Sene: I
Numara: 151
Abone Şeraiti
Türkiye için Hariç için
1 senelik -----1200 Kr. ......—• 2500 Kr.
6 aylık —...«. 600 „ ------ - 1300 „
3 „......... 325 -.......- 700 .
1 „.......... 125 „ —........ —
'A
Naruosınaniye, Şeref Sokağı, TELEFON: 20520
Matbaai Ebüzziya, İstanbul ( Sabahları Çıkar Siyasi Gazete J
Pazar 18 Teşrinisani 1934
“Kararmış yürekten ise ızarmışyüz evlâdır,,
Portekiz meseli
(Şerhi 3 üncü sahifede)
Yevmi makale
Tam olmıyabilir, fakat müessirdir1
Balkan misakının, Ankaradaki toplantı ile birkat daha kuvvetlenmiş olması Avrupa matbuatında muhtelif tefsir ve tevillerle karşılandı.
(Tan) gazetesi Balkan misakı-nın akdinden zaten bidayettenberi memnundur. Onun fikrince bu mi-sak bilhassa Müsyü (Titülesko)nun irşat ve ikdamile meydana gelmiştir. Vakıa Romanya Hariciye Nazırının Balkan devletlerinin uyuşması hususunda müessir olduğuna şüphe yoktur. Fakat Balkan m i sakı herşeyden evvel Türkiyenln iltizam ve muvafakatile akdedile-bilmiştlr. Eğer biz istemeBeydik, hatta önayak olmasaydık böyle bir misak kabil değil vücut bulamazdı. Nitekim bu misak dolayısıyle Balkan siyasiyat ve mukadderatına bugün en ziyade hâkim olan devlette Türkiyedir.
(Tan) gazetesi esas itibariyle misaka taraftar olduğuna göre şimdi bu miaakın daha müsmir neticeler verecek .şekle girmesinden tabii ziyadesiyle memnundur. Çünkü Fransızlar Kral Aleksandrın v«-fatındanberi, Yugoslavya ahvalinden daima endişe izhar etmekte idiler. Ankarada Balkan misakının hervakitten ziyade kuvvetli olduğunun birdaha teyit edilmesi Yugoslavya için de bu nazik zamanlarda yeni bir kuvvet teşkil ettiği cihetle bu, tabiatiyle Fransız me-hafili siyasiyesini ve o mehafilin ekseriyetle naşiri efkârı olan (Tan)ı müteselli etmiştir.
Diğer taraftan ise (Taymis) gazetesi bu misakı o kadar hüsnü suretle karşılamamıştır. Ingiliz efkârıumumiyesine azçok ma’kes olan bu gazete, Ankara toplantısından bahis uzun bir makalesinde hulasaten “Balkan misakına, Bulgaristan da dahil olmadıkça bu misak tam addedilemez ve binaenaleyh fayda ve tesiri de o nlsbette nahdut kalmağa mahkûmdur,, demek istiyor.
Ingiliz siyasi mehafilinin ve efkârı umumiyesinin şimdiki şeklinde bir Balkan misakına taraftar olmamasını tabiî görmek iktiza eder. Çünkü İngilizler her nedense eskiden beri Balkanlarda Bulgarlara teveccüh göstermekle marufturlar. Hatta ( 1877 - 1878 ) Osmanlı-Rus seferine en ziyade Inglllzlerin, daha doğrusu o tarihlerde Ingllizleri temsil eden meşhur Türk düşmanı (Gladston) un namerdane tahrikatı sebep olmuştur. Vakıa sonra (Glad-s ton) u istihlâf eden Lord (Bikos-fild - Dizraeli ) nin dûrendişane siyaseti Balkanlarda uğradığımız zayiatı kısmen telâfiye medar olmuş ise de, İngilizler yine heyeti umumiyesiyle Bulgar dostu kalmışlardır. İşte kısmen de bu saikledir, ki bugün ( Taymis ) Balkan misa-kını ve Ankara toplantısını tenkit-kâr bir surette karşılıyor ve ( Bulgarların dahil olmadığı bir Balkan misakından bayır yoktur) demek istiyor.
Vakıa Bulgarların misaka dahil olmamaları bu misakın tam addedilmesine bir mani teşkil etmektedir. Bunu inkâr eden yok. Fakat ( Taymis ) in, misak tam olmamakla müessir de olmayacağını farzetmesi tamamiyle yanlıştır. Bilâkis ancak bu misak sayesindedir, ki bilhassa Kral Aleksandrın vefatından sonra Balkanlarda sulh ve sükûnet hiç bozulmamıştır. Yoksa Bulgarların taannüdüne bakıp ta diğer dört devlet vakti zamanıyla birlenerek bir misak imzalamamış olsalar idi, bugün Balkanlar da, lâakal merkezî Avrupa kadar tehlikeli bir mıntaka halini almış oluyordu. Hatta Harbiumuminin de isbat eylediği veçhile belki yeniden büyük bir takım afetler yine Balkanlar yüzünden zuhura gelmiş bulunurdu. Çünkü Balkanlarda ne zaman bi r vaka çıksa o, derhal büyüyerek bir takım muazzam gaileler hudusuna sebep olmak adeta bir zarureti siyasiye ve tarihiye hükmündedir. Binaenaleyh İngilizler d«ı eğer bizim kadar sulh ve asayiş taraftan iseler, Balkan misa-kından, Bulgaristan dahil olmadığı
Devamı 2 inci sahifede
“Marsilya,, suikastı
Facia tahkikatı Millet-
ler cemiyetine geçiyor
Yugoslavya, Milletler Cemiyetinden mesuller hakkında tahkikat icrasını istiyecek — İngiltere bu talebin gerginliği arttırmasından endişede!
f------------------------!
Gazi Hz. nin gazetecilerden bir dilekleri
Ankara 17 (A.A) — Matbuat umum müdürlüğünden tebliğ olunmuştur:
Gazetelerde öz Türkçe yazıların başmakale^ yerinde, bölünmeden ve öteki yüzlere atılmadan yazılmasını Reisi- ' cümhur, gazete sahibi arkadaşlarından dilemektedir.
Gazetenin en başındaki öz Türkçe yazı, siyasî başmakale olabileceği gibi, gazetelerin dil inkılâbına yardım olarak yazdıkları örnek yazılar da olabilir.
Bu düzenin gazetelerde, en uzak yedi gün içinde başlıya-bileceğini Reisicumhur arkadaşlarının özeninden beklemektedir.
t________________________)
Alman korkusu!
Mebus intihabatma doğru
Şimdiden ilk hazırlıklara başlanıldı...
Dün belediyede bütün kaymakamlar içtima ettiler, yeni mebus intihabatı için lâzım olan ihzari muamelelerin ne zaman bitebileceği tetkik edildi
İntihap heyeti teftişiyesl vazifesini de gören Daimî Encümen içtima halinde
Cenevre 17 (A. A.) — “Marsilya,, suikasti siyasî cephelerinin ruz-nameye konulması hakkında şimdiye kadar Yugoslavya tarafından hiç bir teşebbüs vaki olmamıştır.
Paris 17 —Yu-goslavyanın Milletler cemiyetinde umumî murah-
hası ve Paris sefiri, hükümetinin Kral “ Aleksandr „ ın ne suretle öldürüldüğü va bu hâdisenin sebepleri ile hakkında tahkikat yapılmasını Mil- I
letler cemiyetinden istiyeceğini Fransa hükümetine bildirmiştir.
Bu husuta 21 Teşrinisanide Mil* letler cemiyetinde müzakereye baş-nacağı tahmin.fediliyor. Müzakerenin hararetli olmıısı muhtemeldir. Fransız Hariciye Nazıriyle mülâkat
Paris 17 (A. A.) — Yugoslav-yamn Milletler Cemiyetindeki daimî murahhası M. “Fotiç,,, Hariciye Nazırı M. “Lâval,, le uzun müddet görüştükten sonra dün akşam Cenevreye hareket etmiştir. Bu mülakatta bilhassa Yugoslav-yanın “Marsilya,, cinayetinin menşei hakkındaki muhtırasının görüşüldüğü zannedilmektedir. .__________
Devamı 7 in ci sahifede
Alınanlardan İn gilterenin korkusunu izhar eden M. •Çorçil,
Büyük Millet Meclisinin yakında tecdidi intihabata karar vereceği malûmdur. Yeniden teşekkül edecek beşinci Büyük Millet Meclisinin bir Martta toplanması matlûp olduğundan mebus intihabatının mümkün olan süratle bitirilmesi lâzım gelmektedir. Bu sebeple, dördüncü Büyük Millet Meclisinin tecdidi intihabat kararını resmen vermesine intizar olunmadan, bütün vilâyetlerde yeni mebus intihabatına ait kırtasi muamelâta ait ilk hazırlıkların yapılmasına başlanılmıştır.
Bu cümleden olarak şehrimizde intihap heyeti teftişiyesi perşembe günü resmen teşekkül eylemiş ve faaliyete geçmiştir.
Yeni Enstitü dün açıldı
Hukuk fakültesi Dekanı bir nutuk iradetti ve profesör Röpke ilk dersini verdi
Dün açılan Hukuk fakültesi İçtimaî ı talebesinde) Hukuk fakültesi mezun ve mfl-davimlerile, diğer yüksek mektep müntesiplerine ve hariçten istiyen-lere mahsus olmak üzere tesis ve kuşat edileceğini evvelce yazmış olduğumuz hukuk fakültesine bağlı “içtimai ve İktisadî ilimler enstitüsü,, dün merasimle açılmıştır.
Enstitü Hukuk fakültesi binası
Ruşen Eşref
t iktisadi ilimler enstitüsünün geni bir grup
dahilinde yeniden tertip ve tefriş olunanan bir dershane ile bir ki-taphane ve mesai salonundan ibarettir. Enstitünün müdürlüğüne “tatbiki iktisat ordinaryüs,, prefesör Müsyü Röpke tayin olunmuştur. Şimdiye kadar kaydolunan talebe adedi 50 kadardır.
Devamı 7 inci sahifede
Beyin beyanatı
Yeni Atina elçimiz, Türk-Yunan münasebatı ve sulh siyasetimiz hakkında beyanatta bulundu
Ruşen Eşref Bey
Atina 17 (A. A.) — Bütün Yunan gazeteleri, Türkiyenin yeni “ Atina „ orta Elçisi Ruşen Eşref beyin muvasalatını hararetle selâmlamaktadır.
Ruşen Eşref beyin beyanatı
Atina 17 (A. A.) — Atina a-jansından: Türkiye Sefiri Ruşen Eşref Bey dün gazetecilere şu beyanatta bulunmuştur:
“ — Her şeyden evvel vazifem, muhterem selefim Enis bey tarafından takip edilen siyasete devam etmektir. Feyizli ve hâkimane olan bu siyasetin hatları büyük Şefim Gazi Mustafa Kemalin yaratıcı dehası, nurlu ve kudretli eli ile Devamı 7 inci sahifede
“Çorçil,,, ya teslim olmalı, ya hazırlanm^’-vız! diyor Londra 17 (/-
A.) — Havastan : M. “Viston Çorçil „ radyoda söylediği bir nutukta, Alman tehlikesinin çoğalmakta ve yaklaşmakta olduğunu bildirerek, büyük Britan-yanın Avrupa-nın en kuvvetli hava devleti olması icap ettiğini söylemiş ve:
“ — Ya teslim olmalı, ya-
ı hut hazırlan malıyız „ demiştir.
ıngîlîz tersaneleri ve tayyare korkusu
Londra 17 (A. A.) — “Volviç,, tersanesinin nakline dair kati karar alındığı hakkındaki şayialar dün, siyasî mehafilde birçok münakaşalara muvzu olmuştur.
Diğer taraftan, Harbiye Nazırı “ Volviç „ tersanesinin taarruzlara maruz olmakta devam edişinin daima nazarı itibara alındığını, fakat henüz hiç bir karar alınmadığını ve yakın bir zamanda alınmak ihtimali olmadığını da söylemiştir.
Yunanistanda kanlı bir hâdise
Komünistlerle milliyetperverler çarpıştılar, yirmi yaralı var
Atina 17 (Hususi) — Dün akşam burada milliyetperverler ile komünistler arasında ehemmiyetli bir hâdise olmuştur.
Milliyetperverlerin “Yorgi Mer-kurinin,, 'tahtı riyasetinde içtima ettiklerini haber alan komünistler içtima mahallinin etrafını sararak gürültü yapmışlar, içtimain Jdağıl-masına sebebiyet vermişler, bunun üzerine milliyetperverler “Rizesbas-tis„ namındaki komünist gazetesi idarehanesine giderek taşlamışlar ve tecavüzatta bulunmuşlardır.
Yetişen zabıta kolları bunları dağıtmak için silâh istimaline mecbur olmuş, bunun neticesinde her iki taraftan yirmi kişi yaralanmıştır. Yaralananların içinde bir de polis vardır.
Kok kömürü ve
Kok kömürü fiatları tetkik ediliyor — Havagazı saatlerinin kirası
Havagazı şirketlerinin tonunu dokuzbuçuk liraya malettüderİ kömürden birçok maddeler çıkarıp bunları ayrıca sattıktan veya kullandıktan sonra kokun tonunu halka 24 liraya (satmakta olduklarını yazmış, alâkadar makamların nazarı dikkatini celbeylemiştik.
Devamı 7 inci sahifede
Devamı 7 İnci sahifede Kaymakamların içtimamdan bir ini
Operalar hazırlandı
Halkevinde bir komite teşekkül etti, Şehir tiyatrosunda ve Ankarada üç Opera oynanacak
Dün Halkevinde aktedilen ve Opera mevzuu etrafında
içti madan
bir
mazakeratta bulunulan
Alaturka musikinin kaldırılması ve musikide yenilikler vü-cude getirilmesi hakkındaki kararlar üzerine dün öğleden sonra Halkevinde bir toplantı yapılmıştır.
