? atisi]
HUR I YERDİ
Pazartesi
9
I
(itere! Ht, «
Yel MlrMh «YENİ SABAH» İJTANBUL telefon ı î»tw
e
MON» »ÇPtU
jkio V- I*4* *r>
I »ybk ıioo > H<^ >
3 Aylık ş<»<ı » yeoo >
1 âylllı 3frO » *0C »
KURU^
21
HAZİRAN
İM jönblrinoi $ıî No. 330
—a -i.»
*

T VE HAKKIN YILMAZ MüDAFiiYiZ
% * . .
SAYFA



1 * * -* • .«ti
1 ■ H
t
Öyle bir Demokrasi ki, Kabineler Meclis tarafından değil Şef tarafından değiştirilir, Öyle bir Demokrasi ki Meclisin dün itimad ettiği kabine bâlâca hoş görülmezse derhal çekiliri.. Böyle bir Demokratik gelişmeye hayretle bakmamak doğrusu elden gelmiyor!!!
r
I
nın
fcrtftan zanm» fcabi/ıc
4 o
t
J
kuracağı so grenle rde* te nıiisttikbeı
C. H. P. Genel Başkamdı katşihyoı.
i Demokratik bir memlekette, Meclise karşı hükümetlerin ev nimla olduklar t diyarde*. bh Fiaşba-kan böyle mi hareket eder?... Kendisine yukarıdan <çefcilm< emri verildiği vakti buna hemen «Ferman efendimindir . > diyerek boyun mu eğer?s..
c



BMbukiirt -VHUMdlcrındcn >Jîi P'uaeİ Gebesov

Son yıUann kabine değişik Jikle ri, —çeyrek asırdır raten öyledir amma o zamanlar Demokrasi jh-pmak hevesi ve ûldiamız yoktu— daima esrarlı vö biç de Demokratik geleneklere uygun olmamıştır.
Saraçoğlu Şükrü, binbîr idaresizlik, aciz ve gafletine rağmen, MLecHs huzurunda açık bir tartışına vo çarpışmağa lüzum görmeden sahneden silindi, gitti. Onu takib eden Reeeb Beker de hayli gürültülü dedikodulardan sonra bir gün ansızın çekildi. İşin en ga-rib hattâ gülünç tarafı çekilmesine tekaüdüm "eden günlerde Büyük Mîllet Meclisinden kuvvetti bir itimad reyi de aldı. Tam kabinesi kuvvetlendi, milletvekillerinin güvenine mavhar oldu ve..sağlamlaştı sanılırken hastalığını bahane ederek ortadan kayboldu. Nedçn sonra, o ftalııs, sebtbsiz daha doğrusu giz-lî^
M 4 ta I -

Yabancı' üllkeleırdeki Sovyef
sefaretlerindi
acaib ölümler
Son günlerdi sefaret v< konsolosluklar da kızıl ciangetiere sahne olmıya başladı, işit da cereyan eden bir vak'a. Brr Fransız dergisi yazıyoı: -Sabahın s;.»at biri, yani g« c< yansını bir s?ı;»1 ge<,rr«i>-. (Uruguay) Sıhhat EaLj/hhpna ’l>
yardnn teşkilâtına biı b-
rasında. su t< t .oı h.Jt? <.ralj binada bir yaralı vaı Evet 2596 nama-rah binada.. Sovyet konsoloshanesinde... Bir sıhhi yardım otomobili tam süratle yola çıkıyor. Sovyet konao loshasi bu... Hiç şakaya gelir mi? (Uruguay) m başşehri (Mantevi-deo) da Huşlar için yok yoktur. Zira c< nubi Amerikadaki butcın | Şovyet teşkilatının . eleba^riarı hu { şehirde yerleşmişlerdir. [ Tuhaf bir ölüm!.., [ Sıhhi yardım otomobilinden, (Karlos fierg) sokağındaki konso-1 & Bu kahbece tecavüzün tam tafsilâtı Bitir Türke karşı dört Bulgar - Boğaza tıkanan sünger • Yağlı işkence ipleri, kelepçe loUianenin kapısı önünde yere atlıyım belediye doktoru alelâcelc binaya alınıyor. Kapının uatunde-(Devamı Sn. 6 w. 1 de) 71 Ankara, 20 (Hutcusî) — Eyvelki, gece bir Bulgar çetesi tarafından Ediınede Lalapaşa ilçeBİne tabı Kalkansöğüt köyüne yapılan habbece tecavüze aid baghyan tabki- ve şhş kata. devam emareler, bu alçakça tecavüzün mü ıctteb olduğunu göstermektedir. Bununla beraber kat'î bir karara »irim $a., 5, Sü., 6 da
olunmaktadır. Butun
/
*
9
1 ı
Dar. limitteki mitingde fcoKmjau ifci
hat ıh; Kemal Ö2çoban ve ^Rainiz Vural


ll





i

Hikmet j Bayurun hücumu
—o
‘'Herşey Şefin
buyruğuna tâbidir, heırşey Ornun bir işareti ille seyrini değiştirme ktedir;T.
Ankarat 20 (Hnsıısî) — Bugün i Kudret gazetesinde Hikmet Bayur ikinci Hastın Saka hükümetinin dununu başlıklı makalesinde yeni kabinenin programını ve Başbakanın Meclisteki sözlerinin tezadlarda dolu olduğunu soy İemekte ve şöyle demektedir;
«Hnaan Salta bu yılın büdcesini Kamutaydan geçirirken orada hiç isral olmadığını, ısrarla iddia (t-fDevaiM So 3, üı>. de)
M
*
Bir Tasarruf
Ingiliz Anavatan filosunun 1914 seresindenberi g«.çirdig' ttıhavvüi nihayet gemi adedini bir Kruvazör ve dört Destroyere tadar indirdi
a stanbuta
Ibir İngiliz filosunun geleceği haber verildiği şu günlerde, harbden sonraki İngiliz

UMHalır olarak
• •
bahıdyeaıne bir göz atmak: yerinde olııı
Bir zamanlar: Dalgalara bük-(Devamı) Su., 5; Sil., 3 de
fifüıc’ ISatih: «Biz yoidan gidiyoruz, Kabakçı Mrastafayı
onlar kesîdl? araEarında ara sı m Bar,, dedi
İzmit: 20 (Telefonla) — Demok rat Parti Kocaeli il idare kurulunun tcrtıblediği miting bugün saat 11 de civar ilçe ve yakın vilâyetlerden gelen Demokratların ig-tnâkile yapılmıştır. İzmitin kurtu luş günü hâUı-asını ebedî kılan A-tatürk anıdı önünde toplanan binlerce Demokratın Htirâkile yapılan mitinge evvela İstiklâl marşı ilt başlanmış müteakiben ebedî A-tanın aziz ruhunu şad için bir dakikalık ihtiram sükûtundan sonra Karasu ilçesinden Oğuz Koçnıan biı konuşma ile mitingi açmıştır. Söz alan İzmit Demokratlarından Safa Baylan ezcümle:
— Kendilerini allâmei kül sa-(Devamı Sa. 5. Sil. 1 de)
%
r
a
T.
Bulgaristan dakt Türkler neler çekiyor
Hakiki vak’alara istinad e-den bu yazı serisi bizzat bu bâdiselerL yaşadıktan sonra yurdumuza iltica eden bir BulgaristanlI ırkdaşımız ta-rafından bize nakledilmektedir. Bu tüyler ürpertici hâdiseleri neşre bııgün de 4 üncü sayfamızda devam ediyoruz.
-----------O------ b | 13 memleketten j | gönüllü istendi |
Solya: 20 (AP.) — Pazar günü hükümet tarafından resmen bildirildiğine göre/ on üç çeşith memlekete menötıb * üniformalı iş çi tçphılnklan yakında s 250 000 genç Bulgar gönüllüsü de bıdoşe-ccklerdir. Gençleı millî imar proje lerinde çalışacaklardır.
Temsil edilecek memleketkı a-rasında Arnavutluk, Rıım«rınya, Macaristan, Polonya; Çekoslovakya, Fransa, Danimarka, İsviçre ve Avusturya vardır.
Filistin “Sulhu için hazırlık!
Rvnaryam IıarekeUe Sji e ç m e «D e K’

l
A
r\
AKVİMDEN BİR YAPRAK

I
t
4
idealist fedakârlığı
Lite ve Üniversite mezun» lan is bulamıyorlar. Bu, kötü bir durumdur... Tab sil görmüş, minici ğ'VT ■~n » m % ver biı simi yetiş» . H— Qjj
t

"a. t • >/• »•’ JVd
£j
u Penin — Ga'Mataray Tnagunten l'iı görünüp TSaat» 3 üncü s&htfmtell




Mİ gönniig, ıniiııcv
< w ha yirmi dört saat evvel büyük bir < “ i ŞldlIH, 1 tiden gizliye belli Hebeblcıden do-lu>ı çekiliyordu. Halbuki IlaJlı Jfcrtitî mllkl vckJHerindcn lıiç biri DetCftrt Sü. İ te)
Batılı devletler kuvvet gönderiyor Lake Succefi.s: 20 (A A.) — (Alp);— birleşik Amerika hukûmett halen’Ak’denizde bıı ₺ lunan Üç Amerikan muhribine FJliötin mütarekesi devam ettiği müddetçe Birleşmiş’Milletler â-raejsmm emrine hazır bulunma Jarj için Amerikan bahriye ba -kanlığjnca talimat verildiğini en martesl günü Öğleden sonra Bi^
{Devamı Sa^ & 6
»vı luj EMuıı '
tirmek için uğraşılj dı. Şimdi tahsil devrelerini merhale merhale yapmış, hayat mücadelesine bütün enerjisi ile atılmağa hazır bir gençlik ekseriyeti, e-İlinle diploması ile karşımızda inci fıkra i ahiresi Mustafa Sagir bey tarafından şiddetle iltizam edilmişti. Fileri aciziye gö re Anadolunun ihtiyacı eşeddi pa -ra ve teçhizatı harbiye olduğundan izaei evkat etmekdense ltal -yaya bir memur mütehassıs gön -dererek oradaki he/etle tevhidi faaliyet etmesi müreccah ve bu hu
hey* -edile -
mürek tara
tatbiki hal tabi kala -
müddetle
takvimden!
YAPMAK

İdealist Fedakârlığı
(Baçiasaiı 1 incide)
Bizim lüuurvveridrisıii de buraya doğru um ^gidiyor?
(jfeçeaierddc'bu mevzua hnms e* den değerli dostum Va-Nû buna ancak (İdealist hareketi le çare bulunabileceğini söyMyordu, Bu hareket nriMtrv er« g^aeliğbı»bir i-deaiıstbk ankide uHİiup ünur bakliyen uzak etlerimize gitme-
leridir. .
En doğrui'fwir rbudur. Fakat o raya memuriyeti» gitaaauıoii^ şahsi teşebbüsle giiuıeiL
Devrilecek mandalaf.çoktur, kuv vetlidir; buna girilecek gencin e-lindc ilminden başka bir şey yoktur; menelâuşarkın kalabasına gidecek halkla tema- edecek —ve bunun» için do tema-* etmesini bıL-inek lâzımdır— oniurm ızengûıleri-do kendini sevüft’ecek, şirketler ku racak, onlara meuiaat gösterecek bu şehri medeni terakkilere doğru sevkeyliyecek» ve bu» suretle idealine erişmiş oMrok....
Bunu herkes yapabilir mi?
Yapamaz/ Fakat fab» ber hakle Istanbulda kahve köşelerinde piv neldîyerek memuriyet t fuekieınek-ten. daha ulvi.*-daha yataşıklr, daha dinamik >değil tnıi f
Gideceği, yerde» plâj yoktur; sinema yoktur; sosyete yoktur; poker yoktur. Büua mukabil evler gayrı sıhhû mecralar'açık, hastalık böl/ yılân çıyan atarep vıcır vı-cır...
Banlarla nriieaîMeyi göze almalı. Zâten «Mtthaiaraaız* galebe şerefsiz bir zal£rdfr^>
yid azîm ve İrade Ksatı5t>!erine
A Halı da yardftn eder.
Tasavvur edildin .. Bir genç Id bilmem Iıângi. lâısab&yı mamur ve abadârr bir hteld0 haline kbyjnnş. Orada ismi Irtkrmette; muhabbetle anılıyor.
Bu gayeye erişmiş olmanın ts-tanbubın zevki bhşkk nerede bulunabilir?
tş aııyan münevver gençliğe işte sonsuz vatan ırfttkianl
Yazan: C.
susun temini ehem olduğu bildiril mlş> fakai ikna kabil olamadığın* d$n elyçvm Dorsaadette bulunan ğitıası efendi hey’etimiz tarafından vazifei irtibat ile nezdi efhamile-rino gönderilmesi tekarriir etmiş ve ecnebi pasaportu ve saire muamelatı bilikmai Antalya tarikile harekete müheyya bulunmuş ise de masarifi sefere muktezi dört yüz liranın istihsali kabil olamamış ve bu hu6iısda bir çok izan vahiye serdile ikaı müşkülât edilmişti. Gerek» bu mes eledeki taallül gerekse ziyaretğâlıı âm olan evin de mumaileyhin tefevvuatı ser-bestanesi ve bu projo hakkında herkese ifşaatı ve merkez kuman danhğı tarafından» mülâzım Müm taz ve Refik ve Adil efendilerin de güya Enver Pdşaya muavenet maksadile temasa başlamaları ve daha bazı calibi iştibah hareketrle / Ferit paşa hükümetinin İngiliz -lerle müttehiden en fiili bulunduğu bir zamanda bu tarzı hareketi hey* etin vaziyetini tehlikeye ilka ve j hiç imkânı olmıyacağı ve iltizam ' azmü basiret edilmesi kendisine rioa edilmiş ise de maatteessüf itiyadı sakimesinin izalesi kabil olmadığı bir zamanda mumaileyh merkez kumandanlığına mahfıı-( zen celb ve hanesi taharri edile- ■ rek hayyen ve meyyiten istihsalimi ze de mülâzım Mümtaz efendi üç | inzibat nefcrile memur edilmişti.
Halbuki celbini müteakip İngiliz irtibat zabitliğinin müdahelesile mumaileyhe tarziye verilerek derhal tahliye ve muazzezen hanesine isal olunmuş ve- tabiat ile bu rnes’e lcde alâkadar olanlar hakkında da ı takibattan sarfınazar edilmişti. Temmuza tesadüf eden bu hâ-| disatı müteakip teması, teşebbüsa tı kamilen akim kalmış vc gûya bizim menfaatimiz icabı mülakattan tevakki eden mumaileyh bu defa da Kaymakam Zeki Bey - ki el’an Ankarada olduğu ve mura-has bulunduğu müstalrrerdir- yası tasile ayrıca bir cemiyet teşkiline teşebbüs ettiği anlaşılmıştır. Mumaileyh elyevm mevkii iktidarda bulunan kabinenin teşekkülünü mü teakip, güya talimat almak üzere Londraya müteveccihen hareket ve bir ay ikameti tcakıben avdetin de Yunanistandn tevkif ve üzerin de bir çok evrak elde edildiği ken di refiki N’ızameddin tarafından ih bar edilmiştir. Bilahare tahliye ve . lstanbula avdet eden mumaileyh ile tahriren bir mülâkat taleb edi Ierek arzusu üzerine teşkil ve gene bizce meçhul esbab doln-yısilc tatil edilen hey’etimiz hakkında müda-veleî efkâr etmek istij'ordum. Cevazdan ve mülâkatı kabulden istin kâf eden Tmımaüeyiıin İneboluya hareketi istihbar edildi. Bir müddet evvel de kaymakam Aziz bey hareket etmişti.
' Bervechibalâ maruzat ve ahiren bazı «mehafil ve zevatın iş’aratı ve her ay ayrıca Hu»hhye-ınckliyo ayrıldım. Hilâlin ro^—4846— sayılı kanını gereğlııeo daimi ınainl ka bııl it tasdik edildim.
Ordu malûllerini 19L sa yılı tefsir kararlle, sef^r herlik ilâmııdakllerini harlı diğerlerini vazife malûlü | olmak üzere ikiye ayırdılar. Seferberlik devamı müddetinde cephe gerisin de, masa başında malul o -lanlar dahi Iıarb malûlü sa yi M dar, Hen-ve emaalim ise Seferberlik zaınaııın -da malûl olmadığunız ci betle vazife malûlü sayıl -dik. Harlı mahıHerine ka mııııııı verdiği tüiiin ikra miyesi, eınekll maaşların dan yapılan tevkifatta is lisuaî variyet, devlet vazifesine girdikleri zaman e-ınekli maaşlarının kesilmemesi ve istisnai vesaiti nak liyede ıııeccaneu seyahat, gibi haklardan ve 5107 sayılı l.amınh emekli ma -aşlarına yapılan yüzde 50 zamdan istifade edeme inekteyiz.
Bû sebehle karım 5 ço-• cıığumla sefalet içinde k»v
İsteğim ordu malûlleri ranınaktayız. arasında, 191 sayılı tefsir kararile hasıl olan ikiliğin kaklmlmasHİır. Keyfiyetin alâkadar makama ib -lâğım riea ederim.
Vazife malûlii önyüz-lıaşı Tevfik Öner












