SPOR
AKŞAM
H e r T( ü n
8 SahOfe
Sene TT — No. 11076 — Fiati: her yerde 10 kuruştur.
CUMARTESİ 13 A&ustos 1949
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yaa islerini fiilen idare eden: C. Bildik — Akşam Matbaan
Seçim kanunu tasarısı dûn ilân edildi
152 maddeden ibaret olan tasarının tanziminde gözetilen esaslar
İçişleri Bakanı ara seçimlerinin 12 ilde ekim ayında yapılacağını söyledi
U2ıın zamandan beri hasır l&nmakta olan seçil.: kanunu tasarısı dün ilân olunmuştur. Adli teminat usulünü kabul e-den ve cezai müeyyideleri şiddetlendiren bu tasarı 152 maddeden ibarettir.
Tasarının tanziminde gözetl-len başlıca, esaslar şunlara.c:
1 — Seçim işlerinde en çok zaman alan ve seçin, esnasında daima itiraz ve şikâyet konusu olan seçmen defterlerinin tanzimi işi tasarıda ön plâna alınmış vc evvelden tanzim edilerek her seçimde hazır bulundurulması ve daimilik vasfını haiz olması düşünülmüştür
Bunun için, seçmen defterlerinin ıSeçmen sicilleri) namı altında kanunun yürürlüğe girmesini müteakip hazırlanmasını sağlayacak hükümler konulmuştur.
Seçmen sicillerinin tanzimi İdare mekanizmasının yardımı He olabileceğinden bu iş idare cihazına bırakılmış ve fakat seçmenin en önemli olan bu hakkının teminatı olarak adli cihazın murakabesi esası kabul edilmiş ve bu sicillerin son şeklim alması yine yargıcın tasdikine tabi tutulmuştur.
2 — Seçim işlerine hazırlık cümelslnden olarak seçmen sicilleri gibi sandık selçm çevrelerinin de evvelden hazırlanması ve bunların daimilik karakterinde buluması uygun görülmüş ve bunu sağlayan hükümler konulmuştur.
Sandık seçim çevrelerinin tesbiti önemli bir konu olarak mütalâa edilmiş ve bu husus çeşitli İtirazlara yol açmış bulunduğundan bu sandık seçim çevresi yerlerinin tesbiti işini mahallî vaziyetleri bilen U genel meclisi ve belediye meclisi üyelerine1 bırakmakla beraber tarafsızlığı sağlamak için heyetin başkanlığı bir yargıca tevdi edilmiştir. Ve ayrıca her vatandaşa bu hususta yine mahkemeye mûrcaatla itiraz hakkı tanınmıştır.
3 — Umumiyetle seçim zamanı tasanda tesblt olunmuş ve ara seçimlerinin de muayyen zamanlarda yapılmasını sağla-
(Arkası sabite 2; sütun 6 dal
Ticaret ve Ekonomi Bakanı konuşurken
Ticaret ve ekonomi bakanı kötü düşünceleri dağıttı Bakanın dünkü konuşması çok iyi tesir yaptı
Ticaret ve Ekonomi Bakanı Vedat Dicleii ,dün Ticaret ve Sanayi odasında yapılan sanayiciler toplantısında umumi sanayiimizin geleceği hakkında Çok ümit verici beyanatta bulunmuştur, Bu beyanatı dinleyen sanayi adamlarımız dünkü toplantıdan kalb huzuru ve ümitle ayrılınışlardır.
Toplantının İlk dakikalarında şüphe ve tereddütle karşılanan genç devlet adamı irticalen yaptığı açık ve samimi konuşma İlerledikçe bu şüpheler suratla kaybolmuş ve Bakan toplantıya her an biraz daha hâkim olmuştur.
Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı makamına geldiği gündenberl konuşmaktan çekinen Vedat Dicleli evvelâ ana mevzuları derinden derme tetkik etmiş, muhtelif ticaret ve ekonomi islerimiz üzerinde çalışma programını teshile başlamış ve ancak ondan sonradır kİ alâkalılar karşısına çıkıp yapmak
istediklerini açıkça anla'mıştır.
Devletin senelerden bert hususi teşebbüs sahasında âdeta bir umacı gibi karşılandığını itiraf etmek zorundayız. Hangi sanayi sahası müsmir Lse o devletindir, güzel ve rasyonel çalışan bir fabrika her an el konulmak tehlikesi karşıtındadır. Bu kötü düşünceyi ortadan kaldırmak isteyen genç Bakan dün bütün devlet sanayiimizin tamamı değerinde fabrikalara sahip Amerikan şirketlerinin pek çok olduğunu kaydettikten sonra büyük bir ekseriyeti vatan müdafaası kaygısı ile kurulmuş ve ancak yeni yeni rasyonel çalışma ve İstihsal İmkânlarına erişmiş devlet fabrikalarının hususi sermayeye terkedilmlyeceğlnl söylemiş, onların oldukları gllıi milli bir servet olarak muhafaza edileceğini ,buna mukabil devletin bin türlü imkânlarla dolu ve himmet bekleyen çeşitli salıa-
(.Arkası sahife 2; sütun 7 de)
Ordu futbol takımı geldi
Takım ilk maçını bugün yapıyor
Fransada yapılacak dünya ordulun şampiyonasına katılacak ordu futbol karma takımımız dün Ankaradan şehrimize gelmiştir. Kafileyi Haydarpoşa-da, Fenerbahçe kuiübu umumi
kâtibi Muvaffak Menemene!-oğlu karşılamış ve başkanın» bir buket vc. iniştir. Ordu takımımız, Beyazltteki Askeri Tıbbiye okulunda aıisafU edilmiştir.
Takım bugün 18 de İstanbul* sporla, yarın Fenerbahçe ile birer maç yapacaktır. Maçlar Fener bahçe stadında yapılacaktır.
Avrupa Birliği
ChurchilI ve Rey-naud’nun nutukları
Btrasburg 13 — Eski İngiliz Başbakanı ChurchilI dün mühim bir nutuk söylemiş, bir Avrupa parlâmentosu kurulması hususunda ısrar etmiştir. ChurchilI bugünkü istişare meclisinin bunun çekirdeğini teşkil ettiğini, istibdat ve zulme karşı cephe alınmakta olduğunu söylemiştir.
Eski Fransız Başbakanı Faul Reynaud da Avrupa'nın dünyanın iki büyük devi, Amerika ve Rusya arasında iktisadi kalkınmasını temin etmek lâzım geldiğinden bahsetmiş ve bunu temin İçin Avrupa'nın küçük devletleri arasında birlik lüzumunu İleri sürmüştür.
Mareşalin sıhhati
Sıhhî durumda değişiklik yok
kalan gezdi
İşçilere hitap ederek siyasî kana' atleri ne olursa olsun birbirile dost olarak çalışmalarını istedi
İzmir 12 —• Cumhurbaşkanı bu sabah refakatinde İzmir valisi olduğu halde İzmir Pamukla, Yünlü Mensucat ve şark Sanayi fabrikalarını ziyaret etmiştir. İnönü, Pamuklu Mensucat fabrikasını gezdikten sonra işçilere hitap ederek çalışmak tavsiyesinde bulunmuş ve demiştir ki:
Azla hemşerilerlnı:
«İşçiler haklarını cemiyet içindeki vazifelerini bilip ona göre çalışacak, bilip onları koruyacak kabiliyette Türk cemiyetinin bir usuru olarak almışlardır. (Alkışlar)
Kanun içinde sarsılmaz
vatanperverlik anlayışı ve kav-
yer
bir
Mareşal Fevzi Çakmak'ın sıhhi durumunda değişiklik yoktur, harareti dünkü gibidir.
Bu sabah Ord. Prof. Tevfik Sağlam, MimKeınal, Sedat Ta-vat. Muzaffer Giinhan, Ekrem Şerif Egeli, Fevzi Taner, Ali Eşref Gürsel, Hazım Bum’n, Nurettin Ethem Vassal tarafından bir konsüitsasyon yapılmıştır.
Mareşal Fevzi-Çakmak'a lüzum olmadan ameliyat yapıldığı hakkında bazı şayialar çıkmıştır. Mareşalin refikası bunun' doğru olmadığım, yapılan konsültasyonlarda ameliyata karar! verildiğini söylemşltlr. Ameliyat gayet mükemmel ve usulü dal-! resinde yapılmıştır.
Vali ve Belediye Reisi Dr. Lûlfi Kırdar, dün Teşvikiye j Sağlık evine giderek Başbakan ve hükümet namına sıhhat ve âfiyet temennisinde bulunmuş-! tur.
iki Bakan geldi
Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu İle Çalışma Bakam1 Reşat Şemseddin Sirer, bu sabahki ekspresle Ankaradan şehrimize gelmişlerdir.
Firavunlar 7 senelik buğdaylarını nerede saklamış?
Resimlerini de görmüşsü-nüzdîir: Milyonlarca döviz karşılığında aldığımız buğdaylarımız, yersizlikten kömür deposuna boca edilmiş. Rivayete göre, buğdayı getiren vapur mürettebatından biri sormuş:
— Bunları beğenmediniz de denize mi dökeceksiniz?
— Hayır! — demişiz.
— O halde neden doğrudan doğruya yerine götürmüyoruz?
Binlerce sene evvel, Mısır Firavunları. 7 senelik buğdaylarını saklıyabilecek seviyeye ulaşmışlar. Ve sulama işlerini de nizamına soktukları için, en esaslı mevzularda XX. asırdaki bizler-den hakiki medeniyetçe daha ileri vardıklarını çifte misalle isbat ediyorlar.
Maazallah bir yağmur yağsa halimiz nice olacak? Verdiğimiz dövizei İçlere mi, ekmeksiz kalacağımıza mı. yoksa gülünç olacağımıza nu acıyalım?
Eski devir, Dolmabahçe sarayını ve emsalini yapmış. Yeni devir, Savarona yatını ve emsalini almış. Halkın gıdası sevgili buğdaylarımızın seril sefil manzarası karşısında fütur getirip damattı ararken akla bütün buralarını arpa ambarı halinde, kullanmak vandalizmi bile geliyor.
elektrik
Kuzey batı Anadolunun ihtiyacı temin edilecek


