İdari: Nuruosmaniye No. 17 Tel adresi: «YENİ SABAH» İSTANBUL
Telefon: 2O7et-
ABONE
Türkiye
Senelik Iboo
I aylık 1800 | aylık soo
1
13
MAYIS
«birinci Yıl
Ne. 3316
Kr.
»
»
1 aylık soo »
BEDELİ
Sonebi •400 •ooo 1000
•00
Kr.
)
)
)
10
KURUŞ
3AYISI
HER I
YERDİ1
HÜRRİYET VE HAKKIN YILMAZ MÜDAFİİ YÎZ
g • . . . 4 * * * 1 - * - • _ k i ,1 • « M ' ’ % *



*
¥
u
X

1
Seçim Tasarısının Tâdili Hakkında
I ı
A


A • •
ı
İri
V*
v

- * ’ vfA

ı

. .iri '
i
f ■■■ WİX
i- jh
vS\ . £J ' 'il
t •
ı '■ * ■?. y ■ j


I

f.-T
A V
' T#- 7
j ■■ ■- - •

• V.
' •
* •
t

Parti İl teşkilâtı bu hususda İstanbul hal kına hitaben dün bir beyanname neşretti



F'-'C- r
k’V4 ,
' ' 1 ı f1
'A'.
, •
V •
Mp jf*. «»y.
» -i

■* y t
V çM; • V »
-’V
J

• .?
r

4
rr
• t


k
L
¥




( Umumî
seçim mı
Beyanıamede “İktidar partili, Milletia neşri hakkın teslim etmekte hftlâ tereddftd göstermektedir,, deniyor.
Jii beyannameyi neşretmeğe ka tar vermiştir.
Sayın İstanbul halkına: •insanlık hak ve hürriyetlerine susamış büyük bir milletin çocuk lamsınız. Millet iradesine daya -nan bir idarenin derin hasret ve iştiyaki içindesiniz. Seçim haklarınız mutlak bir emniyet altına alınmadıkça, millî irade te -celli edemez!
İktidar partisi, büyük milletimizin en meşru hakkını teslim et mekte hâlâ tereddüt içinde boca lamaktadır. Bu aziz ftnkkı tanı mak ve tanıtmak fikrini ilk de fa Hürriyet Misakile ilân eden partimiz, seçim hürriyetini ka -yıdsız ve şartsız temin maksadi le yapılacak teşebbüslerde, bu dâvayı candan benimseyen sîzle ri 16 Mayıs pazar gtinü saat 11 (Devamı Sa„ 5; Sü., i de)
Demokrat Parti, İstanbul il i-l H. P. nin seçim kanununda bek ciare kurulu, dün saat 19 dan 21 lenilen tadiJâıı geciktiı nıeje çal
Demokrat Parti, İstanbul il i-
• kadar devam eden fevkalâde lışması ye tadilât aleyhinde bir bir toplantı yapmış, neticede C. I 1 ______________________ _
tavır takınması üzerine aşağıda
a

Kulağımıza hoş gelen ses...
-------------- * * *
Maamafih ziyanın neresinden dönülse kârdır diye malûm bir nıcsel vardır. Şimdi Demokrat Parti başkanı, tekrar -partirin doğduğu ilk aylardaki sıdâbeti göstermeğe başlar ve Hürriyet Misakı günlerinin heyecanını yeniden yaşamaya avdet ederse kendisini bu yolda tvkı iye ı e teşci’ bir vazife olur
D
t
hiir te-
onokrat Parti genel ‘başkanı Celâl Bayar, Karateniz kıyısı seyahatlerîn-âf) söylediği kat’i sözlere bir ek
|pbi, îsUnbula ayak basar basmaz metin cümleler sarfetti.
Seçim kanununda, Demokratla-nn istedikleri teminata uygun de-yapılmazsa bu parti ara veçimiere girmeyecektir. Aranılan teminatın ne olduğunu da biliyo-Gizli rey, açık tasnif, seçim Merinin adli nezaret altında cere-yun ve memurin muhakemat ka-tiinunun, hiç olmazsa seçim sıra-fcnda İşlenen suçlar için, yürürlükte olmaması.
Bu dört nokta ve esas seçim riyetini sağhyacak değişmez melier gibi sayılmaktadır.
Olâi Bayar, milletin hakkını ko ruyacak temel bahislerde, tekrar Vahidi olduğumuz tecellini ve kesinliği gösterince ve göstermekte tievam ettikçe bütün hakiki hür-riyetseverleri ve bu arada da bizi arkasında bulacaktır.
B)r aralık Demokrat başkanı Pemokrat Partideki iç kavgalara ve şahsi dedikodularına o derece dalmıştı ki asıl müşterek hasım olması îrabeden tahakküm ve baskı zihniyeti ile Halk Partisini âde-ta unutmuş. Hürriyet Misakı umdelerini ihmal eder görünmüştü. Hele Demokrat Parti mensubu balı milletvekillerini müfritlik ile it-üz.m ederek onların serim hürriyeti. matbuat serbestliği gibi haklı tairb ve dâvalarını bir nevi örtü ik **rtreder gibi bir tavır alınası bizce teessürü mucib olmuştu. Bu ► »»tunlarda intişar eden pek çok yazılarımızda, Celâl Bayan düşmekte olduğu nâzik durıım hakkında ikaza çalışmış ve hu hareket lerile Halk Partililerin ekmeğine yağ sürdüğünü açıkça ifade etmiş-71le Filhakika son günlerde Halk I artıli müfritlerin baş kaldırma te Ujayüileri gösteren hareketleri şüb tesiz ki Demokrat Parii iç kavga-iarile ilgilidir.
Vfaamafih ziyanın ctönüJse kârdır diye nesil vardır. Şimdi
neresinden malum bir Demokrat Parti başkanı, tekrar partinin doğ ciuğıı ilk aylardaki salâbeti göstermeğe ballar ve Hürriyet .Misa-Mo günlerinin heyecanını yeniden yalamaya a\det ederse kendisini hu yolda takı iye ve teşci bir vazife olur. «Yeni Sabah» )n öteden-beri değişmez gayesi bı» güzel ciddî ve hakikî Demokrasinin pazar-i ksız, ivazsız yerleşmesidir. Bu bud-ai bayrağı yüksek tutanların »atında bulunmak bizim için bir lazıhr. Biz bu fikirlerimize daima »adık kaldık, kalıyoruz ve kalacağız.
Her hangi bir partiuin —gerek IDalk Partisi, gerek Demokrat, ge-)ek yeni doğan ve adı henüz te-Larnir etmemiş bulunan parti— çeri,( \ esi içjn(|e bulıjnımyoruz. Amma memlekete hürriyetleri Um getirecek partiler bizde, ken-(Jjierı n.m, hu yolda yürüdükleri ıı uddetçe, samimî bir müzahir bu-

lacaklardır. Fnİ(at her hangi bir anda pazarlıklar, uyuşmalar fedakarlıklar ve takaslar başladı mı ve yahtıd başladığı hakkında biz (Devamı Sa., 3; Sil., 4 de)
Sadık Aldoğan da yeni Partiye geçti
Müteşebbis heyetin Ankarada hazırlıkları devam ediyor
Ankara 12 (Hususî) rendiğimize'göre Afyon Milletve kili General Sadık Aldoğan yeni partiyi kurmak için teşekkül eden müteşebbis heyete katılmış tır. Parti için Ankarada yapılan hazırlıklara devam edilmektedir.
Ulusun makalesi
Aııkaıa 12 (Hususî) — Bugünkü Ulus'da çıkan Anayasa ve partiler başlıklı imzasız bir başmakalede, kurulacak yeni partinin Anayasadaki milliyetçi lik, devletçilik, layıklık gibi altı umdeyi benimsemiyerek bunla -rın değiştirilmesine çalışılacağı rivayetlerine temas edilmekte ve şöyle denmektedir:
îktidaı için mücadele gayesi le kurulan her parti hedefine u laşdığı zaman anayasada şu ve
Oğ -
ya bu değişikliğin yapılmasını pek âlâ iatiyebilir.
Meşru bir partinin yapamıya-cağı şey anayasa hükümleriyle kanunların zorla kaldırılması he defini gütmek ve bu yolda çalış maktır. Yoksa herhangi bir par tinin milletin itimadını kazana -rak iktidara geçtiği takdirde a-nayasada şu veya bu değişikliği yapacağını önceden programına (Dfivamı Sa., 5; Sü, 7 de;.
1
Dısbakanı Marshall
A
- .-İL ı
k ,M



51
Raskan Trıınıan

Marshall Amerika’nın
durumunu açıkladı
Amerika umumî meseleler üzerinde Ruslarla iki te raftı müzakereye asla tarafdar değil
T
Çok ıniişkiil vaziyette kalan Amerikanın Londra biiyiik elçisi Leıvis Donglas

Vaşington 12 (A.A.) — Dışişleri Bakanı Marahall bugün yap tığı basın toplantısında, başka hükümetleri ilgilendiren meseleler hakkında Birleşik Amerika hükümetinin Sovyetlerle iki ta ra.flı müzakerelere girişmeğe asla niyeti olmadığını söylemiştir..
Bedeli Smith - Molotof görüş melerini yorumlayan Marfhal) şöyle demiştir:
«Umumî mahiyette bir müzakere açarak sonunda bunu anlaş mağa varmak imkânı bulunmadı ğını veya bu kabil anlaşmalarda kolaylıkla kabul edilebilecek ta-ahhütler üzerinde münakaşanın adetâ kavgaya vardığını görmek için masa başına otuımağı tecrübe edersek, bu, çok esef e dilecek bir şey olur .
Bir neticeye erişmenin imkânı bulunamaması dünya için va -him akıbetler doğurur. Bu kabil akametlerin sürüp gitmesine mü saade edemeyiz. Tahakkuk ettir W
mek istediğimiz netice, nerede zaruret görülürse orada geçece ğinıiz hareketleri başarıya var— |
âıımakur.) •
Sovyet hükümetinin derpiş eylediği ana meselelerin herhangisinin incelenmesi, biı meselele rin solgunluluğunu taşıyan teşekküllerin normal faaliyetleriy le sevk ve iciare olunmalıdır.»
Gl. Marshali, sözünün bu nok tasında birleşmiş milletler kuru lunun çeşitli teşekkülleriyle gü venlik konseyinde askıda kalmış bulunan aşağıdaki meselelere i-şaıet etmek istediğini söylemiş, ve bunların Kore durumu. Beı 'Devamı Sg , 5; Sv . 3 âe)
Meclisin Dünkü Toplantısında
Halk Partisi ileri gelenleri nin fikri
Bu yaz umumî bir seçime gitmeyi C.H.P. kendisi için b»r avantaj telakki ediyor

Ankara: 12 rHususî) —
Son bir hafta iç politika i hayatımızın en önemli h&di i selenle dolu geçmiştir. Ye | ni partinin kurulması Mareşa • ün bu partiye girmiş hattâ li J dirliğini kabul etmiş olması l Demokrat Partiden çıkanlan t milletvekillerinin mtlatakil 1 Demokrat diye bir grup kur / malan. Demokrat Parti Baş 7 kanı Celâl Bayann görüşle J rine sadık kalarak yıırd gezi 1 6ine devamla seçimlerde en ( mühim rolü oynayacak halk 1 kitlelerde temas ederken kiB Z mı seçimlerden evvel adli te / minatın mutlaka lüzumunda r ısrar etmesini, Halk Partisin J deki kayna-şmalan bu mevzu I da dikkate şayan hâdiseler k diye saymak doğnı olur. Hiç i beklenmedik bir zamanda bu ( defa C. H. 1*. Meclis grupun 7 da könuşulnn yeni seçim ka 1 nunu tasarısı tam Mecliste J müzakere edileceği sırada ye I niden Meclis gnıpuna alın k mış bulunuyor. Fakat asıl ( nazan dikkati çeken nokta J Halk Partisinde müşahede e J
• Devamı Sa., 5; Sü., 5 de) ’
Bir politika adamı’ nınyazdığıdin kitabı çocuğunun kitabı,, adlı eserde rastgelinen yanlışlar ve yapılmak
istenilen yersiz mistisizm
y. zan: M. Naci Saraçlar
“Müslüman
Filistin’de durum
— o
Faris el Huri Paşa: “İcab ederse Arablar 100 sene daha harbedecektir,,
diyor


.4 ’ ■ ■/(
ât


• r*1 er
ı

4 • :77/ -
p ■
.* A..
*
’ l 1
r
(
4
Kudüs Müftüsü
El Hüseyni
Londra: 12 (A.A.) — Filistin-den gelen haberlere göre, kuzey Celileden güneyde Mısır hududu yakınlarına kadar bütün Fllisti-nin muhtelif kısımlarında Yahudilerle Arablar arasında şiddetli savaşlar cereyan etmektedir.
(Devamı Sa., 5; su , i de)
Bir Milletvekili: “Şekerin bahallılanacağı söyleniyor, doğrumu -dur?,, diye sordu. Başbakan da: “Buna dair bir şey söyleyemem,, diyerek kürsüyü terketti, bu hareket gürültülere sebeb oldu...
Ankara: 12 (Hususi) — Meclis bugün saat 15 de Feridun Fikri
Düşünselin başkanlığında toplandı. Gündeme geçilmeden başkan, Ceııab Aksu ve arkadaşları tarafın dan verilen bir takrir bulunduğu-
nu, bunu okutacağını söyledi. Oku naıı takrirde biı hal'tadanbcri An-karada şeker bulunmadığı, şeker sıkıntısının İstanbul ve İzmir gibi
inekte ve bu hususta Başbakan ta rafından mümkünse derhal izahat verilmesi istenmekte idi. Küssüye gelen Haşan Saka tahrirden beş
büyük şehirlere de sirayet ettiğinin gazetelerde yazıldığı bildiril-
Ahmed Remzi Yüregir, şekere, sigaralara zam yapılıp yapılmıyacağıııı Tekel ve Ekonomi Bakanlarından soruyor...
Ankara 12 (Hususî) — Seyhan Milletvekili Ahmed Remzi YÜreğir, şeker fiatlariyle bazı Tekel maddeleri flatlarına zam yapılacağı şayiaları hakkında Meclis başkanlığına verdiği bir soru önergesiyle .aşağıdaki hu -sustaıın Ekonomi ve Tekel Bu kanları tarafından açıklanmasını istemektedir.
.1 — Bütçe açığına medar olmak veyahud müstacel ihtiyaçları karşılamak maksadiyle ıakı fl -Atlarını takiben şekerin fiatmu BO kuruş, sigara İle bazı Tekel maddeleri flatlarına da hükümet çe münasip görülecek bir zammın yapılması düşünülmekte o) duğu hakkında memlekette te-(Devamı Sa., 6; Sü., 1 de1
dakika evved haberdar olduğunu, bu bakımdan derhal izahat vermeğe imkân olmadığını açıkhyarak hükümetin esasen şeker işile yakın dan alâkadar olduğunu, son aylarda şeker sarfiyatının ayda 16 - 17 tona yükselerek millî fabrikalarca ı Devamı Sa., 5; Sil.. 1 del
Ingiliz futbol takımı bugün gefiyûr îngilterepiiı Cenub futbol şampiyonu olan ve bu nene Kral Kupası finalindeki S klüp arasında yer alan profesyonel Q. P. Ran-gerstaknnı, bugilıı şehrimize gelmiş olacaktır.
İngiliz takımı ilk maçını cumartesi günü Fenerbahçe ile ikinci ma çmı pazar günü Galatasaray ile yapacaktır.
Özel din dershanelerinden» ve —eğer biı karar alınırsa— ikokııl larda okutturulmak üzere Milli E-ğitim Bakanlığınca Nureddin Ar-tanı'a ve Nureddin Sevim e hazırlattırılarak bastırılan -Müslüman Çocuğunun Kitabı adlı eser, hiç şüphesiz ki, memleketimiz için
memnuniyetle kaydedilecek bir intibah ve terakki hamlesi, bir fikir ve his uygunluğu hareketidir.
Bu uygunluk hamlesinin ilk e-seri çok temenni olunurdu ki mev zuu ve muhtevası bakımından iyi kavranmış, meslek erbabı ve din (Devamı Sa., 4; SU., 4 de»
Demokrasi ve grup müzâkeresi
îzeteler İktidar partisinin Meclis Grupunaa yeni seçim ve memurin muhakemat ka-
nunlan üzerinde çere yan eden müzakerele ri tafsilâtı ile yazn*-
sında fikirlerde böyle bir intibah husulü bizi hiç hayrete düşürmedi. Hayret ettiğimiz tek nokta sayın milletve-
Fulunay j
lar iktidar partisinin son tasnifine gö re mutediller müfritlere galebe çalmışlar.
Kimdir bu müfritler? Müzakerenin cereyanına bakılırsa müfritler bu kanunların değiştirilmesine muarız olanlardır.
Mutediller do gerek seçim ve gerek memurin muhakemat kanunlarında Demokratik bir değişiklik yapılmasına şiddctlo taratdar olanlardır.
Müzakcro neticesinde Demokratik rejimin icablarını kabul lüzumuna kani olanlar dâvayı kazanmışlardır.
Bu, çok mühim bir dâvadır; ve bunda artık muvafakat muhalefet diyo bir şey kalmamıştır; mos’ele, şu mem lekelin Demokrasi dünyasında tutacağı mcvklie temas ediyor; bunıı iktidar partisinin büyük ekseriyeti pok güzel anlamıştır.
Dünya gidişatının aldığı şekil karşı*
killerimizden bazılarının bu lüzumu takdir eylememiş olmaları-
dır. Bilhassa Faik Öztrak gibi idarecilikten yetişmiş genç, enerjik, münev ver bir zatın, Demokrasi zaferinde mu arız mevkiinde kalmasını doğrusu hav salam almadı; kondisinl uzaktan yakından tanıyanlar ilim, edebiyat ve u-nMiıni malûmat dağarcığının oldukça dolu olduğunu bilirler. Yurdseverlikte Ön saflarda bulunan bu zatı Demokrasi dâvasında da yino ön saflarda görmek İsterlerdi.
Gazetelerde çıkan müzakere tafsilâtına bakılırsa muarızlar vaziyetlerim İzah için şu sebebi ileri sürmüşlerdir: «Bu tâdiller yapıldığı takdirde Halk Partisi seçimi kazanmıyacaktır. Memu rin muhakemat kanunu partinin bekası bakımından elzemdir.)»
Bu da bir fikirdir; yalnız şu ciheti kaydotmek İsteriz ki bu tadiller ya pflchğı takdırdo Halk Partisinin scçı-(Lütfen sayfayı çeviriniz)
SAYFA: 2




