AYISI
HER
TERDE
İdare: Nuruomuuüye No. H Tel adred: «YENİ SABAH» İSTANBUL Telefon: N07H

10
KURUŞ
I
Kr.
)
Yunan dostluk ve
YeniSeçînıTasarısı
7 NİSAN K4S
Onuncu TU Ne. 32 O
ABONE
Türkiye
Senelik M00 Kİ. 4 Aylık 1000 , 8 ayhk 100 » 1 aylık M» »
BİDİLİ
Ecnebi
M00
C900
»00

HuRRıYET VE HAKKIN YILMAZ MÜDAFİİYiZ
saldırmazlık

Meclise veriliyor
— Yeni seçim kanunu ta-
ser-
inti-fay-
Tannöverin
10,5 luk obüsler
var
T tınan Dtşbakam Çalda r is
S
e
Münasebetlerin 50 sene müddetli bir anlaşmaya istinad edeceği belirtiliyor
ÇBLnflRiS DE YAKINDA ANKARAYA GELECEK
Dün Atinadan hareket eden Necmettin Sadak: “Her tarafta halk arasında derin bir endişe müşahede ettim» dedi
Londra 6 (B.B.C.)
Doıt
gündenberi Atinada görüşme- le, Orta Doğut ferde bulunan Türkiye Dışişleri yeti arttırmak
Bakara Necmeddin Sadak, bugün Türkiyeye müteveccihen Yunanistandan ayrılmıştır.
Sadak, gazetecilere yaptığı
demeçte, Yunan hükümet ricali le, Orta Doğuda sulh ve emni-ı için bütün ihtimalleri görüştüğünü, Türkiye-nin Yunanistanı, çetecilerden t© mizlenmiş ve eskisi gibi kuvvetli olarak görmeği arzu etti-
ğini, iki memleket arasında her hangi bir askerî mesele görüşül mediğini, Yunan Dış Bakanının yakında iadei ziyarette bulunmak üzere Türkiyeyi ziyareti düşündüğünü söylediğinin be-(Devamı Sa., 5; iu.. 6 da)
Celâl Bayarın Demeci
l^cabo Boyar da. Saka gibi, 1950 yılını beklemek tarafdan mıdırf Böyle bir düşünceye sa-Ihib ise bunu ifade etmekte ne gibi mahzurlar tasavvur ediyor ki, bu cihete hiç dokunmak iste-bniyorf Bu kadar hayati bir noktayı kapalı geçmek nurlu ve vazıh bir politikanın en b&riz bir belirtisi sayılamaz.
olurdu. Çünkü umıımî efkâr bu ba-bibte hakikaten çok hassas pek uyanıktır. Demokrat Parti geçen umumi seçimlerden, hiç de »nem-nun olmamış ve bu hosnudMiziıı-ğıııııı çok açık bir surette, hattâ
oramda, Demokrat Parti genel başkanı Celâl Bayar uzunca bir nutuk irad etnrtt* ve bir çok meselelere temas
eylemiştir. Bu arada seçim konusunda da konuşmuştur.
Bayara göre seçim kanununda tadilât yapılarak emniyet ^ağlanmazsa, Demokratlar evvelce vermiş oldukJan prensip kararına sadık kalarak, intihaba iştirak et-miyeceklerdir. Fakat Demokratların istedikleri tadilât yapılırsa o zaman onlar da mücadeleye karışacaklardır. Demokrat Parti haş-kanının sözlerinden anlaşılıyor ki önümüzdeki toplantıda, Böj ük Mil let Meclisince seçim kanununda yapılacak tadilât, nihayet eiiz’i ve sırf rey masuniuğu teminine matuf ohuaktır. Halbuki istenilenin daha geniş bir şekilde ve kainimin bütün ana çizgilerinde, yepyeni bir bale gelmesidir. Bu düşünceye Bayar memurin mu hake ma t kanununun da değiştirilmesi isteğini de ekliyor. Bu tarz muhakemenin yerinde olmadığı iddia edilemez. Yalnız Demokrat Parti başkanı, açıklamasını beklediğimiz ve geçen gün bir yazımızda üzerinde durduğumuz bir noktayı üstü kapalı geçmiş bulunuyor.
Bilindiği gibi, son günlerde Ham dullah Sobhi Tannöver, Bayara atfen umumi seçime Demokrat Partinin, şimdiki nicelisin müddeti bitmeden tarafdar olnııyacağıııı ifade etmişti. Biz şu fikirdeniz ki, Çorum nutkunda. Celâl Bayar hazır seçimler bahsine dokunmuş i-ken, bu ciheti aydınlatması çok iy i
iskenderiyede meydan muharebesi
----- -o-----
Misti* plisinin flrevî ROiıa erdi


okuduğum Jaman operatörümüzün bir yaptığı münakaşayı

Sabah Keyfi
C H. P. nin sol kolu?
C. H. P. Eminönü ilçe kongresinde bir partili şöyle bağırmış':
«— Haşan Âli Yücelin solcu olduğu; Profesör Kenan önerin giderdiği deliller ve mahkeme karanle sabittir. Partimiz Yüceli artık milletvekilliğinden de ihraç etmelidir!»
Yukarıdaki sözleri gazel© tunlarında maruf bir gazeteci İle hatırladım.
Operatör gazeteciye şöyle der*. «— Halk Partisine muhalefeti bıraksanız daha İyi edersiniz. İcabında habse girmektenso etliye, südlüye karışmamak yeğdir.»
Operatörün aldığı cevab şudur: «— Pek âlâ siz hastalığa niye muhalefet ediyorsunuz?... Mose-ij parmakta kanser görünce kolu kesmekte tereddüd göstcrml-yorsunua. sizde neşter, bizde kalem...»
Çimdi düşünelim.. Acaba Haşan r II C. H. p. nin sol Folu mudur?.,. Eğer bu kol gangreıı-fenmiç ise kcsmell; çolaklığın Ulaklığa müreccah olduğu devir do yaşamıyor muyuz?... ________________DİKEN

J


Ara seçimlerinin 15 Mayısa doğru yapılması bekleniyor

15 kadar maddeden mürekkeb, Memurin Kanunu da bugünlerde Meclise verilecek
Yeni Tasarı Muhakemat
Ankara: 6 (Hususî)
sarısı son şeklini almıştır. Tasan bugünlerde Meclise sevkedilecek ve Adalet ve İçişleri komisyonla-larında süratle incelenerek heyeti umurniyede ka-nuniyet kesbedecektir. Ara seçimlerin 15 mayısa doğru yapılması beklenmektedir. Yeni tasarı 15 kadar maddeden mürekkeb olup belli başlı olarak, seçim sandıklan yakınında rey rey puslalannın yazılabilmesi için hücreler yapılması, sandık başia-nnda parti müşaJıidlerinin bulundurulması, tanzim edilecek mazbataların seçim sonuna kadar muJha-
fazası ve derhal ilân: -büyük yerlerde tasnifin belediye meclisleri ve pHilıkr mümesoilleri huzuruyla yapılması gibi esasları an ir bulunmaktadır.
Ankara: 6 (Hususîj — Bakanlar Kurulu geç va-kite kadar süren topıaı t^ında Meclise verilecek kanun taşanları üzerinde görüşmüştür. Bu arada memurin muhakemat kanunu gözden geçirilmiş meclise şevki kararlaşınDiğer taraftan, ekonomi genel meclisi kurulması tasarısı üzerinde de çalışılmaktadır.
Mîllet Meclisi kürsüsünde açıklar mış ve iktidar partisi ile hükümetine karşı en ağır ithamlarını detnıiştl.
Temeli bn kadar sakat bir habın, her fırsat ve vesileden dalanılarak, yenilenmesini İstemek muhalefet İçin en tabii bir hak ve en kaVî bir zaruret sayılmak icabetler.
Acaba ne oldu da şimdi Celâl Bayar da, tıplu Halk Partisi gibi, seçimleri yenilemek fikrinde bulunmuyor? Haşan Saka, Erzincan dönüşü, meclisin ömrünün bir tek gün dahi kısaltılamıyacağını açıkça söylemekle çoğunluk fırkasının düşünce ve kanaatini açıklamış oldu. Bu kadar kesin bir tavır ve e-da karşısında muhalefetin bu husustaki kanaatinin ne olduğunu öğ renmek yalnız Demokrat Parti mensublannı ve muhalefeti değil, bütün memleketi şiddetle alâkadar eder. Halbuki Bayar, kısmi seçimlere temas ettiği halde, bn u-muıııi intilıab bahsinde çok ihtiyatlı bir sükût muhafaza etmiştir. Bu sükutun mânası çok şumullû olabilir.
Acaba Bayar da, Saka gibi, 1950 yılını beklemek tarafdan mıdır? Böyle bir düşünceye sahib İse bunu ifade etmekte ne gibi mahzurlar tasavvur ediyor kİ bu cihete hiç dokunmak istemiyor? Bu kadar hayati bir noktayı kapalı geç-(Devamı Sat, 3; Sü„ 4 de)
Mon gömeri derlinde
-----o ■ --
İngiliz Genelkurmay
aş kanı, Rus Marealşı Soko-lovski ile buluştu
İhtilâf yatışıyor
Berlin 6 (A.A.) — Mareşal Montgomery, bu sabah Berline gelmiştir. Montgomery bu akşam yemeğini Mareşal Sokolovs ki ile birlikte yiyeceğinden çok memnun olduğunu söylemiş ve demiştir ki:
(Devamı Sa., 3; Sil., 5 de)
Yerinde Yapdığımız Tedkikler
Orman kanunundan doğan sefalet !.
Mısır'da nümayişlerden bir görünüş
Londra: 0 'A.A.ı — İskender! yedek! polis memurlarının grevi bu gün ani olarak sona ermiştir, Polis memurları derhal İşlerinin başına döneceklerini blldirmlşlerdir,
Bununla beaber bu sabah, greve (Devamı Sa., 6; Sü., 3 de)
Güzel Sanatler Akademisi enkazı dün tekrar tutuştu
Güzel San’atlar Akademisi enkazı dün saat 11.02 de yeniden tutuşmuş ve etraftan alevleri görenler Beyoğlu itfaiyesini haberdar etmişlerdir.
Derhal itfaiye vak’a mahalline gelerek yangın başlangıcını önlemiştir. Yangmm, enkaz altında kalan sönmemiş kıvıl -cırnlardan zuhur ettiği tahmin (Devamı Sa., 3; sü. e de)
Limanımıza gelen yardım malzemesi
Stevenson şilebindeki askerî malzemenin boşaltılmasına dün başlandı
Gelenler arasında
tanklar ve
/‘fV*.* 1 ---İr





A turikatı yardım malzemesi yetilen Stevenson gemisi îstanbul limavnaa
r------;--
I Amerikan
donanması
O

açıkladığı hakikat
Zavallı köylü bugiin soğan ekmekten bile mahrum ne yapacağını şaşırmış bir durumda bulunuyor..
bJr zamanlar evlâdı gibi baktığı or inanları, zorla, tahrib etmeğe meç bur kalmıştır,
C, H, P, hükümetlerinin Ormanla rı devleştirmek hususunda verdiği karardan maksat ormanlarımızı kıy metlendirmek ve devlet hazînesine büyük gelirler sağlamaktı, Bu düşüncenin ne büyük felâketlere se-beb olduğunu öğrenmek, bütün te (Devamı Sa., 5; Sü., 6 da)
En büyük ve tükenmez servet kaynağımız olan ormanlarımızın, devletleştlrildlkten sonra ne büyük tahribata sahne olduklarım nıuhte Uf vesilelerle bildirmiştik,
Eesasen geçimini 3116 sayılı Olman kanununun 79 ve 73 maddeleri geıeğlnce tasarruf hakkına sahip olduğu tapulu ormanlarlle sağlıya» köylü, elinden ormanları alınınca uğradığı güçlükler mümusebetlle
PEKERİN İÇİŞLERİ BAKANI
Şükrü Sökmensüer ateş püskürüyor
Sökmensfier’in Kudret gazetesinde çıkan bir yazıdan dolayı Cihad Babana hücumu
Ankara 6 (Hususî) — Geçen lerde Kudret gazetesinde çıkan bir yazıda Meclisteki uıalûm a-çık lamasından bahisle Şükrü Sökmensüeıe çatılmaktaydı.
Şükrü Sökmensüer makale muharririne şiddetle bücfim e-

derek, «kabineden ayrıldım, hücumlar yino durmadı. GöörVılü-yor ki, sebebi, nc olduğu anlaşılmayan bir şahsî düşmanlıktan doğan o sinsi ruh hâlâ bu zatın kafasında ve kaleminde (Devamı Sa., 6: Sil., 5 d»)
i Norveç su farmış S ziyaret edecek (
Vaşington: 6 (A.A.) — Bahriye Bakanlığı bu ayın 29 unda Nor veçin Bergen limanını 27000 tonluk Valley Forge uçak gemisi, Fresne kruvazöre ve dört muhrib-ten mürekkeb bir Amerikan filosunun ziyaret edeceğini bildirmektedir. Filo Mayısın ikisine kadar bu limanda kalacaktır.
Halen Kahiıede bulunan lilo Bergen’e giderken lngilterenin gü ney limanlarına cİa uğrıyacaktır.
Akdcnizde bir uçak gemisi, üç kruvazör ve on mulıribten mürok-keb diğer bir Amerikan filosu olduğu malûmdur. Her iki filonun bu ayın 18 inde yani İtalyan seçimleri esnasında Akdcnizde bulu-fDevams Sa, 5; Sü.» 3 de)
Amerika Birleşik Devletlerinin Türkiyeye tahsis etmiş bulunduğu yardım malzemesinden yeni bir parti, evvelki gece sabaha karşı, ~(P. V. T. Sttewenson) gemisi ile gönderilmiştir. Gemi Sirkeci önün de demirlemiştir.
P. V. T. Sttewenson gemisinin getirdiği yardım malzemesi arasında; 11 tonluk tanklar, 10,5 luk (Devamı Sa., S; Sü.» 3 de)
Sadık Aldoğan
Hamdullah Snbhi Tanrı överin Ci i*rihli Tasvir' Gazetesin
de ftan ykzıs:nda D. P. kurucu-lârmdan Bayar - Menderes - Köp rüiür ün Demokrat Partinin dâva* sim nasıl mihverinden çıkannı» oiduklanm, farkına varmadan mı, yoksa kasden mi desem, o kadar açıklıyor ki, bundan dolaj? krF.C'b re teşekkür etmek lüzumu nn duyuyoruz.
Br. vo Tannöver! 12 Tfinmu» m;skas)nı saran bezi cesaretle a-çf.i? k bn muskanın içinde neler yaz ı olduğunu Demokratların gözü örur.e sermek gibi Demokrasiye hayrh olacak kıymetli bir hiz-m(’t ifa ettiniz. Halk Partisi zimamdarlarının tartib ettikleri siyasî «yunun en dikkate şayan yarasını bir gözden geçirelim:
Tannöverin yazdığına göre Ba-yarın evinde, bundan 8 ay kadar evvel yânı: bu mahud 12 Temmuz muskasıaın yayınlandığı ay içinde Bayar. Menderes, Köprülü, Tan növer toplanıyorlar, görüşüyorlar: Görüşmenin maksadını Tanrı-över şöyle anlatıyor:
Celâl Bayar ve arkadaşları ile yapacağım görüşmenin dört sual üzerinde toplanacağını kendilerine haber vermiştim.»
Şu halde C. H. P. den bir milletvekili olan Tannöver acaba h-ftt reislerile bu dört sual
rDeuamt Sa„ 5; Sil..
ınuha-üzerin 1 det



AKVIMDEN BİR YAPRAK]
İstanbul ve Fmar fa aliyeti
V
T
“Ermeni peygamberi,, Avak Amerikadan hudud harici ediliyor
Vaşfnffton: 6 'A,A,) — Birçok has tahtlara çare bulduğunu İddia e. den Ermeni Avak ile iki yardımcısı mn Amerika dan hudud harici edil meleri İçin müzekkere kesilmiştir, Avak halen Azâmidedir ve müzekkere kendisine burada tebliğ edile çektir,
Avaka Amerlkayı terk etmesi esa 6en ihtar edilmiş bulunmaktadır.
eçen günkü aylık gaıotecilor toplantısında Doktor Lüffi Kırdarın şehri alâkalandıran
muhtelif mos’eloler hakkında uzun uzadı- I ya izahat buna dair dik. Lûtfl damdır; on büyük dadır. Bundan şikâyet kimsenin hatırına gelmez; zira bu faaliyetin tatbik sahası — daima lınara muhtaç olan— îstanbuldur.
Vali, şehrin iktisadi işleri hakkında beyanatta bulunurken sık sık İşitilen bir tenkidden do bahsediyor; de-niliyormuş ki:
Bahçe, park, spor sarayı, merdivenli yol gibi İmar harckotleri iyi. Fakat belodlye, et, ekmek, mesken, süd vo sair İktisadi meselelerle meşgul olmu-.yor.»
Eğer bunun mânası belediye parkı, sarayı, jplu bir tarafa bıraksın da evvelâ İktisadî ihtiyaçları olo alsın do-ınelıso buna şehirciliğin no demek olduğunu bılcnlor asla tarafdar olamazlar; bunlar at başı beraber gidon io-
verdlğını rapor Kırdar,
raattvr..
İmara muarıa değiliz... İtiramızımız imarın bütün şohıro teşmil edHmemo-sldlr
1 O Lb İT l 0ir Açlk
___________ { yalrosu yapılıyor...
mofadından anla-İmar söven bir a-faaliyeti bu kısım-
Sarayı yapılacak..,
tarafa mı hasredil-tarafı bu muazzam
Karşı tarafta.
2 numaralı park yapılıyor... Karşı tarafta.
Spor - Sergi Karşı tarafta.
Bütün i mar o • iniştir? İstanbul
şehrin merdiven altı mıdır?
(
Açık Hava tiyatrosunu orada yap tık; Spor - Sergi Sarayını da Sultan* ahmedde yapalım; 2 numaralı parkı da Fatihte yapalım. )
İstanbul tarafında yapılan l'mardt bir sönüklük, bir ihmal manzarası var Meselâ Atatürk Bulvarının Unkapan ilo kemer ı arasındaki kısmında caddenin ortasına mazı ağaçları dikilmiş; bunlar yarın öbür gün buraya mükemmel bir mezarlık manzarası vore-cektir. Zaten şimdiden ağaçların koyu yoşil renklori üzerlerıno konan toz ta-(Lütfen sayfayı çeviriniz)
7 NİSAN 1918
SAYTA: 2
-