Bu toplantıya musiki san’at-kârları ile Halkevi idarecileri iştirak ve içtimaa Halkevi reisi Ali Rıza Bey riyaset etmiştir.
içtimada Konservatuvar Müdürü Yusuf Ziya, İstanbul Halk-
evi Temsil Şubesi Reisi Celâl Tahsin, Güzel Sanatlar akademisi muallimlerinden İsmail Hakkı, Konservatuvar Bale muallimi Celâl, Mesut Cemil ve sureti mahsusada Ankaradan gelen Münir Hayrı Beyler de hazır bulunuyordu.
Dün verilen karara göre, on Kânunusanide İstanbul Şehir Tiyatrosunda üç millî opera
Devamıı 7 inci sahifede
feni tarihî tefrikamız
Nasıl durdurduk ?
Çanakkaleden geçebilirler miydi, geçemezler miydi ?
Acaba geçebilirler miydi, geçemezler miydi ? Bu hususta şimdiye kadar salâhiyettar kalemlerin neşrettiği eserler birbirine uymıyan hükümler veriyor.
7'Ürk, çelik ve ateş tufanına tarihin seyrini değiştiren bir hamasetle göğsünü siper yaptı, geçirmedi ve geçemediler...
Çanakkalede nasıl durdurduk ?
Bu tarihi tefrikamızı yakında neşre başlıyoruz
— ZAMAN —
Teşrinisani 18
2
H =A=R= • s* [=C I HABE R=L= F. R
^SONe^HABERLER^
Yeni Fransız hükümeti faaliyette
“Flânden,, hükümetinin vadettiği ıslahat M.
“Dumerg,, inki kadar esaslı değildir
Fransada Müsyü “Dumerg,, tarafından vücude getirilen fırkalar mil-lalâha devam etmekte ve “Flânden,, kabineai aldığı itimat reyi üzerine faaliyete girişmiş bulunmaktadır. M. “Flânden,, , programını ekseriyetin kabul edeceği teşrii tedbirlere ve İktisadî vaziyeti düzeltmeğe hasrettiği için kabinesinin aldığı itimat reyini muhafaza edeceği anlaşılıyor.
Yeni kabinenin çok mühim bir İktisadî vaziyetle karşılaştığında şüphe yoktur. Büyük sanayiin vaziyeti günden güne bozuluyor, hariçteki piyasalar zafa uğrayor, dahilde Batınalma kudreti gevşediğinden dahilî istihlâkler azalıyor. Bu vaziyet karşısında Fransız hükümetinin düşündüğü çare, sanayi âlemine yüklenen sun’i yükleri yavaş yavaş kaldırarak serbest rekabet imkânlarını hazırlamakla ticareti canlandırmak, işsisliği azaltmak ve’yüksek faizi indirmektir. Onun için Fransa hükümeti paraların istikrar ettirilmesi, ticaret engellerinin kaldırılması için müzakereye girişecektir.
Bu siyasetin muvaffak olup olmaması bir tecrübe işi olduğu için onu neticelerde muhakeme etmek daha doğru olacaktır.
Yeni kabine selefinden tevarüs ettiği birçok tedbirleri infaz ve icra niyetindedir. Bunların arasında siyasî nümayişleri kontrola tabi tutmak, efradın silâh taşımamasını temin etmek ve bu suretle her çeşit iğtişaşa mani olmak meseleleri vardır. Bunlardan başka birçok idari ve ulvi is. tilâhlarda bulunuyor. Fakat bunlar M. “Dumerg,,in teklif ettiği esaslı İslâhat mahiyetinde değildir.
Onun için yeni hükümetin süratle düşmesine sebep olacak bir âmil yok gibi görünmektedir.
Ö. R.
Yevmi makale
Arnavutluğun yeni bir tebliği
Yunan ekalliyetinin hukuku, verilen beyanname veçhile mahfuz olduğu bildiriliyor
Tam olmıyabilir, fakat müessirdir!
Birinci sahifeden devam halde de, memnun olmalıdırlar. E-sasen Bulgarların miıaka dahil ol* malarına mani de yoktur. Diğer devletler bu hususta Bulgarları karşı ellerinden geldiği kadar teş-vikatta bulunup duruyorlar. Hatta bizim Tevfik Rüştü Bey, (Bulgar-lardan hiçbir vakit nevmit değilim) gibi gayet kuvvetli ve hatırneva-zane sözler de söylüyor. Buna rağmen Bulgarlar, bu mlsaktan kaçıp dururlarsa onun mesuliyet ve kabahati sırf kendilerine aittir. Fakat şurası da muhakkaktır, ki Balkan misakı bugünkü samimi şeklini muhafaza ettikçe Bulgarlar için bir mesele çıkarmağa imkân yoktur. Bize ve bizimle beraber sulh isti-yen sair Avrupa devletlerine lâzım öıan aa ouaur.
ZAMAN
HÂDİSAT KARŞISINDA} FİKİRLER, GÖRÜŞLER \
Hikâye ve gülmek
“Londra,, gazetelerinden birinin ifadesine inanmak caizse, bir Ingiliz, kendisine tahaf bir hikâye anlatıldığı zaman üç kere gülmüş. Bu gülüşlerin birincili nezaketen, ikincili işin nüktesi kendisine izah edildiği cihetle, üçüncûsü de hikâyeyi anladığı içinmiş.
Halbuki bir Fransız bir kere güler ve hikâyeyi derhal anlarmış. Alman iki kere gülermiş, bu gülüşlerin birincisi nezakete, İkincisi de ertesi günü hikayeyi anladığı zaman vuku [bulurmuş.
Amerikalı hiç gülmezmiş, çünkü hikâyeyi esasen bilirmiş.
Amerikalıların zekânna yayılan bu hücum, bilmeyiz, haklı mıdır?
c.
Ceneral Tador-rof öldü
Sofya 17 (A. A) — Umumî harpte ikinci Bulgar ordusuna kumanda etmiş olan Ceneral M. Todorof 76 yaşında ölmüştür. Cenerala millî cenaze merasimi yapılacaktır. . Çocuğun havyar sandığı içinde işi ne?
Varşova, 17 (A.A) —Sovyet hududunda kâin Stolpci istasyonundan bildirildiğine göre, Sovyet'lerden gelen havyar sandıkları vagondan(indirilirken bunlardan biri kazaen yere düşmüş ve açılmıştır. Orada bulunanlar hayret içinde şunu görmüşlerdir: Havyar kutularının arasında boylu boyunca vatan on beş yaşlarında bir erkek çocuk.
Bu sandık Smolenskden geliyordu. Çocuk bitkin bir halde bulunduğundan bu garip seyahat usulü hakkında henüz izahat verememiştir.
Atina gazeteleri
Tevfik Rüştü Beyin son beyanatını ittifakla tasvip ve takdir ediyorlar
Atina 17 (A. A.) — Fırka
farkı olmaksızın bütün gazeteler. doktor Tevfik Rüştü Bey tarafından Outro gazetesi muharririne vaki kati beyanatı büyük bir memnuniyetle kaydetmektedirler.
Tevfik Rüştü Bey bu beyanatında Balkan itilâfı konseyinin Dedeağaçta Bulgaristan® mahreç olmak üzere bir parça arazi verilmesi ihtimalini tetkik etmiş olduğu haberim kat'î bir lisanla tekzip etmiştir.
Bütün gazeteler, pek vazıh -1— b»a evvel dört devletin her türlü aldatıcı seraba kapılmaya mani olan prensiplerini Bulgaristanın-da kabul etmesini intaç edecek olan zemini hazırlamak için zarurî bulunan tamamile çıplak bir açık konuşmayı göstermekte
Litvinof Yoldaş Japonya ısrar mı istifamı ediyor? ediyor?
“Morning Post,, gazetesinin Varşovadaki muhabirinin Riga-dan aldığı haberlere nazaran Rus Hariciye Nazırı Müsyü “Litvinof,, mevkiini çok yakında Müsyü “ Stomoniakoff „ ye bırakacaktır.
“Varşova,, gazetelerinin ihtiyatla telâkki edilmesi icap eden neşriyatına nazaran M. “Litvinof„ un istifaya karar vermiş olması, ecnebi devletlerle yaptığı çok sıkı temasların merkez tarafından hüsnü kabul görmemiş olmasından ileri gelmekte imiş.
Bulgar Seyyahlar “Atina,, da
Atina 17 (Hususî) — Burada bulunan Bulgar seyyahlarını kabul eden Başvekil, iki taraf münevverlerinin böyle seyahatlerle iki milletin birbirlerini daha iyi tanımalarına ve sulhper-verane mesaide elele vermelerine yardım etmiş olacağını ümit ettiğini söylemiştir.
Başvekilin nutkuna cevap veren Bulgar seyyahları reisi, Yu-nanistanda gördükleri hüsnüka-bulden dolayı minnettar kaldıklarını beyan etmiştir. Hariciye nazırı M. "Maksimos,, da Bulgar seyyahlarım kabul ederek bunlar vasıtasile Bulgar Haric ye nazırı M. “Patalof,, a hürmetlerini bildirmiştir.
Tiran 17 (A. A.)— Arnavut-luk matbuat bürosundan tebliğ edilmiştir:
“Besa„ gazetesi, hususî mekteplerin devlet tarafından idaresi hakkmdaki son İslâhatın katı surette tatbikiyle meşgul olarak, hükümetin maarif sa hasmdaki faaliyetinin bu sene pek mühim olduğunu, mekteplerin çoğaltıldığını, muallim kadrosunun İslah edildiğini yazmakta ve nihayet bu kadar mühim bir İslâhatın başlangıcında içtinabı kabil olmıyan ve ancak tatbiki sırasında görülen teknik mahiyette bazı noksanların da izale edilebildiğini memnuniyetle tesbit v® muşa-hade etmektedir.
Bu noksan, ekalliyet mektepleri hakkında da vaki ol-
[olduğunu beyan hususunda müttefiktirler.
Gazeteler, Tevfik Rüştü beyin bütün Türk milletinin arzu ve iradesinin emretmekte [olduğu bir lisanı kullanmakta ve Yunanistana karşı olan sarsılmaz dostluğunu muhafaza etmekte tereddüde kapılmamış olduğunu kaydeylemektedirler.
Bu gazeteler, Türk milletinin sadakatinin bu yeni misali karşısında derin bir surette mütehassis olduğunu ve Türkiye HariciyeVekilinin samimiyetinin lirim g»l(lİ£İ —rorette lalvsKr edilmesinin icap edeceğini yazmakta Tevfik Rüştü beye bizzat Yunan hükümetine gösterilen itimadın aynını göstermekle bu samimiyete güvenebilmesi lâzım geldiğini ilâve etmektedirler.
Londra 17 (A. A.) — İngil-terenin deniz konuşmalarında mutavassıt bir hal tarzı bulmak için Japonyaya yapmış olduğu tekliflerin cevabı Tokyo-dan Japon heyeti tnurahha-sasına gelmiştir. Heyet bu cevabı tetkik etmektedir ve bir kaç güne kadar fngilizlere bildirecektir.
Londra mehafilinde hâkim olan kanaate göre, bu cevap, müzakerelerin müspet bir netice vereceğini ümit ettirecek mahiyette değildir.
Fransız ve Japon askerleri arasında müsademe
Paris 17 (A. A.) — Bir ecnebi ajansının Tokyodan aldığı habere göre, Şanhay Luanda Fransız askerleri!® bir Japon devriye kolu arasında müsademe olmuştur.
Hariciye nezaretinde bu bapta, ademi malûmat beyan edilmektedir.
“ Roma „ ya yalnız M. “Lâva!., gidecek
Paris 17 (’A.A.) — Salâhîyettar mehafil, M. “Lâval,, in “Roma,, seyahatinde Başvekil M. “ Flânden ,,in de M. “Lâval,, le birlikte “Roma„ya gideceği hakkında gazetelerde intişar eden haberleri tekzip etmektedir.
Tayfunda ölenler
Maniy 17 (A. A.) — Evvelki günkü çıkan Tayfunda Moban-da 200 kişi ve Lüzon adasında da 30 kişi ölmüştür.
muş ve bu hal bazı Yunan mehafiii ve matbuatı tarafından Arnavutluğun Milletler Cemiyetine verdiği 1921 beyannamesinin 6 ncı maddesinin ihlâl mahiyetinde gösterilmeğe vesile olmuştur. Hakikatte, Yunan ekalliyeti bu maddenin mana ve şumulü dahilinde bütün hukukundan tamamen istifade etmektedir.
M. “Çaldaris„ memnun
Atina 17 (Hususî) — Başvekil M. “Çaldaris,, dün gece gazetecilere vukubulan beyanatında Arnavutluk matbuat idaresinin tebliğini şimalî Epir-deki Yunan ekalliyetleri meselesinin düzelmesine doğru atılmış bir adım telâkki ettiğini söylemiştir.
Makedonya komitesi, ecnebiler
Dosyalarda sefaretlerden \e ecnebilerden de bahsediliyor mu?
Sofya 17 (A. A.) — Makedonya ihtilâl komitesi merkezinde ele geçen ve zabıta tarafından tetkik edilmekte olan vesikalardan bahseden bazı ecnebi gazeteleri, bir takım ecnebi şahıslar ve sefaretlerin mev-zuubahs olduğunu yazmakta iseler de bu vesikalarda böyle bir şey yoktur. Bunlar komitenin dahilî emirnamelerinden ve teşekkülün muhtelif grupları ^arasındaki mücadelelere ait raporlardan ibarettir.
Avusturya Başvekili “Roma,, da
Bu seyahat, Avrupa siyasetine birşey ilâve etmiyor muş
Roma 17 (A. A.)— Avusturya Başvekil ve Hariciye Nazırı buraya muvasalat etmiş ve istasyonda M. “Musolini,, tarafından selâmlanmışlardır.
