AKŞAM
Shta.
W Küçük
İLÂNLARI
BUCÜN 6INCI SAYFADA
AKŞAM
YENİ
Kadıköy OPERA
Bu akşam saat 21 ae
Yeni SES Opereti
Telif Operet 3 perde numaralı yerleri ayırtınız.
Sene 32 — No. 11292 — Flati: her yerde 10 kuruştur.
PAZARTESİ 20 Mart 1950
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı işlerini fiilen idare eden C. Bildik — Akşam Matbaası.
Sağda güreşçilerimiz, Stokholnı'a giderken uçak içinde, solda Atina hava meydanında [Foto muhabirimiz: A. Tuna)
Dünya Greko - Romen birincilikleri bugün başlıyor
Ci’an serbes güreş şampiyonası 1951de Finlândiyada yapılacak
İsveç gazeteleri Greko-Romende üç binnciiik alacağımızı tahmin ediyorlar
Af kanunu tasarısı
Bugün Millet Meclisinde görüşülmesi muhtemeldir
Ankara 20 — Af Kanunu tasarısının bugün Büyiik Millet Meclisinde görüşülmesi çok muhtemeldir.
Milletvekillerinin ekserisinde. affı genişletme temayülü bulunmaktadır. Bunlar affın ya şümnllendirilmesinl, yahut da hiç çıkmamasını istemekte ve eldeki tasarının gayrlkâfl oldu-
Stokholm 20 — Dünya Greko Romen güreş şampiyonası bugün başlayacaktır. Dün akşam toplanan milletlerarası Güreş federasyonu, dünya serbes birinciliklerinin 1951 senesinde Finlândiyada yapılmasına karar vermiştir tsveç temsilcileri dünya serbes güreş şampiyonasına Alman güreşçilerinin de kabul edilmesini teklif etmişlerdir Bu teklif tertip komitesi tarafından İncelenecek ve bir karara saklanacaktır.
Sovyet güreşçilerinin müsabakalara katılmayışı İsveçlileıl çok sevindirmiştir. Çünkü İsveçlilerin en fazla ümit bağladıkları ağır sıkletlerde Rusları ciddi birer rakip addediyorlardı.
İsveç gazeteleri Türk takımına üç, İsveç takımına dört birincilik vermekte ve netice üzerinde UcinclKk ve üçüncülüklerin mühim rol oynayacağını belit-mektedirler.
Müsabakalara 13 millete mensup 120 güreşçi İştirak edecektir.
Güreş federasyonu reisimizin beyanatı
Stokholm 20 (AA.) — Türk güreş federasyonu başkanı Vehbi Emre dün Greko - Romen Dünya güreş Şampiyonasına iştirak edecek Türk takımından yedi güreşçinin tam (Arkası sahife 2; sütun 1 de)
ğunu ileri sürmektedir.
Kanunun şümullendlrtlmcsl hususunda bazı takrirler hazırlandığı söylenmektedir. Kanunun ne şeklide çıkacağı merakta beklenmektedir.
Sağlık Bakanı
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Dr, Kemal! Bayezlt dün Adana vapuru ile İzmir’e hareket etmiştir.
Siyaset adamlarımızın hususî hayatları: 1
Mektebin en kavgacı çocuğu Ş. Saraçoğlu
Riyaziyede mektebin birincisi olan Şükrü Saraçoğlu niçin kaymakam olmak isterdi ?
Gazeteci kesesi ile ölçülemeyen tazminat! — Siftahı senden bereketi Allahtan — Müezzinin dört çocuğu ile mütemadiyen döğüşmek — Gündelik almadan saraçlık olur mu? — İlk tahsilden son tahsile kadar — Politika hayatına nasıl atılmış? — Talât paşanın huzurunda — Harekâtı Milliyeye hizmet ...
(İktibas hakkı mahfuzdur) YâZafl ! C dTlcI IO d d İM BİL,©|/C
Milletlerarası Güreş federasyonu, bundan sonra beynelmilel güreş müsabakalarında tatbik edilecek puan usulündeki tadilâtı da isveçln l muhalif oyuna karşı 8 oyla kabul etmiştir. tsveç gazeteleri bu tadilâtı şiddetle tenkld etmektedirler.
Gazetelerden biri, yeni kaidelerin seyircileri güldüreceğini, güreşçileri dc ağlatacağını yazmaktadır.
Kabul edilen yeni puan kaidelerine göre, güreş devam ettiği müddetçe müsabıkların göstereceği hareketler, hamle durumları puanla tesblt edilecek ve bunlar hesaplanarak neticeye varılacaktır.
Güreşçilerimizin durumu iyi-
dir. Halil Kaya He Celâl Atik’ln lantı yaparak Meclisin ne vakit birer kilo fazlaları bulunduğu ' feshedileceğini kararlaştıracak-İçin bu sabah erken Fin hama- tır. Bu toplantıda bulunmaları mına girerek bu kilo fazlalığı kendilerine bildirilen miiletve-düşürülecektü. killerinin hemen hepsi Ankara-
C. H. Partisi grupu Meclisin feshini
yarın görüşecek
Beşiktaş Amerıkaya 17 mayısta gidiyor
Ankara 20 (Akşam! — Beşiktaş futbol takımı bundan bir müddet evvel Birleşik Ame-rikaya davet edilmişti. İki taraf arasındaki muhabere sonunda kati bir mutabakat hasıl olmuş ve mukavele imzalanmıştır. Slyahbe yazlılar 17 mayısta Ncvyork'a hareket edeceklerdir.
Meclis 24 martta feshedildiği takdirde 14 mayısta seçimler yapılacak
Ankara 20 — Cumhuriyet Halk Partisi Meclis grupu yarınki salı günü mühim bir top-
ya gelmişlerdir.
öğrendiğime göre Meclisin 24 martta fesih karan vereceği hakkındakl ilk tahminler değişmiş değildir. 24 martta fesih kararı verildiği takdirde seçimler 14 mayısta yapılacaktır.
(Arkası sahife 2 sütun 1 del
Yenicamiye de suikast
Büyük Millet Meclisi Balkanı kızı Evin,
Şükrü Saraçoğlu, refikası Bayan Saadet ve oğullan Aydın ve Yılmaz ile bir arada
3 çotuklarından
Beşiktaş ve Galatasaray 5-2 galip
Beşik laş, |»emû.ıpur'a ilk golü atıyor lYazısı 2 nci sahlfemlzdo)
Türk sanatını seven gidip baksın. Yalnız biz bakalım, ağyar bakmasın. Çünkü, ayıp olur! Aman tashih edelim. Bu işlerle kim uğraşıyorsa, ona da âmiri bir tev-bihname göndersin.
Yenicami kemerinin ya nına. Hünkâr mahfili kapısının o lıârikul&de oymalarının bitişiğine, modem bir tesis yapıyorlar. Ilavli zamandır işçiler çalışıp duruyor Nihayet, kapısı da diin
, takıldı.
| Bütün İstanbul un zevk ve mantık sahipleri dehşet içindedir. Tüylerimiz diken diken oldu. O ne büyük kapı öyle! Suadiyede zevksiz villâ mı yanıyoruz yoksa** Üslûp diye bir şey vok mudur? tfcuz malzemeden bile olsa, motif motife benzetile-me® mi?... Ve işte motifler, iki adım ötede duruyor. Bir ressama, bir mimara danı-şılamaz mı?
Mısır Çarşısı kapısını da eleten piikten. Hacı Haşana kaftan camekânlarla benzettik.
Bu iki ecdat eserini resto-, re ettik diye d ••'ha dun övü-| nüp duruyorduk.
Büyük Millet. Meclisi Başkanı Şukril 8aracoğlu Atatürk Bulvarında Koç apartmanının 5 numaralı dairesinde oturuyor. O sabah saat 10 da buluşmayı bir gün evvelinden telefonda kararlaştırmış olduğumuz İçin dakikası dakikasına S numaralı dairenin ziline parmağımı bostun. Kapıyı açan beyaz ceketli bir erkek hizmetçi:
(— Buyurunu? efendimi» diyerek beni içeriye aldı, Fardesü mü çıkarıp kendisine verdikten sonra sol taraftaki salona şöyle bir göz attım, Şiıkrü Saraçoğlu ayakta...
— Günaydın!
«Sabahşerifler hayırlar olsun». «Hayırlı sabanlar». «Bon-Jur» gibi Arapçalı ve Fransız-calı selâmlaşma yerine An-karada «Günaydın» ın daha çok rağbette olduğunu gördüğüm İçin böyle demiştim. Saraçoğlu da aynen mukabele etti:
«—. Günaydın evlât I... Fakat im berin var mı?»
— Hayırdır inşallah...
«— Akşam geç yattığım İçin sabahleyin mutat vaktimden bira® geççe uyandım ve tıraşı-
mı acele oldum. Bu arada yüzümü...»
— Kestiniz mİ yoksa!
(— Hayır kesmedim. Şayet kesmiş olsaydım tazminat talebinde bulunacaktım.»
Sormaktan kendimi alamadım:
— Ezkaza kesmiş olsaydınız benden ne miktar tazminat talep ederdiniz?
(Arkası üçüncü sahlfede)
Ballık ahalisi mübadele ediliyor Halk doğu Sibiryaya gönderilmekte
yerlerine Ruslar
yerleştirilmekte
Londra 20 (Nafen) — Econo-mlst gazetesi, Ballık memleketler ahalisinin vaziyeti hakx nda yazmış olduğu makalesinde bu memleketlerin ahalisinin Rus-yanın kuzey mıntakaianndan gelen ahali ile tebdil edilmekle Olduğuna işaret etmekledir. Bilhassa Baltık memleketlerinde Rus isimlerine fazla tesadüf edilmekte ve aynı zamanda ko-
lektlf köylerde yalnız Rus isimleri nazan dikkate çarpmaktadır. Rus lisanı Baltık memleketlerinde bâkLm bir mevki :e bulunmaktadır.
Baltık memleketlerinden ge len Almanların anlattıklarına göre, halk Doğu Siberya/a sevk edilmekte ve bunların yerine de Ruslar yerleştirilmektedir.
Sahile 2
Mİ IuxL£İ> İO4IÜ
SabahGazeteleriNe Diyor?
Mükâfat
ynı mevzua tekrar tekrar dönüyorum ama, gücüme gidiyor da onun için yazmaktan kendimi alamıyorum. Biliyorsunuz, bu sene İnönü edebiyat mükâfatı kimseye verilmedi. Edebiyatçılar 1949 yılında mükâfata lâyık bir eser verememişler. Halbuki İnönü Mükâfatı teşvik mükâfatıdır. Onu kazanmak için mükemmel b>r eser ortaya koymak şart değildir. Mükemmele yaklaşmak, hattâ istidat göstermek kafidir. Hes bin liralık mükâfatın adı da zaten bunun için özendirme mükâfatıdır. Birinin bu mükâfatı aldığını gören edebiyatçılar güzel eser yazmaya özenecekler, böylelikle memlekette güzel eserler yazmak için bir gayret uyanacak. İnönü mükâfatı bu hizmeti görmek için ortaya konmuştur. Kaldı ki 1949 yılında mükâfata layık eserler de edebiyat hayatımızda, çok şükür, görülmüştür. Edebiyatçılarımın, çok şükür, kış uykusuna yatmış da uyulmuş, bir türlü uyanamamtş değillerdir.
Bu yazıyı, gazetelerde bir ilân gördüm de onun için yazıyorum. Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüğü gazetelere bir ilân vermiş «Millî eğitim mükâfath futbol maçları» nın bavlıyacağını haber veriyor. Bu maçlarda birinci gelene, anlaşılan «Milli eğitim mükâfatı * verilecek ve bu mükâfatı mutlaka bir takım alacaktır. Klüplerinizin formalarını sırtınıza, ıskaralı ayakkabılarınızı ayaklarımsa geçirdiniz. Sütler çektiniz, topa kafa ile vurdunuz, çalım yaptınız, fakat gol çıkaramadınız!1' Veya «Oyun gösterdiniz ama bu oyunlar dünya iııtbol birincileri ayarında bir oyun değildir.» diyerek Milli ciitim mükâfatını vermemek diye bir mesele mevcut değildir. Çünkii Millî eğitim mükâfatı her halde «oyun olsun, takımlar karşılaşsın, biraz daha çalışılsın» düşüncesiyle konmuştur.
Her mükâfat gibi. Şevket RADO
Mc Cormickin iki düşüncesine dair
Abidin Dzver, CUMHURİYET te yaıdıjçı başmakalede mecbur Amerikan Kaidecisi Mc Cormick'in basma vaki beyanatım yorumlayarak diyor ki:
«Kızıl devin bir hücumuna uğradığımız takdirde, Amerikan Kongresi harbe karar verinceye ve Amerikan hava ve deniş kuvvetleri yardımımı» yetlşln-ceye kadar kendi kuvvctlerlmis-le savaşacağımız muhakkak olduğuna göre, tamir ve telâfisi güç bir vasiyete düşmemek için, Türk milli müdafaasının havada, denizde ve karada kuvvetli olması lazımdır. Binaenaleyh Amerikan askeri yardımının bu esas dairesinde yapılması gerektiğini Albay Mc Cormickin sözlerine bir defa daha — yaptıkları yardımlara müteşekkir olduğumuz — Amerikalı dostlarımıza hatırlatmağı faydalı bulduk»
*
Parti kongreleri
YENİ SABAH yııkanki baş-
Irkla yazdığı başmakalede muhalefet partilerinin yer yer akdettikleri kongrelerden bahisle diyor ki:
«Her hangi bir milletvekili bir muhalefet partisine iltihak eder de tenkldlerde bulunursa, o zat derhal haris olmakla itham edilir, iktidarda görii olmakla suçlandırılır.
Fakat Halk partisinin, bütün itiraz ve tenkldlere rağmen, hattâ bozan kanuni yolların bile dışına çıkılarak mevkiinde tutulmak İstemesi, asli ihtiras değildir. Bu sadece âmme hizmeti için fedakârlıktır f
Muhalefet, prensip İtibariyle makbuldür. Fakat bugunku şart iar içinde bu yapılmalı mıdır? diye müphem ve zihinleri bulandırıcı bir saal ortaya fırlatılır. Bu uzun şerh ve tefsirleri dinleyince, hiç bir Türkün, tarihin hiç bir devrinde tenkld. itiraz ve muhalefet yapmasına imkân olmadığı da sabit olur. Çünkii dış tehlikenin mevcut olmadığı her hangi bir an düşünülebilir mi? Türkiye İçin varfit olan ağır tehdit, bugün, Avrupanın hangi noktası İçin
bahis mevzuu değildir?
Bütün kongrelerden çıkan netice halkın, hakiki ve samimi hâkimiyet İstediği ve yirmi beş yıllık vecizelerin tahakkukudur. Esasen anayasa da bunu âmirdir.
*
Emniyet buhranı
SON POSTA yukanid başlıkla yazdığı başmakalede yeni seçim kanunun yapılmasına, sandık oyunlarına imkân bırakmıyan gusel formüller bulunmasına rağmen vatandaşlarda yine güvensizlik bulunduğundan bahisle diyor ki: .
«Vatan Jaşin âmme hizmetini görmekle vazifeli olan devlet teşkilâtına güvenmesi, hükümeti ayakta tutan en mühim bir faktördür.
Bir memlekette hakkı konuşmak; haklı Ue haksızı tefrik etmek vazifesini üzerine almış olan hükümetin taraf tutması ancak İhtilâflara yol açabilir. Milletimizin böyle bir Akıbetten uzak kalmasını istediğimizden; Halk Partisini bu nazik nokta üzerinde bir kere daha İkaz etmeği faydalı bulduk.»
İçme suyu ve elektrik
îçişleri Bakanının verdiği izahat
Ankara 19 — İçişleri Bakanı Emin Erişlrgil, bugün otrçok şehir vo kasabaların elektrik ve lçma suyu tesisleri üzerinde hassasiyetle çalışıldığını ve bunlardan birçoklarının İhaleye çıkarıldığını söyUyerek izahat vermiştir-
Verilen izahattan anlaşıldığına göre, 207 Belediyenin elektrik ve 190 belediyenin su İşleri için 100,009,000 Hra sarfedile-cektir.
Emin Erişirgl), izahatını şu sözleriyle bitirmiştir:
«Bu paralarla yapılacak İşler arasında bize 3 milyon liraya mal olacak ve bir kasabayı değil, bir bölgeyi aydmtatacak elektrik tesisleri olduğu gibi, iki milyon liraya malölacak. oldukça büyük su tesisleri de vardır En büyüğü, nihayet ioi buçuk yıl içinde bitecek olan bu elektrik veve su tesislerinin halkımız için hayırlı olmasını dilerim.» ‘
Gaziantep, Bursa ve Aydın kongreleri topland
Beşiktaşla G. Saray Ankara
takımlarını 5 - 2 yendiler
Nihat Erim bugün Bursadan ayrılıyor
Başbakan yardımcısı, Hilmi Uran ile arasının açık olduğunu yalanladı
Bursa 20 — On günü enberi burada dinlenmekte olan Devlet Bakanı ve Başbakan yardımcısı Nihat Erlin, dûn ticaret odasında verilen bir çayda. Bursa hak kındaki duygularını anlatmıştır. Bu güzel şehrin. BursalIların da yardımı İle diter İllerimize örnek bir vilâyet olduğunu söyleyen Nihat Erim, fabrikatör ve tüccarlardan dileklerini sormuştur. İpekçiler, suni ipek ithalinin önlenmesini ve bu yerU mahsulünün himayesini İstemişlerdir. Bunları da ipekten alınan muamele vergisi sisteminin değişti. İlmesi dileğinde bulunmuşlardır. Bilâhare üludaga bir hava hattı yapılmasının luzum vc zarureti İleri sürülmüştür, Nihat Erim böyle bir hattın Bursayı İhya edeceğini ve memleketimizde yapılacak bu İlk hava hattı ile bir seyahat yaparak Uludağı görmeğe gelenlerin sayısı dahi hattın amortismanını on sene içinde sağlayacağını bildirmiş ve turizmi teşvik kanununun
sumulüne giren imkânlardan faydalanılarak bir fon tahsisi surethe hattın yapılabileceğini ve 1 milyon 4ÛÛ bin liralık keşif bedelli hattın inşam ile Bursanın bütün diğer hususiyetlerine yeni bir İmkân katılmış olacağını ilâve etmiştir.
Bundan sonra yapılan bir basın toplantısında Nihat Erime, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan vekili Hilmi tiran İle arasının açık olup olmadığı sorulmuştur. Nihat S-rinı şu cevabı vermiştir:
«— Haber verdiler. Sayın Hilmi Uranın pek güzel söylediği gibi, bunlar gülünç uydurmalardır. Üzerinde durmaca değmez. Bizim partide bu türlü çekişmeler olmadı. Böyle şeyleri bu sırada Cvmhuriyet Halk Partisinde değlf* başka teşekküllerde aramak d rıh
akıllıca bir İştir. Zira onl-ird gün ‘ geçmiyor kİ bir çekişm dedikodu ve arkadan yeni bfr tasfiye hareketi görülmesin.»
Nihat Erim, bugün Bursadan ayrılacaktır.
C.H.Psrtisi
(ttaş tarafı 1 inci sahifede)
Partilerde faaliyet
Seçimler vakiaştıkça siyasi partilerdeki faaliyet de artmaktadır. Dün de şehrimizin muhtelit yerlerinde Cumhuriyet Halk ve Demokrat Partililer tarafından siyasi toplantılar tınıp edilmiştir. Sanyer, Beşiktaş Ve Eyüp'te Cumhuriyet Halk partililer taralından yapılan toplantılarda baz: milletvekilleri de hazır bulunmuşlar ve bunlar Parti Grupunun salı günkü toplantısında bulunmak üzere akşamki trenle Ankara'ya gitmişlerdir.
Evvelki gfindenberl devam eden Millet Partisi İstanbul 11 kongresi de dün nihayet bulmuştur.
Kısa nir hitabede bulunan Bilcmet. Bayur. Demokrat Partinin muvazaa yaptığını, seçimlerin emri vaki haline sokuldu’ ğunu, yeni seçim kanununda adli teminat bulunmadığını, Millet Partililerin demokrasi ve hakiki muhalefet uğrunda her fedakârlığa katlanacaklarını söylemiştir.
Bundan sonra yeni İdare heyeti seçimi yapılmış ve seçim sonunda yeni idare heyeti şu zevattan teşekkül etmiştir:
Fuat Ama, Enis Akaygen, Lûtfj Bornova!: Nâzım Kalkan, Nuri Lefief, Ertuğrul Akça, Saadet Kaçan, Şefik Çakmak, İzzet Möhürdaroğiu.