İT—
Yazan
Profesör Kenan Öner
37
Açık mektubun lıedefl, Parti propagandası yapmak olduğu meydandadır. Serbest bir surette cereyan eden İstanbul belediye seçimlerinin mevhum müdahale ve tazyiklere misal gösterilmesinden dc anlaşılıyor ki biz ne kadar kanuna riayet etsek dahi (neler yapıldı) diyebilmek için bir hazırlık vaziyeti ihdas edilmek isteniyor, öyle olmasaydı sanki aksini iddia etmişini, yahut yapmışım gibi muhterem başkanın (Seçimin devamı müddetince yapılacak suçları görmemezlikten, anlamanıazlıktan gelemezsiniz. Zabıta ve adliye kuvvetlerinin yapma* ğa mecbur oldukları takibatı önliyemezsiniz. Bu hakkınız değildir) gibi sözler söylemesine hiç bir lüzum yoktu.
Teyide lüzum olmamakla beraber bir daha tekrar edeyim ki se çinilerde kanundan ayrılmayacağız ve kanun dışı hareketlere asla müsaade ve)- müsamaha ctnıiyeceğiz. Kanunsuzluklar olursa bunları yapanlar kim olursa olsun takip ve tecziye etmekten geri durmıyacuğız. Başka türlü olmasına imkân yoktu. Aksini iddia elmek Türkiye Cumhuriyetinde kanun olmadığı gibi haksız ve yersiz bîr iddiadan başka bir şey değildir.
Yazdığım açık mektubun okunmak zahmetine değeri kabul olunarak bir de cevap vermek lûtfunda bunlunmalan şayanı nazar ve şükrandı. Fakat belediye intihabının serbest ve müdahalesiz yapıldığına taalluk eden iddialarına cevap vermek-hakkı benden ziyade, bütün lıâ-disatın birer şahidi olan millete ait olduğu için buna temas bana düşmez. Fakat tekziplerine rağmen mahiyeti bilinen Belediye seçimi ile başlayarak, hakikatin örtbas edilmesi zihniyetile hareket etmemiş olsalardı, her halde vaidleri daha emniyet verici bir hal alırdı. Evet, ben de itiraf ederim ki Demokrasinin temeli ve millet hâkimiyetinin esası olan intihap serbestinin çiğnendiği bir memlekette kanun yok demek-tr. Nitekim koca bir milletin 18 milyonluk ferdleri de —vali ile beraber— bunu iddia ediyorlar....
İstanbul Cumhuriyet Savcısına gönderdiğim 2 Temmuz tarihli dilekçeye, altı gün bekledikten sonra 8 Temmuzda aldığım 946, 35810 sayüı cevabda: 3005 sayılı meşhut suçlar muhakeme usulüne dair kanunun tatbiki dolayısile nöbetçi bırakılan mahkemelerin öteden beri kendilerine mahsus mahallerde tatil günlerinde de falaaliyette bulunacağı bildirilmekle iktifa ediliyordu, suale uymayan ve İliç bir fayda temin etmeyen bir buçuk satırlık bu sudan cevabın' böyle altı günlük bir teehhürü uğraması cevabın istizana ihtiyaç gösterdiğine —vehim derecesinde de olsa— bir delâlet vücuda getirdiği için memleketin kuvvei adliyesine istiııaddan da zannedildiği kadar amelî bir fayda hasıl ola-mıyacağma zan tevlit ederek hatırı sayılır bir hayal sukutu uyandırmış bulunuyordu. Bir gün sonra tekrar Savcılığa bir dilekçe ile müra-caatte bulunarak, yukaııki tezkerede tatil günleri faaliyette bulunacağı bildirilen meşhut suçlar nöbetçi mahkemelerinin kendilerine tahsis olunan mahaller malûmumuz olmadığı için bu hususun da lütfü tavzihi ricasında bulundum. 10/7/946 tarihli ve 946 3580 sayılı cevapta nihayet bakla ağızdan çıkarılarak:
Gerek eyyamı âdiye, gerekse eyyamı tatiliyede meşhut suçlar kanununa giren suçların takib ve tatbiki için:
1 — Eyüb kazası dahilinde bulunanlar için, Eyiibde sulh mahkemesi binasında,
2 — Eminönü, Fatih, Adalar ve Bakırköy kazaları hududu dalıilin-de bulunanlar için, Emiııöniinde yeni postahane binasının adliyeye tefrik edilen kısmmda;
3 — Beyoğlu ve Beşiktaş kazaları hududu dahilinde bulunanlar için, Beyoğiıı sulh mahkemeleri binasında;
4 — Sarıyer hududu dahilindeki işler için, Sarıyer sulh mahkemesi binasında;
5 — Üsküdar kazası hududu dahilindeki işler için Üsküdar adliye dairesinde;
6 — Beykoz kazası dahilindeki işler için, Beykoz sulh mahkemesi binasında;
1 — Kadıköy ve Kartal kazaları dahilindeki işler için, adliye dairesinde;
Bulunan Cumhuriyet Savcılarına dan malûmat husulü 9.7.946 gün ve bildirilir...»
Ciddî tutulacak bir murakabenin
müracaat edilegelinekte 1414 sayılı dilekçenize
Kadıköy
oldıığıın-cevaben
meydana çıkacağı fiiller hakkında bu kadar mahdud bir teşkilât ile iş görmek kabil olamıyacağı tabiî idi. Buna Eminönü, Fatih, Adalar ve Bakırköy gibi yerlerde mahkemeler olduğu halde böyle aralarında kilometrelerle deniz, demir ve tramvay yollan bulunan yerlerde olsun birer savcı ikame edilmemesi pek de hayırlı bir alâmet olamazdı. Buna rağmen alâkadar ilçe başkanla-rımıza bunu da bildirmekten sarfı nazar edemedim.
ADAYLARIN İNTİHABI ’
Afişler emniyet edilir bir ressama tanzim, ve eboşlaı tabettirilmek, beyannameler dağıtılmak, seçim başlamadan bütün teşkilât ile temas ederek olan bitenleri vaktile öğrenmek, teşkilâtı seçime hazırlamak gibi bir çok esaslı ve yorucu çalışmalardan fazla adaylanmızın teshirinde zahmet çekiyor, müşkilâta uğruyordulc. Zaten belediye intihabı tesri olununca bunun ehemmiyetini düşünmüş ve o vakitten itibaren buna çalışmağa başlamıştık. Milletvekili intihabı partinin ilk başaracağı en ciddi bir işti. Ve İstanbul halkı da, şübhesiz bütün Türkiyenin başı demekti. Böyle bir yerde aday beğendirmek o kadar kolay olmıyaeağı gibi partinin meclis grupuna en ziyade buradan çıkacak milletvekilleri kuvvet verebileceklerdi. Burada kendimizi çok kuvvetli gördüğümüz için iktidar partisinin kanunsuz faaliyeti yüzünden partimiz müessislerinin seçim dışında bırakılması da mümkün olmasına göre bunlardan Celâl Bayar, Yusuf Kemal, Fuad Köprülü ve Refik Ko-raltan bizim faaliyet sahamıza girmiş bulunuyordu. Fakat geri kalan 10 aday kimler olacaktı ve olmalı idi?...
YAPILAN İTİRAZLAR
Benim ve benimle müşterek maksad güden il idare kurulumuzun çokluğunda ihtiras olmadığı için en iyi bir liste ile millet huzuruna çık- _ mak ancak bizim zamanımızda mümkün olabilirdi. En yukarı kıymet r lerden başlıyarak memleketin lüzumlu evlâdlanna müracaat ediyo: yalvarıyorduk. Bunlardan ancak beşte biri muvafakat edebiliyor, üs tarafı, muvaffak olamadıkları takdirde hükümet ve iktidar partisinden görecekleri musibetleri düşünerek nezaketle itizar ediyordu. Istanbulda teşkilât ve manevî kudret bakımından bütün partiler üstünde bir iktidara sahib olduğumuz meydanda dururken bile, aday olmak için millette tehaşi bütün şiddetile devam ediyordû.

/Devamı var)
OkUYtCIU
DİYOR kİ
Lüleburgaz ilçesinin Oklalı köyünün derdlori
Ktrklareline bağlı Lüleburgaz ilçesinin Oklalı köyü 200 lınueden ibaret olup ta maıuile çiftçidir. Bu kuyun yansı yerli olup yansı göçmendir. Kendi topraklarımız geçimimizi temin etmediğinden köyümüzde 3000 dekara yakın devlet inalı olan arazîyi köyce luünasib şekilde senelerden beri işlemekte i-dık. Başbakanlığa ve Tarım Bakanlığına köyce müracaat edildi ve bakanlıkların KIrklareli valiliğine göndermiş oldukları eınirlerile vilâyetten Millî Emlâk memuru, Liile-burgazın tapu memuru, Mal Müdürü vekili ve Maliye varidat memurundan müteşekkil bir heyete köyümüzün fakir halkından temin edilen harcırah parası Malmüdür-lüğüne yatırıldıktan sonra heyet köymüzo geldi. Köyümüzden en yaşlı ehlivukuflarla beraber bu arazi gezildi ve ölçüldü, nihayet bu a-razinin mâliyeye aid olduğu meydana çıkarılarak bir rapor tanzim edilmişti.
947 de çiftlik sahibi Salih Civerîn müracaatı üzerine Lüleburgaz kaymakamı köyümüzden 28 kişi üzerine karar verip 2311 sayılı kanuna dayanarak jandarma vasitusile köylünün 948 yılı için ekmiş olduğu ve çimen lenmiş ekinleri sürdürdü. Sü-nilmiyeu kısımla rintte da çift lik hayvanlan otlatılmaktadır. Lüleburgaz kaymakamı, Salih Civerîn arazisine tecavüz etti diye köyümüzden posta posta olmak üzere 60 köylüyü mahkemeye vermiştir. Bu köylüler aylardanbe-ri mahkemeye ve jandarmaya ifade vermekten İş güç görememektedirler. Köyümüze gelen heyetin raporu Lü-leburgdza gittikten sonra bo zularak mâliyeye aid olmayıp zengin bulunan Salih Ci-vere aid olduğuna karar vermişlerdir. Bu kararın bozulması için köyümüz tekrar vilâyet tapu komisyonuna müracaat etti ise de halen bir netice alamadık. Bu araziye aid Salih Civerîn elinde de biç bir vesika olmadığı halde kaymakamlık 2311 sayılı kanuna dayanarak bu a-razi davalıdır diyerekteıı köylüye menetıniştlr. Halbuki bu arazi dâvâlı arazi haricindedir. Bu arazinin köylüye verilmesi için alâkadar terin dikkat- nazarlarını çekmenizi rica ederim.
Lüleburgaz Oklalı köyü namına Osman Ganız
Anadolu Ajansında müessif bir hâdise
Haber alındığına göre, bundan bir gün önce, sabahleyin Anadolu A jansı İstanbul şubesine gelen ajans müdürü Ziya Gevher Etili, ajans daktilolarından Fallhayı kendisine selâm vermedi diye 15 gün müddet le Anadolu Ajansından tarda ve bir o kadar da yevmiyesinin kat’ına ka rar vermiş ve bu karan mevzuu ba his memura tebliğ ettirerek derhal vazifesinden uzaklaştırmıştır,
AKViMDEN 3YAPRAK
İstanbul ve İ’mar fa’aliyeti bayan yüzünden on (Alamod) sayfiye oldu ise Beyoğlu, Şişil de koca şehrin bütün raftbet slkletlnl kendi tarafına öyleco çekti;
Fakat bu rağbeti adilâne taksim etmek i’mar ile şehrin güldüren şahsiyetlero düşer.
Bir vakitler İstanbulun en
lık, en şerefli semtlerini teşkil eden Beyazıt, Aksaray Yeşil tulumba, Çukur t çeşme, Şehzadebaşı, Direklerarası gibi1 mahalloler bugün ıssız sokaklar halin-) dedir. Hele Vofa, kimse kalmamıştır miştir.
İ'marı İstanbul
doğru yürütmek sıırctlle bu güzel beldeyi harabiden kurtarmaklığın bir vazife olduğunu alâkadarlara ısrar ilo hatırlatmak isterini. V
CBaştarafı 1 incide) bakası ile domık bir kirli renk almıştır.
Bunların sık sık sulanması ve yıkanması lâzımdır; iki denizi birleştiren Atatürk bulvarından başka İstanbul tarafında-fevkalâde bir imar nişanesi pek yoktur; o da yavaş yavaş bir ihmal örtüsü altında kalıyor.
Şimdi bir kararla Adliye Sarayını da karşıya nakledersek İstanbul tarafı ıssız bir konar mattalle halini alacaktır. Halbuki eski tâbirle (Bllâd-i-Selûse) denilen İstanbul, Beyoğlu ve Üsküdar beldelerinden mürekkeb şehrin İstanbul kısmını Marınaraya, Ha-lico ve Boğaza nezareti bakımından şübhe yok ki üç beldenin en güzelidir. Fakat gelin de bunu anlatın... Nasıl Suadiye, sayfiyeleri cn manzarasızı i-ktn asfaltta dolaşan dört pantalonlu
surette yüzünü
kalaba-

İstanbullulardan denecek hale gel-
tarafına, Fatiho
Maznun, Harbi Umumîde Üs küdarda belediye müdürü olduğunu, Büyük Millet Meclisinin küşadından evvel Anadoluya geldiğini, bunun üzerine Kara-hisari Şarkîye tâyin edildiğini, sonra eşkiya tarafından soyulduğu cihetle tekrar Ankaraya döndüğünde Kırşehrine tâyin edildikten sonra (Dahiliye Vekâleti tarafından geri çağırıldığını ve Istanbula gittiğini o-ıada iken Mersine tâyin edil-dise de kabul etmediğini, îstaıı bulda kaldığını söyledi.
— ötedenberi Kara Kemalin şüblıe götürmez arkadaşlarııı-dansınız. Vehbi ve Hüsnü Beyler de söylemişlerdir. Kara Kemal namına cemiyeti umumiyei belediye intihabile alâkadar olmuş ve nanızed gösterilmişsi-nizdir?
— Hayır efendim. Ben istan-bulda bulunmadım. Onlar inti-hab etmişlerdir.
— Terakkiperver fırkaya nasıl intisab ettiniz?
— Şükrü Beyin delâletile.
— Nereden tanırsınız?
— Maarif Nezaretinden.
— Nasıl tanıştınız?
— Efendim; evrakın muamelesi dolayısile.
— Bu kadar tanışmakla sizi Şükrü Bey fırkaya idhal eder mi?
— Efendim nezareti esnasın-
Şile ve Köylerinden kömür getirilemiyor
Orman İşletmesinin müstahsile 800 kilodan aşağı nakil müaadesi vermemesi,Istanbulda kömür sıkıntısına yol açtı
Havaların İyi gitmesine ve bahaı mevsiminin başlamasına rağmen şehrimizin muhtelif semtlerinde, bil hassa Üsküdar bölgesinde manga] kömürü sıkıntısı baş göstermiş bu lunmaktadır,
Şile ve köylerinden gelen haboı lerden öğrendiğimize göre, oralar da Istanbula sevk edilmek üzere tonlarsa kömür stok edilmiştir,
Müstahsil, Orman İşletmesinin çj kaıdıvı güçlükler yüzünden komünü nü Istanbula sevk edememektedir,
Orman İşletmesi, ancak mü s t ah sile, arabasında 800 kilo kömür bu, lunduğu takdirde nakliye müsaade sİ vermekte, aksi halde, bu müsa adeyi vermemektedir.
Diğer taraftan İşletme, birkaç tahsilin blrleşerek malını aynı ara ba ile sevk etmesine do mani olmak
MA A RİF TE

Hiy
Akademi talebeleri 13 üncü ilkokula yerleşecekler
---o.---
Güzel Sanadlar Akademisi binası nın yanması dolayısile, açıkta kalan talebeler için, birkaç gUnden.be ri, yeni bir bina tedariki düşünül-rnekte idi.
Öğrendiğimize göre, yeni Akade mİ binası inşa edilinceye kadar ; ya] mz Akademi mimari kısmı talebelerinin, Fındıklıdaki 13 üncü İnönü ilkokuluna yerleştirilmeleri kararlaş tırılmıştır,
Diğer taraftan, bu llkokudakl ta lebeler. söylendiği gibi, başka okul la ra dağıtılmayacaklardır,
Bu münasebetle, dün lS'üncü İlk okulda, ilgililerin iştlrakile bir top lantı yapmışlardır, Derslere yarın sa bah başlanacaktır,
M Ü TEFERRÎK
ı
Köy Enstitüsü mezunlan müşkül durumda
Bu yıl 5128 sayılı kanunun tatbik mevkiine konması dolayısile Köy Enstitüsü mezunları müşkül bir va zlyete girmişlerdir,
Bundan evvel Enstitü mezunları na ayda 20 lira ücret, 5 nüfuslu aile yi geçindirebilecek miktarda ara. zi ve iki de ziraat hayvanı verilir ken, yeni kanun gerekince Enstitı. mezunlarına 100 lira maaş bağlar mış ve ellerindeki arazi, ve hayvan lar geri alınmıştır,
Mezunların eline bugün vergiler kesildikten sonra 77 lira geçmekte dlr: Bugünkü hayat şartlan içinde geçimleri imkânsız bir hale gelmiş tir.
Enstitü mezunları 20 Bene gibi u zun bir mecburi hizmete tabi tutul muşlardır, Çocuklarına çocuk zam mı bedeli olarak da 5 Hra verilmek tedir,
•m
E. T. T. idaresinin garib bir teklifi
tadır,
İstanbulun kömürsüz kalmasın-dakl sebeblerl izah ettikten sonra( fiyatlann yükıek olmasındaki s« bebler arasında da yine müstahsi le gösterilen güçlükler bulunmakta dır,
Öğrendiğimize göre köylü 100 kilo kömürü 300 kuruşa maletmekde kilo kömürü 300 kürüşa maletmek. te, toplancılora 8 veya 9 kuruşa sat maktadır,
Müstahsile, Ornıaııiye rusumü hariç üç kuruş bir kâr kalmaktadır. Fakat toptancılar, hiçbir zah met ihtiyar etmeden 4 kuruş kazan maktadır,
Öğrendiğimize göre belediye, Şile bölgesinden ve Trakyadan kömür maliyet hesaplarım sormağa karar vermiştir,
İdare; tramvayların ihtiyacı karşıladığı iddiasile hususi o-tbbüslerin kaldırılmasını isti-
yor
E, T, T, İdaresi hususi otoousit rln günden güne çoğalmasını end! şe ile takib etmekte, gerek kendi t tobüslerinln ve gerekse travsıay yolcularının azalmasını önlemek i-çin tedbirler düşünmektedir,
Diin öğrendiğimize göre E. T. T idaresi, hususi otobüslerin tramvay yolcularım aldığı iddiasile belediye ye müracaat ederek tramvay guzer gâhlann da çalışan 60 kadar huşu si otobüsün başka hatlarda çalışmasını istemiştir,
ilgililer belediyenin bu teUlifi kabul etmlyeceğlni ileri sürmekte, ne tramvayların, nede E, T. T, idaresi otobüslerinin yolcuların ihtiyacını karşılamadığım İddia etmektedirler,
Halk tramvayların kaldırılm amı yolculuğu otobüsle yapmağı arzularken idarenin böyle garip bir tek lifte bulunması hayret uyandm. mıhtır,
e*
A D Lir E D E
— o—
D EN 1ZD E
Katil polis Sedad müşahede altına alınacak
----o----
Şoför Bedrinin kâtiU poliâ Seda-dın evvelki gün 1 inci ağır ceza jpahkemesinde yapılan duruşmasın da avukatı mûekkilinin akil muvazenesinin bozuk olduğunu ileri sü rerek müşahede altına alınmasını istemişti.
Bunun üzerine mahkeme sanığın Adalet tabibllğlnce muayene edil meşine karar vermişti, ,
Palis Sedad dün Adalet doktoru tarafından, muayene edilmiş ve mü şahede altına alınması lâzım geldi ğl şeklinde rapor verilmiştir,
Yarpı yapılacak olan duruşmada Adalet doktorunun raporu tetkik edilecek ve sanığın müşahede alt] na alınması için karar verilecektir-
Muhtelis W kasabın dünkü duruşması
Mezbahada bir sene evvel iki be iediye memuru ile işbirliği ederek bir kaç bin lirayı zimmetine geçiren 42 toptancı kasap hakkındakl dâ vanın duruşmasına dün 1 inci ağıl ceza mahkemesinde başlanmıştır,
Yapılan sorgularında sanıklar suçlarını İnkâr etmişler ve celse şa hidierln celbi için başka güne talik edilmiştir,
-------------- o--------- ıtAkarj gaz gemisi Hay fa'dan
İzmir e döndü
Denizyollarına alt «Akar» gaz gemisi Hayfadan aldığı 5589 ton gazoil yükile evvelki gün İzmire gel mLştİr, Gemi, tahliyeyi müteakib tekrar Haytaya giderek İstanbul L çln Akaryakıt yukllyecektir,
Halbuki bütün köylerde Sıhhat Mektebi mezunlarile Enstitü mezun larmııı gördükleri işlerde bir farl yoktur. Buna rağmen Sıhhat mektebi mezunlan 20 lira asli maaşla İşe başlamaktadırlar.
Köy öğretmenleri de ayni vaziyet te bulunmakta. İlgililerin dertlerine bir çare bulmasını istemektedirler,
İzmir İstiklâl Mahkemesinde neler «rör- ’üm?
Yazan C



