EV-KADIN-MODA
Sahife 6 da
AKŞAM
Sene 31 — No. 10992 — Fiat!: her yerde 10 kuruştur.
PEREMBE 19 Mayıs 1949
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı işlerini fiilen İdare eden: C. Bildik — Akşam Matbaası
19 Mayıs Gençlik bayramı
Bavratn yurdun her tarafında merasimle kutlanıyor
Atatürk ktiklâi mücadelesi esnasında İsmet İnönü ile birlikle bir kıtayı teftiş ediyor
brklerken
Atatürk Istiklil mücadelesi esnafında köylülerle çörıişuyor
Created by free version of 2PDF
Bu sabahki merasim
İnönü ve Fenerbahçe startları erkenden binlerce halkla doldu
İnönü stadında Vali ve Be'ediye Reisi Fanerbahçeda Kadıköy kaymakamı birer nutuk söylediler
bayraklar geçerken
İnönü stadın
19 mayıs gençlik ve Spor bayramı bugün şehrimizde neşe |]e kutlanmak tadır. Bayıtnn nıü-nasebetile butiin binalar bayraklarla sûslenmU Ve meydan*, la ra reciseler asılmıştır,
lııonü stadındaki merasime iştirak eden kız talebeler sabah ^aat s de Nişantaşı faz orta o-kıılıında, erkek talebeler Işık lisesinde, asken okullar da Kadırgalar geçidinde toplanmışlar ve önlerinde bando olduğu halde kaat 9 dan itibaren İnönü stadına gelerek tâyin edilen yerlerini almışlardır
Saat 10 da vali ve belediye re-Ul Dr. Lûtfi Kırdar, İstanbul komutanı, Milli eğitim ve Beden Terbiyesi müdürleri He stada gelerek sporcuları teftiş el-mı.ş ve tribündeki mevkiine geçmiştir. Bunu müteakip gençler bir ağızdan IuLlk’.îl ma-.ş-nı coy-Icnılşler ve Stadyumun bayrak
la İstiklâl Marşı dinlenirken ve
direğine dör( sporcu tarafından Ttırk bayrağı çekilmiştir,
Su merasimden sonra vali ve belediye reis! Dr Lûtfi Kırdar gençliğe hitaben bir nutuk söylemeğe başlamıştır. Validen son ra okulları temsilen bir talebe konuşacak, bundan sonra bir geçit resmi yapılacak Ve bunu müteakip spor gösterileri yapı lacaklır.
Gösteriler bittikten sonra 948 - 49 faaliyet yılında kazanılmış mükâfatlar tevzi edilecektir.
Fener stadında'
Bugün Fenerbahçe stadında da merasim yapılmakladır. Sabah saat 8 de bölge sporcuları İle askeri okullıır Ozdemiroğlu ilk okulunda kız talebeler Kadıköy birinci ve İkinci orta okullarında erkek talebeler de Gazi okulunda toplanarak bando refakatinde siadyoma gelmişler ve saat 10 da kadıköy
kaymakamı, askeri komutan ve Milli EÇitlm mudur muavini tarafından yapılan bir teftişten sonra merasim bağlamıştır.
öğleden sonra'
Öğleden sonra Valilik, belediye, Beden terbiyesi, Milli eğitim müdürlüğü ve siyasi partiler mümessilleri saat 15 te Fatih kaymakamlığında toplanarak Şehitliği ziyaret edecekler ve kutlama komitesi tarafından ihtiyar ve şöhretli sporcularla spor Öğretmenlerine birer saygı ziyareti yapılacaktır.
özel idareler
Ankara 18 (Akşamı - İç ş-lerı Bakanlığı, II tüzel idare, tahsilat işlerinin Maliye Bu-kanlıgına devri bıkkındaki kanon tasarısının baz-rlıkları İle ı: v'-guldûr. Tasarı bu fty içinde Meclise sevkedilebiieCiktir.
Rusyadan kaçanlar
Bir pilot İsveç’e sığındı
Londra 19 (R> - Bir Rus pilotu, btatffat üÇıltla *8tok-holm civarındaki askeri alana inmiş. siy ıs! mülteci olduğunu söylemiştir. Pilot adını ve nereden geldiğini söylemek istememiştir.
Diğer taraftan bir Çek uça*ı da cuma günü Batı Almanya-da Nüretımberg elvaftnrfn bir havı alanına inmiştir
Celâl Bayar Ankara’ya dönüyor
Amasya 18 — Demokrat
Parti Genel Başkanı Celâl Bayar ve arkadaşları bu sabah Samsundan Ankara'y ı hareket etmişlerdi. Yolun şiddetli yağmurlar neticesinde bozulması ve hattın kaya pacnlarlle n-|-nnması üzerine tr’-n Amasya-ya 25 kilometre mesafede Atılmıştır. Bayar ve arkadaşları D F İllerin otomobillerde Anv’syaya getlrllr.’işlerdir.
Atatürk'ün eserinde amelelik ve ustabaşdık
Buğun, bütün basın ve yayın .bütün efkârı umumiye, 38 yaşında olan Muştala Kemalin Samsuna ayak bas-ınasiyle ve o gaman bedbaht olan Tıırk milletinin talihine hükmetmiş bulunma siyle meşguldür.
Matürkiın yüksek hâtırasını hem meydanlarımızda, hem gönüllerimizde kutlarken; şöyle bir hesap neticesine de varıyoruz:
Mustafa Kemalin eseri, (milli zaferle inkılâplardan mürekkeptir > diye, başlıca iki kola ayrılır. Milli zafer, tahakkuk edip tarihe mal cdilnıi>; yani, olmuş bitmiş bir hâdisedir. Ondu artık birlerin hüküm ve tesirimiz Yok. İkinci kısmı teşkil edeıı inkılâplar, —- adından da belli olduğu gibi — devam etmesi .daha kemalini bu,-ınaıs, bizi milletçe gelecek asırlara daha yükselmiş olarak ulaştırması gereken unsurlardır.
Atatürk? bağlılık, sırf bir formaliteden ibaret olmadıkına göre, onun eserlerinin devamına birer amele, birer ustabaşı gibi iştirakten ayrılmamak lâzımdır. 19 Maviş bire bunları düşündürüyor.
Donanma komutanı oraml ı lal Mehmet AH Ülgen. beraberinde denizaltı filo komutanı] tuğamiral Rıfat Özdeş, muhrip filo komutanı albay Azız Ulusan olduğa halde dün Pan-atnerikan uçağı İle W&3hlng-tona hareket etmiştir.
Oramlıalin gidişinde Yeşil-köyde deniz komutanlığı bun-ıtosu, bir deniz bölüğü selâıtı resuıi ifa etmiştir.
Oraıpiral Mehmet Ali ülgen,
Orta Şarkın kalkınması için büyük bir plân
——W ■ I — ■ .-
Amerika kongresine 46 iige tarafından bir kanun lâyihası verildi
500 milyon dolara mal olacak projeden Türkiye, Mısır, Iran, Irak, İsrail, Ürdün, Lübnan, Suudi Arabistan, Suriye, Yemen, Küveyt istifade edecek
Vaşlngton 19 (AP.ı — Dun M Kongre üyesi tarafından sunulan kanun l&yihasında Orta şark çöllerini mûnbit topraklara çevirecek plânlar derpiş edilmiştir. Kongre üyelerinin bu müşterek tasarısında, Orta Şark memleketlerinde İnkişaf imkânlarını araştıracak özel bir komisyonun kurulması teklif edilmektedir. BahLs ko-
nusu memleketler şunlardır; Türlüye. Mısır, İran. Irak, İsrail- Ürdûıı, Lübnan Suudi A-rablstan. Suriye, Yemen Kuveyt.
Bu tedbirlerin başlıca amacı. Orta Şarkta iktisadi inkişafı kamçılamaktır. Tahmini olarak tatbiki 500.000.000 dolara mal olacak olan bu projeye göre 15.000.000 dönümlük arazi mün-
Donanma komutanı dün
Amerikaya hareket etti
Oramiral Mehmet Ali Ulgen Yeşilköy hava meydanında uğurlandı
hava atanında kendisiyle konuşan bir arkadaşımıza- seyahati hakkında şunları söylemiştir:
Birleşik Amerika devletle rinin davetlisi olarak Washini!-tona gidiyorum Orada kalacağım müddet zarfında Türkiye ye yardım programı ile İletil Amerikan deniz tesisat ve faaliyet bölgelerini gezeceğin» ’ Oramiral 20 haziranda Ame risadau dönecektir.
bit toprak haline getirilebilecektir.
Bu tasarı île güdülen esu gayelerden biri de düşük yaşayış standardı ve fena eğitim ve sağlık şartlarına matuf durumu ulah etmek suretiyle dünyanın bu bölgesinde barış ve emniyeti sağlamak ve boyle-ce dünya sulhuna yardım etmektir.
İki Amerikan torpidosu geliyor
Pazar günü hınammım gelecek olan Amerikanın 62 no* filotillasına mensup iki torpid^ muhribiyle birlikte filotilla komutanı C. S. Jorj da gelmektedir. Aynı gün akşamı İstanbul Deniz komutanı amiral Milncl filotilla su buy'arı şere-One bir kokteyl paıti verecektir.
Sahile 2
AKŞAM
19 Mayıs 1949
Geçim yükü biraz hafiflesin
Birinci Dünya Harbinden önceki, nisbeten rahatlatmaya başlamış devrin gazetelerini hatırlıyorum: Büyük cinayet haberlerine pek tasla nmazdı. Bir Kiralın veya bir milyonerin hususî bayatına dair yazılar çok defa birinci salıifelerde yer alırdı. Sinema artistleri ,kemikler, falcılar, edebiyat dedikoduları, aşk maceraları, spor haberleri, seyahatler birinci sahi Çelere dolmuştu. Harb, bütün bu lâtif mevzuları yıllarca gazetelerin birinci sahtteierin(]en koğdu; çok zaman son sahifclerde bile tutunamadılar.
Harb gûya bitmiştir. Gazeteler hâlâ rahatsızlığın sebep olduğu tatstz haberlerle çıkıyor. Bilhassa cinayetler. kavgalar, döğüşler almış yürümüştür. Yalnız cinayetleri yazmak için ayrı ayn gazeteler çıkıyor ve her birinin bir nüshası bütün cinayetleri yazmaya yetişmiyor.
Niçin bu kadar cinayet? Neden bu derece geçimsizlik? Sinirleri harb mi bozdu da hâlâ insanlar bir türlü yatışmak nedir bilmiyorlar? Küçük münakaşalar neden hemen kanlı bıçaklı kavgalar halini alıveriyor? Küfür niçin dudakların ucundadır?
Bütün bu suallerin cevabı şu olsa gerektir: İnsanların işleri iyi gitmiyor da onun için Geçinmek kolay değil de onun için. Sabahtan akşama kadar çalış çabala! Ancak bir lokma ekmek parası kazan! Yeni bir işe giriş... Muvaffak olmak İçin insan üstü bir gayret harca, türlü müşküllerle mücadele etmek zorunda kal! Her tarafta başka bir darlık, başka bir sıkıntı. Asab tabia-tiyle geriliyor. Hoş görürlük kendiliğinden kayboluyor. Bu gergin sinirlerle insanla* çatışmaya, küfürleşmeye, hattâ misallerini sık sık gördüğümüz gibi döğüşmeve âmadedir.
Cinayetleri, kavgaları önlemek İçin ne yapmalı? taşanları nasıl vatıştırmalı? Bu suallerin cevabını ve çarelerini eczacılardan, terbiyeciterden beklenti yelim. iktisatçılardan. ticaretçilcrden bekliydim. Geçim yükü bir az hafiflesin, hayat biraz kolaylaşsın, sinirler yatışacak, polis vakaları kendiliğinden azalacaktır.
Şevket RADO
Meclis emekli sandığı tasa rısını görüşmeğe başladı
Muhtelif hatipler söz aldılar, müzakereye yarın devam edilecek
Ankara 18 — Büyük Millet meclisinin bugünkü toplantısında, «Emekli Sandığı kanunu. tasarısının müzakeresine başlanmıştır. Enerjisini kaybeden memur ve hizmetlilerin, ihtiyarlıkta rahat bir nefes almalarını temin edecek olan bu tasarının tümü üzerinde söz alan hatiplerden general Eyüp Duruhan, geçici komisyondaki İtirazlarını tekrarlamış, 1943 sayılı kanunda «Zabıtanda rütbe esastır» hükmü bulunduğu halde, tasarıdaki bazı esasları
buna aykırı gördüğünü söylemiştir.
Harb zamlarının âzami miktarı hükümet teklifinde 5 sene iken komisyonun bunu üç seneye indirmesini doğru bulmadığını anlatan general Eyüp Duruhan, fevkalâde hallerde memurların maaşlarına yapılacak zam veya Lndirmelerln emekli, dul ve yetim aylıklarına d* intikalini istemiştir.
Orhan Seytl Orhon bazı emeklilerin perişan halini anlatarak:
*— Nefsini- bütün gayret ve
feragati Ue devlet hizmetine hasreden bir memurun emekliye ayrılması, bir ceza değil, bir haktır.» dedi.
Tasarının tiimü üzerindeki konuşma beklendiği kadar hararetli olmadı.
Bugünkü oturumda birinci madde gözden geçirilmek üzere komisyona havale, İkincisi tâ-dllen, ilçüncüsü aynen kabul edildi. Meclis, cuma günü de toplanarak 80 den fazlası muvakkat olan bu 200 küsur mad-ı delik tasarıyı görüşmeğe devam' edecektir.
Kan koca
geçimsizliği
u
Cumhuriyet yazı işleri müdii rü diin müdafaasını yaptı
Cevad Fehmi Başkut: «Fikir hürriyeti, sanat hürriyeti, tenkid hürriyeti için himaye istiyoruz.» dedi
Italy an takımı Atinaya vardı
Bir kadın ile bir delikanlının hayatına mal oldu
Patoloji kongresi
Mısır milli takımı, dünkü maçta Yunan takımım 3-1 yendi
Dün mühim tebliğler yapıldı, ça'ışmaîar bugün so a eriyor
Mukayeseli Patoloji konseri dün Yıldızda çalışmalarına devam etmiştir.
Dün kongrede okunan tezler anısında bazıları büyük biz alâka uyandırmış ve takdirle kaışılanmıştır.
Son zamanlarda yeni bir cins gripe raslandığı hakkında Türk ve Yunan delege'eri tarafından birbirlerini tamöm'a-yıcı tebliğler okunmuş ve bu Cins grip hakkında bir çok vakalar gösteri!iniştir
Prof. Sçhwartz lübzrkllozda-ki düğümlerin bronşlarda açıldığı takdirde geniş blr enfll-trasyon sahası vücuda getirdiği tezin! iler! sürerek buna dair bir çok misaller vermiştir.
Prof. Ziya Cemal Altsoy adrenalinin bazen safra İfrazatını arttırmak için kuUan'lu.’hm. halbuki hayvanlarda ve insanlarda yapılan müteaddit tecrü-tctercıe bilâkis ifrazatın azal-dığınır tesbit edildiğini beyan etini; ve diğer delegelv: de kencisıpi takviye etmişlerdir.
Yunan delegesi Comlnopetros şimdiye kadar sadece insanlarda görüldüğü zannedilen Cou-Icy anemisi hastalığının hayvanlarda da görüldüğünü İspat
etmiş ve bir çok vakalar göstermiştir.
Günün alâkalı tebliğlerinden biri de Dr. Fakaçelll tarafından yapılmış ve bu tebliğde son 2û _ 30 sene zarfında Akdeniz nuntakasma yayılan ka-laazar hastalığının- dalaktan iğne İle parça almak suretlle teşhis edilebileceği ve erken teşhis sayesinde de hastalığın tedavisinin mümkün olduğu gösterilmiştir. İngiliz delegesi Prof. Shortt ve Yunan delegeleri de bu fikre İştirak etmişlerdir.
Prof. Mazhar Osman ve İhsan Şükrü Akse! de kuduz aşısından sonra bazen felç Arızalan görüldüğüne dair misaller vermişlerdir.
Kongre bu sabah 8,30 da üç komisyon halinde yeniden müzakerelere başlamıştır. Tıp komisyonuna Prof. Florey, Neoa-tat komisyonuna Prof. Llbllla, Baytarlık komisyonuna da Prof. Şevki Akçay başkanlık etmektedir.
Kongre bu akşam çalışmalarını bitirecek ve gece Tarım Bakanı tarafından Taksim gazinosunda bir ziyafet verilecektir.
Akdeniz turnuasına İştirak e-den Milli futbol takımımıza dahil GalatasaraylI ve Beşiktaşlı oyuncuların cumartesi günü bağlıyacak Charton maçları do-layıslle cuma gilnü Istan bula dönmeleri ve İtalyan Millî takımına B milli tekimizin çıkarılması evvelce kararlaştırılmıştı
Memnuniyetle öğrendiğimiz, sırasile Mısır ve Yunan milli ta tamlarını yenerek Akdeniz kupasının en kuvvetli namzedi durumuna giren Milli takımımız federasyonca verilen karar mucibince Atinada kaiacak ve yarın Itaiyanlara karşı da oynayacaktır.
Bütün futbolcularımız, cumar test sabahı hususi uçakla ts-tanbuln. döneceklerdir. Takıma dahil Beşiktaşlılar, o gün Chari ton takımına karşı oynıyacak-lardır.
Atina 18 (AA.) — Doğu Akdeniz .futbol maçlarının üçün-cüsii bugün 25 bin seyirci huzurunda saat 17 de Panatlnaion stadında yapılmış, Mısır ekibi Yunan ekibini 3-1 yenmiştir. İlk gol oyunun İkinci dakikasında Mısır sağiçi Kemal Sab-bah tarafından atılmıştır. Oyunun dördüncü dakikasında Yunan sol İçi Hacı Stavrldis beraberliği temin etmiş, 5 inci dakikada Mısır sol içi Mahmut ikinci golü atmış ve birinci devre 2-1 Mısırlılar lehine bitmiştir.
İkinci devrede her iki taraf la netice almak için çok canlı I
oynamış .fakat oynıın sonuna doğru Yunanlıların yorulmağa başladıkları görülmüş ve maçın bitmesine bir dakika kala Mısır sağ İçi Kemal Sabbah takımının üçüncü, golünü kaydetmiştir.
Mısırlıklar bu galibiyeti oyuncularının daha iyi anlaşmaları ve dolıa süratli oynamaları sayesinde kazanmışlardır.
İtalyan takımı Pi^e’de
Atina 18 (A.P.) — İtalyan milli futbol takımı bu sabah erken bir saatte Akdeniz Dostluk Kupası turnuvasına İştirak etmek İçin (Gru» korvetiyle Plre’ye varmıştır.
Kafile 33 kişiden müteşekkildir. Oyunculardan başka Milletlerarası futbol fedarasyonunun başkanı Jules Rimel, İtalyan1 futbol 'federasyonu başkan mu-| aviril Giovannl Mauro. federasyon sekreteri Alberto Valeritlnl, futbol teknik komitesi üyesi Ermano Aebl. İtalyan milli futbol İlgi başkanı Pletro Pedranl, bir antrenör, masajcı ve 6 muhabir gelmişlerdir. Yedeklerle birlikte 19 oyuncu vardır.
Basketbol
şampiyonası
Heliopolis 18 1A.P.) — Bu akşam Avrupa basketbol şampiyonası turnuvasına devam edilmiş ve Türk takımını 47-43 yenen Fransa, fasılasız üçüncü galibiyetini elde etmiştir.
Demokrat Parti
Soma linyitleri
Il’er kanunu
Mecliste
Sincan köyünde su baskını
İkinci umumî kongresi 20 haziranda toplanacak
Bir maden ocağında yangın çıktı
Mülkî idarede birçok değişiklikler yapılacak
Ankara 18 — tiler kanunu tasarısı. Meclise gelmiştir; yakında müzakeresine başlanacaktır. Tasanda, mülki İdarenin, halka huzur ve hoşnutluk verecek şekilde İşleyişini sağlayacak verimli bir teftiş ve mü-rakabe sistemi kurulması cihetlerine ehemmiyet verilmiştir. Tasarıya göre mülki taksi -mat, bugünkü, şekliyle İhtiyaca cevap vermekten uzaktır. Bilhassa bucak teşkilâtı bozuktur. Valilerin salâhiyetleri arttırılmakla beraber, kırtasiyecilik kaldırılacak, halkın müracaatları bukleti İm iyecek- bir «ok lüzumsuz muamelelere meydan vcrllmlyecektlr.
Sular 100 metreye kadar demiryolunu tahrip ettiğinden Ankara ekspresleri gecikecek
Millî Piyango bugün çekiliyor
Milli piyangonun 19 mayış (je kili*! bugün saat 13,30 da An karada yapılacaktır. İkramiye kazanan numaralar Ankara radyo,İle bu gece 23 de yayın-
•Ankara 18 (AA.) — Slncan-köyle Etimesgut arasında bugün saat 18 le 18,30 arasında 100 metre kadar demiryolunu su tahrip ettiğinden tstanbuldan Ankaraya gelmekte olan mo-torlii tren yolunu devam edememiştir. Mot.örlü trenin yolcuları Ankaraya otobüsle nakledilmiş ve Ankaradan derhal gönderilen tâmtr ekibi vasıtası He hattın tftmirine başlanmıştır. Ankaradan bu akşam 20,20 ve 21 de kalkması gereken ekspresler bu yüzden zamanında kalkamam ıştır.
Tamirin saat 24 e kadar biteceği ve ekspreslerin bu saat-te hareket edecekleri kuvvetle umulmaktadır.
Ankara 13 - Demokrat Partinin İkinci umumi kongresi 20 haünında fj- '-nacak Vc on gün sürecektir. Parti genel İdare rınııu keyfiyeti bir temün-le teşkilâtına bildirmiştir.
Fuat Köprülü bugünkü »Zafer* gazetes'ude yazdığ. «Büyük kongreye doğru, başlıklı makalesinde. Demokrat Partiyi İçinden vurmak isteyenlerin bu emellerine nail olamıyncaklan-na l.şare. etmektedir.
Fuat Köprülü zabıtların neşrini istiyor
Ankara 18 — Cumhuriyet
Halk Partisi Meclis Grupunun düukü toplan tısında. Şükrü Sökmensüer. 12 haziran 1945 tarihli Halk Par'isi Meclis Grupu toplantısının zabıtlarının neşrini İstemişti Fuat Köprülü, gazetecilere beyanatta bulunarak, bu zabıt'.arın neşri ile aleyhlerinde lılr tahrik yaratılmak İstendiğini aÖy-
lanacaktır. Bugün saat 13.30
dan sonra yurdumuzun hiç bir lemiş ve: «O zabıtların neşrini tarafında bu çekilişe alt bilet biz de ısrarla Istiysceğiz.» de-satışı yapılmıyacaktır. ' nıiştlr.
