TOFİ AKŞAM
8 Sahflfe ~ "5
ene 32 No. 11422 Flatl: her yerde 10 kuruştur. CUMA 28 Temmuz 1950 Sahibi: Necmeddih SadaK — Yan İşlerini fiilen İdare eden O. Bildik — Aksam Matbaası.
Atlantik paktına girmek istiyoruz
₺ AKSAM
İLANLARI
; BUĞUN 6INCISAYFAM
Atlantik paktına girmedikçe kendimizi emniyette sayamayız
B rleşmiş Milletler nezdindeki daimî delegemiz Selim Sarperin beyanatı
Amerikada tedbirler
Sovyet ve Kominform ticaret gemileri muayene edilecek
Nevyork 28 (R) — Amerika hükümeti ticaret gemileri tarafından yapılabilecek atom bombası tecavüzlerin) önlemek İçin Amerika limanlarına giden Sovyet ve Kominform ticaret gemilerinin liman dışında muayene edilmelerini emretmiştir. Bu muayeneden Yugoslav ticaret gemileri İstisna edilmiştir.
■-
inci tümen mi
Koreye gidiyor?
Muhalefet, hükümetin Meclise danışmadan karar vermesini tenkidde devam ediyor
Ankara 28 (Akşam) — Kore- tiraklle bir toplantı yapılmıştır, olarak tertip edilecek olan 24
Londra 28 (Radyo) — Türkl-yenln uçakla Nevyorka gelen Birleşmiş Milletler nezdindeki daimi murahhası Selim Sarper, yaptığı beyanatta demiştir kİ:
— Türkiye, kuzey Atlantik paktına veya buna benzer tedafüi bir ittifaka girmek talebinde (lir, Çünkü Türkiye, bu pakta kabul edilmedikçe kendisini emniyette hissedenler.
Selim Sarper, Türklyenln Bir leşmiş Milletler teşkilâtının davetine İcabetle Koreye göndermece karar verdiği 4500 mevcutlu silâhlı savaş birliğinin cn kısa bir zamanda Koreye gideceğini ilâve etmiştir.
Selim Sarper. beyanatına devamla hemen Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Trvgve Lie-yi ziyaret edeceğini söylemiştir.
Temsilci, Türklyenln Güvenlik Konseyi âzalığına seçilmeyi ar-1 zu ettiğini kaydetmiş ve bu seçimin Türkiye tarafından kazanılmasının kuvvetle muhte-1
Selim Sarper
mel bulunduğunu da telmih etmiştir.
Birleşmiş Milletlerin fiyasî bir zaferi
Rusyanın Güvenlik Konseyine dönmeğe karar vermesi bu şekilde yorumlanıyor Nevyork 28 (Radyo) — Sovyet Rıısyanın şimdiye kadar boykot ettiği toplantılarına İştirak etmediği Güvenlik Konseyine ansızın avdete karar vermesi. Birleşmiş Milletler çevrelerini hayrete düşürmüştür.
Sovyet delegesi Malik, sırası geldiği için ağustos başında Güvenlik Konseyinin başkanlığını deruhte edeceğini ve Konseyi 1 ağustosta toplantıya davet ettiğini bildirmiştir.
Amerikan Dışişleri Bakrnlığı sözcüsü Sovyet Rusyanın bu karan hakkında şu beyanatta bulunmuştur:
«— Biz bu haberden ne hayrete düştük. ne de gurur duy-
CArkası sahile 2: siıiun 1 de» Sovyet delegesi Malik
B r kamyon ağaca çarptı
Dün bir kamyon, Levend çifllğl civarında ağaca çarparak devrilmiş, nüfusça zayiat olmuştur. Yukarıkl klişemiz, devrilen kamyonu gösteriyor.
Muhalefet lideri Inönünün beyanatı
ye gönderilecek askeri birlikler Bu toplantıda Koreye gidecek ve hükümetin bu husustaki ka- | birliğin tümenler arasından ran hakkında çeşitli söylentiler kur'a He tâyini kararlaştırılmış devam etmektedir. Bugünkü tu-, Kur-a neticesinde Ankarada
Muhtemel bir tecavüz karşısında Tür biyeye nasıl yardım edileceği şimdiden düşünül mel i d ir
Kudret gazetesi şöyle bir haber: yayınlamıştır:
«Koreye gönderilecek kuvvetlerin tefriki İçin dûn genel kurmay başkanlığında. Başbakan Adnan Menderes. MHlî Savunma Bakanı Refik Şevket tnce ve genel kurmay başkanı orgeneral Nuri Yamut. Kara, hava ve deniz izomutanlarlle yüksek rütbeli subay ve kurmayların İş
İnci tümene bu haber tebliğ 0-dllmtş olduğundan derhal gerekil hazırlıklara başlanmıştır. Alay tam teçhlzatlı olarak Ko-
bulunan 28 İnçi tümen seçilmiş tir. Takviyeli ve tam teşkllll
reye gönderilecek, orada gerek» (Arkası sahife 2; sütun 1 do)
Belçikada kanlı nümayişler oluyor
C, H- P. genel başkanı İsmet İnönü, hükümetin Koreye bir savaş birliği göndermek karan hakkında Hürriyet refikimize şu beyanatta bulunmuştur: — Muhalefet lideri sıfatile size bu mesele hakkında vereceğim cevap, genel sekreterimiz Kasım Gülek'Ln bugün gazetelerde İntişar eden beyanatından pek farklı olnuyacaktır. çünkü, bugün hiç bir dünya meselesi bir harita Üzerinde mütalâa edilmemektedir, Günü m üzün siyaset adamları artık önlerine koydukları bir küre karşısında dünya hâdiselerini tetkik etmek mecburiyetindedirler. Halen bir Kore cephesi yoktur. Bugün Atlantlkten Paslflke kadar uzanan bir cephe vardır. Bu sebeple Birleşmiş Milletlerin bu cephe Üzerinde hücuma uğrayabilecek kısımların mesul İye tini üzerine alacak müşterek bir kurmay heyeti teşkilinden sonra âza devletlerin yapabilecekleri yardımları tesblt etmeleri gerekirdi. Müşterek cephe mesuliyeti bu suretle temin oluna bilir ve ancak bu usul Türkiye gibi diğer âza devletlere de emniyet verirdi. Aksi halde muhtemel bir tecavüz karşısında Türklyeye nasıl yardım edileceği şimdiden düşünülebilir. Acaba Birleşmiş Milletler teşkilâtı «Türkiye tecavüze uğramıştır, kendisine ne şekilde yardım edeceksiniz?» diye âza milletlerin, Kore misalinde olduğu gibi, sadece takdirlerine mİ pıüracaat edecektir? İşte memleket hesabına 1-çlml titreten nokta budur. Arzu edilirdi kİ. uzun müddet İktidarda kalmış bir partinin başkanı sıfatlie hükümet, benim de bu mesele hakkında reyime müracaat etsin. Büyük memleket meselelerinde, hususiyle memleketin müdafaası ve harb İhtimallerinde hükümetin muhalefet partisiyle fikir mutabakatı teminini tecrübe etmesi, memleket birliğini sağlamak t-çln esas tedbirdir. Kaldı kl, bu mesele hakkında hükümet, B. M. M. nln dahi reyini almış değildir. Halbuki İkinci cihan harbinde harb Türklyenln kapısını çaldığı zamanlar ve Alman orduları hudutlarımızda İken hu devletle İktisadi münasebetlerimiz! bile kesme kararını almadan evvel O. H. P. hükümeti Meclisin fikrini sormuştu.»
Bomba patladı
llç kişi öldü, ikisi ağır olmak üzere 17 kişi yaralandı
Kasımpaşada Okmeydanında bir bomba atış gösterisi yapılırken müdafaa bombalarından biri, bayırdan aşağı yuvarlanmış ve bir seyirci topluluğu yanında patlamıştır. Bu patlama sırasında beşi ağır olmak üzero on yedi kişi yaralanmşıtır. Ağır yaralılardan Seyfi Tunçkaya, Kemal ve Mustafa İsimlerinde üç genç ölmüştür. Diğer yaralılar Kasımpaşa Deniz ve Gümüşsüyü hastanelerine yatırılmıştır, ölenler Okmeydanı mezarlığına defnedilin İşlerdir.
Sofya kons zin birinci Bİoshaneıni-sakreteri
Bulgarlar tarafından hudut dışı edilerek bu sabah şehrimize geldi
Edlmeden bu sabah 125 BulgaristanlI muhacir ve İki Bulgar mülteclslle Sofya konsolosumuzun birinci sekreteri Mehmet Aşık şehrimize gelmişlerdir. Bay Mehınct Aşık, şehrimizin sabık Bulgar konsolosu olan ve şimdi Sofyada polis müdürlüğü siyasi şube şefi Pop Yordanof'un on gün zarfında konsolosluğumuzdaki vazifesini ve Sofyayı terketmesl İçin verdiği emir üzerine karıslle memleketimize gelmiştir. Pop Yor-danof, aynı zamanda Sofya elçimizin tercümanı Basriye de Sofyayı terketmeslnl emretmişse de Bulgar milis müdürlüğünden vize alamadığı için memleketimize gelememiştir. Sabrlnln akıbetinin ne olduğu bilinememektedir, Bay Mehmet Aşık. Sofyadakl konsoloshanemizde vazifede İken dalma Bulgar sivil milisleri (polis) tarafından takip edilmiştir. Bu sabah Edlrneden gelen muhacirler. Tırnovo, Hasköy, Kı zanlık, Pavllkan kazalarından-dırlar. Bulgarlstanda soyulduklarından sefil ve perişan halde şehrimize gelmişlerdir.
Cumhurbaşkanı bugün geliyor
Ankara 27 — Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, bugün Maden Tetkik Arama Enstitüsünü ziyaret ederek bir müddet incelemelerde bulunmuştur.
Celâl Bu yarın yarın (bugün) uçakla İstanbul'a gideceği anlaşılmaktadır.
Kore de taarruz
Komünistler merkezde şafakla beraber taarruza geçtiler
Saraya girmek isteyen nümayişçilerden 70 kişi yaraland
Leopold aleyhtarlarının zorla girmek İstedikleri Kıral sarayı
Londra 28 (Radyo) — Brük- j Nümayişçiler, daha evvel parselde kıral aleyhtarlan nüma- lâmento önünde nümayiş yap-
Nevyork 28 (Radyo) — Kore harb cephesinden gelen son ha-haberlcre göre, komünistler, bu sabah şafakla beraber merkez kesimde taarruza geçmişlerdir. Komünistler Podongun kuzey doğusunda şiddetle hücum ediyorlar. Havanın çok yağmurlu ve bulutlu olması müttefik uçak ların harekâtını güçleştirmek-1 tedir.
Çevrilen bir Amerikan birliği çemberi yarmak İçin şiddetle savaşmaktadır. Amerikan kuv- I vetlerl doğuda bir şehri geri al- t mışlardır.
ylşlere devam ediyorlar. Saraya girmeğe teşebbüs eden kıral aleyhtarlan nümayişçilerden yedisi ağır olmak üzere 70 kişi yaralanmıştır. Saray önünde süvari poiLs kuvvetleri gezmektedir.
mışlar, «Leopoldu d ar ağacına» diye bağırmışlardır.
Leopold aleyhtarlan taraftarların «Yaşasın Kıral» avaze-jlerlne ıslıkla mukabele etmişlerdir.
“ Vaşak! „
BEYAZLI KADIN
Aşk ve macera romanlarının belki de en güzelidir.
W. W. Collins’in bu romanı bütün dillere tercüme edilmiştir.
AKŞAM'da yakında başlıyoruz. Tiirkçeye çeviren: (Vâ-Nû)
____—-------------------------------J
Askerlik, donanına, havacılık, vatan, bayrak, şan ve şeref mevzuların» karşı son-derece hassas olduğunu bii-tiin yazılarında belli eden Abidin Da ver üstadın fıkrasından:
♦
«Kilyosa kadar otomobille rahatça ğeldik. Soran, eden olmadı. Doğruca plaja indik. Burada ";olu kırmızı bantlı bir er arabamız» durdurdu.
— Yasak! dedi.
Denize girmek istediğimizi söyledik. Kumandanın denize girmeği yasak ettiği cevabını verdi. Denize giren ve kumsalda güneş banyosu yapan birçok insanlar vardı. Onları göstererek, vaşağın ne biçim yasak olduğunu sorduk.
— Onlar buralı. Siz. yabancısınız, giremezsiniz, dedi.
Kilyos köyüne kadar girmek serbes olduğu ve başkaları denize girebildiği halde bize neden müsaade edilmediğini anlıyamadığımız için {Arkası salıife 2; sülün 7 de)
— Babanı selâm söyledi- yıkaııacakmış. Ayaklarınızı yıkadınızsa sııyu istiyor.
* Bah lf e 3
Churchıll ın ifşaatı
19 kilometrelik su yo'u
İstanbul senelerden beri su sıkıntısı çeker ve ne zaman su sıkıntısından halk şikâyetçi olsa, gazeteler hu şikâyetleri aksettlrse alâkalı makamlar suyun şirket zamanından beri ne kadar arttırıldığını, bu uğurda sarfedilen himmetleri uzun uzun anlatır, tebrik beklerler.
Su artmıştır amma heyhat yine yetişmemektedir. Halkın farla su kullanması suç değildir. Bilakis onu daha fazla su kullanmaya, daha çok yıkanmaya, temizlenmeye zorlamalıyız. Ne zaman yaz mevsiminde musluklarımızdan şarıl sarıl su akacak? Hangi kış mevsimini su yolları patlamadan çıkaracağız?
Bu suallerin cevabı da üç sene evvel verilmiştir: Terkos gölünden tstanbula yeni bir su yolu yapacağız. Bu yol tamamlanınca İstanbul istediği kadar suya kavuşacak.
Ne bitmez yoldur bu Yarabbi! üç senedir gelir gelir, tstanbula gelemez. Gider gider, bir karınca boyu yol gider. Bu Terkos gölü İstanbuldan 2000 kilometre ötede midir ki. su yolu dağlardan aşıp denizler nü geçiyor kî tstanbula ulaşamıyor. Terkos gölü Istanbulun burnunun dibinded ■. Çoktan beri 19 kilometrelik bir mesafa kaldığı söylen ver. Artık bu 19 kilometre İçin yıllarca beklemeğe mecbur olmak yaşadığımız devirde gülüne bir şey-d.r. Bir vıld ’.n az bir zamanda Türklycde Konya - Ankara otomobil yolu yapılmış ve açılmıştır. Istanbulun bu müzmin derdin! kökünden halletmek İçin Belediye Reisi hükümete meseleyi bu şekilde vaz’etmeli. modern teknik, lüzumlu para Terkos gölünün başına getirilerek bu gülünç mesafe kapatılmalıdır. Bahis mevzuu olan mesele milyonluk bir şelırin su İhtiyacıdır.
Şevket RADO
Istanbulun elektrik
ihtiyacı meselesi
Kararımız isabetli mi, değil mi?
Abidin Dover, Cİ’MliURİ-YET’tekl başmakalesinde Ko-reyc .vardım kararımızın İsabetli olup olmadığını telliik cılcrck diyor kİ:
»Bu yardımın hür milletler vc bilhassa bize askeri yardımda bulunan Amerika umumi efkârında yaptığı ve Jnpaca’u btiytlk ve mühim tesiri unutmamak lâzımdır. Amerikalılar kendilerine yardım bahsinde İlk civanmert adımı alan Tür-klyeye askerî, hattaâ iktlradi yardım hususunda dalın cömert davranmak kap ettiğini anlayacaklardır.
Birleşmiş Milletler camiasındaki hür memleketler, böyle bir lecBvül karşısında artık ■ buna ne1» yerine «ben de varım» demek zaruretini anlamak zorundadırlar ve bu yola mek üzeredller. Türklyenin ö-tekl milletlere takaddüm ederek Vardığı kftrftnrt. bu yolun hedefi ve gayesini gösteren bir ışık olduğunu kabul etmek icap eder. Temenni edelim kİ Tûrkl-yenln verdiği örnek. Birleşmiş Milletler teşkilâtının yalnız lâfla ve edebiyatla birleşmiş değil, İcabında fiilen fedakârlıkta da Birleşmiş Milletler olması lâzım geldiğini, büyük küçük bütün üye devletlere göstersin.»
★
Kore karan yerindedir
Setim Ragıp Emeç, Son Posta ılakl baş makalesinde bükûtne-'
hatalı
Klr->
tin Koreye yardım için verdiği kakan destekliyor ve diyor ki:
Menderes hükümetini, aldığı karardan dolayı: muahaze değil takdtr etmek icap eder.
Bu hükümetin: güz göre, bir takını Türk çocuklarını Uzak Doğuya yollamanın ne demek okluğunu anlıyamıyacak kadar tecrübesiz vc takdirslz olduğunu sanmamız kadar
bir şey yoktur. Bu hükümet te, en nz bizim kadar bunları bilir. Fakat durumun nezaketi ve milletlerarası dayanışma mecburiyetinin sarahati. onu böyle bir karar alnuya sevketmlşse, bunun böyle olması lâzımgcldi-fiin! anlamamız icap eder.
Eski usul atlatmaca siyaset! gütme devri ve politikayı bir yalan dolandan İbaret sayma zamanı çoktan geçmiştir. Milletler: birbirine karşı glriştik-•*r| taahhüdün yerine gelirll-“ Istemektedir-
taahhüdümüzü
desteklemekte hükümetle beraberdirler. Biz öyle sanıyoruz kİ bir İntikal devri için olağan diye kabul edilecek olan hatalara nihayet vermenin ve milli İşbirliği ruhuna uymanın zamanı hükümet için gelmiştir. Geniş görüşlü vatanseverler olan Demokrat Parti liderlerinin bu zarureti artık duyacaklarına ve dünyayı tehdit eden müşterek âfetler karsısında milli birlik siyasetin? ve bunun her türlü İcaplarına candan sarılmak yolunu tutacaklarına şüphe etmiyoruz.» *
Hatrb kamın phîgleri
YENt SABAH başmakalesinde diyor ki:
«Muhalefet çevrelerinde gerek Halk Partal ve gerek Millet Partisi, hükümetin hareket tarzım hiç de beğenmemiştir Filhakika. uzak ülkelere ve tehlikeli mıntakaJera Türk ordusundan bir parçayı göndermek, o derece mlhlm bir karardır kİ bu hususta dün de İşaret ettiğimiz gibi, Büyük Millet Meclisinin ve muhalif partilerin reyleri alınmak pek yerinde olurdu.
Birleşmiş Milletler ve hür memleketler camiasına girmiş bulunmanın ölmelilerine inanıyoruz ve zamanında her türlü fedakârlığa amadeyiz. Fakat Uzakşarkta kendisinden yardım bekleneceklerin biz ne başındayız. hattâ ne de ortasında...
Türkiye, kilit mevkiini, muhafaza etmekle Korcdeklnden bin kat büyiik hizmetler ifa. eylemektedir.»
f t
Churchill’e göre Batının müdafaa hazırlıkları Güney Koreninkinden çok aşağıdır
Çatalağzı ve Sanyar santrallaıı hakkındakl mütalâalar
Feridun Fikri Düşünselin tavzihi
Efektri( şirketi eski baş mühen dişi B. Haşim ne diyor?
ÇatalaCzındakl termik santralın, kuruluşu tamamlandıktan sonra da Sanyar hidrolik santralından havai hatlarla şeh rirnlte cereyan verilmesi kararlaştırılmıştır.
çatalaga santral! pek pahalıya mal olduğundan burada istihsal edilen cereyanın maliyeti (ie şehrimizdeki fabrikanın istihsaline nazaran iki misli daha pahalıdır.
Truman, Dünya barışının muhafazası mümkün olacağını ummakla beraber vaziyetin inkişafını beklemek lâzımdır diyor
İstanbul, bu merkezden cereyan almağa başlayınca elektrik tarifesinden gayri elektrikle alâkalı bütün nakli vasıtalarına zam yapılması icabedeceğl gibi elektrikle çalışan sınai müesseseler mamulatının maliyeti de artacağından yeniden hayat pahalılığına yol açacağı ısrarla bellrimiş ve fakat halen ta-söylenmektedir. rahip e'.-
Waahlrıgtoır 21 (A.A.) — (A. FP): Bugünkü basın konferansında Başkan Truman. barışın temlnin|n mümkün olacağı ü-mldlni hâlâ muhafaza ettiğini
Dünkü gazetemizde, eski İstanbul milletvekili merhum Kemal Cenab veresesinin ölüm tazminatlarına mütaalllk bir husustan dolayı Büyük Millet Meclisi eski başkan vekillerinden Feridun Fikri Düşünsel İle Meclisin idareci üyeleri aleyhine bir dâva aç tıklan hakkında Ankaradan verilmiş bir haber vardı.
Londra 28 (R) — Muhafazakâr partisi Lideri Churchill Avam Kamarasında Sovyet silâhlı kuvve ti erile Batı Birliğinin kuvvetleri arasındaki muazzam nispetsizliğe rağmen A-merlkatıih atom bombasında hadsiz üstünlüğünün harbin kaçınılmaz olduğu fikrini verdiğini belirtmiştir. İngiltere ile imparatorluk camiasının kuvvetlerini yeni baştan tezyit ve takviye etmelerini istemiştir.
İngiltere ihtiyatları silâh altına çağırıyor
Londra 28 (R) — İngiliz Savunma Bakanı Şlnvel, İngiltere nln daimi ihtiyatlarını silâh altına çağırmağa karar verdiğini söylemiştir. Bahriye ve piyade ihtiyatlarının daveti hakle ındakl emirnamenin bugün Kıral tarafından İmzalanması muhtemeldir.
ChurchilPin ifşaatı
Londra 27 (A.A.) — (United Press): Avam Kamarasında
milli savunma müzakelerlnde söz alan Churchill. bütün askeri tahminlerin Sovyet Rusyanın harb patladığı takdirde tamamen zırhlı bir çığ halinde İnmeğe hazır bulunduğunu belirtmekte olduğunu bildirmiştir.
Churchill, Sovyet Rusya He peyklerinin, bu büyük ordusuna karşı batılı devletlerin bidayette belki de 12 tümenden fazla çıkaramıyacaklannı belirterek şöyle demiştir:
'Belirttiğim hakikatler hükümet tarafından tekzip edilmediği takdirde Batı Birliğinin kendini müdafaa İçin yapmış olduğu hazırlıklar muhakkak ki giiney KorelilerJnklnden. çok aşağı bir seviyededir.»
Churchill gizli oturum yapılması yolundaki teklifi Avam Kanı ar asında bir oy farkla geri çevrildikten sonra yapılan açık oturumda konuşmuştur. Chur-chlil müzakere açık yp.pıldıgj İçin sadece Sovyet hükümeti ile Avrupa ve Birleşik Amerika genel kurmaylarınca gayet iri bilin tıı hakikatlere temas ettiğini bildirmiştir. Churchill. Sovyet Rusyanın kendisine karşı ileri sürülecek 12 tümene karşı Av-vnıpa istilâsı için 80 tümen sev-kedeblleceğlni bildirmiştir.
Churchill, eski Fransız Başbakanı Paul Rcynaud'nun Amerikan yardımı yellşinecye kadar zırhlı Rus kollarının muhtemelen Manş denizine kadar İlerleyecekler! yolundaki ihtnrmı hatırlatmış ve demiştir kİ:
*— Biz kendimizi âni istilâdan. tabii tank maniası olan Maıış denizi sayesinde korumakla beraber, roketler ve şevke dilebil en mermilerin — atom bombasından bahsetmiyorum — şimdiye kadar maruz kaldığımız ve tasavvur ettiğimizle mukayese kabul etmeyecek kadar şiddetli bombardımana tabi tutulabiliriz.»