«
«•
4*
Tefrik» No. 22 7

da daha yakından Biniştim.
— Nerede size teklif yapıl-d)?
— Kara Kemalin yazıhanesinde.
— Kemal beyle nereden tanılıyorsunuz?
— İstanbul murahhası olduğu zamanlarda.
— O halde siz Şükrü beyden ziyade Kemal beyin tavsiyesile bu fırkaya girdiniz, tsticvab et tiğimiz zevat size Kara Kemal tarafından teklif vâki olduğu* nu söylüyorlar.
— Hayır, bendenize onun ta rafından teklif vâki olmadı.
— Bir mektupta Kemal beyin dâveti vakıası dolayısile sizin îttihadcıhğuuzdan bahis fık ra vardır.
— Efendim, ben îttihad ve Terakkiye intisab ettim. Ve dağılıncaya kadar orada kaldım. Bu demek isteniliyor galiba..
— Terakkiperverlerin Üskü dar tarafı teşkilâtını kim yaptı?
— Hiç kimse yapmadı. Ora da teşkilât yoktjı.
— Çalışan adamların isimle ri var. Bunları siz tavsiye etmiş olacaksınız? z
— Hayır efendim.
— Siz kâtip olmak hasebile Terakkiperver fırkanın progra mini kabul etmiş olacaksınız.
— Hayır.
— Terakkiperver fırkava intisabınız bir içtinad meselesine müsteniddir, değil mi?
“Yozgad,, şilebi Iskenderuna geldi 7277 ton Amerikan yardım, nıaize mesi yüküyle 22 martta Nevyorktan hareket eden «Yozgad- şilebi dun sabah Iskenderuna gelmiştir. Tahll yeyi müteakiben gemi, limanı imza gelecek ve bilâhare krom yükllyeıek I Ameılkaya hareket edecektir.
Diğer taraftan Rize şilebi 4000 ton krom yükile 3 nisanda, Isk-ende rundan Philadelphiaya hen hareket etmiştir.
8331 ton krom yükile giden «Çoruh» şilebi de
nü Nevyorka varmıştır Gemi dönüş te yardım malzemesi getirecektir, ^İstanbul vapuru bugün Mar-silyadan geliyor
Marsilyadan dönen İstanbul va puru bugün saat 14 de limanımıza gelecektir,
Diğer taraftan geminin bu gelişin de de Maliye Müfettişlerinin gümrük aramalarında hazır bulunacak ları söylenmektedir. Bunun, yeni ba zı ihbar hâdiselerlle ilgili olduğu id dia
nıitevecci-
Amer ikaya
2 nisan gü
edilmektedir,
-------n--------
MİLLİ PİYANGO bugün çekiliyor
Milli Piyangonun 7 Nisan çekilişi bugün saat 13.30 da Ar.karada yapı lacaktır.
İkramiye kazanan numaralar An kaıa Radyosile b u ? ıtn saat 23,30 da. yarın da 14 de yayınlanacaktır,
Bugün saat 13 30 dan sonra yur dumuzun hiç bir tarafında bu çeki llşe alt bilet satışı yapılmayacaktır
Yangınlar ve yanık İcalbli Y ücel
ski MIHI Eğitim Bakanı Ha« san Âli Yücelle Güzel Sanat* lar Akademisi yangını hakkırj
da muhayyel bir nıülâkat yapman)) dileyen (C. A.) nın arzusunu yorine getirebilmek için, Allahın bildiğin^ kuldan neden saklıyayım, h - id olsa, Ankaraya kadar uzanma zum yemedi. Bereket versin ki r..ih( barat şefi Yücolin Istanbulda olduğu* nu müjdeledi de sayın (C. A.) ya kar şı yalancı çıkmaktan beni kurlardı.
Eski Bakanı Ankara caddesinde es* ki ahbaplarından kitabcı Remzi beyin dükkânında buldum, iki dost karşı karşıya geçmiş şarkı okuyorlardı.
Yücel beni görünce:
— Gel bakalım Fıkracı, dedi, tim*-ve schien erenler, iyi inisin hoş mu sun; dolu musun boş ınusun; kur musun, yaş mısın? \
Dervişane bir teslimiyetle boyı kırararak cevab verdim:
— Hamdolsun sultanım, canı^ sağ, koca memleket, şanlı allı u! cukları sayesinde, sanki kurun*. bW bağ, evliyay-ı- uınur efendHe bir tarafları süzülmüş bal İse cflfc
rafları da tussuz yağ. İyilik, hoşluk babındaki suallerinize gelince: ismi yeniden seçim listesine konulmuş Halk Partili bir milletvekili kadar iyiyim, hatırımda, devletli Başbakanımızın Erzincanda irad buyurdukları meşhur nutuk kadar hoştur. Doluluk, boşluk, kuruluk, yaşlık bahislerinde de: Demokrat Partide de aradığfrn bulama* ımş olan halk kadar dolu, dünyal bakımından ceplerim bomboştur henüz ne Demokrat ne de Halk /«. tili bir eli sopalı tarafından ısiatılım dığım için şimdilik kuruyum sulü mm...
Su cevabım karşısında Remzi bey. ağzı açık kaldı amma Yücel;
— Bârekellah Fıkracı, diye, beni ( kışladı. Sen gerçekten zarif olduğu k« dar derviş, dervişliği nispetinde de rind bir can imişsin. Söyle: Dile benden ne dilersin?
— Efendim, şu Giizel Sanatlcr binası yangını hakkında yüksek nıütalea ve görüşünüzü soracaktım.
Derin bir ah çekti ve sesini alçaltarak :
— Bütün bunlar, diye fısıldadı, benim yanık kalbimden sıçrıyan kıvılcımların tesiri. Güzelim Bakanlık binasından, sonra canım Güzel Sana t-ler Akademisi konağı kül oldu, duvarları, kararan bahtım gibi isten simsiyah kesildi. Ne sanatlardı ya!... Ve yüksek sesle:
Zararsız bir duban hakkında neyler bunca dikkatler?
Duhan-ı- ahi nıazlumanı meyenlen, hüner oldur.
— Demek siz Bakanlıkta kalmış olsaydınız, bu binalar yanmazdı.
— Elbet yanmazdı. Bir bendeki dik kat, basiret, Ben kendi
— Binalar mem amma
talebeler cayır cayır yanardı! düşünürken iki ahbab çavuşlar, vudl bir sosle, yine yanık yanık okunu ya başlamışlardı:
Sen bezmlmizo geldiğin akşam neler olmaz?
Gür saçlarını ördüğün akşam seher olmaz.
Ölsem de senin uğruna canım heder olmaz. Aşkın beni ser m es t ediyorken sabah olmaz.
Dikkat ettim, Yücel bu şarkıyı o kurken hüngür hüngür ağlıyordu.
tedbiri düşün kendime:
yanıp yanmaz muhakkak ki
bir de...
mı idi blb milliyete! diye Da-
BÎR DÜZELTME
Pazar günkü maçta çıkan müessif hâdisenin evvelki gün kü duruşmasında Mülâyim pe’ı livanın da hazır bulunduğu hak kında dün çıkan haberin bâzı kısımlarının yanlış olduğunu bugün anlamış bulunuyoruz. Yaptığımız tahkikata göıe duruşmada Mülayim pehlivan hazır bulunmamış ve kendisinin ismi yanlışlıkla bu habere karışmıştır.

dı..
Tabiî, başka türlü olamaz J
— Siz ne kadar para alırdınız?
— Yüz elli.
— Kara Vâ*)£ bey?
— Üç yüz elli.
— Başkaları?
— Salâhaddin yetmiş beş a-lırdı, iki hademe vardı, bir de kadın odacı.
—Terakkiperver fırka kapan meşgul ol-
görüşmez
üç, veya
ile?
POJ İSTE
FIKRACI
Bir adam tramvay altında parçalandı
Osman Kaçar adında bir tornacı evvelki akşam Beyazıdda vatman Osmanm idaresindeki Taksim ıranı vayına atlamak isterken muvazene sini kaybederek aşağı düşmüş ve ak si istikametten gelen tramvayın al tında kalarak feci bir şekilde par çalanmıştır.
* T4FVİM
NİSAN 1948
7.
e"\
1364
j Rumi | Mart
25
7
Çarşamba
1367
Hb r: ;
Gem-evvel I
27
Kasım 152 — AY — 4 GUN 98


diktan sonra ne ile aunuz?
— Ziraatle .
— Nerede?
— Çamlıcada.
— Kara Kemalle mi idiniz?
— Son senelerde dört defa.
— Hafız Mehmed
— Hayır.
— Siz bunların faaliyeti siya siyeiû*'iden haberdar olmadınız mı?
— Hayır, zira Istanbula az inerdim. O da beş günde bir ba lık pazarına iner, alış verişle meftyul olurdum..
Bundan sonra-Rifat beyin do M gj’A’ri mevkuf olarak muhake -ü meşinin devamına karar verile il rek kendisine tebliğ olundu, i j Rifat b^y: «arzı teşekkür ede-?! rin") ‘•■yor^k mahkeme salonu- K nu terk etti. M
IDevamt var) i}
Vakitler
Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı imsak
Vasatî S.
5
12
15
8
20
3
D.
34
16
55
40
14
53
Ezani D, 55 38 16
S.
10
5
9
12
1
9
■35
14

NİSAN İM»
W ! S X B X a
Filistine bir genel vali
dün imzalandı
lAnlajma, Fi» heyetine) | verilen, son talimata | i tamamen uygundur J I Londra 6 (B.B.C.) — ( I Moskovadan alınan ajans ) | haberlerine göre, Finlan- ( | âiya delegasyonu ile Rus ) I heyeti arasında bir müd- C ı dettenberi devam eden )
) müzakereler müsbet şekil ( | de neticelenmiş ve iki )
) memleket arasında yapı- ( ? I::cak dostluk ve yardım S S muahede taslağı üzerinde ( ç anlaşmaya varılmıştır. )
) Helsinki 6 — (AP) — (
( Sovyetler taarfından Fin- )
) landiyaya teklif edilen ( c dostluk ve karşılıklı yar- 5
) öım andlaşmasının bugün ( x imza edilmek üzere bu-
) lunduğu anlaşılmaktadır. J
( Ancak yetkili kaynak- |
) ların kanaatine göre, and j laşma Sovyetler Birliğine e
IFinlandivada yeni üsler I sağlamıyacaktır. c
îvi malûmat sahibi si- ) yasî çevreler şu kanaati iz c har etmişlerdir: Pakt Fin ) landiyayı Sovyetler Bir- ( liginin Doğu blokuııa mu- ) hakkak daha fazla yakın ( taştıracak fakat bu mem- ) lekete siyasî bağımsız- c lığını bırakacaktır. )
Anlaşma imzalandı ( Londra 6 (B.B.C.) — ) Helsinkideki muhabirler - ( den alman haberlere göre, ) Sovyet Rusya ile Finlan- \ diva arasında yardım ve ? dostluk anlaşması Mosko- s vada imzalanmıştır. ?
Yeni anlaşmanın Fin i hevetîne verilen son tali- ? mata tamamen uygun ol- S ^duğu bildirilmektedir.
Trumandan Papa’ya
O
Gönderilen mesaj açıklanmıyor
Başkan
Roma 6 (A.P)
Trumanın Papa XII inci Pius’a özel bir mektup gönderdiği bu gün resmen bildirilmiştir. Başkanın şahsî temsilcisi Myron Taylor tarafından dün^ sunulan bu mesajın muhteviyi tı açıklanmamıştır.
îvi malûmat sahibi birçok mahf’ller, bu mektubun İtalya millî seçimlerinden 12 gün evvel gelmesini gayet manidar te lâkki etmektedirler.
Aftlee de Tıumana fllesaj gönderdi
Londra. 6 (A.A.) — M. Atl-le? Başkan Trııman'a şahşî bir mesaj göndermiştir. M. Atttae bu mesajında, Avrupanın kal -kanma programının, kanaatlerini serbestçe izhar edenlerin fav dslnnacakları çok cömert pir hareket olduğunu söylemekte dır
İngiltere Başbakanı, bu hareketin bütün ilgili milletler i-çin en kısa zamanda Avrupa -daki güçlükleri yenmek ve istikrar, hürriyet ve dünya iktisadiyatında muvazeneyi sağlamak yolunda bir teşvik olduğu nu belirtmiştir.
M. Attlee, Amerikan milleti nin * * sarfettiği gayretlere İngiliz milletinin bağlı olduğunu ve kalkınma programının muvaffak olması yolunda bütün gücü ile çalışacağım ilâve etmiştir. Beti ve Bidaulf nun Marshall'-a mesajları
Londra 6 (A.A.)

sonara b (A.A.) — M. Be-vm ile M. Bidault, M. Marshall-a gönderdikleri müşterek bir mesajda. Avrupanın kalkınma programının muvaffak olması içir, bütün gayretlerini sarlede çeklerini bildirmektedirler.
Bakanlar, kanun artık katiyet kesbettiği için Avrupa milletlerinin işbirliği yolundaki gayretlerini arttıracaklarım belirtmişlerdir. ç
Her iki Dışişleri Bakanı da kor.grenin programı ve program hükümlerini kabulde gös terdiği hareket tarzının dünyadaki hür milletlere cesaret vermiş olduğunu ilâve etmektedirler
Bu akşam Güvenlik Konseyi toplanarak Filistin mes’elesini görüşecek, Rus delegesi toplantıya iştirâk etmiyecek
Güven-

Londra 6 (B.B.C.) Güvenlik Konseyi bu akşam tek-î’ar toplanarak Filistine bir genel vali seçecektir.
Birleşmiş Milletler muvakkat vesayet idaresi adına iş görecek olan valinin bir de kabinesi olacaktır. Bu toplantıya da Sovyet delegesi Gromiko î-le Ukrayna delegesi iştirak et-nıiyecektir.
Arablarla ^Yahudilcr itiraz ediyor
Nevyork 6 (AP)
lik Konseyi âzasının dün yaptığı kapalı toplantıda Rusya mümessili Andrey Gromiko ile Ukrayna jnümessili Vasiliy Ta raseııko bulunmamışlardır. Bu suretle Rusya, Filistin meselesinin görüşülmesi için yapılan bu toplantıya boykot etmiş o-luyor.
Amerikan mümessili Warren Austin’in Nevyorktaki dairesin de yapılan bu toplantıda Anıe rikanın Filistiııde kurulmasını,' teklif ettiği himaye idaresi hak kında görüşülmüştür.
Warren Austin bu husustaki Amerikan plânını okumuş, 50 maddeden mürekkep olan bu plânın birer kopyasının da Rus ve Ukrayna mümessillerine1 gönderilmesine karar verilmiştir.

Avrupa kalkınma plânının tatbiki
Truman, plânın tatbikatını idare etmek üzere bir idareci tâyin edecek
Başkan I ve kal-
Beyaz göre,
Vaşington 6 (A.A.) Truman, mal; yardım kırıma teşekkülüne Avrupa'nın kalkınma programının derhal yürülüğe girmesi için 1 milyar 100 milyon dolar temin etmesini emretmiştir.
Vaşington 6 (A.A.) — saraydan bildirildiğine
Faskan Trumanın, Avrupa kal kınma programı için, önümüzdeki günlerde bir idareci tayin etmesi ihtimali vardır.
Bu suretle, başkanın, yabancı memleketlere yardım kanununun verdiği yetkiye müsteniden Avrupanın kalkınma prog ramı için bu idareci tayinine intizaren bu işi özel bir hükümet teşekkülüne havale etmesi ne lüzum kalmayacaktır. ,
Başkan Truman, kalkınma i-daresinden. Avrupa programı i-çin gerekli bir milyar dolardan başka. 1948 yılı için yabancı memleketlere vapılacak yardmı hakkında Cumartesi günü imza lamış olduğu kanunda derpiş e dilen diğer yardım programları için gerekli avansların da veril meşini istemiştir.
r___________________________________________________________________________,
c------------------------------------------------------------------------ T
Günün enteresan haberleri | [ (_________________________________________________________________________)
ı Bir Italyan vapurunun mace-
7 rusı
! Alına: — Almanlar tarafjn
| Konent Berzahında batırılan ve bl | lâhare yüzdürülerek tamir edilmek | üzere Mısırda İskendcriyeye ro-L morkla sevkedllon Italyan Desta va L puru. Olrid adasının 90 mil Güne I yinde bir mayna çarparak batmış 7 lir Mürettebat kurtarılmıştır. I (AA)
J Bir Amerikan yayın evinin yil-| lık kazancı
L Nevyork; — «Time» «Life»
L «Fortuna ■ ve • Architectııra) Eo-l rum u yayınlayan Amerikan «Ti-? me Iııcorporated» neşriyat kum-J panyasının yıllık raporunda bildir î diğine göre. 1947 yılındaki varidatı f 120 milyon dolara varmıştır, Bu ? varidat Amerikan neşriyat kumpan ? yalarının elde ettikleri varidatın | en yükseğidir, (A.A )
) t i al yan esirlerine Amerikalılar-J rın verdiği maaş
-fr Roma Amerikan ordusu tara
Diğer taraftan, Filistin Arab lavı yüksek komitesi başkan muavini Cemal Hüseyni dün buraya gelmiş ve verdiği bir demeçte, Arapların himaye ida resini kabul etmeyeceklerini söylemiştir.
Cemal Hüseyni demiştir ki:
()Biz, herhangi bir yabancı devletin ıidaresi altında yaşamaya razı olamayız. Mütareke meselesine gelince; bu çok muğ lak bir meseledir ve tatbiki ancak her iki tarafın da hüsnüni yetine bağlıdır. Halbuki, Yahu diler mütareke teklifini daha şimdiden reddetmiş bulunuyor
W
lar.
Himaye idaresi teklifini Yahudi mümessilliği de reddetmektedir. Dün bu hususta demeçte bulunan bir sözcü demiş tir ki: •
3u suretle hiçbir şey değiş nıeyecek, 1939 daki beyaz kitap siyaseti Birleşmiş Milletlerin himayesi altında tekrar es-kıs’ gibi devam edecektir. Hal buki, bu siyasetin Filistine ıstırap, hercümerç ve kandan başka birşey temin etmediğini gördük.
Onun için, Filistin Yahudile ri bu plâna bütün kuvvetleriyle itiraz etmeye karar vermişlerdir.



îstenen avanslar şunlardır:
Türkiye ve Yunanistan içiıı frO milyon dolar, Çin için 50 milyon dolar ve Trieste için 5 milyon dolar.
Trieste için takriben 15 ay içinde yapılmasına müsaade e-dilmiş olan yardımın tutarı 20 milyon dolara yükselmektedir.. Diğer taraftan önümüzdeki 12 ay içinde Avrupaya yapılmasına i.(3 verilmiş olatu yardım 5 milyar 300 milyon doları bul -maktadır. Ayni devre içinde Yunanistan ve Türkiyeye yapı Iacak yardım 275 milyon dolar Cin için yapılacak yardım da 463 milyon dolardır.
Başkan Truman dün, özel A rr.erikan sanayiinin, yabancı memleketlere yardım pçogra -n.ında hükümete yapacağı yar dıma dair millî sanayiciler birliği şeflerde görüşmüştür. Bu birlik, Avrupa kalkınma programının lehinde olmakla bera-ber bu programın geniş ölçüde hususî teşekküller tarafından tatbik edilmesini istemiştir.

fından esir edilen eski İtalyan as kerlerine. esarete geçirdikleri müd dete alt maaşları karşılığında öden mek üzere Amerikan hükümetinin Italyan-Mallye Bakanlığına cuma günü 4 600,000 dolarlık bir çek vere ceği bugün Amerikan elçiliğinden tebliğ edilmiştir.
Bu paranın 30,000 kadar Italyan ailesi arasında taksim edileceği ve bu ailelerin 2 İlâ 600 000 liret a rasjnda para alacakları anlaşılmak tadır, (AP)
Orta sik'let boks şampiyonluğu -k Vaşington:
boks şampiyonu Rocky Grazlano dün gece Sonny Home İle karşılaş mış ve şampiyonluğunu muhafaza ya muvaffak olmuştur. (AP) Çek kadın romancı
-fc Nevyork: — Çekoslovakyanm en meşhur romancılarından biri olan Bn. Mllşda Souckova, Çek Kültür Ataşeliğinden İstifa etmiş tir, Souckova, memleketinde İş başma geçen Komünist hükümeti
Orta sıklet
Celâl Bayarın Demeci
("Başmakaleden devam) mek nurlu ve vazıh bir politikanın eu bariz bir belirtisi sayılamaz. Demokrat Parti başkanı mazi üzerinde çok durmuş, yapılan baskılardan, partiye savrulan iftiralardan bot bol bahsetmiştir. Halbuki yakın bir geçmişte, herkesin gözü önünde cereyan eden bu olaylar herkesçe malûmdur ve umumi efkâr, muhalefet şefinden, tarihi malûmattan ziyade, günün realiteleri hakkında düşündüklerini öğrenmek hevesindedir. Bütün Demokratlar şiındi kendi kendilerine umumi seçim bahsinde parti idarecilerinin ne düşündüklerini soruşturmaktadır. Bu bahis böyle-ce uyutulacak ve uyuştıırıılaeak-’sa, her tarafta, heyecan uyanacağı muhakkaktır. Geçen büyük seçimde hakkını alamadığına, hattâ bu hakkın yenildiğine inanan Demokratlar sabırsızlıkla yeni imtihanlara girişmeği beklemektedirler.

