r- K ü (ç ü k n Hanlar K (5 i A M AKŞAM H e r g ü n
Bugün 6 ncı Sahifede 8 SahSfe
Sene 31 — No. 11078 — Flatl; ber Terde K) kuruştur, PAZARTESİ 1* ASnstos 1948 Sahibi; Necmeddin Sadak — Yan İslerini Hilen İdare eden: C. Bildik -
Bütün Suriyede sıkı yönetim ilân edildi
Eski cumhur başkanlarından Haşim Atasi muhtelit bir kabine kuracak
Hüsnü Zaim’le Başbakan Muhsin Barazi evvelki gece tevkif edildiler ve kısa bir muhakemeden sonra kurşuna dizildiler
[Foto: Hamca R Üstem - tzmirl >
Eski Suriye saylavları Şam'da toplantıya davet edildiler
Londra 15 (R> — Suriyedezl hükümet darbesi hakkında alınan haberlere göre vaziyet şudur: Mareşal Hüsnü Zaim iktidar mevkiine geldiği zaman vadcttiği şeyleri yapmamış, akrabalarını kayırmış, milletin parasını israf etmiştir. Bu yüzden umumi bir hoşnutsuzluk baş göstermiştir. Bunun neticesi olarak bir hükümet darbesi yapılması kararlaştırılmış, Hüsnü Zaim ve Başbakan evvelki gece tevkif edilerek askeri mahkeme tarafından, muhakeme edildikten sonra kurşuna dizilmişlerdir.
Eski Cumhurbaşkanlarından Haşim Atasi muhtelif partilerin iştirakiyle bir kabine kurmağı kabul etmiştir Kabineye Fa tıs - el - Huri. Mustafa Barmada, Haşan Hâkim gibi tanınmış simaların girmesi muhtemeldir.
Bütün Suriyede sıkı yöteİra İlân edilmiştir. Yeni hükümet Arap Birliği devletleriyle tam iş birliği yapacaktır. Şanı radyosu. Hüsnü Zaim'in Arap milliyetçiliğine hıyanet ettiğinden devrildiğini söylemiştir.
Hüsnü Zaim. Mısır ve Suudi Arabistanla kuvvetti bir anlaşma yapmıştı, Mısır kıralı sarayda 3 gün matem tutulmasını emretmiştir.
Suriyede yeni bir hükümet darbesi yapılmış; Cumhurbaşkanı Mareşal Hüsnü Zaim İle Başbakan Muhsin Barazi tevkif edilmişlerdir. Bunlar kısa bir muhakemeden sonra kurşuna dizilmişlerdir. Hükümet daroe-sini yapan, ’-lk hükümet darbesine İştirak eden Albay Sami Hiriavi ile Yarbay Behiç Kal-laş ve arkadaşlarıdır. Yüksek rütbeli on subay evvelki gece sabaha karşı 3.30 da Hüsnü Za-im'ln evine gelmişler; kısa bir çarpışmadan sonra muhafaza kıtasını dağıtarak içeri girmişler; Hüsnü Zalml tevkif etmişlerdir. Diğer bir grup da Başbakanı tevkif etmiştir.
Veliefendi hâdisesi
iki hafta evvel Veliefendi at yarışındaki hâdiseye sebep olan 12/11 at numaralı biletlerin ikramiyeleri dun Vellefendl-de tesblt olunarak bilet hamillerine kazandıkları para karşdı-fiında kuponlar verilmiştir’ Fakat tediyesi bilâhare yapılacaktır
Diğer bahislerin biletleri de alâkalılar tarafından inceiea-*oek üzere toplanmıştır.
Kurşuna dizilen Mareşal Hüsnü Zaim
Kurşuna diziliyorlar
Tevkif edilenler Mezzeh kalesine nakledilmişler, burada Albay Sami İle Yarbay Behiç Kal-laş’ın başında bulundukları bir mahkeme kendilerini muhakeme ederek İdama mahkûm etmiştir. İki mahkûm saat 4.30 da kurşuna dizilmiştir.
Bir hükümet kurulmasına
kadar şunlar memleketi İdare edeceklerdir: Yarbay Behiç Kal-laş, AlAeddin Naddas. Binbaşı Abıırsaf, Yüzbaşı Mehmet Mâruf, Haşan Furaymcl, Halil Mahmut, Mahmut Rüfaî, Mahmut Yero, Haşan Hâkim.
Hüsnü Zaim. devletin parasını İsraf etmek, taklb ettiği sl-yaselte memleketi güç mevkie düşürmekle İtham edilmiştir.
Ankara'da alâka
Ankara 15 (Akşam! — Suriyede vuku bulan hükümet darbesi şehrimizde büyük bir alâka uyandırmıştır. Siyasi mahfiller bir tefsirde bulunmanın. henüz erken olduğunu söylemektedirler. Sadece Hüsnü Za-im’ln Türk dostluğunu ispat etmiş bir şahsiyet olarak tavsif edilebileceğini bildirmektedirler. Bu mahfiller, hâdiseleri büyük bir sükûnetle taklb etmektedirler.
Hinavî’nın hayatı
Şam 15 (A.A.) — France -Presse ajansına verdiği beyanatta albay Sami ELinavi hiç bir şahsi ihtiras peşinde koşmadığını vc hükümet darbesini genel kurmay ile birlikte hazırlayarak tatbik mevkiine koyduğunu bildirmiştir.
Bundan sonra bütün ordunun kendisi İle birlikte yürüyeceğini bildiren albay Hinavi ilk hareket olarak milletin her sınıfına mensup başlıca temsilcileri halkın itimadını haiz demokratik ve sivil bir hükümetin kurulması için toplantıya çağıracağımı bildirmiştir.
Muhtelif parti temsilcileri dün öğleyin ordu genel karargâhında Sami Hınavinln başkanlığında toplanmışlar vc Albay Hınavl, yeni hükümet darbesinin sebeplerini izah ederek
(Arkası sahtfe 3; sütun 7 de)
Batı Alman-yada seçim
Komünistler ağır bir mağlûbiyete uğradılar
Londra 15 (R.) — Bata Al-maııyada saylav seçimi dün yapılmıştır. Seçime İştirak nispeti yetmiştir.
Seçimde Hıristiyan Demokratlar başta geliyorlar. Bundan sonra Sosyal Demokratlar, Müfrit sağcılar, liberaller ve son olarak komünistler geliyor. Komünistler büyük mağlûbiyete uğramışlardır. Netice şudur: , Hıristiyan Demokratlar 8.129.00ı) Sosyal Demokratlar 5,886,009 Müfrit sağcılar 3,771,000
Liberaller 2,511,000
Komünistler 1,090,000
Sosyal Demokrat liderlerinden Schumacher Adenaner seçilmişlerdir. Komünistlerin baş seçim dairesi olan Dortmund da mağlûp olmuş, 41 bine karşı 13 bin oy almıştır.
Seçime göre saylav!ık adedi şudur:
114 Hıristiyan Demokrat
110 Sosyal Demokrat
31 Liberal
18 Muhtelif partiler
8 Komünist.
Başbakan jjitti
On güne kadar Anadolu’da geziye çıkacak
Başbakan Şemseddln Günal-tay dün akşamki ekspresle An-karaya hareket etmiştir. Başbakan Haydarpaşa garında kendisiyle konuşan gazetecilere on güne kadar Doğu Anaodlu-da bir geziye çıkacağını beyan etmiştir.
Başbakan. Suriyedekl son hâdiseler hakkında soruln bir şule de şu cevabı vermiştir:
(— Komşu memlekette huzur ve sükûnun az zaman İçinde tekrar teessüsünü temenni ederiz.»
Milli Eğitim Bakanı Tahsin Banguoğlu, Devlet Bakanı Cemil Barlas, Ticaret ve Ekonomi Bakanı Vedat Dicleli, Ulaştırma Bakanı Kemal Satır, Tekel Bakanı Fâzıl Şerefeddln Bürge de dün akşamki ekspresle Ankara-ya dönmüşlerdir.
ii-îırijiirt jiü'jiL'ü
Üç fotoğraf daha...
Ve bir hüsnfihal vesikası...
Çok imzalı bir mektup aldık, hulâsa ediyoruz:
«En alelâde işlere alınmak bile, dayanılmaz formaliteleri icab ettiriyor. Bir amele, bir tayfa, yahut bir müessese hamalı olacaksınız,; erûya Sadrazamlığa talipmişsiniz gibi oradan tahkikat, beriden hüsnühal vesikası, daire daire dolaş! Fotoğraflar, istidalar... Evrak pineklesin, haftaya bir uğra bakalım... Halbuki, sabıkalı olsak, hüsnühal vesikamız olmasa, en âdî işlerde dahi ekmek paramızı ka-zanamıyacak mıyız?» Şunun kemali tayfalık, amelelik, hamallık,..

