f KÜÇÜK İLÂNLARI = BUGÜN 6 İNCİ SAYFAM
AKŞAM
AKŞAM
H e r g ü n
8 S®hof@
Sene 32 — No. 11418 — Fiatl: her yerde 10 kuruştur.
Pazartesi 24 Temmuz 1950
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı islerini fiilen İdare eden C. Bildik — Aksam Matbaası.
İstanbul valiliği
İçişleri Bakanile Ziya öniş ve valinin beyanatı
Ingiliz Kabinesinin bugünkü toplantısında
Ingiliz silâhlı kuvvetlerinin harekete hazır bulundu-
Bakanlar Kurulunun son toplantılarından biri
Bakanlar Kurulu yarın mühim bir toplantı yapacak
Dış ticaret rejimi kararnamesi görüşülecek, Yalovada alınan kararların da tatbikına geçilecek
Ankara 24 (Akşam) — İttanbuloa bulunan Bakanlardan bîr çoğu dün. Milli Eğitim ve İçişleri Bakanları da bu sabah şehrimize gelmişlerdir. Bugün bütün Bakanların tamamen şehrimize avdet etmeleri beklenmektedir. Yarın yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısında Ti-
——
caret ve Ekonomi Bakanlığının hazırladığı ticaret rejimi kararnamesi üzerinde görüşülüp ilân edileceği kuvvetli bîr ihtimal dahilindedir.
Ayrıca Bakanlar Kurulu bu hafta sık sık toplanarak Eaiov&da alınmış kararların tatbikin» geçecektir.
Ticaret ve Ekonomi Bakanı Ziihtü Velibeşe dün Eskişchtrden otomobille ayrılırken Bursada yaptığı temaslara dair izahat vermiş ve Türkiyede is tîhsal edilen ham maddîlerin i!?ra-çcfinin (ip _olâc ııa alınacağını söylemiştir.
Dün akşamki ekspersle An-karaya dönen İçişleri Bakanı Rükneddin Nasuhioğiu, İstanbul Valisi ve Belediye başkanınım değiştirileceğini, yerine Yapı ve Kredi bankası Meclisi idare reisi Yusuf Ziya Önlş’in getirileceği hakkındakl haberlerin doğru olup olmadığım soran gazetecilere;
*— İstanbul Valisini değiştirmek galiba bir kaç gazetenin j liz kabinesi toplanarak diinya-vazifesl oldu. Geçen gün Başba- i kan, İstanbul Valisinin değişe- ı ceğl şayiaların! yalanlamıştı. Bu i gün ben de tekzip ediyorum. I Böyle bir şey yoktur. İstanbul ( Valisi vazifesine devam etmek- I tedlr ve edecektir.» demiştir. |
Diğer taraftan Vali ve Bele- j diye başkanı ordinaryüs profe- ( sor doktor Fahreddin Kerim ( Oökay da şunları söylemiştir: ]
(— Böyle bir vaziyetten ne . resmi ve ne de gayri resmi ola-' rak hiç bir malûmatım yoktur. Bütün kalbimle bağlı bulunduğum İstanbula ve hemşehrilerime hizmet etmek için işimin başında bulunuyorum ve vazifeme devam ediyorum. Gayem, partilerin üzerinde bir idare â- , 1 miri sıfatiyle, bu güzel şehre hizmet etmektir Ortalığı bu-. [andırmak için çıkarılan bu şa- , yiaları her vatandaş gibi ben de görüyorum.»
Yusuf Ziya öniş de böyle bir §eyden haberi olmadığını söyle-•MKİlatfit Fakat bu -jatarhkL Cumhuriyet. Vatan ve milliyet gaze-, lelerl bu tekziplerp rağmen. I (Arkası sahile 2 sütıın 2 de)
rulması görüşülecek
Iimparatorluğun savunma plânı Avam kamarasının^ çarşamba günkü toplantısında açıklanacak a.
Londra 24 (Radyo) — İngi-
700.000 den 600.000 e indirilmesini derpiş eden tasarruf tedbirlerinin İlgası,
2. — Askerlik müddetinin u-eatılmast, bu müddet 18 uydan 2 seneye çıkarılacaktır,
3. — Aynı zamanda İngllte-renin ve batı Avrupanın müdafaası İçin tepkili av uçaktan, radar teçhizatı, hava dâft topları, zırhlı otomobiller ve tank
nin bugünkü durumu ve Kore i savaşı karşısında alınacak savunma tedbirleri hakkında mühim kararlar verecek ve İngiliz savunma plânını tesbit edecektir. Toplantıda İngiliz silâhlı kuvvetlerinin derhal harekete : hazır bulundurulması görüşülecektir, Bir İngiliz muharririne göre kabinenin vereceği kırar- dâfi toplan inşasını derpiş e-lar arasında şunlar da vardır: ]den yeni bir sl’âhlanma kam-| 1. — Silâhlı kuvvetlerin panyası.
Aynı muharrir bundan başka O Attiee ve başlıca arkadaşlarının c komünist Çin kuvvetleri For- O moza sularında 7 nci Amerikan 'yj filosuna taarruz ettikleri tak- J— dlrde Birleşik Amerlkayı askeri S' bakımdan desteklemeğe karar verdiklerini bildirmekledir. ®
İngiliz kabinesi tarafından a-lınacak kararların Avam Ka-^*— ■narasının çarşamba günkü top- J>» lantısında açıklanması beklen--O mektedir.
(Arkası sabite sütun 1 de)
Sodom ve Gomor
14 temmuz tarihlî «Lc Monden gazetesinde Duver-ger imzasile çıkan makaleyi çok dikkate değer bulduk. Aynen tercüme ediyoruz:
Doğudan gelecek bir istilâ korkusunun için için kemirdiği Avrupaya emniyet vermek maksadiyle Amerika Kore harbine girdi. Fakat Amerikan müdahalesinin neticelerini gördükçe Avrupanın korkusu artıyor. Çünkü harbin ıstıraplarını
barlardan korkunun uyandığına alâmettir.
Bu Avrupa hastalığının, bu korkunun ağırlaşması ta-mamiyle haklı olmadığı muhakkaktır. Sovyet Rusyanm Batıya umumî bir tecavüzü karşısında Amerikanın tepkisi başkaca geniş olacak. Cenubî Koreye hücum eden ve Sovyet ordularından resmen ayrı olan Şimalî Kore tecavüzü karştsmdakinden
mütecavizden ziyade teca-J)a5ka bir şekil alacaktır, vüze uğrayan taraf çekiyor: ; Bundan başka Kore harbi-________________________________________nin net r1ı»rci ’Vncîncrl’mnAaı
Korede
ehemmi
yetli tebeddül yok
Dün doğu ve merkezî Korede çarpışma'ar devam etti
dün askerî vaziyette pek az de-ğişlkllk olmuştur. Amerikalıda-(Arkası Sabife 2. sütun 6 da)
Muharebeİer onun top- «in acı dersi Vasingtonda rağında cereyan ediyor, iş- semerelerini yermektedir: gal edilmiş şehirlerinde deh- Bu son günlerin sert dersle-şet hüküm sürüyor. Cenubî pearl - Harbour gibi neti-Kore belki bir gün kur- c®’er verecektir. Umulur ki tarılır. fakat Cenubi Ko- Amerika, nihayet, kendi po-re mahvolacak, siyasî ve Mikasına uygun orduyu te-fiki'i kadroları yok edilecek,1 s>s edecektir.
nüfusu ortadan kalkacak-) E ununla beraber. Av in patır. Buna bakarak sıkıntılar nın korkularım haklı göste-| geçiren Avrupa kendi Ren-,ren bir hâdise vahametini, dine soruyor: Acaba o ce- muhafaza etmektedir: Ame-| hennem silsilesini, istilâ - rika, kendi stratejisini Rus-işgal - karaya asker çıkar- lata hâkim kılacak yerde | ma kurtuluş hâdiselerini Pusların stratejisine boyun yeniden geçirecek miyim?, eğmektedir. Bir askeri ten-Hem bu defa bu hâdiseler teinin son günlerde çok silsilesi daha vahim olacak- tekrarlanan bir sözü Sov-tır, çünkü Almanlar yerine vetlerın kazandığı zaferi pek Rusların İstilâsı çok daha j ediyor: «Amerika, ,
müthiş olacak’ir.
I dünkü harbi, yarınki harbin | silâhlarivle yapmaya mec-burdur ” f'i'1’'!'!’.»:», atom sİ-ilahiyle yapılacak topyekûn |bir harbde Sovyet Rusya jmağlûb olur, ve bunu biliyor. Fakat Sovyet ler, bir yandan, sayı üstünlüğü sayesinde, diğer taraftan peyklerinde teşkil ettirdikleri ■4-halk» ordulariyle eski usul klâsik harbde menfaatleri vardır. Peyklerin bu ordularının hareketini tanzim etmek suretiyle, yani başkaları vasıtasivle bir sürü tecavüze girişiyorlar ve Amerika ile Bat ıhları, gayretlerini dağıtmaya mecbur ediyorlar. harb kudretlerinin en modern, en büyük kısmını bu suretle akim bıraktırıyorlar. Rusların dehâsı, toptan bir harbi kaybedecekle-
Amerikanın, askerî sa'fınm birdenbire meydana çıkma-1 sından telâşa düşüyor. Av-( rupa, bütün güvenliğini A-merikan ordularına dayayarak kendi ordularını geliştirmeyi ihmal etmiş, yahut denizaşırı muharebelerde yıpratmış ve görmüştür ki 'Atlaittiğin öbür kıyılarında ordu yoktur ve Şimal Kore-nin küçük orduları, dünyanın en büyük kudretine ma-; .‘lik rsndığı milleti akamete uğratmıştır.
Bf,ı Almanyaya, İrana, Türkiyeye, yani en fazla tehlikeye maruz memleketlere ■kacbr yayılan asabiyet, Av-.rupamızı jşkenceliyen bu'U WuçUC«niç-
.bulaşık hummanın, ikinci rini. fakat perakende harb-bin yılın dehşeti yeni bar-j (Arkası sahlfe 2; sütun 1 (lc)
Keredeki Amerikan kuvvetleri komutanı general IValkcr
Vaşington 24 (Radyo» — Ko-reden gelen son haberlere göre
Yağmur duası
Hazret! Ömer; «Deveni bağla, Allaha öyle emanet et!» demiş.
Bizse, mistik hislerin yeniden inkişaf bulduğu bu devirde, devemizi bağlamadan Allaha emanet ediyoruz.
Kemalpaşa'da, ahali yağmur duasına çıkmış: bunun .(deveyi evvelâ bağlaması) nasıl olur?
— Arteziyen kuyusu açarak.,. Su teşkilâtı yaparak. , Bulutların üstüne tayyare île çıkıp su depolan üzerine zoraki yağmur yağdırarak...
Allahın rahmeti, böyle kulların bağına yağmağa başlamıştır. Tesbüıkeşler, çilekeşliğe mahkûmdurlar.
Dün Hürriyeti Ebediyede yapılan anma töreninden bir enstau'ane
Ankara
Ankara valiliğine eski İstanbul valisi Lûtfl Kırçların tâyin edileceğine dair bir takım, söylentllcı dolaşmaktadır.
Bu iki kanun yabancılara ve Türk tebaasına büyük kolaylık temin ediyor
Büyük Millet Meclisi bu sene yaz tatili karan vermeden evvel mevzuları ve mahiyetleri İtibariyle çok mühim bazı kanunlar kabul etmiştir. Bunların arasında birbirine benzer mahiyette olan, hattâ biraz da birbirini tamamlayıcı bulunan İki kanun vardır kİ biri yabancıların Tıirkiyede İkamet ve seyahatleri, cllğerl de pasaport kanunlarıdır.
Bu kanunlar, ötedenberl mevcut oldukları halde bugünkü ihtiyaçlara; bilhassa demokratik gelişmemize uymuyorlardı. Bu I-tlbarla bunlardan gerek bizzat vatandaşlarımız, gerekse yabancılar son derece şikâyet etmekte idiler.
Güçlüklerin en garibi Tür-klyeye muntazam pasaportla gelen bir ecnebi, polise ikametgâh beyannamesi vermek suretiyle kaydedildiği halde şehir İçinde bir semtten öteki semte gittiği takdirde gittiği yerin polis karakoluna müracaat ederek yeni bir kayıt yaptırmağa mecbur olması idi. Blttâbl sahiplerine yalnız zahmet tahmil eden bu lüzumsuz formaliteler yüzünden yabancıların Türkiyeye gelip o-turmaları, hattâ alelftde seyahat etmeleri mümkün değildi. Bu şartlar altında Türklyedc bir turizm hareket ve faaliyetinde bulunulamazdı.
Son günlerde Millet Meclisinin
Hürriyet şehitlerini
anma töreni
Hürriyeti Ebediye tepesinde heyecanlı hitabeler irat olundu
1908 hürriyet İnkılâbı flebitlerinin ruhlarını taziz maksadiy-le dün Hürriyet tepesindeki â-bidenin önünde bir anma töreni yapılmıştır. D.P, İl İdare Kurulu tarafından tertiplenen anma törenine saat 17.30 da başlanmıştır. Törende İstanbul milletvekili Salih Fuat Keçeci. Prof. Sani Yaver. C.H.P ve M.P. temsilcileri!, kalabalık bir halk kütlesi ve bu arada ilçelerden kamyonlarla Hürriyet tepesine ge-
len D?, mensuplan hazır bulunmuşlardır.
İlk olarak D.P, İl idare Kurulu başkanı Enver Safder Ader söz almış ve hâzırunu hürriyet şehitlerinin aziz ruhlannı tiziz İçin beş dakikalık bir sükûta davet etmiştir. Bundan sonra mikrofona gelen İl İdare Kurulu üyelerinden Muzaffer Şshlnbaş heyecanlı bir hitabede bulunarak demiştir kİ:
(Arkası sahife 2: sülün 1 de)
■■■■■■III■■■*■■■■■■■■■■■>■■■■■■■*!
Sarhoş — Fena yakalandık. Vali Fahrettin Kerim burada, Belediye reisi Fahrettin Kerim burada, Frofesöc Fahrettin Kerîm burada..* u
İlıi kanun hakkında İzahat veren Emniyet Müdürü Kemal Aygiin kabul ettiği yabancıların Türid-yede İkamet ve seyahatleri İle pasaport kanunları ötedenberl itiraz ve tenkldlere vesile veren, bütita zorlukları kaldırmıştır ki bunu takdir ve teşekkürle karşılamak çok yer İndedir.
Emniyet müdürünün demeci
Kanunlarda — eskisine göre — ne gibi yenilikler vardır? Bu hususta İzahat almak üzere Emniyet Müdürü Kemal Aygüne (Arkası 8 uci sahifede)

