PAZAR
25
HAZİRAN 1950
Ba»muharrlrh Mömtaz Faik Fenik
Denizciler Caddesi: 2
Posta Kutusu: 198 — ANKARA Telgraf: Zafer Gnzetesl Ankara Başmuharrir tel: ...... 15619
Yan işleri, idare: .... 15315
Fiyatı her yerde 10 kuruştur.
İDEMÖk'RASİNİ'üblRİ
Sabah Kahvesi
ARSALARINIZIN ÇAPI!
— Yazısı 3 üncü sayfamızda —
Bir ayda başarılan büyük işler
Başbakan D. P. Grupunda geniş, etraflı izahat verdi
BİR AYDA 40 MİLYON LİRA TASARRUF TEMİN EDiLMiŞTıR
Gensoru açılmasına dair Tekelioğln’nun teklifi hakkında Bayındırlık Babanı tahkikatı tamamlayıp izahat verdikten sonra bir karar alınacak
Demokrat Parti Meclis Grupu, dün saat 15 de Ekrem Hayri Üstün-dağ’ın başkanlığında toplanmıştır. Gündemde tutanakları inceleme komisyonunun salâhiyetleri mese-
leşi hakkında prensip kararının mü. zakeresi vardı. Bu mevzu etrafında uzun boylu konuşmalar yapılmış ve nihayet, komisyonun tasdik e-dilmemiş tutanaklar hakkında her
bulunduğu çıkmazlar
Mümtaz Faik FENİK
umhuriyet Halk Partisi Di- tez de ortaya atılabiliı vanı hummalı bir faaliyet-le Kurultaya hazırlanmak-tadır. Gazetelerde okuduğumuz haberlere göre, şimdi iç tüzüğünde tadilât yamakla meşguldür. Çünkü iç tüzük tek parti zihniyetine göre tanzim edildiğinden muhalefette bununla âmel etmenin zorlukları kendisini göstermeğe başlamıştır. Meselâ partinin en yüksek kademesi olan Kurultayın teşekkül tarzına ait olan, kısım bile, şimdi, tüzükteki bu tek parti zihniyetinden müteessir olmaktadır.
Malûmdur ki, tüzüğe göre, partili milletve’alleri Kurultayın tabiî ü. yeleridir. Bu, bütün milletvekilleri Halk Partisinden olduğuna göre düşünülmüş bir esastır. Şimdi, Halk Partisi Mecliste küçük bir akalli-yet halinde kalınca vaziyet ne olacaktır? Eski milletvekillerini Kurultaya kabul etmek hem tüzüğe aykırı, hem de mânâsızdır. Çünkü Halk Partisinin bugünkü duruma düşmesinin sebebi, hemen hemen, |bu eski milletvekillerinin halka kendilerini sevdirmemelerinden, daha doğrusu milletin hayrına bir iş becerememelerinden doğmaktadır. Şu hakikati unutmamak lâzımdır ki, bir parti iktidarda bulunduğu zaman, onun bütün kuvveti, icraatından gelir. Çünkü icraat olarak yaptıklariyle, millete kendisini beğendirecektir. Akalliyette kaldığı zaman ise, parti teşkilâtına kuvvet verecek ve o zaman bu teşkilâtın muhtelif kademelerinde bulunan kimselerin çalışmalariyle temayüz edecektir. Öyle ise bir parti iktidardan akalliyete düştüğü zaman, seçimleri kaybedön milletvekillerinin ve hele hükümet erkânının artık parti mukaddratı için söz söylemek ve karar almak için Kurultayda yeri olmamak lâzımgelir. Çünkü partiyi bugünkü vaziyete düşrenler esasen bunlardır. Ve ü-zerlerinde mensup oldukları partiye bağlı kimselerin verdikleri bir vazife de yoktur. Sabık milletvekili olmak sıfatı bir partinin hayatî ve istikbali hakkında karar vere bilmek için insana kâfi bir salâhiyet veremez. Bu bakımdan işi tetik ettiğimiz zaman, bunların Kurultaya alınmamaları kıdar tabii bir şey olamaz.
Hakikatler böyle olmakla beraber, bunların icraatları hakkında hesap vermeleri için Kurultaya kabul edilmeleri lâzımgeldiği gibi bir
r. Ve bu tezin de doğru olabileceğine daha bir sürü deliller bulunabilir. Kurultay azalan elbette, muvaffakiyetsizliğin sebeplerini araştıracaklardır. Araştırmağa mecburdurlar. Halk Parti-★ (Devamı Sa. 8 Sü: 5 de)
türlü tahkikatı daima yapabileceği esası kabul edilmiştir.
Bundan sonra Kâzım Taşkent ve arkadaşlarının sözlü soruların evvelâ alâkalı komisyonda tetkik e-dilip cevaplandırılması ve gerekirse Meclise şevki hakkındaki önergesi müzakere edilmiştir. Bu hususta Cemal Kıpçak geniş izahat vermiştir. Bu mevzu etrafında söz a-lan Başbakan Adnan Menderes, sözlü soru hakkındaki görüşlerini anlatmıştır. Ve bu görüşler Grup un tasdiki ile karşılanmıştır.
Bundan sonra, Zonguldak milletvekili Muammer Alakant, Bağımsız milletvekili Sinan Tekelioğlu tarafından Büyük Millet Meclisine verilen ve geçen defa Mecliste Bayındırlık Bakanı tarafından cevaplandırılmış olan istimlâk işleri hakkında gensoru açılması meselesini bahis mevzuu etmiş, bu hususta Grupun noktai nazarının bilinmesi lâzımgeldiğini işaret etmiştir.
Bu hususta bir çok hatipler söz ★ (Devamı Sa. « Sü: 7 de ■
Atatürk köşkü dün ziyaretlere açıldı^
Yedi yıldır sandık içinde bırakılan Atatürk heykeli bahçeye dikilecek
Alınan yerinde bir karar gereğince. dün saat 10 dan itibaren, Atatürk’e ait eski göşk binasiyle, Çankaya bahçesi halkın ziyaretine açıl-
Atatürk’ün Çankaya bahçesinde sandık içinde bulunan heykeli
Bu münasebetle binlerce AnkaralI akın akın Çankayaya gitmişler, gerek bahçe gerekse köşkte gezerek Atatürkün mânevi huzurunda ★ (Devamı Sa. « Sü: 8 da)
BULGAR İDDİALARINI
ŞİDDETLE REDDETTİK
Şeker fiyatlarında ucuzluk
Kararnamenin yarın
D.P. Meclis Grupunda izahat veren Başbakan Adnan Menderes
Sofya'ya cevabımız
Hükümetimiz, son düşmanca hareketin vahimliğini belirterek şehidimiz
Türk - Bulgar hududunda 10/11 Haziran gecesi vukubulan ve bir Türk vatandaşının ölümü ile neticelenen hudut hâdisesi münasebetiyle Bulgar hükümeti âhiren Sofya elçiliğimize bir nota vermiş ve bunda, si|âhlı üç Türk vatandaşının râkip
için tazminat istedi
oldukları bir cip otomobili ile mezkûr tarihte hasmane tahrikâtta bulunmak üzere Bulgar topraklarına girdiği ve bu otomobilin verilen işarete rağmen durmaması üzerine Bulgar hudut müfre-
★ (Devamı Sa. 6 Sü: S da)
İmzasız ihbar
neşri bekleniyor
Sağlık Bakanlığı bunların muameleye konmıyaca-ğını bildiriyor
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakan lığından bildirilmiştir:
«Bakanlığımıza, imzasız veya müstear nam ile, memurlarımız hakkında suç isnat eden bir çok ihbarlar yapılmaktadır.
Umumî hükümlere uygun bir şe kilde tetkike tâbi tutulan bu ihbarlardan mühim bir kısmının iftiradan ibaret olduğu tahakkuk et mekte ve ihbarı yapanın hüviyetini tesbit çok kere mümkün olamadığı için ahlâk ölçül rıne uyma dığı kadar kanunen de memnu bu lunan bu hareketin faillen takipsiz kalmaktadır.
Bundan başka, bir osnsa istinat etmiyen bu gibi ihbarlar yüzünden devlet daireleri lüzumsuz yere meşgul edilmekte ve bu yüzden devlet hâzinesi mühim denecek zarara maruz kalmaktadır.
Bu sebeple Bakanlığımız, + (Devamı Sa. C Si:
İzmir - Erzurum Karagiiçleri arasındaki maçtan bir enstantane
■■■ • • ■ • • • • H • • w • • ••_ • •
Tütüncülüğümüz için
alınacak tedbirler
Başbakan ile Ticaret, Tekel ve Dışişleri Bakanları dün Tütüncüler kongresinde izahat verdiler Tütüncüler kongresinin son mi toplantısı dün saat 11 de Ticaret ve Ekonomi Bakanlığında yapılmıştır. Toplantıda Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü, Ticaret ve Ekonomi Bakanı Zühtü Velibeşe, Gümrük ve Tekel Bakanı Nuri Özsan da hazır bulunmaktaydılar.
Oturum açıldığı zaman söz alan Ticaret ve Ekonomi Bakanı Zühtü Velibeşe, hazırlanmış olan raporu incelediklerini söylemiş ve yakında yürürlüğe girecek olan yeni ithalât ve ihracat rejiminin tesbi-tinde de bu rapordan çok istifade ler temin edildiğini belirtmiştir.
Bundan başka, raporda bildirilmiş olan, Türk tütününün ihraç ve dahilen satışı hakkında müzakereler yapılmış- bu meyzuda söz alan delegeler dileklerini ve temennilerini bildirmişler, Başbakan, Dışişleri Bakanı, Tekel Bakanı da bu hususta lâzım gelen açıklamalarda bulunmuşlardır. Netice olarak, Türk tütününün dış piyasalardaki ■Ar (Devamı Sa. 6 Sü: 1 de)
İtsthnbul Dcmfrspor Kulübü güreşçileri dün gece Zirai Kombinalar güreşçileri ile karşılaşmışlar, 4-1 berabere kalmışlardır. Resimde Demirspor güreşçileri dün Ulaştırma Bakanı Tevfik ilcri’yi ziyaret lerinde Bakanla bir arada görülüyor. Güreşlerin tafsilâtı 6 ncı sayfamızdadır.
Şeker fiyatlarının indirilmesi i-çin hükümetçe verilmiş olan prensip kararının tatbikatına müteallik hazırlıklar sona ermiş bulunmaktadır. Hükümet istihlâk vergisinde indirilecek miktarı tesbit etmiştir.
Büyük Millet Meclisine derhal bir kanun tasarısı taklit etmeden fiyatları indirmek salâhiyetinde bulunan Bakanlar Kurulu bu hu-
susta bir kararname hazırlamıştır. Kararname Cumhurbaşkanının tasdikine sunulmuştur. Bu vaziyette kararnamenin yarın resmî gazetede neşredilmesi kuvvetle muhtemeldir.
Fiyatlarda yapılacak tenzilât evvelce yazdığımız gibi toz şekerin kilosunda 30, kesme şekerin kilosunda da 20 kuruştur. Kararname neşri tarihinde yürürlüğe girecektir.
TİCARET OFİSİ DÜN LÂĞVEDİLDİ
Memurların çoğu ek vazifeli oldukları için açıkta kimse kalmıyacak
Bütçenin gider kısmında tasarruf I Ofisinin üzerinde durulmuş ve artık imkânlarım tetkik ederken geçen harp içinde ihdas edilen ve artık hikmeti vücudu kalmıyan Ticaret
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Nuri Yanıııt maşları takip ederken1
Askerî kara güçleri arasındaki maçlar
Dört bölge askerî güçleri arasındaki karşılaşmalara dün de 19 Mayıs stadının dış dahasında devam edilmiştir.
İzmir - Erzurum kara güçleri a-
tuş'n Rasing takımı ile Galatasa-ıayın yaptığı karşılaşmayı 4—1 Galatasaray kazanmıştır.
¥
izmır - Krzurum kara güçleri a- „ ..
rasındaki ilk maçı 4—3 İzmirlilerin OrCZllyS MeKSİkSyi galibiyetile bitmiştir. ikinci maç Ankara . İstanbul Karagüçleri a-| rasındaa yapılmış ve 1—1 berabere sona ermiştir. Dünkü maçları Genelkurmay Başkanı Orgeneral Nuri Yanıut da takip etmiştir.
Galatasaray - Rasing maçı I İstanbul, 24 (Hususî) — Beyru- I
4-0 yendi
Londra, 24 (Radyo) — Riodaki muazzam stddyumda bugün dünya kupası mallarına başlanmıştır. Müsabakalara başlamadan önce büyük bir tören yapılmış; iştirak ■A (Devamı Sa. ( Si. 7 (•)
I bu teşkilâta lüzum olmadığı kana-atına varılmıştır.
Ticaret Ofisi bu vaziyette lağvedilmiş bulunmaktadır. Lağv kararı dünden itibaren yürürlüğe girmiştir.
Ticaret Ofisi kadrosundaki memurların çoğu ek vazife ve ücret almakta olduklarından aslî vazifelerine iade edileceklerdir. Diğer memurlar da Ofisin ihdasından evvel bulunukları Bakanlıklara döneceklerdir. Bu itibarla Ofisin lağvı ile hiç bir memur mağdur duruma düşmiyecektir.
AKJNJJYA'k—ı I jKUREK
Duvarlardaki çerçeve!
D azı vatandaşlar İnönü’nün
Kadıköy Halkevindeki resminin artık indirilmesini istemişler. Öyle ya İnönü «artık Cumhurbaşkanı değil, sadece C. H. P. si başkamdir. Devlet bütçesinden, hususî idareden yardım gören Halkevlerinin bir parti şefinin resmini asmaları hiç te doğru olmaz...
Ama, Ulus'un yavrusu Akşam Haberleri buna kızmış: Her vatandaş istediği resmi asmakta serbesttir, diyor.
Madem ki serbesttir; neden eski iktidar zamanında her yerde zorla astııılmıştı?
Zorla resim astıranlar, günün birinde bu çerçevelerin anbar-da örümceklere teşhir edilebileceğini bilmiyorlar mıydı? Bunu da mı akıl edememişlerdi?
Dâva, zorla duvara değil, sevgi ile kalbe resim talik ettirebilmektedir. — YEDEKÇİ
Jayfa-2
| g-Jılcümle günahlara ve parsellere dair
* Muhip DIRaNaS
s
Bir genç sopa ile öldürüldü
zafer
| İktisadi Bahisler
SDHE
(İ^M ün bir ahbabıma rastladım, dinilJy Çoktandır gördüğüm yoktu.
® »Hayrola, dedim, akşamlan fa-fetli]ftn göründüğün yok». İçer. «Ba-mı.Ş mazan malûm ya, dedi oruç tutu-■ İnyorum». «Ya! Yani içmiyorsun».
~ «Hayır». «On bir ayın günahını mı mı? çıkartıyorsun?» Nerede! der g.bi elini salladı. Ayrıldık.
Ne âlâ iş diye düşündüm. Ger-çekten insan on bir ay günah iş-rum. jese. bjr ayda da kefaretini verse olur biter. Ama günah nedir, sa-nu?11 vap ne? Ramazanda orucunu tut, Ja namaznu da kıl, ama yalanını da söyle. Onu bunu çekiştir’. Vergi defterinden bir iki rakamı da kaçır. Teravi namazı yatsı ile beraber otuz iki rekâttır. Her rekâta bir günah! Yalanından hırsızlamasına, küfürüne, vergi kaçakçılığına, iftiraya kadar. 32 rekât bitti mi, zemzemle yıkanmış gibi sin. Ertesi giinü fecirle beraber, her günkü alaverene başla. Ama i'llân yerdeki şu kadar metrekarelik parselinden aldığın parayı da senin günah hanene kaydettiler mi yandın! Bu kadar mastım bir günah! Bu ne içki içme günahına benzer, ne de zinaya. Eğer arayıp soran bir bağrı yanık çıkmazsa vicdanınla başbaşa kalırsın. Böyle bir günahın kaç Ramazanda, kaç rekât terav yle çıkarılacağını ben hesap edemem. Onu CIbali i-nıanıına sorsunlar.
Gel gelelim, hayır işleri görür, fakir fıkara kurumlan vardır. Eğer üzerinde binanız varsa parsel günahlarınızı bu kurumcağız omuzlarına yükleniyor. Ariyan soran da bulunmazsa Sırat köprüsüne kadar yolu var. Oradan ötesi malûm değil. Çünkü, hayır kurumu, senin her Kurban Bayramı kesip kavurmasını küpe bastığın
ledi? duğu
İmj ne ba neler deme! vardı lencel
— ( yunca
İmpı
koyuneağız mıdır ki ruzıı mahşerde kıldan ince kılıçtan keskin Sırattan seni öteyana aşırsın. Onu bilemeyiz. Hayır kurununum vebali, dişinden tırnağından artırıp ona bağışta bulunan hayır sahiplerinden gelir. Şayet onların on parmaklan yarın yakasında olursa, onun da Sırat köprüsündeki a-kıbetini bizler tayin edemeyiz. Her ne hal ise, unutmıyalım da akşama bir maden suyu içelim.
Evet, günah ne "ki, savap ne ki, diye soruyordum. Allah ruhimdir, şefiktir, gafurdur. En ağır günahları da affeder. Ama parsel maddesi içn neyler? Alımediyeyi karıştırdım. Parsel günahlarına ait bir maddeye rastlayamadım. Ümidim Muhammediyede. Onda da yoksa yine ver elini Ciball İmamı.
Fakat, affedersiniz. Dedim ya, günah ne ki, savap ne! Sattın mı üç bin metrekarelik parseli üç yüz bine; bağışladın mı evini sülâlen tüken nceye kadar içinde o-turman kayıt ve şartiyle bir hayır kuruntuna... O da bir istimlâk yüzünden hediye etli mi sana yüz seksen bin liralık yeni bir köşk. Bunun günah neresinde? Üstelik savabı var: Artık Hacca da gidersin, Arafata da çıkarsın. Hatim de indirirsin. Hattâ, daha daha gayret etsen, sema vata suut edersin. Hem sonra, Nasreddin Hocanın hikmeti ne güne duruyor; olmadı mı? Al destini ver papucumu! Ver parselimi al paranı, Ne âlâ memleket değil mİ?
Ama yağma yok! Bu memleket evlâtları metrekaresi yüzlerce liraya peşkeş çekilen parsellerde yarık tabanla geziyor efendiler. Allahtan önce hesabını kul sorar adamdan!
Elmadağ bucağının Kutludüğün köyünde bir köylü genci, kafası sopa ile ezilmek suretiyle fecî bir şekilde öldürülmüştür.
Öğrendiğimize göre hâdise şöyle olmuştur:
Mehmet Özcan isminde 18 yaşlarında biri hâdise günü öğleden sonra öküzlerini otlatırken bir aralık u-
yumuş ve öküzler de başkalarına ait tarlalara girerek zarar vermiştir.
Bu sırada meçhul kimseler Meh-medin üzerine kaim sopalarla hücum ederek kafasını sopa darbeleri ile parçalamış, müteakiben kaçmışlardır.
O gece Mehmet Özcanın eve gelmediğini gören ailesi şüphelenmiş ve köy halkı ile berber aramağa başlamışlardır. Nihayet Mehmedi sabahleyin derenin içinde yüzükoyun bir vaziyette bulmuşlardır.
Mehmedin üzerinde bulunan ta-
banca ve bıçağı gene meçhul kimseler tarafından alınmıştır.
Hâdise jandarmaya ve savcılığa haber berilmiş ve hâdise sıralarında o civarda gezinmekte olan köy arazî bekçisi Ahmet Helvacı yakalanmıştır. Ahmet Helvacı cesedi gördükten sonra korkudan kaçıp köylüye haber verdiğini söylemişse de daha evvel de maktulün babası
ile aralarının açık olması ve hâdise sıralarında o civarda bulunması bütün şüpheleri üzerinde toplamıştır.
Ahmet Helavcı ilk sorgusunu müteakip tevkif edilmiştir.
Zonguldakta Çimento
Fabrikası kurmalıyız
Yazan
Ankara Atatürk Lisesi
Okul - Aile Birliği Başkanlığından
Atatürk Lisesinde bütünlemeye kalan öğrenrileri için yetiştirme kursları alçılmıştır.
Derslere 3. Temmuz 1950 Pazıartesi günü başlanacaktır. (4254)
Sümerbank Sellüloz Sanayii Müessesesinden İzmit
Otomatik Telefon, Duofon ve Radyopikap tesisatı yaptırılacak
3/7/950 Pazartesi günü müessesemizde yapılacak açık eksiltme ile yeni hastahanemiz b'.nasına otomatik telefon, duofon ve radyopikap tesisatı müteahhide ihale edilecektir. Muvakkat teminatı Tl. 1365.— (Binüçyüz altmışbeş) liradır.
Şartname İzmit’te müesseseden,, İstanbul’da Yeni Postahane karşısı Küçük Kınacıyan Han (Ara han) daki Büromuzdan ve Ankara’da Genel Müdürlüğümüzden parasız alınabilir.
Müessese arttırma ve eksiltme kanununa tabi olmadığı gibi ihaleyi yapıp yapmamakta da tamamen serbesttir. (4259)
Saman almaca! tır
Malatya Garnizon Sa. Al. Kom. Bşk. dan (338)
1 —Garnizon birlik hayvanlarının senelik ihtiyacı olan 220 ton saman kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır.
2 — Eksiltme 14-7-950 Cuma günü saat 11.00 de komisyonda yapılacaktır. ”
3 — Geçici teminatı 1980 liradır.
4—İstekliler Ticaret Odasından alacakların belgeyi havi kiapalı zarflarının 14-7-950 günü saat 10.00 a kadar komisyona vermiş olmaları lâzımdır. Postadan dolayı .gecikmeler kabul olunmaz. (4277)
ne ]
X
Kuru Ot alınacak
.*r şe
Bornova Askerî Sa. Al. Ko. Bşk, (345)
1 — As. Pos. 18492 için 210 ton yen: yıl mahsulü balyalı kuru ot kapalı zarfla satın alınacaktır. Beher kilo otun muhammen fiyatı 15 kuruş tutarı 31500 Ura, geçici teminatı 2362 lira 50 kuruştur. Eksiltmesi 14/Temmuz/950 Cuma günü saat 11.00 de Bornova Sa. Al. Ko. Başk. yapılacaktır. Teklif zarflan saat 10.00 a kadar kabul edilecektir. İsteklilerin belli günde hazır bulunmaları. Şartname ve evsaf ko misyonda görülebilir. ( (4238)
D. P. Ankara İl İdare Kurulu
Demokrat Parti Ankara İl İdare Kuruluna mensup başkan ve üyelerden Osman Şevki Çiçekdağ, Muh lis Bayramoğlu, Hamdi Bulgurlu, Ramiz Eren ve Abdullah Gedikoğ-lu'nun milletvekili seçilmeleri üzerine İl İdare Kurulundan inhilâl e-den üyeliklere yedekte bulunan İrfan Erdem, Şeref Kâmil Mengü, Bekir Turna, Osman Memikoğlu, Zafer Gökçer ve Mustafa Yalım gelerek Atıf Benderlioğlunu Başkanlığa, İrfan Erdemi ikinci Başkanlığa ve Mustafa Yalımı da muhasipliğe seçmişlerdir.
Yeni teşekkül eden idare kuruluna başarılar temenni ederiz.
Dnvet
Dilekçe Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da,
İçişleri Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da.
Ticaret Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da,
1— Türkiye ile Belçika - Lük-semburg Ekonomik Birliği arasındaki Ticaret ve Ödeme Anlaşmalarında değişiklik yapılması hakkında imzalanan ek protokol ve eklerinin onanmasına dair kanun tasarısını;
2— Türkiye ile Norveç arasındaki Ticaret ve Ödeme Anlaşmasına ek olarak imzalanan protokolün o-nanmasına dair kanun tasarılarını görüşmek üzere,
Adalet Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da.
Anayasa Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da,
Kastamonu milletvekili Hayri Tosunoğlu ve Tokat m.lletvekil Ha lûk Ökerenin Türkiye Büyük Millet Meclisinin 9 uncu döneminde çıkacak kanun ve kararlar hakkında önergesini görüşmek üzere,
Meclis Hesaplarını İnceleme Komisyonu:
26.VI.1950 Pazartesi günü saat 10 da,
Demirbaş eşyanın tadadına devam etmek üzere;
Toplanacaklardır..
Satı'ık
Acele satılık dükkân. Yeri İller Kooperatifi karşısında. Müracaat: Tel: 32732.
Hmar ve kal!\ınma hareketleri için en mühim ihtiyaç maddesi olan çimento, yıllardan, beri karaborsa mataı - halini almıştır. Yerli fabrikalarımızın ihtiyacı karşılayamaması neticesi, mevcut fabrikaların tevsiine ve yeni bazı fabrikaların kurulmasına teşebbüs i edilmiştir. Ancak ince bir tetkik I yapıldığı takdirde, bu kuruluşlarda müh m bir konunun ihmal edildiği görülür ki, o da nakliye meselesi- I dir. I
Çimento yükte ağır, parada hafif bir maldır. Üç dörtyüz kijometrelik bir mesafeye nakli, fiatını 20 lira yükseltir. Halbuki mevcut bir fabrikanın bir misli tevsii sureti ile fiat ancak altı yedi lira kadar düşmektedir. Bu itibarla memleketimizin bugünkü durumu için kapasitesi 100.000 tonu bulan çimento fab-rkalarının tevsi edilemiyerek, yeni fabrikalar kurulması sureti ile istihsalin serpiştirilmesi memleket-ekonomisi için en hayırlı bir hal ça- . residir. ...................._________
İkinci mühim nokta da ihtiyaç liman dışında Balkaya mevkiinde miktarının tayinidir. Her hangi bir ’ ............
malın ihtiyaçtan % 10 eksik olması, mükerrer talepler neticesi, karaborr sanın teessüsüne sebep olmakta, ka-karaborsanın tessüsü de ihtiyaç m'ktarı hakkında mübalağalı tahminler ortaya çıkarmaktadır. Bu itibarla kabul edilen 1.000.000 tonluk ihtiyaç miktarı bugünün değil, ancak 10 sene sonraki ihtiyacımız olabilir. Meğer ki, memlekete dışardan çok büyük bir para girsin ve görülmemiş bir kalkınma hamlesi yapılsın. Son senelerin yıllık yıllık sarfiyatı 400.000 ton civarında olduğuna göre, bugünkü ihtiyacımızın 500.000 ton civarında olduğunu kabul etmek yerind eolur kanaatin-dayım. Mevcut fabrikalarımızın kapasiteleri yekûnu 400.000 ton ve Sivas fabrikasının tevsii için getiri, len tesisat da 100.000 tonluk olduğuna göre, bunların heyeti umumi-yesi memleketimizin 1950 ihtiyacına rakam olarak tekabül etmektedir. Gelecek yıllar için de ihtiyacın normal şartlar altında her yıl 50.000 ton artacağını kabul edersek, her iki senede 100.000 tonluk yeni bir fabrikanın kurulması icap edeceği anlaşılır. Fakat her halde
. memleketin bütün ihtiyaç bölgele-. ri - ortalama. üç. dörtyüz kilometre mesafeler dahilinde • birer çimento fabrikasına kavuşmadıkça, İstanbul ve Sivas çimento fabrikalarının tevsiine gidilmemeli, İzmir fabrikası da 100.000 tondan yüksek kapasitede kurulmalıdır. Aksi halde, ıç ve dış rekabet karşısında bu fabrikalar fazla istihsallerini satamamak tehlikesi karşısında kala-caklıdır. Şimdi ithal çimentosu da ucuzlamış, Türk limanında teslim 52, gümrüklenmiş ve tahliye edilmiş olarak 70 liraya düşmüştür. Bu durum karşısında 58, 60 lira arasın da satılan yerli çimentolarımız, tevsi yolu ile biraz ucuzaltılsa bile, dış’piyasaya ihraç edilemeyeceği g’bi, her hangi bir fabrikamızın memleket dahilindeki uzak limanlara sevkiyat yapması bile mümkün i olmayacaktır. Bu itibarla bu nokta-ları iıem müteşebbislerin hesaba I katması, hem de devletin gerek kendi tes:sleri, gdrekse hususî teşebbüs, leri desteklemek bakımından göz önünde bulundurması gerektir.
İYeni kurulacak bir çimento fabrikası için arancak başlıca şartlar şunlardır:
1 — Bölge ihtiyacının bir fabri-
kayı beslemesi;
2 — Ham maddenin mevcut ol-
ması;
3 — Kömür ve elektrik cereyanı-
nın ucuz olması;
4 — Demiryolu ve liman gibi
Y. Müh. Milhüt Ersöı j
nin parsellere ayrılarak ev inşaası için halka dağıtılması düşünülmek, tedir. Küçük bir fedakârlık yapılarak bir çimento fabrikasının, ileride bugün tahsis edilenden kat kat büyük düzeltilmiş araziler elde edilmek sureti ile, Zonguldak’ın büyük bir şehir olarak inkişafına da hizmet edilmiş olacaktır.
Geçen seneler zarfında bu havalide bir çimento fabrikası kurulması düşünülmüş olmakla beraber, Marshall plânından yardım lanamaması yüzünden bu tahakkuk ettirilememiştir. ________
buki yukarıda izah ettiğimiz gibi, memleket çimento sanayii bakımın dan en önemli konu, bu havaliye kurulacak bir çimento fabrikası dır. Bunun tahakkuku için dışarı-dan tesisat getirilemediğine göre, ' I Sümerbank tarafından bir feda-‘ | kârlı k yapılarak bir anonim şirket a', kurulmasına ön ayak olunması ve 1 Sivas için getirtilen, haddi zatında komple bir fabrika tesisatı olan makinelerin bu fabrikaya tahsisi
müsait nakliye imkânlarının ol-| işte memleketimizde bu şartların hepsini en ideal şekilde nefsinde toplayan yer Zonguldak limanı-, dır. Burada kalker, kömür, elek-rik, liman ve demiryolu, hepsi bir I arada mevcuttur, Karadeniz havzasının ihtiyaç miktarı ise bir fabrikayı beslemeye kâfi olduktan başka- kurulmakta olan muhtelif limanlar için bu fabrika Karabük-iin yüksek fırın cürufu ile deniz inşaatında aranan en kıymetli cürqf çimentosunu çok ucuza mal edecektir Halbuki bugün limanlar normal ortland çmientosu ile inşa edil diklerinden hem pahalıya çıkmakta, hem de bu cins çimentonun zamanla deniz suyunda inhilâl etmesi yü-
I Zfl5den Bn,WÜ °lmaktatllr I »u «utmaya tattstsı
| Zonguldak limanının inşaası için. I 3ureti hem mühim bir jhUyacm
..man dışında Balkaya mevkiinde en kısa 2amanda karşılanması, ılırac edilen taşlardan bir fabrika* I hem de hususî teşebbüsün de3tek-ya kâf; düzlük bir arazi elde edil- lenmesi yolunda bir adım atılması inektedir. Sözü geçen arazi ise çi- ve böylece mühim bir memleket mento imâline en elverişli masif davasının halledilmesi en uygun kalkerden müteşekkildir. Bu arazi- | bir hal çaresi olacaktır.
Hal-
IKIIIKÖYÜKOE
HAYMANA
ağustos 1950
BAKIRKÖYl'NDF.
ÇEKİLİSİ
ÇEKİLİŞİ
i:renk(h i ni)
VADESİZ TASARRUF HESAPLARI İKRAMİYELERİ
^1950'
HER ÇEKİLİŞTE AYRICA PARA İKRAMİYELERİ

