r
AKŞAM
&
=
KÜÇÜK İLÂNLARI BUCÜN6INCI SAYFADA
AKŞAM
AKŞAM
H e r q u n
8 SahSfe
Sene 32 — No- 11134 — Fiat!: her verde 10 kuruştur.
CUMA 30 Eylül 1949
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı işlerini fiilen İdare eden: C. Bildik — Akşam Matbaan
RUS - YUGOSLAV DOSTLUK PAKTI FESHEDİLDİ
Grev hakkı
Profesör Naili Kübalının istifası
■ ■■ ■■
İnönü
Kominform sefirleri
Çalışma Bakanı Celâl Bayar’a cevap veriyor
F
Belgraddan ayrılıyor
t •,
9
Seçim ilmi heyetinin istilaya dair tebliği
İstanbul üniversitesinden yeni bir üye seçerek heyete gönderilmesi talep edildi
Başbakanın hâdiseye dair demeci
Londra 30 ı Radyo) — Yugos-lavyayı Birleşmiş Milletler nes-dinde temsil eden Dışişleri Bakanı Kardelj verdiği beyanatta, Rusyanın Yugoslav - Sovyet dostluk andlaşnıasını feshetmesi. Birleşmiş Milletlerde takip ettiği hattı hareketi teyit ettiğini. Sovyet siyasctlr.'n demokrasiye uymadığını, Andlaşma-nın fe?hi, Yugoslavyaya karşı yapılan tehdit ve tazyiklerin arttığına delâlet ettiğini ve sulhu kuvvetlendirmek hususundaki Sovyet teyanatile kabili telif olmadığını söylemiştir.
Sovyet notası
Londra 30 — Sovyet Rusya, Yugoslavya fle dostluk paktını feshetmiştir.
Sovyet Rusya Dışişleri Bakanı Vekili Gromyko tarafından dun Yugoslav maslahatgüzarına verilen notanın metni bugün Sovyet -adyosunda yayınlanmıştır. .
Notada Rajk dâvasının Yu-goslavyanın düşmanca ve Sov-yeller Biriliğine verilen dostluk teminatına rağmen müraicesl-ne gizlenen bir politika takip et ligini isbat ettiği bildirilmekte ve şöyle devam edilmektedir: Budapeştedeki dâva, ayni zamanda Yugoslav idaresinin ken (linklerinden olduğu kadar yabancı emperyalistlerin direktifleri dairesinde Sovyet Rusya aleyhinde düşmanca faaliyetlere girmiş olduklarını göstermek tedlr.
Sovyet hükümeti, Yugoslavya ile 1945 nisanında akdolun&n dostluk, işbirliği ve karşılıklı yardım andlaşması huküırtleri-ie bundan '»öyle kendini bağlı telâkki etmemektedir.
Notada son oıarak YugoslavyalIn bağımsızlığını kaybettiği ve emperyalist ajanların âleti haline geldiği belirtilmektedir.
Feshedilen dostluk andlaşmasının muhteviyatı
Londra 29 (AA.) — «Reuter: Moskova radyosu tarafından feshedildiği bildirilen Sovyet Rusya - Yugoslavya dostluk and taşması, taraflardan biri Almanya veya Almanya ile her hangi bir şekilde bağlı diğer bir memleketle muhaseınata giriştiği veya Almanya ta raf m d an yeniden tecavüzk&rane bir siyaset güdüldüğü takdlıde âkldle-rin birbirlerine yardım etmelerini derpiş etmekte İdi.
Andlaşrna hükümleri gereğince âkldler. tarafından aleyhine tevcih edilebilecek her hangi bir İttifak veya birliğe glrme-
Yugoslav Dışişleri Bakam KardelJ
meğl taahhüt etmekte idiler.
Andlaşrna, bundan başka iki memleket arasındaki iktisadi ve kültürel münasebetlerin inkişaf ve takviyesi amacıyla karşılı kh dostluk ve İşbirliğinde bulunması keyfiyetini derpiş etmekte idi. Tasdiki tarihinden İtibaren andlaşmanın 20 yıl yürürlükte kalması kararlaştırılmış il.
Polonya ve Macar sefirleri Belgraddan ayrılmışlar
Belgrad 29 (AA) — «Ünlted Press»:
Polonya ve Macaristan büyük elçileri Belgradtan ayrılmışlardır. Bu hareket, kuminfonn hükümetlerinin Yugoslavya ile dip (Arkası sahife 2 sütun 4 de]
Çalışma Bakanı Şemseddin Sirer
Kayseri 29 _ Şehrimize gelen Çalışma Bakanı Reşat Şemse ddin Birer, Celâl Bayâr'ın grev mcvzuundakl sözlerine cevap vererek bazı politikacıların işçileri kendilerine celp İçin grev hakkını parola olarak kullandıklarını halbuki Türk işçisinin kendisinden ücretli hafta tatili meselesinin hallini istediklerini, fakat grev hakkı diye bir şey istemediklerini ve grevin fenalıklarını bu politikacılardan daha İyi bildiklerini söylemiştir,
C. Bayar Mudanya ve Gemlikte
Halkın dilek ve dertlerini dinledik ten sonra gece şehrimize döndü
Dun sabah Marakas vapuri-le Mudanya'ya giden Demokrat Parti Genel Başkanı Celâl Ba-yar, Mudanya'da iskele gazinosunda o havali Demokrat Partili lerile muhtelif mevzular etrafında görüşmüştür.
Mudanyalılar, ipek kozası fiatlerinin geçen yıllara nispetle çok düşük olduğunu ve buna, Ticaret Bakanlığının İhraca ve takasa müsaade etmemiş olmasının sebebiyet verdiğini söylemiştir.
Evleri yıktırılanlar
Aynı vapurla Gemliğe giden Celâl BayarT Demokratlar, iskelede hararetle karşılamışlardır. Nahlde Demiray adında bir kadın, sokakta kalan 100 vatandaş adini »öyliyecekleri oldu ğunu bildirerek Celâl Bayardan müsaade istemiştir. Bayar, Nahlde Demlrayı dikkatle dinlemiştir. Bayan Demlray. Belediye tarafından yıktırılan 21 evin arsasını göstererek:
«— Biz 100 nüfus.
Marshall yardımı
VVasblagton 29 (A. A.) —
(United Press): Bu akşam Amerikan Ayan Meclisi tarafından tasdik edilerek Beyaz Saraya sevkedllen yardım tasarısında Marshall plânı yardımından Türkiye ve Yunan Utana gayri askeri yardım olarak 45 molyon dolar ayrılmıştır.
Ankara 29 iAA.i — Seçim kanunu tasarısını İncelemekle görevli Llitn lıeyeti başkanlığından:
İlim heyetince 29/eylûV194» tarihinde IttLfakla kabul olunan ve tebliğ şeklinde basma verilmesi tasvip olunan karar suretidir:
Seçim kanunu tasarısını İncelemekle görevli heyetimiz basına verilen ilk tebliğini takip eden toplantılarda müzakeresine başlamış olduğu ana prensipler üzerinde görüşmelerine devam etmiş ve fakat görüşülen meselelerden her biri halkındaki müzakereler sonunda bir karara vanlmaksızm bunların bLr fikir teatisi şeklinde kalmasını ve siyasi partilerden beklenen cevapların tetkikini müteakip tekrar ele alındıktan sonra karara bağlanmasını ittifakla tasvip etmiştir.
Bugüne kadar bu suretle alınan mevzular seçim sistemlerine, seçim çevrelerine, oy vermenin hukuki mahiyetine, nüfus bölgeleri itibarile temsilci sayılara ve seçim yv-erliğlpe alt mevzulardır. Verilmiş karar gereğince bütün bu meseleler etrafında ileri .dirülen fikirler sa-
Yargıtay ve ilmi heyet başkam Halil özyörtık
dece ihzari çalışmalar mahiyetinde kalmıştır.
Heyetin 28/eylûl tarihti toplantısında üyelerden bir kısmı Ankarada münteşir (Zafer) gazetesinin bir gün önceki sayısında çıkmış bLr yazıda toplantılara dair bir takım haberler verilmekte olup bu haberlerin (Arkası sahife 2 sütun 6 da)
Bugün basın mensuplarını kabul edecek
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, bugün saat İS a İstanbul basm mensuplarından 60 kişilik bir heyeti Dolmabahçe sarayında kabul ederek kendilerde tanışacak ve memleket meseleleri üzerinde hasbıhallerde bulunacaktır.
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü dün Dolmabahçe sarayında Tahran büyült elçisi Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nu kabul etmiştir.
AVRUPA JliRLiGi
Strasbourg’tan dönen Kasım Gülek’in beyanatı
Avrupa Birliği konseyinin Slrosbourg’da yaptığı toplantılara Türkiye adına iştirak eden delegelerimizden Kasım Külek dün uçakla dönmüş ve Yeşll-köyde gazetecilere şu beyanatta bulunmuştur;
(— Strasbourg’dan ümidle ayrıldık. Umumi hava, Avrupanın kurtulması İçin birleşmenin şart olduğu merkezindeydL Bu kanaat. içtimaa iştirak edenler arasında. herkeste mevcuttu, lî memleketin parlâmantolarmdan gelmiş şahsiyetler ilk Avrupa parlâmentosu başlangıcı diyebileceğimiz Strasbourg toplantılarında, sadece memleketlerinin mümessili olarak değil, birer Avrupa milletvekili olarak hareket ettiler. Delegeler birer birer Avrupa milletvekili sıfatUo Avrupa meselelerini konuştular ve birleşme yollarını aradılar.
Çin - Sovyet
Beşiktaş 9, Suriye muhteliti 2
Bayar'a şunları söylemiştir:
(— Gemlik ovasından geçen dere çifçl İçin bir nimet unsuru olabilirdi. Fakat ihmaller yüzünden bu dere nihayet bir felâket unsuru olmuştur. His her vakit bu derenin bLr felâket getireceğinden endişe ediyor, alâkalı makamlara bu korkumuzu belirtiyorduk. Hattâ geçen sene Demokrat Parti ilçe idare kurulu bir heyet halinde kaymakama başvurdu. Fakat ne yazık ki müracaatımız nazan İtibara alınmadı.*
nâhak yere evlerden atıldık ve sokak ortalarında kaldık!» demiş ve Gemlik Belediyesini dâva ettiklerini anlatmıştır
Felâket müsebbibi olan dere
Diğer bir Demokrat Partili de
AKŞAM
Y@nl &lır Tefrika:
Satın Alınmış Kalb
Yazan :
LUCtANA PEVERELLt
İtalyanların en meşhur kadın halk romanı muharriri
•
«SITIN ALINMIŞ KALK-» zevk ve merakla okuyara-■jırıız, heyecanla tâ kip edeceğiniz modern aşk ve macera romanıdır.
S Ekim perşembe günü neşre başlıyoruz
ihtilâfı gör üşülüyor
Vişinski Çinin komünist delegeler tarafından temsilini istedi
1950 seçimleri
Demokrat Partinin Gemlik ilçe binasında DP. İllerle konuşan Celâl Bayanı, bir köylü şu suali sormuştur:
«— tktldar Partisinin mtm-leke t dertlerine deva olacak
Success 29 (AA.) —
Birleşmiş Milletlerde
Lake Bugün Çinle Rusya arasındaki anlaşmazlık müzakere edilirken Türk delegesi Selim Sarper söz almış, meselenin gündeme alınması hususunda Türk heyeti her hangi bîr fikir beyan etmeden önce bütün iddiaları ve hakikatleri dinlemek istediğini bil-dirmlştlr.
I Çekoslovak delegesi Vladlmlr Klementis meselenin gündeme alınmasının doğru olmadığını İddia etmiştir.
Bugün. Çin delegesine cevap veren Vişinski, Birleşmiş Milletler teşkilâtındaki Çin heyetinin bu memleketteki meşru hükümeti temsil etmemekte olduğunu İleri sürerek. Rusyanın bu heyeti bertaraf etmek için teşkilâta bir teklif yapacağını söylemiştir.
Dışişleri Bakanı. Çinin Çinde-ki komünist rejimin delegeleri tarafından temsil edilmesi lâ-zımgeldiğlnl söylemiştir.
tedbirler alamadığına kaniiz..ıaaıa '
Yeni bir seçim kanunu yapılı- * Amerika Birleşik Devletleri hakkında delegesi warren Austin mesele-s söyler nln ğöndeme alınmasını Iste-| iniştir.
Lake Success 29 (AA.) —
yormuş, bu kanun t düşündüklerinizi bize misin?
J İnci salıifedc)
Lake Success 29 (AA) — (AFP): Birleşmiş Milletler Genel Kurulu bugün beş müstenkif altı muhalife karşı 45 oyla Çinin Sovyet Rusyaya karşı olan şikâyetini gündeme geçirmeğe karar vermiştir.
Dütıkii maçtan bir enstantane I Yazısı ikinci sahifemlzde]
■■■■■■■■a• •••■■»■■■■■»•■■■■■■■■■•«■
DİKKATLER
Gazetecilik vesikası ancak gazetecilere verilmeli
33 vatandaşın kurşuna dizilmesi dâvası
kulesek askeri mahkeme şahitlerden birini dinliyor
Ankara 29 — Otuz öç vatandaşın kurşuna dizilmeleri Mdlserile ilgili dâvaya bakan Genel Kurmay Başkanlığı askeri ma lıkeınesi bugün de çalışmalarına devam elmiş ve bazı şahitleri dinlemiştir.
Bulgariatana kaçtıkları iddia edilen üç gencin hepsinde mi «San kart.» denilen gazeteci vesikası varmış acaba? Her ne hal ise. Başbakanla bazı gazeteler arasında bu mevzu etrafında dikkate değer bir söz düellosu oldu.
Başbakan demiş ki:
— Gazeteciye san kart veriyorum. Manevraları ta-kib ediyor, sonra karşı tarafa geçiyor.
Bazı gazeteler de diyorlar ki:
— O adamların gazetecilikleri arızîdir; onların üçü de memurdu.
Her meslekte, her türlü insan bulunabilir, Türk ga-tezetecilerinin ise. bu İkinci Umumî Haıb sırasında, diğer memleketler matbuat mensuplarivle kıyaslanırsa hayli iyi not aldıkları meydandadır..
Evvelâ mesleğim iti böyle-cc temize çıkaralım.
Kaldı ki, san kart, her sene başında, kırk yıllık gazetecilere bile, yalnız babalanılın değil, analannın ismi dahi sorularak inceden inceye mükerrer tahkikattan sonra veriliyor. (Her sene, insanın anası nasıl değişebilir? Cidden şaşılacak şeydir.)
Eğer gene de böyle sürülüşler oluyorsa kabahat, kahilevari müşterek değildir elbette. Her koyun kendi bacağından aşılmalıdır. Tec-rim ferdî olmak lâzım gelir. Ve itiraf etmeli; kabahatin büyüğü o san kartların veriliş şeklindedir: Ancak bilfiil çalışan hakikî gazetecilere san kart verilmiyor. Araya birçok gazeteci olmıyanlar da karışıyor. Şimdiki gibi, Çerkez akrabalığı nev’inden, matbuatla uzak sıhriyeti olan memurlara, ştına buna bol keseden san kart dağıt-rııamalı.
Bu hâdise. ıslahatın başlamasına vesile teşkil etsin-
Sahile 2
Koruyucu hekimlik gibi...
An karada ban veteriner talebeleri komünistlikten «anık olarak muhakeme ediliyorlardı. Muhakeme sona ermiş, llâkim bu gençlere atfedilen suçlan sabit görmemiş. Beraet ettiklerini kendilerine tebliğ ettikten sonra demiş ki:
«Sîzlerin hepiniz vatanın ümitle baktığı ve beslediği gençlersiniz. Bundan sonra mesleğinize faydalı olmanız ve hayatta daha dikkatli ve uyanık bulunmanız hususunda çektiğiniz azap ve ıstırapların size yol gösterici olacağına kaniim. Artık bundan sonra bu gibi şaibelere maruz kalmamak için nasıl hareket edilmesi icab ettiğini daha iyi anlamış bulunuyorsunuz- Mukadderatınız bu topraklara bağlıdır. Vatanın ve milletin yükselmesi hususunda bundan sonra daha faydalı ve müessir olmanızı Tiirk milletiyle birlikte hepimiz temenni ederiz.»
Bu haberi nakleden gazetenin verdiği malûmata göre, gençler, hâkimin çok güzel nasihatlerini gözleri yaşararak dinlemiş ve salonu öyle terketmişler.
Simdi tıp âleminde en biivük ehemmiyet koruyucu hekimliğe veriliyor. Âlimler, insanların hastalıklara tu-tutmamaları çarelerini arıyorlar. Hastalığa tutulduktan sonra onu tedavi etmeye çalışmanın başa çıkılır bir >Ş olmadığı anlaşılmıştır. Mesele hasta olmayı önlemektir.
Ankara da muhakeme edilen gençlere hâkimin ver dîğı nasihatlerde de bir koruyucu hekimin endişeleri seziliyor. Gençler bu türlü nasihatlere çok muhtaçtırlar. Fakat ne mektepte, ne de onun dışında, gençlere, hayatta gitmeleri lâzım gelen yolu gösterecek, onlan her zaman elinJen tutacak, düşüncelerini selâmete çıkaracak mürşitler yoktur. Mekteplerde hocalar ders programlan içindedir w bu bahisler programlara girmemiştir. Gençler bu bakımdan çok yalnız büyüyorlar.
Şevket RADO
Dün yapılan futbol maçında
Beşiktaş 9 - Suriye muhteliti 2
Millî basketbol takımıma bugün Napoiige hareket ediyor
ortası. Şükrünün kaleciye vap-dığı bir şarj neticesinde sekizinci defa Suriye ağlarına takıldr Oyunun bitmesine bir dakika Irala şükrünün sürüp sürüp Suriye kalesi dibinden çektiği çok sıkı bir şut Beşlktaşa 9 uncu ve son glü de kazandırdı. Oyun da böylece Beşik taşın Suriye muhtelitine 9-2 gibi açık ve farklı galebesiyle suna erdi.
a SAN
Basketbol millî takımı bugün gidiyor
Napoli’de yapılacak olan enternasyonal basketbol turnuvasına katılmak üzere milli basketbol takımımız bugün Ankara vapuriyie gidecektir
Hüseyin, Dr. Ali. Erdoğan, Yalçın, Yılmaz, Barokaş, Yalım, Tevflk. Morlsis, Boris. Ayduk ve CelâTden müteşekkil olan Türk basketbol takımı federasyon reis vekili Faik Tek başkanlığında ve Turgut'un idaresinde gitmektedir.
Son dakikada federasyon üyelerinden Haliık SAN seyahate İştirak etmekten isuukâf ederek bazı sebepler yüzünden spor oyunları federasyon teknik müşavere heyetinden istifa etmiştir.
Dün şeref stadında. Bıırİye muhteliti üçüncü karşılaşmasını Beşlktaşla yaptı. Şacı Tezca'mn hakemliğinde yapılan maça Beşiktaşlılar şu şekilde çıkmışlardı:
Mehmet - Yavuz. Yani - Çaçl, Nusret. Hüseyin - Süleyman, Kemal, Bülent, Fahreddin, Şükrü.
Oyun çok seri başladı. Her İki takını da karşılıklı hücumlarla birbirlerini yokluyorlar Suriyeliler ilk iki oyunun aaslne dün çok açık bir oyun çıkarıyorlardı. Netckim Beşiktaşlılar Suriyelilerin bu açık oyunundan ictlfa-dede gecikmediler. 4 üncü dakikada Süleyman İlk eolü Beşıkta-şa kazandırdı.
Siyah - Beyazlılar hâkim oyun! arını temadi ettirdikleri ilk 25 dakika içinde iki goi daha çıkarmağa muvaffak oldular 23 üncü dakikada frikikten Şükrü İkinci, 24 üncü dakikada yine frikikten Süleymanm ortaladığı topu Şükrü göğsü ile düzelterek üçüncü golü Beşik taşa kazandırdı. Suriyeliler hu üç golden sonra açıldılar. Mehmedin bir hatası az daha Beşlktaşa bir gole mal oluyordu. Suriyelilerin sık sık yaptıkları hücumlar bir semere vermeden sora etmek üzere olan ilk devrenin 42 nci dakikasında Şükrü kafa ile dör-dücü golü de Beşik t aşa kazandırdı. Ük devre de böylece 4-0 Suriyenin aleyhine bitil.
İkinci devre
İkinci devreye Beşiktaşlılar kaleye Feyzi, Hüsevüıln yerine de Eşref"! alarak çıktılar, Suriye muhtelitinde de kaleci değişmişti.
Devre başlar başlamaz 2 nci dakikada güzel bir vole ile Bülent benşicj golü, 5 inci dakikada Şükrü yerden sıkı bir şûtle altıncı golü, 8 inci dakikada Bölendin bir şütünü Sariye kalecisi elinden kaçırmasiyle yedinci golü Beşiktaşlılar kazanmış oldular. 6 dakikada üç gol atan Siyah - Beyazlılar yaptıkları 7 golü kâfi gödûler ve gelişi güzel oynamağa başladılar. 18 inci dakikada Yavuz çıktı. Leon girdi.
Yavaş yavaş Beşiktaş kalesi önünde oynamağa başlayan Suriyeliler 25 İnci dakikada Uk gollerini güzel bir dalışla santrforları yaptı. Bu gol Beşlktaşlı-
lara hiç bir tesir yapmadı. Yine gelişi güzel oyunlarında devam ediyorlardı.
33 üncü dakikada Suriye sağ açığı İkinci golü ie takımına kazandırınca iş değişti Birden lire Beşiktaşlılar tekrar parladım- ve Suriye kalesini tekrar badu altına aldılar
38 mc| dakikada süleymanm
Betül dâvası
Savcı, sanık kadının beraetini istedi
Muallimler Birliği idare heyeti tekrar toplanıyor
Muallimler Birliği idare heyeti bugün tekrar toplanacak ve nakledilen öğretmenlerin durumlarını gözden geçirecektir. Birlik muhitinde Milli Eğitim Bakanlığına yapılan müracaattan büyük bir ümitle bahsedilmekte) dr.
