p- Bugün -----------------
S P o H
SON SAHİFEMİZDS
t
Çene 31 — No. 10918 — Flattı her yerde 10 kuruttur.
PAZAR « Mart 194»
Rus Dış Bakanlığı baş yardımcılığına Gromiko getirildi
Vişinski dünden itibaren dışişleri bakanlığı vazifesine başladı
Değişikliğin Rus siyaseti üzerinde ne gibi tesir yapacağı belli değildir. Ekseriyet esaslı bir değişiklik beklenemiyeceği kanaatindedir
Balıibt: Neemeddln Sadak — Fazı İğlerini fiilen İdare ad*n C. Bildik — Akşam Matbaası
Karaağaç’t a İnfilâk
Londra 6 tRı - Sovyet Dışişleri Bak.trJıftma tâyin edilen Vişlnskl dlin vazifesine başlamıştır, su e e Kuzey Kore heyetini uman yanında VljinsH
Vişlnakt*nin yerine Bal diniş ılığına Gromiko t&yln edilmiştir. Gruiniko, 1916 senesinden beri Bakan j'.ırd" ıcısı İdi Diğer üç yardımcı GO-Hl, M.dik ve Zorey'dlr.
Yeni Bakan başyardımcısı Ciru.nikt» ir ma "imanda yükselmiştir. Henüz 3# yaşıı iladır. Evvelâ müsteşar, sonra büyük elçi, nihayet Birleşmiş Milletlerde Sovyet delegesi sıfatlyle dolcus sene Amerlkada oolunmuştur. Geçen mayıs aynıdan beri bu vazifeden ayrıl a ı »k Moskovaya dönmüştü. Molotof. 1&30 senesinde Başbakan olmuştu. ^oura bu vazifeyi Sıalln deruhte ettiğinden. Başbakan yardımcın vt 193? da Dışişleri Bakanı mevkilerine emel imletir .MolotoL aynı Kuş siyasetini idare eden üyâişldJr. Buradaki vazifesi ve kan. yardımcılığı vazifesi uhteslnde kalmaktadır.
Vışinski. ou senöden beri Molotof tin başyardımcı il İdi. Fakat kendisi Po-lltbıiroda- âza değildir
Grobılko (sağda) Birleşmiş MUM» r Kurulunda Sovyet delegesi İken şereflerine yapılan bir toplantıda
Akdeniz paktı
Rus politikası
Lnmlra 6 (R’ — Rusya Dışişleri Bakar ı Tındaki değişiklik Rus siyaseti üzc; ide t-" tibl tesir yapacaktır? Mo ada bulunan yabancı muhabirlerden bu sabah gelen telgraflar Rus politikasında bir değişiklik olma-st b’klenemiyeceğini bildiriyor,
O ■server gazetesi bu sabahki makalesinde diyor kİ: «Rusyada dümen Btabrı'ln elindedir. Bir Bakanın değişi’ esi o kadar ehemmiyetli değildir. Bu değişikliğin bir deneme mahiyetinde olması muhtemeldir.»
S’i.ıdav Times gazetesine göre Sta-lln’fn maksadı Polltbüroyu kuvvetlendirmektir Molotof vp Mikoyan Bakanlık mesuliyetinden kurtarılarak Şu yüksek mevkilere getirilmişlerdir.
Molotof, 15 yaşından bert ihtilâlci MI: Lenin, Stâlln’le birlikte çalşmış-tı. Âükütl, sosyal temaslardan kaçardı. 65 yaşında, olan Vişlnşkl İse neşeli, hazır cevap. Fransızca, blraa İngilizce blrllr bir insandır. Hukukçudur.
Paris’in mütalaası
Paris ö (R> — Parts gazeteleri Rus fllyslsetinde bir değişiklik olmasını mümkün görüyorlar. Eski Başbakan Faui Reynaud değişiklik. Sovyet dış tniınasebetlerlnde bir İyilik doğura-ea?inı. sulh dostlarının bundan mem-puıi olması lâzım geldiğini söylemlş-
Marshall yardımı idarecisi Hoff-jnan da Rusyanın soğuk harbi kaybettiğini söylemiştir.
İki ihtimal
Londra 5 — İşçi organı olan Dayly Herald gazetesinin maruf diplomatik yazan w. H. Ewer, Molotofun azli meselesini ele alarak Rus siyasetinde değişiklikler beklenmesi lâzım geldiğini kaydediyor ve şöyle diyor:
•İki İhtimal göz Önünde tutulmalıdır:
1 — Btalln Batı de anlaşmaya ka-
rar vermiştir Molotof ise buna bir mönl teşkil etmektedir. Bunun için da Molotof vazifesinden uzaklaştırılmıştır, .
2 — Btalln Batıya karşı daha şiddetli tedbirler almak hususunda karar vermiş bulunmaktadır Bu mesele hakkında Molotofia bir arılaşmaya Varatnodığından bu yolda hareket et-tolş.tlrt»
£wer*e göre bu iklııci Ihtlml çok kuvvetlidir.
Lonr1’.-dakî tefsirler
Londra 0 (Nafen); Nafen ajansı-
nın diplomatik muharriri yazıyor: Krem ünde vukua gelmiş olan değişikliklerde göz önünde tutulacak hususlar şunlar olmalıdır:
Molotor yerini kendinden yedi yaş büyük olan ve 65 yaşında bulunan Vlşlnsicy’ye bırakıyor. Molotof İlk Bolşevik partisinin üyelerindendir. Vlşinsky İse menşevlk partisinden çıkmadır.
Molotof Marksist Lenlntst prensiplerin teknisyenlerlndendlr. Vlşinsky tam mânasile oportünist bir siyaset adamıdır.
Molotof'un bilhassa dış memleketlerde temasında eaıf eserleri görül-
müştür. Diğer taraftan iktisadi sahada da güçlükler husule gelmiş ve Ru9ya Doğu Avrupanin açıklarını kapatacak bir durumda olmadığını beyan etmişti.
Muhakkak olarf bir şey varsa o da Kremlln’in Bakanlar arasında yaptığı bu değişiklikten mümkün mertebe istifade temin etmeye çalışacağıdır. Fakat bunun bir manevradan İbaret olduğu da tahmin edilmektedir. Belki bu değişiklik de Ruslar tarafından zaman zaman samimiyetsizlikle ya-püınış «sulh taarruzunun yeni bir safhasını* teşkil etmektedir.
Atina radyosunun bir haberi
Atiııa 6 (R> — Atina radyosu Akdeniz paktı meselesinin Türkiye ve Yunanistan arasında yakında yapılacak görüşmelere mevzu teşkil edeceğini bildirmiştir.
Radyo, Yunan Dışişleri Bakanı Çaldaris'in bu maksatla Ankara-yı ziyaret edeceğini haber vermiştir.
Filistin meselesi tsrail - Lübnan görüşmelerine yarın başlanıyor
İnfilâkın sebebi heniiz anlaşılamadı
Millî Savunma ve İçişleri bakanları facia mahallini gezdil.r
Created by free version of 2PDF
Dün iki ceset daha bulundu, ölülerin adedi 27 yi buldu Ruhsatnamede fabrikanın patlayıcı maddeler itile meşgul olacağına dair sarahat yoktu
A mer ikada casusluk
Birleşmiş Milletler kurulundaki Rus memuru tevkif edildi
Londra 8 (R) — Birleşmiş Milletler Kurulunda memur olan Rus Goblşef casusluk suçuyla yakalanmıştır. Sovyet elçisi Ooblşef’ln aerbea bırakılmasını İstemiştir. Ait mahkeme bu hususta bir karar verecektir.
Birleşmiş Milletler genel sekreteri Lte. yapılan ithamların neticesi belli oluncaya kadar, Goblşef’e işten el çektirmiştir.
Kanada tarafsız değildir
Kanada Başbakanının bir demeci
Ne w-York 6 (R) — Kanada Başbakanı bir harb vukuu takdirinde Kanatlanın tarafsız kalmayacağını. Batı devletlerinin azimli bir siyasete devam ederlerse harbin önü alınabileceğini söylemiştir.
Bir Kanada uçak gemisi ve 2 muhrip, Amerikan donanmasının Kara-Ipler denizindeki manevrasına İştirak etmek üzere, bugün yola çıkacaktır İngiliz gemileri de bu manevraya İştirak edeceklerdir.
Londra 6 (R) — Rodos'tan gelen haberlere göre İsrail hükümeti İle Lübnan arasında görüşmelere yarın Res-sünnakura'da başlanacaktır. Arada büyük bir anlaşmazlık olmadığından müzakerenin çabuk neticelenmesi bekleniyor
Rodos’ta başlanan Ürdün - İsrail görüşmeleri dün durmuştur. Ürdün delegeleri talimat bekliyorlar, Ürdün her şeyden evvel Arap - mültecUerl meseleslntn hallini istiyor.
Suriye İle de görüşmelere başlanmak üzeredir.
Amerika kuvvetini arttıracak
Nevyork 6 (R) — Başkan Truman Amerikan müdafaasının daha müessir hale getirilmesi lâzım geldiğini bildirmiştir. Başkan, Savunma Bakanına daha geniş sellhlyet verilmesini İstiyor,
Truman, kara, deniz, hava kurmay boşkanlarına başkanlık edecek bir makam tesisini tavsiye ediyor.
DİKKATLER
İçişleri Bakanı, Vali ile birlikte yaralıları ziyaret ediyor
Galatasaray - Kasımpaşa maçından bir enstantane i Y acısı ikinci sahlfemlede]
Amatör ahlâkı
Güreşçilerin kimi gitti kimi gitmedi, dedikoduları hâlâ devam ediyor. Gazetelere aksettiğine göre, gitmtyenler arasında şöyle diyenler varmış:
— «Oyunumuzu» göstermemek için bu seyahate iştirak etmedik-
Bu bir kelime «oyunundur. I-kinci mânası şu: Arslanlara ev alacaklardı. olamadı.
Keşke alınsaydı, gene de alınsın. Bu çocuklar, .»por teşkilâtının himaye ettiği kıymetli vatandaşlarımız haline getirilsin. Bunu vft-dedlp de yapmamış olanlar hatalıdır. Bu hata tashih edilsin. O başka mevzu.
Fakat, amatör ahlâkının da blzdeki zihniyetten apayrı olduğu gene bamhaşka mevzu. Amatör sporculuk, hiç bir menfaat beklemeksizin yapılan sporculuktur. Bunu gözden kaçırnnlar, kendi oyunlarına kendileri geliyorlar.
Sütlüce de Nuri paşaya ait silâh fabrikası infilâk sahasının patlayıcı maddelerden temizlenmesi IşLne dün de devam edilmiştir, öğleye doğru hâdise yerine giden Milli Savunma Bakanı Hüsnü Çakır temizleme, enlcas kaldırma ve ceset çıkarma amellyele-rlne nezaret eden askeri mütehassıslardan, faaliyetleri hakkında malûmat alnlıştır. Bıı arada Milli Savunma Bakanına, askeri ekiplerin takviyesine İhtiyaç hasıl olduğu bildirilmiştir.
İçişleri Bakaunı EmLn Erlşlrgll de akşam üzeri, yanında Vali ve Belediye başkanı doktor Lûtfl Kırdar. Emniyet müdürü İsmail Hakkı Baykal olduğu halde Sütlüce’ye gitmiş, fada yerini geziniş, yapılan İşler hakkında ekip şeflerinden izahat; almıştır içişleri Bakanının bu tetkikleri sırasında birinci ordu kurmay başkanı tuğgeneral Kâmil Eregör de hâdise mahalline gitmiştir tçlşlerl Bakanı, tuğgeneralden infilâk sahasının bir an evvel temizlenmesi için lâzım gelen yardımların arttırılmasını temenni etmiş, Kâmil Eregör de içişleri Bakanına pazartesi gününden İtibaren motorize ekiplerin temizleme ve tahliye İşleri İle meşgul olacaklarını bildirmiştir.
Adlî tahkikat
içişler IBakani bllfthara adli tahkikat safhası hakkında da savcı Ihsan Köknel'den İzahat almıştır. Savcı, fabrikadaki tav dolabının muayyen bir hararet derecesinde muhafaza e-dllmesl İcab ettiğini, bu hararet derecesi fazlalaştığı takdirde dolabın patlamaya müsald bulunduğunu dinlenen şahitlerin ifadelerinden anlaşılmış olduğunu söylemiş ve:
«— Diğer taraftan yangın çıkan
yerde soba yanmaktadır. Sobadan sıçnyan ateşn de böyle bir faciaya sebebiyet vereceği şah lleı tarafından söylenmektedir. Fakat biz. daha ziyade fen adamlarının mütalâalarına İtibar etmek mevki İndeyiz Bu sebeple henüz hâdlseııuı sebebini kesin olarak tâyin etmeğe İmkân yoktur.» demiştir.
Bir şehidin evinde
İçişleri Bakanı, müessif infilâk hâdisesinde şehit düşen itfaiye Ç3vuşu Şükrünün Hahcıoğlundakl evine do giderek ailesine 'ftzlyettc bulunmuştur Merhumun annesi Zehra. 9 kişilik aile efradının şimdi yetim kaldığını, bunlara klmm bakacağını sormuş vo ağlamıştır- Bakan, bu mustarip anayı teselli etmiş, devletin ve hayırsever teşekküllerin bu kahraman İnsanın arkaya bıraktığı ailesi efradına eiedn gelen yardımı yapacağını Söylemiştir. Bakan, Cerrahpaşa hastanesine de giderek yaralıları ziyaret etmiştir.
ölii adedi 27 oldu
Dünkü araştırmalarda İki ceset daha -bulunmuş ve bu suretle ölü adedi 27 ye baliğ olmuştur Henüz kaldırı-lamıyan enkaz altında 7 ceset daha bulunacağı tahmin olunmaktadır.
İçişleri Bakanı Emin Erlşlrgii dünkü tetkikleri sırasında Vali ve Belediye Reisi Lûtfl Kırdara. fabrikanın aldığı ruhsatnamede ( mevaddı lnfl-lâklye» işiyle meşgul olacağı kaydı bulunup bulunmadığını sormuş; Vali de:
«— Bizden alınan ruhsatnamede fabrikanın mevacbdı Infll&klya işiyle meşgul olacağı hakkıda bir kayıt ve sarahat yoktur» cevabını vermiştir.
(Arkası sahile 2; sütun 8 da)
SahJfe >
AKSAM
SÖZÜN 6ELİŞİ
Dün oynanan Uy maçlarında
Harbi önliyecek tek çare!
Şu politikacılar çok bzcoriksij mahlûklar! Yüz yıllardır harbi önHyecak fareyi andıkları halde bulamadjlar gitti. 61-idhlan azaltalım, dediler, olmadı. Saldırmazlık pakttan Imialıya-!ım, dediler, tutnımİL Milletler Cemiyetli kurmay* kalktılar.1 dünyanın en korkunç harbi patlak verdi. Şimdi, Birleşmiş Milleti -r Cemiyetinin harbe engel olacağı sanılıyor. Halbuki ona da bir «Veto» musallat olmuştur, ortaya çıkınca birleşmiş milletler nutuklara •ayılmaktan başka bir şey vapamıyoriar- Nutuklarsa hiç bir devirde harbe mâni olamamıştır.
İnsanlık yüzünü Amerlkaya dönmüş, «Devam dertlere düktüm, doktor beyim bir çare»» şarkısını »öyllye dururken gen® Amı> rikadan. fakat Amerikalıların politikacılarından değil, nüdlat denilen şu anadan doğma,, çırılçıplak gezme taraftarlarından ra yet mâkul bir ses yükselmiştir. Gazetelerin yazdığına göre Amerikalı çıpln' gezme tara (tartarı geçenlerde yaptıkları bir toplantıda harbi kc-in olarak önleyecek çareyi bulmuş ve İlân etmişlerdir: «Y®ı yüzünü sulha kavuşturmanın tek çaresi çıplak gezme usulünün bütün milletlerce kabul edilmesidir. Bu kabul edildiği takdirde insanlar gibi ordular da elbise giyemiyecekl erin den muharipler birbirlerini tanıyamıyacak, böylelikle harbetmeleri de İmkânsız hale gelecektir...»
Gördünüz mü siz harbi önleyecek müessir çareyiI Yüz yıllardır harbi patlatmamanın yolunu bulamıyan politikacıların bundan sonra bulabileceklerine pek ihtimal verilemez. NtidişlIcrııı teklifi ise açıktır ve tatbıkmda büyük blı* mahzur yoktur, insanlar bir Cihan Harbine daha girerlerse naml olsa çırılçıplak kalacaklar!
Galatasaray 2 - Kasımpaşa 1
Beşiktaş 3 - Siileymaniye I
Bugün Fenerbahçe Vefa ile Beykoz da Istanbulsporla karşılaşıyor
Şevket Rnclo
=6ÜNÜH MESELELERİ
Orta Doğu petrolleri
Asılsız bir haber
D.,i,l eri Bakanlığında değişiklik haberi yalanlandı
Ankara 5 *A.A,(* - Yakında ©içişleri Bakanlığında bazı değişiklikler vuku bulacağı, Marshail plânı Ue ilgili İşlerin tanzimi İçin Bakanlık]ar-arası bir heyetin. kurulacağı, Parts Büyük Elçiliğine Vecmeddin Sadak'ua te onun yerine de Devlet Bakam Nu-ruliab Esat Sümer’in tâyin edileceği yolunda intişar eden haberin asıl ve «astan ârl olduğunu beyana Anadolu Ajansı nıeaın kılınmıştır.
Necmeddin Sadak’m Par isteki faaliyeti
Paris 5’ lA.A.I — Türkiye Dışişleri Bakanı Necmeddln Sadak, dünden beri bütün fallyetlnl İktisadi İş birliği Avrupa teşkilâtının çalışmalarına hasretmektedir.
Komite. Spâûkln başkanlığı altın-* da gizli oturumlarda gündemindeki muhtelif meseleleri incelemektedir.
Komite, gelecek taplantisım yarın sabah yapacağından. Sadak, pazar gününü de komite mesaisine hasredecek tir.
Türkiye Dışişleri Bakanı Necmed-din Sarkık, bu akşam İngiltere Büyük Elçiliğinde İktisadi ış birliği Avrupa teşkilâtı istişare komitesindeki Dışişleri ve îktlşat Bakanlan şerefine verilen ziyafette hazır bulunmuştur.
Kenan önerin rahatsızlığı
Bir müddettenberi rahatsız bulunan Millet Partisi İstanbul Î1 İdare heyeti başkanı Prof. Kenan öner'ln rahatsızlığı endişe verecek bir hal aldığından dün kendisi Alman hastanesine kaldırılmıştır.
Yurtta kar devam ediyor
Şırnak 5 (AJLJ - Bu yıl kış şimdiye kadar görülmemiş bir şekilde devam etmektedir, Karın kalınlığı bir metreye yaklaşmıştır....şiddetli so-
ğuklar hayvanlar arasında bazı «ayınla sebeb olmuş, yiyerek ve yakacak flatlerinde istikrarsızlık yaratmıştır.
Hacı Bayram cami ve türbesinin tamirinden çıkan hakaret dâvası
Ankara 5 — Hacıbayram camisi ve türbesinin tâmlr ve tanzimi hususunda yapılan teşebbüs dol ayış İyi e bir broşür yayınlıyan Osman Güçlü, bu hareketleri «kablrperestllk* İle İtham etmiş ve Hacıbayram hakkında şimdiye kadar bilinenler hilâfına bir takım iddialarda bulunmuştu. Bunun Özerine Beşinci asliye ceza yargıcı Reşat Bayramoğlu, ceddine hakaret •dildiğini ileri sürerek Kavaf Hoca diye tanınan Onman Güçlü aleyhine (Wv* açmıştı, Reşat Bayramoğlu, Hacı Bayram-ı Veli ahfadından olduğunu bilir kişi raporlyl* İspat etmişse do dâvâlı bu raporu tanımamıştır, savcı, sanığın tecziyesini istemiştir. Bu nieraklı dâva bugünlerde neticelene-c :tlr.
lakenderuna gelen harb gemileri
İskenderun ç (Akşamı -- Dün sabah Umanımıza gelen Utl Amerikan harb gemisi paaartevl sabahı buradan »ynlacaklsrdır. Misafirler şerefine dün bir koktyel parti verilmiştir.
Sullansuyunchki
hâdise
Dört mevkuf serbes bırakıldı
Dön tnönü stadında lig maçlarının ilki Oalatasarayla Kasımpaşa »ramda ypıldı.
Şoklp Akdunmn'ın hakemliğinde yapılan maça Ikl takım şu şekilde şıktılar:
Galatasaray: Erdoğan - Naci, Adnan - Musa- Bülent, Necmi - tsfendl-yar. Gündüz. Rı ha, Koçl, Orhan.
Kasünpuça: Faruk - Olhat, Ali -Murtn. Sabuhaddln, İsmet - Hüsnü, Toyyâr. Niyazi, Hüesyln, Salim.
Oyuna GalatasaraylIlar başladılar. Oy - un ilk dkikasından İtibren Ka-■ u' yarı sahamda oynamağa
ıba. yun Galatasaray hücum hattı ûy.uıcuları gol kaçırmakta blrblrle-riyle yarış ediyordu.
18 inci dakikada çok müsait bir durumda pus »lan Reha beceriksiz ve İsabetsiz bir şüt- çekerek takımını muhakkak bir golden mahrum etti.
28 ncl dakikada sağdan tazelenen bir Galatasaray hücumunda Reha ok az evvel kaçırdığı golü affettiren bir güzellikle Galatasaray» İlk golü kazandırdı-
52 ncl dakikada Kasımpaşa santrforu Niyaz! Adnana kafa İle vurduğu için hakem oyundan çıkardı. Bu sırada Kasımpaşa kalecisi de oyunun durmasından İstifade ederek Adnana 1 gelip vurdu- Hakem bunu görmedi.
35 inci dakikada Tayyarın sürüp çektiği topu Erdoğan kalenin içinden çevirdiği için hakem gol verdi. Durum 1-1 olunca GalatasaraylIlar tekrar hücuma geçtler. Galaiasaryın bskıeı 1 altında devam eden İlk devce böylece
»ünden 2-1 mağlûp duruma düşünce yine Beşlktası sıkıştırmağa başladılar. Biraz sonra da devre 2-1 Heşlktaşm galibiyeti İle bitti.
ikinci devreye Beşiktaşlılar başladılar.