OkUYUCU
03 YOR ki

Yazan: Profesör Kenan Öner
— 72 —
71 numaralı sandık oy zabtı, Demokratlardan ikişer ve üçer yüz oy tkslltrterek 0. 1İ. İ*. adaylarına aynen Uftv# olunmuştur.
| 14 numaralı sajıdık ojr zabtı, doğrudan doğruya O. H. P. odaylan-
fiı ikişer, üçer yüz ilâve edilmiştir.
I VJnu
HHT3 ttt4K
| T5 numaralı Sandıfc 0,v zabtı, Demokratlardan C. H. P. ft (faylarına ilâve Edilmiştir*
I
oy
I
oy
yüzer oy kesilerek
yüzer ve iki yüzer
70 numaralı sandık oy zabtı, Demokratlardan eksiltilerek Ç, H. I*. adaylarına İlâve ediliştir, ııdık oy zabtı, Doujokratlardan . P. adaylarına ilâve edilmiştir, Demokratlardan yüzer eksiltilerek
birer ve ikişer yüz
77 numaralı san eksiltilerek d. H
78 uumnralt sandık oy zabh, O. II. P. adaylarına iJftVe edilmiştir.
43 numaralı sandık, Demokrat adaylarına dokunulmamış, O. H. P. adaylarına yüzer ve vüz ollişer oy ilâve edilmiştir.
47 numaralı sandık, Demokrat oylarına dokunulmadan Halkçılara yüzor oy ilâve edilmiştir.
48 numaralı sandık, hakiki tasnifde 590 zarf çıktıin haldo 28 aday lıesabile yekûnun «590X23 = 13570 olması lâzungelirken listeye dahil edilmiş reyler 18G00 düp. C. H. P. adaylarına %150 ilâve edilmiştir.
49 numaralı sandık zaptı, Domokrat adaylarına dokunulmadan O. H. P. ye yüz yirmişer oy ilâve edilmişi ir.
W ★
’ Evet, Ankaradan dönünce masamı dolduran kâğıtlarla kucaklaşmış olmakla beraber ilk yaptığım tetkik neticesinde belediye sının haricinde kalan kazalarla nüfus kesafeti fazla olan bir kaç ilçeden henüz bir cevab gelmediğipi anlamıştım. Fakat meclisin 5 Ağustosta açılacağına göre daha fazla beklenemezdi. Geldikçe ilâve ve tashih yapmak üzere mevcutla iktifa ederek şikâyet ve itiraz lâyihamı yazmağa başladım. Ve bu kadar kısa bir müddette şu lâyiha meydana çıkmış oldu:, MECLİSE İTİRAZ LAYİHASI
Büyük Millet Meclisi Başkaulığınaı
7 Haziranda milletvekilleri seçiminin yenilenmesine karar verilmesini müteakib, iktidar partisi genel sekreterliğinin malûm ve gayri kabili inkâr tamimine tebean, bu parti erkimle teşrlkimesai eden hükümet io bu meyanda İstanbul vilâyeti seçimi, partileri lehine çevirebilmek içıin icabeden baskı, tedhiş ve tehdit tedbirlerini beraberce ahırak genel merkezden gönderilen mebuslarla idare ve zabıta âmirlerinin de iş-I i ra kil e köylere dağılarak başka partilere sempati gösteren halkı kendi arzularına râmetıueğe çalışmak suretilo millette İnsanî haklardan hiç birini tanımamakla faaliyete başlamışlardır.
İntihab arefesine kadar süren ve her biri seçim ve umumi kanunlara göre birer suç teşkil eden bu tahammül edilmez baskılar kifayet çtıniyormuş gibi seçimlerin devamı müddetiuce sandıklar civarında .temin edilen telefon hatları ve polise devredilen telefon santralı ile seçimi dakikası dakikasına takib ederek vilâyet idare âmirlerini kendi emri altında tutan milletvekili Cevdet Kerim İncedayı tarafından komisyon ve kurullar nezdinde hatıra gelmez hile ve tazyiklerle beliren seçim neticelerinin tebdiline çalışılmış, gerek partimizin, gerekse müstakil namzetlerin müşahitleri bir çok yerlerde sandık başlarından uzaklaştırıldığı gibi müsaade olunan yerlerde de mümkün olduğu kadar sandıklardan uzak tutularak seçimin cereyan tarzı hakkında esaslı fikir edinmelerine imkân bırakılmamış, bilhassa seçim günü ilçe, bucak ve köylere dağıtılan Hakkı Tank Us, Sular müdürü Ziya, Hamdı Ra-sim Bütün, Mitiıad Nemli, Haşan Kopar, Alımed Kara, Halil Hilmi Uy-eııner, Ziya Karamürsel, Mulıiddin Ustündağ ve partinin büro ve muamelât şofleri ile milletin oy ve vicdanlarını muazzam paralarsa «ttın al-/nak yoluna gilmektende fergat edememişlerdir.(partinin 20 veya 21 Tem muz tarihindeki tediyatınıu tetkiki ile bu hakikatin tezahürü mümkündür).
Seçimin yenilenmesi kararından icrası gününe kadar memleket gazetelerini dolduran bu tedhiş ve tazyikler halkın azim ve iradesi üzerinde tesir etmediği için iktidar partisi ile iş birliği yapaıı bütün hükümet teşkilâtı, işi sahtekârlığa kadar vardırarak tehdit ve tazyiklerde elde edemedikleri ekseriyeti, yalancı ve kanunsuz yollarla elde edebilmek çaresine baş vurmuşlardır.
Şurasını da bir hakikat olarak itiraf zorundayım ki, seçimlerin ilk tasnifine kadar devam eden safhasında göze batacak kadar ileri giden bir müdahale mahsus olmamakla beraber, bunun acısı, il ve ilçelerde yapılan birleştirme tasnifinde çıkarılmıştır. Filhakika sandıklanıl bulunduğu yerde ilk tasnifin yapılmasını müteakip yazılacak tutanakların ilçede birleştirilmesi ve derhal bunların da tasnifi icap ettiği ve hıı cihet II knnıln başkanlığınca da resmen teyid edildiği halde Beyoğlu ilçesinde olduğu gibi kazaların bir çoğunda seçim kurulları dağıtılarak işe devam imkânı filen bırakılmadığı gibi kurulları mevcut olan ilçelerde de bir iki saat çalışdıktaıı sonra bunlar da dağıtmış vebu fırsattan istifade edilerek bütün tutunaklar bir gece komisyon başkaalannın evlerinde misafir edilerek üzerlerimle istenildiği kadar ve arzu edildiği gibi oynanılmış ve sandık başlarındaki tasnifte yüzde doksanı bulan kahir bir çoklukla milletvekili seçilen Demokrat Parti adaylarının oyları ya sahte zabıtlarla çalınarak, yalıud hesap harici tutularak C. H. (Devamı var) .
Alemdar Bucak Müdür lüğünün yanlış bir hareketi
«hg&lioı altında bulunan
Alemdar semtinde» Fatma Sııl tan sokağında kâin 1 sayılı dükkânda oto tamirciliğini 943 yılmdanborl yapmaktayım, Gorekon ruhsatın vorll-mesi zımnında Alemdar bucak müdürlüğüuo 4-4-946 tarihinde vukubuUn müracaatını 810 sayı altımla kaydı yapılarak Eminönü ilçeliğine
11.6.947 ve buradan da 11.
6.947 günde de ilgili komisyona yollandığı vo şimdiye kadar bana bir somıg veril** mediği halde bu kere sebebini anlıyamadığım bîr bahane ile güya ruhsatım olmadığın
.darı bahisle Alemdar bucak müdürlüğü ticarethanemi yegâna geçim kaynağımı, mühürletmek emrini vermiştir.
Ben ruhsatsız çalınmak arzusuna hiç bir zaman ihraz etmedim vo bundan bir müd det evvel de ilgili makamlara bu hususta mücacaatta da butundum; fakat bu dilek çek şimdilik kayıptır.
Alemdar nahiye müdürlüğünün mühürletmek istediği bıı yerde, 300 e yakın vatan daş çalışmakta ve bu yüzden maişetlerini temin mektedirler.
Alâkalı makamların, hususu dikkat nazarına
malarını bilhassa rica eder, bu mektubumun neşrini dilerim.
İbrahim Erol, Ilaydar Beysan, Süleyman ve Alımed

et-
bu al-
BELEDİYE DE
M
L
Demokrasi ve grup müzâkeresi
CBaştarafı 1 incide? mi kazanması daha büyük bir ihtimal dahilindedir. Bir siyasi Fırkamn bekası da şu veya bu» kanunun mevcudiyetine vabeste olamaz.
Meclis Grupunda Heri sürülen bu fikirleri memlekette kurulmak üzere bu lunan Demokratik rejimin çerçevesine sığdırmağa imkân yoktur.
Seçim kanunundaki değişiklik sene-lerdenbori müzmin hale gelen endişe ve tereddüdü ortadan kaldıracaktır; memleketto hür ülkelere yakışan bir «Seçim mücadele» sinin kurulmasını temin edecektir; o zaman namzedler-lo halk doğrudan doğruya, vasıtasız olarak karşılaşacak... Her iki taraf da teahhüdünü, pazariıgmı karşı karşıya yapabilecektir.
Geçmiş zamanlarda milletvekilleri senenin muayyen zamanında seçim dairelerini gezerlerdi. Bir gün İstanbul milletvekilleri Kartala geldiler; rahmetli Doktor Galib Ata da mebustu; bir aralık toplanılan yerden çıktı; oturduğum kahveyo geldi; canı sıkılmış gibi idi. Sordum;
— Ne var doktor?
— Bir şey yok... dodî. Yalnız söze başlıyacağımız sırada bizi dinllyenler-den biri: «8iıl hiç görmediğimiz için kim olduğunuzu bilmiyoruz. Lütfen birisi sîzleri bize tanıtsın’» dedi de... Ona canım sıkıldı.
İşte her gün biraz daha genişletilmesi için uğraşılan Demokraside bu «tanıtma merasimine.? kalmıyacaktır.
Hafk, kimi? Neden?
Geçtiğini bilecektir.
Böyle vaziyetto ifrat
anoak fikir hududunda kalır zannedı-
yorum; yoksa, doğrusunu isterseniz, esasda bir ayrılık olabilmesi ihtimaline gönlüm inanmak istemiyor.
Pamuk'u tevzatına Haziranda başlanacak
Pamuklu tevzi komisyonu, dün belediyede, belediye reis mu ayinlerinden Nazım Ardanın baş kanlığında mühim bir toplantı .yapmıştır.
Öğrenildiğine göre bu toplan tıda, Hazirandan itibaren pa -muklu tevziatınuı karne ile yapılacağı, dolayısile, karnelerin şekil ve eb’adları tesbit edilmiş tir.
Şehrin nüfusu nazarı itibara alınarak 1 milyon 200 bin kadar karnenin bastırıl masına karar verilmiştir.
Kaineler, muhtarlar vasıtasi-ie halka dağıtılacaktır.
Hazirandan itibaren nüfus ba şına 3 metre pamuklu tevzi edile çektir.
Hazirandan itibaren bozuk yollar tamir edilecek
Belediye, şehir içindeki bozuk yoları tamir hususunda bir müd uettenheri tereddüt göstermekte idi.
Öğrendiğimize göre belediye büdçesinin bozuk yollan tamir faslında 1.700.000 lira bir tahsisat vardır. Fakat ilgililer, bu tahsisatın kifayetsizliğini ileri sürerek tamiratın tehirini iste -mektedirler.
Diğer taraftan belediye, gele cek yıl büdçesinden mahsubu ya pılmak üzere yolların tamirine başlamak karanndadır.
Haziran ayı içinde, bozuk yol lann tamirine ve bazı yolların da asfalta tahviline başlanacaktır.


artık
lüzum
Vo ne
yahud
için?
itidal
î — Dulmuş;, zannedersem az | tuçuk açık saçıklardan? çay J ziyafetleri, balozlara dalışı, o-} tellere girip çıkışı dahi gırlay-| rruş. Yarın 10 buçukta bana ge I lecek, bak ne parça!
| — Gözün, gönlün ferahladı
g gı halde neye canın sıkıldı?
j .zuru-Auiiai Hen kaşık düş-
| manın mı, bastırdı?.
K Yahya bey gene küfürleri şaft vurup yaka silkmede:
| — Elinden dat bir, feryad i-
| ki y^hu! Bugün Istan bula in-rrriş, buraya uğradı. Onlar han-g dan çıkarken karşıdan gözüne i S lişmiş; (Sana mı geldiler) diye K çırpınıyor neredeyse, tepinecek. | Gelmediklerine inandırıncaya, 5 kandıtıncaya kadar akla karayı 9 seçtim; anamdan emdiğim süt 0 burnumdan geldi. Ardından, dil g berle, delikanlı vekâletnameyi I yaptırıp getirdiler. Tatlı tatlı kp nuşuyorduk, Tam o sırada bizim mcl’un (Beni bekle, Uskü dara yalnız gidemem) diye telefon ettirmez mi?.. Bir kıtır ata-ıakhaspayla oğlanı palas pandıras dehledim.
— Eyvah!
— Ben de arkalarından Ago-» bun kazı gibi baktım!
! Birer sigara daha tellendirdi ler.
— Müvekkilem zevcinden ayrılmış mı, yoksa adam vefat mı
il A
Y azan
Kasaplık hayvan muvaredatı arttı
Buna mukabil et fiyatlarında düşüklük kaydedilmedi, Belediye kuzu etine narh koymak istemiyor
Şehrimize, Anadolunun muhtelif bölgelerinden gelen kasaplık hayvan miktarında eskisin^ nisbetle bir artış kaydedildiği halde fiatlarda hiçbir değişiklik olmamaktadır.
Diğer taraftan kuzu otjari, başsız vo cfğereiz satılmağa baş ladığındanberi, kuzu ed Çatlan 10 - 20 kuruş kadar bir yükse -liş göstermektedir.
Belediye, narh zamanının geç tiği iddiasilo kuzu erine narh koymak huraeunda tereddüt göstermekte halkın fahiş fiatla kuşu eti yemesi karşısında hiçbir faaliyet eseri göstermemektedir .
Onbcş gün kadar evvel belediyede kuzu eti fiatlannı incele ineğe memur edilen komisyon, henüz raporunu hatırlayama -mıg bulunmaktadır.
M ÜT EF ER RİR
DENİIPE

Iş kanunu değiştirilecek
Çalışma Bakanlığında teşkil edilen komisyon şimdiden çalışmalara başladı
Bir İngiliz Lordu memleketimize geldi
1942 yılında îngüter» Kralın dan Loıdluk payesini alan Sand viclı Baronu Lord Brabanonmof Tara, diin sabah bir uçakla şeh rimize gelmiş ve trenle Ankara ya hareket etmiştir.
Lord Brabazon, İngiltere par lâmentosunda Milletvekili v^ Ba kanlık vazifelerinde bulunmuş, birinci derecede pilot ve otomo bilcidir.
Lord, aydi zamanda harp sqn rası sivil havacılık komitesinin başkamdir.
Lord Brabazon, Ankaraya ha reket etmezden evvel vah Lüt-fi Kırdan ziyaret etmiştir .
Amerikadatı iki uçak gemisi daha geliyor
Hâlen mer’iyette olan iş ka nununun ihtiyaca kâfi gelmediği görüldüğünden yeniden tetki I ki vo lüzumlu tadilatın yapılma sı için Çalışma Bakanlığında bir komisyon teşkil edilmiştir.
Bazı yabancı mütehassısların da iştirak ettiği bu komisyonda tadil edilecek olan madde sa yısı 45 kadardır. Tekmili 70 kü sur madde olduğuna göre ka nun, yarı yanya değiştirilmiş o lacaktır.
Yeni kanunda asgari gündelik tesbitinin jer alacağı ve gazete çilerin de, fikir işçisi olarak ka bul edileceği muhtemeldir.
---------o- -
Bu ay zarfında da gerek li— ruamınıza gerekve külliyetli miktarda Amerikan yardım ra.alze1n3.st gelecektir.
Ayın 20 sinde Amerikan ban dıralı Joe. EL Man . İstanbul ve Derince, Peer Fort, Derince, 25 . inde Nooh Brova Derince için tam hamuleyle yari m malzeme si getirecektir.
Diğer taraftan 15 Mayısta ge looak olan S. 8. Slboneyden baş ka Palau adında Amerikan ban dıralı diğer bir refakat uçak ge l mifli de limanımıza gelmesi bek ' lenmektedir.
EKONOMİ:
Derinceye
kr
9
İşsizlik umumî bir mahiyet alıyor
X
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI YAYINLAR INDAN ••
MÜSLÜMAN
ÇOCUĞUNUN KİTABI Kaztrfayarifar: Nurettin ARTA M Nurettin SEVİN
I..V 4
İS IS. i
/ • / jj w- M u ; I inil!-
ILıSA _ fl E 1 r. : 1 i. Mfcl ıiun
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI YAYINEV-
TÜN KİTAPÇILARDA-
LERİYLE BU
140 Kuruş FİYATLA SATILMAKTAOIR.



Son günlerde şehrimizde geniş mikyasta işsizlik hamlanı ıştır Mıntaka çalışma müdürlüğüne işçilerin, işverenler tarafından İşlerinden çıkarıldığı mealinde şikâyetler çoğalmıştır. Buna bir çok müessese ve hususi fabrika lann bilhassa gece mesaisinin kaldırılması sebeb olmuş.ur.
İhsan Hamamı göz yaşları arasında defnedildi
mümkünse başyazara rica et, o dx aleyh.nule kaç başmakale yadsın. Bu mukabil genol sekroter ben de sîzleri memnun e-
etmiş?
— Orasını inceden inceye so ramadım.
Neş’et bey, çerçevesi altın ya zıh kulaklı gözlüğünü taktı. Vekâletnameyi okuyordu:
— (Şişlide, Büyükdere cadde sinde, İ5 numaralı Camgözyan apartmanının 4 numaralı dairesinde Safiye, merhum Senai Pa şa hafidesi ve müteveffa Hüsnü bey kerimesi Mehlika ha-zel, nâdir isimlerden.
Yahya bey çoştu: ?
— Lâkırdı ederken «taklidini yaparak - edalı edalı bir gerdan kırışı, göz süzüşü var, dayana -bilirsen dayan. Bizim bildiğimiz kadın kısmı boğazına düşkün o-lur. Karnı kahvaltısını yemeden evden çıkmışlar; karınlan aç.. Ermeninin lokantasından ağzınıza lâyık yemeklerin âlâsını ge tirteyim, narmaklarınızı da beraber yeyin diyorum, küçücük ağzını büzerek (b'r mersi) deyişi var. görülmeğ® seza!
— Yarın görürüz!
SfiRMED MUHTAR ALÜS
--------------- ------------
—Kahvehanedeki, hissesini satmağa kalkışı paraya ihtiyacından değil, dayısına inamış.. Bana teklif edince (aldım gitti) deyip çıktım. Senin ücretini, şar tını şurtunu sorunca da (Siz ka rışmayın, bana bu akın; Neş’et ■ cik öz kardeşimden ileridir) de dim.
32 dişi göründü:
— Mehlikanım sultan artık çantada keklik.
Dâvâvekili bey akıl öğretiyor du:
— Refikan madem ki, ara sıra yazıhaneye uğruyor, tazenin aık sık buraya gelmesi caiz değil. pörüşeceksen başka yerlerde görüşmen kân âkil. Beraber çay ziyafetlerine, Boğariri, Ada lar gezüıtilerine git; Tarabyada-ki, Yeniköydeki otellerde keyfet.
Kavafzâd* atılıp eski arkadaşını kucakladı:
____Tevekkeli sana caunnı esir gemem. Bak ne iyi soluyorsun ? Allşlı vergisi, ustura gibi bir ze
kâya mâliksin!
— Bununla beraber, müsaadenle, Mehlika hanıma, akrabası gence fazla itimad etme. Seninle tanışmalarında, çabucak bu kadar samimî »İmalarında herhal de başka maksadları da var.
— Yâni ya, para çekmek mi ?
— Öyle ya!
— Pişmiş aşa su katma be kardeşim! '
— Şimdiki hanımlardan ekse risinin derdi, imanı para. Allah artırsın; vaktü hâlin genrş; zeıı ginsin. Yüzüne gülerek seni a-vuçlanna olmağa, boyuna para sızdırmaya niyetlenmiş olabilirler. Kadına meftunsun, elinden yakayı kurtaramayıp. maazallah felâkete uğrarsın!
Bu mütalâalar, Yahya beyin işine gelmiyordu:
— Kırk yıldır beni öğrenememişsin. Ben kolar k.nav yuları ele verecek enayilerden miyim?
Dervişin fikri neyse zikri onda:
— Mehlika sultanın zamirini
Evvelki gece, sabaha karşı a nî bir kriz neticesinde hayata gözlerini yuman şair ve edebiyat öğretmeni İhsan Hanıami'nin ce nazesi, dün öğle namazını nrate akip Beyazit camiinden kaldırıl1 mış, Edirnekapı aile mezarlığın.'! daki ebedî medfenine tevdi olun muştur.
Cenaze merasiminde. edebiyat ve irfan âlemimize rufusun . bir çok değerli ve mümtaz şah siyetler, kendisini sevenler ve talebeleri hazır bulunmuşlardır..
İhsan Hamamînin ani ölümü şehrimizde olduğu gibi yurdun her köşesinde de büyük bir tees sür uyandırmıştır.
-------o--------
İş ve işçi bulma kurumunan müsmir faaliyeti
Mıntaka Çalışma Müdürlüğüne bağlı «İş ve işçi bulma kurumana» nisan ayı içinde miiraca at eden 787 işsiz vatandaştan 649 u münasip yerlere yerleştirilmiştir.
Ortaköy - Kuruçeşme caddesi genişletilecek
Belediye, seyrüseferi kolaylaş tırmak maksadile. Ortaköy - Ku ruçeşnıe yolunu. Lidodan itibaren genişletmeğe ve 17 metreye çıkarmağa karar vermiştir.
İstimlâklere, Haziran ayı için de başlanacaktır.
iyice çaktım. Para çekmek de--