Bahlfe 2

i-4 ıtnımu;- •

Gazeteciler bayramı
Kimindir pek iyi hatırlamıyorum, gnliba Dante: «Her şeyin başı hürriyet! Hürriyet olmıyan yerde hiçbir fev iyi olmaz!» demiş.
Herkes tarafından sevilen bu hürriyet hazan pek sevenin elinde kalmıyor olacak M ona tekrar kavuşmak için hayli uğraşmak lâzım geliyor. Uğraşa uğraşa ele geçirilince de bayram ediliyor. Gazetelerden sansürün kalkması gazetecilerin bayram etmelerine vesile olmuştur. Galericiler vazı hürriyetine kavuştuklarını haber veren bu hâdiseyi bir türlü ıınutamamaktadırlar.
Biitün hürriyet severlerle beraber gazetecilerin de bayram günü olan 24 Temmuz bu sene, her zamankinden daha parlak bir şekilde kutlanacaktır. Çünkü yürürlükte olan matbuat kanunundan teııkid hürriyetini yer yer tasan, meşhur tâbiriyle antidemokratik, hükümete bir gazel eri kapatmak suretiyle susturmak salâhiyeti veren. mesul olanla beraber suç işlemeğe iştirak etmemiş •lanlan da mahkûm eden hükümler çıkarılmış, bunun yerine gazete çıkarmağa ait bazı formaliteleri tesbit ederek matbuat vasıtasiyle suç işliyen kira ise yalnız onu cezalandırmayı hedef tutan, cevap hakkını tâyin eden ve bunlara mukabil tenkid hürriyetini kayıtlar altına alan hiçbir hüküm taşımayan bir matbuat kanunu gelmiştir.
Bu seneki gazeteciler bayramının daha parlak bir şekilde kutlanmasına sebep olan şevk ve heyecan bu serbestlikten doğmaktadır.
Serbestlik, serbestlik! Bir dostum geçenlerde bana şöyle dedi:
— Gazetelerinize bakıyorum, herşeyi yazıyorsunuz, sonra da matbuat kanununu beğenmeyip daha serbest bir kanun istiyorsunuz. Yâni daha ne yazmak niyetindesi-niz?
— İşte hu matbuat hürriyeti havasının muhafaza edilmesini istiyoruz. Yürürlükteki kanun tatbik edilseydi bun Innn hiçbirini yazamazdık. Tatbik edilmiyordu. Yeni kanun matbuat hürriyetini teminat altına alan bir kanundur. Şevket RADO
Sab ah Gaz (Meleri Ne Diyor ?
Tersane dâvamız
Ab İd İn Daver CÜMHtJRtYET-tekl başmakalesinde Taşkısok tankerinin denize İndirilmesinden bahisle diyor ki:
■Yeni bir tersane yapalım do. sonra gemi İnşa edelim fikri, 42 yıldan bert maksada ulaşmamıza mftnl olduğu holde, mCV-cudû tekâmül ettirerek çalışmak yolu, İşle denize indirdiğiniz tankeri bize kazandırmışta.
Bu güzel eserden ders alarak çalışmalarımıza ve gemi İnşa sanayiimizi ilerletmeğe devam edelim.
Anayasamıza göre. Cumhurbaşkanı gayri mesuldür ama Devletin başıdır ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin yüce varlığından aynlmıyan Başkomutanlığı temsil ve gerekli gördükçe Bakanlar Kuruluna başkanlık eder. Bu İtibarlnflır kİ devletimizin milli müdafaaslle ns denizciliğimizin inkişaf] bakımından mühim olan gemi inşa sanayiinin inkişafı hususundaki naçiz düşüncelerimi size araedlyorum, Evvelki gün Taştazakta. sayın Başbakana, teşkili fikrini İlham ettiğiniz komisyonun bir an evvel kurularak bu işin ele alınması hususunda hükümete direktif vermenle derin hürmetlerimle arz ve rica ediyorum.»
VA-
Selâmetimiz emniyette mi?
Ahmet Emin Yalman TAN’da yazdığı başmakalede
üçüncü dünya harbinin patlamam İhtimalindin ve müdafaa plânımızı hatırlamamız lüzumundan bahisle diyor kİ:
«Türk topraklarım İçine alan ve yüksek askeri meziyetler sahibi Türk milletinin harb halinde tesirli bir İşbirliğini temin eden bir müdafaa plânına varıldığını bizim bilmemiz de, saldırıcının bilmesi de faydalı olur.
Bir üçüncü cihan harbi koptuğu takdirde bizim ikinci h&rbde olduğu gibi, gayri mu-harlb kalabileceğimizi ümit e-debllecck kadar safdil vatandaşların pek az olduğuna eminiz. Bizim işgal ettiğimiz geçit sahaları ve Boğazlar haktanda-kl asırlık rüyalarını tatmin et-1 mek; kıınl Moskof sal din cilan ' için böyle bir harbin İlk lirinden biri olacakta, bilerek «esaretle tedbir zorundayız.»
*
24 temmuz
Selim Ra(np Emeç SON POB-TA'dnkİ başmakalesinde Gazeteciler bayramından bahsederek diyor ki:
«Bugün ulaşılan merhale He anlaşılmış oluyor kİ bir hukuk ve bir nizam cemiyetinin temelini kurabilmek İçin matbuat
I
hedef-Bunu almak
İle bir hürriyet pazarlığına girişmenin; memleket için zarardan başka verebileceği hiç bir netice olamaz. Bu sebeple, bugün, memleketin İçinde yaşadığı demokratik rejimin elde edilmesinde, bilhassa matbuatın hissesi münakaşa kabul etmez derecede büyüktür. Bu »e-beple, onun bugünkü bayramı, aşağı yukarı milletin de bayramı sayılır.
Bu bayram, her ikisine kutlu ve mutlu olsun.»
* Sarsılmaz Türk kalesi
YENİ SABAH başmakalesinde diyor ta;
«Umumiyetle diyebiliriz kİ, Amerika muaveneti faraza Yu-□anlstana vaki olan seviye vn satha yükselmemiştlr. Halbuki Türkiye, hem peyklerin, hem doğrudan doğruya Bovyetlerln bir taarruzuna hedef olabilecek geniş hudutlara Yunan cephesi ise mahduttur. Hava, deniz ve karalarda Türk ordusunun takviyesi ve iktisadi sahada da daha fazla desteklenmesi, zaten gayri kabili zapt olan Türk kalesini, bütün medeniyet dünyası hesabına, sarsılmaz bir hale sokabilir. Türklerln bu yoldaki hizmet ve fedakârlıklarım takviye, çok yerinde olur kanaatindeyiz. Yapılan yardımlara müteşekkiriz, çoğalmasın) da temenni ederiz.
Ayandan M. Cain bu maksatta Anharaya geldiğini beyan etti
de
maliktir, nihayet
Ankara 23 (A. A.) — Ameri' kan ayan meclisi silâhlı kuvvetler komisyonu üyelerinden Cura ( huriyetçl Mr. Caln beraberinde binbaşı And re w Cella olduğu halde bugün saat 12,35 te özel bir askeri uçakla Etimesgut hava alanına gelmiş ve hükümet adına Başbakanlık müsteşar vekili Ahmet Salih Korur, Dış işleri Bakanı adına protokol umum müdür muavini Ferit 11-
• den, Genelkurmay habcralma ' başkanı albay Aziz Ulusan, mer-' kez komutanı albay Necati Olcay, Genelkurmay haberalma 1 dairesinden yüzbaşı Hüsamettin 1 Tanyar Amerikan büyük elçLsl Mr. Wadsworth, Amerikan yar-dun heyeti kara grupa başkanı 1 general Mc Brlde ve basın men- 1 supları tarafından karşılanmıştır. Hava alanında kendisiyle görüşen Anadolu Ajansı muhabirine Mr. Caln şu demeçte bulunmuştur:
«Memleketinizi ziyaret etme uzun zamandan beri arzu et-
yi
inekteydim. Bugün bu fırsatı bulduğumdan dolayı çok memnunum. Memleketlerimiz birbirinden binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen Türklyeyl her zaman takdir etmiş, her sahadaki çalışmalarını yakından takip etmiş ve Türkiye lehine çok şeyler söylemiş bir insanım. Bugün memleketinizde az da olsa kalacağım müddet zarfında Türkiye hakkında okuduğum ve duyduğum şeyleri bizzat müşahede edebUme fırsatına sahip olduğumdan çok mütehassisini.[
Ziyaretimin sebebine gelinccO memleketinizde her şeyden .0. vel bir âyan mümessili oiarnCSI bulunuyorum. Ayrıca burvK'lte İkametim nOddetince de Tıir-® klyeye yapılmakta olan a .kerE yardımla İlgili temaslarda oulu-O nacağım.* (/)
Mr. Caln. Amerika büyük el-® çişiyle birlikte doğruca nilsafi^ kalacağı büyük elçilik lk^.n'.t-® gâhına gitmiştir, "*
P
Milletvekillerinin
hakemeyi kararttı. Hakiki kötülük bomba değil, harfedir. Hakiki mücrimler, bomba kullananlar değil, harbi yapanlardır. Ve eğer bomba, mütecavizle birlikte müstakbel tecavüz tehlikelerini ve bu tehlikelerin zamanımız İnsanlarının yüreğine yerleştirdiği dehşeti yokedebi-lirse bir iyilik olurdu.
(Baş tarafı 1 inci sahifede) leri kazanabileceklerini anlamış olmalarıdır.
Bu «perakende» terin neler olduğunu anlamak için de büyük bir hayale lüzum yoktur: Formoza, Hindiçinî, Iran, Yugoslavya, Türkiye, Almanya, bütün bu «ihtilâf bölgeleri» tıpta Avusturya, Çekoslovakya, ve Versay sul. hunun ferdasında Danrig gibidirler. Şu halde Amerikanın halledeceği hakiki stratejik mesele «dünkü usul harbi> başaracak bir ordu kurmaktan ziyade, bugünkü durumu tersine çevirmek. ve muhasımına «yarınki harbin» usullerini kabul ettirmektir. Rusların oyununa gelmektense, onları kendi oyununa getirmesi gerektir.
Mütecavizin cesaretini tatmak için, tecavüze uğnyan-ian ıstırap ve felâkete götüren uzun bir harbin neticesinde askerî galebe temin etmek yetmez: Tecavüze karşı koyarken, derhal dayanılmaz ve müthiş bir harekete girişmek lâzımdır. Halbuki şimdiye kadar ancak tecavüz bu vasıflan taşımıştır. Harbin esas ağırlığı tecavüz ve istilâya uğn-yana değil, müstevliye yük-1 ,,,,
lcnmeij harbin Korkunç ya- , HchnJrt 0.
D. Parti eşya
piyangosu çekileli
Ikramiya kazanan numaralan yazıyoruz
yarışları
Dünkü yarışlarda alınan neticeler
Millet Meclisine yeni bir takrir verildi
Boğul urken kurtarıldı
Çengelköyde Kaldırım ğrnda oturan Celâl Tezcan İsminde biri yüzmek bilmediği halde denize girmiş ve boğulmak üzere İken sandalcılar tarafından kurtarılmışta.
aot.ı.-
İki otomobil çarpışta
Şoför Muhlddlnln İdaresindeki 5952 numaralı otomobil İle şoför Remzinin kullandığı 2182 numaralı Lokal Taksimde Vol-deçrşmeslndc çarpışmışlar, her İkisi hasara uğradığı gibi Muhlddlnln otomobilinde müşteri olarak bulunan Hali t isminde biri de başından yaralanmıştır.
Kamyon kazası
Ankara 24 (Akşam) — Dün. saat 10 sıralarında Bâlâ Ue Kırşehir Orasındaki yolun 70 ln-
rasını etinde ve toprağında, müstevli taşımalı, istilâya uğnyan değil... Yalnız harbin tesirli olması zarureti değil, adalet ve ahlâk bunu böyle emreder. Bu surette, masumların da zarar göreceğini düşünmek çok fecidir. Fakat en büyük haksızlık hangisidir? Tecavüze uğramış, masum bir milletin I-Cİnde masum insanların ölmesi mi, yoksa suçlu bir mütecaviz milletin masum frrdlerinin de cezaya ortak olmaları mı? Harb, mahiyeti itibariyle haksızdır. Fakat harbin zararlarını, tecavüz kurbanından ziyade mütecavizin çekmesi daha az haksızlık olur.
ner’ln idaresindeki kamyon frenlerinin bozulması yüzünden devrilmiştir. Kamyonun İçinde bulunan Ikd kişi ağır surette yaralanmışta.
Yeni yol plânı
Ankara 24 (Akşam) — Bayındırlık Bakanlığı yeni bir yol plânı hazırlamaktadır. Bu plân evvelce hazırlanan plânda turizm dâvasını halletmek içtn. yapılan ilâvelerden İbaretUr. Eski plânlar yeniden ele alınacak. yolların ekonomik ve daha elverişli olması için, bazı tadiller
yapılacaktır.
Amerika Senatosundan bir flye. harbin ilk günü atom bombası kullanılmasını İstedi. Bu adama deli dediler. Halbuki bu adam, akıllıların müthiş mantığı ile muhakeme ediyordu. Mütecavizlere Birleşmiş Milletlerin bir ül-■timatom vererek, muayyen bir mühlet içinde hudutlarına çekilmedikleri takdirde, atom bombası atılacağını bildirmesi. Şimal Kürede yaratacağı panik .sayesinde harbi sona erdirebillrcli. Hattft. sonunda atom bombası atılsa dahi, ölenlerin sa. yı a, rnun felr yıpratma harbinden, ve tehlikesi dünya Bulbu bakımından daha az olurdu.
Stokholm beyannampRİ-nin ortalığa yaydığı ahmaklıklar havayı zehirledi, mu-
(Baş tarafı birinci sahifede)
Vali Ve Belediye başkanın m değiştirileceği haberinde ısrar etmektedirler.
Cumhuriyet gazetesi, İstanbul Valiliğine Yusuf Ziya önlş’in getirilmesinin takarrür ettiğini, bu husustaki formaliteler tamamlandığı için İçişleri Bakan-bgından vilâyete tebligat yapılamadığını yazarak: »Yusuf Ziya önlş yarın veya öbürgüti resmen vazifesine başlayacaktır,! demektedir.
Mlllyet gazetesi de, tekzip a-dilmekle beraber Yusuf Ziya On îş'ln İstanbul Valiliğini» tâyini hokkmdata haberin önümüzdeki hafta gerçekleşeceğini yaa-mak tadır,
Vatan gazetesi de Yuauf Ziya önlş'ln tâyininin karurlaştığını tekrarlamak tadır.
Ankara 23 — Demokrat Partinin eşya piyangosu bugün çe-kPmlşUr Kazanan numaralan bildiriyoruz:
Ankara BahçeUevlerde bir ev kazanan numara: 402880
’ Jlp otomobili kazanan numa-
1 ra: 1026841
’ Damızlık koç kazanan numara: 953991
Pllevne ineği kazanan numara: 0914406
Döver makinesi kazanan nu-
. mira: 976204
. General Elektrik marka buz ı dolabı kazanan numara: 1028556.
. Portatif Blnger dikiş makinesi kazanan numara; 613065
Portatif çadır kazanan numara: 1333547
Deniz motörü kazanan numara: 1365644
Motosiklet kazanan numara: 1264929
Birer buz dolabı kazanan numaralar: 1283958, 0856383
Deniz sandalı kazanan numaralar: 1279592, 0876134
Çelik kadjn kol saati kazanan numaralar:
0139978 1906649 1160217 1235673 1312888 0998821 0080951 0155822 0298293
Dikiş makinesi kazananlar: 1012691 1400262 0385153 1346692 0016630 1005009 0151070 0633401 0665311 0300129
18 ayar erkek ko> saati kaza-
0524907 1386450 0528449 0379454 009L211 0816625 0042403 1131019 1423908
Elektrik ocağı kazananlar:
0968935 0662417 1239100 0903075 1302750 0202530 1272234 0017116
Altın kaplamalı erkek kol saati kapananlar ■
0993789 0275604 1422688 1297675 0648312 0454630 0022491
Dikiş matanasl kazananlar:
1377500 1095791 1228065 1332383
0986259 1055746 0015471
Taban halısı tantananı nr-
1265238 0784834 0161202 1102857 1340520 1219591
Altın kaplama kadm kol saati kazananlar:
0080634 1058441 1093325 Baskül kazananlar:
•414380 1398708 0673210 Birer battaniye kazanan numaralar:
0313871 1447556 1299864 0305870
1484017 0151303
1472438 0753529 imm M52477 M60453 0438131
047206 1M3275 «731*1 0754091
0395932 0778092 1440241 1*43500
Birer seccade halı kazananlar: 135Ö830 9186509 0150587 1470036
0197593 0445508 0787156 0748641 1138488 0181096 0575073 1209053 0840299 1322062 1477430 1178389 0192804 0462429 1007886 1066798 072670® 1488237
0187797 1458299 1111622 1108585
0765499
1448001
0588125
1201073
1254177
1244943
1250574 0684034 0233562 0921843 0656773
1365529
0-116134
1084398 0089608
0377568
Saç kurutma makinesi kazanan numaralar:
1011551
1372413 1353849
0872290
1086102 0082119
Elektrik süpürgesi kazanan numaralar: 0193255 0773568
1198492
0038687 0216368
Radyo kazanan numaralar: 0068498 1238914
06G8008 1057079
1367948
Çelik erkek kol saati kazanan numaralar:
0270773 0053042 0103992 1498312 1276717 1133061 0202649 5779417 0034692 0089341 0925409 0608164 1140381 1369026 0179508 1344503
Yazı makinesi kazana q nu_ maral ar:
1197781 1120441 0514431 0527584 0358928 0162258 1230939 1477588 0987449 6434591 1164986 1256561 1278347 1408083 0444598
18 ayar kadın kol saati kazananlar:
1382295 1337696 1034312 1277996 0395578 0218880 0296233 1349335 0759238 142365-1
Elektrik yastığı kazananlar; 1059922 1320132 1486249 1210373 0077885 0280640 12187S8 0978451 1340867 0829115
0679973 1175685 1452364 0854107 0814505 1192815
0029568 0856011 0872200
0364074
1415946
0542474 1408290 1088135 0418012 0578276
1203864 1134370 0809884
0219292
1327832 0217139
1095658 1122435 0715200 0328110 1406856 1372401
1236185 1164981 0749365 0164518 1438403 0000403 1249805 1368036 0035694 1264687 0658373 0083915
Dün yapılan kürek yanşla-l nnda aşağıdaki neticeler alm-I iniştir:
» 2 çifte kıdemsizler:
j 1 — Beykoz 10.46,5, 2 — Tak} sim 10.53,4.
Tek çifte bayanlar:
1 — Galatasaray 1.12 — 3ü-! merspor 0.8.9
j 4 tek kıdemsizler:
. 1 — Beykoz 9.36,8, 2 — Tak-
' sim 10.12
I Tek çifte 506 M. sürat:
1 — Beykoz 2.39.3, 2 — Demir spor 2.4Ö.3, 3 — Sümerspor
1 S20.1
4 tek bayanlar: Birinci Galatasaray,
' Sümerspor.
Tek çifte kıdemliler:
1 — Taksim 11.10.2, 2 — De-mirspor 11.19.4, 3 — Galatasaray 11.422
8 tek kıdemsizler:
1 _ Beykoz 9:05, 2 — Taksim 9.58.5
İki çifte kıdemliler:
1 — Demlrspor 10.42, 2 — Tak sim 10.49,2. 3 — Galatasaray
4 tek kıdemliler:
1 — Galatasaray 9.40,6
2 — Taksim 9.44.5 3 — Beykoz 10.14
Tek çifte kıdemsiz r
1 — Taksim. 2 — Sümerspor, 8 tek kıdemliler:
1 — Taksim 8.52, 2 — Beykoz
8.57,3, 3 — Galatnsaray Puan tasnifinde: Kıdemlilerde Taksim 61 )e bi-
rinci. Galatasaray 33 le. Demlr-spor 21 fle İkinci ve üçüncü olmuşlardır.
Kıdemsizlerde:
1 — 65 Beykoz. 30 Taksim 3 —
11 11e Sümerspor Bayanlarda:
1 — 44 Galatasaray, 2 — 9 Sümerspor.
ikinci
Hataym 11 inci kurtuluş yıldönümü İskenderun 24 (Akşam) — Dün Halayın kurtuluşunun 11 İnci yıldönümü İdi. Bu mesut gün şerefine dün toplantılar yapılmış ve bütün Hatayh'.ar kurtuluş gününü sevinç tezıtbl-ratlle kutlamışlardır.
îzmirde bîr kadın dördüz doğurdu
İzmir 23 — Şehrimizde Etiler mahallesinde 1265 İnci sokakta oturan hurda demir satıcısı Meviût SiMUrlu'nun eşi 33 yaşında Ayşe, dün geçe Dr, Behçet Ür. hastanesinde dört çocuk doğurmuştur. Dördüzlerin üçü tas biri erkektir. Ayşe dört taz anası idi, şimdi sekiz çocuğundan 7 sİ taşılır. Dördüzlerin ve analarının «hhaticrj gayet İyidir.
BRİTtSn AND OVERSEAS SİGORTA KUMPANYASI LİMİTED MUdURLÜGUNE Sayın Baylar:
Müvekkillerini t. Evgenldis varisi erinin sahibi bulunup, Sipahi ocağım yazlık İkametlerine tahsis edilen Boğaziçi, Yeni-köy, caddesi 4/1 No. lı yalının yanmasında sigortanız tarafından zarar1 arımızın tazmini hususunda sarf eylediğin lz gayret re tazminatın rekor teşkil edecek şekilde ödenmesindeki üstün kavrayışınızı takdir edecek şahıslarınıza ve dirayet ve anlayışla temsil ettiğiniz kumpanyaya takdir ve tebriklerimi sunar ve bu vesile üe müvekkillerimin Baylar Evgenldls, Kaftanoğlu ve Orlvas ailelerinin tcşekkürlerUe birlikte saygılarımın da kabul unu rica ederim.
19/7/950 İmza Avukat K. Laskan
Ankara 23 — Buraya gelen malûmattı göre bayTam ve yaı tatili münasebetile seçim bölgelerine giden milletvekilleri, seçm eni erile konuştukları zaman, seçmenler bu maaşların yüksekliğine evvelce İtiraz edildi?! halde neden İndirilmemiş olduğuna kendilerinden sormuşlarda. Milletvekillerinin seçmenlerine verdikleri cevaplardan anlaşıldığına göre Meclis kış devresi toplantılarına başladığı zaman ödeneklerin indirilmesi hakkında bir Önerge verilecektir.
(Baştarnfı 1 inci sahifede)
nn hareket üssü, olarak kulan-dıklan Pusana giden demiryolları üzerinde dün bir çok çarpışma olmuştur. Yuşon şehri dört defa el değiştirmiştir. Amerikalılar merkezde Taejon’un nubunda komünist tanklarının bir hücumunu püskürtmüşler, İlk defa olarak kara mayınlan kulanmışlar ve bir çok düşman tanklarını tahrip etmişler, müttefik uçakları, düşmanın askeri hedeflerlnt bombalamışlar, harb gemileri de doğu sahillerinde düşman topluluklarını topa tutmuşlardır.
Amerikan askeri sözcüsüne göre harekfttın başlangıcından bert düne kadar kuzey Koreliler 14-18 bin telefat vermişlerdir.
İngiltere» Koreye asker gönderecek
Londra 23 (AJL) — Sunday Clıronlclc gazetesi siyasî muharriri, İngilterenln Kore'ye temsili mahiyette bir süvari bölüğü yani takriben 3000 kişilik bir kuvvet göndermesinin artık hemen hemen kati bir mahiyet aldığım yazmakta ve Ingiliz hükümeti ve genel kurmay başkanlarınin geçen hafta yaptıkları toplantıda bu yolda bir karara vardıklarını sanmaktadır.
Gazete, her halde diğer İngiliz hava ve deniz kuvvetlerinin de general Mac Arthur'ûn emrine verileceğini İlâve etmektedir,
Z1
(Baş tarafı 1 inci sahifede) «Aziz vatandtaianm. ovı +2 Türk asalet ve kanının. hürri-S yet aşkının ve vatan sev;r j'.iıjz tarih boyunca emsalsiz örnekl o tinden birinin yıldönümüdür.
Yıl 1908... Bir avuç İnsan yanardağlar gibidir... Bir avuç insan şaha kalkmış, kükremiş ars-lanlar glbldr... Memleket sevgisinin üstünde hiçbir kuvvetin olmıyacağını İspat eden, vatanı için canlarını feda ederek zâlim bir istibdadın acı acı öten ho-ı rusunu tıkayan bu insanlar ebedi lstlrahatgâhlarında, işte buradadırlar.
AzLz ölüler.
Bugün huzurunuzda el bağlayıp durmağa geldik, bugün ruhlarınızı şâdetmeğe, aynı İman ve kanı taşıdığımızı sîzlere ispat etmeğe geldik.
Aziz şehitler, ebedi yeriniz toprak değil, gök değil, deniz değildir ... Sîzler her Türkün kalbinde ve ruhunda yaşıyorsunuz. Adsız kahraman olan şehit Meh-metler, aziz ölüler, kanlarını»la sulanan topraklar İçin, blzler ruhlannizul azameti önünde sö2 veriyor ve diyoruz kİ:
«Yurtta sulh, cihanda sulh şlânndayız. Fakat insanlık âleminin huzur ve sükûnunu kaçıracakların karşısında da aynı İmanla cephe kurmağa, icap ederse insanlık İçir, sîzler gibi şerefle ölmeğe hazırız. Bu vatanı yaşatmak, hürriyeti korumak 1-çln dalma nöbetteyiz.»
Bundan sonra İstanbul millet vekili Prof. Sanl Yaver söa alnıış ve heyecanlı bir konuşma yapmıştır.
Milli Türk talebe blrljği adına Doğan Can ve Beşiktaş ilçesinden Ahmet Nurettinln kısa hitabelerinden sonra törene nihayet verilmiştir.
Ingiliz kabinesi
Yarın batı birliği savunma bakanlan da toplanacak ve daimi bir savunma komitesi kurulmasına karar verecektir.
Amerikanın görüşüne göre Avrupanm silâhlanması hareketi hızlandırmaktadır.
Londra 24 (Radyo) — Fransız Cumhurbaşkanı Auriol dün söylediği nutukta tecavüze karşı koymak İçin Birleşmiş Milletler ordusunun kurulmasını İstemiştir.
Türkiye - Fransa millî futbol maçı önümüzdeki aralık ayında milli takuıumızuı Fransa ile bir maç yapması tekarrür etmiştir. Fransa İle yapacağımız bu ilk milli futbol teması memleketimizde olacaktır.
—!—M1^t ~ ı~-Tjaj
TÜRKİYE KREDİ BANKASI A. 0.
(Yeni Postahane karşısında)
TASARRUF HESAPLARI
Gelecek çekiliş tarihi: 4 AĞUSTOS 1950 En geç 35 TEMMUZA kadar Bankamıza yalınlan her 1QO Ura çekilişe İştirak eder.
Vl


