t %
1
* -4
• 1
TEMİNAT
r*
bw> r.k
i
devrinde seçim-
*
9
Ak
bir gorıinuf
eri
meydanlarından bîr» olan Brands burgertor’dan
Ankarada Siyasî Hava Bulanıyor
»■ ■ rbi ki







1 L

SEÇİM
İŞLERİNDE EN BÜYÜK

D., P. mahfillerinde Halk Partisinin yüksek makamlarından direktif alan bir IMI.Vekiliinnn müstakil Demokratlara 100 biin lira yardıımı vadinde
Hükümeti seçim içlerinin ancak hazırlık vazifel en d i rmeli, terin yapılış safhasında ise onu ancak asayişin temini ile mükellef kılmalıdır...
bulunduğu
Kurulmak kısmî
Ankara: 27 (Hususî) -ki gün içinde Ankarada partiler a • ram siyasî faaliyet yeniden elektriklenmiş ve hızlanmıştır.
Demokrat Parti kurucularından Adnan Menderesle Refik Koralta-ııa Uyakta yapılan istiskal Anka-.wlaki Halk Partisi propaganda b oı-gnnlanna iyi bir merzu vermiş bulunurken Demokrat Partiden ayrılan milletvekillerinden terek--klib eden müstakil Demokratların •Jn yeni bir parti kpımıya teşebbüs elmiş olmaları gerek Halk gerek Dcınolırat ve geo.-k bir iki gii «e kadar kurulmak üzere bulunan üşüneli parti çevrelerinde bir sürj rtz tesiri yapmış ve heyecanla -kar
• • 1 li 0 v oo «o 1/ 11 o
üzere bumnan uçuncu pas'hmiî onumuzclelkıı seçimlere iştiraki kuvvetie muhtemeli
— Son i-

r
m * * :
İfa buyuk ve son hakem halk kitleleridir. Onların saf n tü-leHiz tebarüz edeeek arzusu mendeketin en doğru kanunu olacaktır. Yem toplanacak t>e)Tüvkün isteğine muk, > ı e

■~1
ayaa teşkil edecek Mccltş bayrından nasıl bir hükümet cı-
1_____
karıhrsa idareye o hükümet el koyacaktır
ûlfc Partisinin, taraklarla | nnı sonuna kadar tut-1 inakta adeta maraz ve i-uâil gösterdiği malumdur. Bir partili Bakan ne yapana yapsın, adı no iınrlu» kötü, bulanık işlere ka-Mişıısa karışsın madem ki HaJk Pnrtisjuo mensubdıır behemehal «uuı tutmak, bütün yolsuzlukları «iribaş etmeğe çalışmak adeta bir borçtu' Buuıın çeşitli numunelerini, Demokrasi yoluna güya girmeğe heveslendiğimiz üç küsur yıldır her güıı görmekteyiz.
Lâstik snüstinıaline adı karışan vo mahkemelere düşeıı Cemil Çonk, Saraçoğlu Şükrü, Re< eh Peke» ve Hasafl Sakanın mükerrer kabineleri zamanında, bir türlü mahkeme huzuruna getirilemedi hattâ Neıyorktan istinabe tarîki-le ifadesini koparmak hile bir mesele oldu. Atıf İnan işinin ne e-, •»m safhalardan, geciktirmelerden Biliri hnıkesin hatırındaılır. Daha geçen gün Vandaki yolsuzluklar dolayısile Mecliste dört Milli Müdafaa Bakan hakkında Meclis tak kikatı açılması teklif olununca, mtıgalaUlarm dik â|âsı vapıIa. yak, ordunun kudsai aıhnın bu-İşler® hurj^tırılınamas» n€rı gtfrjj|w dü. Hakikatte bulanık ve buladık Urfer yapanların un yıldır tecziye edilmemiş olmaMdır ki bütün mlî-Mi rencide etmektedir. Halk Particinin bu himaye, si-yaııet ve vurdumduymaz pohtîka-tnna karşı gdebilmek çok zordur. C'ünkü kodamanlar her nevi suiis-wrnnl, yofcuzJuk tahkikatının zey İinyagı lekesi gibi yayılmasından ve dal budak salmasından her ne-derme, atehten ka4;ar gibi, çekln-inoktrdirler. Btx durum ve |na shı Ulaştırma Bakanı s Koçak »teybinde bir Meclis tahkikatı a-çj İması içil, vaktile bir tahrir ver-
adanmıştır.
Bu yeni teşekkül haklımda D. P. mahfillerinde söylendiğine göre Halk Partisini meneub ve Halk - PartiBÎnin yüksek makamlarından direktif alan bir milletvekili müstakil Demokratlar Grapile temasa geçmiş ve bir parti kurdukları tak «lirde kendilerini maddi ve manevî cihetlerden destekliyeceğini bildirmiş ve ayrıca ilk olarak da ytlz bin lira vereceğini vadotmiştir. Ay ni çevrelerde söylendiğine göre bu doğrudan doğruya Demokrat PaT-tüfitn ve Mareşaliu liderliğinde ini ratmak üzere bulunan üçüncü pa£ tinin kuvvet ve İrtıdrıdinİ ilk achrcı da zayıflatmak hedefini güden bir Halli Partisi taktiğinden başka bir şey değildir.
Diğer taraftan müstakil Demek ratların böyle bir karara vannala rı kendilerinin toplu bh halde ü-çüııcü partiye iltihak edeceklerine dair günlerdenberi devam eden şayialara bir son venrfg ve 9 - 10 milletvekilinden terekküp eden bu Cnıpıiu .üçüncü parti ile hiç bir şe kilde arılaşmaya varamadığını işbu, t etmiştir.
Mareşalin liderliğindeki üçüncü partiye gelince: Bu partide prog-
Öğretmenler
•----o----
LûHuf değil, hak istiyorlar amma...
Orta öğretim müesscselerinde vazifı gören aslî öğretmenlerin di ger sütunlarımızda okuyacağınız haklı intek ve şikâyetlerinden baş ka yine orta öğretmen kadrosunda tedriç vazifesini gören yardımcı öğretmenlerin de bir türlü yerine getirilemiyen temennileri var-, dır. Bilindiği gibi, Bakanlık binbir müracaattan sonra yardımcı öğret menlerin maaşlarının artürılmam-na karar vermiştir.
(Devamı Sa. 5. Sü. 7 de)


Berlindekî gerginlik devam ediyor Triiiımammı ^sken müşahidleri, Rusyamn B ründi i»iân ettiği s’ioîtT harbinin son derece vahim oLuağm kanaatindik Londra: 27 IAP) edui yetkili dıplVir.p: lavdan öğrenildik’ rika Ingiltere ve Franfvı, B«?rTu' buhranını halletmek için Krem üne doğrudan doğruya baş vij -ramaklardır.
Böyle bir teşebbüs tasavvur halindedir ,fakat bir Ingiliz işleri sözcüsünün belirttiğine gö re henüz kesin bir karar verilme iniştir.
Böyle bir adııü^itılcbğ takrirde, iiç batı ^ iöıi M 'sd’-ivaya müşterek biı nota göndererek durumun vahametini tebarüz et tisöbileceklerdir. Ayni zamanda meselenin ne şekilde halledilebi leceğine dair Rusların fikri alma çaktır.
Amerikalıların. Îngihzlcriîî ve Fransızların Bellinden «.el-»İme -ğe niyetlendiklerine dan binada
f
1^. ,1'
V
Dünkü toptentula koı,.uşan?ard?.n
Çunakkaîe milletvekilli
Nareddin İh:«-n
î'aiıar ge
•r. ’
ğine g 3 de
9
Yazan: Sadık Aldefyarı
Milletvekili seçimlerinden beklenilen milletin hâkimiyet hakkını kullanacak olan milletvekillerinin milletin hakikî olarak seçmiş olduğu vatandaşlardan olması keyfiye tidir. Filhakika Anayasanın dördüncü maddesi Türk milletinin e-ğemenllk hakkını ancak Büyük Millet Meclisinin kullanacağını bil dilmektedir; 9 uncu madde ise, Meclisin milletvekillerinden terek-küb edeceğini anlamaktan vebin ııetice, halkm hâkimiyet hakkını kullanacak olanların doğru seçilmiş olmasını zarurî kılmaktadır.
Fıanmz Anayasasının üçüncü maddesinde ise; halkın, hâkimiyet hakkını Millî Meclise seçmiş olduğu mebusları vasıtasile kullanacağı yazılıdır. Görülüyor ki, Fransız Anayasası hâkimiyeti Meclis ifade si ile değil; miUetvekilleriııin ifa-deşile izah etmekte; ve milletvekillerinin milletin hâkimiyet hak-kını kullanacaklarını tasrih etmek tidir.
Meşrutiyetin ilânından bu yana doğru, yapılmış olan bütün mebus seçimlerinde bir kere hükümeti e-(Devamı S a. 5. Sü. 1 de)


arkos, Rusyadan aceJe yardım isted
< JK t Öğretmenlerin terfihi için esirgenen para; 600 biın liralı İntibak kanununun «öğretmen Okullarım Bitirenler Cemiyeti» 1948. yılı lıongıesi, dün Bfıat 15 de, Şehzadebaşı Letafet a-partmanında yapılmıştır. Işık Lisesi müdürü Said Ön-cer’in başkanlığında açılaD kongre baştan sona kadar heyecanlı bir hava İçinde cereyan etmiştir. Kon- çi! kan i m a sıı isteniyor rede hazır bulunan Çorum milletvekili Haaene İlgaz, öğretmenlerin muhtelit şaallerini cevablandua -lak Meolıete münhet bir şekil alma Bina çalışılan rntihab kanunu etrafında şu izahatı vermiştir: İBfihab kanunin hahlumda izahat (Devana Sa., ö; Sü., 4 de) ---- — 1 — 1 ■ II h Hüseyin Rahmi solculuk iddliiasma cevab veriyor Hayret etncıeyi«î?7B'îı böyfik Türlı româncısD "Sokuhk., iddicı v® ÂtfcamDDû k»r$u cevabına ebedfi istBrebatyiİMjî). daıu vermiş değildir,.,. Bseyirj Rahmi Gürpınar tillArken bir eser UııraHıı,,.; Solcumu idi? ■knkarada solcu profesörlerin muhakemeleri esnasında bir şahid şöy le demiştir; * Pertev Nailinin derslerinde 1,5 yıl yal-rnz Hüseyin Rahminin eBcrleıini tahlil ettik.. Hüseyin Rahminin içtimai fikirleri bir 6O]CU gibi gözükmekte İdi Dünyanın Yakında «Yeni Sabıd. Hüseyin Rahminin son ifcen nesrine razı lahnd «Sağ imdi lifi * ı< n > R ff
IJ
1

I
I
Arab âlemine yfîre bu, mütarekenin ihlâli demektir
• • k * ’ •
Çam, 27 (A.A.) —J (Rcüter):
Başbakan Cemil Mardarr Eey Bir leşîk Amerika ve Sovyet Rusya ile İsrail hükümeti arasında diplomatik hey$t»2» teati edileceği hak-kındaki h»irerin Arablarca nıüta» reketi ihlâl ve kont Bemadotte’in barışçı b:r anlaşma1, a varmalı yolunda sartettiği gayretleri baltalamak telâkki edileceğini uöylemiş t:r.
Başbakan Anglo - ,Saksan hü-(Devamı Sa. 5. SU. 7 de)
Türkiyeye medhiyeü
ıın mı, Paramı
sütunlarındı.’ okuyiıcağımz bıı şaheser y inlerinde yazıp bitirdiği ve nedense katmadığı bir romandı > hiu eserüe Hüsc-Sol mudur?» mte'ehsim bit:at halletmiş olacaktır

I


“Türkiye bolluk içinde bahtiyar bh memlekettsr99
Londra: 27 (AP.) — İngiliz Ticaret Odaaının pazar gecCMİ bildir diğlne göre, Türkiye CâırnhnYi-yeti, son o» vjl içeriHhidc, gen k ekonomik ve gerekse-sosyal Kabalarda Muazzam ilerlemelin x kay* deüniytir.
«— Türkiye, ^übheeia lu bubide
{Devamı Sc, 6 dü
Yardım yapılmazsa Yunan çetecilerinin bir aydan fazla daya nam ıyacağı da âsiler lideri tarafından ayrıca tasrih edildi TAARRUZ DEVAM EDİYOR Londra, 27 (B.B.C.) — Çetecilere karşı girişilen taarruz devanı ediyor. 27 haziranda başlıyan taarruzdan bugüne kadar 285 çeteci öldürülmüştür.
YUNAN BAŞBAKANININ DEMECİ
Atina, 27 (A.A.) — (Afp):
Grammos dağı harekât sahasından dönen Başbakan Sofulis bu sabah Piyeye gelmiştir.
(Devamı Sa. 5. S’ii. 1 de)
Ankara, 27 (Radyo) — Atina radyosu bildiriyor: Londradan alı-j/*ri bir habere göre Yunanlı âsilerin reisi Markos Moskovadan yar cm» istemişti, Brundan başka, Var-şovada Molotof tarafından yapılan komünist hükümetler toplantısına Markosun da iştirâk ettiği, ve yardım istediği bildirilmetedir. Markos, bu toplantılarda, yardım yapılmazsa çetecilerin bir aydan fazla dayanamıyucağını da söylediği anlaşılmaktadır.




AKVİMDEN BİR YAPRAK I
i
Tasarruf ve Kırtasiye
H
ükfınıetnı beyannamesinde dediği gibi bir takım tasarruf tedbirlerine tevessül eylemeğe ka ıTW rar verdiği.anlatıl> j tL tL^ yor. Buna dair ga/x \ _
(elerde neşredilen malûmata bakılırsa bu tasarruf tedbirleri idari va ziyetın şimdiki şekline tesir etmemek şartile tatbik edilerek tir. Binim anladığıma gere açıkçası gidişatı tadil ve ıslah edeceğimize mevcut) Üzerinden tasarruf edeceğiz; daha kolay anlaşılmak Üzere aklıma şu misal geliyor:
Büyük bir konakta kiler, mutfak, giyim kıışam masraflarım tan zîm ederek yepyeni radikal bir masraf sistemi tatbik etmiyoruz da meselâ arabacı başıyı çağırıyoruz \ , '
— Semle bir muavin, bir seyis, bir yamak, bir var. Bundan sonra şayet)
hırdan biri kondlüglndeK yuhud memhJıcto giderse yerine admiF ıdımuıyarah bu
Arnbacn baş»;
bir ispir, de ahırca bu uduın ^ıkan.
r
— Aman efendim, iliyor. Pa/>a-mıı, hanımefendinin, mahdum beyin, gelin hanımın arabaları için dört çift hayvan var üstelik, kiiçük beyin Mısır e^egi ile Midillisi do var bu kadar hayvana nasıl bakarız?
— Ne yaparsanız yapın... BL idare etmeğe karar verdik. Fazla adam kullanamayız!
Halbuki mevcudu bir kupa bir do açık arabaya iııdirsek daha e-saslı tasarruf yapılacak, bunu yapamıyoruz.
Diğer taraftan mutfakta da öyle hareket ediyoruz: Vekilharcı sıkıştırıp tasarrufu mutfak masrafında yapmak lâzımdı.
Esasda, muamelatta tasarruf ya pılınazsa personel üzerinde yapılacak tasarruftan dişe dokunacak bir şey yapılabileceğini pek zannetmiyorum. Hatta yalnız zannetmemek değil buna imkân da göremiyorum; çüukli temelli ıslahat yapmadan memur mikılarını iıuli-(Lûtfen tahijeyi ç€vîriu&]t
a
28 HAZİRAN 948
DİVOM fal
TEFRlKA No. 19
OKUYUCIT

