PAZAR
11
HAZİRAN 1950
Dokuz vali birden
günlerde ilân edilecek
emekliye ayrıldı
Bu sene mahsul milletin yüzünü
güldürecek “dereceyi bulacak
Bu listeyi ikinci bir listenin takip edip etmiyeceği belli değil
Tarım Bakanı Nihat Eğriboz
ASKERİ TEBDİLLER HAKKINDA
Savunma Bakanının
tavzihi beyanatı
Fransız Büyükelçisi ve Fransa Amirali dün Çankaya'da Cumhurbaşkanını ziyaretleri esnasında
Yüksek komutadaki
FUAD ZİNCİRKIRAN HEY ETİNE
TAKİPSİZLİK.KARARI VERİLDİ
son değişiklikler
Mümtaz Faik FENİK
Fransız Akdeniz Fiiosu Komutanı şehnmizde
Yeni Tefrikamız
Narkoz I
Göztepe, Türkiye
futbol birincisi
GECESİ
Pek yakında
★ (Devamı Sa. 6 Sü: 5 de) satılacağı tahmin bdilmektediı
★
Ankara, 10 (a.a.) — Dün akşam şehrimize gelmiş olan Fransız Vis
tevazi bir vesait tedarik ediniz.»
Öğrendiğimize göre, seylâp nun-takası inşaat amirliği emrinde iki adet de jip vardır.
Posta Kutusu: 193 — ANKARA
Telgraf: Zafer Gazetesi Ankara
Başmuharrir tel: ....... 15619
Yazı işleri, idare: .... 15313
Fiyatı her yerde 10 kuruştur.
ğişikliklerin _ kanunun hükümete I dan ibaret bulunduğunu tavzihe verdiği salâhiyetin kullanılmasın-1 lüzum görüyorum (A.A.).
Millet Pişman mı?
— PEYAMİ SAFA DOSTUMA CEVAP —
Yazan: Cihad Baban
Başmuharriri: Mümtaz Faik Fenik
Denizciler Caddesi: 2
ilk liste ile Samsun, Kastamonu, Ordu, Seyhan, Bilecik, Çankırı, Balıkesir, Afyon ve Konya valileri değişti
İçişleri Bakanlığı 4 sene zarfında bütün fiilleriyle bir parti hizmetkârı olduklarım isbat etmiş ve çeşitli baskılariyle vatandaşa karşı suçlu duruma düşmüş valileri emek Liye ayırmaya başlamıştır.
Tanzim edilen liste ile Samsun Valisi İzzettin Çağpar, Kastamonu Valisi Tevfik Sırrı Gür, Şeyhî Valisi Zühtü Durukan, Bilecik V lisi Şinasi Tulga, Çankırı Vali Orhan Sami Güvenç, Afyonkarahi-sar valisi Abidin Özmen, Balıkesir valisi Ziya Tekeli, Konya valisi Şefik Soyer, Ordu valisi Salih Kılıç emekliye ayrılmışlardır. (
Bu listeyi ikinci bir listenin takip edip etmiyeceği belli değildir.
Diğer taraftan Bakanlar Kurulu da dün Başbakanın riyasetinde 5 saat süren bir toplantı yapmıştır.
Bu toplantıda bazı kararnamelerin tanzim edildiği ve bu arada yukarda ismi geçen valilerin tekaütlüklerinin de düpkü toplantıda karar altına alındığı haber verilmektedir.
İkinci listeye. Bursa valisi Haşim Işcanla Diyarbakır valisi Hadımlı-nın gireceğine muhakkak nazarile bakılmaktadır.
Cenup ve Ege bölgelerinde ilk mahsulün idrak edilmesi ü-zerine Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı hububat satış fiyatlarını tesbit ederek buna dair kanan Bakanlar Kurulunun tasvibine arzetmiştir. Alâkalı makamlar bu senenin mahsulünün bütün Türk milletinin yüzünü güldürecek derecede bol olduğu müjdesini vermektedirler.
Diğer taraftan aldığımız malûmata göre, bugün Türkiyede ekmek Ankarada 25 ku-
ruştan, en pahalı etmek de Ri-zede 40 kuruştan satılmaktadır. Bu durum karşısında Ankara değirmencileri Ofise müracaat ederek bir çuval una 250 kuruş kadar bir zam yapmak istediklerini bildirmişlerdir. Bu miktar zam ekmek fiyatlarının bir kuruş kadar artmasını icap ettireceği için zammın halkın sırtından çıkarılmaması düşüncesiyle değirmencilere halen 30 kuruştan satılan buğdayın 28 kururş-tan verilmesi düşünülmektedir.
Refik İnce “Değişiklikler kanunun hükümete verdiği selâhiyetin kullanılmasından ibarettir,, diyor.
âir kaç gün evvel, ordu yüksek komuta heyetinde bazı değişiklikler yapıldı. Nete-kim yaman zaman, eski hükümetler de orduda, sivilde bir çok değişiklikler yapmışlar, ve kimse kendilerine en ufak bir tarizde bulunmamıştır; kimse kalkıp da bunu neden yapıyorsunuz? dememiş, ve hele ordudaki değişiklikleri dalma her türlü politika mülâhazalarının üstünde tutmuştur.
İşin dikkate değer tarafı şudur ki, Adnan Menderes hükümeti ordudaki bu değişiklikleri, eski İktidar partisi tarafından çıkarılan kanunlara uygun olarak yapmış bulunmaktadır. Buna rağmen dünkü Ulus, Hürriyet gazetesinin verdiği bir haberdeki tefsire dayanarak, •Komutanlarımıza iftira etmlyelim. diye yedi sütuna yaptığı manşetten sonra büyük serlevhalarla -Ortaya atılan şayialar karşısında hükûme tin durumu açıklamasını» istemektedir.
Ulus’un iddiasına göre, «Bu dere ce esaslı bir değişikliğin yapılması şüphesiz bütün yurt içinde alâka uyandırmıştır. Hükümet tarafından bu kadar esaslı değişikliğin sebebi ne olduğu da halk efkârına izah edilmemiştir. Durum bu merkezde iken Hürriyet gazetesi, ordumuzun yüksek komutanları üzerine şüphe çekecek çirkin bir havadis yayınlamıştır. Hürriyet gazete einin Ankara muhabiri şöyle yazmıştır:
«Bu mühim değişikliğin ne gibi esaslara dayandığı hakkında türlü tefsir ve tahminlere rastlanmakta-dır. Bu arada inanılmıyacak kadaı mânâsız olanlara tesadüf edilmek tedir.»
Rivayete göre Halk Partisinin İktidarı kaybettiği 14 Mayıs Pazar günü akşamı, bugün kendilerine bir vazife verilmemiş olun ve durumları meşkûk bulunan bazı komutanlar, İnönü’ye giderek hal ve hatır İstifsar etmişler, ve bir emri olup olmadığını sormuşlardır. Ordu yüksek komuta heyetinde meydana gelen değişiklikler, bu teşeb-büsün bir mahsulüdür.»
Muhabir, «Sadece bir rivayet olarak kaydettiği bu haber yanında, yeni iktidarın her sahada yeni bir hamle yapmak arzusunun bu deği- I
likliğe başlıca sebep teşkil ettiğinin en kuvvetli tahminler arasında bulunduğunu» ilâve etmektedir.
Fakat Ulus gazetesizler nedense, bu cümleyi almamış ve yalnız mu-★ (Devamı Sa. 6 Sii: 7 de)
Vis Amiral Genel Kurmay Başkanlığında, Başkan Nuri Yamut’la beraber
Amiral Lambertin Cumhur Başkanımdünjziyaret etti
Fransız Vis Amirali Milli Savunma Bahanı ve Genel Kurmay Başkanı ile de makamlarında [görüştü
Ankara, 10 (a.a.)—Cumhurbaşkanı Celâl Bayar bugün Çankayada Fransız büyükelçisi ekselâns Joan Lescuyer refakatinde memleketimizde misafir olarak bulunan Fransız Akdeniz filosu komutanı Vis A- I miral Lambertin'i kabul etmişlerdir. Bu kabulde Millî Savunma Bakam Refik Şevket İnce de hazır bulunmuştur.
Amirali Lambertin beraberinde deniz ve kara ataşeleriyle yaveri olduğu halde bu sabah saat 10 da Millî Savunma Bakanlığına gelerek de niz kuvvetleri komutanlığı emir subayı ön yüzbaşı Hayri Bars tarafın dan karşılanmış müteakiben deniz haber alma başkanı Albay Ekrem Tetik refakatinde deniz kuvvetleri komutanlığına vekâlet etmekte olan deniz kuvvetleri kurmay başkanı Tümamiral Rıdvan Koral’ı maka -★ (Devamı Sa. G Sü: 5 de)
İzmir takımı dün Gençlerbirliğini
4 - 1 gibi açık farkla mağlûp etti
İzmir, 10 (Telefonla) — Türkiye futbol birinciliklerine bugün şehrimizde devam edilmiştir.
Günün ilk maçında İstanbul’un Beşiktaş takımı, İzmit Kâğıtsporu 3 - 1 mağlûp etmiştir.
Çok zevksiz geçen oyunun ilk devresi 2 . o Beşiktaş lehine bitmiş ve ikinci devrede attığı bir gole
mukabil son dakikada bir gol yiyen Beşiktaş takımı sahadan 3 . ı galip ayrılmıştır.
Günün ikinci ve mühim karşılaş ması İzmir şampiyonu Göztepe ve Ankara şampiyonu Gençler Birliği takımları arasında yapılmıştır. Tür kiye şampiyonluğunun neticesini
Millî Savunma Bakanı Refik Şev ket İnce dün kendisine sorulan bir suâl üzerine aşağıdaki beyanatta bulunmuştur:
(— Son günlerde yapılan askerî tebdil ve tayinler ele alınarak yazılan yazıların bazı gazetelerde tah rik mahiyetini almakta olması dikkate şayandır. Bu suretle hareke-tin memleket yararına olmadığı aşikârdır.
Meselenin aslına gelince bu de-
Bir uçakla bir otobüs çarpıştı
Ankara Bursa yolunda, Havacılık tarihinde görülmemiş bir hâdise
Bursa, 10 (Telefonla) — Dünya havacılık tarihinde belki de ilk defa vukubulan bir hâdise dün Ankara-Bursa yolu üzerinde cereyan etmiş ve bir askerî uçakla bir otobüs çarpışmıştır.
Yaptığımız tahkikata göre, An-karadan Bursaya müteveccihen yola çıkan 205 numaralı Koç otobüsü Sivri Hisarı geçtikten sonra, Kara-kayalar mevkiine gelince ansızın çok alçak irtifaya inmiş bulunan bir askeri uçakla karşılaşmış ve uçak otobüse çarparak bagajım parçalamış ve biraz ileride kanadı kırılarak kendisi de düşmüştür.
Uçak ve otobüsün içindekilere mu cize kabilinden bir şey olmamıştır. Kazayı müteakip uçak mürettebatı Eskşehire getirilerek hâdise savcılığa duyurulmuştur.
Et fiyatları düşüyor
Aldığımız malûmata göre, Anka-rada kasaplık hayvan fiyatları mühim nisbette düşüklük göstermekte buna muvazi olarak da et sarfiyatı artmaktadır.
Dün de Ankara mezbahasında 3 bin başa yakın kasaplık hayvan kesilmiş ve mevcut ‘hayvan kesici kadrosu kâfi gelmediği için de 15 kişilik muvakkat kesici kadrosiyle ve bir de kamyon ilâvesile mezbaha takviye edilmiştir.
Diğer taraftan aldığımız malûmata göre geçen sene aynı ayda 250 kuruşa satılan koyun etinin bu sene 190 kuruştan satılmasına rağmen önümüzdeki günlerde yeniden bir indirme yapılacağı ve koyun etinin 160 kuzu etinin de 165 kuruştan
Müddeiumumilik, yapılan işlerde hiçbir suç unsuru bulunmadığı neticesiue vararak, bu hususta yapılan çirkin dedikoduları da çürüğe, çıkardı
Yurdun sanayileşme ve ekonomi sahasındaki inkişafını temin etme gayesiyle lokomotif, yolcu vagonları, vapur, demir ve denizyolları tamir atölyeleri gibi ulaştırma ihtiyaçlarını tedarik etmek gayesiyle Devlet Demiryolları eski umum müdürü Fuat Zincirkıran'ın başkanlığında Amerikaya gönderilen heyetin, bazı kirli dedikodular yüzünden memlekete çağırıldıkları malûmdur.
1 Savcılık bu mevzu etrafında esaslı bir şekilde meşgul olup tet-kikat ve tahkikatını ikmal ettikten sonra Fuat Zincirkıran, Fahri Ta-ğan, Mesut Fogar ve Şefik Gogen hakkında takipsizlik kararı vermiştir.
Ray nakliye mevzuunda memuriyet vazifelerini suiistimal ettikleri veya münakaşaya fesat karıştır, dıkları iddia edilen bazı kimseler
★ (Devamı Sa. 6 Sü: 6 da)
Bayındırlık Bakanı Eskişehir’e gitti
Bakan seylâpzede vatandaşların isteklerini tesbit etti ve felâket sahasında tetkiklerde bulundu
Eskişehir, 10 Telefonla) — Bayın dirlik Bakanı Gl. Fahri Belen bugün Ankaradan otomobille şehrimize gelmiştir.
Bakan şehrin dışında Mecidiye mevkiinde vali AhmetKınık, Eskişehir milletvekillerindne bazıları ve Demokrat Parti Başkanı tarafından karşılanmıştır. Bakan doğruca Demokrat Partiye gelmiş ve orada seylâpzede vatandaşlarla konuşarak isteklerini tesbit etmiştir. Bunu müteakip seylâp mıntakasını gezen Bakan mühendislerden inşaat hakkında izahat almış, sonra da belediyeye gelerek; yol, su ve elektrik işleri üzerinde çalışmıştır. Bakanın belediyeden çıktığı esnada caddeye biriken halk kendisine sevgi tezahü ratı göstermiştir.
Fahri Belen yarın baraja gidecek ve öğleden sonra da vilâyette inşaat işleri ile meşgul olacaktır.
Bu arada, seylâp mıntakasında inşaat işlerini tetkik ederken seylâp inşaat âmiri emrindeki lüks bir oto. mobil üzerinde durarak bu otomobi lın yardım parası ile alındığını öğrenmiş ve alâkalılara demiştir ki:
«— Bu millet ayağında çarıkla ge zerken, yardım parası ile lüks otomobille dolaşmak doğru olmaz, der- I
AKİNTfyAl—]
1
JK merikan Ayan Meclisinde yapılan bir toplantıda İs-tanbulun en büyük bir uyuşturucu maddeler merkezlerinden biri olduğu söylenmiş!..
Bilmem ki, Amerika Ayan üyesinin bunu açıklamasına lüzum var mıydı?
Biz zaten İstanbulun en büyük uyuşturucu maddeler merkezi olduğunu seçimlerden evvelki miting sıralarında Valinin:
— İşte İstanbul buılur Paşam' dediği zaman öğrenmiştik!
Bir de İstanbul Valisine partici diye söylenip dururlar... Bu uyuşturmalariyle az nu demokrasiye hizmet etti?
Veteriner Fakültesine
asistan alınacak
Eczacı kalfası alınacak
’Mk
4*m«r
-tüyûk ' akara
İm
Sonra kumandanlara birer bi- I rer hitabetti. Evvelâ Hersek oğlu I Ahmet Paşaya döndü: I
(Sen, Hersek oğlu.. Bönkanıdan
Samanpazarı Osmanbey Lâleli
İzmir (Sarraflar içi)
Fernande bana, küçük bir m. sa satın aldı. Masayı almağa gitti, çünkü Edlth bir an dal
KİRALIK DA RE
Necati bey C. Saraçoğlu evleri , karşısında Altsoy Ap. da Üç oda, bir | hol, bir sandı!: odası. İçindekilere müracaat.
SATILIK
Alman pîanosu
Telefon: 23728
(2267)
AKaaemının Eczahanesinde çal ışmak üzere bir eczacı kalfası ah-20/Ifcaziran/95° gününe kadar Gülhane Personel
Askerî Tıp Akademisi Md. Ank ara (265)
Akademinin Eczahanesinde çal ışmak üzere bir eczacı kalfası
aktır on/tr__:__.... . . __
fta
tsomsaa
GÜZCMLÜ mifOSLIl
V*agıD .
Sıhhî İmdat rrenle? ..... ‘■lava Yolları Yataklı Vagonlar elektrik ... »u ânaa ...
Icvagası
Parmak hesabı
bıdır» tutturdular. 14 Mayıstaki oy nisbetleri hakkında bir parmak hesabı bu. Dün yine Ulus sütunlarında ciddî bir İmza, o-turmuş ciddî ciddî parmaklarını sayıyordu:
D. P. dört milyon küsur oy aldı mı? Aldı. Yaz onu oraya, tamam. Şimdi C. H. P. de üç milyon küsur oy aldı mı? aldı. Yaz rnıu da onun artma. Tamgm mı? Ne aidiydi D. P.? İki milyon küsur mu? Dur, şaşırtma, dört milyon şu kadar. Değil mİ? Çıkar ondan C. H. P. nin aldığı... kaç mûyon... Dört, pardon, üç milyon küsur oyu! Ne kaldı geriye? Kaç? Bir mûyon da mı tutmuyor? D. P. yi iktidara getiren, bizi iktidarımızdan eden oy adedi bu mu imiş? 18 milyona karşı bir milyon bile yok ha! Bunlar İktidarı âdeta gasbetmişîer yahu! Bul şunun yüzde nisbetini bakayım! Ne? Yüzde 15 mİ? Yok canım o kadar etmez. İyi yap hesabL Yüzde 15 öyle mi? Peki. Yüzde 15! Yüzde 15! Hay AUah müstahakkını versin, bizi bir avuç azınlık idare ediyor desene. Peki, bizim kabahatimiz neydi? Biz yüzde 2 ile de idare ediyorduk. Ya bizim 3 milyon küsur reyin temsilcileri? Bu ne biçim seçim, nenıene seçim kanunu? Kim çıkardı bu kanunu? Kim çıkardı bu kanunu? Biz mi? Öyle ya biz çıkardık! Ne haltet-
tik biz, yahu! Vay benim köse... Yine şaşırdım! Bu hesabın içinden bir türlü çıkamıyorum. Şu benim parmaklarımı sen say bakalım yeni baştan. Aldı mı D. P. dört küsurmûyon... Şaşırtma! Tut şahadet parmağımı. Koyver-me. Söyle şimdi C. H. P. ninki-nl...
