j.
Zeytinyağına başka yağlar karıştırılması yasak edildi
AKŞAM
ALBAYRAK
PİRİNÇ ve HUBUBAT
UNLARI
Dvposu: Tahmis sokak No. 74. TslMon 20B4T — Telgraf: Albayrak - İstanbul.
Sene 27 — No. 9462 — Fiat! her yerde 10 kuruştur.
ÇARŞAMBA 21 Şubat 1945
Sahibi: Necmeddln Sada1( — Nejrtyat mOdilrü; Hikmet Feridun E» - AKŞAM Matbaası
Kahirede mühim görüşmeler
Rooseveltle Churchil, Mısırda Habeş, Arabistan, Mısır, Suriye devlet şeflerde görüştüler
İngiltere, Orta Şark meselelerinin halli için Arap şeflerine bir teklif yaptı, bu teklif mucibince bir Arap federasyonu kurulacak ve Arap bölgeleri hariç kurulacak Filistin Yahudi devleti Lübnan ile birleşecek
Kızılordu Berline daha ziyade yaklaştı
Krossen ve diğer iki şehir zaptedildi Zhukof ordusu 15 kilometre daha ilerledi
Lzmdıa 20 tA.â-i — Bu akşam Lon-drada aşağıdaki tebliğ neşredilmiştir: Başvekil Atmayı ziyaretinden sonra m. Roosevelt'le vedalaşmak İçin iı-tenderiyeye gitmiştir.
Bundan sonra M. Churchlll Kahl-•yeye giderek 16 şubatta Habeş İmparatoru ile görüşmüştür,
17 şubatta Başvekil Suudi Arabistan kıralı Abdülizlz İbni Suud İle konuşmuş ve şerefine bir öğle ziyafeti vermiştir.
Aynı gün öğleden sonra Mısır kıralı Faruk ile Başvekil Churchlll arasında bir saat süren bir görüşme olmuştur.
Bundan sonra Başvekil. Suriye Cumhurbaşkanı M- şükrü - el - Kuvvetliyi kabul etmiştir.
16 şubatta Atlnadan dönen ve M. Churchill'e mülâki olan M. Eden bütün 16 ve 17 şubat konuşmalarında hâzır bulunmuştur.
Mısırda Roosevelt -ChurchiII mülakatı
VMhigtod 20 (iA-A.) — Bu akşam Bcyazsaray aşağıdaki tebliği neşret-m iştir:
0. ChurchlU'le M. Roosevelt arasında Mısırda yapılan görüşme 4 saatten az sürmüş olmakla beraber ehemmiyetli yeni müzakerelere imkân ver->mi5tir. Bu mülakatta, evvelce görüşümü? olan meselelerden en az bir tanesi incelenmiştir.
İki şef. Savyet Rusyanın tarafsız bir devlet olarak kaldığı Japonya ve Pasifik harbi hakkında görüşmüşlerdir.
M. Churchlll, Amerika Birleşik devletleri başkanın a, hiçbir şüpheye mahal bırakmıyaçak bir ifade İle söylediği sözlerle İngiltere hükümetinin Almanya mağlûbolur olmaz bütün varını yoğunu Japonyaya karşı savaşa atacağını tebarüz ettirmiş ve bu savaşa şimdiden katılmış bulunan ordularını takviye İçin mümkün olan her şeyi yapacağını ilâve etmiştir.
İskenderiye toplantısında Amerika Dıs Bakanı M. Stcttlnius da hazır bulunmuş ve Moskovada Sovyet Ha-rciye Halk Komiseri M. Molotof İle yaptığı görüşmeler hakkında İzahat vermiştir.
Bit görüşmeler sırasında Amerikalın» Londra büyük elçisi M. Wlnant uçakla kahlreye gitmiştLr.
M. Roosevelt ve M. TOlnant yukarıda isimleri geçenlerle günlerce beraber kalmışlardır.
Amerikanın Paris büyük elçisi M. Caffrcy ile Roma büyük elçisi M. Alexander Klrk Vaşlngtona dönmeden evvel M. Roosevelt'in 6on olarak uğradığı Cczaylrde bulunuyorlardı.
B. Roosevelt Arap şeflerile görüştü
Londra 21 (Radyo) — Vaşlnglonda neşredilen resmi bir tebliğe göre, B. Roosevelt Amerlkaya dönmezden evvel •Süveyş kanalında bir Amerikan zırhlısı içinde Habeş imparatoru Halle Selislye, Mısır kıralı Faruk, Suudi Arabistan kıralı İbnlssut İle görüşmüştür. Suudi Arabistan kıralı îbnls-auut B. ChurchlU’l Kahlreden 80 kilometre mesafede Harun gölünde bir otelde kabul etmiş ve mülakattan sonra hediyeler teati edilmiştir. İb-nlssuutB. Churchill’e altın ve mücevher kakmalı bir hançer, B. Churchlll de kirala İki kutu gayet nefis lavanta hediye etmiştir,
Itıgilterenin Arap şeflerine teklifleri
Kahire 20 (A.â.) — United Press in muhabiri yazıyor: Güvenilir kaynaklardan öğrenildiğine göre. İngiltere, bugün Mısırda bulunan Arap şeflerine Orta Şark meselesini tamamen halletmek teklifinde bulunmuştur. Kıral Faruk’a ve Suriye Cumhurbaşkanına yaptığı söylenen bu teklif şu: üç noktayı ihtiva etmektedir:
1 — Bir Arap federasyonu teşkil edilecek ve federasyon İngiltere İle Birleşik Amerika tarafından tanınacaktır.
2 — Irak, Suriye ve Ürdün bu federasyona dahil olacaktır Flüstlnin Arap bölgeleri, yani Nablus İle Cenin. Emir Abdullah'ın bulunduğu Ürdün Arap devletine dahil olacaktır
Büyük Millet Meclisi toplanmağa çağırıldı
Toplantı, 23 şubat Cuma günü vuku bulacak
iımuştı. Bu çağın İle Büyük Millet Meclkd, kararlaştırılan tarihten 16 gün evvel toplanacaktır.
Anayasanın 19 uncu maddesi şudur:
«Ara verme sırasında Cumhurbaşkanı veya Meclis Başkanı. gerekli görürse Meclisi toplanmağa çağırabilir. Üyelerden beşte birinin İstemesi üzerine de Meclis Başkanı, Meclisi toplanmağa çağırır»]
Ankara 20 (A.A.) — Anayasanın 19 uncu maddesi gereğince Büyük Millet Meclisini şubatın 23 üncü cuma günü saat 17 de toplanmağa çağırıyorum.
Bilvük Millet Meclisi Başkam Abdülhallk Renda [AKŞAM — Büyük Millet Meclisi 19 ocak 1945 tarihli toplantısında -5 mart pazartesi gününe kadar toplantılarına ara vermeği kararlaş-
Japon başkenti Tokyo hâlâ yanıyor
Amerikalılar, Sulon adasına da 10,000 asker çıkardılar
Nevyork 21 (A.A.) — Tokyo'ya yapılan şiddetli »kınlardan İki gün sonra,, Japon, başkenti hâlâ yanmakta idi.
Yeni bir çıkartma
Londra 21 (Radyo) — Pasifik umumi karargâhından gelen malûmata göre Dvojima’ya çıkan Amerikan Kuvvetleri adanın en cenubunda bulunan İki hava meydanını ele geçirmişler ve Tapon kuvvetlerini ikiye bölmüşlerdir. Adanın üçte biri şimdi Amerikalıların elindedir.
Japon tebliğine göre Amerikalılar İvojima'dan Tokyo'ya daha yakın olan Bonln grupuna mensup Sulon adasına dia 10.000 asker çıkarmışlardır. Formoz adasının hava meydanlarla askeri tesislerine ağır hücumlar devam etmektedir. Manllia'nın cenubunda Japon kuvvetleri bir kilometre murabbalık bir sahaya sıkıştırılmışlardır.
Amerikan takviye birlikleri Ivojl-ma adasına yedi noktadan çıkmaktadırlar.
Şiddetli savaşlar
Nevyork 21 (AA.) — tvojlma adasında son derece şiddetli çarpışmalar cereyan etmektedir. Dünkü gün es-
3 — Filistin Yahudi devletinin geriye kalan kısmı. Lübnanla birlikte bir Yahudi - HrLstlyan federasyonu teşkil edecek ve bu federasyon Arap genel federasyonuna katılmakta serbes olacaktır.
Yakında Kahirede bu hususla çok mühim demeçlerde bulunulması bek-lenmetkedlr.
Londra 20 (a.ai — Londra resmi
nasmda Amerikan sllâhcnöazlari adanın en mühim hava alanını ele geçirmişlerdir. Şiddetli bir Japon karşı taarruzu geri atılmıştır, şu anda, yüzlerce Amerikan eri kîiçük bir adanın İşgali için ölmekledir. Şu anda, binlerce Amerikan askeri adanın muhtelif plajlarına çıkmaktadırlar.
İvojima adasında köprübaşımız sağlam btr hal almıştır.
30,000 asker ve 3000 tank çıkarıldı
Londra 21 (A.A.) — Amerikan harb muhabirlerinin bildirdiklerine göre, şimdi İwöjlma adasında 30,000 Amerikan askeri İle 300 tankı bulunmaktadır.
Bu adadaki Japon garnizonunun 15 blıı kişiden mürekkebolduğu tahmin edilmektedir.
Ircojinıa adası, ihraç yapılmazdan önce tam 72 gün devamlı bir surette bombardıman edilmiştir.
Bir volkan faaliyete
. geçti
Londra 21 (AA.) — şiddetli savaşlara sahne olmakta olan tvojima adasındaki volkan faaliyet* geçmiştir.
mahfilleri, M. Churchlll İle Başkan Rooscvelfln Kahireda 4 dovlet şctl-1» görüştükleri mevzulardan hiçbirinin tebliğde zlkredllmemesl Üzerine dikkati çekmektedirler. Tasarlanan Arap birliğinin veya Suriye ile Lübnan statükosunun görüşmelere mevzu teşkil ettiğine dair gazetelerce yapılan tahminler hiçbir suretle teyide-dllmemiştir.
Londra 21 (A.A.1 — Doğu cephesinde en mühim muvaffakiyet Konlcv ordu birlikleri tarafından elde edilmiştir. Bu ordu şiddetli çarpışmalardan sonra Bobcr ve Öder nehirlerinin birleştikleri noktada bulunan Krossen şehrini zaptetmlşlerdir. Berlin birkaç gbndenberl bu şehrin ehemmiyetini belirtiyordu. Sovyet kuvvetleri Kros-sen'In cenubunda Boberbresg He Kessenştad’ı dn ele geçirmişlerdir.
Mareşal Zulclıov birlikleri son 24 saat İçinde 15 kilometrelik İlerlemeler kaydetmişlerdir. Bu ordu 1000 esir almıştır.
Sovyet tebliğinde zikredilen savaş dışı edilmiş tank rakamı Zukhov cephesindeki çarpışmaların şiddeti hakkında bir fikir vermektedir. Sllezya-da ve Brandenburg'da Inatlı çarpışmalar esnasında 2flÖ Alman tankı Cehri bedllmtştlr.
Cephe hatlının J50 kilometre gerisinde çarpışmalar devam etmektedir.
Şimal İstikametinde ilerlemekte olan mareşal Rokosovsky birlikleri Dantzlg’e 65 kilometre yaklaşmışlardır. Munsw*al ve 50 meskûn yer ele geçirilmiştir.
Doğu Prusyada Sovyet birlikleri aoo esir almışlardır.
SOR İLE MOSELLE ARASINDA ALMAN HATLARI ÇÖKERTİLDİ
Zigfrid hattı içinde bulunan sekiz Alman kasabası zaptedildi
Londra 21 (Radyo) — Müttefik umumi karargahından bildirildiğine göre, üçüncü Amerikan ordusu, Almanya dahilinde 80 kilometrelik bir cephede 4 kilometre İlerlemiş ve Ş&r-rebruk şehrine 8 kilometre mesafeye yaklaşmıştır. Başka bir Amerikan ordusu. Eşternah'ın doğusunda 20 kilometrelik bir cephede 10 kilometre İlerlemiştir. Yedinci Amerikan ordusu. daha cenupta Sarrebruken şehrinden uznk olmıyan yüksek tepeleri ellerinde tutmakladır.
Nevyork 21 (A.A.1 — Haîb muhabirlerinin bildirdiklerine göre, general Palton birlikleri Scırr İle Moselle arasındaki Alman müdafaa üçgenini Çökertmişlerdir. Alman şehri Vlnçe-Vtnger ele geçirilmiştir.
Üçüncü Amerikan ordusu Merzik kesiminde 4 kasabayı zaptetmlştlr.
Dokuzuncu ve birinci Amerikan orduları kesimlerinde taşmış sular faaliyete engel olmaktadır.
Brüksel 21 (A.A.1 — Batı cephesinde Müttefik ordularının vaziyeti şudur:
Birinci Kanada ordusu GocİTu ete geçirmiştir, Goch - Kalkar yolunda Almanlar İnatla mukavemet etmektedirler. Kalkar ormanında şiddetli bir Alman karşı taarruzu geri atılmıştır.
Birinci Amerikan ordusü. yağmakta olan şiddetli yağmurlar ve Roer nehrinin taşması yüzünden İleri hareke-
■r,oiiiTfrm»ıımı «ı
DİKKATLER:
18 doktor simsarı
Doktor simsarları suçüstü yakalanmış, Bunlar 18 kişi İmikler. Meğer, Sirkeci otellerine tedavi için gelenlerle ahbaplık peyda ederek onları tanıdık doktorlara
götürürler; 100 - 150 kuruş ko-nıisoyn alırlarmış Hangi hekim cömertse onu tercih ederlermiş. Şimdi, sıra sıra resimleri çekilmiş, gazetelere basılmış.
Hu 18 vatandaş şöyle diyemezler mi:
— Haydi biz bu komisyonu taban teptiğimiz,, çene çaldığımız için aldık! — diyelim. — Fakat bizler, bir münevver mesleğin şerefini üzerimizde zaten taşımıyoruz kİ! Şayet bu takip ve teşhiri icâbettircn cürümse asıl bize o 100 - 150 kuruşu verenler mesul tutulmalıydı.
Alman hattında gedikler
Brüksel 21 (A A.) — Alman Haberler ajansı. Koıılev ordularının Guben-Srau kesiminde Alman müdafaa hatlarında gedikler açmış olduklarını bildirmektedir.
Alman Haberler ajansının askeri muharriri von Hammer de Yukarı Si-lezyanın cenubunda mühim Sovyet kuvvetlerinin Blelskcrkesiminde taarruza geçmiş olduklarını bildirmektedir.
Königsberg ve Danzig’e doğru
Paris 21 (A.A.1 — Almanların durmadan takviye kıtaları sürmekte oldukları bütün doğu cephesi boyunca şiddetli çarpışmalar cereyan etmektedir.
Doğu Prusyada Koenlgsberg’ln cenubunda bir ormanda Sovyetler İlerlemeler kaydetmişlerdir. Buradaki mühim depolar Kızılordunun eline geçmek üzeredir.
Dantzlg cephesinde. Rokosovsky birlikleri Vistule boyunca ileri hareketlerine devam etmişler ve mühim limana 65 kilometre mesafeye gelmişlerdir.
Alman Haberler ajansı, Sovyet kuv-
tini yavaşlatmışlar.
Üçüncü Amerikan ordusu. Alman topraklarında İleri hareketine devam etmektedir. General Pattan birlikleri 40 kilometrelik cephe Üzerinde llerll-yerek 8 kasabayı ele geçirmişlerdir. Bu kasabaların sekizi de Blegfrled hattı içinde bulunmaktadır.
Yedinci Amerikan ordusu mahalli arazi kazançları eld# etmiş ve Sarre-bruk'ün cenubunda bir tepeyi İşgal etmiştir.
Günler Geçerken
Yaşlının yalanı
Uzun yaşamak için sert ve tek tip bir rejime bağlanmanın şart olmadığım bir konuşmamda ciddi ve canlı misallere dayanarak anlatmıştım. İnsan, sanıyorum, tıpkı elinde olmıyan bas tesirler altında kısa boylu, şişman, zayi! veya tıknaz, akıllı veya bön, sevimli yahut sevimsiz doğduğu gibi gene de doğuştan uzun öınrlü olabilir. Görünür görünme» kazaları, aman vermez hastalıkları tabiatile hesaba katmıyorum. Halbuki yaşlıların çoğu ııztin ömürlü olmalarındaki kerameti kendilerinden sanırlar. Şimdiye kadar işittiklerimize göre bunlardan bir kısmı «Ağzıma içki koymadım — et yemem — çapkınlık etmenin gibi cevaplar vererek yüz yaşına yaklaşmalarının sebebini çeşitli sebeplere yüklerler. Bir kısmı daha ileri varır: «Ayran ve yoğurt... işte uzun ömrün sırrı!•• der. Bir başkası İçin portakal ve elma, hayat eksindir. Kimisi İçin efsun yürümektir! yürüdüğü için doksanı bul-- muştur. Hepsi de lâf...
.Yaşlanmanın bir cins böbürlennıeğe, öğürmeğe yol açtığına şüphe yok. O yol İnsanı yalana, hiç değilse mübalâğaya götürdüğünden yaşlı — hemen herkes kadar, belki de azıcık fazla —* yoğurt ve elma yediği, ayran ve portakal suyu içtiği, yürüdüğü veya kır hayatını sevdiği halde işi, büyültür. Kendisine bütün ömrü miiddetlnce meselâ yalnız yoğurt ve elma ile, yani tek tip gıda ile beslenmiş bir mahlûk süsü verir. Oysaki yemediği kalmamıştır; nihayet son yıllarda kendine göre hafif bir rejime bağlanmşıtu-; arasıra kaçamak yapmak şariUe! Tuhafı şu ki İç* Ierinden doksanlık bir adam yetişti diye öğünme ve yalan aileye de bulaşır. Ağız birliği ederek yaşlının cevabını doğrulamakta, bire bin katmakta yarışa çıkarlar: — Evet, derler, bildik bileli dedemizin veya ninemizin yemeği sadece yoğurt, İçtiği sudur. Neler pişirir, ağzınıza lâyık ne börekler yapar, yeme de yanında yat» ne baklavalar açarız da elini sürmez. Varsa ayran, yoksa ayrant Karakulak suyunu bile İçiremedik!
Bunları dinlemeli, gülümsetileli, geçmelidir. Nasıl zengin, servetinin sırrını gerçeğe uymıyan faziletli sebeplere bağlar, yalan atarsa yaşlı dn yaş zenginliğini perhizkârlığının neticesi olarak göstermekten, aldatmaktan keyif duyar. Bence öyle sulusepken, pestenkerani gıda formiillerile asırlanmak imkânsızdır. Uzıııı ömür bir perhiz işi değil, bir tabiat oyunudur.
Refik Halid Karay
vetlerinin Guben - Srau - Glocau kesiminde Alman hatlarında gedik açmış olduklarını bildirmektedir.
Bro&lau mahallelerinde çarpışmalar şiddetlenmiştir. Cenup mahallelerden düşman atılmış bulunmaktadır.
Alman Haberler ajansı, Sllezyanın cenubunda Blelosk kesiminde Sovyet'lerin taarruza geçmiş olduklartnı bildirmektedir.
Breslau ve Königsberg düşmek üzere
Brüksel 21 (A.A) — Reuter ajansının Moskova muhabiri. Breslau va Koenlgsberg kalelerinin düşmek üzere olduğunu bildirmekte ve son 24 saat İçinde Kızılordunun İleri hareketinin bu İki Alman şehrini güç bir duruma sokmuş olduğunu "t" etmektedir.
Alman mukavemeti sertleşti
Londra 21 (AA.) — Bulun doğu cephesi boyunca Alman mukavemeti sertleşmiştir. Almanlar. Pomeranya-dan Macaristan» kadar bütün kesimlerde mühim kuvvetlerle karşı taarruzlarda bulunmaktadırlar Bu karşı taarruzlar bütün doğu cephesinde da vukua gelmiştir.
Hocapaşa maliye şubesini soyanlar
Üç »anık muhtelif hapi» cezalarına mahkûm oldu
İkinci ceza mahkemesi Hocapaşa maliye tahsil şubesinden 105000 küsur lira çalan ömtr İle suç arkadaşları İsmet ve Tahlr hakkında kararın! verilmiştir. Bu karar mucibine* Ömer, 6 sene 20 gün, diğer sanıklardan ismet bir sene 3 ay, Tahlr de 1 seneS ay müddetle hapis yatacaklar ve hepsi de hapis müddetlerine muadil müddetle emniyeti umumiyec» göz altında bulundurulacaklardır
a K ş a r.ı
SÖZÜN SELİŞİ
Akademideki sergi
M «arif Bakanlığı klâsik eserleri dilimime çevirterek Türk okuyucularını değerleri ve güzellikleri şüphe götürmiyen fikir mahsulleri! e buluştururken Giizel Sanatlar Akademisi de cumartesi günü okul salonlarında açtığı «Tarih boyunca klâsik Avrupa resmi» sergisiyle lıenı öğrencilerini, hem de sanat severleri plâstik şaheserlerin genç ressamlarımız tarafından yapılmış başarılı kop-yalarile karşı karşıya getirdi. Akademinin değerli müdürü B. Burhan Toprak'm sergi açılmadan Önce seyircilere söylediği gibi bu kopyalar Avrupa müzelerinde sanat nesillerinin akın akın görmeğe koştukları İtalyan, Flâman, Hollanda, Fransız, İngiliz, İspanyol klâsiklerinin birer tercümesi olup maksat «her şeyden önce talebemizin plâstik şaheserlerle doğrudan doğruya mümkün olmazsa bilvasıta alâkalannı devam ettirmek ve onlara hudutsuz raman içinde sanatın biteviye şekil ve çehre değiştirmesine rağmen. daima aynı güzellik ve ahenk hudutlarına itaat ettiğini anlatmak» dır.
Şehrimizde bu yıl açılan sergiler arasuıda önemli bir yeri olan bu serginin Güzel Sanatlar Akademisinin çalışması, o çatı altında yetişen sanatkâr neslini aydınlatması bakımından olduğu kadar sanata ilgi duyan seyirci için, hattâ seyircinin genç ressamlarımızın çalışmalarını daha iyi anlıyabilmesi için de faydalı olacağı tahmin edilebilir. Bizde plâstik sanat gösterilerini uzaklan takibeden seyirciler arasında genç ressam sanatının iptidai kaidelerini bilmemekle suçlandıranlar çoktur. Halbuki Giizel Sa-natlar Akademisinin hazırladığı «Tarih boyunca klâsik Avrupa resmi» sergisini dolduran şaheserlerin kopyalan genç ressamlan-mız tarafından yapılmıştır. Sadece bunu görmek ressamlarımızın hangi kültür ve zevk yolundan geçtikten, hangi güzellikleri hazmettikten sonra yeni sanat anlayışına vardıklarını göstermeğe ye tecek, onları daha iy.i anlamamızı kolaylaştıracaktır.
Şevket Rado
ZEYTİH VE NEBATİ YAĞLAR
İÇİN VERİLEN KARARLAR
Ellerinde mal bulunanlar beyanname verecekler zeytinyağının karıştırılması yasaktır
YUNAN BULGAR HUDUDU
Ankara 21 (Telefonla) — Ticâret Bakanlığı, zeytinyağı ve bütün nebati yağlar satışlarının düzenlenmesi hakkında esaslı tedbirler almıştı, bu kararlar neticesi olarak neşredilen yeni bir tebliğde, zeytinyağı île bütün nebati yağları ellerinde bulunduranları halterini beyana davet etme-ğ Ticaret Bakanlığniin yetkili olduğu gibi, tacir olmıyan müstahsılların da zeytinyağı ve bütün nebatî yağlar satışlarında fatura vermeğe mecbur oldukları belirtilmektedir.
Gene bu tebliğe göre, zeytinyağı ile diğer nebati yağların karıştırılması yasaktır. Asit derecesi yüzde 8 e kadar olan yağlar, münhasıran yemekliğe ayrılmıştır. Bu yağlarla sabun yapılamıyacaknr. Bu yağlan ellerinde bulunduran sabuncular da, yağları nevi ve mlktarlarlle mahalli mülkiye Amirliklerine bildireceklerdir.
