Başmuharriri:
Ahmet Emin YALMAN
VATANEVΗ Cagaloğıu, Molla Fenari S. 32 Telefon: £4136 — Telgraf VATAN tat.
ŞUBAT PERŞE
^
Fiyatı: 5 Kuruş
SİYASI SABAH GAZETESİ
Yıh I — Sayr. 188
ç Sayfalarımızda
Nurî (Paşa) nm hatıratı.
Parrs cehenneminden nasıl kurtuldum Akden'rzde yeni vaziyet Reportaj. Çocuk sayfası
ayın
erimiz
Çankaya Köşküne Giderek
Defteri Mahsusu İmza Eylediler
B. Eden'in Ankarayı Ziyareti
B. Eden, Ingilterenin bugünkü azimli ve cüretli siyasetine dünden şiddetle taraftar olan adamdır. A-ramıza gelmesi memleketimizde umumî bir memnuniyet uyandırmıştır.
Yazan: Ahmet Emin YALMAN
Eden bu saniyede Anka-rada bulunuyor. Kendisini yalnız dost ve müttefik bir memleketin hariciye nazırı sı-fatile selâmlamakla kalmıyoruz. Eden, Ingilterenin bugün tuttuğu azimli yolun ve açık prensip siyasetinin zaruretini dünden gören adamdır. Kanaati için mertçe mücadele etmiştir. Fikrini yürütemeyince renk sizliğe ve tereddüde âlet olmayı kabul etmemiş, işinden çekilmiştir.
Nihayet İngiltere, kendisinin 1936 da müdafaa ettiği esasları, hâdiselerin zaruretine tâbi olarak benimseyince ve bunlar için mücadeleyi kabul edince Eden, ilkönce harbiye nazın, sonra hariciye nazın srfatile pek tabiî olarak iktidar mevkiine dönmüştür.
B. Edenin senelerdenberi mü dafaa ettiği müşterek emniyet prensipleri Türk millî siyasetinin tabii esaslarını teşkil etmektedir. Bunun için biz Edenin böyle sağlam prensipler namına açtığı mücâdeleyi uzaktan uzağa sevgi ve alâka ile takip ettik. Resmî Türkiye müşterek emniyet siyasetine seve seve iştirak ettiği gibi, Türk halkı da hakiki sulh fikrinin bu genç asîl ruhlu şampiyonuna ciddi bir sevgi bağladı, tşte bunun için bugün Türk milleti, B. Edenin Ankaraya gelmesini, resmî bir ziyaret çerçevesini! aşkın bir memnuniyetle karşı-! lryor.
Birkaç'sene evvel Chamber-lain ile Eden arasında bir prensip ihtilâfı belirdiği zaman Chamberlain, sulhu ne bahası-' na olursa olsun korumağa çalışan adam, Eden ise harbi göze alan bir insan gibi görünüyordu.
Son hâdiselerin aydınlığı için de gerilere doğru bakarak şimdi kendi kendimize sorabiliriz: İkisi de iyi niyet besliyen, ikisi de sulhu istiyen iki devlet adamından acaba hangisinin hakkı vardı? Hangisi sulhu koruyacak olan yolda yürüyordu? Hangisi dünyayı harbe sürükr leyebilecek yanlış yollara sapmıştı?
Şimdi tereddütsüzce şu hükmü verebiliriz ki ancak Edenin temsil ettiği azimli, cüretli yol sayesinde harbin önüne geçilebilirdi.
Almanlara boyun eğer gibi görünmek, kendilerine ancak ümit ve cesaret verecek yoldu. Çünkü yalnız kuvvete tapanların usulü, her eğilen başa binmektir. Nitekim de Almanlar meydanı boş buldukça ilerlediler, mukavemet ihtimaline inan madrlar. Chamberlainin eğilen başına bindiler. İngiltere, kaçınmak istediği harbi, nihayet
(Devamı 5a. 5, Sü. 4 de) +
m
Dost ve Müttefik ingiltere Hariciye Nazırı İle Genel Kurmay Başkanı, Atatürk'ün Muvakkat Kabrini Ziyaret Ederek Muhteşem B'.r Çelenk Koydular ve Ebeaî
Şefin Manevî Huzurunda Eğildiler
Misafirler Resmî Ziyaretlerde Bulundular. Ziyaretleri tade Edildi
Hariciye Vekilimiz, Misafirler Şerefine Bir Ziyafet Verdi
B. EDEN
NURİ "PAŞA,, NIN
Trablusgarp Hâtıraları
Nuri (Paşa ) «Maryetueniye» rnülâzimisanisi iken
Enver Paşanın kardeşi Nuri Paşanın Trablusgarpta başından geçen hâdiseler, Umumî Harp tarihinin en heyecanlı vakalarıdır. Nuri Paşa o zamanlar Mısırın garbinde tek başına cephe kurmuştur.
Nuri Paşanın bu çok kıymetli hatıraları ilk defa olarak neşrediliyor, bir çok mühim hakikatler ilk defa olarak ortaya konulacaktır.
Dünkü sayımızda bu hatıraların başlangıç kısmı vardı. Bugün asıl hatıralar başlıyor. İkinci sayfamızda okuyunuz.
İngilizler Meu Adasını
İşgal Ettiler
Londra, 26 (A.A.) — R«ml tebliğ: Şarki Akdenlzdeki İtalyanların deniz tayyaresi üssüne malik olan küçük Mouels adası 25 şubatta kıtalarımız tarafından işgal edilmiştir.
Bugün Dünya Vaziyeti
Ajans ve Radyo Gazete sine Göre Günün En
Mühim Hadiseleri
Sayın misafirlerimiz ingiltere Hariciye Nazirıyle Genel Kurmay Başkanı Çankaya köşkünde defteri mahsusu İmzaladıktan sonra Atatürk'ün muvakkat kabrine muhteşem bir çelenk koydular ve Ebedi Serin mânevi huzurunda eğildiler. Resmi ziyaretlerde bulundular, bu ziyaretler iade edildi. Dün akşam da Hariciye Vekilimiz şereflerine bir ziyafet verdi.
Kaydl İhtiyatla telâkki edilme»! lâzımgeldlğl İlâve edilen bir habere göre, Sovyetler Birliği İle Japonya arasında bir ademi tecavüz paktı İmzası için Almanya Sovyetler Birliğini ikna etmiş. Almanlar İngiltereyl İstilâ içfh 700.000 İngiliz askeri üniforması ve 700.000 paraşütçü hazırlamışlar.
tngiiizlcrler İtalyan somalislnde Mogadlsclo'yu, Garbi Afrika lotaları Bravayı, Haberler MoyalCyi İşgal ettiler.
Ankara, 26 (A.A.) — Bu sabah şehrimize gelmiş olan İngiliz Hariciye Nazırı Anthony Eden ile Britanya imparatorluğu (Genelkurmay Başkanı General Sir John Dili bir müddet istirahat ve öğle yemeğini hususi surette yedikten sonra İngiltere büyük elçi. si Sir Hughe Knatohr>ull-;Hugges-sen ile ve refakatinde bulunan zevatla birlikte 15,30 da Çankaya köşküne giderek defteri mahsusu imza eylemişlerdir.
Muhterem misafirler bunu takiben Hariciye Vekâletinde Şükrü Saracoğlunu, Başvekâlette Baş. vekü doktor Refik Saydamı, Büyük Millet Meclisinde de Reis Abdûlhalik Rendayı ziyaret eylemişler ve Hariciye Vekilimizle Başvekil ve Büyük Millet Meclisi Reisi Ankarapalasta kendilerine iadei ziyarette bulunmuşlardır.
Bundan sonra Büyük Britanya Genelkurmay Başkanı Sir John Dili refakatinde ingiltere büyük
elçisi ve refakatindeki zevatla birlikte Genelkurmaya giderek Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak'ı ve İkinci Başkan Orgeneral Asım Gündüzü ziyaret eylemiş ve bu ziyaretler kendisine iade olunmuştur.
?
Ankara, 26 (A.A.) — Dost ve müttefik İngiltere Hariciye Nazırı Anbhony Eden ile İmparatorluk Genelkurmay Başkanı General Sir John Dili Çankayada Rı-yaseticumhur köşkünde defteri mahsusu imza ettikten sonra Atatürkün muvakkat kabrini ziyaret ederek muhteşem bir çelenk koymuşlar ve Ebedî Şefin manevî huzurunda eğilmişlerdir. Bu tazim rasimesinde büyük misafirlere maiyetlerinde bulunmakta olan Yakın Şark İngiliz kuvvetleri Başkumandanı General Wavell'in Kurmay Başkanı
General Arthur Smith Ue Tuğge-(Devamı; Sa. 5, SU. 1 de) X
İngiltere en ufak bir istilâ ihtimaline karşı h*. türlü tedbirleri alarak hazırlanmaktadır. Yukarı daki resim bir istilâ teşebbüsünde en mühim rolü oynaması gözön ünde tutulan düşman tayyareleri, ne karşı hava dâfi topları mermilerinin topçuların emrine amade kılınışını ve dikkatle istif edilişini gösterv*«&iedir.
Afrika Harbi
1 - Mogadiscio
2- Brave Şehri
3- Moyale'ler
İtalyanların Elinden Alındı
Nairobi, 26 (A.A.) — İtalyan Somalisindcki Mogadiscio dün akşam bu müstemlekede harekâtta bulunan imparatorluk kuvvetlerine mensup şarki ve garbi Afrika kıta-tarı tarafından işgal edilmiştir.
Nairobi'de neşredilen reaml tebliğde de bildirildiği veçhile Mogadiscio' dan 150 kilometre mesafede bulunan ve bir sahil şehri olan Grana limanının garbi Afrika kıtaları tarafından ancak pazartesi güntl işgal edildiği hatırlardadır.
Nairobi, 26 (A.A.) — Resmi tebliğ: Garbi Afrika kıtaları pazartesi güntl Kismayu'nun 250 kilometre kadar şimalinde Brava'yı zaptetmiştir. Juba ırmağı boyunca Vlllb mıntaka-sında temizlik harekâtına devam edilmektedir. Burada bulunan cenu-(Devaroı: Sa. 5, SU. 7 de) +
Balkanlarda
Almanlar Balkanlara inemezler
Buna Karşı Bütün Tedbirler Alındı
Londra, 26 (A.A.) — Norveç, Holanda ve Belçikada vaki olduğu gibi Almanların Balkanlara da bir kasırga gibi inmeJeri bugün artık mevzuubahis değildir. İngiltere bu mıntakada ve şarkî Akdenizde dostlarının men-faatlerile bizzat kendi menfaatle, rini koruyacak tedbirleri almış bulunmaktadır. Yunanistan ve Türkiye ile İngiltere arasında çok mükemmel tedbirler kararlaştırılmıştır. B. Eden'in Türkiyeye gitmesinin yeni inkişaflara başlangıç teşkil edeceği hissi vardır.
Daily Express, bu hususta şunları yazmaktadır:
B. Edenin Ankarada yapacağı görûşjmelerin yakın hâdiseler üzerinde süratle müessir olması mümkündür. /\vru/panın cenırbu
şarkisinde, harekâtın pek süratle (Devamı: Sa. 5, Sü. 6 da) *x*
Telif
Gayreti
ingiltere - Sovyet Münasebatı Daha İleri Gidemiyor
Londra, 26 (A.A.) — Avam kamarasında işçi mebus Cocks, Sovyetler tarafından Ingilterenin
tekliflerine .yapılan itirazlar hususunda, Türk . Sovyet münasebetlerinin ehemmiyetine binaen İngiltere Hariciye Nezaretinin bir telif gayretinde bulunmasını ileri sürmüştür.
Hariciye müsteşarı, Sovyet hükümetinin bu işi daha ileri götür-memekte olduğunu tekrar etmiştir
istilâ Hilesi
Almanlar 700.000
İngiliz Askeri Üniforması Yapmış
Ncvyork. 26 (A.A.) — Reu-ter ajansından:
Eski Harbiye Nazırı muavini B. Louis Johnson, bir nutuk irad ederek söyle demiştir:
«— Hitlerm istilâ için 700.000 İngiliz üniforması ile 700,000 paraşüt imal ettirmiş olduğu malûmdur. Almanyanın elinde mühim miktarda zehirli gaz da vardır.»
Yağ işinde Hükümet Harekete Geçti
Eminönü Kaymakamlığı Tafsilât 3 üncü
Sizi eğlendirecek, çok sündürecek, evde ve ahbaplarınız arasında tatlı münakaşalara yol açacak bir müsabaka :
Muhtelif tipte ve tabiatte otuz erkek ve otuz kadını, birbirile en uygun, en ahenkli bir şekilde evlendireceksiniz.