Yüksek mevkili baylardan biri, çöpçüye kızmış. Adını, numarasını, âmirini sormuş. Şikâyet ederek işten çıkartacağını söyleyip tehditler savurmuş.
Çöpçü, dinlemiş, dinlemiş; ceketini çıkarmağa boşlamış:
— Al be yahu... Şimdiden istifa ediyorum .. Zaten lıen bu mesleğe kadar düştüm; daha nereye attırabilusta M...
Yunan iç harbi
Hükümet kuvvetleri Arnavutluk hududuna geldiler
Atina 15 (R) — Çetecilere
karşı taarruz muvaffakiyetle devam ediyor. Yunan kuvvetleri Arnavutluk hududuna 2 kilometre mesafeye kadar varmışlardır. Milli Müdafaa Bakanı Başkomutan general Papagos’a bir tebrik, mesajı göndermiştir. (
Hindistanın istiklâli
Bugün ikinci yıl dönümü kutlanıyor
Hindistan. Istilklâle kavuşma sının ikinci yıldönümünü bugün kutluyor. Bu münasebetle Hindistan'da büyük merasim yapılacaktır.
Hintliler IstLlklâle kavuşmak için uzun mücadelelerde bulunmuşlar ve yorulmadan çalışmışlardır. Yirminci asrın büyük müttefiklerinden biri o-1 lan Gandhi bu mücadelede bilhassa temayüz etmektedir.
Delhi'den gelen telgraflar istiklâl günü münasebetiyle ağaç d’kme, hali arazînin ziraate şa-LLh hale konması, seoze yetiştirilmesi, bu suretle 1051 de Hindistan'ın gıda bakımından kendisine yeter vaziyete gelmesi İçin büyük bir programla işe girişlldiflnl bildiriyor.
Eskişehir verem hastanesi
Ankara 15 (Akşam) — Sağlık vc Sosyal Yardım Bakanı doktor Kemali Bayezlt yeni yapılan verem hastanesini açmak üzere bu akşam Eskişehir® gidecektir. Bakan bu münasebetle: »Eskişehir verem savaş derneğine 90 bin liralık yardım yaptık. Hastanenin açılışından sonra İdamesi Sağlık Bakanlığı- I na alt olacaktır.» demiştir. i
Ordu muhteliti 2-Fenerbahçe2
LYaztsı ikinci sahüozlmdel
Duuku maçtan bir enstautauu
İnönü seçim zorlaj kazanılamaz diyor| --------------------------- C0 Vatanda hiç bir sebep ve bahane S? ile düşmanlık olmıyacaktır U
İzmir > 14 — Ege bölgesinde tetkik gezisine devam eden Cumhurbaşkanı ödemişte bir hitabede bulunmuş ve seçim mevzuuna temas ederek demiştir kİ:
— Ben siyaset cereyanlarının kanun dışına çıkmamasını vatandaşlara söylemek için şehir şehir dolaşmağa çıktım. Kanun dışına taşacak siyaset cereyanlarının âkıbetlerlndcn vatanımızı korumak için elimde bulunan imkânların hepsini kullanmak borcumdur.
Hiç bir siyasete, tüç bir şahsa ima ile bile tariz etmek hatırımdan geçmez. Hiç bir muameleye. hiç bir târıze devlet hizmetinde kırılmak ise ne âdetlmdir. ne de vaziyetim boyıe bir teessüre müsaittir,
Ben, hissi, şahsi dâvaların çok üstünde bir dâvanın peşindeyim. Demokratik rejim memlekette yerleşecektir. Demokratik rejim, hastalık devTini geçire geçire bu devrin donum noktasına gelmiştir. Demokratik rejim, bütün güçlükleri yenerek dönüm noktasından selâmet yönünü tutacaktır.
Bu neticeleri temin etmek için ben bir İnsanın, bir devlet reisinin sarsılmaz bîr irade ile yapabileceği bütiin vazifelerin İfası yolundayım.
ödemişliler, şimdi size hedeflerimi birer birer sayayım:
Vatanda düşmanlık olnuya-caktır. Hiç bir sebep ve bahane ile düşmanlık bir siyaset prensip! olarak bu memlekette büküm siinniyecektir.
Düşmanlık prensip! üzerinde bir seçim yapılacağı bir defa kabul edildikten sonra, o memlekette zorla İktidarı elinde bulundurmak prensipl kabul edilmiş demektir. Bizim demokratik rejimde zorla iktidarda kalmak asla olmıyacaktır. Gene bizim demokratik rejimde, zorla İktidara gelmek de asla ol-
nuyacaktır.
ödemişliler, sizinle konuşurken Türkiyedeki bütün vatandaşlarımla şimdi içinde bulunduğumuz vaziyeti anlatmaya çalışıyorum. Siyaset hayatmış en yüksek buhranına vardıktan sonra selâmet yoluna dönmektedir. Siyasi partiler birbirinin karşısına ve memlekete karşı çok nazik bir duruma gelmişlerdir. Memleket benim gördüğüme göre, apaçık huzur ve sû-kn istiyor, düşmanlık istemiyor. Bunun karşısında siyasi partilerin bütün hayatı bir nokta üzerindedir. Haksız olmamak Haksız vaziyette ulan parti memleket efkârını kaybedecektir.
Emin bîr seçim
Serbes ve emin bir seçimin lüzumunda hiç bir siyasi parti ayrı değildir. Anca» siyası par tilerin serbes ve emin seçimi yürekten isteyip istemedikleri hareketleriyle ve icraatlarıyla tecessüm edecektir.
Çok ciddî bir mevzu üzerindeyiz. Çok uyanık bir millet önündeyiz. Haksızlığın ve yanlış prensiplerin İzan ve teviline ne şekilde çalışılırsa çalışılsın hakikatte memleketin ve dünyanın gözünden setredile-mez.
Hükümet serbes ve emin bir seçimin bütün şartlarını kanunla himaye edecektir.
Vatandaşlarda İktidar partisi için ve hükümet için bugün butun memlekete karşı seçim u-zerinde bütün tedbirlerin hulûs ile alınacağına dalı hiç bir tereddüt bırakmamak ilk vazifedir.
Seçimde zorla netice almak prensip olursa, bu bizi gözünüzün göremiyeceği kadar geri asırlara götürür. Bu. o kadar açık bir hakikattir ki. bunun üzerinde fazla durup vatandaş-(Arkasr sahile 2; sütun 1 de)
AKŞAM
Bahlfe 2
«ELI
Devlet babanın haylaz çocuktan
Dikkatler sütunumuzun muharriri geçen gün dikkatini yaman bir noktaya çevirmişti! İngilte-rede devlet hesabına mühendislik tahsil eden ve bu arada bir imtihan dalaveresi çevirmek için daktilo ktza rüşvet teklif eden talebelerimiz — Allah talebe eylesin — 32 ilâ 35 yaşlarında imişler. Çocukları var mı? Torun sahibi olmaları yaklaşmış mı? Ajans ehemmiyeti rüşvet bahsine verdiği için o taralı pek incelemiyor. E-ğer adam olmakta olduğu gibi, baba olmakta da gecikmişlerse tahsili bitirmenin girift düğümünü günün birinde çözdükleri zaman hayatta yapacak işleri kalnn-yacak demektir. Memlekete döner dönmez emekliye ayrılmalarından başka çare görünmüyor. Bari yeni E-meklilik kanunu bu gibiler İçin müreffeh bir ihtiyarlık temin etse de tahsil yol un da yıllarca süren zahmetli yolculuk dinlendirici bîr ihtiyarlıkla sona erse.
Hakikaten şaka etmiyorum. Bizim bildiğimiz 35 yaşında hâlâ tahsil eden adama devlet kapısında iş yoktur. Devlet baba böyle karar vermiştir. Merak ederseniz gazetelerde çıkan »Memur alınacak »başlıklı ilânlara bir göz atınız. Oralarda (30 yaşından büyük olmamak» diye bir kayıt bulunduğunu görürsünüz. Devlet baba 30 yaşardan büyük adamı memurluğa almadığını ilân ederken 32 ilâ 35 yaşındaki adanılan kendi hesabına neden tahsil ettirir? İşte anlaşılması güç olan asıl budur.
Çok çocuğu olanın hesabını şaşırması bir dereceye kadar mâkuldür. Onıın için hazır sırası gelmişken Devlet baba muhtelif memleketlerde tahsile gönderdiği çocuklarının nüfus kâğıtlarına bir baksa da haylazlan tasfiyeye uğı-atsa biç fena olmıyacak.
Şevket RADO
Ankarada fecî bir uçak kazası
Ingiliz hava ataşesi ile üç Türk ve üç Ingiliz öldü
Ordu muhteliti 2, Fenerbahçe 2
Karşılaşma iki denk kuvvetin çarpışması halinde geçti
kanlarında bazı değişiklikler yaptılar.
Neteklm bu değişiklik tesirini göstermekte gecikmedi ve 32 Hiçi dakikada kornerden gelen topu Samim İkinci defa Ordu muhteliti kalesine atarak takımını berabere duruma getiren golü yapmağa muvaffak oldu.
Oyunun mütebaki kısmı her iki takımın da neticeyi lehlerine çevirmek İçin sarfettlklerl gayretler semeresiz kaldı ve maç da boylere 2-2 beraberlikle sona erdi.
Halûk SAN
Hususî karşılaşmada
Dün Fenerbahçe stadında mühim maçlardan evvel yapılan öz Fenerbahçe ile Türk Spor mecmuası takımları arasındaki futbol maçında öz Fenerbahçe takımı 2-0 rakibini yenmiştir.
Basketbol karşılaşmaları
Açık hava basketbol turnuvasına dün şişil Halkevinde devam edilmiştir. Kurtuluş - A-nadolUhisan 81-28 yenmiş, Fenerbahçe de Vefaya hükmen galip gelmiştir.
Muvasalatı kürek
Türk - Yunan dostluğu
Dışişleri Bakanının demeci
15 Ağustoj 1040
Dünkü karadan sonra yere düşerek parçalanan re yanan uçak
Ankara 14 (AA.) — Biiyük bir teessürle öğrendizlmlze gö-re Türkiyeyl ziyaret edecek o-lan İngiliz av bölüğünü karşılamak üzere İngiliz hava ataşesi Tuğgeneral Bârtholomev ile muavini Yarbay Simon Mauf ve Yarbay L. Burman, bir İngiliz çavuşu, hava kuvvetlerimizden Binbaşı Semih Yüriikars-lnn. Yüzbaşı İrfan Doğan ve Başçavuş Ahmet Kavurmacı bu£iin bir askeri uçağımızla Etünesgut hava alanında İzmi-re hareket etmişler ve kalkıştan biraz sonra uçak sol motoründe çıkan bir ânza dolayısiyle mecburi iniş yaparken yere çarparak yanmış, içindeklterden hiç İdnıse kurtulamamıştır. Hâdise Ankaranın bûtiin mahfillerinde derin bir teessür husule getirmiş; hükümet adına Dışişleri Bakanlığı Protokol Umum müdürü Kadri Rezan İngiltere büyük elçiliğine giderek Cumhuriyet hükümetinin bu feci kazadan duyduğu derin teessürü ve tâzlyetlertnl bildirmiştir.
Ingiliz hava filosu bugün İzmir’e geliyor
Yurdumuza geleceğini bildirdiğimiz İngiliz hava filosu bugün saat 11 de tamire gelmiş o-lacaktır. Filo Eskişehir yoliyle 19 ağusotsta şehrimize gelecektir.
Ankara 15 (Akşam) — Uçak kazası haberi, dün şehrimize kısa bir zamanda yapılmış ve derin bir teessür uyandırmıştır. Hükümet adına Dışişleri Bakanlığı protokol umum müdürü Kadri Rezan İngiltere Büyük Elçiliğine giderek Cumhuriyet hükümetinin bu acı kazadan duyduğu derin teessür ve Vaziyetlerini bildirmiştir.
Ölen Türk havacılar İçin bugün saat 12,30 da büyük bir askerî tören yapılacak ve cenazeleri Cebeci şehitliğine tevdi olunacaktır. İngiliz havacılan İçin yarın bir tören yapılması kararlaşmıştır. Havacılar muvakkaten askeri mezarlığa gömülecektir.
Inönii seçim zorla kazanılamaz diyor
(Baş tarafı I inci tahifede) lanmı yormak istemem, şimdi vazıyet şudur:
Hükümet, bütün memleketin gözü önünde doğru, emniyetli bir ’-?çimin bütün şartlarını temin edecektir. Memlekette ■uıia seçim kazanmanın yolla-nsu. bütün teşebbüslerini, bütün imkânlarını tıkayıp, kapayacaktır. Vatandaşlar, siyasi parti emniyeti bfr seçimin bütün şartlarım gözleriyle görürken, seçimde zor kullanmanın bütün kapılarının kapandığına da ma-araklardır. Benim uğraştığım, kapıların kapanacağından şüphe ettiğimden değil, zorla seçim kazanmanın imkânına vatandaşlarımın inanmasını ve buna göre zihinlerinde ve hareketlerinde hazırlanmalarını önlemektir. Ruhlar ü-zerinde çaılşıyorunı Cemiyetin ruhundaki hastalık üzerinde çalışıyorum.
Bu hastalığı tedavi edemezsek alacağımız maddi tedbirler az semere verecektir, ve vatandaşlar arasında gittikçe huzursuzluk oJucaktır. Vatandaş-
lar arasında huzursuzluk düşmanlığa varacaktır. Vatandaşlar arasında düşmanlık, beni dinleyen bûtiin Türkiye balkına ödemişten söylüyorum, vatandaşlar arasında düşmanlık sizin İki cihan harbinden kurtardığınız, memleketi mutlaka felâket götüerecektir.
Türkiyede sesimi işiten bütün vatandaşlar, aranızda seçim yüzünden, seçimde zor kullanmak prensipl yüzünden düşmanlık çıkıp memleketin felâkete götürülmesine devletin başında bulunan vatandaş olarak bütün kuvvetimle mukavemet edeceğim.»
Cumhurbaşkanı bugün Gölcüklülerle de bir hasbıhalde bulunmuştur.
Umumî seçimlere doğru
İzmir 14 — Burada büküm süren kanaate göre iç politikada gelişmeler yeni bir safhaya intikal etmek üzeredir. Bugünkü kaynaşmaları umumi seçimlerin lakibedec*di anlaaılmak-tadır.
DÛn Fenertnhçe zadmdn Orda muhteliti ikinci karşı! aşnm-nrnı Fenerbahçe 11c takriben on IM bine yakın bir seyirci kalabalığı önünde ynpü. Bamlh Du-rnnsoy'uıı hakemliğinde yapılan bu maça İki takım şu şekilde çıktılar:
Ordu muhteliti: Remzi - ismet, Rıdvan - Mustafa, Necdet, K. Halil. - Kemal, Sabahaddln K_ Babahaddin), Bahir. Refik (Ertuğrul), Nuaret (Cemal).
Fenerbahçe: Erdal - Erdoğan, Ahmet - Salâhaddin (Samimi, Samlnı (Refct), Süleyman - Gü caydın (Erol), Erol (Salâhad-dta), Cemal, Lef ter, Şefik (Ha-Bt).
Bir gün evvel tstanbulspora karşı, enerjik, seri ve deplasmanlı bir oyun çıkaran Ordu muhteliti, dün idmanlarına yeni başlamış olan Fenerbahçe karşısında beklendiği kadaT muvaffak olamadı.
Birinci sebep olarak şanssızlıklarım gösterebilirsek de, 1-klnci sebep olarak santrforları Bahirin çok soğuk kanlı oynayışı idi. İstanbulspor maçında çok güzel bir oyun çıkaran Şahit, dûn nedense tutuk oynadı ve verimsiz kaldı. Halbuki Ordu muhtelitinin tarzı dalma santrfor vasıtaslyle netice almağa dayanıyordu.
Nefes, enerji ve deplâsman bakımından çok iyi bir kıvamda olan Ordu muhtelitinin İyi bir antrenör elinde, dünya ordu şampiyonasının yapılacağı e-klm ayma kadar çalıştırılması halinde çok İyi bLr netice alması beklenebilir.
Ordu muhtelitinde bugün i-çin taktik ve teknik bakımından bazı eksikler vardır ki bir buçuk aylık disiplinli ve devamlı bir çalışma neticesinde giderilebilir.
Fenerbahçe takımı ise: Henüz idmanlara başlamış olmasına rağmen çok forma gireceğini dünkü maçla göstermiştir. Ordu muhteliti ek ipi enerjik ve süratli futbol oynıyan bir takıma karşı 90 dakika dayanması lehlerine verilecek birinci nottur. Bilhassa Fenerbahçe takımında yeni transfer edilmiş Erdoğan, Süleyman. Günaydın, Cemal ve Şefik gibi oyuncuların içinde Süleyman çok ümit veren ve İstikbal vadeden bir o-yııncu olduğu hissini seyircilere veriyordu.
İlk devre
Oyunun İlk 15 dakikası karşılıklı hücumlar arasında geçti.
15 inci dakikada Kemalin şutu verirken direğe çarparak geri geldi; Bahir yetişti İse de of-sayd.
25 İnci dakikada Lefter vası-tasiyle yapılan Fenerbahçe hücumunu Ordu muhteliti kalecisi Remzi güzel bir çıkışla durdurmağa muvaffak oldu.
36 ncı dakikada Ordu muhteliti favul yaptı. Lefter, Salâ-haddlnin çektiği frikikten gelen topu ortaladı. Cemal kafa Ue Fenerbahçeye İlk golü kazandırdı.
42 nel dakikada Sahlrln bir hücumunda top,, Samimin eline değdi İse de kasıt olmadığından, hakem çok hakti olarak bu hareketi cezalandırmadı.
44 üncü dakikada Ordu muhteliti solaçığm çektiği şutu Erdal güzel tuttu.
İkinci devre
5 inci dakikada Erdalın boş bıraktığı Fenerbahçe kalesine Sahlr, Ordu muhtelitinin beraberlik golünü yapamadı. Akabinde Lefterln şütü avut oldu.
10 uncu dakikada Ordu muhteliti soliçlertnin çektiği isabetsiz bir şütle İkinci muhakkak gollerini de kaçırdılar.
18 İnci dakikada Refik çıkarak yerine Ertuğrul girdi,
20 nel dakikada Bahir aldığı bir ara pasından istifade ederek takımını berabere getiren golü yaptı.
n inci dakikada Ertuğruldan yerinde bir pas alan sağaçık Kemal, İkinci Ordu golünü de yapmağa muvaffak oldu, tki dakika içinde mağlûp durumdan galip duruma geçen Ordu muhteüB rahat bir oyun çıkarmağa başladı.
Fenerliler ise mağlûbiyetin «azetiti Ur akavJkmel ue ta-
Atina'dan verilen bir habere göre, Dışişleri Bakam Necmed-din Sadak Btrasbourg’da Yunan gazetecilerini kabul ederek kendilerine Türk - Yunan mü-nasebatına dair beyanatta bulunmuştur. Necmeddin Sadak demiştir ki:
■— HİÇ bir hâdise Türk - Yunan münascbatında anlaşmazlık husule getiremez. Bu İki millet dünyada pek az milletler kadar, yekdiğerini anlamışlardır. Geçmiş tarihteki tecrübeler ve gelecekte karşılaşacağımız müşküller daha samimî bir dostluk, daha sıkı bk İşbirliği ve daha sağlara bir yakınlığı zarurî kılıyor.»
Sadak beyanatına ilâve olarak Yunan Hariciye Nazın Çal-darls’le görüşmekten çok memnun olduğunu beyan etmiştir.
Sadak Paris’e gitti
SLrasbourg 14 (AA.) — Sekiz gün evvel Strasbourg*a gelmiş olan Dışişleri Bakanlarının çoğu bu sabah Alzas’ın başkentinden ayrılmışlardır. Bevln kara yolu Be hareket etmiştir. Türkiye Dışişleri Bakanı Necmed-dln Sadak ve İsviçre Dışişleri Bakam Ünden kendi otomobiller) Be Paris'e hareket etmişlerdir.
Strasbourg 14 — Türkiye Dışişleri Bakanı otomobille Paris'e gitmiştir. Oradan Vlchy’ye giderek 15 gün kür yapacaktır.
yarışı
Muvasalell kürek yarışı dün Bariyerle Bebek arasında yapılmıştır. Tek çiftelerin Bariyerle Büyükdere, iki çiftelerin Büyüteçlere İle Tarabya, dört teklerin Tarabaya ile İstin ye, sekiz teklerin tstinye He Bebek a-rasında yaptıkları yarışma neticesinde Taksim birinci, Beykoz İkinci Demir spor üçüncü olmuştur. Galatasaray İklpl bu müsabakaya girmemiştir.
Marmara bölgesi yelken kupası
Marmara yelken kupası yarışmaları dün sabah Moda - Beykoz - Moda arasında orta ve büyük yatlar arasında yapılacaktı. Büyük yatların girmediği bu yarışmalar yalnız orta yatlardan 5 teknenin girdiği bu müsabakalar sonunda netice nedense İlân edilmedi. Söylendiğine göre, küçük yallar arasında yapılan bu müsabakalarda Çim birinci, Chhı-gaclıgook İkinci. Şalter üçüncü olmuştur.
Ankara - Konya yolu
Ankara 14 — Ankara - Konya yolu İnşaatı hızla devam etmek tedir. Dün Başbakan Yardımcısı Nihat Erim, beraberinde Amerikan yol heyeti başkanı Mr. WBliam olduğu halde Ankara-dan İtibaren 83 ûnûcü kilometreye kadar gitmiştir. Ankara -Konya yolu 264 kilometredir. Bunun Cihanbeyli’ye kadar o-lan 128 kilometrelik kısmı müteahhide verilmiştir. Halen 80-90 kilometre arasında çalışılmaktadır.
Yeni yıl bütçesi
Bütün devlet daireleri kadrolarında, tensikat yapılıyor
Ankara 14 — Yeni yıl bütçesi hazırlıklarına mütevazin olarak bütün Bakanlık vc umum müdürlükler, kadrolarında rasyo-nalizasyona doğru bir tadilât yapmaktadırlar. Bu tadilâtın esası kadrolarda bir tasarrufu istihdaf etmekle beraber bâzı memurları İşlerinden çıkarmak mahiyetini taşımamaktadır.
Emeklilik kanunu ve memurin kanunu tadilâtı dolayısiyle bazı memurların tekaüde şevkleri ve yerlerine yeni memurlar alınmaması esası, bu tasarrufu karşılamış bulunmaktadır. Bu cümleden olarak İçişleri Bakanlığında mahalli İdareler ve iller idaresi genel müdürlükleri tevhld edilmektedir. Bakanlıkta yapılan diğer rasyonalizasyonla beraber bu memur tasarrufunun % 40 civarında olacağı tahmin edilmektedir. Bu faaliyetin neticesi ocak 1950 de a-lınmış olacaktır.
Marasal’in sıhhî durumu
İstanbul 14 (AA.) — Bu sabah saat 9 da Teşvikiye Sağlık
Yurdundan Mareşalin sıhhi durumu hakkında şu malûmat verilmiştir:
Geceyi rahat geçirdi. Bu sabah hraret 36 buçuk, nabız 78
1950 yılma girmeden evvel, tenefmüs gayet rahattır. Hasta Ankaradan Konyaya dört saat- bu sabah istekle kahvaltı etti, te gitmek İmkânı hasıl olacak- Umumi hali İyidir. Başka kayda tır. Ideğe rblr şey yoktur.
Sovyet - Yugoslav gerginliği
Sovyet Rusya - Yugoslavya münasebetlerinin gittikçe gerginleşmesi son günlerin en ziyade dikkati çeken hâdiselerinden biridir. Bu gerginlik aylarca evvel Yugoslavyanın Kominformun her emir ve kararını kabul etmemesi üzerine başlamıştı. Tilo yüzde yüz komünisttir ve memleketinde komünizm esaslarını tatbik etmektedir. Fakat böyle olmakla beraber istiklâlini muhafaza etmek, emre tabi olmamak istiyor. Bu hareket Komin form tarafından serkeşlik telâkki edilerek Yugoslavyaya karşı şiddetli bir propagandaya başlandı, memleket için Titoya karşı bir ayaklanma vücuda getirilmesi için çalışıldL Fakat bu gayretler hiçbir netice vermedi.
Bunun üzerine Sıra iktisadi tazyika geldi. YugoslavyalIm biitün iktisadi münasebeti Rusya ve diğer peyk memleketlerle idi. Bu münasebet kesilince büyük bir buhranla karşılaşacağı, neticede boyun eğmeğe mecbur kalacağı ümid ediliyordu. Bıı iimid de tahakkuk etmedi. Yugoslavya İtalya ile bir ticari anlaşma yaptı. Amerika ile münasebetlerini sıklaştırdı. Bu sayede buhran tehlikesini atlattı.
İktisadî tazyik de tesirsiz kalınca sıra şimdi siyasi tazyika gelmiştir. Sovyet Rusya birkaç giin evvel Yugoslavyaya bir nota vererek bu hükümeti dost değil, düşman tanıdığını açıkça bildirdi. Rusyamn kapitalist devletler hakkında bile kullanmadığı bu tâbirin bir komünist memlekete reva görülmesi her tarafta büyük alâka uyandırdı. Sovyetlerin Yugoslavyayı düşman saydıktan sonra bu hükümetle siyasî münasebetlerini kesmesi tabiî ve mantıkî bir »eydir. Bunun bugün yarın ilânı belken ekilir.
Sovyet - Yugoslav gerginliği üzerine Rusların Yugoslav hududuna asker göndermeğe başladıkları hakkında bir takım haberler çıkmıştır. Bu haberler henüz tahakkuk etmemiştir. Mamafih. Rusyamn fiili bir harekete girişeceği tahmin edilmemekle beraber vaziyetin çok nazik olduğu muhakkaktır, En küçük bir hâdise beklenmiyen vakalara sebeb olabilir. — E. T.
Muhalif partilerin dünkü toplantıları
Demokrat Partinin eylülün ilk haftasında İzmir’de büyük bir toplantı tertip etmesi muhtemel
Demokrat Partinin Taksim bucağı tarafından dün Kristal gazinosunda tertibedlien siyasî
toplantıda ilk konuşmayı bacak İkinci başkam Nazlı Tlabar yapmıştır. Demokrat Partinin sadece vatan aşkı üe çırpınan bir parti olduğunu söyllyen Nazlı:
(—Eğer içimizde bundan başka duygularla karışmış olanlar varsa Allah bu gibi İnsafsızların nıuztarip milletimizi al-dattmağa vakit bulmadan cezalarını versin.» demiştir.
Müteakiben söz alan Fuat Hulûsi Demircili de. idare başında ehliyetsiz kimseler bulunmasını istemediklerini söylemiş: «İyi İdare, İyi seçim İstiyoruz» diyerek sözlerini bitirmiştir.
SÖZ alan diğer Demokrat Partililer arasında, İktidara şiddetli hücum edenler olmuştur Osman Şevki Çiçekdağı
«— Milli iradeye karşı uzanacak el. milli İradeye karşı gelen düşünceyi taşıyan lürk milletinin husumetine maruz kalacak tir.» demiştir.
D. P. İller, akşam üzeri de Büyükdere bucağında toplanmışlardır.
İli t toplantısı
İzmir 14 — Demokrat Parti mahfillerinden sızan haberler1: göre eylülün İlk haftasında İz-mirde, bütün 11 delegelerinin iştirak edecekleri büyük bir toplantı yapılacaktır. Bu vesile »e İllerden gelen, kafileler 9 ey lûl kurtuluş bayramı şenliklerinde geçit resmine büyük bir kalabalık halinde katılacaktır.
Bütün Suriyebe sıkı yönetim ilân edildi
(Baş tarafı 1 inci sabi rede) onJan kabineyi kurmağa davet etmiştir.
Eski saylavları Şama getirmek üzere eyaletlere askeri u-çaklar gönderilmiştir.
Hükümet darbesini yapan Albay Sami Hinavi. Haiepte 1898 de doğmuştur. 1916 da îs-tanbulda Harbiye Mektebinde okuduktan sonra buradan zabit vekili rütbesiyle mezun olmuş, 1917 de Osmanlı ordusiy-le birlikte Kafkasya ve Filistin seferlerine İştirak ettikten sonra Türk ordusundan mulâjdın rütbesiyle ayrılarak Arap onlusuna İltihak etmiştir.
Yüzbaşılık ve daha sonra binbaşılığa terfi eden Hinavi, Filistin harbine iştirak edere»: bir çok muvaffakiyetler kazanmıştır. Mlşmar Heyarden harlr.iın kahramanı olan Hinavi. 16 a-ğustos 1948 de Yarbay Ve 18 nln san 1949 da da albaylığa terfi ettirilmiştir.
Albay Hinavi’nin şahsiyeti
Suriyenln idaresini eline alin Albay Sami Hinavi 55 yaşındadır. Filistin harbi esnasında Suriye cephesindeki kuvvetlere komuta eden Hinavi, kendi halinde ve siyasetle iştigal etmi-yen bir subay olarak tanınmakta İdi. Halepll olan Hinavi 30 martta yapılan hükümet darbesine iştirak etmiş, fakat Hüsnü Zaim sonradan kendisinden
Kıbrıslı öğretmenlerin ziyaretleri
Türk Ocağını ziyaret eden Kıbrıslı öğretmenler
yüz çevirmiştir.
Yarbay Behlç Kallaş ise. Mareşal Zaim'İn sağ kolu addedilmekte idi. Birinci tugayın kurmay başkanlığını yapan Behlç, aynı zamanda Sami Hînaviıdn emrinde de uzun müddet çalışmıştı.
Albay Hinavi’nin demeci
Albay Sami Hinavi Reu'.er muhabirine şu demeçle bulunmuştur:
«— Suriye halkı. Zalm'in istibdat rejimine kaTşı söylenmeğe başlayınca darbeyi hazırladım. Ordu beni destelkemekte-dlr. İlk hedefimiz demokratik bir rejim kurmaktır. Memleketin her tarafındaki siyasi ti-
Şehrimizde misafir bulunan' Kıbrıs’lı öğretmenler şerefine dün Üniversite Talebe Birliği tarafından Marmara lokalinde hur çuy veri İmiş lir. Toplantıda
'söz alan talebeler Kıbrıs scya-| batinin neticesiz kalması üzerinde durmuşlar, Kıbrıslı öğretmenler de Kıbns Türklerinin görüşlerini bildirmişlerdir.
Öğretmenler bunu müteakip Türocağı genel merkezini ziyaret etmişler ve Hamdullah Suphi Tanrıöver tarafından şereflerine verilen bir çay ziyafetinde hazır bu i nmu şiardır.
derleri toplantıya davet er'.ik. Kendileriyle görüşerek biı hükümet kurmağa çalışacağız.»
I Reuter muhabirinin bir sualine cevap veren Albay Hinavi. hükümet darbesinde yabama parın: ”in bulunmadığını kay 1 detinişıir.