İzmir Tarım satış kooperatifi umum müdürü incelemelere başladı
Piyasada zeytinyağı darlığı gün geçtikçe artıyor. Yunanlstana ısmarlanmasına karar verilen zeytinyağla-nn birkaç aydan önce yurdumuza getlrllemlyeceğlne göre bugünkü darlığı önilyecek başka tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Yakın zamana kadar istanbula sa-
Atmada çıkan Akropolısin makalesi
Atikte 21 (A.A.) — Anadolu ajansının özel muhabiri bildiriyor:
Gündelik «Akropol Is-, gazetesinin siyasi muharriri «Milli isteklerimiz» başlığı altında neşrettiği bir makale serisinde Yunan - Bulgar hududu meselesinden bahsederek diyor ki:
M. Churchill ile M. Eden Atina'da bulundukları sırada «etkili Yunan devlet adamları, Yunaıı milletinin esasiı taleplerini bildirmekten geri kalmamışlar ve Yunanistan'ın büyük d - Harından. ınilll emniyet ve refahın sağlanması İçin zaruri telâkki (dikn teminat) neden dolayı istediklerini izah etmişlerdir. Bu teminat, arazi, ekonomi ve askerlik sahalarına taallûk etmekte ve harbden evveline nazaran daha geniş bir çerçeve İçinde yer almakladır. Yunan- hükümeti tcmsLIcllerinin Churchill ve Eden'dc, talimin ettikleri gibi tam bir anlayış zihniyeti bulduklarını ve harbden
sonrak Avrupa haritası çizilirken Yunan hakjannın lâyik olduğu dikkatle itibara alınacağı hakıııda teminat aldıklarım söylemek bir sırrı ifşa etmek olmaz. Yunan - Bulgar hududu meselesi birinci plânda gelmektedir. Çünkü Yunanistan, emniyetin o taraftan tehdit edilmekte olduğunu hissediyor. Eğer Bulgarlar dost olsalardı ve mazinin tecrübesi Bulgar dostluğunun samimi olmadıktan başka geçici ve mcnfaatiarın gerektirdiği bir dostluk olduğunu İspat etmemiş olsaydı, kuzey hudutları meselesi bugün bahis mevzuu olamazdı.
Doğu hudutları meselesi çoktan-berl bizi meşgul edecek bir mesele olmaktan çıkmıştır. Çünkü Tiirkler dostumuzdur ve onların bize uzattığı el temizdir, o zamandanberi, Türkiye İta Yunanlstanm birbirlerine e! Uzatmaları bu İki memleketi bağh-yan dostluğun teminatı olmuştur.
Amerikalı gazeteciler
Bu sabah îstanbala geldiler, yarın akşam dönecekler
Avusturyayı müdafaa edebilmek için
bunluk yağ getiriliyor, arasına yemeklik birkaç teneke yağ da konuyordu. Şimdi sabunluk yağlar da getirilmez olmuştur. Halbuki istihsal bölgesinde mal vardır.
Öğrendiğimize göre Ticaret Bakan- , lığı, İzmir incir ve üzüm Tanın Satış! kooperatifini zeytinyağı darlığını önlemek üzere ödevlendlrmiştlr.
Kooperatif umumi müdürü B Sedat Dikmen İstanbula gelerek İncelemelerine başlamıştır.
İştanbuhı zeythıyağstz bırakmamak için İzmir Tarım kooperatifinin elindeki yağlardan bir kısmının satışa çıkarılması ileri sürülüyor
Müstahsilin yüzde altmışı malını kooperatife verdiği gibi tüccar sıtalı İle de üretim bölgesinden kooperatif hesabına mal toplanmıştır. Bu yağlardan bir kısmı piyasaya çıkarılarak halkın yağsızlığı giderilmiş öl: ktır.
Kooperatifin umum müdürü B. Sedat Dikmen buradaki incelemelerini derinleştirerek halkın kooperatif elindeki yağlardan ne yolda faydalanacağım tesblt edecek ve Ticaret Bakanlığının rlzasını aldıktan sonra bu kararları yürürlüğe koyacaktır.
Sabun satışları İçin Ticaret Bakanlığının en kısa zamanda tedbir alması gerekmektedir. Bir kilo sabunun perakende flatı 160 - 185 kuruşa çıkarılmıştır,
Yunan iç Bakanı
Rallîs istifa etti Plâstiras bu Bakanlığı üzerine alacak
Almanlar, kalyada bulunan kuvvetleri geri çekmeğe başladılar
Bernc 21 (AA ) — İtalyan cephesinden alınan son haberlere göre. Avusturyayı müdafaa etmek üzere, İtalyadaki Alman kıtaları geri çekilmektedir.
Alması askerlerinden mürekkep uzun kolların, Brenner geçidine doğru yürüyüş halinde olduğu söylenmektedir Motörlü kıtalardan müteşekkil diğer teşkiller de. Blovenyanm Lubllana şehrine ilden yolları doldurmaktadır. Bu teşkiller, Kesser-ling'in güney cephesi için ihtiyat olarak tutulmakta idi. Fakat Hltlerln -şahsi emri üzerine bu ihtiyat kuvvetleri, şimdi âcllen Viyana üzerine yönelmişlerdir ve büyük Rus taarruzunu zamanında, karşılamak amaclyle gece gündüz durmadan Avusturya baş-
kentine doğru yol alıuaKtauıriar.
Buraya gelen diğer haberlere göre. Bitler, KessCTİİng’e, Kuzey ttelyayı boşaltmasını kesin olarak emretmiştir. İsviçre gazeteleri, bu haberi İtalyan faşistlerine atfetmekte ve emrin geçen hatta başında verilmiş olduğunu yazmaktadırlar Söylendiğine göre, dört piyade tümeni ve bir zırhlı bombacı tümeni şimdiden Italyayı terketmlştîr. Bu tümenler Kesser-llng'ln İhtiyat kuvvetlerin! teşkil ediyordu. Gene söylendiğine göre. İtalyan faşistleri telâş İçindedirler. Çünkü hayatlarının tehlikede olduğunu biliyorlar. İtalyan faşistleri, vatanseverlere teklifte bulunmuşlar, vatanseverler İse. onlarla müzakereye giriş-rs;*l kesin olarak reddetmişlerdir
Ankara radyosunda pazar gazetesi
Ankara 20 — Öğrendiğimize göre, pazar geceleri okunmıyan (Radyo Gazetesi) yerine 20.15 den 20.30 a kadar 15 dakika bir (Pazar Gazetesi) okunması programa konacaktır. Marttan İtibaren tatbikine başlanacak olan bu program gereğince (Pazar Gazetesi ı günün askeri ve siyasi olaylarım belirtecektir
İstanbul erkek sanat okulu müdürlüğü
Ankara 20 — Ankara sanat enstitüsü müdürü B. Ali Rıza İstanbul erkek sanat okulu müdürlüğüne, Tokat kız enstitüsü öğretmeni bayan Saadet Adana İnönü kız enstitüsü m üdüri fiğime tâyin edilmiş lerdlr.
Toprak Ofisi müdürlerinin toplantısı
Ankara 20 — Toprak ofisi müdür Ve ambar memurları bir toplantı yaparak ambar vaziyeti ve gelecek şefteki çalışma etrafında görüşmüştür. Toplantıya ofis umum müdürü başkanlık etmiştir.
Halkevleri yıldönümü
Ankara 20 — Halkevlerinin açılış yıldönümü dolayısUc ayın 25 inde bütün Halkevlerinde tören yapılacaktır. Bu husustaki hazırlıklar tamam-‘lannııştır. Tören, Başbakan B. Şükrü -Saraçoğlu'nun Ankara Halktviııde Böyüycceğl ve radyo ile yurdun her tarafına yayınlanacak olan bir söylevi ile açılacaktır
B. Steinhardt gidiyor
Ankara 21 (Telefonla) — Çekoslovakya nezdinde Amerikayı temsile memur edilen Ankara biiytik elçisi ekselâns Steinhardt;, bu hafta İçinde vazifesine başlamak üzere Ankaradan ayrılacaktır. Amerikanın yeni Ankara büyük elçisinin de yakında geleceği öğrenilmiştir.
Devlet Demiryolları istasyonlarında eczaneler
Ankara 21 (Telefonla) — Devlet Demiryolları istasyonlarında çalışan memur ve müstahdemlerin ailelerinden hastalanacak olanların ilâçlarını kolaylıkla temin edebilmeleri için istasyonla: da yeni eczaneler açılması kararlaştırılmıştır.
Belçikalılar bizimle alış veriş yapmak istiyorlar
Ankara 20 — Belçikalılar 55 milyon Belçika frangı değerinde mal alış verişi yapmak İçin bize teklifte bulunmuşlardır. tondradaki ticaret ataşemiz B Fikri Diker, bu İşe memur edilmiştir. Belçikalılar bize makine, motor, kimyevî maddeler vermek ve buna karşı da kuru meyva, tütün ve yağlı tohumlar almak İstemektedirler.
Kocaeli umumî meclisi
İzmit 20 (Akşam) — Vilâyet umumi meclisi bugün, yeni devre toplantılarına başlamıştır, vali, bu münasebetle bir söylev vermiştir.
Emniyet tâyinleri
Ankara 20 — İstanbul emniyet üçüncü şube müdiirü B Sermet Baç, Konya emniyet müdürlüğüne, İstanbul emniyet âmirlerinden B. Halil Çalkı Ankara emniyet Amirliğine tâyin edilmişlerdir.
Elektrik ampulleri geliyor
Ankara 21 (Telefonla) — İhtiyacı karşılamak üzere muhtelif firmalar tarafından Amerikaya sipariş edilen mühim miktardaki elektrik ampullerinden İlk partinin 15 marta kadar yola çıkarılacağı öğrenilmiştir.
İpek böcekçiliği denemeleri
Ankara 21 (Telefonla) — Ankara sınırları İçinde 7 - 8 yıldan berj yapılmakta olan ipek böcekçiliği denemelerinden iyi sonuçlar elde edilmiştir. Alman kozalar ipekçilik için fabrikaların aradığı en iyi vasıflan haizdir.
Ankaraya 5 ton çivi
Ankara 21 (Telefonla) — Şubat ayı kontenjan olarak Ank a vilâyeti emrine beş ton çivi ayrılmıştır.
Sıtma ile savaş
Ankara 20 — Sıtma ile savaş esasları hakkında bir kanun tasarısı hazırlanmaktadır. Tasarı mart içinde Büyük Millet Meclisine verilecek ve gerekil ödenek alındıktan sonra faaliyete geçi-| lecektir.
Amerikan gazetecileri taşımlarının temsilcileri olan b tVJlber Forrist ile B. Ralph Mc. Gilli bu sabahki ekspresli Ankara’dan şehrimize gelmişler, Haydarpaşa garında, İstanbul Basın birliği reisi B. Hakkı Tar'R Us lie Basın ve Yayın umum müdürlüğü -pıntaka müdürü B. SerVcr İskit ve -a •: etiler tarafından karşılanın:;! ı. ’u'. »
Heyet reisi B. WJjber Foıre&ı kriı-dlsita konuşan bir muharririmize şunları söylemiştir:
— Türkiye gazeteleri hakkııictm çok İyi bir İntibaını var , Bütün mîlletlerin gazetecileri, blrlrtrierile temas temin ettikleri zaman nin de daha sıhhatli nliz. Dünya emniyeti kuvvet olarak saylan dayanmaktadır. Harb bütün gazetecilerin muhtelif memleketleri gezerek JÛ üş birliği temin etmeleri pek yerinde bir hareket olur. Şimdiye kadar Ingiltere Fransa, Belçika, İtalya, Yunaıtaıan. Mısır ve Türkiye’yi ziyaret e^kU,yarın akşam Ankaraya döneceğiz ve oradan Mısır'a. Rusya'ya, Hindistan’a, .Çine. Avustralya'ya v* Cenubî Amerika memleketlerine g«dwek nidanda toplanacak olan Amerikan basın kontesine raporumuzu vereceğiz. Yart-
dünya basınına daynnnıalıdır.B
İstanbul Basın birliği, misafir ga-zctepller şerefine bir ziyafet verecektir
Atina 20 (A,A.) — Dahiliye Bakanı M. Rallis, polis teşkilâtının kendi Bakanlığından ayrılması teklif edildiği için stira etmiştir.
Başbakan General Plâstiras bu istifayı kabul etmemiştir.
Atina 20 ( A.A.ı — M. Rallisin istifası kabul edilmiştir. General Plâsti-ras Dahiliye Bakanlığını kendi üzerine alacaktır.
Emniyet müsteşarlığına tâyin edilen General Vllakas dahiliye müsteşarlığını üzerine almıştır.
görüş birliği-i utacağına ka-dûrdüncü W matbuata da sonrası için
Londra’ya gidecek heyet cuma günü hareket edecek
Ankara 20 (Akşam) — İngiltere İle Uçar: görüşmelerde bulunacak olan Hariciye Bakanlığı umumi kâtibi B. Cevat Açıkalın'in reisliği altındaki heyet cuma günü tayyare ile ve Mısır yollle İngiltere'ye hareket edecektir. Heyetin seyahati bir buçuk ay kadar sürecektir.
18 doktor simsarı hakkında tahkikat
Sirkecideki otellere müşteri davet -----------«... , ..... etmek üzere tren ve vapur İstasyon barışı tamam n hür te serbes bir Ve İskelelerine giden ve «lskeleci* ta-' bir edilen bazı eşhasın, mensup oldukları otellere celbedeblldlkleri müşteriler arasından rahatsız bulunanları, kendilerince malûm bazı doktorlara götürüp komüsyon alan bir kışım şahıslar bakında emniyet müdürlüğünce tahkikat yapılmaktadır. On sekiz kişi kadar olan bu adamlar, verdikleri malûmatta: bazı doktorlarla aralarında mutabakat, hasıl olduğunu ve muayyen bir Ücret mukabilinde kendilerine hasta götürdüklerini söylemişlerdir. Tahkikat bu noktadan genişletilmektedir.
Düıı gece de kar yağdı
Üç gündenbeıl ara İle devam e'1”" kar. dün öğleden sonra durmuş ve! İstanbul akşama kadar güneşli biri gün geçirmiş ise de gece yine kar yağmıştır, —
Ayazağadan sonraki yol üstünde fazla kar olduğundan bu sabah Bo-ğazlçlne otobüs hareket cttlrlleıne-mlştlr. Nişantaşı - Beyazıt ve Beşiktaş - Taksim otobüsleri normal halde işlemektedirler. Adalar ve Boğaz vapurlun da muayyen tarife üzerinden seferlerine devam etmektedirler.
Dün Şelızadebaşında tramvay caddesinde kasap Zeki İle bir radyo tamircisi dükkânının üstündeki karlar kayarak demir saçaklar üstüne düşmüş ve saçakları kırmıştır, iyi bir tesadüf eseri olarak o sırada cadde ve yaya kaldırımında kimse bulunmayışı cilayı nüfusça kazasız geçirmiştir.
Sar’alı iki kadın
Bey oğlunda Sakızağacı caddesinde oturan bayan Suniye, ve Kasımpaşa' da Kulaksız'da oturan Hâdlye, müptelâ oldukları sara İlkti neticesinde mangal üzerine düşmek suretlle yaralandıklarından tedavi dilmek üzere hastaneye kaldırılmışlardır.
eden
Hemşerı&inin kardeşini kazaen öldüren bekçi
Tünel caddesinde on beş numaralı apartmanda odabaşılık eden hemşe-rlsl Saldin yanma misafirden gittiği sırada: tabancasından çıkan bir kaza kurştınlle Saldln kardeşi Bayramın ölümüne sebep olan Hasköy bekçilerinden Haşan: sulh ceza mahkemesince sorguya çekilmiş ve tevkif olunmuştur. Bayramın cesedi dün akşam geç vakit morga kaldırılmış ohı'p verilecek rapora ve yapılacak tahkikata göre hâdisenin bir cinayet veya kaza eseri olduğu anlaşılacaktır. ______
Tan şilebi boşaltılıyor
Ercğlidc karaya oturduğu yazılan Tan .şilebinin kömür yükü boşaltılmağa ve serseri bir torpilin çarpmaslle aldığı yara kapatılmağa başlanmıştır. Hâdisede nüfusça zayiat olmadığı öğrenilmiştir.
(
Amerikanın Avrupa siyaseti
Birleşik Amerika, ihtiyaç halinde Avrupa işlerine karışacaklar
Vaşiıigton 21 (A.A.) — Vaşingtondaki siyasi mahfillerin bildirdiğine göre, Birleşik Amerika devletleri. Av-nıpadakl siyasî meselelere ancak İhtiyaç duyulduğu zaman karışacaklardır. Amerikalılar, Avrupanın her hangi bir büyük devlet kontrolü altına girmesini İstemiyorlar. Küçük devletlerin hür ve müstakil olabilmeleri İçin İngllterenln, Rusyanm Birleşik Amerika devletlerinin ve Franşapın iş birliği yapmalarının zarureti de ayrıca belirtilmektedir
Amerika’da eğlence yerleri
Pazartesinden itibaren kapatılması teklif edildi
Vâçington 21 (A.A.ı — Amerika Seferberlik dâiresi başkanı M. James Biirnes, dansinglerin, tiyatroların ve sair eğlence yerlerinin pazartesinden i karen gece yarışında kapanmalarını İstemiştir, Bu talep heyecan uyandırmıştır.
M. Bıırnes, bu tedbirin yakıt azlığı dolayıslle ve münakalât vasıtalarında tarazruf temin etmek gayeslle ’ınnıası gerektiğini söylemiştir.
Fena hava ve bahar mevsiminde görülen su tr^hınlıkları kömür sıkıntısını arttıracak âmillerdir. Bu talep l- bul edildiği takdirde yalnız Nev-york şehrinde 1.100 bar ve dolayisile binlerce artist ve müstahdem zarar gerecektir.
Tekel Bakanı
Birkaç gündenberl şehrimizde bulunan Tekel Bakanı B. Suat Hayrl Ürgüplü, bugün de alâkalı dairelerde incelenıeleröv n iunacaktır. Bakan Meclisinin cuma günü toplantıya çağırılması üzerine bu akşamki ekspresle Ankara’ya hareket edecektir.
Eski piyango biletlerinin kupon diye verildiği doğru değilmiş
Sümerbank Umum müdürlüğünden: Sayın gazetenizin 15/2/1945 tarih ve 9458 sayılı nüshasının ikinci sahifcslnde «Eski piyango biletleri ayni yardım kuponu diye satılmış» başlığı altında çıkan yaz: okundu.
Elerinde ikramiye kazanmamış eski piyango bileti olup bunları ayni yardım kuponu sanan köylüler tarafından umum müdürlüğümüze başvurulduğu yazılmakta İse de. ne umum müdürlüğümüze ne de Yerli Mallar Pazaraln Ankara mağazası müdürlüğüne böyle bir istekle yapılmış hiç bir milracat olmadığı gibi İlgili İdare ve zabıta mercilerinin de böyle bir olaydan haberli olmadıklarını öğrenmiş bulunuyoruz.
Roosevelt’in de Gaulle’e davetnamesi
Cezaıre gitmeden 6 gün evvel Kırımdan gönderildi
Vaşington 20 (A A — Bt.vasuiara.y-daa bugün bildirildiğine göre, general de Gaulle’e muvakkat Fransız hükümeti başkanı sıfatlle, M Rooseveit tarafından Cezayir'de bulanmağa davet edilmiştir.
Davetname, büyük elçi M- Callıvy tarafından Parişte G1 de Gaulle’e tevdi edilmiştir. Bu davetiye M. Rooseveit Cezaylre gelmeden altı yun evvel Kırımda Voltadan gr : rJt-ril-mlşti.
Başkan Rooseveit. mesajında general de Gaulle’e kendisiyle Fransız tapraklannda buluşmayı çcık arzu ettiğini, fakat zamanının azlığı dolavı-slle Parlse gitmek isteğinden vazg'C-mek zorunda kaldığını bildirmektedir. Roosevelt’in davetnamesi Yaitadan göndermiş olduğu davetname rihl, Cezayirde buluşmak h-.ışu.«unçi.-kl teklifin Fransız şefi İçin de lîyrun olacağı ümidinin Irhörı üe sonn ef-mektedlr.
Başkan Rooseveit. genoraj de GaüÜe’üh resmi işierile dolayıslle Cezaylre gldemiyeceğln: direnince, meyus olmuştur.
Fransa İle Birleşik Amerikayı karşılıklı olarak ilgilendiren önemli meseleler muallâkta kalmaktadır
Rooseveit söyle demiştir'
«Amerikaya dönmezden evvpı generali gfirmeyi cok isterdim ■»
Bulgaristanda ölüm cezaları
Sofya 20 »A.A ' Anadolu ajansının özel muhabiri bildiriyor:
Pilevne halk ınahkeır.nt1 35 kişiyi ölüm cezasına. 2 kişiyi müebbet hapse. 3 kişiyi 15 seneye ve 6 kişiyi de 5 seneden lfl seneye kadar muhli lif hapis cezalarına mahkûm etmiştir
Hükümler d«'rhM (>rtirhmis-
tir,
Birleşik Amerikanm yeni Ankara elçisi
Vaşington 20 ı A A ' — Dış Bakan vekili M. Ore-.v. özel siyaşrl işleri ikinci müdürü M Aiger Hiss'ln Tur-klyeye sefir olarak gönderilecek dan M. Edw C. WLlson’un yerin tâyin fAJ-1-ceiHn! blIdlrmisHr
BORSA
20 2 1945 Hatleri Londra üzerine l sterlin Neyyork üzerine 100 dolar Cenevre 100 İsviçre Fr Madrid üzerine 100 pezeta Stokholm üzerine 100 kuron
Esham ve Tahvilât
Ergani % 5 1933
İkramtyell % 5 038
% 5 ikramiyen M. M.
% 7 Milli Müdafaa
Milli Müdafaa 2
Mezbahanın ıslahı
Belediye reis muavini B. Nazif Jdn'ln başkanlığında Belediye veterineri, mezbaha müdürü ve diğer mezbaha İle ilgililer bir toplantı yapmışlardır. Toplantıda mezbahanın ıslahı meselesi görüşülmüştür. Mezbahanın bugiinku durumu ihtiyaca kâfi gelmediği, kurulması İcabeden tesisler, yeni buz dolapları ve diğer malzeme tedariki toplantıda gösterilmiştir.
Dgillic-rin bir komisyon teşkil ederek yapılması gerekli işleri tesbit etmeleri kararlaştırılmıştır.
Seç-
Yünlü kumaşlar
Şehrimizde İncelemeler yapan İktisat Bakam, yünlü kumaş İşiyle de meşgul olmuştur. Ankaraya dönüldükten sonra alınacak yeni kararların yürürlüğe konması mömkiin olacaktır,
Milli Müdafaa 3
% 5 945 Milli Mfldafa
Sivas - Erzurum 1
Dış memleketlere pamuklu ve yünlü Üzerine ısmarlamalara geçilmiş İse de malların getirilmesi gecikecektir. Bu bakımı göz önünde bulunduran Yerli Mallar Pazarları mücrsesesl müdürlüğü elde bulunan malların hakiki İhtiyaç sahiplerine ne şekilde verilmesi lâzım geleceği yolundaki İncelemeler de İlerletllmiştlr.
Mart avından sonra incelemelerim sonuçlar: alınarak kararların yürürlüğüne geçilecektir.
Sivas - Erzurum 2-7 % 7 1941 D. Y. I 1941 Demiryolu H 1041 Demiryolu m 1941 Demiryolu 5 Anadolu D Yolu G 00 Anadolu tahvili I - n Anadolu Mümes.
Merkez Bankası îş Bankası nama.
fş bankası hamiline Aslan çimento
HORSA DIŞOTD4
Reşadiye altını
Gulden
Külçe altın on gramı
5.22 )32.— 3113255
12.89
81.1328
24.80
20 —
bl B9
1850
20.24
JS.19
10.16
18.10
1810
19.35
ao4c
1997
86 85
34 50
63 —
48.—
150.—
M.2S 1550
8 80
35,60
32.50
5.18
Created by free version of 2PDF
21 Şubat 1945
AKŞAMDAN AKŞAMA
Baston, ayakkabı, erkek kılığı modalarına dair

ŞEHİR HABERLERİ
Evvelki gün ve dün bol bol kar arağarkeıı, Köprüde, caddelerde, ibişlerde, yokuşlarda yürüyen İstanbul halkının garip bir dcği-ediği dikkatimi çekti: Hemen ç baston kullanılmıyor. Hem le böyle tam havası iken; bastonun çok lüzuıuu varken; kay-pıağa, sendelemeğe karşı bir destek lâzımken... Ancak tek tük İhtiyarlar, sakatlar, elleri değnekli yürüyor.
Şemsiye bile pek yok. Kukuleta de yok.
Bir de o yazın sadakor şems i -Seli, kışın kılıf içinde şemsiyeli erirleri düşündüm. Erkekler, jrola çıkmışken. »Eyvah bastonumu unuttum! Nasıl ederini!» diye evlerine dönerlerdi. Bıyık ve sakal gibi, baston da erkekliğin tamudandı; hiç değilse boyuıı-bağl kadar şıklık malzemesinden* fli. Sonra denildi ki: Kesif nüfuslu şehirlerde, tramvaylara, otobüslere binmek için, baston torluk yarattığından âdet olmaktan çıkmış... İşte şimdi böyle lüzumlu günlerde bile kullanılmaz oldu. Bunun sebebi, her halde: »Harb var, bu sıkıntıda baston nasıl temin edilir!» kaygısı değil. İstenilse, dededen kalma gümüş başlı yadigârlar bir köşede durup duruyor. Fakat kâfir moda.
Aynı kâfir moda, bir çok kadınlara, bu havada hâlâ topuksuz, burunsuz iskarpinler giydiriyor.
