spor AKŞAM
CUMARTE8I 12 Mart 1949
her yerde 10 kuruştur.
Sene 31 — No. 10&24
POKER
PLAY
Sahibi: Necmeddln Sadak — Yazı işlerini fiilen idare eden C. Bildik — Akşam Matbaası
Atlantik paktı üzerinde nihaî anlaşmaya varıldı
Ankara
Üniversitesinde
Altı teknik komisyon teşkil edildi
Akdeniz paktı ve Türkiye'nin durumu
Faktın metni önümüzdeki cuma günü açıklanacak, İtalyan parlamentosu, pakta iştiraki kabul edecek
dilmektedir.
Bevin’în nutku
Londra. 12 (R) — tngilla Dışişleri Bakanı Bevln, dün müntehlplerlne hitaben söylediği nutukta tnglltere-nln tecavüz gayesiyle kurulacak her hangi bir teşkilâta asla yardım etmt-yeceğinl, fakat tecavüzü önllyecek teşkilâtı destekllyeçeğlnl bayan etmiştir.
Urdun
İsrail
r.-ü ta re keşi imzalandı
Yahudi kuvvetleri Akabe*
Amerikan askeri heyeti başkanın» suiıkast keşfedilmiş
Nav-
den ancak 3 kilometre uzakta
bulunuyor
ı r.dra 12 (R> — Rodos'ta müzak-rec- Bulunan Ürdün ve İsrail temsilcileri bir anlaşmaya varmışlar ve ateş kes antlaşmasını İmzalamışlardır. Mütareke Irak kuvvetlerine şamil değildir. Mütareke sahasının hududu Kudüs şehrinin şimalinden Akabe'ye kadar uzanmaktadır. Dr. Bunch. bu mütarekeye Irattın da İştirakini istemiştir.
Akabe meselemi
Londra 12 fR) — İsrail Dışişleri Bakanı Charet, Akabe bölgesinde İsrail ilerleyiş] Üzerinde İngiltere ile notalar teati edildiğini açıklamış, İsrail levletl İngiliz kuvvetlerinin Aka-bede bulunmasını protesto etmekle beraber, İsrail kuvvetlerinin Ürdün topraklarına girmediklerini, her hangi bir askeri hareket bahis mevzuu olmadığını, İngiliz kıtaatiyle temasB girilmediğini söylsmlş ve çarpışmalar vukuunu tekz b etmiş; İsrail topraklarına küçük bir Ürdün müfrezesinin girmesi neticesinde birkaç defa ateş teatisinden başka btr çarpışma olmadığını ilâve etmiştir.
Yahudi Dış Bakanı sözüne devamla. Akabe körfezine yakın olan ve ts-raiie ait bulunan Elâtlnln, Yahudi kuvvetlerinin elinde bulunduğunu İlâve etmiştir.
Su yer. Akıbede igiıiz kuvvetlerinin bulundukları bölgeden ancak üç kilometre mesafede bulunmaktadır. Burada 1500 Yahudi askeriyle birkaç hafif tank mevcuttur. Fakat topçu kuvvelteri yoktur. Y&hudllere, her hangi bir Uelreme hareketinde bulundukları takdirde atelşa mukabele e-dllcceftl İhtar edilmiştir.
Yahudi Dış Bakanı Charet
Atina 11 (R) — Gazetelerin yorktaa aldıkları telgraf namelere göre, Amerikan askeri heyeti reisi General Van FHt He diğer Amerikan zabitlerinin katline matuf bir suikast şebekesi Atlnada meydana çıkarılmıştır.
Atin* 11 (R> — Bellinden gelen telgraflara göre, Sovyet makamları 1000 Alman toplıyarık. komünist çeteleri saflarında çarpışmak İçin Yunanistan* göndermişlerdir. Yunan komünist partisi İtaları, kendi saflarında çarpışacak başka Alman gençleri de toplamak İçin Almanyadakt Sovyet işgal bölgesine gitmişlerdir.-
Ankara li (Akşam) — Ankara üniversitesinde senato tarafından d teknik komisyon kurulmaktadır. Üniversite rektörü Enver Ziya Karni, muhtelif işler üzerinde İzahlarda bulunarak kurulması karar altına alınan komisyonların şunlar olduğunu söylemiştir:
(— 1 — Döner sermaye ve mali kaynaklar komisyonu, 2 — Sosyal İşler komUoynu, S — Üniversite yapılan komisyonu, 4 — Yayım komisyonu, 8 — Öğrenci İşleri komisyonu, • — Mevzuat komisyonu... Döner sermaye ve malt kaynaklar komisyonu üniversite bütçesine hükümetin yapmakta olduğu yardımın dışında kalan kaynakların neler olabileceğini araştıracaktır. Sosyal işler komisyonu, üniversite öğretim Üyeleri ve yardımcılan için; yardım sandığı kurmak, bir üniversite lokali tests etmekle vaıdfelendlrllmlştlr. öğrenol işleri komisyonunun vazifesi ise talebelerden yardıma muhtaç olanlar için üniversitece, hükümetçe, muhtelif şahsi ve müessese! erce yapılması mümkün yardımın şeklini tesbit etmek, yabancı memleketlerden Tür-klyeye okumak için gelmek istlyen öğrencilerin yemek ve barınma işlerini bir düzene sokmak, yabandı üniversitelerin öğrenci ve öğretim mübadelesi İçin yaptıkları teklifleri incelemektir.
Bayındırlık ve Adalet Bakanları geldi
Bayındırlık Bakanı Şevket Ada!on He Adalet Bakanı Fuat Slrmen bu sabahki ekspreste İstanbul'a gelmişlerdir.
Sovyetler bu anda bir harb istemiyorlar
Bir Amerikan gazetesi yorumcusu yaptığı anketten bu neticeye vardı
Nevyork 12 (Nafen) — New-York Heral Trlbuna gazetesinin yorumcularından Joseph Alsop, Franaada, tn-gllterede, îtalyada, Yugoslavyada ve Almanyada Rus işleri mütehassislan Ha Sovyetlerle gayeleri etrafında geniş ve mühim bir anket yapmıştır.
Bu yorumcuya göre, görüştüğü bütün siyasi şahsiyetler ve Rus İşleri mütehassısları şu nokta üzerinde mutabık kalmaktadırlar «Kremlin şu anda bir harb istememektedir. __ mühim meseleler olle bahis mevzuu olsa Kremlin böyle bir harekete glrlş-
En
Yeni bir Rus korveti geçti
Atom bombası atacak uçaklar
Uzun menzilli bir kaç uçak filosu hazırdır
Sovyet Büyük Elçisi gayri resmi bir soruşturmada bulundu
Londra 11 (AP I — Ankaradakl İngiliz Elçiliğinin Büyük Britanya Dışişleri Bakanlığına bugün bildirdiğine göre, Rusya, Türklyenin bir Akdeniz Bölge Savunma Paktına karşı ilgisini tahkik etmiştir. Türkiye, aynı fikirde olan Akdeniz devletlerini, bllfthara Kuzey Atlantik Paktına raptedebilecek bir Akdeniz İttifakı kurmağa «evketmektedlr.
Türkiye Dışişleri Bakanı Necmed-dln Sadak, son ha'c&'ai zarfında bu konu hakkında İngiltere Dışişleri Bakam Ernest Bevln, Fransa Dışişleri Bakanı Robert. Sctu in» n ve Yunanistan Dışişleri Bakanı Konstantin Çal-darlsüe görüşmeler yapmıştır.
Ankaradakl İngiliz Elçiliğinin Dışişleri Bakanlığına gönderdiği rapor diplomatik kaynaklar tarafından a-çıklanm ıştır.
Ingiliz diplomatları, böyle bir paktın. tahakkuk etmesi halinde, Türkl-ycnln bir Akdeniz Paktına İştirakinin Rusyanın kuvvetli muhalefetiyle karşılanmasının beklenileblleceğlni söylemişlerdir. Gene İngiliz diplomatlarına göre. Türkiye, Rusyanın tahkikatına verdiği cevapta, mutasavver Akdeniz Paktının tedafüi olacağını, gayesinin bu bölgede bari? ve güvenliği sağlamak olacağını. Rusyaya karşı yönelmediğini belirtmiştir
Bu diplomatlar, geçenlerde Norveç in .de Moskova taralından İleri sürülen bir saldırmazlık poku teklifi karşısında kalınca, Oslo hükümetinin Rusyaya buna benzer bir cevap verdiğini hatırlatmışlardır Ingiliz diplomatları. Rpsyanm Trkiyeye aynı cinsten bir teklif yapmasının, kanaatlerince. şüpheli olduğunu, zira. Ankara hükümetinin İtKl d3. Boğazların korunması için yeni bir an’laşma yapmak hususundaki Sovyte tek"fmt kesin olarak reddettiğini söylemişlerdir.
1046 da Rusya, Türkiye ile doğrudan doğruya müzakerelere girişmek istemişti. Gayesi:
1 — Boğazların müdafaası İçin kendisine Türk toprağında üsler kurmak hakkını sağlamak:
2 — Stratejik bakımdan hayati ft-neml haiz Boğazlan İdare eden Mnn-treuz antlaşmasını, kontrolü yalnız Karadeniz devletlerine hasredecek şeklide tâdil ettirmek idi. (Hâlen Montreu* antlaşmasının sağladığı bu kontrolü Büy&k Britanya Fransa ve Birleşik Amerika da İştirak etmektedirler. Harbin sonunda Japonyanın yerini Birleşik Amerika almıştır.)
Sadakla çaldarls'in. bir Akdeniz Paktı kurulması (e diğer konular (Arkası sabite 2; sütun 1 de)
Created by free version of 2PDF
Nevyork 11 (Nafen) — Vaşlngton-dan bildirildiğine göre atanı bombasını atabilecek durumda bir kaç uzun menzilli Amerikan uçak filotillası hazır bulunmaktadır. Bu uçakların bombardıman uçakları oldukları da ' tasrih edilmektedir.
Eminönü - Unkapanı arasında köprü yolu
günü müzakerelerine V li bu ^olur> 11 milyon liraya
başlıyor
Ankara 12 (Akşam) — 14 günlük bir ara tatilinden sonra pazartesi günü çalışmağa başlıyacak olan Büyük Millet Meclisinin bu toplantısında topraksız çiftçileri topraklandırma, orman, yeni emeklilik, seçim, basın, gelir vergisi, ceza ve hukuk muhakemeleri usul kanunları, İller İdaresi kanunu, ekonomi genel meclisi kanunu ve ceza kanunu tasarıları gibi mtLhim mevzuların görüşüleceği anlaşılıyor.
Dış ve tşıçleri Bakanları Ankara'ya gittiler
Şehrimizde bulunan Dışişleri Bakanı B. Necmeddln Sadakla İçişleri Bakanı B. Emin Erişindi dün akşamki ekspresle Ankara'ya gitmişlerdir
Ankara 12 (Akşam) — Cumhuriyet Halk Partisinin bu salı günkü Meclis Grııpunda Avrupa İktisadi isblr’ttti İstişare komitesi toplantısından dönen Dışişleri Bakanı NecmPddln Sa-dnk'ın temaslarına dair izahat vermesi beklenmektedir.
çıkabileceğini beyan etti
Vali diinkii Basın toplantısında Eminönü İle Unkapanı üzerinde kurulması teklif edilen yo' hakkında gazetecilere maket üzerinde izahat veriyor
inekten kaçınacaktır. Kremlln'in Avrupa İçin hazırlanmış olduğu bütün planlar boşa çıkarılmıştır. Bunun İçin Kremlin İdarecileri şu anda yeni plânlar hazırlamakla meşguldürler.»
New-York Herald Tribüne tefsire İsi Joseph Alsop yansına şöyle devam etmektedir:
«Kendileriyle temas ettiğim bu siyasi şahsiyetlere göre, Rusyanın hazırlamakta olduğu bu plân şu üç esaslı hedefi ittihaz eylemiş bulunmaktadır:
1 — Harb esnasında Sovvyetler tarafından işgal edilmiş olan topraklar üzerinde kati bir hâkimiyet elde etmek ve bunları insafsızca btr İdareye tabi tutmak.
2 — Birleşik Amerikanın şu anda Avrupa ile daha fazla meşgul olmasından İstifade ederek kuvvetini Uzak Doğuya kaydırmak ve bu bölgeye daha fazla ehemmiyet vermek.
3 — Sovyetler Birliğini mümkün olan süratle harbe hazırlamak. Sovyet sanayiinin devamlı bir surette askeri sahaya inhisar etmesi bunu açıkça İspat etmektedir.
Siyeri şahsiyetlerle Rus İşleri uzmanlarının umumi kanatfnt belirten Ncu-York Meral frlbune muharriri şu neticeye varıyor:
Suvyetterln bu yeni programı yalnız bir Atlantik paktı 1le karşılanamaz. Rusların hazırlamış oldukları bu program belki de yirmi seneliktir. Bıı ' prograıh tatbik edildikten sonradır kİ Rusya yeni bir harıl göze alabilir. Bunun için d' RîriCîlk Amerika aldatıcı bir zafere kapılıp askeri hazırlık* rını durdurmamalı ve savunma İşlerinde her hangi bir gevşeme alâmett göstermemelidir.
.....i..
DİKKATLER
HassasLk — Vurdum duymazlık
altındakl dükkânların bir senelik geliri bir milyon Ura tutacaktır. Bu suretle köprü - yol 11 yıl İçinde masrafını ödeyeceği gibi, Belediyeye de mühim bir gelir kaynağı olmaktan başka. Galata. Bankalar caddesi ve diğer büyük yollardaki nakil vasıtası İzdihamı mühim mikyasta hahfliyecek-tlr. Ancak Belediyenin bugünkü mal! vaziyetiyle böyle hlr İşe girişmesine imkân yoktur. Bu sebeple Belediye, firmadan bu paranın da temin edilme sini İstemiştir. Bu teklif üzerine, şirket. Londradan şehrimize bir mümessil göndererek vaziyeti tetkik ettirmiştir Gelen mümessil. İşi muvafık görmüş ve raporunu bu yolda vermiştir.
tşe başlandıktan sonra köprü -yolun 2 sene içinde tamamlanacağı da Belediyeye bildirilmiştir.
Vali ve Belediye Başkanı Dr. Lflt-fl Kırdar. dün yeni yolun maketlerini ve inşaattan sonra alacağı vaziyeti gazetecilere göstermiş ve İzahat ver-m'ştlr Bu köprü - yol İnşa edilirse bugün gayet barbat bir halde bulunan Halicin Balık pazarı sahili de ay-
Belediye, nakil vasıtaları tıkanıklığını gidermek İçin Eminönü İle Un-kapaııı arasındaki yplu açmağa karar vermiş ve bıı maksatla dört milyon liralık İstimlâklerde bulunmuştu. Fakat bu işin ytlrütülemlyeceğl anlaşıldığından, yeni yolun busahlii takiben ve deniz üstüne yaptırılacak bir köprü şeklinde İnşa odllmeslnln mümkün olacağını bir İngiliz firması Belediyeye bildirmişti Memleketimizde mühim tesisler vücuda getirmekte olan bu firma, projesini ve hesaplarını Belediyeye vermiştir.
Firmanın teklifine göre, Galata ve Unkapanı köprüsü arasındaki 1.5 kilometrelik sahilde beton sütunlar ü-zerlne latinad eden bir köprü - yol İnşa edilecektir. 3 katlı olarak İnşa edilecek olan bu köprünün altında dükkânlar, en alt katında ve deniz İçinde de soğuk hava depoları ve antrepolar olacaktır. Köprü - volun genişliği 12 metre olacak, ayrıca da yayalar için tretuarlar bulunacaktır, Bu yol muhtelif ana yollarla diğer yollara bağlanacaktır Bu yeni yol 11 milyon liraya mal olacak lir. Buna mukabil köprü' rica sîulcmnlp olacaktır.
Posta İdaresinin haklı şikâyetlere ve halkın dileklerine karşı ne kadar hassas olduğunu evvelce de yazmıştık. Buna mukabil, Belediyenin. Seyrüseferin, Denizyolları İdaresinin, Tramvay ve Otobüs idarelerinin vurdumduymazlığını hepimiz biliriz.
Şu sütunlarda, halkı sersem eden klaksonlardan, işlemiyen taksi saatlerinden, kontrolsuz esnaftan, mevsime tabi yasaklardan bahsederiz; aldıran olmaz.
Bari Posta. Telgraf ve Telefonun fani müfettişlerinden rica etsek; hususi bir kıırs arsalar vurdumduymaz idareler İçin hassas İd ar er i yetlştirseler: memleket de biraz nizama, intizama
Haslara verilen «e dün Boğazlardan geren Z !0 Korveti
İtalyan donanmalından Rııslara verilen barb lemıleri Karadeniz* ilktedir Dün de Z ıâ korveti Boğazlardan t ;ınlş, llnıanunızda bl-durdukian sonra yoluna devam elmiş!1
Saiure 3
AKŞAM
12 Mart 1919
HAFTA SONU NOTLARI-
Medenî dünyânın tatsız (akalan
Teknik İlerle m eler İmanın kudretini günden göne arttırıyor. Bu kudretin yakın bir gelecekte ne bal alacağını gösteren bir misale perşembe gününün galebelerinde rasladun. Neryorktan gelen bir telgraf Vale Journal adlı gazetenin «yağmur yağdırmak İçin aunl teşebbüslere girişen kimselere» şiddeti a hücum ettiğini bitiriyordu. Oazete bu gibi tedbirlerin — ya Em ur yağdırmak ve «İre gibi — yalnız hükümet veya salA-hlyetll şahıslar tarafından ahıuna-*ini isteifime ve şöyle demekte İmiş:
«Önüne gelenin bulutları bombardıman ederek sun! yağmur yağdırmaya kalkması memleketin iktisadi hayatına talimin edllmlye-cek derecede zararlar verebilir.»
Belâya bakın sizi Adamın keyfi İstemi?, bulutlara nişan alıp şakır şakır yağmur yağdırıyor. Sis ıslanıyorsunuz. Mahalle halkı polise koşuyorsunuz: ‘Kim yağdırdı bu yağmuru?» diye tahkikat açılıyor; bulunmuyor.» Eğer yağmur istiyorsa kendi bahçesine yağdırsın; benim yağmura ihtiyacım yoktur.» diye bar bar bağırıyorsunuz. Çünkü hanımınız bahçede çamaşır kurutmakla meşguldür.
Yirmi otuz sene sonranın ceza kanunlarını merak ediyorum. Her halde şöyle naddeler bulunacak: Hükümetten müsaade almadan gök gürletmek, şimşek çaktırmak. yağmur, kar, dolu ve saire yağdırmak, zelzele yapmak, durup dururken denizleri dalgalandırmak, lodosu, poyrazı, karayeli tahrik ederek fırtına çıkarmak yasaktır. Bu yasaklara aykırı hareket edenler...»
Anlaşılıyor kİ İnsanlar kudret-lcndlkçe dünya, tatsız!aş a c aktar. Şairane hutur ve sükûna elvedal
Evlenme dairesinin temizliği
Nerede temizlik »oksam görürseniz altından çöpçü buhranı, hademe tasarrufu çıkıyor. İstanbul sokakları temblensmlyor, çünkü çöpçü yoktur; resin! daireler temiz değildir, çünkü ya hademe kalmamşıtir, yahut da hademe bulunamamıştır.
