Demokrat Parti Genel Kurulu
dün bir beyanname neşretti
“Muhalefet kendini kanunların
teminatı altında hissedecektir,,
Dün şehrimize gelen Zonguldak Demokrat
Halk niçin D. P. yi \tercih etti?
Demokrat Partinin Türk
milletine teşekkürü
yazan : Mümtaz Faik Fenik
| İstanbul, 18 (Telefonla) —
Son seçimlerde, Demokrat Partinin kahir bir ekseriyetle iktidarı ele alma-| j sı karşısında bir çok kimseler şaşırmış gibidirler. Fakat Demokrat : J Partinin memlekette kazanmış ol-1 duğu büyük sevgiyi bilenler ve he-I le Halk Partisinin yaptığı yanlış i | hareketleri yakinen görenler için bunda hayret edilecek hiç bir taraf yoktur. Biz çoktan kani idik ki, eğer seçimler dürüst yapılacak o-lursa, Demokrat Parti hakikaten büyük bir ekseriyetle Büyük Millet Meclisine girecektir. Nitekim zaman zaman Halk Partisi muharrirleri tarafından istihfafla karşılanan bu kjinaat, fiiliyatla isbat edilmiş old^r ve tamamiyle anlaşıldı ki, , | Celâl Bayar’ın nutuklarından «Mil-. let bizimle beraberdir, sözü kuru
I1 ve boş bir lâkırdı değildir. Çünkü vakıalar bunu isbat etmiştir. Millet hakikaten Demokrat Parti ile beraberdir. İşte eski iktidar partisi | bu hakikati görmediği, anlamadığı ' ‘ gibi milletin şimdiye kadar çekmiş i ; olduğu ıstırapların farkına var-I | madığından siyasî bir iflâsa uğra-. ’mıştır!
| Bazıları hâlâ diyorlar ki: Sizin i kazanmanız halkın Demokrat Partiye olan bağlılığından değildir.
i 'Bugünkü iktidara karşı umıımî bir itimatsızlık başlamıştır. Ondan dolayıdır ki, halk bunlar değişsin de yerlerine kim gelirse gelsin, diye De mokratlara rey vermiştir. Onun için listelerinize kimi koymuş o-lursanız olunuz kazanacaklardı. Halk, Demokrat Partiye olan sevgisinden değil, fakat Halk Partisi-
( ne olan itimatsızlığından sîzleri seçmiştir.
Bu şekilde düşünenlere karşı bi-- Zim de vereceğimiz cevaplar vardır: İ( Seçimlere Demokrat Partiden baş-s ka iki tane daha muhalif parti ve )■ bir çok bağımsızlar iştirak etmiş-Partilerden biri, son derece a. lU Şin bir muhalefet yoluna sapmıştı. Di ld ğer taraftan, adaylıklarını koyan ba-e-zı müstakiller, iktidarla muhalefet nç arasında nâzım bir rol oynamayı i-ndleri sürmüşlerdi. Netice ne oldu? Bu a nevi muhalefet yapanlar Meclise ;).clncak bir milletvekili sokabildiler. 2-lVe parti listelerinde olmıyan bağım ol-uzlarthn da yine galiba ancak bir kişi kapanabildi. Eğer millet pırf ___ Kalk Partisine karşı olan memnuniyetsizliğini ifade için ona rey ver-). pek^lâ Demokrat
i tercih edebilirdi. Meclise mühim miktarda milletvekili sokabilirlerdi. Ne-len, hu böyle olmadı da Demokrat
Laı
sncı
... nek istemedi ise, pekâlâ Dcmok Partiden başka muhalif partileri, 1 ikasfcele bağımsızlan ' 3/9)ıılar da Meclise
Halil Ozyörük dün Demokrat
Partiye iltihak etti
Ayrıca Çorum müstakil milletvekili Baha Koldaşda D. P. ye girdi
Milletvekili Halil Özyörük’ün bu sefer de Adalet Bakanlığına getirileceğine dair şayialar dolaşıyor
Yargıtay Başkanı iken umumî arzu üzerine İzmir ve İstanbuldan Müstakil olarak milletvekili namzedi gösterilen ve Demokrat Parti listesinde yer alan ve müteakiben de her iki vilâyetten milletvekili seçilen Halil Ozyörük, dün Demokrat Parti Genel Merkezine müracaatla Demokrat Partiye girdiğimi ve parti saflarında yer aldığını bildirmiştir.
Halil Ozyörük gibi milletin müstesna bir Adalet mümessilinin saflarına iltihak etmesi ile
Demokrat Parti yeni bir kuvvet kazanmış bulunmaktadır.
Diğer taraftan Çorumdan Demokrat Parti listesinde müstakil olarak milletvekili seçilen Emniyet Genel Müdür muavini Baha Koldaş da dün aynı vaziyette Demokrat Partiye müra-racaat etmiş ve partiye iltihak arzusunu izhar eylemiştir. Bu teklif de parti tarafından memnuniyetle karşılanmıştır.
Bir kaç gündenberi Halil Öz-yörük’ün Cumhurbaşkanlığına
seçileceğine dair dolaşan ısrarlı | şayialar, mumaileyhin dün Demokrat Partiye iltihak etmesi üzerine istikamet değiştirmiş ve bu sefer de Adalet Bakanlığına getirileceği söylentileri dolaşmağa başlamıştır.
Demokrat Parti çevreleri dışında çıkarılan bu şayialardan yeni bir tanesi de Baha Koldaşın İçişleri Bakanlığına getirileceğine dair ilânıdır. Fakat bütün bunlar bugün için birer yakıştırmadan başka bir mânâ i-fade edemez.
Parti kahir bir ekseriyet aldı, ve öteki muhalif partiler âdeta unutuldu gitti?
İşte Demokrat Partinin yalnız halkın bu partiye bağlılığından sevgisinden değil de dünkü iktidara itimatsızlığından dolayı kazandığını iddia edenlerin cevap veremiyecek (Devamı 4ücü sayfada)
"C. H. P. nin nihayet kaderini millete terketmesi de şayanı memnuniyettir»
Demokrat Parti Genel İdare Kurulu dün de saat 16 dan itibaren Aydın milletvekili Adnan Menderesin evinde toplanmıştır.
Toplantı akşam saat 19 a kadar
(Devamı 4ücü sayfada)
Barlas'ın Dünkü
Basın Toplantısı
Cemil Sait Halk ve Demokrat Partilerini İttihadı Terakki ve ltilâfçılarla mukayese ediyor
Halihazırda Devlet Bakanı olan Cemil Sait Barlas dün makamında bir basın toplantısı tertip etmiş ve demiştir ki:
■fa (Devamı Sa. 6 Sü: 5 de)
D. P. nin Teşkilâta tamimi
«Kanuna aykırı hiç bir harekette bulunulmaması en büyük vazifemizdir.,...
Dünkü Ulus ve Ankara gazeteleri ile bazı İstanbul gazetelerinde bir kısım Demokrat Partililerin (Devamı 4ücü sayfada)
19 Mayıs gençlik bayramı
19 Mayıs, Spor ve Gençlik Bayramı münasebetiyle heı yıl yapılması mutat olan şenlik ve gösteriler, siyasî hayatımızda büyük değişikliklerin vuku bulduğu günlere tesadüf ettiği için, tehir edilmiştir. Atatürk’ün Anadolu topraklarına ayak bastığı günün şanlı hatırasını bize her yıl gençliğin imanlı sesinde ve temiz neşesinde yaşatan bayram’ daha ferah, daha neş’e-li kutlanmak üzere Millet Meclisinin toplanıp yeni hükümetin teşekkülünü takip edecek olan günlere bırakılmıştır. Bu suretle, 19 Mayıs 1919 da Türk milletini cihana karşı hür ve müstakil kılmak, Türk milletine hayat ve haysiyetini iade etmek azmiyle Anadolu topraklarına ayak ‘ basan büyük Atatürk’ün hatırası, 14 Mayıs 1950 de, kendi
(Devamı lücii sayfada)
Necmettin Sadak
Mümtaz Faik
bugüngeliyor
Millet iradesi Fuat Sirmen
saltanatına böyle son verdi
İstanbul, 18 (Telefonla) — Anka-
Milletvekili seçilmesi üzerine hapishaneden çıkan Başmuharririmiz Mümtaz Faik Fenik bu akşam İstanbuldan kalkan ekspresle An. karaya hareket etmiştir. Mümtaz Faik Fenik’i Haydarpaşada Istan-
bul Gazeteciler Cemiyeti mensupları, İstanbul gazetecileri ve ecnebi ajans muhabirleri ve dostlan u-ğurlamı şiar dır.
Hürriyet uğruna çalışırken hürriyetini kaybeden ve sonra büyük (Devamı 4ücü sayfada)
İsimler ve mevkiler üzerinde
Fuat Köprülü dün Necmeddin Sadakla beraber Dışişleri Bakanlığına gitti
Necmettin Sadak, dün saat U de beraberinde Fuat Köprülü olduğu halde Dışişleri Bakanlığına gitmiş ve Bakan odasında Köprülü ile 1 saat kadar görüşmüştür. Sadak,
görüşmeyi müteakip Bakanlık memurlarına veda etmiş ve ayrılmıştır.
Fuat Köprülünün Necmettin Sadakla beraber Dışişleri Bakanlığına gitmesi kendisinin Dışişleri Bakanı olacağına dair şayiaları kuvvetlendirmektedir.
Diğer taraftan Adalet Bakanı Fuat Sirmen de dün öğleden sonra evvelâ Adalet Bakanlığında, sonra (Devamı 4ücü sayfada)
AKINTIYA | L-_ KURCK
Konya Valisi Şefik Soyer istifa ediyor
Konya, 18 (Telefonla) — Bugünkü demokrat Meram gazetesinin yazdığına göre Konya valisi Şefik Soyer valilikten istifaya karar vermiş ve bu hususta İçişleri Bakanlığı ile gerekli istişarelerde bulunmuştur. ________-——
Kazanırken kaybetmek !
Şu seçimde Halk Partisinden kimler atlamadı?
Perakende değil, toptan pazarlık!
Fakat bir Hüseyin Cahit Yalçın var ki, ne yaptı yaptı; kendisini Şark hizmetine ayırttı, Kars’a kadar göç etti ve oradan seçildi!...
Ne demeli? Mukadderat!
Demek senelerdenberi muhalefet yapmıya alışmış olan Hüseyin Cahit Yalçın’a kader, muvafakat muharriri olmayı yakıştıranındı!...