28 inci
(Baş tarafı t inci sahifede)
U silâhlarla da muharebe gücü arttırılacaktır. Diğer taraftan dün saat 1B da Başbakanlıkta da bu mevzu ile alâkalı diğer b'.r toplantı daha yapılmışta. Toplantıda plşlşlerl Bakanile Başbakan yardımcısı hazır bulunmuştur. Başbakan Adnan Menderes saat 18,30 da genel kurmaydaki toplantıdan çıkar çıkmaz Başbakanlığa giderek Bakanlarla istişarelerde bulunmuştur.*
Kudret gazetesinin bu haberi üzerine alâkalılarla temas ettim. Edindiğim kanaate göre, Kcıreye gönderilecek askerî birliklerin hangi birlikler olduğu hakkında hükümet ve genel kur mayca henüz kati bir karar ve- i rilmlş değildir. Esasen Birleş-' mlş milletler genel sekreteri Trygve Lie’den kuvvetlerimizin' nt zaman ve nereye gönderile-. cıııine dair gelecek cevaba kadar her hangi bir knrar veril-' miyecektir. Bununla beraber tez: şahsiyetler Kudret gazetesinin bu haberinin doğru duğıınu İma ermektedirler.
28 inci tümenin
«ağlık manevraları başladı
' Ankara 28 (Akşam» — Yirmi sekizinci .ilmen tarafından Zlrı ile Slncanköy arasındaki bölge-'
01-
mamiayıcı malûmata sahip olmak ve takriben iki ay evvel yaptığı gibi, bir dünya barışını temin etmek ümitlerinin 1C46 danberl hiç b!r zamanda olmadığı kadar fasla bulunduğunu teyld edebilmek İçin durumun İnkişafını tnkip etmek zarureti olduğunu söylemiştir.
öte yandan Avrupamn büyük bir taarruz karşısında bulunduğuna dair Churchill ve general de Gaulle tarafından yapılan savaş birliği gönderilmesi hak- beyanat hakkında kendisine kındaki karar doîayısile hükû- soranlara cevaben Tru-
nıet İle muhalefet çevreleri man ^u mevzu hakkında hiç bir arasında münakaşa devam et- tefsirde bulunaımyacağını siymektedir. Muhalefetin Meclise r ■ ■
danış:lmadan veri- . len karar hakkında iler! sürülen tenkldJer. hükümet tarafından cevaplandırılmıştır. İktidarın bu hususta mütalâası şudur:
«Büyük Millet Meclisi Birleş- ( mlş Milletler paktını tasdik et- 1 miş ve onun yürütülmesi işini' .hükümete bırakmıştır. Hükû- ' İme t de böylece kendisine esas Meclis tarafından verilmiş olan I ,ödevi yerine getirmektedir.» | j Fakat Cumhuriyet Halk Par-itişi, devletlerle nndlaşma ve. jsözleşmeler yapmak, barış veya] harb ilân etmek yetkilerinin I miinhasıran Büyük Millet Mec- 1 Haine ait olduğu tezinde ısrar l etmektedir. , ;
Bu mahfillerde belirtildiğine 1 göre, FCoreye 4500 asker gönde- ’ı rip orada ateş hattına sokmak ’1 bir lıarb hareketidir. Türkiye^ Birleşmiş Milletler teşkilâtına,j] bu teşkilâtın anayasasında yazı ! lı taahhütlerle bağlıdır. Fakat J
Ibu taahhütlerde Türklyenin ön- lanlaması Demokrat mahflller-icedetı mıvafakatini almadan de h vretle karşılanmıştır. D.
(Arkan 1 ncl sahifcde)
tümen
yaya götürecek, oradan da Küreye nakledecektir.
Muhalefet, görüşünde ısrar ediyor
Ankara 27 — Koreye bir Türk
lemlş ve Avrupaya muntazam silâh gönderilmesi meselesini
Bayındırlık Bakan. Bîr|eŞfTLŞ M'IIStİEr şehrimizde T T
(Baş tarafı birinci sahîfedcı
Bayındırlık Bakanı Fahri Belen. beraberinde özel kalem müdürü olduğu halde kara yolu İle şehrimize gelmiştir.
Bayındırlık Bakanı dün öğleden evvel Küçükyalı’da yollar 1 İnci bölge müdürlüğüne giderek tetkiklere başlamıştır.
dtık. Rusya, kendi isteğiyle Güvenlik Konseyinden çekilmişti Konseye dönmek yine kendturc alt bir şeydir. Rusyanın Guven-,lik Konseyine dönmek huausun-jdaki kararının sebeplerini salı [günü herkes öğrenecektir -r 1 m -ı • -r 1 • Rusyanın bu avdet kn.aıı
İrak Naibi Türkiyeye hakkında Birleşmiş Mil-.:. : gedecek 'çevrelerinde muhtelif tahmin-
B»MrtM(AJU_ (Artta «w sürl»*aim»l««l»r »MMm tyl haber olru, çevrelerden W- K™" b" K ‘
mrlld«lne eöre. Irak reta taha Uerl tan;k = n .. ,c.
Naibi AbdülUSh e;„.-.lorun.mt6c matanur. Fata' ta Bv-
Symlngton ve özel müşaviri Avereii Harriman'm idare ettik-lerl milli güvenlik kaynakları servisi tarafından İncelenmekte 1 ,. ı
olduğunu u»„ «mtflr. I ““T „Fe'“"
Trurau. Birleşik Amerikade Dd5»"« bu huber has-
S» bir İktisadi selerberia 8»
etmek ve tlet ve «Tltkldn sıktı"1- Nesredljoruz: bir kontrola tabi tutmak, el eme | »Henüz duruşması yapılmağın! taksim etmek ve tahdidata 0]an tir hukuk dâvasının ! başvurmak lâzım geldiğini zan- ! gazete sütunlarına intikal et- ■ netmediğini söylemiş, mamafih tlrllecek bir havadis şekline : bu nevi kontroiların tatbikinin 'sokulması uygun bir şey midir? : yalnız Koredekl durumun lnkl- | Mademki böyle bir şev yapıldı. 1 şalına değil, fakat milletlerarası Ben de size bu meseleden kısa-duruma bağlı olduğunu İlâve bahsedeyim; Meclisin kurul-etmtştlr. |duğıı zamandanberi nezaketen
Batı Alman yanın ve Japon- , birbirine kefil olmakta bulu--nan bütün milletvekillerini a)A- 1 kadar eden kefalet meselesinin tanzimi için arkadaşlarının kefaleti vc Meçi te idaresinin mesuliyeti tahtında alnnş olduğu meblâğların milletvekillerinin vefatları halinde kanunen verilen ölüm tazminatından mahsubu hususunun kanun 1 vazn tarafından tefsiri talep edilmiş ve mahsubunun icap edeceği merkezinde tefsir sadlr olmuştur. Hürmetlerimle.»
yanın muhtemel silâhlanması meselesinde Birleşik Amerikanın plânlarının neden İbaret olduğunu soran bir gazeteciye Truman bu sırada bu mevzuda tefsir yapacak durumda bulunmadığını bildirmiştir. •
Bursada meyva fiatleri cok ucuz
Bursa 27 (A.A.) — Şehrimizde. meyva flitlerinde büyük bir düşüklük göze çarpmaya başla-ı mıştır.
yılmayabilir.
D. P. Genel İdare Kurulunun bugünkü toplantısı
l Ankara 27 — Küreye asker gönderilmesi karan münasebe-tlle Halk Partisi organlarındaki l yayınlarda askerlik için silâh altına alman gençlerin doğrudan doğruya, Türkiye sınırlarının korıuımaslle mükellef olduk 'lan belirtilmekledir. Aynı pro-ı pagan dan in «bu karar alınırken İnönü ile istişarede bulunuldu-Fakat.ğu hakkındakl söylentileri» ya-
Kombine deniz ve hava seferleri tertip edilecek
Devlet Denizyolları memleket içi turizmi .
maksadlle deniz, hava vc de- Çatalca Sağlık evinin mlryollarj İle kombine -- - -
tertibine karar vermiştir.
Bundan başka yabancı mem- ... .
leke 11 erden Türklyeye gelecek olan Çatalca Sağlık evinin te-ficyyahlarm Devlet Donizyolla- mel atma töreni dün valinin rı vapurları İle seyahat etme- bir hitabeslle saat 13 te yapıl-lerlnl temin İçin Denizyolları mıştır. idaresince yabancı turizm flr-1 malarile Işblrlğl yapmak üzere teşebbüslere geçilmiştir.
İdaresi, teşvik
seferler.
temeli atıldı
İnşasına yakında başlanacak
âe yapılmasına karar verilmiş' gevenlik konseyi kararı ile blr.P. çt.relerine göre, «Böyle bir olan saıLık manevrası dün has- . . . , - , , - .
olan sağlık manevrası dün başlamıştır Bu manevra 3 gün sü-reesk ve en son sağlık hareketlerinin ordu saflannda tatbiki tecrübe edilecektir.
Ankara 27 — Kore harbine 1 _ uuyuK Miııet »v pomfcrilec.k 4500 kişilik Türk toplantıya çağırmaması, savaş birliği harekete ha2jr vn-Ziyette Brrte-'j’.Hş Milletlerden' gelecek emri beklemektedir. Bu j M u
birliğin, Birleşmiş Milletler a- gı ihmal etmesi, dma inlim görmüş tam tec’;l-' zatiı bir zırhlı fu'»’.y «nylenmeklîdlr. Nakil gi:n meseleGe ...
askerî yardım yapmasını icap söylenti olsa olsa, Halk Partlll-ettlrecek hiç bir vaziyet yoktur.! ler arasında dolaştırılmış ola-Dlğer taraftan Millet Partisi bilir. Herhangi bir şahsa gidip de hükümeti şu ÜÇ noktada danışmak akla bile gelmemiş-kusurlu bulmakladır: j tir. Bir istişareye lüzum olsaydı
1 — Büyük Millet Meclisini yapılacak iş parti adına yetkl-.........J- .........j, |ll temsilcileri davet etmekten j 2 _ Muhalefete danışmayı İbaret olurdu.» denmektedir.
Milletlerden j düşünmemiş olması, I Bu tartışmalar, bir dış slya-
3 — Umumi efkârı hazırlama set İşinin bir İç politika mese-................. |leşi halini almak İstidadında ol!' ;et Parttelna göre, bunun- duğunu göstermektedir. Bu ten ’-fl ritı )a beraber, selâmet vp ninniye- kid vc hücumların yarın (bu-lşi bir timiz İrin gereken tedbirler ön- gün) saat 15 de toplanacak o-• ve erd ı ra*1andı*t takdirde bil llç lan Denıosrat Parti genel idare
uçaklar» b.rhkltrı evvelâ Japon a nokta affedilmez bir hata ıs- kurulunda da gözden geçlrlle-'cıfrl anlaşılmaktadır.
Sarhoş bir kadının marifetleri
Ankara 28 (Akşam) — Dün öğleden sonra Ulus meydanı civarında garip bir hâdise oldu. 48 yaşlarında Makbule Yılmaz adında bir kadın son derece 'nrhoş bir halde sokaklarda nâra atarken polis tarafından yakalanmıştır. Siyah çarşaflı, kınalı saçlı sarhoş kadın fazla şarap içtiği için bu hala gelmiş, yolda önüne gelen erkeklerin boynuna atılarak öpmek İstemiştir.
Naıoı Abduiııah ağustosun.;" - '
Iklnd tartansa TürUKjn S- K""'*
IdeeekUr. U».e ÂİlkU«ta. tır h ..I
Kıra] Nalomın »Jûtatl U-fi®0’’’'1 EUSJ3; "TT" l"1 Ir.k Knl Naibi. TOrklîMen ,nn“ı“l(‘ »» a»-
h>Stlt«W gklee® ve otatan r'
da ispanyaya geçecektir. „ “ 1 . Ç ,
(Güvenlik Konseyine dönmeci Birleşmiş Milletlerin siyasi u:: zaferi telâkki edilmektedir, çünkü Rusya, komünist Çin! Birleşmiş Milletlere kabıü eit..--meden Konseye dönmüş ve Birleşmiş Milletlerden eîldiçö ettiğini göstermiştir.
C
Vallnln hitabesini müteakip Faik Yargıcı ve milli eğitim müdürü Murat tJras da temele harç köymüşler ve törene son verilmiştir.
Prof. Gökay mütaakıben ilçenin pazar yerini teftiş etmiş ve halkın dileklerini dinlemiştir.
Orhan Şadi Kavur muhakemesi
esham ve tahvIlAt
% r raizıJ rAtrvruxn
Sivııs - EmıriJir ı
Sivas - Bmırurr. M imi Demiryolu ı
UH1 Demiryolu □
1911 Demiryolu m
Milli MUdaiaa
Mim Muaa«»» a
MJIU MUdafaa UJ Milli MU dala» IV
İtalyanın Ankara aefiri değişti
Roma 27 (AP> — italyanın Ankara büyük elçisi Renato Prunas'm Hrkstoforo Fracassi-n!n yerine naklen Kahire b"ı-
um'yük elciliğine tâyin edilciiPİ bunsa gün İtalyan hâriciyesinden bü-»» girilmiştir. Ankara büyük elçi-»20
20 "0
W 10
»39
30 60
ilgine Luca Pietromaıchl tâyin edilmiştir.
Dikkatler:
sıl» bsîs •S 75 ■S.— MM W —
aıo
« Yasak»
(Baş tarafı birinci sahifede) hayretle bakınırken, plajda son moda mavolariyle dolaşan birkaç şehirli genç bayanı görünce hayretim» büsbütün artttı. Onları göstererek
— Bunlar da mı köylü? dedik.
— Hayır, onlar misafir’» cevabını verdi.
★
Bu hâdiseyi Kilyosa ait münferit bir vakanın kontrol edilmesi için değil, umumiyetle «yasak» mefhumunun ancak hakikaten yasak olması Icab eden nadir hallere hasredilmesi için alâkadarların dikkatine bir ktıe de bla arzediyoruz.
— Turizmi geliştirelim - demekteyiz; bu halleri-’ nasıl mümkün otur?
Ankara 27 — Altın kaçakçılığından sanık olarak Birinci ağır «eza mahkemesinde duruşması dffvam etmekte olan Orhan şadl Kavur’un dâvası, At Kanununun kabulü Us sukut etmiştir. Ancak mahkemenin devamı esnasında adllyeden esrarcngla bir şekilde çalınmış olan dâva dosyası münasebeti-
Izmire ilâve vapur seferleri
Devlet Denizyolları
Fuarı münasebeti!* ilâve vapur la Orhan Şadl Kavur’un sanık seferleri tahsisine karar vermiş olarak muhakemesi adi İyenin ve bu mevzu üzerinde tetkikle- | tatili dolayısile 18 ekim tarlhi-re başlanmıştır.
İzmir
• Iu2x --
|ne talik edilmiştir.
«AKŞAM?
racasın Kore harbi!
Yeni mahsul
Gerçi, harb hakkında da (Yaşasın!) denmez.. Kore-de de. Cinde de, Turanda da topyekûn ve perakende bütün harbler kahrolsunlar, o başka mevzu ..
Bizimkisi, sözün gelişi: Yaşasın Kore harbi!. . Çünkü bu harb. Demokrat Parti hükümetini cidden büyük bir müşkülden kurtardı. Arapça ezandan, Af ve Basın Kanunlarından ve bunlara benzer ucuz — hattâ bedavadan rub eksiğine — muvaffakiyetlerden sonra hakikî icraata, ıslaha geçmek icab ediyordu. Halk, seçimi mütaa-kıp geçim dâvasının hal ve faslını bekliyordu.
Şimdi, ahalinin dikkati Kore harbine çevrilmiş bulunuyor.
Şu kadarı var İd:
buğday
Piyasaya geldi, 28-31 kuruştan satıldı
Aylar geçer, yıllar geçer, yâr gelmez!
Yeni mahsûl buğday piyasaya gelmeğe başlamıştır, önümüzdeki hafta İçinde şehrimize külliyetli miktarda yeni mahsul buğday geleceği haber verilmektedir.
Tik gelen buğdaylar cinslerine ve kalitelerine göre 28-31 kuruş arasında muamele görmüştür. Mal bollaşınca flatlerin düşeceğinden şüpho edilmemektedir.
Ofisin elinde bulunan Suriye buğdayı bitmek üzeredir. Bundan sonra Amerlkadan gelecek buğdaylar değirmenlere verilecektir. Eğer bu buğdayların gelmesi gecikirse aradaki zaman zarfında yeni mahsul buğday değirmenlere verilecektir.
AMERİKAN MASAL]
Esnaf kabadayılığı
Her
1 Yazan , Şevket RADO
çe$it hayvanı bir a yan bir hayvanat halı
Bozuk sokaklar
Eldeki tahsisatla evvelâ tamir ettirilecek
ço-
Kabilinden, aylar geçiyor; > ıslahat, icraat gelmiyor. Halkın Demokrat Partiden henüz ümidi kırılmamıştır. Hep birlikte, muvafık, tarafsız, muhalif, yeni hükümetten birçok hayırlı işler bekliyoruz.. Halbuki:
— İstanbul Valisi değişti!
— Hayır, değişmiyecek! • İle vakit geçiyor.
İdare adamlarına azimle, İrade ile, katiyetle sahip çıkmamak yüzünden de ayrıca bir gevşeklik oluyor: normal işler dalıi tabii revişinde değildir.
Halbuki, bir taraftan Kore harbi olurken, öte taraftan da. pekâla, memleket dahilinde sulh, emniyet, iktisat, maliye islerine bakılabilir. Bir millet, var kuvvetiyle harbe girmiş olsa bile • iç işlere karsı ihtimam durmayabilir. Bilâkis, artabilir, artması lâzımdır.
Halk Partisine, hep birlikte ne şekilde itiraz ettiğimizi unutmıyahm. İkinci Umumi Harb sırasında bir sürü İhmallerden. beceriksizliklerden dolay] eski iktidar partisini kusurlu saymıştık; hâlâ da aynı düşüncedeyiz. Şimdiki iktidara karşı daha müsamahalı olamayız.
■ Bugün ölecekmişsin gibi ahiret işleriyle uğraş; hiç öbniyerelrmişsin gibi dünya iç!- ■ ’p . prensipinl
burada da tatbik edebilmeliyiz.
Bir seçim devresi 48 aydır. Fakat seçim devreleri tabiî ömürlerinden önce nihayet buluyorlar. Geçen zamanı hesaplarsak devrenin 16 da biri şimdiden tükenmiştir.
İki buçuk av geçti. Büyük işler, ortanca isler, küçük işler aylar, haftalar zarfında yapılır.
Önümüzdeki hafta ne yapılacak?
önümüzdeki ay ne yapılacak?
Elimizi çabuk tutalım.
(Vâ - Nû)
Bale okulu
Yeşilköy pansiyonlu okulunda misafirden öğretim yapmakta „ olan bale okulunun bu ders yılı bit başından itibaren Ankaraya nakledilmesi kararlaştırılmıştır, okul, nakil hazırlıklarına başlamıştır.
Devlet konservatuarının kuruluş programında, opera ve tiyatro kısımlarından başka bale bölümünün bulunması da vardır. Opera bölümünün lüzumlu bir kısmı olan koronun' teşkilinden sonra sıra bale bö-İümünün İnkişaf ettirilmesine gelmiştir.
Yeşilköy pansiyonlu okulundaki bale mektebinde okuyan öğrenciler halen İlk tahsil çağında bulunanlardan müteşek- , kildir. Buradaki öğrenciler ve-’ İllerinin muvafakati alınarak Ankaraya götürülecek ve hem , ilk hem de bale tahsillerine! orada devam edeceklerdir. ı, Bale okulu Ankaraya gidince. Ankarada bir bale trupunun ‘, meydana gelmesi için orta v« ilse çağında bulunan çocuklar j da alınıp yetiştirilecektir. |
Elektrik fabrikasının kazanları değiştirilecek Elektrik, tramvay İdaresi, Sl-fâhtarağa elektrik fabrikasının eskiyen kazan ve türbinleri yerine yeni türbin ve kazanlar sipariş etmeğe karar vermiştir. Bu siparişlerin bedeli 2.5 milyon lira tutmaktadır. Yeni makineler yerlerine takılınca eskilerine nazaran ayni miktarda cereyan elde etmek İçin sarfe-dilen kömürden hayli tasarruf! edilmiş olacağı gibi santralın da iukita yapması korkulan bertaraf edilmiş olacaktır.
Amerikada hayvan sevgisi — Köpeğe oyuncak — Küçük cuklarda hayvan bilgisi — rengârenk kuşlar, filler, zürafalar — Çocuğu öldüren fil — Perhiz yapan ayı — Hayvan resimleri ve hayvan başlan müzesi — 3,5 metre boyunda fil dişi — Bizde ne zaman bir hayvanat bahçesi açılacak?
' Amerikada hayvan sevgisi belki de bütün sevgilerin üstündedir. Bu sevgi çocuklardan başlıyor ve büyüklerde asla eksilmeden devam ediyor. Ehil hayvanlara karşı gösterilen sevgi ve İhtimam hemen hemen hudutsuzdur. Mahallelerde köpeklere mahsus hastaneler olduğunu bundan evvelki yazılarımdan birinde anlatmıştım. Ehli hayvanlar evlerde çocuk muamelesi görerek ve evin çocuklarından ayırd edilmek büyütülmektedir. Size şa dikkat bir misal söyliyeylm:
Tarsus vapurlyle dönerken İstanbula bir Amerikalı hanımla çocuğu da geliyordu. Çocuk 9 yaşlarında kadardı. Bunların ijOİr de küçük köpekleri vardı. Kopek her gün gezdirilerek hava aldırılıyor, mutfaktan da kendisine tabak içinde hususi yemekler çıkıyordu. Kadın köpeğe yemek artıkları vermeğe bir türlü razı olmuyor, köpeğin sevdiği yemeklerin masrafını seve seve ödemeğe razı olu jdu. Marsllyaya uğradığımız ( man şehri gezmeğe bu Amerika-I lı aile İte beraber çıktık. Çocuk yanımızda, köpek vapurda idi. Marsllyada çocuğa oyuncak almak üzere bir mağazaya girdik, Bütün Amerikan çocuktan gibi tabancaya düşkün olan ço-ıcuk. oyuncaklar arasında koca-nıan bir tabancayı tercih ettL j Kadın tabancanın parasını ödedikten sonra 700 frank vere-ı rek bir de ayı yavrusu satın I aldı. ; — Bu kimin İçin? diye sorduk. ve| — Köpek için, dedi, zavallının kamarada o kadar canı sıkılıyor ki! Dün bütün gün ağladı. Belki bu ayı yavruslyle oynar da oyalanır!
Şehrimizde şimdiye kadar hiç cl değmemiş veya uzun seneler tamir görmemiş sokak vö yollar tcsblt edilmiştir. Eldeki para İle evvelâ bunlar tamir olunacaktır.
Kaymakamlar ve nahiye müdürleri ile mühendisler bilhassa kesif halkın oturduğu kenar mahallelerdeki sokak ve yolların düzeltllmeslyle meşgul olacaklardır.
Şehrin seyrüseferi bakımından ehemmiyetli olan yolların tamiri ve bu maksatla yeniden açılacak cadde ve sokaklara sarfeditecek para, belediyenin 1051 ve 1952 bütçelerine cak tahsisatın şimdiden dilmesi suretiyle temin
Yukarıda: Hayvanat bahçesindeki aşağıda: Fok balıklan eğleniyor
değildi. Sıcak memleketler kuşlan kendi memleketlerinin renk rerrk nebatları İçinde dururken, görünmüyorlardı. Bu yapraklar arasında kuşlar olduğu an cak uçtukları zaman farkedlll-yordu.
En çok seyirciyi elektrikli yılan balığı toplamakta İdi, Bu hiddetli hayvan dokunulduğu zaman silkiniyor ve neşrettiği elektrik, akuaryumun üstündeki 50 ampulü birden yakıp yakıp söndürüyordu.