Roma 17 ( A.A) — Avusturya Başvekili M. Şuşing ile M. Musolini arasındaki ilk mü-l&kat, bu sabah Venedik sarayında vuku bulmuştur. Bu mü-lâkata Avusturya Hariciye nazırı da iştirak etmiştir.
Roma 17 (A.A.) — Avusturya Başvekilinin M. “Musolini,, ile mülâkatı münasebetle tste-fani ajansı, İtalya - Avusturya münasebatınm sürprizlere intizarı icabetmiyecek derecede sağlam ve dostane olduğunu bildirmektedir.
Bütün matbuat, bu seyahat hakkında tefsiratta bulunarak iki memleket arasındaki dostluğun devamını ve fakat seyahatin Avrupa siyasetine hiçbir şey ilâve etmediğini kaydediyor.
“Ciornale ditalya,, gazetesi diyor ki: “İtalyan siyaseti iyi komşuluk ve Avrupa ruhu siyasetidir. İtalya bizzat kendisi için Avusturyadan hiç bir şey beklememektedir.,,
Avusturya - Macaristan görüşmeleri
Viyana 17 (A.A.) — Avusturya - Macaristan İktisadî müzakerelerini iyi suretle neticelendiren ticaret nazırı Budapeş-teden geri dönmüştür.
Gazi Hazretlerinin tebrikleri ve Belçika Kralının cevabı
Ankara 17 (A. A.) — Belçika Kralı Leopold Hazretlerinin yevmi mahsusları münasebetiyle Reisicumhur Hazretleriyle müşarünileyh Kral Hazretleri arasınea aşağıdaki telgraflar taati edilmiştir :
Yevmi mahsusları münasebetiyle zatı haşmetanelerine en samimî tebriklerimi ve şahsî saadetleriyle Belçikanın refah ve ikbali hakkmdaki temennilerimi sunarım.
Gazi M. Kemal
Vaki tebriklerden ve memleketim hakkmdaki temennilerden dolayı zatı devletlerine teşekkür ederim.
Leopold
---------B----------
Nakil vasıtalarının Belediye resimleri Dahiliye encümeni yeni miktarları tesbit etti
Ankara 17 (Telefonla)— Dahiliye encümeni belediye vergi ve resimleri kanununun ikinci maddesinin şu şekilde değiştirilmesini kararlaştırmıştır.
“Bu kanuna göre belediye sınırları içinde bulunan çift hayvanlı kira ve binek arabaları için ayda en fazla yüz, tek hayvanlı Lkira ve binek arabaları için elli, mada ve öküz arabalarile tek hayvanlı yük arabalarından ayda yirmi beş ve çift hayvanlı yük arabalarından ayda yetmiş beş, yük ve binek arabaları için on kuruş ve merkepler için yüz para resim alınır.
Arabalar için alınacak vergiye hayvan adedi esas olacak, hükümete ait olanlarla jandarma tahsil memuru ve küçük sıhhiye memurlarının hayvanlan bundan istisna edilmiştir.,,
Dahiliye encümeni, belediye vergi ve resimleri kanununun polise ait motosiklet ve bisik-
Meclisin dünkü içtimai
Ankara 17 ( A. A. ) — Büyük Millet Meclisi Reis Vekili Esat Beyin riyasetinde toplanarak hudut ihtilâflarının tetkik ve halline dair Türkiye-Sovyet Rusya ittihadı arasındaki mukavelen'n yeniden altı ay temd.ci hakkmdaki protokolün Tasdikine dair kanun lâyihasının birinci müzake ■ resini yapmış ve perşembe gnüü saat 15 te toplanmak üzere dağılmışiı .
Devlet Şûrası âzalıklarına intihap
Ankara 17 (Telefonla — Devlet Şûrasındaki münhal azalık-lara intihap yapılması hakkında Meclise bir tezkere gelmiştir.
Gizli nüfusların yazımı
Ankara 17 (Telefonla) — Millet Meclisine gelen bir kanun lâyihasına göre, gizli nüfusların yazılması hakktndaki kanunun birinci maddesinde gizli doğum, ölüm ve evlenme vakalarınm belediyelere ve muhtarlara bildirilmesi ve bundan sonra ceza yazılmusı hakkmdaki müddet 1 şubat 1935 tarihine kadar uzatılmaktadır.
Bu lâyihaya göre, yine gizli doğum, ölüm ve evlenme def terlerinin belediye ve muhtarlar tarafından vali ve kaymakam lara verilmesi ve beşinci maddedeki cezaların tatbik edilme müddeti de 1 şubat 935 tarihine kadar uzatılmaktadır.
Bir vapur karaya oturdu
Trabzon 17 (A.A.) — Alman bandıralı Angorya vapuru tu sabah liman içinde sahile yakın bir yerde karaya oturmuştur. Vapur kendi vesaitiyle kurtulmağa çalışmaktadır. Süvari, vapurun kurtulacağını söylemektedir.
Mısır Tahvilâtın-dan kazananlar
Kahire 17 (A. A.) Yzüzde üç faizli ve ikfamiyeli kredei fonsiye tahvillerinin bu defaki çekilişinde 1886 senesinde çıkarılmış tahvillerden 50.781 numara 50.000, 1903 senesinde çıkarılmış tahvillerden 794.349 numara 50.000, 1911 senesinde çıkarılmış tahvillerden 324,490 numra 50.000 frank ikramiye kazanmışlardır.
letlerin resimden istisnası kaydına posta ve telgraf idaresi kullanılan motosiklet ve bisikletlerden başka ayrıca jandarma efradı, maliye tahsildarları, küçük sıhhiye memurları gibi devlet hizmeti görmekte olan memurların bu hizmetlerin ifası uğrunda getirecekleri motosiklet ve bisikletlerinde resimden muaf olmasını kararlaştırılmıştır.
Motor kuvveti on iki beygire kadar olan kira otomobilleri için ayda 200, on ikiden yirmi beygire hadar olan kira otomobillerinden 300 ve daha fazla kuvvette olan otomobillerden de ayda 500 ve motosikletlerden ayda elli, bisikletlerden 25 kuruş resim alınması da kararlaştırılmıştır.
Bu miktarlar azamî olup her yerde belediye meclislerince tayin olunacak ve üç. altı aylık veya bir senelik olarak tahsil edilebilecektir
Bolivya-Paragu-vay harbi
Asompsigon 17 (A. A.) *— Harbiye nezareti şu tebliği neşretmiştir:
Elkarmen’in zaptı esnasında birkaç Bolivya alayını mahvettik, bir erkânıharple 7000 asker esir aldık ve 8 topla mühim miktarda malzeme ele geçirdik.
— ZAMAN—
î
SÜTUNLAR ARASINDA |
-___—J
Hamallar düzeliyor
Ne şekilde ve ne suretle düzeliyor? Burası henüz belli değilse de İstanbul hamallarına da bir çeki düzen verileceği anlaşılıyor. Gazete ağzına düşen bir haber, er veya geç tahakkuk eder. Çünkü gazeteler, bazen sezerek yazsalarda halkın dileğine, cemiyetin ihtiyaçlarına tercüman oldukları için verdikleri haberlerde mutlaka “makuliyet,, vardır.
Bu sebeple hamalların düzeleceği hakkmdaki yazıları ben, o zarurî selâha doğru afalmış bir adım olarak kabul ettim. Öyle zannediyorum ki okuyuculardan çoğu da bu haberde, artık kapanmak üzere bulunan acıkh bir sahnenin sonunu sezerek sevinmişlerdir.
Nasıl sevinmesinler ve sevinilmez ki İstanbul hamalları, bugün şu şehirde “Kurunu Vus-tadan,. kalma bir manzara temsil ediyorlar. Sultanahmet meydanındaki dikili taşlaarı ve onlar benzer ağır şeyleri, deniz kıyılarından şimdiki bulunduklarla yere sürükliye sürüldiye götürenlerle bizim hamallarımızın yük taşıma şekilleri arasında ne fark vardır ki?... Arkasında ikiyüz kiloluk bir yükle Babâli yokuşunu çıkan bir hamalın gerilmiş boynundaki şişkin ve muztarip damarlar kadar bugüne yakışmayan ne bulunur?
Hamallarımız medeni zaruretlere intibak etmekte kimesden ve hiç birimizden geri kalmamışlardır. Giyinişleri, yeyişleri, içişleri bizim gibidir. Onlarda bugünün çocuklarıdır ve yarının çocuklarını yetiştiriyorlar. Yalnız hayatlarını, tarihe karışması icap eden yorucu, ezici ve yıpratıcı bir şekilde kazanıyorlar. Onların kollariyle ve asri bir el arabası içinde taşıyacakları yükü sırtlarına vermek çok yakışıksız bir şeydir. Yükü yirminci asır da kamyonlar taşır. Biz bu külfeti hamallarımızın şah damarlarına yükletiyoruz.
İşte hamallar düzeliyor demektir bugüne uymayan şeklin değiştirilmesi müjdesi çıkıyor. Biz bu müjdenin mümkün olduğu kadar çabuk tahakkuk etmesini dileriz.
B.
Talebenin içtimai vaziyeti ve muallimler
Maarif Vekâleti mekteplere talebe hakkında bir tamim göndermiştir.
Bn tamime göre, muallimler talebenin dersleriyle değil, ayni zamanda İçtimaî vaziyet ve umumi terbiyesile de alâkadar olacaklardır.
Maarif tayinleri
Yeni açılan Haydarpaşa lisesinde bazı dersler münhal bulunmakta idi.
Aldığımız malûmata göre, açık bulunan bu derslerden tarih hocalığına, Üniversite tarih şubesi mezunlarından Sait Bey tayin edilmiştir. Aynı lise müdür muavinliğine de ressam Şeref Bey getirilmiştir.
Muhacirlerden bulaşık resmi alınmıyacak
Balkan memleketlerinden yerleşmek üzere Türkiyeye gelmekte olan muhacirlerin, Cüm-huriyet Hükümetince bunlara bahşedilmiş olan bazı muafiyetler gibi kendilerine Tahaffuzka-nelerce tatbik edilen sıhhî tedbirler karşılığı olarak alınan, Bulaşık resminden de istisna edilmeleri tensip edilmiştir.
o İL î UJ a M
Tütün satışı ve I afyon ihracatı
Bu sene bilhassa tütün satışları çok iyi
Ege mıntakasında tütün -satışları bu sene mühim bir yekûna baliğ olmuştur. Fiyatlar geçen seneye nazaran yüzde 40 - 70 nisbetinde yüksek olduğu halde 13 Teşrinievvel 934 tarihine kadar Ege mınta-kasında yapılan tütün satışı [8.194,000] kiloyu geçmiştir.
Afyon piyasası da uyuşturucu maddeler inhisar idaresinin fazla mubayaat yapmaması yüzünden bu ay zarfında oldukça durgun geçmiştir.
Bu ay içinde ancak 1263 kilo afyon satılabilmiştir.
Maamafih, mevsimin başlangıcından 20 Teşrinievvel 934 tarihine kadar da Mısıra ihraç edilen afyonların miktarı 18 tonu bulmuştur.
İktisat Haftası
Her sene olduğu gibi bu sene de bir iktisat haftası yapılacaktır. Bu husustaki hazırlıklara hararetle devam edilmektedir. *Bu sene iktisat haftası içinde bir de iktisat kongresi toplanacaktır.
Bakla İhracatımız
Mevsim başlangıcından beri İzmir limanından muhtelif memleketlere 20 Teşrinievvel tarihine kadar (4439895) kilo bakla ihraç edilmiştir.
Hukuk programı
Üniversite Hukuk fakültesi müfredat programında bazı değişiklikler yapılmıştır.
Bu meyanda birinci sınıfta okutulmakta olan Türk Hukuku tarihi dersleri yalnız Cumartesi günleri yapılacaktır. Bu ders ayda dört saat tedris edilecek Sadri M ak su di Bey tarafından okutulacaktır.
İş kanunu
Devlet Şûrası tetkika-tını bitirdi
h kanunu ile kaza sigorta-lan lâyihaları hükümetçe Devlet Şûrasına verilmişti. Alman malûmata göre, Devlet Şûrası bu lâyihalann tetkikini bitirmiş, İktisat Vekâletine vermiştir. Bunların şimdiki meclis veya yeni intihap edilecek meclisten hangisi tarafından müzakere edileceği henüz malûm değildir.
Adliyede teftiş
Adliye müfettişlerinden ikisi, adliyenin muhtelif kısımlarında teftişlerle meşgul olmaktadırlar. Teftiş umumî mahiyette olup sene başına kadar ikmal edilmiş bulunacaktır.
Teftişlere, bilhassa Müddeiumumilik kalemlerile icra dairelerinde devam edilmektedir.
Adalara ve Bakırköyüne su isalesi
Bakırköyüne terkos suyu isalesi için çalışılmaktadır.
Adalar da depo tesis edilerek vapurla su vermek tasavvuru da tetkik olunmak üzere belediye riyaseti tarafından Şehir Meclisine tevdi edilmiştir.
Meclisçe kabul edilir edilmez faaliyete geçilecektir.
Nakil vasıtaları muayene ediliyor
Vilâyetimiz dahilindeki, kamyon, kamyonet, otobüs, hususî veya taksi otomobilleri, traktör, bisiklet, motosiklet ve silindirlerin senelik fennî muayenelerine başlanılmıştır.
Bunların muayeneleri için her kazada muayyen muayene yerleri ayrılmış [olup muayeneler bu ay nihayetine kadar bitirilmiş olacaktır.
İhtikâr var mı?
Komisyon tekrar toplandı, netice belli değil
İhtikâr komisyonu dördüncü İçtimaını dün Ticaret Odasında yapmıştır.
Komsiyon ölçüler Başmüfettişlerinden Mehmet Beyin riyasetinde toplanmış, şimdiye kadar yapılan etütler üzerinde müzakeratta bulunmuşlardır.