A K Ş A m
Sahife 8
I
Cüzam vakaları
Bir muhterem okuyucum ’ asabiyetini bana da sirayet
' ettirdi. Düşünüp duruyo-
rum: Nasıl olur be? Acaba hata edilmiyor mu? Elbette bir işi, o işin mütehassısları daha iyi bilir. Fakat baz an da mütehassıs, yahut mütehassıslar, bir nazariyeye takılırlar, birbirlerini manyetize etmiş gibidirler; müşterek dalâlet içinde olurlar. O •ebeple, mütehassıs ofcnı-yatılar daha doğru görebilirler.
Bu cüzam meselesi de böyle olmasın.
Muhterem okuyucum dikkatimi çekiyor: Son neşredilen hastalık, sağlık durumu raporlarına göre, temmuz ayı içinde yedi cüzam vakası tesbit edilmiş. Bir hastalığa yakalanmak başka. c~— teşhis edilmesi büsbütün I başka... Acaba ücra köylerde şurada burada kaç kış. )kms yakalanıyor ki, bunlar ara-1 sında, temmuz ayında yedisi tesbit ediliyor? Pek çoklarının cehalet yüzünden ve bilhassa kasten saklandığı muhakkaktır. Çünkü, cüzamı. insanlar, frengiden de daha müthiş sayıyorlar. A-itede biri hastalığı kendinde keşfetse, karısından, çocuklarından, kardeşlerinden gizi iveceği büyük bir ihtimal dahilindedir.
Bundan bir sene kadar evvel. Bakırköyde Akıl hastanesini ziyaret ederken pek muhterem iitadımiz tanınmış edib Fahri Celâl, müessesinin başhekimi olmak sı-fativle bize lütfen refakat etti: cüzamlılara tahsis edilen bahçenin tenıamiyle uzak bir köşesinde tesis edilmiş .tellerle ayrılı cüzamlılar paviyoııunu da gördük.
Tellerin arkası, «arslan yüzlü» insanlarla doluydu. Cüzam, yüzü, o şekilde tah-rib ediyormuş ki, yakalananların ifadeleri, er geç ars’an suratına benziyor. Ve bunlar, garip bir tecelli ile diğer insanlardan ebediyen ayrılmak durumuna düşüyorlar. Arslandan korkar gibi onlardan korkuyoruz. Bu dehşet, asırların telkiniyle iliklerimize işlemiştir. Bedbahtlara karşı şefkatimiz fevkalâdedir; tıbbın yeni hamleleriyle onlara da deva bularak tekrar aramıza karışmalarını, pür sıhhat mesud olmalarını diliyoruz.
Fakat, şimdiki halde mesele bambaşka. Refakatimizdeki asabiye mütehassıslarına, vaktiyle bu sütunlarda yazdığım bazı cüzam hâtıralarını anlatmıştım. Hulâsası şu:
Filerinde rica kâğıtları, bazı cüzamlılar matbaalarda biz gazetecileri bulmağa gelmişlerdir. Hastalık icabı çalışamadıklarını, adı üstünde miskinleştiklerini bilhassa Tophane civarındaki sabahçı kahvelerinde gece gündüz oturup pineklediklerini iddia ediyorlar. Bunların sayısı, yalnız İstanbul şehrinde pek çokmuş. Sade Tophane civarında yirmi altı tanesini kendileri tesbit etmişlerdi. Benim bizzat gördüğüm hastanın kolları, patlak patlak siğil içindeydi. Cebinde de hastalığını ispat eden türlü evrak vardı. Bunlar, Ortaçağda çıngıraklı külahlarla gezdirilirken şimdi neden elâlem içine bırakılıyorlar? Bunlara bir istirahat yeri ayırmak ruhim değil, bir lütuf olacaktır, çünkü bizzat kendile ri istiyorlar. Bu mevzua dair sütun sütun yazılar yazdıktan sonra, bir gün. Gülhane( terinden arkadaşım Rasim üs'la birlikte gezdiğimiz sırada. çoluk çocuk arasında, rahleye oturup güneşlenen arslan yüzlü bir adam kalkarak bizi selâmladı: matbaayı ziyaret eden cüzajnh-yı tanıdık; ve tekrar konuştuk. Hâlâ Tophane kahvesinde sabahlıyormuş. Ve gündüzleri de böyle umumi yerlerde günesleniyormuş.
A
Btıin bunları mütehassıs doktorlara anlattım. Karşılık olarak dediler ki: Bazı hastalıkların dehşet saldıkları. sonra da asırlarca uyudukları vaki imiş. Cüzam da bu arada imiş. Dehşet saldığı devir, Hazreti İsanın yaşadığı asra rasladığı için, Hıristiyanlık mcııkulatı a-.
vapurlar
Ankara vapurunun sürati 15 - 16 mile düşmüş
gibi
Evvelce de yazdığımız yarın Batı Akdeniz hattı seferinden dönecek olan «Ankara» vapuru İatinyeye çekilip revizyona tâbi tutulacak ve bu defa onun yerine «Trabzon» vapuru «un* günü sefere çıkacakta*.
Söylendiğine göre. «Ankara» nın Kazan boruları çatlamış ve sürati 20 milden 15 - 18 mile düşmüştür. Bu itibarla revizyonun uzun süreceği talimin edilmektedir.
Diğer taraftan «Trabzon» vapurunun sürati bu kadar dahi olmadığı İçin vapur İtalyan ve Fransız limanlarına geç vara’ ”” cak, bu yüzden yolcuların şim-| diden aldıkları tren biletleri |D------------3 yüzünden yanacak,
ı hattâ İsviçreye giriş vizesinden bLr kısmı dahi müddetini geçireceği için hükümsüz kalacaktır.
Yeni bin
okul açılıyor
Millî Eğitim Bakanının demeci
Dün şehrimize gelen Milli E-1 ğitlm Bakanı Tahsin Banguoğ-lu şu demeçte bulunmuştur:
«— Bu sene yurdun muhtelif yerlerinde ve her öğretim sahasında bin kadar okul açmak üzere hazırlıklara devam etmekteyiz. Bu okullarda ders verecek olan öğretmenler yetiştirilmektedir. Hâlen yabancı memleketlerde 1200 talebemiz okumaktadır.
Memleketimizin yüksek okullarına dış&ndan rağbet arttıkça bu İşi bir talebe mübadelesi şekline sokmayı düşünüyoruz Önümüzdeki yıl bütçesine mübadele kursları koyacağız. Bu kurslar bizde okumak lstiyen yabancı talebeye verilmek, buna mukabil de bizim çocuklarımızdan o memleket müessese-lerinln burs vermesini teklif e-d eteğiz.
Yakında serbes bırakılmış olan ders kitaplarının listesini müelliflere bildireceğiz, Bu sene bildirilecek kitaplar ancak bir sene sonra okullara hazırlanıp verilebilecektir.»
İstanbul - Beyrut hava seferi
Ankara 14 (Akşam )— İstanbul - Ankara - Lefkoşe - Beyrut Hint seferlerinin Şam'a kadar uzatılması için Suriye hükümeti tarafından yapılan müracaat müsait karşılanmıgtır. Yakında bu seferin Şam'a kadar uzatdması beklenmektedir.
Diğer taraftan Roma'ya kadar uçak seterleri yapılması için İtalyanlarla cereyan eden __________, . _------_ müzakereler müspet safhaya parkında matbaa sahiple- j Sirmlştir. Acente İşi halledLl-— —i._j-------------- r»—dileten sonra İstanbuldan Ko-
maya uçak seferleri bağlıyacaktır. .
Sah ah Gaz eteleri Ne Diyor ?
Ecnebi mütehassıslar meselesi
Abidln Daver CUMHURİYET*-te hariçten getirilecek ecnebi mütehassıslara, büyük bir ihtiyaç bulunduğunu Ueri sürdkü-ten sonra yansını şöyle bitirmektedir:
Hülâsa, memleketin iktisadi kalkınmacını süratle teminle vazifeli Bakanlar ve genel müdürlüklerde ecnebi mütehassısların tecrübelerinden ve bilgilerinden İstifade ötmek lâzımdır. Bunlar ne kadar çabuk getirilirse, kendilerinden o kadar çabuk faydalanıra. Bu İtibarla mütehassısların bir an evvel celbi için teşebbüslerde bulunarak
bunu temin etmek gerektir.
Afyon mahsulü
Bu yıl mahsul pek azdır
Emet’te sürek avı
Emet (Akşam» — Çlvce korusu civarındaki tarlalara, yabani domuzların üşüştüğü ve hayli zarar yapmakta olduğu anlaşılmıştır. Bunun üzerine Emet ziraat muallimllglnce bir sürek avı hazırlanmıştır. Neticede ancak 18 yabani domuz öldürülmüştür.
Bu zararlı hayvanların sürüsü 80 - 100 adet kadar tahmin e-dildlglnden. sürek avı bir daha tekrarlanacak ve belki ilçe dahilinde ve başka köylerde yapılacaktır.
Şahısların peşinde
Ahmet Emin Yalman VATAN-daki başmakalesinde memleketteki partilerin her üçünün de parti liredlerinin şahıstanım bağlı olduğuna ileri sürerek >öyle demektedir:
İşin doğrusu şudur kİ demokrasi adı altında hâlâ bir şahıslar saltanatını yürütmeğe çalışıyoruz Ortalıkta üç parti var Bunların üçü de gitgide preıı-stp İddialarından uzaklaşmış, üç şahsiyetin etrafında birer topluluk manzarasını almıştır. Üçü de tarihin malı olan ve ö-mürlerlnin geri kalan kısmını Türkiyede artık şahıslara dayanmaktan müstağni, istikrarlı bir İdare kurmağa hasretmete-
rl icabeden üç şahsiyet, ne yazık ki. birbirlerine küskündürler. Bu İtibarla Bç parti de birbirine küskündür. Ve demokrasi adı altındaki mücadele; en ziyade bu yüzden vatandaşları iki, üç düşman eepheye ayırmak istidadını göstermektedir.
Eğer Türitiyenin bir şef İdaresinden esaslı surette kurtulması ve milli hâkimiyet gidişine varması İsteniyorsa, şahısları, İsteseler de İstemeseler de zorla şef yapan hal re şartlara toptan nihayet vermek, esaslı bir idarenin temelini, prensip ölçülerine göre el birliğiyle atmak Lâzımdır. Türkiye, politika bakımından işte ancak o zaman garp Aleminin malı olabilir.
Maktu para cezaları
iuaumw.„ı
Mühim bir başarı!
--- ■■
Asgarî ceza haddi
10 Hra
-------------1
Kari mektubu
Serseri köpekler
Çin’de iç harb
Z. SİRMON t___________________™J
İstanbul vapuru Akdeniz turu seferinden dönüyor Denizyolları İdaresinin «İstanbul» vapuru yarın saat 10 da Akdeniz turu seferinden dönecektir.
Diyarbakır şayak fabrikası
Ankara 14 (Akşam) — Diyar bakır da kurulması kararlaştırılan şayak fabrikası ile yün yıkama tesislerine alt hazırlıklar bitmiştir. Fabrika 1 milyon, liradan fazlaya mal olacak ve yeril malzeme İle meydana gelecektir. önümüzdeki yıl İçinde İnşaat tamamlanacaktır.
Trenlerdeki mebus kompartımanları
Son zamanlarda Demiryollarında gitgide artan yolcu izdihamı karşısında Ulaştırma Ba ■ kanlığı mebus komoatunanları1 hakkında yeni bir karar almıştır. Buna göre evvelden kompartıman kapatmak usulü me-nedilmlştlr. Trenlerde halen bu-'
1949 İstanbul sergisi hazırlıkları
Sergi hazırlıkları hızlanmıştır. Sümerbank paviyonu İnşaatı bLr hayli İlerlemiştir. Belediye ve Ticaret Odası pavyonlarının inşasına başlanmıştır. Sergide yer ayırarak pavlyon inşasına başlayanlar arasında Tekel İdaresi, Eczacıbaşı Seramik fabrikası ve Kemal Yılmaz mobilya atölyesi de vardır.
Türkiye Balık, Meyva ve Sebze Konserveclleri 11e Eti Bank da pavlyon İnşasına başhy ocaklarını sergi İdaresine bildirmişlerdir.
İstanbul Sergisi Milli Sanayie tahsis edilmiş olduğu İçin ts-tacıbuldan başka Anadolu ve Trakyadan da bir çok ekspozunla r müracaat ederek sergide yer İstemektedirler, bu müracaatlar tetkik edilmektedir.
Belediyenin hesap kontrolörleri
Belediyenin sinamaJarla halk otobüslerinde, plajlarda ve diğer eğlence yerlerinde daimî hesap kontrolörleri vardır. Bunların kıyafetlerinin düzgün olmadığı belediyeye bildirilmiştir. Dün kontrolörlerin kıyafetlerinin düzgün olması ve traşlarının uzamış bulunmaması İçin gereken yerlere direktif verilmiştir.
rasında bu illet büyük bir mevki alıp beşerin hâtırasında da pek feci sahneler halinde yer etmiş. Yoksa şimdi fazla telâşa hacet yokmuş. Cüzam, salgın halinde değilmiş.
Buna rağmen, okuduğumuz rakamlardan, gördüğümüz sahnelerden ve bilhassa bu lâkayıtlık aşılıyaıı nazari yeden dolayı, dehşet içindeyiz. Arslandan korkuyoruz.
Bir ayda resmî yedi cüzam vakası üzerine (gizlileri Allalı bilir) mütehassısla- olmamakla beraber umumi yerin dikkatini çekeriz. kûnun sene sonuna kadar arta-
(Vâ NÛ) cağı anlaşılmaktadır.
Belediye nakdî cezalan
Belediye zabıtasının bu sene tahsil ettiği nakdi ceza miktarının geçen senelere olan nispeti tespit edilmiş bir. Alman neticeye göre *bu senelti t&hsUAt 70 bin liraya yaklaşmıştır. Bu miktar geçen senelerden daha fanla
Kudreti gftr. himmeti meşkûr olsun, belediyenin çok mühim bir iş başarmış. Pastanelerde ayakta yenilen pastalarla oturup da yenilen pastaların fiatlerini birleştirmiş ve bu kararını sıkı bir tamimle bütün kaymakamlıklara bildirmiş.
Yeni karar gereğince lüks pastanelerde yenilen pastalar, 30. birinci sınıf pastanelerde 22. ikinci sınıflarda 18 kuruşa satılacakmış.
Vazifelerini yapamıyor zannettiğimiz belediyemizin ne kadar ince işlerle uğraştığını görüyorsunuz va!
Fırınlarda ekmek vok, halk, kapıların önüne yığılıp saatlerce bekliyor. Sözüm ona riitubet derecesi indirilip şekli değildirildi. fakat fırından çıkan ekmekler gene simsiyah hamur yumağı halinde. Üstelik .gramı a* zaltıldığı halde fiati indiril,-, medi.
Bu işler böylece devam ej“ dip giderken gayretli beledi^-yemiz pastalarla meşguisN Hay Allah razı olsun, büyüftfc bir sıkıntıdan kurtard» bizi. Ekmeği beğenmtyenler pas-C ta yesinler. Ucuz yaşam.ai$2 mı istiyorsun, gir ikinci sı-C0 nıf pastaneye, ver on sekiejjj kuruşu, afiyetle ye pastayı.^ On bes kuruş feda edip öze--, rine bir şişe de soğuk Su ic-3? tin mi. değme keyfîne! Birj-de derler ki ha vat paha bileğiyle alâkadar olan vok_>» Bundan daha ucuz hayat o-O i ur mu, efendim?!... ”Q
İB £
co bulamıyorlar!^) bildirildiğin^
Harbden evvelki senelerde muhtelif mevzuatla tesblt edilen maktu para cezalan bugünkü para kıymetine göre tesirsiz hale gemlşti. Bunun İçin bilumum para cezalarının 5 misline çıkarılması hakkında ki kararlar yürürlüğe girmiştir. Bu hususta belediye cezalarının da S misline çıkarılarak tatbik edilmesi hakkında tebliğ üzerine alâkalılara resmen direktif verilmiştir.
Seyrüsefer suçlarından alınan nakdi cezalar da beş misline Çıkarılmıştır. Yeni esaslara göre 1 liralık cezalar 10 liraya yükseltilmiş ve asgari nakdi ceza haddi on lira olarak kabul e-dUmlştir. Âzamisi 250 Uradır. Bu suretle şimdiye kadar esnaftan en yüksek nakdî ceza olarak alınan 50 lira 250 liraya çıkmıştır.
Bozuk taksi saati kullanan şoförlerden de 25 Ura yerine 125 Ura, ehliyetsiz araba kullananlarla araba sahiplerinden alınan 25 er liralık nakdi ceza 125 er liraya, müşteriden fazla para ulan şoförden şimdiye kadar a-hnan 5 lira ceza yerine bunu-dan sonra 20 lira aLı nacaktır.
Londra 14 (Nafen> — Kuzey Çindekl Müslüman Çinli g« raileri bugün içft Çinin en mühim mevzuunu teşkil etmektedirler. Bunlar başlarında general Ma-Pu-Fang ve general Ma-Hung-Kwei bulunmak üzere komünistlere katiyen bo-| yun eğmlyeceklerlnl bildirmişler ve aynı zamanda kendi hudutları addettikleri vilâyetlerde. yani Çinin kuzey batı bölgelerinde komünistleri şiddetle hudi gitmiştir, kovalayacaklarını ilân etmektedirler. Sayısı milyonlara varan Müslüman Çinliler bu ge-1 neralleri ellerinden geldikleri kadar destekllyeccklerlnl bildirmişlerdir.
Bu generallerin emri altında bulunan kuvvetlerin esas nüvesini süvari kıtaları teşkil etmektedir ve bu askerlerden bilhassa komünistler çok çekin-inektedirler.
I >016 senesinde Mis Yansise kumral ran! olmuş, raksı Kadı-vsdıslnln kuzey balı kısımla- 6öydîkl bara fırınlarda din yırından geçmek isleyen komû- rtmek bulunamamıştır, nist kuvvetleri bu Müslüman ı arazisine girmek cesaretini gös-
'* terememiştl. Bu Müslüman ara- önlemek için yeni
le-
Filistin’e giden Museviler Şehrimizden İsraile muhaceret »ilâyetler- devam etmektedir. Son olarak •sarıçam» motoru Lle 170 Ya-
Ekmek buhranı
Dün kısmen zail oldu
Bir kaç gündenberl devam eden sun'i ekmek buhranı dün
Beledlye ekmek buhranını bir tedbir
Vakit
Edimeden I ~
göre, istihsal bölgelerinde peynir ve vağ fiatlerî mütemadiyen yükseltyormua. Bunun önüne geçmek için hükümetin müdahale ve tanzim satışları yapması beklenivormuş. İlgililer, bu satışların başarılı bir neticeye varabilmesi için uzun tetkiklerden sonra işe girişilmesi icab ettiğini söylüyorlarmış.
İleri sürdükleri hakimane mütalâa ve tavsiyeden belli ki «ilgililer» denilen o zatlar
«.-•euıeuıışıı. ou musıuman ara- u>> «uun --------
lunan mebus komparllmanlan ziys E|rm)î|[ cesateltal 8öste„n. 0[arafc. bundan sonra ekmekle- '“''nir ve vaj satislariyle a da mebus bulunmadığı taktirde Lv bQ MMrctln rln 10M g„m yanl ertWnl„ ISkf.1, kimseler. Niyetleri de
hardal hl k'ı m?‘lh”"“,ar“c ı İki mis» agırmtında çıkmalım a?,ikar: '?“n
larda trene binecek olan mlLlet- silsin, fıatler alabildiğine
...... ..... . I »I-... __ k-..j s.. __İrs ra rla «lıem.el .m rr->IK..UI t... ■ ....
Alşan çölüne hududu olan kararlaştırmıştır. Halbuki bu
vekilleri İse vaziyeti daha önce-| -
den istasyon memuru vasıtaslle Nlghsla vilâyeti Müslüman ge- büyüklükteki ekmekler hamur . neraU Ma-Hung-Kwei ve Sİ- çibl oıacagl lddla edilmektedir, nlng eyaleti İse general Ma- , , Pu-FUng’ın emrinde bulunmak-',™' ’e •*-
tadır. Bu İRİ general re diğer Klrdar aun bl22dt fırınları do-daha ufak rütbeli Mürlâman I la®‘raK “yeuosuI ha"’l‘et cden liderleri Çin komünistleri Müs- hnnlar hakkında zabıt tuttur-I lütnan arazisine girmeye teşeb- ,llu^ur-
merkez İstasyon ve far şeflerine bildireceklerdir.
Tekel Adanada bir
depo yaptıracak
Verilen malûmata 5öre Tekel büs ettiklkekri taktirde sonuna I İdaresi bu yıl İnşaat programı- kadar muharebe etmeye hazır na yeni bir bina daha İlâve et-1 olduklarını kumandanlarına inektedir. Bu da Adanada inşa- büdlrmişlerdlr. ÇLnde en k_. sına başlanmış olan sigara, tü- vetli Müslüman ordu birliği ge-tün vesair müskirat stok depo- neral Ma-Pu-Fang'ın emrinde sudür. bulunmaktadır.
Üniversiteliler askerlik kampı
Türkiyede yüz yaşını kuv- geçmiş 127 kişi var
Ankara 14 — 1950 yılında yapılacak olan genel nüfus sayımı hazırlıklarına devam edilmektedir.
Üniversiteliler askerlik kampına iştirak edenlerden bir g jp

Çekmece civarında Yarım Burgazda kurulan Üniversiteliler askerlik kampına iştirak eden öğrenciler dün öğleden sonra izinli olarak evlerine dönmüşlerdir. Kamptan dönen bir grupla görüşen arkadaşımıza Üniversiteliler demiştir kİ:
«— oünde 8 saat talim yapıyoruz. Dinlenmemiz ve eylülde İmtihanlara girecek arkadaşla-