*
iyice çukuiu. idia -
ğik bana nikâhla varmak mera 3
olduğu £ let esna» ,...Ç
mında. Okumuş, yazmış kız: şeö riatm dörde kadar izui ( ’ * nu bilmez mi; hiç? Sohbet smda usulcacık, belli etmeden £ boyuna dikiz geçiyorum, hep go£ zü bende. Hani alıcı gözile birg bakışı vardır, öylesi... '
_____Ah şu şimdiki tazeler ah!; _ Aksi gibi de. iki üç gün -dür tıaş olmamıştım; sakalım bir parmaktı. Saçları, bıyıklan da bir aydır boyamaıuıştım. Bu yası yasdığa çıkıyor diye bizim kF rastığı, diş fu-çasmı, çanağı süprüntülüğe atmış. Traş olma-; ğa, boya sürmeğe kalkıştım nıı, karı, fır'avun kesiliyor. Niyetin tango hanımlara genç görünmek, kendini beğendirmek diye zıvanadan çıkıyor.
— Bu günlerde vücüdca. sıh hatçe pek iyisin maşallah!
)
____________ |
Yahya bey kollarını gerdi: ft — Turp gibiyim.
[unu SABAHI Muhayyel bir mektuba hayalî birce\ab ün akşam goç vakit Komal Satır» imzan bir mektub ak (iım* Anlaşılan uçak postavh
ie gönderilmiş olacak kİ Ankaradan 53bahloyin postaya verilmiş olmakla beraber ayni günde elime deymışti. e Fıkracı, cHnkkımda yazdıklarını bir arkau) şıın bana haber verdi. Biz Halk Partili müfritler hain ve satılmış c Yeni Sabah» ı okumayız. Hattâ yalnız okuma makta da kalmayız, bu paçavranın Hnll altı oka bağlı temiz yurdüaç(arı zohırlemesini önlemek için, onu vilâ-/ itlerde sattırmamaya elimizdon gel-'ıdiğl, gücümüzün yettiği kadar çalışırız. Bu itibarla, dediğim gibi, hakkımda yazdıklarını bir arkadaştan öğrendim.
Evvelâ şurasını belirteyim ki muhalif gazetelerde bahis mevzuu edilen i-sımier, her nedense yükselme vesilesi oluyor- Siz bizim no kadar aleyhimizde bulunursanız bizler o kadar çok göze girer ve terakki ederiz. Bu bakımdan sana bir teşekkür borçluyum, biraz aleyhimde bulunup beni şiddet ve baskı tarafdarı bir müfrit olarak tavs/f ettiğinden ötürü. Anoak yakında mukaddes partimizin genel sekreterliği gibi şerefti bir mevkie getirileceğimi vakitsiz haber verdiğinden dolayı da bana ettiğin fenalığın dorece-sıni kabil değil tahmin edemezsin. Çün kü muhalif gazetelerin aleyhte yazdı-ğk yazılar nasıl ilerlemek ve yükselmek babında ınanivelâ vazifesi görürse terfilerin vakitsiz İfşası da o derece aleyhte olur. Bunun illet ve hik-
• nıeti nedir? Ben de bilmem ve öğrenemedim amma bu böylcdır.
Bu mektubu aldıktan sonra var kuv velinle aleyhimde bulunmanı rica e-derım.Ş Hattâ tarafımdan şiddetli bir hizmetinize olur olmaz
derim. Mesela bol harcırahtı ve dövizli bir Amerika inceleme seyahatine ne dersin?
İşine göre bir kaç ay, hattâ bir kaş sene Amerikanın mamur bir şehrinde yan gelip keyif çatmak, sonra da döviz farkından istifade ile büyâkçe bir mağazaya sermaye teşkil edece* çeşitli emtia ile yurda dom ne k. Sanırım ki en müşkülpesond geçinen mıhaHfin bile bu manzara karşısında ağzı kulak farına varır. Ben verdiğim sözü tutarım elverir ki sen dediklerimi nakil kaybetmeden yap. Yasasın ^anh atlı ok çocukları.^ Kemal Satır

Başımızdan İrak olmasına gece gür» duz dua ettiğim muhterem Satır, ) ( Mektubunuzu dikkatle okudum. Yeni Sabah» hakkındaki duygulannı-zı tabii bulurum. Ancak bana kalırsa ( Yeni Sabah j ı sattırmamak ve ilândan mahrum etmek hususundaki gayretlerinizi meselâ (Ulus a revaç ötmek babında harcamış olsanız partinize daha faydalı olmuş olursunuz. Zi ra menfi faaliyetten ziyade müsbet faaliyet daha geç de olsa çok daha feyizli neticeler verir. Biz nasıl olsa çantada keklik kabihnden. İcabetti mi ya basın kanununu harfiyen tatbik, yahud Sıkıyönetimi, her hangi bir vesile He, yeniden ihya suretilo ağızlarımızı kapamak daima mümkündür. cBol dövizli inceleme seyahatleri işinde itiraf edeyim kı böyle ince işler benim elimden gelmez ve beceriksizliğim yüzünden yalnız kendime do-ğıl başkalarına da zararlı olabuır.m. Mes’eleyi bizim başyazara açmak Uey fıyetine gelince böyle şeye ben cesaret edemem, arzu tuyurulursa bizzat koıı-edetnem, arzu buyuruluyorsa bizzat kendiniz bir teklifte bulunun. Alacağınız cevabı kendi hesabıma şimdider tahmin etmekle beraber, bir kere teşebbüs etseniz fena olmaz. Hiç olmazsa kendisine bir kaç ntakalelik sermaye tedarik etmiş olursunuz.
Hakkıındaki teveccühünüzden istifade ile bendeniz de sizden bir ricada bulunacağım: Pek sayın müfrit arkadaşınız Atıf inan sayesinde bütün milletçe gevelediğimiz şu arpa ekmeğinden ne zaman kurtulacağız? Genel sekreterliğe gelir gelmez ilk iş olarak bu mes ele ile meşgul olun ki Nasred-dln Hoca merhumun merkebini kaybettikten sonra bulup sevinmesi gibl^ bizler de buğday ekmeğine kavuşup size dualar edelim. Bakı olduğunuz yerde daima kalın aziz Satır.» FIKRACI
Koridorda ökçeli ayak sesle jj ri. Zıbahanım çıkageldi. 5
— Haydi derlen toplan, geeg vakitlere kalmayalım. g
Avukatı görünce, gülümsedi |
(Dei’«îM» var) % „
• • » •
Vakitler
1364
Rumi
Nisan
30

M AYIŞ 1948
13
Perşembe
1
"S

1367
1 Hicri
Receb
4
Ruzı Hızır 8 — AY — 5 GÜN 134
Güneş Ogle Ikindr Akşa m Yatsı
( imsak
Vasatı S.
• 5
13
17
20
22
3
D.
44
10
06
17
07
45
Ezani S,
9
4
8
12
1
7
D, 28
54
50
50
29

13 MAYIS
\


BAVFA'j 8


I

t

»




i-jA'

aklslari
yazmak
hususî hareket
( Amerikan Bâsinının Gayanı dikkat yazılan
) Vaşinglon; 12 (A.A.) — .( — U. S. 1. 9. — 5 Avrupa memleketlerinin s Lâ Haye’de yaptıkları top-r lantıyı yorunılıyap New -
( York Times gazetesi «Batı | milletleri arasındaki tered-
) düt ve ayrılık, çoğunu tota-j liter fütuhatın kol»y bir avı
) haline getirmiştir* ve bu du-| rum yeni bir Avrupa Meclisi î kurulması için ilk adım ola-» rak derhal bir toplantı yapıl
( ması yolunda Çörçil tarafm-
) dan ileri sürülen sebeblerini f izah etmektedir.
) Son zamanlarda Brükselde s beş devlet tarafından irnza-? lanan andlaşma, Marshall
) plânının tatbiki için on altı r millet tarafından vücude ge-
) tirilen birlik ve buna miinıa-C sil Batı Avrupadakr Demok-
) rasileri kuvvetlendirme ve r kökleştirmek için yapılan bü
) tün hareketler gibi Ameri-f kan milletinin ve hukûmeti-
) nin müzaheretine lâyiktir ve r ancak bu müzahereti gördü-
) ğü takdirde yaşıyabilir. ( Ealtimore Sun gazetesi bu S münasebetle şunları 1 tadır: C Çörçil tarafından
) şekilde girişilen bu
s kendisinin Avrupa milletleri- ) ? nin resmî teşekkül bahsinde (
) şimdiye kadar elde edilen )
A ç başarıların çok üstünde mu- \ ( vaffakiyetler elde etmesi ar- ) f zusundan doğmuştur. Çörçil, (
) mazi ile olan alâkanın kat'î f t bir şekilde kesilmesini ist.) ( b mekte buna mukabil şimdiye ? r kadar ihdas olunan muhtelif i b teşekküller maziye davanda- ? r rak bir Birleşik Avrupaıuıı i » inkişafı için gayretlerde bu- /
[ lunmaktadırlar. Bütün bu )
) hâdiselerde İngiltere temel ? ( taşı vazifesi görmektedir. C » Şimdiye kadar Avrupa bir * [ liği sadece sözden ibaret a
) kalmıştır. İngiliz hükümet; f
* tarafından yapılacak bir ha- )
» reket Çörçilin meydan oku- c [ yuşunun makul bir cevabını ) » teşkil edecektir. (
ı St. Louis Post Dispatch ) ' ise şunlart yazmaktadır: (
) Hükûmetlerarası olmıyan )
* bu gibi toplantılarla Sun de- C
) fa dünyanın muhtelif yerle- (
ı rinden gelen sosyalistlerin S 1 Pariste yaptıkları bir sürü ? ı resmi konferanstan daha fay ) [ dalı olmuştur. r
ı Diplomatların yaptıkları ) 1 toplantılarda sınır meselele- r ı ri. tarifeler, kontenjanlar ve ) ' saire gibi kendilerini sinir- t
ı lendlren ve aralarında ayrı- ) [ lıklf.ra sebeb olan yüzlerce ( » mevzu ortaya çıkmakta ve ı ! böyle bir birliğin faydaların- ( 1 dan ziyade mahzurlarını mey )
) dana koymaktadır. Buna mu c » kabil resmî bir vazifesi olmı- S ' yan şahsiyetler, çalışmalara c ı ve bugünkü karışıklıklara )
kendilerini o kadar kaptır- C ı manıakta ve aşmanı.z lâzım- ) ' gelen maniaları aydınlatan ( ı giirnse bakabilmektedirler. S
Mareşal
Smuts
Dünyanın iki muazzam Devlet haline gelmekte olduğunu söylüyor
® I
Londra 12 (A.A, — General Smuts'un dün Güney Afrikada bir demeçte bulurduğu ve dünyanın iki muazzam devlet halnie gelmekte, olduğum söylediği bil dirilmektedir.
• t 9
Smutsa göre bu iki devlet A meriKa' ile Rusyaiır.
Johannesburg, 12 (AP) — Co nub« Afrika Başbıkaıu Mareşal Srnuts dün buradı verilen bir zl yafette söz alarak dünya mesele leri hakkında konışmuştur.
Mareşal, dünyaım bugün, bi ri Amerika, diğer! Rusya olmak Üzere iki devletin lüfuzu altında birer bloka aynkığım söylemiş ve İngiltere Aımiısı ile Avrupa arasında kurulacdt sıkı nıüııase betle üçüncü bir grubun daha hıeydana gelmesi ihtimalini kay detmiştir.


Marshall plânının butun
dünyaya teşmili istendi
Maamafih, Harriman, plânın doğu-Avrupaya teşmilinin görüşülmediğini açıkladı Paris: 12 (A,A.) — Marshall plânı olağanüstü elçisi Averell I Harriman, bir basın konferansın-1 da Avrupa İktisadî İşbirliği teşkilâtı üyelerllt temas edebilmek i-Çin teşkilâtın konsey toplantısından faydalanmak İstediğini söylemiştir.
Harriman, bu temaslardan sonra Avrupa İktisadî işbirliği teşkllâ tnun, Avrupa iktisadi kalkınma plânının tatbiki sorumluluğunu tam olarak üzerine almasının ka rarlaştığmı ve kendisinin Parists idare edeceği teşkilâtın da Amerikan kongresine ve Amerikan milletine karşı sorumlu bulunacağını bildirmiştir.
M. Harriman, Rene Mayer ile • ınalî meseleleri, daba sonra Robert Schuman Geoıges Bidault ile meseleyi topyekûn müzakere ettiğini söylemiş ve demiştir ki:
Kendilerile tam bir mutabakat hasıl ettim.
Harriman, ayni meseleler üzerinde Spaak ile de görüştüğünü teyid eylemiştir. Marshall plânı, olağanüstü elçisi, Avrupa İktisadî işbirliği teşkilâtının büyük terakkiler gösterdiğini ve Fransada endüstri ıslahatının yeniden başladığını görmekle cesaret bulduğunu söylemiştir.
Harriman, Marshall plânının. Doğu Avrupaya teşmili meselesinin görüşülmediğini söylemiş ve Sovyet Rusyanın Marshall plânı hakkında bu plânın mahiyet ve
Jt
maksadlarını tahrif etmiyen hiçbir beyanatını görmediğini de ilâve eylemiştir.
Harriman, bugün öğleden sonra Londraya giderek Bevin, Crlpps ve General Clay İle görüşecektir. Gelecek cuma günü Amerlkaya gidecek olan Harriman, teşkilâtın bürolarını kat’l surette kurmak ü-zere iki haftaya kadar Parise dön meği iimid etmektedir.
Londra: 12 (A.A.) — Birleşmiş Milletler iaşe ve Tarım Teşkilâtının eski müdürü Sir John Boyd ta rafından dün bütün dünyaya şamil bir «Marshall plânı» yapılması tavsiye olunmuştur.
Sir Jolın Boyd, bir konferaus es nasmda şunları söylemiştir:
Marhall plânı, Tarım ve Endüst ri istihsalâtını geliştirmeğe lüzum lu gıda ve âleti temin etmek sure-tile Demokrasiyi kuvvetlendirmek için bütün faaliyetlerden daha fay dalı olacaktır.
Bütün Avrupanın bu plâna dahil olmaması esef edilecek bir şeydir.
Kulağımıza hoş gelen ses...
(Uaşmakaleden devam) de kanaat basıl oldu ma milletin tek kurtuluş yolu Kandığımız caddede yalnız da kalsak, yürümekte dovaro odeoeğiz. Tarafdarlıklannı ettiklerimizi terketmtf gibi bir his Uyanabilir amma bn hakikatte, bizim yolumuzun değişmemesinden ve başkalarının yollarını ve gidişlerini (chılll etmelerinden doğan bir neticedir.
Gorek Orduda ve Karadenizin diğer şehirlerlndo, gerek İstanbul-dald metin sözlerlle Dayar yine oskl şelıralıa dönmüş gibi görünüyor. Bu avdeti biz ancak alkışlatıl.
Sağlık Bakam’mn
Valiler vasıtasile Doktorlara tâmimi

Amerika Postası
Tamim, mütehassıs doktorlar üzerinde büyük bir teessür uyandırdı
Çine yardım
Vaşington — Avrupa kalkınma programı idarecisi Hofruan Çinin hububat, pirinç, pamuk, petrol ve gübre alabilmesi için 36 buçuk mil yon dolarlık bir kredi açıldığını bildirmiştir. Bu mallar hususî teşebbüsler tarafından ithal edilecek tir. Kredi altı haftada temin edilecektir. (A. A.)

Demokrat Parti şimdi seçim kanununda (ıradığı tadilâtı elde etmezse intilıabata glrmlyocektlr ve girmemesi de en makul hareket tarzıdır. Pazarlık, Uzlaşma ve mesele çıkmasın diye her hal şekline boyun eğme ve uyma bir partinin ^sabini bozar, mukavemetini kırar, atıkgan elemanların şevkini yok eder.
Memleketteki ıztırab ve sefaleti gözlerlle gören Bayar Halk Partisinin yurdda ika’ ottlği tahribatı bir defa daha tesbit etmiş bulundu. Bundan sonra artık milletin haklarını kesin olarak Inud ve ısrarla istemekte devam lâzımdır.
Halk Partililer lıâlâ kem küm edorler ve Faik öztrak'ın dediği gibi, no yapsak bizi halk istemez, oııun için de seçim teminatına ya-naşııııyalıın derlerse bu onların bileceği iştir. Demokrat Parti şartlarını söyler ve bu şartlar tahakkuk etmezse böyle muvazaalı ve çetrefil seçimlere iştirak etmez. Açık ve sarih politika da ancak böyle olur.
A. C'eıiıaleddin Saraçoğlu
Ankara: 12 (Hususî )— Sağlık Bakanı Behced Uz valilere gönder diği bir tamimle bir kısım mütehassısların hastalarını muayeneha nelerine celbettlkten sonra hasta-haneye yatırdıkları görülmekte ol dıığundan bu hususun kanunsuz olduğunu mütehassısların vilâyete çağrılarak tebliğ edilmesini istemiştir, Bakanın tamiminin bu şo-kilde tebliği mütehassıslar arasın
*
da teessür uyandırmıştır, Ankara valisi bu sa&ah Nümune hastaha-nesine giderek Bakanın bu tamimini mütehassıslara tebliğ etmiştir. Kendileriyle görüştüğümüz mü tehassıslar, böyle bir tamimin yapılması zaruri ldl ise bunun Sağlık müdürleri veya hastahane başhekimleri vasıtasile yapılmasınla mümkün olacağını söylemişlerdir.
Anka
Kara
Yeni İtalyan Cumhur Başkanı kabinenin istifasını kabul etmedi
De Gasperi Bakanlar listesinde bugünlerde bazı değişiklikler yapacak
Karı-
Roma 12 (A.A.) — İtalya
Cumhurbaşkanı Cinaudi Italyan milletine hitaben radyo ile yayınladığı mesajda kendisine tev di olunan yüksek vazifeyi en titiz bir tarafsızlıkla ifa eyliyece-ğini söylemiştir.
Son yılların hadiselerini hatırlatan Cumhurbaşkanı, bilhassa tam bir sükunet havası içirt de geçen 2 Haziran referandumu sonunda meşruti rejimde vu kua gelen değişikliği kaydeyle-r^’âş ve «İtalya böylelikle Demok rat olduğunu bütün dünyaya ıs bat etmiştir demiştir.
Roma 12 (A.A.)
lıktan bu akşam yayınlanan res mi tebliğ şöyle demektedir:
Başbakan De Gasperi bu ak şam Cumhurbaşkanı tarafından kabul olunmuş ve kendisine ka binenin istifasını sunmuştur.
Cumhurbaşkanı istifayı kabul etmiştir.

Bakanlar kurulunun son toplantısında bütün Bakanlar Başbakana istifalarını vermiş bulunuyorlardı. Cumhurbaşkanının kabinenin istifasını kabul etnıe mesi üzerine, Başbakan De Gas
perri, İtalya anayasasının üncü maddesi hükümleri gereğin ce. kabineyi teşkil eyleyen Ba kanlar listesinde yapacağı bazı değişiklikleri bir kaç gün zar -fmda devlet şefinin tasvibine su nacağını bildirmiştir .
94

