Cumartesi
20
MART
1949
İdare: Nuruoamanlye No. 11 Tel adresi: «YENİ SABAH» İSTANBUL Telefon': M79B
Onuncu YU
No. 3262
W—HM
ABONE Türkiye Senelik e aylık 3 aylık 1 aylık
»00 1500
•00
»o
B
İDİLİ Kcnebl M00 fpoo 1000 •00
Kr.
)
*
)
10
KURUŞ
(‘l|
*
L
HÜRRİYET VE HAKKIN YILMAZ MÜDAFİİYİZ
F
4
L
*
(!K
9
I 1
5
s
*
eti
1
A
i
A. Menderes ve arkadaşları mukabil bir toplantı yapmıpamuvaffak olamadı Afyon D.P.İI Başkanı, İhraç edilen Milletvekillerini talebini red veriliyor
Afyon: 19 (Muzaffer Göktan bildiriyor) — Adnan Menderes ve arkadaşlar) bugün öğleden sonra Afyondan hareket etmişlerdir. Diinkü kongreye İştirak edı miyen Menderes, Cemal Tunca. Alımed Vcziroğlu ve Kemal özçobaıı, bugün için Afyonda mukabil bir top lantı yapmıya ve bu toplantı ile dünkü kongrenin gayri meçnı, olduğunu ^bata çalışmışlar fakat bütün Afyonun, Demokrat Parti genel idare kurulunun takib ve tatbik etmek istediği mütehakkim politika karşısında müttehiden infialini izhar etmesi ve kendi arzularına âlet olacak tek ferdin bulunamaması yüzünden bu arzularına muvaffak olamamışlar ve ters yüzüne Ankaraya dönmüşlerdir.
Diğer taraftan Demokrat Parti il teşkilâtı mensubları Afyon milletvekillerinin de iştlrâkile bugün tekrar toplanmışlar ve dünkü kongrenin bir devamı mahiyetinde olan bu toplantıda da partideki son vaziyet gözden geçirilmiştir. (Devamı Sa., ğ; S6., 1 «te)
kongreye kabulettiği, Menderesin Divânına
eylediği
Kızıl Rusyay» Ihlar
r~~ ★
Sovyet Rusyaya karşı Demokrasi kuvvetleri birleşmiştir. Batı Almanya bile bu birliğe idlıal edilmiştir. Avrupa sahası şimdi artık bomboş değildir. Ruslar her tavada artık duraklamağa mecburdurlar
W
AH demokrasileri ve Birledik Amerika, bir günde, Sovyet Rusyaya iki kesin ihtarda bulundular: Brükseide bejler ittifakı elli yıl için akdedildi. Amerikanın muhterem Cumhurbaşkanı Mis-ter Truınan da kongrede verdiği bir nutukta mecburî askerlik hizmetinin Yeni Dünyada kabulünü teklif etti. Meclis encümenleri de bu hitabeden iki saat sonra projenin müzakeresine başladılar. Bu sürat Mos-kovaya durumun ciddiyetini is-bat etmek için yeter sayılabilir. Bundan sonra arlık teker teker devletleri sıkıştırıp doğu blok una sokmağa imkân kalma-1 mıhtır. Fransa, Ingiltere, Belçika, Hollanda, Lüksemburg açık ca cebhe almışlar ve talihlerini garb demokrasilerine bağlamışlardır. Belçika böylece, Birinci Dünya Harbinden sonra yaptığı hatâyı, yâni İngiliz ve Fransız?, erkânıharbiyelerile müdafaa müzakerelerine girişmemek gibi hakikî tarafsızlığa lâyık usulü terketmiştlr. Belçika bu dürüst hareketinin mükâfatım Hitler tarafından bol hol alınıştı.
Çekoslovakyada, Rusya ile hııdud birliği olan devletler arasında hah ile de, demokrasilerle de, temaslar idame etmek istemiyor nııı idi? Fakat bir hükümet darbesi, komünistlerin bir dolabile doğrudan doğruya Sovyet ağma düştü. Fakat artık Moskovanın bu son oyunu ve zaferidir.
Demokrasiler uyanmış ve a-yaklanmıştır. Filhakika denebilir ki Moskova hep fiil ve harekettedir. Muttasıl seri halinde memleketleri pençesine düşürmüştür. Son kurban da Çekoslovak.? adı r. Halbuki hu hamleye mukabele, Vaşlngtonda bir nutuk ve Brükseide bir muahede imza edilmesidir. Moskofla-ra göre bunlardan biri belki lâkırdı, öbürü de kâğıd parçasıdır. Fakat düşünmelidir ki demokrasiler daima yavaş hareke te geçerler. Onların ikna edilecek bir umumi efkârı vardır, matbuatı vardır, meclisleri vardır. Toptancılar, diktatörlükler, şeflerin emrlle kolayca harekete gelirler, âni darbeler indirebilirler. Geç ve güç harekete ge-km demokrasiler İlk darbeleri yerler fakat zamanla hazırlanacak nihaî ve öldUi'ticii yumruğu indirirler. Hitler bunun - kendi hesabına - acı tecrübesini yan-ma4lı mı?
îtfazilere vaktile glmdl Trıı-ma/mn Moskovaya yaptığı gibi,
için Haysiyet
D. I*. kıınıenlanndan üçü bir arada
*
I
Türkiye ile Kanada a* anlatması imızalanırnş-
Terkiye - Kanada ticaret anlaşması İmzalandı
Ottawa: 19 (AP.) — rasında bir senelik ticaret
tır. Bu anlaşmaya göre, her iki memleket arsamdaki idhalât aagari gümrük tarifesine göre yapılacaktır. Türkiye eski Osmanlı imparatorluğu memleketlerine tanıdığı rüçhan hakkını Kanadaya da tatbik etmektedir.
Herkese vatanseverlik dersi vermiye kalkışan
(i
A
••
I
•
I
i
yazarı
i Yalman
r
- *
Yalmanın daha dün denilecekkadar yakın bir geçmişteki çeşitli hezeyanları ve..........................
— 2. —
Bütuc önıni, bugün dediğini yarın inkâr etmek ve dün kara dediğine bugün ak demekle germin olan «Vatan* bagyazan Ah-nıed Emin Yalman eon zamanlarda hedefini yeni bir istikamete tevcih etmiştir: Herkese yurdse-verlik dersi vermek, mutta&l vatan sevgisinden bahsederek Türk okuyucusunu on hassas noktasından av
sine de‘ marçî bn arada memleketin en temiz vatandaşlarına saldırmaktan da geri kalmamakta ve bu arada,
• w V ( W W1 W W V 4 W W W ( ▼
ık ve bu suretle gazete-rum temin etmek. Yal
efkân unıumiyeniıı pek yakından tanıdığı «Yeni Sabah ı bile Moskova radyosile ağız birliği yapmış gÖBtermek cüretinden dahi çekinmemektedir.
Biz, değiımenlere hücum ile cesaretini göstermek kaygusunda o-lan bu zamane Donkişotunun hakiki mahiyetini göstermek için sadece onu konuşturmakla iktifa edeceğiz. Tâ ki Türk milleti devrin kahramanı geçinen bu adamın ne içler acısı bir kukla olduğunu iyice anlasm...
(Devamı Sa., 4; Sü., 2 de)
da Rusya'ya hücum ediyor
evvelden bir ihbar vâki olsaydı kinıbilir belki 2 nnnıarah 01-han Harbi felâketinden dünya mantın kalırdı. Herhalde »imdi Kızıl diktatörler Amerikanın ve garb demokrasilerinin azmin den ve kararından haberdardırlar. İtalya ve Fransada Çekoslo-(Devamı Sa., 3; Sü.. t del
Bu yıl bütün dünyada mahsul çok iyi
Hükümetin bugünkü ftatların dûnun da bir fi at tesbit etmesi muhtemel
r
Kongre mecburî askerliği kabul edecekjmi?
Rusya
Moskova radyosu Trumarfm nutkunu tefsir ediyor Batı - Avrupa’yı bir buçuk ayda istilâ edebilirmiş..
Piyasayı yükselmek için sinsi hareketler
Ankara: 19 (Hılsusiı — Dünya piyasalarından gelen haberier* go re bu yıl bütün dünyana havaların müsait gitmesinden mâhsiii çoe iyi
olmuştur H ıbuoat flyatiar.nd,. da büyük düşüklükler kaydedilmiştir Bütün bu oiayiar karşısında önümüzdeki mahsul için hükümetçe tes bit edilecek himaye fiyatlarının şimdikinden yüksek olmayacağı dünya piyasalar:nda fiyatlar daha fazla düştüğü takdirde lara uymak ve hayatı bakımından bu günkü daha düşük fiyatların
D.P. Vilâyet teşki Iâtı kaynıyor
----o
Eminönü ve Heyoûhı ilçeleri gen' l merkeze çekilen bağlılık telgrafından haberdar almadıklarım tv bunu (aevib etmediklerini bildiriyorlar
Berkelçy (Kaliforniya) 19 tAJr) — Kaliforniya ünivei'eiteeinın hu-ruitişu yıldönümü münasebetiyle yapılan merakinde davetli eı-fatik haz;r bulunan Birleşik Amerika Dışişleri Bakam George Marehall, komün!imin yayılana durdurmak için Avrupa kalkınma progra maun bir an evvel tatbike konulması lâzım geldiğini bej an ve ez-
ci-Jûk sunarı söylemiştir:
’/.rt.'k bu eîhet gayet iyi anla-çûu.Hİıdjr ki, tedbirlerle kuvvete ou’ anıp ıru otık ve adaleti göz Ö-nüDde tutıruyan idarenin yayılışı Önlenilin elidir.
Bununla beraber, Rusya ile bir aniâıpnaya varmak arzusundayız. Şimdiki tehlikeli durumun müncer olacağı neticeyi bu anlanma tayin
edecektir. Gaye ve siyasetimiz şudur: Esas prensipler üzerinde kesin davranmak, fakat ayni zaman da anlaşmaya açık bir kapı bu-(Devamı Sa., 3; Sü., 5 de)
I
dış piyasa ucuzlatmak fiyatlardan tesbit edile
(Devamı Sa , 3 Sil., C de)
D. P. Haysiyet Divânı tarafından alınan kararlarla partiden çıkarılan ve genel kurul ile bağdaşamıyan ve halen şehrimizde bulunan milletvekillerinden, Ahmed Kemal Silivrili, Necati Er-(Devamı Sa., 3; Sü.. 5 de) | _________________________________/
Rusya da yeni harb korkusu başladı
------o-------
12 Temmuz Beyannametine rağmen Gaziantebde geçen hazin bir hâdiee
Gazianteb' (Hususî) — Merkeze bağlı Akçaburç kö'-ünde odun top lama meselesinden C. H. P taraf darlarile D. P. liler ar&emda müessif bir dayak hâdisesi olmuş ve on beş yirmi C. H. P. li Salman Karlıdağ adındaki şahsın üzerine hücum ederek bayılıncaya vt ka-(Devamı Sa., 3; Sil, 4 de;
D. P. deki buh ranveHpartisi
C. H. P. II Baykanh Sacİû Bakter “Temennim aarbiinta» aın bir an evvel atlatıl-masıdır,, diyet
C K. P. İstanbul il bakkam fenu) Bektcr, D» P, deki «on hadiseler et rafında kendisi ile görüjjon bir ar kadarımıza şunları fiöylomlçUr:
u _ Hâlen devam eden ve D, P, yi müteessir eden ihtilâflar, sadece muhalif partinin bir İç meseli ola rak telâkki edilebilir.
Şahsi temennimi bu kuruluşun' normal muhalefet vazifelerini yo-1 pabilmesl lçJn, biran evvel mevcut sarkıntılarım atlatmışı olmasıdır.
İktidar partisi olarak biz, mam-j
rDevaım 8^ 9ı 8Ü.t 1 de) j
Jışişleri Bakanımızın yeni ve miihim beyanatı
4
Britanova Sadak’ın Londra ve Paris ziyaretlerinin uzun vâdeli ve çok mesud neticeler vereceğini ileri
sürüyor
Bulgaristan ile Rusya arasında yeni bir dostluk anlaşmasu imzalandı
Londra: 19 (AP) — Moskova rs.d | yosunun bildirdiğine göre, Rusja İle Bulgaristan arasında bir rlost-luk. İş birliği ve karşılıklı yardım arılaşması mralannuştır. Kremlin de yapılan imza töreninde Stalln de bulunmuştur.
HUSYADAKJ HARB KOBKVSU
Londra: 19 (AAJ — Sovyet Rad rosunun bildirdiğine göre, en eski sınıflan terhis etmek kararı, her hangi bir genişlemek arzusu bulun mayan Sovyet Rusyanjn barışçı ga yelerinin yeni bir delilidir. ■) Bunun la beraber Londradakl uzmanlar halen silâh altında bulunan ort» yaylı eleklerin umumi mevcudun yanında gayet uzak bir yekûn teşkil ettiğini ve bu terhise rağmen zılorciunun uünyaıiın mevcudu fazla ordusu olarak kalacağım llrtnıektedlrJer.
Amerikan Dışişleri Bakanlığının resmi sözcüsü ou haberi yorumlaya rak Sovyetlerin bu terhis tedbiri-
nln hiç bir mânâ ifade etmediğini» söylemiştir-
Amerikalıların aldıkları haberler den anlaşıldığına göre, Rusyada bir sınıf terhis edilir edilmez diğer bl ri silâh altına çağrılmaktadır. Bu suretle Kolordunun umumi mev cudunda herhangi bir değişiklik ol mamaktadır.