1040 yılında yapılan nüfus sayımının teferruatlı tasnifi tamamlanmış. ancak neticeler henüz tabedilmemiş tir.
1945 sayımının tasnifi İse ancak yarıdadır Buna sebep olarak tasnife esas olan delikli kartonların harb yıllarında İthaline İmkân olmaması, Sümer Bank’ın İzmit sellüloz sanayi müesseseslnin imal ettiği kartonların İse bu işte kullanılamaması ileri sürülmektedir.
1945 sayımı neticelerine göre, 99 yaşını aşmış 38 I erkek ve , 89 u kadın olmak üzere 121 va-’andaş bulunmuştur.
şifsin, .----- ---------„—
yükselsin, kazançlar tıkır h kır keseye girsin.
Üzülmesinler, bu arzularının da verine getirileceğinden emin olsunlar. Bizde bir is var mıdır ki tetkik edil-ı meden girişilsin ve bir tetkik mevzuu var mıdır ki avlarca, yıllarca uzamasın? Hele su sıralarda hükümetin elinde o kadar çok inceleme mevzuları var ki, peynir. yağ fiatlerine sıra gelinciye kadar akşam olur. Hac-ce gitmek istiyenlerin döviz islerinden, ithalât, ihracat kararnameleri değiştirmekten vakit kalmıyor ki yiyecek, içecek meseleleriyle meşgul olsunlar!
Cemal Refik
it İtalyan Ansaldo tezgâhlarında İnşa edilmekte olan gemilerimizden en büyükleri olan ikisine «İzmir. ve «İskenderun», daha küçük olan Marmara, tipi diğer iki gemiye de «Bandırma» ve «Tekirdağ» isimleri verilmiştir.
Buna göre, şimdi «tamir» vapurunun İsmi «Mersin», «Mersin» vapurunun ismi de «Ayvalık »olarak değiştirilmiştir.
rımızın rahatça çalışması l;ln kamp alayı komutam albay Hu-iûsl Baykoç İle kamp komutanı yarbay Sadi Şenocak ve yüzbaşı Ziya Aydemirin aldığı tedbirlerden müteşekkiriz. 40 gün devam etmesine rağmen kamp eğlenceli geçiyor. Yemeklerimi» de İyidir.»
öğrencilerin bu kampı ayın 26 İnde sona erecektir.
Hazin bir ölüm
Düyunu umumiye mektupçusu Nazik! zade Es ad Bey mer-ınun torunu, muharrir arkada-işımiî Malatya eski Milletvekili Nasuhi Baydarim oğlu, Etlbank umumi muhasebe şefi Alâaddin Baydar’ın yeğeni, tüccardan Nadir Nail Keçelinin kayınbiraderi, Ankara Ticaret lisesi son sınıf talebesinden
Müşterilerimizin Tasarruf Hesablan arasında Özel İkramiye çekilişi:
tarihinde yapılacaktır.
SUAT HAYDAR
Konservatuar Türk Musikisi Konseri —
Tam Kadronun İştirakiyle KÜRDÜ! HİCAZ KÂR FASLI
Bu akşam saat *1 de AÇIK HAVA TİYATROSUNDA Biletler her gün saat U den İS e kadar Konservatuarda satılmaktadır. (11838*
------------------------
uzun zamandanberi çektiği e-lîm hastalıktan kurtulamıya-rak. pazar sabahı Ouraba hastanesinde vefat etmiştir. Cenazesi bugün (15 ağustos) B&yezit camiinden öğle namazını müteakip kaldırılarak Merkeıefendl kabristanında ihsar edilen ebedi iBtlrahatg&tuna tevdi edilecektir. Tanrı rahmet öyleye
Hesablannda en at 150 Lirası bulunan Kız ve Kadın mudlle-rinıiz bu çekilişten faydalanacaklardır.
Gişelerimizden tafsilâtlı broşür isteyiniz!
Türkiye İş Bankası k
«anne
AKŞAM
la Ai;
P Yarı askerî, yarı siyasî |
ATLANTİK CEPHESİNİN CENUP KANADI
Yazan: M. Şevki YAZMAN
I ımumuıu.ım.ımımım» ■ ■»ıı.ıacr * .a. i Evvel zaman içinde ş
Avrupa Birliği konseyi
Birinci derecedeki hedefi Garbi Avrupayı Sovyet taarruzun-kortımak olan Atlantik paktı ve bu paktla kurulan cephenin memleketimizi de İçerisine almamasının. büyük bir hata olduğu bizzat Amerikan Ayan ve Mümessiller Meclisinin defteri! fizalan tarafından da İfade e-dİlmiş bulunmaktadır.
Askeri icapların siyasi mülâhazalara feda edilmesine en bârız bir misal teşkil eden bu hata bilhassa Atlantik paktının vücuda getirdiği cephenin mıntıkalara taksimi sırasında kendisini olanca çıplakhğiyle meydana koydu. Filhakika Amerikan kurmay b takanlarının Avrupndaki görüşmelerinden sonraki açıklamalara bakılırsa AUantik paktına dahil memleketler savunma bakımından dört bölgeye ayrılmışlardır;
1 — Birleşik Amerika ve Kanada mıntakası,
2 — İskandinavya mıntakası.
3 — İngiltere, Fransa, Belçika, Helanda ve Lüksemburg,
4 — İtalya ve Portekiz.
Şarktan gelecek taarruza karşı Birleşik Ameııka ve Kanatlanın geri ve ikmal mıntaka-ktn olarak nazarı itibara alınması tabiî bulunduğuna göre Avrupadaki cephenin şimal kanadını müdafaa Danimarka ve Ncrveçe. cenup kanadı Ue İtalya ve Porteklze düşüyor. Vakıa bo müdafaa tertibinde şimal kanadın da kâfi derecede kuvvetli olduğu söylenemez. Fakat Garbi Al manyadaki ingin» kuvvetlerinin her an Danimarka Ue işbirliği yapacağım ve İrve-çfaı bugün resmen katılmama-siyle beraber yarın Norveç e yapılacak bir taarruza karşı seyirci kalmasının Hilen mümkün olmadığı ve onun da otomatik olarak şimal kanadın müdafaa-sma iştirak edeceği kendiliğinden anlaşılır. Fakat cenup kanadın ve Koca Akdenirfn şarktan gelecek kuvvetlere karşı İUJya ve Portekiz tarafından nasıl müdafaa edileceğini kavramanın İmkAnı yoktur.
Bir defa İtalya ikinci dünya harbinden yorgun, harap ve bitkin çıkmıştır. Sonra ordusu dağıtılmış ve sulh muahedesine göre pek mahdut miktarda kuvvet bulundurması kararlaştırılmıştır. İtalyanın askerlik işleriyle başının pek hoş olmadığı da bilinen bir hakikat olduğuna göre şarktan gelecek Slâv saldırım ına karşı Akdenlzl korumasını akıl kolay kolay kabul edemez. Hele İtalya dokl komünizm cereyanı, ordunun en mühim kısmını teşkil eden İşçi ve köylü tabakasının büyük kısmının Sovyet beşinci koli arma mensup bulunduklarının bilinmesi bu müdafaayı daha muammalı bir hale sokar. Porte-kizc gelince; şarkî Akdenîzle ve İtalya ile ne karadan ve ne de denizden direkt İrtibatı olmayan bu küçük ve askeri kuvveti pek mahdut memleketin Akdcnlzln şarka karşı müdafaasında ne iş göreceğini anlamak kabil değildir. Bu vaziyet karşısında Atlantik müdafaa cephesinin bilhassa cenup kanadının Akdenlzde havaya asılı kalmış bulunduğunu teslim etmekten başka çare yoktur.
Atlantik paktına cahil devletlerin siyasi temsilcileri ve sonra da kurmay başkanla» o-turup şarka karşı müdafaayı tanzim ederlerken şu Akdeniz müdafaasını nasıl düşündükleri ve ne karara varacakları cidden merak edilir bir şeydir.
Bugünkü teşekkül tarzları dol ay isiyle Balkanları ve Boğazlan nazan itibara alamıya-eak olan bu cephe Biril adasına kadar olan sabayı ve Ege denizindeki adalarla Yunanistan! açık bırakıyor demektir. Bugünkü tayyare ve denizaltı devrinde Adalardı; ııizinln başka bir elde bulunması İse — Almanların tru nuntakadakl hâkimiyeti samanında görüldüğü gibi —en kuvvetli müttefik deniz birliklerinin dahi Şarkı Ak-denizde bir iş yapamıyacak duruma düşmesi mânasına gelir. Böyle bir halde İtalyanın Atlantik cephesinin cenup kana-
dını sağlamca muhafaza edebileceği nasıl düşünülebilir? Ve bu esnada Portekiz ne yapabilir? Bunun yerine bugünün fili bir vaziyet olan Yunan müdafaasının garp müttefikleri tarafından takviyesi ve Türld-yenin Şarki Akdenizkn kapılarını müdafaası düşünülürse ancak o vakit cenup kanadın yerinde duracağı ve Akdenlzln müttefikler için tam mânaslyle aağlanı bir saha olarak görülmesi kabil olabilir.
Cephelerin en tehlikeli ve ihataya en müsait taraflan kanatlardır. Bir müdafaa sistemini yıkma n m en kolay şekli yanlardan birisini çevirmektir. Askerliğin bu değişmez kaidesi nazan İtibara alınmadan her yerde felâket ve hezimetin gelip çatması gecikmez, Amerika Birleşik devletleri ve Garbi Avrupa devletleri Sovyet saldın-mına karşı sağlam, devamlı ve şümullü bir müdafaa kurmak istiyorlarsa evvelâ bu müdafaa cephesinin yanlarını nazarı İtibara almak zorundadırlar.
İş bu zaviyeden tetkik edLlin-ce cenup kanattaki garabet kendisini göstermekte gecikmez. Garbi Avrupadaki cephenin cenup kanadını sağlam yapmak İçin bu kanadın dayandığı Ak-denizdekl hâkimiyet yüzde yüz sağlanmalıdır.
Bu maksat için de şarkla Yunanistan ve Türklyenln müdafaa sistemine İthali çoğrafi ve askeri bakımdan bir zarurettir. Bu zaruretin lcabettlr-dlği külfet ve gerektirdiği cesaret göee alınmalıdır.
Yarım tedbirler, korkaklıklar harbde dalma daha büyük fedakârlıklara yol açarlar. Mademki şarka karşı bir müdafaa cephesi tetrtlplenmesl zarureti] duyulmuştur. Bu müdafaa sağlam. mantıki ve emin olmalıdır. Hem cephe kurmak ve ( hem bunu yarım yamalak yapmak, birblriyle işbirliği yapa-' mıyacaklan ve yapsalar bile Şarki Akdenlzl Sovyet sızmalarına karşı koruyamıyacakları aşikâr olan İtalya ve Porteklzin himayesine terketmek, Garbi Avrupa müdafaasını peşinen İşe yaramaz duruma sokmak demektir. Müttefiklerin böyle bir niyetleri olamıyacağına göre bu İnkişafı «imana bıraktıklarına hamleylemekten başka çare kalmıyor. Temenni edelim ki bu zaman çok uzamasın,
Avruna Konseyi Dışişleri Bakanlan toplantısında İngiliz Dışljleri Bakanı Bevin
Saray entrikalar
İç ve dış entrikalar — Kadınlar arasındaki iddialar — İki hemşire, iki birader — Bir tezvir
6x9 boyunda bir ag-randisör aranıyor. Satmak istiyenlerin gazetemiz idaresine müracaatları Telefon No. 20681.
Dışişleri Bakanı Necmeddin Sadak, son Amerika seyahatinde Lübnan Başbakanı Rîyad Sulh De görüşüyor
_ İtalyanın büyük şehirlerinden biri olan Cenevede birbirine taban tabana at manzaralar vardır. Bir tarafta Amerikanın gökleri tırmalayan binalarım andıran binalar, geniş caddeler; diğer taraftan dar sokaklar ve bu sokaklara asılan çamaşırlar,., ukarıda bulki zıt manzara görünüyor.
Her hakkı mahfuzdur
YALNIZ evlerde ve konaklarda mı idî? Hayır: saraylarda da iç ve dış entrikaları devam eder dururdu, tâ son sananlara kadar! Mabeyni hümâyûnun yani padişah sarayının erkânı ve efradı ve müstahdemleri; haremi hümayunun kadın efendileri; gözdeleri; hazinedarları; ustaları ve halayıkları;; bir de İçeride ve dışarıda dolaşabllen haremağaları akıl ve hayale gelmiyen dedikodular icad ve ortalığın rahatını berbat ederlerdi- Bazı soysuzlar da birbirlerini cıırnal ederlerdi.
Kadınlar arasında bir de şu İddia vardı Güzellik.,,»! O benden güzel değildir, ben ondan güzelim. Binaenaleyh göz-deliğe ben lâyıkım. Bu şeref benim hakkımdır. Kimseye kaptırmam İddiası her fenalığı mubah kılardı!! Neler uydurmaz, neler yapmazlardı bu adamlar, o kadınlar? Koca sarayların 1-çlnl matemhanelere çevirirlerdi ve yürek üzüntüleri yüzünden çıkan bir çok hastalıklar, asabi heyecanlar; saray doktorlarını bile epey meşgul ederdi. Bayılan ayılan kızlara kadınlara; elleri kilitlenen çenelerini bıçak açmtyan sinirlilere kolay kolay İlâç bulunamazdı. Yegâne ilâçları ve gıdaları entrika ve dedikodu idi. Bu da vardı: Birbirlerinden İntikam almak İçin ve her fırsattan İstifade etmek 1-çln pervasızdılar! Kaşarlanmışlarında asla merhamet yoktu. Efendilerine gelince bu gayri semimi âlemin İçinde çırpınmaktan başka bir şey ve ekseriya İyi bir şey yapamazlardı. Bahusus İkinci Sultan. Abdül-hâmldin saltanatı müddetlnce bütün saraylar büsbütün kapalı kaldıkları İçin elbette açık ve saf bir ikazdan olsun mahrum İdiler. Bıuiu da ben görür dururdum. O kalabalığın içinde kelimenin tam mânaslyle efen-dilernle bağlı ve sadakatli filanlar ax; düşman ve bîaman olanlar çoktu!!
Dürüst olanlar yok muydu?
Sarayların namuslu ve terbiyeli ve vefalı bir çok adamı da vardı. Yanlışlıklan gördükçe içleri titrer: dertlerini açacak a-dam ararlardı; derman ararlardı. Fakat bir türlü cesaret edip de efendilerine zamirlerini dökemezlerdi. Hem böyl eleri ihtiyaten ve esasen gözden düşürülmüşlerden 'oldukları için sözleri mesmû olmazdı: (...bunlar kimlerdi? Aşağı yukarı birer birer tanıyorum ve muhterem karilerime tanıtacağım hikâyeleriyle beraber...)
İşin bu tarafı da tuhaftı: Hulusundan emin olduklan adamı efendileri gözlerinden düşürürlerdi. Fakat gözden uzaklaştırmaz saraydan çıkarmazlardı. Böylece de onları bir nevi göz hapsine almış olurlardı. Hele ufak saraylarda; demek istiyo-
Senûh Mümtaz S.
rum padişah saraylarının haricinde kalan hanedan saraylarında müfteriler ve gammazlar daha pervasızca hareketi îtlyad ediojrdşlerdl. Ne sağa ne sola bakar, çıkarları uğrunda gayet büyük yalanlar uydururlardı.
Bir iki misal
İki hemşire komşu İdiler. Zevçleri de lkl biraderdi. Hemşirelerden biri sessiz diğeri biraz haşin İdi. Ve tablatlyle a-ralarında sempati yoktu. Bu antipatlyi kızıştırmak ve İki kar deşl birbiri aleyhine düşürmek İçin saraylı şeytanlar ne yaptılar? Araedeyim. Bön Ve sakin olan Sultana kızınızı hemşireniz dcğlştlrtecek diye inandırdılar ve o dakikadan itibaren banım sultan sarayın küçük bahçesine bile çıkamaz bir hale getirtildi. Evin içindeki merdivenlerden yalnız İnse aman kızımı değşltıreçekler heleca-niyle valdesl çırpınır dururdu. Müzevlrler ise biçare sultanın [ parasını veya şusunu burunu çarpar dururlardı. Bu garabeti görenlerden bir iki kişinin İsyan İle ikazda bulunduklarını fakat doğruya İnandıramadıklarını da yaklnen bilirim. Bu gibi garabetlerden olsun masun ı kalan bir lkl sarayı daha bilirim kİ damatların hüsnü tedbirleri sayesinde nispeten çok rahat yaşadılar. (Bitmedi) S. M. S.
Amasyada yaptırılan
100 ev
Amasya 13 (AA.) _ 3 Haziran 948 tarihinde vuku bulan sel felâketinde evleri yıkılanlara verilmek üzere yaptırılmış o-lan 100 evin İlk partisinin vali ve noter huzuriyle tevzllerı yapılmıştır,
MEVLUD
Sevgili Eşim, Babamız.
Avukat
FARUK DERBI.İ
nin ruhuna ithaf edilmek üzere, vefatının 1. ci yıldönümüne müsadif 17 Ağustos çarşamba günü öğle namazını müteakip, Kadıköy Osmanağa camisinde mevlud okunacaktır. Kendisini tanıyan ve sevenlerin teşrifini rica ederiz.
Mcftunc Dereli - Ferruh Dereli Farih Dereli
Ayini Ruhani
Zavallı zevcim
LEON AZNAVOVR’un
' Istlrafatı ruhu İçin ölmiînün şenel devriyesîne Taslayan 16 Ağustos 049 sah günü saat 11 de Bey oğlunda Salnte Marie Dra-perle kilisesinde âyini ruhanî okuüurulacağuıdan akraba ve dostlarının teşriflerini rica ederim. Dul Bayan
Leon Aznavour
Fransada viddetli sıcaklar; Şehirde talan çocuklar umumi havuza girerek rerinlcnıeğe çalışıyorlar.
aursuzluk olacaktır. Vauuıdaş-1 tadır.
1’
aksiılâmel Ue U-|“" ’w'
i de hazır uuımuu^ıarcur.

[ Gazeteler, Gazeteciler |
İsmail Müştak Mayakon
Mabeyn kâtipliğinden gazeteciliğe geçen bir muharririn hayatı
Dünyanın en uzun ismi
Hakikî bir Tarzan
Müştak kimdir? — Akıcı üslûpla güzel yazılar — «Rahat hatırda — İstiklâl mahkemesinden Milletvekilliğine
Meşrutiyetin ilânından -sonra çıkmağa başlayan ITanlrt) de ara sıra «Müştak» imzalı makaleler görülüyordu. Akıcı bir üslûpla yazılmış güzel yassılar... Bu yazıların muharriri kimdi? O zamanlar pek az duyulmuş olan Müştak ismi müstear
Ad mıydı? Okuyuculardan bl çoğu bunu merakla birbirine soruyordu. Müştak imzasının Terfik Fikret'in olduğunu edenler de vardı
Çok geçmeden iş anlaşıldı. Müştak Tevfik Fikret bir zamanlar Mabeyn kâtipliğinde bulunmuş olan küçük İsmail Hakkı beydi. O zamanlar İsmail Hakkılar pek çok
olduğundan bu zat Hakkı adını bırakarak Müştak ismini almış-
tı. Yazılarının altında evvelâ sadece Müştak imzası varken «onraları İsmail Müştak diye imza almağa başlamıştı.
Matbuat âleminde mevki yapmış muharrirlerin çoğu gazeteciliğe çekirdekten başlamışlardır. Meselâ Hüseyin Cahit. Adnan - Adıvar, Ahmet Emin uzun müddet mütercim olarak çalıştılar, sonra yazı yazmağa başladılar. Eskiden böyle bir staj devresi geçirmeden muharrir olmağa İmkân yoktu. İsmail Müştak bey gazeteciliğe doğrudan doğruya makale ve fıkra muharrirliği İle giren -ilk muharrirdir diyebilirim.
Fıkra ve musahabe muharriri
O. üslûbu, düşüncesi İtibarUe makaleden ziyade fıkra ve musahabe muharriri İdi. Bu tarzdaki yazılan güzel bir tablo kadar renkli ve canlıdır. Bir zamanlar Tanln’de İsviçre’de bir dağ otelinde geçirilen günlere dair bir kaç yazısı çıkmışta. Bunda dağ otelindeki gece ve gündüz hayatı okumakla •toyulam lyacak kadar güzel bir Mirette tasvir edilmişti.
Fakat İsmail Müştak sonra-lan siyasi muhftrrtr olmak istedi. Gazete çıkardı, siyasi makaleler yazılı. Bunda fıkra ve musahabe muharriri kadar muvaffak olamadı. Siyasî muharrirlik başına bir çok belâlar getir dİ.
Hayatı
İsmail Müştak 1882 senesinde Teselya'dakl yeni şehirde doğmuş, çocukluğunu Halep'te geçirerek İlk ve orta tahsilini bitirdikten sonra mülkiye mektebine girmiştir. Mektepte çalışkanlığı, zekâsı İle temayüz etmişti Mülkiye'yi birincilikle bitirdi ve mülklye'den birincilikle çıkanlar Mabeyne kâtip alınırlardı. İsmail Müştak da ma-beyn kâtibi oldu, meşrutiyetin ilânına kadar bu vazifede kaldı.
1908 de meşrutiyet ilân edi-Mnce mabeynden ayrıldı. Bir müddPt gazetecilik yaptı, sonra ■yan meclisine baş kâtip oldu. 1923 de ayan meclisi dağıtılın-caya kadar bu vazifede kaldı.
«Rahat batırdı!»
1S23 den sonra tekrar gazeteciliğe dondu. Bir müddet Ta-nin 'de muharrirlik etti. M irşadı ibret başlığı altında her giin bir fıkra yazıyordu. Fakat bunu kâfi görmedi. İstiklâl adiyle bir gazete çıkarmağa başladı. İlk nüshasında «Rahat Batırdı» başlıklı bir fıkrası vardı. Bunda Tanln’de rahat rahat fıkra yazar, siyasi meselelerle meşgul olmazken bunu bırakarak siyasi muharrirliğe bnşla-masını «Rahat Batırdı» suretinde izah ediyordu.
Hakikaten rahat batırmıştı. İsmail Müştak siyasi münakaşalara girdi, şiddetli yazılar yazmağa başladı. O sırada Çeyh Sait Uyanı patladı. Şark vilâyetlerine bir İstiklâl mah-tamesi gönderildi. Mahkeme Şeyh Sait İsyanında gazetelerin neşriyatının tesiri görüldüğüne hükmetti ve İstanbul'da çıkan belli başlı gazete muharrir-terinln, bu arada İsmail Miiş-tak'ın tevkifine karar verdi.
Mevkuflar muhafaza altında Elâzığ'a gönderildiler.
Bir telgraf
Vaziyet çok nazikti, ortada ipe çekilmek tehlikesi vardı. Yaman zekâsüe bunu kavrayan İsmail Müştak Atatürk'e çekilme 1: üzere yolda bir telgraf müsveddesi hazırladı. Müsvedde aşağı yukarı şu zeminde İdi: «Şeyh Salt isyanında alâkamız olmak töhmeti le İstiklâl mahkemesine gönderiliyoruz. Mahkemeye hesap vereceğiz. Fakat İnkılâp taraftan İnsanlar sıfatı le böyle bir itham altında katmak bizi çok müteessir etti: bilmeden acaba bir hata mı İşledik diye düşündürdü. Bu vasiyet karşısında gazetecilikle alâkamızı kesmeğe kati surette karar verdik. Bu karan size bildirerek hürmetler ederiz» telgraf çok hürmetkârane bir lisanla yazılmıştı. Müştak diğer arkadaşlarına da telgrafı imza ettirdi.
İstiklâl mahkemesi kendilerini tabi! eldeki vesikalara göre muhakeme etti ve neticede mahkûmiyetlerini mucip olacak ' delil göremiyerek beraellertne karar verdi. Fakat Müştak ve arkadaşları daha evvel Atatürk nazarında beraet etmek istemişler ve çekilen telgrafla buna muvaffak olmuşlardı.
Milletvekilliği
İsmail Müştak İstiklâl mahkemesinden döndükten sonra ticaretle uğraştı. Sonra Halk Partisine girdi ve Slird Milletvekili seçildi, çok «eki ve çalışkan olduğu için Atatürk'ün teveccühünü kazandı. «Huzuru mutat eevat» sırasına girdi. Bütün seyahatlerinde Atatürk’e refakat ediyordu.
DU meselelerlle meşgul olarak dil inkılâbına dair yazılar yazmağa boşladı. «Deniz Bank doğru değildir, Deniz Bankası demek lâzımdır» diyen bir muharrire Deniz Bank’m doğru olduğunu İddia ederek sert bir lisanla verdiği cevap meşhurdur.
İsmail Müştak 1938 de, rahatsızlığını tedavi ettirmek İçin gittiği Paris’te vefat etti.
Soyadı kanunu çıktıktan sonra «Mayakon» adını alan İsmail Müştak'ın Birinci Dünya harbinin sonunda Sabah 'tâki baş muharrirliğinden. Viyana Opereti batkındaki bir yazısının kopardığı fırtınadan diğer bir yazıda bahsedeceğiz.
Enis Tahsin TİL
Limanımıza gelen
eşya
Son bir hafta zarfında limanımıza ecnebi bandıralı 13 gemi gelmiş ve hayli ithal malı getirmişlerdir. Bunlar anısında 485 adet radyo, 1187 ton blbrl-kat yağı, 89 ton tuzlu deri. 4 ton lâstik, i 2 ton Izoiâtör, 24 ton çelik boru, 42 ton kakao. 70 ton boya, 381 ton beton demiri, 106 ton kibrit çöpü. 163 ton cam. 12 ton kalsiyum karpit, 57 ton mukavva, 69 ton kauçuk, 37 ton çivi. 41 ton lâmba, 21 ton kereste, 80 ton kâğıt, 110 ton makine ten. 217 ton demir çubuk, 72 ton radyatör, 225 ton kalay, 32 ton mantar ve 15 ton otomobil iç ve dış lâstiği vardır.
■*Bir profesör bu adı taşıyan golde tetkikler yapacak
Pretoria 14 (Halen) — Kem-briç üniversitesinin profesörlerinden Debcnbamm ile üç talebesi dünyanın en uzun ismini taşıyan göl üzerinde tetkiklerde bulunmak için uzun bir seyahate çıkmışlardır. Afrıkada bulunan bu gölün İsmi aynen şöyledlr: «Bengvveuluıvafikil-
vvaslıi wangonı wana».
Bu isim şu mânayı ifade etmektedir: «Bu kadar fırtınalı ve bu kadar muazzam bir gölü aşabilmek için kayıgma kâfi miktarda gıda maddesi almayı unutma».
Profesör Debenhatn İle talebeleri, bu acaip göl civarında yaşamakta olan kabilelerin hayat tarzlarını da yakından tetkik edeceklerdir. Söylendiğine göre bu kabileler tamamile dini rahibelerin kontrolü altında yaşamaktadır Bu kabilelerin bilhassa âyinlerinin şayanı dikkat oldukları söylenmektedir.
Belirtildiğine göre âyinler şöyle cereyan etmektedir: Rahipler dini kıyafetlerini giyiyor ve sonra da 6uyu tükenmeyen bu gölün sularına dalıyorlar. Ayin suların İçinde devam ediyor. Balıkçılıkla geçinen bu kabilelerin dinî âyinlerinde bilhassa balık mühim bir rol oynamaktadır.
Ormanda yaşıyan bir çocuk yakalandı
Nevyork 14 (Nafen» — Tek-Basda Houston civarındaki bir ormanda 14 yaşında hakiki bir Tarzan yakalanmıştır. Bu tursan çocuğu bulan tablyatçı, geyik gibi koşan bu orman İnsanını güçlükle ve bir gaflet anından İstifade ederek yakalamaya muvaffak olmuştur.
Yapılan araştırmalar çok fakir bir ailenin çocuğu olduğunu göstermiştir. Aile reisi şöyle demiştir: Çocuklarımız o kadar çok ki hepsini beslememize maddeten imkân yoktur. Bunun için de biz. bu son çocuğumuzu ormanda bıraktık.»
Muhabirlerin bildirdiklerine göte genç Ncvyorklu aile tarafından evlâtlık edinilmiştir. Bildirildiğine göre Tarzan şimdi modern hayata alışmaktadır. Kovboy flHmlerine, sigaraya, tabancaya merak salan bu delikanlı yalnız bıçak ve çatal gördüğü vakit müthiş surette ürkmekte ve bunlardan kaçmaktadır. Medeniyete alışmasına rağmen yemeklerini elle yemeyi tercih etmekledir.
Sunî yağmur
Londra 13 — Bugün bir bom-
İsveç ordusu
İsveç Genel Kurmay Baskanımn sözleri
Stokholm 14 — İsveç Genel
Hayvanların en akıllısı, fakat en hunharı maymundur
Fakat terbiye edilince değişirler, insan gibi yaşamağa başlarlar, evlerde her işi görürler
Sofrada yemek yiyen maymunlar
Afrika'daki Kenya Ingiliz müstemlekesi bu sene birbirini müteakip felâketlere uğramaktadır. Sudan. Habeşistan’ın güneyinde. Belçika kongosu İle Hlnf Okyanusu arasında bulunan bu zengin memlekete bir müddet evvel filler hücum etti. Binlerce filden mürekkep sürüler önlerine geleni tahrip ederek Hint Okyanusuna doğru İlerlemeğe başladı. Filleri ancak sık ağaçlı ormanlar durdurdu, bu suretle bu büyük tehlikenin önüne geçildi. Fakat çök geç-