Başbakan
îstanbulda tarih -coğrafya tetkik ve gezileri başladı
tstanbulun coğrafî ve tarihî gü "■‘iliklerini tetkik için Muallimler Birliği tarafından tertip edilen ge zilere dün başlanmıştır.
Profesör İbrahim Hakkının baş kanlığında ve Bakırköy Erkek Or taokulu müdürü, tarihçilerimizden Veli Orhan Tütenin nezaretindeki kafile dün saat 15.30 da Beya zıddan hareket etmiştir. Tarih— Coğrafya öğretmenlorile gazeteoi terden müteşekkil k&fite Edimeka I pı surları ile Eyüb Sultanda tetkik terde bulunmuştur. Bu arada pro fesör İbrahim Hakkı öğretmen ve gazetecilere geniş izahat vermiştir.
Hububat politikasının izahı isteniyor
Ankara 12 (Hususî) — Sey -han Milletvekili Cavit Oral ve Kasım Ener Meclis Başkanlığına bir soru önergesi vererek tyi kûmetin buğday fiatlarını tesbit ilânını ayni zamanda takip edil mekte ve edilecek olan hububat politikasının izahım İstemişler -dlr.
Karısını öldüren terzinin muhakemesi
Ankara 12 (Hususî)
sı Nuran ve Makbuleyi ekmek bıçağtle delik deşik ederek öldüren terzi Emin Zambağın du ılışmasına bugün ağır ceza mah kemesinde devam edildi, Evvelce sanığın avukatı müekkilinin aklen hasta olduğunu iddia et -mesi üzerine bazı şahitlerin din leumesine karar verilmişti.
Bugün dinlenen müdafaa şa hitleri Emin Zambağın terziler arasında (Kaçık Emin) diye a-ıuldığını müşterilerini döğdüğü-nü, elbiseleri, kestiğini, çıraklara makasla hücum ettiğini ah-latmışlardır.
Bundan başka çalıştığı atölye de kanamın resmini duvara iğne leyip bıçakla üzerine hücum ede rek resmi parçaladığını ve keıı dişine buuu niçin yaptığı sorul -duğu zaman, "karımı öldürece -ğlm de onun için staj yapıyo -ruuı» dediğini beyan ettiler. Sanık vukili Tıb Fakültesi asabi ye ve akliye doçenti Cahit Oz-canın biltejtişi olarak dinlenmesi ni istedi.
Mahkeme Emin Zambağın İstanbul adlî Tıb Meclisince muşa hade altıua alınmasına karar verdi. •
Ankarada ekmekler bozuk çıkıyor
Ankara 12 (Hususî) lada ekmekler bozuk olarak çık
makta devam etmektedir. Oğ -rendiğimize göre elemeklerin ka Iitesinin bozuk olmasında ofisin hissesine düşen mesuliyet olduk ça mühimdir'.
Zira ofis elindeki arpa stokla rının azalması üzerine ekmeğe olan arpa klisbelerini karıştırma arpa yerine bira imalinden hasıl ya başlamış ve zaten bozuk olan ekmekler büsbütün bozulmuştur Avusturya ile bir ticaret anlaşması
Ankara 12 (Hususî) — Fran sız işgal bölgesiyle yaptığı anlaş madan sonra Avusturyaya gi -den ticaret heyetimiz Viyanada da yeni bir ticaret ve tediye anlaşması imzalamıştır.
Bu anlaşma etrafında henüz şehrimize fazla bilgi gelmemiş -tir. Diğer taraftan bildirildiğine göre Macaristan ticaret Bakanı nin mayıs sonlarına doğru şeh rimize gelmesi beklenmektedir.
Macaristanla hükümetimiz a-rasmda Haziran ayı başında ye ni bir ticaret ve ödeme anlaşma sının görüşmelerine başlanacaktır. isveçlilerle yapılan görüşme ler dün sona ermiştir. Bugün metin üzerinde Dışişleri Bakan lığında son bir görüşme yapıla cak ve anlaşma hafta sonunda imzalanacaktır.
Mısır ve mamullerinin naklinin yasak olduğu mıntaka!ar
Ankara 12 (Hususî) — Ba-karJar kurulu aldığı yeni bir kat rarla mısır ve mamullerinin A-dapazarı - Arifiye - Eskişehir, Adapazarı - Arifiye - Haydarpaşa, Adapazarı - İzmit - Istan bul arasında her türlü taşıt vasıtalarla naklini ve her türlü hu bubat ve unların Hopa ile Ünye arasındaki liman ve iskelelerden başka liman ve iskelelere nakli ni yasak etmiştir.
Yeniden kurulacak ilçeler
Ankara 12 (Hususî) — Oğreıı diğımize göre, içişleri Bakanlı -ğına yeniden 200 ze yakın ilçe kurulmak üzere müracaatlar ya pılmıştır. Bu müracaatlar incelendikten sonra Bakanlık ekono nıik idari ve askerî duruma gö re ilçe kurulmasına zaruret bu lıınaıı yerleri tesbit edecek öde nek sağlandığı takdirde illerde yeniden ilçe teşkil için gerekli kaııuıı tasarısını hazırlıyacak-tır.
Karadeniz sahillerine mısır sevkıyatı
Ankara 12 (Hususî) deniz sahilindeki şehir ve kasa-
balara bugüne kadar toprak mahsulleri ofisi tarafından gön derilerek muhtaç olanlara tev zi edilen mısır 1797 tonu bulmuş tur.
Haber aldığımıza göre, hükû met buna ilâve olarak Samsuna 1335 ton mısır şevkine karar vermiştir. Mısırlar Sevim vapu ru ile bu hafta Samsuna şevke; -dilmiş bulunacaktır. Ankaradaki şeker darlığı
Ankara 12 (Hususî) — Dün de şehrimize 30 bin kilo şeker getirilmiş olmasına rağmen bak kadarda şeker bulmak mümkün olmamıştır.
Belediye bu sabahtan itiba -ren şeker şirketince toptancılara ne mikdar, bunlardan pera -kendicilere ne kadar şeker satıldığını ve bunun ne kadarının halka intikal ettiğini bütün teş kilâtiyle kontrol edecektir. Sterlinle ihracı istenen maddeler
Ankara 12 (Hususî) — Dahil de istihlâk edilmiyen ve ofis ta rafından satın alınmayan akdarıyla susam, nohut, fasulye, mercimek ve böğrülcenin ster -linle ihracına müsaade edilmesi için temaslarda bulunmak üzere dün Izmirden şehrimize bir heyet gelmiştir.
Çimentodaki f.at farkları ve devlete aid inşaat Ankara 12 (Hususî) — Dev kte aid inşa ve tamir işlerine a id yapılan şartnamelerde yerli veya ithal malı çimentonun fiat farklarının nazara alınarak mev cud şartnamelerin bu şekilde dü zeltilmesine karar verilmiştir.
• I
MEVLİT
Gazete, bayii Remzi Bilgi’nin ruhuna, Cuma günü öğle nama zını müteakip Ankara Caddesi Vilâyet Mescidinde, Nuruosma-ııiye camii hatibi Haşan Akkuş, İsmail Hakkı Enderunlu, Burha neddin Erenler ve Hırkaişerif camii başnıüezzini Zeki Sesli ta rafındanrafından mevlidi nebevi kıraat edilecektir .
Hafız Haşan, İsmail Hakkı Enderunlu, Mustafa Atik, tsma il Sönmez, Burhaneddin Erenler tarafından da Kur’anıkeıim oku nacaktır. Arzu eden ihvanı dinin teşrifleri rica olunur.
Gazete Bayii Arkadaşları
Yeni Dünyadan gelen çeşidli vç son haberler
Nevyork Herald Tribüne gaaetea» Sovyetlerin dünyadaki propaganda larmı belirten bir tefrikayı yayınla mağa başlamıştır. Bu tefrika, (Kapitalist Çöküntünün» yeni bir dünya savaş1 hazırladığını göstermek hedeflle kaleme alman muhtelit makaleler, konferanslar, edebi ten kldler ve tahkirler üzerinde esaslı bin incelamedon sonra yazılmıştır. Birleşik Amerikada kâğıt istihs»-(âta mütemadi surette artıyor Gazetelerin ihtiyaçları bertaraf ©dildikten sonra Birleşik Amerikanda kâğıt tstihsalâtı 1948 yılının bQ tün İhtiyacını karşılayacak şekilde inkişaf etmiştir. Oazetelerln kâgık ihtiyaçları, yüzde 5 nlsbetlndo İhtı yacın fevklndedir.
Amerikada bir çok fabrikalar genişletiliyor
1947 yılında Birleşik Amerikaaı fabrikaları genişletmek gayesilo sarfedilen paranın yekûnu 15.000,000.000 dolan bulmuştur.
1946 yılında ayni maksadlar için 12,000.000,000 dolar sarfedilmiştir. Journal Of Commercein bildirdiği ne nazaran 1948 yılında da fabrika lardaki inkişaf devam edecektir.
Marshal plânının icraatı
Üzerinde tetkiklerde bulunmak üzere bu yaz Avrupaya 300 Amerikalı öğretmen ve talebe gelecektir
Nevyork Öğretim Börosu ve Ver-rnont Üniversitesi «icraat Hallndıı bulunan Marshall plânı, ismi verilen bir kurs üzerinde tetkikatta bu lunmak üzere 300 öğretmen ve öğ retıclyi Avrupaya gönderecektir.
Yeni pilotlar
Birleşik Amerika Sivil Havacılık idaresi 1947 yılı zarfında 125,000 yeru pilot lisansı vermiştir 1946 yılına hazaran bu rakkam iki kere faz ladıc. Amerikadaki sivil pilotların sayısı 450.000’1 bulmuştur. Ayrıca
1947 yılında 200 000 kişi de öğrenci ruhsatı almıştır. Kaydedilmiş olan sivil uçakların sayısı 80 000 ilâ 85.000 dir.
19 yaşında bir Amerikalı-genç nıütevazin bir helikopter icad etti
Son zamanlarda Kaloforniyada 1» yaşında bir genç, helikopter saha -smda meydana getirdiği bir yenilikle havacılık uzmanlarını hayro-te düşürmüştür. Stanley Hıllen Jr., ismindeki gençnnıclt 178 beygir kuv verindeki 3 yolculuk helikopter uça ğıiiın tabii muvazeneden fapdalan-dtğmı iddia ve Isbat etmiştir Helikopter uçakları umumiyet itibarile devamlı ve dikkatli bir idareye lü. zum göstermektedir. Genç mucit ye ni helikopterini saatte 90 mil üzerin den uçurduktan sonra geriye doğru uçuşlar ve olduğu yerde dönüşler yapmıştır Lâkin bu dönüşleri hiç bir kontrol aletine dokunmadan yapması, gösterinin en heyecanlı ve süprlzll kısmını teşkil etmiştir Butun bunlar genç mucidin uçağını büyük bir kolaylıkla idare ettiğinibe İletmiştir. Nitekim, bir kavacılık mu harrlrt 15 dakikada Stanleyin helikopterini idare etmesini öğrenmiş tir.
Uçaktaki tabii muvazene yeni bir aerodtnamly uçuş kontrollle sağlan, maktadır


İr f-----------------------------------------------------------------------------------
İGünün enteresan haberleri|
(___________________________________________________________________________________)
Makineli tüfek kullanan suni
kol
Luııdon: — Tass Sovyet A.
jansının pazar günü bildirdiğine göre, Ruslar suni bir kol yapma ğa muvaffak olmuşlardır ve bu kol bir makineli tüfek kullanabil® çektir,
Sovyetler pek yakada bu sual kolları kütle halinde İmal edee?k ler ve kolunu kaybetmiş eski mu harlblerre bu kollardan vorllecektic Bu kollardan birini kullanan yü( başı Serj Çlnkof domtştir ki;
—«Bu kol sayesinde yazı yazabl lıyor, testere İle ağaç kesiyor, Uga ra yakmak için kibrit kullanabil! yor, hattâ manikell tüfeği idare o deblliyorum.» (AP)
Aoustralyadaki boks maçı
Sydney: — Sydnoy ştadyu-
1 munda gayet heyecanlı ve hararet-
( İl 12 ravuntluk bir karşılaşmanın.
? son ravundunda .
kavemet göstermiş ve çok güzel bir oyun çıkarmışsa da, fena hal de sarsılmş ve ringden sedye İle İn dirllmlştlr, , (AP)
500 kişinin hayatına mal olan seçim
•k Seul: (Korea) — Cenubî Koreadaki Amerikan iggal böl geslndeki seçimler 500 klşlınn hayatına mal olmuştur. Seci -nıe İştirak etmeyen Şimali Kö' rea Rus işgal böİQ(»4lndcn ten tethlşcller Ceııub halimi
Kf
» •
Akşamki kavga harb propa l gand ısnıa karşı mücadele kurul mu âzasile Katolik muharipler ı kurumu âzası arasında çıkmış ı tır, - AP) ’
Milletlerarası musiki 1 müsabakası J
Lalıey: — Lahey civarın I da Sçheveniııgende 1Q—29 ma | yıs arasında yapılacak olan mü ı letlerarası musiki müsabakası I na muhtelif memleketlerden ı 315 kişi iştirak edecektir. Bu ı arada Macaristandan 38 îtal ı yadaıı 32, Yunanistandaıı 4, i Lehistandan 1, Kumanyadan 3, l Türkiycdeıı 1. Mhstınden 1 ki-l şi gelecektir, Piyano müsabaka l sına 98, keman müsabakasına l 56, garlrı müsabakasına da 158 I kişi girecektir, (A,P,) l
Amerikan borsalartııda I ’âr Nevyork:
şada başlıca hisse senetleri gay ) l’i muntazam bir seyir takip J şa uydurma» olduğunu dünkil ^etmiştir, Chicago hububat piya / Komünist Daily Worker» gaz© sasında da fiyatlar bllyiik bir | tesi bir yazışımla ileri slirmüş- değişiklik göstermemiştir, ? tü. (AP) I
--------—------------------------———--------------
Kumkapıda Saraçishak mahallesinin Türkell caddesinde 30 sayılı dükkânın tamamı. Muhammen kıymeti: (905) lira (13) kuruş. Pey parası: (63) Ura. D: 4137
Yukarıda yazılı taşınmaz mal satılmak üzere açık arttırmaya çıkarılmıştır.
İhalesi 20 5 948 perşembe günü saat 15 da yapılacağından istek lilerin nüfus ve ikametgâh vesikal^rile belli gün ve saatten önce İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğü Mahlûlât bürosuna müracaatları. (5955)
- - -’-y1 ... 11 ------
Volkanıdır vc bugünkü petrol rekabeti devam edecek olursa beş ou seneye kadar buradan yeni bir dünya harbi çıkması muhtemeldir. » (AP)
Fransız kutub keşif heyetleri A- Paıla: — «Fransus Kutub keşif hezellerinden» birincisi golecek perşembe günü Routsn dan Force gemi «i l)e Groenland a hareket edecektir,
Heyet, Paul .Ulınilo Victorun an ba sonuna kadar (A.A.) Demir Ferde filmi
A Nevyork» — «Pemlr Per
Konya Valiliğinden
ten tethlşçller Ceııub haltdll 'Vmisjcanİığı altında hazlı reylerini kullanmamalar için «mdân oyllU sonuna k
Loyıcıuu nuuauıııuıııaıuı-» ı^ııı gından oyı tazyik otmlgierdlr. Fakat bünjjı kolaoaktır, ragn^on bir yünde şi rey vermiştir,
Petrol davası
Londra. •
Fakat buna Y rntlyon kf-(A?\
* Londra.' - ‘Farta»Uonun **
te Partili âzasından Maurloo dUn S8»« Nevy» Haki bir ta öedelman, İnglltereniıi Orta t)nUu+„
Doğudâ Amerika ila müşterek CÛVSa x ® ir karşılaşmanın bir petrol siyaseti takip etme-Avustralya hafif si, hattâ petrol bahsinde millet fli'Det boks şampiyonu Wlc Patrlek jerarasi bir anlaşma yapılması rakibi AvustralyalI Roy Treaflure’Ü .lâzım geldiğini söylemiş ve şöy
yumruk yumru Kanadaki atom oasusluğunu mevzu olarak alan bu filmin «baştan ba-
Dünkü bor
6 nakaut etmiştir, Treasure şampiyo ( na karşı beklenilmedik bir mu-t
le demiştir:
«Orta Doğu dünyanın petrol
1 — 25047 lira 29 kuruş keşif bedeldi Konya - Akseki yolunun muhtelif kilometrelerinde yaptırılacak san'at yapımlle 1034-413 - 1054-013 kl( lometrcler arası toprak İmalâtına aid İnşaat 3 5.948 gününden 24.5;94S gününe kadar 2j gün müddetle açık eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Bu işin geçici teminatı 1879 Ura olup keşif dosyası her gün Ba yındırpk Müdürlüğünde görülebilir.
Ş — Eksiltme 24.5.948 paza'rtesl günü saat 15 de Î1 sürekli komlsyo nu odasında yapılacaktır.
4 — isteklilerin eksiltmeye girmeleri İçlu ikinci maddede yazılı muvalı kat teminatı özel İdare veznesine yatırdığına dair makbuz veya bu mlk-dar şayanı kabul banka mektubu vey^ı tahvil vo eksiltme günüııder en az tatiller hariç (iç gün evvel benzeri işleri başardığına dair göstereceği vesikalara dayanarak İl makamına müracaatla alınacak ehliyet vesikası ve 048 yılı Ticaret odası vesikasını 2490 sayılı kanun gereğin ce hazırlıyarak ihaje günü olan üçüncü maddede yazılı 24 5 948 pazp’ ■ sİ günü saat 15 de İl Daimi komisyona müracaatları lüzumu iler. otu nur. (6111»

TENİ SAH Ah
13 MAYIS
SAYFA: 4
RS
o
h
Sığırcı Mecidiye I köyünde koyun hırsızlığı --------0----7
Suçlu-, meselenin ört- c bast edilmesi için jan- 1 darma onbaşısına 10 lira ( vermek istemiş, fakat on S başı bunu bir zabıtla t es- ( bit ederek savcılığa gön- ) dermiştir. 5
Bandırma: (Hususî) — İlçe mize bağlı Sığırcı Mecidiye kö yünde bir koyun hırsızlığı va İtası meydana çıkarılmıştır. Hâ dis söşvle olmuştu:
Çomİu bucağı J. K. K. lığın ca yapılan araştırma sonunda, koyunlar, köy sakinlerinden 1-sa özdemirin sürüsünde bulun muştur. J. K. K. nınca tutulan zabıt üzerine muamele yapılacağını öğrenen İsa Ozdemir. j. K. onbaşısının eline bir on lira hk sıkıştırarak işi ört bas etmek istemişse de bu namuskâr onbaşı derhal elindeki parayı bütün köylülere göstererek ken dişine rüşvet teklif ettiğini soy liyerek bütün köylülerin buzu -runda Isa Ozdemire itiraf ettir miş hakkında tutulan zabıtla birlikte C, S. lığına verilmiştir.
Osmaniyede evli bir adam 13 yaşında kızı kaçırdı
■■ —-o-
iraba ile pamuk çapalamcga giden 13 yaşındaki Hayriye zorla kaçırıldı
Osmaniye (Hususî) — İlçemi zin Taciri bucağına bağlı Kır-mıtlı köyünde bir kız kaçırma hâdisesi olmuş ve 13 yaşlarında ki bir kızcağız zorla kaçırılmış cır.
Öğrendiğime göre, hâdise şöy le olmuştur:
Ayni köyden Ömer Doğan a,-duıda bir şahıs tarlasında pamuk çapalamaları için Osman Aslan adında bir şahsa kızı Ha^’ riye ile karısını göndermesini ri ca etmiş Osman da karısile kı-r zını diğer amelelerle birlikte gön dermiştir.
Yolda arabayla tarlaya gidi -lirken, diğer ameleler Osman Do ğan ve arkadaşları tarafından indirilmiş, Hayriye ise alıkonu-larak zorla kaçırılmıştır. Söylendiğine göre Osman Doğan ev lidir. Hâdiseye C. Savcılığı el koymuştur.
Yalova Deresinin temizletti rilmesi isteniyor
Eğer dere temizlenirse bir çok motor'er kurada
fırtınalı havalarda korunabilecekler
(Hususî)
Yalova nın bir sebze ihraç iskelesi olan Samanlı deresi, mendirek yapıldıktan sonra esaslı olarak bir kere dahi temizlenmemiştir.
Bilindiği üzere Yalova îstan-bulun sebze ihtiyacının mühim bir kısmını karşılar. Istan bula | gönderdiğimiz sebzelerin hepsi de bugünkü vaziyette dolmuş o lan bu dereden bin bir müşkülât la yapılmaktadır.
Geçen yıl Yalovaya gelen U-laştırma Bakanı bu derenin bir sene içinde temizleneceğini söylediği halde dere daha fazla dol muş bir vaziyette durmaktadır.
Yalova iskelesinin bütün rüz garlara açık olduğu gözün üne getirilirse, mendirekli olan bu derenin temizlenmesinin çok elzem olduğu kendiliğinden anla-gılır.
Bugünkü vaziyette motorla -nn çoğu iskelede limanlamakta dır, fakat anî olarak çıkan rüzgârlar ile motorlar bazan feci Burette parçalanmaktadırlar. E-ğer motorcularımızı biraz olsun korumak istiyorsak Samanlı de resini biran evvel temizlettirmek üzere alâkalılar tarafından emiı verilmesini bekliyoruz, * 1 *
Yalova

%
m
Bandırma belediye reisinin durumu
Sabık Balıkesir Valisinin müdahalesile çıkarılan Mustafa Zeybek Danış'ay Jan iadei memuriyet kararı merakla bekliyor verilen Mustafa Zeybekle şurayı devlete müracaat etmiş, ayrıca da vali Fazlı Güleç aley hinde tazminat dâvası açmıştı. Bundan bir ay evvel de Servet Çırpanın istilası üzerine yerine diğer bir üye Hüseyin Sezgin seçilmiştir, öğrendiğimize göre Mustafa Zeybeğin şûrayı devletten iadei memuriyet kararı almış olması eski meseleyi tekrar alevlendirmiştir. Bu durum karşısında Bandırma bele diye reisi ikinci defa yeniden seçilen Hüseyin Sezgin mi? yoksa Mustafa Zeybek mi olacaktır, halk bu meselenin neticesini merakla beklemektedir.
Mustafa Evyapan
• •
aldı. Halk neticeyi
Bandırma: (Hususî) — 946 belediye seçimlerini müteakip, Bandırma belediye üyeleri, belediye riyasetine meclis dışın -dan o gün vilâyet meclisi daimî âzası bulunan Mustafa Zeybeği seçmişlerdi. Bir vıl beraber ça lıştıktan, senelik raporun okunup tasvibinden iıç gün sonra ki belediye Meclisi oturumunda 23 üyeden 14 üyenin âdemi kifaye takrirde, diğer taraftan da o günkü Balıkesir valisi Fazlı Güleçin müdahelesi telefon, ve tahriri emirlerde Mustafa Zeybeğin yerine Servet Çırpan belediye reisi serilmişti. Bu olayın kanıma aykırı ol duğu iddiasile. hakkında haksız