NASIL TUT
Anlatan: Aaiz nÜI>AI
C. — Bizim kanaati vicdaniye-1 nılze ve ahlâkiyemize tevafuk o-1 docek ğudur ki: Mehmed Ali Ha-(pı Hlndialan ahalisinden toplayıp [jtld Hilâfet Cemiyeti teşkil etti-I v& Islâm âlemini ve Türklüğü yaşatmak've halifeyi îstanbulda bulundurmak için büyük bir propaganda mahsulü olarak teşekkül edeıı Hind Hilâfet Cepıiyeti sandı ğından veriliyordu. Biz böyle telâkki ediyordtıta.
S. — Mustafa Sagir Bnlgaristan dan Ankaraya firar etmek üzere iken binmiş olduğu ıııotör muhalefeti havadan dolayı <İğne» adasına uğramış ve Yunaulılar tarafından esir edilerek Atinnya gö-tiiFıihnüş ıııuahharen IngUizlerin muaveuetile Mustafa Sagir oradan ^tfthli^.edjlmiş altı yedi ve yahud on a da tevkif edildikten sonra serbest bırakılmış bu vak’a hakkında ma-lûmatanız var mı? C. — Bu adam Bulgaristana gitti. Orada arkadaşlarımız var Edir nede,. Tfakyada çalışıyor. Oraya girenler meyanmda teşkilât yapıyorlar. Onlara Ali Rıza bey tarafından tâvsiye edilmiş, mektub verilmiş orada epi mesaiden sonra motöf almış dediğiniz gibi muhalefeti havadan dolayı <4ğne» adaya -düşmüş sonra Atinaya gitmiş bunları ve sonra îngilizler tara-fındani'tahlis edildiğini işittik. Bu vakayı, lıise bir zat haber verdL Ali Riza bey ve arkadaşları bunun kurtarılması çaresi nedir diye düşünüyorlardı. Fakat tabiî bir şey. vapem iyordu. S.— Arabyan hanından çıktık? ta»1 sonra nerede ikamet ettiğin* biltrtrriainia.? C; — Yine eski evinde ikamet edt+ordır. S. — Sîze Hind Hilâfet Cemiyeti âzasından olduğunu söyliyen fa kat bir itimadname gösteremij^en hanesinden OsmanlI zabıtası tara fıudan takib edilmesi üzerine tn-gilizlerin müzahereti dolayısile ser bestisi iade edilen Ankaraya firar etmek üzere < lğne» Adada Yunan Iılar tarafından derdest edilmesi üzerine tekrar tngilizlerin vesa- n kadar Arabyan .hanın- Yazan: c;. R. tatile BerbeBtTsi iade- edilen bu a-dam hakkında ne intibah hasıl ettiniz ? C. — Bunlar biraz subhe uyandıracak mahiyettedir. Fakat bizim düşündüğümüz, kanaat ettiğimiz Mehmod Ali Han Hilâfet Cemiyeti nin reisidir. Fakat Mehıned Ali Ha nın tarihini görüyoruz. Hindistan-da Aİtt defa tevkif ediliyor. Sonra Londrada serbest nutuk veriyor, îngilizlor kendi tebaasınm hukukunu son derece muhafaza ediyor lar, Ezcümle Mehmod Ali Han bir nutkunda ümmetim bir elimde In-gilifc kanunu bir elimde de Diyano ti telâm kanunu olarak çalışıyorum demişti. Saniyen hu cemiyet resmidir. Melımcd Ali Hanın serbest çalışmasına m usa id müsaade edildiği gibi bu adamın dâ ayni su retle serbest bulunmasına müsaade ediliyor diyorduk bu adam tev kif edildi. Fakat bir cürnıü görülmedi serbest bırakıldı diyorduk. S. — Mustafa Sagir geldikten sonra zatıûJiniz İstanbul'da ne kadar müddet daha kaldınız? C. — Tarihim bilmiyorum. Fakat bon 7 Kânunuevvelde çıktım. O Teşrini sani içlerinde çıkmıştı. Şu halde Mustafa Sagir buraya geldikten sonra Istanbul-daki heyetinisle muhaberede bulun du mu? c; s. S. öğretmenlerin şikâyetleri “Bllyük,, leri rahatsız mı ediyor ? «Milli Eğitini meıısubift-rı arasında ki disiplini mu hu faza için öğretmenlerin her lıaııgi bir derdleriııi gı* Mtelero aksettirmemden ev vel bir yüksek makama bil dir'meleri hakkı uda ki Hakan demeci öteki meslektaşlarını gibi beni de hay rette bıraktı. Çünkü eski yıllarda değil, lıer şeyin matbuatta yazılmaya baş Iandığı tarihten t İbaren da . hu fazla gürültü; patırtı etmek şöyle dursun, feci 3durumumuza acındtra -cak bir şikâyette bile im Sunduğumuzu pek hatırla miyor um. Çünkü az çok gazeteleri takib eden bir in sanını. Böyle bir şey oku madını. Amnıs, keudiıniz den üstün makamlara yıl lardanberi denilerAııizi yandığımız hu İde hiç bir te şirinin göriHmemiş olduğunu çok iyi hatırlıyorum, öyle olmasaydı ilkokul öğı retmenlCrinin kıdem zaaı-jlan, mesken bedelleri, ya pı .kooperatifi dâvaları se nelerdetıberi uzayıp gider iniydi? M.K.P'Sİnin kongresi 7 Nuri Demirağıu aleyhdarı bazı iiyeier dün 'yaptıkları görüşmede lider’e atıp tuttular Milli Kalkınma partisinin 11 konr ıcsiuin pazar günü (dün) yapılması istenmiş vo liderin bazı aleyh dariorr bu lıususda âzalara tebliğde bulunmuşlardır. Maksatları parti .< içirde ikilik jıkarmak olan bu -şahıslar kongrenin gavrlkanuni olduğu için Nuri Demir ağın vilâyete müra coatıua rağmen dün sabah saat 10 da Şeyhzadebaşında eakL Darüt-tohm binasında toplanmışlardır. Fdkat kongreye pek az üye geldiği için «kongre yapılmamıştır. Parti 1 idıerini intifaya davet etmek için uğraşan ham üyeler ise artlarında hususi bir görüşme yap tut* sat- 100 mıhlardır. Bunlardan bazılarının Nuri Domirağ aleyhinde atıp tukları ve hatta: t— Nuri Demirağ partiyi mak istiyordu. C. H, P. den bin lira İstedi fakat reddettiler.» diyecek kadar ileri gittikleri söylenmekti bu sözler arasında hoşnutsuzluk husule getirmiştir. tİK
Ç„ E. K. ntın yıllık kongresi
Denizyolları idare sinde tensikat
Seker sıkıntısı ne zaman önlsnecak
--------o--------
Ekonomi Bükanltğı inmlâtcı isteklerini yeniden inceliyccek-
* |
Temmuz ayı şeker tevzıatmın gene kamcuile yapdacu^ım ve nü fus başına bir buçuk ki»şeker va rilcceğini evvelce bildirmiştik.
Bıi defa da halk şekerim oturdu ğu kazama her bakkalında» te -mm edebilecektir.
lstanbula en yakro•.vilâyet otan îzmitte nüfus başına ayda 400 gram < şeker verilebilmektedir. Bu vaziyet* karsısında şeker sıkıntısının ağustos ayı soıuınaı kadar devam edeceği ve satıstarm ancak yeni kampanyadan sonra serbest bırakılabileceği soylexunek tedir. İthal şekeri gelmiş olmasına rag men belediyenin imalâtçı ihtiyaçlarına tahsis edilmek üzere Ba -kanlıktan istediği 20<> ton şeker hu Ptı sun da henüz mltebdfc bir cev ab gelmemiştir.
Mamafih bu hususun ıtıgünler-de Ekonomi Bakaadtfcmca ymıuum, incelenmesi kuvvetle», muhtemel 'eröriilnaektedir.
AKViMbEN ^YAPRAK
*
HER 6\4g4//| Tenkidlere cevablar eçen çarsam İm günkü
«Ay Dede» bazı ıniHetvo-kiUerimizîn ağzından çr* kan cümleleri: «Büyük Millet lininde ibret dersi sö/.ler» başlığı altında toplamış.
* Orman işletmelerinin kân 250 bin Hra, masrafı 14 buçuk nüi>oa li rad rr!
* Bir haraçta (20) hayvan? fakat (200) memur vardır!
* Devlet dairelerinde Mr tarat» tan soba yanan diğer taraftan vantilatör döner! gibi hakikatler.
Dua akkanı yemekten sonra kö-şe minderine rızanmış bunları, hepsi birer gerçek, olduğu halde millet vekillerinin ikazlarına ruğ-nıen.sürüp giden bu yağma. nın böreği zihniyetini dtKüne.rordum» Birdenbire aklıma i geldi: A-caba bu şikâyetlerle ilgili hakanlıkları ’ idare eden Baknııkv bu lıakh serzenişlere acaba na+oevab \ermişlerdir? Yalıod ben unların yerinde olsaydım bu ımzraklan çuvala sokmıya muvaffak olabilir mi idim?
Bir tecrübe edeyim deeli Basın, Yayın Genel Müdürlüğü gibi...

Çoauk Eslrgem® kurumunun yd hk kongresi, Cumartesi günü Dr. Esoıl Dırrusoyua baujkaal’ğ'ûda ya pılmıştır.
İdare heyetinin raporunda zikredilen faaliyetler moyanında; 150 bin liraya yakın para sarfile Eyüp te büyük bir baktın evi ve dlspan ser yaptırıldı. Dispanserlerde I 15041 çocuğun tedavisi, 5400 çocu ğun dişinin bakımının yapıldığı 2004 çocuğa aşı tatbik ettirildiği, 98080 çocuğun barındırıldığı, 12000 çocuğun çoouk bahçelerinden iştifade ettiği bolirtllmiştlr.
Merkezin faaliyet raporu tasvip ve tıkdir-edilerek seçinjıc geçil -dili
Yapılan seçimde; Zühtü Çnbuk-çıijj^Iu. Veli Orhan Tüte, Hüsamettin Sunol. Porf. Dr. Lütfi Aksu, Dr. Şükrü Hazım Tiner, Dr. A K Şükrü ^vlı, Dr. Salim Ahmet Çalışkan, Dr. Bekir Zaflr, Yüksek Mühendis Ragi[f Devres, Yüksek Milheudis Nuri Dağdelen, Reşid Çavdar, yüksek avukat Ahmed A-rif İyicil; avukat Hilmi Riza GÖ-ner; Ragıb Sarı Mahmudoğlu. Fimdi Sanal, ittifakla seçilmişler dire
Motörlü trenle şehrimize gelen Devlet Demiryolları umum miidü rii Galip Gliran, gazetecilere şu beyanatta bulunmuştur:
♦— idaremize ait müesaeselerin vUsatlerini küçültmekle devam e-diyoruz. Bilindiğine göre, harbden evvel 12 adet olan büyük işletme terimiz şimdi 9 a indirilmiştir. Ya kında Siricecl Haydarpaşa işletme teri blrleşerek işletme adedi sekize İndirilecektir.
îngiltereye-sipariş ettiğimiz 30 küsün lokomotif in 15 tanesi Tem muz ayının sonuna.-cbığru memleke a timize gelecektir. Amevikaya sipariş edilen 50 lokomatifin 29 tane sinin takriben iki ay sonra gelece ğîni ümit etmekteyiz.
Temmuz ayından itibaren Haydarpaşa Samsun ve îzmir gibi istikametlere hörgiin yolcu trenleri hareket edebaececktir.
Sipariş edflrn lokomotifler rrom leketlnrlze geldiği vakit uzak mesafelere yapılan sefer adedi bir misil arttırılacaktır. Bn hususta bir program hazırlanmıştır.^
Hilmi IJran ve Hüsnü Çakır Ankaraya gitti
Bir kaç gündür şehrimizde bu lıınan Millî Savunma Bakanı Hüs nü Çalar ve C. H. P. Genel Balkan şekUl Hilmi L'ran dün akşam l Ankaraya avdet etmişlerdir.
---------a---------
Hır südca dükkânı sonuldu
Taksimde Topçular caddesinde!
11 numarada sütçü Rifatin dükkânı dün gece soyulmuştur. Dükkânın arka kapısmı kırmak sure-tiJe içeri giren hırsızlar kıymetli eşya ile kasadaki paralan olıp kaç mışlardır.
Meçhul hırsızlar aranmaktadır.
A OLİYFDF
Eğer, üstte makamlar şikâyetlerimizle alâkadar olsalardı, yüksek mekteb mezunlarına, mesleğe he -niiz yeni girmiş bir bakkal çırağının aylığından daha az kazanç karşılığı ders verdirmeyi sağlayan dâhi yane «yardımcı öğre*nen* usulii devaın eder durur muydu?
Eğer üstün makamlar şi kâyetleriıııizle alâkadar olsalardı, bu yardımcı öğret inenler, yurdun her hangi bir yerine giderek asil ol -nıak için kapı kapı dolaştıkları halde «münhal yok! ■■ cevabını alırlar mıydı?
Vaııdaki zelzelede evleri başlarına yıkılıp kar üstün de katan öğretmenler An-karada yüz binlerce lira sermayesi olan-^birlik) ten yardım istedikleri vakit «çok üzüldük, geçmiş ol -sunb cümleli bir telgraf -tan başka lûtfa nail olama mışlardı.
Bunların çoğu vâkıa se -teflerinizin zamanında ce -revan etiniştir» yahud onla nn kurduğu bozuk esasla rın neticesidir, amma, hâ lâ bayat ve istikbalimizde müessir olmaktan geri kal iniyorlar. Onun İçin affını zı dileyerek Milli Eğitim teşkilâtında üstün makam ı farın en üstünü size bu küçük ıı/iintülerimizi arza ce saret ediyorum.
(Bir öğretmen)
Bir milyon Dolara satma nış, fakat...
Verem nriiteka?e(St (!) Hamdi Yılmazın duruşmasına 1 inci Sulh ecza mahkemesinde devam olunmaktadır.
Evvelki gün yapılan duruşmasın da sanık:
<— Benim bu icadıma Amerika Iılar bir rmlvou drvtaJr verdiler de ben satmadım. Halbnki mükâfat o* lartrit mahkemeye, ver ilmiş oluyo rum. Üstelik tevkif de» c-düldifrv* da mistir. Gelecek celsede bara hadtaer şa-h’tlerî dinlenecektir. , Kız yüınnden arkadaşım bıçakladı Kuru çeşmede Öksüz çocuk: soka | ğında 28 numarada Metin, özkına j ti. aym semtte oturan arkadaşı Ercümend Gürcümle bir kız meselesinden* kavgaya tutuşmuşiar-ı dır. Bu esnada bıçağım çeken Er cümend, Metini ağır surette yara lamıştır. Yaralı hastahaneye kaldırılmış ve suçlu yakaleuunıştır. v---------- İnşaat mulzemesi idhaLâtr Son zamanlarda piyasada inşaat malzemesine büyük ihtiyaç hissedilmekle. buna rağmen mal pek az bulunmaktadır. Evvelce Belçikadsn gelen türlü madeni alât ve edevat, çelik borular ve inşaat demirleri, memlekete İngiliz lirası üzerinden satış yapılmaması ve ithalâtçılarımızın da dolar kıtlığı çekmeleri yii Z'inden getirilememektedir. Bu ihtibarla şimdiki halde bu (mallara ait ihtiyaçlarımız Ame-rikadan temin edilmekte, dolar ise az olduğundan arzu edilen miktarda mal alınmamaktadır. Şimdi itlıa lâfçılar taka» ve sterlinle inşaat malzemesi araştırmaktadırlar. — HİÇ’ malûmatım .voktnr. — Mustafa Sagir hangi adrese mektub gönderecekti. Adresi ne suretle olacaktı. Hangi adresle muhaberen muhafaza edecekti bu tekarrür etmedi mi? C. — Esasen şunu arzetmek isterim ki bu adamın evi basıldıktan sonra benim şiibhern daha ziyade artmıştı. S. — Şübheniz neden artmıştı. Casus olduğundan mı? C. — Casus, değil fakat casusluk da var. Gayntabiilik başlamıştı; Çünkü bu adam Ingrlizlerden hi maye görüyor sonra bize karşı fedakâr görünür orda. Ancak frıgi-lizlerin kendisini takib etmekte ol duğuna da kani idik bunun için bu adamın gitmesine karar verdik. S. — Ankara ya mı ? C. — Hayır* Hindutana gitsin, Mehxaed«Ali Hana bir mektub yaj-zalim İd: Artık bu adam burada çalışamaz. Başka bir adam gönde rin. Buna karar verdik ve karan-mızı Mustafa Sagire tebliğ etmek ’i Rîvn be\np havale ettik. A-II Riza beyle konuşmuşlar ve bu karan tebliğ ettikten sonra M*us-taıa oagır demiştir ki: *di'ŞiiAdijro kadar yapılırdı.
Devaîrde israfın en kuvvetli sebebi kırtasiyedir.
Devaire işi düşenler bilirler. Bir kâğıdfrı resini seyrini takib etmesi içiıı ımr^ulau masaya gezmesi, -memurdan memura götürülmesi lâzımdır: ve iıer gidilen yerde bir kuytd, bîr mühür» Mr derkenar» bir tarih, Mr numara... Bunları bir uıemırr- koyma» kij.»
O ahr kâğıdın altına bir şeyler yazar: önündeki kocaman deftere de bir işaret verir.
---Kbrşık* masaca... der.
Ona götürürsünüz. O da^yine-* kâğutaıbir şey ilâve eder; bir mo-
— Mümeyyize götüritaji. der.
Mümeyyiz de iki satır bir şey yazar; mührün üstüne bir imza atar. ■ • 9
— Kayda götüründer.
Böyieükle^ elinizdeki evrakı her»' muameleden sonra biraz:dalıa büyür, biraz daha boya uzar, biraz daha semirir...
Medete biri vardır ki o evrakın altma yalnız mühür basar; yahud biri vardır ki yaiıırz kayıd koyar; o mührü de, kaydı da, numarayı da tarihi de tek adama verdin ini? O zaman da iş çıkmaz; ne yapmalı? Târihî, müiîjru, kaydı kaldır-malı.;.
Bunu yapabilirsek o zaman belki insandan, vakitten, muameleden tasarruf edebiliriz.
Gözümüzün önünde bunu isbafc edecek .deliller var:
Meselâ tulıafcL Uydurmasiyonakî nta mağazasında erkek veya kadın beş altı tane satış memura bir de kaaadar vardır; dükkân sahibi a-bina satıma nezaret eder; Mağ an* kelamı gibi işleri par» kırar, atan da ınemnun, satan da mem-ı nündür.
Bfat Yerli MhBar Pazarı açanz. İşeri si »erkek veya j kadm satıcılar-ta doludur: masraf gırtlağa kadardır; müşteriler mütemadiyen azarlanır ııe alan memnundur ne satanı.. Nihayet kapar* kartala-mz.
M ıı vatfa kiyel sizliğim hin sebebi Sfetarmfnrz bozuktur. Bunu düzelteceğimize memurları azaltmağı yahud maaşlarından kesmeği düşünüyoruz/
Hükümetin tasarruf/tedbiri ba-ı tam lan b&tırlnttıl