Diğer taraftan M. Partisi Ka-ragümrük bucağının açıhş töreni dün yapılmış törende Hikmet Bay ur da hazır bulunmuştur .
Gaziantep 19 — Demokrat Parti Genel Başkanı Celâl Ba-yar, buğun Gazianttp'e geldi ve Demokrat Partililer taralından i ez ahu inilti karşılandı. Bay ar, Parti binasının balkonuna çıkarak, Dsmolırat Partiye gömü vermiş ve ona İmanla bağlanmış otan Gazianteplilere teşekkür etti.
Bayac yemekten sonra, Yıldız sinemasında toplanan İl kongresini takip etti.
B&yar, mühim konuşmasını yann sabah yapacak ve Kilis kazasına da gittikten sonra akşam Adanaya, şalı sabahı da uçakla Ankara'ya dönecektir.
Bursa 19 — Demokrat Parti Bursa İl kongresi bugün de devam etmiş, Fuat Köprülü ile Hulusi Köymen birer nutuk söylemişlerdir.
Bugünkü toplantıda Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi hakkımı akı dilek oya konmuş ve kabul edilmiştir.
Bundan sonra seçim yapılarak eski idare kurulu ipka olun muş ve kongreye son verilmiştir . .
Aydın 19 — Demokrat Parti Aydın İl kongresi bugün sona ermiştir. Bugünkü toplantıda konuşan Adnan Menderes, seçimlerin sükûn içinde geçeceğini umduğundan bahsetmiş ve Demokratların kanun dahilinde mücadelelerine devam edeceklerini söylemiş ve demiştir ki:
«— 2i temmuz seçimlerine az çok benzeyen usullerin tatbikini gördüğümüz takdirde, seçimleri kazanmış dahi olsak bozuk seçimlerin yenilenmesini istemeğe ahdettik. Şayet, hile, baskı altında cereyan eden bir seçimle karşılaşırsak Meclise girmemek hususunu da ehemmiyetle derpiş etmeyi göze aldık. Fakat seçimler arifesinde gördüğümüz manzara ümit vericidir.»
Hatip, Cumhuriyet Halk Partisinin Demokratlar arasında milletvekili namzedi göstermek işinden ihtilâflar çıkmasını bek lemeslnin beyhude olduğunu ilâve etmiştir .
Millî küme maçlarına dün İnönü stadında İstanbul vt Ankara takımları arasındaki karşılaşmalarla devam edilmiştir.
Dünkü müsabakalar normal neticelerle sona ermiş, Beşiktaş Demirsporu, Galatasaray da Gençler Birliğini aynı neticelerle kazanmışlardır.
İki gün İçinde yapılan dört maçta en teknik ve en kuvvetli takım Galatasaray, en talihsiz takım Beşiktaş, en centilmen takım Gençler Birliği, en sert takım da Demirspor olarak temayüz etmişlerdir.
Dört maçı İdare eden iki İzmirli hakemden en iyisi İsmail Hakkı idi. Yalnız ikisi de tam mânaslyle hüsnüniyet sahibi olmalarına rağmen, hataları çoktu. Evvelâ avantaj kaidelerine riayet etmiyorlar ve sonra da kaideleri yerinde tatbik edemiyorlardı
Dün oynanan maçlarda nazarı dikkati çeken oyuncular şunlardı:
Gaiatasaraydan: Başta Gündüz olmak üzere Naci, Ruhi, Musa, Muzafer, Doğan, İstendl-yar, Rehâ; Gençler Birliğinden: Necip, Haşan, Ayhan, Halim; Beşik taştan: MarulJ, Yavuz, Nusretr Hüseyin; Demirspor-dan: İsmet, Muzaffer, Rıdvan.
1 kazandırdı. İlk devre de böyle- müsait bir pas alan Gündüz ce Beşiktaşın 3-1 lebinde bitti. ’
İkinci devrenin yarısı oldukça zevksiz vc heyecansız geçti. Her iki taraf da gelişigüzel bir oyunla birbirlerine karşı koyuyorlardı.
24 üncü dakkada ilk defa kendini toparlıyan Beşiktaş oldu. Ve gayretle çalışmağa başladı. Netekim gayretinin semeresini kornerden gelen topla, Nusretin dördüncü golü yapmasiyle aldı
27 nel dakikada gene &ni bir Demirspor hücumunda Kadrinin çektiği şütü, Ethenı ancak yum ruldıyabildi- Top Abdulla-hın önüne düştü. Abdulahın şütü ve Demirsporun ikinci golü.
33 üncü dakikada İskender, kendi on sekizi içinde topu elle tuttu. Hakemin yerinde verdiği penaltıyı Yavuz çekti. Demirspor kalecisi Emin topa vurdu; fakat uzaklaştıramadı. Yavuz, topun tekrar önüne düştüğünü görünce, ikinci bir vuruşla Be-şlktaşm beşinci golünü yaptı.
Oyun da böylece BeşiktaşıD Denıirspora 5-2 galebesiyle sona erdi.
dalıp çektiği çok sıkı bir şütle dördüncü golü de Galatasaray» kazandırdı.
25 inci dakikada İsfeudiyar-la Muhtar yer değiştirdilar,
29 uncu dakikada âni bir Gençler Birliği hücumunda Galatasaray müdafaasının hatasından istifade eden Korhan. takımının İkinci golünü yaptı.
30 uncu dakikada Doğan sakatlanarak çıktı. On oyuncu ue maça devam eden Galatasaray-14ar. hemen bir dakika sonra. Gündüzün geriye verdiği maçı yakalıyan İsfendiyann çok sıkı bir şütlyle beşinci gollerini de yapmağa muvaffak oldular.
35 inci dakikada Doğan oyuna girdi. Maç da böylece Galatasaray™ Gençler Birliğine 5-3 galebesiyle sona erdi.
Halûk SAN
Millî kümede puvan durumu
O. G. B. M. A:Y P
Belçika Kabinesi istifa etti
Brüksel J9 (Rj Belçika
Kabinesi dün istifasını vermiştir. İstifaya sebep Kiralın geri dönmesi meşelerinde çıkan ihtilâftır.
Brüksel ve Peşte elçilerimiz
Ankara 19 — Yeni Brüksel elçimiz Nedim Veysel tikin ile Peşte elçimiz Celâl Hazım Te-peyran, vazifeleri başına gitmek üzere bu akşamki ekspresle İs-tanbulabaroket etmişlerdir.
Vali Ankara’ya gitti
Vali Te Belediye Başkanı Dr. Fahreddln Gökay, yeni bütçe münasebetle Belediyeyi Hgi-lendiren meseleler ve bilhassa maken buhranına karşı yapılacak olan halk tipi evler işi etrafında temaslarda bulunmak üzere dûn akşamki ekspresle Ankaraya hareket et-
Galatasaray 5 — Gençlerbîrliği 2 , | Günün ikinci maçı. İzmirli
Beşiktaş 5 - D. Spor 2 İsmail Hakkının hakemliğinde Günün ilk maçı, İzmirli Bed- j İstanbul üçûncüsü Galatasaray ri Kayanın hakemliğinde ve İs- (ile Ankara şampiyonu Gençler tanbul şampiyonu Beşiktaşla Ankara İkincisi Demirspor arasında yapıldı. İki rakip sahaya şu şekilde çıktılar:
Beşiktaş: Ethem - Yavuz, Marul! - Çaçl, Leon, Nusret -Süleyman, Fahreddln, AH İhsan, Hüseyin. Faruk.
Demirspor: Emin - İskender, İsmet - Mehmet, Süleyman, Muzaffer - Rıdvan, Kadri. Ze-keriya, Abdullah. İsmail.
Oyunun ilk anlan Karşılıklı hücumlarla ve iki rakibin birbirlerini denemeleriyle geçti 5 inci dakikadan itibaren Beşiktaşlılar oyunun merkez sıkletini Demirspor kalesi önüne naklettiler.
9 uncu dakikada Beşiktaş hücumları semeresini verdi. Hü-seyinin şütü ile Siyahbeyazlılar ilk gollerini kazandılar.
Bu golden sonra Demlrspor-ltılar hızlandılar. Oyun başladığı gibi, gene karşılıklı hücumlar arasında geçiyordu İki taraf da gol pozisyonuna girmelerine rağmen, sayı yapamt-mıyorlardı. Nihayet 25 nel dakikada ân! bir Demirspor hücumunda aağiç yerine deplâsman yapan Abdullah, aldığı güzel bir pası İyi kınlanarak takımına beraberlik golünü kazandırdı
Beşiktaşlılar, ûni olaraK yedikleri bu golden sonra tekrar hızlandılar. 28 inci dakikada Demirspor m üdafasriyle birlikte kalecisinin de hatasından faydalanan Hüseyin, Slyahbe- . yazlıların İkinci ve galibiyet gplünii yapmağa muvaffak oldu. .
Devre bitmek üzere İken. Ça-çlnln ortasını yakalıyan Hüseyin, üçüneii golü de Beşiktaş*
Beşiktaş 2 1 0 1 5: 3 4
G. Birliği 3 1 0 1 3; 5 4
Demirspor 2 0 0 2 2: 8 2
Birliği arasında yapıldı. İki rakip sahaya şu şekilde (ıkuiar:
Galatasaray: Turgay - Naci, Ruhi - Musa. Muzaffer, Doğan -İsfendiyar, Muhtar. Reha, Gündüz, Garbis-
Gençler Birliği: Necip - A1I, Turan - Mehmet Ali, Haşan, Ayhan - Hamdı, Korhan, Ali Pulat, Şahap, Hâlim.
' Oyuna başlar başlamaz hâkim olan Galatasaray, teknik ve güzel bir oyunla Gençler Birliğini sıkıştırmağa bâşladL GalatasaraylIlar deplasmanlı ve ' kombine bir oyunla Gençler Birliği müdafaasını bunalttıkları bir sırada, 15 inci dakikada Rehânın sıkı bir şütlyle ilk gollerini kazandılar.
Gençler Birliğinin gerek golden evvel ve gerek golden sonra yaptığı akınlar da Galatasaray kalesi için tehlkkeH oluyordu.
27 nci dakikada İsfenalyarın ortasını, son senelerde tesadüf etmediğimiz bir kafa vuruşiyle Gündüz gole tahvil ederek, Ga-İatasarayın İkinci sayısını da yapmış oldu.
33 üncü dakikada Gündüzden yerinde bir pas alan Reha, sıkı bir şütle üçüncü golü de Gala-tasaraya kazandırdı. Oolii nıü-taakıp santradan hücuma geçen Gençler Birliği for hattı Galatasaray müdafaasının bir anlık tereddüdünden istifade etmesini bildiler ve AH Pulat vazifesiyle birinci gollerini çıkardılar. Devre de böylece 3-1 Galatasarııyın lehinde bitti.
İkinci devre çok heyecanlı ve I zevkli bir şekilde başladı- Her : iki takını da birbirlerine sayı yapmak için çalışıyorlardı. 1 a inci dakikada Garblslen 1
NOT: İstanbuldan Fenerbahçe ve Vefa İle İzmirden Göztepe ve AJtay henüz maç yapmamışlardın
Kasımpaşa - î. Sporu 2-1 yendi
Birinci kümenin tehire uğramış bulunan son maçı dün Şeref | stadında Kasımpaşa ile İ. Spor arasında yapılmış ve Kasım-r>—a - istanbulsporu 2-1. yenmiştir. Bu suretle ligler niha-Iyellenmiş ve Emniyet takımı sonuncu olmuştur En son puan durumunda puanlan müsavi olduğundan gol averajı ile Kasun paşa beşinci, İstanbulspor altıncı. Beykoz da yedinçldir.
Verem savaş . dernekleri kongresi
Ulusal Verem Savaş Derneğinin evvelki gün Etıbba Odasın-1 da taşlı yan senelik kongresine dün de sâat 10 da ayni tlnada devam edilmiştir.
Bugünkü toplantıda (B. C. G.l verem aşısı üzerinde durulmuş ve söz alan hatipler, koruyucu bir vazife gören vç insan vücuduna hiçbir zarar verniyen B. C. G. nln bütün yurtta geniş ölçüde tatbik edilmesi temennisinde bluunmuşl ardır.
Bu münasebetle (B- C O-) aşısının tatbik şekilleri ve vereme karşı İnsan bünyesinde meydana getirdiği muafiyet, mütehassıs hekimler tarafından İzah Pri ilmi şiir
Türkiye - Suriye İktisadî görüşmeler
Şam 19 (Nafen )— Bir basın konferansında beyanatta bulunan Suriye Başbakanı Halit El Azm Türkiye tle bir iktisadi andlaşmanın imzalanması için görüşmeler yapılmakta oldu-ğunub i ldirm iştir.
Türkiye kır koşusu birincilikleri
Zonguldak 19 (AA l— Türkiye kır koşusu birinciliği, sağanak halinde yağan yağmur altmdtt, bugün saat 15 te şehrimizde yapıldı. Havanın muhalefetine rağmen, koşular kalabalık bir halk kütlesi tarafından takib edildi.
Koşuyu Osman Coşgül, Mas-tafa Özcan. Hüseyin Topsokal ve Ekjent Koçak götürdüler. Baştan sona kadar hâkim koşan Hüseyin TopsakaTı (Elâzığ) biliş yerine 10 metre kala Mustafa Özcan geçti Osman Coşgül yarışın bitmesine 5U0 metre kala, üçüncü vaziyette iken koşuyu terke ttl.
Koşunun neticesi şöyledir:
1 — Mustafa Özcan (Ankara) 3! Dak. 3 9/10
2 — Hüseyin Topsaksi (Elâzığ! 32 Dak. 3 1/10
3 — Ekrem Koça (Anıcara) 32 Dak. 24
4 — Nuri Öksüzalp (İstanbul' 32 Dak. 41
5 — Kemâl Yıldırım (Malatya)
6 — Naci Kalkan (Elâzığ)
Takım tasnifinde Elâzığ bölgesi 15 sayı 11e birinci, Ankara bölgesi 18 sayı Ue İkinci, İstanbul bölgesi üçüncü, Zonguldak bölgesi dördüncü gelmiştir.
Zonguldak bölgesi başkanı vali Danış Yurdakul, bu akşam sporcular şerefine bir vermiştir.
Avusturya 3 — İsviçre 3
Viyana 19 (AA.) — (Renler) Bugün Viyanada W bin seyirci huzurunda yapılan futbol maçında Avusturya ve İsviçre milli takınılan 3-3 berabere kalmışlardır.
İJk devreyi Avusturya 3-1 galip bitirmiş ve İsvkçrtUler. [ ikinci devrede beraberliği kur-
ı Greko-Romer. birincilikleri
Bas tarafı I inci tahlVrde» form ünde olciuklart bildirilmiştir. Bu güreşçiler şunlardır:
Sinek sıklette Ali Yücel, horoz sıklette Halil Kaya, tüy sıklette Mehmet Oktav, hafifte Tevfik Yüce, yan ortada Celâl Atik, ortada AH özdemir, ağırda Adil Canüemlr.
Türk güreşe ileri cumartesi gecesi Stokholm şehri tarafından verilen ziyafette bulunmamışlardır. İstirahatı ve mahalli güreş klübünde antrenman yapnuıyı tercih etmektedirler. Ziyafette Türkiye, resmi' memurlar ve muhtelif gazeteciler tarafından temsil edilmiştir.
Amerikan gazeteler kı raimin teşekkürü
İstanbul 19 — Memleketimizi ziyaret etmiş bulunan Chicago Tribüne gazetesi sahibi Mr. Mc Cormick şehrimizden ayrılırken Vali ve Belediye Başkanı Dr. Fahreddln Kerim Gnkaya bir mesaj göndererek Tiirkiyede görmüş olduğu misafirperverlik ve samimi dostluğa teşekkür ve iki memleket arasındaki devamlı münasebetlerin büyük faydalar sağlayacağı kanaatini ifade etmiştir.
%
Adalet ikinci küme şampiyonu oldu
tklncl kümenin A ve B grupu birincileri ola» Adalet Ue Elektrik kulübü arasında ikinci kümenin şampiyonluğu için yapılmakta olan terfi maçlarının sonuncusu dün sabah Şeref stadında yapılmıştır.
Kalabalık bir seyirci grupu-nun takip ettiği bu son maç çok heyecanlı olmuş ve birinci devre Elektrik, ikinci devre de Adalet hâkim oyna mı?ve neticede Adalet 2-0 galip gelerek İkinci küme şampiyonluğunu kazanmıştır.
Liglere boşladığından beri temiz futbol oynamakla iştihar eden Adalet takımını kazandığı bu şampiyonluktan dolayı tebrik ederiz. Adalet takımı birinci kümenin. sonucusu olan Emniyet Ue gelecek haftadan İtlba- t Varmışlardır, ren İki maç yapacak vc sunun- | Avusturya B. Milli takımı da en fazla puan alan takım bugün İsviçre B. Milli takımı-birinci kümeye terfi edecektir. İm 4 - 0 mağlup etmiştir.
Sel felâketzedelerine yardımlar
Eskişehir sel felâketine uğrayanlar için bugün yeniden yapılan bağışlar:
Kurukahveci Mehmetefendi mahtamları 500. Kabataş Erkek lisesi talebeleri 161, B. Ali ve Refikası 1000. Havagazı şirketi 1000, Şark değirmenleri şirketi 1000. Aksaray Birinci İlkokul öğrencileri 78,80. İş Anadolu 25, Şark 50, Yeni Türk 25. Dok ter oğlu 50. Bun-tas 1ÖÛ0, Fethiye 25, Süleyman 25, Malatya Siv&s 50. Balık erir 25. Mutlu 10, Güzel İzmir 250, Emek 50, Akseki 50. Nuri Işık 25, Bay karan 25. Trabzon 10. tfrfa 25, Yeni Azim 35, Banka komersiyale tüle muhtelif vatandaşlardan 379, Sebze ve Meyvacılar cemiyeu vasi! asile muhtelif 1600 hra.
İstanbul
esnaftan
Elyaf et
İran Kabinesinin istifası
Tahran 19 (A.A-I — United Press: On yedi aydan bert Başbakan bulunan Said. bu sabah istifa etmiştir. Şah, İstifayı kabul etmiş, yeni Başbakanın tâyinine kadar vazifesin- devam etmesini istemiştir.
Mevlud
Dr. Ilışan Arif Derman m vefatının kırkıncı gününe tesadüf eden 22 mart çftrşâmba güntv. Teşvikiye camiinde ikindi namazını müteakip merhumun ruhuna mndûdıı şerif okutulacağından rımuun ve arzu edenleri ritierlni rica ederiz.
4
İşçilerden ve iş verenlerden kesilecek paralara dair
Konya’da namzetler
I
AKŞAM’ın büyük resimli röportajı :1
Bazı kanunlar çok iyi niyetlerle' çıkıyor. Alkışlıyoruz; «Maşallah, peh peh!» diyoruz; «Şükür çıkarana!.. Teşekkür çıkartana!» diyoruz: fakat, bir de tatbikatına bakıyoruz ki, vaziyet hiç de umduğumuz gibi değilmiş.
Bir Basın Kanuniyle fi tarihinde mesleki durumumuz sağlandı zannetmiştik. Tatbik kabiliyeti olmadığı sonradan görüldü. Daha doğrusu tatbik kabiliyeti varmış: Aleyhimizdeki maddelerde... Tatbik kabiliyeti yokmuş: Lehimizdeki maddelerde...
Önümüzdeki nisan ayında da, iş bayatını kanun gereğince inkişaf ettireceğimizden seviniyorduk. İnşallah bir bakıma öyle de olur. Fakat bir bakıma öyle olamıyor.
Şöyle kî:
On işçiden fazla çalıştıran müesseslerden, yahut iş yerlerinden sigorta için kesintiler yapılacak. Yüzde dördünü işçi veriyor, yüzde dördünü patron veriyor. Ba-zan bu had yüzde dörtlerden fazlayı bulmakta, fakat asla aşağıya düşmemektedir. Mevzua dışarıdan bak ve sathi bak:
— E. fena mı işte? İşçinin İçtimaî garantisi yoktıı, sigortalan birikiyor, şu veya bu şekilde faydalanacak.»
Çok mersi... Gel gelelim, dışı seni yakar, içi beni yakar. nev'inden bir manza-Ta. .
Türldycdeki işçilerin bü yük sanayi memleketlerindeki gibi aynı şehre, aynı bölgeye yerleşmiş, babadan oğııla ihtisas nakleden ze-naatkârlar ve sanatkâr nesilleri olmasını kim arzu et-mea? Lyon şehrinin ipeklileri ve Manchester'in yün y liLeri emsaline, böyle bir iş ananesi sayesinde faikmış. Keşke, bizim fabrikalar etrafında da nesiller, refah ve saadet içinde yerleşcbilseler. O cihet, temenniye taallûk eden apavn bir mevzu. Maalesef, hakikat hiç de buna uymuyor.