ÖLÜM
Gümrüklerden emekli' Nlza-meddln. Ankara Sûmerbank inşaat şubesi arşiv şefi Zafir Te Amer İkada tahsilde bulunan Mürşit Tokcaerln babalan eski Dainlervekill Zekâ) Cnkardeşin, Merhum önyûzbaşı Hilmi Alpyıl-dınmın. orman tahdit komisyon reisi yüksek mühendis Asım Darcan ve İstanbul belediyesi mühendislerinden Arif Ulubllln kayınpederleri Erzurum valiliğinden emekli
AHMET REŞİT PAŞA
Hakkın rahmetine kavuşmuştur Cenazesi bugün Harbi yede Dershane sokağında Kocabıçak apartımanının 1 numaralı dairesinden (Harbiye tramvay durağı kavsinde) kaldırılıp öğle namazı Teşvikiye camiinde kılınarak Eeriköyûndekj makbere-slne defnedilecektir Kendisine Allahtan rahmet ve kederli ailesine sabırlar dileriz.
Erenköyde kocası Alâaddinin şakağına isabet eden bir tabanca kurşunu ile ölümünden sanık olarak birinci ağırceza mahkemesinde yargılanmakta olan Betül Ay tun* un duruşması dün son safhaya gelmiştir. Dünkü oturumda Alâaddin'in ana ve babası, oğullarının bir cinayete kurban gittiğini, ve Betül'ün kaatl] olduğunu söyüyerek ceza kanunun 450 İnci maddesine göre hakkında ölüm cezası verilmesini İstemişlerdir.
Müteakiben esas hakkında mütalâasını serdeden savcı, elde mevcut raporlara göre hâdisenin bir cinayet olacağının kabul edilemiyeceğinl. elde suç delili addedilecek mahiyette bir şey bulunmadığını beyan etmiş ve veraetlnl İstemiştir.
Betül'ün avukatının yazılı bir mûdafaaname vermesi İçin duruşma talik olunmuştur.
Hapishanedeki cinayet dâvası karara bağlandı
İstanbul cezaevinde adam öldürmekten mahkûm İbo İsminde birini öldürenlerle bu suça teşvik eden şahsın duruşmaları birinci ağırceza mahkemesinde sona ermiştir.
Sanıklardan Mehmet Çetin-kaya yedi sene altı gün, Abdullah Karabulut on dört sene iki ay yirmi gün. İsmail Akyüce on iki sene 8 ay 27 gün. Mehmet Hepoğlu 12 sene 10 ay 27 gün. Abbas da 12 sene ağır hapse mahkûm edilmiştir.
Yalnız bunlardan Abbas, evvelce 30 sene ağır hapse mahkûm bulunduğundan ceza kanunun maddet mahvusasına göre, bu âzami hadde yenisi ilâve olunamayacağı da kararda zikredilmiştir.
—tak v i m________________
ZUUceo 7 — Hm, i4|
İmsak GO öğle İkindi Ak Ya E. 10Z3 1100 IJB 9,29 1X00 1J1
V. 5.17 6Ş6 11.M İS 33 1B.M 30.27
AKŞAM
Adli tıb teşkilâtı
Prof. Nazım Şakır Umum müdürlükten niçin ayrıldığını anlatıyor
Adli Tıp Umum Müdürü re meclis reisi profesör doktor Nâzım Şakırln tekrar emekliye ayrılarak vazifesinden çekildiğini yazmıştık.
Profesör Nâzım Şakır memleketimizin tanınmış akliye ve asabiye mütehassislarındandır, timi kıymeti memleket çapında tanınmış olduğundan bir çok talebe yetiştiren profesörün daha uzun müddet bu ilim mii-essesesinl faydalandırması düşünülürken bu ayrılış hiç beklenmedik bir zamanda olmuştur. Kendisiyle görüşen bir muharririmize general Nâzım Şa-kir. tıpbt adliden çekilmesi sebebini kısaca anlatmıştır.
Profesör Nâzım Şaklr Gülha-j ne askerî tıp tatbikat inekte-1
binde uzun seneler profesörlük bünyesine uygun yeni bir ka-ettikten sonra askerlikten e- nun projesi De talimatnarna mekllye ayrılmış, fakat bir mûd hazırlanmış ve o vakit bakan-det sonra yeniden devlet vazl- ca tasvip edilmişti, feslne girerek adli tip umum 1 1949 senesinde tatbik mevkl-
müdüriüğüne tâyin edilmişti. konacak olan bu yeni adlî şimdi yeniden bu son memuri- ' tıp projesinde adli tıp mcclisl-yetinden aynlmaslyle ikinci de- nin bünyesiyle kimyahane, fa emekliye ayrılmış oluyor. Imorp ve müşahedehanenln va-
Profesör Nâzım şakır diyor sitelerini yeniden tesbit ve ad-kd : | lû tıbbın en büyük noksanını
— Memleketimizde adli tıb- teşkil eden adlî tabib yetlştlr-bın durumu hülâsaten şudur: imtk meselesi halledilmişti.
Hâlâ meri olan «13 numaralı | Kabinenin ve bu meyanda kanunla bu husustaki talimat-j adalet bakanının değişmesi u-name bugünkü adalet ihtiyaç-'zerine beş aylık komisyon e-lanııa tekabül etmemektedir 'meğl boşa gitmiş ve proje tat-Bundan evvelki Adalet Bakanı bik mevkiine konmamıştır. Bu Şlnasl Devrin tarafından takdir sebeple adli tababetimizdeki olunan hatalar tashih ve nok- idari, tıbbi ve hukuki hatalar sanlar ikmal olunarak bugünün ' devam edip gitmektedir. İhtiyaçlarına cevap verecek bir j Bu babta bakanlığa yapılan kanun ve talimatname projesi . müracaatlar ise, maateessüf, bir çok müracaatlar gibi, cevapsız kalmıştır.
Esasen adli tıp ıslahı hakkında vâki olan müteaddit tekliflerim kabul edilmediği takdirde bugünkü mevzuatla iş görmek hatalı olacağına binaen mesuliyeti kabul e demeyeceğimi doğrudan doğruya bizzat bakanlık makamına bildirmiştim.
hazırlamak üzere adli tıp mensuplarından bİT komisyon teşkil olunmuştu.
Fransa, İtalya ve tsvlçreden getirttiğim adli tıbba alt dokümanlarla memleketimizde bu işe aklı eren doktorların evvelce vermiş oldukları lâyihalar ve komisyon âzalarının kanaatleri birleştirilerek memleketimizin
Celâl Bay^r
Celâl Bayar, bu suali şöyle cevaplandırmıştır:
•— Yeni kanun İçin bir heyet çalışıyor. Temenni edelim ki. milletin arzusuna göre bir kanun çıkarılmış olsun. Böyle bir kanun çıkacak mı, çıkmıyacak mı bunu ileride göreceğiz. 1950 seçimlerinde millet duyduğu gibi, kalbinden koptuğu gibi oyunu kullanırsa, millet namına hareket edilmiş olacağı için işlerin iyi yürüyeceğine inanabiliriz. Bu sebeple seçimin dürüst yapılması lâzımdır. Millet İstediği şekilde oyunu kullanırsa, biz kazanma-sak dahi, netice istihsal edilmiş olacaktır. Milletin iradesine hâkim olduğunu görürsek beraberce masut oluruz.»
İhtilâf
Gemlikli Demokratlardan bir diğeri de, seçim tasarısını İnceleyen ilmi heyette ihtilâf çıktığını söylemiş ve Celâl Ba-yarın bu hususta ne düşündüğünü öğrenmek istediğini söylemiştir. Celâl Bayar, bu vatandaşa şu cevabı vermiştir:
«— Hâdisenin mahiyetini bilmiyorum. kanunu, milletin arzusuna uygun olarak çıkarırlarsa bu memlekete hizmet etmiş Olurlar. Maamafih aksi takdirde iyi kanun çıkması için Millet Meclisinde çalışacağız. Fakat seçimlerde sizin de İyi çalışmanız, uyanık olmanız lâzımdır.»
Bayar, gece saat 23 de şehrimize dönmüştür.
Rus • Yugoslav
(Baş tarafı 1 inci sahifede) lomatlk münasebetleri kesmek tasavvurunda oldukla» şeklinde tefsir edilmektedir. Romanya büyük elçisi henüz Belgrad-tadır. Sovyet büyük elçiliği bürosu, tamirat yapıldığını bahane ederek biç bir ziyaretçi kabul etmemektedir.
200 Ru» bomba uçağı
Viyana 29 (AJL) — «tjnlted Press:
Buradaki batı devletleri çevrelerinden bildirildiğine göre, daimi surette kalmak üzere beheri yüz uçaktan müteşekkil İki Rus bombardıman grupu 26 eylülde Yugoslav hududunda bulunan Macaristandaki Bzeged şehrine gelmiştir.
BORSA
30 Eylül 1949
Giiııiin Meseleleri
Pamuk iplikleri
10 ekimden itibaren serbe» olacak
Ankara 30 (Akşam) _ Bakanlar Kurulu kararile pamuk ipliği salaşının serbes bırakıldığı malûmdur. Ancak el koyma zamanında müdevver olmak üze re Sümerbankuı elinde bulunan ve yurdun muhtelif yerlerindeki I el tezgâhlan sahiplerine tahsis edilen eski imalâta ait bir kısım ipliklerin el dokuma sanayiini korumak maksadlle el tezgâhla nna tahsisine devam olun inakta idi.
Fakat bu Jefa flatJerin normalleşmesi ve piyasadaki arz miktarı karşısında 10 ekim 1949 tarihinden sonra bütün iplikler yurdun her tarafında piyasa İcaplarına göre tesbit edilmiş bulunan Hallerle, isteyenlere, İstedikleri miktarda satılacaktır.
Tarım Bakanı
Ankara 29 (AA) — Taran Bakanı Cavit Oral bu akşamki ekspresle lstanbula gitmiştir.
Kumbara ikramiyelerinden veraset ve intikal vergisi alınacak
Ankara 30 'Akşam) — Bankalarca küçük tasarruf hesaplan ve kumbara sahipleri arasında çekilen kuralar cemi lan a t tüzüğü gereğince tertip ve keşide olunan eşya piyangolarında kazanılan mlttar ve bedeli 1000 lirayı aşar, menkullerle gayri menkul ikramiyelerin tamamından veraset ve İntikal vergisi olınacaktir. Bankalar tarafından senenin muayyen aylarında çekilen piyangolardan kazanılan ikramiyeler mevduıra hesabına geçirilmekte ve İkramiye kazanmış olduğu kendisine yazı ile bildirilmektedir. Keşidenin yapıldığı zamanda hu-kukan bu paraya tesahup etmiş olan şahıs, bu andan itibaren veraset ve İntikal vergisinin mükellefi olacaktır.
Avrupa İktisadî işbirliği konferansı Ankara 30 (Akşam) — Avrupa İktisadi işbirliğine dahil devletlerin Bakanlan arasında 12 ekimde Pariste yapılması karar taştırılan toplantının bazı sebeplerle 31 ekime bırakıldığı hükümetimize bildirilmiştir. Bu toplantıda hükümetimizi Devlet Bakanı Cemi! Salt Barlas temsil edecektir.
Cemil Salt Barlas, ekim ayının sonlarına doğra Parise hareket edecektir.
Sovyet - Yugoslav gerginliği
Sovyetlerle Yugoslavya arasındaki gerginlik gtlo geçtikçe şiddetleniyor, Yugoslav hükümet erkim söyledikleri nutuklarda Kusyayı emperyalist emeller beslemekle itham ediyor ve şiddetli bir lisan kullanıyorlar. Tito, çetecilerin 1941 senesinde Alınanlara karşı harekete başlamalarının yıldönümü münasebetiyle söylediği nutukta Sovyetler Birliğine hücum ederek demiştir ki:
«Sovyet Rusya, peykleri vasıtasiyle, Yugoslavyayı boğmak istiyor. Macaristan'da, Romanya'da askeri tedbirler alıyor, siperler kazdırıyor. Biz bunlardan korkmuyoruz. Hiç kimsenin arzuların! bizim üzerimizde tahakkuk ettirmesine müsaade edemeyiz- Sovyetler Birliği peyklerle münasebetinde «Hükmetmek için parçala-malı» düsturuna takib ediyor, peyklerini zayıf bırakarak bunlara tahakküm ediyor.
«Macarıstanda görülen Rajk dâvası âdi bir blöften ibarettir. Bu dâva ile Batı devletlerinin Yugoslavvaya karşı itimadını sarsmaktan başka bir gaye takib edilmemiştir.» .
Yugoslav Dışişleri Bakanı Kardclj de Birleşmiş Aiıl-bb Jetler toplantısında söylediği nutukta Rıısyaya karsı sıd-J— detli hücumlarda bulunmuştur, Kardelj demiştir ki: O-«Sovyetler Dirliği bir taraftan Yugoslavyayı tciıdıd e-CM derken, diğer taraftan sulhperver bir tavır takınım Sovyetler, memleketimize karşı her türlü tazyika giriş- ® iniştir. Bundan maksat Yugoslavyayı emperyalist gaye- C ler peşinde koşan yabancı bir hegemonyaya boyun eğ-,O dimıcktir. Bunun için tarihte misli görülmemiş iftira-” larda bulunulmakta, yalan neşriyat yapılmaktadır.»
Bu şiddetli sözler vaziyetin ne derece gergin olduğunu göstermeğe yeter. Times gazetesinin dediği gibi Birleşmiş Milletlerdeki münakaşanın gerginliği bir kat daha arttırması muhtemeldir. ,
2 o > o P
Ziraat bankası umum müdür muavinliği Ankara 30 (Akşam) — Ziraat Bankası umum müdür muavinliğine Merkez Bankası müşavirlerinden Berin Beydağı tâyin e-dllmiş ve vazifesine başlamıştır. Kendisi Galatasaray lisesi ve Ankara Hukuk Fakültesi mezunu güzide gcnçlerimlzdendlr.
jjljmfcnl Bonaııauı M/Halleri
ESHAM VE tahvhAt
% 1 FAİZLİ TABVILLEB Siwa» - Erzurum 1 20 46
1941 Demiryolu II ®50
1941 Demiryolu 1 3011
Sivas - Erzurum 3-T 20 20
1941 Demiryolu IH 19 45
Milli Müdafaa
MlUt MüdâJaa n MAS
Mi İti Mildalaa 111 12 W
Vtm MOdafaa IV________ 3630
% « FAİZLİ TAHVİLLEH Kalkınma 1 8015
Kalkınma n 96 ZS
Kalkınma 111 BC.30
Hi btıkrau I 8515
»M istikrazı II 96.23
IML Demiryolu VI 97 30
* 4 % 949 tahvili 9t W
•İ. S FAİZLİ TAHVİLLER
1933 Ergani 33«O
1933 ikramıydı 3030
MıiJI Müdafaa 21 »S
Demiryolu IV 97»
Demiryolu V 8" —
% 4J FAİZLİ TAHVİLLER
IM9 ikr. 9655
AHADOLO DEMİ H YOL O OHUPU
Tahviller 1-3 110 —
Hisse senetleri l 00 66 —
MdmessU senet Tl,W
ŞİRKET HİSSELER)
Merkez Büiıkası ili —
İ4 Bankası M50
T. Ticaret Bankası 5.10
Aralan Çimento 1650
Prof. Nailî Ku
(Baş tarafı 1 inci sahifede) kısmen yanlış, kısmen eksik bu Junduğunu ve heyet tarafından evvelce alınmış olan ve müzakerelerin kapalı cereyan etmesi ve gerektikçe basına tebliğler verilmesi suretindeki kararla uygun düşmediğini söylemişler ve gazeteye bir tekzip gönderilmesi teklifinde bulunmuşlar, a-zadan Cudl Özal evvelce müzakerelerin açık cereyanı lehinde oy vermiş olduğu için basına kendisinin beyanatta bulunduğu zannedilmem esini söylemiş ve başkan tekmil heyet üyelerini tenzih ettiğini ve böyle bir şeyin asla mevzuu bahis olmadığını İfade etmiştir. Heyet raportörü profesör Bülent Nuri Esen'in bu görüşmelerin cereyanı sırasında getirterek okuduğu mevzuu bahis yazının tertip ve tanzim tarzından bunu okuyacak gazete kartnln yazıda münderiç hususat münhasıran Hüseyin Naili Kübalının İsmi etrafında döndüğüne ve ayrıca gazetede kendisinin bLr de resmi basıldığına göre, sanki profesör Hüseyin Naili Kübalı tarafından gazete muhabirine beyanatta bulunulmuş olduğu İntibaını taşıyabileceğin) ve binaenaleyh Hüseyin Naili Kübalı tarafından bir tekzip gönderilmesinin daha muvafık olacağını söylemesi üzerine, Hüseyin Nail) Kübalı, kendjslne vaki te) mih ve ima karşısında teessüf duyduğunu söylemiş ve yerini terkederek ayakta konuşmağa başlamış ve yerine oturması, arkadaşlarının cevap ve mütalâalarını dinlemesi lüzumu üyeler tarafından kendisine hatırlatıldığı halde ve başkanın büyük bir nezaket ve sükunetle kendisini yatıştırmak gayretlerine rağmen tehevvür ve şiddetle haykırarak artık heyette çalışa-mıyacağını ve istifa edeceğini I-fade İle çıkıp gitmiştir.
Bu hâdiseden bir gün sonra Hüseyin Naili Ku'ûab suretini basına da gönderdiği anlaşılan, istifanamesini vermiştir. Bu is-tifanemede fetlfa, sebebi, «heyet reisi başta olmak üzere bazı üyeler tarafından gösterilen bariz tarafgirlikler ve çıkarılan çetin zorluklar» ve «çlrtln tehditler ve İthamlar» oımak üzere gösterilmiştir. Alâkadar üye, bu tarafgirliklerin, zorlukların, tehditlerin ve İthamların ne olduğunu açıklamış değildir. Ancak bu hallerin 19/eylül’den beri başladığı ve muttasıl devam ettiği tasrih edilmiştir
İstifanamede heyet mensuplarına (tarafgirlik» Insad edildiğine göre hâdisenin cereyanı zabıtlara nazaran açıklanmak-zarurldir.
Toplantıların başlangıcından beri esasa mütedair herhangi bir karar İttihazı mevzubahis olmamış bulunduğuna ve verilen usule müteallik kararlardan yalnız siyasî partnerden gelecek cevaplara intizaren çalışma lann büsbütün tatil olunması şeklindeki rey’l ile celse başlarında zabıtların hülâsa suretinde okunması reyinden gayri tekmil reylerinde müstafi ûve verilmiş kararlara muvafık rey ile İştirak etmiş olduğuna göre üyelerin hangi meselede hangi tarafı İltizam etmiş olduktan mantıkan anlaşılmak mümkün
balının istifası^ olamamıştır. 0
Kaldıkl, heyetin teiişlbi ile (0 22/eyIûi tarihinde Hüseyin Naili 0 Kübalı tarafından kaleme alt-nan ve partilere hitaben yau-'*-' lan mektubun heyetçe ittifakla kabul olunan metninde Hüseyin Naili Kübalı heyet üyelerinin (muhtar mûesseselerln gizli rey le müntehap mümessilleri olduklarını ve mesuliyetlerini (bihakkın müdrik) bulunduklarını, heyetin (münhasıran İlmî, tamamen müstakC, mutlak surette tarafsız bir İstişare teşekkülü) olup (her türlü siyasi mülâhazalardan uzak. yalnız İlmi kanaatlerile tecrübelerine ve vicdanının emirlerine ’iblt bulunduğunu yazmıştı. İstifana mede 19/eylûtden beri başladığı İddia olunan tarafgirlik ve zot-luklar İle mezkûr mektuoun partilere aynen yazılması hakkında verilmiş karar arasında izahı imkânsız bir tenakuz vardır. Bu da, Hüseyin Naili Kanalının istifanamede mezkûr beyanının daha önceki kavil ve düşüncelerine taban tabana zıd oluşundan ileri gelmektedir
Bizzat Hüseyin Naili Kübalının da iltihak etmiş Gİduğu zabıtların basına verilmeyip lüzum görüldükçe başkanlık tarafından tebUğ.er verilmesi nak-kındaki karara kendisinin istifa ettikten sonra daiıı bağlı katması pek tabi bir ad'jl ve adab İcabı iken heyet görüşmelerini karar hilâfına basına akseri.it inekte devam edişi heyetçe teessüf İle karşılanmıştır.
İstifa eden üye yerine bir yenisinin seçilerek heyetimize iltihakının temini hususu 27/ey-lûl/1949 tarihinde İstanbul üfclr verslteri rektörlüğün oen rica p-dilmiştir.
tüm heyeti 99/eylûı günü çalışmalarına devam De seçim kanununda yer alması gerekli diğer esaslar üzerinde tartışma -tarda bulunmuştur
Başbakan hâdise hakkında ne diyor?
Başbakan şemseddln Günal-tay dûn vilâyetteki kabullerinden sonra seçim tasarısuu incelemek üzere toplaııar. İlmi heyetten Porİ. Hüseyin Naili Kn-balı’nm İstifa etmesi ve istifasına sebep olarak ilmi heyetin tarafgirlik yaptığı mütalâasını ileri sürmesine karşı düşündüklerini soran gazetecilere şunları söylemiştir:
«— Orta yere konulan seçim tasarısı bir memleket malıdır ve bu tasarıyı ikmal etmek partilerin değil, mütehassıs bir heyetin işidir. Bu bakımdan tarafgirlik yapılmasına sebep yoktur. Partiler noktal nazarlarını Mecliste İleri sürerler, timi heyetin müzakeresi ne halkı, ne de gazetecileri alâkadar eder Heyet müzakereleri kendi arasında yapar. Toplanan ilim a-damlan çalışmalarına devam etmektedirler. İstifa hakkında heyetin de noktai nazarını anladıktan sonra fikrimizi bildirl-ri2.»
Başbakan, Muallimler Birliğinin dilekleri hakkında sorulan suale de şu cevabı vermiştir
«■— öğretmenleri dinledim. Bir de karşı tarafı dinleyeceğim.»
aARHAfLAHDA ALTIM
bal ıslar Gulden 43,70
TOrk liros 45 50
Sterlin 62,00 '
Külce 675
Bvjial 46,00
30 Eylül 19«
AKSAM
Satılfe 3
Nakledilen öğretmenler
Bu sütunda, Öteden beri, fcdçük memurların bir yer-den öbür yere dama taşı gibi nakledil memeleri lâzun geldiğini yazdık, durduk. İ-deal küçük memur, aynı kata baya yerleşmiş olan, oranın örî ve ananelerini öğrenmiş bulunan, o havalide ev, bark, bağ, bahçe, merkep, at arabası edinendir. Böylelikle, hem yerini, hem işini sever. Fıkaralıktan, göçebelikten, içtimai emniyetsizlikten kurtulur. Orta halli, müesses, durumundan memnun bir insan halini a-‘ tır.