Seyahat Mektupları
1yı belirtiler
7
>■
Burhan Felektin kısa ipek pantolonu
Antrepo ücretleri indirilecek mi ?
— ■rM->H8BasaHaaM-agMS8
I AMERİKAN MASALI
Beyaz zehir kaçakçıları
Heyetimizde, ikisi Ankaradan, İkisi izmirden. ikisi İslanbül-datı altı Türk gazetecisi vardı, (lı. Fırkaları ayrı ayrı. Benim gibi fırkası olmıyan da mevcut. Siyaset dedikodusu yapmıyor, iyi geçiniyoruz.
İzmirln kıymetti muharriri Orhan Rahmi arkadaşımız, ayrılmaktan ıstırap duyduğu beş yaşındaki kızı Şebnem için tayyarede giderken bir güzel şiir yazdı. Bazı mısralarını alıyorum:
ülaştırma Bakanlığı yakında bu hususta bir karar verecek
Amerikadan gelen ’ polis Türk polisi ile müşterek çalışacak
... Seninle küçük küçük olabiliyorum, Benimle büyük olabiliyorsun. Lâstik topunu, arabanı al da Donuş yolumda bekle bulutlarda.
Avuçlarında yerlerden Bir tutam toprak getir; Bir yeşil yaprak getir. Üstünde senin gibi Bir şebnem
Bir elmas damlası titresin. Koklayım da bir vatanı sende bulmuş olayım.
Annene beraber gidelim
• Hariçten getirtilen ve antrepolara konulan eşyaların tüc-L car tarafından çekilmesi üzcıl-’ ne bu eşyaların piyasaya çıka! rılmasını temin etmek maksa-’ dile harb senelerinde antrepo ' ücretleri arttırılmıştı, şehrimiz tüccarları anormal zamanların geçtiğini İleriye sürerek antrepo ücretlerinin indirilmesi için Ulaştırma Bakanılğına müra-ca.it etmişlerdir.
Diğer taraftan ise antrepo ücretlerinin İndirilmesini, tüccarların mallarını çekmlyerek biriktirmelerini mucip olacağını, bu halin de piyasada teminine çalışılan ucuzluğa mâni olacağını iddia edenler vardır. Ulaştırma Bakanlığı her iki nokta! nazarı gözönünde tutarak bugünlerde bir karara varacaktır
Bir büroda Tasladığımız Boğaziçi resimleri — Türk dostu Step-hanidis lstanbuldan bahsediyor — 1904 te lstanbuldan çıkış — Milyoner olmaya doğru — Birinci cihan harbinde Almanların batırdığı ilk gemi — Türk mü, Amerikalı mı? — Amerikalıların Türklere karşı besledikleri sempatiden istifade edebiliyor muyuz
Bir kaç kere anket açtık:
— Hayalinizdeki Turke en fazla kim benziyor? — diye hayatlarında ilk Türk gören İn-giLizlere sorduk.
Orhan Rahmiyi gösterdiler. Elim hararetle sıkmak suretiyle, kendisini can-ü-gönüiden tebrik ettik. Bu şerefli benzeyişte şampiyonluğu elde edemiyen biz ötekiler mahzun olduk.
Fakat Shester şehrinde. Belediye reisiyle konuştuğumuz sı- ı de -rüt rada. meclisteki İngiliz gazeteci bayanlar da şampiyonluğu kime verseler beğenirsiniz?
Mihmandarımız Mr.
Banda'ya...
— Aman nasıl olur?
— Tabii--- Burnu, hepinizin-klnden daha iri... Profilini gör müyor musunuz? Yaslıklı bir bıyık koyuverse tamam!
*
Seyahat mektupları, gazetelerde çok takip ediliyor. Patronları ikaz ederim: Dünyanın yedi ıklım dört bucağına muhabir göndersinler. Mesleğimizin İnkişaf uıa yardım edecektir. Devrimizde seyahat şartları o kadar müşkül ki (2ı, okuyucular, kendileri kolaylıkla memleket mem leket dolaşamıyorlar, hiç değilse. bir gazeteci gezip on binlerce İnsan okur; dünya ile milli temasımız, böylece sağlanır (3). Kendim için kapı yapmadığımı »rmin edersem, samimi olduğu-jLa inanılır sanırım. Sırf bir milli ihtiyaca m a kes olmak ü-mldiyle yazıyorum. Hiç bir yazı serisi, seyahat mektupları derecesinde okunmuyor. Umumi hayatla rastladıklarımın, yazılarıma dair mütalâa yurutuşlerin-den bunu anladım.
Tabii, aynı şekilde, diğer gazeteci meslektaşlarımın yazdıklar: da okunmuş. Demek istediğim: Seyahat arkadaşları, blri-birlerine latifeler yaptılar; bu arada, Burhan Felek üstat, bir mizahi yazısında, bize İngilterede birer zoraki tetanos aşısı yaptırmış. En ciddi okuyucular bile:
— Sahi mİ kuzum? — diye soruyorlar.
Takdirini akliselime lerkede-rek. şu katiyen hakiki vakayı anlatırım :

Crrrr telefon ..
Burhan Felek yatağından fırlar.
— Allo... Pardon... Pardon da değil... Of, uyku sersemliği ile
John
(vâ • Nû>
(Arkası 7 net sahifede)
İtalyan ve İspanyol profesyonel boksörleri geliyor
Önümüzdeki günlerde dört t-talyan ve dört İspanyol profes yönel boksörü şehrimize gelere .hem kendi aralarında ve her rk amatör boksörleriyle karşılaşmalar yapacaktır.
Bu hususta beden terbiyesi genel müdürlüğü merkez istişare heyeti boks müsabaka talimatnamesinin 30 uncu maddesini «Amatörler teşkilâttan (boks federasyor undan' müsaade almak sartiyle profesyonellerle müsabaka yapabilirler • şeklinde değiştirmiştir
Mr. Stephanîdis üe kızı, muharririmiz Şevket Rado ile beraber
Amerikalılar TürklCri pek fazla tanımıyorlar demiştim. Fakat tanıyanları da öyle tınıyor ki. Gördükleri yerde sizin boynunuza sarılmaktan kendilerini güç alıkoyuyorlar. Bunlar bilhassa Türkıyede doğmuş, sonra Amerikalı olmuş eski Türk vatandaşlarıdır. Bunlardan biri St. Moritz otelinin sahibi Taylordur. İstanbula geldi ve geçen hafta Marmara adasına giderek 40 yıllık memleket hasretini -bütün ruhu ve vücudiyle bu topraklara, bu mavi sulara sarılarak giderdi.
Nevyorkta Tasladığım ikinci Türk dostu Prudential Lines kumpanyasının sahibi Stephe.n D. Stephanidis oldu. Dünyanın her tarafına İşleyen 12 biiyıik geminin sahibi olan bu milyoner Amerikalı İstanbulda. Fe-I nenle doğmuştur.
I Dostumuz Feridun Demcekan bizi bu zatın bürosuna götür-
Karşılaşmalar 19. 23 ve 26 ağustos tarihlerinde Spor ve Sergi sarayında yapılacaktır.
Türk amatör boksörleri ile I-tsiyan ve İstanbul profesyonel boksörleri arasındaki karşılaşmalar amatör nizamnamesi gereğince 2 şer dakikalık 6 raunt! üzerinden yapılacaktır.
İtalyan boksörleri ile İspanyol boksörleri arasındaki karşılaşmalar İse profesyonel nizamnamesi gereğince 3. er dakikahk 10 raund üzerinden yapılacaktır.
İtalyan profesyonel boksörlerinin İsimleri henüz belli olmamakla beraber, biri 54. biri 62. biri 67. ve diğeri de 73 kilolarda döğüşeceklerdlr.
İspanyol profesyonel boksörle-
rl İse 62 kiloda Sasat, yine 62 «v
kiloda Agoert. 67 kiloda Argo te ' nenle doğmuştur, ve 73 kiloda Lopez’dir.
Bu sekiz profesyonel boksörün I bizi bu zatın bürosuna götik-karşısma çıkacak Türk eklpl dü. Daha kapıdan girerken du-boks ihtisas ve Galatasaray kulübünden seçilecektir.
Babası son günlerinde Arna-vutköye nakletmiş ve orada ölmüş,
Tabii kendisine Amerlkaya nasıl geldiğini, nasıl zengin olduğunu sorduk:
— lstanbuldan 1904 yılında çıktım, dedi, kuyumculukla meşgul olan oldukça varlıklı bir ailenin çocuğu İdim. Kardeşim John Robert Kolej mezunu İdi. Amerika hükümeti HarpıUta bir konsoloshane açmıştı. Kardeşim konsolosun yanma yardımcı olarak girdi. Sonra Amerlkaya gitti. Biz de teker teker onu takip ettik. Ben kiyeyl. Mısırı, Yunanistam an-Amerlkaya gelir gelmez İlk İşlin Kolejde orta tahsilimi bitirmek oldu, Sonra W, M. O. A da kütüphane memurluğlle İşe başladım ve o arada Nevyork üniversitesine gittim. Sonra
Geçen hafta gelen mallar
Beynelmilel beyaz zehir (eroin) şebekesinin merkezi Türkiye olduğu ve bu şebekeye mensup elemanların İstanbulda faaliyette bulundukları iddia e-d ilmektedir. Bu şebekeyi ve ça-lıştırdılkarı gizil eroin fabrikasını bulmak İçin Amerlkadan 7 mütehassıs sivil polis gelmiştir.
Amerikan polisleri şimdiye ka dar beyaz zehir kaçak çitariyle yapılan baskın ve mücadele şekli hakkındaki «Türk usulü» nü gözden geçirmekte, bugüne kadar eroin kaçakçısı ve kullanıcısı olarak ismi polis raporlarına kaydedilen kimselerin fotoğraflarını incelemektedir.
Türk polisiyle işbirliği yaparak neticelendirilecek mücadele sonunda bugüne kadar ele geçiri-lemeyen beynelmilel kaçakçı ve imalâtçılar adalete teslim edileceklerdir.
Bir Pakistan harb gemisi geliyor
Ankara 22 (A.A.) — Haber aldığımıza göre. Pakistan donanmasına mensup harb okulu gemisi «Şetnşir» ağustos ayı. başlarında İstanbul ve İzmir limanlarını ziyaret edecektir.
Binbaşı Muhammet Asaf A-
26 yaşında bir kızı varmış. Ge- ıevpnjn kumandasında bulunan
leeek sme İstanb.ıta eelm-Se â7Û "Jömühün’mûrelttbâü karar vtrmı,. Onan hanrl^rm ,5 suöoy ve 13S erten mürek-yapıyormuş.
— Amerlkada Türkler hai-ı kında büyük bir sempati var-' dır, dedi. Böyle bir sempati milyonlar harcanarak temin' icketlcri limanlarını ziyaret et-edilir bir şey değildir. Bunlun mekledlr.
istifade etmelisiniz. Türkiyenin] «Şemşir» memleketimize ya-ış .vahasında Amerika İle tema- pacagı ziyaret esnasında İstan-sft geçmesinin tam 2amanıdtr. bui limanında dört güa ve onu Amerikan milleti Avrupada takiben de İzmir limanında üç Akdenizden ancak İlalyaya ka- gün kalacaktır.
dar olan memleketleri tanı- • " - ■ 1 -
maktadır. Oradan ötesini, Tür-
keptir ve tonajı 2,100 dür.
Üç ay sürecek bir geziye çıkmış olan Pakistan harb okul gemisi halen Akedeniz memle-
RADYO
(1) lstanbuldan. Cumhuriyet gazetesi muharriri, Gazeteciler cemiyeti ve heyet reisi Burhan Felek üstadımız. Ankaradan bayan Adviye Fenik (Zaferden); Münir Berik (Ulustan); İzmirden Orhan Rahmi (Anadolu-dan); Halûk Cansın (Demokrat İzmirden); bir de ben; etti altı.
(2) Heyet halinde gidip aynı otomobilden üç beş kişi faydalandığımız halde, üç haftalık Ingiltere seyahatimizin adam başına 4 - 5 bin liradan aşağı yapılamıyacağtnı söyliycbilirim.
(3) İngilterede kendi teşebbüsü ile yerleşmiş, müstakil bir hayat sağlayabilmiş vatandaşlarımız olmadığını, evvelce, karine ile .yazmıştım. Resmi ağızlardan tahkik ettim: Her milletten var, bizden maalesef yok.
(4ı İngilizler, hepimizin isimlerimizi acayıplaştırdılar. Ben (Vaııyu, oldum, hele Halûk Cansın (Juluisuu) oldu.
Geçen hafta zarfında limanımıza 9 vapur İle aşağıdaki ithal malları gelmiştir.
10 ton tutkal, 324 ton ziraat âleti, 33 ton ateş tuğlası, 500 ton çimento. 13 ton parke, 16 ton kazma, 3 ton demir eşya. 3 ton kakao tozu, 49 ton tel, 584 ton boru, 8 ton deri, 5 ton otomobil akşamı, 16 ton oto lâstiği, 43 ton boya, 63 ton çelik bandaj, 13 ton akümülatör, 12 ton kauçuk levha, 2co ton dokuma makinesi, 100 ton dikiş makinesi, 67 ton radyo ve 874 ton kimyevi madde.
Bafrada tütün satışları
cak yeni yeni tanımaya başlıyor. Amerikalıların Türkiyeye karşı besledikleri sempati sizin işlerinizi çok kolaylaştırır. Buraya iş adamlarınızı gönderilir nıcll, buradaki Türk dostları-demiryolu kumpanyasında ça-: nın delâletlerinden faydalan-Itşmaya başladım. O sırada' malısınız. Biz Amerikalılar her-Amerlkayn. Yunan muhacirleri'keşle beraber çalışmaktan hoş-gelmeğe başlamıştı. Bunlar El- ianırız. Hiç kimseye nerelisin? lls adasında toplanır, oradan Nereden geldin? diye sormayız.' Amerlkaya giderlerdi. Ben de | Muvaffak olmamızın bir sebebi ' ora(!a Amerikaya gidecek olan 1 Yunanlılara bu memleket hakkında malûmat verir ve gidecekleri yerler için bilet satardım.
Bu suretle bir miktar paranı oldu,» Kumpanyadan çıkarak u V11 müstakil bir gemicilik müesse-Kendl' 5®-^ kurdum. Üç sene sonra bir

varlarda Basın ve Yayın Umum! Müdürlüğünün hazırladığı Boğaziçi ve memleket afişleri gö-. rülüyordu. «Türkiye» kelimesine en çok burada rasiadık. Stephı-nidls'c takdim olunduk. Suyuk bir muhabbetle ellerimizi sıktı. «.Hoş geldiniz!» dedi. Oturdu?! masanın tam karşısında Bo-ğazıçinden geçmekte olan bir, vapurun resmi vardı.
vapurlundan biri imiş. Kap-1 küçük gemi aldım. Sonra ge-tan İstanbul» geldiği sırada mllerim yavaş yavaş çoğaldı, bilhassa çektirip patrona hedl-, Buıfün kumpanyamızın 12 neye etmiş, o da çerçeveletip, n,Js* vordır. ■
karşısına asmış. «»«—’-» .
Hoş beşlen sonra bizi İş a-domlarının kulübü olan SHER-ATON VVHİTEHALL’de öğle yemeğine davet etti, a Orada hem yemek yer. hem de rahat rahat konuşuruzn diyordu.
Otuz kırk katlı muazzam bir
otan bu klübıin ınütead.Ut öu„,.„ bfn|m vapurumau Ama-asansörlerinden birine girerek rlknlll„ U, Almanlar arasında yukarılara çıkl.k. im elrdlîlmla1 lat |hulif bu ,a]Mrun batını ■
‘l
. Bunlardan üçü Türkiyeye muntazam seferler yapar.
— Birinci Dünya harbinde demek gemicilikle meşguldünüz?
— Evet. Size garip bir şey söyliyeylm. Birinci Cihan harbinde Almanlar tarafından batırılan ilk vapur olan Algon
-------------------------------! de budur. Turklcrln burayı uzak bir memleket sayıp çekingen davranmaları kolaylıkla elde edebilecekleri İstifadenin kaçırılmasına sebeboluyor. Biz Türk dostları buna çok üzülüyoruz. dedi.
Yemekte bulunan Hcllenİque Trust bankasının müdürü Har-dalupss İle Prudential Lines kumpanyasının bir seksiyonunun müdürü Stauridis de bu fikirlere tamamen iştirak ediyorlar, Tıirklerin fırsatlar kaçırmakla olduğuna acınıyor-fiklrlerl çah-
tSTANBDL RADYOSU öğle ve akşaı
12,37
13.00
13 15
ıs,W
uoo

Mr.
M. W
30.30
21 00
21.10
23.45
33.00
33 30
im programlan
Açılış ve programlar. Haberler.
Org salatan (Pl.l Hatif 6£le müziği Sn» eserleri, şarfct ve türküler (Pl.l
Serbes saat.
Uvertürler (Pil Programlar ve kapanış. Açılış ve programlar Fasıl heyeti konseri «HicaskAt» Dans müziği (P1.)
Haberler, İstanbul haberleri.
Car saati
Çift mandolin kuarteti konseri Türkiye Turizm Kurumu adına
Küçük orkestradan melodiler Şarkı ve lürkükr Okuyan: Malili Mukadder.
Şarkılar (PI 1
Dinleyici İstekleri (Türk zitH
Senfonik müzik (Pl.) Haberler.
Dans müziği «Pl.».
Programlar ve k.ıpantş

ANKARA RADYOSU öğle ve akşam programlar» 13 30
Adnan Menderes hükümetinin, giriştiği teşebbüslerde müspet neticeye doğru azimkar a-dunlarla ilerlemeğe çalıştığını gösteren deliller arttıkça umumi efkârda hükümet va-itlerine karşı itimad kuvvetleniyor.
Halkın en büyük derdi olan hayat pahalılığı, yakın zamana kadar hükümet makamlarını gereği gibi alâka-landıramamış. mevzuun e-henımiyeti takdir edilmemiş; sürekli şikâyetlerin, kâh bir takım mevhum ucuzluk misalleri ileri sürülerek çü-rütülmesine çalışılmış, kâh çareler düşünülmekte olduğu söylenmek suretiyle ve hiç bir zaman muvaffakiyetli netice ver em iyen uydurma tedbirlerle avutma yollarına sapılmıştı.
Kurııluşundanbcri iktisadi düzensizlik ve dolayısiyle hayat pahalılığı mevzuları illerinde ısrarla duran Demokrat Parti iktidara geçince ilk icraatı meyanında bu dâvayı da ehemmiyetle ele aldı ve şeker, ekmek fiatleri-ni ucuzlatmak suretiyle muvaffakiyete doğru çıkışlar yaptı.
Ekmek ve şeker fiatının bir miktar indirilmesiyle hayat pahalılığı dâvasının kökünden hallcdilemiyeceği, muvaffakiyetin, iktisadi sahada esaslı ıslahata ve buna muvazi olarak kuvvetli bir kontrol sisteminin teessüsüne mütevakkıf olduğu malûm. Kısa zamanda beliren emarelerden anlaşılıyor ki. yeni hükümet de vaziyeti aynı şekilde mütalâa ederek pahalılıkla mücadelenin muhtelif cephelerinde tedbirler almağa çalışıyor.
Ekonomi ve Ticaret Bakanının bu mevzu üzerinde geçen giin verdiği izahat, ümitlerimizi bir kat daha kuvvetlendirdi. Sayın Bakan şöyle diyor:
«— Havut pahalılığına kar şı tedbirler düşünülmekte değil, hazırlanmaktadır. Bu hususta ifşaat yapamayacağım, çünkü biliyorsunuz, derhal piyasaya tesir ediyor...
Hazır lan makta olan tedbirlerin mahiyetini bilmiyoruz, fakat Bakanın sözlerinden anlıyoruz kî hükümet bunların müessir olacağına inanıyor ve kuvvetli bir imanla harekete geçmeğe çalışıyor. Bunıı da .dâvanın ciddiyetle ele alındığına ve kararların esaslı tetkiklere istinat ettiğine delil sayarak sevinmemiz tabiidir.
Ticaret Bakanı, hazırlıklar etrafında ifşaatla bulunmamakta da haklıdır; zira şimdiye kadar lıu hususta mü-taaddit defalar alınan ida-rei maslahat kabilinden muvakkat kararlar, tatbik mevkiine konulmadan evvel piyasada fırsat düşkünlerinin kulaklarına ulaştı, dalavere dolapları derhal faaliyete geçti ve neticede, hayatı ucuzlatmak gayesiyle başvurulan isabetsiz tedbirler malı dut bir zümrenin elinde menfaat vasıtası haline geldi.
Yeni kararların tatbikine geçilmesini ümitle ve dört gözle bekliyoruz. İnşallah bu defa hayal sukutuna uğramayız.

