AKŞAM
H e r g ü n
8 Sohîfe
AK ŞAM
KÜÇÜK İLÂNLARI 7 BUGÜN 6INCI SAYFAM
Sene 3» — J*>. 11288 — Kati: her venle 10 kuruştur.
CUMA 24 Şubat 1050
Sahibi: Necmeddln Sadak — Yan İslerini «ilen İdare eden C. Bildik — Aksam Matbaası.

Koalisyon hükümeti teşkiline ’
Ingiliz seçimlerinde İşçi
sebep ve lüzum görülmüyor
Partisi başta gidiyor
Bu husustaki teklifi hükümetin
değil D. Partinin yaptığı anlaşılıyor
Bu sabahki gazetelerden bir kaçı. Başbakan Şeıtıseddln Gün aitay İle Demokrat Parti Genel Başkam Celâl Bayar arasında, aon günlerde temaslar vukubul-duğunu »e bu temaslar arasında Başbakanın. Demokrat Partiye bir koalisyon hükümeti kurulması teklifinde bulunduğunu yazmaktadırlar.
Bu haberlere göre Demokrat Parti. Başbakanın teklifini kabul etmiştir. İçişleri Bakanlığına Fuat Hulusi Demlrelllnin, Adalet Bakanlığına da Nuri öz-saıun getirilmeleri. Demokrat Partice kararlaşmış gibidir. 1950 seçimlerinde kabinedeki bu iki sandalye Demokrat Parti tarafından işgal edilince memleketteki umumi seçim havası büyük bir alâka ve itlmadl a karşılanacakmış.
Ankaradan bu sabah aldığımız malûmat
Gazetelerin Ankara muhabirlerinden aldıktan ve hülâsasın) yukarıda kaydettiğimiz haberlerin doğru olup olmadığını tahkik etmesini Ankara muhabirimizden istedik. Muhabirimiz, derhal alâkalılarla yaptığı temaslar neticesinde bize şu malumatı vermiştir:
Ankara 24 (Akşam) — Başbakan Şemsettin Günal-tay ile Demokrat Parti genel başkanı Cdâl Bayar arasında, bir koalisyon kabinesi kurulması yolunda hiç bir konuşma olmamıştır.
Demokrat Partiden bazı zevatın Cumhuriyet Halk Partisi genel başkan vekili Hilmi Uranı ziyaret ettikleri söyleniyorsa da bu hususta katî malûmat elde edemedim. Bununla beraber
parti mahafilinde, Demokrat Partinin Cumhuriyet Halk Partisine bazı tekliflerde bulunduğu Heri sürülmek tedir. Bu arada Demokrat Partinin bir koalisyon hükümeti kurulması teklifinde bulunduğu da söylenmektedir, Bu takdirde bir koalisyon hükümeti kurulması hakkındaki teklif hükümet tarafından değil. Demokrat Tarti tarafından vukubul-muş oluyor demektir.
Cumhuriyet Halk Partisi idare merkezi mahafiiinde, bir koalisyon hükümeti kurulmasının hiç bir lüzum ve zarurete istinat etmediği, vaziyette Demokrat Partiden bir iki Bakan alınmasını icap ettirecek hiç bir sebep görülmediği, böyle br halin üzerinde ısrarla durulan demokratik gelişmeğe uygun olunııyacağı beyan edilmektedir. Mamafih bu maha-filden. Demokrat Partinin teklifleri hakkında tam malûmat almak mümkün olmamıştır. Çünkü burada dolaşan rivayetlere göre Demokratların teklifleri bundan ibaret değildir.
Seçime 10 milyon seçmen iştirak edecek
Ankara 24 (Akşam) — Milletvekili seçim kar.unu yürürlüğe girmesini mütaakıb İçişleri ve Adalet Bakanlıklarında büyük bir faaliyet başlamıştır. Adalet ve tçlşieri Bakanlıklarında kanılan birer husus! büro, kanunun emrettiği hazırlıktan yapmakta ve bnnian vaktinde yetiştirmeğe çalgını aktadır,
1946 seçiminde oy veren vatandaşlar ve muhtemel nüfus artışı da hesaba katılarak önümüzdeki seçimde oy vereceklerin sayısı takriben 10 milyon civarındadır.
Diğer taraftan son 945 nüfus sayımı esas olmak üzere bu defa seçilecek milletvekilleri sayısında da 21 milletvekili artışı olacaktır. Istanbuldan 3, Çanak kaleden 2, Afyon, Ankara, Bilecik, İzmir, Kars. Kastamonu, Kocaeli, Konya. Manisa Ma-raş, Muğla, Seyhan, Tokat. Ür-fa ve Zonguldakta birer milletvekili fazla seçilecektir. Böylece yeni seçimde milletvekilli sayısı 486 ya çıkacaktır.
Adalet Bakanlığı, 11 ve ilçeler de seçim kurullarına başkanlık edecek yargıçlara tebligat yapmıştır.
Verilen bilgiye gBre bazı illerimizdeki seçim kurulu balkanları şunlardır Ankara: Ağırceza
başkanı Eaıln Dazıroğlu, Edime ceza yargıcı Rıza Köknar, İstanbul ceza yargıcı Seyfettin Uğur. Kocaeli ceza yargıcı Cevdet Soydam’dır.
Yüksek seçim kuruluna seçilen Danıştay üyeleri
Ankara 23 (AA) — Danıştay umumi heyeti bugün toplanarak yüksek seçim kuruluna katılacak olan beş daıııştay üyesini seçmiştir. Seçilenler şunlardır: Cudl özal, Baha Arkaç, Cemal Yorulmaz. İbrahim Senli, Salih Tezcaner.
Seçim kanunu vilâyete tebliğ edildi
Yeni seçim kanunu dün vilâyete resmen tebliğ edilmiştir-Vilâyette bu İşin hazırlığile meş gul olan komisyon, matbaadan cetvelleri olarak muhtarlara göndermiştir.
(Arkası sabite 2; sütun 5 te)
Vali Şile halkının dileklerini dinledi
Halk ile temas etti ve akşam İstanbula avdet etti
Bu sabah yediye kadar alınan neticelere göre 160 İşçi, 98 Muhafazakâr ve 1 Liberal mebus seçildi
365 bölgede tasnif henüz bitmedi
İngiliz Başbakanı Alilce
O Û_ (N
o
O komünist mebustan biri Doğu (/) Londrada ağır bir hezimete ir uğramıştır.
İki partinin kazan- 0 dığı rey adedi 2 Londra 24 (R) — Bu sabah saat yediye kadar yapılan tasnife göre İşçi Par! isi reyle--O rin yüzde 48 ini, Muhafazakâr- "0 lar yüzde 42 sini. Liberaller (D yüzde 9 unu. Komünistler de’çg yüzde birin üçte birini kazan- q mışlardır.
Bu sabah saat yediye kadar o tasnifleri biten 259 seçim dairesinde İşçilerden 160, Muhafazakârlardan 96, l iberallerden 1 mebus seçilmiştir. 365 seçim bölgesinin tasnifi henüz bltme-mlştir. Bu ana kadar alman neticeler işçilerin başta gitti-
Londra 24 (R) — Dün İngil-terede umumi seçimler, yağmurlu ve sisli bir hava içinde büyük bir sükûn ve intizam dairesinde cereyan etmiştir, şimdiye kadar alınan neticelere göre dünkü seçimlerde işçiler, muhafazakârların önünde gitmektedir. İngiliz Başbakanı Attlee Londra varoşlarında muhafazakâr rakibinden 12 rey fazlasile seçimi kazanmıştır. Dışişleri Bakanı Bevin de Londrada buna benzer bir ekseriyet İle seçilmiştir. Maliye Nazın sfr 8tafford Anpps Morlson, büyük farklarla kazanmışlardır. İçişlerL. İş. Dominyonlar Bakanlan, hükümet müddeiumumisi yeniden seçilmişlerdir. Adli müşaviri mağlûp olmuştur. .. _ _
Muhafazakârlar partisi İlde- tarafından mağlûp edilmiştir, j ğinl göstermektedir. Kati netl-Churchlll’ln oğlu. İşçi adayı!Son parlâmentoda bulunan 2İçeler bu akşam anlaşılacaktır.
rl
orta öğretmenler
Bakanlık, bu husustaki listeyi hazırladı
Rusyada barış ar zusu görülmüyor
Denizyolları ve limanları memurları tasarısı
Meclis komisyonunun yaptığı değişikliklerden sonra tasarının aldığı son şekli yazıyoruz
Vali, Şile’de bir köylii kadınının dileğini dinliyor
Ankara 24 (Akşam) — Son günlerde terfi müddetleri dolduğu halde kadrosuzluk yüzünden orta öğretime bağlı öğretmenlerin bu yıl terfi edcmlye-ceklerl şayi olmuştu. Milli Eğitim Bakanlığı, bu durumda olan öğretmenlerin terfileri için kadrolarını hazırlamıştır. Büyük bir yekûn tutan öğretmenlerden ancak 90 lık kadroda olup 120 lira asil maaş alan 13 öğretmenin terfllne İmkân temin edilememiştir. Diğer öğretmenler normal sürelerini dolduktan gün terfi edeceklerdir.
Atom enerjisinin kontrolü için Rusya nezdinde yeni bir teşebbüs yapılnııyacak
Londra 24 (Radyo) — Başkan Truman, dün gazetecilere yaptığı beyanatta Sovyet Rus-yada barışı arzu ettiğine dair hiç bir emare görmediğini, bugüne kadar Rusya ile yapılmış olan müteaddit temaslarda hiç bir anlaşmaya yarılamadığını söylemiştir.
de yeni bir teşebbüste bulunmak İçin hiç bir sebep görmediğini söylemiştir.
Vaşington 23 (AA.) — (United Press): Bugünkü basın toplantısında demeçte bulunan Başkan Truman. atom enerjisi kon trolü hususunda Rusya nezdln-
Başkan Truman. Birleşik A-merlka Dışişleri Bakanlığının komünist memurlar barındırdığı hakkında Âyan üyelerinden Mc Carthy’un ileri sürmüş Olduğu İddiaları reddetmek hususunda Ayan Meclisi dış münasebetler komisyonuna elinden geldiği kadar müzaherette bu-luancağım söylemiştir.
AKSAM İN •BÜYÜK« ANKETİ
Ankara 24 (Akşamı — Maaş kanununa ek 4379 sayılı kanun hükümlerinden Derlet Demiryolları ve Limanlan İşletme Genel Müdürlüğü İle Devlet De-nlzyoltan ve Limanları İşletme Genel Madürülüğü memurlarının da istifadelerini sağlamak maksadıyla bir unun tasarısı hazırlandığım bildirmiştim.
Meclis komisyonunda müzakere edildikten sonra bu kanun tasarısı bazı maddeleri değiştirilerek Meclis Umumi Hey' •tine sevkedllm İştir.
Tasarıyı, aldığı son şekil lıe •ynen bildiriyorum:
Birinci madde — 4379 sayılı kanunun birinci maddesi aşağıdaki gekilde değiştirilmiştir:
Asil bir vazifeye tayin edildikten Bonra muvazzaf asker-hk hizmetini ifa |Çln 6İ|âh aj. tına alınanların memuriyetleriyle alâkaları kesilir. Bunlardan terhislerinden İtibaren iiç yıl içinde memuriyet talebinde bulunanlar eski sınıf ve derecelerine muadil memuriyetlere tercihan tayin olunurlar.
Kısa müddete tabi olup da
asli bir memuriyete tayininden evvel veya sonra muvazzaf askerliğini yapan ve yedek subay olarak terhis edilenlerin terhislerinden itibaren üç yıl içinde memurluk İçin müracaat etmeleri şartiyle Yedek Subay Okulunda ve subaylıkta geçirdikleri müddet, terfi müddetlerine ilâve edilir.
Ancak, bu müddet namzetlik. staj ve mecburi hizmet için hesaba katılmayıp kanunlarına göre namzetlik ve staj müd-' deÛerinden sonra başlıyan me- j muriyet derecelerinde sayılır.
Yedek Subay olaıak terhis edilenlerden, terhis edildikleri yıl içinde yüksek bir okula kay-1 dolunan veya askerlikten evvel kayıtlı olup da terhislerinden sonra en çok bir yıl içinde tekrar tahsillerine devama başlı-yanlar, tahsillerini suııfta kalmaksızın bitirmek ve mezuniyetleri tarihinden İtibaren bir yıl İçinde memuriyet İçin müracaatta bulunmak şartiyle yukarıdaki bölümlerden faydalanırlar.
(Arkası 7 nci sahlfede)
Vali ve belediye başkanı Dr Fahrettin Kerim Gökay beraberinde İstanbul milletvekili Ekrem Amaç, Milli Eğitim, Bayındırlık müdürlerlle şehir meclisi üyelerinden bazdan olduğu hal de dün sabah halkla temas etmek ve dilekleri dinlemek üzere Çite ilçesine gitmiştir.
Vali Şile yolunda Ömerli bucağına uğramıştır. Bucak halkının daveti İle Halkcvine giden vali bir hasbıhalde bulunmuş ve halktan dileklerini bildirmelerini İstemiştir.
ömerlllller validen bucaklarına su getirilmesini, orman işletmesinin kömür müstahsili köylülerden rüsumdan fazla ücret almamasını, tavuklara musallat olan hastalığın önlenmesini, köy hayvanlan İçin arazi teminini İstemişler ve bucak İlk okulunun İyi çalıştığını, hastalık bulunmadığını, bucak inzibatının yerinde olduğunu söylemişlerdir.
Vali, Ömerlilere dileklerinin
yerine getirilmesine çalışılacağını söyledikten sonra şileye de giderek ora halkının da dileklerini dinlemiştir.
Vali ve belediye başkanı Halk evini ziyaretinden sonra İlçe ilk okulunu tefriş etmiş, talebelerle sosyal mevzular üzerinde görüşmeler yapmış vo kaymakamlık binası İle daireleri gezdikten sonra İstanbul! dönmüştür.
Âmin !
| Anketi yapan: SADEDDIN GPKÇuPlNAR^
Hukuktaki vukufu kadar kriminoloji sahasındaki lhtisaslyle de tanınmış otan değerli avukatlarımızdan Mehmet Ali Se-bük'ü Yeni Valide hanındaki yazıhanesinde buldum.
Mehmet Ali Bebük, son elli yıl İçinde hayatımıza tesir etmiş yirmi şahsiyeti şöyle tesbit etti:
Liste
1 — Atatürk: Harbde ve sulhta millete rehberlik etmiş ve her İki salında tarihimizin istikametini değiştirmiştir.
2 — İsmet İnönü. Lozan konferansındaki muvaffakiyetiyle nimetimizin garb milletleri camiasına katılmasına yardım etmiş ve Atatürk inkılâplarının başarısını garanti etmiştir.
3 — Fevzi Çakmak: Milletin kurtuluşunda büyük roller oy-
Mevlânanın Konyadakt türbesinde tarihî çiniler geçen sene tamir edilmiş; bu sene dökülmüş. Boğaziçinde : sahil yolunun filânca parçası geçen sene yapılmış; bu sene çopurlaşmış.
Bu misaller, görünür yer-dekiler... Ya görünmeyen namış ve modern Türk ordusu-yerlerde, çürük çarık derme nun nüvesini kurarak onu mu-çatma işlerimiz?,. (asır ordular nevlyeslne çıkar -
Allah ıslah etsin! 'Buştur.
4 — Celâl Bayar: Anayasamızın etrafını sarmış olan antidemokratik kanunların vücuda getirdiği nevi şahsına münhasır diktatörlük rejimine karşı ortaya atılmış ve memlekete hakiki demokrasinin havasını getirmiştir.
5 — Ağa oğlu Ahmet: Profesörlük yaptğı sırada talebesine demokrasi ruhunu cesaretle tel kin etmiş ve bugunkü mesut durumun İstihsalinde yardımı olmuştur.
6 — Ziya Gökalp: Eserleriyle millet şuurunun uyanmasına ve devamına âmil olmuştur.
7 — Tevfik Fikret. Kendi öz enerjisine ve varlığına güvenerek hiç bir kuvvet önünde boyun eğmemiş ve hiç kimsenin eteğine sarılmak lüzumunu duymamıştır. Bu haliyle memleket gençliğine kıymetli örnekler vermiştir.
8 — Mahmut Fsat Bozkurt: Kurduğu modern adliye cihazı
Avukat Mehmet ALİ Sebük (Arkası 5 inci sahifede)
Sahife 2
A E S A M
21 C.


İnönü mükâfatı
Fransada çeşitli edebiyat mükâfatlan vardır. Bunların sayılan yüze yaklaşıyor. Gençliği edebiyata teşvik gayesini güden, güzel eseri duyurarak yayılmasını temin eden bu mükâfatlar her sene damıtılmaktadır. Her mükâfatın, senenin edebi hayatını buyuk bir dikkatle takip eden tanınmış şahsiyetlerden mürekkep birer jürisi vardır. Mükâfat günü gelince jürinin en çok beğendiği eseri ilân etmesi işten bile delildir.
Bizde dc mükâfat yoluna gidilmesi faydalı görülerek «İnönü mükâfatı > adiyle bir devlet mükâfatı ihdas edildi. Mükâfatın kanunu vardır, parası vardır, jürisi vardır. İlmî ve edebî çalışmalarda muvaffakiyet gösterenlere bu mükâfatlar verilecektir. Nitekim bu sene de edebiyat mükâfatı hariç olmak üzere diğer mükâfatlar dağıtılmıştır. Edebî mükâfata gelince, 1949 yılında mükâfata Jâyık edebî eser görülemediği beyan edilerek kanunla konmuş olan para tasarruf edilmiştir.
1949 yılında mükâfata Jâyık olacak derecede edebî kıymeti haiz bir eser yok idi ise ne kadar üzülsek yeridir. Demek ki uyukluyoruz. Demek ki manevî sahada hiçbir gayret sarf etmiyoruz. Btı bir millet için derin derin düşünmeğe değer bir mevzudur. Edebî faaliyeti arttıracak bîr teşrik çaresi bulmak lâzımdır.
Halbuki bu teşvik çaresi, İnönü ınükâfatmııı kendisidir. Cumhurbaşkanımız İnönü’nün adını taşıyan bu mükâfat o maksatla konmuştur. 1949 yılında mükâfata lâyık bir eser viicude getirilememiş olsa bile az buçuk muvaffak olana bu mükâfatın verilmesi, mutlak verilmesi lâzımdır ki teşrik maksadı gerçekleşebilsin. Kaldı ki, geçen sene edebiyatımız büsbütün durgun, Ölü geçmemiştir. Bir kaç sayanı dikkat eser piyasaya çıkmıştır. Bunlar hangileridir? İşte İnönü mükâfatı jürisinin vazifesi de bunları bulmaktır. Jüri âzasından muhterem bir zatla görüştük. O, İnönü mükâfatının, çıkan eserleri o-kumakla vazifeli bir bürosu olmadığından şikâyet etti. Çıkan eserler dikkatle okunmazsa en iyi eseri bulmak nasıl mümkün olsun? Şevket RADO

Salim düşünce
Yeni Sabah, başmakalesinde seçim hazırlıklarının her gün biraz daha hızlanarak tekrarlandığından bahisle diyor ki:
«Seçim lûkırdılan çıkalı Halk Partililerde heyecan ve asabiyet de arttı. Nutuklar, demeçler hattâ matbuat ve muhalefete hücumlar şiddet kcsbetli. Bütün bu hareket ve teşebbüslerle acaba bir noktanın örtülmesi ve kapatılması mı istihdaf olunuyor? Malûm olduğu üzere Halk Partisinin en salahiyetli şahsiyetleri defatie seçimlerin kanuni müddetinden ne bir gün evvel yapılacağını ne bir gün sonraya bırakılacağını tekrarlamışlardı, Hattâ bu hali kanunun hükmüne harfiyen riayet eylemek gibi bir mazeretle de desteklemek istemişlerdi. Şimdi ise, partinin ve hükümetin men faatlcrine daha uygun düştüğü için, seçimler bir müddet evvele alınacaktır. Bu eski ne-
minat ve kanuna kelimesi kelimesine hürmet lâkırdılarının tekrar hatıra getirilmesin diye mİ şahidi olduğumuz satıhtaki faaliyetler vardır- ihsanın zihnine böyle sualler kendiliğinden çengelleniyor.»

Yalanlarla başlayan seçim kampanyası
Selim Razıb Emeç SON POS-TA’da yazdığı makalede şöyle diyor:
«Kadınlı, erkekli bir kafilenin partilerinden, evvel kendilerini düşünerek ve her hareketleriyle bunu temine çalışarak civardaki bazı kazalara gloip C. H. p. II bir takım insanların karşısında ipe sapa gelmez bir takını palavralar savurmaları: henüz başlamamış olan ve başlama tarihi şu anda dahi bilinmeyen bir seçimin neticesinden haber vermeleri; en, hafit tabirle, kendi partililerini aldatmak;
Mecliste bütçe
müzakeresi bitiyor
'I
onlara yalan malûmat vermek ve hükümetin: seçimlerde, C. H. P. sİ lehinde hareket edeceği hissini uyandırmak suretiyle karşı!arındakilere, bir nevi göz kırpmak değil midir?»
A
İstanbul'un yolları
HÜRRİYET, başmakalesinde İstanbul yollarından bahisle diyor ki:
«Bugünkü imar zihniyetiyle ve eldeki istimlâk kanunlarlylc btı işin başarılacağına kani değiliz. Fakat bir çok yolların bir az himmetle yola geleceğinden dc şüphe etmiyoruz. Yol yapmak, bina yapmak gibi ihtimam ister. Kötü malzeme ile yapılan binalar nasıl harablye yüz tutarsa, yalancıktan toz toprak üzerine yayılan asfalt da bu kötü binalardan farksız olur.
Dr. Falıreddln Kerim’den rica ediyoruz, bize az, fakat temeU sağlam yol yapsın ve mütemadi tamirden bunları korlarsın.»
Dolandırıcılıktan
2 mahkûmiyet
Cihat Barışta 7t arkadaşı Ayetullah da 5 ay hapse mahkûm oldular
Bir kadının ölümü münasebetiyle sön günlerde bazı itibarlarda bulunan Cihat Barışta ile evvelce bir sahtekârlık suçundan mahkûm bulunan Ayetullah. ismindeki arkadaşı, dün ikinci aslJye cöza mahkemesinde dolandıncılık suçundan mahkûm edilmişlerdir.
Bu mahkumiyeti icabeltiren vakaların tafsilâlı şöyledlr:
Özalp hâdisesi
karara kaldı
2 martta kararını tebliğ edecek olan mahkeme, sanıkların tahliye hakkmdaki taleplerini reddetti
Ankara 23 — Özalp hâdisesi dolayısile genel kurmay askeri mahkemesindeki duruşmaların müdafaa safhâsmda olduğunu. bu sabahki duruşmada sanıklardan Mustafa Muğlalının müdafaasını yaparak 33 vatandaşın kurşuna dizilmesi halikındaki emri bizzat verdiğini, bundan ancak kendisinin mesul olabileceğini, arkadaşlarının duriışmadan vareste tutulmaları gerektiğini söylediğini bildirmiştim.