ANK;
ÜO EYLÜL 1950
EV
CUM HURIYET
H
ı ka
-
m.: da
Ot alınacaktır
Diyarbakır Sat. Al. Ko. Başk.dan ,(334)
1 — Malatya garnizonunda bulunan birliklek depolarına teslim edilmek şartı ile (265) ton tel balyalı veyahut tel balyasız kuru ot kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır. Tel balya otun tahmini tutan (26394) lira, geçici teminatı (1979) lira (55) kuruş, tel balyasız kuru otun tahmini tutarı (23744) lira geçici teminatı (1780) lira (80) kuruştur.
2 — Ekş itme 15. Temmuz. 950 Cumartesi günü saat 11.00 de komisyonda yapılacaktır. Teklif mektupları saat 10.00 a kadar alınacaktır.
3 — Şartname komisyonda görülebilir. (4234)
Lüsyen yumruklarım kaldırarak onun üzerine doğru yürüdü. Belki de indirecekti.
— Kahbe.
Jak fırlayıp Lüsyen’in kolunu tuttu:
— Kendine gel, Lüsyen, boşuna bu gürültü patırdı. Ne yapmak istiyorsan, işte ben karşındayım,
yap.
Lüsyen sert bir hareketle Jak’a döndü. Âdeta gırtlağına sarılacak gibi bir hali vardı.
— Sen mi?... Sen... Sen...
KIRDANOCLU
Çeviren:

Kereste alınacak

Erzincan Sa. Al. Ko. Bşk. dan (350)
r.
Cinsi Miktan
Fiatı
Muhammen
Lira Kr.
Tutan

Fakat Jak kendini müdafaa etmemeğe karar vermişti. Hiç kımıldamadı ve Lüsyen tereddüt etti. Bir kaç saniye, iki eski dost, göz göze bakıştılar, onra, Jak başını önüne eğdi. Lüsyen’in haka-retli, muztarip bakışlarına taham mül edemiyordu.
Kereste 112 M3 230 00 25760 00
1 — Cinsi, miktarı ve muhammen fiyatiyle tutan yukarda yazılı kereste kapalı zarf usulü ile satın alınacaktır.
2 — Kapalı zarfla ihalesi 14/7/950 Cuma günü saat 15.00 de Erzincan Garnizon Sa. Al. Kom. Bşk .da olacaktır.
3 — Muvakkat teminatı 1932 liradır.
4 — Vasıf ve şartları ise her gün komisyonda görülebilipir.
5 — isteklilerin ihale günü saatından bir saat evveline kadar bütün vesikalariyle birlikte teklif mektuplarını komisyon başkanlığına makbuz mukabilinde teslim etmeleri
fi — JRpstada gecikmeler kabul olunmaz. (4271)
Antuvanet, kocasının, Jak’a bir fenalık yapacağını sandı, üzerine doğru atıldı:
— Allahaşkına dokunma ona Lüsyen! diye bağırdı.
Lüsyen karısına doğru döndü:
— Korkma, dedi. Ellerimi kirletmek niyetinde değilim. En iyi
dostunun karısını çalmış bir a-dam, insanların gözünde âdi bir
hırsızdan daha aşağılıktır.
Jak «Hakkı var» diye düşündü;
Fakat hiç mi mazur görülecek bir tarafı yoktu?
— En iyi dostun! dedi. Evet, doğru. Öyle idik. Ama uzun zaman var ki, aramızdaki bu dostluk bitmişti, onu da itiraf et. Mah kemelerde bile, meselâ bugün öğleden sonraki dâvada olduğu gibi, durmadan şahsıma, hem de ağır şekilde, hücumlar ediyordun.
Lüsyen onun sözünü kesti.
— Şimdi bunu münakaşa zamanı değil. —• Hiddetle güldü— Görüyorum ki) kendini mazur göste recek şeyler arıyorun. s
Jak samimî bir tonla:
— Olabilir. Buna ihtiyacım var. Diye itiraf etti. Doğru, bir başkasının karısını baştan çıkarmaktan daha aşağılık bir şey yoktur. Ancak büyük ve hakikî bir aşk mev-
zuu bahsolursa bir mazeret aranabilir. Değil mi? İşte burada bu var. Ben Autuvanet’i derin bir aşkla seviyorum. Ve ona karşı her türlü vazifemi yerine getirmeğe hazırım. Kendisiyle evleneceğim, eğer...
Antuvanet:
— Oh!... Jak diye mırıldandı. Fakat Lüsyen, ihtilâçlı gülmesine devam ediyordu.
— Ah, sahi mi, aziz dostum! Çok iyi. Görürüz. Görürüz şimdi.
Jak:
— Ve tekrar ediyorum, diye i-lâve etti, benimle görülecek bir hesabın varsa hazırım.
— Hazırsın öyle mi? Ne kadar âlicenapsın. Ceketinin eteğini delip geçecek bir kurşun, sonra el
Tefrika No. 11
sıkışmak! ha? Mersi, azizim, ama bu kadarı kâfi değil. Zaten modası da geçmiş. İşportada! Ben başka bir şey istiyorum, bambaşka. Ödenecek bir borç var. Kam olursa olsun bir kişi, benden çalınan şeyin yuvamın, saadetimin, bitmiş, ayaklar altına alınmış aşkımın bedelini ödemelidir. Evet, birisi bunu bana ödemeye mecburdur.
Antuvanet:
— Sen beni hiç bir zaman sevmedin; şimdi nasıl böyle konuşuyorsun. Dedi. Her Allahın günü sabahtan akşama kadar bitip tü-kenmiyen vırvırların, evlendiğimizin ilk gününden başlıyan delice kıskançlıkların şimdi aşk mı oldu.. Halbuki aşk...
Lüsyen usul bir sesle:
Telefon yasağı!
1^ ar düşünce, senelerini baskı altında geçirenlerde bir huy halini almakta ve ne olursa olsun, bundan vazgeçememekte-dirler.
Uzun zaman içinde yaşadığımla tek partili rejim sırasında, dar düşüncenin bir çok numunelerini görmüş, zaman zaman şaheser addedilmeğe lâyık olanlarına bile rastlamıştık. Örfî idare sıralarında, Ankara radyosunun haberlerini, İstanbula vermemesi için emir çıkartmak istiyenlerden tutun, beni seveceksin! diye kanun neşret-tirenlere kadar, her çeşidine bol bol tesadüf etmiştik. Bu sebeple bazı dairelerde zaman zaman kah ve yasak edilmekte, kahvecilerin İşi bozularak kovulmakta İdi. Fakat zamanla müdür beyin elektrik ocağı tedarik ederek misafirlere hürmeten yasağı bozması, bunu gören şef ve memurların da bu harekete uyması, tekrar eski hale dönülmesini sağlıyor ve «Dar görüş» mahsulü verilen emir, bu suretle zamanla, yavaş yavaş dinlen mez bir vaziyete geliyordu.
Biz, bu gibi basit düşüncelerin, 14 Mayısta doğan Demokrasi güneşi ile beraber yok olacağını n-marken, eski devirlerde bile emsaline rastlanamıyan yeni modellerinin peyda olduğunu görmekle üzüldüğümüzü saklamıyacağız. Mi sal olarak, yakın bir dostumun anlattığı vakayı şuracığa kaydediyoruz:
— Bir kaç gün evvel, hasta olan eşimin muayenesi için Gülhane hastahanesine gittim. Doktor, hem akrabam, hem de, arkadaşımdı. Görüştük, konuştuk. Bir meselede anlaşamadık. Bunun için eve gider gitmez, kendisine telefon etmemi ve karanlık kalan meseleyi anlatmamı rica etti.
Eve geldim. Öğreneceğimi öğrendim. Telefonla doktoru aradım. Saat tam üçe beş vardı. Telefondaki bayan, nazik bir eda ile:
— Göıüşemezsiniz deyince hay. ret ettim:
— Ne için?
— Sertabip Paşa hazretleri, yasak ettiler?
— Aman, kızım. Orası hastaha-ne mi? hapishane mi?
— Vallahi, bilmem efendim! Fakat görüşmemiz imkânı yoktur! Hattâ bu yüzden maaşları kesilen arkadaşlar oldu. Kusura bakmayın!
Bu görüşmeden sonra, derin bir düşünceye daldım! Bu, medeni vasıta, ne için icadedilmiş ve ne için buralara konulmuştu. Haydi, diyelim kİ, içeriden dışarıya fazla konuşma oluyor da, masraf çoğalıyor. Fakat, o da değil, çünkü telefonu eden bendim! Vazife esnasında, işlere sekte vurmak meselesini düşündüm; saat üçtü. Hasılı, doluya koydum almadı, boşa koydum dolmadı. Kalktık oraya kadar gittik, derdimizi anlattık, kurtulduk, emir de yerene geldi.
Aziz okuyucularım, görüyorsunuz ki, içimizde kısa düşünen, fevri hareket eden zihniyet hâlâ
•!
İlan
Beypazarı nüfusundan aldığım nüfus cüzdanımı zayi ettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü kalmadığını bildiririm.
337 doğumlu Salih oğlı (2426) İsmail Öğün
— Mersi! dedi ve birdenbire, kinden ve hiddetten maskeyi düşülmüş gibi yüz çizgileri gevşedi,’ asıl çehresiyle göründü. Sonsuz bir ıstırapla dolu bedbaht, perişan bir yüzdü bu.
— Aşkın ne olduğunu bilirim ben, diye devam etti. Yalnız sana öğretmeyi becerememişim. Bereket versin, bir başkası imdadına yetişebilmiş.
Bu bitkin, muztarip yüzün karşısında, Antuvanet ilk defa olarak Lüsyen’e ne kadar acı çektirmiş olduğunu anladı. İki insan uzun yıllar bir arada yaşasın fakat hiç bir zaman asıl yüzlerini birbirlerine gösteremesinler ve bir türlü anlaşamasınlar, ne acı şeydi bu. Antuvanet büyük bir rikkat duydu.
— Beni sevdiğini hiç bir gün bana belli etmemiştin Lüsyen. . dedi. Anlamamıştım. Hattâ çok
defa, aksini düşünmemiştim, bana kin duyuyorsun sanıyordum. —Sonra tatlı, içten gelen bir sesle ilâve etti—; Sana hakikaten ıs-
tırap verdimse... o zaman... çok, pek çok müteessirim... Senden af dilerim.
★ (Devamı var)
ZAFER
25 -« -195»
ADYO • TELEFON• TELGRAF HABERLERİ
Trumanın manidar bir müdahalesi
Formaza
müdafaa
Batı siyasetinde asabiyet
arşova anlaşmasına Batıkların cevabı beklenildiği kadar şiddetli olmadı. Polonya hükümetiyle Doğu Almanya Demokratik Cumhuriyeti arasında imzalanan ve iki memleket arasındaki hududu Öder - Neisse hattı olarak tayin eden bu hudut anlaşmasının sadece Batı Almanya makamları tarafından üstünkörü reddedildiğine ve üç işğal devletinin bu fikre iştirak ettiğine şahit olduk. Mesele, lâyik olduğundan daha az bir ehemmiyetle tetkik ve örtbas edildi. Halbuki, PolonyalIların, Potsdam anlaşması gereğince muvakkaten işgal etmiş oldukları Doğu Almanya vilâyetlerinin mülkiyetini bir hudut anlaşmasiyle resmen ve hukukan iktisapları, evvelâ, hudut meselelerinin sulh and-laşmasııuıı akdi sırasında halledileceğini kaydeden Potsdam anlaşmasına, sonra da, müttefiklerin işğal zumundaki anlaşma ve uzlaşmalarının müteaddit hükümlerine aykırıdır. Kaldı ki, Doğu Almanya hükümetinin de Polonya ile böyle bir anlaşma imzalamağa salâhiyeti, yine ayni hükümler gereğince, mevcut olmaması gerekir. Fakat işin aslı araştırılacak olursa, zaten, galip müttefiklerin anlaşmaları gereğince bu Batı ve Doğu Almanya hükümetleri de meşru değildir. Bu hükümetler, Devletler Hukukunun ve teamülün verdiği mânada mevcut değildirler. Bunlar, galipler arasındaki ihtilâfın vücut vermiş olduğu hükümetlerdir. Onun içindir ki, bir Batı Almanya hükümetinin Schuman plânına katılarak asrın en cüretkâr teşebbüsü addolunan bir işe ayak uydurmağa kalk ması gibi, bir Doğu Almanya hükümetinin de, esas itibariyle bütün Almanları ilgirendiren hudut meselelerini halle teşebbüs etmesi, ilgililer nezdinde ne heyecan, ne de beklenildiği kadar endişe uyandırmamış tır.
Bununla beraber, soğuk harbin şiddeti ve sözünde durmıyan emperyalist bir devletle mücadelenin şartları ne olursa olsun, bugünün galipleri arasında, gerek karşıdaki-niıı ahdine vefasızlığını mühimse-nıek, gerekse kendi ahitierini fazla ciddiye almamak hususunda başgos teren bu temayül, artık en tehlikeli saflarını bulmuş ve han» «sası üzerinden siyasi bir yürütüm başla -
Bu temayülün, son Londra konferansında alınan kararlar neticesinde şiddetlendiğini kaydetmek yanlış olmaz. Yine bunun gribi, Sovyet Rusyaya karşı bugüne kadar takip edilen yatıştırma siyasetinin de pek mahirane yürütülmemiş olduğu, bilâkis bu dev devlete karşı, dünyanın her tarafında devâsâ yanlışlıklarla dolu bir politika takip edildiği iddia olunabilir. Bugün, dünya haritasının neresine bakılsa, orada, emperyalist bir siyaseti yanlış bir politikanın, istemeden desteklemekte olduğunu görmek mum kündür. Bütün Uzak Doğu ve Çin, hattâ Orta ve Yakın Doğu bu yanlışlıklar komedyasına sahne olmuştur.
Batı, denebilir ki, artık teşebbüsü elden çıkarmıştır. Kuvvete kuvvetle mukabele etmenin bir gün bir emrivaki olacağını yakinen kestirdiği için, hiç de salim ve faydalı olmıyan bir asabiyet içindedir. Kuv ve tine ve sinirlerine güvenen normal uzviyetlerin imtiyazı olan sükûnetten m.-ıhrumdur.
Bu yüzden, kuvvetli reaksiyonların beklendiği bahislerde sükût edildiğine, buna mukabil, ikinci, üçüncü derecede mütalâası gereken işlerde lüeumsuz bir titizlik ve asabiyet gösterildiğine şahit oluyoruz. Almanya meselesi de böyle ters tep kiler dâvet eden bir mesele halini almağa bağlamıştır. Bugün hâla, Avrupa müdafaasının esasını teşkil edecek olan Almanyada ne meşru ve müstakar bir hükümet varılır, ne de mevcut kukla hükümetler, birbirlerinin mevcudiyetini tanımaktadır. işin daha kötü tarafı, müttefiklerin bu tehlikeli durumu âdeta kanıksıyarak, cidd’ surette mütalâa etmemeleridir.
Başkan sulh ekonomisi istiyor
Hava kuvvetlerinin 70 grupa yükseltilmesi şüpheli görülüyor
Amerikan Sesi Radyosu, (Basm -Yayın) — Senato ile temsilciler meclisinin irtibatım teminle vazifeli komite hava kuvvetlerinin 70 grupa yükseltilmesi üzerinde baş-gösteren ayrılığı telif için toplanmış ve tasarının 70 grup üzerinden olmasını tasvip etmiştir. Komite ayni zamanda hava kuvvetlerine 5000 subay ilâvesini. Amerikan silâhlı kuvvetlerinin füzeli silâhlar edinme programına devamım da uygun görmüştür.
Başkan Truman’a göre Dünkü haftalık basın konferansında başkan Truman Sovyet-Ame-rikan münasebetlerinden bilhassa bahsetmemiş olmakla beraber, diplo matik çevreler, başkan’ın yeni havacılık gruplarının kurulmasına muhalefetini, Amerikan cumhurbaşkanının daimi iki büyük millet arasında barışçı bir modüs vivendi bulunacağını mümkün gördüğünün | delili olarak tefsir etmektedirler.
Başkan Truman bugünkü basm Bundan başka bilindiği gibi başkan konferansında şimdiki bütçe duru- ' Truman, Amerikan barış ekonomi-munun 7Û ' **
nin masraflarım
nsınaa şımaısı Duıçe auru- ıı----------------.......— -y ---------
70 grupluk hava kuvveti- sinin yprinj bir harp ekonomisinin ...........~______ kaldıramayacağı almasına mâni olmak niyetinde ol-mülâhazasiyle mhalefetini bildir- I duğunu da belirtmiştir.
Baltık meselesinde Batıkların görüşü
Komünist Çin’in üyeliğine muhalefet
edilecek mi?
Almanya bahsinde, hemen her ihtilaflı mevzuda olduğu gibi, Sovyetlerle anlaşmanın imkânsız olduğu aşikârdır, fakat yine aşikâr olarak görülmektedir ki, Batlılar da bilhassa son fırsatlarda, Sovyetle-rin birteviye zikrettikleri Potsdam anlaşması hükümlerini kendi lehlerine kıymetlendirmekte ihma) göstermişlerdir. Almanyanm Doğu hudutlarının, Sovyet himayesi altında teşekkül etmiş bir komünist hükümet tarafından, bol keseden ihsan suretiyle, çizilivermesi, ve hnna karşı bu derece sudan bir aksıilâ-mel gösterilmesi, müttefiklerin, kendi kurdukları Batılı hükümetin mevcudiyet ve icraatı da dahil olduğu halde, genel olarak Almanya işlerini ciddiye almadıkları intibaını uyandırıyor. İyi ama, Avrupa müdafaasının siklet merkezi nerede olacak?
Batılı devletler Rus iddialarını bilmemez-lıkten geliyorlar
Nevyork Radyosu, (Basın - Yayın) — Baltık denizinin kapalı bir Sovyet denizi haline getirileceği konusuna temas eden İngiliz dışişleri bakanlığı sözcüsü, dün basına demeçte bulunarak bu hususta Sovyet hükümeti tarafından İngiliz hükümetine her hangi resmî bir malûmat verilmemiş olduğunu açıklamış ve İngiltere’nin böyle bir tasarıyı tasvip etmiyeceğini ilâve etmiştir.
Birleşik Amerika dışişleri bakanlığı sözcüsü de ayni konu hakkında bakanlığın, görüşünü açıklamıştır. Birleşik Amerika dışişleri bakanlığı, Baltık denizini açık bir deniz olarak kabul ettiğini ve bunun böyle olduğunu bilhassa belirtmiştir.
Bu mesele hakkında dün Danimarka hükümeti de noktai nazarını açıklamıştır. Danimarka hükümeti, Sovyet hükümetinin tasarısını milletlerarası hukuk kaideleri ile kabili telif bulmamaktadır.
Avam Kamarasında bütçe müzakereleri
Londra Radyosu, (Basm - Yayın) __ İngiliz avam kamarası 15 saat süren dünkü oturumundan sonra hükümetin bütçe tekliflerinin müzakeresini bitirmiştir. Hükümet avam kamarasında 8 mevzuda güven oyuna üracaat etmeye mecbur kalmış ve hepsinde ekseriyet kazanmıştır. Bütçe müzakereleri son beş gündenberi devam etmekteydi.
Mareşal Slim Atinada
Londra Radyosu, (Basm - Yayın) — İngiliz Kraliyet orduları genelkurmay başkanı olan mareşal Slim, Yeni Zelanda hükümet erkâm ve askerî şefleriyle müzakerelerde bulunmak üzer bugün Hellington'a varmıştır.
Mareşal Slim evvelce Avustral-yada askeri şeflerle görüşmelerde bulunmuştur.
Romanya’da Petrol durumu kötü
Nevyork Radyosu, (Basın -Yayın) — Demir perde arkasından gelen haberlerden anlaşıldığına göre, Romanya hükümetinin petrol istihsalini arttırmak için sarfettiği gayretler boşa çıkmıştır. Hükümet tarafından tesbit edilen muayyen miktarda petrol istihsal edilmediğinden Romen makamları bütün petrol tasfiyehanelerinin bulunduğu bölgelerde son derece sıkı tedbirler almağa karar vermiştir. İçişleri tara, fından tatbik edilen yavaş çalışmanın önüne geçmek için gizli polis büyük bir gayret sarfetmektedir. Her şeye rağmen istihsalin gün geç. tikçe azaldığım komünist Romen gazeteleri itiraf etmektedirler. Basından yükselen şikâyetlerle muvazi olarak işçilr arasında tasfiye hareketlerine girişilmiştir,
Milliyetçi Çin delegesi i15
dohi faaliyete geçti
Vaşington, (a.a.) — Beşi cumhuriyetçi, beşi demokrat olmak üzere temsilciler meclisinin on üyesi başkan Truman’a müşterek bir mektup göndererek Birleşmiş Milletlerde milliyetçi Çinin yerine komünist Çin delegelerinin geçmesini önlemek üzere Birleşik Amerikanın veto hakkını kullanmasını istemiştir.
Parlâmento üyeleri, Birleşmiş Milletler kurucu üyelerinden birine karşı büyük bir haksızlığı önlemek zarureti karşısında veto hakkının kullanılması gerektiği kanaatinde. dirler.
Amerikan liderleri bu konuda anlaşmazlığa düştüler Nevyork, (Nafen) — Birleşik A-merika Dış Bakanlığı ve Müdafaa Bakanlığını bugünlerde en çok işgal eden meselelerden birisi muhakkak ki milliyetçi Çinlilerin e; linde bulunan Formoza adasının komünistlere karşı müdafaasıdır.
Müdafaa Bakanı Louis Johnson Formoza adasının her ne pahasına olursa olsun hattâ Amerikan askerî kuvvetlerinin bile gönderilerek a-dayı komünist Çin kuvvetlerine karşı korunması fikrindedir.
Johnson bu fikrinde ısrar etmekte ve Jonh Foster Dulles de halen Amerikan Dışişleri Bakanlığını bu fikre yanaştırmak üzere gayret sarfetmektedir..
Uzakdoğu eksperleri milliyetçi kuvvetlerin maneviyatının gayet yüksek olmakla beraber dışardan bir yardım temin edilmediği takdirde adanın kurtarılmasının im-| kânsız olduğu kanaatini izhar et-I inektedirler.
| Aynı eksperler komün-'stler 6 hafta ıjçinde Formozaya hücum | etmedikleri takdirde Temmuz so-1 nunda başlıyacak olan tayfun fırtınaları mevsimi bir kaç ay için , bu adaya çıkarma yapılmasının I imkânsız olacağına aynı zamanda __ _t etmektedirler.
, Milliyetçilerin Şanghai civarında Yangtse nehrinin mansabma mayn ' dökmeleri Me diğer aldıkları bu j nevi bir çok tertibat ile Temmuz ' sonuna kadar komünistleri oyalamak ve bıjnu müteakip tayfun mevsiminde ise behemahal Ame rikadan yardım temini yoluna gidecekleri anlaşılmaktadır.
Morsholl plârındon açılan krediler
1 Vaşington, (a.a.) — İktisadî işbirliği idaresi dün, Avusturya’ya 3 milyon 563.000, Danimarka’ya 332 bin, Ynanistan'a 11 milyon 615 bin, Norveç’e 3 milyon 243 bin, Portekiz’e 537 bin dolar kredi açılma-
| sına müsaade etmiştir.
Prenses Elizabeth Ağustosta doğuracak
Londra, (Nafen) — İngiliz tah-dının veliahdı prenses Elizabeth’in ikinci çocuğu Ağustos sonlarına doğru dünyaya gelecektir. Bu yeni çoctığa birincisi için yapılmış o-lan hazırlıkların hiç birisi yapılmı yacaktır. Orta halli bir İngiliz çocuğu gibi bu yeni beklenen çocuk ağabeysinin yatağında yatacak, o-nun arabasında dolaşacak ve o-nun evvelce giymiş olduğu elbiseleri kullnacBİdtır.
I
Lie’ye hücum
Lake Success, (a.a.) — iyi haber alan bir kaynaktan öğrenildiğine göre, milliyetçi Çin delegesi Dr. Tsiang Trygve Lie’nin yeniden Bir. leşmiş Milletler Genel Sekreterliği ne seçilmemesi için vetosunu kulana çaktır. Bununla beraber Tsiang ge. nel sekretere, genel sekreterlik yetkisinin yalnız bir sene daha uzatıl, masını kabul edeceğini bildirmiştir.
Beş senelik genel sekreterlik yetkisi Ocak 1951 de bitmektedir. Lie bugüne kadar genel sekreterliğe adaylığını koymayı reddetmiştir.
Acele satılık arsa
Tasarruf Evleri 2646 A. 3 P. 759 M».
Anafartalar Vakıf Işhanı Kat 1 No. 106 Akif Alpaslan (2413)
Mücahit Topalak 11
Sahibi:
Mümtaz Faik FENİK
Bu nüshada yazılflerlni fiilen İdare eden: HİKMET YAZICIOĞLÜ Basıldığı yer:
GUNEŞ~ MATBAASI
İLÂN
Devlet Üretme Çiftlikleri Merkez
Atölyesi Müdürlüğünden
1 — Aşağıda cins miktar ve eb’ adları, kıymet ve teminatları o_ terilen muhtelif kayışlar açık eksiltme suretiyle satın alınacaktır.
2 — İhalesi 7/7/1950 Cuma günü Gazideki " --■
dürlüğü Komisyonunda yapılacaktır.
a) Cinsi Eb’adı Miktarı
Muh. bedeli
gös-
Merkez Atölyesi Mü-
Teminatı
İhale saati
Arsalarınızın çapı!
Meratip silsilesi - Şarap ve arsa - Sarı
Zeybek ! - ödemiş!.. - Arsa ve kuluçka
....
Meratip silsilesi
Kayış 30X4 m/m 100 Mt. . 35X4 . 500 .
» 45X4 . 50 »
. 50X5 . 1000 .
. 60X5 . 100 »
) 100X5 » 500 »
) 120X5 » 50 .
. 150X5 . 50 .
. 200X5 . 50 .
200 Lira 1000 .
125 » 3000 »
450 . 4000 .
450 .
750 .
1050 »
14 de
h efendim çok memnun oldum; yeni Büyük Millet Meclisi binası hakikaten sağlam temeller üzerine bina ediliyormuş... Son günlerde Mecliste açık landı da öğrendik. Allah selâmet versin, bizim 21 Temmuz Başbakanı Saraçoğlu’nun üç dönümlük arsası 150 bin liraya istimlâk edilmiş!
Ya diğerleri diyeceksiniz? içlerinde yüzbinlikler, 75 binlikler, 59 binlikler var... Hadi bakalım bugün çekiliyor... Tayyare piyangosu!... Uçtu uçtu kuş uçtu!... Bizim hâzineden 150 bin lira uçtu!... Uçtu da nereye gitti?... Eski Meclis Başkanı Saraçoğlu’nun cebine!... Fakat hepsini böyle zannetmeyin, bir yüzbaşının bir dönüm lük arsası da aklımda kaldığına göre galiba999 liraya bağlanmış!
Öyle ya meratip silsilesi meselesi... Üstteğmenin olsa idi 609 e... Teğmenin 300 e! Asteğmenin 159... ve böyle aledderecat gider dururdu!.
Hey Gedikli, iyi ki arsan yok!...