Bir iş sahibi, bana:
— Yüz işçiden, ancak on işçi sabit kalıyor, öbürleri tesadüfi ve arızîdir. Mütemadiyen değişip duruyorlar. İlerde de değişip duracaklar. Hasat ve ekim zamanları dışında bir aile reisi, kâh kendi İstanbula gelir, kâh oğullarından birini gönderir. Türkiyenin belli-başlı işçi ve rençper kalabalığını asıl bijyleleri teşkil eder. Ağırlık bunlardadır. Ö nümüzdeki aylar zarfında, kesintiler başlayınca, yalnız sabit işçiden yüzde dörtler aluımıyacaktır, bu gibilerden de alınacak ve biz onlar için ödeyeceğiz. Muazzam birikintiler husule gelcek. O şahsa yüz lirasının dört lirasının niçin kesildiği izah e dilemiyecek. Ve o şahıs, koy-nunda porsuttuğu evrakını, ileride de ise girecek olsa kuîlanamıvacak. Çünkü, esasen matlûp seneleri dol-durmıyacak.
Ve acı acı ilâve etti;
— Bazan Evkaf parala rından Evkaf sinemaları yaptığımız oldu. Şartı vâkıfa. elbette uymıyarak bu biriktirdiğimiz yüzde dörtleri hic delilse, gene işçi sınıfı-nın hal ve vaktini ıslaha sarfedebilsek. Paralar ta-mamiyle aykırı kanallara akmasa.
İki parti hazırlıkla, meşgul
Konya (Akşam) — Milletvekilliği seçim hazjılıkları hararetle devam etmektedir.
C. H. P. ve D P. teşekkülleri muhtelif gruplar İndinde çalışmaktadırlar. C. H P. İllerin daha kuvvetli oldukları nazara çarnıpamktadır. Bu devre seçim adaylarını mahallî genel meclis ve belediye ve idare meclisi gibi teşekküllerin seçecekleri İçin bu teşekküllerle daha ziyade teması olanların adaylıkları çoğalmaktadır. Konyanın çıkaracağı il milletvekilinden 51 merkezden ve I2sl de Kcnyada seçileceğine göre bu 12 milletvekilinin mutlaka Konyanın yerlilerinden olmasında halk ve İki parti mütteflkdlrler.
Fikret Sılay, Rasim Ereğli, Sedat Çumralı. Muhsin Blnal gibi eski milletvekillerinin tekrar seçilmeleri çok kuvvetlidir. Yeailerdense C. H. P. başkanı Vehbi, göz doktoru Hulkl ve eski belediye âzaiarından Mehmet Ramiz MectdlyCoğlu ve Sait Süslü ve Şevki Ergun, Muhsin Faik ve Halis Ulusan ve bayan Süreyya Cevat gibi şahsiyetlerin intihap kuvvetleri daha çok görülmektedir.
Demokrat Partiden İbrahim Sızman ve tüccardan Muhittin ve Parti reisi avukat Fahri gibi namzetlerin isimleri zikredilmektedir.
E dir ne de
Edime (Akşam) — Yeni seçim kanununa göre Edime 11 ve İlçe seçim kurulları ağır ceza başkam Ali Rıza Köknar ve Yargıç Asım Koru'nıın başkanlıklarında olmak üzere partiler. belediye ve gene) meclisten seçilen üyelerle teşekkül etmiş ve fiilen İşe başlamış bulunmaktadır.
C. H. P. tarafından kurulmuş olan propaganda büroları son günlerde faaliyetlerini arttırmışlardır. Partililer merkez ve Hçelerdekl teşkilât ve mensup-lariyle sık sık temas etmekte ve gerekil hazırlıkları yapmakla meşgul bulunmaktadırlar.
C.HJ>. 'Milletvekilliği yönetmeliğine göre il yoklama kurulunu seçmiştir. Ayrıca Üzün- , köprü İlçesinin Meşeli ve Değirmenci köylerinde iki C. H. P ocağı açılmıştır.
Mektebin en kavgacı çocuğu Ş. Saraçoğlu
Çatalağzı santralı
Köylere cereyan vermeğe başladı
(Bas tarafı 1 İnci rahifede) — Kavganızın sebebi ne İdi?
Güldü... Bir gazeteci bütçe- «— İlk kavgamız bir gün sinin ne olduğunu ve bütçe mektebi giderken başladı. ŞLm-İçlnden yüzdeki jilet kesiğinin dİ onun sebebini pek hatırlaya-tedavlslne yetecek kadar para mıyoruın amma o kavgadan ayırabilmenin dahi mümkün |sonra birikirimize âdeta düş-olamıyacağını bildiği İçin ola- man kesildik. O dört kardeşle cak: biz dört kardeşten hangimiz bl-
«— Yoook I dedi. Bu tazml-'ribirlmlze raslasak derhal kav-natı her halde senin kesen İle gaya tutuşur, döğiişürdük. Çok Ölçmez, «Akşam» gazetesinin, defa bu kavgalarımız dörtlük bütçesini nazarı itibara alır- grupların karşılaşması halinde dini.» de cereyan ederdi. Mânâsız bir
Dilsiz ve sağırlar okulu
Aksarayda bulunan Dilsiz, Sağır ve Körler Okulu binası gayet harap bir hatdcdlr. Okul müdürlüğü, bir müddet evvel vali ve belediye başkanlığına müracaat ederek kendilerine okul olabilecek bir bina verilmesini istemişti.
Valilik, bu müesseseyî ayda 20 lira kira Ue Mevlânekapıda bulunan ve Şehremini u’taoku-lu tarafından tahliye edilen binayı vermiştir. Binanın durumu hakkmdakl muameleler süratle tamamlanacak ve bina bir kaç gün İçinde dilsiz, sağır ve körler okulu müdürlüğüne teslim edilecek Ur.
Eclirnenin imâr plânı
Edime (Akşam) — Edime şehrinin 1/1000 mikyasındaki İmâr plânı tasdik edilerek belediyeye iade edilmiştir.
Sayın istatistikçilerden bir ricamız Var t
«Geçim istatistiği» denilen şeylerin bizde ne işe yaradıklarına bir türlü akıl er-
Bu işler, başka cephelerden de tenkid ediliyor: Sütüne havale tefsire bağlı olduğu vûkıdır, deniyor. Meselâ, on işçi çalıştırıp İş Kanununa giriyor mu, girmi-yoT mu diye takdiri ınürüv vete bağlı. Bir inşaat sırasında, beton dökümü günü, on işçi çalıştığı, yahut çalıştırılmak gerektiği memu-runca tesbit edilirse, inşaat, heyeti umumiyetiyle İş Kanunu çerçevesine «irmekte ve on işçi çalıştırılmadığı oütün diğer günler, o tavi yeden mükellefiyete tabi bulunmaktadır. Vergi tipini
Vefa lisesini bitirenler derneği Vefa .İsesinl bitirenler derneği yıllık kongresi 18 mart cumartesi günü saat 15.30 da Vefa kulübü lokalinde yapılmıştır. Kongre başkanlığına seçilen Vehlp Ata Tunlı'nın teklin ve hazır bulunanların kabulü He merhum Vefalılar İçin bir dakikalık sükût vakfesinden sonra gündeme geçilmiş ve yeni İdare heyeti aşağıdaki şekilde teşekkül etmiştir.
Başkan: Fahir Kolay. As başkan: Mehmet Ali Gökbrek, gene) sekterer: Kcmaleddln özbayraç,, Muhasip: Feridun Darbaz, Veznedar: Şaban Çavuşogtu, Üye: Ahmet Blldirik, Aydogan önol.
Siftah
Ayak üstü cereyan eden bu konuşmadan sonra koltukları dan birine şükrü Saraçoğlu, diğerine ben oturduk. Sordu:
«— Söyle bak ahin! Ne röportajı yapmak istiyorsun?»
— Siyasetle ve resmi İşlerinizle alâkası olmayan bir röportaj... Siyaset adamlarımızın hususi hayatlarına taallûk eden bir yazı serisi olacak bu...
(— Kimlerle konuştun şimdiye kadar?»
— Siftahı sizden yapıyorum, e— Haydi hayırlısı... Demek Siftahı benden, bereketi de Allahtan... Fakat güzel bir şey I bu... Şimdiye kadar yapılmış I bir şey de değil... Peki neler öğrenmek İstiyorsunuz benden?..»
Bu röportaj serisini yaparken kendileriyle konuşacağım siyaset adamlarımız haklarında hiç bir şey bilmiyormuş gibi hareket etmeği ve her şeyi kendilerinden öğrenmeği esas tuttuğumu anlatarak:
— Meselâ, dedim, nerede ve hangi yılda doğduğunuzu da bizzat sizden öğrenmek isterim.
(— Doğum yerim ödemiş... Tarihi de 1877...»
Kavgacı bir çocuk!..
— İlk tahsile ödemişte mİ başladınız?
«— Evet I... Ödemişte üç tane iptidai mektebi vardı. Bunlardan birisinde başladım. O zaman llkmektebe verilen çocuklar için, mektebe başlayış merasimi yapılırdı Benim mektebe başlayışımda da bu merasim İhmal edilmiş değildir.»
— O zamanki hocanızı hatırlayabilir misiniz?
«— Zaten bir gün bile unutmuş değilim ki.. Muhacir Mehmet efendi derlerdi. Çok sert bir hoca idi . Bir kaç defa dayağını yedim.»
— O halde yaramaz bir çocuktunuz?
(— Eh. oldukça. Çok döğü-şürdüm ve güreşirdlm... Bu yüzden elbiselerim de yırtılırdı.»
— Tabii bu yaramazlıklarınızı babanız da öğrenir, ayrıca bir dayak da babanızdan yerdiniz değil mi?
« —Annem bu yaramazlıklarımı babamdan saklamasa muhakkak... Bereket versin kabahatlerimi babama pek duyur-mazdı. Duyurmazdı amma hesabını kendisi görmekten de geri kalmazdı - »
— En ziyade kimlerle döğü-şürdünüz?
«— Bunlar dört kişilik bir gruptu ve dördü de kardeşti... Ödemişte Müezzinin çocukları derlerdi onlara...»
— Dört kişilik bir grupla nasıl başa çıkardınız?
«— Biz de dört kardeştik de onun İçin... En büyükleri ben, benden sonraki Hüseyin, üçün-cüsü Rüştü, en küçüğümüz de Hâmit... Dört kardeş hep üçer buçuk yıl ara ile doğmuşuz, tp-
Gündeliksiz saraçlık
— İptidai rüştiye tahsilinizi Ödemişte yaptığınız sıralarda babanızın dükkânında çalışmak istemez miydiniz? Saraçlığa karşı hevesiniz yok muydu?
«— Rüştiyeye devamım sırasında ve bilhassa tatillerde babam beni dükkânında çalıştırırdı amma muayyen harçlığım haricinde gündelik vermezdi. Rüştiyenin son sınıf imtihanlarını verirken Ödemişte Münir bey adında bir kaymakam vardı; (Mebus Münir Akkaya). Bu zat sık sık babam» gider ve benim tzmlre gönderilerek okutulmamı söylerdi. Nihayet babamı İkna etti. Fakat bu defa da annem tzmlre ütmemi muvafık görmemeğe başladı.»
— Anneniz niçin istemezdi acaba?
«— çünkü o. benim İzmlre gitmemi bir nevi askere gitme addederdi. Lâkin babam, annemin İtirazlarına rağmen Münir Akkayanın sözünü tuttu ve beni tzmlre tahsile gönderdi, îşte İzmirde İdadi tahsilim leyli olarak böyle başladı.»
— Sene?
t— Sene 1901...»
— İdadi tahsilinizi yaparken kendinize bir meslek seçmiş miydiniz?
«— Bu hayli tuhaftır. Riyaziyeye istidadım olduğu halde kaymakam olmak isterdim. Her halde bu, ödemişte en büyük hükümet adamı olarak kaymakamı bildiğimden ileri geliyordu. Hattâ riyaziyeye karşı istidadım o derecede idi kİ sınıfın değil, aşağı yukarı mektebin bu noktadan birincisi İdim. Buna mukabil Arapçam da son derece zayıftı. Hele o kitabet dersi... Yalnız yazarken değil, konuşurken de İçinden çıkılamaz metui balaları yapardım.»
— Bu meful hataların^ dair bir misal verebtllr misiniz?
«— Vereyim... Meselâ cümle içinde cAhmede mİ» yoksa «Ahmedl mi» demem lâzım. . Son sınıfta bunun Kolayını bulmuştum; evvelâ yazardım, sonra da mefullerl kaldırmağa çalışırdım. Faraza «Ben Ahmedl gördüm» cümlesini «Ahmet benim tarafundan görülmüştür» şekline sokardım Bu meful hataları şimdi de sıra konuşurken kaçar,
yazarken nadiren halaya düşerim...»
— Mademki riyaziyeniz kuvvetli İdi, niçin bir riyaziye hocası olmak istemezdiniz?
«— Oldum. Riyaziye hocası da oldum, idadiden sonra girdiğim miiiklyeden mezun olunca îzmlrdekl aynı İdadiye riyaziye hocası oldum. Tabiî vekâleten. Çünkü mülklyeüen mezun olduktan sonra maiyet memurluğum devam ediyordu.
— Mülki ye ye giriliniz hangi Houoye raalar 1
| «— 1806... O zaman müsaba-
ka İmtihanı açılmıştı. Bu imtihanı kazanarak mülkiye ye girdim. 1909 a kadar devam etti. Mezun olunca — ki o zaman herkes arzu ettiği yere maiyet memuru gidiyordu — ben de Yemen'e gitmek İstedim. Hattâ bir arkadaşımı da kandırdım.»
Talât paşanın huzurunda
— İki arkadaş niçin Yemen e gitmek istediniz?
«— Nasıl olsa bir şark hizmetimiz vardı ve bunu daha evvelden görmek istiyorduk. İstidamızı yazdık ve verdik. O zamanki Dahiliye Nazm Talât paşa beni ve arkadaşımı görmek İstedi, çağırttı. Gittik, Talât paşayı gördük. BLze niçin Yemen'e gitmek istediğimizi sordu. Biz de «Olursa İzmir olur, olmazsa Yemen'e gideriz. Çünkü İzmir olmadıktan sonra Tiirkiyenin hiç bir yeri bizim içLn farklı değildir» dedik.
Talât paşa bize daha bir kaç sual sorduktan sonra kalemi mahsus müdürünü çağırdı. Mülkiye mezunlan İçin kura usulünün gelecek seneden itibaren tatbik olunacağını ve bizim mezun olduğumuz sene herkesin istediği yere gidebileceğini söyledi. Artık izmlre gidebilirdik demek... Talât paşanın huzurundan sevinerek çıktık ve tamire yollandık.»
— Arkadaşınız kimdi?
(— Birinci devre Mebuslarından İzmirli Ali Enver... İkimiz de izmlre maiyet memuru olarak gittik.»
tara ara-fakat
Her güzelin bir huyu var. Gülsüz diken olmaz, tarzında bir durum.
Fakat, balığın kılçıklısı da olur, kılçıksızı da ...
Deseler ki:
— Bizim soframıza niçin ____________________—___________,
boyuna kılçıklı batık getirir-' tldai ve rüştiye ayni çatı al-
■ Miaıaıanuıuıı. »ergi tipim uujuıın mıhını, vaıiM gckuu- lou», »v lufki/c a;uı x
tâyin edecekler, âdeta pusu- 1er, a efendim? Şunun kıl- tında bulunduğundan biz dört ya yatmış avcı: mükellefler çıksm da var. kardeş de, Müezzinin dört ço-
iae tayadan kaçan lavjan ,.| (Vâ-NÛ) [cuğu da bLr arada okuyorduk.»
FUyoa (Akşam) — Geçen se- diremem. Ticaret ve Sanayi ne işletmeye açümı? bulunan Odası hiç üşenmeden her ay çatalağzı elektrik santralı mu-|itjna ve intizamla bun!arı M». — ...W hn.tom... yapar( gazeteler de ilân eder-
ler. Maksat bugünkü yaşama şartları hakkında gelecek nesillerin malûmat edinmeleri için evrak mahzenlerine istif etmekse buna bir diyeceğimiz yok. Biz. eski devirlerin ucuzluğuna hasretle içimizi çekiyoruz; ’ runlarımız bizim halimize ne diyecekler, bilmem. Dileriz ki onlar da bizi tak-lid etmesinler.
Eğer bu istatistiklerin tanzimindeki gaye, geçim termometresinin iniş ve çakışlarını takib ederek gereken tanzim tedbirlerini almaksa gülünç şey. doğrusu. Tedbir işinde ipin ucunu çoktan kaçırdık, üstelik bu kâğıtlar hem birkaç memuru beyhude yere yoruyor, hem gazete okuyan halkı üzüyor. Yani tâzib-i insan bili raide! Başlandığı günden beri istatistiklerdeki geçim masraflarının mütemadiyen yükselişi alâkalı makamların umurunda bile değiL Onlar her fırsatta hayatın ucuzlamakta olduğunu ısrarla tekrarlamaktan geri durmuyorlar. Refah içinde yaşadığımızı söyliyenler bile var.
Dışı seni yakar, içi beni!
Son çıkan istatistik, şubat ayında geçim masraflarının bir miktar daha yükseldiğini gösteriyor. Bildirildiğine göre, ocak ayında dört yüz yetmiş üç lira ile geçinen 5 nüfuslu mevhum aile- şubat ayında 477 lira 14 kuruş harcamış. Bu ne ince hesaptır? Dört yüz yetmiş yedi lira gibi muazzam masraf rakamının kesri on beş kuruşa kadar cıkama-mtş da on dört kuruşta kalmış. Bugün kırk parayı dilenci bile kabul etmiyor.
Ne ise, resmî işlerde ufak tefek kesirler, muamelenin sıhhatine delil sayıldığı için bunu da böylece kabul edelim.
İstatistikte ocak ayının 31, şubat ayının 2 Bgiin olduğu da hesabakatıldı mı. bilmiyorum.
istatistik uzmanlarımız, mevhum aile reisinin masraf farkı olan dört vüz on dört kuruşu nasıl temin ettiğini bildiriyorlar. Adamcağız bu parayı borç almak çorunda kalmış.
Bu nokta üzerinde ehemmiyetle durmak gerek. Geçen seneler zarfında bu istatistiklerin rakamları 150 lira ite 200 lira arasında idi. Masraf yüksele yüksele bugün 500 e yaklaştı. Demek ki beş nüfuslu ailenin reisi öteden beri her ay borçlanarak evini geçindiriyor. İstatistikte borçlar için tahsisat ayrılmadığına ve esasen böyle bir bütçede buna imkân olmadığına göre, aile reisi aldığı borçlan ödemiyor demektir.
Ticaret Odasının sayın istatistikçilerinden rica ederiz. şu borçlanma kapışım lütfen bize de göstersinler!
Cemla Refik
hite de ışık vermeye başlamıştır. İlk olarak Yaka köyüne, bundan bir müddet evvel elektrik cereyanı verilmiş, bugünlerde de hemen demiryolu güzergâhında santrala yakın bulunan Çatalağzı istasyonu, Kazköy, Muslu'ya ışık verileceği sevinçle öğrenilmiştir. Bu yakın köylere hattıhuval çekilmiş ve bugünlerde cereyan verileceği haberi bu köyler halkını çok sevindirmiştir.
Ereğli kömürleri İşletmesine bağlı bulunan Çatalağzı elektrik santralı bu sene Filyos ateş tuğlası fabrikasına ve dolayLsHe bu muhite dc cereyan verecek, böylelikle bu santraldan beklc-faydalar sağlanmış ola-ır. _________________
Ergene sulan çekildi
Edirne (Akşam) — Geçen hafta vadisini tamamen istilâ eden Ergene nehri sulan tamamen çekilmiş ve nehir yatağına girmiştir.___________
Eski bir milletvekili vefat etti
Eski milletvekillerinden tsti-mat, evvelki gün Beyoğlunda gittiği bir pastabanede oturduğu yerde vefat etmiştir. Yapılan muayenehanesinde kalb sekte-vefat ettiği anlaşılmış-
to-
Aşılı* ve proffr»mlar.
Haberler.
Şarkı ve türküler (Pt> Hafif 58le mttaıfiı. Memleket tOıkUlerı (Fl.| Cu müzifli (Pl.) Serbest saat. Büyük orkestra eaerleri Programlar ve kapanı*. A;ıllj ve programlar. Memleket türküleri. MUnlr Nureödlr Selçukun kılar (Pl) Su eserleri.
Haberler.