Tiplerin Resimleri Ve Karakterlerini
Sanatkâr Ramiz
Hazırlamaktadır
Tahliller Yaptırdı
Sayfamızda
Eminönü kaymakamlığı başhekimliği sıkı bir faaliyete geçmiştir. Yağ imalâthanelerinin sıhhati koruma kaidelerine uygun olup olmadığını araştırıyor ve mahlut yağların ne gibi maddelerden mürekkep olduğunu tahlil ettiriyor.
Bu arada. Belediye kooperatifi firmasını kullanarak mahlut yağ yapan kollektif şirketin hem imalâthanesi hejm de yağları tetkikten geçirilmiştir. Şirketin yağ-(Devamı Sa. ö, Sü. ö de) **
1
Müşteri — Ayol, bu yenir, yu tulur şey değil, serapa sinir.. Garson — Aman bayım, sinir harbbadeyiz, kim dişini sıkarsa
I
nun kazanacağını unutmayın da
GÜNÜN SES
Halkevlerimiz
Yazan : REŞAT NURİ
Birkaç gün evvel dokuzuncu yıldönümünü kuUuladığumz üç yüz i<u Mir Halkevlnin bir çoğunu, nzun Anadolu seyahatlerimde, yakından tanıdım. Ne halde bulunduklarını sorarsanız derim kl:
_ Aile ocakları gibidir. Aileyi tek tiple tasvir mümkün mü? öyleleri vardır kl saraylarda yaşar; yine öyleleri vardır kl tek odaya sığınır. Bir kısmında yuvaya bağlılık duyguları kuvvetlidir; aile efradı arasmda sıla bir nizam ve ahenk hüküm sürer. Bir kısmında bu bağ daha gevşektir. Kardeşler arasında ufak tefek geçimsizlikler eksik olmaz; herkes kendi âleminde çalınır, eğlenir ve ancak geceden geceye bir çatı altında birleşir.
ötekilerden daha büyük bir aile ocağı demek olan Halkevleri hakkında da ayni iyeyi söylemek mümkündür.: Saray gibi binalarda şehrin bütün güzidelerini bir araya toplamrya muvaffak olanlar vardır; musiki, temsil, edebiyat, tarih vesaire İşlerinde kuvvetli olanlar vardır. Re*lm ve mahalli ellşlerl sergileri açanlar, spor, köycülük, içtimai yardım faaliyetlerini İleriye götürenler vardır. Buna mukabil şu veya bu sebeplerden yerinde sayanlar da vardır. Fakat muhakkak olan şudnr kl her birinin kıymet derecesi ne olursa olsun bir şehir halkı için ayni çatı altında beraber yaşayıp çalışmanın zevk ve istifadeleri başlamış, hakiki aile ocağının bütün karakterleri belirmiştir. Yani bir kelime ile bu büyük müessese tutmuştur.
*
En çok hangilerini beğendiğimi sorarsanız ona da cevabım şudur:
— Hepsini.. İlim, sanat, İçtimai muavenet, spor, köycülük, bunların hepsi güzel şeylerdir. Fakat ben en çok fakir ve cahil halkın ve bilhassa köylülerin kendi evlerine girer gibi çekinmeden girip çıktıkları, seviye vesaire farkı uçurumlarını görmlyerek yüksek tabaka ile dlzdlze o tor d okları Halkevlerini sevdim. Size temin ederim kl bunlar Anadoluda belki İstediğiniz kadar değil, fukut umduğunuzdan çok fazladır.
— Peki bunu yapan kuvvet?
— Ati. tembihine bir kere daha döneceğim. Aile ahengini bahanın fikrine, faziletine, bitaraflığına olan İtimat yapar. Halkevinde baba, reistir. O gurur ve gösterişten çok fazla hoşlanmıyan, açık menfaatler peşinde koşımyan, üstelik de gönül almasını bilen ağır ve sampatlk bir şahsiyet olursa her şey yolunda gider, işin bütün İnceliği bu babayı iyi seçmektedir.
VATAN
27 - 2 - tf41
99
Anlatan: General Nuri
Hatıraları Toplayıp Hazırlıyan:
Albay C. C. S.
' — ı —
Alman Gazetelerinde: "Bombardeman Von İr ip o Us Und Preveza!,,
«i
Belediye Haberleri: JQ Marttan 11 İbareti \Piyasa Haberleri:
Trablus harbinden biraz evvel, di. Maiyeti seniye bölüğünde piyade mülâzım! san isi Nuri Efendi, Berimde atasomiliter olan a-gobeyi hürriyet kahramanı erkânı harp binbaşı Enver Beyin yanına izinli gitmişti.
Bir gün Berimin meşhur bir caddesi olan Unter den Linden-den, bir roüeeyi ziyaret için geçiyordu. Bu şurada Alman gazete müvezzil erinin «Bombardeman von Tripol» und Preveza l> diye hararetli, hararetli bağırarak gazete satmaları dikkatini çekti Bir daha iyi dinledi, yanlış anlamamıştı. Müverzücr Prevezc
ile Trablusun bombardımanını bagtfiyorlardı. Demek İtalyanlar, nihayet vatanın Yunan denizinde, ki kalesile deniz aşın bir eyaletin müstahkem merkezini topa tutmıya cüret etmişlerdi. .
Hamiyet ve gayret ateşile dolu bir genç Türk zabibi, bu haberi duyduktan sonra artık müzeye gidemezdi. Nitekim Nuri dc heyecan içinde sefarete koştu ve ağabeyinin yanına çıktı. Enver
Bey: «Harp var. Ben istanbula gidiyorum. Sen burada bir hafta, on gün kal, ben sana haber gönderirim» dedi ve Berimden hareket etti.
Nuri Berline geleli ancak iki gun olmuştu. Enver Beyin tensibi ve talimatı üzerine orada daha bir kaç gün kaldı ve sonra, galiba gelen birile haber göndermesi üzerine, o da Utanbula yollandı.
Nuri gibi genç, canlı ve hamiyetli bir Türk zabiti, memleketin ister uzak veya yakın bir kısmında, harp olurken Istanbulda ve maiyeti seniye bölüğünde vakit geçiremezdi. Bahusus ağabeyi Enver Bey, Mısır üzerinden Bingazi sancağına gitmişti, ¦
Amcası, erkanı harp kolağası Hali] Bey, maiyeti seniye bölükleri kumandanı iken, o sırada Kümelide türeyen eşkıyanın ve bilhassa Apostolun takibi için yeni teşkS edilen seyyar jandarma taburu kumandanlığına tayin edilmiş, Selâniğe gitmiş ve Apostolun tedmiri ve Trablus harbinin zuhuru üzerine tekrar İstanbula gelmişti. O da Trabluegarbe git-miye hazırlanıyordu.
Ağabeysi ve amcası harbe giderken Nuri duramazdı. Böyle bir hareket, o zafmankı duygu ve terbiye icaplarına uymazdı. O da bir an evvel düşmanla vuruşmak ve çarpılmak arzuaile yanıyordu.
İşte Nuri Bey, bu sebep ve sa-iklerle Trablusa gönüllü gitmeğe karar verdi. Fakat padişahın da müsaadesi lâzımdı. «Iradei seniye» sadir olmadan gitmesine imkân yoktu. Bu sebeple seryaver Hut-şit Paşa vasıtasile padişahtan da izin dilemek iktiza ediyordu.
Padişah, Nuriyi seryaver paşanın refakatinde olarak, ayakta kabul etti ve «Senin apandisitin vardı. Nasıl gideceksin?» dedi. Buna Hurşit Paşa cevap verdi:
— Nasıl tedbir alacağını kendisine tarif ettim, efendimiz.
Bunun üzerine padişah, Nuri-nin arkasını sıvayarak gitmesine müsaade etti. Bundan ba$ka şu sözleri ilâve etti:
— Kumandana ve urbana selâm söyleyin, son cephane yüklü (Edirne) vapurunu onlara ben gönderdim. Vükelâ «batırılır» diye göndermek istetmiyorlardı. Ben ısrar ettim. «Batarsa batsın, fakat varabilirse büyük yardımı olur» dedim..
Nuri Bey, padişahın elini öptü ve duasını alarak, mutat usul ve merasim dairesinde yanından çıktı. Kabul odasının kapısının dışında bekliyen kırmızı fesli saray efendilerinden birisi yerlere kadar eğildikten sonra Nurinin eline içi madeni para dolu kırmızı atlastan bir kese sıkıştırdı. Kesenin içinde 30 altın «ihsan» olduğu sonradan anlaşıldı.
Eski zamanlarda, bilhassa Ab-dülhamit devrinde mertebe, ve mertebe büyüdükçe ihsanlar da büyür ve yüz, beş_yüz ve bin altına kadar çıkardı. Maliye hazinesinin tamtakır denecek derecede boş, üç ayda bir bir tek maaş almanın bile güç olduğu bir devirde saray debdebe, ihtişamla-
rından fedakârlık etmez ve ihsanlarına hajel getirmezdi.
Bundan başka, bu imünasebet-le vc haşiye yollu beyana mecburum ki, bir zabite veya bir me. mura para ihsan etmek doğru ve medeni, asrî ve şerefli bir hareket değildi. Bu gibi vaziyet ve münasebetlerde devlet reisinin para yerine bir saat, bir tabaka ve nihayet imzalı bir fotoğrafını hediye etmesi çok daha doğru o lur. Para sarfolur gider, fakat,
imzalı ve tarihli bir hükümdar he diyesi babadan oğla intikal eden bir aile hatırası teşkil edebilirdi.
O vakit Trablusa gönüllü gidecek olan zabitlerin sevk işlerine erkânı harp binbaşısı Ömer Lûtfi Bey bakıyormuş. Nuri de ona müracaat etti ve üzerinde bir mühürle 76 veya 86 rakka-mı bulunan bir kâğıt aldı. Rak-kam Trablusa gidecek zatın sıra numarası idi. Nuri Paşa sonradan, Trablusta bu rakamı hariçle olan «muhabere ve tediye ve sipariş emirlerinde imza yerinde kullanılmak üzere kendine şifre ve parola edinmişti.
Bu kâğıtla Nuri harcırahını ve
pasaportunu almış ve harekete sür atle hazırlanmıştı. Harcırahı 80 -
90 lira tuttuğundan Nurinin e-pey altın parası olmuştu. Bu sebeple bir kemer tedarik etti ve Parise kadar 20 altın tutan tren ücretini ^dedikten sonra kalan altınları ikişer, ikişer yanyana kemere dizdi. Yalnız hususi biı tipte yaptırdığı sivil elbise bitmemişti. Dikkati çekmemek için a-lelâde bir sivil spor elbise yaptıracak yerde, tecrübesizlik sai-kaeile, yakası devrik yan sivil, yarı başka türlü bir kıyafet yaptırmak istemiş, fakat o da bitmemişti.
Nuri Bey, amcası Erkânı harp kolağası Halil, mülâzımı evvel Ali (Afyon Karahiaar mebusu ve saik Nafıa ve Münakalât Vekili Ali Çetinkaya), Istablıâmi-reden Derviş ve aslen Tunuslu zengin bir fes tüccarı olan ve Tunus üzerinde sevkıyat için kendisinden istifade etmek düşünü* İen Ali bin Cebbare beylerle ismini hatırlamadığı bir binbaşı ve bir deniz yüzbaşısı 3e birlikte 1 5 ikinieteşrin 1911 akşamı «Oryant Ekspreste bindi.
_(Arkası var)
TAKVİM
Î7 ŞUBAT 94 i PERŞEMBE
AY: 2 - GÜN: 68 - Kanım: 112 RUMİ: 1856 — ŞUBAT: 14 HİCRt: 1860 — Muharrem: 80
GÜN:
ÖOLE:
İKİNDİ:
AKŞAM:
YATSI:
İMSAK:
ZEVAU EZAM
7,11 13,27 16,31
18.55 20.25 5,02
12,16 7,32 9,35
12,00 1,31
11,07
Martın Yirmisine Kadar
Et Fiyatları Değişmiyecek
Belediye Reis muavini Lûtfı Aksoy dün şehrin muhtelif yerlerindeki kasapları tefti» etmiştir. Bu teftiş neticesinde kasaplarda
ihtiyacı karşılayacak kadar et bulunduğu görülmüştür. Mezbahada kesim normal bir şekilde ve Istanbulun ihtiyacına kifayet edecek bir vaziyettedir. Bu normal vaziyetin martın yirmisine kadar devam edeceği, et fiyatlarında da ne eksiklik ve ne de fazlalık olmayacağı toptancı tüccarlar tarafından söylenmektedir. Fakat mart yirmiden sonra tmuvaredat yalnız Ege mıntakasına inhisar edeceği için vaziyet bir parça şüpheli görülmektedir.