Şarap ve arsa
Şu arsa dediğiniz şey de şarap gibi... Durdukça kıymetleniyor. Halbuki siyaset, bira gibi taze iken gündelik içiliyor. Cebinde elli liran mı var? al bir arsa at bir kenara... Varsın bir tapu sence! de senin cebinde olsun.. Za-n-.ıı geçer, şereflenir... Elbet ö-ı.ünden bir asfalt geçer. Geçmezse, sen bir kulpunu bulur geçirir sin... Daha olmazsa bir Meclis binası filân yapılır.
Şimdi ben de Ayrancı bağlarında bu arada bir iki dönüm alayım diyorum. Ama, hu arada Ankara -nın ne gibi binalara ihtiyacı kaldığını da hesaplamak lâzım...
Opera? var. Artık yeni bir Opera yapılmaz.
Yeni Meclis binası? Var.... Ab
alan Üsküdarı geçti..
Anıt Kabir? Var... Arsa paraları sîzlere ömür...
Otel? Var. Banka var. Mektep var. Hülâsa her şey var.. Ayrancı Bağlarında işin yoksa otur ayran iç!...
Evet, bazılarının arsası şarap gibi durdukça değerleniyor. Bazılarınınki ise, ayran gibi durdukça ekşiyor!

Sarı Zeybek! .
CL ayın Saraçoğlu’na ait arsa nın 150 bin liraya istimlâk edilmesine hayret edenler var..
Ama bu arsaya bu kadar para verdilerse kabahat Saraçoğlu’nun mu?... Alan razı, satan razı! Ne karışır Tatar ağası?...
Belki de bu arsa bugün Saraçoğ-lunun elinde kalsaydı 259 bin lira ederdi!. Ne yaparsın istimlâk demişler almışlar... Kanun karşısında boynumuz kıldan ince!...
Hadi bakalım şimdi bu dedikoduyu bırakalım da bir Zeybek o-yunu oynayalım:
_____YAZAN —_
| Yedekçi
Bak bugün üç bin metre karesini 150 bin liraya almışlar!...
Arkadaşı cevap verdi:
— İyi ki saraç oğlu imiş. Ya daha başka birisinin oğlu olsa idi!. Ö zaman arsa belki de daha fazla ederdi!... Sonra sordu:
— Kuzum Allahını seversen bu Saraçoğlunun memleketi neresi?..
Öteki cevap verdi:
— Ödemiş!..
Beriki anlamamıştı. Acaib acaib arkadaşının yüzüne bakarak sordu:
— Kim ödemiş?
— Kim ödeyecek? Hazine!........

Arsa ve kuluıka'
E fendim marifet arsa almakta değil!. Marifet imar işlerini tanzim edebilmekte!... Bazı arsa sahiplerinin muhakkak iyi bir şe-hirci olmaları, veyahut şehircilik
mütehassıslariyle ho? geçinmeleri lâzım...
Fakat benim anlamadığım nokta şu: İnsan arsa sahibi olduktan sonra mı imar işleriyle uğraşır, yoksa imar işleriyle uğraşmağa başladıktan sonra mı arsa edinir?..
Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıkar? gibi bir sual...
Benim kanaatımca yumurta ve tavuk meselesi artık halledilmiştir ama bu iş hali olunamamıştır.
Evet, yumurtanın tavuktan çıktığı muhakkaktır; fakat tavuğun yumurtadan çıktığı doğru değildir. Tavuk yumurtadan çıkmam Çünkü yumurtadan çıkan sadece civcivdir. Civciv de büyüyün*» piliç, ondan sonra da ya tavuk ya horoz olur.
İşte arsa da plândan evvel civcivdir. Büyüyünce de ya tavuk, ya horoz olur.
Hulâsa, sizin anlıyacağınız, arsa kuluçka gibi bir şeydir. Ne çıkaracağı hilinme?.
Ya Saraçoğlunun arsası diyecek siniz? O kuluçka değil. Kuluçka makinesi! Medeniyet ilerliyor efen
Yukarda resmi bu’unan Bakanlık tipi yazıhaneden 30 adet mevcuttur 160X80X80 Ebadında iyi Gürgen ağacından ve 5 milimetre kalınlığında gürgen kontropilâktan cilâlı olarak yapılmış hazır bulunan işbı yazıhaneler ehven fiyatla toptan ve perakende satılmaktadır.
1 TALİPLERİN : Ankara Akköprü İstanbul caddesi Emniyet Şirket yanında No: 184/A. Telefon : 14352.
Fazıl Centilmen’e
Müracaatları ilân ve rica olunur. (2429)
I
İlân
Devlet Orman İşletmesi İstanbul
11025
10000
1 inci parti yekûnu 2400
b) 40X4 m/m5000
3 — İdarî ve fennî şartnameler Merkez Atölyesi Müdürlüğünde resmî tatil günleri hariç her gün görülebilir.
4—Muvakkat teminat % 7.5 olup ihale saatinden evvel Ziraat Ban kasındaki 64/4884 sayılı carî hesaba yatırılmış olacaktır.
5 — İsteklilerin belirli gün ve saatte teminat makbuzlariyle birlikte komisyona müracaatları. (4186)
16 da
Sarı Zeybek şu dağlara yaslanır Soru yağar tapuları ıslanırl.
Bu arsalar Ankarada bir idi! Yazık oldu istimlâkin şanına!
Eğil bir bak mor cepkenin yanma!
Orman Genel Müdürlüğünden
1— Genel Müdürlüğümüz binası inşaatından artan 128,306 metreküp çam kereste ile 7,999 metreküp meşe parke açık arttırma suretiyle satışa çıkarılmıştır.
2— Çam kerestesinin beher metreküpü 140, meşe parkenin 570 liradır. Bu hesaba göre çam keresteler için 481 lira 15 kuruş, meşe parkeler için de 341 lira 96 kuruş teminat makbuzu ibrazı şarttır.
3— Arttırma 3/7/1950 Pazartesi günü saat 15 ta Orman Genel Mü dürlüğü binasında müteşekkil Satınalma Komisyonu binasında yapılacaktır.
4— Kereste ve parkeler ayrı ayrı arttırmaya çıkarılacaktır.
5— Arttırmaya iştirak için teminat makbuzu ibraz etmek şarttır.
6— Keresteleri görmek ve daha fazla tafsilât almak çin Levazım
Müdürlüğümüze müracaatları. (4*21)