gören çocuklara dadılık eden maymunlar vardır.
Maymunların yaşayışı
Maymun memeli hayvanlardandır. Sıcak yerlerde, ormanlarda yaşar. Diğer memeli hayvanların en zekisidir. Dört ayak üstü yürümekle beraber kuyrukları beşinci bir ayak gibidir. Ağaçlarda buna asılarak hraeket ederler.
Maymunlar son derece çeviktirler. Ağaçlara pek kolay tırmanırlar, bir taraftan diğer tarafa atlarlar. Maymunların çoğu ağaçlarda yaşar. Mmafih kayalarda, mağaralarda yaşı-yarJorı da vardır.
Otlu kökler, meyva başlıca gıdalarıdır. Mamafih yumurta, küçük kuşları, hattâ yılanları bile yerler. Böcekleri çok severler.
Maymun taben haindir. Daha zayıf hayvanları öldürmekten âdeta zevk ftht. Bu sebeple Afrika’da en tehlikeli hayvan sayılır. Maymunlar kadınlara ve çocuklara taarruz ederek bunları öldürürler. Mamafih bazı cinsleri insandan uyanır. İnsan Körünce kaçarlar
Maymunlar hiç bir hayvandan korkmazlar. Süratleri, kuvvetleri, kurnazlıkları sayesinde kendilerini en yırtıcı hayvanlardan korurlar. Fakat küçük maymunlar, meselâ Amerika maymunları böyle değildir. Bunların yırtıcı kuşlara, yırtıcı
hayvanlara, yılanlara av olurlar.
Maymunlardan havası nispeten serin yerlerde yaşıyanların kürkü vardır. Bâzı cinslerin kürkleri çok makbul olduğundan kürkleri için maymunları avlarlar.
16 cins maymun
Maymunlar 16 cinse ayrılırlar: 1 — Orang, 2 — Şempanze, 3 — Goril. 4 — Gibbon, S — Semnopltheque, 6 — Colobe, 7 — Cercopitheque, 8 — Ma-caque, 9 — Cynocöphal, 1q — Alouate, n — Atole, 12 — Sojon, 13 — Samir. 14 - Nye-Llp|theque, 15 — Saki, 16 — Ta markı.
Bu muhtelif cins maymunlar arasında en çok tanınmış olanları Goril ve şempanzedir. Goril maymunların en büyüğüdür. Boyları 1.80 - 1.90 metredir. Kolları çok uzun ve çok kuvvetlidir. Bacakları nisneten kısadır. Goriller 150 - 200 kilo gelirler. 250 kilo ağırlığında o-lanlan da vardır. Goriller ormanlarda aile şeklinde yaşarlar ve meyva yerler.
Şempanzeler nispeten d;ıha küçük, fakat çok çevik ve kuvvetlidirler. Yerde koşarlar ağaç lara pek çabuk tırmanırlar. Goriller İnsanlar İçin tehlikelidir. fakat şempanzeler insandan kaçarlar. Yakalanıp terbiye edilince çabuk ehlileşirler. Şempanzeler büyük hayvanların en zekisidirlcr. Boyları *20-1,30 dur.
meden maymunlar ortaya çık-
Kurmay Başkanı GL Ercnsberg dün şu demeçte bulunmuştur:
— İsveç’in tesirli bir orduya malik olnıası büyük üstünlüktür. Batı Avrupada diğer memleketler böyle bir ordu teşkil etmeğe çalışıyorlar. İsveçliler
ba uçağı şimali Ingilterede sun’i. yağmur yağdırmağa muvaffak olmuştur. Yağmur münasip bu-1 lutlara karbon dİ oksit atılması > suretiyle yağdırılmıştır Üç toc-rübeden İkisinde yağmur yağmıştır. Suni yağmur şimali Af-rllrada ve Amerlkada yağdırıl- (harb dışı kalmak istiyorlar. Bu mışsa da Ingilterede ilk defa ol- olmazsa son nefeslerine kadar muştur. 1 dönüşeceklerdir.»
I
tılar, büyük sürüler halinde I hareket eden maymunlar köy-■ lere, tarlalara musallat olmağa ! başladılar.
I Maymunlar yakaladıkları ço-
cukları, hattâ büyükleri, büyük ' bir hunhuvarlıkla parçalıyor-11ar Bu yüzden köylerde halk
Fransanın Nice şehrinde güneşin sıcaklığını bir ayna vasi-insiyle aksettirerek yemek pişirmek için tecrübeler yapılmasına başlanmıştır. Bu maksatla hususi bir kap yapılmıştır, kukanda ba kap ve güneşin sıcaklığını toptıyarak aksettiren ayna görülüyor. Tik tecrübenin n-lîccsi memnuniyet vericidir.
Pariste pells Amerikan sefareti «nünde nümayiş yapmağa taikŞaa İMM»u«tten dağıtıyMT.
dışarı çıkamamağa başlamış, vaziyet çok fenalaşmış. Fiili-re karşı müdafaa imkânı hemen yok gibi idi. Maymunlarla mücadele mümkündür. Ne totom bazı köylüler ortada zehirli yiyecek bırakarak bunları yiyen maymunların ölmesini temin ediyorlarmış, Bu suretle şimdiye kadar bir hayli maymun ölmüş Diğer taraftan mahalli hükümet de süratle tedbir almağa başlamış. Bu sayede maymun tehlikesinin önüne geçileceği ümit ediliyor.
insanlar ve maymunlar
İnsanların ecdadının maymun olduğunu iddia edenler vardır. Bu iddia tamamen lapa t edilememiştir. Esasen hiç kimse maymuna benzemeği, maymunlarla bir akrabalık olmasını kabul etmek İstemez. Maymun sözü her lisanda çok çirkin, merhametsiz, hattâ han-hııvar, her şeyi taklit eden kimselere âlem olmuştur. Maymunlar hakikaten çirkindirler, Diğer hayvanların büyük bir kısmının hiç olmazsa çocukları sevimli, âdeta güzeldir. Halbuki maymunların ne küçükleri, ne de büyükleri güzel değildir. Yalnız bunlar çok taklitçi oldukları, bazı hareketleri insanlara benaedlkleri İçin hayvanat bahçelerinde seyircilerin büyük bir kısmı, bilhassa çocuklar maymunların bulunduğu kısımdan ayrılmazlar.
Talim ve terbiye gören maymunlar ehlileşirler. Bunlar İnsanlar gibi sofrada oturup yemek yerler, elbise giyerler, yakalık. kravat takarlar, Ayaklarına ayakkabı, hattâ bunun üzerine getr geçlriler. Büyüdüğü ve alıştığı evde hizmetçi gibi iş
Turicijro Ecnebi
Senelik 2SU0 su ruj -M W kurUa a aylık 1500 • 2yoo »
3 aylı aoü » ıcoo >
ı »yiiH wo . - •
Adres l«tXUU Iftn aUi kuruşluk pııl gönderilmelidir. Aksi takdir-1 ■la adres degljtirümm.
Telefonların»; Başmuharriri aoöao *•» İsteri 207BJ — ldar« >0681 Mıldür IMTI
Şe«al 20 - Hu>r 183
im«a» Qü. O«l* İkindi Ak. r»İK E (i 06 JOOl S 09 «30 12 00 1.42 v. 4JC 110 12 İB n Ol) ao&a aooa
İdarohaiM: BnnUUl Ovan C«mal Nadir »oHat» No U
Cam bazit* yapan, dans t«!ea maymunlar

Mahkeme Koridorlarında
Aklım başıma geldi amma iş işten geçti
Kanapede dirseklerini dillerine dayamış, kelepçeli bileklerini eerip çenesini yumruklarının arasına kıstırmış, gözleri karşıda bir noktaya dikili, dalguı dalgın bakıyor. Temizce giyimli. -dağınık saçlı, yirmi beş yaşlarında bir delikanlı.
Yaklaştığımızın farkına varmadı.
— Ne düşünüyorsun, delikanlı?
İrkilerek döndü:
— Ben mi?
— Pek dalgın görünüyorsun.
— Sıkıntılıyım da...
— Neye üzülüyorsun bu kadar?
— Yaptığım işleri düşünüyorum. Nasıl yaptım bunu, hâlâ akıl erdiremiyorum. Allah rahmet eylesin, bütün kabahat babamda. Çok fena büviittü beni. Doğru dürüst okumadım, adamakıllı bir is sahibi de olamadım. Bir mağazada çalışıyorum, avda yüz lira geçiyor elime Annem de dikiş filân dikiyor, kendimizi şöyle böyle idare ediyoruz. Altı ay evveline kadar rahat yaşıyorduk. Fakat sonradan hayatım karmakarışık oldu. Baz an kedimi kaybediyorum. ne yaptığımın farkına varmıyorum.
— Hasta mısın?
Ürpere ürpere derin bir nefe saldı:
— Gölniim hasta. İçimde bir vara var. Ağrıyor mu. sızlıyor mu, kanıyor mu, bilmiyorum ki. Arasıra burkuluyor, gözlerim kararıyor.
— Doktora gitmedin mi?
Göz kırptı:
— Doktorluk iş değil, beyefendi kardeşim.
— Âşık mısın yoksa?
— Öyle bir şey.
Tekrar içini çekip yavaş sesle devam etti:
— Seviyorum. Aklım fikrim hep bununla meşgul. Ne fena şeymiş!...
Durakladı, uzunca bir düşünceden sonra başını salladı:
— Hayır, hayır. Fenalık sevmekte değil, bende. Az para kazandığım için oldu bu işler. Sevmek neden fena olsun? Kabahat kendimde.
— Nedir o kabahat? Aşkın zararını mı gördün?
— Aşkın hışmına uğradım. bey kardeşim. Çene kalbim burkuldu, gözlerim karardı, kendimi kaybettim.
— Elinden bir kaza mı çıktı?
— Kaza demeğe de ağîım varmıyor ki. Bile bile yaptım. Basım dönünce yaptığım işin iyiliğini, fenalığım düşünemiyorum.
— Ne yaptın bakalım? Nasıl olsa biraz sonra mahkemede anlatacaksın tabiî. Bize de aniatsan olmaz mı?
— Olmıyacak bir şey yok, bev abi. İnkâr etmiyorum ki. Nuranla beraber geziyorduk. Bir mağazanın vitrininde kolyeler gördük. Nıı-ran bir tanesini çok beğendi: >(Ah. ne güzel kolye!» diyerek içini çekti. Kolyenin etiketine baktım, üç yüz li-
ra. Hemen alıp Nuranın boynuna takmak istedim amma ne mümkün1 O kadar parayı kazanabilmek t-çin üc av yemeden, içmeden çalışmam lâzım. İçim sıa-lıyarak ayrıldım oradan. O günden beri kafam hep kolye ile meşgul. Bundan üç gün evvel mağaza hesabına gelen beş yüz lirayı postaneden aldım. Tekrar mağazaya dönerken gene kolye gözlerimin önüne geldi. Naranın sesi kulağımda çınladı: «Ah, ne güzel kolye!» Elimdeki paraya baktım. Tamam on tane elli liralık. Bunun altı tanesi kolyeyi Nuranın boynuna takmağa elverir amma para benim değil ki. Bu gidişle ömrüm boyunca da benim bu kadar param olmıyacak. Dünyanın gidişatı bozuk. Dalaveresini çevirebilenler çok para kazanıyorlar, bizim payımıza yoksulluk, sefalet düşüyor. Elimdeki paralara baktıkça gönlümün sızısı arttı. Nuran kolyeyi elimde görse ne kadar sevinecek! Ayaklarım birbirine dolaşmağa başladı, bir karanlığın içine daldım. Ondan ötesini bilmiyorum. Ancak Nuranın sesiyle kedime geldim: «Ah. ne güzel şey! Kendi elinle tak boynuma». Taktım.
— Nuran hanım senin vaziyetini bilmiyor mu? Kolyeyi nasıl aldığını sormadı mı?
— Farkında değilim. Sormadı galiba. Ondan ayrıldıktan sonra aklım başıma geldi, yaptığıma pişman oldum amma İş işten geçti. Nuranın boynuna taktığım kolyeyi nasıl geriye alırım? İki gün mağazaya uğramadım. Nuranın yanına da gitmedim, evde oturup düşünmekle vakit geçirdim. Dün sabah polisler eve geldiler.
Mahkeme acildi, delikanlı ürpererek kalktı, kelepçeli bileklerini jandarmaya u-zath.
Ce. Re.
HER TÜRLÜ KEFALET VERMEĞE MUKTEDİR BİR LISE MEZUNU GENÇ — Bir müeasesede tahsildarlık V. 8. gSM bir l* aramaktadır, tstekli lertn Akşamda M. M. B rumuzuna müracaatları .
im