Fakat bir nokta var:
Evet Kars'tan kazandı ama, galiba Cenevre’den kaybetmişe benziyoç! — YEDEKÇİ____________
Sayfa: 2
Z AFKB
19 - 5 -1950
GAZETELERDEN
Yerinde bir
MES’ELELER
PULSUZ İSTİDA
İstirahat Raporu
Milliyet gazetesinde A. N. Karaçalı «Bayarın yüklendiği ağır vazife» başlıklı makalesinde şunları yazıyor:
»Tarihte bugün Celâl Bayar’ın devlet adamı olarak yüklendiği kadar ağır ve mesuliyetli vazife denebilir ki, nâdir devlet adamına nasip olmuş bir mazhariyet, fakat aynı zamanda başarılması bir çok şartlara bağlı ve çok zor, bir vaziyet teşkil etmektedir. Bu zorluğun derecesi hakkında bir fikir edinilmek istenirse, onun, daha doğrusu temsil ettiği siyasî partinin hangi şartlar içinde iktidara geldiğine, memleket işlerinin bugünkü şekillerine, çeşitli devlet hizmetlerini düzenlemek için elinde mevcut ve keyfiyet ve kemmiyetine ve kendisini iktidara getiren halk ihtiyaçla-rmın azametine şöyle bir göz atmak bile kâfi gelebilir.»
Muharrir bundan sonra:
»Celâl Bayar gibi tecrübeli bir devlet adamının, eski bir deniz kurdunun elinde geminin fırtınayı aşarak daha sakin, daha sıak, daha verimli iklimlerle dolu yol alaca ğından hiç şüphe etmiyoruz».
Diyerek yazısına şöyle son vermektedir:
«Bayarın ve arkadaşlarının yalnız vatanperverlikleri değil, geçmiş vaz'yet ve hâdiselerden alabilecekleri dersler ile sağ duyuları, bilhassa çalışma metodları, muvaffakiyeti sağlama yolunda, fırtılanı bir denizde çakan kıyı fenerleri gibi, kendilerine pekâlâ yol gösterebilir.»
Ferıhlk devri
Son Posta gazetesinde Selim Ra-gıp Emeç «Ferahlık devri» başlıklı yazısında yurdun her tarafından ge-
c
ANKARA RADYOS1 CUMA — 19/5/1950 (Gençlik ve Spor Bayramı)
1.28 Açılış ve Program
1.30 M. S. Ayarı.
1.30 Haberler ve Hava Raporu.
1.45 Müzik: Marslar (Pl.)
).1O Günün Programı.
1.15 Müzik: Marsların Devamı (Pl.) ).3O Hipodromdan Gençlik ve Spor Bayramı Töreninin Naklen Yayımı. .30 Müzik: Sazlar ve Seslerden Geçit Programı.
1.15 Müzik: Şarkılar ve Saz Eserleri.
!.45 Müzik: Türküler.
1.00 Haberler.
1.15 Müzik: Yetişen Gençliğin (Sarar İlkokulu Korosu).
1.30 öğle Gazetesi.
1.45 Müzik: Koronun Devamı.
1.00 Akşam Programı, Hava Raporu ve Kapanış.
1.58 Açılış ve Program.
1.00 M. S. Ayarı.
1.00 Müzik: İncesaz (Sen Program).
1.30 Konuşma.
1.45 Müzik: Yetişen Gençli&in Sesi
1.00 M. S. Ayarı ve Haberler.
1.15 Geçmişte Bugün.
1.20 Müzik: Tarih! Türk Müziği (Kö_ çekçeler.)
1.50 Müzik: Gençlik Türküleri (Yurt, tan Sesler Korosu).
).15 Radyo Gazetesi.
).3O Serbest Saat.
20.35 Müzik: Yetişen Gençli&ln Sesi (îsmetpaşa Kız Enstitüsü öğrencileri Korosu.)
21.00 Konuşma: Türkiye'de Marslıall Plünı.
21.15 Müzik: Gençliğe Melodiler (Pl.)
22.00 Konuşma:
22.15 Müzik: Dans Müzi&i (Pl.)
22 45 M. S. Ayarı ve Haberler.
23.00 Program ve Kapanış.
12
12
13
13
13
13
14
19.1
Sesi
len haberlerin umumi bir ferahlık yarattığını, mütebessim çehrelerin hep bu mevzu ile nıeşgûl olduğunu bildirdikten sonra yazısına şöyle devam etmektedir:
Milletin iradesiyle mevkiini ter-ketmek mecburiyetinde kalan iktidarın, bu ve buna benzer saymakla | tükennıiyen bidat ve usulsüzlükleri; 14 Mayıs kararının umumî esbabı mucibesini teşkil etmektedir. Millî iradeyitemsil eden bu mazbatanın, 1 bütün teferrüatile gözden geçiril- ; mesi kadar devlet işletmelerine bırakılmış olan inhisarcı ve istismarcı idare serbestinin de, bir an evvel akıl ve mantık yoluna sevk ■ edilmesi zaruridir. Bütün bunların kısa zamanda ve bugünden yarma tahakkuk ettirilmeleri imkânsızlığı aşikârdır. Fakat milletin ızdı-rabı da öyle bir dereceye yükselmiştir ki, bu arada imkânsızlıkları mümkün kılmıya çalışmak; her şeyden önce gelmek lüzumunu his- , settiren bir vecibe olmuştur.
Bu da gösterir ki C. H. P. si iktidarının yeni, demokratik idareye bıraktığı eser; kendisinin bütün aksi iddialarına rağmen, altından kalkılması hakikaten güç bir mirastır. Fakat miletin yüksek müzahereti sayesinde bu vazifenin de hakkından gelinmesi elbette mümkün olacaktır. Ve fakat ne büyük me- ; saî ve fedakârlık bahasına?,
Değismiyen Türkiye
Cumhuriyetin Nadir Nadi’si de «Değişmeyen Türkiye» başlıklı baş makalesinde Fuat Köprülünün beyanatını ele alarak şunlan yazmaktadır:
Yeni kurulacak hükümette Dış İşleri Bakanığına aday olduğu söylenen Profesör Fuad Köprülünün milletlerarası münasebetlerimize dair beyanatını memnunluk duyarak okuduk. Demokrat Parti iktidara geldiği takdirde dış politikamızın değişmiyeceğini zaten biliyorduk. Atatürk prensiplerinin ışığında hazırlanan ve çeyrek yüzyıldır titiz bir dikkatle yürütülen bu politika, diyebiliriz ki, Cumhuriyet Türkiyesinin en başarılı eserlerinden biridir. Şimdiye kadar iş başına gelen hükümetler bu nokta üzerinde hassasiyetle durmuşlardı. İlk defa olarak yurdumuzda baş-gösteren iktidar değişikliğinden sonra da dış politikamızda herhangi bir değişiklik meydana gelmiye-cektir. Sayın Profesörün beyanatına memnun oluşumuzun sebebi, pek tabiî saydığımız bir gerçeğin yetkili bir ağız tarafından vaktinde ve zamanında bütün dünyaya açıkça bildirilmesidir.
Muharrir diğer devletlerle olan dostluğumuzun da değişmediğini 1-fade ederek yazısına şöyle son vermektedir:
Millî bünyesinde en cesaretli değişikliği son seçimlerde başaran Türk milleti, değişmiyen dış politikasını şimdiye kadar olduğu gibi şimdiden sonra da insanlık ve barış istikametinde yürütecektir.
temenni
Dün İsmet Ediz isimli bir o-kuyucumuzdan çok haklı ve yerinde bir şikâyet ve temenni mektubu aldık. Aynen sütunlarımıza geçiriyoruz:
«Türk gençliğinin azimle ça- S lıştığı ve Avrupaya erişebilmek f gayesiyle her türlü fedakârlık- J lara katlanarak Türk sporunun ilerlemesi azminde bulunduğunu tebarüz ettirmeğe bilmem ; . ki lüzum var mı?
Ankara ve diğer memleketler ı halkının spora gösterdiği rağbet sizce malûmdur. Memleketimize gelecek olan İngiliz futbol takımının Cumartesi ve Pazar günleri yapacağı maçlar için 18/5/1950 tarihli Ulus gazetesin-1 de ilân edilen bilet ücretleri pek fahiştir. Bu halk için, bir yıkım teşkil etmez mi? Acaba her sınıf halk bu spor zevkinden mahrum mu kalsın. Stadyum idaresinin tertip ettiği maç için ilân ücretine bakınız:
Kapalı tribün 3 Lira Açık tribün Erlere
Bu durumun gözönünde tutularak halkın kesesine elverişli şekilde bir fiyat takdir edilmesi ve daha fazla seyirci cel-betmekle yapılacak masraflar karşılanamaz mı?
Bu işin ve daha tevali etmesi ' melhuz olan şikâyetlerin önüne l geçmek için alâkalı makamla-ı rın dikkatini çekmenizi rica ede-
2 Lira
1 Lira
D. Partinin Millî
Savunma anlayışı
[■^T’cmokrat Parti Ankara Mil L* * ’ ...
■ letvekili Seyfi Kurtbek, De-B mokrat Partinin seçimlerdenG evvel Ankara Radyosunda yaptığı! konuşmalardan birinde D.P. ninjj savunma anlayışı hakkında şunları söylemiştir:
Demokrat Parti Millî Savunmayı askerî bir mesele olarak değil, Dev letin bütün mekanizmasını ve milletin her türlü faaliyetini ilgilendiren büyük bir millî dâva olarak telâkki eder.
Millî Savunma, milletin şerefini, varlığını ve istiklâlini korumaktır. Böyle olduğu içindir ki Millî Savunmanın Devlet işlerinde her şeyden önce gelmesi lâzımdır. Şahıs ve parti menfaatlerinin millî savunma dâvasına hiç bir tesiri olmama-
I lıdır.
1 Hükümetin birinci vazifesi, mil-
■ letteki savunma şuurunu daima geliştirmek, savunma azim ve İra desini devamlı olarak kuvvetlen dirmek ve sağlamlaştırmaktır. Millî savunma yalnız tehlike belirdiği zaman düşünülecek bir mesele değil, her zaman aktüel olan bir dâ-ı vadır.
J Demokrat Parti, silâhlı millet teorisini demokrasinin askerî ifadesi-sayar. Millî varlığı korumak için asker - sivil farkının kaldırılması ve milletin ordulaşması lâzımdır.
Ord ulaşmış millette kadın ve erkek bütün çalışabilir vatandaşlar J Millî Savunmada vazifelendirilir. Milletin bütün ekonomik kaynak-I lan millî savunma için teşkilâtlandırılır TVTillî F.&itim Adalof. Sa&lık
İSTANBUL RADYOSU CUMA — 19/5/1950
12.57 Açılış ve Programlar.
13.00 Haberler.
13.15 Marşlar (Pl.)
13.30 Uvertürler (Pl.)
14.00 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bay. ramı Münasebetiyle Konuşma.
1415 Marslar (Pl.)
14.30 Saz Eserleri - Şarkı ve Türküler.
15.15 Çeşitli Hafif Müzik (Pl.)
15.30 Zurna İle Oyun Havaları.
15.45 Dans Müziği (Pl.)
16.00 Programlar ve Kapanış.
17.57 Açılış ve Programlar.
18.00 İstanbul Şehir Armonisi Konseri.
18.30 ^Yurdun Her Köşesinden Deyişler
ve Söyleyişler.
(19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle özel program). Tertip ve İdare eden: Nedim Ot-
19.00 Haberler.
19.15 İstanbul Haberleri.