Mustafa Muğlalının bu İtirafı üzerine, diğer sanıklar da hâdiseyi teferrüalile anlatmışlardır. Böylelikle meseleye, ta-mantile vuzuh kesbetmiş nasırlı e bakılmakladır.
Mustafa Muğlah'nm yanlı müdafaasının okunmasından sonra duruşmaya ara verildiğini de bildirmiştim. Öğleden sonra kİ duruşmada Muğlalı beyanatta bulunmuş, fakat bu
sözlerinde vazıh ifadesine aykırı kısımlar görülmüştür. A-vukati Hâmld Şevket-, mûek-kilinin rahatsızlığından ve yorgunluğundan bahisle, bu şekilde konuşmasını izah etmiş ve öğleden önceki beyanatının hakikate uygun olduğu cihetinde ısrar etmiştir.
Muhakemeye tekrar ara. verilmiştir. Bundan sonra, diğer sanıklar müdafaalarını yapmışlardır. Rasim Saltuğ ve Albay Şükrü Tüter, askeri disiplinden bahisle Muğlah’dan aldıkları emri nasıl yerine getirdiklerini anlatmışlar, bu arada Şükrü Tüter, Orgeneralin itirafı üzerine hâdiseyi bütün teferrûatiie izah etmiştir.
Duruşmada mü dahil avukat Osman Şevki Çlçckdağ İle Hâmld Şevket arasında sert münakaşalar olmuştur. Mahkeme, sanıkların tahliyesi talebini reddetmiştir. Karar için duruşma 2 marta talik edilmiştir.
Ankara 23 — Büyük Millet Meclisinin bugün, Feridun Fikri Düşünselin başkanlığındaki top lantîsında, Ticaret ve Ekonomi, Sağlık ve Tekel Bakanlıkları bütçeleri müzakere edildi. Bütçelerin ayın 28 ine kadar çıkması gerektiğinden maddeler ü-zerinde fazla durulmaması ve iki gündenberi görüşülmesi devam eden Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı bütçesi kabul edildi.
Sağlık Bakanlığı bütçesi
Bundan şonra Sağlık ve Sos- ( yal Yardım Bakanlığı bütçesinin müzakeresine geçileli.
Demokratlar ııdına söz doktor Ahmet İhsan
Mareşale ikinci ameliyat yapılmıyacak
Mareşal Fevzi Çatanak'a dün Nişan taşındaki evir.de bir konsültasyon yapılmıştır.
Konsültasyon Porf, Dr. Tevfik Sağlam, Prof. Dr. Ekrem Şerif Egeli, Prof. Dr, Muzaffer Esat, Pror. Dr. Sedat Tavat. Prof. Dr. Nitrat Reşat Be içer, Prof. Dr. Kâzım İsmail Gürhan, Dr. Ali Eşref, Dr. Feyzi Taner, Dr. Fuat Kâmil tarafından yapılmıştır.
Bu konsültasyonda Mareşalin sıhhi durumunun eskisine nazaran. daha iyi olduğu tesbit ç-dihniştlr.
Mareşale İkinci defa ameliyat yapılmıyacak tır.
Rahmetli Cemal Nadir için anma töreni
Bıırsa 23 • AjL) — Büyük karikatür sanatkarı Cemal Nadir Güler in ölüm yıldönübü olan 27 şubatta Halkevlnde bir anma gecesi tertip edilmiştir. Bu geceye İstanbul’dan da bir çok muharrir ve sanatkâr İştirak edecektir.
Türkiye Greko -Romen birincilikleri Türkiye Greko - Romen birincilikleri bugün saat 13 te fipor ve Sergi sarayında başlayacaktır.
Basın balosunda sürprizler
18 mart cumartesi günü akşamı Taksim Belediye gazinosu salonlarında verilecek olan Basın balosu İçin seçilen komite diin Gazeteciler Cemiyetinde toplanarak hazırlıkları gözden geçirmiştir. Bu yıl küçük salonun renkli ışıklar İçinde, Luna parkı bulunan bir orman haline getirilmesi ve burada çeşitli eğlenceler yapılması kararlaştırılmıştır. Bu yılkl baloda şimdiye kadar görülmemiş sürprizlerle karşılaşılacaktır.
İtalyan güreşçileri gitti
Şehrimizde iki müsabaka yapan İtalyan güreşçileri, dün İsveç hava yollan uçağı ile1 memleketlerine dönmüşlerdir. j
Ziraat bankası ve tarım kredi kooperatifleri
Ankara 23 (Akşam) _ Bildirildiğine göre, Tarım Bakanlığınca yeni bir kanun tasarısı hazırlanmak la, bu tasan Lle Ziraat Bankası ve Tanın Kredi Kooperatiflerinin "Tarım Bakanlığına bağlanması düşünülmektedir. Bakanlıkların bu mevzudaki mütalâaları alındıktan sonra tasan, önümüzdeki günlerde Meclise sevkedilecek-llr.
çıktığını, bunun ise hakiki İhtiyacın 40 La birini teşkil ettiğini, bu yıl bir çok dispanserler, pa-vlyon, hastane yapılacağını söyledi. Gene bu yıl, İstanbul, Beyoğlu Zükûr hastanesinin hariciye ve cild hastanesi haline getirileceğini, Ankarada Olr çocuk hastanesi açılacağını, gıda mad deleri nizamnamesinin de bugünlerde Danıştay» verileceğini söyledi ve Sağlık bütçesi de kabul edildi.
Gümrük ve Tekel Bakanlığı bütçesi MüLaakıben Gümrük ve Tekel Bakanlığı bütçesinin mûzakerc-
alan sİ yapıldı. Tenkid ve tcmennl-Gürsoy, lerde bulunan milletvekillerine memleketin hijyen şartlarının,' cevap veren Tekel Bakanı dok-hayat şartlarına uymadığım tor Fazıl Şerefettln Bûrge. Rize söyliyerek söze başladı. Mikrob-J çayının Hindistaaın yüksek o-suz su, ucuz gıdp ve sıhhi mes-. yalarında yetişen Rasifkl çayla-ken temin edilmedikten sonra, n gibi »ayet nefis olduğunu söy Sağlık Bakanlığının yaptığı Iş-Jledl, yurdun senelik 1160 ton ça leri başarmış sayılamıyacağmı ya İhtiyacı olduğunu ve bundan söyledi ve veren-, mevzuuna te-, maşla:
(— Verem lle mücadelede fan! leziye kaçmamak lâzımdır. Her sene, 50 bin vatandaş bu hastalıktan ölmektedir. Yapılacak İş mütevazı olarak bu hastalıkla mücadeledir.» dedi. Bu hastalık için küçük paviyonlar tesisi gerektiğini söyledi.
Kansere de temas ederek, bu-hastalıktan da TÜTkiycde senede 60 bin kişinin öldüğünü, bununla ciddi surette meşgul o-lunmasını söyledi. Keyif verici zehirler İçin büyük şehirlerde, bilhassa İstanbulda, zabıtanın vazifesini tam olarak görmeme, sl yüzünden eroin, esrar, kokain gibi zehi-.lerin yayıldığını, karşı, lıarbden evvelki alışkan-fuhuşla da şiddetle mücadele hğm yeniden teessüs etmeğe gerektiğini söyledi. j başladığını söyledi. Adana, lz-
Gürsoy, başka memleketlerde mir, Mersin bira, Kütahyada da olduğu gibi, kan almak ve has-1 malt fabrikaları icunılacağını talaza kan vermek için Türkt-1 haber verdi Bürükselde yapıla-yenln üç yerinde kan bankası cak beynelmilel gümrük tarife-kurulmasını istedi. Son olarak leri ve ticaret genel anlaşması tekaüde çıkardan doktorlara kongresine davet temasla, bunların haksız olarak söyledi, tekaüd edildiklerine dair sözle-] Bakan, Teke] rin efkân umumiyede İyi kar- herhangi bir zam şılanmadığmı. bu gibi işlerde biraz daha titiz davranılma-sı gerektiğini belirtti.
Bakanın izahatı
Bundan mnra kürsüye gelen ; Sağlık ve -Sosyal Yardım Bakanı Kemali Bayezit, D. D. T. ; trahom, verem mücadeleleri hakkında İzahat verdi.
Bakan, verem hastalığı üzerindeki İzahatını genişleterek Ankaradakl Refik Saydam Ens- i ütüsünün B. C. G. aşısını İmal : ettiğini, Yakınşarkta eşi olrm- I yan bu mnesse senin bu sene ı tevsi edileceğini ve Yakınşarkm ihtiyacını karşılıya cağını söyle- 1 ledl. Veremle savaş hususunda'dıgma dair bir şey söyleyemi-memleketlmırin diğer memleket! yeceğinl, fakat devlet plânı lere örnek olduğunu, bunun için hazırlanırken bunun da ele a-Birleşmlş Milletler sağlık teşkl- tınacağını bildirdi. Bundan lâtının, Yatınşark doktorları i- sonra maddelere geçilerek büt-çln açacağı kuTsu İstanbulda1 Se aynen kabul edildi, yapmağa karar verdiğini belirt-1 ti .
Verem hastalarının yatak a-dedinin 1924 yılında 125 olması1
ancak 160 tonunun memleketimizde yetiştiğini anlattı. Yakında Rize çayının ihracat yapılabilecek duruma getirileceğini sözlerine İlâve etti.
Eskisine nisbetle rakı sarfiyatının azaldığına işaret eden . Bakan, misal olarak, rakı satışlarından, 8.5 milyon lira temin edilirken, şimdi 6.5 milyon lira sağlandığını belirtti.
Tütün saçışlarının günden gü ne İnkişaf eltlğlnl tütünle birlikte diğer Tekel maddelerinin de rağbet gördüğünü anlatan Fazıl ŞereRttln Bürge, Avrupa memleketlerinde ajanlıklar a-çılmasına devam Aimanyada Türk
edileceğini, tütünlerine
edildiğimizi
maddelerine yapmayı da düşünmediklerini bildirdi.
Abidln PbLoğlunun «Tekel Bakanlığının lüzumuna kani misiniz? seklindeki sorusuna cevaben, Şemseddln Gün allayın iş başına gelince, rasyonel devlet kadrosu hakkında profesör Neumark’a bir rapor hazırlattığını. Neumark’ın raporunda, bazı devlet dairelerinin birleştirilmesini, meuıur kadrolarında, tasarrufa gidilmesini tavsiye ettiğini, profesör' İsaac'ın da gene aynı şekilde bir rapor verdiğini anlattı. Bu rapor dairesinde, memur kadrosunda tasarrufa gidildiğini. Bakanlığın lüzumlu olup olma-
Baş tarafı 1 İnci şah if ede)
Cumartesi gününden itibaren kütüklerin doldurulmasına başlanacaktır.
Seçim kanununun 16 ncı mad desl mucibince kütüklerin hazırlanın asında parti müşahitlerinin bulunabileceği alâkalılara, tebliğ edilmiştir.
İzmir Belediye reisi namzetliğini koydu
İzmir 28 — Şehrimiz belediye başkanı Reşat Lebleblcloğlu, Cumhuriyet Halk Partisi içinde İzmir milletvekilliğine adaylığını koymuşU'T, Adaylığı, parti yoklama kurulu tarafından kabul edildiği takdirde muteber olacak ve belediye başkanlığından İstila edecektir.
Diğer taraftan İzmir vilâyetinde seçim kurulları başkanlık lanna tâyin edilen hâkimler an laşıiraıştır.
İzmir vilâyeti seçim kuruluna İzmir asliye hukuk hâkimi Servet Tan, tzrr-.it merkez İlçesi seçim kuruluna gene asliye hukuk hâkimi Müfid Tann, Kuşadası seçim kuruluna şefik şak rak, Menemen kuruluna ceza hâkimi Enver Agür, Urla seçim kuruluna hukuk hâkimi Şerif Kayhan. Torbalı seçim kuruluna, sorgu hâkimi Kudret Çuv-gın, Çeşme seçim kuruluna Mus tafa Karaoğîu, Kemalpaşa seçim kuruluna Enver Okvuran, Söke seçim kuruluna Tahsin Çerik. Seferihisar seçim kuruluna sorgu hâkimi Bayan Sakar başkanlık edeceklerdir.
İstanbul da seçim kurullarına başkanlık edecek yargıçlar
Istan buldaki seçim kurullarına başkanlık edecek yargıçlar şunlardır:
İl seçim kuruluna ceza yargıcı Seyfeddln Oğuz, Kadıköy İlçesi seçim kuruluna hukuk yargıcı Sıtkı Şefkatlioğlu. Üs-küdara ceza yargıcı Cemal Kö-seoğlu, Çatalcaya ceza yargıcı Ali Derinöz, Şileye yargıç Reşat Akdeniz, Silivriye yargıç Cahit Ajpar, Yalovaya sorgu yargıcı Halil Akıncı, Eminör.üne yargıç Tahsin İstanbullu. Bey oğlun a sulh yargıcı Niyari Hakgüden, ' Fatihe sulh yargıcı Şahin Şa- ■ hitier, Eyübe sulh yargıcı Celâl ] Yüzer, Beşik taşa icra yargıcı ; şerif Dlkbaş, Sarıyere yargıç ı Ferhat Dümeğe, Kartala sulh | yargıcı Sadreddin Berk. Adaia- ] ra sulh yargıcı İbrahim Teker, Bakırköye sulh yargıcı Reşat Saka, Beykoza yargıç Cemil ‘ Bengü başkanlık edecektir. Bu , zevat seçim işlerinde doğrudan ı doğruya Adalet Bakanlığı muhabere edeceklerdir.
Ue
Trabzonda tütün bakımevi
Ankara 23 (Akşam) — Tekel idaresince Trabzonda yeni bir tütün bakımevi yaptırılmasına karar verilmiş ve bunun için icabeden İstimlâk muamelesi neticelendirilmiştir Yakında yeni tütün bakımevinin inşasına başlanılacaktır.
Tarım Bakanlığı bütçesi
—................ »a u.u.aoı Bundan sonra Tarım Ba- mek fızere
na mukabil 1949 yılında 1278 e, kanlığı, orman devlet üretme |riicli.
ç İtlikleri, toprak işkri müdürlükleri bütçelerinin müzakeresine geçildi. Bazı hatipler söz aldılar. Vakit geciktiği İçin bu bütçelerin müzakeresine yarın (bugün) devam edil-oturuma son ve-'
Ayetullah ile Cihat Barışta, «Türidşc Meyi* baniyle İngilizce bir gazete neşretmişler ve bu gazeteyi bir .nüsha olarak çıkardıktan sonra, muhabirlik yapmak üzere dolgun maaşla Amerikaya gitmek isteyenlerin müracaat etmeleri için gazetelerle ilânlar ncşrelmlşlerdir. Bu ilânlara göre, muhabir olarak Amerikaya gönderilecek gençlere 900 er lira maaş, ayrıca orada gazete için alaca klan ilânlardan -da yüzde yirmi komisyon verilecektir. Bu tatlı İlânlara kapılan bir çok gençler Galatada Billûr hanındaki yazıhaneye müracaat etmişlerdir.
Bu müracaatçılardan, Amerikaya gönderilmelerinin temini karşılığı olarak bir sene müddetle sadakatle çalışacaklarına dair birer miktar nakdi teminat vermeleri lcabedeceğl söylen-
mlş, bir kısmı bu teklifi kabul elmiş, bir kısmının da mail durumu buna müsaade etmediğinden kabul edememişlerdir.
Bu arada Sabahat ve Perihan adlarında İki kız kardeşlen 150D, İstcfo İsminde birinden 700, şinasl adında diğer bir gençten de 300 lira kefalet parası alınmış, aradan haftalar, aylar geçtiği halde kendilerinin Amerikaya gönderilmediğini gören bu gençler polise ve ad-liyeye müracaat etmişlerdir.
Bu meyanda aynı yazıhanede LL «Telefonları temizleme şirketi» Q namiyle bir şirket kurulduğu Q_ ve bu şirket tarafından telefon Ç\| abonelerinden ayda birer lira^_ üzerinden altı aylık veya bir O senelik temizleme tahsilatı ya-pıldığı da alâkalılarsa haber O alınmış ve bu suç da yapılan bir cürmü meşhutla tesbit edilmiştir.
İşte bu şekillerdeki doland incilik suçlarından bir müddettir ikinci ceza mahkemesinde yargılanmakta olan Ayetullah İle1
Cihat Barış ta ’run duruşmaları 5*» sona ermiş ve hâkim Reşit Nomer, her ikisinin de suçlarını "O sabit görerek Ayetullahı beş ay, (D Cihadı da yedi ay müddetle'S hapsa mahkûm etmiştir.
Gene uçan ° daireler

2 (D > (D P
İthalât ve
ihracat
Ocak ayında yaptığımız ithalât ve ihracat miktarı
Diğer seyyarelerden geliyormuş!
Ankara 23 (A.A.) — Başbakanlık istatistik genel müdürlüğünden bildirilmiştir:
Ocak 1950 ithalât ve İhracatının miktar ve kıymetleri bir evvelki ay ve bir yıl evvelki ayni ay İle mukayeseli olarak aşağıda gösterilmiştir:
Tek aylık kıymetler (milyon lira) İthalât İhracat
Nevyork 23 (A.A.) — Bir bahriye binbaşısı dün uçan dairelerin diğer seyyarelerden gelen insanlar tarafından idare edildiklerine kani olduğunu söylemiştir. Bristol destroyerinin süvarisi olan binbaşı Robert Mc Laughlln bir makalesinde 60 santimetre kutrundaki iki uçan dairenin bahriye roketlerinden daha hızlı gittiklerini söylemek tedlr.
(Ocak 1950) (Aralık 1949) (Ocak 1949)
Tek
(Ocak 1950 (Aralık 1949) (Ocak 1949)
74.3
102.5
58.4
55.9
7LS
66.0
aylık miktarlar (bin ton) İthalât İhracat
917 146.0 1043
65.6
100.3
79.2
BORSA
c E K L E B
ısı »1.75
0.80 M12 SU
3090 >LS5 Z1.05
97.T5
tn.n
Binbaşı bu dairelerin diğer bir seyyareden gelen, canlı ve akıllı mahlûklar tarafından 1-dare edilen feza gemileri olduklarını iddia etmektedir. Mc-Laughlin bu dairelerden bir tanesini 1949 mayısında IVlıite Sands üssünde bir stratosfer mermisinin ateşlenmesini beklerken gördüğünü söylemiştir.
SARRAFLARDA ALTIK
T. Ticaret Bankası A rallin ÇlffUlRto
Karakolda bir hadise
ı Sadreddin Saf d er. Mesut isminde iki kişi evvelki gece Yel-değirmeni karakoluna giderek, bahçeler mühendisi Haşanın e-vlnl sormuşlar: karakolda yalnız bulunan polis Fethi, bilmediğini söylemiştir.
Müracaatçılar isteklerinde ısrar etmişler, bu yüzden münakaşa çıkmış, komiser muavini Zeki odaya girince ayni mevzu üzerinden münakaşa büyümüş ve mücadele şeklini almıştır. Bir aralık bir cam üzerine düşürülen komiser muavini yaralanmış ve tabanca çekmeğe mecbur kalınca, mücadele daha şiddetlenmiştir.
Nihayet yatakhanede bulunan üç polis yardıma gelmişler, müracaatçılar zorlukla yatıştırılmış ve birer tarafa konulmuştur. Bunlar ayrıca doktora da muayene ettirilmişlerdir. Dün san ıtrin r adliyeye verilmiş, bu sefer bunlar da baş ve kollarında yaraları bulunduğunu, memurlardan davacı olduklarını söylemişler, bu şekilde dâvanın görülmesi meşhut suçlar kanununun haricine çıkmış, ahkâmı umumiye dairesinde muamele yapılması kararlaşarak ikametgâha bağlanıp serbest bırakılmışlardır. Tahkikata devam e-dilmektedlr.

24 Şubat 1950
k t
AKŞAM
«Küllü münccdmün kez t ab!»
Yanlış bir karar
Komünizmin yeni taarruzu
Bütün müneccimler yalancı imiş: İslâmiyet böyle diyor. Fakat yine (lc. eski dinlerin de yaman bir ihtişamı olduğunu, ehramları, Baalbeklcri seyrederken için için seriyoruz. Ben şahsen Baalbek de, asırların ötesinden gelen tesirlere kapılmıştım; beraberimde bulunanlar da ayni duygulara kapıldılar. Ne zaman bir Hint fakirinin, bir Çin kâhininin, bir Tibet lamasının telkini olsa, en medenî insanlar, uzaklardan sesler gcliyormuşcasına alâka ile kulak kabartır. Bu sefer de öyle oldu:
Dünkü nüshamızın bir haberine göre. Suriye gazetelerinden biri, Asuri âlimlerine atfen, bu yılın nisanında - yani tir buçuk ay sonra - kıyamet kopacağı müjdesini vermiş. Asurî âlimleri, belki de. bizim bilmediğimiz sırlara vakıftırlar... Medeniyetleri meydanda...
Evet, kıyamet kopça ğı
müjdesi!
Zira, bu seferki kızılca değildir. Ne lâtif kıyamettir ki bu. başlangıcı tatlı, sonu büsbütün tatlı!
Asurî âlimlerine nazaran, kıyamet hâdisesi vuku bulmadan evvel, dünyada şimdiye kadar görülmemiş bir ucuzluk bağlıyacakmış. Hâdisenin arifesinde ölüler mezarlarından kalkacaklarmış.
Aman, hele şu ucuzluk olsun, onu görüp sonra ölelim... Tada tada.,. Doya doya... Ve sonra, sevgili ölülerimizle buluşalım. Konusalım, görüşelim, derdimizi anlatıp şikâyetlerimizi edelim, tesellilerini dinliydim, ahretten sual edelim:
— Dirilmek var mı? İnsan ölünce efciçı- olmuyor mu?
Cevap versinler:
— Şaşkın mısınız siz? Eğer ölüler «hiç» olsalardı, biz. mezarlarımızdan nasıl dirilirdik? Ruz-u mahşerde, siz de, işte bizim gibi yeniden vücut bulacaksınız.
— Öyleyse, ört ki ölem...
Hepimiz, o ucuzluktan sonra, o telâkiden sonra, bele o güzel beşaret haberinden sonra, sevinç içinde 6 Nisan bayramını beklerdik.
Geçen gün bir arkadaş, asrımızın imansızlığını şu sözlerle ifade etti:
— Ölümden sonra dirilmek olsa. Cennete değil a, a'rafa razıyım.
Başka biri şu cevabı verdi:
— Cehennem 7 katmış Belki şu devirde yaşadığımız dünya cehennemi hayatı, ikinci, üçüncü kat cehennemin hayatıdır. Daha derinine batmamak, üst katlarda yaşamak sartiyle cehennem havalına da razıym...
Hülâsa, Asurî âlimlerinin (Kıyamet kopacak!) haberini bu düşüncelerin tesirinde müjde gibi karşıladım.
Nisanın altısından sonra uzun bir tatil devresi.. Ne seçim, nc geçim, ne hidrojen. ne ideoloji kavgası... Oh, rahat... Yeni bir hayata in* tizaren... Ümit içinde, ■ nur içinde yatarız...