Kadınlarımız kadar erkeklerimizin de o fettana ne derece tâbi olduğunu bu küçücük misal bana bir kere daha anlatmış oldu. Düşündüm ki, şu harben sonra, cephelerde tecrübe edilmiş faydalı kılıklar, erkek giyim kuşa-mına elbette müessir olacak; her halde, büyük değişikliklerle karşılaşacağız. Meselâ Amerikan askerlerinde, İngiliz askerlerinde, fermuarh tulumlara raslıyoruz. Hattâ bazılarımız, bu elbiseyi Montgonıery'dc gördüğümüz için o kıyafete, Mareşalin adını veriyoruz, Öteden beri, erkek kıyafetlerinde inkılâp olmasını beklerdik. Sanırım artık zamanı gelmiştir: Bu harb yılımda bize sıkıntısını çektiren düğmelerin yerini fermuar’lar tutacaktır. Beriki darlık devirleri, bizleri yakalarımızdan yakalayamıyacak: Zira bugünkü mânâsız yakaları erkek elbiselerinde zaten olmıyacak.
V——
500 üncü yıl hazırlığı
Bir kanun tasarısı hazırlanacak
Sıtma mücadelesi nasıl yapılmalı?
Hayvanat bahçesi
Bugünküler neye imreniyorlar
Daha cakastz, daha fiyakasız; basit hatlı, pratik şehir elbisesi...
Böyle makul modaların, şimdiki akla sığmaz modalar yerine geçmesini dilerim. Hattâ daha da ileri varacağım: Şayet halka hizmet edenlere mükâfatlar dağıtan zenginler yerinde olsaydım, kılık kıyafetimizi akıllıca değiştirenlere, yani iyi modalar yapanlara ikramiyeler vadederdim. Ne talan söyüyeyim, karda, kışta admlara delikli ayakkabılar giydirmeği ortalığa yayanlara da — şayet diktatör olsaydım — güzel bir falaka arttırırdım.
1953 senesinde kutlanacak İstanbulini fethinin, boş yüzüncü yıldönümü etrafındaki hazırlıklara bu yıldan itibaren bir kot daha önem verilmesi İlgili makamlar tarafından uygun görülmüştür.
Bu münasebetle İstanbul’da geniş bir İmar plânı tatbik edilecektir. Plâna göre yeni caddeler açılacak, büyük binalar, bu arada büyük bir otel, şehir tiyatrosu, belediye ve adliye sarayları yapılacaktır. Bu hususta bilhassa İstanbul'un fel-hl ve Fatih Sultan Mehmet İle ilgili olan hususlar göz önüne alınmıştır. Ancak yıldönümünü kutlamak için yalnız İmar sahasında çalışmak yetmlyeceği takdir edildiğinden İstanbul'un tarihi hakkında çeşitli cephelerden neşriyat yapılması uygun görülmekledir. Bundan başka fetihten evvel İstanbul'un güzel sanatlar, sosyal, iktisat vesaire bakımından durumu ile fetihten sonra Türk İstanbul'un benliğini belirtmek için geniş bir program hazırlanacaktır.
İlgili makamların yaptıkları etûd-lere göre İstanbul’un beş yüzüncü yıldönümü için gerek şehrin imarı, gerek düşünülen geniş mikyasta kutlama hakkında seksen milyon liraya yatan bir paraya lhllyaç görülmektedir. Bu paranın bugünkü duruma göre ayrılabilmesi çok güç olduğundan harbden sonra devlet bütçesile bunun temin! düşünülmektedir.
Gerek bu paramu ayrılabilmesi, gerek yapılacak işleri kolaylaştırmak İçin bir kanun tasarısının hazırlanması münasip görülmüştür. Kanuna girecek esaslar hakkında İstanbul belediyesi tarafuidaıı bazı teklifler yapılmış ve bu teklifler Vali ve Belediye Helal' Dr. LÛtfl Kırdar tarafından Ankara'da İlgili makamlara verilmiştir. Maarif, Nafla. Dahiliye ve Münakale Bakanlıkları beş yüzüncü yıldönümü ile İlgili olduklarından bu Bakanlıkların da düşünceleri alınacak ve kanun tasarısı son şeklini alacaktır.
İstanbul belediyesi de bu seneden İtibaren bu mevzu He ilaha yakın bir alâka göstermeğe başlamıştır. Geçenlerde Gazanferağa medresesinde açılan belediye müzesi bu hususta bir başlangıçtır. Belediye, İstanbul’un tarihini aydınlatmak İçin şimdiden neşriyat yapılmasını da faydalı bulmaktadır.- Bu bakımdan 1945 bütçesine yirmi bin liralık bir ödenek (tahsisat) konulacaktır. Bu para, gelecek yıllar arttırılacaktır.
Bu para ile İstanbul hakkında çeşitli mevzularda yazı yazacaklar İçin bir müsabaka tertibedllecektir. Yıldönümüne sekiz sene gibi oldukça kısa bir müddet kaldığından faaliyete şimdiden başlanması zaruri görülüyor. Lâkin bu konuda asıl çalışma, kanonun kabulünden sonra başarılma ' ına girecektir.
Bir mütehassısa göre katı netice almak için mücadeleyi bütün memlekete yaymalı
bir sahada İhtisas yapmış ancak üç dört sıhhat mühendisi vardır. Fakat bu meslek, henüz memlekette laaî rol oynıyacak olr raddeye gaimcnıiş-tir.
Halbuki yol. elektrik. İnşaat mühendisliği gibi bir de sıhhat mühendisliği lâzımdı.-. Sıhhat mühendisi. mühendisliğin ihtisastan evvelki umumi bilgileri okuduktan sonra ııbkı yol, elektrik, makine mühendisi gibi sıhhat mühendisi şubesine de-
(Vâ - Nü)
Satışa çıkarılan ithal malları
B. O. İstiklâl cad. 302 de Vahranı Gesar’3 gramofon plâğı, Gal. Kara-köy palasta Osman Taşcıogluna kürek ve kazma, İstiklâl cad. 46 da Oto-dizel Cemil Muhayyeşe otomobil akşamı. İst. Agopyan handa Tahsin Furtuna teneke levha, İst. Ycnlpos-tahane yan sokakta Mehmet Galip İnçle Jlrofl esansı, İst. Ca feriye handa Ziya İnankura zırnık, Tahtakale No. 8 de Anadolu Kontuarına kurşun üslübeç, Sirkeci Türkiye Eczacılar laboratuarına stramonyum. Jaboıan-dl. pilokarpin nitrat, pllo karpin klo-rür, atropin sülfat ve sparteln sülfat, İst.Mehmet paşa handa Çelebon İlele kırmızı demir oksidi, İst. Prevuayan-i handa İ. RSif Somersana muhtelif tıbbi ilâç, İst. Marpuççular cad. No. 19 da Y, Vorepulosa asi d karbolik ve Strcnel esansı, İst. Marpuççular No. 45 de Vltalls M. Pollkara toz soğuk tutkal, İst. Birinci Vakıf handa Aziz Tali biye kurşun kalem, İst. Anadolu han altında İzmir manifaturaya battaniye ve poplin, tst Ananladl handa Şemsi Duysala g&ı ldrofll. Yedikti! e Kazliçeşmede A. va Jozef Kam-hlye kuru sığır derisi.
Memleketimizde sıtmayı kökünden atmak İçin Ankara'da toplanan sıtma Kongresinde verilen kararlar. Yüksek Sıhhat Şurasında son bir tetkikten geçirildikten sonra yayınlanacaktır. Bu mevzu etrafında birçok mütehassıslar, ayrı ayrı düşüncede bulunmaktadırlar. Geçenlerde malarya mücadelesinde tutulacak yola dair profesör operatör Cemil Topuzlu İle görüşmüştük. Bugün de uzun yıl^.. lar sıtma İşlerlle yakından uğraşan _ bir zatın dikkatini çeken fikirlerini j vam eder. Sıhhat mühendisi, su, ka-kaydedlyorüz. Bu mütehassis diyor, nalizasyon, mesken sağlığı işlerinde kİ: [en ziyade söz «e İş rahibidir. Bu ba-
— Malarya mücadelesinde bütün ‘ kımdan malarya mücadelesinde sih-dünyaca yapılmış bir çok Seylrr var- hat mühendisinin hıfzısıhha mittedir. Evvelâ tâyin edeceğimiz ehem- hassışı kadar rolü vardr. miyetli bir nokta vardır: Medeni mil-; ~ "
İdlerin uzun yıllar çalışmadan sonra, liğl karıştırıyoruz, elde ettikleri usullere mİ dayanoca-.'...............*
ğız? Yoksa yeni blrşey mİ keşfedere-' ğiz? Benim kanaatime göre biilün, medeni dünyanın başardıkları İçinde kendimize en uygun olanı seçip al-, mak lâzımdır, şimdiye kadar bir çok toplantılarda bir çok kararlar verdik. Fakat işi kökünden halletmek kabil olmadı. Neteklm sıtma İçin bil sefer de yeniden tetkiklere lüzum görülmesi, evvelce verilen kararların büyük bir fayda vermediğini göstermektedir.
Benim düşünceme göre geniş ve büyük bir ölçüde mücadele yapmak, bir de küçük ölçüde mücadrieyi teş-kllâtlanc^rnmk İcabcder. Burada en mühim cihet, para meselesidir Şayet mücadeleye ayrılacak para, İhtiyacı karşılıyacak miktarda değilse o takdirde devletçe muayyen bir mıntuka yi ele almak lâzımdır Bu mıntaka malarya mücadelesi bakımından en enteressan olan yerdir O zaman Na-| fla, Ziraat, Sıhhat Bakanlıkları — kendi hisselerine düşen tasımlar-1 da — mücadelede .yer almalıdırlar. Yurdun diğer bölgelerinde yapılacak mücadele daha küçük mikyasta olabilir. Fakat sıtmanın en çok zarar ve tahribat- yapan sahasında mücadeleyi teksif etmekle beraber memleketin her tarafında az eok mtt-'ndeleyc girişmek icabeder.
Bundan başka mücadeleye ara vermeksizin devam etmek de şarttır. Öyle ayda bir defa doktorun, sıhhat memurunun hastayı muayene etme-sile sivrisineklerin üredikleri yerleri kontrol etmekle mücadeleden tam bir netice alınamaz. Sıtmalıların sıhhi durumları gayet sıkı surette takib-edlldlği gibi sivrisineklerin üremedne melce olan yeler kış. yaz kontrol dışında kalmamalı, bunların arasız temizlenmesine, yumurtalarının imhasına çalışılmalıdır. Bunun için dj umum! bir organizasyon yapmak vt İŞİ koordine etmek gerektir.
Burada mühim bir cihet daha var-. dır. Yalnız malarya mücadelesinde değil, nırımi saflık hizmetlerinde ve mücadelelerinde yalnız hekimle iş görülemez. Bu İşte ihtisası nlnn hekimlerden ziyade tâli personeller yetiştirmek lâzımdır Bunlar için mesleki okullar, bu mesleğe tnt'.ıabede-ceklerln heves ve rağbetlerini arttı-,
Bundan başka sıhhiyecilikle tabıb-, I Hekim hastayı
tedavi eder. Hıfzısıhha mütehassisi ve sıhhat mühendisi letim&t mahl-[ vettekl hastaiklarla mücadele etmek ve bunları ortadan kaldırmakla meş-[ güldür. Hekimlikle hıfsifS'hha mütehassıslığa artık bugün medenî dünyada ayrılmış, ayrı ayrı işlerdir. Hekim — bugün anlatan ilmi mânaya göre — hfaıssthhd İslerinden ve bu gibi mücadelelerde fikir rahibi değildir
Tçlimal mahiyetteki modern hıf-zissüıha geçen büyük harbden sonra çok inkişaf etmiş, büsbütün yeni bir mahiyet almıştır Bu İtibarla diğer sahalarda olduğu zib! malarya mücadelesinde de hlfzıs=ıhhccı>?rn söz bırakmak Icabeder
Bize gelince: .Mainıyıı mücadelesinde bugünkü mail durumumuz Itl-barlle büyiik bataklıklara kadar gitmeğe imkân yoktur. Fakat şimdi yapıldık gibi mücadeleyi umırmî’eştir-mek icabetler Meselâ İstanbul'da Ka-[dıköy ve Haydarpaşa'dan Pr-ndık'e kadar mücadele yapmak tstı.nbul'dâ [sıtmaya nihayet verıres demek değildir şehrin diğer semt’erind? de sivrisinek olduğuna göre sıtma mikrobunu taşıyan ve sıtma mücadelesine dahil remtten gelen bir sivrisinek. mücadele dışında bi’-nJoLmıs yerde bulunan bir ln'anı tehrln diğer 'semtlerinde si- rlsjnek olduğuna göre mücadele mıntakasından çelen bir sıtmalı olan bir insan1 sokan sivrisineklerin hastalığı salim insanlara aşılamakla o muh’t" de «itmeyi bulaştıracaklarına şüphe yoktur.
Şayet tstanbıılda muayyen mınt*-kalarda yapılan sıtmn mücadelesinin devamına lüzum görülüyorsa bunu şehrin her tarafına tekmil etmek lâzımdır.
Gerçi medeni memleketlerde sıtma mücadelesi, şehirlerin dışında yapılmaktadır. Fakat bu şehirler, bütün sıhhi, konforlırile ve sivrisineklerin üremesine İmkân olmayan şeklide kurulmuşlardır.
Halbuki İstanbul henüz bu mesut duruma gelmediğinden malarya, tifo, tifüs >ribl içtimai ve bulaşık hastalıklarla mücedeleve ihtiyaç cöster-mektedir.
Diğer bir nokta daha var: Malarya mücadelesinin uzaktan idare edilmesi de tam bir fayda vermez. Malarya. , trahıım, tifo gibi bütün bulaşık has-racak tçdblricr almak memleketin . taliki ar. İhtiyaçlara göre mahallinde umumi sıhhat mübadelesinde boşan- bir makama tabi olarak yerinde ve lacak işlerin başında gelen bir dâva-j tam salâhiyeti erle idare edilirse faydır. dalı neticeler alınır. Esasen bu gibi
'Bundan başka blzd? mühim bir mücadelelerde çok çalışmak ş&rtlle nokran daha vardır: Sıhhat miihen- uzun yıllar sonunda netice alınabilir» dişliği. Bizde Avrupa'da Amerika'da m. R. E.


Et fiatleri
Daimî encümen tarafından verilen kararlar
Bu sene Yıldız bahçesinde açılması düşünülüyor
Belediye, Yıldız parkında bir hayvanat bahçesi kurmağa karar vermişti. Parkın bir kısmı dn nebatat bahçesi haline getirileceğinden, bu mvezu üzerinde bir müddettenbcrl bir İngiliz mütehassısı Belediye namına etütler yapmaktadır. Nebatat bahçesinde ne gibi cins ve neviden nebatlar bulundurulacağı yakında tesblt edilecektir.
Hayvanat bahçesi hakkında İlk etütler yapıldığından, bu sene bahçenin kurulması için Uk adım atılacaktır. şimdilik memleketimizde yetişen nadir cinsten hayvanların teşhiri düşünülmektedir Hayvanat bahçesinin bir kısmı ehli, diğer kısmı da vahşi hayvanlara alt olacaktır. Teşhir edilecek hayvanlar İçin demir kafesler yaptırılacak, aynı zamanda bunların hastalanarak ölmemeleri ve yahut diğer cins hayvanat tarafından taarruza uğramamalar için gereken tedbirler de alınacaktır. Kafeslerin yakında siparişine başlanacaktır. Hayvanat bahçesinde çalışacak kimselerin de kadrosu hazırlanacaktır. Yurdun muhtelif taraflarından getirtilecek hayvanlar yakında kararlaştırılacaktır.
İleride yabancı memleketlerden hayvanlar do getirtilecek ve bu hayvanların alıştıkları iklimin hayat şartlarının temini için gereken tedbirler alınacaktır. Hayvanat bahçesinin bu sene İçinde açılması düşünülmektedir.
Caddeler karlardan temizleniyor
Diin, cadde ve sokakların Jcardan temizlenmesi IçLn Belediye, Tramvay İdaresi le İş bölümü yapmıştır. Belediye. dün kar maklneslle Mecldlyekö-yü. Şişli vc Cumhuriyet caddelerinden Taksim meydanına kadar olan ana caddenin her iki tarafını, oradan Atatürk köprüsünü ve Atatürk bulva-rile BabIâli caddesini temizlemiştir. Temizleme cklplerile de Tünel caddesi ve mühim yolların temizliği yapılmıştır. Tramvay idaresi de Kara-köy, Bankalar caddesi ve Şişhane yokuşunun temizllğlle meşgul olmuştur. Bundan başka şehrin muhtelif semtlerine dağılan 200 tramvay makasçısı tramvayların durmadan İşlemelerini temin etmiştir. Temizlik İçin hariçten 150 amele tedarik edilmiştir.
büyük Sent
ilân
Çorap fiatleri
Son günlerde yeniden yükseldi
Elektrik, Tramvay idaresinin tifüse karşı tedbirleri
Tifüsle mücadele tedbirleri
olunurken tramvayların dalma bir endişe mevzuu olduğunu göreıı tramvay İdaresi bize şu malûmatı vermiştir:
Şehrin her semtinde her sınıf halkla daimi bir temas halinde bulunan 3000 tramvay memur ve İşçisi arasında bugüne kadar yalnız iki tlfüslü görülmüş, bunlar da derhal tedavi İ edilmiştir. İdare tifüsle mücadele İçin , Şişil, Aksaray. Beşiktaş depolarında. Silâhtarağa fabrikasında, Ayazpaşa-da hamamlar yaptırmış. 11 hasta bakıcı ile 0 etüvcüyü hizmete almıştır. 12 blıı liraya 8 etüv makinesi tedarik etmiştir..
Memur ve işçilere tifüs aşısı tatbik edilmektedir. Büyük bir kısmı aşılanmıştır. Her gün muayeneden geçen işçilerden şüpheli görülenler hamama gönderiliyor, etüvden geçiriliyor, tea-bedenlerin evlerinde resmi makam--lura haber verilerek muayeneye tabi tutturulmaktadır.
* Dün şehirde bir tifüs vakası görülmüştür. Hasta Kasımpaşadadır.
AYRICA
4 Kadın Nasıl Kadın 1 Kadın eder? — Errol Fiyim nihayet öylendi — Genç Yıldızların Hataları — J^erkesin güzel bir tarafı vardır — Marlu Montez’ln bir tablosu — Dert Ortağı, enteresan mevzular, en yeni fotalar...
Nedim ve Itrî'nin mezarları
Lâle devrinin şairleri m eşli ur Nedim'in Karaçaalımed'de ve büyük Türk bestekârı. Itrî'nin da Edlrnpka-pıdakl mezarlarının yaptırılmasına karar verilmişti. Nedim'in mezaruıın 1400, Itrî'nin de 1700 lira üzerinden keşifleri yapılmıştır. Daimi encümen yarın bu iki mezarın yapılmasını bir müteahhide İhale cdçcektlr.
★ Şehrimizde bulunduğu müddet içinde fabrikalarla yakından ilgilenip İncelemeler yapan tktlsat Bakanlığı sanayi tetkik dâiresi reisi B. Kemn-leddln çivi şinl halletmiştir. Bakanlık, İhtiyacı olanların çivi İsteğini oııllye-cek tedbirleri alarak tatbikine geçecektir.
Et flatlerlnln tesbltl için belediye tarafından hazırlanan teklif dün dalnd encümende müzakere ve Kabul edilmiştir. Yeni karara göre kabul edilen flatler şöyledlrt Erkek kıvırcık ctl toptan kilosu 103, perakende 215, Karaman ve dağlıç etleri toptan 188. perakende 210, sığır eti toptan 105, perakende 187, manda eti toptan 130, perakende 152, keçi eti toptan 160. perakende 182 kuruşa satılacaktır.
Kuzu eti flatı tesblt edilmemiştir. Kuzu etinin satışı maliyet flatlne göre hesaplanacaktır. Bu cins etin devamlı olarak piyasada bulunmaması dolayıslle flatı tesblt edilmemektedir. Bu flatler belediye tarafından İllin, edildikten sonra yürürlüğe girecektir.
Dün mezbahada 3742 boş hayvan kesilmiştir. Bunun 1070 1 kuzu, 1683 ü muhtelif cins koyun, 49 u kıvırcık, 47 sİ keçi geri kalan miktarı da sığır ve mandadır.
★ Belediye teftiş heyeti yeni bir programla işe başlamıştır. Bu programa göre haftanın Uç gününde öğleye kadar, bir gün de akşama kadar teftişler yapılacaktır. Tahkikat Hşle-rllc haftanın İki gününde öğleye kadar meşgul olunmaktadır.
Her cina orkek v« kadın çorapları hallerinde yeniden yükselme olduğu görülmüştür. Erkek çorapları üstlerindeki yükseklik pamuk ve yün ipliği bulunmasındakü güçlükten ileri geliyor, İthalât güçlüğü iplik yokluğunu doğurmuştur. Bir ilgili bu bakımdan şunları söylemiştir:
t— Önce fabrikalar karaborsadan iplik bularak işlerlerdi. Son aamao-larda İthalât azalınca karaborsadan İplik bulunanlar olmuştur. Yeril Mallar Pazarlarının bu fabrikalara yaptırdığı çoraplar İsteği Önlemekten uzaktır. Çorap fiatleri için tedbir almınaaı gerekmektedir ■
Kadın çorapları İçin de buna benzer eksikler vardır. Suni vo tabii ipek İpliği İsteğin ancak yarısını önllyectk tutardadır.»
Bu İşlerle uğraşan biri de şunları söylüyor:
(ı— Her cins ipek İpliği üretimi azaldığı halde İpekli çorapları giyenlerin sayısı çoğalmıştır. Eskiden Ana doluya bu kadar İpekli çorap gönderilmeydi. İstanbul'un bir çok yerlerinde açılan ve sade kadın çorabı satan dükkânların çoğalmış olması da blgyn. iddiamızı İspat eder.»
İktisat Bakanı Valiyi ziyaret etti
Şehrimizde bulunan İktisat Bakanı B. Fuat Slrmen, dün Vali ve Belediye reisi B. Lfttfl Kırdan makamında ziyaret etmiştir.
CHOPİN gecesi
Ankara Devlet Konservatuvan hocalarından değerli piyanist Ludvig Çaçke tarafından Ankara radyosu vasıtası!e sunulacaktır. Konser 22 şubat 1945 perşembe akşamı saat 19,25. te baslıyncaktır.
ı>Geçit>. mecmuasında şöyle bir fıkra okuduk:
«Napoleon Sezar ve Aııibal gök yüzünden dünyayı kasıp kavuran ikinci cihan harbini seyrediyorlardı. Arıibal:
— Alı şu tanklardan beride de olsaydı, şimdi Romanın ismi mi kalırdı?,, dedi,
S ez ar:
— Alı şu Müttefiklerin elindeki uçan kaleler bende olsaydı... diye içini çekti,
N'abolcrm uzun uzun düşündükten sonra homurdanarak:
— Benim de elimde doktor Goebbels olsaydı, bugünkü dünya kaybettiğim yerlerden haberdar olmıyacaktı... dedi.»
Tarihteki cihangirlerin bugünkü harbler karşısında nelere özendiklerini, nelere iç çektiklerini, neleri istediklerini gördük.
Acaba bugünkü harbi idare edenler arasında dünkülere bakıp onların ellerinde bulunan fırsatlara imrenmiyenler yok mu?..
Yukarıdaki fıkrayı tersine çevirip, bugünküleri dünkülerin haline baktıralım.
İşte ikinci dünya harbinde nıag-Itıbolmak üzere bulunan tarafın başındakilerinin ağızlan sulanarak, hayran hayran, zevkle, hasretle seyrettikleri tarihi bir tablo... Onların ağızlannin suyunu bu derece akıtan manzara da şudur:
Napoleoıf Boııapart, mağlûbiyetlerinden sonra,
Helen adasında, dalgalara karşı geniş bir koltukta oturmuş, bir elinin parmaklan ceketinin düğmeleri arasında, öteki elinde bir fincan,.. Meşhur konyaklı çayını, enginlerin karşısında vııdum yudum içiyor...
Bugünkü mağlûp tarafın başlarından biri -=- onun bu haline gözlerini dikmiş olduğu halde — yanındakine şöyle söylüyor;
— Ne keyif azizim!.. Ne zevkü-safa... Ne yangeLiş „ Ne sükûnet!.. Şu hale bak rica ederim... O sessizlik cenneti içinde çay içişi görüyor musun?.. Gel keyfim gel.. Ah bizim için de biitiin bu badirelerden sonra Napoleon’a yapıldığı gibi şöyle bîr Sent Helen cenneti gösterilse..,
— Nerede efendim?.. Nerede o Arzı Mevut!.. Napoleon dünyanın en talihli mağlûbu idi!..
— Lâkin işte buna rağmen insan bir türlü kendisini, bu gürültüden sonra o sükûnet cennetine kavuşmanın rüyasından kurtaramıyor,..