Seferihisar İlçesinin Sığacık köyünde İki kişinin ölümüyle neticelenen feci bir clpayet olmuştur.
Sığacık köyü halkından Mustafa Sakallı ile Yusuf kızı Mü-nlre önder bundan bir müddet evvel sevişerek evlenmişlerdir.
Evelendikten tarihten İtibaren karı koca arasında şiddetli blr geçimsizlik ve sık sık kavga başlamıştır.
Hâdiseden bir kaç gün evvel gene kavga edip darılan çiftler ayrılmağa karar vermişlerdir. Hâdise günü akşam saat «ekiz raddelerinde Mustafa, babasının evine kaçan karısını evde bulamayınca fena halde sinirlenmiş ve tabancasını yanına a larak kayın pederinin kapısına dayanmıştır.
Mustafa- karısı Münireye evine dönmesini ihtar etmiş, fakat geçimsizlikten bıkmış, usanmış olan Münlre bu teklife red cevabı vermiştir-
Bunun üzerine Mustafa evvelâ karısının üzerine, sonra da karısının teyzesinin oğluna beş altı el ateş ederek ikisini de kan lar İçerisinde cansız yere «ermiştir.
Hâdise köyde derin bir teessür ve heyecan husule getirmiş Ur. Kaalll firar etmiş ise de jandarma kuvvetleri tarafından bir müddet sonra yakalanmıştır.
Rize milletvekili Fahri Kur-! tuluş tarafından Cumhuriyet gazetesi aleyhine açılan dâvaya dün devam edilmiş ve gazetenin yazı İşleri müdürü Ce-vat Fehmi müdafaasını yapmıştır. Cevat Fehmi Başkut bizzat yaptığı bu savunmasında bir kaç «medenileri Türk fikir ve sanat âleminin semalarında bir kâbusun yükselmekte olduğunu, fikir hürriyetini, sanat hürriyetini boğmağa yeltendiğini söylemiş, sözlerine şöyle devam etmiştir:
«— Halbuki biz. milliyetperver 11 ğl hiç Idmseye İmtiyaz olarak tanınuyan, ve tanımamak İçin göğüslerden nişanları söküp atacak kadar sert davranan nesillerin m ensublyiz. Ko- | münlzmin ba vatan İçin ne büyük bir tehlike olduğunu p ri muhatabımız kadar biliriz. Fakat gene biliriz ki bu vatan için komünizm kadar büyük tehlike, her önüne gelene «komün İst» damgası yapıştırmak, her vatandaşın Türklüğünden, milliyetperverliğinden şüphe et inek, her şeyde tehlike sezmektir. Eğer bu vatanın İstikbalini temin etmek İstiyorsak onu her şeyden evvel serbes bir fikir hayatının, hür bir sanatın üzerinde oturtmalıyız.»
Cevat Kelimi Başkut bundan sonra memleket fikir ve sanat muhitlerinde bir korku havası estiğini tekrarbyarak müdafaasına devam etmiştir:
4— Başını elleri arasmâ alan mütefekkir, kalemini kâğıdı tize rina koyan muharrir, eserinin taslağını çizen romancı birden İrkilerek duruyor: «Acaba böyle düşünürsem, acaba böyle yazarsam. acaba böyle bir tasvir yaparsam bana komünist derler mİ? Benim Türklük hinlerimden, benim milliyetperverliğimden şüphe ederler mİ?» diye...
Paydos müellifi bundan son-. ra bu telâkkinin küçük çapta' bir misaline İşaret etmiş. «Pay- { dos» un İlk temsilinde kapıda duran iki polis komiserinden birinin arkadaşına.
(— Bu bal gibi komünist, eseli Baksana muallimin karısı zaruretten bahsediyor» diye mütalâa beyan ettiğini söylemiş ve lşllyen her kafanın üstünde böyle bir Demokles tahtı tu-, t uldukça bizim fikir ve sanat^b ■eviyenizin hiç Wr zaman rttü-“ asır minetier «evlyeatoe erişe-D-miyeceğlni İfade etnsSftlr.
Cumhuriyet Yazı işleri, mü-^ dûrüı bunu müteakip Dr. Fahri Kurtuluşun Lermantov'un blr q ve Aşk» filmi İçin meclise ver- {O dlği iki takrir haktanda İşte bu his ve fikirle tenkid edici yazı- > lar yazıldığını, fakat Rize mil-letetidlfnln bunlara küfürle mukabele ettiğini söylemiş, da-.*— vâya rcesned olan vâkıaları tahlil etini*, davaemm Millet Meclisi kürsüsünden ha ir:, iv ı.te bölündüğünü « bu mukaddes kürsünün kendisine tanıdığı^ dokanulamaztık haldcnu suils- C0 thnal ederek gerek gazetenin kumcusu merhum Yımus Na- / \ diye, gerekse onun evlâdlarına ve gazetede çalışan bütün muharrirlere halkın, âmmenin husumetini celbedccek blr derecede dit uzattığını, onları komünist alanı olarak vasıflandırdığını söylemiş ve müdafaasın) şu cümlelerle bitinnlşth :
(— Huzurunuzda zincire vurulmak İstenen Türk fikir hayatı, Türk sanatı ve nniarı himaye uğranda taarruzlara uğramış biz gazeteciler var. Kanunların kalıplaşmış satırları arasında değil, adaletin geçiş ufuklarında hakkımızı anyoruz, hakkımızı İstiyoruz. Bu memleketi kurtaracak olan fikir hürriyeti sanat hürriyeti, tenkid hürriyeti İçin himaye istiyoruz > Bundan sonra söz alan Fahri Kurtuluş kendisine bazı isnatlarda bulunulduğunu bey-mla bunlara uzun olr cevap vermiştir.
Bunun üzerine (hmıhnrjvct gazetesi avukatları Kurtuluşa cevap vermek İçin mehil iste-. mIşler ve muhakeme başka bir J jöne talik edilmiştir.
Soma 18 (AA.) — Maden
ocaklarının birinde çıkan yangın büyük zaran mucnp olmuştur. Yangında bir male çavuşunun öldüğü ve İki amelenin de ağır yaralandığı bildirilmektedir. îlgtli makamlarca tahkikata geçilmiştir
Poli tıkacı memurlar ve Millet Meclisi
Ankara 18 — Muğla Milletvekili Nuri özsan, Polatlı belediye başkanı Mumcuoğlu hakkında askeri mahkemece Yelilen hükmün İnfaz edilmemesi sebebini, Meclise verdiği bir sözlü soru önergesiyle Başbakanlıktan sormaktadır. Bundan başka Esat Tekeli lürfa), memurların siyasi temayüllerini vazife sahasına İntikal ettirmelerine mâni olmak için ne gibi tedbirler alındığını bir sözlü soru İle Başbakanlıktan sormuştur.
Yanan binalar içinde bulunan bir ahırda dört beygir de yandı
Zaman, tnan
Bu sabahlan itibaren bu adlarla iki gazete çıkmağa başlamıştır. Zâman’m sahipleri Nus-rft sara Coşkun ve Feridun Dlrlntekin. tnan'ın baş muharriri İsmail Ziya Bersls'tlr.
İki yeni arkadaşımızı tebrik eder ve kendilerine uzun ömürler dileriz.
Müess f bir ölüm
Beykoz Sümerbank Deri ve Kundura fabrikası eski müdürü ve Cumhuriyet Halk Partisi Beykoz ilçe başkanı 6abit Tapan, kısa bir hastalığı müteakip Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi 20 mayıs 1949 cuma günü Kanlıcadaki evinden kal-. diril arak cuma namazını teakip Kanlıca camisinde mazı kılındıktan sonra oradaki aile mezarlığına defnedilecektir.
Tanrıdan merhumun keder-dlde ailesine sabırlar dileriz ! Çelenk gönderilmemesi rica olunur.
mü na-
Gece sabaha karşı Gala La ve Tophane semtini bir hayli telâşlandıran ve epey de zarar ve ziyanı mucip olan bir yangın vukua gelmiştir. Yangın, saat dörde doğru, Tophanede Lüiecl-hendek caddesinde Ali Altay adında birine alt, öreri oluklu saç Örtülü bir ahırdan çıkmış ve bu ahırla İçindeki dört beygir tamamen yandıktan sonra, binaların çok eski ve ahşap olması dolayıaiyie ateş Lüleci Agrasla sokağında Ayşcnln İki katlı evine geçmiş, bu da tamamen yanmıştır. Yangın bundan sonra Lüleclhendek çıkmazında Ayşe İsmindeki kadının sa-' hlp ve Mehmedln kiracı olarak işgal ettiği 3 numaralı kunduracı dükkânına geçmiş, bu da kısa zamanda kül haline geldikten sonra 3-1 sayılı ve Koço adında birine ait İki katlı ev de | alevler arasında yanıp kaybolmuştur. Ateş bunu takiben Lüleciler caddesinde 51 sayılı Şa-bantn gecekondusuna atlamış, bu da kısa zamanda yanıver-miştir.
Alevler, bundan sonra aynı cadde ürerinde Hatice İsminde bir kadına alt lld katlı ahşap ve 49 numaralı eve geçmiş, bu ev
i
Bir çocuk kuyuya düştü
Kılıklıda Ümraniye köyünde | Hatice Cömerdin 7 yaşındaki oğlu Yüksel dün arnn. tarlasında gelincik toplarken ağısı açık bir kuyuya f ••çoğun saatler geçtiği halde jl. asgari 50 liralık alış veri?' dönmemesi üzerini: meraka dü- edenlere Beyoğlu Mayer Mağa- de çok eski ve kav gibi bir hal-•cıı annesi ve komşuları araş-j zasında parasız-olarak hediye ' de olduğundan az zamanda yan-Urnul-a başlamışlar re Yükseli edilmektedir. 15 liradan fazla mıştır. vcdl saat sonra 10 metre de- mal alanlar İçin de diğer mııh-1 Ateşler .bunu takiben Lülecl-rinliglr.-.b’iJ kuyuda.. s>ğ ola- telif kıymetli hediyeler mev- ,er «u'des! üzerinde 43, 45, 47 rık çıkarmışlardır 1 culturl I numaraları taşıyan Ali İsminde
ÇBAKLTON MAÇLARI BİLETLERİ-
İngiliz Ciıarlton takımının
İnönü stadyumunda yapacağı düşmüştür, maçların kapalı tribün biietle-
birine alt ve etrafı oluklu saçla çevrili üstü açık bir yıkıcı ardiyesine atlamış ve buradaki muhtelif ahşap ev akşamı, keresteler vesaire de yandıktan, sonra söndürülebilmiştir.
Yangın yerinde Beyoğlu ve İstanbul İtfaiye gruplan çalışmış ise de kısmen susuzluk ve binaların çok eski, ahşap ve sık oluşu ateşin kısa ramanda genişlemesine sebep olmuştur. Savcılık yangın hakkında tahkikata el koymuş bulunmaktadır.
Genel kurmayda piyade albayı İhsan Eryaşa. öğretmen Zehra Eryaşa, Konya belediyesi elektrik santral şefi Şlnasi Eryaşanın ağabeyleri ve Adalet Eryaşa'nın eşi emekli nahiye müdürlerinden:
CEMÂL ERYAŞA
19/5/949 gecesi Allahın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi 20/5/949 günü Tophane Defterdar Yokuşu 35 No. lı apartınıandan ikindi namazına kaldırılacaktır.
19 Mayıs T949
AKŞAM
AfcŞAMajftAKŞAMgl
Çat kapı, Ankaradan yazlık misafir
Zeytinyağı
fiatleri
Sabah Gazeteleri Ne Diyor?
mahrukat
Sabite 3
İSTANBUL HAYATI
Evvelâ kendimi sigorta altına lavını. Bütün misafirlerim azizdir; yerle gök şahittir ki, hepsinin başım tilerinde yerleri vardır. Zaten günü birlik, bîr saalii-|ine, on dakikalığına gelenler dahi çok saygılı ve bence ook arzu edilen kimselerdir. Cenabı Hak, bu satırların muharririne, çok şiikiir, öyle bir dâfi haslet ihsan buyurmuş kİ, hoşlanmadıklarım zaten kapımı çalmazlar. Ben de beni sayanlardan, soranlardan hoşlanırım.
İhracata müsaade edileceği rivayetleri üzerine fırladı
piyasada zeytinyağı İhracatına yeniden müsaade edileceği şayiaları dolaşmaktadır. Bu haber zeytinyağının toptan kilosunu 5-7 kuruş yükseltmiştir. Perakende fiatlercleki yükseklik daha fazladır.
30 uncu 19 mayıs
Nadir Nadl buciin CUMIH-
Rİ YET t eki başmakalesinde 19 mayisin Türk İnkılâbının sembolü olduğunu ve İlerlemek için 19 mayıs ruhunun muhafaza edilmesi gerektiğini belirttikten sonra şunları yazmaktadır:
oek, milleti refaha kavuşturacak büyük hamlelere muhtacız. . * 5 (if
.4*,, *
Eski kitapların baş taraflarında lıir dua ve sena kısmı vardı. Bunu bitirdikten sonra, bir elçilik yapacağım.
Çok imzalı bir mektup aldım. Uzundur, onu hulâsa ediyorum.
★
Cemal Nadir rahmetliinln Eazhk bir misafirll ev kari-atürü vardı. Arkadaşımız bu eserini o kadar beğeniyordu ki, her mevsim — (arzuyu umumî üzerine) diye — tekrar basardı.
Mektubu gönderenler, ■arlın içine, işte bu karikatürü de koymuşlar:
Bir müddet evvel Ticaret Bakanlığı. tüccarların, ihracata izin verildiği takdirde İç piyasa flatlerlnin artmıyacağı hususundaki teminatına güvenerek İhraç müsaadesi vermişti. İhracatın İkinci haftasında kilosu 230 kuruşa satılan yağlar 320 ye sabunlar da aynı nisbet-te fırladığı için Bakanlık İhracatı durdurmuştu. Buna rağmen zeytinyağları a sabunlar hâlâ yükseldikleri fiatleri muhafaza ederlerken Bakanlığın ihracata yeniden müsaade etmesi hiç bir suretle izah edilemez. Piyasayı hâli tabiiye getirmek ve başlıyan pahalılığı durdurmak için Bakanlığın İhracat yapılmıyacağını bildirilmesi beklenmektedir.
19 Mayısın otuzuncu yıldönümünü kutladığımız bu anda Atatürk® olan bağlılık duyanlarımızı yüreğimizde tazelerken ona karşı büyük vazifemizi de iyice hatırlamalıyız. Bizi bugünlere ulaştıran tılsımlı kuvvetin zafer ve İnkılaplarımızdan örülme ayrılmaz, koparılmaz bir biitün olduğunu unutmamalıyız. Geriye dönmek, eskiye hasret çekmek, bilhassa genç bünyeler için tehlikelidir. Fikir ve cemiyet hayatımızda başardığımız görülmemiş hamleyi bu millet iyice benimsemelidir.
Millî Kabine tek çıkar yoldur
Ahmet Eınln Yalman btıgiin yine Zafer gazetesine cevap vermeğe devam ederek bir Milli Kabinenin zaruri olduğunu ileri sürmekte ve şöyle demektedir:
getiren milletvekiline ancak fazla masrafı mukabili tazminat vorllmelldlj, __
Bu ıslahat yapılmadan seçimlere gidilirse, eteğine yapışacak şef veya nüfuzlu zümre arayan meslek politikacılarından bu millet kurtulamaz ve iki yakası bir araya gelemez.
Tarım Bakanlığı belediyeye mahrukat tahsis ediyor
★
Lâf düellosu
Gelecek Meclislerden hiç birinin kendi imtiyazlarından vazgeçmesi ve vaziyeti milli menfaatler ve endişeler lehine olarak değiştirmesi beklenemez. Demokrat Parti İçindeki ödenek mücadelesi bunu kâfi derecede sarahatle göstermiştir. Tiirk tarihinde böyle büyük bir hizmeti üzerine almak şerefine ancak bugünkü Meclis kavuşabilir. Çünkü âza5inın bir çoğu yeniden seçilmeği beklemeyen vasati yaşı İleri. eski devlet memurlarından mürekkep bir Meclistir.
Umumi seçimlerden evvel kuvvetlerin birliği sistemi kalkmalı. kuvvetlerin muvazenesine Ve İkinci Meclise doğrıı gitmek suretlle anayasa tadilleri yapılmalı. Meclis senede üç. dört ay toplanmalı, her milletvekili işini gücünü v8 iktisadi istiklâlini muhafaza etmeli, vatan! vazifesini yılda bir kaç ay yerine
YEN t SABAHın başmakalesinde muvafakat ve muhalefet üncülerinin son günlerde söyledikleri nutukların mâna v» mahiyeti araştırılarak şöyle denmektedir:
Muhalefet ne İstiyor, bundan üç küsûr yıl evvel İstediğini yani dürüst seçim kanunu yapılarak aorbes bir intihap yapılmasını ve bu İntihabın derhal İcrasını... Bu kadar haklı ve basit bir İsteğe karşı gerek Günallay gerek Erim ne diyor- ‘ far... Efendim şu ara seçimleri için size emniyet verecek tadilatlı bir seçim kanunu yapalım da vaziyeti bir defa, ufak çapta deneyelim. Ondan sonra alınacak sonuçlara göre karnında yeni tadiller yapar ve asıl büyük seçimlere (1950) yılında gireriz,
Cidden, şurada burada farkına varıyorum ki, bazı kimseler, bazı kimselere tıpkı böyle tahammül edilemez şekilde bâr oluyorlar. Adamcağız. bütün kış mevsiminde ezildikten sonra, başını dinlemek üzere bir sayfiye tutmuştur. Bu ateş pahası yılda bin, iki bin liraya kıymıktır. Yahut da, müşterek mutfaklı iki odaya birkaç yiiz lira vermiştir. Hasta ço-cuğtyle, sıhhat siz karisiyle başını sokmuştu. Biraz kır havası alacak, denize girecek, dağ tepe gezecek.
Fakat rahat yok. Hanya-daıı, Konyadan çıkagelirler. Yazlıkçı da Hanyayı, Kon-yayı öğrenir. Sayfiye tuttuğuna pişman olur. Yahut da. Aksaraydan, Fatihten teşrif ederler! Malum terane:
— Size sürpriz yaptık, biz geldik.
— Çıngırağım hoş geldiniz.
— İnşallah rahatsız etme-misizdir . Çünkü, yabancı değiliz.
— A... Elbet...
— Vay, Ankaradan da mı gelenleriniz var?... E bunlar pek münasebetsiz İnsanlar, doğrusu. Halden anlamıyorlar.,, Bu devirde olur mu bu-* Demek, aylarca, başınıza ekşiyecekler?... Vay insafsızlar... Ilh...
Ve Ankaradan gelen misafirlerin de, AksaraylIlar hakkında aynı üslûp şikâyetleri:
— Haydi biz uzak yerden bihnecburiyet tedavi için geldik: İlk gelen de bizlz. Fazla yataklar bize tahsis c-dildi. Üstümüze ortak varır gilıi, bu sonunculara ta hammül edilir mİ ya?... Sofalara seril sefil şilteleri seriyorlar. Vah vah! Sizi dc yufka döşekte bıraktılar. Katı somyada böğürleriniz ağrıvordur... tllı ,.
(Mektup sahipleri, meşhur cümleyi, * ‘ mamı isliyorlar:)
— Misafir, misafirden hoşlanmaz, ev sahibi hiçbirinden hoşlanmaz!
AksaraylIların, avdette behemehal dedikodu yapacaklarını ilâve ediyorlar:
— Kendileri pufla karyolada yattılar da bizi kapı etiklerinde yatırdılar
(Bir darbı mesel daha:)
— Misafir anıma, ne kâfir!
Şimdi, her şeyin ateş pahası olduğunu, bir ailenin zaten kendini geçindirmez hale geldiğini, en kabadayının
Sudkostik
Stokun fazlalığından ithalât azaldı
şu hatırlat-
Charlton Athletic takımının Istanbulda yapacağı maçlar
Tarım Bakanlığı, önümüzdeki kış halk ihtiyacı için Belediye emrine mahrukat tahsis etmiştir Bu mahrukatın miktarı 20500 çeki odunla 7500 ton mangal kömürüdür. Bakanlık civar İşletmelere de bu hususta İcap eden talimatı göndermiştir. Belediye, mutemedi va-sıtaslyle tstanbula tahsis edilen orman bölgelerinde bu mah rtıkatı hazırlatmağa başlıyacak-I tır.
Diğer taraftan Belediye İle mahrukat mutemedi arasındaki anlaşma sona ermiştir. Yakında bu anlaşma da yenilenecektir.
önümüzdeki kış odun ve kömür flatlerlnin artmaması için 1 B°ı?dlyp. Tarım Bakanlığının tahsis ettiği mahrukatı sonbaharda tamamen şehre naklettirerek depolarda hazır bulunduracaktır. Belediye depolarından satın alınan odunlarla kömürler müşterilerinin evlerine kadar nakledilecektir. Şerhe» piyasaya nazaran odunun çekisi 4-5 lira, kömürün kilosu da 5 - « kuruş daha ucuza satılacaktır. Aynı zamanda Belediye mutemedinin mahrukat depolarında başka mahrukat sattı-rılmıyacaktır.
Son günlerde şehrimize külliyetli miktarda odun ve kömür getirilmektedir. Son hafta içinde gelen odunların miktarı 4710 çekiyi, kömürlerin de 270 tonu bulmuştur.
ı
Son bir ay zarfında şehrimize , yapılan sud kostik ithalâtının.1 şimdiye kadar getirilen miktarlara nazaran hayli düşük bir rakam göstermesi ilgili çevrelerin dikkatini çekmiş ve bu-: nun sebepleri araştırılmıştır.1 Neticede, memlekette uzun bir zaman için ihtiyacı karşılıya-cak miktarda mal bulunduğu, bu İtibarla zud kostik İthalâtının son bir ayda birdenbire eksilmesinde stok fazlalığından başka bir sebep olmadığı hükmüne varılmıştır. Evvelce akreditifleri açılmış olan malların geçen aylarda ithal edilmiş olması, bu stokların büyük yekûnlar teşkil etmesine ve bununla muvazi olarak sabun fl-atlerinln de bir miktar düşmesine sebep gösterilmektedir. Diğer taraftan İzmit sellüloz fabrikasının da zaman zaman piyasaya külliyetli mûtatlarda ve müsait flatlerle mal vermesi. İthal malı fiatleri üzerinde de müessir olmuş, elde mevcut stoklar da dahil olmak üzere, ithal edilen malların fiatleri piyasayla Ayarlanmıştır.
Netice itibariyle mart ayında 203 ton olan sudkostik ithalâtı bir ay sonra 18 tona düşmüş bulunmaktadır.