Londradakl müşahitlerin kanaa tince. Sovyet hükümeti, şu gayeleri gitmektedir:
(Devamı Sa., 3; Sü., 1
4
• •
Dimitrof
V •) •1*1 \
Kt
en
be
---- ■
Yüce Divântn dünküeturumu
Savcı, içişler» Bakanının dinlenilmesini tekrar istedi
Bulgar Başbakanı
/ *xy* X *. -X X z
‘AKVİMDEN BİR YAPRAK
[ULUNÂY-
Neemeddin Sadak Avrupa tzndra; 19 (AA.) - Bjitonava-nm siyasi muharriri yazıyor: Londra ve Parlste hâkim olan ka naate göre. Türkiye Dışişleri Baka nı Necmeddln Sadak, Batı Avrupa (h hâlen yapmakta olduğu sevaha
Seyahatine hareketinden Önce tinden avdetinde, hÜkfir"eÛn): en yetkili kaynaklardan aldığı malûmata müstenit vo cesaret verici bir sapor sunacaktır. Siyasî mahfiller de, .yayınlanan resmî tebliğlerde,
(Devamı Sa., 3: Sü , 3 det )
Ankara: 19 (Hususî) Yüce Divan bu sabah da Tomruk İşine ait şahit leriıı dinlenmesine devam etmiştir Oturum açıldığı zaman bugün için Çağjnlan şahitlerden Sıtkı Köseoğ lunnn ve Osman Dardağanın gel madikleri görülmüş ve savcı şahit leıin İhzayma karar verilmesini İs temlştir. Bundan sonra şahit Niya zl Gülenin de grlmlyerek bir rupor la birlikte yazjh ifadesini gönderdi ği görülmüş ve savcı bu şahidin eV telce Münir Hüsrev Göle vasıtasilc (Deı^amı Sa., 3 Sü., ( dû)
azetolor İktidar fırkasına mensub partizanların akdettikleri bir toplantıdan bahse-
diyorlar; burada Demokrat Partinin için de yuvarlanmakta ol-
duğu buhrandan bahsedilmiş. Söz a-lan hatlblerdon bazıları muhalif partinin bu vaziyotinden üzüntü duyduklarını söylomlş. 0ir diğeri ^Demokrat Partiyi biz meydana gotlrdlk.» doıniç; nihayot bir üçüncüsü çıkmış bir müddet Bakanlıkta bulunan bir milletvekilinin dediği gibi: «Halon, goııç teo-rüboeiı muhalofoto iktidarı teslim e-demeyiz.» domış ve kondini zabfode-miyorek ilave otrniş: «20 sene iktidarda kalacağız. Duna hiç bir kuvvet mani olamaz vo otamıyaoaktır.»
Du hâdiseyi nakleden gazotdcr beyhude telâş ediyorlar... memleketti) Demokrasi
olacaksa bu sözlorin hiç bir ehemmiyeti vo kıymoti yoktur. Çünkü bir muvafık fırka bir muhalif parti yahud bir müstakil Grup çıkaramaz. Bunlar hop momlohi'iin ihtiyacından doğar; ()ğef Halk Partisi hakikaten Domokrat
Çünkü eğer varsa yahud
Partiyi ancak «Şekil İçin» meydana gelirdi Iso o zaman Demokrasi diye kurulan bu «Zafer tâki» bir anda yer-lo berabor olur; bu memleketin meşhur «Müstakil Grııp» dev
rine bir daha avdet edeceğini pek zan-notıniyoruz. Demokraside «Muhalefete iktidarı toshın» mes'oleslm de bu sayın politikacrfar lâyıkilo anlıyama-ınışlardır. İktidarı teslim kendilerinin zannotfiklcrı gibi Lomlrada «Brlodiyo Lortta una kadife yastık üstünde (site) anahtarının teslimi gibi değildir. Momleket iktidarda bulunan partinin takib eylediği politikadan memnun olmaz; bir intihab yapılır; millet reyini o partiye muhalif olan fırkaya verir; bir gün evvel moınloknUn mukadderatına hükmeden parti çekilir, yeri-no muhnlit’er goçor; işte iktidarı tos-liın beyle olur; bundan sonra da böy-lo olaoa.k tph| geliyor. Sayın hatibin dediği gibi olursa ınuha'efet, uslu oturacak, bir kaç işto kafi dorecode tec-rlibo sahibi olduğunu ısbat edecek, yaşı cL) biraz llorlıyocek, yani olgun*
(Lütjsn sayfayı
20
SAİTA: 2
Sİ7ASI
r.
OkUTtCÜ
“T"
diyor ki
/
î
Yazan: Prof esör Kenan Öner
J
— 20 —
6 — Sayın başkan, bu tarihî nutkun bir yerinde de seçim teftiş heyetlerine, mümkün olan yerlerde, karşı partilerin iştirak ettirilmesini iltizam ediyoruz. Atılan oyların muhterem ve masun bulunması için bütün dikkat ve gayretimizi harcayacağız. Buyurduklarını görüyoruz. Hükümetçe tanzim ulunan tasarı encümenlerde bir çok tâdile uğradıktan sonra siyasî partilerin temsilcileri oyların sandığa atılması ve açılıp tasnif edilmesi sırasında 6cçim kurul ve komisyonlarında hazır bulunmağa yetkilidirler. Bu maksatla seçim memurları mahallinde teşkilât olan yerlerde partililerin birer temsilcisini seçimde hazır bulunmak için yazı ile davet eder... Doğrudan doğruya adaylığını koyanlar isterlerse kendileri seçim kurul ve komisyonlarında bulunabildikleri gibi temsilcilerini de gönderebilirler haline getirilmiştir. Parti ve Cumhuriyet başkanınm bu nutuk parçasında seçim teftiş heyetlerine, mümkün olan yerlerde, karşı partilerin iştirak ettirilmesini istilzam ediyoruz buyurdukları halde kanuniyet kesbeden maddenin münakaşasını faydalı bulmaktayım:
KANUNİYET KESBEDEN MADDENİN MÜNAKAŞASI
Sayın înönüniin fikirlerine göre seçim teftiş heyetlerine karşı partilerin iştirak ettirilmesi terviç edilmiş bulunmaktadır. Burada iştirak lâfzı mutlak olmasına göre karşı partilerin bütün seçim faaliyetinde müşterek olması kadar tabiî bir şey olamaz. Halbuki kanunun tahliline çalıştığım bu 35 inci maddesinde parti temsilcilerinin vazife ve salâhiyetleri gösterilmeden, evvelâ seçim komisyonlarında, sonra lıcm komisyon ve hem kurullarında hazır bulunmağa yetkileri kabul edilmekle iktifa edilmiş ve Cumhurreisinin Mümkün olabilen kaydı evvelâ yalnız komisyon olan yerlerle izah olunduktan sonra kurullara da teşmil edilmiş ve temsilcilerin daveti keyfiyeti de yine ibtidaen komisyon mahallerinde teşkilâtı bulunan yerlere hasredilmişken, encümenlerde bir takım tadilâta uğradıktan sonra kurullar hududuna kadar genişletilmiş, bu kadar maddenin etrafında dolaşılmasına rağmen bu temsilcilerin ne yapacağı İliç bir yerde gösterilmemiştir. Bu mübhemiyetin fiiliyattaki tatbik şekline bakarak bu sükûtun mânasını ileride izah edeceğim.
★
Cumhuriyet Halk Partisi Kurultayında bu arzu belirdikten bir kaç gün sonra Demokratların iştirak etmedikleri belediye seçimleri almış yürümüş, o zamanlar îstanbulun parti müfettişi sıfatile kabına sığmı-yan, ne yaptığnıı bilmiyen Alâeddin Tiridoğlu İstanbul gazetelerinin 6alâhiyetdar erkânını Basın Birliğinde toplıyarak iltifatlar ve belki de mebusluk vaidile bu gazetelerin, gelişi güzel, Halk Partisi icraatını desteklemek için iknaa çalışmış, bunlar için de, isimlerini burada tasrihten sakındığım, bir kaç ruzname ile Tanin, Vakit, Son Dakika gibi bu partinin nimetdidelerinden başka kimseyi kandıramamış, hattâ bu tazyik üzerine gazete sahihlerinden biri müşarünileyhe biat etmemekle de kalmıyarak Halk Partisinden çekilmek suretile şükran borcunu ifa etmişti.
Çöpçülerden şikâyet
On beş giindonberi mahallemize föpcü uğradığı yok. Bundan evvel de on dört gün ara ile gelen çöpçüye niçin bu kadar zamandır gelmiyorsun dediğimle zaman kendisinden şu acaib cevabı aldık: «Ne yapayım mahallem çok, ancak bu kadar yetiştirebili-yoruın. Bundan evvel gelebilmem imkansız.dedi. Biz bütün mahalle halkı çöplerimizi boş bulduğumuz arsaya dökmek mecburiyetinde kalıyoruz. Alâkadarların dik kat nazarlarını çekmenizi rica ederiz.
Cerrahpaşa Davutpaşa ardaklı Hamam sokak 6/3 numarada Enver Yalman.
★
Çöp kamyonlarının temizliği hakkında
Belediye Neşriyat ve Islat istik Müdürlüğünden:
Yeni Mubah gazetesinin 11. 3.948 tarihli nüshasında «Çöp kamyonlarının temiz miz tutulması isteniliyor» başlığile intişar edeu yazı incelenmiştir.
Ç-öp kamyonları lüzum hasıl oldukça, muntazaman boyanmakta ve akşam servisinden geldiklerinde garajda yıkanmaktadır. Arabaların daha temiz tutulması için ilgililere gereken emir verilmiştir.
Tütün İhracatımız
çıkmaza mı giriyor?
ize düşük fiat
Amerikalıların tütünlerini
vermeleri karşısında; Başbakana ve Amerikan Büyük Elçiliğine telgraflar çekildi
II
Çorabcılar Kongresi
Kongrenin kanunsuz yapıldığını iddia eden bazı üyeler dün vilâyete başvurdular
Almanyanm Müttefik Igşal bölgs sine ihraç edilecek tütünlerimize. Amerikalılar tarafından kilosuna 42 45 çent gibi gayet düşük bir fi yat t- sbltl pl/asamızda hayret ve teessür uyandırmıştır.
Bu hususu görüşmek üzere Türkl ye Tütüncüler Birliği menıubları* ntn İki gün evvel birlik merkebinde yaptığı toplantıda alınan karar mu cibince dün, Başbakan, Hariciye, Te kel. Ticaret Bakanhklarlle. Amerikan. Ingiliz Büyük Elçiliklerine ve Fr.ınkfurttald heyete hirer telgraf çekil -rek vaziyet bildirilmiştir.
T. ıırttan san gelen telgrafta, heyetin evvelki gün Baden—Baden deı F-ankfurta avdet ettiği ve dün Amerikan heyetlle tekrar mü zakr°iere başlandığı bildirilmekte dir.
Dlğe kında mek inere Tütüncüler Birliği tara findan Ar.kaıaya gönderilecek ha jetin hazırlıklarına başlanmıştır-Heyet uç kişiden ibaret olup yarın hareket edecektir.
taraftan son durum hak-_(kalı makamlarla çörüş-
1 Martta ağılan Samsun tü-
Gidecekler arMinda bulunan ve evvelki gün şehrimize gelen Sam aun Tütüncüler Blrlifcl» reisi B. E-mln Yemenici Bamsun mmtakasın dala «on tütün »atı? vaziyeti hak. kında bir arkadaşımıza şunları »öylemi şiir:
* ________J
«
tün piyasası, geçen seneye nisbetle, fiyat düşüklüfü art etmeden devanı etmektedir. Bu «ene S a umsun rrun takasında — Samsun Bafra, Alaçam, Sinop, Gente, Çarşamba va Gümüşhacıköy de Tekel tahminine göre fevkalâde evsafta 14 milyon kilo tütün vardır. Mübayaata işti rak edenler, Tekel. Tütün Limited Şirketi, Dİ Amerioan Tobacco, Gary Tobaccove Glenn Tobacco kumpan yalarlle büyük tütün şirketleri ve yeril alıcılardan Umi geçen bu alı cılann mıntakamıvda, di^er senelerde yaptıkları mübayaata göre, bu sene alacakları mik'.arı tahmin ederek, memleketimizde, tütünler) mirin kamilen satılacağı kanaatin deyiz.»
GAZETELERDE ÇIKAN YAZILAR
Fikrimce sayın Tiridoğlu bu hareketile velinimeti olan partiyi elinden geldiği kadar zedelemiş bulunuyordu. Bu destekleme muahedesi, dahil olan gazete ve gazetecilerin fikir ve hüviyetini bütün çıplaklı-ğile açıklıyarak o gazetelerde çıkan yazıların bir kanaat mahsulü olmaktan ziyade efendilerinden aldıkları illıam ve direktiflerin cebri bir in'ikâsı olduğunu şübhe bırakmıyacak bir şekilde, meydana çıkarmış oldu. Bundan sonra da halk arasında güven ve inancı suya düşerek bu gazetelerin sürümünü kimsenin okumıyacağı dereceye indirdi. Bilmem bu muahededen sonra gazetelerinin şatış adedini kendilerinden sorsak doğruyu söyliyeoek kadar samimî olabilirler mi?... Bildiğim bir hakikat varsa bu fırka ve siyaset üstadı bu düşüncesiz icraatile kendi partisini tamamen propagandadan mahrum etmiş, meydanı rakiblerine tamamen boş bırakmış olmasıdır.
★
Bu ezici, üzücü ve sinir gerici günler arasında Mayısın sonuna ▼almıştık. Tam Haziran arefesinde parlak vaidler ve huzur verici nutuklarla meydana getirilen milletvekili seçim kanununun mecliste müza keresine başlandı. İçişleri Bakanı Hilmi Uran’m bir kaç sözile açılan bu tarihi celsede Hikmet Bayur ilk sözü almış, bu kanunun herkesin beklediği bir kanun olmasından dolayı sevindirici 'bir mahiyeti haiz olduğunu söyledikten sonra: Yalnız, kanunda bazı maddeler vardır ki bu maddeler iktidar mevkiinde bulunan parti ve hükümeti düşürmek im-. kânı vermiyecektir. Seçim yolile bir hükümet devirmek imkânı verilmezse halk kütleleri başka yollara saparlar. Hükümetin seçim kanunu ile devrilmesi imkânının verilmesi lâzımdır..Bunun için tekliflerde bulunacağım, kabul edib etmemek sizin elinizdedir, hitabesile münakaşaya az çok ciddiyet rengi vermek istemişti.