Sonstlsr (Pl.) Müzik: (Pl.» latnabul mUzeleılnl geziyoruz. Küçük orkestradan melodiler.
Vlncenî Lopez orkestralından dana müzıfit (Pl» Şarkı ve türküler . Ful ne yeti konacrl. Dinleyici İstekleri (klâıik müziği» Haberler.
Dona mü.’.ıiı (Pl » Programlar ve kapanır
ANKARA RADYOSU öğle ve «kşam ptofiramlar» 1238
12.30 13.00 13.15
1330
13.45 14.00
İSTANBUL RADYOSU öğle ve akşam proeramlan
12.57 1300
13.15 13.30 M.00
14.15
I4J0 MAS 15.00
17.57 18.00 1820
22.43
23 00
U.»
ni»
Türk
Politika hayatı
— Politika hayatına nasıl atıldınız?
«— Müllciyede ikinci sınıftan üçüncüye geçmek üzere İmtihanları verdiğimiz sırada İttihat Terakki inkılâbı oldu. Ben de İlk günlerinden İtibaren İttihatçılar arasında yer aldım, izmirde bir taraftan maiyet memurluğum devam ederken hem İzmir İdadisinde riyaziye, hem de İttihat Terakki mektebinde hocalık yapıyordum. Ayrıca Yusuf Rıza beyin hususi mektebinde de hoca İdim.»
— İttihat Terakki fırkasına geçişiniz, politika hayatına a-tılışmızın başlangıcı mıdır?
(— öyledir. Netekim İttihat Terakki düştüğü zaman ben de maiyet memurluğundan Isll-| fa ettim. Şunu-da soyllyeylnı ki 1014 te İzmlre vali gelen Rahmi bey benden çok memnun olduğu için Avrupaya tahsile gönderilmemi de temin etti.»
— Avuıpada nereye gönderildiniz?
«— Belçlkaya-- Gidişimden üç dört ay sonra birinci dünya harbi patladı ve tahsil yapmadan dönmek mecburiyetinde kaldım Yurda avdetimde de İs-tanbulda İhtiyat zabit mektebine girdim. Fakat henüz altı ayı doldurmadan bedeli nakdi vererek mektepten ayrıldım, izmlre döndüğüm zaman Rahmi bey gene izmirde vali İdi. Beni kolumdan tuttu ve İlle tahsil» diyerek bu defa İsviç-reye gönderdi.»
— tsvlçrede ne tahsil ettiniz? «— Siyana politik ve ekonomik tahsil ettim. Mülkiye tahsilim, riyaziyeden istikametimi iktisadi ve siyasi ilimlere doğru çevirmişti tsvlçrede tahsilimi 1414 de bitirdim İtalya yoliyle Rodosa geldim ve o-
Açılı* ve program.
Şarkılar. Haberler.
ÇeiUli •nelodller (Pl.» öğle gazetesi.
Dört güreller «öjİliyor İPLİ Hava raporu. Aksam programı ve kapana*.
Açılı* ve program.
M S. ayarı vo Dans müziği (Pl.) Konulma (Kitap saaU)
Hatif şarkılar (Pl.)
M.S. ayarı ve Hzberler. Geçmişte bugün
Şarkılar.
Tarihi Türk mütlgl.
Radyo gazetesi
Radyo senfoni orkestran. Konulma; (Scrbtal vaat Dan* maziti (Pl.) Konuşma B M M »aatl. Karışık şarkılar M.S. ayan ve Haberler.
2243 .
23 00Progr»m ve kapanı*.
Yarın «abııhki program
M S. ayarı
Val» feauvaj orkestrası çalıyor (Pl»
Haberler ve Hava raporu. Şarkılar (Pl.)
Bando müzikleri (P|,| Günün programı Hafif parçalar (PL) Kapaıu*.
730
7-31
Ankara cinayetinin muhakemesi
radan kaçarak Mahmut Esat (merhum eski Adliye Vekili) Ue birlikte Kuşad asına gittik, Harekâtı milliye her yerde başlamıştı. Kuradasındaki arkadaşlarla beraber bu sahada çalışmağa koyulduk. O zaman her kaza, nahiye ve köy âdeta müstakil İmiş gibi ayrı ayrı çalışıyorlardı.»
Demirci Mehmet
Efenin karargâhında
Şükrü Saraçoğlunu, Kuşada-sında harekâtı milliye İçin çalıştığı sırada İzmir mebusu alarak görüyoruz. Harekâtı mil-llyede Demirci Mehmet Efenin
karargâhına nasıl sokulduğunu, ——-----------------------
bir cephaneliği oraya n&aü ta- i T I I D A I
şıdığını da yann yine bu sütun- I | VJ |*\ /A L. I
larda Saracoğlundan dinliye- I .. .
cckainiz. | Oksurugu keser |
Cemaleddin BİLDİK ,
Ankara 18 — Ankara milyonerlerinden İbrahim Akoğlunu öldürmekten sanık olan Sabri Fol adın duruşmasına bugün de devam edildi. Dinlenmesine karar verilen Ziya Atılgan gelmemişti. Müdahll avukat Fikret Arık, söz aldı. Kendisine gelen bir mektuptan bahsetti ve Sabri Polad hadisesine ait mühim malûmata sahip olan mektup sahibi Ali Atmaeıoglunun dinlenmesini İstedi. Mahkeme Ziya Atılganın Istanbtlldan, Ali At-macıoğlunun Derinceden getirilerek tanık olarak dinlenmesine karar verdi. Duruşma başka güne bırakıldı.
Evvel zaman içinde..
STANLEY MATTHEWS
JWathews’in Güney Amerikaya gönderil-miyeceği haberi itiraz fırtınalına sebeb oldu
Truman arasında mücadele
Berlin seferi
(1878)
Londradaıı yasatıyor: İngiliz futbolunun bir numaralı siması Stanley Matthews, büiün futbol aleminin gıpta ettiği Mr oyuncudur. Bu itibarla gurur hissine karnim um belki de mazur görülebilirdi. Fakat başarı w şöhret. devrinin as sağ açığı olan bu büyük futbolcuyu asla şımart anlamıştır.
Tab an sukûli olan Stanley kendi hakkında konuşmasını K*vmez Başkalaruıın kendisine yapmakta oldukları yardımdan konuşmayı tercih eder: •İşi onlar görüyor, ben ise basan galları yaratan nihai rötuşlun İlâve etmeğe çalışıyorum» der. Bu mülâhaza, leva-suun şalaseri oımakin beraber, meiıarci ve üsteciliği milyonlarca futbol âşığı İçin Mr aevk konusu teşkil eden ve oynadığı her yerde favori olan bu büyük sporcunun tipik hususlyet-Jcrindendir. Stanley Matthews. Büyük Britanya'nın en popüler futbolcusu olduğu gibi, denizaşırı memleketlerde diğer her hangi bir İngiliz profesyonel futbolcum Mnuhetvs’dan daha fazla İtibar ve sevgiye m a z har değildir.
Yarış atı besleyen futboclu
Matlhevs Büyük Bri'-sayanın en güzel plaj ve sayfiye bilirlerinden Blackpoul'da hır otel sahibidiı. Millî bir gazetede yanlar yazdığı gibi, memleketin muhtelif kıstın 1 arında antrenörlük etmek ve gençlere spor hakkında konferanslar vermekle meşguldür. Son zamanlarda at yarışlarına merak sarmıştır. Hayranlarından biri kendisine halıskan bir yarış atı hediye etmiş olup. Stanley yeni meşgalesine gittikçe ilgi göstermektedir. Şimdi atını antrenmanlara sokmuş olup, yakında yarıştıracak-tır. Fakat herhalde Matthews-ln şöhreti yine de futboldaki başarılarına bağlı kalacaktır
Halk tarafından bu derecede tuluimaiunn sırları nedir? Her şeyden evvel eşsiz mahareti, artistlik denebilecek futboldaki mahareti, bir sibirbaankıni hatırlatan hareket kontrolü Ue bir manyetizmacının iktidarını mezcetmektedir. Futbol bakımından artık genç sayılamıya-cak bir yaşta olup, son bir kaç enternasyonal maçta İngiliz millî takımına alınmamıştır. Bu bilhassa seçicilerin istikbali düşünmek ve genç elemanlara fırlat vermek siyasetlerinden İleri gelmektedir. Çünkü 34 yaşında Man Matthevvs hâlâ o her zamankinden daha İyi oynamakladır.
Kanada veya Rio de Janeyro
Mattiıevs'ln halk taralından tutulmasının diğer bir sebebi de seyirciye sarfetUğl paraya karşılık eğlence teinin etmerinden-dir Futbol meraklılarına elinden geldiği kadar mükellef bir oyun göstermeği kendisine iş edinmiştir. Bu itibarla İngiliz Futbol Federasyonunun, Kana-dada tertipliyeccği bir turneye Stanley Mattebvs’i davet etmiş olması, bu dominyonda gittikçe fazlalaşmakta olan futbol meraklılarını sevindirmiştir. Kanada turnesi aşağı yukarı, diğer bir İngiliz futbol takımının dünya kupası turnuvası İçin Brezilyaya hareket edeceği zamana tesadüf edecektir. Stanley Mat t he ws. Rio de Janeyro İçin ihtiyat kadroya veya doğrudan doğruya takıma ayrılmadığından dolayı belki de hayal sukutuna uğramışsa da, bunu belli etmemiştir. Şimdiye kadar Ra-nadayı görmemiş olup, bu seyahatten memnun olacağını ve bir oyuncu futbolda ne kadar
klerlerse ilerlesin, yeni bir tecrübenin dalma kıymetli olduğunu söylemiştir. Fakat Matt-hews Rio de Janeyro'ya gidecek takıma alınmıyacagına dair söylentiler karşısında Ingllte-rede hemen hemcıı bütün çevrelerden bir itiraz vaveylâs yükselmiştir.
Giiney Amerikadukl futbol meraklıları arasında da buna benzer bir hayal sukutu belirmiştir. Giiney Amerikalı futbol meraklıları 57 kere tngilts milli takımtnda oynamış olan Matt-hevs’ln şöhretini bilmekte olup kendisini futbol sahasında görmek istemektedirler. Bu tepkiler karşısında Futbol Federasyonu, Slanley'ln muhtemel olarak Brezilyaya gönderileceğini i beyan etmekle havayı vatışlır-mıştır İdrreciler, İlerideki şartlara göre, Kanada turnesi için seçilen futbolculardan nerhatl-gi birinin, icap ederse Giiney A-merikaya gidecek takıma nakledileceğini belirtmişlerdir Bu itibarla şimdi hem Kanada vc beni Brezilya, Stanley Matt-hewt i sahada görmek unıidin-dedirler.
Üniversite güreş takımının aldığı neticeler
Edirne (Akşamı — İki müsabaka yapmak üzere Edlrneye gelen üniversite güreş takımı ilk karşılaşmasını kapalı spor salonunda bölgemiz gureşçlle- ■ rlle yapmıştır.
Greko-Romen olarak yapılan ilk karşılaşmada biri ekseriyet diğerleri tuşla olmak üzere bütün müsabakalar misafir güreşçiler tarafından kazanılmıştır.
ikinci karşılaşma dün yapılmış ve bu müsabakanın 62 kilosunda Edimeden Tosun rakibini yenmiş ve diğer müsabakalar yine üniversiteli gençler tarafından kazanılmıştır.
Alınan teknik dereceler şöy-ledir:
Greko-Romen: 52 kiloda Ri-fat Varçın (Ün.) Mustafa Ece (Edirne)ye tuşla. 57 de Osman Öz (Ün.) Cünhan Ozhan (Edirne) ye tuşla, 67 kiloda Yılmaz Knramanoğlu (Ün.) Mehmet Ellgeran (Edime)ye tuşla. 73 kiloda Hakkı Onay (tJn.) Haltt Akbay (Edirne)ye tuşla, 79 kiloda (Ün.)den Müfit Hekimhan Edimeden Mahmut Kiitüi’e ekseriyetle ve 87 kiloda da (Ün.) den Avni Şahin rakibi Edirne-den Kâmil Özsöker’e tuşla galip gelmiştir.
İkinci karşılaşma serbest olarak yapılmış ve bu müsabaka-
Truman, Dupont ailesinin kurdu ğu tröste
Nevyorktan. Vaşlngton* hareket eden trenler Nevyorktan kalktıktan bir saat sonra Wil-mlngton adlı, (150) bin nüfuslu blx sanayi şehrinde tevakkuf etmektedirler. Eski asırlarda bir veya bir kaç köyün bir kont veya şövalye ailesinin malı olması kabilinden W ilmin «ton şehrine de Belediye dairesi, kiliseleri, bankoları, kütüphaneleri ve kenar mahallelerindeki zenci kulübelerine varıncaya kadar her şeyi İle bir ilkte bir tek Amerikan ailesi sahip bulunmaktadır. Wilnıig-ton şehrinden maada işbu aile (General Motors), (Bcthlebem Blell). (Ü. S. Rubber Co.) ve (Bankers Trust Co.) gibi Amerikanın dört en büyük endüstri ve mali teşebbüsatmı tamamen veya kısmı mühimm! itibarile elinde bulundurmaktadır.
Bu ailenin sade Amerika dahilinde bulunmakla olan servet ve samanı ile kanaat etmesi pek büyük bir fedakârlık addolunamıyacak iken aile bununla iktifa etmlyurek Avrupa, Asya, Afrika ve Avustralya kıtalarına el uzaUııış ve buralardaki endüstri teşebbüslerinin bir çocuğunu tamamen veya kısmen mülkiyete geçirmiştir. Bu hususta misal vermiş olmak için Almanyadaki Opel otomobil fabrikaları ile muazzam İ_ G. boya imalathane ve tesislerini zikredebiliriz.
Bu ailenin kutlama günü olan 1 /Ocak/1950 de Wiiming-ı ton şehri bayraklardan bir deniz manzarası almıştı. Ailenin 1632 ferdi hususi uçakta veya gayet lüks otomobillerle o gün Wilmington şehrine gelmiş Dupont ailesinin ceddi olan Ele ut-here îrenee DuponCnun Fran-sadan kaçarak Amrikaya ayak bastığı günün 150 nci dönüm-yılını kutlamışlardı. Fransada iken Lavaolsier'nin fenni şekilde barut öğrenmiş olan Dupon'lann ceddi Amerikaya gelince o zaman bir köy otan Wnm!ngton'dn yerleşmiş ve burada Amerikanın tik baruthanesini kurmuştu. Zamanla ımmzzanı bir şirket halini almış olan bu tesisatın ekser hisse senedlerl bugün bu zatın torunlarından İrence İle Lammot Dupont'un ' elinde bulunmaktadır.
Karatodori paşa — Derlindeki neşriyat — Baş murahhasın teessürü — Avrupada Ehlisalip kafası — Abdülhamidin bir sözü
karşı harekete geçti şeklinde bu aileye karşı yapılan İsnad esassız değildir. Halen çeşitli İhtiyaç maddeleri imal etmekte olan Dupontlar bu maddelerden herhangi birini İmale kalkışan müteşebbise nefes oldırmamakta ve ezmektedir. Böylecc kendi branşlarında rakipsiz ticarete devam eden Dupontlar yaptıkları metni diledikleri Hattan satmaktadırlar. Bundan mada Dupontlar yeni keşfiyat ve İh-tlraahn patentlerini de satın alıp bu patentleri ellerinde tutmaları ferdlerin zararına olmaktadır. Bugıin Dupontlarm elinde senelerce giyilecek yırtılmaz cinsden naylon çorap ve ilelebet kırılmıyacak bardak ve tabak patentleri mevcut olduğu halde bunları ne kendileri imal, ne de başkalarının imaline müsaade elmamekle oldukları iddia edilmektedir.
Dupont gibi muazzam sermayeleri ellerinde tutan (Tröst)-lerln memleket iktisadiyatına yapmakta olduğu zararlar 1912 ı senesinde hlssolunmağa başladığından o tarihte (Anti tröst kanunu) denilen bir kanun yapılmıştı. Rokftller, Standarda vll ve Dupont tröstlerinin becerikli avukatları bu büyük tröstleri muhtelif nam ve unvan altında şirketlere bölmek gibi bir hilelşeriye bularak kanunun tatbikini İmkânsız > kılmışlardı. Fakat halkın tröst-1 lerden neler çekmekte ğıınu pek iyi bilen Cumhurbaşkanlığına işin şekli değişmiş, karşı halk hukukunu müdafaa ilç temayüz etmiş olan Tom Clark Adliye Bakanlığının (Anti tröst) dairesi başkanlığına getirilmişti.
Dupont ailesinden 128 kişi He tröstlere mensup « fabrika hakkında takibat yapmış olan bu başarılı zat son günlerde Truman tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına tayin edilmiştir. Bu tayin Ue dünyanın en kuvvetli devlet adamı Birleşik Amerika devletleri Cumhurbaşkanı Truman İle dünyanın en zengin ailesi Dupontlar arasındaki mücadele çok had bir safhaya girmiş bulunmaktadır. Cumhuriyetçi partiyi destekleyen Dupontlar 1948 Ekiminde (Dewey) 1 kazandırmak için muazzam meblâğlar sarfetmişlerdi. Buna rağmen ı seçimden Trumanın galip çıkışı demokratik Amerikan milletinin büyük sermayelerin tesiri altına almamıyacağmı göstermişti.
İki büyük Amerikan partisi muhafazakâr unsurları ile büyük sanai ve bankacılık âlemi ve yerli ve yabancı matbuattan bir kısmının büyük ailesi rağmen çelimsiz halk Trumanın açtığı kazanacağı ümit
Her haıckı mahfuzdur
Semih Mümtaz S.
yanında imalini
v arıdan fazlan Dupont ların elinde bulundu-
ğu İçin meclisi idarede bu aile efradı hakimdirler. Üç-yüz otuz bini mütecaviz işçinin çalıştığı yüzden fazla General ' Motors fabrikalarında yalnız otomobil - Chevrolet Buick V. Cadillak markaları - yapılmayıp uçak, lokomotif, tank ve buz dolapları da imal olunmaktadır. Harb esnasında bu fabrikalarda makineli tüfek, top ve mühimmat da yapılmıştır. General Motors’un tngllterede, Alnıanyada. Isviçrede ve Cenubi Afrikada da fabrikaları vardır. Dupontlarm mülıinı bir nlsbette İştirakleri bulunan muazzam endüstri teşebbüsleri ve labrlkalar meyanında Ahımco denilen Amerikan alii-mlnyum korporasyonu İle Y. T. Morgan bankalarını da zlk-retmek lâzım gelir.
Dünyanın en zengin olan Dupont ailesi sade Amerika kı'asında değil bütün dünyada tesir ve mevcudiyetini her ferde his ve kabul ettirecek kudrette bir ailedir^ Kortelerin kazanç nisbetinl çok arttırmakla olması clhetile gizli diplomasi. matbuat ve harb lste-yen zümrelere para yardımı yapma yolları ile bu ailenin harb çıkartmak İçin kundakçılık ettiği bazıları tarafından iddia olunmaktadır. Bu şekilde 'iddialar birinci dünya harbi için vaıid olabilirse de Dupont-
nuı
ailesi
oldu-Truman gelince I tröstlere
Bu sütunumuzda ve 13 Mart
1950 tarihli Akşam amızçla ismi ve bahsi geçen Aiekkandr Karatodori Paşadan bugün de bir nebze bahsedeceğim ve Berlin seyahatine müteallik o zamanın bazı dedlkodıılann ı hatıra getirmeğe veya İhbar etmeğe çalışacağım: (1) Heyeti murahhasa Karadeniz ve Hoca bey yolu İle yola revan olurlar. Şu şartla ki bir gece Ra vaki arlar, çünkü Bahri Siyahın simsiyah dalgaları eflâke ser çektiğinden enginlere doğru açılamazlar Heyette murahhasa ve müşavir askeri Mehmet AD Paça ile maiyeti de beraberdir. Bunların biri Sadrazam Ali Paşanın damadı binbaşı, hayır yanlış arzettlm: erkânıharblyc kaymakamı Nâzım beydir. Harbiye nâzın iken Babıâilde katledilen Nâzım Paşa... Bundan evvelki Karatodori Paşa yazı-smda işaret ettiğim veçhile Na-' um erendi; mütemayiz rütbesi ’| ashabından lzzetlü Naum efendi de... Yazılanında kendisinden oldukça bahsettiğim Naum Paşa... Karatodori Paşanın maiyetindeki kâtiplerin şefidir. Bir de hâriciyeden Feridun beyle Haçik efendi vardır kİ bu I-kincinin vazifesi şifre kâtipliğidir ve senerlee hariciye nezaretinde ve bu vazifede kullanılmıştır. Feridun beyse Berlinde ve murahhaslarla beraber Vlyanada bulunduktan sonra Peşte baş konsolosluğuna tâyin olunarak Macarlstanda kalmıştır. Ve daha sonraları Madrit sefiri olmuştur, Naum efendi de Berlin ve Viyanadan döndükten sonra tahriratı hariciye kalemi müdürlüğüne terfi edilmiştir.