Ödemiş I..
| ki arkadaş konuşuyorlardı. 1 Biri sordu:
— Şu bizim Saraçoğlu da doğrusu vaktiyle çok basiretli davran mış da bu arsayı tedarik etmiş!.-
Satılık ev
Sanayi caddesi Gazi Lisesi karşısında, köşe başı, imar görmüş dükkân vesai)- yppmağa elverişli ahşap ev acele. Fi. 15.000
Ulus Meydanı Mühendis Han. 1, 2 Büyük Emlâk Acentesi Tel: 13235 (2430)
Müdürlüğünden
1 — Orman Genel Müdürlüğü bölge fidanlıkları ihtiyacı için ! adet kamyon 21/6/1950 gününden itibaren 15 gün müddetle ve ka palı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Eksiltme 7/7/1950 Cuma günü saat 15 de İstanbul Orman iş
letme Müdürlüğünde teşekkül edecek satın alma komisyonunda yapı lacaktır. .
3 — Şartnamesine yazılı evsafı haiz kamyonların beheri 9800 liradan tutar muhammen bedeli 29400 liradır.
4 •)— Muvakkat teminat 2205 liradır.
5 — Bu işe dair şartname İstanbul, Ankara, Orman İşletme Müdürlüklerde İzmir Orman Baş Mühendisliğinde görülebilir.
6 — Talip olacakların teminatlarını İstanbul Orman Sorumlu Saj
manlığına yatırdıklarına dair makbuz veya banka mektubu ve ticaret odası vesikasile esas teklife ait mektubu 2490 sayılı kanunu: tarifi veçhile hazırlanmış kapalı zarfın ihale saatinden bir saat evvelin kadar komisyon başkanlığına vermeleri ve postada vaki gecikmeleri) kabul edilemiyeceği ilân olunur. (4215)
I « B E T O N DEMİMİ ~
İTHAL Fiyatına PERAKENDE Satılmaktadır.
TRANSCO Şii. “Tk
(Hurda Malzeme, Yanık Motor yağı ve Manifatura eşyası satılacak)
Türk Hava Kurumu Gene! Merkezinden.
Deniz Harp Okulu ve Koleji Komutanlığından
1 — Deniz Harp Okulu ve Kolejine İngilizce ve matematik öğretme alınacaktır.
2 — Azami 70 lira maaş verilecektir.
) — İsteklilerin 788 sayılı memurin kanununun 4 üncü maddesi ge
reğince gerekli belgeleri hazırlayarak en geç 20 Temmuz 1950 gününe kadar Heybeliada’da Deni« Harp Okulu ve Koleji Komutanlığın* 1 müracaatları- ()992) (184)
nl
Acele satılık 17000 liraya
Kâgir, üç daireli apartman acele satılıktır. Müracaat: Hacı Bayram caddesi Tütüncü Yusuf Oğraş.
(2429)

For Sale - Occasioıı
1) Çeşit, muhammen bedel ve teminat mikdarlan aşağıda yazı üç grup eşya ve malzeme, ayrı grup 1ar halinde veya hepsi birden açı arttırma ile satılacaktır.
2) Arttırma. 30/Haziran/1950 tarihine rasthyan Cuma günü sa( (15) de Genel Merkez binasında Levazım Müdürlüğü odasında yap İacaktır.
3) Malzeme ve eşyayı görmek isteyenlerin, Etimesgut hava me; danında Havacılık dairesinde, liste ve şartnameyi görecekler de Mı kez Levazım şubesine başvurmalıdırlar.
4) Kurum ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. Malzeme, motöryağı ve eşya... M. bedeli
Lira Kr.
Teminatı
Old Turkish Embroideries, Hand made table sets, carpets and antip ves. Can be eenany day duringy the şiay antil July 3. d. at No. 7
ismet Paşa caddesi - Yenişehir (.2432)
1) Malzeme ve avadanlıklar
2) Motor yağı (Yanık)
3) Manifatura eşyası
Yekûn .
4.626.44
70. —
17. —
260. —
347. -
Sayfa: 4

^‘İcBana bir ok ver. Karşıma gelecek bir Türk askerini elimle, okumla öldürdüğümü gör
— 190 —
Leon bu söz yağmuru altında stlî.lan ı bunalmıştı.
ıış maza — Tabiî anlıyorum... Anlamaz İnt yoru olur muyum...
— «Hay Aferin ...Çok zeki adam oldu 'i? çıka) ğun malûm zaten... Beni nasıl
— elini oldu da hatırladın. Ama muhak
— Ne kak hatırlıyacaktın zaten... Çünkü
— çekti beni seviyorsun değil mi?...
im. leşe; (Tabiî seviyorum. Fakat sen
— olur beni..
Jau V8P
— söyl( fazlası zarardır. Hele iki taraflı
— defti olursa.. Anlıyorsun değil mi?)
— ' çır. (Galiba anlıyorum.)
ii? rabe (Zekâna her vakit hayranım..
— • ta t Ne için geldin söyle bakalım..) «Juı lam: (Hiç.. Seni göreyim dedim. Ba-
— çilığ kalım rahatın iyi mi?..)
— bitti (Çok vefalı bir adamsın Leon.. sin. Zaten böyle olduğunu bilirdim her ama, bu kadar değil..)
P™ i'ilâı Leon'un koltukları iyice kabar-ni ' ilk mıştı. Bir aralık Leon sıkıntı lıis-
— 1 senisetmeğe başladı. Burnunu tıkaya top gün (İyi ama, burası fena kokuyor.
ba ben Küf kokuyor. Sen buna nasıl ta-, 'Gr sonhammül ediyorsun?) Tıeİ! vicı Dedi. Margarit güldü: ■di le i (Hakkın var. Ama mahkûmlar ıcel( kaçiçin temiz havaya lüzum yoktur.
— Ç benBiliyorsun ki ben vatan hainiyim..)
:?
— I i id •p â i ersi :rin( ıdüı ıizd mps
yle mı Leon biraz daha duşundu.
ke: _ Eğer imparator emir verme-ıaka____miş olsaydı, seni buradan çıkarır-
mpa - ’ ""
’ A idi. h
“ık "

rdi.
— Te f
— H. kur’
(Orasını karıştırma.. Sen beni seviyorsun ya, kâfi.. Muhabbetin
ı?
ıw ....---------.
nıaı Leon durakladı. Başını kaşıdı, Csonra:
fak — Buna benim hiç aklım ermi-Eğ«yor Margarit.
sel _ Halbuki öyle demediler mi? OJn — Bunu söyliyenler her halde raabudala kimseler.
siiı — Öyle ama,görüyorsun ki ha-mapisteyim...
"dım ama, imparator...
— Hakkın var Leon... Teşekkür ederim. Benim için bunun e-lıemmiyeti yok. Fakat, senin nazarında vatan haini olmak bana ağır gelir.
Bu iltifat Leonu çileden çıkardı. Ne cevap vereceğini bilemiyordu. rMargarit devam etti:
— işte onun için senden bir ri-:am var. Beni bir mazgalın yanına götür. Bana bir ok ver... Kar-
jima gelecek bir Türk askerini ilimle, okumla öldürdüğümü gör. Tâ ki benim vatan haini olmadığımı anlayasm... Hem de öyle serbest değil..t Kollarımdan sımsıkı yakalıyacaksın. Kaçmıyayım diye...
Leonun başı dönmeğe başlamıştı. Onun için bu tecrübenin asla •ve*ihemmiyeti yoktu. Margaritin son J tesıümlesi onu teshir etmişti. Şimdi j (BLeon bir hülya âleminde idi. Denek Margariti istediği gibi kol-sı iarından, belki bu münasebetle Gtyücudünden sımsıkı tutabileceKti. r ifani, Leona göre, onu kucaklaya-lt yi oilecektL u — Sanki bir rüya âleminde imiş gibi mırıldandı:
2 — Anlıyorum... Kabul ediyo-
cum... Haydi, kalk, gidelim. Ama, jj oiliyorsun ki... Kollarından sım-
rj sıkı yakalıyacağım...
«ç Margarit muvaffak olmuştu. s,Leonun zayıf tarafını biliyordu.
Balık oltaya yakalanmıştı.
p! Leon azgın bir boğa gibi Mar-n jaritın kollarından yakaladı, ince m ve narin falcı kızı zayıf bir çığlık ıy kopardı.
*1 ° — Fakat çok sıkıyorsun...
i “ — Sen öyle dememiş miydin? ki — Vaıua söyledim ama, daha
5 lazik olabilirsin.
I Leon kollarından tutarken ya-
il /aş yavaş Margariti belinden ya-yalamıştı. Margarit buna da ses jçıkarmadı. Leon artık dünyanın m pn mes’ut adamı idi.
f0 j Bir mazgalın önüne geldiler ve durdular. Margarit baygın bir
1 pakışla Leonu süzdü:
’e' j — Haydi bana bir ok getir...
T5 Leon koştu, merdivenlerden
îk 'iörder dörder indi. Margarit yalpa uz kalmıştı. Aleâcele cebinden
if lir kâğıt çıkardı. Ona süratle bir ü* peyler yazarak avucunun içinde
;akladı.
1 c Leon elinde bir ok ve yay ile ak ıefes nefese geldi.
— işte.
Diye homurdandı. Margarit al-1 * lı, gûya muayene etti. Sonra maz-' {eda başını dayıyarak dışarısını u ;eyretmeğe başladı.
Bu Leon sabırsızlanmağa başlamış-
Karşıdaki arızalı arazide binlerce askerin hummalı bir gidip gelişi vardı. Margarit önünden bir şerit gibi geçen bu adamları seyrediyordu.
Leon büsbütün sinirlendi:
— Daha fazla burada durama-
yız.
Margarit gülerek cevap verdi:
— Her halde kaçacağımdan filan korkuyorsun. İstersen kollarımdan tutabilirsin.
Leonun hoşuna gitmişti bu sözler... Zaten onu sabırsızlandıran da bu idi. Yaklaştı.
Tam bu sırada Margarit sıçra-
dı:
— Dur Leon... Hemen nişan al malıyım.
Diyerek Leonu itti. Bir anda o-ku mazgaldan uzattı ve yayı çekti. Boş kuyuya düşen bir taşın çıkardığı sese benzeyen garip bir çınlama oldu ve ok havalandı.
Leon da bakıyordu. Gayriihti-yarî Margarite döndü:
— Allah Allah... Bu da ne demek oluyor?
— Ne var Leon?..
— Senin attığın okun ucunda
— Oku sen getirdin. Bir şey mi vardı?
— Benim getirdiğim okta bir şey yoktu ama... Senin attığın...
— Saçmalıyorsun Leon.
— Vallahi saçmalamıyorum.
— Ben bir şey görmedim.
— Hayret... Nasıl oldu da gör- I medin?
— Ben oka bakmadım ki... |
— Hoppala...
— Tabiî ya... Okun isabet ede ceği yere baktım.
— Ben de inadına oraya bak- l madım.
— Sen, daha akıllıca hareket i
etmişsin demek... ı
— Her halde, ölen kimse var ] mı?
— Zannetmem... Sen kolumdan 1
tuttuğun için isabet ettiremedim. berler sok. No. 1822. galiba... Hem de ne sıkıyordun!..
— Hakkın var. Çünkü bir daha elime böyle bir fırsat geçeceğini zannetmiyordum.
— Doğru söylüyorsun Leon... Zaten müsaade de sona erdi.
-*■ (Devamı v*r)
25 - 6 - 1950
ZAFER
SATILIK EV
Başkır mahallesi, Kayabaşı
Vadeli, vadesiz tasarruf mevduatı
Yazan ı MİSEL ZEVAKO
RAGIP RIFK
2 Ağustos çekilişinde
5.000 2.000 1.000
adet adet adet ayrıca 10.500 liralık muhtelif para ikramiyeleri
Ankara Kasaplar Derneği kanlığından:
Derneğimiz Genel Kurul toplantısını 29 - 6 - 1950 tarihine müsadif Perşembe günü saat 9 da Ankara Akköprü civarında Mezbaha dahilindeki Kasaplar Derneğine ait odada yapacağından sayın üyelerimizin teşrif etmeleri rica olunur.
Ankara Kasaplar Demeği Yönetim Kurulu
Gündem:
1 — Derneğimizin şimdiye kadar yapmış olduğu işleri gösterir bir raporun okunması;
2 — Hesabatın Umumî Heyete nularak tetkik ve kabulü ve Yö tim Kurulunun .yaptıkları malî idari işlerden ibrası;
3 — Tüzükte yapılacak değişikliklerin Umumî Heyete okunup kabulü;
4 — Derneği ilgilendiren bilcümle hususlara ait yazılı veya sözlü soruların dinlenip kabulü veya ademi kabulü;
5 — 7 asil ve 7 yedek olan Yönetim Kurulunun seçimi;
6 — 3 asîl ve 3 yedek olan Denetim Kurulunun seçimi;
7 — 3 asîl ve 3 yedek olan Haysiyet Divanının seçimi. (2410)
İş arayanlara dikkat
Almanca iyi bilen, Türkçeden Al-mancaya- Almancadan Türkçeye ter cümeler yapabilecek ve Almanca Muhaberatı idare edebilecek kadar ve ayni zamanda daktilo yazabilen kadın veya erkek bir memura acele ihtiyacımız vardır.
Türkiye Eski Muharipler Bankası A. O. Anafartalar, Konya Sokak, Tarko Han, Ankara Tel: 16440
Kiralık Daire
Saraçoğlu mahallesi karşısı, Özveren sokak, Eryılmaz apartmanı No. 27 de.
Müracaatı
Aynı apartmanda 7 No. lu daireye. Telefon: 24482. (2427)
Sumerbank
Yeni ikramiye plânı
liralık liralık liralık
Atıf bey mahallesi Alman ocağı 702 ve 704 numaralı evler satılıktır. Suyu ve elektriği mevcuttur.
Pıro’ya müracaat. (2409)
Müracaat Altındağ No. 753 Kasap
30 Hazirana kadar
100 liralık bir hesap açtırmakla temin edilir. Her 100 lira için ayrı bir kur’a numarası verilir. İkramiyelerin vergisi Bankaya aittir.
En yüksek isabet ihtimali - En müsait faiz
r
Sayın Yolcular
Temizlik ve rahatınızı severseniz fevkalâde
hususiyetlere sahip konforlu ve manzaralı oteli tercih ediniz
Büyük Otel
«i.
Ankarenın yegâne istirahat yuvasıdır
Tel : 15665 Telgraf Büyük Otel
Bu defa, Boröver, Kraliçenin tamamiyle mağlûp olduğunu anladı ve artık bir kelime daha söylemedi. Kendisine pek pahalıya mal olacak bir cüretle ayakları altında çiğnediği saray teşrifatının icabından olan ihtiramkârane bir vaziyet aldı.
Mağlûp olan Katerin artık kaçamak yoluna sapmıyarak, kısa bir sükûttan sonra:
— Pekâlâ, dedi; benden ne istediğinizi söyleyiniz. ,

— Ne bekliyorsun, nişan alsa-
Margarit cevabını vermedi. O tadar dalmıştı ki... Sihirli ve de-in gözleriyle sanki bütün Türk ırdusunu baştan başa süzüyordu.
flımımânn — Yeni Doğumevi Çocuk Hastalıkları Mv'ehaaauı
Dr. Ihsan Can lastalaıını heı gün saat 1* den İtibaren kabul eder.
Anafartalar caddet Kur -şunlu Camı karşısı No. 394 Bek man apartmanı. Muayenehane ve ev Tel: 15888.