MENDERES D. P. NİN GÖRÜŞÜNÜ AÇIKLIYOR
Bundan sonra Adnan Menderes kürsüye geçti ve mensub olduğu Demokrat Partinin görüşünü şu kelimelerle anlatmağa çalıştı:
Bugüne kadar yürürlükte olan milletvekilleri seçimi kanunu ikinci meşrutiyet intihabı luebusan kanununun ehemmiyetsiz farklarla^ bir devamı sayılacağı gibi bu kanunda yapılan tâdiller de dört sene evvel ve tek parti usulünün cari olduğu zamanlarda yapıldığı için nıevcud seçim kanunu ihtiyaçtan karşılamaktan uzak denilebilir. Halbuki yürürlükteki bu kanun ile onun yerine geçecek olan tasarı arasındaki tek esaslı fark da ikinci seçmenlere a i d kelimelerin kaldırılarak yerine tek dereceli seçim esasına göre bükümler konulmuş olmasından ibarettir. Binaenaleyh bu günün çok partili sistepûnin ihtiyaçlarını kavnyau ve tarşılıyan hükümleri ihtiva etmemektedir. Buna rağmen tasanda yal-Iiz tek dereceli seçim esasının kabul edilmiş olmasını dahi Demekra-* iy® doğru esaslı bir adım sayarak memnunluk duymaktayız.
BİR MUKAYESE
Memleketimizde okujup yazanlar nisbetinin henüz yüzde sek)ene ▼e yüzde doksana yükselmemiş olmasını, biri daha uzun zaman Demokrasinin eşiğinde bekletmek için bahane kullanmak istiyenlerin samimiyetine asla inanmak istemeyiz. IS^nokrasi, okur yazarların sayısı ile ölçülseydi Almanya son on beş sene mutlakıyetin en karanlık yılla-
rını yaşamış olmaz, okur yazarların parmakla gösterilecek azlıkta ol 1 duğu 16 mcı asır İngilteresi de Demokrasi köklerini atmış bulunmaz-1 dı. İşte bu sebeblerdendir ki tek dereceli seçim esasının kabulünü bût halkımızın olgunluğuna karşı beslenen inanın bir zaferi olarak karşılıyoruz.
Tasanda dikkati çeken bir yenilik de muhtelif partiler temsilcilerinin reylerin atılmasında ve tasnifinde hazır bulunabileceklerinin kabul edilmiş olmasıdır. Bu hüküm muhalif partilerin mevzuatımızda da tanınmasını, yer almasını ve gözle görülür, elle tutulur bir hakikat olarak çok partili bir idareye girmiş olmamızı göstermesi itibarile sevindiricidir. Ancak belediye seçim kanununda kabul edilmiş olan bu hükümden beklenen faydanın tahakkuk etmiyeceğini son belediye seçimlerindeki tatbikata bakarak şimdiden söyliyebiliriz.
fDevamı var)
EKONOMİ:
DENİZDE
muhtar
Torfilli-tahkl-
★
/çık muhabere
Tophane Karabaş camii müezzini Mecid öncel’© yaptırdığımız tahkikata göre müezzinler memur sayılmaz. Bunun için de —şayet seçilirlerse— muhtar olabilirler. Evvelce memur olup da e-mekliye ayrıldıktan s onra müezzinliğe banlarlarsa teka üdlük maaşının yarısı kesilir. Bu takdirde de olabilirler.
Fabrikatör Cemil ye — Yaptırdığımız
kat te bize gönderdiğiniz tek-sirli mektubunuzun birer kop yası 20 Ekim 947 tarihli (Vatan) ve 28 Şubat 948 tarihli Akşam gazetelerinde çıktığa öğrenildiğinden ayni şikâyeti bîr defa da (Yeni Sabah) da neşrettirmek isteyişinizin sebebi anlaşılamamıştır. Sanayi birlikleri kanunen teşekkül ettiğinden bu birliklere karşı açılmak istenen kampanyadan hiç olmazsa gazetemizi vareste tut manız icabederdi.
Ziya Özgürd e — köyde) bahsettiğiniz
hangi dairede cereyan etmiş tir, daire âmirinin ismi nedir? Mokût geçilen bu cihetler tasrih edilirse mektubunuzun nesrinde mahzur görülmemiştir.
Ekonomi G. Meclisi kanunu tasarısı
—O----
Ekonomi Genel Meclisi kanununun tasarısını görüşmek üzere İstanbul Tüccar Dern zartesi günü saat 11 de lokantasında bir toplantı yapacaktır.
Bu toplantıya, Ekonomi Bakanı Cavid Ekin, Bölge Sanayi Birliği ve İstanbul Ticaret Odası murahhasları da iştirâk edecektir.
“Yozgad,, şilebi
Amerikadan gelecek
SAĞLIK:
pa-an
lil
A **
(Orta-vak'a
ADLİ YEDE
Azılı bir hırsızın duruşmasına başlandı
îstanbulda muhtelif apartmanları soyduktan sonra nihayet tayyare ile hudud haricine kaçmağa teşebbüs ettiği sırada yakalanan Burhan Karadayının
r
Çocuk Esirgeme Kurum unun faaliyeti artıyor
Çocuk Esirgeme Kurumu Sarıyer dispanserinde her
be günü saat 14 den 16 ya kadar çocuk hastalıkları mutehas sisi Dr. Emine Alpay ve cumartesi günleri saat 10 dan 12 ye kadar da diş hastalıkları doktoru Remzi Pekin müracaat edecek hastalan meccanen muayene ve tedavi edeceklerdir.
Diğer taraftan Çocuk Esirge me Kurumu İstanbul merkezinden bildirildiğine göre, Kurumun Galata Çocuk dispanserinde şubat ayı zarfında 41 i erkek ve 36 sı kız olmak üzere 77 hasta çocuk muayene ve tedavi edilmiştir.
¥
duruşmasına dün 7 inci asliye ceza mahkemesinde başlanmıştır.
Sanık, sorgusunda suçunu inkâr etmiştir.
Celse şahidlerin celbi için baş ka güne talik edilmiştir.
Nevyorkta yardım malzemesi yüklemekte olan Yozgad» şilebi 23 martta memleketimize müteveccihen hareket edecektir.
Diğer taraftan, benzin nakline müsaid olmayan 'Kocaeli» tankeri içinde yüzde 100 zamlı müsaid navlun bulunduğundan
gemi Nevyork acentesine verilen bir emir üzerine Arubaya gi derek yük almağa başlamıştır.
Tahmil ameliyesi tamamlanın ca memleketimize hareket edecektir.
aAkar» gaze gemisi 25 Martta İzmir e gelecek
Abadandan, Denizyolları namına akaryakıt alarak hareket eden «Akar» gar gemisi 25 maı t ta îzmire gelecektir.
------o------
CNtVEESjTEDE:
Hukuk Fakültesinde sömestr usulü
1947 - 48 yılında, Hukuk Fakültesine kayıdlarııu yaptırmış olup da; profesörler kurulunun, son sömestr talimatnamesine ek mahiyette aldığı ban kararlardan istifade edememiş bulunan ve iki yıl (lstüste ayni sınıfta dönmüş olan öğrenciler, ilgililer nezdinde teşebbüslerine devam etmektedirler.
Diğer taraftan bu mağdur öğrenciler, önümüzdeki çarşamba günü Marmara lokalinde, bir toplantı yaparak, teşebbüslerile alâkalı kararlar alacaklardır.
AKViMDEN ^YAPRAK
Sonra mütareke oldu; harp seneleri geçti... (Kürt ta-âli) cemiyetine geçtin mi?
— Evet efendim, esnafı çağırdılar; Ermenilere memleket verdiler diye. Fakat baktım ki, fikirleri bozuktur, kavga ettim? bunu Topkapılı Mehmet bey bilir, polis müdürü Es’ad bey bilir.
— Sen girdiğin zaman o cemiyette kimler vardı.? Abdul -kadir, onun oğlu Palolu Sadi vardı, değil mi, söyle?
— Efendim, tel çekerek sorun Es’ad beyden; o bilin çekildiğimi.
— Seni herkesten iyi bilirini; kaç ay kaldın cemiyette, ne kadar para verdin?
— Ayda on kuruş verirdi!-'.. Errvmilere beylik verdiler diye beni aldattılardı.
— Sen Türk müsün, kürt mü
İzmir İstiklâl Mahkemesinde neler gördüm?
Atatürk’e suikasttın tafsilâtı ve içyüzü
4-
1
Yatan
Tefrika W». 2 IO
(Baştarafi 1 incide) teçacak... Artık bir de «Olgunluk» İmtihanı geçirecek mİ bilmiyorum? Fakat bütün bu merhaleleri muvaffakiyetle geçecek; ondan sonra iktidar partisi: «Oğlum, diyecek, görüyorum kl sen artık iktidarı oline alacak hale geldin. Ben de hayli yıprandım... Al şu iktidarı, hayrını görl»
Bu düşünceler Demokratik rejimlerin masallarına bile sığmaz.
Hele nutukların üçüncü (figura) sı olan «20 sene iktidarda kalacağız. Buna hiç bir kuvvet mâni olamaz ve o-lamıyacaktırI» cümlesi politikada kehanetlerin «q gülünç şeklidir, Sübhe
yok ki bu gibi sözler bazı şahsî durumları bakımından iktidar partisine bağlı bulunan partizanları memnun eder. Şaka değil... Yirmi sene bu... Aşağı yukarı bir ömür demektir; fakat bunu sadece bir teselli olarak kabul etmeli. Yoksa tnr partMa kadar seno iktidarda kalmasına mâni o-lacak kuvvet ne olabilir kİ? Burun mânası «Bizi iktidardan düşürecek o-lan kuvvet Demokrasi dahi da kafa tutacağız» demektir iyi bir söz değildir.
Bunlara nutuk demezler.
biri# (Bl sor-ü- bun) lâf derleri
olsa ona ki hiç de
Eski ta*
I SÜn?
| — Türküm efendim, benim
ı hakkımda söylenen sözler düş -1 man sözleridir.
[ — Millî idare. îstanbula gîr-
» diği zaman Yusuf ZirM geldi, l orava topladı sizi başına değil 4 mi?
ı — O Muşlulan, Yanlıları top-
7 ladı. Bizi toplamadı. Hattâ o za j man Beşiktaş, Nişantaşı ‘np-) lanmalarını ben haber verdim, t Sâ li bey o z^nan muavindi, bi-L lir. Ben jurnal vermiştim (gi -’ din basın?» dive.
— Sonra da Abdlilkadirin e-vinde toplandılar, sen de varsın?
— Katiyen efendim.
_____Yusuf Ziya ikimi defa îstanbula geldi. Memleketine gide ceği sırada 6 zaman kimlerle görüştü ?
____Vallahi bilmiyorum. Ben kan di fırkama merbutum efendim.Pa şava hürmetim var efendim. Polatiıdan öteye düğmeni caline süi'ip denize döken Paşama duadan başka »&;oı yok. O daha ou:z altı sene reislik yrpF-eak. Ben de onun bendesi olarak ka.aeağur îşte kâğıd:arıca fırkama pek merbutum.
— Biliriz onlan. îsteır.^ Ç’-kaınıa! Dört bin kişi, on bin kişi enirime amadedir» dersin. Hükümet kanun çıkarır, onu
dinlemezsin; sonra fırkama sadık insanım diye vesikam çıkarırsın, sadık ve samimi bir a-dam olsan onu göstermezsin.
— Efendim icab etti.
— Hükümet kanun çıkarır onu dinlemezsi karırsın. Zavallı hamallar çalışır, paralarım ellerinden alırsın.
— Efendim, ne vakit çıkardım? Ne yapttım?..
— Kâğıdlannın ilerisinde bir takım isimler var: Sıraserviler-de Nail Bey bu kimdir?
— Bilemiyorum.
— Bir telefon nun.ırası var: 3281.
— Bilemiyorum efendim.
— Rı.’. pTteuhı ?.a Âkil Bey, Re-şid Saffet, Muammer Bey bunlar kim?
in, müşkülât çı-
5 Şubat günü Eminönü Halkevin de elektrikli bir hava içinde aktedl len çorapçılar kooperatifi ve yardım sandığı derneğinin yıllık onkgresi nin dedikoduları üyeler arasında halâ sürüp gitmektedir-
Eski idare heyetine maruz olan larm iddialarının nazarı itibara a lıiımayarak , kongrenin tüzük ah kâmına aykırı, bir şekilde yapıldı S mı ileri sürenler, kogrenin yeniden mesi için bir müddet evvel Bölge Ticaret Müdürlüğüne müracaat et inişlerdir.
Bölge Ticaret Müdürlüğünce tat min olunmayan ve arzulan yerine getirilmeyen muterizler. dün de va li muavini Rüştü Ülkene baş vura rak keyfiyeti anlatmışlardır.
Bu arada kendileıile könuşan bir muharririmize mağdur kooperatif üyeleri şunları söylemişlerdir:
a — Kongremiz baskı altında ve gayri kanuni bir şekilde yapıldı. Mu halefet yapan üyelerin iddiaları as lâ nazarı itibara alınmadı, hattâ dinlenmek bile istenmedi.
Biraz evvel vali muavinine vaziye ti izah ettik, fakat kendisi bizden resmi bir şekilde müracaat yaprlma sini İstedi-
Yakında bir dilekçe ile kongrenin yenilenmesi hususunda vilâyete; icap ederse mahkemeye baş vurarak hakkımızı arayacağız .*)
--------o- -
Atina büyük elçimiz şehrimizde
Atina Büyük Elçimiz Ruşen
ref Ünaydın. dün sabahki ekspresle. Ankaradan şehrimize gelmiştir.
Ruşen Eşref, bir kaç gün sonra Atinaya hareket edecektir.
Es-
ve sa ile
Tahtı muhakemeye alınan 2 inci noterlik memurları re 3 üncü noterliğin mektubu
Dünkü nüshamızda sahte bir kâletname tanzimine iştlraktan nık olarak bir noter başkâtibi
iki memurun yargılandığım yazmış!