Aaah! biz bu işin işinden çıka-mıyacağız. Al kâğıdı kalemi eline yaz? -Binaenaleyh her İki tarafın aldığı oyların sebep ve menşei hakkmdakl tenkit ve tah-11leri bu işleri daha serin kanla inceleyecek, gelecek nesillere bı-bırakmak doğru olur». İlmî bîr ifade oldu mu? Öyleyse at imzayı altına. Bugünlük bu kadar. Yarın «hesap sorma» işini ele alacağız.
İktidarı bizden hesap sorması 1-çin her ne pahasına olursa olsun zorlayalım. Korkma sanım! Sana bana ne?. Biz 1946 dan sonra milletvekili olduk? Onu bizden öncekiler düşünsün. Hem sen bakma! Bizimkisi oynn! İstersen, blöf de, İstersen siyasî şantaj. Zaten onların sözü var: Devri sabık yaratmıyacağız demediler mİ? İşleri güçleri kalmadı da bizim küçük hesaplarımızla mı uğraşacaklar? Maksat, muhalefet! Hani meşhur bir atalar sözü vardır: Yavuz hırsız ev sahibini bastırır derler, işte o hesap. Ne kadar yaygara koparırsan, o kadar hak lı görünürsün; iki gözüm.
Hem biz bu İşleri büiriz; biz, hürriyete şal örtmüş adamlarız.
Türk Ticaret Bankası
ikramiye çekilişi
Türk Ticaret Bankası Merkez ve Şubelerinde Vadesiz ve vadeli tasarruf mevduatı bulunanlar için Ankara İkinci Noteri Şakir Baran huzuriyle yapılan ikramiye çekilişine
Hesap Noju Hesap sahibinin adı
ait neticeleri bildiriyoruz:
ve soyadı Çıkan ikramiye
Olcay Tok 10.000.— Ankara
Ahmet Neşet Aksoy 1.000.— Adana
Brüno Miyozzi 1,000.— Bursa
Firuz Kanatlılı 1.000.— Eskişehir
Mari Yayiş 1.000.— İstanbul
Cemal Erer 1.000.—
Emine Çoruh 1.000.— İzmir
Meliha Sezgin 1.000.— Osman bev
Cemile Seçkin 1.000.— Lâleli
Süleyman Evcimen 100.— Ankara
Şevket Kasapoğlu 100.— Adapazarı
Mehmet Yeşilova, 100.—
Fatma Demir 100.— Bolu
Zehra Onay 100.— İstanbul
Saime Aş.tın 100.— İzmit
Refet Kozluca 100.—
Ali Türker 100.— Samanpazan
Regine Benmayor 100.— Osmanbev
Emine Fehmiye Cilasun 100.— Lâleli
Haşan Aylak 100.—
Mustafa Karaoğlan 100.— İzmir (Saraf. lariçi)
Vildan Kunter T.T-B. Memur ve Müstahdemleri 50.— Ankara
Yardım cemiyeti 50.—
Dr. Asım Aral 50.— Adana
Mustafa Rıdvan Atay 50.— Adapazarı
Hacer Işık 50.— Bolu •
N’gâr Taşdemir 50.— Bursa
Panayut Kerestecioğlu 50.— İstanbul
Mustafa Erkan 50.—
Yavuz Yılmaz 50.— İzmir
Kenan Erkut 50.—
Suna Sarı
Sadi Tolga
Zühtü Özdamar Artln Tülekoğlu
Zehra özkahraman Yako Mal ki
50-50..
50.-
50.-
50.-
50-
hırsız
Konya koza ve köylerini nosıl horcca (■esmiş
Dün de yazdığımız gibi Konya ile Kulubey yolu üzerinde İkinci Şube memurları tarafından yakalanarak Ankaraya getirilen Ahmet Kulubey ismindeki gece hırsızı şimdiye kadar bilhassa Yenişehir semtinde soyduğu evleri teker teker göstermiş ve bunların yekûnu 15 e baliğ olmuştur.
Ahmet Kulubey 8 evde de hırsızlık yaptığını itiraf etmekte ise-de cürüm arkadaşları burada olmadığı için bu evleri hatırlayamamak-tadır.
Diğer taraftan Konyanın Cihanbeyli kazası ve bu kazaya bağlı köylerle doğum yeri olan Kulubey köyünde yaptığı hırsızlık vakalarının yekûnu Ankaradakilerle birlik- . te 80 e baliğ olmaktadır.
Konyanın kaza ve köylerini hara- I ca kesen ve ağzında bıçakla hırsızlık yaptığı için de bu köylerde , kendisine «Ağzı Bıçaklı gece hırsızı» lâkabı takılmasına sebep olan Ahmet ilk yakalandığı zaman üzerinde bir tabanca bir bıçak ve bir-de kama bulunarak Cihanbeyli za- I bitesi tarafından müsadere edilmiş- başarabilmesine imkân yoktur. Har
Ahmet Kulubey’in yakalanmasiy- I genel bilgi ve kültür ihtiyacını çok le Ankarada faili meçhul hırsızlık genişletmiştir.
vakası kalmamış olacaktır. Bu azılı ı Komutan, vazife dışındaki saat-hırsızın yakalanmasında Ankara za- îerinin mühim bir kısmım şahsî bıtasına düşen muvaffakiyet .... ........ ......
yüktür.
Bir yaralama
Bekir Başdemir isminde seyyar satıcı, bir alacak yüzünden İsmet Paşa parkında Vasfi Kahraman isminde bir şahısla kaygaya tutuşmuş ve neticede Bekir kolundan bıçakla yaralanmıştır.
Yaralı tedavi edilmek üzere has-tahaneye kaldırılmış ve sanık hakkında tahkikata başlanmıştır..
Üç yangın başlangıcı
Dün şehrimizin muhtelif semtlerinde üç yangın vak’ası olmuş ve itfaiyenin müdahalesiyle büyük bir zarara meydan verilmeden söndürülmüştür.
Bunlardan birisi Karaküllük mahallesinde oturan ve aklen malûl olan Ayşe Demirel ismindeki kadının barakasında çıkmış ve derhal söndürülmüştür.
İkinci yangında Cumhuriyet mahallesinde bir gece konduda çıkmış ve Dudu Erdoğan isminde bir kadının ocakta yaktığı ateş yüzünden çıkan yangından 500 liralık bir zan: husule gelmiştir.
Üçüncü yngın da Yenidoğan ilk okulu karşısında Veli Kertis isminde bir şahsa ait marangoz atölyesi gece saat 23 sırelannda çıkmış ve tamamiyle yanmıştır, ltfai -ye yangının etrafa sirayetine mani olmuştur.
7800 liraya sigortalı olan atölyenin ne sebepten yandığı hakkında tahkikata devam edilmektedir.
Komutanlıkta ilim
ve tecrübe
— n —
Geçen yazımızda tecrübenin komutanlıktaki yerini belirtmeğe çalışmıştık.
Şimdi de Umin komutanlık doktrinlerindeki ehemmiyet ve rolünü mütalâa edeceğiz. Zamanımız ko-1 mutanlan, hususiyle orduların en I yüksek idare ve komutanlık yerlerinde bulunacak olanların geniş bir bilgi sahibi olmaları lüzumu bir bedahettir. Modern harp felsefesi, yeni teoriler, çeşitli yeni harp I malzeme ve silâhları üzerinde teknik bilgiler, yeni teşkilât, çalışma _____ ___ .
I ve eğitim metodları üzerinde hızla I beden daha faydalı olduğunu söy-gelişen prensipler zamanımız ko- * lemiştir. Yalnız tecrübe ’’ ’
| ınutanlarının dadece meslekî bilim-1" * ' ‘ '*'* ***“ :
sahalarını gösterir. Fakat yalnız askerlik çerçevesi hudutları içinde komutanların da modem bir harbin
■ yüksek sevk ve idaresindeki çok şümullü ve ağır vazifeleri hakkiyle
Yu« :
| Seyfi Kurtbek
| Tecıübe geriye, ilim ileriye bakar. Tecrübe yaş ve eskilik ilim ise liyakat ve ehliyeti önde tutor. Tecrübe harbin sadece anpirik vasıtalarla öğrenilebileceğini iddia eder, ilim ise, komutanlığın ilim ve teknik metodlanyla gelişeceğini kabul eder. Shamhorst, teorinin, objektif kalmak ve realite ile teması kaybetmemek şartiyle tecrü-
bin total mahiyeti komutanların
bü-
Di»İş ve Çiçek Salonu-
Sayın müşterilerimden gördüğüm rağbet ve alâkaya bilhassa teşekkürlerimi bildirir siparişlerinizin devamını diler ve giyim zevklerinizi tatmine hazır bulunduğumu arzederim.
Kızılay Sosyal Han kat: 4, No. 38. Melâhat Öcgüder.
(2283)
etüdlere, tetkik ve mütalâalara hasretmek mecburiyetindedir. Aksi tak dirde, zamanın topyekûn müdafaa prensiplerini kavramak şöyle dursun sadece mesleğinin icabı olan bilgûeri dahi lüzumu kadar kavra-yamaz.
Komutanlıktaki tecrübeler ancak bilgi ile değerlenirler ve tekâmül ederler; kalıplaşıp donmaktan ve sabit fikirler haline gelmekten ancak bilginin ışığı ve baskısı ile kurtulabilirler.
Ancak Umin doneleridir ki tecrübelerin değerlerini muhafaza edip etmediğini gösterir. İlmin gidişi ve gelişme istikametleri gelecekteki inkişaflar üzerinde vaktiyle zihinleri aydınlatmak suretiyle tecrübelerin de gelecek istihalelerini gösterebilir. İlme dayanacak olan bu tahmin ve hükümlerin çok ehem miyeti vardır. Memleket müdafaasında ve orduların hazırlanmasında geçmiş ve eskimiş tecrübelere veya hayale değil, müsbet ilmin inkişaf ve temayülüne dayanan hükümlere ihtiyaç vardır.
Harp tecrübeleri ancak zamanlarının şartlarına göre kıymet alırlar Hiç şüphesiz, meselâ İvojima muharebesine girmiş olan bir teğmen, on beş, 20 yıllık bir barış devresinden sonra greceği bir harb (tecrübeli bir general) sayılamaz. O-nun bütün harp tecrübeleri nihayet bir takım içindedir ve o her şeyi teğmen göziyle görmüştür. Harp lerde başarılı komutanlar evvelki harplerin komutanları değil, genç nesiûer içinden çıkan yeni şahsiyetlerdir. Bu sebeple değil midir ki Amerikalılar Avrupaya bir başkomutan göndermeğe karar verdikleri zaman Birinci Dünya harbinden kalma tecrübeli komutanlar arasından değil, meçhul subaylar arasından değerli ve bilgili gördükleri bir yarbayı seçmişlerdir.
Bilgiyi ve teoriyi hazmeden insanlar işlek zekâlariyle yeni hâdiseler karşısında muvaffak olmanın yolunu bulurlar. Tarihin tekerrürü felsefî mânada doğrudur; fakat hiç bir hâdise aynen tekerrür etmez. Yenilikler karşısında ise daha ziya de eskiye ve tecrübeye bağlı olanlar bocalar. Tecrübelerinin veya zaferlerinin defne dalları üzerinde uyuyakalmış insanlar yeni hâdiseler karşısında mutlaka apışıp kalırlar.
Tecrübe şahsîdir; yapanın şahsî bilgisi ve müşahede kudretine tâbidir. Tecrübe zamanla çerçevelidir, zaman ve şartlar değişince eskir, şemalaşır, muhafazakârlık, ve sabit fikirlilik doğurur.
. . , _ ve sağduyu
üzerine hiç bir yeni kurulamaz. Yenilik tecrübelinin süzgecinden değil, ilmi ve yapıcı kritikten geç tikten sonradır ki uygunluk ve lüzumu hakkında bir hüküm vermek kabildir. Eski bir darbımesel en muhafazakâr insanların papaslarla askerler olduğunu söyler. İkinci Dünyaharbi, muhafazakârlıkta inta eden askerlerin memleketlerini nasıl bir felâkete sürüklediğine dair en yeni misaller vermiştir.
İşte bu sebeplerledir ki bütün dünya ordularında artık komutanlığın temeli bilgiye dayanılmıştır. Modern ordular, harp üzerindeki araştırmaları genel kurmayların birinci derecede bir vazifesi haline sokmuştur. Bütün memleketlerde yüksek komutanlıkların gözü ileriye çevrilmiştir. Artık geçen harbin tecrübeleri ve dersleri değil, bugün lâboratuvarlarda hazırlanan veya henüz tatbika konan silâh ve malzemenin harp metodlarında ne gibi değişiklikler yapacakları ve bunların nasıl gelişecekleri üzerindeki etüd ve düşünceler harp hazırlıklarının temelini teşkil ediyor.
Amerikalıların zaferini malzeme ve silâh üstünlüğüne ve çokluğuna yükleyenlere çok rastlanılmıştır. Bu çok hatalı bir görüştür. Amerikalılar, ikinci dünya harbine kadar-askerlikte ve harpte en ileri sayılan Almanların bütün eski ve yeni fikir ve buluşlarını her milletten çok etüd etmişlerdir.
Foımalite hey ûlâsı
Balkan Harbinden sonra bizim memleketimize ordumuzu ve müdafaamızı ıslaha gelen Almanlar bize hayli hocalık etm şlerdir. Fakat bugün Alman metodlanna dair Amerikada çıkan İngilizce kitapların sayısı yanında bizim Almanca-dan yaptığımız tercümeler hiç mesabesinde kalır. Bugün hâlâ elimizde modası geçen eski Alınan talimnamelerinin mevcut olması bizim, fikrî tekâmülleri takip etmekte ne kadar vzvaş davrandığımıza delâlet eder.
Yüksek komutanlıklar, barış zamanında çok s kı bir fikrî çalışma yapmak mecburiyetindedirler. 1947 de memleketimize gelen Amerikalılar bizde ancak eski Alman teşkilât ve metodlarını buldular. Yeni silâh ve teçhizat yokluğunu fakirliğe yüklemek mümkündür. Fakat meselâ Genel Kurmay teşkilâtının yenilenmesine teşebbüs etmek için neden Amerikalıların gelip bize ihtar etmelerine kadar beklenil-miştir? Modem genel kurmay ve ordu teşkilâtlarına dair bilgiler baş ka memleketler de kitapçılardan para ile satın alınabilir. Bunları tetkik edip öğrenmek için milyonlar sarfına da lüzum yoktur. Bu hata ve gafletlerin baş sebebini, memleketimizde hâkim olmuş olan eski zihniyette aramak lâzımdır. Bizde zaman zaman yabancıların yaptıkları ıslahat teşebbüslerinin devam etmemiş bulunmasının sebebi de budur. Yalnız harp ve müdafaa metotları değil, askerlik ve ko mutanlık anlayışı da o kadar değişmiştir ki bu kadar açık bir gerçek karşısında hüküm vermekte tereddüt etmek sadece bir hata değil, memleketimizin varlığı meselesinde affedilmiyecek büyük bir ihmal ve müsamaha teşkil eder. Demokratik bir rejim içinde bütün zihniyetler, telâkkiler ve faaliyetler demokrasinin icaplarına uymağa mecburdur. Müdafaa ve askerlik anlayışımızda köklü bir zihniyet inkılâbına ve bunun icaplarını yerine getirmeğe acele ve kesin ihtiyaç vardır. Kaybedilen zaman çok büyüktür.
Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanlığmdan :
Fakültemiz (Anatomi), (Fizyoloji), (Patoloji), (Parazitoloji), (Zootekni) (Farmakoloji - Tokslkoloji). (Sajl.k koruma. Bakteriye, lou, Besin Kontrolü), Veteriner Tarihi), (Iç Hastalıklar) ve (Şirurjl) Enstitüleri için birer asistan alınacaktır.
İsteklilerin 24 Haziran 1950 Cumartesi günü öğleye kadar Fakülte Dekanlığına bir dilekçe Ue müracaat etmeleri ve dilekçlerine:
1 — Memurlar Kanununun 4 üncü maddesinin a, b c h v z fık ralarmda yazılı şartlan haiz olduklarını bildirir belgeleri’
2 — Veteriper Fakültesinden mezun olduklannı gösteren diplomalarını eklemeleri gerekmektedir.
hili ”,r5™ «»^«»Isolmalan feshetmekte ve yabana
bilim dillerinden (Lıgılızce, Fransızca, Almanca) birini, çalışacağı dalda gerekli bilimsel araştırmalan yapacak derecede bilmeleri ve dilekçelerinde hangi yabancı dilden imtihana gireceklerini açıklamaları lazım gelmektedir.
ı .??anci dü imtihanı 26 Haziran 1950 Pazartesi günü saat 10 da Dekanlıkta yapılacaktır. Yabancı dilden muvaffak olanlar Asistanlığına tahp oldukları bilim şubelerinden ayrıca imtihan edileceklerdir İlgi illerin buna göre hareket etmeieri rica olunur (3854)
Eskldenberi, halkı üzen meselelerden birisi de, kırtasiyeciliktir. Bu; öyle ruhumuza işlemiş bir mevzudur kİ, nereye gitsek, ne iş tutsak, karşımıza dikilmekte, peşimizi bırakmamaktadır.
Devlet devalrinin hemen hepsinde, teşkilâtı kanunî gereğince kırtasiyeciliği normal karşılamak icabetmektedir. Çünkü, bir evrakın, kime geleceği, nasıl kaydedileceği, sonra nereleri dolaşacağı madde madde yazılmıştır. Bu sebeple, aksi hal varid olamamaktadır.