(2) Bir anekdot: Karatodori paşa henüz vapurda iken maiyetine şöyle bir emir »eriyor: «.... Mağlup olarak seyahata
çıktık. Berlinde klmbilir başımıza daha neler getirecekler? Ne kadar dedikodular olacak? Bilhassa aleyhimizde uğraşanlar bir habbemizi kubbe yapmağa çalışanlar da olacak. Kâtiplerimizden ve gençlerimizden rica ederim, vazife haricinde ötede beride dolaşırken fesleri ile dolaşmasınlar Nazan dikkati eelbetmiyelim. Bir de bunu rica ederim, kiminle^ kimlerle konuşacaksak resmî veya hususi tavrılanmızla edalarımızla ! hareketlerimizle kendimizi şirin göstermeğe çalışalım. Bunun bize faydası olabilir. Çünkü aksi - savtı ecnebi murahhaslara kadar erişebilir...»
(3) Berlinde uğraşılırsen ga-selenin biri Tıirklerin feslerle üniformalarla geceleri doiaş-
lıklon mahallerin isimlerini verir ve bir siirü hikâyeler yazar.
Paşanın teesürü
Gözleri yaşararak oteldeki kâtiplerin odasına giren n&ş murahhas paşa: «... hepinizi ls-tanbula iade ve padişan efendimize ve Bâbıâllye şikâyet edeceğim. Bu dikkatsizliği yapanlar kimlerdir, bana haoer veriniz. bekliyorum... der. odasına çekilir ve yanına maiyetindeki şifre memurunu çağırtır. Maiyet telâş eder, birbirine haber verir. Murahhaslardan Sadul-lah 11e Mehmet Ali Paşalara da haber verirler. Bir de anket yaparlar. Fes ve üniformalariyle gezenlerin baş murahhasın emrinden haberdar olmayanlar olduğu anlaşılır. Giderler Karatodori paşaya bu neticeyi söylerler. Bu sırada oteldeki yemek sofrasının hazır olduğu haber verilmekle hep beraber sofrada blrleşllir ve gazetenin yazdığı alaylı ve acı yazıdan Pir daha bahsedilerek hepsi beraber oldukları halde baş murahhastan bir güzel ders ve nasihat alırlar ve artık tstanbula avdet edinceye kadar onun emrinden ve sözünden çıkmazlar ve onu daha çok severler.
Bir şikâyet daha
Berllndcn dönüşte Bosna Hersek işi için Vlyanaya gelen murahhaslar Avusturya ve Macaristan İmparatorluğu başvekili Kont Andraşl Ue karşılaşırlar. Karatodori paşanın arka-daşiariyle hasbıhal ederken şikâyetlerde bulunduğu bir ad.ım da bu konttur. Çünkü ou adam onu çok yormuştur. Ve bu Hıristiyan Osmanh paşasına (Ben bir hıristlyan olduğum halde bunu söyllyeccğim H. Avrupa hâlâ Ehlisalip kafaslyle müteharriktir. Bir türıü adsJet kapısını bulamadım...» dedlrt-mlştir. Bunu haber alan İkinci Sultan Abdülhâmld; (8en baş. murahhaslığa şunu bunu dinleyip Sadık paşayı feshi başvekil Sadık paşa) gön demeydi m o bu sözü söylemezdi...» demiştir. (Bu padişah Sadık oaşadan neden korkmuş ve voftumuş-tur. Ayrıca yazacağım»
S. M. S.
Barut imaliyle İşe başlıyım Dupont ailesinin işleri kısa samanda o kadar seri bir gelişme ve genişleme göstermiştir kİ ıcı bugün bu inkişafın seyir ve ta- ?ar ikinci dünya savaşı İçinde rlhçeslnl kayıt ve terhlt müm-ın'*lt(Tüc milletlere açtıkları kün olamamaktadır. Dupont,' kredilerden bir santim bile ailesinin asıl dededen kalma tahsil edemedikleri gibi horb maskesi hüsün muM..lir m»- Mr «* «'
M takviye. toancUK «ya». st”'r' b“
ailenin Mr urüncü dünya savaşı patlatmağa sal etmlyeceği muhakkaktır.
Muazzam sermayeleri ellerinde bulundurmakta olan Du-jMntlnrın memlekette ser-
bes iktisadiyatı, fikir teşebbüsü ve serbes reka-
mahvetmekte olmaları
nın 62 kilosunda Edimeden To- parfümeri, naylon, sun'I gübre.; sun Türkoğlu Üniversiteden Se- ₺0Ya ve dinamit, imal ctmekle-lâml Akoğlu’na tuşla galip gel-'dlr- Naylon bir Dupon icadıdır, miş ve diğer 6 müsabaka mlsa-tBuSun bûLûn dünyada kulla-
ııu.ş ve rnger o musaonka mısa-, flr güreşçilerin galibiyeti ile sona ermiştir.
ı\
BAYAN BELM.A CAN RAKAM
İle
MÜHENDİS SAİM AKSOY
nılmakla olan naylonlar İle selofan ve Plexi canı mamulatının kısmı mühim mi Dupont ların fabrikasında yapılmaktadır. Cihanşümul Generltl Motors müessese.';! hisse şenedatı-
Dupont tarafını tutmalarına çocuğu
mücadeleyi clunmakta-
Bu akşam Saat 20,30 da
KOMEDİ KISMİ
HANIMLAR r E R Z I U A N es Yazan: Georges Peydan
Türkçed: Mahmut Yaşari Pazartesi »Kumlan Draır ıLmırV.a Sab a taamları Kottur r K«M4l*nda temeli «on(u
ESKİŞEHİR FELAKETZEDELERİ MENFFATİNE
' BÜYÜK GALA GECESİ
SAR A Y’da
20 MART PAZARTESİ SAAT 21 de
(İstanbul matbuatının himayesi altında tertiplenmiş; salon sinema müdürlüğü tarafından meccanen taiısis edilmiştir.)
PROGRAM :
1 _ Taksim Belediye
Ddo Curomaly
Trio Dc Moreno
Lilly Kentmen
Çeviren: B. AKSEI.
Köse
Nişanlandılar
İstanbul - 19/3.950
Avril
r.ümaylş yapmıştır. Kadınlar önlerindeki caddelerini
Brüksel kadınların dan Pir grup sulh lcUinde çocuk arabalarını yürüterek ve auiiı lehinde levhalar taşıyarak şehrin başlıca geçmişlerdir.
MUAMMER KARACA OPERET
V Maksimde
9aaı 20,3ü da
/ ı \0sman Bikes
J Matineler ~
teş) oazar
Pazartesi lksamı Kadıköy
Operada
F-- Yarm akşam O E R Sineması
-EBEDÎ DÖNÜŞ». -İZTIRAP YILLARI, ve (M E Ç H Ü L ŞARKICI, dan sonra 4 ncü büyük Fransız filmini takdim edecektir
o
Emsalsiz ve ihtiraslı aşk ve mareca dramı BAŞ ROLLERDE
RENEE SAINTCYR ve «FAN MÜKAT bir (Anne Kızı ın hakiki romanı.
t—^Tar°—w ■ı—iiı— ı
2 — TEVHtD BİLGE
HAVA - CIVA
(Takdim eden : Necdet Mahfil Gazinosu artistleri: î Bisikletle cambazlık : İspanyol müzik atraksiyonu î Viyolonist ( Piyano refakati; Frılz Kerten )
: Fransız şarkıları yıldızı (F. Kerten Orkestrasiyle) ve AYLA KARACA: Operetinden skeçler
3 — Manyatakis ve Belindn: MEŞHUR ŞARKICILAR A — SKLAVUNAS : Atîoadan yeni gelen Çigan şarkıları kralı (Setnlramfe Gazinocu orkestrası refakatiyle»
5 — MUAMMER KARACA ve GÜZİN : Operet parçalan
6 — GÜZİN ÖZİTEK ve MUZAFFER HEPGÜLEK: SkeçLER ve BALET.
Davetiyeler SaraySişelerindedir.
Bugün, matinelerden itibaren
İPEK Siemasında
KANLI ALTIN
IReîentles)
Altın arayıcılar arasında gecen Aşk ve Macera dolu bir hçıaytın hikâyesi
ItOBEKT TODNG — MARGARET CHAPMAN
gibi iki yüksek artist tarafından yaratılan _ mftkeıpmel bir film.
( Gazeteler, Gazeteciler j
Musahhih Mithat
Seröes sütun
Kira mukaveleleri noterlerce tesçil edilmiyor
Mithat’ın Kara Kemal beye bir sözü “Sen kim, iaşe nazırlığı kimi,,
zaman altaşianacak yerleri alkışlar. gülecek yerlerde gülerdi. Bir akşam tiyatrodan çıktıktan sonra yolda rastladığı aktör Burtıaneddin Beyi tutarak o akşamki muvaffakiyetinden dolayı hararetle tebrik etmişti.
Mithat, tiyatrodan, yahut Londra birahanesinden ayrıldıktan sonra bir arabaya binerek evine dönerdi. Ertesi akşam matbaaya geldiği zaman arkadaşlara sorardı :
— Anlatın bakalım. Jün akşam neler oldu?
O. matbaadan çıktığı dakikadan sonra olan bitenden haberdar değildi. Tiyatrodaki al-
Mİ »hat Bey eski tûrkçeyi çok iyi bilir, sade ve tatlı bir üslupla yazardı. Abdülhâmıd devrinde mevzu bulmanın çok güc olmasına rağmen o sansürün çizmiyeceği yazılar yazar, güzel röportajlar yapardı
Musahhihllğe başladıktan sonra bu İşin en büyük mütehassısı oldu Musahhihliği ehemmiyetsiz görmemeli. Bu lş gazetenin ruhudur. Musahhihin yalnız terüp yanlışlarını tashih etmekle kalmaması, sekreterin gözünden kaçmış olan diğer yanlışlan da görmesi Marndır Bunun İçin lisanı iyi □ilmekle beraber, oldukça geniş kültürü
de bulunması İcap eder. Mithat kışlar, yolda Burhaneddin Beyi Bey gerçi sadece lisanı iyi b:- f tebrlk etmesi, sonra evim ya-lirdl. kültürü pek derin değildi pancı bir arabacıya doğru bir Fakat zekâsına. aklıselimine' - -
diyecek yoklu. Bir yanlışı derhal kavrar. işin içinden çıkamazsa tahkik eder. doğTuyu öğrenirdi. Bu sayede, eski devirde gazeteyi bir çok müşkül vaziyetlerden kurtarmıştı.
Mithat ve Karakemal bey
Enver Paşa Harbiy. Nâzın olduktan sonra harbiye nezaretinde vazifesi olan bütün sivillerin üniforma giymesi kararlaştırılmıştı. Bu üniforma diğerlerinden farksızdı Yalnız yakada çikolata rengi kadifeden bir parça, bunun ürerinde de rütbesi muadili İşaret bulunurdu Bu yüzden üniforma siyen sivillere «Çikolata zabit!» diyenler vardı.
Mithat yaz günleri yel eksiz olarak ince bir ceketle ge-1 zer hattâ bozan fesini bile eline alırdı -Şimdi dik yakalı, ö-nû daima ilikli ceket giymek, başı çok sıcak tutan kalpağı çı- | karamamak canını sıkıyordu. Meraklılar üniformayı büyük memnunlukla karşılar, hattâ fırsat bulunca ayakkabılarına mahmuz takarlarken Mithat oflayıp puflayarak matbaaya gelir, derhal ceketini sırtından çıkarırdı.
Bir akşam arkadaşlar Londra birahanesinde toplanmışlardı Mithat da geç vakit buraya geldi. Öndeki gazino kısmından lokanta kısmına geçerken birisi «eslendi;
— Mithat, Mithat!..
Bu, sonraları İaşe Nazırı olan ve «Küçük Efendi» adiyle tanınan meşhur Kara Kemal Beydi. İkisi ayni mahalleli 1-mişler, çocukken birlikte oynamışlar... Kemal Bey uzun müd-dettenberi görmediği çocukluk arkadaşını yanınn çağırınca Mİ ihata yaklaştı Selâmlaştılar, I el sıktılar. Kemal Bey MiLbata I yer gösterdi. Fakat o İtizar etti:
- İçeride arkadaşla.- bekliyorlar. dedi. Sonra ilâve etti:
— İaşe Nâzın olacağını işit-I’ tim. Doğru mudur?
— Henüz Öyle bir şey yok.
— Henüz değil hiç olmamalı.. Sen kim. İaşe Nazırlığı kim? | Sözünü esirge miyen Mithat daha bir çok şeyler söyiiyecekti Kara Kemal Bey bunu anladı:
— Hakkın var. hakkın var... ' Sen şimdi arkadaşlarının yanı' na git.
Diyerek sözü kısa ks'.i Mithat kendi kendine söylenerek arkadaşlarının yanma geldi, olanı biteni anlattı ve sordu:
— Haklı değil miyim0 Rakısını İçsin, nargilesini tokurdat-I sın, fnta t nazırlığa heves et-1 meşin. Bu işi yapabilir mi? | Tuhafı şu ki, Mithat ertesi
Beyoğlun’da
Mithat matbaada işini bitirince evine dönerdi. Fakat arkadaşların Beyolğunda bulunduklarını bildiği akşamlar kendini Beyoğluna çıkmaktan me-nedemezdi. Aradılkarmı Londra günü bu hâdiseyi katiyen ha tır-bîrahaneslnde, yahut tiyatro- lamı yordu1..
da bulurdu. Tiyatroya geldiği Enis Tahsin TİL
Noterlere emir gelmiş, bundan böyle mai sahibi He kiracı arasında hazırlanıp taraflarca İmzalanan ve betayı tesçil Noterlere götürülen kontratlar kabul edilmemektedir. Buna se-beb de. Belediye gelirleri kanununa göre Beldiyc harcının kalkmış bulunması imiş. Bundan sonra kontratlar ya resen tasdik edilecekmiş, yahut da imza tasdiki yapılacakmış.
Şu halde bundan sonra bazı Avrupa şehirlerinde cari olan ve (şous seing privö) dedikleri, yani hususi imza 11e teali edilen kontrat tısulü kabul olunacaktır. Ancak, Belediye harçları kalktığına göre, tabii Tahakkuk Şubeleri de senelik yoklama sırasında tasdiksiz kontrat arayıp 5 misli ceza ya-zanııyacaklardır, takibat yapanı lyacsklar ise de, hususi ırnıht-yette taraflar arasında yapılan bu kontratların resmî kıymeti olacak mı? Meselâ, telefon abonesi olacaksınız, yahut yeni taşındığınız eve elektrik, havagazı, terkos suyu alacaksınız. Bu idareler oranın hakikaten kiracısı bulunduğunuza dair bir vesika isterler. Mai sahibi İseniz tapu senedini, kiracı iseniz kira mukavelenamesini ibraz edeceksiniz.
Bu vaziyete göre, bu idareler, hususi mahylelte aktedllmlş kontratı kabul edecekler midir?1 Faraza Gelir vergisi İle mükellef bir mülk sahibisiniz. Mıisbit evrak olarak kontratınızı ibraz edeceksiniz. Yahut kiracısınız, ve Maliye şubesine kontratınızı , göstereceksiniz. Hususi mahl-yette ki kontratınızı bu daireler eskisi gibi kabul edecekler mi?
Yok kabul etmiyeeekler de, mutlaka resen tasdikli yahut imza tasdikli kontrat lsliyecck-lerse, müşkülât: tasavvur ediniz
Unutmamalı ki, tstanbulda senedş bir kaç on bin kontrat tasdik edilir. Bunlar: şayet resen tanzim etmek icşjb ederse, taraflar toplanacak, nüfusları-I nı beraber alacaklar, ikişer de şahit bulacaklar. Noter dairesinde tabii sıra bckllyeceklcr, belki yarım gün, belki bir giin-• lerini kaybedecekler, Noter daireleri kalabalık olacak. İşler sekteye uğnyacak, ve neticede . vatandaş hem eziyet çekecek. . hem de imza tasdiki İçin munzam harç verecektir
, Bazı hallerde mal sahlbleri-. nln birden fazla, bazı haberde , ise kiracıların birden fazla olmam da pekâlâ mümkündür. Bu variyette tarafları bir ara' ya getirmenin ve hep birlikte ‘ Notere gitmenin güçlüklerini
■ tasavvur ediniz Vakit kaybı da başka. Binlc-rcc vatandaşın se-
! nede şu kadar iş saati kaybet. mesi de caba.
Belki vehme kapılıyoruz. Belki hususi mahiyetle yapılan
■ kontratlar eskiri gibi resmi muamelâtta kabul edilecekse, halka bahşedilen bu kolaylıktan alt olduğu makamlara minnettar olmaktan başka ça-
yoktur. Fakat, şayet, mutlaka resen tanzim edilmiş kontratla resmi işlerimizi görebileceksek, bunun doğuracağı zorlukları ve güçlükleri tasavvur ediniz Bürokrasiye harb açtığımız bu sırada her şeyi basite etmemiz lâzımken, basit işleri zorlaştırmakla halkı kınlıya sokmamız doğru olmaz Bu cihetlerin tenvir edilmesi lâzımdır. Ait olduğu makamların bu hususta resmen bizi tenvir etmelerini bekleriz. kİ ona göre hareket edelim. Terreddü-dc mahal bmakmıyarak kadar sarih bir açıklama bekleriz.
Yatır Malkem
Nasıl öldürmüş!
Amerikalı mareşal Joffre’nin yaverlerinden teğmen Tessan'a bir gün güzel ve genç bir kız gelerek şöyle bir sual eorar:
— «Harbde hiç Alman öldürdünüz mü?»
— «Evet»
— «Ne ile öldürdünüz?»
— «işte bu elimle.»
Teğmen kıza elini gösterir göstermez, genç kız hemen atılarak teğmenin ellerini şaptır şupur öpmeğe başlar. Bu manzaradan son derece memnun olan mareşal Joffre yaverine dönerek şöyle der:
— «Teğmen, ben seni daha açıkgöz zannederdim. Genç bayana .Almanı ısırarak oldurdu -ğünü niçin söylemedin?»
Dünyaya ikinci geliş!
Bir gün, bir yanlışlık eseri olarak, bir gazetede Mark Twain'ln ölüm haberi çıkar. Tvvaln'in bütün dostlan muharririn kendisine baş sağlığı dilemeye koşarlar Bu vaziyet karşısında ne yapacağını şaşıran Twaln, gazeteyi kaparak doğru gazetenin müdürüne gider. Fakat gazete müdürü çok geç kalındığı için artık yapılacak bir şeyin kalmadığım söy-llyerek Tülin'den yalnız özür diler. Gazete müdürünü ikna edemiyeceğlnl anlayan Tw&in. ; müdürden şöyle bir şey rica eder:
— «Öyle İse yarınki gazetede Mark TıvaSn isminde birinin ’ dünyaya geldiğini yazın. Haya' ta yeniden başlamak zaten be-1 ninı de arzu etliğim bir şey!...»
■
İngiliz muharririnin cevabı
tngülzlerln meşhur lügat ve roman muharrirlerinden Sa-muel Johnson bir akşam, bir ziyafete davet edildi. ziyafcLle hayır bulunanlardan biri, sırf Samuel Johnson'a yaranmak İçin muharririn her sözünü b1-, yük bir merakla dinledikten sonra uzun uzun alkışlar.
0u hale fena halde canı sıkılan Johnson, nihayet saöıc-demiyerek adama doğru dönerek, şöyle bağırır:
— «Ne oluyorsunuz Allahaş-kıııa?
bir
Siriıı anlayabileceğiniz
şey söylemiyorum İd!.»
muhakemesi
Siz de yüz sene yaşıyabilirsiniz
insanların hayatlarının sonuna kadar canlılıklarını muhafaza etmeleri için tedbir alınıyor
Telefonlarımı» rijynulmrrir 3WW Van Ijlerl TOI8S - iriar» ZtHîaı Müdür: »MSI
•senen» avx) m
• *ru* ısa
• Wl>
i »ruit sop Aara tcbaıu için Oiü «OoacrUmeUdlr a» aare» OeflrUrlln»
Belrikada m itle tin kiralın geri dönmesini isteyip istemediği ni anlamak özere halkın reyi «orulnıuş ve yüzde elli yedisi kiralın avdetine taraftar olmuşta. Yukarıdaki resimler bu münasebetle yapılan propagandayı gösteriyor. Birincide halk kıtalin aleyhinde, İkincisinde lehinde rey vermeğe davet ediliyor
Itaiyan ordularının eski Başkomutanı Mareşal Grarianl son günlerde mulıakemc edil-mektedJr. Mareşal son ötürümde birdenbire hiddetlenmiş ve bütün sesiyle: «Ben olmasaydım Romanın yerinde yeller eserdi!» diye bağırmıştır. Yukarıda bu celsede mahkeme salonundan çıkarken görülüyor.