Komisyonun çalışması birkaç güne kadar bitmiş olacaktır.
Şehir plânı ve caddeler
İstanbulun müstakbel plânı yapılmadan yeniden cadde ve ve sokakların istikamet haritaları değiştirilmiyecektir.
Feci bir kaza oldu
Bir kamyon yokuşta geri kaça rak bir adamı ezdi
Dün Şişhanede feci bir kaza olmuştur. Her şeyden bihaber masûm bir insan:n şu dakikada Beyoğlu hastahanesinde ıztırap-lar içinde ve hayatından ümit kesilmiş bir vaziyette yatmasi-le neticelenen facia hakkında bir muharririmizin yaptığı tahkikat şudur:
Kasımpaşanın Havuz arkası denilen mahalden Şişhaneye çıkan dik bir yokuş vardır.
İşte bu yokuşüzrinde Mev-lut Efendi isminde birinin idaresinde 3896 numaralı yüklü bir kamyon Şişhaneye doğru çıkmaktadır.
Bu sırada da seyyar sebzeci Raşit isminde de, kamyonun hemen arkasını takiben yokuşu tırmanmaktadır.
Bir aralık kamyonun motörü anî olarak bozulmuş ve durmuştur. Bu ağır nakil vasıtasının geri geri gideceğini anlayan şoför Mevlût efendi, firenleri sıkıp buna mani olmak istemişse de yükün fazlalığı dolayısile iyi tutmadığını görmüştür. Bu vaziyet karşısında geri vitesine takarak arabayı motor tazyikile ağırlaştırmak ve durdurmak kabilken bu da yapılmamış olacak,
■ - Şerhler
“Kararmış yürekten ise kızarmışyüz evlâdır,,
Portekiz meseli
Şerh ve izah:
Yürek, hakikî ve tabiî varlığı ile vücut makinesinde kuvvetli bir cihazdan başka birşey değildir.Fakat iyi veya fena duygularda bu cihaz müteessir olageldiğinden iyi insanlara “Te-mizyürekli,, ve kötü kişilere de “Karayürekli,, demek hemen hemen her dilde âdet olmuştur. Şu Portekiz meselinde de aynı tabirin kullanıldığını görüyoruz ve sözü de güzel buluyoruz. Filhakika cemiyete zararı
Yeniden mektep açılıyor
Maarif Vekâleti ilkmekteple-rin her sınıfta elli talebeden fazla bulundurulmamasını yeniden emir etmiştir.
Diğer taraftan verilen malûmata göre, halen bazı mekteplerde 70 - 80 talebeli sınıflar mevcuttur. Bu hususta nazarı dikkate alan Maarif Vekâleti yeniden bir kaç mektep açmağa ve bu suretle talebe kalabalığının önüne geçmeğe karar vermiştir.
Seyyar esnaf
Sokak başlarında durmak yasak
Caddelerin kenarlarında girintili çıkıntılı yerlerinde veya sokak başlarında seyyar satıcıların durmaları katî olarak yasak edilmiştir. Buna riayet et-miyen esnafın çok ağır cezalara çarptırılmaları da kararlaştırılmıştır.
Aimanyaya İhracat
Almanya ile aramızda mevcut anlaşmaya tevfikan Almanya Türkiyeden ithal için vaki o-lacak Döviz taleplerini bilâkay-düşart vermeği kabul etmiştir.
ki birkaç saniye içinde kamyon geri geriye ve yokuş aşağı inmeğe başlamıştır.
Başıboş kalan bu koca kamyon, ilk iş olmak üzere arkasından gelmekte olan Raşidi altına almış, çiğneyip geçerek aşağı doğru sürati artarak inmiştir.
Mevlût efendi, daha başka bir faciaya sebebiyet vermemek için direksiyonu kırıp, kamyonun arka tarafını tersane dı-vanna çarptırmak suretiyle kamyonu tevkife muvaffak olmuştur.
Vak’a biraz sonra polise aksetmiş, memurlar, Raşit Efendiyi vücudü ezilmiş, hayatından ümit kalmamış bir halde bulmuşlardır.
Yaralı derhal bir otomobile bindirilerek Beyoğlu hastanesine nakledilmiştir. Vakadan müddeiumumilik haberdar edilmiş, kamyon bulunduğu vaziyette muhafaza altına alınmış, seyrüsefer mühendisi de kamyonu muayene etmiştir.
Mevlût polisçe nezaret altına alınmış olup tahkikat de-rinleştirilmektedir.
dokunmak dolayisile karayürekli sayılan bir adama nazaran işlediği suçtan nedamet getiren ve utanç duyup yüzü kızaran bir adam elbette iyidir. Fakat ondan da iyi olan varlık, temiz düşünmek ve temiz yaşamak kabiliyetini kazanmaktır. Ne karayürek, ne kızarmışyüz. Açık alın ve berrak yürek!.. Hakikî insan bunlara malik olabilen bahtiyarlardır.
ZAMAN
Mekteplerde göz muayenesi
Maarif Vekâleti bir göz tabibi tayin etti
Şehrimizde bilûmum mekteplerde göz hastalıklarına mani olmak için Maarif Vekâleti bazı tedbirler almıştır.
Bu cümleden olarak göz tabibi Burhanettin B. talebelerin gözlerini muayeneye memur edilmiştir.
Burhanettin Bey şehrimizdeki mektepleri gezerek faaliyete başlamıştır, öğrendiğimize göre, Burhanettin Bey Galatasaray lisesinde de bir muayenehane açacak ve gözlerinden müşteki bulunan talebeyi burada ayrıca muayene edecektir.
Yeni konservatuvar binası
Şehzadebaşında yeni bir konservatuvar binası inşası kararlaştırılmış bunun için bir münakaşa açılmıştı. Bu ayın 25 inde bitecek olan münakaşa müddetinin bir kaç hafta daha temdit edilmesi kararlaştırılmıştır.
Belediye lokantası
Belediye memurin kooperatifini ıslah etmiştir. Bu meyanda belediye lokantasında da bazı yenilikler yapılmış, yemeklerin çeşnileri daha iyileştirilmiş buna mukabil memurlardan gayri lokantantadan istifade etmek isteyenlerin adetleri tahdit edilmiştir.
Mekteplere yeni sıralar
Şehrimizdeki bazı mekteplerde fazla talebe bulunması do-layısile bir sırada ikiden fazla çocuk oturmakta idi.
Maarif vekâleti bunu nazarı dikkate almış ve bu gibi mekteplere yeniden talebe sıralan temin etmiştir.
3 Sene Hapis
Beşiktaşı Soyan Hırsız Mahkûm Oldu
Ortaköy, Beşiktaş ve civarında bir takım gece hırsızlıklarından suçlu olarak yakalanıp mahkemeye verilen Osman isminde bir sabıkalının muhakemesi birinci ceza mahkemesinde intaç edilmiş ve üç sene müddetle hapse konulmasına, okadar müddet de emniyet nezareti altında bulundurulmasına karar verilmiştir.
Vapurda bir kadın öldü
Evvelki akşam geçvakit Kadıköy vapurunda bir ölüm hâdisesi olmuştur, akşam saat 19 da Köprüden Kadıköye hareket eden vapur yolcularından 58 yaşlarında Leman Hanım isminde bir kadın, anî bir buhran geçirerek vefat etmiştir.
Hâdiseye muttalliolan kaptan, Kadıköyüne geldiği zaman, zabıtayı haberdar etmiş,
kadıncağızın cesedi muhafaza altına alınmıştır.
Dün polis ve adliye doktorları müteveffiyeyi muayene etmişler ve ölümde haricî bir tesir görmediklerinden defnine müsaade vermişler dir.
Leman Hanımın cesedi ailesine teslim edilmiştir.
I Çföylesem tesiri yok K* ussam gönül razı değil
Nedime rahmet iyi; ya size ne okuyalım efendiler!
Gazetelerde kadınlara -lâf atan hayasızlardan bahsolun-duğunu gördükçe eni konu sinirlenirim, o gibilerin polis tarafından yakalandığını ve mahkemelerce mahkûm edildiğini okudukça neş'elenirim. Kadına lâf atanlara maddî veya manevî şekilde atılacak sopa kadar aziz bir şey tanımıyorum.
Dün vapurda muhterem pro-pesörlerden birile yan yana düşmüştük, tatlı tatlı konuşuyorduk. Oturduğumuz kanepenin bir köşesinde masum bir kızcağız bulunuyordu. Her genç masumdur ya, bu kızın ismeti, safiyeti güllerdeki renk ve koku gibi apaçık seziliyordu. Vapurun kalkacağı sırada iki herif geldi, karşımıza oturdu, bunlarden biri daha yerine çöker çökmez arpa gören aç bir at gibi kişnedi, gözlerini dişi kokusu alan bir boğa gibi açtı, yanındakine bir [cümle haykırdı:
— Nedime rahmet!..
O boğa bakışların köşedeki masum çehreyi boynuzlamak istediğini görüyorduk. Bu sebeple onun kişner gibi söylediği sözün de çirkin bir maksat taşıdığını anlıyorduk. Fakat ben de, yanımdaki profesör de Nedime rahmet kelimelerile ne demek istenildiğini birden kav-rıyamadık, birbirimize bakıştık. Herifin arkadaşı da o sözden birşey anlamamış olacak ki sordu:
— Nedime ne diye rahmet okuyalım?
— Güzel söylemiş de ondan! Ve yine azgın bir boğa ba-kışile o masum çehreyi sardı, izah etti.
— Ne zaman al&garson kesilmiş bir saç görsem Nedimi hatırlarım ve rahmet okurum. Çünkü o, kadın vücudu üzerinde yükselen taze bir erkek başını en güzelasurette tarif etmiştir: “ Tahammül mülkünü yıktın Helâgû han mısın kâfir - Bütün dünyayı yaktın ateşi suzan mısın kâfir ., diye başlayan gazel yok mu, işte oradaki beyit!.. Hâlâ hatftla-madın mı be?..
Arkadaşı da onun gibi Öküz-leşti ve onun gibi kirli bakışlarını köşedeki kısa saçların telleri arasına düşürdü, homurdandı:
— Hakkın var azizim, Nedime ben de rahmet okuyorum.
İşte o vakit, göğsümü kabartan bir şey oldu, o masum kız yerinden kalktı, vakur bir sesle bu iki hayvan bozuntusuna şu sözleri söyledi:
— Nedime rahmet okumak iyi. Ya size ne okumalı efendiler?
Hanım kız, başka bir yer aramak için uzaklaşırken profesörün dudaklarında tek bir kelime belirdi Bu, kızın müphem bıraktığı cümleyi tamamlıyan en doğru bir kelime idi: Lânet!..
Ne yazık ki orada bu hayasız "harfendazlar,, ın yakasına yapışacak bir polis yoktu.
Ankarada yeni fakülteler
Alınan malûmata göre An-kj karada elyevm Ziraat Enstitü-h sünün bulunduğu yer ve civar Ankaranın Üniversitesi haline getirilecektir.
Baytar, Ziraat ve Ormat Fakültelerinden başka bir d( ziraî ve ticarî iktisat fakülte* leri tesisi mukarrerdir.
4
— ZAMAN —
Te®rh»wani 18
Zaman Ansiklopedisi
Gülmek ve ağlamak
Elimize bir kitap geçti, burada gülmek ve ağlamak hakkında şu satırlar yazılı. “Gülmek ve ağlamak dimağımızın ve vucudümüzün yapılışına bağlıdır. Gıdıklanan bir adam, hoşlanmadığı halde bile, güler. Bir ziyanın göz kamaştırması ne ise gıdıklanmanın yaptığa tesir de odur. Çünkü dimağımız öyle yapılmıştır. Ağlamak hâdisesi dahi böyledir. Dimağın niçin gülmeğe ve ağlamaya kabiliyet taşıdığı henüz belli değildir. Yalnız gülmenin sıhhate faydası olduğu gibi göz yaşı dökmek zararlıdır.
Günde bir Kitap
Hep vatan için
Türkçeye çeviren: Haybar
mürettibiye matbaası
Bu, yine Haydar Rıfat beyin dilimize çevirip bastırmış olduğu " Hep millet için „ adlı eser gibi Amerika hayatını tasvir eden bir piyestir. Yine Hep millet için piyesinde görüldüğü veçhile para hırsından doğma dalâvereieri, bayağılıkları, şeni teşebbüsleri tasvir etmektedir.
Üç perdeye sığdırılmış bir çok fasıllarla bir çok tablolardan terekküp eden piyes, tertip itibariyle belki karışıktır. Fakat bu karışıklık, Amarikalının bariz vasfı olan hümmalı hayatı, daimî hareketi, iş üzerindeki dinmez faaliyeti canlandırıyor.
Piyesin mevzuu şudur : Hender-sen adlı bir iş adamı, malî teşebbüslerinin bol kâr getirmesi için Şimalî Amerika Birleşik Devletler Cümhuriyetini Meksika ile harbe sokmağa çalışıyor. Bu adam, cihan harbinde büyük işler yapmış ve milyonlar kazanmıştır. Meselâ o harpte Fransaya giden Amerika ordusuna sünger kâğıdı gibi kullanılabilecek değersiz ve çürük yağmurluklar, kullanılmasına imkân olmayan çamurluklar satarak akla sığmaz nispette servet toplamıştır. O tat damağında kaldığı için yeni bir harp çıkmasını temin edecek entrikalar çevirmektedir.