Charlton Athletic İngiliz futbol liginin birinci kümesine mensup çok kuvvetli bir takımdır
Kuzu başı ve ciğerleri
Daimî Encümen bunların etlerle beraber satılmasını reddetti
karara
nı, ahbaplarını perişan ettiklerinde de — her nedense — ayak diriyorlar:
— Vallahi, sizin kameriye gözümüzde tüttü de geldik! demiyorlar mı, çatlıyoruz, patlıyoruz!
Mektup, böylece bitiyor.
★
Ben, bir ortalama çare göstereceğim:
Dünyanın her tarafındaki pansiyon usulü bizde de arlık başlamalıdır. Pek çok aile, uzaktaki akrobasiyle, ahbabiyie mektuplaşır, anlaşır; müştereken büyük bir ev tutulur. Nöbetleşe ev hanımlığına bakılır, nöbetleşe gerilir. Ahbapça, dostça, iyi bir mevsim geçirilir. İstanbul sayfiyelerinde bu sene çok ev boş kalmıştır. Müşterek kiracılardan ev sahipleri de istifade ederler, tsli-yen, böyle bir kombinezona rar_ı olur, istemiyen olmaz, i Devrin icabı budur.
Her halde, pansiyon, ya-!
ftıgiliz futbol İlginin birinci kümesine mensup Charlton Athletlc takımı yakında şehrimize gelecek. 21 mayıs cıımar-tesl Beşiktaş, 22 mayıs pazar Galatasaray- 28 mayıs cumartesi Fenerbahçe. 29 mayıs pazar Beşiktaş - Galatasaray - Fenerbahçe muhteliti ile karşılaşacaktır.
Charlton Athletlc kulubü bun dun bir çeyrek asır evvel İngiltere futbol İlgine kabul edilmiştir. Bu 25 yıl zarfında diğer her hangi bir İngiliz kulübüne bu kadar sık gazetelerin baş sahlfeslne geçmek nasip olmadığı gibi hiç bir takını bu derecede yüksek başarı elete edememiştir.
Olaylara bir göz atalım: 3 üncü kümeden birdenbire birinci ktımeye sıçrama rekoru. Wemb-I ley’de 3 maç ve üstüaie bir çok kereler birinci küme şampiyonluğuna namzetlik. İşte bu kulübün tarihçesindeki bariz, başarılardan bir kaçı.
Kalburüstü profesyonel futbol takımlarının eknerhl gibi, Charlton Athletlc de gayet mütevazı bir tarzda İşe başlamıştır. 1904 te bu (akım şimdiki ismini almış fakat o günlerde bu sırf bir iyi komşuluk ve arkadaşlık jestinden İleri gelmiştir. Mevcudiyetinin İlk bir kaç yılı zarfında Charitoa Athletlc gayet güzel bir şöhret kurmuş ve o devirlerde 4 kere Woolwlclı kupasını kazanmış, 3 kere Wo-olvlch İlgi şampiyonluğunu, 2 kere Blackheath ilgi şampiyonluğunu ve 3 kere Güney eyaletler ilgi önderliğini ihraz etmiş-
evine bile böyle aylarla gidi-] but müşterek masraf usulü lemiyeceğini ilâve ediyorlar, bizim de âdtlerimiz arasına
Bu âdetin yer yüzünden ^.girmeli. O takdirde böyle
İtemesini istiyorlar. Billıas- gıybetlere de lüzum kal- ___________________=.......... w
sa. AnkaralIların. İstanbul maz. Dostlarla ara açılmaz, tir ” tayfıvelerind>‘ki akrabaları-j (Vâ - Nİl) | Birinci dünya harbi, takımın
gittikçe yükselen şöhretini bir aralık durdurmuş kulüp mensuplarından ekserisiyle oyuncuların hepsi ordu hizmetine girmiş, fakat 1917 - 18 de kulüp yeniden faaliyete geçince, es-kişinden bile büyük bir Unvana ulaşmıştır, 1920 / 21 de Iculün profesyonelliği kabul. Güney İngiltere ve Kent liglerine kailim ak hakkını 1921 de kliip İngiltere futbol ilgine seçilmiştir kl da belli başına muazzam başarı teşkil bol İlgine Charlton İlle City’ye karşı denemesinde
Charlton o mevsimi lig ıs ncısı olarak bitirmiştir. Bu İse în-
1 gllterenln büyük profesyonel | futbol turnuvasında, İlk gösteri bakımından, hiç de fena değildin 1928 - 29 da. sert bir mücadeleden sonra Charlton ikinci kümeye yükselmek kazanmıştır.
| Müteakiben takımın sine girişilmiş. diğer den yeni oyuncular alınmıştır. Bundan sonraki olaylar hakikaten herkes İçin bir sürpriz teşkil etmiştir, Takım iki mevsimde 3 üncü kümeden blrden-bire birinci kümeye atlamıştır Charltonuıı ulaştığı bu muvaffakiyet İngiltere Milli futbol İlgi tarihçesinde eşsiz olup, bulun futbol âleminde hâlâ bundan bahsedilmekledir. Aynı takım. bir kaç oyuncu değiştirilmek suretlle, 3 üncü kümeden, büyük yıldız takımlar arasında yer alıp burada tutunacak kadar başarılar göstermiştir. Fakat her halde bu başarıda on
kazanmıştır, milli I bu bir etmektedir, Fut-glrdlkten sonra maçını Exeter oynamış ve ilk 10 0 kazanmıştır
takviye-kiüplcr-
büyük faktör. Kulübün dolma oynlyagcldlftl yüksek kaliteli ve klâsik futboldur Bu başarı- mı halli futbol meraklılarının hülyalarını gerçekleştirmiştir Charlton’un menacerl. Mr. James Seed'ln gururlanmak tama mile hakkıdır, zira her şeyden evvel takım - topluluğu oyun sistemini kurmuştur. Bir çok kimselerin zannettikleri hilâfına, Charlton. diğer kulüplerden yıldız futbolcular transfer etmek aurelüe yukseiınemlşlir. Kulüp her zaman asli takımına İyi oyun oynamak imkânlarını sağlamış ve kendi elemanlarının kİ âalann t yükseltmek .suretlle yükselmiştir. Filhakika hariçten bir İki oyuncu transfer suretlle takıma alınmış, fakat takımın amil kadrosu her zaman muhafaza edilegelmlş ve bu cihet herkesin hayretini mucip olmuştur. Hattâ Charlton Attı telle, her mevsim birinci takımına 4-5 genç oyuncu sokmak usulünü büyük başarıyle tatbik eden İlk kulüplerdendir.
Birinci kümeye yükseldiği İlk mevsim zarfında Charlton derhal kümenin liderleri arasında yer almış ve şampiyonluğu kazanmasına ramak kalmıştır. 1937-38 mevsimi sonunda takım İsvcçle yaptığı bir turnede iki beraberlik ve bir galibiyet- elde etmiştir. Charlton İkinci dünya harbinden sonra Paris ve İsveç te maçlar yapmıştır.
şimdi İngiliz Milli Tulbol İlginin en mükemmel takımları arasında hakkı İle kendisine e-aaalı bir mevki edinen Charlton Athletlc kulübünü yakında İstanbul kulüpleri karsısında göreceğiz.
Belediyenin verdiği
göre kuzu etleri 7 mayısa kadar baş ve ciğerleriyle birlikte satılmıştır. Bu müddet geçtiği l-çln kasaplar tekrar müracaat ederek müddetin yenfden tahdidini istemişlerdir. Fakat bu karar. Daimi Encümen tarafından reddedilmiştir.
Kasaplar, bu husustaki Bele, diye kararını beklerken kuzu | etlerini yine baş ve ciğerleriyle birlikte satmakladırlar. Belediye. Daimi Encümeninin kararını bugünlerde ilân ederek kasapların artık kuru etlerini başı sız ve çiftersiz satmalarını kendilerine tebliğ edecektir.
Diğer taraftan Belediyenin verdiği malûmata göre et ftat-leri yakında bir miktar düşmeğe bağlıyacaktır Çünkü çok sayıda kuzu kesilmektedir. On beş gün evveline kadar kesim günlerinde 2500 kuzu kesilirken son günlerde bu miktar bine yaklaşmıştır,
yun sayısı da artmıştır.
hafta İçinde 5012 koyun gelmiş ve kesilmiştir. Haziran başlarında da Orta An »doludan beyaz karaman getirilmeğe baş (anacaktır. Müvaredat arttıkça flatlerln düşmesi icap ederse de geçen senekl Hallerin artık bu-lunmıyacağı zannediliyor. Söylendiğine güre önümüzdeki aylarda kuzu eti vasati 250. koyun eti de 300 kuruş olacaktır.
Ofisin müdahale satışları da sona ermiştir. Et fla t terinin pahalılığı yüzünden perakende sa fışlar devamlı surette azalmaktadır.
dört Gelen ko-Son
I
Akaryakıt ithalâtı artıyor
Son seneler zarfında şehri ınlzde görülmemiş derecede akaryakıt ithalâtı geçen nisan ayı zarfında yapılmıştır. Filhakika her ay azami 19 bin tonu geçmiyen İthalât nisan ayında 30437 tona fırlamıştır- Yetkili çevrelerden belirtildiğine gö re bunun sebebi. Marshall plânı mucibince tahsis edilmiş
malzemeyle ziraat işletilmesine yarıyacak benzin mazot ve petrol gibi maddelerden bir miktar stok yapılması düşüncesinden ileri gelmektedir. ileride bu miktarların daha da yükselmesi ihtimal dahilinde görülmektedir.
memleketimize olan motörlü Aletlerinin
Ellerimiz havada, dillerimiz duada!
Gazeteler yazıyor:
«İstanbul fethinin beş yüzüncü yıldönümü münasebetiyle şehirde yapılacak yenilikler ve imar hareketle-| rınden maada İstanbul Konscrvatuvarı da zengin bir müzik festivali hazırlamağa karar vermiş ve gereken çalışmalara başlamıştır.. ve illi...
Havadisle fazlaca mübalâğa var gibi geliyor hana. İstanbul fethinin yıldönümü o kadar yaklaştı ki, bugünün şartları altında o zamana kadar şehirde hakikaten bir yenilik, imar eseri meydana Ectirebilmek İçin İstanbul Belediyesinin, haminne masalındaki tılsımlı yiizüğii ele geçirmiş olması lâzım. Eğer Belediyemiz, Keloğlan'ın parmağındaki yiiziiğü elde edehildiyse meseleyi kökünden halletti de-mektir.Fetih töreninin arife sinde sayın Kırdar. vaktiyle hazırlanan plân ve programlan evrak mahzeninden çıkarttırıp masajının üstüne yığar, o gece yatsı namazını eda ettikten sonra besmele çekip parmağındaki yüzüğü yalar; karşısına, bir dudağı yerde, bir dudağı gökte bir Arap dikilir:
— Lebbeyk yâ şeydi i!
Beledi ve Reisimiz masanın üstündeki plân, program tomarını uzatır, emrini verir:
— Bunları tetkik edip hu gece icabını icra eyliyecek-sin.
Arap etek öpüp:
— Naam vâ sevdi...!
Diyerek ortadan kaybolur.
Ertesi sabah gözlerimizi açıp dışarıya bakınca hay-relter içinde kaltnz. İstan-bulun yepyeni manzarasını seyrederken şaşkınlıktan parmaklarımızı ısırıra!
Olmıvacak şevler değil hani! Masaldaki Keloğlan yapmış da koskoca İstanbul Belediyesi niçin beceremesin?
Fethin beş yüzüncü yıldönümü için Belediyemiz bize böyle bir sürpriz mİ hazırlıyor acaba?
Doğrusu, ben bu ümide bel bağltyamıvorum. Gerçi son zamanlarda resmi ağızlardan bazıları hayat paha-hlığıyle mücadele mevzuunda «mucize.* den bahsetmeğe başladıklarından beri bizde de tılsımlara, sihirlere, büyülere inanmak meyli uyanır gibi oldıı amma etrafa baktıkça maddiyata bağlanmaktan kendimiıi kurtaramıyoruz.
Belediyemizin tılsımlı yüzüğü ele geçirdiğine dair hiç bir emare yok, fetih törenine lâvık İmar faliyetinin en ufak belirtisi bite mevcut değil.
Rumelihisannm tâmir e-difeceği hakkında vakın zamana kadar devam eden söylentiler de kesiliverdi.
Bu vaziyette bel bağlıva-bileceğimiz en yeni ve en son iimit, konservatuvarın festivalidir. Musiki heyeti, İstanbul fethinin bes yüzüncü yıldönümü töreninde konselrer verecekmiş, müzik zevki Yaratacakmış.
En basit işlerde bile beceriksizliği unutup varakçı kudretten bahsetmenin gülünçlüğü karşısında biz gene ciddiveti elden bıraknıı-valun. dua edelim de lııc değilse şu musiki festivalinden bari vazgeçmesinler!
Cemal Refik
İKRAMİYELİ AİLE CÜZDANI
Sahipleri için
2 EVLİ
ve
10.000 lir* par* IkramtyeU
1 Mayıs kurasından sonra
10 Ekim 1949 - d*
4 EVLİ
ve
10.000 lira para IkramlyeU
Kura
YAPI vr KREDİ BANKASI
Created by free version of 2PDF
Sabite 4
AKŞAM
Î9 Mayıs 1949
ikinci dünya harbinden yaşanmış sahneler Odesa ve Sivastopol muharebeleri
Odesada iki ay süren kanlı savaş -Sivastopol’ün şiddetli mukavemeti
TophyflLi: H. Steele Ounmager
İstihsal savaşına doğru
Evvel zaman içinde
Çeviren: Arif DEREBJEYO&t-C
-25-
1541 yılının en karanlık anlanın teşldl eden üç ay zarfında, 400,000 insan geceli gündü» iü yalnız siper krunnıştır. Muhasara şiddetini had dereceye vardırdığı sıralarda bir gün Luga'ya gidiyordum. Almanlar da son süratle Lugaya doğru 1-lerlıyondu. Yolda, siper kazan sayısız insan arasuıda genç bir k/Ki tesadüf ettim. Kızcağız kasılan yerlerden çıkan toprakları önlüğünün İçine dolduruyor. İlerde başka bir yere taşıyordu. Tabii bu kadarcık bir toprağın taşınması hiç bir mâna ifade etmiyordu. Hemen kızın yanma giderek, ne yapmak istediğini sordum. Genç kız, böyle bir sualin soruldutunu görünce, kendini tutanuyarak hıçkırıklar 1-çinclc ağlamağa başladı. Bir taraftan da, yaptığının mânasıZ bir şey olduğunu itiraf ettiği halde, o kadarcık bir yardımda bulunmayı arzu etUğiıJ anlatmağa çalışıyordu. Çünkü ellerinde arlık kürek tutacak hal kalmamıştı.
Hakikaten kız ellerini bana doğru uzattığı zaman, her İki avucunun da simsiyah çürükler ve pıhtılaşmış kanla dolu olduğunu gördüm Ve bu ellerle artık kürek tutmak İmkânsız bir hal olduğu için, kız kanlı p.irmaklarile önlüğünün iki u-eunu tutarak diz çöküyor, başka biri de kürekle önlüğünün içine toprakları dolduruyordu, Gene kızda hiç olmazsa bu ka-darcık bir İşle faydalı olmağa çalışıyordu.
Üç aylık çalışma
İşte bu şartlar altında şehrin tahkimatında sivil halk üç ay mütemadiyen çalıştı Yalnız herkese ılti günde bir izin düşüyordu Fakat hiç kimse İzinli olarak işinin başından ayrılmadı. Çünkü bütün mcseLe düş manı durdurmaktı Hattâ istirahat zamanlan bile tahdit e-ditmiştl. çalışma şartlarının bu derece güçlüğü yetişmlyormuş
ÇocBklarımızı da okuldan itibaren birer küçük müstahsil haline getirmeliyiz
) Demokrasinin istediği vatandaş tipi — On sene, on beş sene ( kaybettiğimiz küçük enerjiler — Okul dışında avarelik — J Amerikada 4 - H kulüblerî — Çocuklara dağıtılan ellişer i civcivden 900,000 kilo tavuk eti
Eski kadın hanendeler
Nasip Hanım — Şarkıları, gazelleri — Bestekâr Lem’î Beyin bir sözü — Râna.
Hanım — Hele o dilber İrana farkısî
Her hakkı mahfuzdur.
Semih Mümtaz S.
□uyacaklarını anlayınca Güneyde Kırıma. Kuzeyde de Do-rets nehrine kadar çekildiler.
Bu sırada bir milyon -nüfuslu; Kharkov şehri, düşmana karşı İnatla mukabele ettiyse dc ekim aşının sonlarına doğru Al mantara teslim oldu. Khar-kov t edim olurken. Romanya orduları da Odesa limanını kuşatmışlardı. tki ay süren kanlı bir savaştan sonra Odesa da Rusların elinden gitti. Fakat Ruslar Odesadan çekilirken, limanda ve şehiıde tahrip edilmedik bir tek tesis bırakmadılar.
Kırım harbi
Almanlar Odesaya girdikten , sonra. Roslar Rostov’a doğru çekilmeğe başlayınca- NEanukin komutasındaki diğer Alman orduları, Kırımın en stratejik mevkii olan Sivastapola doğru ilerlemeğe başladılar. Ekim ayının sonlarına doğru. Almanlar Peıekop yarım adasının ilk müdafaa hatlarını delerek Kırımın merkezi Simferopolu zaptettiler; ve aralık ayında çi-vastopolun muhasarası tamamlandı.
Sivastopoluıi muhasarası. Alman ve Romanya ordularına 35.000 kişilik bir kayıp verdir- | mişlir. Ruslar da aynı sayıda yüksek kayıplar vererek. Umanı Leningradın müdafaasına ben-j zer bir inalla müdafaa etmişler dİr. Muhasaranın son günlerinde, bir destroyerle limana gelen BotJş Voye Tekkov isminde bir müşahit, gördüklerini şöyle 1 anlatıyor:
«Destroyerimiz altı üstüne ■gelmiş Sivastopola geldiği raman akşam oluyordu. Yarını adanın ucundaki fener yanmağa başladı. Zaten görünürde bu fenerden başka bir ışık ta yoktu. Fener her türlü tehlikeyi göze alarak bize yolumuzu göstermeğe çalışırken, yarım adanın üzerindeki kule, etrafında patlayan mermilerle aydınlanıyordu.
Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlunun gürel bir karan vardır: Çocuklarımıza demokrasinin İcaplarını kavramış vatandaşlar olarak yetiştirme k. Daha küçük yaştan itibaren şahsiyetli, mesuliyet duygulan kuvvetli, kendi başlarına karar vermeğe alışkın, bulundukları toplulukla vazire almayı ve etraflarına faydalı olmayı sever, müteşebbis vatandaşlar.
Yalnız devlete memur yetiştirmek esasına güre kurulmuş olan okullarımızda yeni hayat şartlarımıza uygun İnsanlar ye-tlştinnek İçin programlarda __________
nasıl değişiklikler yapılacağını' çocukları istihsal savaşında* her halde önümüzdeki seneden başlıklı kısım bilhassa şayana İtibaren görmeğe başlıyecağaz, dikkattir. Bu yazıdan öğrendi-Bu güzel emelin gerçekleşmesi ğtmiae göre; Birleşik Amerilca-uğmnda çahşrmaîar başladığı şu nm id rast mmtftk atarında ço-giînlerdr çocııktanmızırt dah-s cuktar da büyükler kadar tstih-kiiçiik yaşlarda İstihsal hayatı- ] sal savaşında mesuliyet yüklenin ıza iştirak cA tiril muti, okul sı- inektedirler. Küçük vatandaş-ralarından İtibaren küçük miis- (ların değişik sahalardaki bllgl-tahsll tipleri yaratmak için da İtrini ve alâkalarını genişletmek tedbirler alınması ne kadar nıaksadiyle yaralın çtiçUert, yatayda) ı olacaktır. but 4- H kulüpleri, adiyle şöh-
TûrMye geniş bir istihsal sa- rej bulan çocuk kulüpleri her vaşına girmek mecburiyetini bölgenin ihtiyacına göre yeni bugün her «amandan daha faz- yeni projelerle çocukların zlra-la hissediyor. Milletçe refah* at işlerinde para kazanmalarını kavuşmamızın tek çaresi Islih- temine çalışmaktadır. Bu cenıi-sali arttırmaktan İbarettir Da- yetin üyeleri 8 yaşından 18 yalına daha çok istihsal etmek, şma tadar olan kız ve erkek ihtiyacımızdan arta kalana İh- çocuklardır. Senenin çeşitli rae ederek knlfctnraa dâvaları-. mevsim Jetinde okullarda 4 - B mızı kısa zamanda gerçekle, tir- ------ ....
me İmkânını kolaylıkla elde etmek. Düşünülmüş .taşınılmış
1 bir programla girişeceğimiz laıda istihsal savaşına her Türk vatandaçııun katılması, hattâ çocukların da bu savaşın dışın- usullerini öğrenmekte, hem de da kalmaması bir zarurettir. |
Ne yazık kİ okul programlarımızın sırf nazarî esaslara dayanması bu körük enerjilerin istihsal kabiliyetinden merale- ( keti tam on sene .on beş sene mahrum bırakıyor. Yedinci yaşma bastığı gün okul kapısından içeri giren çocuk, istihsal dünyamızın dışına çıkmış demektir. Eğer yüksek tahsile kadar dayanacaksa, senelerce ve senelerce ailesi İçin de. devlet, İçin de bir yüktür. Yalanlan her şeyden evvel onun tahsil masrafını tedarik etmek zorun-
Çocuklar istihsal savasında
Ne yapmak? Kıymetli terbiyecilerimizden Kerahet Nu ceddin 'Ege'nin «Amerlkada yeni ■terbiye cereyanları» sdnu taşıyan tercüme bir eseri yayınlanmıştır. Eğitim Enstitüsü yayın-tarmın 4 numaralı kitabını teşkil eden ve Müh Eğitini Bakan- ’ lığı taralından basılan bu ki- ( lap en ziyade çocukların okul çağında müstahsil tipler haline gelmeleri için Amerlkada. Sarf e- , dilen gayretleri belirtiyor. Bu, kitapta okuduğum «Amerikan (
zançlı bir mesleğin sahibi olmuştur.
Kitap, ziraat mıûtakalarm-dakl İlk ve orta okulların çalışmaları, şehir çocuklarının gönüllü olarak çlfllklerde yaptıkları hizmetleri. İnek, kasaplık sığır ve domuz yetiştiren 4 - H kulüpleri, Amerikada İzci çocukların yaptıkları 100,000,000 saatlik İş yardımı ve küçük sanayide faydalı olan çocuklar hakkında çok şayanı dikkat malumatı bir araya toplamıştır.