Havadiste yanlışlıkla 2 inci no* ter yerine 3 üncü noter zikredilmiş tir. Bu hususta gönderilen tavzih mektubunu neşrediyoruz.
Yeni Sabap Yazı işleri Müdürlüğüne:
19 Mart 1948 tarihli nüshanızın ikinci sahifesinde »Beyoğlu üçüncü Noter Başkâtibi ve iki memurun sahtekârlık iddiasile ağır cezaya verildiğini ve muhakemelerinin 3 üncü ağır ceza da bakıldığını ve dâ vanın şahid celbine talik edildiğini ve suçluların isimlerini) bildiriyoruz.
Beyoğlu 3 üncü Noterlik dairesi Bâşkâtip ve memurlarının böyle bir sahtekârlıkla alâkası yoktur.
Yanlış istihbar edilmiş olan bu haberle Beyoğlu 3 üncü Noterliğinin alâkası bunmadığmm ayni sü tunda ve İlk nüshanızda tavzih e dilmesini rica ederim
Beyoğlu 3 üncü Noterliği Namına Başkâtip: Cemil Enön
— Bilmiyorum.
— 2050 diye bir numara var?
— Bilmiyorum efendim. Acaba Hamdi Beyin olmasın, avukat.
— Bir tezkere var, «Halil ağa vasıtasile dört yüz lira gönderdim » diyorsun. I
— Bilmiyorum. I
— Haşan ağa. Dursun isminde birisi var bu kim?
_____Bilmiyorum, haUıiıyamıyo rum.
(Bunun üzerine Gülsüm tarafından Salih Reise gönderilen bir mektub okundu. Daha sonra ikinci bir mektub okundu İn bu Ali Cemal tarafından Salih Reise gönderilmişti.)
— Bu Ali Cemal mâliyedeki madrabaz mıydı?
— Evet
— Hepüıiz toplandınız, bîr takım madrabazlar. Bütün işleriniz dalavere. Cemiyet çalışırken Ali Cemal de sizinle beraberdi. Baku’köyünde Terakkiperverlerin teşkili için kim ça lıştı? Sen çalışmadın mı? ,
— Katiyen efendim, ne dâj Ali Cemal çalışmıştı. .
— Terakkipervere gir diye sana söyliyen oldu mu?
(Devamı var)
| H_ER sabahı
Fıkracının yeni
hayyel mülâkatları ahrir müdürü Fatln bey şu kâğıdı yazıp, masamın üstÖ-ne bırakmış, matbaaya g«ılr J^îınez aldım okudum. Bakın şu Fatln bey beni ne zor durumda bırakıyor*. «Fıkraoı,
Beni anlamıyor sanma. Sen bal aıM Demokrat Parti kurucularının taraf/-m tutuyorsan. Bunu Fuad Köprülü hariç şimdiye kadar bu beylerden hiç birlsllt dört başı mamur bir ınunay» yel mülakat yapmamış olmandan an* lıyoruın, Vakıâ İzmir seyahatinde Menderesle, Fevzi Uitli ile, Refik ince ile de şöyle bir konuştun, bu beylerin halkın sırtında nasıl tcferruçler yaptıklarını anlattın amma nerede q senin Şlikrü Saracoğlularla, Rcceb Pekerlerle yaptığın muhayyel müfâ^ katlar! Beni hissetmiyor sanma! MeM tubumu alır atmaz derhal kollan sw vıyacak ve şu zatlarla, dört başı mamur oîneinden, muhayyel mütâka.iar yapacaksın:
1 — Demokrat Parti genel başkanı Celâl Sayarla,
2 — Demokrat Parti erkânından yarının diktatör namzedlerinden Fuad Köprülü ve Adnan Menderesle,
3 — Cumhuriyet Halk Partisi genel başkan vekili Hilmi Uranla,
4 — Halk Partisinin yirmi yıl daha iktidarda kalacağını müjdelıyen Seyhan milletvekili Kemal Satırla,
5 — Emekli general Sadık Aldo/an-la,
6 — Kahve dcvücülerinin (hınk!) deyicilerî serisine dahil münasib göreceğin kişilerle...
Bu muhayyel mülâkatları derhal yap mıya başlamazsan patron seni Demokrat Partiye kaydettirecek ve bu suretle seni bana haber dilerim.»
cezalandıracaktır, Sonra vermedin deme! Başanlar
★
Mektubun son fıkrası beni düşündürdü. Bizimki bu azizliği de yapar mı? Yapar. Binaenaleyh bütün cesaretlini toplayıp sayın Bayardan muhayyel bir mülakat rica ettim. Bana:
— Genel idare kuruluna ve bilhassa Fuad Köprülü ile Adnan Menderese danışmadan ağzımı bile açamam! Cevabını verdi.
— Peki amına efendim, bendeniz bu beylerle de ayrıca görüşeceğim.
— Onlar diledikleri gibi konulabilirler. Fakat ben genel kumlun iznini almadan bir şey söyliyemem.
— Aman beyefendi, bu nasıl işi Genel başkan siz değil misiniz?
— Evet benim.
— Şu halde nasıl oluyor da âza, baş kanın müsaadesini almadan konuşuyor oa başkan azanın bilgisi dışında konuşamıyor.
— Bu cihet benim de dikkat nazarımı çekti, hattâ Köprülüye sordum. Bana: «Garb Demokrasisinde usul böyledir» cevabini verdi.
— Tuhaf şey! Halbuki ben bütün dünyada parti namına söz söylemeğe en salâhiyetti uzuv başkandır sanıyor dum.
— Ben de öyle sanıyordum amına işte değilmiş.
— Siz bunu başka kaynaklardan dz tahkik ettiniz mi?
— Hayır, lüzum görmedim.
— Allah afiyet versin, fena değiL Şu halde ne zaman rica ettiğim mu* hayyel mülakatı lütûf buyuracaksınız?
— Ben sana telefonla gününü bildiririm Fıkracı.
— Aman beyefendi, bu vaidiniz sakın (Hürriyet Misakı) nin er geç tahakkuk edeceği hakkındaki teminata dönmesin?
— Merak etme Fıkracı, sana Köprülünün başına yemin ediyorum ki ta-lefon ederim.
Teşekkür ettim, telefonu beklemedi karar verdim.
(Arkası yarın)
FIKRACI
Dördüncü ilkokulda dünkü müsamere
Birinci syııf öğrencilerinin okumağa banlamaları dolayısile ilkokul larda merasim tertib olunmaktadır.
Bu münâsebetle dün Cağaloğlu 4 üncü ilk okulda da bir merasim yapılmıştır.
istiklâl marşından sonra genç akordeonlst Nejad Işm bir konser vermiş ve bllhâhare yavrulara (oku ma kitabı) tevzi edilmiştir,
• A
-► TAKVİM
MART 1943
*
1364
Rumi
Mart
7
20
Cumartesi
1367
Hicr Cem-evvel
9
Kasım 134 — AY 3 — GÜN 80
Vakitlar
Güneş
Öğle Ilândl Al
Yatsı lıusâk
:.(mı
Vasati Ezani
S. D. S- D. ;
6 04 11 44 ’
12 22 6 02
15 46 9 27
13 21 12 —
19 52 1 31
4 27 İD Ol
Kızıl Rusyaya
V1
SAYFA:
Tınmandan sonra Marshail da
ÎFilistinin taksi iminden nihayet | vaz geçti
Londra: 19 (B.B.C.) — Birleşik Amerika Filetinin taksiminden vazgeçmiştir. Amerikan delegesi Austin, hükümetinin noktainazarını açıklamıştır. Buna göre Amerika Fillstinde Birleşmiş Milletler vesayetinin ihdasını teklif etmekte dir. Fransa ve in delegesi Amerikan teklifini desteklemiştir. Sov yet delegesi ise bu hususta hükümetinden talimat alması lâzım gel iliğini söylemiştir.
FİLİSTİN’E GİREN ARAB BİRLİKLERİ
Filistin, 19 (AP?
Bugün
Filistin, 19 (AP.) — Filistin civarındaki Arab devletlerinin resmî üniformalı ordularına nıensub kuvvetler ilk defa olarak dün Filistin lıududlanndan içeri girmişlerdir. Ürdün, İngiliz komutanları tarafından yetiştirilen meşhur Arab lejyonu teşkilâtına nıensub olan bu kuv vetler, Hebroıı bölgesinden İngiliz askerlerinin son kısmı da çekilir çekilmez bu mıntakayı iş gal etmişlerdir.
Hebro ’n sarıklı belediye başkanı h Muhamnıed Ceb-
barı Asâc ted Press’e verdiği demeçte şöyle demiştir.
«Bu kıt’alar Ürdiinü değil, A-rab Birliğini temsil etmektedirler ve Ürdün Kralı Abdullahm değil. Arab Birliğinin komutası altında bulunmaktadırlar. Bu da Üıdünle Filistin Arab askerî kuvvetleri arasında farkolun nıadığına en güzel bir delildir. Bugün artık İngiliz kuvvetleri tamamile çekilmiş bulunuyor; şimdi memleketin idaresini A-rab hükümeti bu askeri kuvvetin yardımile- kendi üzerine almıştır.»
(A.A.) — Birle-
Türkiyeye munzam Amerikan yardımı
Vaşington: 19 şi : Amerika Ayan Meclisi Dışiş-
le -i komisyonu Yunanistan ve Tür ki /eye 275 milyon dolarlık nıuıı-za n yardım programını bugün ka bil etmiştir.
C murtak’ın misafiri o’.arak Türkiyeyi z yaret edecek Amerikan Generali
Berlin: 19 (AP) — Amerikan aske rr hükümeti silâhlı kuvvetler şube si direktörü Tümgeneral Wlllam E-Hallun önümüzdeki hafta Türkiye yi ziyaret ederek bu memleketin ha va kuvvetlerini takviye halısında kaydedilen terakkiyi gözden geçire ceği bugün tebliğ edilmiştir.
General Hail. Türkiye Genel Kur may Saşkam Orgeneral Onıurtakın misafiri olacaktır. Orgeneral Omur tak kendisini Türkiyeye yardım programının neticelerini tetkike dâ vet etmiştir.
Kusyada yeni bir harp korkusu başladı (Baştarafı 1 incide)
Fazla gayretkeş propagandama Rus milleti arasında dogmasına se •btulyet verdi*! yeni bir harb kor kıısunu yatıştırmak. Batı devletlerin Sovyetterin niyetleri karşısında duydukları, endişeyi dağıtmak ve enuu .uiye daha, fazla adam temin etmek. Sovyet Rusyada daima ıııec buri askerlik hizmeti mevcut olmuş tur ve halâ yürürlükte olan 1941 aralık kararnamesi hükümlerince!
Sovyet vatandaşı olan bütün erkekS, lerin yılda 11ü saat askerlik tali-V mİ yapmaları gerekmektedir. Hfil) kın en az yüzde 10 uııun hemen sı s lerber edilmesi mümkündür ve bı.f seferberlik için gereken mekanlz ( ma şimdi iyi işlemektedir. S
Kocası Fransız KonıünistFartisi üyelerinden olan Mm; Küri Amerikada nasıl tevkif olundu
Londra, 19 (A.A.)
sabahın ilk saatlerinde, Ameri-
kan, muhaceret makamları Madan Juliot - Curie’yi alıkoy-1 muşlardır. Madam Curie tevkifi sırasında uçaktan son olarak in miş ve pasaport kontrol bürosu na müracaat etmiş bulunuyordu. Curie’nin eşyaları, gümrük memurları tarafından 10 dakika müddetle araştırılmış ve sonra kendisi pasaport kontrol şubesine götürülmüştür. Madam Cuı ie bu şubede alıkonulmuştur. Ha-ricde, muhtemelen Curie’nin
Ma-
dostları olan iki kişi beklemekte idiler. Lâkin ne bu iki dost, r f ne de gazeteciler mevkuf kadına yanaşamamışlardır.
Madam Juliot Curie’nin kocası, Fransız komünist partisi üye lehlidendir.
Nevyork, 19 (A.A.)
dam İrene Juliot - Curie, Fransız elçiliği tarafından Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığma verilen şiddetli bir protesto notasından sonra, Adalet Bakanlığı tarafından verilen emil1 üzerine serbest bırakılmıştır.
9
fBaştarafı 1 incide) Jadakm Batı An upa devlet? adamla ıc ve bilhassa Bevin ve Bidault 1-le yaptığı görüşmelerdeki yakınlık ve gerçekliğin kasten bahis mevzuu edilmediği ve Türkiye ile Batılı dostlan arasındaki resmi münâsebetlerde herhangi bir inkişaf zaıu ri olmamakla beraber. Sadak ile Batı Avrupaya mensup seçkin mu hataplarmm gerek hayati mahiyet teki bir çok meseleler gerekse karşılıklı görüşleri bakımından büyük malûmata sahip bulundukları inti baı mevcuttur.
Türkiyentn gayet nazik bir maili yet taşıyan coğrafi bir bölgede De mokrasinin bir kalesi olmak sıfa-tile oynadığı rolü tamamen müdrik bulunan müşahitler, be.ş devlet an laşrrtasmm İmzalanması ve Trıı-1 manın kongredeki nutku gibi önem 11 neticeleri olabilecek hâdiselerin ceryanı sırasında. Tiirkiyenin onal tılar konferansına iştirakile birin ci plânda ilgili olan Necmeddin Sa-dakm Batı Avrupada bulunmasını mesut bir hâdise olarak karşılamak fadırlar. Türkiye Dışişleri Bakanı nm. en az, Batıda^ Amerikanın Tur kiyeye yardımına müzahir olan ve dünyanın en büyük kısmında canlı bir Demokrasi mefhumunu mu
• lıafaza ve bunu ne pahasına olursa olsun müdafaaya hazır bulunan kuvvetli bir fikir grupunun mevcudiyetini gayet iyi müşahede ede ceği belirtilmektedir. Ylııe belirtildiğine göre, Sadak. Batı Demokra sisinin pençelere sahip bulunduğu nu ve fakat bunun tecaviizl yolda değil tedafüi yolda kullanılacağını anlamıştır. Diğer taraftan Türk Dı şişleri Bakanının, belki de Fransa ve Ingiliz Bakanlan kadar iyi maltı mata sahip bulunımyan devlet a-demlarile Türkivenin hür milletler arasındaki güvenli durumu hakkın dayaptjğı şahsi temasların, Türkiye nln • sinirlendiğine dair bazı Avru pa gazetelerinde çıkan ve zaman zaman izam edilen haberlere haki ki ölçüsünü vereceği de ümit edile bilir.