Geçen hafta Beyoğlu evlenma dairesinin pek temiz tutulmadığına işaret etmiştim. Evlenme dairesi, hem de Beyoglundakl gibi yepyeni bir binada her gün yeni yeni yuvaların temelin! atan bir evlenme dairesi ev temlriljine de örnek olmalı değil mİ?
Beyoğlu kaymakamlığı yazımıza alâka göstermiş, aşağıdaki satırlarla cevap veriyor:
Akşam gazetesinin 22/2/1949 tarihli nüshasında «Temhlllc bakımından evlenme dairesi» başhğlle çıkan yata İncelenmiştir.
Beyoğlu Evlenme Dairesi, gön sabahtan akşama kadar Çıkan binlerce kişinin ayakl kirlettiği merdivenler, her nn ı -nılı tutulamfunaht* ve ancak nk-lamlnn mesel saatinden sonra nitelenmektedir,
Bn dairenin müstahdemleri he-nüx tamamlamamış olduğundan binanın temizliğine ait bazı noksanlar görülmekte ise de haftada bir kere umum! temizlik yaptırılmak surclllc mahzurun giderilmeline çalışılmaktadır. Müstahdem kadrosunun tamamlanmasından sonra, binanın her cihetten temiz tutulması sağlanacaktır.
Bu alâkaya teşekkür ederim, inşallah .Beyoğlu evlenme dairesi pek yakında ziyaretçilerin kirli aynk-kabılarfyle basmaya kıyamıyacak-lan kadar temiz olur ve bu temizlik örneği etrafından bavlıyarak bütün şehri İstilâ eder.
Şevket RADO
Sütlüce infilâkı tahkikatı
Vali, bu işte Vilâyet ile Belediyenin hiç ihmali olmadığını açıkladı
Mühimmat fabrikalarının kuruluşu ve kontrolü Millî Savunmaya aittir, bilir kişiler infilâk yerinde t etki Merini bitirdiler
GÖNÜN MESELELERİ
Istanbulun dektrik ve suyu
Mark «onunda şehir bol elektriğe kavuşuyor
Vali ve Belediye Başkam Dr. ÖLAtfl Kırçlar, dün Vilâyette saat 16 da gazeteciler toplantısı yapmıştır.
Evvela şelırln elektrik meselesine temas eden Vali ve Belediye Başkanı demiştir kİ:
«— Bugün tstanbalım pek mühim bir işine alt çalışmalarımızın basan İle neticelenmiş olduğunu müjdelemek istiyorum. Şehrin elektriğini temin eden SUâtarağı santralının yeni tesislerle takviyesi ikmal edilmiştir Mart tonlarında yeni tesisleri İşletmeye başlıyacağız-»
Yen! tesisat l,7W,0U) Hra kıymetindeki 30 hin kllovatbk türbo - alterna-tör gruplyle birlikte 7 milyon liraya ntalolmuıştur. Bu paralar Elektrik İ-dares’ncc ödenmiştir.
Bundan sonra se^ır'n su işine temfcs eden Lûtfl Kırdan, yen! hale hattın* ait boruların büyük kısmının geldiğini, geçen sene bunlardan 9,5 kilometrelik kısmının döşendiğini, 15 itl-kunlrehk kısmının da bu yıl döşeneceğini. kolan kısmının da 1950 de ikmal edileceğini söyledikten sonra
t— Yeni Isale hattı tamamlandıktan sonra Çırpıçı nrteslyen kuyularının suyunu BaknrSöye vereceğiz. Yeni hat ikmal edinince 1950' sonlarına doğru şehre günde »40 bin metre mikâbı su vereceğiz. Bu Işlçljj şimdiye kadar sarfedilen ve edilecek olan para 20 milyon lirayı bulacaktır.
Türklüğü tahkir neşriyatı yüzünden iki tevkif
«Pandispanya» İsimli bir dergide Türklüğü tahkir edici mahiyette neşriyat yapılmış olması dolayjslie ağır ees» mahkemesine verilmiş olan gazetenin rahibi Cemil Tekçe İle dâva konusu «lan şiiri yasan 10 yaşlarında avukat Hasip haklarında tevkif kararı çıkarılmış ve her İkisi de dün tevkil edilmek Cezaevine gönderilmiştir Muhakemeleri mevkuten yapılacaktır.
Cinin çarptığı kız öldü
Şoför Cihadın idaresindeki bir olp otomobili evvelki iîce Karagumrük eadde-lnden geçerken, Kuvacılar caddesinde oturan 13 yaşında veddci İsminde bir faz çarpmıştır.
Vural hâl Miri bh müddet
Celâl Bayar
Denizde tehlikeli bir yolculuktan sonra Antalya’ya döndü
Antalya 11 — Celâl Bay ar dün Fl-nlkeden Sancaktar molörile Antalya'ya dönerken karayel fırtınası çıkmış daigal.tr motörün güvertesinden aşmıştır. 14 saatlik tehlikeli bir yolculuktan sonra Antalya'ya gelinebilmiştir. Celâl Eayar ve arkadaşlan İki gün Antalya'da İstirahat ettikten sonra Ankara'ya döneceklerdir
İzmir Fuarı
Bu yıl fuara Ingiltere ve Amerika da iştirak edecekler
Bu ficneki tsinir Enternasyonal fuarına İştirak edecek ccneb devletlerin fazla olacağı anlaşılmaktadır. Amerika İle Ingiliz ticaret odaları sergi sarayının mühim kısımlarında yer ala çoklardır. Ayrıca Çekoslovakya ve Macaristan hükümetleri de sergi sarayında pavyon tutmuşlardır. İtalyan ve Yunan hükümetleri fuar sahasındaki özel pavyonlarda İştirak edeceklerdir.
Fuarda birçok yenilikler jürültcek-tlr. Sergi sarayı tamamen ecnebi devletlerin İştirakine tahsis edilmiş olduğu İçin ecnebi ve yeril müessese ve firmaların da iştiraklerini sağlamak maksadlyle bir (Yeni çarşı) inşa edilecektir. Fuar gazinosunun yıktırılarak yerine fıskiyeli ve koskatlı bir havuz inşası yeni tertipler yapılması ka-rarlaştjrıljnişor.
Birleşik Amerikanın iştiraki. Amerikan küJtilr ve folklor varlığım gösterecek zenginlikte olacaktır.
İngilterenüı iştiraki İngiliz ticaret odalarının resmi mahiyette yer olmaları şeklinde olacaktır.
Lunapakta. büyük eğlenceler temin edilecek ve Lunaparkın ağzını kapayan lâbirent yık tırıl ocaktır.
Yeni Aydın valisi
Ankara 11 fA.A.) — Kütahya valisi E t he m Geçinerin Aydın valiliğine tâyini yüksek tasdikten çıkmıştır.
Bir Hollanda takımı İstanbul’a gelecek
Rotterdara 12 (AP) — Dün Holiftn-da basınında çıkan haberlere göre
Mil- i Hallândanın en kuvvetli takımlann-çncuğuna ' dan biri olan Rotterdam'in «Peyen-Igprd» futbol takımı nisan veya mayıs lı hız, zabıta tarafından der-{ayında Türkiye’de maçlar yapmak ıvye kaldırılmışsa da kısa üzere vaki olan bir daveti tetkik ■îonra 7hnilçtün etmektedir.
Vali ve belediye reisi doktor Lûlfl Kıdar dünkü basın toplantısında Sütlücedeki İnfilâk hâdisesi hakkında İzahat vermiş ve şöyle demiştir:
«— Nuri Paşa fabrikasının kuruluş va işleyişi hakkında size vc sizin va-futanızia umumi efkâra malûmat arzetmek isterim. Bu husustaki tetkiklerim sona ermiş olduğundan neticeyi huzurunuzda açıklıyorum.
Nuri Kllllgll'e alt fabrika, daha evvel 1&33 te bir Mmlled şirketin nulr . olarak Şişlide Ergenekon caddesinde kardeşi Mcrilha Orbay bulunmakta-kurulmasma ruhsat verilmiş Idl.J îonradan 183$ tarihinde Sütlüceye takledümlş ve 1938 de müessesenln rahibi olan llmlted şirket tasfiye edilerek madeni eşya-fabrikası Nuri l KDUgU'e devredilinşltir. Dosyasında mevcut evrakın ve ruhsatnamenin : tetkikinden anlaşıldığına göre fab- 1 rlka önceler! alüminyum levhalar- I dan matara, gaz maskesi, çelik başlık, bumbara ve dirhem takımları İmal etmekte İdi Sonradan 1937 ta-
İrihlnde bir dökümhane, 16 tezgâh, bir pres İlâvesiyle boş kovan, soba vo döküm İşleri yapmağa başlamıştır , ı Fabrika Sütlüceye nakledildikten , ] sonra tevsi edilmiştir. I Fabrikayı muayene ve
tetkik eden heyetler
Belediye makine, elektrik ve sana- ’ i yİ şubesi 1841 J'l1.i başında fabrikayı tetkik ve muayene ederek tamamly- , le kâgir olduğu ve yangına karşı , tesisat ve teçhizatı bulunması dolayısıyla yangın bakımından bir mahzur | görülmediği vc elektrik teslsatınm , da noksansız olması itibariyle heyeti , umumlyeslnln İyi olduğu hakkında rapor vermiştir- ,
Belediye Sağlık müdürlüğü hıfus- , sıhha mütehassısı tarafından veri-len raporda fabrikanın, bulunduğu sahanın tamamlylc sanat müessce- j lerl tarafından İşgal edilmiş olduğu j belirtilerek havalandırma, tesisatının 3 ıslah ve işçilere daim! suretle göz- . lük taktınlması halinde çalıştırılma- ‘ .unda sıhhi bir mahzur olmadığı bildirilmiştir. Bu rapor üzerine Sağ- 5 lık Bakanlığı hıfzısıhha dairesi rc- ( İsliği rapordaki şartlar temin edildiği takdirde, fabrikanın çalışması- , na müsaade ediiebUeçeğlnl bildirmiş- , tir. Bunun özerine bu şartlar temin 3 edilmek kaydlyle fabrikanın çalış- { masına İzin verilmiştir.
1947 yılında bu madeni eşya fabrikası bir daha bucak komisyonu tarafından tetkik edilerek çalışmasında İdari, sıhhi ve inzibati bakımdan 1 mahzur olmadığı hakkında rapor verilmiştir. Ayrıca İtfaiye müdürlüğü Beyoğlu grupu da 20/9/194? ta- , rihll raporunda binanın tamanılyle T kâglr ve müessesinin maden! eşya ı fabrikası olduğunu, yangından korunma vasıtalarının kâfi bulunduğu- , nu bildirerek çalışmasında mahzur t görmemiştir. L_________________ _________________
Binaenaleyh burası madeni e«yaJZ|r bulunabileceğini söylemişlerdir, fabrikası olması bakımından bu bu-! ^usla ilgili bütün kanunlar ve belediye nizamları İstanbul 111 ve belediyesi teşkilâtı tarafından yukarıda İzah edildiği gibi taınamiyk tatbik' edUmlştr. ı
İş kanunu ve nizamnamesi hükümlerinin. tablkı bakımından da bölge çalışma teşkilâtı fabrikayı madeni eşya fabrikası olarak görüp tetkik ve teftiş etmiştir.
Mühimmat imaline kim müsaade etti
Bir maden! eşya fabrikası olan Nuri Pâşa fabrikasının harb malzemesi İmal etmesine gelince, bu gibi mûe$3e5elerln kurulması. İşletmesi ve kontrolü hususu, «Türklyedo Harb Silâh ve Mühimmatı yapan hususi sanayi müesseselertiıln kontrolü hatkındaki 37G3 No- 11 kanun» Ilc MJUI^ Savunma Bakanlığın* alt bulunmak-' tadır.
Teessürle arzedeytoı ki bu infilâk netLcesfnder kaybolanlarla beraber 27 ölü ve 27 de yarah vardır, ötenle-riri t! sı İtfaiyedendir. Yaralananlardan hâlen hastanede 5 İrişi mıştır.» infilâk şahsının temizlenmesi bitti BütHlcede infilâk sahasındaki mlzleme tşl de tamamen İfana! edilmiş ve burada patlaması ihtimali olan her hangi bir madde bırakılmamıştır. Bıuıuıı için «on. teni laleni* •kipi de dün ayrılmıştır.
şimdi bu sahada binanın bazı akşamı taş bir İskelet halindedir. Haralar düzeldikten sonra bu duvarlarla diğer kalan taş enkaa temizlenecektir- Bu temizleme İş! de Nuri Paşa veresesi namına filim rejisörü Faruk Kenç tarafından yaptırılacaktır.
Faruk Kenç, Nuri Killlgü'ln ablası bayan Haslbenln oğludur. Paşanın diğer mirasçıları arasında da karısı prenses İffet ve Paşanın diğer kıa
dır.
Mirasçıların hukukunu ziyadan vikaye İçin işe el koymuş olan Beşiktaş. adlfyesl tereke bftklml. fabrikanın kısmen sağlam kalmış olan «müdüriyet» binasındaki bütün evraka el koymuş ve dün İşin bir kısmı da bitirildiğinden bütün evrak mühürlenmiş ve adliye emanet dairesine teslim edil m İştir.
Bilir kişi heyetinin dünkü tetkikleri înfllâk tahkikatının adil safhasına el koymuş bulunan savcılık tarafından teşkil edilen ve Askeri Fabrikalar grup müdürü tuğgeneral İbrahim ökten, yüksek kimya mühendisi Tahsin Alpay, kimya ordinaryüs profesörü. Anıt, kimya profesörü İlham! Clvaoğlu, elektrik profesörü Cavlt Sopan, makine profesörü Fraasuva, makine profesörü Nuri Koçer'den mürekkep ehlivukuf dün sabnh saat dokuzda savcılıkta toplanmışlar ve hazırlanan bir servi» otobüsiyte, savcı ya nemalarından YâVUZ Fındık fil İle birlikte Sütlüceye gitmişlerdir.
Ehlivukuf tetklkatı sırasında hâdise yeri gene polis kordonu sıtma alınmış ve ehlivukuf müstakillen çalışmıştır.
öğleyin tekrar savcılığa dönen ehlivukuf, savcıya hâdise yerinde bankaca bir tetkike Itteurrî görmediklerin! ve raporlarını üç gün İçinde ha-zırlıyarak salı günü tevdi edeceklerini bildirmişlerdir.
Bu suretle bilirkişilerin tetkik atı nettcesl ancak salı günil akşamı belli olabilecektir.
Diğer taraftan savcı yardımcısı Yavuz Fındıkgll dün de, İnfilâk yerine İlk defa giden bam zabıta me-murlarlyle, facia yerinden kurtulan bir kısım İşçileri daha yeniden, dinlemiştir.

kal-
Ye-
l Akdeniz paktı
(Baş tarafı 1 inet s»hilede)
' hakkından görüşmelerine devam et-! m ek üzere yakında An karada tekrar 1 bulamaları beklenilmektedir.
Londradak! solcu Yunan kaynakla-■ n, bir Yugoslav liderinin (hâlen Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Edward Kardel'ln) görüşmelerde ha-ı zır buiunaijueceğini söylemişlerdir. I Bu kaynaklar, Belgrnd hükümetinin j bir temsilci göndermeğe davet edildiğini İler! sürmüşlerdir. Londradak! Yugoslav çevreleri, bu haberi hıanç-: sızhkla karplanuşiardır.
I Bir Akdeniz Paktı hckkındakL tn-jgilterenin görüşü, şimdiki, halde bu-1 nun mevsimsiz olduğu merkezindedir. 1 Anlaşıldığına göre. Berin, Sadnk'a, 1 Türklyenln güvenliğinin İngiliz -Fransız - Türk İttifak antlaşmasiyle müemmen olduğunu ve Truman dok-
I trlnlnln da bu güvenliği daha fazla ! garanti ettiğin! belirtmiştir,
Türkiye büyük elçiliğine mensup bir sözcü tarafından daha sonra te-yldedildlğlne göre Sovyet Rusyanın Ankara höyük elçisi, Türklyenln bir Akdeniz paktına olan ilgisi hakkında «gayri resmi» soruşturmalarda bulunmuştur.
I Sözcii, Sovyet büyük elçisi A- A. Lavrishevln meseleyi Türklyo Dışişleri Bakanlığında yaptığı bir görüşme sırasında ortaya attığım söylemiştir.
Türklyenln Londra büyük elçLsl Cevat Açıkalın, Sovyet teşebtriısüııü, perşembe bilnü Dışişleri Bakanı Er-nest BevLn'le- müzakere etmiştir.
Merkez, bankası umum müdürlüğü
Ankara 12 (Akşam) — Merkez bankası unuinı müdürlü tüne Maliye Bakanlığı müsteşarı Zeki Sldermu-
Avusturya ile barış meselesi
Avusturya İle barış andlaşması İçin Londrada başlıya» göıiLj. melerin bir çıkmaza girmek üzere olduğu haber veriliyor. Bu hususta geçen Mayısta Londra da Uzun görüşmeler yapılmış, fakat Yugoslavyamn Avuşturyadan toprak ve ağır tazminat istemesi tize* kine müzakere neticesiz kalmıştı. Bu sene şubatın dokuzuncu nü görüşmelere yeniden başlandı. Sovyetlerle Yugoslavyanın aralının şeker renk olması, Yugoslavlann toprak istemekten vaz geçtiklerini bildirmeleri büyük ümitler veriyordu. Fakat görüşme limit edilen şekilde gelişemedi. Yugoslavlar toprak istememekle beraber Karintlya’da Slovenlerin bulundukları sahava istiklâle va-kın muhtariyet verilmesini, Avusturyanm Yugoslavya hududunda-ki arazisinin en rz 20 kilometre derinlikteki kısmını gayrı asker! hale koymasını, mühim tazminat vermesini ve Yugoslavyadaki a-lacaklanndan vazgeçmesini, Avusturya topraklarından Yugoslav-yaya akan nehirlerin mecralarının değîştirilnıiyeceğine dair teminat verilmesini istediler. Rusya bu İsteklerin hepsini destekledi. Bunun üzerine liş çıkmaza girmek tehlikesini gösterdi.
Avusturya Dışişleri bakanı Yugoslav isteklerine şiddetle itiraz ediyor: «Avusturyaya diişman değil İstilâya uğramış memleket muamelesi yapılacaktı. Vaziyet böyle olduğuna göre bizden toprak veya tazminat istenemez. Avusturya Nazi işgali esnasında ve harb-den sonra çok sıkıntı çekmiştir. Bu sıkıntılara biran evvel son vermek Utamdır.» diyor. Yugoslav Dışişleri Bakan vardmıcısı İse isteklerinde şu suretle ısrar ediyor: «AvusturyalIlar Narilerle beraber blıe karşı h«rbetmlşlerdlr. Sebep oldukları zararları tazmin etmelidirler.»
Bu şartlar altında bir anlaşmaya varmak imkânsızdır. Amerikalılar bütiin güçlüğün Rus hır tarafından çıkarıldığını, sulh akdedilince Sovyetlerin AvusturyalI an vc bu memleketle muvasala yolunda olduktan iein işgal ettiği Macaristan ve Romamadan askerlerini çekmek mecburiyetinde kalacağını, buna meydan vermek İstemediğini İddia ediyorlar. Bir kısım Amerikan gazeteleri bu münasebetle şiddetli makaleler yazıyorlar.