Aslanlar etrafı çevrili geniş bir çimenlikte tembel tembel u-
Yeni talimatname, eskisinden çok farklı olacak
kilo ağırlığında, 40 santim kutrunda bir fil dişi müzenin bir köşesin! tavandan yere kadar İşgal ediyordu. Çocuklar ve büyükler bütün bu hayvanlan seyrederek, bu müzeleri gezerek kitaplarından bu kadar teferrua-tlyle öğrenilmesi mümkün ol-mıjran bilgileri ayak üstünde ve gözle görerek öğreniyorlardı. Çocuk mektep yaşına gelinciye kadar belki 40 - 50 defa bu bahçeyi ziyaret ediyor ve her şeyi öğrenmiş olarak mektebe gidiyordu.
Şehir tiyatrosu talimatnamesini hazırlamak üzere teşekkül eden komisyon çalışmalarına devam etmekledir. Haftada İki kere toplanan komisyon sanatkârlarla belediye mensuplarından kurulmuştur.
ileri memleketlerdeki tiyatro talimatnameleri ve şehir ti- : yatrosunun hususiyetleri göz önünde tutularak hazırlanmak-ta olan yeni talimatname, iptal edilen eski talimatnameden esaslı şekilde farklı olacaktır.
Eski talimatname yetişmiş bir kaç sanatkârı alabildiğine terfi ; ederken genç lstldadlan bilhassa maddi bakımdan sıkıntı- 1 ya sokmakta idi.
Yeni talimatname İse genç . istldadların yetişmesi İçin bü- I tün İmkânları hazırlayacaktır. ı
RADYO
İSTANBUL RADFOSU
Esnafın ihtikârından, hilelerinden dert yanıyoruz, itli üne geçemiyoruz. Bu meranda bir de terbiye meselesi var. Müşteriyi iyi karşılayan, iyi muamele yapan» hoşnut etmeğe çalışanlar yok değil, fakat bunun aksine hareket edenler de pek çok ve günden güne çoğalıyor.
Müşteriye güler yüz göstermek. onu tatlılıkla iknaa çalışmak ticaretin en başta gelen şartlarındandır. Tezgahtarlığı beceremiyen bir kimsenin ticarette muvaffak olamıyacağı tabiidir. Fakat bizim esnafımızın bir çoğu buna aldırış etmiyorlar. Hele son yıllarda çoğalan pazar, sergi ve sokak satıcıları arasında böyleleri ekseriyeti teşkil ediyor. Esnaf ahlâkı, esnaf terbiyesi şöyle dursun, en basit cemiyet, terbiye kaidesine dahi riayet etmiyorlar. Müşteriye, malını çalacak veya elinden zorla ala-,, cak bir insan nazariyle ba-5^ kıyarlar. Abus çehre İle kar-LJ şıhyorlar. Haddin varsa meyvayı veya salatalığı seç-^l m eğe kalk. Tehdit kâr bakış-'t Jarİa homurdanıyor: !w
— Karıştırma. Ne kadar Ç alacaksan söyle de ben ve-,O reyim. '
Tablaya meyvanın, domatesin çürüklerini koyup üzerini mostralıklarla örtüyor ve müşteriye satarken kese kâğıdına altındakileri dolduruyor. İtiraza kalkışsanız a-1 zarlayıveriyor. Hepsinde bir >> çalım, bir hiddet, bir şiddet. Malının pahalı olduğunu-Q söyleseniz, biraz daha aşağı 0 fiat teklif etseniz ilk cevabı'Kg şu oluyor: q
— Sen bu malı yiyecek a- *— dam değilsin, çek arabanı! O
Münakaşaya imkân yok. Malı teraziye doldururken biraz da mostralıklardan koymasını söyleseniz tersle-yiveriyor:
— Babanın en akıllı evlâdı sen inisin?
Karpuzun iyi olup olmadığını sormağa kalksanız hemen bıçağa sarılıp bir tanesini kesiyor, tçl geçkin de çıksa, kabak da olsa alacaksınız. Gözlerini belerterek tehdit ediyor:
— Almıvacaktın da ne diye kestirdin? Senin yüzünden ziyana mı gireceğim?
Müşterinin söz söylemeğe hakkı yok. Bîr defa tablanın yanına yaklaştınız mı, kabadayı satıcının verdiğini onun dediği fiattan almağa mecbursunuz. Almadan çekilip giderseniz arkanızdan ağız dolusu küfürler savuruyor. Ona uyup kavgaya tu-tuşamazsınız. Polise başvur-sanız iddianızı ispat edemezsiniz, çünkü satıcının mes-lekdaşlatı onun tarafını tutarlar. ağız birliğiyle inkâr ederler, hattâ aynı suçu size isnada bile kalkışırlar, Çarşılarda pazarlarda bir kaç şahitle dolaşmak lâzım!
Esefle itiraf edelim ki bu hal mahdut bir zümreye münhasır kalmıyor, süratli bir sirayetle hududunu genişletiyor.
2 o > o P
öğle ve akşam programlan
12. $7 13.00 13.15
13. es 14.20 14J0
Acılı» ve programlar.
Haberler.
Öğle KonSCrl «PL». Şarkı ve türküler.
Serber saat
Münir Nurettin Selçuk'dan be«-le ve Şarkılar «Pİ ».
Dam mürlgı «Pİ.».
Programlar ve kapanı». Açılif ve programlar.
Dana müziği «Pİ.».
Yurdun her kreşinden deyişler ve «Oj'leyljler.
Haberler.
İstanbul haberleri.
Radyo senfoni orkrttrMi kan-
Sar. eaerleri.
Harp ve klavsen soloları «?!.». Şarkı ve türküler.
iolanbuida »kir ve sanat hareketleri. Konuşan Şevket Rado. Faaıl heyeti konseri. «Acem ajl-
Müztk dünyalından çe»illl n ekler «Pİ.».
Haberler, çeşitli hatif müzik «Pİ». Programlar ve kapanı»
Amerikalılar yalnız hayvanları sevmekle kalınıyorlar; hayvan bilgileri de hayli zengindir. Mr. Jones'ln dört yaşındaki küçük kızı Clssy'nln aşağı yukarı_______w______________________________
yer yüzündeki bütün hayvanlar yüklüyor, tlller derinleştirilmiş hakkında fikri vardı. Henüz geniş bir beton havuzda avare mektebe gltmlyen bu çocuk et avare dolaşırken arasıra çocuk-yiyenler, sürüngenler, memeli- jann verdikleri fil yemişlerini 1 1er ve çeşit çeşit kuşlar hak- hortumlariyle alıp ağızlarına ! kında, belki bizim münevverle- götürüyorlardı. Bunun büsbii-rlmizln bildiğinden fazla f" * .............. „...... . ________ ....
l vardı. Henüz mektebe gitmediği söylediler. Geçenlerde bir fil be-J İçin bunları kitaptan Öğrenme* ton duvarın üzerinden kendisi- 1 mlş, fakat hepsini gözlyle gör-]ne yemiş uzatan beş yaşlarındaI oı, ıiaj,aı,au müştü. Çunku dünyanın en, bir çocuğu kapmış ve kaldırıp mektep kadar lüzumlu olduğu-zengin hayvanat bahçeleri merlkadadır ve bunların en _______..._______________
yüklerinden biri Ncvyork şeh-*C0 galeyana gelmiş kİ hayvanı
Bütün bunları biraz da hüzünle seyrettim. Bizim çocuklarımız böyle şeylerden mahrumdular. Doğan Kardeş mecmuasının çocuklar arasında yaptığı —- gonıruyorıaraı. Dunun ousou- nje da,r b,r anJtetln nn n.et,1C m’ nkrl tün tehlikesiz bir I, olmadığım «ocuklanmızm yüzde 70 İnin fil ...................... hakkında hiçbir bilgisi olmadı--------- ------ouyıtjuue». vf-tıntıuc U1I »İL wc- i
ton duvarın üzerinden kendisi- eını meydana Çıkarmıştı,
....i.,.. - rtn tınmlo amalıkn Hn« roul, —,nrl
Bir hayvanat bahçesinin
14J0
13.00
17.51
18.00
18.30
19,00
19.15
19,20
Celâl Bayar Etibank genel müdürlüğünde
Ankara 27 (Akşam) — Cumhurbaşkanı Celâl Baynr dün akşam saat 18 de beraberinde Ad-| nan Menderes olduğu halde l ~..wu>ıri genel müdürlüğüne I gitmiş, genel müdürlüğün ça-Iışmaları hakkında Ferit Naznıl Gürmen İle bir saatten görüşmüş ve İzahat almıştır. [ .
Bu konuşma sırasında Ereğli ğe benziyen acayip balıklara kömür İşletmelerinin amenaj-j varıncıya kadar dünyada mev-mun plânları, İstanbul - Sarıyar cut hayvanların hemen hepsini elektrik santralı ve bilumum bir araya toplıyan bu muazzam S “ra ,r!’hsa! .ve İf'>aden tçieri mevzularını
_____«. ._ »».. |^mas edilmiştir,
un çuvubu napıuu, «c n.nuuip meKiep Kaaar luzumıu oıaugıı-A* yere varumuş, çocuk ölmüş, bu nu kabul ederek, bunu kuracak bü-! .............................. ..... -
Köylere giden kaptı kartı ve otobüsler
İstanbul vilâyeti sınırları tçln-l gflbank deki kasaba ve köyler arasında* İşleyen otobüs, kaptıkaçtı ve otomobillerin hususi bir ruhsatname almaları kararlaştırılmıştır.
Bu ruhsatnameyi alacak otobüslerden ayda 25. kaptıkaçtılardan ayda 15. otomobillerden
rinde, sabahtan akşama kadar çocuklara ve büyüklere açıktır.
«azmi.
fazla 'den
letıne harcı alınacaktır. Bu tarzda maktu harç vermek İstemeyenler bilet ücretlerinin yüzde 5 1 nlsbetlnde harç vereceklerdir.
Yurtta hava vaziyeti
Devlet meteoroloji işleri gene! müdürlüğünden bildirildiğine göre, son 24 saat İçinde yurdumuzda hava Karadeniz bölgesinde çok bulutlu, yer yer yağışlı, diğer bölgelerde az bulutlu ve açık geçmiştir.
Yağışlar yağmur şeklinde olmuştur. 24 saat içinde yurdumuza düşen yağış miktarları Hopa'da 24, Cirosunda, 11 Karadeniz Ereğlisi ve Rlzede 0, Karahallıda 5, İnebolu ve Maç-, karla 3, Adapazarında 2 kilogramdır.
Günün en yüksek sıcaklığı Ürfad.ı 38. günün en düşük sı-i cakJığı Kutahyada 5 derecedir.
merhametsizlikten halk o dere- [ maarlfçiyl acaba daha ne ka-~ni.„nnn „«ımı. n daf zaman bekllyeceğiz? DÜQ-
yanın en zengin hayvanat bahçelerinden birinin Mısırda olduğunu da unutmıyahm.
linç etmişler.
Tibetten getirilmiş «Pandas» denen bir cins ayı gördük. Kafesinin üzerine asılı bir kâğıtta, perhizde olduğu için hayvana
31,20
12.00
Br-
22,45
23,00
23,30
Pazar günü Jones Beach plajından ayrıldıktan sonra Bronse . _ . .
hayvanat bahçesine gittik. En' hiçbir yiyecek atılmaması ve büyüklerinden en küçüklerine,' başkalarının atmalarına da mii-filler, gergedanlar ve zürafeler- [saade edilmemesi yazılı İdi. Yal-ceviz kadar rengârenk nız süt. bal. kuru sebze ve yu-I Hattı İstiva kuşlarına ve sine- ! nurla İle beslenen bu ayıyı «■» .....ı- Madam Çan Kay şek hediye et-
miş. Geldiği zaman 90 kilo imiş, şimdi 170 kilo olmuş.
Şempanzeler, şebekler bermutat maskaralık yapıyorlar, kendilerine verilen muzları insan gibi soyarak kabuklarını seyircilerin suratlarına atıyorlardı. Maymunların hususi mutfakları frijideri! idi. Kangurular çocuklarına bir şey olmasın diye ceplerinden dışarı çıkmalarına müsaade etmiyorlar, atlıyan olursa yakalayıp tekrar ceplerine yerleştiriyorlardı.
Zürafalar o uzun boyunlarly-le seyircilere tepeden bakıyorlar, foklar kayaların üstünde birblrlerlyle şakalaşıyorlardı.
Hayvanat bahçesinin hayvan fotoğrafları ve hayvan başlan müzelerini de gezdik. Bunlar ne uzun ve dikkatli bir çalışmanın mahsulü İdi! Hemen bütün hayvanların muhtelif vaziyetlerde resimleri çekilmiş, va ylna bütün hayvanların başları doldurularak duvarlara sıralanmıştı. Slblryada yaşamış vo artık mevcudu kalmamış bir cins file alt 3,5 metro boyunda. 100
■i.
Şevket Rado’nun bu akşamki konferansı
Yeni basın kanununun _ .
sırlanması hususundaki çalışmalara gazeteciler cemiyetinin mümessili olarak iştirak eden] arkadaşımız Şevket Rado bu aksam saat 21,10 da İstanbul ' radyosunda yeni basın kanunu ile eski kanun arasındaki fark- ; lan belirten bir konuşma yapa-çaktır, ı
Şevket RADO
ANKARA RADYOSU
Cemal Refik
öğle ve akşam programlar.
Kıbrıs, Türkiye öğretmenlerini davet ediyor
Kıbrıs öğretmenler kuruntundan alman bir davetiyeye göre bütün öğretmenler birlikleri azalanndan müteşekkil bir öğretmenler grupu davet edilmiştir. İstanbul muallimler birliği namına 7 aza bu kafileye katılabilecektir.
12 28 UM
13,00
13.15
Açıldı» ve projram.
M. S. ayarı ve Şarkılar. Okuyan: Nevin Dcmirdöven.
Haberler,
Salon orkestralarından parçalar «Fİ.».
Öğle Gazetesi.
MUzlk *P1>.
Hava raporu, akşam programı ve kapan ıj.
Açılı» ve program.
M s ayarı ve İncesu cSullanl-yegflh faslı».
Konugmo.
Müzik «Pİ.».
M. S, »yarı ve Haberler. Geçmişle Bugün
Tarihi T (Irk tnUzlgl «idaıa edan mesut Cemil».
Varyete müzikleri «Pİ*.
Radyo Gazetesi.
Serbcs saat.
Operet potpurileri «Fİ.».
Kanujma: Türkiye'de Mor »ol plAnc.
Müzik «Pi.».
Konuşma.
Datı, mllîtgl «P|>.
M. 3. ayarı ve Haberler.
Program ve kapanı».
Yarın »n hah id program
Açılı» ve program.
M. S. ayarı.
Hafif parçalar «PL». (
Haberler,
Saz eserleri «Pİ».
Müzik «Pİ.».
Günün programı ve hava re-
Çeşitli melodiler «Pİ*. Kapanı»,
kaatil
Jandarma müfrezesi tarafından yakalandı
13,30
13.45
11.00
da,bahçe on binlerce ve on binlerce çocuk, kadın ve erkekle dolu İdi. Hayvanlar kafesler arkasında. akuaryumlarda, odalarda, camlı kutularda merakla seyrediliyor ve hepsi yaşamaya alıştıkları muhitin nebattan ve harareti İçinde va kendi gıdalarıyla beslenerek bakılıyordu. Bunu temin etmenin ne kadar derin bir hayvan bilgisine bağlı . olduğunu İzah etmeğe lüzum 1 yoktur. Hayvanat bahçeslna girdikten sonra küçük paketler 1-çlnde hayvanlara mahsus yemişler satılıyor, çocuklar bunları alarak hangi hayvanın yemişi ise ona yediriyorlardı.
Boy boy. çeşit çeşit, renk renk kuştan seyretmek tadına doyum olmaz bir zevkti. Tabiat ne kadar renkli imiş Yarabbll Başı beyaz, gerdanı yeşil, kuyruğu kahve rengi cennet kuşu bir gelin gibi süzülüyordu. Bir çekmece kadar gagaslyle Toco Tucan, acayipliğinin farkında
ha-
37.58
18.00
Çifte ile öldürdü
Bafra — Karaburç köyünde Nuri Kaçar adındaki bir çiftçi eskiden vuku bulmuş bir zina meselesinden muğber olduğu komşusu Yılmaz Turgudu kurduğu pusudan av tüfeğlle ateş etmek suretlle katletmiştir.
Kaatll tovklf edilmiştir.
31
TEMMUZU
UNUTMAYIN
20,00
20.15
20,30
20,35
21.00
a.so
o.oo
tzmlr — 040 senesinin ekim ayında Kiniğin Derebaşı köyünde bir kıza zorla tasallut etmekten sanık olan ve o ta-rlhtenbert firar halinde bulunan aynı köyden İsmail Çam, takriben on beş gün kadar evvel de karısı Fatmayı bıçaklayarak öldürdüğünü bildirmiştir.
İki suçun faili olarak aranmakta olan bu azth kaatil kendisini takibe memur edilen Jandarma binbaşısı Cemal Attan ve Bergama birlik komutanı yüzbaşı Kâzım Altınokun komutalarında bulunan jandarma müfrezesinin Dereköyü civarında yaptığı sıkı bir taramadan sonra yakalanmıştır.
İsmail Çam kendi köyü civarında bulunan bir ormanın İçinde fundalıklar arasında elinde tüfeği İle yakalanmıştır.
Uzun zamandan beri muhiti bir hayli heyecanlandıran bu azıh kaatil, adalete tealim edilmiştir.
Tarihte Ermeniler
ve
Ermeni meselesi
iyi
jektör halindeki eseri ben niyet aahlbl her Türk İçin, hayırlı bir zekâ kılavuzu sayarım.
Hayatını ciddi bir gayoya bağlayıp onun uğurunda ömür eskiten insanların rulılyatı malûmdur. Böyle seçkin İnsanlar, kendilerine tevcih edilen bir çok alelûde komplimandan çok defa müstağnidirler, şahıslarına ödenmesi bir memleket için borç olan şükran vazifesi ifa edilirken bu gibiler tatlı ve mutedil bir tecessümle güler, tevazu gösterir; hattâ gördüğü işin ehemmiyetini takdirde kendisi bile şüpheli görünür, O başkaI Fakat okuyucu İçte, ilim seven, ve şarlatanlık sevmez insanlar için yukarıda
Bazı defalar yazmış ve eöyîe-mhlmdlr; yine memnuniyetle tekrar edeceğim: Blr memleketin en düşünceli kafaları ve en verimli kalemleri, her gün ga-«otelerde blr çok şamatası duyulan sütun yaygaracıları arasında bulunmaz. Tam akslt Blr mevzuu, en geniş ölçüde fikir İffeti ve her türlü pürüzü görüp seçer blr rekâ pertavsızı «Uır.rla yıllarca evirip çevirmekten bıkmayan ilim ve cehlt sahibi varlıklardır kİ, memleketlerin irfan hazînesine en yararlıklı eserleri ibda ederler. Fakat okuyucuların talihsizliğine bakınız, her gün blr çok dedikodu öksesine tutulup kalmak bedbahtlığındaki (okuyucu) görü hayli zaman, asıl de- işaret ettiğim teşekkür borcu ğerll eserlere konmak zevkin- behemehal yerLne getirilmesi den mahrum bulunur! Ne ya- İktiza eden blr vazife olmak sık kİ bu İş her yerde ez çok hassasiyetini kaybetmez. Ben böyledlr. Blsde İse büsbütün de bugün böyle bir ödevi sağ-goniıi paslatıcı bir ölçü alır. |
Şu mukaddeme İle varmak istediğim ilk neticeyi arzede-ylm: Son aylann malûm olan blr çok patırdısı arasında memleket kütüphanesine — jcz?z farkına varılmadan — gayet ıtlda bütün mazi boyunca sayım oldd! — ve son derece fayda-1 Ermeni milletinin tarihi İle h — bir »er İntikal etil: Sabık meşgul olmuş, eserler ortaya milletvekili sayın Esat tTras'm koymuş, kimseleri öğrenmekle (Tarihte Ermeniler ve Enseni esere başlıyoruz. Bunların lçin-zneselesl) unvanını taşıyan bü- J de eski Şark müellifleri gibi, yük kitabı. Gerçi yıllardır bili- aon devirlere kadar yetişmiş yorduk; biliyorduk ki dalma Avrupa muharrirlerinin de kl-•eklnet ve tevazu içinde, en toplan. incelemeleri vesaire derin tetebbuların içine dalmış, göze çarpıyor. Daha sonra yine yeni eski her türlü esaslı bilgi- eakl ve yeni anlayışlara göre ye, tam blr tasarruf ile muta-' coğrafya ve tarih malûmatı He «amf olmuş olan Esat Üraa. karşılaşıyoruz. Gayet açık, ay-Ermcnl tarihini, her köşesLndo; dm veda bir İfade kadrosu *a ye İçinde canlanan malûmat, gö-dedlği-' zümüziln önünde. Ermeni ta-..............................■ rllılni mOphemlyet içinden çıkararak aydınlık altına getiriyor. Ondan sonra da kitabın : bugün ve yarın İçin gerek Ermeni vatandaşlarımıza.
: Türk yurttaşlarımız İle meselelerimizi dürüst ı mütalâa etmek isteyen herkese yarayacak bölümlerine geçlyo-: ruz. Eserin umumi karakterinde İki vaznf bilhassa dikkatimi . çekmiştir:
| 1 — Gayet objektif olmak
tarihte arzusu.
mesele-1 2 — Meselenin mümkün ol-
, duğu kadar her köşerinl aydınlatmak endişesi.
Pek meydanda bir hakikattir. Ben şahsen Ermeni tarihi mütehassısı değilim. Şu şebep-' le, Esat Ürastan uzun uzun sal ve feragat yılları isteyen bu kitabın şurasında burasında bir takım küçük zühuller filân olmuş mudur? Bunu vukuf ve ; ihtisas İçinde belirtmekten 1-: çizim. Ancak büyük memnuniyet ve İftihar ile iddia edebileceğim blr nokta görüyorum. O nokta eserin hakikaten vâkıfa-ne, âllmane ve kusursuz blr surette tamamlanması için muh-
! lanıağu çalışacağım:
Sayın Esat Uras, kitabım gayet esaslı bir özenle çerçeve-ı lemiş ve anlattığı hususları,, em- pek dikkatli bir tasnifle göz pek göz bahis mevzuu etmiştir. İp-! iMn MiHln mnzf Kovunca savın
bucağında araştonaga — Ermeni meselesi — c_. m İz mc-vzuun gayet objektif bir görüşle her perdesini kaldırmağa ömrünü vakfetmiş bir üstattır. Yıllardır memleketin İdarî ve ilmi hayatı, onun bu «abadaki geniş bilgisinden ışık aldı. Şimdi de bağlandığı konuya asıl ve feyyaz bir vefakârlıkla sadık katarak vücuda getirdiği cazibeli Idtabı Tiirk basınına temiz ve matbu bir şekilde armağan etmiş yor.
Bir dakika duralım; Ermeniler Te Ermeni «1-. Asırlar ve asırlar boyunca, yanyana ve başbaşa yaşadığımız ve istikbal boyunca yine beraber yaşamağa namzet bulunduğumuz bir unsurun, bir yurttaş kütlesinin hayatı, macerası. İdealleri ve dâvaları kadar mühim bir kona şimdiye kadar tim tarafından lâyık oldu *u önemle mütalâa edildi?: Kaç siyaset ve İdare adamımız Ermeni meselesi dediğimiz muğlak dâvanın hakiki mahiyetine bilgisini ulaştırdı.. Halbuki bu dâva, gerek diplomasi, gerek iç siyasi tarihimizde bitim çok ehemmiyetli meşgale-_______________________.________. ....