Vali Muavini Bu Akşam Geliyor
Bir haftadanberi Ankarada bulunan Vali muavini Ahmet Kınık 'bu akşam Ankaradan İstanbula gelecektir.
Ahmet Kınık temaslarını daha ziyade Fiyat Murakabe komisyonunun gördüğü ijlcr üzerinde yapmıştır.
Diğer taraftan Ankarada bulunan Belediye İktisat müdürü Saffet te yarın sabah istanbula gelecektir.
Belediye iktıaat müdürünün yeni kurulan iaşe teşkilâtında bir vazife alacağı da söylenmektedir.
Sokakların Sulanması için Belediye Bir Arozöz Daha Alıyor
İstanbul Belediyesi yazın sokakların devamlı bir şekilde sulanması için şimdiden faaliyete geçmiş bulunmaktadır.
Elde mevcut arozözler tamir edilmekle beraber yeni arozözler alınması da düşünülmektedir. Ni. tekim dün bir arozözün tecrübeleri Belediye önünde yapılmış ve matlûba muvafık görülerek sahi-bile pazarlığa da girişilmiştir. Daimi encümen mubayaası için
son kararı verecektir.
o ¦ ¦
Derihrimiz Hakkında Yeni Karârlar
Tramvaylarda Tek Bilet
Birinci Mevki
ikinci 5 Kuruş
Aktarmalı Biletler Birincide 11, ikinci Mevkide7,5 KuruşOlacak
Faruk Sonter Ankaraya Döndü
Deri standardizaayonu için şehrimizde tetkiklerde bulunmak üzere gelen Standardizasyon müdürü Faruk Sonter dün bir çok
deri ve tiftik tüccarlarile ve Mez-bahada temaslarda bulunmuştur.
Haber aldığımıza göre bu tetkikler neticesinde yüz adet derinin ağırlığı yüz elli kilodan fazla geldiği takdirde bu derilerin ihracı menedilecektir.
Diğer taraftan söylendiğine göre derilerin üzerinde üç ilâ dört santim kıl kalması da kabul edilecektir. Çünkü bu kılların kesil-mesile bizim aanayümize bir fayda temin edilemiyecektir. Bu kısa kıllar bizde kullanılmamaktadır.
Dün tetkik ve temaslarını bitiren Standardizasyon müdürü Faruk Sonter Ankaraya hareket etmiştir.
Tek ve aktarma bıletlcrile tramvaylara malzeme tedariki üzerinde bir müddettenberi Ankarada temaslarda bulunan Elektrik, Tra*mvay. Tünel idareleri Umum Müdürü Mustafa Hulki Erem dün sabah İstanbula gelmiştir.
Umum Müdürlüğün hazırlayarak Vekâlete gönderdiği tek ve aktarma biletleri tarifesi Vekâletçe tasdik edilmiştir.
Malzeme için hükümet evvelce de yazdığımız gibi dövizi kabul etmiştir.
Romanyadan sipariş edilen sekiz yüz bandajın pik mukabili o-larak getirilmesi tahakkuk etmiş ve halen Romanyada bulunan heyet katî neticeyi almıştır.
Bundan evvel Ingiltereye sipariş edilen 35 otobüsten başka daha yirmi beş otobüs sipariş edilmesi de kararlaştırılmıştır.
Tasdikten geçen bu tarifeye göre kıt'a farkı gözetilmeden bi-
rinci mevki 7 ve ikinci mevkide 5 kuruş olarak kabul edilmiştir. Aktarma biletleri dc birinci I I ve ikinci mevkide 7.5 kuruştur. Bu
suretle Fatihten ikinci mevki tramvaya binen bir yolcu 7,5 kuruşla Bebeğe kadar gidebilecekti* T Wmfw!^a.** Tip
Bu tarifenin tatbikına martın onundan itibaren başlanacaktır.
Hükümet tramvay ve tünel ayrıca Amerikan Hrmalarile de otobüs almak üzere müzakerelere başlayacaktır. Teşebbüs Ameri-
kadaki sefirimiz vasıtasile yapılacaktır.
Bazı Tramvay Duraklan Kaldırıldı
Tramvayların daha süratle devir yapabilmeleri için bazı durakların kaldırılması hususundaki
kararın tatbikına başlanmıştır.
Kaldırılan ihtiyarî duraklar siyah
levhalarla gösterilmektedir.
Adliyede:
Hazinenin Parasını İhtilas Edenler
5 şer Sene Hapis ve Müebbeden Amme Hizmetinden Mahrumiyete Mahkûm Oldular
Hazinenin parasını ihtilas ve vazifelerini suiistimal ettikleri iddia edilen Adliye hapiaaneler mutemedi Şerif, Levazım mutemetlerinden İsmail, Hasan, Adliye mutemedi Asım, Emin, Fenni, Tevfik Sühra ve Vilâyet muhasebe memurlarından Necminin muhakemeleri dün Birinci Agırceza mahkemesinde neticelendirildi. Suçlulardan Eminle Necmi mevkuf bulunuyorlardı. Zabıt kâtibi
ah kemen in hazırladığı uzun
m
kararnameyi okudu. Suçlulardan
Necmi, Emin. Fenni ve Asım beser »ene onar ay hapis ve müebbeden âmme hizmetlerinden mahrumiyete mahkûm ediliyorlar. Diğerleri hakkında da beraet kararı veriliyordu.
Bunlardan Necmi 26,550, Emin 2 1.000. Fenni 2.1 50. Asım da 4,000 lira ayrıca para cezası, 40,818 kuruş mahkeme harcı ve 353 lira ehlivukuf ücreti vc ihtilas ettikleri paralar için de yüzde beş faiz ödeyeceklerdir.
iki Pil Muhtekiri
İkişer Sene Sürgüne Mahkûm Edildi
Asliye ikinci cera mahkemesi ( mevkufların İstanbul tevkifhane-dün mühim miktarda pil ihtikârı yaptıkları için tevkif edilen Yako
ve Barohla gayrimekuf suç ortakları Salamonun duruşmalarını bitirdi. Mahkeme suçun sabit olduğu neticesine varıyor ve Yako ile Baroha ikişer sene Eskişehire sürgün ve beser yüz lira para cezası ve Salamona da 25 lira para ve 50 gün ticarethanesinin sed-dedilmesi cezası vermiştir.
Hükmün temyizi kabil olduğu için mevkuflar geç vakit serbest bırakılmışlardır.
Mahkûmların Üsküdar Hapisane-
sinde Toplanacağı Haberi Asılsız
Dün bazı gazeteler Istanbulda-ki bütün mahkûmların Üsküdar hapisanesinde toplanacağını ve
sine getirileceklerini yazdılar. Müddeiumumi Hikmet Onat dün bu haberi yalanlayarak demiştir ki:
«— Mahkûmların Üsküdar hapisanesine toplanacağı ve mevkufların İstanbul tevkifhanesinde kalacakları haberi yalandır. Ne böyle bir karar ve ne de bjr tasavvur vardır. Yalnız İstanbul hapisanesı yıkıldıktan sonra yer darlığı vardır. Bunun için Üskü. dar tevkifhanesine ilâve olarak bazı inşaat yapılması kararlaştırılmıştır. Epeydenberi Istanbulda bulunan Hapisaneler Umum Müdürü Sakıp bugün Ankaraya dönecek ve tetkikatınt bir raporla Adliye Vekâletine bildirecektir.
40 Liralık Malı 75LirayaSatan
Nisadır Muhtekiri Ad.iyjye Verildi
Fiyat Murakabe bürosu memurları toptancıların ihtikâr yaptıklarını haber aldıklarından bir kaç gündenberi toptancı ithalatçıların peşine dürmüşlerdir. Evvelki gün -bir kaç perakendeci tüccar, Murakabe bürosuna müracaat ederek Tahtakalede Mak-sudiye hanında 12 numaramda kalay ve nisadır tüccarı Marko Par-donun evvelce 40 liraya sattığı nışadırı şimdi 75 liraya satmak istediğini ihbar etmişlerdir. Bunun üzerine Murakabe bürosu me murları Marko Pardoya verilecek paraların numaralarını almış, lar ve müracaat edenlerin gidip mah satın almalarını söylemişlerdir.
Perakendeciler Maksudiye hanına gidip Markodan iki sandık nisadır ve kalayı 75 lira mukabilinde satın aldıkları bir sırada polis ve Mürakaıbe bürosu memurları dükkâna girerek cürmü meşhut yapmışlardır. Marko Par. donun üzeri arandığı zaman cebinden evvelce numaraları alınmış paralar çıkarılmıştır. Marko Pardo yakalanarak zabıt tutulmuş ve malları müsadere edilmiştir.
Diğer taraftan öğrendiğimize göre Marko Pardo bu işi kendi hesabına yapmamakta, bir büyük ithalâtçı vasıta olmaktadır. Şimdilik bu ihracatçı meçhul ise de bunun yakında meydana çıkanla, cağı muhakkaktır.
Un Fiyatları Yenidan
GÜNDEN
GÜNE
Dert Dağıtan Doktor
Bilmem hatırlıyor musunuz? Bir hafta kadar evvel, «Samat-ya Güzeli» diye anılan bir kızcağız kürtaj (gebe kadından çocuğu vaktinden önce almak için yapılan ameliyat) tan ölmüştü. Meğer, bu Samatya güzelinin kız kardeşine de başka bir doktor kürtaj yapmış.
Fakat işin tuhaf tarafı şu: Ayni hastahanede çalışan bu iki kız kardeşi iğfal edenler dok-tormuş. Tabii, kürtajı yapanlar da doktor...
Yahu, bu ne biçim iş? Bu ışı» içindeki doktorlar, dertlere deva bulacak yerde, zavallı kızların başına dert üstüne dert açıyorlar!...
Kıyamet Alameti
bı-
Geçenlerde, Naciye Şengüf ismindeki bir kadın, tavuklardan bilö kıskandığı sevgilisi AH Garîpkuşu (doğrusu bu yal kendine yakışır soy adı...a çaklamış.
Bu havadisi gazetelerde yunca kendi kendime ı
«Eskiden, erkekler aşk aninden kadınları bıçaklardı; liba, şimdi nöbet kadınların!...a dedim. Eskiden olsa, kıyamet alâmeti derlerdi...
Yolsuzluk
Duydunuz mu? Belediye ni bir karar vermiş: Arabaların
demir tekerlekleri asfalt yollan bozduğu için, bundan sonra caddelere^ asfalt yerine, mozaik parke döşenecekmiş.
Fikrimi sorarsanız, ben: «No d ö şen irse döşensin de, bir an evvel şu yolsuzluktan kurtulalım!» derim...
Tesbİt Edilecek Pamuk İpliği İşleri
Bu sabah saat onda Fiyat Murakabe komisyonu fevkalâde bir toplantı yapacaktır.
Bu toplantı münhasıran tek tip ekmek ihdası yüzünden un fiyatlarında husule gelecek değişiklik hakkındadır.
Buğdaya çavdar karıştırılması karar altına alındığından un fiyatlarının bir miktar düğmesi icap ettiğinden komisyon Toprak Mahsulleri Ofisinden bu hususta gelmiş olan raporları tetkik edecek ve una yeniden fiyat koyacaktır.
Toplantıda Toprak Mahsulleri
Ofisi mümessilleri ve değirmencilerin mümessilleri hazır bulunacaklardır. *
Almanyaya Keçi Kılı ve Kitre Gönderilecek
Dün Almanyaya gönderilmesi takarrür eden keçi kılı ve kitreler için Tiftik ve Yapağı İhracatçılar Birliği toplanmıştır. Bu toplantıda mezkûr maddelerin tüccarlar arasında taksimi yapılmıştır. Tüccarlar bu taksime göre Almanyaya mal satabileceklerdir.
30 Bin Çuval Geldi
İhracat tüccarlarının ihtiyacını karalamak üzere yabancı memleketlerden peyderpey çuval getirilmektedir. Son olarak Tiftik ve Yaüağı İhracatçılar , Birliğinin ihtiyacını karşılamak üzere 30 bin çuval getirtilmiş ve Birlik tarafından tüccarlar arasında taksim edilmiştir.
Gazetelerde, hemen hergün dikkatinizi çekiyor: Pamuk ipliği tevziatında, galiba, yolsuzluk yapılıyormuş.
Umalım ki pamuk ipliğine bağlı olan bu yolsuzluk pamuk ipliğliğî kadar hafif olsun*
Adı Üstünde
Ali Huysuz adında birisi, Belediyeye müracaat etmiş ve fakirliğini ileri sürerek memleketi, ne bedava gönderilmsini iste* miş.
Bu haberde, bu noktaya kadar fevkalâde bir şey yok, değil mi?