Ankara 13 (Akşam j — Kuzey batı Anadolu bölgesinde bulu^-j | naıı ve enerji noksanlığı yü^ rayışı içinde mesleklerinin ve- riinden. gellşemeyen sanayi ve“ rindi, kendi şahıs'arı ve aileleri kültür merkezlerimizin ucuz vU-için feyizli, memleket İçin ha ! bo1 elektrik enerjisine kavuş*'' yırlı ve İlerletici bir meslek ol- ması için tahakkukuna girişliefc duğunu her an düşüneceklerdir. Plâna göre şunlar yapılıca, r Size çok teşekkür ederim İşçi İstanbul. İzmit, Adapazarı, Ka-Ç arkadaşlarım, İzin veriniz, mu-1 rabük, Ankara ve Kırıkkale £i«Sd habbetlnlzi sizin, istirahatlnlsi bi yerleri içine alan Kuzey h.ı-jfl selbedecek bir hale getirmeden ‘ n Anadolu elektriklendir nefl) buradan ayrılalım.* | plânı dahilinde Sakarya nehıl-J>
Hitabeyi müteakip İşçilerin nin Sarıyer boğazında ilk mer-flj coşkun tezahüratı arasında on-|ha|ede 80,000 kilovattık lora veda ederek ayrılan tnö- |^or elektrik santralı inşa edir*— nü daha sonra c İzmir Yünlü lecektir. Buradan alınacak e-%^ Mensucat, fabrikasına gitmiş lektrlk enerjisi hatları tevettür-^* ve orada da fabrika müdür' lü enerjl nakil hattan ve alçal-ve İşçileri tarafından hararetle karşılanmıştır.
(Arkası sahife 2; sütun 3 te)
-------- ------------- __ tıcı transfer motör vasıtasilejy* bu bölgeye verilecektir.
Aynı zamanda hâlen faall-5 yette butunun 6o,oqq kiiova.tiıkJz Çatal aği2i santralından alına(J cak enerjl yine hava hattı ile Adap azarına getirilecek, oradan Sarıyer santralına bağlanacaktır.
Bu suretle Kuzey batı Anadolu bölgesinin enerji ihtiyacı gelecekteki İnkişafı ile birlikte tam olarak karşılanabilecekte.
Bu geniş programın tahakkuku yolunda bir taraftan Çatal ağızı elektrik santralını İstanbul» bağlıyacak yüksek bucağı yarın saat 14 te Kristal tevettürlü enerji nakil hattı ve gazinosunda bir toplantı yapa- ---------
çaktır. Şehrimizde bulunan Demokrat Milletvekilleri ve partili arkadaşlar günün mevzuları üzerinde konuşacaklardır. Toplantıya giriş serbesttir.
Diğer taraftan D. P. Fatih ilce merkezi lokalinin açılış töreni yarın saat 17 de. Fathi tramvay durağı civarında Nal-band Demlrsokak numara. 15 te yapılacaktır.__________
Meteoroloji umum müdürlüğü
Ankara 13 (Akşam) — Memleketimiz ekonomisini, ziraatlni. havacılığını ilgilendirmekte lan meteoroloji İşleri umum müdürlüğü vekilliğine hava kur-, rnay albayı Gavst Uçangök tâyin edilmiştir.________
Celâl Bayar
zelzelebölgesinde
Felâkete uğrayanlar yardımın kâfi olmadığından ve geciktiğinden bahsettiler
İzmir 12 — Demokrat Fart! Genel Başkanı Celâl Bayar, vanmda Adnan Menderes, Refik Koraltan, Kemal Özçoban, Nuri özsan, Ekrem Hayri Üs-tündağ ve Refik İnce olduğu halde bugün zelzele bölgesinden Mordoğan. Eğlenhoca. Köse-derc köylerini sonra da Kara-burunu gezmiştir.
Evvelâ, Mordoğanda bir konuşma yapan Celâl Bayar:
■— Felâketi müteakip mesul vekiller bölgenize geldiler. Tedbirler alındığım söylediler, İnşallah iyi kararlar almışlardır. Eğer tatbikatı ihmale uğrarsa biz uhdemize düşen vazifeyi Ankarada resmen ifa edeceğiz. Mecliste vâdedltenlerin yerine getirilmesi İçin çalışacağız.»
Eğlenhoca köyünde Celâl Ba-yara. tamamen yıkılan bir ev için hükümetin 300 lira nakdî yardım ayırdığını, bu para ile enkazın bile kaldırılamıyacağı anlatılmıştır.
Kara burunda da yardımın kâfi olmadığı ve geciktiği söylenmiştir. Celâl Bayar. vâde-dilenlorln yerine getirilmesi için çalışılacağını tekrarlamıştır.
Yarınki toplantı
Demokrat Partinin Taksim
transfor motor istasyonları İle diğer taraftan Ankara ve Kırıkkale Santrallerini birbirine bağlıyacak olan tesislerin inşası için teşebbüse geçilmiştir
Bu iş için Angaje edilen bir Amerikan firmasına lüzumlu projeler yaptırılmağa başlanmıştır. Gerekli malzeme için de teşebbüse geçilmiştir. İnjaata. yakında başlanacaktır.
Başbakan arşiv dairesinde
Başbakan Şemseddin Günal-j_ tay dûn sabah Maltepe civarında bir gezinti yapmıştır. Başba-, 5“ sonra İstanbula
' inerek arşiv umum mûdürülü-ğiinde bazı tetkiklerde bulunmuştur.
Demokrat Partiden
C. H. P. ye geçmiş
Ankara 13 (Akşam) — Anka-ranın tanınmış Demokrat şahsiyetlerinden şoförler Cemiyeti reisi Recep Dengin Cumhuriyet Halk Partisine geçmiştir.' Zafer gazetesi bu geçişi CHP.t için anlaşmaya varıldığı ma-tarafından kendisine Milletve- İûmdur. Şimdi İkinci bir 100.000 İçliliği vadedllmesl şeklinde tef- ton buğday ithali İçin teşebbû-sir etmektedir. 1 se geçildiği haber alınmıştır.
Suriyeden ikinci parti 100 bin ton buğday alınacak
Ankara 13 (Akşam» — Suriyeden 100.000 ton buğday ithali
Fırınlarda bu sabah ila ekmek yokta
İstanbul cihetinde halk ekmek tedariki için fırınların önünde bekleşiyor
Bir fu-uua önündeki kalabalık (Yozum, ikinci s&hlfemiıdlel
Sahife 2
AKŞAM
13 ASustoş 1549
Hafta Sonu Notları
İstanbul radyosu
ANİ yeni Türk edebiyatı? Nerede Türk ro-■ inancılığı ve hikâyeciliği?
«fiye soranlar gittikçe çoğalıyor. Bu suali soranlar «Bir «aman, diyorlar. bizim de canlı bir edebî hayatımız vardı Halld Ziyalar. Hüseyin Rahnıiler, Mehmet Rauflar, Ömer Scyfeddinler, Halide E-dtpler, Refik Halldler, Ahmed îlaşimler, Cenah şehabed-«iinier, hattâ Falih Rıfkılar, Reşat Nuriler ve edebî neşir hayatımızın birbiri arkasından gelen şöhretleridir. Fakat son on beş, yirmi sene İçinde edebi değeri olan roman ve hikâyede kendini göstermiş, okunmuş, eserleri ve fikirleri üzerinde münakaşa edilmiş, yakandaki İsimler kadar meşhur otmuş genç şahsiyetler bir eldeki parmak sayısını doldurmuyor. Hayatta bulunan eski şöhretler pek nâdir yazıyor: yen şöhretler ile bilinmiyor. Bunun sebebi aedir?»
Bunun sebebi hakkında Belediye iktisat müdürünün ve fırıncılar cemiyeti reisinin demeçleri
Hazırlık çalışmaları süratle ilerliyor
Rusya Yugoslavyaya seri bir nota verili
Tek sebep
BUNUN muhtelif sebepleri yoktur, bir sebebi vardır. O sebebin ne olduğunu da ciin, muhterem Halide Edib Adıvar gazetemize yazdığı başmakalede şöjilece hülâsa etmiştir: «Garb medeniyetini kabul ettiğimiz devrin başında, telif haklanın koruma kanunu bulunmaması belki kısa bir zaman İtin işimize yaramıştır. Belki Mim ve edebiyat bakımından telli haklan vermemek, o e-serleri fazla sayıda dilimize nakletmek imkânını vermiştir. Fakat bir hayli zamandır ve bugün bu kanun eksikliğinin ceremesini bize çektirdi; İstikbalde daha fazla çektirecektir. O kadar ki blrşey ödemeden, mütemadiyen hariçten tercüme yapmak, hattâ tercüme seviyesini de pek dikkate almadan yapmak, ya’nız edebiyat ve sanatın de-ğîl. bugün günlük yeri fikir mahsulünün de piyasasını düşürmüş, hattâ onları piyasadan kaldırmıştır denilebilir- .
Y abanet baskısı
Ç^UGÜN yeril muharrir O yokluğunun tek sebebi ixt,e budur. Çünkü dünyanın en şöhretli muharrirleri en cok beğenilmiş eserleriyle be davadan olmak vc müsaadeye dahi lüzum hissettirmemek şartiyle Türk kitapçısının ve gazete sahibinin emrindedir. Acaba bir mütercim dünyada beş milyon satılan kitabı üç liraya alır ve İsterse sahlfesi elli kuruştan bir kitapçıya, isterse tefrikasını iki buçuk liradan bir gazeteye satar. Gazete sahibi hlhâyeci seçerken, ismini bir kaç edebiyat severin bildiği Oktay Ak bala mı, yoksa dünyaca meşhur Bamyanı mı tercih, pder? Para kazanmak istlyen kitapçı Orhan Kemalin romanını mı basar, yoksa Somerset Maugham'ın kitabını mı? Tabii yabancıları.
Çünkü onlar hem meşhur, hem usta, hem dc ucuzdurlar.
İşte gündelik gazetelerimizde romanları tefrika edilen muharrirler: Anya Seton, Roube Jansky, J. Knlttel, An-thony Gllbert, Tiedevritz, So-merset Mauğham, Vlckl Ba-um...
Bu isimleri dûnktl sabah gazetelerinden topladım. Akşam gazetelerinde dc bir bu kadar yabancı muharrir edebi roman köşelerini işgal etmiştir. Bizim muharrirler pehlivanlık menkıbelerini anlatıyor veya Hazretl Ali tefrikalarını yazıyorlar.
Vakfa ki...
ÜKARIDAKİ manzara düne alt bir manzara
değildir. Beş sene evvel de, on sene evvel de, on beş sene evvel de, gittikçe azalmak şartile böylcydl, fakat meselâ yirmi veya yirmi beş sene evvel, hele otuz, otuz beş sene evvel hiç böyle değildi. O zaman gazeteleri de, kitapları da büyük ekseriyetle yeril muharrirler İşgal ediyor, genç İstidatlar boş bulabildikleri bu sütunlarda yetişiyorlardı. Vakta ki biz milletlerarası telif anlaşmasına girmedik. Her milletin eserini bedavadan «illimize çevirmek, tefrika etmek, kitap yapıp satmak hakkını resmen aldık. Yabancı dil bilenlerin de ço-ğalmaslyle herkes, her istediği eseri, dilediği gibi ve en ucuz tarafından Türkçeye çevirmeğe girişti. ÎSerJî muharrire hikâye küfeleri, roman köşeleri kapandı. Eğer Fransız gazetelerinde gündelik fıkra, yazan şöhretli muharrirlerin fıkraları, mevzuları itibariyle uygun dtşsçydi de arka arkaya tercüme edilebilseydi, gazetelerdeki fıkra köşeleri de muharrirlerimize kapanacaktı. Bir o iş olmadı. Nitekim şiir tercüme edilemediği için şöyle böyle bir şiir hayatımız vardır.
Muharrir bu vaziyette nasıl yetişecektir? Biz. «yabancı muharrirlere matbuatımız kapansın» demiyoruz. Bunu söylemek gerilik olur. Fakat yabancı muharrire, dünyanın her memleketinde olduğu gibi bir telif hakkı kabul e-öilmeli; yabancı eserlerin tercümesi, her medenî memlekette olduğu gibi, milletlerarası formalitelere bağlanmalıdır. Medeni fikir hayatı her tarafta bunu icap ettirirken biz hem hırsız vaziyetine düşüyoruz, hem de yerli fikrin, yeril edebiyatın o-lümiinc sebep oluyoruz. Millet Meclisine verildiğini gazetelerde okuduğumuz yeni telif haklan projesi, bir an evvel kanunlaşırsa edebiyatımız ve fikir hayatımız biraz canlanmak İmkânına kavuşacaktır. Ve illâ lâ!
Muhterem Halide Edib A-dıvar'ın dediği gibi telif hakkını tanımamanın ceremesini daha yıllarca çekmemiz mukadderdir.
Şevket RADO
Evvelki gün ekmekler hakkında belediye daimi encurac.il bazı kararlar vermiş ve tatbikı-na geçilmişti. Bu kararlar arasında ekmeklerin bundan böyle francala şeklinde İmali de vardır.
Fırıncılar bu karardan memnun olmamışlardır. Onlar, vezni kilodan az olan, hele francala şeklinde imal edilen ekmeklerin el oyaladığını vc işçilerin daha uzun zaman çalışmalarını İcabettirdlğinl ileri sürüyorlar. Belediye bu noktayı da nazara alarak efamkeleıin veznini 15 gram azaltmış ve bunların gene 20 kuruşa satıl-‘ masını kararlaştırarak, yuvarlak , olarak çıkarılan 525 gram ekmeklerin 510 gram, fakat francala şeklinde imalainl istemişti. Bu 15 gram noksanlık fırıncıların zam taleplerini karşılaması icabetmektedir. Fakat dün bazı semtlerdeki fırınlarda ekmek bulunamamış ve halk uzun müddet fırırfların önünde beklemek zorunda kalmıştır.
Bu hal belediyeye bildirilmiş, belediye de fırıncıların bu hareketlerinin neden ileri-ğeldiğl-ni bir taraftan müfettiş ve mii-rakiplorlne tetkik ettirirken diğer taraftan kaymakamların da müdahalesini İstemiştir. Bu husustaki tahkikat neticeleri bugün belediye başkanlığına bildirilecektir.
Belediye iktisat müdürü Naim şunları söylemiştir:
(— İstanbulun her tarafında değil, bazı yerlerinde, bilhassa ı Eminönü bölgesinde fırıncılar i baston şeklinde etmek imalindeki güçlükten bahsederek az
ekmek imal etmekte, halkı fırınları ününde bekletmektedirler. Halbuki baston şeklindeki ekmek, rutubeti az olduğundan daha pişkindir. Fırınların bu hareketlerinin altında başka maksatları olsa gerektir. Kendilerinden bunun sebebini soracağız ve icabederse haklarında şiddetli kanuni muamele yapacağız.»
Ekmekçiler cemiyeti raisi İle idare üyelerinden üç kişi de meseleyi şöyle izah etmişlerdir:
(— Bu hale sebep iktisat müdürlüğünün ekmeği baston şeklinde imale bizi mecbur etmesidir. Amelenin bu sahada ihtisası yoktur. Geç kalıyor, fazla. ameleye ihtiyaç hasıl oluyor. Amele de bulamıyoruz.»
İstanbul tarafında bu sabah da fırınlarda ekmek yoktu. Halk ekmek tedariki İçin birikmişti.
Simit, börek, pasta
Ekmekler hakkında çıkan son kararnamede ekmeklerin ve bilumum unlu maddelerin 89-91 randımanlı undan yapılması yazılıdır. Fakat simit, börek, pasta, makarna, unlu tatlılar ve benzeri maddelerin esmer unla imalinden vazgeçilmiştir. Bu hususta Bakanlar kurulu yeni bir kararname yayınlamıştır. Bu yeni kararnameye göre ekmekten gayri bütün unlu maddeler 84 - 86 randımanlı undan yapılacaktır.
Bu hususta dün belediye ve vilâyete Ticaret Bakanlığından tebligat yapılmıştır Belediye de vaziyeti alâkalılarla kaymakamlıklara bildirmiştir. Bu kararın tatbikin» bugünden itibaren başlanacaktır.
İstanbul radyosu müdürü Haşan Refik Ertuğ dün kendisiyle konuşan gazetecilere radyonun hazırlıkları hakkında şunları söylemiştir:
«■— Radyonun hazırlık çalışmaları süratle İlerlemekledir. Son zamanlarda radyoda yer alacak olan sanatkârlarla temas ettik, şimdiye kadar temas etliğimiz sanatkârların radyoda alacaktan vazifelerin önemini takdir etliklerini tahmin ediyoruz. Radyoda yer alacak Türk musiki heyeti bu nyuı 20 sinden sonra belli olacaktır.
Zengin bir plâk neşriyatı yapabilmek İçin en meşhur orkestraların çaldı klan eserlerden mürekkep bir dlstotek satın aldık. Bu distotekte 9 bin eser bulunmaktadır. Dlstotek yalanda İngiltereden gelecektir.
Eylül ve ekim aylarında günde 4 saatlik neşriyat yapacağız. 29 ekimden. İtibaren de muntazaman sabah, öğle ve akşam neşriyatı iJc çalışmalarımıza başlayacağız.»
Veliefendi hâdisesi
Vellefendi koşu yerinde hâdise dolayuslyle. yarışlarda hile ve desise yapılıp yapılmadığı tesbit etmek üzere savcılıkça kurulan ehlivukuf alâkalılardan izahat almakta devam etmektedir.
Ehlivukuf, dün, hâdise giinü koşuya iştirak eden atların cokeylerini davet ederek malûmatlarına müracaat etmiş ve bunlardan geç vakte kadar izahat almıştır. Bu ehlivukufun tetkikatı önümüzdeki hafta da devam edecektir.
İnönü fabrikaları gezdi
Yugoslavyayı artık müttefik değil düşman tanıdığını bildirdi
Londra 13 (R.) — Yugoslavya hükümeti, Avusturya He barış müzakereleri yapıldığı sırada Rusyanın Yugoslav isteklerini desteklememesini protesto ederek Sovyetiere bir nota vermişti. Rusya bu notayı cevaplandırmıştır. Cevap çok serttir. Sovyetler, Yugoslavyayı arlık düşman telâkki ettiğini bildirmekte: «Yugoslavya arlık müttefikimi! değil, düşmanım izdir Sovyet hükümeti Belgrad'ın İsteklerini desteklemlyecektir. Ti-to beklediği yardım tçln Batıya müracaat etsin» demektedir.
Yugoslavya da
Sovyetlerin işl/erîne son veriliyor
Londra 12 (A.P.İ — Yugoslavya,- Sovyet - Yugoslav şirketi tarafından işletilmekte olan gemi tezgâhlarına elkoymu.;tur. Yugoslav Münakalât Bakam Maslariç, tezgâhlardaki işçilere verdiği bir demeçte bu haberi bildirerek şunları söylemiştir: «Münakalât Bakanlığı, bu şirketi yalnız başına İdare etmeğe karar vermiş Bulunmaktadır.»
Seçim kanunu
Kıymetli ilâçların ithali için döviz tahsis edildi
Sağlık Bakanlığından, İstanbul Sağlık müdürlüsüne gelen bir tamime göre, İngiltere ile diğer sterlin sahasından yapı-lacrk ilâç ithali için. Bakanlık emrine verilmiş olan 25 bJn sterline ilâveten 25 bin sterlin daha tahsis edilmiştir. Stroplo-nıicine, Penîciiîne, Ensüline İle röntgen filmi ithal edecek firmaların hayati ehemmtyetl haiz tıbbı iptidaî madde getirmek İsleyen laboratuar sahiplerlle aynı değerde müstahzar ithalâtçılarının İstekleri yerine getirilecektir.
Zafer bayramı merasimine gidecek talebe heyeti
30 ağustos Zafer bayramının 27 nci yıldönümü münasebetil e ! Afyonkarahisarda Dumlupınar-da yapılacak merasime Türkiye millî talebe federasyonu da katılacaktır. Bu merasimde federasyonu, yirmi üçü Ankara üniversitesi talebe birliğinden, 12 si Ankara yüksek okulları talebe birliğinden ,23 ü İstanbul Teknik üniversitesi talebe birliğinden ve 23 ü de İstanbul üniversitesi talebe bllriiğinden olmak üzere 81 kişi temsil edecektir.
Tarsus vapuru
Devlet DenzyoUannın Amerl-kadan salın aldığı yük ve yolcu gemilerinin en büyüğü 94W tanluk Tarsus vapuru 55 birine!, 6 ikinci, Partsaîde 125 birinci, 5 üçüncü olmak üzere ceman 191 yolcu ile Londra’dan ayrılmıştır.
Gemi 25 veya 26 ağustos günü limanımıza gelecek ve İÇ ballarda İletilecektir.
Adalet sarayı
Yeni yapılacak Adalet sarayı projelerini tetkik edecek olan jüri heyeti dün Ankaradan şehrimize gelmiştir. Adalet ve Bayındırlık Bakanlıkları mümes-1 zilleriyle yüksek mimarlardan 1 terekküp eden bu jüri heyetin-> de, Bayındırlık Hakanhğınııı , getirtmiş olduğu İki ecnebi de bulunmaktadır.
Jüri heyeti önümüzdeki pazartesi gününden itibaren, Ada-■ let şarap için teklif edilmiş cilan projeleri tetkike başlıya -| çaktır.
(Sağol sağol) diye bağırmak suretile Cumhurbaşkanını se-: lâmlv.rhışlardır. Yünlü mensu-ı cat fabrikasındaki tetkik ve hitaplarını takiben İşçilerin sa-1 mimi tezahüratı arasında oradan ayrılarak şark sanayi fabrikasına da uğryan Cumhurbaşkanı müdürlük binasında
1 mikrofonla işçilere şu suretle
' hitabetnıiştir:
•Aziz hemşerlkrim,
Buradan size bir iki kelime
! söyledikten sonra yanınıza ge-|. lip sizlerl selâmlamak Istiyo-i, rum. Maksadım İlk önce i teşkilâtlanmış bir f------------,
hususile özel bir fabrikada çalışma hayatının nasıl düzenlenmiş olduğunu görmektir. Bir de işçilerimizin Türkiyede hür vatandaşlar hayatının bir misali olarak hem kendi mesleklerinde. kendi geçimlerinde iyi bir çalışmayı, hem cemiyetin İtibarlı bir uzvu olarak memleket İçinde vazifelerini bildiklerini gönümle görmektir.
Bunların hepsinin üstünde İstediğim işçi mesleğinde bulunan hür vatandaşların dört duvar İçinde, diz dize kapalı bir halde siyasî kanaatte hür vatandaş, çalışma hayatında birbirine yardım eden vatandaş, medeni münasebetlerinde dost, hele birbirine düşman olmayan vatandaş örneğim vermeleridir.
Her siyasi parti ve kanaat size sokulacak ve sizden rey İsteyecektir. Ben bunlarla alâkalı değilim. Benim alâkadar olduğum nokta her siyasî kanaatte bulunan ve bulunmayan vatandaşların birbirlerine dost olarak çalışmaları imkânını cemiyette temin etmektir. Hepiniz sağolun.
Cumhurbaşkanı İnönü daha sor.ra yemek yemekte olan işçilerin yanlarına giderek ve pek hararetli tezahürat İçinde işçi-, lere veda ederek oradan ayrılın şı tır.
Cumhurbaşkanı Sümerbank pamuklu dokuma fabrikasını da ziyaret ettikten sonra saat 12,50 de Demirkonağa avdet etmişlerdir.
(Baş tarafı 1 inci sahifede)
İnönü, fabrika tesislerini gezdikten ve fabrikaya müteallik çeşitli konular üzerinde geniş İzahat aldıktan sonra Yün Mensucat fabrikası işçilerine hitap ederek demiştir ki:
«Çalışma haklarının cemiyetle bir kanun ve bir vicdani anlayış halinde yerleşmesinden sonra işçiliğiniz nür bir teşekkül olarak çok iieıleme yolundadır. Mesleğinizde, çalışma lamızda muvaffak elmanız ve ilerlemeniz için bir İki esaslı şartı göz önünden ayırmama)iliniz. Birincisi kendinize güvenmedir. Hiç bir güçlük karşısında kendinize güvenme duygusunu zayıf bulmamalısınız. Kendinize güvenme, kanu.ıa güvenme, devlete güvenme ve vatanın İstikbaline güvenmenin başlangıç noktasıdır.
İkincisi siz işçiler, hususiyle muhtelif siyasî temayüller içinde bulunarak cemiyetimize güzel bir örnek olabilirsiniz, Vatandaşlar muhtelif siyasi kanaatler taşıyarak, reylerim kendine güvenen hür vatandaş sıfatlyle seçim günü istediği gibi kullanabileceğine inanaraı: umumi hayatlarında, medeni münasebetlerinde ve blrbirle-riyJe olan temaslarında sıcak duygular İçinde birbirine hürmet etmek, birbirini dost tanımak âdeti içinde yaşayabilirler.
Siz bütün memlekete bu anlayışın feyizli bir örneğini verirsiniz. Siz bir ordu gibi vatanın bütün tabakalarından bütün, kanaatlerinden toplanmış fertlerini büyük vatan ideali içinde kaynaştırablllrslniz. Bir ordunun memlekette yaptığı İşi bir fabrika muhtelif ka naat!er ve muhtelif anlayışlarla bir araya gelmiş vatandaşlar cemiyetinde memlekete aynı feyizli hizmetleri yapabilir. Anlıyor musunuz? (Anlıyoruz sesleri)
Muhtelif siyasi kanaatler İçinde bir araya gelmiş vatandaşlar mesleklerinin, geçimlerinin ve haklarının yollarını kanun içinde İyi bularak ve bu yollarda birbirine yardım ederek pek güzel çalışabilirler. Bunun örneğini bütün memlekete vermeniz benim İçin bahası bulunmaz bir yardım, memleket için bir büyük iyiliktir. Allahaısmarladık arkadaşlar, size çok teşekkür ederim.»
İşçiler bu samimi hitabeyi çok candan tezahürlerle karşı-lamıglar ve ayakta uç defa . içki ihraç etmekteydik.
Barajda boğulanlar
Ankara 12 — Dün Sadık ve Lûtfl isminde iki arkadaş yıkanmak İçin baraja gitmişler, gazinoda bir hayli şarap İçtikten sonra baraja girmişlerdir. Fakat yüzme bilmediklerinden biraz sonra çırpınmağa başlamışlardır. Et rai tan yetişenler İki arkadaşı birbirine sarılmış ve baygın bir halde dışarı çıkarmışlarsa da fazla su yutan Sadık ve Lûtfl biraz sonra ölmüşlerdir.
(Baş tarafı i inci sahifede) yacak bir hüküm de İlâve edilmiştir,
4 — Adaylık konusu da tasanda ayn bir bölüm halinde düzenlenmiştir. Adayların behemehal muayyen bir kısım seçmenler tarafından veya partilerce gösterilmesi esası kabul olunmuş, doğrudan doğruya ve münferit adaylık İlânına cevaz verilmemiştir.
5 — Seçim İşlemlerini idare ve murakabe edecek bütün kurulların başkanları yargıçlardan seçilmiştir. Üyeler hem partilerden ve hem de bağımsız kimselerden teşkil edilmiştir. Bağımsızların seçilmesi de yargıçlara bırakılmıştır.
Seçim muamelelerinin bütün yurda şamU bir şekilde murakabesini sağlamak ve bu bapta vaki olan itiraz ve şikâyetleri de tetkik ederek B. M. Meclisine arzetmek maksadiyle memleketin en yüksek İki kaza mercii mensuplarından müteşekkil Ankara’da bir (Yüksek seçim kurulu) vücuda getirilmesi suretiyle vatandaşlara seçim işlerinde en geniş bir teminat cihazı da kurulmuştur.
6 — Memleketimizde okuyup yazma bilenlerin, nispeti göz
önünde bulunludurularak okuma yazma bilmeyen seçmenin de reyini kendi takdirine göre ve kolaylıkla kullanabilmesi için pusulaların mahsus işareti! ve renkli olarak kabulünde zaruret görülmüştür.
7 — Oyların verilmesine ve sayılmasında gizli oy ve aleni tasnif bakımından seçmene lam bir emniyet verecek esaslı hükümler konulmuştur.
8 — Seçim emniyeti ve serbestisin! sağlamak İçin tasarıda derpiş edilen geniş esaslar, ve hükümler muvacehesinde bunlara muvazi olarak kanun hükümlerine aykın hareketlerde bulunanlar İçLn de şiddetli cezai müeyyideler konulmuştur.
Ara seçimleri
İçişleri Bakam Emin Erişir-gi! ara seçimlerinin ekim ayında yapılacağını dün söylemiştir. Seçim İstanbul, Burs», Erzincan, İçel, Tokat, Urfa. Bitlis. Muş, Kastamonu, Kars, Manisa. Ma r din de yapılacaktır.
Büyük elçiliğe tâyin edilen Zonguldak Milletvekili Şinasi Devrin'in istifanamesi Mecliste henüz okunmadığı için Zonguldak’ta seçim yapılmıyac.ık-tır.
Created by free version of 2PJDF
Orman kaçakçıları
Beykoz orman şefi, bakım memuru ve Bekir adında bir jan-[darma eri evvelki gece Polonez köyü ormanlarında kontrol va-yo’ îzifesiyle dol aşmak talar iken or-,oı}c® / man kaçakçılarına Taslamışlar, fabrikada,' . , , , . . „ , .
ı bunlar kaçmak isterken Bekir I taraftan havaya atılmak iste-jnen bir el korşun Mehmet Budadı ismindeki şahsa raslıya-rak omuzundan ağır surette yaralanmasına sebep olmşutur.
Mehmet. Numune hastanesine kaldırılmış, Beykoz savcısı Namık Kemal tahkikata el koy muştur.
Kira bedelinden tasarruf
Ankara 33 (Akşam) — Bakanlar ve müstakil genel müdürlükler kendilerine bağlı oiup da hariçte ayrı binalarda bulunan dairelerini de kendi çatıları altında toplıyacaklardır. Bu suretle azımsanmıyacak bir yekûna varan kira bedellerinde tasarruf sağlanmış olacaktır.
Bu karar, 1950 bütçesinde tasarruf sağhyacak tedbirlerden biridir.
BORSA
İngiltere içki satın alıyor
Ankara 13 (Akşam) _ İngiltere Türkiyeden 11,800 sterlin değerinde çeşitli İçki istemiştir. İleride bu kontenjanın birkaç misline çıkarılması da muhtemeldir, ingiltereye şimdiye kadar ancak ufak partiler halinde
Denizyolları iç hat-lardaki yolcu bilet ücretlerini indirdi
Devlet Denizyolları İç Batlardaki yolcu bilet ücretlerinde bazı İndirmeler yapmış ve bu arada Mudanya, Bandırma, K.ı-rablga. Çanıakale. İmroz, Ayvalık hatlarında birinci mevtti yolcularına mecburi yemek verme usulünü kaldırmıştır.
★ Sürücü İhsan Çellk’in idaresindeki 4054 numaralı yük a-rabasmın hayvanları Yeşiidirek yokuşundan İnerken ürkerek arabayı sürüklemişler, İhsan muvazenesini kaybederek düşüp yaralanmış, araba da yol kenarında duran İlci hususi a-rabaya çarparak hasara uğrattıktan sonra durmuştur.
Sicilyada haydutluk
Palermo 12 (APı — Silâhlı ve maskeli haydutlar, Slcllyamn en zengin dört kişisinden biri olan 02 yaşında bir baronu fldyel necat almak maksadlyle kaldırmışlardır.
Polis bu kaçırma hâdisesinin de Gulllano çetesinin işi olduğunu zannetmektedir.
İoanbul Eenuuun 1S/V/1MI fl«ll«ri C 6 it L £ ■
K«P*AM Londra I SlerllB H34SS
New York ita OUtf 2S-,2İ
Para 100 Fransız V. lOZMfrt
Cenevre 1100 İsviçre « 35.1270
Amerle rdam İta Florin 10S54»
Brüksel 100 Belçika r. «W
Prağ ux> Çekoslovak Kr. s «o
Stoknotm lüo İsveç Kr. 7788®
Lizbon ita Eskude* 11J49S
ESHAM VE TAflVtLA?
% 7 FAİZLZİ tAHVİLLEB
Slva» - Erzurum I
Siı. - Erzurum 2-7 20 —
İtMİ Demiryolu 1 20 60
lövi Demiryolu (1 20.6$
1041 Demiryolu m 19.7»
Milli Müdafaa ao.'io
Milli Müdafaa U W 05
Milli Mu dala» m »IS
Mil) Müdelaa IV 20SO
% « FAİZLİ TAHVİLLE»
Kalkınma i »5..'0
Kalkınma Q M.45
Kalkınma m »5.45
M8 istikrazı ı ajjjs
MB leülcrazj n k.35
İMİ Demiryolu VI 55Jû
% « FAİZLİ TAHVtLLEB
1333 Ergani zî.90
193» bcramlvtll 2025
Milli MUdalaa m 30 90
Demiryolu W VfJ»
Demiryolu V vtss
ANADOLU OEMİHY01.Ü GRUPD Tahviller 1-3 111
Hisse senetleri «. ta M.—
MOmesşiı sene»______________ sr.—
ŞİHKEV HİSSELERİ
Merksa Bankası 11»
Is Bankası M 50
T. Ticaret Bankan ' 5.!0
Aralan Çimento IC-Tı»
Ticaret bakanı
(Baş tarafı 1 inci sahife-(](■> lan ilân ve hususi teşebbüse terkedeceğird teyid etmiştir.
Biz sadece bu vaadin tahakkukuna dahi büyük ütnJt bu-’-.lı-yonız. Gerek milli ve gerek ev-nebi sermayeye emin çalışma imkânları temin etmek iktisadımızın bir temel taşıdır Yıllardan bert yaratılan emniyetsizlik havası ecnebi sermaye celbi bir tarafa bırakılsın, millî servetimizi dahi hareketsizliğe şevketmiş, miUi imkânlarımızı dondurmuştur. C. H. P. programında yer alan ve devlet tararından yapılacak ağır ve büyük sanayi işleri nelerdir? Bunl.um hudutları senelerdenberi bir türlü açıklanmamış .hususi teşebbüsün emniyet ve huzu ia çalışacağı iş sahası tesbit edil; memîştir. Bakanın müjdelediği esasların değişmez prer.sipk-r halinde teshilini Türk efkârı haklı olarak beklemektedir. Hususi sermaye terakümünü sevinçle karşılayan devlet udr.ın-lanımz çoğaldıkça mem'.ekea inkişaf yolunda yürüyecektir
I Vedat Dtcieli hususî kaz.v. ■-lan kıskanmak şöyle dursun büyük bir memnunlukta karşılayacağını söyledikten sonra şunları İlâve ediyor:
(— Zira çoğalacak hususî servetin milletçe zenginılğinvzk sağlayacağına ve bu servetim bir kısmının daima devlet ihtiyaçlarını karşılamaya yarayacağına inanıyorum.»
Ticaret Bakanının tohuuıta-rını attığı hayırlı işlerde r.vı-vaffak olmasını candan dileriz.
Y. T.
SARHATLARDA AL T İH
Gulden 41.20
Türk liram «Sîs'
Steril» 59 —
Güney Amerika'da soğuk dalgası
New - York 13 (Natcıı) — NewYork şehri İle civarında bulunan kasabalar sıcakt.tn kıvranırken Buenos Aires ile Arjianttnln bîr çok şehirler şimdiye kadar görülmemiş bir soğuk dalgasına manız bulun-maktadır.
Buenos Aires’de ve diğer şehirlerde soğuktan bir çok kimselerin öldüğü de İlâve edilmektedir. Hasarın da büyük olduğu söylenmektedir.
13 Ağustos 19-49
AKŞAM
Şahit" S
Bizim bilmediğimiz, tek madde
vergisi
SahahGazeteleriNe Diyor?
Avrupadan, tetkik seyahatinden dönen Altıncı Şube müdürümüz, seyrüsefer işlerini tânzime karar vermiş. Gazetelerde okumuşsunuzdur. Programda acaba, biz tetkik seyahatine çıtanı-yan ve seyrüsefer işlerinde mütehassıs olnuyan basit fânilerin bilmediğimiz, öteden beri tekrarlamadığımız madde var mı? Yok.
Olanlar: Şoförler, yanlarına muavin almıyacak. Tramvaylara asılılmıyacak, yerleri kirletmek, tükürmek yasak; ilh...
Repertuar pek daha geniştir: Şoförler, sigara dumanlarını müşteriye savur-nuyacak. Bozuk taksimetreler sökük v ek. Klakson yasak edilecek. Ankara Polis Müdürlüğü, mesleğe uymı-yan 10 küsur polisi kadrodan çıkarmak celâdetini gös terliğine göre, şoförler arasındaki 40 lar. 12 1er, 7 1er temizlenecek: ilh...