Ne mutlu.... Keşke...
Zira, illâllah...
(Vâ-NÛ)
Karadeniz demet tütün piyasası
Karadeniz demet tütün piyasası adıyla Marmara, Trabzon. Taşova ve Samsunda faaliyete geçecek olan piyasa fi Martta açılacaktır.
Diğer taraftan Karadeniz dizi (ütün piyasasında satışlar hararetle devam etmektedir. Tekel, yeril tüccar ve ecnebi firmalara şimdiye kadar 2 milyon 250 bin kilo mal satılmıştır.
İşvece satılan şaraplar
Tekel idaresinLn dış pazarlara sattığı malların sayısı gitgide artmakta, bu suretle idare hayli döviz kazanmaktadır. İs-vecln Lsteğl üzerine Teklrdağın beyaz dom isek şarabından bıı memlekete dün yeniden 45 bin litre şarap yollanmıştır. Diğer taraftan İngiliz firmaları da likör almak istediklerini bildirmişlerdir. Şimdi Tekel idaresi bu likörlerin sevk lya t hazırlıklarını yapmakladır.
Gazi terbiye enstitüsündeki müzik şubesi lâğvediliyor
Milli Eğitim Bakanlığı bu sene orta okullar gibi lise sınıflarında da müzik derslerinin okutulmasını kabul etmiş ve bu karar memnuniyetle karşılanmıştı.
Buna mukabil ayni Bakanlığın aldığı diğer bir karar şikâyetlere yol açmaktadır. Bu da memleketimizde musiki öğretmeni yetiştiren Gazi terbiye enstitüsündeki yegâne şubenin lâğvedilmesi kararıdır. Evvelce orta okullarla öğretmen okullarına musiki Öğretmeni Anlamdaki musiki muallim mektebinde yetiştirilmekte İdi. Burası kapatılmış, yine Ankarada , na*ı terbiye enstitüsüne bir ; müzik şubesi ilâve edilerek hoca ihtiyacının bu suretle karşılanmasına karar verilmişti.
Milli Eğitim Bakanlığı, üç sınıflı olan bu şubeye artık yeni talebe alınmamasını, mevcut sınıfların da birer birer lâğvedilmesini okula bildirmiştir. Bunun üzerine Gazi terbiye enstitüsünde halen müzik şubesinin bir sınıfı kalmıştır. Bu sınıf da mezun olunca şube tamamen kaldırılmış olacaktır.
Alâkalılara göre Bakanlığın kararındaki İsabetsin.1! ğin birinci safhası okullarda müzik ; dersleri arttırılırken müzik öğretmeni yetiştiren nıuessesenln geliştirileceği yerde kapatılmasıdır.
İkinci safhasına gelince: Bakanlık müzik öğretmenlerinin yetiştirilmesi meselesini de dü- . şünmüştur. ' Orta okullara öğretmen yetiştiren Gazi terbiye enstitüsünün türkçe, fizik -kimya, matematik, beden terbiyesi gibi şubelerine devam eden öğrencilerin kendi branşlarından ayrı olarak okulda açılacak müzik kurslarına da devam ederek buradan da sertifika almaları ve ihtiyaç ha-Jlndc meselâ türkçe öğretmeni-nln veya matematik öğretmeni- , nln aynı zamanda müzik dersleri de vermesi uygun görülmektedir.
Bilhassa fizik rlnln musikide - ses bildikleri İçin - iyi alacağı ~ ’ edilmiş.
Alâkalı zevata göre musikimizin arap saçı gibi karışık bir manzara arzettiğ! bu zamanda ciddi bir müzik terbiyesine ancak okullardan başlanabilir. Bakanlığın kararile müzik bahsindeki bilgisi kurslarda edinilmiş basma kalıp bir kaç şeyden ibaret olacak öğretmenlere müzik derslerinin okutulmasını tevdi etmek memlekette müzik anlayışında geriletici bir tesir yaratacağı ısrarla söylenmekte ve Bakanlığın bu yolda daha ciddi kararlar alması temenni edilmektedir.
Bakanlıkça
Figaro: “ Hedef Batıdır, fakat harb sahası Asya ve Afrika kıtalarına nakledilmiştir,, diyor
Fransa’da komünist tahrikatı son zamanlarda artmıştır. Figaro gazetesi bu münasebetle yazdığı bir makalede diyor ki:
Afrika’da fil dişi sahil müstemlekesinde »Afrika demokratik toplan tasu. diğer adıyla Komünist partisi tarafından çıkarılan hâdiseler, Çin Hlndlstarunda Ho Şi Mlnh’in Sovyet hükümeti tarafından tanınması, Fransada Çin Hindistanlım malzeme gönderilmesine mâni olmak için tahrikatın artması ve baltalama hareketleri, harb malzemesi imaline mâni olmak, Amerikan malzemesini çıkarmamak teşebbüsleri İle aynı zamana raslıyor. Bütün bu vakayl arasında bir münasebet olduğu meydandadır. Ortada İyi hazırlanmış bir taarruz vardır, hedef Fransanın maddi kuvvetini ve dünyadaki nüfuzuna mahvetmektir.
Dünya politikasında Fransa-nın rolü hiç şüphesiz 12 sene evvelki gibi değildir. Mamafih Fransa. İşgal ettiği mevki do-layıslie, Sovyetlerln yayılma politikasında birinci derecede mühimdir. Avrupa kıtasında Akdeniz, Almanya, İngiltere İçin müdafaa hattı va2iyetln-dedir. Bir parça sarsılırsak Doğudan bir İstilâ hareketi bütün Batı Avrupayı kaplayabilir.
Has ekmek ve francala
öğretmenle-bahslni neticeler tahmin
Bir mahalle halkının Valiye teşekkürü
Şişil bucağı Meşrutiyet mahallesi muhtarlığından: Sayın Vali ve Belediye Balkanımız Ord. Prof. Dr Fahrettin Kerim Oükay şimdiye kadar hiç bir Valinin gelip görmediği mahallemize bağlı harap sokaklardan bir kısmını teftiş ederek bu sokakların hazin halini görmüş ve halk Be de yakından temas ederek dileklerini dinlemiş ve uzun zamandanberl hasta bulunan çok fakir bir dul kadını da kulübesinde muayene ederek derhal hastaneye kaldırılmasını emretmiştir.
Sayın Valimizin bu suretle vaki ziyareti on bini mütecaviz mahallemiz halkım cidden sevindirdiğinden sonsuz teşekkürlerinin arzını rica etmektedirler.
Rize çay fabrikası
Mart başında Tekele devrolunuyor
Sahlfe 3
Barem dereceleri
Afrika’daki vaziyetimiz de sene zarfında neticesiz kaldı. böyledlr. Akdeniz kıyılarında Batı Avrupada komünist par-Ouinc körfezine kadar uzayan1 tiler, ilerlemek şöyle dursun, Francız topraklan Avrupa 11e' gerilediler. Sovyet Rusya Ber-Orta ve Güney Afrika. Yakın Un muharebesini kaybetti, AI-ve Orta Doğu, Hint Okyanusu'man umumi efkârı komünizme arasındaki muvasala hatlarını karşı tahmin edilmeyen bir kontrol etmektedir. Son harb- mukavemet gösterdi. Titanım de kati bir rol oynamış olan istiklâl hareketi Balkanları Afrika üçüncü bir Dünya har- sarstt. Yunanistan’da komünist binde kati manevralara saha isyanı neticesiz kaldı. Marshall olacaktır. Atlantik Okyanusu-1 yardımı Avrupa devletlerine nun en mühim stratejik yolu harb sonu maddi günlüklerini Dakarda nihayet bulur. Komü- yenmek imkânını verdi, nist partisinin Batı Afrika'da çıkardığı karışıklıklar Afrlka-nın en mühim limanlarından biri olmak üzere bulunan Abl-can yakınında başgöstermiştlr.
Çin HlndJstanındakl küçük ordumuza gelince, bazı Fransızların arkadan darbe indirmek için çalışmasına rağmen, bu ordu, sen elerden beri büyük azimle burada harbe devam ediyor. Bu harb sahası dünyanın zaten sağlam olmıyan muvazenesini bozabilir. Çin Hln-dlstanındakl Fransız şeddi yıkılacak olursa Moskovanın tam kontrolü altında bulunan komünizm dalgası Avustralya kapılarına kadar gelecek ve İngillzlerin Singapııru muhafaza etmek suretile elde tutmağa çalıştıkları muvasala, hatlarını kesecektir.
Bugünkü vaziyette Rusyamn doğrudan doğruya müdahalesi olmadıkça, Batı Avrupada bir komünist teşebbüsü neticesiz kalmağa mahkumdur. Böyle bir müdahale İse harb demektir.
Buna mukabil komünizm Çin’de, milli hükümetin fena idaresinden İstifade ederek yüzlerce milyon insana hâkim oldu. Bugünkü harb yine Batıya karşıdır. Fakat harb sahası Batının zayıf olduğu Asya ve Afrika kıtalarına nakledilmiştir.
Ho Şl Mlnh’in Sovyetler tarafından tanınması bu bakımdan dikkate şayandır. Bu hareket her türlü şüpheyi ortadan kaldırmakta. Ho Şl Mlnh’ in hakiki çehresini meydana I koymaktadır.
Bugünkü vaziyet şudur: Sovyetlerbı Batı Avrııpaya münizm yeni bir taarruza karşı yaptıkları taarruz son 3 iniştir.
Kurulduğu gündenberl Tarım Bakanlığının malı olarak çalışan Rize Çay Fabrikası 1 Mars çarşamba gününden İtibaren Tekel İdaresine geçmektedir. Bu suretle şimdiye kadar İstihsalinin tamamını Tekele satan bu fabrika şimdiden sonra bu idarenin teşkilâtına girecektir
Diğer taraftan bildirildiğine göre 1949 yılı İçinde fabrikadan 100 tan çay İstihsal edilmiştir Bu miktar, memleket ihtiyacının yüzde onuna tekabül etmektedir.
Hâlen Rlzede 30 bin dönüm çay tarlası işlenmektedir. Geçen yıl yapılan hazırlıklar üzerine bu yıl fabrikadan 200 ton çay istihsal edilecektir.
Tortum şelâlesi derneği
Erzurumda kurulan (Erzu-rumu Tortum Şelâlesiyle Işıklandırma ve Kalkındırma Derneğimin İstanbul şubesi vûcude getirilmiştir. Dün toplanan şube mensuplan, yalnız Erzurum ve civar vilâyetleri değil, bütün Türle iyeyi ilgilendiren bu derneğin gayelerini belirten bir izahnarr.e neşrine karar vermişlerdir.
Ko-geç-
Türk dilini geliştirme derneği kongresi
Geçen yıl kurulmuş olan «Türk dilini geliştirme derneği» Uk kongresini 25 Şubat 1S50 Cumartesi günü saat 17 de Eminönü halkevi küçük salonunda yapacaktır.
İşçilere
arsa
Sahte gümüş yüzükler
Yakında bu hususta bir tebliğ neşredilmesi bekleniyor
Bu senekl hububat mahsulünün bereketli olacağı tahmin edildiği gibi dış memleketlerden de buğday İthalâtı imkânları sağlandığı İçin ekmeklerin ıslah edilmesi uygun görülmekledir.
Alâkalılara göre hükümet, Mart ayında büyük şehirlerde has ekmek ve francala imalâtına müsaade edecektir. Vali ve Belediye Başkanı Ankaradan geldiği zaman ekmeklerin ne zaman ıslah edileceği sorusuna:
— Bu işten malumatım yok. Fakat bunu ekmeklerin ıslah edllmlyeceğl manasına almayınız, demiştir.
Belediyeye henüz yeni tip ekmekler hakkında Ticaret ve Ekonomi Bakanlığından bir Iş'arda bulunulmamışsa da cereyan eden bazı muamelelerden bu yoiaa yakında bir tebliğin neşredileceği anlaşılmaktadır.
Ucuz arsalardan bir kısmı işçilere verilecek
ı
Hacıların getirdiği yüzüklerin bir kısmı bakır çıktı
Kaçak tütün ve rakılar
Tekel takip teşkilâtı tarafından son bir hafta içinde Artvin. Trabzon ve Gerzede külliyetli miktarda kaçak tütün ve Antal-yada da 1025 litre kaçak rakı yakalanmıştır.
RADYO
Üsküdar halkevinde Türk destanları günü halkevlnln, yayılması ve sevil-
Üsküdar
kültürünün _ _ ____ ________
meal yolundaki hareketleri devam etmektedir. Türk temaşası ve Türk masalları üzerinde yapılan toplantılardan sonra bu hafta da Türk destanları üzerinde çalışmalara tahsLs edilmiştir.
Destan ________
Hilmi Ziya Ülgen açacaktır. 20 Şubat Pazar günü 6aat 15,30 da profesgr Hilmi Ziya Ülgen destan mevzulu bir konferans verecektir. Bu herkes gelebilir.
5238 sayılı kanun gereğince meskenslz halka tevzii kararlaştırılan ucuz arsaların bir kısmı işçi temsilcilerinin müracaatı üzerine belediyece İşçilere tahsisi kararlaştırılmıştır, şehrimizdeki çalışma Müdürlüğü de İşçilerin bu taleplerini desteklemiş ve bu arsalara mesken İnşası İçin bir de koo-peratir kurulması kararlaştırıl-1 iniştir. Bu kooperatifin statüsü tesbit edilerek alâkalı makam- Amerikan talebeleri ların tasdiki ’ ’ " ’
gönderilmiştir.
Bu mesken kooperatifinin sermayesi. Nisanda yürürlüğe girecek olan İhtiyarlık sigortası kanunu hükümlerine göre ücretinin yüzde dördü işçiden, yüzde dördü de İşverenden alınacak primlerden meydana ge-lecektlr. tstanbuldakl İşverenlerden 1950 kesilecek bu primle ı nun 2 milyon lirayı tahmin edilmektedir.
Afyon (Akşam) — Bu yıl. hacıların getirdiği hediyeler arasındaki gümüş yüzüklerin bir kısmı sahte çıkıyor. Bakır; yüzüklerin gümüş suyuna batı-; rılarak Mekke, Medine’de sahte tacirlerin hacılara sürdüğü anlaşılıyor. Bu sahtekârlık muhitte hayret uyandırmaktadır.
İktisat fakültesi
İçin Anka raya
işçilerle senesinde yekûnu-bulacağı
Tahsillerini İkmal etmek üzere memleketimize bir Amerikan talebe grupur.un geldiği ve bunların bilhassa ekonomik konularla İlgilendiği anlaşılmıştır.
Bu talebelerden bir kısmının İktisat fakültesine vaki müracaatları. bu harta toplanacak fakülte meclisinde konuşulacak ve kendilerine rehberlik yapacak öğretim üyeleri İle takip edebilecekleri dersler hakkında bir plân hazırlanacaktır.
Izmire giden öğrenciler

Muallimler birliği balosu tehir ediliyor
Bazı teknik hazırlıkların ikmal edilememesi yüzünden 6/Mart/950 de yapılacak olan birlik balosunun 297Mart'95O yc tehir edildiği haber alınmıştır.
949 yılında likör istihsali ve istihlâki arttı
Verilen malûmata göre 1949 yıl İçinde yurtta likör istihsal ve İstihlâki yüzde 35 nispetinde artmıştır. Likör fabrikası imalâtının hepsi birden hesap edildiği takdirde, cin, konyak, vermut ve şaraplı lçiklerle beraber umum İstihsal artışı yüzde 31 6 nispetini bulmaktadır. Bu İtibarla bu yıl likör fabrikası, İç ve dış İstihlâkin gitgide arttığını hesaplıyarak İstihsalini daha da çoğaltacaktır.
İzmir (Akşam) Sömestr tatilinden faydalanan Ankara ve İstanbul fakültelerinden müteaddit öğrenci grupları şehrimize gelerek tetkiklerde bulunmuşlardır.
İzm ir deki muhtelif sanat müesseseleri, eski İzmir hafriyatı (Agora ve Bayraklı civa-toplantılara n), müze, Bergama ve Efes | harabeleri, bilhassa gezilerek
haftasını profesör
görülen yerler arasındadır.
Ankara Teknik okulu öğrencileri de fabrikaları ve Çam-altı tuzlasını gezerek inceleme-, ler yapmışlardır Yukarıdaki] resimde Ankara Teknik okulu öğrencileri, Atatürk'ün annesinin Karşıyakadakl kabrine çelenk koyarken ve tuzlada tetkikleri esnasında görülmektedirler.
Aksa rayda Yenlkapıda Kumsal sokağında 77 numarada oturan Kftmran Yenerin 1 yaşındaki çocuğu Gülsev. dün beşikte yatmakta iken tülbendin boynuna dolaşması İle boğularak ölmüştür.
Tahkikata savcılık el koymuş, adalet doktoru cesedi muayene ederek morga kaldırılmasına lüzum göstermiştir.
istanhül kadyosd öğle vt akşam pıehramları
12.57 Acılı» vc programlar 13,M Haberler.
13,13 Şarkı ve türküler «PL» 13.3(1 Çefltli hafif münlt «Pl».
13.50 Şarkı vc türküler Okuyan: Mujll.l Yakar. Çalanlar: Sadi Ijllgy tzrrddln tikte. Yorga Bacanı».
11.30 Sertleş saat
U.« Passo Dubleler «Pl.».
15,00 Programlar vc kapanı»
17.57 Acılı» ve programlar. 18.00 Dans mü/lîi «P1 .»
10.15 Trabzon kurtulurunun 31 nel yıldönümü münatcbcUyle Trabzon liselerinden yetişenler cemiyeti folklor korosu konocrl.
18.30 Piyano soloları (PJ»
18.43 Memleket havaları. Çalan ve okuyan. Haiti Kahraman.
19.00 Haberler
19.15 Halil ara müziği .PI ».
1040 Radyo »enfonnı orkestrası konseri.
2Û.00 Saz eserleri Çalanlar- HOseyin CogkUner ‘Kcnunı. Maksut Ar-sunar (Tamburi,
20.15 Gelir vergUl M0t|
20.30 Dinleyici istekleri (Türk mü-zlgb.
21.00 Lrtanbulda fikir vc sanat hareketleri. Konudan- Şevket Ha-(lo.
21.10 Ara müziği «PI».
21.15 Fasıl heyeti koıuert cKürdlIl-lıicnıkAr»
22.00 KonscrtO «PI..,
22.30 Dans müziği «Pl.».
22.45 Halterler.
23,00 Dana müziği «PI.».
83.30 Programlar ve kapanı». ‘İNKARA RADYOSU
öğle ve akşam programlan
12 28 Açılı» ve program
12 30 M. s. ayarı ve Şarkılar. 1X00 Haberler.
33.15 Melodiler (PI. >3,30 öğle Gazetesi.
13 45 RltimcHiSr tPL)
14.00 AUjıun programı Hıwı raporu ve kapanı».
17.58 Açılı» ve program.
18,00 M. S. ayart vc incesaz (Yegâh fasın.
10J0 Konuşma,
18.45 Piyano İle caz (PI.). 19.000 M. S. oyarı ve Haberler.
11.15 Gcçml&tc Bugün 1030 Tarihi Türk mlloCL 20.00 Menuhm in kemanı LPL).
20.15 Radyo Gazetesi
20.30 Serbes Saat.
20.35 Meşhur tenor ve sopranolar (PL).
21.00 Kontı»ma : (Türkiye'de Marshall plânı).
81.15 CchUmana • Do Majör 2 nci senfoni (Pl,),
22.00 Konuyma; B. M M saati.
23.15 Varyete müzikleri (PL). 22,25 Riclıard Strauss'lan LledTee,
22.45 M. S. ayarı vo Haberler. 23.00 Program vc kapanı».
Yarin sabahki orogram
7.30 M. S. ayarı.
7.31 Neşeli parçalar (Pl,).
7.45 Haberler vc hava raporu. 8.00 Şarkılar (PLİ.
8.15 Tangolar (PLİ.
8.35 Günün programı.
8.30 Çejltli ha(H millik (Pl.).
900 Kapana.
Tekel memurlarının, hâlen tabi bulunduktan haremde bîr üst derecede maaş almalarının temini için Bakana müşterek hır telgraf çekerek delâletini rica ettiklerini gazetede okudum.
Öteden beri bu mevzu üzerinde birçok dedikodular, haklı şikâyetler devam etmektedir.
Malûm olduğu üzere devletin bir maaş baremi vardır, devlet memuriyeti bu bareme göre on dört dereceye ayrılmıştır. Memur sınıfına dahil bulunanlar baremdeki derecelerine göre aylık alırlar, emekliye ayrıldıkları zaman alacaktan maaş da barem derecesi üzerinden hesaplanır.
Tekel, Denizyolları İdareleri de devlet teşkilâtına bağlı müessese!erdir. Buralarda aylıklı olarak variftL görenler de memur sınıfınifj dahil ve bareme tabidirler^ fakat her ne hikmetse, maâ^j noktasında diğer memurlar.-^ dan aynlırlar. Meselâ Maii-O ye teşkilâtında baremin dör-_ düncü derecesinde bulunaıiQ bir memur cetvelde bu dere*— ceye tekabül eden maaşı al-j2 dığı halde, Tekel ve Dcniz-(D yollan İdarelerinin aynı de-> recedekî memurları, aylıkla-(|) rını beşinci derece ü?erin-(D den alırlar, kanunun fâvıaj“~ ettiği şartlar dahilinde m ekliye ayrılırken tekaütlükfy maaştan da bir aşağı dereci-inerinden hesaplanır.
Kanun nazarında aynı rle#S recede vazife, vecibe ve me-ÖJ suliyeti haiz bulunan. avn§* şartlar altında terfie ha|^ kazanıp derece alan memurlar arasına maaş bakımından sınıf farkının girmesi cidden gariptir. Hayatını vakfettiği memuriyet kapısında vazife ve mesuliyet bakımından ayni seviyedeki meslekdaştarına nispetle hakkından bir derece
aşağısını almak ve â-
hiri ömründe de aşağı derece ile emekliye ayrılmak bir memur için acıdır. Hak noktasında bu ayrılığın memurlar arasında ikilik doğurması da tabiidir.
Alâkalı makamların, içtimai adalete uygun bir kararla bu farkı ortadan kaldırarak binlerce memurun mağduriyetine nihayet vermelerini bekleriz.
iij
Nazar boncuğu!
Son günlerde şehrin birçok semtlerinde ekmekler büsbütün bozuldu, hamur halinde çıkıyor. Okuyucularımızdan aldığımız şikâyet mektuplarında. alâkalıların nazarı dikkatlerini cclbet-memiz isteniliyor.
Buna biz de gayret ediyoruz amma her şevden evvel, dikkatini çekecek nazarları bulsak birer nazar boncuğu takacağız. Cemal Refik
Türk kadın birliğinde eğitim kolu
Türk kadın birliğinde bir eğitim kolu teşkil edilmiştir. Kot üyeleri: Prof. Sara Akdik. öğretmen Medlha Gezgin. Zehra Celâsun, Hesna Bumbara. İktisat fakültesi İçtlmalat enstitüsü memurlarından Mediha Arol ve Hadlye Sarhan’dır. Bu kol radyo konuşmaları konferanslar. sinema ve alle-okul birlikleri toplantılarında kona üzerinde yapacağı konuşmalarla faaliyete girişecektir. Diğer taraftan çalışan kadınlar kolumuz fabrikalardaki işçi kadınlarla yaptığı konuşmalar» devanı' etmekte ve bu fabrikalarda kreş yuva açılması İçin teşebbüslerde bulunmaktadır.
