1950 Mayıs etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
1950 Mayıs etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


" KÜÇÜK İLÂNLAR!
BUCÜN 6INCI SAYFADA
AKŞAM
Sene 32 — No. 11364 — Fiat!: her yerde 10 kuruştur,
ÇARŞAMBA 31 Mayıs 1950
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı İşlerini fiilen İdare eden C. Bildik — Aksam Matbaası.
Marshall yardımından Bütçe açığı kapamak
Üç defa hükümet programı yazılışında bulundum. İ-tiraf ederim ki bu şekilde hazırlanan programların değerini anlamaz oldum. İş başına geçen her hükümetten birkaç gün içinde b»r program istenir. Programın hoşa gitmesi daima başta gelen kaygıdır. İmkânların, şartların en kısa tetkikini vakit kalmadan yazılan programlar, zamanın ahvalini. partinin ve halk efkârının temayüllerini göz önünde tutar.
Fakat parlâmento usullerinde başka çare de yoktur. Galiba her memlekette az çok böyledir. Bununla beraber Demokrat Parti ilk defa iş başına geçtiği için, program yazmak bakımından, şimdiye kadar birbiri ardısı-ra gelip giden C. H. Partisi hükümetlerine nispetle çok elverişli vaziyettedir. Memlekete yepyeni bir gelişme ufku açabilir, eskisinden farklı işler gösterebilir. Ne-tekim böyle de olmuştur. Başbakan Adnan Menderes, iyi bir program sunmak için eskiden ve yeniden, dünden ve bugünden âzami istifade etmek istemiştir. Ekonomik sahada aşırı liberal bir temayül belirten, sermaye sa-hiplerivle is adamlarını çok sevindirmesi gereken bu programın — bütün programlar gibi — pek güzel buluşları var. Esasen memleketin yükselmesi, refaha kavuşması için akıl yolu bir olduğuna göre, bir iki prensip hususiyeti müstesna, programın uzun teferruatını, sekiz Millet Meclisinin dinlediği programlardan a-yırd etmek güçtür. Devlet işlerinde bovuna yenilik icad edilecek değil ya.
Bir nokta üzerinde durmak isteriz. Her hükümet «olacağı» dilediği gibi söylemekte hürdür. Fakat «olandı, olduğu gibi anlatmak, lüzumsuz anlaşmazlıkları önlemek için zarurîdir sanınz.
ProgTamda, 1950 bütçesi açığının Marshall yardımiy-le kapatıldığı tekrarlanıyor. Daha önce seçim nutuklarında da buna benzer şeyler söylendi. ««Bütçe açığı Marshall yardımından kapatıldı» diye ilân edilirken «Büyük suç işlendi» demek iste* niyor.
Marshall yardımı, memleketin ekonomik kalkınması için yapılıyor. Bu para ile bütçe açığı kapamak, İktisadî kalkınmamız aleyhinedir. İktisadi kalkınmamız i-çin, bin zorlukla aldığımız Amerikan yardımını, verimli işlere harcamıyarak bütçe açığına tahsis etmek doğru olmaz, hattâ suç olur.
Meselenin ortaya konuş şekli insanı aldatabilir.' Şöyle bir yanlışlığı önlemek! için Marshall yardımını, mümkün olan en basit şekilde kısaca anlatmak faydalı olacaktır, sanırız.
Evvelâ. Marshall plânı mucibince Amerika bize para vermez, yalnız kredi açar. Su halde, Marshall yardımından para alıp bütçe açığını kapamak maddeten mümkün değildir.
Marshall yardımı gereğince Amerika bize iki türlü kredi acar: Doğrudan doğruya kredi, bilvasıta kredi.
Amerika b«ze meselâ, bu yıl elli milyon dolarlık kredi acar. Bu kredi İle Amerika-dan satın aldığımız ziraat makineleri, maden makineleri vesaire ödenir. Biz bu kremleri Amerlkaya bilfiil borçlanırız. Bu borcumuzu (■ufak bîr faizle elli senede ö-deveceğiz. Buna, doğrudan doğruya yardım deniyor.
Bir de, Amcrikadan değil, Avrupa memleketlerinden satın alabileceğimiz malzeme vardır. Avrupa memleketlerinin yalnız Amerika-dan mal salın almaması,)
kendi aralarında da alışverişin inkişafı lâzımdır. Bu alışveriş dolar karşılığı olabiliyor. Meselâ Türkiye, bu yıl Fransadan on milyon, Belçikadan yedi milyon dolarlık malzeme satın alacak. Türkiye, bu memleketlerden bu malzemeyi satın alıyor, bunların karşılığı olan dolarları, Fransa ve Belçikaya Amerika ödüyor. Şu şartla ki Türkiye, bu dolarların mukabili olan Türk liralarını derhal Merkez Bankasına yatırmaya mecburdur. Marshall yardımının bu şekline de bilvasıta yardım, yahut «Tiraj hakkı» deniyor.
Birinci kısım kredi borçtur. îkinci çeşit kredi, yani tiraj hakkı bir hibedir. Çünkü, meselâ Fransadan satın aldığımız on milyon dolarlık malzeme bedeli on milyon doları Fransaya Amerika ö-demekte, Türkiye ise on milyon dolar tutarı Türk lirasını peşinen Merkez Bankasına yatırmaktadır. Bu Türk liraları Türkiyede kalacak, Türkiyede harcanacaktır. Bu Türk liralarının yüzde besi, Türkiyede Marshall idaresi masraflarına harcanır, vüzde doksan beşi. Türkiyede para istikran, bütçe muvazenesi, iç yatırımlar gibi işlere, Amerika - Türkiye arasında anlaşma neticesi, harcanır.
İşte, bütçe açığı Marshall yardımından kapatıldı, denildiği zaman şu iki noktayı iyice tasrih etmek lâzımdır:
Bütçeye katılan paralar,] bir hibe olan, bilvasıta yardım karşılığı Türk liralarıdır. Bu paralar bütçeye alındığından dolayı asıl gayeden zerre kadar inhiraf olmamış, bütün bu krediler yerlerine harcanmış, bunların hibe o-lan kısmının Türk lirası karşılıkları bütçeye alınmıştır.
Esasen Merkez Bankasında biriken bu Türk liraları, anlaşma gereğince, bu gibi işler içindir. Bu yıl Marshall yardımından Türkiye 114 milyon, dolar almıştı. Temenni ederiz ki gelecek yıl bundan fazlasını, hiç olmazsa bu kadarını almak mümkün olur da bunun «bilvasıta» kısmından birikecek Türk liralarını, hükümet, gene iç finansman işlerine harcamaya muvaffak olur.
Necmeddin SADAK f Arkası sahile 2 sû tan 1 de'
Beden Terbiyesi ne durumda?
Spor haberlerine şöyle bîr göz atalım:
İngiltere üçüncüşü Sun-derland.takımının İstanbul-daki i maçında, hâsılat rekoru kırılmış: 160 bin lira toplanmış, yalnız Fenerbahçe maçında 51 bin 500 lira hasılat olmuş,
İngiliz profesyonelleriyle boy ölçüşecek duruma gelen İştanbuldaki sporculuk, acaba halk kütlelerini kavrıyan hakikî beden terbiyesi bakımından ne durumdadır? O-nu da spor haberleri arasından öğreniyoruz: Atletizmde Ankara birincidir: bunca nüfusuna rağmen İstanbul değildir. Geçenlerde de belirttiğimiz gibi, yepyeni İnönü stadında atletizm müsabakaları yapılırken hiçbir a-lâkadar dikkati çekmiyordu.
Gelelim, bayramlarımızda gösteri yapan çocuklarımıza Spor temposu ne sularda? Bektaşinin dediği gibi, sabahtan sabaha ve akşamdan akşama mı, yoksa:
— Ooo! Her bayram! Her' bayram! nu?
Profesyonellik behemehal terakki ediyor. Fakat, am:ı-. törlüğün ve beden terbiyesi-) nın behemehal terakki ettiğine dair bir alâmet yok. |
' Kabine programının münakaşası
C. H. Partisinin hükümet programına dair tenkitleri
Devlet fabrikalarının hususî teşebbüse devri noktasında toplanacak
Bir çok D. Partili milletvekilleri, mazideki icraatı kurcalamak ve hesap sormak istiyorlar
Para ve pulların üzerine Atatürkün resmi basılacak
Resmî dairelerde de yalnız Atatürk’ün fotografileri bulunacak
Ankara 30 — Paralarda, pullarda ve buna mümasil fotoğraf veya resim konulan resmî evrakta, bundan böyle yalnız Atatürkün resmi bulunacaktır. Bu husustaki karar tedricen tatbik edilecek, meselâ kâğıt paralar eskidikçe tedavülden kaldırılacak veya Atatürkün fotoğrafı olanlarla değiştirilecektir.
Bundan başka karşılığı ve her türlü masrafı devlet bütçesinden ödenen yayın ve armağanların henüz hayatta olan şahıslara İzafe edilmemesi de uygun görülmüştür. Kendi parala rile herhangi bir tesis vücuda getirenler tatoiatile bundan müs tesnadır.
Bir çok belediyelerde moda cilan. dosta ahbaba fahri hem-
Millet Partisi sözcüsü Osman Bölükbaş,
C. H. P. sözcüsü Faik Ahmet Barutça
Ajıkara 31 (Akşam) — Büyük. Millet Meclisinin oagunkü toplantısında hükümet programı üzerinde müzakereye başlanacak muhalif ve muvafık milletvekilleri görüşlerini açıklayacaklardır.
Söylendiğine göre Halk Partisi adına. Şemseddin Günaltay ve Faik Ahmet Barutçu, Millet Partisi adına Osman. BÖlükbaşı
Subayların tayın bedellerive emir erleri
Millî Savunma Bakanı bu mesele lerin tetkik edildiğini söylüyor
Ankara 30 — Subayların tayın bedelinin kaldırılacağı, elbise verUmiyeceğl, emîrerlerl-nin alınacağı şeklinde bir takım, haberler çıkarılmıştı.
.Milli Savunma Bakanı Refik Şevket İncenin söylediğine göre tayın, bedelinin kaldırılacağı hakkında herhangi bir karar verilmemiştir. Ancak bu bedel rayice göre değişiklikler arzet-tiğlnden bunun maktu şekle sokulması imkânı mevcut olup olmadığı mevzuunda tetkikler yapılmaktadır.
Emirerleri meselesi de aytıı şekilde tetkik mevzuudur.
Yine Milli Savunma Bakanından öğrenildiğine göre askerlik müddetinin iki seneye indirilmesi uygun görülmektedir.
Mevcut yedek subaylar sayısının ihtiyaçtan fazla bir yekûna vardığı ileri sürülmekte-(Arkası sahile 2 sütun 4 del
Memurlara para ikrazı
Emekli sandığı 3 milyon lira tevziine hazırlanıyor
Ankara 31 (Akşam» — E-mekTI sandığı tarafından, bazı memurlara faizle dağıtılmasına karar verilen 3 milyon Uranın tevzii için hazırlıklar tamamlanmıştır. Maliye Bakanlığınca hazırlanmış olan tevzi talimatnamesi tasdik edilmek üzere Başbakanlığa gönderilmiştir. Başbakanlık, müsaadeyi verdiği takdirde haziran ayının İlk haftasında borç para tevziine başlanacaktır,
C. B. P. sözcüsü Şemşeddin Günaütay
söz alarak tenkidlerde bulunacaklardır.
Halk Partisi adına Grup btş-
Milli Savunma Bakam Refik Şevket İnce
300mi'yonluk istikraz
Ecnebi bir sermayedar grupu, ikraz teklifinde bulundu
Ankara 30 — Londrada bazı İngiliz İş adamlarının temsil ettiği İspanyol, Fransız ve Ingiliz sermayedarlarından bir gru-pun memleketimize müsait şartlarla 300.000.000 Türk liralık bir ikraz teklif ettikler: haber verilmektedir. Salâhiyeti! makamlar, bu hususta şimdilik malûmat, verecek durumda olmadıklarını, ancak kati ve aydınlatıcı malûmatın bir kaç gün sonra alınabileceğini İfade eimekledlrler.
kan vekillerinin yapacakları konuşmalardan başka, D. P. milletvekilleri de kendi görüşlerini aksettiren konuşmalar j?a.pacaklarL için, bugünkü Meclis toplantısının çok hararetli safhalar arzedeceğl anlaşılmaktadır.
Müzakerelerin gece geç vakte kadar sürmesi muhtemel ol-
(Arkası Sahifc 2, sütun 6 dal
Başbakanın Istanbulu ziyareti
Adnan Menderes şehrimiz tüccar ve sanayicileri le görüşecek
Ankara 30 — Başbakan Adnan Menderes mecliste İtimat reyi aldıktan sonra önümüzdeki hafta İçinde İs tan bula gidecektir. Kendisine Tekel ve İşlet meler Bakanları da refakat ede çektir. Adnan Menderes, İstan-bulda Ticaret ve Sanayi odası. Sanayi Birliği, İstanbul Tüccar Demeği ile toplu temaslarda bu lunacak, tütün tacirleri, ihracat şirketleri ile de görüşmeler yapacaktır. Başbakan, İstanbul da bulunduğu müddet içinde btlhassa hususî teşebbüs erbabının da fikirlerini alarak bunların çalışmaları, elemanları vc kaliteleri bakımından da tetkiklerde bulunacaktır. Hükümet programında da üzerinde ehem mİ yelle durulan hususi sermaye ve teşebbüsleri himaye İle devlet elinde bulunan bazı ticari ve sinai miiesseselerin hususi teşekkül ve müteşebbislere devirleri İmkânları da bu seyahatin tetkik mevzuları İçindedir. Menderes, İstanbul sergisi işiyle de meşgul olacak, Tekel ve Sümerbank fabrikalarında da tetkiklerde bulunacaktır.
Ticaret Bakanının tertip edeceği toplantı
Ankara 30 — Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Vellbeşo önümüzdeki günlerde Bakanlıkta büyük bir toplantı yapacaktır. Bu toplantıya mühim merkezlerimizin ticaret ve iş hayatında tanınmış bütün şahsiyetleri davet olunacak. İktisadi ve ticari meseleler etrafında fikir ve mütalâaları alınacaktır. Bunu mütaakıp bütün ikisadi ve tlacri meseleler plâniaşıtrıla-çaktır.
Demokrat Paıti ara seçimlere girecek °
Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü Haydarpaşad*
Dün Parise giden Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü D. Partinin ara seçimlere girmiyeceği hakkındaki rivayetlere dair şun
ARADA BİR
Muhalefette iken Anayasanın, bütün demokratik ihtiyaçlarımızı karşılamaya yettiğini her fırsatta ileri süren Demokrat Partinin, hükümet programında Anayasanın tâdili lüzumunu i-lân etmesini derin bir memnuniyetle karşıladık. Bu tâdile sebep olarak: «Bugünkü Anayasanın kuvvetler birliği esasına dayanması ve vatandaş hak ve hürriyetini kâfi teminat altında bulunduracak müeyyidelerden mahrum olmak itibariyle millet hâkimiyeti yerine tek parti hâkimiyetinin kurulmasına mâni olamamış bulunması» beyan ediliyor. Anayasada yapılacak tâdiller: «Vatandaş hak ve hürriyetlerine, ve millet iradesine dayanan İstikrarlı bir devlet nizamını teminat altında bulunduracaktır.»
Hakikat şudur ki Anayasamız tek parti idaresine ve Şef sistemine göre, acele hazırlanmış bir kanundur. Bunun başlıca delili, sâdece C. II. Partisinin altı ana pren-sipinin Anayasaya sokulmuş olması değildir. Buna göre, meselâ, Anayasanın ikinci maddesinde Türkiye Devletinin «devletçi» olduğu yazılı iken yeni hükümetin tam tersine «liberal» sisteminin Anayasaya aykırı olması lâzım gelir.
Anayasanın süratle tâdili yalnız bu bakımdan lüzumlu değildir. Anayasa, Atatürk zamanında ve bu yük-
şerlllk tevcihi usulünün de makul bir esasa bağlanması dü-LL şünülmüştür. Q
Resmi dairelerde bulundum- fi
Iacak fotoğraflar hakkında daÇ^ Bakanlar kurulunca alman ka-«|_ rar bugün alâkalılara bildiril- O iniştir. Bu suretle ye yer hasıl olan tereddütler izale edilmek- Q te ve her Cumhubaşkam değiş-■” tikçe, çok yüksek bir yekûn tutan masraflara girilmesi önlenmektedir. Bütün dairelerde fotoğraf, resim, levha, heykel veya büst olarak yalnız Cumhuriyetin banisi Kemal Atatürk'e ı ait olanlar bulunacaktır. Bu ka rara göre İsmet İnönünün lo- O tografları artık kaldırılacağı gi __ bi. yerlerine 3 üncü Cumhur-başkanı Celâl Sayarın resimle-JK rl de asılmıyocaktır. co
S2 0 >
0 P
lan söylemiştir:
— Bu haberler, doğru değil-
dir. D. P. Her seçime girecektir.
sek şahsiyete göre hazırlandığı için Cumhurbaşkanına hiçbir yetki tâyin etmemiştir. Bütün kudretler tek Mecliste toplanmıştır. Cumhurbaşkanı, Meclisin kabul ettiği kanunları on gün içinde ilân eder. Uygun bulmadığı kanunları bir daha görüşmek üzere gene on gün içinde gerekçesi île birlikte Meclise geri verir. Meclîs, geri verilen kanunu geııe kabul ederse Cumhurbaşkanı onu ilân etmek ödevinde-dir. Demek ki Meclisin hak ve salâhiyetlerine hiç hudut yoktur. Tesadüfen, tek partiden kurulmuş bir Meclis farzedeliın — netekim bu sefer az daha oluyordu... — bu tek parti, hattâ bir ekseriyet partisi ne dilerse yapacaktır. Ferdi otorite yerine, tek Meclis ve tek parti tahakkümü geçebilir ve buna engel olacak kuvvet yoktur. Devlet Başkanı da ya müstesna, tarihî bir şahsiyet, yahut kuvvetli bir parti şefi olursa Meclis ekseriyetinde bir derece hâkim ve nâzım olabilir Böyle bir demokrasi sistemine başka yerde raslamak güçtür.
İşte Anayasa, bu boşlukları dolduracak şekilde tâdil edilmelidir ki hem inkılâplar, hem vatandaş hak ve hürriyetleri garanti edilebilsin.
Demokrat Partisi bu işi başarırsa körpe demokrasimize en büyük hizmeti etmiş olacaklır. — Halkçı
Bahire 3
31 Mayıs lyşç
Sabah Gazeteleri Ne Diyor?
Fuat Köprülü, Paristeki temaslarında Almanyada tütün satışlarımızın gelişmesine çalışacağını vâdetti
Dün zab&h Pnrisc gitmek ü-■ore Ankaradan şehrimize gelen Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü, Tütüncüler Birliğinin daveti ü-■erine bir toplantıda hazır bulunmuş ve birlik üyelerinin dileklerini dinlemiştir. İlk 0-larak Celâl Umur, Alman-yanm Türk tütünleri İçLn eekJdenbcıi mülılm bir pazar Olduğunu ve 944-947 yıllan aracında Almonyaya tütün satılmadığı İçin piyasamızda umumi bir sarsıntı olduğunu belirtmiş ve bu mevzuda geniş İzahat verdikten sonra Tütüncüler Birliğinin yaptığı tetkikler neticesinde dört esaslı maddede son durumu tesblt etmlşlr:
Buna göre; a) Almanyada gümrük ve bandrol resminin tenzili, b) Amerikan rekabetinin önlenmesi. c) Almanyada yapılmakta olan harman tarda Türk tütün miktarının arttırılması, d) Kaçak tütün ve sigara ticaretinin menedlimcsl gerekmektedir.
Tütüncüler Birliği üyeleri bu 4 madde esas tutularak lâzım gelen teşebbüslerin yapılmasını Dışişleri Bakanından temenni •emişlerdir.
Bundan sonra Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü, tütünlerimizin dış memleketlerdeki satışı hususunda Bakanlığının görüşünü 1-₺ıh etmiş ve demiştir kİ:
«Biliyorsunuz kİ bu vazifeyi yeni aldım. Bu meselelerle henüz meşgul olamadım. Bu gibi İktisadi meselelerle bizim teknik bürolarımızla. Ticaret ve E-konoml Bakanlığı meşgul olmak tadır. Yalnız şunu söyllyeyim kİ, biz programımızda da belirtti- : ğtmiz gibi şahsi teşebbüslere ı lâzım gelen ehemmiyet ve kıy- I neti vermekteyiz. Çalışmalarım- ı da serbest teşebbüslerin durum- ; lanm ele alarak onların geliş- ı inesi için bakanlığımı İlgilendi- 1 ren taraflar üzerinde dikkatle 1 duracağımı tahmin edersiniz.» ( Bu arada Tekel ve İktisadi ı devlet teşekküllerine de temas ı eden Dışişleri Bakanı demiştir ( kİ: i
«Bütün kazanç menbaiannı l devletin elinde toplamak zLh.nl-, yeti. Ikllsaden memleketimizi
• bugünkü feci duruma getlrmlş-
• tir. Bizim gayemiz memleketin ı kalkınması için hususi teşebbüsü esas ittihaz etmektir. Bu mevzu 11e Ttcaret ve Ekonomi
ı Bakanlığı yakından alâkadar ■ olmaktadır.
Diğer taraftan hükümetimiz iktisadi devlet teşekkülleri va-I KitasiyLe hususi teşebbüslere ı karşı rekabet yapmıyacak, bilâkis onları desteklemek yoluna gidecektir. Tabiatlyle bu da zamanla iktisadi devlet teşekküllerinin kısmen husus! ellere devri suretiyle kabil olacak tır .> Bundan sonra hazır bulunan tütüncüler dilek ve temennilerini belirtmişlerdir.
Dışişleri Bakanı, bu dilekleri cevaplandırmış ve en mühim tütün alıcımız olan Almanya İle ticari münasebetlerimize temas ederek demiştir ki:
«Avrupa İktisadi işbirliği. Dış İşleri Bakanlan konferansında bütün bu meseleler bahis mev-, euu olacaktır. Diğer taraftan A-merlkaiı dostlarımızın da Al-manyadakl tütün satışlarımızın gelişmesi bakımından lâzım gelen müzaherette bulunacağına eminim.v
Bu arada tütüncülerin dilekleri yazılı olarak Bakana verilmiştir.
Fuat Köprülü, Tütüncüler Birliğinden ayrılırken şunları söylemiştir:
«Herhangi bir işte hükümetin rekabeti hiçbir zaman mev-zuubahls olmayacaktır. Şuna e-mln olabiliriz kİ, Dİ1. İktidarda bulunduğu müddetçe hiçbir şahsi himaye, hiçbir zümre himayesi ve hiçbir nüfuz suiistimali Oİmıyac aktır. Böyle bir şey vu-kjıbulduğu takdirde buna muttali olan herhangi btr arkadaş, ! derhal hükümeti haberdar et- i sin. bütün hassasiyetimizle bu- i nu önllyeceğlz ve İktidarda kal- c drğımız müddetçe prensipleri- i mlzden katiyen aynlmıyacağu.» t
ilk i; ucuzluk
CÜMIIÜRİYET yuknnki ver-lâvhnlı başmakalesinde diyor M:
«Türkiye kendi nüfusunu kendisi yaşatabilir bir iktisat utanına muhtaçtır. Bu İktisat nteamı herhalde bugünkü olamaz. Büiçerini yabancı yardı-mlle tediye muvazenesini tide avuçtaki döviz ve altınları satmakla kısmen de yabancı yardım ve hibelerle doldurmağa Çabalayan bir Türkiye kendi ayakları üzerinde duran iktisadi demokrasiye erişmiş bir memleket sayılamaz.
Blyosl haklarını istemesini ve almasını bilen ve dünya demokrasileri aracında bir şeref yeri ayırmağa muvaffak olan bu memleketin iktisadi demokraside de Deri adımlar atmaması İçin hiç bir sebep yoktur.»

Yükselen sesin
göre bu gibi açıkgözlere gözl bir faaliyet gösterilmesi bahis açtırmamak ve fırsat verme-1 mevzuudur. Biz memleket Hatime k sorundıulır. Komünistler,I ya cini İyi İzah eden ve düzelme devletçiler ve kırtasiyeciler pusuda bekliyorlar.