Ekseriya, tek telli saz çalar gibi, bunların yalnız bir tan sine heves ediliyor; ö-bürleri arkaya bırakılıyor. Derken biri tavsayıp öbürü başhvoT. Hakikatte, Avrupa-da di Ameri İcada da öğrenilecek yeni madde yoktur. Öğrenilecek şey; bütün mad delerin, senfoni gibi hep beraber, sürekli tatbikidir. O-nu bekleriz.
*
Av'upa seyahatinden döner dönmez...
İnsan Garb memleketlerinden döner dönmez, İs-tanbuldaki aeaîplîkler, münasebetsizlikler, birden bire gözüne batıyor. Sonra, zamanla tavsatıyor, unutuyor.
Netekîm. muhterem valimiz Lûtfi Kırdar da, son Avrupa seyahatinden dönünce bana vaiite bulunmuştu: Galatada Ziraat Bankası ö-nündeki ana yolda tıkışıklığı yoketmek için, iltimaslı resmi ve hususî otomobillere başka bîr bekleme yeri gösterecekmiş.
Bu vait tutulmadı. Eka-bir ağır basmış olacak. En kıymetli seyrüsefer metrekarelerimiz üzerinde, şoförü uyumuş, yahut kahvede tav la oynıyan otomobiller henüz sabah uykularından u-yanmamış âmirleri ve patronları bekliyorlar.
Altıncı Şube müdürü, Avrupa tetkik seyahatinden sonra bu meseleyi de tetkik edecek olursa, derhal sinirine batacaktır. Belki bir ham lede çareyi bulur. Amma, gözü o sakalete alışmadan harekete geçsin vc neticeye varsın.
Fakat âh şu tesir perver-ran ekâbir efendilerimiz, o-nıın gtizel niyetine de engel olurlar,.. Halbuki otomobillerine tahsis edilecek ara sokağına kadar iki üç yüz metre yürürlerse göbek eritmeğe de faydası vardır, a efendim. Bu demokrasi kavgaları ortasında aristokratların bu kertesi, partilerin kozlarını kaybetmesine bile sebep olabilir.

Buna tasarruf denemez
Kadıköy ve Üskiidarla Haydarpaşa arasına gece saat 3 vapurları konulmuştu. Bu, işletmeciliğimizde bir i-teri adımdı. Şimdi kaldırılacaklarmış. Çünkü kâr ge-tirmıyorlarmış.
Ortası Boğazla ayrılmış milyonluk şehrin vapur işletmeciliğini yapan teşekkül, bazı seferleri zararına işletmeği de, heyeti ıımumi-yenin hüsnü idaresinden kâr etmeği dikkate almalıdır.
Meşhurdur ki, bazı tramvay kumpanyaları, şehir dışında boş arazi satın alır, parsellere ayırıp satılığa çıkarır. derhal o tarafa — müşteri olmamasına rağmen — araba işletirlermiş. Böylece o> parselleri kıymet-, Irndirirlermiş.
Her saatte işletmeler ya-, parak bir bölgeyi değerlen- »araban vali muavini tâyin e-
Ticaret Odasında kurslara 17 ağustostan itibaren başlanıyor
Ticaret ve Sanayi Odasında gelir vergisi kanunları hakkında meccani bir kurs açıldığını, kursun mali müşavir Osman Fikret tarafından idare edileceğini yazmıştık.
Oda meclis salonunda verilecek kurslara 17 ağustos çarşamba gününden İtibaren başlanacaktır. Kurslar haftada fa, çarşamba ve cuma sabah on birden on iki kadar devam edecektir.
iki değimleri buçuğa
İzmir fuarı için hususî sigaralar
Tekel İdaresi taraftndan İzmir fuarı için hususi sigaralar I hasırlanmaktadır. Şimdiye kadar açılan fuarlarda piyasaya çıkarılan ellilik paketler yerine bu defa yirmişer sigaralık paketler çıkarılacak ve kutusu 35 kuruş flatle satılacaktır. Ayrıca. Amerikadan yeni gelen mavnalarla kutulanacak olan bu sigaraların paketleri de küçük olacaktır.

Yolda bulunan buğdaylar
İlgili çevrelerden haber verildiğine göre yakında limanımıza 10 bin ton buğdayla gelecek bir Yunan şilebinden sonra İzmir ve İskenderuna da onar bin ton buğday gelecektir.
Dün gelen Bakanlar
Ulaştırma Bakanı Kemal Satır dün sabahki ekspresle Anka radan şehrimize gelmiştir. Ayni trenle Devlet Bakanı Cemil Sait Barlas da gelmiştir.
BerçTürker
ölümü Afyon’da büyük teessür uyandırdı
Avrupalı olmak
Nadir Nadi CUMHUBİYET-teki yatısında Avrupa konseyine davet edilmemişin ehomrtJ-yeti özerinde durduktan sonra şunları yatmak tidir:
Yirmi beş yıllık Atatürk inkılâpları. bizi bambaşka bir A-lemden alıp batı medeniyet çevresine doğru yıldırım hızı ile koşturdu. Bugün o medeniyeti temsil eden bir kültür ve politika meclisine kurucu üye olarak davet edilmemiz arkada bıraktığımız yolun, uzunluğunu gösterebilecek bir hâdisedir. Fakat dediğim gibi, bundan sonra aşmak zorunda bulunduğumuz meseleyi de katiyen a-z unsam amaliyiz. Unutmıyalım kİ, kültür bakımından daha Avrupah olabilmemiz, bazı prensipleri iyice benimsememize ve yurt İçinde geliştirmemize bağlıdır. Lâiklik prenslpl, hürriyet ve demokrasi prensip! bunların başında gelir. Öteki Avrupa mllletlerile aynı dine bağlı olmayışımız, arada ister istemez bir kültür ve hars ayrılığına yol açmıştır. Bu ayrılığı başka sahalarda daha kuv-1 vetll birlik unsurları He telâfi etmezsek Avrupalılığımız yapmacık kalır; orada bir ekleme,
bir favta et bir yama gibi sırıtırız.
Din ayrılığından doğan hara ve ktUtûr farklarının sertliğini gidermek, aüe içinde yadırgan-mıyacak bir haJe gelmek be, bugünkü batı cemiyetlerinde dinden daha birleştirici rolü olan .siyasi, İçtimai ve iktisadi müesseselere ehemmiyet vermemiz, bunları yurtta geliştirmeğe çalışmamızla mümkündür.
nıek, fırsatlardan âzami istifadeyi sağlamak ve tehlikeleri en tesirli bir şekilde Önlemekle iktifa ekmesin, seçim emniyetinin ve umumiyetle siyasi ve iktisadi mftnasile emniyetin temelini Türklyede ateın, modern bir devlet telâkkisinin ana direklerini kursun, rejimi korumak için saygı gösterilmesi lüzun gelen ana kaidelerde ittifak etsin.
Odun, kömür
ISTAMBULHMYAT
- - c
Değişmeyen istikamet
Odun kesilmesi için başka bir m intaka tahsis edildi
I

İlk iş: Millî Kabine
Ahmet Emin Yalman bu sabahki başmakalesinde memlekette demokrasinin kökleştirilmesi için bir koalisyon Kabinesinin kurulmasının zaruri olduğunu ileri sürerek şöyle demektedir:
O halde gemimizin yol alması için ne yapalım? Sadece siyasi mütareke yapalım. Kin cephesinin tahriklerini hiçe sayarak, bugün mevcut kavgaları, öfkeleri, haklı ve haksız iddiaları bir tarafa atalım, İki partinin ve müstakillerin iştl-rakiie kuvvetli bir milli koalisyon Kabinesi kuralım. Bu Kabine yalnız zamanın çok kıymetli olduğu bir devirde İşlerimizi milli Ölçülerle İdare et-
Belediye geçen kış mahrukat tanzim satıştan yapmıştı. Bu satışlar serbest piyasa fiatlerlne de tesir etmişti, Bilhassa belediyenin sattırdığı ucuz odun ve kömürden halk istifade etmişti. Bu tanzim satışlarına bu sene de devama karar verilmiş ve tarım bakanlığından belediye emrine mahrukat tahsisi İstenmişti. Bakanlık da 80 bin çeki odunla beş bin ton mangal kömürü tahsis etmişti. Fakat orman genel müdürlüğünün katiya! için belediyeye gösterdiği mıntakada odun olmadığı anlaşıldığından belediye yeniden bakanlığa müracaat etmişti.
Dün şehrimizde bulunan orman genel müdürü, belediye iktisat işleri müdürü ve orman

Seçim emniyeti bahsi
YENİ SABAHın başmakalesinde seçim emniyetini temin etmek için şu teklif Heri sürülmektedir:
Bize öyle geliyor ki binlerce cilt tetkiklerden ve yüz binlerce nutuklarla teminattan ziyade ufak bir hareket ve fiil yurtla seçmene emniyet verebilir. Geçen seçimlerde yolsuz ve kanunsuz müdahalelerde bulunanlardan bazıları, numune o-larak, tecziye edilse veyahut tarafsız kalmadıkları sabit o-! lanlara İdari bazı müeyyideler baş mühendisinin hazır bulun-tatbik edilse yeni seçim kanu- duğu bir toplantı yapılarak bu Bunumuzun emniyete doğru en. mesele görüşülmüştür. Neticede kuvvetli bir giriş olmaz mı? Sa- ' evvelce gösterilen mıntakalar-yuı Nihat Erİm'ln dikkat naza- dan vazgeçilmiş, rını bu noktaya çekmekte acaba bir fayda umulur mu?
Tütün piyasası bu Dev!et ‘^atr0
yıl erken açılacak
En büyük Alman sigara fabrikası mümessilleri Izmire gidiyorlar
İzmir 11 — Yeni mahsul tütün mübayaası görüşmelerinde bulunmak üzere, Almanyanın en büyük sigara ve tütün fabrikası Remsma mümessilleri bugün uçakla şehrimize geleceklerdir.
İstanbuldan gelecek olan tem sllcller M. Helden İle Von Val-dodur. Bilindiği üzere. Remsma Alman sigara fabrikası, harb içinde Alman İstihlâkinin yüzde 80 nlnl, şimdi ise yüzde 43 ini sağlıysa büyük bir müessese ve piyasamız için çok mühim bir alıcıdır.
Remsma mümessilleri bir hat ta kadar İzmirde kalacaklar ve alâkalılarla temaslar yapıp a-lacaklan tütünün miktar ve cinsi üzerinde tekrar tslaııbula döneceklerdir.
Alman pazarlarının tütünlerimize yeniden açılması faydalı neticeler sağlamış ve piyasa fe-rahlamıştır.
1949 rekoltesi, müsait havalar la devşir ilmekte ve kurutul-—---------------------tarla_
; lardakl tütünler tamamen tep-

Afyon (Akşam) — Berç Tür-ker'ln ölümü Afyonda çok teessür uyandırmıştır. Vilâyet gazeteleri onun İyi fâzileUl, hayırhah bir insan olduğunu öğmek-teler ve ölümünden duydukları teessürü belirtmektedirler.
Mebuslukları sıralarında vilâyetin türlü İş ve hizmetlerini Ankarada takip ve İntaç ettiği gibi, gerek Afyondan, kazalardan, hattâ köylerden bir vatan- ,. „
ax,m müracaat,na derhal "■aktarUr. B«, yerlerde
cevap vererek «ç!m dairevi hal- ard,u tulun,er W
bam minnet ve «ükmmm im. lanml’' “*
kinin minnet ve şükranını kazanmıştı. Hattâ, Afyonun, çok ucuza düştüğü, kilosu 180 kuruşa satıldığı sıralarda, Afyon zl-raatellerinin acıklı hallerine çok acımış, iktisadi, mali, siyasî bakımdan bu fiatlerin arttı-nlabileceğini ve bunun lüzumu üzerine önemli mütalâalar zikrederek ilk defa. Akşam gazetesi adına (10) sene evveî bir mülakat vermiş, cumhuriyet hükümetinin dikkat nazarını çekmişti. Ortaya koyduğu İddia ve tezi hükümetimiz hüsnü telâkki etmiş, tedricen afyon fl-atleri arttırılmış ve bugün zl-raatçllerin yüzünü güldürür bir paha İle 30-40 lira arasında a-lım satımı yapılmaktadır.
Afycmcular Türker’in İyiliğini her vakit hayırla yâdet-mektedirler.
ve üçüncü ellerin toplanmasına devam edilmektedir.
Adana petrolü
Ankara 11 — Hali hazır durumu ile Ramandan sonra gelen Adana petrol sondajları işine l yakında başlanacaktır. Sondaj ■' için lüzumlu makineler İskender una gelmiştir.
Makineler süratle Hocaell ve Kozan petrol mıntakalarına nakledilecek ve faaliyete geçilecektir. Adana petrol bölgesinin verimli olacağı söylenmektedir.
Yeni belediye reis muavini
ve operası
Edebî heyet azalan seçildi
Ankara 12 (Hususi) — Devlet Tiyatro ve Operası edebi heyeti aralıklarına tiyatro tarih ve edebiyatına ait tetkikleri İle tanınmış olan Tokat Milletvekili
Evvelce de yazdığımız gibi, tütünlerimizin evsafı geçmiş senelerle kıyas ediicmiyecek de- ₺ Refik Ahmet Sevengll, Ankara recede yüksektir.
Bu sne tütün piyasasının asgari bir ay evvel açılması hususunda kuvvetli bir cereyan olduğundan çiftçimizin denkleme ameliyesini süratli ve kısa bir zamanda yapması gerekmektedir. Geçen yıl 20 aralıkta açılan piyasanın: bu sene bir ay önce ye alınarak 15-20 kasımda a-' nulacak çılacağı tahmin edilmektedir, j kararlar verecektir. Tiyatro e-
Piyasanın erken açılacağına dair haberler ekici ve alıcılar üzerinde iyi bir tesir yapmıştır.
Mamul tütün satışı ekseriyetle eylül ayında yapıldığından a-hcılar ekiciden erken mubayaa edecekleri tütünleri bir an evvel İşlemek ve zamanında satı-l şa hazır bir hale koymak imkânına kavuşacaklar, ayni zamanda fire ve masraftan da tasarruf sağlıyacaklardır. Piya-[
üniversitesi Fransız edebiyatı 'profesörü Bedreddin Tuncel, İn-' gillz edebiyatı profesörü İrfan Şahinbaş seçilmişlerdir l Heyet, yakında Ankarada içtimaa çağırılacaktır.
Edebi heyet, başkanı m kendi arasından intihap edecektir, aynı zamanda önümüzdeki tiyatro mevsiminde sahneye ko-eserler hakkında da
orman genel müdürlüğü, daha yakın bölgelerden belediyeye odun ve kömür tahsisine karar vermiştir. Bu husustaki karar bugün işletmelere bildirilecektir.
Ayrıca belediye reis muavini Nâzım Arda ile orman genel müdürü bu mesele hakkında görüşmüşlerdir. Bu görüşmede belediye, İstanbula tahsis edilen 5 bin ton kömürün on bin tona çıkartmasını istemiş orman genel müdürlüğü de kabul etmiştir. Bu suretle bu sene İS-tanbula tahsis edilen odun, şehir ihtiyacının yansına yakın kısmını kömür de üçte bir ihtiyacı karşılayacak miktarda olduğundan bu kış daha kolay ve ucuz mahrukat temin edileceği tahmin edilmektedir.
Yerli petro!
Bu petrollerin kullanılması için teşebbüslerde bulunuldu
Ifümmalı bîr faaliyet var. Bakan geliyor, toplantılar yapılıyor, kararlar alınıyor, gazeteler günü gününe tafsilât veriyorlar.
Ne oluyor? İstanbul fethinin beş yüzüncü yıldönümü mü kutlama programı mı hazırlanıyor? Hayır, o iş bir kenara bırakıldı. Nçdir ya? Hayat pahalılığına karşı e-saslı tedbirler mi alınıyor? Ne münasebet? O lâkırdıyı ağzına alan bile yok. İhracat. ithalât işlerimizi düzenlemek, iktisadi kalkınmamızı süratlendirmek için yeni usuller mi aranıyor? Bunu da geçelim. Senelerden beri yapılan araştırmalar körebe oyunundan ibaret. O halde? Ziraî sahada yeni bir inkişaf hamlesi mi var? Bu da boş lâf. Tetkik gezintilerindciY. memnuniyet beyan lan n d ;ı-t vakit kalmıyor ki hamle ‘u»” kânları aransın. ÜnîversîtO-inşaatı tamamlandı da açıCM Iış töreni mi tertipleniyor*fe-Ne gezer? O günü çocukla-0 rımiz görebilirlerse ne mut-C lu! _O
Bu hummalı faaliyetini/) hedefi nedir ya?... Arzede-Js yira: Maliye Bakanlığı gdırS' vergisinin tatbikına hazırla-*^ nıyor. Defterdarlık ve m: ® ye şubeleri memurları, he-£* sap mütehassislan sürekli»— toplantılar tertip ed.iyorlar,>» gelir vergisi kanunu üzerinıO de açık münakaşalar, tefsir-Q ler, şerhler yapıyorlar. qj
Diğer taraftan Ticaret O»g dası da vergi kanunununSg muğlak taraflarını ilgilile-jjf re anlatmak için kurs açı(^ yor. ders veriyor.
Ve biz, yani geçim sıkıntısı çeken miikellefier, gelirini giderine uyduramıyan keselerimizde veni bir delik aç mak için harcanan gayretleri tevekkül içinde seyrediyoruz, tüylerimiz dikenleni-yor.
Su gayretlerin biraz da ak si istikamete yüneldîğini. hükümetin başka kaynaklardan istifade ederek halkın sırtındaki ağır vergi yükünü hafifletmek yolları a-radınığı ne zaman göreceğiz?
serlerinin tetkiki sırasında tiyatro artistlerinden biri, opera eserlerinin incelenmesinde opera artistlerinden biri ve opera baş rejisörü toplantılara iştirak edecektir. Eylül başında provalara ve 1 ekimde de temsillere başlanacaktır.
Haber aldığımıza göre Ramandan çLkan yerli petrolün bugünkü istihsal seviyesiyle dahi yeril sanayi ve mümasil müesseslerde kullanılması yolunda kuvvetli bir cereyan gelişmektedir, Filhakika yeril a-karyakıt fiatleri hayli müsait olup meselâ İthal malı mazotun tonu 120 lira civarında olduğu; halde Raman mazotunun İsken derunda satış flatı ton başına 25 liradır.
Şimdiye kadar yapılan tetkik-Ra-mandan çıkan petrolü ham olarak kullanmak dahi kabildir. Bugün için yerli akaryakıt istihsali her ne kadar mühim bir seviyeye erişmiş değilse bile Raman petrolünü kullanmak bir çok sanayi şubeleri İçin çok faydalı görülmektedir.
Hattâ devlet demiryolları 1-te-
Dr. Lûtfi Kırdar Yalova’ya gitti.
Vali ve belediye reisi doktor ____________________
sanın erken açılması tütünleri- Lûtfi Kırdar istirahat için Ya- ıerC|en anlaşıldığına göre mlzln eylüle kadar İşlenip ha- lovaya gitmiştir. Doktor Lûtfi zırlanmasını ve ayni zamanda' Kırdar pazartesi sabahı döne-satış ve ihraç edilmesini de İmkân dahiline getirecektir.
çektir.
înşaat malzemesi geldi
Trakyada mahsul umumiyetle iyidir
| Edirne Postası yazıyor;
Artık hasat Trakyamızın her faresi bu hususta gerekli
| tarafında başlamıştır. Çiftçi şebbüslere geçmiş bulunmakta-
| mahsulünün harmanı ile meş- dır. İdarenin gayesi bu ham gul olmaktadır. Trakyamızın petrolü ve mazotu yeni lokomo-demlri, dökme boru, galvanizli bazı bölgeleri kuraklıktan ma- [ tinerinde vesalr makinalarında alesef umduğu neticeyi elde e- kullanmaktır.
dememiş ve çok fena bir duru- Demiryolları İdaresinin ma düşmüştür. Mamafih Edirne'bu teşebbüsünü diğer devlet te-merkezinden gayri Trakyanın • şakullerinin de desteklemesi
Son günlerde limanımıza mühim miktarda İnşaat malzemesi gelmiştir. Bu arada beton
tel ve saç, demir tel, demir çivi ve kereste vardır.
İran, Rusya’ya bir nota verdi
Tahran 11 (AP> — İran hükümeti bugün Rusya'ya. Horasan eyaleti yakınlarında, Rus hududundaki karakol polisinin daveti üzerine, hududu geçen İranlı bir subayla iki erin tevkif edilmesi hakkında sert bir protesto notası vermiştir.
Bir hükümet sözcüsünün verdiği habere göre Rus makarnaları, İran hükümetine 3 hafta