19.20 Radyo Senfoni Orkestrası Kon-
Kalafat
Hürriyetin «İne ile kuyu kazan/» muharriri «Kalafat» başlıklı fıkrasında şunları yazıyor:
«Yorgunluktan mı, yaşlılıktan mı, her neyse, partinin hâfızası hay-lica gevşemişti: Seçim beyannamesinde bütçeden tasarruf yapılacağını vâdediyor, seçim nutkunda bütçeden satarruf yapılamaz diyordu; İzmir'de devletçiliği kaldıracağından dem vuruyor, Gaziantep’te devletçiliği köylere kadar götüreceğini söylüyordu; hülâsa, ne yaptığını bilmez bir hale gelmişti...
Millet, partinin bu haline acıdı; aklım başına toplayıp ağzından çıkan sözü kulakları işitecek hale gelinceye kadar kendisine bilâı müddet bir istirahat raporu verdi.
Uyusun da, büyüsün, inşallah...»
AAillî Piyango bugün çekiliyor
Millî Piyangonun 19 Mayıs çekilişi bugün saat 13 de Ankara Atatürk Lisesi yanındaki Sarar İlkokulunda yapılacaktır. , .
İkramiye kazanan numaralar dirilir. Millî Eğitim, Adalet, Sağlık, Ankara Radyosiyle bu gece 23 de Maliye, İdare ve Ulaştırma hizmet-yayınlanacaktır. | leri kâmilen Millî Savunmadaki
Bugün saat 13 den sonra yurdu- rollerini alırlar. Millet böylece bü-muzun hiç bir tarafında bu çekili- x
şe ait bilet satışı yapılmıyacaktır.
Sınır toprağı
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayra- | mı dolayısiyle her yıl Ankara’ya ; getirilen sınır toprakları bu yıl ' bayramın tehiri dolayısiyle Atatürk’ün Geçici Kabrinde muhafaza 1 edilecektir.
Resim seraisinde tablo safisi I
15 Mayısta yeni sergievi binasında açılmış olan on birinci Devlet Resim ve Heykel Sergisi kapanmıştır. Geçen sene 15 bin liralık resim satıldığı halde bu sene ancak 1500 liralık resim satılmıştır. Bazı ressamların halk tarafından satın alınan resimlerinin de üç bin lira kadar tuttuğu haber alınmıştır.
Koza piyasası çok durgun
Bu sene Bursa koza tohumu piyasasında büyük bir durgunluk göze çarpmaktadu'. Geçen sene 7,5 Liraya kadar satılmış olan bir kutu tohum bu sene 1.5 ile 3 lira arasında satıldığı halde nivasada alıcı bulunamamaktadır. Buna sebep o-larak geçen sene bazı büyük tüccarların piyasada karışıklık çıkararak fiyatlarla oynaması, zaman zaman fiytları kırarak, çok ucuz koza mü-bayaa etmesi, gösterilmektedir. Bu yüzden bir çok köylü vatandaşlar bu sene koza yetiştirmekten vazgeçmişlerdir. Bu seneki satış miktarı geçen seneye nazaran altıda bir nisbetindedir.

Acele satılık Bahçe -Mandıra
Otobüs durağına 10 dakika, 30.000 M2 meyveli, 3 katlı ev menba suyu, ekilmiş 15.000 M2 havuzlu.
AKİF ALPASLAN
Vakıf İş Han No. 106. Tel: 14838
ve bilgiyi temel tutan bir personel politikası güdülmelidir.
Zamanımız harplerinde ilim ve fen, tecrübeden üstündür.
Millî Savunma işlerinin en sıla jir murakaba altında bulundurul -ması pek mühimdir. Gizlilik perdesi hataları, kusurları ve kabiliyetsizlikleri örttüğü takdirde düşmandan daha zararlı olur. Hataları ve kifayetsizlikleri düşman meydana çıkardığı zaman düzeltmek için artık çok geçtir. Düşmandan önce neşteri vurmak ve yaraların kangren olmasına imkân bırakmamak lâzımdır. Bu sebepledir ki Büyük Millet Meclisi Millî Savunma teşkilât ve faaliyetini çok esaslı, devamlı ve derin bir murakabeye tâbi tutmalıdır.

Sayın dinleyiciler:
İşte Demokrat Partinin Millî Savunma dâvasını anlayışı budur.
İktidar Partisi harp doktrinlerinin uğradığı büyük inkılâpları kav ramamakta ve Millî Savunmayı sadece askerî gizli bir mesele saymakta devamlı bir ısrar göstermiştir. Bu yüzden Millî Savunmamızın topyekûn müdafaa esasları üzerinde teşkilâtlandırılmasına başla . makta çok geç kalmıştır.
İkinci Dünya harbi başladığı za- ' man en basit harp malzemesinden en mühim silâhlara kadar savunma vasıtalarımızın çoğunu müttefiklerden istemek mecburiyetinde kaldık. Bilfiil harbe girmediğimiz halde milletimiz çok büyük sıkıntılara uğradı.
Zamanımız harplerinin, milletleri ne gibi şartlara maruz bırakacağını barış zamanında düşünmek ve gerekli tedbirleri almak lâzımdır. Bir defa harp başladıktan soma düşman bu gibi tedbirleri almağa vakit bırakmıyacaktır.
İkinci dünya harbi zamanındaki
tün kuvvet ve gücüyle varlığını | korumak için hazırlanır. Gayemiz olan barışın korunması da ancak böylelikle mümkündür.
; Millî Savunmayı bu şekilde, zama-' nımızın icaplarına uydurmak için
Şartlar şunlardır:
| 1 — Her şeyden önce Millî Savun-
, mayı politik olarak teşkilâtlandırmak lâzımdır. Devletin politik bün-I yesi içinde Millî Savunma zamanın şartlarına uygun ve hesaplı olarak düzenlenmedikçe ne topyekûn bir millî savunma, ne de mükemmel bir askerî teşkilât meydana getirmeğe i.cân yoktur. Ordular hükümetleri nin ve devlet bünyelerinin aynasıdır.
Millî Savunma bir tek bakanlığın işi değil, bütün hükümetin vazifesidir. Böyle olduğu için bütün devlet adamlarının bu dâvayı hak-kiyle kavramış olmaları lâzımdır. Ancak bu suretledir ki devlet mekanizmasının çeşitli kolları arasında Millî Savunma halamından lüzumlu olan birlik ve beraberlik temin edilmiş olur.
2 — Millî kalkınma hareketi ve hususiyle ekonomik kalkmış Millî Savunma ile iyice birleştirilmeli-dir. Savunma ve Ekonomi birbirini anlamadıkça ve birbiriyle kay-
■ naşmadıkça daima birbirini köstekler ve verimli çalışmalarına engel olurlar.
3 — Millî Savunma teşkilâtımı-' zın yenilenmesi, kuvvetlendirilmesi
ve bundan sonra da artık bir daha eskiyip kalmaması için köklü bir zihniyet inkılâbı mutlak bir lüzumdur. Nziamı Ceditten beri zaman zaman ordularımızı yabancılar ıslaha teşebbüs etmişlerdir. Her yapılan ıslahat biraz sonra eskimiştir. ! Çünkü bütün yenilikler şeklî olmuş ve eski zihniyetle idareye de-| vam edilmiştir. Bu sebeple eski düşünüşlerin, sabit fikirlerin, köhne geleneklerin kökünden kazınması lâzımdır. , — - ------- -----
Millî savunma hizmetlerinde yaş Böro Tel: 16668 Evi: 15233 ve eskilik değil ehliyet, kabiliyet
r
bocalamalarımız bütün milletçe malûmdur.
Zamanımızda bir milletin haıp şartları altında idaresi çok zordur, ikinci Dünya harbi zamanında geçirdiğimiz tecrübe iktidar Partisinin harp zamanı idaresi bakımından ne kadar kudretsiz ve kifayetsiz olduğunu isbat etmiştir. Milletin yiyecek, giyecek, yakacak, ulaştırma, sağlık gibi en esaslı ihtiyaçlarının karşılanmasında büyük sıkıntılar çekilmiştir. Hükümet şehirlerde pahalılık ve ihtikâr ile mücadelede aciz göstermiştir.
Bütün bu derslerden sonra beklenirdi ki harp biter bitmez İktidar Partisi bu hallerin gelecek bir harpte tekrar etmemesi için tedbirler alsın. Daha İkinci Dünya harbi bittiği gün güvenilir bir dünya barışının kolay olamıyacağı anlaşıldı. Derhal faaliyete geçin milletin topyekûn bir müdafaaya hazır olması ıçm gerekli çalışmalara başlamak lâzımgelirdi. Halbuki dostumuz Amerikalı gelip fiilen yardıma başlayıncaya kadar İktidar Partisi hiç bir esaslı teşebbüse girişmemiştir. Milletimizin topyekûn savunmasını teşkilâtlandıracak olan kanun 1949 Mayısında çıkarılmıştır. Bu kanunun 1946 da hükümete teklif edilmiş olduğu düşünülürse İktidar Partisinin y.eni millî savunma prensiplerini kavramakta ne kadar ihmal ve anlayışsızlık gösterdiği kolayca anlaşılır.
Halk Partisinin seçim beyannamesi .de bu partinin millî savunma dâvasında hâlâ eski zihniyetini muhafaza ettiğini göstermektedir.
Demokrat Parti inanmıştır ki, Millî Savunmanın topyekûn olarak köklü ve rasyonel bir reformu ve yeniden kurulmasiyle hem milletimizin korunması daha sağlam ve daha emniyetli ve kuvvetli olacak ve hem de büyük bir tasarruf temin edilerek Millî Ekonomi üzerindeki yük hafifletilmiş olacaktır.
Demokrat Parti iktidarı ele alınca Millî Savunmayı bu esaslara göre yeniden kurmak azmindedir sayın dinleyicilerim.
■! —
Vapurla Seyahat
DEVLET DENİZ YOLLARI
Vapurlarında
En temiz ve en itinalı servis Konfor ★ Eğlence ★ Mikik mevcuttur.
Avrupa ve Amerika seyahatinizi vapurla
Yer ve fazla tafsilât almak için
ACENTE
Ankara Bürosu
Cihan Palas karşısı Telefon : 12232
Emlâk satışları
Ankaranın her semtinde Apartı-man, Ev Arsa, Bağ almak ve satmak istiyenlerin müracaatları rica olunur.
i Ulus Meydanı Mühendis Hanı No. 5 Musa Yılmaz
yapınız
■n
ŞİRKETİ
(952)
MM
Sabotoj !....
T ürk milleti girdiği imtihanı büyük bir olgunlukla ve muvaffakiyetle bitirmiş ve bütün dünyanın hayranlığını kazanmıştır. Bu inkâr ve tevil götürmez bir hakikattir. Fakat, efendice iktidarı terkettiklerini iddia ederek, artık hakikî muhalefeti knrmag/ı kalkışanların dün verdikleri «Husumet anili meydana mı çıkıyor?» «Kiliste C. H. P. binası basıldı!» mevzulu haber, kendilerinin hiç bir vakit huylarından vazgeçemî-yeceğini göstermektedir.