Fakat bu adamm üzeri aranınca ne bulunmuş biliyor musunuz? 3 tren bileti ve 3 fakruhal vesikası ile 41 lira...
Doğrusunu isterseniz, ben buna hiç te hayret etmedim. Çünkü bu adam, çoklarının yaptığı gibi, ne cibilliyette olduğunu gizlemiyor. Adı üstünde: Ali Huysuz!...
Şehabeddin UZUNKAY/
yalan tırmanarak koya doğru koçtu. Ben de arkasından gittim* Kulübenin önüne geldik. Maksim yoktu, beni görralyecek ve a-zarlamıyacaktı. Koydaki şamandıra gözüme UIştL Geçen defa telamla buna İyice baka-m amiptim.
Üzerinde mu isün yazılı İdi. «Tekrar döneceğim» bir kotra İçin* bele bir daha dönmemiş olan bir kotra İçin garip bir İsim...
ı im etrafındaki bahçe çok bakımsızdı Her tarafta çalılar, dikenler itilmişti. Bura-raya bir bahçıvan gönderip buralarını temizletmek lâzımdı. Kapı yine aralıktı, İttim İçerisi kap karanlıktı, küf kokuyordu. Halbuki borada bu kuçükcük evde ne mehtap &-lemleri yapılmış, ne şenlikler olmuştu! Met-¦¦m. yerlere mahsus bu sessizlik ve tenhalık beni ürküttü. İçeride birisi varmış gibi seslendim :
— Kim var, orada T..
Hiç cevap yoktu. Fakat birisinin orada olduğuna emindim. Karanlığa gözlerim alısm-ca yere çömelmi* bir gölge farkettim aptal Ben orada saklanmağa çalışıyordu.
— Ora4a ne anyonun T Dedim. Yüzüme alık alık bakarak:
— Bilmem, dedi.
— Ben, burada ne arıyorsunuz. Mlster de Vinter böyle bu eve girip çıktığınızı duysa hiç de memnun olmaz,
sı-Hsi/4-r çömelmi^ olduğu yerden kalktı. Bir elinde bir olta tutuyordu. Saklamağa çalıştığı halde bir türlü bercremlyonlu.
— Bu olta sizin değü, onu da buradan al-
dınız hiç iyi bir şey değil. Fakat bu defalık zararı yok. Alınız, sakın bir daha da yapmayınız. Emi.
— Beni deli hastahaneslne attırmıyacaksınız değil mi?
Titriyordu. Korkudan heyecandan her tarafı titriyordu.
— Neye haatahaneye attırayım? Sizin bir şeyiniz yok kl.
—• Ben kimseye fenalık yapmum. Klraseyo bir şey söylemem. »
Kiril yUzttndın yaşlar akıyordu.
— Kimse sizi haatahaneye göndermez Ben merak etmeyiniz.
— Teşekkür ederim. Sizin melek gibi bir yüzünüz var. Size bir şey vereyim.
Kayaların arasında kayboldu, sonra alık alık gülerek bana güzel bir deniz kabuğu u-zattı, pınl pırıl parlıyan bir sedef kabuğu..
— Tefekkür ederim, Bcu, pek güzel, dedim. * ,
— >¦/ hiç ötekine benzemiyorsunuz.
— öteki kim, Ben, anlamıyorum.
Başını salludı korkmuş gözlerlle sanki bir hayal görmüş gibi ürktü:
— O kadın hain İdi. Yılana benziyordu. Dedi. Geceleri buraya gelirdi. Bir gün pencereden baktım neler gördüm, neler! Sonra o farkına vardı, bir şey söylersen seni hasta-haneye kapatırım, dedi. Ben haatahaneden korkarım. Fakat şimdi o gitti, bir daha hiç K* İni İvecek değil nü?
— Kimden bahsettiğinizi anlamıyorum, Ben, fakat her halde sizi hiç kimse haatahaneye koymıyacaktır.
Oradan uzaklaşırken düşündüm. Zavallı meczup Ben'ln hafızasında her halde eski bir hatıraya ait korku kalmıştı. Ne söylediğini bilmiyordu. Belki yarın beni gördüğünü, deniz kabuğu hediye ettiğini de unutacaktı, ı.ı-i" r Ue beraber geri dönüyorduk, tçime bilmem neden bir korku girdi. Oradan kaçmak, uzaklaşmak istedim. O küçük metruk evde sanki beni tehdit eden birisi varmış gibi m Mm.ı Koşa koşa şatonun yolunu tuttum. Bahçeden geçerken gözüme ağaçların tiranına saklanmış parlak renkli bir otomobil İlişti. Misafir geldi sandım. Fakat misafirlerin arabaları şatonun kapısının önünde dururdu. Böyle agahların arasına saklanacak
misafir kim kil acaba? Tam da çay zamanı idi. Beraberce çay içmek, onlara İkram etmek lazımdı. Üstüm bas mı da pek perişandı. Odama çıkıp biraz düzelmek istedim.
Başımı kaldırdım, şatonun kapalı duran şark kısmında bir pencere açıktı, Pencerenin önünde de bir adara duruyordu. Benim o tarafa baktığımı görünce hemen çekildi. Tam o sırada da siyah elbiseli bir kol pan-curu çekti» kapadı.
Bu siyah kol Mlsls Danvers'in koluydu. Belki o kapalı odalarda bir tamir filan yap* tırıyor diye düşündüm. Fakat dışarı bakıp da beni görünce kaçan adanı kimdi? Her halde bu gizlenmiş arabanın sahibi olacaktı. Mis İs Danverm demek kl orada misafir kabul ediyordu. Aman neme lâzım benim diyerek odama çıkıyorken birdenbire Maksi* mln olmayışı aklıma geldi. Neden bu garip misafir gelmek için tara bugünü seçmişti.
cNeme lâzım dediğim halde zihnim bu noktaya takılıp kalmıştı. İçeri girdim. Küçük salonun kapısından baktım. Biraz evvel koltuğun üstüne bıraktığım yün İşimle çantam bir yastığın arkacında İdi. Halbuki ben onları orada bırakmamıştım. Demek kl birisi benim yerime oturmuş, eşyalarımı karıştırmıştı.
Jaspor kuyruğunu sallıyaruk etrafı kokluyor, fakat havlamıyordu. Buna bakılırsa, gelen yabancı değildi.
Tam o sırada koridordan sesler duydum. Mlsls Dun ver* yavaş yavaş yamndaklne şu «özleri fısıldıyordu: (Arkası var)
Maarif Haberleri :
Şile ve Çatalca
Köylerinde Kırk Eğ.tmen Kursu Açılacak
İstanbul ilk tedrisat müfettişleri martın birinci günü Maarif müdürü Tevfik Kut*un riyaseti altında bir toplantı yapacaklardır. Toplantıda, Şile ve Çatalca-da kırk kadar eğitmen kursu a-çılması hakkında görüşülecek ve kurs açılacak köyler tesbit edilecektir.
Diğer taraftan, müfettişler birinci teftişlerine ait raporları Maarif müdürlüğüne vermiş olduklarından birinci teftişte alınan neticeler hakkında da, umumî mahiyette bir görüşme yapılacaktır.
Talebelerin Sinemalara Gidip
Gitmemeleri Görüşülecek
İstanbul ilkmektep başmua!-limleri nisanın ilk haftası cuma günü toplanarak diğer meseleler arasında talebelerin sinemaya gidip gitmeyecekleri meselesini de görüşeceklerdir. Bu maksatla hazırlanan raporda talebelerin her filmi görmesi kabul edikmemekte ise de, bazı ba^muallimler talebe-lerin bu hususta seıbest bırakılarak istedikleri filmleri görmesi fikrinde bulunmuşlardır. Mesele| esaslı şekilde müzakere ve müna. ka.şa edÜecektir.
¦
27 - 2 - 941
VATAN
istanbul Bölgesinin Yarattığı
Bir Şaheser Daha
Sporcuların * gömlek değiştirir flM klüp değiştirmelerine müsaade Kİ en yuz numaralı talimatname Ue istanbul piyasası bir iki ay içinle pazar yerine döndü. Ba« klüpler büyük gayretler sarfı ve yaptıkları nakdi fedakarlıklarla her hafta sahada yeni oyuncularla gö-ründülor. İş bu kadarla da kalmadı. Klüp idare heyetleri de blrbiri-le uyuşarak o hafta yaptıkları ma çın ehemmiyetine göre yekdiğerine tekrar iade edilmek üzere oyuncu alıp vermek kombinezonlarını da yaptılar. Beden terbiyesi genel direktörlüğü her işte olduğu gibi bu defa da hataamı anlıyarak yüz numaradan tekrar doksan dokuz numaralı talimatnameye döndü.
Bu son talimatnameyi de ortadan kaldırdığını hiç beklenmeyen bir günde, bütün bölgelere tamim etti. Hususi anlaşmalar, klüp idare heyetlerinin verdiği kararlarla klüp deriştiren oyuncular bu vasiyette eski klüplerine dönemez oldular.
Yukarıya yazdıklarımız yüz numaralı tamimin Türk spor tarihine geçecek acıklı hikâyesidir.
Fakat, bu sütunlarda anlatmak istediğimiz daha ziyade bölgenin çok garip bir hareketidir. Bölge bu 9on hareketile, bu güne kadar yaptıklarına bir şaheser daha ilâve etmiş oluyor.
Hâdise şudur: Beden terbiyesi genel direktörlüğü bir talimatname yapryor. Ve idmancılara istediğin dakikada bir klüpten diğer bir klübe geçebil irsin iz diyor. Bu serbestiden sonra tabadır ki; her İdmancı istedi*! klübe intisap ediyor. Hattâ klüp idare heyetleri bile birbirinden oyuncu alıp veriyor. Vaktaki: beden terbiyesi ge.ıel direktörlüğü bu talimatnameyi ilga ile eski talimatnameye cknü-yor. İstanbul bölgesi bu defa bu şaheseri yaratıyor.
Nizamnamenin bu serbestisinden istifade ederek klüp değiştirenlere birer mektup yazarak ned^n klüp deştirdiklerini, ve sebeplerini soruyor.
Hakikaten garip değil mi? Mafevk makam, istediğin dakika klüp değiştirebilirsiniz dedikten sonra
bölgenin klüp değiştirenlerden böyle bir sual sormağa ne hakkı olabilir?
Klüp değiştiren idmancılardan birisi çıkar da İstanbul bölgesinin bu sualine:
«Siz müsaade ettiniz, idmancıları adeta klüp değiştirmeğe teşvik ettiniz ben dc klübümdon ayrıldım ve şu klübe geçtim diyecek olursa buna ne cevap verilebilir?
Bu arada bölgenin garip bir hareketini daha duyduk. Kasımpaşa klübünden ayrılarak îstanbulspora intisap eden RUstüyü ceza heyetine davet etmişler. Ve bu idmancıya klüp değiştirmesinin sebepleri ile üzerinde bulunan paltoyu da kimin aldığını sormuşlar.
İstanbul bölgesi işine gelmediği yerde klüplerle idmancılar arasındaki şahsi işlere karışmıyacagını
söylediği halde, bir idmancıyı çağırarak üzerine alınan bir paltonun hesabını sormağa kalkması bizi olduğu kadar bütün spor efkârı um um iyesini hayrete düşürecek bir harekettir. Saniyen bu işin bölge ceza heyetile alâkası nedir?
Nasılsa beden terbiyesi genel direktörlüğünün yaptığı ceza talimatnamesi ile bir ceza heyeti kuruldu da İstanbul bölgesine iş çıktı. Nerde ise bir idmancı evinde anası babası ile yanılıp kavga etso bölge yak asma yapışıp derhal ceza heyetine sevkedecek.
Görülüyor kl ne yapmak istediklerini bilmiyorlar. Bu gibi gösteriş kabilinden işlerle, idaresizlik yüzün den ölüme doğru sürüklenen Türk sporunu kurtaracaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar. Beyhude gayret.
Her bakımdan varlık içinde bulunan teşkilâttan biz gösteriş değil müsbet işler bekliyoruz.
Kemal ONAN
Sız Liseleri Voleybol Maçları
K
iz 1 ıselerı ar as m d ak i voleybol şampiyonasına dün öğleden sonra oldukça mühim bir kalabalık kütlesi önünde Eminönü Halkevinde devam edilmiş ve müsabakalar ni-hayetlenerek Çamlıca krz lisesi vo-
leybolcüleri bu sene de birinci olmak muvaffakiyetini göstermişlerdir. ' \
Dün günün ilk karşılaşması Çamlıca - Erenköy kız liseleri arasında idi. Bu maçm galibi İstanbul kız liseleri birinci olacaktı. Onun içindir ki maç üzerindeki alâka çok büyüktü.