Bafra (Akşam) — 840 mah-sutü tütünlerin İhracını kolaylaştırmak maksadlle münhasıran bu tütünler İçin hükümetçe takas kabul edilmiş olması çevremizde memnuniyet uyandırmıştır.
Bafra tacirlerinin ellerinde yüz bin kilo kadar Amerikan grat üzerine İşlenmiş ve İyi muhafaza edilmiş 946 mahsulu; tütün vardır.
Bir kaç gün önce yağan fay-, dalı yağmurlar kuraklık tehll-J kesini bertaraf eylemiş ve yeni mahsul tütünler de gelişmeye başlamıştır. Bununla beraberi 15’50 rekoltesinin % 20 ekçik İdrak edileceği tahmin edilmek-j tedlr.
salonun duvarında telgraf . horflerlle borsa haberleri vcrl-. Ilyor. İş adamları bu duvarın . karşısındaki koltuklara gömıil-. müşler, bir taraftan gazeteleri-t ni okuyorlar, arada bir de du-. varda mütemadiyen
borsa haberlerine göz
, lardj.
ı Bu salondan çıkarak .
i salonuna, oradan da hususi bir Ll odaya geçtik. Stephanldlsin misafirlerine sofra burada ha-I zırlanmıştı. Odanın büyük j penceresi Atlantik’e bakıyordu, f Oturur oturmaz söz yine İstan-j buldan açıldı. Kendisi Fenerde ’l doğmuş. Orada Bulgar kilisesi Jile Sinagog arasındaki büyük I bir arazinin hâlâ sahibi imiş 1 İstanbulda akrabaları yokmuş.
Hepsi Amerlkaya göç etmişler.
değilen, atıyor-
yemek
masından çıkmıştır. Hâdise derhal alevlendi. Amerika Almanların Amerikan vapurlarını batırmaya başladıklarını İddia ederek şiddetli bir protesto çekti. Almanlar bu vapurun sahibinin Türk tebaası olduğunu, binaenaleyh Algon Queen'in Amerikan vapuru sayılamıya-cağını İddia ettiler. Amerikalılar ısrar ettiler ve bu hâdise sonunda Amerikalıların Birinci Dünya harbine girmelerine se-be boldu...»
Yaşı altmışa yakın ve pek kibar bir zat olan Mr. Stepha-nidls bunları anlatırken tekrar İstanbul halisine dönmek İçin fırsat arıyordu. Arada hiç Islan bula gidip gitmediğini sordum. Evlendiği zaman 1920 de balayım İstanbulda geçirmiş. Şimdi
lardı. Bu düşünce ve memleketimizde yaymaya saçağımızı söyledik.
Yemekten kalkarken
Slephanidls hafta sonunda btzl New Conneeticut'takl malikânesine davet etti. Her ne kadar Nevyorkta 14 katlı bir a-partınıanı varsa da karısı daimi surette kırda oturmayı tercih ediyormuş.
Tekrar buluşmak üzere teşekkür ederek kalktık. Müteaddit otomobiller Nevyorkta bizi gideceğimiz yerlere dağıttı.
Şevket RA DO
31 TEMMUZ
31 TEMMUZ
31 TEMMUZ
1 MS. ayarı ve Şarkılar Okuyan Sabite Tur.
1 Haberler
5 Sololar (PI »
J Öğle Gazetesi
5 Şen parçalar (P1 *
) Hava raporu, aksam programı ve kapanış.
8 Açılış ve program.
) M. S ayarı ve Dans orkestraları çalıyor (Pl.l
1 Kitap saati.
5 Dag şarkılar (Pl.l
) M. S. ayan ve Haberler.
5 Geçmişle Bugün.
0 Şarkılar. Okuyan: Mclâhat Par».
5 Tarihi Türk müziği.
5 Radyo GazetesL
3 Brahms ■ Si Bemol MaJOr piyano konçertosu (Pl.)
5 Konuşma.
) Dans müziği (Pl.)
7 Konuşma.
S Şarkılar. Okuyan: Sadi FToşscs
5 M, S. ayarı ve Haberler.
9 Program ve kapanı),
Cemal Refik
7.20
7.30
7J1
7.45
0 00
815
8.35
B 30
8,00
Yarın sabahki program Açılış ve program. M S. ayarı.
Hafif uvertürler (PL) -
Haberler.
Saz eserleri (Pl.) Tangolar (PL) Günün programı ve hava portı.
Sabah müzikleri (PL> Kapanış.
Yeniden 30 ilkokul binası yaptırılacak
Belediye, yeniden 30 İlkokul yaptırmağa karar vermiştir. Bu binalar iktisadi ve gösterişten uzak olacak. 4,5 milyon liraya çıkarılacaktır. Bunun İçin bir müsabaka da hazırlamıştır. Fakat Bayındırlık müdürlüğü, müsabakaya lüzum olmadan kendi teşkilâtı vasıtasile bu binaları mevcut tahsisatla yapacağını alâkalılara bildirmiştir.
Okulların müsabaka ile mi yoksa Bayındırlık müdürlüğünün bildirdiği veçhile mevcut teşkilâtı ile mİ yapılacağı hakkında bugünlerde bir karar verilecektir.
Bütün dünyada güzellet
Kullanırlar.
MÜZİK
Müzik şubesi koro konseri
Her hakkı mahfuzdur.
Semih Mümtaz 8.
— 20 -
ele-İnce
Şair Celâl paşa
Gazi Eğilim Enstitüsü
Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü müzik şubesinden otuz İki genç. öğretmenleri Eduard Zuckmayer idaresinde koro konserleri vermek üzere bir yurt gezisine çıkmış bulunuyorlardı. Ankara re İzmir de konserler verdikten sonra İstanbul» da geldiler; temmuz ayı başların -da (5 temmuz 1950) bir tek konser verip ayrıldılar.
Bu konserin milyonluk İstanbul şehrinin musiki havasını biraz olsun dalgalandırmadığına eminim. Halbuki duvarları boydan boya kaplayan afişlerin yağlandırıp ballandırdığı bir çok konserlere nispetle yüzde yüz alâka çekici bir konserdi. Bunun suçu, biraz da bu İşin organizasyonunu uhteleri-ne almış olanlardadır; vaktiyle duyuramadılar; reklâm yapmadılar. Hiç değilse İstanbul radyosunda verdikleri konseri ve bunu takiben Açık Hava U yatrosund&Finl radyo vasıiasıv-le duyurabilirlerdi. Konserin musiki mevsimine tesadüf etmemesi — gerçi musikinin mevtimi olmaması İcabeder; — dinleyicilerin bir hayli teyrek olmasını intaç etti. îstanbulun musiki havasında belli belirsiz bir akis uyandırıp geçen bu konserden bahsetmeği konserin değeri bakımından borç bilirim.
Programın ilk kısmı on altıncı ve on yedinci asır bestecilerinin eserlerine tahsis edilmişti. Bununla beraber bu bestecilerin arasında Hendrlk taaak'ın, kati olmamakla beraber 1450 yıllarında doğduğu zannediliyor.
Buna nazaran programda on beşinci asır musikisinden bir örnek de yer almış bulunuyor demektir, ilk üç eser, bir kaç gün sonra iki yüzüncü ölüm yıldönümü anılacak olan J. S Badı ın iki Korali İle bir Alleluiası İdi. ölüm yıldonü- ruimağa değer bir teşekküldür, mönün yaklaşması münasebe- Açık havada olduğu halde 32 Uyle büyük bestecinin bu üç sesin hacmi muhakkak ki sayı-«eriııi programın başına koy- ya nispetle dolgundu. (Radyo mak yerinde bir takdiri göste- konserinde bunun aksine âdc-rir »Söylet elindeki saz» ve çocuk korosu tesiri bıraktı.) «Gece» koralleri, eb'atlan kü- Attaque'lar muntazam, seslerin çûk, fakat mâna ve ruh bakı- imtizacı mından derin lulada sekiz kişilik küçük bir 1 dİ; mh tıliydL (1537 - 1594) Yankı adlı eseri, J İçin soprano Ue tenorların bir yana, altolarla baslann bir yana ayrılması, ve parçanın karakteri olan (Yankıyı = aksi şada-yi' muvaffakiyetle taklit etme-■I güzel bir değişiklik oldu.
Bu birinci kısmın bilhassa dikkate şayan olan tarafı, yüzlerce yılın ötesinden gelen bu seslerin bfr.de hiç bir eskilik hissi uyandırmaması oldu; sanki dün bestelenmiş, dumanı üstünde tüten eserlerdi. J. S. Bach üç eseriyle. Palestrina. Hendrlkİsaak. Hana L£o von Hassler, Orlando Gibbons birer eserle. Glovanûl Gastoldl İH eseriyle re Luca Marenzio ile Orlando dİ Lasso birer eserle programın ilk kısmında yer almış bulunuyorlardı. Programın ikinci kısmında Mozart'tan başlayarak günümüzün mııslkisl-
ne gelinceye kadar örnekler vardı. Mozart'ın (Sihirli Flüt) operasında kız korosu (İki sesli koro) nefis bir parça İdi. Mprtri plssohn’un »Bülbül» Û, Paul Hlndemlth’ln İki kononlle. korodan ayrılan mahdut mantarın söylediği «En
bağ» ve değerli bestecimiz Ahmet Adnan Soygun un üç türküsü lAy doğar Giresun dw. Ak koyun meler gelir, Kâtibim) programın başorlylc söylenen eserleriydi. Bıı kısımda zikreLmedlğimlz Mcndelssohnun «çiğ» adlı küçük ve diğer parçalara nispetle çok basit ve kolay eseri yanlış seslerle okundu.
Bunun üzerinde durmak bile haksızlık olur; sadece işaret edip geçmek, ve «Çocuklar seJ alamadılar.» demek kâfi... Ahmet Adnan Saygun «Kâtibim» türküsü üzerine yazdığı varl-yasyonlan Gazi Eğitim Enstitüsü müzik şubesine İthaf etmiş (1943). Konserden bir saat evvel, koronun İstanbul radyosunda verdiği konserde variyas-yonlarda seslerin düştüğünü zannediyorum. Fakat Açık Hava tiyatrosundaki konser de her bakımdan mükemmeldi.
Gazj Eğitim Enstitüsü miızik şubesi koro konserinin eserlerini kısaca gözden geçirdikten sonra bu koro üzerinde durmak. faydalı olacaktır sanının. Bu ses teşekkülü 32 kişiliktir: 0 soprano, 8 alto. 8 tenor ve 10 bas. Yurd içi konser gezisine çıkmak İçin her ne kadar koronun pek kalabalık olmaması gerekiyorsa da bu teşekkülün hiç değilse 40 âzadan kurulması uygun olur kanaatindeyim. Maamafth Gazi Eğitim Enstitüsü korosunun konseri münasebetiyle edindiğim İntiba, bu teşekkülde kemiyetten ziyade keyfiyetin rol oynadığıdır; koro. bu bakımdan üstünde du-
mükemmeldi. Koro ( eserlerdi. Aile- âzası partilerini ezberlemişler- > .m.. «... aksamadan söylediler. ;
saz orkestrası da ka- Şef Eduard Zuckmayer de «-Orlando dİ Lasso'nun herden idare etti; ses vermek ;
ne piyano, ne de bLr ı dlapazon vardı. Konser şuurlu ı Ve disiplinli bir çalışmanın ı meyvnsı İdi; o kadar kusursuz- ■ du. Batı musikisi edebiyatının : en güç örneklerini kendilerine ■ mal eden, sindiren gençlerimi- ı zln bu ilk teşebbüsünü takdir ve teşvik ederken bazı temen- ı nllerde de bulunmaktan ken- ı dimi alamıyacağım: L Mümkün ; olduğu takdirde bu konserle- : rLn — İstanbul için — konser mevsimine raslam asını temin etmek, n. Konserleri duyurmak için daha önceden lcabe-den teşebbüslerde bulunmak, , m. Aza adedini biraz daha arttırmak, IV. Konserleri bir , çok yurd köşelerine İnhisar et- ( ttrmek.
Değerli sanat adamı Eduard , Zuckmayer'tn bu güzel eserini I memnuniyetle karşılarken ken-
SARI DİVAN
Aşk ve macera romanı
Yaran: Valentin WiLiiamg Tercüme eden: Vâ-NÛ
— Dostum sizi arabasına alır, doktoru getirirsiniz. — dedi.
Banker de dalgın dalgın, cevap verdi:
— Elbette... Gidelim
Yüzünde yine anlaşıl m a? bir ifade belirmişti. Yerde nefes nefese yatan re ölümle boğuşan bu adam, onun üzerinde garip bir sihirli tesir bırakmış olacaktı.
çiftçi dedi H;
— Kardeşim Al bert size bir scdlyç gettrir. Çifllkte sedlye vardır. Doktor İçin de ben giderim.
Crantnore ile birlikte uzaklaştılar
A)bert, çok geçmeden, sahiden de, bir sedye sürükleyerek geldi. Polisler, pardüsülerinl sedyenin içine yaydılar. Sonra bin bir İhtiyatla yaralıyı kaldı-
Xipooso, Zenci cengâverlerı eşyamızı şehre kadar taşımağa mahkûm etti
Bukumbana'ya diğer cengâ-verlere verilen cezanın mLsll ceza verildi. Alınan muazzam cezalardan ele geçen malların taksimi de kolay değildi. Nguo ceza olarak alınan bu mallardan, kendisine yapılan haksızlığın telâfisi maksa-diyle dörtte üçünü alacaktı. Geri kalanı Xlpoo6o'ya aitUL Kısmen mahkeme masrafları ve kısmen de kaybettiği vaktin karşılığı İdi.
Twabeni beyazların mahkemesine verildi
Twabenl'ye gelince onun bu caniyane hareketleri koluy kolay atfedilemezdi. Bundan dolayı ona verilecek cezanın karanın mahallî müstemleke büküme tinin Eshove'dekl beyazlar mahkemesinin vermesini nasip buldu. Buna r Klpooso kendi hak ve salâhiyetlerini kullanmak suretiyle Ttvabcnl'nln bütün mal ve mülküne e(koyduklan sonra gayet kuvvetli bir muhafaza altında beyazların mahkemesine tevdi etti ve mallarının yarısını karı ve çocuklarına tevdi etti.
Dalma pek kanşık bir mevzu olan bu meselenin çözülmesinde gayet güzel bir usul daha belirmişti. Kabile âdet vc usullerine göre Zulu'larda bir evin aile reisi ölürse onun hak ve salâhiyetleri, kabile reisine in-ttkarl eder. Bu mevzuda Xipooso bu ailenin bütün hak ve salâhiyetlerini kendi üstüne almıştı. Twabeni*nln esas kabile reisi bu haklarını iddia etmeden daha evvel bu işi Xlpooso hemen halletmişti. Xlpooso he men oracıkta Twabeni’nln en genç ki2iyle yirmi sığır mukabili nlkâhlandı.
Fakat bu sıfırlarla t keyfiyeti de pek şayanı kattı, işbu yirmi sığır Twabe-nl'nln Kİpoosos tarafından el konulan sığırlarından alındı. Bu İtibarla geri kalan on sığır Xlpooso'nun ahırlarına sürüldü. Bu kararların tatbikini büyük merakla taklbeden yerliler arasında bu sureti taksim âdeta sevinç tevlit! ediyor ve bu suretle baş kabile reisinin ne kadar İyi bir tş adamı olduğu da tebarüz ediyordu. Bütün bu alış verişler. Twabeni‘n!n mal ve mülkü üzerinde donuyordu. Zaten bütün bu caniyane hareketlere o sebep olmamı; mı İdi?
Klpooso. Tvnbenl’nln kanuni halefi olarak onun hak ve salâhiyetlerini kullanmaya başLamıştı ve bu salâhiyete istinaden Mdabull'yi Nguo’ya verdi ve kızın babası sıfatlyle Uçundan otuz sığır aldı. Nguo bu kıza âşık olduğundan 30 sığır teklif etmişti. Yerliler bu olayı da fevkalâde alkışladılar ve baş kabile reisi hakikaten te-
ötl'me ı dlk-
dişine ve İdaresi altındaki sanatkâr gençlere daha başka ve büyük bağanlar dilerim.
Fikri ÇİÇEKOĞLU
Evvel 1 zaman içind e
Deryadil bir zat ve güzel gazelleri — Sıhhatinden şikâyeti — Farsça şiirleri
ir şair Celâl Paşa vardı. Saltanat devrinin kıdemli ve dirayetli mutasarrıflarından-dı. Deryadil bir zattı. Kendisi gibi hisleri de İpince ve raklk-ü. tçerdl de. Şiir okurken âdeta titrerdi, hem ağlardı. Rüştü A-klf Paşa ona âşık şair derdi. Bize de bazı eş’annı ezberletir-
Zululu nişanlılar birbirlerine hediye veriyorlar
bildiği halde, yerlilerin bulunduğu bu toplantılarda şu kararını bize ve cengâverlere bildirdi:
Zulular İçin bu kadar fedakârlık gösteren, bu beyaz şahsiyetler, tarafımızdan kendilerine maddi şekilde tcşekküraıı-mızı arzetmeden bu diyardan ayrılmaları katiyen caiz değildir; bu itibarla kendilerine olan minnettarlığımızın bir nişanesi olarak, her bir cengâver bu beyazlara karşı âyin esnasında savurdukları maksadlle herkesin vermesi Bundan maada larımızı bllâbedel şehre Radar taşımak bir şeref olarak telâkki olunacaktı. Bu yüz cengâver bizim bütün kampımızdaki eşyaları, kamyonlarımızın konakladığı mahalle kadar taşımaya mahkûm olmuşlardı.
Xlpooso sesini yükselterek, şunu da söylemek İsterim, dedi:
— Hiç biriniz bu İşten en ufak bir mazeret, göstererek kaç-mıyacaksınız İcab edeni yapıntı; bu Wussungu'lar yarım bir dakika bile hareketlerinden geri kalmıyacaklaTdır; İşini gör-mİyenin cezası 2 misil olacaktır.
Ertesi günü sabahın erken saatlerinde, gayet güzel ve devamlı yağacağını ümld ettiğim bir yağmur sağnağı esnasında bir günlük yaya yürüyüş İçin âdeta seçilmiş bir şekilde eşyalarımızı yüz ceng&verin sırtına yükliyerek bu diyardan ayrılıyorduk.
Şakasız diyebilirim ki; bu yüz cengâvertn bu şekilde yürüyüşleri âdeta bir hakikatin tecellisi idi ve onlara çok haklı bir muamele İdi; zira birkaç gün evvel yağmur yağdırmadığını İleri sürerek zavallı bir genel ve mütaakıben de bent öldürmek İstiyorlardı, şimdi sırtlarında ağır yükümüzü taşıyarak, bataklıklar vc çamurlar İçinden, saftnak halinde yağan yağmur altında yola koyulmuşlar ve yağmurdan mütemadiyen ağır-
vabünin en İnce teferruatına kadar hayatları İle alâkadar olduğunu söylüyorlardı.
Twabenl'nln bu muazzam servetinin taksiminde Zamanl dahi unutulmadı. Netice itibariyle o da bu koku alma âyininin Önlemesinde büyük rol oynamıştı. Çünkü haberleri nereden elde etti İse, ben) vaktinde bütün olaylardan haberdar etmiş ve bana icabeden malûmatı vermişti. Ve bu suretle şu meşum âyinin yapılmasını geciktirerek. Kipooso'nun müdahalesine İmkân vermişti.
Ben. Klpooso'nun Zomani'ye İltifat edeceğine, onun geveze olduğunu vc kabile mahremiyetlerini beyazlara bildirmekle kötülük etmiş olduğunu söyilye-ceğlnl beklerken, bilâkis Xipoo-sc böyle akıllı bir Zulu’nun bilgi ve hareket tarzının takdire şayan olduğunu ve bundan dolayı taltif edilmesi gerektiğini söylediğini İşitince sevindim.
Xipooso, vekili sıfatlyle Twa-benl çlfllğlnin idaresini Zama-nl'ye veriyordu ve ona geri kalan sığır ve hayvanların idaresi ve mahsulât hakkında vâsi salâhiyet tanıyordu. Her fty Xsl-pooso mukannen bir vergi İstiyordu.
En nihayet Tuabenl'nln mallarından geri kalan İki karısı hakkında bir karar vermek icab ediyordu. Bunlar oldukça genç ve Zenci güzeli idiler ve ortada erkeksiz kalmaları da doğru değildi.
Bu iki güzel Zenci kadını 20 sığır mukabilinde Zamaııi’ye derhal nlkâhlandınldı.
Kuzey Zula diyarının Eııyatl dağ silsilesinin başı olan KLpoo-so gayet mahirane bir usulle ve diplomatik bir şekilde bütün zorlukları yenmiş, Tvabenl'nln mal ve mülkünü ve karılarını kısa bir zamanda tasfiye ftmiş ve açıkta kalan kan ve kızlan-nı dahi hemen orada cvlendlr-mlştl.
Hareketimiz hakkında her laşan eşyalarımızı taşıyorlardı, hangi bir kararımız olmadığım' (Arkası var) '
ufak şart
telâfl bana hediye
küfürleri bilhassa bir konulmuştu, birim eşya-
iklimi mohibbette
hüdâl âşık 1 Etmesinler beni mecnun ile ‘
Ferhade kıyas ( beytini iptida Celâl Paşadan i duymuş ve ezberlemiştim. Sene | 1313 de çocukluktan hemen ya- ( kamı sıyırmış tim bu tarihte, Merhumun güzel gazelleri var- J di. Bir de külliyata eş'an vardı.
Kim bilir neler oldular? | Ve , kimleri dünya üstünde kal- ’ di? Teessüfle arzederim, bilmiyorum.
Sen ol şâhlnşchi eflâk
■nesnelisin ki bin Musa ,
Ara berket kapında pasbandür I « ya Resulâllah I
beytini dahi yine bu Celâl Pa- 1 şad an duymuş ve ezberlemiş- 1 tim. (beyit, zannediyorum Esat 1 Muhlis paşa merhumundur) -Çok da dindar İdi. Beş vakit ' namaz kılar, Rabbbüiâlemlne niyaz ederdi. Sık sık abdest ta- ! zeledlğl için bu da hatırımda ı kalmış, İpince de kollan vardı. 1 zâflyetten zavallı ve sıhhatten müşteki idi.
Hüsnü mânayı kitabı vahdeti tâbir eder.
Sureti Innl enallâh âyetin tefsir eder.
Bir teccllii zâr akdestir salayı aşk kim. Her hayali sâd berar âşıkları teshir eder. I
Merbaba *y aşk hem âram
cansın hem belâ, Hatırı viranı senden başka kim tamir eder. Tarzı eş'ann (Celâl) oldukça rengin-ü hazin Abı masluman gibi muhrik olur tesir eder gazeli kandlslnlndir. (Fakat şunu da arşedeyim; biraz eksik yazdım. Kafamda bu kadarı kalmış.) Hele merhumun şiir okuyuşu hakikaten terennümsas idi! Güzel bir beste söylüyor gibi dlnllyenlerl zevklyap ederdi. Ve ayakta iken şiirler söylerdi, her mesamından his ve heye-LL can fışkırıyor vehmini verirdi/’*') Arapçası kuvveti! olduğu içi bazan coşar, Arapça; Acemce de kuvvetli olduğu İçin ekseri-q_ ya Acemce şiirler okur, fakat O nedense me.şhuı Fars şairi (Firdevsl) yİ sevmezdi. O
0
>
0 p
Im»ak Cû. 0(jle ikindi Ak Vali» E. 7,08 9.12 4.4B 8.4S 12 W 153
V. 342 S 47 13 ai Iİ1B 20^4 _’J 21.
Telefoolartmu Hasmunarrıı «ıSfiS Yan ı$lefl affına - taar. »sal MDOllr AMUİ
«HimıllBiıııııııınııııııuıiBununııuııııtııııııuııııunıııııııııııııııuıııııııııııııııiHKiııııııııııtııııııifiıııııı
Sümerbank Alım ve Satım müessesesinden
Havzadan Bankamızın îstanbıılda ve Marmara sahillerinde bulunan fabrikalarile Samsun. Mersin ve İcabında İzmir limanlarına bir sene müddetle yapılacak ortalama 117000 ton maden kömürü ile bin beş yüz ton miktarındaki kok kömürünün (bu miktarlar İcabına göre artıp eksilebilir) nakliyal işi eksiltmeye konulmuştur.
Bu İş İçin hazırlanmış olan şartname (aktolunacak mukavele taslağı) müessesemizin nakliyat servisinden ücretsiz alınabilir.
Eksiltmeye İştirak edecek firmaların bizatihi yeter tonajda vasıta sahibi olması ve şimdiye kadar bu kabil taahhüt içlerine girmiş bulunması şarttır.
Teklif verecek firmalar şartnameyi (mukavele taslağını) görüp okumuş ve metnini aynen kabul etmiş ve tekliflerini bu şartlar dairesinde yapmış addolunurlar.
Teklif verecek firmaların 4 8/950 Cuma günü saat 17 ye kadar kapalı ve mühürlü zarf içinde tekliflerini nakliyat servisimize tevdi etmeleri ve teklif vermeden önce de on bin liralık muvakkat teminat akçesini müessesemiz veznesine yatırmaları lâzımdır.
Müessesemiz İhaleyi yapıp yapmamakta veya yapılacak tekliflerin mahiyetine ve sağlanacak faydaların nisbet ve miktarına göre İhaleyi parçalara bölerek yapmakta serbesttir.
Taşıma işleri üzerlerinde kalan talipler mukavelenin afetinden evvel bu işten vazgeçerlerse muvakkat teminatları protesto çekilmesine ve hükiim alınmasına hacet kalmaksızın mûessesemizce derhal irat kaydolunur. (99011
rıp sedyeye yerleştirdiler ve köye naklettiler.
Sarsıntılar üzerine, adam tekrar uyandı:
— Ah, eğer yolu bilseydim... — diye mırıldandı. Sonra, birdenbire sesini yükseltti. — Yarabbi, Yarabbi! Demek her şey bitti?
Ağaçların arasından geçerek çlfhğe vardılar. Köytü. onları, damı sivri ve kapısı ardına açık bir binaya götürdü. Başlıca odaya girerek can çekişen adamı kanepeye benzer bir möbllyenin üzerine bıraktılar. Doktoru bekledikleri sırada, köylü mutfağa girip pûnsunan İçin her halde lâzım olacak suyu ısıtmağa başladı. Detektifler, arada sırada sual soruyorlarsa da yaralıyı konuşturmak İmkânını bulamıyorlardı, Adam, gözleri kapalı,
elleri göğsünde, yatıyordu.
Mandertonla Boulot. kanepenin vamna oturmuşlardı. Yaralı korumamadan ölecek diye korkuyorlardı. O esnada. Boulot. Ramon'un gözlerini açtığını ve İfadesinin vazıhlaştığını gördü.
Yaralı, birdenbire dehşete kapıldı:
— Vay anasuıı! Etrafımı polisler alınış. — dedi. — Eyvahlar olsun! Fena yaralanmışım, nefes alamıyorum. Kimsede morfin yok mu?
Sustu, alnından terler boşandı.
Polisler, aralarında bakıştılar
Adam, ısrar elti:
— Çok İstlrap çekiyorum... Belki de, beni teskin edecek bir İlâç verebilirsiniz. O zaman konuşurum. Söyleyeceklerime şaşacaksınız, arkadaşlar! Yanınızdaki kimdir, Boulot î
Boulot, sordu:
— Vay, demek beni tanıdınız. Flag?
Ramon, başıyla bir tasdik işareti yaptı:
— Polislerin İleri gelenlerini
tanırım ben...
— Size, İngiliz polislerinden Manderton'u tamlayım.
Ramon, gülümsemek teşebbüsünde bulundu:
— Memnun oklum.-- Fakat, öyle sanıyorum kl pek geç tanıştık.
Ayak sesleri duyuldu. Kapı açılıp gözlüklü ve golf panta-lonlu. çantalı biri girdi. Jlm de onu taklbedivordu. Doktorun ceketini çıkarmasına, muayene ve tedaviye girişmesine hepsi nezaret etti.
Doktor, işini bitirip de onları bir köşeye çektiği zaman, yüzün efe asık bir ifade hasıl oldu:
— Hiç bir ümit yok. Göğüs ezilmiş, ciğerler bitmiş. Snbahı güçlükte bulur. Kendisine azıcık morfin verdini. Üzerine bir şeyler örtmeli. Zira soğuktan şikâyet ediyor. Kısa zaman sonra ebedi Istlrahate kavuşur. Eğer kendisi Ue konuşmak lstl-yorsanız... Buyurun...
Üç adam, yine yaralıya yaklaştılar. Manderton, hafit bir sesle tordu:
— Rica ederim Flag, Carmen Cranmore'un ölümüne dair bil-
diklerini bize söyler misiniz?
Ramon, yavaşça başını kaldırdı; gözlerindeki ışık sömekte olan bir lâmbanın alevi gibi gitltkçe azalıyordu:
— Söyhyeylm, şef.
Sesi bir fısıltı halindeydi. Buna rağmen, aklının başında olduğu belliydi. Göğsünün üstünde bir şeyler arandı.
— Elinizi ceketimin İçine sokun — dedi.-- Orada, astarın arasında bir cep olacak... Birde küçük paket... Evet, işte o—
Manderton. ince, uzun hir paketi çekip almıştı. Açtı; dört sıra elmas, harikulade bir gerdanlık avuçlarının İçinde pırıl pırıl yanıyordu.
Ramon’un dudakları kederle acı acı gülümsedi:
— Benim yol sonuna erdi, şef... Pek öyle vicdanlı filân bir herif değildim. Ama ne de olsa yolan söyllyerek gebermek İstemiyorum. Size anlattıklarım. anlatacaklarım doğrudur. O parmaklarınızın arasımla pırıldayan pis. mendebur taşlar, benim felâketimin sebebidirler. Dinleyin beni'.. Carmen, ka-rımcU... Oııa, Grenwlcb Güzel
Sanatlar okulunda rastlamıştım... O zamanlar evli idim... En namlı mücevherat hırsızı idim. Bir yıl kadar Avrupada kaldım. Ve Rlvlcra'da. Dovtl’de filân... Doğrusu şöyle yüklüce bir kaç Iş de becerdim. Paris'te iken resim yapmağa merak sardım Bu işe de istidadım varmış. Artist dostlarımdan btri, bana, bu sahadaki kültürümü Uerletmeğl tavsiye etti. tşte böylece Güzel Sanatlar okuluna devama başladım.
Sustu. Büyük bir zorlukla nefes aldığı belliydi.
— Mücevherat hırsızlığına nasıl başladığımı anlatmağa değmez. O zamanlar henüz olr kolej talebe siydim. Ve bana bu İş gayet kolay geliyordu Cermen'den. hayatınım bu tarafını ve devrini gizledim, tıpkı evi! olduğumu gizlediğim gibi... Karımı boşayacağımı umuyordum, Carmen'le evlenecektim... Fakat, karım, son dakikada bo-şanme.fia razı olmadı... Allah şahldimdlr, Carmen'e «arşı gayet lyl niyetlerim vardı. Fakat, karım, boşanmağa razı olmayınca, ben de. Carnısn’e
hakikati söylemek cesaretini kendimde bulamadım. O, yer yüzünün en şefkatli, en temiz kadınıydı diyebilirim. Bir >iri-mlze daha önce rastlamış olsaydık, bütün bu felâketler başımıza gelmezdi. Hayatın zorluklarıyla boğuşarak bir basma yaşıyordu... Öyle açık kainli, öyle cesur bir kadındı ki, rizli evlendik... çünkü, kendisine, evlendiğimiz duyulursa, bunun şimdilik istikbalim üzerinde fena tesirler yapacağını söylemiştim. O da buna inanmıştı. Zaten zavallı yavrucuğum, bana körü körüne inanıyordu.
«İkimiz de ayrı ayrı atölyelerimizi muhafaza ettik. Bundan dolayı, hiç kimse, aramızdaki münasebetten şüphelenmedi, Ben, ara sıra, otellerde filân yine ufak tefek hırsızlıklar yapıyordum, Gayet tehlikesiz işlerdi bunlar... Carmen'le evlendiğim zaman, attık bir daha hırsızlık etmemeğe karar vermiştim... Fakat, imkânsız . İnsan bir kere böyle bir çarka kaptırdı mı kendisi kurtulamıyor.
(Arkası var)
Fransada günün iki
mühim meselesi
Atlantik paktı
Marmara adasından notlar
1 — Bir harb patlarsa tarafsız mı kalmalı ?
2 — Hindiçini’den tamamen çekilmeli mi ?
Batı ve Doğu Avrupanın eski hudutlarını gösterir harita
Salı günü başlıyacak olan toplantıda neler görüşülecek?
Londra 23 fNafen) — 8alı günü Atlantik paktında üye bulunan memleket temsilcilerinin iştlraklle burada açılacak olan Atlantik paktı konferansı bu memleketlerin askeri istihsallerini arttırmalarını hedef tutacak ye bu husustaki plânlar vc projeler üzerinde çalışmalara girişecektir.
J3u mühim toplantı İçin şimdiden temsilcilerin İngiliz başkentine gelmeye başladıkları bildirilmektedir.
Muhabirlerin belirttiklerine göre, aynı zamanda Kuzey Atlantik bölgesinin savunma plânlan da koordine edilecektir. Zannedildiğine göre. Başkan Trumanın hazır olunması hususundaki tavsiyeleri bu konferansta nazarı itlbare alınacak ve csliha istihsali bakımından noksanların tamamlanmasına çalışılacaktır.
Lancaster Hotıse’de yapılacak olan bu konferansın dört veya beş gün devam edeceği zannedil inektedir, Atlantik paktı konferanslarından ilk defa bn seferki Kore gibi vahim bir hâdiseyi mütaakıp yapılmaktadır. Temsilcilerin Kore hâdiselerini göz önünde bulundurarak süratle harekete geçmelerine intizar edilmektedir.
Yıllanmış nefîs şarapların litresi 30 kuruşa satılıyor I