Haydi bunlara, «ne ise» diyelim! Fakat, memleket bünyesinde tahripkâr roller oynıyabilecek çapta, çıkarılan rivayetlere ne demeli? Bunların efendilik ile kabili telif olup olmadığı münakaşa dahi e-dilmiyecek kadar aşikârdır.
Dünkü nüshamızda okumuş ol lacaksınız. Sözde Demokrat Parti iktidarı alır almaz, yapacak bxş-ka işi yokmuş gibi, idare âmirlik-leri ve umum müdürlüklere k«a)-di adamlarını getirmek için Genel idare Kurulunca çalışıldığını ve bunun için de evvelce hazırlanmış olan bir kara üsteden istifade edildiği bir broşürle İstanbul halkına duyurulmuştur.
Vatandaş kitlesinin büyük bir ekseriyetinin itimadına mazhar o-Iarak iktidara gelen Demokrat Parti, bu gibi küçük hareketlere başvurmıyacak kadar ileri görüşlüdür.
Demokrat Parti Başkanı Celâl Bayar, muhtelif vesilelerle, muhtelif yerlerde söylediği nutukların hemen hemen hepsinde, bu ciheti açıklamış ve D. P. nin küçük olsun, büyük olsun memurlarla alâkası bulunmadığını, esas hedefinin C. H. P. nin zihniyeti olduğunu açıklamıştır. Bugün, o zihniyet yıkıldığına göre mesele de kalmamış demektir.
Fetvanın bile anlatışa göre verildiği nazarı itibare alınacak o-lursa memurlardan bazılarının da başta bulunan idarenin isteğine a-yak uydurması tabiidir.
Bu sebeple, vicdanının İsyanına rağmen, iktidarın gayri kanuni emirlerine boyun eğmek mecbu riyetinde kalarak, ufak tefek kusurlar olanların mazur sayılmala n ve bir kere daha tecrübe edilmeleri elbette lâzımdır.
Bununla beraber, bazı politik mevkilere, tek parti zihniyetinin temadisi gayesiyle getirilmiş yâr ve ağyârın da oralarda bulundurulması elbette caiz değildir. Bu değişiklikler en normal hükümet tebeddüllerinde de vâki bir hâdisedir.
. Hal böyle olunca, neşredilen broşürün güttüğü esas maksat meydana çıkmaktadır:
«Demokrat Partinin kazandığı büyük sempatiyi baltalamak!...-Fakat, her şeyde olduğu gibi, bunda yanıldıklarını söylemek ve. ya kendilerine hatırlatmak lâzımdır zannındayız.
Şunu bilsinler ki, gazetelerinde neşredip bir teselli vasıtası yaptıkları rakamlar da dahi aldanmaktadırlar. Çünkü Demokrat Partiye karşı halkm gösterdiği itimat, bu küçük rakamlarla ölçü-lemiyecek derecede sonsuzdur: Demokrat Parti de hu itimada IA-yık olacak kadar ileri görüşlü ve basiretlidir.
HİKMET YAZICIOĞLÜ
CEMİYETTE
LÜZUMLU TILIîON K
Yangn ........... .......
Sıhhi -.nıdat .....— »1 Trenler —..........-...... 12031
Hava Yolları . ........ 141$'
v«tzkb vagonlar ......... ’1B5*
tkktrik .................
Su ânaa ................. 21S78
Havagazı ................. 2484*
Bejkcnt Tnkal ............ 22223
Yeni Güven Takal........... 22»»
• terken Taksi .......... 111TJ
Irvı. Takti ............ 311’1
Satılık Arsa
İç Cebeci* Aba sokağı üzerinde gayet manzaralı ve havadar 643 M2 müstakil imar parseli, geniş cepheli Ehven fiyatla acele satılıktır.
Müracaat: Büyük Emlâk a -çentesi. Ulus meydanı Mühendis Han No. 1-2. Tel: 13235.
(939)

de pek öyle enteresan değil. Bir akşam, senaryo muharririyle o güzel kız kapıya yakın bir masaya oturmuşlardı. Sık sık dan-sediyorlardı. Ben de dansediyor dum. Bir arada kızla göz göze geldik. Nazikâne bir selâm verdi. Gözüm ısırıyordu ama, nerede, nasıl tanıştığımızı hatırlıya-nuyordum. Bir ara yanma geldi. Deniz yolculuğundan ve senden bahsetti. O zaman ben de seni sordum. «Nevyorkta kaldı. Biraz hastalık geçirdi ama, şimdi iyidir» dedi senin için.... Şu kahveye gidelim mi? Bir türlü Avru-padaki âdetimden vazgeçemedim. Saat beş dedi mi, ille sütlü kahve ile ekmek istiyor canını.
Kahvede, Horvat, kostümlerini çizmekte olduğu yeni filmin teferruatını anlatmağa başladı. Ben sabırsızlanıyordum.
— Bir rezaletten bahsettin, sonunu getirmedin, dedim. Ne
oldu bizim arkadaşlara? Söyle- ; sene..
— Erkek de yol arkadaşların-dandı değil mi?
— Ayni zamanda senin de yol arkadaşındı. Ayni vapurda idik. Ama onu deniz tuttuğu için bütün seyahati yatakta geçirdi. Bil-miyormuydun bunu?
— Kızla ahbap mıydı? Beraber mi seyahat ediyorlardı?
(Devamı var)
Hareketimden bir kaç gün evvel, sokakta, Moda Ressamı Hor-vat’a rastladım. Daha evvel de söylediğim gibi, Horvat, kötü hava yüzünden kalkamıyan uçağın yolculariyle beraber Lizbondan bizim gemiye yetişmiş, seyahatini deniz yoliyle tamamlamıştı. Onu Nevyork sokaklarından birinde buluvereceğimi ak lıma bile getirmezdim. Çünkü, bizim Avrupada yaşadığımız şe-hirlerde büyük olmakla beraber, biz hepimiz, Nevyorku o kadar geniş, sokakları o kadar girift, öylesine kalabalık bir şehir olarak tasavvur ederdik ki, burada bir dostla karşı karşıya gelmek imkânsız bir şey gibi görünüyordu. İnsan küçük bir şehrin ana caddesinde etrafına bakına} cak olursa, hirbirleriyle selâmla şan birçok kimseler görür; halbuki, meselâ Pariste sokakta selâmlaşan kimselere rastlamak zordur. Ben şahsen, çok kere, ilkbaharı pazarlan Champs Ely-sees’de saatlerce oturup gelen geçen binlerce kişiyi seyretmi-şimdir. Bunların hjç bir zaman selâmlaştıklarını görmedim.
Nevyork Paristcn en az iki misli büyük olduğu halde, Şubat sonlarına doğru, bir hafta içinde Greta Garbo’yu iki defa ayni sokakta gördüm. Ben, yıldızı o
S I N Jt M A L A K * » »fiTJtNCE YXKLUİ (15031): Asilzade «llahoör
1 (23432): Tamamen «eninim
(22294): Kırmızı güller. Slyate
(14040): Macera (11131): Adalet (14072): Sin bir tehlike adası.
Kovboyun zaferi (1487i); Altrn kafe». Kanun harici (18846): t*’»1
ile Selma
Büyük
Ulus
Yeni Park Sümer
gibi yaparak:
— Kimmiş bu güzel kız? dedim.
Horvat elini omuzuma koydu.
— Vapurda seninle beraberdi, dedi. İsmini unuttum. Öyle zayıf hafızam var ki, isimleri imkânı yok hatırımda tutamıyorum.
— Ha... O ınu?... Evet hatırladım. Cenovadan trene bindiğim zaman ayni kompartımana dürmüştük. Sonra vapurda da karşılaştık. O burada bir kaç gün kaldıktan sonra ...gitti.
Horvat:
— Güzel kız, hakikaten çok güzel kız, diye ısrar ediyordu.
Ben de sırf nezaketen Hor-vat’a hak veriyormuş gibi yaparak:
— Evet, güzel kız, dedim.
Bu sefer, Horvat, Edith’in güzelliğini sayıp dökmeğe başladı:
— Güzel bir burun ve güzel bacaklar... İnan bana azizim, bir artist sifatiyle konuşuyorum. Bu iki güzelliğin ikisi birden ayni kadında pek nadiren bulunur. .Dansçdjşi de pek hoş...
Yazanı FERENC MOLNAB
görmüştüm, fakat o olduğuna® eminim, çünkü diğer yolcular da| onu tanımış gibiydiler.
Greta Garbo’ya ikinci tcsadü-M i fümün akabinde Horvat’la kar-B şıl aştım.
— Bu nasıl iş yahu... dedi,I Lizbondan vapura binerim, seniN bulurum. Hollyvvood’dan uçakla* Nevyorka gelirim, sokakta ilk | rastladığım yine sen olursun.; Sen her yerde hazır ve nâzır mı-Bı sın?...
— Galiba, dedim. Hollywood’ dan mı geliyorsun?
— Bir hafta için geldim. Stüdyom namına bazı toplantılara iştirâk edeceğim. Yeni bir filmin kostümlerini çiziyorum. İyi gördüm seni.
— Mersi.
— Hollywood’da iken hasta olduğunu işitmiştim.
— Hollywood’da mı?.. Orada beni tanıyan varmı ki?...
— Var... Güzel bir kız var. Horvat, bunları söylerken göz kırpıyordu.
u x ««««*»* - - -h-'‘ SPV anlamamış Danseılisi de pel
A-Jüta»-. «m» )»k- Um hâdise ile çılgına dönerek di- Lâkin, ayn. anda, Dük’ün arkadaş cekette bulunacak olurlarsa
seri.
20.00 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayra. mı Münasebetiyle İstanbulda Ya. pılan Merasimden Röportaj
20.20 Ilaflf Orkestralardan Melodiler (Pl.)
20.30 Şarkı ve Türküler.
21.10 istanbulda Fikir ve Sanat Hareketleri.
21.20 Fasıl Heyeti Konseri.
22 00 İstanbul Lise ve Ortaokul öğren-
cileri Saati.
22.45 Haberler.
23 00 Dans Müziği (Pl.)
23.30 Karışık Hafif Gece Müziği (Pl.)
Çevireni M.T.
— Nerede ılansediyor? Stüdyoda mı?
— Hayır.
— Tiyatroda öyleyse...
— Hayır. Her akşam gittiğim bir barda dansediyor. Yanında da bir adam var. Güya senaryo yazarmış... Onun adını unuttum...
Horvat bir sır verirmiş gibi kulağıma eğildi:
— İsimleri etrafında küçük bir skandal var...
— Skandal mı?
. — Evet... Ama küçük bir rezalet.... Hollyıvood’da böyle şeylere herkes göz yumar.
— Ne gibi bir rezalet.
Horvat, beni âdeta himaye edi yormuş gibi gülümsedi. Sanki o çok şey biliyormuş da ben hiç bir şey bilmiyormuşum gibi...
— Hangisi ile daha çok alâkadarsın? dedi, erkekle mi, kadınla mı?
— Hiç biriyle derin bir alâ -kam yok... Dalla doğrusu... İkisi de Macar olduğu için...