Bandırma vapuru mart ortalarında geliyor
kalyanın Anduldo gemi teı-githiaruıda İnşa edilen Bandırma vapurunun mürettebatı gemiyi memleketimize getirmek üzere 3 martta Batı Akdenlc seferine çıkacak «Giresun» vapuru ile Napoli'ye hareket edecektir.
Bandırma vapurunun mart ortalarına doğru limanımıza gelmesi beklenmektedir.
İTURALİ
| öksürüğü keser |
Sahile 4
AKŞAM
24 Şubat 2950
Lübnan mektupları
“Bugün musikimiz başıboş bir haldedir. Klâsik Türk musikisini piyasadan kurtarmak lâzımdır,,
Ankara radyosu sanatkârları arasında belki de bir daha Fermanların ismini sayamıyacağız. Son günlerde Ankarada herkes Fcrsaniann çok yakuıda İstanbul» nakledeceklerinden bahsetmektedir.
İstanbullular için oldukça sevindirici olan bu haberi yerinden tetkik etmek üzere Helik Fersanın Sıhhıyedeki apartmanına yollanıyorum Kapıyı üs-tad bizzat açıyor. Evde bir de misafir var; değerli bestekâr Suphi Ziya. Türk musikisine ait muhtelif meselrlerl münakaşa ediyorlar, Üç sene evvel 110 yaşında olduğu halde vefat eden Leon Hancıyan efendinin 4 bin eserlik zengin koleksiyonundan, eski ve henüz meydana çıkmamış eserlerden bahsediliyor.
Meğer bazı eski bestekârlar, »an at kâr! ar besteledikleri veya söyledikleri şarkıllunn notaya alınmasını hiç istemezlermiş. 6uphl Ziya bey bu mevzuda bir vaka anlatıyor.
Dolapta yazılan notalar
Eski sonatlardan meşhur bLr Bol ahenk Nuri bey varmış. Nuri bey de katiyen şarkılarının notaya alınmasını istemez ve bu gibi tekliflere şiddetle muhalefet edermiş. Halim paşa bir , gün Nuri beyi Yeniköydekl yalısına davet etmiş re salondaki bir dolaba da daha evvelden Leon Hancıyatı efendi ile meşhur alaturkacılardan Me hkzet'I yerleştirmiş Yalıda gece yemekler yenmiş, sazlar çalınmış. Nuri bey de bütün meşhur şarkılarını söylemiş. Sancıyan efendi İle Mellkzet de tek şarkı kaçırmadan sütün besteleri dolapta notaya almışlar.
Bunun gibi bir yığın hikâyeler anlatılıyor. Derken Refik bey içerideki odasına gidip bir yığın vesika getiriyor. Daha hiç duyulmamış bir takım besteler. Kimisi Hamp arsan notasile (Ermc-ni notası) bir piyango bl Jetinin arkasına yazılmış, kimisi Kel Haşan el İlânının arkasına. Bir yığın karmakanşık-ya-sılar. Fakat klmblllr bunların ve bunlar gibilerinin içinde ne kıymetler yatıyor Her halde bu gibi eserlerin derlenmesi
Refik Fers&nlar İ&tanbula naklediyorlar
Lâf lâfı açıyor, biz de nihayet mevzuu İstanbul» nakil meselesine intikal ettirebiliyoruz. Meğer ortada dolaşan şayialar ciddiymiş. Refik Fersan şöyle diyor:
(— Ankaradan ayrılmayı düşünmüyordum ama maalesef kısmın rahatsızlığı buna Lmkân vermiyor. Ankaranm havası kı ama hiç yaramadı, bu sebeple Istan bula gitmek mecburiyetin de kalıyoruz. Diğer taraftan İs-tanbuldan da bir teklif almış bulunuyorum. İstanbul konservatuarında eski alaturka bestelerin toplanması için bir der-
lâ-
leme heyetinin kurulması düşünülüyormuş. Bu heyette çalışacak azalar arasında benim de İsmim zikrediliyor. Eğer bu mesele tahakkuk edecek olursa İstonbuia nakledeceğiz.
— İstanbulda ne gibi mater-yel üzerinde çalışacaksınız?
— Konservatuarda eskiden kalma bir yığın eser mevcuttur. Gerek bunların ve gerek dışar dan temin edilecek bir takım koleksiyonların derlenmesi klâsik musikiye bir çok şeyler kazandırabilir. Dalıa yaprağı açılmamış metruk âsâr mevcuttur.
Musikimizin bugünkü durumu
Türk musikisinin bugünkü du rıınıu hakkında ne düşünüyor» [sunuz?
— Bugün maalesef musikimiz başı boş bir haldedir. Hiç kıymeti olmayan bir yığın şarkılar besteleniyor. Bir yığın yıldızlar parlıyor, bu şarkıları okuyorlar. Böylecc klâsik Türk musikisi bor be t edilmektedir. Klâsik Türk musikisini meyhane musikisinden. piyasa musikisinden ayırmak lâzımdır. Piyasa, sanat kaatllidlr. Klâsik musikiyi piyasadan kurtarmak icap e-der.
— Bunun için neler lâzımdır?
— Bugün bizim musikimizin en büyük derdi mekteptir. Vakit kaybetmeden Ankara ve İstanbul konservatuarlarına Türk musikisi nazariyat ve tatbikat dersleri konulmalıdır,
Türk musikisinin pollfonik bir hale getirilmesi için de Türk musikisinin iyice bilinmesi lâzımdır. Türk musikisini iyi bilen bestekârlar garb tekniğin de de zengin eserler verebilirler. Meselâ Adnan Saygun'un oratoryasında hâkim yalnız bir tek motifimlzdir. Halbuki alaturkayı iyi bilen bir bestekâr bir çok motiflerden istifade ederek çok zengin eserler verebilir.
Fahlre Fersan da aynı mevzu da şunları söylüyor:
(— Türk musikisinin ıslahı İçin sadece mektep kâfi değildir. Klâsik müzisyenlere sâha ve imkân temin etmek lâzımdır. Bugün radyoda beğendiğimiz bir sanatkâr az zaman son ra piyasaya düşmekte Ve bozulmaktadır. Halbuki ciddi bLr mektepte 1yi petlştlrllmiş bir sanatkâr piyasaya düşse, piyasayı ıslah eder ve zaten piyasaya düşmez. Konservatuar kon serlerinde piyasaya düşmemiş sanatkârlar bulunmalıdır. Bunun İçin konservatuarda çalışanların himayesi icabeder. Mu sikimizin bu durumuna her hal de müdahale edilmelidir.»
ANKARALI
Suriye - Lübnan münasebeti pek iyi değil
Muhalifler Meclisin feshi ve serbes
seçim yapılmasını istiyorlar
Beyrut (Hususi muhabirimizden) — Lübnan - Suriye müna-lebetl son günlerde pek İyi değildir. Öbrlye lle mevcut mali ve iktisadi anlaşma Hüsnü- Zaiın’in 30 mart 1949 darbesinden sonra hemen her giin ihlâl edilmekte ve böylcce Lübnanın ister istemez, Suriyenln bir parçası olduğu meydana çıkmaktadır. O kadar k|, bundan fevkalâde pirelenen Manini mebuslarından birisi. Meclisin iki gün evvelki bir toplantısında Samda bir elçilik ihdasını ve Lübnanm müstakil ve hükümran bir devlet olduğunun Suriyelilere bu tarzda gösterilmesini teklif eylemiştir.
Maddi hissiyatın ezici yükü altında belleri bükülenler kuru bir IstLklâl lâfından bir şey anlamamakta ve eski devri aradıklarını söylemekten çekinmemektedirler. Suriye; Lübnana küskün; Beynıt limanım kör-letmek İçin (Lazkıye) ye. bu mali darlık yılında İlk tahtada 24 milyon lira yatırıyor. Buğday vermiyor ve ekmeğin pahalılaşmasına sebeb oluyor: sınırlarda kontrol gittikçe sıklaşıyor; mali varlıklarının başı aynı Fransız müesesesine, Suriye ve Lübnan Bankasına bağlı olmasına rağmen, iki memleket akçesi arasındaki farkın sürekli dalgalanması Suriye ve Lübnan İş erbabının ticari bilançolarının sabit bir temel üzerinden tanzimLnl Imkânsızlaş'.ın-yor.
Bu sene kışın sert olması.hattâ ___________________
(Beyrut)a kar yağması sefaleti nlst partileri bütün bu keşme-büsbütün meydana vurdu; şehir'keşlerden en büyük ölçüde fay-dllenciLerie dolu; hırsızlık, bıçak. dalanmakta ve milletlerarası ve tabanca lle yaralama, velha- diğer kızıl teşekküllerin müza-sal cürüm grafikleri hep yük- I heretiyle propagandalarını ge-sclmekte; hükümet evvelce bir Üşürmektedirler. Hükümet bu tasarruf tedbiri olarak lâğvettiği mahalle gece bekçiliğini tekrar ihdas etti ve Belediye zabıtasından aldığı 160 memuru da katarak 300 gece teşekkül eden bir kadro yaptı- I
Mesih dininin Doğu ve hassa- | ten Arap dünyası ortasında en sebatkâr kalesi olan ve Katolik Papazının en sadık ruhani tebaasının yaşadığı Lübnanın bu yönden dalma faydalandığı imtiyazlar, kanunlarının özlerindeki müsamahakârlık, aldır-mayıcılık İdarî sahada da hükmünü icra etmektedir. Evvelki röportajlarımızın birisinde bir memurun nakil ve becayişinin bile ancak haftalarca bir nüfuz
Miimtaz Ener’ın sahne hayatının 25İDCİ yıldönümü
Artist: «Bizde tiyatronun ilerlemesi için her şeyden evvel iyi müellife, iyi esere ihtiyaç vardır» diyor
Tefrika No: S
gelinceye kadar giyebileceği elbiseler de bunların arasında...
Hepsinin katlarını bozuyor, elinde eviriyor, çeviriyor. Bozan yanağına, dudaklarına sürüyor, ■evîyor. Yüzünden endişesi artık dağılmıştır. Gözleri neşe ile parlama irinriır Fırtınayı da İşitmez oldu. Tepesi okşanan bir kedi gibi mesut; mini mini söyleniyor .
— Bunları giydiğini bir görsem... Ne de yakışacak sana... Esmere mavi yakışır, zaten... Sen de dayına toenzlyeceksln tabii.,. Simsiyah suçların kıvır kıvır... Tarağı görünce huylanacaksın. Ama olmaz! Saç taranmadan sokağa çıkamaz. Sonra, annesi bu Mazhar oğlana hiç bakmıyor, derler.
Ve dakikalar geçiyor. Mazhar oğlan, bu geçen dakikalar içinde hiç bir caniı varlığa nasip olmayan bir inkişal gösteriyor; Nazlının hayalinde büyüyor, büyüyor, kocaman bir delikanlı oluveriyor. Ve önündeki teferruat» bakarak gene kadip içini çekiyor; mümkün olsa, M azla arın bütün ömrünce giyebile-
Son 25 yıl içinde neler oldu?
İnsan böyle bir soru karşısında kalınca, hafızasında o an bir yığın olay beliriyor : Şii okuduğumuz yeni harfler Türklyede kabul edildi. Yine Türklyede şapka İnkılâbı yapıldı- Dünya muazzam bir ekonomik buhrana girdi, çıktı. İkinci Cihan Harbi patladı ve bitti. Atatürk, Roo-sevelt, Mussolini ve Bitler öldüler. Kutuplara seferler tertip edildi. Yeni devletler doğdu. Daha neler, neler oldu...
Yine bu "5 yi] İçinde bir sanatkâr kendi köşesinde çalıştı, çalıştı. Tam 25 yıl sanatından başka bir şey düşünmedi. 25 yılda diinya veya yurt çapında o-laylar sıralanırken, o, her günkü rolünü ve maklyajuu düşündü-Şlmdl de jübilesinin hazırlıklarıyla uğraşıyor.
Önünde duran plân, bilet ve cetvellerden bir ara başını kaldırdı, Alnında biriken terleri sildi.
— Ticaretle yakından, uzaktan ilgili işler benim harcım değil, dedi. Neylersin ki 25 yılda bir kere katlanmak lâzım.
Sanat Dostlan Cemiyetinde, bir masa haçında Mümtaz Ener, le konuşuyoruz. Yanımızda onun sanat dostları. Mümtaza ağır gelen İşleri seve seve paylaşmış, çalışıyorlar.
En büyük tesir
Ona, 25 yılın, üzerinde bıraktığı en büyük tesiri sordum-
— Çok şeyler kaldı, dedi. Fakat en mühimi, her akşam başka bir adam olmağa çalışmanın neticesi olarak yerleşen İnsan tanıma hassasıdır. Bu hassa her keşte bulunabilir, ancak sanatkâr, mesleğinde yerleştiği nispette bu hassayı ister istemez kazanacaktır.
— Sizce sanatkârın cemiyetteki rolü nedir?
— Sanatkâr, cemiyet hayatında en mühim Öğretmendir.
_ O halde sanat sanat için mİ, yoksa cemiyet İçin mİ?
— Sanat cemiyet İçindir.
Mümtaz Ener, 42-43 yaşlarında, uzun boylu, esmer, canlı, sıhhatli ve bütün dostlan tarafından sevilen sağlam karakterli bir İnsan. Kendisine bakınca, sanatkârın başarısında fizik yapının ne derece tesiri bulunabileceğini düşündüm ve sordum;
Şu cevabı verdi:
— Fizik yapının uygun oluşu. nun tesiri inkâr edilemez. Fakat aktörün sanatı ve şahsiyeti kuvvetliyse, sahnedeki sevgilisi kadar seyircilerini de pekâlâ kendisine hayran bırakabilir. Bunun misali de büyük Alman artisti Wemer Kraus'dur.
— Peki, sanatkârın başarısı için lüzumlu diğer hususlar nelerdir?
— Sanatkâr her şeyden önce duyan, hisseden insandır. Ancak hissettiği şeyi de hakkiyle ifâde edebilmesi şaTttır. Sonra, sıhhatli olmak lâzımdır, öyle ki sanatkâr, hiç değilse bir jübile-lik ömrünce dipdiri ayakta durabilme! idir. Daha sonra lisanı iyi bilmek, iyi konuşmak, sesi-
Mümtaz Enez
olarak bir bir olay Geçen hafta bir
polis
dan protesto bombardımanına tutulmuş bulunuyor. Bu arada meselâ Dünya Sendikalar Federasyonu umum kâtibi Louis Salllant bile işe karışıyor; ve mahpus komünistlere »Korkmayın, dayanın, sabırlı olun; a-leyhinlzdeki hükümlere itiraz e-din; ONU İçindeki adamlarımız ve teşkilâtımız da daldı olmak üzere sizi elimizdeki bütün vasıtalarla savunacağımızdan emin olun* mealinde telle teşci mesajları yağdırmaktadır. Size parantez de eğlendirici anlatalım:
komünist nümayişinde ateş ediyor ve TrablusJu bir işçi öldürülüyor; çenaze Trablus» naklediliyor ve bir alayla ve jandarma alayı dağıtmak istiyor; gene ateş peşrevi başlıyor; bllânço, biri ağır olmak üzere 6 yaralı; bir polis de yanlış nisan alan bir jandarma ar- 1 kadaşının kurşuniyle yaralanıyor. İşte bu esnada bir çavuş — ki gazeteler tarafından Ne-ron diye anılıyor — cenazeyi takib eden yoldaşlara «yıldırım» gibi saldırıyor ve diyor ki:
— Nasıl cesaret ediyorsunuz da, yaşasın Stalln diye haykırıyorsunuz?
Cevap:
— Kimse ağzını açmadı; böyle bir şey yokça vuş;
— Her halde böyle bir şey yapmışsınızdır; fakat bu bir ö-lüdür, AUahu ekber! diye haykırmağa mecbursunuz.
Cevap:
— Bu adam. Allahın tabii ölü. miyle ölmedi Btz. bu sırada onu öldürenlere okuyoruz.
Miikâleme burada bitiyor. A-sıl adı Fawaz olan çavuş tabancasını çekiyor; ateşe başlıyor: arkadaşları da aynı şeyi (Arkası 5 inci sahifede) E 1...................... "■
TAKSİM Sinemasında
Bugün matinelerden itibaren
Aşkın Göz Yaşlan — Fakir Çocuklar — Kızım Duymasın
Fimler inden daha acıklı

_ lusa naklediliyor ve bir
*’■' x mezarlığa götürülürken
Yeni Jandarma Koınııtanı Albay Cemil Hatip
savaşından sonra rnüküıı olabildiğini yazmıştık; meselâ yeni Umum Jandarma Komutanı ancak böyle bir çekişmeden sonra bu makama oturabilmiş-tir. tik icraatı: Jandarma erat ve subayların m hükümet konağına girmelerini yasak etmek olmuştur; böylece maiyetinin Bakanlara, yüksek devlet memurlarına iltimas için baş vurmalarına, daha doğrusu politika yapmalarına mâni olmak istemiştir.
Komünist faaliyeti
Suriye ve Lübnan gizil komü-
iliştirmektedirler. Hükümet şubat ayı başından İtibaren komünistlere karşı sert davranmağa karar verdiğini ilân ve İspat etmesi üzerine her ta raf -bekçlslnden1 tâki gizil komünist yuvalann-
UYUMAYAN ADAM
En nefis cazlar — En ahenkli sazlar — En ateşli şarkılar ve en 2engln sahnelerle süslü... Aşk... He-yecan ve iztirap factaSL
Beşiktaş Kaymakamlığı Bekçi işleri Komisyon Başkanlığından:
1950 yılı bekçi verelerini gösteren tahakkuk listeleri 21 2.950 tarihinden İtibaren 15 gün süreyle muhtarlık binaları önüııe a-sılm ıştır.
1949 yılı ücretlerinin ayni olan bu ücretlere İtirazı olanların Beşiktaş Kaymakamlığına birer dilekçe Lle müracaatları İlân olunur.
2361
[
Sukut etmiş fettan bLr kadının aldatıcı ve şatafatlı sözlerine kendini kaptırmış, ömründe aşkın ne olduğunu tatmamış zavallı ve tecrübesiz bir adamın heyecan ve göz yaşla-riyle seyredilecek ibret dolu hayatı...
Kadın sefalıet âlemlerinin baş döndürücü ihtirasları — Pespaye bir hayatın iç yüzü... Sefalet uçurumuna yuvarlanan gabi bir adam—
Hayatınızda bir daha eşine rasttayamıyacıığınız bu büyük faciayı sayın halkımıza candan tavsiye ederiz.
ÖZEN FİLM
ceği ne varsa şimdiden tedarik edecek. Ona gardroplar tahsis edecek...
— «Anne!» diye beni çağıran sesini bir İşlisem!
Hasret duyuyor. Daha üç kocaman ay var. Ve oğlan «Anne» diye sesleninceye kadar da ne kocaman aylar... Zaman geçmek bilmez ki...
Açılmadık tek bir paket kaldı. Büyük bir paket.
Nazlı, onu kasten en sona bırakmıştı. Minimini bir makasla sicimlerini kesip bu son paketi artan bir heyecanla açtı. Mazharın oyuncakları...
Çıngıraktan, filleri, ayılan, kedileri, palyaçolun; ve bir o-tomobll... Ancak, yedi, sekiz yaşlarında bir çocuğun oynayıp da zevk alabileceği bir o-tomobil...
Kendi de bu işe gülümsedi. E, belli olmaz... Yine bir harb patlar belki. Memlekete böyle güzel oyuncaklar gelmeyiverir. Mazhar mahrum kalmasın!
— Annen seni nasıl düşünüyor, görüyorsun ya?... Ama e-mlnlm, büyüyünce sen de anneni düşüneceksin. Sahici bir otomobilin olacak. Haftanın
ÇERÇEVE DI5I
---YA7AN? NİHAL KARAMA6ARALI -
AŞK VE MACERA ROMANI
altı günü kızları, bir gününde de mutlaka beni gezdireceksin.
Karyolanın önündeki seccadeyi katladı. Kurgusunu kurup otomobili parkenin üzerine salıverdi. Derken kendi dc oyuncağın cazibesine kapıldı, yataktan yere kaydı. Otomobil gittikçe genişleyen daireler çizerek dönüyor, dönüyor. Ve, Nazlı, oyuncağa karşı gösterdiği heyecandan mahcup alâkasını kendi kendine tevil çareleri arıyor:
— Hayır, makinede filân bir bozukluk yok... Mükemmel... Tecrübede muvaffakiyet... Oğlum Mazhar, sen...
Birdenbire duruladı. İleriye doğru uzanıp iki eliyle yapışarak otomobilin takırtısını kesti. zembereği elinde boşalttı. Kulak kabarttı, tüyleri diken
diken; aşağıdan akseden başka hir takırtıyı dinliyor.
Evet, muhakkak ki. evin İçinde bir ses, bir başka ses... Bir başka takırtı var... Vehim olabilir mİ ?
Kalktı, ayaklarının ucuna basarak kapıya yaklaştı. Hayal âteminden sıyrılmış, hakikat bütün korkunçluğuyla çırıl çıplak belirmişti: Yalnızlığı ve aşağıda vehim olmaktan çok uzak tıkırtı...
Korkuyla canı, kanı çekilerek ne yapacağını biiemekslzin bir kaç saniye hareketsiz kaldı. Derken, bir fasıladan sonra beyni yeniden çalışmağa baş-lacA. İlk aklına gelen tedbir, oda kapısını kilitlemek oldu. Fakat, kapı camlı. Mütecavizin cüretine bağlı; camı kırmak pek kolay...
Titreyerek yürüdü. Komodun gözönünden Cemilin bir vakitler kaybettiği tabancayı aldı. Pencereden ateş etse... İhtimal Vedia hanımın evinden duyarlar. Bahçıvanı uyandırıp yardımına gönderirler... Fakat, fırtına silâhın sesini boğacak. Bir dal kırılmış gibi gecede kaynayacak.
Telefonsa aşağı katta ve bozuk... Yani, «Düşman kavi, talih zebun».
Tuzağa yakalanmış av gibi, kadere teslim olup bu odada bekliyecek mİ? Cinnet mertebesini bulunca, korku, şekil değiştirip bazan cesaret halinde tecelli edermiş. Ölümden kaçmak imkânı olmayınca. insan, ölümün üzerine yürüyebilirmiş Nazlı da böyle bir ruhi j halette, artık daha fazlasını
düşünmeksizin anahtarı tekrar kilitte çevirdi; elinde tabanca koridora çıktı.
Artık kani; Evin içinde bir meçhul var. İn mi, cin mi, hortlak mı, hırsız mı, yoksa korku edebiyatına geçmemiş herhangi bir garip varlık mı?... Bu damın altında nefes alan, yalnız kendisi değil.