Btına mukabil İktisadî Devlet teşekkülleri namı altında kurulan ve ismine banka denilen bazı mü-esseselerin de kırtasiyeciliğe esir olduklarını görmek, herkese hüzün vermektedir.
İsmine, binasına, içinde çalışan personeline göre, buralarda kırta-siyeciûğin, «kafinin» bile olma-maması lâzımgelirken, bilinmez sebeplerden dolayı işler akıl almaz şekilde karmakarışık bir haldedir. Meselâ, Sümer Bank'ın Gemlikteki Sunî İpek İpliği yapan fabrikası, Bursadaki fabrika ve tezgâhlara bir kolaylık olmak üzere, Merİsnos fabrikasının sunî iplik siparişi almasına müsaade etmiştir.
İlk nazarda hakikaten bir kolaylık diye düşünülen bu iş, tatbikatta tamamen müşkülât doğurmaktadır.
Bursadaki bir fabrika, ihtiyacı için lüzumlu İpliği almak İstediği zaman, Merinos fabrikasından şu cevabı almaktadır:
— Biz 250 kilodan aşağı satmak salâhiyetini haiz değiliz!
Fabrikatör, bunun üzerine mecburen İstanbula gitmekte ve Alını Satım müessesesine başvurmaktadır. Orası İstenilen miktar İçin parayı almakta fakat, İplik yerine, bir makbuz vermektedir. Çünkü, Alım Satım Müessesesinde iplik mevcudu yoktur. Makbuzn alan fabrikatör Gemliğe gitmek, makbuzu göstermek ve İpliğini oradan tedarik etmek mecburiyetindedir.
Bu vaziyet, pek tabiî bir masrafı icabettirmekte olduğundan, maûyet artmakta ve bu garip formalite de, kendi cürmü kadar, hayat pahasına hissedar olmaktadır.
Eninde sonunda, ipliği fabrikadan almak gerektiğine göre, Merinos fabrikasının, illâkide iki yüz elli kilo diye ayak diremesi, sonunda İstanbul seyahatinden av detinde, makbuzun ibrazı karşısında elli kilo bile olsa, ipliği vermesi, acaba sühulet midir?
Ne olur? Şu muazzam ana dâvalar devrinde bu kadar ufak işlerle uğraşmak mecburiyetinde kalmasak da, vatandaş da, idare başında çalışanlar da rahat etse! _____ Hikmel YAZICIOÖLU
İskeleden dilştü
Maltepe Gazi Mustafa Kemal Bulvarında mühendis Reşat Sünele ait nşaat yerinde sıvacı olarak çalışan Kani isminde bir şahıs iskelenin kayması üzerine muvazenesini kaybederek düşmüş, başından ve kolundan ağır surette yaralanmıştır.
Hayatı tehlikede olan Kani tedavi edilmekte ve hadise hakkında tahkikata başlanmış bulunmakta-
Resmî
Hilman, Humber, Commer Servis Garajı AÇILDI
Her marka otomobil, kamyon ve motörlerin tam bir emniyet ve süratle garantili olarak tamirleri kabül olunur.
Adres: İstanbul Caddesi Ak-köprü. Tel. 16400 15300
Acele Satılık
Bir buçuk metre eninde, iki metre boyunda yekpare kristal, etrafı mahon üzerine altın yaldız çerçeveli ayna WEBER Alman marka piyano, Alman marka çini soba, Stil dikiş masası (içi döşemeli), çocuk bahçe ve sepeti, odun ve kömür sobaları vesalr ev eşyası.
Her gün: Sabah 8.30—6.30, akşam 18—20 arası görülebilir.
ADRES: Sağlık Bakanlığı, Yenişehir pazarı karşısı. Halk sokak No.2 camlı ev, (2285)
buradan ayrdmak İstemiyordu. Karaladığım ve daha da karalamayı iimit ettiğim bu sayfalara ne isim vermeli, bilmiyorum. Yalnız içiden bir kuvvet beni yazmağa mecbur ediyor. Galiba, yine gazetecilik damarım kabardı, yine son hâdiselerin hülâsasını yapmak istiyorum, insan o-tuz yıl gazetecüikte çalışırsa, mutlaka hüviyetinde bu mesleğin İzi kalıyor. Belki de bu sayfalara «bir hayattan yapraklar» adını verebilirdim. Yahut sade» ce «Son yapraklar», yahut da -Kendi portrem»... Eğer bir kaç ay daha ömrüm varsa, ki hiç zannetmiyorum, bir tâbi bulup bu yazılan neşrettirmenin kolayını aramalı. Olmazsa müsveddeleri Edith’e emanet ederim. Ezerine bir ithaf yazmağa da hacet yok. Çünkü bütün yazdıklarım zaten onun. Bu benim ûk edebi eserim oluyor. Ayni zamanda da sonuncusu. Ama, galiba yazdıklarım bir romandan çok bir röportajı andınyor. Fakat zaten edebiyat denen şey de nedir? Gayet namuskârane bir tarzda yapılmış röportaj değil
Şubesine müracaatları ilân olunur.
Taran t FERENC MOLNAI mi? Dlckeııs, Fhanbert, Zole, Sinclair Lewla, Hcmlngrvay, buu ların hepsi birer büyük röportajdan başka nedir? Kitabın İs. mini buldum:
«Bir korkak kendini anlatıyor., yahut da -ölmek istemi-yen adam». Galiba Amerikada, bir kitaba ialm bulmak, Avru-pada olduğundan çok daha zor.
Hûda’nın Long İsland'da bulunduğumuz zaman ilk kocası hakkında anlattıklarını İhtiva eden sayfalan okusun diye E-dith’e verdim. Okudu, sonra kâğıtları geri vererek:
— Biliyordum, dedi.
— Neyi?
— İsimleri etrafında anlatılan bu vakayı.
— Ne zamandanberi biliyordun?
— Epey zamandanberi.
— Kim söyledi
— Hollywood’da bahsediyorlardı.
— Niçin bildiğini şimdiye kadar bana söylemedin?
— Lüzum görmedim.
Demek bu dünyada sır denen bir şey yoktu. Demek bu kadar küçüktü dünya... Zannettiğimizden daha küçük.
Edlth:
— Falfiıt senin yazdıkların eksik, dedi.
— Ben Hûda'nın anlattıklarını yazdım.
— Bundan şüphe etmem. Fakat mesele bundan İbaret değil.
— Daha neler var meselâ?
— Hûda’nın kocası yüzde yüz mahkûm olacağını biliyordu.
— Ben de öyle yazdım zaten.
— Sonra, bir otel penceresinden kendini atarak intihar et-
Tamam,
Fakat sonra? Hûda'nın b*«
®wlr»« ı M. I.
şına gelenler....
— Ne gelmiş Hûda’nın başına?
Edithln tereddüt ettiğini görünce, cesaret verdim.
— Söyle, söyle, dedim, emin ol ki bütün bunların artık hiç ehemmiyeti yok.
— Peki. Ama şunu bil ki, bun lari sana söylüyorsam eğer, sadece kuruntularını yatıştırmak İçin söylüyorum.
Tekrar tereddüt eder gibi oldu.
— Haydi, söylesene, diye ısrar ettim.
— O kadın sana yalan söyledi.
— Ne yalanı?
— İDİ da iki sene hapis yatmıştır.
— Sebep?
— Hakiki sebebi pek iyi bil-iniyorum. Fakat galiba, kocası nin İntiharına sebep olan şey... Fakat her halde hapishaneye girdiği malûm.
Dalar gibi oldum. Bir ara gü lümsemişim. Hakikaten, bana karşı bu derece nazik ve candan davranan bir kadının bu hali ve bu yalanı bana sonsuz bir hüzün veriyordu.
—- Bunları sen nereden biliyorsun? dedim.
— Nene lâzım senin... İşin doğrusu budur. Sual sorma bana. Meseleye alt dosyalar hâlâ mevcut Hattâ hangi avukatta olduğunu bile biliyorum. Bırak karıştırma bu kiril işleri. Madem ki ben söylüyorum, inan. Bu kadarı kâfi. Ve düşün ki böyle bir kadını terketmiş olmak büyük bir cinayet değildir. Bunu, hapse girmiş olduğu için değü, hakikati senden saklayarak yalan söylediği için söylüyorum. Şık, zarif, orta yaşlı, müşterisi bol bir dükkâna sahip bir kadın, mazisinde bir leke olmasaydı, ilk gördüğü erkeğin boynuna sanlıp onunla evlenir miydi?
Benim de bir çok defa ayni şeyi düşündüğümü Edith'e söylemedim. Fakat, biran, işittikle Timin doğru olmadığı hissi u-yandı bende. Bu sözlerle belki de Edlth yalan söyliyerek vicdan azabımı hafifletmek istiyordu.
★ (Devamı var)
îl ü « »A L A 8 T»
ÇÖLBNCS rFSLKLt (15*11): KACm ddamtuu (2MM): Bireyi yıldın (KUM): *41 çiçekleri, beki a izim eerrill (14*4*).* ₺rmı*) ftmer, payı «ılmıyan mveIII îllll); Muum katil, kan silnes
( 14*71): ücan kaplanlar, o*» lak halfy« caniler yuvasına» (14*71): Denişler hâkimi niM*)) Trablus kahnun*ı»j. Corel Hardl abdı
* SO*AHLANXLM
Yeni, Derman, Çankaya
J TAKVİM |
Rumî: 1366 — Mayıs 29
Hicri 1369 — Şaban 25 11 Haziran 1950 Pazar
Zabit, hürmetle "t’- Tİne silâhla Kars*
OdKaterim VjŞa dönerek değ^ haf.f Wr lereddüt ge
müşfikane bir tavırla:
11.6-195»
ZAFER
Sayfa: 3
[RADYOTELEFON* TELGRAF HABERLERi|
OGnyo •□»ınında"
Hulâsalar
Meraklı Bahisler
Amerikada komünizm faaliyeti
Büyük endişe
Bundan dört gün evvel, Amerika Dışişleri Bakanı Ache-son, Âyan Meclisinde, yabancı memleketlere yapılacak askeri vardım hakkında beyanatta bulunurken, Amerikanın askeri ve si-yrf sahadaki bütün teşebbüs ve niyetlerinin günü gününe Mos-kovaya bildirildiğini, müzakere sı rasında diğer gazetecilerle berabeı salonda bulunan Sovyet Tass Ajansı mümessilini göstererek, işaret etil. Filhakika Amerikada câri demokratik müzakere usullerinin çok kere milli güvenlik için zararlı neticeler verebileceğini Acheson’dan evvel daha bir çok salahiyetli kimseler iddia etmişlerdir. Acheson’un salonda bulunan Tass Ajansı muhabirini işaret etmesi sadece en vakın misali göstermek içindir. Zi '' ra, şüphe yok ki, Sovyetlerin Batılı devletler nezdinde istihbarat mak sadiyie kullandıkları resmî, yan resmî ve gizli ajanların sayısı ve teşkiliftı, bunlann ancak zaman zaman, faaliyetlerinin şümulü ve derecesini gösteren misaller meydana çıkarıldıkça, az çok anlaşılabilecek kadar geniştir.
Son zamanlarda yakalanan İngiliz âlimi Doktor Fuchs ve onun cü nim ortağı olduğu anlaşılan Gold hâdiseleri, Atom sim bahsinde dahi Rusların çok kuvvetli istihbara ta sahip oldukları ve Batılıların bu konuda da gerektiği kadar uyanık davranmadıklarını göstermeğe kâ fidir. Son günlerde Amerika’da komünist tahriki ve faaliyetine karşı gerek Parlâmento dahilinde gerekse umumî efkâr saflarında girişilen geniş faaliyet, bu korku ve endişelerin çok haklı olduğunu gösteuniş ve yapılan tevkifat neticesinde, Amerikada tahminen yarım milyonluk bir beşinci kolun mevcudiyeti meydana çıkmıştır. 8u konuda daha dün, Federal Bürodan Hovver’in bildirdiğine göre, bu kuvvet, modern mânada teşkilâtlanmış bir kuvvettir.
Amerika gibi, hayat standardı yüksek, suul' mücadelesinin hemen yok denebilecek kadar zayıf, komünizm ideolojisinin gelişmesine elverişsiz bir ülkede komünist nü fuz ve hululünün derecesi bu olursa, ayni kuvvetin, yıpranmış Avrupa memleketlerinde, bu ideolojinin
~Xdugu ülkelerde ne ölçüde tahribat z yapabileceğini kestirmek oldukça kolaydır. Fransa ve İtalya gibi memleketlerde bunun ölçüsü, bilhassa Batı Avrupanın silâhlanma tasarısının tatbikine girişilmesi mü nasebetiyle kail vuzuhla meydana çıkmıştır. Silâhlanma programı gereğince Amerikaıiap gönderilen malzemenin gemilerden boşaltılması sırasında Cherbourg, Bresi ve Napoli’de vukubulan hâdiseler, mevcudiyeti mailim olan bir hastalığın manidar tezahürleridir, silâhların boşaltılmasına mâni olmağa çalı, şan bu amelenin, gerektiği zaman ayni silâhları nasıl ve kime karşı kullanacağı bilinemez. Bilinen biı şey varsa, o da muhtemel bir silâhlı ihtilâfta, Sovyet Rusyanın, ilk ağızda seferber edebileceği lî« tü menden daha çok, Batılı memle ketlerde şimdiden kurmuş ve geliştirmiş bulunduğu teşkilâta güvenmekte olduğudur. Hattâ, Sovyet Rusyanın askeri hazırlıkları hakkında en sahih malûmata sahip oldukları kabul edilen bazı askeri ’ -ımütehassısların kanaatince, Sov-yetler, her yıl, fabrikalardan çıkardıkları 25.00S uçağın yansına yakın bir kısmını irtibat ve nakliye kısmına ayırmaktadırlar. Bu suretle stratejik bombardıman ve elektronik bahsinde Amerikalılara nazaran nlsbî geriliklerini, muayyen bölgelere Komandolar indirmek ve düşman memleketlerde çıkacak mahallî isyanları desteklemek suretly le telâfi etmeğe çalışacaklardır.
Bu İsyanları kimlerin çıkarabileceği malûm olmakla beraber, bunlann bastırılmanı yolunda, daha iyisi bunlara hiç meydan vermemek için alınan veya, alınması mu tasavvur tedbirler, şimdilik, muazzam Beşinci Kolların mevcudiyetini teş-his ve kabul etmekten ileri gitme inektedir.
Öyle görünüyor ki, müstakbel bir Avrupa savaşı, daha ziyade, kıta ölçüsünde bir dahili harp mahi yetini almağa müsaittir. Amerika lılann, silâhlanır ve müttefiklerim silâhlandırırken bu hususları gözö-nünde tutmağa başladıktan, kongrede zaman zaman, yardımdan faydalanan hükümetlerin istikrarı hakkında sorulan suallerden ve A* merikadan yardım ve müzaheret gören memleketlerde başgöstereD komünist faaliyet ve tezahürlerini, eskisine nazaran daha büyük bir alâka ve titizlikle takip etmelerin-I den anlaşılmaktadır.
Mücahit Topalak
Yarım milyonluk beşinci kol
Mücadele için federal teşkilât hükümetten yeni ödenek istiyor Londra Radyosu, (Basın - Yc yın) — Amerikan Federal İstihbarat Bürosu Şefi Edgar Hoover, Amerikan Kongresine, komünizmin Amerika'da yayılmakta olduğunu ihtar etmiştir.
Hoover, son zamanlarda 11 Amerikan komünist liderinin tevkifinden sonra komünistlerin gizli olarak faaliyete başladıklarım ve komünistlerin şimdi harp zamanında olduğundan çok daha fazla faaliyet te.......... ’
bulunduklarım söylemiş ve A-
Ya- merikanın emniyetinin korunması ■‘,u için Federal teşkilâta daha fazla tahsisat verilmesini istemiştir.
Edgar Hoover Komünist Partisinin resmî olarak 54 binden fazla üyesi olduğunu, fakat komünistlerin iddia ettiklerine göre her üyenin gayri resmî olarak 10 komünisti temsil ettiğine işaret ederek, Amerika’da yarım milyonu aşan bir beşinci kolun mevcudiyetini açıklamıştır.
Japon kızılları ile mücadele
Avustralya Pasifik Paktına taraflar
Bir çok komünistlerin evlerinde araştırma yopıldı
Tokyo, (a.a.) — Japon parlâmentosunun 34 komünist üyesi. General Mac Arthur’un ve hükümetin ko münist faaliyetlerine mani olmalarına rağmen Japonyanın «sömürge-leştirilmesine» karşı mücadeleye devam edeceklerini Perşembe günü bildirmişlerdir.
Yeni komünist sözcüsü Kavoku Hoşkohaksa komünistlerin memlekette umumî grev ilân etmek yolun daki tehdidini tekrar etmiştir.
Araştırmalar
Tokyo, (a.a.) — Japon polis kuvvetleri dün ileri gelen komünistler den Sanzo Nosakanın bürosunda a-raştııma yapmıştır. Komünizmin başlıca nazariyecilerinden Nosaka, General Douglas Mc Arthur’un kanun dışı ettiği merkez komitesi ü-yelerinden biridir Araştırma esnasında, Nosakaya ve komünist Aka-hata gazetesine ait evrak müsadere edilmiştir.
İkinci derecede komünist şahısların evlerinde de araştırmalar yapılmış ve polis komünist partisi Güney Ostka şubesi müdürü Tohio-yu tevkif etmiştir. Ostka, Japonya-nın en büyük Jönci şehrıi.r. İşçi birlikleri başkanı Yasumasa Şato tevkif edilmiştir, -işgal kuvvetieıine obstruksiyon yaptığı sanılmaktadır.
Diğer taraftan, Akahata komünist gazetesinin 17 yazan kanun dışı e-dilmiş olmasına rağmen, bu gazete General McArthur’e karşı hücumlarına devam etmektedir.