Toprak ekiminde, hayvancılıkta, küçük sanayide çocuklarımızı müstahsil olmaya teşvik etmek ve böylelikle İstikbalin genç müstahsiller ordusunu hazırlamak için bu sahada bizim yapacağımız pek çok İşler olduğu muhakkaktır. As çalışan müstahsili fazla çalışmaya teşvik etmek ve okullardaki genç kabiliyetleri İstihsal dünyasına sokmak Tûrkl yenin çehresini kısa zamanda değiştirmek için başlıca şart gibi görünüyor.
Şevket RADO
k'evlûd
Zevcem merhume
1UÜZZEHHER ESEN'in
gibi, bir tarafta toplar, tüfek-, Hepimiz biraz sonra karşıla-ler ve Stukalar mütemadiyen çatağımız manzarayı evvelden mermi yağdırıyordu.» 'tahmin edebiliyorduk, Hattâ1 dadırlar. Müstahsil köylü, çocu-
Doğuya yapılan Alman taar- bize yo! gösteren fenerin titrek Iğunun okula gitmesiyle elinden tuzlarında en çok muvaffak elan ven Rundstedtin orduları olmuştur. Ortadan ve Kuzeyden ilerllyen ordulara nazaran, Romanya ve Macaristan orduları ite takviye ödden von Rundstedt orduları, gerek kat-edilen mesafe, yapılan tahribat, gerekse dûışmnndan alınan esir adedi ile- Doğuya yapılan taarruzlarda en çok muvaffak olmuştur. Eıı bölgede Budenuy-nin orduları İmha edildikten sonra, bütün Ukrayna Almanların eline geçmiştir; ve Ruslar Almanların önünde tutuna-
den sonra duyduk ihtiyar olmuşsa da asla bahtiyar olamamış ve nihayet ölüme kavukmuş. Allah rahmet eyllye. Kim bilir hangi toprakların altındadır ve nerede medfundur.
Râna hanını
Bir hayli zaman sonra ortalıkta bir de R&nâ hanım lâkırdıları var oldu İdi. Bu kadııu evimizde bir gün olsun görmedim Fakat şöhretini ve menkıbelerini; dedikodularını muntazaman İşltlrcLim. «Kendisi kadar sesi de güzeldir ve' yolunda bir sürü âşık ve müptelâmı! hail belâ, ender belâdır. Onun sarhoşluğu ve rakı sofralarına verdiği alâka hemdem-ler ini harap edip duruyor.» derler ve isimler verirlerdi.
«Hele ol dilberi râna arada bir çakiyor» Şarkısı ki o zam an Istan butu çınlatıyordu; bu hatun kişi için yazılmış, bestelenmiş dillere düşmüştü. Ben kendisini tanıdığım zaman geçenlerde bir yazıda arzettiğlm üzere — Bade Hara bil Basra — mânası içinde ve bir dostumıraun zevcesiy-di. Güzeldi amma güçlükle şarkı okurdu. Fakat çok monotondu. Aklı de. zekâsı tnislllû monotondur kocasını ve rahatını bıraktı kaçtı» diyenler o-na acırlardı Cenabıhak taksiratını affetsin. Bu kadın da çoktan öldü, gitti. S, M. S.
üyük valdemll mühim bir hastalıktan sonra dûkto-ve dostumuz Zambako paşanın Ibramlyle Büyükadaya
götürmüşlerdi. Ben de beraberinde İdim. Havaslyle İmtizaç ve kolaylıkla sıhhatine kavuşan hastayı ziyarete gelenler meya-nında bir «Naslbo hanım vardı; Fevkalâde dürüst bir sese malikti. Mehtaplı geceler onu köşkün balkonuna veya bahçesine çıkarır, şarkılar söyletirlerdi. Ne sesti o Yarabblm? O zaman küçücük bir çocuk olduğum halde hâlâ o ses kulağındadır l En güç şarkıları, en büyük kolaylıkla okur; nağmelere kıvraklıklar katar, dlnilyenleıl o devrin sözlyle perişan ederdi.
Güzel bir kadındı da! Bugün bile gözümün önünde gibidir Saçları siyah, kirpikleri uzun, gözleri yeşil, endamı mütenasip; gene bir eski tâbir kullanayım her mânasiyle cazip; tatlı sözlü ve yumuşak huylu bu hanımın acayip giyinmesinden başka sevilmez bir yeri yoktu. Gözü de toktu. Paraya pula ehemmiyet vermez, paralıları dldelemezdl. Her devrin ve diyarın kendine mahsus bir dolabı yok olamadığı İçin büyük validem dairesine çekildikten, beni de kolumdan çekip yatağıma yatırdıktan sonra elbette haberini alırdık. Onu da bir arabaya bindirir, çamlar altında gezdirir, sabahlara kadar şarkılar okuturlardı.
Haya! meyal hatırlarım. Başını gûya örter* yeldirmesini giyer, biperva bir eda ile ve candan bir şada İle gazelini okur, şarkısını söyler, hattâ rakısını düş eylerdi. Ehil dil bir kadındır feryadını aşkına medyundur ona İlişilmez derdi deşilmez bırakmalı okusun oksun derlerdi. Bu da nasılsa akLımda kalmış! Ona kanarya gibi ötüyor derlerdi. Sonraları üstad bestekâr (merhum) Lem’i beyden de duyardım: «Nasibe nasip olan mazhariyet hiç bir hanendeye bu derece İltifat etmemiştir» derdi Seneler geçti. Biz taşralara gittik geldik. Nasib hanımdan haber
Created by free version of 2PDF
Bir batında 3 çocuk
Pazar 18 1A.A.1 — İletinizin Ardcsen bucağına bağlı Gerek Iftyûnden Fevzi e$i Hafife Bodur adında bir kadının bir batında uç erkek çocuğu dur.yaya gelmiştir Anne ve çocuklar sıhhattedirler. Fakir olan bu aileye ilçe Kızılay ve Çocuk Esirgeme elemekleri tarafından gereken İlk yardımlar yapılmıştır
vefatının kırkıncı gününe müsadif 20 mayıs cuma günü Ak-sarayda Valde camiinde ikindi I namazından sonra ruhuna İttihat edilmek üzere okunacak mevlill şerife muhterem akraba ve dostlarımızdan arzu eyle-....... — yen savatın teşriflerini rica e-
1 daha okul saralarında iken-aile-1 der|m_ İtrine muhtaç olmayacak kadar para kazanmaya muvaffak olmaktadırlar.
000,000 kilo tavuk eti
Gene bu kitaptan öğrendiğimize göre, 1939 senesinde Tcn-nessee eyaleti üniversitesinin ziraat şubesinde bir fenni tavukçuluk projesi yürürlüğe ge- baş müfettişi Rıza Kâmil Güre-çlrilmiş ve bunda 12 yaşına ta- İlk annesi Ankarada Dırahşan alamadık. n?altlar(1» İken biz dar olan çocukların yardımın- ' Gür elik Ablası. Furuzan Fersan , dan istifade edilmiştir. Şöyle ve Hayrettin Fenanın büyük ki: 200 kız ve erkek çocuktan' teyzeleri, Samime Tağay. Mu-her birine üniversitede yetişti- allâ ve Şeref Dller'ln büyük ha-rtlmiş en İyi cins ellişer civciv lalan Sallhatı nlsvandan ve 25 kilo yem dağıtılmıştır. Her çocuk BU civcivleri tam 25 haf-ta besleyecek, sonra içlerinden'hanımefendi I8.mayıs/S49 çar-20 horozu 4 - H kulübüne İade şaraba günü sabahı hakkın rah-, edecekti. Diğer hayvanlar keıı- metine ermiştir. Cenazesi Ka-‘ dişinin olacaktı, çünkü bu 20 dıköy Yeldegirmeni Recal zade I' L. horoz 50 civcivle 25 kilo yemin sokak 84 numaralı hanesinden] bedelini ödemeye yeliyordu. [bugün kaldırılarak cenaze na-j
Bu İstihsal savaşma kısa zamanda 68 ilçe bütün ço-cuklariylt iştirak etmiş; 1942 senesinde 12 yaşındaki küçük vatandaşların eliyle aile çiflik-lerlnde 900,000 kilo tavuk eti istihsal edilmiş, binlerce aile de çocukları yeliyle fenni tavukçulukta ihtisas yapmış. hepsi ka-
kulüplerinin patates sergilerini, yumurta, tavuk, süt, meyva sergilerini ve bn sergilerde büyük mükâfat kazanan çocukları gazeteler ilân etmektedir. Çocuklar bu sayede hem fenni ziraat
Doktor Şükrü Esen
ö i ü m
Müteveffa tdrls uaşa kerimesi ve müteveffa Kibrit şirketi müfettişi Nuri tdrls Hemşiresi İstanbul umum sigorta şirketi
onu soramamıştık, yakın geteuş tik, o da bizi aramamıştı. Ne-
/
TIBBİ KONFERANS
Çapada 3 üncü iç hastalıkları kliniği konferans salonunda 20 Mayıs cuma günü 3?.bah saat 9 dan 10 a kadar Pıof. Barieıy tarafından Tüberküloz mevzulu bir konferans verilecektir. Yine aynı salonda saat 10.15 ten 11.15 e kadar Prof. Bine t tarafından Reanlmation (Canlandırmak) hakkında bir konferans verilecektir.
Giriş ser beştir.
ışığı bile şöyle haykırıyordu: | çıkan istihsal unsurunun haya-■tBlraz sonra yerle bîr evlerimizin eşikleri üzerinden geçeceksiniz, Almanların, kendi şehrimizi ne hale getirdiğini biraz sonra göreceksiniz.^
Süratimizi keserek mayn tan- ukucutoit. «jtu* ogreuıu çshjhi- -
laları arasından süzülmeğe baş- daki çocuklar okul dışında .1*1-1 Netice; ladık. Taarruzun ilk günlerin-] rer âvâredirler. Her yerde kah-de Almanlar Umanın her tara-ı veleıi ve sinemaları onlar dol-ftnı nıaynlarla doldurmuştu.'buruyor. Senelerce süren bu Fakat gemiciler güverteden at- { Avareliğin genç bir ruh üzerin-hyarak maynları ellerde ileriye,deki kötü tesirini bir tarafa bı-doğru tüp, gemiye yol açmağa’rakahm. hâdise istihsal dün-uğraşıyorlardL [yamız İçin telâfi edilmez bir
(Arkası var) kayıptır.
olmuş, tında açtığı boşluğu kuvvetle ı hissetmekte ve devlet yer yer İlkokul mecburiyetine karşı be-I Üren mukavemet hareketiyle | mücadele etmek zorunda kal-■; maktadır. Orta öğretim çağın-
r
SABİYE GÜRELİK
| Kusun
mazı Osman ağa camii şerhin-! de öğleyi müteakip eda edilereks Karacaalımettekl hususi inak-beresine defnedilecektir. Mevlâ' rahmet eylesin.
Çelenk gönderilmemesi rica olunur.
Oğlu Rıza Kâmil Gürelik
KISKANÇLIK
Yaaaa; Aiphooe Daudtf A Türk çeri: Mebrure AEEVOK
»Tefrika No. 88
J
— Bu sabah öğrendim; Ica-nn da bilmiyordu,, Böyle bir şeyden haberi olmadığını söyledi, sözünden dünyada şüphe etmem, artık onu öyle İyi anladım kİ...
Rlchard heyecan içinde, birden duruverdi:
— Mademki önü anhyor, biliyorsun; geldim geleli bana karşı neden öyle tuhaf duruyor, neden bir şaşkınlığı, telâşı var.
Kadıköy SÜREYYA Sinemasında Bu akşam zevki, heyecanı, neşeyi toplayan 2 şaheseı “
1 — İKİ AÇIKGÖZ HAYDUTLAR İRASINDA BÜD ABBOTT — LOU COSTELLO RUHLAR ÂLEMİ
MARGARET LOOKVVOOD — JAMES MASON'un
Bin esrar dolu filmi
z —
f ' ........... %
Diinya çapında bir yazar olan CHARLES DİCKENS'in ölmez eserinden filme alınan bir sanat harikası
Iztırap Çocuğu
«Ollver Twlst>
Â. R Sinemasında
bir zafer haftası daha ku Ilıyacak lir.
gözyaşı döktüğünü söylemek için, ontı tanımamak, mağrur tabiat!ui bilmemek lizım... Hem bana sorarsan, bu adamı hiç bîr -zaman sevinedl_
Sonra da o kadar alçaklık, canavarlık karşısında müthiş bir garez duymağa başladı... öç almak arzusuyla nasıl kıvrandığını ben gözünde gördüm.. Ouibcron’daki sesi hâlâ kulağımdan gitmez .. Atehler İçinde _____________________
yanarken, hep onu öldüreceğim söyllyeblllr misin? Sanki ben-diye say ıklardı...
Rlchard, o aralık, elinde cam______________________
çerçevelerle geçen bir bahçıvan! kemlvor gibi bir hak,, yanaşmasını görerek:
— Susss... Susss... diye fısıldadı. Adam uzaklaşınca da. biraz sıkıla bozara annesine şunu sordu: «Şeyin... Ötekinin. Yani (Jharley'in... Bir vakittir, bu taraflarda dolaştığını biliyor muydun?»
den bir şey gizliyor, bir türlü dili varıp anlatamıyor, içini dö-Kendi
eski kuruntular kabarıyor san-1 ma__ Artık iyi oldum, hem bütün biilüne İyi oldum— Yalnız, ismi gibi İki yüzlü, karışık dolaşık olan şu CharleKİs ııin şeytana taş çıkaran bir ruhu vardı da. Acaba Lydie'yl elinde» tacirdi diye kudurup, yine bir dolap çevirmeğe, kadını avucuna geçirmeğe mi kalkıştı, diyorum. . Meselâ bazı mektuplar, tehlikeli kaçabilecek bir resim saklanıış olduğunu farzet.^ Hazır ben yokken, karımdan bir randevu koparmak İçin, bunlarla gaz korkutabilir...
— A, sahi, iyi kİ aklıma ge-Urdin-
Madaın Fcnlgan, iç avludan gelen iki şiddetli çmgırak sesiyle lâfını yarım bıraktı.
«Muhakkak Lydle'nfn işidir bu. Beni çağırtıyor. Salon klm-biilr nasıl tıklım tıklım dol-du...o Oğlunun sabırsızlandığını anladı. «Ama dur, evvelâ sana şunu anlatayım... Geçen perşembe, sen gittin gideli dışarıya çıkmıyan Lydie'yl Corbell pazarına götüreyim dedim .
Kadıncağız — ağzından cı-
. ku-j
kendime:
Zahir o iğrenç manzarayı gördü de...
— Yok canım, bir şey görme-
di.
— Evet şimdi biliyorum, onun için de başka sebep arıyorum ya... Korkma, korkma... .Yine Ojkan lâfları tarta blçe —
yumcuduki mahut karşılaşmayı, Lydic'nin dükkândan betbeıılz , kül gibi çıkışını anlatıyor, kıskanç kocanın yine fitili alnıa-■ sındaıı korkarak hemen şu sözleri de ilave ediyordu: «Lydie . sana bu işi yazmadı ise, kaballat bende... Yazmamasını İren rica ettim... İşitiyor musun oğlum. Karına sakın güceneyim deme... Senden bir şey gizleme-ı ğe gönlü hiç razı olmuyordu ama, ben ısrar ettim, kabahat bende...»
Zaten Rlchard, ne annesinin sözünden, ne de karisimn doğruluğundan şüphe etmeyi aklından bile geçirmiyor...
Sade bir kaç ay evvel, şu yemiş bahçesinin şahit olduğu ne kadar başka, ne kadar korkunç bir sahneyi hatırlıyor, t) vakitten beri, neler olup bitti; ikisinin hisleri de ne muazzam istihale geçirdi.
Rlchard, büyük bir ciddiyetle, âdeta husul a anacığının ihtiyar, mübarek ellerini tuttu dudaklarına bastı:
— Korkma anacığım. Artık Lydle'yz sana inandığım kadar ' İnanıyorum... îman ediyorum...
Fakat anlattığın şey, aklımdan geçen korkuları büsbütün arttırıyor. Şimdi anladım, artık işi anladım...
— Ne demek istiyorsun? Ne var? Neyi anlıyorsun?.. İçime yine b’.r koncu girin.
Çıngırak bir daha çaldı, hemen arkasından da madam Fenigan'ı çağını.av.a. bir uşak geldi, Tahmininde yanılmamıştı; demek saldııdav «büyük hanımın» imdatla koşmasını lüzumlu gösteren bir vnzlyet vardı.
Kadıncağız Giderken — ev-lâdlarinnı haline artık o da için için üzülmeğe bnşte.dmta-dan — zoraki bir gülümseyişle: «Sana -şimdi hancağızını yollarım; bakalım derdi ne ise söyletir, meraklan kurtulursun» dedi.
Rlchard; yemiş bahçesini, Selne nehrine doğru bayır aşağı inen koca bir yulaf tarlasından ayıran alçak tuğla duvara dirseklerini dayayıp, ep'-y bir 2tıman, dalgın dalgın düşündü, durdu... lydie’yl söyletmeğe ne lüzum vardı ki? Ol mı [biteni artık İyice anl.ınuşcı.
Kadıncağızla eski âşılnn arasında yüz kızartıcı bir şey, bir İlişik kalmış olduğu besbelli idi. Oğlanın parkın etrafında dolaşması, Corbeilde karşılarına çıkması, hep bu yüzdendi
Bir yandan melunun küstahlığı. yüzsüzlüğü azıtması, bir yandan da kocanın yakında döneceğini öğrenmekle telâşa düşen Lydle’cik; şerir rilerde kalmış o korkunç silâhı, 'kim bilir ya mektup, ya da resmi) her ne pahasına olursa olsun koparabilmek için oğlanın son I bir defa buluşmayı göze almıştı Karşı karşıya gelince, bu pazarlığın rezil şartlarına dayanamamış, kendini müdafaa etmiş, öcünü almıştı.,. Tıpkı Qui-bcröndakl gibi, fakat daha emin bir silâha sarılmış, hem bu Seferkini kendine kullanmamıştı...
Adam öldükten, hırs yatıştıktan sonra, İşlediği cinayetin şaşkınlığını, korkusunu bir türlü üstünden atamamıştı.., İthal etmek İhtiyaç: '.e, hela kocaya onu aulıyncnk. a*f"dri)lI-,r’1’ tek İnsana, yaptığı korkun; IJ
anlatmak İhtiyariyle kıvranıyordu.
İçte hep bunnn İçindi kİ ona sokuluyor, titriye tttriye sarılıyor. sanki:
«Korkuyorum, utanıyorum.. Sakla beni, kurtar beni.* demek ister gibi, gözlerini gözlerine dikiyordu.
Ne yapmalı? Bu müthiş İtirafa kollarını, gönlünü açmaktan başka ne yapılır kİ? îtoten asıl suçlu kendisi değil mİ? Kaç defalar, hem de ne yana yuna: »Bu adanı sağ kaldıkça ınesııt olmainua İmkân yok.,.» dememiş miydi? »O herifin kucağında yafbğını aklımdan çıkara-mam, belki yine de oua koşacaksın korkusunu içimden sile-mem’ır diye bağırıp dureıdmü) mıydı? Eıı sonunda, karısı kalkmış da bu engerekten onları kurtarmış diye, ne hakla ağız açabilirdi? Hattâ şu dakika gönlünü saran ferahlığı- önünde dalga dalga salman yulaf deryasını, koskoca ovanın nihayetinde parıl parıl yanan nehri gökyüzünü, ağaçlan cennet? çeviren r»Mi lığı, h-p şn
— Arkası var —
----------
Mevzuları
_______—J
(iiiııüıı
Memurlar arasın
Basketbol
maçı
Kuşbakışı
Memurla m
Kahiredekı maçı
Yunanlılar 41 - 54 kazandılar
geçimi
Devlet idaresinin rasyonelleşmesi
Bugün her taraftan tekrarlanan. bir vecize mahiyetin! alan «hükümet İdare nıakneslni rar-yoneleştirme» lüzumunu, bundan takriben 15 - 18 sene evvel. Akşam sütunlarında, bir makale silsilesinde tebarüz ettirmiştik. O zamandan beri dâvanın vahameti artmış, lıal yolunda esaslı br terakki kaydedilms-miştir. Bugün de aynı mevzu, mütehassıs olan, hattâ olmıyan kimseler tarafından tetkik edilmekte. tatbiki mümkün veya gayrlmümkün rapolar hazır-lanmaktadır. Dâva zannedildiği kadar sade değildir ve meselâ memur adedinin azajltılması gibi tek bir tedbîrle halledilemez.
Vakıa umumi olarak bir m e- dir. m ur enflâsyonu hâdisesi ile karşılaştığımız muhakkaktır. Fakat bunu kısmen devletin vazifelerini nartmış, sahasının genişlemiş olmariyle izah mümkündür Diğer taraftan «çok ve] kıymetsiz memur» yerine «az kıymetli memur» kullanmak düsturu do. İlk bakışta gayet mantıki görünmelke beraber, hakikatte biraz derinleştlrilme-ğc muhtaç ve belki lüzumundan fasla sadeleştirilmiş bir düsturdur.
Bugün hususî teşebbüs sahasında bile, İş seyrinin gnyrimü-soi‘. devreye girmesi üzerine, mevcut amele ve müstahdemlerin bir kısmına İrin veremek pek kolay değildir. Ticaret ve eoneyidek! müstahdemler bil?, !«’erinde. yaşama imkânlarında tir dereceye kadar İstikrar ve emniyet aramaktadırlar ve bu. bu°Tİnkû cemiyet bünyesine ve sa-rianna göre, az çok bir hak tc'â’ kl edilmektedir.
İktisadî konjonktürün doğrudan doğruya tesiri altında bu’unan hususî teşebbüs saha-smda müstahdemlerin işine, lc’bmda, son vermek, bugünkü dünyada gü" olunca, devam ve llikrar ölçülerine tabi devlet | memuriyetini tercih etmiş olan I v? tandaşlann bir kısmını, mühim bir kısmını şu veya bu se-b-n’t alışmıŞ olduğu, hak say-d *ı kazanç, maişet Imkânla-nnrinn m'-hrum etmek, her h'iid" pek kolay olması gerek- j tir Hiçbir hükümet, cemiyetin t'-uellerin! değiştiren ihtilâl hükümetleri müstesna, hayat ve iti k ha ilerini devlete vpkfet-ır’r "sanları toplu olarak, filış-t’k’an işten mahrum etmeğe, h*'"ittikle, kaarr veremez.
Bunun içindir kL, bz, memur kndrn'annda geniş bir tasfiye yamteaağı haberini tereddüt ve euMi«e ile karşılamaktayız. Farzı ır.ııhal olarak böyle bir taş-Hve yapılsca kolsa hangi ölçft-le— uyulacaktır?