ı








*


t AÜS
SAĞLIK:
Dillenen dilsiz
Ticaret heyetlerimiz bir işe yaramıyor mı




t



I

r
r
■ I
iz gülünç
İddia olunduğuna göre, bir müddet evvel Alhıanyaya giden tacirleri mevkilere düşecek kadar nahoş
hareketlerde bulunmuşlardır
Çünkü diğer müstahsil mem leketler harbin hitamı ve Alman yanın işgalimden akıbetinde, işgal makamlar!!® ticari temas -lara geçdiğl halde hükümetimiz ancak 2.5 sene sonra bu mühim pazarı hatırlıyabilmiştir. Bir müddet ovvel bu bölgeye giden taoirlorimlz İse gülünç mevkile re düşecek kadar nahoş hare -ketlerdö bulunmuşlardır.
Bu arada, oradâ bulunan siya sî mümes8İIerimizin de ticarî ve İktisadî mevzularla alâkadar ol maçlıklarından şikâyet edilmiş -tir.
Hâyeti» kati kanaati şudur ki, Amerika nezdihde yapılAcak ısrarla bir siyasî teşebbüsten de bir netice alınamadığı takdirde Alman piyasası bize uzun müd det kapalı kalacaktır.
Malusullerimizin eu büyük istihlâk pazari olan Alınan piyasaları tu kaybetmemizin, diğer memleketlerle yapılan tioarot anlaşmalarının ise gayri ticarî şartlar tahtında geliştirilmek is teni nesinin ve bunun neticesi o lan bugün içinde bulunduğumuz ve maalesef gittikçe tehlikeli bir mahiyet arzeden İktisadîbulı ranın başlıca amilinin gönderi -len ticaret heyetlerinin mlisbet bil rol aynıyamamalan ve hü -kûmetin zamanda harekete geç memesinden ileri geldiği artık bir hakikattir.
Nitekim Almanyadan dönen ticaret heyetinin verdiği rapor da, Almanyanın işgalden sonra artık bizim içi» pazar olmak -tan çıktığa, bildirilmektedir.
EK&NO Mh
M ÜT EF ER PİJC




Hilmi Uran

s
geldi
o-----
Jrn seçim neticelerinin C.H.P. lehine tezahürü için tedbirler alınacağı söyleniyor
C. H. P. genel başkan vekili Hilmi Uran, dün sabah şehrimi ze gelmiş ve Pendiklekı evine gitmiştir.
Hilmi Uran, şehrimizde kaldı ğl müddet zarfında parti içler ile alâkadar olacak, bu arada kısmî seçimler için namzet seçecek C. H. P. il idare lcurulunun toplantılarına başkanlık edecektir.
Diğer taraftan öğrendiğimize göre İstanbul G. H. P. bölge mü fettişbğlne eski Çabşma Bakam Saki Irmak tâyin edilmiştir.
Ara seçimlerin yaklaşması do layısile İstanbul C. H. P' il ida re kurulunun faaliyete gçceçeği, seçim neticelerinin parti lehine tezahürü için bazı tedbirler nacağı söylenmektedir,
<>.■...
BELEDİYE. E
alı-
Haziran karneleri Temmuzda da kullanılacak mı ?
Türkiye - İtalya ticaret anlaşması
Haşan Saka şehri-mize gelecek

|. iki ay müdddetle temdid tedil-ı 1


m iş olan, memleketimizle İtalya arasındaki ticaret ve tediye anlaşması bu ayın sonunda niha -vetlenocektir.
Yûni yapılacak anlaşmada u-ınumî ticaret mübadeleleri yeni den gezelen geçirilecek ve ica -bında hususî takas ve üçüzlü ta kas yolu ile de ihracat ve ithalât yapılabilmesi temin edilecektir.
Diğer taraftan haber verildiğine göre îtalyaya tütün ihracı hususunda da teşebbüslere girişilmiştin





4
I

--------o-----—
Ç. E. K. Kudıköıj dispanserinin çalışmaları
Çocuk Eöirgcme Kurum unun Kadıköy) diapaııserina dâhiliye mütehassısı Dr. Ihsan Balatürk pazar günü saat 10 dan 12 ye kadar, çocuk mütehassısı Dr. İs kender Ülman salı günü 14 den 16 ya kadar ve Dr. Askaridis Çarşamba günleri saat 14 den 16 ya kadar hastaları kabul ve mu ayene etmektedir. E. T. T. idaresinin derdine bir çare bulundu
İstanbul Elektrik, Tramvay ve Tünel idaresinin malî durumu üzerinde koordinasyon heyetince yapılmakta olan incelemeler sonunda bazı yeni kararlaLr alın m ış tir.'
Bu kararlardan birine göre îs tanbul elektrik idaresi beledi-doğu sokak lâmbaları için tari-yenin meccanen yaktırmakta ol fe mucibince ücret alınacaktır.
Bahsedilen kararlar, yakında tatbik edflmeğe bağlanacaktır.
— 10 takke evvel su dökülüş i-
! din. Sidik kesende ne teraküm eyledi ki mufassalını ıstcorsun? De-rıiEuada depozito mu var da istediğin dem, musluğu çevirince çeşme gibi şarıl şarıl akacak.!..
Yine, ihtarda:
—. Nasayilıimi aklından çıkarına. Perhizlere, bilhassa mercimekle luın hususatındaki tenbilılerime ı riayeti unutma!..
Haatasmı kapının dışına kadar uğurladı.
— Zatınıza dört gözle mımtazı-rım' velâkin rahatsız mecburiyeti
i sebebiyatile değil, görüşmek için, > muhabbet için teşrifinizi beklerim, ı Muvacehendeki doktorun da az çok ı dünya görmüşlerdendik, gerek bur ' dâ, gerek Yevropada zevkli, neş’e-ı. li eyyam geçirmişlerdendir. Bera-ı. ber gezer, eğleniriz, hovardalık e-I der. tatlı zamanlar imrar ederiz.
Otomobil bekliyordu. İki kafadar bindiler. Şoföre:
— Çek delikanlı!,.
Otomobil Taksim meydanına çıkınca, Kavaf zade aıYbayı duedurt-tul
— SulU/Ia telefon edecektik, gecikmesin. Ne diyeceğin hatırında ya?-
— Bunamadım, beynim de-sulan medı. Seninkine siftah kendimi pre zante edeceğim ; beyimin aziz dosta (arşitekt) Avadis îrgatyarı olduğuma söyleeceğim. Ondan sonra deeceğfm ki: 11 de beraber otoyâ krrnlııp geleorduk. Harbiyeden ga-crr iken, (Antant) düveli keblre-sinin Derâliye uiTirrm hnskıımandanı hazretleri, refiki muhteremimi

I
«
'[mer saHah\
Şef a’at ya pî<„ j bizim otaıyt'cofar r>ıı«k rttdao^ bar&d?uı irvutauimrn okurlarım -lumiı hayır I»-ıUr e* dtrim.
•w

•nze bir muvafık hu-
Şehrimizde tıb âlemini yakmadan alâkadar edecek bir hâdise vuku bulmuş, bir dilsiz hiç bir tedavi görmeden ansızın iyileşe rek konuşmaya başlamıştır.
David Eskinazi adında bir mu sevi olan bu vatandaş, on sene evvel yine dilinin açıldığını, fakat o zaman ancak birgün konu şabildiğini, sonradan yine dil-liz olduğunu söylemiş, hiç bir i lâç kullanmadığını beyan etmiş tin
efkârı riyasiyet efhamilerindeki hev’eti müşahidinin mesaiî mebru-•r
resine nacizani vakfı nefs ve arzı hizmet olan âcizlerinin, bu zat hak kinda istihsal edebildipim malûma tı, tâbib binbaşısı Fethi bey 'vasıta sild ve not suretile Kastamonu d a Muhîddin- paşaya arzedilmişse de hüiâsaten zatı dâverilerine arzey-liy orunu
(Devam» var)
sr *
A


ı


görünoes, (od dö kan) ını koşturup çağırttı. Taburlarının (ens-poksiyon') unu yapacağım, dedi.
— O da ne demek? Sorgu sual, istintak nıistintak mânasıpa gelmesin?
— Yâni askeri teftiş eyliyece-ğjn*) birlikte gidelim, nezdimde bu lun, dedi. ATdından da; cenabın sivil ise de..
— Sivili1, mivili karıştırma!
— Sebeb?
— Malûm a, bu sivil lâfı şimdilerde anadan doğma çıplaklar hakkında kullanılıyor!
— Peki, o kelimeyi sarfetmem. (21 tın başıbozuk ise da gözü açık adamsın. Görmediğim kusurıı bana bildirirsin) diye rioa etti. Avj dçtte misafirini koyuvermeyecek. Harbiye mektebindeki kartlye generalinde alıkoyacak; karphekarşı alfsam taamı edecekler! deeceğim.
— Âlâ, amma pot kırma.. •— Modistralıktan çakmam!
— Yarın gelecek mi? Boğaza mo ğnza gidecek miyiz, diye sorarsa. >,
— Malûmatım yoktur cevabını veririm.
Avndls, telefonu olan yeri düşünürken, köşedeki Eftalopoe gazinosu akima geldL
k

Meclisin yaz tatilini müteakip Başbakan Haşan Sakanın tetkik lerde bulunmak üzere şehrimize de geleceği söylenmektedir;
Haber verildiğine göre Haşan Saka, Istanbulda kaldığı müddet zarfında muhtelif esnaf teşekküllerine ait heyetlerle konu şacak, bilâhare bir basm toplan tısı yapacaktır.
Hatırlardadır ki Başbakan Ha san Saka, Başbakanlığı zama -nında ancak bir defa basın top-antısı tertib etmiş ve bu toplan tının dedikoduları yakın zamana kadar sürüp gelmiştir.
Bu münâsebetle Haşan Sakanın bu defaki basın toplantısın da daha temkinli konuşacağı ile ri sürülmektedir.
---------o----------
Bisikletle gezmek yasak edildi Seyrüsefer emniyetinin sağ -lanması için belediye, saat 16 İle 2 arasında Caddelebostanın -da plâj yolundan Tan sokağına kadar bisikletle gezmeyi ve Bağ dat caddesi üzerinde otomobil bırakmayı menetmiştir.
Belediyenin bu yasaklarına ri ayet etmeyenler hakkında ceza ıfluamelesi tatbik edilecektir.
Ç. E. kurumunun yıllık kongresi
Çocuk Esirgeme Kurumu İstanbul il merkezinin 1948 yılı kongresi cumartesi günü saat 14 de toL lanacaktır.
A
Kongre, kurumun Çağaloğlnn da Yerebafau caddesindeki mer kez binasında yapılacaktır.




a




I
I

Haziranın sonu yaklaşmasına rağmen halkın çoğu aylık şeker istihkakını karne ile dahî halen temin edememiş bulunmaktadır.
Bazı semtlerde, bu aradâ ci -var ilçelerde ve köylerde karne lerın tamamen dağıtılmadığı söylenmek t ed ı r.
Diğer tarailan şehrimizde karnesini almış bulunan halk şe ker bulamamak güçlüğü ile kar | şıi aşmak ta, bakkallar az şeker aldıklarından tevziattan mah -dut kimseler istifade edebilmek tedir.
Şeker şirketi şeker sıkıntısı • nm bertaraf edilmesi için cunaar tesi günleri öğleden sonra saat 16 ya kadar her iki deposundan satış yapılmasını uygun gör -müşttir.
öğrendiğimize göre temmuz ayına ait şeker karnelerinin ta bina başlanmıştır. Hâziıan ayı na ait karnelerin Temmuz aym da muteber sayılıp sayılmayaca ğı hususunda ilgililerce alınmış bir karar yoktur.
Temmuz aynıda nüfus başına iki kilo şeker verileceği söylen mektedir. -
‘ -----o------ ‘ ’
Trenden düşen kadın
Zeytinburnu gecekondu ma hallesinde 280 numarada oturan Zehra adında bir kadın Zeytin burnu istasyonunda tren durma dan atlamak isterken yere düşmüş, başı taşlara çarparak ağır surette yaralanmıştır.
Zehirli yemek
Şişlide Arpasuvu sokakta 9 sayılı inşaatta çalışan Aıslan tfe Şahin adında iki arkadaş dün yedikleri yemekten zehirlenmişlerdir. Derhal hastahaneye kal -dırılarak tedavi altına alınmış -lardır. Zehirlenme sebebi araştı nlmaktadır.