SATILIK BİNA — Sarıgürel cad' dcsl Kırlasın» yakın Fatih Uavmay durağına □ dakika 25 numaralı 4 odlt 2 kat 188 metre bahçelik içinde k*gtr bina derinlıfl 135 genlglıft 5 metredir Cadde üzerinde ayrıca 4 metrelik bahçe yüzü varoır Bu kısmı bina yapılabileceği gibi ejuıs bina üstüne de çıkılabliir İ5M» lira. TebebMi Mef rutlyet caddesi 53 numaralı Terlik mağazasına müracaat, Wl —
HALİ FAALİYETTE — Flllps mar-ks radyo. Yeleninken pikap, yüz kadar pl«k. oporlOr, acele milliktir Ka dı köy Yel dedirmeni Uzunhafız sokak No. İM Halit Asral. 118 - 1
AZİMET DOLAYIBtYLE —454 ayak kompresörlü yeni (Frlgldolre). 8 lâm-, balı plkapli radyo, kanupe iki koltuk bütün üç masa perdeslle zarif anlon takımı • Ak' , satılıktır. Pazardan maada saat 12-30
MUHASİP — Tecrübeli bir muha stp günde bir kaç saat veya bütün gün çabvnak Üzere N atıyor Ak- sauaktu Pazından maada saat 1ZJV-sam da T. D B rümuzuna yazılması I 13 M yer|kdy liavuzlubahçe sokak 13 e
_____________ 192 — 1 158 - 1
APARTTMANLARDA — Kapıcılık v( ACELE SATILIK — Şaıımcrdan. iki ya bn^ka bir mUesoeaedıf bekçilik gibi prese. Kolcrgant. Freze. Torna makt-bir l( eriyorum l« sahipleri Akşatn'da 1 neleri ve bir deniz molörü acele aatl-A. S. ye bir mektup Elimde, çalı»- ımtır Galata, Yanıkkapı sokak 24/1.
IS9 - — 8
HASTABAKICI ARANIYOR — Or-ıköy ŞUa Yurdu mra müracaat edilme»
KELEPİR — Şagkınbakkala ook ya- BEBEKTE — lnjlrah sokağında iev-
TEMİZ KULLANILMIŞ - Opel kalen marka hususi otomobil, azimet tiolayuiyle acele satılıktır. Her gün 13, 81697 telefona müracaat 161 - >
ŞATILIX DENİZ MOTÖRÖ — Tanınla Amerikan marka. 40 beygir. 4 idindir nıvf otomatik komple benlin motörü yedek parçalı Beyoğlu Mis sokak İS Doganig Emlâk İbrahim
122
kın: I od», banyo, hell. mutfak; Ver-koalu. kuyulu. ağsclı. mU8twniı*tl' ev 30 bine Milliktir &«4İunbakk»ld« kunduron Koçoy». Tel M-367 148 kailde manzaralı 44 Nv Uç daireli 8P( satılık veya kiralıktır içindekilere mü racaat. 112 — 5
ACELE SATILIK BOŞ EV - Kandillide kvyubajı aokajında Ud kain
ACELE SATILIKTIR — BoUt Karabaş mahallesi Klreehane »Ok»k 16 • 18 tapu numaToSlle kereste fabrika ve arsan Mtılıktır Müracaat: Mursel Paşa caddesi 213 No. Ahmet Öırıtlr. 139 dört odalı Anadoluhlaartnda lakale ga Finosunda Mehmet TeUlc’e müracaat l« —3
SATILIK EV - Beyoğlu be kir sokak No. 31 dört katlı Her kal, İki 0-d». mutfak, sofa, elektrik, 'havagazı
NADİDE ARSA - Kadıköy ukele-■Ine, otobüsle 4 dakika, miatta e«p-lı«l ISft M. 1050 M2. ehven flatle salı lıklır Anadolu aahllı Adalar, la-tanbul. Kadıköy. Hayduıpajaya tev-krdâde nezareti. Kadıköy Mühürdar cad. 23 Çiçekçi Lefter e. Tel eooö LU re suyu Müracaat Aynı evde dördüncü kat. İSI -
BKYO&LUNDA — Tünel - Ştçll arasında K13 mevsimi için lEklm - Mayıs sonun* kadarı üç veya dört odalı Apsrtıman aranıyor. Mobllycli Ve kaloriferli olanlar tercih edilir. Müracaat: Telefon (9124 l» — 3
ACELE SATILIK APARTIMAM -Galataanray rakatllyan kargınında Kartal sokanında bej dükkan on bir daireli kaloriferli yükoek kira getiren ÇALİS apartımanının malı aatılıktır K npıcıya müracaat. 9iî ÇAMLİCADA — Kısıtlıya be-j dakik» mesafede nezaretli, hava gazı on bes ytlz 675 metre ıru Milliktir. Besıktasta Akaretler Afacan sokak 13 numarada çumarteai günleri müracaat 185 - 1
SATILIK APARTIMAM - Senelik »ekiz bin lira (diril Beyofilu Ağaca mil tornacıbajı soka8«nda İMİ numaralı aportunan acele «atılacaktır. Besinci dairesine müracaat. 70 — 1 4*00 LtRAYA B04 taslım SATILIK AHŞAP EV — Yenik Oy iskele kargısın •fıı lıamber -.okak 28 iki kat dürt oda. Culalasaray Meşrutiyet caddesinde 53 e müracaat. 183 -
SATILIK YALI — Yeni k/igir itinalı yapı, «iti oda konfor bahçe itinde mıyvı tam AjJatUırı lUkUn «Kurara bog teslim Büyün dere Mitilinde Beycjlu Mis sokak No 25 DoganU Emlâk İbrahim. 134 — t
DEVREN SATILIK DÜKKAN -Harbiyede tramvay caddesinde o*o parçası. elektrik malzemesi, radyo, buz dolabı satıa yerine Yazıhane, bakkaliyeye elverişli. Müracaat Ay*ı yerde Harbiye Cumhuriyet caddesi 345/1 e. İM — »
ACELE SATILIK BOŞ EVLER — Üsküdar Ahmedlye GUndoöıımu caddesi 125 îc 125/1 numaralı İM ev satılıktır Taliplerin her gün bir hafta
YEŞILKOYDE — kil
hlldc. 3O0OT lira Beyoğlu M Doganlg Emlâk İbrahim
SİLE OTOBÜSLERİ DURAĞINDA -Hor biyie müsait ««koliye devren satıhKtır. Üsküdar Selu-ar.pak caddesi No. !•/!. Aynı dükkâna müracaat.
İSTİKLAL CADDESİNDE
ırjısın*
üstündeki kArgir
BİR BAYAN MEMUR ALINACAK — Büro İdlerinden anlaması şarttır. Lise mezunu tercih edilir. Maag 120 Ca-fialoglu Nunıosm aniye caddesi 43. Kat 3 198 —
3 AI.IM S \T 1 V\i£$yA)|
SATILIK BUİK — Buik. radyolu, küçük Argo saatli, takat, faal vaziyette acele satılıktır. Müracaat. Beyazıt Tiyatro cad. No. 11/1.
Emet sağlık yurdu
Emet (Akşam) — Emet-lllertn istekleri üzerine, Emette bir sağlık yurdu açılmasına ait İşler hayli ilerlemiştir. On yataklı bir kadro İle açılacak bu yurt için, İlçe misafirhanesi, bütün teslsatlyle tahsis edilmiştir. Yurt tam teşekküllü olacaktır.
Emet belediye ebesi de. mevcut kadrosunun terfian üstündeki maaşı alamamakta olması dolayısiyle başka yere tâyin edilmişti. Böylece belediye ebeliği yedi aydanberl boştur. Bu hususta bütün istekler semeresiz kalmış ve Emetç ebe gönde-rilememiştlr.
Binaenaleyh, Em etiller hem bu sağlık yurdunun açılmasuu. hem de, Emetteki belediye ebeliğini kabul edecek, fedakâr ve feragatli bir hemşiresini beklemektedir. Belediye ebeliği kadrosu şimdilik on beş lira maaşlıdır .
GİZLİ POLİS
(İNGİLİZ CASUSU ASHENDEN)
Yazan: Somerset Mauahan) Tercüme eden: Vâ - NÛ Aşk ve macera romanı
— T-trlVa Ro. 18 ■
Ashenden. sadece dinliyordu. R, çok kurnaz bir tecrübeli tilki olduğu halde bu sefer yanlış bir yol takibetmemlş miydi? Ashen-den, şaşkınlık hissediyor. Bu karşısındaki adam, kendisini sahiden mukavemet edilmez bir erkek mi sanıyor? Desteleri a-yıklıya ayıklıya elinde yalnız dört iskambil kaldı; onları da karşısına dizdi. Her birine ayrı ayrı dokundu; fakat yüzlerini çevirmedi.
— Bu mukadderat. — dedi. — Her ne olursa olsun değişecek değildir. Tereddüt ediyorum. Böyle bir ana vardığım zaman daima heyecan duyarım. Bu iskambillerin yuz tarafını çevirmem için cesaret lâzımdır Çüııkü, zira ihllmai kİ. bana bir haileyi haber verecekler. Ben, Cesur bir adamım, Fakat, çok
140 1
Dört kişilik — Spor veya ekonomik) çok iyi halde otomobil aranıyor. Evsafını, flatıni. adresini Ada-pazarında eczacı Reşat Kürem'c bildiriniz. 143
AKSARAY paşa C. Akdemir a par t i/Tt. Berber
dtlkkAnı 2 koltuk. Arlmet dolayısiyle* acele saUlıktıc. Ayni sdıei 78/1 terziye müracaat. İM — 1
SATILIK KAMYON — 48 model 5 tonluk Austin kamyon Taal vaziyette satılıktır. Galata Necatı bey caddesi No. 185 saatçi İbrahim'e müracaat.
142 — 1
ŞATLIK YAL
GECEKONDU YAPACAKLARA — Enkazdan artan alaturka kiremit ve camlı çerçeve ucuza satılıktır. Beşiktaş Ortabahçe cad. 32 Hikmete
İSÇİ VE TEZGAHTAR ARANIYOR — Sise yıkamak ve temizlik islerinde çalışacak bir bayan ile 16 115 20 yaslarında bir bay tezgâhtar» İhtiyaç vardır Müracaat: Büyük Postane caddesi No 4/1. 3» — 1
DİKKAT ipotek isteyenlere vassut eder Emiik. arazi alım satımı Ue vekalet Ijlerlnı Kabul eden herkesin Utmadım karanmıj olan Suhulet Emlâk Zarif Özalp Beyoğlu Büyük parmak kapı kdscbosı No. 4 Telefon: 42396. 743 - 30
YEŞİLKÖYDE ACELE SATILIK — M2 üzerine sarnıçlı kjyulu 4 odab ahşap ev İle yanındaki 2>Xi M2 köşebacı arsa azimet dolayısiyle vasıtasız sac.-hktır. Yeşilköy Postahane karcısı Igd* sokak No. 3 üst katta Sahibine,
173 — i
IH
ACELE SATILIK Mellepede de-
nize ve Adalara nazır gayet manza- '__________ _
ralı Ik daireli her dairede dörder oda racaat. banyo, su yeni ve bog teslim ev acele satılıktır. Tallplelrn Maltepe bele- Gazel diye fen memuru bay Adil’e m Ura- oLara
İNGİLİZCE — Amerikana okumu) ve Amerikan mekteplerinde Ingiliz e» öfirelmlş bir genç Üç avda ifşan öğretir Aksam «D S.» rümıunua mü>
177 —
BEBEĞİN EN GÛEL YERİNDE -Bahçe Kinde ikiye takrım edilebilir tâmlre muhtaç olmayıp tam konfor bog teshin köyle saldıktır. 42396 ra telefon. WJ — 4
BOYACIEÖYÛNDE BOŞ TESLİM satilik EV — Metin mpılı bol manzara. bej kat I. inci ve 1. İnci katlarda fini döşeli çamaşırlık, yemek odası ve mutfak, dıjer ÜÇ katta ikişer odadan altı oda ve salonlar Miktarı kâtı bahçe. Seyyali sokak No 21 den gör-tcrUlr. 171 - - 1
caallan. İSI
BEBEKTE MOBİLYALI KİRALIK KAT — Bogaziçlnde Küçük Bebekte Dere boyunda 30 numaralı mutfak hamam ve saireyi şamil üç odalı icat ktralıktr. içindekilere müracaat. I 152 - 1|
den
Fuad Nedim — Münasip — T. — Meryem — Çocuk - IS ya» — K. — Ok Namlarına gelen mektupları ıda r( han emirden aldırmaları rica
olunur
AKSARAY — Atatürk bulvarında köse bağında kısa zamanda şöhret bulan Doğu Pastahanesı azimet dolayı-sıyle teferruatı ile devren satılıktır -M liraca at; Aksaray Atatürk Bulvarı No. 45. Doğu Pastahaneslnc S
ACELE SATILIK — Tramvay caddesinde ajçı dükkAnı. Müracaat Orta-köyde muallim Naci caddesinde Buru köftecisine. 169 — 21
ACELE SATILIK BOŞ HANE -Kadıköy Osmanaga mahallesi Karadul sokağında 12 No. u hane çalılıktır. Taliplerin içcrisindeklîerc müracaatı. 136
SATILIK PİYANO — En lyl malzeme İle Alman yadı hususi olarak yapılmış kruvaze üç pedallı, lâmbaları elektrikli gayet mükemmel vaziyette , güıel bir piyano İle harp, viyolonsel ve banjo tenor Milliktir Her güıı saat 16 den İtibaren Kadı köy ümle Fenerbahçe stadyumu karsısında Rc-Gitpas* sokak 8 numaraya müracaat.
IS
BOŞ TESLİM SATILI KEV — T o-d-a.li güzel manzaralı tâmirslz mazbut ve bahçelidir. Teşvikiye mahallesi fırın sokak No. 11. Telefon 83333 İçindeki sahibine. 188 —T
KİRALIK APARTIMAM - Beyog-lunda Tünelde Jurnal sokak numara 15 yeni yapılmış. Üç oda banyo, havagazı. elektriği havi güneşli apartı-man kiralıktır. Telefon 41758. İM — i
Lokman Heki m
(Dr HAFIZ CEMALİ
Dahiliye Mütehassısı
Divanyolu «o. 104 Muayene saatleri Pazar hariç her (ün B.5 - S
SATILIK D. K. W. markalı OTOMOBİL — Bejıktaj Screncebey Çltlenbik sokak No. 2 Salt Varol 165 -
24 BİN LİRAYA — Kadıköyünün en mütena yeri Altıvol r.grında 390 metre kare atsa ve üzerinde 9 odalı nlıyap 179 NoJu ev saulıktu Müracaat: Ankara Meşrutiyet caddesi 08/A Cevat . 105—8
SATILIK YALI — Bostancıda »alillin en güzel koyunda ufalla 1. vapur ve trene 5 dakika deniz cepse! 26, rıhtımı 4 metre IIU müstakil kat beser oda ağaçlık, çatalçepnc Yazmacı Ta-hir sokak No. 1A Aynı eve.
91
31.000 — Asmoaltının kıymetli mu-bitinde mağaza odalar. Hasırcılarda dükkânlar 15.000 Kadıköy Çarşı ikişer I I oda konforlu bûj iki daire Galata Büyük Millet Han 24. 1IM — |
Tekel Genel Müdürlüğü ilânları
SATILIK * BEYGİR MOTORSİK-LET — İndisn marka sağlam azimet dolayısiyle ehven fialte satılıktır Aksaray Çalrıraja mahallesi Sorguç-çu sokak No. 8 Arılan» İM 1
DEVREN — Lüks konforlu bir yazıhane Milliktir. Galata Yapı ve Kredi bankası yanında Selâmet ban. Tel: 42637. Saat 8 - 12 ve 14 - 18 de müracaat. 96
SATILIK EV vs ARSALAR - Kü çükyalı ideal tepe Asfalt elvan Konforlu 3-4 odalı kârglr evler; ;m;ÜIrez arsalar taksitle satılıktır. Teleloa 22469 ta — *
SATILIK KOTRA — Markonl yelken 9X4 boy S yatak mükemmel tuvalet, «ajlaaı yapı denizci askerlik sebebU» satılık. Beyoğlu MU sokak 25 Doğan t, Emlâk İbrahim. 121
defa bu dört meşum kâğıtla göz göze gelmekten kaçınırım.
Hakikaten de, şu anda iskambillere korku ile bakıyordu.
— Size ne söylüyorum? — diye sordu.
Ashenden, kuru kuru cevap; verdi:
— Size kadınların mukavemet edemediklerini söylüyordunuz.
— Mamafih, bir gün. bir kadirlin bana mukavemet ettiğini gördüm. O kadını, ilk defa olarak Meksiko'da, hani şu «cassa de mujeres» denilen evlerden birinde rasladım. Ben merdivenden İnerken o çıkıyordu. Çok güzel değildi. Ona nazaran yüzlerce kadın benim olmuştu. Fakat ondakl bir hususiyet ben) cezbetti. Meyaneci kadına, onu bana göstermesini söyledim. Meksiko'ya geldiğiniz zaman öğ-
SATILIK İKİ DAİRELİ KÖŞK — Mirgiln vapur iskelesine on dakika tahminen 1500 metre arsa üzerine gara,. kamerya. çam ve vemlş ağaçları, bos tealim 60 bin. Köjebası yemLslikU tahminen 1200 metre arsa 15 bin. Telefon. 2335-5. 89—3
SATILIK CARAJ — 45 otomobil
müfterisi mevcut benzin salığı telefonu bulunan cadde üzerinde her türlü konforu ve fenni tesisatı haiz muh içsem bir garaj sahibinin, sıhhi durumu dolayısiyle satılıktır. Taliplerin Taksim Kristal han No. 6 komisyoncu Lûtfiyc mracaatları. 182 —
Malzeme Alım Şubesinden
1 — 1 adet motopomp acık eksiltme üe satın alınacaktır
2 — Muhammen bedel 22 lira olup geçici teminatı 185 Uradır.
3 — Eksiltme 28-8-949 cuma günü saat 10.30 da Kabataşta Genel müdürlün malzeme alım şubesindeki Komisyonda yapılacaktır.
4 — Şartnameler her gün sözü geçen şubeden alınabilir
5 — İsteklilerin belirli gün ve saatte teminat ve kanuni vesaikleriyle birlikte mezkûr komisyona müracaatları ilân olunur
11584
reneceksiniz. öylelerine La Mar-queza derler. Bana dedi ki, bu kız onun pansiyonerlerinden değilmiş. Ancak zaman zaman gelirmiş; o gün de bir daha gelmezmiş. Ertesi gün çağırması için emir verdim. Ben gelmeden önce bırakmamasını dit tembih ettim. Fakat işim çıktı; geç gelmem üzerine ne deseler beğenirsiniz? Bu küçük kadın, beklemek İtiyadında olmadığım söyleyip savuşmuş. Pek iyi ka-rekterlm vardır. Kadınlaıın kaprislerine kızmam. Kapris, kadınların cazibesine dahil bir nesnedir. İşte ben de bu meseleyi gülümseyerek karşıladım, hattâ ona. yüz douros’luk kâğıt yollayıp ertesi gün gelmesini istedim. Çalar saat gibi «amanı zamanına orada oldum. Fakat Marqueza, bana yüz douros'u iade etti. Küçüğün hoşuna gitmemişim. Bu münasebetsiz haber, beni daha fazla tahrik etti, parmaklarımda taşıdığım mücevherli yüzüğümü çık ar d un; fikri değişir mİ. değişmez mİ bir kere bunlara bakmasını kıza söylesin diye karıya verdim. Ertesi sabah, meyaneci kaduı, yüzüğüm yerine bana bir kırmı-
zı karanfil getirdi. Kızmak mı yoksa gülmek mİ lâzım. Arzularıma karşı derinlemesine açılmış değilim. Para sarfetmekten de hiç kaçınmam. (Para eğer güzel kadınları şaşırtmağa yaramazsa neye yarar?! Bu âfet kıza bildirdim kİ. eğer benimle bu akşam yemeğe gelirse, kendisine bin douros veririm. Çok geçmeden, acuze geri döndü; kızın geleceğini, fakat yemekten sonra derhal gitmeği şart koştuğunu söyledi. Omuz silktim ama yine de kabul ettim. Bu teklifin ciddi olacağını aklımdan geçirmiyordum, şüphesiz ki, bu ba-yancık şiddetle arzu edilmeği istiyor. Hülâsa, oturduğum yere yemeğe geldi; güzel olmadığını size söylemiş miydim?... Bu kız, dünyanın en güzel, en tatlı mahlûku İmiş meğer. Rasladığım kadınların en harikuladesi İmiş Ne sevimli şeydi, ne zeki şey... Bütün Andalus, sihrini onda toplamıştı...
«Bana karşı niçin bu kadar haşin ve nahoş davrandığını sordum; alay etti, Oözüne girmek için ne yapmak lâzımsa hiç birini esirgemedim. Ne çarelere ba(vunnadunl Artık. İmkânların
da fevkine çıkıyordum. Lâkin, akşam yemeği bitince, kız, ayağa kalktı. Benimle vedâlaşmak İstedi.
«Niçin böyle yaptığını sordum KendLsinl bırakmam lâzım geldiğini. çünkü söz verdiğimi İleri sürdü, itiraz ettim, kandırmağa çabaladım, homurdandım, fena halde kızdım. Hiç bir tedbir kâr etmedi.
«Yalvara yalvara elde edebildiğim netice: Ertesi akşam, yine aynı şartlarla yemeğe geleceğini vedetmesi oldu.
«Beni gülünç bulacaksınızdır: fakat tıpkı bir kolej talebesi gibi sevinç İçinde yüzüyordum. Yedi gün müddetle, sırf bu siyah gözler karşısında akşa myemegi yemek uğruna biner douroe verdim. Gün kararmağa başlayınca. yüreğim ağzıma gelerek, huğa döğiişüne çıkan acemi kimseler gibi titreyerek bekliyordum. Ve sevgilim, her akşam, beni daha fazda kışkırtarak alay ediyor ve çileden çıkmama sebep oluyordu.
«Artık büsbütün mecnunlara dönmüştüm. Ne evvel, ne de sonra bir kadın sevdim. Artık, ben, ben olmaktan çıkmışımı
Bir şeydüşunemiyordum; kendimden geçmiştim.
O sıralarda küçük bir siyasi grupteşkll etmiştik. Bir hükümet darbesiyle idarey ele almak İstiyorduk. Parlak mevkilere yerleşen başkalarlydt; bizse. dükkâncılar gibi vergi vermeğe mahkûm ediliyorduk. Bu da dayanılır hal değildi. Paramız ve birbirimize sadakatimiz eksik değildi. Plânımız yapılmıştı. Büyük maceraya girişecektik.
Pek ve çok vazifelerim vardı. Gizli lçtimalarda bulunmalıydım, cephane tedarik etmliy-dim, emirler vermeliydim. Faka o orospu, zihnimi öyle işgal ediyordu ki, hiç bir işle meşgul olamıyordum.
ihtimal kİ; beni böyle enayi yerine koyması yüzünden ondan artık nefret etmeğe baş-ladığuru tasavvur edersiniz. Ben kİ, en ufak fantezilerimin yerine getirilmemesine tahammül edemezdim. Düşünüyordum ki. bu hareketleri, sırf benim arzularımı tahrik içindir; ve bir gün o da râm olacak: beni sevecektir. Bu aşkı hakketnıeiiy-dlıu. Sabır ve tevekkülle bekle-
yip duruyordum. Böyle bir ihtiras, kuru çayır yangınına benzer; civarda ne varsa beraber yakar, kül eder.
Nitekim, İşte nihayet, kız. beni sevdiğim itiraf etti. Heyecanım öyle şiddetli oldu ki. as daha devrilecektim, ölecektim. Ah, ne harikulade vaziyet! Ne mükemmel şey! Nem var. nem yoksa, ona vermeğe hazırdım. Saçlarını süslemek İçin yıldızlan yerlerinden koparabilirdim. Aşlymın şiddetini ona nasıl İspat edebilirim dive düşünüp duruyordum. İmkânsızı. İnanılmazı yapmak emelindeydlm. Nem var, nem yoksa, bütün benliğimi vermek arzıısunday-dım.
Ve o gece, onu kollarımda yatırdığım sırada, teıtiplediğimte hükümet darbesini ve bu darbeye katılacak kimseleri anlattım. Ansızın, vücudunun dikkatle gerildiğini sezdim. Göz kapaklan asabiyetle atıp durdu. Yüzümü okşayan elleri soğudu ve kurudu.
Birden bire müthiş bir şüpheye kapıldım. Ve iskambiller aklıma geldi: Aşk, siyah saçlı bir kadıu, tehlike, ihanet ve Ölüm. (Arkası var*
15 Ağustos 1949
AKSAM
Sahlfe T
Kelli: 25 yaşında vücut gü- ı «iliği itibariyle ideal bir kadın.
Pepi. Nelll'nin kocası, 40 yaşında hımbıl bir erkek.
Dodo; Pepi’nin arkadaşı, kadınlar peşinde koşan 30 yaşında bir cingöz!
(Nelll'nin salonunda»
Dodo (Nelll’ye hitaben) — Bu akşam harikuladesiniz, eski Yunanlıların güzellik tanrısı sizin yanınızda solda sıfır kalır.
Nelli (Bu komplimanlardan memnun» — Yine ayni sözleri mİ tek rar Uyacaksanız?
Dodo -Sözlerim sizi bıktırıyor mu yoksa?
Nelli — Hayır. Fakat bu hareketiniz, normal haddi aşıyor da...
' *■ Dodo — Niçin? Sizin gibi dİt güzele hayranlığımı izhar etmekten beni kim menedebilir?
Nelli — Fakat beni müşkül bir vaziyete soktuğunuzu anlamıyor musunuz?
Dodo — Size peresüş ettiğimden dolayı mı?
Nelli — Tabii--- Bu perestişi-niz flörtten farklı değil M...
Dodo — Affedersiniz ama biç farkı yok.
Nelli — Demek itiraf ediyorsunuz. Bu hareketiniz doğrusu saygısızlıktır. Arkadaşınızın karısına korte yapmak ayıp değil mi?
Dodo — Arkadaşım, dünyanın en güzel kadınına malik olduğu halde başka kadınların peşine koşarsa ben de istediğim gibi harekette serbest değil miyim?
Nelli (Heyecanlı) — Ne dediniz. kocam başka kadınların peşine mi koşuyor?
Dodo (Şaşırmış gibi davranarak) — A... A... Bunu bilmiyor muydunuz? (Sahte bir teessürle) Affınızı dilerim. Ben J kocanızın bu münasebetsizliğini bildiğinizi sanıyordum. Yoksa kabil değil ağzımı açıp da bunu size söylemezdim.
Nelii (Müteessir) — Vay utanmaz herif vay'. Demek beni başka kadınlarla aldatıyor? Baibuki ben onu dünyanın en sâdık kocası addediyordum.) Mendeburdan intikam almak ı ahdim olsun!
Dodo — Kocanızın bu hareketinden o kadar çok mu müteessir oldunuz? Demek hımbıl Peplyi seviyorsunuz. Doğrusu -■dze acıyorum.
Nelli — Kocama âşık değilim. Fakat bana sâdık olduğunu zannettiğim İçin kendisine sâdıktım. (Tehditkâr bir eda ile yumruklarını sıkarak) Şimdi basma geleceklere dayansın bakayım. Elverir ki bana sadakatsizlik gösterdiğine ve ihanet ettiğine dair elimde deliller bulunsun.
Dodo — Bu delilleri elde etmek için fazla yorulmayacaksınız madam Nelli! Aradığınız delilleri kocanızın cebinde bulacaksınız. Bütün mendilleri allık lekeleri İle doludur,
Nelli (Hayretle) — ciddi mi söylüyorsunuz mösyö Dodo?
Dodo — Ben daima ciddi konuşurum. Size yalan söylemekte ne menfaatim var?
* Nelli — Bugüne kadar buna hiç dikkat etmemiştim.
Dodo — şimdi mendillerini muayene ederseniz görürsünüz.
(Pepi odaya memnun rr mtıa tarih girerek) — Borun var kancığım, bonsuvar Dodo!
Dodo (Yavaş sesle genç ka-
dına) — Sakın bir şey söylemeyiniz. Söylerseniz gaf olur, (yük | sek sesle) Hoş geldin Pepi!
(Pepi’nin yazıhanesinde) ' Pepi (Başlamış muhavereye devam ederek) — Demek son günlerde Nelll'nin bana karşı muamelesinin tamamlyie değişmiş olduğunu sen de farket-mlşsin ha!
Dodo — Ben bunu farkctml-yecek kadar aptal değilim ya! Nelli sana çok soğuk davranıyor.
Pepi — Acaba niçin?
Dodo — Niçin mİ? Ab t alsın da ondan • Bir kadın kocasına karşı hararetli ve şefkatli ol- ' mak İçin onu kıskanması lâzım. .
Pepi (İnanarak) — Kıskan- ! ması mı lâzım?
Dodo — Sen bugüne kadar . karının kıskançlığını tahrik et- , tin mİ?
Pepi — Hayır! ,
Dodo — Kabahatin bu d otlum! Blrgün karını elinden ka- : çınrsan hiç gücüne gitmeata.
Pepi — öyle mi?
Dodo — Evet öyle! .
Pepi — Nelli'yl etimden kaçırmamak İçin ne yapayım? Ona İhanet etmeyi bana söyleme! Çünkü böyle bir şey elimden gelmez. Bunu uğursuzluk addederim.
Dodo (Aşk İşlerine vâkıf bir mütehassıs edaslyle gülümsiye-rvk) — Zavallı dostum! Karına İhanet etmeğe ne lüzum var. Bir dudak krayonu alarak dudaklarını onunla boyayacak, sonra mendilinle sileceksin. Karın bu lekeleri görünce, kıskanç âğından kuduracak!
Pepi — Mükemmel bir fikir ( bu, (Düşünerek) Ya şayed Netli benimle kavga ederek çıkıp giderse?.
Dodo — Sen çocuk musun yahu? Erkekler ihanete uğra-| ılıklan zaman gitmezler de ka-I djnlar mı gidecek?
(Nelll'nin salonunda)
Dodo — Bonsuvar madam Nelli!
Nelli (Sırtında gayet bir robla) — Bonsuvar! .
Dodo — Ne haber var bakayım?
'] Nelli — Meğer hakkın varmış. J Kocamın mendilleri dudak bo-‘ yalan lekeleriyle dolu, (intikam almak birsiyle tutuşarak Dodo' nun kucağına atılır) Şekerim, sevgilim!
1 Dodo (Genç kadını kucaklı -ı yarak öper) — Meleğim, senin İçin yanıyorum.
(Pepi’nin yazıhanesinde) I Muhasebeci (Arkadaşına) — Sana mühim bir şey söyllyece-: ğim.
ı Kâtip — Soyllycceğin nedir bakalyun?
. Muhasebeci (Mahrem bir eda
• He» — Patronum uzu dudaklarını . boyarken gördüm. Allah beterinden saklasın! İnsan bu dün-
• yada neler görüyor?
■ Pepi (içeri girerek) — Bon-
: jur arkadaşlar...
. Memurlar — Bonjur mösyö
I (Kıs kıs gülerler)
Pepi (İçinden) — Bu hayvan
I herifler, sabah sabah ne diye böyle gülerler (Telefonu aça-
• r»k) Bonjur Dodo! Hakkın var. mış. Nelli yeniden bana karşı
gayet tatlı ve mülteht davran-ı mağa başladı.
Dodo — Ben sana dememiş
I miydim?
. Pepi — can ve yürekten I teşekkür ederim.
. Dodo — Teşekküre ne hacet! Bu, bir dostluk vazifesidir.
■ Çeviren: A. HİLÂLÎ
Atlantik paktı dünyayı sulha kavuşturabilecek mi?
Sünusilerİn istiklâl
mücadelesi
açık
Bir Amerikan dergisi İspanya, Türkiye ve Yunanistan’ın Atlantik paktına alınmamasını tenkit ediyor
Londrada Ingiliz hükümet adam farile Sünusilerİn emiri arasındaki görüşmeler
Atlantik Paktı Amerika kıtasında Kanada ve Avrupada İngiltere, Fransa, İtalya, Portekiz, Hollanda, Belçika, Lûkscmbürg. Danimarka. Norveç ve İzlanda hükümetlerini İçine almaktadır. Bütün bu devletler pakta girmekle, herhangi bir taraftan vâki ninenk tecavüzü, doğrudan doğruya kendilerine yapılan bir tecavüzmüş gibi kabul etmeğe söz vermişlerdir. Bundan başka bir tecavüz vukuunda Amerika Avrupa devletlerine yardım e-deceğl gibi, Avrupa devletleri de Amerlkaya yardım edecektir.
Avrupa devletleri en çok Rusya tarafından gelecek bir tecavüzden korkmakladır. Zaten pakt bu sebepten dolayı yapılmıştır. Fakat Rusya Avrupada bir taarruza geçtiği takdirde, pakta dahil Avrupa devletlerinin askerî kuvvetleri, böyle bir taarruzu önllyemlyecek kadar azdır. Vaşlngtondaki askeri cn-telUjansından öğrenildiğine göre, Rusların 35 tümeni herhangi bir taarruza hazır bir vaziyettedir; ve Rusların muhtemel olarak ilk saldıracağı hedef Fransa. Belçika. Hollanda Te İngilteredîr. Halbuki bütün bu devletlerin ellerindeki mevcut tümenlerin sayışı 11 1 geçmemektedir.
Avrupa devletleri, bugünkü kuvvetsiz durumlarım, harbin tahribatına atfetmektedir. Halbuki Rusya da ayni tahribata mâruz kalmıştır. Avrupa devletleri fakir olduklarını iddia etmelerine rağmen Rusya da ayni derecede fakirdir. Sonra Batı Avrupa endüstrisi, Rus endüstrisinden daha verimli çalıştığı gibi, buradaki hayat seviyesi Rusyadaklnden daha yüksektir. Onun için Avrupa devletlerine düşen vazife. Amerikan yardımından azami istifade e-dJp, pakt gereğince, herhangi bir taarruza karşı koyabilecek şekilde hazırlarunakUr.
Temmuz ayı İle başhyan yen! sene zarfında. Amerika hava, deniz ve kara kuvvetleri İçin 15 milyar dolar harcıyacaktır. Avrupa İktisadı yardımı için 5 milyar dolar harcanacak ve Türkiye ve Yunanistan a yapılan yardımlar dahil, Avrupanın askeri bakımdan kalkınması için 1.400.000.000 dolarlık bir yardım yapılacaktır kİ, bulun yardımların tutarı 21 milyar dolardır.
İşte Amerika millî bütçesinin takriben yarısını yardım yolunda sarrederken. Avrupa devletlerine düşen vazife de bu yardımdan istifade etmektir.
rin sayısı diğer devletterinkin- ı den daha fazladır. t
Sonra İspanyanın coğrafi va- 1 ziyeti, batı Avrupanın müdafa- 1 azında en stratejik mevkii işgal etmektedir. Kuvvetli b*r müdafaa hattı olursa Pirende- , rin öte tarafında kalan hava ve ( deniz üsleri kısa bir zamanda* ( daha mükemmel bir hale geü-rilebillr. Fakat bazı askeri mü- . tehassıslar, İspanyanın bu kuv- ] vetll durumundan şüphe et- ( inektedirler.
Türkiyenin durumu >
Türklyeye gelince, bu mera- I leaet. Amerikanın anladığı mânada demokratik olduğunu soy- ■ temek epeyi cesaret İster. Bu- : nunla beraber Türklyeye haklı ı olarak askerî yardım yapıyoruz. : Çünkü Türkiye uzun müddet Rusyanın tecavüz! tehditlerine ' hedef olmuştur.
Türkiyenin Atlantik Paktında 1 imzası yoktur. Niçin?
Türkiye bir Atlantik devleti : değildir. Fakat Danimarka ve Italyanın da Atlan tikle bir alâkası olmadığı halde pakta dahil edilmiştir. Bunun İçin Türkiye-nin pakttan hariç tutulmasında bir sebep yoktur.
Hâlen Amerika Türkiyenin askeri gücünü arttırmak İçin 150 milyon dolar sarfetmektedlr ve bu miktar zamanla artacaktır. Bu sayede çok geçmeden Türk ordusu hatırı sayılır bir ordu haline gelecektir. Fakat Türkiyenin asıl ehemmiyeti, işgal ettiği coğrafi mevkiden ileri gelmektedir.
Amerika İngU tereyi Avrupada en İyi btr hava üssü olarak telâkki etmektedir. Fakat Türkl-yeden Maskovaya olan mesafe, Ingiltereden Moskovaya olan
mesafenin yarısı kadar bDe değildir. Bu da askerî komitenin, İncel em asi icap eden Ur meseledir.
Yunanistan
Yunanistan muhakkak ki, Türklyeye nazaran çok zayıftır. ,0nun için Yunan İs taam yapacağı yardım çok cüzi olacaktır. Fakat bir harbin zuhurunda. Yunanistanın ve adalarının coğ raf! ehemmiyeti küçümsenemez; ve Yunanistan» yardan ettiğimiz halde, bu memleketin de pakta dahil edilmemesinde hiçbir sebep yoktur.
Ruslarla bir harb çıktığı takdirde, Vaşingtondakl bazı çevreler. harbin lehimize neticeleneceği kanaatin! beslemektedir. Fakat biz Ruslarla harb etmek İstemiyoruz. Çünkü fethedilmiş bir Rus ülkesinin Amerlkaya cağlıyacağı hiçbir fayda yoktur. Çünkü fethedilmiş Alman yay a yeni bir haJ çaresi bulmak A-merlkaya milyonlara mal olmuştur.
İşte insani olduğu kadar pratik sebeplerden dolayı, Sovyet Rusya ile dost olmak İstiyoruz. Onun için Rusya aleyhine söylenen sözlerden, Rusyadaki tek parti sisteminden, Rusların gizli polisinden, İşçi kamplarından artık bahsetmememiz lâzımdır. Çünkü maksadımız komünizmi imha etmek, yahut Rus mües-sesekrlnl değiştirmek değildir. Maksadımız tecavüzü yeryüzünde bir kazanç vasıtası olmaktan çıkartmak ve tecavüzün hoşa gitmez bir şey olduğunu göstermektir. Hükümetimiz de, bu
leruirıcur. nuAUlucumu, ur, uu maksadı Kremllnc d uyu runc aya kadar enerjisini yalnız bu nokta üzerinde toplamalıdır.
Çeviren: A. DEREBEYOĞLC
Şehir Suyu Projeleri Yaptırılacaktır
iller Bankasından
tl
Bolu İsparta
Haritası
Yok-
Kırklarell
Manisa Maraş
Niğde
Pakt ve İspanya
Var Yok
Var
Yok
Gölcük deniz fabrikaları Gene! müdürlüğünden
1 — FaoriicHİarunıza 40 tane tesviyeci ve 25 tane boyac. alınacaktır. Alınma şartlan aşağıda gösterilmiştir.
A — Askerliğini yapmış Sanat okulu mezunu veya 5 senelik bonservis İbraz eden, asgari ilkokul mezunu birinci sın.f işçi veya ustalar ameli ve nazari sınavdaki kabiliyetlerine göre 60 - 140 kuruşa kadar saatlik ücret verilecektir.
B — Azami yaş haddi 40 Ur.
2 ~ İsteklilerin Hân tarihinden itibaren 2 ay zarfında bütün masrafları kendilerine alt olmak üzere mûracatlan.
(11742)
Gaziantep Valiliğinden
GazlanU-p - Akçakoyuniu yolu Utisakı Oğuzel! yolunun H 4- 973 0 — 14 4- 271 kilometreleri arasındaki (20235.511
lfra keşif bedelli Blokaj Silindirajı yeniden açık eksiltmeye konulmuştur. Geçici teminatı (1517.67) Uradır, ihale 3 Ey->€l 949 cumartesi günü saat 10 da i] Daimi komisyonunda yapılacaktır. Keşif evrakile hususi ve fenni şartlar hır gün adı geçen komisyon bürosunda görülebilir.
İsteklilerin eksiltmenin yapılacağı günden en az üç gün «weJ (tatil günleri hariç) tl makamından alacakları Yeterlik Vttlkasile sicilline kayıtlı bulunduğu Ticaret odosı belgesini *b*»z etmeleri lâzımdır. (11822)
Pakt hakkında akla gelen İkinci sual şudur: Acaba paktın coğrafi hudutları nerelere kadar teşmil edilmelidir? İspanya bir Atlantik devleti olduğu halde, niçin pakttan hariç tutulmuştur? Bu suale verilen cevap şudur: Franco insanın esas hürriyetini tanımıyan bir diktatördür. Onun İçin, batı devletlerinin bir çoğu Franco ile ’.ş birliği yapmak taraftan değildir.
Fakat Amerika 1778 de İnsan haklarını tanımıyan Fransız Bourbon hanedanlığı ile, daha çok demokrat olan İngiltcreye karşı. bLr anlaşma yapmıştır, tngliteronin mağlûp olmasını sağlıyan bu anlaşma, had derecede antidemokratik olan bir devlet İle, muvakkat anlaşma yolları aranmak suret! He gerçekleştirilmiştir.
Diğer taraftan Amerika bugün bile, baü yarımküresindeki Lâtin Amerika He siyasi münasebetler tesis etmiş bir vaziyettedir. Halbuki Lâtin Amerika devletleri de diktatörlükle idare edilmektedir. Franco diktatör olduğu için Ispanya ile anlaşmağa yanaşıl mam ası. fakat diğer taraftan başka diktatörlerle anlaşmağa varılması, büyük bir tezad teşkil etmektedir. Bu te-zaddan başka, Francomın elin-jdeki müdafaaya ba2ir kuvvetie-
1 — Aşağıda isimleri yazılı kasabaların su etüd ve projeleri yaptırılacaktır.
__________Kasaba____________
1 _ Seben
2 — Sütçüler
3 — 8ÜCÜ11Ü
4 — Babaeski
5 — Pehlivanköy
6 — Demirci
7 -- Afşin
8 — Pazarcık
9 — Kemerhisar
10 — Çam ardı
2 — Beher projenin tahmini bedel! 4500 — lira olup, bedele; İsal e tulünün 4 km. den fazla beher km. ve kesri 100.— lira ilâve edilecektir.
3 — Projelerden İstenilenlere teklif verilip, diğerlerine ve- i rllcnıiyc bilir.
Her proje için ayrı, ayrı olmak şar t ile; tahmini bedel İle isale tulünün 4 km. den fazla kısmına alt İlâve bedele şâmil olmak üzere yüzde tenzilât teklif edilecektir.
4 — Muvakkat teminat beher proje için 300.— liradır. |
5 — Teklif mektuplarının 26 Ağustos 1949 günü saat 12 ye kadar Bankamıza verilmesi şarttır.
Postada veya sair surette vukııbulacak gecikmeler edilmez.
6 — 26 Ağustos 1949 günü saat 15 de Bankam» İhale komisyonunca yapılacak ilk ine İrme sonuncu idare meclisince tasdik edildikten sonra ihale kesinleşecektir.
7 — İhale evrakı 5.— lira bedel mukabilinde Bankamızdan alınabilir. i
8 — Eksiltmeye girebilmek İçin Bayındırlık Bakanlığından Yüksek Mühendis olduğunu w en az bir şehl' suyu projesi yaparak tasdik ettirmiş bulunduğunu çösterir bir iştirak vesikası getirmek şarttır.
9 — Banka İhaleyi yapıp yapmamakta ve İşi dilediğine-
vennekte serbesttir. (11843)
Londradan yazılıyor: Son günlerde Londrada İngiliz hükümetiyle Sünusilerİn Emiri. a-raanda görüşmeler olmuştur. Bu müzakereler, kendi iç İşlerinden sorumlu bir Slrenayika hükümeti kuruluşu İle İlgilidir. Sünusilerİn Emiri, Strenayika milletinin kendi arzusu 11c ve serbesçe seçmiş olduğu bir lider sıf atiyle kurulmakta olan hükümetin başına geçecektir. Böylece, hemen hemen yarım aaırdanberl sürüp gitmekte cilan acı mücadeleleri müteakip Sünusiler mezhebi Slrenaylka-da yeniden İktidara geçecektir.
Bu mezhep 1837 de, sonradan Büyük Sünusi unvanını alan Seyit Ahmed İdris tarafından kurulmuştur. Seyit Ahmet İd-ns, tarikatını i843 te Sirenayl-ka'da kökleştirmiş ve bu bölge. Kahlredekl «El Ezher» tlâ-hlyat üniversitesinden sonra, Afrika’da İslâm kültürünün en önemli merkezi haline gelmiştir. Mezhep dini bir teşekkül olarak başlamış ve hâdlsatın sey rl karşısında tablatlyle, siyasi bir teşekkül haline gelmiş, bedevi kabilelerin, kendi öz yaşayış tarzları ve dini akidelerini korumak için giriştikleri mücadele ve sartettlklerl gayretleri koordine eden bir faktör olmuş tur,
Sünusi toplulukları, 1911 den 1917 ye kadar Türklerin müttefiki olarak ve 1923 ten 1932 ye kadar çete gruplan halinde ve yalnız başlanna İki kere îtal-yanlara karşı savaş açmışlardır. Hâlen Londrada bulunan Seyit Mohammed İdris. Sünusi mezhebi kurucusunun torunudur. Sünusilerİn şimdiki şefi kültür sahibi bir diplomat olup, bütün hayatı boyunca savaşkan bir liderden ziyade dini bir lider olarak tanınmıştır. 1922 den 1943 e kadar memleketinden uzak. menfada yaşamıştır.
Seyit Mohammed İdris, sözüne güvenilebilir bir devlet adamı ve lider şöhretini İhraz etmiştir. Dini bir teşekkül olan Sünusi hareketinin, zamanla siyası bir kuvvet telâkki ettirilmesi dikkate şayandır. İtalyan tarihçisi Cari o Gigllo. 1859 da Sünusi mezhebinin kurucusunun ölümü sırasında yazdığı bir eserde, Sünusi hareketi için: «Hakiki ve tam bir devlet değil, fakat buna çok benzeyen bir şey» demişti. Hakikatte de Beyit İdris yalnız dini bir teşekkül başkanı olarak değil, siyasî bir teşekkül şefi olarak da tanınmıştır.
Sünusi mezhebi Kuzey Afrl-kanın her tarafına gönderdiği misyoner şefleri kanaliyle bedevi kabileleri birleştirmiş, Sire-nayika'da, İtalyanlar» karşı iki harb sırasında beliren yeni mil-
İstiklâl mücadelesine girişen ve Sünusi bayrağı altında toplanan yalnız Slrenayika bedevileri olmamıştır. Sünusi! ere karşı pek müsait ilişler bestemi yen Trablus halkı da. bu ayaklanma sırasında İşbirliği yapmayı kararlaştırmıştır. 1922 de kabileler arasında büyük bir toplantı yapılmış, Trablus E-
' mir liginin Seyit İdrls'e teklifi kararlaştırılmıştır. Müteakiben Seyit İdris Mısıra Utlca zorunda kalmış, 20 yıl bu memlekette kalmış ve mücadeleyi devam ettirmek için geride erkek kardeşi ve amcazadesini bırakmıştır. Uzun mukavemet tarihindeki en büyük İsim, boyun eğmez liderlerden Ömer El Muhtardır. 60 yaşında mukavemet hareketinin başına geçeli Ömer El Muhtar 8 yıl müddetle ttai-yanlara karşı çete harbini muvaffakiyetle idare etmiş ve so nunda arazlanl tarafından cs’r edilip astınlmıştır. Bu acı mücadele yıllan zarhndn Sirenn-yika nüfusu yarı yanya -■.•.-■ilmiş, halkuı başlıca geçim vasıtası olan hayvancılık mahvolmuştur. Bu sıkıntılara rağmen. Slrenayikaîılann mücadele azmi kırılmamıştır. Grazlanl, merkeze gönderdiği raporlardan birinde «İstiklâl cazibesinin bedevileri slhtrlemiş» olduğundan acı acı şikâyet etmiştir,
1939 da harb patlak verir ver mez, Sünusiier İskendeıiyede Seyit îdris'in başkanlığında bir toplantı yapmışlar ve îngllizıe-re yardım ve hizmet teklifinde bulunmuşlardır. LibyalI Arap kuvveti bilhassa Şümullerden teşekkül edip, tklncl dünya har bl boyunca Afrika cephesinde kendi öz sancağı altında savaşmıştır. O devirde Dışişleri Bakanı Mr. Eden, Ocak 1942 de Avam Kamarasında verdiği bir demeçte, Sünusilerİn müşterek dâva uğrundaki hizmetlerinden hürmet ve sitayişle bahsetmiş ve İngiliz hükümetinin. Sönümlerin yerilden İtalyan İdaresi altına düşmelerine müsaade et-miyeceğini resmen beyan ermiştir.
Seyit İdris 1943 te Strenayl-kaya dönmüş ve bedeviler tarafından muazzam sevgi tezahürleriyle karşılanmıştır. Hâlen Londrada cereyan etmekte olan bu müzakereleri müteakip Emir, yeni hükümetin başkanı olarak Siren ay Ika'y» dönecektir.