Uğradığı dehşetle kendi de dehşet saçar hale gelmişti. Vücudu kaskatı; adaleleri gergin, gözleri yuvalarından uğramış; kalın tüylü yol halısında ayak seslerini boğa boğa aort, beş adım attı; salona İnen merdivenin sahanlığını buldu. Kulakları sismoğraf kadar hassas, etrafı dinliyor. Şüphe yok. tıkırtı mutfak tarafından geliyor. İhtiyatlı ayaklar taş zeminde yürüyor. Demirli ve kapaklı pencereler, kilitli kapılar--- Bu maniaları aşıp eve girebilmek alelade fanilerin başarabileceği hüner değildir.
Nasıl bir emrivakll ile karşılaşacağını kestlremedcn elini meıdiıenin kapışma götürdü, tokmağı çevirirken birdenbire duruladı. Zira, sokak kapısının (Arkası var)
nin tonunu iyi âyar edebilmek, kuvvetli bir hafızaya sahip olmak. ölçülü hareket edebilmek şarttır.
Tahsilin rolü
— Aktör için tahsilin rolü nedir?
— Ben tahsilli adam değilim. Elbette kİ İnsanın bilmesi ve bilgisini arttırma»1 lâzım- Fakat bunun İçin de muhakkak mektep veya akademi mezunu olmak İcap etmez. İnsanın sanata İstidadı yoksa nerede okursa o-kıısun, netice alamaz.
— Sanatkâr rol seçmeli midir?
— Katiyen... Aktör kendisine verilen her rolü başarabilme!! -dlr.
— Bizde tiyatronun ilerlemesi İçin ne gibi şartlar lâzım?
— Her şeyden önce iyi müellife, İyi esere İhtiyaç var. Sahnemize garbın şaheserleri kadar, hattâ onlardan da fazla yerli e-serler girmeli. Aktörü de, seyirciyi de, tiyatro binalarını da onlar yetiştirecektir.
— Bizde beğendiğiniz sanatkârlar kimlerdir?
— Türklyede tiyatronun başlan rı çından bert hakikaten değerli sanatkâr lar yetişmiştir. Onlar başka memleketlerde yaşasalardı dıinay ölçüsünde kıymet şayıla ölürlerdi - Merhum Naşit bunların başında gelir. Günümüzde de en iyi aktör olarak Hüseyin Kemali tanıyorum.
— Sanatkârın evü olması bir mahzur mudur? Evlilikle sanat bağdaşabilirler nü?
— Ben bağdaştırabüdiğiml zannediyorum. Yoksa evlenmez-dfm. Amma bir de evdekiiere sormalı. Herhalde şikâyetleri çok olsa gerek, çoluk, çocuğumla birlikte yemek yediğim günler, tarihe geçecek kadar azdır.
Şahap BALCIOĞLU
Mevlûd
Babamız ve aile büyüğümüz RIFAT TOPALOĞLÜ'nun ruhuna İthaf edilmek üzere 25 Şubat 1950 yarınki cumartesi günü öğle namazını müteakip Beyazıt camii şerifinde mevlû-du nebevi okutturutacağından arzu buyuranların teşrifleri rica olunur.
J0SE
İTURBİ
KONSERİ
SARAYA
6 MART rmzARTESi
(Bdgün saat 10 dan itiba-
ren bilet satışına baştana
çaktır.»
Bu ak.’am Saat 20,30 da
DRAM KISMİ
TEBEŞİR DAİRESİ
Yazan: Klabund Türkçesi: M. Basir
KOMEDİ KISMI
HANIMLAR
TERZİUANESİ
Yazan: Georges Feydau
Türkçesi: Mahmut Yesari
MUAMMER KARACA OPERET*
Maksimde Saat 20,30 da
SIZIN SOKAK
Matineler: Cumar tası pazar 15 te
Fransa'da İktisadî büyük kalkınma
Sanayi de istihsal 938 senesine nisbetle yüzde 20 - 25 fazladır
Cüzamın tedavisi
Yeni Hâç çok iyi neticeler verdi
Truman’ın bir nutku
Komünizme şiddetli hücum etti
Ingrid Bergman dedikodusu
Günlük politika gürültüleri bâr tarafa bırakılıp da Fransa-rtairi gelişmelere umumî bir nazar atıldığı ve bugün elde edilen neticeler harbden evvelkilerle mukayese edildiği zaman eski bîr kültür memleketi olan Fransanın gençleşme ve Derleme yolunda yürümekte olduğu görülmektedir. Fransa nüfusunda görülen artış inkişaf hareketleri içinde en fazla göze çarpanıdır. Birinci dünya harbini takibeden «nelerde Prangada kısa zaman devam eden bir nüfus artışı görüldükten sonra bu hareket tevakkuf etmiş ve Levelludat tekrar normale düşmüştü. Son senelerde İse doğum nispetleri yüksekliğini muhafaza ederek devam edip gitmektedir kİ bu iıal Fransa için fevkalâde bir şeydir. Fransız nüfusu son dört sene zarfında 113) milyonluk bir artış göstermiştir.
ötedenberi yerinde saymakta olan Fransız ekonomisine de son zamanlarda şimdiye kadar eşine tesadüf edilmemiş bir dinamizm gelmiş bulunmaktadır. Birinci dünya savaşından sonra Fransa 1913 vaziyetini bulabilmek için alt: sene çalışmıştı. İkinci dünya savaşı sona erdikten dört sene sonra bugün Fransız ziraat! 193! - 1938 vasatilerine ulaştığı gibi Fransız sanayii de 1938 senesi istihsa-lât vasatilerinin yüzde 20-25 fevkine çıkmış ve harbden evvelki devrenin cn parlak senesi olan 1929 senesi rekorlarına yetişmiştir. İki dünya savaşı arasındaki senelerde Fransanın İktisadi bir buhranın tehdidine maruz bulunduğu düşünülürse bugünkü İktisadi inkişafın Fransa için ne kadar mühim olduğu anlaşılır. îki harb arasındaki devrenin başlangıcında Fransız milli lstihsalâtı cÜ2İ bir artış kaydetmiş, fakat. 1926 dan itibaren tekrar bir gerileme baş göstererek vaziyet 1913 senesindeki dereceye gelmişti. Memleketteki istihsal tesis ve vesaiti istihsalâtı arttırabiliri ek şöyle dursun, lstlh-salâti olduğu vaziyette idame
ettirebilecek halden de çıkmışta.
İkinci dünya savaşı sona erdiği zaman harb tahribatı ve bombardımanlara maruz kalmamış olan fabrika ve tesislerin kısmı mühlmmi de «demode» olmuş ve çok fena bir duruma girmiş vaziyette idi.
İstihsal tesis ve vesaitinin heyeti umumlyeslnln yenibaş-tan elden geçirilmesi zarureti vardı. Fransız iktisadi hayatını seferber etmek için hazırlanmış olup yapıcısının İsmine İzafeten Monnet ınodernlze ve teçhiz etme plânı denilen plân bu zaruretten doğmuştur.. 1947 ocak ayında tatbikin a başlanılmış olan Monnet plânı 1952 senesi sonuna kadar devam edecektir. Plân yarı ömrü olan üç seneyi doldurmuş olması do-layısiyle plânın umumî komiseri mösyö Monnet Fransız hükümeti ve Fransız halkına plânın takip ve tatbiki hakkında bir hesap vermiştir. îki cUt tutan bu raporda belirtilen sonuçlar çok memnuniyet vericidir.
Fransızların yalnız kendi kudretleriyle elde edilmesi mümkün olmayan bu şayanı takdir sonuçla tetkik edilirken Mars hail yardımının bu husustaki mühim rolü de hatıra gelmektedir. MarshaD yardımı yalnız Fransanın tediye açığını kapamağa hizmet etmekle kalmayıp Monnet pl&omm sağlam mali esaslar üzerine istinat e-debllmesinl de sağlamıştır. Monnet plânı malî kısmının yarısı Marshall yardımı ile karşılanmıştır. Bu yardım olmasaydı mösyö Monnet Fransız hükümeti ve Fransız milletine bu kadar parlak bir bUânço takdim edemlyecektîr.
Mösyö Monnet’nüı raporunda Fransanın mühim sanayi şubelerinden bazılarının 1949 senesinde istihsale muvaffak oldukları miktarlar ile bu sanayiin daha evvelki senelerdeki istihsalleri ve plân mucibince 1952 de İstihsali istihdaf c-dllcn miktarlar aşağıdaki cetvelde mukayeseli bir şekilde gösterilmektedir:
Ouala Lumpu (Melezi») 23 (Nafen) — Cüzam hastalıklarına karşı çok müspet neticeler veren yeni Sulphone denilen bir İlâç tatbik edilmektedir Malayalılar cüzamlılardan o kadar korkmaktadırlar ki se-nelerdenberi bu hastalarla hiç bir suretle temas etmemektedirler. Bu hastalar arasında 10 senedenberi ailelerinden biç bir ferdi görmemiş olanlar mevcuttur. Alâkalı makamlar tedavi edilenlerin tekrar normal bir hayat yaşayacaklarını cüzamlıların »Delerine anlatını ya çalışmaktadır.
Bu suretle bir kanaat halini alan ve hastanın ölmüş bir insan olarak kabul edDmesl zihniyeti ortadan kalkmış olacaktır.
Ouala Lumu'da şimdiye kadar 300 cüzamlı tedavi edilmiş ve tam sıhhatte olarak cemiyet İçine karışmış bulunmaktadırlar. Bu tedavi ancak Sulphone sayesinde mümkün olmuştur.
Konya halkevinde konferanslar
Konya (Akşam) — Konya halkevi edebiyat komitesi, bir konferans serisi tertip etmiştir. İlk konferans, belediye başkanı Muhlis Koner tarafından verilecektir. __________
İstanbul a dİ iyesindeki yeni nakil ve tayinler
Ankara 22 — Yargıçlar arasında yeniden bazı nakli ve tâyinler yapılmıştır Bu arada İstanbul ticaret mahkemesi ü-yeliğlne yargıç İzzet Gür, İstanbul ticaret mahkemesi üyeliğine üçüncü sınıf adalet müfettişi Hayri Aksoy, İstanbul sulh yargıçlığına Derik eski yargıç yardımcısı Adnan Damcı tâyin edilmişlerdir.
Nevyork 22 — Başkan Truman, dün VaşlDgton Milli Masonluk anıtında, Birleşik Amerikan ın ilk Cumhurbaşkanının yeni bir heykelinin dikilmesi töreninde bir nutuk söylemiştir. Bu nutkunda komünizme şiddetle hücum eden Tnıman, komünizmin kuvvet İstimali tehdidinin hür dünyaya bir meydan okuma oldukunu söylemiş ve:
(— Komünizm, daha İyi bir hayat hakkında sahte valilerle İnsanları hürriyetlerinden feragate kandırmağa çalışmaktadır. Fakat komünizmin en büyük tehlikesi, Deri sürdüğü sahte vaitlerde değildir. En büyük tehlike, komünizmin, kuvvet istimaliyle nüfuzunu genişletmeye çalışan silâhlı bir emperyalizmin âle’l oluşunda dır.» demiştir-
Atom bombası
Nevyork 23 (R) — Başkan Truman, atom bombası İçin. Rusya İle anlaşmaya varmak üzere bütün çarelere baş vuracağını söylemiştir
Amerikada lelı VB aleyhinde olanlar faaliyete geçtiler
Fransada mühim tedbirler
Paris 22 ULA.) — Bakanlar Kurulu tarafından tasvlb edilen kanun tasarısını parlâmento kabul ederse Fransanın silâhlanmasını durduracak veya geciktirecek hareketler ölüm cezası ile cezalandırılacaktır.
Amerika -Bulgaristan
Londra 23 £R) — Bulgarls-tandakl Amerikan elçilik memurları harekete hazırlanmışlardır. Bulgaristanda Amerikan menfaatini İsviçre himaye edecektir. *
Avukat Mehmet Ali Sebük'iin listesi
Kömür istilualâtı (milyon ton) Kudreti elektrikiye lstihsalâtı (milyar kilovat;
Petrol istlhsalâtı (milyon ton) Ham çelik İst ihsal fili f milyon ton >
çimento IstihsalaU imli yon ton) Traktör imalâtı (bin adet) Nitrojen (bin ton)
1929 1938 1946 )M9 1952
-—— — .—— t —
55 47.6 493 53 60
J4.4 20.8 23 29.7 43
7 2.8 11.4 18.7
9.7 6JZ 4.4 9.1 125
62 3.6 3.4 6.4 8
1 1.7 1 9 17J 40
73 177 127 2İ3 320
Bu rakamlar Monnet plânının ne derece muvaffakiyetle gelişmekte olduğunu göstermekledir.
Bir İsviçre gazetesinden çeviren: B. AKSEL
Lübnan mektupları
(Baştarafı 4 uncu sabifedt) yapıyorlar. Bliânço: Havaya sıkılan 1500 kurşun.
Mecliste
Hükümetin bu sert hareketlerini Lenkld eden muhalif bir mebus Başbakana soruyor:
— Lübnanm komünistlikle savaşmak hususunda resmi bir programı var mıdır?
Başbakan — Biz gerek Doğu ve gerekse Batıdan gelsin, nizam ve asayiş bozan her harekeli ezmeğe karar vermişiz; Doğu ve Batı devletleri arasındaki esas dâvaya karşı ise tarafsızız.
Mebus — Lübnan m ONü daki delegesi Şarl Malik geçenlerde Nevyorkta ONU'nun umumi bir toplantısında verdiği bir nutukla komünistliğe karş: şiddetli hücumlar yaptı; ve (Komünistte! yaratan Allah'la vc hakikatle eğleniyorlar; komünistlik İç savaşları, muhtelif halk tabakaları arasında münafereti ve İsyanları tertip ve teşvik ediyor > dedJ; gerek bu resmi mahiyetteki sözler ve gerekse hükümetin burada komünistlere yaptığı muamelelerden Sovyet Rusya memnun mu oluyor? Gücenmiyor mu? sanıyorsunuz?
Başbakan — Bu meselenin burada bu esnada müzakeresine mahal yoktur
Mebusun ısrarı üzerine iki gün sonraki Meclis toplantısında Başbakan 7u cevabı verdi:
«O- N. V. daki delegemizin demeci Lübnan hükümetinin nokta! nazarının aynen İfadesidir:
hükümetimizin milletlerarası politikası; O. N U. nunkisiyle ve Arap camiası esas statüsündeki Arap siyasetiyle hem-ahenktlr.»
Sonra ne olacak?
Muhaliflerin hepsi bütün bu hay huy ve keşmekeşlerin, hileli bir seçimle ortaya çıkan Meclisin feshi ve demokratik esaslara dayanan bir yeni Seçim Kanuniyle serbes seçimlerin yapılma, siyle ihmal edilemiyecek büyük bir ölçüde doğrulup düzeleceğini ve onarılacağını iddia ediyor; fakat hükümeti şimdiden seçmenleri tazyik ve tesir altında bırakmak kastiyle kendisine sadakatle bağlı kaymakam, va-11 ve emniyet âmirlerini dama taşı gibi oynatmağa başlamış olmakla itham ediyor. Meselâ (Cebel) den 19 mllletvekDI çıkıyor; bir taraftan Milli Savunma Bakanı iDüreü). diğer taraftan Cumhurbaşkanının kardeşi olan ve hiç İtiraz kabul etmiyen mütehâkklmanc karakterinden dolayı (Sultan Selim) lâkablyle I anılan Salim Hurt, (Cebe)) dekti seçim dairelerinin başına kendi! adamlarını yerleştirmek ve me-| boşlukları paylaşmak için anlaşmışlardır; Başbakan partisinin payına Beyrut mûslüman-lariyle doğum yeri olan cenup kasabaları (Sayda) düşüyor; (Sultan Selim) in hükümet İşlerine müdahalesi ve İnatçılığı darbı mesel hükmüne girmiştir.
§akir ÇEÇEN |
Baş tarafı 1 inci sahifede) sayesinde hâkimin sesini ilk defa duyurmuş ve adlî istiklâl üzerine kanat germiştir.
9 — LûtfI Fikri: Hiç bir tazyik ve kuvvet önünde sözünü sakınmamış ve her türlü şartlar altında müdafaa hakkının mukaddes sesini duyurmuştur.
10 — Halide Edib: Söz ve yazı ile hür irade ve hür ilmin bayrağını memleket münevverlerinin ve kadmlık âleminin kalbine dikmiştir.
11 — Abdürrahman Paşa: Bir müstebitlin emrinde çalışan Adliye Nazın olduğu halde adil istiklâle kıymet vermiş ve bugünkü adiiyenln Uk temelini kurmuştur.
12 — Rauf Orbay Memleketin en karanlık zaman lamda bütün gücü vç stvU ruhu temsil eden kafisiyle çalışmıştır.
13 — Mehmet Ak*f: Harbde ve sulhta millî imanın takviyesi hususunda emsalsiz başarılar elde etmiş ve hiç bir kuvvetin önünde eğilme krizin doğru bildiği yolda yürümüştür.
14 — Hikmet Bayur: Millet kürsüsünden yapmış olduğu faydalı lenkldlerle muhalefetin ilk nüvesini kurmuştur.
15 — Prens Sababaddin: Hakiki demokrasiye ulaşmak için lüzumlu gördüğü İcraatı tavsiye etmiş olmakla beraber bugünü hazırlayanlar arasında da yer almıştır.
16 — Hâkim Osman Talât İllekin: Atatürke karşı yapıldı ğı Deri sürülen sulkasde inanmamış ve bütün İdari tazyike rağmen bu lşdc suçlu diye huzuruna getirilenlerin masum olduklarını Uân etmek cesaretinde bulunmakla adalet sahasında yeni bir devir açmıştır,
1? — Hamdullah Suphi: Ateşli nutuklarlyle milletin kahramanlık hislerini ayakta tutmuş ve garp pul türünü taşıyan kaf asiyle sulhta dahi aynı hizmetleri İfa etmiş lir.
18 — Ahmet Emin Yalman; Kırk senedenberi İnandığı fikirleri müdafaa hususunda sebat göstermiş ve son muhalefetin teorisini vücuda getirmiştir
*9 — Fazıl Ahmet Aykaç: özün asırlardenberi hoş görülmeyen hiciv sahasma garp kültürünü yerleştirmek suretiyle onu yumuşatmış ve tenkide tahammül Bf1*ı yapmıştır
20 — Mustafa Şeüb Tunç: Memleketimizin felsefe sahasında hür düşüncenin hâkimiyetini tesis etmiş ve bilhassa mahkemelerde ehil vukuf sıfatı yle beyan ettiği rey vc müla-lâları neticesinde bir çok münevverlen ve kalem sahiplerini zindandan kurtarmıştır.
Okuyucularımızdan Mahmut Aydın Elbeyioğlu'nun üstesi
1 — Atatürk, 2 — Mareşal Fevzi Çakmak, 3 — General Kâzım Karabeklr, 4 — lönü, 5 — Enver paşa, 6 — Talât paşa, 7 — Rıza Nur. 8 — Hüseyin Avnl Ulaş, 9 — Mehmet Akif, 10 — Yahya Kemal, 11 — Celâl Bayar, 12 — Kenan öner, 13 — Nihal Atsız. 14 — Ziya Gökalp, 15 — Hamdullah Suphi Tanrl-över, 16 — Ahmet Ağaoğlu,
17 — Fııat Köprülü, 18 - Hikmet Bayur, 19 — Ve) İd Ebüzri-ya, 20 — Abdulhak Hâmlt .
Okuyucularımızdan Edib Yılmaz’ın listesi
1 — Atatürk, 2 — İsmet İnönü, 3 — Fevzi Çakmak, 4 — Tevfik Fikret. 5 — Abdulhak Hâmlt, 6 — Mehmet Akif. 7 _ Mehmet Emin, 8 — Ziya Gök-alp, 9 — Hiza Tevfik, 10 — Necmeddln Sadak. 11 — Celâl Bayar, 13 — Ahmet Emin, 13 — Cemal Nadir. 14 — İbrahim Çallı, 15 — Sururi, 16 — Vâlâ Nureddin, 17 — Sedat Simavl,
18 — Nadir Nadl, 19 — Şevki bey. 20 — Şevket Rado.
Okuyucularımızdan Zeki Arslanoğlu’nun listesi
1 — Atatüık, 2 — İnönü, 3 — F, Çakmak. 4 — Kâzım Karabeklr, 5 — Fethi Okyar, 6 — Celâı Bayar, 7 — Yahya Kemal, 8 — Halide Edib. 9 — Hüseyin Rahmi, 10 — Cemil Topuzlu, 11 — Ertuğrul Muhsin. 12 Afife (Sahneye çıkan İlk Türk kadını) 13 — Naşlt (Tulûatla inkılâp yapan, 14 — Velld Ebüzziya, 15 — Cemal Nadir Güler, 16 — Kâzım Taşkent (İlk defa bankacılıkta emlâk İkramiye sistemini ihdas ederek halkı tasarrufa teşrik edaa)

Homa'd», Ingrid'i
Tanınmış sinema yıldızı în-grld Bergman'ın son çevirdiği (Stromböli - Ailalun diyarı) adlı filim Amerikada 44 sinemada birden gösterilmeğe başlandı Filmi AmerUrada göstermek hakkını satın almış olan R. K. O. şirketi bu münasebetle büyük ölçüde reklâm yaptı, tngrid'ln son macerası, kocasından ayrılarak bu füml idare etmiş olan İtalyan sah-nevazıt Roberto Rossellinl İle birlikte yaşamağa başlamazı, bunun neticesi olarak bir ço-çuk doğurması Amerikada büyük dedikodulara sebebûlmuş ve merak uyandırmıştı. Bu sebeple her tarafta halk filmi görmeğe gitmiştir. Fakat gelen haberlere bakılırsa filim Hol-lyvood'da pek İyi karşılanmamıştır. Filim bittiği zaman İşitilen alkış sesleri pek hafifti.
Amerika ahlâk cemiyeti filme boykot yapılmasını teinine çalışmıştı. Bu gayret neticesiz kalmıştır. Bilâkis halkın mühim bir kısmı filmi pek beğenmemekle beraber artistin aşkına, bu aşk uğrunda her şeyi feda etmesine hayran olmuştur. Mamafih artistin kocasından ayrılmağı beklemiye-rek RosseUni ile karı koca gibi yaşamasını hoş görmeyenler çoktur. Bunlar İngrid’i ayıplıyorlar: «Bu kadar ağır başlı bir kadından böyle bir şey beklenmezdi» diyorlar.
Doğan çocuk
Bilindiği gribi Ingrid, Roma-da bir hususî doğumevinde bir erkek çocuk doğurmuştur. Gazete ve fotoğraf müesseseleri-nin fotoğrafçıları artistin, doğan çocuğun ve RosseHlni’nin resimlerini çekmek İçin çok uğraşmışlar, fakat buna muvaffak olamamışlardır. Do-gumevlne hiç bir fotoğrafçı kabul edilmemiştir. İtalyan sahne vazıı da buraya kendini göstermeden girmiştir. Mama-
n doğurduğu kliniğin önünde b( fih fotoğrafçılardan başka bir çok meraklı günlerce doğumevinin önünde beklemiştir.