I

kendisinin İngiliz menfaatine çalışabilir veya çalışır bir şahsiyet ol duğıına dair sizde bir şübhe uyandırdığından dolap mı nazarı dikkatinizi celbetti? (Devamı var)
1
X: lıvacaktım; tesadüfümüz isabet ol-au. Yarın. 8 de Üsküdar, iskelesin-
5. de beni bekle. Şişliye birlikte çı-d karız. Onlar da gelirler; hep bera-ber yemek yeriz. Evrakları ister sin; sultan, didonla evden hepsini , getitir, sana, teslim eder.
★*
Altsam.. ezan henüz okunmuş., {'Ortalık yavaş yavaş kararıyor.
Sadberk hanım mutbakta kollan sıvalı, eteği beline dolanık, cazır \ cazır köfte kızartmada.. Öbür o-cakta, tencerece söğüşlük tavuk kaynamada.. Masanın üstünde , lınzır lop yumurtalar, üzüm, üç (dört francala; genişçe, içi boş.bîr Venedik sepeti; büyük bir Göksu ı» testisi.
[ Khvafzade taşlık kapısından gl-b rince mutbağa daldı:
[ — Mis kihi kokusuna d ayan a-
!. madun/ İki köfte ver, sıcak sıcak <• kcvrraynn! I tki derken, dördünü/ beşini' üst' fr üBte kmrdj*. L — Eline sağlık kaynanacağraı, körle de âlâ kızartmışsın ki az kal* l sın parmaklanma yiyecektim. | Karısı yetişti: ! — Bitireceksin ayol, yarıstnu j.da bafurn sakla. Bak anneciğim j.tavuk da almış, söğüşünü kayna-l.tıyovı Hatunun kıymetini bil; AI-l Iah başımtzdan eksik etmesin. G8-t’zünti' kaparsa luJimize köpekler I güler.. Tencerenin kapağını açıp tavuj » f'rr gösterirken, sordu: »ı — Bileti aldın mı’ — Zâten biraz sonra sana uğrayacaktım, uğrı yanı azsam haber yol M A d ----o— EKONOMh Kömür değil “depo,, sıkıntısı var Kömür tevziatının başlanmasına dair Ekonomini Bakanlığının emri bugünlerde beklenmektedir. Fakat Kömür tevzi müessesesi Kadıköyde henüz depo dahi temin edememiştin Kadıköyde Kuş dilin deki arsanın depo haline getirilmesi içim teşebbüse geçilmişse de imar müdürlüğü buraya, çocuk bahçesi yapılacağını ileri sürerek İzin vermemiştir. Tevzi emrinin bu ay sonuna ka car gelmesi kuvvetle muhtemel ol her bu doğuna göre, bn takdirde Pendiğo kadar tekmil mıntıka halkı kömU rlinü yal mecbur kalacaktır ki, bunun da iz dibam yaratacağı muhakkaktır. gazhaneden terpine Yazan : SERMED MUHTAR ALUS -----------56 ----------- — Çoktan.. îşte cebimde!.’ — Göreyim.. Yahya duraladı amma belli et' miyor. Bu, haritada yoktu. Karisinin görmeğe kalkışacağını btlsa Sabanı • koşturur, hiç değilse bir güverte bileti aldırtırdı. —- Parmaklarım yağlı, sonra Çl-k arıtım. — Şimdi çıkv! — Allah Allah!.. Göstereceğim diyorum, «içinden yine (Kulhü) leri, (Amentü) leri çekerekr» lahi aldım, billahi aldım be! Cebinden bir bono çıkardı: — Nah!.. — Bu ne biçin* bilet? — Biletin boynuzu, kulağı olmaz ya!» Zlbanım inanmıştı: - — Kamara mı tuttun? — Hem de biriıtcl mevki. Aydın jk, ferahlık, temiz, bal dök yala.. — Gözünle gördün mjl kİ?.. — Acentenin duvarında resmi a-sıhydı yahu.. — Şu aralık başımıza bir de düğün derdi çıktı. Çarşanbadald Ha cı Şfecaaddin efendilerin toruntı Mnkbuleciği gelin ediyorlarmış. 6ir yaşıma daha girdim, ağzım açık kaldı. Erkekten kaçalı senesi bile olnradıydı. Parmak kadar çocuk Val kocaya verilir mi — Tasası sana mı düştü? — Elbette canım sıkılır. O etsiz. cansız zavallı kocaya dayanabilir mi ayol? — Bize ne? — Bugün Şücaeddin efendinin ktıçük hanımile hemştreei geldiler, bizi düğüne çağırdılar, önümüzdeki perşembe kızı köşeye otur taraklarmış. — Annen de, 3en de düğüne der neğe bayılırsınız. Sevinin, kına ko yııp zıplıya zrphya gidin. — Düğüne, derneğe 'bayılırım velâkin bir delikanlile bir tazenin baş göz oluşuna. ıSünnot cemiyetinden lıiç hoşlanmam Hlkmetob ğim kesilirken çektiklerimi ben bilirim. Sünnet cemiyeti kanlı, helecanlıdır. Kadınlardan fazla ürkekleredir. Sabahlara kadar içerler. kör kandil olurlar, köşelere bucaklara bağıl bağıl kusarlar, ardından da leş gibi aızolar.. — Uzum etme, ikinize de eğlence- çıktı. — Eğlencesine sözüm yok, gelgeldim hediye götürmeden olmaz. — Bir hafta vakit vat! Üç beş liralık birşey alıp götürürsün, olup biter. «*- TsAya Bey yukarıyı boyladı. toyundu, geceliği giydi. Cırr, cırr, telefonun ziH ötünce öteki odaya BcğirttL Telefon cd^ Avadisti. Beyin na sil olduğunu, rahatsızlığının geçip geçmediğini soruyor-: dün akşam merakından uyku bile uyumadığını, bngün nıiiüm bir işi dolayıslle akşama kadar telefon edemediğini, ancak şimdi vakit bulabildiğini söylüyordu. Kavafzade: — HamdoİBun iyiceylm. Doktor Artin’ln tedavisinden, terfihlerinden çok fayda gördüm. Herifin tembihlerine riayet ediyorum. İstirahat için üç dört güh evden çıl<« mıyacnğım! deyip lâfı ısa kesti? yarınki dâvetten, ziyafetten hiç bahsetmedi. Besleme ikbal: — Yemece buyurun! d;r demeâ alt katn inip herkesten önce sofrada yerine oturdu. Biraz evi’el al ti yedi köfteyi kıvırmasına rağmen kemali iştlha İle yemek yedi. Sade kahvesini içip yukarı yatmağa gitti. Sabahleyin ortalık ışımadan kalk mış, kanal da uyanmıştı. Şabanla Neş’et Ray Köprüde R de bekli-yecekter, pek aceleye lüzum yok. Cigarayı tellendireıerk şekerli kah*t vesini içti; kahvaltısını etti; ha-fc zırlanmağa koyulurken Zfbaıınn bo? yuna ötmede: Ş — Geçende diktirdiğin lâeiverd-T Iori mi giyeceksin? Yepyeni, mumjt gibi elbise bafıırda mafurda klr-4 lenir, berbad olur. Güvey girmeğe? gitmiyorsun a. kim görecek? Eski? gümüşülerin pekâlâ işte? — Acentedekilerin rivayetin* göre birinci kamaraların bütün bbî Jetleri satılmış.* Kerli ferli volcu-^ larm bir çoğu güverte almağa bi-|! Ie mecbur olmuşlar. Beni tanrysnS' bilen bulunur, elin keratalarına» rezil ve rüsvay mı olayım? s — Çörçöp! İpek frenk gömleğindi ne münasebeti var.. Aiaa,.billa-? lıi aklını oynatmış bu adam; ru-^ 2an fotinlerini de glylyon — Do3t başa, düşman a yağ’ ba‘‘ kar.. Yahya Bay, karısile. k»»>'nana* sile vedâlaşıtı. Oğlu, iri»0, ,ja^ızı uykudaydılar. Koluna pardesttyüj J?ir eline nevaje sepet,n*' e’>* ne tâkkesi, geceliği, bir çift çorabı, yüz havlusu bulunan küçük ba« vulu alıp köşkten çıktı.
Zlbfinın*. lic kore: g
____Yolun kolay olsun, böyle akıp$ gitsin! diyerek sokak kapısından^ dışarı bir kova su döktü. Sadbcrk^ Hanım aağ saLim dönmesi için o-jî kudu, üfledi. X
Karnf-.nde hızlı yiirihne, koşnıaa değil, âdeta uçuyor. Kaşık düşına-$ nının aklına rıhtıma *kudar se!â->j met'^ 'k, peşine katılmak eserse ‘ diye,







p
(Drpamı vor> a


— Devlet dairelerinde bîr taraf* tan »soba yanarken öte taraftan vaııtilâtörn döndüren arkadasın yine Tanrıya şiikretmelidin Ya o dairelerde sobayı söndürüp vantilatörü işletmiş olsa tardı ashabı» ırteHHİihin hali, nice olurdu?
Demokrat Parti şatlanmtan bir ses: — Sobayı son^armeyivı van-tü&törü durdurmak da iktidar |*af tisinin akima gelnnyor nra?

Başbakan kürsüye gelerek — Sayın arkadaşlarım, takrir sahibi: «Devlet dairelerindeki o liîlfih tef-rişatl. o aba.jurlıı lâmbaları. !ti ekletbçıkaracağız? Bunlar ancak ıniina-sib birer koca bulunarak başgöz etmek surotile elden çıkarılabilir. Şiuıdi durup dururken bir dr «!-ad ro dışı kalmış hanımları evlendir** me ofisi» diye yeni bir ofis mi kuralım, yoksa bu işi de yenilen ilr-das olunacak Bakanlığa ııM İıavale edelim?... (Alkışlar a raunda yeni Bakanlık büdcesi kabul edilir.)

Bakan (elindeki not kâğıdına bir göz attıktan sonra) — 151r arkadaşını: «Daktilolar o tadar çok ki bir müddet yazı yazdklan sonra örgü örüyorlar» buyirdu. Yerden göğe kadar hakları var, ikazlarına teşekkür ederim. Derhal emir vereceğim: Daire âmirleri işlerini bitiren daktilolara vazife basında örgü, örmek gibi IJûbaliliklerı şid* detle yasak etsinler ve bu memurlara örgü yerine roman okumayı tavsiye etsinler. Ancak her memurun ateş pahasına olan romanı tedarik eJenıiyeceğı aşikâr olddğuiH dan bnnJanı de\ let hesabına senede bir kaç ahlâkî roman tedarikle nl de Bakanlık üzerine almalıdır &n ise tahsisat işidir... tlh:..
FIKRACI
HAZİRAN 1948
1364
Rumi
Haziran
15
Pazartesi
1367
Hicri Şaban
20
Ruzi Hızır 54 - AY 6 - Gün 180
Vahitler

L
Güneş Öğle ikindi Akşam Yatsı imsak
Vasati S.
5
13
11
20
22
3
D.
29
17
18
45
48
12
Kzıını D.
44
32
33
s.
8
4
8
12
2
6
03
27


28 948
i (
li B ’V

Karşılıklı îicarei
anlaşmaları
Bir yıl daha uzatıldı


< Vaşingtoo. 27 (A.A.) J f (Usia): Başkan Truman, kar c > yılıklı ticaret aolaşmaları hak > f kındaki kanunun bir yıl da- < ? ha uzatılmasına müteallik o- < i lan ve daha evvelce kongro 5 J tarafından tasvib edilmiş bu S 5 lunan kanunu imza etrtıiştir. c > Truman, herhangi bir tahd’d > f edici değişiklik yapılmadan >
Ibu kanunun üç yıl için uzatıl- < masını taleb etmiştir. Baş- > kan Truman, bir yıllık uzat- S ma devresini ve kendisine c gönderilmiş olan kanun tasa- > rısında karşılıklı ticaret < anlaşmalarının müzakeresi < usullerinde yapılan man- > tıksız değişiklikleri tenkid et- ( miştir. Eski kanun 12 hazi- / ran tarihinde sona ermiştir. > Başkan Truman şunları < söylemiştir: f «Ticaret anlaşmaları prog- > I ramının yürürlükte kalması C o derece esas teşkil etmekte- > dir ki ciddî aksaklıklarına > rağmen bu kanunu imza et- < tim. Yeni usullerin tatbiki r için elimden geleni yapaca- < ğım. İlk tedbir olarak 1948 j senesi ekiminde Cenevrede f 21 memleketle imzalanmış o- > lan ticaret ve tarifler lıak- f kındaki genel anlaşmaya di- > ğer memleketlerin de dahil 5 olması için yakın bir gele- c çekte plânlar hazırlamak ni- > yetindeyıra. < Karşılıklı ticaret anlaşma- < lan programı yüksek bir mil > $ lî siyaset meselesini bahis < ( mevzuu etmektedir. Kanunun > ? Amerikaya daimî bir siyaset < i sağlıyacak son derc-ce mües- > ? sir bir vasıtu haline 2
\ si için, kanun gelecek yıl yc- > i nirlpn uzatıldığa—«ranın bu C K yıl yapılan aksaklıkların dü 5 f zeltileceğini ümid ediyorum, '
Otomobil istilâsı