-| Yazan : Cemaleddin Bildik
Eskiden 30 bin kişinin ferih fuhur yaşadığı adalarda şimdi 4 bin nüfus var ve hepsi de hallerinden şikâyetçi! — Plajlar ve kayadan kabineler — Deniz kenarında el ile kazılan çukurlardan tatlı su çıkıyor!..

Marmara adası nahiye merkezinin uzaktan görünüşü
Paris’ten bir İsviçre gazetesine yazılıyor;
Pransanın en mühim siyasi gazetesi olan Le Monde bir müddettenberi dikkate şayan bir meseleyi ele almıştır: «Yeni bir harb patlarsa Fransa tarafsız mı kalmalı, yoksa bu harbe girmeli midir?
Ayan âzalığırıa seçilen akademi âzasından tanınmış tarihçi profesör Gilson Fransa-mn, hattâ bütün Batı Avrupa-nın tarafsız kalması fikrindedir. Diğer bir çok muharrirler bu zeminde makaleler yazmışlardır.
Fransa ve Batı memleketleri İçin müstakbel bir harbe! e tarafsız kalmak, diğer memleketlerdeki harbin fecayiini u-saktan seyretmek tatlı bir hülyadır. Fakat bu Belçika, Hollanda. Norveç gibi hükümetlerin İkinci dünya harbinden evvelki hülyalarına benzer. O zaman tarafsız kalarak harbden uzak durmak İsteyen bu üç hükümetin- uğradıkları âkıbet meydandadır.
Tarafsız kalmak, için bunu İstemek yetmez. Tarafsızlık için, bunu bozmak isteyecekleri düşündürecek bir askeri kuvvet ve kudrete ihtiyaç vardır. İs-, viçre bunu çok İyi anlamıştır. I İkinci dünya harbi esnasında1 icabında kendisini müdafaa; etmek üzere tedbirler aldığı gi-: bi şimdi de her İhtimale karşı' hazır bulunuyor.
Amerika ile Sovyetler arasında harb çıkarsa Şimal denizi, Manş denizi. Atlantik ve Akdeniz kıyılarını ele geçirmekte menlaati olan bir devletin. Ba-j ti devletlerinin tarafsızlıklarını, ilan etmeleri yüzünden, hareketsiz kalacağı e--1 mİ?.. Yapılacak şey kuvvetli], teşkilât ile istilâ imkânım or-{.
HLndiçinFnln başşehri Saygon şehrinde liman ve tersaneter
kat Duverger’nln fikrinin kabulü hem Fransa, hem bütün dünya için meşum neticeler verebilir. Bu takdirde Fransa bütün müstemlekelerinde, hattâ Kuzey Afrikads mevkiini kaybedecektir. Aynı zamanda Fransaya İtimat etmiş olan pek çok Hlndiçlnillyl kendi | hallerine bırakmakla fena bir harekette bulunacaktır. Bir çok Fransızlar bu münasebetle: ■Bizim bu halka karşı bir vazi-' femiz yok mudur?* diye soruyorlar.
Hındlçlni’nin terkinin milletlerarası neticesine gelince, 1 bunun Fransanm mevkiini sarsacağını kim İnkâr edebilir? : Diğer taraftan bu hareket As-ı yanın komünist istilâsından I henüz ıızıtk kalmış kısımlarını I tehlikeye düşürmez mi? Kore düşünülebilir | vakayU m,ktan ctoıyan ou b........düşüncedeki insanlara vaziyc-
Un vahimliğini göstermektedir.
Hindlçlnl. Asyada Batı medeniyetinin müdafaa hatlarından biridir. Fransa ve Amerika şimdiye kadar irtikâp etlikleri hataları yapmamış olsalardı bu hat çok kuvvetli olurdu. Amerikalıların müstemlekecilik düşmanlığı, Endonezyanın, Hol-iandanın, Hlndtçlnl'de Fransa-nın mevkiini sarsmıştır. Amerika bunun Sovyet emellerine hizmet edeceğin! düşünmemiştir. Şimdi, pek geç olarak A-merltea. Fransanm Hlndlçlnide medenî âlemin menafllnl müdafaa etliğini anlamıştır.
Şurası muhakkaktır kİ Ameri-[ ka vâdettiği yardımı yapma-
Kız mı, erkek mi ?
Bunu yanılmadan gösteren yeni bir usu-l
Brüksel 23 f Nafen) — Brüte -seldeki Salnt Pierre hastanesi doktorlarının kanaatine göre hâmile bir kadının plililerinin tetkiki neticesinde mürekkeba-tuıa göre doğacak çacuğun kız veya erkek olacağı aldanılmadan bilinmektedir.
Anadan alman serum mikroskop ile görülmek üzere kimyevi bir surette hazırlandıktan sonra eğer bazı hücreler kırmızı ise doğacak çocuk erkek, mavi İseler doğacak çocuğun kati olarak kız olacağı bilinmektedir.
Bununla beraber bu usulün tatbiki bozan anneler İçin tehlikeli olmaktadır. Anadan alınması İktiza edecek serumun a-lınmasında bazı doktorlar tehlike görmekte ve bu usulün tatbikini tavsiye etmemektedirler.
Yııgoslavya Bulgar notasına cevap verdi Belçrad 23 (A.A.) — Yugos-', lav makamlarının tek taraflı İ olarak Bulgar - Yugoslav sözleşmesini ihlâl ve Bulgar Yti-jgoslav hududu üzerindeki mallan istismar ettiklerine dair 21 dıkça Fransa Hindlçlnl'de mev- temmuz tarihli Bulgar notası-klinl muhafaza edemlyeccktir. Kürede meşgul olan Amerikalılar bir müddet Hlndiçlni'ye yardımda butenamıyacaklar-dır.
na Yugoslav hükümeti verdiği cevapta bu İthamları reddetmekte vc Bulgaristan] bu sözleşmeyi İhlâlle İtham etmektedir.
MarmaralIlar hallerinden şikâyet ederlerken, «At var, meydan yok!» diyorlar. Halbuki ta-mamen aksine... Meydanları var da atları yok!... İçinde mercanı, sardalyası, kolyosu, sinağ-rldl ve ıstakozu vıcır vıcır kay-nıyan denizden, sırf ağsızlık, gırgırsızhk ve soğuk hava tesis-11 motörsüzlük yüzünden istifade edemiyorlar!...
Marmara adasının karşısında her biri ayrı ada halinde Avşa, Ekinlik. Paşalimanı köyleri var. Marmara adası da dahil olmak üzere, eskiden bu dört adada 30 bine yakın nüfus varmış, dörtte üçünü teşkil eden Rum-lar balıkçılık ve bağcılıkla meşgul olurlar, ferLh fahur yaşarlarmış. şimdi İse. bu dört adanın nüfusu dört bini aşınıyor, böyle olduğu halde geçim zorluğundan boyuna şikâyet ederek:
— Ah! Hükümet yardım elini bu tarafa bir uzatıversc... Tuttuğumuz balıklan denize dök-türmese İhya oluruz., diyorlar.
O yardım eli bit uzansa, mo-törler tahsis edilse, halkın muhtaç olduğu gırgırlarla ağların, — kİ her biri en aşağı 50-60 bin lira değerinde İmiş — bedelleri' taksitlere bağlanarak verilmesi İmkân dahiline getirilse, yalnız Marmara adalılar İhya olmıya-cak, memlekette ve bilhassa İs-tanbulda balığı da. ıstakozu da ucuz flatle satın almak kabil o-lacaktır.
Büyükadanın yirmi beşi büyük lüğünde olan Marmara adasında yalnız bir hazîneden farksız bulunan denizinden değil, karasından da istifade edilmiyor. Tepelerinde çulluk, keklik, tavşan, tilki dolu imiş de aviıyah yok...
Bugünlerde bahis mevzuu o-lan İkinci bir mesele de şudur: Le Monde gazetesi 25 ve 20 haziran tarihli nüshalarında profesör Maurice Duvergerinin im-zasile iki makale neşretmlşlir. Bu makalelerde Fransanın Hin-diçinl'den çekilmesi tezini müdafaa ediyor. Profesörün makaleleri büyük gürültü kopmasına sebebolmuş, gazeteye bir çok protesto mektupları gönderilmişti. Le Monde, bir sahile kaplayan bu mektupLan 11 temmuz tarihli nüshasında neşretmlştlr.
Maurice Duvergeriye göre Fransa, iktisaden harap olmuş bir memlekette zorla tutunamaz. Milletlerarası vaziyet burasının terkediimemeslnl icap ettiriyorsa bunun yükünü A-merika yüklenmeli, bu hükümet İcabında İç harbe son verdirecek tedbirler almalıdır
Profesör bu münasebetle Fransanm İnsanca- para bpJt -namdan uğradığı ağır kayıplardan bahsederek: «Buna ilâ nihaye devam edilemez» diyor. Filhakika ortada ciddi surette tetkik edilmeni lâzım gelen çok mühim bir mesele vardır. Fa-,
Amerikada şoselerin kavşak noktalarında alman emniyet tedbiri: Ncvyerk civarında yonca yaprağı adı verilen sistemde- hiç bir otomobil başka arabanın- yolunu kesmemekıedir.
Evvelce bu tepeler bağlık, bahçelikmiş! Adalıdırlar, hem bağcılıktan, hem balıkçılıktan anlarlar diye adadalara Giritliler verilmiş.,. Fakat ne hazindir kİ adada balıkçılık sönmüş, bağcıktık diye de bir şey kalmamış! Eskiden bağsız bir karış toprağı görünmiyen Marmara adası şimdi çıplak bir dağ halindedir. Bakıl mıy an bağ, tam: mânariyle dağ olmuş...
Marmara adasının karşısındaki Avşa adasında vaziyet Marnı aran ınkl kadar yürekler acısı değildir. Orada bağcılık pek ölmemiş... Nefîs üzümlerden şaraplar yapılır ve depo e-dillrmlş....
görmüş oluruz...
Paşa Kaptan namiyle maruf Karadenizli, İri yan bir denizci:
— Motorum emrinizdedir,, der dc durulur mu? On beş dakikada Avşa sahilindeki İskeleye kayıverdik... Şaraphaneye girdik... İnsan boyundan büyük fıçılar, İşaret edilerek sayılır ve:
— Bu fıçı Ikl yıllık, şu üç yıllık. bu geçen senek! şarap! diye İzahat verilirken bardak bardak şarap da sunuluyordu. Gözlerini kırpmadan «Ooooh!» diye diye Yunan ilâhları şerefine kadeh kaldıran Nizamın da, benim de, bize refakat edenlerin de Cad . bakmadan başımızın döndüğünü, adımlarımızın gevşediğini kaydedebilirim.
Bu nefîs şarabın litresi kaç kuruş biliyor musunuz? Otuz kuruş!...
Fakat şarap fıçıları arasında kokuyu duya duya İçmenin de doyulmaz bir zevki var! O başka,,.
Marmara adasının da. Ekinlik. Paşalimani, Avşa adalarının da sahillerinde îstanbulun Florya ve Maltepe plajlarından çote daha nefîs kumsallar uzayıp gidiyor. Hiç de deniz meraklısı olmadığım halde bu kumsallarda denize girmenin zevkine vardım.
Marmara adasında, evlerden 2-3 yüz adım İleriye gidildi ve kilise harabesinin bulunduğu burun dönüldü mü, göz alabildiğine kunıasi... Hem de öyle bir kumsal kİ tertemiz ve pırıl pırı)... Hele o deniz... Sahilden 200 metre kadar açıldığınız halde boyunuzu aşmıyor.
Sahilde yarmalar halinde öyle kayalar var k! her biri ayrı ayrı kabine olmuşlar... Bunla-
rın altına girerek rahat rahat soyunup giyinebilirsiniz.
Burada denize girdikten sonra nahiyeye dönmüş, Ereri ry ân Çınaraltı kahvesinden daha nefis bir yer olan Çınaraltı kahvesinde otururken Nahiye müdürünün bir sual: ile karşılaştık:
— Tatlı su ile duşunuzu da yaptınız mı?
— Tatil su nerede?
— Kumsalı elinizle biraz kaza-caktınız. Hemen tatlı su çıkmağa başlayacaktı. O suyu dokunu rd ünüz, tamam!
Nizam, bana, ben Nizama hayretle bakıştık:
— Lâtife mi ediyorsunuz?
Nahiye müdürü gayet ciddî konuştuğunu söyleyince hemen kalktık, tekrar aynı yere gidip kumsalı elimizle kazmağa başladık. 15 santimetre derinlikte bir taraftan Nizamın, bir taraftan da benîm kazdığımız ve biri-birlne üçer adım mesafede bulunan İki çukurdan da fıkır fıkır buz glb! tatlı su çıkmağa başlamasın mı? Avuç avuç içtik... Enfes bir su... Orada denize girmeğe gideceklere tavsiye fitlerim; yanlarında küçük bir maşraba götürsünler, banyodan sonra kazacakları çukurda biriken tatlı su İle de duşlarım yaparlar.
Kabinesi, plâjl, duşu ile bedava olan bu deniz banyosunda tarh suyun denize üç adım mesafa-ide ve en çok 15 santimetre de-Irinllkte çıkıvermesl de gösteriyor kİ tabiat Marmaraya her zenginliği vermiş Fakat bilen yok, gidip gören yok... Üstelik halkı da hallerinden şikâyetçi— Bir dahaki yazıda da Marmara adasının mermerciliğinden bahsedeceğim.
Ccnıalcddiıı BİLDİK
Milyoner Taylorun peşini bı-rakmıyan hoşsohbet meslektaşım Nizameddln Nazif Tepede-lenlloğlu lle MarmaralIların şikâyetlerini dinlediğimiz sırada Avşanın şarabından bahsedilmesi, Nlzam‘1 oturduğu yerden zıplatmağa kâfi gelmişti. Gür sesiyle:
— Fıçılar arasında avuçla şarap içmenin zevkini bir de biz tadalım! demesinden anlaşılıyordu. kl onu yıllanmış şarapların cazibesinden kurtarmağa İmkân yok.
— Gidelim Nizam! Av şayi da
Brlntoıvn adında bir Ingiliz pilotu bindiği helikopter ile uçarken Vichy'de uçak bir ipe takılmış, düşerek yanmıştır. Pilot kurtulmuştur.
ö’nıfe n
1
iyi bir firsai
,I A İ l /VV' S vr 1 W£SXM|
SATILIK DÛKkAn — Mahmutpa-su Kılıççılar No. 33 Kebapçı. Müra-cnnt: Sirkeci Liman han altında, ihracat BaskontrolörlUgünde Kemal Çakıroğlu. 244 — 1
ÛC VE ALTI YAŞLARINDAKİ — ıkl çocuğa bakı bir müıebblye öğleye had
ACELE SATILIK KÜÇÜK APART1-MAN — İyi gelirli uygun fiatli bir katı bog, PangalU Feriköy Avukat A raddesi Şahmerdan sokak 29.
329 — 4
SATILIK MOTOSİKLET — BSA ka Müracaat: Galatasaray Avru-Pasai No. i Düfimecl Bere Bay-tyan4a- 269 - I
SATILIK EV — Küçük Bebekte nakil vasıtalarına yakın deniz görür Uç katlı, kotlar müstakil daire. İki yüz elli lira kira getirir. Aynı evin alt katına müracaat 328 — l
ACELE UCUZ SATILIK ARSA — Ycdlkiılcdc ana cadde Üzerinde clck-fik. terkos, koyulu, mtrva ağaçlı 3 lünümlük. Samatyada Foto Ekren'e nüracaal 349 —
katlar 4 oda bos teslim rik. terkos. navagazı ıgalll Baruthane caddesi 24 nUma-tçindek İlere her gün müracaat.
307 —
IS veriliyor — Neşriyat işlerimiz ınt.ıbl bir bayana llıtlvıj Salı, çarşamba 12 13 arası Mart şehitler caddesi
330 —
ACELE SATILtK EV — Sultanahmet civarında Dlzdariyede 4 kat. 11 oda. bahçeli, havuzlu, elektrik, terke». havagazı, ve fevkalâde nezareti olan ev satılıktır. 24732 No. telefon.
BEYOĞLUNDA — Aynulıçeşme A-olar sokak ]9 No. il 4 katlı Apar, issell veya hlssesiz satılıktır. Gaita Scrmct han No. 5. Telefon: 44541.
31b —
KİRALIK ODA — Ecnebi aile nerelinde temiz, rahat, sıcak su. SloU Halnskârgazl Cad. 303. NI;.ısUcıyon At». 2. 325 - I
KİRALIK MÜSTAKİL İKİ ODAU KAT — Elektrik, terkos Suat doku»-dan 14 e kadar Küçük Bebek Dnyı-b«y sokak 73 No. ya. 327 — t