Rossellinl doğan çocuğun kendi oğlu olduğunu kabul etmiş, çocuğu nüfus kütüğüne Gulseppe Rossellinl, Glusto, Roberto, Renato diye kay detti rmlşür. Annenin adı söylenmemiştir. İtalyan kanunlarına göre doğan bir çocuğun kaydı aııa ve babasından biri tarafından yapılabüdlğinden annenin adının behemehal yazılması lâzım değildir.
Evlenme hazırlığı
Ingrid Bergman ile Rossellinl yakında evlenmeğe hazırlanıyorlar. Fakat bunların ikisi de evli olduklarından evvelâ koca ve kanlarından ayrılmaları lâzımdır. Ingrid 1937 senesinde İsveç’te doktor Peter tJndsrom İte evlenmişti. On yaşlarında bir kızı vardır. Doktor, kızı kle birlikte Los Ange-les'te oturmaktadır.
Ingrid boşanmak için Meksika’da çabuk karar veren bir mahkemeye başvurmuş ve karar almıştır. Fakat İsveç kanunu mucibince bunun bir İsveç mahkemesi tarafından tasdik edilmesi ve yeniden evlenmesi için kâğıtların üç hafta müddetle asılması lâzımdır. Bu yüzden bir müddet beklemeleri lâzım gelecektir.
Rossellini’nin karısı
Rosselliıü’ye gelince; o da on İki senedenberl Marcella Marchis adında bir kadınla evlidir, Biri 8, diğeri 6 yaşında iki çocuğu vardır. Marcella İnce, zarif, sevimli bir kadındır. Pokeri çok sevmekten başka bir kabahati yoktur. Rossellinl bundan evvel bir filmini idare ettiği İtalyan fUlm yıldızı An-na Magnani İle düşüp kalkmış ve evlenmek İstemişti. Fakat karısı bu evlenmeğe katiyen razı olmamıştı. Madam Rosscl-linl o zaman şunları söylemiş-
üüeyen meraklılar
ti: «Rossellinl benden ayrıldıktan sonra kendisini daha fazla mesut edecek birisiyle evlen-melidlr. Anna Magnani bunu yapamaz. Bu sebeple boşanmağı kabul etmem.»
Madam Rossellinl, Ingrid Bergnıan'ı görüp tanıyınca boşanmaya hemen razı olmuş, hattâ kendisi mahkemeye başvurmuştur. Bir gazeteciye bu hususta şunları söylemiştir:
«Ingrid Bergman. Rossellinl için İdeal zevcedir. Onu mesut edeceğine eminim. Bu sebeple ayrılmağa razı oldjuıı Bana gelince, ber artık evlenmiye-ce^im, bütün vaktimi çocuklarımı yetiştirmeğe hasredeceğim.»
Son haberlere göre, Protestan olan Ingrid. kocasının dini olan katolikUği kabul etmiştir. Artistin evlendikten sonra ne yapacağı belli değildir Fakat İtalyada kalarak orada fi-Um çevirmesi çok muhtemeldir.
Rossellinl Amerika'ya gitmek taraftarı değildir. Bı hususta demiştir id: «Amerikalıların düşüncesi bizimkilere uymuyor. Yaptığım filim Amerikada o kadar çok tadU edilmiş ki buna benim eserim dlyemiye-teğim!»
YENİ YAYINA
1*50 SANAT TILL1ĞI
Yalnız etizel :.ınatkırn 011 olniiik ilıcı-c. memleketlinizde ilk d(-i.v bir ' abn*ı>ak hazırlanıp baslırıimısttr.
Bundan sonra her sene neşrine de* . vam olunacajı bildirilen bu eterin. , bu seneye mı olanı son adillerde ıı*5» ' Sanal YıllıŞı ndı altırda cıkmıttır.
Çeçen yılın («clUI cüzel kolla-
rına ali hülOn tıtdlshlrrlnl ve gelecek yıla ait sanatla ilgili yıldeuıilm-İtrini mütehassıs vc Lanıntn 15 kulem-İcrln yazılan ile lesbit eden bu yıl-bkta aynı zamanda mlielerhnlz. (U-ret aanaUa II0U öjretinı yapan okul, larim ir. hakkında da ou tnüesM-scle-ruı müdürleri tarafından yarılmıy makaleft-r sardır
Hessarn. musikkl. heykcllra». muharrir. »alr tiyatrocu altmıç Umrunıç Inıra İSMİ Sanal Yıllığı'nda çejltU sanat meselelerini İncelemekte veya kendi sanat çalınmaları hakkında malûmat vermektedir. Eser, iyi kâtı! üstüne basılmıştır resimlidir ve nefis bir kapak içindedir Herkesin I lezzetle ve alâka ile ckuyacaiı şör>-lıadz bulunan I95D Sanat Yllıİı'nl o-kuyueıılnrkmua tavsiye ederiz.
TVniCİYE İKTİSAT MECMUASI
İstanbul Tüccar Demeti sayın organı olarak Afımet Hamdı Ba-aı israfından neşredilen bu aylık mecmuanın Şubat zayisi ıcnşin yazılar, haberler vc istatistiklerle yayınlanmıştır. Memleket İm İzin iktisadi dl-valan üzerinde «rrarla vc vukulla Curan ve dünyanın en mühim İktisadi lıarckeilcrini takıbedcn «l*üık(-ye İkli&ıt Mecmuan* nı oknyurula-rımim ta»*Slye ederiz.
RILUFER
Ankarada neşrolunan «Nilüfer» mccmn.uınnı 5? nel »ayısı bir çok kıymetli edebi, tarlhf, siyasi yazılar ve şiirlerle çıkmtsKr Sayısı kırk kuruştur. Tavsiye ederiz
YENİ HKUK VE İÇTİHATLAR
Yeni Hukuk ve İçtihatlar mecmuasının lî sayısı çıkmıştır. Yepyeni ve en Ruzcl İçtihatlardan mürekkep olun mecmua hukukçulara olduğu kadar herkes İçin faydalıdır 32 sahile, 30 Ki olup kitap evlerinde ıa-tıimakudır, O kuyucuları miza tavsiye ederiz,
RENKLİ ŞlhtLER
Yeni «ıırkn en kudretli temsıclıle-r in den İskender Fikret, son bc; rene İçinde yazdığı sHTlerdev bir kumun lRENXt.t ŞİtRLEft) adın. ver(li«i cüzel bir kitapta toplamış bulunuyor. 37 Şiirin yer aldık 1 bu kitap. GO kuru* Rlbl mütevazı bir tiaüe xatı*a çıkanUn ıRENKld ŞİİRLERİ ı bü-iun okuyucularımıza tavsiye ederiz.
24 Şubat 1950
AV* $AM
Mahkeme Koridorlarında
Cin olmadan adam çarpmağa kalktı!
Hiddetten yanaldan pan-carlaşmış. kır bıyıkları dikilmiş, koridor penceresinin önünde yumruklarını sıkıp kocaman göbeğini hoplata hoplata söyleniyor:
— Haysiyet, şeref, utanma denilen bir şey vardır. Bunlar olmazsa adam da a-danı olamaz, İnsan dediğin ağzından çıkan sözü kula-ğıyle duymalı, onu yerine getirmelidir Gıdak gıdak bağıran tavuk bile sözünü yerine getirir, folluğa bir yumurta bırakır. Cins tavuk böyledir işte.
Bizim kasketli delikanlı yavaş yavaş sokuldu, bir müddet dinledikten sonra lâfa karıştı:
— Tavuk meraklısı mısınız, efendi amca?
Öfkeli bakışlarla homurdandı:
— Zevzekliğin lüzumu yok. Böyle şeylere kızarım ben. Lâkırd>mın arasına tavuğu nereden karıştırıyorsun?
— Şimdi sen söyledin ya. Cins tavuğun yumurtasından bahşetmiyor muydun?
— Böyle saçma lâkırdılarla zihnimi büsbütün bulandırma. Çiflik kâhyası mıyım ki tavuk yumurtalariyle uğraşayım? Tavuğu misal getirerek lâkırdıyı şu herifin üzerine çevirmek istiyorum, Sözünde durmayan insandan nefret ederim ben. Hayvan bile sözünde dururken insanın yalan söylemesine tahammül edemiyorum.
— O adam size bir şey vadetti de yapmadı mı?
— On Çeş gün demişti, aradan bir ay geçti, yok. İki ay geçti, yok. Üç ayı bitirip dördüncü aya girdik, gene yok. Yürek mi dvanır buna? Ben yumuşak davrandıkça herif gemi azıya alıyor. Söz dediğin ağızdan çıkar. Ha bugün, ha varın diyerek insanı savsaklamakta ne mâna var? Zater. meşhur sözdür: «Verip de sonradan kötü olmaktansa, vermeyip de evvleâ kötü olmak daha iyidir.. derler. Bunun böyle olduğunu bilirim amma bazan aptallığım tutuyor.
— Estağfurullah. O nasıl...
— Kes sesini. Kendimi bilmez miyim? Beni benden daha iyi mi biliyorsun sen? Arasıra üzerime aptallık çöküyor işte. Basiretim bağlanıyor, yaptığım işin sonunu düşünemiyorum. «Dost ile ye, iç de alışveriş etme- derler, doğru sözdür.
— O adamla alışveriş mi ettiniz?
— Veriş ettim amma alış edemedim. Herif mağazaya geldi; «Aman, Çevri Bey, bi hyorsun ki bizi eski evden çıkarıyorlar Bugün başka bir ev buldum, Tutacağım amma sahibi üç aylık kirayı peşin istiyor Seksen lira tedarik ettim, yüz liram çıkışmadı. Bu fırsatı kaçırırsam bir daha ev bulamam. Bana yüz lira ödünç ver, on bşe
gün sonra aylığımı alınca paranı getiririm» diye yalvardı. Haydi şu adamın işi görülsün, diyerek çıkarıp on tane onluk banknotu avucuna saydım. «Haşim Efendi, on beş gün sonra paramı isterim ha. Ticaret piyasası bozuk, ortalıkta, para darlığı var, beni sıkıntıya düşürme sakına diye sıkı sıkı tembih ettim. Fakat kime anlatırsın? Sanki ben herife; «Yüz lirayı al da bir daha gözüme görünme» demişim. Gidiş o gidiş. On beş gün geçti, uğramadı. Bir ay daha sabrettim, sonra adam gönderip parayı istedim; «Yarın ben getireceğim» diyerek başından savmış. Gene dişimi sıkıp bekledim, ertesi ay tekrar adam gönderdim. Bu sefer de: «Sen git, ben biraz sonra vezneden para alıp getireceğim» demiş, çocuğu atlatmış, Uzun lâfa Izurn yok. herif beni dolandırmak istiyor. Hımmm. .. Böyle şeyleri yutacak adam mıyım ben? «Şeytanın çarığı çabuk delinir» derler ya. Bu sersem de cin olmadan adam çarpmağa kalkıştı amma çarığı çabuk delindi. Bu sabah mağazaya giderken aklıma esti, Kapalı çarşıdan geçeyim, dedim. Orada herifle karşı-laşmıyayını mı! Bir halıcı dükkânının önüne dikilmiş, para sayıyor. Arkadan yavaş yavaş yaklaştım, yerde bağlı duran halının üstüne ayağımı bastım; «Havırlı olsun, Haşim Efendi; Halı mı alıyorsun?» dedim. Beni görünce sapsan oldu; «Evet e-fendim. Biraz para biriktirmiştim, yeni taşındığımız evde misafir odasına sermek için bir halı alıyorum» dedi. «Peki amma insan evvelâ borcunu öder, ondan sonra evine halı döşer. Benim paramı dolandırıp da halı almağa utanmıyor musun?» deyince herif birdenbire kızdı: «Bu nasıl lâkırdı, terbiyesiz herif? Sen benim paramın kâhyası mısın? Ne istersem alırım» diyerek bağıra çağıra küfürler savurmağa başladı, sonra da omuzumdan tutup itti beni. Bu kadar hakarete sen dayanır mısın? Hemen yakasına yapıştım, suratına iki şamar attım. Utanmadan o da bana el kaldırdı, dükkânın ö-nünde birbirimize girdik. Şimdi kozumuzu mahkemede paylaşacağız.
Mübaşir çağırdı, öbür a-damla konuşamadık.
Ce. Re.
H HELLENİC LINES Ltd. | New - York İstanbul arasında gidip gelme postası HELLENİC SKY Vapuru 24. Şubatta limanımıza gelecek ve ayni gün
New - York ve Flladelfiya için yolcu ve eşya! ticariye alarak hareket edecektir. Umumi Acenteleri;
S. TÖFER ve Şs.
Galata: Veli Alemdar Han
Tel: 41929
1 : ------------------------------
Sfenks Uykuda
Aşk ve Macera Romanı
Yazan: J. D. Carr Tercüme eden: (Vâ - Nû)
L Tefrika No. 2P. J
Hayır, neticenin böyle olmasına J İmkân yoktu.
O sırada, gözleri Fell’ln gözlerine ilişti. Şişman doktor, ba-kışlarlle şöyle diyordu:
«— Bana itimat ediniz. Bana itimat ediniz, yahu »
Sanki konuşuyormuş gibi, bu sözleri gözlerinin bir bakışiyle ifade etti.
Oolden, bunun üzerine Celia’-nın ricasını da hatırladı: «Bana şahitli eder mİBİnIz ?■ demişti. Şimdi, bu esrarengiz doktor Fell de, ona bazı tekliflerde bulunuyor; bazı yakınlıklar gösteriyor. Bu adam, Cella’ ya dostluk edecekti, belli,
Sir Danver sordu:
— Sualleriniz neymiş, efendim?
Doktor, dirseklerini masaya dayadı. Parmaklarını şakaklarına dokundurdu ve gözlerini
YÜKSEK TİCARET — Kolej mezunu tanınmış fabrikaların tecrübeli eksper muhasebecisi mail müşaviri, hesap mütehassısı «Cicilen sonraları İS kabul eder. Eski Türkçe. Fransızca. mail mevzunla bihakkın v.ikiItır. Ayrıca debagatla Ihtla*.«İldir. Müracaat telden 29238. 85 -3
SATILIK KÜRK — Avrupa malı siyah PatoHragan kürk çak ucuz fl-allc satılıktır. Sıraselvl caddesi No. 170 daire 3. 245 —
ACELE SATILIK — Didrl-j marka ipek dokuma tezgâhı ve bej eWU Şuvayter marka masura makinesi çalıjır haldedirler. Müracaat Sultan-hamam Hnçopulu han No. 0
M8
3
13 ARIYORUM — (35) yağlarında İyi bir erkek aşçıyım. Bonservislerim var Aksam matbaasında Aşçı rümu-runa cevap bekliyorum. 251 —
ARAYAM. X»
YALNIZ BİR BAYIN — Evini idare edecek görgülü bayan aranıyor. Saat 11 - 12 Telefon 40107.
H0 —
İNG-tLİZCE. FRANSIZCA - Ticari muhaberat yapabilecek vo yazı makinaıı İla yarabilecek bir şalua ihtiyaç vardır. Almancadt bilen tercih edilir. Kadın veya erkek olabilir. Kur İş Ticaret ve Sanayi T. A. Ş. Galata Fermeneciler Kardoılm sokak No, 50/1 Tel: 43716
m
YAZISI DÜZGÜN, HESABI KUVVETLİ — Muhasebe İşlerinde çalışacak lise mezunu bir bayan aranıyor. Lise r llm uruna müracaat.
233 —
FİLİM VE MODA İSLERİMDE ÇALIŞACAK BAYAN ARANIYOR — Müracaat saati 0-11 Galatasaray, Ycnlçşrgt 32 Dnrfllm. 221 1
OTOMOBİL OKULU İDARE İSLERİNDE ÇALIŞACAK - Daktilo ve lisan bilen bayan isteniyor. Taksim Talimhane Fini Garajı kargısı Pratik Otomobil Okulu (Tel. B-M03).
238 -
FRANSIZCA LİSANİYLE - dikte edilmek suretiyle İnç 11 izce ve Alnın aca muhabere yapabilen ciddi bir boyan aranmaktadır. İyi maa] verilecektir. Akjam'dn «M. Mr rümuzu İle müracaat. 189—3
ACELE BİR İNŞAAT MÜHENDİSİ -voya Fen memuruna ihtiyaç vardır.
Telefon: 29603 204
BlR KÂTİP. BİR HADEME ALI-NACAK — İki vesika iotoSralile 16 kurugiuk pulla kendi el yuzııilc ter-eümel halini bildirir mektupla Galata Havyar han 31 Teknik Muhasebe Bürosu, inşaat ıcrvlsi adresine acele yazmaları. 247 — 1
ACELE TAKSİTLE SATILIK TAKSİ — Hâlen çalışmaktadır. Flatl İki bin liradır. Bin lirası peşindir. Ko-camuslafapaga Arabacı Beyazıt ma-Jıallcsl Bezlrgâii sokak No. 13 te Sıtkı 0udlnc.re. 239 — 1
ELBİSE VE PALTOLARINIZI — Taksitin diplomatı tüccar terzi Şükrü Altsoya teminatlı olarak yaptıra-biUmlnlz. Çakmakçılar yokuşu aşağısında Dllberzadeler elvarında Sabrı Safo han No. 13. 100 - l>
SATILIK JEP OV EPE AN D — Karoserin, gayet temiz, 17,000 kilometrede ve işler vaziyette Müracaat: Telefon 24003. Laleli Ye&ilTulumba Garajı. 314 - 4
SATILIK OTOMOBİL — Hüzünde iyi kullanılmış (Cadlllak) otomobili acele satılıktır. Görmek için Boğar-kesende İstanbul Garaj na, konuşmak İçin saat 17 - 18 do B44B8 telefona müracaat- *18 —
SATILIK ALMAN PİYANO — Me»hur markalı siyah yepyeni 3 pe-dallık çapraz telli dcmırlçl. Beyoğlu Galatasaray Ycnlçargı caddesi Erden apartımaıu şi/5 naat 0-14 her gün.
225 —1
ACELE SATILIK TAKSİ — Piyasada bir sene çalıjmıs küçük Argo Maili, radyo kaloriferli PLYMOUTH otomobili 6000 Ura peşin mütebakisi vadeli olmak üzere satılıktır. Müracaat. Tel. 20176. 243 —
BULUNMAZ FIRSAT — 12 kollu mutena bir KrlşUl saray avizesi ve emsali ax bulunur çini saray sabası satılıktır. Tel: 4153S
DİKKAT — İpotek isteyenlere tavassut eder. Emlâk, arazi alım satımı ile vekâlet iğlerini kabın eden herkesin İtimadını kazanmış olan Şuhu let EmlSk Zarif Özalp Beyoğlu Bü-yılkparmakkapı Röjebanı No. 4. Telefon: 42396 806 21
DEMİR MAĞAZASINDA ÇALIŞMAK ÜZERE — Yazı işlerinden anlayan bir bayana İhtiyaç vardır. Müracaat: Galata Tersane caddesi No 217
246 — 2
MEMUR ARANIYOR — Bir tek memura acele ihtiyaç vardır. Maaş net 200 Ura. tahsil 11 la % 10. her ruhsatta 10 lira prim verilir. Kefalet kabul edilmez, »no Ura nakdi teminat verilmesi şarttır. Sirkeci Yalı Köşkü Cad. No, 76 han Kat 2. No. 2. saat 9 - 12 arası müracaat. Tel; 25445 İnşaat Bürosu. 260 — 1
3 ALI M SATI WE$YA)]
KELEPİR OTOMOBİL SATILIKTIR— Motörü ve lâstikleri yeni bir halde binek otomobili 2500 liraya sal ılık tır. Cihangir *fonlyuva sokak mühendis ıt.nzım.
No. 37/2
106
SATILIK ARSA — Boyacıköyündc Fıstıklı bağın önünde bol güneşli geniş manzaralı 1100 incire karelik arsa saldıktır. 25135 telefona.
98
BUZ DOLABI — İsler vaziyette müstamel buz dolabı satmak İsleyenlerin 23658 numaruya telefon etmeleri. 153
1949 OLDSMOBİL — Yepyeni bir Oldsmobtl seyahat dolnyıstlc acele satılıktır. Tel. 44255 e müracaat.
242 —
ÇAMLICADA SATILIR ARSA — Kısıklı tramvay duracına bir dakika mesafede Kâmil beyin köşküne bitişik, güzel manzaralı, havadar 1700 arşın arsa sahibi elinden 5000 liraya satılıktır. Telefon: giln öğleye kadar 141935).