Kastamoııuda doğmuştur. Kastamonuda hallühamıir olur, gider. Ancak büyük bir istidat gösterdi mi, yahut mübretn lirzum duyuldu da muayyen bir meslek seviyesinin üstüne fırladı mı, başka tararlara kaldırılır.
Gerçi, bu tablonun da a-levhinde söylenebilecek çok söz vardır.
Meselâ denecektir ki:
— Memur mevzii kalır. Devletin bütünlüğünü kav ranıayıp rejyonklist olur. Muhiti ile lâübalifeşir, hir nevi eşraf ve nıütegallibe kesilir...
Lâkin, küçük memurun yerinden değiştirilmemesi, aleyhtekine kıyasla lehte daha cok noktalar kaydetmektedir.
Bahusus ilkokul öğretmenleri. tedrisatta «üniteler. denen mevzularla ilgili olduklarından büsbütün de-( ğiştirilmemcferi gereken memurlardır. Hocalara, daima, çocuğun muhitini hareket noktası sayarak, onu ilgilendirecek ve hayata bağlıyacak misalleri kullanmaları n tavsiye olunuyor. Bîr ■kış», yahut bir «sokak» kıraat parçası ele alınınca, İs-tanbulun kışı, İstanbulun sokağı başka, Kastamonu-nunki muhnkkak başkadır. Her şehirde, her kasabada yetişmiş hoca, nazarı ve ideal bakımdan, o şehrin çocuklarını daha iyi yetiştirici olabilir. Çünkü İstanbulun muğlâk sokak şartlarım, şimdi bu İstanbuldan gönderilenler, yerlerine getirileceklerden daha, iyi bilseler gerektir. Hele, İstanbuldan Kastamonuya gönderilecek bir öğretmen oranın mahalli şartlarını edebiyat yoliyle dahi bılmiyeceğiııden kim bilir ne acemiliklere uğnya-caktır. gülüne olacak, kay-naşamıyaçak, meslekten soğuyacaktır. Bu pahalılıkta sefalet de cabası
Keza, daha ideal olan, öğretmenin o muhaldeki istihsali tetkik etmesi, meselâ Gireşunda »indik. Bursadâ ipek. İzmirde kuru yemiş hakkında malûmat sahibi olmasıdır. Fabrikalar civarında, ame’e çocuklarını «ü-niteler yoliyle» iyi amele- ziraatın yanı başında iyi çifçi; küçük zenaatin yanında ise iyi zenaatkâr yetiştirmek gerektir. Bu da zaman işidir. Aynı mevkide Ömür törpülemekle ilgilidir.
Tekrarlıyorum:
Kanaat etrafında da türlü mütalâalar yürütülebilir.
Milli Eğitim Bakanının bekârları buradan kaldırıp başka yerlere göndermesinden inşallah hayırlı izdivaçlar çıkar; Birçok bay ve bayan Öğretmenler, «Evlilik daha iyi İmiş!» kanaatine varırlar. Aralarında evlenmiş ve çok me-sııd olmuş: hayatlarını mâkul kurmuş nice öğretmenlere rasladım. Bunların sayısı memlekette çoğalırsa bu kararı yerinde buluruz.
Fakat her halde, bizim memleket şartlarımız, küçük memurun ve öğretmenin aynı yerde kalıp gelişmesini umumî kaide diye kabullenmemizi icab ettiriyor.
(Vâ - Nû)
postası
önümüzdeki pazartesi vapur kalkamıyor
S ab ah Gaz eteleri Ne Diyor?
Anlaşma feshedildikten sonra CI MHURtYET gMctesi, bugünkü başmakalesinde Sovyei-ler Birliği ile Yugoslavya arasında 11 nisan 1945 de imzalanan dostluk muahedesinin, dün Sovyet Rusya tanıtındım tebliğ
Haber aldığımıza göre Denizyolları İdaresinin tertip ettiği olunan bir nota ile fes hol undu-ve bir müddettenberi tatbik e-dllen yeni programa göre her pazartesi günü İstanbuldan tamire yapılması İcap eden vapur sefer! önümüzdeki pazartesi gû nü yapılamıyacaktır. Bunun ne tlcesl olarak bittabi çarşamba günü İzmlrden İstanbula da vapur kalkmıyncaktır
Bu hususu matbaamıza kadar gelen okuyucularımızdan öğren dik. Merak edip İdareden sorduk. Filhakika vaziyetin böyle olduğunu söylediler. Ancak sebebi hakkında İzahat vermediler.
Bizim öğrendiğimize göre sebebi. bu hatta çalışan «Tarsus» vapurunun fctlnyede tamirde bulunmasıdır. Gemi geçen hafta Çanakkale Boğazı dışında bo zulmuş ve istanbula gelip havuza girmişti. Yerine sırayla cAnkara» ve «Adana» vapurları birer İzmir seferi yapmışlardır. Fakat «Ankara» bugün «Adana» da pazar günü Akde-nlzde ecnebi limanlara sefere çıkacakları için, idarenin elinde □nümüzdeki pazartesi günü İzmir postasını yapacak vapur kalmamıştır.
Denizyolları İdaresinin düştü ğü bu aciz hail ilgili çevrelerde teessür uyandırmıştır.
kuk fakültesi dekanı Hüseyin Nailî KubaLı'ıun seçim tasarısını tetkik eden ilmi heyetten istifa etmesini günün eri ehemmiyetli olayı olarak kaydetmekte ve şöyle demektedir: Yalnız bu istifa üzerine memleketteki havanın çek ağarlaş-BUş olduğunu söylemeliyiz. Seçim işlerinin doğru yapılması, bütün bir memleket halkının ı senelerdenberl kendisine İdeal edinmiş olduğu çok ehemmiyetli ve hayatî bir mevzudur. Bütün memleket bu konuda azami derecede hassastır. Eğer sayın Kübalı» fazla bir hassasiyet göstererek kendisini alelâde bir vehmin tesirine kaptırmışsa, İtimat havasım güç tamir edilir bir tarzda bulandırdığı için cidden zararlı bir iş ypamış olacaktır. Yok., iddiaları doğru İse, o takdirde memleketin yarını ve İstikbali bakımından cidden bedbin olmağa değer feci bir durum İle karşı karşıya kalmış bulunuruz.
Temyiz ve Şûrayı Devlet âza-iarından ve profesörlerden mürekkep, bu memleketin en güzide İnsanlarını İhtiva eden bir komisyon doğruluktan ayrılırsa, memleketin hüsranı cidden büyük olacaktır.
Biz. Kubalt'nın açıklamalarını dinlemeden, her hangi bir hükme varmak istemiyoruz, ve can ve gönülden temenni ediyoruz kİ, Hukuk fakültesi De-
ğundan bahiste diyor ki:
«Böylece Sovyet Rusya ile Yugoslavya arasındaki münasebetler dostluk mahiyetinde olmaktan resmen de çıkmıştır.» Denildikten sonra yazı şöyle bitirilmektedir:
Bu durumun açıkladığı bir hakikat, dostluk muahedelerini yaşatmanın veya feshetmenin, Sovyet liderlerinin keyfine bağ-: lı olduğudur.
Çünkü Macar latanda tertip edilen sahte bîr dâvanın esas tutularak bir dostluk muahedesini feshetmek, ancak Rus-yada görülebilecek hâdisedir.
Bütün dünya, baştanbaşa aslı faslL olmıyan o dâvanın hiçbir değeri olmadığına inandığı halde bunun bir dostluğu yıkmak için esas İttihaz edilmesi, başka hiç bir yerde görülemez.
*
Hüseyin Nailî
Kübalı durumu açıklamalıdır
TASVtRde. Cihadı Baban, yukarıdaki serlevha ile yazdığı başmakalesinde. İstanbul Hu- kanı, yanılmış, vehme sürük- yoktur.
İstanbul’un
kurtuluşu
lenmiş olsun.. Memleketin yüksek menfaatleri namına. bu ihtimalin varit olduğunu görmek en büyük emelimizdir.
★
Dolmabahçe earayı
HURRİYETin boş yazısında, turistik bakımından Dolma-bahçe sarayının İstanbulun en cazip bir köşesi ve içinin son zamanlar tarihimizin canlı bir kitabı ulduğuna İşaret edildikten sonra:
«Sultan Rcşad’ın, Vahided-dinin ve son halife Mecid’in ......
ikamet ettiği dairelerden «r-1 edesek Stanbul cihetindeki o-f m azar, Atamızın yaşadığı ve kullar Sultanahmedde. Beyoğlu ruhunu teslim ettiği oda. hepi-| ve tarafındakller de
mıziıı görmek için çan attığı- Galatasaray Lisesinde toplana-mız yerlerdir. Icaklardır. Tam saat 10, şehrin ma varisi-
Denilmekle w su teklifte kurtulu, Sftatine tesadüf ettiği bulunulmaktadır:
Biz tstanbul Vilâyetine şu teklifte bulunuyoruz: Reisicumhurların İstanbula geldikçe İkamet edebilmeleri İçin İstanbulun en güzel bir yerine bir kaç yüz bin lira sarfederek güzel bir villâ İnşa ettirsin ve Dolmabahçe sarayını masraflı bir lüks olmaktan kurtarsın. Bundan sonra bu tarih hazînemizin Topkapı sarayı gibi millete açılmaması için sebep kalmaz. Zannediyoruz kİ Reisicumhurumuz İnönü dahi bu teklifimizi ' yerinde bulacaktır. Dolmabahçe sarayını senede beş on günlük bir ihtiyaç İçin daha fazla muattal bırakmağa hakkımız
Ağır kâbus
programı
Kutlama tesbit ve ilgililere tebliğ edildi
İstanbulun Kurtuluş bayra-, 1 mı programı vilâyetçe tesbit e-1 dilerek alâkalılar» gönderümlş-I tir, Bu programa göre kurtuluş i bayramı olan 6 Ekim çarşamba |günü bütün binalar ve nakil ı vasıtaları bayrak ve yeşilliklerle ‘, süslenecektir. Merasime İştirak
Her gün gazeteleri açıyoruz, havadis sütunlarının üzerinde sırıtan iri harfli başlıklar tüylerimizi ürpertiyor. Amerikadan Avrupava silâh nakliyatı. Bilmem nerede bombardıman uçaklarının 1 da iştirakiyle yapılan deniz ı vc kara manevra lan. Falan memleket temsilcisinin filân memlekete şiddette hücum eden nutku. Sulh batisinde dışişleri mümessılleri-' nin gene bir anlaşmaya varamadıkları bilmem kactncı konferans. Imcrikanın a-tom bombalan. Rusya dal» atom infilâkı. Doğu ve Batı devletleri arasında silâhlan-
kurtuluş saatine tesanüt ettiği Radyoyu acıyoruz, giûflük 'için okullarla, halkın toplandığı. haberlcr bü|tfnind. hep av-1 Snltnnahmpf mpvdantvlr fini a- ... . • , *
Kültepe kazıları
900 çivi yazılı tablet ve eser bulundu
İstanbul sergisi Ko\kunç bir
yarın açılıyor
Sergi, şimdiye kadar İstanbulda açılanla rın en zengini- en güzel ve en gösterişlisidir
Ağustosun başındanberl Türk Tarih Kurumu adına Doç. Dr. Tahsin Özgüç’ün başkanlığı altında devam etmekte olan Kültepe hafriyatı geçen seitekine muvazi giden verimli bir safhaya girmiştir.
Hafriyat yeri olan Konım'un (ticaret merkezi) iki ocağında yapılan kazılarda daha şimdiden 000 ü mütecaviz çivi yazılı tablet, zengin ve eşsiz örneklerden meydana gelen vazo kollek slyonu iyi korunmuş mimari, tunç, gümüş ve altından çeşitli günlük ve ziynet eşyası bulunmuştur.
Geçen sene ve bu seneki çivi
yazılı tabletlerin, miktarı 2800 û bulmakta ve tabletlerin mahiyetinin aydınlatılması ologların çalışmalarını inektedir.
Hafriyat ekim ayının
doğru kapanacak ve elde edilen kıymetli eşyalar Ankarada teşhir edilecektir.
arke-bekle-
Aylardan bert hazırlanan İstanbul Sanayi Sergisi yarın saat 17 de törenle açılccak ve bir ay açık kalacaktır. Bu sergi, İstanbulun şimdiye kadar gördüğü çeşitli sergilerden çok daha zengin, süslü ve gösterişlidir. Arzu edenler 10 kuruşluk bir bllelte bu güzel eseri görebilecekler.
Kapıdan içeri girince
şimdi gelin de davetlilerden önce sergiyi bir gezelim...
Radyo evinin arkasındaki bayraklarla donarım:} glşeli kapılardan girince karşınızda Spor ve Sergi Sarayına kadar giden uzun oir yol var Sol taraf küçüklü, büyüklü paviyon-larla kaplı. Bu arada Eti Bank. Sümer Bank. Türk Hava Kurumu, Şakir Zümre, Milli Talebe Birliği, İl Bank. Bekir müesses elerine ait
diyebileceğiniz büyüklükte papyonlar görünüyor. Solda ise her gün saat 14 ten 20 ye kadar muhtelif parçalar çalacak Olan Şehir Bandosunun yerleşeceği | müzika köşkü, onun İlerisinde top, tüfek utışlariyle muhtelifi eğlencelerin bulunacağı bir sa-| ha var Daha ö»d« de yuvarlak Sanayi ve mensucat
15 İne
Jüt sıkıntısı sona
eriyor
Piyasada bir müddettenberi çekilen Jüt sıkıntısının sona e-receği anlaşılmaktadır. Bir müd detlenberi Hlndlstanda nan «Çoruh* şilebi 2800 jütle İzmlre gelmiştir.
450 tonunu İzmlre çıkartacak , olan gemi geriye kalan kısmı nı İstanbula getirecektir.
cinayet
Bir çoban 18 yerinden bıçaklanarak öldürüldü
Türk Hacı bina
sı, haziran ayında milletlerarası serbes güreş müsabakalarının cereyan ettiği büyük salondur. Fakat ne kadar değişmiş .. Tavana kadar kat kat yükselen sırlardan eser yok. Zemindeki minder kalkmış... Ve .verini dar ve upuzun bir havuz almış.
Binanın tavanı bii'iın heybetiyle bir Tiirk bayrağı şekline girmiş. Kırmızı bir Jon üzerine kocaman bir ay - yıldız. Yalnız ayın kutru 7 metre. Onun altında, tanı karşınızdaki cephede. sülün gibi, bembeyaz «ts-tanbu Kızı» heykeli duruyor. Güzel bir kaidenin üstüne konmuş olan bu güzel kız. mütenasip vücudu ve vakur çehresiyle insanı kendine baktırmasını öylesine biliyor ki... İki kolunu havaya kaldırmış. Sağ elinde bir başak, sol elinde dişil bir çark tutuyor Bu genç kız beş buçuk metre boyunda bir taze...
Kendimizi tstanbul şairi Nedimin yerine koyup söyliyelim:
I
(Mest-l nâzım, kim büyümüş böyle bıperva seni, Kim yetiştirmiş bu güne servden bâlâ seni.. *
bir yapı duruyor. Burada bir Türk motoslkletçisi gösteriler yapacak ve motosikletine binip zeminden yukarıya kadar son süratle döne döne tırmanacak. Esas sergi binasında neler var?
Sağını ve solunu bcylece gördüğünüz ana yoldan geçip esas sergi binasına varıyoruz.
Spor ve Sergi Sarayı bayraklarla, ışıklarla süslenmiş duru-3 Ekim ] yor Denize bakan cihetin alt ve pazartesi günü kurban bayra- ] üst katlarındaki teraslarında
bulu-ton Malın
Bayram namazı
tstanbul müftülüğü.
İmi olduğunu ve namazın saat 7.43 dc kılınacağım bildirmişti. Kış saati 1-2 Ekim gece yarısından İtibaren tatbik edileceğine göre bayram namazı kış saati ile 0.43 de cdâ edilecektir.
Işığa kavuşan bir sokak
Kumkapida Saraç İshak mahal leşine bağlı Mithat pasa caddesi (Fermanlı) sokağının köfcaınde polis kulübesinin yanına elektrik feneri konulmuş, bu ışığa kavuşan halk arasında memnuniyet uyandırmıştır. O semt halkı alâkadarlara şükranlarını bildirmekte, bir nokta memurunun ika me3lni de temenni etmekledirler.
Tekel Amerikadan hesap makineleri getirtti
Tekel idaresi İşlerde sürat temin etmek maksadiyle Amerikadan 30 tane yeni hesap makin ası getirtmiştir.
Yozgat şilebi Ameri-kaya hareket etti Bir müddcltenberi İskende-runda krom yüklemekte olan ]. Yozgat* Şilebi 7000 ton mal aldıktan sonra evvelki gün A-merikaya müteveccihen yola çıkmıştır. Krom lan oraya boşaltacak olan gemi dönüşte ı yardım malzemesi getirecektir.
birer gazino var. Nişantaşı tarafında, binanın hemen yanında büyük bir otomobil parkı var. Ayrıca o cihetten gelecek ziyaretçiler İçin de gişe ve kapılar yapılmış. Sarayın, tstanbul Merkez KomutanLıC'ina, yani eski Yedek Subay Okuluna bakan kısmının duvarlarına çeşitli ilân panoları ası'mış. Nihayet damda da projeksiyonla reklâmlar gösteriliye"
Sergi Sarayını böylece dışarıdan umumî manzaraslyle gördükten sonra içini gezebiliriz.
Şeref Salonu
Binamın beş giriş kapısı var Bunlar Radyo evinden gelen a-na yola bakan kısımda bulunuyor. Buradan girince kendinizi «Şeref Salonu» nda bulursunuz. Karşıkı duvarda çiçekler ve bay i raklar arasına», orlarla Ata-lürklin İstanbulu metheden bir I cümlesi, sağ ve solda İse Ata-. lürk ve tnönünün bıışlacı var
Salonu geçip sağdaki kapıdan girince karşınızda muhteşem 1 bir manzara görünüyor: Bura-
mamulleri
Tatlı meyilli geniş bir merdl-( Arkası 7 nei sahifede)
Karabağlarda Kaymakkuyu mevkiinde «Kara de re» içinde muhtelif yerlerinden bıçakla vurulmuş bir insanın cesedi bulunmuş. savcılığa haber verilmiştir.
Alınan malûmata göre Hüse-yinağa sokağında 11 sayılı evde Mustafa Kâhyanın yanında bir müddettir çobanlık yapan Derviş, pazar günü yanma bir kuzu alarak Bucadaki akrabalarına gitmek üzere yola çıkmıştır. Ayrılırken de «Ben Allah kısmet ederse pazartesi dönerim. demiştir. Pazartesi günii akşamı ise 18 yerinden bıçaklanmış olarak cesedi bulunmuştur.
Adalet doktoru, bıçak yaralarının ayni bıçak değil, muhtelif büyüklükte ayn ayrı bıçaklara alt olduğunu bildirmiştir Buna göre Dervişin bir kaç kişi tarafından öldürüldüğü anlaşılmıştır. Ancak cinayetin Bucaya giderken ml, yoksa dönüşte mi işlendiği meçhuldür.
Dervişin Bucadaki akraba ve hemşireleri de İsticvap edilmiş ve şüphe üzerine bir kişi nezaret altına alınmıştır.
Maktül Derviş 50 yaşlarındadır ve çalıştığı muhitte İyiliği ile tanınmıştır. Üzerinde sadece bir ayna, ve bir çakmak zuhur etmiştir. Hüviyetini tesbit edecek başka bir vesikaya rastlanmamıştır.
Sultanahmet meydanlylc Gala-' tasaray ve Taksimde aziz şehitlerimizin hâtırasını taziz bir sükût vakfesi olacaktır.
Bundan sonra merasim ilkleri, İzciler ve okullar caddeyi takiben Taksim. ı danına gideceklerdir Saa de Taksimdeki törene İstiklâl marşı ve bayrağın çekilmesi İle başlanacak, hazırlanan çelenk-ler âbideye konulduktan sonra, bir öğrenci ite şehir meclisi â-zalarından bir zat birer söylev vereceklerdir, de geçit resmi yapılacaktır.___________________________
Saat 16 da muhtelif teşekkül-] ieketîerde bu mikroplardan 1er mümessillerinden bir heyet,] külliyetli miktarda mevcut-şehidliği ve ordu komutanlığını mUş ve bir taraftan da üre-ziyaret edecektir. Akşam saat 20.30 da vali ve belediye başkanı Taksim Gazinosunda ordu şerefine bir akşam yemeği verecektir.
Halkevlerinde temsiller verilecek ve hazırlanan hususî prog ramlara göre merasim yapılacaktır, Şehir bandosu da geç vakte kadar Taksim meydanında çalacaktır.
için
nı sözler tekrarlanıyor. 4-tnm bombası, silâh varışı, manevralar, sııllı mevzuunda anla şama m azbklar.
Dünya Sağlık teşkilâtının ııınum miidiirü de gecen gün Cenevrede veni bir silâhtan bahsetti. Atom bombasından çok daha müthiş mikroplar keşfedilmiş Bunlar bütiin dünya nüfusunu bir anda mahvedecek kudrette imiş. Yeni mikronla: harbde kullanılırsa neticesi
Bunu müteakip j beşeriyet için bir facia ola-. l. çakmış. Bilmem hangi mmı
152 ilkokul öğretmeni
Bakanlığın kararı yersiz görülüyor
bakanlığa
bakanlığın yersizdir. İlkokul öğ-
tiliyormuş,
Yer yüzündeki büyük ve küçük devletlerin anaç diplomatları mütemadiyen nutuklar söylüyorlar ve sözleri birbirini tutmuyor. Bir erıi-ı sulhtan bahsediyorlar, barış yolunda miihim adımlar a-tıldığını müjdeliyorlar. yüreklerimize soğuk su serpiyorlar. Fakat ertesi gün ha va değişiyor, gene o ağızlardan dinlediğimiz nutuklarda barut kokuları genzimizi tırmalıyor.