Yukarıda da zikrettiğimiz kıymet. ölçüsü, devlet memuru için, n*dir ve nasıl tatbik edilebilir? Hrrıısî teşebbüs sahasında, hattâ İktisadî devlet işletmelerinde kıymet, doğrudan doğruya randımanla ölçülür. Devlet memurlarının randımanı, mcvcud c'makla beraber, doğrudan do' nıya kabili tesbit değildir ve ko'ay ölçüfemea, hele bu işin mütehassısı olmtyanlarca pe« kolay anlaşılamaz.
Evasen, belki her memlekette fakat bilhassa bizde takdir edilen memur çalışan, mesuliyetten korkmıyan, vatandaşlara karşı, hattâ bazan nizamnamelerinin dar hudutlarını aşarak. kolaylık gösteren. İçtihat-1 Jarını, hizmet telâkkilerini müdafaa İçin şeflerine bile kafa turnasını bilen .az zamanda çok iş bitiren memur değl, bilâkis «fartı gayreLten. hattâ gayretten tevakki eden, hem kendisini. hem şeflerini mesuliyet tehlikesine maruz bırakmamak İçin az İş görmeği., hattâ hiçbir İş yapmamağı tercih, eden, arkasında hiçbir şey olmamakla beraber boşa dönen bir değirmen manzarası arzeden -kulağı var, dfli yok» memurdur Nesillerden beri teessüs etmiş 1 olan bir anane, bir zihniyet, hi’-j kulem darbesi He değiştirilemez.!
•İş görmiyendtn değil. İş görenden hesap sorulur*- kanaati, I belki haklı olarak, bütün devlet I memurlarında az çok mevcuL-! tur ve bütün müsahedler __ kanataln doğruluğunu göster- I
mcktedlr.
Realite, maalesef böyle olunca, memurların kıymetini ölçmek için başka hangi esaslara , dayanmak mümkün olacaktır? Ahlâk, dürüstlük, devlet memurluğuna intisap İçin, devlet hizmetinde kalmak İçin iptidai şartlardır; bunları bir münakaşa ve tereddüt mevzuu yapmak caiz değildir.
Bu şartlar zaruri olduğuna göre, kıymetli memuru, kıymetsizden ayırmak nasıl mümkün olur?
Hatıra IJlk gelen «tahsil - diploman gibi bazı emarelerdir. Vakıa tahsil, bilgi memurun lehine baaı unsurlardır; fakat i kıymet! ölçmek İçin kâfi değil-J'~ Bazan en yüksek nazari bilgiye sahlb olan, al lam e olan memurların da. kötü, faydasız, vatandaşlara karşı vazLflerlni ifada ihmalci oldukları görülmüştür. Her halde tahsil, bilgi kıymet mefhumunda lüzumlu unsurlar olmakla beraber, kaU neticeye varmak için başka e-saslara dayanmak lâzımdır.
Bizce, hükümet cihazında bir memurun işini tanzim ve tedvir etme, memleket ve fertlere karşı vazifesini yerine getrine hususunda. gösterdiği hassasiyet, elde ettiği muvaffakiyet, kendisine verilecek kıymet notunun yegâne değilse bile, en e-saslı mesnedini teşkLl eder.
Bir nüne urun gayret ve muvaffakiyet derecesini, hususi te şebbıiste olduğu gibi, ölçmek, rakamlarla İfade etmek güçtür, ve belki imkânsızdır. Fakat mütehassıslarınca bu da tesbit edilebilir, ölçülebilir.
Memurları bu yen! ve hakiki kıymet ölçüsüne göre tasnif İçin İdare müfettişlerinin görme ve çalışma esaslarını, zihniyetini tamamen değiştirmek lâzımdır. Bugün resmî daireleri kontrol eden müfeLtlşler, evvelâ sulisti-I- mal olup olmadığını ararlar, sonra da nizamlara, kanunlara yüzde yüz mutavaat bakımından muamelâtı İnce bir tetkika tabi tutarlar.
Bir müfetlşln yukarıdaki noktalar üzerinde durması tabiidir, , hattâ lüzumludur. Fakat me-murda, bir dairede müfettişlerce aranacak, aranması gelen, bilhassa verilen Merin yerine getirilip getirilmediği, teftişe tnbl dairenin millet işlerini tedvirde gösterdiği isabet, hassasiyet ve muvaffakiyet gibi hususlardır.
Hiçbir İş görmediği İçin la-bfatlyle usulsüzlük, nizamsızlık gibi hususlardan münezzeh bir idare, bugünkü telâkkilere gö-tc, eok İş görüp, millete karsı vazifesini yerine getirmekte â-zami hassasiyet ve gayret gösterip de bazı İnhiraflara sahne olan bir İdareden çok daha suçludur. Memurun kıymet ölçüsünü yukarıdaki mütalâaya göre değiştirmek, ayarlamak bir zarurettir.
tşe. derin ıstıraplar. aksflUL-meller yaratması mümkün ve > muhtemel olaıı toptan bir tasfiye İle değil, memurları yeni kıymet ölçülerine göre tasnif e-, deck. yliştlrecek bir müfettiş ve mürebbller kadrosu teşkili İle başlamak gerektir. Asırlaradn beri devanı edegricn memur zihniyetinden bugünkü memurları mesul tutmak haksızlık o-iur. Zihniyet İnkılâbını hazır- 1 Iadıktan, tahakkuk ettirdikten i sonra, toptan değil, fakat şahıslara göre bir tasfiye caizdir. HaLtâ böyle bir tasfiyede bile, devlet müşfik bir baba gibi hareket etmek mccburiyetlndeir.
Her halde dâva, bazı kimselerin zannettikleri gibi, sade değildir ve sırf bütçe, maliye düşüncelerine göre halledilemez. Elıemiyetll bir vatandaş kütleaLnJ işten, geçinme imkâ-! nuıdan mahrum etmek karan • hiç bir hükümet tarafından1 kolay kolay verilemez.
Dâva mali olmakla beraber, | bilhassa İçtimaidir ve ancak e- j |saalı tetkiklerden sonra hal yoluna girilebilir.
Bir Fransız diplomatının başka bir mevzu İçin söylediği gibi, beklemek, nhutacelen düşün-__ . me. bekleme karan vermek ye-bu rinde olur.
Cevat Nizami I
lâzım vazl-
I:
Kahire 1« (A.AJ — Avrupa basketbol şampiyonası maçla rında Tiirk takımı İki binden fazla bir seyirci topluluğu ünün de İlk maçını Yunan takımı ile yapmıştır. Türk takımı daha enerjik ve muntazam oynıyan Yunan takımına mağlûp olmuştur.
Yunanlıların ille andan İtibaren yapmağa başladıkları hücumları Tûrklerl müdafaaya çekilmeğe İcbar etmiş, fakat bu müdafaa bir kaç defa delinmiştir.
tik heyecan ve şaşkınlık anlarının geçmesinden sonra Türk ler teşebbüsü ele almışlar ve müessir hücumlarda bulunfirnk arayı kapatmağa başlamışlar ve 8/8 berabere bir duruma, gelmeğe ve hattâ az bir avantaj teminine muvaffak olmuşlardır.
İlk devrenin sonlarına doğru iki takım bir panler'den diğerine süratle cereyan eden bir o-yun tarzı tutturmuş bulunuyorlardı.
Türklere canla başla müdafaalarına rağmen Yunanlılar avantajı temine ve devreyi 207 18 bitirmeğe muvaffak olmuşlardır.
İkinci devre başladığı zaman Türk takımının birinci devrede sarfettlkleri gayretin tesiri altında bulunduğu görülmekte i-
Mcmurlar iyi çalışmıyorlar, daire ile bir işin çıkması için lınflalarca, aylarca beklemek l.izını. Üstelik verilen kararlar da çok defa yanlış oluyor, bunu tashih ettirmek için yeniden' aylarca uğraşmak İcap ediyor..] Resmi dairelerde işi olanlardan ! kimi göneniz sise bu şikâyette' bulunacaktır, llaksıı bir *dkâ-' yel de dcğil_ Dcvaîrde hakikaten iyi çalışılmıyor, İşler çabuk yürümüyor. Bunun iki sebebi vardır: i — Memur adedinin çjokluğu, 2 — Verilen maaşın azlığı-.
Memur adedi ihtiyaçtan kal fazladır. 25 sene içinde muzlar 40 binden 3W hine çıkmıştır Gelen hükûmetter temadiyen yeni vazifeler İhdas ederek memur tâyin etmişler-' «lir. Bu memur kalabalığı İşlerin sürat ve intizam içinde ilerlemesine mâni oluyor, çt'en bir işi herkes başkasına atıyor!
Memur adedini arttırırken bunların geçimini, istikbalini1 düşünmedik. Memurlara verilen maaş rahatça değil, -üçlükle gerinebilecek kadar bile değildir. Bunun için hüLiin memurların düşüncesi geçim, istikbal meselesidir. Karnı İyi doynııyan, çoluk çocuğunun ih-liyaçlannı hakkıyte karşılıya -mı yan bir memur saçLaın kafa, kaili rahatı ile nasıl çalışabl-
Patoloji kongresi âzasının Yalova gezintisi
Vapurda caz ve çifte telli!
}
Delegelerden
bir grup
Saflık Bakanı Kemali Bu yeri t1
Created by free version of 2PDF
-{ Yazan : Cemaleddin Bildik
r
I Yalovaya gidiş — Otelde anahtar ve oda araştırması — «Her | kes profesör ve dekandır» — Gemlikte istirahat — Bursadan I notlar — Mudanyadan istanbula gelirken — Doktorların oyunu — Alna yapıştırılan paralar!
ı*
* ' Bir haftadan beri faaliyette ’ bulunan Patoloji Kooçrcsi bu-| gün son toplan t ısını yapacak V0 de,c^cler’ akşam Turun Ba-5, kanı tarafından verilecek rcd.fi ziyafetinde de bulunduktan 1 sonra memleketlerine dönmek üzere yarın sabahtan itibaren şeh rirn İzde n ayrılacaklardır. I Amerika. İngiltere. Yunanistan, Fransa, İtalya, Belçika, İs-veç. İsviçre Kanada vt Iraktan kongreye iştirak eden 78 delegenin. İstanbuldan götürecekleri hiliralar arasında Yalova ve Bursa gezintilerinin de kıymetli bir yer işral edeceğine şüphe yoktur. __ . M -tj* oagıiK Damm ■ neman njyczıı
Denize düşen iddia p, ay;,ga 1»»,^ olduğu gorüi-Pazarieri günü akşam üzeri dü Ki'a bir nutuk söyliyen Ba-_______________ Galata rıhtımından hareket e- fc2n patoloji Kongresinin Türdü. Buna rağmen takımda yapı-! lir? jden hususi vapurda tamam 17Û klyedc toplanmış olmasından
lan bazı değişikliklerden sonral Hukuk mektebini bitirenler davetli vardı. Vapur Kadıköy aya Mr zevk dııyduğanu ve tekrar canlı bir şekilde oyuna1 bir zamanlar hemen kasta ceza açıklarına gel ince: | faydalarım belirtti. Sağiık Ba-
başlamjşlur ve Yunanlılarla sa-[ reisliğine, yahut müddeiumumi-j — Banının biıfcrt!' dendi .»— »,»■»• »uOnnMan anmm tn«rf_
yı farkını kapatmağa çalışmış-, lifine tâyin edilirlerdi. Yp—*• lardır. Oyunun bitmesine beş derece ile çıkanlar dakika kala Yunanlıların sıkı oyunları maçın neticesini açık- -------- -----.----- , --r— . - ( ——_______ ________________— _______ ____________________—,
ça belirtmiş bulunuyordu. O- nin maaşı 12, müddeiumuminin kadar geldi. Arzu ettiklerini ta- doktorlar rakıyı zararlı birbirlerine sarılarak dans et-
yunun sonuna doğru Türk takımı üstün bir takımın oyunu karşısında sayıların artmasına!
' mâni olmaktan başka bir şey' düşünmemekte İdi.
Neticede Türk takımı Yunan' takımına 5(/(l mağlup olmuş-' tur. Bununla beraber Türk ta-j kiminin halk üzerinde uyandır-, dığı intiba ilerideki maçlarda' daha iyi neticeler alabileceği merkezindedir.
ccıra !«■{>>■ tlıiha aşağı dtrezedeki 1er müddeiumumi olurlardı. Ceza reisi-,
Rangers
— Buyurun büfeye! dendi , tınının nutkundan sonra İngi-jssvn Çay. limonata, pasta, börek,' delegesi ayağa kalk ti ve tercisi, kek vesaire. Sağlık Bakanı Ke- şekkür etti.
mail Bayealt de. şehrimizin ta- _ . '. ’
nmmış doktorları da büfeye bulunmamasından anlaşılıyor* ■ ■ ---2-.I 1 - ... 4— 1 ...... .
vapurunda gayet zengin büfe hazırlanmıştı. Dolı üç saat sürecek yolculuğun kolay gcçmlyeceğin! düşünerek vapura bir de caz takımı koymayı ihmal etınemişılMdi. vapurun hareketi İle başhyan caz, İliç durmamacahina Gr.laLa rıhtımına yanaşıncaya li?d:u! muhtelif dans havalarını çtıltlı. Yemekte şaraptan başka içld Coşkunluk o dereceyi bulmuştu kİ dam bıılamıyan delegeler.
nın maaşı ıs, munacıumummın ...... ............. au a ok torlar rıtmjı zararu DirDirıenne sar miran uaııs tı-
!•> altındı. Bngûnkn rayice göre haklarına alıp Rldfyur'ar. Nak- buluyorlar. Fakat şarap da dok- mek zorunda kahyorlanlı.
•«" •«* Farasîn alım teli konuşmaların ve taufelerin ( tartan hayli costoımuşCu. Caz Bu arada taıumrnş bir dokto-
ıa îcaiılırsa 6öâ- j yûıâttığî m>tîuû* hava İçinde takımının önündeki daracık rumuz zeybek, bîr profesör cif-
Halbuki bugün sağdan soldan İkramlar da de- (yerde çiftler dans ediyorlardı. ’ te telli oynadı. Hem de nasıl
Kongre başkanı doktor NThad çifte LeUl?~ Omuz riltorek. ger-
•I
İngiliz takımı
I
Cumartesi Demirspor pazar günü de Gençlerbirliği ile karşılaşacak
Ankara — şehrimize r,eie«e> ğini bildirdiğimiz (O. P. Ran-gersl İngiliz takımı * cumartesi günü yalaklı ekspresle şthrLnıi-z.e gelecektir.
Ingillzler Ankaraya 2*1 kişilik bir kafile halinde gelmekledirler. Misafirlerimiz ilk Karşılaşmalarını 21 mayıs günü Demlrspor'ln, İkinci maç-'
(00-180 Unu. Paranın alım tali konuşmaların re tatifelerin [Qr5Rrı hayli co^ormuştu kuvveti de hesaba katılırsa $00- yarattığı samimi hava İçinde ininmınm KnündoM «in 703 lira eder. Halbuki ongun rağdarî soldan İkramla» Htıkııktan çıkanların, bir bu- , v*m ediyor. || . ______________________ _
çulı senelik bir staj müddeti Ağızlar mütemadiyen oyııo-1 Reşat Belger, elinden tutup caz dan kırarak, şıkır şıkır parmak geçirdikten sonra, aldıkları ma- yor! «Soğuk üstüne sıcak içil- önüne salıverdiği bir doktora çıtlatarak—
a» ISO lira drrtcerindctiir. Eski-, meşinin.» sıhhate mumr olduğu zeybek oynatıyordu. Fakat, Bunu gören Ingiliz delegesi ilen id, 1? altınla rahatça gc- baklandaki iddia rap tınır ha-meydana coşarak gelen Yalova de kendini ortaya atmaktan çinmek, hattâ para biriktirmek' roketi İle beraber deutoe düş- kaymakamı B. Hüsnü’nün zey-! menedemiyor île de çahıık knv-kabiıidi. bugün alman maaş en miiş olacaktı kİ doktorlar bile begl hepsini bastırdı. Merhum ramış oyunu hayret— Profesor-basit ihtiyaçları bile i mine buz gibi limonata üstüne sıcak tnaarlf vekili Necatlnln Harfle- , terimizle karşılıklı öyk bir çlf-yetmez. | sıcak çay. çay üstüne de Umo- yj 0]Bn kaymakama, sürekli al-, te telli oynadılar kİ İngiliz de-
ftir zamanlar valilerin maaş- 'nata içmekten geri kalnuyor- kışlarla tekrar tekrar zeybek tegesl sanki uzun zamandan farı 150-500 altındı. Bu kadar lar!-bul para alan bir valinin tabii geçim, düşüncesi olmaz, suiistimal -.ıklmdaD geçmezdi. Bir çok dcf.ı nâarhk eden ve muhtelif valiliklerde bulunan Ila M — ----- ------,----
Fehmi paşaya 13 bin altın rüş-i — Kaplıcalara çıkılacaktır, o- blrde Gemliğe varildi, vet teklif etmişler, kabul cime- tobüsierdo yerlerinizi aha!.. (..................-—
mlş. Basan Fehmi paşa «Beni Anahtar Ve oda.!
on bin altına kadar namuslu-1 no kişilik kafile otobüslerden yum. bu kadar parayı rrldet- )n,p tiın. Daha razlâsım lekUr rt,e-(hln(.fl]!inç doluverdi. Bölün deler ne cevap verirdim hilmlyo- lffrf|er „ «juretllkr. et yüz yı-nım!ı> dermiş. Kendisine bundan fazlasını dn tekli?
muhakkak rCıldederdl, paraya ihtiyacı yoktu, maaşı 501 ati indi. Bu para yemekle bitmeni!. Nitekim paşa
çünkü
Aylık
zeybek tegesl sanki u«.uu oynatıldı. beri ders alıyormuş da hünerini
Yene içite devam eden iki Gece saat birde yataklarına vapurda gösterdi!-.
buçuk saatlik yolculuktan soara giren davetliler, sabah kahvat-, Oyunun âdetini
8,30 sularında Yalovaya çıkıl- tssım müteakip saat 9.3ö da
dı. tekel® üstündeki kalabalığa Bursadan gelen otobüslerde bir emir: I yerlerini nfrnışlardı. Saat on
'~ı. Ecnebi
I delegeler, bu şirin sahil kasaba-
sını çok beğendiler. Deniz ke-( narındaki kahvehanede çaylar ı ve kahveler İçilirken delegeler-. den bir kısmı, pazar yerinde . dolaşıyor, meaııleketlerine , tünecek Gemlik hediyesi , yorlardı.
B urs a da
! Bıırsad* Çelik Palasın i de otobüslerden inildi ve vali ı Haşini İşcan delegeleri, davetlileri otel kapısı önünde karşı -
tam mânisiyle yerine getirmek Lstiyen kimya profesörü İsfcndîyar c-linl bozuk para çantasına atarak yarım liralıklar ve liralar çıkararak oynıyanlann ahnla-rana hahlre para yapıştırıycv. İlti doktor, alınlannûa ışıldayan paralarla çifte telliye devam ederlerken bir düdük s -1 vapurun Galala rıhtımına yanaşmakta olduğunu haber ver-IdL Çantasını vc pardesüsûnü kapan haydi aşağıya— Vapur 'saat 11 de rıhtıma yanaşmış!:! O üç saatten fazla süren yolculuğun tadı damaklarda herkes yerlerine dağıldı.
Hîç şüphe yok kİ yarından İtibaren memleketlerine gitmek üzere şehrimizden ayrılacak delegeler. Yalova - Bursa getiri-‘tme saıunoa vcrucu ycmcKicıı njn güzel İntihalarım asla ll-. sonra vali, davetlilerini gezme- nutamıyacaklardır.
ğc çıkardı, | . . -
ı Bu gezintiden sonra Mudun-
ynya «eçildi ve 1S.1S de Istan-, bula hareket edildi.
Vapurda delegelerin olarak memleketlerine nıek üzere Bursadau satuı aldıkları eşyalar, yasemin fc'ik, çakı, bıçak, kıl kilim hah olarak göze çarpıyordu.
gö-
an-
kayıp yemeğe İnmek üzere o-dalanıım numaratannı öğrenmeğe çalıgıyordu. Fakat mümkün mü? Bir takım İsimler ve numaralar okunuyordu amma kim kime... Bir karışıklıktır gidiyor:
O listeden okumayın yu-
dnüıı-
1
cunıı-ı lesl hayır İşleri için dr bir hayli pa-.1_ı »'■ . n I.i i û.« »■» ivntı»» l*lr
&u.,u muuKvuı i», »vıı».ı üi-h.- •- —- — u i)5(«acn oKunmyııı yu- . , „ . ..
ta, d» 22 m»y» Ptar »I... bir l« n.M, »kir- V"
rrtaMUMlt _T. hwUrt0fl,„ Ir'.U Ko'Utrey® UUr»k
W Bieer bütün ttal. _ tık İM, yMlW. aeHM d'1’lcU"
“ eailr.nm.MlW o» f- teta... , ta »l»»da tnrne» yCmü>ta
geç inebilecek ktı^ Ellerinde kâğıtlarla kalabalık memurlar j ortasında duran lk| zat, btrbl- 1 kalb inmını ite, geçim düşün-■ ^yle bir türlü anlaşamıyorlar.' cesl olmadan çalışırlardı. Mc-j bu nnlaşomanıazhk anısında murinrın veritnii i« görmesini davetliler lehış* düşuyorlar-isiiyotsak evvelâ memur kala- dj balığını azaltmak, fazla me-| Büyük oteldeki karışıklık, J anırtan tam maaşla tekaüde Termal salonundaki karışıklığı j sevketmek, sonra kalınların ,
«.erimini teinin edesek tedbirler , almak lâzımdır. ,
Tü sarretmişti. B'J vaziyetle bir
Gençlerblrllğlylc yapacaklardır.'
Maçlan kafile ile gelen t ' İngiliz hakem idare edecektir kİ, müsabakaların belki de en ni rahatça enteresan safhalarından biri dn'dardı. Bu sebeple budur,
i - M R M ay TyiŞM
* Slıll Halkavlndın — 90 m»ym 1IM9 cuma RÜnıl «ant 1I.J0 «la Hnlkt-vlminle Masal (UUıdi ve (»lldoıeıı Eflâtun Cem Güney tarafındım «Maral nunyanı nwnuun«U bir konlc-ran» verilecektir. Herkte Çelebilir.
auitl|||||uitlllllllllllllll||l|
Enis Tahsin TİL
arattı. Ortada bir sürü anahtar duruyor Amma hiçbir davetliye «Odanız falan numaradır.» denemiyordu. Anahtar yığını başındaki otel müsLalıdemlnlnln e i ra fmı saran kalabalık arasına güç belâ sokulan bir bayan:
— Dekanın odasını bati gösterin! diye bağırırken gürlüyor:
— Buruda herkes dekan, herkes profesör!..