— öyle efendim.,. Her mağlûbun gönlünde bir Sent Helen hayali yatar!..
Zannediyorum ki bugünkü dünya harbinin mağlûpları için Napoleon'un Sent Helenlnden, o ılık cennetin rüyasından başka imrenilecek şey. ve beslenen ümit kalmadı.
Dünyaları elde etmek hülyasından sonra, hayal küçüle kü-çiile Okyanus üstünde minimini bir adaya kadar inmiştir. Fakat yarının muahedeleri mağlûplara bir Sent Helen cenneti ve orada dalgaların sesleri arasında sakin bir hayat hediye edecekler mi?.. Zannetmiyoruz...
Hikmet Feridun Es
M e v 1 û d
Babanı ve aile reisimiz İBRAHİM ÇOLAK'in ruhuna ithaf edilmek üzere ve Ölümünün yıl. dönümü münasebetiyle 24 şubat 945 cumartesi günü öğle namazından sonra Teşvikiye camisinde nıevludu şerif okunacaktır. Merhumu sevenlerin, dostlarının ve arzu edenlerin duamıza İştiraklerini rica ederiz.
İbrahim Çolak oUesl namına oğlu Ertuğrul Çolak.
ŞUBAT 1945 SAYISI ÇIKTI
En güzel Hikâye,. Resini, San'at eserlerile süslüdür. Her Gazetecide bulunur. 100 sah!te 25 kuruştur.
k.

Su hile 4_ ________________
KARAR ZAMANI
|yaza.. SİMDE» WFLLS »I
C4RINCİ KISIM ÜÇÜNCÜ BAHİS
Avrupaya misyonum: 1940
Paris'le Fransız Cumhur Başkanını, Başbakan Dala-dibi 'yı ziyaret - Daladıer’n.n durumu görüşü
Nthrin öte taralında birkaç yiir. kilo-mvtre uzakta da Fransız müdafaa bullar» vardı Biz geçerken hiçbir ses İşitilmiyordu. Hal t A göklerde bir tayyare bile gör mmüyordu
Paris'te
Paris ve Lundradakl görüşmelerimi butun teferruatile yazmak tabiî benim için mümkün değildir. Bu konuşmalarda bnhLs mevzuu olan meselelerin birçoğu harb bitmeden İfşa edilemez. Zaten, feel bir tesadüf eseri olarak, o vakit Pariste görüştüğüm Fransız devlet adamlarından çoğu buğun Almanların elinde esir bulunmaktadır Gestapo, belki de benim hükümet erkânile yaptığım görüşmelere alt dosyalan elde etmiştir. Fakat uzaklan uaağa olsun, onların ıstıraplarım arttıracak ifşaatta bulunmama imkân yoktur Onlarla görüştüğüm zaman söyledikleri her söz. doğru ve meşru İdi. Fakat Almanların hakikatleri tahrifte ne kadar İleri gittiklerini birçok misallerle biliyoruz.
Parlse 7 mart sabahı erkenden vardım Parlsl tamamen değişmiş buldum. Birinci harbin İlk aylarında ift-nıdığun heyecanlı ve maneviyatı yuk-•ek Parlşten eser kalmamıştı. Tenlıa sokaklardan geçerken evlerin manzarası bile, size mevcut bedbin ve küskün havayı anlatmağa yeterdi
Umumi bir bekleme, mukadder bir felâketi beldeme heyecanı Beziliyor-1 dıı. Konuştuğum biFçok kimseler içinde hükümet erkânından basılan müstesna, pek nzı İnsana Ümit ve ce-«a'-et veriyordu.
İlk ziyaret ettiğim zat. Cumhurrelsl Albcrt Lebrun oldu. Cumhurrelsl. bu konuşmamızda daha ziyade hususi hsmtındaı. bahsetti. Fransanın Alman hududuna bitişik bir yerinde doğduğunu, çocukluk hâtıralarının 1870 harbinden sonraki Alman işgaline alt sahnelerle dolu olduğunu anlattı Eski nesle mensup Fransızların, her biri Almanyanm Frjnsaya hücu-mlvlc başiıyan, üç harb İçinden geç-tl'in!, ve hiç olmazsa bir nesli, memleketleri Alman taarruzu neticesi harbe girmeden yaşamağa imkân bulmad'kça Fransanın da ayak üstünde duramıyacağını anlatmak İstiyordu.
Reis Lebrun, mazide Fransız cumhuriyet hayatında çok görülen muhterem ve ince bir Fransız tipi İdi. Bununla beraber, birinci cihan harbinde Fransa Cumhurrelsl bulunan Polncare kadar karakter, enerji, görüş ve kabiliyet sahibi olmadığını Söylemek mübalâğalıdır Yalnız reis Lebrun’un hâfızasi süratle kendisine İhanet ediyordu. İsimleri, tarihleri, hattâ vakıaları hatırlamakta güçlük çekiyordu. Neteklm mülâkatın so-nunda, sarayın odalarını göstermek U2ere beni gezdirdiği zaman duvarlara asılı tabloların isimlerini hatırlayamıyor., ve her defasında beni tenvir için yaverinin yardımına İhtiyaç duyuyordu.
Elise sarayından çıkar çıkmaz Plansız gizil polisinin himayesinde Başvekil Daladler ile görüşmeğe çittim. Mart ayının sönük ışığı altında tenha Avenue G'.örtel i geçtik, bomboş Concrrd meydanından. Milli Müdafaa Nezaretinin bulunduğu St. r(?nıinlque sokağına girdik. Başvekil çalışma zamanının çoğunu burada geçiriyordu.
Daladiertnin görüşü
Daladler bir müddet evvel başından geçen.bir kaza yüzünden hemen de kötürüm bir hale gelmişti, ve bana daimi ıstırap içinde olduğunu söyledi Konuşmaya 938 eylülünde, nazik zamanlarda onunla Pariste yaptığım görüşmeyi hatırlatarak b&çte-d. O günden beri vukubulan feci hâ-t lerl ânlatıı. Amerikan hükümet ve milletinin takındığı teveccühler I ve anlayışlı tavırdan dolayı Fransız milletinin duyduğu minneti ifade etil. Ve Amerikan tarafsızlık kanununun tadilinden dolayı Fransanın ne kadar istifade ettiğini İzah etti,
Başvekil, Amerika Cumhurrelslnln harbi önll.vc-rek Avrupa nın ihtilâllerini âdil bir tarzda hal İçin sarfetLlğl gayretin, Avrupadakl İnsanlara dâva :n mânevi kıymetini anlatmağa j ardım Bitimlini söyledi.
pat etmiş bulunuyordu. Başvekil, Alman hükümetinin yalnız, bir gaye ta-klbettlftlne kanidi: O da bütün Avru-payn vc bütün yakın şarka hâkim olmaktı Alman hükümetinin nihai İhtirasının bundan da İteri gitmediğine emin değildi. Her halde hadiseler öyle bir noktaya gelmiştir ki, ar-tık Fransanın Nazi rejiminin kendisini mecbur ettiği tarzda yaşamasına İmkân yoktu. Fransa emniyetini temin edinceye kadar harb etmeğe mecburdu.
Daladler. Hitlerin A İs as ve Lor en üzerinde hiç bJr emeli olmadığı hakkında verdiği teminatın, evvelce Çekoslovakya hakkında verdiği teminat gibi hakikate uymadığını biliyordu. Harb başlamadan çok evvel. Alman ajanlarının 1938 de çekoslovakyada olduğu gibi, Abustaki Alman balkı arasında tahrikâta başladıklarına dair Aşikâr deliller vardı. Bu ajanların. Sftdet arezlrinde Henleln’ln takibe! t iği hareket hattını aynen tatbik İçin emir aldıklarını gösteren vesikalar elde etmişti.
Kendisine, Fransanın aradığı emniyeti temin edecek milletler arası teşekkül hakkındak» fikrim sorduğum zaman. Başvekil, asıl meselenin, muhasım devletlerin askeri kuvvetleri arasında aşağı yukarı bir muvazene tesisi olduğu cevabını verdi. 31-İfthsızlanma biricik hal çaresi İdi. Fakat Almanya ve İtalyanın aynı zamanda hakikaten silâhsızlanmakta olduklarına emin olmadıkça. İngiltere ve Fransa silâhsızlanmaya doğru nasıl bir adım atabilirdi?. Birinci haıbin sonundan beri geçirdiği tecrübe göz önünde İken, Fransa AI-manyanın silâhsızlanmakta olduğu hakkınflaM iddiasına nasıl inanabilirdi Başvekil, Hitlerin Aimnnyanın tekrar silâhlanın ağa başladığını ilân ettiği tarihten evvelki zammı kasde-dlyordu. 1919 da Almanyadn general Nolle’nln riyasetinde bulunan Fransız askeri heyeti. Alman silâh stoklan her İmha edildikçe, Almanyanm diğer bir tarafından gizilce daha mühim stoklar vücuda getirilmekte olduğuna tamamen vâkıftı. Bu sebeple silâhsızlanmayı temin etmenin, kuvvetli tarafsızların mesuliyet deruhte etmelerine bağlı oldtfğu anlaşılıyordu, Bu tarafsız devletler icabında kuvvet kullanmağa hazır bulunacaklardı.
(Arkası var)
Elli yıllık evliler
Yarın akşam jübilesi yapılacak evlilerin en kıdem lisi 67 senedenberi bir arada yaşıyorlar
MEVLUT
Tüccardan Haindi Kıykı'nın zevcesi. Vasfl ve Şükrü Kıyki'nın anneleri Rağ se Kıyki’nın »efatının kırkıncı gününe müsadif 23 şubat 945 cuma günü öğle namazını müteakip saat 16 de Beyajdu ağa camiinde aziz ruhuna mevliit okunacağından kendisini seven akraba ve dostlarının teşrifleri rica olunur,____________________
Mevlût Ebüzziya Zade Velidin ruhuna çemberlltaştaki Atik Ali paşa camiinde önümüzdeki 22. 2. 45 perşembe günü öğle namazından sonra Ebüzziya zade Velldin ruhuna okunacak mevluda bütün kendisini sevenler davet olunur
En az elli yıldan beri bir arada yaşamış evliler şerefine Fatih Halkevi tarafından tcrtlbedilen Jübile etrafındaki hazırlıklar bitmiştir. Elli yıllık evlilik hayatları kutlanacak çifter 6i dlr. Bundan başka B çiftin da bütün masrafları Halkevi tarafından deruhte edilerek düğünleri yapılacaktır.
EvllUk hayatının ellinci yılına erişmek talihine mazhar olan Çlfler arasında her zümreden kimseler vardır. Bu çiftlerin en kıdemlisi 1878 tarihinde evlenen ve 67 senelik rvli bulunan B_ Bekir Kaçar İle eşi bayan Fatma Kaçardır. B. Bekir Kaçar, gençliğinde hayatını rençperlikle geçirmiştir.' Simdi Balatfa Mollaaşkl mahallesinde Taşçı Hasanağa sokağında 16 numaralı evde eşi bayan Fatma Karar lir yaşamaktadır. Bu çiftin 67 yıllık evlenmelerinden hayatta İki çocukları vardır Bu İki çocuklarından yine hnvatta olmak üzere 11 torunları ve 4 de torunlarının çocukları dünyaya? gelmiştir.
Kıdemde İkinciliği teşkil eden B. Nafiz çokrtosun He eşi bayan Mlrlş Coktosun. 1879 senesinde Manastırda evlenmişlerdir. 66 yıllık evlidirler. Hayatta beşi kız, beşi de erkek olmak üzere on çocukları vardır. Bu çiftin dokuzu erkek, dokuzu da kız olmak iizere 18 torunları: ikisi kız, on üçü de erkek olarak 15 de torunlarının çocukları vardır. B. Nafiz Çöktosun, ile esi bayan Mlrte Coktosun. Çapada Muratpaşa mahallesinde Selçııksul-tan Camlı sokağında 17 numarada oturmaktadırlar.
Jübilesi yapılacaklardan evlilik hayatındaki eskiliği Itlbariie üçüncü sı- I rada bulunan B. Farls tlkkan 18831 senesinde Bltlls'de bayan Heves İmkan ile evlenmiştir. Şimdi hayatta bir çocukları, altı torunları ve dört de torunlarının çocukları vardır. B Farls yüz. eşi bayan Heves de yetmiş beş yasında bulunduklarından bay | Farls İlkkan. Jübiledeki çifterin en yaşlısıdır. Bu esirlik kari koca, Beşlk-taşta Akaretlerde Hacıhall! sokanının 13'1 numaralı evde pek yoksul bir ömür sürmektedirler
Yarim asırlık evlilik jübilesine gi" rerek dikkati çeken bazı çlfler daha vardır: Bunlardan birisi Mudanyada doktor Salih sağlık İle esi bayan Lflt-fiye Sağlıktır Doktor Salih Sağlık. IVACV ------,—,
şimdi MBdanyada liman yüklem? ve ‘ Bnblâll ve Ankara caddeleri. Sirkeci, irMrAçlnln dnlrtom olarak ır....ı.x(> irXw>Hrle.rı nalor*ı SUchni’in
I
Piyano ve keman konseri
Ankaradan bir konser vermek üzere şehrimize gelen piyanist Mithat Fen men İle Orhan Borar Eminönü Halkevlnde 22 şubat 1Ö45 perşembe günü saat (18» de bir konser vereceklerdir. Davetiyelerin Halkevi bürosundan alınması
Elli yıllık evlilerden Farls ve eşi bayan
kutlamak İçin bugünku evlenme törenlerine uygun olarak caz bulundurulacak, genç çiftlerin ve davetlilerin | dansetmelerine tmkân verilecektir. | Gerek elli yıllıklara, gerek yeni evlilere verilmek üzere birçok müesseseler. Fatih Halkevi emrine, hediyeler vermişlerdir. Hediyeler şunlardır: Sümerbank: Her çift İçin onar metre pamuklu ve pljamalık kumaş. I İnhisarlar idaresi: Husus! surette ya-pilmiş ellişer tane birer paket Slpa-hlocağı sigarası İle birer şişe likör. Gümrükler İdaresi: Üçer buçuk metre İpekli gömlek kumaşı, Güven sigortası: Birer saadet sigortası poliçesi. (Çiftlere verilecek madalyaları da Güven sigortası yaptırmıştır.» Nestle çikolata fabrikası: Hususi am-bnlâjlar teinde çikolata. Besler bisküvi fabrikası: Hususi ambalâjlı bisküvi kutulan. Ankara ecza deposu: Birer şişe Kristal kolonyası, Berber- 1 ler cemiyeti de Fatih Halkevine bir mektup yazarak yarınki Jübileye İştirak edecek gerek elli yılhk evlilerin, gerek düğünleri yapılacak ciflerin adreslerine erkek, kadın berberleri göndererek fahri olarak traş etmek ve tuvaletlerini yapmak arzusunda bulunmuştur. Bazı zatlar da yoksul çlfler 1çln erzak hediye etmiştir.
M. R. E. 1
Elli yıllık evlilerden diş tabibi llii evin Mukbil Kocaer vc eşi bayan Emine Kucaer
Mihri müeccel beş sim mecidiye,..»
Yarınki merasim
Jübileye iştirak edecek yarım asırlık çiftlerle genç evliler yarın saat 16 da Fatih Halkcvinde toplanacaklardır. 75 otomobilin teşkil ettiği uzun bir jübile alayı, her otomobile birer çift binmek şartlle, Halkevinden hareket edecek; Beyazıt, Dlvanyoiıı,
1 1 ■ ”
TURAN SİNEMASINDA BıtQÜn fkf büyük filim birden 1— ACI HATIRALAR Türkçe sözlü v₺ şarkılı Mısırın en büyük artisti
YUSUF VEHBİ - [
RUHİYE İBRAHİM 2 — YOLLAR ATEŞ İÇİNDE Dlck Foran - Leo Carlllo - Andy Devine
Bin bir heyecan, büyük macera
■’C • rr,- ,. .-,şt
— AZAK’DA""
Bugün matinelerden itibaren Senenin fevkalâde büyük ask vc ihtiras filmi fırsatı kanırmayınız
1 - Bir Gecelik
Created by free version of 2PDF
MAKİNELİ ŞEYTAN
1 «Doctor 3atan>
EDWARD CİANNELLE —
ROBERT WİLCOX tarafından, şimdiye kadar gösterilen heyecan, sergüzeşt, korku, esrar filmleri fevkinde yeni bir sinemacılık harikası,., Müessesimiz bu tarz filmleri seven müşterilerine bu şaheseri hararetle tavsiye eder,
İzdihama mahal kalının aman İçin her iki sinemada tertibat alınmıştır.
Daladler ile İki saat süren konuş* - mamız esnasında birçok mevzulu:a temas etlik. Başvekil düşüncelerinde b> :-k ve reftlf it IdJ. Geçen yıl İçinde Fransanın takibettiğl dış siyaseti tenle Idederken pek açık ve samimi İdi. Hitlerin siyasetini tahlilde, diğer Avrupa ricalinden daha sarih »e dalı; isabetli IdJ. Almanyanm sadece orta Avrupadaki Alman milletlerini .birleştirmekten başka bir gaye takibe nedlğine ne «Münih» zamanında inanmıştı, ne de şimdi İnanıyordu. Miinihte Mitler ona şahsen Çeklerin r,'.- ılık bir millet olduğunu, Almnn-yanın Bohemya ve Moravyayı büyük Almanyaya ilhak ederek Alman kanını bozmağa razı olmıyacağmı söylemişti Fakat şimdi Hltler verdiği teminatın plândan İbaret olduğunu U-
2
Mesleğinizi
Kendi kendinize llerlettnla. ATUF YAR
MUALLÎMSİZ DAKTİLOGRAFİ net basım - İnkılâp Kitabeyi:
Krş.
boşaltma İdaresinin doktoru olarak hâlâ meslekinde çalışan, çok sevilip herkesin hürmetini kazanan eski bir doktordur. Esi bayan lütflye He 59 senelik evlidir. Doktor. 82. eşi de 75 yasında olarak mesut bir aile yuvası kurmuşlardır. Tababet mesleğinin en eski bir cehresi olan B. Salih Sağlık, her nedense, doktorların son elli yıllık lübllesl dışında kalmıştır.
Elli yıllık evlilik iüblleslne iştirak etmek İsteğinde bulunanlardan biri de İstanbul millet vekillerinden B. Ali Kftml Akyüz’dür B Ati Kftml Ak-yüz. Ankaradan Fatih Halkevi ne gönderdiği bir mektupta sayın esi, bayan Giizlde Akyiizle elli üç yıldan beri evli bulunduğunu ve eşiyle birlikte jtiblleve girmeğe karar verdiklerini bildirmiştir,
B. Ali Kâml Akyüz, memleketimizin kıymetli bir mütefekkir ve muharriridir. İstanbul Basın Birliği namına B Hakkı Tank Us’un üç sene evvel üniversite konferans salonunda tertlbettlftl elli yıllık muharrirler Jübilesine de İştirak etmişti. Tam 'elli yıllık evlilerden biri de Beşiktaşta diş doktoru B Hüseyin Mukbll Ko-caerle eşi bayan Emine Kocaer'dlr. B11 mesut çift, yarim asır evvel Van-da evlenmişlerdir. B. Hüseyin Mukbll sıhhati yerinde, canlı, çevik bilr zat olduğundan Beşiktnştakl muayenehanesinde mesleğine devam etmektedir.
61 çiftin her birinin hüviyetini buraya kaydetmek, sütunlarımızın darlığı dolayıslylc. kabil olamamıştır. Eski çifter arasında dört İmam da vardır. Fatih Halkevlne müracaat edenler. yalnız bu 61 çiftten İbaret değildir. Müracaatçıların çokluğu karşı-s..,da — sajonun ve alman tertibatın daha fasla* genlşletllemlyeceğl düştt-nfılerek — son dört beş günden beri yapılan yeni müracaatlar kabul edilin emiştir.
Fatih Halkevi, evlilik hayata yarım asrı geçen çifterin jübileye girebilmeleri için bunlardan icabetten vesikaları sormuştur. Bu İtibarla hiç bir İhtiyar çift, resmi kayıt ra vesika göstermeden Jdlbteye alınmamışı,ır. Bu arada eski nikâh izinnameleri, nikâh kâğıtları gösterenler de vardır. Jübileye giren yarını asırlık çiftlerden birinin dini nikâh törenine alt nikâh kâğıdında n satırla^ okuyorum
Kara köy köprüsü. Galata, şişhane yokuşu. Galatasaray. Taksim'e gelecek. otomobillerden İnen çlfler, Taksimde Cumhuriyet âbidesi etrafında dirileceklerdir Bunlar arasında en eski evli âbideye çelenk koyacak ve buradan doğruca belediye gazinosuna gidilecektir
Elli yıllık evlilerle genç çitler, gazino kapısında — eski düğünlerde olduğu gibi — davul zurna İle karşılanacaklardır. Eski mahalle bekçisi kıyafetini giymiş eski bekçilerden biri İle Suaamçl Arap bacı gazino kapısı önünde bulunacaktır.
^at 18 den 19.5 buçuğa kadar eski, yeni çifter gazinoda düğün yemeği yİ-yeceklerdlr. Yemek, çorba, pilâv ve ( İbarettir. Bu sırada diğer j davetliler de gazinoya gelerek yerlerini alacaklardır.
Törene başlamak İçin gazinonun üst kısmında yemek yiyen çiftlerden evvelâ rençler. sonra da elli yıllıklar merdivenden salona İnerek kendilerine tahsis edilen yerlerde oturacaklardır. Tam saût 19.5 da İstiklâl marşının çalınmasflc Jübileye bacanaktır Töreni Fatih Halkevi başkanı B. Mücteba’nın bir nutku açacak, elli yıllık ciflerden bir zat Halkevi başka-n ns cevap verecektir, Bundan sonra kırk kişilik bir saz heyeti, ellL yıl evvelki düğün şarkılarını çalmağa bnş-hya*aktır. Bunlar arasında:
Entarisi ala benziyor.
Şeftalisi bnlo benziyor.
Şarkısı İte düğüne başlanacaktır. Musiki fasıllarına devam edilirken, en genç yeni evlilerden ve en kıdemli çitlerden br^amak suretite, evlilik madalyaları dağıtılacaktır Madalyalar vali ve belediye reisi doktor Lfıtfl Kırdar, parti başkanı B. Fikret Sı-tay İle diğer zatlar tarafından takılacaktır. Elli yıllık evlilere kırk lira kıymetinde altın, düğünleri yapılacak genç çiftere de gümüş madalyalar verilecek, aynı zamanda çenç çifterin ellerine Fatih Halkevi namına yarınki tarihli bir evlenme şehadet-nanıesl verilecek ve bu şahadetnamede evlenmelerinin eUlnct yıldönümünde altın madalya İle değiştirilmek suretile gümüş madalya verildiği yazılacaktır.
Saz fasıllarından başka, eski usulde köçek de oynatılacak, yeni evlileri ’
IEH1B rlkATROSÜ riaat Î(UQ da Dram kısmanda YAkLA KARTALI
Komedi kısnuuda YUKARI KÖŞK
Saat M da çocuk Uyatroeu
Mlhr-i-muaccel
o Gelin elbbudd olarak kadife entari, elmas küpe. Üsküdar çatmasından oda döşemesi, döşek, çiltâ, 2 yorgan, i kapaklı sahan, » kapaklı tencere, lenger, çorba tası, kevgir,, göbekli bakır mangal, kazan, gaı tem besi (yani lâması), 2 saiûfck, 2 leğen ibrik, konsol, ayna, orta keçesi
Bak-| İlmühaber oldur kİ...
>3 ramazanı çeri t >1 mayii 101

Beyaz perdenin
Hnklkî kraliçesi
JOAN BLONDEL - JOHN WA¥N
2-Altın Avcıları
LON CHANEY - ENDY DEVİN BROD CRAWFORD , heyecan ve dehşet kaynağı V
BUGÜN MATİNELERDEN İTİBAREN
Bayın müşterilerimizin hasretle beklediği
BAHAR ŞARKISI
BETTY GRABLE — JOHN PAYNE — CARMEN MİRANDA
tartıfiarınrinn çevrilmiş baştan başa renkli, cazibenin, emsalsiz şuhluğun bir bedlası.
S büyük filim birden
1 - UNUTULMAZ BİR 6ECE
LORETTA YOL’NG — BRİAN AHERNE
Aşk ve heyecan dolu şaheser
2 -1 OREL HARDi HOKKABAZ
Umumun arzusu üzerine bir hafta daha gösterilecektir.
- Kadıköy
V
O P E R A 'da
öhCE VATAN
TtRON P0WER —
JOHN FONTA İNE
Servetini. *gkuı ve kadının feda edildiği yüksek duygunun emsalsiz şaheseri.
H A L E'de
CAZ YlLOİZtARI
ANN RUTHERFORD Baştan başa ahenk dolu bir film.
İlâve olarak:
BU KADIN K1MD1R ?