------r>-
L n raJan Avrupaya g.çeı otomobil dalgası g tttkce artıyor
Londra, 27 (A.A.) — (Reuter): ' na geniş ölçüde benzin almak-faidelenmek maksadile Avru-kıtasına geçmekte bulunan oto nv.-oil dalgası gittikçe artmaktaki.
Mevsim müaaeebetite daha şim-• ioen her gün yüzden fazla Ingiliz otomobili Manş denizini ge .-' n üktedir. İngiltere otomobil klü-. bii sözcülerinden biri bu konu et-1 r&fında şunları söylemiştir: |
Manş denizi servisini yapan go[ nelerin yolcuları eylül ayına ka-, dar şimdiden yerlerini almış buluıı maktadırlar.
Arabalarile birlikte Avrupa Jcı-, t>! ına geçmek istiyc-ıı yolcuları gümrük muamelesi için her gün I ortalama 150 vesika veriyoruz.. i Cı rlardan yüzde 75 i Fransa, Is-; t viçre ve Belçikaya gitmektedirler. ?
Duuvres limanı saatte 150 den 7
fazla otomobil yükliyebilmek için j | rıhtımlarda yeni 'iskeleler yap- ( J
■niştir. Belçika hükümeti, otomo- j
billerin geçmesini kolaylaştırmak |
üzere gelec.-k yıl yeni bir gemi tah i
»İs eyliyecektlr. Bu gemi hâlen i
inşa edilmektedir. Ve bitince her L
seyahatinde 150 otomobil taşıya- ?
bilecektir. Birçok otomobil sahib- ?
leri, Ingiltere hükümeti tarafın- 7
dan çıkarılmasına müsaarle olunan 1
35 îng'llz lfrn.-ile otomobillerinde J
kalarak tatil devresinde kamp ha- I
y t yasaman.n cok keyifli oldu- k
f ma kanidirler." Kamp için gerekli ı
e: yayı otomobillerinde götürerek ?
hı gut'tlc yabancı m> ’mllerdr» /
d' İn ıi” e müddet kalabib k im- j
k' ıp sağlanmış butıınuyr” 1
Alom bombasının muci i meğer kimmiş
Lizbon: 27 (AP) —Bir Porte giz bil,;'«.i olan Artur Albukerk, al om hobrnbaaınm mucidi oldq ğıınıı vı- bu sırrı 1941 yılında A Dıenlta huloımetüıe bildirdiğini a
çıklamıştır.
Amerika, iki taraflı anlaşmalarimzaedecek İngiltere anlaşmayı 5 Temmuzdan evvel imza etmıyeceği için bu memlekete Amerikan sevkıyatı muvakkaten durdurulacak
Vaşington, 27 (A.A.) — (Lpa): Avrupa kalkınma programına işti-rftk eden memleketlerle Birleşik Amerika arasında hazırlanan iki taraflı anlaşmalara çoğu yarın im za edilecektir.
Muhabirlerin bildirdiğine göre, şimdi anlaşmaların son şekli üzerinde çalışılmaktadır. Bununla beraber İngiltere, anlaşmayı Avam kamarasında 5 Temmuzda başlıya cak olan müzakerelerden evvel imza etmiyecektir. Bu j^izden, lngil-tereye olan sevkiyat muvakkaten durdurulacaktır.
YENİ TAHSİSLER
Londra, 27 (A.AJ — (Lps): Vaşingtondan bildiriliyor: Avrupa kalkınma programı idarecisi

Hoffman, kalkınma programı gereğince yeni tahsisler yapıldığını bildirmiştir. Bu suretle şimdiyo kadar ayrılan para 182 milyon ster Jiûi bulmaktadır.
Bu yeni tahsisatın mikdarı 30 milyon sterlindir. Bundan faidele-nen memleketler Ingiltere, Fran-aa, Avusturya, Danimarka, Norveç, Hollanda, İtalya, Yunanistan ve batı Almanya bölgeleridir.
Son listede Ingiltereye 10 milyon sterlinden ziyade bir mikdar düşmekledir. Bu suretle Ingiltere ve bugüne kadar ayrılan paranın yekûnu 56 milyon sterlini bulmaktadır.
Bu son tahsisler bilhassa, Orta-doğudan alınacak petrol bedelle-i'İLİn ödenmesinde kullanılacaktır.
Rumen ordusunda
«temizlik» yapılıyor!
10 binden fazla subay ordudan çıkartılarak Sovyet bölgesindeki
Ankara, 27 (Radyo) — Londra-da çıkan Observer gazetesinin yaz dığına göre Rumen ordusunda temizlik hareketi başlamış, 10 bin subay ordudan çıkarılarak Sovyet bölgesindeki Kişinef kampına sii-ı olmuştur.
Londra, 27 (A.A.) — Observer gazetesinin öğrendiğine göre, Ru-manya komünist partisinin genel sekreteri ve İktısad Bakanı Gheor-gh.’u-doj, istifasını vermek zorun da kalmıştır. Bakan, şimdi evinda
bir kampa sürüldü nezaret altında bulunmaktadır. Ayni malûmata göre, on binden fazla subay Rumen ordusundan çıkarılmıştır. Bunların çoğu Sovyet Eesarabyasındaki Kişinefde kampa konulmuştur.
Observer, bu haberlerle, Sovyet Ier Birliği ve bazı halk demokrasileri ve bilhassa Tito aasında anlaşmazlıklar baş gösterdiğine dair olan yabancı kaynaklı haberler a-rasmda bir yakınlık görmektedir,
Attlee, komünizme şiddetle hücllm etti programı- tamamlanıwrI
--- günü yirmibeş bin ziraat işçisi ne hitaben söylediği bir nutukta, komünistlerin aleyhinde bulunarak “muzır kimseler» ol -duklarını işaret etmiştir.
Nutku, ziraat işçilerinin aile leri de dinlemiştir. Attlee dem.iş tir ki:
« •
nın Avrupa üzerinde kontrol ha,k kı aradığını söylüyorlar. Eğer bi ri size bunu söylerse, onu dikkatle kontrol altına alınız. Bu a damın ya bir komünist veya bir yoldaş olduğunu anlıyacaksınız Bu adamlar Avrupanm tekrar sıhhate kavuşmasını arzu etmi-gaşalık içerisinde olmasını arzu yorlar. Avrujanın zayıf ve kar-ediyorlar. Zira insanlar ne kadar sefil olursa komünistlerin şans lan o nisbette artar. Komünist ler daima karışıklık temenni e-derler.»
ingiiterede mesken
Ingiltere

Halen ayda, 20 bin ev inşa edilmektedir. 3 senede 750 bin aile barındırılmış olacak Londra, 27 (A.A.) — (Reuter): İngiltere hükümetinin liç yıl içinde 750 bin aileyi barındırmak i-çin mesken inşaatı programı önümüzdeki sonbahar mevsiminde tamamlanmış olacaktır. Hâlen yılda inşa edilmekte olan 140 bin ev .verine 180 bin ev yapılması mak-sadile mesken inşaatının hızlandırılacağı haber verilmektedir. Geçen ayın sonuna kadar inşaatı tamamlanan evlerin sayısı 674.912 dir. Bunların 300 bini daimi meskenlerdir. Geri kalan kısmı da muvakkat meskenler veya harb içinde hasara uğramış ve tamir edilmiş olanlardır.
İngiltere hâlen daimî mesken o-k»rak ayda 20 bin ev yapmaktadır. İngiltere, îskoçya ve Gal mem leketi bölgeleri için ortalama 200 hin ev inşası nisbetinin muhafazası düşünülmektedir. İnşaat kerestesi idhal ve teslimi işi ıslâh edilecek olursa, mesken inşası me-
selesi daha hızlandınlabilecektir. Harbden önce başlıca idhalâtcı o-lon Rusya, hâlen de kereste göndermekte ise de bunun mikdarı harb öncesine nisbetle daha azdır. İnşaatın bu kadar fazlalaşmasının başlıca âmili, Ingilterenin sterling blokuna dahil ve İskandinavya ve Ealtık memleketleri gibi paraları* kıymet itibarile daha zayıf bölgelerden mümkün olduğu kadar faz la kereste idhal etmekte gösterdiği maharettir.
I
Lps) :
Fransızların aklıselimine müracaat
Sedan: 27 (A.A.) — Lps) : Cumhurbaşkanı Vincent Auri ol bugün burada bir nutuk söy-liyerek bütün Fransızların aklı selimine müracaat ve bütün d;k katlerini karşılaştıkları hakiki meseleler üzerine toplamalarını
[Günün enteresan haberleri] ------------------------------------------------------------------------.
«İnsani lıisle» kaçırılan Yunan Kuzey doğudaki Cohila ta çocukları maulipas eyaletleri kıyısında bu
ir Atina: — Yunan hükümeti lunan kasabalarda şimdiden va yuıdlarından ve ailelerinden kal him su baskınları olmuştur. Nu dırılarak başka yabancı mem leketlere götürülmüş çocuklar hakkında verdiği notaya Yugos lav hükümetince gönderilen ce vabı dün almıştır. Yugoslav hü kftmeti cevabında, Yunanistan da lıuküm süren kargaşalıklar yüzünden insani bir hisle Yu -nan çocuklarını, kendi toprak larında barındırmayı kabul et (iğini ve Yunanistapda iç karı şıklıklar sükûnet bulunca ba -iris konusu çocukların yurdları na iadesi meselesinin riüşünüle bileceğini bildirmektedir.
(A.A.)
Tufana benzer yağmurlat
ir Meksiko: dc tufana benzeyen yağmur -hır yüzünden Meksika ile Bir
İr leşlk Amerika arasındaki hudu dıı takdi'l eden PJo Grande ne biri ' <•’" ' ı n»<