Emet'te iki hırsız yakalandı
Emet (Akşam) — Bundan bir müddet evvel komşu ilçemiz bulunan Tavşanlının, muhtelif camilerinden kilimler, halılar çalınmıştı. Bir hayli yekûn teşkil eden bu hırsızlıkların failleri bir türlü yakal anamıyorlar dı.
Bir gün. ilçemize yen! tâyin edilen Jandarma komutanı yüzbaşı Selim Salmaner, çarşıda ü-nlformalı olarak gezerken, hiç tanımadığı bir köylünün, kuşkulu bir hareketini ve kendisine garip bir korku İle baktığını, ve sonra gözlerini indirdiğini görmüş ve gözünden kaçırmadan. mahsus, pazar yerinde bulunan bir jandarma erini, düdükle yanına çağırmıştır.
Bu arada, bu tanınmıyan köylü ise, ok gibi yerinden fırlamış ve sokaklar arasından. Hisarlık tepesine doğru yollanmaya ve hızlı hızlı gitmeye başlamıştır.
Kör Süleyman oğlu Hüseyin Barak ismindeki bu adam hemen yakalanmış, ilk hamlede evi aranmış ve nihayet. Köpru-cek köylü Rıza isimli bir adamın evinde çalınan on kilim ve 18 halı ve en mühim suç delili kıymeti! bir seccade meydana çıkarılmıştır.
Hemen yargılanan sanıklardan Hüseyin Barak 9 sene ve tuna yataklık edenleı de üçer sene 9 ay hapis cezası almışlardır.
bu, ----------------------------
için1 hyetçlllk hareketi Sünusi llder-Ilerin etrafında toplanmıştır. Hattâ birinci dünya harbinden önce bile bir Sünusi «hükttme-U» bahsi ortaya çıkmış ve 1918 ' de Türkler ou bölgede bir Arap i cumhuriyeti kurmuşlardır. Fakat o devirde bedevi kabileler arasında işbirliği ve insicamlı i hareket pek zayıfU.
1919 da İtalyan hükümeti Lib ya Arapların» bir anayasa ve Parlâmento vermiştir. Ertesi ’1 yıl Seyit İdrls'e Emir ünvanı ve rllmlş, iç konulan tedvir eden müstakil bir İdare kurulmuş ve Emir, bu idarenin merkezi olarak Acadabya’y» seçmiştir.
Bu durum karşısında Slrena-yika'da İki idare teşekkül etmiş lir Müteakiben 10 yıl müddetle İtalyaya karşı acı bir mücadele başlnm.ş ve İtalyanlar. 81-renayika'daki bedevilerin kendilerine değil. Seyit tdrtee bağlı olduklarını anlamışlardır Mussoilnl ve Faşizm rejimi başlayınca, 1919 tarihli liberal yasa feshedilmiş, İtalyanlar bedevilere karşı harbe girişmişler ve 1939 da Libya İtalya kıralhgnıa ilhak edilmiş ve «dördüncü Sahil» olarak anılmağa başlamıştır.
kabul