I
I *
Meselâ, dria bunfard ın bîriıuım, eski bLr â^narn ûtaoıSCeffik Güb-y. den bir mektah aldrm İDh/er kh cBirsene kazlar mecburi ikasnete malıktım okluğum muhit*» ken dîmo bir meşgale bulmak ve roda «Yem emeca da rcrtı-
fid olınak emalitıdeyim. yazı gönde ri y o ru m,
larsjtrrtz t/er Inrita btc yen&M derilir; İHitfu-»
Sayın Roftkt (Sifcfoy^a ferlerdi* ğb «ŞAfa'at ya pic!. » hfevf \ okudum, w keadi ; tur-
ğendîm.
Makrumı e»,
nriâtfaMİtav Arpa# kusn kkrryor* iıferi tortm** dtaji f»ir deri Tecmgef ’adAvVı ki*» dMb.
Şefa'at drterrz Md İl uanda * :
Eq mavi kararttı eli/
teoleri »ı-ararttr eH Bir© h.
Sefa'Mi rjmam Attf üaamlMij Ar
Btt uata ytız^eee
Daima her suyun »i4^iude durur,
• Lıaaed eder, kudurur
Şefa’at dilleriz Atıf Unandan.
★ l'oku vac ederce? (O* tıühi* ek-*
bM>* (?) Zait da faamlede»vorr yok eyler, Arnrı aç bırakır. Zeydi tok eyler. Şefa'at dileriz \hf fitıaudaa.
jir-Bir asrı resıudikr fuüridli, pirit, Aşkabat- güztett Atî; Rekirli. -*■ Kerametle ak olur eTuute UirU Şeia’at dilem Atri fiııaadau.
ıV Vâranı ekmek ıdsun arpalı, kara Yurda döviz &ird: milyonca lira, Modhinde ne dense caradır esra» Şfefa’ai dileriz zlttf Uuandan. AsUaa. nuıtahıktır.
FIKRACI
(1) Ne işler? m muhaf (efedir*
(2) Hâmidin (Tıfl-ı- ekber) L
POLl5 T E

Dün Ereğliye hareket eden A nafarta vapurunda bırakılmış bir çocuk bulunmuştur.
Saat 23 e doğru vapura kuea ğmda hir çocukla giren genç bir adam; birinci mevkie• oturarak bir şişe su ve kahve istemiştir, Bir müddet sonra adam kavbol * muş ve bir battaniyeye sarılı'bir buçuk yaşındaki çocuk bulun -muştur. Çocuğun kundağında bir de mektup çıkmıştır. Tahk* kata başlanmıştır.
Bir kurşun hırsızı yakalandı
Sâbıkahlârdan Haşan' Reşat Güler biırtorba ile Samatyadkn geçerken, yakalanarak torbası muayene edilmiş, içinde 16 kilo kurşun boru çıkmıştır.
Haşan bu boruları, Hekim oğlunda, Alipaşa caddesinde 149 numaralı fırından çaldığını, iti-raf etmiş, borular müsadere edı Ierek. hakkında takibata başlan nuştir.
«T
Sağlığın, sıhhatin namına Sülük-j,. çüyamn (rökomandasvon) lartm.ö
V (Ilyen) in icablarını ayak altına^
'a alma. Beni dıyne; otomobille dos-\ öogru Kabataşa, arabalı vapurunj iskelesine git; Üsküdara geç, koş-a İdin kapısına dayan. Bu dediğim-^ den hayırlısı yoktur! 1
— Eve gittim mi yapayalnız, Ico-g ra kura çıldırırım, Toptaşıhk oİA«y rum be!.. »i
— Kainiz mısın ki? Maşallah lıaj nen kalabalık. Familyan, kızkar-3 deşim, kaynanan validem, mahdu-ö mun, kerimen onda mevcudlar.
V
— Topunun Allah belâsını ver-^ ala! A
— Ailenden yanık olduğunu bi-^ lirim, S,
— Ne olur sen de beraber sgn; bir iki gece bizde kalsan; Düşürdük, derdleşirdik; biraz °^2 sun oyaJâmp, avunurdum. - S
AVadis, kaşlarını kaldırdv [
? HaBba muhakkak gtteendi. BaV taraflı değil, deli gtiHahiliği imi e-^ı ı^ı.ı- ı j ıı decek? e
__Maalesef gelemem. Bû akşam \\
Kazı

Yazan : SBRMED MUHTAR ALUS
------------ -------------------
InCM/ıtomobiIden; Yahya Bey de peşisıra.» Nazar değmesin, adıuı atışı, yürüyüşü eskisinden hemen hemen .farksız.
Merdivenden yukarıy< çıktılar. — Bana bak Itgat, senin doktor 8nhiden Lokmanı sâni imiş. Eniku uu-lliizeldim be!.. — Ben çürük tahtaya basmanı?. — Şimdi saat kaç?.. — Uzakta değil, cebindedir.. — Bir buçuk. Erkenmiş yahu! Yoksa ya herrll ya merrttyü basıp saltana gidelim mi? (Bir madik a-tarak» zorzoruna • kuru antlardan ya kamı kurtardım, geciktim) deyip Boğazı, dediğin oteli., boylayalım mı? — Son canını pathean aanoorsun galiba? — Tamamen iylleştfcn, çakı gibiyim be!.. . — Sülükçüyanın tavsiyelerini u-nutma. Otomobilde sarsıntıdan, yiyecekten İçecekten, beden hareketi fnlandan tekrar irp.hataızlaınp çır* pmmağa başlarsan, karışmanı.. — Doğru.. Sultan da numaramı verir; böyle illetli heriften hayır umulmaz aer, artık yttzfimt bakmaz. . Avadis, Şişlideki eczahaneve telefon etti. Apartunandan birinin çağtnbnaaını »Öyledi. Çabucak Meh lika koştu; Kavafzadenin mühim maniîni, gelomiycceğini duyuneaı — Peki! deyip başka hiçbir lâf etmeden telefonu kapadı; Yahya Beyi yine telâş almıştı. Çifte aspirini yuttu. Zihninde, kötü kötü kuruntular: — Acaba sultan kızdı mı? Bahane bulup bulup atlattyorum mu sanacak? Aksiliğe bak, kaçtır pişmiş aşa su katılıyor. Ulullah demez' mi artık? Bani dübaracı yerine kor mutlaka. Yüz tane gönlü olsa, birini vermese vallahi de lüaklı bil-ı lahl de.. — Irgat, dedi; na yapalinv şiın» tı balık, kapıama damlayı verdim (. yanımıza alıp gezmemize gidelim! — Kaç tevellüdlüsün? — Ne olacak? — Srvalinfe cevab — Kırkını aştık! — Babanın oanına örgenmek istedim, ağzınla da itiraf ettin, yâni çocuk değll&ln, cayıl delikanlı da değllatn; kırkına varmış, aklı babında, abuk sabuk yollara sapmas» koskçea adamsın. ı>VMıi
t
/F
*

HAZİRAN 1948

I
I
1367
Hicri Şaban
13

*»u
Tl
ver.«.
i rahmet, onu
9 buçukta Liiksemburg, kahvesin-^ da r and e vuru var,
— Ulan kahvede fasaflso ohır^ mu?
Randevunun asıl mânasını Ulr-v türlü öğrenemiyor. Kelimeyi duyun g ca hep öbür mânaya alıj-or. îj
Iıgadyan: < {Devamı var) o 1384 Rumi Haziran i: 8 | I > Pazartesi


Buzı Hızır 47 - AY 6 - Gün 1
Vahitler
Güneş
Öğle
1 kindi Akşam Yatsı Imsâk
5
13
17
20
22
3
Vasati Ezam
D,
43
32
32
3. D. • S.
27
10
16
44
48
09
8
4
8
12
2
6
01
on


1
yeni sabah
SAY»a: «
1 HAZİRAN 948
ll
w
a
« * ■ r
Vaşington: 20 (AP) —
Do Gol nutu verirken
WrttS!
sdarecî
aktüalltoier
■X
K
Spor Bayramı
Çankayadaıp Şikâysflar Artıyor
("Başmakaleden devam) bu nokta üzerinde durmadı.
Şimdi de Haşan Saka çekildi, 1-kinoi defa kabineyi kurdu. Niçin gitti, niçin gâldl? Bu bir sırdır. Meolhte konuşulmadı. Yeni kabineye itbuaâ bahta mevzuu olduğu zaman çeherM Sadık Aldoğan bu nokta üzerinde hassasiyetle duralı. Gönül islerdi ki bü canlı bahta Millet Meclisinde hararetli far tışhıaİâra sebeh olsun ve Başbakan tenkidlere verdiği oavablar sırasında bu karanlık bahsi do aydınlatsın, Maalesof bn yapılmadı ve yeni kabineye 4e, teşekkül sebebindeki bu mübhemlyot hâki otluğu halde güven reyi verildi.
Halk Partili milletvekilleri İçinde vaziyetten açıkça şikâyet edenler yavaş yavaş peyda çlmağa bas (adı. Yalnız dikkat edilince görülüyor İd bu gibi zevat ovveloo şef sistemine en ziyade hararetle ta-rafdar olanlardandır, Faraza resmi şair Behçet Kemal Çağların şef sistemine karşı tayan ve feveranını hiç bir Türk ciddiye alamaz. Çünkü yıllar ve yıllar şefleri put haline koyan ve şürlerllo, asri kasidelerde bn tarzın ayrılmaz bir parçası sayılan bir adamın günün birinde yüzde yiiz istikamet değiştirmesine nasıl ttimad o-{unabilirf Esasen bizde gelişmeğe başladığı rivayet olunan fakat mevzuatımızda hiç bir yer hulanıı-yan bu Demokrasi modasının şöyle garib ve acı bir talihi var ki bu yeni gidişi ister görünenler hep eski toptancılık tarzının da en belli başlı mes’ul ve hayranları oluyor.
Matbuat hürriyetine ilk hayranlık izhar eden Saraçoğlu Şükrü ve Faik öztrak oldu, şefe karşı feveran eden Behçet Çağlar oluyor. Çok partili rejimi memlekette yerleştirmek şerefini Halli Partisi ve şefi kimseye vermiyor, O halk Par tisi ve şefi ki çeyrek asırdır binbir kanun ve baskı ile ynrdda tek parti. ve tek şef sistemini zorla yürütmüştür.
Böyle bir Demokratik gelişmeğe hayretle bakmamak kabil değildir. öyle bir Demokrasi ki kabineler Meclis tarafından değil şef tarafından deriştirilir. Öyle blf Demokrasi ki Meclisin dün itimad ettiği kabine bâlâca hoş görülmez »o derhal çekilir. Sanki Meclisin itimada kâfi değilmiş gibi...
—-----/ı. Cötnaierfdıa
Futbolu Galatasaray s (2-1), Atletizmi
Fenerbahçe: (44-116), kazandılar
İki ezeli rakip Galatasaray — Fenerbahçe dün bayramlarını müşterek bir şekilde kutluladı -lar.
Memleketimizin bu iki eski spor klübü adlarına ve renklerine yakışıı- şekilde güzel bir gün haz-ılıyarak futbol ve atletizm meraklılarına tatlı ve heyecanlı dakikalar geçirttiler.
Saat 15 de başlıyan atletizm müsabakalarını Fenerbahçe geçen yıl olduğu gibi bu yılda ka zancu.
Alarm düdükle çalmağa başlad Verdun, $0 (A.A.) — Q p): General de Gaulle bugı Verdun savaşının J'lldönüd münasebetile söz almış s Fransanııı 1918 • harbindi muzaffer olarak çıkmasa rağmen mütarekeden hepa sonra düştüğü inhitatı telli etmiştir.
General de Gaulle 191 -1918 harbini takib eden s!-ha ile bugünkü safha araş-da bir muka5rese yapmışK General, bu mukayese sonn da, bir defa daha «Fransam batı gTupunun başına ge<- j bilmesi için devleti ıslâh t-mek gerektiği, aksi tak#- < de hürriyetin Avrupadan İri ] kaçağı» neticesine varmıştr. ( General de Gaulle sözlei- ’ i ne devamla şöyle demişti: ı 5 Bugün Fransa, mükaddra ' M tının tekrar vahim bir §ehl- 6 de tehdid edildiğini hisst-X mektedir. Dahilde, harbînse • ? bebiyet verdiği kayıblar ve ; Îtahribler yüzünden pek m- < himleşmiş olan kanşıklıkkr. sefaleti diktatörlüklerine it- j İ lama tahtası yapanların şi- J ni kolaylaştırmaktadır. Ha- | ricde. Sovyet Rusyanm ca- < nıınunâ tâbi bulunan Avm- < panın üçte ikisile Asyaım < büyük bir kısmı gayet mıaz ; zam bir tahakküm vasıtası < teşkil etmektedir. Bir de bu- ] na tekrar canlanacak Alman- < yanın ihtirası katılırsa teali- ] kenın mahiyeti anlaşılır. < General de Gaulle nutku- 1 na baslıyacağı sırada Ver- < dun şehrinin bütün alarm dü ] dükleri calmava başlamış ve < bu h'dise 15 dakika genera- ] lin söz almasına engel olmuş i tn* . ! DtlnrKLERt KİM ÇALDI9 ( Verdun. 20 fAP.) — Ge- ] nemi de Gaulle tam nutuk ve | ri.rk*’^- bljj.ünarana.var 1 ri birdenbire'Sbhvğ-a-j varak, be* ilâ sekiz hin 1 kifri tahmin Milen dinlev»ci < kiîıiejrinin sovlenen nutuktan j c/>v anhA^mamasma 1 vpc-ip olmuştur. < Vfoiyp neferlerinden biri ) . ı m ’V kontrollerinin bubin j ,]-*•» kıdeve çıkarak cereya- ı ve çeneral nutku- j u<1mîstir. Zannolıın- ı «örp catıavar düdük j avar eden ko J r.) Metrik r il er olmuş- j *Miın desinfn d bin î J ' »•'••non G/>nnr>ıl de Gauî- ] netini hic bozmamış- I
• •