Boröver, bu sual üzerine, kudret ve nüfuz itibariyle aralarında hiç bir fark yokmuş gibi:
____ Madam, maksadımı açıkça söyliyeceğim, dedi. Bu, aramızda çabuk bir anlaşmayı temin edecek en emin çaredir. Siz Kralın ölmesini istiyorsunuz. Ben ise, o-nun yaşamasını istiyorum. Tasavvurlarınızı suya düşürmeğe, emellerinize mâni olmağa çalıştığım için vü»udumu ortadan kaldırmak istemenizi gayet tabiî bulurum. Fakat, işlerimizden aşla haberdar olmıyan masum, günahsız dostlarıma fenalık etmek suretiyle benden intikam almağa teşebbüs etmenize asla tahammül edemem.
Şaşıran Katerin:
— Acaib! dedi, siz şahsınızdan değil, dostlarınızdan bahsetmek istiyorsunuz, öyle mi?
— Evet, dostlarımdan bahsetmek istiyorum, Madam. Mademki, bunu anladınız... Benim harekâtımdan onları mesul tutmamanızı ve sizi duçar ettiğim sıkıntılardan, ıstıraplardan dolayı onlardan intikam almağa kalkmamanızı istiyorum.
Katerin, acı bir tebessüm etti. Boröver’in şahsı değil dostları bahis mevzuu olduğuna göre eline bir ipucu geçirmişti. Onun Fer-riyer'le Fiyorenda’yı ima ettiğini
hissediyordu. Demek, kendisine karşı reva gördüğü o korkunç muameleyi sırf dostları için yapmış. Hayret ediyordu buna... O-nu biraz delice buluyordu.
Artık kendisini daha kuvvetli hissediyordu ve onu mahirane bir suretle aldatacağına emin bulunduğundan biraz evvel söylenmiş olan o müthiş sözleri unutmuş gibi şen bir hal ve tavır takındı.
— Ben, böyle bir talepte bulunacağınızı aklıma getirmemiştim, dedi. Maamafih, doğru ve makul buluyorum bunu. Sizin için bu derece kıymetli olan o dostların isimlerini de bana söylemeniz lâ-
Tetikte duran Boröver:
— Kont dö Ferriyer ile nişanlısı Fiyorenda.. dedi.
Katerin, şayanı hayret bir maharetle sahteliğini peçelediği bir hayret tavır ve edasiyle:
— Ferriyer, Fiyorenda... diye bağırdı. İyi ama, onlara fenalık etmekliğim için ortada hiç bir şebek yok!
Sabırsızlanan Boröver:
— Rica ederim, Madam, yine kurnazlığa tecahülü arifane ko -medyasına başlamıyalım. Ferri-yer, Kralı kurtarma işinde bana yardım etti; bunu siz de pekâlâ biliyorsunuz... Fiyorenda dahi Grifon’a haber vermek vazif fesini üstüne almıştı; bunu da biliyorsunuz. Şimdi, Ferriyer bir-
denbire ortadan kaybolmuş bulu nuyor; Fiyorenda ise emrinizle kaçırıldı, buraya getirildi ve göz hapsine alındı.
Tamamiyle kendine gelmiş olan Katerin, gayet sakin, gayet tabiî bir tavırla, gülümsiyerek:
— Doğrudur, o genç kız buraya arzusu hilâfına geldi. Fakat, şimdi kendi arzusiyle oturuyor. Pek az göz hapsine alınmış olduğundan serbestçe dolaşabilir, arzu ettiği takdirde gidebilir. Fakat, gitmek istememesinin sebebi de, falıma baktırmak hususundaki arzu ve merakımın kendisine, yıllarca kazanacağı paradan çok fazlasını bir anda temin edeceğini bilmiş olmasıdır. Bunda ne gibi bir gizli maksat seziyorsunuz?
— O halde, onunla görüşmemde bir mahzur görmüyorsunuz, demek?
— Hiç bir mahzur görmüyorum. Odamdan çıkınız, ibadet o-damdan ve mabeyin odasından geçiniz, dehlize çıkınız, sağa dönünüz ve sağınızdaki beşinci kapıya vurunuz. Onu görürsünüz.
Fakat, Boröver’in gözlerini ken dişine diktiğini gören Katerin:
— Neden korkuyorsunuz?... Sizi böyle sapa yollardan geçirmek suretiyle zaman kazanarak kıza tesir icra edeceğimden mi endişe ediyorsunuz. Eğer böyle bir şeyden kuşkulanıyorsanız, benim tuvalet odamdan geçiniz. Kızın iş-
gal ettiği oda onun bıtışığındedır.
Pek ziyade şaşıran Boröver, içinden:
«Acaba, bu defa olsun iyi niyetli mi?... Ne kadar da nazik ve mültefit görünüyor, dedi.
Katerin, tekrar söze başladı:
— Gelelim Ferriyer’e; o da, bu küçük kız hakkında beni görmeğe geldi. Pek hoşuma giden nazik, terbiyeli bir genç o. Kendisine derhal, nişanlısı hakkında demin size verdiğim izahatı verdim. Kızla uzun müddet de görüştü. Ona karşı büyük bir kızgınlığım olmadığı için ömrü oldukça saadet içinde yaşamasını sağlayacak bu izdivaca babasını razı etmek için tavassutta bulunmağı kendisine teklif ettim. Fazla bir şey bilmediğim için bu hususta size daha mufassal malûmat veremem. O, saraydan serbestçe çıkıp gitti.
Boröver, Ferriyer'i Luvr sarayından çıktıktan sonra gördüğü için bunu biliyordu. Düşünüyordu:
«Bir şey bildiğim yok... Kraliçenin bana verdiği teminatla iktifa etmekliğim lâzım. Fakat, ken dişini böyle ucuzca tebriye edeceğimi sanıyorsa aldanıyor. Hayır, artık gözümü açacağım...
Vo cehren:
— Madam, Ferriyer ile Fiyorenda aleyhine hiç bir teşebbüse bulunmıyacağınıza oğlunuz Han-ri’nin başı üzerine yemin eder misiniz?
Kraliçe en ufak bir tereddüt bile göstermeksizin, elini uzatarak:
— Oğlum Hanri’nin başı üzerine yemin ederim ki Feriyer’le Fi-yorenda’ya karşı hiç bir teşebbüste bulunmıyacağım.
A (Devamı var)
Anaforlular. «umunv, sonra:
Kralın m al'UZ KaiUlgl veııun-ej»

Behamy Cinayeti !
, ZAFERİN FOLÎİ TEFRİKASI _____ j
Yaram Franct Noyt Hart Cavlram S. Yazıcıofilu
— 66 —
biris pençereyi açmış. Demek ortada esen soğuk rüzgâr ölüm rüzgârı değil, sonbaharın rüzgârı i-miş. Dışarıda avaz avaz bağıran gazeteci çocuklar, yine ne diye feryat edip duruyorlardı, acaba?. «Yazıyor! Yazıyor! Esrarlı.....»
Tazyik edilip bastırılmış bir heyecan yüzünden kaskatı kesilen dirseğinin dibinde ansızın muhabirin sesi:
«İşte! Artık bu sefer kimin yaptığı belli oldu. Bu sefer ortada ne bir Filipinli uşak, ne de bir orta hizmetçisi var. Al, oku da anla bakalım!»
Iledfield’de çıkan «Memleket Haberleri» nin bulanık sayfasında koskoca harflerle, «Öldürülen kızın eski nişanlısı beynini parçaladı.» diye yazılıydı. -Tanınmış kulüp âzası bu sabah on biri kırk beş geçe bahçesinde ölü bulundu.»
Genç muhabir heyecan içindeydi:
— Hemen telgraf çektim, havadisi gönderdim, dedi. Sonra bana bak, küçük. Al şunu götür, diye çocuğa seslendikten sonra, sandi-viçinizi alamadım, affedersiniz, diye ilâve etti.
— Demek... Kızıl saçlı kız hayretten, dehşetten kısılmış bir sesle, demek ki yapan o imiş, öyle değil mi? Kızı öldürdükten sonra,
yaşamağa tahammül edememiş. Yahut da Susan İves’in öldürdü-
ğüne tamamen kaani olmuş da labilir.
Müthiş bir sükûnetten birdenbire hummalı bir faliyete geçmiş gibiydi.
— Hey çocuk! Hey küçük! Al şunu koştur. Susan’ın yaptığına tamamiyle emin olunca bıçağı eline verip, ne zaman, nerede harekete geçmesi lâzım geldiğini kendi öğretmiş olduğunu düşününce tahammül edememiştir.. Hey çocuk!...
Kızıl saçlı kız çılgınca;
— Hiç de emin değildir. Nereden bilecek..
Mübaşir:
— Celse!., diye haykırdı.
— Nereden bilecek, kadının..
— Sükût!
Mübaşir azarlar gibi haykırdı.
Orsini ile Lambert maksatlarından emin bir tavırla şahit bölmesine doğru ilerliyorlardı.
— Bay Orsini, biraz evvel bize, garajın üzerindeki pencereden baktığınız zaman bahçede Bayan İves’in yüzünü iyice görmüş olduğunuzu söylemiştiniz. Acaba garajla evin arasındaki mesafeyi bize takribi olarak söyliyebilir misiniz?
— Tabiî söylerim. Garaj kapısı-
nın ortasından, balkon basamaklarının ortasına kadar olan mesafe.. —Kocaman pençesinin içinde o âna kadar gizli tuttuğu ufacık bir pusulaya göz atarak— kırk yedi kadem, beş buçuk pus, dedi.
— Ne?
Orsini, karşısında hayretten ahmaklaşmış bir halde ileri doğru uzanan kocaman çehreye doğru affetmesini bilen bir insan gibi bakıyordu.
— İsterseniz ön kapıdan, dış kapıya kadar olan mesafeyi de söy-leyim, yüz kırk üç kadem, dörtte bir pus. Sonra bir çırpıda ve büyük bir mülâyimetle dış parmaklıktan yola kadar olan mesafe de on bir kadem dokuz pustur, dedi.
Mahkeme salonunu kaplayan çılgınca kahkahaları susturmak 1-çin Hâkim Carver’in asası büyük bir gürültüyle indi.
— Bu nevi tezahürler devam ederse, salonu boşaltırım. Burada bir cinayet dâvası görülüyor, orta oyunu oynanmıyor. Siz de, efendi, size sorulan suallere, ancak soruldukları zaman cevap veriniz. Nedir o elinizdeki nesne?
Orsini ümitli bir tavırla avucun daki buruşmuş sarı şeyi hâkimin ince burnuna doğru uzatty. Kemali tevazula:
— Ölçüyü aldığım şerit. Notları yazdığım kart, dedi.
Hâkim Cerver bir an için sarsılan çehresine mutad put gibi donmuş hali vererek, bir arslan terbiyecisine yakışan bakışlarla halkın neşeli tezahürünü bastırdı. Bütün cesaretini kaybetmiş olan Lambert büyük bir gayret sarfe-derek kendini topladı. Genç avukatlardan birisi gayriihtiyari bir homurtu çıkardı. Yalnız Farr hiç bir hareket göstermedi. Düşünceli, kayıtsız, ve hafifçe müstehzi bir tavırla ölçü şeridine doğru alelâde bir bakış fırlattı. Şahidi hasım tarafının sorguya çekilmesine terkettiğinden beri dikkatle takip etmekte olduğu kendi notlarına daldı. Hasım tarafın avukatı, hâlâ gözleri yerinden uğramış olarak tekrar hücuma geçti.
— Bu paha biçilmez malûmatı toplamak zahmetine acaba neden katlandığınızı sorabilir miyim?
— Söyleyim. Çünkü mahkemelerde, yüksek sınıftan avukatların ne gibi şeyler sorduklarını bilirim de ondan. Acaba merdivenlerin yüksekliği ne kadardı? Kaç dakika geçmişti, duvarlar nereye kadar uzanıyordu? Her seferinde hep buna benzer şeyler sorarlar; bilirim de.
★ (Devamı var)
Büyük Kumaş Miannda son derece ucuzluk Emprime Vistra Valencia Gandi ORTAÇ'ta ijDanpink ORTAÇ’ta 350 kr. 195 kr. 340 kr.
Emprime çamaşırlık Keten emprime Jorjet emprime Anversaien Total M moza emprime
350 kr. 290 kr. 260 kr. 650 kr. 375 kr. 875 kr.
18 Renk hakiki İrlanda keteni 900 kr. Panama erkek şapkaları 12,75 ve 17,00 Lira
Zatı Sungur
Yeni Sinemada
Temsilleri muvaffakiyetle devam ediyor ş
LA. Pazartesiden itibaren 2 nci ve yeni
PROGRAM BAŞLIYOR
Yol inşaatı iianı
Etibank Genel Müdürlüğünden
. 1 — Nallıhan İlçesinde, Sarıyar hidroelektrik santralı civarında
inkara - İstanbul şosesine kadar, B ankamızın yaptıracağı yeni iltisak (olu inşaatı işi, kapah zarf usulü ” 1 *
•e eksiltmeye konulmuştur.
2 — Eu iltisak yolunun tahmin :ekizyüz kırkbin ikiyüz doksan üç
3 — Bu işin muvakkat teminatı tuş bir lira yetmiş iki kuruştur.
ile ve sabit fiat vahidi esasına gö-
edilen ilk keşif bedeli (840.293,—) liradır.
(37.361,72) otuz yedi bin yüz alt-
4 — Eksiltme evrakını görmek isteyenler Bankamız İnşaat Şubelinde görebilirler ve satın almak için (50) lira bedel mukabilinde 33nkamız Muamelât Şubesinden te darih edebilirler.
5— Eksiltmeye iştirak etmek is teyenlerin, ihale gününden (10) ■ün evvel, eksiltme şartnamesinin (8) inci maddesinde gösterilmiş ölen vesaiki, Bankamıza ibraz etmeleri şarttır.
6— Eksiltme 14.7.1950 tarihli C uma günü saat 16.00 da Ankarada jenel Müdürlüğümüz binasındaki eksiltme komisyonunda yapılacak-
• 7 —Teklif zarfları, eksiltme şartnamesine uygun tanzim edilmiş ola-
ak ihale günü saat (15)e kadar mak buz mukabilinde Genel Müdürlüğümüz İnşaat Şubesine verilmiş olmalıdır.
8 — Bankamız, ehliyet vesikası verip vermemekte ve ihaleyi yapıp yapmamakta serbesttir. (4050)
)) i
Gümrük Muhafaza Genel Komutanlığından bkı adet komple fort motörü alınacaktır ı Teşkilâtımız Fort kamyonları için şartnamesi esaslan dahilinde iki tane komple Fort motörü açık eksiltme suretiyle satın alınacaktır.
ı Tasar* bedel 7394 Lira olup muvakkat teminat miktarı 555 liradır.
Özel ve fennî şart hergün komisyonda görülebilir.
Açık eksiltmesi 6/7/950 Perşembe günü saat 11 dedir. İsteklilerin belli gün ve saatte muvakkat teminat makbuzları ile birlikte Gümrük Muhafa Genel K. Merkez satınalma komisyonuna müracatları (3980)
Not: 18/6/950 tarihli gazetemizde çıkan bu ilân bir tertip hatası olarak eksik ve yanlış dizi lmiştir. Özür dileriz.
1-
OJ
oe A
Ankara (Soğukkuyu) Askerlik Şubesi başkanlığından
Bomonti Bahçesi
HER AKŞAM
İTALYANEN CAZ KRALI MEŞHUR
MARİO BRUNİ
İdaresinde AtfakSİyOD Orkestrası VE
Sevimli ARJANTİNLİ
Şantör
HELENA VARGAS
SAZ.VE SES TOPLULUĞU
MÜZİK - VARYETE-CAZZ - DAN*
İlâveten Sayın Ankara Halkının Sevdiği
Kıymetli ses sanatkârı
Sabite Tur
Sevimli sanatkâr
Nusret Ersöz
İM
Tabiiyeti Memleketi
Odabaşı
... . ,
Tel; 21355
©
Muammer Karaca
OPERETİ
Osman Bikes
Son Temsil
Bugün biletler Karpiç Lokantasında satılır. Yarın gece beklenilen İstanbulda 4 ay oynanan
Sız«n âok*k
Aytemz Radyo - Elektrik
Atölyesi
Büyük Sinema karşısındaki (Tümen Ap. 80/2) atölyemde fennî enstalâsyon plânları çizilmekte ve tesisatın montaj mesuliyeti deruhte edilmektedir.
Radyo ve Elektrikle çalışan cihaz-ı garantili tamiri yapıldığı gibi 'lere de teknisyen gönderilir.
Teli 25639 (2344)
Karabük Demir Çelik Ağır Sanayi İşçileri Sendikası 19/6/1950 günü aşağıda adları yazılı müteşebbisler tarafından kurulmuş çalışmalarına başladığı ilân olunur.