1 İnci dakikada ânl bir Sülcymunly* hücumunda Zekerlyanm topu kontrol edememesi yüzünden takımını muhakkak bir golden mahrum etti.
4 üncü dakikada Zekerlyanm çektiği şiit boş Beşiktaş kalesinin üst direğine çarupurak kaçtı.
23 uncu dakikada başından yaralanan Süley man İye sağ beki Nureddln oyundan çıktı. SüleyjnaniyelUer 7 dakika 10 oyuncu İle maça devam etmek mecburiyetinde kaldılar-
30 uncu dakikada yine Zektrlyatnn bomboş Beşiktaş kalesine çektiği şuta te, top üst kale direğine çarparak kaçtı
34 üncü dakikada Bölendin çektiği ştit Siileymaniye kalesinin direğine çarparak geri geldi. Faruğun şütünii Sülcymanlye kalecisi tuttu,
40 mel dakikada pek bariz otaayd durumda Blılent Beşiktaş* üçüncü golü kazandırdı.
Oyun da böylcce Beşiktaşın Süley-manlyeye 3-1 galebesiyle sona erdi. Beşlkatşlılar dün hiç de taraftarları-nı tatmin eden bir oyun oynayanladırlar.
insanlık tarihinde taş devri, tunç devri, demir devri gtbl devirler vardır. Yirminci yüzyıla bir ed vermek lâzımsa «Petrol devril denilebilir. Filhakika >on otuz beş kırk sene zarfında petrol en mühim ihtiyaç maddesi halini almış, bütün dünya politikası petrol etrafında dönmeğe başlamıştır. Petrola bu kadar ehemmiyet verilmesine sebep, bir zamanlar yalnız aydınlatma hususunda kullanılırken, şimdi en mühim yakacak madde halini alraasıdır-Vaptırlar, trenler, hattâ elektrik zantralları petrolle işLIyorİAr, Fakat başlıca sarfiyat motörlü vasıtalardadır. Bunlar, Birinci Dünya harbinden sonra çok gelişmiş, otomobil, otobüs, kamyon, u» çak miktarı akıllara durgunluk verecek kadar artmıştır. Bütün bu vasıtalar petrolle ve petrolden çıkan maddelerle islerler. Ziraat makineleri, fabrikalar da petrolle çalışmağa başlamışlardır. Bu vasıtaların İhtiyacını karşılamak İçin çok büyük miktarda petrole ihtiyaç vardır ve ihtiyaç gün geçtikçe artmaktadır.
Buna mukabil petrol membalarının verim kudreti azalıyor. Amerika, bir zamanlar dünyanın en çok petrol istihsal eden memleketi İdi- Bu petroller mahalli ihtiyacı karşıladıktan başka büyilk ölçüde ihracata da İmkân veriyordu. Fakat şimdi iş değişmiştir. Amerika petrol membalarının kurumağa başladığı, bugünkü mem balardan bir müddet sonra petrol abnamtyacağı anlaşılmıştır. A-çılan yeni kuyular İhtivan karşılıyamıyor. Bu sebeple bir samanlar petrol ihraç eden Amerika şimdi petrol İthal etmek mecburiyetinde kalmıştır.
Bu yüzden en çek petrol istihsal eden memleket elân Birleşik Amerikadır, Bundan sonra Sovyet Rusya, Venezuellâ, Romanya. Endonezya gelir. Bu memleketlerin dışında mühim bir pettol sahası vardır kİ o da Orta Doğudur, Anglo Saksan memleketlerinin Orta Doğuya fazla ehemmiyet vermelerinin bir sebebi de bu-dur. Orta Doğuda İran ve Irak petrolleri işletilmektedir. Fakat bunların İstihsalini arttırmak mümkündür. Netekim tngiliz Yakıt Bakanının son bir nutkuna göre Orta Doğunun 1938 petrol istihsali lö milyon ton İken bu miktar geçen sene 60 milyon tona çıkmıştır. Üç sene sonra 100 milyon tonu bulacaktır.
Diğer taraftan Orta Doğuda henüz istifade edilmeyen geniş petrol sahaları vardır. Şimdi bu sahalardaki petrol membalarının İşletilmesine teşebbüs edilmiştir. Orta Doğu yakında düıi',a» nın en mühim petrol sahalarından biri olmağa namzet görüniivnr.
—E. T.
Aile faciası
Mikrop Fnrbi
Created bv free version of 2 PDF
Bir hayli müddet tvvel. Bariyerde Sultansuyunda eğlenmekte olan bir katile arasındaki münakaşayı bastırmağa giden Yahya Uysal İsminde bir polis memuru, bu kafile arasında bulunan bazı gençler tarafından taarruza uğramış, polis, Agop isnıindeki şahısla boğuşurken tabancası ateş al-
mış, Agop yaralanmış, bllfltmra da 1-1 berabere bitti hastanede ölmüştü. İkinci devreye Kasuııpaşahlar baş-
Bu hâdise dol ay isiyle polis Yahya ladılar. Kasım paçalıların aygından
Uysal ölüme sebebiyet suçlyle gayri- topu kapan GalatasaraylIlar tekrar mevkuf olaTka. Nezaret Kara. Keğork Kasımpaşa İdesine yüklendiler. Cabi, Klrkor Şamlıyım. Ruşen Hak- 3 üncü dakikada Muslinin ortaladı-verdt mevkufen, Hamparsum Gflleşçl, ğı topu Kod yakaladı Kaleciyi de atlatarak boş Kasımpaşa kâleslnt ikinci Gala tasa rey golünü attı.
Galibiyet golünden GalatasaraylIlar oyundaki hızlarını kaybettiler ve oyun likalarda oynanmağa başlandı.
2i İnci dakika ou âııi bir Kasımpaşa hücumunda Tay;-'. rm sıkı bir şütünll Erdoğan çok gûacl kurtardı.
27 ncl dakikada tevali eden Galatasaray hücumlarından birinde tsfen-diynrın pasını Koçl yakın mesafeden boş Kasımpaşa kalesine atıiûiudı.
44 (inefl dakikada Reha kaleciden gelen topu boş kaleye atarak bir go! yaptı İse de hakcnı bu golü laymıya-rak acayip bir kararla ofsayıd verdi.
Oyun da böylece 2-t .GalatasaraylI» üstünlüğü vı galibiyeti ile bttti. sarı -Kırmızdılar dün mütemadiyen hâkini, oynamalarına rağmen hücum hatlarının beceriksizliği ve bilhassa en iyi oyuncuları Muzalrcrin sakat olduğu için oynamaması yüzünden maçı ancak bir gol farkla kazanabildiler.
Agop Bal. Abratınca Simonyan da' gayrlmevkuf olarak dövmek,, yaralamak ve cebrü şiddet kullanmak *üç-lariyle yargılanmak üzere Altıncı asliye ceza mahkemesine verilmişlerdir.
Dünkü duruşmada dinlenen üç şahit. bir kır yüzünden çıkan münakaşayı yatıştırmak üzere polisin müdahale ettiğini, fakat birkaç kişinin birden polise hücum ettiklerini, aralarında boğuşma başladığını. bu sırada silâhın patladığını anlatmışlardır.
Hâkim, mevkufların mahknıeye sevk şekillerini ve uzun zamandan beri mevkuf bulunduklarını naran dikkate olarak dört mevkufun tahliyesine ve gayrlmekuf olarak durulmaya devanı edilmesine karar vermiş ve geç vakit mevkuflar tahliye olunmuşlardır.
Haluk SAN BugünlcU maçlar
Bugün İnönü stadında saat 15.30 da. Fenerbahçe ile- Vefa. Şeref stadında saat 12.30 da İstanbulsporlar Beykoc karşılaşacaktır
Şükrü yine oynamadı?
Dün Beşiktşa takımında oynamayan Şükrü hakkında İnönü stadı tribünlerinde şöyle bir dedikodu kulaktan kulağa dolaşmakta İdi. «Beşiktaş kulübünün meşhur İtalyan antrenörü Meazza. şükrü oynadığı takdirde pazartesi günü memleketine döneceğini şart koşup idare heyetine bildirmiş.
Amerikan yardım malzeme» geldi
Amerikan bandıralı Oeorgla UTıler vapuru muhtelif kamyonlar ve kam-i yon yedek parçalarından İbaret yardım malzemesiyle Derinceye gelerek tahliyeye başlamıştır.
Millî Eğitim Bakanının demeci
MIDI Eğitim Bakanı Talisin Bnngu-oğlu diln sabah Milli Eğitim müdürlüğünde, öğleden sonra da Jeknlk Üniversitede meşgul olmuştur Talebe Birliğine de uğrayan Tahsin Bnngu-oğlu. öğrencilerin dileklerin! dinlemiştir. Bu dileklerle yakından meşgul olacağını vadeden Bokun, ezcümle şunları söylemiştir:
«— Dileklerinizi mufassal bir şe-1
Irtlde yazıp bana Ankaraya gönderin, IttınpJıklı hücumla da gecen
!
Basın kupası
Gazeteciler cemiyeti, futbol kulüplerini birbirlerine yakınlaştırmak ye yeni oyuncular yetiştirmek gayeslle lig maçlarını t&kibeden üç hafta devam etmek üzere iki devrelik lig maçı şeklinde bir Basın kupası karşılaşmaları tertip elmekJeĞlr. Bu kupa maçları 5 sene müddetle devam edecek ve her sene İstanbul birinci kümesinin Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş dahil olmak şartiyle diğer takımlardan en iyi derecek! elde eden kulübü aralarına olarak dört kulüp halinde karşılaşacaklardır.
Bu maçlara lisanslı oyuncular dahil olacak, her maçla takımlar kaleci hariç olmak üzere iki oyuncu değiştirebileceklerdir. Her sene birinci çıkan kulübe bir kupa verildikten «onra 5 sene İçinde en çok birincilik kazanan lakıma ayrıca büyük bir gümüş kupa da hediye edilecektir.
tltılar:
, Beşiktaş: Peysi - Yavuz . Vedil -ÇaçL, AH İhsan, Hüseyin - Süleyman, Bülent. Şevket. Kemal. Faruk
I Süleymnniye: Salih - Nureddin-
, Temel - Mehmet. Halûk. Hicri - Flk-i ret, İsmail. Zckeriya, Burhan, Fethi.
| Oyuna Süleymnniyeİller başladılar. .................. ti„ ......... "--------------------- ------ı İlk on bunlar dârlndr «lİkâh “n™ »..jlkl^blar baalır-
mağa başladılar.
14 üncü dkikada Kemalin on sekiz ortasından çektiği çok güzel bir sütle' İlk golü B?şiktaşa kazandırdı.
27 ncl dakikada ani bir Süleymaniye hücumunda Zekerlyayı Beşitktaş
görüştükten sonra neticeyi size bildiririm. Bakanlığımız Üniversite sitesi meselesiyle yakından meşgul olmaktadır.»
Burum üzerine bir yatıh öğrenol. leyli ve fakir talebeye Bakanlığın yardımda bulunmasını rica etmiş. Benguoğlu d* öğrenciye şu cevabı vermiştir:
♦— Bakanlık bütün fakültelerdeki fakir talebeye yardım etmek İster; fa-' kat, bugün elimizdeki imkânlar derecesinde hareket etmek mecburiyetindeyiz. Esasen yüksek tahsilin leyli olması mahzurludur. Bu mesele üzerinde çalışıyoruz Yakında bir karar*1 varacağız.»
Edirnekapıda bir ev yandı
Edirnekapıda Salma tomruk caddesinde NurinJn aaiılp ve kahveci Mu-jhlddlııln kiracı olduğu 141 numaralı evde dün akşam yangın çıkmşıtır. Bir 'kattan İbaret olıuı bu ahşap ev. ta-; inanır n yanmıştır. Yangın •cbeblj henüz belli değildir.
Beşiktaş - Siileymaniye
Dün lig maçlarının İkincisi Istan-bulun Ikl siyah - beyaz takımı ara- Bu husustaki protokol dün gece sında yapıldı. (Gazeteciler cemiyeti İle kulüp mü-
, Mehmet Reşadın hakemliğinde ya- messUlerl arasında İmza edilmiştir, pılan maça İki takım şu şekilde çık- Bu sene Basın kupası karşılaşmaları 1 Hg maçları biter bitmez muhtemel olarak 17 nisanda başlayacaktır.
Türkiye - Avusturya millî maçı hakemi
20 martta Vlyanada yapılacak olan. Türkiye - Avusturya milli maçını İki tara! federasyonlarının anlaşması ü-zerlnc, geçen sene tnönü stadında yapılan Tilrk - Yunan maçının, ahkeml olan tLnlyan Datllo İdare edecektir.
Celâl Bayar Antalya’da | Antalya 5 - Demokrat Parti t) ■ kongresi yarın (bugün» toplanacak-_______________________ . tır. Dûn bu münasebetle buraya ge-müdafllerl yere yıktılar. Hakem ne- ’en cdM B«yar. konvrryi bir nutuk-dense bu bariz hareketi penaltı İle'[a ®Çacaktır. Celâl Sayara Adnan cezalandırmadı.
28 inci dakikada yine bir Süleyma-
1 niye hücumunda Zckcrlyudan. yerinde bir pas alan süleymaniye solaçıgı Fethinin bir şiltti Siileymaniyeyl beraber duruma getiren gofil kazandır-dı.
30 ncl dakikada Beşiktaş santrforuj Şevket, sakatlanarak oyundan çıktı ve
2 dakika sonra oyuna girdi
30 uncu dakikada Süleymnniye müdafaası kale ağzında topu havalan-' dirdılar ve top bir BüleynıanJyeii, oyuncunun ufak müdahalesiyle kaleden İçeri girdi ve kalecinin açıkgöz bir hareketiyle de knleden çıkarıldı. Hakem çok haklı olarak goi kararını

.1
penaltı lle:la «Çacaktır. ------- — -------
Menderes le Refik Kuialtan refakat etmektedirler Refik KuralİRn, gece , -Şehir klübiintle verilen ziyafette bir | nutuk vererek Demokrat Partinin »sı! vazifesinin İktidara geçtikten sonra bavlıyacağım söylemiştir.
Bundan aonra konuşan Adnan Menderes de Demokrat Parti iktidara seçtiği takdirde en mühim vazlfele-1 finden birini başarmış olacağını, zira bunun, millet İradesinin tam hft-, klmlyetl demek olduğunu belirtmiştir.
Trabzon şilebi geldi
Devlet Denlzyollan İdaresinin İsveç ■ teagûhlannda yaptırdığı Trabzon şl-- - , - Jj lebi diIıı akşam Üzeri limanımıza gel»
Yangın aebeblj verdi. miş v( ticaret filomu»* iltihak et-
| Büleymanlyelüer kendi balaları yü- mlştlr.
Bir genç ayrılmak isteyen kamını yaraladı
Dtbı öğleyin Beşlktagta mahktma kapuırun u llerbrtnd» kanlı bir *U« faclMi olmuştur:
Beşlktaşta Yeninıaimlieöe Kata» »o-kağında 2 numaralı *rde oturan 10 yaşında Mehmet Ali Gökgöa, bir sena evvel evlendiği 10 yaşında Mürüvvetle «rai arı oda kİ geçlnulzllk dolayı-siyle be» aydır ayn yaşamaktadır. Ayrılık bir müddet devam ettikten sonra Mürüvvet geçenlerde kocası aleyhine «nafaka» dâvan açmış ve bu dâva da dün sabah Beşikta« sulh hukuk mahkemesinde görülmüştür.
Beşlktaşta şair Nedim sokağında bulunan mahkemedeki duruşmadan; sonra karı koca ayrı ayrı sokağa şıkmışlar, Mürüvvet karsı kaldırıma geçip yoluna devam etmek İstemiştir. Mehmet Ali bir ara karısına yanaşmış ve barışma teklifinde bulunmuştur, Genç kadın bunu bası ağır eöz-lelre reddedince, Mehmet Ali cebinden çıkardığı bir bıçakla Mürüvvetin Oâtüne atılmış ve muhtelif yerlerinden ehemmiyetli şekilde yaralamıştır. Kadın Mr taraf* düşüp kalmış hâdise yerine yetişen polisler, kendisini Teşvikiye Şifa yurduna naklet-i mlşlerdlr. Mehmet Ali de U sonra kanİL bıçağıyla birlikte yakalanın ıştır.
Pakistan büyük elçiliği
Londra e (R) — Pakistan hfllrt-metl yakında Ankara'da bir büyük elçilik tesis edecektir.
B O R Ş A
UlBBÖnJ Uxllw1
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 7 FAİZLİ TAHVİLLER
Sivu ■ «nurum 1 2S>J5
SİVİL» Erturuaı 1-1 s».d
ıs« Demlryotv ı ».«
lû«l Demiryolu 12 tun
194) D«mlrvolu Ol »as
Milli MUdafaa ı MM
MJ1Ü MSclifM a M 3J
Mim Muaaiıa m bj.i:
MIHI Mildalm» IV to w
% 0 FAİZLİ TAHYİLLER
ICaümuna 1 M
Kalkınmn 11 M.15
Kalkınma LU MU
*49 lıUkrstı I 98 W
M4 UUI-.rU» D M.l(
I94J D«ml|-volu VI M —
% B FAİZLİ TABVİLLER
IH3*' Er/nnl
1038 IkTAflUydl
UUU MÜJUIhI »»
3emlryolu rv •8.—
Damlrvolu V !>6«0
ANADOLU DEMİRYOLU ORUFU
Tanvılieı 1-1 İM.—
Hikm lanetim » «0 •1-
M ametali aanet 74 —
ŞİRKET HİSSELERİ
M«rke» Bankan MB.—
İS Bankan *«40
T. Ticaret Bankan 8.—
Aralat» CünoUö 19 —
İttihat Be|trm«ne»)Ut jsj,
S ARK ALLARDA ALTIM
«atışla ı
Quia«n st.so
Türk Hr«M 89,9o
8 ter tin *5 ı"4l
KÛJca 588
«1
Bir tıp mecmuası buna
İmkân olmadığım* söylüyor
Londra fl (Nafen) — tngîlıered» İntişar etmekte olan «The Lancet» isimli tıp gazetesi, mikrop harbi hak-kında bir makale neşretmlştlr. Bu yasının muharriri muhtelif hastalıklar! münuplar sayesinde yaymak havucunda henllz terakki kaydedilme nılff olduğunu bildirmekte ve bu «mikrop yayma sistemi» hakkında yeni bîr bilgi edinilmedikçe de mikrop harbine imkân olmadığını belirtmektedir.
İngiliz tıp gazetesinin mikrop harbinin İmkânsızlığı hakkında yazdığı bu yazı memnunluk uyandırmıştır
Mikrobun taarruzl bir silâh olarak kullamlamıyacağını belirten gazete, bunun sebeplerini laah etmektedir.
İnfilâkın sebebi henüz anlaşılamadı içişleri Bakanı infilâk sahasını gezdi
(Baç tarafı 1 İnci sahlfede)
Dün sabah şehrimize gelen İçişleri Bakanı Emin Erlşlrgü. öğleden evvel Vilâyete gelerek Vali ve Belediye Başkanı Dr. Lûtfl Kırdarla muhtelif meseleler hakkında ve bilhassa infilâk h&dleesl etrafında görüşmüş va iaa-hat almıştır. Bakan, öğleden sonra saat 15 te Sütlücedeki İnfilak sahasına gitmiştir. Orada hâdiseyi yerind* tetkik etmiş, alâkalılardan izahat almış ve İşçilerle de görüşmüştür.
Bakan, »alı günü saat 15 ta Gazeteciler Cemiyetine gelerek gaze tecillerle görüşecektir.
İnfilâkta ölen ve yaralananların ailelerine Kızılayın yardımı
Sütlücedeki İnfilâkta ölen v* yaralananların ol İçlerinden muhtaç olanlara yardım yapılması için, ellerindeki vesikalarla Kızılay Hasköy bucak şubesine müracaatları, Kızıla yırı Beyoğlu şubesi başkanlığından bildirilmiştir.1
Ecbeni konsolosların tazîyeti
İstanbul Mısır Başkonsolosu sayın Abd - el - Hamld Nafthzade dün Vilâyete giderek Vali ve Belediye Reisi Dr. Lötfl Jtırdar’j ziyaret etmiş ve Sütlüce müessif hâdisesi dolayısıyla tâzlyetlerln! bildirmiştir,
İspanya Başkonsolosu M. Manuel Del Moral ve İtalya Başkonsolosu M. Cino Berri, dün Sütlüce faciası münasebetiyle Vali ve Belediye RcM Dr. Lûtfl Kirdar’a mektupla t&alyet-
( lerlnt bildirmişlerdir.
Kimyager İbrahim Altav’ın cenaze merasimi
İnfilâk faciası şehitlerinden klnv.ıt-ger İbrahim Altay'ın cenaze merasimi, dün kadirşinas yakın dost, akraba ve komşularının İştirakiyle yapılmış ve tabut Türk bayrağına sarıli oidui» halde. Edirnekapı şehitliğin* götürülerek drfn-dllmlştir.
6 Mart 1949
AK3AM
Sahlfe 3
AKŞAMDAN AKŞAMA
Kari kalmış binalar ve yarı yolda kalmış münevverler,
— Aman tasarruf!
Son devrin şiarı bit oldu. Fakat bu da, hakikatte büyük bir israfa kapı açtı.
Hülâsa:
Doluya koyuyoruz olmuyor, boşa koyuyoruz dolmuyor-
Hangi binalardan bahsettiğimi tasrih etmiyorum. Çünkii bunlar tasrih edemiyeceğim kadar çoktur. Kimi, milyonlarca liralık, kimi, on milyonlarca, kimi binlerce, on binlerce... Köylerimiz, kasabalarımı?., şehirlerimiz, hatta başşehrimiz bunlarla doludur. Bir iktisadi yangın harabesi gibi yüreğe dokunuyorlar.
Bir mühendis, içi sizli.varak, bu milyonluk binalardan birini anlattı: Eğer iki üç sene dalıa böyle natamam bırakılırsa tamamile heba...
En küçük bir misali alayını:
Son zamanlarda uğradığım köylerden birinin hayli muntazam mektebi var. Bundan mezun olanlar, daha ileri derecedeki tahsil kademelerini de takibetmişler. «Her köye bir mektep» usulü çıkınca, oranın değnekçisi her kim İse:
— Bre, siz de yeni bir mektep yapacaksınız. — buyurmuş; a-nı?n zaman para etmemiş; çünkii değnekçi kabarık bir faaliyet raporu nıu verecektir, nedir; köy halkı, metazori inşaata koyulmuş, Emir tavsayınca da, çatısına varan bina, tamamen lüzum-stt?’tı?-i'ndan nâşl. öylece sakak* t ve israf âbidesi gibi semaya sed çekiyor.