Belediye reis muavinlerinden ikisi vali olmuşlardı. Diğer muavin Nâzım Arda İse İstanbul' vali muavini tâyin edilmişti.' Nâzım Ardadan açılan belediye reis muavinliğine Malatya vali'evvel tevkif edilen Rus subay-muavinl Celâl İzgl tâyin edil- Jarin iade edildiği takdirde bu ' mlştlr. Bu husustaki karana subayla erlerin iade edileceğini tasdikten çıktığı belediyeye bil- !
, dillimi at ir I
Yeni belediye reis muavini
■ Ankara hukuk fakültesinden i mezundur. Müteaddit ilçelerde ' ' kaymakamlıklar etmiştir. Diğer 1
Nef’i hazine
Denizyolları idaresi mazot ve Motorin fiatlerinin yüksekliğinden şikâyetçiymiş. Yeni atman gemiler bunlarla işlediği için zarar ediyorlarmış. Yapılan müracaat üzerine Gümrük Bakanlığı, prensip itibarile bu maddelerin gümrük tarifelerinde tadilâtın mümkün olduğunu, hattâ mazotun gümrük resminin tamamen kaldırılması imkânlarının araştırı-labilcccğini, fakat motorin için bu imkânın mevcut olmadığını bildirmiş. Sebep o-larak da, motorinin traktörlerde de kullanıldığı ileri sü-rülüyormuş.
Peki anıma Amerikan var dımıııdan aldığımız ziraat aletleri traktörle işlemiyor mu? Geleıı traktörlerin işletilmesini ve tamirini çiftçilere öğretmek için Tarım Ba kanlığı kurslar açmıyor mu? Ziraatın inkişafı, İstihsalin azamî hadde çıkarılması i-çin varkuvvetimizle çalıştığımızı söyleyen biz değil miyiz? Gemiye ucuz mazotu anladık, ya şu traktörün iktisadi kalkınmamızda yapacağı hizmet gemiden daha mı ehemmiyetsiz?
Öyle va. ziraat de ııe demekmiş? Bîr kaç kilo altınımız var. satar satar Suri-yeden, Kanadadan buğday alırız! Aman, gümrük varidatı eksilmesin, nef'i hâzineye dokunur!
Cemal REFİK
Çekoslovakyadan kristal eşya gelecek
Son zamanlarda memlekete kristal İthali menedilmiş ve Paşabahçe şişe ve cam fabrikası latlhsalâtının yurt ihtiyaç’1-rina kâfi geleceği belirtilmişti.
Verilen malûmata göre Çeko* lovakyayla son olarak imzalanan ticaret ve tediye anlaşmasında, ç&kosiovakyanın en mühim ihraç mallarından biri cilan kristalin tarafımızdan satın alınması esası kabul edilmiştir. Ancak buna mukabil Çekler de ayni kıymet seviyesinde Türk tütuntı alacaklardır.
Dr. Ekrem Behçet Tezel İngiltere’den döndü
Londra ve Edlmburg şehirlerinde toplanan kulak, boğaz ve burun hastalıkları kongresine iştirak etmek üzere geçenlerde tııgiltereye giden İstanbul Üniversitesi profesörlerinden doktor Ekrem Behçet Tezel Islan bula dönmüştür. Kongrede kulak, boğaz, burun hastalıklarının tedavisinde tatbik edilen en yeni usuller hakkında şayanı dikkat tebliğler okunmuş, profesör Ekrem Behçet Tezel de kongre çaiiışnnalrı hakkında Londra B. B. C. radyosunda bir konuşma yapmıştır.
hemen her yerinde mahsul durumu çok iyidir. Kuraklık yüzünden mahsul elde edemeyen bazı çiftçilerimize Ziraat Bankası tarafından yiyecek ve tohumluk yardımında bulunulacaktır.
Bu yılın şeker pancarı malısu lü ekseriyet itibariyle iyidir., Hemen her tarafta pancar matı sulü sökümüne başlanmıştır. Sökülen ve istasyonlara getirilen pancarlar derhal vagonlara yüklenerek Alpulluya sevkedll-mektedlr.
muhtemeldir.
Viyana panayırına iştirak edeceğiz
Ankara 12 (Akşam) — Eyiûl başında açılacak olan milletler arası Viyana sonbahar fuarına 1 resmen iştirakimiz kararlaş-'mıştır. Tiırk paviyonu komiser- [ iiğlnc ekonomi ve ticaret ba-, kanlığı müşavirlerinden Zeki Doğanoğlu memur edilmiştir.
Viyana milletlerarası fuarında memleketimizin en iyi şartlarla ve geniş ölçüde temsil e-dllmeslne çalışılmakta, bu mak-satal tütün, pamuk ve mensucat ham maddelerine, madenlere geniş yer verilmektedir.
Genel Kurmay Başkanı Çankırıda
Çankırı 11 (A_A.)
Kurmay Balsam urgencruı. miuhc«uuu» uc vauıu ti Abdürrahman Nafiz Gürnıan,' lerle teşhir edilecektir. Genel Kurmay İkinci Başkanı Orgeneral Muzaffer Tuğsavui ve Genel Kurmay Eğitim Yar-başkanı Tüm general Rüştii Etrdelhun, bugün şehrimize gelmişler ve Piyade okulunda teftişlerde bulunmuşlardır.
Generaller Valiyi makamında ziyaret etmişlerdir.
| bildirmişlerdir.
İ^3?^^slos 1949 KeşideZbzd^l

Bankamızda (100) Türk liralık bir hesap açmayı unut- Vı mayın». Ve acele ediniz. ™
T. GARANTİ BANKASI A. O.
I
11 (A.JL) — Genel; Ayrıca diğer mahsul ve ma-Başkanı Orgeneral mullerlmlz de tablo ve graflk-
dirınek veya aksini yaparak dilen eski reis muavini Nâzım delerinden düşürmek müm- Arda bir ay mezuniyet almış-kündür. I tır- Nâzım Arda bu mezuniye-
tte bes kurusun hasisi ol- lin« pazartesinden itibaren kul-mamah. lanacak ve iznini Lslanbulda
(Vâ-NÛ) geçirecektir.
Ankara su şebekesi
Ankara 12 (Akşam) — Ankara su şebekesinin genişletilme-'[sİ için hükümetçe Ankara bele-|dlyeslne İki milyon liralık bir] yardımda bulunulması muhte-. I meldir.
Sahife 4
AKSAM
13 Ağustos İftdO
Bıçak taşıma cezası arttırılınca..
Bıçakla yaralama vaka-ları gittikçe azalıyor
Bir taraftan kanundaki cezanın crrtttrtl-mastr bir taraftan emniyet arama ekiplerinin mütemadi faaliyeti iyi tesirlerini göstermeğe başladı
Amerikada horoz dövüşü
Kolombiya Cumhuriyetinde bu dövüşü tanzim eden hususî kanunlar var
Avrupa Birliği istişare meclisi
Yazan: Remzi TOZANOĞLU
her geceki faaliyetleri sonunda yine üç beş bıçak, bir iki tabanca veya kama İle dönmek-1 tedirler. Yalnız gün geçtikçe j kanunun yeni ceza ağırlığı bu kabil insanlar üzerinde tesirini gösterdikçe muhakkak kİ bun-,
Bmnlyet Müdürlüğünün oldukça uzun müddetteDberi şehirde tatbik ettiği inzibati bir tedbir var:
Kahvehane, birahane, gazino ve meyhane gibi yerlerde, bilhassa geceleri ekipler halinde _ aramalar yapmak ve bu arama-'huri taşıyacak cürette bulırna-lar sırasında hem bıçak, taban- «aklara pek rastlanmayacak ve en ve emsali gibi kanunen ta- ’günün birinde, gece yanların-şınması yasak olan silâhlan ta-'dan sonralara kadar her tarafL çıyanları bulmak, hem dc zabr- tarayan zabıta ekibi emniyet taca aranmakta olan bazı şüp- müdürlüğüne döndüğü zaman: hell şahısları bu tarama sıra-) «Bu gece hiçbir kimsenin ü-sında tesadüfen teşhis edip va- zerinde yasak silâh bulunma-, kalayabllmek... ----*---------------------- ul-
Enınlyet Müdürlüğünce tedbire başvurulduğu günden-! beri, haftanın bir kaç gecesinde yapılan taramalarda, bıçak ve emsali silâhlara rastlanmadık bir gece geçmiş değildir muhakkak, ya Beyoğlunda bir iç-! kılı yerde eğlenen bir adamda, _______*_________________________
ya Dolapderede bir kahvede o- 'ut v'akalani1 istatistikleriyle de turup İskambil oynamakta olan anlaşılmaktadır. Son on gün bir kaç delikanlı, ya Sirkecide içinde şehirdeki yaralama va-blr kıraathanede yatma vakti- , kjl|annjn onda sekizinin .çakı» nin gelmesini bc-kllyen taşralı jj(, yapd(jjğj görülmüştür. Ya-bir misafirde bıçak veya taban- raJaına vatatar| bu şeltnde ca bulunmuş, o geceyi karakol-',^,, JJe yapdınca- bittabi, feda, ertesi günün mühim bir skr baklfilından daha hafif ol-kısmını da adllyede geçirdikten mak(a V(J ,yaraJar, da vehamet sonra huzuruna çıkarıldığı sulh kesb£tmediğl ıçin «âdi* mahi-ceza hâkiminin vereceği para yct(c kahnaktadır.
cezasını kabullenip işin içinden Bu ycldalü istatistikler de, bir çıkmıştır. I taj-aftan emniyet müdürlüğü e-
Bu arada, bejindeki bıçağıyle kip]erjn|n sdtl taramaları, di-, yakalanan baza taşralılar bunun gcr Urattan da yenl kanuni taşınmasının yasak olduğunu müeyyhleier dolayısiyie silâh, bilmediklerini, taşrada bulun- Te emsaii yasak şeyleri
dukları yerlerde bunlan taşı- ( ^yanların gittikçe mevcudu-manın tabii görüldüğünü söyle- nun sıfıra |nece?lnj gösterecel:-mektedirler. I Ur Buna rağmen emniyetin
Fakat .Kanunu bilmemek mâ motörlû arama gruplan> faall. zerrt sayılamıyacağu yine ka- yetIerini gMUm.yacaklar ve her nuni hükümlerden olmas, dola- eb| Mk sık yaptlkjan
yviyle bunlar hakkında da >cap Uramalarda devam edecekler-eden muamele yapılmaktadır. I
*
Büyük Millet Meclisinde son ı kabul edilen ve silâh taşıyanlar ---------------------------—
hakkında yüksek derecede para le konuştuğumuz alakalı bir eczası ile birlikte hapis cezası şunları »yitmekledir; da verilmesini emreden kanu-1 Emniyetin her gece, gelişi nun tatbikatı başlamazdan ev-.eü®1 semtlerde ve âni şekilde] vel. bıı kabil silâhlar hakkında yaptığı taramalar bir taraftan ı sulh mahkemelerince verilen sUah taşımağa yeltenenler, bir ceza bir lira ile beş lira arasın-.laraftan da sud Uleyip ötede da olduğu İçin, yıldırıcı bir ma-, beride dolaşarak izini kaybet-hiyet taşıyamıyor ve ruhen dû-.Ul™* ^yenler W CO“ »ûes-şük tasanlar, birgün evvel e»ta-[s\“r /J®* ol“P’ b““u° den alınan bLr bıçak yerine ye-. "-"“—lif **"
nişini almakta tereddüt etmi-| görülmektedir, yorlardı. .
Emniyet İkinci şube müdürlü-1 indirilmiş olan kanuni madde-ğünün şimdi haftada en aşağı ler de bu kabü lama'
beş altı gece şehrin gelişi miJlc önleyici bir mahiyettedir, güzel yerlerine göndermekte Böylece her turlu habaseti iş-olduğu tarama ekipleri şimdi; ,le“ck.W cesaret verecek bıkanımda taşınması yasak olan s*lâh vesaire gibi şeyleri bıçak, tabanca gibi silâhları ta- yanında taşımak iktidarına çıyanlara nâdir tesadüf etmek- [ raal‘fc olamıyacak bir insan, tedirler. Bütün bunlara rağmen cüıai suçlardan çekinecek ve bu hâlâ «silâhlı gezmek kafasını kabil vakalar da kendi kendine taşıyanlara rastgelinmiyorB de- [ gittikçe azalacaktır. Bilememektedir. Arama ekipleri Remzi TOZANOÛLÜ
j-1 müdürlüğüne döndüğü zaman: k-| «Bu gece hiçbir kimsenin ü-_ . zerinde yasak silâh buluruna- | m ıştır» cümlesini taşıyan bir bu zaptı, alâkalı âmirlerin önüne I* koyacaktır.
4
Bu işin bir cephesi beyleyken, diğer bir cephesinden bakıi-' | dığı zaman da yine halkın bı-, çak taşımak ltiyâdından yavaş 1 yavaş vazgeçmekte olduğu mev-