Sevimli ses sanatkârı

Akşam Bahçemizde
Mükemmel Servis— Nefis Mezeler
Dışardan yemek getirmek serbesttir
‘ AUSTİN ” 2 ve 5 TONLUK 1950 MODELİ
YENİ TİPİ
Belediye Başkanlığından
Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı, 7/6/950 gün ve 4/4496 sayılı sirküleri ile gaz, benzin, motorin Lafları- malların dökme gönderileceği esasına göre tesbıt edilmişti. Halk kendi arzu ve ihtiyarı ile tenekeli mal istediği takdirde, teneke muhteviyatı dökme kilo fiatı üzerinden hesap ve ayrıca 130 kuruş teneke bedeli tahsil edilmek üzere tenekeli mal verilebilecektir.
Ancak müstehliklerin, şehirden uzak yerlere aldıkları benzin, gaz ve motorini götürmeleri halinde beyhude yere boş teneke bedeli ödememeleri kendi menfaatleri iktizasından olmakla kaplarını beraberlerinde getirmek suretile de dökme mal satınalabilecekleri sayın halka ve alâkadarlara ilân olunur. (4291)
L.
.u
Jr ol-
ŞOFÖR MAHALLİ KAMYONLARI BEKLEYİNİZ
931 doğumlu ve bunlarla işleme tabi daha yaşlı diğer yerli yabancı doğumluların son yoklamalarına l/Temmuz/950 tarihinde baş-IQ_f^nacak ve 22/Temmuz/950 tarihinde sona erecektir.
/ —-5 Bunlardan Ankaranın içinde ve şubemiz bölgesinde bulunanlar Tem ^TOÜz/950 ayının 1, 3, 4, 5, 6 günleri Akköprüde - İstanbul Caddesinde İsviçre hanındaki şubemizde toplanacak olan askerlik meclisine (Sınıf veya memuriyet ve sa’nâtlarını bildiren ikametgâh ilmühaberi, 3 adet fotoğraf, okul vesikası ile) baş vurmaları ve yukarıda yazılı tarihlerden geri kalan günlerde yalnız şubemize bağlı bucak ve köylerin yoklamaları yapılacağından ilgililerin kend.lerine ayrılan tarihlerde gelmedikleri takdirde haklarında kanunî takibat yapılacağı ilân olunur. (4192)

a
li
s


Ankara Defterdarlığından
T. C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünden
1 — Maaşlarını Ankara’da Sandığımız Genel Müdürlüğü Veznesinden almakta olan Emekli, Dul ve Yetimlerin Temmuz . Eylül 3 aylıklarının ödenmesi adreslerine gönderdiğimiz İş Bankası çeklerile yapı lacaktır.
2 — Aylık sahipleri ikametgâh adreslerine gelecek olan bu çekleri l/Temmuz/950 tarihinden itibaren yoklama ilmühaberleri ile birlikte Ankara.’daki istedikleri İş Bankası Şubesine teslim ve ibıaz etmek suret.yle maaşlarını alabileceklerdir.
3 — Her hangi bir sebeple l/Temmuz/950 tarihine kadar adreslerine çek gelm.yen aylık sahiplerinin Sandığımız Genel Müdürlüğüne müracaat etmeleri lâzımdır.
4— Maaşlarını Emlâk ve Kredi Bankasına kırdırmış olanların 3 aylıkları Sandığımızca mezkûr Bankaya ödeneceğt cihetle tekrar iskonto ettirmek isteyenlerin eskisi gibi Emlâk ve Kredi Bankasına müracaatları ilân olunır, (4267)
1 — Muhammen bedeli 10430.50 liradan ibaret olan Keçiören’in Aktepe mevkânde Kadastronun 1866 adanın 5 numarab parselini teşkil eden 23270 M2, miktarındaki üzerinde iki katlı ahşap bir ev ve müştemilâtından olan ahır ve samanlık ile iki kuyusu ve çeşitli ağaçları bulunan harap bağ açık arttırma usulü ile satışa konulmuş olup, ihalesi 13/7/950 tarihine rastlıyan Perşembe günü saat 15 te Dof. terdarlıkta teşekkül edecek komisyonda yapılacaktır.
2 — İsteklilerin belirli gün ve saatte 782,29 liralık teminat makbuzu ile komisyona müracaatları.
3 — Fazla malûmat Millî Emlâk Müdürlüğünden alınabilir.
(4244)
Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Ankara Silah Fabrikası Müdürlüğünden
Fabrikamız işçi tabldotu ihti yacı olan et, ekmek- yaş sebze, kuru sebze ve yağlar Belediye rayici üzerinden eksiltmeye konulmak sartiyle satınalınacaktır. Şeraiti hergün Fabrikamız idare Müdürlüğünde görülebilir. İsteklilerin aşağıda yazılı tarihlerde, fabrikada hazır bulunmaları ilân olunur.
3/Temmuz/950 Pazartesi günü saat 9 da. 3/Temmuz/950 Pazartesi günü saat 9.30 da; 3/Temmuz/950 Pazartesi günü saat 10 da; 3/Temmuz/950 Pazartesi günü saat 10.30 da; 3/Temmuz/950 Pazartesi günü saat 11 de.
(4223)
Ekmek:
Et:
Yaş sebze: Kıyu sebze;
Yağlar:
Şoför mahalli: Geniş, üç kişinin rahatça oturabileceği yeni bir »ip. (Şoförün oturacağı yer ileri geri ayarlanabilir). Basamaklar şoför mahalli kapıları kapanınca görülmez. Hariçten gelecek gürültüye karşı tertibatlı ve kilitli kapılar. Toza ve hava ceryanına karşı muhafazalı, şoför mahalli kenarlarında arka pencereler, ARZU ÜZERİNE; Radyo, kalorifer ve camların buğlanmasına karşı tertibat. Hava cereyanı ayarı, soğuk hususî ve sıcağa karşı yeni tertibat. Ayrıca ‘ *
kopılarda küçük camlar vasıtasile hususî hava ceryanı ayarı. Açılır kapanır arka şoför penceresi.
Şasi üzerinde: 6 silindirli bir motor olup üstten supoplıdır. Şanje-man 4 vitesli. Takviyeli diferansiyel. Dört tekerlek üzerine tesir eden LOCKHEED idrolik tertibatı havi frenler, ilâveten SERVO tertibatı. İstenildiği takdirde 5 tonluk uzun Şasi kamyonlar çift diferansiyelll 1 DİZEL motörlü olorak
eritebilir
Bütün Izohatı ayağıda adresi yazılı acentesinden hemen alabilirsiniz
ARİF ALP
Karaoğlan Ticaret Hanı
ANKARA
THE AUSTİN MOTOR E X P O R T C O R P O R A T I O I
î L Â N
Çankaya Arazi Kadastro Müdürlüğünden
Çapkaya ilçesine bağlı köylerin tapulamasına 15/7/1950 tarihinden itibaren başlanacaktır.
İlgili gayrimenkul sahiplerince bilinmek üzere 5602 sayılı kanunim 6 ncı maddesi gereğince il ve ilçe merkezlerine şamil olmak üzere ilân olunur-. (4229)
Ankara Elektrik; Havagazı ve Otobüs İşletme Müessesesi
1 — Müessesemizde "mevcut 110 adet boş yağ varili açık arttırma suretile satılacaktır.
2 — Talip olanların Alım, Satım Şubesi sipariş memurluğuna müra_
caatla varilleri görüp, 100.— lira geçici teminatı vezneye yatırarak 30.6.1950 Cuma günü saat 14 de yapılacak açık arttırmada hazır bulunmaları ilân olunur. (4257 i
I
'I
Sayfa:«
î
■I
bi
ir
Mevsimin en büyük koşusu: CUMHURBAŞKANI KUPASI
bt ştı ıbii yu
ılû ! h ırlı ny
?k âl
T de sn
Bugün senenin en büyük ikrami yeli ve en mühim koşusu yapılacak tır.
İlk defa 939 senesinde yapılan bu koşuyu, şimdiye kadar 6 defa 3 yaşlılar, 5 defa da büyük atlar kazanmıştır.
Bu sene koşuya kaydedilen at miktarı bir rekor sayılır. Çünkü 17 at ne Gazi ne de Cumhurbaşkanı koşusunda görülmemiştir.
Koşunun favorilerine gelince:
3 yaşlılar şimdiye kadar yaptık lan koşularda birbirine çok yakın kuvvet göstermişlerdir. Onun için içlerinden birinin mutlak surette diğerlerine tefevvuk edeceği söy. lenemez. Yalnız son yapılan Gazi koşusu göz önünde tutulursa Dar-ling’in biraz daha şanslı olduğunu kabul etmek icabeder.
Büyükler arasında ise iki Cumhurbaşkanı koşusu kazanmış olan Adalı ile ahır arkadaşı Modalı ve bazı koşularda Adalıyı geçmeğe muvaffak olan Citadel başta gelir.
Şu hale göre, gerek küçüklerde gerekse büyüklerde, şanslı atlara sahip olan Şadi Eliyeşil ahin koşunun favorisi olarak meydana çık maktadır.
Koşunun en güzel tarafı da, başta Citadel olmak üzere, rakiplerindi çokluğudur.
Diğer koşular hakkındaki tahmin lerimizi de program sırası ile a-şağı yazıyoruz.
B. Grupu Arap atlarının koşusunda 1 Nisan büyük favoridir. Rakipleri de Çınar ve Maşallahtır.
1 Nisan bu koşuyu kazandığı takdirde A. Grup una terfi edecektir. Yalnız İzmirde Pehlivanın kazandığı koşuda 1 Nisan ikinci ol-mu!ş ve Pehlivan salya muayene sinde dopingli olarak tejsbit edil diği için ikramiyesi verilmemişti. Nizamname gereğince bir hafta zar fında halledilmesi icabeden bu me sele, diğerleri gibi hâlâ sürüncemededir.
Pehlivan diskalifiye edildiği tak dirde 1 Nisan o koşunun birincisi
sayluacağına göre beş koşu kazanmış olacaktır ki o zaman da bugünkü koşuya gjirmemesi icpbe -der. —
Sonbaharda diskalifiye edilen atlar dolayısiyle de aynı keşmekeş olmuş ve hâlâ düzeltilememiştir.
İşte bu tek misal bile intikal devresi yanş komitesi namı altın da koşularımızı idare etmek isteyenlerin bu işte ne kadar muval fak olduklarını gösterir.
A. Grupu Arap atlarının koşusunda en şanslı at Atomdur. Fakat rakipleri de ihmal edilmiyecek ka dar kuvvetlidir. Bilhassa Benliboz ile Selçuk en ufak bir hatadan istifade edebilirler.
Geçen haftaki koşuyu kazanan Bahtiyara hem jokeyinin değiş
mesi hem de kilo avantajının kay bolması dolayısiyle ancak outsider olarak oynanabilir.
3 yaşlı Arap taylarım Hatay ko-■ şusuna 9 tay yazılı ise de bunlar-' dan yalnız iki tanesi, Arda ile I Treyfi Şanslıdır. Koşunun da bu sıra ile biteceğini zannediyoruz.
I İki yaşlı İngiliz taylarının koşusu na ikili bahis konmuş olduğu için neticesi müşterek bahis meraklılarını düşündürecektir. Yoksa koşu pek enteresan sayılamaz.
Çünkü Karamehmet ahırının renkleri ile koşacak üç tayın ra-kipldiiine birinciliği kaptıracakla rina pek ihtimal verilmemektedir.
Bütün at sahiplerimize bugünkü çatin jnücfcdelelerinde başarılar dileriz. ATÇI
Jul ar la 3u ı l 5y im u İS8
H. :de uy da 8e ili ev ;ar IS va öti g Le, ti
est y
r-----------------------------------------------------------------------
Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi Ankara Şubesinden
Kok Kömürü Tevziat!
1950 — 1951 kışı için evvelce soba kömürü beyanamesi vermiş olanlara yapılacak kok kömürü tevziatı aşağıda gösterilmiştir. ı
1 — Muameleleri yapılacak ve kömürleri aynı günde verilecek olan beyanname numaraları aşağıdadır. Bu numara sahipleri hizalarında yazdı satış yerlerine müracaat ederek kömür be’dellerini ö-diyecekler ve kendilerine verilecek ordino karşılığında kömürlerini aynı günde kok deposundan a-lacaklardır.
Dn nn ile! n
nd ud ü»
an i n
için tedbirler
★ (Baş tarafı 1 İncide) eski mevkiinin iadesi için, dele -geler tarafından ileri sürülen tekliflerde hükümetin de aynı fikirde olduğu, bu mevzuda gerek Tekel ve gerekse Dışişleri Bakanlığı tarafından lâzım gelen yardımın yapılacağı, iç ve dış piyasalarda Türk tütününün lâyık olduğu değeri muhafaza etmesi için, her türlü vasıtadan 'istifade edileceği belirtilmiş, tütüncüler birliği, kooperatiflerin gelişmesi meseleleri müzakere edilerek, aydınlatıcı malûmat serdedilmiştir. Bu arada Ağustos ayının başında ikinci büyük kongrenin yapılması da karar altına alınmıştır.
Toplantının sonunda Başbakan Adnan Menderes, tütün tüccarının hükümetle beraber çalışmasından ve bu mevzuda hükümetin mesuliyetine iştirak etmelerinden dolayı memnuniyetini beyianla, delegelere teşekkür etmiş, muvaffakiyetler dilemiştir.
ı J
14a
un
lık Leı rit:
pa
mekıupkn
★ (Baştarafı 1 incide) sız veya müstear nam ile yapılan ihbarlardan münderecatı itibariyle hiç bir delile dayanmayanlarını muameleye tabi tutmayacaktır.
Memur ve vatandaş haklarının korunması bakımından alınmasında zaruret gördüğümüz bu tedbirin iftira ve isnatları da önliye-ceğine şüphe etmemekteyiz.
Bu hususta azamî-titizlik ve has sasiyetle hareaet etmeleri vatandaşlardan aynca rica olunur. )
ızil Le
-))
ika n n
Bi ,ur( ıak
L iör( ıız jir j-ı) ak
: 1
S'.-f
L I
■ ;aJ a-.e'
Toplantı
Türkiye _ Hindistan kültür cemiye tinin bu akşam saat 12.30 da Halke-vinde tertiplemiş olduğu Hindistan Gecesi’nde konuşacağı bildirilmiş olan İzmir Milletvekili Prof. Halide Edip Adıvar bir mazeretinden dolayı konuşamıyacaktır.
Yerine uzun yıllar Hindistanda kalmış olan Dr. Rebii Barkın bir konuşma yapacaktır. Bundan sonra Hind musikisi ve seçme Hind filmleri gösterilecektir.
Giriş serbesttir.
Ölüm
*»ı:
Eki Ankara Milletvekili Talât Sönmez vefat etmiştir. Cenazesi bugün öğle namazım müteakip Hacı Bayram camiinden kaldırılacaktır. Merhu-
mun arzusuna uyularak çiçek gönderilmemesi rica olunur.
(2434)
m)r
e b s
3 — Resmî Daire, Sefaretler, Hastahaneler, Okullar, Kaloriferli binalar ve Sınaî Müesseseler için müracaat yeri: Yenişehir Mühendisler Birliği binasındaki Müessese Merkezi Satış Servisi: Telefon No. 24022.
Soba kömürleri için izahat almak isteyenler Anbarlar caddesinde Kok Deposu yanındaki Şube Merkezine ve 23905 numaralı telefona müracaat edebilirler.
4 — Gişe saatleri:
Öğleden evvel : 8.30—12.00
Öğleden sonra : 14.00—17.00
5 — İstenilen vesikalar: Beyanname kuponu ve nüfus hüviyet cüzdanıdır.
6 — Bir hafta zarfında muameleleri yapılacak beyannamelerin numaralan Pazar ve Pazartesi
günleri sabah gazetelerinde ilân edilecektir.
7 — Linyit kömürlerinin serbest olarak ve istenildiği kadar satışına devam olunmaktadır.
DİKKAT: Kömürlerini beyanname numaralarının ilân edildiği günlerde almayan vatandaşlar geri bırakılacağından kendilerine aynlan günlerde müracaatta bulunmaları menfaatleri iktizasındandır. (4263)
Sığır Eti alınacaktır
Malatya Sa. Al. Ko. Bşk. dan (348)
1 — Garnizon birliklerinin senelik ihtiyacı olan 40 ton sığır eti 13-6-950 günkü kapalı zarf ihalesinde fiyat amiri itaca pahalı bulunmakla 2490 sayılı kanunun 40. maddesine göre işlem yapılacaktır.
2 — Açık eksiltme 14-7-950 Cuma günü saat 10.00 komisyonda yapılacaktır.
3 — Geçici teminatı 2310 liradır.
4 — İsteklilerin 11 Ticaret Odasından alacakları belge ve teminat makbuzu veya banka mektuplariyle vaktinde müracaatları. (4273)
Odun alınacak
Sa. Al. Kom. Bşk. Hoşdere (351)
1 — 1200 ton odun kapalı zarf usuli ile satın alınacaktır.
2 — Muhammen bedeli 48000 lira olup kesin teminatı 7200 liradır.
3 — Eksiltmesi 14/Temmuz/950 günü saat .12 de olup 11 de zarflar
alınacaktır. Şartlaşmaları her gün Ko. da görülebilir. (4270)
ŞANSINIZI DENEYİNİZ
YOZGAT PAZARI hususî paket tereyağlanna konulmuş en zarif bir adet altun zincirli kolyeye sahip olabilirsiniz. Her bakkaldan isteyiniz.
Not: 26/6/950 den 4/7/950 tarihleri arasında konulacaktır.
Merkezi: Yenihal No. 13 Şubesi Dışkapı Uzun apartman altı Tel: 12766 Osman Karakaş.
(2435)
Başmakaleden devam
C. H. P. nin içinde bulunduğu çıkmazlar
si neden milletin gözünden düşmüş- I tür? Neden halk tarafından sevil- | memiştir? Bu hezimetin sebepleri nedir? Bu işin kendisine göre sorumluları olmak gerektir. Hatta bu sorumlular sadece seçimi kaybeden- ; lerden mürekkep değildir. Seçimi kazanan liderler, ve idareciler de | elbette şimdiye kadar takip edilen yanlış hareketlerin hesaplarını ver. meğe mecbur tutulacaklardır.
Bir partinin daima iktidarda kalacağını elbette iddia edemeyiz. İk tidar, dört senede bir yapılan seçimlerle taayyün eder. Bunda kazanmak ta vardır; kaybetmek te vardır. Ancak Halk Partisinin kaybediş şekli, meselâ tngilterede Muhafazakârların kaybediş şekline asla benzemez. Halk Partisi bugün memlekette, umumî bir sevgisizlik doğurduğu için millet tarafından iş başından uzaklaştırılmıştır. Programdan, şundan bundan daha çok, halkı artık kendisine mânevi bir güven besleyemez bir hale soktuğu için düşmüştür. Bu bir parti İçin çok acı bir şeydir Hele o partinin başında bulunanlar için daha da çok acıdır. Çünkü bu sevgisizliğin sebeplerini dalma ağır bir yük halinde sırtlarında taşımağa mecburdurlar.
Biz de biliyoruz ki, Halk Partisinin içinde hakikaten memleket menfaatine çalışabilecek kabiliyette değerli unsurlar vardır. Fakat parti idaresini ellerinde bulunduranlar, hâlâ bütün kuvvetin kendilerinden geldiğini zannedecek kadar gaflet içindedirler. Ve hâlâ bu partiyi ancak kendilerinin ıslah e-debilecekleri gibi batıl bir fikir taşımaktadırlar. Halbuki bizzat on-lardır ki, partiyi bu hale sokmuşlar ve milletin nazarından düşürmüşlerdir. Simdi parti işlerinin bir nizama konması için yine onların işe el koydukları, divan halinde toplandıklarını ve Kurultaya bir takım tekliflerle gelmeğe savaştıklarını görüyoruz.
Bütün bunlardan edindiğimiz intiba şudur ki, Halk Partisi, sade tüzük bakımından değil, belki mantık bakımından da çıkmazlar içindedir. Divanın faaliyetine dair sızan haberlerden anladığımıza göre, bizzat Kurultayın karar vermesi lâzımgelen hususlar hakkında bile, Kurultaya şimdiden fiilî bir müdahale yapmayı düşünmektedirler. Misal mi istiyorsunuz? Kurultaya eski milletvekilleri alınsın mı, alınmasın mı mevzuunu dahi, buna delil sayabiliriz. Çünkü tüzük hakkında karar almak, ve bizzat bünyesini tayin etmek, Divana değil, Kurultaya ait bir vazifedir.
Ama, bunu kim dinler?... Çünkü Halk Partisi bu hezimete rağmen şef sisteminden kurtulamamıştır. Şimdi, mağlûbiyetin sebeplerini a-raştıracaklarını söylüyorlar... Kendilerine yine dostça biz haber verelim ki, Halk Partisini yıkan işte bu zihniyettir. Bunu idrak etmekten âciz bir parti idarecilerinin, hâlâ partiyi bizzat kendilerinin ıslaha kalkması hakikaten gariptir. Eğer iyi niyetleri varsa, eğer C. H. P. yi ciddî bir muhalefet partisi haline koymak ve ona demokratik bir sistem içinde normal işleyen bir şekil vermek istiyorlarsa, evvelâ kendilerinin tasfiyesi ile işe başlamalı ve Kurultayın da hakkını tanımalıdırlar...
Evet biliyoruz, Halk Partisinin I ıslahı bizim üzerimize vazife değildir. Kendileri bildikleri gibi harekette serbesttirler. Fakat iktidarla, ciddî bir muhalefetin münasebetlerini muntazam şekilde işler bir halde görmek, demokratik siste mn tam muvaffakiyeti için en e-saslı bir unsurdur.
Mümtaz Faik FENİK
Dikkat
İntim lokali yaz mevsimi dolayı-sı ile kapalıdır. Tadilât yapılacağın, dan sayın müşterilerimize bildiririz.
Sığır Eti alınacak
Tarım Bakam Adanıya gitti
Adana, 24 (a.a.) — Tanm Bakanı Nihat Eğriboz, Çukurova pamuklarına arız olan Yeşil Kurtla mücadele için alınan tedbirleri mahallinde incelemek üzere bugün yanında milletvekillerimizden Zeki Akçalı ve D. P. Seyhan ikinci başkanı Ömer Başeğmez olduğu halde uçakla şehrimize gelmiştir.
Cinsi
Miktarı Ton
Sa. Al. Kom. Bşk. Ardahan (343)
Fiat K Sn.
Tutan
L. Kr.
Geç. Tem. L. Kr.
thale gün ve saat
Sığır eti
Sığır eti
1 — Yukarıda
28800
27900
Ankara iZral Kombinalar güreş çileri ile İstanbul Demirspot güreşçiler arasında geçen hafta îs-tanbulda yapılan ve beraberlikle biten serbest güneşlerin revanşı mahiyetinde olarak dün gece saat 22 de 19 Mayıs stadında bir maç yapılmıştır.
. Alınan teknik nteiceler şunlardır:
52 kilo- Kemal Ersoy (D.S.) — Seyfi (Z.K.- maçında Kemal 20 da kikada tuşla galip.
57 kilo: Nurettin Zafer (D.S.) — Ahmet Bulut (Z.K) Nurettin Zafer ittifakla galip.
67 kilo: Tevfik Yüce (Z.K.) — Ali Yıldırım (D.S.) Tevfik 7 dakikada tuşla galip.
73 kilo: Celâl Atik (Z.K.) — Ah met Filiz (D.S.) Celâl 4 dakikada tuşla galip.
79 kilo; Ali Özdemir (D.S.) — Kâzım Demir (Z.K.) Ali Özdemir ittifakla galip.
87 kilo: Yaşar Doğu (Z.K) —
Atatürk’ün Köşkü
ir (Bm tarafı 1 incide) bulunmanın zevkini çıkarmışlardır.
Bu arada, bahçenin bir kenarında durmakta olan bir sandık herkesin dikkatini çekmiştir.
Öğrendiğimize göre, üç bahçenin iyi bir yerine Atatürk’ün heykelini dikmek karan alınmış ve heykel de Sabiha Bengütaşa yaptırılmıştır. Bundan başka bir de kaide yapılmıştır. Fakat, her nedense heykel yerine konmamış ve kaidenin yanında bırakılmıştır.
Yedi senedenberi, bu halde duran heykelin bugün de yerine dikileceğini ve bunun için de devlet bütçesine bir külfet tahmil edilmeden bir mermer kaide yaptırılacağını da memnuniyetle öğrenmiş bulunuyoruz.
Ziyaret saatleri
Cumhurbaşkanlığı Umumi Kâtipliğinden tebliğ edilmiştir:
1— Çankaya'da Atatürk’ün ilk ikamet ettikleri köşk ile Cumhur-başanhğı dairesinin bahçesi, her hafta Cumartesi ye Pazar günleri saat 15 ten 18 e adar umuma açık bulundur ulacaktır.
2 — Yine aynı gün ve aynı saat lerde Atatürk’ün muvakkat kabirlerini ziyaret etmek serbest bulunacaktır.
80 00
77 50
, ı yazılı ihtiyaçlar kapalı
2 — Eksiltmesi 15 Temmuz 1950 günü saat 10 ve 11.30 da yapılacaktır.
3 — Vasıf ve şartlar her gün Ko. da görülebilir.
4 — İsteklilerin belirli gün ve saatte Ardahan As. Pos. 18118 Sa. Al. Ko. da bulunmaları.
5 — Kapalı zarflar ihale saatinden bir saat evveline kadar kabul olunur. (4274)
00 00
2160 00
2092 00
15/7/950 10 da
15/7/950 11 de
zarf usulü ile satın alınacaktır.
Acele satılık ev
Etlik İncirlik, dört dönüm bakımlı bağ ve üç bölük kâr-gir ev ve elektrik ve suyu olan 90 lira iradlı acele ve ehven fi-atla.
Ulus Meydanı Mühendis Han Musa Yılmaz Tel: 16668.
Ev 15233
Ali Ahmet (P-S.) Yaşar Doğu, G dakikada tuşla galip.
Ağırda: Adil Candemir (Z.K.)— Elmas Avcı (D.S.) Adil 3 dakikada tuşla galip.
Maç 4—4 berabere neticelenmiştir. *
Brezilya Meksikayı
;ı:!
★ (Baş tarafı 1 incide) eden bütün milletlerin bayrakları gönderlere asılmıştır. Müsabakala -rın başlamasını top atışları ilân etmiş ve bu aralık beş bin güveı cin stadyumdan uçurulmuştur.
Günün ilk karşılaşmasını yapan rezilya millî takımı üstün bir o-yundan sonra Meksika millî takımını 4—0 gibi büyük bir farkla yenmiştir. Maçın ilk haftayım 1—0 Brezilyanın galibiyetile neticelenmiştir.
Yarın İsviçre ile Yugoslavya karşılaşacakta
Sof yaya cevabımız
jğ (Baştarafı 1 incide) zesince açılan ateş neticesinde bir vatandaşımızın öldüğü ileri sürülmüş ve «Bulgaristan’ın hükümranlık haklarına tecavüz» diye tavsif olunan bu hâdise dolayısiyle hükümetimizin protesto edildiği ilâve o-lunmuştu.
Dışişleri Bakanlığımız bu hâdise hakkında Bulgar hükümetine bir nota ile cevap vermiştir. Bu cevapta, hâdise etrafında yapılan tahkik-ten 10/11 Haziran gece yarışma doğru bir cip arabamızın yolunu şaşırması neticesinde Bulgar toprağına girdiği, ancak bir yanlışlık yüzünden hâdis olan bu halin mu-tad komşuluk kaideleri çerçevesi i-çinde iki taraf hudut makamları a-rasmda hal ve intacı mümkün iken buna mezkûr notada Türkiye cihetinden vaki hasmane tahrikler mahiyeti izafesine teşebbüs edilmesinin hayreti mucip olduğu, zira hükümetimizin Türk - Bulgar münasebetlerini daha fazla bozmak gibi bir tahrik maksadı bulunmuş olsa bu gibi vasıtalara başvurmasına hiç lüzum ve mahal olmıyacağı, çünkü Bulgar hükümetince Türkiye’ye karşı her sahada tevessül olunan sistemli şekildeki gayri dostane ve hasmane tedbirlerin bu hususta geniş fırsat ve imkânlara esasen zemini açık bırakmakta bulunduğu kaydedildikten sonra Bulgar hudut1 memurlarının komşuluk münasebetlerine sığmayan düşmanca bir hareketle bir Türk vatandaşım öldürmeleri hâdisesinin vahametine işaret olunmuş ve yersiz görülen Bulgar protestosu şiddetle reddedilerek Bulgar hudut makamlarının elinde bulunan cip otomobilinin ve vatandaşımızın nâşının bir an evvel makamlarımıza teslimi ve mütevaffanın ailesine tazminat verilmesi talep olunmuştur. (a.a.).