Bugünkü vaziyette bir değişiklik olmazsa Avusturya ile barış nndlaşması görüşmelerinin bu defa da neticesiz kalınası çok muhtemeldir. — E. T.
Hastanede
yangın
Ealoda kaybolan çanta
Created by free version of 2PDF
Adana askeri hastanesinin çatı kısmı yandı
Mesele Ankara mahkemesine intikal etti
Adana 11 — Bugün ısat 11.S0 de şehrimizin büyük binalarından ve yurdun modem hastanelerinden biri olan Adana askeri hastanesinde bir yangın çıkmış ve binanın çatı kısmı yanmıştır-
İtfaiyenin ve askeri birliklerin gayretleriyle yangın saat 15 • doğru söndürülmüştür.
Hastanede yangın çıkar çıkmaz buruda bulunan ağır ve hafif hastalar şehrin diğer hastanelerine ve kışlalara nakledilmişlerdir. Eşyanın büyük bir kısmı kurtarılmıştr. Can kayıbı yoktur. Maddi zararın 100 bin Lira kadar olduğu tahmin olunmaktadır. Hâdise etrafında tahkikata başlanmıştır. Yangının kalorifer bacasını dolduran kurumun ateş almasından İleri geldiği tahmin edilmektedir.
ÇERLER
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 2 FAİZLİ TAHVİLLER
Stvu ■ Erzurum 1 SIvm - Erzurum 1-1
( I4M1 Demiryolu t
UH1 DcmlrrOlU U imi Dcnurvulu m
MJIU MUdaJtso 1
miiu m anara» □ Milli Mvoalım LÛ
Müll Müd»t*a IV
% 6 FAİZLİ TAHVİLLER
Kalkınma 1
Kananma n
Kalkınma tll
048 irukran 1
M3 tatlkrazi fl
İM) Demiryolu VI
% 5 FAİZLİ TABVİLLRB
Krnal
Ankara 11 —. Geçenlerde Ankıîra Palasta verilen GalatasaraylIlar balonunda Naşlde adında bir bayanın çantası kaybolmuştu. Burada hayli alâka uyandıran bu çanta macerası şimdi adllyeye İntikal etmiştir-
Bugün üçüncü sulh cezada başlanan yargılamada, sanık olarak Ulua gazetesi muharrirlerinden Çetin Alton bulunmakta ldJ. Çetin Alton, o akşam baloda bulunan Ulaştırma İle Ankara Palasa gittiklerini, bir masada oturduklarını anlatmış, bîr aralık bir sivil memurun kendisini davet ettiğinden yukarı çıkması üzerine bir çantanın kaybolduğunu ve kendisinden şüphe edildiğin! Öğrendiğini söylemiştir.
Çetin Altanm anlattığına göre, o akkam baloda bulunan Ulaştırma Bakanı Kemal Şatr ve eski Ticaret Bakanı Atıf İnan, bir bayanın, telâşlı lıallnl görmüşlerdir. Atıf tııan, çantanın kimin tarafından çalipdığmı bildiğini, çalanı gördüğünü söylemiş ve tarifi üzerine Çetin yukarıya davet edilince: «işte bu gençtir? demiş va teşhisinde sonuna kader ısrar etmiş ve şehadetlnl yazılı olarak zabıtaya göndermiştir.
Çetinin zabıtaca İfadesi alınmak üzere Ankara Palastan götürüldükten bir milddet sonra çanta, otelin tuvaletler! civarında küçük bir çocuk tarafından bulunmuş ve sahibine teslim edilmiştir. Naşlde, çantada esasen para olmadığını, fakat ruju ile Ud anahtarın içinden çıkmadığım o sırada İfade etmiştir.
Çetin, bugün başlıyau duruşmada, Atıf İnanın tarafından kendisine böyle bir suç İsnat edilmesinin sebeplerini araştırmış ve sebebinin __ _ kendisinin Atıf inan aleyhinde bir souuî vilâyet gazetesine fıkralar yazmış Wa>i --------- ------------------
1135 >0.30 K.40
IS38 _____
USB ikramiyen
Milli
Demiryolu tV Demiryolu V
ANADOLU DEMİRYOLU GBUPU
Tanelim ı-ı mo
Hisse lanetleri « *0 «.
lUUraeoıi aer.el »8
olması olabileceğini söylemiştir. M®» dafoa avukatı Haşan Cemal Emek, hâdiseyi, üç perdelik bir vodvil» benzetmiş, bazı şahitlerin dinlenmesini istemiştir.
Yargıç, o gece Çetinle birlikte baloya gitmiş olan bayan Merlhle dİ» ğcr kız arkadaşının, şehap Teınlzer ve Atıf İnanın şahit olarak davetine karar vermiş, lüzum hasıl olursa diğerlerinin de çağırılması düşünüleceğini bildirmiş ve duruşmayı talik «dm İştir,
ırat»
Demiryolu ihtiyacımız
Ankara 11 — Ulaştırma Bakanlığı» nın tesblt ettiğine göre yurdumuzun yeniden 3200 kilometrelik demiryoluna ihtiyacı vardır. Ayrıca bir çok tali hatlar inşası da gerekmektedir, Bu hatların on senede bitirileceği tahmin edilmektedir.
8ARRAFLARBA ALTIN
Türkiyeye 2,5 küsûr milyon dolar tahsis edildi
Gulden | TUr» lirası x>u*.nınııgı müsteşarı zeaı Siaernııı- stmin nın tâyin edileceği haber yerilmek-1 kug«
------ milyon dolar tahsis edildi
Satışiaıj washlngton 11 (United Press) İk-tlsadi İşbirliği İdaresi 22,020,000 rto-ww larlılr yeni bir tahrisat m il-midesi şi)j‘ neşretmiş! ir Bu , T’ıhkl-
ı ■ : ı?vt ıs w
AKSAM
Sahlfe 3
AK SAM n XN AKŞAMA
Bu büyült gayret yanda kalmamalıdır
Veremle mücadele
Dün gece yeniden kar
Bundan iki üç sene evvel, büyük bir eserin senasında bulunmuştum: Eğer şimdiki işlerimi yapmasam, ömrümü bu gibi kitaplar yazmağa ha* re derdi in: ııe büyük zevk olurdu, demiştim.
Bir lügat... Bir ansiklopedi Tiirk nesillerinin çeyrek asırlarca okuyabilecekleri bir ııııa eser... Bunlardan herhangi birinin müellifi olabilmek... B:ı- muharrir i-ı-în. eşsiz zevk.
.Türkiye Kılavuzu isimli kitabı da bu kabil eserlerden biri saymıştım. Ankarada, Hüseyin Orak isimli bir mühendis, müteahhit teşebbiisiyle oğlunun gayreti; ve ekserisi öğretmenlerden mürekkep bir heyetin mesaisiyle hazırlanan bu büyük cilt, vilâyetlerimizin behrini inceliyor. Coğrafyaya, tarihe, ticarete, ilh., mahalli otellere kadar her türlü malûmat. Hüseyin Orak, bu uğurda yiiz bin liralarını harcayıp, doğru dürüst haritalar çıkarabilmeniıl yolunu aramış. Bir çok malûmatı da orijinal olarak toplattırmış.
Garb memleketlerinden hemen hepsinin şehir ve kasabaları, «be-tlcker» denen kitaplarla, muhtasar müfit olarak, seyyahlara tanıtılır. Bu kitaplardan, elbette yahut seyyahlar değil, talebe de, başkaları da faydalanır. Haııgi tarilü eserlerini görmeli? Hangi lokantalarında hangi meşhur yemekleri vardır? Nüfus? İstihsal? Hayvan miktarı? Vesaire... Hepsini. mahdut sahifeler içinde bulabilirsiniz.
Hüseyin Orak'ın hazırlattığı eser de bunlara benzer olmakla beraber, daha mufassaldır: Mahallî şarkıların notaları bile var. Hulâsa, özeniş, bezeniş neticesi.
Bu kitaplar, — beheri 17,5 Liralık — 4 cilt haline geldiği zaman, bütün vilâyetlerimizin kolleksi-yoııu tamamlanmış bulunacaktı. Lâkin, birinci cildinin piyasaya çıkışı iki seneyi mütecaviz bir zaman olduğu halde, arkası gelemiyor, Bütün vesikalar hazır, t-kinci cildin yazıları ve resimleri klişeye verilecek durumdaymış. /.Ancak birinci cilt kafi miktarda satılamamış. Çünkü, «mekteplerin ve Halkevlerinin bunlardan birer tane almalarını umuyorlarmış.» Ancak mahdut müesseseler almışlar.
Halbuki aynı eserin bir benzeri, daha evvel, devlet parasiyle çıkarılacakmış da, «hazır bir müteşebbis buna baş vurdıı.■ diye masraf edilmemiş.
Muhtelif bölgelerde verem hastaneleri açılacak
Verem aletine karşı Sağlık Bakanlığı bazı tedbirler almaktadır. Hastaların sokaklarda dolaşmamaları İçin bunların tedavi edilecekleri yeni müesseseler kurulacaktır. Bu maksatla bakanlık bütçesinden başka hükümetten beş milyon Hra ayniyat alınmıştır. Gelecek sene de ayni miktar paranın isteneceği anlaşılmaktadır. Bakanlık, bu tahsisatla memleketin muhtelif bölgelerinde verem hastaneleri açacaktır. Bu müesseseler ya mevcut hastanelere ilâve pavlyonlar. yahut müstakil hastaneler şeklinde olacaktır. Bakanlık, yeni tedavi mü-esseseierinln hangi vilâyetlerde açılacağını tesblt etmiştir. Bütün bu yeni teşekkllerdekl yatak sayısı iki bin kadar olacaktır. Şehrimizde bu kabil yeni bir müessese açılmayacaktır. Ancak diğer yerlerde açılacak o-laniar îstanbula olan veremli akını-nı önliyeceğinden mevcut müesseslerin şehir İhtiyacını karşılayacağı tahmin ediliyor.
Diğer taraftan alâkalılara göre, şehrimizde küçük yaştaki çocuklar arasında beyin veremi denilen menenjit tüberküloz artmaktadır. Bu da fena beslenme ve gıdasızlıktan gelmektedir.

yağmağa başladı
Termometre sıtır altında 3 dereceye indi, soğuk her tarafta şiddetlidir
Beynelmilel Milâno fuarı
Türk — İtalyan İktisadî münasebetleri
İSTANBUL HAYATI
Zav iffeti teftiş!
Facia karşısında gülünmez. Si nema perdesinde acıklı bir sahne seyrederken bile, hakikat olmadığını bildiğimiz halde gene içimiz sızlar, gözlerimiz sulanır. Fakat bazen de elemin şiddetli tesiri, dudaklarımızı kıvıran acı bir tebessümle ifadelenir.
Bir kaç gün evvel şehrimize ge leıı Çalışma Bakanı bazı iş yerlerinde incelemeler yaptıktan sonra, iş ve işçi mevzuları etrafında gazeteci arkadaşlara izahat vermiş, konuşma esnasında pek tabii olarak Sütlücedeki infilâk hâdisesine de temas edilmiş.
Bu mevzu üzerinde sayın Ba kanın söylediklerini gazetede okuyunca durakladım, büyük bir noksanlık hissettim. Öbür gazetelere de baktım, beyanatın tamamını aradım, bulamadım. Hepsinde aynı şeyler yazılı.
Çalışma Bakanının sözlerini bir daha gözden geçirelim: .
«— Sütlücede İnfilâk neticesinde berhava olan fabrika. Bakan- J-J lık teşkilâtı tarafından, harb I- 0-malâtile de iştigal eden bir fab- CM lika olarak tanınmamakta ve madenî esva imal eden bir fabri- ° ka olarak bilinmekte idi. İşçi mü- C fettişlerlnln muhtelif fabrikalar- ,O da yaptıkları tetkikler bu zaviyo- (0 den ele alınmış ve bazı eksiklik- !g lerin tamamlanması istenmiştir. Bu arada birinci teftiş 1947 de, -ikinci teftiş ise 1948 temmuzun- 9? da yapılmıştır. Bu teftişler esna- E_ sında fabrikada harb imalâtı gö-M“ rülmemiştiı*.-' >■»
Beyanatın sonunda şu sözleri -O aradım: "O
«— Teftiş vazifelerini tamam (D yapmıyanlar hakkında tahkikata "çg başladık. Neticede mesuliyeti gö- fl) ruleııler hakkında kanuni tâki- Ebat yapılacaktır.» O
Bay Bakanın böyle birşeyden bahsetmemesinden anlaşılıyor ki işçi müfettişlerinin yaptıkları teftiş, Bakanlık tarafından kâfi görülüyor. Yani kendileri o miies-seseyi madenî eşya fabrikası zannettikleri İçin müfettişler fabrikayı teftiş esnasında cephanelerin madenî kısımlarına karşıdan bakmışlar ve raporlarını o şekilde yazmışlar.
Bu husustaki nizamname ve talimatnameyi bilmiyorum amma bizim bildiğimize göre işçi müfettişinin vazifesi imalâthanenin muamele evrakını gözden ge çirrnek veya işçi ücreti defterinin rakamlarına bakmaktan ibaret olmasa gerek, işçi müfettişinin, işçiyi iş başında görmesi, çalıştığı yerin sıhhi durumunu, çalışma şartlarını titizlikle incelemesi icap etmez mivdi? Zaviye dedikleri nedir? Bir tütün imalâthanesinin üzerine (Dikiş atölyesi) diye levha asılsa, işçi müfettişi içeriye girince tütün denklerine dikiş makinesi zaviyesinden mi bakacak?
Farzı muhal olarak, işçi müfettişlerinin, fabrikada gördükleri cephanelerin ne olduğunu bilmediklerini, madeni eşya zannettiklerini kabul edelim, fakat teftiş esnasında işçilerle veya hiç değilse onların mümessillerde konuşmamışlar ını: ne iş yaptıklarını, ne gibi dilekleri olduğunu sormamışlar mı?
«Fabrikada yapılan teftişten sonra harb malzemesi imaline başlanmıştır» şeklinde bir mazeret de ileri sürülemez, çünkü senede bir defa kapıdan selâm verip geçmekte iş yeri teftiş edilmiş olmaz.
Bakanlığın müfettişleri her ınüesseseyi böyle teftiş ediyorlarsa ve Bakanlık (»unların raporlarına göre muamele yürütüyorsa — ki öyle olduğunu Bakan söylüyor — bu vaziyet karşısında acı acı gülümsenıekteıı gayri ne gelir elden?.'.,.
Cemal REFİK
Milânoda İktisat doktoru A. Perso-neni tarafından gazetemize gönderilen bir mektupta 12 ilâ 17 Nisanda Milânoda açılacak ulvslar arası fuara Türkiyenln de iştirakinden mütevellit memnunlyat tebarüz ettirilmektedir. Bu münasebetle 1945-1843 senelerinde büyük inkişaflar kaydeden Türk - İtalyan ticaretine temas edilerek, İtalya lehine gelişen bu ticaretin bilhassa 1947 (le azami haddine ulaştığına işaret edilmekle, ancak 10 Kasım 1948 tarihli Türk - İtalyan Ticaret Anlaşması kliring esasına dayandığından artık karşılıklı mübadelelerde tevazün temin edilmesi lüzumu üzerinde durulmaktadır. Filvaki bu anlaşmanın yürüyebilmesi Türkl-yeden İtalyaya yapılacak ve İtalyan pazarlarının da İstekli bulunduğu İhracatın hızlandırılmasına vabeste bulunmaktadır. Bugün bu ihracat bilhassa müsait İmkânlar arzetmektedlr. Filhakika:
1 — İtalyan hükümeti Türklyeden yapılacak ithalâta büyük kolaylıklar göstermekte ve Tiirk ihraç matları hemen tamamen İtalyaya lisanssız, serbest ithal edilebilmektedir.
2 — İtalyan iç piyasası ihtiyaçlarını evvelce Sterlin 'dokundan temin etmekte idi. İngiliz lirasının Dolar pariteslne nazaran yeniden ayarlanması Türk İhraç malları fiyatlarının yavaş yavaş İtalyan iç fiyatlarına yaklaşmasını temin etmiştir. Mamafi hâlen oldukça ı heıfımlyetli fiyat farkları vardır ve yürürlükte bulunan Ticaret ve Tediye Anlaşması İle tes-bjt edilmiş olan kurun. İki memleket arasındaki ticari mübadeleleri tam mânasiyle İnkişaf ettirebilmek üzere biraz daha düşük olarak yeniden tes-bit edilmesi hakkında İki Hükümetin anlaşması temenniye -şayan bulunmaktadır.
İtalyada her gün biraz daha İstihlâk imkânı bulan Türk mallarına yeni ufuklar^ aça bitmesi noktasından Milano Fuarı büyük bir önem taşımaktadır. Bu bakımdan İtalyada ticari temaslar arayan Türk müstahsil ve ihracatçılarının bu sergiye mümkün olduğu kdar büyük mikyasta katılmaları Ve Türk köşesinde İtalyan ve ecnebi ziyaretçilere İhraç mallarımız hakkında esaslı bilgi verilmesinin temin edilmesi çok faydalı ve lüzumlu bulunmaktadır.
yüksektir. Havalar böyle gittikçe atletin dalın ziyade artması muhtemeldir.
Belediyenin merkez haline getirilen sebzelerin mlktan azdır. Bunlar da daha 2İyade yatılı okullarla askeri birlikler ihtiyacı İçin satın alınmakta olduğundan piyasaya pek az mal çıkarılabiliyor. Pırasa, lâhana ve ıspanağın hiçbir tarihte bu derece pahalı satıldığı görülmemiştir. Ispanak perakende 80-90, kök kereviz 100, havuç 80 kuruştur.
Karadenizde fırtına
Sinop il (A,A.) — Fırtınadan İnebolu vc Ayancık'ta İş göremiyen Gü-neysıı vapuru bu gece Sinoba gelerek jük ve yolcularını sabahleyin Umanımızdaki Karadeniz vapuruna aktarma etuışltir. Dün tipi halinde yağan şiddetli kar, Boyabat yolunun tekrar kapanmasına sebep olmuştur.
fl-
Kış bu sene bir türlü yakamızı bırakmıyor. Cemrelerin birbirini müteakip düşmesi, geçen hafta havanın bir liralık lodoslaması üzerine baharın geldiğine hükmedenler olmuştu. Fakat bir çok kimselCT İhtiyatlı buluııu-t yor, «önümüzde kocakarı soğuğu var» diyordu. Kocakarı soğuğu dün kendini bütüıı şiddetiyle gösterdi. Öğleden sonra kar yağmağa başladı, uz zamanda her taraf beyaz bir örtü ile örtüldü. Termometre dün akşam sıfırın altında 3 derece indi.
Anadolunun bir çok yerlerine ve Trakya'ya kar yağmaktadır. Soğuk şiddetlidir. Ankarada termometre sıfırın altında 12 dereceye kadar İnmiştir.
Sebze fiati çok yüksek
Havaların bir türlü düzelmemesi endişe uyandırmaktadır. Bu sene kışın erken gelmesi yüzünden İstanbul da dahil olduğu halde birçok yerlerde sonbahar ekimleri yapılamamıştır. Ümktler İlkbahara bağlandığı halde havaların bozuk gitmesi yüzünden bu mevsimde de ekimlerin az olmasından korkulmaktadır.