Demokrat Partideki iç ihtilâflar hakkında Bayarın söyledikleri de maalesef hiç tatmin edici bir mahiyet arzetıneınîştir. 12 milletvekilini partiden çıkarmıya kadar giden meseleyi bir nizamname işidir diye rek geçiştirmek istemiştir. Halbuki hu hususta kendisinden daha geniş izahat bekleniyordu. Her halde partide olanı, biteni bir iki cümle ■le kapamak veya örtmek kabil değildir. Bu dâva mutlak surette umumun gözü önünde teşhir edilmeli ve yaranın üzerine parmak basılmak idî. Bayarın yapmadığı veya yapmak istemediğini, günün birinde, başkfflan yaparsa buna hiç hayret edilmez.
Demokrat Partinin her zamandan daha kuvvetli olduğu halikındaki ifade de, milletin gözü önünde cereyan eden ihraç kararlarından sonra; kolayca kabule değer değildir. Hem en zinde ve canlı e-lemanlanndan mahrum olmak, hem de bu acele uzuv kat’ından sonra daha kuvvetlendim demek tamamile ve aynen (Vatan) başyazarı Alımed Emin Yalmanın ga-rib ve çetrefil dil ve mantıkim kullanmaktır. Son hâdiseler iyice tahlil, teşhir ve izah edilmedikçe bu yara kapanmış sayılamaz ki zindeliğin artışından, kuvvetin faz Ulaşmasından dem vurulabilsin.

Biz de kendi hesabımıza kuvvetli, ciddî bir muhalefet istiyoruz. Fakat kuvveti bir çok elemanların karakuşi hükümlerle, partiden atılmasında bulmuyoruz. Zora dayanan böyle yapmacık ve ca’li birlik manzaraları bu memleketin hakikî Demokrat ruhlu ev-lâdlarını hiç tatmin etmez. Bu itibarladır ki Celâl Bayarın Çorum demecinin acı bir hayal sukutu u-yandırdığını gizliyecek değiliz.
A. Cemaleddin Saraçoğlu
Güzel Sanatler Akademisi enkazı tutuştu f Baş ta rafı 1 incide) edilmekte ise de Akademinin deDiz tarafındaki enkazın tutuş ması yeniden şüpheyi dâvet etmiş ve bu bakımdan tahkikata başlanmıştır. _
Dün sabah vak’a mahallinde savcılıkça son bir keşif yaptırılmış ve savcı muavini Mehmet1 Ali Dikel dün akşam geç vakte kadar şahitleri dinlemiştir.
Keşif ve tahkikat raporları bugün C. Savcılığına tevdi edi lecektir. Hâdisede ihmali görülen ve hattâ kasden yangın çıkardıkları iddia edilen bazı kim selerin bugün adliyeye verilme leri muhtemeldir.
nln, fikir hürriyetini tanımadığını, bunu da Charles Üniversitesini iş gal etmekle göstermiş olduğunu ile rl sürerek, «millete karşı İşlenen bu cinayete» karşı bir protesto ol mak üzere, vazifesine artık devam edemiyeceğlnl bildirmiştir (AP)
Pariste havanın gorabeti
Paris: — Evvelki gün öğleden sonra Pariste hava garip bir hal arzetmlştir, Fransız başşehri saat 14 e doğru bir kaç saniye İçinde ya rı karanlığa gömülmüştür, Milli metooroloji müessesesine göre bu hal kalın bulut tabakası yüzün den meydana gelmiş ve 15 dakika kadar sürmüştür, Hâdise esnasın da Parisliler sanki gece İmiş gibi ceb lâmbalarını kullanmışlar, oto moblller ise fenerlerini yakmak mecburiyetinde kalmışlardır, Hava normal durumunu aldığı zaman yağmurun şiddeti de azal iniştir. (A,A.)
Bir papas öldürüldü
Roma: — Sardunyada kâin
Y üce Divân, tutka işini inceliyecek
Dünkü oturumda îyidere kereste fabrikasının mubayaasına aid yargılama sona erdi
- Yüco kereste
Ankara 6 (Hususî) divan bugün îyidere fabrikasının satın alınmasına a-it duruşmayı yaptı. Bu duruş mada kibrit fabrikası Md. Tevfik Taşgı, Kırşehir Milletvekili Nihad Erdem, Bakanlık özel kalem Md. Sabahaddin Tanman ve Tekel Gnl. Md, Müskirat fabrikaları işletme şübe Md. Se zal Çetinal dinlenildiler.
Tevfik Taşçı kibrit fabrikası nın sandıklık kereste ihtiyacı hakkında izahat verdi, Bu ihtiyacın kısmen fabrikada mev -cuc1 matraklarla karşılandığını bildirdi. Ankara bira fabrikası Md. iken Kırşehir Milletvekilliğine seçilen Nihad Erdem, Su-ad Hayri Ürgüblüden fabrikanın satın alınmasına mütedair kararnamenin imzası hakkında Şevket Raşit Hatipoğluvu atlattım, dediğini duymadığını beyan etti.. Sabahaddin Tanman eski Bakanın müracaat sahip -lerinden hiç birine hususî mua
Anglo - Türk müzik festivali
Ankara: 6 (Hususi) — Devlet O perası temsillerine ayın 8 ine ka dar ara vermiştir, Ayın 12 sinde Anglo Türk müzik festivali başlıya çaktır. Festivalde İngiliz ve Türk bestekârlarının en son eserleri ça lınacaktır,




Mongomeri Berlinde (Baştarafı 1 incide) Mareşal Sokolovski, benim es ki, hem pek eski bir dostumdur. Bevin izahat verdi Londra 6 (A.A.) — Bevin A vam Kamarasındaki beyanatı sırasında, dün Berlinde vuku bulan uçak kazasının sebeble-rinin ve kazanın hangi şartlar içinde cereyan ettiğinin incelen mesi için, Berlindeki dörtlü kon trol komisyonu tarafından bir tahkikat komitesi kurulmalımı, istemiştir.
Amerikan tayyarelerine avcı u-çakları refakat etmiyecek Berlin 6 (A.A.) — Al manyadaki Amerikan askerî hükümeti, Rus bölgesi üzerinde uçarak! Berliııe gelecek otan Amerikan uçaklarına avcı uçaklarının refakat etmiveceğini bildirmiştir.
Berlindeki son gerginlitin neticeleri
Londra 6 (A.P) Siyasî meha-, fildeki kanaate göre, Berlindeki son gerginlik. Batı devletle-' r.’nin nüfuz ve itibarını bilâkis ar+tırmava yaramıştır.
Batı Müttefiklerinin Trieste halikındaki kararlarından ve Marshall Plânının kabulünden sonra Rusların cıkarmava ça-, batıkları ihtilâf karşısında A-merika, Ingiltere ve Fransa ga vet şiddetle itiri’.da bulunmuşlar ve azimkar bir mukavemet göstermişlerdir.
Batı devletlerinin, Rusynva karşı gösterdikleri bu şiddetli mukavemetin, diğer memleketlerde de komünistlere karsı mü cadele ve mukavemette mühim bir âmil olacağı işaret edilmek tedir.
Lei bölgesi papası kiliseye giderken l meçhul kimseler tarafından bıçak / la öldürülmüştür, /
Cinayetin sesebi siyasi olduğu sa 1 nılmaktadır, (A.A,) J
Eritrede haydudlar J •jf Londra: — Erilrenin Batısında J haydutları taklbcden Eritre polis / kuvvetlerlle İngiliz birlikleri İngl / liz hava kuvvetlerine mensup füze 1 lerle mücehhez av uçakları destek J lemektedlr, Geçenlerde İtalyanla J ra alt birçok ellilik yağma edil- | miş ve bir Italyan öldürülmüştür, l (A.A,) (
* s
Haydarâbâd Nizamının aldıtıı tazminat |
Yeni Delhi: — Dünyanın en I zengin adamlarından biri olan ( Haydarabad Nizami, Hind parası ( rupyanjn 1946 da kıymetten düşü ( rülmcsl dolayısije 675.000 İngiliz 11 l rası tazminat almıştır, (A.A.) j
Yeni Uranium madeni bulundu!
•vV Lizbon: — Mozambikte ura / nlum madeni bulunmuştur. Bun- i dan başka yeni altın, gllmüş ve am J yant madenleri de bulunmuştur, | (AA.) (


(


I
4 mele yapmadığını, bu arada A-kif Sadıkoğluya karşı da ilti-zamkâr bir muamelesine şahit olmadığını teyit etti. Son Tanık Sezai Çetinalp kendisinin fabrikanın satın alınması kararma esas olan lüzum müzekkeresini yazdığım, bu hususda hiç kim Beden iltizam edici emir almadığını bildirdi. Tanık Cemal Civelekle îyidere kereste fabrika sının envanterini tanzim etmek ve işletmeye hazırlamak üzere memur edildiklerini ve bu işi, 10 gün içinde başarıp döndüğü ve başka bir bildiği olmadığım ilâve etti.
Bundan sonra savcılık bazı hususların yüce divanca tesbi-tini istemiş ve bu hususta bir karar vermek üzere oturuma yarın sabaha kadar ara veril -iniştir.
Yarın divanın bu hususdaki kararının bildirilmesinden son ra tutkal işinin soruşdurması-ııa başlanacaktır.
Ansaldo firmasının teşebbüsü
Ankara: 6 (Hususî) — Öğrendiği mize göre-Ansaldo firması ellerinde hazır bulunan 2 milyon Türk lirası Kıymetinde traktbrün memleketimi ze gönderilmesi için ilgili makamlar nezdinde teşebbüse geçmiştir, Çarşı ve muhalle bekçileri
Ankara: 6 (Hususi) — Çarşı ve mahalle bekçileri vilâyetçe hazır lanan yönetmelik dahilinde teşkl tatlandırılmış ve faaliyete, geçmiştir. Yeni şekle göre bekçilerin aylıkla rı 90 liraya çıkarılmıştır, Amerikan yardımı hava ve den z k(smı başkanıa* rınin yurd gezileri
Ankara: 6 (Hususî) —Amerikan yardımı havacılık kısmı başkanı General Hoag bu hafta içinde bir yurd gezisine çıkacak ve ilk olarak İskenderuna gidecektir, General İs kenderundan seyahatine Güney ve Doğu illerine doğru devam, edecek tir, Diğer taraftan Amerikan heye ti deniz kısmı başkam Amiral Settle dün akşam Amiral Tacettin Talay ve beraberinde Amerikan ve Türk subayları olduğu halde İstanbula gitmişlerdir, Amiral Settle Gölcük tersanesinde incelemeler yapacaktır.
Bir kapkaç
AnKara: 6 (Hususî) — Yenidoğan aile bahçesinde okuyucu olarak ça lışmakta olan Hikmet isminde bir kadın evvelki gece Cebeciden yattı ğı otele dönerken Mustafa isminde birisi Hikmeti taksiyle takip etınlş ve kadın tam otele girerken çanta sini kaparak kaçmıştır- Hikmetin şikâyeti üzerine Mustafa yakalan nijş ve Hikmetle evvelce beraber ya şadıklarjnı son zamanlarda aralanma açıldığını ve Hikmete verdi ği bilezikleri almak İçin çantayı kaptığını söylemiştir. Çantadan 200 lira kıymetinde bilezik çıkmıştır.
Kaymakamlar arasında
Ankara: 6 (Hususi) — Osmaneli kaymakamlığına Refik Kuzucu Ça yeli kaymakamlığına Tevfik Akku tay Vakfıkebir kaymakamlığına En ver Kuray Mesudiye kaymakamlığı na Baki Neşet Kankılıç Osmaniye kaymakamlığına Edip Ergin Kiraz kaymakamlığına Cevat Çapanoğlu tâyin edilmiştir.
Bugün
Artvinde feci bir kamyon kazası
Artvin 6 (A.A.)
saat 11 raddelerinde içinde 30 kadar yolcü bulunan bir kamyon Artvinin Toğlum mevkiiu-den geçmekte iken 100 metre irtifadan Çoruh r.ehrine yuvar lanmıştır.
Kurtarma etmektedir, henüz tesbit
ameliyesi devam Yaralıların sayısı edilememiştir.
Yeni İngiliz büdcesi
Londra: 6 (B B C,) — İngiltere ta rlhinde İlk defa olarak iklisad ve Maliye Nazırları tarafından bir büdce hazırlanmıştır Malûm oldu ğu üzere şimdiye kadar yalnız Mali ye Nazırlığı tarafından büdce ha-zırlanmakta idi,
Ingiliz Maliye Bakanı Sir Stpfford Cripps, bugiin Avaırç Kamarasında yeni biidçe hakkında izahat vermiştir. ,
SAFFA: 3
idareci s= gözile aktüallteler
M
hosab? maatteessüf bir iki mu-
tahayyül edilen
hiç bîr devlette tatbik (• göre bu hesabların yan-istinad ettirildiği meydan
yaran matamatisyenler menfaati!
Devlet Sigortası illi Eğitim Bakanlığı yeni bı) sigorta usulü bulmuş. Bu sl»-rğmin Avrupada va yahuff A-
marikbda tatbikine tesadüf edildiğini ve yahud edilmediğini bilmiyoruz.
Bakanlık, kendi müdürlüklerine gön derdiği bir tamim ile Bakanlığa merbut bilumum müesseselerin sigorta e-dilmolerino lüzum olduğunu bildirmiş tir. Kendi kendini sigorta sistemi tâbir edilen bu usulü Millî Eğitim Bakanlığı keşfetmiştir.
Bir misal ile izah edilmek istenirse: Bakanlığın mutasarrıf olduğu on bin gayrımenkulü vardır. Bunlar sigorta edilse kıymetlerinin vasati yüzde üç veya dördünü risk primi olarak sigo»' ta şirketlerine tediye edecek, ve bu suretle maarif büdcesinde iki yüz üç yüz bin liralık bir sigorta masrafı yer tutaoaktır. Halbuki senede, iki üç gay rımenkul, kül olsa, bunun bedeli verilecek sigorta primlerinden daha aşağı olacağından bu suretle vekâlot istifade etmiş bulunacaktır.
Güzel ve marifetli bir
Vekâletin bu hesabı, çarşıya uymuyor. Yanan azzam bina, bazen,
tasarruf bir kaç mislini süpürüp götürüyor.
Maarif Vekâletinin kaç binası olduğunu, ve senede kaç adedinin yandığını, kıymetlerinin ne mikdar bulunduğunu, sigorta primleri tutarının no olabilocegini gösterir. Bir malûmat elde buluunsaydı, bu usûl veya sistemin ne kadar zararlı olduğunu isbat güç olmazdı.
Bu şeklin dilmediğine lış esaslara dır.
Kılı kırk
ve sigortacılar bu usulün olduğuna inanmış olsalar idi, her hal de, Maarif Vekâletimiz bu şeklin ilk tâtbikcisi olmazdı.
Kendi kendini sigorta sislonrtnm maddi (aydası olmadığı anlaşılınca, devlet ınüesseselerinin behemehal sigorta ettirilmesi lüzumunda ısrar etmek lâzımdır.
Devletin tahtı mülkiyetinde bulunan bütün gayrıınenkullerin sigorta ettirilmesi yüzünden devletin vereceği primler büdcede ehemmiyetli bir yekûn tutuyorsa, buna başka bir çar» hatıra gelmektedir.
Devlet, kendine aid gayrımcnkulie-rîn yangına karşı sigorta ettirilmesinden dolayı her hangi hususî bir şır kete vereceği primleri, devlet sigortası namîle tesis edeceği ve kendisinin malı olacağı bir müessesoye sigor ta ettirse, ve milyonlara varan prim farklarını da hususi bir şirkete kazan dıracağına kendi büdcesine alsa daha iyi ve memleket için daha faydalı olmaz mı?...
3u teklifin, muhasamatı ve mahzurla rı belki vardır. Bunun tetkiki daha ziyade teknisyenlere aiddlr. Salahiyetli kalemlerin bu husustaki fikirlerini bek lîyoruz.
İDARECİ
Haberleşme hürriyeti konferansında bir anlaşmaya varıldı Cenevre: 6 (AP) — Birleşmiı Milletler Haberleşme Hürriyeti Kob feransınm dünkü toplantısında, konferansın başından beri ilk de fa olarak Batı ile Doğu nihayet bir fikir üzerinde birleşmiş, gazetecilik te doğruluğu temin edecek müesse selerin kurulması, yalan ve yanlı, haberlerin önüne geçilmesi hakkın daki Hindistan teklifi her iki taraJ ça ittifakla kabul edilmiştir,
Amerikanın yeni Tahran Büyük Elçisi
Tahran: 6 (A.A.) — Birleşik Aııu* rlkanm yeni Tahran Büyük Elçla! John Cooper, bu sabah itimat namı sini Şaha sunmuştur.
Jonh Cooper, Dışişleri Bakanlığ. müsteşarlığına tayin edilen aeorg. Ailenin yerine getirilmiş bulutuna) tadır, .
Belçika kral naibi Trumanla görüşdü
. Vaşington 6 (A.A.)
gün saat 17 de -mahalli saat Belçika Naibi Prens Charles v( maiyeti Truman tarafından bul edilmirlerdir.
Truman, misafirlerini be y a j sarayın medhalinde karşıladık tan sonra Prensi sarayın için götürmüş ve kendisini zevcesi] ne ye kızı Margeret'e takdim et iniştir.
Saat 20 de beyaz sarayda N ib Prens Charles şerefine bi' ziyafet verilecektir. Bu ziyafc te prensin maiyetinden başk. gyandan Vandenberg, Conmıl ly ve Dışişî ri Bakan muavin Lovett hazır bulunacaklardır.
Bu
I
7 NİSAN KM»
te-
Balıkesir Belediy si temizlik vs itfaiye işleri -------------o-----
İtfaiye zamanında yangınlara yetişemiyormiiş bu scbebten erlerin daha usta yetiştirilmeleri metini ediliyor
Şehrimi, belediye-
Balıkesir: (Hususî) — zin temizliği hususunda mlz gayet titiz ravranmakta gün doğmadan ana caddeler temizletti rllmektcdir. Her gün evlere mun lazaman çöp kamyonları uğramak tadır. Yalnız teıikld Adilen bir hu sus varsa itfaiyenin yangılara zamanında yetlşememesidir, Sebebte it faiye efradının gayet acemi olması ve son zamanlarda hastahane hadc meşinden itfaiye eri alınmasıdır.
Diğer taraftan itfaiyeye giren köylü vatandaşların doğrudan doğ rüya alınarak kursa tabi tutulma malarıdır kİ. Bu mahzurları ortaya çıkarmaktadır,
İstanbul itfaiyesinin tatbik ettiği Bacayı alttan ve üstten çuvallarla 1'apıvarak söndürme usulO tatbik e dilmemektedir. Efrat yangın anın da ya çarşıda veya evindedir ancak garajda 2 veya 3 kişi bulabilirsiniz.
Efrat üzerinde zaptırapt yok gibi dlr,
Şehrin temizliği hususunda gayet titiz davranarak belediye reisi Dr. Muammer Yasadan, İtfaiyeyi de bir düzene koymasını şehrin emniyeti bakımından temenni ede rlz.
Balıkesirde Nurullah Aataç’ın konuşması
Balıkesir: (Hususi) — Cumarte sİ günü saat 20.30 da münekkit Nu rullah Ataç Türk şiiri hakkında bir konuşma yapmıştır, Konuşma 60 nunda bir çok güzel şiirler okuyan N- Ataç sık sık alkışlanmıştır.
Vecihi Bıçakçıoğlu Lûtfi Sönmezısık, Kâmil Doğu
— a — "■ * A A A
10-12 Milyon kilo
Memleketim z ten Almanyaya beş milyon kilo tütün ihracatı yapılacağına dair çıkan haberler müstahsil arasında sevinç yarattı. Tacirlerin toplu satış'ara iştirâki isteniyor
olarak
Bursa: (Hususi) — Alnıacyada Amerikan ve İngiliz işgal bölgeleri makamları ile yapılan anlaşma gereğince satışı yapılacak olan 5 milyon kilo tütünün bir milyon kilosu şehrtnılşe ayrılmıştır. Bu maksadla Almanvada temasta bu-lunan heyet, Amerikan ve İngiliz işgal makamları ile yaptığı görüşmeler neticesinde memleketimizden Alman yaya 5 milyon kilo tütün ihracatı yapılacağına dair gelen haberler buradaki müstahsiller ara anda memnuniyeti mucib olmuştur. Bu anlaşma gereğince Ingiliz ve Amerikan bölgelerine beher kilosu bir dolar üzerinden beş milyon kilo tütün satılacaktır. Bu beş milyon kilo tütünün bir milyon kilosu şehrimize ayrılmıştır. Bu haber bugünkü duruma göre piyasada bir hareket yaratacağından müstahsilin kısmen olsun yüzünü güldürecektir. Bugüne kadar Tekelden maada hiç bir firma satışa îstirâk etmiyordu. Tüccarın geçen yıldan bir mıkdar tütün bulunuşu kendilerini tereddüde dü-