Bu en küçük ünite.
Gelelim en büyük üniteye:
Başşehirdeki meclis binası. Yetmiş milyon gerekirmiş kİ tamamlansın- r' /rı:sat hariç. Bakım ve güdüm masrafı da bir heyula halinde... Tasarruf perverleri ürkütür dur -. Savarona tertibi, cümlenin kâbusu... Şayet, çarhı feleğin yardımıyla hu muazzam süper lüks I ’na tamamlanıp millete hediye edilse dahi, bakımı her sene kaça malolıu? Savaronaya müşteri bulursan satarsın, bunu satamazsın. Kaldı ki, bina tamamlanmamış. Meclis yeni inşaat kısımlarını tasdik etmemek temayliümü gösterdi- İlerlki seçimler, daha tasarrufçu bir meclis getirecektir, öyle anlaşılıyor Onlar ed'* »ekler mi’ Etseler nasıl olacak, etmeseler nasıl olacak? Başşehrin ortasında, o yarını binn öyle mi kalacak? Biterse, eyvalı-lar olsun, ne ideceğiz?
Et fiatleri yine fırladı
Ofis fazla koyun kestirmek suretiyle fiatleri frenlemeğe uğraşıyor
Et fiatleri yükselmekte devam ediyor. Diin mezbahada pay mahallinde canlı kasaplık hayvanların fiatleri o tlâ 13 kuruş arasında yent artışlar göstermiştir. Bu suretle yarın kasaplarda satılacak karaman etleri 250 ilâ 300, dağlıç etleri 330 ilâ 340, kıvırcık 300 İlâ 370. kuzu 270 ilâ 330, sığır da 210 İli 240 kuruştur.
Serbes et piyasasının bu vaziyeti karşısında ticaret ofisi daha fazla koyun kesmek suretiyle flatlere müessir olmağa karar vermiştir, şimdiye kadar her kesim gününde 300 111 400 hayvan kestiren ofis, bu miktarı 600 e, önümüzdeki hafta da 1000 o çıkarmağa gayret edecektir. OfLs, hakikaten her kesim gününde şehrin et piyasasına 1000 karaman koyunu çıkarabilirse flütlerin düşmesi beklenebilir.
Balıkçılığımızın inkişafı
Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı bir tasarı hazırladı
Ankara 5 (Akşam) — Denizaltı servetlerinden faydalanmak ve yıl-lardanberl sürüp giden balıkçılık mevzuunu kati olarak halletmek için Ekonomi ve Ticaret Bakanlığınca bir kanun tasarısı hazırlanmıştır-
Diğer taraftan verilen malumata göre son yıllarda dış piyasalara sevk edilen balıklarımızın miktarlarından ziyade satış bedellerinde mühim bir yükseliş kaydedllmektîdlr. İMİ da 17624 ton balık mukabiLl 3,276,000 lira aldığımız halde 1943 te 17-788 tona mukabil 10,511.000 Hra. gene 1017 de 6.510 tona karşılık 6,493.000 liralık döviz sağlanmıştır. Bu rakam 1948 de 3,900 tona mukabil 6,398.000 liraya çıkmıştır. Hacim azlığına mukabil gelirin artış nispeti 1941 e göre yüzde 00 I bulmuştur.
İzmir den balık alan memleketlerin başında Yunanistan gelmektedir. Oeçeıı gün Yunanlstana 3000.000 kilo balık satılmıştır-
Yeni hazırlanan tasarı, konserve ve iç istihlâk meselelerini de ayrı ayrı halletmektedir.
Bir de varı yoldu kalmış münevverler râcîası var ki, yan kalmış binalar fâciasınm aynı, Belki de dab» Çünkü, binalar
mala fa'liık edivor, münevverler cana taallûk ediyor. Ziyan olmuş binalar, nasıl yurdumuzun User kısmına yayılmış ise, varı kalmış münevverler de nesillerin ve mesleklerin ve mesleksizliklerin cümle çeşitleri üzerinde gangrenleş-mis. İsterseniz, kanserleşmiş.
Liseye kac kişi girer, liseden kaç kişi çıkar? Aradaki fark ııc olur? İşsiz münevver olur. Cemiyetin basına hela kesilir. Deve kuşudur, uc dersin uçmaz, yük taşı ilersin taşımaz. Ne devedir, ne kuş- Yarı kalmış kijy mektepleri gibi...
Bir mütehassıs ile görüştüm. Almanya'da arşiv tahsil etmiş. A-it bulunduğu daire, onu ihtisası dahilinde kullanmamış, müdür yapmış. Kırtasiye evrakını havale edip duruyor, müstakbel arşivleri büsbütün tasnif edilmez hale getiriyordu.
İstanbul valisinin de malumatı dahilindedir:
Son günlerde Avrupa'dan tayyarelerle bir mütehassıs getiriliyor. Bize nek lâzımmış, pek ehemmiyetli. Ayın ihtisasın sahibi, filânca bakanlık tarafından, falanca Avrupa memleketinde şıı kadar müddet tahsil ettirilip yetiştirilmiş-, fakat o dahi, tıpkı, yukarıda anlattığım arşivci durumunda. İhtisası dahilinde çalış-•ttasına o bakanlıkça lüzum görülmemiş, daire müdürlüğünde ha babam evrak havale eder. İstanbul şehri, Bakanlığa müracaat üstüne müracaat Bakanlık, red üstüne red. Neymiş? Veremezlermiş, çünkü mecburi hizmeti varmış. Tahsile onlar gönder* nuşlermiş. Güya düşmana kaptıracaklar.
Ve bövlecc:
lan kalmış binalar çürüyor, yarı yolda kalmış münevverler de çürüyor.
Kimseye itmem şikâyet ağl rım ben halime...
(Vâ-Nû)
Çalışma Bakanı geldi
Çalıgma. Bakanı Reşat Şemseddln Slrer diin sabahki ekspresle Ankara-ılan şehrimize gelmiştir. Bakanın gelişinin Sütlüce faclasiyle İlgili olduğu tahmin edilmektedir.
Çekoslovak ticaret ataşesi memleketimizden ayrılıyor
Ankara 5 (Akşamı — Uzun za-nıandanberi memleketimizde vazife görmekte olan Çekoslovakya ticaret ataşesi Hubert Ştein, Pragda merkezde vazifeye davet olunduğundan bu hafta İçinde memleketimizden ayrılacaktır.
İlk okullar yarın açılıyor
Grip dolayıslylö İkinci kere bir hafta tatil edilen İlk okullar yarın sabahtan itibaren tekrar öğretime başlayacaklardır.
Havaların müsait gitmesi dolayıgl-le grip salgınının hayli hafiflediği haber veriliyor. Sağlık Müdürlüğüne her giin hastalığın seyri hakkında İlçelerden gelen raporlar bu haberi leyld etmektedir. Bununla beraber alâkalı makamların aldığı tedbirlere devam edilmektedir. Bilhassa umum! yerlerle nakil vasıtalarının fenni temizliğine pazar olmasına rağmen bugün de devam edilmektedir.
Kız izcilerin bugünkü tatbikat gezintisi
MIHI Eğilim Müdürlüğü Beden Terbiyesi muavinliği, şehrimizdeki kız izciler İçin bir tatbikat gezintisi tertip etmiştir. Gezinti bugün Yalovaya yapılmak t adıı-. önümüzdeki hafta da ayni yere erkek İzciler gideceklerdir.
Trabzon şilebi bugün limanımıza geliyor
Denizyolları idaresinin İsvcçten satın aldığı «Trabzon., şilebi bugün II-mammızst gelecektir. Şilep uzun müd-Idt'tten beri ecnebi limanlan araaın-! da yük taşımakla olduğundan, satın I alındığından beri limanımıza ilk delta gelmekledir.
Ticaret Bakanının Basın toplantısı
Atmanlara tütün satışı — Et fiatleri ve meşru kâr haddi — Senelik kömür istihsalâtımız ne kadar?
— Linyit istihsali arttırılacak
Ticaret Bakanı gazetecilerle görüş ürken
Dün sabah şehrimize gelen Ticaret ve Ekonomi Bakanı Cemil Salt Barla» dün saat 12 de Ticaret Odasında bir basın toplantısı yaparak çeşitli konularda izahatta bulunmuştur.
Bakan evvelâ Alınanlara yapılan tülün aalışma tema» etmiş ve memleketimize gelen heyetin 11 milyon dolarlık tütün aldığım, İmkân olursa Almanların daha da alacaklarını beyan etmiştir.
Bakan bundan sonra Milletlerarası İmar ve Kalkıuma Bankası temsilcilerinin memleketimizdeki tetkiklerine temas etmiş ve kendilerine gerekil İzahatın verildiğini belirtmiştir.' Bir gazetecinin, bazı hususi sanayi erbabuun Milletlerarası banka temsilcilerine müracaatla hükümetle a-ralarmda ihtilâf olduğunu ve bankanın tavassutunu İstedikleri yolunda bir şayianın mevcut olduğunu ve bunun ne derecede doğru olduğunu sorması üzerine bakan şöyle demiştir:
k— Böyle bir şeye İhtimal vennlyo-rum.Ttearet ve Sanayi Odasının böyle bir teşebbüsten li3bcrl yoktur. Tüccar Derneği de böyle bir müracaatta bulunmamıştır. Sanayi Birliği ise ancak kanunen kendisine verilen vazifelerle meşgul olabilir. Eğer bir iki kişi kendi namlarına şahsi görüş ve menfaatleri için bu çeşit bir kb-nuşmtı yaptılarsa bu yalnız şahıslara münhasır olur ve bundan yalnız ıı-munıl efkâr değil, sanayiciler de teessüften başka bir şey duymazlar.»
Baltan bundan sonra et meselesjne temas ederek şunları söylemiştir:
«— Et meselesi bidayette çok İyi
gitmekte idi. Son haftalarda Lıo kötüleştiği muhakkaktır. Burada kaldığım müddetçe bu İşle meşgul olacağım ve İzale çarelerini araştıracağım.
don zamanlarda hayvan fiatleri yükselmiştir. Biz bu Hallerin çok dununda satış yapacak, olursak gayrı meşru rekabet yapmış olacağız. Muayyen flntlorde İnat etmekte mâna yoktur. Meşru kâr haddini istemek kasapların da hakkıdır. Ofis son zamanlarda az et getlrtebümlşUr. Buna da yolların kapanması âmil olmuştur. İşin teknik aksaklıklarını 1-zale edecek tedbirler alacağız.»
Bakan kömür meselesi hakkında da şöyle demiştir:
e— Evvelâ umumi efkâr şunu bilmelidir kİ yıllık kömür İstihsalimiz 4 milyon ton değildir. Satılabilir kömür İstihsali 2 milyon ?0û bin ton kadardır. İstihsal harbten evvelkine nazaran ancak 70 bin ton kadar artmıştır. İstihlâkin artışı İse çok fazla olmuştur.
Linyit istihsalinin artması için de gerekli tedbirleri alıyoruz. Garp linyitlerinin yilzde 20 fazla İstihsal yapmalarını İstedik. İstanbuldakl Ağaçlı linyitlerinin IşTetUmesİ İçin de teşebbüse geçtik. Madenin İdari kısmı He Etlbank meşgul olacaktır. Bakanlık kadrosundaki mühendislerden İstifade edeceğiz. Yeni bir teşkilât kurul-nuyaeoktır, Linyit İstihsalinin bu şekildeki artışı İle İştanbulda bir rahatlık olabilir.»
Bakan bundan sonra balık ihracatı meselesine de temas ederek saydl-ye resminin kaldırılacağım söylemiştir.
1 Sabah gazeteleri ne diyor? | —■ ■■■■■— -■ J
Devlet içinde devlet kurmak zihniyeti
Cilıad Baban TAŞVİR'deki başmakalesinde Sütlüce faciasının sebeplerini araştırmağa devanı ederek, fabrikanın milli müdafaaya hizmet etliğini vc milli müdafaa işlerinin do tenkid edilemediğini, bu sebeple (1# hiç bir makamın fabrikanın faaliyetini kontrol etmediğini belirtmekte ve şöyle demektedir:
«l3tanbulun kenar semtinde böyle bir fabrikanın, bele böyle çerden çöpten muhafaza terllbatUe kurulmasına İstanbul Vilâyet ve Belediyesi müsaade etmezdi edemezdi, nitekim mahalle arasındaki boyahaneleri, iştial mevzulu İşleri pekâlâ elinden geldiği kadar murakabe ediyor. Fakat, acaba neden, Nuri paşa fabrikasını bir türlü göremedi.
Göremezdi.. Eğer bundan bir şene evvel bir vali ortaya çıksaydı, ve bu fabrika tehlikelidir. Sütlücede olamaz, oaşka bir yere nakletmcll, şehir içinde bomba İmal edilmez deseydi: demek cesaretini kendinde görseydi yerinde oturamazdı.
Memleketin mukaddes müdafaasını baltalamış olmakla İtham edilirdi, »rar etse, hlyanote kadar dayanan bir suç altında erir giderdi.»
*
Koalisyon Kabinesi
HÜRRİYET" in -İğne İle kuyu kazan» ı Kabinenin müfrit vo mutedilleri birleştiren bir koalisyon Kabinesi olduğunu ileri sürerek şöyle demektedir:
«.Yüksek malûmunuzdur ki prensipleri. plânları, programları başka başka olan partiler, kritik zamanlarda, bir Karma Kabine teşkil ederler ve İşleri elbirllglle yoluna koymaya çalışırlar... Bizde henüz böylestni görmediklerini zannedenler var.
İktidar Partisi, Muhalefet Partisi, İstedikleri kadar aksini iddia ededur-| sunlar; bizde Koallsyaıı Kabinesi teşekkül etmiştir, ve iki aydanberl de İş başındadır.,.
Müfritlerle Mutediller gibi İki zıd zihniyeti bîr ma3a etrafında birleştiren Kabinenin başka türlü olmasına İmkân var mı?»
Fırtınadan evvelki sükûnet mi?
1ENİ SABAH'ln bugünkü başmakalesinde bütçe müzakereleri sona erdiğinden beri memleketin siyasî havasımla bir dürgunluk olduğu belirtildikten sonra, önümüzdeki aylarda seçinı ve basın kanunlarının müzakeresinin bu durgunluğu altüst edeceği ileri sürülerek şöyle denmektedir
i'Bütço İşi tesviye olunduktan sonra siyasi havada hasıl olan durgunluk ve gevşemeyi kesin ve nihai say-mnk hata olur. Asıl önümüzdeki aylar, en şiddetli çarpışmalara şahit olacaktır. Çünkü tezgâhta matbuat kanunu, seçim kanunu tadilâtı vardır. Bu iki kanunun da yurtta ne kadar ıstırap doğurduğu bellidir. Halk Partili devlet adamları ve gazeteciler bile, Yalçın başta olarak, matbuat kanununun tadilinde müttefiktirler. Mesele bu tadilin ne İstikametle yapılacağıdır.»____
Haydarpaşa Laborant okulunda diploma tevzii
Sağlık Bakanlığının Haydarpaşada-kl Hemşire Lûborant okulunun 'ilk mezunları dün diplomalarını törenle almışlardır, okuldan çıkan 10 hemşireye diplomalarını Sağlık Müdürü B. Folk Yargıcı vermiş, hastane başhekimi doktor Kâzım da mezunlara hitaben bazı öğütlerde bulunmuştur. Müteakiben mezunlar bir ağızdan and İçmişlerdir.
Yağ, bakliyat, pirinç ve giyecek fiatleri düşüyor
Yağ flütlerinin düşmeğe başladığı tespit edilmiştir. Zeytin yağları, ihracatın durdurulması, sade yağlan da ucuzlatmaktadır. Bir İki hafta 1-çlnde ucuzluğun daha bârlz bir şekli alacağı umuluyor.
Diğer taraftan giyecek piyasasındaki durgunluk, pahalılık dolay isiyle bir müddettir yiyecek piyasasına da sirayet etmiştir. Bu sebeple bakliyat, pirinç vesaire maddelerin toptan flütlerinde bir düşüklük görülmektedir. Fakat bu ucuzluk henüz perakende flatlerde hissedilir derecede değildir.
Pastörize süt meselesi
Fransadan çağırılan mütehassıs bugün geliyor
Hâdise, Kançeşmede derin bir teessür uyandırmıştır.
AKİSLER
Niçin 160 kişilik?!
Belediye, şehrin aüt meselesini ciddiyetle ele almıştır. Bu maksatla Fransadan davet edilen mütehassıs Frappe bugün saat 14 te uçakla şehrimize gelecektir.
Mütehassıs, halkın hilesiz süt İçmesi İçin alınacak tedbirlerle yapılması İcap eden İşler hakkında belediyeye tavsiyelerde bulunacak ve kurulması İstenen pastörize süt fabrikası hakkında tetkikler yapacaktır.
Mütehassıs şehrimizde bir ay kalacak ve bu müddet zarfında belediyedeki alâkalılarla birlikte çalışacaktır.
Şehrimiz, nüfusuna nazaran dünyada en az süt içilen yerdir. Günlük süt İstihsali He İstihlâki hakkında kati rakamlar mevcut değilse de alâkalılara göre İstanbulda günde 40 bin litre süt istihsal edildiği halde, 60 bin litre sllt istihlâk olunmaktadır. Aradaki farkın nereden çıktığını sütçüler, kongrelerinde açıklamışlardı.
Beş tonluk bir kaya
Bir evin üzerine düştü ve üç çocuğun ölümüne sebep oldu
İzmir — Akşam saat 20 raddelerinde Kançejrnekte feci bir kaza olmuş ve dağdan kopan tahminen 5 ton ağır lığında bir kaya, küçük bir evin üzerine düşmesi neticesinde üç çocuk enkaz altında kalarak ölmüştür.
Tahkikata göre. Kançeşmede yeni yapılan, camiin 100 metre kadar üst kısmında bir sene evvel fabrikada İşçi Dinarlı Şerif oğlu Ali Armutçunun yaptırdığı bir oda ve küçük bir koridordan İbaret evde AH Armutçu eşi Zekiye, 13 yaşındaki oğlu Arif, 8 yaşındaki diğer oğlu Erol, He beş yaşındaki üçüncü oğlu Yenal ve 9 aylık yavrusu Ycner İle otururlarken, yağmurun tesirde evin arka tarafındaki dağdan kopan 'büyük bir kaya ansızın evin üzerine düşmüştür, inhidam yüzünden evin çakısı bir anda yıkılmış ve koca kaya -le enkazın altında kalan fakir ailenin çocuklarından A-rlf, Erol, ve Yenal derhal ölmüştür.
A He reisi AH Armutçu, eşi Zekiye ve 9 aylık yavruları Yener, derhal ye-tLşen zabıta ve İtfaiyenin yardımıyla enkaz altından baygın bir halde Çıkarılmışlardır.
İSTANBUL HAYATI
Huğumuz böyle!
Sütlüce kazasının feci manzarası henüz kapanmadı. Analar evlâtlarını, gelinler kocalarını, hemşireler kardeşlerini alıyorlar. Enkaz altından cesetleri çıkarılan facia kurbanlarının adedi günden güne artıyor.
İlgili makamlar tehlikenin ta-mamiyle önlenemediğini belirterek ihtiyat tedbirleri tavsiye çilen tebliğler neşrediyorlar.
Bir taraftan da tahkikat devam ediyor. İleri sürülen çeşitli mütalâaları gazetelerde okuyoruz. «Kasıt var mı?», «Kaza 1ûf ihmal neticesinde ini vuku bulmuştur?», «Yangının elektrik kontağından çıkmış olması ihtimali de vardır.»
Dikkat ediyorum, araştırmalar, soruşturmalar, mütalâalar göz ö-niine alınan ihtimaller sadece kazanın vukuu üzerinde toplanıyor.
Burada cephane fabrikası, mermi deposu kurmak için müsaade verilmiş miydi? İnfilâk t..-(İdeleri imal edilen binada her an vukuu muhtemel kazalara karşı ne gibi ihtiyat tedbirleri alınmıştı? Yangını ilk defa görüp sezenler; «Kaçınız, dışarıya çıkınız!» diye niçin bağırmışlar? Bu gibi ahvalde fabrikanın muhtelif kısımlarında çalışanları derhal haberdar etmek İçin hiç değilse basit bir alarm tertibatı mAVCUt değil miydi? Binanın geçiş ve çıkış yerleri, lüzumu halinde memur ve işçilerin buradan süratle uzaklaşmalarına elverişli iniydi? Bir kıvılcımın büyük tehlikelere sebebiyet vermesi muhakkak o-lftn bir fabrika içinde her an faaliyete hazır ve îfk söndürme tedbirlerini sağlıyabilecck kudrette bir itfaiye ekipi kurulmuş muydu?
Şimdilik bu cihetlere terini e-deh yok. Öyle ya, temasa ne lüzum var? Her şey oldu, bitli! ö-lenlcre Allah rahmet eylesin, kalanlara şifalar versin-
Hele biraz sabredelim. Facianın heyecanı geçsin, gerilen sinirler yatışsın. Ondan sonra bir gayretkeşlik bavlıyacak, gazetelerde havadisler okuyacağız: «İçinde patlayıcı ve yanıcı maddeler bulunan imalâthanelerin, depoların ve diğer sanayi tesislerinin şehir dışına çıkarılmasına karar verilmiştir. Bu işi süratle neticelendirmek üzere mütehassıslardan müteşekkil bir komisyon kurulacak, kontrol ekipleri teşkil edilerek şehrin her tarafında sıkı bir tarama yapılacak.
Şehir dışına çıkarılan müesıe-selerin her türlü '«atalara karşı sıkı tedbir tertibatı almaları hususu da temin edilecek, bu gibi yclrer daimi kontrol altında bulundurulacak.»
Üzerleri yaldızlı, sonları vcek, cak» 11 vaitler günlerce tekrarlanacak ve nihayet onlar söylemekten bıkacaklar, biz dinlemekten Usanacağız-
Netice?... Gene şçlırin göbeğinde harıl harıl fabrika bacaları tütecek, gürül gürül makineler işli-yecek ve buralarda esaslı tedbirler şöyle dursun, kibrit kıvılcımını söndürmek için bir bakraç su duhi bulunmıvacak. Kontrol kimin umurunda?
