spor] AKSAM [köçü ilânlar
SON SAH1FEM1ZDE * £
_______________________ ________________________J______________ ________________>--- . ____I
Sene Sİ — No. 10938 — Flntl: her terde 10 Kuruştur. PAZAR H Mayıs 1919 Sahibi. Necmeddln Sadak — Yarı İslerini tlUen İdare eden C. Bildik — Aksam Matbaası
Trablus’da büyük nümayişler oldu, polis halkı dağıtmak için silâh kullandı
Başbakan Bursaya gidiyor
Şemseddin Günaltay, dün C. H. P, ileri geleni erile görüştü
Dışişleri Bakanının
Celâl Bayara cevabı
Bu derece nazik bir mevzu gelişi güzel mitinglerde değil, meclis kürsüsünde münakaşa edilir
Siyasî komite tarafından verilen kararın umumî heyetçe kabulü şüpheli görülüyor
Londra 15 (R> — Birleşmiş Milletler siyasi komitesi tarafından Libya hakkında verilen karar Trablus'ta heyecan uyandırmıştfr. Karar umumi heyet tarafuıdan henüz kabul edilmiş olmamakla beraber yerli halk varılan neticeyi şiddetle protesto etmektedir. Dün. halk toplanarak nümayişlerde bulunmuştur. Polis halkı dağıtmak İçin silâh kullanmağa mecbur olmuştur Memleketin her tarafından gelmiş olan yüz kadar Arap lideri bir ca-mtde toplanarak plânın tatbikine muhalefet göstermeğe karar vermiştir, şehirde sıkıyönetim İlân edilmiştir.
Siyasi komitenin kabul etti&i İngiliz - İtalyan anlaşmasına göre Libya 195İ senesine kadar İngiliz İdaresi altında kalacak, bundan sonra İtalyan vesayetine verilecektir. Bu kararın Genel Kurul tarafından üçte İki ekseriyetle kabul edilmesi lâzımdır.
Trablus'un istikbalini ellerinde tutan beş memleket vardır. Bunlar İran,’ Afganistan, İsrail hükümeti. Hayitl vs bir de Güney Amerika hükümetidir. Bunlar aleyhte oy verirlerse üçte iki deın,pratik blr idare tatbik edcceğlue —
Trıbluv şehrinden bir zorühttş
Dış politikamız) ir.ah ettiğim sırada muhterem Celâl Savar IHee-liste hazır idi. Bu tenkidlerini Meclis kürsüsünde vapmış olsaydılar umarım ki kendilerini bütün tereddütlerden ve yanlış düşüncelerden kurtarabilirdim.»
Demokrat Parti Başkaru Celâl Ba-
ekseriyet oianuyacak. anlaşmaya va-rıiamiyacaktır.
Su aday Times- Arapların İtalyan iniğinin İlân edilmesini tavsiye ediyor.
İnanmamalarını söylüyor. l«5» dan itibaren Llbyanm İstiklâle kavuşaca-
Sıtma mücadelesi
Silâhtardaki yeni elektrik santralı açıldı
Yunanistanda sıtmaya tutulanlar yirmide bire düştü
Açılış töreninde Başbakan, Dışişleri, İçişleri ve Sağlık bakanları hazır bulundular
Londra 13 (R) — Yunanistanda va-'pılan mücadele neticesinde sıtma hastalığı yirmide blr derecesine inmiştir. Evvelce her sene 1 milyon kişi sıtmayı tutulurken şimdi bu miktar 50 bine inmiştir.
Başbakan şemseddin Oünaltay dün saat lâ te C. H. Partisi İstanbul merkezine giderek partililerle iki saatten fazla süren hususi blr görüşme yapmıştır. Toplantıda. Bağlık ve 8osyal Yardım Bakam Dr. Kemali Bayeıtt, Vali ve Belediye reisi Dr. Lûtfl Kırdar, İl başkanı Dr. Esad Durusoy- Ekrem Amaç. 11 kurulu üyeleri. İlçe başkanlar! ve Daimi Encilmon üyeleri hazır bulunmuşlardır. Toplantıda muhtelif
parti meseleleriyle pahalılığı önleme yar. Kayscrl'de tertip edilen mlting-tedbirlerl üzerinde görüşmeler yapıl-]de söylediği nutuk esnasında dış po-dıgı anlaşılmaktadır. lllikaya da temas ederek Dışişleri
₺ zı- ı.— j rtamıi Bakanının Meclisteki nutkunun ken-
Şemseddln Oünaltay dtın. Darul-— 9....... «-w y.„» bah Buwa Jldreek «t .»!> slınO )(■>>- tdetonl, D,şl,|„, nMmeddlo
rlml« dönerek, «yal >k^m AnUsreya Sadal., murdcMt bo huJlöt,
hareket edecektir. | nc öö.iinrttıAnnu sarınuatur. Dİ.1 şlerl
Adalet Bakanı Fuad Sirmenie, Milli Bakanı şu demeçte bulunmuş!ur: Savunma Bakanı Hüsnü Çakır dun]
saba MCI trenle AnkareO.» rhrtmhe' C'“ B«""> m!'
SelmUlmltr. k.nd.
] söylediği sözleri gördüm. Millet ,'lee-Bnjbakaıı Şemseddin Oünaltay dün llsinde geçen çarşamba günü dış po-Gazeteciler cemiyeti reisi Burhan Fe-] litiliamızı izah etlii-im sırada rnulı-I U..e _J L. — a a a u.ı. J}Syar Meclisle 113X11
| İdi. Çnk nrru ederdim ki bu lenkld-Içrinl orada Meclis kürsüsünde yapmış olaydılar, çünkü o zaman umardım kİ kendilerine bizzat İfade ettikleri -rahat kalblr tasvip etmek imkânını belki verebilirdim. Savın Celâl Cayar bu nutkunda diyor kİ: «Djş politika gayet nazik »e ehemmiyetli blr mevzudur, bu derece nazik »e ehemmiyetli bir mevzu grlfşi çü-mllinclerde değil. Meclis kürsüsünde münakaşa edilir unınm.
Sayın Celi) Cayar bu İmkânı bahş buyursMardı kendilerini bütün bu tereddütlerden ve yanlış : ncelerden kurtarabilirdim.
Fakat gördüm Icl Demek rai Partinin sayın Lideri Cumhuriyet Partisinin iç politikasını daha vctlç tenkid edebilmek İçin dış siyasetimizi de tenkide çalışmıştır.
Halbuki Türkiye’de tatbik edilen
legl kabul ederek cemiyet işler! hak- terem Celâl Bayı kında kendisiyle görüşmüştür.
Başbakan şeni şeddin G d nal Cay. dün sabah Park otelde Ermeni Patrik vekili As'.anyanı kabul etmiştir. Samimi bir hava İçinde cereyan eden görüşme esnasında Patrik vekili, cemaat işlerine dair izahat vermiştir.
Darülacezeyi ziyaret
Başbakan Şemseddin Dün al tay dün tel saat 1» beraberinde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı. İstanbul Voli ve ( Belediye Başkanı Dr Lûtfl Kırdar olduğu halde, Darülâcczeyc gitmiş ve m üess esenin kadın ve erkek sakinle- j rint görmüş, hatırlarım sormuş ve bilhassa süt çocuklariyle ilgilenmiş, a-. telyelerl gezerek altesiz çocukların ■ çalışmalarını tetkik etmiştir. Başba-; kan müessese müdür ve doktorlann-' dan birçok hususlarda İzahat almıştır.
Halk kuv-
geniş demokrasi rejtanlııfn flışarrd* ve bilhaM* Amerika'da ne büyük takdirlerle karşılandığını bizzat verimi.- müşahede etmiş bulunuyorum.
Celâl Sayarın Kayseri-deki nutku
Kayseri 11 — Bugün Cumhuriyet meydanında Demokrat Partililer tarafından yapılan mitingde. Celâl Sayar ve arkadaşlarlyle Adana. Menin. Niğde, Sivas. Yozgat, Kırşehir ve Kart illerinden gelen Demokrat Partililer gruplan da hazır buluıidular.
Mltlng. seal 15 te bir ağızdan söylenen İstiklâl marşlyle başladı: Kayseri İl başkanı Ali Rıza. Refik Konulan. tcel başkanı Hamdl Ongun. Ada-'Arkast «atıHe ’• «ütün 5 da)
Created by free version of 2PDF
Kıbrıs seçimi
Solla sağ arasında düello halini aldı
Londra 15 Niteni — Kıbrıs adasında yapılnıakat olan belediye se-çÖftbrtrie büyük bîr ehemmiyet atfedilmektedir. Bu seçimler sonunda komünistlerin mi yok.s a milliyetçilerin mİ kuvvetli oldukları anlaşılacaktır. Muhabirlerin belirttiklerine göre Kıbrıs belediye seçimleri salla sag arısında bLr seçim düellosu halin! almıştır.
Belediye seçimlerinin ileride yapılacak genel seçim için bir fikir vereceği do kaydedilmektedir.
Silâhtarda yeni kısmın açılma resminde bulunanlardan bir grup
Komünistler Şangha-ya hücuma başladılar
Tifüs hastalığının
ilâcı bulundu
Şehirde top sesleri duyuluyor
Orta Çin'de Hankov etrafındaki millî kuvvetler dün geri çekildiler
Profesör Florey «Tifüs artık öldürücü bir hastalık olmaktan çıkmıştır, 24 saatte tedavisi mümkündür.» diyor
İstanbul Elektrik idaresi tarafından SHâhtarağada yeni kurulan otuz bin kilovattık türbojeneratöriln açılma töreni dün saat 12 de seçkin ve kalabalık bir davetli kütlesinin huzurunda yapılmıştır. Merasimde şehrimizde bulunan Başbakan Şemseddin Gtin-altay, Dışişleri Bakanı Necmeddln Sadak. İçişleri Bakanı Mehmet Emin Erişlrgü .SagLık Bakanı doktor Kemali Bsyezit, Umumi Meclis âzası. Vilâyet- Belediye erkânı, Üniversite profesörlerinden bazı zevat İle şehrimizin ticari ve sınai müesseseler! mümessilleri. gazetecilerle sair davetliler hazır bulnmuşlardir.
Yeni türbin makinesi 11e teferruatına alt tesisat İsviçrede İmal edilerek getirilmiş ve bu maksatla yeni bir bina inşa edilmişti, Merasime yeni binanın önünde hazır bulunan Şehir bandosunun çaldığı İstiklâl marşı İle Nizameddln Ayaşlı Brüksel orta elçl-başlnnmıştır. Bunun üzerine Vali ve]liglne tâyin edilmiştir. Ayaşlı hükû-Bcledlye reisi doktor Lûtfl Kırdar. ih-'metlmtzl Lüksemburg' nezdlnde de Kar edilen kürsüye çıkmış ve evvelâ temsil cdecaktir. Başbakana .sonra hazır bulunan Ba-kanlarla davetlilere merasime İştiraklerinden dolayı teşekkür ederek:
(— Sll&htaraga fabrikası tesisatı 1938 senesi iptidasında Cumhuriyet hükümeti tanırından bir buçuk mil- ] yon lira mukabilinde satın alınmış ve ( 18 haziran 1939 da İstanbul belediye- ,1 sine devredilmiştir 1
Belediye, çukinıı amortisman müd- %.
detin! dolduran eski tesisatı ulalı. tevsi için bir programla İşe başlamış
(Arkası salılfe 2; sütun S da>
Hicabi Dinç, İstanbul savcılığı baş yardımcılığına tâyin edildi
Münhal bulunan İstanbul Cumhuriyet Başyardırncılığına terfian Hlca-bl Dinçin tâyinine alt kararname yüksek tasdlka iktiran etmiştir. Hicabı Dinç, senelerden beri İstanbul Basın bürosunu İdare etmiş kıymetli adllyecllerlmizdendlr. Kendisini tebrik eder, yeni vazifesinde başarılar dileriz.
Brüksel orta elçiliği
Ankara 15 (Akşam» — Merkezden
Londra 15 (R) — Çin komünist kuvvetleri Şanghay (Changhail ö 12 kilometre mesafeye katlar gelmişler ve şehrin etrafındaki İstihkâmlara hilcıuh etmeğe başlamışlardır. Orta Çin'de Hankov etrafındaki hükümet kuvvetleri gerideki yeni hatlara çekilmişlerdir.
Hong Kong 15 (Nafen) — Şanghay şehrine karşı komünistler tarafından yapılmakta olan hücumlar devam etmektedir. Şanghay müdafaa hatmin İlk noktalarından birini teşkil etmekte olan Lotlen'e karşı komünistler a-gır hücumlarda bulunmaktadırlar. Limanda komünist toplarının ses! iyiden iyiye işitilmeğe başlamıştır. Bu bölgede hava hâkimiyet! milliyetçilerin elinde bulunuyorsa da devamlı bir surette yağmakta olan yağmur her hangi bir hava taarruzuna mâni olmaktadır. Tahmin edildiğine göre, bir İki güne kadar komünist orduları Şanghay'ın cenubundan da şehre hücuma bağlıyacaklardır.
Hong Kong limanı
Hong Konıg 15 (Halen) — İngiliz hükümetinin kararlyle Hong Kong limanına gönderilmiş olan yeni takvl-
ye kıtaları hakkında şu tafsilât verilmekledir: Bundan evvelki habelrer-de Hong Kong'a yeniden 600i) kişi gönderildiği bildirilmekteydi. Halbuki bu rakam 8000 olacaktır. Bu yeni birliklerin gelmesiyle Hong Kong'dakl İngiliz kuvvetlerinin »ayısı 12,000 e çıkacaktır, Böylelikle Hong Kong'da-kt İngllz kuvvetleri Japon İşgal! v.a-nıanıııdaklnden çok daha kuvvetli bir duruma girmiş olacaklardır.
İşletim sürçmeleri
Yeni Tefrikamız
KIZLARA SUİKAST
Yazan: Agatha Christie Tercüme eden: Va-nû (
-----------------------------
Muhakkak ki milyonlarca insanı ö-ı
liünden kurtaran .
Oxford üniversitesi profesörlerinden I
Slr Hotvard Florey Patoloji kongresi hâdisesi olprak tifüsün Hacmin ke#-1 münasebetiyle şehrimizde bulunmak- 'edildiğini söylıyeblllrinı Son seneier-I tadır,
İkinci dıtnyı harbi başındaki yorucu araştırmalardan sonra insanlığa en büyük hizmetlerden btrinl yapan ve Nobci mükâfatını kazanan Prof Florey İle Şale köşktindeylz.
Bu kongre için « An t Ibıolik maddeler
trollar oldu. ı blr tez hnj.n-ınnuş 0]an profesöre son
Acele işi gücü olanların, kim çalışmalarının mahiyetini soruyorum bilir ııe hatalar, ne acemilikler yü-j Değerli profesör şöyle diyor: zünden yollarından alıkonulma-, (— şimdi antiblotikler üzerinde yası müessif amma; daha müessifi. lışıyorum. Fakat ou araştırmalar poşu ki. ilerde: «Uçak seferleri ta-1 nlsUinln keşfi kadar mühim bir marn r ediyor. Onlar da devlet vapur- hiyette değildir.
lavına döndü!» neticesine vara-1 — Penisilin üzerinde yeni llerleme-
caklar ve binaenaleyh. Ciat fırla- ler vâki olmuş mudur? tıcı talebinde bulunacaklardır. | — Bıı sahada çok yeni blrşeyier
Böyle ulursa öyle olur! I kaydedilmemiştir.
Elâzığ'dan aldığımız bir mektupta deniyor ki:
Ayın 11 i için Ankaradaıı Doğu tarafına AC'A uçağiyle gitmek is-1 tivcnlcre «yer vok ( dedikleri hab | de, 22 kişilik koca tayyare, seferini 7 kişi ile yaptı. Alâkadarlar,] meydim müdürlüğüne şikâyet etmişlerdir. Yarı yolda da. bu se-J DU ıv , hepten telsiz muhavereleri, kon- »"nrâljiemrki" «Aksiyom
Prof. Florey ko ıgrrde konuşuyor
— Son zamanlarda yeril keşifler ol-penlsliinin kaşifi! muş mudur?
Sise- son zamanların en jı.fihlm
'edildiğini söyUyebHlrim Son senelerde bilhassa Amerikada tifüs mevzuunda derin araştırmalar yapılıyordu. Nihayet bundan birkaç ay önce otl kişilik blr Amerikan mütehassıs heyeti tarafından ıl füsun tedavi tarzı Dulundu Bu linç chlovomycltlne v® dııxomyclne*dir. Bu sayede tifüsü :*( saat İlâ 3 gütı içinde tamamen geçirmek mümkün olmuştur. Yapılan tecrübeler tam blr muvaffakiyetle neticelenmiş ve tifüs arlık önlenmesi imkansız. öldürücü blr hastalık olmaktan çıkmıştır.
— Şu halde bugün artık bir lltüJ tehlikesi mevcut değildir,
— ttaç bol olarak İmal edilip zamanında kullanıldığı takdirde böyle blr tehlikeden bahsedilemez.
HIFZI TOPU»
s
AKŞAM
15 Mayıs 1949
SÖZÜN GELİŞİ
istihsal savaşı
Savaşîann en gîlzeH muhakkak kİ İnsanların tabiata kargı açtıklan savaşlardır. Medeniyet ve refah tarihi bu »avaşLa' rın hikâyesinden başka bir şey değildir.
Memleketimizin refahı vo zenginliği dc nüfusumuza nazaran uçsuz bucaksız denecek kadar geniş olan topraklarımızda sente bir İstihsal savaşına girişmenıMe gerçekleşebilir. Her şeyi az îenhsaJ «diyoruz. Her istihsalimiz ancak kendimize yetecek kadardır. Basan bu kendimize yetecek miktarı da çıkaramadığımız oluyor. Heyhat! Biz kanaatkar insanlarız vo bunu bir meziyet ^yiyoruz. Bazı ahvalde hakikaten bir meziyet olan kanaatkârlık İstihsal bahsinde affedilmez bir kusurdur. Türkiye hfç bir sahada btlyÜk istihsal memleketi olamıyor. Çünkü müstahsil unsurumuz kanaatkardır. Köylümüz ekseriyetle ancak kendi ihtiyacına yetecek kadar buğday eker. Yiyeceğini düşünür; gazmı, tuzunu düşünür. Fazlasını lüzumsuz sayar. Bir istihsal çılgınlığına tutulmuş adamı hakir gördüğümüzü de itiraf edelim. «Allah gözünü doyursun!» sürü sanki böyleierinin gayretlerini söndürmek için icat edilmiştir Gecesini gündüzüne katarak çalışan adamı bir köşeden dudak bükerek seyretmek: «Ne yapacak bu kadar parayı? öbür dünyaya nu götürecek?-- demek Adetimizdir.
Halbuki viiz yıllardan beri insan, zekâsı daha fazla İstihsali mümkün kılacak âletleri Icadetmek uğrunda harcanmıştır. Bütün makineler insanın tabiate karşı açtığı İstihsal savaşının mübarek silâhlandır. «Bir lokma, bir hırka» tembel adamın uyuşukluğu öven felsefesini hulâsa ediyor. Halbuki milyonlarca lokma ve milyonlarca hırka devri çoktan başlamıştır.
Onun için tarlalarımıza sadece traktörlerin girmesi kâfi değildir. O âletlerle en büyük istihsale doğru koşan vo en büytik istihsali de daima az bularak daha çoğunu istiyen bir ruh yaratmak lâzımdır. İşte böyle bir ruhla silkinip toprağın üzerine konduğumuz gün bizim istihsal savaşımız haşhyaçak ve güzel yurdumuz bu savaştan muzaffer çıktığımız güiı hakiki bir cennet olacaktır? Şe vket RA DO
Yeni İngiliz büyük elçisi
Sır Noel Charles’ in Ankarada beyanatı
Ankara: 14. (A.A.l — İnglltercnln yeni Ankara, büyük elçisi Slr Noel C-tıarles İle eşi bu sabahki ekspresle şeh rlmlze gelmişlerdir.
Büyükelçi ve eşi garda hükümet a-dına protokol umum müdür muavini Behçet Şefik Öğdoğancı İle Dışişleri Ba'canı adına özel kalem müdürü Necdet Kent, Kanada Büyükelçisi, Brezilya Büyükelçisi ve İngiliz büyükelçiliği mensuplan tarafından karşılr.nmışlardır,
Slr No.l Charles garda kendisiyle konuşan Anadolu Ajansı muhabirine şu demeçte bulunmuştur:
«Türklyeye gerekten çok memnunum Güzel memleketinize gelirken yolculuğumu Marsilyadan sonra İstanbul gemisiyle yapmam seyahatimin zevkini bir kat daha arttırdı. Bundan evvel Ankaıada hiç bulunmamıştım. bu mühim hükümet merkezinde memleketimi temsil etmek benim İçin büyük bir şeref olacaktır Dikişleri Bakanınız Nevmeddln Sa-dak’la, bundan bir ay kadar önce Londrada Ingiliz Dışişleri Bakanı Mr. Bevin'in kendisin! kabulü münasebetiyle tanışmıştım. Buradaki temasla-nmızm bu tanışıklığı arttıracağına kaniim.
Türkiye İte İngiltere müşterek pratik problemlere sahip iki dost memlekettir. Bu bakımdan aralarında mevcut olan karşılık!» İtimat ve emniyet her sahada her gün biraz daha artacaktır.»
İçtimaî siyaset konferanslarının akıncısı bugi’n veriliyor
İstanbul Üniversitesi İçtimaiyat enstitüsü tarafından İş ve İşçi hayatımızı aydınlatmak maksadlyk hazırlanan konferansların akıncısı bugün Eminönü Halkevinde Ord. Prof. Neu-mark taralından verilecektir. Mevzu: «Türklyede küçük hizmet erbabımı? ve esnafının vergi yükü» dür.
Bugün Üsküdara geçirilerek Kocaeli atletlerine teslim edilecek
Is t an bul 14 (AA.) — 19 mayısta Ankarada bulunacak olan sınır toprağı, dün bir otobüsle Sllivrlye giden İstanbul bisikletçileri tararından Te-den alınarak Üaküdara geçilecek ve Şişlideki Atatürk müzesine getirilmiştir.
Emanet bu sabah Atatürk müzesinden sınarak Üsküdara geçilecek ve İzmit şosesi üzerinde Kocaeli atletlerine teslim olunacaktır.
Baronun umumî toplantısı
Baronun yıllık İkinci umumi heyet toplantısı dün saat on beşten sonra Adllyede birinci ağırccza mahkemesi salonunda yapılmıştır.
Bu toplantıda 948 yılı mali raporu ve aynı sene hesaplarına ait müfettiş raporu okunmuş, baroya yeni kaydolunan avukatların genel kurula takdimi İşi yapılmıştır. Mütaaklben ba-1 I -nun 1949 yılı bütçesinin «levha» ve «hüviyet varakası» faslına 3000, dergi neşriyatı maddesine de 1000 lira ek Ödenek verilmesi meseleleri görüşülüp kararlaştırılmıştır.
Bu arada «vergi uzmanları» IhdasI mevzuunun halli çln Ankarada alâkalı makamlarda ve Büyük Millet Meclisinde yapılan teşebbüsler hakkında, Ankaradan dün sabah dönen Baro başkanı Hâşlm Refet Hakarar İle Milletvekillerinden avukat Sala-mon Adato İzahat vermişler ve bu İşin Mecliste «Baro, larm İstediği şekilde halledilmiş olduğunu beyan etmişlerdir.
i
Türkiye voleybol birincilikleri
Maçlara bugün de devam edilecek
Ankara 14 (AJL) — Bugün saat 14 te Gazi Eğitim enstitüsü Balonunda Türkiye voleybol birinciliklerine devam edilmiştir.
Saat 14 te başlayan birinci maç Palandöken (Erzurum) İle Erciye? (Kayseri) arasında İdi. Maçı kazanan takım, teıelll mükâfatı Oğan bayrağı alacağından maç oldukça heyecanlı oldu. Birinci seti, Palandökenllleı kolaylıkla (18-8) aldılar. İkinci sette canlı bir oyun çıkaran Erclyeşlilcr, seti (15-11) kazanmaya muvaffak oldular. Üçüncü sette Erclyeşlller (8-0) ileri vaziyette İken canlanan Palan-dökenlller güzel bir oyunla maçı (15 -12) bitirdiler ve teselli mükâfatını kazandılar.
İkinci maç, Vsfa (İstanbul) Hava-gücli (Ankara) arasında idi. Birinci setin başlarında (3-1) mağlûp vaziyette olan Vefalılar az zaman sonra (10-6) İleri geçmeye muvaffak oldular. 8et, (15 - 8> Vefa lehine bitti. Ildncl seti de mücadelen bir oyun neticesinde yine (15 -12) Vefa kazandı. &sL(Kay-V5ht!se-vl,
Üçüncü maç- Gençlerbİrilğl (Ankara) Beyoğiuspor (İstanbul) arasında İdi. Beyoğlusporlular üstün, bir oyun göstererek iki sette (15 - 3), (15-8) maçı kazandılar.
Yarın sabah Türkiye voleybol birinciliklerine devam edilecektir. Birincilik ve İkincilik için Beyoğlu İle Vefa, üçüncülük ve dördüncülük için de Gençlerblrllğl İle Havagücil karşılaşacaklar, bu suretle de Türkiye voleybol birincilikleri sona ermiş olacaktır.
Atinada bugünkü maç
Atina 14 (AA.) — özel muhabirimiz bildiriyor: Bütün Yunan gazeteler) yarın Türk ve Yunan futbol takımları arasında yapılacak karşılaşmadan bahsetmektedirler.
Gazeteler, Türk - Yunan bayrak-larlyle süslü olarak çıkmaktadır. Yunanlılar kazanacaklarını ummaktadırlar. Bizim de milli takımımız çok ümitli görünmektedir.
Hâkim olan kanaat şu merkezdedir kİ. yarınki maç çok çetin olacaktır.
Mısır elçiliği bu akşam komite üyelerine kokteyl vermiştir.
İstanbul atletizm bayramı
Yirminci İstanbul Atletizm Bayramı dün İnönü stadında başlamıştır Bugün müsabakalara devam edilecek ve dün seçmeleri yapılan bazı müsabakaların finalleri bugün olacaktır. Dünkü müsabakalarda şu finaller yapılmıştır:
100 metre (kızlar): Gül gün (E^E.) 14.7 birinci; Nuriye (EH.) 14 3 İkinci Uzun atlama (kızlar): Suhu’et (E. E,) 4,50 birinci; Nuriye (E.E.) 4,38
ikinci.
800 metre (erkekler): E. Koçak (Ankara) 2,03,5 birinci; C. Tunçay (B.L.) 2,63,6 İkinci.
400 engelli: t. Dlnççan (G.B.) 80 birinci; V. Yücer (K.L.) «0.0 İkinci.
4X100 bayrak: Eğitim Enstitüsü 47,3 birinci; Galatasaray 48,6 İkinci.
Uzun atlama: Ruhi Sanalp (BE.) 6.41 birinci: M. Araş (E_E.) 6,08 İkinci.
Disk atma: B. Turgutoğlu (Dz. H. O.) 35,55 birinci; N. Atan (Ankara) 32.53 İkinci.
Sırık atlama: M, Köseoğlu (Dz. H. O.) 3,45 birinci; Şetvan (Ankara) 3,25 ikinci.
Bugün müsbakalara İnönü stadında saat 15 te devam edilecektir.
Dokuzuncu 19 mayıs gençlik bayramı koşusu Kurtuluş savaşının başında Ata-tiirkün Anadoluya ayak bastıkları günün yıldönümüne raslayan 10 mayısta Ankarada bitmek üzere mukaddes sınır toprağı taşıma töreninin 9 uncusu | bu yıl aşağıda gösterilen şeklide yapılacaktır.
14 mayıs cumartesi günü saat 10 da İstanbul bisikletçiler! SUlvrlnin Çanta hududundan emaneti Tekirdağ koşu-| 1 cularından teslim alacak ve Silivri -Çekmece - Edlrnekapı - Belediye -Vilâyet konağı - Eminönü - Galata -şişhane - Tünel meydanı - Galatasaray - Taksim - Harbiye yoluyla Atatürk müzesine getireceklerdir.
15 mayıs pazar günü 6,45 te Atatürk : müzesinden alınacak emanet yine bl- ( slkletçller tarafından Nişantaşı - ] Maçka - Akaretler yoluyla Beşiktaş ( vapur iskelesine indirilecek ve 725 ( vapuru İle Üsküdar'a geçirileceklerdir. , Emanet Kısıklı - Ümraniye - Dudul- , lu - Samandra yoluyla taşınacak ve | İstanbul - İzmit şosesi üzerinde Tepe- ; ören köyünde Kacaell sporcularına , saat 10 da teslim edilecektir.
Mısırdaki basketbol birinciliği
Bugün Mısırın başşehri Kahlrede Avrupa basketbol birinciliği Türkiye, Mısır, Fransa, Kolanda, Yunanistan, Lübnan, Suriye milli takımları arasında yapılmağa başlanacaktır. Her lakım birblriyle karşılaşacaktır. Dün uçakla Mısıra giden Türk milli takımı Dr, Ali, Sıımlm, Hüseyin, Erdoğan, Candaş, Tevfik, Haşlm. Barakas. Ha-blp, Aydon, Yalım, Saclt ve Benazaz’-dan müteşekkildir. Kur a bu sabah çekilecek ve maçlar gece yapılacaktır.