Hiç yüzünden işlenen cinayet
Eski bir kin yüzünden Salih arkadaşı Kâmile köy kahvehanen ayağa kalkarak tabanca-
sinde küfretmeğe başlamış ve sim boşaltmıştır.
Aydın: (Hususi) — Çinede bir kır kahvesinde eskiden vurulmuş bir tokat yüzünden feci bir cinayet ol muş, bir kişi ölmüş, bir kişi de a ğjr surette yaralanmıştır,
Zabıta tahkikatına gört vaka şöyle olmuştur.
Çinenln Evciler köyünden Salih Kara kur d Musakuyusu kır kahvesine gelerek rakı içmeğe başlamış, bu sırada kahveye ayni köyden Kâ mil İbrahim Akbıyık da gelmiş ve bir kahve ismarlamiŞtır, Kâmille arası açıktır, önce aralarındaki bir
Kafayı tütsüleyen
11 görünce küfretmeğe
Salihın Sebebi. 4 yıl kavgadır. Salih. Kami başlamış he
Zonguldak kömür işçileri arasında komünist tahrikatı
IB
Pavyonun belâ&uıa şu cümleler yazılmış: tam mâncısile hiir olmak istiyorsanız^ hepünÇz nuz^ suçlu Gelik ocayında puantörlük yapan Arif Çorak yakalanarak tevkif edildi.
Zonguldak: (Hususî) — Zon guldakda Komünist propagandası yapan Arif adtnda birisinin yakalandığını Ankara Mu habirimizden aldığımız bir haber üzerine neşretm iştik. Bu hususta Zonguldak muhabirimizden aşağıdaki tamamlayıcı malûmatı aldık:
Ereğli kömürleri Gelik bölgesinsinhı bölümünde işçilerin
dikleri pavyonun helası kapısın da, (îçşi arkadaşlar, tam ma nâsile hür olmak istiyormusu-nuz? O halde hepiniz Komünist olunuz!» Şeklinde bir yazı gören, yine bu ocağın işçilerin den birisi bu yazının altına (u lan her., bütün Komünistlerin ve senin ananı avradını, bütün sülâleni..) diye bir ibare yazmış. Bunu gören ilk yazının sa hibi bu kadar ağır küfür ve ha
işletmesi
Karadon iskân edil
Zonguldak Belediyesi şehri ihmal ediyor
İngiliz şlcbi kaptanı, Zonguldağın ihmal edildiğini ve bu güzel şehrin yolsuzluğunu ve plansızlığını anlatmıştır. Belediyeden hiç olmazsa bozulan yolların tamiri istenmektedir.
Ha-
Zonguldak: (Hususî)
tırımda kaldığına göre 934 se nelerinde olacak aydan aya Zonguldağa kömür almağa ge len Inngiliz Bandıralı Karodor ya vapuru süvarisile bir gün görüşürken kendisini Zongulda-ğımızı nasıl buluyorsunuz diye bir sual sormuştum. Cevaben: «zengin, güzel bir memleket fa kat bilhassa yolları ve şehrin plânsızlığı bakımından sahipsiz bir şehir ) demişti.
O zaman hemen bu cevaba mukabele ederek; bunun sebebi bu şehirdeki madenler millî bir sermaye ile işlemiyor, Hav za Fransız, İtalyan ve bir çok Türk tüccarlarının elindedir bu sebebten birlik vc tesanüd sağlanamıyor demiştim. Muha tabım da bana ya belediye neci dir dememişti
%
1


men ayağa kalkarak tabancasına çekmiş ve Kâmile ateş etmiştir. Çıkan ilk kurşunla Kâmil cansız yere düşmüşse de. Salihi hıncını a lamıyarak Kâmilin cansız cesedine iki kurşun daha sıkmıştır.
Bu sırada ayırmak maksadlle a ralanna girmiş bulunan Kiremitçi Mehmed Ozçınara tabancasını çeviren katil İki el de ona ateş etmiş bel kemiğinden tehlikeli bir surette ysralamiŞtır,
Vakayı müteakip Çlneye gelen Salih jandarmaya teslim olmuş, a gır yaralı olan Mehmed Özçınar da Aydın memleket hastahanesine gönderilmiştir,
\tşçi arkadaşlar, komünist ohı-
tahammül edememiş o-yazan
karete lacak ki, bu cümleyi kim ise ve erkek ise falan ye re gelsin beni görsün .görüşüp anlaşalım tarzında tekrar bir yazı daha yazmış. Bunun üze rine bu randevu ye icabet eden şahıs, bu Komünist propagandasını yapanın, Gelik ocağında Puantörlük yapan Zonguldak Cumayanı köyünden Arif Çorak olduğunu anlamış ve hâdiseye Emniyetçe el konmuş tur.
Arif Çorak ilk sorgusunda, bazı arkadaşlarının ricası üze rine bu hareketi yaptığını beyan eylemiş ve bazı isimler vermiştir. Bu isimler üzerinde önemle durulmaktadır. Şehrimiz Sulh yargıçlığında sorgusu yapılan Arif Çorakın bu ha reketi devlet nizamını ve reji mini bozmağa matuf görüldüğünden tevkif edilmiştir.
Acaba bugün böyle bir suale ne cevap bulup vereceğiz?
Son yağmur ve kardan sonra Zonguldak dere kenarındaki, esasen bakımsız olan yol büs bütün harap oldu. Taşıt vasıta larının çarşı içinden tren aralarından geçmeleri pek tabiî tehlikelidir. Bir kısmı bizzarur dere kenarındaki yoldan geçiyor. Geçen günü otomobilinin makasını ku*an bir şoför ya -na yakıla anlatıyordu, Bu, yo lun berbatlığından bir günde üç otonun makası ku-ılmış ... yazık oluyor doğrusu.»
Şehir içindeki yolların yapı mı ve bakımı belediyelere aittir zannederiz. E, K. İşletmesi Lav varlarından Şist deye bir şey çıkar ve denize dökülür. Bele diyenin bu yolun onarılması i çin tahsisatı yoksa işletme ile
Bir politika adamı [ din kitabryazar mı?
V
de
«lmam-ı Â’zam göyle dedi»
(Başta ra fı 1 İncide) mütehaesıehın tarafından dikkat-katle ve ciddiyetle ele alınmış, çocuk ruhu, çocuk eğitimi ve din tedrisi usulünü bilen kimBelere yazdırılmış olsun; çocuk seviyesine lıitab etsin ve ilk tesir karışık ve mütereddit olmasın da esaslı, İlmî ve hakikî olsun!
MüBİÜnıanlar içiıı memleket çapında yazılan bir eserden maksat ve gayenin önemi derecesinde bir değer beklenirdi. Eseri gördük. Bundan maksad, bir takım şahsî arzulan telkin etmek ve siyaset yapmamak mı? Yoksa hakikî ve İlmî bir din bilgisi vermek mi?... olduğu anlaşılmıyor. Siyaset ya-zarlarile din bilginleri eğer bir birinin yerlerini değiştirirler din:
diye siyasete karışmıya, siyasetçi de: «Seyranî veya battabî böyle dedi» diyerek dine karışmağa kal karsa İş böyle olur.
Bizce dincilerin siyaset kitabı yazması ne ise siyasetçilerin din kitabı yazması da odur ve onun İçin bu eserde hakikat ve maksad kaybolmuş ve bıı kaybolan şeyler güzel kâğıt ve basım, güzel dekor ve nefeslerle telâfi edilmek istenmiştir.
Biz bu eserde usul ve muhteva bakımından, tesir ve telkin bakımından İlmî ve dinî olmıyan yanlış bir yol takib edildiğini görüyoruz. Bir işten istenilen gayenin istihsaline çalışırken o işin kıymeti üzerinde durmanın faydalı olacağına kani olduğumuz halde biz bu cihetleri açıklamak istemiyorduk. Ancak Ulus gazetesinde bu esere tahsis edilen üç yıldızlı makale bizi, ye şevketti.
düşüncemizi söylemi-

ki ilmihal kitabları
Malûmdur
iki usul ile yazılır:
1 — Birincisi, talimi dediğimiz, klâsik usldür. Bunda imanın esas lanndan, îslâmm şartlarından ve Müslümanlık ahlâkından sıra ile ve çocuk seviyesine göre bahsedilir. Bu suretle muharrir kalbindeki imanı ihlas ile okuyucuların kal bine akıtır. Bu usûl dairesinde ya zılan kitabda Euzü besmeleden, hamidden, salâtdan ve duadan baş lanır, sırasile iman ve İslâm ahlâk ve ibadet bahislerine geçilir.
Bu kitabın birinci sayfasında i-se Allâh kelâmı olan besmele yerine Süleyman Çelebinin «Allâh a-dın zikredelim evvelâ mısraını görüyoruz. İkinci sayfasında da Kur'ânı Kerimin emri mucibince olan Euzüyü ve sonra besmeleyi beklerken bunun yerine «Bütün yarattıklarını esirgeyip yargılayan Allahın adı ile başlarım. Gönülleri çelen şeytandan Allâha sığınırıma cümlesi konulmuş, bu suretle evvelâ besmele, sonra Euzü yazılmıştır. Burada Euzü besmele tercemelerinin asıllarma uymadığı da ayrı bir meseledir.
2 — İkinci usul, çocuğa buldurmak, onu düşünceye sevkederek dinî âkideleri zihnine doğurtmak usulüdür ki bizzat Kur’anı Kerimin ve Peygamberimizin çok müessir âyeti kerimeler ve hâdisi şeriflerle talim ve tatbik ettiği bir usuldür. Bu usul ile Hazreti Kur’-an akılları, vicdanları harekete ge tirmiş, insanları tefekküre, hakikati araştırmağa şevketmiş ve hayret verici bir şekilde muvaffak olmuştur.
Kitabda bu usulden de rülmüyor. Gerçi daha ilk «Tanrı her gördüğümde her duyulan seste onun
gelir. Belli de beliren odur. Gizli de gizlenen odur, deniliyor. Bu başlangıçta ilim ve din yolcusuna karşı bir düşünme veya buldurma usulü görülmesi beklenirdi, halbu ki öyle olmamış, yanlış olarak, pandeist inancı telkin edilmek istenildiği hissini veren bir üslûba kapılmıştır. Nitekim kitabın muhtelif yerlerinde, meselâ Yunusun: «Bilmez gibi sanma beni, kaldır perdeyi aradan de Âdem Dedenin: «Al beni, ver bana seni, kurtar bizi» mealindeki mütesavvifâ-ne nefesleri bu zannı desteklemek tedir. Kitabın baş tarafında bu ilk göze çarpan örnekler bu yazılarda bir ihtisasın, hattâ bir kifayetin mevcud olmadığını göstermek tedir. îlim usullerinin son inkişaflara nâil olduğu bu devirde din ve ahlâk eğitimi okutma ve öğretme usulü hakkında hiç bir inkişaf ve terakki kaydedilmemesi cidden esefe şayandır.
Bu kitabda bir mistislzim yapılmak istenmiş, daha ziyade hislere hitab edilmiye çalışılmış ve kelime edebiyatının şatafatı altında okuyuculara muvakkat bir şey verilmek istenmiştir. Fakat bunlar, ne bir ilim metodudur, ne dc «din akıldır» diyen îslâm dininin muhtevasına dahildirler.
Şunu do itiraf etmelidir ki ehli olmıyanların din kitabı yazmaları
■ HJ 11!—' .Jf.J
eser gö-sayfada ışıldar, adı dile

temasa geçerek bu nesne ile ol sun çukurları doldursa acaba nasıl olur? Alâkalılardan soru
yoruz.
1
• •
ayni
çok acıklı neticeler vermektedir. Zira bu gibilerin kaleminden çıkan yazılar farkında olmıyarak hatalı çıkıyor. Bakınız «Varlığımız ebedidir* başlığı altında yazılan satırlarda Allahın varlığını rulıî bir varlık gibi tasvir hatalı olduktan başka bizim hakiki varlığımız hak kındaki fikirler de «Öldükten sonra dirilmek» âkidesine uymıyacak şekilde yazılmıştır. Eflatunun Allah ve ruh nazariyesine benziyen ve âbideler âlemini andıran bu her iki telkin Kur’anı Kerimin talimatına uygun değildin Bu gibi meşe İçler nâzik ve ince şeylerdir. İslâm talimatile meşgul olmıyanlar buralarda sürçer.
• ★
Geçenlerde yine gazete yazarlarından Ziya Şakır tarafından yazılan (Din Dersleri» adlı bir eser elime geçti. Din bilgisi ve mesleki ehliyeti olmıyan kimselerin bu işlere karışmasının ne acıklı bir gey olduğunu bunda da görebiliriz. Bu eserde bayram ve teravih namazları farz olarak gösterilmiş, *re-kâtler de sûre ve âyetleri okumadan Euzü besmele çekmek şarttır.* denilmiş ve «Euzü besmele çekildikten sonra îhlâs suremle diğer namaz sûrelerini okumağa başlar* diye yazılmıştır (S. 22, 27, 37). Eğer bu «Din Dersleri» kitabının yazarı ömründe bir defa namaz kılmış kimselerden olsaydı bu hatâları yapmazdı. Zira en iptidaî bir halde olan bir namaz kılıcı dahi bilir ki namazda Euzü besmeleden sonra ihlas değil, fatiha sûresi okunur ve bundan sonra okunacak sûre için euzü besmele çekilmez. Yine .herkes bilir ki teravih namazı sünnettir. Hülâsa kitabın her cümlesi lisanı halile ( Ben yan lışım» demektedir. Ve muhakkak meslekten olmıyanların salâhiyeti haricinde yazacakları şey baştan aşağı işte böyle mahzurlu o-lur. Sonra bu muharrir Hacca git memiş, Hacca dair bir kitab okumamış ve baştan aşağı uydurma bir Hac bahsi yazmış. Sonra zannederim mezhebcilik fikirleri fev-kına çıkmış ve birleştirici bir yol gütmek gayretile güya Hazreti Peygamber: «Ya Ali! sen benim kardeşimsin, vezirim ve vekilim-sin» demiş. Buna dair bazı hikâyeler var. Bunlar kâmilen asılsızdır. Ve bu yol birleştirici değil, tefrika sokucudur. Bunlar yalnız hatâlı ve mahzurlu değil, zamanda tehlikeli şeylerdir (Bu kitabın yanlışlarını gösterir ayrıca bir makalemiz neşredilecektir).

Ulus gazetesinde yazılan makaleye göre o Müslüman çocuğunun kitabı» adını taşıyan bu olgun e-ser şu esası göz önünde tutarak yazılmıştır. Türkiyede din öğretiminin mezheb ve yol ihtilâflarına yeniden imkân vermiyecek bir surette toplayıcı ve birleştirici bir ruhla yapılmalı.*
Büyük Millet Meclisi Parti Gru-punda verilmiş olan bu isabetli ka rar maalesef bu eserde tatbik e-dilememiştir. Kitabın yazarları parti kararından bazı zümreler lehine dinî esaslardan tâviz vermek suretile bir anlaşma yapılması mâ nasını çıkarmışlar galiba.
Halbuki maksad yazılacak din kitabında gizli din olmaz, iman hurafeler üzerine kurulmaz, Müslümanlıkta din mutavassıtları yok tur, şeyhler ve dedeler kendi men faalleri için kendilerini din mümessili gibi gösterirler, müslüman lığın kitabı Kuriandır, Büyük Peygamber Hazreti Muhammeddir, Hazreti Ali onun damadı ve büyük bir müslüman eridir, ve ilââhırih.. gibi hakikatleri güzel, çekici ve ru ha işleyici bir ifade ile anlatmak, okutmak, bu suretle bazı zümreler arasına sokulmuş cehaletleri ortadan kaldırmak, mezheb taassup ve ihtilâflarını bertaraf etmekle o-lur. Eserde bunlardan hiç biri ya pılmamış, hattâ yukarıda gösterilen bir iki örnekten de anlaşılacağı üzere, bu hisler biraz tahrik ve takviye edilmiştir.

Kitabda din büyüklerinden ve bazı şairlerimizden bazı parçalar alındığı ve bu din büyüklerinin Yunus Emre, Süleyman Çelebi, Koca Bektaşi Veli, Hacı Bayram. Mevlâna Celâleddinî Rumî, Abdul Kadiri Ceylânî, Pır Sultan, Seyranı, Âdem Dede, Hattabî gibi zatlar olduğu yazılıdır. îşte bu isimler tuhai
acaba din büyükleri denildiği zaman Ashabı Kiram ve ondan sonra Haşam Basrî, Abdullah îbni Mübarek, Ebıı Hanlfe, Mâlik lbııi Eııes, Şafiî, Ebu Mansur Mâtûri-dî, Ebül, Hasanül, Eş’arî, Gazali... gibi büyük imamlardan ve OsmanlI devrinde molla Gûranî, Aksara-yî, Ebiissüut, Îbni Kemal, Gelen-bevî) Kınalı zade, Sarı Abdullah gibi büvük âlimleri* yazılarından örnekler alınmıştır. Bizim mukte-tabih ulemamız bunlar değil midir? Yoksa bundan sonra cebhe değiştirip hiç bir dinî eseri ve İlmî bir yazısı bulunmıyan Hattabî, Dede, Seyranî gibileri mukteda-
dizisi kitabındaki maksadı da-açık göstermektedir. Ne için

Bana inansaydın
Yazan: Muzaffer KAYAR
ıs-
a ış-
Onun da kalbinde gerçek insanların merhameti vardı ve acılarla dolu mektubumu okuduktan sonra bana cevap vermemesine im -kân ve ihtimal tasavvur edilemez di!. Fakat beklemekle geçen endişeli gecelerimden bir nebze haberi olsaydı, cevabım muhakkak ki, bu kadar gecik!irmezdi.
Onu sevdim, diye ne büyük tıraplar duyduğumu, hattâ bu
kimin «Jlk Aşk olduğunu da biliyordu, anıma hayatını bana bağ lamak mecburiyetinde olmadığını da biliyordu.
O, düşüncelerinde ve hareketlerinde göğün yedinci katına kadar haklı idi. Tahakkümden,, nefretle bahseder, inatçı olduğunu: hattâ bu yüzden kardeşile aîtı aydanbe ri dargın bulunduğunu söylerdi.
Bu sözlerile bana (mağrur) o! duğunu anlatmak- irna 6uretile, kalbimi kırdığın. izz( ti nefsimi ren cide ettiğin takdirde senin de uğrayacağın âk i bet muhakkakki bu olacaktır» demek istediği aşikârdı.
Ben bunları anlamayacak kadar ne müsamahakâr düşünceli, ne ap tal yaradılışta bir insandım. O, bunu da biliyordu, ve günün birin de bir hiç yüzünden darılmış ve aylarca yekdiğcrimizle konuşmamış, karşılaştığımız zamanlarda başlarımızı öne eğerek yürümüş -tük.
Böylece aylar geçti. Artık bu ay rılığa, onun ebedî hasretine tabam miil edemez bir hale gelmiştim^ Kanımın her zerresinde onun has ret ateşinden bir kıvılcım vardı-Her gittiğim yerde onu arıyor, a ramızdaki uçurumun ve kırgınlığın acısı beni gün geçtikçe bir kat daha iz’aç ediyordu.
Aşkımın büyüklüğüne, hisleri -min ve sözlerimin samimiyetine te reddütsüz inanan bir kızın, bu yer siz inatçılığı artık beni çıldırta -cak bir hale getirmişti. Zamanla, ayrılmamıza sebeb olan o küçücük, incir çekirdeğini dahi doldurmayacak k«adar küçük hadiseyi düşünüyordum da, kahkahalarla gülüyordum.
Bana inat olsun, hislerimi tahrik etsin diye başkalarile de konuşmuyordu. Onun bu asaleti, beni teselii ediyordu zaten... Fakat ben de onun kadar mağrurdum; izzeti nefsime kıymet veren bir insandım.
işte onu mektupla geç arayışıma bu - belki de kötü - meziyetlerim sebeb oldu.
Mektubuma ancak on gün sonra cevap verdi. O küçücük hadise de hiç de suçlu olmadığımı, beni üzmemek için kendisini istediğim yerde görebileceğimi yazıyordu.
Beni, vicdanı muazzeb olmasın diye görecekti; zira ifadelerinden bu mâna çıkıyordu. Bu lutfu ben ce hiç de kıymetli değildi, anıma onun karakterini bildiğim için buna pek kırılmadım ve bu mevzu ü zerinde durmayı manasız buldum.
—II—
Bir pastahanede oturmuştuk. Bu gün, her zamankinden güzel ve ca na yakındı. Belki de uzun müddet böyle yakından seyretmedi -ğim için bana güzel görünmüştü. Fakat o. her zaman müstesna bir güzelliktedir ve bakışlarında hazan büzün, bazan ümid ışıklart, hazan da saadet müjdeleri gizlidir. İlk sözü:
bili olacaklardır.
Ben Âdem Dedeyi ve Seyrânîyi bilmiyorum anıma zannedelim siz de Yunus Enıreyi ve Hacı Bektaşi bilmiyorsunuz. Çünkü bunlar Mevlâna ile muasırdırlar. Halbu ki, yazdığınız hal tercemeleri bir birini tutmuyor. Lâkin bunlardan Pir Sultan gibi. Hattabı gibi bazı isimleri çok iyi ve bilhassa Şeyh İsmail tarafından bu mukaddes ülkenin halimine sokulun kundak lan ilk zamanlarda bu yüzden dökülen kanlan ve son zamanlarda çekilen iztirapları çok acı olarak biliriz.