■ d”'*-»*
> r»' Jçpcmtfij
Ç pj» v 5 H °
< ı-C r C 4 •« s ( I Amerîkada -----------o------ Cumhurbaşkanlığı seçimi için faaliyet hızlandı Londra: 20 (B.B.C.) gün bütün gözler Filâdelfiyaya çevrilmiş bulunuyor. Çünkü ora» da Amerikan Cumhuriyetçi Par tisinin kongresi toplanıp kasım ayında yapılacak Cumhurbaş -kanlığı seçimi için namzet seçe çektir. Başlıca iki aday vardır: Stass.-n ve Devey, Şayed bu iki zat müsavi oy alırsa Taft’ın . pamzet gösterilmesi kuvvetle muhtemeldir. 16 senedenberi hü icûmet başında bulunan Demok i fat Parti ileri gelenleri seçim ne ticcsini tevekkülle bekliyormuş. I B.B.C. muhabirine göre Tru -Itnan, böyle düşünmeyip seçim ' neticelerinden emin görünüyor. ) /Not: Stassen’le Devey’in hal [ tercemeleri 4. üncü sayfamızda ’ dır.) Bu - Ayrıca Temsilciler Meclisi de 21 aylık mecburi askerlik kanun tasarısını onayladı 1 ' «"«L detin 12 ay olmasını ileri sür -ûıüştü. Başkan Truçuana 12 ay müddetle istediği kadar para sarfe debiLmesi ıçinverilen selâhiyet, hükümetin yapılan indirmenin |?üyük bir kısmuu geri alabilece gi manâsını ifade etmektedir. Temsilciler meclisinip teklifi gereğince ilk sene içinde âvart ineclİ6İ tarafından teklif edilen meblâğdan yüzde 22 nisbetlûde eksik bir para sarfedilecektir. Başkan, kendisine verilen se-lâhiyetleri kullanmadığı takdirde varılan anlaşma gereğince ya pılacak masraf, âyan meclisinin teklif ettiği miktardan yüzde 21 nisbetlnde eksik olacaktır. Çaş kan Truman, selâhiyetlerini kul lanarak bütün sene içinde âyan meclisinin plânında derpiş edi -len meblâğdan yüzde 1.5 nlsbe tinde eksik olacaktır. Varılan anlaşma, filhakika Başkana bir çıkmaz teşkil etmiş olan iki tekliften birini seçmek hakkını vermektedir. Mecburi askerlik Vaşington: 2Q (A.A.) (Afp) i Temsilciler Meclisi, uzun mü zakerelerden sonra Birleşik A -merikada 21 aylık mecburî a£ -kerlik hizmeti hakkmdaki ka -nun tasarısını 136 oya karşı 259 oyla kabul ederek imza edil mek üzere Başkan Trumana gön dermiştir. Bu kanun, yaşlan 19 ile 25 arasında olan gençler hakkında tatbik edilecektir. Eski muharlb ler istisna edilmiştir. Bir uçak gemisi! Vaşongton: 20 (R.A.) — (Afp) — Başkan Truman dün muazzam bir uçak gemisi | Vaşiugton: 20 (AP) — Kong | re pazar günü Amerika Dış siyâ seti ile Avrupaya yapılacak yar dım meblağlarını bil kuvve ka -foul etmişti?. Dışişleri Bakanı Marshall ve senatör Ar tür Vandenberg du -rumdan son derece memnun olduklarını açıkça belli ediyorlar Vaşongtoû: 20 (A.A.)' — A nıerika Teııısiloıler Meclisi pa -zar günü saat 17.55 te toplantı larına son vermiştir. Meclis, 31 aralık avına kadar tatildir. Temsilciler Meclisi, bu suretle seksensekizinci kongrelerinin ikinci içtima devresini bitirmiş oldu. Liderler münasip gördükleri zaman, temsilcileri özel toplantıya çağırabileceklerdir. Celsenin kapandığını bildiren tokmak masaya indirildiği za -man meclis, kırküç saat ve elli beş dakika fasılasız olarak top tantı halinde bulunuyordu. Bakamlar Vaşington- 20 (A.A.) — (Re üter) — Dün akşam âyan ve temsilciler meclislerinin toplantısı esnasında Marshall yardım plânı müddetinin 15 ay olması ü zerinde mutabık kalınmıştır. Ilı tiyac hasıl olduğu takdirde Baş kan Trumaıun gerekli gördüğü parayı 12 ay içinde sarfetmesine , her iki meclisçe müsaade edil -miştir. Anlaşma plânında derpiş edilen katı rakamlar temsilciler Meclisi tarafından teklif edilmiş olan rakamların hemen aynidir. Anlaşma plânında 3.030.710.228 dolar üzerinde mutabık kalınmış tır. Temsilciler meclisi 5.980.710.228 dolar tutarında bir meblâğı kabul etmişti. Ayan meclisi tarafından teklif edilen meblağ ise gene temoiîoiier- ttipF ffnTııışası naKKtnaa kongre tâ-lisinin teklifine uyularak kabul edilmiştir. Ayan meclisi bu müd rafından kabul edilmiş olan ta sarıyı imzalamıştır. ■ r 9İ Sovyet kontrolündeki Alman Radyosu ha beri verdikten sonra matem havalan çalld ----------------------------------------- ’ n bölgesinde tevkif ettiklerini bildirmişlerdir. Ruslara göre, bu şahıslar beraberlerinde önemli mikdar-da para taşımakta idiler. Bu paralara el konmuştur. Fransız bölgesini ÎBviçreden »• yıran sınır önemli bir şekilde takviye edilmiş, bazı sınır geçitleri de kapatılmıştır. Fransız işgal bölgesi ile Avusturya afalındaki sjlur da, üç nokta hariç olmak üzere tamamile kapatılmıştır. Berlin polisi, batı bölgelerinde kıymetini kaybetmiş olan paranın şehre girmesine mâni olmak için büyük bir uyanıklık göstermektedir. Londra, 20 (B.BC.) — Sovyet kontrolündeki Alman radyosu, Batı Almanyadaki para reformunu bugün haber verdik en sonra matem hay/Ctırı çalmıştır. * Zennolunduğuna göre Ruslar da kendi bölgelerinde yen’ bir para tedavüle çıkaracaklard-r. Bu paranın isminin Doğu Markı olması muhtemeldir. KUSYANIN ALDIĞI TEDBİRLER Berlin, 20 (AA.) — (Lps): Ruslar, batı Almanyadaki para reformundan Sonra, mark üzerinde karaborsacılık yapmak üzere Sovyet bölgesine sızmağa çalışan 80 kişiyi Amerikan. - Sovyet hudud Hikmet Bay urun hücumu (Baştarafı 1 incide) uııştir. Geçen gün okuduğu programında bile bir çok yerde memur kadrolarında devlet inşaatında ve aalrede masrafları kısmak liiiumunu ileri sürmüştür. Halbuki aradan geçen beş. altı ay zarfında kendi hükümetinin ki fayetsiz idaresinden başka hiç bir yeni ve beklenmedik olay ortaya çıkmamış ve masra/ kapıaı açılma nııştır, demektedir. İlk tlasan Saka hükümeti 948 büdcesinf Kamu taydan geçirirken tamamile yanlış ve gerçek durumu görememiştir yalnız bu yön Başbakanın utanıp anlayışsızlığın» -itiraf etmiş ve hiç olmazsa uzun bir devre boyunca yüksek bir sorumluluk makamında bııluıunaktan sakınması i-ç.itı yeter bir sebebtir. FaJcat nerede öyle devlet adamları?* Hikmet Bayur bundan sonra Başbakanın, Devlet RetaİDİn parti başkanı sıfatile hükümet işlerine hiç karışmadığı haklımdaki ifadesine de cevab vererek, makalesi- Günün muvaffak atletleri Fe-perbahçedan 100. 200 metreyi kazanan Kemal Aksur, Galata saraydan da 400 metre maııiâlı yı yazanan Kemal Horulu ile kü çük rekortmen Cahid öneldi. Bilâhare saat 17 de Galatasa ray — Fenerbahçe tekaüdleri seyirciler tarafından çok tak -dir edilen bir oyun oynadılar. Bu maçta eski şöhretler halk tara-fındân bir hayli alkışlandı. Neticede Fenerbahçe 1—0 ga lip geldi. Sıra büyük maça gelmişti. Tribünlerde heyecan son haddini bulmuştu. Hemen he men herkesin elinde san kmmı 31 ve sarı lâcivert bayrak ve flâmalar vardı. Takımlar coşkun tezahüratla sahaya çıktılar. Mutad seremoni ve buket takdimi yapıldıktan sonra her iki takım şöyle sıra -landılar: Galatasaray: Erdoğan, Naci, Adnan, Musa, Bülent, Muzaf • fer, Hâais, Koçi, Reha, Gündüz, M. Ali. Fenerbahçe: Cihad, Murad, Hilmi, Salâhaddin, Samim, Müjdat, K. Fikret, Erol, Ahmed, Lefter, Halid. GalatasaraylIlar ilk dakikalar da güneş altına düşmüş olan Fe heri bir hayli zorladılar. Gündüz, Reha birer muhak -kak gol fırsatı kaçırdı. Fener mukabil hücumlarda —O LclcrtnuıyK o-y !■ o 1 ui u i rU tic fa zorladı fakat çok güzel vym-yan kaleci Erdoğan, Bülent, Na ci bunlara manî oldular. Onunun ilk yarım saati daha fâzla Galatasarayın baskısı ile geçti. Bu arada Reha fevkalâde bir vole şütle ortahğa heyecan verdi. Fakat top 1 karış farkla avutu boyladı. Biraz sonra Lefterin çok gü zel bir şütünü Cihad sahala rımızda ender görülen bir plâjon la fevkalâde kurtardı. 37 inci dakikada toplu bir Ga latasaray akınında Gündüz ve " _ _ .T—______________• rrr—: ’—_■ ne şöyle devam etmektedir: «Değil hükümet işleri Kamutay komisyonlarının ve C. H. P. Kamutay Grlıpunun kararları bile şefin buyruğuna tâbidir ve polis salâhiyet kanununun 18 inci maddesi içinde görüldüğü gibi, her şey onun bir işareti ile yerini değiştir mektedir. Bunun böyle olduğunu bilmiyen aklı erer bir tek yurddaş yokken, Başbakan aksi iddiada bu lunmuş ve buna rağmen C. H. P. nin milletvekillerinden güven oyu almış olması bu partinin durumunu bir kere daha açığa vurmukta-dır. sarı kırınızı törenle şild ve dereceler Galatasaray Erdal Barkay Kemal Aksur Doğan Acarbey Kotanca Sarıalp Sarılap ------o------- Demir perde arkasın jaki konferans , Londra: 20 (A.A.) Üter) ‘ Avrupa komünist liderleri ko-minformun bir konferansına iştirak etmek üzere demir perde arkasında muhtemel olarak fcükreşte toplanmışlardır. Koûimformun bu toplantısın-ı da bat a müzakere mevzuunun Mor 11 plânına karşı geniş öl inak ol Yine l' aly ı ’ l&hı ve tacüve. (Re - Haber alındığına göre r. aarruz plânı hazırla -I’*- u sanılıyor. t; hrmn edildiğine göre '•.omüııist partisinin is-•: c yaramayan üyelerin de görüşülecektir. f r~------------------------------------------------------- Günün enteresan haberleri j i K_________________________________________________________>
200.000 mülteci, Komünistle rin iktidarı ellerine almalarından sonra anavatanlarından kaçan 2.000 Çek, on sekiz yaşını dol -durmamış 3.000 öksüz çocuk.
Bu 200.000 mültecinin en az yüzde 40 inin yabaucı devletler tarafından ilhak olunan nıemle ketlerden ayr ılmış bulunmaları ve en az yüzde 30 unun da Ta rım işçisi olması lâzımdır. Bu kantin gereğince hizmetçilere, inşaat amelelerine kadın ve er kek terzilerime büyük bir riiç-han hakkı takınacaktır. Bundan başka bu k le diğer «arzü edilmeyen- .şahıs farın Birleşik Amerikaya girme terine engel olmak maksadile gelenlerin sıkı bir tetkike tabi tutulmaları istenmektedir.
(A.A.) basyanın tereyağı ihtiyacı Kopanhağ; — D ani m ark a Ticaret ve îaşe Bakanı lens’
ı
f Üç adırn atlama sporu | ★ Stokholm: — Senenin en
| güzel üç adım atlama derecesi | cumartesi günü elde edilmiştir. | Elde edilen devece 15.27 met -i redir. (AP)
L Lübnan l/İumanyadan benzin r alacak
[ * Şam: 19 (A.A.ı — (Na-
| fon) — Lübnan Bakam Gabriel / El Mor, Lübnan ile Rumanya a J rasında imzalanan bi ranlaş -| ma gereğince, Lübnanın 10.000 | ton benzin alacağını bildirmiş -ı tir. (A.AJ
k Siyam kralıma katilleri l ★ Ban kok (Siam) — tki se z ne evvel sarayında öldürülen Si ? yaın kralı Amandanın katli hâ ı diseainden sanık 6 kişinin mah 1 kemesine başlandığı Bakkoktaıı İresfen bildirilmektedir.
Sanıklar arasında kralın sek retelrinden biri ile saray muha fularından iki kişi, eski Başba Varı ve Japon mukavemet hare keti eski şefi de bulunmekta -dır. (A. A.)