Gül Kupas atletizm birinciliği
İkinci gün
Gül kupası atletf.zta müsaba! larında alınan sonuçlar şunlard
100 Metre:
Turhan Liiken: 11,4/10 Fer )t00 Metre:
Sami Yavrucak: 53,4/10 Deno spor
1500 metre:
Şeydi Dinc.tllrk: 4/13, 8/10 F öl.
Hl0 engelli:
Mustafa Batman: 16 Ankarag ciL
Sırıkla atlama:
Muhiddin Akın: 3.80 m. Genel birliği
Üçüncü kümede Genclerbirliği der Erdoğan Karabelen 110 eug' Uyi 19,4/10 koşarak yeni Türki rekorunu tesis ettafştir.
BİSİKLET MİLLİ TAKIMINI
' SEÇMEK İÇİN
Ankara, 27 (A.A.) — Bisi^rl
ın'dlî takımı seçmeleri için bu s bah 100 kilometrelik bir mesa üzerinde ilk koşu ve rekor den mesi yapılmıştır.
Koşuya Ankarada kampa ah. mış olan 12 bisikletçi katılmıştı Koşu, Etimesgut asfaltı üzerine yapılmış ve 100 kilometrelik mest feyi Ankaradan Orhan Suda biri ci, Eakişehirden Ali Çetiner ikin» olarak bitirmiştir. Her iki koşı cu 100 kilometreyi 2 saat 38 dak Vada koşmuştur, ilk 50 kilometı 1 saat 17 dakikada
Bu saatte ortalama 40 kilometreli bir sürati ifade etmektedir.
ikinci deneme çarşamba günt' üçüncü deneme de önümüzdeki pa zar günü yapılacaktır.
YELKEN YARIŞLAR!
Barbaros kupası yelken yarış lan bugün Modada yedi tekneniı irtirâkile yapılmıştır.
Müsabaka sıra? ı da çıkan si J detli fırtına yüzünden üe tekn< karaya kaçrjış. iki tekne batmış fır. Birinciliği Galatasaray’dan Münir Turgııd. ikinciliği Erzin kazaz mistir. FRANSIZ MARATON şampiyonluğu Paris, 27 fA.A.) — (Afn)î Fransa maraton şamniyönhığtı bu eiin yapılmıştır. Paris şehrinden Joaset <42 kilometreyi 2 saat 36 dakika 58 saniyede koşarak varışı kazanmıştır. Jnsşet nh’moivad oyunlarında Fransavı » msi’ rde l’nçHnuİTü 4/5,4l74yry jr/ v/vf B/R/VCI OT OU Pnris. 27 MP.) — PîlFİS’ '•''vıcipl trfCT-IÎT itin birincisi ninp Mv }ıîc hir kosndnn b»r hnv Tu kilo bîr’nrî * b|‘ v^r'-h Mv çtnrHn prı £r,. î‘ 1 T nvp’îH ’-învı Vo* PTtn va r nnn VnRprrp h*» vnr'st 5.0^0 000 frsnk (Lps Lehistan teh lik de ----o--- ıılıtemel Alim ıa istiliittiııa karsı tedto rlt aiındı Varşova, 27 (A.A.) Polonya meclisi, 3on Varşova k< feransında alınan kararları uy bi liğile tasvib etmiştir. Kabul edilen karar suretine «Polonyayı muhtemel yeni bir 3 man istilâsına karşı korumayı ayni zamanda Alman meselesi ilgili devletleri memnun eden d< ’ü bir esas üzerinden tanzim t meyi hedef tutan» hükümet sij seti tasvib edilmektedir. POLONYAYA AMERlKAN SEVKIYAT! Varşova, 27 (A.A.) — Unii Press): Amerikan makamları milyon dolarlık lokomotif yec parçaları ile 4.7000.000 dolar k metinde demiryolu ve köprü inş malzemesi ve 7.000.000 dolat demiryolu tâmir atölyesi malzeı pirin Polcmyaya 9evkine müsa c tmlştir. r.—-; • MEVLiD Cumhuriyet gazetesinin kurucusu ve Başmuharriri merhum Y U Nü S N A D I ııhı ölümünün ücüııcü yıl dönümü münasebetlle ruhuna ithaf olunmak üzere bugün Öğle namazını mü toakib Bcyazıd camiinde Mevlld okunacaktır. Mcı burnu sevenlerin teşrifier dca olunur. teni sabah 28 HAZİRAN 943 I © r" S Zonguldak madenkömiirü istihsalinde görülmemiş bJr artış ----o---- Bu • sene Mayıstan itibaren şimdiye kadar kömür istihsali 12595 tona çıkmıştır Zonguldak- (Hususî) — Zonguldak kömür Havzamızın iştih ı^ıJi, Havza tarihinde kaydedil -tniyen bir miktara ulaşmıştır. 1947 yjh üç mayısında yapılmış olan 12270 ton günlük istih • d rekor teşkil etmişti. Bu sene t: in rekoru ise 30 mayıs 1948 gü nü 12595 ton olup Havza tarihin de görülmemiş bir miktardır. Halen günlük istihsal 12.4Ü0 :11e 12.500 ton arasında devam et inektedir. 1948 yılı bidayetinden T5 Ha l irana kadar beş buçu kavlık is 1’hsal, 1844179 ton olup; bu inik 1ar maden kömürünün, 190362 tonu Kandilli, 29C599 Kilimli, 389372 Gelik, 447457 Kozlu ve 546389 Üzülmez istihsali bölgelerinden yapılmıştır. Y alovada Ortaokul inşaatı Yalova: (Hususî) — Zemin kati tamamlandıktan sonra bir kaç ay ara verilen ortaokul inşaatına yeniden başlanmıştır. Bu defa lüzumlu inşaat malze -meleri temin edilerek inşaat hız la ilerlemektedir. Ortaokul çağında oldukları I halde kasabada ortaokul bulunmadığından yavrularını okuta -mıyan yüzlerce talebe velileri ile köylülerimiz önümüzdeki ders yılında okulun açılması için her türlü maddî ve bedeni yar — dunlarda bulunacaklarını vadet-mişlerdir. Nazillide Adliye ve zabıtanın bir başarısı Nazilli: (Hususî) lında Nazilimin Çim orman deni I len mevkiinde bir gece yarısı Hü şeyin öztürk isimli birisi başma ağır bir cisim, yani varyoz vuru larak öldürülmüştü. îlçede bir hayli dedi kodusu geçen ve bütün pramalarla faili bulunamı -yan bu hâdisede iki kişinin met ha'.dar olduğu son günlerde zabı taya ve adalete ihber edilmiştir. Mehmed Akkan ve onun ya -nında çalışan Hamrnal Hüseyin isimlerini taşıyan sanıklar zabı] taca nezaret altına alınmışlar ve adaletçe de bugün tevkif edilmiş lerdir. Tahkikat ilerlemektedir. Netice merakla takip edilmekte dir. Burdur Veterineı Müdürü Bundur: (Hususî) —Çalışkan lığı ile halka kendisini sevdir -miş olan veteriner müdürmüz Salih Şahal Maraş ili veteriner müdürlüğüne naklen tâyin edilmiştir. İki yıldır ilimizde halk gönlün de sıcak ve temiz bir yer kazan mır bütün ilin muhabbetini şah nında celbetmis bulunan Salih fja halın Burdurdan tahvili teessür le karşılanmıştır. Yeni görevinde de büviik ba-şîtrJsr dileriz. Yr4 va - Kaplıcalar yo u tamire muhtaç Yalova: (Hususî) — Yalova ile Kaplıcalar atasında uzayan J2 kilometrelik asvalt yol bokım Bizhk yüzünden harab bir hale gelmiş; yolun bir kısmı yer, yer çökt ek çukurlar açılmıştır. Günde 4 vapur olması dolavı-trile her senekinden daha fazla yok u gelen zümrüt Yalovamız İle neşe kaynağı Kaplıcaları ara sındaki bu J2 kilometrelik as -1 alt yol uzıın zamandanberi ta-mh gör çfifedigırfden lüzumlu ta -m yapılması için ilgili ma 942 yı - | rat karni#! hj dikkatini çeke* ■ Uh Sapanca mesiresinin ı Jjfe hya&ı beldem yor Sekiz sene evvel Devlet Demiryolları tarafından Adapazanna kadar işletilen tenezzüh trenlerinin tekrar ihyası isteniyor Sapanca: (Hususî) Sapanca: (Hususî) — Son ay larda btıcağımız yapılanası ve düzcatiknesi çok elzem olan bazı zaruri ihtiyaçlar karşısında bulunuyor. Su asile izaha çalışacağım bu ihtiyaçlar her Sapanca-lının gözlemle gördüğü ve ya -pıldığını gördüğü zaman sevi -nip memnun kalacağı işlerdir: Herkesin hatırlarında olacağı veçhile bundan sekiz seııe evvel Istanbulun bir mesiresi olan ve bilhassa cumartesi, pazar günle ri bütün Mannaıayı sinesinde toplayan gezmesini eğlenmesini sağlıyan Saparnamızda bugiin i-çin hiç olmazsa akşam üzerleri nefis göl havası aı*zu eden zaval lı halkımıt gezecek yer dahi bu lamıyor. Mesire yerlerinden şikâyet Bucağımızın en giizel ve gozi lecek yerleri, halka kıymet ve rilnıemesi yüriinden bazı teşekküller taıafından işgal edilmiş bulunuyor. Menıelâ bir misalle i-zah edeyim. Pazar günü çocuklarile beraber hava almaya çıkan bir aile göl kıyısına inecektir. Hiç şüphe yokturki geldiğine pişman o-lacak bir daha o zevkten mah -rum kalacaktır. Acaba neye diyeceksiniz. Ciinltü her gittiği yerde yasakla karşılaşacak. Bu rası Askerî olaj vaşak efendim Burası öğretmenler istirahat yurdu yasak efendim, acaba bu yasak kelimesini kullanacaklar Sapancttlilarmı teşekküllerini9 Bu kelimeleri duymak bilhassa Sapanca halkı için çok acı geli -yor. Geçen sene kıymetli bucak nıii dürümuz halkımızın bu ihtiyacı nı göz önüne alarak mezbaha yı kaldırmış gaziııomsu bir. şey yapmıştır. Bir kaç sırık dört ta ne çalıdan ibaret olan gazinodan bug^n eseri dahi kalmamış bı^ sene hiç bir faaliyet yok. Sapan ca halkı, biraz olsun düşünülmü yormu ? Yaz mevsiminin gelmesi dola-yısile halicimizin bu arzusunu alâkalılara duyurmayı çok mü hini buldum hiç olmazsa biraz ol sim şahsî menfaatten evvel hal kı düşünelim . Belediye Meolisi üyelorinin intifası Bucağımızda son aylar zarfın da herkesi alâkalandıran olayla rın basında belediye meclisi üye lerinin istifa edişleri geliyor. Bil hassa bir ay içinde iki istifa ka bul eden belediye meclisinin vaziyeti her halde iyi olmasa ge -rek: Hep işlerinin çokluğunu sa beb göstererek ayrılan üvelerin yerine en son olarak manifatura cı Celâl Doğancı girmiş bulunu |zor. Muhitte dlirütslüğli, çabşkap hğile kendisini sevdirmiş olan Celâl Doğancıya yeni vazifesini tebrik ederken muaffakiyetler dileriz, 1 Siret Kurtcehe HUk ûmet konağı inşaatı Buıdur: (Husıı lî) — Maliye ve Bayındırlık Bakanlıklarnıca genişletilmesi ve ihtiyaca cevap vermesi düşünülen Burdur hü kûmet konağının ayrı bir bina o larak ihale edilen ek konak in -şalına 9.6.948 günü bağlanılmış ve geniş bir halk topluluğu ile te mel atma töreninde bulunulmuş tur. ı Bu törende vali Feyyaz Bosut kısa bir veciz bir hitabede bu -lunmuşlar, yeni binanın halka Bağlıyacağı büyük fayd. i -H ve hükümetle olan işlerinin ibiıı de kavuşacakları kolaylık.arı be liriıniş, millet ve memlekete kut lu olmasını temenni eylemişler -dir . Bina inşaatı hızla devam et -inektedir. Yapının bu yıl içinde bitirilmesi şartname iktizasın dandır. 11 teşkilâtına dar gelen Burdur hükümet konağı bu suretle genişletilmekte dışârtda da ğınık bir surette bulunan hüku met daireleri bir çatı altında top Anmaktadır. -------------o--------- Yalovada çirkin bir hâdise -----o----- Bir şahıs 5 yaşımla bir kızı iğ-, lal etmek istemiş sanık ceza evine götürülmüştür. I Yalova Belediye iiy el erine bîr cevab Belediye Meclisi üyelerimnbu sütunlarda iddialarına madde b veriliyor inam kalmıştır. 4 za yakışır bir pazar yeri olarak] öğüyoriar Pazar yerimizide yine kayma kam Hüsnü bey zamanında yapılmıştır. İçerisinde ba zı ilâveler yani yollar kaldırım-laştmimıştır. O noktayıda vak tile valilere verilen salâhiyetler hesabı hatırlardadır. Samanlı do reşide ayni vazıyettedir. 5 Otobüs meselesine gelin ce: Bu işlerin en mülıimide bu ladadır. İşte İstanbul dördüncü asliye cezada gayri meşru kâr temin ettiğinden dolayı üç ay mahkûmiyetine ve üç ayda memuriyetinden mahrumiyetine ka rar verilmiştir. Her halde bu ha) ler kendisinin çalışkanlığını a -çık olarak ispata kâfidir zanne-reketlerine gelince (1200) seç -menden (1100) seçmenin reyin kendisine verdiklerinde" öğünür lerken acaba yaptıklarından hiç temi vicdanları sızlamıyor. Bu husus herkesçe malumdur. 7 — Yapılan tasnif daha göz den kaçmamıştır. Seçilen (12) âzadan sözde kendisi reisliği is temediğı halde aralaımdan yine ısrarla onu seçtiklerini ileri sürerlerken yine memleket hesabı na ne dereceye kadar kötülük yaptıklarını ve yahut eyilik yap tıklarını biı- dakika olsun hesap lamışlarmıdır. 8 Jerini medlı ederken acaba vic-danlarula mı sızlamıyor Eyi bir memba suyunu fenni bir şe -kilde inşa ettikten sonra acaba kışın neden limonata rengini al maktadır. Kendilerinden sorabil lirmiyim. 9 — Yıllardanberi hasteriııi çektiğimiz arazoza gelince bu hu sus pek te enteresandır: Çünkü Yfdovaya hayat, Yalovaya ser ■ vet, Yalovaya zerafet, ve güzel lik getirdiğini gazetenizde beyan ederlerken hiç temi vicdan aza bı duymuyorlar ve bu yazıyı im za eden 11 âzûdan bu memleke ■ tin 21000 lirasını beyhude yere sarf ettiklerinden dolayı ayni mesuliyeti kabul edeceklermiş Kifayetsizliğinden bahs edi -yoılar acaba ne gibi bir iş gör müş ve memleketimize ne fayda sı dokunmuş köhne olarak gel miş garaja çekilmiş ve halende garajda köhne olarak yatmakta cip. Ve İstanbul asliye cezada görevlerini kötüye kulanmak - »a Joe Louisy Joe Valcott’rı onbit raundda. nasıl nakavt etti ? Boks maçınm tam ve heyecanlı tafsilâtı neşrettiğimiz madde ceva Gazetenizin 7.6.948 tarih ve 3341 sayılı nüshanızın 4 üncü sayfasının ikinci sütüıiünda (Tekzipmi, cev.fpımj okuduğumu ve 14/6 948 tarihinde aldığı niza dair iadeli mektub ilmliha bei-ini imza ettiğinize dair imzanız geldiği halde henüz yazılma dığından tekrar bu mektubumu gönderiyorum lütfen neşrini rica ederim. 1 -nın tam ,ğmdan Belediye başkanı -i t i m a d kazandı-b a h s edilmekledir. Maalesef katiyyen aslı yoktur. Bunu ispata dair vesikalar mevcuttur. 2 — Harb yıllarında Yalova • mızı karanlıktan kurtarıp mo -dem bir şekilde elektrikle teşki-lânlandınmış denilmektedir. Bu hususta yerinde bir iddia değildir. Ancak kendilerinden müteşekkil bîr kaç kişilik şebeke kurarak eski hatlardan istifa de edilmez demek suret ile üç lâm balık bir tesisatı hafif brr tebed dülât yaparak en aşağı (170 li ra gibi bir para almak ve hariçten fen memurlarına veyahut sa nat işçilerine müsaade etmemek şeklinde bu şebekenin ceplerini doldurtturmak için çalışmışlardır ki bu şebekenin elemanları da belediye reişi C. H. Parti baş kanı ve ikinci sınıf mı bilemiye ceğîm üçüncü sımf mı bir fen memuru ile beraber yaptıkları Yalova Hukuk mahkemesi tara fından yapılan tespiti delail dos yası ile sabittir . 3 — Yollarımızın kaldınmlaş tınldığından öğünmektedirler Yalovamızın 930 senesinden beri modern olarak yollan asfalt ve parke taşı döşenmiş olduğunu kimse inkâr edemez bunların ya pılrn asında büyük ehemmiyet ve ren Atatürk idi. Ara sokaklara gelince kaymakam Hübiiü Erki- . nin çalışmasile halkın yûrdımile yapılmıştır ki bunlarla şimdiki belediye başkam öğünmesi yer • sîzdir. Biı yolun inşuasma hal kı teşvik ederek belediye tarafın dan yapılmasına başlanmıştı ki daha yol yarıya gitmeden kendi isminin b uyolda konulmasını ak si halde, yolu yanın bırakacağını ileri sürdürdü Ve bu yolun eski bir ismi olduğundan bu eski isminin doğiHtirilmesine partimiz yani C H Partisi üyeleri müsa • • w • 9 bid ve Karadere köprüleri beton yapılacak • Bandırma: (Hususî) — Bur- Ka. acabey arasındaki Uluabat köprü ile Karacabey Bandırma lirasındaki Karadere ve Ağadere köprülerinin beton arrne olarak yajiilınaşı Bayındırlık Bakanlı-ı gmca kararlaştırılmış ve eksilt' (neye konulmuştur. Yakında flde etmediler. Ve muvaffakta o Ûtgantma başlanacaktır. Jamadı. Yolda yarım yani nata t Pazar yerinin Yalovamı- Yalova: (Hususî) — Buralar da senelerden beri eşine tesa • düf edilmiyen çirkin bir hâdise olmuştur. Yalovaııın Bağlaraltı sokağında oturan Nazif Dumlu-pınarın ayni sokakta Haşan Kı zıltaşm kızı 5 yaşındaki yaşarı iğfal ettiği komşular tarafın -dan İhbar edilmiş, yapılan tahki kat bu ihbarı teyit etmiş ve ka rakola celbedilen Nazif Dumlupı nar suçunu itiraf etmiştir. Kara kolda ifadesi alman Nazif aynen şöyle demiştir.: Yaşarı sana şe keı alacağım diye kandırdım ve eve götürdüp biraz oynadım, FaJıat tabib raporu ise bunun tam aksini ispat ediyor. Nazif, kızın fikrini izaleye çalışmamış tır. Ancak teşebbüs-etmiştir. Na zif yapılan ilk duruşmasını müteakip tevkif edilmiş ve ceza evi ne götürülmüştür. Lrö'eburgazda Türk Hava kurum una bağış Lüleburgaz: (Hususî) m'camızın istasyon (Durak )ma hailesinde Islâm Naci un fabrika eı ve soğuk hava depolan adına Islâm Şimşek elile Türk Hava Kurumu Lüleburgaz şubesi ve Yardım Sevenler Derneğine (1000) lira bağışta bulunduğu öğ renilmiştir. Vakit vakit bu gibi yardımlar da bulunan mezkûr müessese sa hiplerine memleket adına teşek kürü bir borç biliriz. I LUıeburgaz - Tekirdağ futbol maçı Lüleburgaz: (Hususî) — 20/6/948 pazar günü Lülebur gaza bir dostluk maçı yapmak üzere gelen Tekirdağ şampiyonu Yılmazspor ile gençlerimiz arasındaki maç kalabalık bir se yirci kütlesi önünde ve hâkem Şükrü Altuğun idaresinde yapıl mıgtır. Tekirdağ Yılmazspor naza -ran daha güzel ve üstün bir o -i yun çıkaran Yeşilova gençlik klü bü maçı 2—0 kazanmışta-. Takı mimiz'şu kadro ile çıkmıştır. Kenan’ Naci, Necdet, Metin. Fe riduu, Mehmed, Vedat, Ethem, Orhan, Yılmaz ve Osman. 9 Ka Su işinde bu kadar kendi Ağır sıklet dünya boks şampiyonluğu için Joe Lola ile Joe VValcott a-rasında yapılan maçta 50 bin kişiye varan bir kalabalık hazır bulun muştur. Seyircilerin beşte birini Zenciler teşkil etmekteydi. Gene Tunney de dahil olmak üzere hemen hemen ringin bütün tanınmış simaları marta hazır bulunuyorlar dı. Ravund sırasile maçın tafsilâtı aşağıdadır: Birinci Ravntıl: Louis maça ciddi hattâ biraz en-dtşeli bir şekilde başlamıştır. Wal-cott hasmının alnına hafif bir sol direk indirmeğe muvaffak olmuştur. Bundan sonra Walcott kısa bir sol kroşe ile yeniden Louis’in başına hücum etmiştir. Maçın ilk 30 saniyesi zarfında Louis bir tc-k yumruk bile indirmemiştir. Louis hasmının göğsüne sol bir kroşe indirmeğe teşebbüs etmiş, fakat yumruk kısa düşmüştür. VValcott sol bir direkle Louis’in sol gözüne bir yumrdk indirmeğe muvaffak olmuş, Louis’in hafif bir sol kroşesi de VValcott’un midesine isabet etmiş ve bu arada Walcott’un sol yumruğu Louis’in sağ omuzunu sı yırarak geçmiştir. Bundan sonra Louis’nin hafif bir solu hasmının midesini bulmuş fakat inmeğe hazır bir halde bulunan 9ağ yumruğu solunu takib etmemiştir. Buna karşılık biraz sonra Louis’nin sol yumruğunu maçın başlangıcından beri görülen en sert darbe olarak Walcott’un göğsüne inmiştir. Bununla beraber Waleott, Louis’nin başına isabet eden bir direkle has minin bu yumruğuna mukabele etmiş ve birinci ravund burada bitmiştir. Birinci Ravund: Her iki boksör ravundun başlan fıçında köselerinden ihtiyatla çık- tan suçlu olarak muhakemeleri devam etmektedir. Bundan başkada yine arazoz halikındaki borçlan dolayı peşinen verilen 10000 liradan mütebaki kalan 11000 lira ile ayrıca masarifi mu‘ i keme ve ücreti vekâletde yükletilmek üzere belediyemizin kaymakam Şefik Soyer zanıa -nında almış Olduğu bir bahçı van bostanım 11966 lira mukabi ünde satışa arz ederlerken bu memleket için ne kadar faydalı hareket ettikleri de meydanda -dır. Yalova icra dairesinin 947/78 No. lu talimatları da göz önüne alınmalıdır. İşte geçen yazımda bunları a-Çik izah edemediğimden ve o-yazımıda halen neşretmediğiniz den hu kerre her iki yaızımıda e saslı olarak tetkik ettikten sonra hÜlâsaten gazetenizde neşrini rica eder ve Yn! >va belediye A, zalarının yazılarının aslı olmadıj ğını tekzip eder cevaplandırılma sim Üstün saygılarımla istirham ederim.
ADRES:
Ynlovaıla Rüstempaşa Mahallesinde Hamam Çıkmaz Sokak No: 5 Hanede Mukim İstanbul Oteli Müşteri-1H İsmail Attfflâ