Takımlar sahada karşılıklı olarak şu kadrolarla yer aldılar;
Çamlıca: SUheyU, Nürünnlsa, Necla, Nebahat, Necla.
Erenköy: Süheylâ, Mukaddes, Türkân, Fazilet, Lebibe, Mübeccel.
Müsabakanın birinci devresi seyircileri heyecandan bunaltan* b|r çekişme içinde geçmiş ve seti Çamlıcahlar 15 - 12 almışlardır. İkinci seti dc kazanmıya muvaffak olan Çamlıca .sahadan galip çıkarak bu sene de İstanbul kız liseleri voleybol şampiyonu olmuştur.
tkinci karşılaşma da Kız öğretmen - Kandilli arasında olmuş, müsabakayı 15 - 10, 15 - 6 Kız öğretmen kazanmıştır.
Takımlar sahada şu kadrolarla görünmüşlerdir:
Kandilli: Saime, Vildan, Sühey-
la, Belma, Nevin, Halide.
Kız öğretmen: Melâhat, Hayriye, Neriman, Hayriye, Meliha, Nevzat,
İstanbul - Cumhuriyet
Günün son müsabakasını İstanbul - Cumhuriyet kız liseleri yapmışlardır. Takımlar sahaya şu kadrolarla çıkmışlardır:
Cumhuriyet: Nihal, Bel kıs, Semahat, Bldar, Semahat, Kânlye,
İstanbul: Belma, Necla, Ülker, Melâhat. Veliye, Semahat
Bu müsabaka çok sıkı cereyan etmiş ve neticede 15 - 11, 15 - 8, 15-9 Cumhuriyet kazanmıştır,
uvan tasnifinde de Çamlıca hiç matlûp olmadan 18 pu-vanla birinci, Erenköy 16 puvanla ikinci. Cumhuriyet ve Kız öğretmen 15 şer puvanla üçüncü olmuşlardır. Üçüncüyü tayin için bu iki takım bir daha karşılaşacaklardır.
İnönü 14, Kandilli 13. Boğaziçi ve İstanbul 12. Şişli Terakki 10, Işık lisesi 9 puvan almıştır.
P
Sayın Misafirlerimiz Çankaya Köşkünde
(Başı 1 İncide) X neral Mallaby, Hava Vismareşali Elrohurst ile mihmandarları refakat eylemekte idiler.
Yine bu ziyaret esnasında mi-
Müdürü Salâhattin Arbel. Merkez Kumandanı albay Ali Demir, Emniyet müdürü Şinaai Turga, Polonya ve Yunanistan büyük el-çilerilc Holanda, Belçika elçileri.
safirlerimiz Ebedî Şefin muvak- İngiliz büyük elçiliği kara, deniz kat kabri önünde VaU muavini ile Emniyet direktörü tarafından karşılanmış ve bir polis müfrezesi rasimei ihtiramı ifa eylemiştir.
Ankara, 26 (A.A.) — Bu akşam Hariciye Vekili Şükrü Saraçoğlu tarafından Ankarapalas otelinde ingiltere Hariciye Nazırı ile İmparatorluk Genelkurmay Başkanı General Sir John Dili şe. refine bir akşam ziyafeti verilmiştir.
Bu ziyafeti bir resmi kabul takip eylemiştir.
Misafirlerin
Ankaraya Muvasalatında
Ankara, 26 (A.A.) — İngiliz Hariciye Nazırı Ekselans Anthony Eden ile İmparatorluk Genelkurmay Balkanı General Sir John Dili, hükümet merkezimizi resmen ziyaret etmek için bugün saat 10,30 da Ankaraya gelmişlerdir.
Muhterem misafirlerle refakat, lerini getirmekte olan hususî tren, gara girdiği z alman başta Hariciye Vekili Şükrü Saraçoğlu olduğu halde Genelkurmay İkinci Reisi Orgeneral Asım Gündüz, Hariciye Vekâleti Umumi Kâtibi Numan Mencmencioğlu. Ankara Valisi Nevzat Tandoğan, Hariciye Umumî Kâtiplik muavini Ce-vat Açıkalın, Protokol Umum
ve hava ata.şemüiterleri ve başta Riyaseticumhur bandosu olduğu halde ihtiram vazifesini ifa etmek üzere askeri bh kıta peronda hazır bulunmakta idiler. Garın diğer aksamını da kesif bir halk kütlesi doldurmuş bulunuyordu.
İngiliz Hariciye Nazırı ile imparatorluk Genelkurmay Başkanı ve maiyetlerini taşıyan tren, gara girdili zaman halk kütleleri arasından yükselen alkımlar ve «var o\>, «'yaşa» sadaları dakikalarca sürmüş ve muhterem misafirimiz Anthony Eden, bu samimi tezahürata halkı selâmlamak suretile mukabele etmiştir.
Tren durunca vagonlarından inen ingiliz Hariciye Nazın ile Sir John Dili. Hariciye Vekilimiz Şükrü Saraçoğlu ve Genelkurmay İkinci Reisi Orgeneral Aerm Gündüz ile müaafahada bulunmuşlar ve her iki taraf refakatlcrındeki zevatı birbirlerilc tanıştırmışlardır, istikbal merasiminin bu safhasını takiben Riyaseticumhur bandosu İngiliz millî marşı olan «Tanrı, Kralı korusun» ve «istik. l&U marşlarını çalmış ve misafir-107 im iz rasimei ihtiramı ifa etmekte olan askerî kıtayı teftiş eylemiştir. |
Büyük Britanya Hariciye Nazırı, kıta komutanının elini sıkmış ve askeri «Merhaba asker» diyerek aelâjmlamış ve erlerimiz gür bir sesle «sağ ol» mukabelesinde bulunmuşlardır.
Eden, İngiliz İmparatorluğu ve
Her Gün
On Satir
S. G. SAVCI
1 2
8 9 10
Perde arasında sinemanın holünde rastladım. - \ i
binek kaydı tra* olmuş, tertemiz giyinmişti. 1
Gözüm ıarrryordu. Nitekim basile helanıladı \e Uâ\o etti:
¦ ¦ NasıNını/ ?»
— Tefekkür ederim, arzı hürmet eylerim efendim.
Kfcmdl bu muhterem /.at dlyo saatlerce ve ftaatlerce düşündükten
»onra buldum: Ara*rra yemek yedlftlm lokantanın Kursunu!
Ne çıkar!... Zamanında çalışmasını ve c£lonme«lnl bilen her
adam hürmete lâyık defcll midir?
I akat muhakkak ki o, W, in Ucu bana * Bunak! dedi.
Türk millî renkl«rile süslenmiş bulunan gardan merasim salonuna geçerken, ayni suretle halkın en içten tezahürlerile karşılanmış ve bu tezahürata mütefcesaim ve mütehassis bir çe+ıre ile mukabelede bulunmuştur. Halkın bu tezahüratı, garın dışındaki büyük meydanda da en son haddini bulmuştur.
Anthony Eden, bu sam kmî is-trkbal gösterileri arasında atış poligonuna kadar halk safları arasında yürüyüşlerine devam etmiş ve burada kendilerine tahsis olunan otomobile Hariciye Vekilimizle birlikte binerek ikametlerine hususi dairder tefrik edilmiş olan Ankarapalas oteline gitmişlerdir.
lfiv.li/ Hariciye Nazırının otomobilini İmparatorluk Genelkurmay Bankanı Sir John Dili ve Genelkurmay İkinci Reisimiz Orgeneral Asım Gündüzün bulundukları otomobil takip eylemekte idi. Misafirlerimiz Ankarapalas önünde dc tezahüratla karşılanmışlardır.
?
Ankara, 26 (A.A.) — İngiltere Hariciye Nazın B. Anthony Eden ile Genelkurmay Başkanı General Sir Jo<hn Dili c aşağıdaki zevat refakat etlmektedir.
Tu ggen e ra l M al I aby, H ava Vismareçali T. Elmhirst, binbaşı Ferguaon, B. Edenin hususi kâtibi R. C. Stcvenaof, B. Duon. B. M, Wrıght..
?
Ankara, 26 (A.A.) — İngiltere Hariciye Nazırı B.Anthony Eden ve General Sir John Dili refakatinde Ankaraya gelen zevat arasında, Orta Şark lırgiliz kuvvetleri Başkumandanı General WaveU'in Kurmay Başkanı General Arthur Smith de vardır, i —-----— ¦
Sofya, Stefani Ağzile Konuşuyor
Sofya, 26 (A.A.) — (Stefani): B. Eden'in Ankara seyahati, Bulgar siyasî mahfillerinde, Yu-narüslana yardım hedefi ile Balkanlarda kargaşalıklar yaratmak bahsinde İngilterenin yeni bir teşebbüsü olarak telâkki edilmektedir. Bu teşebbüs Bulga ristanda takbih edilmekte ve Londranın harbeu sistemleri gittikçe daha fazla teessüfle karşılanmaktadır.
Telgraf, Telefon ve Ajans Haberleri
Parisin Ortasında Bir Haydutluk | /ak'ası
Bir Bankanın Oç Buçuk Milyon Frangı Gaspedilmiş
Paris, 26 (A.A.) — D. N. B. ajan-sı bildiriyor:
DUn Parlain merkezinde cüretka-rane bir haydutluk hareketi yapılarak 3.700.000 frank aşırılmıştır. Cre-dlt Commerclal bankasınm Uç memuru Fransa bankasından aldıkları meakûr meblâğı kendi bankalartnm merkezin© bir el arabaslle naklederlerken bankadan bir kaç metre mesafede bir otomobilden İnen dört haydudun hücumuna uğramışlardır. Haydutlar tabancalarile ateş etmişler ve banka memurlarından biri bunların attıkları kurşunlarla derhal ölmüş, diğer biri de ağır surette yaralanmıştır. Üçüncüsü civardaki bir evin avlusuna sığınmak suretile kurtulabilmiştir. Haydutlar paralrfrı otomobillerine yerleştirdikleri ırada o sokaktaki komşu bir bankanın pencerelerinden üzerlerine hokkalar ve diğer büro levazımı yağdırılmıştır. Fakat buna rağmen hırsızlar tanınmadan kaçmıya muvaffak olmuşlardır.
B. Ed
enin
Ankara Ziyareti
(Başı 1 İncide) ^
istemediği zamanda, istemediği şartlar altında kabule mecbur oldu.
Harp başladıktan sonra da hangi memleket, yılgınlık göstermişse ve yumuşak bir siyaset sayesinde tehlikeden kaçacağını sanmışsa kendini istilâ ve esaret altında buldu. Ayakta duranlar; tecavüze karşı müdafaa azminde bulunduklarını şliphe kabul etmez surette gösteren Türkiye, Yugoslavya, İsviçre ve tecavüze filen kargı koyan Yunanistandır.
iki müttefik memleketin, B. Eden ve General Dill'in buralarda bulunmalarından istifade ederek vaziyeti beraberce gözden geçirmeleri ve dünyanın bu buhranlı Vö~nazik günlerinde harbin müşterek emniyet sahalarına sirayet etmemesine ait meseleleri baş başa tetki}< etmeleri pek tabiîdir ve elbette pek faidelidir.
Ahmet Emin YALMAN
gün
Londra, Avama
26 (A.A.) — Bu-kamarasında, B. Butler şöyle demiştir;
«— Müttefikimiz Türkiyenin, taahhütlerini ifa tarzından dolayı ta m amile memnunuz.»
* Londra, 26 (A.A.) — lllis-trk>us tayyare gemisi kumandanı Boydun Kontramirallığa terfi edildiği bildirilmektedir.
* Bükreş, 26 (A.A.) — B. Tclemaque, Romanyanın Ankara elçiliğine tayin edilmiştir. Tele-maque, daha evvel de memleketini Türkiyede temsil eylemiştir.
* Kudüs, 26 (A.A.) — Suriye'den
gelen yolcuların anlattıklarına göre, ufak para sıkıntısı dolayıslle şimendifer istasyordarında gişe memurları halka ufak para yerine kibrit kutuları vermektedirler.
* Vichy, 26 (A.A.) — General VVeygand, Fransız garbi Afrikasmda 15 gün süren bir teftiş seyahatinden sonra tayyare ile bugün Cezairu dönmüştür.
Sofyada Bir Suikasd mi ?
Elli
ngılız
Sofya siyasi mahfillerinde beyan edildiğine göre, bir Balkan cephesi kurmağı istihdaf eden İn. gilrz manevrası, Bulgaristanın a-/ un Lir muhalefeti ile karşılaşacaktır, o Bulgaristan ki, mihver devletlerinin dostluğuna güvene-bilerek her türlü ihtimallere karsı koymağa hazırdır.