Şehrimizde kış şiddeti dolayıstyle sebze vaziyeti pek fena, flatlcr çok

ileri
Hindistan ve Al manyadaki ticaret ataşelerimiz
Memuriyetleri başına gitmek üzere bulunan Hindistan ticaret ataşemiz Sami Özelsel İle Almanya ticaret ataşemiz Ali Ekrem Geriş şehrimiz ticari vc iktisadi mahfilleriyle temaslarına devam etmektedirler. Bu arada Ticaret Ofisi Umum Müdürü Mustafa Nuri Andı da ziyaret ederek OfLsln bu memleketlerle olan ticaret münasebetleri üzerinde görüşmüşlerdir.

Herhangi bir kitaba, bir fıkra sütununda böyle reklâm etmek istemezdim. Hüseyin Orak'ın şah-smı da görmedim, tanımıyorum. Ancak, düşünüyorum ki, bunca mektep binası yapılmış, öğretmen kadroları, laboratuarlar, kü-tıipane dolapları ve milyonlarca, milyonlarca masraflar.,.
Neticede eğen, böyle bir yardımcı eseri vaşatacak derecede Maarif olamazsa vay halimize! Bir şahıs yüz binlerce lirasını idealist gibi sarfettikten sonra, arkası gelemiyor. İkinci cilt çıkamıyor.
*
Aslâ okunmayacak kitapların külfeti devlet ve parti bütçelerine yüklenmesin elbette. Böyle bir cereyan hâsıl olmuştu ve cidden fena idi. Lâkin, bu seferki misal, onlardan değildir.
Türkiyede çıkan her lügat kitabından, her ansiklopediden ve bunlara benzer frer ana eserden birer tane olsun mektep kütiipa-nelerinde bulunmazsa, çocuklarınız yardımcı kitaplardan tama-inile mahrum kalıyorlar, okumağa alıştırılmıyorlar demektir.
Nihayet, bunların topyekûn fi-alr, bir pencere, bir kapı, bir avlunun malta taşları değerindedir. Mektepler de, okumağı mümkün kılmak için bina ediliyorlar.
Mektep kütiipanelerinde «behemehal bulunması gereken , bazı kitaplar olmalı.
Bunlar, hangileridir?
(Vâ-Nû)
Okullar arası futbol maçları
Okullar arası futbol maçları şahabız! ık yüzünden yapılamıyordu. Milli Eğitim Müdürlüğünün bakanlığa ve beden terbiyesi genel müdürlüğüne bu hususta yaptığı müracaatlar sonunda okullar arası futbol maçlarının yapılması için Vefa, Beşiktaş ve Meridiyeköyiindekl Galatasaray sahalarında sıra alınmıştır, Maçlara 1 bakınmıştır.
Ancak senebapndan itibaren yapılması icap eden bu karşılaşmaların | ders yılı sonuna kadar tamamlanan-1 yacftğı Banılıyor.
Üç şilep kömür getirmeğe gitti
«Emek», «Tan» ve «Yılmaz» şilepleri kömür almak üzere dün limanımızdan Havzaya hareket etmişlerdir.
Sanayi mıntakası
Bu meseleyi tetkik eden heyet salı günü yine toplanacak
Belediye hudutları dahilinde sanayi bölgesini tayin edecek plânın hazırlık çalışmalarında İmar müdürlüğü. Ticaret ve sanayi odası ve sanayi birliği temsilcileri tarafından devam olunmaktadır. Önümüzdeki salı günü her üç müessesenln temsilcileri arasında yeni bir toplauiı daha yapılacaktır. Ancak bundan önceki toplantıdan beri geçen zaman İçin Sütlüce faciası vuku bulduğundan bu defakl toplantının ayrı bir hususiyet taşıdığı belirtmektedir. Bilindiği gibi, hâlen şehir içinde mevcut fabrikaların yeni kurulacak sanayi bölgesine nakil tezini müdafaa eden belediyeye mukabil sanayiciler böyle bir naklin lüzumsuzluğu üzerinde durmakta, arttırılacak sıhhi vesalr fensni tedbirlerin bu külfeti bertaraf ettireceği hususunu belirtmektedir.
[Sabah gazeteleri ne diyor?| inkâra » vardığını belirliyor ve diyor .ki;
, «Mutlak icra kudretlerinin tneal-, yelleri büyük memurlar yetiştirebi]-, melerlndedlr. Bu meziyeti bile gös-tcrememlş olan İcra kudretimizi, şlm-dİ fiilen olduğu gibi Meclisten ayrı , bir kuvvet gibi tutmak istemek en hafif tâbirle mevsimsizdir.»
• .'Makalesinin sonunda muharrir Devlet Balkanına verilmesi düşünii-len Meclisi feshetme salâhiyetinin de , çok yersiz olduğuna işaret ederek , şöyle diyor:
- Bu hal devlet başkanlığı ile kendi hükümeti arasındaki tabii münasebetleri bozar: devlet başkanlığı ile Meclis çoğunluğu arasındaki tabii münasebetleri bozar.»

Demokrat Vekil
Bugünkü HtİRRİYETiıı Demokrat Vekil., başlıklı yazısında demokrasi devrinde Bakanlarla gazelecile-1 tin münasebetlerine temas ediliyor ve deniyor ki:
( Demokrat Vekil, gazeteciyi sayan vc ondan korkmıyan Vekildir. Hele bu Vekil Necmeddln Sadak gibi gazetecilikten yetişme bir Vekil olursa LîazetecLlerin hiç te korkulacak ln-canlar olmadığını bilir ve onların ' mümkün mertebe hatırını sayar.»
Bundan sonra Necmeddln Sadak gibi gazetecileri sayan ve onlardau korkmıyan Bakanların pek az olduğuna, hattâ bazılarının gazetecilere 1 karşı pek ileri gittiklerine işaret edilerek deniyor ki:
Bazı Vekiller gazetelerin ııeşrlyâ-tından şikâyet ediyorlar ve bir çok meseleleri yanlış yazdıklarını söylüyorlar. Bunun müsebbibi yalnız kendileridir. Gazetecilerle teşriki mesai ederek beyanatta bulunmaktan çe-klnmeselerdl şikâyet ettikleri havada İzalesi seçimlerden beklenilmekte dls yanlış çıkmazdı, olmasına göre bugün anayasa meselesini ortaya atmakta bir icap bulunmasa gerektir
Bundan sonra anayasada yapılması istenilen kuvvet ayrılmasına temas eden muharrir - Milli mücadeleyi doğuran büyük buhranın teşri ile İcranın blrleşiirilmesilt* çözülmüş» olduğuna işarı t ediyor ve «icra kudretini Meclisten ayırmanın biraz da 23 Hâkimiyeti Milliye Bayramını
Verem âfeti
TASVİR'de Cihad Baban «Verem gibi illetlerin sebebi» başlığı altında yazdığı bir makalede memleket imini c her saat içinde beş kişinin veremden Öldüğünü kaydediyor ve bu işle uğraşacak olan resmî dairelerle Bakanlıkların bir çok müşkülât bahanesile muvaffak olamadıklarını belirterek verem, sıtma ve çocuk öliimü gibi âfetlerle savaşacak en müessir kuvvetin münevver kütle olduğunu, ancak bu kimselerin de imkânsızlık içinde çalışamadıklarından bahisle diyor kİ:
«İşte veremin alabildiğine artmasına, sıtmanın önüne geçileınc-meslnc, çocuk ölümlerinin azalmamasına; ve diğer sahalarda, meselâ siyasi hürriyetin bir türlü gelişmek İstememesine kırtasiyeciliğin çoğalmasına ve çeşilil dertlerin bir türlü haUedllme-mesine sebep, hep münevverin yüreğindeki çöküntüdür. Münevver manen, rtıhan ve maddeten tatmin edilmediği içindir ki, memlekete karşı vaziyefesini yapmamakta, ve bundan dolayı da sayısız dertler memleketi İstilâ etmiş bulunmaktadır.»
*
Anaysada değişiklik
YENİ S AB AH'd* Ord. Prof. Vasfi Raşlt Scvig (Anayasada değişiklik başlığı altında yazdığı bir makalede iktidar partisinin anayasada tadilât yapmak istediğine işaretle böyle bir değişikliği icap ettirecek bir siyasî buhranın mevcut bulunmadığını belirtiyor ve diyor kİ:
'■ Anayasanın tatbikini İsteyen mevcut. hareketi anayasanın değiştirilmesi gibi görmek de hata oVıa gerektir. Binaenaleyh ortada bir buhran varsa o oa C. H. P. nin hâlâ iktidarda bulunmasından İbarettir ki bunu
. 10 bin ton jüt mamulleri
' Hindistan hükümeti tarafından ' yurdumuza tahsis edilen 10 bin tonluk jüt mâmullerl kotasından beş bin ' tonu serbest piyasaya ayrılmıştır. Beş ' bin tonluk bir partiden bidayette üç ■ bin tonu İstanbul, 1150 tonu İzmir 11 ve 850 tonu da Mersin ihtiyaçlarına ayrılmışsa da tüccarların yapacakları , talepler İçin bugün Eon gün olarak tayin edilmiş bulunduğundan, bugüne kadar yapılacak İstekleri baliğ olacağı miktarlar üzerinden beş bin ton hakkında ofis tarafından kati bir karara varılabileceği öğrenilmiştir. Diğer beş bin tondan resmi daireler ihtiyacı ve .icabında tanzim satışları yapmak üzere Ticaret Ofisine 1500 ton. Tekel Genel Müdürlüğüyle Tür' kiye şeker fabrikaların» ve Toprak j Mahsulleri Ofisine biter hisse ayrıl-| m ıştır.
Hülâsa, demokrasi devrinde Vekillerimizin de demokratik bir şekilde hareket etmeleri iktiza ediyor. Öyle zannediyoruz kİ yirmi beş seleden-beri memleketi gayri demokratik bir şekilde idare eden İktidar Partisinin Vekilleri h’ina da yavaş yavaş alışacaklardır. Memleket İşlerinin iyi gitmesi biraz da onların bizden esirge-miyccoâleri, mânevi yardımına baş-
Yünlü kumaş fabrikatörleri
Kendilerine tahsis edilen dövizin arttırılmasını istediler
Şehrimizde bulunan Ticaret Ekonomi Bakanı Cemil Salt Bari as dün bölge ticaret müdürlüğünde meşgul olmuş ve bu arada yünlü kumaş fabrikatörlerinden bir heyeti kabul etmiştir. Bu fabrikatörlerin istekleri Bakanlık tarafından kendilerine Merinos yapağısı ithali İçin tahsis edilen 10û bin sterlinin arttırılarak 700 - 800 bin sterline çakırılma-sıdır. Fabrikatörler böyle bir llhalâ-tın toplan yapılmasının doğru olacağını İleri sürerek tahsis edilen dövizin arttırılmasını istemektedir. Ancak verilen malûmata göre Bakanlığın her sanayici zümresine ihtiyacına ayrılacak fazla dövizi bulunmadığından ihtiyaç sahiplerinin de bu durumu takdir etmeleri gerekmektedir.
ve
Prof. Wright’in konferansları
Devletler hukuku enstitüsünün vetl üzerine şehrimize gelecek olun Chicago ünivrsltesl devletler hukuku ordinaryüs profesörü Wrlght hukuk fakültesinde iki konferans verecektir. Birincisi «Devletler hukuku ve milletler camiası» hakkındadır. 15 mart salı günü saat 12 de, 4 numaralı dershanede verilecektir
İkincisi devletler hukukunun birleşmiş milletlerin inkişafına tesiri mevzuludur. 16 mart çarşamba günü saat 11 de 4 numaralı dershanede 'Toplantı sonunda Adalarda açılacak verilecektir. Bu dershane eski talim ....... ” " ”
alayı blnasındadır.
da-
Adaların iman için bir toplantı
Belediye Adaların İmar ve inkişafına ehemmiyet vermektedir. Bu mm-takada yapılacak yeni İmar hareketleri etrafında görüşmek üzere dün belediyede bir toplantı yapılmıştır.
• Diğer taraftan resuıl daireler lhtl-
1 yactna tahsis olunan İkinci beş bin
tonun satın alınarak derhal yurda
sevkedJInıeslni temin içir.. Hindistan
Ticaret ataşeliğim İze tayin olunan
Sami özelsel ile Ticaret Ofisi D:ş Ti-
caret Müdür Yordun-ısı Eşref Ant!- , BUıuz. uruıun mvui
kact yakında Hlnctlstana harekete- Milletlerarası gençlik l:onreransiua iştirak etmek üzere Ingiltere'ye > lanbul Vftpuruy]e İnecektir. giden Tıtrk gençleri: K Pirna, V. Aş un. O Arlman. mitştür
Paris üniversitesinde muvaffak olan hukukçumuz
Geçenlerde Paris Sorbon. üniversitesinde ceza hukuku üzerinde doktorasını verdiğini ve ayrıca Paris üniversitesi Kriminoloji enstitüsünün iki şubesini de ikmal ettiğini yazdığımız avukat Muhİddin Göktü dün İst memlekete dön-
yeni yollarla, vücuda getirilecek meydan ve parklar etrafında görüşmeler olmuştur. Alâkalılar bu hususta bazı hazırlıklar yaparak önümüzdeki hafta yeniden toplanacaklardır.
Tekel Bakanı
şehrimizde bulunan Gümrük ve Tekel Bakanı Fazıl Şerafettlû Blirge diln beraberlerinde Tekel Oenel Müdürü Yusuf Ziya Eraln olduğu halde Tekelin şehrimizdeki muhtelit tesislerini gezmiştir. Bakanın hu akşam Anka-raya hareketi muhtemeldir.
Sahift 4
AKSAM
S-yın Bay Uîunay’ın, Karanhk piyesine 2 numaralı hücumu münsısebetile
Almanlar Albert kanalını geçiyorlar - Vaziyet çok gerginleşiyor
Toplıyanr H. Steele Commagcr
Çeviren; Arif DEREBEYOĞLU
— 6 -
Dışardan başka bir yardım görme-i patlarken, içerdeki tazyik tahammül den müstahkem m.•ekil düşmandan temizlemenin imkânı kaimanuşU. Eben - Em a el komutanı binbaşı Jottrand, cn yakın PontUsc ve Men-fehütean tabyalarından yardım İstedi. Onlar da gûya düşmanı İmha etmek maksodile Emen - Emaell bombardıman etmeğe başladılar. Ay-
edilmez bir hal alıyordu, ve bu halde askerler eli kolu bağlı bir vaziyette kalmışlardı. Akşam olduğu vakit kimsede cesaret kalmamıştı. Almanlar da gayet gilç bir durumda idi. Paraşütçülerin verdirdiği zayiat çok ağırdı; fakat onlar da esas birliklerinden ayn bir vaziyette kalmşılartiı. nı taraftan bir tabyanın diğer bir Silâhlan da azalmışt.ı: ve bu du-tabynyı bu şeklide koruması, şimdiye ramda geceyi beklemek mecburlyc-kndar görülmemiş bir şeydi.
Uçakların faaliyeti
Tam o esnada Alman bomba uçak- ______________________________
ları da faaliyete geçti. Fontlsse ve mal edince dört bir taraftan __
Barchon tabyalarından gelen haber- olarak hücuma geçtiler. Kanalın öte Dere göre tayyarelerin oralara da hû- tarafındaki tank ve hava dafi top-
cinde idiler.
Yeni hücumlar
Fakat Almanlar hazırlıklarını İkan!
cunı clıtfti anlaşılıyordu. Eten Emac-‘fsını tam İsabetlerle Eben Emaelln Un bir çok pencere yuvalan tahrip son müstahkem yuvalarını ela hara-edltmişil. Diğer tabyaların topları da beye çeviriyordu. Bir yuvadan öbürü-susturuldu. Şiddetli bir Lombardı- Lg sürünerek Hcrllycn mühendisler, mandan sonra Stukalar birdenbire: lnnıak maddelerin! yerleştirip derhal gök yüzünde kayboldular. 'uzaklaşıyorlar ve o yuva da İşe ya-
Komutaun gelen haberler. yeni ramaa blr haIe genyordu. Tabii buıı-paraşütçû birliklerin İndirildiğini, ve lan yUVaîarın içinden faritelotek Almanların Albert kanalını geçmek- imkânsızdı. Mühendislerde, sinhleri-te olduklarını bildiriyordu. Vroluko-ı^ kuvveti müsaade ettiği nispette ven ve Veldwezelt köprülerinden İse yuvalan tahrip etmekte devam edi-hlç bir haber yoktu. Bütün bu müri- çorlardı.
det zarfında planörle toen birlikler. pasdûsız bombardıman neticesi müstahkem yuvaların üzerine otur- müstahkem mevkide açılan derin muş, Belçikalıların yapacağı taarruzu rahneler kargısında binbaşı Jotlron-bekliyordu; halbuki Belçikalılar boy- kurtuluş ümidi büsbütün kirille blr şeye asla cesaret edemediler. Dışardan başka blr yardımın
Planörlerden İnen kuvvetler. Eben de.mümkün değildi. Bu va-
EmAtlT ciddi olarak hasara uğrat- ?lyet kar9lsmt|tt bütün garnizon mıştı; fakat bütün müstahkem mev- ın.jStehkem mevkiin İç yuvalarına kil raptedcmıyectk kadar as olduk- ^sumege başladı. Almanlar da (h-larından, aynı, zamanda yen! kuvvet- „ardfln açılan gedlklerden içeri ödlerin gelmesini bekliyorlardı. |
Diğer taraftan müstahkem mev- , klln dışındaki Almanlar da faaliyete geçmişlerdi. General Mlkosch koma- ,
.tasında 4 mühendis böhiğii He 2.| piyade bölüğü kauçuk sandallarla Albert kanalını geçmeğe uğraşıyorlardı.
Öğleye doğru düşman, blr hava oafi bataryasının himayesinde, tabyaların blr mil kadar şimalindeki Canne köyüne karşı taarruza geçti. Dfişmuu taarruzu oldukça güç inkişaf eriyordu. Çünkü kauçuk sandalların blr kısmı, top ve makineli türet ateşi ile taklb edilmişti. O gün akşama kadar blr bölüğünü kanaldan fpçirmeğe muvaffak olan Almanlar. tek bir hücumla Canne’I İstilâ etiller. General Mlkosch’un ka-naatlne göre, Eben yol açılmıştı.
bah’a geçmek) mevzuu yüzünden, 1 ailevi dostluğumuzu sarsacak kadar nahoş bir hava esmemiş olsaydı ve istenildiği veçhile. Yon! Sabah yazı ı ailesine karışmış bıılunsaydım, şu oynanan KARANLIK piyesine acaba aynı hırpaltıyıoı ida İle çullanır mı İdiniz?
Pek zannetmiyorum.
Karanlık piyesini, şirin dilediğiniz şekilde hırpalayacak yerde, nasılsa haddini bltmeyip, övmüş olan kalem arkadaşınızı: şu 2 numaralı hücum yazınızda: «Hoyl’nin bilgi sermayesini bilmesem, ya eser görmediğini, yahut da birden nlsyan marazına müptelâ olduğunu kabul etmek ıstırarında kalacağım» diye taltif edişinizi okurken, nlsyan marazi, maazallah sizi bulmuş olmasın diye, bir an Üzüntü çektim. Sebebi de şu: Diyorsunuz ki:
«Bir eser tenkid edildiği zaman müellifin bütün tercüme! halini yazmağa ne lüzum görüldüğünü anlamıyoruz.!' Burada bir parantez açalım:
«Karanlık» a alt yazısında, bay İbrahim Hoyi tarafından, «O Kadın», ' «Mcşoleteı-, «Zehir» piyeslerinin — belki dı> son zamanlarda soyadımı değiştirmiş olduğum düşünülerek — hatırlatılması; eğer yirmi senedir matbuat hayalına iyi kötü emeği geçmiş birinin «BÜTÜN TERCÜMEt HALt» diye tavsif edilip, târlz vesilesi olarak ele alınırsa, tutturulan tâ-biyede, hüsnü niyet aranamaz sanırım.