— Zaten, skandal dediğim şey
Sus
Cebeci

FUZAHANEL»»
İstanbul, Üniversite, Sağlık
_r TAKVİM L
Rumi: 1366 — Mayıs 6 Hicri: 1369 — Şaban 2' 19 Mayıs 1950 — Cuma
ZAFER
19 - 5 - 1950_______„________________
^Kumaşlarda Mimoza Emprimeler Vistra Emprime
L.. ..i il 875 krş. 375 krş.
büyük UCUZIUK py 18 Renk hakiki İrlanda Keteni 900 kr». Gandi 340 kr«.
Anver Saten
650 krş.
hal Keten Emprime Emprime Çamaşırlık ORTAÇ’ta 290. krş 350 krş.
Tel; 11135 Ankara
AKTİF
Her turlu konfor ve istirahat şartlarını haiz
KONFOR PALAS
Altın: Safi Klg.
Döviz Borçlulan:
a—3133 sayılı kanuna göre alınan:
Hariçteki muhabirler
Muhtelif
b—5256 sayılı kanuna göre alınan Hariçteki Muhabirler
Muhtelif
c— Kliring borçlulan
Hazine Tahvilleri:
Deruhte edilen evrakı nakdiye kargılığı Kanunun 6-8 inci maddelerine tevfikan Hazine tarafından vâki ödemeler
Senetler Cüzdanı:
Ticari senetler
Tahviller Cüzdanı:
OTELİ Ankara’yı şereflendirecek yeni milletvekillerimizin emrine amadedir. Hoş geldiler. (950)
ADRES:
4 Sanayi Caddesi (No. 23), (Bankalar Cad.), TelıSant. 10320, Ankara
Yükleme Boşaltma Yaptırılacak
Toprak Mahsulleri Ofisi Ankara Bölge
Müdürlüğünden
1 — Aşağıdaki müfredatlı cetvelde adları yazıh anbarlanmı-za gelecek veya buradan diğer mahallere sevkedilecek Ofisimize ait hububat, bakliyat vesair maddelerin yükleme ve boşaltma işleri geçen ihaledeki fiyatlar pahalı görüldüğünden bu sefer yeniden eçık eksiltmeye çıkarılmıştır.
2— Eksiltme anbarlann hizalarında gösterilen günlerde Ankara Bölge Müdürlüğîi binasında teşekkkül edecek hususî komisyon önünde yapılacaktır.
3 — İsteklilerin, karşılarından gösterilen geçici teminatlarını eksiltmeden bir saat önceye kadar Ankara silosu yanındaki Ankara İşletme şefliği veznesine yatırmaları ve alacakları makbuzları ile ihale
Asaatinden evvel komisyona baş vurmaları lâzımdır.
4 — Bu işe ait şartlaşma ve sözleşme tasardan 5 lira karşılığında Ankara Bölge Müdürlüğü Ticaret servisi ile ve cedvelde yazılı anbar şefliklerinden temin edilir.
Eksiltmeye çıkan.
lan an barın adı:
Ankaradayeni açılan”
Büyük Otel
Rahatlık - Ferahlık - Konfor - Manzara ve mükemmel servisiyle eşsizdir

Fevkalâde hususiyetlere sahip olan otelimiz Ankaraya teşrif edecek sayın millet vekillerinin emirlerine her an hazırdır
Telefon: 15665 - Telgraf: Büyük Otel, Anafart. cad. Adliye Sarayı karşısı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
13 Mayıs 1950 vaziyeti
PASİF
Ufaklık
Dahildeki muhabirler: tfc*
Hariçteki Muhabirler:
67.278.634
1 Deruhte edilen evrakı naktlye kargılığı esham ve tahvllAt (itibari kıymetle)
b — Banka malı tahviller Avanslar:
Altın ve döviz üzerine avans Tahviller üzerine avans Hazîneye kısa vadeli avans
Hissedarlar:
Muhtelif:
Ankara Ticaret ve Sanayi Odasından
Unvan: Haşan Hüseyin Çelik.
Sicil No: 3207
Ankara’da Özgen mahallesinde Reyhan sokağında 2 numaralı evde oturan, Yenice mahallesi, Yenice sokağında 10/B No.lu mahalli ticarî ikametgâh ittihaz ve Halı, kilim ve benzerleri ticaretiyle iştigal eden, Ticaret Odasının 17/299 numarasında kayıtlı T. C. tebaasından Haşan Hüseyin Çelik’in yukarda yazdı ticaret unvaniyle noterlikten tasdikli imzası şeklinin Ticaret Kanununun ahkâmına uyularak 18/5/1950 tarihinde tescil edildiği duyurulur.
(976)
Kiralık Daireler
Dörder ve üçer odalı manzarası güzel, istenirse mobilyalı olarak bir dairesi verilebilir. Yenişehir - İncesu Odun ardiyeleri karşısı Seyran Yolu No. 16 da ev sahibine müracaat olunması rica olnur. (977)
Lira Lira Lira Lira
219.910.673,20 Sermaye: 15.000.000,—
İhtiyat akçesi:
2.780.536,44 222.691.209,64
279.536,50 Âdi ve fevkalâde 25.573.635,91
HUSUSİ 6.000.000,—
Husus! (Bankamız kanunu madde 19) 965.278,53 32.538.914,44
Tedavüldeki Banknotlar:
211.979.501,11 Deruhte edi. a evrakı naktlye Kanunun 6-8 İnci maddelerine tevfikan 158.748.563,—
Hazine tarafından vaki ödemeler 148.793.845,—
12.607.079,13 1.163.658,46 Deruhte edilen evrakı naktiye bakiyesi Kargılığı tamamen altın olarak emisyona 9.954.718,—
konulan 220.232.980,—
68.434.090,35
4.571.127,34 3.325.087,46 90.101.042,74
Reeskont mukabili emisyona konulan 656.833.306,— 887.021.004,—
158.748.563,— Mevduat:
148.793.845,— 9.954.718,— Altın: Hazine Batı Klg 46.460,198 146.385.397,64
Amortisman sandığı » 2.169,608 6.835.934,51
859.678.739,62 Türk Lirası 197.235.190,81 350.456.522,96
Döviz Taahhütleri:
13.747.330,— a—3133 sayılı kanuna göre almandan:
Hariçteki muhabirler 15.231.047,86 Mevduat Ş L556.579.99 16.787.627,85

15.456.191,43 20.203.521,43 Muhtelif 4.586.865,76
b—5256 sayılı kanuna göre alınandan:
1.424.120,60 Hariçteki muhabirler 18.160.677,19
9.480.176,32 Mevduat 4.113.469,15 22.274.146,34
10.500.000— 21.404.296,92 Muhtelif 59.016.775,03
4.500.000,— c—Kllrlnr alacaklıları 15.716.214,04 118.381.629,02
70.481.486,78 Muhtelif: 116.875.982,32
Toplam 1.520.274.052,74 Toplam 1.520.274.052,74
1 Temmuz 1938 tarihinden itibaren: Iskonto haddi % 4 Altın üzerin» avans % 3
---BOMONfl------- AİLE SAZ SALONUNDA
HER AKŞAM
22/5/1950 P. Ertesi
23/5/1950 Sah
30/5/1950 Sah
r
200—300
75—100
Eksiltmenin Tarihi Günü
Geçici Günlük yükleme
S.D. teminat boşaltma tonaj
Sarar İlkokulunda
Kıymetli Ses Sanatkârları
SABİTE TUR - MUZAFFER BİRTAN
115—165
Ankara Sincanköy Fa kılı Sekili Sarımsaklı Kayseri Bahşeyh Y. Hisar M alıkoy Tüney Sanoğlan K Kale Çılbah
29/5/1950 P. Ertesi
31/5/1950 Çarşamba
75—100 (3176)
Sayın Ankara halkının sevdiği Saz topluluğu, müzeyyen bir salon — Mükemmel servis — Nefis mezeler Her Pazar tam kadroslle İçkisiz aile matinesi Ve çok sevilen KARABÖCEKLER
Telefon: 21355
(21/5/1950 Pazar günü saat: 15 de) Davetiyeler için Okul kooperatifine
MISSURI
Lokanta Bar Amerikan
Ankaranın ılık akşamlarında BAHÇEMİZDE nefis bir yemek, soğuk Bira ve bilûmum içkilerini içerek günlük yorgunluklarınızı gideriniz! „ q
UCUZ, TEMİZ, ASÜDE î|£
Yenişehir: Sakarya Caddesi, No: 60. Tel: 24581. (971
DİKKAT: Yozlık BOMONTİ BAHÇESİ
Sayın AnkaralIlara çok ıbeğenecekleri bir çok sürpriz hazırlamaktadır ????
BAŞ.DIŞ. NEZLE.ADALE SİNİR
ROMATİZMA ve bütün ağrılara karşı
— GÜNDE 3 KAŞE ALINABİLİR. __
10085 “
Kiralık
Kaloriferli daire
Bahçeli Evler 14 üncü Sokak 12 no. da. Otomat, firin, geniş bahçe möbleli veya möblesiz.
Telefon: 11006 - 31311
(965)
Kiralık Daire
Dört oda, hol, sandık odası ve müştemilâtı Karanfil Sokak No 38 Yeni kira. Telefon: 22431 (962)
Kiralık
Tasarruf Evleri 5 inci Sokak 45 numaralı evin üst katı. 5 oda, mutfak, hol, banyo.
Alt kata müracaat.
(966)
Satılık ev Eşyası
Azimet dolayısiyle ev eşyası satılıktır.
86 parçalı kristal marka Çatal, Bıçak takımı, Siemens marka krome iki kişilik karyola,, ayaklı singer dikiş makinesi, halı vs. satılıktır.
Müracaat: her gün 4 üncü Cad. No. 31 Bahçelievler. (968)
Satılık Dükkân
Her işe elverişli, devren satılık kolacı dükkânı.
Müracaat: Samanpazarı, İnönü bulvarında. Telefon: 14460.
Acele Satılık Otomobil
Hususide kullanılmış 47 model taksi vaziyetinde Plymouth marka otomobil münasip şartlarla acele satılıktır.
Adres:
Çankrı Cad. 97/99 Salâhaddin Erginer (967)
Ender Kundura
Mağazasında mevsimin en ucuz ayakkabı satışı başlamıştır.
Bayanlara 750
Baylara 1100
19/5/1950 Cuma gününden itibaren satışa başlanacaktır.
Her çeşitten ve yazlık ketenler de ucuz satış devam etmektedir.
ADRES :
Anafartalar Caddesi, Belediye civarı, eski «Nikâh Salonu karşısı.' No: 18. (974)
Yaptığımız büyük ucuzluk devam ediyor. 7,5 . 10 - 12,5 liraya beyaz ve muhtelif renkte çok şık ayakkabılar.
Ayrıca bütün mallarımızdaki esaslı tenzdâtı mutlaka görünüz.
Adres: Anafartalar, Sus Sineması karşısı, No; 239-4 Tel. 14809.