KÜCÜK^iî. ÂNLARI

KADIN TEZGÂHTAR ARANIYOR-Emgen optik mücsSesiefttnde tozgâh-tarllk yapacak lU»n bilen genç bir bayan aranıyor. Her gün Öğleden sonra Beyoğlu İstiklâl caddesi EmKen Optik Mücsscseslne müracaat. Tel: 41433 a»
DADI — # aylık çocuk İçin fartenl-Müraeaat telefon 40381.
30S
BİR BAYAN ARANIYOR - Dts muayenehanesinde çalışacak 18-20 yaşlarında okur yarar bir bayan lâ-Bahccknnt Ticaret Boısası sokafiı 0 bizzat müracaat.
318 —
BAYANLARA — Kültürlü, Anado-luda (İzmir dahili seyahate engel bulunmıyan. tanınmış bir mecmuaya: Şahsi kefltli otuz yayına kadar bayan almncaktır. Seyahat masraf. müesse-»enindlr. Ücıct 125 - 200 arasında Ankara caddesi 69 numaraya acele saat. 339 —
Franıada her sene yapılman mutat olan Prangayı bisikletle dc-vlr yarışına sene yansa 116 kişi iştirak etmektedir. Yukarıda, yanşa 15'irak edenler Paris'le (Jen hareket ederlerken görülüyor.
hoşlandı. Bu Opera önün-
&
Nevyork ta bir motor yarışına iştirak eden moiöılcr (yanşa 234 motor İştirak etmiştir)
SATILIK MOTOSİKLET — fojlltf markık, 5 beygir kut velinde. çKt silindirli, dört zamanlı, arka Us-p:msyonlu Yalnız İki iıafıa kulla-mlmışlır, Mürraııl Gnlala. Tersane CAddirt' No. (£9» tali; I0 dan I2 yc kaaar. Telefon: 43332. 203-1
MARANGOZ VE MOBILYACILAH İÇİN — Yeni freze makinesi satılıktır. Taksitle de olabilir. «Sirkeci Üç-dleekll han No 10 müracaat her gün saat 14 - 15. Tel: 23665. H C T. 108 — *
MS LÜKS PAKARD - Yeni vaziyette. radyolu. 23.000 Km v.ıpmi-Pnngaltı Tcpeûatü Varol Garojı. 279
SATILIK — NASH 1919 Hiç kutlanılmamış oto radyosu. Anten, çift hoparlör, ayak otamallği Ve kuta dalgası da mevrut Sirkeci Emniyet müdürlüğü yanı. No 30 3ı» - »
MERCURY MARKA — Temiz kullanılmış ve 20 bin kilometre ketet-mı» otomobil Mtılıklır. İzahat için: 80482 telefon No. ya müracaat. 317 - 1
TAKMA MOTOR — 5.5 Beygirlik JonSon marka bir takma deniz motoru ehven fMitle satılıktır. Adrer Telefon No. 23969 da Sedat Tunçoy. 338 —
AZ PARA İLE — Çok kârlı fırsat Takside çalışan meşhur marka otomobil ucuz satılıktır. Müracaat: Saat 11 de Cihangirde Neaagara bakkaliyesinde Hıriato. 355 — TANSİYON ALETİ — Avrupa malı tansiyon âletleri 40 lirayadır. Hergiin
saat 11 den sonra Tahlakale Selâmet Han 15 No .ya müracaat. 348 —
ACELE SATILIK — Ehven flatli Lvkai. Çalışır vaziyetle Opel marka Fatih Müıçıiar caddesinde No. 38 Sa dik Çembercryc müracaat 356 — 2
İNGİLİZ -CAMLEY. MARKA BUZ DOLAPLARI — 8 ayak çok sağlam içi porselen 1000 liraya buz dolabı. Mevcudu pek az kalmıştır. Sirkeci Kafkas geçidi No. 3/1 460 — 3
SATILIK JOHNSON MOTOR — S beygir, uzun şaft çok temiz vaziyette ayrıca yeni sundoh da vardır-Birlikte veya ayrı ayrı satılıktır. 42930 No. ya müracaat. M2 — 1

DİKKAT — İpotek isleyenlere tavassut eder. Emlâk, arazi alım satımı ile vekâlet işterlni kabul eden her kesin itimadını kazanmış olan Suhulet Emlâk Zarif Özalp Beyoğlu Büyük Parmakkapı kösebafl No. L Telefon 42386. 127 — 29
KİRALIK EV — Nlşnntaştnuj en şerefli mevkiinde. Güzel bahçede üç odalı bir ev kiralıktır. Nişanlaymdo Hacı Emin etendi sokağında 40 numaraya müracaat edilmesi. Telefon; 83550. _ a
Paris’te 14 temmuz geçitli: Tau klar gederken
BOŞ TESLİM SATILIK KÂ.GIH EV — Arnavulköy Abdüllınk Molla sokak 26, Altı oda. bahçe, iskele ve tramvaya İki dakika Gülmek İçin aynı Kokakta 20 numaralı eve tnüra- I: caat. Görûsmclc İçin TL 83519. Tavas- nlzo sut kabul edilmez, ui — □ Jfozl-
— BÛYÜKADADA SATILIK YALI — Nizam ciheti, deniz kenarında eski Afyon milletvekili müteveffa Berç TUrker'ln meşhur köşkü müsait flütle satılıktır. 50 .. 40 numaraya telefon edilmesi. 221 — 4
EMİRGÂN MERAKLILARINA SATILIK ARSALAR — Deniz görür İmar plânına uygundur Müracaat: Eski muhtar boy Muhlddln berber bay Hatan. 208 — '8
ACELE SATILIK APARTIMAN -Kadıköy Yeldegirmenl Düz sokak No. 31 Yeni bitmiş Uç katlı aparılma n aylık geliri 235 lira lam konforlu 5.900 Hra ipotekli Osman Öner Kadıköyde Keresteci. Tel: 60587. ,275 — 3
SATILIK EV VE ARSALAR - Acıbadem caddesinde Çınardlbl otobüs durağında manzaralı 3 odalı konforlu villâ ve arsalar. Tafsilat için 49303 tele. Görmek için mahalline milraea.it 191
DOKTORLARA, DİŞÇİLERE, GAZETE vn MECMUA ÇIKARANLARA-Müsait müytukll İki odalı bir yer kiralıktır. Müracaat: Cagnlotlu Nuru-osmantye caddesi No 9 Kredili İn-
ÜÇ BİN LİRAYA KELEPİR SATILIK YENİ KÂRGİR BOŞ EV - Beyoğlu Yenişehir Vışnecl sokak B. Bir katlıdır. Elektriklidir 1 oda. mutlak. hrU. ve sair Sahibine müracaat LllIfCi Güzel. McvYa Hâlinde 5. Telefon; 23314. 298 - 1
UCUZ boş ev — Baflarfoijt tramvay raddesinde 5 oda meyva □(! »çil bahçesi dört bin lira. Kadı köyünde Emniyet Sandığı karcısındaki kahvehanede Mustafa Tunçel. 295
DEPO ARANIYOR - İstanbul'la tercihan iki katlı Mû.ıuı metre kare kâglr bina araiuyör, P K 1853 Gala-t-aya mektupla müracaat edilmesi. 2® - 1
APARTIMAN DAİRESİ DEÖISİLE CEK — Ankara Yenişehir Mcııekye -vu lufiıcd.-ıkl geni» aptır.ıman daireni Isianb-ılda muadili hiı daire makablimde kitalamak İstiyorum. Akjahi-da M H rumuzuna 394
CİHANGİRDE — Sormagır sokağında dört oda, mutfak, terkos. elektrikli. iki cepheli kârgır hone ile yanındaki rifo. metrekare arsa acele satılıktır. Teleion: s426«l> 13S — 1
KİRALIK YAZIHANE - Bir. tkl V» üç oanlı ıçtçe ve zso metrelik nıt salon. Müracaat Galata Veli Alemdar hanında 318 numaraya I«3 - 15
bahçeli. DENİZE NAZIR SATI- LIK EV - Bakırköy Orta yokalt 11» içindekilere müracaat. it» - 1
SATILIK EV - Pungallı Hamam tramvay durağında «15» No it dört katlı dokur odalı altında dükkânı, bodrumu ve bahçesi olan binanın üç katı boş olarak 41.000 liraya satılıktır Müracaat Saat 10 - 12 ye kadar evin üst kalına. lm
ACELE SATILIK APARTIMAN -Kadıjfovde İskele ve çarşıya iki dakika deniz görür bahçeli ve konforlu üç daireli apartıman acele satılıktır. Telefon 50Ö02 müracaat. 276 —5
KİRALIK APARTIMAN KATI — Kadıköyde. Halkevi arkasında - Cevizlik. Emin Bey sokağı No 20 - bahçe İçindeki bir apartımonın üç oda. bir hol. mutfak ve hamamdan müteşekkil: genin balkonlu, «avtıye arat-mıyacak kadar havadar ve ferolı dnİrcaı kiralıktır Gezmek için içindekilere müracaat. 225 - •
SATILIK — G-öztepe Çlftehavuzlar asfaltında nadide çam ve meyva a-gaçlıklı arzuya göre parsellenir. Yalı atsalar. Müracaat telefon 41501 Ogu» 318 — 1
PANC ALTIDA SATILIK KÂRCİH EV — 5 oda elektrik havagazı terkos. Boş teıiım Müracaat: Ordu Evi karşısında bakkal Steiydya. Mutavassıt kabul edilmez. 314 _ 3
SATILIK ABSA — Müracaat Kadıköy Talimhane beTberi Mustafa Er-yiieel numara 10. 3g? _ 1
DAİRE DEĞİŞTİRİLECEK - Ankarada Yenisehil AtalÜrk Bulvarı. Kızılay kar$uında Ali Nazmı apartı-mnnında üç oda bir lıot kaloriferli, sıcak sulu, konforlu bir daire Istan-bıılda Osmanbey. Nişantaşı. Harbiye veya Taksimde aynı konforu havi bir daire ile eski icar ve aynı şartlar dahilinde mübadele edilmek istenmekledir. Taliplerin Ankarada Yenişehir İzmir cad. No 25 e veya 21955 numaraya telefon etmeleri. 311 —
KİRALIK — Möbleli, möblesiz, 3 oda. hol. modern mutfak Aylık 150 lira. Çocuksuz aileye verilecektir. Osmanbey. Matbaacı Osmanbcy sokak No. 1. $13
SATILIK UCUZ ARSALAR — Ko- ' eamustofapaşa da terkos. elektrik vo vesaite çok yakın müfrez birer evlik arsalar aeelç satılıktır. Sirkeci ÜÇdl-rekll kan No. 10. Müracaat: Her gün saat 14-10. telefon: 33G65 168 - 5
KELEPİR — BoŞaziçindc, senede yalnız mcyvalorından 3000 lira varidat getiren, büyük arazili, akar sulu, evi olan, hayvan beslemeğe de elve-rişU mahal acele ehven flütle satılıktır. Saat 14 ten sopt» Tahtokalc Selâmet han 15 No. sahibine müracaat. 347 — 2
KİRALIK APARTIMAN — Kadıköy
Mühürdar Cad. No. S3. altı oda. de-■ nazır havadar muşamboh. kon-Sporlu. Tel: 00218. 331 — 8
ACELE SATILIK APARTIMAN — Lâlelide Azimkar sokağında 56/1 NO.İU bahçeli denize nazır her konforu havi 4 katlı apartıman boş teslim makluan 30.000 liraya acele Katılıktır. Fazla mu-için adrese veya 23638 tele ıat. 351 — 2
SATILIK — Yenlkapı Kum iskelende. yapı malzemesi piyasasında, lr katı atölye, depo, mağaza, kahve, inici katı da apartıman katı vaziftinde kullanılmaya elverişli İki allı ve üstü açık teraslı olan yeni lr bina boş olarak acele satılıktır d: 21256 321 — 1
CUZEL MANZARALI YENİ KÜ-UK BİR EV — (5 oda» gayet ucuz ıtılıklır. Müracaat: KUçUkparar cad-cal. Çocuk doktoru Zeynep Rasol luayenchaııcsl kapıcısına, her gün.
320 —
SATILIK EV bir kuyu lallı Nezareti güzel
Ahşap dört oda İki dönüm bahçe, n lira acele sanem Necipbey to-301
DEVREN SATILIK BAKKALİYE UKKÂNI — MU
CAMLİCADA SATILIK ÇİFTLİK
kiralik möbleli ev — 6 odı
KAD1KOYUN EN YAKIN YERİ
öşk fenni ah
KİRALIK - SATILIK EV — Vefa ıddesı Dlvaııetendl sokak I. Üç kaldır. Kârglrdlr. Merkezidir. Elek ikil. terkıKludur. Vehbi Güzel reyva Hâlinde 5. Telefon: 23311.
315 — >
BEYOĞLUNDA — Acele Millik büyü,# apartıman. 10 daireli iki dükkân. Ycniköydc sinemanın yanında lkl dükkân arkası limonluk. Müracaat: Deleon Galata Asikuzazlonc han. Tel: 80528. 335 — 8
BOĞAZIÇ1NDE — Ycnikoyde büyük çıtlık etrafı duvar içinde köşk fevkalâde manzara acele satılıktır. Beyoğlu Hamalbaşıda satılık büyük arsa, Müracaat: Dclcon Galata Asıktır az iane han, Tel. 80528. 334 — 1
SATILIK ARSA — Küçük Langaua cuşede. boşlatıl ar arasında, tramvay raddesinde 305 M2 Fiat enven. Müracaat: Telefon: 26100
SATILIK EV — B.'ıVMlt Tiyatro caddesinde 307 metre kare üzerinde cadde (ütünde ıkl ev satılıktır. Ba-yezlt Yeniçeriler caddesi 108.1 numaralı tütüncü dükkânında Varşag'a müracaat. 333 — 1
345 — T
4ANCA KONUŞAN BtR AİLE — odayı kiraya vermektedir. Be-,u Kumbaracı yokuşu Caıncı Feyzi Ik No İN 2. 344 —2
ACELE SATILIK EV — İçercnköy ufalt üzerinde 5 oda iki sofa .150 Mİ >ahçe kuyusu abın ve samanlığı llektrıAı mevcut hane satılıktır. Mü-acaut: tçerenköy Cami sokak No. G3 camii ElmalI'ya. 341 — 2
SATILIK KÂGIR EV — Kuzgun-akta Boğaza hâkim eczane arkasın-a Tüllü Sokağında 1 numaralı İki talrclL boş teslim Perşembe, pazar [leye kadar müracaat 337 — 2
5 MÜTfcrERHİK
KISA ZAMANDA ÇOK PARA GETİREN BtR 1$ İÇİN - Ve fi len çalışacak bir ortağa acele ihttvaç var dır. Câğaloğlu Nuruosmaniye -aodeai No. 9 Kredili Yapı İnşaat BUroaun* müracaat. 290
M. S. B. İst. Sa. Al. Ko. Bşk. 1. Numaralı Komisyon İlânları
1 pazarlıkla 25 ton yeşil mercimek satın alınacaktır. Tahmin edilen bedeli 12500 Hra kesin teminatı 1875 liradır.
2 — Pazarlığı 28 Temmuz 950 günii saat 11 de Harbiye
M. S. B. İst. 1. No. Sat. Al. Komisyonunda yapılacaktır. Şartnamesi her gün komisyonda görülür. (3103 - 9755)