Bu günlerde, Şehir Dram Tiyatrosunda. KARANLIK adı altında blr piyesim oynanıyor. İlk temsil gecesinde bulunan sayın Re Tl' Ceval UlUnay'ın, eser hakkında, hırpalayıcı blr tenkid yazısı çıktı. Tenkide kızmak âdetinde olmadığım için, bu yazıyı güler yüzle karşıladım. Hattâ HlşUebilecek noktalarına cevap vermeği aklımdan bile geçilmedim. İş bu kadarla kalsaydı, mesele yoktu. Yalnız ne hikmetse, sayın ULUNAY, âdete, bu ilk tenkid makalesile, hızını alamamış gibi. KARANLIK hakkında İkinci bir yan neşretti.
Bu defa da. eseri beğenen diğer bir muharrire, bay İbrahim Hoyl‘ye çatmayı, «Benim beğenmediğim şeye. scıı ne hakla İyidir, hoştur diyebilirsin'1* tarzında acayip blr çıkışmayı vesile tutarak, ilk yazısındaki fikirleri, aynı cümle kalıplan İle, yeniden uniimüzı ssrdl
Sayın Vlunay, bu sefer, faala olarak: «■Merak ediyorum, acaba Meb-Irure Al?vok, piyesten Türk mantalt-Itesjnc uymayan hangi tarafları budamış, metnin nerelerine yeni baştan İlâveler yapmış, İbrahim Hoyi bize bilhassa bu noktaları tebarüz ettirmeli idi...» diye buyurdukları için, muhataplarının, bu cihetleri bilcmlyeceğinl, cevaplandırmak vaziyetinde de bulunnmıyacağmı düşünmek ıstırarile, kıymetli üstedımızın I meraklarını gidermek vazifesi, bana ! diiştu. 1 yalnız bu vazifeye geçmeden ev-■ veÇ sayın OTunay’n, ben de bazı şey-1_____
'ler sormak v₺ geniş bilgilerinden | cümlen ar devam edelim: müstefit olmak istiyorum: [ _________________________
j Karanlık piyeslıU kendileri beğen- mt( oynandı. «Meşaleleri | memlşlerdir. Haklı olabilirler. Ten-1 oynajl(iı.» diyorsunuz, jkldterlne de kimse ihraz edemez. Fa- ! Müsaadenizle burada yine duraca-kat acaba şu cahlU bulunduğumuz.
her vesile İle de üstadımızdan bol bol / .lM&.îaleler. hakkuıdnk! bu «alelft-metlılni edindiğimiz Avrupa sanal (|e> kellnıeal kaienılzlnden,
çevrelerinde, tiyatro tenkidi ™v-' .îlnKu, yahl ı mart 1949 tarihli Yeni zuunda blr diktatörlük rejLnıl ve usu- Sa]Wlh'U e.kjyor. Böylelikle de garip lü var mıdır? Yıınl, açıkçası, bay bir Qısyana fcapıldığmız anlaşılıyor.
. .--. ı.-_____ ________________2ü şu-
bat 1941 tarihli TAN gazetesinde intişar eden -MEŞALELER® hakktad»-' ki makalsnizin başına, hem iri punto harflerle şu başlığı: «Şehir Tiyatrosunda FEVKALÂDE blr temsil: Meşaleler.» cümlesini oturtmuş bulunuyordu! TAN'dakl poriak methiyeyi okumağa devam edelim:
: «şehir Tiyatrosu, Batallle’ın MEŞALELERE ile sanat âbidesinin eline bir zafer meşalesi vermiş oldu. MEŞALELER dört başı mamur blr tarzda oynandı. Sahnemizde bu ahengi İlk der» olarak temin edilmiş görü-1 yorum. Eseri lisanımıza nakleden 1 Mebrure Karay, lisan meselesinde çok
Rütiln İstanbul'un coşkun alkışlarla karşıladığı •enenin en nt'fls ve RENKLİ şaheseri
Başlıca yaratıcıları
CORNELL WÎLDE — MAUREEN O’HARA
MELEK’te
•şslz blr muvaffakiyetle devam «diyor.

KADIKÖY cTp'eRA "SİNEMASINDA ’
1 BÜYÜK GÜZEL FİLM BİRDEN r
1—AŞK MACERALARI
(The Huçhtersi (
Oynayanlar: CLARK GABLE — DEBORAH KERR
ÇAYLAK HAFİYE ESRAR ŞEHRİNDE
İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu Dram kısmı mat 20 de
KARANLIK Y^zap: Brever Jr. Bloch Tiirkçeal: Mebraro âlevok Komedi kısmı
AYİNİ RUHANİ
Maruf «anatk&r udi Marko Çolakoğ- / lu'nun eşi
KATİNA M. .
ÇOLAKOGLU nun vefatının yıl-' dönümüne rastlayan 13 Mart pazar günü saat yarımda (12,30) Şişil Rum mezarlı-
ğındndakl Metamorfosis kilisesinde, rahmetlinin İstirahatı ruhu İçin âyin yapılacağından, bütün seven dostla-ruı ve tanıdıkların teşrifleri rica olunur.
«Sahnemizde O Kadın devamlı su-alelâde
Menkul satış ilânı
İstanbul Beşine! 'cra memurluğundan. 5-949/275
Mahcuz olup satılmasına karar verilen Sultanhamam Dlkranyan han! 11-12 numarada mevcut 3 adet ıo parçadan İbaret komple vaziyette A-merikan otomatik elektrik tesisatı ve hlr adet boru ve dirsekleriyle birlikte soba 21/3/949 tarihine müsadif pazartesi günü saat 12 den 13 e kadar mahallinde satılacaktır.
Takdir edilen kıymetin
bulmadığı takdirde 28/3/949 tarihine rastlayan cumartesi günü ayni mahal ve saatte İkinci arttırması İcra kılınacağından talip olanların satış mahallinde hazır bulunacak olan memura müracaatları İlân olunur.
2512
Created by free version of 2PDF
P A Y D O 8
Yazan:-Cevad Fehmi Başkut
Cıunnrteuj •« Çanaratı»
H d« CacuM
MUAMMER KARACA OPERETİ
Bu akşam M AKS toTde 2Q,3Q da
PLÂTİN palas
Pazartesi akşamı Kadıköy Halkevi Tiyatrosunda SADIK ZEVCELER
%15 İni
ZAYİ — Faiıf nıitus memurluğun -dan almış olduğum ve İçinde askerlik durumum yazılı kimlik cüzüsmnu kaybettim. Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1X25 Doğumlu
Salih oğlu Hikmet Tenju
1 uyurlardı. Saat 11 de Eben Emael son olarak şu telefon haberini verdi: Eben Emaclden artık haber beklemeyin.» Saat 12,30 dn bütün müstahkem mevki teslhn olıhı.
Belçikalılar bütün müdafaa boyunca 50 ölü ve 40 yaralı vermişlerdi. Almanların İse 36 saatten daha az bir zamanda kazandıkları bu zaferde. zayiatları daha az olmuştur
Rudstedt ordusu
l Aynı zamanda von Rıındstedt Ardan! aşmağa muvaffak oldu. Arızalı, | ormanlarla kaplı ve akar suların-j karmakarışık blr hale getirdiği bu , bölgede motorla birliklerin blr başa- , rn elde edemiycceğl sanılıyordu; _________________________________
NazUer burada haftalarca uğraşır-) Şu halde, Son Posta gazetesinde. j(ln5l cdeın Balaillo’a lâyık blr terken, Frensnzlnrın dokuzuncu orduyu Karanlık’tan sitayişle bahsetmiş blr cüme yapmıştır ve llh.»
u ».«nnİKAaL-a «».herplr, tay HaSOU Âli ECİİZ haldi1 19‘H d? «FEVKALÂDE»
î, ceza dersini hak ediyor demek- 1949 da «at.fit.Ade» dam-
—1 | gasıoı yapıştırdığınıza göre, demin
belirttiğimiz o «nlsyan marazı*, sa-Sayın büyüğümüz bay ülunsyl )(ın hayranı bulunduğum kıymetli 1 «Tenkldde bitaraflıktan kıl kadar ajf- büyüğümüze bir oyun etmiş olmasın.? nlmr.mak lüzumunu, blr tenkid do- Sonra, şu yeni kurduğunuz sanat l»y,sue «>r mMU|lyst,™ BİrUdlCI- dlktatürlûtü„ e„ip blr
nl» yazarken, acaba KARANLIK hak- nokta daıliı: kında ne dereceye kadar bitaraf ka- o tarihIcrdeı Meşaleleri hay-labildlğlnlri. hiç kîndl kendinize 50r_ ranlıkla överken, blr başka gazete-dunuz mu? ^e. sevimli dostumuz bay Ekrem Re-
Müsaade ederseniz size bunu, da- 5jt Rey. bu eseri tenkid ve bilhassa ha vazıh bir şekilde ben sorayım: ‘ adaptasyona sapılmış olmasına itiraz Tuttuğunu koparan, acar, müle- etmişti. Fakat siz büyüğümüz, Meşa-şebbls, çok zeki, — üstelik, arzuları- İçleri beğendiniz diye, tutup, şimdiki na karşı konu İmasını hiç sev mi- usul ünüz üzere, ikinci bir yazı İle
(Arkası 6 ncı sahifede)
Mebrure ALEVOK
Ulnnay, tiyatro tenkid yazılan üstün- ylnc Klala feaıeminiz.
de kendine bir n.'Vİ sansür hakkı mı vermiştir? «Fena* damıtasım bastıkları bir esere, başka bir münekkit «iyidir» diyebilmek hürriyetine sahip değil inidir? Şehrimiz tiyatrolarında temsil edilen piyesler hakkında, hiç kimseden, sayın ULunny’ın fikir ve hükmüne uymaz bir sesin yükselmesine, hak, esvaz, izin yok f mudur?
Böyle bir cürete (!) kalkışılınca.
; muhterem üstadın hemen kaleme sarılıp: «Yazıklar olsun sana, benim
I kara dediğime sen ne hakla hizmet ;ı|_lcdlp ak dersin?» diye, akıl hocalığı ve' etmesi mt gerekir?
Şu halde, Son Posta
I
- Emekle giden harb getirebilecekleri hesap 1 başka muharrir,
«■---*....v— 'edilmişti. Fakat Almanlar Arden! iki'ds, ceza dersini
Fakat variyet Mlkoschten tahmin gün lç|ndc je|jp g^tlier ve Meııse ’ Liri ettiği gibi çıkmadı. Eten Emaelln nânla^lıu (jQ
aşmış oldular.
Cenubundaki kanalı Belçikalılar su , ... 1
İçinde bırakmışlardı. BU vaziyet karşısında karşı tarafa geçmenin İm- _____
kânı yoktu. Onun İçin Mlkokch gece- p^^-c UerMyecek yahut da Şi- 1
ye kadar beklemek karanın verdi |
Güç bir durum
Gece bastırdığı zaman, her İki tarafın da endişesi büyüktü. Eben Euıael feci surette tahrip edilmişti; vc bazı noktalarındaki tahribat tamir edilmez blr halde İdi. Askerlerin cesareti tamamen kırılmıştı; ve bu cesaretsizlik harap blr halde bulunan toplardan daha kötü bir durum yaralıyordu. Müstahkem yuvaların hava delikleri ve mühimmat nakleden tertibatların ağzında bombalar
Felâket kaçınılmaz bir hal almıştı. Ahumlar tek bir hamle İle Ma-ginot hattını kuşatacak ve C.arbe
|malde Belçika ve İngiliz ordularını ikiye bölecek bir vaziyete girmişlerdi.!
21 mayısta Almanlar AbbevlUe de denize vasıl oldular. Bu suretle Belçika ve İngiliz orduları tamamen kuşatıldı. Frunsıriardan hiç blr yardım gelcmeyince, müttefikler de Dunkerk'te toplanmağa boşladılar. Kıral Leopoldun düşmana karşı ko-I yamamak endişesLle ümitsiz bir va- ı
ziyette yapılan müdafaadan sonra yen — kıymetli patronunuzla aram-Belçika da teslim oldu...
■ (Arkası var) I
i da, (uzun zamandır yazılanını ba-l |sûh AKŞAM'dau ayrılıp Yeni Sa-
KISKANÇLIK
Yazan: ALPIIONSF. OAUDET * Türkçesl: MFHRC'HE ALEV OK
kadın avcısı öldüğümü anlatmaktı. Viyolonseli İle «refakat» ede durduğu ■evda faslımızın devamlı bir şahidi ■ıfatlyle, biçare hocafendinin buna iyice aklı yattı... Evet caacıgasnm. sıkı yağmurun arasından zar zor seçebildiğin o tepedeki beyaz çan, kulesi, etrafını birkaç ev sarmış, ardın-ea da S6uart ormamnftı yeşil perdesi çekilmiş taş bina, Uz-elles'in kilisesidir. Adı «Küçük Kilise j dlr. Halk ararında duha hoş, daha garip bir ismi vardır: «Boynuzlu Babanın Kilisesi:! Burasını yaptıran İhtiyar adamcağızdan ötürü böyle derler. Görüyorsun ya, bütün bu yerlerin, benim maceranın uyan hususi bir meziyeti varmış!
İşte geçen ayın bir sabahında, şafak vakti, metresim madam F1 orada, bekliyordum Hem de Gros-bourg armalı- uşaklı bir kupa arabasını: a .. Kabul edersi» ki, bunun
Tefrika No. 21
da ayn bir keyfi, fiyakası oldu Alezandre kâfiri, bizim firar programı hakkında her işi düzene koymuş, parayı temin etmiş, yolculuk plânını çizmişti; adamı sana cam yürekten tavsiye edebilirim, pahalıya oturuyor amma eşi bulunur gibi değil.
Ormanlar İçinden Melun'e geldik Lyon'a kadar trene bindik, birkaç saatlik bir moladan sonra, ertesi akşam vardığımız Cnssls’ye yollandık Bütün bu yolculuk bir rüya füsunu içinde geçli. Yatağından atlayıp arabama koşan, yakasını paçasını doğru dûriıst iliklemeğe bile vakit bulmamış bir güzel canan... Şebnemle kekik. nane kokularının karıştığı İlk kucaklaşmalarımız, afiaçlar arasından dolu dizgin kaçış Taşlında, camlara sürtünen dalların çatırtısı, yaprakların hışırtısı İçinde, peşimize düşenler varmış gibi hoş bir korkunun
Zayi — Bayburt nüfus dairesi ntien. aldığım ve İçinde askerlik muamelelerim yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim Yenisini alacalımdan eskisinin hükmü yoktur.
Feraşet oğlu Neşst Aka 1340 doğumlu
İstanbul Jandaıma Satmalına Komisyonundan
Muhammen bedeli nkteminat Lr. Kr. Lc- Kr.
Miktarı
Cinsi
500 adet Portatif kundura, ambalaj «andığı 4250. ûö
400 » Kırtaslyo » » 3000.00
200 »Nal » » îOOÖ.ÛO
418 75
ilk teminatla*
Yukarda olns ve miktarları İle muhammen bedeli ve rı yazılı üç nevi tahta auıbıiaj sandığı Taksim Ayazpaşa caddesindeki komisyonumuzda 29 Mart fl4ö salı günü saat on beşte yapılacak açık eksiltme İle satın alınacaktır. Ayrı ayrı isteklilere de ihale olunabilir. Şurl. kâğıdı komisyonumuzda görülebilir. İsteklilerin isteyecekleri kaleme attı mal sandığı makbuzu veya banka kefalet mektubu ve şart kâğıdında yanlı sair belgelerle beraber belli vakitte eksiltmeye iştirakleri. (3095>
İşçi Sigortalan Kurumu İstanbul Hastanesi Baştabipliğinden:
Cüısl Azı Çoğu Muhammen f’ot Tutan Geçici, teminat
güzri sarhoşluğu; hele hepsinden üs-. lugıınu, bir ay, iki ay için, brikj de tün gelen o nizamın, vazifenin elin-! bütün bütüne defterden silmiş bulu-den yakanı sıyırmak, memnu arazide avlanmak keyfi, o vahşi sevinç hissi... Nihayet Cassls. deniz... Mendireğin burnunda Mavi - Beyaz -Kırmızı: İki direğine, koca yelkeni çekip kanat açmak İçi o. bizden gayri bir şey beklemlyen güzel yatım...
Bütün bunlara diyecek yok! Bütün bunlar nefaisten!
Fakaat, filizi, morumsu renklere bürünen İlâhi bir akşam vakti, gemi-clğhnlze daha yeni ayak basmış, cü-nanla sarmaş dolaş, güvertede yatıp, yanımız sıra llerlJycn bir teknede, Nn-poilli mercan avcılarının hep bir a-ğızdan okudukları güzelim türkülerle; suyun fışırtısına, direğin tepesindeki fenerin tıngırtısına karışan bu neşeh seslerle mest olmuş bir halde vücut zevkinin derinliklerine dalarken başımıza ne gelse beğenirsin! Hnrrible, most horrİbie! (1) Azizim! Bir dc .baktık ki blzlın. ctnanı deniz tutmuş hem dc ne deniz tutması, aor-ma gitsin... öyle bir hal kİ koca gece, ertesi gün yatışmak, tükenmek bilmedi... Bu yüzden de deniz yolcu-
nuyoruz. Bundan beter fiyasko oIut mu, sen söyleI Nice yavuklunun arasından, ne mükemmel bir yol arkadaşı seçtim diye böbürlenmişim: öyle ya, macerayı, seyahati seven, denize bayıltın, dümen, yelken kullanmasını benim kadar İyi bilen, hu!Asa tam gemiciye yakışır bir kadın... Güze! Al A amma, şimdi de avucunu yala! Feleğin iş! yok, böylesine de bir deniz tutması musallat etti.,. Hem ne türlüsü, diyorum ya müthişi, şifa bulmaz çeşidi I
(Ark3sı var)

(1) Bu cümle İngilizce olarak geçiyor; = Müthiş, müthişin müthişi!
t
İP
SİNEMASINDA
Ekmek 5000 9000 35 3150 236,25
Koyun eti «dağlıç» 3000 5000 210-260 13000 975
Kuzu et! 900 750 300-360 2700 202,50
Sığır et! 200 300 169-200 600 45
Sadeyağı £00 900 590-620 6580 418,50
Zeytinyağı 300 450 «0 1170 87,75
Pirinç 1500 2500 110-125 3125 234.38
Si.lt 3000 4500 50-60 2700 202 50
Yoğurt 3000 4500 70-80 9600 270
Kuru sebze 1500 2500 40-65 1625 121,88
Yaş sebzs 4000 7500 20-50 3750 28125
Sabun 750 JOOO 170-200 2000 150
Soda 300 600 20 100 7,60
Bulgur 300 600 M-65 325 24,33
şe lir İye 300 600 60 300 2236
Beyaz peynir 400 750 160-175 1312,50 98.4-1
Yumurta 1000 2500 9-11 275 20.63
Patates 1500 3000 20-30 900 6750
ihtiyacı açık eksiltmeye konulmuştur
1 — Hastanemizin 949 yıh erzak
2 — Her kalem ayrı ayn eksiltme mevzuu olup istekliler bunların btı veya hepsine İştirak edebilir.