Bandırmanın Sığırcı Mecidiye k. Muhtarı
Yaptıkları ayağına ( olaşan müfrit köy muhtarı Şe rnseddin Savaş şimdi at âlete hesap verecek
Bandıram: (Hususî) — Bandırma kazasının Sığırcı Mecidiye köyünde yüzlerce seçmenin istemedi ği yıllardır Halk Partisine dayananı ve ona yaranmağa çalışan öylesine bir muhtarı vardır ki: Bandırma kazasında değil Balıkesir ilinde: kraldan fazla kralcı» tıpkı C. H, P, nin müfrit alemdarları gibi idi, Ve C, H. P, nin tapulu malı gibi Şem şeddin Savaş admı taşıyan bu Halk Partisinin biricik muhtarı Sığırcı köyünü kendisine bir vasıta yapmış Demokratlar isyan çıkarıyor diyerek Sığırcı Mecidiye köyüne aske ri kıtalar sevk ettirmiş, kapı kom şu köylüsü Demokratları aylarca mfthkemelerde süründürmüş mahpusta yatırmıştı.
Açık alınlı, dâvalarına İnanmış
Lüleburgaz D. Parti seçimi yenilendi
kinci yapılan kaza kongresinde yine es’ f İdare Hey’eti aynen ipka edildi

Lüleburgaz t Hususî) — Kasabamız Demokrat Parti ilçe kongresi torihlen iki ay kadar evvel yapılmış idi. Ocak, ve bucaklardan kongreye iştirak eda cek delegelerin ocak kongresin de ocağın 50 ye kadar üyesi i-çin 1, bundan yukarısı her 100 üye için iki delegenin yerine bi rer kişi gönderildiğinden kongrenin usulsüz ve tüzük ahkâ nıına aykırı hareket edilmek su retile yapıldığı iddiası ile vaki müracaat üzerine ocak ve bucaklardan gelen delegelerin ekseriyetinin iştirakiyle Demok -rat Parti binasında yeniden ya pılan gizli seçimde -evvelce seçilmiş olan idare kurulu aynen ipka edilıruşljj
îdare kurulu şu zevattan teşekkül etmektedir:
Dr. Sezai Feıay (serbest dok tor) Hilmi Ergun (avukat) Kâ mil Onas (Nalbur) Kâmil Doğu (komisyoncu) Ömer Lütfi Sön mezışık (sahibi emlâk) îbiş Pektaş (tüccar) ve Semih Çeltik.
Bundan sonra il kongresine, gidecek delegelerin seçimi yine gizli oyla yapılmış ve tasnif ne ticesinde Dr. Sezai Feray, Hilmi Ergur K^mil Onas, Ömer
ve Semih Çeltik seçilmiştir.
îdare kurulu bugün vaptığı toplantıda gizli oyla başkanlığa yine Dr. SezaJ Feray’ı seçmiştir.
LüleburgaZa Bereketli yağmur lar
Lüleburgaz ve çevresine son günlerde yağan bol ve faideli yağmurla: t.ir taraftan mahsul
toplu ola edememesi
şürmüştü Tüccar rak satışlara iştirak köylü müstahsili haklı olarak endişede bırakmıştı. Bu son gelen haber üzerine müstahsil de bir memnuniyet haklamış bulunmaktadır. Şimc şehrimizde tütün tüccarı da «atışlara iştirak İçin hazırlık yapmaktadırlar. Her ne kadar bu yılın tütün rekoltesi Bursada ve kasabalarında 10 - 12, milyon kilo kadar tahmin edilmesine karşılık bir milyonluk bir miktar satışlardı yüzde 10 unu teş kil edersi de bu satışlar yapılırken diğer /filana firmaların da iştiraki w Tekelin mübayaatmı arttıracağj ümidi vardır. Tütün i-şinin her yj bu şekilde bir çok zor hıklarla karşılaşması karşısında hükümetin tedbirli bulunması lâ-zımgeldiği alâkadarlar tarafından ileri sürülmektedir. Tütün satışlarına başlanır başlanmaz piyasada ticarî harekttler.n bağlıyacağı tabiîdir.
•Bahri A. Türkezon
F" ——
bu âsil ve temiz köylüler durmadılar haklı oldukları -dâvaları yolanı da bütün kapıların kapalı olduğu günlerde heı yere baş vurdular N1 hayet Aadaiet tapusu haklı ile hak sızı ayırdı «mahliûmiyetten Ulu tuldular serbe-s bırakıldılar, Bundan bir ay Öncede muhtarlıktan kendisi ne Bandırma kaymakamlığınca iş ten el çektirilme bir zaruret halini almış ve yeniden yapılan seçim no tlcesi köylünün istediği Nafl Gümüş Sığırcı muhtarlığına sejllmls-tir, Sabık muhtarın sülstlmali hak kında bir çok şikâyetler vardır, Halk Partisinin sabık muhtarı Şem şeddin Adalet huzurunda şimdi bun larm. hesabını vermek üzere mahko meye verilmiş bulunmaktadır,
Mustafa Evyapan

üzerinde ve «bir taraftan da hay vauatııı yemeliği ot ve çayırlar' üzerinde tesirleri/# göstermiş -tir.
Bu yılın mahsul durumu gecen yılların çok üstünde olacağı tahmin edilmektedir.
Pehlivanköy Halkevi Temeil kolu
Kasabamız Halkevi davetlisi olarak 27 Mart Cumartesi günü akşamı Pehlivanköy Halkevi, temsil kolu Lüleburgaza gelecek ve Halkevimiz menfaatine bir temsil vermiştir.
Oynadıkları eserler Meh-mud Yesarinin bir perdelik (Sancağın Şerefi) iyesiyle C. Cahidin (Çapanoğlu) adlı bir perdelik komedileridir. Ayrıca Milli oyun ve koro halinde şar kılan da programlarına dahil etmişlerdir.
Balıkesirde yarım kalan memleket işleri
Memleket hastahanesi yapılmak filere inşaata başlanmış betonarme çatıya kadar çıkmış, taba *at kâfi gelmedig.nden yarım kalmıştır MilyoaJarı yutan stadyum ve teşkilâtının başardığı mühim bir İş varsa D. P, 11 vatandaşların vesileler bularak sık sık dükkkân lannı kapamak (evrakı müsplte İle sabittir) Belediye çavuşlariie D, P, 11 seyyar esnafı köşe bucak kovala mak. işte güzel Balıkeslrimizin mo dem belediyesi. 4 sene evvel şehire su getirmek için halktan iane-topla mışsada henüz bir teşebbüs yoktur, İşte yarım kalan işler ve heba olan milyonlar şehri Balıkeslrin hali!,
Balıkeslre her gelen vali bir ye nilik yapmak ister fakat eser ta-mam olmadan başka yere tâyin olur ve eser milyonlar sarfedildiğl hal de maalesef yarıda kalır.
YARIM KALAN HASTAHANE
Dost sene evvel şehrin Doğusun da Memleket hastahanesl yapılmak üzere inşaata başlanmış beton arme inşaat çatıya kadar çıkmış isede her nasılsa masraf milyonu aştığından vaz geçilmiştir- Bandır madan Balıkeslre gelen yolcular şehre giriş kısmının sağında gök lere uzanan beton sutüıılan görüp istihfafla bakmaktadır, MILYONRALI YUTAN STADYOM
Yine şehrin stadyam İnşaatına 5 sene evvel başlanmış isede maalesef milyonlar harcandığı halde yarım kalmış İkmâl edilememiştir. Tamamlanması için daha bir çok mil yonlara İhtiyaç vardır,
Ankaramn 19 Mayıs stadyomıuı danda daha büyük olan bu stad-yom İkmâl edilsede maalesef mah dut takımlar arasında yapılacak se nede 5—6 maç için fuzuli bir mas raftır,
Susuz Balıkesirde, stadyomun yx mbaşmda birde yüzme havuzu ya Pılmasına lüzum görmüşler havuzun duvar inşaatı tamam olmuşsa da harb yıllarında çimento buluna mamış ve yarıda bırakılmıştır.
Havuz İkmâl edilsede havuza rilecek maaselef su yoktur, KANALİZASSYONSUZ BALIKESİR
Şehrin esaslı bir kanalizasyon ter tlbatı olmadığından bazı evlerin ka nalizasyon suları derin çukurlarda birikmektedir, Ekseri lâğımlar şeh rin ortasından akan ufak bir dere ye karışır kokular saça saça 6ehrin içinden akarak gider, Şehrin alt ma hallerinde bu sularla bahçe sulanr, Şehrin Mesire yeri olan Atatürk parkının da bir derdi vardır, doğum evi istikâmetinden gelerek parkın İçinden geçen bir lâğım koluda. par ka gezmeye gelen kimseleri rahat sız eder,
PARTİCİLİK GAYRETİ
Arzettiğim husuları İkmâl edemi yen belediyenin O, H, P, li başkam
ve
Koza yetiştiren müstahsil Köy: Edincik
947 yılı koza mahsulünün Bursaya nakli yeni bir kararla kaldırılmış olduğundan Busrsada 27 lira olan kozanın kiloıu Edincikd® 7 liraya döştü.
Bandırma: (Hususi) ■—Edincih Türkiyenln belli başlı koza yetişti ren müstahsil bir memleketidir. 947 yılı damızlık koza mahsullerinin Bursaya kir kararla nakli Bursa İs tasyon müdürlüğünce men edilmiş olduğundan Bursada 27 liraya da nuzlık satıldığı halde Edlncikte 7 liradan 10 liraya kadar satmak ırec buriyetiııde kalınmıştır Damızlık koza demek itina ile elde edilen ve gelecek senenin tohum İhtiyacını karşılayacak bir mahsul demektir;
I
I
İzmit Tapu idaresi sistemli çalışıyor
■ »a*
İzmit: (Hususi) — Devlet daire lerinin ağır İşleyişi hakkında parti' kongrelerine kadar yapılan şikyet ler arasında bilhassa, tapu, nufus ve İcra daireleri ekseriyeti teşkil et mektedlr. DeVlet icraatını muraka. Jje zorunda olan İktidar partisinin, halk dileklorl üzerinde göstermeğe başladığı hassasiyetin verimli neti çeleri burada da sezilmeğe başlamış tır, Şehrimiz tapu dairesinde İş ta kip eden bazı vatandaşlarımızı, bu gün git, yarın gel denilerek İşleri-1 nln uzun zaman askıda bırakıldığı dikkâti çekecek mahiyet arzetmek teydl, • I
Memnuniyetle haber aldığımıza göre; müracat sahiplerinin işleri gü nli, gününe neticelendlrllmektedlr Yeni tâyin olunan tapu sicil, mu hafızı, devamlı bir mesai sistemi ta kip ederek, teraküm etmiş işjeri so nuçlandırıp günlük iş üzerinde ça | lışılmak. tadır,
• (
Cihad Sava.*
o
Fethiye - Kalkan yolu açıldı
Kaş: (Hususi) — Yapılmakta o-lan Kalkan—Fethiye yolu törenle açılmıştır,
Havzada mensucat tevziatı
Havza: (Hususî)— 948 yılı birin cl üç ayljk kontenjanı olarak 58-000 metre pamuklu mensucat kazaya gelmiş ve vesika usulüne göre tev zi edilmek üzere dükkânlara dağı tılmrştır,
Hane basma 5 metre sesabile bir vesika düşmesine rağmen, ve Nisan 15 de birinci devre satışa da nihayetlenmesine rağmen parasızlık dolayısile pamukluların üçte biri dahi satılmamıştır,
Geçen sahad mevsiminde dolu ö-fetlne uğrayarak mahsul alamıyan köylülerimiz, bilhassa acınacak du rumdadırlar.
Stokunu, Adananın birinci devre hububat istihsaline göre ayarlamış ken, sel felâketile bozulan bu proje den dolayı, hükümetimizin ofis ve banka teşekkülleri, köylü halkımıza kredi İle yardım yapamamaktadır lar. Arpanın bir ölçeği 475 samanın kilosu 7 kuruşa satılmaktadır kİ, bu şimdiye kadar görülmemiş bir olay dır-
Memleketteki işsizlik ve bunun doğurduğu parasızlık, bir takım İhtiyaçların teminini imkânsız kıl maktadır-
Havzada kış
Havza: (Hususi) —Bir haftadan beri fasılalarla yağmakta olan kar, son iki günde 40 santimlik bir taba ka meydana getirmiştir-
Bazı tecrübeli ağızlar, halâ devam eden yağışın ve yerdeki kar ta bakasımn bir sel meydana getirmesi ihtimalinden bahsetmektedirler-
■ ■

Burada büyük külfetlerle elde edil dlğine göre böyle düşüncesiz karar larla değerli mahsul elde eden müs tahsilin- emeğinin çiğnenmekte ve dolayısile koza mahsulünün damız lığının bile bozulmasına yol açabi leceğinden göçen yjl olduğu gibi bu yılda şikâyetler bermutat alâkalı makamlara yazıp çizilmektedir, Ba kalım bir yıl önce yapılan bir şlkâ yetin bu mahsul yılında tashihine gidilebilecek mi?
Tarihden Bir Yaprak |
■ 1 1 ■ ■■ ——
Kılı uçlarını kınlarına soktular. Bu manzara karşısında dehşet içinde kalan Şeceretiiddiir’iin ayağındaki nalinleri çıkardılar. Kafasına vura nura kendisini öldürmek suretile Ay Beyin intikamını aldılar
VII
EYAZ bir örtünün al1m-da ve kanlar içinde yatan bu kadının solgun ce sedi önünde duranlar onu muhtelif haleti ruhiyelerile seyrediyorlardı. Mısır sarayındaki oynadığı rolü bilhassa işlediği cinayetleri işitip, görenler kendisine karşı duydukları kin ye nefreti ölüsünün önünde bile izhar etmekten kendilerini atamıyorlardı.
Son Eyyübî hükümdarı Meliki Salih'in karısı olan bu ka-dnı Şeceretüddür idi. Çok zeki fakat o nisbette de zevk ve saltanata karşı ihtirası vardı. O-nun. en büyük üzüntüsü haremi dolduran muhtelif renk ve ırktaki câriyeler ve halâyıklardı. Kocasının kadına otan zaafı, bu haris kadını deli ediyordu. Kadınlığının verdiği caaine ve ihtirasları kocasını kendisine bağ Ramağa k£ ti gelmiyordu. Güzeldi, hattâ bir erkeği fazlasile mes'ud edecek meziyetlere sa-hihdi. Peki kocası kendisini neden ihmal ediyordu?
Kusurunu o da biliyor, fakat bunu itirafa gönlü bir türlü razı olmuyordu. En büvük kusuru çocuğunun olmayışı îdi. Bu vaziyet onun mevkiı’ni çok sarsmıştı. Hele bu sırada rakib-lerinden birisinin bir erkek çocuk doğurması Şe(*eretüdd(irü çileden çıkarmıştı. Bir erkek ço cuk edinmek için vurmadığı ca re kalmamıştı. Nihayet bir £Ün arzusuna nail olmuş ve bir çocuk dünvava getirerek adı Halil konmuştu. Seceretiiddürlin en büvük ümidi oğlu Halil idi. Onun bir an evvel büvüvüp dev let idaresini eline almasına intizar eden bu haris kadın hio beklemediği bir eriinde kocasının âni ölümile felâketlerin en biivüğile karşılaştı. Çünkü bu sırada başka anneden doğan Turan Sabin tahta geçmesıle Şeeeretiiddür. ererek haremde ve «rerekse devlet idaresindeki bütün nüfuzunu bir anda kaybetmişti. Bunun önüne geçmek için bir çare vardı: Turan Şahı öldürtmek. Buna da ancak isyan ve şiddetle muvaffak olabilirdi. Bu işte kendisine yardımcı olabilecekleri, Türk kölemenlerini aramak lâzımdı.
Aralarında çok değerlileri hattâ hükümeti idare edebilecek muktedir beyler vardı. Se-ceretüddür bu beylerden Av Reyi kendisine en yakın gördüğün den onunla anlaştı. Dostlukları kısa bir zamanda kuvvetli bir aşka inkılâb etti.
Kahire sarayının hurma, por . taksi ağaçları ve palmiyelerin gölgelendirdiği büyük çiçek balı çesinde birleşen bu iki çift bir taraftan sevisirlerken diğer taraftan da Turan Şah içjn suî-lıasd plânı hazırlıyorlardı. Se-ceretüddür kadınlığının verdiği bütün zekâ ve cazibesinden istifade ederek Ay Bevi bu plânın bir an evvel tatbiki için teş vik ediyordu. Nihayet çok geçmeden arzusuna muvaffak oldu.
Bir gün Türk askerleri âni olarak isvan edip saraya hücum ettiler. Bu arada Turan Şahı feci surette öldürdüler.
Bu suretle Salâhaddin Eyyübinin kurmuş olduğu muazzam saltanat bu haris kadının eline kaldı. Bir müddet sonra Kölemen beylerinden mürekkeb bir meclis sarayda toplanarak kendisini «Elmelikül Müslimin Vali detül Halil» adile sultan ilân ettiler. Arlık saray ve devlet Seceretüddür, orduya da Ay Bcv hükmetmeğe başladı. Kadın olmasına rağmen Kahire ca milerinde üç av adına hutbe o-( kıındu. 1174 yılındanberi devam | eden Emevî hükümetinde kadın diyor kadın (iu.
Şeeeretiiddür her türlü manii bertaraf etmek maksadile Av Beyle evlenmeyi de göze eldi. Yalnız bir şartla: Oğlu Halil veliahd olacaktı. Zira Ay Beyin başka karısından da oğlu vardı. îlk anlarda hislerini saklıya n Ay Bey, Şeçeretüddü-ıiîn tekliflerini kabul ederek o-nunla evlendi.
Fakat Ay Beyi sevmiyeııler-lc Meliki Salih ta raf darları bu hareketi protesto makamında olmak ü«sr? isyan ettiler. Bu ' meşhur Tiirk kumandanı üze-
•»

bir ilk defa hükümdarlık e-ve camilerde ilk defa bir namına hutbe okunuyor'


rine sevkedilen orduları cesareti sayesinde yenerek büyük bir zafer kazandı.
Eu sufetle de yeni bir devlet kurarak hükümdarlığını ilân etti Artık Mısırda Türk Köle-
----------Yazan: | Cemal YENER | menleri saltanatı, sarayda da zevk ve eğlence hüküm sürmc-ğa başlamıştı. ' '
Salâhaddini Eyyübinin saltanatına tevarüs eden Ay Bey de (hayatını haremi dolduran çe-şidli kadınlarla zevk ve eğlence içinde geçiriyordu. Artık karısına karşı içinde ne bir sevgi, ve ne de bir minnet hissi kalmamıştı. Hele kendisinden bir çocuğu olmayışı Ay Beyi bir veliahd elde etmek için başka kadınları tercih etmek için ileri sürdüğü bir sebebdi. Nihayet odalıklardan birisinin Ay Beyden hâmile kalarak nur topu gibi bir oğlan çocuk dünyaya getirmesi bir kenarda unutulmuş olan Şeceretüddürün nefret, daha doğrusu intikam hislerini kamçıladı. Bununla iktifa etmiyen Ay Bey. Musul Beyinin kızile de evlenmeğe kalkışmıştı. Saltanatı kendi elile verdiği kocasının bu son hareke tini kiifranı nimet sayan Şece-retüddür bunu onun yanına bı-rakmıyacak bir çare aramağa başladı. Bu işte saltanatla beraber Ay Beyin canını da almak icab ediyordu. Gözlerini intikam hissi bürümüş olan bu muhteris kadın odasına kapanarak kocası için suikasd plân-