Tür tay cnin iktisadi gelişmesini sevk ve idare edecek hükümetin vasfı, bir taraftan şahıslara İmtiyazlı muamele et-mlyecek, fakat diğer taraftan boş dedikodudan ürkmiyecek. samimi kanaatine göre derhal karar alacak ve her İnsan işi için zaruri bulunan hata riskinden yılmıyacök cesur, emin, nefsine saygı ve güven besler bir idare olmaktır.
Adnan Menderes kabinesinin bu vasıflan bir araya getirdiğine ben inanıp orunu

Yeni hükümet
Marshall yardımından Bıitçe açığı kapamak (Baş tarafı 1 İnci sahifede)
Krediyi harcamak, krediyi almaktan zordur. Çünkü 50 milyon dolar krediyi alabilmek ve harcamak için bütçeye 100 milyon iç finansman parası koymak lâzım. Bütçenin bu vaziyetinde bu iş güçtür. Yeni hükümete daha talihli, daha başarılı olmasını candan dileriz.
Bu teknik tafsilâttan dolayı özür dileriz. Fakat görülüyor ki meselenin anla-pliş şekli yanlıştır.
Bir mühim zühul daha ▼ar, açıklamadan geçemiye-eegiz.
Hükümet programında şöyle deniyor: «Amerika İle Türkiye arasında bu iş İçin mutabakat lâzımdı. Halbuki mutabakat bütçenin tasdi-landan önce temin edilmediği gibi, sabık İktidar, böyle çok mühim bir mesleyi zaman m da halletmeden mesuliyet mevkiinden ayrılmıştır. »
Bu İşle alâkalı, mesul zevat bu iddiaya her halde cevap verirler. Benim bildi-fciın gudur kİ bu mutabakat bütçeden önce başlamış, müzakereler uzamıştı. TCnhahaf. yalnız Ankaranm değildi, Fakat sonradan Vaşington-da yapılan konuşmalar neticesinde Amerika çok anlayış göstermiş, aklımda kaldığına göre, seçimlerden önce tam mutabakata varılmıştır Bu hususta Vaştagfon-dan gelen rapor hükümette hâlâ mevcut olmak gerektir. Ya hâfrzam beni aldatıyor, yahut sayın Başbakan ya-b itmiştir
Neoneddin SADAK
Vali değişecek mi?
Türk ajansının bildirdiğine göre İstanbul Valisi Profesör Fahreddln Kerim Gökayın değiştirileceği yerine İçişleri Bakanlığı emniyet müsteşarı Halûk Pepeyl'nln tâyin edileceği ısrarla söylenmektedir.
AKŞAM — Bu sabahki gazetelerden banlarında intişar e-den yukanld haberin nc dereceye kadar doğru olduğunu bu sabah Ankaradan tahkik ettik. Alâkadar makamlar bize bu yolda verilmiş bir karar bulunmadığı cevabını vermişlerdir. '
Ankara 31 (Akşam )— İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Profesör Fahreddln Kerim Gökay bugün de tçlşJerl Baka-Dfle görüşmüştür.
Çalışma Bakanının tem asi an
Ankara 31 (Akşam) — Çalışma Bakanı Haşan Polatkan, lokanta, otel ve eğlence yerleri İşçileri sendikası başkanın.! kabul ederek sendikanın iş kanunu hakkındaJd görüşleri üzerinde başkan İle konuşmuştur. Sendika başkanı İş kanununun hangi hususlarda değiştirilmesi lâzım geldiğini tasaca hülâsa ettikten sonra tafsilâtlı bir rapor hazırlamak üzere sendika mensupla-rfyle bir toplantı yapacağını bildirmiştir.
Çalışma Bakanı diğer mesleki teşekküller ve sendikalar 11e yatan temaslara başlamıştır. Ayrıca Bakanlıkta hükümet programında Çalışma Bakanlığını İlgilendiren mevzuları İncelemek üzere bir komisyon teşekkül etmiştir.
Milletvekilleri tahsisatı
Ankara 30 — Yeni milletvekillerinin tahsisat çekleri burun dürt aylık nlnrıdc kcndlle-
Elçiler arasında değişiklik yapılmayacak
Ankara 30 (A_A.) — Bazı gazetelerin elçilerimiz arasında
değişiklikler yapılacağına ialr haberler neşrettikleri görülmektedir.
Dışişleri Bakanlığı bu haberlerin amlflu olduğunu bildir-mİKİ.Iı
Yeni bir diplomasi zihniyeti lâzım
yoUaruu ariyan hükümetin İşbu programını tatbik İçin İmkânlar bulmasını memleketin saadeti namına temenni etmekle İktifa edeceğiz.»

*
Çok iyi niyetler
Yeni Sabah bMmakalcsin.de diyor İLİ:
«Esasen Demokrat Partinin Meclis lçtlmama takaddüm o-, den uzun ve sabahlara kadar süren bir oturumunda bir çok hatipler, dünkü başyazımızda temas eylediğimiz, fazilet mücadelesi ve suiistimal yapmış devlet sırtından milyonlar kazanmış olanlara karşı takip edilecek hareket hattlyle meşgul olmuşlardır. Devlet malını heder edenler veyahut şahsi menfaat sağlamak İçin ellerindeki devlet salâhiyetini kötüye kullananların yakalarına yapışmak ve onlardan hesap İstemek, herhangi bir tanda, intikam veya kin endişeleriyle hareket etmek değildir ve olamaz. Hiçbir kimse siyasi kanaati veya Halk Partisine intisabı dolayı» lyle en edinci bir suale değil, tâclze bile mâruz kalmamalıdır. Yüz binlerce mâsum ve dürüst Halk Partili de, tıpkı Demokratlar ve bütün Türk milleti gibi bazı fırsat düşkünü politikacıların ahlâk kayıtlarından âri çapulculuklarına mâruz olmuşlardır.
Bu gibilerin, tecziyesi fazilet ve dürüstlüğün yerleşmesine hizmet edcek ilk uğurlu harekettir. Devri sabık zihniyetiyle temizlik cidalinin hiç bir alâka ve irtibatı yokturj
Dışişleri Bakanı Fua'fe
Köpırülü’nün beyanatı
harekete şiddetle taraftarız.
Doğu Akdenizlin ahdi olarak, emniyet «İtina almmasım elbette arzu edfcriz. Çünkü bu, yalnız bizim ve yalnız Doğa Akdeniz memleketlerinin menfaati değil, bütün dünya sulhunun menfaatidir.
Bugün İnsanlık menfaati müşterektir. Onun için dış siyasette dalma geniş ve anlayış-h bir düşünce ile dalma açık vc samimi olarak hareket et-mek, benim İçin değişmez bir esas olacaktır. Q_
İyi düşünülecek olursa mti-CN letlerLn hususi menfaatleri an-n_ cak umumi menfaatler, yani O İnsanlığın menfaatleri namma mütalâa edilebilir ve ancak a O çerçeve İçinde telifi kabildir.
İkinci dünya harbinden evvelki diplomasi prensipleri ve zihniyeti lamamylle iflâs
iniştir. Bugünkü duruma, yeni ve uygun bLr diplomasi zihniyeti nazımdır.»
Dışişleri Bakanı, turizm^ me-seJ-'h’rl hakkında da sunlaa O söylemiştir: _
•— Turizmin lnlkşafma yar- q dım etmek bizim İçLn büyük bir İktisadi davadır. Dışişleri ® Bakanlığı bunu kolaylaştırmak İçin elinden geleni yapacaktır.»
Dün sabah Ankara'dan şehrimize geldiğini yazdığımız Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü Paris'te yapılacak Dışişleri Bakanlan toplantısında bulunmak üzere akşam uçakla Parlsc hareket etmiştir. Kendisine hususi kalem müdürü Necdet Kent refakat etmektedir. Dışişleri Bakanı şu beyanatta bulunmuştur:
«— 1 Haziranda Parlste İktisadi İşbirliği Dışişleri Bakanlan topiantıstnda ve 3 Haziranda yine Parlste toplanacak olan Avrupa konseyi Dışişleri Bakanlan konferansında bulunmak üzere bu akşam hareket ediyorum. 1 ve 3 Haziranda yapılacak konferanslardan sonra gereken temaslarda bulunacak ve süratle Ankaradakl işlerimin başına döneceğim.»
Dışişleri Bakanı mütaakıben harici meselelere temas ederek şöyle demiştir:
■— Akdeniz paktına, dünya emniyet sistemini kuvvetlendirmek batanımdan taraftarım. Birim siyasetimizin gayesi, dünya sulhunu, dünya emniyetini temin yolundaki bütün çalışmalara tekmil kuvvetimizle yardım etmektir. Onun İçin bu
pro gramı
flabib Edlb Törehan YENİ İS-TANBUL’da yazdığı başmakalede yeni hükümetin programına temasta diyor id:
«iktidarı büyük bir kuvvetle elde eden bir partide Istinatgâ-hını bulan yeni hükümetin, eskisinin elemil vaziyetini teşrih ettikten sonra bugünkü vaziyetin o kadar çabuk ümit ve hayallere kapılmağa müsait olmadığını göstermesi, muhakkak İd, samimi ohnakhğın en büyük e-serl telâkö olunabilir. Müşkülleri bilen ve onların İzalesine çalışmak gayretiyle İdareyi eline alan bir hükümet, şüphesiz kendinde Çalışmak ve yaratmak kabiliyet ve imkânlarını arayacaktır. Çünkü bu defa eski bir va-
manası
Ahmet Emin Yalman
TAN’da yazdığı başmakalede D. P. hükümetinin Mecliste okuduğu programdan bahisle diyor kİ:
•Şimdi açılan devir, milli e-nerjllertn faaliyet «ahularına atılmaları İçin lâzım gelen em-ı niyet ve imkânlan yaratacaktır. Teşebbüs sahibi namuslu ve vatansever vatandaş, millî e-konomirıln çok kıymetli bir desteği haline gelecektir. Bunu suiistimal edenler, hakkına ran olmıyorak. İktisadi faaliyeti hatır ve gönülle, bir hileli kumar haline koymak lstiyen-f zlyetin İdamesi değil, lktisaden ter elbette çıkacaktır. Hükû- bir çok ıstıraplar yaratmış olan met, memleketin mukaddere- bir sistemin izalesi ve onun yatını hür teşebbüse bağladığına nında milli kaynaklar* dayanan
Mehmet
VA-
et-
E o > o P
gayeye yardım edecek her
Kabine programının münakaşası
Şeker ve Basma
Ali Aybar
2 »ene 8 ay hapse mahkûm oldu
Ankara 30 — Eski Cumhurbaşkanı İsmet İnönüye neşren hakaret etmekten sanık Mehmet Ali Aybar aleyhine açılan dâvaya bugûn blrLnc! ağır ceza mahkemesinde devam edilmiştir
Dünkü duruşmada sanık vekili Saffet Nezih! müekkillnln broşürü Cumhurbaşkanına hitaben değil C. H. P. genel başkan ma hitaben neşrettiğini iddia et-
iniştir.
Bandan sonra 300 sahile tutan müdafaana») esini okumağa başlıyan Mehmet Ali Aybarın sözleri bir ideoloji propagandası şeklinde görülerek savcının talebi üzerine duruşmanın gizli yapılmasına karar verilmiştir.
Oisll olurumda cereyan etlen Mehmet Ali Aybarın müdafaasını müteakip duruşmaya açık olarak devam edilmiş vc mahkeme kararını bildirmiştir.
6uçu sabit görülen Mehmet Ali Aybar 3 sene ağır hapse mahkûm olmuş ve bu müddet bazı tahfif edici sebepler yüzün den 2 seneye İndirilmiştir,
Ayrıca sanığın diğer suçlan da ilâve edilerek mahkûmiyeti 3 sene 8 aya çıkarılmış ve 11 ay da emniyeti umumiye nezareti altında bulundurulmasına rar
verilmhjtlr.
ka-
Aydınlının duruşması
Türkiye futbol birincilikleri
Ankara 30 GLA.> — 1050 yılı Türkiye futbol birlncillkl eriııe İştirak etmek üzere Gençlerbir-liği oyuncularından mürekkep ilk kafile bu sabah uçakla İzmir'e müteveccihen hareket etmiştir. İkinci kafile perşembe günkü uçakla gidecektir. Hâlen Serhan, Şahap ve Necibin takımda yer alıp almayacakları belli değildir.
Af tasarısı
Ankara 31 (Akşam) — Büyük Millet Meclisinin İhtisas komisyonları dûn kendi aralannda toplanarak komisyon başkan ve •öacülertni seçmiştir. Komisyonlar yarından sonra çalışmalarına başlıyacaktır, Adalet komisyonu ilk olarak geçen devre Meclis toplantısında komisyona iade edilen Af kanunu tasarısını ele alarak Adalet Bakanlığında af kanunu üzerinde yapılan çalışmalara mılvazl olarak
I InCFtomjPlerrlo hıılıınnc'iıirhr
Hükümet fiatleri indirmek için çalışmalara başladı
Ankara 30 — Bu yıl bereketli bir mahsul İdrak edilmekte olduğundan buğday flatleri düşmektedir, Hükümet, müstahsili korumak üzere mübayaata başlanması İçin harekete geçmiştir. Bugün Ticaret Bakanlğın-dan Toprak Mahsulleri Ofisine | emir verilmiştir.
Şeker flatlerinln İndirilmesi yolunda çalışmalara da geçildi Buğday flatlerln! tanzim ve şeker flütlerini indirmenin devlete 120 milyon llralk bir fedakârlığa mai olacağı hesaplanmıştır.
Basma flatlerinln ucuzlatılması için de tetkiklere başlanmıştır.
Şeker flatleriniin tndirilm esile İstihlâkin aratacağı ve köylere kadar yayılacağı kuvvetle umuluyor. Tahminlere göre hariçten şeker İthali de jcab edecektir. İstihlâk artışının bütçeden yapılan fedakârlığı mühim nlsbette karşılaması muhtemeldir.
Basma, şeker gibi diğer İhtiyaç maddelerinin ucuzlaması da buğday flütlerinde cüzi bir tenezzül olsa dahi köylünün vaziyetini sarsmıyacaklır.
Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı müsteşarı Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı müsteşarlığına, eski teşkilâtlandırma umum müdûrii Faruk 'Bunter tâyin edilmiştir, Faruk Sun ter, 194® yılında teşkilâtlandırma umum müdürlüğünden istifa etmiş ve gazeteciliğe intisap etmiştir. Kendisine yeni vazifesinde başarılar dileriz.
D.P. genel başkanlığı
Ankara 30 — Demokrat Parti genel başkan vekilliğini, Demokrat Parti büyük kongresi tarafından yeni genel balkan seçilinceye kadar Başbakan Adnan Menderes deruhte edecektir.
Müdahil avukatlar, mahkeme salonunu terkettiler
Ankara 30 — Reşat Avdınh-nın duruşmasına bugün Birinci Asliye Cezada devam edildi Savcı yardımcuı Ue sanık avukatı, Celâl Bayann tanık olarak dinlenmesinden vazgeçilmesini Heri sürdüler .Miidahll avukatları İse dinlenmesini zaruri "gördüler. Neticede mahkeme Bayann tanık olarak dinlenmesine lüzum olmadığına karar verdi Bunun üzerine müdahll vekilleri bu kararla haklarının korunaıuıyacağını Deri sürerek mûdahllllkten çekildiklerini bildirdiler ve mahkeme salonunu terke 1111 er.
Aydınlının avukatının tevsii taliki kat talebi üzerine duruşma başka güne bırakıldı.
Subayların tayınları
(Baş tarafı 1 inci sahifede) dlr. Bu mevzuun da mütehassıslar tarafından ayrıca İnceleneceği anlaşılıyor.
Elbise verilmiyeceğl hak kındaki haberlere gelince; bu da, mevzu üzerinde tetkiklere başlanmış olmasından galattır. Fakat tetkikler henüz neticeye bağlanmamıştır.
Mîllî Savunma Bakanlığında sivil müsteşar
Ankara 31 (Akşam) — Milli Savunma Bakanlığına bir sivril müsteşarın tâyini kararlaşmış-ti. Bil vazifeye Maliye Bakanlığı Müsteşar muavini Kenan Yılmaz tâyin edilmiştir.
Kömür işletmesi umum müdürü
Ankara 30 — Kömür İşletmesi Umum Müdürü İhsan Soyak bllarnüddet İzinli sayılmıştır. Başbakanlık mûrakabe heyeti müşavirlerinden Yusuf Gürata Umum Müdürlüğe vekâleten tâyin edilmiştir. İhsan Boyak Zon-guldaktan Halk Partisi namına DamzcUlârinJ kovmuştu
ÖLÜM
Halkalı Ziraat Mektebi eski Rektörü Faik Başar'm eşi, Vedat Başnr, Hediye Kapatıcı, Suat Başar vc Reşat Ba-şartn anneleri, İsmail Kapatıcı, Fahamet Başar ve Selma Başar'in kayınvalideleri, Emine Üçer, Yusuf Kapana, Faik Başar. Mürvet Başar ve Ruklye Başar'm büyük anneleri
RUKIYE BAŞAR bugün sabaha karşı hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi bugün ikindi namazını mütaatap Teşvikiye camiinden kaldırılarak Feriköy kabristanına defnedilecektir.
Allah rahmet eylesin.
(Baştarafı 1 inci sahifede) duğu İçin ileri sürülen mütalâalara hükümetin cuma günkü toplantıda cevap vermesi ve cuma günü güven oyu istemesi İhtimal dahilindedir.
C.H.P. Grupunun bu sabahki toplantısı Ankara 31 (Akşam) — Halk
Partisi Meclis Grupu bu sabah saat 10 da toplanarak öğleden sonraki Meclis toplantısında hükümet programı üzerinde yapılacak tenkldleri yeniden gözden geçirecektir. Dün de geç vakte kadar çalışmalarda bulunan Halk Partisi Meclis Grupu yapacağı tenkidlerin umumî hatlarını tesblt etmiş ve bu toplantıda İnönü de hasar bulunmuştur.
Halk Partisi tenkidi erinin, hükümet beyannamesinde yer alan devlet elinde bulunan İktisadi teşekküllerin hususi teşebbüse devri hakkındata görüşler üzerinde toplanacağı söylenmektedir.
Hükümet programının başında eski devre alt tenkldler üze-
rinde fazla durulmıyacağı, daha ziyade İstikbale alt valdter üzerinde mütalâa yürütüleceği söylenmektedir.
Maziyi kurcalamak isteyen millet vekilleri
Bugünkü Meclis toplantısında iktidar milletvekilleri de hükümet programını çeşitti yönlerden tenkld edeceklerdir. Hükümet programında devri sabık yaratmamak prensini yer almış olmakla beraber bir çok milletvekilleri «Ankaraya üç bavul İle geldik. Birinde eşyalarımız var, ikisi vesikalarla dolu, diyerek maziye alt bir çok işleri kurcalıj’acakla-nnı İhsas ettirmektedirler. G. H. Partisinin mâriye alt İşleri üzerinde vesikalara müstenld şiddetli münakaşalar açacakları anlaşılmaktadır.
BORSA
ç E g L * 8
Lonar» I sterlin New York 100 Dolar Para 100 Fransız F. Stokholm İte Irveç Kx, CeaciT« İte İsviçre F AmeslerdMn JOO Florin T
BrOkse) 100 Belçika F.
Lizbon 100 Eakudea
ESHAM VE TAHVİLÂT % î FAİZLİ TAHVtLLfm
Sivas - &rurum ı Sivas • Erzurum M İMİ Demiryolu 1 1941 DemİTTOİü □ 1941 Demiryolu £□ İdlllt MOdnfu M11U Müd»4as O MIH! MOdate» ID Milli Müaafaa fV
oao

xı so «40
12. SO 21.85 M.—
C.H.P. nin intibaları
Programdaki. Cumhuriyet Halk Partisi hükümetlerini tenkiti kısmının. C.H.P. çevrelerinde bıraktığı İlk İntiba, yetklH bir şahsiyet tarafından gazetecilere şöyle anlatılmıştır:
•r— Programın lsnad ve ithamla dolu olan kısmı, yeni hükümetin henüz iktidara ısınanınmış variyette olduğunu açıklamaktadır. Kendilerini hâil muhalefette zannlyle. aynı zihniyetle tenkld ve hücumlarda bulundular. Evvelâ şunu anlatmak gerekiyor kİ artık onlar muhalefet mevkiinde değildirler. Haberleri olsun, iktidar* geçtiler.»
Bu yan şaka, yan ciddî beyanlardan da anlaşılacağı gibi, Meclisin bugünkü toplantın hararetli ve tartışmalı olmakla kalmıyncak, hayli enteresan sahneler de arzedecektir.
% « FAİZLİ TAHVİLLER
Kalkınma i
KaDotıma n ;
Kalkınma itj
Uttauı 1
94« Lsükran d 1EH1 19-15
10010
Demiryolu SO.fiO
Utllrrss L W50
% «4 FAİZLİ TAHVtLLEB tahvili ».70
% s. FAİZLİ TAMVİLLEB
Ergaıu
bcramiycU S0.W
»,10
1933
193®
M1U1 MOdnfna
Demiryolu IV DemtrvolO V
AHAJ3OLO DEMİRYOLU OBOTO
T&bvUJer 1-1 11U0
Hisse «enerleri % t» 32 30
MUmetsl] «enet •*-—
ŞİRKET HİSSELERİ
Merkez Bankası 121.—
Aralan Çimento 1625
T. Ticaret BanKual ».—
lj Bankası 30.—
Amerikaya gönderilecek mimarlar
Ankara 31 (Akşam) — İller I Bankası muhtelif belediyelerin İmar İşlerinde çalıştırılmakta o-lnn mimarlardan bir grupu şehircilik mevzuunda İncelemeler yapmak özere Amer İkaya göndermece karar vermiştir. Gönderilecek olan mimarları belediyeler seçecek ve masraflarının bir kısmım da deruhte edeceklerdir, Bu tetkik gezisine İstanbul. Bursa, İzmir. Adana belediyeleri birer mimar iştirak ettirmeğe karar vermiştir. Gezi beş ay kadar sürecektir.
Gulden
I Türk Uru» Sterlin
. Külce
SAHHATUSDA ALTIM
SUildM
> J3.10
43 70
».73
Davutpaşada yangın
Bu sabah saat 7 sularında Davutpaşada askeri taşla müştemilâtından olup kışla yakınında ahşap bir kattan ibaret bulunan hamam ve kiler binasında yangın çıkmış .binanın dahili kısmı ve çatısı tamamen yanmıştır. Yangının sebebi belli dr fildir. TahklkaL vamlıvor
Sâhtfe 3
İsrail röportajları
Adalardaki
susuzluk
talimatnamesi
Radyofonik
Cemal Refik
Bakanlık, teşkilâtına bir tamim gönderdi
şiddetli
Ceyhan geniş bir Hamdllll,
basıyor, tarihin
müessesele-
- Mukaddes
Okuyan:
•: Necati
Erctt-
ziyade tel&kkl turizm : Iste-
şehlrl mevcut
ordulu-savaş-
alınarak sigorta
maçlardan takımını maç için blldlrmlş-
Bir Alman profesör de, Yedikule surlarının yıkılmakta olduğunu işaret ederek şöyle demiş:
«— Bu surların bir taş Ocağı £rit*î işletildiğinin farkında değil inisiniz? Bütün o surlar boyunca dizilen gecekonduların yapı malzemesi surlardan çalmıyor.»
Evet, muhterem profesör. Surların harap olduğunun biz de farkındayız. Fakat sizin de belirttiğiniz gibi, surlar yıkılıyor amma ziyan olmuyor. Oralardan taşman taşlarla gecekondu mahalleleri kuruluyor ve alâkalı zatlar buralarda nutuklar söyleyip alkışlar topluyor.