UCUZ AYAKKABI Sergisi
(971)
DİŞ TABİBİ
HALIT SUNGUR
Kayıp Bilezik
14/5/1950 akşamı Cebeci çayırı İle Samanpazarı arasında bir altın bilezik düşürülmüştür. Bulanlar insaniyet namına adresime getirdikleri takdirde memnun edilecektir.
Yeni Hal Ankara Pazarında
Ihkkı Zeren
(947) t
İnşaat Yaptıranlara
Kireç ihtiyaçlarınızı günü gününe tozsuz, kumsuz ve taşsız olarak topak halinde yeni imâl ettiğimiz kireçlerimizden temin edebilirsiniz.
Hamamönü Dörtyolda Eroğlu mal zeme deposu Telefon: 15545 - 12257.
(961)
Düzeltme
17/5/1950 günlü gazetemizin beşinci sahifesinde intişar eden «İstanbul Emniyet Sandığı Ankara Şubesinin gayrimenkul satış, ilânında: 14 üncü satırını «Aligaşi yolile mahduttur., 31 inci satırını da «Birikmiş bütün vergilerle belediye ve tellaliye resimleri borçluya aittir.» şeklinde düzeltir, özür dileriz.
ZAYİ — Yozgat nüfus idaresinden aldığım kimlik cüzdanımı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisi hükümsüzdür.
Ahmet Kaysın (975)
ZAYİ — Atatürk ikinci ilk okulu talebelerinden 3/A sınıfından 344 No. Haldun Yerin, Ankara Belediyesinden almış olduğu pasosunu kaybetmiştir. Yenisini alacağından eskisinin hükmü yoktur. (959)
ZAİİ — Mühürümü kaybettim. Yenisini kazdıracağımdan eskisi hükümsüzdür.
Zeliha Korkmaz
(969)

DANİŞTE ısmarlama gömlek diktirmek lüks değil, ekonomidir. Zevktir.
Zengin poplin ve ipekli çeşidi. Yaka yenilenir.
DANİŞ: Anafartalar 222 Ortaç’a bitişik. (960)
Sahibi
Adviye FENİK
Bu nüshada yazıişlerini fiilen
İdare eden. HİKMET YAZICIOĞLU
Basıldığı yer:
GÜNEŞ MATBAASI
ZAFER
Başmakaleden devem ı
beyanname neşretti
it (Baş tarafı 1 incide) devam etmiş ve neticede aşağıdaki beyanname yayınlanmıştır;
Demokrat Partinin beyannamesi: «Milletvekilliği seçimleri neticelerinin kati olarak belli olduğu şu anlarda reyini büyük bir olgunlukla kullanmış olan aziz Türk mileltine şükranlarımızı arzetmeği şerefli bir vazife biliriz.
Demokrat Parti deruhte etmek ü-zere olduğu vazifenin mesuliyetini, mazhar olduğu bu sevgi ve itimadın büyüklüğü ile mütenasip olarak hissetmektedir.
Demokratik sistemin memleketimizde tesisini gaye edinen partimiz iktidar değişmesinin vatandaşlar a-rasında hiç bir suretle huzursuzluk sebebi teşkil etmemesine büyük bir dikkat atfetmektedir. Partiler arasında aynı milletin evlâtları olmanın ve müşterek yurtta kader birliği yapmış bulunmanın icaplarına göre hareket etmeği ve siyasî fikir ve kanaat ayrılıkları ne olursa olsun bütün vatandaşlar arasında sev gi ve güveni hâkim kılmak suretiyle hakiki milli birliği bir hürriyet nizamı içinde tahakkuk ettirmeği memleketi idare mesuliyetinin ilk ve en zaruri şartı olarak kabul ediyoruz.
19o0 seçimleri milli1 iradenin serbestçe tecelli edebilmesini temin edecek şartlar alımda cereyan etmiştir. Bunda part-mız.n kuruluşun danber. tak p edegeldıği dürüst, anlayışlı ve va Karlı polit.kanın ve bu yüzden mıllet.m.zın ıt.madına mazhar oluşunun ne kadar büyük tesiri bulunduğu şüphe götürmez bir hakikattir. Bununla beraber Halk Partisinin nihayet kaderini millet iradesine terketmiş olmasının ayrıca mühim tesiri olduğunu da kaydetmek yerinde olur. İktidarda tek başına hâkim olmak üzere kurulmuş ve iktidarı bu zihniyetle elde bu-lundurmş olan bir partinin sonunda bu karara varmış olmasını memleket hesabına büyük bir memnunluk la karşılamaktayız.
Azlıkta kalan siyasî fikir ve ka-naetların muhalefet kadroları içinde kendilerini kanunların kati teminatı altında hissetmeleri huşu -6unda partimiz elden gelen hiç bir gayreti esirgemiyecektir.
Bu esasların tatbika konulabil-meşinde ve millet iradesine dayanan bir idarenin bütün nimetlerinden memleketin faydalanabilmesi ga-yesmm gerçekleşmesinde yegâne istinadımız aziz Türk milletinin devamlı müzahareti olacaktır.!
Seçimlerin dışarımı akisleri devam ediyor
[
Nevyork Radyosu, 18 (Basın - Scrips Howard yazarlarından Lud-Yayın) — Nevyork Herald Tribüne well Denny Vashington Daily News gazetesi «Türkiye’de intikal devre- de «Stalin Türkiyeye göz dikiyor, si. adlı makalesinde diyor ki: başlığile yazdığı yazıda ezcümle
Türkiye millî seçimlerinin he- şöyle demektedir:
men hemen tamamiyle tasnif edil- Türkiyede vukua gelen hükümet miş, sonuçları modern Cumhuriye- değişikliği Stalinin bu stratejik sa-tin Kemal Atatürk tarafından ku- ha üzerinde baskısını yenileyeceği ruluşundanberl geçen bir çeyrek a- zannını hasıl etmektedir. İki parti sırdan fazla zaman içinde bu mem- arasında Sovyetlere karşı memle-lekette hâkim durumda bulunan ket müdafaası bakımından hiç bir Halk Partisi için ezici bir mağlû- görüş farkı yoktur. Bununla bera-biyet olmuştur. ber, memlekette 27 sene hüküm sü-
Atatürk’ün siyasî varisi İsmet ren iktidarın el değiştirmesi bazı İnönü’nün yerine şimdi Cumhur- problemler ve meçhuller poze et-başkanlığına geçecek olan muzaf- mektedir. Bunu Rusyanın istismar fer Demokrat Parti Lideri Celâl etmesi beklenebilir. Rus Beşinci Bayar, Türkiye’nin şimdiki dış si- Kol faaliyeti artmaktadır. Bu faali-yasetine ve andlaşma bağlarına yetler Türklerin Ruslara karşı has-sadık kalacağına söz vermiştir. sas olduklarından ve Türk komünist Seçimin hiç beklenmedik şekilde igrinin azdığından dolayı şimdiye neticelenmesine yalnız iç ekonomik kacjar katiyen muvaffak olmemış-meselelerin sebep olduğu anlaşıl- tır şimdiye kadar Rus muvaffakiyet maktadır. Fakat sebep ne olursa olsun en ziyade dikkatle delğer nokta Türkiye’nin plânlı ve nizamlı şekilde Cumhurbaşkanlığı diktatörlüğünden demokrasiye eşsiz bir îüratle geçmekte olduğudur.
IVashington Post’un yazısı
Washington. 18 (Basın - Yayın)
— Seçimler hakkında Amerika matbuatında geniş tefsirler devam etmektedir. Bugünkü Washington Post gazetesi «Türklerin itimadı» başlıklı başmakalesinde ezcümle şunları söylemektedir:
.4 sene evvel Türkiye parlâmen- büyük faaliyet göstermektedirler.
■ -u a-»» .is eHor, Do. Türkiyede bir siyasî rejimden di-
ğerine dönüş müşterek müdafaa hazırlıkları ve plânları üzerinde kaçınılmaz teahhürler doğuracaktır. Fakat uzun vadeli görüşe göre Tür kiyedeki değişiklikler daha iyi neticeler verecektir. Cumhurbaşkanı İnönü’nün yarım diktatörlüğü altında Türkiyede iktisadi ve sosyal dertler büyümüştür. Demokratik tuMi- se9inain vücuda getirdiği yeni lider baj.. lik devletçilik hususunda daha gev-şek davranılacağını gösterdiğinden memleketin iktisadı durumu iyileş-melidir.
Amerikan basını ne diyor? |
leri sadece casusluk sahasına inhisar etmiştir. İstanbul’un karışık nüfusu Boğazlar mıntıkasında casusluğun önüne geçmek hususunda güçlük arzetmektedir. Fakat Ankara ve dahilde Sovyet ajanları güçlük çekmektedirler. Stalinin bu mıntakada başlıca gayesi Boğazların kontrolüdür. Ege ve Akdeniz mahreç teşkil eden Boğazların stratejik ehemmiyetini hava kuvveti ortadan kaldırmış değil bu ehemmiyeti değiştirmiştir. Rusya İrana da baskı yap makta ve orada Stalinin aj anlan
Halk niçin D. P. yi tercih etti?
Muhtelif şayialar
* (Baş tarafı 1 incide) da Yargıtayda yüksek memurların odalarına giderek kendileriyle teker teker vedalaşmıştır.
Milletvekilleri gelmeğe başladı
Demokrat Parti Meclis Grupu ilk olmakla beraber hemen hemen en mühim toplantısını yann saat 10 da yapacaktır. Toplantı münasebetiyle acele davet edilen Demokrat Parti Milletvekilleri dünden i-tibaren şehrimize gelmeğe başlamış bulunmaktadırlar.
Ankara, yeniden canlı, heyecanlı ve hareketli günler yaşamaktadır. Bugün öğle üzeri Demokrat Partinin Zonguldak milletvekilleri trenle Ankaraya gelmişlerdir. Garda kalabalık bir halk kitlesi tarafından karşılanan milletvekillerinin bulunduğu vagon defne dalları ve bayraklarla süslenmişti. Cu-. martesi günü öğleye kadar bütün D. P. Milletvekilleri Ankaraya muvasalat etmiş olacaklardır.
Öğleden sonra yapılacak Grup toplantısına büyük bir ehemmiyet affolunmaktadır.
Grupta evvelâ Grup Başkan ve Başkanlık Divanı müteakiben Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı ve Meclis Başkanlık Divanı namzetlerinin seçimi yapılacaktır. Kabine için de Grupta fikir teatilerinde bulunulması muhtemel görülmektedir.
Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık için muhtelif isimler üzerinde ısrarlı şayialar el’an devam etmektedir. Cumhurbaşkanlığına günün başlıca iki namzedi Celâl Bay ar ve Halil Özyörük’tür. Bütün şayialar bu iki isim üzerinde ittifak etmek tedir. Meclis Başkanlığı hemen hemen Ali Fuat Cebesoy*a teveccüh etmiştir denilebilir.
j Kabine Başkanlığına da Celâl j Bayar, Fuat Köprülü veya Adnan Menlderes'ten birinin getirilmesi en kuvvetli bir ihtimaldir.