Bendersenin Luiz adlı bir kızı vardır, sabık cumhur reisi Mister “Parkmen„in oğlunu seviyor ve bu delikanlıyı babasının idare ettiği muhtelif müesseselerden birine kayırtmak istiyor. Hendersen, delikanlının babasına karşı beslenen umumî muhabbetten istifade etmek fikrile onu Meksikaya yolluyor, eşkiya taarruzuna uğratıyor ve delikanlının Meksikada öldüğü haberinin gelmesi üzerine halkın gösterdiği heyecanı körük’.üyor, hükümet mahfillerini de bu heyecan önünde şaşkınlığa sürüklüyor, seferberlik ilân ettiriyor. Artık maksat hasıl olmuştur, Heııdersenin
İnsanlar bunu gayrimeş ur olarak takdir ettikleri için ihtiyarlık demlerinde hiç ağlamazlar veyahut ağlamamaya çalışırlar.,,
Kitap, tam değilse bile fizyolojik bir şekilde gülme ve ağlama hâdiseleri hakkında uzunca malûmat vermekte devam ediyor. Fakat hayatta daima gülmek için ne yapmak lâzımgeleceğini söylemiyor. Halbuki fenden beklenen bu gibi sırların insanlara öğretilmesidir. Niçin gülündüğünü değil, nasıl gülünebildiğini öğrenmekte kazanç vardır!..
Rıfat Bey. Basan: Şirketi elindeki esham yükselmiştir. Ve yine milyonlar kazanılmıştır.
Piyes, yalnız malî entrikaları tasvir için yazılmamıştır. Asıl maksat, para için böyle edepsizlikler yapan adamların şenaatlerini, cinayetlerini “vatan için,, yapmış, görünmelerini ve bir tarafta devleti, halkı lüzumsuz bir harbe sürüklerken öbürtaraftan vatanperver maskesini takındıklarını göstermektir. Bu maksat, muhtelif tablolarla mükemmelen yerine getiriliyor. Meselâ Hendersen büyük cihan harbinde pazar perhizini bozmamış, evinde has ekmek yememiştir. Çünkü vatanperverdir, birçok yurttaşları cephede sıkıntı çekerken ve kanlarını döktürürken o, karnını doyurmaktan utanıyor, Bu seferde, feci dalâverelerle Amerikayı yeni bir harbe ataratmaz aynı maskeyi takıyor, yılda bir dolar “!„ ücretle millî müdafaa komitesinin reisliğini deruhte ediyor, vatan için çalışmıya koyuluyor!..
İçtimaî ve müstekreh bir yarayı teşrih için kaleme alman piyeste şiir ve sanat ciheti de ihmal edilmemiştir. Meselâ Luizi seven bir adamın, Hendersene candan yardım etmekte olmasına rağmen, kızın Parkmene gönül vermesi üzerine t.caret yoldaşını terketmesi şiirdir. Hele bu harekete askerî pazu-nun sebebiyet verdiğinin gösterilmesi pek zariftir. Meksikada öldü denilen Parkmenin ölmemiş bulunması, Hendersenin onu damat yapmak istememesinden dolayı kızın babasından ayrılması, piyesin sanat tarafını tamamlıyan sahnelerdir.
Bizim tiyatrolarımızda temsile kabiliyeti var mı, yok mu ?.. Burasını pek tayin edemiyorsak ta “Hep vatan„ için piyesini okumaya lâyık buluyoruz.
* ¥
• Mecmualar
Fikir hareketleri
Hüseyin Cahit bey tarafından neşredilmekte olan (Fikir hareketleri) mecmuasının 15 Teşrinisani
POLİSTE
Bir facia daha oluyordu
Evvelki gece saat 23 de yine Edirnekapı - Sirkeci tramvay hattı üzerinde bir facia olmasına ramak kalmış, yalnız bir genç yaralanarak tedavi altına alınmıştır.
Vak,a şöyle olmuştur:
Küçükpazarlı Yusuf isminde biri, saat 23 de Atikalipaşa da tramvay tevakkuf mahallinde tramvaydan ineceği bir sırada tramvayın âni hareketile muvazenesini kaybederek düşmüş ve büyük hüsnütali eseri olarak tekerleklerin vücuduna temasından evvel vatman arabayı tevkife muvaffak olmuştur.
Sukut neticesi yaralı bulunan Yusuf tedavi altına alınmıştır. Kaza hakkında tahkikat yapılmaktadır.
Üç Yangın
Son yirmi dört saat zarfında yeniden üç yangın vakası kaydedilmiştir.
1 — Çadırcılarda Ali paşa hanı içindeki Yervanlın kunduracı dükkânında, atılmış olan bir sigara ateşinin çöpler arasına düşmesile yangın çıkmış ve biraz sonra büyümüştür.
Yağından vaktinde haberdar edilen itfaiye derhal yetişmiş ve ateş etrafa sirayet etmeden söndürülmüştür.
2 — Unkapanında Keserciler-de Yusuf isminde birisinin dükkânında yatıp kalkan çırak Ahmet, dün gece yarısı uykudan kalkmış, kibriti çakarak lâmbayı yakmış, bilâhara kibriti yere fırlatıp atmıştır.I
Yere düşen kibrit sönmemiş ve ahşap döşemeyi yakmağa başlamıştır.
Biraz sonra ateş alev şeklini almış, Ahmet, uyanmağa [muvaffak olmuş, istimdat etmiş ve en nihayet vaktinde yetişen itfaiye yangını olduğu yerde söndürmüştür.
3 — Cibalide Abdullah, Hüseyin ve Torna Efendilerin müştereken idarelerinde bulunan kereste fabrikasındaki elektrik cereyanının kontak yapmasile tavanlar tutuşmuş, hemen haberdar edilen itfaiye derhal yetişerek yangının genişlemesinin önüne geçmiş ve söndürmüştür.
tarihli ve 56 numaralı nüshası da bermutat esaslı makaleler ile intişar etmiştir, lngilterede İçtimaî hareket, otorite nedir, nasıl vücude gelir, matbuat hayatı (Yakup Kadri bey) unvanlı makaleler hassaten okunmağa değer.
Poliklinik
Aylık Tıp mecmuası
Doktor Ahmet Asım ve Süreyya Kadri Beylerin her ay muntazaman neşrettikleri bu mecmuanın birinci Teşrin 934 tarihli ve 16 numaralı nüshası çıkmıştır. Bilhassa etıbbayı alâkadar eden tıbbî ve meslekî mühim makalelerle beraber (Kırıkların Ekran altında tedavisi], ve (Birinci Tıbbî kitaplar sergisi) gibi herkesin de istifade ile okuyacağı makaleleri havidir. Erbabına tavsiye ederiz.
Erzincanda susuzluk! içilen sular temiz değildir - Su yolcular ve halkın çektikleri
Erzincanda iki günde bir sayun kesilmelinden bizar kalan Orla mektep müdürlüğü doğrudan doğruya depoden mektebe bir su yola yaptırmıya başlamıştır. Resmimiz Şerefiye caddesi üzerinde bu su yolunan inşa edildiğini gösteriyor
Erzincan 7 (Hususî) — Şehrimizin en mühim dert ve ihtiyaçlarından biri de sudur. Memleketimizin vilâyet merkezi ol-mıyan bir çok kasabaları bile fennî tesisat ile temiz suya kavuştuğu halde Erzincan bugüne kadar maatteessüf bundan mahrum kalmıştır. Bilhassa şehrin pek yakınından heybet ve azametle akıp giden Fırat nehri bulundnğu halde.. Bu nehrin sahiline bir motor konularak sudan kuvvei muharrike olarak istifade edilmesi veyahut yazın sıcaktan kavrulan nehrin iki taraf sahilindeki tarlaları, para ile su satın al-maktansa kurulacak dolaplarla nehirden sulamak maalesef şimdiye kadar hiç düşünülmi-yen işlerdendir.
Burada bahçe ve tarlalara ilkbahardan sonbahara kadar her hafta su vermek adettir. Bu sular ya evkaf veyahut belediyeye aittir ve her sene bir müteahhide satılır. Müteahhit te bu suyu ev ve tarlalara satar. Bundan başka bir kısım suların da sahipleri vardır Ve bu sahipleri tarafından ev ve bahçelere saatla satılır. Şayanı hayrettir, ki su köyün içinden geçtiği halde bazı köylüler bile bahçe ve tarlalarını sulamak için bu suyu para ile satın alırlar. Havalar kurak giderse su sahipleri çok memnundurlar. Çünkü suyun saati, böyle kurak zamanlarda, on liraya kadar çıkar. Su geleceği gün muayyendir. Herkes küreğini alır. Tarlasına ve bahçesine su salmak için kapısının önüne çıkar. Sokaklarda faaliyet başlar. Suyun taksimi ve kesilmesi meselesinden bazan kavga çıkar ve halk küreklerle birbirine girer, baş yarılır, kol kırılır!
Şehirde içilen sulara gelince, bunlar bir çok depolardan geçtikten sonra künkler içinde olarak şehrin hemen kenarında
yapılmış dört depoya gelir ve buradan da yine künkler vasi-tasile şehre taksim olur. Bun- | dan en çok istifade eden su yolcularıdır. İlkbahara doğru | kar kalkınca, suyu gelmiyen-ler su yolculara müracaat ederler. Su yolcular kazma ve küreklerle sokaklarda çukurlar açarlar ve künklerin nereden tıkandığını araştırırlar. Suyunuzu açarlar, fakat sizden beş lira da para isterler. İsterseniz vermeyin, su bir kaç gün sonra yine kesiliverir. Bu suretle I yüzlerce lira sarfederek evinize getirttiğiniz suyun bardağı size beş kuruşa mal olur. Bu kadar fedakârlığa rağmen içeceğiniz suyun temizliğinden de emin olamazsınız çünkü bu su şehre gelirken bazı yerlerinden açılabilir ve burada kilim keçe yıkanması da pek uzak bir ihtimal değildir.
Bunlardan başka eski şehrin bulunduğu yerde kendi kendi-ferine sızarak bataklıklar vücude getiren bir takım sular da vardır, ki bunların menbaları tetkik edilmemiştir. Sadece vücude getirdikleri bataklıkların kurutulmasına çalışılır.
Bu suretle daimî bir masraf menbaı olurlar.
Şehrimizde, iyi kullanıldığı takdirde,her evde kifayet edecek kadar su vardır. Fakat bu suları demir borularla evlere getirmek, fennî tesisat yapmak lâzımdır. Söylendiği gibi, belediye bütçesinin tahammülü yoksa bu iş pek alâ bir şirkete verilebilir. Bu suretle hem halk temiz su içmiş olur, hem de açılan çukurlarla sokaklar hergün biraz daha çirkin bir şekle girmemiş bulunur.
Bundan başka bahçelere gelen sular için de yeni tesisat yapmak ve cadde boylarınca arklar açılıp şehirin içinde açıktan su geçirilmesine nihayet vermek lâzımdır.
Çok Hayırlı Bir Teşebbüs
Yoksul çocukları koruma ve okutma cemiyeti açıldı
Tire (Hususî) — Tireliler ve bilhassa köy halkı Cumhuriyetin bir eserine daha kavuşmakla sevinç içindedirler. Bu eser her Türkün göğsünü kabartır ve vicdanları müsterih eder İnsanî bir eserdir.
Tirenin dağ köyleri meşum işgal günlerinde baştan başa yakılmış yıkılmış harabeye çevrilmişken bugün yeniden köyler kurulmuştur. Fakat bu köylerde mektep yoktu.
Vali Paşanın ve kaymakamımız Gafur Beyin çok büyük himmetleri sayesinde Tirenin eski hükümet konağında, Boğaziçi nahiye merkezinde, Ka-hırat, Arpacılar, Eski Oba, Yeni Oba köylerinde birer köy yatı mektebi teşkil edilmiş ve bu mekteplere köy çocukları alınmıştır. Bilhassa -Tiremize alınan köy çocukları çok fakir ailelerin evlâtlarıdır. Bu çocukların şimdilik adedi 35 dir.
Yedi yaşından 14 yaşına kadar bulunan bu yavruların iç ve dış çamaşır ve elbiselerini belediye temin etmiştir. Bugün bu yavrular hamama götürülmüş başlarında bulunan memuru mahsusların nezareti altında traş edilmiş ve yıkattırılmış, yeni elbiseleri giydirilmiştir. Bu çocuklar şehrimiz ilk mekteplerinde okutturulmakta-d r. Bu yoksul mektep çocuklarının iaşe ve sair ihtiyaçlarını temin vazifesi biz Tirelilere düşmektedir. Tireliler de bu hayırlı ve İnsanî vazifeyi seve seve yapmaktadırlar.
Bu münasebetle “yoksul mektep çocukları koruma cemiyeti,, adile bir cemiyet kurulmuş ve başına da hemşehrimiz Hacı Aziz zade Gani bey getirilmiştir. Gani bey ve çalışkan arkadaşları hemen faaliyete geçerek varidat ve masarifi gösteren bir bütçe hazırlayarak proğram tahtında işe başlamışlardır. Seve seve verilen paralarla bu çocukların ve diğer köylerdeki fakir çocukların yemesi içmesi temin olunacaktır. İşte bu sayede köylerin maarif nurundan mahrum kalan bıkes ve kijnsez’z fakir çocukları da okumaya imkân bulacaklardır.
— ZAMAN —
En meşkûr hizmet milletin öksüz ve yoksul yavru’arına bakmaktr. Tirelileri bu hayırlı teşebbüslerinden dolayı tebrik ve takdir ederken bunun diğer şehir ve kasabalarımız için de nümunei imtisal olmasını dileriz.
Millî Roman
Muzaffer sordu:
I — Jüpiter olmak daha iyi I değil mi?
Mehlika, içten gelen bir fütur • ile cevap verdi:
Hİ — Jüpiterliğe liyakati yok. İHl Elinden ancak Kene olmak geliyor. jllNe yaz,k ki insan kıyafetindeki ‘I bu Kenenin iğnesi yalnız beni inci-|l itiyor. Bilmem ki kurtulmak için l|Mende inek mi olayım?