Stalin Çine gitmij
Nevyork, (a.a.) — Albay Ronald Esty, solcu «Evening Star» gazetesinde istihbarat kaynaklarını bildir meden yazdığı bir yazıda Mareşal Stalinin şimdi Çinde bulunduğunu ve komünist Çin hükümet adamla-riyle görüştüğünü haber vermek -tedir.
İkinci Dünya Harbinde, Amerika istihbarat servisinde çalışmış bulunan Albay Esty’e göre, Moskova-dan 1 Haziranda hareket eden Stalin 10 Haziranda başkente dönecektir. Bu seyahat Rus umumî efkârına Staiin'in istirahat etmek üzere Moskovadan bir müddet için ayrıldığı şeklinde bildirilmiştir.
Gazete, Staline bir çok yüksek hükümet memurlarının refakat ettiğini yazarak, Mareşalin Çin komü nist şeflere Uzak Doğuda komünistler tarafından işgal edilmekte olan bölgelerde takip edilecek yeni siyaset hakkında talimat vermek üzere bu seyahati ihtiyar ettiği kanaatini belirtmektedir.
Serbest Fıkra
Sahibi:
Adviye Fenik
Bu nüshada yazılşlerinl fiilen re eden: HİKMET YAZICIOÖLU
Basıldığı yer:
GÜNEŞ MATBAASI
Lgıliz Milletler catniosının rr.üessir clarr.ıyccağı belirtiliyor Londra adyosu, (Basın _ Yayın) — Avustralya dışişleri bakam Spen-der bu gün Canberra’da mümessiller meclisinde verdiği bir demeçte, Güney Doğu Asya memleketlerinin Birleşmiş Milletlerin yardımına ihtiyacı olduğunu ve İngiliz milletler camiasının bu memleketlerin dertlerinin ancak bir kısmına hal çaresi bulabileceğini söylemiştir.
Spender, Güney Doğu Asya memleketlerine karşı Amerikan’m göstermekte olduğu alâkayı Avustralya’nın memnuniyetle takip ettiğini bildirmiş, bundan sonra evvelce tek’if etmiş )lauğu Pasifik Paktı meselesine «ekrar temas ederek, bu paktın ancak bütün Pasifik memleketlerini bilhassa Amerika’yı ihtiva ettiği takdirde iş görebileceğini beyan etmiştir.
Amerikan basını:
Son günlerde Birleşmiş Milletler haber ve basın hürriyeti tali komitesi tarafından kabul edilen kararlardan bahseden Amerikan gazetelerinden New York Times Rusya ve dünyanın diğer yerlerinde tatbik edilmekte olan sansür ve buralardan muvazeneli haberler neşretmeğe uğraşan yabancı muhabirlerin karşılaştıkları zorluklardan bahsederek diyor ki:
«Birleşmiş Milletler haber ve basın hürriyeti tâli komitesi Montevideo’da yaptığı son toplantıda bir karar almıştır. Bu kararın ilk maddesine göre, haberlerin, toplanması, yayılması ve neşri ve bunlar üzerinde yorumlar yapmakla meşgul olanlar halka verilen haberlerin hakikaten doğru ve bitaraf olmasını temin için ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. Her hangi bir şüpheye maruz olan haberler kontrol edilecek ve hiç bir hakikatin tahrifine veya esaslı noktaların belir-tilmemesine mani olunacaktır.
Bunlar fevkalâle fikirlerdir, fakat bu kaideye bağlı kalmak isteyen yabancı muhabir, muayyen memleketlerde burada bahsedilmeyen bir engelle, devletin sansürü ile karşılaşmaktadır.»
Makalede, bundan sonra, Rusyadaki yabancı muhabirlerin tarafsız olarak haber almak için ellerinde imkân olmadığım, zira muhalif bir basın olmadığı gibi bütün haberlerin de sansürden geçtiği belirtilmektedir.
Pervanesiz uçaklar
Düsen motoruna öncülük yapan Ingiliz "Frank Vhitlee,,
Prag davosı neticelendi
Prag, (a.a.) — Çekoslovak hükümetini devirmek maksadı ile Batılı devletlerle birlikte bir suikast tertip etmekten sanık 13 Çe-koslovaktan dördü müebbet hapse mahkûm olmuş, diğer beş sanık 15 ilâ 25 sene hapis cezalarına çarpılmıştır. 13 sanık kendilerine tevcih edilen bütün ithamları kabul etmişlerdir. Ölüme mahkûm edilen sanıklar arasında parlâmentonun eski sosyalist üyelerinden 49 yaşındaki Bayan Milada Haralova da bulunmaktadır.
Kararın tefhimini müteakip savcı Juaj Vieska, bu davadan anlaşıldığı üzere, Amerikan, İngiliz, Fransız, Belçikalı ve Yugoslav diplomatların Çekoslovakyanın dahili işlerine doğrudan doğruya müdahele ettiklerini iddia etmiştir.
Bıı marya Komünist Çınle münasebet tesis etti
Rangun, (a.a.) — Birmanya hükümeti komünist Çinle siyasî münasebetler kurulduğunu ve elçiler tayin edildiğini bildirmiştir.
Bir Amerikan filosu Napoli’de
Napoli, (a.a.) — Amiral Ballan-tine komutasındaki Amerikan Akdeniz filosu Napoli limanına gelmiştir. Burada bir kaç gün kalacak olan filo, iki kruvazör, bir uçak gemisi, iki refakat gemisi, yedi muhrip ve bir denizaltıdan mürekkeptik
ervanesiz düsen uçağının babası bir icat dehası, fakat ayni zamanda sıkılgan ve çekingen bir adam olan 41 yaşında Frank Whitlee’dir. Daima soğuk kanlı ve ağır başlı olan îngilizle-rin, memleketinin hava kuvvetine yaptığı hizmeti nekadar sıcak bir takdirle karşıladıkları şundan da belli ki, mucide lordluk payesi ver mişler ve Britanya tarihinde hiçbir mucide nasip olmıyan şahane bir mükâfatla, 10000 İngiliz lirasi ile taltif etmişlerdir.
| Düsen uçakları hem daha hızlı, hem daha emin ve hafif uçuşlu bir tiptir. Ayrıca daha ucuz, yapım ve bakımı daha kolay olduğu için 1 de pervaneli uçakları şimdiden kov-1 mıya başlamıştır. Whittle’in ilk başarılı W - I motoru hemen bütün sonraki Düsen motorlarına örnek olmuştur. 1941 Mayısında ilk tarihî Düsen uçuşunu yapan Gloster uçağı br W - I ile mücehhezdi.
Sıkılgan ve hemen hemen ürkek bir adam olmasına rağmen, Wihit-tle'in arkasında cür'et ve cesaretle dolu bir hayat hikâyesi vardır: 15 ya şınd RAF uçuş okulunun giriş imtihanını kazandığı zaman«çok ufak yapılı, narin ve zayıf» diye kabul e-dilmemiştir. Kahramanımız bu hususta diyor ki: «Bu ret üzerine beni seven bir spor doktoruna başvur-[ dum. O bana bir yandan idman i yaptırmıya, bir yandan da biteviye zeytinyağlı yemekleri yedirmiye başladı. Bu rejim sayesinde daha yılına varmadan 8 santim uzadığım gibi, göğsüm de bir okadar genişledi. Bir kerre reddedilmiş olduğum için, İkincisinde de artık kebul edil-miyeceğimi söylemelerine kulak as-mıyarak, yazılı sınava ve vücut denemelerine bir kere daha girdim. Tabiî mümeyyizlerden ikinci defa girdiğimi sakladım ve kazandım».
3 yıl süren ve esasta uçakların tamir ve bakımından ibaret olan RAF tahsilinden sonra, 600 kişi arasında seçilen 6 öğrenci arasında Whittle de bulunuyordu. 21 yaşında pilot a-dayı olarak verdiği teze Düsen motorunun imkânlarından bahseden «uçuş âleminde beklenen gelişmeler» adım koydu. Hem bunu bu çeşit fikirlerin henüz aşırı kuruntulardan ibaret sayıldığı bir zamanda (1928) yapıyordu.
1.5 yıl sonra Whittle Düsen motoru için bir gaz türbini kullanmayı akıl ederek ilk patentayı aldı. Fakat fikrini hava bakanlığında açtığı zaman ona bunun imkânsız olduğunu bildirdiler. Özel firmalardan da yüz bulamadı. «Motorumun yapılması için malî yardım bulmak ümidi kalmayınca işime kâğıt üzerinde beş yıl devam ettim ve aldığım ilk pa-tentadan vazgeçtim». (Oysa ki, Whittlie’in sonradan alıp İngiliz hükümetine devrettiği patenalar hâzineye lisans ücretleri şeklinde milyonlar getirmektedir.)
Whittle bugün, Düsen motorüyla gaz türbinini birleştirmek yolunda ileri sürdüğü ilk fikri o zaman reddetmiş olan Hava Bakanlıgiyle özel firmaları haklı buluyor; okadar yüksek ısı derecesine dayanacak bir metal alaşımı (halitası) henüz mevcut değildi. Ancak buhar türbinleri ile uçak motorlarındaki ekzoz van-tilleri için özel bir çelik yapıldıktan sonradır ki çıkmazdan kurtulmak mümkün oldu.
Nihayet 1935 yılında eski bir RAF subayı, Williams ile Tidling, Whitte-lee işe başlamak için muhtaç olduğu ilk sermayeyi buldular. Whittlle bu hususta diyor ki: «Toplıyabildiğimiz 2000 sterlinle deneme modellerimiz üzerinde cesaretle çalışmıya koyulduk.»
Amma Almanlar da boş durmuyorlardı. 1939 da Alman dergisi «uçuş sporu» Whittle'in patentalanndan yedi tanesinin teferruatlı resmini bastı. Müttefiklerin en hızlı pervaneli uçakları etrafında fır dönerek, harbin son haftalarında dahi birçok İngiliz ve Amerikan bomba uçaklarını düşüren tehlikeli Alman Düsen avcıları belki de bu aşırmalar saysenide yapılabilmiştir.
Çok geçmeden Inğiliz hava bakanlığı, - Whittle'in verdiği kuru açıklamalardan sonra - «Düsen motorunun gelişmesini uzun bir zaman meselesi» saymaktan vazgeçerek, kısa menzilli iki motorlu bir Düsen uçağının yapıLması plânını tasvip etti. Gloster fakrikalan tarafından 1941 de yapılan bu u, k
ı
Belçikada kraliyet meselesi hailo'uyor
Brazzaville Radyosu, (Basın - Yayın) — Belçika parlementosunun 20 Haziranda yapacağı toplantıda Kralın tahta dönmesi meselesi yeniden ele alınacaktır.
Bu arada Kralın tahta dönmesine taraftar bulunan Sosyal - Hristiyan Partisinin lideri Kral Leopold ile tekrar temasa geçileceğini söylemiş ve meclisin toplantı gününde bu hususta mutabakata varılmasını teklif etmiştir.
Arnavutluk ne
yopacağnı şaşırmış
Londra, (a.a.) — Tiran radyosunun dün gece bildirdiğine göre. Arnavutluk, verdiği bir nota ile şimdi kapanmış olan Tiran'daki Yugoslav elçiliğini yıkıcı propaganda, casusluk ve sabotaj yaparak Arnavutluk devlet teşkilatım haleldar etmekle itham etmiştir.
Bundan az sonra Yugoslav haberler ajansının bir demecini nakleden Belgrad radyosu, Arnavutluk Maslahatgüzarının hükümeti namına Yugoslav elçiliğinin yeniden açılmasını istediğini bildirmiştir.
Harp esirleri hakkında Tass’ın bir açıklaması
Paris, (a.a.) — Tass ajansı dün gece Sovyet Rusyadaki Japon esirleri hakkında bir tebliğ neşretmiş-tir. Tass ajansı bu tebliği «Amerikan resmi çevreleri ve Japon çevreleri tarafından muhtelif fırsatlarda yapılan beyanata» ve «yabancı basında çıkan yanlış raporlara» cevap olarak yayınlamıştır.
Ajans 20 Mayıs 1949 tarihli konsey tebliğini hatırlatmaktadır. Bu tebliğe göre, esir edilen 594.000 Japon subay ve erinden 418.166 sı 1 Mayıs 1949 tarihinden evvel vatanlarına iade edilmiştir. Bundan başka 70.880 kişi de esir alındıkları mahalde serbest bırakılmışlardır.
Tass bundan sonra 22 Nisan 1950 tarihli tebliği zikretmektedir. Bu tebliğe göre, mahkûm edilen 1487 harp suçlusu Çin tarafından talep edilen 97 esir ve tedavilerinin sonunu bekleyen bazı hastalar müs-tesria olmak üzere bütün harp esirlerinin vatana iadesi işi hitama ermiştir.
Romancının iktisatçılığı
n ey a mi Safa’nın bakışına gö-
■ re, İktidar Partisi caka peşindedir:
Anıt Kabir? gösteriş! Bir kaç makam otomobilinin servisten çıkarılması? gösteriş! Şeker fiyatlarının kuruş indirilmesi? gösteriş!
Velhasılı kelâm o gösteriş, bu gösteriş!
Muhterem edibimiz artık iktisadi meseleleri de, kendi İhtisasında görüp, ayrıca üzerinde mütalâalar yürütmeğe başladı.
Yeni iktidarın İstihsal ile İstihlâk münasebetlerini yeni bir zaviyeden Inceliyerck tesbit ettiği bir fiyat politikası yokmuş!
Şekerin ucuzlaması cüz’i ve münferit bir işmiş! Bilmiyoruz,
Yaza» .
Sarıçizmeli
fiyat politikası da roman entriği midir?
Recep Peker’i rahmetle analım: Galiba bir vakitler şöyle bir lâkırdı söylemişti: .Erzlncanda fasulyanın kilosuna beş kurtş zammediyorsunuz. İstanbul'da basma fiyatları yükseliyor.* Pe-yami Safa’nın eğer Peker kadar dahi iktisatçılığı olsaydı böyle konuşur muydu, dersiniz?
Bugün şeker ucuzlayacak, yarın pamuklu ucuzlayacak, öbtir-gün çimento ucuzlıyacak, demir ueuzlıyacak, kereste ucuzlıyacak
ve bunların hepsi de gösteriş o-lacak!
Neylersiniz? Eski iktidar bu nevi gösterişleri sevmezdi! Var mı ona zam? Şekere zam! Postaya zam! Radyoya zam! Yol vergisine zam! vesaire Çünkü devlet babanın gösterişini temin etmek gerekti. Yeni ucuzluk tedbirleri için meşhur beyti kendisine hatırlatalım:
Zannetme ki şöyle böyle bir söz! Gel sen dahi söyle böyle bir söz!
İktisadi iktisatçıya, Matmazel Noralyo’nun koltoğunu da romancıya bırakmak gerek!
Zannedersek asıl gösteriş, sayın Edibin hu iktisadi hamlesidir!
Vakıflar
Mahallesi Mevkii Cinsi
Almanların V - I lerine karşı başarı kazanan «Meteor» lann öncüsü olmuştur. «İlk meteor uçan bombayı nasıl düşürdü, biliyor musunuz?» diye Whittle bana sordu ve yine kendisi cevap verdi: «Kanadının ucuyla çarparak!»
Hayatının en büyük bir kısmını kroki masası başında geçiren Whit-tle 1000 uçuş saatinden fazla da hava yolculuğu yapmıştır. Yıllarca RAF deneme pilotluğu yapmış ve Ingilterenin en ünlü uçuş ustası tanınmıştır. Hendon.da yılda bir kere yapılan «öğretmen ve öğrenciler» ıi-çuş oyunlarında Whittie «öğrenci» rolünde birinci olmuştur. «Öğretmen» en güç uçuş manevralarını tam bir hünerle yaparken «öğrenci» büyük bir hamle ile onu takip eder ve Loopings’in yüksek noktasında ansızın figürden ayrılarak yere sürünürcesine alçalır ve ölümle arasında ancak kıl kader bir arahk kalır. Sonra bu «kaçık pilot» uslu uslu kroki masasının başına döner ve «delice tasavvurlariyle» haşır neşir olmıya devam eder.
Whittle İngiliz motor ve krono-metrik aletler merkezi olan Co-ventry’de doğdu. Babası ve dedesi mühendisti. Eski bir resim 4 yaşındaki mini mini Frank’ı elinde bir uçak modeliyle göstermektedir. Lindbergh Atlantiği uçarak geçtiği zaman Whittle çalışkan ve ciddî bir pilot namzedi idi. Birleşik Devletlerle ilk konferans turnesini yaparken Linbergh’in uçağı «Spirit of St. Louis»yi görmek için Vaşington’-da Smithsonian Institution’u ziyaret etti. Whittle’e sordum: «Onunla Atlantiği geçmek ister miydiniz?» Cevap verdi: «Hayır, tek motorlu Düsen uçaklariyle bile Atlantiği geçmek istemem». Okyanuslar üzerinde uçan bir uçağın motoru ne kadar çok olursa bence okadar iyidir».
Bir yıl önce büyük hava şirketlerinin idarecileri bir dünya konferansı topladıklarında Whittle baş rolü oynadı. Birinci sınıf uzmanların bu seçkin çevresinde, gerçi bugün aat-te 800 iklometre yapan Düsen uçakları varsa da, onlarla devamlı hava servisleri kurmak için konuş şartlarının islâhı lâzım olduğunu söyledi: «Düsen uçaklariyle hava meydanları yzerinde dönüp durmak ve inmek için sıra beklemek mümkün
değildir: çünkü onlar az süratte ve yükseklikte çoçk fazla yakıt harcarlar. Fakat 800 ve daha fazla süratlerde ve 9000 metre yükseklerde bütün öteki uçaklardan çok daha elverişli ve verimlidirler».