Radyo konferansı
ir Kopenhag: — 25 Haziran da burada toplanacak olan nail letlerarası bir radyo konferan sında Avrupa ve Orta Doğu memleketlerinin radyo dalgalan yeniden tesbit olunacaktır. Kon feransta biri Rusya, biri de Ho landa tarafından verilen iki tek lif müzakere edilecektir. Batı devletlerinin Hollanda teklifini destekleyecekleri anlaşılmakta dır. Bugün Avrupa ve Orta Do ğu memleketlerinde kısa ve or ta dalga üzerinden çalışan 300 radyo istasyonu vardır. 175 de lege iştirak edecektir. (AP)
Amerikaya kabul edilecek yabancılar
ir Vaşingtı ıı; — Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilecek son defa oya konulmak üze re ayan meclisine gönderilen laşma tasarısı hükümlerince ge îecek iki yıl içinde Birleşik A-meri kaya şu şahıslar kabul edi lecektir.
^aûma< ariuuqa Komünistler "zü edilmeyen•• şahıs Ticaret ve iaşe (iaaff, dün Moskovadah dönüşün de verdiği demeçte, Danimarka de Sovyotler Birliği arasında 18 aylık bir ticaret anlaşması prensiplerinin kararlaştırıldığı Z nı bildirmiştir. ? Bu anlaşmada, karşılıklı ola I rak 150 milyon kronluk bir malî mübadelesi derpiş olunmakta I dır. Danimarka 16.000 ton tere 4 yağı verecek, buna mükabil | Rusya bilhassa Demir ve çelik & gönderecektir. (A.A.) | Bir bankaya silâhlı tecavüz £ Barselon: — Barselon’da- ? ki Bilbao bankasilelspanyol kre / di bankası ve Keza Bicaye ban J kasına silâhla taarruz ettiklerin v den dolayı dün harb divanı hu J zurunda yargılanan 25 suçlu - | dan 9. unun idama mahkûm e— a dilmeleri istenmiştir. a idama mahkûmiyetleri istenim { 9 suçlunun o»asında iki de ka- i dm bul'ivnıaktadır. Taleb edileni diğer cezalar 1 yıldan 14 yıla ? kadar ağır hapis cezalarıdır. / (A.A.) J Bindtslanın İstiklâl y-ldöniinıii} Vk Yetıi Delhi: - Ağus- / tosta tes'id edilecek Hindistan / Istikjâlbıin ilk yıldönümü uıli ) nâsebetiie 30 milyondan fazla J ve muhtelif laj'ijıette Çandi ha ) tıra pulu bastırılacağı bugün rea | men bildirilmiştir. ( AP) Reha müşterek bir gayretle topu Cilıaddan sökerek sarı kmmı zıhların, ilk gölünü çıkardılar. Bu gölde Cihadın bariz hatâsı vaı/dı. Bu şuada Galatasaray a kınları tevali etti. Soldan yapılan bir akında M, Ali çok sıkı bir | şöt çekti top kaleye girmek üze j?e iken. Samim elle kurtardı. Ve rilen penaltıyı Naei Cihadın müdâhalesine bite imkân verme den kaleye sokarak takımını 2—0 galip duruma geth’di. Devre Galatasarayın yaptığı alanlarla netice değişmeden bitti. 2 inci devreye Fener hızlı baş Jadı netice almak için çok çalışı yortarsa da şahsi oyun yüzünden akınlar tesirsiz oluyor. Nihayet 13. üncü dakikada Lefter Galatasaray müdafaası a rasmdan âdeta delercesine siy -rılarak Erdoğanın müdahalesi -ne rağmen Fener golünü attı. Bundan sonra bütün haftaym boyunca devam eden Fenerin e zici baskısı bir netice vermedi. Fener hiç olmazsa beraberliği te min. etmek Galatasaray'da galibiyeti kaçırmamak için didindi Neticede maç 2—1 Galatasara ym galibiyetile bitti. Maçtan sonra kaptanı Bülente rildi. Atletizmde Fenerbahçe — spor bayramına atletizm karşı-laşmalarile başlandı ve bazı iyi dereceler de elde edildi. 100 metre: Kemal Aksur 11. 110 manialı: 16.1/10. 200 Metre: 22.4/10 400 Metre: 54.2/10. 800 metre: Rıza İşman 2.08.7/10. 400 manialı Kemal Horulu .atemr? Sabri Köseoğlu 3T.01. Gülle atma Pavlo 11.m.45. Cirit atma: Melih 46. m.01. Uzun atlama: Ruhi 6 m.62. 3 e adim: Ruhi 14.rn.30. Sırıkla atlama: Ahmed Kırlı 3 m.50. 1X10 bayrak: Fenerbahçe 45. Balkan Bayrak: Galatasaray takımı 3.23.8/10. Atletizm karşılaşmaları netice sinde Fenerbahçeli atletler 44 e karşı 116 sayile ikinci defa ola -rak müsabakayı kazanmışlardır. Millî futbol takımı Amerikaya gidecek Ankara; 20 (A.A.) — Haber aldığımıza göre Amerikan fut -bol federasyonu tarafından Türk Milli takımının Amerikaya dâ -verine. Beden Terbiyesi Genel müdürlüğünce prensip itibarile muvafakat cevabı verilmiştir. Oliınpiyadlara gidecek bisiklet takımı Ankara: 20 (A.A.) — Olinıpi yallara ıştirâk edecek olan Tiirk Millî bisiklet takımını teşkil etmek iizere kampa alınan genç v ler, Aııkarada yaptıkları sıkı bir idmanda, saatte ortalama 41 kilometre bir sürat elde etmiş -terdir. Bu net(ce milletlerarası derecelere göre büyük bir başa rı ifade etmektedir. Bisiklet Millî takımı seçme müsabakaları başkentte yapıla cak ve müsabaka günleri yakın da tesbit edilecektir. Erzurumda zelzele Erzurum: 20 (A.A.) — Buğun saat 18 i 12 geçe burada or ta şiddette ve sekiz saniye sü -ren bir yer sarsıntısı olmuştur. Hasar .yoktur. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının dikkat nazarına agUnkü şartlar dahiltndo, gerek köylü ve gerek şehirlinin tam gıda âlâmın (ligi malûm olduğuna göre memlekette zafiyet ve binnetice verem çoğalmaktadır. Bu fecî salgını önlemek üzere devlet bndcesinden va eşhas kesesinden ne kadar servet ler tahsis edilmekte olduğu meydandadır. Vaziyet bu merkezde iken, bu fetin başlangıcında faydası dokunan İlaçlardan belki en mühimml olftij Calcium Sandoz iki aydanbo ri eczalıaııelerde kat’i surette bulunmuyor. Bundan başka Beller-gal, Cotıagulen gibi pek lüzumJu I-lâçlar da, tsviçreden gelen diğer müstahzerat gibi hükümetin fisvlç re frangı vermemesinden eczahano lerden tedariki imkânı olamıyor. Hattâ bazen lüks eşyaya bile dö viz veren hükümetten ve bilhassa yakından alâkalı bulunması tabiî olan sayın Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanından bu hayati mes’o leye pek âcil bir çare bulmasını ıi ca ederiz. Hastaların uzun müddet beklemeğe sıhhatleri müsaid değil. ÎSTANBULUN OTOBt S DERDİ tstarıbulun Elektrik, Tramvay, Tünel idaresi, kendine rakib olaıı hatlarda otobüs işletmesini menel-ti. Rıı kararın ne kadar hnkuk İta idelerine aykırı olduğunu, bu satır larda beyhude yere izaha çalıştık. Fakat bu idarenin hukuk servisi, hâlâ muhterem müdürlerine, âmine hizmeti imtiyazlarının bir inhisar mahiyetinde olmadığını anlatamadı. — Her- ne lıal ise, hukuk harici ka* rar evvelâ çalışan otobüslerin fen ni muayenelerinden başladı. Doğru, yanlış, haklı veya haksız ola. rak bu nakil vasıtalarının bir kısmından fennî bakım behanesilo kıırtıılundu. Bir kısmı da şehrin çorak kısmımı sürüldü. Kifayetsizlik ve intizamsızlık ro aksiyonu pek haklı olarak derhal başladı. mazbata ile işe girişti. Tannvay.t yardımcılık eden altı otobüsü hu semt halkının münakale hizmetini ifaya kâfi değil iken, bunların soy röseferden men’i, halkı çileden çıkarttı. Bu zümreden olmak üzere» Maçka halkının da bir mazbata ilo makamı aidiyetine müracaat yapa cağını ve hattâ Kurtuluşlular ilo beraber, sessiz ıniiL^g tertib edecekleri işitilnıiştir. Hâdise şöyle-dir: Tramvay şirketi, Nişantaşı Beyazıt servisinin termiııüs iş^ıs-yonunıı Maçkaya kadar uzatacağına, bilmem Iıaııgl trafik bilgiler ile. Şişli - Aksaray hattını, Maçka dan geçirmek Miretile ihdas' etmiştir. Maçka halkına, sözüm ona, kolaylık olsun diye meydana getirilen bu servis, daha Osmanbey durağında doluyor. Ve Nişantaşı -Beyazıt otobüslerinin terıninüs istasyonunda bekliyeııleri de alınca» artık, yirmi beş kişi ayakta duracak mahalde (Geçen günü cayılmış elli üç 'kişi varmış) nefes al* mak imkânı kalmıyor. Otobüs, Teşvikiye karakolu. Maçka eczalıa ııesi, Orta ıııekteh ve Maçka jandarma mektebi istasyonlarında durmadan Bakıldım yokuşuna sii-zülmektedir. Viyana ve Berlin tramvaylarına benzemek için, bizim tramvay ula* remizde de bir ring modası çıktı. Bu kelimeye ııyınak ve bu srınfc halkına daha fazla eziyet vermek için, bu, Maçka yolile Aksaray -Şişli hattını Meı idiyekövüne kadar uzattılar ve bu servis ismen Maç ka yolile Mecidiyeköyii -oldu, ringi sefer fazla pılarını yolcularına kapattı. Şişli halkı için tramvay otobüs, hususî otobüs, Meciuiyeköy - Sirkeci, Şişli - Tünel, Şişli - Beyazıt ve saire servisleri varken, Maçka halkı bu hünerli kombinezon yüzünden tek tramvaya kaldı. Vo İ0 mini taşıdığı otobüs de, iş zamanlarında süs olurak kendi caddelerinden • geçmektedir. Nihayet, İstanbul halkı da her medenî insan gibi yolculuk etmek ister, tramvay ,otobüs ister. Tramvay idaresi direktörü acaba, bir gün, otomobilinden inip de, herkes gibi, iş saatlerinde, tramvaya ve otobüse binmek zahmetini, külfetini lütfen ihtiyar ediyor-lar mır.,.. Sayın Hikmet Feridun Es’in kanlara tavsiye ettiği tramvay niinü. biz de İstanbul trumvay rektörüne öğülcrlz. Otomobil ve tramvay, yoltaır rı ayrı şeylerdir. fDARECK zi k saray \ k'MirM.y hu (MI ka Yaııi Meridijcköy -tesis edildi. Oldu amnıı» otobüs, Osnıanhey ve Nişantaşı istasyonlarında »* 4 MEVLÜD 22 Haziran 9-lj8 salı gününe mlisudıf Mübarek Berat kandili geıer.ı vefat eden Demokrat ar-k adaşlarımızın ruhuna Üçmih-rajılı camii şerifinde kıraat edile çek nıevlûde ihvanı dinin teşrifi ni rica ederiz. Oçtlkpazar Demokratlan • • K» di- »y O 91 HAZİRZkN M* l JLW TRUMANİN RAKIBLERİNDEN W © YENİ SABAH ■ ■ . ı«———te» Bulgaristandak îiirfc neler lekipr? t 2K asım da yapılacak Amerikan Cumhur başkan pek çetin olacağı onlaşı iyor d iba 31 yaşında iken eyaletin ta* t ıihinde en yüksek rey olan on biri sayısı ile suâilmiştir. (Bir eyalette! o zamana kadar seçilen valilerin en gencidir!» Stassen, valiliği es* nasında Minnesota eyaletinin bore-, îarım hafifletmiş, hükümet daire*: îeıinin. bir çoğunda yenilikler yap-, niş ve bilhassa resmî dairelerde j memur adedini, azaltmıştır. 1910 da ve yine 1942 de, seçimlere, or-duja iltihak edeceğini bildirdiği halde ikinci ve üçüncü defa valiliğe Intihnb edilmişti. Stasşen’in tarafdarlnrı onun M in neseta eyaletinde yapmış olduğu yenilikleri ve ıslahatı daha büyük mikyasta başkan olarak da ifa e* cH *»*: t-n naat indedirler. Stassen, askerlik sahasında 4u başkanlığı namzed gösterilen bü-| türt .akiblcri arasında en geniş tec i’üueve sahih olanıdır. De" z kuv-vftievin^ teğmen olarak Ut’hak e-cen Stassen, az zir müddet sonra yüzbaşı rütbesine yükselmiştir Bd kaesa harb sahasında çalışmağı istemiş olan Stassen’in ısıarı uze-^ rme kendisi o zaman Pasîfiktc sa-xasmakta olan 111. cü donanma komutanı meşhur (Bili Hclsey) it» yanma gönderilmişti. Halsey, ken-d«s;ne yalnız şu suali sormuştur: vpf-<’ip bjr nutukta, başkan seçildiği takdirde.*su iki esaslı prensibimrog { ramında Jıecjrf tutacağını açıklamıştır:- 1 — Serbest bir ekonomik ha-yar tanzim edecek ve savaşa mani» olmak suıetile, Aınorikah vatandaşlar ve bütün dünya insanları için daima gelişen muntazam bir hayat temini için savaşacaktır. 2 — Üçüncü bir dünya harbi fo1 nya harbine 6cd çekebilmek maksa?wey’nin bugünkü Amerikan sistemini-daha iyi bir şekilde takdir edebilmesinde başlıca âmiller olmuştur.
Bu tarzda..yetişen Tom Dewey» 16 yaşına, geldiği sene Miclıigan üniversitesinde bir sene tahsil yapabilecek kadar para kazanmıştı. Üniversitede en çalışkan talebeler derecesine yükselmiş, fevkalâde söz söylemesini öğrenmiş, üniversite gazetesine yazılar yazmağa başlamış ve talebe birliği reis: olmuştu. Üniversitede ayrıca müzik öğretmeninin ısrarı üzerine zaten güzel olan sesini daha fazla ilerletmişti.
Dewey, nihayet cCdlumbia» üniversitesi hukuk fakültesine devam etmiş, ayni zamanda şarkı söyliye-rek hayaünı da kazanmağa koyulmuştur. Üniversiteden 1925 senesinde mezun olarak ayni sene Nev yorkta bir avukatın yazıhanesinde çalışmağa başlamıştır. 1931 de Nev york kazaları hâkimlerinden biri-r/ muavinliği vazifesine tâyin e-dilmişti. Zeki, ve yakışıklı olması hasebile. az zamanda mahkeme salonlarında olduğu kadar sosyal toplantılarda da aranan ve sevilen bir şahsiyet olmuştu. Amerikada; tanınmış gazetecilerden bırîsi Dewey için «O şimdiye kadar tesadüf ettiğim adamların en zeki ve işlek kafalısı olanıdır» demiştir. Yine başka bir mecmua da onun kabiliyetlerinden, sakin, tertiblı ve fevkalâde becerikli olduğundan bahsetmektedirler.
Amerikada bu kadar gene yaşta ve Deıvoy’nîn geçirdiği havai şartlan içinde bu yükseleick
meşhur olan pek az kimse vardır.
Doğuştan bir mücadeleci olan Dewev için doğru ila hatayı ayjr-detmek hiç dc zor olmıyaıı bir meseledir. Müddeiumumiliği sıras n in alâkadar olduğu dâvalarda eide ettiği muvaffakiyetleri Amerika hukuk sahasında eşsizdir.
Dewey’i Amcrikadald bugünkü mevkie yükselterek onu lıalk ara-Binda âdeta bir kahraman yapan müddeiumumiliği esnasında işlenen cinayetleri büyük azimle takib et-rucsl ve meydana çıkanno<"cL* Nevyork şehrinde miidlıiş bîr yer altı faaliyeti olduğunu sezen Deney meseleyi yakından etlld etmiş ve bu gangster faaliyetini önlemek için çareler bulmuştur. Dewey*nln gangsterlerle bu feMlde yaptığı (Devamı 6 nctda) | Babasının mezarı başında ağlayan çocuk Çabuk S talinin resmini as.„ - Bir canavar aranıyor - İşte Bulgar kızlan - Zincire vurulan çıplak Türk kadınlan Bir reyanın hikâyesi Bulgaristaııda Komiııistlcriu tür lü facialarına kurban giden ve bol şevik baskısı altında bin bir türlü mezalime maruz kalan ırkdaşlarımızın hakiki durumunu belirten yazımıza bu gün do devam ediyoruz. Evvelki hüshamızda, VidinJi Kâ zım oğlu Hüseyiuin arkadaşları i le beraber kampa sürüldüğünü, kamptan firar ettikleri için 20 ar kadaşıııın kurşuna dizildiğini; ken dişinin dc günlerce köy, köy dolaş tıklan Bonra Mestanlı Türk köyü ne ulaştığını; hu köyün halkına da Rus - Bulgal askerleri tarafın dan türlü işkence ve zulum yapıl dığını; süvari bir tarafından takip edildiği için bir gece ormanda yatan llüseyinin ertesi günü köye dönüşünde bir çocuğu babasının mezarı başında ağlar bulduğunu yazmıştık. BABASININ ÖLÜMÜNDEN BEN MESULDÜM Bedbaht ve öksüz çocuğu babasının mezarının başından zor ayır dım, Elinden tutup köye döndüm. Fakat bu anda bu facianın m us’ uliyeti omuzlanma yüklenmiş bir inBaıı gibi düşünüyor tarifi imkân sız bir hissin tesiri altında eziliyor dum. yanımdaki bedbaht çocuğun anlattığına göre gece köye gelen süvari erleri ahırda benim getirdi gim (Rus erine ait) beygiri görmüşler ve benim de gizli bulundu ğum kanaatile çocuğun babasını sürgülemişlerdi. Köye döndüğümde, bir kısım hal kın elindeki eşyaları toplayıp sat-türdüklerini, evde açlıktan feryad eden çocuğuna bir lokma ekmek temini için bedbaht ana - babaların civar köylere akın ettiğini öğrenmiştim/ «— Zavallı çocuğun babasını bu sabah gömdük. Annesi de dün ge ce kayboldu. Rus erleri tarafından kaçırıldığını zannediyoruz» dediler. Köyün hali içler acısıydı. Halk açlıktan .kırılıyordu. AMCA BENİ BIRAKMA ____Kücük öksüz Aliyi Muhtar ö-mere bıraktım ve bir eşeğe bıneKlT köyden ayrıldım. Fakat Alinin ağlayışı, acı feryadlarını hiç unutamıyorum. «— Amca beni bırakma!» diye arkamdan bağırışını hatırladıkça kendi kendime «onun babası senin yüzünden öldü» diyordum. Köy, köy dilenci kıyafetinde do laşmak euretile günlerce sonra Tntrakan, kasabasına ulaştım. Bu kasabada bir muhallebici yanında çıraklık yapmak suretile bir lokma ekmek temin edebiliyordum. Bir gün tuhaf bir tesadüf oldu. Eski bir . gazete parçası elime geç ti, şöyle bir göz gezdireyim dedim. Aman Allahım! az daha bayılacak tim, çünkü gazetede şöyle bir yazı vardı. AZILI BİR CANAVAR ARANIYOR t «— Svilingrad» dan ve çalışma kampından firar eden Vidinli Kâzım oğlu Hüseyin adında, bir genç Türk iki kahraman Rus erini boğ muş. ayrıca bir gece yarısı Bulgar köyünde de 3 eri tabanca ile-öldürmüştür- Eşkali uzun boylu, si yalı saçlı, yuvarlak yüzlü olan bu canavar adamı Rus - Bulgar askeri veya sivil komserlerine ihbar edene bol mükafat verilecektir!. KARA GÖMLEKLİ FAŞİSTLERMİŞ! Gazetede ayrıca bir bahis de «Eu kara gömlekli faşist yavrusunun bir şebekeye alet olduğu muhakkaktır? denmekte idi. Gaze teyi buruşturup yere fırlattıktan sonra bizim usta Mihalof’un yanı ııa koşarak. «Usta ben gidiyorum. Anam-den mektup geldi çok hasta imiş» dedim. «Defol- cevabını verdik Tam sırtımdan beyaz gömleği çı kıp gideceğim sırada içeri üç subay girdi. Dalıa kapıdan girer gir mez tabancalarını çekerek ateş et meğe başladılar. Eyvah! galiba yakayı ele vermiştik. Herifler suratıma aksi aksi bakarak; ÇABUK »TALİNİN RESMİNİ AS <— Bu fotoğrafı haııği cesaretle duvara asıyorsun sen? Çabuk Staiinin resmini bul onun yanına koy!» diye buğırdılar. «— Dükkânın patronu içerde e-fendim!» dedim Ateş ettikleri duvara haklım. Bulgtııisiuu krnlının resmi delik deşik oımuşlu. Subaylar arka oda ya girdiler, orada bir iki dakika geçmoden. Mihalof’un ah yandım!» «Yalvarırım vurmayın!» Pekiyi derhal» diye danalar gibi bağırdığını işittim. Bu hengâmeden istifade ederek dükkândan kaç tuh. ÖittlfrJm verilerde İsmimi Davv* ta- ve ent- son- İbrahim oğlu «olarak tanıtıyordum» O, Gazeteyi okuduktan sonra saçlarımı da ustura ile kazıttım, nınmıyacak hale geldim. SAÇLARI KIRPILAN KADINLAR Nihayet Tulrakan’ da Rus Bulgar komünistleri türlü likalarına şahıd olduktan ra bir fırsatını bulup kaçtım. Günlerce çoban kıyafetinde köy, köy dolaştım ve tam bir ay sonra «Kızanlık» kasabasına geldim. Burası Türklerini en kalabalık olduğu bir memleketti. Fakat orada da Bulgar komünistlerinin yapmadığı kla mamıştı. Türk kadmlannın şahar lan «köylünün* kesilmiş kısacık eteklik giymeleri mecburiyeti kon muş ve saçları doğranmıştı. Hepsi de Komünist partisine hayıt’ölun mak için zorlanmış, bu yüzden bir çok Türk köyleri yağma edilmiştir. Orada tanıştığımız şahıslar; «Genç erkeklerimizi alıp kamp-ı lara sürdüler genç kadınlarımızı ı da her gelen subayun gönlünü eğ lendirmesi, onların arzularına ram, olması için: « —Eğer itaat etmezseniz erkuk leriniz bir daha geri- dönmez» diye tehdid ettiler; Halk gece gündüz matem tutuyor* dediler. Bu hâdiselere bir iki defa ben de şahid oldum. Orada bu mezalime göz yu-mamadığım içindir ki: «Koşuka-vak> a gittim»
İşte Bulgar kızlan
Bir gün «Komşu Kavak» ta kasaba içinde oturuyorduk, bu esnada 25 - 30 kişilik Bulgar, askeri, yanlarında sekiz genç kız olduğu ı halde «Asker kıyafetinde» çıkageldiler. İçlerinden biri muhtar ve ihtiyar heyetini yanma çağırdıktan sonra:
«— Ey buralarda; mürteci faşistler; artık Rus - Bulgar Demok rasinin kurtarıcılığına, beşeriyete hürriyeti aşılıyacağına inanmalısı nız. (Kızlan göstererek) işle! Bun lar asil Bulgar kızlarıdır. Vatanları için canlarını bile verirler. Ar ■Tık^pvlprdp ninpklpmpnin lu olacağımı, «İffetli olacağım» gı bi saçma düşüncelerle gençliğinizi feda etmenin zamanı geçti. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz içiniz- Bakın bu asil kadınlar kahramandır. Rus ve Bulgar erlerinin her türlü ihtiyaçlarını tatmin etmekle, hattâ onlara silâh arkadaş, lığı yapmakla iftihar ediyorlar.» dedi.
Maksadı açıktı. Komünizmde fiile ve iffet denen bir mefhumu kökünden sökmek istiyorlar;
Gece baskını
O gece kasabada misafir kaldılar. Sabaha yakın mahalle çığlık seslerine garkoldu. Sonra anladım ki komünistler evlere girip para ve kıymetli eşyalarla birlikte «As^ ker yapacağız* diye beş kadım da alıp götürmüşlerdr.
Ertesi gün halkı galeyan halinde buldum. Sokaklarda dolaşan jandarmalar ağlar bir çocuk bile görürlerse kırbaçlıyorlardı.
Bulgaristaııda Tiirkler için hayat yoktu
Artık Bulgaristanda Türk için hayat ve yaşamak hakkı olmadığını anlıyarak hududdan »firara karar verdim. O gün yola çıktım ve «Komşukavak > dan üç saat mesa-te feye geldiğimde bir ormanın içinde kadın feryadları işittim. Seslem rin geldiği tarafa koştum. Manzara çok iğrenç ve vahşiyane idi.
Zincire vurulan çıplak kadınlar -
Bir akşam evvel «Komşukavak» a gelen 30 süvari beraberinde götürdükleri beş Türk kadınını çırılçıplak soymuşlar ve hepsini de zincirlerle ağaçlara bağlamışlardı. Canavar ruhlu adamlar, matrala-rındaki şarapları muttasıl içiyorlardı. Ve sırıtarak kadınlara hitaben:
«— Hiç üzülmeyin şimdi hakkınızdan geliriz ve bakın o zaman da nasıl koyun gibi uslanırsınız!» diye • bağırıyorlardı.
içim kor gibi yanıyordu. Ne yapabilirdim? Kardeşlerimin iffeti, namusu no oluyordu? O an için intihar etmek istedim, fakat «Ana vatanın hür toprağına kavuşur belki bunları unuturum ümidile yoluma koyuldum. Fakat ’lıayır! Onları unutmadım w ıınntamıya-cağım da.
»Şimdi Bulgarislandaki ırkdaşlarımıza yapılan çirkin tecavüzleri, vahşiyane mezalimi hilr vatanımda çekinmeden efkârı umumiyeye haykırabildiğim için biraz miKesel llyim.