ÇENBERLiTAŞ SİNEMASINDA
Bunun matinelerden «İbaren iki film birden
1-SEMALAR PERİSİ
c ROSALİND RUSSJSLL — FRED MAC MURRAY
2 - PASEFİK CASUSLARI
J. EDWARD BROMBBRG — OSA MASEN
Senenin en pflzei iki kıymetli şaheseri görmenizi tavsiye ederle.

B U AKŞAM senenin en güzel filmini göreceksiniz.
ALiCE
tarafından şahane bir surette yaratılan şaheserler şaheseri
0
17 A V f JOHN PAVNE r A i t ve jack oakje
a
En güzel jarkılar.^ Orkestra.. Dans ne Caz.. Renkli, »e muosmih Sakncier
MELEK ve SARAY s nemalarında birden
Dikkat: Numaralı koltuklar erkenden aldırıl malıdır.
SEANSLAR: Ş A R A Y'da: 2,15 - 4,15 - 6 15. Sııare 8.45 te HER O Ü N: MELEK'tei 2.30 - 4.30 - 6,30. Suare 0 da

C'ûTsfin kuvveti
Koro ve orkestra konseri
E 'ar sana ttan yalnız sanatkârlar anlasaydı —- Ty-rû.'e’en bir dp.*j otelinde — Richard Strauss —--onnc’da bir şarkı — Yine Sorbonne da edebiyat talebesinin davetlisi — Madam Dussane arabasına binerken
meğe başladı. Uzun, uzun takrirlerden sonra hoca,, genç kadını »Konseıvatuvar birinci mükâfatı ı» diye bize tanıtta ve kendisinin o gün dersine mevzu olan şarkıyı söylemek lûtfunda bulunacağını bildirdi. Koca amfiteatr içinde bıilûr gibi bir ses şakırdadı. Fransızların belki bin defa dinledikleri bu şarkı şimdi Sor-bonne amfisinin cam tavanına vuruyor ve sımsıkı dolmuş sıralan dolaşıyordu. -Şarkı bitti; Ömrümde nadir gördüğüm bir alkış koptu. Alkış mj idi, gök gürlemesi mi idi; tekrar, tekrar diye yalvaran seslere profesör sanatkâr neadinde tercüman oldu, bir defa daha söyletti ve hoca sanatın bu kuvvetini kendi ilmi takrirlerile geçemiyeceğlni anlamış olmalı ki genç kadına hepimizin adına candan teşekkürler ederek dersi p dakika kesmek akıllılığını gösterdi.
Bir başka gün, bir zamanlar (1) her perdesi açıldıkça dünya tiyatro sanatının yeni bir sahile-sİ çevrilen ComedJe Française sahnesinde Molidre’in kadınlarını parlak temsil leril e tanınmış so-cietaiıe artistlerinden Madame Dussane’i. Moliere’ın müjdecisi gibi sayılan Paul Scarron adlı müellifin eserleri hakkında bir konferans vermek için, Sorbonne edebiyat fakültesi talebesi davet etmişlerdi. Descartes dershanesi ağzına kadar doldu. O gün bir aktristen ziyade bir hoca gibi giyinmiş olan artist kürsüye çıktı. Evvelâ karşısında Mollere mütehassıs profesörlerinden M, Mlch-aut'yu görünce gülümsedi. Talebeye döndü; ihtiyar hocaya yer göstererek (-Beni buraya imtihana sokmak İçin mi çağırdınız.» dedi. Her halde yüzüne biraz kan çıkmamış değildi. Fakat gözlerinde kaynaşan sanat güneşi derhal ışıklarını saçmağa başladı. Söyledi, söyledi; Scarron'un eserlerinden dünyanın en güzel Fran-sızcaslle, parçalar okumağa başlayınca ilim yerini sanata bir bırakış bıraktı ki bir saat değil, bir buçuk saat geçmiş, kimse farkına varamadı. Kendisinden sonra dershaneyi İşgal edecek hoca mutlaka avluda dolaşıyordu ki hoca kapısı gayet gürültüsüz açıldı: üniformalı hademenin başı gözükür gözükmez dinleyenler hep bir ağızdan «kapıyı ört» diye bağırdılar. Madame Dussane soruyordu:
— Vakit geçmiş, isterseniz son parçayı okuyayım?
Başta profesör Michaut olduğu halde herkes bağı îdi:
,— Devam, devam, devam.
Artiste talebe çok güzel bir çiçek demeti hazırlamışlardı. Arabasına koyacaklarını söylediler; en güzel, en tatlı wsile dedi ki:
— O güzel şeyleri hemen bann veriniz, evime İtadar elimde götüreceğim.
Sanatkâr yalnız çiçekleri değil, sanatının kuvvetlle kabarttığı göğüslerden çıkan «Yaşa.» seslerini de beraber götürürken Sor-bonne'un taş kaldırımı avlusunda dolaşan İki İhtiyar Alim hoca onun arkasından sevgi ve belki biraz da gıpta ile bakıyorlardı.
A. ADNAN - AD1VAR
Sınatın kuvvetini sezmek için îr- .aikâr olmak gerokssydi nıü-vjîçrde, resim sergilerinde eserler karısında yalnız ressamlarla h-ykeltraşann el bağlayıp dur-dulîlannı. tiyatrolarda yalnız failler üe aktörlerin boş bir salozda ancak bir iki sıra doldur-dulf.crım. tıpkı XV- asırdan evvel olduğu gibi yazmaların yalnız Şiir ve edebiyat mensuplan arasında elden ele dolaştığını far-ratır.ek lâzım gelirdi. Böyle ol-madiği içindir ki, resim sergileri geaiHyor, tiyatrolar doluyor, şimdi hemen hemen yalnız şiir ve roman- kitapları satan kitapçılar işliyor. Demek sanatkâr olmıyan-lr.r da sanatı özlüyor; onun kuvve,ini seziyor ve o kuvvete vakit, vakit ramoluyor. İlim, insanın vücudunu bulutların üstünde her gûin bir parça daha artan hızla gezdirirken, sanat da ruhunu, görünmez kanatlar üzerinde göklere, Tann’ar diyarına kaldırıyor. Fnl:a,6 ilmin teknik şeklinde beliren kır ret ve kudretini görmek İçin âlim olmak değil, ancak aklı ve beş duygusu yarinde olmak kâfi iken sanat k‘ndi kuvvetini duyurmak içjı insanın içinde mutlaka bir tel arıyor, İşte bu tele dokunmakla doğan duygunun tiiıiü türlü belirtileri vardır. Bunlardan şahit olduğum bîr ikisini brn de size sanatı dışlan gören bîr yabancı gibi yazmak İstiyorum: keşke bu yazıyı içten gören bir sanatkâr yazsaydı belki dalıa-çok güzel olurdu; fakat korkanın ki benim kadar bitaraf olanlardı
çok M-.ne evvel, Tyrole’un bir dağ -öte nine soğuk bir akşam herkes k nvejre sığınmışta. Avusturya lı fıçıcılar güzel havalar çalıyorlar, alkışlar topluyorlardı. Kapı açıldı: soğuk bir hava ile beraber beyaz saçlı, beyaz bıyıklı, pembe ve sıcak bir yüz içeri girdi, Küçük orkestranın 'şefliğini yapan kemancının tam karşısında boş bulduğu bir yere oturdu. Zavallı kemancının o an yüzünde beliren maddi ve manevî azap çizgilerin' hâlâ unutamam. Alnından akan terler çenesine-kadar iniyor; gözleri, imtihanda yanlış j kıpacağından korkan bir Çift taleoe gözü gibi, kemanından ayrılmıyordu. Nihayet çalınan hava bitti. Kemancı sanki koca kahvede başka hiç kimse yokmuş gibi sadece o pembe yüze gözlerini dikti ve eğildi. Bu güzel ihtiyar bir defa mı, iki defa mı ellerini birbirine vurdu; şimdi kemancının yüzünde güneşler doğmuştu. Arkadaşlarına dönüp öyle bir göğüs kabartışı vardı kİ za-vallı sanatkârın göğsüyle beraber hepimizin göğsünün bir tek göğüs gibi kabardığını sandım. Bu kuvvetin kaynağı olan ihtiyar. sevimli pembe yüz, son zamanların büyük musiki üstatlarından ÎÜchard Strauss'un yüzü İdi.
Yine bir soğuk günde Sor-bonne'da, iki ders arasında boş kalan saati kahvede geçirmemek için, Orta çağlar Frans» edebiyatı üzerine ders veren profesör Gustave Cohen'in büyük Riche-lieu amfisinde dersine girmiştim. Kürsünün arkasındaki hoca kapısı açıldı; çok düzgün giyinmiş bir genç kadın, arkasından da Asurî sakalı ve bol bıyıklan arasında geniş yırtılmış ağzlyle bastonuna dayanarak profesör Çöken girdi. O gün, katollklerle erkek çocukların hâmisi diye tanınmış olan Salnt Nicolas'nın meşhur şarkısı üzerine dera ver-
(1) Burada (b!r zamanlar» kaydını, tiyatronun yalnız Almanyada olduğunu, Fr&nsada İse bu onatın zevale uğradığını »e hele Oomedle Pran-çalsc'ln kadim devirlerden kalma bir fosslleden başka blrşey olmadığını Büyüyenlerden korktuğum için koydum.
Eatj cephesinde alınan Alman esirlerinden bir grup
TANIMADIĞIMIZ MEŞHURLAR:
Delikli çarşaf altından muayene edilen sultan...
Besim Ömer odayp girince bir yatak gördü. Fakat hasta meydanda değildi. Yüzü örtülü idi ■w—■ --------------------------------------
Saraydan gelen araba — Saat tam tekiz de — Akşam yemeğine nasıl inilir?, — Pazarda cahil — Fındık yerine alman şey — Çingenenin kur-nazlığı — 934 ydında çifti 12 liraya satılan hindiler..
r
V——,
Besim Ömer'in eviennıenuudnin tek sebebi aon derecede meşgul bir adam olması, Pik ziyade çalışmasıdır. Onun hayatta J-apılocak o kadar çok Lşl, yazılacak «o tane kitabi, doğurtulacak binlerce çocuğu, yetiştirilecek binlerce talebesi vardı.
Sonra bir tek İnsan gönlünde iki büyük ihtiras barınamaz. Meselâ tam. mânaslle kumarbaz olan adam, iyi bir âşık olamaz. Besim Ömer de bütün ihtirasını İlme, insanlığa hizmete vermişti. Öyle bir zamanda doktorluk, bilhassa kadın doktorluğu yapıyordu kİ muhit buna katiyen hazırlanmamıştı. Onlar, ilk rerialler, İlk misyonerlerin feragati İle çalışıyorlardı.
Besim Ömer'in nc korkunç ve no akla gelmedik müşküllerle karşîlaştı-ğmı görnıe^ İçin şu vakaya göz atalım;
Bir çok sender önce Besim Ömer bir gece saraydan acele çağırıldı. Kendisini almak üzere araba getirilmişti. Besim Ömer bindi. Saraya geldiler. Sultanlardan biri hasta idi. ve tifodan şüphe ediliyordu. Besbn Ömer'i bir odaya aldılor. Burada kendisine:
— Hastayı muayene edece kslnls... Fakat yüzünü, ve vücudunu görmeden!.. dediler. Genç doktor şaşırdı;
— Nasıl olur?. Vücudunda, bilhassa karnında lekeler olup olmadığını fröreceğ’ r.!. Dediğiniz şartta buna nasıl İmkân bulabilirini?.
Evet, bu hakikaten mühim bir şeydi. Lâkin biraz düşündükten sonra hastanın sahipleri onunda çaresini buldular. Dlr. büyük yatak çarşafı aldılar. Ortasını deldiler.
Besim Ömer hasta odasına girince yerde bir yatak gürdü. Büyük çarşaf bu yatağın her tarafını kaplamışa Bunun altında da hasta karnını açmıştı. Çarşaftaki delik bu hastanın karnı üzerinde gezdiriliyor ve iek® aranıyordu!!.. ;
İste Besim Ömer belki yer yüzünde bir misline daha rasgellnmiycn bir şekilde böyle bir hastayı — yüzünü hiç görmeden — mııayonc etmişti.
Böyle bir rnmanda, böyle bir muhit içinde doktorluk yapacaksınız, eser-Kr yaza-akanız, yaptığınız işi Avrupai bir şehir solomagn çalışacaksınız., İşte Besim Ömer bütün bunlar ara-ıında evlenmeğe vakit bulamadı...
Saat tam sekizde
Lâkin cn jnejhur bekâr olmasına rağmen bütün ömrünü bağlcrı n kuvvetli bir aile hayatı İçinde geçIrdL Bu bekâr adamda aile bağlılığı, aileye hürmet bir titizlik, bir taassup dermesine girmişti. MercU snat ikizde, bütün ftlte. cn meşgul klmsclt r bile mutlaka akşam sofrasında hazır bulunmalı idi.
Kendisi evinin yukarı katında otururdu. Hayatında bir kere oradan aşağı pljamalı ve tıraş olmadan İnmemişti. Sofraya daima tıraş olmuş ve giyinik «tarak dururdu. Bunun aksini «aileye hürmetsizlik, telâkki ederdi. Ebedi bekâr alin bağtainn bu kadar merbuttu. Onunla berubrr yaşayanlar:
— Işt- srnrierce sonra hâlâ saat sekli olup da sofraya geç kalırsak İçimizde bir ezinti duyarız. Bank! bir hürmetsizlikte, bir kusurda bulunmuşuz gibi gelir... Kendisinin zamanında misafirlikte bile olsak saat sekizde akl'rniz evdeki sofrada olurdu... diyorlar.
Bakkal dükkânında..
Besim Ömer bu kalabalık aile içinde çoiuğu çocuğiyle — bekâr olduğu halde — Bütün saadeti, rahatı, sükûneti, itinayı bulmuştur. Etrafını kendirinin üstüne tllriyen, ona büyük ve «evlmil bir çocuk gibi bakan İnşalar çevirmişti. Ve Besim Ömer onların ortasında tam bir «İlim adamı» hayatı geçiriyordu.
Madde dünyaslle katiyen rlâkaa yoktu. Bütün hayalında elin veya elemeğin kilosunun kaça »atıldığını bir kere olsun ^renmeğ? lüzum görmemiştir. Ne büyük saadeti.. Hayatında bir defa yalnız bir dûfa bir bakkal dükkânından alış rorlş etmiştir. Vo büyük âlim bu alış veriş İle do bütün ailesini şaiprlmıştır.
HûdlMdfn bahsedenler şöyle anlatırlar:
______ Kavrulmuş fındık yemesini son derecede scverdL Fakat bun» hariçten alıp yemeğa İğrenir di. Fındık all-ı xnr, ahçı tarafından kavrulurdu. &ı-(cak aıcak kendl^ş getirUdlK ÇnU-LaİBoyMiallt^-
— Şundan bir tane alır mısınız?., dedi.
Biraderi tabağa bakar bakmaz gülmece başladı:
Bir İtere bakkaldan alış veriş eden Besim Ömer paşa İçi findik zannt 11c nohut almıştı!.. Kapının yanında çuvalı görmüş, uzaktan fındık sanmış: •şundan bir kilo veri..» elemiş, alıp eve getirmiş,..*
Anlaşılıyor ki o madde dünyasına bu derece Hikayıddı Ve etrafındakiler kendisine hiç blrşey düşünmeden çalışmak gibi, bir ilimi adamı İçin )A-[Zim olan en büyük ve en bulunmaz Bmkânı tnrr.nmlİe veriyorlardı. Besim (Ömer'in çalışmasında ve hlzmetîerln-ide bunuh çok büyük tesiri cldıı. Paganın aldığı hindiler..
Bir kere de hindi almıştı Bu da tarih! bir hâdisedir. Vaka şöyle olmuştu; Besim. Ömer paşa otomlbllle Î evinin önünde durunca oradan geçen bir çingene hemen kendisine İki hindi uzatmış bunları .'atın almasını pek - _ ziyade rica etmişti.
Besim (hner Paşa Tıbbiye Besim Ömer’in böyle şoyler hiç
mektebinde âdeti değildi. Fakat çingene öyle
yalvarmış, öyle kırılıp dökülmüştü ki almağa razı oldu. Flatlnl .sordu. O zamanlar hindi pek ucuz olmasına rağmen çingene cn yüksek p«Tdodcn « lira isledi.
Benim Ömer B lirayı verirken çingene de bîr çift hindiyi uzattı. Bu ssfer filim;
— Ben bir tane Iriemlştlm. Stmdl de IHrinl birden mİ satıyorsun?. Haydi bakahm„• Oldu olacak. Bari ötekini de alayını... dedi.
Bu sözlerle bir çift hlndly® B lira tsîlyen çingeneye bir B lira daha verdir. Zira hindinin çift satıldığım akıma getirmemişti. 1934 yılında 12 liraya bir çift hindi!..
Çingene sevincinden ap r_lp açnya-rak uzaklanırken Besim Ömer paşa hindiler! şoförle eve gönderdi.
Bütün aile hayretler içinde!,. Paşa hindi almış).. O:
— Ucuza aldım galiba... Çiftine 12 lira verdimi., deyince artık hayretin ne dereceye vardığını slr tasavvur edebilirsiniz. Bunun İçin evden çıkarken kendirine dalma ŞÖ-Viee rica edilirdi:
— Aman paşam... Siz lütfen dışarıdan bir şey almak zahmetinde bulunmayınız. Canınızın istediği bir şey varsa lütfen aöyeylnlz. Biz alalım!..
Onun gündelik hayatla, madde ha-yatile bu derece BİfikfLSl yoktu. Ve bunun için kendi kafasının âlemine İstediği gibi kendisini verebiliyordu.
Büyük âlim pazarda, bakkal dükkânında kızıl cahildi. Ve bilmediği o işin de büyük bir ilim olduğunu, baran en büyük Mimlerin bile buna akıl erdirmediğini lastik ederdi.
HtKMUT FERİDUN ES
Dr. Besini Ömer son yıllarında
şarkın, yazı yazarken bir taranan da bunları yerdi.
Bir gün elinde bir kfiğtLlu geldi!
— Bunu alıçitoşiya yerinLz. Fındık tçl aklını.. Kavursun... Sıcak ne ak getir ahi!. deril. Hayretler *tilk. Paşa alış veriş etmiş!.. Kâğıt ııhçıya gön-dtrllui. AhçıVaşı;
— Hiç böyle sey görmedim!.. Sözleri ile söylene söylene kavurdu. Ve sıcak sıcak getirdi. Paşanın önüne koydu. O dalgın... Bir tane alıp ağzına atlı, şaşırdı. Birer birer hepimizin yüzüne baktı. Sonra biraderine: ı
Demir fiatı

Ic^anbulda bir satış mağazası açılacak
Karabük'te kilosu 15 kum? olan demirlerin şehirlerde ve istanbulda 220 - 230 kuruşu bulduğu İleri sürülerek buna bir çare bulunmasının istendiği yazılmıştı.
Demir sanayii İle uğraşanlar İstanbul Sanayi bölgesinde toplanarak kararlar almışlar ve bu kararları İktisat Bakanlığına bildirmişlerdi.
Öğrendiğimize göre, tktlsat Bakanlığı, demir sanayicilerinin İsteklerini kabul etmiştir. İsteğe uyularak tstan-bıılda bir «atış yeri açılacak, burada sannylclere, yerindeki satış flatine, masrafların eklenmesinden sonra meydana gelen fiatten mal verilecektir.
Demir annnylcllerlnden ihtiyaç tutarları İstenmiştir. İstanbul bölgesi Sanayi birliği genel tutarı hesapladıktan sonra, ona göre mal getirilmeline geçilecektir. Kontrol öd«rt bu şekle Röre sanayi birliğine verilecek demektir.
Yeni şeklide satışlara boşlandıktan sonra demir yapık flatierlnde bir düzen e'.do edilebilecektir.
♦ Üniversite spor kolu sömestr tatilinde spor temasları yapmak üzere Doçent Dr. Hallt Ziya Konuralp’ın başkanlığında Ankara’ya gidecekti. Seyahat ban sebc-pltrdea dolayı ya-
M C Z I K:
salonunda tekrar*
müzik edebiyatının boşanması cn güç
S2 o > (D P
Ankara’da İntişar eden
DOGUS
Aylık fikir dergisi 4 üncü »ayısı seçkin İmzalarla çıktı.
Adres: P. K. 2050 - Ankara

Ejıünönu Hnlkevlnin Sosyal Vardım şubesi yararına ı er (İşettiği amatör ınıizisyenlerln Koro -.e orke_-.ua konseri 16 şubat 1945 pazar gfinü Taksim gazinosu ianen.
Seçilen eserler cn yüksek ve eserleriydi.
şef (D. Mumlguıuyaıu ili bilgi ve zevkle (harmunber ı Uilgl İatUtlM marşını koro uöyJedlkteıı sonra (Ahmet Adnan Saygın) ın aort halk türküsünü — (Havuz başının gülleri, ay doğar Olresunda,-nk koyun. Hevenk yolu) — dinledik Bizim (Beşler) İn en verimlJJtrindcn olan (Adnan Saygın) ın hu dört türküsü (.Dağlardan, ovalardan) ve (Çoban armağanı) albümlerinden alınmıştır. Değerli bestecinin türküleri, har.: 0-ntser edilmiş türküler nevind( ndl. Sanatkâr bu türküleri harmonıser ederken kullandığı .çok seellUkj ı eserin bünyesine tamamlle uygun düşürmüş ve sesleri öa melodinin yapısından almıştır.
Kuronum »a capılluı sö*.İrdiği türkülerin henüz ı’k-nl dimc-rken s de-. rln temizliği vc- b itiliri ıçinö? e;ime- ~~ si; (a(tarıue> ların şaşmazî’ğı, »nu-LJ û_ harcanarak meyd?na r.tiriten blr(\| eser karşısında bulunJugumusu an-if_ lattı. Şef titiz bir u-vkle idare e ’"or. O Koro sanatkarları onun en küçük _ bir hareketini biir na ı.mıyûriar. q 'Adnan Saygını in dört halk t ırk:;- ■— sü başar!) le söylendi ve her bici ayn ayrı ve şiddet I- alkıriandı.
(Oeorg Friericn Hâtıdelı in (Mes-slas) u. Konserin en mühim eserlerinden birisiyle karıp Karsıya butunu- w yuruz. (Oratatlûı nıin tamamının ıc-.*— Fası beş buçuk snat siner; bu dev eseri (Hünd ?!) yirmi olr gün gibi çok £Î* kısa bir zamanda yazmLŞ. ilerin met! ayarındaki değeri de jpö® on (n-"0 de tutulursa, büyük .bestecinin bir (D ilham hamlesiyle bu (Çfeattvf • 'çg bir çırpıda besteliyi verdiği anlaşılır, m (Oratlorlo) ntın başında, orkestranın £_ muvaffakiyetle çaldı&ı İki han-'-e’ll^J — ıLorgo) ve (Allegro) — bir t prelüde! ü dinledik. Eserin No, 20 kısmında birkaç möriırlük bir (Adagl'»~ dan sonra koro da orkestraya katıldı, Kutsal ve geniş bir nefes çibi her yanı kaplayan (Ora tortu ı nun bahriyle icra edilen dört kınamdan cn mükemmeli (Alleluya) İdi Eserin cn güzel ve en tanınmış kısmı otan (Allâluya) ela koro ve orkestranın birliği tekdire şayandı. Es’r, yüz yılların ortasında İhtişamla yûJte-’en mfirik anıtlarından biridir
terasında, eserin büyük! -iğiyle mütenasip bir itina gösterildi ve (OTa-tor|n) şiddetle a'ktvlandı
Pragramın ikinci kısmının başn^a (R. Vagnerı İn (Tımnhauser) marşı vardı. Tempo daha az hıalı olıu .di koro ve orkestranın başırısn kusur-ua olacaktı.
Konserin son ve mühim e«rl (Beethoven) İn dokuzuncu senionlst-nın koro iştlrâkile olan son hareketiydi. Dâhi sanatkâr dokuzuncu senfonide yer yer neşeyi arar (Neşe «ür-Itösü) tema-nnı fBeethoven» zaman zaman kullanmak İstemiştir Dokuzuncu. .senforaS'1! vrusmadan blrçot yıl önceki müsveddelerde bu temaya tesadüf edilmiştir. Nihayet (Schllienln (Neşe kasidesi), bu temayı tatbik etmek için n? zamandır arayıp bulamadığı bir eser oldu. Ederin en mühim ve gû$ pasajlarından biri olan şes fquatuor) unıın söylediği kısımda (soliste) 1er İyi İdiler. Hiç birisinin sesi, kncnmnn salondan dolup ta-şacak kadar gflr drğilri’; fakat temizdi.
(BeethovenI in İcrası güç «eri diye tanınan böyle bir eseri başarmalç çetin bir iştir. Mükemmel bir senfoni orkesîTaslyle kusursuz bir koronun d ele vererek uzun zaman yılmadan va devamla çalışması gerek...