Bu mevzu etrafında kendisiy-
‘ muhtelif sahalarda iyi akisleri. Diğer taraftan da silâh taşıyanlar için şldcLet-
Rıfat adında bir genç, amcasını ve amcasının karısını öldürdü
Ödemişin Adagide bucağına bağlı Mescitil köyünün Yılanlı-tepe mevkiinde 2 kişinin ölümü ve bir kişinin ağır yaralanması Be neticelenen kanlı bir aile faciası olmuştur. Hâdise şöyle cereyan etmiştir:
Ete m oğlu Mehmet Aksan babalarından miras kalan ve Yılanlı tepe mevkiinde bulunan bahçe evlerine dört çocuğu, karısı ve annesiye göç etmiş, yazı orada geçirmeğe başlamıştır
Fakat ağabeyLsi Nurettin Aksan da evvelki gün babalarından kalan bahçe evlerinde yazı geçinmek üzere çoluk çocuğu tle çıkıp gelince İki kardeş aile a-rasjııda bıı yüzden münakaşa çıkmış ve fakat kısa sürmüştür. Gece yansına doğru jki tarat arasında tekrar atışmalar baş-
Kohımbİyanın başşehri Bogota'da bir ılövnşü seyredenler, dövüşenler vc mecalsiz kalan bir horoz
Bazı prensip meseleleri etrafında hararetli münakaşalar oldu
Horoz dövüşü .Afrika Zencilerinin en çok sevdiği oyunlardan biri idi. İstilâ neticesinde Zenciler bu oyunu Avrupaya yaydılar. Horoz dövüşü İspanyolların çok hoşuna gitti ve kıtaların istilâsına koşan Ispanyol gemicileri bu oyunu Cenubi Amerikaya soktular. Oyun burada da çok beğenildi ve çarçabuk yayıldı.
Kaba olmakla beraber horoz dövüşü Cenubi Amerikada bir
nevi eğlence sporu sayılmaktadır. Kolumbiya Cumhuriyetinde horoz dövüşünü tanzim eden hususi kanunlar vardır. Meselâ Kuzey Amerikada Meksikada horozun pençesine bir çelik geçirilmesine müsaade ediliyor; halbuki Kolunıbiyada bu, kanunen memnudur. Pençelerine çelik geçirilmiş horozların dövüşü en fazla beş dakika sürer. Halbuki kendi tabii vasıU-
larlyle çarpışan horozların dövüşü bir saat kadar devam e-der. Dövüş, horozlardan biri mecalsiz kalınca biter.
Horoz, altı ayhk olunca dövüş idmanlarına tabi tutulur ve beş aylık İdmandan sonra sahaya çfkanhr, dövüşe iştlrâk ettirilir. Dövüş için yetiştirilen horozların ibikleriyle sakallan kesilir. Bunlann beslendikleri yerde tavuk bulundurulmaz.
SlrasbuTg 12 — Avrupa Birliği istişare meclisi dün Lop lanmış ve Başkanlığa enkl Belçika Başkanı Spaak'ı ittifakla seçmiştir. Spaak'ın. Başkanlığını Churchlll teklif etmiş, Fransız delegeleri bunu desteklemişler-1 dlr.
Başkan vekilleri İçin kısa, fakat şiddetli bir münakaşa olmuştur. İşçi partisine mensup Ingiliz delegeler bunlardan birine İşçi partisinden Whltley'in Kabinedeki vazifesi yüzünden bu mevkie seçllemlyeceğlnl söylemiştir. Herriot Whltley'l müdafaa etmiştir, Neticede bu mevkie İngiliz liberal saylavı Leyten seçilmiştir,
Strasbourg 12 (AA.) — Avrupa birliği istişare meclisinin LİR âdi toplantı devresi bakanlar komitesinin hazırladığı gündemin münakaşası ile açıldı. Gündemin birinci maddesi gereğince meclis, Avrupa Birliği konseyi genel sekreterliğine, bugüne kadar geçici genel sekreter Fransa delegesi Jacques Farisi genel sekreter yardımcılığına da İngiltere delegesi Aubrey Alfordu seçmiştir. Bu madde müzakereye konur konmaz, ortaya prensip meselesi a-lıldı. istişare meclisinin kendine alt bir sekreterliği olmalı mıydı, yoksa bakanlar komitesine karşı bu sekreterliğin sorumluluğunu kabul etmeli mi İdi? Çoğu hatipler Uk şıktan yana konuştular. Fakat Avrupa birliği konseyi nizamnamesi, meclisi, bakanlar komitesi tavsiyeleri gereğince karara mecbur kıldığından Spaak’m da 1-şaret ettiği gibi geçici talimatnamenin istişare meclisi idare İşleriyle ilgili maddesinin müzakeresinde, prensip meselesine rücu hakkı mahfuz kalmak şartı iie, meclis nihayet Paris ve Halford’un tâyinlerini oybirliği İle tasvip ettL
ıııııııııınııııııııııııınııııııiHHUliıııııııııııihilitııııını
İkinci prensip meselesi Spaak bakanlar komitesinin, teklif etliği gündemin öteki üç maddesini olkuduktan sonra ortaya çıktı. Bu maddeler Avrupa birliği konseyinin entellekttiel işbirliği sosyal güvenlik vc iktisadi sahalarda Avrupa birliği konseyinin rolüne aitti.
Meclisin elindeki işleri üç gun zarfında karara bağlayıp, üç gün sonra gündemin diğer mad delerinin tesbtti için bakanlar komitesine başvurması gerektiği âmir hükmü meclisin teşrii im ti yazlarını savunmak endişesine düşen temsilcilerin protestoları İie karşılandı.
Söz alan Churchill bu ahkâmın meclisi mantıksız bir duruma düşürdüğünü, meclisin bu kadar mahdut bir zaman içinde bir çalışma programı hazırlamasına maddeten ve mâneu İmkân olmadığını belirtmiştir.
, Fransız delegesi Andre Philip ele bu üç bünlük mühlet hüfc müııü «berbat® diye vasıflandır mıştır. Tekrar söz alan Chur-clıill meclisin mühletin günlerle değil, haftalarla tâyinine karar vemıEsinl teklif etmiş. Fran sa delegesi Teitgen’de üç günlük mühlet hükmünün tama-mlyle kaldırılmasını istemiştir.
Söz alan meclis başkanı Spaak, meclis İdaresi tarafından kurulacak bir komisyonun mec İlsin müzakere etmek İstediği meselelerin bir listesinin hazırlamasını teklif ederek müzakerelere son verilmiştir.
Dışişleri Bakanı
Strasburg 11 — Türkiye Dışişleri Bakanı istişare meclisinin dünkü toplantısını takip etmiştir. Bakan, Yunan Bakanı Çal-darls İle görüşmüştür. Necmcd-din Sadak, Bakanlar Konseyinin toplantısı sona erdiklen sonra ağlebi ihtimal Vichy’je gidecektir.
Ceyhanııı bir köyünde arazi yüzünden cinayet
Köy ayası, bir kişiyi Ö'dürdii, iki kişiai ayır surette yaraladı
Adanadan Cumhuriyet gazetesine bildirildiğine göre, Cey-iıamn üçdut köyünde hazîneye ait arazi meselesinden dolay: bir cinayet işlenmiş bir kişi ölmüş, İki kişi ağır yaralanmıştır.
lamış, bu münakaşaya fazla hiddetlenen Nurettin Aksanın oğlu Rlfat Aksan tabancasını çekerek amcasına üç el ateş etmiş ve onu kanlar İçinde yere sermiştir. Kocasının öldüğünü gören. Mehmet Aksanın karısı İrfan Aksan eline geçirdiği tabanca ile kocasının kaatili yeğenine ateş etmek İsterken Rl-fat daha evvel davranarak yengesi İrfan Aksana da üç el ateş etmiş vc onu da cansız olarak yere yıkmıştır. Çıkan kurşunlardan biri babaannesi Nalfe Aksanın bacağına İsabet ederek kemiğini parçalamış ve kadının da ağır surette yaralanmasına sebep olmuştur.
Bir hiç yüzünden iki cana kıyan kaatil yakalanmış, adllye-ye terlim edilmiştir.
Üçdut köyü civarında Çukurova harasına ait arazinin, topraksız köylüye dağıtılması hakkında Bakanlıktan emir gelmişti. Bu emir, halkı umumiyet'a muhtaç olan köylüleri sevindirmiş, yâlnız Abürrezak adındaki köy ağasını müteessir etmiştir. Zira bu ağa senelerdenberi bıı araziyi işletmektedir.
Bu arazi üzerinde bir keşif ya yılması kararlaştırılmış olduğundan, köylüler keşfin neticesini anlamak nıerakile orada toplanmışlardır. Köy ağası da, biraz sonra, yanında İki Jandar ma olduğu halde bir ciple tarlaya gitmiştir.
Abdürrezzak, Cipdcn iner İnmez köylülerden Niyazi 11c Haşam tokatlamıştır. Bunun öderine Nlyazinin oğlu Niyazi, mukabelede bulunmak İstemiştir. Abdürrezzak Ağa ve taraftarları, bu gence hücum etmişlerdir. Canını kurtarmak istiyen Niyazi, yanına Haşan, Mustafa ve Kürt lakabı ile anılan diğer Mustafayı almış, bir arabaya athyarak, oradan süratle uzaklaşmaya başlamış, fakat Ağa Uc taraftarları, onu, Cip ve kf.'i
11
yonta takibe koyulmuşlardır. Bu arada jandarmalar da Ağa nın tarafını tutmuşlardır.
Neticede, Nlyazinin arkasından kurşun yağmuru baş’amış.
Bu mermiler, muhacir Haşanla Muştalanın yaralan ı rasına ve hâdise ile hiç bir alâkası bulunmıyan Kürt Müstafinin ölümüne sebebiyet vermiştir. Yaralılar, şehrimiz Memleket hastanesine getirilmişlerdi!-. Ka aliller ve Ağa taraftan jantlar- . malar hakkında tahkikata başlanmıştır.
f Operatör - Jinekolog
[Dr. Hayrı Demirtekinî
Doğum ve kadın hasta- I hkları mütehassısı, ■ Maçka Kalıpçı sokak No. 1D2| ■B kat 3. Muayene: 14 - İD*®
Eir müessese müdürlüğü için bayan aranıyor
Beyoğlundn büyük bir müessese müdürlüğünü yapacak yabancı lisan bilir bir bayan aranıyor, «Akşam. gazetesinde D. N. rumuzuna mektupla mü-racaat edilmesi.
Taleyran s -«Ümit saadet için bir istikrazdır» der
Siıe
En büyük ve en ucuz ümidi ise
MİLLİ PİYANGO
veriyor.
P BELER OTELİ I
Salonu ve yazlık bahçesinde
sünnET
düğünü ve her nevi törenler tertip edilir. Beyoğlu,
İstiklâl Cad. 213, Tel: 49427
Created by free version of 2P.DF
Gaziantep Valiliğinden
Gaziantep - Akçakoyuıılu yolunun 20-800-24 + 600 inci kilometreleri arasında yapılacak ı3697G) lira keşif bedelli blokaj şose kapalı zarfusuliyîe yeniden eksiltmeye konulmuş .ir.
Geçici teminata (2773.20) liradır. Eksiltme 3. Eylül. 943 cumartesi günü saat 10 da 11 daimi komisyonunda yapılacaktır. Keşif evraklyle hususî ve fenni şartlar adı geçen koıttkyun bürosunda her gun görülebilir.
isteklilerin bu İşe glrebilm-’k için eksiltme gününden en ;>z (tatil günleri hariç) üç gün evvel Gaziantep bayındırlık müdürlüğünden alınmış bir yeterlik belgesiyle siciline kayıtlı bulunduğu ticaret odası vesikusını ibraz etmesi lâzımdır.
I Teklif mektuplarının eksiltmeyi açma saatinden bir saat evveline kadar alındı mukabilinde komisyon başkanlığına veril miş olması lâzımdır. Postada vâki olacak gecikmeler kab-.ıl c-
| dilmez. 11321
Hudut ve sahiller sağlık genelmüdürliiğü satmalına komisyonundan
1 — Genel müdürlüğümüze ııLt (İZMİR) motorbotunun makine ve tekne tamiratı şartnamesine tevfikan pazarlığa konulmuştur.
tahmin bedeli (4819) lira (05ı kuruştur.
2 — Tamir işine ait fenni idari şartnameler 3o kuruş mu-. kabilinde genel müdürlüğümüzden satın alınabilir.
3 — Pazarlık 20 ağustos 1949 cumartesi günü saat 11 de Ga latada Karam us tafapaşa sokağında genel müdürlüğümüz satın alma komisyonunda yapılacaktır.
4 — Geçici teminat parası 361 lira 47 kuruştur.
5 — Pazarlığa gireceklerin 1949 senesi ticaret odası kâğıdını
göstermeleri, fenni ve idari şartnamelerde yazılı evsafı haiz olmaları lâzımdır. 11.333
Şehir Açıkhava Tiyatrosunda Saat 21.30 da
Oyun İçinde Oyun
Yazan: OKTAY RIFAT Biletler her gün saat 13 den İtibaren Dram gişesinde ve temsD günleri 20 den sonra Açıkhara Tiyatrosunda satılmaktadır. Pazartesi geceleri temsil yoktur.
6x9 boyunda bir as? randisör aranıyor. Satmak istiyenlerin gazetemiz idaresine müracaatla n Telefon No. 20681.
İstanbul P. T. T. Bölge Başmüdürlüğünden:
Hurda bir hale gelen hurç, heybe, dağıtıcı çantası ve bez çanta. 38 adet varil şartnamesi mucibince açık arttırmaya çıkarılmıştır.
Arttırma 29/8/949 pazartesi günü saat lâ de Başmüdürlük tdarl muavinlik odasındaki komisyonda yapılacaktır.
Muhammen bedel 5596 hra 70 kuruş geçici teminatı 4)9 lira 77 kuruştur.
Taliplerin satılacak eşyayı görmek üzere Büyük postoha-ne altındaki umumî depo anbanna, şartnamesini görmek ve teminatını yatırmac üzere Başmüdülrük levazım şefliğine arttırma günü vc saatinde de teminat makbuziyie birlikte komisyona baş vurmal arı. (11817)
Zayi M?kbuz
Siimerbank deri ve kundura sanayii Müessesesinden:
İstanbul Giriş Gümrüğü Saymanlık Müdürlüğünden 28 5. 947 tarih ve 32102B sayılı ve 534.38 liralık makbuz zayi -miştir. Yenisi alınacağından eskisinin hükmü yoktur. 11840
Tarihten Sahif eler |
____________/
II. Mahmudun son yılları ve veliaht ftbdülmecit ef.
İtina ile yetlştlrilmlye çalışılan Şehzade Abdiilmec.it Efen dİ 1838 yılında ağır bir rahatsızlığa yakalandı. lstanbulun meşhur hekimleri on altı yaşındaki genç Yellahdl tedavi etmek için bütün gayretlerini sar Jettiler.
O yıllarda esasen rahatsız bu liman II. Mahmut ve şehzadenin valdesi bczlmiâllm Kadın Efendi, bu ağır hastalıktan telâşlandılar. Şehzadenin İyileşmesi çin bütün çarelere baş vu raluyordu.
Nihayet saraya «Katolik milletinden Gellnclkcl Meryem kadın) adında birinin iyi ilâçlar yaptığı bir çok hastalan şifaya kavuşturduğu haberi verildi. Meryem kadın bulduruldu. Hakikaten kendi tertip edip şehzadeye verdiği İlâçlar iyi gelmiş ve Abdülmecid Efendi sıhhate kavuşmuştu.
Bu hizmete mükâfat olarak Meryem kadına padişah tarafın dan çok miktarda atiyeler veril di, ayrıca maaş da bağlandı ve ailesi mensupları vergilerden muaf tutuldular. Meryem kadın da artık İstanbul sarayının nüfuzlu şahsiyetleri arasına geçti, bütün saray kadınlarının rahatsızlığında kendisine müracaat ediliyor ve ilâçlardan faydalanılıyordu. Fakat bu senelerde. n. Mahmudun tutulduğu hastalık ilerliyor ve derdine çare bulunamıyordu.
n. Mahmut, bünyesi sağlam ve sıhhati yerinde bir İnsandı-Gençliğinde mühim rahatsızlık lar geçlrmemlşti. Fakat 1827 yılında şaraba ve rakıya alıştı. Memleket gaileleri kendini fazla içmlye sevkediyordu. hekim başı Abdülhak Mollanın bir muhtırasına göre; (Padişah İçtiği ispirtolu maddeleri, mideden kay ile çıkardığı anda yine ruh ve şaraplı maddelerle midesini dolduruyordu. Bu hareketi böyle tekerrür ederdi. Tatbik edilen tedavi esnasında üç defa işretten kesilmiş bir defasında sabahleyin sekiz, öğlede on iki. akşamleyin on sekiz dirhem -şarap verilmişti.)
Padişah 1835 yılında bir romatizma krizine tutuldu ve ken dişini yalnız İngiliz hekimi M. Carthy ile yerli hekimlerden Kostantln Kara Todori tedavi ettiler.
1837 de ise Kavalaiı Mehmet Ali Paşaya karşı yapılan harb üzüntüleri ü. Mahmudu fazla yormuş bulunuyordu. Padişah mide bulantısından ve sağ tarafına yatamam aktan şikâyet ediyor tştihasızlığı da günden güne artıyordu.
11839 yılı başlarında rahatsızlık arttı. Asap bozulmıya baş ladı. Padişah bazan kederli ve dalgın oluyordu. Saatlerce kımıldanmadan ve konuşmadan duruyordu. Bazan da şiddetle duyduğu bir ızLırabı avutmak için dairesinden çıkıp aLına atlayarak şuraya, buraya sürüyordu.
Vücudunun yavaş, yavaş çökil şüne mukabil hükümdarın zihni faaliyetten kalmıyordu. Padişah her şeyi görmek, kavramak her şeye hükmetmek,- her şeyi idare etmek istiyordu. Olup bitenleri bilmek arzusunda bulunuyor, bazı evralçı dikte ediyor, verdiği emirleri unutuyor, yahut da /ertesi gün değiştiriyordu.) (1).
Padişahın rahatsızlığı hakkın da hekimler muhtelif kanaatlerde bulundular. Hekimbaşı I-le Kostantln Kara Todori Vfc Cedalvene olrlikte yaptıkları tıbbi bir müşaverede hastalığın ağır ve âfetin karaciğerde olduğu, rie ihtikanı da bulunduğu neticesine vardılar.
(Hekimbaşı evvelâ mucliage içkiler ve süt tavsiye etmişti. Fakat az geçmeden bu tavsiyelerin faydasızlığını görerek To-kas şarabı İle abslnthe almasını doğru buldu. Çünkü devamlı tahrike alışık bir vücudu birden bire mûnebbih'lerden mahrum etmek tehlikeli olabilir diyordu.
Kostantln Kara Todori isimli Rum hekim de. Hekimbaşı ile aynı fikirde idi. Lâkin Kâra To dori hastanın sadece mübeyyin devalar kullanmasını İstiyordu.) Ölümden az bir zaman evvel Viyanadan davet edilen doktor Neııer, Padişahı çok zayıf buldu. İfrazat.sız olmakla beraocr İnatçı bir öksürükle öksürüyordu. Ateşi vardı. Nabzı yû2 yir-|
C__ Yazan: ______
HALÛK F.
ŞEHŞUVAROÖLC| mi atıyordu. Doktor Neuer hastanın acıyan her yerini eliyle muayene etmek İstedi Saray â detlerine aykın olan bu istek hayret ve dedikoduyu mucip oldu. Bu hususta fikrine baş vurulan Sultan Mahmut itiraz etmedi ve tiksinmeden vücudunu Viyan alı doktorun elleriyle basmasına terkettl. (2) .
Muayeneden sonra doktor, yakınlarına Padişahın bir kaç günlük ömrü kaldığını bildirdi.) n. Mahmut, son günlerinde bile hastalığının değil halktan hattâ devlet erkânından bile gizli kalmasını İstiyordu. Doktorların tavsiyesiyle ve bir azı bu düşünceyle ölümünden on beş gün evvel Büyük Çamlıca-da Sankaya mevkilndekl hemşiresi Esma Sultanın köşküne nakletmiştl. Hekimler kendisini orada görüyorlar ve yanında da yalnız damad Salt, Halil Rl- , fat paşalarla, mabeyinci İzzet ve Rıza Beyler bulunuyordu.
Bütün ihtimama rağmen, has talik şuyu bulmuş, vükelâ daha ölümden evvel aralarında gizliden gizliye siyasi mücadelelere girişmişlerdi. İhtiyar ve haris Hüsrev Paşa, Abdülmecid tahta çıkınca, sadareti eline geçirmek ve kendi yetiştirmeleriyle devleti idare etmek azminde bulunuyordu. Evvelce köleleri olan iki damat paşanın yardımlyle Çamlıca kasrının altında bir o-daya gizlenmişti. Ölüm haberini evvelâ alıp genç vellahde koşmak ve sadareti ele geçirmek istiyordu.
Diğer taraftan veliaht Abdül-mecld Efendi de valdesiyle beraber Çamtıcada Esma Sultan kasrı civarındaki bir köşke yerleşmiş babasının sıhhi vaziyetini alâkayla takip ediyordu.
Padişah, 28 haziran cuma gü nü yatak odasının önüne bir minber koydurarak maiyette-kilerle beraber son cuma namazını kıldı. Padişah kendisini t-yice hissettiği bir sırada belki saltanat yıllarının çetin meselelerini hatırlıyarak yanındakilere
Ne m ura d ettim ise aksi zuhur etti bana Gayn na gâmlık İrası fütur etti bana beytini okumuştu.
Fakat 29 haziran cumartesi günü hastalık birden bire çok ağırlaşmıştı. O gün Kostantln Kara Todori ve M. de Cedalvene hastayı tekrar göriip muayene ettiler. Kostantin Kara Todori muayene esnasında kantarlt-lerin bacaklarda husule getirdiği pellicule’yi kaldırmak istediğinden hükümdar:
— Kostantin, acıtıyorsun, — demişti.
Belki o gün halasının kasrına giden veliaht, dalgın yatan babasının ayağını öpmek suretiyle vedalaşmak İstemiş fakat hasta hükümdar ayağıyle oğlunun yüzünü itmişti. (3)
Hastayı son defa Esma Sultanın hususi hekimi İngiliz doktor Mellingen muayene etti. Doktor, hastalığın vahim olduğunu anlamış fakat etrafındakilere padişahın basit bir mide ve karaciğer İltihabından muz-tarip olduğunu söylemişti. Kedi otu suyuna birkaç damla lav danum damlatarak II. Mahmu-da verdi. |
Padişah bu ilâcı alınca üç sa at uyudu. Uyandığında iki çubuk içti biraz yemek yedi. Bu hal etrafındakllerce sıhhate dönüş sayıldı (4) derhal (kurbanlar kesildi, vebaden karantinada bulunan İki yüz hacı ! salıverildi. Borç için mahbus o-1 İanlan borçlan ödenerek ken-! dileri de bırakıldı.
Akşam fişekler atılarak şenlikler yapıldı. Fakat ertesi gün padişah daha ziyade ağırlaştı. Akli melekelerde teşevvüş baş gösterdi. Eller ve kollar titre-mlye başladı.)
Bu suretle II. Mahmut 30 haziran 1839 pazar sabahı koma haline girerken hu ağırlaşmadan haberdar edİlmiyen halk şenliklere devam ediyor, şeh-ler ve saray müneccimleri padişahın acılarını yenip, yedi güne kalmadan atla cuma selâmlığına çıkabileceğini tefeül ediyorlardı.
(Arkası 7 nci s*hilede)
Nuh’un gemisi
İngiliz kâşifi Sykcs’ in demeci
Londra 12 (Nafen) — Ağn dağının üzerinde Nuh’un gemisini bulacağından emin olan Ingiliz kâşifi M. Sykes Türk hükümetinin bu hususta gerekli müsaadeyi vereceğinden emin çalışmalarına devam etmektedir.
Kendislle dün görüşen Nafen muhabirine M. Sykes Nuh un gemisi hakkında şu açıklamayı yapmıştır:
•Türk hükümeti gereken müsaadeyi verdiği takdirde 48 saat gibi kısa bir müddet İçinde harekete hazır olacağım. Ağrı dağının üzerinde Nuhun gemisinden kalma eserlerinin bulunduğuna İnanıyorum. Bir çok sebepler doğru gördüğümü ispat etmektedir, şimdiye kadar bir çok kimseler Ağn dağında a-raştırmalar yapmışlardır, fakat hiç bir neticeye varamamışlardır. Fakat esas araştırmaların dağın batıya bakan kısmındaki iki kraterinde yapılması gerekir. Geminin enkazına bu kraterlerde raslamamız imkân dahilindedir. Sular çekilmeye başladıktan sonra geminin konabileceği en. müsait yerlerini bu iki krater teşkil etmektedir. Şimdiye kadar hiç bir keşif bu İM krateri yakından gelmemiştir.» ______________
Fransada gangsterler
Karaborsacılar gangster olmuşlar
Paris 12 (Nafen) — FTanşa-da gangsterlerin günden güne çoğalmakta oldukları bildirilmektedir. Muhabirlerin belirttiklerine göte, Fransada karaborsanın önlenmiş olması gangster adedinin artmasına sebep olmuştur. Şimdiye kadar karaborsacılıkla para kazanan bir sürü türediler şimdi de açıktan açığa İşi hırsızlığa dökmüşlerdir. Fransız gazeteleri bu hususta tedbirler alınmasını istemektedirler.
Cannes’de tedbirler
Cannes 12 (AA.) — Rasta çocuklar yararına verilen mevsimin en büyük balosunda mücevher hırsızlarının faaliyette bulunmasını önlemek maksadı He dün geceden bu sabaha kadar Polmbach kulübü etrafında 400 polis memuru nöbet beklemiştir.
Davetli kadınların üzerindeki binlerce sterlinlik mücevherat bulunmaktaydı. Davetliler arasında kocası ile birlikte Vind-sor düşesi de göze çarpmakla idi.
Meşhur filim yıldızlarından Norma Shearer, Mlchellc Morgan, Viviane Romance, Scphüe Desmarets de baloda bulunmakta idiler.
YENİ NEŞRİYAT:
İnsan hakları beyannamesinin, Islâm hukukuna göre izahı
Meşrutiyetin İlânından sonra Hüseyin Cahit, Tevfik Fikret’le beraber Tanln'L kuran, birçok valiliklerde bulunan ve birçok kıymetli eserler neşreden Hüseyin. Kâzım Kadri 32 sene evvel «Teşrii, İnsani ve İlâhi» adlı bir risale yazmışta. Risale İslâm Hukukuna Göre İnsan Haklan beyannamesine dairdi. Hüseyin Kâzım Kadri bu risaleyi okumak üzere, çok kıymetli eserleriyle herkesin tanıdığı, sayın Osman Ergin’e vermiş, bir müdet sonra da vefat etmiştir.
Sayın Osman Nuri Ergin aradan 32 sene geçtikten sonra, değerli âlimin neşrini arzu ettiği bu eseri «İnsan Hakları Beyannamesinin İslâm Hukukuna Göre izahı» adiyle yayınlamıştır. Eserdeki âyetlelrn A-rapçalarını Ömer Rıza Doğrul salâhiyeti! kalemiyle Türkçeye İçerirmiş, sayın Osman Ergin de Osmanhcaya fazla bağlı olan üslupta biraz değişiklik yapmıştır.
Bu eseri bir vefa örneği ve dostluk numunesi olarak gös-i (ermektedir. Senelerce muhtelif vazifeleri dolayıslyle eserin neşrine imkân bulamıyan sayın Osman Ergin, tekaüt olduktan ve bir parça dinlendikten sonra Jik iş olarak «İnsan Haklan Beyannamesinin İslâm Hukukuna Göre İzahı» uı yayınlamıştır.
Eser, Hüseyin Kâzım KadrT-nindir. Kapağında Hüseyin Kâzım Kadri yazıyor. Fakat sayın Osman Erginin güzel bir önsözü ve Hüseyin Kâzım Kad-ri'nin hayatına dair uzun bir yazısı vardır. Bunda doğumu, tahsili, memurluk hayatı, muallimliği. çlfçiliği, edebiyatçılığı. gazeteciliği, fıkracılığı, belediyeciliği. sürgün hayatı, siyaset hayatı, ticaret hayatı, İlmi hayati, ölümü, eserleri, kütüphanesi hakkında etraflı malûmat verilmiştir. Hemen hemen asıl eser kadar tutan bu kısım da cidden çok istifadelidir. Hüseyin Kâzım Kadri’nin şahsiyetini anlamak için bunları okumak lâzımdır.
İnsan Hakları Beyannamesinin İslâm Hukukuna göre izahı bu suretle iki bakımdan çok. kıymetlidir. Bize bu güzel eseri kazandıran sayın Osman Ergin'e teşekkürle yeni çıkan eseri bilhassa tavsiye ederiz.
Muzaffer Göker Moskova büyük elçisi oluyor
Otlawa 11 (AA.) — Türkiye-ııln Kanada büyük elçisi Muzaffer Göker. bugün Moskova-ya tâyin edildiğini ve yerine Türk hükümetinde Koordinasyon Bakanı olan NuruÛah Esat Symer'in geleceğini bildirmiştir.
Fransada bir ra manlar filme çekilmiş alan Davld GolJer yeniden vc modern bir tarzda çevrilmektedir. Filmin bir sahnesi Patiste Ritz otelinde geçiyor. Bunun için otel civarında tertibat alınmıştır. Yukarıda filmin çevrilmesi hazırlıkları görülüyor.
Topatan bolluğu
Tanesi 20 - 45 kuruşa satılan kavunlar yerinde 3 buçuk 7 kuruşa veriliyor!
1 Vavran ■ ra rv» a Irarf Hin Ri Irlılr
I l uZull ■ ucllı alcımIII 0IIUİIÇ 4
Celâliye köyü kavuncularıyla bir konuşma — Motörcüler ne diyorlar? — Köylü kabzımallardan yaka sil kere esine şikâyet ediyor! — «Atom bombası mısın be mübarek?» — Kabzımal memnun, perakendeci memnun, Motörcü memnun... — İflâs topunu atanlar da köylü...
Bu sene topatan kavunu pek bol... Büyük boyları 40 - 45, ortaları 30 - 40, küçükleri de 15-20 kuruş arasında satılmaktadır. «Bal kutusu», «Şeker küpü», «Atom bombası mısın be mübarek» diye satılan kavunların u-cuz olduğunu belirten nâra da şudur:
— Tüccarına top attırdı bunlar... Üç kilo şeker 40 kuruşa!...
Fakat İstanbula en tatlı topatan gönderen Celâliye köyüne kadar gider de kavun yetiştiricilerle konuşursanız topatanların, kabzımal denilen tüccarına değil, doğrudan doğruya yetiştiriciye topu attırdığını, onları iflâsa sürüklediğin! yaklnen görürsünüz,
Celâliye, İstanbula otomobille bir saat mesafededir. Evvelki gün gittiğim bu köyde topatan-cılarla konuştum. Hayatın pahalılaşmasında büyük bir rol oynadıklarına Başbakan şem-seddin Günaltay'ın da kanaat getirdiği kabzımallardan şikayet, etmiyen bir tek çifçi He karşılaşamadım. Hemen hepsi de «ocak larına düşmüşüz bir kere!» diye sızlanmakta, kabzımal denen mutavassıtların ortadan kaldırılması ile geniş bir nefes alacaklarını söy temek tedırler, 200 kavun 7 liraya Ekserisi kavun yetiştiren Ce-lâllyeliterden bir kaçının bosta-nına da gittim, öküz arabasına kavun yüklemekle meşgul bulduğum bir bostan sahibi:
«— Tarlayı biz sürer, kavunu biz ekeriz, çoluk çocuk bütün ev halkı tarlada beraberce çalışır, beraber yanarız, biz toplar, biz şehre gönderir, bütün zahmet ve meşakkati biz çekeriz. Fakat o kabzımallar yok mu?... Oturdukları yerde aslan payını alarak bizlerl yakarlar kavururlar!» diye dert yanarken cebinden fa-turamsı bir kâğıt çıkardı ve ilâve etti:
«— Dün kabzımala gönderdiğim 200 kavun İçin bakın kaç para geldi!»
Eli titreyerek uzattığı kâğıtta yedi lira yazılı idi.
— 200 kavun için mİ?
I «— Ne sandınız ya... İki yüz____________F.______________
I'kavun İçin yedi lira... Tanesi 3 zinosunda bir rakı içirecek... buçuk kuruşa satılmış demek.» | Onlar rakılarını içedursuntar,
— Aman! Ne yapıyorsun çifçi biz gelelim hesap başına... Kap-dayı?... İki yüz kavun yedi liraya olur mu? İstanbulda ne üç buçuğa, ne 13 buçuğa kavun satılır. Hele Celâliyenln tatlı topatanlarını 35 - 40 kuruştan aşağıya aldığımız yok!...»
«— öyle anıma bize faydası ne? Dedim ya aslan payını kabzımal, bizler de hava alırız.»
Araya kabzımal girince her türlü meyva ve sebzenin âkibeti bu oluyor. Geçenlerde sebze ve meyva hakkında tetkiklerde bulunan Başbakan şemseddin Günaltay, kabzımal saltanatına bir nihayet verilmesi lâzım geldiğine kanaat getirdiğini söylemişti. Fakat bu saltanat ne zaman yıkılacak, nasü yıkılacak orasını Allah bilir. «İyi iş allı ayda çıkar» derlerse de inanmayın. Bu. bizim memleketimiz İçin değildir. Aradan altı yıl da geçer, kikin hal, böylece devam eder...
M öterlerde
Kavun baştanlarında kendileriyle konuştuğum kadın erkek, genç İhtiyar, bütün çlfçüezden aynı mealde şikâyetler dinledikten sonra deniz kenarına da inerek, kavunların İstanbula sevk mahalli olan motor İskelesinde de vaziyeti tetkik ettim. Celâl iyede ne kadar kavun yetişiyorsa hepsi arabalarla deniz kenarındaki kumsala indirilmekte ve buradan motörterle İstanbul» gönderilmektedir, O deniz kenarı görütecek şey... Yığınlar halinde topatan kavun-I lan... Beş motörden ikisi İskelenin sağlı sollu İki tarafma, biri baş tarafına yanaşmışlar, İkisi de sokulabildiğl kadar kumsala sokulmuş... Sırtlarında küfelerle yerdeki yığınları motörlere
Celâliye bos t anlarından birinde arabaya kavun yüklen irken
taşıyan hamallar, nefes nefese... f «— 5 binle 8 bin arasında...
Ay ışığı altında devam edeni Benim nıotör 6-7 bin kavun a-bu hummalı yüklemede motör müstahdemleri kavunları saymakta, her kabzımalın malını partiler halinde ayırmakta öyle İhtisas sahibi olmuşlar ve öyle bir meleke kesbetmışler ki şaşılacak şey... Zaten yeni alınan bir adamın işi çabuk kavrayamadığını, acemilerden ancak bîr, bir buçuk ay sonra istifade edebilmek imkânı hasıl olduğunu da motörcüler söylüyorlar.
Motörcüler ne diyorlar?
Kaptan! dedim. Kolay gel-
«— Eyvallah ağabey!...»
— Buradan tftanoula kaç saatte gidiliyor?
«— Deniz durgun olursa 3.5 -4 saatte... Amma benim motor, buradakilerin İçinde bir tanedir, şiddetli lodosta bile 3 saatte hâl iskelesine yanaşırım...»
Bizi dinleyen diğer motörür kaptanı:
«— Anıma da attın be kaptan! Lodosta havada 3 sat te buradan hâl iskelesine yanaşacak motor nerede? Tayyare mi bu?s
Giderim, gidemezsin, derken münakaşayı bahse tutuşmakta kestiler. Şayet lodosta bir gıinrie Celâliye İskelesinden 3 saatte hâl iskelesine giderse, diğer motorun kaplanı ona Yenikapı ga-
tana sordum:
— Kavunları ağırlıklarına mı yoksa sayısına göre mi naklediyorsunuz?
(— Burada kanlar veya baskül nerede? Sayısına göre bir tarifemiz var, o tarife üzerinden nakliye alıyoruz.»
— Tarifeniz ne?
«— Beher kavun 90 para... Bunun 10 parasını iskele parası olarak Celâliye köyünün «köy odası» na '‘eriyor, bizde kalan 2 kuruşla İktifa ediyoruz.»
— Bir motor aşağı yukarı ra-j. kavun alıyor? 1
Iırj
Verilen bu rakamlara göre ce-lâliyeden kavun yükleyen oir motör İstanbul seferinden 100 -160 lira almakta ve 10 parası köy odasına ait olduğuna nazaran da köy odasına motor başına 11 İle 20 lira arasında para karmaktadır.
Celâliye her sene 200 - 250 bin kavun yetiştirdiğine göre köy odası, onar paradan bir hayli iskele parası almakta, fakat sallanan çürük çarık İskelesini bir türlü sağlamlayanıamaktadıı! '> da başka...
Hesap neticesi
Şimdi gelelim tetklkaıımızın verdiği hesap neticesine: Çîî-çinîn eline kavun babına 3 buçuk, âzami 7-8 kuruş geçiyor ki öu para He çilçiler masraf lanı:; bile kurtaramadıklarını yana yakıla söylemekte ve o urumdan şikâyet etmekte yerden göğe kadar haklıdırlar.
Motör nakliye ücreti de dahil, tanesi 10 kuruşu geçinip -ı kavunlar, Ista »ıb uta a 20 - 45 kuruş arasında satıldığına göre, aradaki yüksek kâr kime kalıyor? Vaziyeti yukarıda tesbit ettiğim şekilde gözden geçirince vardığımız netice .muhakkak si şu oluyor: Topatan kavunu, kata zımala da, motörcüye dc. perakendecilere de. fazla kazandıklarından dolayı şenlik topu attırmakta, çifçıye ise iflâs topları gürlettirmektedir. Perakendecilerin de feryat ettikleri gibi topatan kavunları belki atom bom balarına benzemektedir. Fakat onlar asıl çifçi için birer atam bombası olmakta ve keselerinde bıı bombanın tahribatını duymaktadırlar.
Yarın (la 25 - 30 sene evvel modern bir balıkçı köyü olan Ccrâiiyenln nasıl meslek değiştirip kavuncu, bamyacı ve soğancı bir köy olduğundan, nazı hususiyetlerinden ve hat a biye sürüklenme yolunu tuttuğundan bahsedeceğim.
Cemaleddin Bll.üİN
Sovyetler -Y ugoslavya
Sovyeller Yugoslav-yaya müttefik gözüyle bakmıyor
Londra 12 (AP) — Rus hükümeti bugün, Yugoslavyaya artık Sovyet Rusyamn bir müttefiki nazar U e bakmryaçağmı beyan etmiştir.
Bu beyanat, 11 ağustosta Yugoslav hükümetine tevdi edil-nışl olan ve bugün Moskova radyosu tarafından yayınlanan brl nota He bildirilmiş bulunmaktadır. Bunun bir neticesi olarak, nota, Yugoslayyanın Avusturyadan vak! olan müta-ı İcbahm şimdiden sonra Rusya-nın desteklet» lyeceğfnl İleri sürmektedir.
Bu son nota Rusya İle Yugoslavya arasında teati edilen flddetll notaların dördüncüsünü teşkil etmektedir.
Filistin
meselesi
Uzlaştırma Komisyonundaki Amerikan delegemi Vaşington’a gidiyor
Washington 12 IA.A.) - Genel olarak inanılır kaynaktan teyidedüdiğine göre, Birleşmiş milletler Filistin uzlaştırma komisyonundaki Amerikan delegesi Paul Porter Dışişleri Bakanlığı ita hâlen Lozan şetimde cereyan eden Arap - İsrail sulh görüşmeler! üzerinde soıı derece önemli tesirleri olacağı tahmin olunan temaslarda bulunacaktır. Porter’hı Washlııg-ton'a han ket tarihi henu_ bilinmemektedir.
U Ağustos 1949
Mahkeme Koridorlarında
Roman forlu
* elbiseler
Hart; Zarafet meraklısı, saç-] Cenni (divandan fırlayarak .
_. —x._.. ----Harinln boynuna asılır) Şcke- Kadın elbiselerinde
rim. bent himaye et.
Harı (hayretler İçinde) — Nasıl?
Meçhul şahıs (yanındaki iki şahısa dönerek) — Baylar şahit olunuz. (Cenniye hitap ede-
lan briyantinli 35 yaşında bir kadın avcısı.
Cenni: Gayet sevimli, cazibeli, gözleri çok güzel bir ganç kadın.
Izbandut gibi meçhul bir şa-
hıs...
(Resim atelyeslnde: Hari sigarası ağzında, alelyenin içinde mekik dokuyor. Sık sık sul kohınu kaldırarak saatine bakıyor. Belli kİ birini bekliyor. O esnada kapının zül çalınır.I
Hp.rl (kapıyı açakarak) — İçeri buyurunuz.
Cenni — Bir model anyörmüşe unuz değil mİ mösyö?
Harl — İçeri giriniz de görüşelim!
Cenni t nazlanarak gireri — Saatte ne ücret veriyorsunuz?
Harl — Bunu şimdi konuşuruz (gözleriie genç kadını tetkik eder) zannedersem, yapacağım tabloya uygun bir model olacaksınız.
Cenni — Ben de bunu umuyorum.
Harl — Affedersiniz, sözümü iyi anlamadınız. Mükemmel bir vücudunuz var. Fakat yeni hususi tablo İçin bir model lâzım. Tablo «çıplak» bir kadını gös-terecketlr. Kadın, gömleğlle çıplak vücudunu nıehmaem-ken örtmeğe çalışıyor. Tabloya da «günahtan sonra» ismini vereceğim- Buluşumu nasıl buluyorsunuz?
Cenni — Muvaffak olursanız, dim. Ben ne evliyim ve ne de çok güzel bir şey olacak .skandaldan korkarım.
Hari — Bana modellik etme- Cenni — Şükür sana Alla-ğl kabul ediyor musunuz? hım!
Cenni — Niçin kabul eımlye- Harl (hayretle )— Niçin? yim? | Cenni — çünkü bir şantajcı
Hari — Saatte ne ücret İsti- şebekesi karşısında bulunmu-. yorsunuz? ) yorsunuz. Mesele basittir. Kıs- .
Cenni — Yirmi bin frankl kançlığı ve kaba muamelelerde Haır — Kabul, Kalorifer iyi bana işkence hayatı geçiren yanıyor. Şu paravananın arka- kocamdan kurtulmak lstlyor-sına geçip soyunabilirsiniz. dum. Beni siıç üstünde yakala-Cennl (paravananın arka- matlıkça ondan kurtulamazdım, sında» — Bir dakikada hâki- İlânınızı gazetelerde okuyunca' run. bir hile düşündüm ve kocama
Hari — Acele etmiyorum. | «karınız ressam Fterinln atel-Cenni (elinde tuttuğu pembe yesLne giderek sizi aldatıyor, ipekli gömleğlle çıplaklığını Onu takip ederseniz suç ûstün-örtmeğe çalışarak» — Ne poz de yakalıyacaksınız diye imza-atacağunı siz bana söyllyecek- sız bir mektup gönderdim, siniz? | Harl — Bu iş için başkalan-
Hari — Şu divana uzanınız m intihap etmeliydiniz. Çünkü ve elinizdeki gömlekle örtün- ben fakir bir kız tanımak, be-meğe çalışınız. Gözleriniz bir ğendiğlm ve sevdiğim tak-hlsri hicap ile yere bakacak, dlrde onunla evlenmek istiyor-saçlarıntz da dağınık olacak, jdum. Evli kadın isteseydim bin Cenni — Lütfen arkanızı çe- tane bulurdum.