İtrimizden biri olmuştur ve öy- terem arkadaşımızın ne kadar te olmak mahiyetini muhafaza' ciddi bir himmet sarfetmlş ol-etmakU bulunmuştur. Şu se- duğunun her sahlfede bir çok hepledir İd adını, çoeuklugu- J deliline rasgellnmlştlr. İşte mıınlan hrtrtl »ılri ».1- .4 ,__■ ___
bulunü-
yVAMŞÎ^
eh™
s
'4İ
Küçük boylu yerli ile dev cüsseli manda arasında korkunç mücadele
Tamamen çıplak, belinde u-fak bir bez parçası asılı ince ve keskin bir bıçak, elinde o-yuncafta benzeyen bir yay ve İki okla mücehhez olan kısa boylu yerli, beni ağacın üstünde bırakarak, ünümüzdeki sararmış olan otlara doğru yürüdü.
Benim yerim hakiki bir loca gibi İdi. Oynanacak dramı buradan seyredecektim. Gözüm birden karşıdan gelmekte olan bir kaç kara gövdeye takıldı. Bunlar yavaş yavaş rüzgâra karşı Ve tepeden aşağıya doğru vftdlye iniyorlardı. Vftd! yemyeşildi. Bu sürünün sol cenahında gayet İri bir boğa bulunuyordu. Her halde Jobl bu İdi. Benim rehberim her halde buna göz dikmişti. Çünkü bir an yolun civarında bir gövde dahs göründü. Bu daha küçük ve esmerdi. Bu, yeril avcı idi. Çayırlık İçinde «essizce dolaşıyordu. O. birden kalktı ve iki kolunu gererek iyice nişan aldı, Yıldırım süratile derhal yere yattı.
Rüzgâr bana yayın «klakn diye .'esin! getirdi. Bunu müta-akıp vızıldayan bir ses ve korkunç bir manda böğürmesi. Birinci ok Jobl'nin sırtına saplanmıştı.
Yaralı boğa düşmanını arıyor
Ben bu boğanın derhal bütün sürüye İşaret vereceğini ve bilttln sürünün birden hücuma geçeceğini zannediyordum. Fakat sürü otluyordu, A-ğacm üstünden her şeyi gözetliyordum, Hemen iki elimle silâhıma sarıldım. Sürü gayet sakin olarak otlamaya devam
- 24 -
Yaralı boğa, havayı kokiıyarak düşmanını arıyor
- Çeviren : ——
| Hami BEKEM I
adam Asabına hâltim, tamamen hareketsiz duruyor, hattâ nefes bile almıyor. Boğaya kendini ölmiiş bir insan diye gösteriyordu.
Vücudumdan soğuk terler akıyor
Boğa buradan çekilip gidinceye kadar vücudumdan soğuk .ferler akıyordu.
Atılan lkl okun ucundaki zehir her halde tesirini göste-' recek zannediyor ve bu suretle ı bu korkunç dramın nihayet bulacağını ümit ediyordum. Fakat ufak blr dolaşmadan sonra ----------------- ---------Jboğa bu olaylara İnanmamış durakladı ve havaya'gibi ansızın bir daha geri dön-doğru kafasını kaldırarak tek-jdü. Eğer oklar zehirli ise, ze-rar koklamaya başladı. Bir lkl .hlrln hayvanın kalbine !adım daha attı, yine koklama-
ya başladı.
Hayvan süratle hücuma geçti
Evet şimdi adamı buldu ve ona blr top mermisi gibi hücuma geetl.
Bu anda onu bu hareke t Laden kim menedeblllrcil? Ben gözetleme yerinden, boğanın boynuzlarının bu adama saplandığım yere mıhlandığını sanıyordum. Boğanın hücumundan blr toz bulutu havaya yerde yatanı muayeneye tâbi kalktı. Fakat az sonra dağılıp (tutuyordu. Aradan blr kaç da-glttl. Yeril avcı yerde tamamen idka hareketsiz yatıyordu. Kendisine l- bir şey olmamıştı. Kendisini ününde duran dev cüsseli bo-ı ğadan dolayı yan göreblliyor-irtum. Boğa fena halde böğürü-' yor, hiddetinden koca kafasını ı sallıyor »e tırnakları ile kurumuş yerleri kazıyordu. Kısa blr an sonra boğa hafifçe İçini çekerek. biraz geriledi. Bu yalnız blr yarı dönüş İdi. Bunu mütaa-kıp tekrar yerde yatanın yanına gelerek onu uzun blr muayeneye tâbi tuttu. Bu muayenesi pek şüpheli İdi. Ayaklarının önünde yerde yatan İnsan-satırlarla, hislerimi İfadeye' nettar blr Türk kari! olarak da blr gayri tabiîlik hisseder! sevkeden müşahede budur. Kİ- tebriklerim! ve sevgilerimi su- gibi oluyordu. Bu dev hayvan,! tabın, Hiyıjt olduğu ehemmiyet- narım, le mütalâa ve tenkld edllmesl-
atış
bu yay doğru
lakları, gözlerine nazaran daha hassas olduğu İçin yayın sesini işltmlşti.
Kaburgalarına saplanan İkinci oktan kızan boğa, sesinin geldiği tarafa
koşmaya başladı. Yerlinin yattığı çayırlığın etrafında blr dolaştı. Burnunu havaya kaldırarak en ufak ses ve gürültüyü kaçırmak İstemiyordu. Benim ‘ zirvesinde oturduğum ağaçla, yerlinin yattığı yer arasında bir insan kokusu aldı. Blrdenblrel tekrar
gerek: ediyor. Vurulan boğa yerinden mini * kımıldamadı ve durdu, tekrar surette' tekrar böğürüyor ve sallanarak sırtına saplanan oku çıkarmağa uğraşıyordu.
Okıı, bir sinek gibi üstünden defetmek için çabalanıyordu. Bunun üzerine etrafına bakınarak yakınında bulunmasa muhtemel olan düşmanım arıyordu. Aradan korkunç bir kaç an geçti. Boğa uzaklaşmakta; olan sürünün arkasından bakıyordu. Acaba onu geri mi çağırmak İstiyordu? Birim yerli avcı bir daha ayağa kalktı, ikinci oku yayına yerleştirdikten sonra gerip fırlattı. Bu vuruşla boğa azmaya başlamıştı. Gayet keskin gören gözlerine rağmen çayır içinde saklanan İnsanı göremlyordu. Hattâ ku-l
iy«
tesir edinceye kadar epeyce vakit geçeceğini sanıyordum. Halbuki oklarda zehir yoktu, Yerliler bu iri hayvanları, bir iki okla pek güç öldürebilirlerdi. Hiç bîr oku 30 metreden daha İleri kuvvetlice atamazlardı. Eğer bLr avcı birinci oku attıktan sonra kalkıp kaçmaya teşebbüs etse, bu canavarlar kendisine pek kolay yetişebilirlerdi
Bu arada boğa tekrar mihaniki bir şekilde ve hassasiyetle
■MÜZİK
1685 - 1750
— İki yüzüncü ölüm yıldönümü münasebetiyle —
ni, bu hususu benden pek iyi yapacak kalemlerden bekleria ve beklemek de hakkımızdır.! Zira, müellif, bir müellif öla-j rak, çok esaslı bir mevzu hak-j kında tahkikatını, tetepbuatım: elinden gelen en büyük İhtimam ile bir yere toplamış bu- I lunuyor. Himmeti var olsun.!
:lr ve mln-hlslerlml İfadeye' nettar bir Türk kari!
muzdan beri sık sık duyduğu- beni en ziyade sevindiren ve şu Kendisine müteşekkil muz, fakat ne olduğuna adam .____________________
akıllı öğrenmeğe üşendlğlmlı bir iç meselemiz hakkında bize en zengin ışığı veren pro-
SARI DİVAN
Aşk ve macera romanı
Ymu: Valentin WlUiam3 Tercüme eden: Vfi-NÛ
Tefrika No. 61_
«Kendimi göstermek «sare-tânl bulamjyardum. içeriye girmesine imkân verdim. Ne yapa
oağımı henüz kendim de kati »eklide blimlyerek orada bekleyip dururken, bir kadın geldi.
«Bu kadını derhal tamdım. Güzeldi, zarifti, aşkın kanatla-rlyle sanki uçaraktan benim Ram on'umu arıyordu. Blr an tereddüt edip üst kata çıkan merdivenin Bofasmda benimle karşılaşmasını önlemiş oldum.
«Kapının arkasına gizlenmiştim Atölyenin İÇ,n| gözetliyordum. Carmen’le karşılaşınca Ra mordun yüzünde büyük blr saadet belirdi. Kocam, onu kolun dan tuttu... Ah. aman yârabbl, nasıl oldu da ben »ükûnumu muhafaza edebildim?
•Kendimi yokladım:
•Kinim kocama değildi, o ka-
dınaydı.
« O esnada gözüme, oracıkta duran, masanın üstünde blr han çer ilişti. Hançeri elime aldım. Ne maksatla olduğunu biliniyorum. 8lze yemin ederim kİ sebebini bilmiyordum. Blr an bıçak elimde öylece durdum. Ken di kendimden korkuyordum. Ra monun alçak sesle konuştuğunu İşittim, Yalvarıyordu, yalvarıyordu. Ve o kadın içini çekiyordu.
«Tekrar koridora çıktım, Orada beklemeğe başladım. Zira ko camia o kadın sevişirken nefsimin tahkir edilmesine, göz gö- i re daha fazla dayanamıyacak-tlm. Tahammül edilir şey değildi bu...
•Birdenbire ayak sesleri duydum. Carmen koşaraktan koridora çıktı... Hançer şuradaydı.
geçmemişti kİ boğanın bacakları artık onu ayakta tu-ı tamıyordu. Hayvan dizlerinin üstüne çöktü ve biraz sonra I tamamen sırtüstü yıkılarak' can verdi.
Yerli öldürdüğü boğayı yüzüyor
Yabancı gazeteleri okuyanlar aylardan beridir sık sık büyük besteci Johann Sebastian Bach' tan bahsedildiğini görmüşlerdir. Yalnız Almanların malı olmaktan çıkmış ve dünyayı kaplıyan büyük bir şöhret olmuş olan Bach’ın İki yüzüncü ölüm yıldönümünü anmak İçin bütün medeni dünyada aylardır devam e-dlp gelen hazırlıklar var. Üstadın eserleri çalınıp söyleniyor; azametli musiki yaratışları, iki yüzüncü ölüm yıldönümü günü olan bugün (28 temmuz 1Û50J de İcra edilmek üzere hazırlanıyordu. Her şeyde olduğu gibi mu yordu. Yalnız klavsen ve slkide de medeniyet dünyasının çalmaktaki üstadlığı övüüiyor-temposuna ayak uydurmak du. Sağlığında devam edip ge-mevkiindeyiz. Bunu takdir etml- len takdlrsizllk ölümünden son-yen bazı akordsuz seslerin va- ra mutlak bir nlsyan halini al-k!t vakit duyulmasına rağmen, di. Bugün musiki dünyasının «kervanın yürümekte olduğunu» hayran olduğu (Art de la Fu-açıklayan hareketler var: i gue = Fugue sanatı) adlı cserl-
tslanbul Radyosu Bach yıl- ni, Badı'in oğlu Emmanuel bas-dönıımüne gereken ehemmiyeti ' tırdığı vakit ancak otuz nüsha verdi, 28 mart 1950 günü büyük «atabilmişti. Büyük Bach’ır. adı bestecinin Do minör İki piyanomsam elli yıl anılmadı; eserler! konçertosunu güzel bir konser çalınmadı. Günün birinde ı şeklinde yayınladı. D nisan 1950 ((1789) Mozart Leipzigc uğramış-J günü yine İstanbul radyosunda ti. sabit - Thomas mektebindeki I Bach'ın bir orkestra süitini din-, blr merasimde hazır bnlumıyor-. ledlk. Bu konserleri İdare eden du, — Bach sallarca bu mektep-değerll müzisyen Cemal Reşitte hocalık etmiş, çile doldıır-Rey'Ln bu hususta gösterdiği muştu. — Bach’ın bir eseri cah-anlayış ve hassasiyet! takdir e- nırken Mozart hayretini şahadetiz. Bu arada büyük santkû-, mamış ve «Nihayet İşte yeni bir nn hayat ve eserinden bahseden şey dinliyorum: yeni bir şey öğ-: bir konuşma da — plâklarla e- 'renivorum.a diye bağırmıştı. Mo-serlerinden örnekler verilmek zarfın takdirî, musikişinasların I suretiyle — yine İstanbul rad-' dikkatini üstadın eseri üzerine
■ yosunda yer aldı. Bugün de şef, çekti. Daha sonraları, Mendel-) Cemal Reşld Rey İdaresindeki sshohn ve Schumann. o vakte I radyo senfonik orkestrası bu yıl kadar büyük bestecinin (CJaye-
■ dönümünü anmak İçin güzel cin bien tempere) adlı eserin-. bir Bach konseri yayınlayacak... J den başkasmı tanımayanlara I Şehrimizin musiki faaliyetin-' Bach’ın diğer eserlerini ve nüde mühim bir rol ojmıyan «Fi- susiyle kantatlarını tanıtmak l&rmonl Demeği, her ay çıkar- ' yolunda büyük gayretler sar-
' makta olduğu «FUârmoni Mec- ’ fettiier. Nihayet bundan tam ! muası» nuı temmuz sayısını yüz yıl önce (Bach Cemiyeti)
■ yalnız Bach’a tahsis etmek sure- kuruldu: ve bütün eserlerini tiyle dünya muslk! neşriyatına bastırıp tanıtmak suretiyle bu-
1 ayak uydurmuş bulunuyor. Bu yük bestecinin hâtırasına gere-hareketi takdirle karşılıyoruz. 1 ken saygıyı gösterdi.
Ankara radyosu da bu yıldö-1 Bugün Bach. en çok sevilen nümünü gereği gibi anmak İçin ve sevildiği İçin eserleri en çok İcap eden hazırlıkları tamamla- çalınan bir bestecidir. Fakat ' mış.. Memnuniyetle haber al-^ach’ı anlamak, diğer bir cok dik. Görülüyor kİ memleketimiz, besteciler! anlamaktan daha Bach’ın hâtırasını anmak İçin güçtür. Onu eseriyle anlamak kendi çapında bir musiki canlı- İÇta ona gönül bağlamak ve bu lığı göstermiş bulunuyor. Biz sevginin hıziyle, bize miras bide gazetemizin musiki köşesin- raktığı o azametli ses ve ahenk de bugün bu musiki dehâsını, âbidesinin üstüne eğilip dikkat yerimizin müsaadesi nispetinde ve sabırla tetkik etmek gerek. ' anacağız. | Büyük besteci Bach'ı ve eseri-
I Johann Sebastian Bach 21 ni blr ka« andığıma ou
etmek İmkânını bulmadığı bir çok eserleri, göz nurıı dökerek kopya eder; ve böylece el! altında bulundurmak yolunu bulurdu. Hayatının son günlerinde gözlerinin zayıflamasını hu devamlı ve çeşitli çalışmaların neticesi olduğuna atfedeni.t çoktur.
Bach en olgun ve azametli e-serlerinl yarattığı günlerde takdir edilmemişti. Besteleri, bugün adı sam unutulmuş olan ve Bach’ın yaşadığı günlerde el üstünde tutulan bestecilerin eserlerinden daha değersiz göriilü-org
gue = Fugue sanatı) adlı eserl-
mart ICTS tarihinde Almansa- >“>!■ Mlrrel bir m-
nm Elsenach taftasında ■hin-!’»' »(•">•* l»U»on«: -Böyle
yaya selmlstt. Bathhn ecdadı Wr «“r »>-
da mmlMşlntalı. Kendisinden '21 »anyor; lakat SI.- de onu tep-aonra gelen Bschlsr amamda' •(»*" s»"™ teı kedeeef la: ve da deseni nrilrisyenler yetts- onu öbürlerinden daha uzun ıa-man seveceğiz. Çünkü onun yoluna bütün bir ömür harcadık.»
Fikri çtÇEKOÇLÜ
Yeril avcı dört beş metre Fakat bunların hiçbirisi,
İleride yere yıkılan boğanın cl-1 Bach’ın dehâsına yaklaşamadı-
varında yalıyordu. Boğa sürüsü lar- Bach küçük yaşından beri de ortadan kaybolmuştu. Yeril.musikiye gönül kaptırmıştı. Bir birden ayağa kalkarak İyice (çok sazlan eşsiz bir ustalıkla gerildi, kollarım ve ayaklarını, çalardı. Keman, vlola ve klav-uğıışturdu ve vücudundan toz-1 sen çalmakta üstattı. Daha sonları silkellyerek, beline bağlı o- ralan onun org’takl vlrtüozlu-, _ lan bıçağı çözdü ve purmağlle ğu dillere destan olmuştu. Kü- ut okullarda sınıfların öirenel ederek çüklüğünden beri bestecilik sa- durumu hakkında önümüzdeki hafta münakaşalı bir toplantı
İlk okullarda sınıf durumları
İstanbul muallimler cemiyeti, paklaşan ders yılı münasebetile
_ —______D------- — jjıuı uıııyorau. t>ıı aev nayvan,. keskinliğini muayene —---------------- . .
I yerliyi uzun müddet kokladığı hemen İşine başladı. ı hasında kendisin! ciddi tetkik-
Fazıl1 Ahmet AYKAÇ ve nmğladığı halde, şu ufak (Arkası 7 nci sahlfede) lere vermişti. Para ile tedarik yapacaktır.
elimin altındaydı. Sapladım...
«Haykırmadı bile Fakat, bana dehşetle baktı. Ben! gördü. Bıçak hâlâ göğsünde saplı olarak kaçmağa başladı.
Lucia’nın dudakları ıstırapla kısılmıştı. Fakat, başı gururla dikildi, şimdi artık o benimdl. benim. Ben, onu büyük bir hassasiyetle kendime hasredecek-tlm.
Bu hikâyeyi anlattığı sırada, kadın, şaşılacak derecede göçmüştü. Nefes nefeseydl. Gözleri garip şekilde parlıyordu. Polisler, hâkimler, bütün İnsanlar ve cellâtlar ona ne yaparlarsa yapsınlar hepsi vız gelecekti, e-minim.
Manderton, sordu:
— Peki, sonra ne oldu?
— Atölyede bir ayak sesi duy dum. Bunun üzerine hakikatle karşı karşıya gelmiş oldum. Ellerimde kan vardı, çiniler üzerinde de kan vardı. Yaptığını bu işten sonra Ramon'la karşılaşanı azdım.
«Acele He merdivenden tekrar çıktım, sahanlıkta bekledim. Artık kimsenin kalmadığına ka naat getirdikten sonra evden fırladım.
Boulot, sordu:
— Bu vaziyete göre, Carmen Cranmore'un öldürüldüğüne da İr Ramon’un hiç blr suçu yok? Sonradan da onu kimin öldür düğünü öğrenemedi?
Lucla, hazin hazin cevap verdi:
— Benim Londrada bulunduğumu bilmiyordu zannediyorum. Fakat, Cnrmen'ln öldüğünü ve kaatllin arandığını gazete lerde okuyunca, kocamın endişe ye kapılacağını hesapladım. Sev dlği kadını öldürdüğüm İçin beni ele vereceğin] umardım. Buna rağmen onu kurtarmak üzere tertibat aldım. Vaktiyle Londrada yaşamıştım. Rosa der.en o hırsız yatağı kadınla hayli işlerimiz olmuştu. Bulunması mümkün olan her taralta ocu aradım, fakat bulamadım.
«Diğer hırsız yataklarını da blilrdim. Oralara da girdim, çık tınıAfücevher hırsızlığının, otel farelerinin borsası Ognone’nln yer attı meyhanesidir. Orada sevgilimin İzini araştırıp durdu ğunı sırada, blr akşam sizi gördüm. Başkası İle birlikte konuşuyordunuz.
«Molard çetesinden biri, bu
adamı meyhane mahzeninde görmüş. Bense Ramon’un eski arkadaşı olduğu için Plerre Molard ı tanıyordum. Beraber çalışmışlardı. Size daha dikkatli bakınca, kıyafet değiştirmiş blr polis olduğunu sezmekte gliçiük çekmedim,
Boulot, yerinden sıçradı.
Kadın, istihfafla devam etti:
— Elbette, canım— Sizin jan-rınız malûmdur. Derken efendim, yanınıza blr genç adam gelerek Levlne’in adresini mırıldandı. Burası, Ramon’un o-turduğu blr oteldi; hatırlayor-dunı. Derhal fırladım, ona haber vermek üzere koştum.
«Fakat kâfi vaktim yoktu.1 Siz, peşim sıra gelecektiniz. Kapıyı açtırmak, usulü dairesinde eve girmek İstesem, gayemde ı gecikmiş olacaktım. Ramon'ı ı blr tehlike işareti vermeği en münasip şekil saydım, vaktiyle de öyle yapardık. Bu. onun çetesinin (SOS! Tehlike varl Hemen kaç!) İşaretiydi. Polisim baskın verdiğine âlâmetti. Kocam, verdiğim İşaretin mânasını anladı ve sıvıştı. Fakat pek müteessİHm. onun hayatını, yine de kurtaramadım., ,
Kadın, yine göz yaşlarına boğuldu. Artık bu sefer nefsine hâkim olmak İçin de çabalama-yıp ağladı, ağladı.
Kâtip, Manderton'a, fikrini almak İster gibi, baktı. Düğmeye bastı. Üniformalı blr polis göründü. Kadın, onu görür görmez, arka tarafa doğru fırladı. Kollarını göğsünde çaprastladı. Blr an, öylece durdu. Sonra, ellerini, yalvarırcasına ileri u-zattı.
— Çok rica ederim, herşeyden evvel kocamın cesedini bana gösterin. Ne de olsa kocamdir. Cenaze İçin son. hazırlığını ben yapayım! — dedi.
Fakat, Manderton «olamaz!» mânasına başını salladı. Polis de, ağlayan, çırpınan kadım alıp götürdü.
XXIX DİTİŞ
Boulot, evsahiblnln söylediği «talih» sözünü tekrarlayarak:
— Evet, talih... — dedi; ve İnildedi: — Ah...
Bu «talih» sözünü tekrarlayı-şından, mukadderata pek’ büyük blr ehemmiyet verdiği anlaşılıyordu.
18(J5 tarihinde şlşoye konul-
muş nefis konyağından bir yudum daha içmek üzere kadehin! havaya kaldırdı. Harikulade konyak, billurun içinde lâtif şekilde pırıldıyordu. Ramon’un ölmesi ve karsının itiraf atta bulunması üzerine her şeyi artık hal Te faslolunmuş sayan George Londradan ayrılarak Boulot ile birlikte Sloane Cres-cent'a gitmişti: zira, bunların İkisi de Jlm Cranmore İle ressam arasında vukua gelecek çekişmeye İştirak arzusunu duymamışlardı. Fakat İkisinin de aklı fikri hâlâ Carmenln öldürülmesi hfidlseslndeydi.