' Kocası, ağzına kadar gelen lâ-j||7İk ve muvafık cevabı yuttu, bu |’ıikâyeti duymamış göründü, bir Itadch vlsgi yakalıyarak ağzına gö-
Tefrika No: 65 türdü ve bütün meclisi de sofra başına çağırdı:
— Herkesin dilediği şekli bu gece rüyada alması için içe içe dua edelim.
Gülüştüler ve kadehleri kaldırdılar, yalnız Bülent ile İnci uzakta kaldı ve delikanlı, genç kıza sokularak fısıldadı.
— Siz Junondan da, İyodan da güzelsiniz, Jüpiter olsaydım, bir kedi kılığına girerdim, karyolanızın bekçisi olurdum.
O, dalgın dalgın mırıldandı.
— Bunu kedi olmadan da ya
pabilirsiniz. Çünkü imkânsız şeylerden değil !
O, kızın ellerine yapıştı, yalvardı:
— Ne suretle bu bahtiyarlığa erebilirim, bana lütfen yol gösteriniz.
— Bana istediğiniz şekilde yakın olmak, beni ker.d n’ze ebediyen bağlamak için tek bir yol var. Bu yola, Beyoğlu belediyesindeki nikâh memurluğu dairesinden girilir!
Bülent, tutmakta olduğu elleri ihtiyarsız bıraktı ve içini çekti :
— Demek düğün istiyorsunuz.
— Düğün istediğimi söylemedim kedi olmadan da bahtiyar olabilmeniz için yol gösterdim. Aynı zamanda oyun istemediğimi tekrar etmiş oldum. Yoksa gücendiniz mi?
— Hayır gücenmedim, şaşırdım. İyonun aşk yükünü taşıyarak geçtiği bir yolun üstünde izdivacı düşünmek, aşka tükürmek gibi bir şey oluyor.
— Fikrinizi doğru bulmak için benimde İyo gibi inek olmaklığım lâzım, halbuki ben insanım ve insanca düşünmeği severim.
Muzafferin iki elinde iki kadeh
yanlarına yaklaşması üzerine sözü kestiler ve sunulan kadehleri alarak misafirlerin yanına geldiler. İnci Hanım şen bir sesle haykırdı :
— Mehtabın şerefine!
Bülent ilave etti.
— Mehtaptan daha güzel olan Hanımlarımızın şerefine!
Saim Bey, gürledi:
— Ya bizim hiç mi değerimiz yok!
Muzaffer cevap verdi:
— Bizim değerimiz Hanımların 'rıdesine bağlı, tenezzül ederlerse o değeri terennüm buyururlar, etmezlerse bizi kalp akçeye çevirirler biz kendiliğimizden değer iddia etmiyelim, zararlı çıkarız.
Tenezzühün mabadi lâtifelerle kahkahalarla, gramofon çalmakla şarkı söylemekle geçti. Gün doğmasına yakın yine Galatadaki iskeleye geldikleri vakit hepsi tatlı geçmiş bir gecenin humarını taşıyorlardı ve kadınların yüreklerinde biraz Bülent B.i andıran olgun bir ay resmi gülümsüyordu.
Artık Bülentle İnci, açık bir
mücadele geçiriyorlardı. Kız, onunla ev’enmeğe razı ve memnuniyetle hazır olduğunu apaçık söylemişti. Fakat yine sert bir vüzuh içinde, en küçük bir aşk oyununa müsaade edemiyeceğini anlatmıştı. Bülent, kızın gösterdiği uysallığı, yürekten gelen bir ıztırara hamlederek onu istismara çalışıyordu, hergün bir çeşit hediye alarak a-partımana gidiyordu, aktör tavırları takınarak, bazen göz yaşı bile dökerek İnciyi düğünden evvel o-yuna sürüklemeğe çalışıyordu.
Ressam, bu işi âdeta izzeti nefis meselesi haline koymuştu. Gençliğine, göz kamaştıran erkekl.k kudretine karşı çelik gibi hissiz kalan bu genç kızı mutlaka yenmek istiyordu. Fakat kız, hakikaten çelikti, hem de iğilmek ve bükülmek dahi bilmiyen bir çelik!.. Bülendin taşıdığı hediyeleri tatlı bir tebessümle alıyordu, candan teşekkürler savuruyordu. Onun döktüğü dilleri de usanmadan, sıkılmadan dinliyordu, ağladığı zaman minimini mendilini uzatarak göz yaşlarını silmesini rica ediyordu,
lâkin sahnenin sonunda aynı nakaratı tekrar etmekten çekinmiyordu.
— Sizinle evlenebilirim. Çünkü kocalığa lâyıksınız. Bundan başka türlü bir yol tutmak ve aşka başka bir_ şekil vermek benim için mümkün değildir.
Bülent, klâsik aşklardaki oyunların hemen hepsini tecrübeye kalkıştı. İnciye darılacak oldu, bir fayda elde edemedi. Ondan uzaklaşır gibi göründü, iki üç gün apartınıana uğramadı, yine vazıyeti değiştiremedi. Genç ve inatçı kız, üst üste üç gün görünmiyen âşıkıns, bu kayboluşun sebebini bile sormağa lüzum görmedi, sanki o sabah ayrılmışlarmış gibi hayretsiz bir kabul gösterdi.
Ressam, bir aralık öbür kızlarla münasebetini sıklaştırmıya teşebbüs etti, davetsiz filân Mehlika Hanımlara gitti. O ailenin kabul günü olduğu için İnci de orada idî. Bülent, birgün evvel önünde hün-kür hiinkür ağladığı sevgiFsini kıskançlığa düşürmek için gayet soğuk bir tavır takındı, kısa bir mu-safahadan sonra Belmanın
yanına sokuldu, orada kaldığı müddetçe hep onunla meşgul oldu.
Devamı var
1
Teşrinisani 18
— ZAMAN —
7
Mebus intihabı
na
Birinci sahifeden devam
Diğer taraftan Vilâyetimiz dahilindeki kaymakamlar dün Belediye de bir içtima yaparak, meb’us intihabına başlanmak için lüzumu olan ilk ve ihzari muamelelerin ne suretle ve ne kadar müddet zarfında bitirilebileceğini tetkik ve tezekkür eylemiştir.-
İntihap hazırlığının en mühim ve en karışık işi, nüfusu umumiyenin tesbiti meselesidir. Herne kadar Belediye intihabı yakınlarda yapılmış ise de Belediye intihabına esas olan nüfus ile Millet Meclisi intihabına esas olacak nüfusu umumiye arasında mühim farklar vardır.
Bunlardan en mühimi, mebus intihap için; intihap defterlerinin hazırlandığı günün akşamına kadar doğan çocuklar da dahil olmak üzere kadın erkek, yaşlı ve genç Türk tabaasından olan her ferdin nüfususu umumiyeyi teşkil etmekte olmalarıdır. Bundan sonra da bunların arasından yine yeni doğan erkek çocuklarda dahil olmak üzere münhasıran erkek nüfusun ayn bir defteri yapılacak, badehu bu defterlere göre umum Türkiyeden çıkacak mebus-lann adetleri ayrılacaktır, bir de on sekizini bitirmiş olup da rey vermek hakkını haiz olan yalnız erkek nüfusun defterleri yapılacaktır.
Halbuki Belediye intihabatı için 18 den küçük olan nüfus yazılmamakta olduğu gibi 18 ini geçenlerden de kadın veya erkek gibi cinsiyet farkı gözetilmeden yalnız rey sahibi olanların defterleri yapılmaktadır.
Bu itibarla mebus intihabı için lâzımgeien ilk ve kırtasi hazırlıklar, belediye intihabatındakinden hem çok faz a, hem çok farklıdır.
Bu sebepledir ki zamandan azami şekilde istifade edebilmek için iptidai faaliyete geçilmiştir.
Operalar Hazırlandı
Birinci sahifeden deaam temsil edilecektir. Münir Hayrı Bey tarafından yazılan bu eserler Bayender, Taş bebek ve bir ülkü yolu ismini taşımaktadır.
Bu operalar yeni bir heyet tarafından ve yepyeni kostümlerle sahneye konacaktır. Dün teşekkül eden komita bu işler etrafında faaliyete başlamıştır.
Verilen malumata göre bu operaları her şehirde ayrı ayn oynayabilecek hevesli gençler pek fazladır ve bu vadide pek çok müracaatlar vaki olmaktadır.
Mezkûr operalardan başka beynelmilel bir opera daha yapılacak ve bu operanın şekli etrafında görüşmek üzere bugün Halkevinde içtima akdedile çektir.
Ankarada temsiller ve faaliyet
Yeni musiki yolunda faaliyette bulunmak üzere Ankarada da bir komite seçilmiştir. Bu komite Ankara Halkevi reisi Atıf, Cemal Şakir, Halil, Şerif, Edip ve Münir Hayrıbey-lerden müteşekkildir.
İstanbul Şehir tiyatrosunda sahneye konacak olan her üç opera, 27 Kânunusanide de temsil edilecektir.
Ankara temsilleri için dekorlar, Prağda bu işi tahsil etmiş olan Cevat Ziya Bey, kostümler de Perihan Tacettin Hanım tarafından vücude getirilmiştir. Rejisör vazifesini Münir Hayrı Bey yapacaktır.
Bundan başka Ankara halkevinde sureti mahsusada bale korları tesis edilmiştir.
Bu korlara arzu edenler iştirak edeceklerdir.
E
Ruşen Eşref B. in beyanatı
1 inci sahifeden devam Cumhuriyet hükümeti tarafından çizilmiştir. Büyük Şefimin düsturu sizce malûmdur: „ Vatanda sulh, dünyada sulh.
Bu düsturun ihtiva ettiği siyaset ilk aksini Eelen milleti ile onun yüksek şeflerinin acil kalbinde bulmuştur. Sulh aşkı iki hükümeti yaklaştırdı ve bunun faydalarının mûtekabilen anlaşılması iki milletin dürüst bir şekilde teşriki mesaisini perçinledi, iki kardeş milletimizi bukadar kuvvetli bir şekilde birleştiren bağlar bütün dünyaya numune olabilecek bir sulh ve anlaşma abidesi yaratmıştır.
Bu âbide diğer dost iki Balkan milletinin, esasları iki memleketimiz tarafından atılmış sulb eserine dahil olmaları ile takviye bulmuş ve bu cehitten doğan Balkan antlaşması dünyanın bu köşesinde tanzim edilen sulhu temin etmektedir.
Büyük Nazırlarınız M. "Maksini os„ ile M. “Pesmazoğlu,, nun beyanatları ile Ankara seyahatlerinin neticelerini biliyorsunuz. Benim vazifeme gelince, vazifem iki memleket arasında politika ve ökono-mi sahalarında mevcut münasebetlerin inkişafına ateşli bir iman ile çalışmak olacaktır. „
Ruşen Eşref Bey, sözlerini, Yunan milleti iie yüksek şeflerini selâmlıyarak bitirmiştir.
M. “Pesmazoğlu,, Atinada
Atina 17 (A. A.) — İktisat nazırı M. “Pesmazoğlu,, Istanbuldan buraya gelmiştir.
Seyahatinin neticeleri hakkında gazetecilerle görüşürken, M. "Pesmazoğlu,, Türkiyenin zimamdarları tarafından elde edilen İktisadî eser hususunda derin hayranlığını bildirmiştir.
“lnsül„ün muhakemesi bitiyor
Şikago 17 (A. A.) — Sa-moel İnsül ile suç ortaklarının muhakemeleri bitmek üzeredir. Jüri heyeti ayın 22 sinde müzakerelerine başlıyacaktır.
“Erkek kıyafeti,, komitesi!
Paris 17 (A. A.) — Pariste “ Erkek kıyafeti „ komitesi isminde bir komite teşekkül etmiştir.
Bu komite dün verdiği akşam ziyafetinden sonra matbuata programının ana hatlarını izah etmiştir. Bilhassa tiyatro ve artistik süvareler için süvare elbisesine umumî bir surette avdet edilmesi mevzuu bahistir.
Meşhur bir mucit öldü
Münih 17 (A. A.) — Amonyakla buz yapılmasının, hava ve oksijen’in su haline getirilmesinin mucidi olan profesör Von Linde 92 yaşında ölmüştür.
SAu
.0A0.
ı Ankarada A K B A kitap evinin birinci şubesi modern
I bir şekilde Maarif Vekâleti karşısında açılmıştır. A K B A kitap evleri her dilde kitap, mecmua, gazete ihtiyaçlarına cevap vermektedirler. Gerek kitaplarınızı gerek kırtasiyenizi en ucuz olarak, gazetemi-| zin günü geçmiş nüshaların I da AK B A kitap evlerinden tedarik edebilirsiniz. Devlet matbaası neşriyatının Ankara-| da ısatış yeri AK B A kitap i evleridir.
j A KB A Merkezi Telefon
i Airinci Şube | İkinci Şube : Saman Paza
t
0/oS Hazır Ergani B
0/0 5 faidi 1933 Ikramiyeli (Ergani) 0/0 7,5 failli Türk borcu tahvili i
Anadolu D.yolu I 11 „ „ mümesBİ
0/0 7,5 Tiirk B 11
Telefon, 21566
Utanmaz adam
Hüseyin Rahmi beyin büyük Romanı yeni çıktı Fiatı 125, Ciltlisi 150 kuruş Hilmi Kitaphancsi
Marsilya suikasti
Birinci sahifeden devam
Paris 17 (F. İstanbul) — Yugoslavya Hariciye Nezareti siyesi işler müdürü ve Yugoslavya sefiri, Hariciye Nazırı M. "Lâval„ i ziyaret etmişlerdir. Bunlar suikastlerin tekerrürünü men için [tedbirler alınması hakkında Yugoalavyanın yapacağı teşebbüs hakkında malûmat vermişlerdir.
ingilizler memnun değil..