Mükemmel şey— Fakat demokratik zihniyet İçinde ne bir davetli aualıtaruu bulabiliyor, ne de odasın ı_
İşin içinden çıkmağa İmkân kalmadığı anlaşılınca davetliler, ele geçirdikleri anahtarlarla o-tei katları arasına dağılıverdiler.
Yemekte
Tcrmal'ln alt salonu tıklım tıklım dolu... Bir knşık tabak sesidir, bir şapırtıdır gidiyor. Yemeğin sonlarına doğru çatal İle tabak kenarına vurulmak
Tanınmış Fransız arti ti Franrofc Rosay Viyanayt ziyaret suretiyle bir İşaret verildi. Ot-etmi(ıjr. Yukarıda artisti otlu İh- birlikte, Viyananın Panayır' talıkta çıt yok... Başınçz, şeş ge-yeri olan Piratcdc görünüyor. [ len tarafa çevrildiği saman,
Cemaleddin BİLDİK
İBöğaziçililerin vapur gezintisi Boğaziçi Lisesi Mezunlan Cemiyeti tarafından yarın Adala-. ra bir vapur grzinttil tertip t-, dUmlştir, Lise öğretmenlerinin, . talebelerin ve mezunların işti--j. - rak edecekleri bu gezintinin her
Vapurda caz 1 senekınden riaha güzel olması Saat 19,1» de Mudanyadan İçin zengin bir program haaır-tKanbuIa hareket eden Suvat lanırnşttr.
hediye
götür-1
rii-
Fariale ayılan uçak secisinde teşhir edilen uyaklar yerleştiriliyor
S '>ife ö
AKŞAM
19 Mayıs 1919
[ EV - KADIN-MODA
Göz yaşı
Kadınların çok yaşamalarının sırrı ne imiş?
AvusturyalI doktor Alfred Ad-ler isminde bir âlim, bir çok »cneler süren uzun tetkiklerden sor.ra kadınların neden erkeklerden fazla yaşadıklarını vs, mide rahatsızlıklarına, bilhassa mide ülserine erkeklere nazaran nedeıı pek az tutulduklarım tâyin etmiş ve bunu IFrauen) İsimli mecmuada yazarak bildirmiştir.
Kadınlar kocaları İle münakaşa ettikleri, elbise, manto mücevher, sayfiyeye gitmek istedikleri zaman göz yaşları kolaylıkla akar, onlar için ağlamak dudaklarına ruj sürmek kadar basittir.
Mahkeme Koridorlarında
Kuru gürültüye pabuç bırakır mıyım ben!
Yumurta kabuklarından vazolar
Yaztn misafirlere İkram edilecek çay, renkli olr keten ör tü üzerine konulan bir kaç küçük çiçekliğin siisledllğl masada ölürse tlııha Iştlhaaver görünür.
(lı No. iu resimde görülen mastıdaki bu zarif küçük vazoları yapmak basittir ve eğlencelidir.
Yumurtan:» en bol olduğu ve en fazla kullanıldığı mevsimdeyiz. Yumurta kabuklarını saklamakla bu çiçeklikler yapılmaktadır.
Yumurtaları ortadan değil de sivri tarafından kırmalı ve İçini boşalt ırak yıkamalı.
I Diğer taralıan
. (2ı No. da görtilen büyüklükte parşömen kâğıdından bir daire kesmcll. Ortasındaki noktalar hizasına kadar çizgi İle gösterilen şekil- ...
de daireyi B kısma ___ 7
ayırmalı ve parçala- •, rı dış tarafa doğru
kıvırmak Ortada hâsıl olan | Parşömenden hazırlanan da-
| boşluğa yumurta gayet İyi otu- |rcJe|.| ve yUm»ırtaları beyaz yanır (3>. Su doldurup kısa saplı |
çiçekler İçine konulunca zarif hul Sftn yaldızla yaldızlamak, küçük bir vazo meydana gelir. Arzu edilirse yaldız yerine renk-
-----------—
Erkekler arasında, ağlamak asırlardan beri zaaf eseri olarak kabul edildiği için, ağlıyan erkeğe, hemen hiç tesadüf edilmez. Halbuki dünyanın şu halinde işleri kötü giden, ailesinin maişetini güçlükle temine çalışan erkek için aklanacak bınbir sebep vardır. Erkek ağlaş» sıhhatini kazanmış olacaktır; çünkü göz yaşlarında (ly- neaıe)Pr0t öksürüklere karşı göğ-zozymeı denilen bir madde, bit zehir vardır. Ağlamakla vücut- . takl bu zehir dışarı akıtılmış olur.
Faydalı bilgiler | öksürüğe karşı bîr ilâç
Muannit, bir türlü ğeçmlyen
Patatesli balık
kızartması
li boya da kullanılabilir.
sii örtecek tarzda ten üzerine büyük bir fanili parçası yer-Lırmell. Sonra bal içerisine ayni miktarda kuru nane ufa-| lamalı. El İçinde uvulan nane Sinirden, üzüntüden hâsıl o- toz halinde bala karışır. Bu lan hazımsızlık vc mide rahat- baldan günde dört beş defa bl-SızliKİarında midede anormal rer reçel kaşığı yemek fngllte-olaıak (lyzozyıneı bulunmuş- rede öksürüğe karşı çok kuila-tıir Bıı madde middeyl tahriş »ilan bir ilâçtır, eder vP ülsere sebep olur. Pasl-tık adalarındaki kabilelerde erkeğin ağlama?; ayıp sayılmadı-£ı için hiç mide rahatsızlığın» vc ülsere tesadüf edilme iniş’îr. Bundan sonra benim erkeklere tavsiyem göz yaşından u-tanmanialarıdır Bunu etrafındakilere kabul ettirdikleri giın, erkekler yeniden hayata dolacaklar. İcabında ağlayınca ne büyük ferahlık hissettiklerine, kendileri de şaşacaklardır
Şimdi kadınlardan bir ricam var Kocalarınız ağlarsa bunu ayıp saymayınız, bilâkis onu düşünceli, sıkıntılı görürseniz ağlatınız, belki sıhhatini korumuş olursunuz.,.
Çiçekleri muhafaza
Çiçekleri uzun müddet suyunu değiştirmeden çiçekliklerde bırakmak İki noktadan hilalidir. Birincisi çiçeklerin ömrü kısalır, çabuk solup ölürler. 1-kinclsi çiçekliklerdeki su kirlenir. pis kokar ve bu kol u çiçeklice sindiği için güçlükle temizlenir.
İrinde uzun nııiddet kiril su durmuş bir çiçekliği kolayca temizlemek için çiçekliğin teine İki avuç tuz atmalı ve üzerine ancak bunu ulatacak kadar s‘r-ke akıtmalı. Yirmi dört saat böylene kalan çiçeklik bol su İle yıkanınca tertemiz olur.
İPEKLER İÇİNDE
A$K ve MACERA ROMANI
Yazan: Crale Rice Tercüme eden: Vâ-NÛ
- Tpfrilea No. 98 .
«es. onu usul la çağırdı:
— Bay Jake Justus!
Dönüp baldı. Max Hook kendisine işaret ediyor.
Jake, ona doğru lâkayıt adımlarla yürüdü:
Bonsuvar! İnşallah temsil hoşunuza gitmiştir
Max Hook:
— Fevkalâde — dedi. — Uzun zamandan beri bu akşamki kadar keyiflenmemiştlın. Fakat sizi çağırmamın sebebi bu mevzu üzerinde konuşmak için değildir.
Jake, sahte bir hayretle:
— Yok canım? — dedi.
Max Hook- katiyetle eevap verdi:
— Evet, muhakkak kl öyle.. Zannederim, sizinle İş mevzuunda konuşmanın zamanı artık geldi. Bunları söylemekle carımızı sıkmıyorumdur lnşal-
— O nasıl lâkırdı? Dişçinin ne günahı var? Adamcağız yaptf yakıştırdı, ağzımın içine veîreştirdi. Sözüm meclisten dışarı, şu köpoğlu köpek getirdi beni buralara. Sözüm ona aşçı çırağı İmiş amma aşçılıktan haberi yok. Bir ahbap kızının nişanına davetli idim. Dönüşte İçim geçti, eve gldinciye kadar aç duracağıma, şuracıkta bir aşçı dükkânına gireyim de iki lokma bir şev yiyeyim, dedim. Dükkânda dişlerimi çıkarıp masanın kenarına kovdum, örtünün ucunu da üzerine kapadım, Boğazına düşkün kadınlardan değilim ben. Yediğim yemekle bir serçe bile doyma? Evvelâ bir mercimek çorbası içtim. sonra bir tabak yumurtalı ıspanak getirttim. Çarşılarda yemek pişirmesini bilmiyorlar. Öyle yumurtalı ıspanak mı olur? Ben pişirin eliyim de görmelisiniz. Parmakalarımzı da beraber yersiniz.
— Ellerine sağlık, teyze hanım. Bir gün pişir de bizi davet et. tadına bakalım bari.
— Hev gidi günler hey!Bir zamanlar bizim soframızdan misafir eksik olmazdı Nerede o günler? Simdi tencerede pişirin kapağında yiyoruz, Allaha şükrediyoruz. Ne ise. eski günleri yâdedip de bir daha dertlerimizi t azelem ivelim. Ben ne söylüyordum?
— Yumurtalı ıspanağı anlatıyordun.
— Haaa, evet, dükkânda çorbadan sonra yumurtalı ıspanak, onun üzerine bir tabak pilâv, bir de ekmek kadayifi yedim. Kaç para tuttu biliyor musun? Tamam yüz seksen kuruş para verdim.
— Afiyet olsun valide hanım, Yemekten sonra garsonla mı dövüştün?
— Yemeği vedim. kalkacağım zaman baktım ki dişlerim vok. «Ayol, dişlerimi şuracığa koymuştum, ne oldu?* derken bir çatırtıdır koptu. Bir de eğildim ki şu kâfir oğlu kâfir dişlerimi a-yaklartnm altına almış, çatır çatır parcaiıvor. «Ne istersin benim dişlerimden, bre zalim?-* demeğe kalmadı. ikisini de paramparça etti. Bunu görür görmez yüreğimin ateşi bevntme vurdu. avağa kalkmakla beraber yüzünün ortasına bir sille yapıştırdım, kafasına da su bardağım çarptım. Bağırıp çağırarak aklı sıra beni töhmetti düşürmeğe kalkıyor. Kuru gürültüve oabuç bırakır mıyım ben? Kumsa r beyin karşısına çıkınca: ^Dişlerimin parasını isterim- diyerek ayak diredim. Hâkim beyden de isti-veceğlm paramı.
Çenesini oynatarak salona girdi.
Ce. Re.
— Sıktıkça acıtıyor diye, sofraya otururken çıkardım da yanıma koydum.
— Pabuçların mı sıkıyor, hanım teyze?
— Zevzekliğin lüzumu yok. Kurt kocayinca köpeklerin maskarası olurmuş. Sen de beni mİ alaya alyor-sun?
— Estağfurullah, alaylı bir şev söylemedim kİ ben.
— Daha ne söyliveceksin? , Pabuçların mı sıkıyor, diye soruyorsun. Benim ağzımın içinde pabucun ne İşi var?
— Senin sözlerinden bir şev anlaşılmıyor ki.
— Anlamıyorsan kabahat ; sende. Kafanda bozukluk var zahir. Ben dişimi anlatıyorum. sen pabuç lâkırdısı ediyorsun. Dişler çok sıkı; vor, acıtıyor da onun için sofraya otururken ağzım, dan çıkarıp yanıma bırakı-] ı yorum.
|| — Yemeği dişsiz yiyorsun
I I demek.
— Ne vapavım. diş benim kendi dişim değil ki.
ı — Başkasından emanet ! mİ aldın?
1 —. Deliya bak. Başkasının
4 dişi emanet alınır mı. oğlum? Entari mi bu? On se-_ ne evvel ağzımın içine bir hastalık geldi, inci gibi diş* lerimi birer birer söküp attı.
Parmağını ağzına sokup avurdunu açtı;
1 — Nah, şuracıkta iki. şu
i tarafta da üc tane diş kal' mıştı. Onlar da çürümüş, lângır lângır sallanıyor Dişsizlik çok fena şey Bilmez misin, her yerde hükmünü yürütüp İşini beceren adamlara da; «Dişli adam» derler.
— Sen şimdi hükmünü 1 yürütemiyorsun öyle mi?
— Adam sen de. Benim hükmümden ne olacak'* Dünyanın altı üstüne geldi. her sev tersine döndü Evin içindeki geline bile söz yetiremiyorum. Benim der-| dim bir konuşmak, bir de - emek Ağzımda dis olmadığı için konuşurken dilim do-i lasıyor, bir lokma ekmeği de rahatça yiyemiyorum Bi-3 - şişman karnı ufaltmak komşunun bildiği dişçi şiş göz kapaklarına İlâç ancak varmış. Ona gittim, iki yüz doktorun tavsiyesi He olur.
4 — Ütülerken sararan yatak çarşafını beyazlaştırmak İçin tborale de soude> denilen İlâç- j lan alınız. Bir çorba kaşığı ilâ- ' ! cı bir eltası su İçine koyunuz ve yanıp lekelenen yor! bu su içerisine batırınız. Leke cıkınca ( temiz su İle durulayınız,
t"1
perin, çay takımının rengine ' uydurmak mümkündür.
° ı4) No. da boyalı yumurtadan
bir
Bu çiçekliklerin yapılması
kadar kolay ve ucuzdur kİ bir yapılmış tabii "büyüklükte çok çeşitlerini hazırlayıp, örtü- vazo görülmektedir.
Tava yapılan küçük balıkları (hamsi vesaire» patatesle karıştırarak kızartmak hem değişik bir yemek yapılmış, hem de iktisat edilmiş olur. Balık flatı her zaman patatesten çok pahalı olduğu için, bir çok memleketlerde bu usule baş vuruluyor.
Yarım kilo balık için yarım kilo sarı patatesten soyup temizlemeli. Balıkların boyunda ve kalınlığında uzun parçalara doğramalı. balıklarla beraber unlamalı ve kızgın zeytin yağına az miktarda balıkla patatesi karışık olarak Atmalı. Birbirine yapışmaması İçin karıştırman. Kızarıp pembe olunca kepçe ile süzerek tabağa almalı. Hepsi kızarınca üzerine lnce) tuz ve İnce doğranmış maydanoz serpmell. sofraya çıkarmalı.
Kızaran göz kapakları
Tozdan, rüzgârdan kızaran göz kapaklarını ılık papatya menkuhu İle banyo yapmak çok tesirlidir. Bir kaç akşam bu ilâca devam edilince göz kapaklarında kırmızılıktan eser kalmaz.
llah? Şu kazino meselesi.a
— Evet evet! Bir çeyrek sonra sizinle bu mevzuu, memnuniyetle konuşurum. Fakat şimdilik pek ehemmiyetli bir meseleyi halletmem icabedlyor Bent mazur görürsünüz değil ml?
Mas Hook. parmakları arasındaki kokulu sigarayı sallayarak :
— Nö demekmiş elbette. — dedi — Burada oturup şu güzel gençliğin eğlendiğini seyretmek kadar bana İnşirah verici manzara yoktur. İşinize gelen zamanı tesblt ediniz.
Bilek saatine bir göz allı:
— Fakat kuzum, bay Justus, gece yarısından evvel bu iş halledilsin. Çünkü saat birde yatağıma girmek âdelimdir Jake:
— Kabul? ( dedi. — Gece ya-j
Moda i Müşküllere ceVŞP haberleri;........... Kalın bacaklar,
A Tayyörün yakasına ilbtirl-tı-u çiçeği sol kolun dirsekten aşağı kısmına iliştirmek mınla olmuştur.
A Öğleden sonra giyilecek keten elbiseleri simle işlemek revaç talmakUüır. I 3 — Baranlarının» kraılklerl
A „ -ne Slyi'ecek rmprl- kil‘» '» inceltmek için yapılan meler İki renklidir. Düt rrak Hareketlerin raydaaı yoklar zemin üzerine ayrı bir renkten çiçekler yahut benekler en (azla kullanılan çeşittir.
A Bütün p liseden yap İmiş yünlü kurnazlan kısa pelerinler çok beğeniliyor.
A Pek beğenilen truakar mantoların uzunluğu diz kapağına kadar olmalıdır.
NİVEA
nsından evvel.
Eğer Malone ne halttettlglnl biliyorsa, eğer, cücenin. Johnny Oscar'ın ve Mlldred'ln kaatiUe-rinl keşfedeblldiyse, von Flâııa-gan in kazlııoyu kapaması boy lellkle önlenebilir. Fakat o İş başka iş... Bu iş başka ..
Jake- Malone’un yolladığı haberi von Flanagan'a bildirdi
İri yarı polis âmiri, kadehini boşalttı; dans pistindekllere gıpta edici bir nazar attı, sonra Jake’in peşi sıra yürüdü. Maloııe, koridorda- kabin’in önünde duruyor; lokantanın garsonuna talimat veriyor.
Jake, von Fl&nagftn'ı İçeri sokmak üzere kapıyı açtığı zaman küçük avukatın şöyle dediğini işitti:
— Bayana söyleyin, bir İki dakika sonra yanına geleceğim. Arzu ettiği her şey kendisine verildi ya? ,
Garson:
— A. elbe! bay Malone! — diye teminatta bulundu — Şu sırada, kendisi bay Bullock’la konuşuyor
şu suali sorduğu sırada Ma-lotie’un yüzü uzayıverdi:
— Sakın, borsacı Harrlsonj
şişman karın
Ankara E. M 1 — Boyu bir metre elli santimden eksik olan kadınlar kısa boylu addedilir.
• tane lirayı avucuna savdım. ' bir çift damak yaptırdım.
— Güle güle kullan, teyze hanım.
— Ağzına sağlık amma kullanamıyorum ki. Dişleri takıp da bir lokma ekmek vesem ağzımın içerisi ateşler gibi vanıyor. Alışırsın, diyorlar. Bu gidişle alışacağa benzemiyorum. On beş gün oldu, hâlâ düzelmedi Zannedersin ki ağzımın içerisine bir avuç cam kırığı doldurmuşlar. Dişlerden ra-| hatun vok vesselam. Gelin-
Telefon ediniz.
Karşınızda MUZAFFER ADAM terzihanesini bulursunuz. |
Burada süratle, mutedil fiyatla den çektiklerim canıma tak son modıı rob. tuvalet, manto, j dedi, şimdi bir de diş sıkm-tayyör ihtiyacınız temin edilir.1 tısı çıktı başıma.
Beyoğlu Zaharıyadü karşısı
Meymenet Apartımanı
Tel: 40387
Bullock olmasın?
Garson:
— O efendim, merak etmeyiniz o! - dedi.
Jake, Malone’un kolundan yakaladı:
— Şu dünyada o kadar varken... - diye omuz süktL
Malone- içini çekti:
— Sen dünyayı ne bilirsin, dostum? Sen 1922 senesinde Follles'yl görmedin kl... Sen çok gençsin.
Jake, dişlerinin arasından söylendi:
— Bırak şu Follles'yl be!... Hey arkadaş! Beynimin üzerine yeni bir kiremit düştü.
Malone. alaycı sordu.
— Yoksa, yeni bir cinayet ml İşlendi?
— Belerin beteri- Ma Hook, paralarını vermemi istiyor.
— Ne zamana?
— Hemen şimdi
Malone:
— Allah kerim! — dedi. — O kadar dolambaçlı- çetrefil İşlerden hayırlısı İle sıyrılalım, evel Allah bu İşin de üstesinden geliriz. Merataya borcun ne kadar?
— Üç bin beş yüz dolardan.
— Mahkemeye niçin gei-
I' -— nuaıukeıııeyc uıı,uı gel-
din? Dişçiden mi şikâyetçisin?
ibaret... Fakat, kazinonun hasılatından bu parayı tedarik etmek mümkün değil.
Malone;
— Zarar yok. - dedi.
ZLhnlnde kısa bir hesap yaptı. Cebinde. Pen Reddick'Ln İmzasıyla iki bin dolarlık bir çek duruyor. Aynı Pen Reddlck, yakında kendisine 1800 dolarlık, yeni bir çek verecek. Şu şartla kl. cücenin kaatllı hakkında İleri sürdüğü tezler hakikate uygun olsun.
Tekrarladı:
— Boş ver... İşin İçinden çıka rız. ’
Bu paraları kendi ödese bile Ruth Rawlson’a sarfedeceğl bir kaç dolar yine kendi cebinde kalacak.
Jake, boynunu büküp acı acı:
— A. elbette İşin İçinden çıkarız. - diye tekrarladı.
Kalbi ümitsizlik İçinde, Ma-lone'u kablne'e kadar taklbetti.
Helân, ona gülümsedi. Fakat bu tebessüm Jake’l kurtarmağa kâfi değil. Kancığı yorgunluktan helâk... Ama yine de gülümsüyor. (Kazinonun İkimize de saadet vermesini İsteriz.» Mânasına bir bakışla o da gü-
lümsedi.
Von Flanagan. odanın ortasında durmuş mecllstekLlere şaşkın bakıyordu.
Şüpheli bir tavırla sordu:
— Beni buraya niçin çağırdınız?
Malone. gülerek izahat verdi:
— Ufacık bir mânevi ziyafet... Çağırışımızın sebebi şu ki-tören var Cücenin. Mildred doldsmith'in ve Johnny Osca-nn kaatilinl size teslim edeceğiz.
Dudaklaı ındakl tebessüm silindi:
— Bu vazifeyi görmekten hiç hoşlanmıyorum, von Flanafan... Çiinkü, mücrim deli.,. Cürümleri İşlemesinde hiç sebep yoktu Dimağı hasta idi, öldürdüğü insanların kendisine musallat olduklarına kaniydi. Mesele bundan İbaret.
Von Flanagan, fürt heyetinin karşısında Malone’un ne derece ikna edici bir talakata sahip bulunduğunu biliyordu. Mecliste hazır bulunanları gözden geçirip:
— Kimdir kaatll? - diye sordu.
Malone, devam elti;
Created by free version of 2PDF
— Aklı fikri yerinde bir adım tasavvur ediniz. Böyle bir adam ilâç verdiği kurbanlarını İpek çoraplarla boğar mı? Bedbaht ruhunun ne derecede ıstıraplar çektiğini tasavvur ediniz, von Flanagan!
Müfettiş, kestirip attı:
— Ben bu noktalan mahkemeye bırakıyorum, kararını o versin. Ben sadece poLLslm (Başını salladı ve mırıldandı.» Herhalde herif tahtası eksiğin biri imiş
— İşte ben de onu söylemek istiyorum ya... .
Von Flanagan:
— Âlâ! — dedi. — öyleyse bit tımarhane arabası getirtirim.