Orkestra koroya nlsptdie aayıf kalıyordu. çalışkan ve bilgili $ef CD. Mamlgonyan) ın yıllardır emek verdiği koro kadar kuvvetli, disiplinli vd İstediği anda tanı kadro İle cahştırn-blleceğl yüzde yüz amatörlerden kn« rulmuş bir orkestraya da sahip ol* masını »• verimli çalışmalarına ar* vermeden devam etmesini dileriz.
FİKRİ ÇİCEKOÖtU
Memleketleri kurtarılan Belçikalılar yerlerine dönüyorlar
Sahile 6
[gŞj TIRMIK ]
San humma aşısı
San Fransisco
Necml aynanın önüne gelip de suratına bir .göz atınca bir çiğlik kopardı:
— Amma bu rezalet, canım... Şu yüzümün haline bakınız bir kere... Beli böyle sokağa nasıl çıkabilirim?..
Hakikaten yüzü tırmık tırmıktı. Onu gören kendisini sanki birisi İle uzun uzun dalaşmış zannedecek ti. Halbuki hiç de böyle bir şey olmuş değildi. Henüz şimdi yataktan kalkıyordu.
Karyoladaki, mayıs güneşi altında tembel tembel yafan güzel bir kedi yavrusunu andıran karısına baktı. Genç kadın bir tutam saçı burnunun üstüne düşmüş olduğu halde güliıınsiiyordu. Kocasının haline baktı hâkti ve nihayet:
— SaJıl ne olmuş yüzüne?.. Rüyanda kaplanlarla mı boğuştun?.. Ne oldu öyle?..
Necml. gülüyordu;.
_ Ne olacak?.. O senin çengel gibi tırnakların... Dell de yatıyorsun... Kolunu oynattıkça suratımı çizip duruyorsun!.. Ben de gece uykumun arasında farketmiyorum. Vallahi en İyisi İngiliz usulü... Ayrı ayrı yatmak!, ^h senin o sivri tırnakların yok. mu?..
— Affetmişsin sen onu?,, Benim tırnaklarıma âlem hayran!.. N* kadar ince, ne kadar uzun?-
— İşte onun İçin benim suratım böyle kaplan yuvasına girmiş gibi bir hal alıyor ya...
— Hem kuzum arıları bellim yaptığımı nereden biliyorsun?.. Sen kendi tırnaklarınla yüzünü, uyku arasında hart hurt kaşırken çlzmlşslndir!,. Bana kabahati atınasan a...
— Benim tırnaklarım uzun değil kİ... Hem kaşmirken yapsam vücudumda da aynı İzlerin olması lâzım... Zira benim gece yüzüm değil, vücudum kaçınır.. Bunları sen yaptın...
— Hayır... Kendin yaptın...
— Zeytinyağı gibi üste çıkma... Sen yaptın..
— Bunun kolayı var... Bir hafta senin ellerini bağlıyalım. Öyle yat... Bakalım, eğer suratında tırmık olursa demek ki onları bcu yapıyorum. Olmazsa seı> yapıyorsun demektir. Bir hafta da ben ellerini! bağlatacağım... Razı ınıSın?. Hem de Lster razı ol, ister olma. Ben senin bu İftiralarına tahammül edemem. Yarın geceden İtibaren ellerini bağlıyacağım. ı Bakalım, hakikat anlaşılsın!..
Hemen o geceden itibar|n söylediklerini tatbik ettiler, o gece genç kadın, kocasının bileklerini, İpekli pijamasının kordonu ile sıkı sıkı bağladı.
Necml kollarını oynatamıyor, karısına rica ediyordu;
— Biraz gevşet canım... Biraz gevşet...
— Dünyada olmaz... Çocukların kundaktan kollarım çıkarmaları gibi sen de bağdan ellerini kurtarır, kendi yüzünü kendin çizer ve gena benim üstüme atarsın. Yağma yokl.. Dünyada gevşetmem!..
— Amma bileklerim acıdı.,. Bir hafta bu eziyet çekilir mi?..
_ Alışırsın... İlk gece belki biraz sıkıntı çekersin amma sabret... Sabrın sonu selâmettir!.
Yatağa girdiler. Necim;
— Ben bu işten vazgeçtim, çöz ?u kollarımı . dedi. Fakat kadın aldırmadı.
— Olmaz... Kararımız karar...
Ertesi sabah kalktıkları zaman Necmlnln yüzü gene tırmık İçinde idi. Oenç adam:
— Gördün mü?- İşte yüzümü geceleri senli) tırmaladığın kati surette anlaşıldı. Benim kollarını bağlı İdi. Bu bağlı kollarla kendi yüzümü tırmalıyamam ya...
LâkJn genç kadnı buna şiddetle İtiraz ettll:
— OnlaT dünkü tırmıklar!.. Bu gece de yat görelim . dedi.
Ertesi gece Necml ellerinin bağlanmasına şiddetle itiraz etti:
— Canım İnsan İhtiyacı bu... Belki
su filân lçmok isterim... Elleri buğu yatılır mı?
— Sen ne İstersen ben veririm. 3u mu?.. Elimle İçiririm. Daha diyeceğin var mı?.. Ben yanındayım, ya—I Merak etme. Bakalım, hakikat anlaşılsın... Eski zaman tazeleri kın*1 koydukları zaman ellerini nasıl bağlatıp da yatarlardı?.. Sen de tahammül et... Hakikat uğrunda!..
Böyle söyllyerok ipek pijama kornerinden kelepçeyi kocasının bileğine geçirdi. >
Necml kati ültimatomunu verdi:
— Bak yarin gece taç çatlasa kollarımı bağlatmam ha!.. Yarin sıra senin..
— Peki.,. Pek! yarın sıra benlm...
Gcce yarısı odanın kapısı aralıktandı. Fenerli, kasketli, ve elinde bir sürü anahtarlar bulunan bir adam İçeri süzüldü. Hırsız, parmaklarının ucuna basarak ilerliyordu. Fakat ayağı bir İskemleye takıldı. Onu devirdi
Gürültüden genç kadın sıçrıyarak uyandı. Elektriği yaktı. 3onra kocasına!
____ Necml... Hırsız!., diye bağırdı. Derhal de bayıldı Hırsız yataktaki arkeğln üzerine atılmasını heyecanla bekliyordu. Fakat onun hareketsiz yattığını görüne* şaşaladı. Dikkat edince adamın ellerinin bağlı olduğunu hayretle gördü.
Sonra gitti. Bağırmasın diye onun ağzına kiril mendilini soktu. Ve eline geçenleri ceplerine yerleştirmeğe başladı.
(Bir yıldız'
Rockefeüer enstitüsü tarafından hazırlanan aşı, bu müthiş hastalığa karşı muafiyet temin ediyor
Bulma ca
12346 6789 10
1 — Mutlak ekseriyet.
2 — Boş gezen - Ödünç verme
3 — Tasarı - Kurmaktan emir.
4 — Başına □!» gelirse eski bir şairdir - İşten çekilme
5 — Bir Avrupa memleketinin eski Türkçe İsmi.
8 — Elbisenin iç tarafı - Kedinin başı.
7 — Bir edat - Tarifler.
8 — Fakat - Bir hayvan
9 — Başma nH» gelirse harfler olur -ince değil.
10 — Mucizeye yakın bir şey - Sorgu edatı.
GEÇEN BULMACAMIZIN HALLİ
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Sıkıyönetim 2 — Hık, Damen, 3 — Kınagecesl, 4 — ika, Enal. 5 — Gerekil, 6 — ödenek. Ece, 7 — Nacak, Kraş, 8 — Emeller, Za. 9 — Tes, İcazet, 10 — İniş, Eşata.
Zayi —- Nüfus tezkeremi kaybettim: Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Cerrahpaşa hastanesi 3 üncü serviste hastabakıcı Safiye Şâhsinem Tufan
Merkezi Afrika'da bir doktor biı karşı
Sarı hummanın tahribatına karşı asker ve sivilleri muhafaza İçin Nevv -York’un merkezinde kâin Rocke-feller enstitüsünden, Merkezi Afrlka-da Victoria gölünün yakınında bulunan Ouganda bölgesindeki Entebbe tepesinde kurulmuş olan sarı hummaya karşı mücadele enstitüsüne kadar hakiki bir koruma kordonu tesis edilmiştir.
Rockefeller enstitüsü, 1936 da bir tek enjeksiyonla İnsanları san hummaya karşı muaf kılan bir aşıyı tekemmül ettirmeğe 'muvaffak olmuştur Bugüne kadar % 7ü nispetinde ölümle neticelenmiş olan bu âfete karşı mücadele için takdire değer bir keşif...
Harb başlayalıdan beri aşı talepleri o kadar artmıştır kİ. Rockefeller enstitüsü, laboratuvar ve aşı İstihsal edecek teknisyenlerinin sayısını iki misline çıkarmak zorunda kalmıştır.
Birleşik Amerika silâhlı servislerine mensup bütün erler, Afrierikayi tci'k-etmeden evvel mecburi olarak aşılanmaktadır Bundan başka New-Yorkta çok miktarda hazırlanan mi. doğrudan doğruya Entebbe'ye sevkedllnick-tedir. Aşının tesiri hakkındaki tecrübeler Afrika ve Orta şarkın ıııuiıttlit böigeıerhic dağıtma İşi burada yapılmaktadır
.17 Dn adile anılan a^ı, buzla sarılı uThernıos.ı tipinde kaplar içerisinde nakledllmektedib. Bu suretle sevkçdi-leceğl yere mükemmel bir vaziyette yetişmektedir.
Bu aşının tesirinin en büyük delili. 1938 de l.OOO.ÜOo kişinin aşılandığı Brezilyada görülmüştür. Böylelikle büyük nispetlere varmış olan bir san humma salgınının önüne gecllo-biinılşlir.
San hummanın hüküm sürdüğü memleketlerden gelen uçaklar, inceden inceye muayene ve tathir edilmektedir. Pilotlar aşı kâğıtlarını göstermeğe mecbur oldukları gibi gelen yolcular da uçak tathir edilinceye kadar İhtilâftan menedilmfktedlrler.
Sarı humma sivrisinek ısırmaslie husu'e geldiği takdirde hasta, diğer sivrisinekler tarafından da ısırılmak ve böylelikle mikrobun yav'ılmasına meydan verilmemek üzere hususi bir mahalde tecrit edilmektedir Hastalık mikrobunu almış olan sivrisineklerin yumurtalarını n«şvünema'ina mâni Oİmak üzere hastanın bulunduğu yerde dnrhal slddftli tathir tedbirleri alınmaktadır.
Filhakika hastalığın ilk 3-4 günü zarfında bir sivrisinek huslayı ısırdığı takdirde, hastalığın yayılmamla iimîl Olur ve 12 giin sonra hastalık mikrobunu bankalarına aşılayabilir.
Sarı hümmanın menşei
Sair humma, malûm olan mikropların en küçüklerinden biri vasıtarita, aşılanmaktadır. Bu mikrop, porselenden yapılmış bakterlolofi filtreler^
' köylü grupunu San hummaya aşiliyoT
arasından geçmekte ve en kuvvetli mikroskopla bile görülmemektedir. San humma mikrobu parazit cinsinden olup bazı müsait hücreler dışında çoğatamaz.
Hastalığın şehirlerde yayılmasına en ziyade sebep otan «Acd's Acgyptl» cinsinden olan sivrisineklerdir. Fakat balta girmemiş ormanlarda Sarı humma, başka cinsten, bir çok sivrisinekler tarafından da aşılanmaktadır.
Hastalığı bulaştıran sivrisineklerin çeşitleri ve İtiyatları hakkında henüz blrşey bilinememektedir. Fakat bu husustaki tetkiklere Afrika ve Brezilya ormanlarında durmadan devam edilmektedir.
Sarı humma nasıl yayılır?
Savı hummanın meskûn bir yerde yayılması için üç âmilin mecvut olması lâzımdır; Hastalığa yalatanmış bir insan, aşılanmamış bir halk ve sivrisinek... Bundan evvel, balta girmemiş ormanlardan bir çok günler seyahati tcabettlren bir mesafe ile ayrılmış bulunan şehirler şimdi otobüs ve uçaklar sayesinde ancak bir kaç saatlik mesafelerde bulunuyorlar. Hastalığa mlistalt bir İnsan, mikroplu bir sivrisinek tarafındar ısır ildiği takdirde mikrop vücuda yerleşir ve tefrih devri başlar. 3 - S günlük bir zaman esnasında ne olduğu anlaşılamaz
Bu 3-5 günlük müddet İçinde başka sivrisinekler tarafından da ısıtılmışsa bu sivrisinekler de mikroplanır ve ya şadıklan müddetçe başkalarına nakledebilirler. Sarı humma mikroplu bir sivrisinek, bir Iaburatuvarda 200 günden fazla canlı olarak’muhafaza edilebilmiştir. İşte bunlar, sivrisineklerin daimi bir tehlike olduğu hakkında kâli bir fikir verebilir.
Garip bllr cihet varsa o da ancak dişi sivrisineklerin ısırdığıdır.
Aşının hazırlanış tarzı
Aşı, kuru bir halde muhafaza edilmiş kültür mikroplarından alınan taze mayi İle aşılanmış olan taze rü-şeymler inkişaf ettirilmek suretlle hazırlanır
Tercihen 7 günlük olan ve riışcym-leri ihtiva eden yumurtalar, aşılanmak üzere seçilir. Yumurtaların üzerindeki zar tabakası. »s derece alkoll» çıkarıldıktan sonra doğrudan doğruya rüscymltı üzerinde ince- bir teşrih iğnesi marlfetile küçük bir delik iiçıhr. *•
Rüşpym, tüberkülin tipinden bir şırinsâ İle sebitieştlrllir vc eritilmemiş bir santimetre kiip kültür mayi-Ikiiri 6 şanteyemi zcrkedlllr. Sonra bütün bıinlar vıhn’işafc parafinle yu-'murtanın zarı irine sarılır
Bu suretle aşılanan yumurtalar, rüşeym çıkarılmadan evvel 3-4 günlük bir tefrln geçirir.
t Arkacı 7 .nci sahifede)
Birleşmiş milletler delegelerinin toplanacağı bn şehir dünyanın en güzel manzaralı yerlerinden biridir
Kırım konferansında verilen karara göre birleşmiş milletler delegeleri 36 nisanda Amerika'nın batı kıyılarında, Kaliforniya'nın merkezi olan San Fransisco şehrinde toplanacaklardır. San Fransisco, Nevyork'tan sonra, Amerlkan'nın ikinci büyük limanı. mühim bir sanayi merkezidir. Fakat asıl hususiyeti mevkinin müstesna güzelliğidir. Sırf bu yüzden her sene binlerce seyyah çeker, şehre ister karadan, ister denizden gidilsin, manzara bakmakla doyulmıyactık kadar çekicidir. Yeryüzünde San Fransisco kadar güzel şehir p?k azdır.
San Fransisco'nun şimalinde Ta-m alpaks dağı vardır. Şehir bu dağın «teklerinden bağlıyarak 13 tepe İle bunların aracındaki vadilere yayılır. Vapurlar dar bir boğazdan geçerek San Fransisco koyuna glrerhr. Koy 540 mil murabbaı genlşllglndcdir Ve son derece mahfuzdur Koyun ortasında Melek ve Keçi adaları ayna gibi düz olan sularda birer benek teşkil ederler Büyük bir göle benzlyen koyun uzaklarında Bcrkley, Alem1 da ve Cnklar.d şehirleri hayal mıjyal seçilir.
Seyyah karadan geldiği zaman şimalden gelmişse Oakland’dn ve cenuptan gelmişse Berkley'de trenden İner ve araba vapuru İle koyu geçer. San Fransisco'nun en büyük caddesi olan Market Street’ln sonundaki rıhtımda karaya çıkar Bu cadde güney batı İstikametinde bütün şehri kate-der ve şimalden gelen bütün sokaklarla birleşir.
San Fransisco şehri 7 mil genişliğinde bir yarımada üzerindedir. Yarımada cenup istikametinde asıl kara İle birleşir. Cenuptan otomobil ile gelen bir yolcu çifte tepe mevkiine geldiği zaman bütün koy ve şehrin tlcaretgâh kısmı ve uzaktaki şehirler birdenbire gözünün önüne çıkar.
San Fransisco, dünyanın en temiz ve muntazam büyük şehridir. Binaları bir yüksekliktedir, aralarında harap, eski ve biçimsiz binalar hiç yoktur. Bugün kendisine müstesna bir İntizam ve temizlik veren hu hali, şehir 1908 senesi 18 nisanında uğradığı müthiş zelzeleye borçludur.
Zelzelenin ilk sadmesi İle şehrin su hazine ve yolları bozulmuştu. Bunun İçin muhtelif yerlerde çıkan büyük yangınları söndürecek su bulunamamıştı. Üç gün, üç gece bütün dehşeti ile devam eden yangınlar koca şehTİ bir harabeye çevirmişi' Bundan sonra gayet büyük sermayeler tahsis edilerek şehir yenibaştan ve gftzei bir plâna göre Insa edilmiştir.
San Franslco şehrinin İşgal ettiği saha 401 kilometre ınıırabbaıdıı. Asıl şehir 90 kilometre uzunluğunda ve 20
kilometre genişliğinde olan san Fransisco koyu İle büyük Okyanuı arasındaki yukarıda bahsedilen yunmada üzerindedir.
Asıl şehrin nüfusu 700,00ü dir. Lâkin günden güne genişleyip yukarıda adı geçen Berldey, Alemcda ve Oak-land şehirlerini de İçine aldığından bugün San Fransisco'nun bütün nüfusu bir milyondan çok fazladır
Limanda gemilerin yanaşmasına müsait rıhtımların uzunluğu 15 mile baliğ oluyor. Yüzlerce vapur ha'tının son uğrağı bu limandır Diğer hesapsız hatlauta İşllyen vapurların da hemen hepsi bu limana uğrar.
Limana her sene giren ve çıkan gemilerin hacmi yekûnu dörı ml'yon tona yakındır. Başlıca ihracat' Ka-liforhiyanın nefis meyvaiarı, şarapları ve hububatıdır Başlıca ithalâtı kahve, çay. tütün, pirine, kömür ve i makinedir
San Fransisco’nun bir busuriyetl de aynı İsimdeki koyun Üzerinde yapılan köprüsüdür Köprünün uzun luğıı 12 kilometredir Ortasında bulunan Keçi adasında köprüden geçen yol için 500 metre uzunluğunda bir tünel yapılmıştır. Koya girilen Altınkapı boğazı üzerinde 1932 senesinde yapılan asma köprü bütün dünyanın en büyük asma köprüsüdür. Orta kısmındaki ayaklar! arasındaki mesafe 128o metredir.
şehrin etrafı, ucu bucağı olmayan bahçeler palmiye ve okaHptii® ormanları ve bunların arasındaki şahane sayfiyelerle kaplıdır.
San Fransisco'nun sanayii de mühimdir. Şubelerinden başlıcası gemi inşaatı, makine, şeker, kimyevi ıs-tlhsalât, makine kayışı, meyva ve balık konserveleri, ayakkabı, mensucat ve tütün fabrikalarıdır.
Şehrin şimal kısmı müstahkem olup başlıca İstihkâmları Rllev. Mason ve Polnt kaleleridir
San Fransisco'nun tarihine gelince evvelce burası İspanyanın Kaliforniya müstemlekesine dahil bulunuyordu. İlk defa 1770 senesinde İspanyolların San Fransisken misyonerleri burada bir din neşri merkezi kurmuşlar ve buna San Fransisco adını vermişlerdir.
Misyonerlik _ tesisatının etrafına bir hayli İspanyol muhacirleri yerleştiğinden zaman geçtikçe bura® küçük bir şehir halini almış, fakat şöhret kazanamamıştır
1848 senesinde Kaliforniyada zengin al' ı madenlerinin meydana çıkması üzerine altına koşantann çoğu San Fransisco'ya gelip yerleştiklerinden burasının ehemmiyeti artmıştır. 1850 senesinde burası Amerika müttehit hükümetleri cumhuriyetine katılmıştır. — F.
hattında tank maniaları
Batıda
KUTUP KIZI
AŞK VE MACERE ROMANI
Yazan: Stanley Shaw Çeviren: (Vâ ■ Nü)
M Tefrika: No, 5
Ateşler içinde yatan bu hastanın suratım bir taraftan bir tarafa, sağ şakağından dudaklarına kadar bir yara izi kaplıyordu. Her halde bir kılıç yahut hançer yarası olacaktı. Böyle göze batan bir İzin arkadaşında bulunduğunu detektif hatırlamıyordu.
Ertesi sabah, şafak vakti, oduncular yataklarında kımıldanıp dururlarken, Springvale birdenbire dirsekleri üzerinde doğruldu; camlaşmış gözlerde Jensen'e baktı ve şu sözleri vazıh şekilde mırıldandı:
— Bu sonuncu Ipsımdır. Ne yapıp yapıp götürmeli!
Sonra, kerevetin üstüne Inllyerek çöktü. Parmakları örtüde, gerildi, gevşedi. Güneş doğmadan evvel &1Ü-yermlştl.
Maceracı adamın çantasında, kendisini teşhis etmeğe yarıyacak hiçbir şey zuhur etmedi. Ormanlarda sürtüp dılran bir İnsanda neler bulunursa or.da da bunlar vardı.
Jenaen, od uncularla bir sun daha
kalarak kendi kendine, ne yapmanın miinaslbolduğunu düşündü.. Bu adamların kendisinden gizledikleri bir sır olmadığına kanaat getirmiş ve tam hareket etmeğe hazırlanmıştı kl, vesikayı keşfetti. Ölünün yatağı yanına yayılmış ötesini berisini topluyordu. Gözleri, kuytu bir köşeye düşmüş parşömene İlişti. •
«Size verilen talimata uyarak derhal Küçük Babos noktasına gidiniz, Kuzeyden gelecek birini orada bekleyiniz. Kendinizi tanıtmak üzere bu kâğıdı gösteriniz.»
Bu Küçük Babos kelimesini hasta da, zihninin en açık bulunduğu zamanlarda sarfetmlştl. Demek kl, bu vesika da ona alttı. İşte, Jensen, artık tereddüde lüzum görnılyerek oduncuların yanından ayrıldı; en yakın meskûn yere. Bıırllngton'a gitti. Orada, şefiyle bir telefon muhaveresi yaptı.
Bay Hllkle. detektifin söylediklerini dinleyince, pek ehemlyet vermedi. Bu İzler ona kıymetli görünmemişti
| Ölen maceracının bir kumpanya] acenıası olmak İhtimalinden bahsetti. Hudson körfezinde avcılarla bankalar arasında böyle muamele yapanlar varmış.
Bununla beraber, sel şöyle dedi:
— İzleri hiçe saymak doğru değildir, Hattâ küçük olsalar bile. Mademki, siz, Jensen. evvelce bir kere şimal ormanlarında ava gitmişsiniz, bu işi herkesten daha iyi siz üzerinize alabilirdiniz. O tarif edilen Küçük Babos'a kadar bir sarkınız bakalım. Kendinizi ölen adamın halefi yerine koyarsınız. Mesele neymiş öğrenirsiniz. Btı müddet zarfında ben, şimdi sizin'bulunduğunuz yere başka bir memur göndereceğim. Oduncular arasında tahkikat yapsın Bıı Sprlng-vale'tn nereden geldiğini, kim olduğunu anlamağa çalışsınlar
Talimat» aldıktan sonra. Jensen. Lııcan gölüne yollandı Oradan da bir numaralı Izt bularak şimalin ıssızlıklarına dc'/ru dalması mesele teşkil etmedi. Merhale merhale derlemişti. B. M. 432 esrarına ulaşabilecek miydi?

Kanadalı'nm güzleri ve.dişleri
D işar d a İnsan sesleri ve kamçı şakırtını İşitince, Jensen. acele İle kapıyı açtı. Kar kudurmıışçasma yağıyordu. Rüzgârın kovaladığı sağanak, kulübenin’ ortasına kadar girdi ' ı-sen, kızağı çeken köpeklerin kalaba-1
lığını güçlükle far ketti. Bu bavlıyan kargaşalığın ortasında bir İnsan gölgesi mütemadiyen kamçı çalıyordu.
Bir an sonra, havlamalar dindi. Erkek, tek bir köpekle birlikte, kulübenin kapısına doğru atıldı.
Onların içeri girmeleri üzerine, detektif kapıyı kapattı. Gelen adam, ufak tafek, esmer, sakallı vc fevkalâde zayıftı- Yüzünde derin izler vardı. Sakalı sivriydi. Uzamış saçlar!, kulaklarını ve alnını örtüyor ona killi bir köpek manzarası veriyordu. Kıvrık dudaklım sarı dişleri üzerine acılıyordu Bu. adamın görünüşünü, pek garip bir hale sokuyordu. Fakat buna rağmen yeni gelen heyeti tımu-miyesi içinde hlc de İğrenç ve ant-l-patik değildi. Bütün süratiyle ateşe yaklaştı.
-- Allah Altah' Ne mübarek hava! -diyerek külahını başından çıkardı. Buzlar yere düşerek parçalandı.
r harflerini dilinde yuvarlıyarak:
— Hey mübarek hava! -diye tekrar etti.- Amma, böyle havaya Pierre Quint alt olmaz, değil mi baby?