260
Her
ORTAKÖYDE 350» LİRAYA SATILIK EV — 3 mart cuma saat 10 da 3 üncü İcranın 49/4331 »ayılı dosya-slie yeni postahonede satılacaktır. Görmek Jstlyenlerln Katolik kilisesi arkasındaki Gül tek İn sokanında 14 No. lı ahşap evin İçindekilere müracaatları. 193 — 2
ACELE SATILIK AHŞAP EV — Haliç ■ Fener Vodlna caddesi IM nu-maralı, dbrt katlı, beş odalı. Sarnıç, kuyu, elektrik leslMUl'dır. Müracaat Asmnaltl Cambazhane cadde*! Yarım han No. 31 birinci kal No. 3 Sava Kalinlkos. 223 — Z
KİRALIK KÂRGİR DEPO - Feriköy Baruthane cnd. Kuyutu Bag sokak No. 49/51. Deponun üst katına müracaat. 224 — i
KİRALIK — Kuzguncuk Faşa Liman cadde No. 115. Sahilde bahçe içinde her konforu ve her geyl müstakil İki oda bir mutfak, yaza, kışa elverişli yalı. Aynı yor o müracaat.
ata —
SATILIK BOS TESLtM YEDİ ODALI KÂRGİR EV — Lâleli caddesinde tramvaya denize nazır konforlu yağlı boyalı, muşambalı. çift banyo, çift tu. valct. çift mutfak 16200 lira ipotekli. Azimet dolayıeiyle iJlleiı camii bitişiğinde Çelik Emlak. 228 - >
ACELE SATILIK KAGİR EV — Bir katı boj tealim. Beyoğlu Aynalı-çcsıne Sururl yokujtı Çeşme sokak No. « Nefise. 210
DEVREN KİRALIK DÜKKÂN -fyl muhitte, onkkallye, mezecilik veya butta banka şubesi olmaya müsaittir. Müracaat: Cihangir. Susam Sok. 18/3. 229 -2
SATILIK BÜYÜK BİNA — iyi irat, bol bava. 17 oda dört dükkân Çarşıkapı Hüseyin afi ı Cami sokak No. 10. Müracaat her gün öğleye kadar aynı eve. 155 — >
SATILIK EV — LâlcU Zeynep Kâmil sokak 45 No. lı beş odalı. Bos teslim. Görmek ve pazarlık için Ar-navulköy vapur İskelesi yanında na-1 bur Halld Sücrcn'e. 183
DEVREN SATILIK MAKARNA FABRİKASI — Fiyonk maklnc-jı Uo bütün teferruatı. Küçük Muâtofopa-şa Sirkeci Dede sokak No. 6. Kahveci Osman Dayıya müracaat telefon 29362. 2S6 — 1 AİLE NEZDİNDE — Pansiyon 1>S-llndo bir od.ı kiralıktır. Karagûm-rükto Acıçeşmc trımvay durağı karsında 209 numaraya müracaat, 190
KİRALIK EV VEYA APARTIMAN Lfls'sOJL J >1J
KATİ ARANIYOR — Lâleli vc Beyazıt civarında 3-4 odalı kiralık ev veya apartıman katı aranmakladır. (Posta kutusu 68) adresine mektupla bildirilmesi rica olunur. 255 — 1 MADAM YABANCI ÖĞRETMEN -Çocuklara ye büyüklere İngilizce, Almanca ve piyano dersleri vermektedir. Talebeler İmtihanlara İyi hazırlanır. Her tarafa gidebilir. Akşamda H. P. M. rumuzuna 126—1
TEKNİK EMLÂKTEN — 50090 11-ram pes>n 75 bin liraya Burnazda bo; tealim iratlı apartıman acele katılıktır. İstiklâl caddesi 354. Tele. 43M». 257 —
KULUÇKALIK — Legorn ve Rodayla nt yumurtalarını Nurettin Ta-vukhancslnde buİAbLU.sinlz Taşraya da gönderilir. Ömerpnga caddesi 3271 GUztepe - Krcnkhy 1T3 —
TEKNİK EMLAKTEN — 35000 liraya Vıııikily Kandilli caddesinde geniş rıhlımlı temelleri hazır yalı arsası yeleuiuic «foinyıoiyie acele satılıktır. lsUkiai caddesi 354 Tele. 43269. Z58 — ORTAK ARANIYOR — Bugün» uygun ra klpaı- bir eserin tabı İçin 1500 lira sermaye koyana 3ooo ıtr» kâr verilecektir. Akssm’rta «Bilgin» lümuzuna. 1»»
CİDDİ, ÇALIŞKAN — Nakdi teminat verebilecek bir mühendis, mimar arkada» kurulacak inşaat girkctiM ortak alınacaktır. İgi çok kârlıdır. Cogaloglu Nuruormanlyet caddesi No. 9 kat I Fahri Baraç'a müracaat. tûû
TEKNİK EMLÂKTEN — 25000 Liraya Boüaz: Kiicüksuda sinema gazino vc yalı olmaya masalı denize 75 metre cepheli ana »eele aauiıktır. Tele. 43269. 2S9 —
ACELE SATILIK BAKKALİYE DÜKKÂNI — ve üzerinde eviyle. İşer vaziyette Çarşı merkezinde. Üsküdar Yenimahalle Allârnc caddesi 45 -47 Müracaat İçindekilere. 196 İNGİLİZCE — Ameriksda okumu» vc Amrclkan mekteplerinde İnlgliz-ce öğret mit bir genç Uç ayda lisan öRrelır. Al.;«ra (D S.» rümuzuna mü-
SERMAYEDAR ORTAK ARIYAN-LARA — Bilfiil çalıgmak jartlyle Z0.000 lira sermaye koyup kârb bir l.tc ortak olmak istiyorum. Nisanla» Teşvikiye caddesi 123/1 e mektupla. 237 — S
YAPTIRACAĞINIZ BİNANIN -evsafı, projesiyle dlçülüı. Yıldız Emlâk İstediğiniz müKtınmel projeyi 50 lira mukabilinde temin eder. İstanbul Dlvonyolu caddesi İM. Telefon: 29603. 2Ü5 - 1
İNGİLİZCE. FRANSIZCA DERS - Avrupada okumuş, yetkili bir öğret-
ŞEHİR İÇİ — Veya vesile yakın mesafede inşaata elveı işli parselasyonu yapılmış büyük arsa veya eru-zisl olup da satmak İsteyenlerin men bayanlara özel dersler verir Cok müsait ücret ve İyi öğretim. Ak-Şam'da S. M. rümuzuna 253 —
29603 No. va telefonla müracaat. 206 MEKTUPLARINIZI ALDIRINIZ, Gazetemiz idaresini »ares otaro» «östcrmh Olan (carilCTlmlzdeB S. i — Bilgin — N — Lİae — Yeni mağaza — ! Namlarım* galen meiauplnn ıda
ACELE KELEPİR 3MILIK APAH-TIMAN — ŞUU ■ Mecidiye köyü asfaltı arasında, raddede tam konforlu büyük bahîcU İki kat bir bodrum apartıman acele satılıktır. Müracaat: B. Cafer’e Tel: 83725 213

KADIKÖYDE SATILIK KELEPİR APARTIMAN — Üç buçuk daireli ü-çer dörder odalı bahçesi var. Deniz görür çarşıya 2 dakika iskeleye 0 dakika bir dairesi boş Ieslim 23 bin Urn. Emniyet Sandıftı*knrşi5indaki kahvede ibrahlme müracaat
217 - 1
SATILIK İKİ kArGİTR HANE — Sinil tramvay durağına iki dnkika mesafede Perihan sokak 74/76 numaralı iki hane Miniktir, Müracaat her gün 11 - 15 arası telefon 21362.
Z2O —
DEVREN SATILIK N .VLB UR t YE
DÜKKÂNI —Arnavutkdy tramvay cad desl iskele yanında 81 No lı (Arni-vutköy, Kuruçeşme, Bebek. Rumelihisarı) tun yegâne nallmrlye ve mal-zcmnl İnşa İye dükkânı rahatsızlık da-iayıslyle devren satılıktır Mvzkûr i dükkâna müracaat. 184 1
Bozkurt Emlâk ——
DEVREN SATILIK DÜKKÂN -Kalabalık bir mevkide, müşterisi mevcut, tuhafiye dKkânı azimet do-Iny isiyle 2000 liraya acele satılıktır. Müracaat. Ortakftv Curtt sokak No. S.
195 - -
ACELE SATILIK ÜÇ KATLI AHŞAP EV — Her kalında tki oda, mutfak. helâ. havagazı, terkos ve bahçeli ev. Adres: Beyoğlu .Pcrapahu arkası Tcpcbajı caddesi No. 30. Müracaat orta kala. Mutavassıt kabul edilmez. 238 —
ERKEKSİZ BİR AİLE YANINDA — Kız talebe veya çnltçan bir bayan için konforlu bir oda veya boş olarak kiralıktır. Galata Yapı Kredi Bankası yanında Selâmet han üst kat Kemal Salh'ya müracaat.
188
- ı
DEVREN SATILIK MANAV DÜKKANI — Pangaitı Tepeüstü tramvay caddesi ve durağında her ise elverişli Akın sineması yanında 83/2 numaralı dükkân Müracaat: Aynı dükkâna. 240
— 9
3000 LİRAYA SATILIK EV — Taksime yakın, 3 oda, 1 hol, terkos. elektrik, havagazı, banyo, mutfak, muşamba döşeli ve boş teslimdir. Tel: 41314. 163
SATILIK EMLÂK — İstanbul yakınında (60) dönüm akar sulu bostan. ahırlar, fcârgir 6 odalı hine her şeye elv.erlşlL Müracaat: Sirkecide Aşmalı kahvede Mehmet Karatag.
241 — 1
SATILIK KÂCİH KONAK — Yeni yapılan üniversite binası karşısında 430 m2 ürerin- üç katur. Oran Emlılk Bürosu Taksim Tarlabnşi No. 11. Tel; 41314.16-1
8.500 LİRAYA SATILIK 4 ODALI KAGİR EV — Beyoğlu' Agacaml yanında Sakızağacı caddesi 120 numaralı köje ba,ıı. Müracaat: Un kopanı Küçükpazor caddesi No. 8. 201
tek ve çift katlı evlerimizin satışı bitmek üzeredir. BLr defa ı görünüz.
2 _ Beyoğlu Galatasarayda 12 daire, 5 dükkân. 17 bin lira fratlı, 20 bin lira İpoteği olan apartıman acele satılıktır. ■Adres; Taksim. Abdülhak Hâmtt caddesi No. 23/2-Tel: 83532>>
Serbest kalay satışı
A___ Gıda maddeleri kaplarının kalaylanmasında kulla-
nılabilir 1/10000 nlsbetlnc kadar arseniği havi kalayın depolarımızda teslim beher kilosunu 900 «dokuz yüz» kuruştan.
B — Sanaj'ide kullanılabilecek 5/10000 arseniği havi kalayın depolarımızda teslim, beher Iklosunun da 370 kuruştan bugünden itibaren satışa arzedildiğl ilân olunur. (2341) TİCARET OFİSİ
ACELE SATILIK APARTIMAN —
Çalmasa ray Tokatlıya» karşısında
Kartal sokağında beş dükkan on lkli daireli yüksek kiralı kaloriferli
Çalış apatımant satılıktır. Kapıcıya .... .......... ,-w ______
müracaat, 244 — 3, yeni yapılmış bir dalı esi boş apartı-
—man. Marpuççular Leblebici İtan 19 - Beyoğlu] CHman'n
civarında köscbasında, -----------------------------------
ve ardiye. Müracaat;! KİRALIK YAZIHANELER VE DE-’ ve 3 edalar tçlçe 300 metre bir salon. Galata Veli Alemdar han 6 Telefon 43528. 66 — 11
l.2.M>Q SATILIK — 3000 İpotekli 10 sene vergisiz 1700 Icol'Ii Besiktagta
KİRALIK DÜKKÂN
1 Balıkp azarı 1 bir dükkân
Fevkalâde variyet-[ T3kaim Taıtabası Cad No. 11 Oran PO deri döşemeli. Galat» Rıhtım Cad. Emlâk Bürosu Telefon 41314.
252 — J 249
SATILIK — Hususi Mercedes -Benz ucuz taksiye elverişli. 948 lüks Piymouth taksi, —
41.
kapadı.
— Rica ederim, £ir Danversl Noel gecesinden bir gece evvel, misafirlerinizi eğlendirmek ü-zere tertiplediğiniz korkunç «Maskarad» ı bana etralile anlatınız .
şimdi artık, doktor Fell’ln derin derin nefes almasından gayri bir ses duyuluyordu.
— Zannederim, Diaskeleri da ğılan bizzat sîzdiniz?
— Tabii.
— Bu maskeleri İlk defa olarak herkese gösteriyordunuz.
— Evet. Fell, hâla gezleri kapalı, sormakta devam etti:
— Muhtelif roller1 tesadüfen mi damıttınız; yoksa, rolleri az çok yakıştırarak m: verdiniz?
Slr Danvers’in dudakları, belli belirsiz bir tebessümle kırıştı:
— Tamamlle tersini yaptım.
Bilhassa bu ciheti tebarüz ettirmek İstiyordum Bir misal ister misiniz?
— Rica ederim.
Docke dedi ki:
— Meselâ bayan Marsh’e. cadı bir kadın olan bayan Dyer’ İn rolünü verdim. O, bu kadının rolünü İstemeyip çok güzel diye ismi çıkmış olan Edlth Thompson'u İstedi.
Doktor Fell, gözlerini biran açıp:
— Yok canım? — dedi.
— Benim zevcem do İrlandalI cani kadın Kate Webster ro-lündeydl, Küçük Doris'e gelince... — diye, eliyle kızını gösterdi.
— Bu takdirde, bütün bu misafirlerin. üzerlerine verilen rollerde muvaffak olacaklarını nasıl zannediyordunuz?
— Şu şekilde, efendim: Benlin, gayet mükemmel bir kriminoloji kütüphanem vardır. Bütün dostların (Cella müstesna... Zira cinayetten ve cinayet hikâyelerinden nefret e-derdl.) Kitaplarımdan en enteresanlarını okuduklarını biliyordum. Bah3İ geçen şahısların maceraları hakkında, bu
sayede malûmat sahibi idiler. Buna rağmen, aram.zda bir yabancı da vardı: Mebus bay Hurts - Göre.
Doktor Fell:
— Evet... Tanırım... — dedi. — Bay Derek Hurst - Göre!
— Bereket versin, onun temsil ettiği Smith cinayeti pek meşhurdu. Mebus da. rolünü mükemmel yaptı.
Fell, şimdi gözlerini açmışı. Bakışları Doris Locke'u korku-1 tuyor bir İfade almıştı. Genç kız, cesaret bulmak üzere Thorlcy Marsh'uı ellerini aradı.
Fell dedi kİ;
— şimdi de, bayan Marsh’ın o geceki durumuna geçelim. Sizce, kendisinin ahvali nasıldı?
Locke, tereddüt ederek:
— Sualinizi iyi anlıyama-dım. ,
— Gülünen bir halden dram havasına geçmesini nasıl izah edersiniz?
Sir Dennsi bir düşünce aldı:
— Vallahi, pek bir şey söyll-yemiyeceğim efendim. Her halde akli ve sıhhi muvazenesinde bir bozukluk yoktur. Margot, bir trajedi kıra!içesi gibiydiI
— Ya?... Ya?... Halbuki şahitlerden biri: «Bayan Margot bir karar vermiş de tatblka hazırlanıyor gibiydil» dedi. Doğru mu?
— Evet... Formül gayet doğru... Ben de öyle olduğunu zannederim.
— Siz ne dersiniz, bayan Marsh?
— Margot'un tavır ve hali dalma öyledir. Dün akşam, DonaJd Holden’» de bunu, söylemiştim. Dalma müfrit bir karakteri vardı. Mütemadi heyecan, halecan halindeydi.
Doris:
— Metresi olduğu adam yüzünden. heyecan duyuyormuş-tur! — dedi.
Fell, birdenbire genç kıza döndü:
— Pardon... Anlayamadım...
Kız. caydı:
— Hayır, hayır... Bir şey söylemiyorum. — diye genç kız lâfı çevirdi.
— Hum... Ya... (Doktor Fell’ln pembe yüzüne bakıp; kızın deminki sözünden mâna çıkardığını kestirmek pek mümkün değildi.) Bayan Locke! Bu şehadeü siz de tasdik eder
İzmir Belediye Başkanlığından:
Kahramanlar mahallesinde 1893 ada ö parselden miifrea 2590.75 metre karelik arsa üzerinde bir sene İçinde bina inşa ve İkmal edilmek kaydlyle açık arttırma ile satılacaktır. Muhammen bedeli 25907,50 lira ve geçici teminatı 2500 liradır- IstekU-Ierin teminatlarını belediye veznesine yatırarak makbuzları ile İhale tarihi olan 6/3/950 pazartesi günü saat 15 de encümene 2270 başvurmaları.
misiniz?
Kız, omuz silkti:
— Size hiç bir suretle faydalı olanuyacağımı sanıyorum. Bu kadın, beni asla alâkadar etmiyordu. Ogece onun için kendisine dikkat etmedim.
Fakat, doktor Fe’.lin söz söylemesine meydan vermeksizin, derhal ilâve etti:
— Buna rağmen, «cinayet o-yunu» oynanırken onu öldürdüm. En kolay hücum edilecek şahıs o olduğu için, kendisini seçtim. Karanlıkta gümüşi lâ-me elbisesi kolaylıkla farkolu-nuyordu.
Holden, alâkayla söze karıştı:
— Sırtındaki elbise gümüşi lâme elbiseydi, değil mİ? Bunu hatırlıyorsunuz Kadınlar, bu gibi teferruatı akıldan çıkarmazlar.
Doris, deminki heyecanı yatışarak:
— Evet. Hatırlıyorum, Buna katiyen eminim! — dedi.
Doktor Fell, bunun üzerine Thorley’e döndü
____ Siz de aynı itanda ifade verir misiniz, bay Marsh?
— Galiba, evet... — diye, Thortey tereddüt gösterdi. —
Doğrusunu isterseniz, ben, kadınların giydikleri elbiselere pek dikkat etmem. Her halde, siz de benim gibisinizdir, doktor. Tuvaletin yakışıp yakışmadığına bakarız. İntiba ediniriz. Fakat biz erkekler, teferruata dikkat etmeyiz. Bununla beraber...
— E?... Bununla beraber?...
— Galiba, M argo tun sırtında beyaz lâme bir elbise v3rdL Omuzu tamaraie çıplaktı. Cani bayan Thompson’un maskesini taknuştL Bu kıyafetle pek feci bir İntiba hasü ediyordu.
Böyle söyllyerek ürperti geçirdi.
Doktor Fell:
— Âlâ! — dedi, — Eğer tere bir şey anladımsa. sizin grupu-nuz (yani, bayan Mersh. bayan Dcvereınt, bay Hurst - Göre ve siz) komşu malikaneden saat on bire doğru ayrılmışsınız?
— Doğru.
— O sırada zevcenizin sıhhatinde bLr ânza dikkate çarpmıyor muydu?
— Bilâkis o sırada hâlâ gayet caıılıvdL
(Arkası var)
24 Şubat 1950
AKSAM
Sahile 7
Devlet Deniz flj Demiryolları memurları hakkındaki tasarı
Dünyanın en mükemmelleri olan
PHİLİPS
Meclis komisyonunun yaptığı değişikliklerden sonra tasarının aldığı son şekli yazıyoruz
Baş tarafı 1 inci sahifede)
İkinci madde — Aynı kanunun ikinci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir :
Bu kanun hükümleri muhtelif Barem ve Tckaiit kanunlarına göre aylık alan memurlar hakkında uygulanır.
Geçici madde 1. - Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte muvazzaflık hizmetini kısa olarak yapmak üzere s-Hâlı altında bulunan 3173 sayıh kanuna bağlı (I) sayıh cetvele dahil müscccel memurlar hakkında eski hükümler uygulanır.
Geçici madde 2. — 1 Eylül 1939 tarihinden sonra muvazzaflık hizmetini yapmak üzere silâh altına aluınuş olup da bu yüzden idare ile ilgisi kesilen 3173 sayılı kanuna bağlı (1> sayılı cetvele dahil gayrimü-ra seccel memurlardan;
A) Bıı kanunun yayımından evvel yedek subay olarak, terhis edilmiş olup da terhislerinden itibaren üç yıl içinde ve bu kanunun yayımından evvel idareye tekrar intisap etmiş olanlar hakkında bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte müktesep hak olarak almakta oldukları ücret derecesi üzerinden.
B) Bu kanunun yayımından evvel yedek subay olarak terhis edilmiş bulunduğu halde idareye henüz intisap etmemiş olup terhis tarihlerinden itibaren üç yıl içinde idarede bir görev alacalıların müktesep bak olarak tayin edilecekleri tere t teri üzerinden,
Haklarında birinci hükümleri uygulanır.
*> Geçici madde 1 —
derece-
madde


tabi görev
dai fe-
Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğünün 3656 sayılı kanuna tabi me-Aprlanndan bu kanunun, yaydım tarihinde muvazzaflık hizmetini kısa olarak yapmak üzere silâh altında bulunanlar hakkında eski bükümlerinin uygulanmasına devam olunur.
Bunlardan yedek subay olarak terhis edilecek olanlarla 1 Eylül 1939 tarihinden sonra muvazzaflık hizmetini tosa olarak yapmak üzere silâh altına alınmış bulunanlardan bu kanunun yürürlüğünden evvel yedek subay olarak terhis edilerek idaredeki görevine başlamış bulunanlardan bu kanunun yürürlüğünden evvel yedek subay olarak terhsi edilerek idaredeki görevine başlamış bulunanların Yedek Subay Okulunda 1/3 nispeti üzerinden ücret almak suretiyle geçmiş ve geçecek olan süreleri:
Al Hâlen Yedek Subay Okulunda olanların subay tayinleri tarihinde müktesep hak olarak alacakları ücret derecesindeki,
B) Halen subay tayin olun-: muş veya İdaredeki görevine başlamış bulunanların bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte müktesep hak olarak almakta bulundukları ücret derecesindeki.
Terfi sürelerine eklenir.
Bu madde De geçici ikinci madde hükümlerinden diğer bir dairede daha evvel hakta-nnda 4379 sayılı kanun uygu-' laıımanaış olanlar faydalanırlar.
(*çteı madde 4. — Bir memuriyete girmeden veya nıc-, mııriukla alâkası kesilmek suretiyle ve Ryiûl 1339 tarihinden sonra muvazzaflık hizmetini! tosa yapmak üzere silâh altına alınan ve yedek subay olarak terhis edilenlerden 3856 ve 3659 sayılı kanunlara tâbi daire ve müesseselerde görev almadan. U-ThisieriödBn itibaren üç yıl içinde Devlet Denizyolları ve Limanlan ve Devlet Demiryolları vc Limanlan işletme Genel Müdürlüklerinde bir göreve tayin olunup da tabi bulundukları hükümler dairesinde terfileri yapılmış bulunanların Yedek Subay Okulunda ve yedek subaylıkta geçen hizmet sureleri bu kanunini yayımı tarihinde müktesep hak olarak almakta bulundukları aylık derecendeki sûrelerine eklenir
Geçici madde 5. — Devlet Denizyolları ve Limanlan İşletme Genel Müdürlüsünün $ş56 «ayılı kanuna tabi memurlarından veya Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğü gayrlmtacccel memurlarından İken Pylfcl 1939 tarihinden sonra yedek subay.
olarak fiili hizmete alınanlardan terhislerinden itibaren üç yıl içinde ve bu kanunun yayımından evvel bu idarelere intisap ile;
A) Umumi hükümler dairesinde terfi ettikten sonra 3659 ve 3659 sayılı kanunlara daire ve müesseselerde almış bulunanlardan,
B) Umumi hükümler
sinde terfi için gereken müddeti doldurmadan ve terhisi tarihinden üç yıl geçtikten sonra 3656 ve 3659 sayılı kanunlara tabi daire ve müesseselerde görev almış ve buralarda umumî hükümler dairesinde terfi etmiş bul imanlardan, Devlet Demiryolları vc Limanlan İşletme Genel Müdürlüğü gayrim ûseccel memurlarının
Yedek Subay Okulunda ve yedek subaylıkta. Devlet Denizyolları ve Limanlan İşletme Genel Müdürlüğünün 3656 sayılı kanuna tabi memurlarının Yedek Subay Okulunda 1/3 nispeti üzerinden ücret almak suretiyle, geçen hizmet süreleri bu kanunun yayımı tarihinde müktesp hak olarak aldıkları aylık drecelerindeki terfi terinde nazara alınır.
Geçici madde 6. — 4069 sayılı kamın gereğince stajlarını yaptıkları sırada 4379 sayılı kanunun birinci maddesinin ikinci fıkrası hükmünden faydalanmış bulunanların Yedek Subay Okulunda ve yedek subaylıkta geçirdikleri hlzruet müddetleri balen almakta oldukları aylık derecesindeki terfi sürelerine eklenir.
Ancak bııniajvian stajda iken tür.
4379 sayılı kanundan faydalanmak suretiyle terfi etmiş olanların aldıkları aylık farkları, birinci fıkra hükmüne göre terli süresine eklenecek müddet ne kadar ise o müddetçe alacakları aylıklardan kesilir.
Geçici madde 7. — Kısa hizmete tabi olup da 1 Eylül 1939 tarihinden sonra muvazzaf askerlik hizmetini yapmak üzere silâh allma alınanlardan terhislerinden itibaren üç sene sarfında müracaat ederek muhtelif barem ve teadül kanunlarına tabi daire ve müesseseler* intisap edenlerle böyle daire ve müesseselerde müstahdem iken muvazzaf askerliklerini yapanlardan bilâhare 2556 sayılı Yargıçlar Kanununun geçici maddesinin 3 ucu fıkrasına dayanılarak yargıç veya savcı yardımcılıklarına tayin edilmiş olanların Yedek Subay Okulunda ve subaylıkta geçirdikleri müddet halen almakta oldukları aylık derecesindeki terfi sürelerine eklenir.