virinlz de divana uzanayım." Cenni — Fakir kızı, çıplak (Kısacık gömleğlle vücudunu olarak mı görmek lâzım? örtmeğe çalışarak) böyle mİ? ' Harl (genç kadına hayran Hari _ (eline bir blok ala- ' ... -• .
rat) — Mükemmel! Evvelâ kurşun kalemile bir resminizi çizeceğim (kapının zili çalınır) bu saatte bizi rahatsız eden kim acaba?
Cenni - Her halde Hânınızı kadar götürüp kendisine beni gazetelerde okuyup modellik ivdiğinizi ve kocamdan boşa-için gelen kadınlardan biri o- nır b0?inmaz benimle evlene-İHcak! | celinizi Büyüyeceksiniz.
Hari — Kapıyı açınıyacağım fiarl — Hoppala... Sizinle mi (zil çalınmağa devam ederi evleneceğim?
Cenni — Kapıyı bir an İçin Cenni — Evet. Babama böyle açınız ve gelene meşgul oldu- bir yalan söyliyecekslniz. ğunuzu söyleyiniz. | Hari _ Babanız kim?
Hari — Hakkınız var (Kapı- Cenni — Fabrikatör Volanlı yı açmağa gider) | Hari —■ Ne diyorsunuz ma-
İKapı açılır açılmaz tanıma- dam? Ben. babanızın avukatı-dığı üç şahıs içeriye dalarlar, yım. Ona nasıl yalan söyliyebi-Bıınlardan biri yüksek boylu, lirim?
vahşi suratlı. Izbandut bir he- Cenni — O halde ona yalan riftir. Gözleri dışarı uğramış- söylemeyiniz. Benimle evlenlr-tır l şeniz ne kaybedersiniz sanki?
Meçhul şahıs — Nerede o? I Hari (meftun meftun baka-
değişiklikler
Hediyeyi almak suç mudur?
Parls 12 (Nafcn) — Kadınların bilmecburiye uymak zorun-„„ u.u......... ™-' a» OM»»»! moda ıraKlelmınde rek. bu »putın sun» pabalıja yeni deeUlHLUfr olmujtur.Bun
■ mal olacak sefil karı! (Harİye) I sen de rezil iıerit, seninle he-
■ saplaşacağım.
. Havi — Mösyö •- Madam, modeldir.
- Meçhul şahıs — Bunları başkasına yutturursun.
■ mesuliyetten kurtulmak yorsun amma muvaffak olamı-,
’ yacaksın. (Yanındaki şahıslara dönerek) haydi mösyöler, bizim
■ artık burada görecek işimiz1 kalmadı (kapıyı hırsla kapıya-rak çıkarlar.)
Hari — Madam, bu nasıl İş? Yoksa bir tehditcl şebekesine ' mi mensupsunuz... (Kahkahaları basarak»
— Oh olsun size! İlâhi hi adalet var modam; feci bir 1 şekilde faka bastınız. Fakat. ’ bana ne diye şaşkın şaşkın ba-' kıyorsun. Ressam Fterinln çok , zengin bir kızla yeni evlenmiş bulunduğunu ve onü tehdit;
1 ederek para koparacağınızı san-) . diniz. Fakat ressam Parlse gitti I , ve atelyeslnln anahtarını da bana bıraktı. Gazetelerle bir model aradığımı Hân ederek ) hissi bir maceraya atılmak iate-
dan sonra naylonun da gözden düşeceği ve bunun yerine fosforlu elbiseler giylleceol zannedilmektedir.
Parltse gösterilen son model-1 Daş- lerdc ₺esPlt «dilen değişiklikler şimdi'4Öyle sıralttnmaktadır:
İsti— i 1 — Elbiselerin yerden yûk-I «ekliği 35 santim olacaktır.
I 2 — eteklikler gayet dar giyilecektir.
| 3 — Geniş mantolar taşınacak sve bu mantoların yakaları şimdiye kadar görülmealk nispette geniş olacaktır.
4 — Taşjnacak kürkler aracında bilhassa şunlara ehemmiyet verilecektir: Vizon, astragan ve kurt kürkü.
I Diğer taraf tan fosforlu elbiselere de büyük bir ehemmiyet verilmektedir. Bilhassa geceleri giyilmek üzere fosforlu tuvaletler hazırlanmıştır. Bunlar gece l karanlığında pırıl pırıl parla-| inakta ve vücudun bütün hatlarını ortaya atmaktadır.
Kaaketinin güneşliği yana kaymış, ceketinin yakaları lüle lüle kıvrılmış, kısa boylu, esmer, kırk yaşlarında bir adam. Erbabı ticaretten imiş. Mal almak için Anado-ludan gelmiş. Ceza mahkemeleri koridorunda dert yanıyor:
— Şu İstanbulun gidişatı-
nı öğrenmek kolay iş değil vesselam. Bu gelişim üçün-cüdür. Hâlâ acemilik çekiyorum. Koskoca İstanbulda her gördüğü adamın huyunu, suyunu öğrenebilir mi insan? Yanma gelen adam ne fikirle geliyor, anlaşılmaz ki. Kadından ne umarsın? Amma velâkin, ummadığın taş. bas yarıyor. «Sabah şerifiniz hayır olsun» diyerek yanıma sokuldu. Ufak tefek, eli ayağı düzgün bir eksik etek. |______________,___
— Kadını görünce ilikle- muş. Az da değil, rin gevşedi galiba, ahbap. 1 ’
Dişlerini ışıldattı: ( „
— Her şeyi kötülüğe yor- kalanını koynuma saklamış-masana, efendi birader. E- tun.
lin kadınından bana ne ki — Bin sekiz yüz lira git-iliklerim gevşesin? Tanrı se- ti mi?
lâmı verdi, ben de aldım. —Gitti amma benim pa-
—Sonra muhabbete mİ ram helâldir. Gittiği gibi ge-daldmız? ri geldi. Saatim de bulundu.
— Anlaşılıyor ki senin yu Soyulduğumun farkına va-
için
Meğerse beni sokmak gelmiş yanıma Mektuplar filânlar bahane imiş.
— Kadından canın yandı öyle mi?
— Bırak Allah aşkına. Yemin ettim, bundan sonra tanımadığım kadına selâm vermek değil ya, karşıdan Körünce yolumu değiştireceğim. Kadının mektubunu başından sonuna kadar 0-kudum; «Hemşire hanım, ben de bu memleketin ace misiyim, adreste yazılı olan semtleri bilmediğim için sana tarif edemiyeceğim. Kusura bakma. Bunu başka birine sor» dedim. Dua ederek ayrılıp gitti. Ondan sonra efendim, biraz ötede elimi cebime sokunca bir de ne göreyim, yeleğimin cebindeki gümüş saat, ceketimin cebindeki paralar uç-
. ‘ tamam
bin şeniz yüz lira vardı. Bereket versin, paramın geri
İnşaat ilânı
Slimerbank Genel Müdürlüğünden:
1 — Diyarbakır yünlü fabrikası inşaatı oirlm flaU aaa> siyle ve kapak zarf uz ullyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Yapılacak inşaatın keşif bedeli 1.983.914.60 Lira ve geçici teminatı 73.220 Hradır -I
3 — Eksiltme evrakı An karada Genel muamelât müdürlüğümüzden 100 liraya alınabilir
4 — Eksiltme 29 Ağustos 949 pazartesi günü saat 18 da yapılacaktır.
5 — İstekliler, teklif evrakı arasına şimdiye kadar yapmış oldukları gibi işlere bedellerine, teknik teşkilatlarına dair belgeler koyacaklardır.
6 Bu eksiltmeye İştirak edeceklerin bir defada 1000.00® liralık bnzeri inşaatı ikmal ederek kabullerini yaptırmış olmaları şarttır.
7 — Banka. İhaleyi dilediği şeklide İcrada serbeattr.
113M
Devlet Denizyolları ve Limanlan işletme Gene! Müdürlüğü İlâmları
İdaremiz ihtiyacı için aşağıda eb’ad ve miktarı gösterilen projektör karbonları satın alınacaktır. Her hangi bir taahhüdü tazammun etmemek şartlyle, satış şartiarlyle tenlim müddetini açıklıyan tekliflerin birer yazı ile Tophanede Gereç şubemiz müdürlüğüne 22.8.949 günü akşamına kadar bildirmeleri lüzumu İlâ nolunur. (11243) 160 x
12 mm
180 X 13 . 1500 .
230 x 13 . 500 .
450 X 13 » 500 »
180 x 15 » 500 »
135 X 15 » 2500 f
180 X 17 » 1500 »
180 X 17 . 1500 .
135 X 22 » 2500 »
180 X 22 > 500 *
450 x 22 » 500 t
hayran bakarak) — Rica ederim çabuk giyininiz.
Cenni — Şimdi giyineceğim. Fakat ben buradan yalnız gidemem. Siz bana refakat edeceksiniz ve beni babamın evine
f
(İngiliz casusu ashenden)
I Yazan: Somerset Maugham Tercüme eden: Vâ - Nû
Aşk ve macera romanı
Tofrilra N0. __
GİZLİ POLİS
Çantasından bir piilverlzatör 1 çıkardı; lâstik topunu sika sika gömleğini, çekelini lavanta kokusuna buladı. Mendilini de unutmadı. Sonra, vazılesini yapmış bir insan gibi memnun, Ashenden’e döndü:
— Şimdi etendim, önümüze çıkan bu günüünüüüüuü----------?
çıkan bu günün müşkülâtlyle karşılaşmak üzere hazırlanmış bulunuyorum Artık her şey emrin izdedir, Kolonyama itimat edebilirsiniz. Paris'te daha âlâsı bulunmaz.
Ashenden:
— Çok lûlüf kârsınız. — dedi. — Su ıie sabun bana yetişir.
— Su mu?... Tövoeier olsun! Ben suyu ancak banyo yaparken kullanırım. Cilde bundar dulıu fena inç bir şey yokmuş.
Parisi iyi tanır
Fransızca bilir ciddi bir bayan Parlse gidecek bir bayan veya bir aileye refakat etmek İsliyor. *3. N.) riimuzu ile İst. 176 posta m kutusuna yazılması. _
ZAYİ — Haltç Feneri lüfus idaresinden pimi; olduğum ve içinde askerlik muamele c'm yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim. Yenisini alacağımdan eski sinin hükmü yoktur.
1322/1324 Doğumlu Mehmet Cemlloğlu Basan Fehmi BAŞ,SAKA
ZAYİ — Balıkesir Susurluğu nüfus memurluğundan Aldığım kimlik cüzdanımı kaybettim. Ye nişini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1338 Doğumlu
Mehmet kın K»dr«ye TETİK
ktzanlarile ülfet, muhabbet anlattım. Karıyı tarif edin-r___ı-----------------ce tanıdılar. Karının zanaa-
ti yankesicilikmiş- İki saate varmadan da kendisini yakaladılar Şimdi dâvamız görülecek.
Kadınla da konuştuk. Suçu kabul etmiyor.
— Allahtan korkmaz herif bana iftira ediyor. , — Paralarını çalmışsın.
1 — Hepsi yalan. Onlar be-
rak) — Dediğiniz gibi olsun madam. Sizinle evleneceğim. Fakat bana şimdiden avans çalarak bir öpücük vermelisiniz. I
Cenni (paravananın arkasın- [ da saklanarak» — Giyindikten' sonra...
Hart (memnun ve mesut) — Bizim maceramız, romana benziyor.
Cenni — Zaten hayat roman değil mi? Az kaldı sormağı u-| nutuyordum, isminiz ne?
Hari — Avukat Harl? Ya sizinki?
— Cenni! Sarılarak öpüşürler.
Çeviren: A. HİLÂLİ
etmekten hoşlanmam. Öyle münasebetsiz işler yapacak adama benziyor muyum?
— Şaka söylüyorum, ahbap. Selâmdan sonra ne yap tınız kadınla? Senin yanına niçin sokulmuş?
— Orasını bilir miyim ben? «Efendi ağabey, Sen den bir ricam var. Ben îs- _____
tanbulun yabancisıyım A-' nim kendT paramdL nadoludan yeni seldim. Bu-| _ q adamın saatini de rada bir teyzem var. onun senLn boynunda bulmuşlar, evini arıyorum. Okuyup yaz | _ q vaıandır. Saati
mak bilmiyorum. Şu adresi kendisi verdi bana.
bana okuyuver^ diyerek koy, _ djve verdi? Onu ta-nundan bir kâğıt cıkanp u-' nıyor muydun?
zattı. Yeni harflerle yazıl-) _ sokakta arkama takılmış. uzun bir mektup, Tey- di; «Seni çok sevdim, evlen-zesi yazmış, yeğenini Istan- mek istiyorum. Ben zengin bula davet ediyor. Ben mek- adamım Her istediğini ya-tubu okurken kadın; «Ah, panıQ1, diye yalvarmağa baş teyzeciğîm. O kadar severim ladl. saatini de bana hediye ki. Annem Öldükten sonra em onun muhabbetini buna bağ, ladım. Ah, şu evi bulsam da teyzemin yüzünü dünya gö-zile bir görebilsemn diyerek hünjrür hüngür ağlamağa başladı. Bir aralık da üzerime devrilir gibi oldu, omuzlarından tuttum. «Kusura bakma, efendi ağabey. Sinirlerim çok bozuk olduğu için arasıra bas dönmesi geliyor,
( kendimi kaybeder gibi oluyorum» dedi. Acıdım haline.
* — Teyzesinin evine kadar kışlarla efendi amcayı süze-
götürüvereydin bari.
[ — Amma yaptın ha. Mek-
tupta adres yazılı, fakat ben I _ İstanbulun o taraflarını bil- ag mem 1 .
lış bir vere götürürsem? Neme lâzım, öyle işlere karışmam.
| — Mahkemede ne
I var?
— Kadını anlatıyorum ya. İşte, kendisi de karşıda polis efendinin yanında duruyor. Kadın mıdır, yılan mıdır, anlıyabilene aşk olsun.
gün
Ankara Belediye Başkanlığından
1 — Toptancı halinde yaptırılacak 20 dükkân İşi 15 süre ve kapalı zarf usulüyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen keşif bedeli (49999) lira (70ı kuruştur.
3 — Teminat (3949) Hra (90) kuruştur.
4 — Teminat Belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — şartname ve keşif cetveli ve sair evrak her gün Belediye Tutanak ve muamelât müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 31/8/949 çarşamba gün üsaat 16,30 da Belediyede toplanan Encümende yapılacaktır.
7 — Bu işe girmek isteyenlerin Y. mühendis Y. mimar, mühendis veya mimar olmaları ve bu işin teknik önemindeki bir İşi bilfiil inşa veya İdare etmiş veya denetlemiş bulunmaları veya bu şeraiti haiz bir fen adamı ile ortak olarak İhaleye İştirak etmeleri vc ihaleden üç gün evvel (tatil günleri hariç) Fen İşlerine müracaatla yeterlik belgesi alarak teklif mektubuna eklemeleri şarttır.
8 — isteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 nel maddesi sa-
rahati veçhile hazırlayacakları teklif mektupl arını oeHl günde saat 15.30 a kadar encümen başkanlığına makbuz karşılığında vermeleri lâzımdır. (11769)
DEVLET DEMİRYOLLARI İLÂNLARI
— Evlenmeğe razı oldun demek?
— Abdallık etmesine. Öyle bir enayi ile evlenir miyim ben?
— Saati niçin aldın ya?
— Israr etti, «Saat sana yadigârım olsun. Al da kullandıkça beni hatırlan» diye yalvardı, ben de aldım. Hediyeyi almak suç mudur?
Mahkeme açıldı, hâsın ba-
rek salona girdi.
Ce. Re.
ululx“ m uax«ı,*«*.m.x
ki, Kadım alır da yan- | 1 Mk | m ( > 1 IkFCy r vere götürürsem? Ne-
F I L A R M O M i
. . 1 Fllârraoni dergisinin sekisine! «I-
•S111 ( y Isında Cemal Reji! Rey Fikri Çl-çekçıoglu. Ahmet Hlsarlı. Nadir Na-dİ. Aralan Kaynardag. Burhan Ar-pad. Nilıat Kızıllan ve Muraüer II-Hin'rn makale ve Icrcümtltri vardır. Yurt ve dünyadaki musiki aktüalitesini de İçine alan bu dergiyi okuyıı-cularımtra tavsiye ederU.
1 Hududa yaklaşıyordı kİ. As henden. âni şekilde uyanan ge neralln jestini hatırhyarak ont : dedi kİ;
— Üzerinizdeki tabancayı ba-, na vermenizi tavsiye ederim. Bende bir diplomat pasaportu var, beni aramazlar. Başımıza 1 iç açılmaz.
MeksikalI, ceblnien. gayet 1 büyük hacimde bir dolu tabanca çıkararak:
: — Buna, silâh bile denmez. Bu
mini mini bir oyuncak. — dedi. — Hattâ bir saatliğine bile olsa bu yavrucaktan ayrdmak istemem. Tabancasızken vücudum çıplakmış hissine kapılırım. Fakat hakkınız var, başımıza iş açmıyalım. Size pıçağı-mı da emanet bırakayım. Tabancadan ziyade umumyletle bıçak kullanmak hoşuma gider.
Bıçak kullanmağı daha zarif bulurum.
— Eh. İtiyat meselesi... ihtimal bıçağa daha alışmışsınızdır.
— Dünyada herkes tetik çekmesini bilir. Fakat bıçak kullanmak için babayiğit lâzım
Kemerinden ışıl ışıl bir hançer çekti ve açtı, Bu hareket o kadar ânl oldu kİ. Ashenden. bir tek küçük jest yapıldığını sandı. Hançeri uzattığı sırada, köse gülümsedi:
— Ne güzel parça değil mi? ömrümde böyle güzel çelik gör-medtm. Hem ustura gibi keser, hem sağlam. İstersen kurşun kalem yont. İstersen meşe ağacını devir. Dikkati de çekmez. Kınına girdi mİ, mektep talebesinin çakısı zannedilir.
Kuru bir silâh ses çıkartarak hançeri kınına soktu. Ashenden de alıp cebLne, tabancanın yanına koydu.
— Başka silâhınız yok mu?
MeksikalI, azametle:
— Ellerim var. — dedi. •— Fakat ellerimden dolayı, umarım kİ, gümrükçüler mesele çıkartmazlar.
Ashenden, bu uzun,
t cilâlı tırnakları olan bu elleri ilk defa sıktığı anı hatırladı. Bu
■ ellerde meşum bir İfade vardı.
. II
■ Ashenden vc general Carmo-
■ na gümrük muamelesine ayrı ayrı girdiler. Yerlerine döndük-
■ leri zaman, Ashenden. arkada; şına tabancasını ve bıçağım u. zattı. MeksikalI, rahatlanmış 1 gibi içini çekti.
, — Oh. hele çok şükür! şimdi
kendimi rahat hissediyorum.
■ Benimle bir İskambil çakar mı
■ sırtız?
, — Fena fikir değil.
ı Valizinin bir köşesinden, ge-
■ neral, yağlı bir deste İskambil . çıkardı. Ekarte oynamağı tek-
■ Uf eti. Fakat Ashenden, bu oyunu bilmediği İçin pikette ka-
: rar lulddar. İkisi de bunu bl-lirmiş, şartlaştıktan sonra baş-
1 ladılar. Partiyi dört ku olarak oynuyorlardı. Tiki ve sonuncusu duble... Ashenden, epeyce İyi el çekiyordu. Fakat, generalinin daha iyi görünüyor
, Bu daimî şanssızlık, Ashen-den'ln İtimatsızlığını uyandırdı. [Oyun arkadaşı, talihsizliğini geniş, tashih edebilecek bir karakter-kaygan, kılsız elleri; ince ve deydi. Dikkat etli, onun şup-
heyl calip bir hareketini de göremedi. Parti arkasından parti kaybetti; kaput oldu; sonra rubikon oldu. Kayıbı, çok geçmeksizin bin frangı buldu. Bin frank da o devrin iyi bir parasıydı.
General, sigara üstüne sigara İçiyor. Sigarayı parmakları arasında atik bir hareketle sarıyor ve dili İle yapıştırıyor.
Nihayet geriye doğru yaslandı:
— Söyleyin bakayım, azizim, siz vazifedeyken kumarda kaybettiğiniz paraları Britanya hükümeti yükleniyor mu?
— Yok vallahi!
— öyleyse kâfi derece kaybettiğinizi görüyorum. Eğer bu masarifi unıumiyey» dahil olsaydı, Roma'ya kadar devaın | edelim, derdim. Fakat bana se-' vlmli görünüyorsunuz. Mademki ortada dans eden para kendi paranız, bundan Cazıa meteliğinizi almam.
iskambilleri kaldırdı; bir kenara bıraktı.
Ashenden, biraz bozularak cebinden paralan çıkardı, MeksikalIya uzattı. O da dikkatll-
(Arkası var)
I
Created by free version of 2RDF
*
Kat Küt alınacak
Devlet Demiryolları Haydarpaşa Satmalına Komisyonundan:
1 — Muhtelif No. da ceman 700 kutu kat küt açık eksiltme ile satın alınacaktır.
2 _ Muhammen bedeli 1120 lira olup muvakkat teminata 84 liradır.
3 — Buna alt şartname komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır
4 — Eksiltme 31. Ağustos. 949 çarşamba günü saat 10,30 da
Haydarpaşa gar binası dahilindeki Haydarpaşa satın alma komisyonunda yapılacağından arzu edenlerin vaktinde komisyonda hazır bulunmaları. 11842
Açık eksilt ?ıe ilânı
Çay Belediyesinden
28100 Lira muhammen bedelli bir taşlı, dört toplu ve 600x 220 bir vasll un fabrikası kara değirmenine ilâveten yaptırılacaktır,
İhalesi 25 8 949 perşembe günü saat 15 de Belediye encû-menliğinde icra edilecektir Taliplerin yüzde 7,5 geçici teminatı belediye veznesine yatırmak suretiyle İhaleye iştirak edebilecekleri ve şartnameyi görmek istiyenlerin belediye başkanlığına müracaatları ilân olunur. 11812
Öğretmen Aünacak Türkiye Denir ve Çelik Fabrikaları Müessesesinden
karabCk
Müessesimiz Özel Ortaokuluna öğretmen vasıflarını haiz, Türkçe, Tarih, Resim ve bir de Fransızca öğretmeni alınacaktır.
isteklilerin anılan dersleri okutmıya yetkili olduklarını belirtir belgcteriyle birlikte en geç 25.S. 19 tarihine kadar müessesemize baş vurmaları ilân olunur. (11831)
300.000 adet mozaik p*rke a’ınacaktır.
İst. E.T.T. işletmelerinden
I 1 — Muhammen bedeli 27 OÛO lira olan taşlar 15/8/940 pa-
1 zartesi günü saat 10 da pazarlıkla mubayaa edilecektir.
I 2 — Muvakkat teminat 2025 Hra olup bu işe alt şartname.**? Metrohan levazımından parasız tedarik edilebilir. 11448
bir _________________________________________
—— Boş Tesiim Satılık Ev,
Kadıköyde, Moda civarında iskeleye 5 dakika mesafeli 1 bahçeli geniş ev boş teslim satılıktır. Müracaat; Her gün saat 12 00 - 13.3ü arasında Galata, Nur han No. 13. Tel. 43265 >
c
1
AKSAM
Sahlfe 7
13 Ağustos 1049_____________
Tarihten sahifeler «Baştır*fı 5 bici «ıhifede)
30 haziran pazar akşamı padişah tamamen ağırlaşınca Hus rev Paşa, köşkte bulunan da-mad paşalarla ve mabeyincilerle hususi bir meclis kurup ölüm den sonraki vaziyeti konuştu. Bu sırada (II. Mahmudun yattığı odaya da girdiler. Hükümdar henüz yaşıyor fakat konuşamıyor ve kunıidanamıyordu.)
Son dakikaları H. Mahmudun yanında hekimbaşı vardı. Hekimbaşı padişahın nabzını sayıyor ve padişahın beraberinde bulunanlardan bazıları odada bulunan altın keselerini paylaşıyorlardı. Hekimbaşı onlara 1-ki tane de bana ayırın diye elife işaret ediyordu.
n Mahmut koma haLinde geçen bir geceden sonra 1 tem-tnuı pazartesi sabahına doğru elli dört yaşında olduğu halde öldü.
(J. 2. ti Le Bon KttthertaB. de St. Denys Histoîre de L’em-pire ,4 tornan.
(3) Bu malûmatı Hamdi paşaya atfen Memdub paşa veriyor.
Pek değerli tarihçi Halûk Y. Çehsuvaroğlu inızasiyle Akşam'in 3 ağustos 1949 tarihli nüshasında çıkan (Tarihten sa hifeler» başlıklı yazının sonunda bana hitaben yazılan satırları okudum. Kıymetli yazılarından istifade edilerek yazıldığını öğrenmesi münasebetUe okumak zahmetine katlandığı ve ismini eksik yazdığı «OsmanlI tarih deyimleri ve terimleri sözlüğü» adlı eserimdeki «Dolmabahçe Sarayı» maddesini yazarken, daha başkalarından olduğu gibi, kendilerinin ne «Aylık Ansiklopedi» de çıkan «Dolmabahçe Şarap» maddesin den istifade ettim.
İsimlerini yazmak arzusunu yerine getirememekliğim taldp > ettiğim metodun neticesidir. Her maddenin sonuna bibliyografya koymuş, yahut maddeyi aynen .nakletmiş olsaydım mutlaka yazardım. Öyle yapmadığım için yasmadım değil yazamadım, Mamafih bundan sonra kendilerinin kıymetli yazıların dan istifade ederek alacağım şeyleri aynen nakledecek ve bu nu yaparken de bittabi mehazımın yerini göstereceğim.
Mehmet Zeki Pâkalın
Türkiye Palamutçuları Anonim
Meclisinden:
MERAKLILARA
Maruf bir aileye ait kıymetli ve nadide ELMAS GERDANLIK. TEKTAŞ TÜZÜK ve KÜPELER. ALTIN BİLEZİKLER, SAAT KOR-
DONLAR ceman 17 kalemden ibaret zikıymet mücevherat Sandal Bedesteninde Mezat salonunda teşhir edilmektedir.
17/8/949 çarşamba günü saat 14 de elmas salon un -
da açık arttırma suretile satılacaktır.
(>«■ A—fc I »»•d. ”',U~ —I
Uf «tu tıi'oflö I
.□İnil ÜRVAÇ ***T I
GÜH I
,a„ w- ««m* ’• I
.....>»•#-»• r**?‘ I MASIl kla ••'ml fc,r*’ I
fcl««
SHVAircaKM UOJtLO |
. PAHAMOO BlUSIt
İ51AHIÜI .
Şirketi idare
Sirkelimizin olağanüstü umumî heyeti evvelce ilân edildiği veçhile 25 temmuz 1949 pazartesi günü saat 16.30 da Tamirde Atatürk caddesinde Ticaret ve Sanayi Odası salonunda toplanmış ise de Ticaret kanununun emrettiği toplantı nisabı hasıl olmadığından müzakere açılamamıştır.
Buna binaen ve Ticaret kanununun 386 ncı maddesi hükümlerine tevfikan ortaklarımız umumî heyetin 25 ağustos 1949 perşembe günü saat 15.30 da aynı mahalde Olağanüstü olarak ;kinci defa toplanmasına karar verildiği ve sayın Ortakların toplantı tarihinden bir gün evveline kadar Şirket merkezine müracaatla toplantıya girme kartı almaları ilân olunur.
GÜNDEM :
1 — İdare Meclisi raporunu nokunması
2 — Şirket müddetinin kırk seneden altmış seneye uzatılması ve şirket sermayesinin iki yüz bin liradan sekiz yüz bin liraya çıkarılması ve bu münasebetle şirket ana sözleşmesinin dördüncü ve beşinci maddelerinin ve günün icap ve ihtiyaçları bakımından aynı sözleşmenin otuzuncu, otuz yedinci, kırk birinci, kırk ikinci, kırk üçüncü ve kırk dördüncü maddelerinin değiştirilmezi.
Maddelerin eski şeUi Maddelerin yeni şekil
Madde 4 — Şirketin müdde ti bazı sebepten dolayı kati veya temdit edilmedikçe kırk seneden ibaret olacaktır.
Madde 5 — Şirketin sermayesi Ud yüz bl nllradan İbaret olup beheri bir Türk lirası kıymetinde Ud yüz bin hisseye münkasemdir.
Heyeti Umumiyenin İşbu sermayeyi fakat tamamen tahsil edildikte bir misil tezyit etmeğe salâhiyetll olacak-“■ •
Berveçhl meşrut tezyidi sermayeye karar verildiği zaman hükümete malûmat verilecektir. Sermayenin bir mislinden fazla tezyidi evvel emirde hükümetin muvafakatinin istihsaline mütevakkıftır. Şirketin ihraç eyleyeceği hisse seneda tının numuneleri kablel İhraç llecli t tasdik İktisat Vekâletine tevdi edilecektir.
Madde 30 — Heyeti Umumiye her sene Temmuz ayı içinde şirketin merkezinde sureti adlyede toplanır. Bundan başka Meclisi İdare İcab eyledikçe sureti fevkalâdede olarak Heyeti Umumiyeyi davet edeblhr Her sene heyeti umumiyenin içtimai nihayet yirmi gün akdem tahriren İktisat Vekâletine ihbar olunacak ve heyeti mefkûreci e Canibi Vekâletten bir komiser hazır bulundurabilecektir. Meclisi idare ve Murakıp raporları ile senelik bilançodan ve heyeti umumiye zabıtnamelerinden ve heyeti rnezkûrede hazır bulunan hissedarların esami ve miktar hisselerini mübeyyin 'cetvelden dörder nüshası iktisat Vekâletine gönderilecektir.
Madde 37 — Her sene akdi içtima edecek olan heyeti umumiye şirketin umur ve mesailine dair her sene meclisi İdare tarafından takdim olunan lâyiha Ue hesaba ta dair Murakıp tarafından verilen raporların kıraatini Is-ma ve hesabatı ledelmüzake-re ya kabul veya red eder ve hissel temettûü tâyin eyler. Tebdili iktiza eden meclisi idare âzasının yerlerine diğerlerini nasp eder ve şirketin bilcümle umuru husu-satı hakkında bilmüzakere karan kati ita ve meclisi idarenin icap eylerse İktidarını tevsi eyler. Fakat heyeti umum İyede asaleten veya vekâleten Şirket sermayesinin lâakai sûlüsanına müsavi hisse eshabı mevcut olup bunların ekseriyeti arası basıl olmadıkça sermayenin tezyidine karar verilemez.
Gaziantep Valiliğinden
Gaziantep - Akçakoyunlu yolu lltisnkı Oğuzelİ yolunun 12 f-973 — 4 — 14 4. 271 kilometreleri arasındaki (20235.51) lira keşif bedelli Blokaj Silindirajı yeniden açık eksiltmeye konulmuştur. Geçici teminatı (1517.67) liradır. İhale 3 Eylül 949 cumartesi günü saat 10 da ti Daimî komisyonunda yapılacaktır. Keşif evrak ile hususi ve fenni şartlar her gün adı geçen komisyon bürosunda görülebilir.
İsteklilerin eksiltmenin yapılacağı günden en az üç gün evvel (tatil günleri hariç) İl makamından alacaksan Yeterlik vesikasile sicilline kayıtlı bulunduğu Ticaret odası belgesini ibraz etmeleri lâzımdır. (11822ı
Madde 4 — Şirketin müddeti her hangi bir sebepten dolayı kesilmedikçe veya uzatılmadıkça altmış seneden İbaret olacaktır.
Madde 5 — Şirketin sermayesi sekiz yüz bin liradan İbaret olup beheri bir Türk lirası kıymetinde sekiz yüz bin hisseye ayrılmıştır.
Umumi heyetin bu sermayeyi bir veya bir kaç misli arttırmaya salâhiyeti vardır.
Madde 30 — Umumi Heyet her sene Ekim ayı içinde şirket merkezinde alelade olarak toplanır. Bundan başka icap eyledikçe İdare Meclisi Umumi Heyeti olağan üstü olarak toplantıya çağırabilir.
Her seneki Umumi Heyet toplantısı en az yirmi gün evvel ya» ile ilgili Bakanlığa bildirilir ve bu toplantıda Bakanlıkça bir komiser bulundurulması istenilir.
Toplantıdan sonra idare Meclisi ve murakıp raporlun ile senelik bllânçodan ve Umumi Heyet zabıtlarından ve bu heyette hazar bulunan ortakların İsimleri ile hisse miktarlarını gösteren cedvelden dörder nüsha İlgili Bakanlığa gönderilecektir
Madde 37 — Her sene toplanacak olan umumi heyet şirketin bir senelik İşlerine dair İdare meclisi tarafından sunulacak rapor He murakıp raporunun ve bilanço ve kâr ve zarar cetvellerinin okunmasını dinler ve bunları müzakere ve münakaşa ederek kabul veya red eyler ve safi kârın 42‘inci madde esasları dahilinde dağıtılmasına karar verir Değişmezi gereken İdare meclisi azalan yerine ya yine kendilerini veya başkalarını seçer. Ve gündemdeki diğer hususlar hakkında karar ittihaz eyler. Ve İcap ederse İdare meclisi iktidar ve salâhiyetini genişletir Şirket sermayesinin çoğaltılmasına veya şirket ana sözleşmesi maddelerinden bir veya daha fazlasının değiştirilmesine karar verilebilmek için umumi heyetin ilk toplantısında asaleten veya vekâleten şirket sermayesinin en az üçte ikisine müsavi hisse sahiplerinin mevcut bulunması ve bunların oy çoğunluğunun birleşmesi lâzımdır. ]k toplantıda bu nisap hasıl olmazsa Ticaret kanunu hükümlerine uygun olarak müteakip toplantılar yapılır. İşbu toplantılar nisab bakımından Ticaret kanununun bu husustaki hükümlerine tâbidir.
Maddelerin eski şekli
Madde « — Şirketin ticaret yılı haziran iptidasından başlayıp mayıs sonunda biter. Meclisi idare her sene nihayetinde şirketin matlu-bat ve düyunatını havi bir defteri umumi tanzim edip İşbu defterle muvazene defterin! ve hesebatı heyeti umumiyenin içtimainde ona takdim eyliyecektir. Heyeti umu-miyeye dahil olmak salâhiyetini haiz her hissedar mezkur defterleri ve hesabatı mütalâa ve muayene edebilir.
Madde 42 — Şirketin te-mettüati sarfiyel seneviyesln-den evvelâ ihtiyat akçesini teşkil etmek üzere temettüa-ti mezkûrenln yüzde onu tefrik, saniyen bedeli tesviye olunmuş sermayeye yüzde beş faiz ifraz olunduktan sonra baki kalan kısmı sureti atl-yede taksim olunur.
Yüzde sekiz %8 Meclisi 1da re âza Iarına yüzde on %10 müessislere yüzde seksen İki %82 hissel temettü olarak şürekâya tevzi olunacaktır.
Şirkete müdür tâyini ve kendisi üç memurine verilme ı lâzım gelen maktu maaşa t, nıükâfatat ücrurat ve aidatın tâyini miktarı masarifi umumiye meyanında tesviye edilmek üzere meclisi I-darenin takdirine bırakılmıştır.
Madde 43 — İhtiyat akçesi kırk ikinci madde mucbiin-ce teınettüatı seoeviyeden müfrez mebailğin terakümünden teşekkül edecek ve masarifi fevkalâde ve gayri melhuza karşılık tutulacak ve İşbu akçenin miktarı şirket sermayesi itin yüzde yirmi beşine müsavi bir raddeye baliğ oldukta ihtiyat akçesi İfraz olunmıyacaktır. Şu kadar ki ihtiyat akçesi sermayenin yüzde yirmi beşine baliğ olduktan sonra ondan sarfiyat terası Ue miktarı nispeti mezkûreden aşağı düşerse tekrar temettüattan tevki fat İcrasına mübaşeret olunacaktır.
Madde 44 — Hâsılatı seneviye hisse başına yüzde beş faiz veya hissel temettü itasına kifayet temedlği takdirde noksanı İhtiyat akçesinden ikmal edilecektir.
3 — Geçen senelerden birikmiş ve bu sene ayrılmış fevkalâde ihtiyat akçesinden altı yüz bin Uranın beher hisseye üç lira olmak üzere ortaklara dağıtılması.
4 — Sermayenin arttırılması ve yazılı maddelerin değiştirilmesi dolayısiyle ana sözleşmede yapılacak değişiklikler ve bu hususlarda gereken kanuni merasim takip ve İntacı ve yeni çıkarılacak hisse senetlerinin tertip ve ihzarı için İdare Meclisine salâhiyet verilmesi.
Devlet Denizyolları ve Limanlan Istinye fabrika ve dokları işletmesi müdürlüğünden
Fabrikamız ihtiyacı aşağıda cins ve miktarı yazılı malzeme hizalarında gösterilen gün ve saatte pazarlıkla satın alınacağından vermek isliyenlerin sözü geçen gün ve saatte Gereç servisimize gelmeleri. (11802)
Pazartesi Saat: 14 00
Miktarı Malın cins ve eb’adı
Tekel Gene! Müdürlüğü İlânları
iUOfı Kilo Karpit 54ı 80
15 Ağustos
Malzeme Alım Şubesinden
1—1 adet motopomp acık eksiltme He satın almacı'” t
2 — Muhammen bedel 220q Ura olup geçici teminatı 185 liradır.
3 — Eksiltme 26-8-949 cuma günü saat 1G.30 da Kabalığın Genel müdürlûK. malzeme alım şubesindeki Komisyonda yapılacaktır.
4 - Şartnameler her gün sözü geçen şubeden alınabilir.
5 — İsteklilerin belirli gün ve saatte teminat ve kanuni vesaikleriyle Dirlikte mezkûr Komisyona müracaatları üân olunur
115»»
Maddelerin yeni şekil
Madde 41 — Şirketin ticari yılı eylül ayı başında başlayıp ağustos sonunda biter. İdare meclisi her ticari yılın sonunda bilançoya esas olan şirket aktif ve pasifini, envanterini ve mizanları hazır Uyarak umumî heyete sunar. Umumi heyete girmek salâhiyetinde bulunan her ortak bu hesapları mütalâa ve muayene edebilir.
Muvakkat fıkra:
Şirketin 1949 - 1950 seneleri tlcrai yık 1 haziran 1949 dan 31 ağustos 1950 tarihine kadar olmak üzere 15 aylık olacaktır.
Madde 42 — Şirketin safi kârından evvelâ yüzde onu nizami ihtiyat akçesi ve yüzde beşi ödenmiş sermaye faizi olarak ayrıldıktan sonra geri kalanın yüzde sekizi idare meclisi âz.ılarına ve yüzde onu müessislere dağıtılır. Ve bundan sonra kalacak olan kârdan umumi heyetçe tensip edilecek miktar fevkalâde ihtiyata ayrıldıktan sonra bakiyesi ortaklara tevzi edilir.
Şirkete müdür ve muhasebeci tâyini ve bunlar Lle memurlara verilecek maaş, ücret, İkramiye ve aldat miktarlarının tesbiti idare meclisinin takdirine bırakılmıştır. Bu gibi ödemeler umumi masraflardan yapılır.
Madde «3 — şirketin bir! nizami ve diğeri fevkalâde olmak üzere İki nevi ihtiyat akçesi vardır.
Nizami ihtiyat akçesi kırk ikinci madde gereğince senelik safi kârdan ayrılacak yüzde onlarla teşekkül eder. Ve ödenmiş sermayenin yüzde yirmi beşine müsavi bir miktara ulaşıncaya kadar kârdan pay ayrılmakta devam olunur. Ondan sonra pay ayrılmaz. Şu kadar ki bundan herhangi bir rurette sarfiyat yapılarak nispet yüzde yirmi beşin altına düşerse yine ayni nispeti buluncaya kadar kârdan pay ayrılmağa devam edilecektir.
Fevkalâde ihtiyat akçesi ise şirketin gelecek senelerde flat farklarından, akla gelemlyen masraflardan veya beklenilmeyen zararlardan sarsılmaması ve sermayeye müracaat zorunda kal mm aması için yine kırk ikinci maddeye göre safi kârdan ayrılacak münasip miktarlardan tşeekkül eder ve miktarı mahdut ve muayyen olmayıp umumi heyetçe münasip görülecek miktar ve zaman için kârdan pay ayrılmakta devam olunur.
Madde 44 — Senelik safi kâr kırk ikinci madde mucibince ödenmiş sermaye için ortaklara yüzde beş faiz ve bundan başka bir temettü hissesi ödenmesine yetmezse bu ödemeler evvelâ fevkalâde ihtiyat akçesinden ve bu da yetmezse nizami İhtiyat akçesinden yapılır.
BitlîsP.T.T. Müdürlüğünden
Bitlis - Tatvan -Tuğ arası posta, sürücülüğü 949/950 bir yıllık ve 949/950 devresi üç yıllık olmak üzere 8/8/949 tarihinden itibaren on beş gün müddetle ve kapalı zarf usulü ile iki şekilde eksiltmeye konulmuştur.
1 — Gidiş geliş bir sefer sayılmak ve haftada iki sefer yapmak üzere şartlar aşağıdadır.
2 — Tazın bir kamyon kışın on altı hayvan bulundurulacaktır. Kamyonla karşılıklı iki bin hayvanla karşılıklı bin altı yüz kilo nakledilecektir. Kışın hayvan işlemediği zamanlarda nakliyat artıcılarla yaptırılacak hiç bir surette ücret farkı istenmlyecektlr.
3 — Bir seneliğin muhammen bedeli aylık iki bin, üç seneliğin yine aylık bin sekiz yüz liradır.
4 — Bir seneliğin eksiltmesi 23/8/949 salı günü saat 10 da. üç seneliğin aynı gün saat 14 te Bitlis P.T.T. müdürlüğü odasında teşekkül edecek komisyonda yapılacaktır.
5 — Talipler teklif mektuplarını İhale saatinden bir saat evvel komisyona tevdi edeceklerdir.
6 — Muvakkat teminat bir senelik İçin bin sekiz yüz. üç senelik İçin üç bin iki yüz kırk Uradır. İhalesi yapıldığında kati teminattan başka bir sendik İçin üç yüz, üç senelik için dört yüz Ura idari kefalet alınacaktır.
7 — Talipler İhaleye girmelerine mâni halleri olmadığına dair vesaiki teklif melctuplarile birlikte ve usulü veçhile vereceklerdir.
8 — Eksiltmeye ait şartlaşmaların her gün mesai saatlerinde İsteyenlere gösterileceği ilân olunur. (11152)
Tevlet Orman İşletmesi Bolu Müdürlüğünden
1 — İşletmemizin merkez bölgesi fabrika istif yerinde mev cut 25350 adede denk 66/183 metreküp çam ve köknar yumurta sandıklığı kerestesi 2 parti halinde 5-8-949 tarihinden itibaren 17 gün müddetle ve açLk arttırma suretile satılığa konmuştur.
2 — Açık arttırma 22-8-949 pazartesi ğûnü saat 15 te Bolu belediyesinde toplanacak komisyon önünde yapılacaktır. Beher metreküp çam ve köknar sandı klik kerestelerinin tahmini bedeli (100) liradır. Her parti için % 7,5 hesabiyle geçici teminat alınır.
3 — Bu işe alt şartname Orman Genel müdürlüğü, Ankara merkez İşletme müdürlüğü, tstanbul İşletme müdürlüğü. A-dapazan .Düzce, Gerede, Mudurnu İşletme müdürlüklerde işletmemizde görülebilir.
4 — İsteklilerin belli gün ve saatte m üs bit evrak ve ilk te-
minatlarlyle komisyona müracaatları. 11546