Amerikan erkek kolejinin atletizm bayramı
İstanbul Erkek lisesi mezunlar ce-52 ncl atletizm bayramı dûn saat 14.30 da mektebin Bebekteki sahasında yapılmıştır. Üç kategori üzerine yapılan bu müsabakalarda derece alan atletlere günün kırallçesl Semra Kent, nedimeleri İnci Yiğit ve Nebile Karagö-zoftlu tarafından kupa ve madalyalar "erllmişUr,
Patoloji kongresi
Süratli marşandiz
Delegeler dün Boğaz ve Marmarada bir gezinti yaptılar
Çulcurovadan yiyecek nakli işi kolaylaştırılacak
Ankarada Muhsir Ertuğrul jübilesi Ankara 14 — Muhsin Ertuğrulıın 40 inci sanat yılı münasebetiyle An karada tertlb edilen jübll» bu gece Milli Eğitim Bakanının bir nutku Ue açılmıştır. Refik Ahmet S-veııgirin Muhsin hakkındakl konuşmasını mü-d taakıp «Büyük Baba» piyesi Muhsin | ve talebeleri tarafından biiyük bir haşan İle temsil edilmiştir. Temsilden , sonra Cumhurbaşkanı, localarında.’ Muhsin Ertuğrulu ve küçük sanatkâr ' Esen Gökmeni kabul ederek, kendi!*- i rlne İltifatla bulunmuştur. Temsin mntaakıp salonda, Milli Eğitim Baka n» tarafından bir çay verilmiştir.
Bundan sonra mesleki dilekler mevzuu üzerinde görüşme yapılmış ve «avukatlar yardımlaşma yolu» ve «.sigorta» İşlerinin de müsbet safhada ilerlemekte bulunduğu belirtilmiştir. Bundan sonra toplantıya son verilmiştir.
n.
Amerikan kolejinde dün spor «enlikleri yanılmış ve bu münasebetle bir de «Spor Kırallçesi» seçilmiştir. OrüHa Kimlice görülmekledir.

KÜÇÖKPAZAR
Ajansımız İR Mayıs 1949 pazartesi günü açılarak sayın müşterilerimizin emirlerine f.mide olacaktır.
Adres; Küçük pazar Keresteciler
Telefon
25613
İran Şahmın iki hemşiresi geldi
İran şahı Rıza PehlevFnJn iki kız kardeşi dün bir Helanda uçağı İle saat 12,30 da Tahrandan şehrimize gelmiş ve bir saatlik bir Isllmhatten sonra Komaya müteveccihen hareket etmişlerdir.

TÜRKİYE İŞ BANKASI A.Ş.
Milletlerarası mukayeseli Patoloji kongresi toplantılarına devam ediyor. Dalegcler dünkü toplantıdan sonra saat 18,30 da Denizyolları idaresinin «Suat» vapuru Ue Boğaz ve Marmarada bir gezinti yapmışlardır .
Boğazı birdenbire basan sis yüzünden, Klreçburnundan ger! dönen gemi, Anadolu sahilini takiben Mar-maraya açılmış ve Adalar mıntaka-sının etrafını dolattıktan sonra Bü-yûkadaya yanaşmıştır.
Misafirler burada bir saat kadar kalmışlar ve aynı vapurla saat 22,30 da İstanbuls dönmüşlerdir.
Patoloji kongresinde hususî telefon merkezi İstanbul Telefon idaresi tarafından Patoloji kongresi münasebetiyle Yıldızdaki şale köşkünde hususi telefon merke21 kurulmuştur. Kongreye iştirak eden zevatın şehirle muhaberesini' mümkün talan bu merkez Bay esinde işler bir hayli hafiflemiştir.
Türkiye İçtimaî muavenet derneğinin umumî heyet toplantısı
Zaruret İçinde bulunan yurttaşlara yardım maksadiyle 21 şubatta kurulan «Türkiye İçtimai Muavenet Derneği» nln ilk umum! heyet toplantısı, dün saat 15,30 da demeğin Sirkecideki merkezinde toplanmıştır. Toplantıda okunan rapordan, şimdiye kadar demeğe yüzden fazla üye kaydolun-duğu, merkezi İstanbulda bulunan demeğin şimdilik başka yerde şubesi bulunmadığı ve maksadının fakrü zaruret çeken, hasta olan, zelzele ve sel baştanı gibi âfetlere uğnyan, okuma çağında olup da yardıma muhtaç bulunan yurttaşlara maddi ve mânevi yardım olduğu anlaşılmıştır.
Dünkü toplantıda İdare heyeti seçimi yapılmış ve dilekler dinlenmiştir.
Bir kamyon devrildi, 21 kişi yaralandı
Fertek 14 (A.A.) _ Elâzığ’a alt 9 plâka numaralı kamyon yolcu ye o-dun yüklü olarak Tunceli'den Elâzığ’a gitmek üzere kasabamızdan geçerken hükümet konağına 50 metre mesafede devrilmiş, odunlar üzerinde bulunan yolculardan 8 I ağır, 13 ü hafif olmak üzere, 21 kişi yaralanmıştır. A-ğır yaralılar Elâzığ Memleket hastanesine kaldırılmıştır.
Millet Partisinin îzmit İlçe ve Bucak merkezleri açıldı
İzmit 14 — Millet Partisinin İzmit İlçe ve Bucak merkezlerinin kurulması dolayısile bugün bir kahvede 150 kişinin lştlraklle bir tören yapıldı. Toplantıda bulunan general Sadık Aldogan. bu memlekette milletin henüz hürriyete kavuşmadığını söylemiştir.
Kâğıt fabrikası İşçilerinden Behçet İle Enver ve Uzunlarla köyünden Ekrem de kısa birer nutuk vererek Halk ve Demokrat Partilerinin genel balkanlarına şiddetli hücumlar yapmıştır.

BORSA
ESHAM VK TAHVİLÂT
TAHVİLLER
% 7 FAİZLİ
Stvnı ■ Erzurum l Slva» • Erzurum î-7 i!MI Demiryolu I 1041 Demiryolu 11 W4i Demiryolu ı» Mim Mdearoo ı muit m naat»» u Milli MıldafM Ilı Milli Mtldafa» IV
% « FAİZLİ
Kalkınma ı Kalkınma n -taikınm» HJ u4« uukruı l mi latıırrau n HKİ Demiryolu VI % & FAİZLİ
HT3B Er canı 1M3H İkramiyen Millll Müdafaa III Demiryolu IV Dcmırvnlu V
ÖNAhOLU DEMİRYULO GRVPIJ | ranvuieı 1-1 107.50 ı
Klsso çenetleri w K.501
Mümessil senar 7S.751
ŞİRKE! UUSKLERİ
Merkez Bonkuı Ij Bankası T. Tloaret Ban Kası Aralan Çimento
TAHVİLLER
TAHVİLLER
30.80

Adana 14 — Tetkiklerde bulunmak üzere şehrimize gelen Ulaştırma Bakanı Dr. Kemal Satır, gazetecilere beyanatla bulunarak yurdun telefon şebekesinin genişletilmesine çalışıldığı hakkında izahat verdikten sonra demiryolu mevzuuna geçmiştir. Bakan, müstahsil bir bölge olan Çukur-ovanın istihsal ettiği gıda maddelerinin çürümeden İstihlâk bölgelerine savkedllebllmelerl İçin doğru ve süratli marşandiz katarlan tahrik edile-ceğlnl söylemiştir.
Hava yollarımız, hakkjnda da İzahat veren Bakan yurt İçi seferler! yapan 21 uçağımıza, yaz ayları İçinde 5 uçak daha katılacağını, gelecek yıl Malatya, Afyon, Konya, DlyarbakıraLL da kış seferleri yapılacağını blkiir-Q m İştir. H
Celâl Bayat 'b
(Baş (arafı 1 inci sahifede) C
na Demokratları adma Reşat Güçlü, aO Müfide İlhan, Ceyhan Demokratlarından Dr. Sedat birer nutuk verdiler.
En son kürsüye gelen Demokrat Parti Genel başkanı Celâl Bayar, Kayserinin tarihi ve coğrafi ehemmiyetinden, Kayserililerin kabili;.-rlnden takdirle bahsederek nu j*"»
başlamış ve Seçim kanununa t( etmiştir. Bayar demiştir kİ; "O
(— Hükümet, bizden Seçim tan u- (D nunun tâdili hakkında Deler du Üş? düğümüzü sordu. Partimiz U kor - u- Q) leri dahil olduğu halde Meclis c>ı ve Genel İdare Kurulumuz, seçir.ı i:a- U ııununnn tâdlU. esaslarını hazırlamıştı. Bunu kendilerine vermek, bizim İçin bir mesele değildi, İlk zam:u ,arda bunlar umumi bir Seçim kanununa ald olmak üzere istenmişti. Şimdi İş ucuzhyarak kısmı seçim meselesine kadar indirildi.
Eğer bir umumi seçim İçin bunlar bizden İsteniliyorsa, şu andan itibaren Demokrat Partinin arzularını kendilerine bildirmeğe hazırız. Ve bunda bir mahzur görmemekteyiz Halbuki onlar işi uzatmak ve 19'iO ye kadar ufak bir tâdille, meselâ evvelce reddettikleri* parti t&nslldliTİ- ’ nln komisyon ve mıruITara kabul i v ie bizi kısmi seçimlere sürüklemek İstemektedirler ve bunu yapmadığımız İçindir kİ. âdeta zayıf bir tarafımızı yakalamışlar gibi hareket etmekledirler.»
Celâl Bayar, millet İradesinin ser-besçe tecellisine imkân verecek umumi seçimlerin yapılması zamanuı çoktan geldiğine işaret ederek, ıua seçimler! yerine umumi seçim yapmanın da mümkün olduğunu söylemiştir.
Celâl Bayar, Dışişleri Bakan irin son seyahati hakkında Mecliste verdiği İzahata da temas ederek, Demok -rat Partinin bu İzahatı kalb rahatlığı ile tasvlb etmediğini, fakat bunun, gaye ve prensnpleri itibariyle dış politikanın tasvib al onmaması mânasına alınmamasını söylemiştir.
Miting İki buçuk saat sürmüştür. Bayar, yarın (bugün) Samsuna gidecektir.
Silâhtar elektrik santralı
•7J5
•7.30
87 J0
87.40
87.—
33.50
»>.15'
M1.75 i
M.Î5I
57.00
(Baş tarafı 1 inci sahifede) ve ikinci dünya harbinin başlamasına rağmen yeni tesisat plânını tatbik etmiştir.» dedikten sonra, dünden itibaren İşlemeğe başlayan otuz bin kilovattık türbojenatörte şehrin ıızun müddet elektrik cereyanı ihtiyacının temin edildiğini, eski elektrik tesisatı da İşlemekte devam edeceğinden inkıta tehlikesinin ortadan kalktığını söylemiştir,
Vali, bütün bu tesisata 7.775,000 lira sarfedildlğini söylemiştir.
Bundan sonra Başbakan, binanın kapısındaki kordelâyı gümüş makasla kesmiş ve yeni tesisatın şehre hayırlı olmasını temenni etmiştir. Başta Başbakan şemseddln Günaltay olduğu halde davetliler binaya girerek yeni tesisatı gezmişler, Umum müdür ve mütehassıslar tarafından verilen İzahatı dinlemişlerdir, Mer is İmden sonra yeni tesisat işlemeğe başlamıştır.
Dünkü açılma merasimi münasebetiyle davetlilere fabrika bahçesinde [bir öğle ziyafeti verilmiştir.
işçilerin ücretli hafta tatilleri
Ankara 14 — Çalışma Bakanlığı ij®-; İşçilerin harta tatillerini ücretli ola-24 10 ı-ak geçirebilmelerini temin İçin bir ""'kanun tasarısı hazırlamıştır.
s ıo'
17 75 ı
SARIMI İ.AR1L4 ALTIN
Satışla» I
M,19,
-an 40.30'
19 50
o n vanş maçı yapılmış, n?îtç de takımla* «su 1-1 berabere kalmışlardır.
Ankaradaki maç
Ankara H - Bugün 19 Mayıs stad-yomunda- Ankaragücü ve Hollanda Fcjenoord takınılanı arasında bir re-
2
(o >
(D
15 Mayıs 1949
AKŞAMDAN AKSAMA
«Müesseselerde»
«hastalanan işçiler ve» «Çalışma Bakanlığı»
Nisanın yirmisinde, yukarıki serlevha ile. şu mevzu üzerinde dikkati çekmiştik:
İşçi Sigortalar Kurumu hastaneleri, vazife dolayısiyle hastalananlara kanun gereğince bede-va bakıyor, Bu dia ileri bir adımdır.
Fakat meselâ, zatürrîe olan bir İşçi?... Ilaltâ ayağı kınlan* * Yahut sağ elinden mikrop kapıp kolu şişen? . — Bütün bunların, vazife dolayısiyle mi. yoksa ise giderken mi, yahut evde mi arızalandıklarını anlamak pek müşküldür.
Kanunsa, yalnız iş kazalarını ve meslek hastalıklarını nazarı itibara aldığından, işçilerimiz, müesseseler tarafından hastaneye gönderildikçe. Çalışma Bakanlığının İşçi Sigortalar Kurumu hastanesi şöyle demektedir:
— İşçiyi kabul edip yatırırız. Lâk:n rahatsızlığının meslek yüzünden olmadığı meydana çıkarsa günde 9 lira ücret vereceksiniz.
Dokuz lira ücreti günde kaç babayiğit tedavi için verebilir? Hattâ orta, hattâ kalbur üstü aileler, evlâtlarına, zevcelerine bu meblâğı ayırabilirler mi ? Belki de ııuıavene uzun sürecek; işçi bir. bir buçuk ay yattıktan sonra, patrona haber gidecektir.
— Meslek hastalığı değilmiş .. 43 günlüğü 387 lira eder: bakımı üzerinize almıştınız? Verin bu parayı...
Mücsseselcrin, hattâ meslek do-layısiyle hastalanan işçilerim, sırf bu yüzden — (ne olur ne olmaz!)— hastaneye göndermemc-ğe başladıkları anlaşılıyormuş. Binaenaleyh, başkaca da şikâyetler olduğundan, ücret son zamanlarda gündeliği 7.5 liraya indirilmiş; amma o da fazla...
Meselâ, fabrikalarda ortalama işçi ücreti 3 lira mıdır? Hastane parası da ancak o kadar olmalı ki. istenilen neticeye varalım. Yoksa, bu mevzuda da «kaçak ■ hile - atlatmaca- alıp yürüyecek.
Çalışma Bakanlığını, bu yazımız üzerine harekete geçmiş görmekle memnunluk duyuyorum.
Özel kalem müdürlüğünden 11 nisan 949 tarih ve 19-1 ■'336 sayı ile aldığım mektupta deniyor ki:
Sayın Bav Vâ - Nû
Akşam Gazetesi İstanbul
(Akşam) m 20 nisan 1949 tarihli nüshasındaki ♦Müesseslerde hastalanan işçiler ve Çalışma Bakanlığı başlıklı yazınız ilgi le okunmuştur. Cevabımızın bir müddet gecikmesi bu konu hakkında esasen yapılmakta olan inceleme sonucunun alınmasına intizar zaruretinden doğmuştur.
Bu sonuca göre alman karar »Meslek hastalığı mahiyeti taşı-mıyan hastalıklarda işçi hastanemize yatırılacak işçiler için günde seyyanen 7.5 lira yerine, tek yataklı odalardan 7,5; iki yataklı odalardan 5; kovuşlarda yatanlar İçin 3 lira alınması» olmuştur. Keyfiyet îşçi Sigortalan Kurumumuzca işçi hastanemize bildirilmiştir.
(Umumi hastalık Sigortası)ıım kurulması hakkında Bakanlığımızca hazırlanan ve Büvü.k Millet Meclisine sunulmak üzere bulunan kanun tasarısının da kanunlaşmasından sonra işçi hastanelerimize yatırılacak isçilerden —is kazalarında, meslek hastalıklarında ve analık hallerinde oldu-fcu gibi — hiç bir ücret alınnu-yacagı tabiidir. Bu neticenin de mümkün olan çabuklukla ekle c-dilmesine Bakanlığımız bilhassa Önem vermektedir.
Sosyal konulardaki devamlı İlgi ve ikazlarınızdan dolayı teşekkürlerimizi sunarız.
Çalışma Bakanı Y.
Çalışma Bakanlığının neşriyatımıza karşı gösterdiği hu alâkadan dolayı teşekkür ederiz.
Bu mevzuu ileri sürüp işçi hayatını bir nebze ıslaha vesile olduğu için, 20 nisan tarihli fıkra ! yı bana yazdırtan Galatasaray dan sınıf arkadaşım müteahhit Tevfik Alana y a da teşekkürü ayrıca borç bilirim.
(Vâ-Nû) I
Paris Oftalmoloji | kongresi
Pır" —.ör Naci Bengisu milletlerarası oftalmoloji kongresine iştirak etmek için uçakla Parlse gitmiştir. |
AKŞAM
Hava
Sabah gazeteleri ne
şehitlerimiz
Bugün yapılan törenle aziz hâtıraları anıldı
Hava şehitlerimizin aziz hatıraları bugiın saat 11 de F’atthte yapılan bir törenle anılmıştır. Törende bando, askeri birlikler, bir hava müfrezesi ve polis taburiyle öğreticiler ve kalabalık bir halk hazır bulunmuştur.
Saat 10 dan İtibaren merasim birlikleri. davetliler ve halk, tayyare parkının etrafındaki yerlerini almağa başlamışlardır.
Saat tam 11 de merasim komutanı, törende hazır bulunanları hava şehitlerinizi selâmlamağa davet etmiştir. Bunun üzerine bir borazan tarafından verilen İşaret Üzerine selâm vaziyetine geçilmiştir. Bu esnada Fatih parkında. Bayezlt ve Galata kulelerinde, resmi daire ve müesseselerde ve limanda bulunan gemilerdeki bayraklar yavaş yavaş yarıya kadar İndirilmiştir. Bu esnada bütün gemilerle fabrikalar düdüklerini çalmışlardır. Nakil vasıtaları da saygı için bir dakika durmuşlardır.
İkinci boru İşaretiyle selâm vaziyetine nihayet verilmiş ve bayraklar tekrar çekilmiştir. Bu merasimi müteakip bir hava subayı, müteakiben de Hava Kurumu adına bir zat tarafından birer hitabe lradedllmlştlr. Bundan sonra da bando tarafından matem havası çalınmıştır. Bir manga er dr havaya üç el ateş atmıştır. Bun dan sonra geçit resmi yapılmıştır. Komutanlık, belediye, partiler, müesseseler ve Türk Hava Kurumu tayyare âbidesine çelenkler koymuşlardır.
Pahalılıkla mücadele
Komisyon gıda maddelerine kâr haddi koymakla meşgul
Belediye, bazı gıda maddelerine kar haddi tesbit etmeğe uğraşmaktadır. Zaruri gıda maddelerine âzami flat koymanın mümkün olmaması üzerine yeni flat yükselmelerine mâni olmak için kâr haddi tesbltlnin faydalı olacağı İleri sürülmektedir.
Dün belediyede alâkalılar toplanarak bu. mesele etrafında görüşmüşlerdir. Bu topLantıda kâr haddi konulacak maddelerin-tesbit edilmesine gayret edilmiştir. Bu yoldaki çalışmalar pazartesi günü de devam edecek ve muhtemelen salı günü bu hususta hazırlanan rapor Daim! Encümene gönderilecektir.
Eminönü kaymakamlığının faaliyeti
Pahalılıkla mücadele hususunda E-mlnönü Kaymakamlığı esaslı şekilde çalışmaktadır. Eminönü tstanbulun en merkezî bir yeri olması ve esnafla satıcıların en fazla toplandığı bir semt bulunması bakımından burada alınacak müessir tedbirler bütün şehri yakından alâkadar etmektedir.
Eminönü Kaymakamlığı, kendi muhitinde bulunan esnafı grup grup top-lıyarak onlarla görüşmeler yapmaktadır, Bakanlar Kurulunun belediyeye ve belediye şubelerine verdiği geniş salâhiyetlerin mahiyeti ve muhtekir esnafla hayatın daha fazla pahalılaşmasına sebep olanlara tatbik edilecek ağır cezalar hakkında etrariı görüşmeler yapılmakladır. Kaymakamlık. perakende satışlardaki normal kâr hadlerini de esnafa bildirmiş tir. Bu husustaki ilk toplantı bir kaç gün evvel 150 kadar esnafın lştlraklie Şahinpaşa oteli salonunda olmuştur. İkincisi yarın Halde kabzımallarla sebze ve meyva satıcılarının iştarikle yapılacaktır.
Kaymakamlıklar, bu toplantılarla esnafa cezaların mahiyetini anlattıktan sonra yapılacak sıkı kontroilarda •savcılığa teslim edilenlerin İyi nlyr kimseler olmadığı anlaşılacaktır.
Kaymakamlık, toplantıların neticesini beklemeden kanlrollara başlamıştır.
19 MAYIS’da
Talihe I
Bir Millî Piyango biletile yâr olursanız, 200.000
lirayla bahtiyar olursunuz. '
Başbakan’ın hasbıhali
CUMHURİYET başmakalesinde Ba>bakan’ın basın toplantısından bahsederek diyor ki:
«Başbakanın, siyasi, İktisadî ve imar işlerimiz etrafındaki şahsi dü-şünceierlle hükümet şefi olarak yaptığı ve yapacağı İşler üzerindeki beyanatı. çok İyi bir tesir bırakmışım Kendisini ve Kabinesini, iş başına gclrllğl zaman okuduğu programdaki vsıldlerinl tatbik yolunda azimkar ve çalışmağa başlamış görüyoruz. Emniyet. huzur ve ferahlık veren hasbıhalindeki fikirlerini ve tasavvurlarını mümkün olan süratle getçekleşlLr-meslnl dileriz.*