Fethin beş yüzüncü yıldönümü töreninde Fatihin ruhu huzuruna çıkıp:
«— Bak. diyeceğiz, senin, her birini kırk mandaya çektirdiğin toplarla dove döve bin zorlukla ancak bir kaç gedik açabildiğin surları bis değirmen gibi öğüttük ve onların bakiyesiyle şehri imar edip işte şu gördüğün sefalet kümbetlerini meydana getirdik î»
Denizyolları, büyük gemi veremediği iddiasını reddediyor
gelince caddesine Burada iki mühim
lenizi seyredebildi-inli yeriydi. Şim-rnıir parmaklıkla niştir. Halk, mu-bir noktadan ileri or, manzaralı tarafa
Birçok dostlar da Taksim Belediye gazinosunun yemeklerinden, servisinden ve bilhassa pahalılığından şikâyetçi imişler. «Yabancı diyarlarda belediye gazinoları o memleketin örnek işletmeleri saplım diyorlarmış.
Evet amma bu sayın dostlar bir noktada yanılıyorlar. Taksim Belediye lokantası pahalı olabilir, fakat belediyemizin, dar ve sabit gelirli vatandaşlar için açtığı aşhane var. Turizm Kuru m una tavsiye ederim, İstanbulun örnek işletmesini görüp faydalanmak istiyen yabancıları belediye aşhanesine götürsünler!
Basketbol federasyonumuz, Lübnanda yapacakları maçları ınütaakıp Türkiyeye gelmek arzusunda olan Yugoslavlara. Galatasaray ve İstanbul karması takımları İte Haziran'da değil Temmuz ayı İçinde maç yapmadı veya Lübnanla mutabık kalındığı takdirde yine Temmuz ayı İçinde Lübnandan, Yugoslavyadan, Ankaradan birer ve İslanbııldan iki takımn Utiraki İle bir turnuva tertibini teklif etmeği düşünmektedir.
L gl-
Bl-bol-gede «Eski Kudüs» duruyor. Burası harbdenberl bomboş, içinde canlı bir mahlûk görülmüyor. Ölü bölge. Tamamen eski evleri ve toprak yollarıyla bir eski şehri belli ediyor. Kudiis»ün etrafı rill. Vaktiyle bu neyinde ermeni kuzeyinde de m üsl iimanlar
Millî Eğitim Bakanı
İSTANBUL RADYOSU öğle ve akşam programlan 12.57 *
13,00
13.15
13.15
Şehrin altı muhtelif semtinde bin ev yaptırılacak
LONDRA RADYOSU TÜRKÇE YAYINI 4 — 10 Haılıan
7,30 — 7.40 Haberler ve basın hOIâta-sı (24,02, 31,32 mrtrc): 10.30 — 10,45 Pa-z.ar: Kadın sayfası: Pazartesi: Dlnle-| J-İrilerle bagbnsa: Salı: Radyo Ue tn-I filllıtcc; Çar jnmba: Türk muslkui din- | jluylcl İstekleri; PCıgCmbc: Konuşma;
Bu iskele, muhayyel değil, hakiki olmakla beraber bir semboldür de. Devletçiliğimizin birçok müesseseler i. mnaalesef. bürokrasi zihniyeti yüzünden ve devlet, millet kontrolünün bu bürokrasi üzerinde Demoklesin kılıcı gibi durmaması yüzünden böyle tereddi etmiştir. Dejenere oldu diye ne yapmalı? Yapılacak şev mantı-kan gayet basittir. Memurun hakkını memura, halkın hakkını da halka vermeli. İskeleyi, hakiki bir âmme müessesesi haline sokmalı.
Belediye mâliyeden devraldığı balıkhaneye yeni bir şekil vermek arzusundadır. Şehrin iktisadi hayatında mühim ı mevkii bulunan balıkhaneden halkın azami derececV istifadesini temin İçin üç aydır tetkikler yapılmakta idi. Tetkikler sona ermiş ve balıkhanenin idaresine dair hazırlanmakta olan tallmatane taslağı tamamlanmıştır.
Belediye başkanlığı, bu talimatname ile birlikle balıkhanede vazife göreceklerin kadrosunu umumi meclisin Haziran devresi toplantısına sevk-edecektir.
Şimdiki hald; balıkhane muhtelif belediye dairelerinden muvakkaten alman memurlarla idare olunmaktadır.
programının inde tayin oyunca bü-mesut ne-
ıEskl duvarla çev-bölgenln güve yahudiler, hırlstlyan ve otururlarmış. Şimdi ise bir kişi bile yok. Harb buralardan fena geçmiş. işte şurada «Mesçidüt Aksa», onun üstünde «Caml-ül Ömer* gö-
ve
Kudüse boş dememişler, toprak ağır
Muallimler cemiyetinin tatil gezintileri Bu sene tatil aylarına mahsus olmak üzere İstanbul mu-allimier cemiyeti, hem yurt içi, hem yurt dışı tetkik gezileri ' yapmaya karar vermiştir.
S Temmuzda 72 kişilik bir purupla Fransaya hareket edl-ettlk. Mükemmel blri lecekllr.
Asker ailelerine yardım olarak toplanan paradan biriktirilen 4 milyon lira Ue belediyenin halk İçin ucuz evler yaptırmaya karar verdiğini yazmıştık.
Elde mevcut bulunan 4 milyon lira İle bin ev İnşa olunacağı hesaplanmıştır. Bu bin ev şehrin altı muhtelif semtinde olacaktır.
Evler, arzu edenlere ve senelik geliri umumi meclis taralın dan tcsblt edilecek hadden yukarı olmayanlar arasında kura İle tevzi edilecektir. Evlerin inşa ve tevzi işleri belediyenin hazırladığı ve 1 Haziranda umum! mecliste görüşülecek olan talimatnameye göre tanzim edilecektir.
Ceyhan nehri
Ceyhan — Yağım ’ yağmurlardan sonra nehri yükselmiş, sular sahayı istilâ etmiştir. Salihlye. Türk Şükriiye, Rumeli Şükriiye, Akdam köylerindeki ekili pamuk ve hububat mahsulü tamamen mahvolmuştur. Zarar ve ziyan çok büyüktür Yaşlı kimseler şimdiye kadar bu şekilde bir su baskını görmediklerini ifade ediyorlar.
Kaymakam zaratr tesblt İçin sel mıntıkasına gitmiştir.
Emette sergi
Emet (Akşam) — Bir seneden beri İlçemizde, gezici dikiş öğretimi kursu olarak. E-metli genç kızlara el işleri öğ-ıcten kurs, devresini bitirmiştir.
Bfr seneden beri başarıjî çalışmaları gösterir, her türlü biçki ve dikişlerin toplanmasiy-le. bir sergi açılmıştır.
Sergiyi bilhassa köylüler de gezmişlerdir, öğretmen Kadrl-ye tam bir başarılı öğretici olarak çok takdir edilmiştir.
tesirlerini ve cemt-u Astırlar -ne otursa olsun, zamanla bu İş halledl-' lecek.
Yahudi ajansı
Arabamız geniş caddelerden geçip ilerliyor. «Hamelech örge» caddesinden bir kaç mühim bina »Ratisbon» manastın, rum» sinagogu, «Yahudi
Açılış ve programlar. Haberler. Orkestra eserleri «PL». Şarkı ve türküler. ( Azize Tözem. Çalanlar: Tokyay. Yorgo Bacanos, Batanny. Serbes Mat.
Şarkı ve türkOter «PL». Dans mürigl «Pl.». Programlar ve kapanı*. AçıJıs ve programlar. Dans müziği «Pl.». Serbes saat.
Türküler geçidi. Okuyan: Zehra Bilir. Çalanlar; Hakkı Derman. Kadri Şençalar.
Haberler. İstanbul haberleri. İstanbul Konservaluvnri Türk musikisi icra heyeti konseri. Radyo salon orkestrası konseri. Sololar «Pl.». Şarkı ve türkü Mustafa ÇaRInr. Isılay. İzzeddln Cümbüş.
Nar Çiçekleri -
Dans müzljl «Pl.ı Haberler.
Dans «nUzyt «PL> Programlar ve kapanı*, ANKARA RADYOSU öğle ve akşam programları 12,30 13.00 13.15
Şimdiki temayül böyle değil. .
— iskeleyi devletten alalım, parası olana satalım. Bij suretle de bir taş atıp birçok kuş vurmuş oluruz. İskeleyi de dalıa iyi kontrol ederiz. -deniyor.
Peki amma, acaba hususî teşebbüsün durumu iskelen i tikinden daha mı iyi? Eğer kontrol bahis mevzuu ise. hele bir yol Kazlıcesmeye gidilsin. Hele bir yol Halice gidilsin. Oradaki fabrikaların işleyiş tarzından acaba ideal bir netice alınıyor mu?
Keşke, ıslahat müsveddesini evvelâ hususî teşebbüsler üzerinde yapsaydık. Şayet muvaffak olduğumuzu görürsek, ancak ondan sonra. baba mirasına pek ben-ziyen devlet müesseselerini haraç mezat satışa çıkarsay-dık.
Koskoca Atatürk devrinde bunca milli gayretle türeyen, üreyen — gerçi kısmen maalesef (X) iskelesi haline gelen. fakat ıslahları yine de mümkün olan — devletçilik tesislerimizi kimler kendilerine matcdecekler? Niçin edecekler? Milli çoğunluğumuzun bunda ne menfaati olacak?
İnşallah, zaman bizi haksız çıkarır.
- kİ 800 İlâ 1000 Ura olacağı tahmin edıl-
- peşin olarak tediye lcabetmektedir. Geri
müsavi
Kendi-reisinin
İstanbul’un haritası
Bu talimatnameye göre ev almak için kuraya dahil olmak İsteyenlerin ev bedellerinin onda birini arasında inektedir etmeleri kalan kısım on senede taksitlerle ödenecektir. sLne ev isabet eden aile ölümü veya çalışmaz hale gelişi vaziyetleri de nazara ayrıca, bir de sosyal usulü kabul edilmiştir.
Ağır şehir — Yahudi sofuları — Keren Kayemet, Yahudi Ajansı, King David — Eski Kudüs — Mescidül Aksa — Cami-ül Ömer — Zeytindağı — Beytüllahım
Yeni bir şehir haritasının yapılması lüzumlu görülüyor
Tarihin içinde yaşıyoruz. Gözlerimizin önünde. İsamn çıktığı Zeytindağı. Sion tepesi, İbrani üniversitesi ve daha ileride, 3o kilometre ötede hayal meyal seçilen Lut golü, Ölü deıılz... Sağımızda İleride Ürdün arazisinde İsanın doğduğu Beytüllahım şehri. Ve şu engin topraklar, tepeler ve düzlüklerde bir zamanlar Selâ-haddin-i Eyyubi Haçlı rina karşı kahramanca nnş.
İnsana bir ağırlık dalıyor, düşünüyor tesirini hissediyor, yere «Ağır şehir Burada insan ağır, ve hava ağır.
Beş kişiyiz ve- konuşmadan seyrediyoruz. Neden sonra döndük ve arabamıza binerek şehrin günlük havasına girdik. Yanından geçtiğimiz kamyonun içi buz kalıplarıyla dolu ve gür sesli bir satıcı bangır bangır bağırıp malını satıyor:
— Keratı’ Kerah! Buz! Buz!) Şahap BALCIOÖLÜ
Haberler.
Melodiler «Pl.».
Öftle Gasetcsl.
Müzik «PL»,
Ateanı programı, hava raporu ve kapanış.
Açılış ve program.
M s, ayan ve Karışık şarkılar, Konuşma: çiftçilerle ba$ba$a «Veterinerler».
C.1X orkestraları «PL», M. S. ayarı ve Haberler. Geçmişte Bugün.
Küçük bir gece müziği «Pl.». KoAUgftıa: «Maliye Bakanlığı a. dimi. «Gelir vergisi».
Halk türküleri.
Radyo Gazetesi. Serbes saat.
Tarihi Türk müziği. Konuşma: «Serbes saat». Müzik «Pl_».
Konuşma.
Varyete müzikleri «PL». Klasik sar. eserleri, M. S. ayarı ve Haberler. Program ve kapanış.
Yancı tabahkJ program * M. S. ayarı.
Müzik: «Pl.».
Haberler.
Saz eserleri «Pl».
Tangolar «Pl.».
Günün programı ve hava ra-’ poru.
Hafif orkestra eserleri «PL». Kapanı,.
taşımasına dikkat edilmiş. Otelin arkasındaki bahçede cins cins çiçekler ve meyvalıır yetiştiriliyor.
Eski Kudüs
Oradan çıkıp bir açıklığa derek kuzeye doğru baktık: raz İlerimizde, çukur bir I (Eski Kudüs» harbdenberl
Bir Yugoslav basketbol takımı İstanbula gelmek istiyor
Ankara 30 (AA,) — Alakadar makamlardan öğrenildiğine göre, Yugoslav Kızıl Yıldız basketbol takımı idarecileri Ha-, ziran ayı içinde İstanbulda: millî takım ve Galatasaray tanımlan ile maç yapmayı tek-‘ lif etmişler ve bu sonra Galatasaray Belgrada dört beş davet edeceklerini lerdlr.
Memur kadrosuyla beraber umumî meclise sunulacak
, Kudüsün halk dilinde başka . bir adı daha var: «Hayir Hak, veda» yani «Ağır şehir».
, Hakikaten bu şehir, yüz bini . aşan nüfusu ve denizden 800 i metre yukarıda tepeler uzerLıe kök salmış yaygın oturuşuyla daha ilk bakışta insanda ağır bir şehir tesirini bırakıyor. Bundan başka Kudüs, asırlar-danberi oynaya geldiği mühim rollerin tesiriyle büsbütün ağırlaşmış. Bu ağırlık şehri her bakımdan sarmış: «Eski şehir» adı verilen kısam, camileri, medreseleri, musevi mabetleri, eski tip yapılarıyla, «Yeni şehir» denilen kısmı ise geniş caddeleri ve büyük blok binalarıyla ağırlaşmış.
Bizi gezdiren İsrailli dostumuz başka bir noktaya daha işaret etti:
— Bu şehirde yapılan yeni , binaların mimari tarzları dahi meselâ Telâvivdekilerden tamamen ayrıdır. Telâvivde bin alaruı hemen hepsi biribiriae benzer. Buradaysa her binanın kendine hâs bir mimarî tarzı vardır. Bundan başka Kudüsün insanları bile diğer şehirlerin sakinlerine nisbetle çok daha ciddi, ağır başlı ve nazik kimselerdir.
Bunları söyleyen dostumuz Telâviv’de oturuyordu. Fakat ne yapıp edip Kuduse taşınmayı tasarlıyordu.
Şehrin içinde gezinirken bu bölgenin hakikaten çok karakteristik çizgiler taşıdığını gördük. Binalar büyük ve mâ nalı, caddeler geniş, insanlar ciddi...
Yahudi sofuları
Kudüsün kendine has olan bu havası İçinde klâsik yahudi sofularına adım başında rastiı-yorsunuz. Zayıf veya şişman, ! lakat muhakkak surette tepe! den topuğa kadar siyahlar gly-mlş, başında siyah kenarlı ge-ııiş bir şapka, siyah ceket, sl-, yuh pantalon, siyah pardestı, L siyah kravat, siyah çoîap, siyah mest, siyah şemsiye ve ' bunlardan başka upuzun siyah saçlar ve siyah sakal.
Bu adamlar, dünyanın hemen hiç bir dininde rastlannu-yacak derecede sofu ve bu no-tuluklarıyla İftihar eden ya-hudl tipleri Kitapta yazılı inidir, nedir, bir garip âdetleri var; Ölünceye kadar ne saç kesiyorlar, ne de sakal. Dikkat, ettim, en ufak bir temizlikle ilgisi olmayan bu kokmuş kişilerin saçları da, sakallan da örgülü. Adam GO yaşma gelmiş ve saçma, sakalına makas deymemlş olursa işte böyle per-manantlarla âleme gülünç olur.
Bizi gezdiren Israilli dostumuz dedi ki:
— Bu zındıklardan biz de §1-kâyetçiylz. Bunlar, bizim kur-1 düğümüz ve her gün ilerleyen I modern cemiyet hayatına uy-Imıyan, aynca bu yeni cemiyete zararı dokunan kimselerdir. Zamanla bu gibi sofuların tabii ve sosyal kanunlar icabı j olarak aramızda eriyeceklerini limit ediyoruz. Fakat onlar, sn-fuluklannı yalnız kendilerine saklamakla yetinmeyip, aynı zamanda aileleri İçinde yetişen nesillere de kötü
■ aşılayan geri kafalı : yetimiz için zararlı • dır. Mamafih, her
Belediyenin elinde bugünkü Istanbulu hususlyetlerile gösteren orta mikyastı bir şehir haritası mevcut değildir. Halen istifade edilmekte olan şehir haritasında Taksim gezisinin yerinde eski Taksim kışlası, Atatürk köprüsü yerinde eski Ünkapanı köprüsü bulunduğu gibi şehrin en İşlek caddelerinden biri olan Atatürk bulvavı da nıevcut değildir,
I Alâkalılar bugünkü Istanbulu i hususiyetlerde gösleıkcek yeni bir haritanın yapılmasını lüZumlu bulmaktadırlar. Yeni hlr ı şehir haritasının vücuda getirilmesindeki güçlük takdir edil-ı mekle beraber halkın, ve bilhassa belediyenin her işinde ■ J elzem olan böyle bir haritanın yaptırılmasının daha geciktirilmesi mahzurlu : edilmektedir. Bilhassa işlerinin canlandırılmak ı nildiği bu günlerde elde gösterecek bir harita i
, değildir.
Ge-geçerken gördük:
«Yeşu-’ ajansı» nın muazzam binası, onun bitişiğinde «Keren Kayemet» ve «Keren Hayessod» ri. «Terra Sancta toprak» koleji.
Dört yol ağzına dönüp «Julian> tık, _________ _______
karşılıklı duruyor: Biri Y. M. C. A. yani «Hıristiyan gençliği merkezi», diğeri de meşhar «King David - Davut peygamber» oteli. Bu otel, yalnız Orta-' şark ve Balkanların değil, aynı zamanda dünyanın en muhte-’ şern otellerinden biridir. GirJp^ gezdik ve bir müddet de lsti-ı rahat
[AKŞAMSAK ŞAMÖ]
31 Mayıs 1950
Tebrik telgrafları
müzik
Sahlfe «
Olağan üstü üç konser
Cumhurbaşkanlığı filârmonik orkestrasının üçüncü konseri
Şef: Prof. Ham Roıbaud Solist: PiyanİEt Ferhunde Erkin
Fikri ÇİÇEK OĞLU
Cumhurbaşkanına gelen telgraflar ve verilen cevaplar
Ankara., 26 mayıs — Batı Almanya S. W. F. orkeatra» bM t yn profesör Hans Rosbaud m t An karadaki son konseri t MJ.1950 çarşamba akşamı ope- 1 ra binasında verildi. Program- t da üç eser vardı: Albert Rous- ı «el'in küçük süiti. Ulvi Cemal , Erkin’İn piyano konçertosu, j bu eserde solist, bestecinin eşi i piyanist (Ferhunde Erkindi) ı ve Tschaikorusky’nln beşinci ( «enfonlsi. ’
Albert Rousele diğer iki bü- . yük Fransız bestecisinin. De- ı bussy ve Ravel'in yanında oak ] ettiği yeri vermek buta olma*. > Dehnssy'den daha az romantik ve Ravei’e nlsbelle daha ax mû- ; dekkik olan Roussel, modern , dili klâsik tarzla imtizaç ettirmesini bilmiş ve kendirine hâs bir musiki üslûbuna sahip ul- , muştur. (
Besteci, kendisini takip eden modem genç musltacilcr ürerinde müessir olduğu kadar gelecek nesilleri de hayırlı teri- ( rl altında tutacak kuvvettedir. Roussel tanını kelimelerle ita-de etmek güçtür; belki de İmkansızdır. Bunu izah etmek için ancak musikisini dinlemek lâzım Fakat RousseTLn ka-rnkterlstik taraflarından belki ( de en başla geleni, kolaylıktan nefretidir.
İlk eserlerinde ve hususlle oda müziği eserlerinde bu ciheti biraz da İfrata vardırdığını görüyoruz. Harcı âlem, kolay eser 1er bcsteliyen, aklına gelen ilk mevzuu alıp çırp lş tın veren ve ömürsüz, bayağı eserler veren bestecilerin gelgeç eserleri yanında Roussel’ln İdleri ne kadar «engin ve ne kadar kuvvetli buluyoruz.. Bestecinin bir çok eserleri yanında Süite en Fa, üçüncü senfoni ve Slnfonlelta gibi eserlerini düşünmek yeter. Roussel'in müzik dünyasına yepyeni bir dil getirdiğine şüphe yoktur. Her yemliğin ilk zamanlarda yadırganması kadar tabii bir şey olamaz. Bir çok seyahatlerinin intibaJarnu taşıyan Eyocatlons adlı eseri 1912 de Rhend Balon İdaresinde çalındığı vakit Salnt - Saens bun dan bir şey anlamadığını itiraf etmişti: «Ben 1830 yılından kal ma bir kocakarıyım; sizin modem saç tuvaletiniz bana hiç yakışmıyor. Bunda şaşacak bir şey yok.» Bu yepyeni müzik dilini Salnt - Saens'ın yadırgamasını haklı görmek lâzım...
Hana Rosbaud’ın küçük süiti İdaresi. Alman orkestra şefinin klâsik eserlere olduğu ka dar modem üslûba da nüfuzunu lsbat edecek değerde İdi. Çalınması hakikaten güç olan bn eseri orkestranın bünyesine İntibak etmiş bulduk. Süitin ikinci parças olan (Pastorale -Andante) diğer İki kısımdan daha cazipti
Değerli bestecimi* İMvi Cemal Krlrtn piyano konçertosuna j eşi Ferhunde Erkln’e ithaf et- , miştlr. Konçerto dört tasımdan $ ibarettir. Yurdumuzda ve sınır ( dışı memleketlerde çalınmış o- ı lan konçertonun hâkim vasfı ( «bizden» olmasıdır. Başından ( sonuna kadar halk musikimizin ( ve sanat musikizlmln akisleri-rd bu eserde görmek mümkün- , dür. Yer yer solist sazda ve yer ‘ yer orkestrada duyulan ve , «Bizden* olan renkler nıhurnu-muzu okşuyor ve biri esere yak , taştırıyor. Gerek yurdumuzdaki ‘ ve gerek yabancı memleketlerdeki icrasında eseri daima Ferli ünde Erkin çalmıştır Bcs- ' tecinln isteklerine, eser hakkın dakl düşüncelerine, hayat ar- ' kadaşı olan değerli piyanist j karin r kimsenin ortak elamı ya-cağına şüphe yoktur. Şef Hans Hosb'iud kendiri için yepyeni bir eser olan ve şimdiye kadar görüp tanıdığı ve idare ettiği eserlerle hiç bir benserilgl bulurun ıy an» — hususi! e ritim güçlüklerini işaret etmeden ge-çemlyeccglm. — Bu konçertoyu kusursuz idare etti. Eser çok beğenildi; bestecisi sahneye çağrıldı. Ülvi Erkin. Ferhunde erkin, şef ve orkestra şiddetle alkışlandılar.
Hans Rosbaud. son konserin son eseri olan Tschaikovsky nln beşine! senfonisini partlri-yonsuz İdare etti. Orkestra için hiç de kolay bir «ser olmı-ynn bu azametli senfoniyi basından sonuna kadar küçük bir hazlfa sürçmesi olmadan detay ve nüansları gözden kaçırmadan ve her attaçuel zamanında vererek idare etmesi profesör Hans Rosbaurd'ın değerli bir orkestra şefi olduğunu ls-bat etti. Fakat bizi şefin müzisyenliğine İnandıran cihet, İlk konserde İdare ettiği Bra-hms'ın dördüncü senfonisi de İddiamın tevsik eden bir belge diye elimize alarak diyebiliriz ki, bu İki esere verdiği ı mâna ve ifade, bu ita esere tat , tığı sanat şahsiyetidir. Hans , Rosbaud'ın İdare ettiği diğer
■ muvaffakiyetli eserleri hiç he-I saba katmadan yalnız bu İki . eser. Brahma'm dördüncü sen. fonlsllc Tchalkovsky’nln be' şlncl senfonisi hafızamızdaki , canlı, zengin ve şiir dolu eser. 1er arasında dalma yer alacaktır.