Cenabı Hak sıcağından muhafaza buyursun, «soğuk harb» ismi verileri bu ürpertici kaynaşmaların sinirler üzerindeki tahripkâı tesiri insan toplulukları arasında çirkin tepkiler halinde tezahür ediyor. En medeni mem leketlerde bile siı kat. şekavet. cinayet, ihtikâr vakalarının artmakta olduğunu gazetelerden öğreniyoruz.
Cephelerde silâh sesleri kesileli yıllar oldu harb suçlusu diye ipe çekilenlerin kurşuna dizilenlerin cesetleri çürüyüp kavboldu. fakat köhne dünyanın tepesinde dolasan tehd’tkâr harb bulutlan bir tiirlü dağılmıyor. dağıtılamıyor.
’ Şair: «Hazır ol cenge e e er -- -• •" (fe.
Paris moda mağaza farının teşhir ettikleri yem lıic gece tuvale ti
İstanbuldan muhtelif vilâyetlere nakledilen 152 ilkokul öğretmeninin müşkül vaziyeti yeniden alâkalılara bildirilmiştir. Muallimler Birliği de kararın geri alınması için müracaat etmiştir.
Alâkalılara göre bukaran tamamen Çiinkü şehrimizdeki
retmenleri arasında 65 yaşını İkmal etmiş 300 kadar öğretmen vardır. Şehrimizde kadro fazlası diye başka vilâyetlere gönderilen 152 öğretmenin yakında emekliye ayrılacak olan bu 300' T---------—.— _ ...
öğretmenden açılacak yerlere, ister isen sulh-ii s»!âh« •• yerleştirilmeleri mümkün iken iniş amma hueünkü telâşlı
'hazırlıklar Adem nğ-ullarmı sulhun sükunetine kavuştu-racak gibi görünmüyor. (?•*-; cupın ateşle oynamasından farksız bir manzara. Beseri-. yet sulh, sükun hasretivle kıvranırken, medeniyet »e-, mi veni ölüm âletleri îcad etmekte dev adımlariyle ilerliyor.
Bizim nesil, dünyanın harb kâbusundan âzâdc b»r devrini göremedi, ne yazık ki çocuklarımı? rı sıska sinirleri. körpe dimağları da
hem bu öğretmenleri yerlerinden ayırmak, harcırah vermek, hem de yakında emekliye ayrılacak 300 öğretmenin yerine başka yerlerden öğretmen tâyin suretiyle yine bunlara harcırah vermek bakanlık bütçesinde beyhude yere 30-40 blıı liranın harcanmasına sebep o-iacağı beyan edilmektedir.
Mühim mikt-arrla akaryakıt geldi
Diin Umanımıza mülılm mlk-,......— —-------------
tarda akaryakıt gelmiştir. Bir daha şimdiden o ağır kabtl-müddet önce Abadana gitmiş, sun tazyiki altında «ıhvor. olan «Kocaeli» tankeri 15 bin] Cemal Refik
ton yakıt alarak dönmüş ve bunu bir kısmını İskenderuna bıraktıktan sonra mütebakisini
İstanbula getirmiştir-
Gemi akaryakıtın mühim kıs mini buraya boşaltıp son partiyi İzmlre götürecek ve tekrar Abadana gidecektir.
Kurbanlık koyunlar
Bu yıl görülmemiş derecede bol, fakat pahalıdır
Münhal milletvekillikleri
Türk Sosyal Demokrat Partisi münhal bulunan vilâyetlerdeki milletvekilliklerine aşağıdaki -- - -
zatları ,-.™« olarak sSster-,dereeeda 1»1 kurtanhk ko-m(5t(r. yun getirilmiştir. Evvelce mev-
İstanbuldak! iki münhal a- cut olanlarla birlikte gelen ko-daylıklara parti lideri Cemil anların sayısının 4(1 bine yak-Alpay ile İdare Kurulu başkanı Şaştığı haber verilmektedir 3u Haşan Omurtakhan. İçel vllû-! ucuzluk doğurması icap
yeli adaylığına parti genel sek-, etmekte ise de fla’.ler beklendı-reteri Hakkı Sadık Acar. Bursa kadar ucuz değildir Bnnun-adayhğına muharrir Kâmtran'ta beraber arife günü öğleden Evrenos. Manisa adaylığına sonra ve bilhassa in .ruııı sa-Abduilah İşcan, Tokat adaylı-1 bnhmda flatlerln yarı yarıya gına Celâl Gedik. Kastamonu düşeceği tahmin edilmektedir adaylığına Mehmet Ali Yorum- Hâlen orla evsâfla bir karin Erzincan adaylığına Şevki hanlık koyun 40-50 liraya alı-Alaca. 1 nabiimektedir.
Bu sene şehrimize görülme-
Sahile 4
AKŞAM
Ulaştırma konuları*.
Posta ve telgrafta ıslahat
Postacılık mütehassısı Amerikalının tavsiye ettiği evsafta m e ırıur bulmak mesele s i
yaran ÜÜSDÜ Sadlfc ÜUKLKAL
Alman hükümet erkânı
P.T.T. idaresinin Amenkadan cclbetllği postacılık mütehassısı M. Jones'in menilcketâmlsde-i,ki tetkiklerini bitirerek raporunu İdareye verdiği aniaşıb-yjor. Gerçi verilmiş olan raporum münderecetını bilmediğlmi» bu satın posta teşkilatının modern bir şekle sokulması içtn idareye ne gibi tedbirler lav-Uye ettiğinden haberdar deği-ıtr. Bununla beraber. Amerikalı mütehassıs memleketine dönmek Üsere şehrimizden hareke -Ünden ı>ıce posta servislerinin ıslaha muirtaç bazı noktalarına dair, beyanaîtâ bulunduğunu re her şeyden ev>CJ memur meselesi gibi İşletmedin temel noktalarından birine temas ettiğini gazetelerden öğreniyorum. Esasen, gerek posta, gerek telgraf ve telefon servislerinin ıslahından ve İntizamından bahsetmek İçin başka türlü de yapamazdı. çünkü, diğer İşletmeler teşkilâtında olduğu gibi bu servislerin işletmesinde de islenilen intizam, gelişme ve ilerlemenin elde edilmesi hususunda İlk hatıra gelmesi gereken esaslı noktanın bu teşkilâtta çalıştırılacak memurlar keyfiyeti olduğuna şüphe yoktur.
M. Jöne* memurlarda aranılacak şartlan ve vasıflan zikretmeden önce bunların hayat standardının yükseltilmesi lüzumunu İleri sürmektedir id bunda tamamlle haklıdır. Memurların mesleklerine nefislerini vakfede bilmeleri, vazlf elerini kaJb rahatsızlığı İle yapabilmeleri için ilk akla gelen şeyi kendilerini — imkân nispetinde — maişet kaygusundan vareste kılmaktan ibarettir. Bundan sonra, M. Jones idarenin kalifiye, mütehassıs ve yüksek randımanlı memur bulması Kızumun dan - - • -
tedir. Fakat, bu vasıflardaki fn umurların najvıl ergine. nereden tedarik edilebileceğine dair her hangi bir tatahat. vermemektedir. Ancak, Amerika için belki var i d olan bu vasıflarda memur bulmak tavsiyesinin memleketimi. için amelî tatbik mahiyeti olmadığına burada işaret etmek İsteriz, Çünkü zikredilen vasıflardaki memurlar memleketim izde hariçten tedarik edilemez bunlar. P.T.T. idaresince servislerin İhtiyaç ve icaplarına göre yetiştirilir. Netekim, 1929 yılında Türkiye P.T.T. servislerini tetkik ettirmek üzere Almanyadan celbedilen mütehassıs mösyö Orth üç ay süren tetkikleri neticesinde idareye vermiş olduğu raporunda bu idare memurlarını üç sınıfa ayırmakta ve bunlardan her sınıfa mensup olanların nasıl yetiştirilmesi gerektiğini uzun uzadıya izah etmektedir.
Mösyö Orth aynı zamanda, İdaredeki memuriyetlerden hangilerinin yüksek memuriyet sayılması lâzım geldiğini de raporunda tesblt etmiştir.
P.T.T. idaresinin bugünkü yüksek memuriyetlerinden bir çoğunu, bilhassa mimik branşlarını işgal eden zatların ekserisini sonraları lâğvedilmiş oLan mösyö Orth’un mevcudiyetini lüzumlu gördüğü, bu ' sek meslek mektebinden
İdarenin yüksek memur yacı şimdiki halde teknik versitenin muhaberat şubesinden çıkan mühendislerle ve muhasebe »ervislerl de yüksek ticaret mektebinden çıkanlarla karşılanmaktadır. Bununla beraber, P.T.T. servislerinin diğer medenî memleketlerdeki gelişmelerini ve ilerlemesini göz önünde bulundurmak mecburiyetini hisseden idare, memleketimiz haberleşme İhtiyaçlarının da ana göre karşılanması maksadile 1944 yılında İlse derecesinde bir kültür sağlamak ve idareye işletme memur ve âmiri yetiştirmek üzere İstanbul dü P.T.T. meslek okulunu tesis etmiştir.
rûk-ç*.
ihti-ûnl-
İzmir büyük bir turist şehri olabilir
Ege bölgesindeki eski muhteşem mabetler, saraylar, tiyatrolar
r
İzm irin meşhur Kadife kalesi
bahse tmek-
bulunablle-
q sıralarda Ulaştırma Bakanı bulunan general Ali Fuat Cebesoyun. himmetile açılan bu meslek mektebinin idareye sağladığı faydalı hizmetler şükrü Koçk tarafından da takdir pd ilmiktir 1948 yılında Ankara -da kendi başkanlığı altında toplanan »e İdarenin muhtelif servisleri hakkında çok İsabetli kararlar vermiş olan P.T.T. genel heyeti de tedrisat programında değişiklikler yapılmak ve meslek dersleri kuvvetlendirilmek şartlle meslek mektebinin ipkasına dair prensip kararı vermişti. Diğer taraftan diğer memleketlerde P.T.T. servisleri sahasındaki süratli gelişmeler ve İlerlemeler dolayısl-le Harenin geniş mesleki bilgisi olan elemanlara gün geçtikçe daha ziyade hitiyacı bulunduğunu takdir eden ülşatır-ma Bakam Dr. Kemal Satırın da geçen seneki genel heyet prensip kararını tasdİK ve teyid etmiş olmalarını memnuniyetle kaydetmeği hlr vazife biliriz.
Yeni SES Opereti
Yarın akşam saat 21 den itibaren ANAFOR
Telif operet 3 perde
Cumartesi — Pazar ve Bayram günleri matineler 15 te, suvareler 21 de yerlerinizi ayırtınız. Telefon: 49369
,ŞE5
Dışişleri Bakanlığından:
Dışişleri Bakanlığına, talimatnamesi ve 3656 sayılı kanunun hükümleri gereğince, müsabaka ile 10 memur alınacaktır.
Müsabaka imtihanı 15/Kasim/1949 salı günü saat (10) da Dışişleri Bakanlığında yapılacaktır.
Müsabakaya İştirak için taliplerin memurin kanununun 4. üncü maddesindekilerden başka aşağıda yazılı evsafı haiz olmaları lâzımdır :
Hukuk, Siyasal Bilgiler Okulunun siyasi şubesinden ve Fakülte derecesindeki Yüksek Ticaret mektepleri veya hariciye mesleğiyle alâkası bulunan mümasil ecnebi yüksek mekteplerinin birinden mezun olmak ve yaşı 30 u geçmemiş bulunmak.
Müsabaka imtihanı şöyledir:
İSTANBUL RADYOSU BU AKŞAMKİ PDOGBAM
18.58 Açılış ve Program Haberler.
Dana müzıiı (Pil Şarkılar Vc türküler (Pil Müzik-. t) verilirler programı 1 Ludwlg van Beethoven. FlcTeliı Uvertürü. Çalan Bruno W arter idaresinde BB.C. Senfoni Orkestrası 21 Franz Scbubert (Ro-samundn OvertÜrü Str Hamtl-ton Harty İdaresinde Halle Orkestrası 3) Richard Wagncr «Ricnzia Uvertürü, ATthur Fle4-lcr İdaresinde Boston Prom. Or Lostram.
30.45 Halk türküleri (Pil
21.05 Konuşma: İstanbul Milli Efiltlı» Müdürlüğü adına «Okullar A-çılırkem.
21.15 Fasıl. «Suzinakı Peşrev ■ Ah nesin sen - Etmiyor hiç merhamet - Bir sihri tarab - SııM-nak’ı faslı askım - Taksim • Vali semin delilim • Bir Eİ'nah eııım cana - Neş'eyab etmekte -Görünce Gerdenlnde - se-22.00 Müzik ve Konugma: Caz müziğinin tekâmülü. Takdim eden: Erdem Huri
22 30 Dans müziği (Pl)
22.45 Haberler.
23 00 Dans müziği iP|)
23.30 Program ve Kapanış.
1>
Bu zat, bir defa da birinci cihan harbi sıralarında meşrutiyet hükümeti tarafından da eelbedilmİştL Mösyö Orth, P.T.T. gibi bir haberleşme dairesinde hiç bir şeyi memurların noksan bilgili re memlekete gayri kâfi yetiştirilmiş olmasının yaptığından ziyade fenalık yapamaz demek sure İLİ e memurların bilgili olmaları hususuna idarenin dikkat nazarını çekmek İstiyor. O zamanki teşkilâtı tetkik ettiği sırada yüksek hizmetler için (telgraf, telefon fen hizmetleri ve İdarî hizmetler) İstanbulda açılmış olan P.T.T. yüksek mektebindeki iki yıl devam eden nazarî •e ameli meslek öğretimini kafi görüyor. Bu mektepte fen müfettişleri yetiştirmek hususunda idare tarafından alınmış olan tedbirleri de çok yerinde buluyor, mektebin idari hizmetlere ait kurslarının lâğvedilmiş olmasını bir nokran telâkki e-dJyor. Bu zat, idarenin İşleri sevk ve idare eden bütün yüksek memurlarının bir üniversite veya yüksek bir mektepte veyahut da buna muadJl İlmi re meslekî maliimatı yüksek P.T.T. meslek mektebinde istihsal etmiş olmalarını zaruri görüyor.
P. T. T. servislerinin işletilmesinde hem tasarruf, hem de sürat temin etmek üzere Amerikalı mütehassıs M. Jones tarafından bulunması tavsiye e-dUen kalifiye, mütehassıs ve yüksek randımanlı memur, memleketimizde hariçten tedarik edltemlyeceğlne göre AlmanyalI mütehassıs mösyö Orth’un tavsiyesine uyularak İşletme memur ve âmirlerinin İdarece yetiştirilmesinin bir zaruret olduğunda tereddüt edilmemelidir. Bu sebeple, mevcut meslek mektebinin bu maksadı elde etmeğe yarayan en faydalı ve tesirli bir meslek öğretim kaynağı ve vasıtası olduğu gözönûnde bulundurulması lâzım gelir, izahına çalıştığımız zaruret ve sebeplerden dolayı meslek mektebinin tedrisatına muntazaman devam etmesi ve ders programlarının İdarenin çeşitli ihtiyaçlarına cevap verecek tanda mesleki derslerle takviye edilmesi hususlarının temin edilmesini genç ve faal P. T. T. GOenel Müdürü Haldûn Sar han'dan beklemek ve istemek tılç de yersiz bir temenni sayılmaz.
1. — Türkçe ve Fransızcadan tahrir ve tercüme (eleme) (Esas yabancı dil olarak Fransızca yerine İngilizce de kabul edilecektir. Ancak, bu takdirde namzedin, asgari tercüme kabiliyetini haiz olacak derecede Fransızca bilmesi şarttır.)
2. — Medeni Hukuk, Devletler Umumî Hukuku. Devletler Hususi Hukuku, İktisat, Maliye ve Siyasî tarih (1648 den zamanımıza kadar) (Tahriri ve şifahi).
3. — Üssü mizanı doldurmak şartyile alınacak adede göre en fazla numara alanalr sırasiyle müsbakayı kazanmış olacaklardır. (Müsavat halinde Fransızcadan başka tercihan İngilizce ye veya diğer bir yabancı dile vukuf rüçhan sebebidir.)
Taliplerin mektep diplomaları, askerlik vesikaları, 4 X6 ebadında 6 fotoğraf, iyi durum ve sağlık kâğıtlarlyle hüviyet cüzdanları veya suretlerini bir dilekçe Ue 12 Kasueı 1949 günü akşamına kadar Bakanlık Zat işleri dairesi sicil şubesine tevdi etmeleri lâzımdır. (Bu tarihten sonraki müracaat kabul e-dllmez.) 14279
ANKARA RADYOSU Bu akşamki proeram
18.00 İncesaz (Beyatl faili).
ıajo Konuşma
18.45 Müzik; Jumpıng Jaek» (Pl.).
15.00 Haberler.
1SJ5 Geçmişte Bugün.
ıvşo 0Ç bOyOk piyanist (Pl).
1(ISO Oyun havaİJrı ve tOrkOJer (PL).
20.15 Radyo Gazetesi.
20.30 Serbcs saat.
20.35 Tarihi Türk müs-âl.
31.05 Temsil (Garip Ku|). .21.45 Serbcs saat.
122.00 Dans müziği (PL).
22.45 Haberler.
Yarın sabah ve öğle programı
7.30 N«ell parçalar (PL).
7.45 Haberler ve hava raporu, 8.00 Türküler (Fİ ).
8.15 Sıcak denizlerin müziği (PL).
8.30 ÇesilU batit müzik (PL).
1230 Radyo salon orkestram 13.00 Haberler.
13.15 Şarkılar.
13.30 Öğle Gazetesi.
13.45 Şarkıların devamı.
14.00
ı
Soba kurulma işleri
Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğünden:
Güzel Sanatlar Akademisi Merkez binası Ue Yıldızdaki yük sek Mimarlık bölümü ve Dolmabahçe Resim, heykel müzesi binalarına soba kurulması, boru, dirsek ve saire mubayaası, baca temizlenmesi gibi işler 1641 lira muhammen bedelle açık eksiltmeye konulmuştur.
Bu İşlerin muvakkat teminat akçesi 123,75 liradır. Şartname Fındıklıdaki Akademi idaresinde görülebilir. Açık eksiltme 7 Ekim 949 tarihinde, saat 15 de Cağaloğlundakl Yüksek Okullar Saymanlığı binasında toplanacak komisyon tarafından ya p locaktır.
İlgililerin 1949 yılı ticaret odası vesikaları ve soba işleriyle meşgul bulunduklarına dair ruhsat, unvan tezkereleriyle bel 11 gün ve saatte komisyona müracaatları. 13644
akşamdan itibaren
YILDIZ Sinemasında
şimdiye kadar görülen
Tarzan filmlerinden en meraklı re heyecanlısı
TARZAN vı DENİZ KIZI
1*1
(Tarzan and the Mermalda)
. Vahşi ormanların tüyler ürpertici savaşlarlyle denizlerin ve denizaltının bütün esrar heyecanını sinesinde loplıyan yepyeni mevzulu ve eşi görülmemiş bir harikalar filmi.
Baş rollerde : JOHNNY WEİSMÜLLER — BRENDE JOYCE
ve Amerikanın en güzel vücutlu yüzme şampiyonu LİNDA crreİstİane Dikkat: Bu sene göreceğiniz biricik hakiki Tarzan filmidir
İzmir (Akşam) — İzmir şehri Uerlde muhtelif tesisleriyle dün yanın belli başlı turist şehirlerinden biri olacaktır. Eğenin muhtelif yerlerinde görülen eski medeniyetlere alt İzler, şehir harabeleri, dünyanın başka yerlerinde olmadığı İçin yapılacak muhtelif tesisler, yollar, turist-ı lerin İstirahat ve İstifadelerini temin edecek vasıtalar hazırlanınca yalnız Amerikadan değil, dünyanın diğer taraflarından da İzmlre gelerek bu eserleri görecek olanlar pek fazla olacaktır. Hattâ Nuh'un gemisi aranırken (bulunamadı ya, bulunmuş olsaydı) yalnız bu gemiye alt harap ve taşlaşmış parçalan görmeğe Amerikadan gelecekler için Ararat dağı eteklerinde geniş bir uçak alanı meydana getirilmesi lâzım geleceğini bile söyleyenler olmuştur.
Araştırma sıralarında bazı kimseler Nuh'un gemisini vaktiyle gördüklerini söylemek kadar ileri gitmişlerdi, fakat bu söylentiler daha ziyade Cudl dağı İçin olmuştu.
Biz yine Ege bölgesinin turistik değerine gelelim:
Kemalpaşa İlçesi dahilinde merhum general Kâzım Dirik tarafından açtırılan Karabel yolu kenarında meydana çıkarılan muazzam 'Hitit Baba) kabartmasından başlayarak o zamandan şimdiye kadar zelzeleler, harbler, bataklıklar, yani sivrisinek vesair sebeplerle yıkılan, harap olan, sönen Milâd-dan önceki mamur şehirlerin harabeleri, Ege bölgesinin muhtelif yerlerinde muhteşem mâbedleri, sarayları, kütüpha-; neleri, jtmnazlan. tiyatroları, agoraları, hattâ hamamlariyle ' ayakta duruyor ve bunları görmeğe can atan turistleri bekliyor. Ancak turist her şeyden önce rahatım, eğlencesini, tet-kika tında zengin bilgiler elde etmesine yarayacak vasıtaların bolluğunu düşünür. Devlet kon-servatuvarını kuran Mr. Ebert,
yünde meydaaıa çıkarılan LeleJ-ler tarafından ilk defa kurulduğu anlaşılan (eski İzmir), mitolojide geçen Batlamyo- 'un mezarı. Kadife kalesi, bunların İzmir 2 bamiınib yanı başında İnciraltı plajı, Çeşme plâjı. Ağamemnun ve Çeşme kaplıcaları, şif ne çamur banyoları, Ur lanın Malgâca içmeleri; muhtelif sebeplerle turistleri çekecek zengin vasıfta muaazzam eserler ve vasıtalardır. Vaktiyle bu tarihi şehirlerde (Altın yol) adı verilen «^.4r-merden yapılmış kilometrelerce lmtldat eden muntazam, teiniz caddeler vardı. Bunlara ait işlenmiş muhtelif mermer parçaları, şimdi tamamen meydana çıkarılmış durumdadır.