Ankara Belediye Başkanlığından
1 — Otobüs İdaresi için alınacak 10 adet 42-47 modeli maa şanjuman 95 ilk komple Fort motoru 15 gün süre ve kapalı zarf usulü Ue eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (22,000/ liradır.
3 — Teminatı (1650) liradır.
4 — Teminat otobüs İdaresi veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartnamesi her gün Tutanak ve Muamelât Müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 26 8/949 cuma günü saat 16.30 da belediyede toplanan encümende yapılacaktır.
7 — İsteklilerin 2490 sayıh kanunun 32nci ma ddesl sarahati veçile hazırlıyacaklan teklif mektuplarını belli günde saat 15,30 a kadar encümen başkanlığına makbuz karşılığında vermeleri ve ihalede hazır bulunmaları lâzımdır.
(114891
Sahile 8
A K S MI
ra Ağustos 1949
(/
ı
/
/
H •'
PYRETHRE İle ani ölüm D D T sayesinde devamlı tesir
/ FLİT, IIİ pvıkürlma İle ha|a-(y rolı 81 dürür. Birçokları da /f Fili pUtkvrfülen yarlerin »e-Zma» Ih SlGrlar, Zira. FUT,
PTREIHRE Ih 0 0 T mahlu-dodur. PTRETMUE. oniyen öldürür, halbuki 0 0 T hal.
5
PHILIPS
^■1
leılri »ard>r. İ- Ant bir tr.tr f*-
çiü tesirli FLİT alınız.
Satış Deposu: Galata Voyvoda Han. No. 1 İstanbul.
Tel: 4I0G5 Jü1 Krepen ve Kemal Miiderrisoğlu Kol. şti.
|VAPURLAR£D
"stevenson lîne
N E W Y O R K
25-30 ağustosa doğru IZ-MIR'de beklenen
SOUTHVVİND
Vapuru
Bahrein ve Bandarchahpour limanlan İçin cşyal ticariye yükliycceklerln emrine amade olacaktır.
Fazla tafsilât İçin: DAB-KOVtç ve Şsı. na müracaat olunması.
Telefon: İstanbul, 44708/7 ■ Telefon: İzmir, 4212
İTALO MEDİTERRANEAN t İNE Lt d. TRİESTE
17 Ağustosta limanımızda beklenen ve Trlesteden gelmekte olan
ALFONSO PELLEGRİNO Vapuru doğru H A Y F A için eşyayı ticariye yükli-yecektir.
20 Ağustosta Umanımızda beklenen ve Trlesteden gelmekte olan
S. ANTONIO Vapuru doğru TRİESTE için eşyayı, ticariye yükll-yecektlr.
Türkiye İçin umumi »-cenlaları:
LEVANT EKSPRES T.LjŞ. Galata Hüdaveudlgâr Han Tel: 44791 - 44792.
FRATELLİ D’AMİCO ROMA
Cenovadan gelmekte olan ve 15 ağustosta limanımızda beklenen
MARJA CARLA
Vapuru
29 ağustosla Umanımızda beklenen
ANNA MARİ.l
Vapuru
C E N O V A
için yükUyeccklerdir. Türkiye için umumi acentaları:
LEVANT EKSPRES T. I,. Ş Galata Hiidavendlgâr
Han Tel: 44791 - 44792
tere ayırmanın mümkün olmadığı küfemde Bobert Boyle’uri 1661 yılında ııeşr edilen " l'lıe Seeptieal Ğhymist" adlı kitabında ilk defa ortaya attığı nara’ riye kimya İlmînin esasını teşkil etmektedir O ramana kadar bilgililer, milâttan önce dördüncü asra kadar geri giden ve esas dört unsurun ateş, sır, toprak ve havadan ibaret olduğunu re diğer bütün maddelerin muhtelif nisbtttcrde btı dört unsurdan mürekkep bulunduğunu kabul eden Aristo faraziyesine bağlı bulunuyorlardı Böyle, unsurun hakiki mahiyetini bulmakla
ilmi düşünüşün istikametini tamamen değiştirmiştir. Cork Kontunun oğlu olan Böyle 16‘27'de İrlanda'da doğmuştur. Sekiz yaşında iken meşhur Eton mektebine gönderilmiş ve bilahara Orford'ta tahsil etmiştir. Hayatının mühim bir kısmını gene bu üniversitede geçirmiş ve burada geniş bir saha iizerinede ilmi araştırmalarda bulunmuştur. Başardığı işler arasında, ilk hava tulumbasının keşfi, odundan metil alkol yapılması ve Böyle kan muin un vaz'ı vardır ki. bu kanun bir* gazın hacminin tazyikle nasıl değişliğini izah elntekfe elan kullanılmakladır. Böyle'dan önce kimya, sahte
doktorlarla simyacıların at oynattıkları bir saha idi. Boyfe’un O.r-ford'laki mesaisi kimyaya ilmi vakarını ve mevkiini sağlamıştır. Bundan dolayı, Robert Boylc'ıin biıltin dünyaca " kimyanın babası " olarak kabul edilmesi sebepsiz. değildir.
lUPERlAL KEMIKAL İNDUSTFUS t TURKEY) LTD. İSTANBUL
SADRAZAM CEVAT PAŞA
BİRADERİ
Şaküır Paşa'nın
Harikulade Eşya Müzayedesi
21 Ağustos 1949 pazar günü saat 10 da Büyükadada, Şehbal sokak Şaklr Paşa köşkünde yapılacağı sayın halka bildirilir. Portakal Mobilya Evi
Boş Boya Bidonu ve Hurda
satılacaktır. İstiyenler İst. Demtrkapı 7 No.
HALİL SEZER KARYOLA ve MADENİ EŞYA
FABRİKASINA müracaatları
Batık Yeni Traktör Satışı
GÜVEN
Tiirk Anonim Sigorta Sosyetesinden
19 Temmuz 1949 tarihinde Sarayburnu ile Kız Kulesi arasında Mavnacılar Derneğinin 202 numaralı mavnası İle birlikte ve sandık İçinde olduğu halde batan 14 adet FORDSON Traktör satılacaktır. Satış şartları Sosyete Merkezinin bulunduğu Galata Bankalar caddesi Sümer bank Binasının holünde asılı bulunmaktadır. Taliplerin en geç 25 Ağustos 1949 perşembe günü akşamına kadar Sosyetemize müracaatları ilân olunur.
Senelerden beri beklenmekte olan dünyaca tanınmış Paris'in tNNOXA tuvalet müstahzarlan yeniden piyasaya arz edilmiştir.
LAIT INNOXA (Ma ki ya jı temizleyen süt)
SAT1NEE (Yağsız Krem)
INOXINE Krem)
ve her cilde uygun on muhtelif renkde P ü D-HAI.A2 bütün satıcılarda şık bayanların emrine âmadedlr.
INNOXA
Nişantaşı Çınar Caddesi — Özel
Yatılı | | Yatısız
"Şişli Terakki Lisesi
Ana, İlk, orta ve ilse sınıflarına öğrenci kaydına başlanmıştır.
Müracaat saatleri her gün D dan 17 ye kadardır. Az sayıda boş yerimiz vardır.
Kız |ww| Erkek
iBaaı iB«aı !■■■! !■■■■ IIIBI ıaoa ıaaa ııaa Hk£
• ■■■V
■■■■■■
ak aBf ,-RRtav
■ >■111111
■■■■■■ ■■■■■■
■■■■■■
mır ■■■■' ■■■F
■ ■■■r