ringin ortasında dururken hakem kendisine dövüşmesini söylemiştir. Bununla beraber iki boksör kro-kar bir dununda ve dövüşe yeniden başlamaktan çekinir bir halde iken gong çalmıştır.
Altıncı -ravund:
VValcott’un iki sol yumruğu Lo-uis’nin başına isabet etmiştir. Her İki hasının sağ yumruklan derhal harekete geçmeğe hazır bir halde beklemekte, fakat gerek Louis ve gerekse VValcott tereddud içinde sağlarını kullanmamakta ve ringin ortasında ayak ve vücnd hareketleri göstermekteydiler. VValcott Louis’nin sol gözüne iki sol direk indirmeğe muvaffak olmuş, Louis-nin bir sol yumnığu ise Walcott’-un göğsüne isabet edememiştir. Seyirciler bağırmakta ve iki boksörden daha canlılık istemektedir. Louis’nin çok sıkı bir kroşesi Wal-cott’un çenesini bulamamış ve Wal cott yeni bir sol direkle Louis’nin yaralı gözüne vurmuş, akabinde çenesine çok sıkı bir kroşe indirmiş ve kora kor bir dövüşe girişen dünya şampiyonunu ravundun sona erdiğini bildiren gong kurtarmıştır.
X edinci ravund:
Valcott ravunda Louis’ye nazaran daha az endişeli bir halde baş lamıştır. Walcott, Lous’nin yumruklan karşısında çok çevik hareket etmektedir. Lous’nin uzun birf sağ Swing*i VValcott’a isabet edememiş ve”Waleött hasmınm başma ve göğsüne bir sıra hafif kroşe ve direk yumrukları indirmiştir. Bundan sonra VValcott, Louis’nin çenesine sağ bir kroşe indirmişse de bu kroşeyi önliyen Louis, çok kısa ve mideyi bulan bir yumrukla mukabele* etmiştir. Walcott*un manev ralan yüzünden dünya şampiyonu mesafeyi tâyin edememiştir. Ve bununla beraber Louis. VValcott’un
miFlnr ve VVrflcolÇ LiıLUİ u.ı«Lxui i-ki yumrukla Louis’nin kulağına vurmuştur. Walcott hasmınm karşısında çok çevik hareket etmekte idi. Ravund sona ermeden evvel Walcott hasmının başına hafif sol yumruk indirmiştir.
Üçüncü ravund:
Louis kısa bir sol kroşe ile vunda başlamış lâkin Walcott yumruğa Louis’nin başını bulan bir sol direkle mukabele etmiştir. VValcott’un başka bir sol yumruğu çok yakından boşa gitmiştir. Louis, VValcott’a yaklaşmıya çalışarak maçı daha büyük bir enerji ile devam ettirmeğe çalışmakta fakat Walcott kaçmaktadır. Lous’nin çok seri bir kroşesi Walcott’un çe Peşinin bir kaç milimetre yakınından geçmiştir, akabinde Louis çenesine yediği müdhiş bir sağ kroşe ile yere düşmüş fakat bir saniye sonra kalkmış ve korakor dövüşe başlamışsa da yine sol kulağına başka bir sağ kroşe yemiştir.
Dördiineü Kavimdi
Walcott ravunda dünya ağır sıklet şampiyonunu pek güç bir du roma düşürmeyen bir sıra sol yum ruklarla başlamıştır. Bununla beraber Louis pek endeY olarak mukabele etmekteydi. Walcott boyuna Louis’nin yaralanmış olan gözüne vurmıya çalışmaktadır. Bu ravundun yarısında Louis, VValcott’un göğsüne bir sıra sağ ve sol yumruklar indirerek hasmını iplere sıkıştırmıştır. VValcott bundan kurtulmuş, fakat sıkı bir sağ yumruk yiyerek gene iplere düşmüştür. Walcott bundan sonra korakor dövüşe girişmiş ve ravund sona ererken Louis’nin göğsüne bir sol ve bir sağ yumruk indirmeğe muvaffak olmuştur.
Besinci ravund:
VValcott, Louis’nin yaralı vo şişmiş olan gözüne birbiri arkasına Uç hafif direkt indirmiştir. Louis-nln bir sol yumruğu VValcott’un çenesini bulmuş ve VValcott, Louis-nin başına isabet eden iki yumrukla buna mukabele etmiştir. Louis hasmına biri başına ve diğeri de midesine iki yumruk vuı-mııştur. Lous’nin bir sağ j^umruğu Wal-cott’uu göğsüne geldiği zaman VValcott korakor bir dövüşe gerilmişti. Louis bu korakor dövüşte sıkı bir ş kilde VValcott’a kapanmış, bu arada başına sol yumruklar İsabet etmiştir. Bundun sonra Louis yarı mesafeden bir sıra sol yumruklarla Walcott'u yeniden ip lere sıkıştırmış fakat anda VValcott Louis’nin çenesine iııdiı- İ diği sağ bir.kroşe ite dünya şampiyonunu sersemlctnıiştlr. Sersem-leşmlg bir halde buluna» Louis
mırtesıhc siRi rj
bir
ra-bu
n-
miş buna Walcott, LotHs'nîn daha ziyade şişmiş olan gözüne indirdiği sol bir yumrukla mukabele etmiştir.
Sekizinci rsnınıT:
Dövüş hareketsiz başlamıştır. Her iki böksör korkak ve ihtiyatlı bir şekilde dövüşmektedir. Hakem Louis’ye yaklaşarak dövüşmesini ih tar etmiştir. Bununla beraber hasım ringin etrafındaki danslarına devam ediyorlar. Fakat Louis birden harekete geçerek YValcott’un çenesine sol bir yumruk indirmiştir. Walcott birbirini takib eden iki çift yumrukla Louis’nin başına vurmuştur. Louis de Walcott’un göğsüne kısa gelen bir yumruk in diımiştir. Hakem bu defa Wal-rott’a yaklaşarak dövüşmesini söy lemiştir. Louis Walcott’un gözüne indirdiği bir sol yumrukla ravun-du bitirmiştir.
Dokuzuncu ravnnd:
Louis’nin snanyörleri Walcott’ -un dünya şampiyonuna eldivenin vurduğunu ileri sürerek hakeme şikâyette bulunmuşlardır. Louis, Wak>ott'un yüzüne sıkı bir sol yumruk indirmiş ve bunu takiben başına iki yumruk daha isabet ettirmiştir. VValcott da Louis’nin yaralı gözüne indirdiği bir sıra sol yumrukla buna mukabele-etmiştir. Louis. Walcott’un başına bir sağ yumruk indirmiş arkasından yine sağ bir yumrukla hasmı-nın yanağına daha sonra başına vurmuştur. \Valcott, hücuma geçe rek sağlı sollu yumruklarla hasmı-nı iplere sıkıştırmıştır. Oldukça hareketsiz bir sıra yumruklardan sonra Louis korakora girmeğe mu vaffak olmuş ve VValcott’un göğsü ne bir sıra yumruk indirmiştir. U’alcott, Louis’nin yaralı gözüne bir yumruk daha indirmiş ve Lo-uia'nin gittikçe daha fazla şişmekte olan gözünü yumruklarına hedef tutmuştur. Walcott ravund sona ererken Louis’nin başına sıkı bir sağ yumruk daha indirmeğe muvaffak olmuştur.
Onuncu mvufld: .
Walcotl bu ravıındda Louis’nin yaralı gözüne iki sol ve srçi bir sağ yuuıruk daha vurmuştur. Lo-uis’nln çok kısa brr sol yumruğu VValcott’un 38 santimetre yakınından geçmiş ve VValcott dünya snm piyonunun yaralı güzüne oldukça sert bir yumruk daha indirmeğe muvaffak olmuştur. Halk gene ba ğırmakta ve daha canlı bir maç istemektedir. VValcott’un sol yumrukları Louis’nin yaralı gözünü tehdit etmekte ve Louis hafif sol yumruklarla hasmınm göğsüne v* '«-maktadır. VValcott, Louis’ye sert bir sağ yumruk indirmeğe mu vaffak olmuş hasmınm iee sağ bir

Swingi boşa gitmiş, akabinde Louis, VValcott’un yeni bir sağ yumruğunu daha yemiştir. Walcott’uD sert bir sağ yumruğu boşa gider ken ravund da sona ermiştir,
On brrhıei ramud:
Louis, VValcott’un sol omuzuna sağ bir yumruk indirmiş ve Wal-cott da buna boşa giden bir sağ yumrukla mukabele etmiştir. Louis bundan sonra başka bir sol yum ruk yemiştir. Fakat haamına yaklaşmadan etrafında dönmektedir. Bu arada Louis’nin yaralı gözüne iki sol yumruk daha gekniştiı. VValcott, Louis’nin başma bir sol yumruk indirmiştir. 'Her iki boksör karşılıklı olarak birbiri rinin başına sert sağ yumruklar indirmiştir. Louis bundan sonra Wal-cott’un başma sert sol ve «ağlarla hücuma geçmiş ve hasnunı iplere sıkıştırmıştır. Walcott a akta güçlükle durduktan sonra yere düşmüştür. Hakem saymıya başlamış ve dokuza geldiği zaman Wal-cott dizlerinin, üstünde doğrulmuş, fakat sırt üstü düşerek bu ravundun başlamasından iki dakika 56 saniye sonra kat’î otarak nskavut olmuştur.
Zonguldak löırür havzası işeiterme parasız kaput bezi
_ 4

Zonguldak: (Hususî) - Ereğli kömürleri işletmesi daimi ye mı navebeli işçilerine parasız ^!a rak beşer metre kaput bezi da ğıtmaktadır.
Bu ve bunun gibi dağıtmlj daha ziyade işçi devamını saği: mak amacile yapılmaktadır ÎV yıs ve Haziran ayları içinde 4-gün çalışan her işçi bu haktar faydalanmaktadır. Pek yalan • da yine işçilere devam iîcruni -yesı ve elbise ayakkabı dr mı
_ «a • . •
--
O--------
Osmaniye D. P. İd..ra
kus ulunda ikil km. ?
Osmaniye: (Hususî) —Son günlerde D. P. ilçe teşkilâtında hiç bir faaliyet göremiyoruz d-> sek yeridir. Halkın D. P. ye ka. şı sevgi ve sempatisi büyüktür. Bu durgunluğun sebebi. Haik-r rasinda sızan söylentilere î ;re idare kurulundaki anlaşamama lıktandır. Bunun ne derece-. - r
W dar doğru olduğunu kesin ola rak bilmeû. ğim için vaziyeti D. P. ilçe başkanından sordum höy le bir şeyin tamamile uydum? olduğunu söyledi. Fakat oi-v Ar ve gördüklerimiz idare he’ -'i ı de anlaşmamazhğın mever l duğu kanaatini vermekte^
-----------o----------
Kendi mdıaKesine çeşce yaptıran Belediye başk h/ Osmaniye: (Hususî) — î . miz mahallelerinin baı'ıri
1—2 çeme varken, sayır be ‘ ye başkanımızın mahalli -di • tane çeşme yetişmiyornıu? . beşincisinin de inşasına h» mıştır. Dikkati çeken bir şa
ha.^knnın pvi rivarıc
Fransız sefiri MassigH. hiikn metile temasa geçmek için pazar günü hava yolu ite Parise gitmiş tir.
- »m ııfru^K ı ıjüiet mnffgrTrn ve TnfT-

ııen yükseltmek değil; cemiyetin maddi ve manevi durumunu yükseltmeğe çalışmak olduğuna inanmak ve bunu hir politika yolu ittihaz etmek lazımdır. Şimdiye kadar bu asil duyguların tam mâna-sile hüküm sürdüğü mesud devrin İstiklâl Harbimizin haşlayıp sona erdiği devir olduğunu hiç inkâr edemeyiz.
Seçimlerde en büyük işte hu zihniyetin ve bu millette ikinci bir tabiat halini al-masındadır. Millette bu şuurlu anlayış, çok şükür, iftihar edilecek bir mertebededir. Ancak iktidarı elden bırakmamak istemiven bir a-vue insan bu ulvî anlayışa bir türlü sahih olamamaktadırlar. İşte bu mazhariyete erişilince, artık hükümet seçimlerde kazanmak ve iktidarı elden kaçırmak gibi süfli bir filiir ve ruhla harekete asla tenezzül etmez ve seçim' işlerine karışmağı şerefsizlik addeder. Çüııkü: Politika adanılan, ancak isabetli icraatları ile halkın ve mü-, ekkillerinîn itimadına mazhar ol-malctan başka kendileri için, bir şerefli yol olmadığına iman etmiş insanlardan olabilir.
Demek oluyor kİ, seçimlerde vatandaşın hakkına vâki olncak en büyük tecavüz, iktidar tiryakiliğine tutulmuş olan hükümetlerden ve onun partizanlarından gelir. Bunun da önüne geçmek için, hükümeti seçim işlerinin ancak hazırlık devrinde vazifeli kılmalı, seçimlerin yapılış safhasında ise, o-nu ancak asayişin temini ile mükel lef kılmalıdır.
biriofciz
teminat şuurun