3 — Açık eksiltme 28 Mart 1949 pazartesi günü saat 14 de Nişanla-çında Büyük Çiftlik sokağında 10 numaralı hastane binasında komisyon huzurunda yapılacaktır. İsteklilerin bu saatten evel geçici teminatlarını hastane muhasebesine yatırarak gerekil belgelerlle komisyona müracaat-lan lâzımdır,
4 — Şartnamesi her gün saat 9-17 arasında hastanede görülebilir.
5 — Taahhüdünü Lfa elmlyen müteahhidin teminatı kuruma Irat kaydedilir.
o — İhalenin, yapılıp yapılmam asm da komisyon serbesttir. 13159)
EN BÜYÜK Maceralar,., ffin yüksek heyecanlar ve EN muazzam sahnelerle dolu TÜRKÇE sözlü filmlerin şaheseri Meçhul Vadiler... Vahşi ülkeler kahramanı

KARA GÜNEŞ
Başlıca Rollerde:
SPENCER TRACY — RİCHARD GREENE — NANCY KELLY


Sahile 6
ÂKSAM
12 Mart 1949
HİKÂYE
MAHKEME KORİDORLARINDA:
Benim de içki ehliyetnamemi alsalar!
Medeni olduk sayılırız
— Demukratlıftı bu memlekete getirdik mİ, getirmedik mi, gayri biz medeni olduk sayılırız, beyim.
Pir e Ah» ellini derinden:
— Öyle, çftvug! - dedim.
Ve kahvecinin havada bir yarım daire çizerek uzattığı AftplL teneke tepsiden, buğulu su bardağı He kahvemi .Hdıın.
Bir yirmi dört saatUğfne de olsa. (...) köyi'me gidince, Meşrutiyet köyüne de uğramadan edemem; mükemmel bir ziyafet sofrasından, ağzımı tanılamadan kalkmışını gibi zevcimde fir eksiklik duyarını. Beni, Meşrutiyet köyüne cezbeden, ne adı, ne tadı, ne manzarası, ne ab ve havası. ne de yosmalarıdır: sadece çavuşudur. Çavuş, yaşı belirsiz, tüysüz, tıissiız, su kabağına benzlyen dev misali bir adamdır. Onun hakkında, ateşti bir Halk Partili olmasından Gayri kayde değer bir malûmatım volttur. Neyin rtesldir, kimin fesidir, köyün yerlisi midir, muhaciri midir, afası mı^ır, esiri midir bilmeni. Sormadım. Soramadım. Çavuş, sormak fırsatını vermez. Kendinden bahsetmeği hiç sevmez. Az konuşur. On dört puntoluk halk gazetelerini okuyacak ve imzasını atacak derecede
■ Yazan: .
| NİHAL KAR.VIAĞ ARALI |
kapaklan hatifçe seyirdi. Uykulu sesi neden sonra duyuldu;
— Gönül meselesi, beyini.
«Gönül meseloslnl» çavuşa pek ya-’ kıştıramudığıindan, bu iıkl kelimeyi, «zevk meselesi» mânasına yordum;
Hani sen. kurulduğu gündenbe-ri Halk Partiliydin? — dedim. — Az jmı nutuklar çektin? Seçimlerde az mı yararlığın dokundu?... Bu gönül meselesine akıl »rdlremedlm.
İçime bir kurt düşmüştü. İhtimal, önümüzdeki intihabatta, Halk Partisinin bu köyde ille kaybedeceğine kanaat getirdi, gemiyi terkctmlş. diye düşünüyordum.
— Akıl ennlyecek bir iş yok bunda. bey... Biz bütün soyumuz, sopu-muz Halk Partiiiylzdlr... Şimdi gayri bir ben demukrat oldum... Ya kaatll olacaktım, ya demokrat... Demukrat oldum.
I Sustu. Bu seferki sükûtunda İnsanı yıldıran bir katiyet ifadesi vardı. Hintli bir mabud gibi vakur ve yorgundu. Merakımı asla tatmin cdeml-yeceglnıe eseflenerek bu mevzuda
arardan vazgeçip tembel kafamı yeni mevzular bulmak uğurunda zorlarken. o, yavaş ve yckııasak sesiyle tekrar konuştu:
— Yaş altmışı buldu,.. Horoz ölmüş gözü çöplükle kalmış... Bizim ele gözümüz çöpiükle kalmasın, dedim... Erkeğin yaşı sorulmaz, gücü sorulur... Kız yirmisinde anca, vardı anıa, alan razı satan razı... İmam nikâhına, merhamet el vermedi.., Beş, on dönlim tarlayı duluma bırakırım, dedim,.. Kâğıtlar askıya gitti. Bir iıaf-tu. beş hafin... Pembe canfes entariyi sırtına giydi, al yazmasını başına doladığı gibi dayı oğlum Muştafanıu koynuna girmeğe gitti... Temizle namusunu, çavuş... Amma ve lâkin de-nıııkratlığı gelirdik ıııl, getirmedik mİ bu memlekete, gayri biz medeni olduk sayılım... Elimi kana bulama-fiı nefsime yediremedim... Varsın. Halk Partisi Muştalanın olsıiu. dedim... Ben geçtim Denıukrallara...
Sustu; güdük tırnaklı çilli pençelerine gözlerini dikti. Ellerine hususi »>lr ehemmiyet verdiği belli İdi. Sonra, ağır ağır devam etti:
— Zor kazanırlar gayri benslz seçimleri...
Nihal KARAMAOar.IL!
O
ilim ve irfan sahibidir. Hâdiseleri kendine has bir görüşü ve telkin edişi vardır. Yaman politikacıdır. Beynelmilel siyasetteki değişmelerin kokusunu hemen alır. Ve, atlatmaca demeçlerden âdeta mâkul denecek ahkâm çıkarır kİ, işte bu hünerine cidden şaşarım. .Şaştığımı da glzllye-mem. Çipil mavi gözlerini kırpıştırarak beni şöyle bir süzer ve gülümser: »Kaçın kurastyız, beyim?» övûntüsü-nü, kaplan pençesi gibi ürküntü veren güdük tırnaklı, çil basmış elinin bir hareketiyle dile getirir. Hülâsa, çavuş, nevi şahsına mahsus bir acayip tiptir.
Bugün, yine onun uğrunda iki saatlik yohı göze almış, kan ter içkide köye ulaşmıştım. Öğle sıcağıydı. Gölgetlkstz koca meydanda, kuyruğunu kısmış sümsük bir köpekten gayri Canlı mahlûk görünmüyordu. Güneşin beynimi eritmesine vakit bırakmadan. çavuşu bulacağımı mu-hakkak saydığım Halk Partisi kahvesine kendimi dar attım. Duvar boyunca uzamış peykeleri, taş basması resimleri ve bütün takını taklavat! ve eşhasıyla tam bir köy kahvesi. Temiz mİ temiz, ferah mı ferah... Yorgunluğumu derhal unutacaktım, eğer çavuşu orada bulsaydım.
Kahveci. bakışlarımdaki üzgün mânayı yakaladı. Tezgâhın başından ayrıldı, yanıma geldi.
— Birini ml aradmdı, beyim? Yeisle cevap verdim:
— Çavuşu görmek İsterdim. Muhatabım, gizliyemedlği bir öfke İle
— Çavuşu karşıda, demokratların kahvesinde bulursun. - dedi.
Ve arkasını dönüp bir müşterisinin seslenişine seğirtti.
İçimde bir merak uyanmıştı.
Cılız bir asma çardağının altına sinmiş karşı kahvede çavuşu buldum.
— Demukrat ligi bu memlekete getirdik ml. getirmedik mL gayri biz medeni olduk sayılırız, beyim.
«Halk Partisinden neden ayrıldın?» sualime ikidir aynı cevabı veriyordu. Artık sabırsızlandım, ısrar ettim:
— Medeni olduk, o başka hesap... Aıııa sen dc bakalım, ne sebeplen. Demokratlara geçtin?
Hareketsiz yüzünde, kirpiksiz göz
Sayın Bay Ulunay'ın 2 numaralı hücu
((Başlarafı 4 üncü salılfcıle) «Ben kara dedim, 3en neye ak diyorsun?» tarzında hücumlara geçmemişti.
Anlatmak istediğim şu: Birinci tenkid makalenizi acılığına rağmen ! sempatik bulmuş, hele bazı cihetlerine yerden göğe kadar hak vermiştim. Fakat bu yeni lâblyenlz biraz garip ve yersiz kaçtığı için, sorularınızı cevaplandırmak lüzumunu hissettim.
Fakat, yine bir fakat var.,.
Tiyatro mevzuundakl derin bilginiz önünde ötedenberl saygı İle eglllr-1 ken, bu sefer buna eklenen sihlrbaz-’ lık kudretinize de, doğrusu hem hayran oldum, hem şaştım.
Her İkimiz de Karanlık’ın ilk temsilinde bulunduk. Tenkid yazınızdan şu parçayı alıyorum: «Piyesin kahramanı olan kız çok zengindir. Fakat bu servete alt bir emare yok. Meselâ kundura boyacılarının büe bl-, rer hususi arabanın volanında gö-| rüldüğü bu zamanda, bu kadar zengin bir kız nasıl olur da bir araba edinmez, öteye beriye gitmek için bir taksi şoförü ile mutabık kalır?*
Cevabım:
Karanlık piyesini dört beş sene evvel. hususi otomobil yasağı meri iken yazıp tiyatroya vermiş ve o vakitler zenginlerin baş vurdukları bu c t aksi İle anlaşmak» çaresini, piyes kahramanı için de muvafık bir tedbir diye saymıştım. Fakat şimdi sayın Ulunay’ın buyurdukları gibi kundura boyacılarının bile çifte otomobil sahibi kesildikleri bir zamanda, bu aksaklığın tiyatromuz erkânınca tashih edileceğine emin bulunduğum İçin bu noktayı hatırlatmayı zait addetmiştim. Netekim, ilk temsil gecesi, bütün dikkatimle bu muhavere parçasına kulak verdim ve Nevin Akkayanın hattâ «çoğul» kullanarak, «otomobillerim var» dediğine, huzuru kalble şahit oldum.
şimdi İş bu merkezde iken, sayın Ulunay, acaba hangi sihir kudretile,
ı, Karaniık piyesine mu münasebetile
i benim dört beş sene evvel hazırladığım ve tekrar ediyorum o zaman «hususi araba yasağı» devrinde mâkul sayılacak bir kombinezonumdan haberdar olup, temsilde söylenene değil de, vaktlle yazılmış olan bir cümleye istinat ederek tenkid yürftt-ımek imkânını buluyor, hayret!
Eserdeki budamalara, ilâvelere gelince:
Şayet Türk Tiyatro mecmuası İlk temsil akşamında çıkmış bulunsaydı, bu noktaları oraya yazıp yolladığım bir yazıdan öğrenmiş olacaklardı. Merak etliklerini söyledikleri İçin vaziyeti bir daha kısaca anlatayım:
Dark Vlctory’nin filimin! pek beğenmiş, piyesi Amerikudan- getirtmiştim. Aslı üç perde olan bu eserin mimari tarzı bizim telâkkilerimize hiç uymuyordu. Şöyle kİ: «Doktor Ahmet İzzet rolündeki Amerikalı hekim, ameliyat ettiği, sevdiği, evlenmeğe kalkıştığı kızın, altı ay içinde öleceğini bütün teferruatlle, doğrudan doğruya hastanın yüzüne söyler. Kızın İsyan salınası üzerLne de, kalkar gideceği köye yollanır. Üçüncü. yani son perdede, ölüm hastası kız, sevdiği erkekten vaz geçmediği için bizzat onun ayağına gider, evlenirler ve kocasının acele bir ameliyata çağırıldığı gün. ölüm alârmt sayılan mahut göz karartısını geçirdiği halde, kocasını bu gündelik vazifesinden bile alıkoymamak kahramanlığını göstererek, kendi kendine ölmeğe razı olur.»
Bay Ulunay, sahnemizde temsil edilen Karanlık piyesinin yeni şeklini gördüğü için, artık bu hülâsadan sonra, Türkçedeki değişiklikleri bir bir saymağa lüzum olmasa gerek.
Yapılan İlâve ve budamaları aziz üstadımız beğenmemekte haklı olabilirler, fakat eserin aslını bilmeden, okumadan: Keşke Karanlık piyesi, doğrudan doğruya tercüme edilerek, aynen oynansaydı. Elbette daha güzel bir netice alınırdı.» demekle; ha-
Soldan Itffia: i - nakıs nıüzijl. 2 - Pir büyün. 3 — Ter»! btr peypmnberdlr • Temi taşılalı, 4 — Keder - İngiltereli. S — Bir kadın İsini - Tem! IczneiUr, 0 — Yan yan giden bir denir mahlOku, 1 — Süvarinin bıoamaiı - Nida. B — Plıiaja mukabil elden çıkar - Hakseverine. 9 — Bir soyadı -Şttlbell, 10 — Çoğalan - RUrRbr.
Yukarıdan ngııflıyn: 1 — FcvkulAılc. 2 M(nnııu - Ziyaretçi. 3 — Genel olarak, 4 — Yarım ■ HUııcr ve marifet, 5 — 5ldn -Cenubi Asyadlı bUyllk bir körfez, o — Hayvanların meskeni - Aslmel eden. 7-Ana - Soya*. 8 — Terıl kllçük vapur - Romanya paran. 9 — Cehennemin üatünden geçen köprü - Aslanın saçı. 10 — Tersi İsmi demektir - İstirahat günü.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan saia: 1 — Çalalı'», As, S — Ameli, Nike. 3 — Murahhas, 4 — Adııyaadaya. 5 — Şek, Slovak. 0 — lnk. 11. 7 — Ikltulanı, 8 — Leyira. Ani. 9 —icara. Av. 10 — Kctcrıalaco.
Yukarıdan algıya: 1 — Çamaşırlık, 8 — Amuden. Ece. 3 — Terakki»'»', « — Alay, Kire» 5 — Lllıas, İran, d — Halita, 7 — Anadolu, Al. fl — İ*av, Tava. D — Alt. Yalan, id — Sokak. Mika.
+ PEHTEVNİYAL LİSESİNDEN YETİ-ŞENLER DERNEĞİ — Kkırcrlyct olınadıfiı İvin 6,-3jMS gUnU yap ilamıyım yıllı* kon-grcmtei, 1J/3/MP pîîMr günü «imi 19 da EmiııUnU Halkevi küçült nalınımda yapara-Şut
Lalı, acele bLr hüküm yürütmüş oluyorlar. Zira, ısrarla iddia edebilirim kİ, sahnemize «Karanlık» ın tercümesini vermiş olsaydım, bu eseri hepimiz, bir hafta bile oynanmasın^ imkân bırakmıyacak derecede yadırgar. acayip bulurduk.
Dediğini gibi, Dark Vlctory filimi üzerimde büyük bir tesir yaptığı İçin, böyle bir eserde baş rolü alacak kadın artistlerimizin, sanat ufuklarında haşmetle kanat açmak İmkânına ulaşacağını düşünerek, piyese, tercüme ve adaptasyon şekillerinden fazla bir emek verdim. Ortaya ne telif, ne tercüme, ıı« adaptasyon; âdeta hepsinin melezi bir eser çıkarırken, piyesten fazla filim senaryosuna dayandığım gibi, araya bütün bir perde. yeni sahne ve şahıslar ilâve ettim.
Her bakımdan muvaffak olduğumu esasen iddia elmiş değilim. Hattâ, eğer piyes tutar, alkışlanırsa, bunda benim emeğimin değil; sadece baş rolii yüklenecek kadın sanatkârın kudret, sanat payını aramak lâzımdır diye yazmıştım.
Nevin Akkayanın, bu rolü hari-kulâde bir tarzda yaşaLmış olduğunu, eserin lehinde ve aleyhinde kalem yürüten bütün muharrirler, yine bütün seyirciler gibi, kabul etmiş bulunuyorlar.
Ne vakittir silik rollerde kalan kıymetli Nevln’ln sanat, kabiliyet cephesindeki üstünlüğünü herkese tasdik ettirmek vesilesine; emeğimin, — velev ki, bir tutam lua kabilinden de olsa — karışmış bulunması, bana bol bol haa vermeğe yeterken, acaba meseleyi normal tenkid tarzından çıkarıp, polemik şekline dökmek lstl-yen, sayın Ulunay'ın, bu 2 numaralı yazısında, başka âmil ve salkler aramağa kalkışırsak haklı sayılmaz mıyız?
Mebrure ALEVOK
Ucu morarmış iri burnunu a-1açıyor?, diye haykırıverdim. Vay vuçlayip sıkı 'Şıkı oğuşturduktan anam vay! Sen misin lâf eden, sonra elini pantalonunun kalça Evvelâ pencere açıldı, bir erkek tarafına sürterek temizledi, bize başı uzandı. Anladım ki pabug bakıp yılıştı: . pahalı, herif çatacak bana. Kaça-
— Burun değil, su deposu. Ne-' yım bari dedim amma koşanuyo-vazllden hiç kurtulamıyorum. Ha-‘ mm ki. Adun attıkça ayaklarım valar kötü, burnum kötü, huyum birbirine dolaşıyor. Derken efen-kötü. Cenabı Allah kötülüklerin dini, geriden ayak sesleri duyul-hepsini benim başıma musallat du, tam köşeyi döneceğim sırada etmiş. Zannedersin kİ bu dünya-jheriflerin ikisi birden enseme yaya burun silmek için gelmişim. Ipjştılar; «deminki nağrayı bir içmesem bu kadar nevazil olmam 'daha at bakalım» diyerek vurma-arama o> merede dayanamıyorum1 ğa başladılar. "Nağra atan ben ki. İçtikten soni'a yatağa girince değilim. Başka biri bağırdı da haydi bakalım, bir hararettir ba-| kaçtı» dedimse de dinletemedim sıyor. Uyku arasında dön o yana, heriflere. Öylelikle yakayı kurla-dön bu yana derken sırtım açılı-1 ramıyacağımı anlayınca plânı de* vor, ertesi sahalı burnumun ucuna şin yoksa burun sil.