B. Eden AnkaracUn Kahireye
Gidecek
Kahire, 26 (A.A.) — Reuter muhabirinin öğrendiğine göre, B. Eden ve General Dili simdi Ankaraya yapmakta oldukları ziyaretten sonra bir kaç gün için tekrar Kahireye döneceklerdir. Bu arada B. Eden'in Atinayı da ziyaret etmesi muhtemeldir.
B. Eden'i Karşılayanlar Arasında
Mısır Sofirî de Bulunmuş
Ankara, 26 (A.A.) — Bu sabah İngiltere Haricice Nazırı B. Edenin şehrimize muvasalatında kendisini karaalıyanlar arasında Mısır orta elçisi de bulunmuştur.
Tevkif Edildi
Bükreş. 26 (A.A.) — D. N. B. ajansı bildiriyor;
Cu ren tul gazetesi, Sofyadan itimat edilir bir membadan alı-nan bir habere göre Bulgar makamlarının bir suikast keşfettik* lerini yazmaktadır.
InteUigence Service ile İngiliz el çiliğî hizmetinde bulunan 50 den fazla şahıs tevkif edilmiştir. As* kerî makamlarla polis keşfettikleri mühim ve hayret verici malzemeyi tetkikle moşguidür.
Bu hareketin bulanık suda balık avlamak itiyadında olan İngiliz propagandası tarafından hazırlanmış yeni bir hareket olduğu zannedilmektedir.
Sovyetler Japonya
Ademi Tecavüz
Pakt
1 mı
Yağ İşi
(Bası 1 İncide) **
lan Belediye kimyahanesinde tahlil ettirilerek raporları alınmıştır. Görülen lüzum üzerine bu raporlar Belediye Sıhhat İşlen müdürlüğüne gönderilmiştir. E-ınînönü başhekimliğinin, bazı nok talar hakkında Sıhhat müdürlüğünün fikrini sorduğu söylenmektedir.
Tahlilleri Sıhhiye Vekâleti
Yaptırmalı Bir yağ tüccarı, Belediye kooperatifinin ismini kiralayarak mahlut yağ yapan şirketin yağlarını tahlil meselesinde şu tezi ileriye sürmektedir:
«— Bütün Belediye memurları Belediye kooperatifine hissedar olarak dahildirler. Belediye kooperatifi ise, mahlut yağ yapmak hususunda Sıhhat Vekâletinden aldığı müsaadeyi senevi iki bin beş yüz lira «mukabilinde, halen Belediye kooperatifi müdürü Haydar Berkman ve IstavTİ ve Yorgi Limnidis kardeşler kollek-tif şirketine kiralamıştır. Bu vaziyete göre, Belediye memurlarının, şirketin varlığında ve faaliyetinde menfaatleri vardır.
Halka tam emniyet gelmesi için hu yağların tahlilinin, İstanbul Belediyesi mensupları tara-fından değil, Sıhhat ve içtimai Muavenet Vekâleti İstanbul Sıhhat müdürlüğü tarafından teftiş vc muayenesi maslahata daha uygundur.
Diğer taraftan da, Belediye memur ve doktorları diğer yağlardan sık sık numuneler alıp tahlil ettirdikleri halde, acaba, kooperatif yağlarından şimdiye kadar nekadar numune alınmıştır ve başka yağ tahlilleri adedine nazaran aradaki nisbet nedir? Verilecek rakamın fazla olacağını zannetmiyorum.
| — Bugünkü şirketten evvel, yine Haydar Berkman tarafından iletilen bu mahlut yağlardan bir kısmı Ankaradan geriye çevrilmiştir ve bugün de Ankara Belediyesi bu yağları Ankarada satılmamaktadır.
2 — Bursa Belediyesi oraya gönderilen yağları Istanhula i*de etmiştir. İzmir Belediyesi de yağları müsadere etmiştir.
3 — Bir firma, mahlut yağ şirketine oleosu alınmış stearin, yani mum imaline yarayan don yağı sattığını söylemiştir.
4 — Gazeteniz tarafından yaptırılan tahlilde bu yağda formülüne aykırı olarak yüzde 16,10 su bulunduğu anlaşılmıştır.
I Bütün bu haller ortada dururken İstanbul Belediyesinin seyirci vaziyetini muhafaza etmesine bilmem ne demeli? Yazdıklarınız ya doğrudur, ya yanlış... Doğru ise Belediye memurlarının maddi alâkasını bir tarafa bırakarak halkın sıhhati ve menfaati namına harekete geçmelidir. Yanlış ise sizi tekzip etmeli ve alâkalılar size karşı djıva açmalıdır. Ortalıktaki hareketsizliği izah etmek güçtür.»
?
Okuyucularınızdan B. M. Ah-ter, gönderdiği bir mektupta mahlut yağ meselesine tomas ederek diyor ki:
«Yemek yağları hakkında açmış olduğunuz mücadele, bütün aile reisleri gibi beni de mesrur
etti. ;
Bir müddettir bu yağ meselesini yazıyorsunuz. Belediye bunları okumuyor mu acaba? Belediye erkânı evlerinde yağ kullanmıyor-!ar mı? Yoksa, kooperatif bu zümre için hususî bir yağ mı yapıp satıyor.
Mücadelenizde muvaffak olmanızı candan dilerim.».
Londra, 26 (AA.) — Müstakil Fransız ajansı bildiriyor;
Şanghay'daki Japon mahfillerinde mart ayı bidayetinde Sovyetler Birliği Ue Japonya arasında bir ademitecavüz paktı akte-dıleceği yarırcsmi bir lisanla söylenmektedir,
Japonyanın yeni Almanya büyük elçisi B. Oşona son günlerde Beri ine gitmek üzere Moskova-dan geçtiği sırada bazı Sovyet arzularının Japon hükümeti tarafından kabul edildiğini Kremlin'e bildirmiştir.
Bu mahfillere göre Japonyanın Sovyetlerle anlaşmadan Pasifik denizinde harekete geçmesinin imkânsız olduğunu gören Almanya, Sovyetler Birliği ile Japonya arasında bîr pakt aktedilmesini temin için Moskovada sarfettiği gayretleri bir kat daha arttırmış ve bu hususta Sovyetleri ikna etmeğe muvaffak olmuştur.
Ecnebi müşahitler, bu haberle» rin kaydı ihtiyatla telâkki edilmesi fikrindedirler.
Bir Japon Heyeti Berline Gidiyor
Berlin, 26 (A.A.) — Bir hususî muhabir bildiriyor:
Bahriye, ^Harbiye ve Hariciye mümessillerinden mürekkep bir Japon komisyonu, Barselon'a gejmistir. Bu konnyon, Barse-lon'dan Berline hareket edecektir. Komisyonun önümüzdeki hafta Berline muvasalatı beklenmektedir.
(Başı 1 incide) *X*
cereyan etmesi muhtemeldir. Bunun için Hıtler'in Buigaristanda oynamakta olduğu bekletme o-yununa nihayet vermesi kâfidir. Bununla beraher harfcin bu sahnesinde ve diğer sahnelerde teşebbüslere girişmek hakkının yalnız mihverç ait olduğu zannedil-memelidir.
B. Eden ile General Dill'in zi* yareti son dakikada yapılan anlaşmalardan ziyade hâdiselerin doğurduğu umumî vaziyetle alâkadardır.
Askeri sebeplerle malzeme me. seleleri, Türk ordularının şimal hudutlarının ötesinde tahakkuku kabil olmayan harekâta girişmek-tense hâdiseleri beklemek sureti-le müttefiklerin davasına daha iyi hizmet edeceği zarınım verebilir.
Daily Express'in Kahine muhabiri de şöyle demektedir:
Harbin son alevinin Balkanlar üzerinde görünmesini hergün bekliyoruz.
RODOP DAĞLARININ
MÜHİM ROLÜ
Londra, 26 (A.A.) — Müstakil Fransız ajansı bildiriyor;
Times gazetesinin siyasi muharriri. Bulgar - Yunan hududundaki Rodop dağlarının bir Alman ileri hareketini nasıl müşkülâta uğratacağını ehemmiyetJe keydettikten sonra diyor ki:
Bulgarlar, 1918 de İngiliz hava kuvvetlerinin baskınına uğramışlardı,
NcWs Chronicle gazetesi de ^öyle yazıyor:
Yunanlılarla Türkler arasında bir askerî anlaşma vardır ve Türk askerleri Trakya hududunda tahaşşüt etmiş bulunuyor. Diğer taraftan General Catroıuc, B. Men-ziea ve Yeni Zelanda hükümeti kendilerine ait kıtaları herhangi cephede olursa olsun General Wavell'in emrine vermiştir.
ALMAN KITALARININ BULGAR İSTAN A GİRMESİ BAHİS MEVZUU DEĞİLMİŞ
Berlin. 26 (A.A.) — Yarıres-mi hür membadan bildiriliyor!
«Bulgaristan» Almanya ile sıkı ve dostane münasebetler idame eden biç devlettir ve Almanya bu dostluğu ihlâl ede«brlecek hiç bir harekette bulunmıyacaktır.
Bugün Alman Hariciye Nezareti, Almanların Bulgaristan dahiline sızmakta olduklarına dair düşman propagandasının neşrettiği yalan havadisler hakkında yukarıdaki tefsirde bulunmuştur.
Diğer taraftan, Alman Hariciye Nezareti, Alman kıtalarının Bulgar Dohrucasıpa girdiklerine dair çıkarılan diğer bir haberi de reddetmiştir. Alman Hariciye
Nezaretinde şu erheti tebarüz ettirilmektedir ki Alman kıtalarının Bulgar arazisine girmesi mevzuu-barm dahi olamaz.
Arnavutlukta Hava Faaliyeti Arttı
İtalyanlar Her Gün Takviye Kuvvetleri Alıyorlar
Belgrat, 26 (A.A.) — Reu> ter'in Arnavutluk hududundaki hususi rnuhabin bı diriyor:
Şimal ve merkez cephelerine yağmakta olan şiddetli yağmurlama ve dağlara düşen karlara rağmen, hava faaliyeti dua faz-la-laşmışür. İtalyan teşekkürlerinin hergün takviye almakta olduğu müşahede edilmektedir.
İtalyan tayyareleri, dün, Göri-coden Fiorinaya giden yol boyun, ca Yunan mevzilerini bombardıman etmişlerdir. İngHiz ve Yunan tayyareleri buna Moakopolıs mıntakasında ve bilhassa Eiba-san . Berat yolu boyunca Deve., vadisi >le Ostravitza tepelerinde şiddetli hücumlarla mukabele etmişlerdir.
Bu muharebeler esnasında ingiliz avcı tayyareleri bir ltalyar
bombardıman tayyaresini düşürmüşlerdir.
Dün pek az kara harekâtı olmuştur.
Peveli ve Ostravitza mıntaka-larında italyanların iki mukabil hücumu pu.<kurtulmuştur. Yunan* lılar Tepedelen • Klisura cephesinde de hücuma geçerek düşma. na zayiat verdirmişlerdir.
Resmi Tebliğ
Atina, 26 (A.A.) — Yunan orduları başkumandanlığı tarafından 25 şubat akşamı neşredilen 122 numaralı resmi tebliğ:
Küçük gruplar ve topçu mahdut faaliyette bulunmuşlardır.
Atina, 26 (A.A.) — Umumi Emniyet Nezareti tarafından 25 şubat akşamı neşredilen resmi tebliğde, memleket dahilinde sükûnet hüküm sürdüğü bdduü-mektedir,
20 Bin Esir
Atina. 26 (A.A.) — B. B. C:
Resmen bildirildiğine göre, harbin başlangıcındanberi İtalyanlardan 20 hin esir alınmıştır. Bun. ların 55 I i zabittir.
Dört İtalyan Tayyaresi Düşürüldü
Atina. 26 (A.A.) — B. B. C: Evvdki gün dört İtalyan tayyaresi düşürülmüştür. Diğer üç tanesi de o kadar ağır hasara uğramıştır ki. ağlebi ihtimal üslerine dönememişlerdir.
İtalyan Tebliği
Roma. 26 (A.A.) —- İtalyan orduları umumî karargâhının 264 numaralı tebliği:
Yunan cephesinde iş*are değer bir şey yoktur.
Afrika Harbi
(Başı 1 İncide) +
bi Afrika kuvvetleri fundalıkta yolunu şaşıran bir düşman grupunu esir etmiştir.