Londra 17 (AA.) — uBelgrat„ tahkikatının ortaya çıkardığı mesuliyetlerin Milletler Cemiyetinde mevzuu bahsedilmesi tasavvuru burada ihtiyatla karşılanmaktadır.
Zira bunan Avrupa yatışmasına zarar verebilecek bir gerginlik tevlidine müsait müfrit neşriyata yol açacağtndan korkulmaktadır.
Buna mukabil “Pavliç„ in iddiasına büyük bir ehemmiyet atfedilmekte ve “Roma,, hükümetinin, adil tahkikatın iyi bir neticeye vusulünü temin için, buna muhalefet etmemesi temenni ed.lmektedir.
Kral “Aleksandr,, ın yüz kalıb.
Paris 17 (A. A.) — Yugoslavya sefareti, kral “Aleksandr,, m yüzünün kalıbını "Paris,, şehrine h;diyc etmiştir. 10-11-1934 tarihinde çok kalabalık bir halk bu kalıbın önünden geçmiştir.
Yugcslavyadaki Macarlar kısmen teb’it ediliyor
Belgrat 18 (A. A.) — Selâbi-yettar mehafil, bazı Macarların teb’idi katiyen şahsî mahiyette olduğunu ve Macaristandaki heyecanın teb’it edilenlenler arasında “Budapeşte,, Hariciye Nezaretinin yüksak memurlarından birinin kardeşi de bulunmasından ileri geldiğini bildiriyorlar. Pasaportları yolunda olmıyan yalnız 30 kadar Macar teb’it edilmiştir.
Tevfik Rüştü Bey “Belgrat „ tan ayrıldı
Belgrat 17 ( A. A. ) — Tevfik Rüştü Bey ve maiyeti dün akşam Cenevreye gitmek üzere Belgrattan ayrılmıştır.
İstanbul Borsası kapanış liatleri 17-11 -1934 çekler
Açılış Kapanı,
Londra 628, 628,75
Nev-York 0,794650 0,7940
Paris 12,06 12,06
Milano 9,2883 9,2883
Brûluel 3,4086 3,4086
Atina 83,6450 83,6450
Cenevre 2,4470 2,4490
Sofya 65,675 65,675
Amsterdam 1,1760 1,1760
Prag 19,0025 19,0025
Stokholm 3,0870 3,0870
Viyana 4,2935 4,2935
Madrlt 5,82 5,82
Berlin 1,9781 1,9781
Varşova 4,2025 4,2025
Budapeşte 4,1275 4,0550
Bükreş 79,1125 79,1125
Belgrat 34,8775 34,9844
Yokohama 2,9844 2.7675
Moskova 1090, 1090,
Tahvil ve Senetler
Açılış Kapanış
Dr. Süleyman Şükrü
Babıâli, Ankara caddesi No. 60
A, A. A, A. A, A A. A. A A.PIA.
4 Cildiye ve Zühreviye mütehassısı
( Dr. NURİ OSMAN
jBeyoğlu El harara apartmanı No. 3
Bolu Halkevinde
faaliyet
Bolu 12 ( Hususî) — Cuma günü Bolu Halkevinde bütün komitelerin iştirakile bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda Halkevi komitelerinin kültür işlerinde daha verimli işler yapması için ne şekilde çalışılmak icap ettiği görüşüldü. Esassn bugüne kadar bütün komiteleri feragat ve hüsnü niyetle çaltşan Halk-evinin bu son kararı büyük bir memnuniyetle kaşılandı.
Verilen kararlar şunlardır :
1 — Her Cuma akşamı Halkevi gecesidir. Bu gecelerde muhtelif hatipler tarafından millî ve mahallî mevzular üzerine konferanslar verilecek, şiir ve monolog söylenecek, ilmi ve içtimai musahabeler yapılacak ve müzik dinlenecektir.
2 — Halkevinde geçen sene olduğu gibi bir lisan kursu açılacak, ve memleket gençliğinin asrî ilim ceryanlarmdan günü gününe haberdar olması için,
| kütüphanenin daha zengin bir | hale getirilmesine çalışılacak.
3 — 935 yılı başından itibaren aylık bir mecmua çıkarılmağa başlanacaktır. Mecmua tamamen İlmî ve mahallî mevzular üzerinde işlenecektir. Memleketin bütün münevverlerinin yazı ile yardımı temin edilmiştir.
4 — Temsil komitesi her ay bir temsil verecektir. Bu komitenin daha faal bir şekilde çalışabilmesi için, bu işe en liyakatli arkadaşlar bizzat rol almak suretile vazife görmeyi kabul etmişlerdir.
Bir rakkam yanlışlığı
Konyada valinin riyasetinde bir toplantı yapılarak “Dutlu,, suyunun şehre isalesi için belediye hususî muhasebe ve millî bankaların iştirakiyle hususi bir şirket kurulmasına karar verildiğini ve bu iş için 2000 liralık bir sermayeye ihtiyaç olduğunu Konya muhabirimizin mektubuna atfen yazmış ve 2000 liranın bir şirket teşkilini istilzam ettirecek kadar mühim bir meblâğ olmadığını ve bu rakkamda bir yanlışlık bulunduğunu da ilâve etmiştik. Kon-ya muhabirimizden aldığımız bir mektupta keyfiyet tashih ve lâzım olan sermaye miktarının iki bin değil, iki yüz bin lira olduğu tasrih edilmektedir.
Konyada yeni İnhisarlar müdürlüğü binası
Konya 15 (Hususî) — Belediye civarında yeni yapılacak olan İnhisarlar Baş Müdüriyeti binasının temel atma merasimi bugün Vali muavini, Belediye Reisi ve bir çok zevatın huzu-rıle yapılmıştır. Binanın inşaatı Şubat nihayetlerine doğru bitecek ve Konya güzel bir bina daha kazanacaktır.
Demir sanayii ve Zon-guldakta sevinç
Zonguldak 15 — Demir sanayiinin memlekette kurulacağı haberi halkı bir bayram sevinci içinde bırakmıştır.
Halk, Cümhuriyetin sanayii programının en esaslı kısmını teşkil eden demir ve kimya sanayiinin, kömür hâzineleri içinde kurulmasına memleketin refah ve saadetine doğru atılmış en hayırlı adımlardan biri ve Türk sanayi programının parlak muvaffakiyetlerinden addetmektedir. Memlekette sevinç çok geniş ve şümullüdür.
Kok kömürü ve havagazı
Birinci sahifeden devam
Haber aldığımıza göre mesele-niu tetkiki Belediye şirketler komiseri İsmail Hakkı ve İktisat müdürü Asım Süreyya Beylerden mürekkep bir komisyona havale edilmiştir.
Bir müddettenberi çalışmakta olan bu komisyon tetkikatını iki cepheden yürütmektedir.
Biri havagazı şirketinin ihtiyacı için satın aldığı kömürlerden bir takım maddeler çıkartarak bu şekilde ve bu fiatla satışlar yapmasının şirket mukavelenamen ah-kâmiyie de dereceye kadar kabili telif olduğu noktasıdır.
Diğeri de kendisinden muhtelif maddeler istihsal edilmiş olan kokun satış bedelinin bugünkü iktisadi vaziyete ve hayat şeraitine ne dereceye kadar uygun olduğu meselesidir.
Her iki noktadan yapılmakta olan tetkikat sekiz on gün kadar İKmal edilecek ve tanzim olunacak rapor belediye riyasetine verilecektir.
Havagazı saatleri için halktan alınan kira bedellerinin ucuzlatılması hakkında bugünlerde Nafıa vekâletinden emir gelmesi beklenilmektedir.
YENİ NEŞRİYAT
Büyük Gazete
Büyük Gazetenin dördüncü nüshası zengin yazılar ve renkli olarak çıkmıştır. Bu sayısında üç meraklı tefrika, beş muhtelif müsabaka, hikâye, kadın, moda, sinema, spor sahifeleri ve dünya vukuatına ait şayanı dikket resimler ve yazılar vardır. 24 sah'fedir. Fiyatı 7,5 kuruştur. Karilerimize hararetle jtavsiye ederiz.
Vitamin, kalori, gıda, sıhhat
Haşan
Özlü unlarında bol mikdarda vardır.
Yulaf, pirinç, mercimek, irmik, nişasta, patates, türlü ve sair özlü unlarla beslenen çocuklar gürbüz, sıhhatli, neşeli olur. Haşan markasına dikkat. Taklitlerinden sakınınız.
Haydar Rıfat Beyin
K.
60
60
75
100
150
50
100
75
125
175
125
100
75
60
100
]
Hep Vatan için! Hep millet için ! Cinayet ve Ceza Lenin Stalin
Budda Mussolini Bismark
Ölüler evinin hatıraları Basubadelmvet
Mev’ut toprak Farmasonluk Devlet ve İhtilâl İşçi ıınfı ihtilâli Safo
Meşhur Ali Sinan bozası
Nuruosmaniye caddesinde meşhur Ali Sinan bozası satışa il başlamıştır. 3
Kadıköy ahalii muhteremesinin teşviki üzerine Kadıköyünde ■ bir şube açmiştir. Ub
Şubemiz: Kadıköy Osman ağa Pazar yolu caddesinde 134 i1 numaradadır. H
Yeni Enstitü dün
7 inci sahifeden devam Hariçten isteyen kimseler de Ens( titu derslerine devam edebileceklerdir. Ancak bu devam, müdavimlerine hiçbir hak bahşetmiyecek,sadece istifade gayesine müteveccih^ olacaktır.
Enstitüde dersler iki kısma ayrılmıştır. Bunlardan birkısmı mecburî, diğeri ihtiyaridir.Mecburî olan dersler şunlardır: İktisat, maliye, içtimaiyat, iktisat tarihi ve felsefesi... Diğer dersler buna müteferidir ve söylediğimiz gibi ihtiyaridir. Talebe,iadece mecburi olan derslerin imtihanına tabi tutulacak ancak ihtiyarî derslere devam veya ademidevamı va buradaki muvaffakiyet derecesi de göz önünde bulundurulacaktır.
Enstitüyü tesisten maksat, dünya [iktisadiyatı ve içtimaiyatı ile birlikte, yurdumuzun İktisadî ve İçtimaî hareketlerini mukayeseli ve ilmi bir surette takip ve tetkik edebilecek kabiliyetli gençler yetiştirmektir. Buradan yetişenler, memleketimizde şimdiye kadar ihmal edilmiş olan “içtimai ve İktisadî,, hareketleri; bilhassa “para, kredi, nüfus, istihsal ve istihlâk,, gibi belli başlı meseleleri, fakat sadece ticarî ve teknik bir bakımdas değil, hukukî ve İçtimaî bir zavi-yei rüyyetten tetkik edeceklerdir.
Enstitü mezunlarının mühim bir kısmı aynı zamanda hukuk mezunu da addedileceklerinden, ileride geniş bir takdir ve faaliyet sahası bulacakları şüphesizdir.
Enstitünün dersleri iki sömestre tak s m olunmuş ve bu sömestrler sonunda bir umumî imt han tesbit olunmuştur. İmtihan neticesinde buradan Sertifika alan gençler, isterlerse ayrıca doktora seminerlerine devam ederek “doktor,, unvanını da haiz olacaklardır.
Dünkü açılma merasimi esnasında HukukFakültesi Dekanı Sıddık Sami Bey bir nutuk iradetmiş ve Estîtünün müstakbel faaliyetindeki ehemmiyet ve lüzuma işaret ederek, Enstitünün, bir tarafına cihan ikt saditını ve İçtimaî hareketlerini tanımak, diğer tarafa da Türkiye-deki İçtimaî ye İktisadî hareketleri cihana tanıtmak gibi iki belli başlı ve mühim vazifesi bulunduğunu söylemiştir.
Bunu müteakip profesör Röpke, büyük bir alâka ve dikkatle dinlenen ilk dersini vermiş ve “paranın tarihçesin hakkında bazı sözler söylemiştir.
Haftalık Sinema ve Tiyatro
TÜRK Programları : Hovarda Bahriyeli
SÜMER : Demirhane Müdürü ’
İFEK : Şa/kata Silâh Sessleri I;
MELEK : Karnaval Çocoğu
SARAY : Mikinin Şen saatleri ||
ŞARK : Doktor Mabozan vasi-
ŞIK yeinamesi.Yıldız Revüsü : Bar Şarkıcısı
ELHAMRA Kongre eğleniyor
YILDIZ : Sana tapıyorum |
ALKAZAR : Haydutlar yatağı
FERAH Lübnan Melikesi
HİLÂL i Düşman elinde esir. 1
ASRÎ Bilmemiş Senfoni : Prenses Nadya-Racanın 1
ALEMDAR : Amok-Zabıt namzetleri il
ŞEHİR Tl
YATROSU Madam San Jen
ŞEHİR OI’EREIİ : Bu bir riig.
KADIKÖY
SÜREYYA çılgınlıkları
(HALE i Ben bir melek drğilim H
Dr. Hafız Cmal
Dahiliye mütehassısı
Cuma ve pazardan başka günler- | de öğleden sonra snac (2,5 dan 6) 1 ya kadar istanbulda DivanyolunJa 1»1 ( 118) numaralı hususî kabinesinde ,1 hastalarını kabul eder. Maayeneha- 1 ne ve ev telefonu: 22398. Yazlın 1.1 ikametgâh telefonu Kandilli 38 ’.l
Beylerbeyi 48.