Düsen Tekniği hızla ilerlemektedir. Whittle bu hususta demiştir ki: «Brüksel nutkumu üç defa değiştirmek zorunda kaldım; çünkü notlarımı aldığım iki hafta içinde tecrübe tezgâhından herbiri 500 saatlik üç deneme motoru çıktı, ki bu 400.000 kilometre uçuş demekti. Halbuki bir önceki Düsen motorunun deneme uçuşu 260 saatti. Şimdi hemen her gün yeni sür*at rekorları sağlanıyor». r
Birkaç günün sonra bir Amerikan seri uçağı, F - 86, 1080 kilometrelik bir rekor yapmıştır. Ayni hafta içinde İngilizler De Havillan - 108 deneme makinesinin iniş uçuşunda «ga. liba» ses sür’atini geçtiğini bildirdiler. Çok geçmeden Spitfirs leredn bütün öteki muharebe tiplerine ka kadar bütün RAF savaş gruplarının Düsen uçaklarına çevirdikleri ve bombardıman uçaklarının dahi Düsen motorlariyle teçhizine başlandığı duyudlu.
Ben bir defa Whittle’den, acaba Rusların Düsen motoru üzerinde Ingiliz ve Amerikanlarca bilinmeyen birşeye sahip olup olmadıklarını sorduğumda, düşünerek şöyle dedi:
«Harpten sonra Rusların Alman uçaklarını ve fen adamlarını kabul ettiklerini biliyoruz. Amma umumî kanaat hilâfına havada Almanların bizden çok ileri bulunmadıklarını da biliyoruz. Almanların en iyi Düsen mo'aru ancak 25 saatlik bir kapasiteye sahip olduğu halde, bizimkilerin en iyisi 150 saatlikti. Amma Rusların elinde ne olduğunu biz ancak tahmin edebiliriz. Ben şahsen, lngilizlerin bu yarışta çok daha ileri olduğuna kaniyim. Amerikalılar izimizi kovalıyorlarsa da, başta kalacağımızı da umuyorum».
(DAS Beste)den
Kurtuluş’ta Satılık Arsa
Samsun sokağı asfaltta köşe 473 m2. Müracaat: Tel. 13632 Haşan Tunsı (İtfaiye Meydanı Haymana o. telinde). (2237)
RETİŞ
Radyo, Elektrik, Telefon isleri
müessesesi
Blaupunkt ve Tor Radyoları Acenteliği
Peşin ve uygun vade ile
Radyo ve Pikap satısı
Tamir ve tesis işleri kabul edilir Anafartalar Cad. Vakıf İş Han Kat 1. No. 110 p- K- 334 Telefon: 16121
(1088)
İLÂN
Ankara Belediyesi Başkanlığından:
1 — Belediye hudutları dahilinde bulunan ve hafta tatili kanunu gereğince Pazar günleri açık bulundurulmasına müsaade edilen lokanta, otel, kahvehane, hamam, tütüncü, sebzeci vesair esnafın elinde mevcut hafta tatili ruhsat teskerelerinin müddeti 31/5/1950 günü akşamı sona ermektedir.
2 — Bu tarihten sonra işbu ruhsatlar hükümsüz kaldığından bu ka-
bil esnafın elinde mevcut hafta tatili ruhsat teskerelerini ı Haziran 1950 gününden 30 Haziran 1950 akşamına kadar yenileri ile değiştirilmesini, değiştirmiyenler hakkında cezai işlemle birlikte kanunî kovuşturma yapılacağı ilân olunur. (3558)
Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığından
1 — Deniz Harp Okulu ve Kolejine İngilizce ve matematik öğretmeni alınacaktır.
2 — Azamî 70 lira maaş verilecektir.
3 — İsteklilerin 788 sayılı memurin kanununun 4 üncü maddesi ge-
reğince gerekli belgeleri hazırlayarak en geç 20 Temmuz 1950 gününe kadar Heybeliada’da Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığına müracaatları. (3092) (384)
Genel Müdürlüğünden
Öztürk Hükümet civarı Arsa
Yukarıda mevkii, numara, cinsi
Muhammen kıymeti Yüz ölçümü Lira K.
Muvakkat teminatı Vakıf No. Ura Kr.
76 m’ 3800,00 285,00 509
ve yüz ölçümü, muhammen bedeli ve muvakkat teminatı yazılı Vakıf arsanın mülkiyeti açık arttırma ile satılacaktır. Bu arsa üzerinde Ali Atalay tarafından fuzulen yaptırılmış bina bulunmaktadır. Bu binanın hedlm ve kal’l hakkında alınmış hüküm mevcuttur. Müşteri bu ilâmı İcraya koymakta veya bina sahibiyle uzlaşmakta muhtardır. İhalesi 21/6/1950 Çarşamba günü saat 15 de 2 nci Vakıf Apartmanda Vakıflar Emlâk ve Arazi Müdürlüğünde Komisyon huzurunda yapılacaktır. İsteklilerin bu Müdürlüğe müracaatları. ______
Sayfa: 4
ZAFER
4
41
11 - 6 - 195
Şayi
Amerika Mektupsan |
Yozcn : Afşin OKTAY
Son bir kaç günden beri Amerikan matbuatı bir iki günlük fasıladan sonra, muzaffer Demokrat Parti Başkanı Celâl Bayar'ın Cumhur-başkanlığına seçildiği ve yem Türk hükümetinin teşekkül ettiği baklandaki haberler üzerine, memleketimiz hakkında tekrar sıtayışkar neşriyata başlanuş bulunmaktadır Amerikan efkârı umumıyesmın his ve fikirlerine tercüman olan bu yazılarda yeni demokratik rejim, hır kere daha, cn samimi bir şekildi selâmlanmakta ve Türkiyemn bundan böyle takip edeceği dahili ve harici politika üzerinde mütalaa-lar yürütülmektedir.
Menderes kabinesi, siyasî ve iktisadı bakımlardan olmalı üzere, iki cepheden tahlile tâbi tutulmak-tadır. Şöyle ki :
1 — Yeni hükümetin siyasî çeh-'“u mevzuda serdedüen fikirle. Türkiyenin iç ve dış politikasını alâkadar etmektedir.
İç politika mevzuunda, Demokrat Partinin ötedenberı müdafaası " yapZfta olduğu ve Türk mille ti namına isühsale çalışta hurrn vet prensiplerinden takdırkar bu lisanla bahsetmekte ve artık memleketimizi -Bizim anladığımız ma. nada demokrasiye sahip bir devlet. olarak vasıflandırmakta bir mah zur olmadığı ilâve edilmektedir Muhalefetin doğuşuna kadar memleketimizin bir diktatörlük idaresi altında bulunduğu umumi ve müşterek kanaattir. Bu husus boylecs kaydedildikten sonra, diktatörlük rejiminden demokrasiye geçışm müşkülleri ve tevlit etmesi muh temel felâketler belirtilmekte ve Türkiyenin bu devreyi bütün garp memleketlerine örnek olacak bir şekilde, tam bir sükûnet ve sulh içinde atlatmış olması karşısında duyulan hayranlık izhar edilmektedir. Türkiye seçimlerinden bahseden bazı yazıların başlıkları «kan sız, barutsuz ihtilâl» gibi mânalar taşımaktadır. Bu büyük inkılapta Türk milletinin bütün dünya muvacehesinde göstermiş olduğu siyası olgunluk karşısında, bir Amerikalı duymuş olduğu hayreti şöyle ifade ediyor:
— Türkiyede Muhalefet Partisi yeni yeni faaliyete geçtiği sıralarda, Türk halkının mühim bir kısmının tahsil imkânlarından mahrum kak mış olması sebebiyle. Demokrasinin tahakkukuna âdeta imkânsız naza riyle bakmıştım. Fakat şimdi, bej sene sonra, Türk milleti bu kanaatinin ne kadar yanlış olduğunu ispat etmekle kalmamış, Demokraside kültür seviyesinin çok yükse k bir dereceye ulaşmış olmasını başlıca şart koşan klâsik kaideleri temelinden sarsmıştır. Türk milleti basireti, aklı selimi ve ileriyi görüş kabiliyetiyle ne kadar iftihar etse hakkı ve yeridir».
Bu ve buna yakın sözlerin memleketimiz lehinde Amerika’da nb gibi müspet neticeler ve kanaatleı doğacağının izahı zaittir.
Hiç çekinmeden denebilir ki son seçimler dost Birleşik Amerika'da memleketimiz lehinde geniş bü propaganda faaliyetine vesile olmuştur.
Yeni hükümetin takip edeceği dış politika daha ziyade üzerinde durulan bir mesele olarak göze çarpmaktadır. Dışişleri Bakanımız Fuat Köprülü tarafından yapılan beyanatın burada doğurmuş olduğu memnunluk çok büyük olmuştur. Türk milletinin ananevi dış politikasından zerre kadar inhiraf etmi-yeceği hakkında mesul bir devlet adamı tarafından sarfedilen sözler, zaten bu mevzuda mevcut kanaatleri bir kere daha teyit etmiş bulunmaktadır. Yeni rejimin bu esas prensipten hareketle Batı demokra sileriyle daha yakın bir işbirliği yapacağına dair ortada emareler mevcut olduğuna işaret eden Amerikalı bir gazeteci ezcümle şöyle ; ■ diyordu:
11 «— C.H.P. iktidarının mağlûbiye-
tinde, Türkiyenin Atlantik Paktına sokulmaya muvaffak olunamayışı da rol oynamıştır.»
Amerikan matbuat ve efkârı u-mumiyesi, Türkiyenin Batı Devletleriyle olduğu kadar civar komşu-lariyle münasebetlerinde, dünya lehine yeni inkişaflar kaydedileceğine muhakkak nazariyle bakmak-
rk din bü
)to
y ■
ak
top
«Türle seçimleri» serlevhalı başmakalesinde diyor ki:
«— Türkiye seçimlerini Demokratların kazanmış olması bilhassa Yunanistan için çok mühimdir. Çün kü Demokratların programları me-yanında Türkiye ve Yunanistan arasında samimî dostluk, İktisadî ve siyasî münasebetler tesisi de vardır. Millet Meclisinde mevcut 487 sandalyadan 435 ini ele geçireceğine muhakkak nazariyle bakılan Celâl Bayar’ın Demokrat Partisi, bu mevzuda programının karşılaşacağı müşkülleri yenmesini bilecektir».
Bu günlük gazete diğer bir makalesinde ise şöyle demektedir:
•— Türklerin zaferi aynı zamanda Yunanlıların da bir zaferi demektir. Çünkü bugün iktidarda bu lunan şahıslar, Yunan dostu ve müttefiki olup, Yunanlıları hakikî bir kardeş telâkki etmektedir.
Hürriyet için çalışan Türklerin zaferine iyi şanslar temenni ederiz.»
2 — Menderes Kabinesinin iktisat politikası.
Demokrat Partinin liberal bir iktisat politikasiyle ortaya a+ılmış olması da Amerika'nın çok geniş bir halk tabakası ve matbuat tarafından memnunlukla karşılanmıştır Son zamanlarda, Truman idaresinin bazı kararları yüzünden Amerika’da devletçilik aleyhine karşı daha kuvvetli bir cereyan başgös-termiş bulunuyordu. İngiliz seçim lerinde Sosyalist temayüllü İşçi Partisinin iktidarı güçlükle ele geçirmesinden sonra, yan şark ve yarı garp devleti olarak kabul edilen Türkiye’de devlet sosyalizmine yakın bir iktisat politikası takip eden idarenin hezimete uğraması zaten tesirini muhafaza eden bu cereyanı daha da takviye edecektir.
Şahsî teşebbüse geniş imkânlar sağlanacağını, ve işçilere grev hakkının tanıacağını müteaddit kereler beyan etmiş olan bir partinin iktidarı devralmasının daima liberal prensiplere sadık kalmış olan Amerika'daki memnuniyeti bir kat daha arttırmaktadır.
Yabancı sermaye mevzuunda Demokrat Parti tarafından evvelce serdedilen mütalâalar Amerikan ticaret ve sanayi âleminin başlıca meşgul olduğu mevzulardan birini teşkil etmektedir. Amerikan sermayedarları emniyetinden şüphe etmi yecekleri yeni faaliyet sahası kazan mış olduklarını açıklamakta, Demokrat Parti idaresinin Türkiye ve Arperika arasındaki İktisadî münasebetlerde yeni bir çığır açılacağı, na muhakkak nazariyle bakmaktadırlar.
Görçek Foto
Stüdyolarımı yeni kartlar felmlfdr. Vesikalık ve diğer her ebatta fotoğraflar çok uygun fiyatla çekilmektedir.
Anafartalar Orman Çiftliği Karası Ticaret Han Kat: 1 (1»28)
Amerikap matbuatı yanında, A-merika’da Amerikan vatandaşı Rum lar tarafından çıkarılan gazeteleı bilhassa bu mevzu ile meşgul olmakta ve dostane temennilerde bulunmaktadırlar. Bugün Amerika’da Yunanistan nüfusunun en az sekizde birini teşkil eden miktarlarda, yani aşağı yukarı 1 milyon kadar Rum bulunduğu gözönünde tutulduğu takdirde bu hsustaki Amerikan vatandaşı Yunanların kanaatlerinin haiz olduğu ehemmiyet daha kolaylıkla anlaşılır. Bu cümleden olmak üzere Nevyork'ta Rum-a olarak intişar eden (Atlantis) esi 21 Mayıs tarihli sayısında
ALMAN TAPISI ROTO
TEKSİR MAKINALARI.
TEKSİR KÂĞITLARI,
TEKSİR MÜREKKEPLERİ, (gelmiştir.)
Aynca: Her marka yazı makina-ları için yedek parçalar, silindir lâstikleri ve yazı şeritleri ile,
Otel _ Esnaf - Tüccar beyanname defterleri müessesemizde satılmaktadır.
NURETTİN BUKAN: Yenişehir Sağlık Bakanlığı Benzinci karşısı Gölbaşı ap. altında (Ankara) Telefon: 11450 (2223)
Ehven Fiatla Mobilyalı kat
Bahçelievlerde son durağa iki dakika mesafede mobilyalı bir daire ehven fiatla kiralıktır.
2 yatak odası, 1 yemek odası, 1 büyük hol, banyo, ser, şömine, radyo, (mutfak ve yemek takımları, yatak çamaşırları).
Hergün 9-12 arası 21917 telefon edilmesi. (2217)
Kelepir
Ankaramn muhtelif yerlerinde tapulu ve tapusuz dükkânlar evler çok ucuza satılıktır. Bir re müracaat kâfidir.
ve ke
Satan: Bent deresi Çakırlar yo ku$u No. 36 Şükrü Giindoğdu (2247)
kendisine: Bu kötü işi işaa etmemesini, bir rezalete meydan vermeksizin mülâyemetle sizden sormasını ve alacağı cevabı pederinize bildirerek ondan izahat istemesini, verdiği izahatı kâfi görmezse ona: Cana can... Eğer düşmanca bir nümayişte bulunacak olursanız oğlunuzun kafasını cellâdın baltası uçuracaktır» demesini tavsiye ettim.
Ferriyer, zahirî sükûnetine rağmen büyük bir aciz ve fütura uğramıştı. Bütün üzüntüleri, sıkıntıları okunan mey s gözleriyle Fiyorenda’ya baktı. Kız, gülümsemeye çalışarak ona, avucunun içini göstermekle cevap verdi. Bu cevapla sevgilisine : «Uzun seneler yaşıya-caksınız. Ve seneleriniz saadetle geçecek» yollu kehanetini hatırlatıyordu.
Nişanlısının gösterdiği bu sarsılmaz itimat Vikontu tekrar cesaretlendirdi.
Katerin, hiç sezdirmeksizin, onları tarassut ediyordu.
İçinden:
«Şimdi, Fenriyer’i avucumun içinde oynatacağımı umuyorum. Artık bir kuzudan daha halim o-lacaktır» diyerek esrarlı bir tebessümde bulundu.
O, bu hükmünde aldanmıyordu. Ferriyer, biran kadar eğdiği başını kaldırdı ve gözlerini Ana Kraliçenin yüzüne çevirerek:
— Pek iyi anladım, Madam, dedi. Ben Kralın elinde bir rehineyim, öyle değil mi?
— Lafzan bir rehine...
— Benim hayatım nasıl babamın baş eğmesine bağlı ise babamın hayatı da benim eyvallah dememe bağlı.
— Evet, pek iyi anladınız; hakikat böyledir.
Katerin, emniyet ve itimat tel-
ZAFER'in Abone Şartla»
Memleket içi
12 aylık ............ 38
« » ............. 15
Memleket dış;
12 aylık ...............
6 » ’ .................
I » ...............
ZAFER'in İlân Şartlan
Baeha 1................... 16 Lira
2. ve 8 OncU uvfada Sm.... 4 »
4. dİ eayfada Sm. ....... 8 »
6. ve 6. cı sayfada Sm.... 225 Kr
Dokum, Nikâh, Nlgau, ölüm ve Mevlût İlanları 6 santimi geçmemek «artiyle 16 Hra.
Devamlı ilânlar için hususî tarife tatbik edilir.
Gatrteye gönderilen evrak ve yatılar neşredilsin edilmesin iade edilme*. ilanlardan mesuliyet kabul edilmez.
Yozanı MİŞEL ZEVAKO
Maden direği tahmil ve nakil işi
Ereğli Kömürleri İşletmesi Genel Müdürlüğünden
Devlet orman işletmelerinde n satın alınarak İşletmemizce İğneada, Midye, Podima ve civarları sahil stoklarına depo edilen ve edilecek olan tahminen,
20.500 Metreküp
maden direğinin bulundukları istif mahallerinden alınarak deniz vasıtalarına tahmille Zonguldak kömür havzası iskele ve ağızlarına (Kandilli, Kozlu, Kasapta rla, İnağzı, Kilimli, Büyükağız) nakli, müteahhide verilecektir.
1 — Taliplerin, şartnamesindeki esaslar dahilinde muvakkat teminat mektup veya akçesini, ticaret odası vesikasını ve evvelce bu mevzua müteallik iş yaptıkları takdirde, vesikalarını teklif mektubile birlikte tevdi etmeleri
2 — Bu işe ait şartname: , -k - _ __
Ankarada: Eti Bank Genel Müdürlüğünden, lstanbulda: Eti Bank İstanbul Şubesinden,
Zonguldakta: (İşletmemiz Ticaret Grup Müdürlüğünden alınabilir.