Umumi olarak Sadakın Londra ve Pariste yaptığı ziyaretlerin uzun vadeli ve çok mesut neticeler vere ceği ve bizzat Bakanın, bu ziyaret lerden çok memnun olması için ciddi sebepler bulunduğu zannedil inektedir.
DIŞİŞLERİ BAKANIMIZIN YENİ BEY EN ATI
Paris: 19 (A A- ) Anadolu Ajan sının Özel Haberi:
Türkiye Dışişleri Bakanı Necmet-
tin Sadak bugün, «Monde» gazetesi muharririne verdiği beyenatta de mlştir kİ:
Bugünkü şartlar İçinde 16 dev letln Dıişleri Bakanlan tarafından yapılan toplantı iktisadi çerçeveyi münâkaşa götürmez bir tarzda aşmaktadır.
Bu konferansın açılışının Ameri kan ayan Meclisi tarafından Mars hail plânının kabulüne tesadüf et mesi. Avrupa siyasî birliğinin baş langm olan Brüksel paktının imza sı nihayet Trumanm dünyada ye nl bir devre açan nutku, lıep bunlar brgün cereyan etmekte olan is tlşarelerin ehemmiyetini şüphe gö türmez bir tarzda İspat eder.
Aıncrik-.n yardımından bahdesen Sadak, Türkiye hususunda demiştir İd:
Türkiye ancak peşin satışla riiç-handan istifade edecek memleket ler arasına, Portekiz ve İsviçre gibi, konulamaz. Sanayiimiz ve ziraa timiz için kredi ile makine almak bizim için hayatidir. Hususlle ki bu yardjmı derhal alırsak Türkiye de kısa bir zamanda ve Marshail plânı daha inkişaf bulmadan önce biz zat Avrupaya yardımda bulunabilir
Brükselde imza edilen beşler an laşması karşısında Tiirkiyenin du rumu ne olduğu hakkında gazeteci nln sualine Sadak şu cevabı vermiş tir: '
Türkiye, bugünkü güvensizlikten Atrupamn en çok sıkıntı çeken memleketidir. Son dünya harbinin başından beri ordusunu tamamile silâh altında tutan dünyanın tek memleketi Türkiyedir. Türkiye 8 se nedir bir milyon erkeği «âtıl.,
halde tutmaktadır. Büdcemlzin yüz de 48 İlâ 54 ünü her yıl Milli Mü dafaamız yutmaktadiT.
Sadak sözlerine şöyle devam et. mlştir:
Harbden beri Balkanlarda «peyk ler arasında,, denemek İçin «Sov yet tarafı memleketler arasında di yorum, resmen tcdafiM fakat sebe bl bizce anlaşılması güç zincirleme siyası anlaşmalar yapıldı. Avrupa-nm diğer kısnu için de ayni tarzda hareket etmek zamanı çoktan gelmiştir.
Brüksel paktının Trunıan tarafından gösterilen maıınevi müzalıa retle birlikte bu yolda İstikbal lçiu ehemmiyetli blı- vesika olduğunu söyliyen Sadak. Türk—Sovyet mü nâsebetleri hakkında gazetecinin sorduğu suale şu cevabı vermiştir:
Sovyetter Birliği İle münâsebetle rlmlz lıâlâ ayni noktadadır.
bir
rn ıtşnıakalcden devam) vftkyadakikomedttekrar edilecek olursa yâni içerideki komünist ı partinin himmetile kanunî ol-nuyan yollardan iktidara el ko-nocak olursa Amerika tarafsız bir seyirci kalnııyacaktır. Hattâ Mister Tınman, Fiiılandiyanın tamamile Moskova nüfuzu al- i tına girmesine bile belki muvafakat etmiyeccktir. Pazartesi güuii Mosko\aya gidecek Finlandiya heyeti Ruslarla konuşurken bir hayli kuvvetlenmiş ve desteklenmiş bulunmaktadır. Maamafih Finlandiyayı kurtarmak belki kabil olaınıyacaktır. Amma diğer şimal memleketleri ne, İsveç veya Norveçe, Fiıılan-dijaya yapılacak muamele kat-iyyen tekrarlaııamıyacaktır.
Bolşevikler Trumanm nutku ve projelerini bir ııevi iç propagandası saymak ister gibi görünüyorlar. Böyle ’”r anlayış cidden dünya sulhu için tehlikeli olabilir. Fillmkika Amerikada bu yıl Cumhurbaşkanı seçimi yapılacağı için Vaşingtonun lı(r hareketini hu zaviyeden miita-lea etmek istiyenler çoktur. Fakat mecburi askerlik hizmeti ı gibi halk nazarında bir siyasî adamın şöhretini ar+'nnağa de-ği! bozmaya yartyacak ağır biri tedbiri almak kararım Mister Trumanm vermesi secim kaygı-1 sınııı çok üstünde duygularla hareket ettiğini gösterir.
Sovyet Rusyava karşı demokrasi kuvvetleri birleşmiştir. Batı Almanya hile bu birliğe idlıal edilmiştir. Avrnııa sahası simdi artık bomboş değildir. Kuşlar lıcr tarafta artık duraklamağa mecburdurlar.
W
Bizim, 2 numaralı harb bitti biteli takındığımız azimli tavır muhakkak ki cihan siyasetinde ağır bastı.
A. Cemaleddin SARAÇOĞLU
Jandarmadan dayak yiyen Demokratlar
(Baştarafı 1 incide) fasını kınncaya kadar dövmüşlerdir. Bu dövme yetmiyormuş gibi, jandarma karakoluna kadar giderek D. P. liler bize hücum etti diyerek şikâyet etmişlerdir.
Hâdise şöyle olmuştur:
(Bir ay evvel şehrimize gelen D. P. milletvekillerinden Kemal Zeııtinoğlıi, Halil AtalaT'^e bağım sız milletvekili Cihad Baban yolda Akçaburç lular tarafından kar şılanmıştır. Köylüler, milletvekillerine jandarma karakol gedikli çavuşu Lutfiden ve jandarmalardan şikâyetçi olduklarını belirtmiş leıdir. işte bu şikâyetten sonra sinirlenen ve o gündenberi bir fır satım bekliyen ja darma çavuşu Lütfi derhal levhası asılı İçime aiddir ocak reisi Mehmed Aslandasın duğunu söyledikleri zamanda küf-retmiştir. '
Gerek D. P. ye gerekse köylüle-' re olan hakareti yetmiyormuş gi-; bi D. PÜ. ye nıensub olan köyliile-, rin evlerini arıyarak evlerinde bulunan silâh ve av tüfekleri ile bir-İlkte hepsini karakola getirmiş, i-yice dövdükten sonra başlarına. bir onbaşı koyarak G. Antebe gön-; dermiştir.
Salman Karlıdagm kafasını yaran Cuma Soytürk ile diğer C. H. P. lilerin ifadelerini almıya dahi lüzuın görmiyen başçavuş Lütfi. Salman Karlıdagm iyice dövüldü- ( ğünii ve Cuma tarafından kafası-1 nın yarıldığını öğrenince Cumanın G. Antebe kaçmasını temin etmiştir.
C. H. P. liler tarafından dövülen Salman Karlıdağ 4 gündenberi hastahanede yatmakta ve jandar-
I
A
köy e gelerek D. evin önünde ■ Bu diye sormuş. D.
P. ev P. ol
I
Rusya’ya hücum ediyor
(Başta rafı 1 incide) luııdurmak. Fakat hakikî bir hal çaresine varılana kadar siyasetimiz. hür milletlerin hak ve yaşayışlarına daha fazla müdaheleye karşı koymaktır.
Bu itibarla bu siyasetin tesirli bir surette tahakkukunun çaresi w Avrupa kalkınma plânını derhal kabul edip, tatbik etmektir.:
Dışişleri Bakanı, hür devletleri yalnız ekonomik sahada takviye etmenin, mevcut şartlar altında emniyetlerini garanti etmiyeceği-ni de söylemiştir.
Mecburî askerlik teklifinin tepkileri
Londra: 19 (A.A.) — Vaşing-tondaki muhabirler, Amcrikada mecburi askerliğin kabulü hakkın da başkan Trumanm kararının basında çıkan haberlerden edinilen kanaate göre, Amerikan elkâ-ıı umumiyesince iyi karşılandığını bildirmektedirler. Muhabirler, bununla beraber şiddetli bir tedbire başvurmasını tasvib etmek iste miyeıı kongreden bu kararı destek İtmesini beklemenin doğru olmıya cağını söylemektedirler.
Muhabirlerin bir çoğuna göre mecburi askerlik yerine mutavas sıt bir tedbire baş vurulacaktır.
Moskoıa radyosunun yajını
Londra: 19 (A.A.) — Moskova radyosu bugünkü yayınında Nev-yorktaki muhabirlerine s atfen A-merikan Demokratların ve cumhu-
riyetçilerinin mecburî askerlik hiz meti ve mecburî talim ve terbiye mükellefiyeti hakkında ihtilâf halinde bulunduklarını bildirmiştir.
Moskova radyosu bu yorumun büyük bir kısmını M. VVallace’m dün söylediği nutukta izhar edilen noktai nazara tahsis etmekte fakat başkan Trumanm nutkunu yo rıımlıyan Demokratların çoğunluğunun ve bir çok cumhuriyetçilerin başkanın tekliflerinin lehinde bulunduklarını kabul etmektedir. Rtısyanm Avrupayı istilâ ihtimali
Vaşington: 19 (AP.) — Bazı Amerikan askerî mütehassıslarının kanaatine göre, Rusyanın Batı Avrupayı bir buçuk ayda istilâ etmesi, uçar bombalarla İngiliz sanayiini dumura uğratması ve on sene sürecek bir harbe sebeb olma sı mümkündür ve bu harbi kısaltmak ancak Atom bombasiyle kabil olabilecektir.
Ayni mütehassıslar Amerika i-çin şimdiki halde en mühim meselenin ordu mevcudundan ziyade silâh vaziyeti olduğunu söylemektedirler. Üç sene evvel elde mev-cııd olan ordu fazlası silâh ve teçhizat artık kalmamış, bunlarm hep si Yunanistan, Türkiye, Çin gibi bir çok memleketlere sevkedilmiş-tir.
Amerikan sanayiinin dc harb va ziyetine göre yeniden âyarlanma-sının iki. üç senelik iş olduğu belirtilmektedir. '
idareci == gözile
aktûallteler
dm,
Enis Akaygen, öğrendiğimize göre,
D. P. Vilâyet teşkilâtı kaynıyor
(Baştarafı 1 incide)
Hakkı Gdik, Emin Sazak, Senihi Yürüten; evvelki gün
kendi aralarında mühim bir toplantı yapmışlardır.
Toplantıda, son ihtilâfların ve genel kurul kararlarının bahis mevzuu edildiği söylenmektedir.
Diğer taraftan yer yer vâki o-lan kaynaşmaları önlemek ve bazı prensib kararları almak için; bugün öğleden sonra, D. P. il merkezinde de mühim bir toplantı yapılması muhtemeldir.
Dün akşam, D. P. Beyoğlu ilçe merkezide, Beyoğlu ocak ve bucak idare heyetlerinin iştirakile gizli ve hususi bir içtima yapılmıştır.
Müzakereler esnasında; üyeler, genel merkeze çekilen bağlılık telgrafını tasvib etmediklerini ileri sürmüşler ve bir kaç gün önce il merkezinde yapılan gizli toplantıdan niçin haberdar edilmediklerini ilçe idare heyetinden sormuşlardır.
Eminönü ilçesinin protestosu
Demokrat Parti Eminönü ilçe i-dare kurulu başkanlığından dün a-şağıdaki mektubu aldık:
( 14.3.1948 pazar günü D. P. il idare kurulu binasında toplanan bazı kimselerin genel kurula tas-vibkâr telgraflar çektikleri öğrenilmiştir.
Yaptığımız tahkikata göre Eminönü ilçesi idare kurulundan 2 şah sın kendilerine Eminönü ilçesi tem silcisi süsü vererek mezkûr telgrafa imza ettikleri de anlaşılmıştır. Bu karara iştirâk etmediğimizi ve Eminönü ilçesi namına salahiyetli kimselerin idare kurulu ekseriyeti olduğunu ve hususi maksatlarla yapılan bu gibi hareketlerin ne tüzüğe ve ne de Demokratik anlayış ve prensiplere uymadığını mezkur iki şalısın hareketini takbih ettiğimizin muhterem gazetenizde matbuat kanununa göre bü hususta yapılan neşriyatın ayni sütununda açıklanmasını saygı ile rica ederiz.»
Bu yıi bütün dünyada mahsul çok iyi (Uaştaıafı 1 incide) ceği ilgililerce tahmin edilmektedir.
Diğer taraftan son günlerde bazı spekülatörlerin büyük miktarda buğday stoklan yaparak piyasayı yükseltmek istedikleri görülmüştür. Hükümet bu gibi spekülâsyon lara meydan vermemek için bazı tedbirler düşünmektedir- Bu tedbirler arasında buğday için azami fiyat tesbiti ve idare makamlarının halk ihtiyacı için bu fiyat üste rinden muhitlerindeki stoklara el koyma selâhiyetlerinin verilmesi gi bi tedbirler de mevcuddur- Bu yıl is tihsaJ bölgesindeki azami fiyatların 24 kuruş civarında olacağıda tahmin edilmektedir.
- - ---------------------:
İstanbul Belediya Re isi kim olmalı?