Durum Ciddi
Londra: 27 (A.A.) — (Afp):
Berimdeki durum halâ ciddî addedilmektedir. Dışişleri Bakan lığı bugün M. Bevinle Fransa ve Amerika büyük elçileri arasın-•fcı bir görüşme yapılmasının dü şünülmediğini söylemiştir. Beyaz Sarayı Askerî Müşavirlerine göre
Vaşington: 27 (A.A.) — (Na fen) — Beyaz sarayın askarî müşavirleri Rusların Berliııde i lân etmiş oldukları sinir harbini son derece vahim addetmekte dirler. Amerikan Stıaıejt uzman laıı Rusların niyetlerinin daha a çı kbir şekilde belirmesine kadar ihtiyatlı bir durum takınmış bulunmaktadîîlar. Bu aerişa-n dununu hepimiz, can-ı-gönülden takdir ediyoruz.
«• Hakkınız var,
önce yürüdüğe girmesini arzu e-diyormt Fakat, tasarı bile henüz nüve halindedir. Üzülmeyiniz, kanun geç çıksa da ehemmiyeti yok; tek müshet bir şekilde çıksın.
Ne yazık ki. maddi irnkauaızlık lar, bu inanılmış dâvayı baltalıyor.
İntibak kanunu^ bakınız. Mecliste ne gibi safhalar geçirdi ve geçiriyor.
Btz bu kanunu. Milli E komisyonunda konuşurken cl rızJen geldiği küda r çumullendu ..ı.
Başöğretmen ve yandınaeıla . mm da istifade etmelerini istemiştik. Tasarı, büdce komisyonuna intikal edince: bıı kadar geniş kanu nun biz, münakaşasını dahi yapamayız diyerek; maliye ve devlet Bakanları maddî imkânsızlığı öne sürdüler. Fakat, olanca gücümüzle itiraz ettik: nihayet şu şekilde biı- tasan meydana geldi. Şunu da ilâve etmek isterim ki; bundan daha iyisi hazııUnahı Lirdi, endişeye kapümauıak lâ acucfar: sövliyece-
Partiler arasında yeni mücadele (Saştarafı 1 incide) ram üzerindeki çalışmalarını ta* marnlamış bulunmaktadır. Uzun süren çalışmalar neticesinde büyük bir titizlikle hazırlanalı programın çok esaslı ve mütekâmil bir şekil almış olduğu ısrarla söylenmektedir. Program çalışmaların da hazır bulunmak üzere bir kaç lıaftadanberi şehrimizde bulunan Kenan Öner önümüzdeki günlerde Îstanbula dönecek ve orada partinin İstanbul teşkilâtını kurmak ü-zore faaliyete geçecektir. Partinin teşekkülünü bildirir nihai beyanna menin Ankara vilâyetine 12 Temmuzda verilmesine dair parti kuru culan arağında kuvvetli bir temayül vardır.
Bu ayni zamanda İnönü-nün meşhur 12 Temmuz beyannamesine de bir tariz teşkil edecektir. Kenan Öner bu hususta gazetecilere: Bu suretle icabedenlere de minnetlerimizi ibraz etmek fırsatım elde etmiş oluruz.» dem iş-
1 .
- "Kw« 2$ - 35 yıl 50 liradan aşağı lar,
e) 35 yıldan fazla çalışmış olup I da 60 liradan aşağı maaşla çalışan öğretmenler, Bu kanundan iatlfa-de ederek birer derece terfi edecek terdir.
Kaç liraya ilıtiyaç var?
Son şekle göre; biı- ihtiyaç, şim dilik; bu yıl için 800 bin liralık, gelecek sene için 1 milyon 600 bin liralık, öbür sene için de 2 milyon 600 bin liralık bir tahsisat ayrılarak telâfi edilecektir. Kanun 31 Aralıkta yürürlüğe girmesine çalışılacaktır.
Bu, şimdilik bir adımdır. Ve bu üç vıl zarfında emekliye ayrılacak larıu da hakları mahfuz tutulacak tır.
Emeklilik kanunu
Esasen, emeklilik kanunu da ya kında, Mecliste müzakere edilecek tir. Su götürmez bir kanun olduğu için; Maliye Bakanı, bu emeklilik kanunu için; (Meclise gelir gelmez o kadar süratte kabul edilecektir ki; kuş gibi uçacaktır) di yor.
Sadece 2 milyon lira!
Bundan sonra söz alan heyecanlı bir öğretmen intibak kanununa gereken önemin verildiğini söyliye rek şöyle demiştir:
<— Görüyor musunuz; bizim i-çin bu yıl 600 bin lira veriyorlar. Seneye ayrılacak tahsisat da 1 mil yon 600 bin lira! yani 600 bin baki kalmak şartile sadece 1 milyon! daha gelecek sene; 3 milyon 600 bin lira yani 1 milyon 600 bin lira baki kalmak şartile sadece 2 mil-1 kat dış siyaset bakımından İ8e bir-yon! dikkat ediniz efendiler; bizim için feda edilen meblâğ sade 2 mil yon liradır. Bir de gözümüzde büyüttükleri, 10 veya 15 milyon diyerek !» Çanakkale nıiltefvekilinüı sözleri bulunan Çanakkale milletvekili Nu reddin t nen de bazı izahlarda bulunmuştur. Öğretmenler, asli ve yedek üye terini seçtikten sonra da muhtelif dilek ve temennilerde bulunarak kongreye son vermişlerdir. r:------- --------- vttı etmişler ve zorluklarını hsıietünek için gayret göstermişlerdir. Tru-man doktrininin açıklanması çok e-hemnrfyetH oldu. Bu cUmmiyet verilen 100 milyon dolardan ziya* de Türic hükümeti île Türk balkına telkin ettiği ehemmiyet hissidir.* . 7 Türkiyede grev pek azdır,
«— Ön ümiicdeki j-ıhn tütün ihracatına rsğaıea, Ttirldytoin altta ihtiyatlarına daha çok al atmam icabedecek ve bu harekete Türeler en büyük psikolojik ehemmij4-ti atfetmektedirler. Son iki tütüû hasadı, tahminen vasati olarak 30 milyon dolar tecuin ettL»
< Türkiyenin halihazır malî zorlukları, halılıanr dünya aorh.k lamın i*r kanuni teşkil etmekti* dlr. Akilime bir idare ve yol gösterme suretile, ciddî surette yurtlanmadan bu zorluklardan geçhti» lebilir.* r çı /. u leşik bir ceblıe mevcuddur. Zira bu dış siyaset kaya üzerine kurulmuş şıı esasa dayanmaktadır: Memleke tüı istiklâli her ne pahasına olursa olsun korunmalıdır. Hattâ müdafaa masraflarının arttırılması i-bir ww»?44 d-in imdir. Dış münasebetlere temas eden rapor diyor ki: c— Türlüye uluslararası münasebetlerinde, göze çarpan bir tek müstesnadan başka, son derece bahtiyardır. Bati Demokrasileri Türkiyeye olan sempatilerini isbat • • Yardımcı öğretmen (Baştarafı 1 incide) Halbuki, bize verilen rnalû» malı göre, ya*xkmcı öğretmenlerin istekleri bu değildi. Ekserâi, Ünl-versite memnu, olau bu öğretmen ler, kendilerinlu bir an evvel aslî kadroya aluiftiasıru arzu etmektedirler. Bunun da bir lütuf değil, hak olduğu i'.aaa ıtindedirteı. Bu takdiBd«-, hem tekaüdiyelerini sağ-Ihacakları gibi, lüzum kalmayntca V?ya her ₺£U15İ bir 0çbebte kadro edriii*^k lüdi&eeinden fa-nıaa caklar ve diğer kadroda çalışan- öğretmen arkadaşları gibi muntazam eüceîerle terfi etmek imkânını kazanacaklardır. Esasen, geçen sene bir kısım yardımcı öğretmenlerin aslî kadroya alındığı da beyan ninnim,k geriye kalanların bıı hakdan mahrum edilmemeleri istenmektedir. Verilen malûmata güre bu sur. tlc hak taleb eden ve luihassa iirûvt’r-site mezunu olan yardımcı öğretmenlerin bütüu Türkiyedeki sayısı 800 deıı fazL; d .-ğiklir. M —___________________________ « îüz lira itibarî kıymetli bir tahvilin ihraç fiyatı 95 liradır. Yüzde altı faizli olan bu tahvillerin, faizleri altı ayda bir ödenmektedir. Diğer iç istikraz tahvillerinde olduğu gibi tahvillerin bedel ve faizleri her türlü vergi ve resimden muaf olduğa gibi, bunları arttırma, eksiltme ve sözleşmelerde teminat ve millî emlâk atımlarında bedel olarak üzer terinde yazılı kıymetle kullanmak daima mümkündür. DEVLET TAHVİLİ DEMEK BOL FAİZ GETİREN HAZIR PARA DEMEKTİR. Satış yeri: Bütün Bankalar 30 Haziran 1948 Çarşamba akşamı satışlara son verilecektir. ' (8429) Tefrika N. i«3 Şia kökünün Galiye Fırkaları olsun. İmam ve Kaim Keyyâl haz* ıetleri (!) Arabca ve Paraca kttab lar da yazmıştır. Ona gdre: «Âlemi ulvi olan âftık âlemile, âl -mi süfli olan enfün âlemindî 1mera; odur. Bütün külliyat ve cü?/iyat hep ondan çıkar. Kaimdin» diyordu ki; Âlemler; üçtür: 1) Aiemi âlâ, 2) Âlemi Ednâ, 3) Âlemi İnsanî. Âlemi ₺lfi; beş mekândır. 1) Me- kânların mekânı olan Mekânı riğ, ki burada hiçbir mevc-ud kin <5<ğildir. Külliyatı ihata mi’-tir. f. ri’de varld olan Arş: fa-sâ-et-bu- dur. Bunun altında, 2) Nefsi âlâ mekâm vardır. Onun altında, 3) Nefsi natıka mekânı, bunun altın da, 4) Nefsi hayvaniye mekânı, en altta dahi 5) Nefsi insaniye ma-l.amı vardır. Nefsi insan! bulunduğu makamdan üst kattaki nefsi âlâ makamı na öteki makamları yırtıp yükselip çıkar. Buraya gelince; soyulur, parçalanıp dağılır, pörsüyllp değişir, bundan sonra bütün tnı eczâ'; âlemi lüfliye püzul eder, o-ıadf* zamanlarca kalır, üzerinden devirler, asırlar geçer, ufunet ve istihalelere uğrar. Sonra, nefsi âlâ; ona nurlarını ıfaza eder, bu âlemde ayrılmış parçalar birleşir, bu birleşmelerden semalar, arz, madenler, nebatlar, hayvanlar ve nihayet insan hâdis olur. Ondan 3on ra bu terkiblere; hazan sıırûr, hazan gam, hazan ferah ve keder, hazan bellyye ve mihnet, hazan da selâmet ve afiyet ârız olur, bunları geçirir sonra imam ve Kaim omt izhar eder ve kemal haline ulaştırır. işte, rnürekkebatı inhilâlc uğratan, birbirine ztdlan imha ve ib- lal eyliyen-ve cismaııide ruhanili-ği izhar ey üyen Kaim; Ahmed Key* yâl'dir. < Bu nazari yele iden sonra, kendi-< sinin ve adının nelere delâlet eyle-] diği hakkında te’villere girişir: « Ahmed Keyyâl; Kadiri küldür. < Çünkü, adı (Ahmed) dlr. Bu isim;] tamamı tamamına dört filemin kar< şıhğıdır. A) Nefsi âlâ, H) Nefsi! natıka, M) Nefsi lıayvanî, D) Nefj si İnsanî kargılığıdır* Bu dört âlemi mebadi ve besaittir. Mekânların ! mekânı ondan ayrıdır. Âlemlerdenj her birinin, başka bakımdan, kar-1 şılıkları da vardır; (Avalimi ulvi-1 ye) nin mukobilind^ (Avalimi siiı-J liyei cisrmıniye) vardır. Sema boş-) tur, mekanlar bu boşluktur. Al-s tında ateş, onun altında hava, a!-) tında arz ve daha altta su vardır. > işte bu dördü (\vair Erbaa), < dört âlem karşılığıdır. Dedikten > sonra bunlara da karşılık göste-t rir: ?