Burnunu tekrar uğuşturdu, geğirdi, ağzından keskin bir ispirto kokusu saçıldı. Kendisi de yüzünü buruşturarak homurdandı:
— Rakı olacak meret iyi şeydir amma iki tane noksanı var. Biri kokusu, biri de sızdırması. Ağzımdan rakı kokusu duyulmasın diye meyhanede pastırmalar, turplar yiyorum amma fayda vermiyor. Evin kapısından girer-giı-mez bizim Köroğlu kaşlarını çatıp yüzünü buruşturuyor: cGene evin içini pis kokularla doldurdun» diyerek çekişe başlıyor, öy-. le şeylere boş veriyorum, kulaklarımı tıkıyorum. Şu mundarı 1-cad eden herif, kokuşile dokunmasına da bir çare bulsaydı çok makbule geçerdi. Biı- şişeden sonra üç dört kadeh daha içince dokunuyor, hem zihnim bulanıyor,
nevazil gelip ğiştirdLm; «Siz hiç mi ıakı içme-saplanıyor. î- diniz, be birader? Görüyorsunuz
ki benim kafam dumanlı, puslayı şaşırmışım. Sarhoşlukla ağzımdan bir şey kaçtı ise kusura bakmayın, yaptığımın farkında değilim. Rakı denilen şey böyledir.. Fazlaca kaçırınca insanı çileden “t çıkarır» diyerek yatıştırmak iste-t-J dim. Bu sefer de; «vay, bir de ra-OL-kı dersi mi veriyorsun bize? BuCM kadar zıkkımlanacağına, adam'fc gibi içseydin» diye büsbütün çul- u landılar, gümbür gümbür yum- C ruklan indirmeğe başladılar. Öy-.O le yerlerde erkekliği bozmak iste- “ mem amma canım çok yandı, ben be feryadı bastını.
— Sen kendi zorunla belâyı ü-zerine çekmişsin, ahbap,
— Öyle söyleme, delikanlı. ts-( teyerek bu işi yapar mı insan?’ Anlaşılıyor kİ sen de ralurun ne demek olduğunu bilmiyorsun, o-0 zıkkımın kötü tarafları vardır. "O
(2 (D >
(D
Aunuyuı, ııeıu zıııııım uuiuınyui, rauuuuı vaıuıı. »
lıem (le ertesi çün baş ağrısından fazlaca kaçırınca insan kendin! kurtulamıyorum. İşte bugün de kaybeder. Aklım başımda olsaydı kafamın içerisi zonk zonk zonk- elin karısı için nağra atar da, es- (D luyor.
Yumruklaı-ile şakaklarını u-ğuşturakak yüzünü ekşitti;
— Yalnız rakının ağrısı değil ki. Yumrukların yeri de sızlıyor.
— Kafana yumruk mu vurdular, ahbap?
— Basıma gelenlerden haberin yok galiba. Karşıdaki ızbandut gibi herifleri görüyorsun ya, ikisi bir oldular, sokak ortasında pastırmaya çevirdiler beni. Allah razı olsun, polislerle bekçiler yetiş-meseydi canımı burnumdan karacaklardı herifler.
— Ne diye dövdüler seni?
Derin derin içini çekti:
— Bu da rakının marifeti. Fazlaca kaçırmışım. Sendeliyerek giderken biı- evin penceresinden kadın sesi duydum, öyle güzel gülüyorki dinlerken mest oldum. En nihayet kendimi tutamadım: «Yaşaaa, eksik etek! Sesin varolsun. Bahar bülbülü müsün, canımın içi? Sen orada güldükçe benim de yüreğimin içinde güller
çı-
mâyı üzerime sıçratır mıydım? Sarhoşluğun belâsı bunlar. Bir yİ-'—* şeyi aşınca zihnim bulanıyor.
— Mademki dayanamıyorsun, fazla içme, kararında bırak.
Mahzun bakışlarla boynunu büktü:
— Benim huyum kötüdür dedim ya, delikanlı. Bir defa başladım mı ağzım kızışıyor, bırakamıyorum artık. Benim gibi sarhoşlara da şoför muamelesi yapmalı.
— Nedir o şoför muamelesi?
— Şoförler büviik bir kaza yapınca ellerinden ehliyetnamelerini alıyorlar, şoförlük yaptırmıyorlar. Anlaşılıyor ki benim içkiye ehliyetim yok. Bir kanun çıkarsalar da bizim elimizden de içki ehliyetnamesini alsalar çok iyi olacak. Bu zıkkımın belâsından başka türlü kurtulamıyacağız.
Mübaşir seslendi, bizim ahbap ağır ağır kalktı, gene burnunu u-ğuşturarak gitti.
Ce. Re,
İPEKLER İÇİNDE
AŞK ve MACERA ROMANI
Yazan : Craig Rite
k. Tefrika
Aralık kapıdan Hötene, mutfağı görüyor. Annette orada. İki fincan kahve hazırlayıp İtina ile bir tspslye koydu. Süt hülâsasını da titrek ellerle bir cam kâseye doldurdu. Dolaptan şeker aldı.
HelCnc, bu sırada, lâkayıt görünmek için masanın üzerindeki haftalık mecmualardan birine göz attı. Ve dansöz, tepsi ile içeri girdi.
Annette:
— Krem İster misiniz? şekeı koyayım mı? — diye soruyor.
— Hiç birini İstemem, mersi.
Helene, dansözün de kendisi gibi sade kahve İçtiğini ve elleri titrediği için biraz da döktüğünü farketll. Mânâsız bir muhavereye giriştiler,
Annette, basma kalıp bir sual sordu:
— Bu mevsime göre hava soğuk değil mi?
. — Anormal derecede soğuk.
Tercüme eden : Vâ-Nû
No. 41
Itelçne, hem kahvesini ağır ağır karıştırıyor, lıenı de yan gözle Annette Ginnls'e bakıyordu, Jake'in kullandığı tabir ne idi? «.Bu Siyah gözlü, lcnlavî halli küçük sarışınlar». Hölene, kabul etti: Her halde, Jake, bu mevzuda malûmat sahibi olarak konuşuyor.
Annette Glnnls, çehresi kalb biçiminde hilkat tarafından resmedilmiş, titrek çeneli bir mahlûktu. Daha doğrusu çenesi şu anda titriyordu Şahsan güzel değildi. Çünkü burnu fazlaca kısa. Tatlı bakışlı gözleri. lüzumundan fazla büyük. Alt dudağı da, lüzumundan fazla dolgun. Saçları, ince imiş ve yumuşakmış hissini veriyordu: Yeni doğmuş bebek-lerinkl gibi. Solgun ve İnce elleri, mütemadiyen oynayıp duruyor, ta-knllus ediyor. Alnında dolaşıyor, saçlarında geziniyor.
Birdenbire. Heltne, kendisine vak-
tiyle, dokuz yaşında iken, bahçıvanının lıediye ettiği küçük bir kediyi hatırladı. Ne minimini kediydi bu... Bir bakıma titriyor, bir bakıma kurnaz. Pençelerini yalayıp durur, kuyruğuyla oynar. Muhabbet düşkünü fakat tırmalayıcı...
Heltae, fincanını masanın üzerine bıraktı. Sigarasını Lablada ezdi;
— Affedersiniz, biraz banyo dalre-nLze gidebilir miyim? Mersi, kendim bulurum. — diye ayağa kalktı.
Beş dakika soma döndüğü zaman Annette, göz yaşlariyl» yeniden ıslanmış yüzünü pudralamakla meşguldü. Masanın üzerinde, kendi kahvesi el değmemiş vaziyette dolu ve soğumuş duruyordu.
Höltne, çantasını açtı, rujunu arayıp çıkardı:
— Kadınca aramızda konuşalım-, güzelim. — dedi. — Sen kuzum, paranı ne yapıyorsun?
Annette, hayret İçinde kaldı. Vo ancak, birkaç saniye sonra kekellye-rek cevap verebildi:
— Ben mi?... Paramı mı?
Hâlâne, maklyajını bitirerek:
— Tabii değil ml ya? — dedi. -Paranı sırf kendi hesabına sarfetme-dlfita besbelli,.. Peki, ne yapıyorsun paranı?
Bu sefer, dansöz, yarım dakika kadar yutkundu, cevap veremedi:
— Hangi para, kuzum?
— Haydi haydi, kendin de biliyorsun... Bu kadar genç yaşta habre evlenmen bedava değildir. (Giriştiği bu tahkikat işi Helcne'in hiç de hoşuna gitmiyordu. Vaktiyle baytarın tavsiye ettiği ilâçları kendisine yapmak da hoşuna gitmemişti. Hoş hasla kendi de bu kadar İlâca dayan-mamıştı. Biraz soluk alıp süratle devam elti:) çünkü, sen, pek de gençsin, değil ml? Kaç yaşındasın? Yirmi var mı?
— Yirmi bir.
Hâlene, başını hüzünlü hüzünlü salladı:
— Yirmi bir yaşında olup ela bu kadar talihsiz izdivaç yapmış bulunmak.., Kuzum, Jack Morrls'le nerede evlendiniz?
— South Bend’de.
— Grown - Polnt’te bundan birkaç hafta evvel evlendiğiniz oğlan kimdi?
— tsınl, Ilarold Williaınson. (Genç kadın, birdenbire sıçrayarak ayağa kalktı. Yüzü sapsarı kesildi.) Ne demek istiyorsunuz? Bütün bu sualleri bana nişin soruyorsunuz?
(Arkası var)
Muşamba caket, pantalon ve pardesü alınacak Ereğli Kömürleri işletmesi Genel Müdürlüğünden:
Kapalı zarfla 1000 adet caket
500 » pantalon
250 > pardesü
ŞARTNAME :
Zonguldaktn. : Ereğli kömürleri İşletmesi Ticaret grubu müdürlüğünden
Ankara’da ı Etibank Genel Müdürlüğünden
İstanbul'da: Etibank İstanbul Şubesi Müdürlüğünden alınabilir.
Eksiltme 10 Mart 1049 çarşamba günü saat 16 da yapılacağından, numunelerle birlikte teklif ve teminatları havi zarfların en geç eksiltme günü saat 13 e kadar İşletmemiz Başkâtipliğine verilmiş olması lâzımdır.
Eksiltmeye gireceklerin istiyeceklerl bedelin % 7,5 u nisbetlude teminat akçesi vermeleri şarttır.
Postada vuku bulacak gecikmeler nazarı itibara alınmaz.
İşletme İdaresi İhaleyi dilediğine kısmen veya tamamen yapıp yapmamakta serbesttir. 3175
Elektrik ve Havagazı abonelerine'
1. E. T. T. İşletmelerinden
Vâki şikâyetlerden bazı kimselerin kendilerinin İdaremiz tahsildarı olduklarını söyllyerek abonelerimizden elle yazılmış uydurma makbuzlarla para tahsiline teşebbüs ettikleri anlaşılmıştır.
i-lareınlz hesabına tahsilat yapmağa mezun kılınan ve abonelerknlzlo temas edecek lıer memurumuz kendi fotoğrafını havi resmi hüviyet varakasını hamildir.
Tahsllât da malbu mutad makbuzlarımızla yapılmaktadır.
Hüviyet varakalarının istenilmemeğinden doğabilecek nahoş hâdiselerden İdaremizin hiç bir mesuliyet kabul etmlyeceBlnl sayın elektrik ve gaz abonelerimize bir kerre daha hatırlatırız. 2939
Ahşap iskele tamir ettirilecektir
1. E. T. T. İşletmelerinden
1 — Muhammen bedeli 40öû liraya baliğ olan Yedikule gazhanesindeki iskelenin çürümüş ayaklarının tamiri işi 17/3'949 perşembe günü aaat 10 da pazarlığa konmuştur.
2 — Muvakkat teminat 300. — İhadır. >-
S — Şartnameler levazımdan (Metrohan) parasız tedarik edilir. 2008
A RŞ AM
Bahlft 1
12 Mart 1949
Lİ 18 da
at
K. Kart JL Etollt-
8113
cins ve mlkdarı,
13 II* 20 mart 949 da devam edecek
Unutulmuş Cüzdan J
AYASPAŞA ECZAHANE3İ, Cthlüf ŞUTU — Bir bayan, İçind® hflvIyaH ve parası olan cüzdanını «sahancı*» de unutmuştur- Almasını rica ed(«
— Daktilo Aranıyor s
DaktHo bilen v® hesaptan anlıyan bir bayan aranıyor. Nunrosmanlye I caddeg^fi7 No^da Bay Arif*® müracaat. M
Created by free version of 2PDF
J PEV1ET DEMİRYOLLARI İLANLAR) | Yiyecek Maddeleri Alınacak Devlet Demiryolları Ankara Hastanesi Baştabipliğinden
n Tutan G. teminat thal®
Lira Lira Kr. Şu idi
EMET Elektrik tesisatı yaptırılacak
iller Bankasındanı
CİNSÎ
1 3 Koyun eti Kuzu eti . 20956 56 ISO 1 169 17720 87 020.00 8.53
3 Kara ciğer 32 110 35 163
4 Beyin 23 Adet 33 8 0.60
5 Balık. 'Uskumru) 173 ISO 315 33.70
0 Piliç 5 Adet 160 8 0.60
7 Tavuk 015 300 2745 305.88
8 Yumurta igünlükı 3706 » 10 370 27 75
9 .Rafina zeytin yağı «4Î 2«0 1672 125.40
10 Bisküvi 186 250 465 34 83
11 Şehriye 473 100 473 35.48
12 Makarna 2746 100 2748 305.05
13 Kırınızı mercimek 264 68 179 13 43
14 Bulgur 40 65 22 1.65
15 Vn .birinci) 473 65 263 19.73
16 Pirinç unu 414 140 579 13.43
17 İrmik 42 90 38 2.85
18 Nlçus'a 35 150 52 3 90
19 Toz şeker 3769 172.5 4778 353.20
20 Kesme seker 273'J 19« M23 406.73
2) Çay 4S 1600 720 54.00
22 Ihlamur 6 40Û 24 1.60
23 Yemek tuzu 12(5 225 273 20.48
24 Sofra tuzu 82 25 20 1.50
25 Kuru fasulye 900 80 720 54.00
26 Nohut 524 60 314 23.55
27 Yeşil mercimek 163 «5 106 7.95
23 Kuru bamya 135 B75 776 58.20
29 Kuru şoğan 2249 20 454 34.05
30 Patates (sân) 46 VJ 30 1398 104 85
31 Zeytin 385 130 500 37-50
32 Rece! ?muhteHf) 65'1 175 1095 82.13
33 Kuru barbunya 485 70 339 25,43
34 Kur?, biber 173 paket 15 27 203
35 Yem Bahar 69 > 15 10 0.75
36 Kimyon 7 » 15 1 0.08
37 Sirke 35 60 21 1.53
38 Tel tadattı 63 79 73 5.48
39 Göçe bufiday 11 55 6 0 45
40 Havuç - 1797 20 359 26 93
41 Kereviz I2ü9 35 423 3173
42 Karnı bahar 559 60 279 20.93
43 Taze vaprak J4 60 17 I 28
44 Semiz olu 5)6 40 234 17 55
45 Dolmalık biber 219 35 101 7.58
46 Ayşe iradın fasulye 2146 35 753 M 40
47 Taze bakla 342 30 103 7.73
46 Taze oamya 421 60 210 15.75
49 Patlıcan 2185 35 765 V’.M
50 Domates 1261 25 315 23 63
X 51 Domstes salçan 329 100 329 24.68
52 Pancar CG9 20 134 10.05
53 Ayva 520 30 156 11 70
54 Yer elması 5 20 1 008
55 Thzo soğan 63 35 22 1 65
56 Marul 1356 Adet 15 203 15 23
57 Yeşil salata 169 > 12 20 1.50
58 Hiyar 331 > 7.5 29 2.18
59 Dereotu 1155 » 4 46 3.45
GO Maydanoz 3416 > 4 138 10 35
61 Enginar 65 > 35 23 1 73
62 Taze hezpJy® 114 Kg. 50 57 4.28
63 lahana 1039 > 20 208 13 60
64 Kabak çekirdeği 3 125 4 0.30
65 Pirinç 53C0 125 6700 502 50
6-5 Ekme» 13103 Adet 30 9931 744.83
67 Çam fıstığı 800 48 3 60
68 Kuş üzüm** 5 120 0 0 45
69 Ceviz İç! 30 230 83 6.23
70 Kuru üzüm 571 100 571 42.83
71 Kuru erik 252 120 302 22 05
72 Kavun LiS 20 30 2.25
73 Karınız 1734 15 260 19.50
74 Elma 2102 60 1682 126.15
75 Armut 54 80 43 323
78 Taze üzüm 261 45 117 8.78
77 Vişne 65 80 32 2.40
78 Kiraz 25 40 10 0.75
79 Taze erik 443 30 133 9.98
80 Taze kabak 2234 20 447 33.53
81 Kestane kabağı 206 20 59 4 43
82 Pırasa 2326 20 405 S4.83
83 Ispanak 1854 40 742 «5.65
84 Pazı 47 20 9 0.68
85 Muz 2 100 8 0.45
80 Saman 891 7 48 3.60
87 Arpa 847 24 203 15.23
88 Portakal 11355 20 2271 170.33
89 Limon 13926 8 1114 83.55
90 Mnndalln 28 ifi 4 ÜJ0
01 Badem içi 4 400 16 110
92 Kepek 924 21 124 14.53
93 Taze kaya İ22 120 110 I0J)5
94 Ynmurta yemeklik 10636 Adet 8 851 63.83
Bfi Nar B 20 1 0.08
9« Malta eriği 25 100 25 1 88
97 &ğır ati 40 180 72 «40
98 Dana eti 60 180 108 8.10
09 Bnlık (palamut) fi 180 6 0 38
100 Dalak 25 8 8 0 43
101 »■ yağı 184 Î60 738 B5J5
102 Kaşar peyniri 2 350 7 0J3
103 KariT® 1 676 B 043
104 Bal 1 400 4 0.30
105 Çukulata 1 «00 8 0.43
ıoe Kuru saramsak 1 80 ı O.Û8
107 Patates unu 8 200 8 0.43
108 Yaesı kadayıf 3 68 3 0.13
109 Tarhana 3 200 4 0.30
110 Taban 1 İW 3 0^3
111 Peluntz S 120 a 0J5
112 Leblebi 3 100 3 0.23
119 İç fındık î« B 038
114 Kuru kaya 10 400 120 fi.00
113 Çeftall B 7B 4 030
tıe çilek 3 140 4 0^0
117 Salamura yaprak 10 60 6 045
118 Taze rarmusak > BO 3 0.15
lifi Turp B 20 1 0.08
120 Kum of 30 10 3 013
121 ▼ulat una 1 220 8 0 43
1 — Emet kasabası elektrik aantralına tesis edilmek üzere 00-70 beygirlik bir adet dizel gurubu satın alınacak v® alçak ttvettür şehir «ebc-keal yaptırıl »çaktır.
2 — îşin keşif bedeli 5W«,ft4 liradır.
3 — Geçici teminat 4.133.95 Uradır
4 — Kapalı teklif zarflan lfi/Mart/1949 çarşamba gönü Bankamu Batın Alma Komisyonu tarafından açılacaktır.
* — Zarflar makbuz mukabilinde en geç 15/MarV1949 Balı günü sa-12 ye kadar bankamıza teslim edilmelidir.
I — Postada vâki gecikmeler nazarı İtibar® almmıyacaktır.
7 — Bu işe alt şartname (3.—1 Ura mukabilinde bankamı! muhale b® müdürlüğünden temin edile bilir.
8 — Bu işe alt bilcümle Devlet v® Belediye vergi v® rerimleri, noter v® harç masrafları ve bunların sanılan İşi alana alt olacaktır.
9 — Banka ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir.
T, C. Ziraat Bankasından
1 — Beynelmilel tanınmış fabrikalar nuunulAtından olmak üzere pazarlıkla 92 adet Standart boy yazı makinesi v® dürt amellyeli el İle müteharrik (35» adet hesap makinesi satın alınacaktır
2 — Taliplerin teklif edecekleri bedel tutarının yüzde beji nlsbetln-d® muvakkat teminatlarını İrtanbuida İstanbul şubemize ve Ankarada merkez müdürlüğümüze yatırıp mukabilinde alacakları makbuzları teslim müddetlerini d® gösterecekleri izahlı teklif mektupları'® birlikte 15 mart 949 tarihine kadar İstanbul şubemiz® veya levazım müdürlüğümüze vermeleri lâzımdır.