Bu sözler, kendisiyle beraber kulübeye giren kocaman kurt köpeğe, hitaben söylenmişti. Adam onu mütemadiyen okşuyordu. .Tensen’? döndü:
__ E bakalım e bakalım, niçin ağzını-” -.rrn!"(ır5'1'1i” Ne mübarek demi bu hc,v.»° Fikriniz?
Doğrusu. Jensen, mümkün olduğu
kadar kendini az ele vermeğe uğraşıyordu. Bu sebeple de söze az karışmak niyetindeydi.
Yeni gelenin manzarası karşısında hasıl olan hayreti, onun konuşmasını dinlerken artmıştı. Bu kadar bakımsız, bu kadar hayvan ifadeli bir İnsanda nasıl olur da böyle hoş, böyle tatlı, böyle âhenkll bir ses bulunabilirdi? Yalnız «r» harflerinin gırtlaktan yuvarlanış!, onda azıcık erkeğimsi bir ton yaratıyordu. Şimdi, Jensen, kendi kendine bu iki şahıstan hangisinin «kuzeyden gelen haberci» olabileceğini soruyordu Acaba genç, güzel kadın mı, yoksa köpek suratlı adam mı?
Erkekle köpeğin gelişi, delikanlının dikkatini ocak basında oturan kadından çevirmişti. Fakat. q da erkeğe cevap verirken gene de gözlerini kıza döndürdü.
— Evet. Dediğiniz gibi, dişarda hakikaten mübarekliğine mübarek bir hava var. İyi ki bir barınağa başınızı [ sokabildiniz. Yoksa, ortalık büsbütün: berbat bir hâl alacak. Ben buraya j fırtına ’ m evvel geldim- Fakat, bul genç hayan ilk sağanaklara yakalan» dı.
Jensen de, fızerlnde d’ivıılan bıı «mübarç!;> kelimesini belirtmişti f:ı ! ellmeyl hem "? e k -in !” i «’« • i gelenin sn.’-”-' i>l"*f farkede-p'* o da tekrarlamıştı. Hakikaten de kızın,
gösterdiği heyecan İfadesi, onun şüphesini arttırdı.
Kendi kendine. Pierre Qulnt adım veren adam, canlı canlı sualleî sor-mıya başladı:
— E. neymiş? Genç kadın mı? Onu bana niçin haber vermedin, Baby?
Ocağın kenanna uzanan köpeğin bağrına ayağlyle dokundu. Hayvan ayağa kalktı: homurdandı. Kadının önüne doğru yürüdü ve ön bacağım onun dizine koydu. Sanki kelimeleri teşkil edememekten ıstırap duyuyor-muş gibi, birbirine bağlı sesler çıkarmağa başladı
Adam:
— Pekâlâ. Baby. pekâlâ' -dedt-Demek. köpek llsanlylc bana haber veriyorsun ? Burada sarı saçlı bir kadının bulunduğunu söylüyorsun? Pek güzel bir genç bayan değil mt, Baby? Hem de buna, »mübarek» bir güzellik denebilir, de'tll m1 köpeğim?
Kurnaz kurnaz güTflü ve başını saltada. Sonra, kendisine ne revan verileceğini ftdsfa endişe il' hektameğe başladı- Kastan kull’iuılmıs bu kelime knrnsındr'-l hnvr '--l—ıek inin. Jensen, s’Ttü r- -v d~*!^irhı-k - tnUdı
rint.
’.’amw,,^ı f",r ":'"uı m* ‘ ,rta
nasıl gcçlreç6Ö.r’ lâı'.; * var)
A M
l-ıhlfr
21 Şubat 19-1 ■>
1 - İŞ ARIYANLAR
EVVELCE ALMANYADA — Makine tahsil etmiş bir genç hususi müesse-selerde İş aramaktadır. Şişil P- K 17 ye yazı He müracaat. 943 —
TECRÜBELİ — Muhasip, muhabİT, mütercim FransUKSa, Türkçe mükemmel kâfi İngilizce bilir 1$ aramaktadır. Akşamda A. L. rftmuzunn müracaat. 948 — 3
— Kiralık — Satılık
5.400 LİRADAN 500,000 LİRAYA KADAR — trtanbulun her yerinde apartman, ev, mağaza, İmalâthane, fabrika, arsa ve çlfllk almak ve satmak Istlyenler. Kârlı İşi olup da devretmek Urtlyen veya almak lsti-yenler Beyoğlu İstiklâl caddesi Büyük Parıııakkapı köşe başı 4 No. kat 2 Tel: 42396 Suhulet Emlâk Zarif Özalp
910 — 13
KİRALIK — Beyazıt Yeniçeriler ve tramvay caddesinde Şark Kıraathanesinin üzerindeki bina kiralıktır. Müracaat: Kıımkapı İstasyon caddesi No. 8. Telefon: 22288 942 — 2
2 - İŞÇİ ARIYANLAR
BİR BAKKAL TEZGÂHTARI ARANIYOR — Aksaray Valide camisi karşısında 363 No. da Bor$jı Pazarına müracaat. 947 —
İSTANBÜLUN HER HANGİ BİR SEMTİNDE — Her elns emlâki en kısa bir müddette paraya çevirir. Arzu edenlerin derhal Galata ömeriblt han 2 ncl kat No. 23. Ferdi Selek. Türk Emlâk Bürosunn müracaat etmeleri tavsiye olunur. Telef. 42508 856 — 3
SAYIN MÜŞTERİLERİME — 10 000 -1000.000 Ura arasında muhtelif semtlerde. muhtelif villâlar, köşkler, apartmanlar, etler, çiftlikler, yalılar sunar. Arzu edenlerin, ömerâbit han 2 ncl kat, No, 23. F. S. T. E. Bürosuna teşrif buyurmaları ve yahut 42368 numaraya telefon etmeleri.
857 - 3
BAYAN ARANIYOR — Mağazada çalışmak üzere orta derece tahsilli clr Türk bayan aranıyor. Sirkeci Haml-dlye caddesi Salt mağazasına saat 14-16 arasında şahsen müracaat.
944 — 1
DEVREN SATILIK BİR DÜKKÂN —
Kara köy Necatlbry cad. No. 50 - 53 çift vitrini! gayet elverişli bir dükkân. ıKarakiiy Bebek travma? durağın;, müracaat. 910 ___—
UYGUN FİATLE SATILIK î EV -Beyoğlu Tarlabaşı Doğramacı sokak No. 43 ve arkasında Kİreçhanc sokağında No- 6/8. a&rnıek tein İçindekilere, pazarlık İçin dc Bilyükada Adliye sokak No. 12 Nlzaml'ye yazı İle müracaat. 954 — 2
İNGİLİZCE BİLEN DAKTİLO BAYAN ARANIYOR — Her gün soat dokuzdan bire kadar Beyoğlu Flrüznûa Altın Bilezik sokak Mesudiye apartmanı 3 No. ya müracaat lan.
953 —
börek ve baklava açmak ve İMAL ETMF-K — Ehliyetinde bir hamur açıcı ustaya İhtiyaç vardır. Ta- I llp olanlar: istiklâl caddesinde 38 nu- | mitralı mağazaya saat beşten yediye kadar müracaatları rica olunur.
955 —
İKİ KİŞİLİK BİR AİLEYE — Hizmetçi bir kadın He ayrıca bir daktilo ve kâtip lftzımoır. İstanbul Dlvanyo-lu No. 96 23 şubat cuma günü 9-12 arasında müracaat. 939 -
♦K1 FIANE 18500 LtRAYA SATILIK — Üsküdar vapur İskelesine on dakika mesafede Paşallmanı Susuz-bağda deniz ve ormnna nazır gür-cl manzaralı beş yüz. küsur metre bahçeli kusursuz kftglr villâ ile yanındaki Ikl yüz küsur metre bahçeli ahşap ev satılıktır. Gevmek ve görüşmek İçin Bahçekapıdn eczacı Salih Neca-l tlvc müracaat.______________912 —
I HAVASIZ ACELE DEVREN SATILIK DÜKKÂN - Aksarav Yusutpaşa Millet caddesi 155/2 No. Haseki tramvay durağı ününde İşlek bakkaliye ve tütüncü dükkânı havasız devren satılıktır. Ö27 —
11000 LİRAYA — Beyazıt Azak sinemam civarında beş odalı, deniz* nazır bina, boş olarak acele satılıktır. Tel: 21807 Nıunan ülken Emlâk komisyoncusu Dlvanyolu No. 9
949 —
5506 LİRAYA — Aksaray taamvay caddesinde 6 oda bir dükkân boş olarak teslim .satılıktır, Tel: 21807 Numan ülken Emlâk komisyoncusu Dl vanyolu No. 9 950 —
11500 LİRAYA — Ply.erlotl caddesinde 3 daireli küçük bir apartman bir katı boş olarak teslim satılıktır. Tel: 21807 Numan Ülken Enılnk komisyoncusu Dlvanyolu No. 9
961 —
SATILIK ARSA — Beşiktaş Seren-cebcy asfalt üzerinde denize nazır
— llağoçh. havuz, sarnıç, mahran. kuyu, " ' havagazı, elektriği mevcut. 3200 met-
TESVİYECİ, TELEFONCU VE İŞÇt're m’urftbbnı. Müracaat: Fatih’ Seh-BAYAN ARANIYOR — Telefon işlerinde yetiştirilmek üzere zeki ve nft-l muslu, askerlikle ilişikleri olmayan Enstsiâtör (4) tesviyeci ve muhtelif | telefon bağlarında çalıştırılmak üzere namuslu bayanlara İhtiyaç vardır. Her gün saat 17 - 19 arasında Galata Bankalar caddesi Voyvoda han zemin katta Telefon mütehassısı Ali Sait Önere müracaat. 946 — 3
'zadeb^şi karakol karşı» Nn. 89 Gü-, ven Emlâk Evi. 913
GÖZTEPEPE — Kayışdaflı caddesinde astelt üzerinde yirmi bca dönüm İçinde çam, meyva ağaçları ve nıotörtü ve tulumbah İki kuyu ve bir köşk satılıktır. Fincancılarda Yusuf-yan hanında 27 No. ya müracaat.
988 — 1
4600 ITRAYA — Beşikte",tn Köy-İçlnde 57 metre mecahah nce’.c satılık dükkân. Ferdi Selek Türk Emlâk Bürosu Galata Ömcrftfelt han 2 ncl kat 23 Telefon 42368 914 —
DOLGUN AYLIKLA — Üç kişilik bir ailenin cv işlerini görecek genç bir bayana İhtiyaç vardır. İstanbul Belediyesi karşısı Yeşil apartıman daire 2. 937 —
SATILIK EV — Kadıköy Cevizlik Ahter s. 14 No. lı ev satılıktır, isteklilerin Taksim Talimhane Topçu cad No. 2 Uygun Ap 2 No. daireye müracaat. 87 — 5
23000 LİRAYA SATILIK APAKTI-M ’N — Yarı bedeli 10 seneden Kurtuluş tramvay hattında 3 kal banyo bahçe beton taş merdiven 2 kat çıkHabllir saat 12-15 Galata Kürekçiler Demir han No- 23 934 — 3
İBRİŞİMİ GRAMLA SARMAK İÇİN — Çekirdekten yetişmiş İşçly® İhtiyaç var. Enver Kaya îpllkçi ve Tuhafiyeci Fnpalıçarşı Kalpakçılar caddesi No. 229 940 — 1
SATILIK ARSA — Cephesi m. 12.10, derinliği m. X - 300 m murabba Maçka Güzel Bahçe sokağında, Fevkalâde manzaralı bir arsa ucuz, fl-atle satılıktır. Müracaat: Tel. 43945.
901 —
GALATA — Kule meydanında, ayda en az 300 hra gelir temin eden 17 No. lı bakkaliye dükkânı devren satılıktır. Tütün, İçki satılır. Sahibine müracaat. Ve Rgsköyde 4 daire halinde 40 Ura kira getiren denk görür, ahşap hane de satılıktır. 2500 Hra Aynı yere müracaat 941 — 1
Sarı humma aşısı
(Baş tarafı 6 ncı snhifede)
Aşıyı hazırlamak İçin canlı rilıjcym-ler yumurtadan çıkarılır, birleştirilir, tartılır ve bir halitaya karıştın lir.
Bu suretle olde edilen madde, % 30 nispetinde ekseriya eritilmemiş normal İnsan seromlle karıştırılır. % 50 nispetinde taktir edilmiş su İçinde eritilen serum, nıcmnunlyetbahş neticeler vermektedir. Sonra bu halitanın unsurları. 30 dakika santrlü) kuvveti tatblklle ayrılır, mayi çıktı-FiJjr ye süzülmek üzere amyOnt liflerinden mamul çok İnce bir filmle teçhiz edilmiş bir filtreden İlk defa olarak geçirilir.
Son filtre). Seltz tipinden dlskli bir filtre vasıtasllc ve her bir santimetre kare İçin 5 kiloluk bir baskı kullanılarak yapılır.
Hazırlanan aşı, 3 santimetre küp-lük ampullere veya bir santimetrelik tüplere konulduktan sonra alkol, cnrboıı dloxltc ve kar’dan mürekkep bir mahlrtt vasıtaslle soğutulur ve bilâhare de kurutulur.
İmal edilen her aşı partisi, bakte-riolojl kısırlığı, vlrüslütü. ihtiva ettiği mikrop adedi tesblt edilmek üzere tecrübe edilir- Tecrübeler, fındık-sıçanları ve fnreler taerlnde yapılmakladır.
Aşı 4 derece ıısantlgrat» hararette muhafaza edilir ve hemen hemen dalma havası boşaltanım ve buzlu kaplar içerisinde sevkolunur.
Aşının reaksiyonları
Bu aşının reaksiyonları, hafif ve ekseriya, hafif griplerde olduğu gibi baş ağrısı ve hafif hararetten ibaret olup, aşıdan takriben 6 veya 7 gür, sonra meydana çıkar.
Rockcfeller Enstitüsü lâboratuvarta-rında yapılan kan tahlilleri, aşılananlardan % 97 - 100 ünün hastalıktan muaf kaldığını göstermiştir. Bununla beraber, bu muafiyet devresi aşılanana göre çok değişir,
DiÇer tarnfl ti. lâboratuvar tecrübelerinde görülmüştür ki. ferdi klinik reaksiyonları (baş ağrısı, hararet. llh.J İle mikrobun kanda mevcudiyeti arasında hle bir münasebet yoktur
New - York.ta Rockcfeller Enstitüsünde yapılan müşahedeler, aşılanan 29 kişilik bir gurubun aşıdan 28 «ün sonra san hummadan bilfiil muaf kaldığını göstermiştir. Bu guruptan hiç bîri 7 gün sonra hastalıktan muaf kalmadığı pibl, bunlardan ancak 9 u 14 gün sonra muafiyete kavuşmuştur.
En şiddetli reaksiyonlar 21 İle 28 İnci gün arasında 'başg&teriMe de. açilatannlardan bazılarında reakri yor.lar 70 gün kadar devanı eder.

Çuval, Kanaviçe ve Jüt Mamulatı İthalâtçıları Birliğinin Genel Kurulu
İthalâtçı ve İhracatçı Birlikleri Um timi Kâtipliğinden: 19/2/1945 Pazartesi günü yapılması gereken yıllık genel kurul toplantısı çokluk nisabı sağlanamadığından Birlik statüsünün 1& inci maddesi hükmüne göre 26/2/1945 Pazartesi bırakılmıştır.
Sayın Birlik üyelerinin o gi'uı saat 14 de Birilikler topları' salonundn hazır bulunmaları önemle rica olunur.
İstanbul Defterdarlığ ından:
Cinsi
gününe
2292
Senelik
Kira bedeli Teminata
Lira Lira
S
Doaya No.
55100/819 Edlrnekapıda Atlkallpaşa mahallerinin Vaiz 120 sokağında eski 21, yeni 19 «ayılı ev,
51389/6 Sultanahmet Cankurtaran mahallesinin Can- IBS kurtaran «okağmda kâin 9 kapı sayılı ve etrafı duvarla çevril» tarla.
Yukarda yaılı gayri menkuller 9/3/945 cuma günü saat 14
Emlâk Müdürlüğünde müteşekkil komisyonda ayrı ayrı birer sene müddetle icara verilecektir.
isteklilerin muvakkat teminat makbuzları ve nüfu» hüviyet cıradanla-rlle birlikte ihale saatinde komisyona, lazla izahat için Milli Emlâk Müdürlüğüne müracaatları. (22631
15
«te MÜH
adet
Açık eksiltme ilânı
Pendik veteriner baktriyoloji ve seroloji Enstitüsü Müdürlüğünden:
1 — Pendik bakteriyoloji enstitüsü İçin be? adet ayaksız ve bir ayaklı koh hücreleri açık eksiltmeyfl konmuştur.
1 — Muhammen bedeli (1225i ve teminatı (91) Ura (88> kuruştur.
3 — thale 5 mart 1945 tarihine rastlıyan pazartesi günü saat (İB) ün İetanbulda cagaloğlunda erkek lisesi yanında yüksek mektepler mesul nauhaslpliğindedlr.
4 — Hususi ve fenni şartnamelerini görmek lstlyenler her gün müessese müdürlüğüne müracaat edebilirler.
I — İsteklilerin 2490 sayılı kanun gereğince yukarda yazılı gün ve saatte mezkûr muhasiplikte bulunmaları. (20921
RADYO
Bölge sanayii birliği umumî kâtiuliğinden
Buiı i İpek İhtlyaçlarmm temin edilebilme*! İçin. İmalâtında bu maddeyi kullanan. Birliğimize kayıtlı olsun olmasın, büyüt küçük bilcümle Sanayi Müesses* terinin muhtaç ©lduklan min i İpefl xpğı*ia yuzılı açıklayıcı maddelere göre en geç 28'2 1 945 aMaauna kadar Birliğimize bildirmeleri lüzumu İlân olunur.
1 — Beyannameye tabi müesscarier:
İmalât defteri kayıtlarına göre. 1M2. 1943, 1944 yularında kullandıkları sun’l ipek miktar ve denyelerinl
2 — Maktu vergi İle mükellef Müesseseler.
Sun’l ipek İşliyen İstihsal makineleriyle bunların ebat ve evsafını v« kullanmakta oldukları Penyeleri
3 — Gerek l ., annameye tabi ve gerek» maktu vergi ile mükellef olan MÖM»seler,
Bugünkü durumlarını göz önünde tutmak ve denyelerinl de tasrih etmek suretiyle aylık İhtiyaçlarını kilo olarak bildireceklerdir.
Created by free version of 2PDF
KESE KÂ&IDI İMALCİSİ ARANIYOR — İyi ücret verilecek kese kâğıdı yaptırılacaktır. Yapmak İsti yenlerin Eminönü Tahmis caddesi Kalçın sokak 13 No. va müracaatları.
936 —
ACELE SATILIK EV ARANIYOR — Yeldeğlrmen) Kadıköy Kızıltoprak Errnköye kadar müstakil İki kata bulunan satılık ev aranmaktadır. Galata Posta kutusu 1329 a müracaat.
809 — 1
BEBEKTE — 850 metre bahçeli fevkalâde manzaralı İçi dip yağlı boyalı 8 odalı telefonlu ve konforlu baş teslim edilir satılık villâ. Ferdi Selek Türk Eml&k Bürosu Galata Ömer-âblt han 2 ncl kat 23 Telefon: 423f>«
922 _
İNGİLİZCE TİCARÎ MUHABEREYE VAKIF — Bayan veya baya ihtiyaç vardır. Knraköy Palas karşısı (104 -106) No. ya öğleden sonra müracaatları. 796 —
PARA İŞLERİNDE _ Çalışacak bir Türk bayana İhtiyaç vardır. Evinin yalan olması ve İlse tahsili görmüş bulunması şarttır. Bahçekapıda Salih Necati eczanesine müracaat.
931 -
SATILIK GÜZEL ARSA — Cihangir Firüzağa mahallesinde iki caddeye 16,50 ve 12 metre yüriü 468 metre kare mesahasında vc her İki caddeye çift daireli İki apartmana ve yahut bir garaj İnşaatına müsait imar plânına uygundur. Almak Istlyenler: Beyoğlu Büyük pnrmakkapı köşebnsı 4 No kat 2 Tel 423M Suhulet Emlâk zarif Özalp_______________935 — 5
^-MÜTEFERRİK
IIÂLEN İŞLEMEKTE OLAN - Bir imalât İşine JOOOO lira sermayeli şerli: aranıyor Akşamda (Kimyageri remzine. 907
İSTANBUI.A YAKIN — Bir vilâyet merkezinde bir ec2anç İçin, mesul müdürlük yapacak eczacı ile ayrıca bir de eczane kalfasına ihtiyaç vardır. Taliplerin Eminönü Eczanesine müracaatları 920 —
SATİLTK APARTMAN — 450 Ura aylık kira getiren 4 katlı konforlu bir apartman «italiktir. Flatı 42000 liradır. Mutavassıt kabul edilmez. Müracaat; Telefon 23549 916 —
ALMANCA DERSLERİ — Bir AvrupalI öğretmen bayan büyüklere, ve lisan derslerine devam etmek Istlyen talebelere üniversite talebelerine ve doktorlara gramer ve mükâleme dersi veriyor. Her yere gidebilir. Akşamda A-B.C rOmuzuna mektupla müracaat. 833 — 1
TAKSİMDE — Bir apartıman için dürüst, çalışkan İçki kullanmayan bir apartıman kapıcısına İhtiyaç vardır. Evli bulunması şarttır, İsteyenlerin Fatih - Esklalipaşa Mevkufat-çi sokak 16 numaraya akşamları 20 den sonra ve pazar günleri akşama kadar acele müracaatları.
929 —
BASMADAN UCUZ ARSA — Göz-tepede İstasyona üç dakika, demiryolunun d en I» cihetinde 919 M2 arsa üç liradan satılıktır. Haydarpaşa İşletmesi Hareket kaleminde Tahsin Devrlmel’e möracaat. 919
ve mu-
MEKTUPLARINIZI ALDIRINIZ
Gazetemiz İdarehanesini adres olarak göstermiş o*»n karilerimizden
EngUshınan — Kimyager — No
E.A — M.M.E — B 8 namlarına gelen mektuptan rehanemizden aldırma lan olunur.
Ida-ricû
J - SATILIK EŞYA
NATAMAM İNŞAAT — Bllûfflum İnşaat ve fennî mesuliyet hesap İşleri deruhte edilir. Ev gazaların tamire muhtaç olanları
derhal İşe başlamak vc yıkılması loafcedcn emlâkin enkazını kabul eder. Beyoğlu İstiklâl caddesi Büyük Parmakkpaı köşebaşı 4 No. kat 2 Tel: «396 Suhulet Emlâk Zarif Özalp 911 — 13
YENİ YAYIN
MISIRÇARŞISINDA dükkân tutacaklara — Beş yüz kiloya kadar çeken Amerika marka bir baskül ile her tarafı cam zarif güzel - kristal - iki vitrin satılıktır. Bahçekapı-da eczacı Salih Necatiye müracaat.
911 —
YENİ DİKİŞ MAKİNESİ — .Sln-ger» marka satılıktır. Flatı 250 lira Müracaat- Beyoğlu - Tariabaşı caddesi 35 numaraya her gün müracaat 13 - 15 arası. 952 — 1
12000 LİRAYA — ’ Maçkada Ömer Rü”hi paşa sokağı İçinde Muı adiye' Bayırı sokağında iki apartman İnşa-' sına müsait 348 metre murabba) ar-' sa acele satılıktır. Ferdi Selek Türk Emlâk Bürosu Galata ömer&bit han 2 ncl kat 23 No. Telefon 42308
»26 —
MAZİDEKİ AŞK
Bugünkü dünya edebiyatında büyük bir mevkii olan meşhur Amerikan muharriri Louls Broınfleld'ln yeni bir romum Vahdet Gültekln tarafından dilimize çevrilmiştir. (MAZİDEKİ AŞK> la Bromüeld bugünün muamması olan «madde - ruh» çarpışmasını ele almış ve herşeyl tamam oldufeu halde mesut olamıyan yirminci asır adamının gayet kuvvetli bir portresini çizmiştir.
ANKARA RADYOSU
Bugünkü program
1800 Radyo salon orkestrası, 1830 Ziraat .saati, 1845 Faal. 1900 Haberler, 19.20 Geçmişte bugün, 19.26 Faslın devamı, 19.46 Scrbes saat, 20.00 Şarkı ve türküler, 20.15 Radyo Gazetesi. 20.45 Yurttan sesler (Radyo korosu), 21.05 Saksofon aololan, 21 25 Şan soloları, 21.45 Oda müziği, 3220 Dans müziği (pl,>. 22.45 Haberler.