Filistîne gidecek Rus elçisi flîaştarufı l incice) ı kûmellerim*^ ablokr.nın. m^vrırd;-yerinin ka-'u- edîln»emesîne rnî-men muta* eke devam ettikçe Fi-listin kıyılarının Mısır ve S »• iye tarafından aHokas» mese!ö an -leri süriilemiyeceğihi ve mü tor* ce müddeti bitince siyonistlerin ab loka hattını ya wna teşebbüs! ari karşısında bu tedbirin Suriye tarafından idame olunacağını ilâve eylemiştir.
Hayfa limanının, tesbît od Ic-ı tarihten önce tngilizlerce tahkiyesi işine temas eden Cemil Mardanı Bey bu hareketin Arab görüş terzi bakımından mütarkenîn ihlâli gibi sayıLacağım ve Birleşmiş M<1 letler Kurulu aracısının uğraştığı güdükleri arttıracak mahiyette ol duğunu biUÜrfiiiştir. AZZAM PAŞA YA AYNt FİKİRDE Londra, 27 Kapanış.
Açılış ve program. M. s. ayan.
Müzik: Müziği Müzik: Sololar Müzik: M. s
Haberler.
Geçmişte Bugün Müzik Müzik
Radyo Gazetesi Serbest Saat.
Müzik: Mandolin Birliği Konuşma.
Müzik: Karışık Şarkılar. Müzik: Opera Aryalan (Pl.)
Konuşma: B. M. M. Saati.
Müzik: Dans Müziği (Pl.) M. 8. ayart Haberler.
Program ve Kapanış.
Yukarıdan Aşağı:
1 — Kenar, Zav^e; 2 — Vn -cut ifrazatında bilunan zehirli madde, Cahil, 3 sâdır olan, Tesir; 4 vuf, Tersi nota; 5 — Bedava, Beygt'i 7 — re vurulur. Zulmeden; 8 yecek, Yeter; 9 İir, Koridor.
EVVELKİ BULMACANIN HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ
İMROZ HATTI
Bakkallanrnzdaö tercihan aramam? menfaatiniz icabıdır rtı v fi
r 10.00 da (Mersin). Sirkeci nhtı-kalkâr.
10.00 da (Saadet) ve Cuma 19.00 Sirkeci rıhtımından kal-
m H O H 11 V U VI
O
Yugolinîya
Adriyatik limanlarına Yu goslav muntazam hattı
YENII ÇİL İLÂCI
Çil ve Güneş Lekelerini) Çıkarır
incir ve fındık ihracatı
Son günlerde İstanbul Ticaret vo Sanayi Odasına Londra ticaret a-tcşeliğhnizden gelen bir rapor, în-giltereyle olan ticaretimizde bu memlekete olan İhracatımızı göstermek bakımından dikkatle tet kik edilmektedir. Bu raporda belirtildiğine göre memleketimizde üzüm fiatlarımn artması yüzünden lng)lİ2İerin her zaman almakta olduğu bu malı bizden artılı almamaları ihtimali vardır.
incir mevzuundaysa, bu yılki incirlerimizin kalite bakımından iyi, fakat ambalaj bakımından fena ol dul lan söylenmektedir.
Fındık mevzuundaysa, memleketimizde fındık fiatlan düştüğü hal de îngilizler munzam mübayaa yapmak istememektedirler.
< \ 'orub» şilebi Amerikadon gvliı/nr Devlet Denizyolları idaresinin «.Çoruh» şilebi birkaç gündenberi Ilıyordu. Verilen malûmata göre go N< w-Yorkta askeri malzeme yük-mi yükünü alıp memleketimize müteveccihen hareket etmiştir. Diğer taraftan 400 ton kromla Fil&delflyaya varan «Kastamonu» şilebi de yükünü boşaltıp New-Yorka hareket etmiştir. Bu gemi de askeri yardım malzemesi getirecektir. Ttünacakrır. 2 — Bu işe ait şartname her gün îstanbulda Genel Müdürlük Tekel maddeleri şubesinden ve Ankara ve İzmir’de Başmüdürlüklerimizden a-hnabilir. 3 — İsteklilerin Fiatlı teklif mektupları ve teklif edecekleri (W liderinden tutar bedelinin % 7.5 gu nisbetinde teminat akçelerile birlikte 21/7/948 talihine rastlayan Çarşamba günü saat 15 de îstanbulda Kaba taş’da Genel Müdürlük binasında Tekel maddeleri Alım komisyonuna müracaatları. 4 — Evvelce çay teklif etmiş olan firmaların şartname hükümlerine yöre numune ve tekliflerini yenilemeleri ilân olunur. (8790) nurny veşj(j Vapur İlânlara İsveç vapur kumpanyası Helsinborg m /s GUNDA 24/Haziran/1948 îekenderiye, Londra, An-vere, Rotterdam, Brcmojl ve Hamburg için aktarma-biz mal kabul eder, s/s H ER A 7-10/Temmuz/1948 Apse yapan yaradaki mayi, Suçluya verilir; 3 — Çağ, Vatan şairi; 4 — Haya (terbiye), Bir ek; 5 — Nota, İhtar; 6 — Ağzın bir kısmı, Beyaz; 7 — Bir şeyi yap mak için kendi kendine yenin etmek. Kurtuluş; 8 — Od in a-lım satımında bir miktar tabiri. Tehlikeli bir hastalık; 9— Ter si (sebebi), Mesafe ölçfsü (denizde). 29/Ha»iüJim,'94S da »iMLnleri yaauh iutila rımıza kalkm ak yaparlarını ve ve yanaşacakları nhiım- uuımıun il,m il. İsveç kunıpanyaeı Cenubî Amerika hattı m/s Ada Gorthon 25-26/Haziran/948 bekleniyor. Cenubî Amerikaya mal kabul eder. Lüleburgaz Bölge Orman Fidanlık müdürlüğünden 1 — Lüleburgaz bölge orman fidanlık sahasında iki adet arte ziyen kuyusu açma işi kapalı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur. 2 — Muhammen bedeli (25680) lira olup geçici teminatı (1926) liradır. 3 — Eksiltme 16 7. 948 cuma günü saat 13 te Lpleburgazda fidanlık müdürlüğü binasında teşekkül ededeck komisyon tara -fmdan yapılacakta'. 4 — Fenni idari şartnameler vc keşifnamelerle mukavele pıo jeleri her gün Lüleburgaz orman fidanlık müdürlüğünde İstanbul orman baş mühendisliğinde Edirne, Kırklareli ve Ankara orman işletme müdürlüklerinde görülebilir. - 5 — isteklilerin mühürlü fiyat teklif mektuplarını kanuni vesaikler güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektubla rını ihtiva edecek kapah zarflarını eksiltme saatinden bir saat ev veline kadar fidanlık müdürlüğü komisyonu reisliğine makbuz mukabilinde vermeleri ilân olunur. 6 — Postada vukua gelecek gecikmeler kabu) edilmez. (8748) Ktimür fcaçakçm sanık «uçunu itiraf ederek ‘Kömür kaçaktır çoluk çocuk sahibiyiz ne yapalım? nafaka nıceelesâ Kemalpaşa: (Hususî) — Bu-gün ilçemizde bir orman kaçakçılık davası görülmüştür. Samlı mahkeme salonuna girer girmez hâkimin sualini ve hüviyetini teşbihini bekjemiyerek: — Tutulan kömürler kaçaktır Çoluk çocıık sahibiyiz. Ne yapa hm nafaka bu.. Demek sııretile suçunu ikrar yolunu tutmağı muvafık görmüştür: Sanıkann bu yolu tercih ci me feri kendilerinin cezasız kalmalarını, intaç etmiyorsa da sabi -hasız olanlar, 89 uncu madde -den istifade etmekte oldukların don mahkemeyi işgal ve netice den nınhkiVın olmak ve tecilden istifade edememek gibi muhtemel bir kurarla karşılaşmaktan sa hakikati itiraf etmenin ehven olduğunu takdir etmekledirler. Halen ilçe ceza evinde mevkuf ve mahkum olman kaçakçıları nın sayısı ona baliğ olmuştur. Bir kaç çuval odun veya kö • mür kaçakçılığı yapanlar hak -kında zabıt varakası tutulurken Lülebuırgazda bi<ı kaçta mahkûm oldmı Kasabamızın Yılmaz mahal -leşi İnhisarlar sokak 6 No.lu ev de oturan Hüseyin Hüsnü kızı Zehra Emre jandarma erlerin den Mehmede haraket ettiği id diasile hakkında düzenlenen ev rakı ile birlikte meşhut suçlar kanununa göre mahkemeye ve rilmîşti Duruşması neticesinde suçu sabit görülen Zehra Emre 2 lira para cezası (e 6 gün hapsi mahkûm olmuştur. ÇaıeBİz kalan her insan gibi o da Ula Tanrıya ynivnımağa buladı. Yalvarırken sesi titriyor, göz lerinden yaş dökülüyordu. O sırada, insan şeklinde iki yeşil kuş peyda oldu. Uça uça gelip a-ğaca kondular. Kuşlardan birlşı: — SelâmünaleyktJm ya Şeyh Cey yad; dedi. Öteki kuş: Ve aleyküıniıeBelfuu yâ Şeyh Abdiisselânı! dlye.cevab verdi. Au-r.esbıiıı Seyf-i ZUlyezen'e nasıl gad rettiğlni gördün mö? — Evet, gördüm, çok fena, yaptı. — Acaba bu delikanlı için bir kurtuluş çaresi yok mudur?. . — Ulu Tanrı herşeye kaâdirdir. Seyf-ı Zülyezen bu ağacın yapraklarından birkaç tane ıdsa. dişle-de çiğneyip ezse ve yaralı olan yerlerine sürse, Allahın Jznlle, derhal şifa bulur, öHlmden kurtulur, eski haline gelir. — lnrjaTkJh, bunu yapaı cin gene yufifn hayata vedâ eyîau«esı Kameriye, atımlan indi. Seyf-i Zulyezeu'e de inmesini işaret ettikte» sonra: - - Oğlurn, dedi. İşte hâzinenin bulunduğu yere geldik. Lâkin yolculuk bizi çek yordu. Karnımız da acıktı. Dinlenmeğe lihtiyannn?, var. Şu ağacın dibine oturup biruz dinlenelim ve karnımızı doyuralım. Seyf-i Zülyezen, itiraz etmedi. Atından indi. Ana ile oğul, yanlarına kâfi mikdarda yiyecek almışlardı Büyük bir iştaha ile karınlarını doyuldular. (>• gündenberi uykusuz kalan Sevi-’ Zülyezen, bir parça uyumak
Sivas
tinde toplanan (Birici Türk yapı kongresi) ne belediyemiz adlıca iştirak eden belediye fen iğle ri müdürü mühendis B. Vecihl Divitçi şehrimize dönmüştür Kendisile görüşenlere yapı kong resinin verimli çalışmaları hakkında izahat vermiştir. Bu arada şunları söylemiştir.
Kongre esas itibarile akademik bir toplantı mahiyeti taşı • makla beraber şehir, kasabala • rin imar hareketlerinde bir çok aksamalara sebeb olan müşkilâ ti yenici ve başarıcı adımlan at mak gayesini güdüyordu. Torbalıda hırsızlık
Torbalı: (Hususî)
zin Tepeköy çarşısında merak uyandıran bir gecede iki hırsız lık vakası olmuştur. Bakkal Hatan Doğanın dükkânına gireü meçhul huzızlar 160 lira kadar para ile bir kilo bafra sigarasını aşırdıktan sonra ayni yerde Jak Okdilin manifatura mağazasının kiremitliğinden tavanı delerek buraya da girmiş ve 1500 lira kıymetinde ipekli kumaştan da çalmışlardır.
Zabıta takibata devam etmek tc-.îir.
Pamuklara anz olan tırtıl ha sere, i artmaktadır. Kaymakam İbrahim Ersaka beraberine zira at memuru Emin Canı da alarak pamuk mmtakalanru gezmiş, ve ger kli tedbirlere tevessül olun mak suretile haşere tehlikesinin İnlenmesine çalışılacaktır.
' Yavrularınızın sıhhat
kaynağıdır
Adres: Zindan Kapı- Çoban Çeşme
No. 4 Kâmil Beygo
İstanbul
yandan bir yana dönecek hali yoktu.
Ulu Tanrı, bu cihetten de ona yardım etti. O sırada, koca ağacı saısa savsa sallıyacak derecede şiddetli bir rüzgâ esti. Sapır sapır yaprak dökülmeğe başladı. Sey ; f-i Zülyezen’in her yanı yaprakla • doldu.
Zavallı delikanlı, ağzına bir kaç. tane yaprak aldı. Bunları adamakıllı çiğnedi. Hâsıl olan merheıri yaralarına sürdü. Tanrının hikr»0-' tilc, birşeyciği kalmadı. Sanld (pd re uğramamış, yaralanmam-^ e1^1 sapsağlam ayağa kalktı. öıaİAida otlamakta olan atına bir^i. Bilmediği bir istikamete doğru yola çıktı. .
Otlarla, yabanî .yemişlerle kamını doyurarak on gün ilerledi, (jn bilinci günün sobalımda kendisini bir dağ başında buldu.
Bu dağın karşısında yüce bir dağ daha vardı. İki dağın arasında bliyük ve coşlum^bir nehir akıyordu ki üzerinden kuş bile uçanıuz-d».
Seyf-i Zülyozcu'in bulunduğu (’nğda manastıra bcnzeı bir bina . .Jrilntiyor; karşıdaki dağda ise muazzam bjı saray göze çarpıyordu.
Kur’anıkenmi otarken gözüne ilişen bilet
Bursa: (Hueuaii) — Şehrimiz de iki yıl evvel bir hastahane pi yangoeu tertip edilmiş ve en bü yük ikramiye olarak Bursada ye ni yaptırılan otuz bin lirabk bir ev tahsis edilmişti. Piyango geçen sene çekildiği halde evin kimseye çıkmadığı görülmüş ve bu hal bir dedikodu mevzuu olup cıtmişti. Diğer taraftan evin iea bet ettiği piyango biletinin Gem Ji kilçesinin Kumla köyüne satıl dığı te6bit edilmiş, fakat bir tür Jli bunun sahibi meydana çıkma kmştı.
Nihayet bir yıl sonra mesele aydınlanmıştır. Kumla köyünden Ahmed özkurt adında bir köylü üç bilet almış, bunları Kur ânıkerinıin içine koymuş ve u-nutmuş gitmiştir.
Geçenlerde bir kandil gecesi Kur ânıkerimi okurken bu bilet ]er gözüne ilişmiş ve Ahmed öz kurt onlan köy kâtibine götüre rei:
— Yahu şu biletlere bir bak demiş. Köy kâtibi bunları muh -tara vermiş. Muhtar da evin İsa bet ettiği bileti alarak Bursaya gelmiş ve onu köy namına alı • nan bilet gibi gösterip evi köyo maletmek istemiştir, Tam bu muamele yapılacağı sırada vazi yeti Ahmed özkurt haber almış derhal Bursaya gelerek Vali Ha çim îşeana hakikati anlatmıştır. Diğer taraftan avukat Emrullfib Türkeri vekil tutarak vilâyete gitmiştir. Bursa valisi hemen muameleyi durdurarak evin asıl bilet sahibi köylüye teslimi için emir vermiştir.
Sivas haberleri!
Sivas; (Hususî )— Bir müd clettenberi boş olan vakıflar | müdürlüğüne tâyin edilen B. Mu rar Ballıoğlu vazifesine başlamış tır. Kendilerine yeni vazıfele -rinde başarılar dileriz.
■ îstanbulda bulundukları halde adresleri billnmeiûesin-I den dolayı adlarına dâvetiye gönderilmeyen sayın Millet I vekillerinin 1/7/948 perşembe günü saat İÜ de Denizciler
■ Bayramı münasebetile Moda koyunda yapılacak deniz ya-
■ rışlarım seyretmek üzere «Ülev» vapuruna savın eşlerile
■ şeref vermeleri rica olunur..
w Ulev vapuru idare önündeki rıhtımdan saat 14 de ha | reket edecektir. (9İ26)
^ TinTn—ıiTiTTirT(Twımn»~ıiBiııı [■■■■nuııı—ııı ı
F l.'lAnbU'! ‘Jireıû Pertev, heF hangi bir tesadüfe Veysr mahiyeti meçhul bir keşfin neticesi değildir. Krem Pertev çok çalışılmış ve çok tecrübelerden soma kibar ma-hafile takdim edilmiş yegâne krem olup başlıca fevaidi:
CUddeki mesamatı yumuşa tarak kapatır. Bıı suretle bu mesamatı haricî tesirattan mu hafaza ederek oildin pürüzlerin.’ defeder, cildi besler, bu suretle gençlik ve taraveti te mil) eder .
Cildde şeffaf gayri kabili nüfuz bir tabaka yapar ki yazın sıcağın, kışın soğuğun tahribatına mani olur.
Sah 5.00 de (Cumhuriyet’), Perşembe 5.00 ele (Bakır) ve Cuma 5.00 de (Tan). Galata nhtımından kalkar.
Pazar 5.00 de (Anafarta) ve Çarşamhfl 5.00 de (Çanakkale). Sirkeci nhtımıu-dan kalkar.
Sah 0.00 da (Marakaz) Çarşamba 9.00 da (Sus), Perşembe 16.00 da, Cumartesi ve Pazar 9.00(Marakaz), Pazarteei 9.00 da (Sus). Galata rıhtımından kalımı
Cuma 8.15 de (Sus) ve Pazartesi 8.15 de (Maıakaz). Galata rıhtımından kalkar. Çarşamba, Cumartesi ve Pazartesi 20.00 de (Konya). Tophane rıhtımından kalkar.
.Sah ve Cuma 19.00 da (Seyyar). Tophane rıhtımından kalkar.
Çarşamba 19.00 da (Kemal). Tophane rıhtımından kalkar.
Pa zt mında
■ Salı
da (Antalya
kar.
Çarşamba 11.00 de (Aksu) ve Cumar teni 11.00 de (Ege). Galata nhtımın dan kalkar.
KENDERUN HATTI- Sah 17.00 de (Necat). Sirkeci rıhtımın dan kalkar.
Deniz Hatları İşletme Müdürlüğü; (44678; Santralden (81) _lırtanbul Başacenteliği: (42362) (9226)
sarayı
Kameriye aldanmıştı, öldüğünü ımnederelr bırakıp grttiği oğlu ÖJmemişti. ’ »g
Seyf-i Zülyezen, dört beş saat sonra biraz kendisine gelir gibi oldu. Kapalı gözlerini yavaş yavaş aralrdı. Aklını başına toplamağa (.iJİışU ve buna muvaffak oldu. ,
Lâkin harekete mecali yoktu. Yerineden kımıidayamıyorclu. Bu yüzden yasamaktan ümidini kesti. Çünkü orada açlıktan. Eusuzhıkcan öleceği muhakkaktı. İnsan uğrağı olmıyan böyle bir yerdt onu kimi görüp kurtarabilird!)
Kazaları ördtmek için
Son günlerde otomobil ve otobüs kazalarının çoğalmış bulunma bi karşısında altıncı şube önleyici tedbirler almıştır.
Eu cümleden olarak taksilerde kaçak çalışan ehliyetsiz şoförler yakalanıp savcılığa tejEİÎm edilmek te, seyrüsefer nizamıua aykırı ha reket eden nakil ' vasıtaları için şiddetli cezalar tertib edilmekte* û?r. .

1 Bl | 1
1 1 J«ı_LJ_ı_
L! Kİ 1 M 1
ıMİ 1 B3 -t-
ı :» 1 1 ! İKİ
1 ı ı
! I 1 I 1
1 n ı ,
ı ■ ı [ i-
1 11^Jt j