Emsalini çok . pek çok gördük ve bu görüşler bize cok acı tecrübelere. can, mal kayıplarına mal oldu.
Huyumuz böyle, ne yapalım? Bizde beylik yasak bir hafta sürer!
Cemal Refik
»I «■»■ 1 .........
Şu tarihleri belleyiniz:
31 Mart 1949
akşamına kadar açılmış olan en as 50 lira bakiyell ÇOCUK HESAPLARI
21 Nisan 1949
tarihindeki Çocuk Hesapları öre! ikramiye çekilişine katılacaklardır.
En aı 150 lira bakiyell tasarruf hesaplan İçin
1 Haziran 1949
tarihindeki İkramiye çekilişine hazırlanın». Bu çekilişte büyük ikramiye: İstanbul'da müstesna bir EV
Türkiye /§ Bankası
— Türkiye, bankamızdan ödünç para istemiş, bu paraya hakikaten ihtiyacı var mı? Varsa bunu nerelere. ne maksatla sarfedecekler; varayım, «ideyim de, yerinde görüp öğreneyim, diye memieketlmlıe gelen Milletlerarası İmar Bankası müdür muavini şerefine, İstanbul Ticaret Odasının Park Otelinde «100 kişilik» bir ziyafet verdiğini gazetelerden öğrendik.
Sayın miidür muavinine boş geldin demek ve bizim için çok hayırlı bir maksatla ta memleketimize kadar gelmek zahmetini ihtiyar eden bu zatı mutat bir akşam yemeği ile de ağırlamak kadar tabii bir varile olamaz Ama bu akşam yemeği nc için «100 kişilik bir ziyafet» kalıbına girer; işte! buna bir türlü akıl erdirilemez! 1
Eğer bn ziyafeti veren hükümet olsaydı, 11e yapalım, o şatafata alışıktır; huylu huyundan £eçemex, başka türlüsü elinden gelmez, derdik! Fakat hayır, ziyafetin sahibi birim Ticaret Odası! Hem de kime? Kendisinden ödiinç para istediğimle bir banka müdürüne!!
O Ticaret Odası ki, iki sene evvel, memleketin İktisadî durumunun kötülüğünden kaygılanarak uzun etütler yaptırmış ve oldukça sert üslûpla yazılı raporlarında, hükümete israf- j tan kaçınmasını, ayağını yorganına1 göre uzatmasını tavsiye etmişti; ve hattâ gösterdiği tedbirlerde devletin,1 malı muvazenesini buluncaya kadar,1 bütün İnşaat faaliyetlerini bile durdurmasını ısrarla Istlyecek Icadlar ileri gitmiştil
Bu teznılı görünce insanın, yoksa o günden bugüne memleketin İktisadi ve mal! durumunda mucizevi bir salâh mı görüldü diye soracağı rcll-yor! — B.
Sahile 4
AKSAM
talih li lorıdradn
Kaçıklar parlâmentosu
Burası Hyde Park’tır. Türlü türlü hatipler nutuk söylerler
Kravçenko dâvası
Mahkeme şahitlerin dinlenmesine devam ediyor — Dâva Kravçenkoya kaça mal olmuş
I Devlet Denizyolları ve Lirr anları İşieSrıe | Genel Müdürlüğü İlânları
(IIII ■■■ »■■■■■ ■■■•■« ■■■■■« ■■■■■■■■■■■■■■■■» IZH»»*II
Şehir Hatları İşletmesinden
Parasız Pasolar Hakkında
Londra. Şubat — Bugün Ingiltereda herkes islediği kadar yiyemez. Haftada alacağı 227 gram yağ. 227 gram çeker, 476 gram et ve sucuktan ibarettir. 227 gram yağın üçte ikisi margrin ile ne Idüğl belli olmıyan acayip beyaz ve fena kokulu bir maddedir. Badece patates kızartmağa yarar.
Peynir, yumurta ve yun, ur ta tozu ve bazı konserveler, şekerlemeler sütler, sabunlar hep karne İle. Bunlar içinde et, lereyağ ve yumurta yetişmiyor; çok az. Fakat ülgerleri israf etmemek şarfLle kâfidir denilebilir.
Giyecek İçin de senede 200 kupon veriyurlarmtş Bir yıl bununla İdare edeceksiniz. Bu bugünkü gelir ve fiat seviyesine göre aşağı yukAn kâfi geliyormuş. Yani kupon usulünü kaldırmalar da halkın mağazalara hücum etmiyeceğlnt iddia edenler çek.. Alım kabiliyeti yok imiş.. Bu ciheti hükümetin tetkik ettirdiğini gn-aetelerde okudum. Müspet netice alınırs?.. kupon usulü kalkacakmış.
işçi Partisi bu yüzden halkın sempatisini kaybetmekte olduğunu tahmin ettiğinden yavaş yavaş öte beriyi serbes bırakıyor. Meselâ reçeli ser-toes bıraktı. Doha evvel ekmeği bırakmış Çocuk giyecekleri de serbes artık.
Diterleri için de her giin karar bekleniyor. Bilhassa mart İçin ümitlenenler çok. Bazı deli fişek İngiliz gazeteleri buna dair balonlar bol bol 'Penyi avlıyorlar.
Burada mühim bir noktayı gSadeıı [ kaçırmamak lâzım. Rasyona tftbl olan gıda maddelerine hükümet prim verdiği İçin diğerlerine nispetle çok ucuz. Harbden evvelki seviyeden biraz yukarıda . Bu sayede az gelir sahiplerini açlıktan ölmekten; cemiyeti de grevlerden koruyor
Siyaset bahsi sıktı galiba . Sice tel-raz da kaçıklar parlâmentosundan ,! bahsedersem belki dinlenirsiniz. Bu ! -
parlâmentonun binası yoktur. Üyeler voktur; çünkü şehrin göbeğindedlr. de kendi kendilerini seçerler.. Hyd- ”* Park'ı anlatmak* İstiyorum.
Hyde Park
Burası hakikaten görülecek bir yer. Bir pazar rflnü gitmiştim. belki 20 [ hattb Tardı îngillE ordusunda hizmet etmiş Siyonistler mi İstersiniz. Trockistler ml° Anglikan ve Katolik papazlarını mı yoksa... Partilerin ateşli mensuplarını mı? Hepsi var.
Bazıları da gelmişler, toplanmışlar Dâhiler okuyorlar». Grupu teşkil edenler daha ziyâde İhtiyarlar.. Bir gün bunlara meşhur Eemr.rd Bhow da karışmış Yanındaki bir aralık: •İnanmak ne güzel şey değil mİ?» demiş.. Muzip İhtiyar «İnandığımdan değil, söylemek hoşuma gittiğinden arada IdJm.» diyor.
Truçkist hatibi kimse dinlemiyordu. Dönüşte aynı kürsü iterinde başka bir adam bulunduğu ve kendisini dinlettiğini gördüm.. Demek H mesele prensip değil, hitabet meselesi imişf...
Müşteriniz hal iplerden bir! «te sakallı. pejmürde kıyafetli bir adam MJ, soruşturdum ne olduğunu bilen çıkmadı. Daha ötede bir papaz idmanlı ve gayet heyecanlı bir sesle vai3 İle nutuk arası bir şeyler söyle-
uçurup
lemek lâzım ki, hatip oralı değil Söylenen «eyler muhtevaları ltlbarilo boş şeyler Kalitesi çok düşük. Aklı başında bir adamın oraya gelip söz söylemesi olacak İşlerden değil. Bunlar daha ziyade yarım akıllılar oba gerek "rıbll turistik ehemmiyetini inkûı unemek İkam. Bütün yabancılar mutlaka Hyde Parkı bir kere gelip görüyorlar. Resim alan alana.. Yalnız bir nokta var ■ İngiltereden bahseden kitaplarda veya şifahi seyahatname (!) lerde Hyde Park niçin ciddiye alınmıştır? Niçin herhangi bir akü hastanesinin ınüfrez na-vlyonlarından biri sayılmamışın?
Bu Parktan hukuk ve siyaset, erbabı da bahsetmiştir. Suzde burada sos söyleyenler, tenkidlerde bulunanlar İçini boşaltıp rahat ediyorlarmış, bu suretle cemiyet lebi bir nevi sll-pap vazifesini görürmüş. Bunlar sadece lâf.. Buradaki hatipler de içini boşaltıp boşaltmaması fikrimce rte etse İngiliz Sıhhat Nezaretinin koruyucu hakem ilk işlerine bakan dairesini alâkadar eder. Yoksa Dahiliye Nezaretini, Londra polisinin siyasi kısmını, İktidar partisi veya hukuk ve felsefe kürsüsü Jîien t 'artrıl değil!
I Hyde Fark şu anlattığım kaçık hatlplerile meşhur olduğu İçin, derhal onlardan bahsettim. Yoksa aslında Fark bu demek olmayıp İngi-İtelerln iftihar ettiği gayet geniş bir ı yeşU sahadır. Hakikaten içinde dolaşsanız. kendinizi kıra çıkmış zannedersiniz. Kirala teftiş verecek ordu likalarından tutun da sevgilisine «ne kadar güzelsin.» şeklinde mAsumane ı!) sözler söyllyecek yersiz yurtsuz1 Aşıklara kadar herkesin İşine yarar.. 369 küsûr (acre) mesaha! snthiyesln-dedir. İçinde asfalt yollar, asırlık ataç jlar, alabildiğine uzanan çimenli düzlükler, yüzme havuzları ve sandal sefa sı yerleri vardır. Bütün bunları görmek İçin de uzaklara gitmeğe lüzum
Lftf lüfı açmış iken öteki parklardan da bahsedeyim diye düşüiımüştüm amma, o geleı k mektuba kalsın.. Haydi hoşça '•-.alın, hatırdan çıkarmayın.
Selim Galip AYSAN
FİKİR VE İLHAM KAYNACIDIR tNCÎLI okuyan bir çok İnsanlar sakin bir İç hayatına kavururlar. Türkçe nüshan, karton ciltlisi 125, bes 200 kuruşa tediyen olarak her adrese gönderilir.
KİTABI MUKADDES ÇİRMETİ 480 İstiklâl, Beyoğlu. İstanbul
inekte İdi. Dinleyicisi en fazla olan yr'öefnedilmlşftr. bu, bir de könservatlf parti hatibi İdi esasen.. Fakat kotujervaüt partinin hatibi bazı dinleyiciler tarafından çok hırpalandı ve alaya alındı. Bazan gürültüden ne dediğini duymak kabil olmuyordu. Şunu da soy-
ÖLÜM
8*drlznuı merhum Alııned Tevflk Paşanın biraderi ve sabık Oellbolu mutasarrıfı
RECEB ERGİRAY
3 Mart 1949 perşembe günü vefat etmiştir Ve Meıdlvenköy mezarlığında
Yeğenleri: tgrnell Hakkı OKday. AH Nuri okday, 2*hm Moran, Ziya Buner, îe-111 Zaza Afife Alavbek ve Fahriye Kahraman-kapMn
I KISKANÇLIK
I Yazan: ALP1IONSB DAÜDET * Tûrkçesl: MFHRLJR.K ALEVOK t Tefrika No. 22 -■ -
— Sakın rahip hasta olmasın? diye sordu. Barbe Nine, verdiği cevapla yüreğine su serpti. Hazret, iğne ile siyah tire istemişti. Zaar eskilikten parıl parıl yanan emektar cüppenin bir yerin! dikecekti.
— Zavallıya bir yenisini almanın vakti geldi de geçti bile
- HakliMn Barbe. adamcağıza güzel bir cüppe alırız... Haydi sen durma. yemeğinin başına koş.
Dünya evine girmeden kocayıp buruşmuş, kız kurusu olmuş aşçı Nine; artık şimdi ıssızlaşan, — pazar gününün sensizliği. İşsizliği ile. etraftaki bütün kırlar çayırlar eibl gcpgenlş bir hal alan— Corbeli yolunun karşı tarafına geçti, komşu duvardaki küçük bir kapıdan girip kayboldu. Efendisi arsada duran geniş beyaz taşlardan birine oturmuş güneşleniyor, h?n» de bir yarıdan, rahibin çıknıavını bekliyor; adamca-’
KravcCnko, aleyhinde şal
Kravşenko dâvası Partate devam ediyor. Geçeıı hafta zarfında dâvada iki mühim hâdise cereyan etmiştir. , Bu hâdiselerin birincisi ftovyellarin, mahkemede İfadeleri alın fin 3 P.us şahidin iadesini talep etmeleri- diğeri de Kravr-ııkenun kitabın müsveddelerini »i.’- meye ibraz etmesidir,
Sovyet lor 20 şubatta Fransız büküme-tine verdikleri bir nota ile mahkemede Kravçcnko ! h. ide şehaclette bulunan Krovmuı Paseçnik ve Antonov adlarındaki üç şahidin harb suçlusu olarak ladesini talep etmişlerdir. Notayı Inceliyen Fransız hükümeti bir kaç gün sonra Sovyet elçisine verdiği cevapta bu şahitlerin .Almanyadakl işgal makamlarından istenmesi iârını geldiğini bildirerek notayı reddetmiştir.
Müsveddelerin mahkemeye İbrazına gelince, müdafaa avukatları dâvanın açılmasından beri kitabın müsveddelerin! Kravçenkodan talep etmek te İdiler.Kravçrako ve avukatı lzard sırası geldiği zaman müsveddelerin mahkemeye tevdi edileceğini söylüyorlardı. Nihayet geçen pazartesi günü bu müsveddeler mahkemeye verildi. Mahkeme bunlun İnceledi. Bu müsveddeler kitap'aki fasıllara göre dosyalara ayrılmıştı ve 700 salılfe kadar tutuyordu. Yazılar Rusça ve İngilizce idi. Matbaa müsveddeleri de dalyalarda bulunuyordu.
Mahkemenin evvelki giiukü celsesinde Kravçenko bu müsveddeler batkında izahat verer .de bunların lamam olmadığını, bir kısım müsveddelerin Amerlknda dağılmış olduğunu, kitabın evvelâ Rusça yazılıp daha sonra İngilizceye tercüme edildiğini, bllfi-hflîe de bir mütercim ve bir mtıhar-rlnln yardımı üe kitabın adaııle edildiğini aöyledl.
Kravçenkodan sonra sue alan avukat İuu-d adil hüviyet direktörü Prof , Bannte'nln müsveddeler haktandald raporunu okudu. Profesör bu raporunda müsveddelerin kâğıt ve mürekkebinin en az bir yıl ilâ 18 ay önce yazıldığını bildiriyordu. « Hürriyeti seçtim kitabı neşredileli iıç sene, dâva açılalı da bir s:ne olduğuna göre Bannie'Dln bu raporu tereddütleri I-zale edecek bir mahiyet ar gelmemektedir Bunun üzerine Lettres Fran-çalses avukatlarından Nordmann Kravçenkoya çalışma usulleri ve şüpheli bulduğu bazı tashihler hakkında sualler sormuş ve esas metinde bir takım mubayeııetler bulunduğunu 1-leri sürmüştür.
Müsveddeleri tetkik eden Vladimtr Porner de Rusça yazılan müsveddele-
ri! İlk cdeıı eski kârısı
rln «Hürriyeti seçtim» kitabına uymadığını söylemiş ve kitabın metnini teşkil eden unsurların Kravçeııko tarafından verildiğini, Sovyetler aleyhindeki ynzılann ise Amerlkadûkl Rus muhacirleri tarafından yazıldığı m beyan etmiştir. Müsveddeler üzerindeki münakaşalar devam etnıek-redir.
Geçen haftadan beri mahkeme bir çolr şahitleri de dinlemiştir. Krav-şenko lehinde şahadette bulunan AnI tonov Kravsenkonım şahsı hakkında malûmat vererek kitabın tamamen ' lınklkatl İfade ettiğini beyan etmiş, Vasilkof Rusyadakl temizleme hareketlerinin doğru olduğunu. Pascal Chiarelll kitabın .lusyanın iç yüzünü gösterdiğini söylemişlerdir. 1937 de Harkofta tevkif edilerek İdama mahkum edili n Andrev Lebed ükrayna-. dâkl kıtlığın doğru olduğunu beyan etmiş, Buber - Ncumann da N K. V. D. hücrelerine alt teferruatlı malûmat vermiştir
Sanıkların ikame ettikleri şahitler İse kitabın Kravçenko tarafından yazılmış olmadığını beyan ederek çeşitli iddialarda bulunmuşlardır.
Tarne milletvekili ve felsefe profesörü Rogcr Garaudy kitapta bir çok tezatlar olduğunu beyan etmiş, AbuJ-ker Kravçenkonun Maraban plânını müdafaa etmek İçin prupaganıla yaptığını İleri sürmüştür. Milletlerin ası süıgünler federasyonu başkanı Mau-rlce Lanıpe da iddia şehitlerinin aleyhinde konuşarak bunların muayyen menfaatler mukabili ifade verdiklerini söylemiştir.
Mahkeme pazartesi günü de İugii-terede »Kısıl pena?--» adıyla anılan 'Canterbury bas piskoposu Heveltt Juluıson’u dinlemiştir. Baş piskopos, | Moskovayı ziyaret ettiği zaman Sta-linle bir saat konuştuğunu. Sislinin Kravçdnkonun kitabında tasvir edil-eliği gibi olmadığını beyan etmiş ra kitabın hakikatlere uymadığım tddla etmiştir.
Her fkj taraf da İkame edilen şahitler ve İleri sürüieu delillerle İddialarını lsbala çalışmaktadır. Hâlen duruşma devam etmektedir.
Kravçenko şahtUerlntn Partse «el-melerl İçin 20 bin sterlin zarfettiğinL halbuki kendisinin bin sterlin rar» ve riyan İstediğini söyle iniştir.
Yeni Iran Başkonsolosu
İstanbul İran Başkonsolosluğuna tâyin edilen B. AbdiUhoedn Meftah şehrimize çelerek vazifesine başlamıştır.
1949 senasına alt pasolar Mart ayı sonuna kadar tamamen verllnıU olacağından bu tarihten sonra 1943 senesine ait pasoların hükümsüz addolunacağı İlân olunur. (28011
Baş kale 10 SYY J. A. III TB satın alma komisyon başkanlığından
Cinsi
8ığır eli
Cins re miktarı yukarda yazılı ihtiyaç kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır. Eksiltme vb İhalesi ie/Mart/949 çarşamba günü saat 14 te-Başkale 10 Syy. J. A. ni TB. Satm alma komisyonunda yapılacaktır. Muvakkat teminat muhammen bedelfn %7.5 dur. Kati teminat ihale bedelinin %15 dir Evsaf re şartlar hergön kûffllsyo ıda görülebilir İsteklilerin muayyen gün re saatte teminatları ve diğer reslkalarile birlikte komisyonda bulunmaları. 2184
İstanbul Sular idaresinden:
Terkos Fabrikamızın İhtiyacı olan takriben tl9300> on dokuz bin üç yüz toıı maden kömürünün Karaburunda vapurlardan alınıp mettir v* mavnalarla karaya çıkarılması ve dekovil vagonlarına doldurulması Iş'eri eksiltmeye konulmuştur.
istekli olanların % İfi geçici temlnallarlle birlikte tekliflerinin 14 mart 949 pazartesi günü saat 11 e kadar idare binasında muamelât dairesin* kapalı bir zarf l*e imza mukabilinde verilmiş olması lâzımdır.
Bu saatten sonra getirilecek zarflar katiyen kabul edilmez (25181
İstanbul Jandarma Satmalına Komisyonundan:
1 — Beher kilosuna (65) kuruş fiat tahmin edilen 20 ton Bulgur ıg Murt, 949 Cuma günü saat 15 de Taksim AyaspaşadaJd Kurulıimutda kapalı zarf usulfyle İhalesi yapılacaktır.
2 — tik temlnü (9751 liradır, r rtnameri her gün kurulumuzda gort
leblUr. îsteklUerln eksiltme aaattndenblr saat evveline katlar ilk teminat makbuzu veya banka mektubu ve diğer vesaiki muhtevi teklif zarflarını kurulumuzda bulundurmalatan. (2492)
Tekel Genel Müdürlüğünden:
Ankara. İstanbul ve îzmlr şehirler! belediye hudutları dahilinde Ş' ■ ve Fıçılı biranın fabrikadan bayilere tevzi! işi bir yıl müddetle taahhüde bağlanacaktır. İstanbulda bütün şehir bölgesinin bir tek müteahhide verilmesi tercihe şayan olmakla beraber, şehrin İstanbul. Beyoğlu. Anndo lu, «Adalar dahil» üç bölgeye taksimi suretiyle her bölgenin ayrı ayn taahhüde bağlanması da mümkündür.
Bu İşle alâkalanmak lstlyen müteşebbislerin fazla İzahat için üglH başmüdürlüklere müracaat etmeler! ve en müsait tekliflerini bir hafta zarfında yazı ile başmüdürlüklere bildirmeleri iSzımdır. 2407
'|‘y‘enİ"'ya y’İn'T
MİLLET
Bu »Ivaat mwmvım>n ICO ”CI »*yun çeşitli yazılarla çjknujfr- Bsıhca yanlar sunlaratr: Halk Parti»! »« srf —
Asıl netle* — 1»4İ plta» — SatuZ harp — Atatürlt v« Patrikler — HefflaUzmln Kaderi — Ord. Prof. Dr. Bzl'ın raporu — Ter-ciknckr. «Jlrter. kaıUMtOrler, fıkralar...
TOGO ALBÜMÜ
KıymaUl v* spimüel karıkelUrisItml.-Togo, her aeııe olduğu gibi bu yıl da JIH'* yılına mahaua Toto AlbünıOnU yajuılı-mistir.
Tanınmış ,*sarlaıinuraan Buılıan Feieit. ■rcOrnenl Klrrern Talu, Şevket Hıdo, Cemal Hafik, l'nnet Hulılıl huet. Vi ■ NO. Milini Cemal Kuntar. Nusret Safa Coşkun. Hak(m Catapalanın vt daha birçok tanmraifl kalem erbabının deStril makale *• Tiyle Vahra Kem»l BayaUl-mn «Havali Şehir» jtlrint v» memiekcthnüln »uuet. fikir. eannt e» ticaret Aleminde fnevlU eden »atların v* dilnya hâdiselerinin çok canlı ve harekeli t karlkMarieriyie »Oalenml-«lan bu okunmağa değer, cidden nefiı bir Mklid» v* bOyilk bir itina İle taaılnvş olan bu albümü okurlarımı’» tavriy* ederi». FiaU yatnu 1» kuruıtur
HAMF FOEMI
1#U SUr yarışmalında.. NuruUali Ataç; Abıncl MUhJp Dıauas V* Kenan Akydı'an birinciliği verdiği HARP POEMİ; ztİTİerlııl kitap halinde derleyen Zenç nesûn aeçme çairleruıden Zafer Mıbuıil Taray'ın kitabıdır Kevnak yayuılarmın bİTİnrlal alarak yı-yuflannı ıştır.