-Türk Musikisi ve-
Ankara radyosunda ki

Lâf lâfı açar derler. Serlevhayı koyarken aklıma şu hikâye geldi.
Vaktile adamın birisinin eşeği kaybolmuş. Dağ taş eşeğini aramış. Nihayet birisi; zamanın âlim lerinden bir zatı tavsiye ederek:
— Git ona, senin eşeğini bulur. Demiş. Adamcağız gitmiş vaziyeti hikâye etmiş o da:
— Bu cuma günü camiye gel, ben senin eşeğini buludurum, demiş. Ne ise adamcağız cuma günü camiye gitmiş, merakla beklemiş. Derken efendim o zatı muhterem minbere çıkarak hütbesini okurken cemaate bir sual sormuş: binlerce vatandaş bu ani
— İçinizde müddeti hayatmca musikiden hiç zevk almamış adam var mı?., demiş Cemaatin arasından birisi kalkmış vemusikiden hiç zevk almadığını söylemiş. Der hal âlim zat eşeğini kaybedene:
— Al eşeğini git, demiş.
Hikâye, belki doğru belki de uydurmadır. Lâkin insanların musikiye karşı ihtiyacını ne kadar güzel anlatıyor. Evet ben de musiki den zevk almıyan ve onu muhtelif anlarda manevî bir ihtiyaç olarak telâkki etmiyen tek bir insan tasavvur edemem. Dünyanın en iptidaî insanları olarak tanıdığımız Afrika vahşilerinin bile kendilerine göre bir tam* tamlan var. Bizim, yani Türk musikisine gelince; bugün şarkın en terakki etmiş müziğidir. Şark ve garb musikisinin teknik bakımından tetkik edersek; yine bugün en kıymetli musikişinaslarımız bile garb müziğinin şarktan teknik bakımdan üs tün olduğunu teslim ederler. Evet garb müziği Türk musikisinden bi rkaç cebhoden üstün olabilir. Onlar bu branşda çok d(ü»a fazla Çalışmışlar ve esasları, aııa hatları genişlemiye daha müsait bir vaziyette olabilir Lâkin bir insan; alıştığı, her gün dinlediği, anasından babasından gördüğü neticede milliyet çerçevesi içine de sokarsak millî bir varlığı olan müziğini nasıl inkâr eder de garba daha ya kinlik gösterebilir. Demiyorum ki sadece alaturka dinlensin de alafranga İnç dinlenmesin. Bilâkis her güzel şey dinlenir, görülür zevk a-lınır. Fakat bir dereceye kadar. Kendinizi bir an İ£İn kçmanmdan

f
*

Jarı hazırladı. Bu işin en kolay olarak halli hamamda mümkün dü. Kadına karşı büyük bir ihtilası olan kocası, hamama daim? câriyelerle girerdi. Yine bir gün böyle bir halvet âlemi esnasında dört meçhul şahıs sür atle sarayın hamamına daldılar. Kadınlar sa^a sola karışırlarken gelenler Ay Beyin ü-zerine atılıp kendisini bir anda cansız olaıak yeıe serdiler:
Memlûk hükümdarının öldürülmesi Mıcırda, bilhassa Kahi-rede yaşıvan Türk askerlerinin isyaıuııa sebeb oldu. Kahire sokaklarını dolduran askerler «în tikam! İntikam!» diye bağrışıyorlardı. Beylerinin katlin ta. Şeceretüddürün emrile olduğunu duyan ordu galevan içinde idi. Vazivet gittikçe vahimleşiyordu. Nihavet bir gün «'ab7»* Saravı Türkmen askerlerime du. Kılıçlar kırından •.sivril Ay Beyin intikamını taîn
hareme hücum ederdir sUcA-n. tüddürü aramağa baatarbta-Ölümünün yaklaşmakta olduğunu hisseden haris kadın canın' kurtarmak ümidiie hamama saklandı. Fakat sarayın her ta ıafını istilâ elmiş olan bu köküne asker seli bir oğııltu h-Ünde etrafa- dağılarak t)r -rr ” det sonra kendisini buLdub** B;r kılıç darbesi onun bas’•)' vücudundan avırmağa kâfi : H Fakn4- bu. bevlerinin intikr-ateşin7 söndürmiyecekti. Kıi"* larını kınlarına soktular. manzara karşısında dei-^et k: de kalan Seceretüddüriirı a* -ğındaki nâlıları çıkardılar. Ka fasına vura vura kpndtaini o’ dürmek suretile Ay-Bevin in^’ kamını aldılar.
û
yeri —
Yozun; Ali Z, Çolgnoğlt.
İdil

kal
w t ' 1
iurnja yasa-
I.
A

m e
/ • • * * 4 *. - X. A-
ea.'
19 Mar
Rbrtı
A f
darbukasına kadar bir-fıaıl he\ tinin huzurunda addedin.z. ör.' bir kaç tane, bmbir nağmeyi dı. leten sazendtier. Yirmi or ız-s; sanki bir tel «..diyormuş x»bi h. falsosuz ayni sesi veriyi .-, ,’erşe den başlıyarak ağır sen-) . r, semaileri sırasi’e daha ha: : garlar, arada taksimler, ojnaıt has lar ve nihayet saz sema deri takı ediyor. Bilmem insana de - « uı mü-detince dünya dertlerini unutturan ve hayal âlemlerine iald'r-rak mesteden anları n *, 3 mimle yaşatabildim mi ? H * de daima saz salonlarını 1 ■
i \
masını daha iyi bilirler.
Ankara radyosuna geh garibdir ki programları ).ın tı muhteremler gayet az yer veriyorlar. 8 ı yet bir münakaşa mera h dinleyiciler itiraz ettiler * arkadaşlar yazzlüar, Millet M sinde gürültüler oldu. Yine naJcarat. Bakınız sîzlere 948 tarihli musiki neşr saat yekûnunu vereyim. Al.ıfr* ga: Dört saat. Alaturka v- Yu tan Sesler ise: iki saat beş ial( ka. Hem bu program Türk musikisinin en yüklü olduğu gündü; Bence çok ayıp. Hani biraz mübalağa edersek, bir ecnebi Türk Musiki hakkında bir fikir edinmek i-çin Ankarayı açsa yanlış iatasyo: açtım zannedecek. Değil bir mille: en basit bir insan bile vylığınlu eserinlen iftihar eder. Tavuk bı( yumurtladığı zaman gıdakhır. A caba garbin klâsikleri, senfonik' i ağı rparçalan çalındığı zaman ka ta kzımız dinliyor ve zevk alıyor Hani bir istatistik yapılsa yüz-1 onu bile bulmaz. Ankara radyosunun bundan haberi yok mu? Eğe: haberi yoksa benim aklıma bir §e) geldi. Bir hayırsever çıksa da, biı âlet icadedip, alafranga çalındığ zaman Türkiyede kaç radyomu dinleyip veya dinlemediğini kontrol etmek kabiliyetini Ankara rad yosuna bahsetse. Belki o zaıııaı anlarlar. Kendilerine soruyorsunuz: Ya hakikati inkâr edip Tür) musikisine lâyık olduğu kıymet verdiklerini iddia ediyorlar, ya du hanede ve sazendelerin azlığından (Devamı 5 acıda
Ne
?n-
Türk 3îTO37k!3İnc var-
ı ohh
7 NİSAN 194$.
TENİ 8 A B A d
SAYFA: 4
Tanrıöverin açıkladığı hakikat
tahliline girişmeden ev kurucunun genel idare haberi olmadan, gizli gibi iktidardaki parti-
CBaştarafı 1 incide) de görüşmeğe şahsen mi karar vermiş? Yoksa bu hususta mensubu olduğu partisinin başkanın-dan mı emir almıştır?
Dikkat buyurulacak olursa Tan-nüvenin sorduğu dört sual Demok rat Parti liderlerinin izhar edilmi-yen niyetlerini öğrenmek ve böylece iki parti arasında bir anlaşma imkânı nıevcud olup olmadığını C. H. P. genel başkanına arzet-mek maksadını lıer halde unutmuş oluyor.
şimdi Tanrıöverin üç kurucuya sorduğu suallerin ve bunlara da kurucular tarafından verilmiş olan cevablann vel, bu üç kurulunun bir komite
nin salahiyetli olduğu anlaşılan bir rüknü ile uzlaştırıcı bir konuş maya yeltenmeleri doğru mudur? Yaptıkları bu mülakatı neden diğer arkadaşlarından gizlemişlerdir? Ve niçin şimdiye kadar bu konuşmalar gizli kalmıştır? 12 Temmuz beyannamesine saik olan gizli konuşmaların ihzarisi olduğu na şübhe kalmamış olan bu sunili cevablı mülâkat muvazaa hazırlığından başka türlü tefsir edilebilir mi?Genel idare kurulu içindeki bu üç kişiye bu imtiyazlı mevkii' kim vermiştir? Kendi kendilerine vermiş oldukları anlaşıldığına göre bunun mânası tehnkkümden oaşka bir şe5r olur mu?
Görülüyor ki, bu adamların te-tıakkümünden şikâj’et edenlerin /erden göğe kadar hakları vardır. Hele son zamanlarda onların yaptıkları marifetler gerçi başka delil aratmayacak kadar açıksa da bu adamların bu hakikati görmemezlikten ve anlamamazlıktan gelecek kadar pişkin olduklarını anlamıyan kimse kalmamıştır.
Halk Partisi mektebinden yetişmiş olan bu insanların politika kitabında «Samimiyet ^ sözünün asla yer bulmadığını hayretle görüyoruz! Demek siyasî bir partinin giz li politikası da olurmuş ve bu gibi politika genel idare kurulu içinde gizli tir komite tarafından idare edilirin ş!
Meğer mensublan milyonu aşan Demokratların üç kişinin aklına uymağa mecbur olduğunu zannedecek kurucular kadar kendilerin den geçmişler! Yazıklar olsun!
Şimdi Tanrıöverin suallerine ve bunlara verilen cevablann talıli-line geçelim:
Sual 1 — Muhalefetin bir köşede bir isyan uyandırması ihtimali size ne düşündürüyor?
Cevab: İhtilâl çıkaranlar, onun sevk ve idaresi kimin eline geçer, ihtilâl yola çıktıktan sonra ne istikamet alır? Nereye gider kestirilemez. Böyle bir ateşe biz memleketin hangi haklan, menfaatleri, müesseseleri kurban gider. Biz Uıtilâl istemiyoruz.
Muhalefetin memleketin bir yerinde isyan olmasını düşünmek muhalefet partisine değil, iktidarda bulunan hükümete düşer. Bir yerde isyan olur endişesile muhalefet partisi mücadelesini gevşetmeğe mi mecbur olacak? Bu gibi ihtimalleri ileri sürmek muhalefet liderlerini korkutmak istenmesi çok garibdir.
Dünyanın hiç bir medenî memleketinde bizde olduğu gibi isyan haberini alır diye muhalefetin ür kütüldüğü ve söndürüldüğü görül muş şey değildir! Muhalefetin başına bir tesadüf neticesi seçilmiş olan üç kişinin sözü ile ne bir isyan cıkartılabilir, ne de bunların istememesile, çıkacak bir isyanın önüne geçilebilir. Görülüyor ki, üç kurucu muhalefeti istedikleri gibi sevk ve idare edecek kadar kendilerinde bir kudret tavahhül etmek teler! Güler misiniz ağlar mısınız bu hale! Tanrıöverin ikinci suali de înönünlin Devlet Bakanlığında kalmasına kurucuların tarafdar olup olmadıktan imiş!
Buna da kurucular Devlet Baş-kanlığı için lnönüdcn başka elyak] kimse bulunmadığı cevabını ver- ( inişlerdir. (
Demek oluyor ki, kurucular şel ( sisteminin iftihar imamesi olan’ lnönünün makamlarında kalarak) on yıldanberi devam etmekte olan] halin değişmemesini kabul etmek ı vaadinde bulunmuşlardır! 1
1944J seçimini ve bu seçimin a-( kabindeki milleti saran haleti ru-J biyeyi ve bunun türlü türlü leza-( hürlerini unutarak halkın ve De-] mokratlann ruhî temayüllerinin» tamamen aksi olan bir fikri miite-] hakkim üç kurucu ne hak ve salâ hiyetle ihtilâfın iç ylizünli öğrenmek istiyenlcrin dikkatlerini çeke îim.
Üçüncii sual de Halk Partisinin yıkılmasına tarafdar mısınız.
Buna da verilen cevab: Halk Partisinin yıkılmaması lâzım geldiği merkezinde olmuş! Zira H. P. ortadan kalkarsa Demokrat Parti yalnız kalırmış!
Beğeniyor musunuz bu alicenap ca fikri! Aç tavuk kendisini arpa anbaıında sanırmış derler! Zavallı kurucular hiç düşünmüyorlar ki,] Halk Partisi de Demokrat Parti» de keşke ortadan, kalksa da şu] millet canının istediğini seçse en mükemmel ve ideal bir
vuşsa!
Zavallı kurucular milletin yegâne isteği Halk Partisinden kurtulmak olduğunu bir türlü idrâk edememişlerdir!
4 üncü sual de seçimlerin 1950 senesinden evvel yenilenmesini istiyor musunuz? ?
Bıına verilen cevab da tam C. H. P. genel başkanı istediği gibi olmuştur. Yâni kurucular buna tarafdar olmuşlardır.
Tanrıöverin Celâl Bayarın evinde İç kurucu ile yaptığı tarihî mülakat ve bu mülakatta Tanrıöverin sorduğu dört sual ve bunlara üç a-kıllı kurucunun vermiş oldukları cevablar lıiç şübheye mahal kal-mıyacak surette gösteriyor ki. bu üç mütelıakkim adam memlekette ujanmış olan muhalefeti söndürmek için menfur bir suikasde vesile olmak yoluna sapmışlardır ve böylece Demokrat Partiyi iki numaralı Halk Partisi haline getirmek istemişlerdir.
Yalnız bu zavallılar bir şeyi a-kıl ödememişlerdir ki, o da milletin Halk Partisinden kurtulmak i-çin beslediği azim ve bu partiye karşı duyduğu itimadsızlığın asla sönmiyeceğidir.
Demokratlar! isterseniz gene bu kuruculara tasvib ve bağlılık telgrafları çekiniz!
Limanımıza gelen yardım malzemesi (Haslara fı 1 incide)
Obüs topları çeşitli levazım ve mu habere malzemesi de bulunmaktadır.
Tahliye edilen yardım malzemesinin bir kısmı, derhal mahallerine sevkediimiştir.
Diğer taraftan, tahmil ameliye-sinde bulunmak için, evvelce A-merikan matbuat ataşeliğine tevzi edilen giriş kartlarını havi basın mümessilleri, dün sabah saat 11 de, tahliye mahalline götürülmüşlerdir.
Yardım malzemesi, mütehassıs subayların nezareti altında süratle teslim edilmektedir.
Amerikan tahliye mütehassısı Albay I. W. Litteİ: tahliyenin çabukluğundan son derece memnun kaldığını tebarüz ettirerek, gazete çilere demiştir ki:
Tahliyenin büyük bir kolaj’
W •
• *
«
lıkla yapılmış olmasından son derece memnunum.
Ordu, deniz ve denizyolları men şuhları arasındaki işbirliğinin mükemmeliyeti gözümden kaçmadı. Ve malzeme o ye ediliyor ki; göstereceğimiz dı*)
Yine, mühim
yüklü Amerikan gemileri yola çıkmış bulunmaktadır/
kadar çabuk tehli-lıemen hemen size hiç bir şey kalma-
miktarda malzeme
Son Dakika
M
Orman kanunundan doğan sefalet!.
ir
Hava ile işleyen otomobil motörü
Nevyork: 6 (A.A.) — Dc Arbonrda ki Ford otomobil fabrikalarında ha va kullanmak suretile işleyen bir otomobil mevcuttur Bu otomobilin motörü harb içinde Hollanda da te kemmül ettirilmiş ve şimdiye kadar gizli tutulmuştur. Şimdi motor Ford fabrikalarında tecrübe edil-mektedir. Silindir içinde bulunan hava şiddetli alevler vasıtasile jsı tılmakta ve inbisat eden hava pistonları harekete getirmektedir.

İskeııderiyede meydan muharebesi (Baştarafı 1 incide)
son vermek kararından evvel, po İs memurları ile. nizam ve asayişi temin maksadile Iskenderiyeye ge tirilmiş olan hükümet kuvvetleri a rasında bir meydan muharebesi ce reyan etmiştir. Şehir, bir ara haki ki bir harb meydanı halhıi almaştır, Damlar üzerine çıkmış olan halk, hükümet kuvvetleri üzerine ateş aç mıştır. Hükümet kuvvetleri bir ta raftan şehrin merkezindeki nünıa ylşçilerle uğraşırken diğer taraftan başka nümayişçi grupları, polis ve ordu kuvvetlerinin bulunmadığı yer lerdeki dükkgnları yağma etmişlerdir. Üniversite talebeleri polis me murlarma karşı duydukları sempa ti yüzünden grev yapmış oldukları için hükümet kuvvetleri İskender! ye Üniversitesini işgal altına almış lir.
Bugün birçok fabrika işlememiş ve birçok fabrika işçisi grev yapa rak nümayişlere başlamıştır,
Bazı söylentilere göre, dünkü tü fek ateşi Yahudıler tarafından a çılniıştır. Bu yüzden şehirdeki Ya hudi aleyhtarı hisler artmıştır.
Kahire: 6 (AfAJ — Kahire polis âmirleri de Iskenderiyedeklleri ta kiben, hükümet tarafından ileri sü rüle.n şartları kabul etmişlerdir, Sa • nıldığma göre. Kabilede ve Iskeııde riyeden başka memleketin her tara fında bu akşam yeniden normal du rum avdet edecektir.
Kahire: 6 (APı — Bugün beyanatta bulunan içişleri Müsteşarı Abdurrahman Amar. polis memur ları grevinin sona erdiğini bildirmiş tîr,
Grevi memurların hükümetin ver diğl bir ültümatoma boyıın cğdikle rini söyleyen müsteşar şunları ilâve etmiştir,:
«Mısırda intizam ve güvenliği te’
ı
Şia inançlarına göre, Hazre-ti Hüseyinin. şehid düştüğü ve gömüldüğü yeri ziyaret eyliyen ler; Cehennem azabından kurtulur ve bütün günatıJardan temizlenmiş olurlar!
Kerbelâ hâilesini. Âyetlere, Hadislere, büyüklerin (hepsi de tabiî düzme) sözlerine dayanarak tafsil eyliyen Rafıza ki-tablarma göre bu keyfiyet şu yolda izah olunur:
imam Hüseyin; şehid düşmeden önce Zeynelâbidine vasiyette bulunuyor:
— Bundan böyle ceddim ve pederimin ulûmunun hafızı. Allahın hücceti sensin. Sen; imameti âmme ve Velayeti mutlaka sahibisin!
Dedikten sonra peygamberlerin mirası olup Hazreti. Aliye intikal ederek Medinede salanmış bulunan Mevâris-i Zahiriye yâni, silâhlar. Tabut-i Sekine, Musa Peygamberin asası (1) ve sairenin yerlerini bildiriyor ve almasını vasiyet eyliyor !!
Yeryüzünde bu acıklı sahne creyan ederken, gökyüzü sakinleri de kayıdsız kaluınıyor-
Amerikan donanması
(Baştarafı 1 incide)
nacakları anlaşılmaktadır.
Manevralar
Atina: 6 (A.A.) — Amerikan ataşe Nava linin tebliğine göre pazar günü uçakla Atinaya gelen Avrupadaki Amerikan deniz kuvvetleri komutanı amiral Conalyv fi lonun yapacağı manevralarda hazır bulunmak üzere bu sabah Day-ton kruvazörile gitmiştir.
Manevralara Rochester, Mançes ter ve Dayton kruvazörile Brown-son ve Maccard muhribleri iştirak edecektir.
Selâniği ziyareti mukarrer olan Vermillon taşıtı Amerikan askerle rinin cesedlerinin nakli münasebetle Cezairde yapılacak merasimde hazır bulunmak üzere bu limana gitmiştir.
Pirede bu ayın 14 üne kadar üç mulırib kalacaktır.
Yeni Amerikan hava üsleri
Vaşington: 6 (AP.) — Amerikanın Rus topraklarına en yakın yeri olan Alaskadun Aleut adalarına kadar bölgede hava üsleri kurulacağı dün bir demeç sırasında açığa vurulmuştur. Millî Müdafaa Bakanlığı sözcülerinden biri, o bölgedeki erazinin mirî mal kanunu çevresinden çıkarılması hak-kındaki bir teklifi izah ederken, o civarın harb esnasında üs olarak kullanıldığını ve o zamandanberi de tesisatın muhafaza edildiğini bildirmiştir.
Helsinki: G (A.A.) — Buglin
Moskovada Finlandiya ve Sovyet delegeleri arasında imzalanmış cilan dostluk ve karşılıklı yardım andlaşnıasının metni aşağıdadır:
1 — Eğer Finlandiya veya Sov-yetler Birliği Almanya veya Al-manyanııı müttefiki bir başka dev let tarafından Fin toprakları üze rinden bir tecavüze uğrıyacak o-lursa bağımsız bir devlet sıfatile vazifelerine sadık bulunan Finlandiya mütecavizle savaşmayı teah-lıüt eder. Bu sebeble Finlandiya karada, denizde ve havada toprak larının tamamlığını müdafaa için elinde mevcııd bütün kuvvetlerini tahsis edecektir. Bu müdafaa işbu andlaşmadan doğan vecibeler çerçevesi içinde Finlandiya lıudııdla-ıı dahilinde ve eğer icabederse Sov yetler Birliğinin yardımı veya iş-birliğiyle sağlanacaktır.
2 — Yüksek âkid taraflar bu andlaşmanın birinci maddesinde tasrih edildiği şekilde bir tehlikenin nıevcud bulunup bulunmadığı hususunda aralarında mutabık kalacaklardır.
3 — Yüksek âkid taraflar milletlerarası barış ve güvenliğin i-damesiııi hedef tutan her türlü te şebbüsü Birleşmiş Milletler teşkilâtının gaye ve prensipleri dahilin de sadıkane bir şekilde desteklemek yolundaki azimlerini teyid e-derler.
4 — Yüksek- âkid taraflar bu andlaşmanın 10 Şubat 1947 tarihinde aktedilmiş olan andlaşma-nın üçüncü maddesi gereğince girişilmiş olan taahhüdü tej’id ettiğini kabul ederler. Sözü geçen mad de gereğince her iki taraf karşılıklı her türlü tecavüzü red ve bir birlerine müteveccih her hangi bir ittifak aktedememeği veya böyle bir ittifaka iştirâk etmemeği te-ahhüt etmişlerdir.
5 — Akid taraflar, Finlandiya ile Sovj’etler Birliği arasındaki iktisadi ve kültürel münasebetlerin devamlı bir surette geliştirilmesi ve tarsini için dostane bir işbirliği havası içinde çalışmayı tealıhüt e-derler.
6 — Yüksek âkid taraflar karşı lıklı olarak birbirlerinin hükümran lık ve bağımsızlıklarına riayet prensibini göz önünde tutmağı ve birbirlerinin içişlerine müdahale etmemeği teahhüt ederler.
7 — Bu andlaşma, Birleşmiş Milletler teşkilâtının prensipleri ve zihniyeti içinde tatbik mevkiine konulacaktır.
8 — Bu and(aşma mümkün olduğu kadar kısa bir zaman içinde Helsinkidc tasdiki tarihinden itibaren 10 sene müddetle mer’i olacaktır.
Müddetin hitamından en bir sene evvel taraflardan andlaşmayı feslıetmiyecek 5 senelik bir müddet için yürürlükte kalacaktır.
Askerî yardım
Helsinki: 6 (A.A.) — Reiıter:
Bugün Moskövada imzalanan Fin - Sovyet andlaşmasında Finlandiya veya Rusya Fin topraklarından geçmek suretile Almanj’a veya Almanyanın müttefiki her hangi bir yabancı devlet tarafından yapılacak bir hücuma uğradığı takdirde Finlandiyanm bütün kuvvetile mütecavize karşı savaşa cağı hakkında bir hükmü hâvidir.
aşağı biri bu olursa tekrar