3 — Bu işe ait ihale 23 Haziran 1950 Cuma günü saat 16 da yapılacağından, teklif ve teminatları havi kapalı zarfların aynı gün saat 15 e kadar İşletmemiz baş kâtipliğine verilmesi lâzımdır.
Müddet bittikten sonra verilecek teklifler kabul edilmiyeceği gibi, postada vukubulacak teehhürler de nazarı itibara alınmıya-c aktır.
4 — İşletme idaresi ihaleyi dilediğine icrada serbesttir. (3789)
Sümerbank
Vadeli, vadesiz tasarruf mevduatı.
Yeni ikramiye plânı
1
1
1
edet ad«t adet
2 Ağustos çekilişinde
5.000 2.000 1.000
liralık liralık liralık
ve ayrıca 10.500 liralık muhtelif para ikramiyeleri
30 Hazirana kadar
100 liralık bir hesap açtırmakla temin edilir. Her 100 lira için ayrı bir kur’a numarası verilir. İkramiye vergisi Bankaya aittir.
En yüksek isabet ihtimali - En müsait faiz
(3673)-(461)
Ücretli Sanatkâr alınacak
Muhabere Okulu K. lığından Mamak - Ankara (245)
200 Liraya Kadar
240 = =•
260 - -
120 -
2 — Sivil Şoför
1 — Modelci Marangoz
1 — Torna Tesviyeci
1 — Nakkaş Boyacı.
1 — İsteklilerden aranacak vasıflar:
a) Türk uygarlığında bulunmak;
b) Askerliğini yapmış olmak
c) Sabıkası olmamak
d) Orta ve meslek okulu mezun lan tercih edilir.
2 — İsteklilerin müracaatları sı rasında yanlarında bulundurmaları gereken belgeler:
a) Dilekçe
b) Taahhüd senedi (Noterden üç sene için, sureti okul 1 Ş. den
verilir. I ^41
c) Doğruluk kâğıdı (Mahalle muhtarından)
d) SağİLk kâğıdı (Okul tabibli ğinden)
e) Dört adet fotoğraf
f) Nüfus kâğıdı sureti okulda tasdik ettirilebilir.
g) Künye fişi (Okulda verilir)
3 — Şoförlere, motörlü araçlan tamir ve ikinci kademenin bakımını yapabilecek kabiliyette olacaktır.
Şoförlere ayrıca senede bir kat elbise, kabut ve bir çift fotin verilir.
4 — İsteklilere okulca yaptırılacak sınava göre ücret takdir edilir.
İsteklilerin 17/Haziran/1950 gününe kadar Muhabere Okulu 1. Ş. ye müracaatları ve fazla bilgi isteyeceklerin 13550 ve 13552 den sorulması ilân olunur. (3777) (436)
— 50 —
^GIP R!FK»
i
zAruftn folu miuaı
Vazetti FrancM Noyeı Hart
fynkiü: S- YGZiCîe*' ’
— 52 —
— Neden poker oynamdğa gelmemiştir, acaba?
— Kim bilir, bir çok sebeplerden dolayı olabilir. Ortada sara-hatan anlaşılan bir şey var, o da Lambert amcamızın dün akşam ver yansın edip içkiye dayanmış olmasıdır.
— Neden?
— Evlâdım, o meşhur vaka gecesi İves’in nerede olduğunun bilinememesi üzerine herifin yüzü keyfinden pırıl pırıl parlamağa başladı.
— İyi ama, neden?
— Çünkü Lambert amcamızın yegâne arzusu kızı kadar sevdiği Sue’nin omuzlarından ipi kaldırıp Pat’ın boynuna geçirebilmektir. Sevdiği Sue’sinin Nevyork’a götürülüp sefalete atıldığını öğrendiği gündenberi Pat’tan nefret ediyor. Hele babasiyle arasının bozulmasına sebep olduğu için Pat’ı katiyen affetmemiştir. Bir de Pat’ın Bellamy’nin karisiyle Sue’yi aldattığını öğrenince artık öfkesi som haddini bulmuş olacak. Derken gökten düşer gibi eline böyle bir delil geçip de Pat’ın hayatını tehlikede görünce artık sevincine payan olamaz. Adam aklını oynat mış. Ama, biraz daha ihtiyatlı hareket etse iyi eder. Maamafih, şayet insan simasından biraz anla-yorsam —ki bu nokta belki sizi alâkadar eder— Bayan Patrick İves kocasını darağacına göndermek fikrinde değil. Lambert amcanın yüzüne bakarken, dikkat et! diye ikaz eder gibi, hali vardı.
Kızıl saçlı kız yeisle içini çekti.
— Her halde buradaki insanların hiç biri bu işi yapmış olamaz. Belki haydutlar, belki de bazı acaib cemiyetler var, onlardan biridir...
«Sükût! Sükût!»
Celse açılıyordu. Farr koyu renkli, enfes bir fesrengi kravat takmıştı. Lambert, benekli kıra-vatının gösterişsizliğine rağmen daha keyifli görünüyordu. Bayan tves ayni spor tayyörü giymişti. Başında da ayni bakır rengi şapka vardı. Aman Yarabbi, kadın sanki üniforma giyiyordu.
— Matmazel Cordier’yi çağırınız.
— Matmazel Malamie Cordier.
Matmazel Malamie Cordier’nin İveslerin çvinde hizmetçi olduğu düşünülünce sade ve daracık siyah elbiseli, kloş siyah şapkalı tarif kıyafeti insanı birdenbire şaşırtıyordu. Maamafih isminden anlaşılacağı üzeree Fransız olduğu hatırlanınca bu zarafetin sebebini anlamak peek güç olmıyordu. Buğday rengi teni, uzun siyah göz leri, hafif dalgalı yatkın siyah saçları, yakasındaki lâl renkli kamelyanın rengine tamamiyle uygun lâl renkli dudaklarıyla Matmazel Cordier, bir moda mecmuasından fırlamışa benziyordu. Şahit bölmesine fevkalâde bir itidalle çıktı ve kemali ihtimamla yerine yerleşti.
— Matmazel Cordier, 1926 senesi Haziranının on dokuzuncu günü ne işle meşguldünüz?
— Bayan Patrick İves’in hizmetinde bulunuyordum.
Ağzından dökülen vazıh hecelerde hafif ve hoş bir Fransız şivesi seziliyordu. Sessiz harfleri belli belirsiz eziyor, seslileri ise biraz uzatıyordu.
— Kendisinin hizmetinde ne kadar müddetle kaldınız?
— Bir sene dokuz ay, yahut on ay. Pek emin değilim.
— Nasıl oldu da Bayan İves’in hizmetine girdiniz?
— Bayan Bellamy’nin tavsiyesi üzerine.
— Bayan Stephen Bellamy’nin
— Evet efendim, Bayan Stephen Bellamy’nin tavsiyesi üzerine.
— Bunun ne suretle vâki olduğunu bize anlatır mısınız?
— Elbette efendim. Üç, dört sene eWel bir acente vasırtasâyle küçük kız kardeşim Bayan Bella-ıny’ye gönderilmişti. Kendisi bu memlekete daha yeni gelmişti. Tecrübesizdi; tabiî tecrübeli bîr insanın girebileceği bir hizmete giremezdi. Fakat Bayan Bellamy kendisine karşı çok nazik davrandı. Kardeşim de çok çalışırdı. Bir kaç zaman sonra büyük bir bakkaliyenin şoföriyle evlendi...
— Pekâlâ, Matmazel Cordier.
★ (Devamı var)
RADYO
BULMACA
kin edici bir tebessümle bakıyordu.
Ferriyer, hiç oralarda değildi. Fiyorenda’ya üzüntülü, nevmida-ne bir nazar atfetti.
Kız, nişanlısının ne derece üzgün, müteessir, muztarip olduğunu anladı. Ağır ağır onun yanına geldi.
Katerin, kızın ne yapacağını merakla bekliyordu. Muammalı bir tebessümle onu seyrediyordu.
Fiyorenda, Ferriyer’in önünde durdu. Müteessir ve müteheyyiç görünmekle’beraber nefsine tamamiyle hâkim bulunuyordu. Güzel beyaz ellerini kaldırdı, nişanlısının omuzlarına koydu. Ona, muhabbetle, seven bir kadın şefkatiyle baktı; son derece tatlı bir sesle:
— Benim güzel efendim, ne kadar müşkül olursa olsun, benim için acı neticeler husule getirse bile vazifenizi yapmanız lâzımdır İnanınız bana, bunun karşılığını göreceksiniz, lâyık olduğunuz veç hile mükâfatlandırılacaksınız.
Genç kız, saray âdet ve usullerini bilmediğinden, hareketlerinin teşrifat kaidelerine uygun o-lup olmadığını düşünmeksizin hissiyatına, içgüdüsüne uyarak hareket ediyordu. Katerinin orada bulunmasına ehemmiyet vermeksizin kollarını nişanlısının boynuna doladı, ona asıldı ve açılmak üzere bulunan bir gonca gibi yan
açık penbe dudaklarını ona uzattı.
Ferriyer, kıza doğru eğildi, ona candan bir iştiyakla sarıldı, ateşin dudaklarını onun dudaklarına yapıştırdı.
işte böylece, hayretle kendilerini seyreden Katerinin önünde ilk ve hakikî sevdalılar pusesini peati etmişlerdi.
Bu da kısa sürdü. İlk evvel kız, sevgilisinin kolları arasından sıyrıldı, gayet tatlı ve fakat metin bir sesle:
— Gidiniz, Monsenyör, Allah sizinle beraberdir ve sizi korur, dedi.
Sonra kendine düşen vazifeyi yapmış gibi bir kenara çekildi.
Ferriyer ona son bir nazar atfederek içini çekti... Ağır ağır kılıcını çıkardı, bir masanın üstüne koydu ve metin bir sesle:
— Pekâlâ, Madam... Mukavemet göstermiyeceğim. Kralın esiriyim. Bizzat zabiti çağırıp kendisine teslim olayım mı, Madaı\? sözlerini söyledi.
Katerinin gözlerinde bir zafer parıltısı belirdi.
— Siz, tahmin ettiğim gibi cesur, mert, vefakâr ve âlicenap bir gençsiniz. Müsterih çlunuz, ben sizi kurtaracağım; vadediyorum bunu size. Fakat, Kral, tevkif edildiğinizi şimdilik kimsenin bilmesini istemiyor...
— Madam, müsterih olunuz, kimse benim bu dunfmumdan ha-
berdar olmıyacaktır. Burada, sarayda veya başka bir yerde zahiren serbest bulunsa bile sizi yeminle temin ederim ki kendimi, son derece kalın duvarlı bir zindanın içinde bulunmaktan ziyade verdiğim sözle zincirbent bir mah pus addedeceğim. İstiyor musunuz, gideyim bizzat kendimi hapsettireyim? Söyleyiniz, nereye gideyim... Emin olunuz, hemen o emrettiğiniz yere bilâ tereddüt giderim.
Katerin bir saniye kadar düşünür gibi göründü ve ayağa kalkarak:
— Bastile gidiniz, dedi.
Ferriyer, Ana Kraliçenin önün de eğildi, kendisine gülümseyen Fiyorenda’ya son bir nazar atfettikten sonra metin adımlarla kapıya doğru yürüdü.
Katerin:
— Bir saniye, dedi. Bir çok kişilere rastlıyacaksmız. Sizi kılıç-sız görürlerse belki hayrete düşerler. Kılıcınızı alınız, Vikont.
Ferriyer, büyük bir sevinçle kılıcını kuşandı, son bir daha e-ğildi ve odadan çıktı.
Bunun ardından, Katerin, dehlizde bekliyen zabite bağırdı:
— Bırakınız, efendi geçsin. Tevkife lüzum kalmadı.
Zabit, nezaketle selâmlıyarak Ferriyer’e yol verdi.
O vakit, metin bir tavırla duraD Fiyorenda’ya dönen Katerin, müş-fikane_bir eda ile?
— Beni mazur görünüz, yavrum; pek mühim bir vazifeyi üstüme almış bulunduğumu takdir edersiniz... Mesele, nişanlınızın ! pek kısa bir zamanda serbest bırakılmasını temin etmek olduğu-göre sizi de yakından ilgilen-
ANKARA RADYOSU PAZAR — 11/6/1950 (Hafif Program)
8.30 M. S. Ayarı, Haberler v Raporu.
8.45 Müzik: Güneydi
9.10 Günün Program:
9.15 Radyo İle İngilizce.
9.30 Müzik: (Sevllmlg Parçalar) (Pl.) 10.10 Konuşma.
10.25 Müzik: Makamlardaı
11.05 Temsil: Pazar Skeci oğlu» Yazı 30 Müzik: Sal dat Edlz.) 00 Müzik: Hep Berab. (Yurttan Sesler Koı
50 Müzik: Oj Takımı).
00 M. S. Ayaı
15 Müzik: Dans Müziği (Pl.)
30 öğle Gazetesi.
45 Müzik: Dans Müziği (Pl.) 00 Hava Raporu. Akşam Programı ve Kapanış.
58 Açılış ve Program.
1.00 M. S. Ayan.
18.00 Müzik: İncesaz (Suzinak Faslı).
100 M. S. Ayarı ve Haberler.
9.15 Geçmişte Bugün.
9.20 Müzik: Yarım Saat Dans (Pl.)
9.50 Müzik: Akşamın Karma Müziği (Pl.)
9.15 Radyo Gazetesi.
9.30 Müzik: Sanat Heveslileri !
0.45 Müzik: Gerçç Müzlkçlnin San Soloları. Söyleyen: Fe özbayer (Mezzo Soprano). Pianoda: Markovltz.
21.05 Müzik: iki Plano ile Melodiler (Pl.)
21.15 Müzik: Müzikle Gezi (Pl.)
22.00 Spor Saati (Günün Haberleri).
22.15 Müzik: Dans Müziği (Pl.)
22.45 M. S. Ayarı ve Haberler. 2300. Program ve Kapanış.
İSTANBUL RADYOSU PAZAR — 11/6/1950
Program)
11
12
12
17
18
20.:
20.:
20?
Saati.
Sesi:
’evzlye
lamaz 5 — Haydut, r harfin okunuşu,
7 — ödünç, tersi: Su 8 — Soy mizliği. bazı zaman akşam üstü bir şehrin üstüne çökert — Kalma, (Argo bir tabir) 10 — Sayısını bitkin 11 — Dilsiz, köyün büyüğü.
Dünkü Bulmacamızın Halli:
Soldan Sağa:
1 — Amele, kavun 2 — Deri, tama 3 — Er. asr. al 4 — Litak enana 5 — LU. zay 6 — Af. İn 7 — Etnellen 8 — Kerem, eleme 9 — An. alt. el 10 — Mavi, füze 11 — Enine, kelek.
Yukarıdan Aşağı:
1 — Adele, ikâme 2 — Meri. enan 3 — Er. tefer. vl 4 — Ll. al. em. in 5 — Aklrema 6 — As. 11 7 — Rezalet 8 — At, na. el fe 9 — Va, ayine, el 10 — Uman, meze 11 — Nalan. felek.
16.00 Programlar ve Kapanış.
17.57 Açılış ve Programlar.
18.00 Büyük Orkestralardan Sevllmlg r (Pl.)
Müziği
Koyuttlrk Orkest-: Şecaattin Tan-
Arkadaş-
I
★ (Devamı var)
bi-
di.
Sonra kumandanlara birer . rer hitabetti. Evvelâ Hersek oğlu I Ahmet Paşaya döndü: I
(Sen. Hersek oftlu.. Bankamdan
rine silâhla kü.-j — • - -
d Ferdir, hafif bir tereddüt ge
Zabit, hürmetle eguci t.» odadan çıktı ve kapıyı kapadı. ° Katerin, Fiyorenda’ya dönerek müşfikane bir tavırla:
Müziği (Fİ
(Pl.)
Ravel.. Sol el lçlçn plya-
Robert Cosade
Ormandy ldareslnd Orkestrası.
Çaykovski.. Piy
Op. 23 "sİ be
Serbcst Saat.
eri - şarkı vo TUrküler. lsty'den Caz Şarkıları
TUrküler. ı (Pl.)
. Oynayanlar: Halide Pişkin. İhsan Balkır. Rauf Ulukut, Ihsan Basmacı.
Ara Müziği (Pl.) hasbıhaller), şan: Eşref Şefik.
ıl Heyeti Konseri. ,
• KARCIĞAR" 1 — Peşrev ’ — Ey felek 3 — Haklıy
4 — Mest oldu sönül
6 — Mecll
22 00 Dinleyici 1
(Klasik Batı Müziği.)
19
1.6-1990
ZAFER
Sayfa: 8
9
Büyük Kumaş fiatiannda son derece ucuz» Emprime Vistra Valencia
Gandi
L DUVUK . .....üiıoua laıcııum uaııuı
' Danpink ORTAÇ tâ 350 kr. 195 kr. 340 kr
ORTAÇ'ta
Anafartalar Cad. Adliye karşım Keşe Mağazası, No. 324.
Tel: 11135 Ankara
Emprime çamaşırlık Keten emprime Jorjet emprime
260 kr.
350 kr.
290 kr.
18 Renk hakikî İrlanda keteni 900 kr.
İnşaat Sahipleri ve Müteahhitlere
Bu Emsalsiz Fırsatı Kaçırmayınız!
Eczabanelerde ve büyük ba
Umumi Bayii: î. Bayman: Anafartalar No. 83 Ankara bakkallarda arayınız. (2231)
bir odayı 150 defa temiz!cr^rP
tür.'» Antaralı sür aile re lawaiftİH HldürUr. tfır temin -.ter ma t bir octyı f50. /.■/% itaçfan.
ftite.m fât/tn tadar gaz fotinde : t lifte eder
fote fatfıdtrr
Emekli, Dul, Yetim Maaşları
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığından I' Maaşlarını Sandığımızdan alma kta olan emekli, dul ve yetimlerin I 1950 yılı 2 inci 6 aylık yoklama ilm ühaberleri boş olarak bütün emekli, ) dul ve yetimlerin adreslerine posta lanmıştır.