Afyon ihracatı
Boa aylarda şehrimizden külliyetli miktarda ham afyon ihraç edilmektedir. Ham afyonun en mûhln» alıcın Amerika olup malın yüzde 90 1 oray* gitmektedir. Amerlkadan sonra başlıca afyon müşterisi olarak İsveç gelmektedir.
«ıın«ııHH>ı(rııııımı(ıl*»ımtıtuıı,u«mmnıtı«w«*»(»u«ı«» İstanbul Belediyesi S*hlr Tiyatrosu
Dram kısmı saat 30 de
KARANLIK
Yazan: Grevci Jr. Blocb Tûrkçesl: Mebrura Alev ok Komedi kısmı
P A Y O O S
Yazan: Cerad Fehmi Başkuı
Cvmârt(M Çarsnmb» şameri
14 4* Cneuk U»»i/ö«u Puır şOnierl IS 4» M»Hp*
MCAAIMİK KARACA OPERETİ
Bu akşam MAKShFdv
20.30 da
PLATİN PALAS
KİNİ Zıbının iştiralûlc
Cumartesi ire oarar matineler «a»’ IS a»
Faıarteat «ksnmıar» temail yoktur
ğıza. — anıma fıkaralar açkına öyle teri tezine, satılmamak şartlyle yeni- güzel bir cüppeyi kabul ettirmenin usulünü, çaresini arajlrrıp düşünüyordu... Bu Sırada, yoldan doğru, pat. pat adımlarla, kalın bir sesin pe perdeden söylediği şarkıyı duydu.
Yoldan geçen biri, bir yabancı, kilisenin önünde durdu mu, pek keyiflenirdi. Baş merakı, şu Napoleon Me-rlvet, hayat arkadaşı trenin nâm ve yâdı İçin... diyen kitabeyi okutmaktı... İşte koltuklarını kabartan 1ıt| mahut sevincin tadını peşin peşin çıkarırcasına memnun mesrur başını doğrultuverdi ki; Lydle kaçalı, musiki toplantıları kesileli bert hiç yüz yüze gelmediği Rlchard Fenlgan’ı görerek, az buçuk ekşidi. Dostça, bahara el saiiayışlariyle onu çağırdı, yanı başına oturttu. Derin derin yü-’ züne baktıktan sonra:
— Neden dalla erken gelmediniz.? Küçük kiliseme bir kere olsun girmek 'istemez misiniz? Amma bilseniz size ne iyi gelecek... dedi.
Kötü yazılı alnına, bir baştan bir başo, nota çizgileri gibi uzun, düzlemesine kırışıklıklar çekilmiş; zayıflamış. avurtları çökmüş Rlchard, din, kilise meraklısı İhtiyar Manyağın sitemlerinden kurtulmak, çabucak kaçabilmek İçin bir bahane arıyordu; fakat taşa sinen hoş sıcaklık, haşhaşlardan tüten gevşeklik verici koku, şu plnponcuğıtn halim selim şefkatinde bulduğa çîlicl. çekici kuvvet, onu oturduğu yere sanki bağlıyor, zincirliyordu
İhtiyar çilekeş; genç derilinin ellerine hafif hafif Vurarak:
— Benden çok gençsiniz amma, yürek aynı acıyı çekti mİ, İnsan yaşıt gibi sayılır... Duyduğunuz ıstıraba ben de uğradan, o cehenneme şirin gibi ben de düştüm... ölesiye öldüresiye bir elem... Evet, yanlış duymadın oğul; öldûreriye dedim... Tuhaf kaçıyor değil mi? Merlvet Baba, şu bildiğiniz nazik, kuzu gibi İhtiyarcık... — Ya, ramak kaldı ramak —. çılgın bir gurur buhranı yüzünden az kalsın kaatillerin en alçağt en aşağısı olup çıkıverecekti. Elbette al-
çak derim, kanunun İzniyle karısını öldüren koca alçakların alçağı değil de nedir?...
Rtchaıd cevap vermiyor, gözlerini indirmiş yere bakıyordu. Sekiz gündür kan dökmek, öç almaktan başka bir şey düşünmezken; bele şu dakika. İpucu verecek bir yazıya taslamak ümidiyle, mektupların ayrılma işine göz misafirliği etmiş olduğu postahaneden dönerken, İtirafın bu çeşidine çaünası, sabiden garip bir tecelli İdil Ateşler İçLnde yanan bir kafanın, yollar boyunca evirip çevirdiği korkunç fikirler, yoksa gö21e gö-rüoür bir hale mi girmişti; her zaman ağzını sımsıkı tutan İhtiyar Merivet, şimdi ne diye içini dışım dökmek hevesine kapılıyordu?
— Benim hikâye de sizinklne benziyor evlâdım: yalnız ben karımdan on altı yaş büyüktüm, bastıbacak, güzellikten nasip almamış, üstelik İşi gücü başından aşmış bir adamdım. Halfa ticaretiyle uğraşır, bu yüzden; (le sık sık CezaJrc taşınır dururdum: defterin matlup hanesine konacak bir tek şey: Keman çalıyordum, hem oldukça iyi. Biidah'da doğmuş olan trenlm’ln yaldız ışıltılı bir teni, çekik çekik ccylâri gözleri, çok tatlı, cana yakın bir lıail vardı.
Musiki hakkında hiç bir şey bilmediği luılde bunu tıpkı sizde oidu-‘gibl, İnsiyak! bir lıisle, Adeta slnlrie-' rlyle seviyordu Tellerden kopan seslerin nilrazlşi, onu, sanki tenine okşayıcı eller değiyormuş gibi, tepeden tırnağa ürpertirdi: dedim ya. kemandan yana hayli kuvvetli idim. Pazar konserlerinizde, siz* bu marifetimi bir kere bile göstermediğime şaşıyorsunuz değil mİ?... irene öldükten sonra, çalmak arzusunu hiç. lılç bir «aman duymadım.
.İzdivacımızın ikinci senesinde Allah bir evlât verdi, verdi amma ömüreüğü yokmuş, kuş gibi elimizden uçtu gitti. Karım, can evinden vurulmuşa döndü, üstelik bir daha ana olar.nyacağım da öğrenmiştik. İşte o vakit oyalansın, havadar, açıklık bir yerde yaşasın diye buraya Uzelles'e gelip şu evi, araziyi satın aldım; hoşuna gltmşltl. yahut da beni memnun etmek İçin hoşlanmış gibi göründü. Her şeye öyle bir dört elle sarılışı vardı İti onun!... Meğer felâketimize koşmuşuz, meşhur bir ressam gelip köylünüze yerleşti. ireneelk, adlı sanlı İnsanlara bayılırdı, hoş bu Parisvari züppelik; sofrasına meşhur, bir adam oturmuş diye gururlanmak huyu bende de vardı. Güle sevine evimize soktuğumuz ressam efendi,
ziyaretlerini sıklaştırmağa başladı Yafaşıkh bir gençti; tiyatro şanosuna yakışacak aktöriimsü tavırlar, sivri sakal Ruİccüs tartı saçlar... «Küçük dağlan ben yarattım» der gibi edalar. üstelik zengin nıl zengin bir kariha, renkli cazip bir konuşma sanatı ... Aramızda kaldığı müddetçe, karım boynunu büke uzata, onu dinler, ağzından dökülen cümleleri sanld İçerdi; sonra da ırtık ben kemanımı İnim inim inletstm. bülbül gibi söyletsem de îrencik. Mendelssohn'u, Ciıopin'i duymaz, yine hep onun sesine kulak kesilir, onutı lâfını kollar dururdu. Yalnızken karımın neşesiz, suskun halinden nc kadar ıstırap çekiyorsam, bu adamın daha ayak sesini duyar duymaz; pembe pembe, pırıl pırıl, canlı, bambaşka bir kadın ölüvercüğinl gördükçe de yine ayni azap aynı acı He kıvranıyordum. Sazan gülerek, bu değişme mucizelerinden lâf açar ona sitem ederdim; fakat gülüşüm, her halde karımın, hayret masumiyet taslayan edalarla bana cevap verirken attığı kahkahalar kadar falsolu kaçıyordu. «Sahi mi?... Yok canım, sana öyle geliyor!» Cok germeden, kafamda tek bir düşimc» zonklamaca başladı: .Karım bu herifi srvivur.. karna bu herifi sevlyûEJ»
(Arkası var)


Orta Doğuda Ingiliz siyaseti
Orta Doğudaki İngiliz alâka ve İri meseleleri vakit ve zamanında ela menfaatlerinin Delerden ibaret oldu- alma hususunda geç kaldı, ğu meydandadır. Geçen iki yüz sene Orta Doğu İngiliz riyasetinin uru ı-bımini'tn mâhiyetinde pek «z Mr de- mİ surette İki noktası tefsir ve müna-laiklik yapablÂnişUr. Bu menafi Na-lkaşa olunabilir. Bu noktalardan bir! folyon devrindeki ehemmiyet ve kıy-1 İsrail devlet! müstesna Orta Doğunun metini bugün de aynen muhafaze yegâne modern devleti olan TÜTkly. -ilmektedir. Bu menfaatleri bugün ye lüzumu derecede dikkat atfedil-daha geniş bir mânada ele alırsak memlş olmasıdır. İngiltere İle bunlara sadece İngiliz men af 11 denil- olan dostluğu, Rus genişleme slyasc-Hiesl doğru olmayıp bütün Bata dünyasının menfaatleri denilmek daha doğru olur.
Orta Doğu, Asya İle Afrika arasında bir köprü ve Akdeniz İle Hint Okyanusu arasında bir yoldur

5.
Orta Doğuda sulh ve müsalemet hâkim olduğu, burada kendisine karşı iyi bir vaziyet takıruldığı ve buralarda herhangi hasım bir kuvvat bükün bir mevki temin etmemiş olduğu takdirde Britanya, Afrika imparatorluğunu koruyabilir ve Uzak Doğu ile münasebet ve irtibatını devam ettirebilir..
Bu şartların mevcudiyeti takdirinde Britanya — diğer memleketler gibi — bu havaliden ham mevaddı İptidaiye ve hassaten petrol temin edebilir. İran ve Arablstanda petrol bulunmamış olsaydı bile Orta Doğu yine birine! derecede ehemmiyetli bir mıntaka olacaktı, Petrol Orta Doğuya yeni ve tehlikeli bir kıymet İzafe etmiş olmakla beraber burada rol oynı-yuıı en mühim âmil coğrafî vaziyettir
Devamlı mâhiyeti haiz alâka ve menfaatleri dolayısıyla Brilanyanm Orta Doğuda statükonun muhafazasına yardım etmesi gayet tabii İdi Bu sebepten on dokuzuncu asırda Ingiliz hükümeti bir çok hata ve zaafla malûl ve çözülme «ehilkesine mâruz OsmanlI İmparatorluğunu tuttu. Almanya Turidyede hâkim bir vaziyet sağladıktan sonradır ki Britanya hu siyasetini tamamen terkcttL
Bugün müstakil Arap devletinin e-gem enliklerini geliştirmek için harb ve ihtilâl İçinde yuvarlanmakta oldukları görülmektedir. Bugün yalnız Orta Doğu değil, bütün İslâm ilenil maalesef derin bir ihtuâı içinde çırpınmaktadır ve bundan küsmen Britanya sorumludur.
Batı ideolojileri ve Batuuıı teknik terekklyatı İle karşılaşan bu geniş âlemin devlet ve milletleri iki şıktan birini tercih zorunda kaldılar: Ya Batıyı örnek olarak almak veya Suudi Arabistan Vehabllerinin veya Sl-rrnsyka mutaassıp Slinûsllerinin yaptığı gibi tamamen kendi eski ananelerine bağlı kalmak.
tine karşı aldığı salâbetll vaziyet ”e Orta Doğuda mâlik bulunduğu nüfız itibariyle Türkiye. İngiliz siyasetinde tabii bir mihrak teşkil eylemektedir. Türkiye mftzide kendisine AvrupalI bir devlet gibi bakılmasını istediğin»; den Orta Doğuya sırtını dönerek bu rolü kabul etmek arzu etmemişti. Türlrtyenin bugün Filistin uzlaştırma komisyonunda mühim bir rol almağa ikna edilmiş olması mühim bir b «dişedir.
Orta Doğu İngini siyasetindeki t-kind tefsire muhtaç nokta birçok meselelerde olduğu gibi Orta Doğu meselesinde de Amerika ile bir anlaşmaya varılmamış olmasıdır. Dir hart» vukuunda Orta Doğuyu müdafaa edebilecek ve sulh devrinde bu memleketlere tarım ve endüstriyel gelişmeleri için grekll sermayeyi safi.-hyabtlecek yegâne memleket Ameri -kadir.
Bu durumda «ule silâhları babamından üstün olmayıp bütün ekonomik hayat ve halkının disiplin ve gayreti bakımından da üstün Yahudi İsrail devlotinln birdenbire ortaya çıkıverdi bütün Arap münevverlerinin uzun zamandanber! kalblertode yaşatmakta oldukları mücadeleyi feci bir hole getirdi. Yapılan savaş modem harblcrde efradı okuyup yaznıc bilen bir ordunun eratı cahil fertlerden mürekkep bir orduya karşı haiz olduğu nispetsiz tefevvukun dereee-rtnl gösterdi.
Bugün Orta Doğu devletleri fculhır •eviyesi bakımından tamameD farklı manzara anot m ek bedir. Meseli Su-u()i Arabistan gibi bir kısmın tamamen iptidai bir durumda bulunmakta olmasına rağmen diğer tarafta birkaç devlet tekâmül safhalarından geçmiş ve asnn zihniyetini kavrayarak^ Batanın modem memleketleri gibi ol-mueinrthr.
İngiltere, Türkiye ve Yunanistan* . al», olmak üzere kendi üzerinde bulu-
■ nan yükün bir kısmını buralarda bir ■m» İktisadi ve tarihi alâkası bulun-
1 madiği halde üzerine al mavi için Aıne ı clkayı İkna etmeğe muvaffak olan
■ 'Berin) İn Orta Doğu hakkında hem de bazı sebepler mevcut olduğu halde Amerika ile İşbirliği temin ede-!
■ memesi şayanı teessüftür.
. Gerek Britanya gerek Amerika Or-
■ ıa Doğuyu istikrar ve barış İçinde ve
■ bata İle dost ve ne şekilde olursa ol-
■ sun herhangi bir Sovyet hululünden masun bir halde görmek Üterler. în-gilteren üı Arap devletlerini korunvk
1 için gösterdiği tabii ve takdire değer hassasiyet onu îsraJJe karşı muhale-! fete şevketti kİ buna hiç lüzum yoktu. Anıerikamn triyontzm) e karşı
■ gösterdiği sempati de onu Filistin
■ Yahudilerinin tehlikeli bazı kapris v( h’U'ekeiJerinl teşde ve Arap mUİL't-
ı İtrinin bazı haklarını tanımamağa
■ ve bası tehlikeleri görmemeğe şevketti.
Bu ihtilâfların devam edip gitme-bine lİkayd kaUnması değerli devlet adamlarının İrtikâp etmlyeceklerl 1 vahim bir hata olacaktır. Her İki
■ hükümetin yapacakları 1lk iş Yahudi devletinin hudutları üzerinde bir anlaşmaya vararak bu hudntlann hem Yahudi hem Araplarct kabul olnn-
. ması için nüfuzlarını kullanmaktır. • BÖyie yapılırsa FliKrinde barış 5ns» zamanda avdet edebilir ve ancak bundan sonra Orta Doğu İçin dohA salim esaslar üzerine dayanan b'r siyasal çizilebilir.
Created by free version of 2PDF
«Manevî işkence» nin şekilleri
Son seneler zarfında Amerikana boşanma vakaları artmıştır- Boşonm* için Ueri sürülen sebepler nıuhLcilf-|tir, Fakat bunların başında mânevi iisketıce geliyor. Bilhassa kadınların 'yüzde sekseni kocalarının kendilerine mânevi işkence yaptıklarındım hlsle mahkemeye başvuruyorlar.
Mânevi İşkence çeşit çeşittir, ve bunlardan bamları çok gariptir. Bir katını aşağıda yazıyoruz:
San Fransisko'dn bir kadın koc*-suun horladığından, bunun mânavl işkence teşkil ettiğinden bahisle bo-. ş*nm» dâvası açmıştır.
Los Anceiesde madam Mary Maj* ley adında bir kadın, kocasının eski dört karısının fotoğraflarını yatak ı odasına asmakta ısrar ettiğini, bunun tahammül edilemlyecek şey ol-duğunıı söyliyarek mahkemeye müracaat etmiştir
Yine bu şehirde Nora Wclven adında bir kadın kocasının bir apartıman. temini İçin kendisiyle evlendiğini, bunu anlamak kendisi Içlu mânevi İşkence halini aldığını ileri sürmüştür
En garip mânevi İşkenceye Mlnne-apolis'de madam Vivlan Halwegcr mâruz kalmıştır, Bu kadın bir aşk izdivacı yaptığını zannederken kocasının bir bahse tutuşma neticesinde kendisiyle evlendiğini öğrenmiştir. Kocası arkadaşlarlle önüne çıkan ilk kadınla en kışa zamanda evleneceği- I ne dair bahse tutuşmuş ve bayan ; Vivlanla tanışınca izdivaç teklif et-1 mlş. evlenmişlerdir. Bu suratı» Emest : adındaki kocam bir şişe viski kazan- i mı?, Takat bu iarada evlenme kendisi leln tahammül edilmez hal almıştır. '
Filistin yolcuları
Nisan sonuna kadar 26.600
Musevi Filistine gidecek
Sehacht’m operası
A İman yanın eski Maliye Bakanı doktor 8(mcht on uy hapis yattıktan tan sonra, nuiUkle alâkası olmadığı anlaşılarak beraer, etmişti. Dr. Bchcht hapiste yatarken bir opera mevzuu hazırlamıştır. Opera bir Amerikan askeri ile bir Alman kızı arasındaki aşka dairdir.
Tir. flehacht eseri kendisi yazdığım, bunıı bastırmak niyetinde Bİajadlğım söylüyor.
çok
Türkiye ve İsrail haklı olarak modern memleketler sınıfına ithal olunabilir Bu iki gayri Arap devletten maada büyük bir çoğunluk teşkil eylemekte olan memleketler irtica ile terakki, yeni bilgilerle taassup, köylü İle yeni orta tabaka ve proletarya a-rasmdakî mücadele yüzünden «oriukla llertlyebUmelrtedlrler.
Bîr iki büyük şehrine mukabil bir alay geri durumda köyleri, mahdut «ayıda varlıklı ticaret erbabı yanında milyonlarca fakir halkı ve kuvvetsiz hükümetleri olan bu memleketler Orta Doğunun zayıf halkasını teşkil eylerler ve tngiiiz siyaseti de maalesef ekseriyet İtibariyle bu memleketlere dayanır
Bu durumun aksaklığını misler IBevui) herkesten |y| takdir etmektedir. Dış Bakanlığına geldikten sonra bu mevzua btiylık bir vukuf ve kavrayışı He birkaç defa temas etti. Biraz ila Britanyanın bu memleketlere sermaye yatırma hıu»-'ıs undaki hnkânsızhk dotayısiyle zo’-ı, bainn-•nasından ötürü tBevlnı kendi görüşlerini tatbik ve Filistine a|t hm.u-
Britanya Orta Doğu Arap devletlerinin zayıf durumlarını bildiği için bu unut akanın müdafaası için Türkiye. tarah, Mısır, Suriye «e Irak’a istinat edilmesi zaruri olduğunu takdir etmektedir. Yalına îsraihu Batılı devletlere karşı vaziyetinin İyi olması lâzımdır. Diğer taraftan Amerika da Arap devletlerinin ehemmiyetini ve bunların kalkınmaları İçin yardım ve anlaşmaya olan ihtiyaçlarını takdir etmelidir.
Orta Doğu meselesini Britanya, Fransa ve Amerika devletleri müsavi haklara mâlik şerikler vaziyetinde ele alarak hem Arap devletlerine hem İsrail devletine, bunların İstiklâllerine halel Belirmeden lâzım gelen muaveneti yapmaları da dâvanın heyeti mmunlyestnin hail! için hatıra gelen bir şekildir. Hangi şekil ve suret tat-blk olunursa olunsun Orta Doğu m • relerinde Britanya ve Amerikanlı I bir anlaşmaya varmaları birinci ve esaslı şarttır. Bu şart gerçekleşmez İse felâket muhakkaktır.
Tlmesln baltalık nüshasından çeviren: B. AKbEL
Hayvan nesli sunî ilkahla ıslah ediliyor
İngiltere Tarım ve Balıkçılık ' kanlığı, Birleşik Kırallıktakl ilkah, merkezlerinin faydalarım eden ve bu merkezlerin teşkilâtı hakKında etraflı fikir veren yeni bir do-I kümanter filim hasırlara ıştır.
Suiçdlükle uğraşan bütün çil çiler , ellerindeki «ütülerin ısl.rfa yolu ile iştahından elde edilecek kârın farlımda olmakla Nraber, umumfyetlo damızlık boğalar için ödenmesi îoabs-den yüksek ücreti verecek durumda ■ değildirler. Ekseriyetle flütlerin ytik-sektiği yüzünden »ihü sahipleri nto-peteıı daha düşük evsaftı bir boğa satan atmakta raya malıalU bir boğanın hlKmrtlerin.len müştereken faydalanmak leh ilkesine katlanmaktadırlar Neticede çlfçlnln elindeki İnekler buzağılamakla beraber, aihü evsaf bakımiDıian ıslah olmamaktadır.
Şlıııcii îııgl ite renin büyük bölgelerinde suni İlkeli hayvan üretme bahrinde pratik bir usul haline gelmiş olup, bu maksatla, Tunm Bakanlığı, süt konseyi, mahalli hars sahipleri ve diğer bağımsız teşekküllerin himayesinde öze) merkezler kurulmuştur. Bütün bu merkezlere Tarım Bakanlığı tarafından lisan* verilmesi i&nmdır.
| HALKEVLERİ - KURUMLAT |
Ba-lur.l izah
Filimde. »unJ Ukah mvrk«zlerlnlu birinde, bir günlük İğler «fecerflmek-tedlr.