Prensiplerde işbirliği
Ahmet Emin Yalman da bu serlevha ile Raşbakan'ın demecinden bahsederek diyor ki:
Hükümetin büyük bir cesaretle hazırladığı bir salâh adımı vardır ki ehemmiyetini bir çok vatandaşlar henüz kavramamışlardır. Halbuki günün birinde bir tarihçi, bunu terakki ve İstikrar yolunda en büyük bir merhale diye telâkki edecektir. Esaslı surette yürüyen mühim milli dâva: gayrimesul bir vaziyeti olan bir kısım askeri makamların memleketin umumi kanun ve murakabe çerçevesi İçine girmeleri ve hareketlerinin her türlü hesaplarını mesul Milli Müdafaa Bakanlığı vusılasile Meclise ve millete vermeleridir.
Memleket uzun yıllar bir Genel Kurmay keyfi idaresi çekmiştir. Bu makam, hikmetinden sual edilemezi işler yapmış, memleketin umumî kanunlarını, prensiplerini canı İstediği zaman hiçe saymış, keyfi yasaklar koymuş, küçük ve belki de nazari bir mahzuru İleri sürerek memleketin esaslı İktisadi dâvaları hakkında boyuna menfi hükümler ve kararlar vermiştir. Prusya kanunlarından tercüme edilen, hiç bir kanuni mahiyeti olmayan ve orada vaktiyle mevcut anane ve usuller de beraberce alınamadığı İçin t ama m ile yetini kalan askeri ceza kanununun, her türlü hukuk! muameleleri (adli amlr> adı altında askerî makamların iradesine tâbi kılması; Trakya tahkim işleri gibi nice yolsuzluğun hesapsız ve tet-ktksiz kalmasına ve kapanmasına yol açmıştır.
Kabinenin dayandığı diğer bir mühim esas, birinci derecede mütehassısların reyini hâkim kılarak, işlerimizi sıraya koymak ve bugüne katlar devam eden alaylı ve keyfi israf gidişine nihayet vermektir.»

Celâl Bayar’ın seyahati HÜRRİYET Celâl Bayat'ın seyahati haklımda diyor kİ:
«Seçimlerin arifesinde demokrasi anlayışımızın İnkişaf etmek mecburiyetinde olduğunu saklayamıyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi her yerde demokrasiyi müdafaa ededursun kendi mensuplarına da sözünü dinletmenin yolunu bulmalıdır, 1950 senesinde yapılacak umumi seçimler bizim İçin büyük bir imtihan olacaktır. Sandık başlarında anlayışla hareket etmezsek ve birbirimizin boğazına sarılmakta devam edersek dünya âlem bize güler ve demokrasiyi anlamamış olduğumuza hükmeder.
Herkesin İçtihadına hürmet etmeği öğrenelim ve Demokratların da bu millerin efradı olduklarını ve Cumhuriyet Halk Particiler kadar bu vatana sahip bulunduklarını kabul edelim.»
Denizyolları Umum
Müdürü
Bundan an gün kadar önce Ankara ya gitmiş olan Denizyolları Umanı Müdürü Cemil Parman henüz tstan-bula dönmemiştir Öğrendiğimize göre umum müdürün Ankaradakl ikametinin uzaması doğrudan doğruya iktisadi devlet teşekkülleri mevzuuyla ! ilgili olup Denizyolları idaresinin ha-j zırlanan yeni kanun tasar ıslvle ala-1 cağı yeni şekli üzerindeki ça! t'malara bağlıdır.
T. C. Ziraat Bankası
(16-'5/194Û tarihinden itibaren) T. C. Ziraat Bankası yukarıki krokide gösterilen mahalde de
havale, çek, TAHSİL senetleri, tasarruf ve DİĞER TEVDİAT
Muameleleri için sayın müşterilerinin emirlerine amadedir.
Hayat pahalılığı mütehassısı * ,
YENİ SABAll'U Ulunay getirtilen muhtelif mütehassıslardan bahsederek diyor kİ;
Bıı hayat pahaldığı buhranına çare bulmak İçin emsali mlslllft bir mütehassıs getirisek nasıl olur?
Zira bugün pahalılık buhranı memleketin umumi hayalını müthiş bir sıkıntıya doğru götürüyor. Ve yapacak hiç bir şey kalmadığı da en salâhiyeti! mercilerin İtirafı ile sabittir.
Bakalım hazık bir tabip bulalım. Bir kere de bu marazı onun ellerine bırakalım... Belki bir çaresi bulunur. Bunda alınacak, darılacak, gücenecek bir şey yoktur.
19 Mayıs Gençlik Bayramının umumî provası
19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı hazırlıkları tamamlanmıştır. Bayram günü yapılacak merasim, bugün saat 10 da Fenerbahçe ve İnönü stadyumlarında bütün teferrÜatlyle prova edilecektir, Bu provalar için Milli Eğitim müdürlüğü davetiyeler bastırmış ve dağırtmaga başlamıştır. Bununla beraber provaları seyretmek İsteyen her kes kapılar kapayıncaya ktıdar stadyumlara alınacaktır.
Edebiyat Fakültesi öğrencileri Bursada
Edebiyat fakültesi öğrencilerinden bir grup dün Sus vapuriyle Mudanya-ya hareket etmiştir, öğrenciler oradan Bursa ya geçeceklerdir. Bir kısım profesörlerin de bulunduğu bu grup Bursada tetkikler yapacaktır
Başına vurulan yumruktan öldü
Bir hafta kadar evel bir kavga esna-1 sında başına yumrukla vurul- Baye-zit meydanında kahvecilik ea *n Ali Asgar. tedavi İçin Cağaloğlu Sağlık Yurduna kaldırılmıştı,
Ali Asgar. evvelki gece Sağlık ¥•• dunda ölmüştür. Alı Asgarin cesedi dün morga nakledilmiştir.
Şehir hatları yaz tarifesi
1 haziranda tatbikine başlanacak tarifede bir t çok yenilikler var
Devlet Denizyolları İdaresi şehir Hatları işletmesinin yoz. programı hazırlıkları bilmek üzeredir. 1 haziran tarihinden İtibaren tatbikine geçilecek olan bu tarifede geçen seneye nazaran bir hayli fazla sefer vardır. Haliç, Boğaziçi ve Marmaranın her İstikametinde görülen bu sefer fazlalığı halkı memnun etmiştir.
Bu arada İdare bu yoz Kadıköy -Köprii I,arifesinde de bir yenilik yapmış ve bu hatta gece yansından sonra saat 1.30 ve 330 da lşliyecek iki sefer tahsis etmiştir, İstanbullu Kadıköy semtlerin! birbirlerine bağlıyan bu seferler halkı memnun etmekle beraber İlgili çevrelerde tramvay idaresinin de bu İşe yardımda bulunmasının doğru ohcağı belirtilmektedir. Bu yardımın lüzumunda ısrar eden İlgililer en doğru şeklin saat 1.3Q ve 3.39 vapurları İçin Köprii istikametine muhtelif semtlerden tramvay sevket-mek olacağını söylemektedirler. Bittabi Üsküdar ve Kadıköy tramvay I-dareslnden de aynı yardım, beklenmektedir.
3700 ton gaz yağı geliyor
Şehrimize yeniden mühim miktarda akaryakı* gelmektedir. Verilen malûmata göre aSivas» tankeri Abadımdan 3700 ton gazoille hareket etmiştir. Gemi önce îzmlre uğrayıp hamulesinin olr kısmını oraya boşaltacak. sonra limanımıza gelecektir.
Tan vapurunda bir kaza
Yerinden kurtulan vinç üc kişiyi yaraladı, biri öldü
Haber aldığımıza göre evvelki gün Karadeniz seferinden dönen «Tart» vapurunun bu defakl yolculuğunda müessir bir kaza olmuştur. Kaza, şöyle cereyan etmiştir: cTan» vapuru buradan giderken tncboluya uğramıştır Orada mal alıp verilirken vinç teli fora edip kurtularak civarda bulunan üç kişiyi yaralamıştır. Bunlardan İkisinin yaraları ağır olmamakla beraber üçüncü şahıs, kaldırıldığı hastanede ölmüştür.
Hâdiseden sonra vapur yoluna devam etmiş, ancak İnebolu savcılığı geminin vinççLsiyle serdümenclslnl vakayla doğrudan doğruya İlgili gördüğünden geminin dönüş seterinde bunları tevkif ettirmiştir.
Diğer taraftan Denizyollarında hâdiseyle ilgili idari tahkikat yapılmaktadır.
İkbal şilebi
Denizyolları idaresinin «tkbal- şilebi tamir edilmek üzere İstlnyeye çekilmiştir. Gemi salı gününe kadar orada kalacaktır.
* Taksimci - Basmatulunıba sokağında oturan olr kadını götürmek meselesinden kavga eden Selim Emektar, Salâhnddin Gökmen, sabıkalılardan Osman Islak birblrierlyie düşüşmüşler ve bir aralık tabancasını çeken Osman Islak. Selim Emektarı göğsünden yaralamıştır. Selini. Gümüşsüyü hastanesine kaldırılmış. Osman tevkif edilmiştir.
Sanmvi bölgesi yakında tespit edilecek
Lıtaııbulda yeni sanayi bölgelerinin tesbUl maksadiyle bir müddettenberl çalışmakta olan komisyonun işleri yakında bitecektir. Yeni sanayi bölgelerinin yerlerini tesbit etmek meselesi muhtelit hesaplarla beraber bîr kere i de bu yerleri gezip görmeğe bağlı ol-} duftundan komisyonun son toplantıları bu gezintilere ayrılmıştır. İlk gezintide Haliç ye Edlnvkapı semtleri görülmüş, çarşamba günü yapılan gezintide de Boğazın Rumeli sahili tetkik edilmiştir, Komisyon yarın son bir gezinti daha yaparak Anadolu yakasını inceleyecektir.
Kandilli rasathanesinin kaydettiği zelzele
Kandilli rasathanesinden bildirilmiştir:
Bu gece anut 23 ü M dakika 32 sft-, niye geçe şiddetlice bir zelzele kaydedilmiştir.
Dogubatı istikametine yakın olan merkez üstünün rasathanemizden u-zakhğı 340 kilometre hesaplanmıştır.
İstanbul Erkek lisesi
kongresi
İstanbul Erkek lisesi mezunları ce-' mlyetl genel kongresi dün saat 15 te! cemiyet lokalinde yapılmıştır. Yeni idare heyeti Yaşar Türakek, Fikret Oyman. Kemal özlü, Orhan özkırım, Hüseyin Ardıç. Burhan Sezer ve Hayati Çorbacıoğlundan teşekkül etmiştir. I
9ahHe 9
İSTANBUL HAYATİ
Keşif heyeti!
Bir komisyon kurulmuş, ellerine demirden asalar verilmiş, a-yaklarına demirden çarıklar giydirilmiş.' «Haydi bakalım, yolunuz acık olsun-' diyerek sırtlan sıvanıp yola çıkarılmış.
Bu komisyon vızır vızır İJİaşv yorınuş. Ilaİiç, Edtrnekapı, Top-kapı taraflarını karış karış gezmişler, aramışlar, taramışlar, yol üstünde tasladıklarına sormuşlar:
«— Ey, bıı diyarların sakinleri! Bizim ne aradığımızı biliyor musunuz?»
O diyarların sakinleri hayret-’ler iıçinde bakakalmışlar;
«— Bilemiyoruz, demişler. Deline mi arıyorsunuz yoksa?»
«— Definenin lâfı mı olur? Daha miihim bir şey arynrıız. Söyleyiniz bakalım, sizin diyarınızda sanayi bölgesi olmağa elverişli yerler var mı?..
O diyarların sakinleri omuz silkip savuşmuşlar. |_L
Komisyon üyeleri melûl malı-f) zun birbirlerine bakmışlar. (» ci-f| varlarda bir yudum su da bula-ç^j mamışlar ki içsinler de yorgun-q_ lukları hafiflesin. Çar naçar diz- O lerini ovuşturup son kuvveti ge- £-ne tabana vererek tekrar yola ko- q yulmuşlar.
Bıı sefer Boğaziçi ve Anadolu u_ sahillerini. İstanhulun şimdiye (D kadar görülmemiş verlerini gezip > göreceklermiş. (D
Allah yardımcıları olsun, teh- (D likeli bir seyahat! İstanhulun gö-*t rülmeıniş yerlerinde kim bilir w acayip şeylerle karşılaşacakla r?_Q Balta girmemiş ormanlar, insan ayağı basmamış çöller, kartal çığ- q lıklariylc çmlıyan dağlar... -J-*
Şimal kutbunun balinalarla, *5 beyaz ayılarla, oenguenlerle mes-kûn bölgelerinde tetkiketa çıkarıp seyyahlar bile bu kadar sıkıntı çekmezler, çünkü ellerinde haritaları vardır; gidecekleri yerleri bilirler .
i Meğer bizim İstanbul, hem de beş yüz yıllık Türk İstanbul, birçok bölgeleri henüz keşfedilmemiş. görülmemiş, esrarengiz bir diyarmış!
İmar Müdürlüğü. Ticaret ve Sanayi Odası ve Bölge Sanayi Birliği temsile il erinden müteşekkil bir seyyah kafilesi bu esrarengiz di varın insanlarca meçhul o-lan bölgelerini keşfe çalışıyorlar. Keşif seyahatleri! müspet netice verir de oralarda sanayi bölgesi olmağa elverişli bir saha bulunursa değme keyfine! Derhal faaliyete geçilecek, dünyanın en muazzam demir, çelik, otomobil, lokomotif, tavvare. tank, top fabrikaları kurulacak!
Allah tekerrüründen muhafaza buyursun. Sütlüce infilâkı ne işler açtı başımıza! Musibetin ilk telâşı alâkadar makamları gayrete getirdi; tetkikler vapildi, mahalle aralarında patlayıcı, süratle parlayıcı maddeler yapan birçok imalâthaneler buhınduğ'i tesbit edildi; sıkı, kati, müstacel emirler verildi:
o— Halkın hayatını tehlikeye sokan bu gibi imalâthaneler derhal şehir dışarısına çıkarılsın.»
Evet, o zaman öyle oldu anıma bu işler masa başına intikal edince, inceleme sürüncemeleri arasında emirler kuvvetini kaybetti, kararlar gevşedi, gayretler tavsadı. Sütlüce infilâkından bu yana iki bucuk ay geçtiği halde nakit işi hâlâ komisyon, inceleme, arama safhasında sürünüp gidiyor Vc o tehlikeli imalâthaneler mahalle aralarında gürül gürül işliyor.
' Ariyan Mevlâsını da bulur, belâsını da» derler. Sanayi bölgesi komisyonu Mevlâsını aramakla giin geçirirken. Cenabı Hak biri ikinci bir infilâk Belâsından mu-halaza, buyursun!
Cemal Refik
İçişleri ve Adalet
Bakanları bu akşam gidiyorlar
tstanbulda bulunan İçişleri Bakanı Emin Erlşlrgll ile Adalet Bakanı Fuat Sirnıen bu akşam Ankara,ya döneceklerdir.
* Birkaç gün önce Anlcaraya gitmiş olan Denizyolları Umura müdür muavinlerinden Behçet Osmanağaoğ-Iıi dün şehrimize dönmüştür.
Ucuz arsa, uçuz ev, iyi hava temiz SU, Florya asfaltı üzerindeki BAHÇELt EVLER bunu temin etmiştir.
Sizin de orada bir eviniz, bir arsanız olsun. TEL: 19 - 11.
feulHfe 4
Ender raslanan bir dâva
İÖ Maviş ID49
31
Saatçilik
Türk-Yunan dostlu