Emekli, dul ve yetimler bu yoklama ilmühaberlerini usulüne i uygun olarak doldurulacak ve tasdik ettirerek yanlarında alıkoyacaklardır.
I Maaş sahipleri Temmuz - Eylül 3 aylık istihkaklarını 1. Temmuz I 1950 tarihinden itibaren müracaat edecekleri Banka gişelerine ve i| postahanelere işbu yoklama ilmühaberlerini ibraz ve teslim ederek ala. -t’J' bileceklerdir.
ı Yoklama İlmühaberlerini vaktinde hazırlamıyan ve Banka veya posta-ı haneye teslim etmiyenlerin maaşla rı ödenmiyeceği cihetle yoklama il--î£l| mühaberlerini 1. Temmuz 1950 tarihinden evvel behemehal doldurup tasdik ettirerek bununa müracaatları lâzımdır.
1 «ti 20.6.1050 tarihine zadil ilmüha herlerini almayan emekli, dul ve yetimlerin derhal sandığımızdan ilmühaber istemeleri lüzumu ilân olunur. (3845)
Büyük ikramiyeler: 356 çıktı
950 Modeli sıcak ve soğuk hava tertibatı
Fiat marka bir otomobil
*
buz dolabı ve radyo
İnşaat Yaptıranlara
Türkiye Eml&k Kredi Bankasından
Ankara’da, Dışkapı'da, Etlik yolu üzerindeki depolarımızda mevcut jTe^ kereste, inşaat, sıhhî ve elektrik tesisatı ve sair malzeme, anbarları-mızın tasfiyes i dolayısiyle inşaat yaptıranlara uzun vade ve kredi ile satılmaktadır.
y. Of* Arzu eden inşaat sahiplerinin m alzemeyi görmek üzere mezkûr an-jn5** barlara ve şerait hakkında izahat almak için Bankamız Ankara Şu-jm»» ) besine müracaatları rica olunur. (3891)
(Pl) |-----------------------------------------------
(»•
i“*iGA-RADIO Radyoların Ağası ^AGA Otomatik 10 plaklı Pikaplar 5 MIELE Maıka Çamaşır makineleri İigi.» flütün bunlan, Anafartalar
Anversaten
650 kr.
Total
375 kr
Mimoza emprime
875 kr.
Panama erkek şapkaları 12,75 ve 17,00 Lira
Her Akşam
Görülmemiş ATRAKSİYON GİNOTTİ
Virtüöz ADOLFO VENTAS
İdaresinde
ISPANYOL TtPlK ORKESTRASI
Bahçemiz açılmıştır
NOT: Lokantamız günün her saatında açıktır.
Tel: 15190 - 12603
Dünyanın en taunmuş ITALYAN PORTLAND çimentosu ve serbest çimento ŞARK İNŞAİYE TİCARETHANESİNDE satılmaktadır. Bilumum İnşaat malzemeleri Avrupa Çimento Hatlarımız Her yarden Ucuzdur
'•a
■r
4»
malzeme!
mevcuttur.
Şekerciler Sokak No. 9 Süleyman Sırrı Taşkın Tel; J3611
Şark Sabunlarını Tercih etmeniz mutlak istifadeniz icabıdır
(2189)
■■in mrran. ı wn wiı ■»wır t ıı —ır ı,ı+ k
APARTMAN DAİRESİ ve PARA İKRAMİYELERİ
. '
Bomonti Bahçesinde
17 Haziran 950 Cumartesi sabaha kadar sürecek mevsimin eşsiz
Garden Partisi
D, P. Cebeci Ocağının hazırladğı bu toplantının programında sahne hayatından çekilen memleketimizin biricik ses y hızı
Safiye Ayla'nın
SON KONSERİ
İstanbul Radyosunun tanınmış ve sevilen ses sanatkârı Suzan Güven ve Sabite Tur, Sadî Işılay, İsmail Şençalar ile Fevzi Aslangil
idaresindeki Saz topluluğu, Bomontinin ses sanatkârları, İtalyan atraksiyon orkestrası ve aynca bir dans orkestrası vardır. Bunlardan başka Varyete, değişik eğlenceler ve Dans.
Davetiyeler : Adliyenin karşısında Foto Ar, İlkbahar, Ülkü manifatura mağazalarında, Bankalar caddesinde Mustafa Erkmen (Berber) müesseselerinden temin edilebilir.
.J
r—rnnır.W.Mı.ır. «T «n.. ı ■■■«
50000 Ünite Peyletilin Sülfan
POMADI
Yara, çıban, ergenlik, kadın çocuk ve göz hastalıklarının tedavisinde kullanılır.
Penicîılin feülfan
Pomadının her evde bulunması lâzım.
Umumî satış yeri: NUMUNE Ec zahanesi, Nüm un e Hastahanesl karşısı — ANKARA
Eczahanelerden isteyiniz (22601
Meşhur Alman Saba Radyoları
TR*XA1OR 1EDAVISI
Her nevi adale, sinir ve rom atizma ağrıları için Danimarka-dan getirttiğimiz TRAXATÖR cihazı ile tedaviye başlanmıştır. _
£ Dr. erhan Balkan
Dahiliye mütehassısı
Anafartalar cad. Verem Dispanseri karşısı 249/4 Kardesecl Han. Tel: 15793. (2220)
ÇEKİLİŞ f
TARİHİ y*
29 /
HAZİRAN 1950^
Ibâl
\ s_’
Şoför namzetlerine müjde
Ehliyet sınavında muvaffak olmak istersiniz değil mi?
O halde imtihan soru ve ce vaplarını taşıyan (soru ve cevaplı oto tekniği, semtler, seyrüsefer ve yol işaretleri) kitabını mutlaka okuyunuz.
Yazanı İbrahim Orga
Satış yerleri: Akba Akay, Berkalp, Çankaya ve Ha jet Ki-tapevleri.
HER 100 LİRA AYRI BİR KURA HAKKI ALIR
Bankamızın ANKARA MERKEZİ gibi, Hamanöntindekl
Hamamönü
Ajansı da, her gün saat 9.15 ten 18 e kadar fasılasız açık ve müşterilerimizin emrindedir.
Telefon: 13863 — 12475 — 10610 — 13689 —
(Ankara merkez) (Hamamönü) (Umumî Santral) (Ankara Merkez Md.)
Kiı alık Kat
Bakanlıklar, Kocatepe arasında bahçe içinde evin, bir katı kiralıktır.
Yenişehir Selânik Cd. No. 70 üst kata müracaat. (2277)
Çok Ace'e Satılık Kamyon 1
948 modeli Commer marka 5 tonluk, iyi işler, yeni lâstik ve bol yedek parçası ile. Müracaat: Haymana Oteli, Çavuş Süleyman (2278)
Kiralık ve Satı'ık
Asfalta çok yakın ikişer odalı kargır iki ev, caddede işlek bir büfe ucuza kiralık ve satılık.
Müracaat: Tabakhane Cad. Hilmi Babe (2278)
gelmiştir. j|
3. Atatuğ, T. Eşteş
Anafartalar caddesi, Adliye üstü No. 278 — Telefon: 14701
I I
Kütahya Vilâyetinden
1 — Emet - Simav yolunun 8-1-000 18+000 ve 30-1-000 - 40-1-000 Kim. leri arasının toprak tesviyesi işi kapalı zarf usulıle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Keşif bedeli (101478) lira ve geçici teminatı (8323) lira 90 ku-
3 — Eksiltme 27/6/950 tarihine müsadif Salı günü saat ,15 te vilâyet makamında toplanan daimi ko misyon huzurunda yapılacaktır.
4 — Eksiltmeye girmek istlyen lerin ihale gününden en az üç gün evvel tatü günleri hariç numunesine göre hazırlayacakları belgeleri bir dilekçeye bağlayarak bu iş için ehliyet almak üzere vilâyet makamına müracaat etmeleri ve alacakları ehliyet vesikasiyle geçici teminatlarile teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat önceye kadar makbuz karşılığı komisyona vermeleri lâzımdır. Bu saatten sonra verilecek mektuplar kabul edilmeyeceği gibi posta ile gönderilen tekliflerin gecikmesi de nazarı itibara alınmaz.
Daha fazla malûmat almak ve keşif dosyasını görmek isteyenler hergün daimî komisyon kalemine ve bayındırlık müdürlüğüne müracaat edebilirler. (3889)
SIERA Marka Radyolar GARRARD Marka Ingiliz pikaplar MIELE Marka Elektrik Süpürgeleri
FRiGiDAiRE Marka Buz dolapları COLLEMAN Marka Petrol ocakları HİRON Marka Fransız bisikletleri
Her keseye uygun
ŞIK Avizeler
Kooperatif i/Imuh AJJ Naxml Apt altında Not l/S Yıldırım Elektrik Fuarı R. PAKEU den elverişli âdeme çarilariyle teinin edeblUrvLuIs.
Tel: icui.
T
11 - C - 191
kaç g bir : luzaf: L'elâl ıria sı
tıabei aklili başl ı efki rine 1 îni d a, er nakt; a tak litikı ülme :es k kınalı den ide k eni 1
■ H AFTA 6 AT A N K A R YARIŞI A .AR 1 11 HAZİRAN 19 6 0
ATIN
z Sahlb' Binicisi
co 1 1
İsmi 1 Rengi I Babası ı Anası M
BİRİNCİ KOŞU Übeyyan koşusu: 3 Yaşlı Arap taylarına mahsustur, ikramiyesi 2000 lira, mesafesi 1400 metredir.
1 V. Ateşok K. Treyfi Kır Erk. K. Treyfi Rode 3 Kâzım 56
2 H. Cağın Akıncı Al Erk. Seklavi Mahsuse 3 Ali 56
1 3 Mustafa Turgut Arda Doru erkek Haydar Merzuka 3 Cemal 66
i 4 A. C. Uurhanh Bedevi Kızı Doru dişi Hedban Seyyare 3 54.6
1 5 Ş. Eliyeşil Seyyare Kır Kısrak Manegl Makbule 3 H Ahmet 54.5
İKİNCİ KOŞU II. Zaman koşusu: A. Grupu Arap at larına mahsustur. İkramiyesi 2000 lira, mesafesi 1200 metredir.
1 Salahatun Aşar Tufan Al At Berk Malde 10 Mahmut 60
2 AH Haydar Üçer Havari Al At Serdar Hecin 6 Ahmet 60
3 A. C. Sümer Akkent Al At Kuruş Hamde 5 Bahri 60 I
| 4 R. Aksoy Uçar Kır At Hümayun Alır 5 Zeki 68
5 E. Sonıtürk Bahtiyar Doru Kıs. Seklavi Necla 5 Zekerlya 58.5
6 Nezir Temizer Atom Al At Can Leman 4 Cemal 58
7 Mustafa Karabucak Selçuk Kır At Kuruş İde 4 Reşat 58
8 A. C. Burhanl Harika Doru kısrak Hedban Seyyare 4 56.5
ÜÇÜNCÜ KOŞU Gazi koşusu: 3 Yaşlı safkan İngilizlere mahsustur, ikramiyesi 9000 lira, msafes2400 metredir.
1 Karamehmet Anış Ygz. Dişi Atout Maitre Ardshanbally 3 Ekrem 56 1
2 W. Giraud Nur Doru dişi Kingsway Novena 3 Horvat 56
3 F. Yüzatlı San Doru dişi Haydar Ali Ton of Silver 3 Halil 56
4 Şadi Eliyeşil Ö. Atman Darling Doru dişi Taiyang P. Queen 3 H. Ahmet 56
5 Dorreo Doru dişi The Solicitor Thrifty 3 Şakir 58
« Karamehmet Babacan Al erkek Bar le Duc Zenart 3 Reşat 64.5
7 F. Simsaroğlu Duc Doru erkek Bar le Duc Destegül 3 Cemal 54.5
8 Salih Temel Artık Doru erkek Legal Fare Yuconia 3 Bahri 54.5
9 W. Giraud Mythologie Doru dişi Baman Palavver 3 Filips 53
DÖRDÜNCÜ KOŞU Etiler Koşusu: 3 ve yukan yaşlı İn giliz atlarına mahsustur, tkramyesi 3000 lira, mesafesi 2400 metredir.
1 Ş. Eliyeşil Adalı Doru at Legal Fare Winter Hind 4 Zekeriye 56.5
5 2 Karamehmet Citadel Doru kısrak Pylon IL Vanesa 4 Reşat 56
3 Ahmet Kesebil Arda Doru kısrak A. T. Fiftb Nature 4 Ahmet 56
4 Ş. Eliyeşil Modalı Doru kıs. Montrose İ am no Angel 4 H. Ahmei 56
5 F. Yüzatlı Comtesse Doru Kıs Onyx II | Winter Hind 8 Halil 55 ,
BEŞİNCİ KOŞU I İnönü koşusu: 2 yaşlı İngiliz taylarına mahsustur. İkramiyesi 3000 lira, mesafesi 1000 metredir.
1 Karamehmet Yeşim Doru dişi Legend of Fr. Verona 2 Ekrem 56 I
2 Karamehmet İzabel Doru dişi Historic Hasty Annie 2 Reşat 56
3 Ş. Eliyeşil Hatun Doru dişi Solar Prince Q Rally 2 H. Ahme’ 56 ,
4 Karamehmet Cebel Doru erkek Legal Fare Mrs. Atkins 2 Burhan 54.5
5 Ö. Atman Hicran Doru dişi Coup de Roi Haspa 2 Şakir 53
Çifte bahis 2 inci 4 üncü koşular arasında ikili bahis 3 üncü koşuda dır. Koşular saat 15.30 da başlar
Beşiktaş tekrar 3-1
galip geldi
Nevyork, 10 a.a.) (Özel muhabirimizden) — Türkiyenin Beşiktaş futbol takımı dün gece New-York Polo sahasında 17.000 seyirci önünde Amerikan Ali Stars takımı ile yaptığı maçı 3—1 kazanmıştır.
Yumuşak oynayan Beşiktaş oyuna yavaş başlamış ve birinci devrenin 34 üncü dakikasına kadar sayı yapamamıştır. 34 üncü dakikada sağ iç Recep birinci golü yapmıştır. Beş dakika sonra 39 uncu dakikada santrfor Bülentten bir pas alan sol açık Şükrü Beşiktaşın ikinci golünü yapmıştır.
Türk takımının üçüncü golünü ikinci devrenin 25 inci dakikasında sağ açık Süleyman yapmıştır.
38 inci dakikada santrfor Joe Gartser Ali Stann golünü atmıştır.
Beşiktaş Pazar günü New-Yorkta tngilterenin Manchester United ta-kımiyle oynıyacaktır.
Fransız Amirali
★ (Devamı Sa. 6 Sü: 7 de) mında ziyaret etmiştir.
Fransız Vis Amirali sat 11 de Millî Savunma Bakanı Refik Şevket lnce’yi, saat 11.30 da da Genelkurmay başkam Orgeneral Nuri Ya-mut’u makamlarında ziyaret etmiştir.
Amiral Lambertin'e Türk deniz kuvvetlerinden verilen mihmandar deniz yüzbaşısı Selçuk Ere refakat etmektedir.
★
Ankara, 10 (a.a.) —Deniz Kuvvet leri komutan vekili Amiral Rıdvan Koral, şehrimizde bulunan Fransız Vis Amirali Lambertin şerefine bugün Ankara Palasta bir öğle ziyafeti vermiştir.
Bedri Rahmi’nin resim sergisi
Değerli sanatleûr Bedri Rahmi Eyuboğlu'nun Ankara DU, Tarih Fakültesinde açtığı sergi, Ankaralı- , lar tarafından büyük bir alâka ile ı karşılanmıştır. Sergi her gün yüzlerce insan tarafından ziyaret edilmektedir.
Bu vaziyette Bedri Rahmi Eyub-oğlu sergiyi Haziranın 18 ine kadar uzatmağa mecbur kalmıştır. Bu suretle AnkaralIlar değerli sanatkârın eserlerini daha çok takdir etmek imkânlarını bulacaklardır.
Yarınki Meclis toplantısı
Yarın saat 15 de toplanacak olan Büyük Millet Meclisinin gündeminde iki sözlü soru önergesi bulun maktadır.
Bunlardan birincisi, Ordu Milletvekili Feyzi Boztepe’nin, Ordu halkının ihtiyacı için Tarım Kooperatifi emrinde bulunan mısırın uzun kredi ile muhtaç vatandaşlara dağılmasına dairdir.
Bu sözlü soruyu Ekonomi ve Ticaret Bakanı cevaplandıracaktır.
İkinci sözlü soru Kocaeli milletvekili Mümtaz Kovalcıoğlu tarafından Başbakanlıktan sorulmuş olup, «Tütüncülüğümüzün bugün arzetti-ği manzara ile Türk tütün ortaklığı hususundaki kanunim birinci maddesine müteallik hükümet görüşünün açıklanmasına dairdir.»
Gündemde ayrıca, Başbakan yardımcılığı ve Devlet Bakanlığına Manisa Milletvekili Samet Ağaoğ-lu’nun tayin edildiğine dair Cumhurbaşkanlığı ve bazı milletvekillerine izin verilmesi hakkındaki Meclis Başkanlığı tezkereleri var dır.
Başmakaleden devam t
Fuad Zincirkıran
Göztepe, Türkiye
)r:
ırkij
d fa:
Lkun
ıra,
) ka ıekl( •ür ecey t kc
Bu hafta yapılacak koşular ve tahminlerimiz
Bu gün at sahiplerinin ve koşu meraklılarının sabırsızlıkla bekledikleri büyük koşu günüdür.
Çünkü bugün en büyük koşuları mızdan biri ve birçok memleketlerde Derby ismini taşıyan koşunun muadili olan, Gazi koşusu lacaktır.