■ Alman orkestra şefinin lda-• re ettiği olağan üstü üç kon-ı serin bir başka mânası da. - Cumhurbaşkanlığı filarmonik . orkestrasının hakiki değerini ı belirtmek oldu. Bu mümtaz saz
topluluğundan alınabilecek ran dun anı gözlerimizin önüne sermesi bakımından profsor Hans Rosbaud'm konserleri ayrı bir m&na ve değer taşımaktadır.
Bon beş yıl içinde, en çok İşitilen iki kcılme vardır kİ, banlardan birinin «demokrasi», diğerinin de «İstanbul Adalet rarayı* olduğunu «annedİ yorum. Adalet «arayı yapılıyor .. Adalet sarayının arsası intihap otundu... Adalet sarayının arsasına itiraz ediliyor... Sarayın yapılması gelecek seneye kaldı... Saraydan vazgeçildi...
İşte size beş yıl içinde geçen havadisi erin ancak, bir kaçını verebildim... Şimdi de Dolmabahçe sarayının Adliyeye tahriş olunacağından bahsediliyor. Meslekte on sekiz yıllık emeği olan bir meslekti aş nfatlyle bu fikre Jtira* edenlerin safına ka t>imayı daha doğru bulmaktayım, Çünkü, Dolma bahçe sarayı adalet sarayı olamaz . Neden sualine karşı vereceğim ce vap şunlardır.
Dolmabahçe sarayı. İş hayatının tekâsüf ettiği sahadan u-eaktır. Bu bir.
Dolmabahçe sarayının adalet cihazına uygun bir şekle kalbi mümkün değildir. Eğer buna çalışılırsa, sarfedilecek para 1-le, yeniden adliye binası yapmamız daha hayırlıdır. Bu lkL Saray içi. İstanbul Adliye teş tilâiııun bütün müesseselerlnl yerleştirmeğe müsait değildir Oldu üç...
Şu hale göre. Dolmabahçe sarayının memlekete hizmeti ne şeklide olmalıdır? Sualine karşı, vereceğimiz yegâne cevab.
Yazan; Avukat Reşat KAYNAR
Dolmalın nçe sarayı
Ankara 29 (AA) _ Devirt Reisliğine seçllmeM münasebetiyle Cumhurbaşkanı Celâl Sayarla Fransa Cumhurbaşkanı, Mısır ve Afganistan. Kıralları arazında aşağıdaki telgraflar teati edilmiştir:
dakl münasebetlerin daha ziyade inkişafına mâtuf arzuyu şahanelerine tamamen iştirak ettiğim! arşeyi erim
Celâl Bayar

------------!------------------ -
müze şeklinde kullanılması key memlekette bu makule fesada- | Ayetidir. Dolmabahçf sarayı •“ —'• >-•- —«"«r..-»
müaedlr. Hattâ daha Heri giderek, söyllyebiliriz ta. bu saray bir deyimle, tarih dersanesldlr.
6lze bir ita tarihi vakayl zikredeceğim. Bu Lki ve daha Dir çok vak al an çocuklarımıza yerinde nakletmekle, bu memleketin halk idaresine kavuşmak İçin ne safhalardan geçtiğini vuzuhla göstermemiz mümkündür.
Bu vakalardan btri’lnl. Ab-dülhamldln mabeyin müşiri E-ğintl Salt paşanın hâtıra tından alıyorum.
Adbülhamit, Uk meşrutiyetin babası sadrazam Mithat paşayı memleketten sürmek aznıln-deydl. Paşanın sürülmesi için (İşettin) vapurunu hazırlatmış padişah. Dolmabahçe sara yının kendisine ayrılmış dairesinde. emrin netloeşlne heyecanla munLazırdı. Mithat paşa Dolmabahçeye davet olunmuş ve arabası da muvakkite gelmiştir. Burada sözü Eğinli Salt paşaya bırakıyorum. Paşa, hâtıratmda vakayı şu şekilde izah eder.
«Nihayet muvakkitln önünde çavuş «geliyor» haberini getirince, ağır ağır kapıya doğru gittim ve kendisi dahi arabadan İnip sarayın bahçesine doğ, ru gitmek İstedi ise de «Bu tarafa buyurun» diyerek paşa dairesinin alt katındaki deniz tarafında olan odaya aldım Çubuk kahve ısmarlayıp kanape üzerinde yanına oturdum. Birine! sözüm «Sadaret mühiirü-nû bendenize teslim etmeniz 1-radel seniye İktizasındandır» kelimatmdan İbaret idi. '
Bir yarım dakika kadar Le-zl paşanın sadrazamlık
tın önünü almak İçin velinimet efendimi* sâtıâlinizln memailkl şahaneden bugün çıkmanızı ferman buyurdular ve bunun Içiıı işte tzzettin vapuru hümayunu hazırdır» diyerek pencereden vapuru gösterdim.
Bu fermanı padlşahiyl İşitir işitmez rengi kaçıp ve bir telâşa gelerek «Vallah ve biilâh benim bu cemiyetlerden haberim yok. Allah bu çapkınların belâsını versin. Bu Rusya para-sile ve Halim paşanın hud asile vücuda gelmiş bir şeydir. Eğer ben! buradan tart ve teb'it ederseniz alimallah memleket mahvolur. Beşiktir körfezindeki donanma üç güne kadar buraya gelir. Buraları İyi düşünmelidir» dedi.
Hatıratın bir kaç satırını buraya nakletmiş oldum.
Halk içlik ve milli hâkimiyet tarihimizin bu sadece bir yaprağıdır. Hocalarımız, bunu sınıflarında da anlatabilirler. Fakat. gençlerimizi Dolmabahçe sarayına götürürlerse, Mithat paşanın alındığı paşa odasını gösterirler, bü- j tün bu konuşmaları cra-| da çocuklarımıza anlatırlarsa, bırakacağı intibalar, sınıfta ve- ■ | rileceklere nazaran nisbet ka-'bul etmez bir değer kazanır.
Meselâ, Babıfıli baskını üzerine, merhum Enver paçanın sadrazam Kâmil paşadan ceb-, ren aldığı İstifanameyi padlşa-ha götürmesi hâdisesi, İLtihat-cıiftra muhalif bulunan ziimre-nln «Büyük kabine) adını vor-
> iği Gazi Ahmet Muhtar paşa kabinesi teşekkül ederken. Oa-tekllfi
önünde duyduğu büyük sevinç I ve bunun gibi Dolmabahçede 1 geçen vakaları, mahallerini gös j terrnek suretlle gençlerimiz karşısında tekrar yaşatmak, bu memleketin halk idaresine kavuşmak için neler ile karşılaştığını genç dimağlara nakşetmek bakımından çok faydalı-“ ;
Cumhuriyet devrindğ (Je, Dolmabahçe sarayı ehenımiyöV- ( U hâdlseLere şahit olmuş üulun mailindir. Tanzimat, meşrutin yet. Cumhuriyet tarihlerinin * büyiık şahidi Dolmabahçe, ancak bir müze ve gençlerimize bir tarih dcrsanesl hizmetini görmelidir...
§u anda adliye mensubu bâzı arkadaşlarımın hiddetli bakışlarını görür gibi ve kulaklarıma kadar gelen şu sözleri iti- ; tir gibi oluyorum: i
— Sen bize Dolmabahçe sa- , rayını çok mu gördün?... .
I Benim sevgili meslek d aşla-nm;
Gerek hakkın hükme bağlan ması, gerekse hakkın müdafaa- . sı yolunda, sîzler gibi m emi "ko-te hizmet eden insanlara, Dol-mabahçe sarayını dahi az ıra-lurum. Bugün adliye binası o-iarak barındığımız yerlerin ne kadar perişan bir manzara ar-zcttiğlnl. mahkeme vasfile asla telif edemlye çiğimizi bilmez değilini...
Taş koridorların yüreklerimize İşilyen soğukluğunu, her yıl. adliye binasının yokluğu , yüzünden hastalanarak aramız dan aynian adliye şehitlerini asla unutmuyorum .. Ne yapa, iım. Bir gün elbette blzleri de ı düşünecek insaf ve hak sahipleri zuhur edecektir. Hepimizin gönlünde yaşıyan adliye sarayı belki blzler için bir serab. fakat çocuklarımız yahut torun’ lanmız İçin İnşallah hakikat
Ek selâmı Celâl Sayar Türkiye Cumhurtaşkanj Ankara
Türkiye Cumhurbaşkanlığına seçilmeler! münasebetiyle ekse-lâsniarm* gerek kendi namıma, gerek Fransız milleti namına çok samimi tebriklerimle birlikte Türk milletinin saadet ve refahı haktandakl temennilerimi sunarım.
Ekselans Celâl Bayar Türkiye Cumhurbaşkanı
Ankara
Cumhurbaşkanlığına seçilmeniz dolayıslyle en samimî tebriklerimi ranmak, gerek ekse-l&nslarmm şahsi saadetleri ve gerek asli Türk milletinin re fa -hı haklındaki en samimi temennilerimi İfade etmekle bahtiyarım.
Mohammcd Zaher Afganistan Kıralı
Majeste Mobammed Zaher Şah Afganistan Kıralı
Kabil
Cumhurbaşkanlığına intihabım münasebetiyle majestelerinin göndermek lûtfıında bulundukları tebrik telgraf iyi e çok mütehassis oldum. Hararetli teşekkürlerimi takdim ederken, majestelerinin şahsi saadetleri ve asıl Afgan milletinin refahı hakkındakl en samimi temennilerimin kabulünü rica edenin. Celâl Bayar
Ekselans Celâl Bayar Türkiye Cumhurbaşkanı Ankara
Cumhurbaşkanlığına getirmek suretiyle Türk milletinin gösterdiği büyük İtimat nişanesinden dolayı ekselânslanna hararetli tebriklerimi sunmakla bahtiyarım.
Ekselanslarının şahsi nüfuzları İle İki memleketimiz arasındaki dostluk münasebetlerinin daha ziyade inkişafını temin buyuracaklarından emin olarak ekselanslarının saadetleri ve Türkiyenln refahı hakkında-kl temennilerimi areederlm.
Faruk
Eim
ÇEŞME
Çeşitli «simli yeni bir «jc-TKi >*>ın-lnrunaüa başlamıştır. Ku« kjiıdı üssüne renkli v nefis bir tekilde hasılam? olan ÇEÇME dergininde herkesi alAkalandırncak bğrettci ve eğlendirici yanlar, renkli İki gOzcl tablo, Türk nulll motifleri serisinden >-l-dızla ve çeçitll renklerle basılmış kıymetti ve tarif bir İsleme, karikatür, illice olarak eilslcri Örnekleri vardır. Yaz aylarında ayda bir yıkacak olaa ÇEŞME deteisl. okullanu afUmatuna doğru on bej gönde bir İntişar erle-çektir. Okurlarımıza tavsiye ederiz.
Majeste Faruk 1 Mısır Kıralı
Kahire
Cumhurbaşkanlığına intihabım münasebetiyle majestelerinin İzhar etmek lûtfıında bulundukları tebrik ve temennilerden çok mütehassis oldum. En hararetli teşekkürlerimle birlik-, te majestelerinin şahsi saadet ve Mısırın refahı hakkın da ki en samimi dileklerimin kabulünü rica ve memleketlerimiz arasın-
MELEK Sinemasında
Bugün matinelerden
■ İtibaren
1 -Korkunç Yıliar
(Dangerous Years) j IVİlliaru Halop-Anne Tudd
(İlk defa)
2-HAYDUT AŞKI
Renkli re müzikal
Q
0.
CN
O
O £ o > o P
■o
0 ra
2 U
Öğretmenler Yardım Cemiyetinden: Çoğunluk olmamasından dolayı Cemiyet kongresi 31 mayıs 1050 çarşamba gflnO Saat (15) de M.lhmut-poç.n ilkokulunda toplanmak (lzcrc (chlr edilmiştir. Arkadaşların çelmeleri rica olunur.
Fabrikatör Sadık Hakver-dlnin kızı ELMİRA il AK VERDİ ile yüksek mimar ergin TANERİ Nikahlandı
Beyoğlu: 29/Mayis/1950
İskoçyada bir plâja 143 balina balığı düşmüştiır.Pek yorgun bir halde olan ve her biri 1500 kilo gelen bu balıklar burada birer birer ölüyorlar. Yukarıda plâidn serili balinalar görülüyor
Tefrika No.: 5 8
Paola:
— O menhus herif, işleri altüst etmek İçin tam vaktinde yetişti. O herifin kalbini parçalayacağın yerde çocuğunu ölüdr-dün. kendi hayatını da tehlikeye «oklun. Bele o zavallı Mar-«ionun âtabetinl, çekeceği kederleri hiç düşünmedin.
Ponatelia hıçkır* tııçlura ağlıyordu.
— Sen anlayamazsın Paola... Bizimki gibi bir aşta anlayamazsın. Ben o aşktan kaçmak, kur-tnlmak İstedim, fakat mümkün olmadı Ona inanmakla büyük bir dili ilkte bulundum. Ben bunu anlayamazsın.
— Hayır, ben pekâlâ anlayabilirim İkinizin yüzünden ben de epey sıkıntılar çektim. Demek geliyor ha? Peki karısını ne yapmış? Atlantlkte denize mi atmış?
Donutelia, mütemadiyen ü-miLslzce ağlıyordu:
— Rica ederim Paola. sen de acı «izlerle beni üzme. Adamcağız ona karşı çok âlicenaba ne hcj ı et etti, havanın bHe fe’ia edscek katlar oldu. Onun ug-.
nmıia yapmadığı kalmadı. Fakat ne çare kadın sonunda aklım oynatmış. Şimdi tımarhanede bir odada kapalı İmiş.
Paola İsterik bir gülüşle güldü:
— Alâ, mükemmel. Her halde o kadının ahi tutmuş olacak ta seni döşeklere yatırdı.
Donatellanm ötedenberl Pao-laya karşı olan gaya büsbütün artmıştı, fakat belli etmekten çekiniyordu. Denize düşmüştü. Kurtulmak için yılan* sarılmak macburiyetinde idi. Yalnız başına kalırsa hali harap olurdu.
Paola, DonaUllanın gittikçe fenalaşan halini görünce o da ağlamağa başladı. Tanıdığı bir doktora telefon etti. Bereket versin profesör evde İdi Çarçabuk geldi. Hastayı muayene etti. Paola bir yalan uydurdu: Bir sukut neticesinde bu hale düştüğünü söyledi. Doktor hastayı bir an evvel kliniğe kaldırmak ve orada hayatını kurtarmak çarelerini aramak lüzumu ou gösterdi.
Harla nakline mahsus bir o-lomobll çağılıriı. Hastaneye kaldırıldı. Donatella ameliyat sallım unda iken Paola pos taneye
gidip Marzloya bir telgraf çekti. Dona t cilanın ağır hasta olduğunu, derhal gelmesini bildirdi.
Donetalla bütün gece yüksek ateşler içinde kıvrandı. Paola yanından ayrılmamıştı. Hastabakıcı her iki saatte bir penisilin enjeksiyonu yapıyordu,
— Zavallı kızcağız, bir meleğe benziyor. Ne kadar da güzel, ne kadar da tatlı.
Hastanede doktor başta ol mak üzere hastabakıcılar, herkes haline acımışl&rdı.
Sabaha karşı ateş düştü. Donatella biraz istirahat etil, ra hatçn uyudu.
Sık sık ziyaretine gelen doktor, enfeksiyon tehlikesinin geçtiğini, Donatellanın İyileşeceğini söyledi.
— Yalnız nekahet devresi bir az uzun sürecek. Fakat genç ol-
duğu İçin kendisini çabuk toparlayacaktır. ,
Butun geceyi uykusu* geçiren Paola da yatağa uzanarak biraz kestirdi. Uyandığı zaman Donatella da gözlerini açmıştı. Gözlerindeki o eski şa'şaadan, o parlaklıktan eser yoktu. Kederli, mağmum bir yüzü vardı Yanma yaklaştı:
■— Nasılsın?
Acı bir sesle cevap verdi:
— Bıraksanız da ölseydlm, daha İyi olurdu,
Paola zorla gülümsedi:
— Böyle saçma sapan konuşma Donatella. ölmek kolay değil, bundan sen de korkarsın.
— Belki, çünkü bilmiyordum
— Neyi bilmiyordun.?
— Dünyanın boş olduğunu hayatın azaptan başka bir şey olmadığını. Artık dünyada benim kimsem yok, çünkü oğlum
yota
— Edebiyat yapma Donatella. Biliyorsun ta gençsin, ileride istediğin kadar çocuk yapabilir-
— Fakat bu kaybettiğimi değil.
— Daha iyi ya. Sevdiğin bir adamın oğluna nail olacaksın Bu cihet seni teselli etmeğe kâfidir.
Donatella, Paloy* acayip a-cayıp baktı.
— Artık hiç bir şey umurumda değil. Hiç bir şey, hiç bir kimse.
Marzlo öğle üzeri geldi- Telgrafı alır almaz, büyük bir meraka düşmüş, vahim bir takım hlsslkablelvukulara kapılmış, ilk uçağa atlayarak Kornaya gelmişti. Şehre varınca hemen taksiye atlayıp Donatellanın e-vlne gitti. Kızın kliniğe nakle-
dildiğini söylediler. Hastanedeki odasına girmeden evvel hâdiseyi kısaca öğrendL Donatella, marzloyu görür görmez tekrar ağlamağa başladı ve:
— Oğlumuzu kaybettik, sevgilim. dedi.
Marzlo Donatellanın elini ha-ratle sıktı;
— D zulme sevgilim, dedi. Ne yapalım bir kazadır oldu, feci bir kaza. Fakat birbirimizi seviyoruz. Hayat önümüzde parıldıyor, başka çocuklarımız olacak. Bu defaki de kederli bir rüyanın hâtırası gibi kalacak:
Donatella pek baflh. sönük bir sesle:
— Artık şimdi evlenmemize bir sebep kalmadı Marzlo. dedi.
Marzionun bütün vücudu titredi :
— Sevgilim. Allah aşkına bu delicesine sözlerden vaz geç. Ben sininle evleniyorum, çünkü seni seviyorum. Çocuk da dünyaya gelseydi, bittabi daha fazla sevinirdim. Fakat izdivaca saik olan çocuk değildi. Böyle şeyleri aklına getirme Donatella, cidden üzülüyorum
— Hayır Marzlo artık evlen-
mek istemiyorum: istemiyorum.
O ^esnada hastabakıcı odaya girdi. Ameliyat yerini açıp te-mizliyecekti. Marzionun dışarıya çıkması lâzımdı.
— Bayım, beşe doğru gelebil İra iniz. Madmazel şimdi âzami istlrahate muhtaçtır. İstirahat etmesini doktor, sıkı sıkıya tembih etti.
Marzlo eğilerek Donalellayi alnından öptü.
— Sevgilim, bir kaç saate kadar dönerim. Sûkln ve iyi olmağa çalış, tçlme bir hançer gibi saplanan o sözleri bir daha bana tekrarlama.
Biraz sonra Paolanın odaya girmesine müsaade edildi. Hastabakıcı işini bitirdi, çıktı. Paola, Donatellaıuıı başı ucuna oturdu.
— Ne söyledin bakalım? O zavallıya karşı fazla zalimane davranmadın ya? Çıkarken yüzü çok asıktı; beni tanımadı bile, u kadar dalgındı.
— Ne yapayım Donatella. Hakikate yavaş yavaş alışması lâzım, Ona karşı nezaket ve tatlılıktan ayrılmıyncaftım tokat
(Arkası var*
IMBârihten Sayfalar
Ayla Erduran
-------------------
Bugünden, Dünden
Gemilere ve vapurlara dair
Pari« konservatuarını büyük bir muvaffakiyetle bitirdi
KsU İstanbul uıı »ahretlerinden birini de donanma geceleri tenkil ederdi. Ramazan, kandil, gecelerinde minareler, gemiler, Fadlşahiann cüluslarında. Ş(h-■bde ve sultan doğumlarında miri binalar, yalılar, konaklar renk renk kandillerle donanirdi.
Haliçte yatan katyonların donanmalarda yakmalarına mahra* bir hayli (balmumu) İstihkakları vardı. 1805 yılında (Mlracınebcvt) gecesi Tersanede manda kalmışı katyonların fenerleri İçin yirmi üç okka balmumu ve seksen sekiz okka yağ verilin iş U.
imparatorluğun muhtelit tipteki gemileri yar.mria deniş harbi erine gönüllü olarak iştirak eden sahil vt-âyetleri halkının da yaptırıp donattıkları hafif tekneler mevcuttu. 1760 yılında kıyı halkı artık (nevlcat büyük kırlangıç* lar İnşa ediyorlardı. Bunlara lüzumlu midecine dalma Tersane ambarlarından verilirdi.
Seferber olacak donanmanın tamirleri tamamlanır, silâh, cephane, yiyecek İkmalleri yapılırdı, Fakat ayoı samanda bütün gemilerin nakışlan elden geçer ve hepsi bir başka güzellikte olarak sefere hazır bir vasiyete getirilirdi.
Bazı eyaletler valileri de Padişahlara gemiler heulye ederlerdi. Sonraları vapur ve çatana hediyeleri daha ziyade taam-mfim ptmAş, İstan buldaki verirlerden de böyle hediyeler takdim edenler görilinıAştü
1842 yılında Tunus valisi Ahmet paşa Abdûlmedde bir gemi hediye etti. Padişah o yıl 19 mayısında Tersar.e önünde demirli bulunan bu gemiyi gezdi.
Padişahlar genıl'erin denize indirilmesi. yeni tagflhtarın kurulması ve sair merasimler münasebetiyle Tersaneye gelirler Ve teftişlerde bulunurlardı-
Abdülmedt 3848 yazmd* Tersanede yapılan asker alma merasiminde bulunmuş ve sonra (Mektebi Bahriye ı talebesinin (Neyrl Şevket) kalyonunda yapılan İmtihanlarını, gemiye giderek (seyrütemaşa) eylemişti.
1860 senesinde Tersanede Pa-*dlşahın İsmine izafette (Mecidiye) adında üç ambarlı bir kalyon İnşa edilmek İstenildi. Bu kalyan yetmiş sekiz zlrl ■zunluğunda ve yüz yirmi top kaldıracak kudrette olacaktı. Sathi resmi üzerine armaları inik yaslı olacak ve hiç bir not-
lar arasında yolcu, eşya naklinde kullamlryorlarch. Fakat bunlarda zaman zaman Arızalar baş gösteriyor, o vakit yelken devrine hayran kaptanların, tayfaların keyiflerine payun olmuyordu.
1849 yılında Trabzon postasını yapmakta olan 'Vasıta! Ticaret) vapurunun makinesi sa-iraiinnmış Vasıtal Ticaret
Ereğli vapuruna bağlanarak ts-tanbula getirilmişti
Günden güne çoğalan vapurların tekne ve makineleri Tersanede tamir ediliyor ve kazanlar Londradan satın almıyordu. Bu mubayaalar çok masraflı görüldüğünden 1855 yılından İtibaren vapur kazanları Zeytin bttmu fabrikasında İnşa edilmeye başl^uldı. [2]
Bu devirde yavaş yavaş eski kalyonlara da makineler konulmaya başlanmıştı Mahmudiye katyonuna 1857 yılında makine konuldu, O tarihte Muhbiri Sürür vapurunun kazanları da Mahmudiyenin makinesiyle beraber Londra şehbenderimiz mösyö Dlmltrak! vasıtaalle satın nl inmişti [3]
Buhar gemileri Tophane, Yalı köşkü, Bahçekapı açıklarında köprüler arasında yatıyor ve bunlar günden güne ziyadeleşiyordu. Bu sebeple şirketi Hayriye vapurlarının, mavna ve kayıkların gidip gelişleri müşkülâta uğramıştı.