Şimal mıntakasında bir Habeş vatanperver bölütfü ingiliz ve İtalyan Moyslesini İşgal etmiştir. Şimdi cenubi Afrika kuvvetlen Habeş bölüğünün yerine ikame edilmektedir. Geçen sene temmuzda kaybettiğimiz Moyale'nin îşgalile, İtalyan kıtaları İngiliz topraklarından tamamile kovulmuş bulunmaktadır,
LİBYADA ALMAN KITALARI
Londra, 26 (A.A.) — Müstakil Pransıs ajansı bildiriyor:
Alman ve İtalyan resmî tebliğleri tarafından bildirildiği veçhile Ubya-da Alman kıtalarının bulunuşu, Lon-drada çok büyük alâka uyandırmıştır. Fakat Londrada bu hususta henüz hiçbir haber veya tafsilât mevcut değildir. İtalyan ve Alman tebliğleri ise. Alman müdahalesinin ehemmiyeti vc neticeleri 11c mânası hakkında tam bir fikir edinılmssino mâni olacağı mübayenet göstermektedir.
ERlTREDE
Kahire, 26 (A.A) — İngiliz umumi karargahının tebliği:
Eritre'dc Keren istikametinde tler-üyen şimal kolumuz, yeniden şayanı memnuniyet terakkiler kaydetmiştir. Keren etrafında, ayni mahalli faaliyet devam eylemektedir.
Ilabeşistanda, İngrillz kıtaları tara-fındun müzaheret gören Habeş vatanperver kuvvetleri, Gocam mıntakasında ilerleyiş sahalarını gcnlşlet-mlyo muvaffak olmuşlar ve daha cenupta daha ba?ka İtalyan karakollarını tahliyeye mecbur bırakmışlardır. Düşmanın İngiliz ve İtalyan Moyalceinden ricatı üzerine, her iki nokta da cenubî Afrika kuvvetleri tarafından işgal edilmiştir.
Goiib, mıntakasında, şimdiye kadar sayılan esirlerin miktarı, 61 subaya, -123 İtlyan askerine ve 886 müstem-* leke askerine balı£ olmaktadır.
879
VATAN
27-2-941
Bir Hıyar YüzUnden Adam Öldüren Çocuk
3 Sene Hapis Yatacak
Bir hıyar yüzünden Çatalcada Bayramı öldüren Hüseyin Ercan ismindeki gencin muhakemesi dün Birinci Ağırceza mahkemesinde bitirildi. Mahkeme Hüseyin Ercana 18 sene hapis cezası verdi. Yaşından dolayı bu ceza 3 seneye indirildi.
Zengin Dilenciyi Öldüren Remzinin Muhakemesina Devam Edildi
Zünbcr oğlu Remzi isminde bir gene; geçenlerde eski hapisane binasının arsasında Havva isminde zengin bir ihtiyar dilenciyi bo-ğazlayarak öldürmüştü. Remzi yakalandığı zaman poliste ve sor. gusunu yapan sulh hâkiminin önünde suçunu büLbül gibi itiraf etmiş vc facianın işleniş seklini de bütün leferruatile anlatarak;
— Açtım. Paraya ihtiyacım vardı, Hıbaşı gecesi herkes eğ-lemyoıdu. Ben de bir arkadaşımla beraber Beyoğluna kadar gittim. Döndüm, Kimsesizler Yurdundaki soğuk odamda yatağıma girdim. Şeytan içime girdi:
— Kalk bir ava çık! dedi. Sultan^ımede gittim. Bu ihtiyar kadın bir lâmbanın mığında dileniyordu. Onu yancın yerine götürdüm. Para iatedim. Veımedi. Ceketimi çıkardım. Kollarımı sı-vadmn. Kadının ağzına mendil tıkadım. Kafasını duvara çevirerek kuzu gibi boğazladım. Cebinden yalnız on lira çıkmıştı, diyordu.
Dün İkinci Ağırceza mahkeme, sinde duruçmaema başlandı. Rem zi her çeyi kısaca inkâr etti ve:
— Ben öldürmedim. Bana iftira ettiler, dedi. Muhakeme sabitlerin çağujlmafli için talik edildi.
Bîr Hırsızın Garip Müdafaası
Kemal Yönak raminde bir genç Beyoğlu nd a tornacı Istepanın dükkânından 3 kıymetli makine parçası, Samatyada Fuadın gazinosundan da bur kat elbise çaldığı için dün yakalanmış ve müddeiumumiliğe verilenidir. Sul tanahmet birinci ceza hâkimi sorgusunu yaptı. Suçlu diyordu ki:
— Ben letepanın yanmda ÇJ-rak olarak çalıştım. Paramın yerine bana makine parçaları verdi Ben de sattım. Samatyada Fuadın gazinosunda garsonluğa başladım. Talisiz bir adamım. O da paramı vermedi. Bana bir kat elbise verdi. Onu da sattım. Sonra bunlar hırsızlık iddiasına kalk. tılar.
Hâkmı bu müdafaayı kabul etmediği için Kemal Yöjıakı tevkif etti
Asliye altmcı ceza hâkimi Arif hasta olduğu için birinci sorgu hâkimi Salâhattîn dünden itibaren kendisine vekâlet etmeğe başlamıştır.
İki ay izin alan asliye birinci ceza hâkimine de Saffet vekâlet edecektir.
Ressamları Toplantıya Davet
Türk sanatkârları arasında bir birlik tesis etmek hususunda görüşmek üzere bütün Türk ressam ve heykeltraşlarının 2 mart 1941 pazar günü saat 15 te Eminönü Halkevine gelmeleri rica olunur.
Mahmut Cüda
Zabıta Haberleri:
BUGÜNKÜ PROGRAM
8 Program 8.03 Ajans haberleri 8.18 Hafif Program (Pl.) 8.45/9 Ev kadını - Konuşma
12.30 Program 12.33 Küçük fasıl 12.50 Ajans haberleri 13.05 Küçük fasıl programının devamı 13.20/14 Müzik: Karışık program (Pl.)
18 Program 18.03 Rdyo caz orkestrası 18.40 Karışık şarkılar 19.10 Konuşma 19.30 Ajans haberleri 19 4* Radyo ince saz heyeti 20.15 Radyo gazetesi 20.45 Şan soloları 21 Dinleyici istekleri 21.30 Konuşma 21.45 Radyo orkestrası 22.30 Ajans haberleri 22.45 Dans müziği (Pl.) 23.25 23.30 Kapanış.
ÇekmeceYolundaBir
Otomobil Devrildi
BULMACA
Kaza Neticesinde Bir Çocuk öldü
Dün Çekmece yolunda bir o-tomobil kazası olmuş ve kaza ne. ticesinde bir çocuk ölmüştür.
Çekmeceden Yeşilköy e doğru gelen bir otomobil asfaltla kayarak hendeğe yuvarlanmış ve otomobilde bulunan Muammer isminde bir çocuk banından ağır surette yaralanmıştır.
O sırada oradan geçmekte o-lan bir otomobil çocuğu alarak Cerrahpaşa hastanesine getirmişse de çocuk biraz sonra öl'müş-tür. Tahkikata devam olunmaktadır.
Vapurdan DenizB Düşen Yolcu Sandalcılar Tarafından Kurtarıldı
Beyoglunda Bedrettin mahallesinde Şimal sokağında 15 numaralı evde oturan Andon oğlu Andon isminde biri Göztepe vapurile BüyUkadaya gitmekte iken Sarayburnu açıklarında ayağı kayarak denize düşmüştür. Andon boğulmak üzere iken etraftan yetişen sandalcılar tarafından kurtarılmıştır.
^ Anadoluhisarmda Kandilli caddesinde 40 numaralı evde oturan vc Halat fabrikasında çalışan Osman kızı Didar fabrikada çalışırken eag kolunu makineye kaptırmıştır. Didar kolunu kurtarmak için çabala-nırken kolu bir kaç yerinden kırılmıştır. Makine durdurulduktan sonra kolu makinenin arasından kurtarılan Didar Haydarpaşa Numune hastahanealne kaldırılarak tedavi altına alınmıştır.
Kaaftıçeşmede Göderecl sokağında 13 numaralı kösele fabrikasında çalışan Şükrü oğlu Murat fabrikada çalışırken sağ Hini silindir makinecine kaptırarak iki parmağı ezilmiş, hastan an ey e kaldırılarak tedavi altma alınmıştır.
^ Yedi kulede Gazhanede çalışan amelelerden Romanyalı Ali, kok kö-mârü yüklü el arabasını Mars etmekte İken dttferek elinden yaralanmıştır.
Kasvmpaşada Mehmedin evinden ve Oemanbsyds Matbaacı Onman bey soka&mda 61 numaralı evden yangın çıkmış İse de her ikisi de sirayete meydan verilmeden söndürülmüştür.
Soldan Safta: 1 — Yıınanlstanda zeytini ile meşhur brr yer 2 — Senenin ikinci ayı - Zulüm eden 3 — Nakil vasıtası - Fasıla 4 — Nida -
Gemici tabiri 5 — Fiil - Masal kahramanı - Aşağıya gel 6 — Çamurlu
- (KK) 7 — İsyan eden - Kalın kabuklu bir nevi üzüm 8 — Küsat et
- Dev gibi 9 — Kadın ismi - Yanlışlık 10 — Evin üstünü örten kısım
- Erkek temi 11 — En kısa zaman -Kıyı - çalgı <
Yukandan aşağıya: l — En yüksek tepe - Etrafı su İle çevrili yer 2 — Kırk para - Tatlı su balığı 3 — Kalın kumaş - Şekil 4 — Bir ot 5 — Tembellik - Çölleri geçen hayvan 6 — Serseri - Genişlik 7 — Istırap -Çabuk ateş alan mantar gibi bir madde - Nota 8 — Saç tanyan alet -
Görünür 9 — Saha - Para dolabı 10 — Ehemmiyet verme 11 — Mümkün olma - Yemin.
DÜNKÜ BULMACANIN HALLİ Soldan Safta: 1 — Semavi - Teke 2 — Avaze - Kafes 3 — La - Şeref 4 _ Kibar - La - Ek 5 — Ilık - Yaka 6 — Yer 7 — Şaşaa - Üvey 8 — Sakal - İta 9 — Ay - Nll - II 10 — Yelek - Ulema 11 — Eti - Reva
Yukarıdan Aşaftıym: 1 — Salkım
- Saye 2 — Evail - Şayet 3 — Ma
- Bırak - Li 4 — Azmak - Şanc 5 — Ve - Malike 7 — Kelâm - Ur 8 — Tarak - Ütüle 9 — Efe - Ayva - Ev 10 — Kefe - EE - İma 11 — Es -Karyola.
Abone Ücreti
Türkiye dahiline*:
Senelik 6 aylık 8 aybk Aylık
1400 750 Hariç memleketler: 400 150 Kr.
Senelik 6 aylık S »yük Aylık
2700 1410 800 Kr. yoktur
ŞEHİR TİYATROSU TEMSİLLERİ
TCPÜBAŞ1NDA , İSTİKLAL. CADDESİNDE
DRAM I18N' RMf KOMEDİ KISMİ BU AKŞAM |LMJ BU AKŞAM
Stat 20,30 da MfljlHffl Saat 20,30 da
MEŞALELER ^^uJlI^ KlitAJ O D ALA*
Her fttn pişede çocuk tenkilleri *Ç*n bilet vcr'^!r. Lâleli, Aksaray, Şehremini ve Topkapıya otobüs temin ohındu.
Kuleli Askerî Lisesi Müdürlüğünden:
Kuleli Askeri lisesine grrmrye İstekli olup da taşralarda şubelere, lotan bu 1da da doğruca mektebe müracaat etmiş olanlardan sınıflarında dönekliği olmıyan bütün grirme şartlarını haiz bulunan ve ayni zamanda giriş evrakını tekemmül ettirmiş olan isteklilerin imtihanları yapılmak üzere 7/Mart/941 cuma günü saat 9 da Kuleli lisesinde bulunmaları ve bu tarihte mektepte bulummy ani arın haklarını kaybedecekleri Hân olunur. (1443)
26 ŞUBAT 1941
Dolar
isviçre Frac.
Drahmi
Leva
Peseta'
Dinar
Yen
İsveç Kronu
0,24 129,20 29,98
0,9975
1,6225 12,9375
3,175 31,1375
31,005
Türkiye Cumhuriyeti
iraat Bankası
Knruhış tarihi: 1888. — Sermayesi: 100,000,000 Türk lirası*
Şube ve ajans adedi: 366. Zirai ve ticari her nevi banka muameleleri.
Fan biriktirenler* 28,800 Ura İkramiye ¡eriyor.
Ziraat Bankasında kum bar alı re thbarsız tasarruf hesaplarında en az 50 hrası bulunanlara senede 4 defa çekilecek kur'a ile aşağı* «teki plâna göre ikramiye dağıtılacaktır:
4 s4ei 1,»M Hvalsk 4,0** Ura 4 » M0 » t*— » 4 » *M » 1*M0 »
160
ite
166
66 ünü* 6,066 Ura 46 » 4366 >
20 a 6.266 »
Eaham ve Tahvilât
İsveç Kronu 31,005
Şırketihayriye hisse eenedı 21.—
LAT: Hesaplarındaki paralar dît sene içinde 50 liradan asa-âı düşmry enlere ikramiye çıktığı takdirde % 20 faal as İle verilecektir.