— I ~
slanbul belediyesinin, vilâyet»
I" ten ayrılması hakkmciald ka nun projesinin Büyük MIMe( Meclisine verilmek üzere olduğunu sayın İçişleri Bakanı söyledi»
Artık, İstanbul belediyesi, İstanbır vilâyetinden ayrılıyor.
Şimdiden gazete sütunlarında mevr zuubahis edilmesi pek acele ve beik^ de mevsimsiz gibi görünmektedir. Fa kat işin İstanbul için ne kadar haya ti bir nıes'ele olduğu şübhe götürme t bir hakikattir. Binaenaleyh her İstanbullunun derin dorin düşünmesi lâzıı* geldiği bu ınes'elede, şimdiden harekete geçmek ve tedbirler almak zarureti mevcuddur.
Bakalım belediye reisliğine kim ar* çHeeok?
Her şeyden evvel, şurasını bilmek lâzımdır ki, reis, belediye meclisi azalan arsamdan mı?... Yoksa hariçler mi seçilecek. Efcer hariçten seçilebilecekse, belediye intihabını, başka kanuni mecburiyetler mevcud buluruna dıgı takdirde, yeniieme^e lüzum yoktur;
Fakat, reis baleci iye meclisi âzalan arasmdan intihnb edilecekse, uımunf meclis intihabı yenilenmeli ve. mecliste reislik vazifesini, kelimenin bütün şumulile, bihakkin yapabilecek hiç olmazsa bir kaç naıuzed bulundurmalıdır.
Siyasi intihabların bir mukaddimesi olan belediye intihablarını ekseriyet partilerinin kazanmak istemeleri kadar tabiî bir şey olamaz.
Binaenaleyh, umumi meclisle belediye reisliğine bihakkın liyakatti bir kaç nanued bulundurulması temennisi de, ekseriyet partisine ract’ olduğı. kadar, biz, İstanbullulara aiddir. Binaenaleyh partililerin içinden, bu hizmeti anlryan, kavrıyan münevverle-umumî meclis âzalığına namzetliklerini koyması hem partinin ve hem de İstanbullunun menfaati iktizasındandır. Yoksa gelişi güzel bir listesi, partinin kazanmasını ye düşürebilir.
İstanbul belediyesi reisliğini
lecek namzedlerde, İstanbullunun a» radığı vasıflar ne olabilir?...
Cumhuriyet İdaresinin teessüsüne kadar, OsmanlI İmparatorluğu zamanında bir çok valiler arasında asker, doktor, mühendis, mülkiyeli, hukuklu, tıoarctçi, maarifoi, polis ve hattâ bazen hüdayı nâbit yani mektebsız olanları vardı. Her vaH, esas mesleğine göre, asker ise, vilâyet idaresinde, tam disiplinli bir askori idare, doktor ise yalnız hastahane işlerinde faaliyet görülür, mühendis ise yol işleri, hukuk lu ise adliye işleri, ticaret mek-teblisi ise ticaret işleri, maarifçl ise mekteb işleri, polis İse zabıta İşleri nisbeten intizama girerdi.
Diğer işler, ya valinin anlamamasından, bilmemesinden, ve yahud da alâkasızlığından, bakımsız kalır ve bir kısım vatandaş bu halden pek çok sulanırdı.
Vilâyetin, hemen hemen, hor şubesi ile her işi He mümkün olduğu kadar, ayni derecede alâkalı görülen ve esasen mesleği vafi, mülkiyeli
Alaylr valiye politika adamı idi. Gününü gün etmeğe uğraşan bir baş İdi. İstanbul Şeh-rcminîiğl meselesinde de vaziyet aşağı yukarı böyle idi.
İmparatorluğun Meşrutiyet devrindeki vaziyete yarın devam olunacak* tır.
namzûd tehlika-
yapabl-
Yüce Divânın dünkü oturumu (Baştaıafı 1 incide)
Tomruk işinde yolsuzluk bulunda ğuna dair İhbarda bulunduğunu na zara alınarak yeniden ça*ırılıp İç İşleri Bakam Münir Hüsrev Göle İle birlikte dinlenilmesine karar ve rllmesini İstemiştir. Bundan sonra şahitlerden Gümrük Tekel Bakanlığı eski özel kaleni Md. Sabasad. dtn Tanmanın dinlenilmesine geçil miş, Şahitten Cevat Ablav’ın kibrit fabrikasındaki yolsuzluklar. Hay-rullah Gürtanm Murat Akyiiz ve Tevflk Taşçı hakkında yaptıkları yazılı şikâvetlerden haberdar olup olmadığı ve Bakanın fuzuli sarfiy* tı sorulmuş, Şahld Bakana yapılan yazdı dığım sinde kibrit
İçrek bunun 517 lirasının An.adolu seyahatlerindeki mukabil ziyafetle re sarf olunduğunu, başkaca bir bil glsl bulunmadığını söylemiştir. Es kİ Bakan Suad Haylıi Üıgiiblü sahi din ifadelerini teyit etmiş ve kendi sinden istenilen bu paranın hesabı nı bilâhare vereceğini .bildirmiştir
Bugünlük başkaca dinlenecek şa hid kalmadığından duruşmaya ya rm devam edilmek üzere oturuma son verilmiştir.
şikâyetlerden haberdar oma bildirerek ftlzuli sarfiyat hah de bir defa Bakanın emrite idaresinden 2111 lira getirt!
ma başçavuşu Liitfi tarafından dövülen 15 Akçaburçlıı köylü korkularından köye gidememek i ( dir-ler.
f •
memuriyete i Hk olan vali idî.
gelince, o da zamanın
İDARECİ
(Hafî nâs) lara gelince:
Tövbe süresi nâzil olunca. Büyük Peygamber bunun okutulması ve hükümlerinin öğretilmesini Ebû Bekre tevdi bu-, '/urmuşlar. ‘Onun lîzerine ; «Vahyi gelerek bu vazifenin J (b.hli beyt - yâni, Peygamber iL - aile:») erkânından birine veril-
” * ® ) mesi 'mir buyurulunca, ödevin
OsmanlI Bankası Ankara Şubesi} başarı.'ması Âli’ye havale olun-Miidtirü Rauf Baykan İle Ticaret 'Ofisi muamelât Müdürü Cevat Fa zil Somerin valideleri. Mülga Şirke t| Hayriye Müdürü Sadi Akand ile Emekli vali Ekrem Ecngürün kayın valüj?iı rl ve Mühendis Tarık Güner rnaıı le Kancalı Ata Sayarın halâsı. Ii’.ırçlt !Ja;,a keılmeri, ‘
h\dice Baykan !
nakta olduğu Teşvikiye! Yurdnuda AUnhm rahmeti-1
?mir buyurulunca, ödevin
J du, bu keyfiyet Âli’nin Ebû Bek ) ıe tekaddiimüne (Hafi) nasdır f iddiasında bulunuyorlar.
) Repuliı Ekromin; Ashabı iki-; şer ikişeı birbirlerile kardeş ya ) pıp ta Ali yalnız kalınca: ı — Herkesi biıbirile kardeş » yaptın, amma, beni yalnız [ açıkta bıraktın! şikâyetinde bıı-
) lunması üzerine:
’ — Dünya ve âhirette sen de
' benim kardeşim ol!
! Buyurmuş olmaları; Ali'nin ' (tekaddüm) ve (evlevıyet) i t hulusunda bir (Nassı hafî) dir.
' diyorlar.
ı Resulü Ekrem’ hayatlarında
) hiç kimseyi Aliye tekaddüm et-J tirmedi ve onu başkasının mai-
M -rhuma rahmet ve geride kalan' yetine memur eylemedi. Halbu-allesl chacbna bas sağlığı dileriz.
hasta yatı
Sağlık
ne kavuşmuştur. • ;
Cenazesi bugün saat 11 30 da Teş viklyc ramlfhe getirilerek öğle na mazı kıhndıktan sonra KânlıcadakL aile kabri-tanına defnedilecektir. Gelecek zevatın avdetleri temin e-clilnıiştii'.
L.
O
I
I •
flfg sı it
TeM’ıst 70
ki Ebû Bekir ile Ömer'i Ashab-dan bazılarının kumandasına verdi, bir defa Üsame bin Zey-di, bir kere de Anır ibni Âs.ı ordu kumandam tâyin ve IChfı Be-kirle Ömer'i onların maiyetlerine memur etti. Bu iş dahi Alinin (afdaliyet) ine delil ve işaret mahiyetindedir, bir (Nâssı hafi) olduğunu söylerler, bu kadarla da kalmayarak, Islâm â)e-tfiince üstün ve iyi tanılınış bazı büyüklerin sözteri ve hare-ketlerile de dâvalarına kuvvet vermek isterler.
Ebû Said-ül-Hudrî’nin: «Biz münafıklan Ali’nin r-.-.lara buğz göstermesinden anlar ve çibi. (1)
vablar vermişler, hepsini de red deyletnişlcrdir. Tarafsız kalma nın zarureti olarak Şiî’lerin noktai nazarları ve itikadlaruıa göre istinad eyledikleri ( Nas ları sureti tevil ve tef it lerinden nümuneler verdiğimiz gibi, bun lara karşı ehli hakkın ileri sürdükleri delil ve kıyaslardan dahi birkaç örnek göstermek lâzımdır : remin
lâfette tekaddtimü lüzumuna dair ileri sürdükleri 'Benden sonra Peygamber JîCİmiyoeek ise de, sen benim için Harun nıcnzilesindesiıı mefhumuna ge lebilen Hâdisışerife karşı, ehli-
Şianın; Resulü Ek-Ali’r.in imamet ve Hi-
ık • söz" ‘ lünne’
dianın bütiin nice-
nakli, tarihî
ünnet; bu hadisi Cclî ftas’ olu rale kabul etmiyor ve Harun Mu
sanın öz kardeşi olmak bakının dan evsaf noktasından Ali ile a-: alarmda mutabakat yoktur, bu ıadaki delâlet; «zan dan ibaret tir. Zanna itibar olunmaz. Resulü Ekicinin Tehük gaaa^ıaa giderlerken Hazreti Aliyi aileleri umuru üzerine kendi yerine bırakması, âmmenin riyasetine tekaddümen geçirilmesini iktiza eylemez, ve bir de «Eğer bu nas, tekaddüm ve afdaliyet» i tebliğ eder mahiyette olsaydı, Hazreti Ah.
— Beni gazaya götürmüyor da. çocuklar ve kadınlar üzerine mi memur evliyorsun!
Diverck teessürünü mazdı Pevçemberimizin Ali’nin teessürünü izale
tif maksadına daha yakındır. I Sonra, Resulü Ekremin. nıuha- ) rebo\e giderken başkasını is-( tihlâl’ buyurmuş olduğu da mes) büktür. Sıt halde Şnlerte çıka-( rılaıı netice doğru değildir. der-) ler ki rek kuvvetli bir delildir. )
Yine Şiilerin başlıca mesned-c lerinden biri olan Ben kimin? Meviâsı oldümsa Ali de onların ( Mev’,âsidir mealine gelebilene
hadisten dalıi, Ehlisiinnetce «Î-J nıanıet« o delâlet eyliyeıı mâna çıkarılamaz.
•Mevlâ kelimesinin bir mâ’i ’an vardır. Arkadaş, şıı, sahih yardımcı,... çok müşie ı-k mâna taşıyan bir lâfızdır Böyle türlü mânalara gelebilen bir lâfzın jırşt.1 ıhlarından hangisine matuf olabileceği ancak karine ile anlaşılabilir.
bil'
çok kom daha bir
(Devamı var)
açakla-sbzh t i ve tal-
li» Nifak, dille imanuu açık-f l&tnıakj fakat vur inde külıı;? saklamaktır. iki yüzlü dinsiz, ’i
D. P. deki buhran ve Halk Partisi fBaştarafı 1 incide) leket İşlerinin daha lyîve ve vatan daşı tatmin eder bir İstikamete sev kedilmesl yollarım aramaktayız. Bunu tahakkuk ettirmek gayesile yaptığımız çalışmalar, muvaffakı, yetimiz için temcidir.
Diğer tarafın zaafından faydalan inak gibi, hasis düşüncelere, çalış malarımızda yer vermek İstemeyiz.»
C, H, P, Islâhatı, elbise değiştirmek şeklinde telâkki edenlerden de ğilim, Diğer taraftan İslâhat m?f lıümünü, bünyenin kuvvetlenmesi mânâsına kabul edersek; bu, dışar dan yapılacak bir tesirle değil, ken dlllğlnden partili şuurunun hıkişa fı nisbetlnde tahakkuk imkânları bulur.»
Sadi Bekter, «kurulacağı rivayet edilen muhalif bir üçüncü partinin varlığı, kimler İçin faydalı veya za rûrlı olacaktır,« sualine karşı de-ıniştjr kİ;
— Tesadüfi olmamak şartile, muayyen bir anlayışın ve görüşün mahsulü olan bir partinin doŞu.;iı, memlekete ancak fayda gıtk’iı iktidar partisinin çalışmaları üze, rinde, müspet bir tesir icra eden
• •
ve
20 M A R T 1948
“Vatan,, Başyazarı
A. Emin Yaiman
-----o----
I
D. P. Gene! idare Kurulunun Afyondaki hezimeti
fBaştarafı 1 incide) Valman dün ne diyordu?