Amerikan seyyahları İzmirden ayrıldı
İzmir 6 (A.A.) rimize Panama bandıralı lores» isimli br yatla gelen A-merikan seyyahları bu sabah Bergamaya giderek gezilerine devam etmişler ve akşam üzeri saat 17.50 de Rodos’a gitmek üzere şehrimizden ayrılmışlardır.
Dün şeh-
«Do-

mine muktedir bir hükümet mev-luttur.n
Zayiata aid son rakamlar
Londra, 6 (B.B.C.)
Londra, b (B.B.C.) — Kahire ve îskenderiyedeki Polis grevi bugün sona ermiştir. Orta Doğu muhabirimiziu bildirdiğine göre, grev esnasındaki çarpışmalarda 27 kişi ölmüş, 200 den fazla da yaralanmıştır.
Bir ipnotizmacının başarılan
Londra 6 (AA ı — Br kadım hipnotizma etmek suıetile hiç acı duyurmadan doğurtan Kanadah doktor, bu defa da sağır olan bir ka dm hipnotizma ile tedavi etmiştir. Kadın harb esnasında Londrada bu lunan evimin damına düşen bir bombanın infilâkı neticesinde sağır olmuştu, Lonrdanm bir mahal leşi olan Calphamda oturan hasta kadın, madam Cowlcyin sağırlığı o kadar ilerlemişti ki, ancak, kulağının dibinde bağırmak suretile söylenen sÖzlcrıi duyabiliyordu. Dok tor. hasta hipnotizma edildikten sonra hususi bir masaj yapılmasını teklif etmiştir,
Hasta hipnotizma edilip uyutulduktan sonra uykucu esnasında ha flf bir ses duymuş, uyandığı zaman ise hemen hemen bütün duyma has sasına sahip olduğunu anlamıştır. Hastanın İlk sözü şu olmuştur: Se kis senelik sağırlıktan sonra, hayat gürültülerine alışmak çok zor, Oto mobil gürültüleri bana korku veriyor. ,
Madam Cesvlcy. muhtelif hastane ( lerdc müteaddit doktorlar tarafından tedavi edilmiş fakat bu teda vllerden hiç bir netice alınmamış-tı.

I
Pekerin İçişleri Bakanı
(Baştarafı 1 incide) yaşamaktadır. Demekte ve Ci-had Babana hitaben şöyle devam etmektedir:
«Her şeyden evvel şunu söy-leyim ki, bu açıklama dahil bulunmakla şeref duyduğum Bakanlar kurulunda inceden inceye eleı yıek tasvibine iktiran et mis ve sonra C. H. P. grubunda okunmuş ve ancak ondan sonra kamutaya intikal etmiştir Açıklama şahsın adına değil, hükûmetadına yapılmışdır. Mi i* uyanıklığımızı gösteren bu şerefli vazife tesadüfen o sırada İçişleri Bakanı bulunmaklığım dolayısile bana nasip oldu. Cihad Baban bfl makaniz mayı niçin bilmefıezlikfen geli-J vor.
Benim bu açıklamamuı iskeletini yetkili bir askerî mahkemenin dosyalarında yer alan ve sikalar teşkil etmektedir. Bu vesikaların bir teki olsun hatta altlarındaki imzalar, el yazıları veya muhtevaları bugüne kadar red ve inkâr edilmiş değil dir Bu vesikalar Türk tarihine ma) olmuştur:» Sökmensüer Mareşale gönderilen mektub do layısile de diyor ki: «Bu mektubun okunması, Mareşale komünistlik atfetmek midir. Yoksa Mareşal gibi bir şahsiyetin bile, müfrit solcu olarak tanımış olanlar tarafından nasıl is tısmar edilmek istendiğine bir delil midir?» Sökmensiier cevabının sonunda şöyle demektedir «Bav Baban, havsivetli bir insan iseniz, benim hangi zabıta vakasını tert.ib ve tasni etti pimi, hangi müretteb polis ha fıvesi romanını yazdığımı söv-ler misiniz9 Basın alanına a-tıldığınuz gündenberi vazümı-n’zi ta irin ve ruhunuza nüfuz e(V*bi temler bende tahavvül et-tiviniz bövle şevtanî bir ze’râ ı.ou;ııVAtin nasıl sizde ğunu, kestirmekte asla güdük çe,rwazler.
Bunun bir enmıızeci, Cihad Hikmet imzasivle 1933 de te-' lifen yayınladığınız o meşhur Nazizm hareketlerini yavan Ilit ler, adlı eseriniz teşkil etmez mi'. Beni Şefik Hüsnünün-adını 26 dakikada bütün memlekete dııvurmuş olmakla suçlandırırken sizin bu meşhur eserinizle Nazizmin hedef ve gavelerini ve Hitlprin muvaffakiyetini 26 saniyede memlekete yaydığınızı neden unutuyorsunuz?»





u


Yazan! t**. Oyası


fBaştarafı 1 incide J ferrüatile görmek pek o kadar zor değildir; Istanbulun en yakın ilçe lerinden Şilenin köylerini şöyle bir dolaşmak hakikatle yüzyüze gelme ye kâfidir,
Şile. İstanbul vilâyetinin en yakın ve 90 kadar köyü olan bir ilçe sidir, ki mmtakası dahilinde bulu nan köylerin hemen mini kömürcülük ve temin etmektedir.
Yerinde yaptığımız
re, bu köylerde İskân edilmiş olan ve tapulu ormanları bulunan köylü ler Ormanlar devletleştirilmeden evvel, 3166 sayılı kanunun 70—73

ekserisi geçl-odunculukla
tahkikata gö
maddelerinin kendilerine bahse: ği tasarruf hakkına binaan 15 A kimden 15 Nisana kadar oL inan içinde, ihtisas!arma Lstteadefi
yaptıkları amanejman p’Amn re ormanlarım seçme usuliie ler veya budarlar, kömiir yaptık *4 sonra tarife bedeli üzerinden veng: sini Maliye şubesine ödeyerek satarlardı, Ve her köylü, ormanın. darell bir şekilde kesmeğe du, Çünkü fazla kestiği takdiri/ gelecek yıllar içinde sıkıntı çekecea tl. Köylü, bütün gavretlle ormar.;^
• rımn kıymetlenmesine ve yetişmesi ııe, hükümet hâzinesine fazla (eliı temin etmeğe gayret ediyordu.
Zira, bu mıntakada arazi, ziraata elverişli değildir, bu bakımdan I:- • lünün sadece zlraatle geçinmesi.-.* imkân ve ihtimal yoktur, Kased köylü eskidenberi i(om.ürcüîü*~en memnun gözükmemekte bu işi metf bu ren yapmakta İdi,
Şurasını da bilhassa belirtmek zımdır, ki köylü yılda sattığı kömüı mukabilinde, çok çok beş yüz Bra kazanabilmektedir, Bugfinun «Şii hayat şartları altında köylürıüaı bir yılı 500 Ura ile nasıl geçirdij£rd siz tasavvur edin*. Öyle köylöl^rı karşılaştım, ki ormanları her.üı devlet eline geçmeden önce ekmekle yaşıyorlar ve buna fflkiâ diyorlarmış. Köyjüyü feryad etti, ren. şimdi soğan, ekmeği dahi t»za namayışıdır,
Hiçbir esaslı tetkike dayanmadan, ancak kitablarda okunarak ei de edilen malûmata istinaden hazırlanan orman kanunu hükümle, rînce, köylünün elindeki ormar:'_c_ı alındıktan sonra ortaya çıkan sefa letin büyüklüğü anlatılamayacak bir dereceye yükselmiştir,
İstimlâk bedelleri bile ödenmeye rek gasbedilen ve orman işletmece
durumu göz -her iki memle meseleler hak
Türk-Yunan dostluk ve saldırmazlık paktı fBdştarafı 1 incide) van etmiş ve Akdeniz bloku mevzuunda da şöyle demiştir:
— Akdeniz bloku ancak dahilî ve haricî vaziyetler müsaid olduğu zaman düşünülecek bir idealdir.
E. B. C. muhabirime göre, bu konuşmalar, iki memleket taabhüdlerine yeni birşey ilâve etmiş değildir. I
Atina 6 (AP) — Bugün bir basın toplantısında beyanatta bulunan Türkiye Dışişleri Ba 1 kanı Necmeddin Sadak ezcümle şunları söylemiştir:
«Her tarafta halk arasında derin bir endişe hüküm sürmek te oldııâ-ıınu müşahede ettim.»«
Yunanistan meselesine temas eden Sadak: «Yunan milleti hu lıadar fedakârlıklara katlandık tan sonra dinlenmeve ve yeniden imara ihtiyacı vardır. Ancak şimdi çetelere karsı müca deleve girişmiştir.» demiştir.
Dışişleri Bakanı. Caldarisle ** enlrine verilen ormanlar, bugdn es görüştükleri hakkında şunları bevan etmiştir:
«Uluslararası der geçirdik ve keti ilgilendiren
kında uzun uzadıya konuştuk. Milletlerimiz arasında mcvcud dostluk bağlarını sıklaştırmak ve münasebetlerimizi geliştir -mek lüzumunda mutabık kaldık. istikbale emniyet ve metanetle bakmaktayız. »
Neşredilen tebliğ
Atina 6 (A.A.) — Türk ve Yunan Dışişleri Bakanları tarafından dün gece neşredilen müşterek bir tebliğde iki mem leket arasındaki münasebetle -rin bundan sonra da 50 senelik dostluk ve saldırmazlık anlaşmasına dayanacağı belirtilmiştir.
Ankara 6 (A.A.) — Dışişleri Bakanı Nermeddin Sadak’ııı Atinayı ziyareti münasebetile dün yapılan tebliğin dördüncü fikası şövle okunacaktır.
«Bundan sonra Türk - Yunan münasebetlerinin muhtelif veçhelerini Niceleyen Dışişleri Bakanları her iki memleket arasında imzalanmış ve daima yü Tiirlükte bulunan andlîtşmalar -da ifadesini bulan kardeşçe dostluğun geçmişte uzun senelerde olduğu gibi ilerde de ger-çe bir dayanışma esası teşkil et ligini müşahade etmişlerdir.»
Bak ınlar Kuru u dün toplandı
Ankara: 6 (A.A ) — Bakanlar ku rulu bıi"ün saat 17 den 20 yo kadar süren bir toplantı yapmıştır.
Bu toplantıda Başbakan Şark se yahati hakkında i: Miat vermiş ve o mıntakanın esaslı ihtiyaçları üze rinde bir trraat plânı hazırlanma sı kararlaştırılmıştır.
kişine ııisbetle daha çok tabrib e, dilmiş bir vaziyettedir,
Eskiden köylü, ormanına kendi malı olduğu için, bütün geürînf o radan temin ettiği için itine ile ba kıyordu; fakat bugün böyle bir hu sus bahis mevzu değildir,
Şilenin köylerindeki ormanlarına a manej maıı plânlan 1945 yılındı •
orman genel müdürlüğü tarafı^, dan gönderilen □ mühendis tanrf”». dan hiç bir tetkik ve yerinde în *e leme yapılmadan, köylünün matına müracaat edilmeden üstün körü bir şekilde tesbit olunmuştur,
Kesin zamanında gösterilen mak talar, köylüyü asla tatmin edici de ğildir, Hattâ ayni maktadan başka köylere de yer verilmekte ve bu su retle iki köy arasında münşkaşula ra sebeb olunmaktadır.
Bu arada şunu zikretmeden gece mlyecegizs945 yılında» Şilenin, Ö-merli nahiyesine bağlı Karakiraz kö yünün muvakkat amanejman plân( yapılmış ve neticede bu köyün hududunda, ancak 1950 yılında kesime müsaade edileceği anlaşılmıştır.
Halbuki 947 senesinde Karakirr^ köyünün şarkında Ağıl deresi mr / kii Domalı köyüne; Garbı da Kuma köyüne makta gösterilmiştir, Karakiraz köyüne 948 yUındâ da kesime müsaade edilmemiş, rn j racatlara karşılık olarak, köye ı saat meşalede bulunan Koçulus; pa—Dtndere Vakıf ormanlarına ı fakta verilmiştir.
Uç günde sona eren kesim neticesinde 78 hanelik Karakiraz koju ne 2400 kental odun isabet etmı(
■ bu miktar odun kömüre tahvil olu nursa 430 kental kömür verilmiş demektir ki, bir hane başına ancak 4 kental, yani 400 kilo kömür isabet etmektedir,
Öğrendiğimize göre bu nüktur kömürün satışından masraf ve or maniye rüsumu tenzil edilirse, köy lüye bir senelik geçimini sağlıya-ı cak olan 30 Hra kalmaktadır, Köylü bir yılda 30 lira İle geçinebilir nıi? Orman idaresi bunun mümkün olduğunu iddia ve İsrar etmekten va?ı geçmemektedir,
Yukarıda verdiğimiz izahlardan da anlaşılacağı veçhile, köylü bıı günkü orman kanunundan’şiddette şikâyet etmekte ve büyük bir »km tı içinde bulunmaktadır,
işletmenin kendisine gösterdiğ. maktam kâfi gelmediği aşikşrdır. Bu yüzden köylü zorla kaçakçılığa baş vurmakta ve ormanlar hara.b olmaktadır.
işletme ormanların kıymetlenme sine değil de mahvına çalış-makta. dır, 2 yıl içinde, Şile mmtaknsmda Malakçıdere. Alınadere. Kurma va Karakiraz merasındaki baltalık or inanlar, yıllarca Eşraf İdaresine vc köylüye gelir temin eden Eğriden* ormanları harab olmuş ve arazi çıplak bir hale gelmiştir,
Bunlar İşletmenin muvaffakiyet sizliklerine ufak birer misalden baş ka birşey değildir.
Sonra bu mmtakadaki ormanlar, baltalık ve çalılık ormanlardan ıbn relllr, Kerestelik orman yoktur. Bu na rağmen köylü devletin elinden zorla aldığı, bedelini »demediği ormanlarının geri veril idesini istemel, tedlr. -w_____
de dahi aşura merasiminin if-} ratlı bir şekilde olmasa İrer yıl tekrarı tarikat âdabı rasına girmiş üzerinde biraz durulması; mev zua aykırılık sayılmaz, hattâ Şii inançlarının tatbikatını ba« tı noktalardan açıklatmak bakı nıından faydalı bile olur. Matem merasimine verilen önemi su tarihî fıkra pek güzel anla-(Devamı vurj
bile
O —
olduğuna göre,
Medinede
Matem gösterileri! —
Meslıed — Mescidülre’s Semcıvatta bir tartışma!
Suikasde uğrıajfan diğer İslâm büyüklerine matem tutulmaz da, neden Kerbe-' — Kerbelâmn mesiılii tek değildir? — Ömer ve Şemr — Yezid ile eii-riim ortakları
Lüzuırdu bir ekleme Huzreti Hüseynin kesik başı! nu, ,Samda mi, Irakda mı, Mısırda mı?
Şalı ve şeyh — ,
lâ şehidleri anılır!
lar. Semalardaki enbiya ve mürselin, sâdıkların eıvahı, nıe lâike-i mukarrebîn de iztırab, dehşet ve telâşa düşüyorlar ve bir hadisi kudsî’de; (2) Allahu-taı.lânın: «Yâ Muhammed; sen benden3İn, Ali benden olarak şenindir, çünkü sen böndensin ve Ali'yi sevenler belidendir...» btıyurdusnma göre Ali evlâdının Makamatı İmraniye ve bütün âlemler üzerinde istedikleri yolda t.asaiTuf etme kudretleri apaçık iken bu felâkete düşmeleri neden ileri geldiğini
Omer ve Şemr
Yezid ile cii~
kc-stiremenıekten hayrete düşüyorlar ve.... anlıyor, öğreniyorlar ki: Bundaki gizli hikmet; kıyamete kadar bütün islâml ır crajı Hazreti Hüseyinin meşhe-dini ziyaret edeceklere; cehennem azabından kurtulabilsinler ve günahlardan temizlensinler, imkânını bağışlamak için imiş!
Hıristiyanların, îsânm, Alla-oğlu olup, insanların selâ-i mân eviyesi ve halâsı uğ-çarmıhda feda
lın mel ıiında kendini eylediği inancına olan benzeyiş
hiç de inkâr olunamaz!
Hazreti Hliseyinin şahadeti; Islâm âleminde çegidli tepkiler yapmıştır. Şia mezheblerı tatbikatında mühim bir dinî töre1 nin günümüzde dahi yaşaması na sebeb olmuştur.
(matemi merasimine çok ehem miyet verilir, facianın ve kurbanların hâtırası senei devriye lerde birer dinî gün imişçesilıe türlü şekillerde tecessüm ve tevkir olunur.
Şia usullerine yalcınlık gösteren tarıkatler şöyle dursun, ehli sünnete mensub tarikatler-