Avukat George diyordu kİ:
— Zavallı yengem, nasıl oldu da böyle blr âkibete uğradı, bir türü havsalam almıyor! — diyordu. — O. doğrusu, çok iyi bir insandı, her türlü saadeti hak ediyordu. Namussuz ve hırsız blr herifin pençesin^ düşmesi pek Tecil Ondan kntl şekilde kurtulduğuna inanı vardı. Fakat Akıbet öyle değilmiş, Ne zamanın. ne de mesafelerin uzunluğu sayesinde yakayı, sıyırabildi! Meğer bir volkanın, kraterinde oturur gibi imiş. Volkan birden
(Arkası var)
Jfeminıez blr hata ?a- kurulunda (la gözden geçlrlle-|re haşlanmıştır. Icıûl anlıuulmaktadır.
|ne talik edilmiştir,
I
,8J0| nasıl nnimkiin olur’;
A“ sebze ve mey*anin Pera
— Bir Amerikan filosunun limanımın ziyareti nıünascbetlle —
Amerika, dünyanın en büyük denire! devletidir. İkinci Dünya harbinden evvel, küçük bir farkla da olsa. İngllte reden sonra gelen Amerika, haîb içinde, cihanı hayrette bırakan ve bilhassa astronomik rakamlar diye alay eden Hitler’i yaiııız hayret değil, dehşet içinde de bırakan, bir gayretle tarihin bir mislini görmediği büyük bir donanma vücuda getirdi. Harb' kayıplarını telâfi ettikten başka, İnglltereyi de geçerek Dünya birincisi oldu.
Amerika, bugün Ihtîvat filo-; lannı da seferber eder ve yeni İnşaatını da hızlandırırsa, top yekûn bütün denizci devletle -linkinden kemiyet ve keyfiyet, bakımından üstün bir armada çıkarabilir.
Amerikanın uçak gemileri üstünlüğü Zamanımız harblerinde uçak gemileri, donanmaların esas hat gemisi haline gelmiştir. Zırhlılar, kruvazörler bu uçak ganilerinin muhafızları olarak filoların kuruluşunda İkinci plâna geçmişlerdir. Amerikan mağa devam ettiği müddetçe donanmasında ikinci Dünya donanma ihtiyacı devam ede-harbî başlarken 7 uçak gemisi > çektir Bununla beraber donan-ve 15 zırhlı varken, bugün 16 zırhlıya karşı 112 uçak gemisi vardır. Bu 112 uçak gemisinden. refakat uçak gemilerini çıkarsak dahi, ağır ve hafif uçak gemisi olarak 3C gemi kalır. Yalnız ağır uçak gemilerini ele alırsak yine 16 zırhlıya karşı 22 ağır uçak gemisi vardır kî bunların üç tanesi de 45.000 tonluk devlerdir.
Şöyle başka bir mukayese daha yapabiliriz. Amerikan donanmasında zırhlılarla kruvazörlerin sayısı S5 olduğu halde uçak gemileri 112 tanedir. A-merikan donanmasındaki uçak gemileri, bütün Dünya kuvvetlerindeki uçak gemilerinin mecmuundan fazladır. İngiltereli in 25. Fransan ın 2. Avus-tralyanın 2, Ka nadanın 1, Hol-landanın 1, Sovyet Rusyanın. tezgâhta 1 olmak üzere diğer denize! devletlerin 32 uçak gemisi vardır.
Amerika uğursuz bir hüîyaya kapılmadı Bu noktaya böylece işaret ettikten sonra. Amerikanın deniz stratejisine gelelim. Bugünkü ve yarınki düşmanı Sovyet Rus-yanın. bir kıt'a. yan! kara devleti olması ve ikinci derecede bir donanmaya sahip bulunması dolsyrile. Amerikanın, büyük bir donanmaya İhtiyacı olmadığını sanmak, Amerikan deniz kuvvetleri Başkomutanı Amiral Fores* P. Sherman’m söylediği gibi »Uğursuz bir hülya» olur. Amerika bu uğursuz hülyaya kapılmamıştır. Sovyet Rusya-nın donanması, Amerikan armadasına karşı koyacak bir kudrette değilse de. Kızıl Çarlık. kendi husırsi coğrafi vaziyetine uygun bir deniz kuvvetine sahiptir ve büyük bir gayretle deniz hâkimiyetini, denizlerin üstünden değil, İçinden ekte etmek için muazzam bir denizaltı filosu yapmağa çalışmaktadır.
Geçen sonbaharda Pentagon meydan muharebesi adı verilen Amerikan denizcileri İle havacıları arasındaki sert tartışmadan sonra İstifa eden Amiral Denfeltrln yerine deniz kuvvetleri Başkomutanı olan Amiral Fores’ P. Sherman — ki iki defa Istan bula gelmiştir — A-merikanin barış zamanındaki denizcilik faaliyetlerini ve harb zamanındaki vazifelerinin ne olanağını Amerikan basınına fzah etmiştir. Eu İzahat, donan-masiie denizlere hâkim olmak hedefini takip cdeıı Amerikanın deniz stratejisini ve harb duktrbii.nl açıkça anlatmaktadır.
Yıldırım taarruzu 1
Amerikan bahriyesi. memleket müdafaasında kendisine , teveccüh eden vazifelerden başka, devletin diğer milletler- ı le yaptığı andırmalarla gi- ı dçtlği teahhütteri de göz önün- ı ® tutmak mecburiyetindedir: ; feu sebepte dünyanın her hangi ı bir tarafında, havadan indir- I meye ve denizden çıkarmaya mahsus birliklerin müşterek ı hareketler için kullanılmasını i (şimdiden düşünmesi gerektir. ! Bu gibi hareketler, tatbikatta I
Müdafaa plânının genişletilmesi müzakere ediliyor
kende fiatleri çok yüksek!
av
büyük sürat ister; y&nl hazırlanmada sürat, hedefe yaklaşmakta sürat, birliklerin ve malzemenin çıkarılmasında sürat ve bunların, hava hücumlarına karsı dağılıp yayılmasında sürat. Yani bir yıldırım taarruzu.
Filvaki. 1944 te yapılan çıkarmalardaki gibi birliklerin ve malzemenin büyük topluluklar halinde sahilde bulunmalarından İstikbalde vazgeçmek lâzımdır. Buna bilhassa atom bombası yüzünden lüzum vardır. Yarının harbinde, paraşütçülerle köprübaşı mevzileri tutmak. yahut da denizden ve havadan sızmalar yapmak gibi çarelere başvurulması icap edecektir.
Donanmaya daima ihtiyaç olacaktır
Uçaklar firkateynlerin yerini almış olmakla beraber, bugün dahi bir deniz kuvvetinin varlığı. dünkü kadar hayatî bir ehemmiyeti haizdir. İnsanlık, birikirlerinden Okyanuslarla aynlmış kıtalar üzerinde yaşa-
yapılan edinilen
ku-
Pazar yerlerinde inceleme
ma, tam bir fizik İnkılâp içindedir. Donanmanın denize alt idealleri ve esas düsturları hiç değişmeyecek ve bahriyenln yüksek ananeleri daima muhafaza edilecektir.
Harb gemileri İle bunların silâhlan, daimi bir inkılâp geçirmektedir. Ve silâhlanın değişmekte devam edeceği muhakkaktır. Teknik terakkilerin, deniz harbi sanatını ve donanmaların karakterini altüst e-deceğl de muhakkaktır.
Tasarruf hastalığı
Her harb sonrasmı bir tasarruf devresi takip eder. Ve bu tasarruf hastalığı içinde, donanmanın lüzumsuz olduğunu sanmağa kadar gidilir.
Birinci Dünya harbinden sonra Amerika, 7 venl zırhlısını. 4 yeni muharebe kruvazörünü hurdaya çıkardı ve ikinci Dünya harbi İçinde İse kimsenin hayalinden bile geçmeyen miktarlarda suüStü filoları ve çıkarma vasıtaları İnşa ve teçhiz ederek savaşa göndermek mecburiyetinde kaldı. Bugün, yarın ve mümkün olduğu kadar uzak bir istikbal İçin şunu tahmin etmek kabildir: Uçak, denizaltı. radyo İle idare edilen mermi ve büyük donanmaların sonunda getireceği İddia edilmekte olan atom bombası, savaş gemilerinin daha büyük ve daha seri bir inkişafına sebep olacak, bu suretle de bahrlye-nln tahsisat ihtiyacını arttıracaktır.
Esas muharebe gemisi artık zırhlı değildir
Amerikan bahriyesi 1939 -1945 harbini, mühim bir uçak gemileri flloslle bitirmiştir ve bu tip gemi, filoların esas muharebe gemisi olarak zırhlıla nn yeı-ine kaim olmuştur. Ar tık vaktile deniz muharebelerinin kırnlicesi olan zırhlı, şimdi uçaklara karşı bir desteklenir gemisi ve kıyılar önündeki savaşlar İçin seyyar bir batarya rolü oynamaktadır.
1945 te Amerika, faal bir vaziyette tutabileceğinden çok fazla gemi ve uçakla karşı karşıya kalmış ve muzaffer donanmasının büyük kısmım, itina ile konserve haline getirmiştir, Bu konserve filo, ne vaklte kadar bu halde kalabilir ve savaş kudret ve kabiliyetini muhafaza edebilir.
Teknik terakkilere ayak uydurmak lâzımdır
Zamanımız büyük teknik değişiklikler devresidir. Atom parçalanmış ve uçak ses duvarını aşmıştır. Diğer millî müdafaa kuvvetleri gibi bahriye de, İleriye doğru gitmeğe mecburdur; ya teknik terakkilerin seviyesini takip ve muhafaza edecek, yahut da teknik bakımından geri kalma yüzünden yavaş yavaş ölmeğe mahkum olacaktır. Müstakbel Amerikan balırlyeslni, eski dertlerin ışığı ve yarının İhtiyaçlarını gözö-nünde tutarak vücuda getirmek lâzımdır. Hiroşima. Nagazakl, Bikini ve Eniwetoklaki atom bombası infilâklarından ders
almak gerektir. Amerika. Sovyet Rnsyanın atom infilâkları mevzuunda gerçekleştirebildiği şeyleri ve uzaktan İdare edilen mermilerin ehemmiyetini gözden kaçırmamak zorundadır. Aynı zamanda son harbde, çok uzak mesafelerden bomba rd ima mardan
tecrübeleri de gözönünde bulundurarak böyle U2tın. menzilli bombardımanlar yapmak imkânını da kaçırmamalıdır.
Diişman denizaltı-larına karşı
Unutmamak lâzımdır ki her iki dünya harbinde, Amerika da, müttefikleri de düşman denizaltılar! yüzünden çok ağır kayıplara uğramışlardır. İkinci Dünya harbi biteli beri deniz-altıcılık tekniği İnkişaf etmiştir vp bu sahada yeni terakkilere de intizar etmek gerektir. Amerika, kendisini deniz hâkimiyetinden faydalanmaktan ve deniz yollarım kullanmaktan üçüncü defa menine çalışacak olan denizaltı harbini mağlûp etmek için tahliyesini her vasıta ile teçhiz etmelidir. Aynı samanda, düşman havacılığının da denizlerde nakliyat yapılmasını önlemek maksadile deniz üzerindeki müdahalelerini de menetmek gerektir.. Amerikanın denlzaltılara ve uçaklara karşı yapacağı çifte mücadele, düşman kuvvetlerinin kendi üslerinde Imahsuıa kadar Heri götürülmelidir.
Yeni çıkarma tekniği 1919 da uçağın inkişafı ile kıyı müdafaasının kesif bir surette kullanılması ve otomatik silâhlar yüzünden artık büyük ölçüde çıkarma hareketlerinin imkânsız olduğu sanılmıştı. Halbuki aynı nesiller, tarihin en büyük çıkarmalarına şahit oldular. Bütün yen! silâhlara rağmen, Amerikan bahriyesi, büyük orduları urak mesafelerden nakletmeğe ve düşman tarafından şiddetle müdafaa e-dilen kıyılara çıkarmakta mu-vartak oldu. Amerikan gemileri, muhtaç doğrudan ler.
Yarının başka bir şekilde, hem havadan indirme, hem denizden İhraç tarzında olacaktır. Ne olursa olsun Amerika kuvvet ve teknik lUbariie ilerlemekte devam etmelidir. Sağlam bir zemin ü-zerinde, sağlam bir tarzda 11er-ı lemeli. İstikbalde kuvvetli ol-, mağı ve bugün elde ettiği kudrette. fayda)» ne varsa, hepsini muhafaza etmeği bilmelidir.
Amiral Shemıan'in düşüncelerine gelecek yazımızda da devam edeceğiz.
çıkarma olduk) avı doğruya
çıkarma
harb birliklerini müddetçe, destektedl-
hareketleri.
A. D. D.
Londra 27‘ (AA.) — (Reuler): Kuzey Atlantik müdafaa plânının derhal ne şeklide genişletilebileceği hususunu
zey Atlantik paktına dahil Dışişleri Bakan, yardımcıları dün müzakere etmişlerdir.
12 devletin Dışişleri Bakan yardımcıları Amerikalı Charles Spofford'un başkanlığında yaptıkları ve 3 saat süren toplantıda, Atlantik paktına dahil memleketler tarafından evvelce tayin edilen müşterek savunma plânının süratle tatbiki hususunda görüş teatisinde bulunmuşlardır.
Toplantının sonunda Dış-; işleri bakan yardımcıları mutlak ketumiyeti muhafaza mişlerdir.
et-
Japonlar endişede
Hokkaido adasının halkı Rusların hareketlerinden şüpheleniyor
Tokyo 27 (A.A.) — Alp): Sov-yetler tarafından işgal edilen Sahalin adası ile Kuril takım adalarına en yakın, kuzeydeki Japon Hokka İde adası ahalisi arasında bir müddet-teııberı endişe hüküm sürmektedir.
Hemen hemen her gün adanın kuzey açıklarında «milliyeti meçhul» harb gemileri, denizal-tıları ve tayyareler müşahede edilmektedir.
Sahi) emniyeti ile vazifelendirilmiş Japon polisi endişenin gittikçe arttığını ve adanın kuzey sahili açıklarnıda Kore harblndenberi milliyeti meçhul 30 dan fazla geminin görüldüğünü kabul etmektedir.
Polis, ayni zamanda adanın kuzey kısmında oturanların 7 defa top atışları duyduklarım ve Hokkaido'yu Sahaliden ayıran denizden adanın kuzey batı ucunu 4 defa tarayan esraren-1 giz projektörleri de gördüklerini eöytenıcktecllr.
Diin de, sahil polisi milliyeti meçhul bir denizaltı ile yardımcı harb ganisinin ayni civarlarda müşahede edildiğini 1 bildirmiştir.
Atînaya giden Türk talebeleri
Atina 27 (A.A.l — (Atina ajansı): Buraya gelmiş bulunan Türk talebeleri dün meçhul asker abidesine bir çelenk koymuşlardır.
Türk talebeleri Atina üniversitesi ve teknik okulunun misafiri bulunmaktadırlar.
Rîta Hayvvorth ve A!i Han
Yazan : Cemaleddin Bildik ■
Bir pazar yerinde satıştan görünüş
Belediye halinde toptan kilosu 35, 80 ve 120 kuruşa satılan bamya pazar yerindeki satıcılarda 100-140 kuruştan satılı-! — Toptan 35 kuruştan satılan bamyalar nereye gidiyor? — Aksaray pazar yerinde bir tetkik ve fiatler arasında bir mukayese...
Rlta Hayworth ve Ali Han şu sırada Napoli körfezindeki Caprj adasında bulunuyorlar. Ali Hanın bacağı iyileşmiştir. Kan koca hususi yalları 1le seyahat ediyorlar. Yukarıda Rita ve Ali Han yatta görünüyorlar
Bundan bir, bir buçuk ay ev-
- vel gazetelere beyanatta bulu-
- nan Vali ve Belediye Başkanı
- Dr. Falıreddln Kerim Gökay şunları söylemişti:
«— Belediyenin iktisat işleri faaliyetini kâfi bulmamaktayım, Murakabe yeter derecede değildir. Fiat tahavvüileri ve sebepleri üzerinde incelemeler yapılarak bana mııkni malumat verilemiyor. Gıda maddeleri üzerindeki ııcuzlamalaı maddeler üzerine, bilhassa kanta tarifelerine memektedir, Plâj mevsiminde halk ması için taril I anması ve kontrol edilmesi lâzımdır. Binaenaleyh birinci de-, recede başta gelen hu belediye işlerinin yapılması için yeni lıir ( teşkilât yaptım. Bu teşkilât, merkezde teshil edilecek ve daha dinamik bir ruhla hareket etmek üzere bir vazife seferberliği yapılacaktır. İktisat işlerini . idareye müdür muavini Emin Ereri tâyin eltim. Teftiş kadro-, sundan Orhan da iktisat işlerinde çalışacaktır. Pazartesi gününden itibaren bu teşkilât sıkı ya yığınları üstünde 100. 140, , bir surette faaliyete geçecektir.»
Pazar yerlerinde vaziyet
Vali ve Belediye Başkanmın beyanatında bahsettiği mura-| kabe teşkilâtı »daha dinamik ' bir ruhla hareket etmek üzere faaliyete geçmiş olabilir. Fakat pazar yerlerindeki durumda ( halk lehine en ufak bir değişiklik olmamıştır. Murakabenin , zayıflığı karşısında sebze ve meyva flatleri anormal yüksekliğini muhafaza etmektedir.
Pazar yerlerini şöyle bir dolaşır, Belediye Hâl Müdürlüğünden aldığımız toptan flatlerle mukayesesini yapa yapa meyva ve sebzelerin perakende flatleri-nl gözden geçirecek olursak yine Vali ve Belediye Başkanmın söylediği gibi, bugün de «Belediyenin iktisat işleri üzerindeki faaliyetinin kâfi olmadığı» neticesine varırız...
Hfr halde bu durum Vali ve Breliye Başkanmın beyanatında açıkladığı gibi «fiat tahayyülleri ve sebepleri üzerinde incelemeler yapılarak kendisine muknl malûmat verilememesinden» Heri gelmektedir. Yoksa Prof. Fahreddln Kerim Gökay* ın seferber hale getirmek gayesinde olduğu murakabe İşleri bu derece zayıf ve gevşek bırakılamazdı.
Aksaray pazarında
Evvelâ Aksaray pazarındaki meyva ve sebzelerin perakende fiatlerlnl gözden geçirelim. İyice domateslerin üzerlerindeki etiketlerde 25, 40. 50 ve 60 kuruş yazılı... Bunlardan aşağı kalitede olanları ise 25 - 35 kuruş arasında satılıyor. Belediye Hâl Müdürlüğünden toptan Hallere göre 10. 25 ve 35 kuruştan satılmıştır. Hâlde en iyi domates kilosu 35 kuruştan muamele gördüğüne göre, pazarda kilosu 50 - 60 kuruş arasında satılan domates o domatestir. Fakat 35 kuruş toptan fiat nerede, 50 -60 kuruş perakende Hat nerede? Aradaki fahiş kâr nispeti karşısında flütlerin anormal bir yükseklik arzetmedlğl İddia olunabilir mil?
Bir de hâlin cm ucuz Hali o-lan 10 kuruşu ele alalım. Pazar yerinde 25 kuruştan aşağı domatese tesadüf edilemediğine göre, kâr nispetinin yüzde yüzü de geçtiği aşikârdır.
Patlıcan hâlde toptan 15, 25 ve 35 kuruştan satılmıştır. Pazarda ise 40, 50, 60 kuruştan daha aşağıya patlıcan yoktur.
Bamya flütlerindeki yükseklik ise daha fazladır. Hâlde 35, 80, 120 kuruştan baniye satıldığı halde, pazar yerindeki bam-
mamul lo-aksettiril-vc Razlno
aldığım domates
150 kuruşluk etiketler görülüyor. Diyelim ki hâlde toptan 120 kuruşa satılan bamyanın perakende 150 kuruştan satılmasında kâr nispeti çok değildir. Fakat 35 ve 80 kuruşa toptan satılan bamyaların 100 ve 140 kuruşa satılmasına ne buyurulur?
Hattâ kabak flatleri bile toptanlara nazaran çok yüksektir. Hâlde 25 - 30 kuruş arasında satılan kabaklar 40 - 50 kuruşluk etiketler taşımaktadır.
Kışın pazar yerlerin! dolaşan Vali ve Belediye Başkanmın «20 kuruştan daha yükseğe patates sattığınızı görmiyeceğlmn dediğini hatırlarsınız, O 2aman piyasada 20 kuruştan fazlaya patates satılmıyordu, şimdi ne hikmetse hâlde bile patates 20-22 kuruş arasında muamele görmekte: bu fiatler pazar yerlerindeki perakendeciler elinde 3(1 - 35 kuruşa kadar yükseliyor. Sebebini anlamağa çalıştım: «Bunlar taze patatestir» dediler. Yani Adapazarı ve civarında hani harıl patates istihsal edildiği şu mevsimde patates flatleri kış flatlerlnden daha yüksek!... Şimdi mevsl-mlnda 30 - 35 kuruştan perakende olarak aldığımız patatesi her tarafı kar kapladığı zaman 50 - 60 kuruşa mı yiyeceğiz?
Meyva fiatleri
YLne Aksaray pazar yerindeki perakende meyva fiatlerlnl, hâlin toptan Halleriyle karşılaştıralım: 70, 100. 150 kuruştan daha aşağıya şeftali yoktur. Fakat hâlde şeftali 28, 50 ve 90 kuruş olmak üzere 3 çeşit Hat üzerinden satılmıştır. Perakende flatleri 100 - 150 kuruş olan şeftalilerin hâlde en yüksek fiat olan 90 kuruşluk şeftaliler olduğunu bir an İçin kabul edelim. Ya 28 - 50 kuruş arasında toptan muamele gören şeftaliler nereye gidiyor, nerede, kaç kuruştan satılıyor.
Hâlde 25, 50 ve 60 kuruştan daha fazlaya kayısı satılmadığı halde, perakendecilerde 00 ve 100 kuruştan daha aşağıya kayısı yoktur. Hâlin en ucuz flatl olan 25 İlk kayısılar da pazarda 80 kuruşa satılıyor.
Üzüm de öyle... Hâlde 25 - 45 kuruştan satılmaktadır. Fakat satıcılarda üziîmün kilosu 70 -80 kuruştur.
Kavun, karpuz flatleri de bunlardan geri kalmıyor. Pazar yerlerinde 2,5 - 3 kiloluk karpuzlar 80 - 100 kuruştan a-şağı satılmıyor. Fakat hâlde 20-60 kuruştan muamele görmektedir. Hâlde 120 kuruştan da satılmış karpuzlar vardır. Fakat bunlar pazacılara düşmemekte, ancak Beyoğlunun manavları tarafından mübayaa e-
dilmekte ve tanesi 170 - 18û kuı ruştan aşağıya verilmemektedir.
O güne ait toptan satış Halterin! Hâl Müdürlüğünden alarak bir de diğer pazar yerlerini dolaşır. aradaki farkları belirtmeğe çalışırım. Bu suretle, piyasadaki fiat tahavvüllerlndcn alâ kadarları haberdar ederek faydalı olursam ne mutlu bana.
Cenıaieddin BİLDİK
Marşa! yardımı etrafında bir toplantı
Ankara 28 lAkaşm) — Marşa! yardım plânı gereğince yapıl makta olan mübayaa ve yardım ile ilgili işlerin revizyonunu yupnıka üzere dûn saat 9.30 da Delvet Bakanlığında bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda diğer Bakanlar da hazır bulunmuşlardır. Ulaştırma Bakanı Tevfik İlerinin başkanlığında. Devlet Denizyolları genel müdür vekili İrfan Kuraıier ve Denizyolları genel müdürü Cemil Parman, Marşa! yardımından deniz nakliyatımız için İstenilen yardım miktarı hak-kmdakl raporlarını Devlet, Bakanlığına vermişlerdir.
Bir vapur battı, yolcuları kurtarıldı
Roma 27 (AF) — Ticareti Bahriye Bakanlığı tarafından dün bildirildiğine göre, İtalyan şilebi «Diana», Somali sahilleri açıklarında, kayalara çarparak batmış olan Fransız teknesi «Do-ha>da bulunan 548 yolcuyu sağ ve salim olarak toplamış vc kurtarmıştır.