İnsanlar mümkün olduğu kadar çok yaşamak isterler. Ök hedef yüz yaştır. Bu kadar uzun yaşayanlar henüz az olmakla beraber istikbalin böyle bir İmkânı temin edeceği muhakkak sayılıyor- Bir Alman mecmuası bu münasebetle yazdığı makalede diyor kİ:
«Columbla Üniversitesi Tıp Fakültesi 1900 senesi mezunlan tekrar görüşmek üzere her sene Nevyorkta Atletik Kulüp’te toplanırlar. 1900 sen esinti î fakülteden 154 genç doktor mezun olmuştur. Bugün bunların aşağı yukarı doksanı hayattadır. Yaşları 70 He 80 arasındadır.
Her sene yemek yenildikten sonra reis bardağına vurur ve son yıl içinde aralarından ebediyen ayrılan arkadaşlarının 1-simîerini okur. Hepsi yavaşça ayağa kalkar ve derin bir sessizlik ortalığı kaplar. Gelecek sene sıra kimlere gelecek?..
Bir kaç sene evvel bu sessizlik İçinde 70 yaşında doktor Charles North’ un başkana şu suretle hitap ettiği duyuldu:
«— Sayın başkan!.. Aramızdan sıyrılanların listesi her sene gittikçe uzuyor. Buna karşı bir şey yapmıyacak mıyız? Listenin uzam as ma mâni olmağı İmkânsız bir şey sayarak sadece seyirci mi kalacağız?»
Reis. «Ne yapabiliriz?» diye sordu. Ve İlâve etti: «Ölüme çare olmadığını herkesten İyi biz. doktorlar biliriz.»
Doktor North — Ölüme karşı değil, fakat erken ölüme karşı... Ben uzun yaşama imkânlarını tetkik etmek İçin bir komite kurulmasını ve kendimizi bu tetkikte tecrübe sahası olarak kullanmamızı teklif ediyorum. İçimizden hangimiz, ne kadar sıhhatli görünürse görünsün. geçen yıl İçinde kendini esaslı bir Ubbi muayeneye tâbi tuttu mu?.
Bu suale hiç kimse cevap vermedi.
O zam andan beri 1800 senedi mezunları her yıl esa&lı surette umumi muayeneye tabidirler. Muvaffakiyet alâmetleri şimdiden görülmeğe başlamıştır Ö-Jüm nispeti normalden çok aşağıya düşmüştür.
İhtiyarlığın hududu
Ehemmiyetli, biraz da korku veren bir meseleyi fütûrsuzca ve büyük bir iyimserlikle ele alan bu tipik Amerikan Hareketi Amerikalıların ihtiyarlığa karşı hareket tarzının oldukça değiştiğini gösteren işaretlerden yalnız biridir İhttyariık artık hastalığa ve sakatlığa bağlı bir mefhum olmaktan çıkmıştır.
Bu değişikliği temin eden şey nedir?
Asrımızın başmdanberl Amerika d a vasati hayat, tasavvurun fevkinde bir şekilde uzamıştır. 19 W senesindeki 48 yaşma mukabil bugünkü vasati yaş 68 dir. Tecrübeli İstatistikçiler i 5 sene evvel bunu İmkânsız addederlerdi.
Yavaş yavaş anlaşıldı ki hayatın uzaması, yalnız tıbbi değil. fakat iktisadi ve sosyal sahada da mühim neticeler doğuracak, kati bir değişmeye sebep olacaktır. Bu uzama, kültürü İ-
i
_ Kl" hafta Nice’de çekilen son resini
î yaşında, Takat halâ canlılığını muhafaza cdeı rr ’ı Beşinci Gustave'ın geçen
152 »ene yaşayan tnpüa muharriri Thomas Far
99 yaşma kadar yaşaran resim yapan ’ Tızian (Ressam vebadan daha bir çok yıllar yaşayabilirdi.)
lerliyen bütün memleketlerde göze çarpıyor.
İhtiyarlığın uzaması insanlar İçin bir saadet mİ, yoksa bir felâket mi olacaktır? Şimdiki halde ihtiyarlık pek zevkli görünmüyor. Maksat yaşanmış bir hayata bir kaç mânâsız sene daha İlâvesi değildir- Bilâkis, İhtiyarlık senelerini canlılık içinde geçirmektir.
İtalyan ressamı öldü.
İngUterede krep denilen tavada bir nevi kaygana çok sevilir ve bazı şehirlerde müsabakalar yapılır. Bu usul Amerikaya da sirayet etmiştir Yukarıda Kan sos-ta kadınların, bir taraftan birinci gelmek İçin koşarken, diğer taraftan tavada kızgın yağda krep pişirdikleri görülüyor.
M yaşında hâlâ dinç İnç i Ilı edibi Bernard Sehaw
Dimağ daha geç ihtiyarlıyor
Bugünkü cemiyetimizde insanlardan çoğunun düşünmeye başlamadan öğrenmeği rerket-mclerl çok yazıktır, çünkü vücut kuvveti dlmağl kabiliyet’.en evvel zayıflar vücut kuvveti en yüksek noktaya 25 yaşında erişir. Dimağ ancak 35 yaşında tam teşekkül etmiştir. Bu kabiliyeti. araya bir hastalık karışmaksa. ihtiyarlık senelerinde de muhafaza eder-
35 yaşında bir boksör arlık ihtiyar bir adamdır. Hsubükl 80 yaşında bir âlim, çok lefa görüldüğü gibi, parlak fikri çalışmalarda bulunabilir. Bir çok insanın dimağı, bedeni çaıışnıa kuvvetinin azalmasını telâfi e-dlyor. Bunu harb Yıllarında gördük. Gençler harbe gidince yerlerini, işe yaramaz diye bir kenara atılmış olan yaşıtlar aldılar ve işe yaradıklarını mükemmel surette gösterdiler Yaşlı İşçiler gençlerden dana randımanlı surette çalışıyorlar. Maddi kuvvet bakımından kendilerinde eksik olanın yerini tecrübeleri, düşünceli çalışnıu-lûriyle dolduruyorlar Bu sayede kazalar da eksiliyor.
100 sene...
İstikbalde insanlar yüz sene yaşıyacaklardır. Amerikada bu cihet gözönünde tutularak tıı kadar yaşayacak insanların, hayatlarının sonuna kadar canlılıklarını muharaza edebilmeleri İçin tedbirler almıyor Bir zamanlar uyuyan İhtiyarlar diye bir sınıf vardı Şimdi ihtiyarlıkla uyumak arasında bir münasebet görülmüyor- Ve ihtiyarların da daima, hafif de oLsa. çalışmaları, bir işle m- i-gul olmaları ileri sürütüyor
Ortaya ihtiyarlık tıboı dlya yem bir ilim çıkmıştır Dumur sertleşmesini, hatta bunama tedavi ediliyor. Bir zanrrılar ihtiyarlara ameliyat yan tınazdı, şimdi böyle bir mâni Kalmamıştır. İnsanlar dahi tyı bir istikbale doğru gidiyorlar.
j
ARI
KüÇ
BİR TÜRK BAYANI — Tecrübeli, çnk iyi tanınmış mükemmel o Isıranca. nlaturka yemek bilir, bir ar Fr ananca da bilir. 2 v aşında çocuğa bakar veya aşçı gider. İsteklilerin Ak-şam'da 1. V. P 486
TÜRKÇE. İNGİLİZCE LİSANI — Ve korespondarmı. muhasebe defterleri tutmasını bilen ilse mezunuyum. Garanti verebilirim. Müsait »artlarla l« arıyorum. Akşamda (Y-S) rumuzuna müracaat. 530 —■ 1
ÇOCUK BAKIMINA MERAKLI — Temiz, ve kültürlü bir bayan iyi bir aile nezdlnde çocuk dadılığı İstemekledir. Arzu edenlerin Aksâtn'da M. T, t-ümuzna müracaatları 542 — 1
ORTA TAHSİLLİYİM — Az ücretle tahsilimle mütenasip bu- İs arıyorum. AsansdrctUÜk veya temiz bir odacılık da olabilir, Aksam'da iHayırlı İçi ril-mazuna müracaat. 56 —
ŞÇİ ARAYANLAR
BİR BAYAN ARANIYOR — Okuduğunu anlar, yardı® anlaşılır, çalışkan bir daktiloya İhtiyaç vardır. Har gün 9-19 arasında Beyazıt: Bay-aai Biçki Kursuna müracaatları.
458
OFSET USTASI ARANIYOR — Büyük bir matbaada resen bir Ofset makinesi İdare edecek ehliyetli bir ustaya ihtiyaç vardır İsteklilerin yazı ile vaziyetlerini poşu kutusu 179 -İstanbul adresine bildirmeleri.
458
ÇORAP İŞÇİSİ ARANIYOR — Bayan tercih edilir. Sultan tepe Semsi Ef Sok. 25 No ya öğleden evvel mü racaattarı: Üsküdar
300 LİRA NET AYLIKLA — Acele bir memura ihtiyaç vardır. 3000 lira nakdi teminat verilmesi şarttır Kefalet kabul »dilmez Tahvilâtta % 10 prim S • U arası Sirkeci Yalı KOjkü caddesi No. 70 iıan kat 2. No. 2 inşaat bürosuna, Mâ —
CİHANGİRDE ARSA - $ Rat apar-tımnn yapılabilir arsa 18000 liraya
|3- ai.kvâ s-vfivveşyMİ
IIM LİRAYA) SATILIK FRANSIZ ecele satılıktır. Tel. 41468. 467
PİYANO - Fatih. Kürtajı caddesi Ege apar Liman birinci kat Pazardan başka görülebilir. Telefon 20159. 392 - 1 OH BİN LİRAYA SATILIK BOŞ kârgir ev — Samztya Sancaktar-tıayrettln mahailest. Sulumanostır tz-c i t (lrk sokak 45 numara köşebaşı. üç oda. taraşa, sarnıç, elektrik, bahçeli. 484
SATILIK TAKSİ — 93S modeli Kırycster mftrgâ taksi satılıktır. Failli Atpazan. Doğruluk Garajında Tevfik Erden ize müracaat. 485 —3
ACELE SATILIK TLDİYATTA KOLAYLIK KÂRGİR EV — 5 oda. elektrik, »erkoslu. Kuzguncuk iradiye Hamam sokak 38. Müracaat Çarşıka-
GAYET KULLANIŞLI — (90) İlk şerit kereste bıçkı makinesi ve tc-ferr-uatı ve 10 beygir kuvvetinde Sl-mens mark» elektrik molörU ehven flatle acele satılıktır. Adres: KüçUk-pazarda Abana otel vc çayhanesi sahibi Hayrı Darıcıya müracaat. 528 — pı Gençer han 14. 926 — 1
DEVREN ACELE BATİLIK DÜKKÂNLAR — Bütün müşlcmlUtlyle büllkte mannv ve bakkal dükkânı. Adres: Aksaray Küçük LAnga caddesi No. 19/3 - 19/4. Müracaot Mısır-çarşısı içi No. 12. Hacı Aga Uzunnk-su f>02 —
SATILIK OTOMOBİLLER — 058 lüks Plymöuth taksi az ve temiz kullanılmış, Hususi Mercedes taksiye de elverişli iyi vaziyette. Galata Rıhtım raddesi No. 41. 543 — 3 PARAYA İHTİYACI OLANLARA-Gayri menkul karşılık gösterilmek üzere para verilmektedir. İhtiyacı olanların 40884 telefon vasıtasıyla müracaatları. «99 — 1
SATILIK İKİ KÂRGİR EV — Ka-ragümrükle Vefa stüdyomu yanında Kurdagı caddcrlnde allutâr odalı, hamam. elektrik, lerkosu, bahçeleri vardır. Evleri görmek, pazarlık İçin Sabuncu hanı caddesinde. Leblebici hanı No. 20 de MUcellH Haşan Baya-zıtogluna müracaat 501 — 1
SATILIK MUHTEŞEM OTOMOBİL — Kauçuk Istırebentil 4 şişe benzinle şehir İçi. 90 Şehir harici, 130 kilometre yapan Şetaret ve kalabalık bir aUe için fevkalâde «Cadillac» marka otomobil satılıktır. Görmek İsteyenler Aksaray, Güzel Garaja müracaatları. 555 — 1
ACELE SATILIK KAPTIKAÇTI — 1948 model kapalı fabrika karoseri! az kullanılmış Foıtaon markası. Sirkeci: Viyana kıraathanesinde garson Süleyman* müracaat. 529 — 1 HAR BİYEDE — Kayahatun sokak 56 No. 11. 7 oda. banyo. İki hclâsı. bahçesi bulunan konforlu kârgtr ev taşraya azimet dolayıslle 31 bin liraya acele satılıktır. Mjlavaşa11 kabul edilmez. Taliplerin aynı eve her gün müracaatları. 903
SATILIK AGRANDİSSÖR — Bir yeni Amerikan -Federal» marka 4.5 objektifli agr.-ındlssör satılıkLr. Lfly-kadan 8 x 9 ■ kadar her filimi İstenildiği boyda büyütür, Müracaat her gün saat 8 Ue 10 arası 85360 telefonla, SİS — SATILIK KÂRGİR EV — Beylerbeyinde bkele caddesinde denize nazır 3 odalı banyolu yeni yapı satılıktır. tskcJcbaşında 6 No. lı bakkal Nuriye. 471 _ e
DEVREN SATILIK — İşlek İyi mevkide bulunan manifatura, tuhafiye dükkânımız borç yüzünden % 5 tenzilâtta sanlıktır. Mürcaat Üsküdar Hâkimiyeti Milliye raddesi 107. 470 - »
NRHâiâsTHn 1 ıTIıII İTİ H DİKKAT — ipotek isteyenlere tavassut öder. Emlâk, arazi abm salımı
Ue vekâlet islerini kaouı eden herkesin itimadını kazanmış olan Şuhu let Emlâk Zarif Özalp Beyoğlu 3ü-yUkparmakkap) köşcbaşı No c Telefon: 42396. 900-11 SATILIK VWA KtfiALlK — Kren-köy Kantarcı sokak 10 numarada biri büyük, diğeri küçük iki ev müsait şartla satılık ve kiralıktır, içto-dekUcre müracaat. «92
SATILIK ARSA — Kadıköy Şlfa'da rrerler mektebi duvarına bitişik Kalamış koyuna nazır 14 metre yüz ve M metre derinlikte bir arsa ratılık-Ur, Telefon. 21657 . 44/184 UJ . i BÜYÜK FIRSAT — Topkapı Mal-tepesinde Topçular mahallesinde Sanayi mıntakaaı.adu 33 dönüm tarla ehven flatle satılıktır. Akşam'da Bakırköy rumuzun* uşektupl» müracaat. ş-jg
SATILIK EV VE DÜKKÂN — Kum-kapt Gedlkpagada ev ve dükkân Hissedarların ayrılması dolayısiylc. Müracaat Bcyanl postahane yanında Sark Kıraathanesinde İbrahim Ulu-su'ya. SM - 1
KADIKÖY — ibrahtmaga’da Hay-darpasaya yakın yirmi sekiz dönüm arazi içindeki evi nhır ve ardiyeslle acele satılıktır- Tüccarlar, celepler, bahçıvanlar, çiftçiler için bir fırsattır. Müracaat: Sirkecide Hocapaşa maliye tahsil şubesinde Bası m Kök-ral. sos —
SATILIK BOŞ TESLİM YARIM KÂRGİR HANE — 3 oda. ild büyük sofa, meyvf bahçeli, havagazı, ter-kos. elektrik. Samstys Hocımanşv sokak No. 38. 506 —
SATILIK KELEPİR EV — Mcctdl-yeköyü Büyüklere Ufalt! Taşocağı sokağında 5 odslı altı yüz metre bahçeli Pangaitıda Pangaltı Pasaj Neşet Kaya. T. 8S075, 507 —
SATILIK EVLER. APARTIMAN-LAR. ARSALAR — Ajaspasa. Maçka. Şişli. Mecldlyeköyü civarlarında herkese her keseye uygun var, Pangaltı Pangaltı Pasaj Neşet Kaya. T. 85075.
508 —
KÜÇÜK YALIT) A — Asfalt üzeİrade. İstasyonun hemen Üstünde İki daireli altında dört dükkânı bulunan, çamlıktı köşk satılıktır. Altındaki bay İsa'ya.
BOSTANCIDA — 8 parçaya ifraz edilmiş 12 bin mette arsa toptan 3 liradan satılıktır. Ayrı parça da verilir. İstanbul tş Bankası arkasında Develi Kundura mağazasına.
seı
I
KADIKÖY Yoğurtçu dere sahl-İnde 21 metre cepheli 725 M. kare arazili köşk acele satılıktır. Stadyum karşısı Reşttpasa sokak 35 No. ya müracaat. 518 —- 1
TEKNİK EMLAK Beyoğlu Ar sineması yakınında 165 lira iradll 5 katlı «partimin 27 bin liraya satılıktır İstiklâl caddesi. 354/11. Telefon: 432®. 552 —
ACELE SATILIK ARSA— Suudi ye istasyon j.ta iki dakika meMtode denize nazır 1195 metrekar arsa Müracaat: Kapalıçargı Kavaflar ınkrk No. 50 ye. 403 - I
BEBEKTE — Bebek bahçesi karşısında tramvay durağında 187 m2 arsa satılıktır. Osman Süslü: Ketenciler Sabuncu ham raddesi Yıldız hanı No. 1. Telefon 29974.
399 - t
DEVREN SATILIK MAHALLE BAKKALİYESİ — işlek ve güzel bir mevkide kolaylık gösterilir. Taşçılar Hasır İskelesi sokağı No. ö Yergiye müracaat. 483
SATILIK APARTIMAN DAİRELERİ — Taksim Talimhanede nezareti, kaloriferli, sıcak suyu ve 4 odası bulunan banyolu daireler. IS İle 20 bin arasrnda satılacaktır. Müracaat: Taksim Kristal No. I. Tclelon 82669.
468
Müracaat:
508 — 2
SATILIK İKİ KATLI YENİ BİNA — Bahçe. laraça, elektrik, suyu mevcut. Ticaret lisesine yakındır. Müracaat: Sultanahmet Akbıyık Fenerli Kapı sokak No. 60. 510 — »
SATILIK ARSA — Kızıl toprak İstasyon -raddesi Üzerinde 919 metre karelik, içinde meyva ağaçtan bulunan bir arsa utıiıktır. Kızütoprak İstasyon caddesi 35/! No. ya rrüızcaat.
460
KİRALIK EV VEYA DAİRE ARANIYOR — Ulel! Ue Cogataglu civarlarında ılç oda veya iki oda bir bol müstakil. Akşam'* N K ya yazılma sı. Mutavassıt istenmez 511 —
BOŞ TESLİM SATILIK KÂRGİR EV — Amavutköy AbdüUtak Molla So. 28 numaralı oahçell. altı odalı ev satılıktır. Vapur iskelesiyle tramvaya iki dakikadır. Mutavassıt kabul edilmez. Görmek İçin aynı sok akta 20 numaralı eve müraeaat.
4M
>
SATILIK GAZOZ FABRİKASI — Beyoğlu semtinde, hemen çalıştırılabilecek durumda ve en asri şekilde tanzim edilmiş, bir gazoz fabrikası acele satılıktır. Müracaat: oğlu Hnçopulo han No. 10. 9 - 11.50 * kadar. 512
Bey-Saat — 3
SATILIK APARTIMAN — Şehzade-bağında Milli sinema arkasında be-deh 30 bin Hradır Müracaat: İstanbul Yenlpostane caddesi No. 19 Yazı makineci Fevzi Fergon. 520 — 1
TEKNİK EMLÂK — Ferıköyde 7. Sakuagacında 7, Tarlabaşı 12, Kumbaracı 14. Aynalıçcpnede 16 bin liralık evler satılıktır. Ltıkâll caddesi 354.11, Tel: 43Î69. 553 —
KÂGİR EV — Altında bir dükkanla acele satılıktır. Cihangir Susam sokak No. 89. Müracaat: Kaplaıçarşı Kalpakçılrabaşı No İd 522 — 2
TEKNİK EMLÂK — Harfe İyede dört kat dördet oda. höl. gömme banyolu, yükalk iradiı bir katı bol apartımaa acele satılıktır. Tlefor, 43269.