1868 tarihinde İtalya hâdisesi mûnseabetlyle İstanbul limanında Avusturyann altı yüz kadar tüccar sefinesi de butnuyor-du. Liman seyrüseferini temin maksadlyle bu gemiler Boğaz-tçinin münasip yerlerine taksim edildi ve Karadeniz İle Ak de nize gidecek olanlar limana sokulmaya başlandı,
1859 da şehir hatlarında işleyen (vapur sefalni) İçin de gerekil tedbirler alınıyordu. (Üsküdar bir belde! cesime olup bu saraya müteaddit vapurlar işlemekte ise de UZak mn.hallp.r-den gelen ahali İskelede izdiham ve meşakkat çekmekte bulunduğundan) o yıl İçinde Salacak ve Ayazma iskelelerine de her gün vapur işletilmeye baş-
O yıllarda gemiler sigortaya (ta konuluyordu. 18» senesinde ÎDglltereden hükümet namına ■İman on gemi İki yüz altmış Mu liraya sigorta edilmişti [4] Basa kalyonlar ve vapurlar İşe yaram ıvacak hale gelince muhtelif hizmetlere tahsis edilirlerdi. 1870 senesinde Ömer Paşa vapuru Tersane önüne çekilmiş ve fabrika haline konulmuştu.
Sıhhiye Nezareti de 1872 de hastane yapmak üzere Bahriye-d«u bir (köhne sefine) İstemiş re bu hizmet İçin (Hümayı Tevfik) vapuru ayrılmıştı.
İncir köyündeki gaz deposu ahşap olduğundan eski kalyonlardan birinin gaz deposu haline sokulmasına irade çıkmış ve bu hizmete (Peyki Zafer ) kalyonu tahsis olunmuştu.
Haliç vapurlarının iyi İşlemeleri, temiz tutulmaları İçin de saman zaman Bahriyece teftişler yapılırdı. IBM yılında Köprü He Haydarpaşa arasında İşlemekte olan tdareı Mahsusa vapurlarının kâfi süratte bu-tanmamaian yüzünden yolcuların azaldığı görüldü. Demiryolları »tdarel Mahsusanın) dik katini çekmiş ve bu yüzden yalnız Haydarpaşanm değil, Kadıköy ve Adaların dahi hâsılatının düşmekte olduğu görülmüştü.
Vapurların süratlerinden kaybettikleri .bakımlarının azaldığı grbl bu yıllarda bazı deniz kasaları da olurdu. 1898 de Şirketi Hayri yenin Köprüde Üsküdar lakeleşin de bağlı olan 44 numaralı vapuru (gece kazaen gark olmuş) ve vapur bir kaç gün sonra Tersane taralından çıkartılmıştı.
Eski vapurların vazifelerinden birisi de limanın ve Boğazi çinin muhtelif mevkilerinde karakol vazifesi görmekti. Demirledikleri yerlerde yüzemez hale gelen bu eski tekneler çok defa ömürlerini bu son vazifelerinde tamamlarlardı.
1907 yılında Paşabahçede karakol hizmeti gören Kılıç Ali vapurlarının tamirine imkân olmadığı anlaşılmış ve vapur feshedilmişti.
11] Bahriye arşivi Mektebi defter 2/20, sene 1849.
12] Bahriye arşivi Mektubi defter 12/44.
IS, 41 Bahriye arşivi Mektubi defter 12/52,
Ayla Erduran
Karaman çifliği
«■■i ■«■■■■■«■I ■■■■■■■■■■
S Ne taraftaydı? — Karaman kelimesinden murat? — Oradaki btız #ibi su — Rag-■ betin sebepleri — Hanımlarla beylerdeki faaliyet — Bülbüller dem çekişe başlayınca — Temek ve şekerleme faslı — Evlere dönüş.
Paris 25 mayıs — Memleketimizin güzide simalarından prof. Dr. Behçet Sabit Erduran’m kızı Ayla, Paris konservatuvarını büyük muvaffakiyetle bitirdi ve vlyolond» birinci mükâfatı aldı. Bu muvaffakiyet Paristekl bütün Turkleri çok sevindirdi, memlekette de herkesin bu zeki ve sevimli Türk kızmm, küçük yaşına rağmen, kazandığı muvaffakiyeti büyük memnunlukla karşılıyacağı şüphesizdir.
Ayla, 1947 de konservatuvara girmişti. Giriş imtihanına 225 kişi dahil olmuştu. Bunlardan ancak 20 sİ kabul edilecekti. Ayla imtihanı muvaffakiyetle verdi ve konservatuvara kabul edildi. O zamandan, beri rııetod-iu bir çalışma İle her gün ölr parça daha yükseldi. Geçen sene birinci madalyayı aidi.
Bu sene son senesi olduğundan, on tanınmış müzik üstadından mürekkep Jüri heyeti huzurunda İmtihana girdi. Bach' m (Fugue)ûnü Saint SaensTn konçertosunu çalarak birinci mükâfatı kazandı. Jüri heyeti «Fevkalâde Türk kızı* diye hakkında takdirde bulundu. 25 haziranda halk huzurunda bir konser verecektir.
Bu senekl imtihanlarda müzik tarihi, deşlfraj, salon müziği vardı. Ayla bunların hepsini muvaffakiyetle verdi.
Aylanın hocası Prof. Benedet-tle'nin, Prof. Behçet Sabit Er-duran'a bir mektup gönderdiğini öğrendik. Mektupta Ayla hakkında takdirlerini bildirdikten sonra kendisinin istikbalin kıymetli bir artisti olacağını ve ebeveyninin yaptığı fedakârlıkların mükemmel semeresini göreceğini bildirmiştir. Benedettle gibi tanınmış bir profesörün takdiri büyük memnunluk uyandırmıştır.
■anı bııiunmıyacaktı.
EskJ Tersanenin meşhur ustaları nice kalyon resimleri çizmişler re doğuştan yılmaz denizciler bu koca teknelerle nice cenklcre gitmişlerdi. Daha bu tarihlere yakın bir zamanda aynı Tersanede dünyanın en büyük gemisi üç ambarlı Mahmudiye inşa edilmişti.
Fakat 1850 de Devlet. Mecidiye kalyonunun (endazesinin Londradaki bu işten anlayan mimarların en mahir ve marifetlisine yaptırılmasına) karar vermişti. Sonra bir takım sebeplerle kalyonun İnşasından vaz geçildi.
Vilâyetler halkının mahalli tezgâhlarda yaptıracakları gemilerin de muayyen endazeleri ve şekilleri vardı Bunun dışında gemi inşası mımnudıı. 1849 yılında Alaylılı T ahir ve arkadaşları altı bin kile hamuleye mütehammil ve yirmi dört zira uzunluğunda ı çektirme brik) inşasını İstida etmişlerdi.
Bunlara verilen cevapta işerine İnşası deniz ticaretini genişleteceğinden vç bu ticari-un genişlemesi Padişahın iradesi Ik tansından olmasiyle içi ve dışı harb gemileri ht yetende bulunmamak. Uc&ret sefinesi şeklinde olmak ve dağlarda Tersaneye ait kerestelere dokunmamak ve denize indirildikten sonra da ecnebi bandırası çekmemek ve dalma Türk sancağını çekmc-k şartiyle kain kefalete bağlandıktan sonra izin verilmesine) müsaade çıkmıştı. El]
(Tüfek çıktı, erlik bitte) diyen eski dal kılıçlar gibi, buhtıriı gemilerle beraber yelkenli gemilerin ikinci plânda kalması da o devrin denizcilerine eski keyiflerini kaçır imiş bulunuyordu.
Arlık OsmanlI İmparatorluğunda da ibug gemileri) liman-
Binhir gece masalları gibi...
Hindistan’da muhteşem bir düğün yapıldı
22 Nisanda Hlndlstanda blnblr gece masallarını andıran bir düğün yapıldı. Barova Mlhrace-einln oğlu İle Jodhpur mihracesinin kızı evlendiler, üçakla gelen damat büyük merasimle karşılandı. Bir file binerek Mihracenin sarayına gitti. Burada ziyafetler verildi, şenlikler yapıldı, Yukarıda güvey uçaktan İnerken ve fil sırtında saraya giderken, Jodhpur Mihracesinin sarayı. düğünden sonra genç evliler kapalı bir araba içinde saraya giderlerken görünüyor.
Geçen haftalar R mi ı kny yakasının bazı eski mesirelerinden açhıış; Dört çamları. Çifte havuzlan, Fenerbahçeyl, Bol-bedrosu anlatmıştım. Kaç gündür adresime gelen mektuplarda okuyucularım soruyorlar:
«Akşam’da çıkan (Şaşkınbakkal) başlıklı yazınızda Karaman çiftliğinden bahsettiniz. Bu adı şimdiye kadar hiç duymadık, İlk defa İşitiyoruz. Dediğiniz çiftlik ne taraltaydı7 Kuttklı, Bulgurlu semtlerine yakın mı 1-di? Yoksa on, on beş yıl evvel Küçük Çamlıca eteklerinde (Oü-zel Orman. Çiftliği) diye bir aralık İşletilen, gazinosunda cazlarla, danslar yapılan mevkiin eski ismi öyle miydi? (Dünden, Bugünden) lerin birinde orasını da anlatır, merakımızı giderirsiniz... İlh. .)
Aziz okuyucularımın arzularını yerine getirmek İçin bu yazıyı yazdım:
Karaman çiftliği Erenköyüne pek uzak değildi. Sahrayı Cedit camilnin önünden Kayışdağı caddesi tutulur, harap yel değirmeni geçilip Ağabey ahin denilen binanın bitişiğinden, Küçük bakkal köyü açığından sola sapılır. epeyce gittikten »onra oraya varılırdı.
Çukurumsu bir v&dl. Bir yanı bayır, bayırın yukarısı düzlük; düzlükte sırayla koca koca meşe. sakız ağaçlan, altlarında ne çayır, ne çimen; kupkuru kesme toprak, bol bol gölge...
Üç dört kerpiç kulübe ve upuzun bir ağıldan İbaret olan asıl Karaman çiftliği ağaçlıklı yerin 150-200 adım ötesindeydi,
Karaman kelimesi neden dolayı İdi bilmem. Ağılda Karaman koyunları mı üretilirmiş? Karaman tâbiri pek esmer kişiler hakkında kullanıldığına göre eski sahibi ihtimal kara yağızmış. Belki de çiftliği vaktiyle Karamanlı bir Rum işletmiş. Yakındaki Küçükbakkal köyünün hayli uzağındaki Büyük-bakkal köyünün Rum yatağı oluşuna bakılırsa örfincfı ihtimalin kuvvetliliği anlaşılıyor.
Buraya dair yalnız şu rivayet dillerde dolaşırdı;
— İşbu ardullahl vasta Avnl paşanın kayınvalidesi, erbabı servet ve yesardan Hatice hanımefendinin mülküdür.
Paşanın kim olduğunu bildirelim; Erkânıharp mirlivan (yani kurmay tümgeneral), o tarihte Mektebi Tıbbıyei Askeriye nâzınydı. Kışın Dlvanyj-lunda, kaynanasının kârglr konağında; yazın Caddebostan! kıyısına kendi yaptırdığı köşkte otururdu.
Karaman çiftliği eni konu bir mesiregâh idûğûnden susuz ol-’maz elbette. Bayırın aşağısında, ayazmaya andırır küçük bir lüleden İdare fitili gibi İncecik, serçe parmağın yansı kadar bir su şınl şınl mütemadiyen akar. Buz mu buz; İçilirken dlşteri kamaştırır, otuz ikisine de mızıka çaldırır, ama bardağa kor komaz dikeceksin. Hele biraz testide dursun, hâzâ kuyu suyu; gövdeye lök gibi iner, artık mide davul, kımıldanırken lıkır lıkır. Batiliğine rağmen öpülüp de başa konurdu. Zira yemekli kır Alemlerinde su yokluğuna tahammül edilmez. Püfür püfür rüzgârlı Fikir tepesine, zümrüt misali Knrbağlının dere boyuna, Bastan cı köprüsünün yamacına, işi daha büyült tatap Fendi kin karşısındaki Pavil adasına gidilirken İçilecek suyu fıçıyla. el ağız yıkanacak, bulaşıkları paklıyacak olanı kovalarla beraber de bulundurmağa mecbur kalınırdı Deşti Kerbe-İAdakl gibi hararetten mi yanılacak? Karacaahmedin miskinleri gibi ağız kolun yenine, eller koltıı kaltına mı silinecek? Kap-kacak sepetlere klpkirll m! tıkılacak’
Rumi haziran, hele temmuz girdi mİ Kmltoprak, Feneryolu, Göztepe, Erenköy halkı ayakla-nırdı:
— Haydi yemekle bir âlem yapalım; bir gün de kırlarda ■ereserpe akşamı ede İlmi.
Her kafadan ses çıkar: Alem-dağı dünyanın öbür ucu, yolu
bitip tükenmez, üstelik ’ssızdır-Kayışdağını göre göre gına geldi... Büyük Çamlıca âlânın âlâsı, lâkin şehzade Yusuf efendinin köşkü var mı yok mu’ Yakacığın nezaretine doyulmaz, fakat Kartalda ya son treni kaçırırsak dağ başlarında kalırsak? Bari siz söyleyin çocuklar, nereye gidelim?
Hanım ninelerden biri Karaman çiftliğini teklif eder etmez derhal kab'U edilirdi. Dönüş 1-çln mehtap falan arınmaz, hemen hazırlığa glrişılt.-, doldurulan dolmalar, kırda pişirilerek yemeklerin harcı sepsttere, çıkınlara konur; ertesi sabah kapıya yanaşan tenten suık arabalarına şilteler serilip evder çıkılırdı.
Yukarıda çıtlattık. Karaman çiftliğinde ne manzara vardı, ne de hava. Yüzlerce yıllık a-ğaçlann yapraklarından gökyüzü seçilmez. Yaz meltemleri hattâ haziranın meşhur (Gün dönümü), temmuzun 'Kızıl e--rik) fırtınaları ortalığı toza dumana katsa bile oraya tesir etmez.
■ " Yazan:
[Sermet Muhtar ALUS|
Rağbetin sebebi şanlardı: Diğer seyrangâhlar gibi kalabalık olmaz, etrafta İki üç aile ya bulunur, ya bulunmaz. Elaiern halimizi seyredecek, ayıpiayıp tefe koyacak kaygusu yok. Kadınlar İsterlerse bahçede örtündükleri maşlahtan, basma entarileri, şıp şıp terlikleri giysinler, erkokleı mintan ve pantolonla, gecelikle, yaşlıları takke ve Şam hırkasly-le gelsinler.
Hanım hanımcık hatunlar arap bacıya, emektar kalfaya hacet kalmadan, çömellp silkmenin patlıcanını, soğanını, e-tlnl doğrar, ûracıka çalı çırpı 1-le yakılan ocağa tencereyi oturtur. Sıcaklar hükmünü icrada. Evde bastınian irmik helvasının bulamaca, çamura dönmesi mücerrep. öncağız da sonraya bırakılır, fıstığı kavrulup, meyâ-nesi getirilip kıvamını buldu mu kotanliT.
Beyler, efendiler de kollarını sıvarlar. Kuzuyu çevirmek, şiş kebaplarını pişirmek onların |-şlydl... Nitekim lştahlık salataları, cacığı yapmayı da başkalarına bırakmazlar, hararet bastırmaması İçin salatanın tuzu mlskaile serpilir, havayı tebdilden vazgeçilip cacığa katiyen sarmısak katılmazdı. Tuz kumkuması yağlı kuzunun, kebabın, yalancı dolmanın, helvanın verdiği hararetle lüleye seğirtilir, itişe kakışa boyuna su İçilir, mideler şiştikçe şişer. Avuç avuç karbonat yutan yutana...
Karaman çlftUğlni tercihin
bir sebebi dc bülbül dinlemekti. Dut çoktan çıkmış. İstanbulluların kanaatince bülbüllerin dili tutulmuş olduğu halde bahardan arta kalan, her nasılsa dut yememiş mahlûkçağızlar şak rayıp gönülelri şenlendirir a...
Haspalar ağaç dallarında, dem çekmeğe başlarlar. a:;k ve şevke gelen akşamcı hazerat dahi dem çekmeğe koyulur; salataya, cacığa,- yemişlere tırpan ata ata parlatıp durur; gençler salıncak kurar, çocuklar güle oynıya sallanır, tazeler kahkahaları kopara kopara kolan vururlardı. Nihayet yemeğe sıra gelir, yere yayılmış değirmi örtünün etrafına herkes çepeçevre dizilir, ortaya konanlar hakliyle sinsin diye diye yemekler ellerle, helva tahta kaşıklarla sömürülür tıka basa karınlar doyar doymaz sade kahveler hd-pürdetlllr.
Vücutlar pelte, ot bulunmayan tarlada 9 araba ot yolmuş kadar takatsiz, kilimlere, seccadelere uzanılıp şekerleme kestirilir. Öğle uykusunu âdet e'.mi-yenler, gündüzün kirpik ka-vuşturamıyanlar dört kol. altı kol iskambil, papaz kaçtı oynarlardı.
Karaman çiftliğinden avdet pek geciktirilmez, ezan suları yola revan olunurdu.Ne diye gecelere kalınsın? Beş on dnk ı İleride öyle bir berzah nevrmt kİ sağı hendek solu tas nın derin çukuru .
Geç vakit dönüşte oradan geçerken bir arabanın çukura yuvarlanışı, lçJndekilerde kol. bacak, kaburga kemiklerinin kırılışı unutulur mu? Yüksek mevkili bir zat ailesiyle ahbaplarının. takım taklavat» dönerlerken bir kaç baldırı çıplağın ansızın karşılarına dikilişi, hepsini soyup soğana çevirişi hatırdan çıkar mı?
İzmir Fuarı
1950 İzmir Enternasyonal Fuarı için, Ekonomi ve Ticaret Bakanlığından, Fuar ve Turizm müdürlüğüne bildirildiğine göre Fuarın açık bulunacağı müddetçe Ankara - İzmir trenleri sıklaştırılacak. İzmir - Bandırma seferleri arttırılacak tır. Nazilli - İzmir a-rasmda muntazam motorlu trenler İşliyecektlr. Her - gün İstanbul - Bandırma arasında vapur İşletilecek, İzmir - İstanbul vapur seferleri dörde çıkarılacaktır.
Fuar müddetlnce İstanbul -İzmir arasında muntazam uçak seferleri İhdas olunacak. 11)50 İzmir Puan münasebeti!? P.T.T. idaresi Fuar hâtıra pulları bastıracaktır. Dış memleketlerden Fuar müııasebetlle gelecek eks-pozan ve ziyaretçilerin lıd ay müddetle İkamet tezkeresi almadan ikametleri sağlanmış bulunmaktadır.
Eski Romanya Kıralı Karol. kansı madam Lupesko ile birlikte Londra'ya gelmiştir. Yukarıda uçaktan inerken ;ö-rûnüyor.

svnııe n
ARI
■ İŞ. AR AVAN L.W
3 AllM S ATI Vt(E$VA)|
DAKTİLO VE FRANSIZCAYI İYİ BİLEN — İngilizceyi ânliyan ve yüksek tnlulllnl yapmakta olan bir genç yarım günlük veya gecelik la Aramaktadır. Akşamda iktisatçı rumu-nınt. 94*
GAYET GÜZEL — Bir bil Ar do tıhk ve kiralık 2212.1. 555
Küçükyalıdn takriben noo M2 denize nazır ve temiz yolu olan arsamı 50W liraya satıyorum, Telefon 42927. *19
MUHASEBEDEN İYİ ANLAR BİR genç — Bir ticari müczıenede günde bir kaç sn al çalışmak İçm İS isliyor. Yazıyla posta kutusu 73 İstanbul.
610 —
SATILIK — Kelvinatör marka havut Frijider şu tesisatı Ua beraber temle kullanılmış variyette satılıktır. Müracaat: Nişantaşı tramvay durağı yanındaki tütüncüye, (40
AMERİKAN ROBERT KOLEJİN — Ticaret Hibesinden ..ıctutl. İngilizceden manda Almanca lisanına da vâkıf bir genç bir ticaret bonede il aramaktadır Akşamda «A. D« rümuuına mü-»aeaııtiurı. «üt — 1
SATILIK DENİZ MOTORU - Tam teçhizattı - Mükemmel vazıyette tc-nczzdn. balık avına elverişli. Boy 6 5 metre. Sürat 8 - 9 mil. 23589 t» günlerinde. MI
SATILIK EV VE YANINDA MÜSTAKİL ARSA — 3 oda bir hol banyolu caddeye nazır bir dükkan, Failli Macar Kardeşler caddesi 32, Müracaat adresi Rırapayı yokuju 25 E-mcl İthalât ve İhraact T AS Telefon: 24571. 531
SATILIK APARTrMAN — Ayazp.l-30 Park Öleli arkasında Kutlu sokakta 0 numaralı fovkalAde manzaralı yağlı boya ve musambalı kârglr havagazı su ve elektriği hnvl 2 daireli üst dairesi bos tealim «30 bin» liraya satılıktır. Apartımana müracaat.
495
YEŞİLKÖY — Teşvikiye mahallesi Zümrüt sokak S No. İı 556 metre horuz kulübe dc var. Demir parmaklıklı gayet güze! arsa azimet dolayısıyla «alılıkt-ır. Telefon 22123.
553
BAKIRKÖY — Reyhan sakak 34/36 No. U evler sofiliktir. 22123.
554
HAKKİYLE MUHASİP — Her türlü teminat ve milini t «arkiar'a defter ve bilânço yaptırmak âzami İki ayda muhasebeyi tam öğrenmek İsti-yenler 28634 telefona müracaat
619 —
SATILIK SANTRİFÜJ TULUMBA — Az kullanılmış 8 X 10 İnçlik büyük bir tulumba bUlüh lelerruo-tlyle satılıktır, Galata, Bahkpnzarı. (KurI?) anonim şirketi demir maga-zasinn müracaat S3S ,
SATILIK OTOMOBİL — Yeni model «Morls- marka radyolu «1800» ki-
tılıktır Saat 10 - İ2 arazında SHU. Operatör Rnlfbcy sokak. Nö. «19», kat -3» « müracaat B36
RUMEL1HISARINDA — Satılık ve yaz İçin Idmlık ev. Robert KolleJ civarında. tepede. Kışlak sokak No. 10 Fevkalâde manzaralı, on bir odalı, uç daireye ayrılmış ev, otuz bin liraya satılıktır. Yaz İçin kiraya verilecek dairesi; Dört oda. bir salon ve mutfak Yazlığı: Bej yüz Hradır. Görmek için üst kattakllere. görüşmek İçin: Kadıköy, Sakız sokak Erkan aportimanı I numaralı daireye müracaat.
378-9
ENİZ MOTOR
BUYÜKDERE ASFALTINDA yer Piyı cll apar!
Küçükbebek. Dereboru. İt
Iktar No. 1.
MUHASEBE ŞACAK BİR VARDIR — Da lir. Bcyollu lsUkl.ll caddesi No. 44 Osman Güzel Radyo Matarası.
537
MAHMUT ATA BAYATA — Hastanesi için 3 bayan hastabakıcı alınacaktır Her gün saat 13 ye kadar Kadıköy Şifa mezkûr ti M taneye müracaat edilmesi. 535 —
ACELE SATILIK - S tonluk kamyon marka C. M S. *7 model, aı kullanılmış Motûr ve lastikleri yenidir. Mevlânekapı Balıklı cad No. 6 çarık imalâthanesine. 974 —1
BATİLİK ARSA
peşinde ilk okula yakın 13.909 metre kare ana satılıktır. Taliplerin 2»:ıl0 telefonla veya Sullanselım Cabl Al! No. 12 eve müracaatları. *43

YENİ TEŞEKKÜL ETMİŞ — Bir müesscsenıo muhtelif münhal vazifelerinde çalışacak lise tahsilli bavan memur alınaoşktır Durumlarının bildirir belgelerde Cagaloglu Nuruosma-tıiye caddesi No. 9 Kredili Yapıya müracaatları. $»$ - I |
SATILIK — Ucuz hususi Mercedes Bent otomobili ijlcr iyi vaziyette. Rıhtım caddesi No. 41 Galata.