Ege bölgesinin bu muazzam turistik kaynaklan güzel yollarla birbirine bağlanarak turistler için otel, gazino vtsalr istirahat ve eğlence yerleri vücuda getirmek, bu görülmemiş, emsalsiz eserleri görüp gezmek İçin turistleri çağırmak ve bu suretle yepyeni, şimdiye kadar bir çok milletlerin, bilhassa İtalya ve Yunanlstanla Fransa-nin geniş ölçüde kalkınmasında âmil olduğu gibi muazzam bir gelir, yani memlekete dövl* sokulmasını sağlamak ve bunun İçin de turistlere her türlü kolaylığı göstermek, imkânlar temin etmek İcabetmektedir Bu Iş; derhal hatırlanacağı veç-hlyle. mühim .hem de çok mühim bir para sarfına mütevakkıftır. Milletin ve yurdun çok Acil, mübrem ihtiyaçları ortada iken hükümetin, turizm İşine milyonlar harcıyamıyacağı şüphesizdir.
fşte bu sebepledir kİ, Mar-shall plânının Parlslekl Avrupa idaresi, bazı memleketlere, bilhassa İtalya ve İsvlçreye yaptığı gibi Türklyeye de turizm bakımından yardım edebilir.
Bu yardımın nasıl yapılabileceği ve neler yapılabileceği, ne şekilde bir plân hazırlanacağı hakkında alâkadarların müta-
Cumhurbaşkanlığı Armoni mu-likası: 1 — Coiteus: (Hccurcdo Ue F«ria> Paso Doble; 2 — Ol Shadural' Serenadı 3 — Massenet: Lczerinl Süitinden Divcrt.lsm.an; 4 — Puctnl: La Tosça operasından Fantezi.
14.30 Çeşitli melodiler (PL).
14.55 Konuşma.
Irtihal
Mülga Jandarma dairesi reisİ Ferik İsmail Hakkı paşanın gelini, Birinci Ordu Baş kâtipliğinden emekli Halit Şeyh anın refikası, İstanbul Fen Fakültesi Doçentlerinden doktor Muvaffak Seyhan, Beyoğlu Kız Lise' sİ Matematik öğretmeni Nimet Gürsan, Fazilet Kösküsügüzel ve Handan Gûlek'in anneleri Yüksek Kimya Mühendisi Hazlme Seyhan, Kabataş veŞişli Terakki liseleri matematik öğretmeni Kemal Gürsan, Deniz Albayı Rlfat Kösküsügüzel ve Doktor Âdil Gülek’in kayın valideleri
ÜLV'tE SEYHAN
28-3-949 çarşamba günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi 30-9-949 cuma günü Kadıköyündekl evinden kaldın iarak ikindi namazını müteakip Teşvikiye camiinde cenaze namazı kılındıktan sonra Zlncirll-kuyu Asri mezarlığa defnedilecektir. Kendisine Allahtan rahmet, kederli ailesine sabırlar dİ ileriz.
Bergama’yı görüp oradaki kaleleri. açıkhava tiyatrolarını, sarayları ve Esklcplon adındaki dünyada ilk kurulan hastaneyi gördükten sonra hayretler İçinde kalmış, dünya turistlerini Bergama'daki bu emsalsiz eserleri görmeğe davet İçin zengin bir program hazırlamıştı. Ancak bu muazzam program, paraya, hem de az görülemiyecek bir paraya, beş milyon liraya İhtiyaç gösterdiğinden tatbik edilememişti.
Bu program, kısaca şöyle idi: Bergama, geniş, asfalt bir yolla Çandarlı iskelesine bağlanacak, fakat bu yol konforlu, gayet büyük otobüslerin İki taraflı geliş - gidişini temin edecek büyüklükte ve mükemmeliyette olacak, Çandarl) İskelesinde büyük turist gemilerinin kolayca yanaşabileceği büyüklükte betonarme bir İskele inşa edilecek, Bergama'daki eserler,
paraya hiç acımadan uzun bir çalışma İle restore edilecek, turistler İçin oteller, konforlu pan siyonlar vücuda gettlrilecek ve bütün bunlar yapıldıktan sonra, bütün dünyada geniş bir propagandaya girişilerek Bergama tanıtılacak, turistler onu görmeğe çağrılacak-
Bu muagam plân, maalesef tahakkuk ettirilememiştir. Çünkü birinel derecede lâzım olan para, sağlanamamıştı.
Bergama’dan başka Efes, Dî-dim, MUet, Hlerapolls, Kolofon harabeleri, tamirde meşhur Agora, Bergama He Efes ve İzmir ' müzelerindeki zengin e ter, 1 İzmir eivannda Bayraklı kö-,
lâalarını ayrıca yazacağım, ş. G.
1 Ekim Cumartesi akşamı
Saat 20 de
DRAM KISMI
F A ü S T Yazan: Goethe Türkçesl: Seniha Bedri
Göknll
Telefon: 42157
KOMEDİ KISMİ
N E M O BANKASI
Yazan : L, Verneull Türkçesl: Fehmi Balta?, L.AY
Telefon : 40409
Elen Güzel Sanatlar Opereti Bu akşam SARAY’da
Saat 21,15 de TALEBE AŞKI
Hatlar — Suare: 6.75-5-4-2 Hra
Matine: 9-2-14 »
İzmir Asliye mahkemesi beşinci hukuk yargıçlığından: M9/1007
Caviden Batay tarafından ay vansaray kafesçl sokakta Hafız Haşan lozı Cemile aleyhine açılan kayıp tashihi dâvasının yar gıiamasmda:
Davalıya davetiye gönderildiği halde tebligat yapılamadığın dan İLânen tebliğine karar veril miş ve duruşma günü 8-11-949 salı günü saat 10.30 da mahkemede hazır bulunması veya bir vekili kanunî göndermesi için davetiye yerine kaim olmak üzere ilânen tebliğ olunur.
11204
ve askerliğe tesiri
Atom bombası orduların teşkilâtından ziyade büyük şehirlerin çehresinin değişmesinde tesirini gösterecektir
Yazan: M. Şevki YAZMAN sahnede yer aldıktan sonra tahkimat, korunma vasıtası denen nesne ancak yerin altına ve çok derinliklere gömülmüş tesisler olabilirler. Atom bombasının, meselâ demiryollarına, hattâ demlryol istasyonları gibi tesislere karşı kullanılması da varit olamaz. Büyük şehirler, çok geniş sanayi mın takaları, ehemmiyetli petrol kuyuları, deniz filoları, çok mühim tesisler bulunan hava meydanları başlıca hedefleri teşkil ederler. Muharebe bakımından bütün deftlşik-UkJeri de burada aramalıdır. Meselâ şehir inşaatında çok dağınıklığı esas tutmak, kesif mmtakalarda ise tüneller ve yer altı tren yollan, metroplltinler İnşası suretiyle zaruri olarak şık oturan halkı kalın toprak tabakalarının aituıa atmak daha bugünden bir mecburiyet olmuştur. ,
Harble beraber şehirlerin tahliyeleri prensipl suya düşer. Zira bundan sonra harb büyük şehirlere yapılacak baskın şeklindeki atom bombası taarruz-lariyle başlayacaktır. Bu esnada şehirler altındaki derin tünellere, sığınaklara kadar inmeğe vakit bulanlar kendilerini î bahtiyar addedeceklerdir. Yoksa günlerce, haftalarca müddet, isteyen büyük şehirlerin tahliye keyfiyeti bundan sonra İmkânsız bir meseledir.
Bütün bunlara rağmen atom bombası, memleketini ve İstiklâlini müdafaa ve muhafazaya karar vermiş milletleri harbden alıkoyamaz. Büyük şehirlerin tahliye ve tahribini göze aldıktan sonra muharebenin diğer safhaları eski halinde devam edecektir. Japonyanın İki atom bombasiyle dlzüstü gelmesi, harbin devamiyle muvaffakiyet ümidi kalmadığından dolayıdır. Bütün şehirleri dahi tahrip o-lunması pahasına dâvasında muvaffak olamadıktan sonra filhakika harbe devamda bir mâna yoktu. Fakat muhtemel bir Amerikan - Sovyet harbinde atom bombalarına hedef o-lacak büyük şehirler gözden çıkarıldıktan veya tahliye olunduktan sonra bJzını anladığımız mânadaki harb ondan sonra devam edecek ve muvaffakiyeti bu İkinci safha sağlayacaktır.
Harbin çok çetin oluşu, hem galip ve hem de mağlûp tarafta, i iler tutar hal bira km ayışı 1 bundan sonraki harblerin açıl- j masında tarafları çok d üşün-; dürecektlr. Bundan başka her' ufak harbin bir büyük harbi tahrik işi tehlikesi de bulunduğundan aradaki kuvvet muvaze-[ nesi lehte dahi olsa büyük dev- ' letler kolaylıkla Küçüklere sH-! dırmıyacaktır. Şu şartla ki Yunanistan gibi dahili harb çıkarmak imkânları olmasın ve bu küçük milletler birliklerini muhafaza etsinler. İki tarafın bu muazzam harb kudretine sahip olması ya harbi tamamen ortadan kaldıracak ve iki taraflı anlaşma ile sulh korunacaktır. Yahut ufak bir kıvılcım bütün dünyayı harabiye sürükleyecektir.
İkJnci dünya harbi Bitler in bir takım yeni silâhlara güvenerek basımlarını trtçe saymasından çıkmıştı. Rusların atom bombasını bulmaları da akla derhal şu düşünceyi getiriyor: Aşın derecede saldırgan olan Sovyetler atom bam basını bulduktan sonra hemen harekete geçmezler mİ?
Bunu pek zannetmiyoruz, Zira Sovyetler atom, bombasını bulmakla hiç bir zaman Amerikalılara karşı bir üstünlük sağlayamıyorlar. Belki ayni seviyeye ulaşmak için bir imkân zuhur etmiş oluyor. Amerikanın 1945 tenberi imalâtındaki tekâmülü ve stokları, esasen sanayi ve diğer zenginlikleri bakımından haiz olduğu üstünlük daha senelerce müddet devam edip gidecektir, Şu kadar ki bundan evvel ve Sovyetler atom bombasını bulamadıktan müddetçe muhakkak olan sulh ve rükün ihtimalleri, yeni vaziyette daha azalmış olacaktır. Bu şartlar altında Ruslar tarafından ortaya atılmış sinir harbinin artacağına ve daha müessir olacağına şüphe yoktur. Bilhassa Amerika ve Kanada eski dokunulmaz durumlarım kaybetmişlerdir.
İkinci değişiklik silâhlanma temposunda olacaktır. Bundan 6onra Amerika ve demokrat memleketlerin bilhassa atom silâhlan alanında hazırlıkları ve sarfiyatları imkânlarının son hnddlne çıkarılacaktır. (Sovyetler senelerden beri zaten bu tarzda hazırlandıklarından onlarda değişiklik olmaz.)
İngiltere ve Kanadanın en yakın bir samanda bomba imalâtına başlayacakla n ve en mütekâmil usul ve sırların Amerika tarafından bu devletlere verilmesi tabiîdir. Belki Fransa ve İtalya gibi büyük devletler ve hattâ Belçika ve Hollanda gibi küçük fakat zengin devletler de imalât ve Ihzaratta yer alacaklardır. Sonra bu silâhın karakteri ânl, habersiz baskınları icabetürdiğlnden huzursuzluk ve emniyetsizlik de o nispette artacaktır. Siyasi ve iktisadi sahada bombanın çetin tesirleri bu dur.
Askerlik ve harb alanına gelince; buradaki, değişikliği daha ziyade büyük şehirlerin ve kalabalık yerlerin çehrelerinde, gelişmelerinde göreceğiz. Zira bu günkü ve yarınki haliyle atom bombası zaten asken birliklere, ulak tahkimata ve topluluklara karşı kullanılmaktan çok uzaktır. Pek pahalı, mılj onlara mal olan bomba ancak büyük şehirlere karşı kullanılacaktır. Ordular hava silâhlarının tesiriyle alabildiğine dağılmıştır. Bugün bir piyade bölüğünün bile toplu hareket ve muharebesi hemen hemen görülmez. Birlikler genişliğine ve derinliğine yapılmayı. araziye dağılmayı tabye-Jerlnln ilk şartı olarak kabul etmişlerdir.
Bugünün tahkimatı dahi ne geniştir ve nede yukarıdan görülebilir. Hele atom bombası
Türk-Iran transit anlaşması
Türkiye İle İran arasında hazırlanan transit anlaşması Ankarada imzalanmıştır. Yukarıkl klişemiz, imza merasimini Süste rlyoç.
Kuşbakışı;
Bir gecelik milyoner
Sovyetlerln elinde atom bombasının bulunduğu anlaşılması türlü türlü tefsirlere yol açtı. Bunun hemen bir harbe sebep olacağı kabul edilmemekle beraber bütün devletlerin silâhlanma yarışına çıkacakları muhakkak sayılıyor. İngiliz gazetelerinin çoğu böyle bir yarışın eninde sonunda harbe sebep o-lncağı kanaatindedir.
Bu kanaat doğru olsun olmasın, İnsanlığın yeni bir sıkıntı devresine girdiği muhakkaktır. Halbuki beş sene evvel herkes ne kadar büyük ümidier besliyordu... Tecavüz fikirlerinin artık ortadan kalktığı, yeryüzünde uzun müddet sulh ve sükûn, refah hüküm süreceği muhakkak sayılıyordu. Bu düşünce umumi bir huzur uyandırmıştı, İnsanlar: «Çok çektik, fakat bundan sonra artık rahat edeceğiz» diyorlardı.
Kısa bir müddet sonra bu ü-mldin boş olduğu anlaşıldı; ihtilâflar birbirini takip etmeğe başladı. Sulh henüz yapılmamışken yeni bir dünya harbinden bahsediliyor. Herkes yarına endişe İle bakıyor...
Bir Fransız muharriri bu vaziyeti. kendisine büyük İkramiye çıktığını zanneden fakir bir adamın yanıldığını anlayınca kapıldığı hayal kırıklığına benzetiyor. Muharrir diyor kİ: «Fakir bir adam tasavvur edin. En mübrem ihtiyaçlarını bir tarafa bırakarak bir piyango bileti satın alıyor ve beklemeğe başlıyor, Piyango çekildiği zaman gazeteye merakla göz gezdiriyor, büyük ikramiyenin kendi biletine çıktığını görüyor. O geceyi büyük sevinç içinde geçiriyor, ömrünün en rahat uykusunu uyuyor. Fakat ertesi sabah erkenden piyango idaresine koşunca gazetede bir tertip hatası olduğunu, piyangonun başka numaraya çıktığını öğreniyor. Bu adamın hayal sukutunu düşünün.
İhsanlık bugün ayni vaziyet tedlr. 1944 eylülünde artık ebeni sulha kavuştuğumuzu zan netmiştik. Bu tahakkuk etmedi, hepimiz endişe İçindeyiz, bir gecelik milyoner gibiyiz.»
Fransız muharririnin benzetişi yanlış değildir. Dünya hakikaten büyük bir hayal kırıklığına uğramıştır.
İstanbul radyosu bir aydan-berl tecrübe yayın» yapıyor. Bu yayının diniiyenleri pek memnun etmediğini söylemek lâzımdır . Bundan sonra da neşriyat bu şekilde devam edecekse milyonlarca lira sarfederek bu kadar büyük tesisat vücude getirmeğe ne lüzum vardı? Ankara radyosu İstanbul radyosunun bugün yaptığını esasen yapıyordu.
İstanbul'da bir radyo tesisine. bu iş için büyük paralar sarfına karar verildiği zaman 'şunları duymuştuk: İstanbul, 'memleketin en büyük sanat, I İlim ve irfan merkezidir. Bu Lti-| barla İstanbul radyosunda. An-i kara radyosundan çök farklı bir program latbVi edilecek. Büyük sanatkârları burada din-liyeceğiz, büyük mütefekkirlerin mütalâalarını burada öğreneceğiz. Musiki neşriyatı çok başka, çok daha mükemmel o-lacak. Piyesler, skeçler birbirini takibedecek. Müsabakalar yapılacak, münakaşalar olacak. Hasılı İstanbul radyosu büsbütün başka tarzda çalışacak.
Bunların hiç birisi tahakkuk etmedi. Radyo, müzik neşriyatı bakımından Ankara'dan geridir. Hele Türk müziği neşriyatı hiç de tatmin edici değildir. Çok bol, fakat hiç de tatmin edici değil... Solistlerde bir. nihayet İkisi müstesna, diğerleri zevk verecek değil, sinirlendirecek gibidir. Fasıl heyeti bir türlü birlik temin edememektedir. Garp müziğine gelince plâklardan başka konser dinlemek kabil olamadı. Halbuki bu sahada üstatlar, çok kıymetli elemanlar var. Bunlardan neden istifade edilmiyor?
İhtimal: «Bu noksanlan biz de biliyoruz, fakat tecrübe yapmakla meşgulüz» denilecek. Filhakika tecrübe yayını yapılıyor. Fakat şimdiye kadar hiç bir değişiklik olmadığına bakarak âdeta ümitsizliğe düşüyoruz. Bilirsiniz ki lisanımızda bir söz vardır: Perşembenin gelişi çarşambadan belhdır.
M. VELİ
İsveç kıralı iyileşiyor
Slokholm 29 (AP) — 95 yaşında bulunan İsveç kıralı V. İnci Gustav, kendisine yapılan bir auremyein iğnesinden sonra bir hayli iyileşmiştir. Baş mabeyinci kiralın pek yakında ı bir ava gidebileceğini söylemiştir.
Tren Pasinlerde
Pasinlerde treni istikbal için toplanan halk (Foto - Fuat)
Erzurum (Akşam) — Pasinler İlçesine !lk tren halkın coşkun tezahüran arasında vardı.
Törende İlimizde bulunan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Dr, Kemali Bayezılle Vali ve Belediye Başkanı, milletvekilleri, askeri komutanlar ve bu mutlu günü görmek İçin civar köylerden gelen binlerce halk
----------—'
Serbes sütun|
İstanbul Radyosu
Karol dedikodulara
fi’lî bir cevap verdi
Madam Lupescu ile dinî nikâh da kıydırarak kadından ayrılmak niyetinde olmadığını gösterdi
Bir kaç gün evvel Lizbon'dan gelen bir telgraf, eski Romanya Kıralı Karol İle madam Lupescu'nun dini nikâhlarının bu şehirde kıyıldığını haber vermiştir. Karol ile madam Lupescu 1947 de Rio de Janel-ro’da evlenmişler, bu nikâh Belediyece tescil edilmişti. Fakat dini nikâh yapılmamıştı, şimdi bu noksanın tamamlandığı anlaşılmaktadır.
Kırat Karoi’un ve madam Lupescu'nun dinle pek alâkalan yoktur. Buna rağmen dini nikâha karar vermeleri, ve bu nikâhı kıymak üzere Paristen Rumen ortodoks kilisesi baş rahibini davet etmek son günler zarfında çıkan baza dedikoduların neticesidir. Bu dedikodulara göre eski Kıral madam Lupescu'dan artık bıkmış, ayrılmak İstiyormuş. Rlo'da yapılan nikâh, usule ait bazı noksanlar yüzünden muteber değilmiş. Esasen ortodokslarda Belediyedeki nikâhı takiben kilisede dini nikâh da yapılması lâzım imiş. Halbuki bu da yapılmamış. Dedikodular çoğalınca ve gazetelere eksedlnce Karol. bunu fiili bir şekilde yalanlamak için dini nikâh da yaptırmak istemiş, madam Lu-ı pescu da bunu kabul etmiştir.
25 senelik macera
Karol, madam Lupescu ile 1924 te tanışmıştır, o zamandan beri birlikte yaşamaktadır. Karo] birinci dünya harbinin sonlarına doğru bir Rumen generalinin kızı olan Zlzî Lambrino adında genç bLr kızı sevmiş, bu kızla gizilce evlenmişti. Babası Kıral Ferdlnant bunu haber a-lınca kıyamet kopmuş, nevlet şûrası bu İzdivacın vaki olmadığına karar vermişti. Karol İptida hapsedilmiş, sonra bir İngiliz gemlsLle devriâlem seyahatine gönderilmişti. Bu seyahat esnasında Zlzl Lambri-
(Arkası 7 nci sabifede)
hazır bulunmuştur.
İlçe kaymakamı, bir öğretmen ve mühendisle LUmiz milletvekili Vehbi K'ıcagüney ve son olarak genç valimiz Cemâl Dinç bugünün mânasını belirten kısa hitabelerde bulundular. Askeri gazinoda misafirlere öğle yemeği verilmiştir.
îlarot ve madam Lupescu Lizbon'da bir müzeyi ziyarette müze müdürü Ue görüşürlerken
no’yu unutacağı tahmin ediliyordu.
Tahmin doğru çıktı, filhakika Karol sevgilisini unuttu ve babasının ısrarı üzerine Yunan Kıralı Kostantin'In kızı vren-ses Helen’le evlendi. Bir müddet sonra bir çocuğu, Mişel dünyaya geldi. Saray ma batili pek memnun görünüyordu.
Fakat çok geçmeden Karol madam Magda. Lupescu'ya ras-ladı. Kızıl saçlı. başkalarına ben2emlyen bir güzelliği olan bu kadını sevdi, birlikte yasamağa başladılar. Hâdise haber alınınca sarayda kıyamet koptu. Kıral, taht İle madam Lıı-pescu'dan birini tercih etmesini oğluna söyledi. Karol sevgilisini tercih etti, taht iizerin-
Pakistan Kızılhaç Genel sekreteri Beşir Ahmet Han An-karaya gelmiş, Kızılay merkezini ziyaret etmiştir. Bcşir Ahmet Han, Kızılay Genel müdürü vc Pûkbtan elçisi İle Birlikte ALa-tûrkün muvakkat kabrini ziyaret etmiştir. Yukarıda defteri İmza ederken görülüyor.