SM —
KİRALIK APARTIMAN - Taksim Belediye Bahçe karşılında i ve 6 odalı, kaloriferli, asansörlü. Müracaat yeri: AbdüIhaklıJLmlt caddesi No. 25. Siren Ap. kapıcı İsmail’e.
BOĞAZDA — 15000 liraya İÇİ dışı yağlı boya muşamba döşeli havagazı su möbleliyle beş odalı vasıtasız satılık köşk. Telefon- 8J0Î5. Sabahlan.
524 -II
BAKIRKÖYÜN İYİ YERİNDE -8 odalı bir dünüm bahçeli müştemi-10111 köşk utıiıktır. Gezmek için pazar. salı, perşembe günleri Bakırköy istasyon raddesi 80 No, da Ahmet Yavuz'a, pazarlık İçin cagnloglu Nu-ruosmaniyc caddesi No 9 Kredili Yapı Bürosuna müracaat 527 — 1
KELEPİR VİLLÂ — Bostancı, vapur. tren, tramvaya üç dakika, önü Bağdat cad- Arkası yeni Ankara yolu. Yarın peşin yorul on beş sene vâdcll. Acele satılık Müracaat: Altı-yol, Sümer Yeni Mallar pazarı Halûk.
559 —
5220 LİRA İRADL1 — Özerinde »ooo Ur» ipoteği olan, İstiklâl caddesine yarım dakika msafede, beş kat, bir dükkânı olan apartımnn acele satılıktır. Telefon■ 40884. 500 — 1
KADIKÖYÜNDE KİRALIK — Biri büyük. Diri küçük oda, mutfak, elektrik. su. Çocuksuz bayanlara mahsus. Süreyya sineması ile Halkevi arası 22 No. Nevzemln. sokağında iyi bir aile içinde müstakil bir kat Acele sahibine müracaat, 550
DEVREN KİRALIK MUAYENEHANE — Dkotrorlara. dişçilere, hattâ avukatlar* elverişli. Beşiktaş, tramvay caddesi Süslen Berber üstü No. (1 Müracaat: İt - 16 ya kadar. 556 — 3
TEKNİK EMLÂK — Gördüğü teveccühten müşterilerinin mali, idari, ierol, adil İllerini avukat ve müte-hassıslnrlyle ücretsiz takip eder istiklâl caddesi 364/11. Oelefon: 43269.
548 —
teknik EMLÂK — Sayflyehk Adada. Yşilküyde. Kadıköy. Modada. Ciftdıovuzlar, Erenköy. Vanıköyde köşk, villâ, yalı, evler satılıktır. Te-loton: 43289. 550 —
TEKNİK EMLÂK — BUyükderc *S-taltuıda lebiderya 1000 metre İki arsa İle Adanın Yenishe namlyle maruf parsellemiş arsalar katılıktır. Telefon: 43M. Mİ -
KİRALIK DEPO — Tütün deposu, garaj, ve ardiye olmağa elverişli 250 M2 kigir bir depo kiralıktır. Adres: Orta köy Tramvay cad. Hamam yanı No.81. Müracaat: Tel: 20826
Mî — 1
FABRİKATÖRLERE — Satılık arsalı han. Tahtakale Telefon Başmüdürlüğü caddesinde büyük arsasıyla altında ııükkânları, üç katlı han satılıktır, Telefon: Gündürler! 2S974, akşamları 83İM. 546 — 5
MERCİN MÂLİYESİ YAKINDA — imame el sokak 3/de tenke. pres, plâstik ve krem ztelyeol makine ve tostu tiyle devren satılıktır. Atelye sahibi Mlşon Cormozanoya müracaat.
545 -1
15.000 LİRAYA SATILIK HANE -Beylcrcyl İskelesine yakın «00 metro bahçe içinde iki bölük hane boş tealim satılıktır. Neraılhal So. İS a müracaat m — 1
Arkası 7 nci sayfada
a
Sahlfe ?
20 Mart 1950
|Geç değil j
Stasa elinde küçük bir valiz fitletmek için derdini söyle tutarak ve başını bir eşarp ile bana...
zarmış olarak nereye gideceği-| — Istırabımı hafifletmek mi?
Mahkeme Koridorlarında
Kafamda akıl olmadığını pazarcıya anlatamadım!
ni bilmeden yürüyordu. Genç inan bana... Beni terkedlp git-
li adın mustarip ruhunun metan olan odasından yalnız b alarak yola çıkmıştı.
W ve bitkin yürürken kendi kendine:
— Ben ölmüş bir kadın sayılının diye söyleniyordu.
Arkasından omuzuna dokunan bir el, onu birdenbire durdurdu ve tanıdığı bir ses:
— Stara nereye gidiyorsun? sözlerini fısıldadı. Genç kadın, başım arkasına çevirip, kendisine hitabeden adamı görünce, bayılıp yere düştü.
— Cenabı Hak kimseye dert verip derman aratmasın. Hastalık kötü şey vesse-lâm.
— Geçmiş olsun, teyze hanım. Rahatsızlandın mı?
— Sorma halimi. Romatizma ağrıları babadan miras. Elâlemin babalarından mallar, mülkler kalır; bizim rahmetli de bana romatizmasını bırakıp gitti. ' diye' On beş senedir çekiyorum | bu baş belâsını. Babam da eski çok şikâyet ederdi. Belli ki Cevap
rüya
Hayır, hayır, gördüğü hakikat olamazdı. Muhakkak gözleri kendisini aldatıyor, görüyordu.
— Stasa. Stara! sözleri yine kıı la£tına.M aksedince, gözlerini açtı, divanın üzerinde doğruldu. Kendisine tatlı tatlı hitabeden erkeği kucaklamadı. Yüzüne bakmak istemedi, yalnız titrek bir sesle:
— Beni buraya niçin getirdin’ Benden ne istiyorsun? diye sordu. Genç kadın bu suali sorarken, güzel gözlerinden ’.dl yaş taneleri, yanaklarına " lûyordu.
Erkek, mütereddit bir lordu •
— 8tasa, on sene evvel fiu gibi, hayatımda yine mevkiini İşgal etmek lalem i yor mu? un?
süsü-
sesle
aldu-eski
Genç kadın, bir an düşündükten sonra başını esefle salladı ve kesin bir sesle:
— Zannetmem ki. artık beraber yaşamamız nıümkun olsun. Sen de biraz düşünürsen birbirimize bu kadar yakın bu-lundugumuz şu anda kalbleri-miain yekıliğerlnden her zamandan daha uzak olduğunu anlarsın. Sen kırk beşine basmana rafcofrejL mesut ve bahtiyarsın Halbuki zavallı t*n, ıstırap vc mihnetler içinde geçen hayatımın silinmez izleri olan kırışıkları yüzümde taşıyorum. Vak t İle bir ilkbahar şetarctlle çarpan kalbime, ağır ve kasvetli bir kıp çökmüş bulunuyor.
EtfLsa, bunları söyledikten ve etrafına bakındıktan sonra vnktiic bu İcadar çok sevmiş olduğu ve hâlâ onu göğsüne bastırarak buselere gark etmek hasretini çektiği erkeğe gözlerini dikerek ilâve etti:
— Çok geç kaldın dostum!
— Hayır Stasa, hiç geç değil! Elverir ki geçmişi un ulatan.
— Unutmak mı. Elemli... Fakat ak saçlarımız, kırışık: yanaklarımız. o zanıandanberi uzun yıllar geçmiş olduğunu bize hatırlatmayacaklar mı?
Erkek ellerine sarılarak:
— Zavallı Slasacığun! Kim bilir ne acılar çekmişindir. Kalbindeki ıstırap yükünü ha-
tlgin gundenberi bütün ümit ve emelleri de sökerek götürdün. O kara günden beri felâketten başka bir şey tatmadım.
Erkek, başını kadının açık göğsüne dayadı, gözlerinden süzülen iki sıcak yaş damlası, icnlnin üzerine diişer düşmez onu İliklerine kadar titretti:
Stasa:
— Beni niçin bırakıp gittin?, Benden niçin ayrıldın " ' kendi kendine söylendi.
Erkek yaşlı gözleri! a sevgilisine bakarak verdi:
— Niçin mİ, seni terkettim? Sebebini sana soyllyeylm. Seni o kadar çok seviyordum ki yanında kalmakla hayatını, istikbalini mahvetmekle bulun-) duğunu sanıyordum, kere... Ben o zamanlar dim? Tesadüfen karşına çıkan' küçük bir memur, fakir ve ist ikbali meşkûk bir gençtim. Yanında kalmakla, seni mahvedeceğimi anladım. Ailen, seni bana vermeğe razı ohnıya-cağı gibi, ben de saadetini temin edebilecek durumda değildim. Bu düşünce lle şana geldim. Seni kendimden soğut-1 mak için bir sürü bahaneler ve yolanlar sayıp döktükten1 sonra uzaklara kaçtım. Beni1 goremiyeceğin ve bulumlyacar-ğın yabancı memleketlere gittim. On yıldan beri tasavvur e-dcmiyeeeftin acılar çektim. Bir an bile seni sevmekten vazgeçemedim.
Ayrılığına dayanamıyacağı-mı anlayınca. sana bir çok mektuplar yazdım. Beni affetmen için sana yalvardım. Fakat mektuplarıma cevap alamayınca, ümitsizliğe düştüm, evlenip beni unutmuş olduğu-j — Geçmiş olsun .hanim nu sandım. Fakat seni hâlâ teyze. Burada ne arıyorsun? sevdiğim için k__.r _________LZ—12_________-2- ' ’ ’ ”
geldim. Seni her tarafta ara-l — Polisi dım. eski evine e-ittim Ailenin sim”» O ppt
ondan bana geçti. Bir defa ağnlar tuttu mu. oturduğum yerden kalkamaz oluyorum. Bakınmadığım doktor, sürünmediğim ilâç kalmadı ki. Hocalara mı okun-m a dı m, kurşunlar mı dök-'nüşün'bk'türmedim? Ne yapsam nafi-anlar ney- •«- Bana mısın, demiyor. Yaz emlin Hn hnvolnr Vzırıcvnmnıa
var?
J — Nefes aldıkça boğazı-, . nun hırıltısını duymuyor j .'musun ayol? Nezleden ha-1 . Um harap. Bir yandan nez-. le, bir yandan öksürük. Ge-1 . ee yatağa girince takır takır 1 başlıyor. Duysan zannedersin ki tahtaya çivi çakıyorum. Ne rahatlık bırakıyor, ne uyku. Sabahleyin vatak-tan kalkarken bir öksürük k j daha geliyor, ciğerlerim yerinden sökülüyor.
— Geçmiş olsun
— Nah, içerisi bomboş. Kafa değil, su kabağı.
— Estağfurullah, hanım teyze.
— Sus, sen de o iflâhsız it oğlan gibi inad etme. Kafamın içerisini bilmez miyim ben? Baksana, vurdukça tın tın ötüyor. Eskiden böyle miydim? Bendeki akıl, bendeki feraset kimde vardı? Yedi yabancılar bile gelir de bana akıl danışırlardı. Kırk yıl evvel olan bir şeyi sorsan bülbül gibi şakır şakır anlatırdım. Bir de şimdiki halime bak. Sabahleyin yediğimi bile unutuyorum. Hani, Cenabı Allahın gönlüne ağır gelmesin amma, canımı çok yakıyor bu nezle. Günlerden beri hapşu hapşu, öhhö öhhö demekten kafamın İçinde akü fikir kalmadı, betisi dağılıp gitti. İçi boş kafadan hayır gelir mî insana? Bir türlü zihnimi toparlıyamıyorum, her şeyi unutuyorum, yapacağım işleri de şaşırıyorum. Velâkin, gel de bunu şu yabani oğlana anlatabilirsen anlat. «Ben öyle şey tanımam « diye ayak diredi. Tââ pazardan eve dönüp de para getirecekmişim. Bak şunun ettiği halta.
| — Ne parası İstiyor sen-
den?
| — Hiç, ne olacak, edep-
sizlik. İki kilo ıspanağın kemali nedir ki?
AKSAM’ın küçük ilânları
(Baş tarafı 6 nc» sahıfedtl
KADIKOTDE — Rıhtıma yakın 4 knita a odalı «âair elektrik. Mvap«. suyu olan ly« manzaralı bahçeli ev bOS teslim ZÎSOO liraya acele satılıktır. Mutnvarert kabul edilmez. Müracaat: Gezmek kin Uzunhaftz sokak 40, RÖrüüraelC IÇln Galata SAŞOt sokak eski Posta »an 23 Tel «KMO
M4 — X
SATILIK KÖ$K — fUkUtal Ş6xle RörıllıJr. On İ*tnUm ntarl köik ve a-h(rlar. AmerlHn» bezi pahasına Milliktir. Tren Islnsyonlanne on bet. günde mUlekabll kırk «tOhUs uğrayan durkga bir dakik!» mesafededir. Göztepe trsmvsy durağında arabacı Muşlara ve Nail;* müracaat. MI— 3
DEVREN KİRALIK — Sirkemin ijlek yerinde 15 ckrlnlık, « metre en. konforlu. Telefon, havasazı. motor tlektrik, terke* tesisatı mevcut. Gazc-lemııde R T. ritanuzuı» müraCSBt-M» — 1
2E
L. D. «in-
İstanbul belediyesi ilânlari
1-------------—----------------
Tahmin bedeli teminatı -
Lira Kuruş Lira Kuruş ‘
11050 00 883 75 Mntaminen flatı tanesi 12 kuruttan 90,000 adet yumurta İle
tanesi 7 kuruştan 15,000 ihaon, adet
8610 00 645 75 Muhammen kilo fiat; >23 ruftan 7000 kilo zeytin. ku-
•720 00 504 00 Muhammen kilo flatı 872 ruşlan 1000 kilo te re yağ. ku-
5740 00 430 50 Kl|ft -pıuhamraen flatı 23 kuruştan 18.000 kilo patates ile kilo muhammen fiatı 16 kuruştan 10,000 kilo soğan.
4130 00 309 75 Muhammen kilo flatı 70 ku-
ruçtan 3000 kilo kuru iiziim ile muhammen kilo flatı 123 ku-ruştaa 1000 kilo kuru zerdali ve 7Ö-kuruştan 800 kilo siyah erik. .
Darülaceze Müessescşine 950 yılı İçinde lüzumu otan yukarıda muhammen hatları İle cin* vc miktarları yaztiı gıda maddeleri açık eksiltme suretlMj satm alınacaktır.
ş&rtnamelerl Divanyolunda Belediye merkez blnıuundaki Zabıt ve Muamelât Müdürlüğünden alınacak veya görülecek-' tir.
İhale 3 Nisan 950 pazartesi günü saat 14,30 da Belediye^ Merkez binasında müteşekkil Daimi Komisyonda yanılacaktır.
İsteklilerin ilk teminat makbuz veya mektubu. 950 yılı Ticaret Odası vesikası İle birlikte ihale günü saat 14,30 da Daimi Komisyonda bulunmaları lâzımdır. (2959)
•— Ispanak mı aldın ondan?
— Pazarda dolaşırken güzel ıspanaklar gördüm, iki kilo tarttırdım. Portakallar hoşuma gitti, on ikişer buçuktan on tane de portakal :ac seni nam {teyze. nuraua ne arıvuihuıı: aldım. Ondan sonra efen-kalkıp buraya Mahkemede isin mi var ? 1 dime söyliyeyim, oğlan:
„ ____ rr israfta ara-l — Polisi görmüyor mu- («Hanım teyze, elmalar şeker
dım, eski evine gtttim. Ailenin‘sun? O getirdi beni. Şu oğ-, gibi. Aklın varsa al bundan» öldüğünü, alacaklıların evinizi, lan şekvacı oldu da bıırala- dedi. tAh, C7lâ±~, bent’*; .rattıklarını, senin de ortadan — —1 ’ ' ----•- ------
kaybolup meçhul bir yere gittiğini öğrendim.
Bir hafl&danberi şehrin İO-kaklannda sabahtan akşama kadar seni bulmak iıtnidile gezip dolaşıyor ve yanımdan geçen her kadına bakıyordum.
Stasa! Beni dinle. Talih, seni karşıma çıkardı. Buluştuk. Geçmişi fena bir rüya addedelim ve artık ömrümüzün sonuna kadar birbirimizden bir da-1 ha aynlmıyalım. Rica ederim, | beni reddetme. — .- ----------- ------------
Stasa. bu itiraf üzerine ba- d?,ikanlj ne diye Şik^yet «*|de söylemiştim ya. benim şını muhatabının göğsüne da-.*^01^ | başımda akil yok. Öksürük-
yadı, dudakları on senelik ay-| — Şekvası benim öksürü-,3er. nezleler hiçbir şey bııak-nlıgın verdiği büyük hasretle ğümden değil, oğlum. Am- madı bende. Her şeyi unutu-birieştı, eski aşktan daha bû- ma velâkin, bu işlerin sebe- yorum. Biraz evvel evden çı-yük bir kuvvetle canlandı. ) bi öksürüktür. I karken para çantamı da u----------_ ..... ı _ . . . _ . _ nutmuşum. Yanımda on para yok. Ev yakın değil ki gidip getireyim. Zaten romatizma ağrılarından vürüye-mivorum. Aldıklarımı eve götüreyim de varın paranı getirip vereyim» dedim. Oğlan dik dik yüzüme baktı; «öyle şey olmaz. Ben seyyar pazarcıyım, her gün burada değilim. Seni de tanımıyorum. Parayı ver, malı götür» dedi. «Aman oğlum, yavaş söyle, kimse duymasın.
OllTAK AHAHİYOR — Bütün dünyada muhabirleri bulunan Vc İcabında ysulune v«rebilcr»'l« bir yat İt-hsl&t - ihracat yapmak Üzere sermayedar orlak arıyor Müracaat Mektupla «Emniycb rcmzJJc pnıfo kutu--u 117C, >1___________!.1H - 1
OHTAK ARANIYOR - İşlek bir bakknliycyr 2000 lira koyacak ortak -ıranıyor. Kızıltoprak Bafdat caddesi No. 14-1. Eml&kcl Tea-llk Kaşıkf-OMU 493
ORTAK ARAHIYOR — Piy.Mda lu-tulmus C°( IrArh formûlO jnhmmıra münhasır çağlam i«ımiıe ortak aiaca-ğız. Sartlnrımtr tatmlnldlrdır. Unka-panı Bulvar kırantkumrainde Ali bey delâletiyle- mo — 2
İzmir Belediye Başkanlığından:
1 — TemlzUk işleri teşkilâtını» .|sir senelik ihtiyacı olan
70 bin kilo benzin 3500 kilo makineı Jfgı. 500 kilo mazot, 250 kilo valvalin ve 356 kilo gres yufı kapalı learfiı eksiltme su-rctile alınacaktır Muhammen bedeli 41262.40 lira ve geçici teminatı 3100 liradır. İşin İhalesi 27/3/1950 pazartesi günü saat 15 dedir. İsteklilerin 2490 sayalı kanunun tarifatı dairesinde hazırlıyacaklan teklif mektuplarını ihale gunii en geç saat’ 14 e kadar encümen başkanlıftma vermeleri lüzumu yayınlanır. ,
2 — Belediyemize ait Kahramanlar - Kültür mahallesin-
de 1930 ve 1118 adalardan müfrek 20131.5 metre kareden ibaret arsalar üzerinde İçinde bina inşa ve itana] etmek kaydile kapalı şartlı arttırmaya konulmuştur. İhalemi 27/3/&50 pazartesi günüdür Muhammen bedeli 54432.45 lira ve geçici teminatı 3075 Hradır, isteklilerin 2490 sayılı kanunun tarifatı dairesinde hazırlıyacaktan teklif m>:ktupi.arını ihale günü ihalesinin yapılacağı saat 15 den bir saat» evveline kadar encümen bafkanh^ına vermeleri. (3037)
. dedi. «Ah. evlâdım, bende
| akıl, fikir kalmadı amma
ra geldik.
— Ne diye şikâyet etti se- haydi bir kilo da ondan ver» ni? 1 dedim. Hepsi tartıldı, örme
— Ellerini yüzüne siper torbanın içine doldurdum, edip yana döndü, üst üste 0 ~ »•(-
birkaç defa aksırdıktan sonra mendilini çıkarıp burnunu sıkı sıkı ovuşturdu.
— Görüyorsun halimi. İşte bunun belâsını çekiyorum. Nezlem, öksürüğüm olmasaydı başıma bu işler gelir miydi?