Malone, teminat verdi:
— Beyhude zahmet olur, çünkü, kaatll mukavemet gösterecek değil.
— Dediklerinize inanayım Fakat kaatll kim?
Malone, şaşmış gibi:
— Ay. bilmiyor musunuz? Bilmediğinizi ml İddia ediyorsunuz? - dedi.
Flanagan’ın bakışları Maio-ne'uıı nazarlarını taklbetti:
(Arkası v»r>
1» Mafiş 1949
AKŞAM
Sahile 7
ÇasI *»■**"
Türkiye göçmenlerine yardım
Demokrasi - Komünizm
BULMACA
RADYO
dut! Aldanmıyorsam, biraz evvel ban» bu mektbun bir müsveddeden ibaret olduğunu toy-irmlştlnlz. Muhakkak bu müsveddeyi sonra yazı makineslle | yıızacakimiz. Yoksa mösyö Du-
Matmazel Sabin Hüuyarak o-
dayıı girdi:
— Mösyö Dusemen nerede? diye sordu. Genç kâtip, san-dalyasıııdan hürmet ve nezaketle kalkarak cevap verdi:
— Mösyö Dusemen, henüz ye- semenin bana göudendlği mek-
nl çıktı. gelcUğtalzl öğrenince tüpler gibll, siz de nişanlınıza çok müteessir olacak. Genç kız 'I yvltadığmız mektupları yazı ma kâtTbîn sözünü kesti: Iklneslnde ml yazıyorsunıa?
— Her halde benim kadar de- Kâtip bu suale, şaşkın şaşkın ğil. Çantamı, suratına Iırlnt- cevap verdi:
mnk İçin onu burada bulmak] — Ticari alışkanlık maüna-Istlyordum dedi vc çantası elin- sel! den fırladığı gibi yazı masası- j — Doğrusu çok güzel bir alış-nın üzerine düşerek mürekkep kartlık!
hokkasını devirdi. Mürekkep, I Nişanlını da bana gönderdiği yarısı yazılmış bîr mektubun ü- mektupları, hep makine ile yaverine döküklü. Eabin hiddeti- zıyou-. Bu sabah ondan aldığım ne rağmen bu hâdiseden dolayı gülmekten kendini menedemedi.
— Beni affediniz mösyö dedi. Bugün çok sinirliyim. Ne yardt mektubunuz da kirlendi ı
Delikanlı sinirli sinirli:
—Ehemmiyetli bîr şey değil,' bir -profe çiziyordum, cevabım ] rak alaylı bir eda İle cevap ver-verdikten sonra evrak dolu bh di: zarfa doğru akan mürekkebi sftr»wr :kâğıdtyl3 silmeğe çalış- ■ zun âşıkane __________ _____
tı. Sabin de kâtibe yardım e- çok alâkadar ediyor. Her halde ı. ..ov jjj, nişanhntza: «Talimatınıza ' hıtitarca ihtiramatı faikamı ka bul buyurmama rica ederim» eümleaile biten bir mektup gönder meninle.
—Bu sabah aldığınız mektupta böyle hir cümle m| vardı matmazel?
— Mektupta bunun gibi daha bir çok münasebetsiz cümleler Dusemen nişanlmı olduğu İçin vardı. Dinleyiniz size de aynen Mertle alâkadar olmağa lıak- ! okuyayım: kim vardır. Yaptığınız işin doğ- | r« olm ediğini ’ ? 2‘ "___ ______________
Ânürlnlz, sise aşk 6 mart tarihli mnbtHDİarı yazmak içip değil çM«Tmal: için maaş veriyor.
Gene kız, hkkleîi yatunnea 1-lâre etti:
i_ İsterseniz çalışınız, isterseniz çaltonaymu. Bn. tornl a-' yapılmasını lâkad.ır etmez Sizi incitmek liürmerterle», Istonivorum. Pek âiâ Ijülrshıia Sabin mektubun bu cümle -1 M «#sl sempatik buluyorum, ho terini okuduktan sonra sözüne şumn gidiyorsunuz. devam etti:
Sİ3, babam ve nişanlım gibi' — Sabahın bu erken saatinde
rakamlar içinde yaşıyau erkek- buraya gelmemin sebebini şlm-, terd'n değilslnfz Muhakkak di anladınız mı? Nişanlım mös-rcvdlğJnlz kadını mesut edecek yö Dusemen'den İzahat Jstlye-rlnfs. Doğrusu sevgilinize ııcler çektim. Fakat tahmin ettiğim-] yazdığınızı öğrenmek İsliyorum den fazla şeyler öğrendim. Ba-, de di ve dini uzatarak masan m na başkasına yazılmış ticari bir üzerindeki mektup müstedde.»- mektup göndermek ve ni aklı r**"
Kû'Jp. mükLubu genç kmn e- I kömür siparişi veren linete j almağa uğraştı: I y-n--.->.
— Matmazel çok rica ederba' Jıktan bahaetmiyeeeglın. Mösyö
mektubu veriniz .Şayet mösyö Dusemen'in bana gönderdiği Du*emen. 'bu dakikada buraya mektupları siz yazıyorsunuz de-gipejdi . iğU ml?
— Nişanlım mösyö Dusemen.1 Kâtip, bu suale ne cevap ve-bu dakikada IçcrJ girseydi, kati- recefilnl şaşırdı:
binin hangi müşteriyi’: «Mini; — Mösyö Dusemen çok nıeş-] mini sevgilim, hltahile mektup güldü de... Söttt'rinl krteleye yazdığını muhakkak sizden so- j bildi, rardl ’cevabını verdikten sonra mekııtubu ckîisağa Zavallı l^tlp, genç kızın keıı- de siz yazıyordunuz. Kâtip kıp dişine atfetti# sert bakışlar al- kırmızı kesilerek cevap verdi: tında yerin dibine geçiyordu.| — Affediniz matmazA-l! O
6ahin, başını yukarı kal- mektuptan hissederek yazıyo-dırnrâl: şaşkına dönen kâtibe: ]rum, Bu işte rolümü riıe an-
— Mektupta sevgilinize mini (atmak İçin bunları söylüyorum,
mini Sablnlm dediğinize göre ı Ertesi gün Dusemen nişanlısı nişanlımsan adı da Sabin ula- Sabi niten şu mektubu aldı: cak. MekLupta dün göre Vorye-1 te itiyat raaun da yanay ana geçir-d iğiniz mesut saatlerden de balı «ediyorsunuz. Dün gece ben de nişanlım De beraber varyete tiyatrosuna gitmiştim, reı iltibas ve tesadâf, rtse garip görünmüyor mu? 1 (
— Basit bir tesadüf matmazel1!
— Fakat çok garip bir te^a-
Teşekkül eden komite bir beyanname neşretti
arasındaki mücadele
Gl. Clay bunun senelerce devam edeceğini söylüyor
ANKABA RADYOSU Bu akşamki program
17M Açılış ve pıonram. 18 0Ö M S. Ayan. 18 00 Dana mOzili İPİ.). İBAu MUrlk (P| ). Çeşlill UUzJk (P1,İ.
inço M. R. ayan. 19 oo Haberler »915 Seçmişte bıiRlln. 1OJO Yurttan Kiler, İflSO inee ımz (Bestenigiir lnrlr). 20.1S R.-ırlyn r.ıneicıl, 20^0 Serbcı uıal. 20.M Şarkılar. 21.(MI Uneaco ,ıtaxetcnl. 21.15 Mdzlk (Pl.). 21/1!» «SaHMt sâalll. 22 M» Dank millisi tPI I. 22,M M, s, ayarı ve haberler. 23.00 Program vc kapanı».
Yarın ««hah ra oftla programı
7..TO M. S. ayarı. 7J1 Müzik: Açılı? (Pl.ı. 7.4S Haberler 8 00 Şarkılar İPİ.» 8.15 Hafit parçalar (PL). 8.« Tango rumba ve konsalar (Pl.). i»DO kapa-
13 Ja Açılı» ve program. 1230 M S. ayarı. 1130 Mllrlk: Şarkılar. 13 00 Ha-lıerter. 1X15 Salon orkestraları çalıyor. (PL). 13.30 Öğle gazelerl 13 43 Salon orkeniratsrı çalıyor. (OT.J. 1HM1 kupan ış.
GL CLay
Vaşinglon 18 (A.A.) — Bugün Vaşlngtonda yapılan bir basın toplantısında general Clay, şua lan söylemiştir:
«Berlin ablukasının kaldırılması. Rusların müttehld bir Almanyanın dogmasını İyi karşıladıklarını göstermektedir. Bu ayni zamanda da Rusların muvakkat bir zaman İçin batılı devletlerle İşbirliği yapmak istediklerine delildir. Bununla beraber demokrasilerle komünizm arasındaki mücadele senelerce devam edecektir.»
General Clay batılı müttefiklerle Rusya arasında Almanya mevzuunda bir aııtaşma olabileceğini kabul etmektedir. Generale göre, şayet böyle bir anlaşma tahakkuk ederse- bunu ezcümle Trleste ve Avusturya anlaşmaları takip edebilir. Bu durum Amerikanın Almanyada-kl İşgal kuvvetlerini çekmemiş olmasının Berllnin İaşesine ve Marshall plânını tatbikine devam ederek Atlantik paktını desteklemiş olmasının bir neticesidir.
Sovyet bölgesinde ve Berllnin Sovyet kesiminde yapılan son seçim neticelerini tclsLr eden general: «Seçmenlerin üçte biri Sovyet rejimi aleyhinde oy vermişlerdir kİ bu hareket bir polis devlet İdaresi altında bulunan için büyük bir cesarettir.» demiştir.
Me-sleğlnin son basın konfe-1 ramına başlarken general Clay aşikâr bir surette heyecanlıydı. Kendisini gazetecilere takdim eden general Bradley «General j Clay ile iftihar ediyoruz. Güç . • bir İşi çok İyi başardı. Bu başattır ıcuıı Oidi gaxi.-i.csi uaşya-
«n>. a,a Knn .Tlrt>K th».l" »H.n bir çok: te-
. AnkArlılrları ınıu'l» ol mu «t lir* Vttsllelcri Talebe Mllti Federasyonu Selim Ragıp Emeç gazetesi başyazarı»,
l Aşkın (Millî Türk Talebe Birli-1
’• ftl Başkanı), Ahmet Emin Yal-!
;inan IVatan gazetesi başyazarı) | Müfit Çulcuoğla, «Türk Kültür nişanlı-J çalışmaları Derneği Başkamı, ımn aşk mektubunu da 30 ton u M1 yörQk (Türk Kültür O-kömür siparitf veren tüccara M. obrtünca
yollamak hususundaki «taUın- ,Hcrpın ba5yazarı)t
lıfrfnn hnî>retml'Vnrw*ö‘lrıı Xln«uA , Jl .
Recep Doksat (İstanbul Unlver-
1 sitesi Talebe Birliği Tıb Fakültesi Talebe Cemiyetinden ı. Falıreddin Em İn oğlu «Samsun i Yüksek Tahsil Gençlik Demeği! başkanı», Zeki Rıza Sporel (Ta- 1 ıctr), Doğan Can (MIHI Türk | Talebe Birliğinden», Namık Öz-bay (Göçmenlere Yardım Der-ineğindenk. Münir Pusat (Millî •. Türk Talebe Birliği ve Vefa Ll-1 sesinden Yetişenler Cemiyeti âzası, ndan müteşekkil ve
' (TÜRK GÖÇMENLERİNE YARDIM KOMİTESİ) adiyle bir
komite kurulmuştur.
Aziz "Vatandaş, bu millet da^- ı
1 larımıan İçinde buhiıiıdokları ■
acıklı vaziyetten kurtulmasında1 nenin de ufalt yardımının büyük
1 hizmet i olacaktır. Yapacağın en ! ufak yardımın, anavatandan uzakta kalan bu vatandaşları-1 1 mızı ive kadar sevlndiıeneğini düşün. Bu ulvi gayeye müesse-sende, ticarethanende ve bildiğiniz diğer iş yerlerinde İş vermek ve iş buiınakJa da faydalı olıblilrKin. Yurtsuz katan ailelerin öz vatanlarında yerjeşme-
■ Icrlne yardım etmek ve kolaylık göstermek hepimizin milli borcudur.
Borcumuzu ödiyelim
Her türlü yardımı makbuz mukabilinde aşağıdaki adreslere yapabilirsiniz;
Komite merkezi: Ortaklar Caddesi No. 11 Mecld'.yeliöy —, İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği lokali Beyazıt, Şet» Arran — Zfnclrlikuyu muhallebicisi. Şehit Muhtar Cad. No 5 Taksim şahin özer _ Erta)nl altı emlâk komisyoncusu Tak-j sim. Berber Adil. — İş Bankası ■ yanında Beyazıt. Ankara Pns-tahanesl — Allıyol. Kadıköy. Cemil zade kardeşler — Cnrşı M'ivakkîthane Cad. No. 25 Çiçek Sineması — Arnavut köy..
mektup da makine yazan ile yazılmıştı.
— Matmazel bu sabah nişanlı inecin n aldığınız mektubu beğendiniz ml?
ı Kâtip, lstemlyerek bu sözleri I ağzından kaçırmıştı. Sabin, kâ-' bibin bu gafletinden faydatana-
dertten çöslert »stemlyerek m ek top müsveddesine ilişti:
— A. A... Ne görüyorum. Büroda aşk mektupları a.ı yan-yorsuuuz? diye söylendi Delikanlı. kıpkırmızı kesildi.
— Matmazel___Size irnlıat «c-
rees'üni diye kekeledi
BaMn hiddetle -haykırdı:
— î-uıhata hacri yok. müıyö
— Görüyorum kİ. patronunu-nıuhaberesi sizi
Tiirk göçmenlerine yardım komitesi namı altında bir komite teşekkül ettiği haber veril mettedir. Komite bu münase-
betle (u beyannameyi neşre t-mlştir-
Muhterem Vatandaş, İkinci Dünya Harbinin korkunç alevleri bütün insanlığı tehdit ederken güzel yurdumuz, hanıdol-sun, bu âfetten masun kalmıştır. Yurdumuza sokulmasını önlediğimiz bu korkunç harbi» kudurmuş alevleri bir çok iılke-lerdeld mUletdaşlarımuı en an felaketlere sürüklemiştir. Harap Avrupada hiç de müsait olmı-yan şartlar İçinde aç ve sefil bir variyette beşeri ıztırapların en acı şekilleri içerisinde kıvranan bu zavallılar, yurdumuza kavuşacakları günü en derin bir hasret İçinde beklemektedirler. Her ne kadar bu millet-d aşlarımızın yurdumuza getirilme^ İçin makamları terse de. bu büyük bir kısmı orada yok olmak tehlikesiyle karşı karıdadırlar. Biitün milletler, sayılan milyonları bulan ve muhtelit trklara mensup olan bu felâketzedelere, sırf insani gayelerle milletçe ve devletçe yardıma koşarken, asalet ve civanmertlikte* her milletten üstün olan Türk milleti de bu vatandaşlarına karşı kendisine dûş(n vazifeyi yapmalıdır ve yapacaktır da...
Bu mlltetda^anmıza; yurdumuza gelinceye kadar ve gel-
hû kümelin ilgili teşebbüse geçmiş-kardeşlerimlzln
rapor hazırlamıştır. Bu raporda general. Alman meselesi hakkın da şahsi görüşünü açıklamaktadır. General Clay, bir haziranda resmen ordudan ayrılacaktır.
Soldan ufa: 1 — Harbi kaıannua
— Bir meyve - Humuıla tınlatma. 3 — Sahibi yok, « — Teral alyalılan-dır, Ş — Socıunn (M> aelirto ».>£ duyudur. 6 — Kedinin bajı - Nota. 7 — Faydalanma. B — Çok de|Q -rauU olma, S — ödeme - Familya. 10 — Cenup hududumuzda bir İcaza
Yukarıdan a«a|ıya: 1 — Hiç bir tarafa bağlı olmıyarak. t — Boy atarken ■ Durumun bnglangıoı, 3 — Bir aojryarc - Tarat vakit âleti, 4 — Kumandanımız. S — Akut değil - Kamer. 8 — Tırnak darbesi - Teni bir İçki. 7 — Bir botu - Nota * Bir erkek adı, S — Tersi hazırlamadır - Masseden.
Gasm bulmacanın halli
Soldan «ata: 1 _ Tahvilât, 2 — Eg-rlktıle, .1 — Slav. Cem. 4 — Banana. & — im. Latin. 8 — Talep. 7 — Et. Toeoa, 8 — Dam. Luka. V — Ediniyor. 10 — Nıla, Ari
Yukarıdan afagıya; 1 _ Tabiiden, t — Atlamata»!, 3 - Hran - ADI.. 4 -Vlvalet. Nn. S — hc. -VapoJI, B — l.u-gai. Rüya, 7 — Lle. inokı», 8 — Temin, Sarı.
«înan» gazetesi
tsmnJl Ziya Besls arkadaşımız ifnan) isminde günlük siyasî bir sabah gazetesi çıkarıyor. Yarın sabahtan İtibaren çıkacak otan bu gazete siyasi olmakta beraber nıemlekcLin iktisadi dâvalarım müdafaa bakımından memlekete çok faydalı olabilmek için lâzım gelen hazırlıktan ikmal edilmiş ve birinci sayısı tütün ve deniz ticaret! mevzuları başta gelmek üzere bir çok iktisadi yazılarla doldurulmuş olduğunu memnuniyetle haber aidık. Arkadaşımız» başarılar dileriz,
ı Minimini sevgili Şahinim! takdir eâtyoı 30 Lan antrasitin siparişine ait mektubunuzu teyit etmekle jeret kesbe-
l deriz Sevkiyat 4352 ve 71006 dıktcn°sonra her türiü yanhra-nıımjrah vagonlarla Japdacak | da bulunmak üzere Dr. Kâmil ■j Artan (Dostell yardımlaşma poliçelerle. Demeğinden». Mustafa Kasını «lljmrıa j£Onıan (Göçmenlere yardım derneği başkanı). Bahadır Dül-, ger (Söiı Saat gazetesi başya-
1
J
|*
.nuıpaaau vagvunuın yapanca» | (ja
[ br. Tediyenin, müddetleri ay nt-1 Artan Payetinde bitecek —>(—
kabul
GaJatada Luleclhendek caddesinde oturan Melâhat Gene adında bir kadın çocuk düşürmeğe uğraşırken birdenbire fenalaşmış ve kaldırıldığı Ştşll Çocuk baştaslnde ölmüştür.
Tarla başında Dr. Tanaşın yânında hizmetçi Murglda da: banyo dâiresinde havagazı musluğunu açık bırakarak zehirlenmiş ve kısa bir müddet sonra ölmüştür. İler iki ceset morga kaldırılmıştır.
{İSTANBUL BELEDİYESİ İLÂNLARI |
Şartname Keşif bedeli tik teminatı bedeli Lira Krş. Lira Krş. L. Kr.
— Anlıyorum. Demek o güzel
okumağa başladı. ( mektupları hissetmediğiniz hal-1
■Aziz dostum! Benim de bir kâtâbe UıUyaeun olduğu İçin kâtibinizi elinizden aldım, Size İade etmek niyetinde de deği-ltm. Bir kadını senden çok iyi semıaıinl biliyor. Bir aya kadar düğünümüz olacak Mektuplarınızda yazdığı t h ( * ( sözleri. şlnıdl şifahen bana teklarlı-yar İmza: SaMn-
Çeviren: A. HİLALİ
İstanbul Jandarma Satın Alma Komisyonu Başkanlığından:
Her kısmı onarbln olmak üzere beş kısma ayrılan evsaf-namemlze -^un o, & santimlik (50000». adet porselen Izelfttör 2 Haziran 49 perşembe günü atat on beşle Taksim Ayazpaşa-dakl komisyonumuzda kapalı tart eksiltmesiyle ihale olıına-eakUr. Beş kumuma bir istekliye İhalesi caiz olduğu gibi bir »cya hlr kaç kısmının ayrı ayrı isteklilere İhalesi de caiz olan İşbu İzelfttörlerln beherinin muhammen bedeli «133» kuruş ve heprtnln ilk teminatı «4575» lira ve bir kısmının İlk teminatı «097,5» liradır. Şart k&ğıdı «333» kuruşluk mal sandığı makbulü mukabilinde komisyonumuzdan alınabilir. İsteklilerin talip Olacakları kısım veya kısımlara alt İlk teminat mal sandığı makbuzu veya banka kefalet mektubu ve şart kâğıdında yanlı diğer belgeler! havi teklif zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadar komisyonumuzda bulundurmaları.
__________________________________________________(6193)
Türk Hava Kurumu İstanbul Şubesinden
Kurum unuz tara tından renkli olarak 30.000 fitre afişi ve 30.00ü kurban afişi bastırılacaktır.
îşiıı muhammen bedeli «9.000» ve geçici teminatı 875 liradır. Eksiltme 23 Mayıs 949 pazartesi şçîtnâ saat 15 de İstanbul Yeni postahane caddesi 47 No iı şube binasında yapılacaktır.
istekliler orijinali görür ve şartnameyi alabilirler. 6601
Birlikleri 1
Baş kanı*.T 'Son Posta J
Muzaf fer ı
dakârlıkları mucip olmuştur»
I demiştir. Bradley ayni zamanda eski Amerikan bölge»! başkomu 1 tanının, Dışişleri Bakanlığının 1 talebi üzerine ve dört Dışişleri
I Bakanlarının müstakbel konfe- mıştır. İhtiyaç tez la olduğun-ranıma iştirak edecek Ameri- dan bu yağmur kâfi görülme-kan heyetine verilecek olan biri inektedir.
Yağmur ihtiyacı
Aydın 18 (A.A) — Aydına (İün yarını saat kadar yağmur yağ-
81103 98 5305 20 4 06 Sütlücede mezbaha garaj cinası İnşaatı,
78854 12 5192 71 3 94 Nişantaşı - Emlak Caddesinin devamının bitümlü katran kaplamalı şose ve ışkına. İnşaatı,
54220 02 3061 00 1 36 Eyüp îlçesl dahilinde Kral kızı sokağı, tsiâmbey CRddes» ve Ramide Bağlar yolunun parke ve âdi kaldırım inşaatı. Sarıyer rtçesi dahilinde Sarıyer - Sular Caddesi parke kaldırım inşaatı.