Agır ceza mahkemesinde, idamı istenen bir gencin ortaya attığı iddia üzerine mahkemeye getirilen baban hazin bir facianın biitiin tafsilâtım anlattı
Çntalea civarında Kabakça köyü yolu ürerinde Halice teminde 15 yaşında bir kızı kayışla boğmak, bilâhare de balla ile parçalamak suçundan. İdam laleMfle 'kinci ağır ceza mahkemesinde yargılanmakta olan Ahmet Mlnkan ile arkadaşı Hüseyin Ekenin duruşmaları «ırasında Ahmet, ortaya bir İddia atmış ve Hatfceyl kendisiyle arkadaşının değU. öz babası Mehmet Ue Değirmenci Recep adındaki blı ahbabının ödlürmüş olduklarını söj-tevnişti
Ağır bir itham alUoöa mahkemeye sev Kedi İmiş olan bu gcaclu- daha atır bir İsnat ile cinayeti babasına atfetmiş olması mahkeme heyetini de. dinleyicileri de bir hayli heyecanlandırmıştı.
Mahkeme başkanı Salim BaşoL, heı Ihmtimali düşünerek Ahmet Minkarun bu iddiasını zapta geçirmiş ve m ah- , keme heyetiyle müzakereden r~’" bir taraftan savcılıkça L-----------
incelenmesine ve aynra Ahmedln batisiyle Değirmenci Recebin mabke-tnriT cağınlıp dinlenmelerine karat
bastyle odun getirmek üzere armana gitmiştim. O sırada. Hatlcenln cesedini. evlerinin İki yüz metre ilerisinde bulduklarını öğrendim. Sonradan da köylülerden duyduğuma göre oğlum Ahmeile arkadaşı bu işi yapmış-
lar...»
*
Mel un e t Çelebi sözlerinin burasına gelince- gözleri nemtenınlşlL Bir defa şöyle soluna doğru dönerek oğluna şöyle bir baktı- Ve başkanın, oğluna dair sorduğu diğer sualleri de şöyl» cevaplandırdı:
— Ahmet; bu vakadan bir sene evvel asker ve bir yüzbaşısın yanma emir eri olmuştu. Bir defa beni gördüğü raman, fakir ligimden dert yan-iniştim. Bana bir çift manda almıştı. Bir müddet çalıştım, sonra gene , çalışmak üzere Karaca köyüne git___________ I tim. Bir hafta Bonra oradan döndüm, reden sonra1 Ertesi gün yatsıdan sonra gene çaba variyetin lıştığım yerden eve dönmüştüm kİ evimde bir gürültü olduğuna işittim Kapıyı vurdum. Karını; «— Kim o?» dedi «benim!» dedim.
— «Geldin mİ?» dedi ve kapıyı açtı. Feneri elime alarak hayvanlara bakmak üzere ahıra indim. Karım bana; oğlumun, kendisine gerek bir akşam evvel, gerek bu akşam taarruz etmek istediğini, fakat mukavemet eylediğini anlattı. Bir tarafta karını öteki tarafla oğlum olduğu 1çln Alı-medin üvey anasına karşı olan bu hareketini kimseye açmadım. Karım; biri yedi, diğeri de iki yaşındaki çocuklarını bırakıp kaçamadığını bana ilâve etmişti.
Ahmede bir şey açmadunsa da benim soğuk davranmamdan anlamış re ertesi gün çıkıp gitmişti. Bir hafta eve hiç uğramadı. Sonra çamaşırlarını almağa geldiğini söyliyerek uğradı. Ben ona: — «Hangi yüzle geldin?» dedim. Gitti ve iki ay daha gözükmedi. İşte bu sırada da bu cinayeti işlemiş...
*
Mehmet Çelebi, oğlu tararından kendirinin suç ortağı olarak gösterilen Değirmenci Recep Ur hiç bir samimiyet! olmadığım da söyledikten sonra:
— Oğlum Ahmet, kendisini kurtarabileceği ümidiyle bana bu «uçu atmak istiyor, çünkü artık benden ona lılç bir şekilde fayda yoktur. Faka' adalet hiç b!r zaman şaşırtılmaz!»
ğunu takviye için
Geçenlerde, memleketimizde misafir bulunan Yunan muharrir ve müellifi M. Paleologos, Şehir Tiyatrosunda (Olan oldu) isimli komedim1 seyrettikten sonra benimle görüştü Böylece. gayet zeki ve sevimli niar, bu meslekdaşımla tattı tatlı sohbet ederek bir fiti hoş saat geçirmek zevkini elde ettim.
Meslekdaşlılria dostlnğmı mevcui olmadığını İddia edenler yanılıyorlar. Zira çok geçimden sansı ulâlcki' ı hakkında birçok noktada honfikn olduğumuzu görerek birbirimize kar-

Ahmet Mlnkan'la arkadaşı
yin. İkinci ağır cera mahkemesinde 1 jandarma nezaretinde suçlu mev- 1 kilnde oturuyorlar. ‘
Ahmedln babıısı Mehmet Çelebi İse ' şahit yerinde ayakta duruyor. Mah keme heyet! ve dinleyiciler kulak kesilmişler, oğlunun ağır ithamına karşı bakalım Mehmet neler anlatacak?
İşte; elti İki yaşındaki Mehmet Çe- ' lebi anlatıyor:
— Evet, Ahmet benim öz evlâdım- , dır. ölen Uk karım Flkrlytden doğmadır. Biz Türklyeye muhacir olarak ( gelmiştik. Evvelâ Blleciğe- soma Bay- . rcboluya, daha sonra da Kabakçaya yerleşmiştik. İki ay ewel evim yan- ( nuştı. Bu arada nüfus cüzdanım da , yanmış bulunuyordu. Benim esas soy-adım «Çelebi» dlr. Ahmet İse Mlnkan adı almış...
Oğlumun bana yüklemek İstediği cinayet İşine gelince, öldürülen HaLice kız benim evlâdımın evlâdı yerin- ; dedir. Onun öldürülmüş olduğunu anladığımız gün, ben köyde Mahmut Rlrscn'in yanında çalışıyordum. O gün akşama kadar Mehmet Ali Torlağın samanlığından Mahmut Blz-sene saman taşıdım. Evime döndüğüm 2aman komşumuz olan Ayşenln1 diyor, gürültülü, patırtılı sesini duydum, Mahkeme başkanı, sanık Ahmede karım Mücverden ne olduğunu *or- soruyor: dum. ö bana; Ayşenln kızı Hatlcenln I hayvan beklerken kaybolmuş olduğunu- annesinin onun İçin feryat etmekte bulunduğunu söyledi. Bunun üarrine ben işin mahiyetini anlamak için komşumuz Ayşenin evine gittim Kocası Ömer, Fete köyüne gitmiş.. Onun İçin meseleyi bilmiyormuş. Ben variyeti muhtara veya karakol kumandanına bildirmek üzere yola gıktan Ba sırada Ayşenln kocasına rusladım. Eve gitmeden evvel beraberce muhtara veya karakola gitmemizi teklif ettim. Ve işi anlattım. Beraberce muhtara giderek önerin tem Hatlcenln kaybolduğunu
Köy civarını iki posta halinde arama-' — Mehmecltn sözleri doğrudur. Ah-fta koyulduk. Hava yağışlı İdi. Bula- met. kendirini İpten kurtarmak için, madik; döndük. iş! babasının üzerine atmak İstiyor!..
Ertesi sabah Mahmut B İrs en İn anı- Diyerek birden boşanan göz yaşla-'
Hust-
Sanat enstitülerinde ders verilecek
Dışarıdan memleketimize pek çok saat ithal edilmektedir. Bunları ithal edenlerin ucuz mal getirmek gayre-, tiyle gayet düşük kalitede saat getirdikleri alâkalıların dikkatini çek’ medetedir. JBu sebeple mühim mlktar-I da dövizin israf edildiği iddia olu’ nuyor.
tkl eski medeniyet anası Türkiye vej Şehrimizdeki SaatçUcr cemiyeti, Ti-Yunanlslan. sulh İçinde hür ve mesut] carct Bakanlığına müracaat ederek yaşamak arzusu ve her ne bahasına olursa olsnn istiklâl)erim korumak azmiyle birleşmiş olan bu iki mîlletin elleri dlgerlnlnMlerinl sıkmaktadır. Şimdi, kalbi erin de birbirieriyle temas etmesi lâzımdır.
milletlerin anlatmalarına- yakte-jiııa-Urına herşcyden ziyade anili olarak, sulhu temin içsn elzem otan dosUuguu ■ d* başlıca unsurlarını teşkil ederler, J
olduğumuzu görerek birbirimize kar- Sanat mübadelelerinin, fikri bJrieş-ş> dostluk denecek kadar kuvvetli tfr' melerin vakti çoktan geldi Ne yazık yakınlık, bir sempati duyduk
Bilhassa, şu hususla, aranuzda, blı terîlcnırmiş, kaç dakika zar-ünda tam bir muta-baka! hasıl olmuştu:
Z:ıvallı dünyanın en büyük, ihtiyacı sulhtur. Sulh, ancak sevişmekle elde edilir. Sevişmek 1çln de, her şeyden evvel tanışuıak lâzımdır. Tanı' numuı en kestirme ue en güzel yolu' ise sanat mübadelesidir.
Bu son günlerde alkışladığımız Jean Marate - Cocteau teşekkülü ve-i ya Ram GopaJ trupunun memlekette ( rini bize biraz daha tanıtmak ve sev- j dirnıek husus unda görmüş oldukları j hizmetin ue derece nıühhu ve faydalı ı olduğunu anlamak pek kolaydır, j eannederlm. Jean Marais - cocteau kumpanyasının temsilleri bize Fralisanın yeni sanat hareketleri hakkında bir fikir vc«ilfel gibi. Ram Co-pal'ln raksları da bizde Hindistanı daha yakından sürmek — ve sevmek — arzusunu uyandudı.
DoStııra M. Paleologasla hasbıhal ederken, Türk - Yunan dostluğunu takviyede sanatkârların ne mühim roller oynamaları mümkün olduğunu, ve bu rollerin müspet bir netice yerebilmesi İçin hüsnüniyetlerin ve gayretlerin bir mecradan geçmesi lâzım geldiğini söyledim ve bu husustaki nâçiz fikirlerimi serdettlm.
Tekrar ediyorum M. Paleologos benimle tamimiyle hemfikirdi. Benden 1 söylediklerimi bir makale şekhnd*! yazıp kendirine vermemi İstedi. Ben de, yukarıdaki serlevhamn atan şu satıriarı yandırır
Makale Atlnada İntişar eti en «Vl-MA» gazetesinin 8 nisan tarihli nüshasına dercedilmiştir. Bu j'UEiyı ufak da olsa, hayırlı bir akis uyandırabileceğini düşünerek bu sütunlara naklediyor ıım.
öteden beri ve bilhassa yasadığımız devirlerde paktlar, llüârisr, ittifaklar taarruz! bir gaye gütmedikleri takdirde hürriyet, serbesti ve sırth İçinde yaşamayı arzu eden her millet için el-Eemdir. Fakat siyasi, iktisadi veya askeri mahiyet te olan bu an taşmalar, bu yaklaşmalar sanat marifetiyle hasıl olan fikir kayııaşn ı:ıliriyle birlikte almazlarsa natamam kahriar.
Sevişmek irin evvelâ taruşmaîı, her iki taraf yekrigerinde benzerlikler müşterek noktalar keşfede bilme il.
Bir milleti diğerine rapteden en emin, en sağlam bağlarda, milletin ruhuuu, kalbini- fikrini aksettiren sa-
nıeıcnn vuku çoısuuı geıuı. m ihim | |d bu sahada lâzım olan Taallyet gös-. .-îi—î- sarfcdllen gayretlerin oııüne çıkan maddi engeller de çok dera bertaraf edilememiştir. Halbuki bu hususta bilhassa musikişinaslar israfından yapılan bir İki teşebbüsün ■ muvaffakiyet ve tesiri en nikbin tahminlerin Terkinde görülmüştür.
içinde muayyen sayıda taş ulmıyan saatlerin memlekete sokulmaması hususunda karar verilmesini isteyeceklerdir .
Diğer taraftan çok gelen âdi saatler. bozulduktan sonra tamir de edilemediklerinden saat tamircisi es-nalın gittikçe azaldığı görülmektedir. Buna mâni olunması ve saatçi ustala rının daha esaslı şeklide yetiştirilme-1 için bazı tedbirler düşünülmektedir. Bu arada şehrimizdeki Sanat enstitülerine saatçilik dersleri konulman uygun görülüyor. Bu huıuıta yapılan teklif MU11 Eğitim Bakanlığınca muvafık görülmüştür, önümüzdeki ders senesinden İtibaren Tophane Sanat enstitüsünde bu dertlerin öğretimine başlanacağı tahmin ediliyor.
Ancak, sanatkâr takdirle karşılanma ğı arzu eder. Sev kedilnı ek ve yardım , görmek İster: zira kendi başına ne tiyatro turneleri, ne konserler, ne de resim sergileri tertip edemez. Yardım göremezse bir müellif eserlerini l&yl-kiyle tercüme edebilecek kalem erba-buıı bulamaz, musikişinas yabancı bir memleketin musiki merkeziyle rabıta tavlı» eyllyemez. ressam da tanımadığı bir sanat muhitinde resimlerini teşhir edebilmek İmkânını elde edemez.
Bir İngiliz bale heyeti geliyor
Haber aldığımıza göre haziran aymda beynelmilel bir şöhrete haiz ihgilterenln meşhur Sadler’s WeHs Bale kumpanyasının en seçme sanatkârlarından Molra Shearer. Mlchacl Somes, Anne Heaton, Alerander Orant İngiliz kültür heyetinin, daveti üzerine şehrimize gelecek ve Açık Hava tiyatrosunda klâsik ve modem balelerden seçme parçalar takdim edeceklerdir. Kendilerine piyanoda Jean Gllbert refakat edecektir.
Aynı zamanda Türk Bale akademl-
Binaenaleyh sanalkârlara komşu bir memlekette, hele Türkiye Ue Yunanistan giiri ayrn denirde yıkanan, aynı güneşte ısınan İki dost, İki kardeş memlekette eserlerini tanıtmak imkân ve fırsat ten bagışMtnak lâzımdır.
| — Babanın söylediklerin! dinledin!
Ne diyeceksin?...
Ahmet- ısrar ediyor:
— Babanı yalan söylüyor. Hatlreyl onlar öldürdüler!...
Bu arada. Ahmedln suç ortağı Hü-şeyin de kalkıyor ve:
— Ahme! Hatiçeyi babasının öl-: nallardır. Bir tiyatro eserinin temsili, dürdüğünü söylüyor. Benim bu İşte bir konser veya tur resim sergisi, doğ-ne günahım var?., diyor. ' rudan doğruya hassasiyete hitap ct-
Mahkemcde dâvacı mevkiinde bu-, lUüert İçin, loraniânn, binaenaleyh lun&n, maktul Hatlcenln babası öme-re de söz veriliyor.
Körpecik kıvrağımı m vahşlyaııe ölümünü bir defa daha hatırhyan za-anlattık vallı baba:
rını silmek için büyük yazma mendilini yüzüne kapıyor.
Mahkeme- bir defa da Değirmenci Recebin buldurularak -mahkemeye ge-, 'İrilip dinlenmesi için duruşmayı başka bir güne bırakıyor.
Remzi TDZ.1NO6LU
Bunun için yegâne çare, biri Türk, diğeri Yunan, iki heyet teşldl etmelidir. Her heyette- kendi meslektaşları tarafından seçilmiş — bu nokta çok mühimdir — bir müellif, bir gazete mııhanlri, bir bestekâr veya bir orkestra şefi, beyteltraş ve tezyini sanat erbabını da temsil edecek bir r^etnm, bir maliye mütehassısı ve işlerin muntazaman yüruj'ebllmest İçin eteem olan bir İş adamı bulunmalıdır. Sanat mübadele ve hareketleri programlarının tanzimi ve mali tc maddi meselelerin halli İçin kendi memleketlerinde muntazaman toplantılar yapacak olan bu İki heyet, bir kere İsulh bulda, bir kere ric Atin ada olmak üzere iki defa bir araya gelerek lid komşu ve dost memleketi birbirine daha sıkı banlayacak olan fikir ve sanat rabıtalarının daha kuvvetli re daha verimli olması için teşriki mesai eylemelidir.
Böylece her iki millet de müstefit olur. Zira birbirini takdir eden sayan ve seven bu liri mîllet birbirini daha çok takdir etmek, saymak vp sevmek itin birbirini daha yakından tanımak arzusundadırlar.»
Ekrem Reşid REY
KISKANÇLIK
Vazıın: ALPltONSF DAtIDET * Türkçesl: MFiiftL'RE AâEVOK
- Tefrika No. 84 -
Halk, çene yarıştırarak gruplar halinde yavaş yavaş bölünüyor, oruıan yollarında sağa sola dağılıyordu. Birdenbire RİChard'ın seri, tekerlek gı-eırUsuu ayak paurddanıu bastıran bir şekilde, avaz avaı yükseliverdi.
Parktan içeri girmek İstiyormuş gibi dizginlere yapışıp atı döndüren arabacıya:
— Hey, baksana, ne yapıyorsun nereye gidiyorsun? diye bağırdı.
Adamın: «Mösyö Ateumdre üyi* tembih ( tU._. Sizin korudan geçersek, yarım saat önce varirnuşız!» d»-meri teorine Rlchard büsbütün öfkeli bir halde:
«Olmaz öyle şey! KaUyen istemem.. Hem o uşak keratası ne hakla böyle işlere burnunu sokuyor?...
Bu sesteki, bu tavırdaki asabiyet Delccrous’yı titretti; aklına bin bir türlü rüürier. Meta şüpheler getirdi Fakat bütün bu kötü düşünceleri çatacak zihninden kuğabllmek çaresini
İde bulmuştu:
«Tabi! kızar ya, ne de olsa karısının ı eski âşığı... Fakat çok şükür ba İş kapanıp biteli lıayll zaman oldu, karı koca barıştılar. Hem sorgu hâkimlerinin huyudur; her tarafta katil suçlusu görür dururlar, tik defa böyle bit İşle karşılaşıyorum, yüzüme gözüme bulaştırmamağa bakmalı...»
Demir kapının önüne gelmişlerdi, zabıt kâtibine dönüp bazı şeyler tembih etti, doktorlara selâm verdi ve Rlchard’m koluna girereır, pek de neşesiz kaçmıyan bir edâ ile parktan İçeri doğru yürüdü:
«Haydi bakalım, şimdi hanimefenir r! meraktan kurtaralım Bu sabah söz verdim, şu angarya biter bitmez gelir vaziyeti bildiririni, dedim Hattâ sizi yarın bekliyorlardı, bana öyle dediler.-.
— Evet önce kararım öyle İdi ama bir gün evvel, hem ur man taraf m rlaıı gelip karşılarına çıkıverlrsem hoş bir
sürpriz olur, dedim Hoş sürprizin en korkunç çeşidine kendim uğradım!
Ses de samimi İdi sıcak nızgiriıria yanmış şu dürüst, güçlü kuvveti! çehrenin allak bullak hail de...
Hâkini efendi, bir aralık zihninden geçirlverdiğl şüpheler İçin kendine epey İçerledi: hattâ sevinçten kabına sığamadığı şu dakikada, nz kalsın özür dilemeğe, suçunu kabahatini ortaya dökmeğe bile kalkışacak!ı:
«Haklısın Riclı.-ırd’ağnn. müthiş bit kaza... Fakat nasıl aöyllycyim bilmem? Bugün bir bakımdan da öyle büyük bir sevinç içindeyim ki... Matem taslamak, üzüntülü görünmek pek elimden gelmiyor... Kuzininiz Ellsc hakkında neler düşündüğümü saten biliyordunuz değil mİ? Artık muradıma eriyorum İki gözüm kardeşim: ianenize mektup yazmış, peki diyormuş! Fakat demin o karışıklık İrinde doğra dürüst konuşamadık... Hah! İşte hâ-oımefendiler de geliyor.»
Ağaçlı yolun tâ İlerisinde, madtun Fenlgan'la Lydie göründü.
Tesadüfen o .sabah, ikisi de erkenden bahçeye çıkmışlardı. Gelin kaynana, güle söylıye gül koparırlarken, bahçıvanın karısı telâş İçinde gelmiş, Alexandre'ın çimenler arasında bulduğu korkunç «eeyl» haber vermişti1 Lydie'nin el i od çiti iti dişi saplı- icuçuk,
bahçe makası — sonra madam Fe-nigan’ın da dediği gibi — hiç fasıla vermeden, en ufak Mr sarsıntı geçirmeden, İşine devam etmişti. Sade usulca şu sözleri fısıldamıştı; • Rlchard'ın dönmemiş olmasına yüz bin kere şükredelim1» cümlenin arkası da vardı ama bunu kelime hailine dökmeden, sade zihninden geçindi: «Bütün o tehditlerden, öldüre-evğttu. geberteceğim lâflarından sonra. mutlaka bu iri ondan bilirlerdi... Hoş ben bile şüphelenebllirdiın...»
Bu düşünceyi Mr türlü aklından silemedi ve Corbell'den çağırılan DeJcrous. bir an şatoya uğrayıp, zabıt kâtibi İle kaza ihtimallerini tarşıtır-ken, neredeyse, açık açık, güle sevine: «Bereket versin kocam burada yok!» demek, raddelerine geldi: fakat, akı! sır ermez bir İç güdüsü, onu böyle bir hareketten menetti.
Şimdi bu şartlar içinde, Rlchard'ın bavulunu, öğleye doğru, köşkün önünde görüverince kadının korkudan ne hale girdiğini tahmin etmek güç olmasa gerek:
Bahçıvanın karısı:
«Vllleneuve omnlbüsü getirdi. Mösyö Richard orman tarafından geliyormuş.» dedi.
Lydie: «Eyvah! Charley'I o öldür-,diL.j kanaatine kendini büsbütün
.İMİAK.l KAUİOS4 Uu akşamki program : v* Ratlvo Ml«n «rkcür»v,
1«,«3 TUrkBIer, 19 M. S ,ıj-*ri ve JUM.Icr. 19 15 Ccçmela tııılfUn. 19W İnçe RTZ flNIht-ven faslı). 20 15 Paur Gazetesi, 20 30 GUle ve bülbüle dair earkılar. 2113 Müzik: (PJ.I. n 35 Güzel f-rsler IFII, 22 Spor haberler). » IS Pazı* mürUU 0*1 I, 12.45 M. S. ayan ve Haberler.
Yarın sabahki program
7.30 M. S. ayarı, 7,31 Müzik: Açılı, fPI.J, 7« Haberler, a Takat™ ve aaz «arlar! (»11. 8 13 Saban »oiıbeU. *25 Hatif parçalar (Fİ.)
1230 M. s. ayazı. Taksim ve «arkılar. H Haberler. 1J13 Salon or*eetr»l»nM»n maildiler (Pil. 13® ö|)e gazetesi. 13. «3 Ha.Hr B»rtalar (Pl.)
\atlas
Sinemasında
Bir sanat harikası
1ZT1RAP

CENNETİ (ANNA AND THE KtNG OF BÎAM) Artistleri:
LİNDA DARNELL — İRENE DANN’E — REX HARRİSON Seanslar: 11 — 2.1B — 4.50
8.40 — 9.18.