Geçici madde 8. — Bir memuriyete girmeden ve Eylül 1939 tarihinden önce muvazzaflık hizmetini kısa olarak yapmak üzere silâh altma alınanlardan Eylül 1939 tarihinden sonra terhis edilenlerin bu tarihten sonra yedek subay olarak askerlikte geçen müddetleri halen bulundukları derecedeki terfi sürelerine eklenir.
Üçüncü madde — Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Dördüncü madde — Bu kanunu Bakanlar Kurulu yürü-
Ampullerinin
TENZİLÂTLI YENİ FİıtTLAliINI SORUNUZ.
Türkiye Satış Yeri :
HELİOS ELEKTRİK ve MAKİNE T. A. S
HEZAREN CAD. No. 124/128. GALATA.
Telefon 44616 P. K. 1400
(Anadolu Demiryolu mcİKİetnde Takil HAYDARPAŞA LİMANI ŞİRKETİ
Şirket hissedarlar umumî heyeti'nin 29 Mart 1950 tarihine düşen Çar.rambn günü saat 16.30 da, Istan bulda Galatada Voyvoda caddesinde T. C. Merkez Bankası binası dahilindeki Şirket merkezinde adi olarak toplanması kararlaştırıldığından keyfiyeti hissedarlara bildirir ve toplantıda hazır bulunmalarını rica ederiz.
Bu toplantıda bulunarak rey haklarını kullanmak yen hissedarlar, Ticaret Kanununun 371 nel maddesine rak, ellerindeki
evvel,
Ankara'da:
Merkezine;
İstanbul'da:
bul Şubesine;
Zürich'te: «Credit Suisse» Müessesesine;
makbuz mukabilinde yatırmalı ve toplantıya girmek için lâzım olan duhuliyeleri de bu müessese terden almalıdırlar.
RUZNAME :
1 — İdare meclisi ve Murakıp raporlarının okunması; 31.12 1949 bilançosunun ve kâr ve zarar hesabının umumi heyete bildirilmesi;
2 — İdare meclisinin ibrası;
3 — İdare meclisine aza seçilmesi ve huzur ücretlerinin tayini;
,4 — Murakıp seçilmesi ve ücretinin tayini.
İstanbul/Galala. Şııbat 1958 İDARE MECLİSİ
I
Sağlam dişler ve ağız temizliği
insan sağlığının
temelidir
RADYOLİN
İste-uya-hısse senetlerini, toplantıdan en az yedi gün
Tekel Genel Müdürlüğü Müfettiş Yardımcılığı Müsabaka imtihanı
Açık bulunan Müfettiş Yardımcılıkları İçin İmtihan miş olup İmtihana kabul edilmek için aşağıdaki aranır;
A — Hukuk veya İktisat Fakültelerile Siyasal ve Y. Ticaret ve İktisat Okullarından veya dunlar a yabancı memleket fakülte Tcya okullarından mezun (Yabancı Fakülte veya Okullarından alınan diplomaların Milli Eğitim Bakanlığınca muadiili£inta tasdik edilmiş olması lâzımdır.?
B — İmtihan gününde 30 dan yukarı yaşta olmamak,
C — Sıhhi durumu iklim değişikliklerine ve her çeşit yolculuk güçlüklerine dayanmağa müsait olmak.
D — AhlSk ve seciye bakımından Müfettişlik mesleğine mani bir hail bulunmamak.
E — Fiilî askerlik hizmetini yapmış olmak.
isteklilerin 1.3.1950 gününe kadar Kabataştaki Genel Müdürlük Teftiş Kurulu Başkanlığına müracaat ederek alacakları
ı açti-şartlar
Bilgiler muadil olmak.
İnşaat ilânı
Sümerbank Genel Müdürlüğünden
1 — Gemlik Suıı&ipek ve VLskos Mamulleri Sanayii Mücs-sesesl ambar binası inşaatı birim flatı esasiyle ve kapalı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Yanılacak inşaatın keşfi (200.006.—) lira ve geçici teminat miktarı (11,250.—) Uradır,
3 — Eksiltme evrakı Ankara'da Sümerbank Genel Muamelât Müdürlüğünden (60) liraya alınabilir.
4 — Eksiltme 10 Mart 1950 Cuma günü saat II de Anka-rada Sümerbank Ocmej Müdürlüğünde toplanacak komisyon marifetUe yapılacaktır.
5 — istekliler teklif evrakı arasına, şimdiye kadar yapmış oldukları bu gibi işlere ve bunların bedellerine, firmanın teknik teşkilâtının kimlerden teşekkül ettiğine dair belgeler koyacaklardır.
6 — Bu eksiltmeye İştirak edeceklerin bir taahhütte (150,000.—) liralık benzeri betonarme inşaatını bizzat ikmal ederek kabu..erini yaptırmış olmaları şarttır.
7 — Banka ihaleyi dilediği şekilde icrada serbesttir.
(2028)
ANADOLU ÇİMENTOLARI TÜRK ANONİM ŞİRKETİNDEN
Şirketimiz hissedarlar genel kurulu aşağıda yazılı olduğu veçhile 31 Mart 1950 cuma günü saat 10.30 da Gala tada Voyvoda caddesi Agopyan hanı 3 üncü kattaki dairesinde toplanacaktır.
GÜNDEM :
1) 1949 yılına ait yönetim kurulu ve denetçi raporlarının o-kımmftsı ve onanması,
2> Sözü cdilcr. yıla alt bllânço ve kâr vc zarar hesabının incelenmesiyle kabulü, yönetim kurulu ve denetçinin bir senelik muame'âlından dolayı ibraları ve geçen hesap yılı sonuçlarına dair yönelim kurulu teklifleri hakkında karar verilmesi,
3> Görev süreleri biten yönetim kurulu üyeleri ile denetçinin seçilmesi veya tekrar seçilmesiyle aldat ve huzur haklarının tâyin ve tesbltl.
4) Ticaret Kanununun 323 üncü maddesine göre yönetim kurulu üyelerine şirketle muamelede bulunmalarına İzin verilmesi.
Gene] Kurulda bulunmak tstiyçn hissedarlar asaleten veya vekâleten hâmil bulundukları eshamı ve esham yerine kaim evrakı toplanma gününden bir hafta önce sirkelin Kartaldaki merkezine veyahut Anverste 39 Longue Rue de l'Hopital'de CİMFİNA şirketine teslim etmeleri icap eder. Karşılık olarak alacakları makbuzlar toplantıdan önce ibraz edilecektir.

İş İsteme kâğıdını doldurmaları ve bu kâğıda:
1 — Nüfus kâğıdı asıl veya tasdikli örneğini,
2 — Tahsil vesikası asıl veya tasdikli örneğini,
3 — İyi hal kâğıdı asıl veya tasdikli örneğini.
4 — Askerlikten terhis vesikasının asıl veya tasdikli neğini,
5 — 4X6,5 ebadında alta fotoğrafını.
6 — Tam teşkilâtlı bir hastanenin sıhhi raporunu (isteyenlerin sıhhî muayeneleri ldaremlzce yaptırılır.)
eklemeleri lâzımdır.
İmtihana kabule ehil görülenler önce yanlı imtihana w bunda kazananlr- sözlü İmtihana tâbi tutulacaklardır. Yazılı İmtihan 17J.195O ve sözlü İmtihan 24.3.1959 gününde İstan-bvlda yapılacaktır.
İMTİHAN PROGRAMI :
A — MALİYE: Bütçe, vergi nazariye ve ststeinleri, muhasebe! umumiye kanunu,
B — İKTİSAT: istihsâl. Tedavül, taktsam ve istihlâk.
C — ÂMME HUKUKU: Anayasa, Memurlar Kanunu, Memurin Muhakemat Kanuna, Danıştay Kanunu. Türk Ceza Kanunu, ve Ceza Muhakemeleri Usûlü Kanunu,
ç — HUSUSİ HUKUK; Medeni kanun. Borçlar Kanunu, Ticaret Kanuna. Deniz Ticaret Kanunu.
D — TİCARET HESAP VE MUHASEBE: Basit vç mürekkep faiz. Iskonto, faizli hesabı cariler, ticari muhasebe.
E — YABANCI DİLLER: Fransızca. tagUİMe veya Almanca dUlertndm biri. (1471)
ör-
İzmir Belediye Başkanlığından:
1 — Analarıalar caddesinde Konak önünden Başdıırak Kesici II ağzına kadar olau kısmındaki «300» metre boyda bozuk döşemenin Bandırma granit parke taşları lie esaslı tamiri Işı fen işleri müdürlüğündeki keşif ve şartlaşması gereğince açA eksiltmeye konulmuştur Keşif bedeli 26500 lira ve geçici temi natı 1988 Hradır. İsteklilerin teminattan»! belediye vemesine yatırarak makbuzları İle ihale tarihi olan 6, 3/950 pazartesi günü saat 15 *Jc encümene başvurmaları.
2 — Halkapınarda kurutulan saha İle 1201 inci sokağı bağla-
mak üzere yeniden bir köprü yaptırılması İş» fen işleri müdürlüğündeki 9o»lf ve şartlaşmanı gereğince açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 24295.27 lira ve geçici teminatı 1823 liradır. İsteklilerin teminatlarım belediye güzneslne yatırarak makbuzları ile ihale tarihi olan 6/3/950 pazartesi gfınû saat 15 de encümene başvurmaları. 2272
Zeytinburnu Çimento Fabrikasından i.E.T.T. işletmeleri ambarlarına 1350 ton karadan 650 ton denizden çimento naklettirilecektir
I, E. T. T, İşletmelerinden:
Mu vak. Eksiltmenin yap ___________Muh.bed temCi. teminat Tsr w 8.
Kara nakliyata 4^25 lira 430 Ura 27/2,950 P. tesi İl de
Deniz ■ 3^0 » 170 . > > >
Bu husustaki şartnameler Metrohan Levazanu(dan parasız tedarik edilebilir. (2337;
Sümerbank Defterdar Yünlü Sanayii Müessesesi Müdürlüğünden:
1 — Müessesimizin bir kısım ahşap tavanlarının yangına kaT ç’~*rldj Lîl blrlm ,laUar esası üzerinden kapalı zarf usuityte eksiltmeye konulmuştur
2 — K(^ır tcdell 40637 lira olup geçici teminatı 3712 Hradır. Bu teminat İhaleden bir gün evve]înc kadar müessese veznesine yatırılacak tır.
3 — ihale 28/2/950 salı günü saat 14 te müesscScmlzde yapılacaktır.
4 — Teklif mektupları İhaleden ı saat evveline kadar tnûes-sesemiz Uçar et servisine veriLmlş olacaktır.
5 — Bu işe alt şartname keşti ve projeleri havi dosya müessese İnşaat bakım şefliğinden yeterlik belged alındıktan sonra on beş lira bedel mukabilinde ticaret servisinden alınacaktır.
fi — Dosya alabilmek ye ihaleye girebilme* için A — Bu gibi işler yaptıklarına dair etil bin liralık belge ibrazı, B _ Müessese inşaat bakım şefliğinden ihaleden bir gün evveline kadar yeterlik belgesi almaları şarttır C — Müessese dilediği şekilde ihaleyi icrada serbesttir.
İzmir Asliye mahkemesi 4 üncü Hukuk Yargıçlığından »5V»
İzmir Deniş Gazinosunda çalışır Lâtari Metetiyadis tarafından dâvâlı İstanbul Beyoğlu Hamalbaşı Kılı; ArsJan sokak No 11 dc oturur Dcrptaa Meletiyadi* aleyhine açılan boşanma dâvasından dolayı kendirine İzmir Ytci Aar firelerinin 1/Şvba.v 950 tarih ve 14037 ve İstanbul Akşam gareterinta -t/şabnt/959 tarih ve 11284 sayılı nîîshalariyle tlânen davetiye çıkarılmış, dâvâlı mahkemeye gelmemiş olduğundan lt','3/959 cuma saat 9.45 oturumu İçir, il inen gıyap karan çıkan İmasına karar verilmiştir.
Dâvâlının helll edilen duruşma gününde mahkemede karır bulunması veya bir vekiL göndermesi aksi halde bir daha danışmaya ali'imıyacağını bildirir ilânro gıyap k arandır. 2370
25 ton üstüpü satın alınacaktır
Etibank İstanbul Şubesinden:
Bu husustaki şartname 27.2 950 tarihine kadar her gün satın alma servisinden temin edilebilir.
DENİZYOLLARI İŞLETMESİ KOOPERATİF
ŞİRKETİ İDARE MECLİSİNDEN
ADİ TOPLANTI
1949 senesi Genel Kurul adi toplantısı 13 Mart Pazartesİ günü saat 14.30 da Galata Yeni Yolcu salonu binasında yapılması kararlaştırılmış olduğundan sayın ortaklardan yukarıda yazılı gün ve saatte sözü geçen salonda hazır bulunmaları rica ' olunur.
GÜNDEM:
1 — İdare Meclisi raporunun okunması,
2 — Mürakipler raporunun okunması,
3 — 1949 senesi bllânço. kâr ve zarar hesaplarının tetkiki ve tasdikiyle İdare meclisi üyelerinin ve mürakiplcrlnln İbrası,
4 — Temettü tevzii hakkmda karar ittihazı,
5 — Mûrakiplcrln ücretlerinin tâyini. ■
FEVKALÂDE TOPLANTI
Kooperatif ortakların 13 Mart pazartesi günü saat 16 da Galata Yeni Yclcu Salonu binasında kararlaştırılan fevkalâdO toplantıya gelmeleri rica olunur.
GÜNDEM:
Esas mukavelenamenin bazı maddelerinin tâdili.
Anadolu Demiryolu Şirketi
Şirketimiz Hissedarlar umumi heyeti'nin 29 Mart 1950 tâ-rihinr düşen Çarşamba günü saat 16 da, İstanbukta Galata-da Voyvoda caddesinde T. C. Mrrkez Bankası binası dahilindeki Şirket merkezinde adî olarak toplanması kararlaştırıldığından keyfiyeti hissedarlara bildirir ve bu toplantıda hazır bulunmalarını dileriz
Bu toplantıda bulunarak rey haklarını kullanmak isteyen hissedarlar. Ticaret Kanununun 371 nel maddesine uyarak, ellerindeki hisse senetlerini, toplantıdan en az yedi gün evvel,
Ankara'da: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası idare merkezine;
İstanbul'da: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İstanbul şubesine;
Zürich'te: «CıCıllt Sulsse* Müessesesinc;
makbuz mukabilinde yatırmalı ve toplantıya girmek içhı lâzım olan duhuliyeler’, de bu müessese terden alm&höırlar.
RUZNAME :
1 — idare meclisi ve murakıp raporlarının 31.12.1949 bilançosunun ve kâr ve zarar hesabının yete bildirilmesi;
2 — İdare meclisinin ibrası;
3 — tdare meclisine aza seçilmesi vc huzur tayini;
4 — Murakıp seçilmesi ve ücretinin tayini.
İstanbul Galata. Şubat 195» İDARE MECLİSİ
okunması, umumi he-
ücretlerinin
Lâstik kapak ve fırça alınacak Maliye Bakanlığından
Beşiktaş'ta bulunan İstanbul Devlet Kâğıt Deposu ihtiyacı için depodaki numunesi gibi şişelerine mahsus 40
bin adet lâstik kapak ve fırça, açık eksiltme De, satın alınacaktır.
isteklilerin 450 lira teminat parası ile birlikte 7/3/950 Sah günü saat 14 te mezkûr depoda hazır bulunmaları.
(2234)
»m Eşi Bulunmaz Bir Arsa
Beyazıt Üniversitesi Mercan kapısı karşısında 12 metre yüz on metre 10 santim derinliğinde fevkalâde manzaralı ve deniz gören piyasa saydır köşebaşında bulunmaz bir usa 25 bin liraya satılıktır.
Pazardan maada 22095 e Telefon edilmesi
AKSAM
24 Şubat 1050
Sahlfe 8
En i|ük?ek kalüe En ehven fiat 1000 lira ikramiye
4 Lâmbalı
AYDA 20 LİRA
20 Uran Peşin Bakîye»j ı 11 oy Faltjıile
20 veya 25 Lira ödeyerek bu fevkalâde ORİON radyolarından beğendiğinize derhal sahip olabilirsinizl İşleyişi ve güzelliği bakımından en lüks radyolarla rekabet edecek kadar mükemmel olan bu cihazlar, şimdiye kadar duyulmamış ehven fiatlarla satışa arzodilmiştir.
Mükemmel bir radyoyu en müsait tediye şartları ile almak için acele ediniz... 28 Şubata kadar bayilerimiz veya miiessesemizden bu radyolardan birini alanlar piyangomuza iştirak edecektir. Kur’ada radyosunun seri numarası çıkan talihli müşteri
1000 Lira kazanacaktır.
5 lâmbalı
AYDA 25 LİRA
25 Liran Peşin Bakiyesi» M oy t ak sille


m
b
8
ORİON
RADYOLARI
BURLA
bîraderler-S"
LİDER'LE BRÜKSEL LONDRA NEW-YORK'a uçunuz
t OLCU : Ben daima
PAN AMERİKAN'la gide
DİĞERİ : Ben de öyle., çünkü o, dünyanın en tecrübeli Havayoludur
İstanbul Ticaret (forsasından
4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları ve Borsalar Kanununun 33 üncü maddesi, oda ve Borsalara kayıtlı bılûmum abonelerin aidatlarını üç ay zarfında yanı 31/Mart/950 tarihine kadar yatırmaları, yatırılmadığı ‘akdlrde üç misil cezalı tahsil edileceği hükmünü İhtiva etmektedir.
Ayrıca tahsildar gönderilmeyeceğinden sayın abonelerin a-datlarını Uir an evvel Barsamız veznesine yatırmalarını e-hemmiyetie rica ederiz.
O Bütün bu fevkalâdelikleri tizelOb 4 yalnız PAN AMERİKAN temin eder,
• Brüksel, Londra ve Mru' Yorka M
Constellatiûn tipi Clipper ufakları . . .
• New Vork'a çift katlı Clipper ,
uçakları ... I
Brüksel yahut Londra'da ok- ,
tarma yapınız. Bunlar dünyanın en "
büyük, en sür'atll, en lüks hava sefineleridir, ilâve ücret alınmaz.
• Londra ile Ne iv York arasında Lider uçağı. Hususî tertiplenmiş çift katlı Cllpper'ler dünyanın en lüks, hava servisidir,
itibarı zam : Herkes uyuyabll-mekledîr. Arzu edenler (ufak bîr ilâve ücrette) kuşlu yu kadar yumuşak. yataklarda, yahut aynı ücrette yatak şeklinde uzanan meyilli kuşetlerde yatabilirler. Seyahat Acentenize yahut PAN AMERİKAN’a müracaat ediniz.
İSTANBUL, Oololoıoroy Yont T.loton ( 41 ît? . 40522 ANKARA. Ankoro Pala» OHİL TaL UABI
J1
/’r.v /tffflvcM Horld AiMtms
HER ö KITAYA SERVİSLER
Ucuz mal olmak, ekseriya fena mala razı almak demektir. Hele ampulün fenasına katlanmak büsbütün zararlıdır. Bunların hem ışığı fena, hem ömrü kıtadır...
Halbuki TUNGSRAM ampullerini almakla güneş gibi porlak bir ışığa kavuşacaksınız. Husus! bir surette imâl edilen TUNGSRAM ampulleri, emsalinden çok daha oz cereyan sarf eder.
Gayri menkul satış ilânı
İstanbul Defterdarlığından:
Kazası Mahalleri Kapı numarası Tamamının Hissesi Kıymeti Pey Akçesi
Sokağı Eski Yeni Cİhâl
BeşLkta Sinanpaşayı atik. Aşariye M, 11 Miiık. 71,73 Ahşap ev ve arsa, 1/4 Ev: 2700 Lira Arsa: 759 » 05
3450 Lira.
Yukarıda yazılı gayri menkulün 1/4 hissesi. A. Nihat Tuncer'ia Tarlabaşı Maliye Şubesine olan kazanç vergisi borcundan dolayı tahsili emval kanunu hükümleri dairesinde satılacaktır.
İlk arttırması 17 Mart 1950 cuma günii saat 14 de, ikinci arttırma ve kati ihalesi de 27 Mart 950 pazartesi saat 15 de Beşiktaş kazası idare kurulunda icra kılınacaktır.
Taliplerin pey akçelerini malsandıklarma yatırarak makbuzlariyle birlikte belli gün ve saatlerde adı geçen kurulda hazır bulunmaları lân olunur. t2303)
BULMACA
12345878
1 l I 1
İlil 1
1 1 ■ ■ 1 1 ■ 1
İlil 1
JLI 1 I
L
1 ■ 1 1
LI U-
Soldan safin: l — Sflkafim dönemeç yeri,. 2 — Kitapla meşgul olmayan. 3. — Bir erkek adı, 4 — Pürenin yarısı - Tersi lezMÜho Dftkali. S —Bir ekalliyet llııanı. 0 — Nota - Ziraat. 7 — Valide - Yapma. S — Basına (K> gelirse su eetvli. 9 — Kocaman -Teni umgudur, 10— Bir Cins fanllfl-
Yııkarıdan aşnftıyal 1 — Bir nevi ortaklık. S — Nel« borusunu temizleyen - Başına «A» geline bir ırktır.
3 — Uftursuı - Bir erkek adi. 4 — Muvakkaten bırakma. 5 — Mus -İstikbal. $ — Kamer - Sağlamlık.
7 — Lâllfeolk - Morinanı n başı.
8 — Başına (K> gelirse mahlazadır -Kendini hasta gösterme.
GEÇEN BULMACAN» HALLİ
Soldan şafta: 1 — Pasaport» # — Eleman. 3 — Reseptör. 4 — tml, İade, 5 — Meklr, Ey. 8 — Ayakurma. 7 — SeUs, Eg, 8 — AUl - ₺fl. A — Lcneg, El. lû — İr - Nesne.
Yukarıdan aşağıya: 1 — Perlma-salı, 2 — Alemeyeler, 3 — Sesıkalm.
4 — Ame. ikilen, 0 — Papirüs. Ge.
B — On t». 7 — Ödemeyen. 8 —
Tcreyaftile.
MSatı1ık ArsaM
Ankarada Demir Tepe ile Maltepe arasındadır. Manzara bakumndan eşi yoktur. Arsa rümuzlyle İstanbul 178 posta kutusuna mektupla müracaat.
Created by free version of 2 PDF
ıTscal1 ara He günde a Kaşe alınabilir
L^Nezle.S* &e..RomaW
81/2 Ton muhtelif hakiki klingerit levha ile amyant ip ve sair izolasyon malzemesi satın alınacaktır
Etibank İstanbul Şubesinden:
Bu husustaki şartname 27.2.95(1 tarihine kadar her gün bnn_ kamız satmalına servisinden temin edlleblLU. 225»

Comments (0)