43059 67 3229 48 1 08
Keşif bedel »erile UR teminattan yukarıda yazılı işler ayrı
TÜRKİYE İRTİBAT MECMUASI
Aylık, bu HWr ve heıvkel mee-y anlarla cıkrmslır. iktisadi kalkınmamızın heyecanım ve bılgıtlnl ya— inak İçin ugrajan bu «lefleıll meç-
DEVLET DEMİRYOLLARI İLANLARI
Dcvlet Demiryolları 1 ci İşletme Müdürlüğünden :
Ediruede yapılacak kırkpınar güreşlerine gidecek yolculara gidiş dönüş seyahatlerinde muteber olmak üzere 19.5.049 tarihinden 22 5 949 «dahil» tarihine kadar yüzde elli tenzilâttı bilet satışı yapılacaktır Bu biletlerde meccani bagaj hakkı yoktur. Beş yaşına kadar çocuklardan bilet aıanmıyacaktır. Fazla malûmat için istasyonlara müracaat edilmesi sayın halka ilân olunur. (5739»
Basın ve Yayın Omum Müdürlüğünden
A — Standard tipte çelik ofis mobilye
11 — Elektrikli, yaylı ve ue fesli saı âletleri
C —• 20* - 250 tukunlık nota kütüphanesi
1 — isLanbulda kurulmakta olan Radyo İstasyonu için aşağıda cinsleriyle muhammen bedeli vc geçici inancaları gösterilen Standard tip mobllye, çeşitli müzik enstrümanları ve nota kütüphanesi kapalı zarf Usullyleayn ayrı eksiltmeye konmuştur.
2 — Eksiltme 8 G 949 tarihine rastlıyan çarşamba günü aşağıda ihale gruplarının hizalarında gösterilen saatlerde yapılacaktır.
3 — Taliplerin hangi firmayı temsil et tiklerine dair belgeleriyle resim veya kalatoktarını teklif mekLııptariyle birlikte zarfa koymaları lâzımdır.
4 Daha fazla İzahat ve parasız şartname almak IsLly enlerin Anknradıı Aııafartalar caddesi Konya sokak Tarko handa Umum Müdürlüğümüz Levazım müdürlüğüne müracaatları ve lalip olanların muayyen gün ve saatten bir saat evveline kadar İcapnlı zarflarım ayni binadaki komisyon reisliğine makbuz mukabilinde vermeleri İlân olunur.
Kapalı zarf tısullyle rksillnıeye konulan eşyanın : Cins I Miktarı muhammen geçici ihale
bedeli İnancası iar. ve saati
ayrı »tapalı zarf usulü lle eksiltmeye konulmuştur,
Şartnameleri hizalarında yazılı bedeller mukabilinde İstanbul Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğünden satın alınacaktır.
İhata 23 Mayıs »49 pazartesi günü saat 15 de fctanhui Dlvanyolunda Belediye merkez binasındaki Daimi Komisyonda yapılacaktır.
isteklilerin İlk teminat makbuz veya mektubu. 949 yılı Ticaret Odası vesikası, imzalı şartname ve ayrıca şartnamelerinde yazılı kayıtlara uyularak ve yalnız garaj inşaatı için r'r kalemde 5Û.ÖÖ0 liralık bir İş yaptığını Isbata yarar vesaik ib-ıı-zı suretiyle ekşitmeden üç gün evveline kadar Belediye Fen İşleri müdürlüğünden alınmış fenni ehliyet kâğıtlını havi t»-tarıık hazırlı}’acaklan kapalı zarflnrını ihale günü saat 14 e kadar Daimi Komisyona vermeleri lâzımdır. 15638ı
+
Kadıköy Halinde kiralık dükkân
Kadıköyde Osmanağa mıdıalte.tlnln Rıhımı raddesinde Hal binası içinde 41 No *.u düklçftıı 66ü ilm. yıllık mui'.firur.tn sha bedeli üzerinden bir sene müddette kiraya verilmek üzen* a-çık arttırmaya konulmuştur,
İlk teminat 49,50 liradır.
Şartnamesi Dlvrjıvolvnıla Belediye merkez binasındaki Zabıt vc Muamelât Müfiûrlüğün'lon alıltacak veya görülecektir
Kira arttırması 13rhazlraıv9l$ pnznrtesl ıriiniı saat 14 de Belediye Merkez binasında müteşekkil Daimi Kömlsyono.ı yapılacaktır.
İsteklilerin ilk teminat makbuz veya mektuplarlyle birlikte arttırma günü saat 14 de Dalrnî Komisyonda bulunmalar; »fl-sımdır. 6933
İst. Lv. Amirlimi İlanları
Standard tipinde çelik ollş mobilya
MuTfiellf Cins müzik enstrümanı
Nota kütüphanesi
yazıhane, dolap e-tajer gibi çeşitli 11 kulem
Elektrikli yaylı ve
nefeslilerden mürekkep 17 kalem saz âleti
Preklastik klâsik, romantik ve modern müzik lltcra-törünün belli başlılarından mürekkep 200-250 tadımlık komple bir adet kütüphane
81654
98120
52700
5332,70
6156.00
8.6.949 saat
15 te
8.6.949 saat
15.30 dal
8.6.949 saat
W da
(53031
İLAM
1 _ Ankaıadakl 5. kademe Tam r|ninesi için 250: 325 tlra ücretle ve evvelce kabul edllenl- re ilâveten oşağ'da meslekleri yazılı «72» sanatkâr alınacaktır:
— Tank makinisti
— Motör makinisti
— Rektlfiyecİ
— Lâstik tamircisi
— Döşemeci
— Bobin ttjcı
— Akünılfttörcü
2 — Alınacak tısta ve makinistler ®. kademe tamlrhanc-slnce bir sınava tâbi tutulacak ıe muvaffak ulanlar bir ay müddetle ve takdir edilecek ûc retle tamirhanede tecrübe edilecekler, denemede muvaffak olamıyanlann İslerine son verilecek ve bunlar herhangi bir hak İddia edemlyeceklerdlr
3 — istekllle’-den aranncak özel şartlar şunlardır:
Türk vatandaşı olmak
_ Sıhhi durumu 5. kademe tamirhanede çalışmağa müsait olmak
— Askerliğini bilirmiş bulunmak
— Mesleğinin erbab' ve bu işlerde evvelce çalışmış olmnk
— Sabıka ve ikölii itiyatları bulunmamak
— Ordu hizmetinde üç sene çalışmağı taahhüt etmek «kazananlar İçin».
4 — En geç 30 Haziran 949 Tarihine kadar dilekçe, taah-
hüt senedi sınavdan soıua düzenlenecek, sağlık raporu, nüfus kâğıdı örneği, polisten tasdikli doğruluk kûsıuı, altı adet fotoğrafla birlikte Ankaıada 5 kademe tamlıJıaneslue müracaat etmeleri İlân olunur. 111751»
Created by free version of 2PDF
A K $ A M
19 Mayıs 1949
Sahile 8
DOLAPLAR
® SERVEL katiyen Rf çıkarmadan ve koku vermeden çalışır.
• SERVEL bu e ihtiyâcım ten tamim eder.
ÖKSÜRÜK KOMPRİMELERİ YENİ AMBALAJLA
Piyasaya ortedilmıştir
® SERVEL" in aylıK gar yağı sarfiyatı 20 litredir.
Her Yerde
Her Zaman
EMLAK BANKASI
GAZ YAĞI ile İşleyen
7 10^0
BİRİ DÖŞELİ
TUR AL
KOMPRİMELERİ ÖKSÜRÜK ve BRONŞİTİ GEÇİRİR
8ü Pudrada
B U S I R
Vardır
>■ diŞarlarinı. nlatalla İki daha dayanıklı bir pudra ddmttln ranjinl »Oıallajlli'lnlr. T -nlenain rengi cok. «uıcl olan hası kadınlarının etr»rt*nnda balı.ru. hayranlık mirılHİMl ar*-v', ı. ,,..s,ııklefim ekseri defalar gıp-(t ’uonfliıSSÜnÜAÖıİf, Bunların bu ..... ...»ıkıyetlerinın »mı gayr’ b*-t çünkü muhlcvıyatındo Krema K -auÇr bcılanAO Tokalcn pudrası »•■.Ilınırlar. Hemen hemen g.in l«r rnüstahrar olan krema
j>,ı pudrayı dikerlerinden iki bı.'rıV defa dalın dayonildl-VHTOfcU ı> ».imanda cildi de ben» be», hem de yuırıuçaUrak gıuel-Tokalım pudmı
cır» o karlar ince ve a kadar Ui bakıldığı »aman yuıüntu;
d.- n.-dr.tnın • mevcudiyetini kirrua ı u- - Teme». Tamamen tabii »lan r- '., J- teninize mutlak bir tekide •■i'.lı.ıjt eder. KromorAop tayc»ind« » .r.mo ve teshil olunan renkleri, >lr rengine tamamen rıyor. Ha-f.l f ikri çok lâtif olan kokusu yürün..... carLbesıne ayrı, bir kuvvet
ıLicn eder. Zaten bircat kendini r -te la uyandırdı fernu tekirleri İran i olacakımla.
İr
Dâvacı Süeda Münire Eğeli tarafından eski Langabosıarı karakol sokağında doğmuş olup İstiklâl harbine İştirak etmiş Selim oğlu Ahmet Rüştünün gaipliği hakkında yapılan muhakeme sonunda:
Ahmet Rüştünün hayat ve memaatı hakkında 1 sene müddetle İlân yapıldığı halde bir sonuç alınamadığından 334 ta zihinden İtibaren hüküm ifade etmek üzere Ahmet Rüştünün gaipliğine dair verilen kararın ilân su ret ile tebliğine karar verildiğinden UAııdan itibaren 15 gün Içlııde kanun yoluna müracaat edilmediği takdirde hük-
İALON mı
o 5Ö PAHaLItc’TEK' PULU İl» pııllanmıştır. 60 p*. R ALIKTAN asanı vava mün kesinleşeceği ilân olunur. (6895)
ouıimmı, Olanları •imoyınır.Takıldair. ZAYİ İLÂN İstanbul Lv. Amirliği Saymanlığına yatırmış olduğum 21 nisan 949 gün ve 998038/588 sayılı 821 liralık teminat makbuzumu zayi ettim. Hükmü yoktur. Cemal UZUNOĞLÜ
oMER MUHARREM ™ ■I Sabunu mamulatı 1 I K i R S i L | Çamaşır Tozu 1 çamaşırı parçalamaz, leke | bırakmaz, kolay temizler.
ZAYİ — Şişli nüfus dairesinden aldığım ve İçinde askerlik muamelelerim yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim, Yenisini atacağımdan eskisinin hükmü yoktur. 927 Doğumlu Hayint oğlu İshak Alalan
ZAYİ — Üsküdar İkinci orta okuldan almış olduğum belgeyi kaybettim. Yenisini alacağım-dan emsinin hükmü yoktur. I. C.den okul uo. 545 Zivcr kızı Gülsen Aygll
® SERVEL kompraıor vs molörtüt çalıılığı don Sorulur yıpranır akşamı yok«ur.
® SERVEL- in rafları çelik ürerine boyar pl-lastikle kaplı olduğundan hiç bir sureli* postan mat.
Hastaneler - Eczaneler - Lokantalar - Gazinolar
Çiftlikler - Evler - Kamplar - İstasyon Büfeleri
Kantinler - Şantiyeler - Maden Ocakları
SERVEL INTERNATIONAL
EVANSVILLE - INO - U 5 A.
İstanbul Asliye 1! i yargıçlığından :
TÜRKİYE UMUM MÜMESSİLLİĞİ
ŞEREFETTİN ALEMDAR ve KARDEŞLERİ
Bahçe Looı Kullu Han Kof 2. Iıianbul Tel- 2'24 31
Doktor ve Eczacılara:,
Çemberli t aş - İstanbul
GRİPlN
Kaşeleri son sisem ctomatik makine lerle hava ve rutubet geçirmeyen selo fan zarflar iç.risine konulmuştur.
— Boğaziçinde inşaatı olan’ara
I Baltaümaıunda Mtyaml gazhıosu yanandaki büyük yalı yı-
■ kılmaktadır. Sağlam Romanya keresteleri kapı ve cam ve I I sair malzeme ucuz sarılmaktadır Mahalline müracaat.
| Telefon: 20390
EV
veriyor
SIZ Ot BU KütUYA İÎJİOAK EDİNİZ
TÜRKİYE EMLAK KREDİ BANKA/I
Eminönü yağcılar sokağı kargılında
KAŞELERİ
GRİP NEZLE ROMATİZMA BAS ve DİŞ AĞRILARINA karsı kullanılır
VAPURLAR!
İsmail Hakkı Sertdemlr üzerinde kayıtlı Kadıköy Suadiyo Mahallesinin kokarpınar soka-. ğında eski 4 yeni. 22 taj: 38 ka-; pı ve kütük 2/274 Ada 350 par-' sel 18 No. lu 1125 metre kare j miktarındaki bahçeli ahşap ev kabili taksim olmadığından a-çık arttırma suretiyle satılarak bedelinin mirasçılar arasında taksimine karar verilmiştir,
EVSAFI :
İ — Mezkûr ev bahçe İçinde bodrum ve zemin katlarından müteşekkil ahşap binadır. Zemin katında önden 8 mermer basamaklı merdivenle çıkılır zemini kırmızı çini sahanlıktan içeriye girilir camekân bölmeli 3ofada karşılıklı dört oda alafranga 1 helâ bulunduğu gibi bu katın üstünde müselles çatılı çatı katı vardır. İçerde 1 sofada karşılıklı 2 çatı arası mevcut olduğu bodrum katında zemini kırık çimento döşeli taşlıkta biri çimentolu 3 oda mermer taşlı bir helâ ve zemini çimento şaplı adi ocaklı 1 mut-bah bulunduğu.
BAHÇEDE : Hududu Kârglir duvarla lahdlt edilmiş içinde el tulumbalı 1 kuyu 3 cam 2 ıhlamur 3 dut 2 ceviz 5 İncir ve 3 ahlat ağacı olduğu 'evin ahşap bodrum katı kârglr ve penceresi demir parmaklıklı olup içinde terkos ve elektrik tesisatları mevcuttur.
2 — Bu gayri menkule bilirkişi tarafından (18700ı on sekiz bin yedi yüz lira kıymet takdir edilmiştir. Birinci arttırması 11-6-949 cumartesi günü saat 10-12 arasında yapılacaktır. O gün tahmin edilen kıymetin yüzde yetmiş beşi elde edilmediği takdirde en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartile ikinci arttırması 21.6.049 salı günü ayni saatlerde yapılacaktır.
Created by free version of 2PDF
HELLENfC LINES LİMİTEO
Türktye-İngliter? v Belçika arasında muntazam posta
ViRGiNi A
Vapuru 20 mayısa doğru limanımıza gelecek ve LONDRA - ROTTERDAM ve ANVSRS
İçin eşyal ticariye alarak 21 mayısa doğru Istanbuldan hareket edecektir.
Umumi acenteleri; S. T O P E R ve Şal.
Galata. Veli Alemdar Han - Tel, 41929
3 — İstekli olanların tahmin edilen kıymetin yüzde yedi bucuk nlsbetlnde pey akçesi yatırması gerektir.
4 — Birikmiş vergisi yüzde bir harç satış bedelinden çıkarılacak deliâllık resmi 20 sene-ı İlk taviz bedeli ihale pulu In-Itikal masruflan müşterisine alt olacaktır .
TABLET COKOSEDAL I
. Ecza depolarına tevzi edllmLştir.
DİLER LABORATUARI!
Açık Arttırma ila Satış «w
Dikkati Dikkati
Mevsimin en zengin müzayedesi 21 ve 22 mayıs 1949 cumartesi ve pazar günleri varılacaktır.
Bu satışta gayet kıymetli eşyalardan maada kıymetli duvar tabakları, meşhur ressamların tabloları ve tarifi gayri kabil bir çok dekoratif parçalar mevcuttur. Yarınki gazetelerde teferruatını okuyunuz. Tafsilât. Kapalıçarşı. Zincirli H. ıı. antikacı Rıza özernıan. Te!: 23397 ve Su terazi sokak
MneMRHMH 12 No. Ellya Bahar MAMBOM
Ankara Belediye Başkanlığından:
■■■ Dünyaca tanınmış AHÇI Lagos
Pendik Palas’ta I
Otel, Lokanta, Gazino, Amerikanbar I
Bütün odalarda akar su, banyo, duş, bahçe, deniz I
Cumartesi, pazar:hafif klâsik müzik
Telefon: 54 46 ,
Bütün bir ömür müddetine».. Üzüntü çekmektense, saçlarınızın dökülmeğe başladığı günleri beklemeden
Briyantin Pertev kullanınız
İyi bir gıda almıyan. beslen mlyen her canlı mahlûk kurumağa, çürıimeğe mahkûm olduğu gibi saçlar da beslenmekten ve vitamin hârikasından müstağni olamaz, onlan bir takım karışık usul ve tavsiyelerle değil
Briyantin PERTEV ile besleyiniz
5 — Arttırma şartnamesi Hân gününden ItLbaren mahkeme baş kâtipliğinde görülebilir.
8 — tpotek sahibi alacaklılarla diğer alâkadarların gayri menkul üzerindeki haklarını hususlle faiz ve masrafa dair o-lan İddialarını evrakı müshile Ue 15 gün İçinde mahkememize bHdlrmeleri lâzımdır. Aksi halde hakları tapu slclllerlle sabit .ı olmadıkça satış bedelinden ha-I î’lç kalacaklardır. Bu mecburi-' vet İrtifak hakkı sahiplerine de | şamildir.
7 — İstekli olan lana müzaye-, deye girmek üzere yukarıda yazılı gün ve saatte mahkememizde bulunmaları yayınlanır
14/5/949
1 — Temizlik İşleri İçin alınacak (4> adet tazyikli çöp kam yortu 15 gun sûre ve kapalı zar! usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 1
2 — Muhammen bedeli (90.000) liradır.
3 — Teminatı (5750) liradır.
4 — Teminat Belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — İdari ve fenni şartnamesi her gün Belediye tutanak ve muamelât müdürlüğü kaleminde görülebilir.
8 — İhalesi 27-5-949 cuma günü saat 18 da Belediyede toplanacak encümende yapılacaktır,
j — İsteklilerin 2490 saydı kanunun 32 inci maddesi sarahati veçhile hazırlayacakları teklif mektuplarını belli günde aaat 15 e kadar makbuz karşılığında encümen başkanlığına vermeleri ve İhalede hazır bulunmaları şarttır. (6174)
- Sıhhat ve neşe yuvası .
I imâr edilmiş bahçesi ve büyük çam ağaçları [1e muhat I I konfor ve mimari kıymeti lıa z Erenköy Kantarcı durağına I I ! dakika mesafede nıücedded biri büyük diğeri küçük iki ■ köşk boş teslim satılıktır. Telefon 21537
SOMERBANK —
Bankamızda tasarruf.mevduatı hesabı olanlar:
1 — Senede dört defa Şubat, mayıs, ağustos ve kasım aylarının birinci gününde yapılacak Yeril Ma!lı ikramiye çekilişlerine iştirak etmek ve
2 — Dileyenler faizlerine karşılık % 8 fazlaslyle yerli malı almak hakkını sağlamış olurlar.
Gişelerimizden izahat alını t
Ankara Belediyei Başkanlığından
Zeytinyağı satın alınacak
İzmir il Jandarma Komi tanırından:
Kadıköy ikinci sulh hukuk yargıçlığından 948/94
Kadıköy Hacı Şükrü sokak 43 No. da mukinı İken 6.9.949 tarihinde ölen ve terekesine yarg çhğımizca el konulan İsmail Yürüğün menkul eşyasının açık arttırma sureliyle 28.5.949 ŞMt 14 de yukarıda yazılı ikametgâhında ve esham ve tahvillerinin de 30.5.949 saat H de.İstanbul esha mve tahvilât bürosunda satılmasına u.ırar verilmiş olduğundan istekllleıin yazdı gün Ve saatte satış yeneninde bulunmaları İlân olunur. 6885
1 — Su İşleri idaresi için alınacak (20001 metre iki parmaklık siyah demir boru ile (12) kalem boru parçaları 15 gün süre ve kapalı zarf usulü İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (2G202) Uradır
3 — Teminatı (1989i Ura (65) kuruştur.
4 — Şartnamesi her gün Belediye Tutanak ve muamelât müdürlüğü kaleminde görülebilir.
5 — Teminatı Su İşleri Veznesine yatırılacaktır.
ö — İhalesi 6-0-949 pazartesi günü saat 16 da Belediyede toplanan encümende yapılacaktır.
7 — İsteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 cl maddesi sarahati veçlıile hazırlayacakları teklif mektuplarını belli günde saat 15 e kadar makbuz karşılığında encümen başkanlığına vermeleri ve İhale saatinde hazır bulunmaları lâzımdır.
(6069)
1 — Jandarma birlikleri iciıı 54 ton zeytinyağı kapalı zari usulü İle satın alınacaktır
3 — AnbalâJ masrafı ve her türlü kanuni vergiler ve belediye resimleri mütealıhldine alt olmak ve tzmlrde İstasyon veya vapura teslim edilmek üzere zeytinyağının tahmin edilen bedeli ve geçici teminatı aşağıda yazılıdır.
3 — thale 3 haziran 1949 günü saat «11» de İzmirde tl Jandarma komutanlığında yapılacaktır. Teklif mektupları saat «10» na kadar komisyon başkanlığına verilmiş olacaktır. Postada vuku bulacak gecikme kabul edilmez.
4 — Bu İşe ait evsaf ve şartnameler İzmir, Ankara ve İstanbul İl Cinsi
Zeytinyağı
jandarma Miktarı Ton
54
komutanlıklarında mevcuttur, tahmini beher tahmin bedel, kilosu kuruş. tutarı Lira Kr.
144720 0(1
268
(84281 geçici Teminat Lira Kr 8488. OL'
_____________________13633' KADIKÖY KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜNDEN:
Kadıköy tapu sicil muhafızlığına müdevver Erenköy hasan-paşa. Tuğlacıbaşı, Bostancı Kozyatağı Merdlvenköy mahal-lelerlle devir edilecek olan tçe-renköy mahallelerinden perakende olarak kadastrolanmış cilan gayri menkullerin vasıflarını gösterir cetveller mahallindeki muhtarlık binaslle Sultan Ahmettekl müdürlük koridoruna bu kerre asılmış bulunduğundan İlgililerin okumaları ve paftalarını görmek lstlyenterin Fen amirliğine müracaat ve ttt-rasları varsa dermeyan etme-lerl Hân olunur._________3834
MESUT BİR NİKÂH
Paris ve Viyana sefirlerinden ve Şûradan Natı Efendinin torunu. Maarif Vekâleti baş müfettişlerinden Fethi tsfendlyar-oğlunun kızı Barlka Neclâ ta-fendiyaroğlu İle şair Fatln E-fendlnln torunu ve emekli yarbay Sıtkı özsoyun oğlu yüksek kimya mühendisi Orhan öasoy-un nikâhları, 16 Mayıs 1949 pazartesi günü Kadıköy evlenme dairesinde her iki tarafın akraba ve yakın dostlan arasında yapılmıştır.
Genç nikâhlılara saadetler dileriz.
Comments (0)