BAKŞAM S
Abone bedeli
rtıriOTa EOMbl
* Sağlık memurları oku Haruu bitireni ..demeti bJ'kanltgıiKlıuı: OrrMİlnıli Uya [ rina mahtuı olmak Osera yaptırılan rowtl«r derneğe kayıtlı olanlara varUmega ba*tat»-[ rnifhr. htcktılcrln lıer (iin aaat 17.3(1 dnn aonro Falth'la Macarkardfjlar caddesi P”l-Keroglu »oluk 3 No. da Damak tocrko •• ralımat kudurmalarını, tuğrada bulunan tr-a-Jek arkadaslaı ımnın da yazı Ha müraocat-hırını rica ad erir,
■ir AtatilrkU yajatma «miyaltnca ttrtlo İanen Atatürk için yazılmış şüacl (Hile ia. güzel okuma mütabakaaı M mart »umarla»! gUnü aaat 34.30 da Kmlnönd Halkcvlnd» yapılacaktır. MOubakaya tiranlara AtStUrk» alt ook aoıal aımadanlu »arUaeaJUir. Olrt| aerbeaitir.
ScncIlH «00 Kuru» 0400 vuruş
e OJİlV 1300 k 1800 V
3 aylık 100 » İH» »
1 aylık 300 » - »
Adeta Ubdill İçin atll kuruşluk pul gönderilmelidir. A kal lakdtrda adrra değiştiril m eı
Şehrimizdeki Musevi ailelerinin Fl-listlne muhaceretleri devam etmektedir. Emniyet müdürlüğü Döıdüncil CemaledcJin BİLDİK şube müdürü HenıJl Ülker'den öğrendiğime göre, muhaceretin başladığı tarihten bugüne kadar 2300 pasaport verilmiştir. Her pasaport bir kWe *-İd olmayıp aileleri da ihtiva ettiğinden, bu 2300 pasaportla 4000 Mu.scvl-nln Filistin» gitmelerlna İzin verilmiş oluyor. Gene Dördüncü şube müdürünün söylediğine göre, bu 4000 Müsaviden yarısı muhtelif vapurlarla Ft-listlne gitmiş bulunmaktadır. Diğer yarısı da bugünlerde hareket edecek vapurlarla girmeğe hanrlanmaktu-dtrlar.
Yazan;
Daha kaç kişi gidecek
Öğrendiğime göre. Filistin için pasaport almak üzer* ber gün 300 den fazla Musevi, Emniyet müdürlüğünün panpört İşleriyle meşgul Dördüncü şubesine müracaat etmektedirler. Fakat bvnUrm hepinin tahklkatlarını bir gthwie bitirmek ve pasaportlarım vermek aıümkün olamadığından, günde ancak 7İ - 100 müracaat kabul edip sıraya koymak mecburiyeti hasıl olmnştur. Bu «ıraya göre nisan »onuna kadar mmjo Musevi ye pasaport veri leb ilecek lir. Bugüne kader verilen 3300 pasaporta nisan sonun» kadar verilmesi «Taya konan «000 pasapor ilâve edilirse yekûn MM • baliğ olmaktadır.
Dördüncü şube müdürü Hamdl Ülker diyor ki:
«— Bu 8300 rakamına, o anmana kadar vuku bulacak milnıoaailaiı da hesaba katmak Uzundur. Ortalama hesapla bı> müracaatlar yekûnunun da MW) olacağı kabul edilebilir, gu hole göre 8300x3000—13,300 pasaportun nisan sonuna kadir muamelesi tekammlU edecektir.»
Hor pasaportun oh nü Tuşa alt! ol-madığma yukarıda İşaret etmiştim. Verilen malûmata göre nUan sonuD» kadar muamelesinin intacı mümkün görülen 13.300 pasaporta, ortalama hesapla 13,300 de refakat İlâve etmek lâvım gelmektedir HetUl bu 13.300 rakamı asgarisidir. Çünkü Filistin a giden Musevi «flelerlıuR İçinde 8-3 kişilik gruplar da vardır. Buna rağmen asgari rakamı ele alarak 13.300 pasaporta bu kadarda refakat ilâve edince 2«,öûo gibi bir rakamla karşı-laşırıs. Yani, nisan sonuna kadar 20,M0 Musevi vatandaş Filistine gidebilecek durumda olacaktır. Yeter kİ onları götürecek vapur bırlunabllrin. Üçte ikiye dahil olanlar
Filistine muhaceretin nisandan sonra da bugünkü hızı İle devam edeceği şüphelidir. Alâkaldarıu verdâkle-rl malûmata göre, şehrimizde 7fl bin Musevî vatandaşı bulunmakta dur. Nisan. sonuna kadar pasaport muameleleri IntAc edilecek 28 bin küsur Musevi, bu rakamın üçte birinden fazlasını teşkil etmektedir. Diğer üçte It rinin ise bugünkü durumlarım bozmak Istemlyecek derecede mal »e mülk, fabrika ve İmalâthane sahibi oldukları tahmin edilmektedir. Kısandan aonra muhaceretin bugünkü

hızlyle devamı bu bakımdan şüpheli görülmektedir.
Birkaç gün evvelki vapurlarla hareket eden 1000 küsur Uşihk Filistin yolcusu Musevi ailelerinden bazılfi-riyle yaptığım konuşmamda da ğl-donlarin çoğunu, eeyyar «etıcıhk, İşportacılık yapanlar; fabrika ve İma-Itthanelerdu iççilik edip müstakil bir İş sahibi olamıyanlar teşkil ettiğini gürdüm.
Bir hallaç
Gene bu Filistin yolcularından bir grupta Baylm adında biriyle konuştum. Gidiş eebeb! hakkında bana şunları rtyledi:
(— Küçük yaştan beri birçok İşlere girdim. Beyyar meyv* ve aeb?e satıcılığından tutun da tıraş sabunu v» bıçağı, tarak v» hrça işportacılığına va-nncıya kadar yapmadığım İş kalmadı Nedene» şaıınnı yardım etmedi v» esaslı bir iş tutamadım. En son hal-lâçhğa başlamıştım. Bundan da ümld ettiğim kazancı temin edemedim. Nihayet kurar verdim; FHIltlne gitmeğe...»
Etrafını çevreilyen 20-28 Musevi delikanlın da hep aynı şekilde konuştular ve Filistine gidişler! sebebinin burada e«asiı bir iş aahlbl olmamalarından Meri geldiğini söylediler.
Bunlar» sordum:
— Peki, dedim, orada hemen İş bulacak muıınu?
Flllrtlndekl tanıdık!eriyle yaptıkları muhabere neticesinde oradaki iş hayatı hakkında malûmat verdiler. Buna göre, Yahudi hükümeti, Fllktl-ne gidenlerin İskân, İaşe va ibatelerini üç ay müddetle taehlıüd ediyormuş. Bu müddet zarfmda da her birine fabrikalarda, ziraatta, çeşitli sanayi şubelerinde le temin ediyormuş. Kendilerinden evve) giden kafilelerden de iyi haberler aldıktan için Fİ* llstlne gitmekten kendilerini alıkoyamadıklarını aöyllyan bu gruptan bîrine bir sual dalıa sordum:
— Genç kızlar İçin de Filistin pek cazip bir yermiş! Bu caziplik nereden ileri gellyorî
Drahoma âdeti yok!
Verdikleri cevap, izdivaçları drahoma gibi bir âdete bağlı olan genç Musevi kızları için hakikaten cazip İdi Anlattıklarına göre, Fîllstlnde erkek bekâr nüfusu, kaduıuı bir buçuk, iki misli fazla İmiş. Bu yüzden oradaki Yahudller izdivaçlarda drahoma âdetini kaldırmışlar. Buradan giden bekâr Musevî kızlarını Filistine celbeden cazibe, drahomasız izdivaç imiş..
Mavi gözlü, sarışın, 19 - 20 yaşında güzel bir kız gözüme İlişti. Drahoma bahsi üzerinde konuşurken renkten renge giriyor, kızarıyor, bozarıyordu.
— Yoksa, dedim, Jİz de mi evlenmek iç n Filistine gidiyorsunuz?
Mahçııp bir tavırla «Evet!» mânasında başını eğdi ve:
«— Arkadaşlarım, dedi, bu maksatla gidiyorlar, beni de kandırdılar.»
— Orada kimseniz var mı?
«— Amcalarım var. Hem İşlen de çok İyi...»
— Burada kiminiz var, ne I? yapıyordunuz?
(— Bir annem vardı, o da öldürten sonra. yalnırkaldım.ÇokıiKakakrahH-larnndan birinin yanında hizmetçilik ediyordum, şimdi FIHatlde amcalarımın yanında rahat edeceğim.»
Bu güzel kızın, drahoması olmaotğı İçin evlenememlş olması, onu Filistin yolcuları arasına katmağa kâfi rhr sebep İdi:
— Eli, dedim, haydi yolunuz açık olsun... Her halde orada hemen evlenir. kendi evininde tfrha rahat edersin İr...
Gidenlere yardım
Buradan Filistine gitmek, yol »e sair masraflar da dahil olmak özere beher nüfusa IM - 150 liraya msl(4-maktndır Gidenler arasında bu parayı tedarikten âciz olanları (ta vardır. Böyiçlerine şehrimizdeki zengin Mu-seviier 11 ak ti yardımda bulunmakladırlar. Kendileriyle görüştüğüm Musevî yolculardan birçoğu böyle söylemişler ve yardım göremlyelnerln d* ev eşyalarını sata sava yol parası tedarikine çalıştıklarını anlatmışlardır.
Şunu da kaydedeyim ki, Filistin* gidenlerden en finin ktifade edenler, onların gider ayak saltıklan eşyaları satın alıp yüksek kârlarla satan eskici Musevllerdlr.
Cemateddin BİLDİK
İskenderun (Akşam) — İskenderun'da mühendisler ve yüksek mühendisler için bir kurs açılmıştır. Yadı hafta devam edecek olun bu kvrs+ lar akzkavatör traktör, makinistlik hakkındadır. 25 mühendis kurslara devam ediyor. Kursun başkam yükaak mühendis Cihat Başaktır. Gön» derdiğim resim kursa 15 Ur ak eden mühendisleri gösteriyor.
Sahile 8
AKSAM
O Mart 1949
I Kırkından şpnra"^
Mösyö Luazl- o ılık İlkbahar sabahında gözlerini açar açmaz 49 yaşın» baslığuu hatırlayınca tüyleri diken diken oldu:
— Bu ne hayat Ur yarabbl! Kadınların güzeUiğinden hiç faydalanmadım Küçük yaşundauberl eczalar ve İlaçlarla uğraşıyorum. Aşk, ne büyük kuvvettirl Cana can katar. Ah bir sevebLUeml dfye düşündü ve karyolasından fırtıyarak yanı başında horlayan ve kalbinde cereyan eden faciadan haberi olmıyan zevcesini acı ve ıstırapla süzdü- Karısı, ııe güzeldi, ıı® de çirkindi. Kırkına basmış, şişman bir kadındı. Onun verdiği drahoma ile eczaneyi açmıştı.
Luazl, aynama karşısında, kendisini uzun uzun tetkik etti. Çehresinde, ihtiyarlığı haber veren kırışıklıklar henüz belirmemişti. Bu müşahedesinden memnun:
— Henüz İhtiyarlamadım. Üstelik, gönlüm de tezedir, diye söylendikten sonra, eczaneye indi- çekmecelerden birini çekerek İçinde saklamış olduğu resimli mecmualardan birini açtı ve sabite I erini çevirmeğe başladı-Mecmuada gönül açıcı, güler yüzlü, yarı çıplak güzel kadın resimleri vardı.
Luazl bu resimlere bakarken derin bir ah çekti, derken gözleri şu İlin» ilişti;
«Yirmi iki yaşında bir kızım. Herkes, güzel olduğumu söylüyor- Sarışın ve balık ctindeylm. Benim gibi hassas ve şair ruhlu bir erkek ile mektuplaşmak isliyorum.
Adres: Elvlra. Posta kutusu 102. Paris,»
Eczacı bu Hân: okur okumaz kararını verdi:
— Bu kıza mektup yazacağım. Harsas ve şair ruhlu bir erkek arıyor İşte benim, için mükemmel olr fırsat! Kim bilir ne şeker gibi bir kızdır bul diye mırıldandı.
çarşıya gitmek İçin karısının aşağı inmesini beklerken oturup meçhul genç kıza mektup yazmak İstedi. kalemi eline alır almaz düşünceye daldı, çünkü yazacak münasip hararetli kelimeleri bulamıyordu-Nihayet uzun bir tereddütten sonra yazmağa başladı:
«Matmazel Elvlra! Şairane isminizi mecmuada okuduğum andanberl hep sizi düşünüyorum. Güzel çehreniz. gözlerimin Önünden hiç ayrılmıyor».
O şuada bir müşteri eczaneye girdi ve Luazi’yi hayalAt semasından maddiyat âlemine indirdi.
— Bana bir müshil İlâcı veriniz, dedi.
Eczacı, İçinden köpürerek müşteriye İstediği İlâcı verdikten sonra gene masasının başına oturdu:
«Elvlra I Ben kırk yaşındayıro. Zengiıılm ve uzun seyahatlerden sonra Nancy'ye dönerek yapyalnız yaşıyorum. Ben de hassas bir kalb arıyorum ve aradığım! sizde bulduğumu sanıyorum. Cevabıma sabırsızlıkla bekliyorum- Adresim şudur: Vikont Andemar. Postrestant Naocy-, Luazl- bu noktaya gelince durakladı- Bütün şehir halkı öğrenmeden postaneye gidip kendisine gönderilecek mektuptan nasıl alacaktı? Bir suç arkadaşı bulmak lâzundı. Boş zamanlarında gidip tavla oynadığı arkadaşı kahveci Simonu düşündü. O, bekâr olduğu için gönderilecek mektupları, dikkati çekmeden postaneden alabilirdi. O gece meseleyi arkadaşına açtı, o da kabul etti. Aradan 11:1 gün geçti. Luazl, toy bir âşık gibi heyecanla mektubunun cevabın:1 beklemeğe başladı. Nihayet üçüncü gün cevap geldi- Eczacı, mektubu Uirek ellerle açtı.
«Dostum I Sisi sevdim. Bu da sade va samimi sözlerinizin eseridir' Okşamalarınıza çok muhtacım- Sizin için her fedakârlığa hazarım. Görüyorsunuz ya, size karşı çekingen ve mütereddit davranmıyorum. Çünkü sizinki gibi müşfik ve hassas bir kalb bulamıyacağınu anlıyorum.»
Bunu taklbeden diğer mektuplar ilkinden daha az ateşli ve hararetli değildi. Bu hal, Luazl'nln aşk hislerini daha ziyade coçLurdu. şimdi El-vlra'dan başka düşündüğü yoktu. Onu kucakladığını, kulağına çılgın aşk sözleri fısıldadığını- dudaklarından öptüğünü tahayyül ediyordu Genç kız, zengin akrabaları yanında oturduğunu ve canı sıkıldığını kendisine yazıyordu.
Bir gün Luazl, genç kızdan İçinde fotoğrafı da bulunan bir mektup aldı. Eczacı fotoğrafı göriir görmez, sevincinden zıplamağa başladı. Fakat Elvlra, akrabaları yanından ayrıldığı ve otelde kaldığı için kendisine üç bin frank göndermesini eczacıdan istiyordu. Luazl, tereddüt etmeden genç kıza bir çek gönderdi. O gece yatakta yalarken Parlse gitmek İçin bir çare bulmak lâzım geldiğini düşündü. Parlse giderse Elvl-ra’nın kollan arasında ne tatlı anlar yaşıyacaktı.
Birkaç gün sonra bir. bahane bularak Parlse gitti. O, haber vermeden Elivrayı bulmak ve kendisine tatlı bir sürpriz yapmak İstiyordu Paıîse varır varmaz doğruca postaneye giderek 102 numaralı posta kutusunun. önünde beklemeğe koyuldu. Posnaneye birçok kadınlar gelip gl-11. Fakat hiç biri. Elvira'ya benzemiyordu Derken birdenbire yaşlı bir erkek gelerek 102 numaralı posta kutusunu açtı. Luazl:
— Acaba bu. Elvira‘nm babası mı diye düşündü, ihtiyar erkeği taklbe-derek civardaki kahvehanelerden birisine girdiğini vc bir masanın ününde oturduğunu gördü. Eczacı da yandaki masaya ilişti. İhtiyar- El-vlra'ya göndermiş olduğu mektubu açtı ve stilosunu çıkararak cevap yazmağa başladı. Luazl. başını uzattı ve yazısının Elvîra’nm kendisine gönderdiği mektupların yazısına tıpatıp benzediğini hayretle görünce kendisini tutamıyarak hiddetle sordu:
— Elvlra nerede mösyö?
İhtiyar, eczacıyı uzun uzun süzdü ve soğukkanlılıkla.
— Elvlra benim- Siz de mösyö Lua-zf değil misiniz? Sizinle tanıştığım» memnun oldum, daha doğrusu üzüldüm. Size gönderdiğim resim, Hol-11 yu t yıldızlarından birine aittir. Hiç bir yerde iş bulamıyordum- Geçinmek için bu çareyi buldum, cevabını verdikten sonra zavallı eczacıyı yarı baygın bir halde bırakarak kalkıp «İtti. Çtviren: A. IIİIJH.I
RADYO
ANKARA RADYOSU
Bu akşamki program
lî.M Açıltf ve program, İS M. S. ayarı ve Radyo «jlon orkestrası. JM4 Çatkılar. 19 M. S, ayarı ve Haberler. 19.15 Geçmlgte buffün. 10 K İncesu. SO.15 Pax»r euctel 20,W Şarkılar, 20,15 Türküler, 31 Şarkılar. 21.15 Nazik; İPİ). 23 Konuynin: B. T. G Dlrcktörlttâö. 25.2Ö Dans müzlil (Pl.). 22.^5 M. 3. ayarı ve Haberler. 23 Program ve kapanış.
Yarın labeh v» öjl» programı
T.28 Açılış vc program, 7.1Ö N. 3. ajan ve Neşeli parçalar (P1.I. 7.48 Haberler.
S Filim mOılklrrl (Pl.1. 9,15 Türküler (Pl.). a00 İlahi orkestra «ferleri (PL». O Kapanı,. 12,M Açılı, ve program, J2.30 M. 3. ayarı Şarkılar. 33 HaberleT. 13.15 Harp soloları (Pl ı. 13.30 Öğle Gazetesi. İS.15 Müzik: (PL). 14 Kapanı,.
İPEKLER İÇİNDE
AŞK ve MACERA ROMANI
Yazan: Craig Rice Tercüme eden; Vâ-NÛ
■ T,.(rı'., NO. 3Ö 1
belâsını versin! O kadar da çok yapacak İşim var kİ... Aksi gibi hepsi de müstacel
Helöne, hâkim bir İfade takınmak tecrübesinde bulundu:
— O iğlerin hepsi do yapılır. Haydi, Malone, sen kıızum. git, hastan uyanmış mı diye bak.
Malone:
— Ah, aman Allahım!________dedi. —
Çoktan gidip bakmalıydım zaten.
Jake:
— Biz de beraber gidelim, Pen. — dedi- — Sana gelince karıcığım, sen bir uyku çek bakalım.
Oenç kadın, bağını salladı:
— Uyumam... aidlp Annette'e bakarım. Beni tanır ve sever. Bana lllmadı da vardır. Ondun, hiç birinizin öğrenemlyeceğiıılz kadar malûmatı ben alabilirim
Malone:
—. Fena fikir değil. — dedi. - Kı-
zını! Şayet, sen, o meşum cüce ile, esrarengiz bar sahibi Hook arasındaki münasebetin ne olduğunu tes-blt edebilirsen ve kadıncağızın cüceden niçin o derece korktuğunu öğrenebilirsen çok iyi bir lj görmüş olursun.
Hâlene, nefsine karşı itimatla:
— Bana güvenin. — dedi (Sarı saçlarının etrafına çağla renginde bir eşurpı maharetle. bağladı; eşarp robuyla pek yakıştı.) Bu müddeti zarfında, şayet içinizden biri, cücenin kaatHlnl tesadüfen ele geçirecek olursanız, aman kuzum çocuklar, vakit kaybetmeksizin biçare Jnck-son’un imdadına koşun. Yattığı hapishane pek keyifli bir yer değll-mlştlr gibi geliyor bana.
Avukat, homurdandı:
— Bir de hapishane keyifli yer olacaktı!... Oh aman bıktun. Bunca derdim var. bir dc şu herlflnki ilâve
MAHKEME KORtDORLARlNDAı
Başıma bir de herifin dişi çıktı!
Çıplak kafalı, kırçıl bıyıklı, değirmi yüzlü adanı dikkatli dikkatli bakarak yanımıza sokuldu, ağzını yumdu, çenesi burnuna doğru kıvrıldı:
— Şu halimi görüyorsunuz ya-
— Ne oldu, efendi amca?
— Görmüyor musun, evlâdım? Ağzımı kapayınca çenem burnuma dokunuyor. Konuşurken de 0 kadar zorluk çekiyorum kİ.
— Neden öyle oluyor?
Alt dudağını kıvırıp dişsiz damağım gösterdi:
— Baksana, ağzım ne hale geldi. Dişlerim parça parça oldu.
— Geçmiş olsun, amca bey. Kazaya mı uğradınız?
— Öyle kaza olur mu, evlâdım-Kasten yaptı herif. Dişlerimi çatır çatır kırdı.
— Vah vah! Yumruk mu vurdu?
— Yok canım, ayağının altlıda kırdı.
— Nasıl oklu bu iş? Başkasının ayağı sizin ağzınızda ne arıyor?
— Öyle değil, benim ağzım kazara başkasının ayağına gitti.
— Darılma*amma bu işe benim aklım ermedi, amca bey.
Başını yana çevirdi, elini ağzına kapadı, gürültülü ve sürekli bir öksürükten sonra dudaklarım ovuşturarak döndü:
— Anlaşılmıyaeak ne var bunda? Şu öksürüğü görmüyor musun? Az kalıyor kİ ciğerlerim sökülsün.