AKŞAM
Abone bedeli
l«l(>
Stnclüt
m aylık
3 «ylıjt
I oylık
Adr» tcMIlı ki» *11» wr«*sıuw pul gOnaerllmuıtcur AKB utuoir-ao adres aeflIjurllmcz
rclvlonlnrımıi’ Basmıınamı aıSfi; ıl razı tsicr» züîtıs — lıtar»
Muauı anın
zeşır ve şartlaşmalarını görmek ve imztuamak IÇin de bözu i urauiiMi şuruai ınuı içleri muuıu'iegutıaen ogrenmne-»fl "“*•-W"- II 20 » çarşamba » W,80 vpera ve |tuı
geçen Müdürlüğe başvurmaları. (10212) M). (10173) J 1 31 • Perşembe • 8,30 TiyaUo
İ.1V1
| KİRALIK KAT — BnkırkOyde İstasyona bir dakika nıcsatcdo balnço İçinde geniş hol. 11c büyük oda. hamilin ve mutlaklan. mürekkep her tunu konforu haiz müstakil bir kal kiralıktır. Adres: Bakırköy Zeytinlik mahallesi, Halkçı Sokağı 1.1 No. içindekilere müracaat. 300 — s
SATILIK ARSA — Küçük Latııjada kösede, bosunlar arasında, tramvay caddesinde 305 M2 Fiat ehven. Müracaat: Telefon: woo 345-5
ALMANCA KONUŞAN BİR AİLE — Bir odayı kiraya vermektedir. Beyoğlu Kumbaracı yokuşu Camcı Feyzi sokak No, 27/2. 34*
ACELE SATILIK EV — içerenköy asfalt üzerinde 5 odn İki sofa 350 Mî bahçe kuyusu ahırı ve »limanlığı-Elektriği mevcut haııo satılıktır. Müracaat: içerenköy Cami sokak No, ı)3. Kimli Blmncı'yn, 9*1
SATILIK KAGİR ev — Kuzgun-eulcta Boğaza hâkim eezaııe arkasında Tiltsü sokafiıııdtı 1 numaralı İki daireli boş teslim. Perşembe, pazar belek* kadar müracaat. 337
ACELE SATILIK KÜÇÜK APARTI-MAN — iyi gelirli ursun flnlll bir katı boş. Pangaltı Feriköy Avukat caddesi Şahmerdan sokak 20.
329 - i
ACELE SATILIK EV - Sultanahmet civarında Dlzdariyede ♦ kat. 12 oda. bahçeli, havuzlu, elektrik, ter-kos. havagazı, ve fevkalade nezareti olan ev satılıktır. 24732 No. telefon.
309 -11
BAKIRKÖYDE SATILIK — İâÜU-yona bej dakik», beş odalı, hol. banyo. mutfak, veranda, bir dönüm bahçe, kârglr blııa. bos teslim. Zuhurat Baba 22, 393 — 4
YAZIHANE ARANIYOR — İstanbul tarafında 1 ■ 2 odalı yazıhanesi olup devretmek Istlycnlerln İstanbul P.K. 99. Mektupla bildirmeleri.
389 — 1
BOSTANCIDA — İçerenköy caddesinde trene 3 dakika fevkalâde manzaralı İki katlı kârglr bina 1300 M2 acele satılıktır. Müracaat: Aynı cad 28/1. Tel' 25737 392 — 1
I SATILIK KÖŞK — Kodıköyünde. İlci dönüm çamlı, çiçekli, meyveli b.ılıçe içinde, denize ve tramvaya yakın. İçi. dışı boyalı. 10 oda. * müstakil daireli, konforlu. Ilall ehvon Bos tealim. Saat l’l - 17 arasında 2256® ya telefonla. 36B - l
KİREMİT. TUĞLA VE ATEŞ TUĞLA FABRİKASI — Ortaklığın bitmesinden. istanbuldn elyevm faal bir kiremit, tuğla. ateş tuğla fabrikası fllfit ve edevatlyle devren satılıktır. Hami Topçular No. 103 Tel 9 a kadar ve öğle 29707 ye. 358 — 1
KELEPİR ARSA SATIŞ! — Kadıköy Fener yolu SelBmlçejme karşutn-dnki arsa satılıktır. Kadıköy Merkez Eczahanesi sahibi bay Namık'a her gün müracaat edilmesi. 359 — ı
KELEPİR BAKIR SIĞAMA ATÖLYESİ — 4 Tezgâhlı ve bllümum kalıp ve malzemeleri İle devren acele satılıktır. Atölye geniş olup ayrıca başka ij da yapmaya elverişlidir. Mü-racaat: Telefon 20081. 390 — 3
ACELE SATILIK HANE — Ccdlk-paşa. Hattat sokak No. 29. Ehven 11-atlcdtr. Dört kattır, iki katı, altı o-dası bos teslim. Ev »alılbl bayan Madelel’e müracaat. 360 — 1
SATILIK BOŞ TESLİM YALI — Küçükyalıda tam lArglr üç oda elektrik. kuyu, bahçe, rıhtım. İskele, pllj. deniz, bol güne). Telefon: «3269.
ML - I
KİRALIK FABRİKA — Komple İpekli dokuma fabrikan, ayrıç» apreli boyahane. Beyoğlu Hamalbaşı Kur-delâ Sok, Yenldünya aparlımnn 1/7 yo
382 — J
ntıııııııııııuıııııı..
İLAN
M.S.B. Kara Kuvvetleri Komutanlığından
1 — 1950 - 1951 öğrenim yılı için aşağıda İsimleri ve bulundukları yerler yazılı olan As. Okullara öğrenci alınmasına 25 Mayıs 950 den İtibaren bağlanacaktır. Bu müracaatlara As. Liselerle Muzika. Meslek ve Od Erbaş Hzl. Orta okulları İçin 15 Eylûl'de, ve Musiki Gd. Erbaş Hzl. orta okulu İçin de 20 A-gust08 950 de son verilecektir.
2 - Okulların muhtelif sınıflarını (Musiki Gd. Erbaş Hzl. orta okulunun yalnı 1 ci sınıfına) Milli Eğitim Bakanlığı Lise ve Orta okullarına denk sınıflardan diplomalı veya lastik-namell öğrenci alınacaktır.
3 — Alınacakların Türk vatandaşı olmaları yapılacak muayenede sağlam çıkmaları ve kayıt kabul şartlarını taşımaları lâzımdır.
4 — öğrenimini bırakanlar, bulundukları sınıfların imtihanlarında başarı gösteremlyeııjer okullara alınmayacaklardır. (Od. Hzl. orta okullarına 2 yıl öğrenimi bırakanlar alınabilirler) yaşlarını tashih etttrenlerin tashihten evvelki yaşlan esas tutulur. Bütünlemeye kalanlar kendi okullarında bu imtihanları başarı İle verdikleri takdirde alınabilirler.
5 — Bu şartlan taşıyan İstekliler bulundukları yerlerin As. B terine ve ayni zamanda girecekleri okulların müdürlüklerine birer dilekçe ile baş vuracaklar ve okula gönderecekleri nüfus kâğıdı örneklerlle 3 adet vesika fotoğrafı ekllyeceklerdir
Okulların bulundukları yerlerde istekliler doğruca okul müdürlüklerine müracaat ederler. (2314 — 0003)
Okullar:
tslanbulda: Kuleli As. Lisesi.
Bursada: Bursa As, Lisesi,
Ankaradai Muzika meslek ve musiki Gd. Erb. Hzl. orta okulu.
Merdfonda: 1, ve II. Gd. Erb. Hzl. Orta okulu.
BEYOĞLU — tstlklâl caddesinde, çok müsait şartlarla kiralık muayenehane. yazıhnne, fotoğrafçı, terziler İçin telefonlu 3 oda., I salon. Buntaı Nakliyat Şt.de Münih'e müracaat.
365 —
MÜSAİT ŞERAİTLE KİRALIK YA-
LI — Bllyükdere İskele Cad. No.
196 - 198. 371—1
SATILIK EV — Tegviktyentn en İyi yerinde, denize nazır. Tavassut kabul olunmaz. 12 den id ya kadar 62984 numaraya telefonla müracaat.
3TJ - 1
PANGALTIDA SATILIK KÂRGİR EV — 5 oda elektrik havagazı terkos. Boj teslim. Müracaat: Ordu Evi kargısında bakkal Stelyoya. Mutavassıt kabul edilmez. 314
SATILIK UCUZ ARSALAR - Kocama 5tafapa$ada terken, elektrik ve vesaite çok yakın müfrez birer ovlllc arsalar acele satılıktır. Sirkeci Üçdl-rekll ksn No. 10. Müracaat: Her gün saat 14-18. telefon: 23665. 164 — 9
KİRALIK APARTIMAN - Kadıköy Mühürdar Cad. No. 63. allı oda. denize nazır havadar muşambalı, konforlu. Tel: 60218. 331 — 3
ACELE SATILIK APARTIMAN — L3lelida Azimkar sokağında 30/1 No.lu bahçeli deniz» nazır her konforu havi 4 katlı apnrtıman boş teslim maktu an •M.000 liraya acele satılıktır. Fazla malûmat için adrese veya 23638 tele müracaat. 351
acele satilik — Fatih Karamuk sokak bakkalın kargısında, köşe boamda küçük avlle 11 metro cepheli ars«. Kadıköy Rıhtım raddesi Reşit EL sokak Tütüncü Hüseyin'e.
KİRALIK EV — N|şj>ntoşıpın en gerelti mevkiinde. Güzel-bahçede Uç odalı bir ev kiralıktır, Nigaııtaşmda Hjki Emin efendi sokağında 49 numaraya müracaat edilmesi. Telefon: 83330. — 3 BATİLİK ARSA — Bostancı, asfalta yakın 5-12 m2 (metrekare | arsa satılıktır. Her gün Beşiktaşta Köylçl Altınla» sokak No. 10 da Belıico Erire mttfacoat. 4M — a
OKAZİYON OLARAK — Tnnınmıj bir parfümeri mağaza vo firması etiketleriyle beraber devredilecektir Müracaat Beyoğlu Tünel Pasa) 19. 432 —
KİRALIK MÖBLELİ EV — 9 oda. banyo, mutfak, balkan, tarara vo bahçeli, İki katlı, muşamba döşeli, möbleli müstakil bir ev kiralıktır Adres: Nişantaşı - Hacı Emindendi sokağı 1/3 her gün MM 19 - 20 ye kadar görülebilir. 340
PİYASANIN İŞLEK YERİNDE — Beher katı 135 metre kare betonarme 1 katlı bina demirhane fabrika matbaa büro depoya elverlfll binanın lamamı veya kot olarak kiralıktır. BeyoTit Bokırcılar Mühürdar Emlnpa-sa sokak A1İ Diler. 430 —3
KADIKÖYÜN EN YAKIN YERİNDE — Tam konforlu köşk fenni ahırlar. üzüm bağı, binlerce meyva ağacı moiörlü kuyularnöksansıs büyük bir revirle imar cdllmif çlflık satılıktır Bedelinin tediyesinde kolaylık gösterilecektir 42390 ya telefon. 343 — 2
OSMANBEY — Rumeli caddesinde 20 No ,1ı dört katlı kflrglr ev pazar-lılcaır. *5.900 liraya BatllUttır. Mutavassıt kabul edilmez. Milraeoat: Telefon 20433 . 424 — 1
TAHTAKALE — Şehdlavut hanı No. 51/1 plâstik Bİclyem satılıktır. Faal variyetle devren bir senelik kiramda verilmiştir- Müracaat aynı yere. 460
ERENKÖY — Tramvay durağirtda, usfalt üzerinde va deniz kenaruıda da salılU bulunan çamiıkiı kOsk ve arsalar satılıktır. Mutavassıt kabul edilmez. Müracaat: Telefon 20433. 423 — 2
BEYOĞLUNDA - Acele satılık büyük npartımaıı. 10 daireli lk| dükkan Venlköydo sinemanın yanında İlci dükkân arkası limonluk. Müracaat Deltan Galata Aslkuzazlone han. Tel; 60528. 335
GÖZTEPE İLE CADDEBOSTAN A-BASINDA — Asfaltta, tramvay yolunda 2900 metre arsa metresi İS liradan satılıktır. Mutavassıt kabul edilmez. Müracaat: Telefon: 20433. 426 — 3
BOĞAZİÇ1NDE — Ycnlköyde büyük çlfllk etrafı duvor İçinde köşk fevkalâde manzara acele satılıktır Beyoğlu Hamolbaşıda satılık büyük anut. Müracaatı Deleon Galata Ası-kuraziono ha a. Tel. 80528. 334
SATILIK KARGIR EV — 3 oda. hol. halice, banyo, bütün konfor. Kadıköy. Acıbadem. 4 yol ağzı otobüs durağı. Saraıynıdı Sok. 21/8. 421 — 2
SATILIK EV _ Bayczit Tiyatro caddesinde 307 metre kare üzerinde cadde üstünde ııy ev satılıktır. Ba-yezit Yeniçeriler caddesi lOB/t numaralı tÖtUııcU dükkânında Vnrsnğ'a müracaat. 333
fen ER yolun DA — Tren istasyonuna yüz metre mesafede emsalsiz manzaralı havadar acele satılık bir dönüm araş Müracaat Rüştiye sokak No. D Kızıl toprak. 419 —
ACELE SATILIK DÜKKÂN - Car-gıkapı Sepetçi hanı yanında odası bulunan 21 numaralı dükkön ncele «altlıktır- 12 - 14 ve 10 - 21 arası «2353 numaraya müracaat 388—6 KIZILTOPRAKTA — Asfaltta sâ-hlla yüz tramvaya elli metre mesafede Ikl kntlı tam konforlu çok uygun CLate apartıman müracaat Krztl-toprnkta berber Ali'ye. 418 —
MAKTUAN 8.000 LİRAYA SATILIK KârgIh EV — 3 oda. elektrik, ter-koalu. Kuzguncuk tendi ye Hamam sokak 3«, Müracaat: Çargıkopı Gcnçcr lıan 24. 374 — 1 MOBİLYELt KİRALIK İKİ ODA — Lüzumunda mutfak takımı, aileye, anne kaa. tercihan verilir. Her gün: Radyoevi krşısında Çayır sokak No. 84 e. 416 — 1
SATILIK RADYO ATÖLYESİ — Tam tgçhlzfiUl, piyasanın Ijlek yerinde iyi kazançlı ele geçmez fırsat, Müracaat: Tahtnkale Cedit han 21, 373 - l ARSA FİATİNE 19.000 LİRAYA — Satılık boa teslim t«. Denize nazır monzarali terkoa elektrikli 10 odalı. Beyazıt Sofl.-iH.-iga Kfllipslnan sokak 23 içindekilere. 415 — 2
KİRALIK ODA — Atiliye va ikamete elveriglt kiralık eda Beyoğlu Mcırutlyct caddesi No. 39 Ankara kahvehanesine müracaat 375 — 1 ACELE SATILIK ARSA — Taksim. Fcrldiye cad.. Çaylak Sok, 101 No. 11 57,5 m2 çok ehven flatle. Müracaat: 10 - 13 arası telefon 22839. 413 — 2
EHVEN SATILIK KÂRGİR EV -Kalyoncukuliuk Beyaz Yasemin sokak No. 6. ikişer odalı iki müstakil kat. Tünel Metrohan yanında kahveci Tahsin'e müracaat. 377 —2
SUADİYENİN MERKEZİNDE ACELE EHVEN SATILIK KÖŞK — Ec-zahanenfn sokağında tramvay görür İki daireli, terkos. elektrik, havagazı. 10 sene vergiden muaf. 35000 liraya. 12000 ıtra İpotekli Mutavassıt kabul etmez. Şagkınbnkkalda Bayt Bakkaliye Ferit Bey# müracaat. 409 —
ARSA MÜBADELESİ — Ankarnnın en kıymetli mevkU olan Kavaklıdo-rede yeni Meclis karsısında önü katiyen kapat ılmıyacok tarzda asfalta bakan «00 metrekarelik bir arsa Boğazda Bebekten Büyükdereyc kadar yalı yahut denize hflklm bir arsa İle mübadele edilecektir. Arzuluların Beyazıt Mithat Paja caddesi Dcıılz Fa-las 3 No- ya sabahları müracaatları. 381 — t
DEVREDİLECEK AVUKAT YAZIHANESİ — Telefon yazı makinesi mo-büyeslle Uç oda GMatada bir avukat yazıhanesi devredilecektir. Taliplerin Galata Yeni han No. 19 a müracaatları. Telefon: 42291. W7 — 2
BOSTANCI — içerenköy asfaltında 12 parça müfrez arsa toplan veya parça pnrç satılıktır. Müracaat Galata Yeni hail 19. Telefon: 42291. *06 — 2
TAKSİMDE — Abdülhakhâmit caddesinde Pamuk Palas opartımanımn bir dairesi bog olarak va altındaki dükkânlar satılıktır. İsteklilerin mezkûr «partımanm kapıcısına müracaat etmeleri. 383
BOŞ TESLİM SATILIK KÂGİR EV — Arnavut köy Abdülhak Molla sokak 26. Altı oda. bahçe, iskele ve tramvaya Ikl dakika. Görmek için aynı 'sokakta 20 numaralı eve müracaat. Görüjmek İçin Tl. 83519. Tavassut kabul edilmez. llî — 1
ACELE SATILIK APARTIMAN — iki daireli üçer odalı bir kol bog tealim 12500. 4.00 İpotekli Beşik tag tramvay caddesi 59 Yavuz Harman. 384 — 1
kelepİr — Bogaalçlnde. senede yalnız meyvalarından 2000 Hra varidat getiren, büyük arazili, akar sulu, evi olan, hayvan beslemeğe d» elverişli mahal ncele ehven Clalle satılıktır. Saat 14 ten sonra Tnhtakale Selâmet han 15 No. sahibine müracaat. 347 — 1
PANOALTIDA ACELE SATILIK KÂRKİR EV — 3 kat, 9 oda. Blrlnel kat müstakil, üst katlar 4 oda bog tealim. Bahçe, elektrik, lerkoa, ha-vagazt. Pangaltı BaruUıana caddeil 24 numara İçindekilere her gün müracaat. 387 — 2
bCTYÜKADADA SATILIK YALI — Nizam ciheti, donlz kenarında eski Afyon milletvekili müteveffa Berç Türker'ln meahUr kögkü müsait fi-ntle satılıktır. 88 .. *0 numaraya telefon edilmesi. 224 — 1 SATILIK EV — Aksaray poslaha-nesi kargısında kapalı tramvay durağı arkasında Ceyüu sokakta 10 numaralı gayet kullanışlı beş odalı ev bog teslim satılıktır. Almak Isliyenle-rln Lâleli Fcthibcy caddesi Taş han karşısında 24 No. lı Rparttmanuı 3 üncü katına müracaatları 408 — 2
EMİRGÂN MERAKLILARINA SATILIK ARSALAR — Deniz görür imar plânına uygundur. Müracaat: Eski muhtar bay Muhlddln berber boy Hasım. 208 - B
KtHALIK DEPO — Kuruçeşmede tramvay caddesinde 44 m, rıhtunlı 160 mİ kapalı vo 1300 m2 düz Hhnşı bulunsa depo mahalli kiralıktır. Pasla kutusu Beyoğlu 2015 No. ya müracaat. 391 —
ACELE SATILIK APARTIMAN — Kadıköy Yeldeğlrmcnl DUı sokak No. 31. Yeni bitmiş üç katlı apartı-man aylık geliri 238 Ura tam konforlu. B.000 Hra İpotekli Osman Üncr Kadıköydt Keresteci. Tel: 60587. 378 —I
KİRALIK MÖBLE APARTIMAN — Taksim meydanında beg odalı, kaloriferli. möblo, telefonlu bir daire I(1-
KİRALIK YAZIHANE — Bir. İM ve üç odalı Içlço ve 250 metrelik bir salon. Müracaat Galata Veli Alem- ralıktır. Ziyaret İçin 8143* e telefon rica. 368 —
dar hanında 318 Eumnraya, 763 — J* BEYOÖLUNUN — Merkez bir yerinde mobilyalı bir odu var. Tek bir erkek İçin kiralıktır. Akşamda «Oda» rumuzuna. 435 — 1
ACELE SATILIK APARTIMAN — Kadıköyde iskele ve çarşıya iki dakika deniz görür bahçeli ve konforlu üç daireli apartıman acele satılıktır. Telefon 60002 müracaat. 276 — a
KİRALIK DEPO — Galatamn en işlek bir yerinde büyük fcŞrgü- depo kiralıktır. Galata. Nur lıan No. 13. Her gün saat 11-15. Telefon 43Î63. 389 — B
KİRALIK APARTIMAN KATI — Kadıköydo, Halkevi arkasında - Ca-vlzllk, Emin Bey sokağı No. 20 - bahçe İçindeki bir apartımamn ilç oda. bir hol, mutfak ve hamamdan müteşekkil; geniş balkonlu, sayfiye aratın lyacak kadar havadar ve ferah dairesi kiralıktır. Gezmek İçin İçin-dakllcre müracâat. SL25 — 34
FIRSAT VİLLA — Küçükyalı 1de-altepade denize nazır asfâltte Ucuz naıihkitr. Bir dönüm yetişmiş bahçe, su v* elektrik. Müracaat: Taka Ilıyan kurşun Su ter azı sokak No. 11 veya Galata, Ünyon han 3 cl kat 24 Tel: 43UT. 308 —
KİRALIK EV — Mecldlyeköyü Ztn-Cİrİlkuyuda yeni altı odnlt, bahçeli, konforludur. Merkez Bankasında Muammer Eplrden. Telefon 44860.
«8 —
SATILIK — Aksaray tramvay caddesi 35 No, İt tuhafiye mağauulyle Lüks Parfümeri askerlik dolayısıyla devren satılıktır. Müracaat aynı yerde 437 —
AR8A — Küçükyalıda İstasyon ve otobüse 5-10 dakika mesafede yeni açılacak İstanbul - Ankara asfaltı güzergâhında manzaralı arsalar satılıyor. Müracnot Galata Ünyon han No. 24. 442 —S
ACELE SATILIK EV — Aksaray Muralpaşa mahallesi SlHÜklÜ cadde-sİ 23, Bey odn ÜÇ hol 231 metre bahçe. su elektrik boj teslim ahşap ev satılıktır. Dlvanyolu Blllrenılâk No. 9 Bay Celâl'c telefon 21807.
141 —
KİRALIK - SATILIK EV — Vefa caddesi Dlvanefcndl sokak T. Üç katlıdır. Kârglrdlr Merkezidir. Elektrikli. ierkotlııdur. Vehbi Güzel; Meyve HMlnde 5. Telefon: 23314.
318 —
5 MÜThrilRnİK
GAZİNÖ^A ORTAK ARANIYOR — Haydarpaşa Ibrahlmag» Koşuyo|ıl 118/2 asfaltla Çnmlıbelda Alla Balı-çesl dans yeriyle, takımlarıyla çalışacak ortağın bitişiğindeki eve müracaatı. 3og _
LİSE VE ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNE — İmtihanlara gireceklere Ce-blr • Geometri - Fizik - Kimya dersleri hususi verilip garantili surette muvaffakiyet lemln edilir. Müracaat: Mektupla Akşamda (Y Ders»
FRANSIZCA ÖĞRETMENİ — Bir bay mektep öğrencilerine ve lisan öğrenmek tstiyen büyüklere ehven ücretle ve kolaylıkla Fransızca öğretir. Beyoğlu P.K. 2380. 4 W — S
MEKTUPLARINIZI ALD1RENİZI Gazetemiz idaresini adres olaraB «ûstermis olan karilerimizden KL — Fazilet — Namların» g(H«D tnaktaplan ida-rahanvmlzdaD aldırmaları rica
Sümerbank Alım ve Sstım rrüessesesinden
Havzadan Bankamızın tslanbulda ve Marmara sahillerinde bulunan tabrlkalarlle Samsun, Mersin ve icabında İzmir limanlarına bir sene müddette yapılacak ortalama 117000 ton maden kömürü ile bin beş yüz ton mutlarındaki kok kömürünün (bu miktarlar icabına göre artıp eksilebilir) nakliyat işi eksiltmeye konulmuştur.