Ahnıed Emin, o zaman sahihleri arasında bulunduğu (Vakit) gazetesinin 2 Ağustos 1919 tarihli nüshasında yazdığı bir yazıya şu satırlarla başlamaktadır:
■ Kendimizi toplamak ve ihtiyaç lavımıza göre inkişaf etmek için muvakkaten hayırhah bir müzaherete muhtaç olduğumuzu teslim eden vatandaşlarımız pek azdır.) Ahrned Emin Yalman, bundan beş gün sonra, yani 7 Ağustos tarihli (Vakit) da mandacılara kargı bu sel'er de mukaddes Türk istiklâl prensibini müdafaa edenlere taarruza geçmiş görüyoruz. Başmakalesinde memlekette iki cereyan olduğunu, bunlardan birinin: «Halihazırı muhafaza etmek? ve İkincisinin «istikbale aid inkişaf imkânını hazırlamak.» olacağını söyliyerek şu ibret verici satırları yazıyor:
-Halihazırı muhafaza tarafdarı olanlar, siyaseti hâriciyede Gi-rıd (1) zihniyetini idame etmekte, dahili işlerde de îstanburdaki hükümeti merkeziye makinesinden İlerisini görmeğe muktedir olma maktadırlar. Bu zevatın bir kısmı hukuk nazarlyeleri arasında dolaşan ve bu nazariyeler haricindeki İıakayiki göreTülyecck derecede ihtisaskâr bir dimağa malik olan erbabı hukuktur, ikinci bir kısım izzetinefis ve haysiyet meselelerini ittilıadcı gözile gören ve pire i-çin yorgan yakmakta hiç bir mah zur görmiyen komiteci ruhlu milliyetperverlerdir. »
Yalman bugün ne diyor?
Şimdi ayni Ahrned Emin Yalman 17 Ocak 1948 tarihli (Vatan) gazetesinde yazdığı başmakalede, hararetli bir bir Türkçü maktadır:
«An karayı
rafsız bir memlekete mensub bir diplomatla tanıştım. Dünya görmüş, tecrübe geçirmiş, olgun ve bilgili bir.insan... Bana şu dikkate lâyık sözleri söyledi:
— Türk milleti büyük bir millettir. Tarihinde çok şerefli sayfalar vardır. Fakat benim kanaatim ee bu milletin asıl büyük günleri mazide değil, istikbaldedir. Tilrki-yede iyi istifalar geçirmiş, kemale varmış bir insan cevheri vardır. Bugün Türk insanı artık uyanmış, ayağa kalkmıştır. Mukadderatına hâkim olmağa ve ileriye doğru git m eğe azimli görünüyor. Dünya yü zünd»1 hiç bir memleket tanımıyorum ki Türkler kadar parlak bir istikbale, onlar kadar geniş imkân lara namzed olsunlar./»
Yalman bu fikirleri benimser gi bi göıünüp sütunlarına geçirdikten sonra şu hükmü veriyor:
Türk okuyucularının, bu olgıın devlet adamının sözlerini derin bir alâka ilo karşılıyacaklanna ve mâ nalan üzerinde uzun uzadıya duracaklarına şübhe etmiyorum.
Biz bugün varlık ve yükselme mücadelemizin yeni bir safhasına yükselmiş bulunuyoruz netice mücadele ve fedakârlıkla elde ettiğimiz hürriyeti kullanıyoruz.
Bereket maya asıl ve sağlam Hani var::
( hangi duğu milleti izah yollu ilâve etmiş: Yıkmak i-çin siz dışarıdan, biz içeriden çok uğraştık, fakat muvaffak olamadık. ,
milliyetçi ve candan edasile şunlan yaz-
son ziyaretimde; ta-
fBaştarafı 1 incide)
General Sadık Aldoğan, Hazım Bozca, Şahin Lâçin bugün de söz almışlar ve parti kurucularını şiddetli bir lisanla itham etmişlerdir. Sadık Aldoğan bu akşam İstanbul» müteveccihen hareket etmiştir. Aldoğan Istaııbulda Demokrat Parti ocaklanııda konuşmalar ya-cak ve son vaziyet hakkında izahlarda bulunacaktır.
Afyon Demokrat Parti başkanı Haysiyet Divâuına veriliyor
Ankara: 19 (Hususî) Afyonda dün yapılan Demokrat Parti kongresine riyaset eden ve partiden ihraç edilen milletvekillerinin kongreye alınmamaları hususunda Adnan Meideres ve arkadaşlarının taleblerini reddeden Afyon Denıok rat Parti il başkanı Halil Hilmi Bozcanın da yukarıda bildirilen se beblerdeıı dolayı Haysiyet Divânına verileceği bııgiin Demokrat genel idare kurulu yakınları tarafından bildirilmiştir.
Celâl Bayar ve Adnan Menderes Erziııcııua gidiyor
Ankara: 19 (Hususî) — Celâl Bayar, Adnan Menderes ve Samed Ağaoğlu önümüzdeki pazartesi gü nü Erzincan» bir inceleme gezisine çıkacaktır.
Necati Erdemin mektubu
Dün Muğla milletvekili Necati Erdemden şu mektubu aldık:
İstanbul milletvekili say ın Osman Nuri Koni, Anka r;.da müteşekkil merkez Haysiyet Divânının vazifesin,? »id bir mevzua da temas etmiş ve fakat, bir çok meseleleri şumulü dairesine alan bu makalede mezkûr mevzua çok dar bir yer verilmiş olduğundan, bu mevzuun teşrih ve tafsilinden efkâ rı umıımiycyi tenvir edeceğim.
Sayın Osman Nuri Koninin ele aldığı mevzu » Merkez Haysiyet Divânının, bu Divân üyelerinden Osman Nuri Koni. Sadık Aldoğan, Necati Erdem haklarında kararlar almak vazifesini lup olmadığı meselesidir, sele hakkında isabetli bir
verebilmek için parti nizamnamesinin tetkiki zarurîdir. Nizamnamenin 18 inci nıaddesind, merkez Haysiyet Divânının vaiifr-İCri tasrih edilmiştir. Bu maddeye göre Divâııuı vazifeleri:
1
verilen inzibatî kararları irirazen tetkik ederek bir neticeye bağlamak,
2
heyeti ve il Haysiyet Divânı üyeleri baklcrmda tahkikat icrasile iuzibatı kararlar vermek.
Görülüyor ki 18 inci maddede merkez Haysiyet Dîvânının yukarı da yazılı vazifeleri arasında bu Divânın kendi üyeleri haklarında her hangi bir muamele yapabileceğine dair bir sarahat veya bir işaret yoktur. Binaenaleyh merkez Hay siyet Divânı, bu Divân üyeleri hak lannda hiç bir mııanıele yapamaz.
Bunlar haltlarında inzibati kararlar almak ve vazifesi nizamnamenin 11 inci maddesi mucibince büyük kongreye aittir. Gerçi büyük kongrenin iki senede bir toplanacağına göre suçlu bir üyenin uzun müddet inzibatî muameleve tâbi tutu İma masının adalet kaidelerine parti prensiplerine uygun diişmiyeceğiııe dair bir sual hatıra gelebilirse de bu sualin cevabını ayni nizamnamede bı abiliriz. Çün kü nizamnamenin sarahati veçhile büyük kongre miaaır.dzn evvel de toplanabilir. Eu takdirde yalnız toplantıya sebeb teşkil eden hâdiselerin halli il, m, gı! • ■'tip partiye ait diğer işi ri- işrigal edemez. İşte nizamname hükümleri bu mer közdedir. Merkez Haysiyet Divânı üyelerinden bulunan yukarıda i-simlerini arzettiğinı rr ( ı vekilleri kurucular saltanatına ehemmiyet vermedikleri için Haysiyet Divânı elden partiden zetmiş olan genel
kanuna uymıvan nuı tatbik etmek ernelilc 18 inci maddeye de taarruz etmekten çekinmemiş, kitaba, kanuna uymı-yan bir takım indi mütalealar ser-
• • •
Âlî paşanın meşhur sözü Milletlerarası bir toplantıda milletin en büyük millet ol-1 münakaşa edilirken Türk ...i diye cevab vermiş ve
★
Ljte bugün hepimize milliyet ve hamiyet dersi vermeğe kalkışan, Mareşal Fevzi Çakmak'a yurdse-verlik direktifleri dikte etmeğe yeltenen (Vatan) başyazarı Ah-med Emin Yalman böyle bir adam dır.
Şayet ayni kalemden çıkmış, birbirine bu kadar zıd, şu iki yazı Yalmanın hakikî çehreeini aydm-latmıya kâfi gelmekle beraber Türk umumî efkârını biraz daha aydınlatmış olmak için dünkü Ahrned Eminle bugünkü Yalmanın yazılarını yana yana neşirde vara edeceğiz.
de-
(1) Vatan başyazarının (Girid zihniyeti» dediği görüş bu Adayı yen Yunanlılara karşı: «Ölürüz (lo ■Jirid adasını Yunanlılara vermeyiz b diyen o zamanki Türk yurdseverlcri-□in ayak d i rey içleri idi.
zih-İfitİ-
IMahdud mesullyetll
Sağmalcılar
Kooperatifi şirketinden:
İLÂN TASHİHİ
Kooperatifimizin senelik kongresi 31/3/948 çarşamba günü yazılacak İken 10/3/048 ta rihii gazetede sehven 31/3/048 sah gösterilmiştir,
■ Tashih olunur.
inzibatî haiz o-Bu me-hükiim
li Haysiyet Divânlarınca
Genel idare heyetile il. idare
dile maddeyi aı*zusuna uygun bir şekilde tefsir etmek cüretini göstermiş ve merkez Haysiyet Divânı üyelerini ayni Divâna •. • rerek bun ların partiden ihracına dair kararlar almağa muvaffak olmuştur.
Tefsire gelince: Bir maddeyi tefsir edebilmek için o maddenin mühim vuzuhsuz olması; kat’î ve tam bir mâna istihracına müsaid bulunması şarttır. Halbuki 18 inci madde . lüzumu kadar vazıh; muayyen ve kat’î bir hüküm ifade etmektedir. Hiçbir veçhile tefsire, tevile tahammülü yoktur.
18 inci maddenin tefsire muh^ tac olduğunu bir an için kabul ve teslim etsek bile, kamın dairesinde yapılacak tefsir dahi idare heyetinin arzusunu tatmin edemez. Çünkü tefsir yoluna gidilirken kanun vazıınm maksadını göz önünde tutmak; ona göre tefsir etmek ihmali tecviz edilmiyen ilmi bir vazife- j dir. Hâdisede nizamname vazı-ının ne düşündüğünü anlamak müşkül değildir. Çünkü nizamnamenin 64 üncü maddesi ni-1 zanıname vazıınm maksadım a-j çıkca ifade etmektedir. $u noktayı izah edeyim ki merkez hay siyet divanından ba&ka bir del meclis grupu haysiyet divanı vardır. Zikri geçen 64 üncü madde mucibince grup haysiyet divanı üyelerinden birinin sorumlu olması halinde bu üye hakkında inzibatî karar verebil mek için salâhiyet d ar makam grup haysiyet divanı değildir. Böyle bir hâdise vukuunda, key fiyet meclis grupuna arzedilir. Grup münhasıran bu üye hakkında bir karar vermek için dokuz kişilik bir heyet teşkil ederek işi bu heyete tevdi eder. Heyet tahkikatım icra ve icab eden kararını verir. Görülüyor ki nizamname ,grup haysiyet divanının kendi üyeleri hakların da inzibatî muameleler icrasını tecviz etmemiştir. Nizamname vazıınm maksadı 64 üncü maddenin ifade ettiği sarih bir hü-kümleaçıkca izah edilmiştir. Hiç1 şübhe yoktur ki merkez haysiyet divanile grup haysiyet divanı arasında mevzu ve gaye iti-barile tam bir ittihad ve mutabakat mevcuddur. Nizamname vazıınm bu iki müesseseden bi rine aid hükümlerde izhar etmiş olduğu maksad ve niyet, diğer müesseseye müteallik hükümlerdeki maksadın tâyininde kuvvetli bir karine teşkil eder.
Bu karineye dayanarak katiyetle diyebiliriz ki, grup haysiyet divanını kendi üyeleri hak kında karar vermekten meneden nizamname vazu ayni meni nuiveti merkez haysiyet divanında dahi mülâhaza etmiştir. Binaenaleyh merkez haysiyet divanı, ayni grup haysiyet divanı gibi kendi üyeleri hakkında inzibatî muamele icrasından menedilmiştir. Osman Nuri Iiö nl hakkında verilen karar başlı başına bir acibe teşkil etmek tedir. Günkü bu muhterem milletvekili partiden istifa etmekle, haysiyet divanının kararını bekliVemiyerek kendisini parti den ihraç etmiş, kurucular da maksadlarına ermişlerdir. Hâsıl olan bir maksadın tahsili cihetine gitmek; ağzına kadar dol-
Hakiki Ingiliz menşeli su geçmez TF. ENÇKOT PARDESÜLER
35 Liradır
Satışımız muhayyerdir A BDURRAHMAN KAL YON Dikranyan Han 11 — 12 Sultan Hamam
DOKTOR
Kemal Nuri İMBE
CİM ve Zührevî Hastalıklar Mütehassısı.
Beyoğlu Asmalımecld sokak
17/2 saat 14-19 Telefon: 42324
MARKA
0,06 0,08 m/m m/m
TIRAŞ BIÇAKLARI
Üstünlük timsalidir
Türkiye Genel Mümessili
İBRAIÜM ÇAVÜŞOCLU
Bahçekapı, Celâl bey han No.39
İstanbul
0,10 m /m
arttırma
eşka takdir yüzde
suretile
birinci edilen yetmiş
satj
İstanbul İkinci icra Memurluğun dan:. 947/2578
Bir borçtan haciz edilip ve bu kerre paraya çevrilmesine karar ve rüen camlı masa, iki adet telefon, vantilatör, tül perdeler, avizeler ve sair eşya 25/3.948 tarihine müsadif sah günü saat 10 dan II e kadar birinci açık lacaktır.
Mahcuz ttumada metin
şlnl bulmadığı takdirde ikinci açık arttırması 30/3.948 tarihine rastla yan aah günü ayni saatte İcra edi. leceğinden talip olanların yevmi mezkûrda satış mahalli olan Galata Sermest Han No: 8/9 da hazır bv lunacak memurumuza müracaatla n ilân olunur.
mu ■ 1 1 ip—u—ı ı ,ji j .f^ı il mu§ bulunan bir destiyi tekrar doldurmağa çalışmak kadar gü-lüno ve abestir. Fakat şunu da itiraf etmek lâzımdır ki, şiddetli kin ve gayzle gözleri kararmış olan kuruculardan, makul ve kanunî kararlar istemek de cidden abestir.