587 - I
SATILIK OTOMOBİL — Hususîde | az ve iyi kullanılmış Peugot mark* oto büyük oto alındığından 3080 liraya acele satılık. Tatil hariç Tel: 21847. 573 - I
BOŞ TESLİM SATILIK KÂCIR EV - Amnvulköy Abdüıhak Molla sokak 26. Attı oda. bahçe. İskele ve tramvaya İki dakika Görmek için avın sokakta 20 numaralı eve müracaat. Görüşmek İçin Tl. 83519. Tavassut kabul edllmer. *87 — t
İYİ BİR TESVİYECİ — Ustan İle 1 1te iki bayan aranıyor. Kîlçüksu kapalı spor ve yeril sanayi sergisinde ve fuarda çalışmak Özere bayanların 1 16 ilâ 30 yas arasındakiler tercih e-dllır. Müracaat Anadoluhişarı Küçük-Su mesiresinde Lüna parkÇı Abdür-»ahım . 586—1
SATILIK MOTORLU KAYIK — Arkadan takma 4 beygir Penta molör ve kayık. Görmek İçin Kadıköy Kur-bafialıdcredc Osman Eryıldirini Telefon 25145 . 589 - 1
BEYAZIT — Söganaga mahallesinde 185 M2 İlk arsa acele satılıktır. 100 M2 sine projeli ve ruhsatlı İnşaata hazır vaziyettedir. Müracaat: Hâzım Anman Kürkçüler Pazarı sokağı No. 25 - Çemberi İta*
462
YAŞLI BAY VE BAYANIN — Ev hizmetlerini görmek üzere kimsesiz bir kadın lâzımdır. Yemek yapmayacak Kendi hakkındaki malûmatın, kimlerden sorulabıleceglnln ve şeraitini Aksam gazetesi «Akduran» rlimu-zuna yazılması, 577 —
SATILIK ÜRİK — Rusya mamulatı tek beygir Uç kişilik iki tekerlekli hasır sandıklı brlk satılıktır. Müracaat Harbiye Myva sokak 19 her gün.
SOI -2
YAZLIK MÖBLELİ KİRALIK KÖŞKLER — Çam ağaçları arasında Bagbajı 7. Erenköy telefon 53-207.
♦10 - 5
YAZIHANEMİZDE ÇALIŞACAK BİR BAYANA İHTİYAÇ VARDIR — Daktilo bilenler tercih olunur. Meşguliyet Sabahlan aksama kadar ve daimidir Müracaat: Ankara caddesi Reşit Efendi han cOganl. 617 — 2
BAYAN KÂTİP ARANIYOR — Büronun telefon ve yan içleri için. El yazuı düzgün daktilo bilen tercih e-dılir. Karnköy otobüs durafiı Demir-ba« han No. 18. 4M — 1
LOKANTA. BİRAHANE v. GAZİ-
NOCULAR — için 245 x 79 X 95 santim eb'adında «-afiıık hava cereyanlı. Amerikan VİCTOR marka kem-prcsiirlü bir buz dolabı satılıktır. Yüzlerce sise bira alan müteharrik bölmeleri ve rafları ayrıca servis bankosu vardır. Fioti Î5M T.L. tedıyat-Lı kolaylık. Galata Haraççı sok. 26/1 Ilınan Ün ver Tel: 42818 «25 —2
SATILIK APARTIMAN — Boyar 1-köy Hekim Ala sokağında 50 numaralı kârglr. yağlı boyalı ve muşamba-lı deniz görür asfalta yakın 2 katlı apartıman bos teslim satılıktır. Apar-, limana her gün 13 den sonra mü-rncaat.194
BEBEKTE - Deniz görür. İskeleye 2 dakika; * kal; dörder odal TflOö ti ra Irat; kat kat veya tamamı acele satılıktır. Telefon: 23601. Saat İt - 13. Fatma Suat Bostancı Koca Yol No. 20.
SOS
İNŞAAT VE FABRİKA RUHSATLARI İÇİN ISO — Projelerini yapanlara da ayrıca bedeli verilmek Üzere 300 lira maaşla memur lâzımdır. Tahsilatta ir, 10 prim, (150) liraya 2000. (2odı liraya 3000 lira nakdi teminat verilmesi şarttır. (Kefalet kabul edilmezi. sabahları mat 9-15 arası Sirkeci Antalya Ambarı sıra»! No. 76 han kat ve No. 2 ye müracaat.
632 —
SATILIK BERDFORD MARKALI KAMYON — Gürel ve Bati müsaittir. Pasabahçc İskele caddesi 10 No. da tütüncü Hüseyin Sekere müracaat, 602 — 2
ARSA DAHİL 4590 LİRASI PEŞIN — Taksitli seri evler inşaatına baslm-dı. Arsanıza accJe salılp olunuz. Bakırköy Hntboyu caddesi 58 No.
607 — ♦
ACELE SATILIK — Mahmutpaşa caddesi 92 No. Iı dükkânın 1/3 hİMcal Müracaat. Tel, 24554,518
4- KİRALIk SATILIK
DİKKAT — İpotek isteyenlere tavassut eder. Em İlık, arazi alım satımı ile vekâlet tilerini kabul eden her kesin İtimadını kazanmış olan Suhü-let Emlâk Zarif Özalp Beyoğlu BU-yükparmaklupı köjcbaaı No 4. Telefon: 42396. 883 — 16
NİŞANTAŞI — Ihlamur Yolu Poyracık sokağı Topafiaet mevkiinde fevkalâde nezaretli, sayfiyeye ihtiyaç hlsocttlrmlyccck derecede havadar IkLsi geni* 4 oda 1 fümüvar geni» ve ferah mutfak banyo alaturka ve alafranga belâdan mürekkep daire k:- ‘ ralıktır. No. I daire 2 telefon 69312. I 5M — 1 lef on İn
ÇİFTEHAVUZLARDA DENİZ KE NARI KİRALIK KATLAR — Mcv aıntllk veya senelik, manzara, plflj yani yapı. Telefon 60190 hor gün Dg-İeden sonra. 832 — i
BAKIRKÖYÜNDE SATILIK PAR SELLERMİŞ VE RUHSATLI ARSA LAH — Bakırköy tren Utasyonundan İ20 metre mesafede İncirli asfaltı ü-zerlndo 400 - 500 m2 hazır arsalar ucuz fiatlo verilir. Yerine göre mİ »on Haller 8-10 Tl. Arzu edenlere 2500 m3 ye kadar parçalar verilebilir. Tel: G0975 e 13 - 14 arası, ve » den sonra. 552 — 1
KELEPİR APARTIMAN - İki daireli biri boş arknzında müstakil bir odalı eviyle 17500. Ayrıca 1IHI lira da geliri, Feriköy Avukat caddesi şahmerdan sokak 39. 633 —1
KİRALIK DEPO — Galatada Pcr-»embcpazarında 2 katlı yeni yapı depo kiralıktır Galata Mahmudiye caddesinde 46 No. ya müracaat. 541 - 1
SATILIK EV — Fatih Şeyh Resmi mahallesi Salih Zeki sokak No. 9 ev boı olarak satılıktır. Büyük bahçe, kuyu te İki havuzu vardır. Ev 7 oda 3 büyük salon vasi bir çalıyı havi bulunmakta hamam bodrum ve bina haricinde genh bir muifnSı İhtiva etmekledir. Müracaat yeri: Telefon. 44271. 5-15
SATILIK APARTIMAN v» AHSA — Aynolıçejme hastanesi arkasında Tuntııırc soknfiında yeni İnşa edilmiş iki daireli mamatalı yafili boya ve mujambalı kârglr apartıman boı olarak ve yanındaki — 105 pıetre -ruhsatı alınmıı arsa satılıktır. Apar-limana müracaat. 493
ÇUBUKLUDA — Rlftt Pasa foka-fiıııan 14 No, B odu. hamam, mutfak, çamaşırlık, maa bahçe kösle ehven fl-aile satılıktır. Müraraat: Kanlıca Hisar caddesinde bay İbrahim, 520 - »
DENİZ DERYA — Hâkimi üniversite karcısında kaloriferli bir daire kiralıktır Lâleli Kocarngıp Cad. No. 26. kapıcı Abdullah. 550 -6
ÜNİVERSİTE — Kargısında denir deryaya hâkim kaloriferli bir daire kiralıktır. Lâleli Kocaraglp Cad, No, 56. kapıcı Abdullah m» •
CERRAHPAŞANIN İYİ BİH MEVKİİNDE — Bcs oda. bir hol. mutfak, banyo, su ve clcklrUti mevcut bahçeli. İÇİ. di(i yağlı boya ev bos «eslim satılıktır. Her gün 10 - t2 ve 14 - 17 arasında 2226li numaraya telefon edilmesi. 542
SATILIK UCUZ EV — Sultanahmet Alemdar mahallesi İncili Çavuç aokafiında 35 No. lı ev besinci icranın B4T/3279 No. siyle Br6 950 tarihinde Mtılacaktır. ikinci Mtıg J6/6 950 dir, 515 - l
DEVREN SATILIK DÜKKÂN — içki ve pazar ruhsat İyesi mevcut, döıt yol nfir.ı her İse elverişli, gayet temi t tuhafiye ve müskirat içm müsait Ortabahçe Cad. 80 Bcjlktn?. 616 — 2
DÜKKÂN — Fevkalâde İslak gldls dotayulyle devren satılık kari: Kontratla 50 Açıktan bono İle 70. Müracaat: Cihangir. Oba sokak. Yakut Apart. Daire 6 Bedriye. 624 —
ÇARŞIKAPIDA — Altında ardiye ve dükkânları bulunan 17 odatı ve 10 bin küsur lira senelik lrath bir tan satılıktır. Cok müsait şerait vardır. Cafialoglu Nuruosma-rtiye caddesi No. 9,1 Kredin Yopıyn müracaat 027 — 2
KİRALIK YAZIHANE - Adliye;ye yakın İşlek birenddenin Noter bulunan kaloriferli hanında telefonlu hazır yazıhane avukat, gümrükçü vesa-ireyc kiraya verilecektir. 25İ53 ye te-588 — 6
CAftALDÖLVNUN EN MERKEZt YERİNDE — B odalı altında dükkân bulunun bir mülk ralılıktu. Cngal-ofilu Nuruonnaniye cadde*! No. Kredili Yapı Bürosuna müracaat. 869
LÂLELİ CADDESİNDE — 16 No. lı 1 «dalı «v acele aattlıktır. Gar. *u elektrik, banyo. Apartınıana tahvili kolay. Her gllcı 12 - 10 ailece toplu sorülür. 566 — 1
KIR ALIK KAT — Dört bUyük *• da. kaloriferden ba;lu> her konforu mevcut, tramvaya İki dakika Osman-bey Kırağı sokak (20) No. ya müracaat. 565 - 1
MÜSTAKİL VİLLÂ KATİ — Sun-diye tıen İstasyonuna İki dakika fevkalâde monmrn. konforlu Uc b0-yUk odalı, senelik kiralıktır. Tren istasyonunda bay ismulle müracaat. 584 - 1
SAILIK — PanjalU Hamam durağına pek yakın biri 3, İkisi 4 der 0-dalı konforlu bahçeli apartıman sahibi eliyle satılıktır, On sene vergiden muaf dört odalı bir dairesi bo’ tesllm. Her gün öeieden sonra Tel 25064. 501—7
CAtALOÖLUNUN İYİ YERİNDE ACELE SATILIK ARSALAR - 145 m 148.5 m. her İkisi birden veya tek olarak matbaa, depo, garaj, apurtı-mana elveriridir. Müracaat: Divan-yoin 148 Kâmil Yellş. Telefon 22292 11 den 17 ye kadar. 559
GENİŞ CEPHELİ SATILIK ARSA — Cihangirde deniz görür. Mel re mu-rabbaı sckacn Ura, Tel; 43590 rast 39 den sonra. 557
ACELE SATILIK — Beyoğlu Yenişehir. Bülbül mahallesi Kavuncu Hasarı sokak No. 5 kârgir bina Büyük dükkân cereyanla mevcut. Moıcrct doloyısı ile satılık, yahut kiralıktır Mürcaat: Bcyofilu Ta rl abası Turan caddesi Kapan sokak NO. 28 - 28 rna-ran«M-a. 55»
SATILIK ARSA — Kadıkbyde Cevizlikte Tevfikbey sokağında İ3 numaralı arsa satılıktır. İT mcirc genl:-ık 22 metre derinlik. Etrafı muntazam duvarla eevrlll. İçinde terkos ve neyva akaçları vardır. Müracaat Cevizlikte Bakkal Osman TUrkekul. 570 — 1
SATILIK KELEPtn ARSA — Harbiye Emlâk caddesinde 17 mcirc cepheli *75 metrekare denize nazır, diler tarafı tramvay caddesine nazır Posta kulu 484 İstanbul. • 57a —
SATILIK UCU ZARSA — İstanbul-da, Sultanahmet civarında, güzide merkez mevkide dokuz metre cepheli 200 meltakarc «halı. Posta kutu 481 ktanbul. 579 —
SATILIK HANE — Kocamustahı patıa Alifokki camlijerK sokak 11-13 alıoap 3 bölük 9 oda büyük bahçe la-vusut kabul edilmez. Müracaat Slı-kecl Yeni Trakya oteli. Tclelon 25115 S9Ö - 1
KİRALIK YAZLIKVİLLÂ — Mal-epe Bağdat caddesi otobüs durağında istasyona 3 dakika Adalara karsı gürel mantara ve konforu havi mn-ulyalı olarak kiralıktır- Telefon 24059 585 —1
SUADİYE — Mücahit loknk 12 1 No. da her konforu haiz köşk sahibi eliyle satılıktır. Müracaat pazar gün İtri saat 17 - 18.30 aynı köşke. 628 — 3
SATILIK KELEPİR APARTIMAN 60.000 LİRAYA — Yüzde on iki kontratla İrat temin, eder bahçeli deniz gürde Aksaray'da tramvay du-ratında: Müracaat 40304 . 623 —1
KİRALIK TALİ — tsllnycd fırın karsısında üç odalı 69 numaralı yalı yarlık kiralıktır- İçindekilere veya Knı.ıköy Palas üçüncü, kat iki numaraya 40071. (522 — 2
FLOR YADA — Senlik mahallesinde deniz görür derhal İnşaata müsait bag ve meyva ağaçlı aran saldıktu-. Voyvoda raddesinde Ankara han kapıcısına müracaat. 618 — 2
MALTEPE İSTASYONUMDA — Tren hattında arkası «teniz Adalara nazır *3 çam ve çeşitli afiaçlnrlyle kuyusu bulunan 3 dönüm arsa acele satılıktır. Her gün saat 9-12 arası 60442 numaradan Semlha Haınr'a mil-racaat. SİS — 2
HASTALI VE YALNIZLIK - do-Inylslyle devren satılıktı. KırtMiye ve sigara pul bayla! olan dükkânımı hastalı ve yalnızlık dolayıalyle acele satılıktır. Adres: Kadıköy Altıyolagzı 163 numaralı. Içlndeklne müracaat.
593 — I
ACELE SATILIK APARTIMAN —
Tarabya İstanbul Caddesinde ufalt üzerinde köje basında 2 katlı garajlı ve bahçeli apartıman acele satılıktır.
I Müracaat: Tarabya caddesi Berber
Naci'ye. 338 —
ACELE SATILIK ARSA — Taflka-sap. tramvay durağına yakın. 150 metre karelik arsa, Taliplerin. Aksaray'da Vakle camisi karsısında Güler Berber salonu sahibi Hazan' caatları.
SATILIK hake — Çapa Denlrap-tal mahallesi Kâyklrll Mahmut sokak No B, Üç asri bölük bej o da kAglr. elektrik, bahçe tavassut kabul edilmez. Müracaat: Sirkeci Yeni Trakya oteli telefon 25145. 591 - 1
SAYFİYEYE CİDECEKL
KADIKÖYUNDE SATILIK APAR
SATILIK YENİ EV — Mecidiye kökünde Likör fabrikası arkasında deleli beş odalı . İçindekilere
a Hünkâr İm o. 20.
NO. i2 y
612 —
611 — 1
ADIKOYDE SATILIK BOŞ EV -t malzemeli, konforlu, kârgir. giril gtırdroplar, bahçeli, ledl.vatı müsait. Müracaat: Sirkeci Büyük postanede imletme kaleminde Suat.
608
— 2
ACELE SATILIK — 1 - Bakırköy Hatboyunda 5(15 M2 bahçe İçinde iki kat çift dhlre yağlı boyalı, bütün konforu havi, üçer odalı bina. Cephe 18 m. derinlik 16 metredir. Fiat uygundur. Trene 1 dakika 2 - Nuruos-manıye caddesinde dört kat kârgır: köye bAjt »s mS bahçeci İle; altında dükkân uygun fîalle acele satılık. Müracaat: Lâleli Oordu Cad. No. 230
FATİH — itfaiye radde») Tezgâlı-Çitar sokak 19. Bulvara nazır İki ' reli 5 odalı apartıman durum dolayı-Siyle acele bos satılıktır. Fiat 1"J-W Müracaat 77 25110. 630 — 3
İNGİLİZCE — Amerikada okumu» ve Amerikan mekteplerinde İngilizce CiretmİB bir genç üç ayda lisan öğretir. Aksam «D.S. rümuzunâ müracaat. Haftada üç gün sayfiyelerdedir.
. 6U —
PİYASANIN İYİ YERİNDE — V» hâlen faal sekerci dükkânında dondurma ve şerbet üzerine çalışmak üzere tejkilâtı otan ortak aranıyor. 36634 telefona müracaat. 620 —
SERMAYE SAHIBİ — Ticaretin» veya mağazasını tevsi etmek arzu eden iş sahibi İle iş birliği yapmak İstiyor. Yalnız ciddi müracaatların □al- Aksam'da 8. O. rümuzuna. 583 —
SATILI KAPARTIMAN — üç katlı üst katında 4 odası bos teslim konforlu bahçeli manzaralı kırk iki bin liraya. Panpnllıda tramvaya 1 dakika müraeaat 40304. 629 — 3
SUADÎYE — lçerenköy asfalt Üzerinde müfrez 12 parça Orsa toplan ve.ta ayrı ayrı satılıktır. MUıacaat: Galata Gümrük snkakYenı han No. 19 Telefon. 42291. B31 — z
SATILIK VE KİRALIK APART1-MAN — Modubuıııü Fazlıpaja Solı Manopnlu karşısında 5 No, lı 285 m2 İçinde 3 kat. 3 daire, her daire (5 oda. 2 hol. «Umine. banyo, mutfak), betonarme, bos yeni apartıman mut a varsılsız, Telefon 60970.
3W - I
BOŞ TESLİM — Bahçeli 6 oda. ter-kor. elektrik ve kuyulu hane Saldıktır, Cerrahpaşa fırın karsısında Kargı sokak No. 20 aynı eve müracaat.
572 — i
ŞİŞLİDE — 3 katı da bos teslim apartıman 3-4 odalı, banyolu, bahçeli KucatttanSUr sokak 58 Telefon: 42898
582-3
KADIKÖY — SöğütIUçe.yme tramvay caddesinde 233 numaralı yeni yapı betonarme be; katli, dörder odalı apartıman satılıktır- Müracaat Moda raddesi No. 260/1. Ziya Toııguça.
5» - 1
B
CAFER FAHRİ DİKMEN'in
Eserlerinden
Krş
MJ
1 âV
■ 50
Yeni arıcılık
Av ve salon kopekleri Savaş ve polis köpeği ravtikculukta muval (ak iye tın sırrı
Nasıl tavukçuluk yapmalı?
Tavukçulukta nasıl kazanılır?
Tavukları yumurtlatmak için ne yedirmeli dir?
Tavuk has t alıklan
Kanarya
Kitapçılardan arayım»
45
45
45
45
45
150
SARİ DİVAN
Aşk ve macera romanı
Yazan: Valcntin \¥îllianıs Tercüme eden; Vâ-Nû
■- Tpfrilro NO. 3
şu anda sigarasını tüttürüp dururken İspanyol tipli sevgili Carmen'inl ytne hayalinde buluyor.
Üç senedenberl evlidirler. Birbirlerini samimi bir aşkla seviyorlar, Jim’in kardeşi avukat George Cranmore, cBu aşkta kusurlar dikkate alnmıyor.» diye şaka eder.
S t. James sokağını böyle şaşaalı bir kulübün tepesinden seyreden genç adam, şimdi arlık sıhhatinin, servetinin, saadetinin de zirvesinde bulunuyor.
Babası mükemmel bir maliyeciydi. Aileye sağlam esaslı münasebetler temin edebilmişti. Öldufiü zaman işler mükemmel yürüyordu; iki oğlu da, bir kızı da hallerinden şikayet edemi-yccek durumdaydılar.
Jim. sigarasını fırlattıktan sonra kulübe girdi. Holde, kardeşinin. merdiven trabzanına İliştiğini, şapkasını ensesine doğru eğerek orada durduğuna gördü.
Oeorge'un da yüzrti kardeşinin ki gibi matruş. Saçlar koyu renk. Fakat boyu daha uzunca, hareketleri daha asabi: belli kİ sporcu. Netekira, meşhur kulüplerden birinin, vaktiyle beklisini yapıyordu. Yaman futbolcuydu.
Okuduğu gazeteden gözlerini ayırarak:
— Merhaba, Jim! — diye seslendi.
— Helo, George I
Ve banker, kapıcının kendisine verdiği mektuplar] aldı.
— Carmen yengemiz nasıl bakalım?
— Hiç bir şikâyeti yok. — dİ- ( yerek, banker mektuplarına göz attı. — Bize gelsene! Evimize ayak basmayalı yıl oldu.
George öksürdü:
— Bilmem kİ arzu olunuyor muyum?
Jim, kısa bir kahkaha attı:
— Haydi oradan sapık sende!
— Yok biliyorum, ikiniz de bana karşı çok naziksiniz. Fakat, Dolores meselesi var da...
Dolores, Carmen'in üvey kardeşi idi. Ve Jim’in yanında otururdu.
Jim:
— Çok garipsin! — dedi. — Eğer, Dolores’in sana yaptığı muameleden dolayı karımı ve beni mesul tutmak İstiyorsan, şaşarım sanal Dolores’le yine mİ kavga ettiniz?
— O beni kışkırttı, ben de kafa tuttum. Sonra, kısmen tatlı, kısmen sert sözler söyledik birbirimize... Ne çetin karakteri var bu Dolores’in!
Jim, omuz slikti;
— Mesele şu kİ. bugünün erkekleri, genç kızlara karşı takınacak tavrı bilmiyorlar. Bak İşte, evladım, ben Carmen'le hiç kavga ediyor muyum? Ara-
mızdan su sızmıyor.
George ,biraz alay etti;
— E. azizim, hiç kavga etmiyorsanız, İtiraf et kİ marifet sende değil. Carmen melek, melek!.., tradlardan yeni vergiler alınmak bahis mevzuu bile olsa, münakaşa aklından geçmez. Hem sonra, sen zavallı bir kadınla münakaşa etmiyecek derecede olgunlaşmış, sulhperver ve affedersin ama, biraz da şişmanlamış bulunuyorsun. Benimle sçn bir miyiz? Ben mütecaviz, küstahın biri...
— Haydi sus. sapık birader!... , Bana blrşey ikram et, ne edeceksin? Karşılıklı birer kadeh içelim. Ailede mesud olmanın: esrornt sana anlatayım.
— İçki içeceğimize kulübün yüzme havuzuna gidip bir İki dalalım. Daha İyi ederiz. Sonra beni otomablline alır, gideceğim: yere götürürsün. Şurada gördüğüm senin araba değil ml? ,
Jim:
— Evet, — dedi. — Bizim, Bftrtlctt'e beni alsın diye tembih etmiştim. Fakat, teklifini kabul edemlycceğlm. Tam saat altı buçukta evde bulunup gecey» göre elbise değiştirmem lâzım.
Ritz lokantasında akşam yemeği yiyelim diye karımla sözleştik. Sonra paviyona, yeni bir piyes seyretmeğe gideceğiz.
— Ne o?... Yıldönümünüz mü?
— Hayır, hizmetçi buhranı meselesi... Hizmetçimiz yok. Carmen, ipek çoraplarını giydiği için son hizmetçiyi savdı. Ah-çımızın annesi de bunu fırsat bilmiş gibi hastalandı, evde kala kala bir oda hizmetçimiz kal-dt. Onun da bugiin izin günü. İşte Carmen'le ben de bu fırsattan İstifade bir değişiklik yapalım, dedik. Dolaşmağa çıkacağız.
George:
— Fena fikir değil. — dedi. — Paviyondaki yeni piyesi ben de görmedim, Dolores’le gitmeydik ...