Bu hakikatleri açıklayalım ve dinimizin büyükleri diye bize tak tim edilen şahısların mahiyetlerini bilelim.
Kitaba alınan ba2i âyet ve ha dis teröemelerinde bazı dikkatsizlikler, hattâ bazı tarihî malûmatta da yanlışlıklar var. Bunlara çok üzüldüm; Hükümetin Diyanet Î^Ie ri Başkanlığı diye koca bir dinî müessesesi var. Bu hataları orada ki ihtisas sahihleri görmediler mi ? Kitabın hiç bir tarafında «Diyanet İşleri ilim heyetince görülmüştür» diye bir kayıt olmadığına göre e-aerin din bilginlerince incelenme -diğini tahmin etmek isterim. Hat tâ bu eserin -bazı yerlerine göz yu mulaeağnıı zannetmiyorum.
Gelecek yazımızda hatâlar madde madde gösterilecektir.
M. Naci Saraçlar.
ln-biı
gu
11
tu
— Beri çagîrrmşmn! ol-lu
Ve açık sarı eşarbını, siyah aaç lanndan ayırarak, acele acele ilâve etti:
— Eana söyleyeceklerin varmış! Sözlerinde, bilhassa onun billur sesinde kir istihza vardı, amuu o bunu aramızda samimî bir ha/a yaratmak için kasden yajnyvrdu.
— Evtt, dedim, sçni çtğmlım ve söyleyeceklerim var san ı.. Diliyor mıııun Mediha, bazı iaaâtılar vardır, ki, bunlar çağınlmadık* k n yerlere kat’iyen gftmezler söyleyecek sözü olmayanlar ı karşı karşıya gelmek istemez er. Bu* belki gururun bir tezahürü olsa gerek!
Onun tuhaf bir meziy-ıû irdi. Hakkında söylenenler doğru ol sa bile itiraz ederdi. Onu konuş -turmak için, esasen böyle bir tik kullanmak lâzım geliri*.
Hemen sözümü kesti:
— Bana mağrur demek iıtayor-sun, değil mi, Muammer, deh. Fa kat ben üç ay zarfında pek fazla değiştim. Artık seni korir ‘ şu rurumdan eser kalmadığına katiyette inanabilirsin.Zateu gururum sayesinde değil mİ. kt, 3e?’ yaşarken birkaç defa ölürıi, bütün acılığile .tattım. Artık )en «le kendimi etrafımdaki B3anlarh mukayese etmesini öğrendi□%. san böyle yaparsa, hiç yoktan saadet yaratıyor.
Onun bu meziyetile, müthiş
ruru arasında ne fark vardı sanki?.. Artık, Medihayı tnmamlk kaybetmek üzere olduğum bir ha anlamıştım. Titrek, cesaretsiz ' bir. sesle: B
— Seni böyle bir düşünce siste-mile mücehhez olacağımı inç -tahmin etmemiştim, dedim. Cl bir erkek için, muvaffakiyet bakımından tercih olunacak en baufr gelen bir yoldur; fakat bir ger ve güzel kız için bu. ancak ır. cak felâket yolu olur.
Çılgın bir kahkaha ile sözümü
• kesti:
— Oh Muammer, dedi: re tuhaf düşüncelerin var senin... 3u kadar evhamlı bir erkeğin rvvyat . mesüd olamıyacağını hilmelisin.
— Yanlış düşünen har.gi’nizdr bunu münakaşa» edecek değilife Mediha! Güzelsin, başkalarile kt; dini mukayese ettiğin adedini sen hiç bir zaman müstak ar yuva kuramazsın.
Ben fakir bir gencim, amma eskimiş dünyanın, bana bahşetti ği hayatım içinde yalnız seni sevdim. Hayatım boyunca da seöi «k
• mekte devam edeceğim. Çünkü bt benim ilk aşkımdır sevgilim!
Samimî hislerle ellerini avuçîa-nmm içine almak istedin gı^r’ çekti:
— Kırılacaksın amniû dem: ben nişanlanıyorum!..
Başımın içinde çanlar çaluuyor du sanki... Bütün bir âlem yıkılmış, altüst olmuştu... Bışımı o nun zarif elleri üzerine b rakaral gözlerimde yaş tükenince; e kadaı hıçkırmak istiyordum. Bu ında es ki ve yaşlı bir dostumun unutmayacağımı vaadettiğim bir sözü ık-lıma geldi.
«Seven bir erkek, sevgilisinden ayrılmağı her an beklemeli ve hu dakikanın azabına kendin: ıkstır-malıdır. ihanet etmeyen, kendisini seven erkeği terketm \ven ?ır kadın tasavvur olunamaz diyen ihtiyar dostum, şimdi ölmemiş alsaydı, gidip onu, beyaz saçlarına h defalarca öper, gözyaşlarımı ne :n rutubetli odasında dökerdim. A wa-ğa kalkmış, elini uzatıyordu., .i-dişini, bir yıldızın kayışır: i ( er-zettim... Ne feci ayrılıktı ju A!la-hımî..

—nı—
Zamanın ve günahsız dost D ilhana duyurdukları haberler. Me-dihanın yalan söylediğini acı ır şekilde ispat etti. Onu ko ası olacak erkeğin yanında gördüğüm günler oldu, ihtirasım, gün geçtik çe alevleniyor, onlara bir f-aılık yapmak arzumu öldürmeğe ç lışı yordum.
Rakibime yapacağım kötülük o nun saadetine de tesir edecek“l. Bundan tabiî birşey düşünülemezdi zaten... Mediha, benim naza • rımda hâlâ bir ilâhtır, onun güzelliği emsalsizdir, ve bâk(şlartn& bazan hüzün, bazan ümid ve bazan da saadeti müjdelernl germemek Aabil değildir. M
Başkaaile evlenmeğe karar Ver diği için onu bilmiyor um neden itham edemiyor ve nefret etmeğe çalışamıyorum. Saçlarının bahar rüzgârlarile dağıldığını ve orfun kahkahalarla güldüğünü hatırlıyo rum.
Den yılnız onu sevmiştim. Bu günah v( acılar muhakkakla, onun tımaklanle kalbimi parçalarken, bile onur, saadetine dua ediyorum. Şimdi rüzgâr bile hazin hazin esiyo%
M. KAYAR
TEN! 8 A' 0 A’ W
SAYFA: .5
3 MAYIS
IV
eclisin düııki toplantısında



(Uaştarafı 1 incide) karşılanmıyacak bir hala geldiğini bu yüzden harice 30 bin ton şeker Bipariş edüdiğini, icabederse daha bir mikdar sipariş yapılacağım bildirerek takririn önümüzdeki toplantı gündemine alınarak ilgili Bakan tarafındım cevablaııdırılmam-nı istedi. Bu sırada Atıf Anan (Çankın) oturduğu sıradan, (Şeke riıı pahahlanacağı söyleniyor doğru mudur?» diye sordu. Başbakan cevaben buna dair bir şey söyliye-mem, diyerek kürsüyü terketti.
Başbakanın bu kadar mühim ve efkârı umumi.veye aksettiği zaman büyük tesirler yapacak bir suali bu şekilde cevabsız bırakarak kürsü terketmesi Meclis içinde de bazı gürültülere sebeb oldu. Başkan bu hususda müzakere açılmadığını bildirerek, çanını bir iki defa çalmak suretile sükûneti iado ettikten sonra gündeme geçildi.
Söz alan İçişleri Bakanı. Gecekondu evleri hakkındaki soru üzerinde Maliye Bakanı ile birlikte in celemelerine devam ettiklerini söv liyerek soru.Va, bu ayın 24 ünde ce vab vereceklerini bildirdi.
Bundan sonra Eskişehir milletvekili Abidin Potoğlunun Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyük Şehirlerde koyun eti bulunmaması ve harice sevkedilen kuzular hakkında ki sorusuna geçildi.
Kürsüye gelen Ticaret Eakanı canlı hayvan ihracatı mevzuunda daima iç piyasa ile müstahsilin menfaatlerinin çarpıştığını ve bu yüzden bazen bir mikdar ihracata müsaade edilerek bazen ihracatın tamamen yasak edildiğini söylemiş ve son zamanlarda alman kararların safahatını izah ettikten sonra soruda bulunan hususları ce vablandırarak İstanbul ve büyük şehirlerin koyun ihtiyacının yüzde 80 inin Erzurum mıntakasındsn temin edildiğini ancak son yallarda yeni sanayi merkezleri kurulması memlekette et istihlâkinin artma-sile hayvan yetiştirmenin mütenasip olarak artmaması yüzünden zaman zaman sıkıntılar görüldüğü nü söyliyerek Istanbulda nüfus başına olan yıllık ihtiyacın 23 kilodan 28 kiloya çıkmasının da buna bir delil olduğunu söyledi ve bu yılki darlıkta kuraklığın da bülıim rol oynamış olduğunu belirtti.
Bakanı müteaktb~sög~a1an soru sahibi Abidin Potoğlu Bakanını i-zahatilc de anlaşılacağı veçhile çt mevzuunda ahnan tedbirlerin muvaffak olmadığını bundan sonrası içinse bütün ümidlerin kurulacak et sanayiine bağlandığını söyliyerek koyuna narh konurken kuzu-un narha tâbi tutulmamağının vak tinden evvel piyasaya bol kuzu çıkarılmasına sebeb olarak hayvanların büyümesine ve daha verimli bir hale gelmesine imkân bırakılmadığını bu yüzden millî servetten her sene büyük kayıblara uğrandığım bildirdi. Soru sahibi bun dan sonra kaçakçılık mevzuuna da temasla: 'Gümrük muhafaza va her yıl 14 milyon Gümrük Bakanlığına 6 milyon lira verirken bil-


3
*

b
1

4
S
miyorunı bu mevzu ile niçin alâka dar olmuyorlar ve her gün büyük sürülerin hudutlarımızı geçmesine imkân veriyorlar. Bunu müteakib denta kıyılarında görülen serseri mayınların imhasına dair tasarının müzakeresine geçildi. Söz alan Ga-lib Tayiroğlu Karadeniz hatlarında serseri mayınlar için yeni tedbirlerin allamasını ve geceleri de vapurların sefer yapmaları imkan larının sağlanmasını istedi. Ulaştırma Bakanı bu hususta alınan tedbirleri izah etti ve oturuma cuma giinii devam etmek üzere son verildi.
Anadolu Ajansı nasıl veriyor?
Başbakan Haşan Sakanın şeker fiyatlarının artıp artmıyacağı şeklinde Çankırı milletvekili Atıf A-İcan’ın sorusuna mecliste verdiği cevabın Aiıadolu Ajansı bülteninde (Şeker fiyatlarının değiştirilmesi için hiç bir karar verilmemiştir, şeklinde olduğu görülmüştür.
ti idare kurulu, onbeş gün
Demokrat Partinin beyannâmesi (Baştarafı 1 incide) de Taksini meydanındaki İnönü gezisinde toplanmağa davet e-der.*
İstanbul D. P. tl İdare Kurulu Başkanı
Abdurrahman Miinib Berkan
D. P. il idare kurulu başkanı A. Müııib Berkan, bir arkadaşımıza şunları söylemiştir:
evvel bu mitingi yapmak niyçtin de idi. Fakat biz, g^nel başkanın da bu mitingde bulunmasını ar zu ettiğimizden mitingi tehir et meği doğru bulduk." )
Celâl Bayar’ın dünkü temasları
Diğer taraftan evvelki gün şehrimize gelen D. P. genel, baş kanı Celâl Bayar. dün öğleden sonra D. P. il merkezine giderek ilçe, bucak ve ocaklardan gelen heyetleri kabul etmiştir.
Celâl Bayar, gece 21 de Şişli bucağının Pangaltı Tan si nemasında tertiblediği müsame-rede hazır bulunmuştur.
Bayar, İstanbul Demokratları nın tertibettiği pazar günkü mi tingde bir nutuk irad edecektir.
Cumartesi günü akşamı da Is tanbul D. P. il teşkilâtı adına Taksim belediye gazinosunda Ce lâl Bayar’’nı şerefine bir ziyafet verilecektir.



olmasanız


G


4



ES ta



ü

Talihinizle güreşmek
zorundasınız
I

KJstinde durum
fBaştûrafı 1 İncide)
Kııdiiste dört gün kadar süren ıte.ş kes emri, şehrin güneyinde ece yarısı başlıyan çetin savaşlar La inkıtaa uğramıştır. Yahudiler Arablann makineli tüfek ve havan topu ate.şile hücuma geçtiklerini iddia etinektedirler.
Kudüsün batısında durum yine karışıktır. Yahudiler bazı mtıvaf fakiyetler etdö ettiklerini bildh-mekte, Arablar ise bir karşı taarruza hazırlandıklarını söylemektedirler.
Güneyde Haganah kıtalaril® A-rablur, Gazza ve Refak arasında bulunan bir Yahudi kolonisine kar şı Arablann giriştikleri bir hücum esnasında tank ve havan topu kul
Size


Bu güreşi kazandıracak
kuvvet ilâcı

»
V
Piyango’durj
I
Cenabı Hak da onu teskin ve teselli için cebraili yollamış (1) Hazreti Ali bundan istifade ey liyerek melekten bütün duyduk larını bir araya toplayıp yazmış. adına ' Mushafı Fatıma» demiş. Bunda İslamların arasında kıyamete kadar zuhur e deoek hareketlerin, fitne ve ___________[ bütün alâmetleri
) zikrolunrnuç. imiş!
İşte bu’ilar; Mevarîsdir. I-mametîn jetikali gibi seleften halefe geçer.
tmam.tyenin (usul) terinden ıjsonunci'su Maaddır.
J Maad — Haşırdan evvel dün-
) yaya lönmektir, buna ric’at der L ter. 2 ı Aliyi sevip ona bağlan— ) m-tiıuı (Hubbi Ali) halâs ve ne-ı «at için kâfi geldiğini iddia ede-| * vk, lrnamiyeden olanların kabir l de ve ahirelte azap görmeyecek b terini söylerler.
[ İnıaıuiyenin (din) ve (mez-
) hep) usulleri bunlardan ibaret-
) tir. Bu husuflardan çıkarılan ya ( hud t ıkan meseleler çoktur. Buji j en önemlisi ise edillei er
( ban ııın tarif ve izahında ehli • sünnete aykirıhkdır. Bahsi ta-
U J marnlamak için, şer’î hükümle-rulm.uk her hangi hır Yahudi d...,-. ?'. l ill çıkarıldığı dört delilin m ılıi İClinin Sovvetlcc hâkinin u y yel lerifide il'i taraf, arasmd iki tında buljımau.'ii«u khIH «stuğunu( müllinı ve ince farklar üzerin le belirtiuUUr» K
(
laumışlardır. Yahudiler; Arablann} - ihtilâllerin
bu hücumlarını püekürttUkleriniî iddia etmektedirler. (
İcabederse HH» sene lıarh (
Nevyork: 12 (A.A.) — Nafeu] / ‘insinin özel muhabiri bildiri^ jor: * 1
Filistin üzerindeki İngiliz mandasının nihayete ereceği şu günler de durumu hülâsa eden Fbres El Huri paşa bu beyanatta bulundu: «^ilintinde savaşların çıkmasını Ön!“mek için şimdi burada j.aıal-rnakta olaıı şeyleri pek iyi anhya-mıyortım. Yahudiler kendi devletler!; ıi tesis etmek hususunda ısrar etmekte ve Birleşmiş Milletler teş) •)i! ı.ır.ın taksim plânını değiştirecek veya tatbik sahasına, konulma sum engel olnbiiecck her kararma nu halcfete d( vam etmektedirler. Arablar bu durum karşısında haer
Ilımazlar.
r‘(rc8 El Huri hey Filizinde |( lıer hangi bir Yahudi d
(Baştarafı 1 Incido) • Jin müttefik kontrol komisyonun da duraklamış kalan meseleler ve vahim güçlükler meydana gel rmesine veya ekseriya çıkmaza saplanmasına sebeb olan Avus 4iirva ile yapılacak barış andlaş ması olduğuna işaret etmiştir.
Başkan Trumanın salı, gjinü belirttiklerine teyid eyleyen Dış işleri Bakaıu. Moskovadaki bü yük elçi Bedeli Smith’in Sov vet hükümetinden Amerika adı na umumî mahiyette müzakere ve: o Yukarda da söylediğim gi bi, Birleşik Amerika hükümeti, başka hükümetleri ilgilendiren meseleler hakkında Sqvyetlerle, iki taraflı müzakerelere girişme yi asla düşünmemiştir.demiştjr
Gl. Marshall gazetecilere ce -v-3p vererek şimdilik Rusyaya yeni bir r.ota göndermeyi tas%v vur etmediğini ve filerince Mo lotofun büyük elçi Bedeli Smith’ e verdiği cevabın, Sovyet lıükû metinin siyasî prensiplerinin te yidi manasını ifade eylediğini, bununla beraber, müzakerelere devam prensipinin Sovyetlerce kabulü demek olduğunu söyle -miştir.
Dışişleri Bakanı, Birleşik Ame rikanın Sovyetlerle hiçbir müza kereyi kesmemiş olduğunu, nor mal diplomatik yollarla mahrem müzakerelerin iyi usul olduğuna kani bulunduğunu ve büyük elçi ile Molotof arasındaki görüşmç: lerin normal temayüllere ayky ı olarak mevsimsiz yayınlanmasını bir ihtilâf mevzuu saymaya -cağmı belirtmiş ve gizli göriiş -mek konularının vakitsiz açık -lanaasındaa doğan tehlikeleri Birleşik Amerikanın yüklenmeği kabul ettiğini bildirerek sözleri ne son vermiştir.
Paris 12 (AP) — Birleşik A-meı-ikanın Mosko\a büyükelçisi General Bedeli Smith ile Patiste görüşen Marshall plânı büyükel çişi Averell Haı riman bu akşam •,-eç vakit uçakla Londraya hareket edecektir.
Elci Bedeli Smith dün Pari^e varmış ve iki hafta müddetle Normaııdya’da istirahat etjnek üzere bugün Fransa başkentin -den ayrılmıştır.
Smith’le Sovyet Dışişleri Bakanı Molotov arasındaki son te maşları gözonünde tutan müşahitler, Moskova elçisinin Harri-mana gayet mahrem mahiyette malûmat tevdi ettiği kanaatinde dirlenr
Bu takdirde bizzat Harriman’ in bu akşam bu malûmatı Lon-draya ulaştıracağı da talimin e-dilmektedir.
Diğer taraftan Birleşik Ame rika Dıyşleri Bakanlığından dün açıklandığına göre, nota teatisin den sonra Bedeli Smith Mosko vada Molotov’la yeniden bir gö rüşıpe yapmış ve kendisine merikan görüşünü daha etıafli bir surette belirtmiştir.
Bu görüme sırasında Rusla-nh münzam herhangi bir teklifte bulunup bulunmadıkları açık lanmamıştır.
Moskova Radyosunun neşriyatı
Moskova 12 (A.A.) — Mosko va radyosu bugünkü yayıklarının büyük bir kısmını Ânieıikan Sovyet münasebetlerinde beliren yeni duruma tahsis etmiştir. Radyo, bu haberi yirmi dilde ya yınlamıştır.
Berinin izahatı
Londra: 12 (A.A.
Dışişleri Bakanı Bevin, bugiin A vam Kamarasında beyanatta bu Ilınarak durum aydınlanmadıkça