Bir ayda başarılan
★ (Bm tarafı 1 İncide) almışlardır. Bazısı Gensoru’nun a-çılması lâzımgeldiğini müdafaa etmiş, bazısı buna şimdilik liizıım olmadığım söylemişlerdir.
Gensoru malumdur ki, iktidarda bulunan hükümetin vaziyetini alâkadar eden bir meseledir. Halbuki Bağımsız milletvekili Sinan Tekeli-oğlunun önergesi, eski iktidar zamanına aittir. Bu Gensoru talebinin kıymetiyle bugünkü iktidarı ilzam edemiyeceği aşikârdır. Bu-hususta söz alan Başbakan, geniş* izahat vermiş, ve sözleri Grupun şiddetli alkışlariyle karşılanmıştır.
Neticede, evvelce Bayındırlık Bakam bahis mevzuu olan mesele hakkında tahkikat yapıldığım ve ne ticeyi Byyük Millet Meclisine bildireceğini söylediğinden bu izahat verilinceye kadar Grupun Gensoru açılmaması lâzimgeldiği hakkındaki noktai nazarı tezahür etmiştir.
Haber aldığımıza göre, dünkü görüşmelerin bariz vasfı, muhtelif vesilelerle SÖZ alan Başbakanın, eski iktidar partisi tarafından hesap sorulması hakkında yapılan ısrar)-* neşriyat hakkında vereceği izah"*’ tır.
Bu izahata göre, hükümetin dev- t ri sabık yaratılmıyacak bir şekilde- ; ki sözleri kat iyen delilleriyle sabit ! olmuş, suiistimaller vesaire hakkın-da takibat yapılmıyacağı şeklinde 1 alınmamalıdır Eğer eski iktidar I partisi muhakkak hesap sorulması hakkındaki bu velveleiı neşriyata devam edecek olursa, elbette kı Demokrat Parti bu hususta gereken tedbirleri alacak, ve hesap so- I rabilecektir.
Başbakan dünkü konuşmalarının I birinde, Demokrat Parti iktidarının ı oır ay zarfında başardığı işlere dair izahat vermiş, ve bir ayda 40 milyon liralık tasarruf temin edildiğini ve bundan sonra da ikinci bir tasarruf listesinin çıkacağım I söylemiştir.
Başbakanın izahlarına göre, şekeri ucuzlatmak hususundaki karar-- I name çıkmıştır. Ekmeğin ucuzlatıl- I ması da kısa bir zamanda Meclise | gelecektir.
Demokrat Parti hiç bir zaman I buğday fiyatlarım yükselteceğim J| dememiştir. Buna rağmen piyı^t4^ fiyatlar düşerken, buğday fiyatL J ıını eski seviyede tutmak, buğdayı r esasen yükseltmek demektir.
Bir ay zarfında Seçim Kanununa muvazi olmak üzere muhtar, belediye ve Genel Meclis seçimleri içh. kanunlar hazırlanmıştır. Af Kanunu hazırlanmış bir vaziyettedir. Memurin Muhakemat Kamımı tadilleri yapılmıştır. Ceza Kanunun, da demokratik esaslara göre gereken bütün tâdiller hazırlanmıştır. İdarede ıslahata geçilmiştir. Ordu nun kuvvetini asla eksiltmeksizin Millî Müdafaamızda gereken tasarruf tedbirleri alınmaktadır. Bu tedbirlerle. iktisadi bünyemiz daha çok kuvvetlenecektir.
Başbakanımız Adnan Menderesin verdiği bu izahlar Grup tarafında ) alkışlarla karşılanmıştır.

1 — En son yeniliklerle mücehhez muhtelif lâmba adetli harika ALMANSCHAUB radyolarımız.
2 — Her yerde emrinize âmâde olan PORTATİF çanta, Bataryalı Radyolarımız. (Ayrıca Cereyanla çalışabilecek tertibatı vardır.) UZUN VADE ve SON DERECE MÜSAİT ŞARTLAR.
3 — Şaheser FHİLİPS ve LUXORmarka PİKAPLARIMIZ. Otomatik olarak her boyda on°lâk çalar. 50 LİRA PEŞİN, 25 lira taksitle.
4 — BELHOWELL marka 16. m. m. lik SİNEMA MAKİNESİ. Kapalı ve açık yerlerde kolaylıka kulanıabilir.
5 — En son sistem AMPLİFİKATÖR, Oparlör ve MİKROFONLARIMIZ gelmiştir. Arzu edene müsait şartlarla kira ile de verilebilir’
6 — Gerek şehir içinde, gerekse taşrada bulunan meslekdaşlarımız için RADYO ve ELEKTRİĞE ait her çeşit PARÇA ve MALZEME mağazamızda mevcuttur. Fiyat listelerimizi isteyiniz.
ZİYA RADYO Posta Cad. Hanif Ap. Zemin kat Tel: 14443
(2212)

fctaı Beımaiı apartmanı. Muaye. nehane ve ev Tel: 15888.
bahis mevzuu olduğuna göre eline bir ipucu geçirmişti. Onun Fer-riyer'le Fiyorenda’yı una ettiğini
fesini üstüne almıştı; bunu da biliyorsunuz. Şimdi, Ferriyer bır-
valet odamdan geçiniz. Kzın iş-

Comments (0)