■ V ■t
■ ■
Bir
ile
■ 1

!î'

İl
A’

radyoda aranan bütün meziyetleri haiz bu cihaz ANKARA ve İSTANBUL radyolarının neşriyatı
kusursuz dinlendiği gibi daha bir çok uzun ve orta dalgalı istasyonların da yayını mükemmelen zapt edilir. Büyük PHILIPS radyoları gibi mükemmel randıman veren bu ahize, radyo tekniğinin en son yeniliklerine göre imal edilmiş küçük bîr harikadır.
h

Mütercim Aranıyor
Türkçüden Fraıısızeaya ve Fransızcadan Tiirkçeye ga- I yet İyi tercümeye muktedir iki mütercim alınacaktır. Bu I vasıfları haiz olanların denem geçirmek üzere Ankara I caddesi 60 numaraya müracaatları.
İngilizce bilenler tercih edilir
İstanbul Vakıflar Müdürlüğü İlânları
Cinsi Mikdarı ilk teminatı
Ekmek 100 bin adet İ5ÛÛ lira
Guraba lıastahanesine 949 yılı İçin lüzumu olan ekmek kapalı zarf usullle eksiltmeye Konulmuştur.
İhalesi 25/8/949 tarihine tesadüf eden perşembe günü saat 15 de Vakıflar başmüdürlüğünde toplanacak komisyonda yapılacaktır. İsteklilerin 2490 sayılı kanunun tarifi veçhile htı-zırlıyacakları teklif mektuplarını İhale saatinden oir saat evveline kadar makbuz mukabilinde komlsyo başkanlığına vermeleri lâzımdır. Posta He gönderilecek mektuplar yine ihale saatinden bir saat evveline kadar gelmiş bulunması şarttır Postada gecikmeler kabul edilmez. Şartnamesi her gün çalışma zamanlarında başmüdüriyet binasında görülebilir. (11424ı İstanbul Yapı Kalfası okulu
Müdürlüğünden
1949 - 1950 öğretim yılı için okulumuz kalfa sınıfına gündüzlü öğrenci kaydı 1 Ağustos 1949 günü başlamıştır.
Derslere 1 Eylül 1949 tarihinde başlanılacağından 31 Ağustos günü akşamı kayıtlara son verilecektir.
Madde — 1 — Okula kaydolunacak öğrencilerin aşağıdaki şartları taşımaları lâzımdır.
a — Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak
b — Beş yıllık Yapı Enstitüsünü bitirmiş olmak.
c — 24 Yaşından büyük olmamak ve askerlikle LUsiği bulunmamak.
2 — Kayıt belgeleri:
a — Yapı Enstitüsü diploması.
b — Kimlik cüzdanı örneği alındıktan sonra aslı geri verilir.»
c — Sağlık raporu. »-Tanı teşekküllü haslahanelerden alınır.»
d — 4,5 x 8 boyunda kayıt süresi İçinde başı alâbrus traş-lı 10 adet resim.
e — 6 tane pullanmış posta mektup zarfı.
f — öğrenimine ara vermiş ve bu süre İçinde dışarıda çalışmış olanların usulüne göre alınmış iyi hal kâğıdı.
3 — Yapı Enstitüsündeki öğrenimlerinden ötürü mecburi hizmete tabi olanların Kalfa okuluna kayıt olabilmeleri için mecburi hizmetini yapmak üzere emrine verildikleri kuramlardan izin almaları ve bu izinlerini Milli Eğitim Bakanlığına vaktinde, bir dilekçe ile bildirmeleri lâzımdır.
Kalfa sınıfına kaydedilmek latiyenlerln Zlnclrlikuyudakl okulumuz müdürlüğüne baş vurmaları ilân olunur, (114411
İÜRKİYE UMUM MÜMESSİLİ MATAŞ TİCARET t. A. Ş.
GALATA. RrhhrT» ead. £•**! yolcu salonu kareta, Tahlr M" ClincU hat TEL. 1 AABÛ5.0
|«tanbul perakende »artı* medara» :
Galata. KUreUçllar cad, No. 67 TEL. 4KM0O
A NKARADA; ARİF »ALTUK Pah» caddnal Na İl

Comments (0)