Dışişleri Bakanlığı ile Millî Savunma Bakanlığının rakipsiz namzetleri Fuat Köprülü ve Korgene-j rai Fahri Belen’dir. Fuat Köprülü-j nün Başbakan olduğu takdirde j Dışişleri Bakanlığını da uhdesinde bulunduracağı anlaşılmaktadır.
2 Bunlar haricinde ortaya atılan bütün isimlerin birer yakıştırmadan ibaret olduğu ve şu anda De-2 mokrat Parti mehafilinden kat’î mahiyeti haiz hiç bir ismin sızma-2 dığı aşikârdır.
2 Netice itibariyle kimin ne olaca-
tosuna 34 âza ile iştirâk eden Demokrat Partinin o zamanki muvaffakiyeti Türkiyede siyasî bir terakki addedilmişti. Bugün ise Demokrat Parti büyük ekseriyetle Halk Partisinin yerini almıştır. Hâdise, geçici, bir alâkadan daha ileridir. Çünkü Türkiye ECA ve askerî program dolayısiyle Amerikaya sıkıca bağlıdır. Bu itibarla Türkiyede siyasî hürriyetin kuvvetlenmesi mânalıdır. Sovyet Rusya tarafından harp sonundanberi sinir ha±-bine maruz bulunan Türklesr en u-fak bir şekilde bile olsa yumuşama-mışlardır. Rusyanın Baltık komşusu FinlandiyalIlar gibi Türkler de korkusuz insanlardır. Bir Türk nazırının, Amerikalılar şayet kendi memleketlerinden envestismandan endişe ediyorlarsa Türkiye’de her zaman envestisman için emniyetli saha bulabilirler, tarzındaki sözü Türkiye’nin cesaretini gösterme bakımından bir hakikattir. Cesarette FinlandiyalIlara muadil olan Türkler Rusların yolları üzerinde bulunan milletlerarasında eşsiz cesur bir millet olduğundan dolayıdır ki Rus askerleri onlara karşı a-çık bir şekilde taarruz emelleri besleyememişlerdir. Bizden aldıkları askerî yardıma ECA yardımı da eklendiğinden dolayıdır ki Türkler siyasî hürriyet sahalarını itimatla genişletebilmişlerdir. Her halde Türkiye ve Yunanistan’da ___ ________________ ______
Truman doktrini semerelerini ver- tekrar kalemine kavuşmuştur.
miş bulunuyor. 5 Bundan böyle her gün Başmaka-
Rusyanın durumu | lelerini ve Yedekçisini sütunlan-
Vaşington, 18 (Basın - Yayın) — mızda bulacaksınız.
it (Baş tarafı 1 incide) Türk milletinin reyi ile hapishaneden Meclise ulaşan Mümtaz Faik Fenik’in hürriyetine kavuşuşu, bugün çıkan bütün İstanbul gazetelerine gününl mevzuu olarak intikal etmiş ve bari gazeteler Mümtaz Faik’e ait yazılar ve resimler neş-retmişlerdir.
Mümtaz Faik Fenik, sabalı saat 9 da Ankarada olacaktır.
Mümtaz Faik Fenik bugün ■ geliyor
Başmuharririmiz Mümtaz Faik Fenik, bu sabah saat 9 da Ankara-ya gelecektir. Gazetemiz Başyazarı, 2,5 aylık bir ayrılıktan sonra
Trygve Lie Moskovadan dönüyor
Yeni bir ümit
havası canlandı
Paris Radyosu, (Basm - Ya- I lerin bilhassa, Çin’in Birleşmiş yın) — Bu sabah Moskova'dan ay- | Milletlerde temsili meselesi ve so-rılacak olan Birleşmiş Milletler Ge- ğuk harp etrafında cereyan etmiş nel Sekreteri, Trygvie Lie, Lake olduğunu belirtmişti. Bundan baş-Success’e göndermiş olduğu bir ka bu görüşmeler sırasında Güven-telgrafta, Mareşal Stalin ve diğer lik Konseyinin özel bir toplantıya Sovyet idarecileriyle yapmış oldu- ı davet edilmesi ihtimali de bahis ğu müzakerelerin müsbet mahiyet- mevzuu olmuştur, te olduğuna işaret etmekte ve halen Birleşmiş Milletlerde karşıla- _ ------
şılmakta olan güçlüklerin, gelecek 6lm s®*3113* arasında, her yerde oturumdan önce halledilmiş olaca- avnı ” ve avn’ ”Tn * nvn,!’ ' p ğını belirtmektedir.
Bilindiği gibi Moskova’da basına vermiş olduğu bir demeçte Genel Sekreter, yapmış olduğu görüşme-
Trygve Lie, «Başkentte
ğı Cumartesi günü Grup toplantısından ve Pazartesi günkü Meclis toplantısından sonra belli olacaktır.
Kocaeli milletvekilleri geliyor
Kocaeli, 18 (Telefonla) — 42 bin oy fazlalığı ile seçilen Demokrat Par ti milletvekilleri yarın merasimle Ankara'ya uğurlanacaklardır. Milletvekilleri miz dün İl seçim kurulundan mazbatalarını aldıktan sonra kaza ve köylerde halkla temasa git mişlerdir. Bugün de Değirmendere ve Gölcük’e giden milletvekilleri binlerce işçi tarafından karşılanarak dertleri dinlenmiştir.
2
2
Ikramiyeli
Marka Gömleklerin
J SÜRPRİZ
ri..
—. jOnu_K,l;'
en zeng*n Çeşitlerini
Ort&ÇJt& bulabilirseniz
★ (Ba.dan 1 incide) «Önümüzdeki Pazartesi günü hükümet yerini yeni iktidara terke decektir. Daima tekrar ettiğim gibi parti işlerinin üstünde olan Mars-hall yardımının bugünkü vaziyetini kısaca açıklamayı ve halefime devrederken yardımdan doğan iktisadı işlerin gidişini umumî efkâra bil -dirmeyi bir vazife bilirim.
Biliyorsunuz ki Marshall yardımı kanaliyle Avrupa ve Amerikâdan 118 milyon dolar almıştık. Bunun 50 milyon doları İktisadî işlerin iç finansman karşılığı olarak istihlâk maddelerine ve mütebaki 70 küsur milyonu da doğrudan doğruya kalkınmaya tahsis edilmiştir.
Bugün kalkınmaya tahsis edilen 60 milyon doların siparişi tamainiy-le yapılmıştır..
Cemil Sait Barlas bundan sonra toplantısının asıl gayesini teşkil e-den seçimlere temas ederek şunları söylemiştir:
«Seçimlerin neticesini biliyorsu -nuz. Bu 600 senelik tarihte hakikaten tek dereceli seçimin Avrupa mil , _ _______ . _ Jetlerini hayrette bırakıcı ve Türk
ana dâvalarını ele ala-' milleti için iftihar edici tecellisi olmuştur. Fakat ben gerek kendi arkadaşlarımdan gerek muhalefetten ayrılarak bir nokta üzerinde umumi efkârın dikkat nazarını çekmeyi bir vazife bilirim. İktidarın tarihimizde istiyerek terkedilişi ilk hâdise değildir. Balkan Harbine takaddüm eden günlerde İttihat ve Terakki ken di arzusiyle yerini terketmişti. Fakat acıklı netice malûmdur. Tarih hük münü ne İttihat ve Terakki ne de Hürriyeti îtilâfcılar için iyi olarak vermedi.
C. H. P. de D. P. de tarihte lâzım gelen yerlerini alacaklardır. Aksi halde bugünkü parlak neticeye rağ men tarih, Türk milletini affetmiye-cektir.
Benim şahsî kanaatim; Türk milletinin gelecek imtihanları da 950 seçimlerinde olduğu gibi vereceği merkezindedir. _____ , ________ _______
Rey miktarının yarım milyon far- rekette bulunulmaması_______________
ketmesi dolayısiyle, nisbi seçim za- vazifemizdir. Diğer partilere karşı ruretinden bahsediliyor. Benim şah- saygı gösterilmesi ve vatandaşlar si görüşüm hâdiseyi bu tek zaviye- arasında sevginin muhafazası par-den almaktır. timizin şiarıdır. Bu cihetlerin bü-
Seçim Kanununun tek bozuk ta- tün teşkilâtımıza ehemmiyetle ve rafı nisbî temsil esasına göre yapıl- süratle-tamimini rica ederim.» ması lâzım gelen liste usulünün Başkan
kullanılmasıdır. Yani her partinin Celâl Bayar
leri nokta budur.
Evet ıbiz, hakikatleri inkâr edecek değiliz. Elbette ki, milletin Halk Partisine olan itimatsızlığı Demokrat Partinin kazanmasındaki â-millerden biri olmuştur. Fakat sağduyu sahibi vatandaşların diğer muhalif partiler arasında da Demokrat Partiyi tercih etmelerini ve yalnız ona itimat göstermelerini de dik -katle gözönünde bulundurmak gerektir. Halkın büyük bir ekseriyeti, şimdikiler gitsin de yerine kim gelirse gelsin diye rey vermemiştir; bilâkis hem ıbunlar gitsin, hem de gelecekler memleketi daha iyi idare etsin, bizi daha güzel ve daha iyi bir hayata kavuştursun diye bilerek şuurla reyini kullanmıştır. Aksini düşünmek, büyük hasletlere, sezişe sahip olan bıı millete karşı bühtan olur.
Demokrat Parti ilk kurulduğu andan itibaren sistemle, programla ve memleketin '* '
rak muhalefet yapmış ve iktidarı ele alırsa nasıl çalışacağını da halka gayet açık bir surette göstermiştir.
ayrı litesi olmasıdır.
Halbuki Amerika ve diğer bazı memleketlerde bütün parti narn -zetleri aynı kâğıda yazılır. Seçmen istemediğini çizerek listeyi atar. İlerde bu yola gitmek namzetlerin vasıfları hususunda çok daha faydalıdır. Tutulacak yol ya budur ya-hutta tek adaylı seçim bölgeleri u-sulünün tesisidir.
Benim şahsî kanaatıma göre, han gi parti iktidara gelirse onun genel başkanı devlet reisi olmalıdır. Sebebi de bugünkü Anayasa muvacehesinde Cumhurbaşkanının hiç salâhiyeti olmadığına göre, manevi otoritesi temsile imkân verir. Aksi halde seçilecek Reisicumhur partilerin genel başkanları yanında hiç bir nüfuz ve prestije sahip olamaz bu da, devleti dışarda temsil bakımından mahzurludur. Bunun tarihte misalini Polonyada gördük. Anayasa değişirse benim bu görüşüm de değişir..
Barlas son olarak politikaya devam edeceğini ekmek parası kazan mak için de yazıhane açıp avukatlık yapacağını söyledikten sonra:
«Öbür taraftan köylü ve işçi saflarında tenkit vazifeme devam e-deceğim ve muhalefeti bu yönden yapacağım! demiştir.