3 — Satın alma tahakkuk ettiği takdlrd® teminatın yüzde ona çıkarılması şarttır.
4 — Bankamız satın alıp almamak ve tercih etmek hakkını muhafaza eder. (2738)
İstanbul Jandarme Satmalına Komisyonundan
MühürlU numunesi gibi »20000» metre ambalaj kanavlçesl 35 Mart 948 Cuma günü saat 11 de Taksim Ayaspaşadaki komisyonumuzda kapalı zarf eksiltmesi He İhale olunacaktır. Beher metresin® «yüz beş» kuruş tahmin edilen bu kanavlçelerln İlk teminatı «1573» liradır. Şart kağıdı ve nü-mune komisyonumuzda görülebilir. İsteklilerin İlk teminat malsandığı makbuzu veya banka kefalet mektubu ve şart kâğıdında yazılı diğer belgeleri havi teklif zarflarını eksiltme saatinden bir saat evvelin® kadar komisyonumuzda bulundurmaları. (3728)
AmsHkara Pamuk BplUğl
ölçüleri: Gri 1/30 1/40 2/30 2/40
Gri Merserize: 1/60 2/40 2/50 2/60
Mahrutl sarılmış yahut çileler halinde.
300.000 LÎBRE DERHAL ŞEVKE HAZIRDIR.
İngilizce veya Fransızca olarak aşağıdaki adrese yazınız:
A. John Perera et Sons Ltd. P. O. Box 35, ColOBlbo, Ceylon
Boyahanene yanan elbiselerin tazminatı hakkında:
Divanyolundaki Nümune boyahanesinde elbise ve salresi yananların, tazminatlarını almak üzere makbuz ve hüviyetle rtie birlikte bizzat Galata, Bankalar caddesi Jeneral hanında Halk Sigorta, 'Türk Anonim şirketine müracaattan rica olunur.
| İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası ilânları j
İdhalât tacirlerinin nazarı dikkatine)
İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasından:
1 — 15 Mart 1949 salı gününden İtibaren Odamız ithalftt bflrocunca yapılmakta olan İthal vizeleri Gümrük idaresince yapılacağından mal İthal etmek isteyenler ellerindeki İthal müsaadeleri ve orijinal faturaları İle Gümrüklere müracaat edeceklerdir.
3 — Elde mevcut vize muamelelerinin tasfiyesini teminen 12 mart 1949 cumartesi ve M Mart 1949 pazartesi günleri ithalât bürosunca vize evrakı kabul ediimlyecektir.
3 — Sipariş formülleri kabulü ve takas muameleleri 14 mart 1949 pazartesi gününden itibaren odamızın İstanbul 4 ncü Vakıf hanı 8 ett kattaki dairede cereyan edecektir.
Ehemmiyette [lAn olunur.
122 Balık (Kalkan) 2 175 9 0.23
123 Balık (Yayın) 3 100 a 0.13
124 VanlIya 10 Paket 10 1 0.08
125 Tarçın 7 Paket 15 1 0.0®
128 Kuru bezelye 30 60 ıs 1.3S
ihtiyacı olan yutanda
1 — Hastanemizin 1949 yıb muhammen bedel ve geçici teminatları yazılı yiyecek maddelerinden birinci kalemdeki koyun et! kapalı zart ve diğerler! açık eksiltmeye konmuştur.
2 — Her kalem ayrı, ayn eksiltme mevzuu olup istekliler bunların blı kısmına veya hepsine iştirak edebilir.
3 — Kapalı zarf usuliyle yapılacak koyun etinin ihalesi 28/3/949 pazartesi günü saat 10da Ankara Hastanesinde yapılacağından teklif mektupları İhale saatinden bir saat evvel komisyona verilmiş olacaktır.
4 — Açık eksUtme kısmının ihalesi ayn! gün saat 10.30 da yapılacağından İsteklilerin ona göre geçici teminatlarını yatırmaları ve Ankara hastanesinde toplanacak komisyonda hazır bulunmaları ve 2490 sayıl) kanunun 2 ve 3 eft maddelerinde yanlı belgeleri göstermeleri gerektir.
fi — Fazla bilgi almak ve şartnamelerin! görmek lstlyenlerln Ankara Hastanesi yönetim müdürlüğüne müracaatları. (2910)

Sah un alt nacak
Devlet Demiryolları merkez 9 uncu Komisyon başkanlığından
1 — Aşağıda cins ve miktarı yazdı 3 liste muhteviyatı sabunun satın ■lmması kapalı zart usulü 11® eksiltmeye konulmuştur.
2 — Her Üstenin muhammen bedel ve muvakkat teminat miktarları aşağıda gösterilmiştir.
3 — Şartnameler bedelsiz olarak Ankara’da Malzeme dairesinden ve Haydarpaşa’da Tesllmalma ve Yollama Müdürlüğünden verilir.
4 — Eksiltme Ankara'da idare binasında Malzeme dairesinde toplanan Merkez 9 uneu Satmalına Komisyonunca 28/3/1949 pazartesi günü saat 15,30 da liste Sırasına göre yapılacağından isteklilerin teklifleriyle
kanunun tayin ettiği vesikalarım aynı günde nihayet saat 14.30 a kadar makbuz mukabilinde adı geçen Komisyon Başkanlığına vermeleri (veya muayyen vakitten öne® ®le geçecek tarzda İadeli taahhütlü olarak posta Ue göndermeleri) (8017) ■
Liste sıra. No sı Malzemenin lem!
Beyaa sabun Bulamk sabunu

ALUMINiUM sulphatb
Sa tasfiye İşle rindi koagulan maddesi olarak vâsi mikyasla kullanılmakladır. \ İd ilâ %22 Al amin /Al,O3) ihtiva eden muhtelif (i/ısteri vardır.
& SONS LTD
MANCHESTER. ENGLAND
TUrkly® Umum Vekili İMPERUl HFMİKAi. INDOSTniS (TUR«EY> LIMITED
Ankara üçüncü Sulh Hukuk Yargıçlığından 948/71
Ankara Bankalar caddesinde 31 numaralı dükkânda berberlik yapmakta İken 27.4.945 gününde Kümüne hastahaneslnde vefat eden Yusuf Tutayın terekesine muhakemece el konulmuştur.
K. M. nin 634 tindi maddesi mucl-1 bince müteveffanın mirasçılarının Uç ay İçinde muhakemeye müracaat etmeleri, aksi takdirde mirasın hazîneye devredileceği lüzumu lifin olunur. ı 9021 |
Oğlumun adresini arıyorum
Sivrihisar kazasının Dümrek köyünden Sun oğlu Hüseyin Yalçın'ın nerede olduğunu bUenlerln adresini İnsaniyet namına aşağıdaki adresime bildirmelerini candan yalvarırım, I Annesi: AYŞE YALÇIN
İstanbul Bahçekapı Agopyan hanı 27/28 d® Mustafa İsmet Çamoğlu 1
Miktarı
Muhammen muvakkat bedel teminat Lira Kr.
PAL
Av/ IrrçaÂ/aunırt en AmÂM KİuİÛcllz SU'ta.
KARLI BİR TEŞEBBÜS
ötedenbert Belçikada Ziraatı? uğraşan tecrübeli bir Türk mütehassisı ve yüksek Ziraat mühendisi, yağ istihsali İçin hariçte çok aranılan yüksek randımanlı Ay Çiçeği yetiştirmek ve her nevi konserve (Sterilize) 1-mâl edecek teşkilâtı kurmak için sermayedar blrlslle temas etmek arzusundadır. İsteklilerin aşağıdaki adrese Uçakla muhabere etmeleri.
(tngtnieur Ahmet Gülbak - Rus Hambıırsln - Gembloujc. Belglgııe
BÜYÜK BİR FIRSAT ■p--AÇIK ARTTIRMA ÎLE SATIŞ
Yarın pazar sabah tam saat 10 da BÖYÜKDERE'de Mal-tez caddesi Dede Yusuf sok. 27 No.ü hanede ve merhum A--leko Sava Karay aniye süt eşyaları, gümüşler ve seccadeleri açık arttırma sureti He «atılacağı ilân olunur. Asri büfe, Dresuar, Kare yemek masa ve altı adet sandalyeden yemek oda takımı, Rönesans büfe ve Dresuar, masalar, sandalyeler, dolaplar, Slnıons karyolalar, Şlfonyer, Port Manto, sobalar, elektrik avizeleri, perdeler, emaye banyo ma’Termöslfon Sin ger dikiş makinesi, palto, muşambalar, yorganlar, .çarşaflar, erkek kostümleri, tabak takımı, Alpaga çatal, bıçak ve kaşıklar, altın saat ve zincir. Biblolar vesaire. 8 lâmbalı 1940 modeli Blaupunlct radyo.
Kayum Epamlnondas Kola-sİ9.
DOKTOR
Mustafa S. Kantemir I
Akliye ve Asaolye Hastaııaneal ■ Dahiliye Mütehassısı :
Kadıköy: Altıyol meydanı No. I4o| ■ Muayene saatleri: 15-20. ■■
PRAG ENTERNASYONAL FUARI
İtin BÜYÜK TENZİLATLI
ÇEKOSLOVAK Havayolları Uçakları
ile seyahat ediniz.
Puan ziyaret kartının, Galatada IzmlrHoğlu hanında Fuarın Türkiye İçin resmi mümessili Bay Lua. Kastner’den tedarik edebLUrslnla. Bu kart; size: 1 — Çekoslovakya İçin ücretsiz bir vize, 2 — CSA. uçakiariyle azimet ve avdet seyahat ücretinden 180.— Ura bir tenzilât temin eder.
Fazla tafsilât İçin seyahat acentamıza veya Beyoğlunda İstiklâl Caddesinde 47S bfp. Boter Hanının 1 No. da Çekoslovak Havayolları MümessHliğfno müracaat ediniz. Tel: 44314

îulüle 8
AKSAM
12 Mart 194»
— Llzûntü veriyorsunuz, yine Çapa göndermediniz.
— t/âââf öy/emi affedersiniz, jahtarlarırı işidir hemen değiştiririz'-. Çapamarka ■
Created by free version of 2PDF
2000 metre
Dikişsiz 11/2 Siyah Boru ve sair Malzeme Satın Alınacaktır Ankara Elektrik ve Havagazı İşletme Müessesestnden:
1 — Aşağıda cins ve miktarı yazılı malzeme teklif verme usuliyle satın alınacaktır.
a) 200(1 metre dikişsiz 1 1/2 «iyah boru
b) 2000 kilogram t) demiri NP- 65
c) 2000 adet Tirifon Vida 3/8 100
2 — Yukarıda vazıh malzemeden elinde mevcudu olanların telîliflerini 14 3.1949 tarihine kadar Müessese Omum Müdiir' lüğün0 '-^rmgleri ilân olunur.
HELLENİC LINES LIMITED
TÜRKİYE - İNGİLTERE ve BELÇİKA arasında muntazam posta
MONGOLIA
Vapuru 12 marta doğru limanımıza gelecek ve eşya! ticariye
■ alarak 15 Martta
LONDRA - ROTTERDAM ve ANVERS e hareket edecektir.
Umumî ac en ta lan: S. TOPER ve Şsi. GALATA
Veli Alemdar Han Tel: 41929
Açık Artırma ile satış
Tekmil aparlınıanın eşyası. bibloları, porselen takımları, pelit polnt goblln. ve yağlı boya tablolar, elektrik avizeler, aparlımanın tekmil muşambaları vesaire 13 Mart 1840 Panar günü saat 10 da Beyoğlunda Taksimde Şehit Muhtar Caddesi 27 No.lu Değer apartımarunın 1 numaran dairesinde mecvut bir Musevi ailesine alt tekmil eşyaları, por-Mİen takımları vesaire açık arttırma 11e satılacaktır. Meşhur Çlrigo-tt» mamûlfttı 9 parçadan İbaret şlfonyerll yatak odası takımı, İngiliz manıûtâtı Masif Mavun ağacı B parçadan mürekkep Vlktoryen salon takımı. 13 parça oymalı cevlı masif 10 sandalyen yemek odası (kabında ayrı ayrı da satılacaktır.) S parça Vlena mamûlâtı bir dolap tek kişilik karyola ve komodini, maun vs ceviz masalar, Louls Sez oyun nıa-bmi, çekzneceli komod, hasır masa ve kulluklar, 8 parça pomya salon takımı, Port-MantOlar. kadife perdeler, lstör ve tüller, elektrik avizeler, duvar aplikleri, 0 va 11 kişilik çay takınılan, porselen 6 kişilik yemek tabak takımı, birçok kristal kadehler, porselen ve Murano vazolar, Melal yemişlikler, çay takımı ve tepsiler, 12 kişilik Krtstofle çata! bıçak takımı, komposto takımları ve birçok tarifi gayri kabil eşya ve biblolar, Anadolu ve Acem halı ve seccadeleri, bir para kasası.
Fazla tafsilât İçin Beyoğlu Su Terazisi sokak No. 18, Tel. 43424 MAKSUT KALE ve ELÎA BEKAR,
Beyoğlu Kallavi sokak No. 9, EPO1C Mobilya mağazası.
T " ' ' —■
Y. Yüksek Mimarlar ve Yüksek Mühendisleri Birlikleri İstanbul Şubeleri Başkanlıklardan:
Şubelerimiz ıs Mart- 1949 salı güntı saat 14.— de İstanbul Teknik;
Üniversitesi konferans salonlarında olağanüstü bir toplantı yapacaktır. Üyelerimizin beheıneJıal bu toplantıya iştirak ötmeleri ilân olunur.
O Ü M D E M : Resmî ve hususi müesseseler tarafından eksiltmeğe ■^■■kuiıulan proje ve kontrol İşleri konusu üzerindedir.
z,//.
/kZ an? um ut icAtntn mefltk \ KP£M /
PERTEV in
A’rA
W V
ISstüBnIk Aırsa
Sultanahmedle 15 metre cadde üzerinde 189 metre bir arsa satılıktır. İzahat İçin her gün 12-14 arasında Hasır iskelesi, iîa^koHoka^r^3^Tel^3109
Toprak Mahsulleri Ofisi Afyon ve malzeme işletmesinden
2000 adet hububat örtüsünün teklif verme müddeti 15.3.949 tarihinden 21.3.949 tarihine kadar uzatılmıştır.
Tekliflerin bu tarihe kadar genel müdürlük Malzeme Müdürlüğünde bulunmaları rica olunur. 30v5
İstanbul Ticaret Borsastndan
4355 sayılı kanunun tatbikine ait Nizamnamenin 29 uncu maddesinin (E) Fıkrasına tevfikan yapılan Borsa Tellâlığı Yedinci devre İmtihanında adları ve soyadları aşağıda yazılı on dokuz kişi muvaffak olmuşlardır. Geri kalan muamelelerini tamamlamak üzere Bor-saya gelmeleri ilân olunur.
1 — Hakkı Uzan 11 — Hakkı Balkanlı
2 - Haşmet Yüksel 12 — Kenan Kızıl
3 — M. Rauf Evgin 13 — Fuat Demir
4 - Melih Yalçın 14 — Münir Alton
5 — Mahmut Bolvadin 15 — İlyas Kurt
6 - Kâmil ökten 10 — Şahap Bulatoğlu
7 — Mustafa Kırkderell 17 — Kaya Zenger
8 — Yahya îrgl 18 — Mümin Çağlar
9 — Turgut Egemen 19 — Vasll İsabaloğlu
10 — Osman t) nal an Tellâllık İmtihan Kurulu Başkanı
Doğan Sigorta Anonim Şirketi Yönetim Kurulundan şirketimiz ortaklan genel kurulu aşağıda yazılı gündemdeki İşleri go-. ıüşmek ve karara bağlamak üzere adi surette 30 Mart 1949 çarşamba günü saat 11 de Şirketimizin İstanbulda Bahçekapıda Cermanya hanındaki Dairesinde toplanacaktır.
Ortakların, sahip oldukları hisse senetlerini veya hunu müsplt veıa-ikl toplantı gününden bir hafta önce Şirket merkezine tevdi ederek giriş kâğıdı almaları va belli gün ve saılte asaleten veya vekâleten toplatın yerinde bulunmaları rica ve esas mukavelename hükümlerine göre (100i hisseye sahip ortakların oya İştirak edebilecekleri ve her hissedarın hisse adedi her ne dursa olsun £10» ondan ziyade oyları olmıyacağı Hân olunur.
O ü N D B M :
1 — 1948 senesi muamelât ve hesaplarına alt yönetim kurulu ve Denetçiler raporlarının okunması va bllânço va kâr ve zarar hesaplarının tetkik va tasdiki ile yönetim kurulu ve denetçilerin ibrası,
2 — 1948 senesi Dllânçosıına göre ortaklara tevzi edilecek temettü miktarı ile tevzi ctunanının tâyini:
3 — Statümüzün 33 üncü maddesi gereğince müddetleri biten yönetim kurulu üyeliklerine yenilerinin seçilmesi.
4 — Yönetim kurulu üyeliğinde açılan yere yenisinin intihabı:
B — 1949 senesi için yeniden denetçiler seçilmesi ve ücretlerinin tesblrtj
t) — Yönetim kuruiu üyelerinin huzur haklarının tâyin ve tesbitl;
7 — TeınettÜlera iştlrakll tarifelerle yapılan hayat sigortalarından elde edilen gelirlere sigortalıların İştirak hisseleri miktarının tesblt edilmesi;
8 — Esas mukavelenamenin 48 inci ve Ticaret Kanununun 323 ve 324 üncü maddeleri mucibince yönetim'kiırulu üyelerinin kendi veya şahsı âhar namına bizzat veya bilvasıta şirketle veya şirketin icra eylediği muamele! ticariye nevinden olan işleri yapabilmelerine izin verilmesi.
AKTAŞ T.A.Ş.
KC R t ROl KRH US Â (*• SULTAN HA MA.M.lir*«r
Çamaşırlarınızı
sararmaktan
koruyunuz; Onların
BEMBEYAZ olmasını
isterseniz, son çamaşır suyunda :
COLMAN "Öküz Baş" Clvltlnt mutlaka kullanınız.
ELEKTRİK SANTRALİNE İHTİYACI OLANLARA ve BELEDİYELERE BULUNMAZ FIRSAT:
Dünyanın en maruf İsvlçrede Sülzer fabrikası mamûlâtmdan beheri 200 beygirlik İki adet 000 devirli, Jeneratör, ikaz dinamoları, tablolaıı, mazot tankları İle birlikte pek az kullanılmış çalışır halde komple elektrik tesisatı ikisi birden veya ayrı ayrı satılıktır.
İhtiyacı olanların Oalatada Kürekçilerde Manhaym Han üçüncü katta YOL ve YAPI LTD. ŞİRKETİNE müracaatları Telefon; 41658
Üsküdar Kadıköy ve Havalisi Halk Tramvayları T. A. Şirketinden :
Tramvaylarımızda ücretsla seyahat etmek İçin verilmiş olan 1047 damgalı gri renkli pasoların 1-4-949 tarihinden itibaren muteber olmı-yacağı Hân olunur.

Comments (0)