SON
Sami S. Taşkın j
Bubânu kaybettiğim günü hayal meyal hatırhyoıum. Komşu laıın evimize toplandjgı, anne -min yaşlı gözlerle ortada dönüp durduğu hafızamda »o vakitten kalma yegane izlerdir.
Peder memurmuş. Vefat etti ği zaman tekaüdiye müddetini doldurduğu için anneme bağla -na’i maaşla fazla sıkılmadan ge Çİmliğimizi, fakat tahsil cağım geıip mektebe başlayınca artan masrafların annemi çabşmağa norobur ettiğini zamanJa öğren m'.ştim. Ben akşamlan problem lerirni çözmiye uğraşırken o da dn .- a mecbur oldıırn. Asabiyete kar »1 dığnnı sezen küoiik hanım! r sustular. Sevim alay ed ?rcesı • nec
— Huzurunum bozdu! -diba Fuad bey, dedi.
— Ne münâsebet efendim. Münevver hanımlarla koı aş -mak bilâkis insana huzur der.- Tabiidir ki, 1'ilnkceder t da. lisan bilmediğim için yabancı dilte konuşulduğu takrirce n ziyet değişin
— Beis yok efendim. Öğrenirsiniz.
— îcap ederse belki. Fakat her halde sizin kadar değil. Zan. netlersem altı lisan biliyorsa, tiz.
— Evet.
— Şimdi size kemali ciddiyet 1e soruyorum. Sevim hanım. Hu allı lisanla hangi dâvayı ;<;:cak-ladıiiiz? Kime iayu.ılı oluyotsu-nuz? Muhitiniz, cemiyet, ruiitet bu ilminizden ne şeklide biilu-de ediyor? Bildiğiniz lisanları, kardeşlerinize mi, yoksa, dil renmek için ücret verecek ' nzi. yette bulunmayan yoksul eucuk lara mı,, tedris ediyorsunuz.? Yahut milletimizin kalkınmasın da rol oynayabilecek edebi içti- • te* — timai, ilmi, İktisadî, kitapları Türkçeye mi çeviriyordu nux ? Bunlardan hi çbirisini yaprru -yorsunuz değil mi? İsteseniz de yapmazsanız küçük hanım. Çün kü siz bu lisanları Sevim hamın altı tane yabaneı dil biliyor de sinler diye öğrendiniz. Sîze kıy metli olmak, kıymet öİçürü va tansever Türkün anladı ği manâ lardan bambaşka türlü telküı e-dildi. Tıpkı bir tavus kuşunun gururunu taşıyorsunuz. Boş, ma nâsız bir gurur. Ne yazık ki sizin bu metelik etmeyen vaziyeti nizi beğenen sersemler buluna -biliyor. Sevim sözlerime cevap verme di. Onun yerine Melâhat köpüril yor: — Maşallah küçük bey konfe (Devamı 6 nadas 4 b>
21 HAZİRAN
YENİ SABAH
SA tr rAf «

Kızıl cinayet

I
l •
(Baştarafı l incide) M kızıl yıldızın aitmda iki adam belediye doktorunu iıehler görüniı yurlar.
— Buyurun doktor, çabuk olun!
tki büyük kalan daimini geçi’ yorlar ve binanın iç avlıcnna varı yortar. -Buruda yard*?1 bîr idam u-zanmış yatıyor. Ayağuota yalnız don ırar, vücud çırçıplak. (Doktor eğiliyor ve cHasta» sııu alelacele muayene ettikten «onnı:
— îyi amma bu 'ui-ar. öleli üç, dört saat olmuş! diyor.
— Evet öyle, kendisini asmak suretile intihar etm.ş. Görüy orsunuz değil mi? t
— Zabıtaya müracaat ederseniz d ıha iyi yaparsınız. Benim hura-dn yapacak bir ışwn yok...
Zabıta tahkikatı
Rus memurlarının istekleri üze-
• •

D. P. mitingleri (Baştarrû' 1 incide) nan 7 Evlüiün kttlıramanları, ha-•r
ni milleti refaha kavuşturacaktınız. diyerek söziarmi (Adli teminat istiyoruz) cümle sile bitirmiş-t r.
Kandıralılar nanuua Ramiz ’U-rai. Îzmitten diş doktoru Sadi A-tıgergin konuşmuş, müteakiben İstanbul Denıoıkratlan adma kürsüye gelen Muzaffer Şa^tinoğlu hat km heyecanını bir kat daha arttıran bir hitabede buiuanarak demiştir ki:
<— Biz Demokratlar fiden çektiğimiz ıztırablan bir daâa tatmamak için memurm nrahükemat kanununun kaldırılmasnu ve adlî mü rakabeli seçim istiyoruz. öyle valiler Anardır ki (Ben Hslk Partisinin valisırimO demekten çe k inmemişlerdir. Bağır jor ve vahye duyurmak istiyorum, ey vaîi! Sen sadece ne onların ne de bizim va Umresin. Sen Türkh'* devletinin va Itaisin! Hatib sözlerine şöyle nihayet vermiştir: — Bizleri ne tehdıd. ne de lâbmahkemeleri korkutabilir, kü hakkımızı kanun ve fikir le alacağız. Kahve kaşığı ite len çorba kasığı ile ağzın rme vak’a mahalline gelen komiser (Corrca) kendisini asmak suretile intihar ettiği iddia olunan a-damın .ölümünü acaib buluyor. Nasıl bulmasın ki cesedin üzerinde gözle görünür derecede yaralar, darbe izleri vur. Bilhassa göğüste... — Her şeyden evvel bu adam kimdi ? — Elçi hazretlerinin hususî şoförü (îvan Diatlof) bir Sovyet vatandaşı. — Bu adamı asılı bulmuşlar öyle mi? ' — Evet, karısı bulmuş. Dün akşam adam akıllı sarhoş olmuştu, karısile kavga etmiş, sonra evrakı mazı muhafaza ettiğimiz en alt İcat tâki mahzene inerek canına kıymış. olacak. — Cesedi evvelâ karısı mı görmüş? — Evet. — İp nerede? Anlaşılan bu cihet hiç düşünülmemiş olacak ki alelacele şu izahat veriliyor: Adam kendisini eski paçavraları birbirine ekli\Trek bir ip vücude getirmiş ve kendisini asmış. Cesed indirildikten sonra paçavralar birbirinden çözülerek yarlerine konulmuş imiş!... Ne kadar basit değil mi?’ — Yapacak bir şey yok madam, kocanız ölmüş... — Olacağı bu idi ve... — Şimdi çocuklarınızı düşünmelisiniz... Bu sözleri söyliyen sefaret memurlarından (Müdıail Andieviç Krotof) evvelâ İspanyolca konuşmuş sonra muhavereyi Ruscaya çevirmişti. Kendisine Rusça kimbi-lir neler anlatılmış olacak ki kadın artık sustu, bir daha ağzını açmadı. Harb şomu İİııgffîz donanmasından incide) sekreteri t Li aş ta rafı l incide) Britanya!...» vecizesile deniz istik Uün-voli-veri-tuzdan çıkarılan hürriyet istemiyoruz. Artık avutulmayıp icraat tekliyoruz. Muzaffer Şahinoğluaun sözlerin den sonra Hendek, ilçe ’ başkanı Meiımed Yılmaz. .Karasudan Oğuz, îzmitten Lütfi Tokoğlu konuşarak secim emniyeti ve iktisadı sizlikler üzerinde durup partisini şiddetle ûeukul etmişlerdir. Bundan sonra Lctaobul D. P. i! başkam AbdurrahuLajı Münih alkışlar arasında mikrofon, başına gelerek İstanbul Demokratlarının saygı ve selâmlarını iblâğ edip seçim emniyeti üzerinde ısrarla du-rarak adlî temmıtın * lüzum ve e-hemmiyetini etraflıca izafi etmiştir. Sık sık alkışlanan o ı konuşmadan sonra Demokrat miIMvekille-rinden Kemal Özçohnn. mikrofon basına gelmiş, Ankara Demokratlarının selâm ve sevgilerini bildûre rek konuşmasında arifi teminat ve memurin muhukemat kanonunun tâdiline temas etütten sonra: f Milletin ıztırablarıni- Mecliste söv lediğiın zanıaıı yatan söylüyorsun dediler. Hangimizin yalan söylediğini Türk milleti talcffir eder. Bi-zp Knlnıkeı Muafea fanın et raf nidan tuplamnışlardrr «dediler. Kabakçı Mustafa gayrı meşru yolda yürümüş bir kimsedrr Brrim votarmuz fce malumdur, hak 5rolu. millet yo lu. kanun yr Avusturya topraklarından bir kısmı ayrıLvtak olursa, bu, A-^usturyanın çökmesinin bir baltan gıcı olacaktır. Avusturya, milletler Filisi siyaset oyıınlarnun. bir kozu olamaz.
Memleketin 1937 Lıududları muhafaza edÜTnriidrr.
Avusturya, nereden gelirse gelin; hiçbir baskı karşısında boyım pliai* raelidir. Bize l&zraı olan şey, kıymetsiz bir anlaşma değil, fakat mevcudiyetimizi Aizua zaman idame ettirecek bir devlet muahedesidir,

Nevyork: 20 (A JL
Vamngtoııda öğrenildiğine jö re Martinik'in Gitucv'ıudö^îngüiz »an San 5 şehri gangın neti rah olmuş-ımdan gece .ki binalara ît! » yayıl -
• «F J