1 __ pazarlıkla 14 adet gîm.1 tipi soba satın alınacaktır.
Tahmin edilen bedeli 728 lira kesin teminatı 110 liradır.
2 — Pazarlıâı 28 Temmuz 950 günü saat 11,30 da Harbiye
M. S. B. İst. 1. No. Sat, Alma Komisyonunda yapılacaktır. Şartnamesi her gün komsiyoııda görülür. (3191 - 9919)
yapılacaktır. (3193 - 9917)
1 __Pazarlıkla 5000 kilo saman satın alınacaktır. Tahmin
edilen bedeli 350 lira kesin teminatı 52 lira 50 kuruştur.
2 — Pazarlığı 28 Temmuz 950 günü saat 15 te Harbiye M. S. B. İst. 1. No, Sat, Alma Komisyonunda Şartnamesi her gün komisyonda görülün

1 -- Kapalı zarf ile 210 ton patates satın alınacaktır. Tahmin edilen bedeli 44209 lira, geçici teminatı 3465 liradır.
2 — ihalesi 7/Agustso "950 günü saat 11.00 de Harbiye M. S. B. İst. 1 No. Sat. Al. Kom. da yapılacaktır. İstekliler teklif mektuplarını ihale saatinde’» bir saat evvel komisyona vermeleri. Şartnamesi hergiin komisyonda görülür. (3018—9410)
Malzeme Satışı
Sümerbank Adana Pamuk Sanayii Müessesesi Müdürlüğünden
1 — Müeşsesemlzde mevcut muhtelif malzeme 3 Ağustos Perşembe günü saat 15 te ınûessesemlz müdüriyet binasında açık arttırma İle satılacaktır.
2 — Malzemelerin cins, miktar ve temLnat tutarları şartnamede yazılıdır.
3 — İsteklilerin teminatlarını ihale saatinden bir saat evveline kadar mîiessesemiz veznesine yatırmaları.
4 — Şartnameyi İstanbulda Alım ve Satım Müesseseslnde, Ankarada Sümerbank satış mağazasında ve müessesemlz ticaret servisinde görebilirler.
5 — Müessesemlz İhaleyi yapıp yapmamakta serbesttir.
(9793)
a
24 Temmuz 1950
|^l( IIIKAVF I
I Seyahat Mektupları:
Bir sabah gazetemi okurken Küçük İlânlar sütununda şöyle bir İlân gördüm; «15 nci Lnl stilinde, yepyeni ve kullavul-mamıç bir yatak odası takımı ehven fiatle satılıktır ... mahallede ... numaralı eve mür-i-caat edilmesi.»
O gün öğleden sonra takriben yirmi beş yaşında bir kadın, evin adlini çalıyordu. Ak saçlı ve çehresi mağmum, yaşlı bir kadın kapıyı açtı;
Genç kadın:
_ Gazetede satılık yatak çıda takımı hakkında bir ilân gördüm. Acaba görebilir miym? diye sordu:
— Hay hay, İçeriye buyanın I tkl kadın, dört basamaklı bir merdiveni çıktılar. Yaşlı kadın »ağda bir odanın kapısını araladı. yan karanlık odaya girerek pencereleri açta, odanın içi ışıkla doldu. Eşya tertemiz ve muntazam bir şekilde yerleştirilmişti. Mobllyelerln üstü çarşaflarla örtülmüştü. Yaşlı kadın, örtüleri kaldırırken:
— Tozlanmamak için Örtüyorum diye bir mazeret İleri sürdü.
Genç kadın, eşyaya şöyle bir göz attı. Hakikaten yepyeni ve kullanılmamıştı. Zevk re İtina İle yapılmış olduğu belli İdi. tkl kişilik bir karyola, büyük bir elbise dolabı. İki komodin, bir şifoniyer, alçak bir masa. İki koltuk, abajur, biblo ve çiçek vazoları...
Yaşlı kadın, elbise dolabil?, çekmeceleri açıp gösterdi. Genç kadın, bunlara çekingen nazarlarla bakıyordu.
Ev sahibesi sözüne devamla:
— Görüyorsunuz ya hiç kullanılmamışlardır dedi.
— Evet görüyorum, çok güzel ve sağlam. .
— Bundan hiç şüphe etmeyiniz. Bu odada beş senedenbe-ri durdukları halde kendilerine bir şey olmadı.
Genç kadın hayretle sordu:
— Beş sene mİ?
— Evet, size niçin yalan söy-llyeyim?' tkl ay evvel satın aldığımızı söyliyeblllrdim. Fakat size hakikati söylemeği tercih ettim. Şunu da dikkate âlınız, bu karyolada kimse yatmadığı gibi dolaba da elbise konulmamıştır. Ne diyelim mukadderat böyle idL
Yaşlı kadın bu sözleri söyler söylemez, gözleri yaşla doldu. Bir koltuğa çökerek hıçkırmağa başladı. Genç katlın ne diyeceğini şaşırmıştı. Bu. beklenmedik bir hâdise İdi. Bununla beraber, yaşlı kadının yanma giderek eliyle ak saçlarını okşadı:
— Rica ederim madam ağlamayınız, diye yalvardı.
Yaşlı kadın eliyle nemli gözlerini silerken:
— Beni affediniz. Kendimi raptedemedim. Sizi kederlendirmeğe ne hakkım var sanki?
Genç kadın müteessir bir «esle cevap verdi;
- — Anlıyorum madam, bu o-danın eşyası, size hayatınızın hazin bir safhasını hatırlatıyor. Bilâkis ben kalbinizdeki yarayı deştiğim için sizden af dilemeliyim. Bari sizi teselli edebilsem.
— Size bu acıklı hikâyeyi anlatırsam, sanırım ki içim biraz hafifleyecek, Fakat bana alt bir hikâyeyi dinlemeğe ne mecburiyetiniz var?
— Rica ederim madam, acılarınız hafifleyecek ise bana anlatınız. Sîzi can kulağlle dinliyorum.
İhtiyar kadm, bu teşvik edici sözler üzerine anlatmağa başladı.
— Benim de sizin gibi Olga namında genç ve güzel bir kırım vardı. Kızını bir erkeği seviyordu. Mesut ve mütebesslm-dJ. Bevdiğl erkek kendtslle evleneceğini vâdetmlşti. Hattâ gelerek kızımı benden İstem iş-ti Servetimiz yoktu. Bütün varımızı yoğumuzu İki odayı döşetmeğe harcadık. Gördüğünüz gibi eşyalar İtina İle yapılmıştı. Eşyayı alıp eve getirdikten sonra düğüne hasırlanmağa başladık. Kızım Olgayı evü ve mesut görmekten başka bir e-mellm yoktu. Halbuki kızımın gönül verdiği erkek rezilin biri İdi. Emeline nail olduktan •onra düğünden bir kaç gün •wel ortadan sır oldu ve bir mektupla artık Olgayı BCvme-d’l'i için kondlslie evlenemlyc-ctp.mı bildirdi.
Aman Allahım, bu ne felâketti, Zavaiu kızım, bu darbeye dayanjimi.vara.i-. ağır bir hastalığa tutuldu ve mum gibi (-rl-îhf/e hfiçfadı. Ara «ra yataktan kalktıkça, bu odaya gelip ka-
Burhan Felek’în kısa ipek pantolonu
panır, saatlerce burada acı ve ıstıraplarlle başbaşa kalırdı. Bir müddet sonra sîzlere ömür, dünyaya gözlerini kapadı.
Bu dünyada yapayalnız »e kimsesiz kaldım. Sırt onun bâ-nrasnuıı kuvvctLle yaşıyorum. Biliyorsunuz kİ bu ramanda geçim çok zorlaştı. Geçen sene ihtiyaç sevkile yemek salonu takımını sattım, şimdi de sıra yatak odası eşyasına geldi. Fakat bu takımı, yalnız maddi ihtiyaç sevkile satmıyorum. Bu eşyayı, kızımın faclo-tını. her an gözümün önünde canlandırmamak İçin elden çıkarmak İstiyorum.
Genç kadın, gözleri yaşla dolarak cevap verdi:
— Derin ıstırabınızı anlıyorum madam!
— Kızım, bu takımı satın almamalısın- Size anlattığım hazin maceradan sonra bu eşyalar sana uğur ve saadet getire-mlyecek. Acıklı hikâyemi dinlediğin İçin sana teşekkür ederim. Bu da benim İçin bir tesellidir. Geliniz de size şimdi kızımın resmini de göstereyim.
İhtyar kadın, komodinin çekmesinden bir fotoğraf alıp genç kadına uzattı. Ölen Ol ganin yanında bir erkek de duruyordu. Bu da kendisini terketmlş otan nişanlısı İdi. İhtiyar kadın »özüne devamla:
— Kızım, bu fotoğrafı, hâtıra olarak saklamağı bana vasiyet etmlştt
Genç kadın fotoğrafta Olga-dui yanında duran erkeği görür görmez, sapsan kesildi. Yere düşmemek İçin koltuğa tutunmağa mecbur oldu.
Bunu gören yaşlı kadın telâşla sordu:
— Şana ne oldu kızım?
— Aman Allahım, bu erkek nişanlımdir. Bu adamla ben de evlenecektim.
Genç kadın bu cevabı verir vermez hıçkırıklara boğuldu. İhtiyar kadın, genç kadım şefkatle süzerek:
— Ben! affet! Kızımın felâketine sebebolan adamın nişanlın olduğunu bilseydim, sana bu ulan anlatmazdım dedi.
Genç kadın, süratle kendine Geldi:
— Hayır madam! Bu adamın iğrenç karakterinin meydana çıkması daha iyi old u. Bilâkis beni felâketten kurtardığınız için size teşekküre borçluyum. Bu adamın mazisini öğrendikten sonra İmkânı yok onunla evle ne meni.
Genç kadın, bu cevabı verdikten sonra ihtiyar kadım selâmlıyarak metin Adımlarla çıkıp gitti.
Çeviren: A. HİLÂLİ
25 Ağustos
İkramiye Çekilişine Hazırlanınız!
1 E V
(Ankara’da Kavaklıdere’de Güven Mahallesinde iki salon, altı oda. teras, müstesna manzaralı, geniş bahçeli.)
2 Dükkân
(Baş tarafı S üncü sabi f ede) nerede olduğumu unuttum... İnglllzler, ortadaki (r) leri telâffuz etmezlerdi sahi... (Telâffuzunu Ayarlayarak: I Padon... Helo?... şey. — Halo?...
Telefonda yüzde yüz muvaffakiyetli bir İngilizce duyulur.
— Siz Türk heyeti başkanı. İstanbul Gazeteciler reisi. Cumhuriyet fıkracısı, bay Filik ml-dnlz? «>
— Yes sör... Fakat, o kadar hızlı konuşmayınız. Tane tane söyleyiniz... Hem durun bakayım: Parle vu franse?
— Elbette... Sertenman—
— Mesele kalmadı öyleyse... Çabuk konuşabilirsiniz mösyö... Siz kimsiniz mösyö?
— Ben, Kırallyet sarayının başteşrifatçısıyun.
Davranıp, pijamasını^ göğsünü ilikleyerek:
— Pardon ekselans... Teşerrüf ettim, altes... öhö. şey— I Buyurunuz teşrifatçı cenapları?,.. Beni aradığınızın sebebini öğrenebilir miyim?
— Sebebi şu: Uzun İpek çoraplarınızla İpek siyah kısa pantolonunuz var mı diye sormak İstiyorum.
— Yooo... Şey... Ne münasebet?... Pardon mlster, sör... Biz kullanmayız da...
— A... Çok fena... Tedariksiz gelmişsiniz demek?... Saraya nasıl kabul edileceksiniz?... Halbuki, biz heyetinizi davet e-decektlk— Bu kılık lâzım.,.
Felek’ kendi kendine:
— Yaman bir röportaj mevzua kaçıracağız!... Ne yapmak şimdi?... (Derhal aklına gelir:) Belki burada da bir Şemun Barbut vardır; İstanbulda kira ile smokin tedarik edenler olduğu gibi, burada da ipek pantalon kiralayanlar olur.
Sürati İntikale:
— Sllvuple ekselansı... Peruka filân da lâzım mı acaba?
— Hayır... Demokrasi icaba-tından ve devrin zaruretlerinden olarak, İkinci umumi harb-den sonra öyle tckellüfleri kaldırdık. Ancak, ıslahatı,, yukarıdan aşağı yapıyoruz. Alt kısımda değişiklik henüz olamadığından İpek kısa pantolonlarınız) tedarik edemezseniz saray resmi kabulünde bulunamazsınız.
I — Vay anasını?
— Anlayamadım, mlster Filik!
— Yani şey: Bizim mihmandarımız vardır. Bir de ona sorayım. Size telefonda neticeyi bildiririm, Numaranız?
Numarayı aldıktan sonra, Felek, Mr. Johnson'un, Mr. Ban-da'nın bulundukları odaya telefon ederek kahkahalarla karşılaşır, oyuna geldiğini öğrenir.
öğrenmeyin pantalon aramağa da çıkabilirdi de... Lâkin, ben, o şekilde yazsaydım, hakikati tahrif etmiş olurdum...

Şu kadarım kaydedeyim kİ. İngiltere nin davet ettiği diğer gazeteci heyetleri arasında sokakta kadınlara bıçak çekenlere bile rastlanmış; bizim heyetin bu kadarcık şakaları ancak kendi aramızda kalmıştır... Ve çok şükür... Ve herkese teşekkür,
(Vâ - Nû)
(Ankara’da İller Kooperatifi sahasında.)
24..©©© Hra tutarında Çeşitli Para İkramiyeleri...
31 Temmuz
akşamına kadar açılacak yeni Tasamı! Hesaplan bu çekilişe katılırlar.
T. iş Bankası
Fransa’da fırtına
CambraJ 22 (A.P.) — Fran-sanın bu sınai kesiminde dün gece geç vakit çıkan şiddetli bir fırtına neticesinde 8 kişi ölmüş-ve bir çok kimseler yaralanmıştır. Yaralılar sayısı 200 tabibin | edilmektedir. Tal:rlben 300 ev yıkiImtşLır. Maddi hasar 1 milyar frank talimin edilmektedir. ITarlalara düşen yumurta büyüklüğündeki dolu mahsulü harap etmiştir.
DEVLET DEMİRYOLLARI İLÂNLARI
100 ton karpit alınacak
Devlet Demiryolları Mcrkeı 9 uncu Kem. Boşkanığından:
1 — 2-7 m/m eb’adlı 100 ton karpitin satın alınması kapalı zarf usıılü 11c eksiltmeye konulmuştur.
2 _ Malzemenin muhammen bedeli 47000 (kırk yedi bin) ve muvakkat teminatı 3525, üç bin beş yüz yirmi beş) Hradır.
S — Şartnameler 200 kuruş mukabilinde Ankara ve Haydarpaşa ■ramelerlnde satılmaktadır.
4 — Eksiltme Ankarada idare binasında malzeme dairesinde toplanan merkez 9 uncu satmalına komisyonunca 7.8.950 pazartesi günü saat 15.30 da yapılacağından, isteklilerin tek-' lifleriyle kanunun tnyln ettiği vesikalarını ayni günde nihayeti saat 14,30 a kadar makbua mukabilimin adı geçen komisyon' başkanlığına vermeler! veya muayyen vakitten önce ele geçe-' cek tarzda İadeli taahhütlü olarak pusta İle göndermeleri lâzımdır. (9ŞS2) |
AKSAM
MahkemeKoridorlannda
Bayan Müjgânın pervanesi
— Pervaneyi bilirsin değil mi, efendi oğlum?
— Elbette bilirim, teyze hanım. Pervane vapurların arkasında döner, gemiyi yürütür.
— Hoppalaaa... Al on paralık da bundan. Baban kaptan paşa mıydı ayol? Vapuru, kayığı nereden çıkardın?
— Ne darılıyorsun, hanım teyze? Sen pervaneyi sordun, ben de bildiğimi söyledim.
— Aptallık edip durma karşımda. Ben sana o pervaneyi değil, hayvan pervanesini soruyorum.
— Bunu bilemedim. Hayvan pervanesi neymiş?
— Nasıl bilmezsin, ayol? Hiç mİ pervane görmedin? Hani geceleri uçar, mum ışığının etrafında fini fini döner, en sonunda da yanıp kavrulur.
— Haa, şimdi anladım. Kelebek çibi bir şeydir.
— Ceddine rahmet. Kelebeğe benzer amma onun ada pervanedir.
— Peki, ne olmuş pervaneye?
— Dur, o kadar aceleye getirip de beni sıkıştırma. Sı-rasiyle hepsini anlatacağım.
Zabıta memurunun yanında oturan adamı işaret etti:
— Evvelâ şu herife bak. Amma iyi bak. O da bir pervanedir.
— Amma yaptın ha, teyze hanım! Koskoca adamın pervaneye benzer yeri var mı? Onu uçurmak için kendisine bir tayyare pervanesi takmak lâzım.
— Sus, pervanedir diyorum. Sen onu Müjgânın yanında görmeliydin.
— Müjgân da kim?
— Yüzüne söylemek gibi olmasın amma sen çok cahilsin. efendi oğlum. Benim kızımın adı Müjgân olduğunu bilmiyor musun?
— Affedersin, bilemedim. Demek Müjgân hanım isminde bir kızın var. Allah bağışlasın.
— Amin, Cenabı Hak ciim-lenînkini bağışlasın. Amma velâkin, bugünün eyyamında kız anası olmak kolay işlerden değil.
— Haklısın, teyze hanım. Bir kısmeti çıkıncaya kadar. ..
Ellerini kaldırarak sözü kesti:
— Lâkırdım] tersine anlama. Şükürler olsun. Cenabı Hak benim kızımın kısmetini doğarken açmış. Daha on yedisine basmadan tamam kırk bin talibi çıktı.
— Maşallah, demek ki Müjgân hanım çok güzel.
— Ne zannettin ya? Velâkin, ben Öyle her adama tenezzül edip de kız verenlerden değilim. Taliplerden her birinin bir kusuru çıkıyor, geriye çeviriyorum.
— Şu adam da mı talip oldu Müjgân hanıma?
— Onu söylüyorum ya, e-fendi oğlum. Kızın etrafında pervane oldu, fini fini donuyor. «İllâ Müjgân» diyor da. başka bir şeyler demiyor.
— Yakışıklıca bir adam.
— Sus... Yakışığı batsın. İblis de yakışıklıdır amma ne de olsa kör şeytan işte.
— Bu adamı da beğenmedin geriye çevirdin öyle mi?
— Yook, evvelâ geriye çevirmedim. Bayramın üçüncü
günü akşam üstü bizim kapı çalındı, açınca bu herif karşıma dikildi. -'Yanlış geldiniz galiba. Kimi istiyorsunuz?» diye sordum. Herif boynunu büküp ellerini u-ğuşturarak; «-Yanlış gelmedim, vaJde hanım. Bilerek geldim buraya. Sizinle çok mühim bir şey konuşacağım» dedi. Baktım, tertemiz giyinmiş, efendiden bir a-dam. «Buyur, içeriye gel de konuşalım» diyerek eve aldım. Kapıdan girer girmez, hemen elimi tutup öptü: «Benim adım Hamdı. Mücevherat tüccarıyım. Kime sorsanız tanır beni. Dünya yüzünde kuru canımdan gayri kimsem yok. Çok zenginim amma insan yalnız para ile mesut olamıyor. Sizin Müjgân hanımı bir kac defa gördüm, çok beğendim. Daha doğrusu âşık oldum. Allahın emriyle, Peygamberin kavliyle kızınızı bana vermeniz için yalvarmağa geldim. Be-yoğlunda altı katlı apartmanım var. Hep beraber oraya yerleşiriz, siz de burasını kiraya verirsiniz. Müjgân hanımla evlenmezsem bu dünyada yaşıyamıyacağun. Anneciğim. sen bent bu murada erdirirsen, Allah da seni murada erdirir» diyerek kalkıp tekrar ellerimi öptü. Ne yapacağımı şaşırdım. Söyledim ya, kız annesi olmak kolay değil. Müjgâncığım ev köşelerinde oturup kalmış kızlardan değil amma şöyle böyle otuzuna yaklaştı. Hayırlı bir kısmet çıkar da vermezsem sonra günahını ben çekerim. Elâlemin kızlan sokaklarda kendilerine koca bulup baş göz oluyorlar amma bizim kız öyle şeyleri beceremiyor zâbir. Ben de gözlerimi yummadan biricik evlâdımı teli ile. duvağı ile gelin edip mürvetini görmek isterim tabiî. Gelgeldim, bu işler kısmete bağlı. Kimseye: «Gel de benim kızımı al» denir mi?
— Peki amma, çıkan taliplerin hepsi de fena mıydı?
— Hangi talipler, ayol? Bu günün eyyamında erkekler evlenmeğe nazlanıyorlar, paralı. pullu kız anyorlar. O da bizde yok. Marangoz çırağına da veremem ya kızımı. Dört sene kadar evvel öyle biri istemişti amma ben ve-riinkâr olmadım, o da üzerine düşmedi.
(Sonu yarın)
Ce. Re.
Eyüp kaymakamlığından:
5671 sayılı kanunla 5672 sayılı kanunun atıf yaptığı 5545 sayılı milletvekilleri seçimi kanununun 14.15.16,17,18 nd mod delerine göre düzenlenmesi tamamlanmış bulunan köy ve mahalle muhtar ve ihtiyar meclis ve heyetleri seçimlerine alt seçmen kütüklerinin köy mahalle ihtiyar meclis ve heyetler! tarafından 24/7/950 pazartesi günü sabahı halkın kolaylıkla görüp okuyabileceği köy ve mahalle muhtarlık odaları önünde asılmış oldııgu ve bu yerlerde yedi gün müddetle asılı kalacağı 5545 sayılı kanunun 19 ncu maddesine uyu la-, rak İlân olunur. (9900! j
niHnııııııııiiiıirııiHiiHuıtıiUiiıuııtuiHiıiHiiııtııııııı
Askerî Fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı Müdürlüğünden:
Askeri fabrikalar Tekaüt ve Muavenet Sandığı ihtiyacı İçin kapalı zart usulü ile İlâç alınacaktır. Şartname ve liste hergün sandık müdürlüğünde görülebilir.
İhale 31/Temmıwl95o saat 35 de sandıkta müteşekkil komisyon tarafından yapılacaktır. İhalenin yapılacağı saat 15 den bir saat evvel zarfların, sandığa verilmiş olması şarttır. Postadaki gecikme kabul edilemez. (9635)
Karabük Belediyesinden:
1 — 3 NoJu caddenin toprak hafriyatı parke kaldırıra döşenmesi ve bordur vaz'ı işler! vahit fiat üzerinden açık eksiltmeye konmuştur.
2 — Birinci keşfi 26476 Hm olup buna göre muvakkat teminatı 1985,50 Hradır.
3 — Bu İçe ait eksiltme evrakı 132 kuruş mukabilinde belediyeden alınabilir.
4 _ Eksiltmeye girebilmek İçin gününden 3 gün evvel
belediyeden yeterlik belgesi alınması lâzımdır.
5 — Eksiltme 1/8/950 salı günü saat 16 da belediye encümeninde yapılacaktır. 19644)
Bâfiffe T
Zabıta memuru alınacak
Ankara Eelediye Başkanlığından
1 — Belediyemiz Zabıtası teşkilât kadrosunda açık bulunan 20 şer lira kadro maaşlı Zabıta memurluklarına aşağıda yazılı nitelikleri haiz olanlar arasından yarış sınavı He memur alınacaktır.
A) Belediye Memur ve Hizmetlileri Tüzüğünün 3 üncü maddesinde yazılı nitelikleri haiz olmak,
B) En az orta okul mezunu bulunmak,
C) Fi'li askerlik ödevini yapmış İhtiyata kayıt ohlnmuj bulunmak,
Ç> 30 yaşından yukarı yaşda olmamak,
D) Boyu bir metre yetmiş santimden aşağı olmamak,
E) Fena hallerle tanınmış bulunmamak,
F) Namus ve haysiyeti muhil bir suçla mahkûm edilmiş olmamak,
G) Ecnebi kız veya kadınla evli veya yaşar bulunmamak,
H) Vücutça sağlam olduğu tam teşekküllü bir hastanı sağlık kurulunca muayene neticesinde sabit, olmak.
Bu şartları tevsik eden belgeler ibraz edilmedikçe talip sınava kabul edilmez.
2 — Yukarıda yazılı şartlan haiz bulunanların en geç 27/7/950 perşembe günü saatlî ye kadar dilekçelerine bağlıyacakları kimlik belgesi, askerlik terhis tezkeresi, bitirdiği okul diploması, aşı kâğıdı, hâl tercümesi. 9 x 12 eb'adında dört adet fotoğrafları ile birlikte Ankara Belediye Başkanlığına baş vurmaları ve 29/7/950 cumartesi günü saat 9 da sınavları yapılmak üzere Ankara Halkevi kitaplığında hazır bulunmaları İlân olunur. (9925)