Karol ve madam Lupescu
Sahlfe 8
Mahkeme Koridorlarında
Hekimden evvel hâkim kapısına düştüm!
m İz de soyunup yataklarımıza girdik. Yataktan yatağa gene muhabbet ederken bana uyku bastı. Ne kadar uyuduğumun, farkında değilim. Bir aralık kulağımın dibinde hışıltılar duydum-Galiba otelde sıçan var, yastığımın altına girdi kâfir oğlu kâfir, diyerek gözümü açtım. O sırada bizim odanın kapısı kapandı. Bu sefer benim içime bir kurt düştü. Bizim oda arkadaşına seslendim, cevap alamadım. Hemen kalkıp lâmbayı çevirdim, bir de baktım ki ne arkadaş var, ne ahbap. Onun yatağı bos duruyor. Yatarken para cüzdanımı yastığımın altına sokmuştum. içinde bin beş yüz lira vardı. Yastığı kaldırdım ki cüzdan da yok. Başladı yüreğimin başı yanmağa. Desturun, don gömlekle kendimi dışarıya attım: «Hırsız
Kasketinin güneşliğini sol kulağının üstüne indirmiş, basma mintanının yakalan tavsan kulağı gibi dikilmiş, nakışlı yün çoraplarını pan-talon paçalarının üzerine çekmiş, elinde teşbih, nalçalı kunduralarını koridorun tas döşemelerinde çatırdatarak dolaşıyor.
Yanına yaklaştık:
— Merhaba, efendi baba. Hac yolculuğuna niyetlisin galiba.
Sağ eliyle omuz hizasında yarım daire çizdi:
— Ve aleyküm selâm, evlât. Hacce de niyetliyim amma. Allah kısmet derse gelecek seneye inşallah. Hele şu dertten bir kurtulayım.
— Hayrola Mahkemelik bir derdin mi var?
Yüzündeki çizgiler biraz daha derinleşti, endişeli bir' eda ile göğüs geçirdi:
— Derdim çok büyük-Karnımı beğenmiyorum. Ne , var, tutunuz. Cüzdanım git-yesem mideme dokunuyor, ti» diye bağırarak merdi-Sancıdan canım yanıyor.; venlere koştum. Bütün otel Memlekette cok çektim. Eş halkı ayaklandı. Herif sokak dost üzerime düştüler; «Sen kapısından çıkmış, otelin a-para pul sahibi adamsın. Bu hastalığın sıkıntısını çekeceğine İstanbula git de bir doktora bakın» dediler. Onların zorlamalarına dayanamadım, kalkıp geldim.
— Geçmiş olsun, efendi baba Tedavi ve başladın mı bari?
— Ne gezer, oğul? Geleli iki gün oldu. Bir gün dinlendim. ertesi gün doktora gidecektim amma vakit kalmadı. Görüyorsun ya, mahkeme kapıl an na düştük.
— Buralarda ne işin var?
— Bu dünyada insan oğlunun başına çok şeyler geliyor. İstanbulun acemisiyim. İlk defa geldim. Buraya indiğim gün heybemi o-tele yerleştirdikten sonra bir kahveve girip oturdum. Candarmamn yanındaki herifi görüyorsun ya. Ben kahvede otururken işte o adam yanıma geldi, selâmlaştık, hoş beş etmeğe başladık. Dereden tepeden konuşurken misafir olduğum oteli sordu, tarif ettim. «Aman, efendi baba, orası İstanbulun en fena otelidir. Ben de Anadoludan geldim. Fakat İstanbulun acemisi olmadığım için iyi bir otele yerleştim. Hem temiz, hem ucuz. Benim odamda beş bir yatak var- Seni oraya götüreyim. beraber kalalım. Burada tanıdığım doktorlar da1 b11, rahata^, çoktur. Oralara da beraber gideriz, sana yardım ederim» dedi. Ben garibin biriyim. Karşıma böyle bir arkadaş çıkınca sevindim. O-, radan kalktık, benim otele K gidip heybemi aldık, onun'i oteline vardık. Ben hiçbir >• şeve karışmadım. Muamele- ? leri kendisi vaptırdı. heybe- !£' . £ mi yerleştirdi. O akşam ye- g^icren meği de beraber yedik, bana geçen bulmacanin halli para verdirmedi. Gece kah- _So,d7’ safJ 1 “ Yvd,,‘?,e' tL~
., Erhan eten, 3 — Sikir. VI. 4 — Inlm-
vede muhabbet ettikten son- |nlın 5 _ Lok hIiI 6 _ jnjt T _ ra gene beraberce kalkıp o- Rüianüvö. « - Aferin, a - Apre, tele vardık, odamıza girdik, ae. 10 — k0. Ktier
«Ren gece ıvdınlıkta uvuya-1 aaMua-1 - VMUırtMk.
_____ Rar, 2 — Eminönü, Pl. 3 — Dakikalar, mam» dedim «Aman ben 4 _ Kerlm Ne
de karanlığı severim» dıve- e - ut. Naturei. 7 - uvu. vi«x. rek lâmbayı söndürdü, iki- « - Enim, Döner,
A K y A M
30 EvJÛJ 1949
damı da arkasından koşmuş. Uzatmıyalım, sokakta devriyeler yakaladılar herifi. Cüzdanımla paralarım koynundan çıktı. Hâlâ u-tanmadan inkâr ediyor. Kendi cüzdanımı bilmez miyim ben? Şükürler olsun, paralarım elime peçti amma gurbet ellerde hekimden evvel hâkim kapılarına düştüm.
Maznunla da konuştuk. Ondan dinlediklerimizi yarın nakledeceğim.
Ce. Re.
de
BULMACA
1 2 3 4 5 0 7$
Soldan aSa«i: 1 — Her şeyi hoş gören. 2 — Hem musibet hem çok güzel - Sonuna :T> gelirse memul edilendir. 3 — Avrupada bir memleket. Final - Kamer. 5 — Kederlen. CernJ eki - Nota. T — Fesat.
VİYAN ALI MUREBBİYE — TccıU-bell. Almanca. Fransızca; 1-8 yıllılarında 1-1 çocuka bakar. Referansları mükemmeldir. AS. EakLçeşme 18 Ag«-camil. Boyutluna mektupla 787
SATILIK OTOMOBİL dolayıstyle MS liman hususiye elvc-riglı isler vaziyetle satılıktır Müracaat Sıckeei Ankara caddesi 114 numaralı kdfteei dükkânına. 750 — i
1.000 LİRAYA BÜTÜN KONFORU İLE VİLLÂ — Öç oda. hol, banyo ve saire kigir ev İnfââtl İki oyda tealim. Takaim Kristal gazinom arkasında MIHI Emlâki? 8Z777. (180
TATLICI ve ŞERBETÇİLERİN DİKKATİNE — Göt önünde portakal, nar. üzüm sıkan, tşl olmpynn İki makine Karaköy Pala» karşısında. M özçelik mUessescsindc satılacaktır.
75S — 1
ASANSÖRLÜ. KALORİFERLİ -Bes oda. bir daire, ayrıca üç yüz metrekare salonla muhtelif adette içice ve tek odalar kiralıktır Galata. Veli Alemdar Han. 419 —• 1° ,
I 43.000 LİKAYA ACELE BATİLIK APARTIMAN — Talimhanede fevkalâde manzaralı dürt katlı üçer odalı her gün 16 - 18 arası. Talimhane Abdülhakhâmlt caddesi 54/3 HJlmi Atam er e müracaat, 758 —l
YOL, DEMİRYOLU. KOPRU1 ER YÜKSEK MÜHENDİSLİĞİ IKTİSA-SINDA BULUNAN — Halihazırda bes olan ve randımarJı çılıjı.ıavı Önceden temin eden bir BAY daire veya mesaha işlerinde İş »ramakladır. Müracaat: Mühendis - Fosta kutusu Sİ3 - İstanbul
DUTİLO — İyi Türkçe bilen süratle makin o yazan bir daktUo bayan alınacaktır. Alâkadarların iate-diklcrl dereli, resimli kısa hal tercümeleriyle birlikte P.K. 424 adresine bildirmeleri rica olunur
BÜRO İŞLERİNDE - çalıştırılmak ürere bayana ihtiyaç vardır. Beyoğlu Min sakak 25 numaraya müracaat.
725
BERBER KALFASI ARANIYOR -
Ortaköyde Oamanaga sokağında 3 numaraya saat 16 den sonra müracaat. 741 —
İKİ BAYAN ALINACAKTIR — Yazıhane işlerinde istihdam olunacaktır Daktilo bilenler tercih edilecektir Adres: Ankara caddesi, Reşit Efendi han (Oğan). 747 —
DÜZGÜN İNGİLİZCE — Muhabere ve tercüme lalemde yârım, gün çalışacak bir dokUloya süratle ihtiyaç vardır. Galata Bozkurt - Jenerol han İS numaraya müracaat edilmesi.
759 — 2
KÂTİP ABANIYOR — Eski yarıya ve hesap İşlerine âjına bir kâtibe ihtiyaç vardır. (BKl rümuzunn adtes ve tercOmel halin bildirilmesi.
772 —
MANİFATURA T* KUMAŞ MAĞAZALARINDA ÇALIŞ Mı 4 MUKTEDİR
C - | • - ı — En saf ICkl - .
Defflrmi çizgi. 10 — Tersi dişillikte , İve heykellerde kullanılan blı- tozdur-
Ün
| Yukarıdan aşağıya 1 - Hasredilin Racanızı icadedip kendıainir, de be-ficnn.edljl tatlı. ? — Kusur bağıtlama - Hıristiyanların peygamberi -Kabahat. 3 — Fenerli bir lutbolcu, ■> 4 — Taraflar - Sonuna «N» ReRrse ■ Ben hiçbir' ogaç yavrusudur, 5 — Yeni dünya.
' ® — Evvelki güne nazjıraik, yarın -bitmiş denilen yas. 7 — Benzer-• Sarhojuti feryadı. 8 — Saygı
TUHAFİYE MAĞAZASININ -- Muhasebe talerinde çalîaci.k BAYAN muhasebeci aranıyor, M'lcafluM Aksam gareteaa — muhasebem BAYAN — rümınuna. T71 — 1
YAZIHANE içilf 14 - 15 YAŞLARINDA om ÇOCUK ARANIYOR — Galata L» Bankası Hin YI/T-2
767 —
3 AIIA5 S\TI V\(ESYA)|
UCUZ BATİLIK SERVİS KAMYONETİ — Tefcrrüalı tamam, lâstikleri yeni, işler vaziyetle. Yedi kule şimendifer lıtosyonu yanında oto ta-mirhanesine veya 20089 ta telefon e-I dilmesL 760 — 2
SATILIK OTOMOBİL - Hupıslde az kullanılmış temiz 918 modeli dört kapılı HUman marka otomobil satılıktır. Bostancı Bafidal caddesi 417 Fatma Akçaglan. 761 —
KİRALIK MAĞAZA - Matbaa ve her türlü ithalât islerinde kullanılabilecek gcrılj vfirlnll büyük magiza klralıkltlr. Adres: Galata Tünel ya-■ ------- nında Medrese sokak 18.
SATILIK DOKUMA ATELYESİ - | T» _ 1
İnler vasiyetle el tezgâhlarıyla çözgü -
dolanı, geniş yeriyle devredilecektir | TAKSİM — Fartdlye raddesi kö-Müracaal: Fincancılar Mahmudiye ^ebnsı dükkânı bulunan 141 numaralı
kârgır ev satılıktır. Otomobille de ı değiştirilebilir. 12 - 14 e kadar İçindekilere müracaat Bayan Mclâl
746
Müracaat: Fincancılar Mahmudiye
han No l r______________________645
VOLKAN EMLÂK — Ayazpasada sokak İçinde dört katlı »ekiz daireli konforlu ncMrellI apnrtıman (78000) liraya satılıktır. Talimhane Schlt-muhtar 23 730
- i
SATILIK OTOMOBİL — 947 mo-
del (Bulkı marka hususi bu otomobil ehven Halle acele satılıktır Her gün saat 9 dan 2 ye kadar Maçka garajına müraeaat Mutavaattı kabul edilmez. 763 —
VOLKAN EMLÂK - Kadıköy Mühürdar, Küçükyalı, Cihangir, Süfili. Maçka. Teşvikiye, Beşiktaş, muhtelif semtlerde elverişli arsalar satılıktır. Talimhane Sdıltmuhtar 23 . 731
KİRALIK — Erenköy ünde - Caduc-boalanmda AsIaJL tramvay, vapu-la bir dakika büyük çamlı, bahçeli yaza kışa elverişli şato demece müstahak kilşk senelik kiralıktır Müracaat: Telefon 52.183.
749
SATILIK TAKSİ — Temiz kull-Inılmıs 47 model Doç tılârkd otomobil »sele satılıktır. Müracaat: Eminönü Meydanı Kemaliye han kai 2 Terzi BAYRAMA. 770 — t
OTOMOBİL — Ama'.or İçin mükemmel vaziyette küçük bir otomobil Çok ucuza satılıktır. Müracaat Tel. 49107. 765 — 1
SATILIK ALMAN PİYANOSU — Demirli, çapraah çok yeni vaziyette. Beyoğlu Galatasaray, Yeni çarşı cadde si Erden apsrtımnnı 51ıs saat 10-13 15-17 her gün. 783 — 1
DİKKAT — ipotek isleyenlere tavassut eder. Emlâk, arazı alım satı mı lıle vekâlet işlerini kabul eden herkesin İtimadını kuranmış olan Suhulet Emlâk Zarif Özalp Beyoğlu Büyü kparmak kapı koşebaşı No. 4. Telefon :1239ü. 743 - 10
VOLKAN EMLÂK — Flruzaja Ag3-hnmaminda dört katlı yedi odalı bahçeli ev (150001 liraya acele satılıktır. Talimhane Şchitmuhtar 23 732
M BİNE SATILIK APARTIMAN — Lâleli He Şehzade aralında kâglt ÜÇ buçuk daireli 2.3 oda. bollu 1 katı boy. Seal 14-16 arasında, irfan Billk Lâleli (2181 736
ACELE SATILIK MAĞAZA =-
Mahmutpaşa İrfanlye çarşısında 3 numaralı kûglr mağaza «lıllktır. Her gün 12 den 3 e kadar yanındaki Manastır hanında Bay Süleyman Sürter'e bafvurmİuUa J IH — 3
VİLLÂ JLM0 LİRA - Büyükads. Nizamda 3 oda. salon, parke, gömme banyo, sarnıç, çamlı bahçe, manzara T: 414M — Cihangir. Sormagir »7 ye.
714
NAKİL DOLAYISİYLE — tkl katlı manifatura piyasa yerinde güze) bir mağaza devren satılıktır. Sultnnhamn mtnda Katırcı otlu hanında İkinci katta 13 numaraya her saatle müracaat______________ 690 - ‘
KİRALIK TORNA ATELYESİ — Slr keçi Hüdavendigâr caddesi 15 numaralı torna atelyesi isler bir halde kiralıktır. Yanındaki şapkacıdan sorula. 771 —
ÜSKÛDARDA KİRALIK KAT — Hâkimiyeti Milliye cad. t.o. 128. İskeleye 5 dakika mesafede tramvay yolu üzerinde, geniş 4 oda, sofa mutfak. hamamlık, terkos. elektrik ve bahçeli müstakil bir kat kiralıktır. İ-çlndekilcre müracaat. 777 — 3
SATILIK KARGIR EV — Bcyoglu-nun en İyi yerinde 215 lira kira getirir. Apariıman şeklinde taksim edll-mlj altı kat. on yedi oda ve bir mobilya atelyesi olan Jcârgır ev satılıktır. Taliplerin 42396 telefonla mliraca-atleri rica olunur 776 — 5
HER İKİ KATI BOŞ TESLİM SATILIK APARTIMAN — Konforlu, hah çelidir. Şişlide Perihan sokak 94 numara. İkiden yediye kadar her gün bulunul 774 —
MÖBLELİ MÖBLESİZ — 3-4 0-dolı kaloriferli, Manuorlü denize nfl-zır Ayaspaja. Sıraıervller ve civarında bir daire aranıyor. Telefon 21817 768 —
4500 LİRAYA ACELE SATILIK EV — Ahşap 3 oda meyvalı. bahçeli bos teslim, elektriği var. Tamir lstemez. KadıkOy Gazhanede Telefon 24643
768 — 1
— Lâlelide deniz görür altı ve dört odalı fevkalâde uman kaloriferli kat lar. Müracaat: Lâleli ordu cad. 240. Emlâkçl Ahmet Fundaya. 781 — 1
DOĞANİŞ SATIŞLARI — 40 dünüm her türlü konforu havi çlfUk. İstiklâl caddesine elli merte mesafede 10 odalı yeni bina. Beyofhınun göbeğinde ayda 150 Uru getiren aparlımsın. Pangnllı Ejrcfclcndl sokak 120 metre kare plftnjı ruhsatlı arsa BeyoRlu Mis sokak 25 numara.721»
1
SATILIK ARSA = Aksaray. Toj-kasap. yetil açılan Londra caddesinin çok yakınında 12 M3 yOtlû (814) Met acele (0) bine. İRFAN BİLİK Lâleli
MATEMATİK - Dersleri LUe V» ortaokul talebelerine mlısalı şartlarla evlerde ders verilir. Alı SOrerman Pangaltı Türkbeyl sokak Bozkurt Ap. 119/1 Tel: M1J3. «
SATILIK KELEPİR ARSA — Aksaray - Saraçhane arasında (40) metre yüzlü Urazı kabil (17Wl M aru çok acele satılık. İRFAN BİLİK. Lâleli 218. 796 — 1
SATILIK KONFORLU EV — Lalelide 2 katlı 4 oda mutfak. banyolu kârgir ev boş olarak 5 bin İpotekli. İRFAN BİLİK fa- Lâleli 318
7SS — 1
SATILIK FABRİKA YERİ — Ye-dlkule Kazhçeşmcde (274) M. yarım kapalı elektrik molüriyle her işe el verişil boş tealim İRFAN Silik tat. Lâleli 218 784 — 2
İst. Lv. Amirliği İlânları
1 adet motorpomp pazarlıkla 7/Ekim/949 günü saat 11 de Ankara M. S. B. Sa. Al. Ko. da satın alınacaktır. Tutan i 1.000 lira olup kesin teminatı 1650 Uradır. Şartnamesi İst. Lv. Â de görülür. Taliplerin belli vakitte komisyona müracaattan.
3515
Created by free version pf 2PDF
— Acele — Ortak - T.T — AZ.
— AB —
İNŞAAT YAPTIRACAKLARA — Her nevi İnşaat, tamirat, tâdiiât teminatlı olarak yapılır. Paraca azamî kolaylık gösterilir. Teleton. 40884. Ga- ' lata Perşembe pazarı Arslan han kal: 2/6. 723 - 87
BÜYÜK FIRSAT - Atatürk bulvarında Zeyrekte «t üzerinde ı Na.lu konak ehven sartlarlasalılıktır- Mİlra-coat: Göztepe muhtarlığı. 717-1
SATILIK EV VE ARSA - Bog «S-llm. Elektrik, havagazı, «u, iki kat. 5 oda. 2 sofa ve saire maktuan 21008 lira. Mutavassıt knbuj edilmez. Aksaray Horhor Çıngır.ıklılMUlan ead 75 İçindekilere- 71* — ı
KIŞ İÇİN APARTIMAN ARANIYOR — Belediye, Beyazıt, Lâleli. Taksim. Harbiye, semtlerinde cadde üstü tercih edilir. Dört oda möbleli her Iftin müracaat 2!6St ye telefon.
145
- J
1338 L
*
55 ton sıfır eti kapalı zarfla iiZeklm/949 günü saat Muş As. Sa. Al. Ko. Bşk da İhalesi yapılacaktır. Tutan lira olup teminatı 4412 Ura 50 kuruştur. Taliplerin kanuni ve-sikalariyle teklif mektuplarını ihale salahı den hir saat evveline kadar komisyona vermeleri. 3541 - 13500
*
15 de
G3.250
949 yılı sonuna kadar müteahhit nam ve nesaDina açık ] eksiltme He ekmek nakil İşi lî Eldin 949 günü saat 15 de Rami I Topçular AsBaAl.Ko.aa ihalesi yapılacaktır. Tutarı 3200 lira olup teminatı 480 Uradır. TaUplerin belli jakitte komisyona müracaatları. (3607-137581
SATILIK E—.EPİN DÜKKÂN- I LAR — Beşiktaş tramvay caddesi , tramvay deposu karşısında 22. 24. 26. 28, 30. 32 numaralı 6 dükkânın yan hissesi acele satılıktır. Müracaat Pang.tltı. Pangaltı Pasaj Emlâk Bürosu Neşet Kaya 85075. 743 —
SATILIK DOKUMA ATÖLYESİ — tkl adet Hatct-sley tezgâhı komple olarak yeriyle devren salıiıMu-. Çakmakçılar Büyük Yenli han orta kat 55 müracaat 742 — )
★
Müteahhit- nam ve hesabını 500 kilo kalsiyum Gilkonat ile 950 kilo Laktoz açık eksiltme ile 17 Ekim 949 günü saat 11 de Ankara M,S.B.Sa.Al.Ko.da satın alınacaktır. Kalsiyum kilosu 1150 kuruş ve Laktozun 500 kuruş olup hepsinin teminatı 787,5 liradır. Şartnamesi İst. Lv, A de görülür. 2 kalem malzeme ayrı ayn ihale edilir. Taliplerin belli vakitle komisyona müracaatları 3769 - 14222
¥•
ACELE SATILIK AHŞAP EV -Osküdar Dc-Janeılar parkı kargısında BcJeoiyeönü sokak No. 1. DCrt odalı ahşap ev 7200 Uraya acele satılık tır. îki odası bas teslim. Elckrtifii. suyu kuyusu ve bahçesi vardır. Her gün sabah sekizden ana :ak$am on yediden on dokuza kadar İçinde mat sı-■ hiblne müracaat 753 — 1
KİRALIK BÜYÜK BİNA — Yurd. pansiyon ve resmi daire için elverişli. Her gün öğleye kadar içindekilere müracaat Çarstkapı Hılscylııafia Cami sokak No. 10. 740 —
SATILIK APARTIMAN - Şişil tramvayına yakuı altında garajı ve dükkânı olan 5000 Ura Iradlı beser oda bahçeli manzaralı 3 kal apartman boş tealim 45000 liraya satılıktır. Tedlyatta âzami kolaylık gösterilecektir Beyoğlu İstiklâl raddesi 153/1 Rıfat Ergülc. 75$ - 2
1:J Beher kilosuna 245 kuruş tahini neoilen Kuyun ve beher kilosuna 145 kuruş tahmin edilen ve aşağıda miktar, tutar ve teminatları hizalarında gösterilen 22 kalemden ibaret sığır ve koyun etleri pazarlıkla satın alınacaktır.