8
Teşrinisani 18
Bir traş bıçağı ile yüz defa traş| olduğuna andedenler çoktur HAŞAN
TIRAŞ BIÇAĞI
Şimdiye kadar icat olunan bütün tıraş bıçakları arasında en mükemmel ve en fevkalâde olduğu tahakkuk etmiştir. Piyasada mevcut tıraş bıçaklarını şaşırtmıştır. Haşan tıraş bıçağının 1-2-3-4 numaralı gayet keskin ve hassas tarafları vardır ki her bir tarafile lâakal on defa tıraş olmak kabildir. Bu hesapla beş kuruşluk bir adet Haşan tıraş bıçağı ile kırk defa ve ıslak bardak ile bilen-d.kte yüz defa tıraş yapılmak mümkündürki dünyanın hiçbir bıçağında bu meziyet yoktur. Haşan bıçağı istediğiniz halde başka marka verirlerse aldanmayınız Taklitlerinden sakınınız. Fiatı 1 adedi 5 kuruştur. 10 adedi 45 kuruştur. Haşan Ecza deposu :
İstanbul - Beyoğlu
Çölde kaybolanlar
Çoban Yıldızı
ile yollarını bulurlar va hedeflerine vasıl olurlar
İŞ BANKASI
Kumbarası
da işlerini bilenrin
Çoban Yıldızı
dır. Sıkıntılı günlerde imdada koşan, yol gösteren odur.
1
İnhisarlar U. Müdürlüğünden:
Muhtelif eb’atta “50-60,, ton çivi satın alınacaktır. Taliplerin nümune ve şartnameyi gördükten sonra pazarlığa iştirak etmek üzere 19-11-934 Pazartesi günü saat “14„ te yüzde “7,5„ te-m natlariyle beraber Cibalide Levazım ve Mübayaa Şubesine müracaatları. “7627,,
İstanbul Millî Emlâk Müdürlüğünden:
Büyükderede Bahçe Köyünde kâin Yüksek Orman Mektebinde mevcut muhtelifülcins 78 kalem eşya bedeli defaten ve nakten verilmek ve bi c imle masarifi alıcısına ait olmak ve mahallinde tesellüm edilmek şartile cem'an 568 lira 25 kuruş üzerinden açık arttırma usulile satılacaktır. Görmek isteyenlerin mahalline ve isteklilerin 2/12/934 Pazar günü saat on dörtte pey akçelerde Millî Emlâk idaresine müracaatları. “M„ “7653,,
Asliye mahkemeleri yenileme bürosundan:
Maliye muhakeınat müdürlüğü tarafından Aksarayda Taş-kasapta Selçuksultan mahallesinin tramvay caddesinde 193 No. lu hanede mukim sabıka binbaşı Mehmet Necati Bey aleyhine ikame eylediği alacak davasının yenilenmesi esnasında halen ikametgâhı meçhul bulunan mumaileyh Mehmet Necati Beye ilânen tebligat icrasına karar verilmiş olduğundan tetkik günü olan 27-1-935 Pazar saat on dörtte büroda hazır bulunması lüzumu tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur.
VAPURCULUK
TÜRK ANONİM ŞİRKETİ
İstanbul Acentalığı
Liman han, Telefon: 22925
M,
:eı
Beyoğlu Birinci Sulh hukuk I Hakimliğinden: İstanbul Hazine-muhakem.t müdürlüğünün Beyoğlunda Tarla başında çukur sokakta 18 numaralı hanede Şükrü, Beyoğlunda Kamer Hatun kılıç sokağında numara 1 komisyoncu Agop, Aynalı çeşmede caddede 9-11 numaralı dükkânda eczacı Andrenikos efendiler aleyhine ikame eyle-d ği a'a ak davasında müddei aleyhler namına gönderilen davetiyeler arkacına mübaşirj tarafından verilen meşruhatta ikametgâhlarının meçhul olduğu bildirilmiş ve talep üzerine 25 gün müddetle ilânen tebligat icrasına ve muhakemenin 22-11-934 saat 10 talikine karar verilmiş olmakla mezkûr gün ve saatta gelmediği veya tarafından musaddak bir vekil göndermediği taktirde hakkında gıyaben muamele icra edi-eceği tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur. (4874)
*
'!•
Hesap defterleri zıyaı
Mercanda, Tığcılar sokağında 1,3,5 numaralar altındaki Triko!aj ve Çorap Fabrikamın esnayi set ve tasfiyesinde fabrikanın hesap defterlerinin bir çuval deru-nuna vaz edilerek eşyayi saire meyanında nakledilirken zayi olduğu alâkadaranın malûmu olmak üzere ilân olunur.
Mehmet Adil
Trabzon yolu
Tari Vapuru
18 Teşrinisani Pazar günü saat 20 de Galata rıhtımından kalkacak. Gidişte Zonguldak, İnebolu, Ayancık,Samsun, Ünye, Ordu, Giresun, Tirebolu, Görele, Trabzon ve Ri-zeye. Dönüşte bunlara ilâveten Of ve Sürmeneye uğrayacaktır.
■— MOBİLYA. KARYOLA veSANDALYA — Alacaksanız İstanbulda Rıza Paşa yokuşunda 66 No. lu İASRÎ MOBİLYAMaUTs23a4uoVaAh± rT1*
I
İstanbul Asliye Mahkemesi 4 üncü Hukuk Hâkimliğinden:
Büyükçekmece de Danca ve Tirileye gönderdiği 59335 kuruş için muhtelif cins keresteler ile levazımı inşaiyenin gönderildiğine dair resmî varakasını iki ay zarfında ibraz eylemediği takdirde mezkûr eşyanın kıymeti olan 59335 kuruşu tediye- edeceğini teahhüt eylediği halde işbu teahhüdünü ifa eylemediği gibi mebaliği mez-buruda vermekten imtina eylemiş olduğundan meblağı mez-burun faiz ile birlikte masarifi muhakeme tahsili talebiyle Rüsumat Müdüriyeti tarafından İstanbulda Kerestecilerde 108 No. da mukim tüccardan Yu-vakim efendi Cerrah oğlu aleyhine ikame edilen davadan dolayı müddaaleyhin adresine gönderilen davetiyeye mumaileyhin gösterilen adresi terk ile bir semti meçhule gittiği mübaşirin meşruhatından anlaşılmış ve yevmi muhakemenin bir ay müddetle müddaaleyhe ilânen tebliğine ve muhakemenin 24- 12- 934 tarihine müsadif Pazartesi günü saat 14 de talikine karar verilmiş olduğundan müddaaleyhin yevmi mezkûr de bizzat veya bir vekili kanunisi hazır bulundurmadığı takdirde hakkında gıyap kararı verileceği ilân olunur.
İstanbul Asliye ikinci Hukuk dairesinden :
İstanbul Tapo Müdüriyeti tarafından Beyoğlunda Sakız ağacında 5 numaralı hanede mukim Mimar Kapril ve Baranı Şayuh efendi ile Aram Bogos-yan efendi aleyhlerine ikame eylediği alacak davasından dolayı mumaileyh Kapril efendinin ikametgâhının meçhuliyeti ha-sebile ilânen gıyap kararının tebliğine rağmen gelmediğinden tahkikatı bilicra tapo kaydi ibraz ve Noterden satış senedinin celbine karar verilmek suretile muameleli gıyap kararının ilânen tebliğine karar verilmiş ve tahkikat 4-12-934 Salı günü saat 14 e talik kılınmış olduğundan keyfivet malûmu o'.nıak üzere gazete ile ilân olunur.
Deniz yolları
İŞLETMESİ Acenteleri: Karaköy - Köprübaşı Tel. 42362-Sirkeci Mübürdarzade
Han Tel: 22740
İskenderiye yolu
Ankara
Sall günü saat lldePort-«a’t'e kalkar. (7601)
Galata
ithalât Gümrüğü Müdürlüğünden s.
I
tarihinden
Kilo
33
Bu mensucat
suretile satılacaktır, isteklilerin 18-11-934 Pazar günü saat 17ye kadar Satış komisyonuna müracaatları. (7166)
Marka
CGC
No.
5233
27-10-934
Eşyanın Cinsi
Yün mensucat, itibaren tekrar arttırma
c
2
İstanbul Belediyesi ilânları
Tepebaşı Şehir Tiyatrosunda Bu akşam saat 20 de
Madam
San Jen
Komedi 3 perde
1 - Başlangıç
Yazanlar: Vık-
toryen Sardo ve Emil Mora
Tercüme eden
Unkapanı köprüsü yanında Yavuz Ersinan mahallesinde çöp iskelesi civarında numarasız belediye malı arsa kiraya verilmek üzere açık müzayedeye konmuştur. Talipler şeraitini anlamak üzere her gün müzayedeye girmek için de 18 buçuk liralık teminat makbuz veya mektubu ile 21-11-934 Çarşamba günü saat 14 e kadar Eminönü Kaymakamlık ve Belediye Şubesi Encümenine müracaatları. (7283)
ktanbul Belediyesi
ŞehirTıyatrom
Beyoğlu sulh Birinci hukuk hakimliğinden :
İstanbul hazinei muhakemat müdürlüğünün Beyoğlunda imam sokağında 15 numaralı Şule lokanta ve birahanesinde İsmail Hakkı bey aleyhine ikame eylediği alacak davasında, müd-dei aleyh namına gönderilen davetiye arkasına mübaşiri tarafından verilen meşruhatta ikametgâhının meçhul olduğu bildirilmiş ve talep üzerine yirmi beş gün müddetle ilânen tebligat icrasına karar verilerek muhakeme 20/12/934 saat 10 a talik kılınmış olmakla mezkûr gün ve saatte müddei aleyhin bizzar muhakemede hazır bulunması veya tarafından musaddak bir vekil göndermesi, aksi takdirde hakkında gıyaben muamele icra edileceği tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur. (4873)
Devlet Demiryolları İiânlan
Eski Fransız tiyatrosunda Şehir tiyatrosu operet kısmı Bu akşam saat 20 de BU BİR RÜYA
Operet 3 perde. Besteliyen Fer-Yazan: Selma Muhtar H.
Süreyya Opereti Bakırköy Mıltiyadi tiyatrosunda Pazar akşamı 20,30 da KIRK YILDA BİR Operet 3 perde
Sah akşamı Şehzadebaşı Ferah Tiyatrosunda Kadınlardan bıktım
15-11-934 tarihinden itibaren bilumum istasyonlarımız için ve, mütekabilen eşya teslim ve tesellüm edilmek üzere İstanbulda Sirkecide Şark Demiryolları rıhtımı üzerinde bir anbar açılmıştır.
Mevcut ücretlere ilâveten deniz re t'er alınacaktır.
Mesajeri için :
5
10
20
40
50
Seyri seri için :
Beher on kilo ve kesrinden
Seyri hafif için :
Beher elli kilo ve kesrinden
Üsküdar Hukuk Hâkimli-
ğinden;
Üsküdarda Çamlıcada Bul-
gurlu caddesinde 86 No. lu ha-
nede sakine Fatma Saliha Mu-
zaffer H. vekili avukat Haşan
Hilmi B. tarafından ayni hane-
de mukim iken filhal ikamet-
gâhı meçhul kocası Mustafa
Necip B. aleyhine açılan bo-
şanma davası üzerine tebligata
rağmen gelmediğinden müddi-
ye vekilinin talebile hakkında
gıyap kararı ittihazile tahkikat
6-12-934 Perşembe günü saat
10 na talik kılınmakla yevm ve
saati mezkûrda yine gelmediği
ve müddeiye vekilinin müdda-
leyhin vazifei zevciyeti yapma-
mak maksadile birliği terket-
mesi üzerine mahkemenin 934-
873 No. lu dosya ile ihtaratı
kanuniye icra kılındığı ve müd-
deti muayyenesi zarfında bir-
1 lige avdet etmediği ve kendi-| leri de terk sebebile boşanma
I davası ikamesine mecbur kal-
’ı dıkları yolundaki beyanatına
İl karşı tarihi ilândan itibaren 15
İV gün zarfında bir itirazda bu-
İAsipirol Necati^^Ö'^:^^ Salih Necati
nakliyesi için aşağıdaki üc-
di
ı
ı
OOOOOOOOOOOCOOOOOCOOOOOOOOOO § Ci|t, Zührevî hastalıklar 8 mütehassısı 8
§ Dr. Feyzi Ahmet j
2 Babıâli Ankara caddesi No. 43 X
2 Cumadan başka hergün sa- g 8® bahtan akşama
Telefon : 23899 C
8oocx)ooooocooooooooocoooooo o
lunmadığı takdirde vakıaları kabul ve ikrar eylemiş sayılacağından icabı hukukisi icra kılınacağı gibi bir daha mahkemeye de alınmıyacağına dair yazılan gıyap kararı mahkeme divanhanesine asıldığı gibi keyfiyet ayrıca gazete ile de ilân olunur. (4877)
Sultanahmet Üçüncü Sulh Hukuk Hâkimliğinden:
Doktor Ahmet Vicdani Beyin (42) lira alacağının tahsili için Süleymaniyede Şemsettin Molla mahallesinde Yoğurtçu oğlu sokağında (8) No da mukim Zehra Hanıma aleyhine aç-
tığı davada: Mahkememizce Zehra Hanım ilânen gıyap kararının icrasına karar verildiğinden mahkeme günü olan 8-12-934 tarihine müsadif Cumartesi günü saat 10 da mah-kemede|hazır bu'unması veya musaddak vekâletnameli bir vekil göndermesi ve aksi halde mahkemenin karar safhasına geld ğinden gıyabında karar verileceği tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur. (4878)
Kiloluk parçalardan ve 15 kiloluk parçalardan ve 25 „
5
10
15
20
25
*5
10 kuruştur.
beher parçanın sıkleti 200
Bu suretle nakledilecek eşyanın kiloyu geçmiyecektir.
Fazla tafsilât için istasyolara müracaat edilmelidir. “7825.
Akay işletmesi Müdürlüğünden:
Adalar - Anadolu - Yalova hattında 21/Teşrinisani/934 Çarşamba gününden itibaren kış tarifesi tatbik olunacaktır.
Yeni tarife iskelelere asılmıştır. “7856,,
İmtiyaz sahibi: Ali. Umumî neşriyatı idare eden yazı işleri müdürü: C. Hikmet. Matbaai Ebüzziya
eczanesi