Bu iş için hazırlanmış olan şartname (aktolunacak mukavele taslağı) müessesemizln nakliyat servisinden ücretsiz alınabilir.
Eksiltmeye İştirak edecek firmaların bizatihi yeter tonajda vasıta sahibi olması ve şimdiye kadar bu kab’ıl taahhüt işlerine girmiş bulunması şarttır.
Teklif verecek firmalar şartnameyi (mukavele taslağını) görüp okumuş ve metnini aynen kabul etmiş ve tekliflerini bu şartlar dairesinde yapmış addolunurlar.
Teklif verecek firmaların 4 87950 Cuma günü saat 17 ye kadar kapalı ve mühürlü zarf İçinde tekliflerini nakliyat servisimize tevdi etmeleri ve teklıl vermeden önce de on bin liralık muvakkat teminat, akçesini müessesemlz veznesine yatırmaları lâzımdır.
Müessesemlz ihaleyi yapıp yapmamakta veya yapılacak tekinlerin mahiyetine ve sağlanacak faydaların nlsbet ve miktarına göre İhaleyi parçalara bölerek yapmakta serbesttir.
Taşıma işleri üzerlerinde kalan talipler mukavelenin aklinden evvel bu İşten vazgeçerlerse muvakkat teminatları protesto çekilmesine ve hüküm alınmasına hacet kalmaksızın müessesemizce derhal irat kaydolunur. (9901)
Devlet Denizyoları Ve Limanları işletme Genel Müdürlüğünden:
1 — Galata 21 No. h anbard dahilindeki İlâve kat merdiven boşluklarına yaptırılacak iki adet asansör İçin aşağıdaki şartlarla teklif alınacaktır:
a) Asansörlerin kaldırma gücü 1,50 İlâ 2 ton’dur.
b) Kuvvet muharrike anbar dahilinde mevcut şehir elektrik cereyanıdır.
c) Bilcümle tesisat Bayındırlık Bakanlığı Asansör talimatnamesine uygun olacaktır.
d) Tekliflerde lüzumlu bilcümle teknik malûmat bulunacak ve tlat, tesis, müddeti sarih olarak belirtilecektir.
2 — Teklifler 4 Ağustos 1950 cuma günü saat 12 ye kadar Fermenecilerde Devlet Denizyolları yapı Şubesine verilmlf bulunacaktır. Bundan sonra verilen teklifler nazarı itibara alınmaz.
3 — Alınan teklifler 4 Ağustos 1050 tarihinden İtibaren azami bir hafta İçinde idarece tetkik edilerek netice İlgililere yazı İle bildirilecektir. İdarece bu cevap geciktiği takdirde» teklif sahipleri tekliflerinden vaz geçebilirler.
4 — İdare teklifleri nazarı İtibara alıp almamakta, diledi-
ğine İhalede yeniden eksiltme açmakta ve ihaleyi yapıp yapmamakta tamamen serbesttir. (9989)
Malzeme Satışı
Sümerbank Adana Pamuk Sanayii Müessesesi Müdürlüğünden
1 — Müesses em İzde mevcut muhtelit malzeme 3 Ağustoe Perşembe günü saat 15 te müessesemiz müdüriyet binasında açık arttırma ile satılacaktır.
2 — Malzemelerin cins, miktar ve teminat tutarları şartnamede yazılıdır.
3 — İsteklilerin teminatlarını ihale saatinden bir saat evveline kadar müessesemiz veznesine yatırmaları.
4 — Şartnameyi İstanbulda Alım ve Satım Müessesesindo, Ankarada Sümerbank satış mağazasında ve müessesemiz ticaret servisinde görebilirler.
5 — Müessesemiz İhaleyi yapıp yapmamakta serbesttir,
(9793)
Beyoğlu Kaymakamlığından
Şehir ve kasabalarda mahalle muhtar ve İhtiyar hey'etlert teşkiline dair 7/7/950 tarih ve 6571 sayılı ek kanuna göre yapılacak olan seçime alt listeler 25/7/950 tarihinden itibaren mahalle muhtarlıkları odalarına asılmıştır.
Yedi gün içinde sayın seçmenlerin bu listeleri tetkik ederek İsimleri bulunmadığı takdirde muhtarlıklara ve muhtarlık kararım kabul etmedikleri takdirde de mahalli sulh yargıçlığına itirazda bulunmaları tebliğ ve İlân ohınıır, (9998),
... ,ntkia «ıIlL'Diıme» oır nata su- kııruıunaa da güzden geçırlle-|re Daşıanmıştır.
I p* Qi imi asılmak tadır.
|ne talik edilmiştir.
“-“I nasıl nıiimkîin olur;
128 Temmuz 1950
AKSAM
Sahlfe ?
ı
Dört erkekti. Dördü de çoktan kırkı aşmıştı. Çehrelerinde macera ve tehlikelerle dolu bir hayatın isleri görülüyordu. Berse-rtyane karakterleri onl&n süratiyle esrar, inci, silâh taciri, kaçakçı. vahşi hayvanlar avcısı yapmıştı.
Eskiden dost ve arkadaştılar. Mecnunane ve serseriyane ser-füzeş'lerlnda k&h Şangayda, kâh Trablusgorpta, kâh Antil adalarında buluşmuşlardı. Bu defa Napoli limanındaki bir eğlence yerinin masası etrafında oturarak dertleşiyorlardı. Dört kafadardan Andre, hayatında sevebileceği yegâne kadına nasü rastladığını anlatıyor:
— Aradan altı yıl geçti. O zamanlar benden daha genç olan Plyer namında bir arkadaşım vardı. Onu kardeşim gibi seviyordum, Perudakl gümüş madenlerinden birinde İşim olduğu için onu da yanıma almıştım, Hlvoros adında son derece misafirperver bir kabilenin köyünde oturuyorduk. Kabilenin kadınları, erkeklerden daha güreldir, Ahlâk ve ananeleri halim ve selimdir. En ağır şekilde cezalandırdıkları suç da rinadır.
Kocasına ihanet eden kadın, üç gün bir kulübede aç va susuz hapsedilir. Dördüncü günü de bayılacak derecede kırbaçlandıktan sonra taşlanarak öldürülür. Bu kabilenin son derece garip başka bir âdeti de var: Düşmanlarının karalarını keserler. kemiklerini çıkararak mumyaladıktan sonra, portakal cesametinde küçültürler ve çehre hatlarını de&ijtinnekslzin muhafaza ederler.
Kabile reisinin Konçlta adında gayet güzel bir karısı vardi-Konçltaca bakırdan yapılmış kiiçük bir heykelin rarafet va güzelliği, parlak kara gözler ve ceylân gibi bir çeviklik vardı. Kadının bu güzelliği beni çileden çıkarmıştı.
Bu kadın İçin yapmıyacağırrı çılgınlık yoktu. Fakat aşkımda talihsiz çıktım. Kadın, arkadaşım Fi’.eri sevdi, bu da benim kaderimdi.
Dostlarım. Konçlta İle Plyerln aşkı, çılgınca bir sevişme İdi. Bu çılgınlıklarına ve hatalarına rağmen seviştiklerinin kabilece İki ay farkına vanlmazmş olması mucize sayılabilir. Ben korkudan tirtir titreyerek onları korumağa çalışırken Plyer ile Kan çita tehlike, aşk ve olum havası İçinde yaşıyorlardı.
Nihayet onları yakaladılar. Plycrle beni, en ağır cezadan beter, bir hakaretle köyden koddular. Konçlta, müthiş ve korkunç cezaya uğratılmak İçin brl kulübenin içinde hapsedilmişti.
Geceleyin gizilce köye döndük. Kulübenin önünde Kızıl derili bekçiyi öldürdükten ve Konçl-tnyı kurtardıktan sonra köyden dört nala kaçmağa başladık. Üç gün çetin bir yolculuktan sonra Kalao Umanına vardık. Oradan vapura binerek Marsll-yaya geldik.
MarsDyada Plyerden ayrıldım. Çünkü çıldırasıya sevdiğim kadını başkasının kollan arasında görmeğe sabır ve tahammülüm kalmamıştı. Bereket versin İşlerim beni oyaladı ve aşk ıstırabımı hafifletil.
Altı ay sonra Plyere Marsilya barlarından birinde rastladım. Plyer hayatının yegâna aşkını şimdi tatmağa başladığını ve bor şantözlerinden zayıf, »arışın bir kadım sevdiğini bana anlattı.
Hayretler içinde on* sordum:
— Ya konçlta ne oldu?
— Konçlta mı? O, xekl bir kadındır. Vaziyeti takdir etti t» yanımda hizmetçi olarak kalmağa r&E oldu.
Arkadaşımdan soğuk bir tavırla ayrıldım. Plyerln insafsızlığına ÇOk kırmıştım BU Çirkin hareketinden acı bir şekilde pişman olmasını temenni ediyordum, Fakat cereyan edecek feci hâdiseyi tahmin etmemiştim.
İki gün sonra, arkadaşlarımdan biri soluyarak yanım* geldi ve derhal Plyerln »rtns beraber gitmemizi talep etti. Ne olduğunu sordum. Fakat o, İzahat vermlyerek:
— Müthiş, korkuna bir foy oldu, demekle İktifa etti.
Plyerln evine vardığımız zaman tüyler Arpertlcl bir manzara He karşüaştım. Arkadaşımın cesedi, başsız yerde yatıyordu. Konçlta da sırra kadem basmıştı.
Gelen polislere, faciadan malûmatım olmadığını söyledim. Yegâne temennim, Konçltanin yakayı ele vermemesinden İbaret İdi. Tam bir hafta ıstırap ve heyecan İçinde yaşadım. Fakat polislerin, Kızıl derili kadının İzini bulamadığını anlayınca, geniş bir nefes aldım.
Aradan bir kaç yü geçti. Bir şene evvel yine Kalao limanında bulunuyordum. Şunu söyUyeylm kİ, hem işlerim, hem do Kon-çlt-ayı bulmak ümidi, beni o-raya çekmişti. Bir gece sokakta dolaşırken bir barın kapısı üzerinde ışıklı harflere «Konçlta» ismini okur okumaz, kalbim hızlı hızlı çarpmağa başladı, îçerl girdim. Konçlta beni tanıyarak derhal yanıma geldi Çehresi biraz solgundu:
— Beni niçin takip ediyorsun? diye sordu.
— Ben seni takip etmiyorum. Dostluğundan başka bir şey istemiyorum, cevabım verdim.
Doğru söyleyip söylemediğimi anlamak İçin gözlerimin İçine uzun uzun baktıktan sonra tebessüm ederek elini bana uzattı:
— Bar kapanıncaya kadar burada kal. Sonra rahat rahat konuşuruz, dedi,
Bu ban Konçlta işletiyordu. Kadının sehhar cazibesinden mestolarak bütün gece orada kaldım. Bar kapandıktan sonra yanıma geldi:
— Acaba benedn nefret mi ediyorsun? diye sordu.
Kendisine:
— Hayır, hayır I Beni muaha-ze etmiyorum, çok sevdiğin için intikam almağa hakkın vardı, cevabım verdim.
— Fakat ben intikam almadım. Hareketim, intikam değildi. Plyerln sağ veyahut ölü o-larak ebediyen yananda kalmasını İstiyordum. Artık onu kimse «Umden alamaz. Onu sevmekten vaz geçmedim. Plyerl görmek istiyor musun?
Merak ve tecessüsüm, duyduğum tiksintiyi yenerek teklifini kabul ettim. Konçlta, odasında camdan bir mahfaza içinde Plyerln kesik kafasını, etrafı çiçekle süslenmiş bir İpek yastık üzerinde muhafaza ediyordu.
Konçlta, muzafferime bir edâ İle:
— Plyer, ebediyen yanlındadır, sözlerini kekeledi.
Hakiki ve topyekûn aşkın ne oduğunu o zaman anladım.
Bu hikâyeyi dinleyen, üç arkadaş derin düşüncelere dalmışlardı. Andre. derin derin nefes aldıktan sonra İlâve etti:
— Kalaod* bir kaç gün daha kaldım. Konçltanın hâlâ beni aeveblleccğlni umuyordum, bu ümitlerim söndükten sonra, bir daha bu Umana ayak basmamağa yemin ederek oradan ayrıldım.
Fakat üç arkadaş çekilip gittikten sonra Andre o gece kalkan bLr vapurla yine Kalaoya müteveccihen yola çıktı.
luııııııııııııııııııınııııııınıııuıııınn
Mahkeme Koridorlarında
Hiç kimseye yüz vermeğe niyetim yok!
Küçük bayan şahit olarak gelmiş. On sekiz yaşlarında, dvelek, minyon bir şey. Şahidi olduğu kavga da kendi yüzünden çıkmış. Yanına yaklaştık. Ürkek bakışlarla bir adım geriledi. Bizim delikanlı kasketini çıkarıp nezaketle selâmhyarai sokuldu:
• —- Kimin şahidisiniz bayan?
Evvelâ cevap vermek istemedi, alt dudağını ısırarak biraz düşündükten sonra karşıda. Üstleri başlan toza toprağa bulanmış, yüzleri gözleri yaralar içinde, haşin bakışlarla birbirlerini süzerek döğüşken çöplük horozlan gibi kabaran iki delikanlıya göz attı ve mırıldandı;
— Şu serserilerin yüzünden geldim buralara.
— Onlarla senin ne alâkan var? Kendilerini tanıyor muydun?
Omuzunu oynattı:
— Gri ceketliyi şöyle böyle tanıyorum.
— Arkadaşınız demek?
— Ne bileyim ben? Gördüğü yerde selâm verip yılışarak yanıma sokuluyor. Geçen sene plâjda tanışmışlardı. O zamandan beri arkamda dolaşıyor.
— Haklıdır, hanımabla. Sizi gören delikanlının arkanıza takılır, aması kabil mi? Hele arada biraz da ahbaplık olursa...
Mağrur ve «İstemem, cebime koyu kabilinden müstağni bir eda İle sözü kesti:
— Ne münasebet? Ne demek İstiyorsun yâni?
— Darılma, hanımabla. Güzel olduğunuzu söylemek kabahat midir?
— Benim güzelliğimden sana ne?
— Hiç... Bana göre bir şey yok amma, sözlerinizden anlaşılıyor kİ gri ceketli delikanlı gönlünü kaptırmış.
Minimini, dolgun, kırmızı dudakları müstehzi bir tebessümle kıvnldı:
— Aptalın biri Aklı sıra bana göz koymuş. Dalma cebinde aşk mektupları bulunduruyor, bana rastladığı zaman yanıma sokulup avucuma sıkıştırıyor.
— Gördünüz mü ya? Sizin ctalbenlze kapılmış, etrafınızda dolaşıyor. Güzellik böyledir işte. Siz de kendisine cevap veriyor musunuz bari?
— Ne münasebet? Herkesin mektuplarına cevap mı vereceğim?
— Demek başkalarından da böyle mektuplar geliyor?
Dudak büktü:
Çeviren: A. HİLALİ
Açık eksiltme ilânı
İstanbul Defterdarlığından:
Keşif bedeli Teminatı
Urft K. Ura K
12987 İl
•M 03
Yenicem! Maliye Şubesi binalında yaptırılacak onarma İşi. (Dosya No. 81d — 7741)
Yukarıda yazılı onarma işinin 14/8/95Û pazartesi günü •sat ıs de Mili İEmlâk Müdürlüğündeki komisyonda açık eksiltme İle İhalesi yapılacaktır.
tb te killerin teminat makbualan ve 950 yılı Ticaret Odası belgeleri!» bir kalemde en az (12000) liralık bu İşe benzer iş yaptıklarına dair eksiltme gününden (Araverme günleri hariç) üç gün evvel Vilâyet makamına müracaatla alacakları ehliyle vesikalarile birlikte ihale gün ve saatinde komisyona, keşif vg şartlaşmalarını görmek ve İmzalamak İçin de sözü geçen Müdürlüğe başvurmaları, (10212)
Vahşî Afrika Istanbulun elektrik
— Hepsini yırtıp atıyorum. Zaten öyle şeyleri eve götüremem kİ. Annemin e-line geçerse naapanm?
— Peki şu delikanlılar niçin kavga ettiler de sizi bu-
Hışımlı bakışlarla kavgacı-ralara kadar getirdiler? lan tekrar süzdü. Onlara bakarken omuzlarının yükseldiği farkedlllyordu. öfkeli bir tavırla:
— Ne bileyim, dedi. Ben yolda giderken şu lâcivert ceketli çocuk arkama takıldı. Aptalın biri. Yanıma sokulup bir şeyler söylemek istiyor, konuşurken dili dolaşıyor. Ben duyma m azlıktan geliyorum, aldın? etmiyorum amma kendisi sakız gibi yapışıyor, arkamı bırakmıyor.
— Oda câzlbenlze tutuldu desenizel
— Umurumda bile değil, öylelerine yüz versem etrafıma bin tanesi toplanır.
— Sizin yüz vereceğiniz erkek nasıl olmalı?
Tatlı bir gülümseyişle kı-nttı:
— Deliye baki îşlm yok da bunları mı düşüneceğim? Hiç kimseye yüz vermeğe niyetim yok.
— Yfi.nl evlenmeğe niyetiniz yok öyle mİ?
Kaşlarım kaldırdı, başı İle red İşareti yaparak dilin! cırtlattı. Bu esnada delikanlıların kendisine baktıklarını farkederek Öfke İle arkasını döndü:
— Serseriler... Hâlâ nimle uğraşıyorlar.
— Maceranın sonunu
latmadınız. Kavga nasıl oldu?
— Aptala sinirlendim: «Sen evvelâ konuşmasını öğren de ondan sonra şuna buna takıl. Benden sana ekmek yok. Git de kendi ayarında bir kız bul> dedim. Terbiyesiz herif lâkırdıdan anlamıyor kİ. Dırlanarak beni takip ederken Şükrü tramvayda İmiş, bu hail görünce atlamış.
— Şükrü dediğin gri ceketli delikanlı mı?
— Evet... Yanıma geldi; «Nereye gidiyorsun?» sordu. «.Gezmeğe çıkmıştım, şu serseri arkama takıldı» dedim. Bunun üzerine kavgaya tutuştular aptallar. «Yapmayınız ayıptır» dedim se de meram anlatamadım, birbirlerine vurarak yerlere yuvarlandılar, sonra polisler geldiler.
Mahkeme açıldı, delikanlılarla konuşamadık.
be-
an-
diye
Ce. Re.
(Baş tarafı 4 üncü sahlfede) Ağaçtan İnip yanma yaklaştığımda, yerli avcı Joblnln derisini soymaya başlamıştı. O tamamen memnun ve yorgun görüıımiyerek, bir kasap maha-retile işi İle meşguldü. “ başını kaldırmıyordu:
— Yakında allem buraya ge- cereyan, tek hava! hatla olaca-lerek boğanın etlerini eve ta- gmdan emniyet bakımından da şıyacaklardır» dedi.
— Jobl yerine sen ölseydin ne olacaktı? diye sordum.
Gayet sakin bir tavırla:
— O zaman allem, gelip hurdahaş olmuş vücudumu kaldıracak ve köyümüzün arkasındaki ruhların bulunmadığı, mezarlığa götürüp gömecekti, cevabını verdi.
Yeril gayet ustac*. *nnın kamını deşip açtı. Bu suretle benim can sıkıcı suallerimden kurtulmuş oluyordu.
Ben, şu kısa boylu Ankoie avcısının soğukkanlılığının ve cesaretinin tesiri altında İken şaşılacak derecede olan hareket tarzının kıymetini İdrâk etmeğe başlamıştım. Çünkü ben de bir gün daha kötü bir mevkie düşmüştüm.
Ankoie avcısı tamamen kendi arzuslle bu mücadeleye girişmiş ve hottâ diyebilirim kİ âdeta bir mesleki bilgi 11e hareket etmişti. Ben ise bu İşte boğalarla uğraşmak İçin, bir İhtiyaç hissetmiyordum.
Klvu gölü civarında Bukavu-da bulunuyordum. Ben burada Blblnda ormanlarına giderek, Dev Gorili A maymunlan hakkında tetkike t yapmak İçin hazırlıklarda! bulunuyordum. Burada tamamen tesadüfi olarak bir Belçikalı avcı ile tanıştım. O bana kendlslle Klvu İle Tangnnjlk gölü arasındaki vAdlye beraber gelmemi teklif etti. Burada katiyetle iki yüz eill başlı bir boğa lürüsüne raslıaycaktık, Ben de resimlerini çekebilecektim. Teklif! kabul ettim. Çünkü o, bu İşi hayvanat bahçesine yapılan slyaret gibi bana tasvir etti.
61z kendinize bLr termit tepeciğini ararsınız va bunun arkasına dayanarak buradan kemali sükûnetler fotoğraflarımın çekebilirsiniz. Bu bin sene içinde bir daha böyle bir fırsat elinize düşmlyecektir diyordu.
(Arkası var)
ihtiyacı meselesi
Yerli
(Baştarafı 1 İnci sahlfede)
Bunlardan başka bu merkez-I terden şehrimize nakledilecek cerevan tek hava! hatla nlnra-
şiddeti! İtirazlara yol açmaktadır.
Şehrimizi yakından alâkadar eden bu mesele hakkındakl tetkiklerimize devam etmekteyiz.
Bugünkü yazımızda Elektrik şirketi eski baş mühendisi B. Haşlm'ln düşüncelerini bulacaksınız.
Çatalağzından verilecek cereyan — Çatalsgzı
Iİ1I1IMRW3
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığından:
1 — Keşif bedeli 49993 lira, 08 kuruşluk ikinci cerrah! Miniğinin üzerine yaptırılacak kat ilâvesinin kapalı znrf ıısullle eksiltmesi 14.8.950 pazartesi günü saat 15 de fakülte dekanll-*eden-ğında toplanacak A. E. P. komisyonunda yapılacaktır. Şartname. plân ve projeler fakülte kaleminde görülebilir.
2 — İsteklilerin eksiltmeye girebilmesi için 3749 lira 53 kuruş geçici teminat yatırmaları ve harpten evvel 20.000, harpten sonra 100 000 liralık bir parçııda bu işe benzer ehemmiyet ve teknik önemde bina İnşaatı İş! yaptığını veya idare, veya denetlediğini Isbat eder mahiyetteki evrakla birlikte, İhale gününden en az Uç gün önce ntatll günleri hariç» Dekanlığa müracaatla yeterlik belgelerin! almaları.
3 _ îstekllerln, kanunun tarifi dairesinde hazırlıyacakları
teklif mektuplarını 148.950 pazartesi günü saat 14 e kadar komisyon başkanlığına vermeleri lâzımdır. Postada olacak gecikmeler kabul edilmez. (9974)
I
M, S. B. Îst. Sa. Al. Ko. Bşk. 1, Numaralı Komisyon İlânları
1 — Pazarlıkla müteahhit nam ve hesabına 8 ton yeşil mercimek satın alınacaktır, Tahmin edilen bedeli 3000 lira, kesin teminatı 640 liradır.
2 — Pazarlığı 4 Ağustos 950 günü saat 11 de Harbiye M. B. B. İst. 1. No. Sat, Al. Kom, da her gün komisyonda görülür.
yapılacaktır. Şartnamesi (3234 — 10034}
Belediye Müfettiş Muavinliği müsabaka imtihanı
İstanbul Belediyesinden:
Belediye Teftiş Kurulu kadranında münhal bulunan 35 11-maaşlı bir müfettiş muavinliği için müsabaka imtihanı
ra
açılmıştır.