uneyıı
> .ıuda buim
’-sram h®

İr


Yunanlı âsilere karşı taarruz




Filistin sulhu için ] hazırlık (Haşlar afi 1 leşmiş M i ilerler genel ne bildir.r.iştir.
Nevyork: 20 (AP) — Amerikan Birleşik hükümeti ile Fran sız hükümeti, Birleşmiş Millet -ler Kuruluna, Filistin sularında kullanılmak üzere, derhal yar -dunda bulunacaklaıını resmen bildirmişlerdir. Amerika hükû -meti üç destroyer vermiştir. Fransa ise bir firkateyni Birleş miş Milletler emrine tahsis et -mistir.
Kont Bernadotte, Belçikanın da bir gemi vermesini istemişti, fakat Belçika hükümeti, şimdilik hiç bir gemi veremiyeceğini bildirmiştir.
Akdeııizdeki Amerikan deniz kuvvetleri komutanı verilen e-mir üzerine, Amerika donanmasına ait üç destroyer Kont Ber-nadotte’un emrine verilecektir, resmen bildirilmektedir.
Kalıirede Yahudi Mahallesinde infilâk
Kahire: 20 (A.A.) — (Reu-ter) — Bu sabah erkenden Ka-hirenin Yahudi mahallesini sar san şiddetli bir infilâk netice -sinde 14 kişi ölmüş otuz kişi ya ralanmıştır.
İnfilâk neticesinde 8 ev yıkılmıştır. Polis memurları bu bölgeyi kuşatmışlar ve araştırma-lava başlamışlardır. Resmî olmı yan ve teyid edilmeyen raporla ra göre bir Yahudi evinde bulu nan infilâk maddeleri bu facia ya sebeb olmuştur.
Kahire: 20 (AP) — Başba -kan Nokraşi Paşa gezetecilero hevanatta bulunarak demiştir ki:
— Yahudi mahallesindeki infilâklar, bu mahalledeki evlerin içinde husule geldi. Hariçten ya pılmadı. Eğer infilâk hariçten ya pılsaydı bütün mahalle havaya uçardı.
flUrdüu kralının bir ziyareti
Amman: 20 (AP) — Ürdün kralı Abdullah, Suudî Arabist? nın başkenti olan Riyad’a gideceğini açıklamıştır. Kral, bu a ym yirmi altısında yola çıkacak tır.
Hükümet ordusu âsileri Amavwdlluk hududunda üç taraftan kuşatmağı haşladı Atlım: 20 (AP.) — Yunan askerleri Koniçe, Yanya, Grcvena ve Nestorion’dan Arnavutluk sınırına doğru üç taraftan bir kuşatma hareketine geçmişlerdir. Arnavutluk sınırı, cebin tepesini teşkil et inektedir.
Yunan ordusunun üç filoluk hava ordusuundan iki filo. Yunanün tanra en sarp arazisi üzerinde yapılan bu taarruzu desteklemektedir. Gmnımos yakınlarında Amerikan mamulatından olan yüz ta* ne Howitzer topu, tahkim edilmi âsilerin mevzilerine ateş püskür-1 inektedir. ı
Yetkili bir askerî temsilcinin a-1 çıkladığtna göre, merkezi Yunama tan için malzeme ve iaşe temin e-den bütün ana üsler, taarruza uğrayan bölge içerisinde bulunmaktadır. ;
Taarruzdan gaye. Grammos bol-
met
icrde fermanfernıa geçinen, kendi sinden sonra dünyanın en kudretli iki donanmasının yekûnuna muadil bir deniz kuvveti besi iyen Bü-y ük Bri t anya im pn ra t o rluğ unun bugünkü durumu acaba nedir? O satvetli ve ezici kuvvet varlığını muhafaza ediyor mu? Yoksa Alman, Japon, İtalyan ve Fransız donanmaları ortadan kalktıktan sonra ve ortada yalnız Amerikan balıriyesi kaldıktan sonra lngiliz-ler deniz kuvvetlerinde tasarruflar yapmışlar mıdır?
İşte bugün bu ciheti inceLiyece-giz.
İşte tasarruf böyle olur!
Evet, İngiltere daima rakib say dığı Alman, İtalyan ve Japon deniz kuvvetlerde Fransız bahriye-rinin zevalinden sonra donanmalarında hissolunur tahdidler yapmış tır.
Vakıa ortada konkıuıç bir Amerikan deniz kuvveti vardır amma bu kuvvet o kadar ezicidir ve dayandığı sınaî ve malı’kaynak o ka dar gümrah ve feyizlidir ki İngiliz ler bu kuvvetle asta müsabakaya girişcmiyeceklerim anlıyarak donanmalarında büvük ta lıdidler ran •r e -
mışlardır.
Kaldı ki Amerikalılar Anglosakson ırkından oldukları ve bir Ingiliz - Amerikan deniz cengi asta vârrd olamıyacağı için Büyük Britanya amirallik dairesi Alman -İtalyan - Japon bahriyelerinin yok olmasından faydalanarak beyhude masraf etmemek yolunu tutmuş yaş haddini doldurmuş lıarb gemilerini çürüğe çıkardığı gibi faal donanmalarında da göze batar tahdidler yapmıştır.
Bir -örnek verelim
İkinci Dünya Harbinden galib fakat iktisaden pek çok sarsılmış bir halde çıkan Ingilterenin İktisadî tasarruf yolunda ne fedakârlık lara katlandığını, hattâ asırlardır elinde bulundurduğu deniz hâkimiyeti alanında bile ne büyük tâvizlere boyun eğdiğini kavrıvnbil-mek için bugünkü i(Anarataıı) filosuna bir göz atmak kifayet e-der.
Malûm a, Ingitizlerin (Home Fleet) dedikleri (Anavatan) filoları doğrudan doğruya Ingiliz n/in. 1 arını korumak vazifesile mükellef bir deniz kuvvetidir ve İngiliz tarihinde bir filo daima İngiliz şan ve şerefile mütenasib bir kudret ve kuvvette tutulmuştur.
1911 yılında. ~
1914 yılında, yani bir numaralı Cihan Harbi taıriaTkeıı Ingilizleını (Anavatan) filoları: ı
20 — Saffı harb>genHSi\
5 —. Muharebe kruvazörü,
25 — Kruvazör,
160 — Destroyer,
23 — Torpidobot ve.
57 — Denizaltı gemisinden mürekkepti.
1920 yılında, yani bir numaralı Cihan Harbini kazandıktan sonra, ayni filolar şu suretle tahdid edilmişti:
11 — Soffı harb'gemtai,
5 — Muharebe kruvazörü.
"---" • - !-'---- . ” 7 2__' LBl J»
deliyen muamma asla eözülemiye çektir. Zaten (Montevideo) da ç5 zülemiyecek daha bir çok esrar ’ze muamma da vardır. O (Montevideo) ki hem (Uruguay; ın bas çehri, hem de cenubî Aınerikadaki Sovyet teşkilâtının düğüm nokrasıdır.
Otopsi neticesi
Yapılan otopsi sonunda şoförün ağzına içki namma bir şey koymadığı anlaşıldı. Halbuki sefaret me murları kendisinin sarhoş olduğunu iddia etmişlerdi. Sonra vücud-da görülen yara ve bere izlerinden başka adamın asılarak değil, boğu tarak öldüğü sabit oluyordu.
Zabıta tahkikatına gelince Sovyet memurlarının-diplomatik doku nulmazlığı yüzünden bu tahkikat ilerliyerniyor, olduğu yerde sayıyordu. Ölü şoförün karısı ise inad cı bir sükûtu muhafaza ediyor, ağ zını bile açmıyordu.
Buna rağmen acaîb bazı olaylar teshit edilebildi. Meselâ şoförün kendini astığı iddia olunan gece Sovyet konsoloshanesi önünde ııö betçi bulunan polis memuru, her zaman sâkin ve sessiz duran kor.-solo&lıane binasuutaıı şiddetli mü-nakaşa sesleri aksettiğini işittiğini söylüyordu. Münakaşadan biraz sonra, memurun pek iyi tanıdığı, şoför ilk kattaki pencerelerden bi rinin panjurlarını kapamış ve ken dirine hayırlı geceler temenni etmişti.
UruguaylI polis neferi diyor ki:
— İvan iyi ve babacan bir adam di. Kapı önünde efendisini beklerken benimle sık sık konuşurdu. Hattâ bir kaç gün evvel bana, sefaretteki vazifesini bırakacak olur sa Uruguaj' makamlarının himaye sine sığınmak için kime baş vurmak icabettiğini sormuştu. Anlattığına göre yurddaşları Ruslarla aıılaşamıyormuş. Hattâ geçenlerde zafer yıldönümünü hep birlikte < kutlamaktan kaçmış. Yalnız tered I düd ediyordu, zira Rusvada bir oğlu varmış. Anlarsınız ya!... Halifdîlemiyeoek bir muamma tnefhumlte naldolunabl-




Denizaltı gemisi.
L
-1^- I r
2 — Uçak ana gemisi,
10 — Kruvazör,
81 — Destroyer,
26
1925 de, yani beş sene sonra ye ni tahdidat yapılır ve (Anavatan) filosu:
5 — Saffı lıarb gemisi,
2 — \Muharebe kruvazörü,
3 — Uçak ana gemisi,
5 — Kruvazör, 1
47 — Destoryer, ;
6 — Denizaltı gemisine iniyordu.

1938 senesinde...
1938 senesinde yani İkinci Dünya Harbinin patlak vermesinden bir yıl önce İngiliz Anavatan filosunu şu şekilde buluyoruz
7 — Saffı harb zırhlısı,
2 — Uçak ana gemisi,
5 — Kruvazör,
29 — Destroyer,
7 — Denizaltı gemisi.
1945 - 16 yıllarında, yani ikinci zaferden sonra • düşman ve muhtemel düşman deniz kuvvetlerinin vücutları kalktığından ötürü olsa gerek İngiliz (Anavatan) filosu:
1 — Saffı harb zırhlısı,
4 — Kruvazör.
9 — Destroyer ve.
10 — Denizaltı gemisinden ibaret kalıyordu.
1947 rekoru...
Fakat tahdid ve tasarruf sinde rekor muhakkak ki yıl kırılmıştır.
Zira 1947 yılfnm, otuz
evvelki haşmetli ve‘mehabetti (A-navatan) filosu şu basit şekli almıştı:
1 — Kruvazör ve^
4 — Destroyer.
İşte denizcilerin feryadlanna, gazete ve mecmuaların: «Nereye, gidiyoruzyolundaki itirazlarına rağmen gerçek ve samimî bir tasarruf peşinde koşan Büyük Bri-W tanya imparatorluğunun 1947 yılındaki (Anavatan) filosu bu tek kruvazörle, dört destroyere inhisar ediyordu. Görülüyor ki tasarruf atanında da İngiliz denizciliği vazifesini luıkkile yapmaktadır.
bah-geçen
sene

<-• * >



»

*
«/»-S Faizli I, İnci Tertib
1948 İstikraz Tahvillari
r

ı
»•s

I
Satışa
1^
k
A


Yüz lira itibarî kıymetli bir tahvilin ihraç fiyatı 95 radır.
Yüzde altı faizli olan bu tahvillerin, faizleri altı ayda bir ödenmektedir. Diğer iç istikraz tahvillerinde olduğu gibi tahvillerin bedel ve faizleri her türlü vergi ve resimden muaf olduğu gibi, bunları arttırma, eksiltme ve sözleşmelerde teminat ve millî emlâk Ilımlarında bedel olarak üzer lerinde yazılı kıymetle kullanmak daima mümkündür.
DEVLET TAHVİL t DEMEK BOL FAlZ
li-
GETÎREN
HAZIR PARA DEMEKTİR.
Satış yeri: Bütün Bankalar.
3 0 Haziran 1948 Çarşamb mı satışlara son verilecek
a a k ş a-t i r.
(8429)
öT
7

--r- ’*
YmsmuiI RflL pıttın
Tefrik» X. 150
Şia kökünün Galiye Fırkaları len başka bir hadifi üzerine Resulü Ekrem Efendimizle Hazret i Ali ar alt n id a söyle bir kouuşma ge-
çiyor, Ali soruyor:
— Yâ Rcaıdallah, bunları nasıl bileyim?
Peygamber Efendimiz cevab veriyorlar:
— Cumada fiazır bulunup ee-mnat olmazlar ve Eb»ı Bekir I? ömere şetm eylerler. (Bfar b^şka rivayete göre, selefi evveli; (yâni ilk Sahataierr) ta’n ederler.)
Hadis ehlinden Ârrdr B. Abdullah Aşa’bî dc: «Rafızılar; triâm daha gerdir. Rafıza; bu Ümmetin şerridir.» diyor, biz; bunları buraya pullat hal
cak şeyleri itikad eyleyenlerdir. Hli kümler ile, Ahkâmı îlâhı.vcde de şlbhe ve teşbihe kaçmışla?» İmamlardan bazılarını Tanrıtaştirarak tek ve benzersiz tanrıdan uzaklaşmış. gulv ve taksire düşere^ hulûl tenasüh gibi mecus, teşbih ve tec-&ixn gibi Nesara ve «Yahûd fi İkaları yollarına sapmı^nr ve itizal, bedâ’, ibaha ve ric’at gibi bâtıJ itikadtara sapta^mıştanlır.
Teşbih (müs< jjhe); halikı mah luka benzetenle^ fecrim (mücesri-me); Allahı cisim olarak mütalea edenler, hülûl; ıılûhiyetin cüz’ veya kül İmlinde insana geçtiğini kabul eyliyenler, bedâ’ Allahın irade! t-lâhiyesinin hudûs sırasında başk& surette tezahür edebileceğini iddia evi İverek ilmi czelfî îlalö’nin zu-tebaan tegayyÜrllnU ileri atl-ı renler, rictat ölmüş veyahud diri ud rrhj olarak kshms ol'luftu İddia olunan tmamın ba’s’tan 8nco dünyaya ge- rT.fl , T- * ® va- leceğine inananlar, îTTİll (3) Allahın sıfatlarını inkâr, ve saire gibi bazı noktalarda Mutezile usullerine uygunluk gösterenler, ibaha Allahın haram kjjdığı ve ııehy e.y-İtdiği muharrematı helâl kılanlar ve farzları iskat eyliyenler, tenasüh! ruhların muhtelif cisimlere vo ccscdlere intikaline zahib olanlardır. İbaha; îslâmın zu^u/undan evvel İranda vardı. Mazdek ki ileride bahsedeceğ’imiz (Babekiye) ve daha birkaç A bye fırkasının tali-matlaTimn esasını vaktile kurmuş % otandır. Nüşirevân zamanında Jcat-lolımmuştu. Onun mezhebinde; mal kadın, herşey müşterekti, bütün k3 ti)lükler mübahdı. Bedâ' inancına gelince; bu; Şia tarafından ihtirfi olunmuştur, llic'at itikadı da Ya-höd’dan alınmıştık Bunlardan bnı»ka, eî&i dinlerden ve rnozheblerden ve kadîm felsefe- gesindeki < bütün «.Çterjöİvrıu ımhaâr> dır.» Yetkili ı bir ;kaynaktan öğre-» nildiğine göre» ÇBtaMrtarüf he i kemiği bu bölgededir
Harekâta ıstnûJ: eri w. tümenler resmen bitdirUmemuâe d* ^İcm4 ci ve dokuzuncu t’impTilerin Yan-yadan, taarruza geçftkt^TL ve ikia* ci ve on beşinci ttmnıiterm we Ce- ’ bin batı tarafrraia uuhınduğu bilinmektedir. ’ ' ’ ' ı
Onuncu tümen hhmdedtr.
Birinei tümenin tam on rak. nerede bulunduğu ^biimmıyoy, fakat balı tarafta bulunduğu Böşdenmi^ir. Bu tümen daha • BelânHc
ten mevzie girmiştir.
inceden inceye hazrrtıoan bıı'ha rekât, Yunan kunuay heyetiniri idaresi altındadır Amerlfisllt müsa virler harekâtta ttazrr budanmaktadır.
.3