Demokrat Parti B. M. Meclisinde küçük bir ekalliyet halinde bulun-luğu şualarda dahi, bu memleketin lehine sırf metotlu tenkitleri sayesinde büyük işler başarmıştır. Toprak Kanunu, Orman Kanunu, köylüyü angaryadan kurtarma dâvaları üzerindeki çalışmalarını burada bir defa daha sayıp dökecek değiliz. Yalnız Seçim Kanununun bugünkü .şeklinde çıkması dahi Demokrat Partinin sistemli tenkitlerinin ve hareketlerinin bir neticesi olduğu u-nutulmamalıdır. Demokrat Parti 194G seçimlerindeki kanuna rıza- j göstenseydi,- Haşan Saka’nın tavsi yeleri gereğince, ufak bir iki tâdille ara seçimlerine girseydi, eğer Halk Partisi Demokrat Partinin büyük seçimlere de eski kanunla gir-miyeceğine kanaat getirmemiş olsaydı, bu emniyetli kanun çıkacak mıydı? I
Halk Partisi artık iyice anlamıştı ki, eğer eski inadında ısrar ederse, memlekette tek parti halinde kalacak, ve bu vaziyette de demokrasiden bahsetmek hayli gülünç kaçacaktı! Halbuki Türkiye de bu büyük harpten sonra Garp Demokrasilerini temsil eden devletler a-rasında yer almıştı. Ve nihayet memlekette demokratik bir idarenin tanzimi bu bakımdan da ayrıca zaruri idi. İşte Demokrat Parti, daha Mecliste henüz bir ekalliyet halinde iken bile sırf ısrarlı tenkitleri sayesinde büyük demokrasi inkılâbını başarmış ve bizi bugünkü mesut rejime ulaştırmıştır. Bütün medenî dünyanın, İngiltere, Amerika, Fransa matbuatının Türkiye-deki seçimlerden bugün sitayişle ve takdirler bahsedebilmeleri ancak Demokrat Partinin sistemli çalışmalarının bir meyvasıdır. Halk bunun için bu partiyi seçmiş ve reyini ona vermiştir. Çünkü herkes kaani ki, daha muhalefette iken mil lete bu kadar hizmet eden bir parti iktidara geçtikten sonra elbette ki Allahın inayeti ve milletin gayre* tiyle çok daha büyük işler başaracaktır.
Mümtaz Faik FENİK
Kızılay Ankara Şubesi
Başkanlığından:
Şubemizin 1950 yılı genel toplantısı 27/5/1950 Cumartesi günü saat 10 da Yenişehir Kızılay Genel Merkezi kongre salonunda yapılacağından sayın üyelerin belirli saatte toplantıya teşrifleri rica olunur.
D. P. nin Teşkilâta tamimi
it (Baltan 1 incide) yurdun bazı bölgelerinde hâdise çıkardıkları ve bu arada bazı C. H. P. lilerin öldürüldükleri hakkında yapılan neşriyat üzerine ve henüz Demokrat Partiye resmî bir malûmat gelmemiş olmasına rağmen Parti Genel Merkezi, dün parti teşkilâtına aşağıdaki telgrafı çekmiştir:
•Seçimlerin muvaffakiyetle neticelenmesi üzerine bazı yerlerde şenlik veya nümayiş tertibi yüzünden vak'alar çıktığını esefle haber alıyoruz. Sükûnun muhafaza edilmesi ve kanuna aykırı hiç bir ha-
..................... en büyük
Bu akşam Saat 21 de
İSTANBUL ŞEHİR TİYATROSU KOMEDİ
KISMININ BEŞİNCİ TEMSİLİ
KISMININ BEŞİNCİ TEMSİL! ı»oı
Kayseri Gülleri
Yazan: Hüseyin Suat ve Münir Nigâr
Biletler gişelerimizde satılmaktadır. Numaralı yerlerinizi erkenden aldırınız.
NOT: Bugünkü Sinema seanslarımız:
10—12 de Ucuz Matine
Diğer seanslar: 13.30—15.30—17.30 Suvare 21 Temsil KAYSERİ GÜLLERİ
Toprak Mahsulleri Ofisi Ankara Bölge Müdürlüğünden
1— Malıköyde tesislerimizde yapılacak 4557.76 lira keşif bedelle adî kaldırım onarılması 26/5/950 günü saat 14 de açık eksiltmeye çıkarılmıştır.
2— Muvakkat teminatı 332.92 liradır.
3— Taliplerin eksiltme tarihinden asgarî bir gün evvel bu işin benzeri yapmış olduğu işlere ait belgelerle yeterlik vesikasını almak ü zere Silo yanında Bölge Müdürlüğüne müracaatları ilân olunur.
(3330)
Belediye Başkanlığından:
Belediye Komisyonunun 17/5/950 günlü oturumunda 2903 sayı ile 19/5/950 gününden itibaren koyun etinin perakende (210), kuzu etinin (190) kuruştan satılmasına karar vermiştir.
Sayın Halk’a ve alâkalılara ilân olunur.
(33U)
aynı his ve aynı ümit havası ile karşılaştım) demiştir.
Trygve Lie’nin Batılı idareciler le yapacağı gelecek müzakerelerin, Genel olarak, Sovyet idarecileriyle yapmış olduğu görüşmelerin ileri doğru atılmış bir adım mânasına geldiğini gösterdiği kanaati hâkimdir. Aynı zamanda, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin Çin komünist büyükelçisi ile görüşmek lüzumunu hissetmiş olmasına da büyük bir önem atfedilmektedir. Diplomatik müşahitler, Çin meselesinin Trygve Lie’nin başlıca meşgalesini teşkil ettiğini ve milletlerarası durumun ıslahının bu noktaya dayandığı ümidini beslediğini sanmaktadırlar.
Genel Sekreter Fransa ve İngiltere Başbakanları ve Başkan Tru-man ile konuşmalarda bulunmayı - tasarlamaktadır.


Cumartesi 20 Mayıs akşamından itibaren
Eşi görülmemiş dansörler
Marietina
Carmen Romeo
Antonio de
Los Reyes
Her akşam virtüöz
ADOLFO VENTAS idaresinde atraksion tipik orkestrası
15190
Tel ’ 12603
Açık yakalı 750 kuruş dan 2350 kuruşa kadar çeşitler vardır.
Yazlık file gömlekler ve Teksas modelleri
gelmiştir
(958)
PANAMA Şapkalar1
1275 ve 1700
kuruştur
bayramı
ir (Baş tarafı 1 incide) mukadderatını bizzat tayin ederek onun dileklerine, ümitlerine ve övmelerine hakikaten lâyık olduğunu isbat etmiş bulunan Türk mii_ letinin şuurlu inkılâbiyle beraber anılacaktır.
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, bu yıl aynı zamanda, 19 Mayısın yönelmiş olduğu idealin, istiklâl ve hürriyetin, içeride ve dışarıda haysiyetli ve itibarlı yaşamanın bayramı olmuştur. 19 Mayıs bundan böyle aynı zamanda demokrasi bayramı olarak tarihimizde yer alacaktır.
19 Mayısta Büyük Atatürk’ü a-narken, bu yıl onun mânevî huzurunda mahcup değiliz. Türk milleti onun beklediği inkılâpların hepsini başarmağa ehil olduğunu bu son demokrasi inkılâbiyle isbat etmiş bulunuyor. Türk gençliği, bugün her zamankinden çok Atatürk’ün hatnrasiyle beraberdir; her zamankinden daha büyük bir dikkat ve titizlikle onun çizdiği inkı-* lâp yolundadır.
— Büyük milletimize büyük bayramı kutlu olsun. —
Türkiye Milli Talebe Federasyonunun beyannamesi;
Büyük Türk milleti!
Bugün kalplerimiz, milletimize Türk inkılâbını kazandıranlar için duyulan hürmet ve minnet "hisle-riyle doludur.
Yarının memleket vazife ve mesuliyetlerini yüklenecek bir nesil olarak 19 Mayıs 1950 de Türk milletinin karşısına istikbâl için duyduğumuz inanç ve güvenle çıkıyoruz. Bu inanç ve güven Mustafa Kema-l-.n 19 Mayıs 1919 da Türk milletinin istikbali için duyduğu inanç ve güven kadar engindir.
Büyük Türk milleti!
Yanlış görüş ve düşünüşlerin tesiri olmaksan kurtulamıyanlar zaman zaman Türk gençliğinin mukad desatına dil uzatmaktan geri kal -madılar. Fakat bugün senin huzu -runda bir kere daha ifade etmek is teriz ki: Türk gençliği Türk inkılâ bı esaslarının dalma sadık bir koruyucusudur. Bu mukaddes emanete el uzatmak isteyenler karşılarında Türk gençliğinin sarsılmaz mukavemetini bulacaklarından aslâ şüphe etmesinler.
Türk inkılâbını yapan bir milletin evlâtları olmamız, Türk inkılâbına sadık kalaoağımızın en sağ -lam teminatıdır.
Türk milletinin fedakâr anne ve babaları!
İstiklâl mücadelesinin karanlık günlerini sönmeyen azminizle nura boğdunuz. Evlâtlarınızın modern dünya anlayışına göre yetişmelerini temin için hamleler yaptınız. Sizler, büyük inkılâpların akıncıları oldu-
İşte bugün biz, böyle bir milletin evlâtları olmakla öğünmekteyiz.
Büyük Atatürk!
Bıraktığın eseri en kıymetli bir manet olarak devam ettirmek en kut sal vazifemizdir. Bugün senin manevî huzurunda, tek bir vücut olarak tekrar and içiyoruz:
Ey Büyük Atatürk!
Birinci vazifem Türk istiklâlini ve Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Muhtaç oldq(ğum kudret damarlarımf-daki asil kanda mevcuttur.
Türk milleti! Evlâtlarına güvenin bütün olsun. •
Yeni Yıldız
Halis Üzüm Sirkesi
Konturatla devraldığım Süley- & man Sırrı Taşkın’ın sirke atölyesinde halis üzümden imâl ettiğim
YENİ YILDIZ
Sirkesini piyasa fiyatından aşağı olarak piyasaya çıkardığımı sayın müşterilerime arzederim.
Nuri Çolak
Osman Sönmez

Satılık Bakkaliye Tezgâhlan
Avrupai şekilde yapılmış 8 parça bakkaliye tezgâhı teker teker veya hepsi birden satılıktır. Müracaat; Kocatepe Ataç sokak Berk apartımanı 70/1. Saat 9 - 12
Kongre Tehiri
Türkiye Ormancılar Cemiyeti Başkanlığından:
Cemiyet Genel Kurulu toplantısının görülen lüzum üzerine 4/Hazi-ran 1950 Pazar günü saat 14 de Anka ra Halkevinde yapılması kararlaştırılmıştır.
Üyelerimizin o gün teşrifleri rioa olunur. (979)
Devren Satılık Ev Aranıyor
Van i yapılmış Mebus Evlerinin 7 veya 8 Tiplerinden bir adedine talip vardır. Devren sat mak istiyenlerin her gün saat 9-18 arasında 14520 numaraya telefon etmeleri. (953)
Ortaç:
Anafartalar Cad. Adliye karşısı Köşe Mağazası. No. 224.
Ankara Tel: 11135

Comments (0)