Ankara manifaturacıları
Ankara 14 fAkşam) — Ankara manifaturacıları dün yaptıkları bir toplantıda kendilerine zarar verdiklerinden bahisle Bûmerbank perakende mağazalarının kapatılmasını İstemeğe karar vermişlerdir. Manifaturacılar bu takdirde halka yüzde 6 kârla pamuklu satacaklarını bildirmişlerdir.
sinin talebeleri Türk milli dans ve bale egzersiz gösterileri yapılacaktır. Anlaşıldığına göre bu bale haziranın 8, » ve lo una tesadüf eden günlerde saat 21 temsillerde bulunacaklardır.
Created by free version of 2PDF
Dünyanın en genç belediye başkanı Amerika'da Dobbs Ferry köyünün belediye başkanı John Flnnery’dlr. İS yaşında olan bu başkan Fransa'yı ziyarete gelmiştir. Yukarıda, Paris belediye dairesinde belediye meclisi başkanı Pierre de Gaııllı? İle kadeh tokuştururken görünüyor.
EVE. KADINA. VE MODAYA AİT HER TORlü BİLGİYİ ELDE ETMEK İÇİN ÇEŞİTLİ MECMUA ALMANIZA LOZUM KALMJYACAK.

l'feıece^’ZüZ
3. inci sayısı çıktı. Çok basılmasına rağmen bilmek üzeredir Acele tedarik ediniz. 35 Krş. Çıkaran : ARİF BOLAT KİTABEYİ
kaptırarak, ecel terleri dökmeğe başlı dr
Faciayı, gözünün önünde geçmiş gibi görüyor, tasavvur edebiliyordu. Lydle'nin karşısına ansızın çıkmak niyeti İle tutup bir gün evvel gelen kocası, parkın civarında, pusuya yatmış bekllyen prens, iki erkeğin birdenbire karşila.şnıas4, bir gazaba geliş. bir gaz dönmesi... Ve ellerde melunun murdar kanı...
tşln anlaşılmaz tarafları vardı ama, Lydie duyduğu şaşkınlık ve hayranlık içinde bu noktalan fazla kurcalamıyordu. Kocasının; o utangaç zayıf mahlûkun, sade ağlayıp sızlamaktan başka bir şey yapamaz sandığı «Çocuk - adamın», bu kadar korkunç Wc İşi göze alabildiğini düşündükçe koltukları kabarıyor, erkeğine hayran oluyordu. Demek dişisini ne kadar çok seviyor, ne kadar kıskanıyordu!
Duyduğu müthiş korkular İçinde, bir yandan da yüreğini sevgi, minnet hisleri sarıyor- zevkine doyulmaz bir aşk nöbetine tutuluyordu... Hele Rlchard, bahçe yolunun dönemecinden, Afrika güneşi Ue yanıp tunç rengi bağlamış, zayıfhunii'. gözler se-| vinçten.pırıl pırıl. — üstelik şimdiye kadar kocasında hiç göcr.ıediğl _ bir. î canlılık, tam erkekvari bir iıul ile,|
ortaya çıkıvcrînce- bütün bu duygular, büsbütün coştu kabardı!
Lydle'nin koluna dayanarak yürüyen anne, fazla sabredemeyip dalıa uzaktan oğluna bağırmağa başladı: «Aşkolsun Rlchard, böyle haber vermeden gelmek de nereden esti! Bavullarını görünce aklımız başımızdan gitti... Eşyalarını yollar, kendi ortaya çıkmaz... Hele şu müthiş meseleden beri ödiimüz koptu...
— Nc deseniz hakkınız var, aksi bir gün seçmişim...
Lâfını ta marnlamadan annesinin boynuna atıldı, bir koliyle de LydiC-yt göğsüne bastı; incecik yüzü bulup öpebilmik için- geniş kenarlı pembe bir şapkanın altına gtrmek lâzım geldi. Göl yanaklar öyle bu2 gibi, kollarına sığınan ince vücut öyle titreyişler içinde İdi ki: Rtehfird kendini tutamayıp, karısının bu halini bir İki kelime Ue açığa vurdu Lydie cevap vermedi. Madam Penlgau da onların yalnız kalmak ihtiyacında olduklarını anlıyarak; Delcrous ile beraber. önden yürüdü.
Sevinçten sarhoşa dönen Richnrıl* aç fakirin ekmeğe, denire dûşınu-üıı ■ can kın taıan simidine sarılışı Rtlıl: kolunun altında, karnını sık« siki
tArkabi \aı)
SIHHİ BAHİSLER:
P. T, T. Genel heyetinin ikinci toplantısında hangi meseleter götüşülmelidir?
Küçük bir anket...
Yasarı: Hiisıiü Sadık ÖtlRUKAL
Bir memlekette P T. T. teşkilâtı- teçilemedlğinl tahmin ettiğimiz mn halicin memleket İçi ve medıleket prehslp kararlan teşkil etmelidir, dışı her çeşit muhabere ihtiyaçlarını Yalnız bu kararların tatbiki çare kolaylıkla, ve geniş ölçüde temin ede- ve imkânların» temin etmek bile, P. bilmesi için bu teşkilâtın her halde ~ ’*1"1
mbdern bir İşletme zihnlyetihe göre tertiplenmiş olması lâzımdık. Bizim öürada modern bir işletme zihniyetinden anladığımız mânâ, haberleşme hususlarında emniyet, intifam ve sürat gibi üç mühim unsurun sağlan-ımısı heder tutulmak şartiyle ve ta-«tamiyle İktisadi prensiplere gvte ayarlanmış rasyonel bir P. T T. teşkilâtının kurulmasıdır.
Memleketimizde P. T. T. servislerinin zamanın icap ve ihtiyaçlarına göre tanzim edilmesi maksaciıyle elaca* kİ, bahselli^mia toı modem işletme zihniyetinden mülhem olan P ■f. T İdaresi, bölge başmüdürleriyle meslek okulu, fabrika ve telefon müdürlerini geçen yıl mayıs ayı sonlarında Ankarada toplantıya çağırmışta, Merkez teşkilâtının idari ve teknik elemanlarının da İştirakiyle teşekkül etten P T T genel heyeti İlk toplantısını sayuı Ulaştırma Bakanının başkanlığın Cia yapmıştı. Yirmi gün kadar süren sürekli çalışmalar sonunda bu heyet tarafından idarenin muhtelif kısımlarını ilgilendiren mühim prensip kararları alınmış oldu. Akşam gazetesinin 15 haziran 94$ tarihli nüshasında çıkan bir yazı İle açıkladığımız bu prensip kararlarından bazılarının derhal talblkına geçilmel: süreriyle P. T. T. servislerinde halk lehine bir takım faydalar ve kolaylıklar saplanmış olduğuna burada memnuniyetle işaret etmek İsteriz.
Şehir içi mektup ücretlerinin 10 kuruşa indirilmesi. İç serviste yüzde M leıızilâth tebrik mekuıp ve telgrafları kabulü, birkaç şehir ve kasabalarımızda otomatik telefon tesisleri / yapılmış olması, telgraf ve telefon ' devrelerinden bir kısmının randtma-nuu arttıracak kuran portör tertibatı: vücuda getirmek suretiyle şehirler a- '' rasıntlak! telgraf ve telefon muhalse-relerindeki gecikmelerin önlenmesi, bazı posta formalitelerinin basitleş-tlrilmesl gibi hususlar tatbik edilen 1 prensip kararlan cümleslndendir. Bu- j nunla beraber, henüz tatbik mevkiine konulamamış çok mühim prensip kararları mevend olduğunu da unutmam ak lâzımdır.
İlk genel heyetin dağılmadan önce almış olduğu bir karar mucibince P. T. T. genel heyeti İkinci toplantısını 1949 yılı mayıs ayı İçinde An karada yapması lâzım gelmektedir. Genel heyet toplantıları, sayın Ulaştırma Ba-kaniyle P. T. T. Genel müdürüne yurdun muhtelif bölgelerinde lş gören mesai arkadaşlarını yakından tanımak ve bunların nıelsekl bilgi ve kabiliyetleri hakkında doğru fikir edinmek imkân ve fırsatını vermektedir. Aynı zamanda, P. T. T. İdaresinin bütün idari ve teknik elemanlarının İştirakiyle yapılan genel heyet toplantıları P T. T. servislerinin yukarıda İşaret elliğimiz modem bir İşletme zihniyeti İcaplarına göre ayarlanmasına ve bu suretle halkın muhabere İhtiyaçlarının emniyet, İntizam ve süratle karşılanmxsına yarıyacak İsabetli kararların alınmasını mümkün kıldığı cihetle bu enteresan toplantıların her yıl muntazaman yapılmasına devam edilmesini çok faydalı ve linunılu görmekteyiz.
Pik fimizce, bu senekl mayıs toplantısında p T. T. genel beyeU gündemi-
Gripe karşı yeni silâh
Salgınların kıtadan kıtaya sirayeti mümkün oldugıı cihetle grip dünya çapında hir meseledir
Londra'dan yazılıyor: İnsan topluluklarına musallat olan bam hastalıklar ve bu meyanen nezle veya grip o derece miltenmmlmdlr ki, ekseriyetle bunları kayıtsızlıkla karşılamaktayız. Halbuki birinci dünya harbinden sonra Avrupnyı baştan basa süpüren grip snİğim hâlâ hatırlardadır. Bu kış da grip solgını muhtelif Avrupa memleketlerimle ve bu meyan da Türklyede geniş ölçüde hüküm sürmüştür. Her yıl bu hastalık bir çok cana kıymakta ve sayısız insana huzursuzluk vermektedir.
T. T. servislerinde idare Ve halk lehine vücuda getirilecek değişiklikler ve yenilikler bakımından başlı başına bir muvaffakiyet sayılır.
Tatbiki cihetine gidilemediğini söy-iedlğinılz prensip kararlarından bir kısmım açıklamağı bu kararların mahiyetlerinin ehemmiyeti bakımından uygun bulmaktayız. Bahis mevzuu kararların bûşlıcalan şunlardır:
1 — P. T. T. tesislerine alt malzemenin tftmlrl ve yedek pnrçalarm İmali İçin esaslı bir tarzda teçhiz e-dllmlş ve bugünkü İhtiyaçlara göre. teokUMtandirılmış modern bir P T T. atelyesl kurulması;
2 — Meslek derslerinin tatbik al la beraber öğretilmesinin teinini İçin meslek okulunda tam teşkilâtlı bir P. T T. niimune merimi açılması:
3 — Telgraf ve telefon servisleri kin düşünülen sürat ve emniyet tedbirlerinin alınması;
4 — Şehir içi muhaberesi bakııum-don çok mühim gördüğümüz Istan-
. bul, Galata vc Beyoğlu merkezleri a-rasunda pnomatik tesisleri yapılması meselesinin ele alınması;
5 — Hâlen B. M. M. İndeki Telgraf. Telefon ve Posta Kanunlarının çıka-
1 alması ve bunlara alt nizamnamelerin hazırlanması;
8 — İşlerinde başarı gösteren me-luuriardan münasip görüleceklerin tetkik ve staj için yabancı memleketlere gönderilmesi:
7 — Para mükâfatının ihdas ve tatbik şekline dair talimatname;
8 — İmzasız ihbar mektuplarının muameleye konulmaması;
9 — Merkez reislerinin ve başmü- I _______________,v
dürterinin srwde Mr defa olsun mu- ı;iMjretıı bIr ajct elektron nılkrosko-I ayyen programla bölge ve merkezleri pnnu temtn rtml,lerd|r nelctron tetkik etmeleri. mikroskop. alelâde ve en kudretli
Gerek saydığımız bu kararlar, ge- mikroskoptan çok daha kuvvetlidir rek Akşam gazetesinin 14 aralık 1!M8 Bu yenl aletl kuJlanan tngllteto Tıb-terthU nushasıdaid bir yazıda bahis bl Ara,brrna Mffli Enstitüsü usman-mevzuu edilen 6 senelik 1ş programı- |an hemm hemen Avnıpanm her na giren huuriann uunıunlyle tat- memleketinden gönderilen virüs kâl-btk takânı bulunduğu takdirde, bu türlerini tetkik etmişler ve bütün bu ı suretle sucuda getirilecek esaslı deği- kültürlerde bütün malüm vlrils tip-şikUUcr ve yeniliklerin P. T. T. «er- terin! bulmuşlardır. Fakat bu meyan-ı vlslerinln modern bir İşletme zihniye- dfl tamomlie yeni şekilde bir virüsün Uyte teşkilâtlandırılması bakımından mevcudiyet! de meydana çıkarılnuş-I çok mühim bir ilerleme ve genişleme Ur. Malûm tipte mikropların dairevi hamlesi teşkil edeceğine şüphe etml- olmalarına mukabil bu yen! virüs J'on“- 'uzun ve dar bir fllümandan müte-
. şekklldlr.
Esasen bir üri yıldanberi mevcudiyetinden şüphe edilmekte olan bu yeni tip virüsün şimdi elektron -I mikroskopla fotoğrafla nııı almak
■ mümkün olmuştur.
Yeni keşiften ııe doğacağı şimdilik tıunamlle bilinmemekle beraber, mütehassisi ar bunun barı cins mikroplar hakkindakl bilgilerimizi temelden değiştirebileceği kanaarinde-dlrler. Bu tetkikler neticesinde bazı cins virüslerin üreme tarzları öğrenilecek ve muhtemel olarak böylecc aş» hazırlama yolunda önemli terakkiler kaydedilecektir.
Aşı hazırlama bahsi zon derecede önemlidir. Son yıllar zarfında gripe karşı muhtelif aşılar yapılıp, geni: ölçüde tecrübe edilmişse de, elde edilen neticeler ta imin edici olmamıştır. Mikroplar birbirinden o kadar farklıdır kİ, şimdiye kadar bunların hepsini birden nötralize edebt-lecek tek bir aşı bulmak İmkânı hasıl olmamıştır. Belki de yeni keşfedilen iplik şeklindeki virüs bu konuda esaslı bir faktöı» olup, geçmişteki araştırmalarda mevcudiyeti bilinmediğinden İhmal edil egelm İştir. Her nalda aşı hazırlama halisinde yeni rlrüa ün keşfi yeni İmkânlara yol açmıştır.
Vmdıki halde. Tıp grip salgınlarını durdurmak veya bu hastalıktan mustarip olanları tedavi etmek bah-ılnda hemen hemen hiç bir şey yapamamaktadır. Bununla beraber, bu yoldaki araştırmalar esaslı terakkiler kaydetmiş olup, günün birinde. Dünya Grip Merkezi gibi milletlerarası löborattjvarlann İşbirliği «aye-slnde bu hastalığı önilyecek aşılar bulunması kuvvetle muhtemeldir.
1,
Kadın gözü ile erkekte hoşa gitmiyenler...
iki prenses ne diyorlar? — Buruşuk mendil taşıyan erkek — Tozlu ve çamurlu ayakkabı — Pantalon ütüsü — Kadın eli sıkarken elin fazla avuçta tutulması ve saire...
V