İngiliz
Rusj’a îlo yapılacak bir koııfcran sa iştirak etmok niyetinde olma dığını bildirmiştir.
Bevin Amerikan hükümetinin Sovyetlerle yaptığı görüşmelerden kendisine şimdi tanı malûmat ver miş olduğunu bildirerek demiştir ki:
( Açık konuşmak lâzım gelirse durum aydınlanmadan yeni bir konferansa iştirak etrtıek niyetin de değilim. Şimdiye kadar bir çok muvaffakiyetsizliğe uğradım. Her şeyden evvel hazırlık görmek lâzımdır.»
Bevin sözlerine şöyle devam et miştir:
(Bir anlaşmaya varmak için durumun aydınlanması lâzımdır. Çünkü Moskova radyosu diplomatik kaideler hilâfına hareket ede rek Birleşik Amerika hükümetine verilen cevap Amerika ya varmadan bunu ifşa etmiştir.
Ingiltere herhangi bir konferan sa iştirak etmeden, evvelce de söy lediğim gibi, lıerşeyden açıkça ko nuşulması lâzımdır.
Bunun üzerine Komünist saylav Gallacher îngilterenin Ameri-kadan ayrı ayn hareket ederek başı şeyleri açıklayıp Sovyet leri de ayni şekilde harekete davet et menin kabil olup olmadığını sorma sı üzerine Bevin, Sovyetler sadece bazı hususları açıklarken kendisinin de neden bütün kozlarını ortaya dökmesi icap edeceğini anla madiğim söylemiştir.
Bevin sözlerine şöyle devam et miştir:
Herşey dünya milletlerinin barış isteklerini gösteriyor. Ay kın harekette bulunan Komünistlerdir. Ben barışı, Sovyet Rusya ile anlaşmayı arzu ediyorum. Anlaşmaz lıkların ortadan kalkması için du rumun* aydınlanınasınt da arzuluyorum. Fakat Batı devletlerinden ve dünyanın diğer kısımlarındaki devletlerden manevî inançlarını prensiplerini bu yolda feda etmele rini istersem barışı elde etmiş ol mam.»
Bovin dün sabahki radyo lıabe rinden evvel bu görüşmelerden haberdar olmadığını söylemiştir.
îngilterede en müşkil vaziyette kalan «şah ıs
Nevyork: 12 (A.A.)
york Nimesin bugün bildirdiğine göre lngilterede en müskil vaziyet te kalan şahıs-Amerika Büyük El çişi Lewis Douglas olmuştur.
Lewis Douglasm, Sovyetlerle .A merikahlar arasında cereyan eden müzakerelerden hiç bir haberi yok tu ve bu itibarla Ingiltere Dışişleri Bakanlığı kendisinden malûmat istediği zaman bu hususta söyti-yecek hiç bir fikre sahip değildi.
Muhabir Herbert Matthews şun lan yazmaktadır:
Dün Dışişleri Bakanlığında açık ça şüpheli ve sıkıntılı bir hava es inekteydi. Ve eğer Molotofun Batı devletleri arasındaki münâsebet leri ihlâl etmek niyetinde ise, bunu ancak muvakkat bir zaman i-çin yaptığı aşikârdır.
Salı günü saat altıya kadar biz zat Lewis Douglas’da General Be del—Smith ile sol taraf arasında teati olunan resmi nota metnini görmemişti.
Her halde, îngiliz hükümeti derlerinin tepkilerini anlamak çin resmî bir beyanata ihtiyaç masa gerektir.
IVullace’in teklifi
Vaşington: 12 (A.A.) - Amerikan üçüncü parti başkant Wallace, dün akşam yaptığı demeçte, Rusya ile Birleşik Amerika arasında noktai nazar teatilerinin mümkün olduğu kadar çabuk .yapılmasını teklif et miştir. Wallace, bu silâhsız harbe bir son verilmesi için Birleşik
Bir-
Nev-
li i-ol
Amerika ile Rusyanın ellerinden geleni yapmalarını taleb etmiştir.
Notanın metni
Vaşington 12 (A.A.) leşik Amerikanın Moskova bü-
yük elçisi Beddi Smith tarafından 4 Mayıs tarihinde Molotof’a yapılan demecin metni aşağıdadır:
Bundan iki sene evvel Mareşal Stalin ve sizinle yaptığım ilk görüşmede Sovyetler Birliğinin kudretinin yayılma sahasını gitgide genişletmek gayesini güttü ğü hissini veren ve Sovyetler Birliği hükümetince güdülmekte olan bir siyasetin idamesi halin de Birleşik Amerika halkının ka çıııılmaz tepkisi hakkındaki fik rimi mümkün olduğu kadar açık bir şekilde ifade etmiştim.
O zaman belirtmiştim ki, bir memleketin kendi komşuları üze rinde tatbik ettiği derece derece artan tahakküm hareketi karşısında Birleşik Amerika halkının kuvvet ve şiddetle bir aksüla-mel göstermiyeceğini ve bu hareketlerden mutazarrır olacak dünya camiasına karşı açık bir tehdid tekil edecek böyle hare ketlere ayni tepkiyi göstermiyeceğini zannetmek Birleşik Ame ı ika halkının esas itibariyle ba rışçı olan karakteri hususunda işlenmiş vahim bir hatâ olur.
Yine o zaman Birleşik Ameri kanın dünyanın iki büyük gıu pa ayrılmasını istemediğini ve gelirinin büyük bir kısmını böy le bir durumun meşru bir mü dafaa bakımından zarurî kıldığı askerî bir teşkilâtın idamesine hasretmek istemediğini belirt -iniştim.»
Açıkoa görülüyor ki, böyle bir siyaset hattı zaurî olarak, dünyanın Sovyet olmıyan bölgelerinin tecerrüdüne ve bu bölge ler halkının pek. haklı olarak kyu gelişmeler karşısında kendilerini gitgide daha tehdit altında gör melerine müncer olacaktır, bir siyaset hattı,zarurî olarak, Birleşik Amerikanın, bu camia -nın en kuvvetli milleti sıfatiyle, bu harekette belli başlı rolü oy ııamak mecburiyetinde kalacağı ve enerjisinin büyük bir kısmım - ki, milletimiz bunun harb
j
Umumî seçim mi?
• (Baştarafı 1 incidcy dilen bir hareket ile bu partinin ancak .genç elemanlar tarafından kalkındırabileceği fikrinin tekrar kuvvetlenmesi ve hattâ bu husus ta partinin en yüksek şahsiyeti ta rafından bazı genç elemanlara tel kinlerde bulunulmasıdır. Böylece
•F
yeni baştan ellerine tevdi edilen gene elemanlar bu partiyi kalkın durabileceklerdir.
C. H. P. şevki idaresini ellerine almış bulunan bazı zeval yeni seçim kanunu kabul edildikten son ra kısmı seçimler yerine umumi seçimlere gitmenin iktidar partisi hesabına büyük kazançlar sağlı-yacağı kanaatini İsrarla ileri sürü yorlar. Bunda C. H. P. irin avantajı şu olacaktır. Bu defa yeni ku rul makta otan partinin teşkilât* lanmasına imkân vermeden seçimi kazandığı taktirde 4 senelik bir zaman garanti edilecektir. İkin ci kazanç ne de olsa Demokrat Parti bir buhran olmasa bile bir kriz içindedir. Şayet bugün yeni bir umumi seçime gidilirse Demok rat Partiyle mücadele ııislıeten Halk Partisi için kolay olacaktır.
Hal böyle olunca önümüzdeki yaz mevsiminde bir umumî seçime gitmeği beklemek pek mümkün o lan bir hâdise oltırak meydana çık maktadır.
• •
tahribatından doğan kalkınma gayretlerine sarfını tercih eder - dünya durumunun gelişmeleri ne karşı koymaya kifayet edecek bir askerî tegkilâtnı kurulmasına hasretmesi icabedecek -.tlı.
Maalesef o zamanki endişele-. rim doğru çıkmıştır. Gerçekten, o tarihtenberi Sovyetler Birliğinin doğu Avrupada takip ettiği siyaset evvelce tahmin edilmiş olan tepkiyi uyandırmıştır. Bun dan doğan* durum da son dere ce vahimdir.
Avrupa milletleri ve Birleşik Amerika Sovyet siyasetinin takip ettiği gayelerden hevecan-na düşmüşler ve birbirlerini ko ramak için ve sadece korumak için birbirlerine daha ziyade yak laşmışlardır.
İşte bu sebebledir ki, hükûme tim, Birleşik Amerika hükümeti niıı durumunu açıkça ve samimî olarak size izah etmemi benden istedi.
Bu müşterek kalkınma ve meş ru müdafaa teşebbüsünde Birleşik Amerikanın uhdesine düşen rolürolü oynamak hususundaki azminden şüphe edilmemelidir.
Birleşik Amerika halkının bu yoldaki alâka ve azmi, Sovyet -ler Birliği hükümetinin Avru -panın kalkınma programına kar şı gösterdiği izahı imkânsız husumet yüzünden daha da şiddet •İçilmiştir.
Bu program, daha ilk safhala rıııdaıı itibaren, müşterek bir te mel üzerinde bir kalkınma için Birleşik Amerikanın vardımını sağlayan ye münhasıran bundan . ibaret olup hiç kimse için bir 3felıdit teşkil etmeyen bir tedbir olduğu meydana çıkmıştır:
Sovyet hükümetinin ainıış olduğu veya açıkça onun kontrolü altında bulunan tedbirlerle bu tedbirlerin diğer memleketlerde ve bu arada Birleşik Amerika-da da uyandırdığı kaçınılmaz ve tabiî tepkiler hiç şüphbsiz çok vahim bir durum yaratmıştır.
Hükümetim Birleşik Amerika •• • nııı şimdiki durumu bahsinde Sovyetler Birliği hükümetinin nasıl bir hükme vardığı hakkın da bir şey bilmemektedir.
Birleşik Amerika hükümeti şu noktayı kaydetmiş bulunmaktadır ki, Sovyet basını tarafından aksettirilen bu durum tehlikeli bir şekilde tağyir edilmiş ve yan lış olarak aksettirilmiştir.
Bizzat Sovyet hükümeti mensupları da hükümetimin bu ak -set t irilmiş olan şeklin ne derece tağyir edilmiş olduğunu takdir edecek durumda bulunmadığım, zannediyorlar. Bu sebebledir ki. hükümetimin bu anda üzerinde, bir suitefehhümün bulunmamasını son derece mühim gördüğü bazı noktaları aydınlatmak iste rim. Şöyle ki :
1 — Birleşik Amerika lıükû -methim milletlerarası meselelerin sevk ve idaresinde takip et t iği hareket tarzı bu son aylar ve haftalar zarfında geniş ölçü de aydınlanmış bulunmaktadır.
Bu hareket hattı Amerikan milletinin ezici bir çoğunluğu ta rafından desteklenmektedir. Bu hattı harekete azim ve kuvvetle takipte devam edilecektir.
Yakınlaşmakta olan seçimler gibi bir takım iç siyaset mülâha zalarının Birleşik Amerikanın doğru bulduğunu desteklemek, yolundaki azmini zayıflatacağım zannetmek vahim bir hatâ olur. Amerika halkı zamanı gelinçe dış ve iç siyaset arasında fark

Çeker darlığına aid bir sual takriri
(Baştarafı 1 incide, vatüren dolaşan kuvvetli şayia lan gazetelerin de desteklemek te olduğu görülmektedir.
Son günlerde bazı büyük şehir terimizde görülen şeker darlığı ve yokluğu ve fiatların anormal bir hal alması stokçuluğa gidilmesi de bunun bir tezahürü olarak gösterilmektedir.
iddia.olunduğu gibi şeker, si gara gibi maddeler® hakikaten rakıyı takiben bir zam yapılacak mıdır?
2 — Geçen yıl fabrikalarımızın şeker istihsalâtr kaç tonu bul muştur? Memleketin yıllık şeker sarfiyatı ve ihtiyacı kaç tondur? Önümüzdeki yıl şgker kampanya sı ne mikdar tahmin edilmektedir?'
Hariçten şeker ithaline neden zaruret hasıl olmuştur ve kaç ton şeker alınarak getirilmiştir?
3 — Pancar şekerine nazaran yüzde 30 aşağısına mal ola cağı kesin hesaplarla tahakkuk eden şeker kamışından şeke i-»mal edecek dört fabrikanın Çu kurova bölgesinde kurulması ü-zerinde yapılan 10 yıllık etüdler sonunda kat’î karara varıldığı halde bu fabrikaların kurulma -sı bugüne kadar neden geri bırakılmıştır? Yukarıdaki üç mad de hakkında Ekonomi ve Tekel Bakanlarının açıklamada bulunmalarını rica ederim.
Esklşehirden Ankara ya şeker Ahk'ara 12 (Hususî)
gün Eskişehirden şehrimize 30 ton şeker gelmiş ve istasyonda belediye müfettişleriyle polis ne zaretinde bakkallara şeker ima lâfçılarına tevzi edilmiştir, yarın daha 30 ton gelmesi belden inektedir. Sabahleyin tevzie tâ
ı bi tutulan 30 ton şekere rağ -ı men akşamüzeri bakkallarda yi ne -şeker bulunamamıştır.

Bu -
Sadık Aldoğan yeni partiye geçti (Hâslara li 1 incide) geçirmesi ne siyasî ne de hukıı kî bir engel olamaz.
Bunun gibi yeni bir partinin a nayasanın ikinci maddesiyle, memleketimizde bugüne kadar ik tidar partisinin altı prensibini desteklıyen çeşitli partiler fiilen kurulmuştur" denmektedir.
r m
Itaîf ()f|»n
Y a»«ıı
Tefrika I¥. i2.‘
gözetmesini daima bilmiştir.
Ayni zamanda hükümetimin meç hulii değildir ki, muhtelif yerlerde ki Komünist teşekkülleri Birleşik Amerikuda yakında belirecek bir iktisadi buhranın Amerikan sıra setinde pek yakında cezri değişik liklere sebep olaeağı yolunda propagandalar girişmiş bulunmak tadır. Ümit edelim ki hiç ki bir çok defalar fena olduğu mey dana çıkmış olan bir takım iktisa di teşhislere kapılarak dünya is tikrarını gelişmesi imkânlarını göz den kaybetmek cinnetini göstermez.
Böyle bir teşhis üzerinde İsrar edenler dahi hiç olmazsa şunu id rak etmelidirler ki. bir İktisadî buh ran bizim esaslı istihsal kabiliyeti nıiz ve dış siyasetimizin temelini teşkil eden esaslı âmiller üzerindeki görüşümüz üzerinde bir tesir uyandıranıaz.
Şurasını belirtmek lâzımdır ki, düııya meselelerinin bugünkü duru mu Birleşik Amerika halkının A-merikanın millî güvenliği ve dünya barışı için hayatî ehemmiyette te ^îâkki ettiği bir takım meseleler orta ya atmaktadır. Birleşik Amerika nın takip ettiği siyasetin bu me seleler bahsinde ciddî mahiyetinden kimse şüphe etmemelidir.
Hükümetin burada izhar edilmiş olduğa veçhile Amerikan Birleşik devletleri hükümeti tarafından ta» kmılnuş olan dununu Sovyet hü-

dahi durulmak pek lüzumludur. Hem bu farklara, işavet olun mak, hem de îmamiye fııkasm-ca (şer’i deliller) diye birşey mevcud bulunmadığı yolunda bir zanna düşülmesini önlemek üzere şer’î delillerin onlarca ka bul edilen tarzlarına kısaca temas olunmuştur:
Ehli sünnetçe, şer i delillerin, 1) kitap, 2) sünnet, 3) icma,’, 4) kıyas’dan ibaret olduğu vo bunların tarifleri malûmdur.
lınamiveye göre, dahi edîUe; dörttür ve şövlcdir:
1) kitap, 2) sünnet, 3 ı icma’ 4) akıl. .
Görülüyor ki, (kıyası ın .(?-rini (âkil) almıştır, diğerltri'ie gelince, Imamiyonin onlara u-
Kur’anıkerimdir,
.teallik tasrihatı ite ehli sünnetin tarifleri birbirlerini tutmaz. Her biri hakında yapılacak özet açık lama ite farkların belirtilmesi kabil olacaktır:
İmamiyeye göre:
Kitap
Amma bunlardan bir kısmına göre Kur’an; masum imamdan alınmadıkça maksudu İlâhî bili ilemeyeceğinden delil olmaz ve zahir mânasına uygunluk gerek nıez.
Çünkü, bunları toplayanlar Hazreti Alinin ahdi İlâhı ite sabit hakkını ihmal ve iptal edenler olduklarından nakillerine ve tevatürlerine itimad caiz olamaz. Ve belki de tahrifler ya— rddj^ıii'l ın. mâsuın imamfeujı
teyid ve tekrarı ik- vusûk kes -Kuranın Kuranlı gına itimad olunmaz. Böyle o -lunea, kitabı kerîmin tahrif edil iniş Tevrat ve İncillerden farkı kalmıyor. Bu bahsin münakaşa sı çok uzundur. îmamiye arasın da kitabı; olduğu gibi kabul ve bu fikre uygunluk göstermeyen ler de vardır.
(Kitap) dan hüküm çıkarma, ğa gelince; ;bunu ancak imam yapar ve zahirin batni üzerine hami ve tevilini ancak o bilir.
Sünnet — Masum imamın kavli l'i’li ve taJariridir. İmamıu sözü ve işlediği sünnet olunca; onun sünnetlerinin evvelki sen -netler i Nashevle’Ti'v’f. •■' hp/’’ e vıi veriden si1?!-
net ibtida etmesi cniz oluyor,#, imamın kavl’i; ve işareti (Nas-( sı şari’j hükmünü alıyor, vüsûki# kat iyet kesbederek X acibülitti ? ba’ oluyor. Böyle olunca, mâsunı} imama ulaşamayan rivayet, ha? dîs değildir.
Bu hususta dahi türlü şekilli J kûmeti üyelerinin lâkayd kargd» ’ mıyacağı ümidindedir.
1 Molotofun cevabı
) Amerikanın 4 mayıs tarihinde t. yapmış olduğu beyanatta M. Moio ı tof taralından verilen cevapta A [ merikan—Rtıs giü lüklerinin Sov-ı yetler Birliğinin doğu Avrupada ' takip etmekte olduğu sijasettetı
) doğmuş olduğa inkâr edilmekte ' ve Yunanistan misal gösterilerek ı Amerika başka milletlerin işlerine
mâ ? müdahalede bulunmakla itham e
re» zâhip olmuşlardır. Ehli sünnet ile esas fark, ehli sünnetçe hadîsin rivayeti Resulü Ekre • mc a hyart ınüslimin vâsıtasilc ulaşması, onlarca imampı asha binin rivayetlerde masum ima -ma varmasıdır.
imam Mehdi bahsinde tafsil e dilecek olan gaip imamın elçile ıi ve mestur imamla muhabere ve mektuplaşma hep buradan do ğııyor. Rivayetin vardığı suın imamın kim ve hangisi ol-J dilmekte ve Amerikan beyanatım* duğu ve rivayet edenlerin ve şa hışlatın tavini de ihtilâflara seJ Mhlotof bundan başka dünya-beb olmuştur. Birbirlerini tek -zip ve inkâr eylerler.
. (Devamı var)
(I ) I fthfti l'asi. "
(-) Bunu inkâr eden Şiî fırkaları da \ardır. İnsanın öldük ten sonra bedenin ilk heyetine gelmesini inkâr edip tenasnha1 inanırlar, ileride tafsil ohınacejç tır. ı
muhalefet edilmektedir.

nın her tarafında gittikçe genişL inekte olan hava ve deniz üsieıi şebekesini bahis mevzuu ederek ba şebekenin Amerika tarafından genişlet itmekte olduğunu beyan et mekto ve Amerikan ihracaatına ko nulaıı tahditlere temasla bu tah ditlerin Sovyetler Birliğinin men faallerine karşı yapılan düşmanca bir hareket teşkil ettiğini ve Sovyet Amerikan ticaret anlaşma sına aykırı bulunduğunu zikret-



%







3R


/tl MAYIS 1949
T
I
7
wa W A W

Yünlü Kumaş satışları
Stimerbank iplik ve Dokuma Fabrikaları Müessese»! Müdürlüğünden
*
borsa
Dabkovıç
Vapur îlinlan
Beklenen vapurlar
STAUBO LİNE
Oslo, Norveç vapur kumpanyası Nevyork ile Türkiye arasında muntazam vapur Belerleri» m/s HAV
20/Mayıi/948
s/s SÖNNAVİND
20/Haziran/948 Yukarıdaki vapur Nevyorktan limanımıza mal getirecek ve limanımızdan LATAKJE — BEYRUT — HAYFA — İSKENDERİYE ve NEVYORK için yük ve yolcu kabut eder.
TRANSMARİN
İsveç Vapur Kumpanyası Helslnborg s/s ULLA 25-29/MayıS/948 m/s GUNDA
12-ve-15/Haziran/948
Ytıkardaki gemiler Hamburg Bremen, Roterdam ve Anvers ten mal getirip bu limanlar için İstanbul ve îzmirden mal yükleyecektir.
k

Müessesenıiz ambarımla mevcut yünlü kumaşlarla 948 yılı sonuna kadar İmal olunacak, muhtelif kalitelerdeki kumaşlar için bağlantı suretile siparişler alınacaktır. Teklifte bulunmak isteyenlerin 24/5/948 pazartesi günü saat 14 e kadar teklif mektuplarını müessesemlz satış müdürlüğüne vermeleri lâzımdır.
Satış şartları ve listeler müessesemizden bedelsiz olarak verilmekte olduğu gibi ilân cam( kânlarımızda da asılmış bulunmak tadır.
Daha geniş izahatı almak isteyenlerin satış müdürlüğümüze müracaatları rica olunur. 16514)_____

£

.1

)

Deniz Acentası
Seyahat Bürosuı

STEVENSON LİNE
Şimad Amerika muntazam hattı
s/s Noah Brovvn
25-29/Mayıs/048
Şimali Amerikadan, İskenderun. İzmir, İstanbul limanlarına yük getirip, buralardan Amerika içiıı mal ve yolcu kabul eder.
H. PAYKURİC

Yugoslav muntazam hattı Adriyatik limanlan için
Yugolinya - Rıyaka
Adriyatik limanlarından getirilecek inallar için ve bu limanlara sevkedılecek yükler îçin acentemize müracaat e-dilmesi.
İTALİKO
s/s Fides
Mayıs 948 sonunda Buenos-Ayres için yolcu kabul eder.
Bütün tafsilât İçin Galata Tophane Eski Yolcu Salonu karşısında Frank Han 3- Kata müracaat Tl: 44707/8