Açık eksiltme ilânı
Çay Belediyesinden
28100 Lira muhammen bedelli bir taşlı, dört toplu ve 600 ( 220 bir vasli un fabrikası kara değirmenine ilâveten yapt-rı-lacaktır.
İhalesi 15,8,849 perşembe giinü saat 15 de Belediye encü-menliğinde icra edilecektir Talipte-, !n yüı^e geçici teminat) belediye veznesine yatırmaz suretiyle ihaleye İştirak edebilecekleri ve şartnameyi görme»; isllyenleriıı belediye başkanlığına müracaattan ilân olunur, 11812
Teklif isteme ilânı Etibank İstanbul Şubesinden Muhtelif takatta eleklromo'örlü altı adet santrifüj tulum-satıjı alınacaktır, şartnamenin satmalına servi sini izden'
ba temini.
İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası ilânları
Kepek ihracatçılarının Dikkat Nazarına
Kepek İhracı İçin 301 sayılı sirküler gereğince istihsal edilen lisansların tecdidine dair E ;onomi ve Ticaret Bakanlığının emri Sicilli Ticaret Gazetesinin 15 8. 949 tarihli nüshasında eıilinılştir. (JlâSÖJ
Snhlfe 8
AKŞAM
16 Ağustos 1949
i ■*(')
ANKARA RADYOSU Bu akşamki program
İS Dans müziği (Pil. »30 Konulma, İRİS Jumping J.ıckıt (Pl.). li Haberler. 19.İD Geçmişte buırUn. 19.» KUme Cnslı (Ferahnak (aslı). » Şarkılar. türküler. 20.15 Radyo gazeteci. ?ı’ı.3fl Ser be» mat, 20.38 Brahnıs — Re Majör keman, kon irer tosu (PL). 11.19 Opora aryaları (Pl), 21.39 Konuşma. 21.13 Varyete müzikleri (PİL 22 Den» mlıvlAa (Pl.l. 22.45 Haberler.
Yarın »abııh v» ÖŞI» programı
7.31 Hnrrjr Horliek orkestra»! çalk-yor (Pl.). 7.48 Haberler, a Tdrkdler (Pl I. a.15 CcaJtlı müzik (Pl.). 84» O-•itlı h*M müzmin deremi (PLİ. 8« Hatif sololar (Pl I
12 M Peşrev re şarkılar. U Haberim. 13.1» Potpuriler (Pl.l. 13.3» gazetesi. 13 46 Film melodileri (FU.

°/o 6 Faizli Birinci Tertip 1949 istikrazı ikramiyeii °/o 41/2 Faizli Birinci Tertip 1949 istikrazı
Tahvilleri satışa çıkarıldı
KM) Lira itibarî değerli bir tahvil 95 liradır.
Batık Yeni Traktör Satışı
GÜVEN
Tlirk Anonim Sigorta Sosyetesinden
19 Temmuz 1949 tarihinde Sarayburnu İle Kız Kulesi arasında Mavnacılar DerııeğinLn 202, numaralı mavnası ile birlikte ve sandım içinde olduğu halde batan 14 adet FORDSON Traktör satılacaktır. Satış şartlan Sosyete Merkezinin bulunduğu Galata Bankalar caddesi Sûmerbank Binasının holünde asılı bulunmaktadır. Taliplerin en geç 25 Ağustos 1949 perşembe günü akşamına kadar Sosyetemize müracaatları İlân olunur.
BULMACA
o
ı 1 1 i 1 ı
1 1 1 M 1
1 1 1 i 1 1
! N 1 I a
■ 1 1 1 (
1 I ■ 1 I
ı ı ı ı aı
1 «l 1 1 I
1 1 ■ 1 1
11(11
Bu tahviller de, diğer Devlet îc İstikraz tahvillerinin bütün imtiyaz ve muaflıklarını haizdir. %« faizli tahviller her yılın. 20 Şubat ve 20 Ağustos tarihlerinde bol faiz ödenir.
îkramiyeü tahvillere 20 Ağustosta ödenecek faizden başka 20 Şubat ve 20 Ağustos tarihlerinde
DİKKAT! _
İnşaat Sahiplerine ve Müteahhitlere 6-8-10 Milimetrelik BETON Demirlerimiz PEK YAKINDA Gelecektir.
Müracaat: Zındankapı Nalburlar 347 No.lu Mağazaya Tel: 20372
Adet
1
2
4
12 n
ı
Miktar Lira
10,000
2,000
1,000
500
250
337
İkramiye dağıtılır. Faiz ve ikramiyelerden hic bir vergi ve resim alınmaz. Satışlara 20 Ağustos 1M9 Cumartesi nünü son verilecektir.
Satış yerleri: Bütiin Bankalar
EN Mükemmel ve Külfetsiz Iradı Devlet Tahvilleri Getirir. 11320
Eserlerinden

Yeni arıcılık
Av ve salon köpekleri Savaş ve polis köpeği Tavukçulukta muvaffakiyetin sırrı Nasıl tavukçuluk yapmalı?
Tavukçulukta nasıl kazandır?
Tavukları yumurtlatmak için ne yedirmeli dır?
Tavuk hastalıkları Kanarya
Kitapçılardan arayınız
Krş
M
50
5U
25
25
£5
25
25
25
150
İT ALO MEDİTERRANEAN LİNE Ltd. TRİESTE
1 Sayın Doktor ve Eczacılara!
IONTON Org WINTHROP
i ı Tekrar piyasaya arzedilmiştir.
I Titan Ticaret T.A.Ş.
■■■■■■■■■I Tel: 24410 - 84419
n Ağustosla Umanımızda beklenen ve Trlestedea gelmekte olan
ALFONSO TELLE GRİNO
Vapuru doğru
H A V F A
için eşyayı ticariye yükll-yecektlr.
20 Ağustosta limanımızda beklenen ve Telesteden gelmekte olan
S. ANTONIO
Vapuru doğru T R İ E S T E için eşyayı ticariye yiikll-yecekUr.
Türkiye için umumi a-cen talan:
LEVANT EKSPRES T.L.Ş. Galata Anadolu Sigorta Han. Tel: 44791 - 44792.
Mahkeme, tapu, icra ve noter ilânları Bedelleri hususi şahıslar tarafından ödenen mahkeme. İcra, tapu «e noter ilânları gibi resmi ilânlar eskiden olduğu gl-bl doğrudan doğruya «akşam» idaresi tarafıa-dan kabul edilmektedir.
DOKTOR
FETHIEROEN
lAboratuvari
(Bakteriyolojik, Biyolojik ve kimyevi tahliller yapılır Beyoğlu Taksime giderken MeşeLI sokağı Ferah Apartımanı Tel 40534

■ Dr. Zekâi Muammer ■
T U N Ç M A N
Bakteriyoloji laboratuarı
Her nevi tahliller ve taze aşılar yapılır.
Yeni adrese dikkat: Dİ-vanyolu, 103, kat 2, Tel: 22037
KIZILAY HEMŞİRELER OKULU
1949 - 1950 ders yılı İçin öğrenci kayıt ve kabulüne başlanmıştır. Aşağıda yazılı kayıt ve kabul şartlarından fazla bilgi edinmek slleyenler saat D He 17 arasında aşağıdaki adrese yazı İle veya şahsen müracaat edebilirler.
Kayıt ve kabu işartları:
L — Türk olmak.
2—16 yaşından küçük 25 yaşından büyük olmamak.
3 — Tam slhhatte olduğunu bir sağlık kurulu raporu
ile belirtmek. j
4 — En az orta okul mezunu olmak.
5 — İyi ahlâk sahibi olmak.
Müracaat adresi:
Kızılay Hemşireler Okulu Direktörlüğü
Haseki caddesi Aksaray İstanbul

I. inci sınır
Verem ve dahiliye hastalıkları mütehassısı
Dr. Sadık Bilgiseven
Muayenehane: Fatih tramvay cad. Kristal kıraathanesi karşısında. Pazardan başka her gün saat 3,30 - 8 arasında.
— HELLNİC LINES LIMITED —
NEW-YORK — İSTANBUL — NEVV-YORK
10 Ağustosta limanımıza gelecek olan
"14 E L L E N I C SK Y„
Vapuru yolcu ve eşyal ticariye alarak 20 Ağustosa doğru
NEW-YORK'a
hareket edecektir. Umumi aeentaları:
S. TOPER ve Şal. Veli Alemdar Han. Tel: 41929
Talebe Alınacaktır
İstanbul Selimiye Hayvan sağlığı memurları okulu müdürlüğünden :
1 — Parasız yatık ve iki yıl tahsil müddetli okulumuza orta okutu bu yıl pek İyi ve İyi derecede bitirenler ile Usede sınıf geçenlerden yaşlan 16-20 arasında olanlardan (50) öğrenci alınacaktır.
2 — Müracaat tam evrakla 6.10.949 Akşamına kadardır. Bu tarihe kadar müracaat edenler kadrodan fazla olduğu takdirde orta okulu iyi derecede bitirenler arasında 710.949 da o-kulda Matematik .Türkçe ve biyolojiden müsabaka sınavı yapılacaktır.
3 — Orta okulu pek İyi derecede bitirenler İmtihansız alınacaktır.
4 — Kabul şartlan: Vilâyet Veteriner müdürlükleri ile okul
müdürlüğünden öğrenilir. 10517
Öğrenci alınacak
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığından
Fakültemize kayıtlanmak için olgunluk diploması almış olmak veya olgunluk diploması almağa hak kazanmış bulunmak gerektiğinden bu durumda olanlardan kayıtlanmak lstlyenle-rin;
a) Olgunluk diploması veya liselerinden verilecek geçici olgunluk belgesi,
b) Dekanlığa hitaben yazılmış bir dilekçe,
c» Nüfus kâğıdı o namlı örneği,
d) Aşı ve sağlık raporu .
el 4.5 X 6 büyüklüğünde 6 adet fotoğraf.
ile fakülteye bizzat gelmeleri ve alacakları beyannameyi kendi el y&zılariyle doldurduktan sonra kayıt için gerekli 10 lira harcı da üniversite saymanlığına yatırıp makbuzunu getirmeleri lâzımdır.
Kayıtlar eylülün on beşinden ekim ayının sonuna kadar sürer.
Her ne suretle olursa olsun bu süreyi geçirenler veya bu süre içinde kayıt İşlemini tamamlamamış olanlar bu yıl fakülteye kayıtlananıazlar. 11664
- lop oyna oyna ye/ kardeşinin mahaHebisini ye...
bakalım annem ne diyecek.?. Çapamarka
Gaziantep Valiliğinden
Gaziantep - Akçakoyunl'i yolunun 20 - 600 - 24 4- 600 inci kilometreleri arasında yapılacak (36970) lira keşif bedelli blokaj şose kapalı zarf usullyle yeniden eksiltmeye konulmuştur, Geçici teminatı (2773.20) liradır. Eksiltme 3. Eylül. 949 cumartesi günü saat 10 da 11 daimi komisyonunda yapılacaktır. Keşif evraklyle hususi ve fenni şartlar adı geçen komisyon, bürosunda her gün görülebilir.
İsteklilerin bu İşe girebilmek İçin eksiltme gününden en az (tatil günleri hariç) üç gün evvel Gaziantep bayındırlık müdürlüğünden alınmış bir yeterlik belgesiyle siciline kayıtlı bulunduğu ticaret odası vesikasını ibraz etmesi lâzımdır.
Teklif mektuplarının eksiltmeyi açma saatinden bir saat evveline kadar alındı mukabilinde komisyon başkanlığına veril mlş olması lâzımdır. Postada vâki olacak gecikmeler kabtıl e-dilmez. 11821
BitlisP.T.T. Müdürlüğünden
Bitlis - Tatvan -Tuğ arası posta sürücülüğü 949/950 bir yıllık ve 949/950 devresi üç yıllık olmak üzere 8/8/949 tarihinden İtibaren on beş gün müddetle ve kapalı zarf usulü İle iki şekilde eksiltmeye konulmuştur.
1 — Gidiş geliş bil sefer sayılmak ve haftada iki sefer yapmak üzere şartlar aşağıdadır.
2 __ Yazın bir kamyon kışın on altı hayvan bulunduru-
lacaktır. Kamyonla karşılıklı iki bin hayvanla karşılıklı bin altı yüz kilo nakledilecektir. Kışın hayvan işlemediği zamanlarda nakliyat arkacılarla yaptırılacak hiç bir surette ücret farkı istenmiyecektlr.
3 — Bir seneliğin muhammen bedeli aylık iki bin, üç seneliğin yine aybk bin sekiz yüz liradır.
4 — Bir seneliğin eksiltmesi 23/8/949 salı günü saat 10 da, üç seneliğin aynı gün saat 14 te Bitlis P.T.T. müdürlüğü odasında teşekkül edecek komisyonda yapılacaktır.
5 — Talipler teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evvel komisyona tevdi edeceklerdir.
6 — Muvakkat teminat bir senelik İçin bin sekiz yüz, (iç senelik İçin üç bin İki yüz kırk liradır. İhalesi yapıldığında kati teminattan başka bir sen?llk İçin üç yüz, üç senelik İçin dört yüz Hra İdarî kefalet alınacaktır.
7 — Talipler ihaleye girmelerine mâni halleri olmadığına dair vesaiki teklif mektuplarlie birlikte ve usulü veçhile vereceklerdir.
8 — Eksiltmeye alt şartlaşmaların her gün mesai saatlerinde İsteyenlere gösterileceği İlân olunur. (11152)
Hidro Elektrik tesisatı yaptırılacak
iller Bankasından:
1 — İzmir İline Dağlı Birgi kasabası elektrik santralına tesis edilmek üzere 1 adet 75 beygirlik türbin grubu satm alınacak, yüksek ve alçak gerilim şehir şebekeler yaptırılacaktır.
2 tşln keşif bedeli 161.909.82 Liradır.
3 — Geçici teminat 9.345.50 liradır.
4 — Zarflar makbuz mukabilinde en geç 8 Eylül 1949 perşembe günü saat 11 ye kadar Bankamıza teslim edilmelidir.
5 - Kapalı teklif zarflan S Eylül 1949 cuma günü saat 15 de coplanacak Bankamız Satınalma Komisyonu tarafından açılacaktır.
6 — Postada vaki gecikmeler nazarı itibara alınnııya-c aktır.
7 — Bu İşe ait şartname (10,—) Ura mukabilinde Bankamız Muhasebe Müdürlüğünden temin edilebilir.
8 — Bu Lşe ait bilcümle devlet ve belediye vergi ve resimleri, Noter ve harç masrafları ve bunların tamları işi alana ait olacaktır.
9 - Banka ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine vermekte serbesttir. (7705)
T evlet Oıman İşletmesi Bolu Müdürlüğünden
1 — İşletmemizin merkez bölgesi fabrika istif yertnde mev cut 25350 adede denk 60/183 metreküp çam ve köknar yumurta sandıklığı kerestesi 2 parti halinde 5-8-949 tarihinden itibaren 17 giin müddetle ve açık arttırma suretlle satılığa konmuştur.
2 — Açık arttırma 22-8-949 pazartesi günü saat 15 te Bolu belediyesinde toplanacak komisyon önünde yapılacaktır. Beher metreküp çanı ve köknar sandıkLık kerestelerinin tahmini bedeli (100) liradır. Her parti İçin % 7,5 hesabiyle geçici teminat alınır.
3 — Bu işe ait şartname Orman Genel müdürlüğü. Ankara merkez İşletme müdürlüğü, İstanbul işletme müdürlüğü, A-dapazarı .Düzce. Gerede. Mudurnu İşletme müdürlüklerlle işletmemizde görülebilir.
4 — İsteklilerin belli gün ve saatte müsblt evrak ve ilk te-
mlnatlarlyle komisyona müracaatları. 11548
Cinsi Muhammen bedeli Tutan _____________Lira Krş, Lira Krş.
M. Teminatı Lira Krş.
Düşünceler
Röntgen Cihazı 35000 00 35000 00 2625 00 31/8/949 da saat 11 üe kapalı
1 — Ankara Nümuine hastanesinin ihtiyacı için bir adet T Röntgen cihazı ve teferruatı kapalı zari usullle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin kanunun tadfatı dairesinde hazırlayacakları mühürlü teklif mektuplarını muayyen olan saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komiısyona vermeieri.
3 — Şartnameler her gün hastane idaresinde ve İstanbul'la Sağlık ve Sosyal Yardım müdürlüğünde görülebilir.
4 — Fazla izahat almak isleyenler Ankara Numune hastanesi Baştabipliğine müracaat
edebilirler. (11844J
I
Kapalı eksiltme ilânı
İstanbul Bayındırlık müdürlüğünden
1 — Pendik Bakteriyoloji Enstitüsünde yapılacak çeşitli inşaat İşleri kapalı zarf usulüyle eksiltmeye çıkarılmıştır.
Keşli bedeli 146696 Ura 10 kuruştur.
Eksiltme 25/8/949 tarihinde perşembe günü saat 15 te İstanbul Bayındırlık Müdürlüğünde Coplanacak komisyon, tarafından yapılacaktır.
2 — Bu işe alt evrak şunlardır: Mukavele, eksiltme bayındırlık işleri genel, hususi ve fennî şartnameleri, proje, keşif hülâsasıyla buna müteferrl diğer evrak dairesinde görülebilir.
3 — Eksiltmeye iştirak etmek İçin taliplerin 8589 lira 81 ku-
ruşluk muvakkat teminat yatırdığına dair makbuz mest ve 049 yılında ticaret odasında kaydı bulunduğuna belgeyi hamil olmâsı, eksiltme gününden tatil günleri 3 gim evvel vilâyet makamına müracaat ederek ehliyet kası alması ve yukarıda 2 cl maddede yazılan evrakı „_r
eksiltme şartnamesinde yazılı kayda göre kabul ettiğine dair imzalaması ve buna ait 2490 sayılı kanun mucibince hazırlıya-cağı teklif zarflarını 25/8/949 perşembe günü saat 14 de kadar İstanbul Bayındırlık Müdürlüğüne verilmesi lâzımdır
11206
İbraz et-dalr hariç
görüp
Denizcilere ilân
Askeri Posta 14530 Komutanlığından
224 No. lı Adıniraltı Marmara Denizi haritasında Demir hane (Gun Factory) denilen mevkide, her haftanın Sah günleri zevalden grup vaktine kadar kıyıdan denize doğru (kıble cihetine) ordu silâhlarının deneme atışları yapılacaktır.
Tehlikeli saha T=23 Derece 54,5 dakika 4--A = 40 derece 58 dakika 45 saniye 4- mevkii 11e T = 28 derece 54,0 dakika 4-. A = 40 derece 43 dakika 45 saniye + mevkileri arasındaki hattın genişliğine birer mil doğu ve batısındaki ve uzunluğuna 15 millik mıntaka içindir.
Atışlara T = 28 derece 55 dakika + A = 4o derece 58 dakika 45 saniye 4- mevkiine Arsıulusal tehlike (B) İşaretinin toka edilmesile başlanacak ve bu işaret atış nihayetine kadar toka bulundurulacaktır.
Denemeleri yapılacak silâhların, fazla yan inhirafı ve sekme yapmaları ihtimâlinden dolayı, atışların devamı müddetin-ce ve tehlike işaretinin tokası müddetince biLcümle meraklbLn bu tehlikeli sahadan uzakta bulunmaları ehemmiyetle ilân olunur. (10950)

Comments (0)