Grip, yolma bir çok memleketlerde başgöst erdiği İçin değil, fakat aynı zamanda olağanüstü bir süratle memleketten memlekete sirayet ettiği İçin aslında dünya çapında bir meseledir. Bu itibarla uzun znman-danberl, bütün memleketlerdeki araştırmaları koordine edecek ve bilhassa önleyici aşı yapmak surellle bu hastalığın sirayetine mân! olacak milletlerarası bir teşkilât kurulması lüzumu başgöstenniştl.
şimdi Dünya Sıhhat Teşkilâtı bu lüzumu göz önünde tutmuş ve blrj • Dünya Grip Merkezi ihdasına Önayak olmuştur. İngiltere Tıbbi Araştırma Konsey! İle yapılan anlaşmalar neticesinde bu merkez Londra'da tesis edilmiş ve az sonra grip'e sebebiyet veren yen! tipte bir virüs meydana çıkarılmıştır. Şimdi bu merkezde, grip mikroplarının teerid ve tespitine çalışılmakta ve bu mikropların dünyaya ne yolda sirayet ettiği araştırılmaktadır.
Hastalığa sebebiyet veren yeni vl-rüs’ûn meydana çıkarılması flzlkçl-, lcrie hekimlerin İşbirliği neticesinde müminin olmuştur. Fizikçiler, aroştır-imn yapan mütehassıslara yeni ve
—- Gene ve güzel bir kadında hoşa Kitin iven nelerle karşılaşırsınız? sualine 426 erkeğin verdikleri cevaplan dünkü yazımda tasnif etmiştim.
Gazeteci olarak bulunduğum resmi ve hususi toplantılarda, yolculukta, çaylarda, balolarda kokteyl partilerde, açılma törenlerinde. nıiilâkatlarda ve röportaj vesilesiyle gittiğim çeşitli yerlerde konuştuğum evli 218 kadının;
— Erkekle hoşa gltmlyen neler görürsünüz? sualine verdikleri cevapların tasnifini de bugün yapıyorum.
Mesleklerine göre 8 avukat, 4
Yazan:
Cemaleddin BİLDİK
dişçi, 12 doktor, 6 ebe. 5 daktilo, 2 hâkim. 6 öğretmen. 12 terzi, 8 şapkacı, 7 ses sanatkârı, 1 mühendis olmak üzere ayırdığım 71 bayandan geri kalan 147 sinin de »evçleri yanında tanıdığım ev kadım bayanlar olduğunu dün belirtim iştim.
Şunu da işaret edeyim kİ bu 147 bayan arasında 2 de prenses vardır.
İsrail devletinin mühim derdi Ekonomi durumu
Hüsnü Sadık DURUK AL
Prof. Rîgal’m konferansları
Teknik Üniversitesi Elektrik Fakültesi Dekanlığından: Paris «Ecole Na-ılonate Bup4r!eure des TClöcommunl-catlons» ve Ecole Sup^rieure cTElec-trlettA» profesörlerinden M. R. Rlgal Fakültemiz tarafından bir konferans vermek üzere davet olunmuştur. Teknik Üniversite konferans salonunda verilecek olan bu konferansların konulan İle gün ve saatleri aşağıda bil-dlrlhnlştir
17 mayıs sah saat lî.J® da: »Çok yüksek frekans transmisyon sistemleri: Transmisyon boruları».
20 mayıs cuma saat 17,30 da: «Çok yüksek frekans transmisyon sistemleri: Boşluk reaonatörlerl».
?S mayıs pazartesi saat 17,30 da: «Çok yüksek frekans transmisyon sistemleri: Radiyasyon sistemleri».
_ 20 mayıs perşembe saat 17,30 da:
nln en mühim kısmını İlk genel he- »Telekomünikasyon araştırmalarının yet tarafından alınıp henüz tatblka bugünkü durum».
Yeryüzünün biricik kadın boğa üreşrlsl Conchlta Cintron Meksiko ve ispanyada güreşler yaptık lan sonra Paris'te de bir güreş yapacaktır. Yukarıda kadın güreşçi at üstünde görünüyor.
Tarikatçılık yapanlara sürgün cezası da verilecek
Ankara 14 (Akşam) — Hükümet, Lekke ve zaviyelerle türbelerin kapatılmasına ve türbedarlıkla bu gibi bir takım unvanların men ve ilgasına dair olan kanuna ek tasarıyı Meclise vermiştir. Bu tasarı İle şehllk, babalık ve diğer şekilde tarikat başkanlığı yapanların kanundaki ceza-1ar dışında siirgiin cezasına da çarp-|tınlmafarı teklif olunmakladır .
Tel - Avlvden bir İsviçre dergisine yazılmıştır: tsraUde »burada mucizeye tnnnmıyan realist değUdir.» şeklinde sık sık İşitilen bir cümlenin hakikat olduğu bir çok sahalar vardır. Genç İsrail devleti bir taraftan muharebe yaparken diğer taraftan tngl-Jlzlertn memleketi terketmral üzerine hâsıl olan keçmekeşe Mr son vermeğe muvaffak olmuştu. Fakat iş bununla bitmiş olmuyordu.
Her ay memlekete gelmekte olan 20 - 25 bin muhacir, milletin biinye-slna henüz katılmamıştır. Harb davam ederken tsralle gelen muhacirlerin mühim bir kısmını teşkil eden genç unsurlar orduya almıyordu Ordunun terhis İşine başlanmakla iş sağlanma sahasında buhran nlâmct-leri kendisin! göstermiştir. Yeni gelen muhacirlerden tş bulamıyanlar Hay-fa ve Kndils caddelerinde tezahürat yapmakta ve (Tel - Aviv) de d evle t-*en İş isteme sesleri gittikçe yükselmektedir. Ekonomik faaliyet sahasının genişletilmesi sayesinde İşsizlerin müstahsil vaziyete getirilmeleri kabil olabilecektir Bunun temini geniş mikyasta sermaye tedariki sayesinde mümkündür. Bir basın toplantısında demeçte bulunan Maliye Bakanı 'Kaplan) ünümüzdeki yıl İçinde İsrail hazînesinin bir milyar Ikl yüz eli! milyon dolara ihtiyacı bulunduğunu söyledi. Bu paranın yüz milyon doları Amerikan import-Esport Bnnk'-dan yapılacak İstikraz İle karşılanacaktır. Amerikada bulunan Siyonist teşekküllerde beliren şahsi İhtilâf ve rekabetler yüzünden gelecek sene l-çinde Amerikan Yahudllerinden te» bemi auretlie toplanacak paranın yilz milyon dolan tecavüz etmlycce-ğl tahmin olunmaktadır. Bu vaziyete nazaran geri kalan bir milyar doların dahili ve harici istikrazların sağlanması mecburiyeti hâsıl oluyor demektir.
tzralldekl ekonomik İmkânsızlıklar gözönfine getirilirse Siyoııizmin ekonomik plânlarını pek iyi hesaplamamış olduğu görülür. Kültürlü bir halktan çiftçi bir millet meydana getlr-ma şekllnda ifada olunan Siyonizm esası Amerikanın bakir topraklarında yapılan alraatln bile pek verimli olmağa başladığı şu zamanda hiç de doğru bir esas olarak kabul olunamaz, tsrallde ziraat yapılan toprağın çölden koparılan kısır arazi olduğu düşünülürse bu hakikat daha kolay anlaşılır. İsrail zlraatçllerl ilmi metotlar tatbik ederek toprak mahsulleri ve hayvan yetiştirme işleri İle uğraşmağı zorlukla verimli bir hale getirebildiler. Elde edilen mahsulât, sebze, yumurta, süt vesaire İle şimdilik Fl-llatinln kendi dahili İhtiyaçları karşılanmaktadır. Yalnız portakal ziraat! İhracat için çalışmaktadır. Yafa por- ‘ takallan gerek nefaset gerek rakip memleketlerin mahsulâtından çok ' evvel yetişmesi bakımından tsrollln mühim bir İhraç meta ıra teşkil ede- ‘ eektlr. Gelecek senelerde portakal • mahsulâtının iki üç misil artacağı ' limit olunmaktadır. Amerlkadan ya- 1 pılan İstikrazın İlk taklidi olan IS ' milyon doların sulama illerine, tahsisi si ra a te ön plânda yer verilmesi
ı hak kındaki Siyonizm esasına hâlâ riayet olunmakta olduğunu göster-■ mektedir. tsrallde bulunan nehir ve su kuvvetlerinden İstifade olunması hakkında Amerikalı toprak utmanı Misler w C davcdermllk tararından yapılmış plânlar mevcut İse de bunların tatblluna henüz geçilmemiştir
Bu plân ve projeler gerçekleştirilse daiıl İsrail toprakları mahsullaıi ancak bu memleket İhtiyacını karşılayabileceğinden ziraat, İsrail ekonomicinin esasını teşkil edemez. Ziraat, kendi mahmullerini satın alabilecek endüstri m Üesse sele rinde çalışan müstehliklerin mevcudiyeti sayesinde yaşayabilir. Amerikalı Yahudi sermayedarlar memleketin her tarafım dolaşarak nerelerde ne gibi endüstri kurulabileceği hususunu İncelemektedir -ler. taralı hükümeti bunlara elinden gelen kolaylığı göstereceği hakkında teminat vermekte tee de bu adam'ar henüz kararlarını vermiş değillerdir.
En mühim dâvalardan biri de is rallin Yakın Doğunun değil, dünyanın en pahalı memleketlerinden biri olduğudur. Pahalılığa pek alışık olmı-yan Amerikalılar tsraildek! flatler kar şısında hayret etmektedirler. İsvlçre-nln İkine! sınıf otelleri derecesinde bir otele günde 3-4 Filistin lirası — 50 İsviçre frangı — ödenir. Gazete Afiflerinden tutunuz da giyecek eşyasına kadar her şey buna göre pahalıdır İşçi yevmiyeleri de o nispette yüksektir. Usta bir İşçi günde (4-5) Filistin Hrası almaktadır. Sözün kısası İsrail tam bir enflasyon İçinde bulunmak ladır,
tşçl gündeliklerinin yüksekli® yüzünden portakal bahçelerine sahip bir kısım zürra akaçlardaki portakallarını toplatmadılar. Bu hal portakal İhracatının tahmin edilen miktara ulaşamamasına sebep oldu. Durum, enflâsyon hastalığına yakalanan memleketlerde görülen Arazı laralide de doğurdu: Herkes altın, mobilya ve lüks eşya gibi şeylere tehacüm göstermeğe başladı.
İsrail endüstrisi dünya piyasalarını! t rekabete girişecek durumda değildir Bu bal devletin İstinat edeceği temellerin çökmesi tehlikesini göstermektedir. Bu tehlike karşısında yeni kabine GaUvrln düşürülmesi meselesini programının ön p&lıuna almıştır. Yeni kurulan endüstri- ftatler ve hayat ucuzladığı takdirde istikbalden ömlt bekleyebilir. Fakat flatlerln, kâr hadlerinin, İşçi gündeliklerinin düşürülmesi meseleleri pek basit İşlerden olmadığından ciddi şekilde takip edilecek plânların tanzimini icap ettirmektedir. İngiliz kabinesinin «açları ağarmış Maliye Nazırı Bir Btafford Grlpps bu İşler İçin İmali Başbakanı Ben Ourlona iyi bir örnek teşkil edebilir. Arapların İsrail e karşı yapmış oldukları boykot Uânihaye devam cdemlyeccfilnden Burlye Lüb nanın gı- 1 da maddeleri tekrar îsralle akmağa ( başladığı zaman ve dünya Hallerindeki sukut devam ettikçe îsralideki pahalılığın azalacağı ümit olunmaktadır. Amerikalılar tarafından teber- ' rü şeklinde yapılacak yardım olma- ' dıkça fara» ekonomisi yakın zamande kolay holay kalkınamıyacaktır.
Çeviren: H. AKSEL t
Prenseslerin söyledikleri
On yıldan beri defterimde top-lıyarak sıraya koyduğum 218 bayanın söylediklerini tasnife geçmeden Önce, dört beş sene evvel Hlndlstana geçerlerken kendileriyle konuştuğum bu iki prensesin cevaplarım yazayım.
Bir tanesi, erkekte en ziyade gömlek yakaslyle kol ağızlarının kiril oluşunun "öze battığını: söy-Uycrek:
— Nedense İlk balnşta erkeğin gömleğinin temiz olup olmadığı gözüme çarpar; demiştir.
Şimdi defterimdeki notlan gözden geçirirken görüyorum. Bu ıprenscse sormuşum:
— Meselâ kıravatınm muntazam bağlanmamış olması, ayakkabılarının çamurlu veya tozlu oluşu ile elbisesinin ütfisüzlü^û nazan dikkatinizi celbetme2 mi?
— Hayır! diye cevap vermiş. Asla... Bunlardan Önce gömlek gözüme İlişir... Şayet gömlek ya-kasiyle kol ağızlan, az bile kiril olsa, o erkek hakkında hiç de iyi not vermem. Elbisesinin ütülü a-yakkabılannm temiz, taravafırın muntazam bağlanmış olmasına, gömlekten sonra gözüm kayar. Belki çok garip bulacaksınız, şayet gömlek İstediğim şekilde tiril tiril ütülü ve temiz ise. elbis^i-nln fltüsü21üğü. ayakkabı su un tozlu, kıravatınm muntaz.- n bağlanmamış olmasını kır-w saymam...
Diğer prense de, her şeyden evvel erkekte el güzetüğtne ve temizliğine dikkat ettiği cevabım vermiştir.
Diğer kadınlar ne diyorlar ?
218 bayanın, cevaplann: aldıkları rey miktarı ile şöylecc tasnif ediyorum:
218 kadından 210 u bir erkeçin yanında karısı veya nişanlısı ün rurken dlğeT bir kadına iltifat etmesini doğru bulmamakta ve hu gibi erkeklerin eşlerini aldatacak karakterde olduklarına İşaret ı-t-m ektedirler.
Erkekte, kadın için hoşa •ritml-yenlerden en çok rev alanlımdan biri de erkeğin kadın karşısına taraşını İhmal ederek çıkmasıdır kİ 218 havandan 200 0 buna ov vermişlerdir.
Fikirlerin! sorduğum bayanlardan 198 I buruşuk mendil tası-yan. 192 si burun silerken borıı ı gibi seş çıkaran, 186 sı ayakkabıları torlu ve çamurlu, 18C 1 gömlek yakalan ve kol ağıafan fcM>, 170 i pantalon ütüsü boauk. 165 t sık sık öksüren, 160 ı uykuda hor-Iıyan. 158 1 kadın yanında azametli ve gururlu duran, 156 sı kadın eli sıkarken avucunun irinde fazla tutan 68 i içki, 45 i sigara Içmlyen. 25 i tırnakların» cılk süren, 20 si yakasına çiçek takan erkeklerden hoşlanmadıklarını söylemişlerdir.
Bunları nazarı dikkate alatak, kadınların hoşlanmadıkları şeylerden mümkün olduğu kadar sakınmanın tavsiye ederim.
Cemaleddin BİLDİK
Balık bollaştı
Bu günlerde bol m İhlarda her cin» balık tutulmaktadır. Flarier de diğer gıda maddelerine ve bilhassa ete nispeten ucuzdur.
Memur ve müstahdemlerine yemek veren müeıseselerle. mektepler ve has tanlar İn alacak lan halikların Balıkhane müzayedesinden toptan rintle ve kârsız olarak satın alınmasına Balıkçılar cemiyet! delâlet edecektir.
Şehir Hatları için bir vapur daha geliyor
Şehir Hatları İşletmesinin Hollanda ’ezgâhterına ısmarladığı altı şehir hattı vapurundan dördü hâlen llma-mrnızda çalışmaktadır. Geriye kalas İki gemiden biri olan «Rumelihisarı» rnn da seyir tecrübeler! yapılmıştır, şehrimize gelen haberlere göre ba tecrübeler müspet netice vermiştir. Gemi yakında yola çıkarak 15 haziranda limanımıza gelip atrvlsç gl-r etektir.
Created by free version of 2PDF
Sahile 6
AKŞAM
15 Mayıs 1949
HER AKŞAM BİR HİKÂYE
otelci"^
— Çinli prensi siz bana göstereceksiniz sinyor Mateo diye ısrar etti.
Otelci başını kaşıyarak cevap verdi:
— Evet ben size göstereceğim. Şeyhin bu talebi otelciyi müşkül bir duruma sokuyordu. Fakat Mateo biraz düşündükten sonra gözleri 50-vinçle parladı. Plânını hazırlamış bu müşkülün de hal çaresini bulmuştu.
Yanın saat sonra otelci, Arap misafirini görmeğe gitti:
— Şeyh hazretleri dedi çabuk geliniz. Prens Tl-Çao-Vong otele döndü, küçük salonda yemek yiyor. Arap, otelciyi taklb etil ve küçük salonun yarı açık kapısından nazik yüzlü, kibar bir Çinlinin masanın önünde hareketsiz oturduğunu gördü.
Şeyh:
— Çinli prensi yorum diye ayak vaş yavaş kapıyı cevap verdi:
— Bu olamaz, şeyh efendi! Prens, böyle bir saygısızlıktan ve teşrifata riayetsizlikten küplere biner. O. çok garip tabiatlı bir adamdır. Rahatsız edilmesini istemez.
ı Arap şeyhi:
I — O halde ben de ısrar etmem diyerek doğruca odasına çıktı. Yarım 'saat sonra salonun zili şiddetle ça-ılınmağa başladı, Otelci salona koştu ve İçeriye girer girmez, Çinli prensin I kendisine hiddetle:
i — Çok oldllûuz sinyor Mateo! Ye-Mlhrace da,ıa cok bekllyecek miyim
-- 'diye çıkıştığını görünce, hayretinden küçük dilini yuttu, sendelemeğe başladı.
ı Pek âlâ tahmin etmişsiniz kl, çtrül prens insan boyunda bilyük bir kukladan başka bir şey değildi. Mateo kukla yerine kendisine hllab eden canlı bir Çinli görünce, ne yapacağını şaşırdı. Nihayet kendisini top-Uyarak Çinliye sordu:
— Fakat siz kimsiniz?
Çinli takma bıyığını ve yüzündeki maskeyi atarak:
—. Kim miyim? Hâlâ anlıyamaduı mı? Ben plâj otelinin sahibesi Ello-
Mateo Sonıore sabahtan akşama kadar saç kesmekten ve sakal traş ( etmekten bıktığı için sanatını değiştirmeğe karar verdi, peruka ve takma sakal satmaktan büyük bir servet yaptığı gibi dükkânını da yüz ; bin lirete devretti, servetini kârlı ve ı emin bir İşe yatırmak için aylarca araştırmalar yaptıktan sonra Arkola otelini satın aldı.
Otel küçük ve haraptı. Eski sahipleri Plaj oteli sahibesi madam Ellona Ambrosarinln amansız rekabetinden dolayı teşebbüslerinde muvaffak olamamışlar ve iflâs etmişlerdi.
Mateo oteli aldıktan sonra:
— Oteli en elverişli şartlarla satın aklını. Bu iş, mükemmel ve kazançlıdır. Fakat muvaffak olmak için İşi iyi idare etmek lâzımdır. Ben, otelin eski sahiplerine benzemem. Akıllı, becerikli bir adamım. Haydi bakayım Mateo göreyim seni! Halkın gözünü boyamaktan İşe başlamalısın diye düşünüyordu.
Kurnaz Mateo’nun müşterileri yoklu. Fakat müşterileri hem de seçkin ve itibarlı müşterileri bulun- 1 (luğnnıt göstermek lâzımdı. Bir sabah kasabanın halkı, muhteşem Ünlfor-’ masını giymiş, göğsünü sıra sıra nişanlarla süslemiş bir Brezilya gene-, rallııtn Arkola otelinden çıktığını hayretle gördü.
Ertesi sabah halk, başka bir sürprizle karşılaştı. Artık plâjda görünmeyen Brezilya generalinin yerini bir Hint mihracesi tuttu. 1 azamet ve ihtlşamlle serpuşunu, göğsünü ve parmaklarını süsleyen mücevherlerle bin bir gece masallarındaki efsanevi hükümdarları andırıyordu. PlâJ oteli sahibesi madam El-lena bu beklenmedik rekabetten küplere bindi. Bu muammayı çözmek İçin kafa patlatmağa başladı. Yavaş yavaş müşterileri kendisini terkcdJyor Arkola oteline naklediyorlardı.
Madam Ellona düşüne düşüne plaj halkım hayrete düşürmüş olan o muhteşem şahsiyetlerin kıyafetleri . ayrı ayrı olmakla, beraber aşağı yu-| karı aynı boyda olduklarını müşahe-J de etil. Bundan başka rakip otelinAmbrosarlyim diye cevap verdi bu seçkin müşterileri, plâjda ancak, Mateo. bu oyuna şaşakaldı. ŞLm-birer giın boy göstermişler ve hiç bir (dİ karşısında İstihza ile sırıtan plâJ vakit ikisi veya üçü bir arada görün-'otelinin çirkin ve buruşuk yüzlü sa-meınislerdi. Plâj otelinin sahibesi, bu hibesini görüyor, müşahede karşısında:
— Mateo benimle alay
Ben ona bir oyun oynıyayım o da yordu.
görsün diye söylendi. | Mateo o Brezilya generali tinlfor-
Ertesl sabah sırtına en kıymetli masını Çinli prens! elbiselerini oteii-Şauı ipeklilerinden yapılma bir en- ne reklâm yapmak İçin eskicilerden tari giymiş kara kuru bit Arap, kiralamış ve bunları kendisi giyerek şeyhi çantalarlle beraber Arkola ” “ " ”
oteline seldi, kendisini karşılayan1 otelci Mateo’ya:
— Adım şeyh îbnl Muşlaradır. I Oezairden geliyorum. İki iiç.
halta otelinizde dinlemeğe geldim! dedi, l|
Mateo bu zengin müşteriyi İzzet Daha ilk bakışlın İtibaren şeyhin ve ikramla karşıladı. Otelinin en gü- 'kıyafeti altında güzel ve cazibeli bir ze! odasını ona verdi. Şeyh, sözüne kadın saklandığını anlamalı idim, devamla: i Ellona bu iltifat karşısında gülüm-
— Benim gibi asalet ve yüksek İç- siyerek;
tlına: mevki sahibi bir zat. kendisi-1 _ 3jZ. ortada hiç bir sebep yok ne arkadaşlık edebilecek mümtaz iken blribirimtzln işini bozmağa ve şahsiyetler bulunmıyan bir yerde gözlerimizi çıkarmağa uğraşıyoruz, kalamaz dedi. '(
Mateo istifini bozmadan cevap verdi:
— Şeyh hazretleri Şimali Çin ve-liahtı altes Ti-Çao-Vong bugün otelime geldi, kendisile münasebet arkadaşlık kurabilirsiniz.
Arap şeyhi:
— Çinli prens nerede? Onu görmek , istiyorum mukabelesinde bulundu, i,
— Şimdi otelde değil, fakat yemek zamanında dönecek. O zaman kendisini size gösteririm.
Şeyh:
MAHKEME KORİDORLARINDA:
Vapur iskelesinde karşılanan misafir!
ile görüşmek Istl-diredi. Otelci, ya-kapıyûrak şeyhe
kendi oyunlyls ! mağlûp edildiğini ve bu kadar emek ediyor, ve parayı boş yere sarfcttlğinl anlı-
Brezilya generali ve Çinli prens rolünü oynamıştı. Halbuki şimdi foyası meydana çıkmıştı.
Ellona sırıtarak rakibine sordu:
— Şimdi ne yapacaksın bakayım?
— Ben aptal herifin biriyim. Çocuk gibi nasıl aldandığıma şaşıyorum şeyhin
1 Oyunun mükemmeldi. Fakat benimki de ondan aşağı kalmadı. Gel de ortak olalım teklifinde bulundu.
Mateo teklifi sevinçle karşıladı.
— Kabul ediyorum madam.
İkimiz de büyük işler başarmak
I yaranılmışız.
I îkl oteli birbirinden ayıran .duvarı yıktırdılar. Şimdi plâlda mz madam Ellona'nın oteli var. Oteli kadın İdare ediyor. Sinyor Mateo de mutfakta bulaşıkları yıkıyor.
Çeviren: A. HİLÂLİ
BİZ İçin
— Kadın kapıyı açıp da: «Sen kimsin, ne istiyorsun?» deyince şaşırdım kaldım.
— Kadın ahbapların var öyle mi. efendi baba?
Aba ceketli, külot pantalonlu. yün çoraplı efendi amca beyaz çember sakalını sıvazlı yarak sert sert baktı:
— Kadınlar neden benim ahbabım oluyormuş, efendi oğlum? Öyle şeyler benim gibi adama yakışır mı? Gençliğimde çapkınlığını da, hovardalığını da yaptım amma o devirler geçti artık. Torun torba sahibi adamım ben.
— Darılma, efendi amca. Kapıyı açan kadını sen söyledin ya.
— Söyledimse elin eksik ete' ğiyle ahbaplığımı nereden uydurdun? Tanımadığım, bilmediğim bir kadın dikildi karsıma.
— Tanımadığın kadının kapısında ne arıyordun?
— Hah. işte orasını sor da anlatayım. Zaten ben bunu anlatıyordum amma senin lâkırdından zihnim karıştı, söyliyeceklerimiı unuttum.
— Kapıyı açan kadını anlatı yordun.
— Hımmmm... Karının karsısında şaşırıp kaldım. Beni karşılamak için adam gönderiyorlar, izzet ikram evlerine davet ediyorlar. kapıya varınca bu sefer tanı-mamazlıktan geliyorlar. Sen olsan şaşırmaz mısın?
— Seni davet eden kim, efendi amca?
— Dur hele adını unuttum.
Çenesini kaşıyarak biraz düşündükten sonra ilâve etti:
— Cevdet bey İsminde bir a-dam.
— Amma tuhafsın, efendi amca. Seni davet eden adamın ismini nasıl unuttun?
— Ne bileyim, ben, oğlum? Tanıdığım bir kimse değil ki adını sanını bileyim.
— Hoppalaaa... Tanımadığın adam seni ne diye evine davet c-diyor?
— Orasını ben de anlı.vamadını ki. Herif beni peşine taktı, götürdü.
— Hangi herif? Cevdet bey mi?
Efendi amca, küskün bir eda ile elini salladı:
— Amaaan. sen de amma lâf anlamaz insanmışsın. Cevdet hey kalkar da gelir mi hiç? Lâkırdımı dinlesene. Ben Sivas taıafların-danım. Damadımla beraber ticaret İşleri yapıyoruz. Mal almak İçin her zaman Istanbula damadını gelirdi. Bundan altı ay kadaı evvel, üzerine afiyet, benim karnıma bir sancı geldi. Oralardaki doktorlara baktırdıksa da ilaçlan fayda vermedi. Bunun üzerine damadım; uEfendi baba, bu sefer İstanbula sen git. Evvelâ malları alıp gönderirsin, ondan sonra da kendini İstanbulun büyük doktorlarına baktırırsın., dedi. (İyı amma, ben bu yaşa kadar İstan-bula gitmiş adam değilim. Bilmediğim memlekette is yapamam ki» dedimse de bizim da mat: «Bunun için merak etme İstanbulda benim bir sürü tanıdıklarım var. Hepsi tüccardır. Onlara birer mektup yazarım, götürüp kendilerine verirsin, saım yardım ederler, her işin yolunu gösterirler» diyerek dört, beş tane de mektup yazıp koynunıa koydu, beni yola çıkardı.
Başınızı ağrıtmıyayım, Haydarpaşa dedikleri yerde şimendiferden inip vapura bindik, İstanbula geldik. Bir elimde bavul, bir elimde sepetle Köprünün üstünde etrafıma bakınu'ken karşıma bir adam dikildi; «Sen nereden geliyorsun, bey baba?» diye sor- , du. »Sivas'tan 'geliyorum» dedim. ı «Adın ne?» dedi «Benim adım Hurşit» dedim. Bunun üzerine herif;-1 «Hah. ben de seni bekliyordum. Ben görmeden savuşup giderse ne yaparım, diye düşünü- J yordum. İkimizin de işini Allah ıasgetirdi. Haydi yürü bakalım» diyerek elimden bavulumu, sepe-, timi kaptı «Dur bakalım, efendi] oğlum. Sen kimsin? Beni nereye götürüyorsun?» dedim. «Hurşit efendi amca, ben Cevdet beyin uşağıyım. Senin geleceğini Cevdet bey biliyormuş. Hemen git Hurşit efendiyi karşıla, doğruca apartımana getir. Sakın otellere bırakma, dive beni gönderdi» dedi. Düşündüm taşındım. Cevdet bey adında bir tanıdığımı hatırlı-yamadım. «Oğlum, senin söylediğin Cevdet bey kimdir? Ben kendisini tanımıyorum. Acaba eskiden bizim taraflarda oturdu çla beni oradan mı tanıyor? Aklıma hiç de böyle bir İsim gelmiyor» dedim. «Orasını ben bilemem Hurşit efendi amca. Cevdet bey seni tanıyormuş, bugün İstanbula geleceğini de biliyormuş. Kar-. şılavıp apartımana götürmek için beni gönderdi. Orada misafir olacaksın. Simdi seni alıp götürmez-1 sem Cevdet bey beni yanından ! kovar» dedi. O nman aklıma bizim damat geldi. «Her halde bu Cevdet bey de bizim damadın ahbabı. Ben yola çıkınca oradan Cevdet beye telgraf çekmiş galiba» diyerek hizmetkârın peşine düştüm. Yürü babam, yürü. İstanbulun acemisiyim,nereye gittiğimizi, nerelerden geçtiğimizi bil-myorum ki. Döne dolaşa büyiik bir binanın önüne geldik. Kapı acık duruyordu. Hizmetkâr bana;
Havdı bakalım, efendi amca. İşte Cevdet beyin apartımanı bıı-ı rası Kendisi ücüncü katta oturuyor. Sen önden çık. üçüncü katın kapısını çal. Bavul ağır olduğu için beni yordu. Kapının ö-nünde biraz dinleneyim de ondan sonra çıkayım-, dedi. Kapıdan girdim, taş merdivenlerden tırmanarak üçüncü kata çıktım, kapıyı tıkırdattım. Evvelâ ses çıkmadı. Biraî daha hızlıca yumruklayınca kapı acildi, karşıma bir kadın çıktı: Sen kimsin, ne isliyorsun?» diye sordu. »Ben Sivas.-tan gelen Hurşit efendiyim. Cevdet beye telgraf çeken Muşlara benim damadımdır. Misafir gel-' dîm size» dedim. Karı ters teıs1 yüzüme baktı; *Sen neler söylüyorsun. be adam? Burada Hurşit efendi de vok, Cevdet bev de ■ deme? mi! - Hanım, senin bu işlerden haberin yok galiba. Beni buraya sizin uşağınız getirdi. Hurşit efendi gelmiş, diye Cevdet beye haber ver. o beni bilir» de-' dlm. Karı hâlâ: cBurada Cevdet bev vok» diye inad ediyor. Meseleyi basından sonuna kadar anlattım. Karı bu sefer bir kahkaha attı: «Seni kandırmışlar, ağam. Burada Cevdet bey isminde kimse de oturmuyor, bizim uşağımız da vok. Sen aşağıva in de bavulunu teslim ettiğin adamı anı. .
T. C. Ziraat Bankası
Yıllık 300.00ü Liralık ikra nı iye d en ayrı olarak yeni bir HARMAN İKRAMİYESİ tertiplenmiştir
Çekiliş tarihi: 20 Temmuz 10-19
İKRAMIV1Î Tl'TARI:
55.000 Lira
Büyük İkramiyeler:
Av 30.000
15.000 ıca: Lira
10 Adet 1.000 Liralık ikramiye vardır.
Bu ikramiyelerden faydalanmak İçin 10 haziran 1949 tarihinde vadesiz tasarruf hesabında en az 150 lirası bulunmak ve bu miktarı çekiliş tarihine kadar devamlı şekilde muhafaza et mek kâridir.
Talihiniz varsa 30.000 Liralık Büyük ikrami-veyi kazanmak elinizdedir.
Bayındırlık Bakanlığı Yollar 4. Bölge Müdürlüğünden
1 — Bölgemiz taşıt araçları için 90 adet kamyon 16 adet oto lâstiği kapalı zarfla eksiltmeye çıkarılmıştır
2 — İşin muhammen bedeli 27210 — Lira olup geçici giiven akçesi 2041 liradır.
3 — Eksiltme 25'5/949 Çarşamba günü saat 15,30 da Ellik yolu üzerinde Bayındırlık garajı sahasındaki Bölge binasında müdürlük odasında yapılacak komisyon huzurunda yapılacaktır.
4 — Zarflar İhale saatinden bir saat evvel makbuz mukabilinde komisyon başkanlığına verilmiş olacaktır.
5 — Bu işe alt şartname ihale günleri hariç her gün Bölge müdürlüğünde görülebilir.
6 — İstklllerln kanunun tarif ettiği şekilde müracaatları ve postada vukua gelecek gecikmelerin muteber olmiyacağı ilân olunur »6?36>
Kayseri Bayındırlık Müdürlüğünden
1 _ Eksiltmeye konulan İş: Kayseri - Felahiye yolunda ve Kızılırmak üzerindeki 6 açıklıklı Felahiye köprüsünün ortadaki 2 açıklığı arasına denıir kafes kirişli ve ahşap döşemeli üst yapı suretlle ikmali İnşaatıdır.
2 — İnşaatın keşif bedeli »81898> lira »29* kuruş ve geçici güven akçesi «5344- lira -51- kuruştur.
3 — İhale 25/5'949 Çarşamba günü saat 16 da Kayseri hükümet binası İçinde Bayındırlık müdürlüğü odasında müteşekkil eksiltme komisyonunca kapalı zarf usulü İle yapılacaktır
4 — İstlyenler keşif, proje, şartlaşma ve diğer bağlı evrakı Bayındırlık Bakanlığı şose ve köprüler reisliğinde ve Kayseri Bayındırlık müdürlüğünde görebilirler.
5 — İsteklilerin bu işin teknik öneminde bir İşi iyi surette başardığını veya İdare ve denetlediğini ispata yarar belgeleriyle birlikte thal-î gününden en az »Tfitil günleri hariç» 3 eün evveline kadar Kayseri valiliğine başvurarak bu İşin eksiltmesine girebilmek için II Ehliyet komisyonundan yeterlik belgesi almaları lâzımdır.
6 — İsteklilerin usulün:- göre har,trhyacakJarı teklif mektupların' 3, cii maddede yazılı ihale zamanından bir saat evveline kadar makbuz mukabilinde Komisyon Başkanlığına vermiş bulunmaları lâzımdır
7 — Postada olacak gecikmeler kabul edilmez. '62411
Created by free version of 2PDF
İst. P.T.T. Bö'ge Başmüdürlüğünden
İdaremize ait 755. 158 ve 822 plâka sayılı kamyonetlerin tamiri Işl a-çık eksiltmeye konulmuştur
Eksiltme 30-5-949 pazartesi »iinü saat 15 de büyük postahune binası birinci kal idari muavinlik od-tsEtıda toplanacak alım satım komisyonunda yapılacaktır.
Muhammen bedel «5059» iira geçici teminat «378- lira «75» kuruştur
Taliplerin şartnamelerini görmek ve teminatlarını yatırmak üzere İş günlerinde Başmüdürlük kalemi Emlâk ve Levazım şefliğine eksiltme gün ve saatinde de 949 senesi için muteber Ticaret Odxsı vesikası ve geçici teminat makbuzu ile birlikte mezkûr komisyon başkanlığına baş vurmaları (6555)
Bulamazsan eit, karakola haber ver. Dolandırmışlar seni» dedi. O zaman viireğimin başına sırt düştü. Hemen aşağıya koştum, ne u-sak var. ne bavul. Onun üzerine sağa sola soruşturarak karakola vardım, derdimi anlattım. Dün aksam herifi yakaladılar. Bavulu da sakladığı verde bulmuşlar
amma içindeki eşyalarım gitmiş. Herifi alın buraya getirdik. Bakalım hâkim beyler ne diyecekler bu işe?
Mahkeme açıldı. Ilurşjt efendi amca, jandarmanın yanındaki a-dama dik dik bakarak salona girdi.
Ce. Re.
İPEKLER İÇİNDE
AŞK ve MACERA ROMANI
kazan: Craig Rice
V Tefrit. ]
İleri atılınca, Jackson yüzükoyun kapaklandı. Elinde bir tek İskambil kaldı.
Deste arasından İskambil seçmiş olan adanı:
— Tamam... tşte bu... —« dedi. Bildiniz...
Halk, gülmekten kırıldı,
Jackson, kulis arkasına koştu. Ora dan. bir melon şapka ile geri döndü.
— Baylar! Bayanlar... Uzun zamandan beri münakaşa edip dururlar. Tavuk mu yumurtadan, yoksa yumurta mı tavuktan çıktığını anlamak isterler... İşte bu akşam...
Bir yumurta fırlayıp. «Patinajcı adımları, nı çalnıı piyaniste, yallah..
Jackson:
— Pek kötü yumurtaymış... — dedi Halk büsbütün gülmege koyuldu. Yakılan dolar numarası, daha iyi bir ı-»’lce verdi. Çünkü Jackson. ters «atfı yakmakla kalmayıp. Irakınınj
Tercüme eden : Yâ-Nû No. 94 -
eteklerini de tutuşturdu.
Bu numaralar en yüksek perdesin-deydl kl. birdenbire. Al Omega orkestrası gürültülü bir havaya başladt Acemi hokkabaz da:
— Demin nasıl tavuksuz bir yumurta hasıl ettimse, şimdi de yumurtası? bir tavuk hasıl edeceğim! — dedi.
Mahut tavuk... Ve mahut tavuk aynı aksilikleri yapıyor.
Anıeliyenln tam ortasında. Jackson. itizar eder gibi durdu:
— Bu gibi hokkabazlıklar için alıştırılmış tavuk lâzımdır! — dedi.
Demesiyle, tavuk kaçlı. Jackson hayvancıgazı bacağından yakaladı Halk, bu acemilikleri pek beğenip var kuvvetiyle alkışladı, alkışladı.
Hölene:
— Jake!. . — diye, kocasının koluna yapıştı... Meğer sen dâhi imişsin..
Alkışın arkası kesilmiyordu. Her seferinde, Jackson, gorünıip görünüp,
selâm veriyor. Al Omega orkestrası da. kulisler arkasında kayboldu. Halk dans pistine doğru akın etti. Dans başladı.
Jake:
— Bu adamın hiç prova yapmaksızın sahneye çıkmak imtiyazı var. (Blı sigar yaktı ı Her ne hal ise, bu akşamlık program boşluğu dolduruldu.
Artık, Malone, nefes nefese bir hal almıştı.
— Eğer boyu bu derççe uzun olmasaydı, bu numaralarda muvaffak olamazdı. — dedi.
Hülene, gözlerini açarak, Malone'a baktı,
— Ben bunu rüyada gördüm. Avukat kekeledi:
— Neyi rüyada gördün?
— Jacksonıııı hokkabazlık numaraları yaptığını rüyada gördüm. »Eğer böyle uzun boyum olmasaydı, bu numaraları yapamazdım.» -diyordu.
Malone. bazı şeyler söylemek istedi. Fakat oluk oluk halk, masalarının önünden, geçti. Bir çokları orada küme oldu:
Prn Reddick. ve Times gazetesinin bir muhbiri, Betty Royal, perestiş-karlarından biri, belediye âzasından biri, bir sosyete kadını, ve von Fla-
, nagan... .
Bu kargaşalık esnasında, fırsattan istifade, Malone. met redotele sipariş ■ lerini verdi.
Allah Allah... Beklediği .kadın hâlâ gelmedi.
Metrdotel:
— Gelince behemehal size haber vereceğim! — dedi.
Malone, masasına döndüğü vakit, müşteri kalabalığı dağılmıştı. Jake ve Helene yalnız kalmışlardı.
Jake, sigarını pofurdatarak:
— Mütemadiyen bir dırıltı çıkıyor... Malone'cuğum! Von Flanagan diyor kl... Eğer... Şey.,.
Malone:
— Aldırma sen... — dedi. — Kolayı bulunur... Sen her İşi bana bırak... Ben yalnız senin akıl hocan değilim; aynı zamanda arkadaşınım.
Kadehini boşaltıp ilâve elti:
— Biz kardeşiz... Kardeşten ziyade biribirimlze bağlıyız.
Son sözleri söylerken sesi boğulur gibi oldu. Gözleri. Helâne' ıılnkl ile karşılaştı.
Jake:
— Allah Allah!... Size, İkinize ne oluyor? — dedi.
Malone, büyük bir sükunla Jake döndii. cevap verdi:
| — Pek ehemmiyetli bir şey değil.
Ancak şu kadarı var ki. Helene.le ben, cüceyi öldürenin kim olduğunu biliyoruz.
XXXI
Malone'un bu gibi sözleri söylemesi, gelişi güzel sarfedilmiş. uydurma lâflardan olamaz.
Jake. nefes nefese sordu:
— Yok canım, nereden biliyorsunuz?
Malone. sonuncu suale cevap verdi:
— İhtimal, sen kendin unuttun, azizim. Fakat, bu sırrı bize öğretmiş olan sensJn.
Kadehini boşalttı ve ayağa kalktı.
Helâne:
— Şimdi ne yapacaksın? — diye sordu.
Malone, gözlerini dört tarafta gezdirerek :
— Geri kalan İki bin dolarımı alacağını. — dedi; sonra ilâve etti: — Süratle hareket etmemiz lâzımdır, zannederim. İçimde öyel bir his var.
Düşüncesini sonuna kadar ifade etmeksizin kulis aralığına doğru yürüdü.
Jake ve Helâne, onu taktbettUer. Genç kadın, sırtına, koyu yeşil bir kap almıştı.
Avukat, cücenin eski kabln'inin eşiğinde durdu.
— ilişlerim bent aldalıyordur belki de. — dedi. öyle olmasını dilerim.
Kapıyı ardına kadar açtı.
Jackson, yere uzanmış yatıyor. Cücenin cesedinin asılı bulunduğu noktada yatıyor. Boynunun etrafında bir âdi ip var. İpin öbür parçası da başının üzerindeki demir çubukta...
Malone:
— İp dayanmamış, kopmuş — dedi. — çünkü, bu dev cüsseli adam çok ağır gelmiş.
Cesedin yanına diz çötii:
Jake, haykırdı:
— Vay, kahpe felekl Aleyhime boyuna pusular kurup duruyor. Kazino-mun işlerini yürütebilmek İçin, ne zaman bir numara bulsam, kader bunu bana çok görüyor, işlerimi alt üst ediyor.
Malone, ayağa kalktı:
— Bu sefer bu İş sökmedi.
Jackson’un boğazından çıkardığı İp parçasını tetkik etti.
— Hel&ne! Hemen Annette Ginnis'i çağır.
Hölene, davrandı. Yüzii kireç gibi bembeyaz, dışarı fırladı.
Jake, yeisle:
— Kuzum Malone! — dedi. — Sen ne tahmin ediyorsun ne oluyor?
Malone, kısaca cevap verdi:
(Arkası var)
SAhUe 7
AKSAM
NEVROZİN
SOĞUK ALGINLIKLARINDAN MÜTEVELLİT
Kırıklık, Baş ve Bel Ağrılarına Karşı NEVROZİN kullanınız.
Nezle ve Grip vakalarile Sinir ağrılarında NEVROZİN Sür atle tesir eder.
Oyun Kâğıdı Bayiliği
YAPMAK İSTİYENLERE
Yurdumuzun herhangi bir köşesinde oyun kâğıdı bayiliği yapmak Istlyenler diledikleri oyun Itâfiidim Istanbulda Kızılay Satış Deposuna sipariş edebilirler,
FlaUerl ve satışları öğrenmek için :
Istanbulda Kızılay Satış Deposuna. Ankarada Kızılay Genel Merkezine, başka şehir ve kasabalarda Kızılay şubelerine müracaat edOmesf rica olunur.
Satılık Otomobil
Çok az kullanılmış ve 7 kişilik
JEEP S T A T i 0 N VAGON
Otomobili satılık ur. Müracaat: Her gün Kazlıçeşnıe Demirhane caddesi No. 128. Telefon: 10/43.
wuımıiHiıııııımmıııııııııııımınnımnıııırııınnıumMmıııııımııııınıtıiHiııiN«uııııuıı»tıınıııınııiMuımnmıııııııııııııııı
I DEVLET DEMİRYOLLARI İLÂNLARI |
Teke! Genel Müdürlüğünden
7Gtn ı.i ilk duman tiz baruta mahsus boş av kovan» 7.800 paket
65 » » » t . » » > 24.000 *
70 • Dumansız barutla dolu av fişeği 225 000 adet
65 . . > > > » 400.000 adet
65 » fc^ra barutla » » > 200 000 »
Av Kovanı kapsül»’ 50.1)00 kulu
Yağ'ı keçe tapa 35 00u »
1 - Yukarıda miktarları y&2ih av malzemesi pazarlıkla satın alms-cakl.r
2 - Pazarlık 23'5/949 pazartesi günü saat 15 de Kabataşda genel müdür üs Tekel maddeleri ■»>De.-;l alım Komisyonunda yapılacaktır.
3 - Şartname her min adı geçen şubeden alınabilir.
4 İsteklilerin OeUrif gün ve saatte teklif edecekleri flat üzerinden '• 7.5 güvenme paraları He birlikte mezkûr komisyona gelmeleri. (5419)
KREOZOT SATISI
Türkiye Demir ve Çelik Fabrikaları Müesses.sinden:
Gerek memleket dahilince istihlâk edilmek iizere, gerekse ihraç için Kreozot satışı serbesttir. Fiat müessesemiz saha-
Kızılay Fatih ilçe Şubesinden
22-5-1949 pazar günü saat 18 da Fatih Halkcvinde yapılacak şubemizin yıllık Genci Kurul top:anlısına sayın üyelerimizin huzur ve şeref vermeleri rica olunur.
(.'özemizde tanzim edilen kıyafet galerisi İçin eski Bahriye Subay, Erbaş ve er kıyafet'.eri toplanmaktadır.
Kendilerinde eski Bahriye kıyafetlerine alt tam veya müteferrik eşya bulunup da satmak İsteyenlerin Dolûıabahçedekl hıûzenılz müdürlüğüne müracaatları. (6682)
“ V
M ö
AVRUFADA
?ir Seferttıanenin
Orta hizmetini yapabilecek bir Bayana ihtiyaç vardır. Çok acele Bostancı Vükelâ caddesi 7 No.ya mûracan t.