%
İstanbul Borsa m.n 3
Fiyatları
Londra . Nevyoı i(
Paris Cenevre Amsteıdam Brüksel Prağ Stokholm Lizbon
ESHAM VE TAHVİLAT 5
5
31 3836
280 —
1.3060
65 7270
2 (5.5468 6 3887 5.60
77.8860
17,2495
11 Vapurun ismi | Hareket tarihi- | Uğrayacağı Limanlar |
1 | ORESTES ; I OPEROSİTA I TİTUS I fernebo | [I LİBERTA. 14 Mayisin beklenmektedir. 15 Mayısta beklenmektedir. 20 Mayısta beklenmektedir. 24 Mayısta beklenmektedir. 26 Mayısta beklenmektedir. An\ern) Roterdam, Aıijsterdfcro, Mûmbourg Napoli, Cenova • Amer#, Rotterdam, Bambcurg. T riyeste Pire. Napoli. Cenova 1
11 Adres : FRATELLi SPERCO

%
%
îkramiyeli 1938 îkramiyeli 1933 • Erge ni
1934 Sivas
Erzurum 2—7
941 Demiryolu 2
941 Demiryolu 3
941 Demiryolu 5 1947 Habine Tahvili
20.60
22.75
7

TÜRKİYE KIZILAY DERNEĞİ
BEYOĞLU İLÇE ŞUBESİ BAŞKANLIĞI DAN:
Derneğimiz gelirine tertip edilen
Büyük Eşya Piyangosunun Çekilişi 15/5/1948 Cumartesi günü saat 15 de İlçe Şube merkezinde Noter lnızurile yapılacaktır.
• *
(Satılık Emlâk)
İstanbul Defterdarlığından:
Dosya No.
52301/7434
52301/5864
62301/5138
D. 3/213—1
D.l/1346/1
5230/5490
52301/5229
52302 792
F.2/2034/1
F.2 2034/2
D.2/6112

Ci nsi
* Kıymeti Teminatı Lira Lira
M2 kârgir dükkânın
ro ah. Çarşıkapı cad. eski ve yeni 37 ka-
Eminönü, Beyazıt meh. Çadırcılar cad. 640 ada. 29 parsel eski ve yeni 103 kapı sayılı 4 M2 kârgir dükkân. (Zeminden itibaren 4.30 M. irtifaından sonra havası Ali Paşa han alt kat odalara aittir.)
Eminönü, (Mercan) Dayahatuıı malı. Çakmakçılar yokuşu Biiyiik Yeni han 3. üncü kat eski ve yeni 52 kapı sayılı 45 M2 kârgir odanın 38, 120 payı. (Tapu kütüğünün 366 inci sahifesindekı gayrimenkıılde iştiraki daiuıi tasarruf hakkı vardır.)-
Emiönü, Tahtakale mah. Balkapanı han üst kat 285 ada. eski yeni ve taj 69 kapı sayılı 24 72/240 payı.
Eminönü, Beyazıt 648 ada 35 parsel
pı sayılı 9 M2 dükkânın 4/12 payı.
Eminönü, (Kunıkapı) Çadırcı Ahmcd Çelebi mah. Arayıcı so. 189 ada, 3 paf1-sel eski 6 yeni 12 kapı sayılı 28 M2 evin 1/4 payı.
Eminönü, (Kumkapı) Mimar Kemal mah. Türkeli cad. ve Havuzlu Hamam so. 747 ada 22 parsel yeni 134, 1/1 kapı sayılı 125.50 M2 arsa.
Fatih, (Fener) Kasım Günani mah. Kürkçü çeşmesi so. 2350 ada, 16 parsel en eski 11 eski ve yeni 19 kapı sayılı 42 M2 kârgir mağaza.
Beyoğlu, Şahkulu mah. Büyük Hendek cad. 292 ada, 8 parsel eski yeni ve taj 52 kapı sayılı 50 m2 kârgir evin 3/24 payı.
Üsküdar, Kuzguncuk mah. îcadiye cad. eski 1 yeni ve taj 3 kapı sayılı 15.50 M2 arsanın 66 288 payı. (Bu arsanın üzerinde başkası tarafından yapılmış kalaycı dükkânı vardır.)
Üsküdar. Kuzguncuk mah. Îcadiye cad. eski 5 yeni 7 kapı sayılı dükkânın 1/4 payı.
Beykoz. Kavakdere cad. Eski 73,75 ye ni ve taj 61,63 kapı sayılı 81.58 M2 dükkanlı evin 2/3 payı.
yazılı gayrimenlıuller 26/5/948 çarşamba
â
1800
950
510
1000
200
5020
3500
2000
198
360
1800 günü açık
135
72
39
76
15
377
263
150
15
23
135
saat arttırma
15

% % %
%
7
7
5
6
20.50
20.20
21.25
97.80

9
Ingiliz Bandıran
PAHANG
Vapuru 14.5.948 tarihinde limanımıza gelerek:
SELANİK — PİRE — BEYRUT — İSKENDERİYE — PORT—SAİT VC KIBRIS için yolcu ve eşya kabul edecektir. .
Fazla malûmat İçin. Galata Rıhtım Caddesi, Hovagimyan Han 147/1
ÖEMETRIUS J. ZERVOUDAKIS Vapur acenta6ina müracaatı rica olunur- Tel. 42199

Satılık Deniz vasıtaları
80 den 400 tona kadar motorlu İsveç ve İngiliz deniz vasi talan satılıktır, Galata Fermeneciler Yeni Han 6 No: da
O. K, Görener,
•’ ________
Bakırköy Sulh Hukuk Yargıç Jbğından: 947 - 345. Hukuk
Dâvacı Olga Hayaloğlu tarafından Baku'köy Baruthane dahili Timur kapı caddesinde II.. Numarada oturan Mustafa Nu ri varislerinden Selim, Saim ve irfan ve saire aleyhlerine mab -kememize açılan izalei şuyu da vasi dolayısıle yukarda açık adresleri yazılı bulunan Selim Saim ve İrfanın ikametgâhlarının meç huliyetine binaen kendilerine H. U. M. Kanununun 142 inci maddesine tevfikan ilânen tebligat ifasına ve duruşmanın da 19. 6. 948 Cumartesi günü saat 10 a bırakılmasına karar verilmiş ol-duğu tebliğ makamına kaim ol -mak üzere usulen ilân olunur.
Kapalı zarf usulile eksiltme ilânı
Devlet Orman işletmesi Merkez Müdürlüğünden
Eksili meye konulan İş: inşaat ikmali.
i
V6 —

1 — kİ ikmal
2 — eksiltme
3 —
Bayındırlık Bakanlığın al.nnuş ehliyet vesikası
tarihinden en az ( tatil
Eksiltme 26/5/948 de yapılacak Ankara Söğütözü Fidanlığında İnşaatıdır, Keşif bedeli (74) bin *137) yra 69/ kuruştur, Eksiltme 26/5/948 günü saat 10 i z. Orman C-enel Müdürlüğü komisyon odasında kapalı zart usulile yapılacaktır,
Eksiltme şartnamesi ve buna alt evrak Istanbulda Uman ha-
nında Orman Başmühendisliğinde, Ankarada Merkez Orman işletmesi müdürlüğünde görülebilir,
4 — Eksiltmeye girebilmek için İsteklilerin usulü dairesinde '4956 ı lira (881 kuruşluk muvakkat, teminat vermeleri can bu İşi yapabilecek ehliyette olduğuna cair İbraz etmeleri lâzımdır,
Bu vesikayı almak İçin isteklilerin eksiltme
günleri hariç) 3 gün evvel bir İstida ile Ba; ındırfck Bakanlığına müracaat etmeleri ve dilekçelerine en az bir kalemce bu işe benzer '74) bin ı337) ]ira '69) kuruşluk bir İş yaptıklarına caır iş yapı.ran idareden ajınnuş vesika raptetmeleri lâzımdır.
İstekliler teklif mektuplarını cksi|tme günü olan '26 5.948) çarşamba gününde saat (10) a kadar makbuz mukabilince eksiltme Korniş yonu Başkanlığına vermeleri, postada olacak gecikmeler-kabul olunmaz.
(6276)
Siirtte 13. Bağımsız J.P. Taburu Satın Alma Komisyonu Başkanlığından ;
Beher kilosu
Kilosu * Fiatı
Gr. kuruş
Kİ-
110
50
45
%7.5 M-
Teminatı Tutan Lira kuruş Lira kuruş

2992 28 3989/ 00 Sıfc.r eti
4896 40 -65286 *j0 M 86 Randımanlı undan
4406 81 58757 40 95 Randımanlı undan
RADYO
•♦e Bugünkü Program
PERŞEMBE — 13/5/3948
7.29 Açılış ve program,
7.30 M, s. ayan,
7.30 Müzik: Marşlar (PL)
7,45 Haberler,
8.00 Müzik: Çeşitli Hafif Müzik (Pl.)
830 .Müzik: Film Müzikleri
845 Müzik: Türküler (P1.,
9.C0 Kapanış,
12.29 Açılış ve program
12.30 M. s, ayan,
12,30 Müzik: Şarkılar, 13.00
13.15
Haberler.
Müzik; Salon Orkestralarından
Çeşitli Parçalar (P1,)
Müzik: Jumping Jacks P’ı.l
13.45
14.00 Kapanış,
17.58 Açılış ve program
18 Ofı M, 3, ayan, •
18 00 Müzik: Dans Müziği Plj 1830 Konuşma,
18.45 Müzik: Şarkılaı
19.00 M, s, ayan, 19.00
19.15
1920
20.00
20.15
2030
20.35
2115 Müzik •
21.30 Hafif Mcloöllej (P1J
21.45 Konuşma
22,00 Müzik: Varyete müzikle# 22.00Dans müziği ıPJ.) .22,46 M. S, Ayan
22.45 Haber)«
23.00 Program ve kapanış.
Haberler.
Geçmişte Bugün ,
Radyo senfoni orkestra.?
Müzik: Lied’Ier lPL) Radyo gazetesi
Serbest saat,
Müzik Tarihi Türk müziği
36270 009 130572 000 130572 000
1 — Siirdde 13. Bağımsız J. Taburunun o r Sel) eli k ekmek ve sığıl eti ihtiyacı kapalı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Ekmek ve sığır etinin mikdar ve tutarları ile muvakkat teminat paraları yukaııda gösterilmiştir.
,34-h unlardan yapılacak ekmekten hangisi ekmek alınacaktır.
4 — Ekmek 29 Mayıs 948 cumartesi Haziran 948 cumartesi günü saat 31 de ru satın alma komisyonunda yapılacaktır. Tealif dayanakların ihale saatinden b.r saat evveline «adar komisyona veril-nıiş olacaktır.
5 — Şartnameler her gün parasız ol₺"ax ’(.c r Sat.r.airr-, komisyonunda görülebilir. (59721
• 84/86) randımanlı unlardan yapılacak ekmekle 95‘ randıman-uygun görülürse- yalnız o cins
BULMACP
----'
1 2 3 4 5 6 7 8 9
9
J
2
4
t t
9
4
i.
(
i ; »
i ! I K i '
) 1 H i I
.'■I
1 iKi ! ı a a
IC | !■ 1 i
1 ’ 1 ! 1 B 1 L
ilil Hl ı 1 i
i ı ı a 1 1
Eitörler Derneğinin yoksul çocuklara yardımı
İstanbul Editörler Derneği. Ankara caddesindeki kitapçılar dan, yalnız birisi müstesna, hep sinin yaptıkları teberrülerden teşekkül eden 500 kadar çocuk kitabını Muallimler Birliğine ver m iştir.
Birlik bu kitapları ilkokulların fakir çocuklarına dağıtmaya başlayacaktır. Birlikten aldığı -mız bir teskerede Editörler Der neğine teşekkür edilmektedir. E ditörler Derneği ve dağıtma işine tavassut eden Muallimler Bir ligini tebrik ederiz.
günü saat Sürüde 13
11 de sığır eti ise 12 Bağımız J. P. Tabu-zaıf ve sair kanuni
(._______
Yukarıda
de Millî Emlâk Müdürlüğündeki komisyonda ayn ayrı
ile satılacaktır. İsteklilerin nihayet saat 15 e kadar yatıracakları teminat makbuzları ve nüfus cüzdanlarile satış günü komisyona, fazla bilgi için sözü geçen müdürlüğe başvurmaları. (Teminatlar önceden de yatırılabilir.) (6167)
Kr. 1500
500
400
300
200
İM
Yeni Sabah’ın İLAM FİYATLARI

Ballık
1 inci
H
maktu «larak Miyla,
»
ban timi
)
)
)
)
(
«)
I Giizcl bir ev’c ¥
sahip olmak ister mjsiniz? jı
Türkiye İş Bankasının ?
Küçük cari hesapları arasında tertip eylediği
$ zengin ikramiye çekilişlerinden faydalanınız. e
Haziran 1948 çekilişinde: İstanbul’da Küçük |
Yalda bahçeli ev JÎ
* Ankara da Tasarruf î;
evlerinde bahçeli ev
• Ankara da Güven JÎ mahallesinde bah- £ çel i ev İ*
dolgun para ikramiyeleri^

••• •• •; .
neşrolunan dâvasının : teşkil eden şekilde ba-
ner ve Yücel dâvası
CÇtNCU Kir AB İddia ve Karar Profesör Avukat Kenan ö-ner tarafından ve öner - Yücel üçüncü kitabını bu eser nefis bir silip satışa çıkarılmıştır. Mlk : dan pek mahdut olduğundan tükenmek üzeredir. Mem , ieket çapında bir dâvanın ta-1 mamlayıcı kitabı olan bu e-ı 6er her Türk münevverinin
* kütiibhaneslnde yer alacak ı bir kıymet ve ehemmlyette-
* dir. KJta bcılardan arayın, ı Fiyatı 175 kuruştur.
* *
«Yücel * öner» dâvasına aid Profesör Kenan önerin ı eserlerinden birinci ve Ikin-' ci cildlerin mevcudları tü-ı kenmek üzeredir. Bu kıymet * U ve ibret verici kitabların ı her üçünü de Ankara caddc-t sindeki «Kanaat» ve «tnkı-ı lûb» Kitabevlerinden tedarik l edebilirsiniz.
i.

»

E



-
I
No
ne
I l ekel Müdürlüğü ilânları
Malzeme Anm Şubes.nden :
1 — 1 Haziran 1948 tarihinden 31 Mayıs 1949 tarihine kadar bir se zarfında İstanbul Bira Fabrikasıiınalâtından çıkacağı tahmin edilen
(azalır çağaRr) tahminen 140 ton asit karbonik gazı pazarlıkla satıla çaktır,
2 — Pazarlık 18/5/948 salı giinü saat 14,30 da Kabataş Genel Müdürlük malzeme alım şubesindeki komisyonda yapılacaktır.
3 — Şartname hergün sözü geçen şubede görülebilir,
4 — isteklilerin belirli gün ve saatte 8,085 liralık Güvenme paı a-slle birlikte sözü geçen komisyonda bulunmaları i]ân olunur,
5 __ idare kısmen veya tamamen veya kısım kısım ayrı ayrı talip
lere İhalede serbesttir, ( 6279 ı
İıntiyaz sahibi:
A. CEMALEDDİN SARAÇOĞLU
Yazı işlerini fiilen idare eden:
FATİN FUAD
Dizildiği yer
«Yeni Sabah» ııuirettibhanesi Basıldığı yer: Güıı Basımevi»


î;25
30
r çekilişte ayrıca bir
ğustos 1948
Aralık 1948
H

erse
ve
z
Farzedelim ki, dağa çık tın, kaleye girdin, cenkte galip geldin, Sâdun Zencinin başın’ uçurdun; fakat o seksen kölenin elinden nasıl kurtulur sun? Gel. Bu sevdadan vaz geç beraber kaçalım. Hangi hüküm darın yanına gitsek derhal ka bul edilir, rahat yaşarız.
Vahşülfelâ, Şâmenin izahatı nı dikkatle dinliyordu. Çün -kii Sâdun Zenci hakkında et -raflı malûmat almağa ihtiyacı vardı. Sevgilisinin kaçmak tek lifini kabul etmedi. Müthiş bir soğukkanlılıkla reddetti:
— Allah göstermesin! Verdiğim sözü geri at.mam ve seni nikâhsız kabul edemem.. Ya ben Sâdun Zencinin başypı almalıyım, yahud o benim başımı almalı!...
Sâme Vahşülfelâyı bu yiiz-dfvüz tehlikeli karardan vaz geçirtmek için saatlerce uğraş ti ise d» pıuvaffak olarradı Nî bayd susmağa mecbur kaldı..
Muazzam Şark
Efsânesi
Tefrika No. 34





1
1 K
j
s I r m
■ o w
Ka» w* ) . ik(» ı*o m »a H |
Biraz düşündükten sonra ona başka bir teklifte bulundu:
"— Madem ki, kararından dönmüyorsun, o halde beraber gidelim, bu uğurda beraber ö-ltlim.
Vahşülfelâ, sevgilisinin bu teklifini de kabul etmedi:
— Her fedakârlığı yaparım kitin bunu yapamam. Seni go t ördüğüm takdirde «Şâme olmasaydı, Vahşülfelâ, Sâdun Zencinin başını getiremezdi.* derler. Bu, olacak şey değildir.
Şvme, sevgilisinin bu kadar inadcı olduğunu bilmiyordu. O nu yola getirmenin imkânsız
olduğunu anlamıştı. Son derece gücenerek «Allahaısmarladık» bile demeden ayrıldı; sarayına döndü.
Vahşülfelâ, Şâme gittikten yanın saat sonra silâhlarını ku şandı; atına bindi, gece karan lığında yola çıktı.
Meçhûl Süvari
SOLHAN SAĞA I
1 — Amme, Tomurcuk 2 — Son had, Uzak işareti :3 Ayakkabı yüzü, Akıbetimiz; 4 — So nuna (T) gelince dâvetı kabul; 5 — Nota, Şart edatı 6
ta, Bir şeker; 7 Belirli, Ağacın bir kısmı; 8 ■ yük bıçak; 9 Ârabistanca bir bölge.
YUKARIDAN AŞAĞI 1
1 — Bir ay, Tersi tek değil; 2 — Üye, Şuurî, 3 — Sn:, As korler; 4 — Çocuklara söylenen zahiri bir mahlûk, Tersi nota;
5
6 Jest, clüm cezası; 8 (N) nıe,
ölüm cezası, Bü Çalıdan örgü,
Tersi para saklanan ye’*; Tümsek, Krsi ilâve; 7 — Sonuna gelince beşin, Devam ettir
9 — Tersi hoca, Halen. EVVELKİ BULMACANIN
HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ
2 3 4 5 6 7 8 9
karşılaşırsam acaba hâlim ne o Jatak9 Meğer ben. acemi bir cen gâverden başka birşey değil mi şim: dünyada benden üstünleri varmış.
Vahşülfelâ. birdenbire sevgili sini hatırlayarak gayrete geldi.. Ona sahil olmak gayesi uğrun da Sâdun Zenci gibi müthiş bir haydudun başım uçurmağa giderken önüne çıkan alelâde bir süvariye galip gelememenin ne biiyiik biı cehalet olduğunu düşündü Her ne pahasına olursa olsun, ı nu mağlûp etmeliydi.
Biiyük bir azimle meçhûl süvarinin üzerine atıldı. Bu atılış o kadar âni ve mahirane oldu ki, yüzü örtülü adam, neye uğradı ğını şaşırdı. Kendisini yerde ve Vahşülfelâyı göğsünde buldu.
Vahsülfelâniıı ilk işi. meçhul süvarinin yüzündeki örtüyü kal-dırnıaL oldu. Oıtüyü kaldırınca uzun bu hayret nidası yükseltti;
1
4 b e
9
4 i c
1
9
«
*
K AY i K R K A;Tİ
EDA T £ TA S A
B AİYİB K E| S 1 N
I 5 A L! I K'B L Rl
R EİBİA S AjR ■ K
■ Sil RİA'B.A P'E
K| A'V! ı 'm; a:y Em
1 Mı'AÎM! î K! J TİU
|Kİ Eİz;a:bie,'h ı mJ
lirdi?.
Meçhul s Aaıi, bir tek kelime sövlomedı-n hücuma geçti. Valı-şiliırlâ, bu âni hücuma bir mâna veremedi. O da kılıncını çekerek hücum etmek- mecburiyetinde lmld;. ikisi müthiş bir cen ge tutuş*.ıi«i- Fakat birbirleri-
Vahşülfelâ. yavaş yavaş kork mağa başlamıştı. Hem mütemadiyen Vmç sallıyor; hem de kendi kendine söyleniyordu:
____Bütün gayretimi sarfetli-ğım halde neyin nesi olduğu be lirsiz bir süvarinin hakkından gelemedim. Seyfüraad’m bile te
ge tııtuşt.ıkr. Fakat birbirlerini bir türlü alt edemiyorlardı. Sabah olmuştu. Güneş bat- • inak üzere bulunuyordu, şüifelâ, avını tabiî süratle rek ilerliyordu.
Oniir.e ansızın bir atlı Yüzü siy'ih bir örtü ile kapalı olan, yalnız gözleri görünen bu atlının üzerinde demir elbise vardı. Acaba kimdi, kim olabi- pe’eyemediği Sâdun Zenci ile

Vah-süre-
çıktı.
varl
zayi
Kocaeli nüfus memurluğun -dan aldığım nüfus tezkeremi kaybettin), yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Melike Kösten