Kardeşi cevap verdi:
— Başının başka çaresini arat Dolores, akşam yemeğine Ra-nelagh’a gitti. Eğer Carmen'le ben de sana benzer bir gece takkesiyle karşı karşıya yemek yemek niyetinde isek aldanıyorsun.
George, somurttu:
— E, pek&lâl Locanızda Car-
men'le seni el ele tutuşmuş öyle enayi enayi otururken hayalimde görür gibiyim. Nasıl istersen. Gel bari de birer kadeh İçelim. Ama rica ederim, mesut izdivaç hakkındakl traşlarını kısa kes!
Pencereyle balkon arasındaki köşeye geçip birer martini konyağı ısmarladılar. Deminki ufak çatışmalardan eser kalmamıştı. İki kardeş canciğer ahbap oldular.
Avukat, coşkunlukla dedi ki:
— Yok vallahi, Jim, sen benim dediklerime bakma! Carmen'le İyi geçindiğinizden dolayı fevkalâde memnunum. Sizin bahtiyarlığınız beni de bahtiyar ediyor.
Banker, coştu:
— Mücevher, hazine! — dedi. — Dünyada hiç bir erkeğin benim kadar talihi yoktur. Her hangi bir erkeğin bahtiyar olması için lâzım olan bütün şartlara sahip olduğuma eminim. Halbuki ben, hayatta bir muvazene, bir saadet olabileceğini tasavvur bile etmiyordum. Bugünkü günlerim o kadar saadet içinde geçiyor ki, bazan kendi kendime ürküyor um. İnsanın hayatı bir tanıttan aksaması
lâzım. Bizimki hiç bir taraftan aksamıyor. Bir zincirin baklalarında bu kadar pürüzsüzlük nasıl olur? Sana da azizim George, benimki gibi mesut bir hayat dilerim. Carmen'le ben. senin Dolores’le evlenmeni iyi telâkki edeceğiz.
Eski futbolcu tereddüdsüz cevap verdi:
— Azizim öyle şeyleri aklından geçirme. Dolores beni İstemediğine göre ben de onu istemem. Baldızın eğer kendisi İçin bir ko ca aradığını öğrenecek olursa, gözet kendini. Sana neler etmez.
Jim. kahkahaları koyuverdi. Kadehinden bir kaç yudum daha İçtikten sonra dedi kİ:
— Pekâlâ... Ama, ne olursa olsun Dolores’in yine de evlenmesi teabeder. Pek mağrur bir kızdır. Gururun, İnadın bu derecesi şeytana yarar. Fakat yine de kendisiyle ilgilenecek bir erkeğe ihtiyacı var. Ne denirse densin, fena kız değildir. Onun saadetini temin etmek de aşağı yukarı benim vazifem.
George, merakla baktı; alçak bir sesle dedi ki:
(Arkası var)

81 Mayıs 1950
birinciliği
HER AKŞAM BİR HİKÂYE
1 K 8 A M
Sah ire T
Lie'nin 10 maddelik
M ahkeme Koridorları nda
Sonbaharın. bir günü idi. Sahilde oturmuş, yaktığım odunların külleri içinde patates pl-ştrmlştlm. Küçük bir kâğıda sardığım tuzu cebimden çıkararak. patates ile karnımı doyurmağa hazırlanırken arkamda ayak sesleri duydum.
Bakallı, uzun boylu, çehresi «aramış. bakışları sert, avurt-Mn çökmüş bir adam, bana dik dik bakıyordu. Yer yer delinmiş ceketi. serse rlyane yaşayan, fakrusefaleü dalma beraberinde götüren bir adam olduğunu gösteriyordu.
Bakışları İnsana korku v erdiği İçin bir an kaçmağı düşündüm. fakat bilmem nasıl oldu, kendimde cesaret hissettim ve yerimden, kıpırdamadım.
Meçhul şahıs, yavaş yavaş yanıma geldi. Ağzını açıp da:
— Açım, dediği zaman, onu, beni yiyecek bir ejderha sandım Sesi ağır ve boğuk olmakla beraber, tatlı İdi. Ateşin yanında çömeldl, benj uzun uzun süzdükten sonra sordu:
— Sen hayatında hiç acıkmadın mı?
— Sık sık... cevabım verdim
— Yemek saati yaklaştığı zaman mı?
Başımı eğmek suretiyle müspet cevap verdim. Meçhul şahıs güldü, arlık ondan korkmuyordum.
Yeniden aynı boğuk sesle :
— Açım. Bana iki patates verir misin? diye sordu.
— Hepsini yiyebilirsin, dedim,
— Hepsini mİ?
— Evet, hepsini. Fakat acele etmiyerek ve İyi çiğnemek şar-tlyle. Çünkü aksi takdirde ml-den bozulur.
önüne sürdüğüm patatesleri, birer birer ayıkladıktan sonra dağarcığımda bulunan, şişeden de bir bardak şarap İçtL İsmimi, yaşımı, nerede oturduğumu ve ailem hakkında malûmat sordu :
— Kim ölür, kim yaşar bilinmez dedik tan sonra, hüzünlü •ir edâ Ue:
— Belki bir gün, ben de sana bugünkü iyiliğine bir mukabelede bulunurum, sözlerini İlâve elti.
Beni sessiz, sadasız bir defa daha uzun uzun sûzdükden sonra kalkıp çiti1
Beni görünce sevindi boğuk, fakat tatlı sesiyle:
Geldin mi dostum? Biliyor musun- Ben şimdi rengin oldum. Rmiftktnb-.den aynhnıya-
İrsini» Tarlalarınıza, hiç bir kimse senden re babandan daha İyi bakamaz. Yalnız ben her yıl, buraya gelecek ve sıcak külde pişirdiğin patatesleri yiyeceğini. şimdi eskiri gibi *4 değilim. Raya tun ri.t en JeSECtU yemeği o gün yedim. O ne şahane ziyafetti. ölünceye kadar o gün yediğim patateslerin lessc-tînl unutamıyacağım, dedi
Çocukluğumda, yaptığım İyili-İlgin mükâfatını görüyordum. Dokuz yıl evvel aç iken rastladığım o aç serseri, «İmdi beni ve ailemi fakrüse (aletten kurtarmıştı.
Çeviren: A. HİLALİ
Müsabakaların programı yayınlandı
BJo de Janefro M (A. A) —
Brezilya futbol federasyonu, dünya futbol birinciliği müsabakaları için aşağıdaki programı yayınlamıştır:
14 Haziran: Brezilya - Mek-

O "ündenbert. doku* yıl geçti. Yirmi beşime bastım. Harb, babamı mahvetmişti, çifllgl ve bütün mahsulü bava bombardımanları neticesinde yanıp kül olmuştu. Hayvaniarımızı çalmışlardı. Babam, sessiz sadasız ıstırap çekiyordu. Bir gün babam beni karşısına aldı:
— Gğlunı, dedi, biz artık mahvolduk. Benden yardım bekleme. Beni ölmüş biL Keşke ölseydlm de bu vaziyete düşme-seydim. Gırtlağıma kadar borca boğuldum. Handiyse, tarlalarımız. alacaklılar tarafından müzayedeye çıkarılacak, dedi.
Babam, bunlan söylerken sesi, teessürden titriyordu. Bir İskemleye çökerek yüzünü elleriyle örttü ve hüngür hüngür ağlamağa başladı. Talihsiz babama acıyordum. O esnada kapımız çalındı, içeriye giren posta müvezzll biri babama, diğeri, bana hitaben yazılmış iki taahhütlü mektup uzattı.
Babam, zarfı açarak mektuba acele bir göz gezdirdikten sonra:
— imkânı yok, diye sevinçle haykırdı. Gözlerinden İri iri yaş damlaları akıyordu. Bana dönerek:
— Oğlum, kurtulduk. Tanımadığım biri, tarlalarımızı lna-nılmıyacak yüksek bir hakle •atın almak İstiyor. Borçlarımız, tamamı yle ödendikten sonra biz* de altmış bin frank kaja-eak, dedikten sonra, sarılıp beni öptü. Sonra bu müşteriye cevap yazmak İçin kalkıp odasına ■İtti
O zaman bana gelen mektubu hatırlayarak açıp okudum. İri ve karışık harflerle yazılmış şu satırlar vazıh İdi:
«Hâlırlıyar musun, dokuz yıl evvel pişirdiğin patatesleri bana ikram ettiğin zaman, belki bir gün bu iyiliğine mukabelede bulunabileceğimi sana söylemiştim. Beni tekrar görmek İsterim. Seni dokuz yıl önce buluştuğumuz kıyıda bekllyeceğim »
Mektubu parmaklarımın ara-«mda evirip çeviriyordum. Sonra kalkıp, sahile gittim ve dokuz yıl evvelki meçhul şahsı, beni aynı yerde bekler buldum. Çeh-Ksi, hiç değişmemişti Yalnız şık giyinmişti. Elinde de bastan
Ceyhan — Sabah mat » da Adliye binasının ikinci katında bir yaralama vakası olmuştur. Hâdise şudur:
Bundan bir kaç y* önce Adananın Yağcamil civarında kansını tabanca kurşunile öldüren Ceyhanlı İsmail mahkûmiyet müddetini bitirerek tahliye edilmiştir. Ancak o vakada adı geçen Mehmet özde-mir İle aralarında husumet vardır. İsmallln kardeşi Mehmet şerif adliye koridorunda Mehmet özdemlre rastlayınca ona bir şey söyleyeceğini bildirerek yanma çağırmış. Mehmet Özdemlr ise:
— Beni ne yapacaksın, benim seninle işim yok. diyerek kendisinden uzaklaşmak ıstı— m işse de Mehmet Şerif bıçağını çekerek Mehmet özdemlre hücum etmiştir. Mehmet özde-mirl etrafındakiler «Kaç» diye İkaz etmişler, o da ancak hukuk hâkiminin odası önüne kadar koşabilmiş, İçeri giremeden bıçak ensesine saplanmıştır. Oradakiler Mehmet şerifin bıçaklı sağ elini tutmuşlarsa da bu defa da sol eline aldığı bıçakla İki darbe daha indirmiştir.
Mehmet Şerif kargaşalıktan faydalanarak kaçmaya muvaffak olmuştur.
Birliğe lagil terenin de girmesi isteniyor
Garanti Bankasının ikramiye çekilişi Ankara 30 (A_A). — Türkiye Garanti Bankasının her ay çekilmekte olan ikramiyelerinden Mayıs 1950 ikramiye keşidesi dûn İkinci noter Bakir Baran huzurile yapılmış re hesap numaralan aşağıda yazılı talihlilere muhtelif ikramiyeler isabet etmiştir.
barış plânı
Karının numarası beni belâya soktu!
Amerika Dışişleri Bakanının
Truman’la yaptığı görüşme
Bo-
Bu
Paris 30 (R_> — Fransız sosyalist partisi kongersl dünkü toplantısında Avrupa demir ve kömür sanayii İçin bir birlik kurulması hak kındaki Fransız plânına. İngilterelin de katılmam husasımd» bütün gayretin sarfe dilmesini kararlaştırmışta. İngllterenln bu husustaki düşüncesi henüz bilinmiyor.
Diğer taraftan Fransız Dış taleri Bakanı Schuman hazırladığı plân üzerinde görüşmelere öç hafta zarfında bavlıyacağını söylemiştir.
Vaşhlngton 30 (A_A.) Başkan Truman ve dış İşleri bakanı Dean Aeheson dûn Trygve Lle’-nin batı De doğu arasındaki münasebetlerin düzelmesini hedef tutan 10 maddelik hakiki barış plânını incelemişlerdir.
20 senelik olan bu plân daha evvel Stalln, Schuman ve yine de takdim edilmiştir,
muhtıra bilhassa güvenlik konseyinin senede İki kere toplanmasını derpiş etmektedir. Bu toplantılara büyük devletler Dışişleri Bakanları İştirak edeceklerdir.
Bilindiği gibi Trgyve Lle bu toplantıların İlkinin Eylülde yapılması derpiş edilen birleşmiş milletler genel kurulu toplantısından evvel, yaz İçinde yapılmasını teklif etmiştir. Barış muhtırasının diğer maddeleri, atom silâhları ve klâsik silâhların kontrolü, birleşmiş milletler tarafından alınan kararların tatbikini mümkün kılmak İçin milletler arası bir polis kuvvetinin ihdası ve yeni üyelerin kabulü meselesinde meydana gelen çıkmazı bertaraf etmek İçin birleşmiş mîlletler tcşklâltı tarafından 8ar-fedllecek gayretlere dair meselenin halli İçin yeniden müzakerelere başlanmasını derpiş etmektedir.
Bundan başka muhtıra Doğu lle Batı arasında ticaretin gentden başlaması ve Moskova-da olduğu kadar Vaşlngtonda da aşın propagandalara nihayet verilmesi meselelerini ele almaktadır.
Amerikan çevreleri batı doğu arasında sulhçu bir
çaresin" varmak !“ln Lle tarafından İleri sürülen tasarının bir temel teşkil edeceği hususunda çok İhtiyatlı davranmaktadır.
Sovyet Rusyanın bir anlaşmağa varmak hususundaki arzusunun samimiyetinden şüphe edilmektedir.
Öte yandan bildirildiğine göre, dün başkan Trumanla yaptığı ve hemen tamamlyle Paris, tadır.
Kahirede bir Hâdise
Lndra 30 (R.) — Kahirede Mısırlı üniversite talebesi İmtihan kâğıtlarını ylrtmışlar ve İmtihan yapılan binayı yakmağa teşebbüs etmişlerdir. Polis bunun önüne geçmiştir. Hâdiseye sebep yazılı İmtihan İçin fazla
vakit tarakılmamasıdır.

Hesap Kazandan
Mahalli No. ikramiye (T. L.)
Şadırvan aha 795 1.000.—
İzmir 2073 150,—
Ankara 17455 150.—
İstanbul 5403 1.000,—
Şadırvan altı 249 250,—
Ankara 12594 150,—
Ankara 19350 500,—
Kemeraltı 1397 500,—
Ankara 925 150,—
Beykoz 20&4 260.—
Bundan başka bankanın
muhtelif şube ve ajanslarında kayıtlı (35) müşteri de (100) lira İle (25) Ura arasında değişen çeşitli para İkramiyeleri kazanmışlardır.
Mahkeme, tapu, icra ve noter ilânları
Bedelleri hususi şahıslar tarafından ödenen mahkeme, icra, tapu ve noter (Unlan gibi resmi Hânlar eskiden olduğu gibi doğrudan doğruya «akşam» idaresi tarafın -dan kabul edilmekledir
i Göz Mütehassısı Dr.Cemil Görür
Cağa loğla Nuru osmaniyc I caddesi Alay Apartunam I Pazardan başks her gıln saat 14 ten 18 e kadar.
Telefon: vvosu
de
İle hal
Londra müzakerelerime inhisar eden görüşmede Dışişleri Bakanı Aeheson Avrupa memleketlerinin askeri yardım çerçevesi dahilinde askeri blr yardım ve devamlı bir İktisadi yardım görmedikçe «tarafsızlık» cereyanına güç karşı koyacakları kanaatinde olduklarım başkana bildirmiştir.
Dışişleri Bakanı bundan başka Avrupa milletlerinin şimdiki halele askeri sahada ağır fedakârlıklara fazla taraftar olmadıklarını ve yalnız gittikçe artan bir Amerikan askeri yardımı sayesinde tedafüi hazırlıklarını taınamlıyacaklan kanaatinde olduğunu Trumana söylemiştir.
öte yandan bilindiği gibi askeri yardım programı İçin gelecek sene takriben 1 milyar dolar tahsisat derpiş edilmektedir. Bu rakam yürürlükte olan sene tahsisatından oldukça azdır. Müşahitler başkan Tr umanın salı ve çarşamba günleri Londra konferansı neticelerini inceleyeceğini tahmin etmektedirler. Bu İncelemeden sonra Truman Atlantik fazla yapıp kara-
konferansları
celsede de-
paktı akitlerine daha bir Amerikan yardımı yapmamak hakkında bir ra varacaktır.
Dışişleri Bakanı çarşamba günü öğleden sonra kongrede Paris ve Londra hakkında İzahat vereceği sonra da kapalı
mokrat ve cumhuriyetçi liderlerin Avrupa ve Asya hakkında soracakları çeşitli sualleri cevaplandıracağı belirtilmektedir.
İyi haber alan çevrelerdeki kanaate göre. Dışişleri Bakanı Aeheson başken Trumanla yaptığı konuşmada Çin hindini daha fazla yardım yapılmadı zarureti üzerinde ısrar etmiştir, tığı konuşmada çin Hindine güney doğu Asyada kilit mevkii ehemmiyetini iktisap ettiğini ve bu bölgenin mukadderatının da Fransız ve Vietman kuvvellerlnlnkine sıkıca bağlı olduğunu söylediği sanılmak-
Barakada çalışan belediye
Yol vergisi
Belediyenin tahsil etmekte olduğu yol vergisi, mükelleflerden Mart ve Ağustos aylarında tahsil edilmektedir.
Martta tahakkuk ettirilen yol! vergisini henüz ödemeyenlerden tahsil&t devam etmektedir.
Yol vergisinin arttırılacağına bilhassa kazanca göre tahsil edileceğine dair dolaşan şayiaların asılsız olduğu anlaşılmıştır. Bu vergiyi kazanca göre tahsil etmek adalete daha ziyade uygun olacaksa da mükelleflerin hakiki vaziyetlerini tespitteki güçlük şimdilik eski vaziyetin devamını lüzumlu göstermektedir.
Londra 30 (Nafen) — Üt-reeht eyaletinde Neordeloos kasabasının belediye başkanı, bölgesinde mesken buhranı henüz halledilememiş olduğundan yeni yapılan belediye binasına geçmeyi kabul etmemiştir. İkinci cihan harbinin sona erdiği günden beri bir barakadan İşleri İdare eden belediye başkanı böylelikle bu buhranın hallecUlememesInl ' protesto etmek İstediğini kaydetmiştir.
Şarap içenler çoğalıyormuş!
Amerikada yol kazaları
Nevyork 30 (AP) — Amerikanın harb şehitlerini anma gününe tesadüf eden hafta sonu tatilinde bütün Amerikadakaza neticesinde ölenlerin 30ç ü geçmiştir.
Bunların 212 sİ yol kazalarında, 53 ü boğularak, 60 ı uçak kazalarında ölmüşlerdir.
Şehirler arası yollarda 30 milyon otomobil dolaşmakta olduğunu nazara alan Milli Emniyet Konseyi, bu gece yansına kadar yol kasalarından ölenlerin sayısının 290 ı bulacağını tahmin etmiştir.
sayısı
AKŞAM
Abone bedeli
Senelik 1800 kurut S4O0 kuruş
8 aylık ll»0 » ISOO »
1 aylık eoo » um •
1 aylık 300 » -
Adres tebdili İçin elti kuruşluk pul canderUmeUdlr Akal takdirde adres değiştirilmez.
Telefonlarımız Ragmutıarrir
Yazı L»lerı 20785 - İdare 30(UU Müdür ZMn
tdarelıane: Uabıail civan
Cemal Nadir »bağı No 19
Paris 30 (Nafen) — Dünyada şarap içenlerin fazlalaştığı istatistiklerden anlaşılmaktadır Son İstatistiklere göre, son elli sene İçinde dünya şarap İstihlâki 30 milyon hektolitre artmıştır. Şimdiki halde şarap istihsalinin 163 milyon hektolitre olduğu bildirilmektedir.
Mühim bir boks
maçı
Mannheld 29 (AP) — Harbden beri Almanyada yapılan Uk milletlerarası spor müsabakasında Amerikalı ağır Bitlet boks şampiyonu Jersey Joe Walcott, Alman şampiyona Hcln Ton Hoff'u ittifakla ve sayı hesablle mağlûp etmiştir.
Zayi — Beyoğlu nüfus İdaresinden aldığım ve İçinde askerlik muamelelerim yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1329 doğumlu
İsmail oğlu Muştala Ergin
BAKTERİYOLOG
Dr. Necmettin Ülker
LABOKATUVARI
(Guraba Hastanesi Lâboratuvar Şefi)
Kan, tdrrar, Balgam, Ga-zurat vesalr tahliller, gebeliğin idrar muayenesiyle erken teşhisi.
i* tan bul — Cağaloğla Eczane karşısı No. 23 Müracaat: Saat 15 - 18.
Sovyet kabinesinde değişiklik
Londra 29 (A. P.) — Moskova radyosunun bugün Londra-da dinlenilen bir yayınma göre, İnşaat Malzemesi Bakanı S. z, Oinsburg azledilmiş ve yerine Ağır Endüstri teşebbüsleri İnşaatı Bakanı P. A. Yu din getirilmiştir. Yudlnln yerine İse D. Y. Balzer tâyin edilmiştir.
Radyoya göre, bütün bu değişiklikler Sovyet Yüksek Şûrası tarafından Uân edilmiştir.
S küçük daire Havagazı, elektrik, banyo, kalorifer vardır. Yüzde 10 getirir. Taksim, Sıraselvüer Alman hastanesi karşısı Hoc&zade sokak 3.
SATILIK ARSALAR
Kadıköy Feneryolunda Gazi Muhtarpaşu Korusu nâmı llç maruf trene, tramvaya çok yakın çamlık. bağlık ve muhtelif meyva ağaçlı İfraz edilmiş satılık ucuz arsalar. Müra-saat Telefon 29061.
Adarn yaralamak suçundan mazmunmuş. Yaptığına nedamet etmiş gibi görünüyor. Başını iki yana salkıyarak bir şeyler mırıldanıyor. Sorduk:
— Neden kavga ettiniz, ahbap?
Endişeli bir tavırla yüzümüze baktı, içini çekti:
— Oldu bir şey, bey kardeşim.
— Çok üzüntülü görünüyorsun.
— Yüreğim sıkılıyor. Kavgadan gürültüden hoşlanmam amma insanın bazı defa başı dönüyor, gözleri kararıyor. Benim de bir karartalı zamanıma geldi.
— Yaptığının farkında değil misin yani?
— Orasını karıştırın asaydın daha iyi ederdin. Yaptığımın farkında mıyım, değil miyim, ben de bilmiyorum. Bıçağa el attığımı hatırlıyorum. Ondan sonra ortalık zindan oldu bana.
— Öldürdün mü adamı?
— Sus, Allah göstermesin, ölecek yerine vurur muyum hiç?
— Yaptığının farkında değilsin de bıçağı vuracağın yeri nasıl hesapladın?
— Vurmadım, bey kardeşim. Dalaşırken yaralandı Mithat.
— Neden dalaştanız?
— Orasını karıştırma dedim ya, beyabi. Aklıma geldikçe içerim yanıyor. Mitha-tı tanır mısın sen?
— Hayır. Nereden tanı-ycğım?
— Keşke tanısaydm. Ne yalan söyliyeyim, beni nasıl biliyorsan Mithatı da öyle bil.
— Yüzü sana mı benziyor?
— Yok be yahu. Hiçbir yeri benzemez bana. Yüzünü gözünü demiyorum, Mithatm hujnınun üzerine lâf ediyorum. Dedim ya, beni nasıl biliyorsan Mithatı da öyle bil.
— Seni de ilk defa burada görüyorum.
— İyi ya bey kardeşim. İnsanın ne mal olduğu gözünden bellidir. Benim gözlerimde bir fenalık görüyor musun?
— Göz falından anlamam ben, ahbap.
— Ne ise. Onu bırak da Mithatm üzerine gelelim. Ben her lâfın doğrusunu konuşurum, bey kardeşim. Mithat erkek çocuktur ha. Şöyle böyle on beş senedir arkadaşlık ediyoruz, bir günden bir güne fenalığını görmedim oğlanın. Mert adamdır. İnsanın yüzüne karşı nasılsa arkasından da öyle konuşur. Çak arkadaş canlıdır. Ahbap uğruna kellesini esirgemez.
— Peki amma bu kadar iyiliğini saydığın adamı ne diye yaraladın?
— Hımmm... Orası karışık mesele. Sen kan milletini bilir misin, beyabi?
— Kan milletinin hangi tarafını soruyorsun?