«■■■■ DOKTOR IRM
haydar İsmail
G a s p r a I 1
Dahiliye mütehassısı, Eleklro-kardiografi. Münih hastanelerinde çalışmış ve Almaııyada icra! tababet hakkını haizdir. Kabul: !5 ten 19 a kadar. Beyoğlu, trtikMJ caddesi, Mısır apartımnnı karşısında Ollvo pasaj No 15.
daire No. 2, ■■■■■1
ZAYİ — Kadıköy 11 cl okuldan aldığım kimlik kâğıdımı zayi ettim.
4 sınıf 23 Mutla EK.OC.IL'

^EakşamS
S™ Cr Abone bedeli
I A
Miirebbiye aranıyor
6 ve 3 yaşlarında 2 çocuğun bütün hizmetini deruhte edecek. Almanca, Fransızca, İngilizce lisanlarından birini mükemmelen bilen bir bayan aranıyor.
Adres: Nişantaşı Güzelbabçe Sok. No. 27/3 öğleye kadar miı-racaat: Telefon: 8141S —I
ZAYİ II.ÂNI
İstanbul Lv Âu.-.rllgl Saymanlığına yatılmış olduğum 21 Nisan 949 gün ve 99303(1/5311 sayılı öîi Hrahk teminat Hiaitb'nsunu zayi ellim Hükmü yoktur. Cemal UZUNOAl.U
Created by free version of 2PDF
Devlet Demiryolları Haydarpaşa I. ci
İşletme Müdürlüğünden:
İşletmemizin Avrupa hattı kesiminde yolcu v* banliyö trenlerinin tarifeleri 15.5.040 tarihinden itibaren değiştirilecektir. Lüzumlu m.u-u-.al İstasyonlardan alınabilir. Sarın halka ilân olunur. 16419>
*
Devlet Demiryolları Hay adar paşa L İşletme Müdürlüğünden:
Tuzla içmelerine 15.5.1949 tarihinden itibaren tren işlemeye boçtaya-caktır. Fazla malûmat İstasyonlardan alınabilir. Keyfiyet sayın balkıt Hân olunur. (0356)