Yann sabahki program
7.30 Spor saati (Vücudumuzu çalıştıralım), 7.40 Haberler. 7.55 Mtalk (pl.l. 12.30 Saz eserleri, 12.45 Haberler, 13.00 Radyo salon orkestrası.
| Halkevleri re Kurumlar |
Konferans
Şişil Halkevinden — 23. 2 1M5 cuma günü saat 16/30 da Halk evimizde B. Galip Kemah süylemezoğlu tarafından (Hâtıralar) mevzuunda bir konferans verilecektir. Herkes gelebilir.
it Çocyjc Esirgeme kurumu genel merkezinden: Hatay merkezine bağlı İskenderun kolu tarafından geçen bir yıl İçerisinde 1212 yoksul ve kimsesi? yavruya yardım edilmiştir.
Bunlardan 30 çocuğa okul levazımı vermiş, 55 anne ve çocuk muayene ve tedavi edilmiş, 190 çocuğa 1002 lira para yardımı yapmış, 277 çocuğa çamaşır. 250 çocuğa ayakkabı. 300 çocuğa elbise vermiş ve ayrıca 140 yoksul çocuğa 23.940 kap sıcak etil yemek vermek sııretlle yardımda bulun- .
nujtıır
ki AKŞAMS
jGP Abone bedeli n|L
Türkiye
Ecnebi
SATILIK TAKSİ — 19S9 sonu modeli Ford taksi otomoblh. Jyl durumda ve lâstikleri yeni acele satılıktır. Telefon: 2087» 888 —
KİGİR SATILIK EV — Cihangir camisi yanında 17 No. lı 7 oda. bah-çeli. elektrik, terk&s, havagazı tesisatı fevkalade manzaralı. Görmek Jçln Cihangir camisi- müezzinine, pazarlık İçin cuma, pazar, salı günleri Fcncr-yolu Profesör Salim sokak 14 No. ya, telefon 60432 917
Lokman Hekim (Or, HAFIZ CEMAL) Dahiliye miitehascısı
Dîvanyolu 104
Muayene saatleri Pazar hariç her gün 2.5 — 5. Tel: 22 39A
Senelik
6 Aylık
3 Aylık
2B0C 1500 aoo
5400 kuruş
2900 »
ısoo •
elli Irura»-
Aksi
Kuruş
*
*
Adro« cehdili İçin hık pul gönderilmelidir takdirde adres değiştirilin ez
Telefonlarımız Başmuharrir; 20565 Ymi işleri; 207Ü5 - idare: Müdür: 20497
ANTİKA MERAKLILARINA MÜJDE — Çok iyi tanzim edilmiş mükemmel bir çerçeve içinde gayet seçkin bir para kolekriyonu kelepir bir fi atle serip satılıktır Ferdi Selek Türk Emlâk Bürosu Galata Ömerâb't han 2 ncl kat 23 telefon 423Ö8 915 —
BOS TESLİM EDİLİR — Beşiktaş-ta 5 odalı ahşap ev 4000 Ura. Boş teslim edilir Bcjlk taşta 4 odalı ahşap ev satılıktır. Ayr«ca ayda 130 lira kimli 13000 liraya 8 odalı kagir ev. Ferdi Selek Türk Emlâk Bürosu Galata Ömerâbit hûn 2 ncl kat 23 No Telefon; 42368 oiş _____
Çocuk hekimi doktor
I Ahmed Akkoyuniu
'] Taksim - Talimhane palas, r Telefon: 82827
Röblulevvcl 8 — Kaslm 100 İmsak Güneş Öğle tklndı Ak. Yatsı E. 11.30 1.00 0.30 9 38 12,00 1.31 V. fl.00 7.40 13.28 13,27 18.49 K0.2Ü
İdarehane satnau elvan Acımıısl ur sokan No, 13
Satılık çam tomruğu
Devlet orman işletmesi Barlin revir fimirllğinılcn:
1 — Revirimize bağlı Ulus kazaaınır. değirmenyanı deposunda 1 numaralı İstifte mevcut 735 adet muadili 213 metreküp 883 deşimelrekup çam tomruğu açık arttırma suretiyle satılığa çıkarılmıştır.
3 — Beher metreküpün muhammen bedeli 68 Hradır.
3 — Arttırma 27. 1. H5 tarihine rastlıyan salı günü saat 15 de revir binasında yapılacaktır.
4 — Muvakkat teminat 1090,80 Uradır.
I — Şartname orman umum müdürlüğünde knrabük revir amirlikle-rinde görülebilir.
6 — isteklilerin muayyen gün ve saatte revir merkezinde komisyona müracaatları. (3254)
Maliye ve Muhasebe Mütehassısları ve Miirakipler Cemiyetinden:
Cemiyetimizin umumi heyeti 36 Şubat 945 tarihine müsadif pazartesi günü saat 15 de Galata Bar.kAlar caddosl Agopyan han 5 numaralı salonda toplanacağından bütün izanın bu saatte hazır bulunmaları rica olunur.
RU2NAME: 1 — 944 takvim yılına alt hesabatm tetkiki ve İdare htye-Unln İbrası, 2 — Yeni idare heyeti aeçlmi,, 3 — Haysiyet divanı âzalarının şeçlmi, 4 — Hesap müfettişliğinin seçimi.
■■■«
Türkiye iş Bankası
Küçük cari hesaplar
1945 ikramiye plânı
ÇEKİLİŞLER; 29 ocak, 2 Mayıs, 24 ağustos, 1 kasım tarihlerinde yapılır.
_ 1945 İKRAMİYELERİ
1 »det ARSA
(İstanbul'da Büyü lı Y'alı'da Ada: 164,'parsel No. 4, 923 M2.)
1 Adet 2000 Liralık — 300ü,— Lira
3 > 1000 » — 3000.—
4 ■ 500 ■ 2000.—
10 » 200 » — 2000.— D
25 » 100 • — 2500.— V
100 a 40 t — 4000.— •
150 a 20 » 3000.— D
300 V 10 • - 3000.-

Türkiye İş Bankasına para yatırmakla yalnız para biriktirmiş ve faiz almış, olmaz, aynı zamanda taliinizl de denemiş olursunuz.
Etibank İstanbul şubesinden
İstanbul giriş gümrüğünün 24. 12.44 tarihli ve 19372 numaralı 1M43 TL.lık makbuzu zayi olmuştur. Yenisi alınacağından eskisinin hükmü olmadığı ilim ulunur. (2301)
Doğum v» Kadın Hastalıkları Mütehassısı Kadıköy. Bahariye Caddesi M Telefon: 80177
Saat H ten 18 e kadar her gün
Uyuz ve Deri KAŞINTILARINI DERMOLiV Çabuk geçirir.
Zayi — Tip Fa kül leşinden aldığım hüviyet cüzdanı ve pasomu kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur,,
7 el sömestr 4271 Necdet Okan
Göz Mütehassısı
Doktor Cemil Görür
Cağaloglu Nuruosmaniye caddesi Osman Serefeddin apartıman No. S Hastalarını pazardan başka her gün s*at I 4 ten I 7 ye kadar kabul eder. Salı günleri fukaraya mecca-nen bakılır.
KÜÇÜK İLÂN okuyucularımız arasında EN SERİ,
EN EMİN EN UCVZ vasıtasıdır Alım, satım, kira işlerinde iş ve işçi tein istifade ediniz.

BAŞ, DİŞ, NEZLE, GRİP, ROMATİZMA ve bütün ağrıları KESER.
BİR TEK KAŞESİ A&RII AKlMZt DERHAL KESER
Seyhan Vakıflar Müdürlüğünden
Vakfın adı Mevkii ΑO*. Mlkdari Muhammen kıymet) Tapusu
Mra Kuruş
Kalaycı zad» Ak kapı Bahç» 158 Dönüm 33700 00 Nisan 932 T. 284N
Tuzsuz zad* Köprü sokağı * 82 » 8200 00 Nisan 933 T. 184 >
BalcL oğlu Ak kapı » 120 ■ 8000 00 Nisan 932 T 368 •
Boz iade Hacı Ali Paşa aokaftı » 77 » 11550 00 Nisan 032 T. 208 »
Battal Mehmet ağa » » > 88 t 8600 00 Mart 927 T. 201 »
Darendell Oğlu Adı sokağı » 225 . 16875 00 Mart 927 T. 49 >
Yukarıda yazılı vakıf gayri menkullerin mülkiyeti peşin para ve kapalı zarfla satılacaktır. İhaleleri 2/3/945 cuma günü saat 10 da 8eyhan vakıflar müdürlüğü binasında yapılacaktır. Gayri menkulleri ve şartnamesini görmek isteyenler her gün Beyhan Vakıflar müdürlüğüne müracaat etmelidirler
Arttırmaya glreceüerden yüzde yedi buçuk muvakkat teminat alınır.
Kapalı zarflar İhale saatinden bir saat evvel komisyon reisliğine verilmiş olmalıdır, postada olacak gecikmeler kabul edilmez. a2295»
Zayi — Nüfus tezkeremi ve askerlik yoklama kayıtlarını zayi ettim. Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü olmadığını Hân ederim.
Kasımpaşa Yenle eşme Kürkçü Şahin Çıkmazı 3 No. Fahrettin Papağan
Zayi — Nüfus cüzdanımı askerlik tezkeremle birlikte kaybettim. Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur. Akif Ersoy 313 İÜ Fincancılarda Mahmudiye han balyacı
Türkiye Kızılay Cemiyeti
Genel Merkezinden:
İMTİHANLA BİR MAKiNıST ALINACAKTIR.
Afyonkaıahlsar menbaımız İçin imtihanla bir makinist alınacaktır. Makinistin sanat mektebi veya benzer mekteplerden mezun olması ve tecrübeli bulunması; elektrik makine motörlerinl ve dizel motor İtrini kullanabilmesi lâzımdır. Gösterilecek llyakata göre kendisine 200 liraya kadar aylık fevkalâde zam ve ayni yardım da verilecek ve meccanen mesken temin edilecektir. •
İsteklilerin İstanbul'da Yeni Postahane caddesi Kızılay hanında Kızılay deposuna. Ankarada, Kızılay umumi merkezi sicil servisine müracaatları.
Maarif Bakanlığından Teknik öğretim okulları için Elektrik alet ve malzemesi alınacak
Yeni açılan ve açılacak olan Erkek Sanat Enstitüleriyle Erkek Orta Sanat okulları için muhtelif cins ve evsafta elektrik alet ve malzemesine ihtiyaç vardır. Bunların cins, evsaf ve miktarlarını gösterir listeler Bakanlık erkek Teknik öğretim müdürlüğünde görülebilir. Bunları verebileceklerin yazı ile Bakanlığa teklifte bulunmaları. (2177)
GRİPİN
Baş, Diş, Grip, Romatizma, Nevralji, Kırıklık ve bütün ağrıları derhal keser
İcabında günde a kaşa alınabilir. Hatyerd» ısrarla GRİPİN taUytnlı
TIIML
Öksürük va bronşiti darkal geçirir
BÜTÜN ECZANELERDE ARAYINIZ
Ekmel Asgari ve Şeriki
Türk Limited Şîkreti Tasfiye Memurluğundan:
şirketimizin tasfiye haline girdiği sicilli ticaret gazetesinin 17/1/946 tarih ve 5430 sayıslle tescil've İlân edilmiş bulunmasına mebni ticaret kanununun 451 İnci maddesi hükmüne tevfikan mezkûr şlrkett» alacaklı olanların şirketteki haklarım İspat etmek suretlle İstanbulda T ah tak al» caddesi 4 numaralı mağazada tasfiye memuru bay Ekmel Asgariye müracaat eylemeleri İlân olunur. -
Hail tasfiyede Ekmel Asgari ve şeriki T. L. Ş
Tasfiye memuru: Ekmel Asgari
BAYIİAHIAR.ÇARPINTIueSİNİR BUHRANI (EKENLER
NEVROL CEMAL
DEN 20 DAMLA ALINCA SİNİRLERİ YATIŞIR.DERKAL FERAHLARLAR .
Created by free version of 2PDF
Nemlitiitün Türk Anonim Şirketi
îdare Meclisinden
İdare meclisinin 5. 2. 1945 tarihli toplantısında, şirketimiz hissedarlarının 23. 3. 1945 tarihine müsadif cuma günü saat on birde şirket merkezi olan Galatada, Mlnerva hanının 4. cü katındaki dairede aşağıdaki ruzna-me İle senelik âdi toplantıya çağırılmasına karar verilmiştir. Ticaret kanununun 365 ve Şirket esas mukavelesinin 54. cü maddeleri mucibince, en aşağı üç hisseye malik olan hissedarların hisse senetlerini veya bunu müsblt vesikaları, toplantı gününden bir hafta evveline kadar şirket merkezine veya milli bankalardan birine teYdl ederek, duhuliye varakalarını almaları, toplantıda bulunamayacak hissedarların da, mukavelenamenin 59 cu maddesi gereğince, hissedarlardan kimi vekil edeceklerse blldlrme-’eri lüzumu Hân olunur. -
RUZNAME
1 — İdare meclisi ve murakıp raporlarının okunması,
2 — 1944 hesap senesine alt bllânço ve kâr ve zarar hesabının tasdiki,
3 — Geçen hesap devresi içinde İcrayı vazife eden meclis Üyelerinin ve murakıbın İbrası,
4 — 1943 senesinden miidevver kâr ile 1944 senesine alt kâr hakkında İdare meclisi tarafından yapılan teklifin tetkik ve tasdiki.
5 — 1945 hesap devresi İçin bir murakıp intihabı İle ücretinin tâyini.
O — 1945 hesap senesi zarfında İdare meclisi üyelerine verilecek ücret çılktarlle tediyesi şeklinin tâyini.
Doktor, K’myager, Memur ve Hemş're alınacak
Sümer Bank Selliiloz Sanayii müessesesi Müdürlüğünden clzmlt»
Müessescmızde:
1 — 300 Hra aylıklı dahiliye mütehassıslığı.
2 — 170 - 260 lira aylıklı barem dahili ve harici kimyagerlikler,
3 — 210-300 lira aylıklı barem dahili muhasebe şef muavinlikleri,
4 — 210 lira aylıklı barem harici ressamlık,
5— 85 - 170 lira aylıklı barem dahili değişik servis memurları,
6 — 100 lira aylıklı birinci sınıf hemşirelik (hastanelerde ameliyat İşlerinde çalışmış olması şarttır.) açıktır.
Lu İşlere İstekli olanlardan memurin kanununun 4 üncü maddesinde ,’azılı şartlara durumları uygun bulunanların 15. 3. 1945 tarihine kadar dilekçelerine hizmet ve tahsil belgelerinin suretlerile fotoğraflarını ekllyerek müessesemize müracaat etmeleri Hân olunur.
Tayin olunacaklara ehliyet ve eski hizmetlerine göre tesblt olunacak aylıklarından gayri pahalılık ve çocuk zammile ayni yardım istihkakları ve kendilerlie müessesenln umumi faaliyetine bağlı olarak aylıklarının % 25 I nisbetlne kadar prim verilir.
Barem dahili memuriyetlere tayin olunacaklara bu yardımlardan ayr* olarak sınai işletme zammı da verilecektir.
Halen memuriyette bulunanların tayin olunabllmeleri İçin bulundukları yerlerden yazılı muvafakat almaları şarttır. (2203)
Sümerbank Sellüloz Sanayii Müessesesinden:
MüesscsemUin Diızce ve Mudurnu revir Amirliklerinin Çayköy Bekde-mirler dokuzuncu Dereköy Tekirler depolarından mübayaa ettiği takriben 11800 metreküp tomruğu bulundukları mmtakalardan Akyazı mevkiinde gösterilecek depo mahalürt» kadar nakli ve burada muntazam İstif İşleri müteahhide verilecektir
Talip olanların beher metreküpü İçin Hat tekliflerini havi kapalı zarilan Tl. 12000 (on iki bin) liralık muvakkat teminat akçelerle birlikte 28 şubat 1945 çarşamba günü saat 14 e kadar îzmltte müessessiniz müdürlüğüne tevdi etmeleri ilân olunur.
Müessescmiz İhaleyi icrada tamamen serbesttir- Bu İşe alt şartname müassesemlz ticaret servisinden bilâbedcl Istenllebihr.
TAVZİH İLÂNI
14. 17. 20 Şubat 945 tarihlerindi gazetemizde çıkan yukarıdaki Hânda (28 şubat 1945 çarşamba günü saat 14 e kadarı ibaresi yanlışlık neticesi çıkmamıştır. Ihalınln 28 şubat. 1045 çarşamba günii saat 14 de yapılacağı tavziften Hân olunur. «1951»
Toprak mahsuller; ofisi İstanbul şubesinden
Ofisimiz emrindeki Ayvansaray, Haskoy, Kasımpaşa, Bulat ve Mufnhane değirmenlerinde mevcut takriben 70 ton süprüntü unu 28 şubat tarihine müsadif çarşamba gitnh saat 14 de Gaiatada Bahtiyar hanındaki dairemizde açık arttırma suretlle satılacaktır. Bu unlar değirmenlerdeki kontrol memurlarımıza müracaat suretlle görülebilir. Bu husustaki şartname Müdürlüğümüz İmalât servisinden talep olunabilir. »2107»
Gümrük muhafaza genel komutanlığı İstanbul levazım amirliği satın alma komisyonundan:
6000 takım yazlık er elbisesi dikimi kapalı zarf usulü He eksiltmeye konulmuştur. Muhammen bedeli (15 000» lira, ilk teminatı (1125) liradır.
Eksiltme 8 mart 945 salı günü saat (15) dedir, şartname ve numunesi her gün komisyonda görülebilir. İpeklilerin teklif mektuplarını en geç eksiltme saatinden bir saat evveline kadar Galata Mumhane caddesi No. 54 deki komisyona vermeleri. (2115 ‘
Emniyet umum müdürlüğünden:
Zabıta memurları İçin satın alınacak tabanca kılıfı, rehber çantasile birlikte «800» adet bel kemeri 5/3'945 pazartesi gîınil saat 11 de kapalı zarfla eksiltmeye konulmuştur. Beherine tahmin edilen flat 11 lira ve İlk teminatı 660 Hradır.
şartname ve numunesi her gün dairede görülebilir İsteklilerin 2490 sayılı kanunda yazılı belgelerle birlikte teklif mektuplarını eksiltme günü saat 10 a kadar Ankarada Umum Müdürlük Satınalma Komisyonuna vermeleri. «2089.
Diş Doktoru Aranıyor
Orta Anadoluda sınai bir İşletmede ücretle İstihdam edilmek üzere bir diş doktoru aranmaktadır,
j Kendisine evli veya bekâr oluşuna göre mefruş bir oda veya bir ev tahsis edilebileceği gibi çok yakında bulunan kazada haftanın İki günü İş yapmasına da müsaade edilecektir.
İsteklilerin çalıştıkları yerleri gösterir bir dilekçe ve bir fotoğrafla posta kutusu İst. 176 (EDJ rumuzu ile müracaatları.
Yapı ve Kredi Bankası
Anonim Şirketi İdare Meclisinden:
' Bankamız Hissedarları Umumi Heyeti aşağıda yazdı ruzname maddelerini müzakere etmek ve karara bağlamak üzere âdi surette lO/Mart/1946 oumartcsl günü saat 12 de Banka Merkezinin bulunduğu İstanbul, Bah-çekapı Birinci Vakıf hanındaki yerinde toplanacaktır.
Hissedarların, sahip oldukları hisse senetlerim veya bunu milablt vesaiki toplantı gününden bir hafta evveline yani 3/Mart/lö4ö tarihine kadar Banka merkezine vererek giriş kâğıdı almaları ve belli gün ve saatte asaleten veya vekâleten toplantı yerinde hazır bulunmaları rica ve Esas Mukavelename hükümlerine göre (10001 bin hisseye sahip hissedarların re’ye tştlrâk edebilecekleri İlân olunur. -
RUZNAME:
1 —1944 senesi muamele ve hesaplarına alt İdare Meclisi ve müraklpler raporlarının tetkik ve tasdiki,
2 — 1044 senesi bllânço, kâr ve zarar hesaplarının tetkik ve tasdiki ve
İdare Meclisi İle müraMpRrln lbras. -
3 — Boşalan İdare Meclisi fızalıklarına muvakkaten seçilmiş olanların vazifelerinin tasdiki.
4 — 1840 senesi İçin yeniden mürakip seçilmesi ve ücretlerinin tayini B —İdare Meclisi âzalarının huzur haklarının tayini,
d - Esas mukavelenamenin 2B İnci maddesi mucibince İdare Meclisi âza adedinin dokuza çıkarılması. ___________________
İstanbul Belediyesinden-
Belediye zabıta talimatımıneshıin 15 İnci maddesi: dükkân veya ev sahiplerinin veya kiracılarının dükkân 1 va evleri önündeki yaya kaldırımlarını her zaman temiz tutmalarım . nır bulunduğundan bu lâzıtne-ya riayetle yağan karların derhal temizi - irilmesi ve temizletti > tyenle-rln mezkûr madde hükmüne tevfikan cezalandırılacağı sayın ftatka Hân olunur. (2297)
■«Ankara Elektrik ve Havagazı İşletme müessesesinden: 2000 ADET EMAYE
Abone plâkası yaptırılacak
Müessese m ize e 26001 numaradan 23000 numaraya kadar 8x10 om. ebadında üzerinde (Elektrik! ibaresi ve numara yazılı 2000 Emaye plâkası yaptırılacaktır.
Alâkadarların en geç 26/2/1945 tarihine kadar Müessesemlz Umum MüdiirlCğüne flat ve teslim şartı bildirir teklifte bulunmaları.
Dahiliye Bakanlığından:
■ 1 — Bakanlığımız Arşiv dairesinde havalandırma * tesisatı
yaptırılacaktır.
2 — Keşif bedeli 22437.50 liradır.
3 — Bu işe alt şartname Bakanlık levazım müdürlüğünden
parasız verilir. .
4 — Eksiltme kapalı zarfla 5 Mart 1945 pazartesi günü saat 15 de Bakanlık Levazım müdürlüğünde toplanacak komisyonda yapılacaktır.
5 — Muvakkat teminatı 1683 liradır.
6 — Teklif mektuplarının eksiltmenin yapılacağı gün saatten bir saat evveline kadar Levazım müdürlüğünde toplanacak komisyona verilerek makbuz alınması ilân olunur. (1962)
Devlet orman işletmesi Geyve revir Amirliğinden
Yapılacak İş : Kayın enkaz cdunu toplama ve nakU
Mahal ve mevkii: Doğançay bölgesi Bıçmdere ormanı
Mıkdar veelnsi : 11240 kental kayın enkaz odunu
Muhammen bedeli: Beher kentali 210 kuruş
Dk teminatı : 1770 Hra 30 kuruş
Müddeti ; ıoo giın
İhale şekil ; Açık eksiltme
İhale tarihi : 1/3/945 perşembe saat 15 ta
İhale yeri : Geyve orman revir ftmlrllği
1 — Yukarda cinsi yazılı 11240 kental kayın enkaz odunu.
2 — Buna alt şartname Ankara Orman Umum Müdürlüğünde. Adapazarı. İzmit. Bilecik revir amirlikleri İle Dnğançay bölge şefliğinde ve Geyve revir Amirliğinde görülebllr.
3 — Taliplerin ihale gününde et rakı mûsblte ve ilk temlnatlarlJe komisyona müracaatları. «2071»
Eksiltme ilânı
Diyarbakır Valiliği Daimi Encümeninden:
1 — Dlyarbakırda Yenlşehlrde 1, 2, 3, 4, 8, 8 sayılariyle numaralanan altı memur evi İnşası kapalı zarf usulü İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Her bir evin İnşa keşif bedeli 16903 lira 41 kuruş olup İlk teminat 1267 lira 76 kuruştur.
3 — Her bir eve alt teklif zarfı ayn olarak kabul edilecektir. Blrkap ev» birden talip olanların İstedikleri her bir ev İçin ayn v» müstakil birer teklif zarfı getirmeleri lâzımdır,
4 — Teklif zarflarının 7 mart 945 çarşamba günll saat ona kadar Vilâyet Daim! Encümen başkanhğma verilmesi lâzımdır. Posta gecikmeleri kabul edilmez. 7 mart 945 çarşamba günü saat on birde zarflar açılarak teklif edilen bedeller lâyık hadde görüldüğü takdirde ihale yapılacaktır
5 — Eksiltmeye girebilmek için ilk teminat ile ticaret k&yıt ve gurup vesikaları ve İhaleden üç gün evvel Nafıadan alınmış ehliyet vesikalarının hazirlonması lâzımdır.
6 — Şartname keşif ve mukavele parasız olarak Nafia müdürlüğü»
Daimi Encümen kaleminde görUîebllir. «1925*
İstanbul Ticaret Borsasmdan
(355 sayılı kanunun 33 üncü maddesi gereğince Borsa aldat mm m- ay içinde ödenmesi ve bu müddet içinde vermlyenlerden üç misli ahncmsı gerekmektedir.
Buna mahn! kalmamak üzere Borsa mensuplarının 1045 senesine ,ti‘ -.dutlarını Mart 945 sonuna kadar Borsa veznesine ödemeleri, bu m idde 11 en sonra ödeyecekler hakkında mezkûr madde hükmünün tatbik olunacağı ehemmiyetle ilân olunur.

Comments (0)