P. T. T. işletme Genel Müdürlüğünden
1 — Telefon devreleri İhtiyacı İçin idari şartnameye İlişik fenni şartnamesinde vasıllan yazılı 500 adet transformatör kapalı zarfla eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Muhammen bedeli Cif. İstanbul 8125 geçici teminatı 009.38 Hra olup eksiltmesi 18/8/1950 cuma günü saat 11 de Ankarada P. T. T. Genel Müdürlük binasındaki Fen Dairesi Başkanlığında müteşekkil satın alma komisyonunda yapılacaktır.
3 — îsteklUerin geçici teminat makbuz veya banka mektubu De kanuni vesaik ve teklifi muhtevi kapalı zarflarım o gün saat 10 a kadar mezkûr komisyona vereceklerdir. (Postada vak! olacak gecikmeler kabul olunmaz).
4 _ Şartnameler P. T. T. Emlâk ve Levazım Müdürlüğün-
den, İstanbulda yeni valde hanında P. T. T. ıımumi depo m>ı-haslpllğlnden bedelsiz olarak verilecektir. (6&481
Ankara Bslediye Başkanlığından
1 — Mezbaha et naklinde kullanılmak üzere alınmak iki adet kamyon kapalı zarf usullyje ekclitmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (29000) liradır. h
3 — Teminatı (2175) Hradır.
4 — Teminat belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartnamesi her gün belediye tutanak müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 7/8/950 pazartesi günü saat 16 da belediye dairesinde toplanan komisyonda yapılacaktır.
7 — isteklilerin 2490 saydı kanunun 32 nci maddesi gereğince hazırlayacakları teklif mektuplarını belli günde ?aat on beşe kadar makbuz karşılığında komisyon başkanlığına vermeleri ve İhalede hazır bulunmaları lazımdır. (9633)
'T fF
Seyahat acentenize veya amumi acentemiz TÜRHOL TİCARET LÎMİTED ŞİRKETİ ne şimdiden müracaat ediniz.
ROMA YA
ZEVKLİ BİR UÇUŞ YAPINIZ.
K. L. M. ‘ in Isfanbuldon kalkarak butun dünyaya yayılan hatlarının ilk uğrağı ROMA, doğru uçufla 4 saat ötede.. r
Atlas Sineması Pasajı-Telgraf: TRANSAERA Telefon: 4076.4
J
//
Â. /
Sahlfe 8
AKSAM
24 Temmuz 1950
pasaport kanunu
(Bas tarafı 1 inci sahifede)
1
müracaat ettim. Yapılan değl-şik’ıklerl büyük bir memnuniyetle karşıladığını anladığım İstanbul Emniyet Müdürü Kemal Ay-gün dedi kİ:
•— Yabancılar. Türklyeyc geldikleri zaman İlk olarak bir beyanname vermeğe mecburdular. Bu beyannameyi yirmi dört saat İçinde venniyenler mahkemeye tevdi edilirlerdi. Bu suretle yirmi dört saat içinde beyannamesini vermemiş bir yabancı — elindeki pasaporta rağmen — muhakemenin sonuna kadar Türkiyeden dışarıya çıkamazdı. Şimdi konulan yeni hükme göre Türk iyeye gelen bir yabancı için yine bir beyanname verilecektir. Fakat bu beyannamenin verilmesi mecburiyet ve mesuliyeti gelen yabancıya değil, bu yabancıyı paralı veyahut parasız olarak barındıran yerlerin sahiplerine ve İdarecilerine tahmil edilecektir. Yâni gelen yabancı İçin beyanname verilmemesinden otel veyahut pansiyon sahip ve müdürleri mesul olacaklardır.
Bundan başka öteden beri kanunda mevcut bulunan İkamet beyannamesi kanunda yapılan değişiklik de yine İpka edilmiştir. Ancak bunda da bir yenilik yapılmıştır: Eskiden İkamet beyannamesi on beş günden fazla kalacak yabancılara mahsustu. Yapılan tâdille bu müddet bir aya çıkarılmıştır. Yâni gelen yabancı, Türklyede bir ay oturursa bu IkLncİ beyannameye tâbi olarak ikamet vesikası almağa mecbur olmıyacak; oturduğu yerin hakkında vereceği İlk beyanname He kalacaktır.
Diğer kolaylıklar
Yine bu kanunda bir yenilik daha yapılmıştır: Müşterek pasaportla. triptik suretiyle ve sergilere gelenlerin beyanname vermeleri müddeti Lkl aya çıkarılmıştır.
Buııdan başka memleketimize gelen yabancılar için lehlerinde olarak mühim bir yenilik daha temin edilmiştir: Kanunda değişiklik yapılmadan evvel Tür-kiyeye gelen ecnebiler, on beş gün zarfında çalışmağa başlamadan evvel İkamet tezkeresi almağa mecburdular. Halbuki bu , noktada yapılan değişiklik. Tür-klyeye gelen yabancı İçin iş* başladıktan sonra üç giin içinde haber vermeyi kâfi addediyor.
İkamet tezkeresi aldıktan sonra memleket dışına çıkan yabancı. altı ay içinde Türklyeye döndüğü takdirde evvelce aldığı 1-kamet tezkeresinin hükmü de- . vam edecektir.
1 Bir nokta daha var kİ mühim- ı dtr: Yabancıların Türkiye İçinde yer değiştirmeleri — eskiden olduğu gibi — yine yirmi dört saat içinde haber vermek mec- ' buriyetine tâbidir. Ancak bu mec buriyet, yabancıya değil, otel, pansiyon gibi yerlerde oturanlar İçin bu yerlerin sahiplerine, otel ve pansiyonlarda oturmıyanla-nn bizzat kendilerine aittir. Polise yapılacak bu İhbar bizzat müracaat etmek suretiyle değil, mektupla yapılacaktır kİ bu da yabancılar için bir kolaylıktır.
Yabancıların Türklyede İkamet ve seyahatlerine ait kanunda yapılan pek büyük bir tâdil dc hükümet salâhiyetlerinin geniş- ■ le ti İmiş olmasıydı.
Bu salâhiyet, yabancıların : Türklyede ikamet müddetinin kısaltılıp uzatılması, yabancılı-rın Türklyede gidecekleri yerle- 1 rln tahdidi — mukabelel bilmişti kaydlyle — Bakanlar Kurulunun salâhiyetine verilmiştir. Bu itibarla hükümet lüzumu halinde, 1 bazı devletlerin tebaaları hakkında ayrı ayrı kararlar ittihaz ! edebilmek salâhiyetini haiz olacaktır, I
Emniyet Müdürünün pasaport kanunu hakkındaki izahatını ' yarınki nüshamızda neşredcce- ! friz. M. R. E.
Herkesin evinde ve seyahate çıkacak olanlarda her şeyden evvel bir şişe
MAZON
VAPURLAR!
Fjj
r'-


Continental Levant Line
Hamburg - Anvers ve Şark Limanları
arasında muntazam posta
28 Temmuzda limanımızda beklenen Norveç bandıralı
BREiDABLiK VAPURU
İstanbul ve îzmlrden
ANVERS. ROTTERDAM - HAMBURG
İçin eşyayi ticariye yükliyecsktir. Türkiye için umumi Acenteleri:
Antalya Umu mî Nakliyat T. A. Ş.
Vapur acenteliği servisi: Telefon: 24220
Beniz Kolejine öğrenci alınacaktır
Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığından
1 — Deniz Kolejinin yalnız birinci sınıfına öğrenci alına-| çaktır.
2 — Kayıtlar 1 Haziran 950den 10 Ağustos 950 ye kadar devam edecektir.
3 — Alınacak öğrencilerin 14 yaşından küçük ve 17 yaşından gün almamış olmaları lâzımdır.
4 — İsteklilerin Ortaokulu bitirme ve Devlet Sınavında muvaffak olmuş bulunmaları şarttır.
5 — Kayıt ve baktı) için İstanbulda olanlar Heybelladada Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığına, taşrada Bulunanlar İse askerlik şubelerine birer dilekçe He baş vurmakla beraber, dilekçelerinin bir eşini de Okul Komutanlığına göndereceklerdir.
6 — Fazla bilgi edinmek Istiyenlerln Heybelladada Deniz Harp Okulu ve Koleji komutanlığna başvurmaları. (6611)
DİLEKÇELER:
A — Diploma veya okulu bitirdiğine dair belge,
B — Nüfus kâğıdı aslı veya Noterlikçe musaddak örneği,
C — Bir yılı geçmemiş aşı kâğıdı,
D — 12 adet vesikalık fotoğraf.
E — İyi hal kâğıdı. Bağlanacaktır.
Seçme sınavları 15-20 Ağustos 950 arasında yapılacaktır.
Yara Merhemi
İFflRMADERM
, Cerahatli yaralan, yanıkları ve kesikleri kurutur.
|Mikropları öldürür. Cildi yumuşatır.
Pazarlık ilânı
Yeşilköy Hv. alanı emanet komisyonu Başkanlığından
1 — Y. Köy Hv. Meydanı inşaatı İçin çift deferansiyelll, yük taşımağa müsait karoseri!, romork çekmeğe müsait bir adet kamyonet pazarlıkla eksiltmeğe çıkarılmıştır. Keşif bedeli (7000) Uradır.
2 — Bu işe ait evrak: Mukavele. Eksiltme Bayındırlık İşleri genel, hususî ve fenni şartnameleri dairesinde gösterilir.
3 — Eksiltmeğe İştirak edeceklerin 525 Ura muvakkat te-
minat yatırdığına dair makbuz ibraz etmesi ve kamyon İthalâtçısı olması ve 1950 yılında Ticaret odasında kayıtlı olduğuna dair belgeyi hâmil olması lâzımdır, (9894)
Devlet Denizyolları ve Limanları işletme Genel Müdürlüğü İlânları
1 — Eb'adı şartnamede yazılı 498 adet kazan borusu PAZARLIKLA satın alınacaktır.
2 — Pazarlık 25/7/950 Salı günü saat 10 da Tophanede Genel Müdürlük Alım Satım Komisyonunda yapılacaktır,
3 — Tasarlanmış değeri yoktur. İsteklilerin, teklif edecekleri mal bedelinin % 15 nispetinde güvenme paralarını pazarlıktan önce vezneye yatırmaları lâzımdır.
4 — Şartnamesi her gün komisyonda görülebilir. (9886)
HAC SEFERLERİ
19,000 TONLÜK, MAZOTLA ÇALIŞAN. 16 MİL SÜRATLİ HER TÜRLÜ KONFORU HAVİ MESERRET ve KARŞIYAKA Vapurları.
Flatler 275 liradan başlar
4 Motorlu K. L.M. Uçakları ile ' 1 Ağustostan itibaren her gün seyahat edebilirsiniz. M. REMZİ TATARi MÛESSESESİ
Fincancılar Rızapaşa Yokuşu Ak Han No. 16 Telefon: 22016 -
Telgraf; REMTAKU - İstanbul

Moyva tuzu bulunmalıdır.
Güç HAZIMLARI kolaylaştırır.
KABIZLIĞI defeder, mide
şişkinlik
ve yanmalarını giderir, ağızdaki tatsızlık ve fena kokuyu İzale der: HO-ROŞ markasına dikkat.
AÇIK HAVA TİYATROSUNDA —.
26 Temmuz 950 Çarşamba saat 19 da
Yunanistanın Kozan şehri Kız Lisesinin 60 kişiden mürekkep talebesi tarafından
KIZILAY DERNEĞİ YARARINA SOFOKLES’m ANTıGONı TRAJEDİSİ
Dekor: Bizzat talebe tarafından yapılmıştır. Reji: Müzik aranjcmanını ja-aan ve idare eden KAZASO&LÜ Biletler: Bir ve iki lira, talebe 50 kuruş.
Bugün saat 14 ten itibaren Saray Sineması ve İstanbul ___Sergisindeki Bebek Sergi d gişelerinde satılmaktadır.
■ ALMAN MAMULATI -
HERFORD YATIK AZ DEVİRLİ
DİZEL Motorları
5. 7.5. 20, 26, 30. 40. 50. 60. 75. 100.
BEYGİR TAKATİNDE

Depo mevcudundan müsait fiyatlarla derhal teslim edilir. Her takatte DİZEL, benzin ve Elektrik motorlu Sııntrilûj tulumba grupları mağazamızda mevcuttur.
VEYSEL - SAİT AKSAŞOfiLU KARDEŞLER
Galata, Kürkçükapı Yelkenciler Caddesi 165.
Telgraf: ÜÇLER, Oalata — İstanbul Telefon: 42273
İLAN
M.S.B. Kara Kuvvetleri Komutanlığından
1 — 1950 - 1951 öğrenim yık için aşağıda isimleri ve bulundukları yerler yazılı olan As. Okullara öğrenci alınmasına 25 Mayıs 950 den itibaren başlanacaktır. Bu müracaatlara As. Liselerle Muzlka, Meslek ve Od. Erbaş Hzl. Orta okulları İçin 15 Eylûl'de, ve Musiki Od. Erbaş Hzl. orta okulu için de 20 A-gustos 950 de son verilecektir.
2 — Okulların muhtelif sınıflarını (Musiki Gd. Erbaş Hzl. orta okulunun yalnı 1 cl sınıfına) Milli Eğitim Bakanlığı Lise ve Oıta okullarına denk sınıflardan diplomalı veya tastik-namell öğrenci alınacaktır.
3 — Alınacakların Türk vatandaşı olmaları yapılacak muayenede sağlam çıkmaları ve kayıt kabul şartlarını taşımaları l&zımdır.
4 — öğrenimini bırakanlar, bulundukları sınıfların İmtihanlarında başarı gösteremiyenler okullara alınmayacaklardır. (Gd, Hzl. orta okullarına 2 yıl öğrenimi bırakanlar alınabilirler) yaşlarını tashih ettirenlerin tashihten evvelki yaşları esas tutulur. Bütünlemeye kalanlar kendi okullarında bu İmtihanları başarı İle verdikleri takdirde alınabilirler.
5 — Bu şartlan taşıyan İstekliler bulundukları yerlerin As, Ş. terine ve ayni zamanda girecekleri okulların müdürlüklerine birer dilekçe ile baş vuracaklar ve okula gönderecekleri nüfus kâğıdı örncklerlle 3 adet vesika fotoğrafı e kllyec eklerdir
Okulların bulundukları yerlerde İstekliler doğruca okul müdürlüklerine müracaat ederler. (2314 — 6606)
Okullar:
tstanbulda: Kuleli As. Lisesi,
Bursada: Bursa As. Lisesi.
Ankarada: Muzika meslek ve musiki Od. Erb. Hzl. orta okulu.
Merzlfonda: 1. ve H. Gd. Erb. Hzl. Orta okulu.
Teeysur/e bayılanlara, Carpınüya, Sihir buhranlarına
NEVROL CEMAL
20 OAMLÜS! OfHHAL fifaAHLANO/P/ff, EYLEMİZDEMUTIAKA BULUMMfUMJİ .
Eminönü ilçesi Beyazıt bucağına bağlı muhtarlıkların seçmen kütüklerinin asma ilânları aşağıdadır
Malıa Hem İzin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Molla Hüsrev
mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kiiLüklerl 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Kalenderhane
mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Dayahatun mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur, Süleymanlyo
. mahallesi
İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık geçmen kütükleri 24/7 (150 günü muhLL tarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Beyazıt mahallesQ İhtiyar hey ı Q_
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükler! 24/7 '950 günü m'îh-CM butik bürosuna asılmış olduğu İlan olunur. Mercan mahallesek; ihtiyar heyeti O
Mahallemizin muhtarlık seçmer kütükleri 24/7/050 günü mutı-C tarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Balabanağa mahalles(2 İhtiyar heyeti OT
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muh-Q) tarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur, Burur! mahaiiesl> ihtiyar heyeti q
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7 950 günü muh-0 tarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Kemalpaşa mahalleskt ihtiyar heyeti >s
Eminönü ilçesi Alemdar bucağına bağlı muhtarlıkların seçmen^ kütüklerinin asma İlânları aşağıdadır: "O
Mahallemizin muhtarlık seçmen kuf ilkleri 24/7/050 günü muh-^J tarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Emlnslnan mahallesi co ihtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü mub-f s tarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Alemdar m ahali es P*
ihtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7. 950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Sultanahmet
mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7 950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Mollafenari mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7. 930 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Han olunur. Cankurtaran
mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7 950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Küçük Ayasofya mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7- 950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Blnblrdlrek mahallesi İhtiyar heyeti
Eminönü ilçesi Küçükpazar bucağına bağlı muhtarlıkların seçmen kütüklerinin asına İlânları aşağıdadır:
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. San demlr-Zîndan kapı mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Demirbaş mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılnuş olduğu ilân olunur, Yavuzslnan mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu İlân olunur. Haoıkadın mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Hoca Gıyasettin mahallesi İhtiyar heyeti ‘
Eminönü ilçesi merkez bucağına bağlı muhtarlılkarın seçmen kütüklerinin ilânları aşağıdadır:
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Hocapaşa mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Hobyar mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 giinil muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Rüstempaşa
mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur, Tahtakale mahallesi İhtiyar heyeti
Eminönü İlçesi Kumkapı bucağına bağlı muhtarlıkların seçmen kütüklerinin asma ilânları aşağıdadır:
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Mimar Hayrettin mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur. Nişanca mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Muhslne Hatun mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Kâtip Kasım
mahallesi . . İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Meslhpaşa mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur, şehsuvar mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu ilân olunur. Saraçlshak mahallesi İhtiyar heyeti
Mahallemizin muhtarlık seçmen kütükleri 24/7/950 günü muhtarlık bürosuna asılmış olduğu Hân olunur, Mimarkemalettln mahallesi İhtiyar heyeti
Msr


Comments (0)