2:) Pazarlık ekshlmesi 1 Ekim 949 günü hizalarında gösterilen sa ilerde İst. Lv. Â. Harbiye Satmalına Komisyonunda yapılacaktır. Şartnameler komisyonda görülebilir.
Cinsi
Koyun eti Sığır eti (Sığır eti (Koyun eti Sığır eti
Tutaı
Lira 1 4900
1740 1450
245 1450 2900
Kuıruş
00
00
00
00
00
00
Kesin teminatı Lira Kuruş 750
281
217
36
217
434
00 00
50
75
50
00
GİZLİ POLİS
(INGİLİZ CASUSU ASHENDEN)
Yazan: Somerset MauchaTD Tercüme eden: Vâ - Nû
Aşk ve macera romanı
Uı—Tefrika No. 61 -
varıp varamıyacagınızt bir Al- I lah bilir. Unutmadan şunu da söyliyeyim ki, size bir yol ar- | kadaşı da buldum. Phıladelphle-da bir ticarethanenin mümea-sili olan bir Amerikalıdır. Muvakkat hükümetle bir anlaşma yapabilmek ümidiyle oraya gidiyor.
— Ne çeşit adam?
— Sevimli denebilir. Amerikan konsolosiyle beraber onu öğle yemeğine davet etmek İstemiştim; lâkin gezintideymişler; ikisi beraber gitmişler, Gara trenin hareketinden iki saat evvel gelmeği İhmal etmeyin. Yer bulmak için insanlar biri-blrlerinin gözünü oyuyorlar.
Tren, gece yarışı hareket ediyordu. Aahenden. terçümaniyle beraber akşam yemeğini garda yedi, Eu bitli şehirde doğru dü-
rüst karın doyurulabilecek yer. ancak gar lokantasıydı. Salon lagız ağıra doluydu. Servis, insanı çıldırtacak bir yavaşlıktaydı.
Nihayet, istasyon plâtformuna çıktılar. Tarifi imkânsız bir kargaşalık ortasında kaldılar. Bavullar ve çuvallar üzerine o-turmuş, büyüklü küçüklü aileler bekleşip duruyordu. Yolcular, ellerini kollarını sallıyorlar, bağırarak, heyecanla konuşuyorlardı. Bazı kadınlar sessizce ağlıyordu. Başkaları da acı acı haykırıyor, döğünüyor-lardı. İki erkek dönüşüyordu.
Çiy ışık altında, bütün bu insanlar, ahretin kapısında İlâhi adaleti bekliyenleri andırıyordu.
Vagonların çoğu, ağız ağıza doluydu. Tercüman Benedict,
muharririn vagonunu bulduğu vakit, gayet sinirli bir adam belirdL
— Çabuk gelin! Sizin yerinizi müdafaa edebilmek için anamdan emdiğim süt burnumdan geldi! — diye haykırdı, Karisiyle ve çocuklariyle burasını İşgal etmek istlyen bLrl vardı. Onun elinden, yerinizi zor kurlardım. Konsolosum, o adamı gar şefine götürdü.
Tercüman:
— Bay Harrington! — diye ta Ditti.
Aabetiden, vagona çıktı ve seyahat arkadaşınım elini sıktı tkl yer boş duruyordu. Hamallar, eşyaları koydular.
Mr, John Qulnçy Harrington, orta boyludan daha kısa, narin bir insandı. Parşömenlermiş, zaviyeli yüzünü iki soluk mavi göz aydınlatmaktatydı. Melon şapkasını çıkarıp yüzünü yelpazelediği zaman, kırışık ve saçsız kafası meydana çıktı. Reyye bir pantalon siyah ceket ve yelek giymişti. Gayet yüksek kolalı yakası, şatafatsız boyunbağı takmıştı. Ashenden, bu şeklide giyinmiş bir adamın Sibiryayı nasıL geçebileceğini'
kestiremedt ve Amerikalın uı kılığı onu hayli hayrette bıraktı.
Bay Harrington, ince sesiyle, klâsik bir Amerikan İngilizcesi konuşuyordu.
Çok geçmeden gar şefi geldi. Sakallıydı, kendinden geçmişti. Bir kadınla iki çocuk, arkasına takılmıştı. Gözlerinde yaşlar, Rus erkek, yalvarıp duruyordu. Kadınsa, göz yaşlan a-rasında, tercüme! halini anlatır gibiydi. Kompartımana yek • (aştıkları sırada, münakaşalarının kameti yükseldi.
Bencdlct, araya girdi.
Amerikalı, tek kelime Rusça bilmiyor; fakat kameti yüksek tuttu. Bu yerler. İngiliz V» Amerikan Konsoloslukları tarafından önceden tutulmuştur diye izahat verip duruyordu. Harrington. bir tecavüz vukuunda İngiltere kıtalinin ne yapacağını pek kestlremiyordu ama, Amerikan Cumhurrelst, parası bir Amerikalı tarafından verilmiş bir yerin başkaları tarafuıdan alınmasına katiyen göz yumamazmış. Bunu boyiece itibar etmeği vazife sayıyordu. Ancak kuvvet istimal
edebilirlerse, hakkını elinden alırlarmış, Lâkin şayet bir kılına dokunmak cesaretini gösterirlerse, şikâyetnamesini, konsolosun eline derhal tevdi e-dermlş.
Bütün bu sözlerin muhatabı olan gar şefi bir kelime bile İngilizce bilmiyordu. Lâkin el ve hareketleriyle verdiği cevaplar, Amerlkahnınklnden daha az heybetli olmadı.
Derken efendim, bay Har-rlngton, fena halde hiddetlenerek, adamın burnuna bir yumruk &şkettL ve hiddetten sararak haykırdı:
— Konuştuğu dilden tek kelime anlamıyorum. Söyleyiniz kİ anlamak dahi istemiyorum Eğer Rtıslar, kendilerine medeni millet muamelesi yapılma-Binı arzu ediyorlarsa, niçin medeni dilleri konuşmuyorlar? Ben Mr. John Qulncy Harring-ton’um. Cebimde Kerensky'nln şahsına Fliâdelfiyalı Mrs, Greve and Adams tarafından yazılmış bir mektupla seyahat etmekteyim. Eğer beni kompartımanımda rahat bırakmazlarsa, Mra. Greve Vaşlngtonda resmen harekete geçecektir.
(Arkam var)
Sığır eti 1200)
Koyun et! 200 ı 2230 00 > 334: 50 10.10
Sığır eti 2000 2900 00 434 00 10 M
Sığır eti 200)
Koyun eti 300) 1025. 00 155 00 İ0.30
Koyun eti 2000 4900. 00 750 00 10.40
Koyun eti 1000)
Sığır eti 350) 2957 50 443 70 10.50
Sığır eti İ200 1740 00 261 00 11.00
Sığır eti 1000 1450 00 217 11,10
Sığır eti 2000) 6575
Koyun eti 1500) oo 986 25 1120
Koyun eti 2000)
Sığır eti 400) 5480 00 322 00 11A0
Sığır eti 1500 2175 00 326 25 11.40
Sığır ett 2000 2900. 00 434 OO 1150
Sığır ett 2000 2900. M 434 OO 12.00
Sığır eti ıcoo 1450. 217 00 12.10
Sığır eti 300 435 OQ 65 25 u.to
Koyun ett r(00>
Sığır ett 1000) 3165 00 474 75 12.30
Koyun eti 1200)
Sığır ett 300) 3375 00 506 25 12.40
Sığır eti 3000 4350 00 652 50 12.50
(3789 14265)
Satılık pik boru
Muhtelif boyda 105 ilk pik bonı ve her cins 105 Uk dirsek ve çatal toptan ve perakende satılıktır.
Taliplerin Darülaceze imalâthaneleri İşletmesine müracaatsam 13349
30 Eylül 3949
AKSAM
Bahlfe 7
söylemde
1 Hâtıra defteri^
Kız kaçırma teşebbüsü
Bir kaç zorba trenden iki kızı kaçırmak Ut emişler
Adana — Çafcddere köyü durağında çirkin bir tecavüz hâdiseni olmuş ve Ceyhan dan şehrimize trenle gelmekte oian iki km zorla kaçırılmak İstenmiştir.
Şehrimiz doktorlarından birinin yanmda çalışan Sabaha t Tuğ ile Necmiye Serik İsmindeki kızlar Ccyhandan Adanaya gelirken tren Çaka İd ere durağında durmuş; bu sırada ellerinde bıçak dan Ziya Köprülü, Remzi Özkan. Haşan ve Hüseyin adındaki şahıslar vagon* girerek kızlardan Neçmlyeyl zorla aşağıya İndirmeğe muvaffak oldukları sırada tren de hareket etmiş; fakat hâdiseyi gören diğer tren yolcuları treni durdurarak İşe müdahale etmişlerdir.
Bu durura karşısında emellerine muvaffak olanuyan sanıklar Neçmlyeyl de bırakarak kaçmışlardır.
Yapılan takibat neticesinde sanıklardan Ziya Köprülü yakalanmıştır. Diğer zamklar şiddetle aranmaktadır.
Karol dedikodulara
Meşhur röportajcı Sari Zerve ne güzel Klodl Doprcyi yanynna bulvardan geçerlerken görünce;
— İşte mesut İki Aşıkl diye kendi kendime söylenmiştim. Onları ilk defa görmüyordum. Her akşam aradan geçerler ve yavaş adımlarla Luzemburg parkına giderlerdi.
Kahvehanenin güneşli taraşında benimle beraber oturan dostum Febo. başını esefle salladı:
— Zerve 11e Klodl mi? Hayır dostum, bin defa hayır t Bizi temin ederim M, hiç bir saman mesut olmadılar. Sevişmediklerini söylemek İstemiyorum dedi.
Gülerek cevap verdim;
— Madem ki birbirini seviyorlar ve daima beraber bulu-nuyorlar, nasıl oluyor da mesut değiller?
- Dediğim glb bahtiyar değillerdir.
— Anlamıyorum doğrusu!
Gerçekten de bu muammayı aıılayamiyordam. Zerve bütün dünyayı dolaşmış en namlı röportajcılardandı. Önünde parlak bir istikbal açıiıyorda. Mali vaziyeti de lyidi Klodiye gelince o da çok güzel, çok sevimli hisleri saf, kalbi temiz bir kızdı. Birbirini sevdikleri gözlerinden okunuyordu. Onları mesut o İnikatsın meneden ne İdi acaba?
Arkadaşım Rebo sözüne devamla:
— İstersen acıklı ve feci maceralarım bütün tafsüiUle sana anlatayım: Onlann muaşakaları. ya Biyarictc, yahut Kan şehrinde başladı. Bu hususta kati bir şey söyliyemem. Fakat mevkiin hiç bir ehemmiyeti yok. Zerve. Asya kıtasında yaptığı uzun bir reportaj seyahatinden sonra Biyarlcte dinleniyordu. Klodı de anne ve babasile beraber orada bulunuyordu. iki genç tanış Ular ve İlk andan itibaren seviştiler.
Bir müddet sonra hep birden Parisc gittiler. Zerve. küçük kar desi Aibani; Pariste Klodl ile; tanıştırdı. Alfan hakkında sana bir kaç söz söylemem lâzım O, hayal boklunda fazla tecrübesi clmıyân romantik ve hüivaperver bir şairdi. Şiirlerini kitap halinde neşretmiş ve matbuat bu eseri çok müsait bir lisanla karşılamıştı. Albadan 12 yaş da büyük olan Zerve kardeşine karşı hakiki bir baba gibi davranmış, çok İçli ve &-Imgan olduğunu bildiği için o-nu üzmemeği âdel edinmişti.
Zerve Parise dönünce Klodl ile görüşmeği ve kendisini ailesinden istemeği tasarlıyordu Fakat birdenbire gazetesinden Orta Avrupaya gitmek emrini aldı. Bu seyahat kendini pek de gücendirmedi;
— Bu seyahat hislerimi »emeğe benim için güzel fırsat teşkil edecek. Benim şmda olan bir erkek — 37 çında İdi — acele etmemelidir. 8onra Klodlnin beni şahsımdan ziyade gazetelerde okuduğu makalelerinden dolayı sevmediği ne malûm? Gaybubetim, İkimize de hislerimizi ölçmek ve tartmağa yanyocak diye düşündü.
Zcrve'nin seyahati, tahminden daha uzun müddet yani tam altı ay sürdü. Parise dön-dûzü zaman kalbi Klodi'nin aşkiyle dolup taşıyordu. İstediği tecrübeyi yapmıştı. Ktodlyl1 seviyordu. Parise dönüşünün ertesi günü Klodi’nin evine gitmeğe hazırlanıyordu. Klodl-ye. kendisfle evlenmek tasavvurundan bahsedecek re umduğu gibi hislerine mukabele ettiğin) görecek olur» derhal onu ebeveyninden istiyecektl. Fakat Delakrua eaddeslnde oturduğu küçük apartamandau çıkmağa hazırlanırken kardeşi Alfan içeri girdi. Yüzü gülû-
— Zerve dedi seninle konuşmak istiyorum.
— Ben! dinliyorum kardeşimi
— Agıtıml
— Ciddi mi konuşuyorsun?
— Hiç bir zaman, bugünkü kadar ciddi konuşmadım.
sevdiğini açıkça bildirecekti. rjı; i ; UA-J;
Eğer kızdan müspet cevap alır- || II DİT CEV2D Y6fUİ sa derhal Avrupaya dönecek re kardeşini Klodl Ue evlenme ta- (Baştarafı 5 inci sahifede)
savvurundan vazgeçirmeğe ça- deki hukukundan vazgeçerek lışacaklı. Bu mülâhaza üzerine madam Lupescu İle birlikte Klodiye mektup yasmak için Romanya'dan çıktı. Fransanın masasına, oturdu. Fakat mektu- cenubunda. Nice şehrinde yer-bıınu bitirmeden evvel kardeşi leşti. Burada mütevazı gelirli Alfandan bir telgraf aldı. Kar- bir aile gibi yaşıyorlardı.
(ı«ı leisran. Klodl ile oyan- garol tahta çıkıyor lan*tuu bildiriyordu d .ra! furdlaat 1527 de öldö.
Zer» bir « m» urderf- Jtrtne Karol'un ojlu
ola dsennünde Bear brıtauMk e„tU henü2 peE
İçin Paris. döndüğü raman kSçûklil Kuallıt rardterlnl bir lada patlak »erdi. Klodl, bir metlisi Körüyorto. Ko-
hAtm defteri tutuyor »e ban- Karol’un bir çok ta-
da bayatının bütün büdlaalerl- çattan rardı Bunlar bir bü-nl not ediyordu Denertn son kûmel darbesi hasırladılar aabltelerl açkmı re ıstırapları- Karo, Mo rf, Dçalh, m ttade edan aâalrrle dolo İdi. uhU
Cönkü Klodl. Zerreyi çıldıran- lurdu g, „Mdrt Karılık riya seMyor ra onun râköluna ml( ola„ kendisine kam kayıtaıabk e>- |laht Ma„ yiyordu. Genç kın Albüm »r- K„„, 1M0 „ncrf„, kadar
keden sebepte. Kardeşinden Romanya tabun, muhafaza bahsettiflnl duymak arm re ettl ddnya hart)|
hassrell İdi. ilhanın sergisi İlk ^k Harfler Romanya ürerin-samanlarda kendisini rahata» * yapmasa baçladık-
edlyordu. Fakal aonrs görüçü pjç],5tl
deglçtı re defterine: Narflcr Batı denetlerine laraf-
■Alban De evlenmekle Zerre- „ M„rf blr
"1 ebediyen kavbetmis olmıva- _________________»■_
de-blr ya-ya-
yi ebediyen kaybetmiş olraıya-cağnn. Hiç olmazsa onu ara sıra göreceğim. Benim İçin en büyük sevinç ve saadet, bu olacaktır» diye yazdı.
Bu hâtıra defteri, düğünden bir gün evvel fena bir tesadüf eseri olarak Albanm eline geçti. Zavallı deLikânhnın tatlı hülyaları birdenbire yıkıldı ve hassas kalbi bu ağır darbeye dayanamadı. Aynı gün odasına kapanarak şakağına bir kurşun sıktı, masanın üzerinde de Zerreye hitaben şu mektubu yazıp bıraktı ;
«Klodl sana tapıyor. Eminlin kİ sen de onu seviyorsun. Kötü talihim beni İkinizin arasına soktu. Affet beni. Benim için yapmak istediğin şey, büyük btr fedakârlıktı. Görüyorsun ya, şimdi her şeyi anlıyorum. Senin bu necip hareketine aynı asaletle mukabele etmek istiyordum. Fakat bunun karşılığım seni üzecek bir tamda vereceğim. Biliyorsun ki kuvvetil değilim ve kalbim büyük heyecanlara dayanamaz. Kalbim, ikiniz için de sevgi re şefkat De dolu olarak bu dünyadan gidiyorum, ikiniz de bahtiyar olunuz.»
Fakat Zerve İle Klodl hiç bir zaman mesut olmadılar ve o-lannyaeaklar da. . Talihsiz Al-ban"m hâtarası, onlan ebediyen aymyor. -nabll çok sevişiyorlar ve dolma beraber bulunuyorlar, fakat sevgileri, kuvve Ui b»r dostluktan farksızdır.
Bu hazin macerayı anlatan düsLum, bir kaç dakika sustuktan sonra Dâtc etti :
— Bu sevgi, hepsinden daha iyi ve daha güzeldir, çünkü hiç bir zaman bitmez.
Çeviren: A. HİLÂLİ
D. Denizyollan ve limanlan işletme genel müdürlüğünden:
Çorum hâdise.'.! doiayısiyle ölüm ve karaya duçar olanların ailelerine, çocuklarına ve kendilerine yardımlar yapılmaktadır. Bu tediyeler evvelce ilân edildiği üzere 31.I0.fl4B tarihinde sona «*nxı*ğinden şimdiye kadar müracaat etmemiş bulunanların lüzumlu olan vewıik ve veraset evrakını hnzırbyarak Deniz yollarında teşekkül etmiş olan komisyona biran evvel müracaatları ilân olunur 14106
İstanbul sergisi yarın açılıyor
renden kayar gibi salona iniyoruz. Ortada, «Istanbol Knu» mn ayaklan dibinden bira tadar u-ranan dar havuz. Havrada f»-tayeler. Fıskiyelerden akan sular... Soldaki bölmede dokuz kooperatifin. sağda mensucat sanayiinin, orta İse ıtriyatçıların stanüan. Banlan, yazıyı uzatmamak İçin aOratle dolaşıp üst kata çıkıyoruz. Her yanı kaplıyım çeşitli bölmeler arasında bilhassa Tekelle İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasının zengin ve rengârenk çeşit ve mamulleri dikkati çekiyor.
îstanbula ait beş tablo
Binanın her yararda sayıln-mıyacak kadar bol sanayi numuneleri var. Fakat en üst katta-İstanbul Belediyesine ayrılan kocaman bölümün güzelliğini görmeden geçemiyoruz. Bu pa-vtyonu gezmek için önce beş ayn odadan geçmek Icab ediyor. îç içe yapılmış olan bû cidal ardan her biri. Istanbulun fethinden itibaren ayr. bir asrı temsil ediyor. Meseıâ İstanbul 1453 senesinde zaptedildiği İçin birinci oda XV. cl asra aynlmış Burada mükemmel bir tablo var: Ön plânda, atının üstünde Fatih Sultan Mahmet, maiyetiyle birlikte, uzakta duran ts-tanbuln seyrediyor. Tablonun altında «Fatihin gö’düğû İstanbul» yazılı. Yandaki duvarda da Abdûlhak Hânıldln bir beyti:
XIX cu amr odasındaki tablo «Boğaziçi» nl gösteriyor. Kanlıca tepesinden Rumelihisarı sahili ve Boğaz görünüyor. Hayat dola bir tablo. Tanında İre Yahya Kemalin bir beyti:
Her kuşesinde delir İn nâm-ı
baka medarın
Şâyestedir denilse âiem
senin mezarın.1
XVI cı asır odasına giriyoruz. Burada da aynı güzellikte başka bir tablo: ön plânda Kanuni Sultan Süleyman, yanında Mimar Sinanla. uzakta inşa e-dUmekte olan Süleymanlye camisini seyrediyor. Tablonun altında «Süleymanlye doğuyor» yazılı.
XVn e! asır odasındaki tablo «Yeni Cami» yİ, XVIII cl asır odasındaki toblo da «Lâle dev-
«Yalnız bu semti sevmek için
Ömrümüz kısa,
Yazlar yavaşça bitmese.
günler losalmasa.»
Yirminci asır îstanbulu
Böylece iç İçe beş asır odasından geçtikten osnra hafif bir meyille yükselen kavisli bir yolu da aşıp serginin en büyük bölümüne giriyoruz. Burası XX d asır îstanbulu dut. Her yanda bin türlü eşya, duvarlarda İstanbul bayatının Yirminci asrına alt çeşitli grafikler ve ortada yuvarlak bir harita. Bu bir kabartma haritadır. Bütün îstanbulu ve Yirminci asırda yapılan eserleri gösteriyor. Yerde yatan bu haritaya, yüksek olduğu İçin, yandan değil, yutandan bakılıyor. Kuş bakışa îstanbulu görüyoruz.
Böylece binanın üst katanı da gezdikten sonra merdivenlerden inip çıkış kapısından geçerek tekrar bahçeye iniyor ve istediğimiz şeklide eğlencemize bakı-
Bu yıl memleket ölçüsünde bir mahiyet arzeden «İstanbul Sanayi Sergisi», gelecek seneden itibaren milletlerarası çapta olacak ve İzmir milletlerarası fuarından önce açılıp gene bir ay devam edecek. Bu suretle İstanbul Sergisine Iştlrâk eden yerli ve yabana müesseseler, iki sergi arasındaki fâsı-ladan istifade edip buraya getirdikleri mallan aynen teşhir etmek üzere tamire nakledebilecekler.