— Geçmiş olsun, bey baba. Ü-şütmiışsün
— Üşüttüm ta'oii. Bir haftadan beri çekiyorum bu derdi. Hele bazan öyle şiddetli öksürük geliyor kİ. öhhööö dedikçe tavanlar çınlıyor- En sonunda başımı da belâya soktu kör olasıca.
— Öksürük mil yaptı bu işleri?
— Elbette öksürük yaptı. Kendim kasten yapar mıyım? Otobüsün içinde gırtlağımı şakımağa başladı.
— Kim sıktı gırtlağınızı >
Kaşlarını çattı:
— Sen çok lâf ediyorsun, efendi oğlum.
Bizim kasketli delikanlı yılıştı:
— Sen mebus musun yoksa, c-fendi amca’
— Ne münasebet? Mebusluğu da nereden çıkardın'*
— Mebuslar Mecliste beş dakikadan fazla konuşmamağa katar verdiler ya. Sen de benim konuşmama müsaade etmediğin için mebus oldun zannettim-
— Bırak böyle lâkırdıları da kendi derdimize bakalım.
— Peki, bey amcacığım. Öksürük meselesini anlatıyordunuz.
— Öyle oldu işte. Otobüse bindim, bir elimde paket vardı, öbür elimle de tavandaki kayışa asıl-
dım. Saltana saltana giderken öksürük gelip boğazıma tıkanmaz mİ ağzıma kapa sora sarsıntıdan öksürmek İçin kayışı bırakıp elimi ağzıma kapasâk sarsıntıdan düşeceğim. Nihayet tutamadım, öksürüğü salıverdim. Birdenbire öhhööö der demez ağzımdan dişim fırlamaz mil
— Haaa, dişleriniz takma İdi öyle mİ?
— Hâlâ anlıyamadın mı, efendi oğlum? Damak ağzımdan, fırladı. Aman, dişim, diyerek eğilip yerden almak isterken önümde duran adam üzerine bastı, çatır çatır parçaladı- Omuzuna dokundum; «Bastığın yere biraz dikkat et. efendi. Bak. ayağının altında dişlerim parçalandı» dedim. Amma da aksi adammış. Özür dililecek yerde; «Benimle alay mı ediyorsun, be herif? Senin ağzındaki diş benim ayağımın altına nereden girdi? Aklını başına al.» diyerek ileri geri söylenmeğe başladı. Ben ona, o bana, derken kavgaya tutuştuk.
— Dâvacı mısınız?
— Benim öyle bir niyetim yoktu amma karakolda o adam dâ-vacı olunca, ben de mukabil dâva açtım tabii. Dişimin tazminatını da istiyeceğlm.
Öbür dâvacı İle de konuştuk. Orta boylu, tıknaz, çatık kaşlı bir adanı. Henüz sinirleri yatışmamış.
— Otobüsle diş kavgası ettiniz öyle mİ. bayım?
— Âlemin dişinden bana ne, be birader? Herif zorla musallat oldu, başımı derde soktu.
— Dişini kırmışsınız.
— Dişi kırılacağına, kafası kırdaydı terbiyesiz herifin. Hem ağzındaki dişi getirip benim ayağımın altına bırakıyor, hem de Kabadayılığa kalkışıyor. Zaten I birkaç günden beri işlerim akdi 'gitmeğe başladı, sinirlerim bozuklu, bunlar el vermiyorum? gibi başıma bir de heririn dişi çıktı.
— Öfkeli zamanınıza rasladı demek
— Öfkelenmemek kabil mi? O-tobüsle giderken geriden öhhööö diye bir ses çıktı, enseme çat diye bir şey çarptı. «Ne var. no oluyor?.» diyerek şaşkın şaşkın basımı çevirirken omuzuma bir de yumruk indi, küfürler başladı. Ne terbiyesizliğimi bırakıyor, ne körlüğümü. Benim de kafam...
Mübaşir seslendi, çatık kaşlı bay lahavle çekerek salona girdi. _______________________Ce. Re.
ZAYİ — Sahibi bulunduğumuz 4182 No. lu kamyonun arka plâkası zayi edilmiştir. Yenisini çıkaracağımızdan eskisinin hükmü yoktur.
Steaıta Romana Petrol Sanayii A. ştl Türkiye merkez şubeni
Ayın tarihi dergisinin baskısı işi
Basın ve Yayın Umum Müdürlüğünden
1 —• Umum Müdürlüğümüzce çıkarılmakta olan Ayın Tarihi dergisinin. (178 ilâ 181) 4 sayısının baskı ve cilt işi açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — 40 - 45 forma tutacak olan bu mecmuanın beher formasının 70 liradan 45 formasının 3150 lira tutacağı tahmin ve geçici inancası 236,25 Hra olarak tesbit edilmiştir.
3 — Ankarada Anofartalar Caddesi Konya sokak Tarko Handa Umum Müdür lüğümüz Levazım Müdürlüğü odasında toplanacak olan Satmalına Komisyonunca Martın 7 ııcl pazartesi günü saat 10 dn ihalesi yapılacaktır.
4 — İsteklilerin Ticaret Odasına kayıtlı bulunduklarına dair belgelerllo birlikte ayni nefasette baskı işi yapmış olduklarına dair bcnservls getirmeleri veya eseri göstermeleri şarttır
5 — Daha fazla izahat ve parasız şartname almak İsteyenlerin An-
karada Umum Müdürlüğümüz Levazım Müdürlüğüne, tslanbulda çember-lltaş Palasta Basın ve Yayın Umum Müdürlüğü Mıntaka Müdürlüğüne ve tr"-*erl muayyen gün ve saatte komisyona müracaatları. (2205)
oldu-
JHelene:
— Halinden şikâyet cime. — dedi. — O adam senin müvekkilin. (Kürkünü giyip eldivenlerini aldı) öğleyin, hepimiz burada buluşalım.
Beraber asansöre bindiler. Otelin kapısında bir an durdular. Holde satılan gazetelerin büyilk serlevhalarında, o sıralarda havanın çok fena gitmesinden, şikâyet olunuyordu.
Jake, parkın yeşlUeşmege yüz tutan çimenlerine baktı. Tomurcuklar ağaçlarda belirmişti. Kar, bunları kaplamak vt tahribelinek tehlikesini gösteriyordu.
Maloııe:
— Hey gidi nisan, nisan! — dedi.
Kapıcı:
— Ayaklarınıza dikkat edin, bay Justus! — dedi. — Yerler kayıyor, yürüyüş hiç de hoş değil.
Jake, söylendi:
— Bu hava ayaklardan ziyade başlara zarar verir. Lâkin biz uzağa gitmiyoruz,
Helâne va Malone, oak caddesine doğru uzaklaşmışlardı. Delikanlı, onların arkasından bakıp hiç bir kadının kendi karısı kadar güzel bacaklı olmadığını aklııûlan geçirdi. Oraya, öylece çivilendi. Kim bilir da-
ha neler düşünecekti? Pen Reddick, acele etmeleri gerektiğini ihtar ettl-Jake de, İç geçirip yanındaki arkadaşla beraber kazino istikametinde yürüdü.
Pen» ona şöyle bir yan gözle baktı, jake'ln sempatikliğini gbremlyenler belki ona çirkin bile derlerdi. Bu sevimli yüz şimdi solmuş, endişeli hatlarla yorgun bir hale gelmiş.
Pen, dedi kİ:
— Eminim, bay Justus, meselenin ne olduğunu öğrenince giriştiğiniz bu hareketten pişman olnlıyâcâksı-nız.
Jâke, omuzlarını kaldırarak:
— Benlmsa hlslerlm şunu haber veriyor: Bu yere batası İşten bir an evvel yakayı sıyırmalıyım. yoksa ha-Um berbat. Üstelik d» başımıza, püsküllü belâ oldu.
— Ben o fikirde değilim.
— Bakalım... Halbuki bende hasıl olan İlk tesir, sizin endişenizin, Betty Royal'i ele geçirmek uğrunda olduğuydu,
— Aldanmamışsınu:. Fakat» mesele, evvelâ şu işi bir nizamına sokmakta.
Jako, kouuşınıyarak bh- müddet yürüdü. 6oz« başlıyan gen» kendisi olduı (Arkası var)
Kurumumuz teftiş kuruluna imtihanla müfettiş yardımcısı alınacaktır
İşçi Sigortaları Kurumu Gene! Müdürlüğünden;
1 — İmtihana tjirebllm^lc için:
a) Türk olmak,
b) Medeni haklara sahip bulunmak,
c> 1-1-1949 tarihinde 30 yaşını geçmemiş bulunmak.
d) Bulaşıcı hastalığı olmamak ve sağlık durumu her mevsim vs şart içinde gezici hizmete elverlşu bulunmak,
e) Fil! askerlik hizmetini yapmış veya tecH edilmiş olmak,
f) Sicil ve sedje ltibarile müfettişlik mesleğine alınmasına engel bir hail olmamak,
g) Hukuk veya Ekonomi Fakültelerle Siyasal Bilgiler veya Yüksek E-
konomi ve Ticaret Okullarının birinden diploma almış bulunmak, şarttır.
2 — Yazılı İmtihan, 21 Mart 1849 pazartesi günü saat 14 te Ankarada Genel Müdürlük Merkezinde ve İstanbul, İzmir, Seyhan. Samsun şubelerimizde yapılacaktır.
3 — Yazılı imtihanda kazananların sözlü sınavları Ankarada yapılacaktır. Sözlü sınav tarihi ayrıca bildirilecektir.
4 — İmtihan mevzuları aşağıda gösterilmiştir:
a) İş Hukuku ve bununla ilgili mevzuat (3008 sayılı İş Kanunu, İş kazalarlle Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortalan hakkındakl 4772 ve 5019 sayılı kanunlar),
b) Sosyal sigortalar,
c) Sosyal Bilgiler,
d) Ekonomi (İstihsal, Mübadele,, İnkisara va İstihlâk bahisleri), el İdare Hukuku (Türklyeda İdari Teşkilât ve İdari Kaza),
f) Ceza Hukuku (Türk Ceza Kanunu'aun Birinci Kitabı Ue İkinci Kltabı’nın üçüncü babı),
g) Ceza Muhakemeleri Usulü Hukuku (Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun Bfrlncl ve İkinci Kitaplın),
h) Medeni Hukuk (Türk Medeni Kanunu'nun Birinci Kitabı: Borçlar Kanunu'nun birinci kısmı İla İkinci kısmının onuncu babı),
i) Muhasebe (Umum! Muhasebe, Banka ve Sigorta Muhasebeleri), J) Ticaret Aritmetiği (Denk Bonolar, Faiz), *
k) Türklyenin Tabii, İktisadi, ve Beşeri Coğrafyası;
l) Yabancı Dil (İngilizce, Fransızca, Almanca, va İtalyanca, Teadül
Kanunlarına göre Yabancı Dil imtihanı vermiş olanlar ayrıca sınava tâbi tutulmazlar). :
B — İsteklilerin, lüzumlu belgelerlle birlikte, en geç 14-3-1949 tarihine kdaar Genel Müdürlüğümüze veya ikinci maddede zlkrolunan Şubelerimize müracaatları. (2120)
Serbest kükürt satışhrı
Keçiborlu Kükürtleri işletmesi Müessesesinden:
Ziraî vc Sınai ihtiyaçlar İçin bol miktarda taze saf ve Konsantre kükürtlerimiz piyasaya çıkarılmıştır. Bağcıların ve diğer ihtiyaç sahiplerinin dikkat nazarlarına arzolunur, 1744
Kükilrt İşletmesi Müessesesi — Keçiborlu
___Telgraf: Kükürt — Keçiborlu
İstanbul Üniversitesi Rektörlüğünden:
Üniversiteye bağlı Tıp, Hukuk, İktisat, Fen. Edebiyat ve Orman Fakülteleriyle Dişçi ve Eczacı Okullumda mevcut bilim kolları için Doçentlik imtihanı açılacaktır.
İsteklilerin Mart/1949 sonuna kadar, imtihana girmek istedikleri bl-llıa. kolunu ve Yabancı dili göstererek bir dilekçe He Fakülte Dekanlıklarına başvurmaları ve bu dilekçeye:
a) İsteklinin Üniversiteler kanununun 18 inci veya altıncı maddelerindeki şartları haiz bulunduğunu bildiren belgelerin asıllan veya Noterlikçe tasdikli suretleri;
b) İmtihan harcı olarak (50) liranın Üniversite veznesine teslim •-dlldlğtne dair makbuz,
c) İsteklinin ilmi araştırma ve yayımlarının listesi,
d) Doçentlik tezinin basılmış veya yazı makinesinde yazılmış olarak altı nüshası (kapalı zarfı içinde),
e) Tezin muhtevası hakkında bir sahlfeyl geçmemek üzere hazırlanmış bir özetin altı nüshasını bağlamaları lâzımdır.
2743
I İSTANBUL BELEDÎYESt İLÂNLARI
Talimin veya keşif ilk
bedeli teminatı
Lira Kuruş Lira Kuruş
8840 90 663 52 Belediye İmar Müdürlüğü maket ve
3512 00 263 40 fotoğraf atöleyeleri için alınacak 103 kalem malzeme. Balat tamir atölyesi İçin lüzumu olan
3306 05 247 95 23 kalem marangoz malzemesi müba-yaasL Balal.takl halk hamamının Jüzuınla
1934 00 U5 05 artarımı. Karaağaç kurumlan buz fabrikası
1839 87 137 99 amonyak tesisatı İçin 100 adet büyük boy lâstik pakla 50 adet küçük boy pakln, 4 adet çelik sifonlu amonyak manometresi ve 20 adet cam termometre mübayaası. Büyükdere Bahçe Kültürleri istasyo-
nunda yapılacak meyva saklama binası çatısında kuUanılmak üzere lüzumu olan kereste ile çinkonun mubayaası.
Tahmin veya keşif bedelleriyle ilk temiatı yukarda yazılı İşler ayrı ayn açık eksiltmeye konulmuştur. Şartnameleri Divanyolundakl Belediye merkez binasında Zabıt ve Muamelât Müdürlüğünden alınacak veya görülecektir.
İhale .7 Mart 949 perşembe gilnü saat 14 de Belediye merkez binasındaki Daimi Komisyonda yapılacaktır.
İsteklilerin ilk teminat makbuz veya banka mektubu- 949 yılı Ticarel veya Esnaf Odast vesikasL ve hamam tamiri İşi için de ayrıca şartnamesinde yazılı kayıtlara uyularak eksiltmeden üç gün evveline kadar Belediye Fen İşleri Müdürlüğünden alınmış fenni ehliyet kâğıdı He birlikte ihale günü saat 14 de Daimi Komisyonda bulunmaları lâzımdır, (2350)
İstanbul Jandarma satınalma komisyonu başkanlığından
Aşağıda cins ve miktarı gösterilen yangın malzemesi pazarlıkla satın alınacaktır. İsteklilerin. 10 Mart 049 perşembe günü saat 11 de Jandarma Müfettişlik binasındaki kurulumuzda bulunmaları. (2745)
Miktarı:
140 MET. 85 İlk hortum
7 çift » > dişil rekor •—™—
14 kutu yangın söndürme aletleri için hamızlı tüp
0 kutu hunuzlı tüp başka aletleri köpüklü tüp hamızlı
3 adet 25 litrelik başka 00 I aletleri kucbon di oksit yangın me aleti. (2745)
söndür-
G :( :L 1&43
AKSAM
7
>
B UÇEL
Türk Anonim şirketi Yönetim Kurul undan ı şirketimizin 1940 yılı hissedarlar Genci Kurulu Rdl toplantısı gündemde yo«h hususları görüşmek üzere S0/3/M9 çarşamba rünil saat 11 de İstanbul. Ayvnn.urayda Abdülvedut caddesi 121 No, dahi merkezinde yapılacağından hissedarların teşriflerini vb toplantı gününden en geç bir hafta evveline kndnr sahip oldukları hisse senetlerini şirket merkezine tevdi ederek giriş kartı almalarını rica ederia.
gündem:
1, — Şirketin 1948 yılı yönetim kurulu ve denetçi raporlarıyla bllkn-ço va kâr ve zarar hesaplarının okunması.
S. — Rapor ve hesapların tetkik ve tnstlkl ile yönetim kumlunun v» denetçinin İbrası,
3. — 1548 yılı safi kAnnın dağıtılınneı hakkında karar alınması,
4. — Yönetim kurulundan ayrılan üyeler yerine yenilerinin »»çllmMl ve yöentim kurulunun tahsisatının tespiti,
ş, — Denetçi seçimi ve ücretinin tâyini, fl _ Yönetim kurulu üyelerine şirketle I* yapmak hususunda yetti verilmesi.
Parke Taşı Alınacak
Üsküdar — Kadıköy ve Havalisi Halk Tramvayları Türk Anonim Şirketinden!
Feneryolu — Bostan o ı tramvay hattının yol seviyesine indirilmesi ve kaldıran! anması işin (is kullanılmak örere 180,000 adet parka taşı a-1 in şefiktir
ihale, kapalı zarf usulü İle 18 mart 1640 Salı günü saat 14.80 da Raf'lo.rbaşında şirketin idare merkezinde yapılacaktır. Muhammen bade! 46.000 Uta ve geçici teminat 3378 liradır.
Şartnamesi Levazım Müdürlüğünden bir lira mukabilinde alınabilir.
İstanbul Manifaturacılar T. A. Ş. den
Sayın Hissedarlara:
1943 hesap yılının sona ermesi dolayısıyla toplanman mukannen bulunan Hissedarlar Umum! Heyeti âdi İçtimainin S0 Mart 1940 çarşamba günü saat 10 da akdi kararlaştınlmış bulunduğundan mezkOr gün v» saatte Çakmakçılar yokuşunda 78 numaralı mağazaya tefritleri Tlo* olunur.
MÜZAKERE RLTZNAMESİ!
1 _ 1948 senesine ait İdare meclisi ve murakıplar raporu ila bllânço,
kâr ve utar besaulaman tetkiki ve İdare meclisi âzalarlyls murakıpların İbrası.
2 — Şirket esas mukavelesinin 30 umu maddesi gereğine* Mut'u U» çıkarılacak bir laomn yerine yeniden intihap yapılması.
3 — 1949 senesi için murakıp intihabı ve ücretlerinin tesbltir
4 — Temettttün kararla 5 un la tak esaslar dairesinde tevsii için ldars meclisine mezuniyet verilmesi.
Çalışma Bakanlığı iş ve işçi Bulma Kurumu Şubesi Müdürlüğünden
Nuri Küllgil fabrikasından açıkta kalan işçilere: İş bul tınması İçin, oturdukları yerlere yakan İş ve işçi bulma bürolarına müracaatla kendilerini kaydettirmeleri İlân olunur (2011)
İstanbul Jandarma Satınalma kurulu başkanlığından
Sirkeci J- Eş. ve Lvs. Ambarında mevcut Kösele. Vaketa, San »»bunlu kösele kırpıntıları İle sıyrıntı»! 9 Mart 949 Çarşamba günü saat 15 da Taksimdeki kurulumuzda pazarlık arttırması!» satılacaktır, isteklilerin kırpıntıları mahallinde gördükten sonra tiocrat vesikaları Ue birlikle pazarlığa İştirakleri (2783) V-
Çocuk Esirgeme Piyangosu
Çocuk Ha filîsinin u-ışlangıcı Olan 29 Nisan 1940 da çekilmek üzere çocuk Esirgeme Kurumu genel merkezinin tertiplediği büyük eşya piyangosu biletlerinden bir tane alınız,
Bir Hra size otuz bin liralık şık bir ev, kamyon, otomobil, motosiklet, bisiklet, traktör, pulluk. dikiş makinesi, radyo- salon, sofra, çay takımı, altın kol raa-ti, paltol uk ve robluk kumaşlar, çantalar, çorap *• gömlekler.,, gibi yüz elli bin lira değerinde altı bin parça eşyadan birisini kaandırabUlr; bu vesile Ue de yoksul memleket yavrularına şefkatli »İlerinizi uzatmış, onları ^■da sevindirmiş olursunuzlBB
İstanbul Asliye Yedinci Hukuk Yargıçlığından : «40/307
Emi re — Sultanahmet Ak bıyık v rabacılar sokak »s. Emine Gayret vekili Av. R&gip v» Murat Arslanoğlu v» Mevlûde And&noğlu tarafından aleyhinize açıtın İpotek kaydının fekki davasının gıyabınızda devam eden yargılaması sonunda:
Fatih Dcrvlşall mahallesi eski kurt ağa çeşmesi v»nj Ali şah sokağında eski 18 yeni T kapı sayılı evin eski sahibi ve fariği Emlneye alt 3/4 hissesi 8/1/1830 tarihînde Emi re ya 400 lira mukabilinde birinci derecede bl-llfalj ipotek olarak 31.1.948 da dâvacı Mevlûde ve Mehmet Murada .satılıp yan yarıya üzerlerine kayıtlı bulunduğu ve 400 llramn da eski farlf. E-mlno tarafından alacaklı Emireye ödendiği mflbrez lora makbuzları vc-yargılama safhalar İle anlaşılmasına ve böyieoe İpotek sebeb ve mevzuu m tir t eri bulunmasına mebnl işbu Kayıt üzerindeki İpoteğin reflne 25/2/B40 da karar verilmiş olduğu tebliğ makamına kaim olmak üzere bir ay m W detie ilân olunur. 2400
BAYAN ARANIYOR
İngilizce ve Fronsucu muhabere yapabilecek bir bayana İhtiyaç vardır, tsdyenler Rızapaşa yokuşu No. 35. Emel Türk Anonim Ortaklığına müracaat, edebilirler, im----mmrniim—ıor'iı ıı«ı»ı ■
■aKâ■&*£«1 nıırııe
SATILIK OTOMOBİL
Az ve teiniz kullanılmış 1948 model lüks Lincoln otomobil satılıktır. Müracaat her giin 3-6 ya kadar Osman bey Pasaj Qa-ralında Yusuf Doğancı Tel.
■■■■■■ 84462
Üsküdar AsLIye Birinci H. Yargıçlı-fulda n: 948/890
Davacı İstifan Artlnoğlu tarafından davalı Kadıköy; Muvakklthane caddesinde 41/2 No, l'i hanede oturur Zarubi aleyhine açtığı Boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında'.