ORİJİNAL AMBALAJ
KONSERVATUAR
K@r© - OrKestra Konseri
Solist : Maycla Arkan
Şefler : Cemal Reşit — Muhlddio Sadak
17. Mayıs Salı saat 18.30 da Şehir Komedi tiyatrosunda.
S A B İ T t U X DUVAR BOYALARI
Emsalsiz renklerle duvarları katilfs güzelliğinde tezyin eder. Evler, bürolar, hastaneler, mektepler yağlıboyadan üstündür.
BADANADAN >
ve
UCUZDUR-
Bir kilosu, bir odayı boyamağa katidir.
Boyar darılan dikkatle SABİTLUK markasını isteyiniz.
Deniz Harp Okulu ve Ko’eji Komutanlığından:
1 — Deniz Kolejinin yalnız blrinel sınıfına öğrenci alınacaktır.
2 — Kayıtlar 1-hazlrandan lO'Ağustosa kadar devanı edecektir.
3 — Birinci sınıfa alınacak Öğrencilerin 14 yaşından küçük ve 17 yaşından gün almamış olmaları lâzımıur.
4 — İsteklilerin orta okulu bitirmiş ve devlet sınavında muvaffak olmuş bulunmaları «arttır
5 — Kayıt kabul İçin îstanbulda »»'anlar Heybelladada Deniz Harb okulu ve Koleji Komutanlığına. Taşrada DU'unaniar İse askerlik şubelerine birer dilekçe He başvurmakla beraber, dilekçelerinin bir eşini de Okul Komutanlığına göndereceklerdir.
6 — Fazla bilgi edinmek Istlyenlerin Heybeliadadu Den Koleji Komutanlığına başvurmaları.
DİLEKÇELERE
ve
al bı cı dİ
•I
Seçme
yükleme ve boşaltma işi
DEVLET DEMİR YOLLARI 8. İne! İŞLETME KOMİSYONUNDAN :
1 — 1949 yılında İdaremizin lanlrde Als ancak ve Halkapınar depolarına geleceği tahmin olunan (70000) yetmiş bin ton maden kömürünün boşaltma ve yükleme İşi kapalı zarf usullyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli ( 84.400 ı altmış dört bin dört yüz lira ulup geçici İnanca bedeli (4470) dört bin dört yiiz yetmiş liradır.
3 — Bu yükleme ve boşaltma işine alt sözleşme ve şartlaşma prole-
teri (322» kuruş bedelle İdaremizin İzmir. Afyon. Ankara ve Haydarpaşa veznelerinden alınabilir i,
4 — Eksiltme 24 Mayıs 949 tarihinde saat 11 de İzmir - Alsancakla işletme binasında komisyonumuzca yapılacağından teklif mektuplarının O gün saat; Ona kadar makbuz mu kabilinde komisyona verilmesi veyahut miadından evvel ele geçecek tarzda a de 11 taahhütlü olarak posta lir gönderilmesi.
5 — Kanunun tayin ettiği mutat vesikalardan başka böyle bir oi mu-
vaffakiyetle Onşurdığınu dair resmi daire ve müesseslerden alacakları bonaervislerlle son ticaret odası vesikalarının da teklif zarflarile bulunması lâzımdır. (5873)
*
Kurşun Levha Alınacak
Devlet Demiryolları Haydarpaşa SatınRİma Komisyonundan :
1 — Beş kalemden İbaret muhtelif ebatta 20QO kilo kurşun levha a-eksllUne He satın alınacaktır.
2 — Muhammen bedeli 5800 lira olup muvakkat teminatı 435 Uradır.
3 — Buna ait şartname komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır.
4 — Eksiltme 3 Haziran 1949 cuma günü saat 11 de Haydarpaşa Gar binası dahilindeki Haydarpaşa Batın alma komisyonunda yapılacağından arzu edenlerin vaktinde komisyonda hazır bulunmaları.
çık
nU Hark) uKUİU
8244
Diploma, «ya okulu bitirdiğine dnlr belge Nüfus kâğıtlı aslı reyi noterlikçe tasdikli sureti Bir yılı geçmemiş aşı kâğıtlı.
12 adet vesikalık fotoğraf.
İyi hal kâğıdı bağlanncakıır.
sınavları 15 - 20 Ağustos arasında yapılacaktır.
Kapalı eksiltme ilânı
İstanbul Bayındırlık Müdürlüğünden:
1 - Kandilli Rasathanesi mıknatıs ve Dürbln binalarının yarım kalan kalörlfer tesisatının tamamlanması kapalı zarf usulü He eksiltmeye çıkarılmıştır.
Keşif bedeli «50000» liradır.
Eksiltme 30'5/949 tarihinde pazartesi günü saat 19 de İstanbul Bayındırlık müdürlüsünde toplanacak komisyon tarafından yapılacaktır.
2 - Bu İşe ait evrak şunlardır: Mukavele. Eksiltme. Bayındırlık işleri, genel, hususi ve fenni şartnameleri, proje keşif hülâsaslyle buna mOtcfcrrl 'diğer vrak dairesinde görülecektir.
3 — Eksiltmeye İştirak etmek İçin taliplerin «3750» liralık muvakkat [teminat yatırdığına dair makbıtl İbraz etmesi ve 949 yılında ticaret oda-Innda kaydı bulunduğuna dair belgeyi hâmil olması, eksiltme gününden
I tatil günleri hariç «3» gün evvel vilâyet makamın* müracaat ederek ehliyet vesikası alınası ve yukarıda İkinci maddede yasılan evrakı görüp kabul ettiğine dair İmzalaması ve buna alt 2490 sayılı kanım mucibince ha-zırlıyacağı teklif zarflarını 30/5/949 pazartesi gönil saat 14 de kadar İs' Lanbul Bayındırlık müdürlüğüne verilmesi lâzımdır. (8034'
Dekanlığından
Alman yada Max Planck EnatlUIsü vEskl K&lser WHhelm Enstitüsü» Direktörü Prof. Dr. Max Hartmann tarafından, aşağıda yazılı gün ve saatlerde, Fakültemiz Biyoloji Enstitüsü auslfislnde konferanslar verilecektir. Giriş serbesttir. (05571
KONUSU :
Fizikte İlliyet Biyolojide illiyet
Zeytin yağı
Idnrdıan» Banıtlı rlvan Cemal Nar*(t »okafı No IS
çocuk nesimi: Doktor
Ahmet Akkoyunlu
Taksim ■ Talimhane Palu
ı-r-n-f.ın 82027
18.V949 pazartesi saat 10
17.V.M9 salı saat lö da
llUlllllllltB
ilânları
lllUIIIUlUlUUIIIIIIIIIIIIIIIIIIflIlllllllllllllUUIIIIIlinniUMUllllllllllIIMS
1 — Aşağıda cins, miktar, kaplı kapsız kilo llatı Ue miktarlarına göre teminat tutarları yazılı 1U0 Ton zeytinyağı kapalı zarf usulü ile 20/mayıs 94® günü saat 15,30 da Stanbııl Harbiye İstanbul Lv. Amirliği Satınalma Komisyonunda satın alınacaktır.
2 — İsteklilerin teklif mektuplarını z0/May»,'94» günü saat 14,30 za kadar Komisyon başkanlığına vermeleri.
ı ııı ııı riiiiii11rı m ininin ııııııı» (■>
Miktarı
100 Ton
Kaplı kilo Fiau Kuruş
Kapsız Kg. Fıatı
Kuruş
iDo ton için Kapsız t e ın İnat
Lira
25 ton İçin Kaplı teminat Lira
25 ton için
Kapsız teminat
Lira
293
378
15470
14870
4912 50
4&3D
3— 100 Tonu bir İstekliye ihale edilebileceği gibi 25 tondan a5afiı olmamak giln komisyonda görülebilir.
üzere ayrı ayrı
taliplere de ihale edilebilir. Evsaf
ve şartnameni ner 1119-361)5
S.mıfe e
AKSAM
15 Mayıs 1949
AKŞAM | spor|
Haflanın notları
Akdeniz futbol kupası maçlarına İtalya neden (B) takımı ile iştirak ediyor?
Yazan: Adil GlPAf
Büyük spor hâdisesi
Meşhur profesyonel Charlton takımı, haftaya Istan bula geliyor
Haftanın dedikodusu?
Varakı Mihri vefayı kim okur kim Dinler
Her işimizde geç kalıyoruz. Ya teknik veya İdari bakımdan hazırlanamıyoruz. Aylarca evvel yapılacağı malûm olan Avrupa birin ellikle rina Akdeniz şampiyonlarına tam yumurta kapıya geldikten sonra meşgul oluyoruz.
Bütün bunlar neden İleri geliyor, biliyor musunuz?
12 mayıs perşembe günü başlıyan Akdeniz kupası maçları gün fasıla ile 25 mayı» çarşamba gününe kadar devam edecektir.
Bu tertip 19*8 senesinde Atinada yapılan Türk - Yunan temsilî karşılaşması günlerinde İtalyan, Yunan. Mun vo Türk delegeleri tarafından düşünülmüş ve kararlaştırılmıştı. Bu organizasyona birer Akdeniz devleti sayılan Fransa, İspanya. Suriye, Filistin lih... gibi diğer takımların neden iştirak ettirilmediğini ve sebep-lerint bilmiyoruz. Yalnız şurası muhakkak ki bu milletlerin iştiraki temin edilmiş olsaydı Akdeniz kupası maçları daha zevkli olabilirdi.
Akdeniz kupası maçlarının tenkide değer diğer taraflarını şöyle hülâsa etmek mümkündür.
Yapılan fikistüre nazaran Atina-d iki ıtk karşılaşma 12 mayıstadır. Bu yüzden maçlara İştirak edecek takımların 10 mayısta Atlnaya varmış olmaları bir teknik zarurettir.
Kendi memleketlerinde bu takımların seçilme, denenme- kamp ve saire gibi hazırlıkları İçin fmayıs) tn İlk günlerinden itibaren federasyon emrine girdiklerini kabul edelim.
Almadaki son ve beşinci maçın tarihi 25 maviştir. Ayın 26 ve 2T nel günlerinin de ziyafet veya törenlerle geçıiglnl farzedersek dolgun kadrolu bir millî takım, bir ay süren bu müddet zarfında devamlı olarak federasyon emrinde kalacak demektir.
Bu durum, yurt İçinde resmi ve hususi bütün maçların bir ay müddetle tatil edilmesini İntaç eder.
Milli takıma oyuncu veren Yunan ve Mısır kulüplerinin bu vaziyeti nasıl karşıladıklarını bilmiyoruz amma bizde bu İşin dedikodusu biraz hararetli oldu.
Büyük kulüplerimiz milli lakıma o-yutıcu vermemek için ayak dirediler. Bizim federasyon İçin İçinden (A ve B takımı teşkil edeceğim-, diyerek sıyrılmağa muvaffak oldu.
Tecrübeli İtalyan İdarecileri işi daha Kestirmeden hallederek Atina organizasyonuna B takımını göndermek için peşin kararlar aldılar. Bunda onları haklı bulmamak haksızlık olur. (Aı olsun (Bı olsun bir millî takımın yurd dışında böyle haftalarca kalması bir memleket futbolunun İç çalışmasını akamete uğratabilir. Akdeniz kupası maçlarının uzun sürmesini bu -kabımdan mahzurlu gülenlerdeniz
Bir kulüp takımı İçin bile uzun - rrdugümüz böyle bir turne bir milli takım için elbet güç bir seyahat sayılır.
Dört senede bir tertiplenen Ollmpl yat oyunları turnuvalarında bile İştirak ve oynama müddeti bu kadat fasılalı ve uzun değildir.
Yukarıda İşaret etiğimiz glbL Fransız, tapanyol, Filistin takımları da bu turnuvaya katılmış olsaydılar halimiz nice olurdu! O zaman organizasyon belki bir aydan fazla sürmüş olurdu.
Akdeniz kupası maçlarını devam ettirmek istiyorsak bu organizasyon şeklini tekrar gözden geçlrmemla İcabeder.
Bir düşünceye göre İtalyanın peşin olarak turnuvaya B takımı göndermeğe karar vermesi, organizasyonun prestijini zedeleyen bir hadise gibi telâkki edilmektedir.
Biz sporcuyuz. Olayları incelerken bizi ışıklandıran dalma hakikatin yoludur. İtalya bugün dünya futbolunda dalma ön plânda yer almış bir futbol mazisi ile övünen bir memlekettir.
Bugün gene ön safta gitmektedir Gene kuvvetli bir takımı vardır. Son Torlno faciasında kaybettiği futbol yıldızlarının kısa bir zamanda yerleri doldurulacağına eminiz,
Türkiye, Mısır ve Yunan takımlarının iştirak ettiği bir turnuvaya İtal-yanıu B takımını göndermesi prestiji kıracak bir olay sayılmaz Bahsimizin konusu siyasi bir t-oplantı değil
Fİ tarihinde Italyan takımının A-ikkşer. üçer)vusturya takımına sayı farklyio ye-nllmesint bütün ölçülerimizde bir milyar gibi kullanırsak yanılıra. Ayru zamanda bizim çocukların İki defa bugün bir tereddüt devresi geçiren Avusturya futbolü karşısındaki başarısı ile devamlı olarak avunmak yolunu tutarsak hâdiseler bizi inkisara uğratabilir.
Akdeniz kupası 2
Geçen batta Macar takımının altı gol ile Avusturya takımını hezimete uğrattığını bu vesile ile hatırlamamız faydalı olur.
Atinada Mısır ve Yunan takımları He oynıyacak A takımımızın maçından sonra B takımımız İtalya B takımı İle 21 mayıs cumartesi oynıyacak-tır.
Haber aldığımıza göre ertest gün (pazar 22 mayısta İtalya A takımı da Avusturya takımı 11e bir karşılaşma yapacaktır.
Atlnaya İtalyanların ıB> takımlarını göndermelerine sebep olan en mühim âmil de bu olmuştur. .
Bir noktayı daha açıklamak istiyoruz:
İtalyan federasyonu B takımı yerine Atlnaya A takımını göndermek yolunda bir karar almış olsaydı kanaatimizce bunda muvaffak olması pek şüpheli İdi.
Çünkü A takımını teşkil eden oyuntuların çoğu lig maçları yüzünden on beş gün — iki pazar — memleketten ayrılmaları raiimkün olamıyacak-tı. Lig maçlarının tehirine ne kulüpler razı olacaklar ne de federasyon bu yolu tutmağı düşünebilirdi
Başka memleketlerde Lig maçları oynamak milli maç yapmak kadar belki ondan fazla memleket sporunun menfaati İcabı olduğuna inanırlar. B takımını deplâsman maçlarında oynatmak A takımına nispetle daha kolaydır. Bu bakımdan da Italyan İdarecilerini ve kararlarını yerinde buluyoruz.
Başka bir nokta t
Muntazam bir programla milli takımlarına müsabaka yaptırmağa kendini ve memleket sporcularını alıştırmış bir federasyon İçin aklına estikçe mili! maçlar organize etmek kolay değil ■ hattâ İmkânsızdır.
Bu İtibarla büyük takımların bir senede yaptıkları müsabaka sayısı ancak beş. altıyı bulur. Bu memleketlerde şaşmaz bir bağlılıkla ve kıskançlıkla yapılmakta olan milli küme ve kupa maçları yüzünden milli takımların daha fazla oyun aynama-sma maddeten imkân yoktur. Bu cümleden olarak İtalyan A takımının yapacağL altı maçtır. Bir sene zarfında oynadığı bu maçları Italyan takımı kendi ayarında olan takımlarla oynar. Bir sene İçinde büyük hazırlıklarla altı müsabaka yapabilen bir takıma on beş gü ı IçlndeAtl-nada üç maç nasıl oynatabilirsiniz? Değil İtalya federasyonu biraz işinin ehil olan basit bir İdareci bile bu noktayı kavrayabilir, işte Atlnaya B takımını gönderen Italyan İdarecilerinin lehine kaydedilecek bir olay budur.
ıımı kalecisinin Maııchcsteı
Varan bir
Avrupa serbes haziranın İlk haftası tatan bulda pılacak. Beden Terbiyesi Jenel
dürlüğü tarafından çok zarif broşürler ve ilânlar hazırlanmış Bunlar şatafatlı tarafları Gelelim acı larına
Bu birinciliklerin İstanbulda ya-n-lacağı bir yıldan beri malûmdu. Kapalı salonun yapılması blı yıl evvpi başladı. Fakat kapalı salonun müsabakalara kadar yetişemlyeceği söyleniyor. Bu soyulenti de sotı günlerde İnönü stadında bir ring hamamım yapılması İçin Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü tarafından verilen bir emirle hakikat olacağa benziyor, İşte beden terbiyesinin İdari bakımdan birinci fiyaskosu
Varan iki
Bugün Kahire de bizim de iştirak etliğimiz Avrupa basketbol birincilikleri yedi millet arasında öaşltyacak-tır. Tam sekiz ay evvel bu sütunlarda hazırlanmasa başlamamızın icab ettiğini bildirdiğimiz, basketbol milli takımımızın bu birinciliklere girmesine Beden Terbiyesi Merkez üt İşar, heyeti 27 nisanda karar verdi Bereket versin basketbolün anıaıör idarecileri. profesyonel İdarecilerin hu oyununa aldırış etmiyerek milli takım elemanlarını üç ay evvel çalış-
Hartaya şehrimize gelecek olan Charlton takı
Gelecek hafta İnönü starımda İngiliz profesyonel birinci lig takımlarının en meşhurlarından CHARLTON ATHLETİC oyuncularını seyretmek bahtiyarlığına erişeceğiz. Bahtiyarlık diyorum çünkü şimdiye kadar Türki-yeye bu kadar kuvvetli bir taktın gelmedi. Ve bundan sonra da oyla pek kolay, kolay geleceğini de zannetmiyorum. Bir kere İngiliz birinci lig profesyonelleri İstenilen anda memleket dışına çıkamazlar Lig maçları ve kupa karşılaşmaları o kadar çoktur kİ aşağı yukarı bütün futbol sezonunu tamamen İşgal eder
İkincisi seyahat yapmak İçin muazzam para İsterler. Ketekim Charltonun bu seferki Türkiye seyahati bu organizasyonu yapan uç kiübümüze aşağı yukarı 90 - 100 hin liraya ma! olacaktır. Her zaman bu kadar yüksek bir parayı göze alarak ecnebi takım getirtecek organlzatöı bulmak her halde kolay değildir. Bu işte zarar etmek hem de büyük mikyasta zarar etmek her zaman imkân dahilindedir Çünkü Charltonun maç yapacağı tarihlerde havanın müsait olacağını evvelden kestlrebllmek hangi teknik nıüessesenln harcıdır.
Takımın Türklyede kalacağı tarihler muayyen olduğuna göre maç günleri kuvvetli bir yağmur yağması organizasyona pek pahalıya mal olabilir. Bu bakımdan bu kadar büyük bir teahhüde girerek şöhreti dünyayı tutan Ingiliz profesyonellerini blz-lere seyretmek imkânını bahşeden üç büyük kitibümüzûn İdarecilerine teşekkür etmek borçtur.
CHARLTON bu seyahate en kuvvetli kadrosiie İştirak edeceğini bildirdiği İçin İngilterelim en meşhur oyuncularını bu maçlarda görmek kabil olacaktır Alâkadarların bize verdiği malumata göre takımın eıı gözde oyuncuları solaçıkları, sollçle-rl, merkez muhacimleri, sağaçıkları santrhafları ve kalecileridir Takımın şehrimizdeki İkameti 12 gün sürecek ha- ve 21, 22, 27, 28 mayıs tarihlerinde . e,»olla, O l> İHta S2 T3 Y, Fâ-
dört
Yazan: Saz! TEZl'AN
rada yapılan maçları idare edecek- | tlrnıa5a başladj3ar. Bu da CeltnU; tir Son da'likada öğrendiğimize go- kundan birinci, İdari bakımdan beden r • İngiltere lutbol federasyonu bu terbiyesinin ikinci fiyaskosu, seyahat için beynelmilel hakemlerinden GREE.NWOOD'u tavsiye etmiştir Bıı hakem tng.il terede 2â sene-denbeıl hakem durmaktadır Şimdiye kadar bini mütecaviz maç idare etmiş ve Avrupada da maçlarda hakemlik yapmıştır. Gaye Ingiliz profesyonellerinin oyununu görmek olduğuna göre sporcularımızın yegâne dikkat edecekleri şey yenmek ve yenilmekten ziyade bu üstatların karşısında temiz bir futbol çıkarmaları ve mümkün olduğu kadar bir şeyler kapmağa çalışmalarıdır Bu mııhim maçlarda ne kapabilirsek bizim İçin faydadır.
Varan üç
Önümüzdeki eylül ayında İstanbul-da İnönü stadında Akdeniz atlatizra birincilikleri yapılacak. Bugünkü du-| rumda İnönü stadının pisti böyle bir milletlerarası atletizm müsabakasının beynelmilel , yapıl ması için nizami durumda değil-
da
r- Akdeniz Kupası ve idareciler
dir. Kuluar (bölmeleri i beş anedlr. Halbuki milletlerarası müsabaklarda bu bölmelerin altı tane olması İcab eder
Bu hususta henüz bir faaliyet yok. Bazı teknik elemanların İfadelerine göre de 6 ncı bölmenin yapılabilmesi için Havagazı şirketinin statta bir çtkintı yapan gazometresinin yıkılması için dört aylık bir zaman lstcr-I nıiş' Halbuki Akdeniz atletizm birin -Bilhassa cınjcierı dört ay 30nra yapılâcağma takını halindeki çalışmaları ve rakl- göre, bu da beden terbiyesinin İdari bin oyununa göre tatbik ettikleri cepheden üçüncü fiyaskosu, taktiklere dikkat etmek lâzımdır . Halûk SAN
Millî basketbol takımımız Mısırda
i • ■
İnönü stadyumunda bugünkü atletizm müsabakaları ı Atinada yapılan atletizm müsaba-. kalarını kazanan atletlerinizin Iştl-, raklle dün Inöııü stadında yapılmasına başlanan atletizm müsabakalarına bugün de devam edilecektir. Bu müsabakalar, şehrimizde yapılacak olan Avrupa atletizm birincilik-, lerlne hazırlık mahiyetindedir ve en , tanınmış atletlerimiz İştirak etmektedir,
Ayda bin lira alan hakemler Arjantin federasyonu futbol i____
-- ... .. .....-- —B„ kemlerine ayda bin Ura vermek için Beşiktaş
bir spor organizasyonudur Atina tur- bazı teşebbüslere girişmiştir.
nuvosuu. iştirak eden diğer takımla-) Arjantinde pazar günleri yapılan —» --------
nn kendilerdi İtalyan takımı aya- lig maçları umumi hasılatı 6 milyon1 Diğer taraftan klüplerimizin isteği nııda görmeleri bizce biraz ınubalâ- Türk lirasını geçmektedir. Bu rakam üzerine takımla birlikte bir dr ingı-galı olur, I yalnız birinci küme kulüplerine aittir. Hz hakemi şehrimize gelecek ve bu-
I nerbahçe ve muhtelit takımla , maç yapacaktır.
Şu Akdeniz kupası organizasyonu bizde de epey dedikodulara sebeb oldu desek mübalâğa etmemiş oluruz.
Bizim federasyon evvelce müsaade ettiği bazı ecnebi organizasyonlarını Atina maçları yüzünden yaptırmak istemedi. Büyük kulüpler bu yüzden mitli takıma oyuncu vermemeğe kalktılar. Bereket versin Italyan B takımı imdada yetişti. Bizimkiler de İtalyanları — kendi hesaplarına uygun gelen bir şekilde — taklide kalktılar. Atina-ya A ve B takımlarını göndermeği münasip buldular. Bu yüzden Quee*s Park Rangers ve C'hariton İngiliz takımlarının İstanbul turnesi garip durumlara girdi.
Bütün bunların sebebi nedir biliyor musunuz? Spor işlerimizin beceriksiz İdareciler tarafından sevk ve idaresi: ..
l'çak la Kah i reye giden milli basketbol takımının
Avrupa basketbol birinciliklerine iştirak edecek olan ve İkisi İdareci olmak üzere on beş kişiden mürekkep bulunan milli basketbol takımımızın dün sabah uçakla Mısıra gittiğini yazmıştık Kafileye İstanbul basketbol ajanı Turgut Atakal ile Recep Ozan başkanlık etmektedir. Giden oyuncularımız şunlardır:
Gaıatastıraydan Ali Uras. Samlın Göreç, Hüseyin özliırk- Erdoğan Par-
[tener, Canda? Tekeli. Modajpor'dan Haşini Tankut. Tevflk Tankut, Bey-oğluspordan Borakas, Fenerbohçeden Benasoz Vefadan Saclt. Teknik üniversiteden Ayduk, Harb okulundan Mehmet Ali Yalım, Havagiicünden Küçült Habip.
Müsabakalara İştirak edecek milletler şunlardır:
Fransa, Hollanda, Suriye. Lübnan, Yunanistan- Türkiye ve Mısır.

Comments (0)