Hukuk ve İktisat fakülteler İle Siyasal Bilgiler ve Yüksek İktisat ve Ticaret okurlarından birinden mezun, olup eylemli askerliğini yapmış ve memurin kanunundaki vasıfları haiz bulunan İsteki İlerin birer dilekçe İle Başkanlık makamına müracaatları ve İmtihanın yazık ve sözlü olmak üzere 7-8/8/950 pazartesi ve sıdı günleri yapılacağı İlân olunur.
(İmtihan şartlarının Zat fşlerl Müdürlüğünden öğren İlmedi- (10173)
Boldan «afi: 1 — Tutup durdurtn»-Ur, I — Tavır - Temi l|llr. 1 — kalp par* * — T«rtl tarılnodlr. B —
T«r»l kocamandır, e — Ekflblrln ya-rai - İrtibatın bağı. 1 — Oanljllk -Bir emir, I — ihata «Urk. S — Bajina «Y» rUlrtc bir «mirdir. 10 — TmdOf
YuhRrîrtnn «gn^ıyn- 1 — Bfrar birer, 1 — Alçaklar - Hnfiırm*. > — Ana • Pehlivanın lehim olman. « — Ruhiyatçı. A — Taral arkası var - Alalya-hta yarı»!, e — GBkytlrdn* mensup -Kelda, 7 — Kflr - T«ral tarladır, S — Tersi İçme »odası.
SEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan ınj«: 3 — PaMpert, 3 — Amerika. 3 — Ştln», mu. ( — Adi, irat. S — Kunok. Ya, S — M. Limon. 1 — Pırasa. S — lk, Morar. a — Sayar, Lı, 10 — Ir. Zulum.
Yukarıdan aşağıya: 1 — -P*j» kapıyı. 1 — Amuduhkar, > — Barın. 4 — Ara. Olunu. » — Pl. tklıoru, a — Okur. Maz. 7 — RaJayo. Alu. t — Utanırım.
CAFER FAHRÎ DÎKMEN’in
Eserlerinden
Kr»
W
1 50
İteni arıcılık
Av ve ralon köpekleri Savaş ve polis köpeği Tavukçulukta murat fakıyctln bitti Nasıl tavukçuluk yapmalı?
Tavukçulukta nasıl kazanılır?
Tavukları yumurtlatmak için ne yedirmeli dlrî
Tavuk hasta! ıklan Kanarya
Kitapçılardan arayınız
>5
W
25
25
150
santralından havai hatla şehrimize cereyan verilmesi 1§1 hakkında ne düşünüyorsunuz?
— Çaialağzı santralından tek havai hatla ve yalnız bu hat İçin 25 milyon lira sarfedllerek emniyetle ve ekonomiye uygun şekilde cereyan verilmesi İhtimali yoktur. Çünkü bu hattın geçeceği güzergâh çok Arızalı ve yolsuz dır. Güzergâh boyunca kurulması feshedecek tflmlr atölyeleri ve tâ mir ekiplerinde bulunması lcabeden mühendislerle diğer teknik elemanların temini ve bunları devamlı o-larak çalıştırmak kaça mal olacaktır? Çatalağzından îstan-bula çekilecek havai hat için sarfedllecek 25 milyon liraya santralın idame masrafları ve amortismanı İle diğer masraflarını da liâve ettlketn sonra 20 bin kilovat takatinde cereyanın tıtanbulda kaça mal olacağı hesaplanmış mıdır?
Çatalağzı santralı 20 bin kilovat cereyan vermek İçin senede 3 milyon liralık kömür yakacaktır. Ayrıca en az yüzde on beş hesabiyle 3 milyon 750 bin lira tutarında amorti, bakım masrafları ve sermaye faizleri vardır id bunlar da cereyanın maliyetinde hesaba dahil olncaktır.
Fazla olarak bu hattijj tek oluşundan doğan emniyetslslik yüzünden Sllâhtarağn fabrikasının da daimi surette faaliyette bulunması lcabedecektlr.
Ellbank bu tesisatı kömürden tasarruf etmek İçin yapmaktadır. Şehrimirin on sene İçinde artacak ihtiyacı da dahil olduğu halde 1960 ta Istan- , bula dışarıdan senede 350 mil- | yon kilovat elektrik verilebilecektir. Bu kadar cereyanın İstihsali tamamen kömürle yapılsa dahi masraf senede 7 milyon lira civarında olacaktır Halbuki kurulacak yen! santrali a birlikte çekilecek hatlara sarfı lâzım gelen 100 milyon liralık tesislerin işletme masrafları, faizi ve amortismanı senede en az 20 milyon lira tutmaktadır.
Bu hesaplar gösteriyor kİ Çatalağzından şehrimize cereyan verilmesi İşi tamamen mevsimsizdir. Eğer elde fazla cereyan varsa bunu İstanbul yerine Ankara'ya ve Karabük'e vermek daha yerlndedlr. Istan-bulun her yıl artan elektrik İhtiyacının karşılanması İsteniyorsa şehre 25 kilometre mesafede bulunan Ağaçlj linyitlerinden istifade edilmeli. Burada, Çatalağzından nakledilecek cereyanın yarı paraslyie bir küçümsenemez, santra! kurulup İşletilebilir. I Sadcddin GÖKÇEPINAİl
ııııııııııııııııuııııııııııııııııııııiHiıuıııııııııııııııııaııniHinHiuıuıınııııııııııııııııııııuııııııuuıhiuıuıunıa
Ankara Devlet Konservatuarı Mıidürlüğünden
1 — 1950 - 1051 Ders yılında Ankara Devlet Konservatuva-nna girmek Istlyenler İçin kabul şartları, 25 Temmuz 1549 tarih ve 548 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı tebliğler dergisinde yayınlanmıştır. Tebliğler dergisi hemen her okul ve Mili! Eğitim Müdürlüğü İle Milli Eğitim Memurluklarında bulunabilir. Ayrıca kabul şartlan Ankara Devlet Konservatuvarı müdürlüğünden de İstenebilir.
2 — Müracaatlar Ağustos sonun* kadar yapılmış olmalıdır.
S — Kabul sınavları tzmirda İzmir kız lisesinde saat 9,30 da, îst anbulda Galatasaray lisesinde saat 9,30 da ve Ankarada Devlet Konservatuvarmda
İzni İrde:
4/IX/1950
S »
»
>
7 İslnnbulda:
11/IX/195O
12
13
14
Anlmrad*:
»
18/IX/195O
19 >
20 >
31 »
kül-
Sarıyar santralı
Sarıyor santralına gefincer Burada on seneden evvel cereyan istlhAall mümkün değildir. Uzujj seneler bekledikten Kura kâr ümidi verebilirse de hiç bir zaman Ağaçlı linyitleri kadar ekonomik olamaz.
Tekrar edeyim Çatalağzndan şehrimize ce/ernn nakletmek: için havai hatlara «ar fethi etek 25 milyon lira yerine Ağaçlıda beş milyon hra ile 35 bin kilovattık bir türbin ve âzami 15 milyon Uru »e de 60 bin kilovattık bir santral tesis edilebilir.
Cereyanın maliyeti
— Çatalağzı ve Sarıyar san-trallarından verilecek cereyanın, kilovatı İstanbul» kaç kuruşa mal olacak?
— Dış santrallardan cereyan, Vanlköyündekl merkeze gelecektir. Buraya kadar kilovatın maliyeti beş kuruştan aşağı olamıyacoktır kanaatindeyim. Halbuki blzinı elektrik fabrikamızda cereyanın bir kilovatı 2,5-3 kuruşa mal edilmektedir. Halkın yükleneceği külfetler
— Bu pahalı cereyanın ıfetl kime yüklenecek?
— İstanbul şehrine, dolayısıyla halka.
— Bu işler İçin belediyeden. İstenen 30 milyon Ifrâ nereden bulunacak?
— Bir kere belediyede para, yok. Olsa bile İstanbuiun bin bir ihtiyacı var. Binaenaleyh bu 30 milyon hra elektrik idaresinden alınacak. TabK idare de tarifelere zam yapmak suretiyle gene halktan alacak.
— Tek havai hatla verilecek cereyan emniyetli olacak mı?
— Katiyen olamaz. Bir zamanlar Kartal hattı çift olduğu halde civar halkın İnkitalar dolayifiiyle uğradığı müşkülât hâlâ hatırlardadır. Size tuhaf bir misal vereyim. Çok karlı bir kış mevsiminde Kartal hattında bozukluk olmuştu. Eı rafta kurtlar dalaştığı İçin tüm ir ekiplerimiz ancak silâhlı jandarmaların himayesiyle ve pek müşkülâtla İnkıta mahalline gidip tâmlr yapabildiler. Burası merkeze nihayet 35 kilometre İdi ve çift haltı Halbuki Çatalağzı Istanbula 280 kilometredir ve tek hattır.
= Dış santrallardan cereyan verilince Sllfthtarağa fabrikası ne olacak?
— 980 senesinde bile Silâhtnr-ağa îstanbula senede 300 milyon kilovat saat, cereyan vereceğine ve inkltalara karşı yedek makine bulunduracağına, göre en aşağı 60 bin kilovattık bir santral gene kaiacaktır. Bütün kazanlar da işler vaziyette olacağından gene ehem-mlyetU miktarda könıiir sarfe-dllecektlr. Bu tesisatın bakım ve İşletme masraflarından da bir şey eksilmiyecektir.
Dış santrallardan cereyan verilmeğe başlanınca Silâhtara-gadan başka ikinci bh tevzi merkezi olarak Vanlköyünde yüksek tevellüdü bir tevzi şebekesinin takviyesi de leabede-cektlr kİ bilhassa denizaltı kabloları için yapılacak masraf
saat 9,30 da yapılacaktır. Sınav Günleri
Pazrtesi Salı Çarşamba Perşembe
Pazartesi Sah Çarşamba Perşembe
Pazartesi Salt Çarşamba
Saat
»
*
»
»
»
»
»
ld.W Yaylı sazlar, nefesli sazlar
9.30 Kompozisyon - Piyano ,
9.30 Opera ve Şan
9,30 Tiyatro
9,30 Yaylı sazlar, nefesli «azlar
9,30 Kompozisyon - Piyano
9,30 Opera, ve fan
*,S0 Tiyatro
9.30 Yaylı »azlar, nefesli sazlar
8.30 Kompozisyon - Piyano
9.30 Opera ve fan
Sahlfe 8
A K 8 A M
28 Temmuz 1950
VAPURLAR;
İTALO MEDİTERRANEAN LİNE LTD.
TRİESTE SALINA Vapuru 29 Temmuz’da Trleste'den beklenmektedir.
Giacomo Altieri
Vapuru 30 Temmuzda Trleste'den beklenmektedir.
Carbonello A.
Vapuru 8 ARustosda Trieste’den beklenmektedir VENEDİK ve TRİESTE Içltl eşyayl ticariye yükleyecek- ■ terdir.
Umumi Acenteliği
Levant Ekspres
t. l. ş.
İstanbul İzmir
Tel: 44791 Tel: 2227
il A 7rMU M™ Kabızlık
TUZU Hazımsızlık
CROS1EY
MideH£ Barsak
tenbelllglnde, mide ekşilik ve yanmalarında emniyetle kullanılır. Mili (İyim ve müshildir. Horos markasına dikkat.
TOPLANTI
Harb Okulunun 1330 senesi mezunları (Sanı, kıdemli ve kıdemsiz sınıflar) okuldan çıkış günlerinin yıldönümünü tesîd etmek üzere 30 Temmuz 950 pazar günü saat 18 den 20 ye kadar Harblyede Orduevi Subay Gazinosunda toplanacaklardır, dır.
BAKTERİYOLOG Dr. Necmettin Ülker LABORATUVAR1 BabIâli, Vilâyet Konağı karşısında (9) numaraya nakletmiştik Kan, İdrar, Balgam,, Kazurat vesair tahliller, gebeliğin İdrar muayenesiyle erken teşhisi.
1950
erme an/acMdan sonsa dünya da daj/a i-az. c/daiv de rn.e-f.afdanudacoM. nuze /adjydle
(
Zayi — 943 - 944 ders yılında Kasımpaşa orta okulundan aldığım 115 No lı diplomamı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
370 Sabri Leventoğlu
TEKNİK EVSAFONBAN BASILARI
Başka İliç biir markada bulunmayan kapı rafları (Shelvador) sayesinde diğer dolablardan İki misli ön raf sahası. Menteşe mihverlerindeki bllyalı yataklar sayeslndekapı koluna yapılacak hafif bir tazyikle gayet kolay açılış ve kapanış. Cam pamuğu 1le temin edilen izolasyon sayesinde dahildeki soğuk havanın uzun zaman devam etmesi ve dolayıslie elektrik sarfiyatında ESASLI TASARRUF
AR^IMDDİS MOESSIESESI
OTOMOBİL MALZEMESİ TİCARETİ T. A. Ş.
İstanbul — Beyoğlu İstiklâl caddesi No, 30
İSTANBUL TÜCCAR DERNEĞİNDEN:
(İstanbul Tüccarlar Kulübü) ismi altında faaliyette bulunduğunu derneğimize yapılan müracaatlardan Öğrendiğimiz teşekkül İle hiç bir suretle alakamız olmadığı görülen lüzum üzerine İlân olunur.
ALMANYAYA
Pan Amerikan Uçakları
SEIBERLING
YENİ EMNİYET LÂSTİĞİ
Bu hususi emniyet vasıfları başka bir lâstikte bulunamaz;
Yani ,,FUx-Arc” yepıhgı . . Patlama bölgesinde %45 maketinde daha sağlam Hususî "Sıcak hava delikleri" . . . Lâstiklere nefes aldırır, bunları daha serin çalıştırır^
Hususî testere dişil taban . . . kaygan yollarda arabayı daha emniyetle durdurur.
Bunlann hepsini bir araya toplayın, göreceksiniz ki; bu yeni ve hususî vasıflar sizi, Seiberling YENİ "EMNİYET” LÂSTİĞİNİN en iyi lâstik olarak tercihine sevkedecektir.
O
CL cxı
ireated by free version ol
U
Ankara Belediye Başkanlığından
1 — Ankara - Şehir dahili yollarda yaptırılacak muhtelif makadam şose, asfalt ve bitümlü sathi kaplama İşi kapalı sarf usulü İle eksiltmeye konu'muştur.
2 — Muhammen keşif bedeli (332493,80) liradır.
3 — Teminatı (17049) Ura (75) kuruştur.
4 — Teminat Belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartname ve keşli cetveli ve sair evrak her gün Belediye Tutanak Müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 7/8/950 pazartesi günü saat 18 da Belediyede toplanan Komisyonda yapılacaktır.
7 — Bu İşe girmek İsteyenlerin ticaret odasına kayıtlı bulunması ehliyeti Fen İşleri Müdürlüğünce kabul edilecek asfalt mütehassısı bir mühendis ve Y. Mühendis İle teşriki mesai ederek sözleşmeyi birlikte İmza etmeleri, asfalt makinesi ve püskürtme kazanı bulunduğunu lsbat etmeleri, asfalt makinesi ve püskrtme kazanı bulunduğunu lsbat etmeleri ve (150.000) liralık beton asfalt işi yapmış olduklarına dair vesika lbrazlle ihaleden üç gün evvel (tatil günleri hariç) müracaatla yeterlik belgesi alarak teklif mektubuna eklemeleri ftarttır.
8 — İsteklilerin 2490 sayılı kanun gereğince hazırlayacak-
ları teklif mektuplarını beiîigünde saat on beşe kadar koalisyon başkanlığına makbuz karşılığında vermeleri ve ihalede hazır bulunmaları lâzımdır. (9632 )
İstanbul Ziraat Okulu Satınalma Komisyonundan:
Okulumuz İçin kapalı zarf usullyle bir adet sinema makinesi ve bir adet yangın motöril «Motopomp# alınacaktır.
Motopompun tahmini bedeli 5200 lira olup geçici teminatı 300 liradır.
Sinema makinesinin muhammen bedeli 6550 lira olup geçici teminatı 492 liradır.
Motopomp eksiltmesi 18.8.950 tarihinde cuma günü saat 15 te, Sinema makinesi eksiltmesi 18.8.950 cuma günü saat 16 da jfüksek Okullar Saymanlığında yapılacaktır.
( Şartnameler her gün mezkûr saymanlıkta görülebilir.
Eksiltmeye girecekler 1950 yılı Ticaret odası vesikası, İlk teminat ve teklif mektuplarını ihale saatLnden bir saat evvel Komisyona vermeleri mecburidir, (0934)
İstanbul Ziraat Okulu Satınalma Komisyonundan:
Okulumuz İçin bîr adet aliernatör kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur.
Altematör, montaj ve işçiliğin muhammen bedeli 6845 lira olup geçici teminatı 514 liradır.
Eksiltme 22.8.950 tarihinde salı günü sat 15 de Yüksek Okullar Saymanlığında yapılacaktır.
Şartname her gün mezkûr saymanlıkta görülebilir.
İsteklilerin bu gibi İş yaptıklarına dair, vesika İhrazı mecburidir.
Eksiltmeye girecekler 1950 yılı ticaret odası vesikası, İlk teminat ve teklif mektuplarını İhale saatinden 1 saat evvel komisyona vermeleri mecburidir, (9933»
Bir hamlede
GİDER
Münih'e S saatte varılır. Yolcu ve yük bakımından en kestirme havayolu budun
• Halen yalnız lüks CONSTELLATION tipi Fon Amerikan uçakları Istanbuldon Münih'e doğru sefer yapmakladır. Viyana yolcuları CLIPPER uçaklarına aktarma edebilirler. Her seferdo yük kabul edilir, Flyallar ucuzdur. İthalât ve ihracatla sür'at sağlanır. Şunun da unutulma* ması lâzımdır ki Pan Amerikan uçaklariylo seyahat elliğiniz »okdirde? dünyanın en tecrübeli hava hatlından faydalanmış olursunuz. Malûmat almak İçin seyahat ocentanıza yahut ta Pan Amerikan Havayolları Bürosuna müracaat ediniz.
İSTANBUL, Ca'alOM'Sy Y*nî ÇorK 20 Telefon ı 4121? • 40522 P- K. 207* ANİCAltA. Ankara Pala* Oteli, Tel 13681
Pan American
Uimıa/Usaay
DÜNYANIN EN TECRÜBELİ HAVAYOLLARI
Devlet Orman işletmesi Dursunbey Mütliirlüğünden:
1 — İşletmemizin orman dışı fabrika İstif yerinde mevcut (9) partide (402.279) M3. normal çam koreste İle çamlık bölgesi orman İçi isLlf yerinde mevcut (I) partide (138.593) M3. çam kalası 21/7/1950 tarihinden İtibaren 10 gün müddetle açık arttırma suretiyle satışa konmuştur.
2 — Arttırma 8/8/1050 salı günü saat 10 da İşletme müdürlüğü binasında toplanacak komisyon önünde yapılacaktır
Kerestelerin beher metre küpünün muhammen bedeli (100) liradır. Kalasın beher metre küpünün muhammen bedeli (110) liradır. Her parti İçin % 7,5 hesabtle geçici teminat alınır.
3 — Bu İşe alt şartname Ankarada orman genel müdürlüğünde, tzmlr, İstanbul, Balıkesir, Bursa, Bandırma, Eskişehir, Adana İşletme müdürlükleri İla Konya orman bölge şefliğinde görülebilir.
4 — isteklilerin belli gün va saatte müsblb evrak ve ilk
temlnatlarilo komisyona müracaatları. (0730.
Zayi — Kayseri nüfus memurluğundan aldığım ve İçinde askerlik muamelelerim yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1328 doğumlu
Serkiz oğlu Karabet Yılmaz
Zayi — Haliç - Fener nüfus memurluğundan aldığım ve içinde askerlik muamelelerim yazıtı kimlik cüzdanımı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1339 doğumlu
Ali oğlu Sadık Çokkoşan
SATILIK TAKSİ
İst. 4. Ticaret Mahkemesinden:
Kumkapı Nişanca caddesi Kastamonu garajında 2675 plaka sayılı 1938 modeli Bulck marka otomobil (saati İle birlikte) mahkemece İkinci arrtırma-ya konulmuştur. 31.7.950 saat 11 - 12 arasında garajdaki memura müracaat edilmesi Hân olunur. (11414)
Bir ebe ve bir diplomalı hemşire İle 2 hastabakıcıya İhtiyaç vardır. Amerikan hastanesinden olanlar tercih edilir.
Şişil. Dr. Şevket Sok. 5 D.
PAKİZE İZZET TARZİ as'-'Jfca Doğumevi
tslanbul 1 İnci İcra Memurluğundan: 916/340
Bir borcun temini istifası için mahcuz olup açık arttırma İle satışı mukarrer ceman 314 lira kıymetinde 11 parça (Telefonken marka İşler radyo, hah seccadeler, salon masası, hasır koltuklar. tahta dolap, kömür sobası. duvar aynası, gıırdıop ve saire) satışa konularak 14.8.950 pazartesi günü saat 14 te Fatihte Failli caddesi No. 67 evde alenen satılacaktır. Satış tutarı tahmin olunan kıymetlerinin yüzde 75 lııl bulmadığı takdirde İkinci arttırmaya bırakılarak 16.8.950 çarşamba gilnil aynı mahal ve saatte en fazla arttıranlara peşin para İle İcra. tflAs Ka. 112 İlâ 122 nel madde hükümlerince satılacağı hân olunur. (10125)
Açık hava tiyatrosunda
Uzak semtlerde oturan sayın halkımız için
MONTEMAR
İSPANYOL REVÜSÜ’nün
29 ve 30 temmuz cumartesiye pazar günleri saat 19 da
Ucuz halk matinesi
•----------:—
İstanbul Ziraat Okulu Satınalma Komisyonundan
İstanbul Ziraat Okulunun aşağıda müfredatı yazılı kuru erzak toz şekeri ve sade yağı. Eksiltme suretiyle İhalesi yapılacaktır.
Eksiltme 16/8/950 günü hizalarında gösterilen saatlerde yüksek okullar saymanlığında yapılacaktır.
Şartnameler her gün mezkûr saymanlıkta görülebilir, isteklilerin 1950 Ticaret Odası vesikası ile İlk teminat va tekili mektuplarının İhaleden bir saat evvel komisyona vermeleri mecburîdir. (9931)
Cinsi Miktarı Kilo Tahmini Fi. Kuruş tik teminat Lira Eksiltme şekli Eksiltme Saati
Kuru soğan 25000 13
Patates 2000 25
Pirinç 2009 129
Kuru fasulye 2500 04 750 Kapalı 15 de
Yeşil mercimek 750 84
Nohut 750 59
Makarna 1500 86
Toz şekeri 2000 141
Urfa yağı 2000 495 745 Kapalı 16 da
P. T. T. işletme Genel Müdürlüğünden:
1 — İdare İhtiyacı için İdari şartnamesine ilişik fenni şartnamesinde vasıfları yazık yüz yirmi beş tane bisiklet kapalı zarf usullle eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Muhammen bedeli (14,750) geçici teminata (1106,25) lira olup eksiltmesi 12/8'1950 cumartesi günü saat 11 de Ankarada P.T.T. Genel Müdürlük binasında Posta Dairesi Boş* kanlığında müteşekkil satın alma komisyonunda yapılacaktır.
3 — isteklilerin geçici teminat makbuz veya banka mektubu İle kanuni vesaik ve teklifi muhtevi kapalı zarflarını o gün saat tû a kadar mezkûr komisyona vereceklerdir. Postada vaki gecikmeler knbul olunmaz.
4 — Şartnameler Ankarada p. t. T. Genel Müdürlük Em-
lâk ve Levazım Müdürlüğünden İstanbıılda yeni Valde hanında P. T. T. Ümuml depo muhasipliğinden bedelsiz olarak verilecektir, (10016).
ıceın »nıamımmtıauır.
Comments (0)