Bu koşunun büyüklüğü
yapı-
yanlız
ikramiyesinin nisbeten fazla oluşunda değildir. Bu güne kadar muhtelif koşularda birbirleri ile karşılaşmış olan 3 yaşlılar ilk defa 2400 metre mesafe üzerinde yarışacaklardır.
Bu mesafe atların hem sür’at, hem de mukavemet kabiliyetlerini meydana koyduğu için koşunun ga-
i /cele satılık ev
18.30 dan 20 ye kadar her akşam. Mamakta Harman yolu üzerinde, Pazar günü de 12 den 20 ye kadar iki bölük, bahçeli ve meyve ağaçlı. Sıhhiye Cihan sokak Göktepe Apartımanı 3/4 möbleli bir oda kiraya verilecektir. Tel: 24889.
Kiralık Oda
Müracaat: (No. 142, yeni 200)
İçindekilere. Saat 10 dan 19 a ka-ı dar. (2257)
Kiralık Kat
Bahçelievler Birinci Cadde sonunda numara 65. Dört oda, bir hol, elektrik, su, havagazı. Tel : 31370.
Satılık
BAKKALİYE TEZGÂHLARI
Avrupai sitilde yapılmış sekiz parça bakkaliye tezgâhı, teker teker veya hepsi birden satılıktır.
Müracaat: Kocatepe Ataç Sokak Berk Ap. 70/1. Saat 9—12 (2279)
OTEL — GAZİNO ve LOKAN-
TALARA
TAKSİTLE
Osman Şaplakoğlu Sandalya-lanndan almak isterseniz, FAHRETTİN YAKAR Ticaret evinden temin edebilirsiniz. Perakende satış d& yapılmaktadır.
Adres: Bankalar caddesi İnebolu sokak (Karpiç altında)
No. 13 Telefon: 15715 (2162)
libi jenerasyonunun şampiyonu olarak kabul edilecektir.
İşte bu sebepledir ki, Gazi koşusunun, spor bakımından, büyük ehemmiyeti vardır.
Koşular hakkındaki tahminlerimizi program sırası ile aşağı yazıyoruz:
Birinci koşuda 5 tay kayıtlıdır. Bunların arasında hiç şüphesiz Arda büyük favoridir. Her ne kadar geçen hafta galibiyetinden sonra Trevfi’nin kuvvetli bir tay olduğu anlaşılmış ise de bu kuvvetinin Arda’yı geçmeğe kâfi geleceğini zannetmiyoruz.
İkinci koşuda A Grupu Arap atlan 1200 metre gibi çok kısa bir mesafe üzerinde yarışacaklardır. Mevsim başından beri atlar hep uzun mesafeli yarışlar yaptıkları için bu koşuda hakikî sür’atlerini göstermelerine imkân yoktur. Bu itibarla koşunun birincisini en çabuk at olarak değil, bu koşuya en iyi hazırlanmış at olarak kabul etmek lâzımdır.
İdman durumlarına göre, koşunun favorileri Selçuk ile Atom’dur.
Gazi koşusuna 9 tay girecektir. Bunların bu mevsim içinde yaptıkları koşular göz.önünde tutulursa
birinci derecede şans verilecek-tay Nur’dur. Fakat rakiplerinin hepsi bu koşu için itina ile hazırlanmışlardır. Bundan başka, yukarıda da işaret ettiğimiz gibi, Gazi koşusu diğer koşulara benzemez. Koşunun cereyan tarzı diğer atlardan birinin lehine olabilir. Bu itibarla Nur1a rakip olabilecek tayları da ihmal etmemek lâzımdır. Bunlar da Dorreo, San ve Anıştır.
Gazi koşusunu müteakip, 4 ve daha yukarı yaşlılar, Etiler koşusunu, yapacaklardır.
Bu koşunun meafesi de diğeri gibi 2400 metre olduğu için üçlüler ile büyükler arasında bir mukayese yapmak ve 15 gün _________
yapılacak Cumhurbaşkanı koşusu hakkında bir tahminde ’ ’ mak kabil olacaktır.
Koşuya iştirak edecek atlar denk kuvvette olduklarından heyecan-lu bir mücadele seyredeceğimizi Eliyeşil ahırının, bilhassa Adalı’nın Eliyeşil ahırının, bilhassa Adalı’nın galip çıkması muhtemeldir.
îki yaşlı taylara mahsus son koşuda, Hatun, Karamehmet ahırı için tehlikeli bir rakiptir.
sonra
bulun
ir (Baş tarafı 1 incide) tayin edecek olan bu karşılaşma şehrimizde merak ve alâka ile bek lenmekte idi. Bu maça her iki taraf da hızlı başlamış ve ilk golü Gençler Birliği takımı yedinci dakikada Soliç Hadinin ayağından kazanmıştır. Bundan sonra Göztepe üstünlüğü ele almışsa da uzun müd det sayı çıkaramamış ve ancak dev renin 42 nci dakikasında sol açığı vasıtasiyle attığı bir gol ile beraberliği temin etmiştir.
İkinci devrede Ankara takımının durgun oynamasına mukabil Göztepe güzel ve sistemli çalışmış, bunun mükâfatını da devrenin ortalarına doğru yine Solaçığının attığı galibiyet golü ile görmüştür. İkinci sayısından sonra üstünlüğünü daha ziyade arttıran Göztepe, santrforunun iki bek arasından sıyrılarak attığı 3 ncü ve Sağiçinin 18 üzerinden üst direğin alt kısmına vurdurarak kaydettiği 4 üncü golden sonra maçı 4—1 gibi farklı bir netice ile galip olarak bitirmiştir. Bu maçtan sonra, yarın Kâğıt spor gibi zayıf bir takıma karşı bir maçı kalan Göztepe, Türkiye şampiyonluğunu garantilemiş durumdadır.
Yarın, Göztepe - Kâğıtspor ve Beşiktaş - Gençler birliği maçları yapılacaktır.
★ (Baş tarafı 1 incide) hakkında kamu dâvası açılmıştır. Lokomotiflerin tesellümü mevzuunda ise, Fuat Zincirkıran hariç olmak üzere Devlet Demiryolları erkânından olup tesellümle alâkalı bulunan yüksek dereceli bazı memurlar hakkında savcılık tarafından yapılan tahkikatın devam etmekte ve üzerinde ehemmiyetle durulmakta olduğu öğrenilmiştir. Bugünlerde netice alınacağı beklen mektedir..
Temiz insanları, velev geçici bir zaman için dahi olsa, suizan .altında bırakıp dedikodularla nazarları erbabı namusa çevirip el altından karanlık emeller için ortalığı karış tiran müsebbip ve müşevviklerin adalet pençesinden kurtulamıyacak lan şüphesizdir.
Heyetin geri çevrilmesinden tevellüt eden zarar milyonlardır. Hariç memlekette cereyan eden bu beynelmilel skandalin millî itibar ve haysiyetimize getirdiği mânevi zararlar ise hudutsuzdur. Hâdisele ri korkunç bir şekilde hazırlıyan ve namuslu insanları ürküten bu şebekenin bir an evvel meydana çıkarılacağını adalet cihazımızdan emniyetle beklemekteyiz.
Vazifelerini dürüstlükle ifa ettik leri böylece adlî tahkikatla da tezahür eden Fuat Zincirkıran ve arkadaşlarım tebrik ederiz.
DOKTOR
Aziz Tevfilc Yeginsoy DAHİLÎYİ MÜTEHASSISI
Daktilo ara 'yor
Günün muayyen saatlerinde çalışabilecek Almanca bilen daktilo bayana ihtiyaç vardır, taliplerin mufassal tekliflerini zafer’de S. F. rumuzuna bildir-meleri rica olunur. (2280)
Kırçıl İt Daire
Kaloriferden başka bütün konforu olan üç oda bir hoL
Hamamönü Doğumevi karşısı Gü-cükoğlu Ap. Daire 4 Tel: 11416— 15858 (2281)
Kiralık Daire
4 oda, 1 hol, 2 geniş balkon, ferah güneşli, manzaralı kaloriferden maada her türlü konforu haiz.
Yenişehir Selânik caddesi Akat Ap, No. 34 Tel. 15153 (2256)
KIRALIK ÇATI KATI
Geniş balkonlu üç oda bir hol. Çocuksuz bir aileye kiralıktır. Hava gazı otomatı ve hava gazı furunu vardır. Kocatepe Adakale No. 70 (2266)
Atıcılık Ajanlığından:
9-10 Haziran 1950 Cuma ve Cumar tesj günleri Ankara Atış Poligonunda çök vaziyette yapılan son eleme müsabakalarında alınan dereceler aşağıda gösterilmiştir.
1— İbrahim Samiral 272
2— Yaşar Tüfekvuran 346
3— Ali Şentürk 342
4— Hakkı Bolat 339
en mütekâmil
en ucuz
Dünyada kendi sınıfında daima
niyetle binebileceği
JAVA 2,5 BEYGİR
birinciliği muhafaza etmektedir.
Motosiklet meraklılarının ince zevklerini tatmin edebilecek ve em-
DÜZELTME
Dünkü sayımızın beşinci sayfasının altıncı sütununda «satılık oto- I mobil» ilânında otomobil 1946 mo- ’ deli şeklinde çıkmıştır. Düzeltiriz. I
Hastalarını her gün saat 11 den itibaren kabul eder.
Hamamönü Halk Ectaneai karşında. Nlzameddtn apartmanı No. 1 — Tal: İM43.
353 puvanla
%|
leşi 21 Mayıs tarihli sayısında 1
1 -L Sonra kumanaanıara ------ .
rer hitabetti. Evvelâ Hersek oğlu I Ahmet Paşaya döndü: I
(Sen. Hersek oğlu.. Bankamdan
En üstün evsaftı
Çekoslovak
OGAR-JAWA-CZ
350 ccm 250 ccm 125 ccm
1950 Model
OGAR 3,5 BEYGİR
motosikletlerimizin geldiğini müjdeleriz.
ANADOLU SATIŞ MERKEZİ
ÇEMKO
Çelik Motor Kollektif Ortaklığı
İtfaiye meydanı No. 54
Telefon: 15858 Telgraf: Çemko
(2782)
Katerın, emniyet ve ımuw «sı-
1 müsllkane bir tavırla:
hafif bir tereddüt gc- J
Yüksek KomutadaKf son değişiklikler habir tarafından da «İnanılmıyaca) derecede mânâsız görülen» bu tefsl ri ûıânalandırarak bir politika oyu. nuna kalkıp hükümetten durum*' açıklamasını istemiştir.
Ordu yüksek komuta heyetinde ya] pılan değişikliğin çirkin bir poll-likaya âlet edilmesi hakikaten çok korkunç bir şeydir. Bu nevi siyaset taktiklerinin vatanseverlik mefhumiyle ne dereceye kadar te lif edilebileceğini, sağduyu sahibi vatandaşların takdirine bırakarak kendilerine şunu hatırlatalım ki, bizzat muhabir tarafından da «ina-nılmıyacak derecede mânâsız görii. len» bir tefsire dayanarak, polemik açmağa kalkmak en hafif tâbiri il* günahtır, ve acıdır.
Eskiden yüksek komuta mevkiinde bulunup da değiştirilen generaller de sonradan yerlerine gelenler kadar vatansever, değerli vatan evlâtlarıdır. Biz, bu değerli s-‘ L komutanların İnönü’ye murat ederek böyle bir şey söyliyecek.-»--rini asla hatırımızdan geçiremeyiz* Daima siyasetin dışında kalmış bulunan ordumuzun senelerce başında bulunanlar, zekâlariyle, sağ du-yulanyle, basiretleriyle, vatanseverlikleriyle temayüz etmiş inanlar, dır. Her idarede olduğu gibi, burada da lüzum görüldükçe zaman zaman bazı değişiklikler yapılma^ kadar tabiî bir şey olamaz. Gerek i Genel Kurmay Başkanlığında, gerek Ordu komutanlıklarında şimdiye I kadar kaç defa değişiklik yapijmıf, I ve bunların hiç birisi eski hükümeti ler tarafından umumî efkâra izah e-l. dilmemiştir. O halde bugünkü deği-şiklik karşısında Ulus gazetesi nasıl olur da hükümetten bahusus "Inanılamıyacak derecede mânâsız olduğu kaydedilen-, bir rivayet hak kında izahat vermesini talep edebi- . lir?. Ve bu işi günlük politika manevraları içine sokabilir?...
Bizim kanaatımıza göre, hüku met bu manasız tefsir hakkında izahat verecek durumda da değildir. Rivayet, İnönü ile bazı komu. tanlar arasında cereyan eden bit1 muhavere hakkındadır. Hükümet erkâıu bu muhaverede hazır bulunmamıştır ki, doğrudur; veyahut' yanlıştır; diyebilsin! Ulus gazetesi bugünkü İktidardan bu hususta bit açıklama talep edeceğine, C.H.P. Genel Başkanı İnönü'nden bu riva. yet üzerine durumu aydınlatmasını istese, çok daha yerinde bir ha-reket yapmış olurdu. . «
Biz şahsen İnönü ile bazı
ler arasında ne bu nevi muhavere.» ler cereyan etmiş olduğuna, ne de' yapılan konuşmaların, inanılmıya-cak derecede mânâsız tefsirlere yol açacak tarzda işaa edilebileceğin* kaanı değiliz.
Tekrar edelim: Hiç kimsenin va-, tanperverliğinden, iz’anından şüphe etmeğe asla hakkımız yoktur. Kal-ı dı ki, bugün iş başından ayrılan komutanların da yüksek meziyetle-1 rine ve bu memlekete bağlılıkları-na candan inanmış bulunuyoruz.
Bu arada şunu da kaydedelim ki: Yeni bir iktidar iş başındadır. Bir çok icraat plânlan vardır. Bir yi-ğın tasarruf tedbirleri almaktadır. Bu hususta yeni birtakım kanunlar da çıkaracaktır. Her sahada ) programını tahakkuk ettirebilecek 1 kimselerle bu işi başarması kadar ' tabiî bir şey olamaz.
Sözlerimizi bitirirken orduyu as- ! la politika mevzuu içine sokmama- ] nın daima bu memleket bayırına I olacağını Ulus muharrirlerine, ve ' onları sevk ve idare eden C.H.P. mekanizmasına bir defa dahi latmak isteriz. Bunu söylerken, | milletin arzusuna tercüman olduğumuzu da biliyoruz.
Yapıcı tenkid bu şekilde bir polemik açmak değildir. Muhalefet vazifesini ve mesuliyetini idrâk etmelidir.
sabıki 1 meyiz;
Mümtaz Faik FENİK
Osman Bikes
Operet 3 Perde
Muvaffakiyetle devam ediyor
Bu akşam 21,30 da
Akköprü yolu Tenis kortu yanında, bugün biletler Karpiçte satılmaktadır.
Derbssiyeda Memur Lojmanları ve Alım binası yaptırılacaktır
Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünden.'
1 — Derbesiyede yaptırılacak 73339.66 lira keşif tutarlı memur lojmanları ve alım binası inşaatı kapalı zarf usulile eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Eksiltme 21.6.1950 Çarşam ba günü saat 15.00 te Ankarada Genel Müdürlük binasında toplanacak komisyonda yapılacaktır.
3 — Eksiltmeye gireceklerin, eksiltme gününden 3 gün evveline kadar Genel Müdürlüğe yazı ile müracaat ederek yeterlik belgesi almaları lâzımdır. Bu tarihten sonraki müracaatları nazarı itibara alınmıyacak-tır.
4 — Eksiltmeye gireceklerin, 19 40 yılından önce 25000 liralık ve bu tarihten sonra da 70000 liralık benzeri bir işi başan ile yapmış olduklarına ve kat’i kabulünü yaptırmış bulunduklarına dair belge göstermeleri lâzımdır. Yeterlik belgesi verip vermemekte Ofis yetkilidir.
5 — Geçici güvenlik akçesi 500 0 liradır.
6 — Eksiltme evrakı Ankara’da Genel Müdürlük Malzeme Müdürlüğünden, Urfa’da anbar şefliğinden, Diyarbakır’da Bölge Müdürlüğümüzden 5 lira karşılığında alınabi lir.
7 —istekliler tekliflerini, teminat makbuzu, ehliyet belgesi ve ihale evrakı ile birlikte pullayıp, kapalı zarfla eksiltme saatından önce Genel Müdürlük Malzeme Müdürlüğüne makbuz karşılığında tevdi etmeli ve hariçten, ayni adrese belirli gün ve saattan evvel ulaşacak şekilde postalamalıdırlar. Postada vâki olacak gecikme nazarı dikkate aLınmaz.
8 — Ofis ihaleyi dilediğine kısmen vey.a tamamen yapıp yapmamakta serbesttir. ,__ (3867)
İstasyon hamallarının
bir şikâyeti
İstasyon hamallarından mürekkep kalabalık bir grup dün matbaamızı ziyaret ederek bazı dileklerde bulunmuşlardır. Anlatıklan-na göre, halen çalışmakta olan yüz kadar hamal on yedi senedenberi. kâhyaları olan Hakkı Büyükgölü istememektedirler.
Bu maksatla 29 Mayıs 1950 günü gar şefi Cevdet Karasu, gar memurlarından İhsam Akar ve istasyon emniyet âmiri İdris Ukku hu-zuriyle bir seçim yapılmıştır. Bu seçime 65 hamal iştirak etmiş ve Şük rü Hamurcuer 39, Hakkı Büyükgöl 19 rey almış, yedi kişi de müstenkif kalmıştır.
Bu vaziyete göre Şükrü Hamur-cuerin kâhya olması lâzımgelirken eskidenberi hakkında türlü şikâyetler olmasına ve seçimde de 19 rey almasına rağman Hakkı Bü-yükgölün kâhyalığında ısrar edilmekte imiş.
Alâkadarların dikkat nazarım çeker, alâkalarım rica ederiz.
—---------------------------
Kiralık ev
İller Kooperatifinde Anıt
Kabire nâzır beş oda tiplerinden bir ev iyi şartlarla kiralıktır.
Müracaat: Telefon: 23775.
Comments (0)