İstanbul Sanayi Sergisine başarılar dileriz....
Şahap BALC1OĞLE
yaşıyan Karol’a şüpheli bir nazarla bakıyorlardı. Nihayet bir hükümet darbesi İle Karol'u Romanya’yı terke mecbur ettiler. Karol, madam Lupescu. boş yaveri ve teşrifatçısı birlikte hususi bir trenle manya’dan ayrıldı, iptida İsviçre’ye oradan Ispanya'ya gitti. Niyeti Amerika'da yerleşmekti. Fakat Ispanya. Nazil e-rtn teslrlle, Karol'un başka yere gitmesine müsaade etmedi. Bunun üzerine Karol ve madam Lupescu eşyalarını bırakarak otomobille Portekiz'e geçtiler, oradan Meksika'ya hareket ettiler.
Meksika'da bir kaç sene sakin bir hayat geçirdiler. Bükreş’ten ayrılırken kıymetli eşyalarını, mücevherlerini birlikte götürmüşlerdi, Karol'un Amerikan bankalarında 7 milyon dolan vardı. Bu sebeple geçim zorluğu çekmediler. Fakat çok geçmeden Meksiko şehrinin yüksek iklimi madam Lupescu üzerinde fena tesir yaptı. Bunun üzerine Brezilyaya geçtiler. Rio de Janeiro civarında lüks bir otelde yerleştiler.
Ağır bir hastalık
Madam Lupescu iki sene evvel bu otelde ağır bir rahatsızlık. geçirdi. Tehlikeli bir kan-sazhk olan bu hastalık o kadar ilerledi ki doktorlar ümidi kestiler. Karol' büyük buhranlar geçirdi Senelerden beri kendl-«Ue birlikte yaşıyan kadınla ölüm döşeğinde evlenmeğe karar verdi, nlkâhlan kıyıldı.
Nikâh kadının sıhhati üzerinde umulmıyan bir tesir yaptı; madam Lupsscu'nun sıhhati düzelmeğe başladı. Bir gün nihayet ayağa kalktı ve karı koca birlikte Avrupa'ya gelerek Porteklzde yerleştiler. Burada yapılan dini nikâh şimdi herkesin nazarında İlcisini birbirine bağlamıştır.
Dini nikâhın kadının gelin elbisesi giymesi şarttır. Bu sebeple madam Lupescu, yaşının elliyi bulmuş olmasına rağmen gelin elbisesi giymiştir. Bu münasebetle Karol'un da 56 yaşında olduğunu hatırlatırız.
Ue
Ro-
Türk Hava Kurumu İstanbul Şubesinden
Kurban bayramında cömert halkımız tarafından Hava Kurum una bağışlanacak ve Kızılay demeği İle Çocuk Esirgeme Kurumu arasında paylaşılacak olan kurban derilerinin süzülürken delinme meşinin ve mümkünse tulum çıkarılmasının temin olunmasını ve gelecek memurlarımıza derilerin mutlaka makbuz mukabilinde verilmeşlpi, deriyi almağa memur veya bekçi gelmezse aşağıdaki telefon numaralan yazılı şubelerimize haber verilmesini sayın halkımızdan rica ederiz. (13893)
İstanbul: 20515. Fatih: 24113. Beyoğlu: 41586, Kadıköy: 60566. Üsküdar: 60396. Beşiktaş: 84129. Galata: 41503.
Basın Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğünden
İstanbul'da Harolye'de bulunan Radyoevi binasının şeref holündeki iki boş duvar panosuna tatbik edilmek üzere biri milli radyoculuğumuzla diğeri milletlerarası radyoculukla İlgili konularda renkli İki resmin hazırlanması Türk ressamları arasında müsabakaya konulmuştur.
Bu müsabakaya lştirâkl arzu eden Türk ressamlarının müsabaka şartlarını öğrenmek üzere İstanbul’daki Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğüne acele müracaatları İlân olunur. (14080)
Marmara Belgesi Liman ve Deniz işleri Müdürlüğünden
Kâğıdı, mukavvası ve mücelllt bezi müdürlüğümüzden verilmek şar tiyle 23 kalem defler ve evrakın baskı İşi açık eksiltmeye konulmuştur.
Muhammen bedeli 1655 lira geçici teminatı 124 Ura 13 kuruştur. Şartnamesi ve nümuneler her İş günü müdürlüğümüzde görülebilir. İsteklilerin geçici teminatlariyle birlikte eksiltmenin yapılacağı 7 ekim 1949 cuma günü saat iö de Galatada kâin müdürlüğümüz binasında toplanacak komisyona gelmeleri. 13164
Davutpaşa Orta Okulu Satmalına Komisyonundan:
1 ■— Davutpaşa Ortaokul binası on arımı.
Keşif bedeli (1999) hra (45) kuruştur.
Eksiltme 7-10-940 Cuma günü saat 15 te Beyoğlu istiklâl caddesinde İstanbul İlseler saymanlığı binasında toplanacak komisyonda yapılacaktır.
3 — Bu işe alt evrak şunlardır: Mukavele. Eksiltme. Bayındırlık işleri Genel hususi ve fenni şartnameleri proje keşif hülâsası ile buna müleferrl diğer evrak İstanbul Cerrahpaşa-da Davutpaşa Ortaokulunda görülebilir.
3 — Eksiltmeye İştirak etmek İçin taliplerin (150) liralık muvakkat teminat yatırdığına dair makbuz İbraz etmesi ve 940 yılınca Ticaret odasında kaydı bulunduğuna dair belgeyi hâmil olması, eksiltme gününden tatlı günleri hariç (.3) gün evvel Vilâyet makamına müracaat ederek ehliyet vesikası alması ve yukarıda 2 ci maddede yazılı evrakı görüp eksiltme şartnamesinde yazılı kayda göre kabul ettiğine dair imzalaması şarttır. ’ 13383
Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanlığından
1 — Bu yıl Fakültemizde aday öğrenci kaydın* 15 Eylül O*» da bağlanacak ve 25 Ekim 949 akşamında sona erecektir.
3 — İstekli öğrencilerin aday kaydedlleblhneleri için ne şekilde okumak İstediğini bildiren (Burslu veya serbes) bir dilekçe İle Fakültemiz DekanUğma başvurmaları ve aşağıda yaralı belgeleri göndererek aday kratı almaları lâzımdır.
îstenen BeglcJer:
al Lise bitirme diploması aslı ve lise bitirme notlan,
b) Devlet olgunluk diploması aslı ve olgunluk imtihan notları,
e) Nüfus kimlik cüzdanı veya tasdikli öme3,
d) Sağlık vc aşı raporu,
e) 4,5X6 büyüklüğünde (6> adet fotoğraf.
3 — Asli öğrenci kaydının yapılabilmesi İçin tamamlanması İstenen belgeler:
a) Fakülteden alacağı beyannameyi kendi el yazıslle doldurarak İmza etmesi,
b) Harç yönetmeliğine göre verilmesi gereken yazılma harcının üniversite muhasebesine yatırıldığına dair makbuz,
e) Üniversite Sağlık ve Sosyal araştırma merkezinden alınacak sağlık raporu,
d) Serbes okumak istiyenlerin adedi fazla olduğu takdirde mevcut kadroya göre olgunluk İmtihanı dereceleri göz önünde bulundurularak talebe alınacaktır.
4 — Tanm Bakanlığı hesabına ayrıca (Burslu! «120. erkek öğrenci alınacaktır.
1 — Türk vatandaşı olmak,
2 — Oturduğu yer muhtar lığından İyi hal kâğıdı almış bulunmak,
3 — Yaşı 17 den küçük, 24 den büyük olmamak,
4 — Bekâr erkek öğrenci olmak,
5 — Yurda alınacak öğrencilerin sırasile Fenden pekiyi, Edebiyattan pekiyi. Fenden İyi, Edebiyattan İyi derecede Devlet olgunluk imtihanını vermiş olanlar arasında seçilmek.
6 — Seçme ile kadro dolmadığı takdirde olgunluk derecesi orta olanları İmtihanla almak (İmtihan Fakültece yapılacak),
7 — Turda kabul için seçilenlerin Ankaradaki tam teşkilâtlı hastaneden örneğine uygun tahsile ve memur olmağa mâni bir hastalığı olmadığına, memleketin her hangi bir bölgesinde hizmete kabiliyetli olduğuna dair rapor almak.
8) örneğine uygun yükleme senedini Fakülteye vermiş bulunmak.
(Bu senet, öğrenci Fakülteye kabul edildikten sonra alınacaktır.) 113434)
Created by free version of 2PDF
Ankara Belediyesinden
1 — Keşif bedeli (25.ai5.52J yirmi beş bin sekiz yüz on beş lira elli İki kuruş olan mezbahada yaptırılacak tâmirat İşi vahidi fiyat esası üzerinden açık eksiltme ve ihaleye konulmuştur.
2 _Eksiltme 12 Birim 949 çarşamba günü saat (16ı da
Belediye binasında Encümende yapılacaktır.
3 _ Geçici teminatı (1.936.16) bin dokuz yüz ouz altı lira
on altı kuruştur. Teminat Belediye veznesine yatırılacaktır.
4 — İdari, hususi ve fenni şartnameleri! e keşif ve vahidi fiyat cedveUerl Tutanak (e Muamelât Müdürlüğünde görülür.
5 — İhaleye iştirak edeceklerin mühendis, mimar veya fen memuru olmaları ve bu teknik önemde bir İşi bilfiil yaptıklarına, idare ettiklerine veya denetlediklerine dair belgeleri haiz olmaları ve tatil günleri hariç olmak üzere eksiltme tarihinden en az üç gün evvel Fen Müdürlüğüne müracaatla yeterlik belgeleri almaları şarttır. Bu İşe girmek İsteyenler mühendis, mimar veya fen memuru olmadıkları takdride yapılacak sözleşmeyi de beraber İmza etmek üzere bu evsafı haiz bir fen adamile müştereken eksiltmeye girebilirler.
6 — isteklilerin eksiltme günü ve saatinde teminat makbuzları ve yeterlik belgeleri ile Encümene müracaatları. (13813)
Talebe Alınacaktır
İstanbul Selimiye Hayvan sağlığı memurları okulu müdürlüğünden :
1 — Parasız yatılı ve Ud yıl tahsil müddetli okulumuza orta okulu bu yıl pek İyi ve İyi derecede bitirenler ile lisede sınıf geçenlerden yaşlan 16-20 arasında olanlardan (50) öğrenci alınacaktır.
2 — Müracaat tam evrakla 6.10S4S Akşamına kadardır. Bu tarihe kadar müracaat edenler kadrodan fazla olduğu takdirde orta okulu İyi derecede bitirenler arasında 7.10.949 da o-kuida Matematik .Türkçe ve biyolojiden müsabaka sınavı yapılacaktır.
3 — Orta okulu pek iyi derecede bitirenler imtihansız alınacaktır.
4 _Kabul şartlan: Vilâyet Veteriner müdürlükleri Ue okut
müdürlüğünden öğrenilir._________________10517
Maliye Bakanlığından:
1 _5015 sayılı kanunla basılmasına selâhlyct verilen sarı
pirinçten mamul vc ortası delik 2 J kuruşluklarla 1 kuruşluklardan kâfi miktarı tedavüle vazedilmiş bulunduğundan eski nikel halitasından mamul beyaz ve kenarlan tırtıllı bir kuruşluklarla bronzdan mamul sun on paralıklar 15 eylül 1950 tarihinde tedavülden kaldınlaccakUr.
2 — 15 eylül 1950 tarihinden itibaren bir sene müddetle yal
nız mftlsandıklan Cumhuriyet Merkez Bankası ve Merkez Bankası olmıynn yerlerde Ziraat Bankası şublerince kabul edilecek olan mezkûr bir kuruşluk ve on paralıkların elinde bulunanlar ca ona göre değiştirmeleri İlân olunur. (136611
öğrenci alınacak
Yüksek Denizciljk okulu müdürlüğünden
1 — Yatıl) ve parasız olan okulumuzun Güverte ve Makine şubeleri için öğrenci kayıt ve kabulüne i Eylül 1B49 tarihinden itibaren başlanıp liselerin bütünleme ve engel İmtihanlarının nihayet bulduğu tarihten İki hafta sonraya kadar devam edecektir.
2 — Kayıt IçLn başvuracak öğrencilerin lise olgunluk imtihanlarını başarı Ue bitirmiş ve 22 yaşını doldurmamış olmaları lâzımdır.
3 — İsteklilerin girmek istedikleri şubeyi de belirten bLr dilekçeye aşağıda yazüj vesikaları ekilyerek Okul müdürlüğüne başvururlar.
a) Hüviyet cüzdanının asli
b) Lise Olgunluk diplomasının aslı
c) Askerlikle ilişiği olmadığına dair belge
d) 12 adet 4,5 x 6 boyunda fotoğraf
e> Aşı kâğıdı.
Fazla tafsilât İçin bizzat veya yazı İle Okul Müdürlüğüne başvurulması (12505)
Fahlfe 8
Agâ
RADYOLAR!
SATILIK BVM lEşgte Arsa S Teşvikiyede basıldığı yer-I den deniz gören fevkalâde I manzaralı 374 metre kare I bir arsa acele satılıktır. Ka | ra köy palas kat 5 No. 17 ■■ Bay Yuvana miiaacaat. ■
PİKAPLAR
elrz
DOLAPLARI
çamaşir YIKAMA MAKİNELERİ
ELEKTRİK EV EŞYALAR!
VESAİRE..
Odeon Mağazası
Ûpyojlu.hliklol cad. e3/d
SERGİMİZ DAİMA SAYIN MÜŞTERİLERİMİZİN
ZAYİ — Trabzon nüfus me- ' olurluğundan aldığım ve içinde ( askerlik muamelelerim yazılı kimlik cüzdanımı kaybettim. ' Y nişini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1323 Doğumlu Ahmet oğlu Mithat Ozeeil
ZAYİ
İstanbul Emniyet Sandığı Be şıklaş şubesinden almış olduğum 744 numaralı ve 10-11-948 tarihli bonomu zayi ettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü olmadığını İlân ederim.
ADRES: Beşiktaş Ihlamur caddesi No. 22 de Ömer kızı EMİNE ALSANCAK
Hakikî V1
PIRHMA « EKTRA Çekoslovak ınamûlâtı
PULLUK UÇLARI
Dünyaca mâruf BAECHER puLluk fabrikasının mamulatı olup her cihetçe emsaline faik ve şayanı tercihtir. Her nalburda ve ziraat âleti satıcılarında bulunur.
Daimî satış merkez deposu ve Türkiye Umumi Acem.ılığı
Türk - Avrupa Ltd. Şti.
Galata. Voyvoda Caddesi, Agobyan Han No. 8.
İhtar: Taklidlerden sakınınız: «KADEH» markasına dikkat ediniz.
BVI.VNMllŞ AV KÖPEfiİ — Köprü üstünde bir av seteri bul dunı. Sahibinin almasını rica e derim. Karaköy rıhtım caddesi Birlik EMANET evinde Suphi URAL'a.
Bir Ingiliz ailesi tarafından
Erenköy ile Moda arasında bahçeli ve en az beş oda.>ı bulunan mobilyalı bir villâ veya kat aranmakladır. Modern mutbah ve banyonun bulunması şarttır.
Suadiye, Ülkü sokak 2 numaraya mektupla müracaat olun.-ması.
Y urumun şeffaf ve canlı rengi Kadife gibi cildim. Buruşuk! uı çehrem bana çok buy-uk bu muvaffakiyet kajandırıyo» Cildimin meume-İerındekı ölü sclülluf Yuıumun canfesini yavaş yavaş söndürmüşler, di. Birkaç günde, bey» renkli Toka lan kremi, beşerenin derinliğine pufu» ederek kirleri eritti Açılmış bulunan mesameleri şıklaştırdı, siyah noktaları izale etti ve cildim yine bir genç İmin cildi gibi güzel leşti Bundan başka, beyaz renkli Toka ı on kremi, pudramın şayanı ha-yreı derecede iyi tutmasını da sağladı Milyonlarca kadın onu muvaffakiyetle kullanıyorlar Su de onlar gibi yapınız Kati netice görmez* •eniz, paranız iade dılır Geceleri de pembe tenkil Tokalon kremini kullanınız Sır uyurken o faaliyete geçer HnnkuÜde cilt gıdası olan Btocel. buru» akların m giderir ve yürünür yemden genclıünıe kavuşur.
— Denuıunda (beyni ve pembe)
PARASIZ GÜZELLİK KUTUSU __________________ r-----------------
renklerdeki Toluloa kremleri ile muhtelif renklerde Tokjlon pudrasının numunelerini havidir. Ambalaj ve »evk masrafı olarak 20 kuruşluk bir pulu aşağıdaki adrese gönderimi: Tolcaloo servisi İL. Posta kutusu 1576. tsi.ınbul-
« .7 ,^ O I K K A T ı
Çocukların»
öğretmek istiyeniere:
BOĞAZİÇİ LİSESİ
İlk kısım 3 cü sınıftan İtibaren kuvvetli bir İngilizce tahsili vermek üzere gerekli tedbirleri almıştır. Kayıtlara devam edilmektedir. Yerler mahduttur.
Arnavutköy - Çiftesaraylar - 36 210
Hakiki TOKALON mamulleri İstanbul Verem Savaşı Derneğinin yalnız 50 PARALIK TEK PULU ite pullanmiftır 50 PARALIKTAN aşağı veya yukarı kıy-
mette pullarla pulionmış olanları almayım* Toldiddir.
Odun kömür satışı
İstanbul Belediyesinden
1 — Tarım Bakanlğuıca Belediyemize tahsis olunan odunların aşağıda İsim ve adresleri yazılı depolarda hizalarında gösterilen yeni fiatleıle kesilmiş olarak alıcının vasıtasına teslim veya arzu edildiği takdirde alıcının göstereceği yere kadar teslim suretHe devam edilmektedir
2 _Müracaat sahiplerine verilecek odun miktarı azami beş çeki ve kömür 200 kilodur.
3 — Üsküdar deposunda kSmiirün kilosu 16 ve diğer bütün depolarda 17,5 kuruştur
Keyfiyet sayın halka ve ilgililere İlân olunur. 14283
RADYO LİN
Sabah - öğle - ahşam
Her yemekten sonra dişlerinizi RADYOLİN Diş macunu ile fırçalayınız.
Bayiln adı
(Meşe çekisi) Alıcının
Yerine teslim Depoda
(Gürgen çekisi) Depoda alıcının yerine teslim
Rıfat Ünver İsmet Yelkenci Arşen Skmseryan
Ömer özcan
Burhan Tlntaş
Nail Teklner
Bilâl Büke
Hayri Baykal Salih Alper
Yakup TotnbuJoğlu Hüsamettin önen
16
16
16
16
16
16
16
16
14
16
Beşiktaş Yalı 8. 4 Kuruçeşme tramvay c. Fındıklı Kalafat 19 Kasımpaşa iskelesi Yenikapı Kemalpş. 38 Yedikııle istasyon c. 95 Bakırköy taş iskelesi Kadıköy Yoğurtçu N. 4 Üsküdar Şemsipaşa Beylerbeyi çöp iskelesi Kartal Maltepe sakız-ağa sokak N. 26
Kurtuluş yeni istasyon N. 239 Fındıklı tramvay cad. N. 53 Bomonti Bulgar çarşısı Abide!
»
»
14 Tl.
14 »
14 »
14 *
14 >
14 *
14 »
14 »
12,50 ı
14 .
14 .
Mehmet Eryılmaz
şaban Göktürk
Mığırdıç Tadikyan .____________ T_,___________________, ______________________
NOT: Rifat Ünver. Arşen Simeryan. Burhan Tlntaş, Nail Teklner. Salih Alper, Yakup Tocn bulutlu, Hüsamettin önen depolarında aynı zamanda kömür satılmaktadır.
(Kömiir haylidir.)
( » > )
Hürriyet 8J4. 54 (Kömür bayii)
İstanbul Levazım Amirliği ilânları
Aşağıda cins ve miktarı yazılı maddelerin açık eksiltmeleri hizalarında yazılı gün. saat re mahallerdeki As. 8a Al. Komisyonlarında yapılacaktır. Taliplerin belli gün ve saatlerde alt oldukları komisyonlara müracaatları.
Cinsi Miktarı
Kilo
300.000
İhale gün. saat ve mahalli
19/Eklm/MD
3 kalem kereste
20/Ekim/94fl
Baraka yeri tesviyesi 15. C/m. blokaj i. C/m grobeton işi 11 adet baraka için
16 Hadımköy Akpınar 93. 14,30 Anadolu kavuğu
11.76®.$
882,71
14/Ekim/H9
15 Malatya
3765-3787-14286
30 Eylül W40
dışı mükemmel
$ ıçı çunık...
>■
Meşhur Baklavacı
MISIRLI
Hacı Abdülâziz
Kırk kattan beyaz güllâçlı ve Şam ftstıklı baklavalar, zengin çeşitli her türlü tatlılar halis Urfa yağından yapılmaktadır.
Bayram tatlılarınızı MISIRLI HACI ABOı LÂZIZden almayı tercih ediniz.
Adres: Çarşıkapı tramvay caddesinde Meşhur Turşucu Şükrü'nün dükkânı.
Türkiye Kızılay Derneği İstanbul Deposundan Levha Teneke satılacaktır
1 — 10/10/949 tarhiine rastlayan pazartesi günü 14 te Mimar Vedat caddesi Kızılay hanında kâin Kızılay deposunda müteşekkil Satmalma komisyonumuz huzurunda mevcut şartnamesinde eb'adlan yazılı ceman 3390 kilo sandıklı yeni levha teneke açık arttırmaya konulmuştur. Teminatı 300 liradır.
2 — Satılacak tenekelerin nümuneleri ve şartnameni depomuzda mesai saatleri dahilinde görülebilir.
__— Derneğimiz arttırma eksiltme kanununa tâbi ol-m ayıp ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir.
27056!
Yesin onu ninesi Kiremide su diişli k. 2ZÖ55P Â
llii/ydler diyarı dievyi/i dillerde yen.
27093! Â
Değirmene un yelladım\ \kimdçn şu lo/imşüpheyik
270558
BRüZA^^^^SİFjf
Created by free version of 2PDF
Comments (0)