Davalı Zaruiılnin yukarıda gösterilen adresine çıkarılan dava arzuhali Ue davetiye mumaileyh ıarııhinta gösterilen adreste olmadığı gibi adresini bilene ve semtinde kendirini tanıyanlara da rastlanmadığı meşruhatı] e İade edildiği ve polisçe de yapılan soruşturmalara rağmen adresinin tesblt olunmadığı anlaşıldığından; mahkemece dava arzuhali ve davetiyenin llinen tebliğin» karar verilmiş olmakla duruşma 7/3/MS pazartesi günü saat: 10 a bırakıldığı belli gün ve saatte davalı Zaruhtnln mahkemede hazır bulunması vey.ı bir vekil göndermesi tebliğ makamına kaim olmak üzere İlân olunur
Tasfiye halinde
Pangaltı “Halk Eczanesi,,
Keork Sargın ve Garabet Dllan Şirketi Tasfiye memurluğundan:
İstanbul Asliye Birinci Ticaret Mahkemesince tasfiyesine karar verilen PangalUda tramvay caddesinde .HALK ECZANESİ: Keork Sargın ve Garabet DUan Şirketi» nden alacağı olanların «1 mart 1M9 günü akşamına kadar alacaklarını tsbat eden vesttaJariyle biriikte İstanbuîda Ketencilerde eakl Çiçek paran 4-6 numaralı Ankara Eczanesinde tasfiye memuru ecza a 1 Sun Enver Baturia başvurarak alacaklarını kaydettirmeleri ve adı çaçan şirket» borçlu olanların da mezkûr tarihe kadar borçlarını belemeleri lünımu »on defa olarak ilân olunur.
Tasfiye memuru: Bırn Enver Batur
Created by free version of 2PDF
Yeni tip çakmaklar
Piyasaya çıkarılmış ulduğu kısa bir zaman içinde büyük bir rağbet gören tam ve yarım otomatik çakmaklardan başka bu kerre tugllte-reden getirilen bayım »e bay tipi renkli ve cidden iarLf çakmaklar da sayın halkunmn İsteklerine araedllmlş bulunmaktadır
Beherinin satış flatı 17.50 lira olan bu çakmakları bütün tekel satış depolarında bulabilirsiniz 2529)
TEKEL İSTANBUL BAŞMÜDÜRLÜĞÜ
Maroken alınacak
Maliye Bakanlığından
Beşlktaşta. Devlet Kâğıt Deposu Atelyesl İhtiyacı için yansı Nefti ve yansı Kahverenginde olmak ürere 110.000 desi Maroken açık eksiltme İle satın alınacaktır, isteklilerin 1165 Ura geçici teminat ile birlikte 10 Mart 1849 Perşembe günü sut 14 te mezkur depoda hazır bulunmaları.
(M4!)
MMt««»»»tlll*lll»UI»lll»»lt*»*tlllkkllS1ll»»M>l»l»»»l»ll
Türkiye
31.12.1948
AKTİF
Cumhuriyet Merkez Bankası’nın
Tarihinde Biten Onyedinci Hesap yılı Bilançosu
PASİF
KASA:
Altın: Safi Kg.
Banknot ......
Ufaklık ......
«o.ıtojn
119.732.949,20
2-978.820,—
l-0W.95e.10
DAHİLDEKİ MUHABİRLERİ
HARİÇTEKİ MUHABİRLERİ
Altın: Safi Kg.

124.201.720,30
91.800,4#
•84.710.200, M
DÖVİZ BORÇLULARI;
a — 3133 sayılı kanuna göre alman» Hariçteki muhabirler .......................
Muhtelif ...........................
b — 5250 sayın kanuna gör® alman: Hariçteki muhabirler ................
Muhtelif .......«.«Mi..................
c — Kliring borçluları. ............... „
HAZİNE TAHVİLLERİ»
SENETLER CÜZDANIt
Ticarî senetler
#7.217.039,82
2.873.859,57
47.055.008,52
981.871,01
2.592.909,27
80.701.188,19
109.719.158,—
810.634.341,40
TAHVİLLER CÜZDANI»
Deruhde edilen evrakı nakdiye kandığı
Banka mail. ------r-----r---------
88.384-407,03
10 J08.338,10
104.892745,7#
AVANSLARI
GAYRİ MENKULLER- (X) DEMİRBAŞI (XX)
Hİ8SED ARLAR*
MUHTELİF:
B.834.493,03
1.888.438,34
182469,98
4.500.000,—
85.170.455,48
flERMAYE :
İHTİYAT AKÇESİ 1
Adi ......................................
Fevkalâde ................................
Hususi ........ .......................
Husus! (Bankamız kanunu Madde 19) ......
TEDAVÜLDEKİ BANKNOTLAR:
Deruhte edilen evrakı nakdiye ............
Altın mukabili............................
Reeskont mukıbill ......................,
Döviz mukabili : a — 3133 sayılı kanuna göre ....................... —j—
b — 5258 sayıl» kanuna göre................. —;—
MEVDUAT:
Altm:
Hazine .................... Safi Kg 46.459,908
Amortisman Sandığı......... » u 2.110,797
Türk Lirası ............................
DÖVİZ TAAHHÜTLERİ :
a — 3313 saydı kanuna göre alınandan : .
Hariçteki muhabirler ................ —,—
Mevduat ............................. 3.259 764,48
Muhtetif ............. ....................
₺ — 5253 .ayılı kanuna göre alınandan : ........
Hariçteki muhabirler................... 5.189.034,79
Mevduat .............................. 0.082.104,08
Muhtelif .................................
o — Kliring alacaklıları .............................
MUHTELİF :
Muvakkat alacaklılar, depozitolar v.ş. .....
Diğer alacaklı hesaplar ....................
KÂR i
16.000.000,—
16.918.992,01
4.205.771,44
6.000.000,—
471.845,97
26 637.009,42
109,719.158,—
255,232.980,—
570158.437,—
146 384.483,95
6.850.038,53
192.377.309,30
8.259 764.48
11.993.117.40
11.271 138,87
24.205.165.45
15.828.082,72
56,441757,10
148 041.825,27
933.110.576.—
345 412.429,(8
66 847.268.92
203.383 582 J 7
11250 621,40
TOPLAM.
(X)... 1,795.800.— liraya rigorfahdır.
(XX)... 036100.— liraya sigortalıdır.
•.«M92. ;,89
TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKAM UMUM MÜDÜRLÜĞÜ
*e 8
8 Mart 1949
A K (5 * M
Haftanın notları:
Avusturya taktmına karşı W sistemi ile oynıyacak isek Türk takımı nasıl kurulmalı?
Yazan: Adil GİRAY
Türk milli takımı on boş gün sonra 20 mart pazar günü — Vtya-nada oynıyacak Karşılaşacağımı’, Avusturya takımının kuvvet ölçüsü hakkında Ivepimlain ar. çol: bir bli-| gişt var. Avusturya takımında yer alacak oyuncuların büjrıik ekseriyetini muhtelif tarihlerde fotan bulda kendi (akımlarında oynarken gördük. Onların oyıınlarmı vc oyun sistemlerini biliyoruz Vlyaııajra göndereceğimiz Türk futbolcularının ellerinde tuttukları en kuvvetli silâh Ovdur. Yalnız unulmıvalım kl onlar da bibini oyunumuzu ve oyuncularımızı iyi »iniyorlar. Onlar klâsik oyun oynarlar Biz w sistemine bağlıyız VI-yaı - maçı bu ıkl >ıd sistemin çarpışma-*ns sahne olacaktır Maçın en kû: ' 'eristik ta rafı bu
A. .sturyalılarm oynadığı klâsik oyı. n. İyi antrene olmuş enerjik tak,, tıar karşısında her zaman randıman vermediğini misallerle ispat etmek kabildir Şehrimize gelen Viyana •akımlaruıın aldıklan uetleelor de üvııa delildir.
Yalnız bir noktayı da hatırlamak Icabeder. Viyanada karşılaşacağımız takım seçkin ve tecrübeli oyunculardan kurulmuş bir Avusturya takımıdır. Bu lakım tstanbulda maç yapan kulüp takımlarının çok üstünde bir oyun çıkarman çok mü., ün, belki de muhakkaktır. Bu-demektlr ki teknik bakımından bizim çocuklar Vlyanada cidden zorlu bir İmtihan geçireceklerdir.
Daha açık İfade etmek lâzım gelirse Viyana maçı teknik oyun ile enerjiye dayanan futblun bir çarpışması seklinde c-revan edecektir
F. Bahçe bugünkü maçta Vefa’ya nazaran daha avantajlı görünüyor
Son maçlarda forma giren Lefter, Vefa için bir tehlikedir. Kanaatimiz, Fenerbahçanin kazanacağı merkezindedir Yazan: Sazi TEZCAN ' -e,; ■-
V .yarıa «mçuu Kazanmak bizim için olduğu kadar, futbol âlemi için t>lr . arprlz sayılabilir- Bunu bir *~ rafa bırakalım. Bu maçta Türk l.i nı nasıl bir tabiye ve sistem oynamalıdır, onu düşünelim.
Ötedenberl alıştığımız, heptm'rln rrtldlM oyun tarzımız iyi kötü tatbik ettiğimiz (W sistemidir.
Malûmdur kİ W sistemi az çok bir müdafaa oyununa yaklaşan bir tarzdır Bizim gene Vlyanada bu sistem 11- oynıyacağıtnıza şüphe yoktur.
Bu sistemi benlmsiyen takımlarda oyuncuların bol nefesli ve çok İyi antrene olması şarttır. BİZ bu sistemi l&yıklyle tatbik edemediğimizin sebebi, oyuncularımızdaki nefes kifayet sizliğidir
ünümüzdeki on beş gün İçinde Viyana yolcularının iki devreye yetecek uereceöe üstün bir nefes temposu tutacaklarını ummuyorua. Buna rağmen milli futbolcularımızı biraz insaflı görünerek bu kısa devrede hayat şartlarını düzene koyacak olurlarsa bunu da lehimiz* kaydedilecek bir kazanç sayarız.
ta-ta-tle
Viyana maçında bizimkilerin W sistemine bağlı kalacaklarını düşünerek şu noktalan belirtmek istiyoruz
W «isteminde İki İç oyuncunun oynadığı roi fevkalâde mühimdir. Bu sebepledir kİ Türk lakımı kurulurken akla gelmesi lâzım olan iki oyuncu- bunlardır. Bu İki oyuncu hem hücuma ve aynı zamanda müdafaaya başarı İle yardım eden nefesli, enerjik, seri İki futbolcu arasından seçilmesi Icabeder
Yalnız hücumda kuvvetli, müdafaada başarısız, yahut da hücumda beceriksiz, müdafaada zorlu oyuncular hiç bir zaman W sisteminin İdeal iç oyuncuları sayılamazlar.
İsim ve ;uhrct üzerinde durnııya-rak bu ite mevkie bugün için en elverişli namzetler GalatasaraylI (Muzafferi va Fenerli (Erol) dur. Bu İki oyuncu yerini bulduktan sonra federasyonun davet listesine göre VI-yanada oynıyacak Türk takımı şu »akilde kurulabilir.
Ahmet
Naci
Hüseyin Bülent Şaltlhaddln
Lig maçlarının bitmesine dört hafta kaldı. Dün başlayan on birinci hafta karşılaşmalarına bugünkü Fenerbahçe - Vefa, lstnnbulspor . Beykoz maçlarlle devam edilecek ve Fenerbahçe - Vefa maçı tnönü stadında saat 16,30 da. Istanbulspor -Beykoz maçı Şeref stadında saat 12 de yapılacaktır.
Geçen pazar oynanan Galatasaray-Beşiktaş maçının neticesi şampiyon takımı aşağı yukarı belli etmiş ve Sankırmızılıları uzun nıüddettenberl hasret oldukları şampiyonluğa bir adım daha yaklaştırmıştır Bir çok Beşiktaş taraftarları: ..Galatasarayın önünde bir Fenerbahçe mânlası var bunu da atlatsın ancak ondan sonra şampiyonluk İddiasında bulunsun» diye kendi kendilerini teselli ediyorlarsa da kanaatimizce bu bir nevi kendi kendini avutmaktan başka bir şey değildir. Çünkü GalatasaraylI Beşiktaş arazında gol averaj farkı çok büyüktür. Takımların bugünkü vaziyetlerine Röre Galatasarayın Fenere mağlûp olacakını tahmin etmemekle beraber böyle bir şey olsa bile (çünkü Fener - Galatasaray maçlarının neticeleri evvelden pek kestirilemezi bu gol averaj farkının kl (Galatasaray Beşlktoştan 14 gol tuzla atmıştır) Beşiktaşlılar tarafından kolay, kolay kapatılacağını pek zannetmiyoruz.
Beşiktaşlıların iddiası ancak Gala-t&saraym Fenerden maada diğer yapacağı maçların birisinde berabere kaldığı takdirde tahakkuk edebilir kl şampiyonluğa bu kadar yaklaşın ■ olan bir takımın da bundan sonra böyle bir kolpoya düşeceğine Ihtlr.al vermek bana biraz fazla hayalperestlik olur gibi geliyor. Zanmmıza göre bu senek! maçlar bir fevkalâdelik olmadığı takdirde bu sıra bozulmadan nlhayetlenecektlr.
Haftanın mühim maçı bugün Fenerbahçe İle Vefa arasında cereyan edecek. Geçen haftaya kadar üçün-. cülük. dördüncülük dâvasında Fenerbahçe İle müsavi variyette giden Vefalılar spn Beykoz maçında berabere kalınca avantajı Fenerlilere kaptırdılar. Bugün bu avantajı tekrar geri almağa çalışacaklarsa da bunun öyle pek kolay eldo edileceğini zannetmiyorum. Yeşllbey aslılar o-nerjlk bir tempo He cynamakJa beraber Fener hücumlarını tanıanılle durduracak bir müdafaaya henüz sahip değillerdir Galibin her gediği kapatması tablatlle kabil olamıyor. Son maçlarda fevkalâde forma giren Lef-
GUknl. MjKa.reı, cuııdü,. Erol, Fikret vc(“ ™,u" “r
kedlr. Kanaatimiz çelhı olmakla be-
Haftanın dedikodusu:
Millî futbol takımımız Viyanaya hazırlanıyor —
Halep orada ise arsın buradadır
-.fiili futbol takımımız Viyanada yapılacak ve geçen mayısta İnönü stadında oynanan Türk - Avusturya maçının revanşına hazırlanmak üzere yarından İtibaren 16 gün müddetle Modada kampa çekilecektir. 20 mart pazar günü Vlyanada oynanacak olan Türk _ Avusturya mıh! maçı İçin İR oyuncu çağırılmıştır
Şimdi herkeste bir merak Acaba Türk millî takımı 20 martt? AvusturyalIların karşısına nasıl çıkacak?
Bence en doğru takını şekil çağırılan oyunculara nazaran şöyle olabilir
Cihat - Erdoğan, Ahmet - Naci. Biıient, Hüseyin - Fikret. Selâhad-dtn, Gündüz Muzaffer, Şükrü
Gerek selâhaddin ve gerekse Muzafferin insayir oynamaları, gerek m uda t »ada ve gerek hücumda pugiin için en İyi elemanlar olduklarından faydalı bulunduğu kanaatindeyim Zaten Selâhaddln ve Muzafferin son oyunları ve idman kıvamlan onlara bu İmkânı vermektedir
Halep orada ise arşın buradadır
Bayılırım doğrusu şu metre veya saniye He neticeleri ölçülen sporlara Bizim kayakçılar Avrupanın b" husustaki namlı bir sporcular1!» varışmışlar. Şa neticelere bir ette gezdirmek kâfi doğrusu.
Bayanlar arasında yapılan in-ş müsabakasında
1 — Erika Marinyer 1.45.6^10
2 — A Schuch - Prutasf
1.47
3 — Bahriye MusluuğJu
2.25 7/10
1 4 — Ycsflnc Çobanoğln
2 32
Erkekler aıasnıoa yapılan İniş an., sahalısında Ue:
1 _ Alols (AVtıs » 3 1? 8 10
2 — Eyan S«epf 'Avın- * 17 7/10
3 — Hanı Naslar (AvıtS ı 3 22.7/10
4 — Dursun Bınkıırt ıTürk) 3.39.3/10
Bir tek iftihar edece» tarafımız var O da llk defa od- 'e ut yanşn İştirak eden Yunanlıları " ■çrıı-mi/,. Olimpiyatla gitmeden evveî Dünya rekorları epaie erten kayakçıiıuntns Sen - Moritze yabancı idlleı, Uluda ;-da ne oldular. Mlûm ya m-şFuıt alı sözüdür;
n Halep orada ise arşın buradadır.» derler.
, Fenerbahçe lir bngün çetin bir mnç yapacak olan Vefa ekipl
raber maçı Fenerin kazanacağı mer-lt.Spor ınarmı. Beykozlular için çok ne gö r ./. Beykozun beraberlik kezira’cdlr. Şeref stadındaki Beykoz-İmlihhn oln a'-Ia beraber t.Spor lehi-I koparması muvaffakiyettir .
------;------------------------ı ■! ıı ıt l^l-----------------------------------:--------
Küçük Fikret
Galatasaray - Fenerbahçe maçında oynıyacak
I'en/rbahçell Küçük Filtrelin cezası ■' ıdly? kutlar spor âleminde tesadüf r'üllmfyen garabet ve tezatlarla dolu safhalar geçirmiş ve nihayet Be:’.?n Terbiyesi yüksek İstişare heyeti tarafından tasdik edilerek kesbl katiyet etmiştir.
En son verilen karara göre Flkre-ttn cezası 7 nisanda nlhayctlenmek-tectlr Milli takımın Viyana seyahati dolayısll* maçlar tekrar İki hafta tehire uğradığından Galatasaray -Fenerbahçe maçı 10 nisana kaimi; ve bu suretle Fikre tin bu maçta oynaması İmkan dahiline glrrnlştlv,
Dünyada en hızlı koşan kadın atletler
100 metre koşuda yeryüzünde en çabuk koşan kadın aticiler »unlardır:
1 — Blanekers. K.
2 — Peterşen
3 — Duhovuc t _ SetHjenöza (« — Sıenerova j — Lcynıan 7 — Maııicy
(Alınan)
(RUS)
(Rus) (Rum) (İsveç) (tngUta
Fransada basketbol
Bu sene şampiyonduk maçlarına 524 takım girdi
Fransa basketbol milli şampiyonası maçlarına bu sene 524 takım İştirak etmiştir. Bu maçlara İştirak etmek üzere federasyonca lisans verilen Fransız basketbolculannm sayısı 2090 den fazladır, Bu .sayı yalnız birinci suuf oyuncuları İlgilendirmekte dlr İkinci ve diğer kategoriler buna dahil değildir.
Tenis afllreilörü
Rartoni mavısta tekrar
İstanbul’a çeliyor
tieçen rene dağcılık, eslerim ve tenis klübüıni'iZ tarafından angaje edl-li'n İtalyan tenis antrenörlerinden Bartonl önümüzdeki mayıs ayında tekrar şehrimize gelecektir Mayıstan itibaren eylüle katlar Istanbulda kalacak ölatı Bartonl Taksimdeki tenis teorilerinde bütün tenisçilerimizin emrinde çalışacaktır Geçen sene olduğu gibi antrenörün maaşı ders ücretlerinden alınan para ile temin edilecektir.
bir
Za-Fi-
90 metreden atılan
gol!...
İşte bir rekor. 9tf metreden kaleye gol atılabilir mt?
Bu rekor tspanyadk meşhur mora tarafından tesis edilmişte
tarihinde kaleci Zamora bloke ettiği bir topu müthiş bir degajmanla karşı kaleye havale etmişi... Gafil avlanan isaleel topu karşılamaya vakit bulamadan meşin topu ağların İçinde bulmuştur, işte kırılınıyacak bir rekor*...
Taksimetre kullanan hakem
Bit İngiliz hakemi merakim imiş... Acaba bir hakem blı maçı İdare ederken tahmini olarak kaç kilometre mesafe kateder. Merakta» kurtulmak için bir çare bulmuş Küçük bir taksimetre butmuş, koluna bağlamış, maçı d» böyle idare etmiş. Maç bitliği zaman taksimetreye bakmış Maç esnıuında taksimetre 16 kilometre yazmış.
Created by free version of 2PDF
(Türk)
Türk basketbolle
Türkıyede basketbolün İlerlediğini son yapılan Türkiye birinciliklerinde memnuniyetle müşahede etlik Şampiyonanın en teknik takımı, Türkiye birinciliğini hiç yenilmeden kazanan Galatasaray İd! Uzun sentler Ame-rikııda bulunmuş ve orada doğduğu şehrin şampiyon takımında oynamış bulunan Hriseyln öztiırk İle emekd&r oyunculardan Dr. Ali Uras’tn güzel w bilgili oyunları yanında antrenörleri ve koçları Samimin yerinde müdahaleleri ve takımına Köre tatbik ettirdiği oyun sistemi İle diğer takım elemanları Erdoğan. Yavuz, Candaş. Ertem. Kesim, Ayhan, Ahmet Galat&sarayın şampiyon çıkmasına âmil oldular.
Türkiye ikinciliğini kazanan Ankara şampiyonu Harbokulu takımı tlA şampiyonanın en disiplinli ekibi olarak alkışlandı. Galatasaraya karşı mağlûbiyetleri normaldi, çünkü rakipleri kadar basket bolla meşgul olamamışlardı. Gençlerblrllgi şampiyonanın en talihsiz takımı İdi. Be-voğluspoTİular ise daha Llk maçta koyuverdiler.
İzmir şampiyonu Altınordu İse acemiliğinin kurbanı oldu tamirde iyi basketbole ular var, fakat bu İyi elemanlar takım halinde oynıyamı-vorlar. Basketbol her şeyden evvel bir takun oyundur. İzmir kulüpler iyi bir nııtrpnörün elinde bir seneden v bir zaman içinde İstanbul ve Ankara İçin çok tehlikeli rakip olmağa namzettir. Basketbol hakkında bu kadar çok yazmamıza sebep nedir biliyor musunuz?
Futboldan sonra Turkiyede bir v( iki lira duhuliye alınmak şartile er eok seyirci celbeden spor olmasıdır.
Galalasaıayla Harbokulu arasında yapılan final miiaûbaksında teknl* üniversite spor salonu İki bine yakın bir seyirci kalabalığı ile İğne atılsa vere dılşmez tâbirine uygun olarak dolu İdi. Yer olmadığından bir o kadar seyirci de geri dönmek mecburiyetinde kalmıştı,
Halûk SAN

Comments (0)