— Şey... Yani senin anlı-yacağm, karının berbadı çok berbattır, Belki içlerinde iyisi de vardır amma öylesi bizim kısmetimize düşer mi? Nerede belâlıları varsa bana onlar çatar.
— Sizin kavgaya kadın da kanştı demek?
— öyle ya beyabi. Bir İşe avrat karışırsa ondan hayır gelir mi?
— Kavga nasıl oldu, an-latsana.
— Söylüyorum İşte. Kamun belâlısı bir meclise girdi mi, oradan kaçmalı. Ben bunu bilirim, bunu söylerim. Ortalığı karıştırırlar, kardeşi kardeşe düşman ederler onlar.
— Sen bu defa meclisten kaçamadın mı?
— Nereye kaçayım, bey kardeşim? Başkasının meclisi değil ki ben kalkıp savuşayım. Sofrayı ben donattım. Kendi evimden kaçacak değilim ya.
— Kadını da sen davet ettin demek?
— Davet değil, beyabi. O kan ile bir hafta evvel evlenmiştik. Evlendik dedimse belediye kütüğüne imza koyup nikâh kıymadık ya. O
dalgalar benim işime gelmez. Konuştuk, karının vaziyetini beğendim, bir zaman beraber yaşarız diyerek eve aldım. Karının gidişatı çok hoşuma gidiyordu. Mithat da; «Ulan Ham-di, bu nasıl erkeklik, bu nasıl arkadaşlık? Evlendin, evin kapısını yüzümüze kapadın. Hiç olmazsa bir dost gecesi yap, sofra donat da evliliğinin şerefine eğlenelim» deyip duruyordu. Mît-hatın hatırından hiç çıkamam. Ne ise, fazla başınızı ağntmıyayım, evvelki akşam meze dizdim, bir kilo da rakı alıp evde sofra donattım, Mithatı davet ettim. Oğlanın ses: de vardır ha. İyi okur, her şarkıyı bilir. Hele bir kaç kadeh parlattıktan sonra eli kulağa atıp «Medet heeey!» dedi mi, yeryerinden oynar.
— Bu sefer de sizin sofrayı yerinden oynattı öyle mi?
— Dur, onu da anlatacağım. İlk evvelâ Mithatm hiç kabhati yoktu. Karı kadehleri dolduruyor, üçümüz tatlı tatlı içiyorduk. Mithat da hafi! tertip okuyordu. Şişe yanlandıktan sonra karı cıvıtmağa başlamaz mil Vay dinine yandığımın kahpesi vay! «Ah, Mithatçığım! Ne güzel okuyorsun! Senin sesine âşık oldum. Bizim Ham-di böyle şeylerden çakmıyor, Agobun kazı gibi rakı v utmaktan gayri bir şey bilmiyor. Haydi bakalım, bu kadehi de senin şerefine içeceğim» diyerek gözümün önünde Mithata sulanıyor, mezelere çatalı batırıp onun ağzına tıkıyor. Sen de erkeksin bey kardeşim. Bu numaralara dayanabilir misin? Bir kac defa karıya: Sululuğu bırak, ulan. Meclisin tadını bozuyorsun. Fazla kaldıramıyorsan içme bu sık kum» dedimse de meram anlatamadım. Son defasında; (Bır daha sululuk edersen yakarım seni» dedim. Karı benim inadıma bu sefer kalkıp da Mithatm boynuna sarılmaz mı? Gözlerimin önüne kapkara bir perde indi, dolu kadehi bir yudumda içtikten sonra bıçağa el attım. Bunun üzerine Mithat; Ser senliği bırak, ulan! Benim yanımda karı bıçaklıyacak erkek daha anasının kamından doğmadı» diyerek üzerime atıldı. İşte o sırada kolundan, bacağından yaralanmış. Dalaşırken kazara mı oldu, yoksa ben mİ vurdum, iyi bilemiyorum.
Mahkeme açıldı:
— Belâlı karının numarası ikimizi de derde soktu.
Diye homurdanarak kalktı.
Ce. Re.
BULMACA
o
ı 1 1 1 ı 1
1 1 1 ■ 1
ıH" ı 1 1
1 1
r ısı 1 1
1 1 ■ 1
■ 1 I
1 I 1 ■
l ■ 1 1 1
■1 ı il-
raâaı 1 — General evlâdı, j — Açlık İbadeti - Tersi beydir, 3 — Tersi bir cins bezelyeler. 4 — Ter»! karşılık olarak benzetilen. 5 — On» d - Hediye, 8 — Tersi topaldır - Bir Sida maddeci. 1 — Sirkai el - G(lzelli*, i — Hakkaniyet. • — Bir nevi oyuk ■ tıknmMl bacağı, 10 — Bngına ,K, gelirse bıçak mahfazalıdır - A*> çfllk yap.
Takandan asaŞıya: 1 — Eakbchlr-den seçen ırmak, 1 — Fasıla - Madenler. ( — i«lk - Bir ırk. 4 — RO’adeeie-rat. ■ — Kütüphane. 8 — »ilen topraklar - Tersi malikâne binası. T — nuiyet - Ifafat eki. 8 — Mukavlcteu bırakır.
OCÇEK BCLMACAMIN HAUd
koktan «afta.- 1 — Saraylçl. 1 — U-tantemu. 3 — Lahana, 4 — Ubudiyet. ■ — Kani, Kna. S — Ub. Kapak. 7 — Lâkin. Ka. I — K»e. İ04t. ■ — Ltllctagı. M — lnekalaa.
Takandan Bfağıra: 1 — fluhıkulaB. Anababaıün. 3 — Ruhum. Kele. 4 — Atadtal, Kc, S — Yani. AlULı. 8 İmayep, Çal 7 — Ça. Enakıça. I
O
Û_
CXI
o
O $2 0 >
0 p
■O
0
ra
S? u
Fuhlfe 8
AKSAM
31 Mayıs 1950
«w**
IPcestige"
OTOMATİK TENCERELERİ
Ankara Numune Hastanesi Baştabipliğinden
Muhammen Muvakkat,
tutarı teminatı
Cinsi Miktarı Lira Kş. Lira Kş. thale günü
Eczayı tıbbiye 160 kalem 42056.80 3199.30 2/6/950 cuma günü saat 14.30 da
1 — Ankara Nüınune hastanesinin 950 yılı ihtiyacı için 169 kalem eczayı tıbbiye kapalı zarf usuJlle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin kanun tarif atı dairesinde hazırlayacakları teklif mektuplarını belli gün ve saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komisyona vermeleri.
3 — Şartnameler her gün hastanede ve İstanbul Sağlık Müdürlüğünde görülebilir, (0405)
Ankara Nümune Hastanesi Baştabipliğinden
Muhammen Muvakkat
Cinsi Miktarı Flatı Tutarı Teminatı İhale güııtt
Lira Kş Lira Kş lam Kş,
Röntgen Filmi 13X18 200 Dz. 3 30 660 00 1414 50 7/6/950 Çarşamba
» » 18X24 40(1 Dz. 6 00 2400 W günü saat 14,30 da
■ ■ 34X31) 500 ■ 11 00 5500 00
■ » 30X40 600 » 16 90 10140 üû
Diş filmi küçük 200 » 80 160 00
18860 00
1 — Ankara Mimline hastanesinin 950 yılı ihtiyacı için 5 kalem Röntgen filmi kapalı zarf usuliyie eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin kanun tarlfaU dairesinde hazırlayacakları teklif mektuplarını belli gün ve saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komisyona vermeleri.
3 — Şartnameler her giiu Hastanede ve İstanbul Sağlık Müdürlüğünde görülebilir.
(66331
■Prestige» otomatik tencereleri» yemekleri birkaç dakikada en mükemmel şekilde pişirir. Harareti bünyesinde saklamakla, diğer vasi-' tatarın muhtaç olduğu pişirme müddetini) dakikalara indirir ve dolayısiyle hem zaman hem de yakacaktan .çok büyük bir tasarruf temin, eder.
Pişirmenin ne kadar kolay ve tzevkli bir'iş olduğunu ancak »Prestige» otomatik tenceresini kullandıktan.sonra anlıyacaksmızl,
Cinsi Miktarı
Tere yağı 35») Kilo
Mangal kömürü 3000 Kilo
Bafhca'.rtiutfaki eftpw^fnağaw(annda> satılın
SABiTLUX
Duvar Boyaları
Emsalsiz renklerile duvarları kadire güzelliğinde tezyin eder. Evler, bürolar, hastaneler, mektepler için yağlıboyadan üstün. Badanadan kolay ve ucuzdur Bir kilosu bir odayı boyamağa kâfidir.
Boyacılardan orijinal ambalajı arayınız.
Sayfiyedeki Kayın müşterilerimize
M □ J 0 E
ANKARA PAZARI BAKKALİYESİ
Taksim Cumhuriyet Meydanı Mağazamızdaki satış fiyatları ile
Boğaziçi, Adalar, Yeşilköy, Florya, Küçük Çekmece ve Kadı köyünden küçük yalıya kadar vaki siparişleri talibin • Jkânında teslim edilir. Telefon: -13373.
• Öğrenci Kaydı
TARSUS AMERİKAN KOLEJİ
Hususî Erkek Lisesi Müdürlüğünden
Okulumuz İS50-51 öğretim yılı hazırlık sınıfı için gerek yatılı ve gerekse gündüzlü öğrenci kaydına başlanmıştır. Yazılmak İsteyenlerin bir fotoğraf ve ilk okulda her sınıfta kazandığı notları gösteren karne veyahut okul İdaresinden tasdikli kayıl örnekleriyle en geç 8 Temmuz 1950 tarihine kadar müdürlüğümüze başvurmaları. Daha fazla bll-gi edinmek latcyenlerln müracaatlarında tafsilât verilir.
Tekel Genel Müdürlüğü ilânları
Malzeme alım şubesinden
1 — 2/5/950 tarihinde eksiltmesi yapılıp İhale edllemi-yen İzmir şarap Ve İspirto fabrikası İçin (2 adet buhar kozanı, 1 adet buhar makinesi, 1 adet altrnatör, lüzumlu tevzi tablosu ve diğer tesisat» dan ibaret elektrin santraiuıın görülen lüzum üzerine şartnamesinde bazı tadilât yapılacağından yeniden açık eksiltmeye konmuştur.
2 — İşbu tesisatın muhammen bedeli 450.000 lira olup muvakkat teminatı 33.750 liradır.
3 — Eksiltme 28.7.950 cuma günü saat 10,30 da Kabataşta genel müdürlük malzeme alım şubesindeki komisyonda yapılacaktır.
4 — Şartnameler her gün sözü geçen şubede ve Ankara, İzmir başmüdürlüklerinde görülebilir.
5 — İsteklilerin ihaleye iştirak edebilmek için İhale tarihinden en uz & gün evveline kadar Tekel genel müdürlüğü müskirat fabrikalar şubesine müracaat ederek İhaleye iştirak vesikası almaları lâzımdır.
ö — Taliplerin belirli gün ve saatte muvakkat teminat makbuzu ve kanuni vesaikle birlikte mezkûr komisyona müracaatları ilân olunur. (7210)
Milli Eğitim Basımevi Müdürlüğünden:
Basımevlmlz için açık eksiltme yolu İle 500 kilo demet ıpl satın alınacaktır. Demet ipinin bir kilosunun muhammen bedeli 200 kuruş, % 7 5 muvakkat pey akçesi 75 Uradır. Açık eksiltme 7.V1.1950 Çarşamba gönü saat 15 de basımevimizliıı Ayasofyadakl merkez binasında icra edilecektir. İsteklilerin belirlilen gün ve saatte komisyonumuza müracaatları,
Şartname bedelaiz olarak müdürlükten istenilir. (6'708)
Fatih Noterliğine
Keşideci ve İhtarı yapan: Şerafettin Sezgin ve Mazlume Sezgin. Davutpaşa m»h. Etyemez Tekke sokak No. 53w
Muhatap: Şükrüye Barış — Sultanahmet Kapıağası Mustafa paşa sok. No: 22.
Sureti İhtar: Sahip ve malik bulunduğu Sultanahmet Kapı-ağası Mustafa paşa sok. 22 numaralı evin I İnci katının bir ödasmi ayda 7.5 lira ite kira ile muhatap işgal etmektedir. Sultanahmet 2 inci Sulh Hukuk Mahkemesinin 040/42 dosya numarasıyla sabit ve tahakkuk etmiştir. Kiracı muhatap A gusto?/1949 İptidasından bugüne kadar teraküm eden ayda 7,5 liradan 9 aylık kira oe-dell tutan olan 67,5 lirayı halen ödememiştir. Binaenaleyh borçlar kanunu mucibince İşbu ihtimamenln tebliği tarihinden itibaren (30) gün İçinde ödemesi ve aksi takdirde yani bu müddet içhıde kiralan ödemediği takdirde bu baptaki otomatik olarak devam etmekte olan kira mukavelesinin fosili ile mecürun yeri tahliyesi cihetine gidileceği bilinmek ve ona göre hareket edilmek üzere üç nüshadan ibaret olarak tanzim kılınan İşbu İhtarnamelerden bir nüshasını muhatap mumaileyhi Şükrüye Barış’a tebliğini ve bir nüshası dairede saklanarak tasdikli üçüncü nüshasının tarafıma verilmesini saygılarımla dilerim. (10250)
İstanbul asliye 9 uncu hukuk yargıçlığından 950/7G5
Güllü Kemerclgll tarafından Beşiktaş Vişnezade mahallesi Kireçhane sokak No. 3 de iken hâlen İkametgâhı meçhul Rıfkı Kemerclgll aletline açılan boşanma dâvasının yapılan yargılamasında: Dâvâlıya gönderilen dâva dilekçesi ve davetiye kendisinin ikametgâhı belli olmadığından bahsiie bllâ tebliğ iade edilmiş olup dâva dilekçesi ve davetiyenin yirmi gün sü( re ile ilânen tebliğine ve bir nüshasının divanhaneye talikine karar verilmiş olmakla yargılama için tayin edilen 27/0/950 günü saat 10 da mahkemeye gelmediği veya kanunî bir vekil göndermediği takdirde gıyabında yargılamya devam edileceğine karar verildiğinden dâva dilekçesi vc davetiye makamına kaim olmak üzere ilân olunur. (10246)
M. S. B. tsl. Sa. Al. Ko. Baş. 1 Numaralı Komi&y on ilânları
1 — Pazarlıkla aşağıda cinsi, miktarı, tutarı, kesin teminatı ve ihale gün ve saati yazılı tere yağ ve mangal kömürü satın atınacaktır.
2 — İhalesi Harbiye M. S. B. İst. 1. No. Bat, Al. Kom.da yapılacaktır. Şartnamesi her gün komisyonda görülür
Tutan K. teminatı İhale günü Saati
1575 lira 450 lira 2/Hazlran/950 15.30
540 »ra 81 lira 2/Haziran/950 15.00
(2430 — 7207)
¥
1 — Pazarlıkla 100 ton fırın odunu satın alınacaktır. Tahmin edilen bedeli 5000 lira, kesin teminatı 750 liradır.
2 _ Pazarlığa 3/Hazlran-0&O günü saat 11 de Harbiye
M. S. B. İst. 1 No. Sat. Al. Kom.da yapılacaktır Şartnamesi hergün komisyonda görülür. (7039 — 2397)
Hm) »i» 1«»İIOI NMtaiMlAN riKSATir
■ UUBNin*NII IAÇUUINÖ »UMU,*» ■ OUICUN' irc«C CİM oıu»
Kiralık Havuz
İstanbul Defterdarlığından:
Senelik kira bedeli Teminatı Dosya No.___________Cinsi Lira Lira
515—10082 Beyoğlu, Önıer Avni mahallesi
Meclisi Meb'usan caddesinde 1 a-d«. 1 parsel, 1 kapı sayılı Kabataş havuzu. i000 225
Yukarıda yazılı havuz 10/6/950 cuma günü saat 15 de Milli Emlâk Müdürlüğündeki komisyonda açık arttırma ile ve üç yıl müddetle kiraya verilecektir.
İsteklilerin nihayte saat 15 e kadar yatıracakları teminat makbuzları ve nüfus cüzdanlarlle birlikte ihale günü komisyona. fazla bilgi için sözü geçen Müdürlüğe başvurmaları. (Teminatlar önceden de yaıtrılubllir.) (7199ı
Deniz Kolejine öğrenci alınacaktır
Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığından
1 — Deniz Kolejinin yalnız birinci sınıfına öğrenci alınacaktır.
2 — Kayıtlar 1 Haziran 950den 10 Ağustos 950 ye kadar devam edecektir.
3 — Alınacak öğrencilerin 14 yaşından küçük ve 17 yaşımdan gün almamış olmaları lâzımdır.
4 — İsteklilerin Ortaokulu bitirme ve Devlet Sınavında muvaffak olmuş bulunmaları şarttır.
5 — Kayıt ve bakul İçin İstanbulda olanlar Heybelladada Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığına, taşrada bulunanlar ise askerlik şubelerine birer dilekçe ile baş vurmakla beraber, dilekçelerinin bir eşini de Okul Komutanlığına göndereceklerdir,
6 — Fazla bilgi edinmek İs t frenlerin Heybelladada Deniz Harp Okulu ve Koleji komutanlığna başvurmaları. (66İ1)
DİLEKÇELER:
A — Diploma veya okulu bitirdiğine dair belge,
B — Nüfus kâğıdı aslı veya Noterlikçe musaddak örneği,
C — Bi- yjh geçmemiş aşı kâğıdı,
D — 12 adet vesikalık fotoğraf,
E — İyi hal kâğıdı, Bağlanacaktır.
Seçme sınavları 15 - 20 Ağustos 050 arasında yapılacaktır.
HERKESİ İLGİLENDİREN BİR HABER
Sayın valimizin gayretine uyarak, toptan fiyatına perakende erzak satışı yapan Eminönü Otobüs durağında BÜYtlK BAKLACIOöLU'nun bazı fiyatları: Hakiki çiçek Urfa 540. taze fıçı Trabzonu 450. tuzsuz tereyağı 500, E. E. Zeytinyağı 230, yağlı peynir 160. Ömer Muharrem sabunu 150, en iyi malı, en ucuz fiyatla satan bu çok eski mağazadan alışveriş etmeyenler dahi isteyip bedava olarak alacakları kur'alı cep tak-vlmile, yılda 1200 liralık erauc kazanabilirler. NOT: Badema, devamlı olarak her ayın ilk 7 günü zarfında, şansını eliyle deneylpte hediye kazanamayanlara da sene sonunda ayrı bir hak sağlanacaktır, şubesi yoktur. Telefon: 25060.
Almak, Satmak, Bulmak için
En ucuz ve en emin vasatadır

İLAN
M.S.B. Kara Kuvveteri Komutanlığından
1 — 1950 - 1951 öğrenim yılı için aşağıda isimleri ve bulundukları yerler yazılı olan As. Okullara öğrenci alınmasına 25 Mayıs 950 den itibaren başlanacaktır. Bu müracaatlara As. Liselerle Muzika meslek ve Gd. Erb. Hz). Orta okulları İçin 15 Eylûl'de, As. Orta okul için 1 Eylülde ve Musiki Gd. Erb. Hzl. Orta okulu için de 20 Ağustos 950 de son, verltçcektir.
2 — Okulların muhtelif sınıflarını (Musiki Gd. Erb. Hzl. Orta okulun yalnız 1. sınıfına) Milli Eğitim Bakanlığı Lise ve orta okullarına denk sınıflardan diplomalı veya tastlknanıell öğrenci alınacaktır.
3 — Alınacakların Türk vatandaşı olmaarı, yapılacak muayenede sağlam çıkmaları ve kayıt kabul şartlarını taşımaları lâzımdır.
4 — öğrenimi bırakanlar, bulundukları sınıfların imtihanlarında başarı gösteremlyenler okullara alınmayacaktır. (Gd. Hzl, Orta okullarına İki yü öğrenimi bırakanlar alınabilir) Yaşlarını tashih ettirenlerin tashlhden evvelki yaşları esas tutulur. Bütünlemeye kalanlar kendi okullarında bu Imtihan-lan başarı ile verdikleri takdirde alınabilirler. As. Orta okula bütünlemeye kalmış olanlar alınmazlar.
5 — Bu şartları taşıyan istekliler bulundukları yerlerin As. ş. lerlne Ve aynı zamanda girecekleri okulların müdürlüklerine birer dilekçe İle boş vuracaklar ve okula gönderecekleri dilekçelerine niifus kâğıdı örneklerlle 3 adet vesika fotoğrafı ekllyeceklerdlr.
Okulların bulundukları yerlerde istekliler doğruca okul müdürlüklerine müracaat ederler. (6606)
Okullar:
İstanbul'da: Kuleli ve Maltepe As, liseleri. Bursa'da: Bursa As. lisesi.
Konya'da: As. orta okul
Ankara'da: Muzika Meslek Ve Musiki Gd. Erb. Hzl. orta okulu.
Merzifon’da: I ve Ü. Gd. Erb. Hzl, Orta okulları.
Ankara Belediye Başkanlığından
1 — Belediye müstahdemleri İçin yaptırılacak (752) çift postalın teslim müddetinin uzatılması suretile yeniden açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (13536) liradır.
3 — Teminatı (1015) Ura (20) kuruştur.
4 — Teminat Belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartname ve numunesi her gün Belediye Tutanak Müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 14/6/950 çarşamba günü saat 16 da Beledlye'-de toplanan komisyonda yapılacaktır.
7 — Bu İşe girmek isteyenlerin bunu yapabileceklerine dair Ticaret ve Sanayi odasından belge alarak ibraz etmeleri mecburidir.
8 — İsteklilerin belli gün ve saatte Belediye komisyonuna baş vurmaları. (7019)
Deniz Gedikli Erbaş orta okulu Komutanlığından
1 — Türk Donanmasının gedikli erbaş kaynağı olan -.Deniz Gedikli Erbaş Ortaokulu» ve «Deniz Gd. Erbaş Sınıf Okuluna» öğrenci yazımına i Haziran 950 den l Eylül 950 gününe kadar devam edecektir.
2 — Birinci sınıfa bu yıl ilkokulu bitirenler H. sınıfa ortaokullarda İkinci sınıfa geçenler, üçüncü sınıfa da ortaokulda HI. cü sınıfa geçmiş Bulunanlar ve gedikli erliğe de ortaokulu bitirerek diploma alanlar kabul edilirler.
3 — Birinci sınıfa 13 - 16, İkinci sınıfa 14 - 17 ve üçüncü sınıfa 15 - 18 yaşları içinde olanlar kabul edilirler.
4 — Gedikli er olacakların 16 yaşından küçük olmamaları şarttır.
5 — İsteklilerden tslanbulda bulunanlar KasımpaşadaU
okul müdürlüğüne başka çerlerde bulunanların bulundukları yerin askerlik şubesi başkanlığına aşağıdaki yazılı vesikalarla müracaatları. (6318)
A — Dilekçe.
H. — Nüfus cüzdanı - Fotoğraflı -
C — Bir seneyi geçmemiş aşı kâğıdı.
D — Ailesinin ve kendisinin İyi ahlâk sahibi olduğun* dair iyi ha! kâğıdı.
E — Okul tastiknamesl veya diploma,
F — 12 adet vesikalık fotoğraf.

Diyarbakır Bayındırlık Müdürlüğünden
1 — Diyarbakır merkezinde yaptırılacak 29997 lira 31 kuruş bedeli keşiıfll PollklHnlkblnası ikmali kapalı zarf usulü İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Proje ve keşif dosyası Diyarbakır Bayındırlık Müdürlüğünde görülebilir.
3 — İhale 5/6/950 Pazartesi günü saat onda özel Saymanlık binasında Bayındırlık Müdürlüğü odasında yapılacaktır.
4 — Eksiltmeye girebilmek için:
2249 lira 80 kuruşluk geçici teminat ve bu İşi yapabileceklerine dair eksiltme tarihinden en az üç gün evvel Diyarbakır valiliğine müracaatla yeterlik belgesi ve 950 yılı Ticaret odası vesikası İbraz edeceklerdir.
5 — Taliplerin teklif mektuplarını İhale tarihi olan
5/6/950 giinü ihale saatinden bir saat evveline kadar makbuz karşılığında komisyona vermeleri. (6287)
«MÜ