Muğla Milletvekili avukat Necati Erdem
11 Tekel G. Müdürlüğü ilânları |j BORSA
Bobin
Malzeme Alım Şubesinden :
1 — Mevcut şartnamesi mucibince 365 bin adet bobin ejgara kâğıdı pazarlıkla satın alınacaktır-
2 — Pazaıljk 14/5/948 tarihinde cuma günü saat 10 da Kabataş Ge nel Müdürlük Malzeme Alım şubesindeki komisyonda yapılacaktır.
3 -- şartnameleri hergün sözü geçen şubede ve Ankara, İzmir Baş müdürlüklerinde görülebilir .
4 — İsteklilerin belirli gün ve saatte 190 000 liralık guveDme para laılle mezkûr komisyona müracaatları İlân olunur.
5 — İdare kısmen veya tamamen veya kısım kıspm İhalede ser besttir. (3129)
~~ --------------- ----- ■......................
gara kâğıdı alınacak
Karamürsel icra Memurluğundan
İpotekli bir borçtan dolayı 2004 sayılı İcra ve iflas kanunu hüküm lerine göre paraya çevrilmesine karar verilen Tapuca Pazar köyünden Ali oğlu Ahrned Genç adına kayldll ve aşağıda yazjlı.
1 — Tapunun K sani 935 tarih 5 No; sında 2298 M2. tarla olarak kayidli Bayram Tepesi mevkiinde vaki tarafları Şarkan yol, ŞVnalen Mehmed Özkan, Garben yol, Cenu ben Kamil Akgün, bağlarile çevrili, İçinde 51 kiraz ağacı olan ve 3000 M2 tahmin olunân 800 Ura kıymet li Üzüm bağı,
2 — Şubat 937 gün 10 No. da 2757 M2, bağ olarak kayidli ve Mankar e» mevkiinde vaki iaraiian Şarkan Ömer oğlu Salih, Şlnıalen Kıvık Rİ za, ve Ebad oğlu Ahrned, Garben Muhiddin oğlu İbrahim, Cenuben yol İle çevrili içinde 42 zeytin ağacı ile 300 kadar muhtelif cins 2—5 yaşiı meyva Fideleri olan ve 2000 lira kıymet takdir edilen meyvalık.
3 — T. sanı 937 gün 20 No. da 919 M2. bağ olarak kayidli ve Tek ke altı mevkiinde vaki tarafları Şarkan Dervişoğlıı İbrahim. Şima len Boşnak Şahin, Garben Nesibe
’ ve Süleyman. Cenuben Süleyman bağları İle çevrili İçinde 3 zeytin, 6 kestane, ağacı olan 500 lrra klymet takdir edilen tarlanın.
Birinci açık arttırması, 27 Nisan 948 sah günü saat 14—10 da Karamürsel İcra memurluğu odasında yapılacaktır- Buna aid şart name ilân tarihinden itibaren İcra dairesinde herkesin görebilmesi i-çin açıktır.
İpotek sahibi alacaklılarla diğer alâkalıların, ve irtifiık hak sahib
lerlnin gayrı menkul üzerindeki haklarım Hususlle faiz ve masrafa dair olan iddialarını ilân tarihin ♦
den İtibaren 15 gün içinde bildirme leri icab eder, Aksi halde haklan tapu sklllle sabit olmadıkça satış bedeli paylaşmasından hariç kalır lar.
İst. Borsasmın 19/3/040 FJyatlajj
Londra J13836
Nevyork k-80.W
Paris 1,3000
Cenıevre 05.39
Amsterda» 305 MM
Brüksel 0,3867
Prag 5,60
Stokholm 77,8860
Lizbon 11,2494
ESHAM VE IAHVİ8JİI
% 7 934 Sivas Erzurum 2—7 20 60
% 6 Millî Müdafaa 1 21^0
% 7 Milli Müdafaa 3 2038
% 7 Mim Müdafaa 4 20.6(
Karamürse Mensucat
Hisse Senedi 12.75
bunlan avııi
♦ karan ile ırz çıkarmayı ar-idare heyeti makeadla-
| İstanbul Belediyesi İlânları |
İstanbul Belediyesi Çubuklu Gaz Depolarında 175 lira aylık ücretli elektrikçilik münhaldir,
Alınacakların elektrik tesisatı kurmağa ve tamir etmeğe ve depomuzda mevcut santrfuj vesalr elektrik motor ve tesislerini işletmeğe yet kili olması lâzımdır.
Talipler arasında 26 Mart 1948 cuma günü saat 10 da imtihan yapı lacaktır.
isteklilerin İmtihan gününden evvel dilekçe ile Çubuklu Gaz De poları Müdürlüğüne müracaatları ve imtihan gün ve saatinde Beyoğlun da İstanbul belediyesi makine elektrik ve sanayi İşleri müdürlüğünde hazır bulunmaları ilân olunur. (3518»
Talha, hafifçe üç dela ıslık çaldı. Bu, parola idi. Biz geldik, kapıyı acın mânasını ifade ediyordu.
Mağaranın kapısı ağaçtan ya pılmıştı. Böyle olduğu halde bir demir kapıdan daha sağlamdı
Biraz sonra kapı açıldı, ha, kapıyı açan za\ıf bir kanlıya:
— içerde kim var?
Delikanlı cevab verdi:
— Kimse yok. ya Talha-
— Daha gelmediler mi?
— Geldiler, fakat dün bir ha ber alarak çıkıp gittiler.
— Ne haberi?
— Bilmiyorum. Mahan’dan bir adam geldi. 'Esed’in kulağına birşey söyledi. Esed de arkadaşlarını alıp gitti.
— Giderken sana Lir şey söy lemedi mi?
— Söylemedi.
Talha, şübhe ve m* aka düştü. Yanındakilere:
— Mahan’a gitmeliyiz, dedi.
Tal-deli-
Gösterilen tiin ve saatte Arttır maya iştirak edenler şartnameyi o kunuş ve lüzumlu lzabatı almjş ad olunurlar.
Birinci arttırma için tâyin edilen 2cınanda gayri menkul üç dela bağ rıldıktan sonra en çok arttırana İhale edilir- AncaJj arttırma bedel) muhammin kiymetin yüzde yetmiş beşini bulması şarttır. Aksi halde art t.ranın taahhüdü baki kalmak üzere arttırma on gün daha tem-dld edilerek onuncu günü olan 7 Ma j'ıs 948 cuma günü ayni saat ve yer de yapı]a(-ak İkinci açık arttırmasında paraya çevrilme ve paylaştır ma ması afini tecavüz etmek şar-tile en çok arttırana ihale edilir. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa i-hale yapılmaz ve satış talebi düşer.
Gayri menkul kendisine ihale edi len kimse derhal veya verilen müh let İçinde parayı vermezse ihale ka ı-ai’ı fesh olunarak kendisinden ev vel teklifde bulunan müşteri arz et ligi bedeik almağa razı olursa o-na razı olmaz veya bulunmazsa ha man yedi gün müddetle arttırma ya çıkarılıp en çok arttırana ihale edilir. İki ihale arasındaki fark ve geçen günler faizi yüzde beşten he sablar.aı ak diğer zararlarla Dirlikte hükme hacet kalmaksızın memur) yetimlzce tahsil olunur .
Devlet Deniz Yo ları İlânları
İSKENDERUN POSTASI
(Erzurum) vapuru İskenderun postasına Is^anbuldan 23 Mart Û4Û 6ah günü saat 17,00 de kaldırılacaktır -3352)
• •
İkinci Çekilişti Haziran
Bir ev takibi ölmek her yarâ(iaf için bir gayedir.
Bankası/
Türkiye
Bu arzunuza ulaşmanız için size imkân sağlamıştır. Bundan faydalanınız.
Türkiye İŞ Bankasında tasarruf hcitbiEuı yoksa derhal bir hesap açtırınıı.
Yılda dört defa ikramiye çekilişi: Her çekilişte 1 EV, 1 ARSA ve dolgun para ikramiyeleri...
işteyini
,ac-ı &aıimi
Aşk - Macera -1 arıh - Cinayet--
Yeeant Brwhurrewr3R. keB-tfttual Tefrika
yanusuna kavuştu. Şimdi ikisi de Allahın Cennetine kavuştular.
— Esed ve arkadaşları yakı. tamlıklan halde sen niçin ve nasıl (Dcvo’m xw)
Orada mühim bir hâdise cereyan etmiş olacak ki hemen kalkıp gitmek lüzumunu hissetmiş ..
Talhanın sözü henüz bitmişti ki kan. ter içi*y3e bir ath geloi. Telâşlı bir sesle:
— Kaçalım ya Talha, kaçalım! diye bağırdı. Beni t ak ifa _e-diyorlar. Arkamdan en az yüz asker geliyor.
— Esed nerede?
— Esedi ve diğer arkadaşları yakaladılar.
Talha §aşZrmıştı. £a«kimiık-la sordu;
— Kim yakaladı?
— NaAi Tbni Seyyar’ın askerleri...
— Vay alçaklar, vay’...
— Bilmem kaç ay evvel Ese-din kansı Kelime*yl tevkif etmişler. îgin daha fenası...
Talha, bu kara haberi getiren atlının yakasına sarıldı: _
— Çekinme arkadaşım, çekin me... işin dafca fenası nedir? Yoksa Büşeyreye birşey mi oldu
— Söylemeğe bir tüllü dilim varmıyoh
— Söyle diyorum sanal.. Yok
sa uçururum kelleni!..
___ B'işeyre sîzlere ömür...
___ Öldürdüler mi onu?..
_____ Hayır, öldürmediler, sadece yakaladılar ve kim olduğunu tanıdılar. Haccac’a yollamağa karar verdiler. Kucağından çocuğunu alıp kestiler. Bü-şeyre, gözü önünde cereyan fiden bu faciaya tahammül edemedi. Süratle eğilip yerden bir tas aklı ve bütün kuvvetilc başına vurmağa başladı. Nihayet elinden taşı almağa muvaffak oldular. Lâkin pek gec kalmışlardı. Birkaç dakika som a o da
radyo]
£•« Bugünkü Program
CUMARTESİ — 20/3/1Ç48
7-29 Açılış ve program.
7,30 M. s. ayan,
7,30 Müzik: Hail! Parçalar (PL)
7.45 Haberler,
8 00 Müzik: Karışık Şarkıları P)
8.15 Müzik: Çeşltn
Hafif Müzik (Pl)
9.00 Kapanış,
12.29 Açılış ve program,
12.30
1230
.İstanbul A'l’ye Mahkemesi İkin ci Ticaret dıures: Başkanlığından: 948/73
Mahkemece satışına karar veri len ofisin Kadıkoyünde bulunan de poşundaki kendir tohumlarının a-ç:k .-.rtt rması 24/3/948 Çarşamba saat )3 dc satışı İcra edilecektir:
250 ton kendir tohumlarına bilir kişi ı.kl. ijr.dan kilosuna 80—85 ku ruş kıymet t kdlr edilmiştir. Arttır maya iştirak edecekler yüzde yedi buçuk teminat vereceklerdir.
Muayyen gün ve saatte alıcıların I tanbvl Zahire borsasında hazıP bulunmaları İlân olunur'
13.00
13.15
M, s, ayan, Müzik: Radyo Salon Orkestrası,
Haberler,
Müzik: Cumhurbaşksjıiıgı Armoni Muzlkası.
13.45 Müzik: Hafif Melodiler »Pi,) 1410 Müzik: Dans Müziği (Pl ) 14-30 Müzik: Şarkılar.
14.55
15.00
1658
17,00
17.00
1800
18.30
18.45
19,00
1900
19.15
19.20
1945
20.00
20.15
20 30
22.45
22.45
2300
2330
Konuşma: B, T, G. D,
Kapanış,
Açılış ve program,
M, s, ayan,
Radyo Çocuk Klübü.
Müzik: Dans Müziği tPJJ Konuşma,
Müzik: Film
Melodileri (Pl.)
M. s, ayarı,
Haberler,
Geçmişte Bugün.
Müzik: Şarkılar, Türkü.-*?» Konuşma: (Klrab Saati/ Müzik: Vlolonsel
Sololan (Pl.)
Radyo Gazetesi,
Özel Program.
M, s, ayan,
Haberler,
Müzik: Dans Müziği P-j Program ve Kapanış.
BUL M ACM
----*----
12 34567 89
• l : ) :Bl | ;
• ı i ■İlli
1 1»! 1 1 (■) I
1 ıK İlil
|M: 1 i»
»I i ■ 1 1 1 1 K
1 IBI 1 1 i IB.
ı ; ı 1 'B
U L_ı_ 1 ■! i 1 I
3
4 h € i l i
SOLDAN SAtiA 1
1 — Suçlu, Müşaade kartı ( mad. de için) 2 — Kanuna riayet enen, inanmış; 3 — Soru edatı. Hararet, Beyoğlunda bir sinema '(utanma mânâsına gelir); 4 — Gelecek, His lere galebeden doğar; 5 — Deri; 6
— Nota, Öz; 7 — Nota. Vaad eder mânâsına; 8 Yaparak, Yemekten emir; 9 — Sonundaki (I» kalkarsa (hayır) mânâsına, Bir uzuv.
YUKARIDAN AŞAĞI •
1 __Asalın tersi, İçki; 2 — Sayı,
Boğaz İçinde bir havuz; 3 — Ters) ayı yuvası. Yerine getirme, İlâve
4 _ Pek sıcak değil, Bal yapar;
5 __ Göğüsde; 6 — Cayır, Sucu: 7
— Nota, Sonuna (GA) gelirse aç,k
tan olur; 8 — Keçinin hususiyeti. Öylemi mânasına; 9 — Edepsiz
Yok.
EVVELKİ BULMACANI» HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ 1 234 56 7 89
lınliyaa Sahibi:
A. CEMALEDDİN ŞARAÇOfiiü •
V.ıı İtlerini fiilun idare eclun Ya)Â İtleri Müdürü: FATİH FL'AD
Dirildiği Yor:
«Yen! Sabah» mürettiphane»! Kauidı&ı »arı «Gün Basıtnovb