.. — Senin öksürüğünden o d|m- «Evlâdım, sana demin
. oe soyıemışı ım ya. Denin)
. —(başımda akıl yok. Öksürük— Şekvası benim öksürü- ,1er. nezleler hiçbir şey bııak-_____«... marlı hr-n/lr» Hpr cpvî ıınııtlı-
Sıra hesaba gelince bir de elimi cebime attım ki para çantam yoook. Öyle utandım, öyle utandım ki, yer yarılsa yere geçeceğim. O İcadar kalabalığın içinde aldığım şeyleri torbadan geriye nasıl boşaltırım? Gören-| İer ne derler? Oğlanın yanına yaklaşıp kulağına eğil-
yük bir kuvvetle canlandı. 1 bi öksürüktür.
iki sevgiliyi ancak ölüm ayı-. Şahadet parmağı vl e sağ rnblUr- ' şakağının üstüne birkaç lis-
Çevlren: A. HİLÂLİ ke vurdu;
50 adet otobüs mubayaası eksiltmesi tehir edilmiştir i. E. T. T. işletmelerinden
Satın alınacak 50 adet otobüs İçin tekliflerin kabulü 1/5/850 tarihine talik edildiği İlân olunur. (3152)
r '
Sfenks Uykuda
her şey hal ve tas! edilmiş ol»’ cnk. Ya evlenip mesut olacağız, yahut artık hayatta bulunmı-yacagım.
HİSSEDAR ARANIYOR — İşlemekte olan bir Imaülhancjrc 5000 lira koyacak arcle bir h audar aranıyor. Aksam'4* IA.A.» rtkMKIH. S57 — 3
ben cok utanıyorum. Çantayı unutmuşum, ne yapayım? Sen bir daha buraya hangi gün geleceksen söyle de o gün param getireyim. Âlemin huzurunda haci 1 düşürme beni» dedim. Vay terbiyesiz katır vay. E-I imden torbayı çekip de; «Masal okuma. Bırak bakayım şunları. Başka kimseyi bulamadın da beni mi dolandırmağa geldin, kocakarı?» diye bar bar bağırmağa başlamasın mı! Utancımdan yerlere geçtim Sen misin elâlemln içinde bana «Dolandırıcı kocakarı» di yen? Terazinin dirhemini kapmamla beraber...
Mübaşir çağırdı, başı sanlı delikanlı ile konuşama-madık.
Ce. Re.
Aşk ve Macera Romanı
Yazan: J. D Carr Tercüme eden: (Vâ - Nû)
L TofriVo No 4ÇJ__
J
Margot’un aşk mektuptan!
Holden'İn tetkik ettiği ilk mektup, 22 aralık, öğleden donra... tarihini taşıyordu.
Her şeye ruftmen Dûnald’ın üzerine aldığı vazifede muvaffak olduğu anlaşılıyordu.
Lambaya dofru yaklaştı; Margot’un şu satırlar İçinde dimdiğine $ahit oldu
Sevgilim,
Bundan evvelki nıektuplanmi sana nasıl posta ile göndermedim, ellıııJc dalı! vermedimse, aynı şeklide bunları da gönder-nllytccglrh ye yeVmlyecc&fnj. Sırf ■Repdip) İçip yMiyotu». Bu da bir delilik defiH midir? Fa- — kat bu. sen yanımda yükken, dırdı seninle konuŞAbilnıek için kul-
— Ilındığım biricik usuldür. Şu bir çok uifktup’ar onda da sen yanımda değilsin.
t Yarın yahut obürgün şu saatte
nun içi bir nevi klasör hall'ie getirilmişti. Kartonlarım iş fiş. ferden biç birinde yazı yoktu. Lâkin, madeni Bafhaıar üzerindeki bazı fişler kopanlmışlard*. Bu da yerlerinden belliydi.
Acaba bu klasör neye yarıyordu? Madam Vanya'nm müşteri-ı eri ne aıı malumatı mı burada toplamıştı? İtalyan rönesansı üslûbundaki bu mobilye, halde pek güzel dî.
Holden, araştırmaların) noktada bırakmadı Yere meldl; vücudundaki yanıl:, ıstırap veriyordu, Duna -rağmen eli .oymalı mobj İyenin bir ÎSrâ? ftnıı dokundu; bîr çıtırpı işitildi; gizil bir çeknm nrlayn-rrll Bu çekmenin 'cinden Margot Dnennntniin k—.n|flC C|
ynnrrrin f- • meydanı çıktı.
Holden, düşündü:
•— İşte bu satırlar, bazı na-ııazariyelerl desteklemiş oluyor.»
Bir çok kısımları atladı; bu kısımlarda samimi safhalar uzun uzun tarif edilmişti. Sonra okumakta devam elti;
her
bu çu-epey
... Bozan bana öyle geliyor kl, sen, beni sevmiyorsun. Hattâ benden nefret bile ediyorsun. Fakat bunun imkânı yoktur, değil mi? Madem kl plânımızın tatbikine razı oldun, böyle delice fikirlere kapıldığımdan dolayı beni affet, öyle zamanlar oluyor ki, İsmini tekrarlayıp duruyorum ve bu »üyede ’ cezbeye kapılıyorum, kendime diyrrum ki...
âdeta Kendi
Holden, birdenbire başım kal-il. '
Antrenin kapısı bitişik odaya açılıyordu Fakat aldanmış olmasına İmkân yok Kapıyı hafifçe biri kurcalıyor.
XVIII
Şüphesiz gelenler sıhhî imdadın «.damlarıdır Fakat., onlar, böyle belli be Lifiz. kapıyı hırsızlama mı çalarlar?
Holden, antreye doğru yürürken, halının üzerlnae kana bulanmış billur topu gördü. Acaba, bu gelenler sahiden de sıhhi imdadcılar mıdır? O takdirde fena olur. Bblûrur. üzerindeki parmak izlerini bozmağı aklından geçirmeksizin, Donald, topu eline aldı, sehpanın üzerine, oturttu; matem örtülerine ben-y.iyen ölürlerle de kan izlerini gizledi.
Sonra kapıyı açmaya gitti.
Cella Deveroux'nün ve doktor Fell’in dehşet İçindeki yüzleri ile karşılaştı.
Holden, buraya daha pek çok kimsenin gelebileceğini aklından geçirebilirdi ama. bu ikisinin gelebileceğini hie düşünmezdi.
Margot’un mektuplarını hâlâ elinde iulmaklavdı. Göğsüne bastırdı.
Cella. endişe ile sordu:
— Yaralı mısın? Kavga olmuş.
— Evat. kavga olmuş. Fakat.
benim İştirak ettiğim kavga defti).
Çello, İçeri girdi, etrafına merakla ve ürkek ürkek bakındı.
Doktor FeL’ln şapkası yok, pelerini yoklu. Bastonlarından da biri yoktu O da. genç kızın arkası sıra yürüdü. Beyaz suç-lariylc, iri cüssesiyle nefes nefese, bir mamuta benziyordu.
— Halden! Polis bir iz üzerinde. — diye haber verdi
— Evet, biliyorum.
— Biliyor musunuz?
— Bu haberi. Danvers Locke. birine söylerken tesadüfen duydum. Slr Danvcrs burada...
Felî, şaşırarak sordu:
— Burada mı
— Bu dairede değil, bir kat aşağıda. Sedgvrlek’ierde. Maske muayene ediyor. Fimdi değilse bile biraz evvel oradaydı.
FeU, devam etti:
— İşle bu sebepledir kİ. bu bayanı üzüntüden kurtarmak istettim Mebus'hay Dertk Hıirst Göre, bizi Londra'ya otomobili ile getirmek nezaketinde bulundu. Fakat, lt.lm'.zl de Knlghta-bridge'dc bıraktığı için buraya (Arkası var)
Kastamonu C. Savcılığından
1 _ Kastamonu Merkez Ceza ve Tevkif evinin 1950 - 1951
yılı ekmek itiyaeı 14/3/^50 gününden İtibaren 20 gün müddetle vc kapalı sarf usullyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — 1951 yılı şubat ayı sonuna kadar cezaevinin ihtiyacı otan ekmek halka verilmesi kabul edilen undan yapılmış beheri 750 gram, olmak üzere tahminen (109500) adetten İbarettir.
3 — Belediye rayici üaerinden ve mütehavvll fiat esasına göre ihale edilecektir. >
4 — İhale 3'4/950 pazartesi günü saat 10 da Kastamonu C. Savcılığı makamında toplanacak komisyon tarafından yapılacaktır.
5 — Muhammen bedel (32850) lira olup muvakkat teminat (24W) lira 15 kuruştur,
6 — İsteklilerin teminat ve teklif mektuplarlle birlikte ihale saatinden bir saat evveline kadar bizzat veya taahhütlü mektupla komisyon başkanlığına müracaatları lâzımdır.
7 — Şartnameyi görmek isteyenlerin ihale gününe kadar
her zaman çalışma gün ve saatJernide ceza evi müdürlüsüne müracaatta görebilecekleri ilân olunur. (3208)
Devlet Orman işletmesi Alanya Müdürlüğünden:
1 — İsletmemizin Gündoğmuş bölgesinin kilise önü subaşı orman İçi istif yerinde mevcut 2236 adede denk205.660 m3. sedir kerestesi üç parti halinde 7/3/950 tarihinden itibaren 22 gün müddetle açık arttırma suretilc satışa konmuştur.
2 — Açık arttırma 29/3/950 tarihine müsadif çarşamba günü saat 15 de Gündoğmuş orman bölge şefliği binasında toplanacak komisyon önünde yapılacaktır.
Beher metreküp sedir kerestesinin tahmini bedeli 130 lira olup her parti için % 7.5 hesabllc geçici teminat alınır.
3 — Bu İşe ait şartname Ankara orman genel müdürlüğünde ve İstanbul. Ankara, Mersin, Antalya, Manavgat ve Finike orman işletme müdürlüklerinde görülebilir.
4— İsteklilerin belli gün ve spatte müsblt evrak vc İlk tcmlnatlarlle komisyona müracaatları. (3068)
Samsun Valiliğinden:
Azamî Beherinin Miktardan
Muhammen Azam!
Bedeli Miktar
Cinsi Kuruş Kilo
Koyun eti 160 15000
»gır eti 130 8000
Koyun ciğeri 75 200
Sadeyağ «erimiş» 720 2700
Asgari Muhammen Geçici
Miktar Bedeli Teminatı
Kilo Lira Lira Kr.
13000 27000.— 2025 -
5000 10400 — 780 -
100 150 — J 1,25
2000 19440.— 1458 —
4274J5
T — Memleket ve Zühreviye hastahanelerinln 1950 yılı ihtiyaçları için alınacak yukonda muhammen bedeli, uami ve asgari fiatları ile geçici teminatları yazılı koyun ve sığır eti ile ciğer ve erimiş yağ eksiltmeye konırtmaştutr.
2 — tl dâimi komisyonunda kapalı zarf usulü De İhalesi 28/Mart/1950 tarihine rastlıyan Salı günii saat 15 de yapılacaktır.
3 — Şartnameler daimî komhyön kaleminde olup İstekliler tatil günlerinden maadft günlerde görebilirler
4 — Eksiltmeye girecekler ticaret odası vesikası ve geçici
teminat makbuzlarım havi 2490 sayılf kanunun tarifleri dairesinde hazırlıyacaklan teklif zarflarını ihale günü saat 15 şe kadar daimi komisyon başkanlığına makbuz mukabilinde vermeleri lâzımdır. Posta İle gönderildiği takdirde vı;l:ııb"l-. 1-, gecikmeler kabul edilmez. (3210)
Sahlfe 8
AKSAM
W Mart 1950
Sağ Bam OBşüeır v@ Ağıta •feemBsIiği İnsan sağlığınım tem®lldlîF
RADYOLİN
Diş Macunu kullanmak ile bunları temin edebilirsiniz. RADYOLİN Diş Macunu antiseptik ve en iyi iptidai maddelerle yapılmışdır.
Sayın Doktorlara
Dihydrosreptoınycin
SQU IBB
168 Kuruştan
İstanbul Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğünün kontrolü altında tevzi edilmektedir.
■- -----------------------
SULFADERME
ARA MERHEMİ
SCCUIZDAN -■ CİLDİNİZİ ■ urortup «ÇATLAKLARI İYİ EDER
DEVLET DEMİRYOLLARI İLANLARI
Kömür yükleme ve boşaltma işi yaptırılacak
Devlet Demiryolları 1 inci işletme Satmalına komslyonun-
1951 Yılı Şubat ayı sonuna kadar Bilecik deposuna gelecek olan (20000) Yirmi bin ton maden kömürünün mevcut şartname ve mukavele projesi hükümleri dahilinde yükleme ve boşaltma İşi kapalı zarfla eksiltmeye konmuştur.
Mecmu muhammen bedeli (13000) On üç bin lira olup muvakkat teminatı (075) Dokuz yüz yetmiş beş liradır.
Eksiltme 27/3/050 tarihine rastlayan pazartesi günü saat 15,30 da Haydarpaşada blrnlcl İşletme komisyonunda yapılacaktır,
İsteklilerin kanun gerekince hazırlayacakları kapalı zraf-larını eksiltmeden bir saat evveline kadar makbuz karşılığı komisyona vermeleri ve yahut muayyen zamanda komisyonda bulunmak üzere iadeli taahhütlü posta He göndermeleri lâzımdır.
Postadaki gecikmeler kabul edilmez. Şartnamesi komisyon kaleminde ve Bilecik deposu şefliğinde görülebilir. (2972)
Kömür taşıttırılacak
Devlet Demiryolları Merkez 9 uncu Komisyon Başkanlığın dan
1 — Havzadan Istanoul, Derince. Bandırma, İzmir, İskenderun, Samsun Umanlarına takriben 397.700 ton m ad en Kömürünün nakilyesl kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Nakliye muhammen bedeli 2,839 973 Ura ve muvakkat teminatı 98.949 Ura 19 kuruştur.
3 — Şartnameler bedelsiz olarak An karada Malzeme Dairesinden ve Haydarpaşada Teali mal m a ve Yollama Müdürlüğünden verilir.
4 — Eksiltme An karada idare binasında toplanan Merkez »
uncu satmalına komisyonunca 31/3/950 cuma günü saat 15.30 da yapılacaktır, isteklilerin teklifleriyle kanunun tâyin ettiği vesikalarını ayni günde nihayet saat 14.30 a kadar makbuz mukabilinde adı geçen komisyon başkanlığına vermeleri (veya muayyen vakitten önce ele geçecek tarzda iadeli taanhütlü olarak posta İle göndermeleri) 3090
1950 İzmir Enternasyonal Fuan Afiş müsabakası açıldı
1950 İzmir Enternasyonal Fuan için afiş müsabakasının müddeti 1 Nisan 1950 tarihinde sona erecektir
Müsabakaya ressam, dekoratör, kendilerini hususi surette yetiştiren sanatkârlar girebilirler. Müsabakaya girecekler Ankara'da Belediye İktisat müdürlüğünden. Yüksek mimarlar birliğinden, İstanbul'da Oüzel sanatlar akademisinden. Belediye İktisat müdürlüğü ile Ticaret ve sanayi odasından. Tüccar birliğinden. İzmir'de Fuar ve Turizm Müdürlüğünden ve İstanbul’da Yüksek Mimarlar birliğinden müsabaka şartnamelerini alabilirler
Birinciliği taranacak eseri hazırlayana 1000 İkinciye 500 Ura mükâfat verilecektir.
Sanatkârlarımızın eserlerini hazırlayıp 1 Nisan tarihine kadar İzmir Belediye Başkanlığına göndermeleri rica olunur.
R E K LÂM BÜROSU'
Sekiz lamba * Zarif ve gösterişli mobilya * Banspread tertibatı * Lüks salonlar için fevkalade randımanlı büyük bir radyo.
PEŞİN FİATI: T.L.475 TAKSİTLE: T.L.515
INEVROZIN
İM
GRİP, NEZLE, v. SOĞUK]
............... L-J
GRİJ* NEZLE, vs SOGI
ALC1NLIKLARINA KARŞI KULLANILIR
Tekel İstanbul Başmüdürlüğünden:
Kasımpaşa tuz deposunda biriken (16000) adet artar eksilir 100 lük boş tuz çuvah açtk arttırma İle mahalUnde teslim satılığa çıkarılmıştır.
Muvakkat teminat akçesi (767) liradır. İsteklilerin 30.3-950 perşembe günü saat 15 te Tekel İstanbul Başmüdürlyetl muhasebe müdürlüğüne müracaatları. Çuvallar Kasımpaşa tuz deposunda görülebilir. 3139
Samsun Hır'az Kaplıcaları Birlik Başkanlığından:
1 — Samsun Hırlaz Kaplıca Otelinin 34724.70 lira keşif bedelli ikmali İnşaatı kapalı zarf usuliyle eksiltmeye konulmuştur
2 — Eksiltme 3. Nisan. 1950 tarihine rastlıyan pazartesi günü saat 15 te özel saymanlık müdürlüğü odasında yapıla çaktır .
3 — Bu işe alt eksiltme şartlaşması ve buna bağlı Kâğıtlar her gün mesai saati dahilinde Bayındırlık Müdürlüğünde görülebilir
4 — Eksiltmeye girebilmek için İsteklilerin usulüne göre 2804.35 liralık geçici teminat vermeleri ve 1950 yılı Ticaret Odası belgesi İbraz etmeleri lâzımdır.
5 — İsteklilerin ihale gününden tatil günleri hariç en az üs gün evvel dilekçe ile II makamına müracaatla bu İşi yapabileceğine dair yeterlik belgesi almaları lâzımdır.
6 — İsteklilerin teklif mektuplarının her parçasına 50 ku-
ruşluk pul yapıştırdıktan sonra ve 4 ncû maddede yazdı geçici teminatı özel idare veznesine yatırdığına dair makbuzla 5 inci maddede yazılı yeterlik belgesi ile 1950 yılma alt Ticaret Odası vesikasını havi olarak 2400 sayılı kanunun tarlfatı dairesinde hazırlayacakları kapalı zarflan İhale günü saat 14 de kadar makbuz karşılığında komisyon başkanlığına vermeleri veya iadeli taahhütlü jlarak posta İle göndermiş olmalar' lâzımdır. Postada olacak gecikmeler kabul edilmez. 3200
Satılık iki Dükkân ve Ev
Kapahçarşı, Kuyumcular Cad. 20-22 numaralı dükkân ile, Mahmutpaşa, Çakmakçılar yokuşu Yeni Han 48 numaralı dükkân ve Sultanahmette Nakll-bent mahallesi Çayıroğlu sokağında 45 numaralı ve iki kat olarak kullanılmağa elverişli kârglr ev satılıktır.
Dr. Feridun Frlk, Sirkeci Mithat Paşa Hanına müracaat. Telefon: 23370
PLAY
KVUANUttZ |
MÜHİM
Bu
Saclarınızın sıhhati le ilgilidir:
Soğuk algınlığı,
Romatizma fiiş. Diş ağrılarını J ^.giderir ■k.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanlığından
Fakültemiz Coğrafya Bölümü İçin bir asistan alınacaktır. Yabancı dil İmtihanı 10/4/950 pazartesi günü saat 10 da Fındıklıda Fakülte binasında yapılacaktır.
İsteklilerin hangi yabancı dili bildiklerini de açıklıyan bir dilekçe ile en geç 6/4/950 ye kadar aşağıda yazılı belgelerle Dekanlığa müracaatları lâzımdır,
1 — Memurlar kanununun 4 cü maddesinin A. B. C. H. V. Z. fıkrasında yazılı şartları haiz olduğunu gösterir belgeler.
2 — Görev alacağı bilim dali İle İlgili bir vüksek öğretim
diploması. (3261*
Fren uz. »Maunla «tin İfin,
“Of. Hojo SıiyoMlnl., namll» conlo» dine, rofilado yapılımı bU halita k»>-falmltİBrdlr. TarkJbtM» w(la>uvn yero-yoeok har |«T »arda ı kunrellendlrmrt Kin me'na. qUz«llaırirank İçin Kola yoŞı »• taollf tçln »hdar cavhadar- Sosları-n(to »ebohkafn pUıkUrtnunü kâfidir. Blrfcoç gOa tadında »oram hayra* bir Mlk» «kin adardnb. pa*-
focok. yumufayncoL canlanacak. hayal vs guıçlîHs lOılsnscstrtt Hsmsn bu 00nd»n Or. faHo tdyaaiM ohna ve ■ottuklns batiayınu-
Göz Mütehassısı İr.Cemil Görür
Csğaloğla Nuroosmaniye caddemi A tay Apart umanı Pazardan oaşka her gün saat 14 ten lr ye tadar Telefon: 29058
çocun netimi dontoı
Ahmet Akkoyuntu
l'atsun - raiimbanc
Pala» Tele t on: H8SZ1
Comments (0)