* (Rast ar af t 1 incide)
vermak için tahkikat neticesini hek İçmek lâzım olduğunda da şübh:-, yoktur. Şimdiki halde sivil elbis-giyen bu kahbeler arasında hususi şirrette yetiştirilmiş Kızıllar bulun duğu da sanılıyor. Baskının müret teb olduğunu gösteren bir deliller dc çete efradının makineli t^'k ve sair otomatik silâhlarla mücehhez olmalarıdır.
Bir taraftan resmî tahkikat de^ vam ederken Edirneden gelen ha>; herlere göre bu alçakça baskıma tafsilâtı şudur:
Htıdud karakolumuza 80 metre kadar bir mesafede bulunan Kul-kansöğüt köyüne yapılan baskın gece ikide başlamıştır. Tam bu sa-atte bir Bulgar çetesi, karanlıklan istifade ederek hududu geçip hu-dud kulesini sarmıştır.
Bir tahmine göre çeteciler &k-60I başka bir tahmine göre de 30-10 kişiden ibaretti. Hepsi de sivil elbise giyinmişti. Derhal şiddetli bıı çarpışma başlamış, her nasılsa ge-bermiyen 7 sia’il. Kuleye en yakın elan Kalknnköyüne gidebilmeğe muavvnf olmuştur.
KÖYÜN EN ZENGİNİNİN EVİNE BASKIN
Köy halkı silâh seslerini işiterek hemen ışıkları söndürmüş, beklemeğe başkımıştır. 60 haneli olan köyün yollarım ve hanelerin sâkinlerinin hüviyetlerini iyi bildikleri anlaşılan çeteciler doğruca köyün zengini Selimoğhı Mchmedin evine g'tmi‘Jrr ve doğruca misafir odasın? dahil olarak bu odada yatan Ali Ağa ismindeki misafiri %'' geçirmek istemişlerdir. Lâkin tanı bu sırada karsı odadaki ev sahibi u. yandığından 3 ü oraya koşmuştur. Ocada kalan 4 çeteci don gömlekle yataktan fırlamış olan Ali Ağayı yrkalnyın ellerine kelepçe geçirme ğ< teşebbüs etmiştir. Fakat katibe lerc asla boyun eğmiyen Türkün ezelî sehameti derhal burada da görülmüştür: Don göml-k ve silâh sız Ali Ağa ellerinde en modern ctoroatik silâhlar bulunan 4 hayduda karşı koymuş, karanlıkta mii-f< cevizlerle aralan gibi boğıışmuş-tur. F.OÖAZA TIKANAN SÜNGER Bir tarafta bıı korkunç boğuş-norevan erlerken ölûir odada ov sahibi Selimoglu Melımed Ağanın -------------------------------- den alınmış türlü nazariyeler ve) mebde’ (prensip) Ierin de Galiye y fırkaları‘usullerinde yer aldığı gö-r dilmektedir. Tenasüh-, bunlar am-ı anıda mî#‘imlerinden ve çokça sözü j geçenlerden olduğundan, gulatı sı-> ralamağa geçmeden kısaca üzerin-T de durulmak lüzumludur: S
(Dovomı i
1) Yatılarda galatın bazan lat çıkması tertib ıjanlt^hgıdır. Yok sa doğrusu (jula^dn. Sayı>n olcuyı • ( tim uz diğer işaretlerinde olduğu S bunda da yanılmışlardır. Ba-* kınız: Akralmhnevarid: Cild II. Be-) tu? basması. Nitekim, muhterem o-v kuuuf'umuzun takye demesi de c yeniliştir. Takye lügattir, amma fen > yazılarda kullanılan o; değildir. \ (Takiyye) dir. Malcalâtı /aZörnıy-y abı*de harckclm.miştir. Kamus ref lûgutlara da bakılarak m ek kabildir.
(2) İkisi de çok mühim dır. Birinrtsi, Isteuıbulüa san, diğeri tamam olarak basilmış^İ tır. Tamam» bmlanın mevcudu kal- y mamıştır.- îkincisi Alışırda basıhs mistir. Ve eski Meşihat ders veki-j Zl büyük alim üst ad 7,uhid Alkcv-^ str‘ tarafından hâşiyelemuiştir. 5
65) Evvelce, sözü geçmişli. Taf-y < ji Mutezile bahsinde gelecektir, i ----------------------------------J öğ denil- kifablar* > hiri
üstüne çullanan canavarlar ba İhtı yarm boğazına sünger• sokarak bağırmasını*ontamMer, bağlamağa kalkışmışlardır. Bu esnada misafir Ali Ağanın 1 kardeşi de diğer bir odadan fittamfŞr eHude tabanca mütecavizlere karşı 'koyarak içlerinden birini yaarlamıştır»
Biraz sonra Mehnıed A’ğa boğazındaki süngeri her nanitaa çıkarmağa muvoffak okmuş, var lcuvve-tile istimdad -etmiştir. Fakat ne ya zflv bu haykırış zacmUrmn hayatına mal olmuştur: insafsızca kah be Bulgar çetecileri bir karşımla kendisini cansız yere • sererek öl-dünnüşlerdır. Buıuınta hırslarım atamlyan azmn canavarlar üstiiste 6 kursun*daha aıknuşlacdır.
Beri yanda silâhlı 4 alçağa aratanlar gibi karşı kayan Ali Aca beser takakinin usüitıde bir gayret göstererek pek uzu a bir müddet mukavemet etmişse de oihavet kuvvetten duşmuş. bıh*ğıvon anlaş'1-—
tadır. Bulgarların kondi hududtarı içinden Türk.köyüne ateş açmalını bunun reddedilemez bir delilidir.
Geberen çetecinin üzerinde ik( el bombası, bir bıçak, kuManılnıış bir şiş, yağlı işkence ipltri, Belçika markalı otomatik tabanca bulunmuştur.
Türk, Bulgar, Bus mtuıa? *batk
Londra: 20 (A.A.) — (Lps) • Haftalrk Ekonomik gazetesi, Türkiyeye ve i büyük komşusu Rusya tarafından bu memlekete yapılan devamlı baskıya dair u zun bir yazı yayınlamıştır.
iki Türk uçağının geçen şu «. batta Bulgurlar tarafından na sil düşürüldüğünü hatırlat a»; gazete şöyle «devanı ediyor:
Bıı Türk uçaldarınm bütün Karadeniz kıyıları boyunca, yer leştirilen Rus hava bataryaları tarafından
ı
> l
H e? t eoğuk hava' cflolla'bu FRIGIDAIRE degiiHdlıİff-Hakîki FRIGIDAIRE auncaık FRIGIDAIRE tasuyanıd ı r<_ &•!»»< LU*. . FRlGIDAlRE’in sağlamlığın;! giivenebi-» lirsiniz! Gürültüsüz çalıjması,”cereyan sarfiyatının son derece idareli olması; çjıda maddeleripi en muhasip bir şe-t l<ılde yerleştirmek İmkânını sağlaması çjibı meziyetleri ile, FRIGIDAIRE daima emsalinin basma gelmiştir. jt •. * • .1 I ?KWA»Hİa failli »eti-' Jw*n ta^na »ayet JmMliyetJJ mola ve •'heööinkı de bu fnıırlar Bezmiştir. Kendiri .Benim Rf 3 X - SULUAN SAÛA ı I 1 f 3 -1 r* • e I 745 600 22.00 22.15 22.45 22.45 23.00 Ot; Sonuna (İd) gelince Çok iyi, Çabuk; 3 ‘ — Şebeke reıei, Kuzu se Yuk- Toptancı, Ye- - Tercübesia, Baltıkta Ekin voli tâyin edildiği zaman mühim M jarfn hacına gayet kabiliyetli me- 1 B<ışiava.p # Un cüüe) «Ucadde, az ı cokrlni vennlş ve kendinin «diada bir şampiyon mevkiine yük ««itmiştir. JDewey, evtfWâ bütün bu yeraltı teşkilâtına dahil olan şahıslan toplattı. O zamana kadar gizli kal-ırt§ olan yeraltı teşkilâtına ald sır lan bunlardan öğrendi. Bunu mü-teaklb asıl mücrimlerin tevkifine başlandı. Bu sırada D*'wcy, kumar haneleri ve gerek hükümete gerek ee büyük İş adamlarını şantaj yaranların takanı vc mücadelesine oaşk.dı vj teşebbüe lr de muvaffak nldu Bu -nücadelesi mıtvamndfi tev kif ettiği adamlardan biıi de Ame-rikada b>r Nazi te‘ı • Putımo Fiih-. rcri Fntî Kuhn’dür.
Dewey’nin de herkeş gibi muvul-fakiyetaizlikleri olmuştur. Falfat o ağım ve iradesi sayesinde hiç bir zaman hâdiselere mağlûb olmamış, i$lne ısrarla devam etmiştir. |!Dcwey’n)n bıA mühim karakteri belki de bu sene i<; inde Amenlramn başkanı olarak seçililerine sebob teşkil edecektir. Dewey iki sene sii yen bir taharriden sonra Nevyor-]*wey nia idare ve fel-
sefesi mükemmelen tsfhik edilmekte ve faideli neticeler vermektedir. I) wey mesai arlıadaşlaıile birlikte çalışmaktadır. Herşeye evet diyen memurlardan nefret eder. îik

Vapur Harılan


11. parruRiç
Y ugoliniyaı j Adriyatik limanlarına Yu | goslav muntazam hattı g< jn • . i, issizleri ve< ok'duTİprin i Grunmas^nı. kadın ve çocukların daha geniş mikyasta hiTnaye edilmesini timin etmiştir. Dcwey’nin evsiz kakan harb ma-Hdlerine yeniden evler tedariki hu-susunda yaptığı teşkilât kendisi için eşsiz bit muvaffakiyettir ve bu sahadaki bütün Amerikan teşek küllerine örnek olacak mahiyettedir Dewöy. bazı Amerikan kanunla-nnm daha Middetle tatbik edilme-sİtö istemektedir. înhisarsdığın A-merika gibi bir memlekette tutuna D'F/aeafj v** bnnnn millî ticareti baltşhyacagı kanaatindedir. n<)sadüllerin seyrin® kapılma!* ber üaV tnao müspet neticeler veı mıycbiHf. Piyasa de muhtelif reni» ye nuurftacla ^oçjuk hava dolapları bulabtfUsfrüaç Tafta! ismen fırsat olan şeyler, fi'k’n fci yanıltabilir^ * *•<£ * > /• i
Riayet siz de 8 milyon FRIGIDmIRE ;alıcısı gibi, neticeden memnun kalmak 'istiyorsanız, alacağımı yegâne soğuk hava dolabı, hakikî fR [GIDA İP E markalı olmalıdır,





oütnuıDzcfle
<% • emir» bir Voc varıtic/rı karAro zara bırakmaöö t p^lGIIDAlRE varken terecflCl<üd€» rnrbölhAO V©ktMr Ugünkö Program PAZAHlKfei — 2i/0/j!Wi 7<29 Açılıg vç Prograra, 7.80 M, 8, Avftirç, 7^0 Müzik i Marşlar .(Pl.) Haberief. Müzik; Operet Parktan 8.15 Müzik l Flım pıüalkleri (P>),
8.B0 Müzik 1 Çeşitli hafif müzbr (Pl.)
9.00 Kapanı®.
32.29 Açılış ve Program.
52.30 M. S. Ayan
12.30 Müzik: Çeşitli Mu»*» '
13.00 Haberler.
1315 Müzik; Şarkılar.
13.30 öğle gazetesi. ‘13.45 Mtİ2iı»; Şarkılar.
14.00
17X>8
18.00
18.00
19.00
19.00
19.15
1920
19.45
20.00 MOzık: Şarkılar
20.15 Radyo gazetesi.
20.30 Serbeflt saat.
20.35
21.15
Kapanış.
Açılış ve Program.
M. 8. Ayan.
Müzik: Meydan fae rans- verTnekte çok mahirsiniz
Fakat size tavsiye ederim aklını zır ermediği mevzuları seçme yin Çünkü si zne salon aaabı muaşeretini kavrayabilir ne de. yüksek muhitin yetiştirdiği na dide kiymetieji takdir edebılirsi niz. Bizde bunları sezecek kadar incelik mevcut değil. Bari susun da bu halinizi görenler sizi biı şey zannetsinler.
— Doğçu söylüyorsunuz. Ben salon masalarında ancak sağ -lamken göze hoş görünmekten feask.- tu hı.;meti olmayan kırı İme a parçalarının çöp tenekesi -ne gideceği kristal vazo misali kıymet ierden bir şey anlamama. Şuna katiyetle emin olunuz ki ki bu şerait dahilinde bildiğiniz 1 an'f.■» ı : • malığınızdaki yü zift 1 hd;o değer izafe edemivo -3 unı 2 'i a sığ elseniz de o yüzük t kısık bir anda vataıun seîamc 1.1 murjina bir kaç düşmanın bey rmi' dağıtacak bir bağ mermi sa İn- alabi.l.u Dirinizin temaşaya değeceğini kabul ettiğim lâkin bunun halicinde ölünüzün ve di rmirin ne ise yarayacağını kes-tiremedün küçük hanımlar size soruyonjm ?...
Esefle söylemeliyim ki ne su ali sorabildim ne de cevabını al mak bahtiyarlığına eriştim. Zi ra oda penceremin rüzgârın te sinle şirrak diye açılması beni yataktan fırlatmaya kâfi gel ■ misti ,

< N&im Tanyeri Olgunluk imtihanlan yanım baş’ıyor Liselerde sözlü imtihanlar bu mis t>ııUmmaktadır. '
Olgunluk imtihanları yarın başlıyacak ve ikişeı gün ara ile 28 hazirana kadaı devam ede -çektir.
11)< imtihan yarın, Komposiz-yonda yapılacaktır. M e cidi ye köyüne işi i yen Iof »küsler serbest bırakıldı E T. T idaresi, Mecidiyeköy B< 1 zıt ring hattında çalıştırdı ğ • obüslerinin sayısını azalt -₺ şiir. öğrenildiğine göre bu hatta ça lış nakUı olan hususi otobüslerin başka hatlara verilmesi dü şiinii [mertektedir. Anboro düşerek yaralandı Tophane açıklarında demirli I bulunan İsveç bandralı (Dellıan) vapurundan yük boşaltan Müs-| ,!irn Kaıakaç geminin üç numa lah ambarına düşerek sığır su-retle vm alanmış, baygın bîr halde liman bastahaneslne İçel dir.ilrn.ifii.ar. I 3 4 b L i i 4>
Biidııik. Fırta
Mülk, - Şaka, Rabıt edatı AJ (emir), Arab Be Cari, An -
1 — Toprağın ıslanmıç şekli, yuvarlaktır; 2 nanın yağmurlusu; 3 Hanım; 4
(iki harf ); 5 çada ilk hailin okunuşu ,6 dava, Vilâyet; nem; 8 si; Küçük çiçek buketi, <3ymek ten emir. YUKARIDAN AŞAĞI I 1 şiddetli ; 2 — Sıva âleti, Tersi boş arazi; 4 — Değirmende bulunur «ekmek yapılır), Kadın ismi, 5 sek. Beygir; 6 mek; 7 sahili bulunan bir ırk; 8 biçme âleti. Bir isim. 9 — Ordu da dağılma, İçki. • • EVVELKİ BULMACANIN HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ 1 2 3 4 5 6 7 8 9 4 b C BUGÜN SON GÜNÜ 0 Haziran ISO Gününün 2.000 LİRALIK Çekilişine katılmak için hesabınzı 21 HAZİRAN I94&’f kadar 50 LİRAYA Çıkartmakta aeeîe ediniz; T iMMaSIfc * Cinsi Malzeme Alım Şubesinden tlTanıamının Tamamının güvenme Miktarı Muhammen B. Faraşa Bhale saati 6 adet 54.000 L. 4050 İL. 10.20 3 adet 45.000 L. 3375 İh- 11 Yakanda cins ve miktarı yazık tezgâhlar kapalı zarf u-b%diıİ€ satıuB aiuMeaktır. Efeni* Btroe 6.7.948 salı günü hisaiarmda gösterilen saat j genel müdürlük malzeme ahm şubesindeki komi* Şartnameleri hergiin sözü geçen şubede ve Ankara, İz - Torna tezgâİM Flroa© lezgâib’j i • •;$ — Borde Kabataş genel müdürlük malzeme ahin > izbesindeki konu* yemÜK yaprfaeajâhur.
3 — Şartnameleri hergiin sözü geçen şubede ve Ankara, İz -mir başmüdürlüklerinde görülebilir.
4 — İsteklilerin müdürlü fiyat teklif mektuplarım kanunî şartnamesinde yazılı vesaikle güvenme parası makbuzu veya ban ka teminat mektubunu ihtiva edecek olan kapalı zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadaı mezkur komisyon baş-kanhğına mıakbuz mukabilinde vermeleri lâzımdır.
5 — Postada vukua gelecek gecikmeler kabuJ edilmez.
Postada vukua gelecek gecikmeler kabul edilmez, (8683)

Günün birinde geç kalmış ■ olmamak için zamanın ben- I liginizde husule getirdiği ■ tahribatı tamirde acele edi- ■ niz. R
PERTEV
Müstahzarat I Lâboratuarı I
Size bu malzemeyi takdim gj ^eder.
a
* *
a . *“ •
XX
x
F
V VV W A/VW\/’
İmtiyaz efehllri; A CEMALEDOiN SARAÇOÖltıD • Yaza İşi erin] ÜUeıu tdaıej riteas B’Aİ’İN F’UAD — Dizildiği yer: «Yenil Subah>; mürettib»
BiaIamU — Bikuıîdı^u yer: «Gür»a BüMûn^*
Tekel Genel Müdürlüğünden
1 — 25 tonu Darjeeling Ö0 tonu F. O. P. ye 115 tonu O. P. kalitelerinden olmak Üzere yeni mahsulden 200 ton Hind menşe’li çay satın alınacaktır,
2 — Ba işe ait şartname lıer gün îstanbulda Genei Müdürlük Tekel maddeleri şubesinden ve Ankara ve İzmir'de Başmüdürlüklerimizden a-hnablllr.
9 — Istekhlerin Fiath teklif mektupları ve teklif edecekleri fiat üzerinden tutar bedelinin % 7.5 gu niebetlnde. teminat akçelorile birlikte Ü/7/Ö48 tarihine rastlayan Çarşamba günü saat 15 de Îstanbulda Kaba tâs'da Genel Müdürlük binasında Tekel maddeleri Alım komisyonuna foufâcaatlan,
• ■
i göre numune ye tok
Evvelce çay telrlîf etmiş olan firmaların şartname hükümlerine nmt ye tekliflerini yenilemeleri ilân olumu. $790)
t
|Satılık Lokomobili
H 12 Atmosferlik, 120 — I U 150 beygir kuvvetinde I
Lanz» marka Lokomobil I ve Kondenseli makinesi ■ az kullanılmış, çalışır va- | ziyette satılıktır.
w» ...
4 W
*4 4 A
*
Yeni Neşriyat
Iş mecmuasının son Sİ savısı çıktı.
Bütün münevvelere ta^rive e deriz.