4 defa, 1 ey MÜ, 1 birlocikâaon. 1 mart wm 1 kaalraa tarihlerinde çekilecektir.
UMU ve Neşriyat Müdürü: AHMKT EMİN Y ALMAM
BsMMıfı Yer; VATAN MATHAAâl
Holıcıoglundaki okulda yapılacak tamiratın pazarlığı 3/3/941 günü saat 11 de Frndıklıda Komutanlık aatmalma komisyonunda yapılacark-trr. K<*flt bedeli 646 Hra 50 kuruatur. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. İsteklilerin belli gün ve saatte mezkûr komloyona gelmeleri. (1458) m İL' m \ \ w «* w* Nf
Aşağıda mrktarlan yazılı keresteler. 28.2.911 de hızalarmda yazılı saatlerde pazarlıkla satm almacaktır. Şartnameleri her gün komisyonda görülebilir. İsteklilerin belh gün ve saatlerde Ftndrklıda komutanlık satın ahna komisyonuna gelmeleri, (1429)
Chwl Miktarı Koşlf Bd. Kat'i T. Pazarirk
M8 .Lira Kr. Lira K. Saat D.
Dört kaleni muhtelif kereste İki kalem »
49.616 3373 89
5.907 324 89
>6.08
48.73
10
W 30
Beherine :>:, kuruş fiyat tahmin edilen 22000 adet fcaşağı numunesine göre 6/3/941 günü saat 11 de pazarlıkla satın alınacaktır. Numuneni her gün komisyondu görülebilir. Muhammen bedeli 12100 lira olup kati teminatı 1815 liradır. İsteklilerin belli gün ve saatte Fıudıklıda aatmalma komisyonuna gelmeleri. (1493)
? ...
Aşag-ıda cins, mlkdar ve tahmin fiyatları gösterilen malzeme 6/3/941 günü aaat 10 da pazarlıkla satın alınacaktır. Şartnmeasi her gün komisyonda görülebilir. İsteklilerin belli gün ye saatte Fındıklıda satınalma komisyonuna gelmeleri Cinai
San sabunlu kösele Vaketa
Makine ipliği <ag ipi» Balmumu Keçe
(1494) Mikrfan
Kilo 2000 500 20 4
80 metre
Muh. B.
L. Kr. 7300.00 1800.00
280.00 6.00
160.00
Kari Tem.
L. Kr. 1095.00 270.00 42.00 1.00 24.00
Aşağıda cins, mikdar ve muhammen fiyatları yazılı dört kalem malzeme 7/3/941 günü saat 11 de pazarlıkla satın alınacaktır. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. Bunların her biri ayrı ayn taliplere de ihale edilebilir. İsteklilerin belli gün ve saatte Fındıklıda satınalma komisyonuna rclmc!»»")
Cinsi
Keçeli belleme Saplı yular baslıgt Zincir yular sapı Çul 1, 5X1.10 ebadında
(1495) Mlkdarı
Adet
750 1000 1000 1000
Muh nu F.
L. Kr. 2250 00 3500 00 1700 00 7000 00
Kati Te.
L. Kr. 337 50 525 00 255 00 1050 00
?
Aşağıda cins ve mlkdarları yazılı Uç kalem malzeme 1/3/941 günü saat 11 de pazarlıkla satın alınacaktır. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. Bunların her biri ayrı ayrı taliplere de ihale edilebilir. İsteklilerin belli gün ve saatte Fındıklıda satınalma komisyonuna gelmeleri.
Cinsi Mikdan
**KI!o
Benzin 21000
Naftalin 2500
Kınnap 40000 metre
Muhammen B.
L. Kr. 8022 00 1620 00 578 50
Kati Te.
L. Kr. 1203 30 243 75 88 12
Mevcut demirlerden 6150 adet 12,5 santimetrelik ve 4000 adet 11 santimetrelik deve boynu 4/3/941 günü saat 11 de pazarlıkla imal ettirilecektir. Muhammen bedeli 732 lira olup kati teminatı 109 lira 80 ku-luştur. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. İsteklilerin belli gün ve saatte Fındıklıda Komutanlık satınalma komisyonuna gelmeleri. (1457)
Beherine tahminen elli lira fiyat konulan 100 adet komple tevhit semeri 1/3/941 günü saat 11,30 da pazarlıkla satın alınacaktır. Muhammen bedeli 5000 lira olup kati teminatı 750 liradır. Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. İsteklilerin belli gün vs saatte Fındıklıda aatmalma komisyonuna gelmeleri. (1496)
Deniz Fabrikaları Umum Müdürlüğünden:
Gemi inşaat işlerinde çalışmış resimden anlar imtihanla işçi alınacaktır. " . I^L.;
Taliplerin vesikalarlle birlikte Gölcük Deniz Fabrikalarına müracaatları. (1434)
--—x--—ı—ı-
İstanbul Hava Mıntaka Depo Amirlisinden:
1 — Hava birlikleri ihtiyacı için 2000 metre paraşüt torbalık bezi
satm almacaktır.
2 — Pazarlıkla İhalesi 1.3.641 cumartesi günü saat 14 te Yeşilköy Hava Mıntaka Depo amirliği satm alma komisyonunda yapılacaktır.
3 — İsteklilerin şartname ve numunesini görmek üzere her gün, pazarlığa gireceklerin belli gün ve saatte 300 liralık muvakkat teminat makbuzlarile birlikte mezkûr günde komisyona müracaatları. 1399
Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma
Nevralji, Kırıklık ve Butun Ağrılarınızı Derhal Keser
Icsbiods gfiods 3 kaşa alınabilir. TARLtTLERİNOCN SAKININIZ. MF.B VERDF. PULLU KUTLARI İSRARLA İSTEYİŞİZ
Hayriye Lisesi Müdürlüğünden:
Üçüncü taksit 1 martta bağlıyacağından martın onuncu gününe kadar taksitlerini vezneye yatırmıyan talebenin mekteple alâkası kesileceği ilan olunur.
Deniz Levazım Satınalma Komisyonu İlânları
1 — Bir adet mazotla müteharrik 9 beygir kuvvetinde ve normal 60 s/m lik ray üzerinde yürüyen lokomotif alınacaktır.
2 — Derhal teslim edilmek üzere elinde bu evsafta lokomotif bulunan isteklilerin katalok veya reslmlerile birlikte 5/3/941 aksamına kadar komisyonumuza müracaatları ilân olunur. (1469)
1 — Mevcut evsafı mucibince 5000 ilâ 35000 kilo arap sabunu alınacaktır. Beher kilosuna tahmin edilen fiyat 40 kuruş olup 28/2/941 cuma günü saat 15 de Kasımpasada bulunan Deniz levazım satmalma komisyonunda pazarlıkla eksiltmesi yapılacaktır. Şartnamesi her gün komisyondan alınır ve görülebilir. s J
2 — İsteklilerin verecekleri miktarlara göre kati teminatları ile birlikte mezkûr komisyona müracaatları ilân olunur. (1470)
Devlet Demiryolları ilânları
Muhammen bedeli (2080) lira olan muhtelif cins ve ebatta demir maden vidası, muhtelif ebatta'6 köşe başlı cıvata, muhtelif ebatta pirinç madeni vidası, muhtelif cins ve ebatta demir ve pirinç ağaç vidası, Tirfon vidası, bakır perçin çivisi ve yaylı rondelalardan mürekkep 70 kalem malzeme (14.3.941) cuma günü saat (11) on birde Haydarpaşa-da Gar binası dahilindeki komisyon tarafından taahhüdünü ifa edemi-yen müteahhidi nam ve hesabma açık eksiltme usulile satın almacaktır.
Bu işe girmek istiyenlerin (156) liralık muvakkat teminat ve kanunun tayin ettiği vesaikle birlikte eksiltme günü saatine kadar komisyona müracaatları lâzımdır.
Bu ise ait şartnameler komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır
(1380)
İdarece temin edilip müteahhide verilecek 500 ton Blister bakrrm işlenerek mamul halde İdareye teslimi İşi 10/3/941 pazartesi günü saat 15 de pazarlıkla ihale edilecektir. Tahmin edilen bedel (158,900) yüz elli sekiz bin dokuz yüz liradır. Pazarlık Ankarada idare binası içinde Malzeme dairesinde toplanan komisyonca yapılacaktır.
Taliplerin ayni gün ve saatte teklif ve kanuni vesikalarile birlikte
komisyona müracaat etmeleri lâzımdır.
Bu işe ait şartnameler Haydarpaşada Tesellüm Şefliğinden ve Anka-rada Malzeme dairesinden görülebilir. (1475)
Bir Mütercim Aranıyor
Maliye Vekâletinden:
Almanca ve fransızcaya hakkile vâkıf ve türkçeeı ıravvetnınr mütercim aranmaktadır. 300 lira olan kadro ücreti kazanan talibin liyakat derecesine göre birden veya tedricen verilecektir. Yüksek tahsili olanlar tercih olunacaktır. Talip olanların imtihan için müsbit evrak il e birlikte 5 Mart 941 tarihine kadar Istanbulda Maliye teftiş hey'etinde Maliye müfettişliğine müracaatları. (1316)
AKTİF
Cumhuriyet Merkez Bankası
22 ŞUBAT 1941 VAZİYETİ
PASİF lir.
Kam
Al Un: Safi kilogram Banknot • • . Ufaklık
72808.01»
103.121.954,21
7.436.123,— 2.428.645.40
Dahildeki Muhabirler:
Türk Uran . . •
391.810.23
Hariçteki Muhabirler:
Altın: Safi kilogram 5.010.756
Altına tahvili kabil serbest dövizler
Diğer dövizler ve Borçlu kliring bakiyeleri . • • • •
Hazne Tahvilleri:
Deruhte edi. evrakı nakdiye karşılıfı
Kanunun 6-8 İnci maddelerine tevfi-İtan haşine tarafından vaki tedlyat
Sonedat Cüzdanı:
Ticari senetler »«¦¦§«
m Tahvilât Cî»dam:
(Deruhte edilen evrakı nakdi* (yenin karşılığı esham ve tan-(vüât (itibari kıymetle). .
— Serbest esham ve tahvilât «
7.048.029.54
37.845.593,96
158.748.508.—
20.149.137,—
260.066.822,73
A —
45.831.456,93 7.926.606,54
Altın ve döviz üzerine avans t « Tahvilât üzerine avans • « • Hazineye kısa vadeli avans. • * Hazineye 3850 No. lu Kanuna göre acılan altm karşılıklı avans • •
8.963,74 7.808.722,—
114.584.926,75
Hissedarlar: Muhtelif: ...
Yekûn
111.986.72261
391.810,23
44.893.623,10
138.599.426,—
260.066.822,73
63.758.063,47
122.402.612,49
4.500.000,— 7.864.507,95
744.463.588,97
tbtiymt Akçası:
Adi ve fevkalâde Hususi .
188.666.15
« ı ılı ıı
Tedavüldeki Banknottan
Deruhte edilen evrakı nakdiye , ,
Kanunun 6-8 inci maddelerine tevfikan hazine tarafından vâki tedlyat
Deruhte edilen evrakı nakdiye bakiyesi •
Karşılığı tamamen altm olarak ilâveten tedavüle vazedilen • . .
Reeskont mukabili ilâveten tedavüle vazedilen.....• • •
Hazineye yapılan altm karşılıklı a-vans mukabili 3902 No. ü kanun mucibince ilâveten tedavüle vazedilen
Mevduat:
Türk Lirası , a t « # 4 Altm: Safi klg. 876.809.—
5850 Ne, İn kanana göre hazineye açılan avans mukabili tevdi olunan altınlar:
Safi Kilg. 55.541.930.—
Döviz Taahhüdah:
Altma tahvili kabil dövizler • . Dlger dövizler ve alacaklı kliring bakiyeleri.......
150.748.568.—
30.149.137.—
138.599.420.—
rr.ooo.oeo.—
2oo.eoo.ooo>—
20.
'Aijn;ı:ı
76.690.804.04 1 233.302.56
78.124.167.90
24.902.140,01
Muhtelif
Lira
15.000.000—
13.1SS.»?«.1(
4H0.599.4JS,-
77.924.106.60
'8.124.167,$0
24.902.140.91
110.736.081.41
Yekûn
74*.4«ajUUL9T
1 Temmuz 1938 tarihinden iHberen Lkonto haddi %4 Altın üzerine
%3
36