Şiilerce
(1) Ayni lûvu^et; Küfede ye kadar hayal vadisime döktük ler, şaşılacak şeydir! Sözü geçer. tabut Hazreti Musamn Tev rafı içî/nde sakladığı Benî İsrail'i» kudsal eşyasında.,1/dır. Asâ da Musa Peygamberin mucize, gösterdiği değneğidir Beni Is-' railin. mukaddes kitahları Te»-, rat bile Babil esaretinden ei'vel kaybolmuş ve mevend Terra S larm dahi o zamandan kalma-1 ıhüı Mii.diimtvnlarea isbaf oluny muşken Tabut ve AsâJnın uar-j hü) iddian: ancak hayal kuv-ı vetı geniş aldatıcı ve aldanan-} hırın raâheHni kazanabilir! (
(2) Sözü Peııganıbt-.rin, md-ı ııası. Allahiitaalanın olan hadisA

S A TFA'f 0
Düzce Gençlik kulu bunun spor bayramı ’ Düzce, (Hususî) — Şehrimiz gençlik spor kulübü güzel bir teşebbüse geçmiştir. 2 Mayıs tarlhinlDllzce spor günü ola tak kabul etmiş ve her sene bu giln gençlerin tezahüratile kutlanması kararlaşmıştır.
Ayni gün. her cins atın girebileceği dört koşu günün en e-hemmiyetli hâdisesini teşkil e-tfecektlr. Kazanan atlara ikra-Eriye verilecektir. Gençlik kulü-ü spor bayramında atletizm, bisiklet koşulan, voleybol maç faıı, açık hava temsili vardır.
Denizli İsmet İnönü Lisesinden yetişenler derneğinin yılhk toplantısı
Denizli İsmet İnönü Lisesinden yetişenler demeği, İstanbul şubesinin yıllık genel toplantısı, 11 Nisan Pazar gibıü saat 13.30 da Eminönü Halkevi küçük salonunda yapılacaktır.
7 NÎSAN 19Î3
»F
Adres
FRATELLI SPERCO
Mevkii
Cinsi
600
00
1000
00
Be$ sene
2000
00

Beş sene
845
%
3.45
1 — Dalyan
2 — Dalyan
M Ereğlisi liman İçi M. Ereğlisi civarı Karga Burnu cinsi evsafı ve salresi
21 50
96 33
9C 33
20 18
20.53
15000 00 1125 00
8000 00 600 00
1000
yazılı dalyan yerlerinin kirası iie bu dalyanlardan çıkarılacak balıkla-
ÇorJu Malmüdürlüğünden
Senelik İcrası Senelik % 12 Müddeti İcar Muhammen % 1,5
Lira Kış. rüsumu ve iltizal bedeli teminatı
Vapur Seferleri
F r a te 11 i
Deniz
Acentası
*




Vapurun ismi
Hareket tarihi
FOKSVİK TİBERİDS CONCORDİA FERNEBO ORETES OPEROSİTA
Limantmızdadır.
12
14 Mi
17
25

»
Uğrayacağı Limanlar
1 riyeste
Anvers, Rotterdam, Anıstenlam, Hamburg Pire, Napoli, Oenova
Tri jeste
Anvcrs, Rotterdam, Amsterdanı, Hamburg Cenova
Huriaı endigâr han Galata Telefon: 40919
pıt .e eOısa«nde"
cJehö
. Ki
arHa»arde • _
i»*'» O’* *

î«t- Borsacının 6/4/048 fiyatları
Londra Nevyork
Paris Cenevre Amsterdaia
Brüksel Prağ
Stokholm Lizbon
D 3654 280 —
13088
86,40
206.5463 6 3837 5 60
77 8860
21,2493
ESHAM VE TAHVİLÂT
5 ikramiyen 1938
6 Kalkınma 2
6 Kalkınma 3
7 Millî Müdafaa 2
7 Millî Müdafaa 4
Şüpheli bir öliim
Küçükpazarda Ağızlıkçı sokanında 10 numarada oturan ve gömlekçilik yapan Mehmed dün sabah yatağında ölü olarak bulunmuştur.
Adalet doktoru cesedin üzerinde bazı yara ve bereler gör düğü için morga kaldırtmıştır. Gece tecavüze uğrayan bir şahıs iiç yerinden bıçaklandı
Beşiktaşta Nüzhetiye caddesinde oturan Süleyman Katırcı adında birisi evvelki gün karısı Melâhat ile birlikte Yıldızda bir arkadaşını ziyarete gitmiştir.
Şeref stadının önünden gererlerken önlerine Fehmi Urur sdmda biri çıkmış, ye bıçoğını çekerek Süleymanı üç yerinden bıçaklamıştır.
Süleyman kanlar içinde yere yığılmış ve carih kaçmak is terken polisler tarafından yakalanmıştır. Ağır yaralı da Beyoğlu hastahaııesine kaldırıl -f/'stır. Cinayetin sebebi henüz anlaşılamamıştır. "îs ve işçi bulma kurumunum) faaliyeti artıyor
Mart ayı içinde iş bulmak ü zere, nuntaka çalışma müdüriü ğiiııe bağlı «îş ve İşçi bulma kıunmıuna» müracaat eden 899 kişiden 704 ü münasib yerlere yerleştirilmiştir. •(Dünya devleti teşkilâtvo ikinci reisi bugün bir konferans verecek.
Sor. günlerde Cenevrede geniş bir şekilde faaliyete geçm:ş bulunan dünya devleti teşkilâtı nm ikinci reisi, B. Edwards Clark, bugün saat 18,45 de, E-minönü Halkevinde çok ente -resan bir konferans verecektir. Hü" fikirleri yayma cemiyetini'! tertibledîği bu konferansın mevzuu (Dünya Devleti) dir. sHiir fikirleri yayma cemiyetinin'» tertiblediği nıüzakereli toplantılar
Hür fikirleri yayma cemiyeti taralından tertiplenen muza kereli !
N’san Cumartesi günü Cemiyet merkezinde saat 15 de yapılacaktır.
Toplantının mevzuu (Üniver-i siteler kürsülerinde tedris v)yeti) dir .
Kızılay Piyangosu
Kızılay Beyoğlu ilçesinin libettiği eşya piyangosu tarafından büyük rağbet görmüş ve biletlerin hemen hemen tamamen satılmış olduğu öğrenilmiştir.
Kızılay da halkın gösterdiği j bu alâkaya karşı bir cemile ol-1 m ak üzere büyük ikramiyelerden maada verilen 3 bin küçük I' ikramiye miktarını 6 bine çı- i; karmıştır. i

Yukarıda
nn % 12 balık rüsumu beş sene müddetle ve hizalarında gösterilen muhammen kıymetlerle 2 Nisan 948 tarl İlinden itibaren on gün müddetle tenıdlden açık arttırmaya konulmuştur,
isteklilerin ihale gllnü olan 12 Nisan pazartesi günü saat 14 de teminat akçelerile birlikte Çorlu malmü dürliiğünde müteşekkil komisyona müracaatları ve bu hususta daha farla izahat almak ve hususî şartları öğrenmek isteyenlerin Çorlu milli emlâk memurluğuna başvurmaları ilân olunur, (4536)
Öner ve Yücel dâvası
neşrolunan dâvasının teşkil eden şekilde ba-
) ttyCNCÜ KİTAB
) İddia ve Karar
2 Proferiir Avukat Kenan ö-( ııer tarafından S ve Öner - Yücel J üçüncü kitabını / bıı eser nefis bir
( silip satışa çıkarılmıştır. Mlk / darı pek mahdut olduğun-S dan tükenmek üzeredir. Mem / leket çapında bir dâvanın ta-( mamiayîc! kitabı olan bu e-/ ser her Türk ınünevverinm J kütübhaııesinde yer alacak / bir kıymet ve ehemmiyette-I7 dir. Kitabcılardaıı arayın.
Fiyatı 175 kuruştur.
*
«Yücel - Öner» dâvasına aid Profesör Kenan Önerin eserlerinden birinci ve ikinci cildierîîı* nıevcudları tükenmek üzeredir. Bu kıymet li ve ibret verici kîtablann her üçünü (le Ankara caddesindeki «Kanaat» ve «İnkı-lâb» Kitabevlerindcn tedarik edebilirsiniz.
k
I

7.29
7 30

I Kumaş Satılacak,
I Sipariş Alınacak
|Sümerbank İplik ve Dokuma Fabrikaları
Müessesesi Müdürlüğünden
1 — Merinos, Hercke ve Defterdar fabrikalarımızın halen imâl edilmiş bulunan çeşitli mamulleri ayn ayn satışa çıkarılmıştır.
Ayrıca Hereke fabrikamızın önümüzdeki aylarda imâl edeceği bir kısım malları için de eipariş alınacaktır.
2 — Bu satışlara aid şartnameler müessese giriş holü ile satış
müdürlüğü koridorundaki hususi mahallerinde ve toptan depolarımızda 5.4.1948 gününden başlıyarak on beş gün müddetle sayın müşterilerimizin tetkiklerine sunulacaktır. (4232) I
I V

• •


Ortaokul - Lise ve Teknik Okullar Talebesine
T una Dersevi’nde
matematik
- KİMYA — LİSAN verilir.
şekilde ve kısa zamanda i»ıtı-hazırlar. I
her gün saat (14-18) arasında
Atatürk Bulvarı No. 88 (Aksaray Postahane karşısı) AKSARAY
Kayın Dört Köşe Sahş
Devlet Ormaa
Iş’etmesi İnegöl Müdör)fag₺»4er:
Satılacak mal Mahal ve mevkii
Miktar ve cinsi Muhammen bedeli İlk teminatı Müddeti
İhale şekli
İhale tarihi
ihale yeri


Kaym dörtköşe
Hayriye Bölgesi emvalinden İnegöl İstif yerinde mevcut.
Kayın dört köşe 63 M3 781 Ds3.
Beher metreküpü 120 liradır.
574 lira 03 kuruştur.
15 gündür
Açık arttırma suretile
12/4/948 pazartesi günü, saat 16 de
İnegöl Devlet Orman işletmesi Müdürlüğü binasında.
1 — Yukarıda cinsi yazılı 63. 781 M3 kayın dört köşe açık arttırma 6uretl)e satılacaktır,
2 — Buna alt şartname Ankara Orman Genel M. «e Ankara Merkez, Bursa Bilecik, ve Eskişehir işletme müdürlükleriyle Müdürlüğümüzde ve İstanbul Başmühendisliğinde görülebilir.
3 — Taliplerin ihale gününde evrakı miisbZe natlar) İle komisyona müracaatları
TUNA DERSEVİ
İSTANBUL
*
e
4
temi-
FİZİK Dersleri Dersevi Talebesini en iyi hana Müracaat: Pazardan başka
İSTANBUI. BELEDİYESİ
i ŞEHİR TİYATROLARI
! gfial 20 de Dr.r
Kısmı:
I DVŞ^AN
I Yazan : Andre Paul Antoine .
’ Tiırk.resi: Lûtfi toplantılardan ilki 10 Telefon: 42157
- - ; Komedi Kısmı •
KAŞ YAPAYIM
DERKEN
Yazan • N Nanecy H. De uorsse Türkçcsi : Vasfı R. Zobu. R Baran
Telefon : 40409

hür
1er-halk

J
Ballık inci
)
)
)
)
1
2
5
6
6
maktu aİRFiik »ayla,
a
»
)
)
santimi
»
»
)
)

1 — Üsküdar Kabataş arasında çalışan araba vapurları 9 Nisan 948 cuma gününden itibaren ikinci bir ilâna kadar yapılacak tadilât ve tamirat dolayıslle Kabataş İskelesi .yerine yeniden İnşa olunan Beşiktaş ta Hayrettin iskelesi ile Üsküdar arasında sefer yapacaklardır,
2 — Hayrettin iskelesi Üsküdar ve mütekabile» yapılacak seferlerin navlunları Kabata—Üsküdar tarifesinin aynidir,
3 — Birinci maddedeki sebep dolayısile 9 Nisan 048 cuma günün-
den itibaren ikinci bir ilâna kadar Kabataş İskelesine yolcu vapurlavı uğranılacaklardır. Bilgi edinilmesi ilân olunur, (4537»
Devlet Orman İş etmesi 1 artın Müdürlüğünden:
ÇARŞAMBA — 7/4/1946
Açıhş ve program» M, a, ayarı, Müzik: Hafif Uvertüler (Pl) Haberler, Müzik: Şarkılar OPjp Müzik: Çeşitli Hafif Müzik 'P,H Müzik: Hafif Melodiler (Pl,) Kapanış.
Açıhş ve program, M, s, ayan,
— 9 •
9 00
12.29
12.30
12.30 Miizik: Çeşitli Müzik
13 00 Haberler,
13.15 Müzik; Radyo Salon Orkestrası,
14 00 Kapanış.
17.58 Açılış ve Program
18.00 M. s, ayan.
1800 Müzik: Şakılar,
18 30 Konuşma,
18,45 Müzik: Dans Müziği 1900
19.00
19.15
19 20
20 15
20.30
20.35
21.30
21.15
22.00
22.15
22.45
22.45
23 00
M. s, ayan. -
Haberler.
Geçmişte Bugün Müzik: İnce Sez Radyo Gaz 8erbest Saa Müzik: Yıu
Konuşma, ’Kitab Saati ) Cumhurba.şkanlıg/ Armoni Muzikas. Müzik: Varyete Müzikleri ıPl.) Müzik: Dans Müziği M, s, ayan,
Haberler,
Program ve Kapanış,
(PJ
'Pli
(Pl?
İstanbul Asliye Altıncı Hukuk
Yargıçlığından: 947/2224
Türk musikîsi ve Ankara radyosundaki yeri (Bajtara/ı 4 üncüde)
dem vuruyorlar. Birinci şık tama-mile mânâsız. İkincisine gelince ya sanatkârların maaşlarını arttırıp daha fazla mesaiye davet etsinler ya da plâk çalsınlar. Dikkat etti iseniz geçen pazar güııleı-inin birinin sabah programında fasih, plâklardan yaparlarken plâğın bir bozuk yerine geldi, mütemadiyen ay ni şeyi e^ılmıya başlamaz mı? Ondan sonradır ki plâklarla çalacak lan zaman programın yanına işaret ettiler.
Her ne hal ise benim gibi şimdiye kadar yüzlerce kişi yazdı, söyledi müsbet bir netice alınamadı. İDşaallab zaman olur da kendiliklerinden anlarlar ve Türk milletinin bu ihtiyacını da tatmin etmek lütufkârlığını gösterirler. Yalnız benim bildiğim bir şey varsa: O da Türk radyosunda Türk musikisinin çalınacağıdır. Gaıb müziğini dinlemeği arzu edenler Avrupa radyo istasyonlarından bol bol istifade 1 bilirler.
Ali Z. obanoğlu
I
«Benim kasdim, huzurunuza alım zincirle çıkan iki kişinin ûçftncüsü olmaktı. Fakat Hilâ-fe in şerri ve namusunu düşünerek buru’ yapamadın Eğer H-K iâc-ı-Zâ’mı ıı sözile Yezid îbni Mehlebiıı haya.ma nihayet vermek karaıtııda iseniz; evvelâ oğlum Eyyübü öldürtün, son-, .ı Yezid îbni Meld■■bı \c üçüncü olarak ta beni...»
Halife, mektubu okuduktan sonra karşısında dikilen iki altın zincirliye baktı. Mahcub ve müteessir olarak:
— Eyvah, dedi. Ebâ Eyyübün hatırını kırmakla hatâ ettik. Zamanın Halifesi olmamız, bu hatâmızı düzeltmemize mâni teşkil etmez.
Sonra yerinden kalkmak tenezzülünde bulundu. Gidip Eyii biir. boynunda)!i zinciri çıkardı. Yüzünü, gözünü öptü. Daha son ra Yezid îbni Mehleb’in zincirini çıkardı. Onun da yüzünü, gözünü Öptü. Her ikisine fakirane hil’atlar giydirdi. Günüleri r i hoş edecek sözler söyledi. Fvü’o’ü sağ yanına, Yezid’i sol
1 — işletmemizin Ulupmar Bmgesinin Alımedusta deposunda mevcut 2785 adede denk 248.527 metreküp kaym iç hatılı ve Iskarta Tarverş 1/4/948 tarihinden itibaren 19 gün müddetle açık arttırma suretile satışa konulmuştur,
2 — Açık arttırma 19/4/948 pazartesi günü saat 15 de işletme binasında toplanacak komisyon önünde yapılacaktır,
3 __ Beher metreküpün tahnünıoedeli 40 liradır. Yüzde 7,5 hesabile
muvakat teminat alınır,
4 — Bu işe ait şartname Ankarada Orman Genci Müdürlüğü Istan bulda Başmühendisliği Araç, Karabük işletmeleri ie Müdürlüğümüzde görülebilir.
5 — isteklilerin belli gün ve saatte müsbit evrak ve ilk teminatları
ile komisyona müracaatları. (4526)
Bir ev sahibi olmak her yurddaş için bir yaredir.
Türkiye İş Bankass
; Bu arzunuza ulaşmanız için size imkân sağlamıştır. Bundan faydalanınız.
’ Türkiye İŞ Bankasında tasarruf hesabınız yoksa
! derhal bir hesap açtırınız.
! Yılda dört dela ikramiye çekilişi: iler çekilişte 1 EV, lARSA ve dolgun para ikramiyeleri...
l
Davacı Beyoğlu Yeni çarşı l'.uk Paşa caddesi Göngür apartmanı 43/2 de ikâmet eden Elizabet Çeru ti tarafından dâvâlı Beyoğlu Kal-yoncukuliuk Balık sokak 12 numa rada oturmakta iken halen ikâmet gâh] meçhul Jozefi Cerııti aleyhine açılan boşanma dâvasında: Davalı nın ikâmetgâhı belli olmadığından ilânen tebligat ifasına karar veri lerek dâva istidasile dâvetlye mahkeme divanhanesine asılmış olduğundan dâvâlının dâva istidasına 15 gün İçinde cevap vermesi vı yar gılamamn 7/5/948 cuma .'■.■at 14 30 -da mahkemede hazır bulunması.
tebliğ yerine geçnıc-k üzere İlan olu nur. '4501'
İkinci Çekiliş: 1 Haziran
Gişelerimizden broşür isteyiniz I

Aşk - M - Tarih - Cinayet
Vmkmk: Bi nhnrrem Z. koryuual
yanma oturttu. Yezid’e iltifatta bulunarak:
— Yâ îbni Mehleb, dedi. Haccâi’ın senin hakkmdaki habaseti malûmum oldu. Şu üç-yüz bin dirhemi alıp borcunu öde, şu üç yüz dirhemi de zarurî ihtiyaçlarını temin için yanında bulundur. Haccâc'a ya zacağım. Senden müsadere edilen malların hepisinin iadesini emredeceğim.
Halife, verdiği sözü yerine getirdi. Haccâc’a mektup yaza rak Yezid îbni Mehlob’in hü-kûfiete on nara faoıcu olmadığını, santimine vaıincaya kadar hepisini ödediğini bildirdi.
Mektubu okuyan Haccâc, sakalını eline aldı. Derin derin
düşündü ve kendi kendine:
— Yezid’in küçücük bir fazi letı, benim kocaman bin rezile-tımi tesirsiz bırakıyor. Ben de ara, sıra Yezid gibi fazilet gös termeğe çalışmalıyım. Aksi hal de halkın kalbini fethedemem, diye söylendi.

Haccâc, Mekkei Mükerremeyi fethetmiş, halifenin son derece gözüne girmiş, fakat henüz I-ıak vâlisi olmamıştı.
Bir gün kendisine Hind adın da bir kadının güzelliğinden, zekâsından ve lisanda belâğatin den bahsettiler.
Haccâc, bu kadına gıyaben aşık oldu. Kendisile evlenmeğe karar verdi. Kadının babasına
Tefrika Nc. 1G1
hesabsız para ile birlikte adam lar yolladı. «Allahın emri, Pey gamberin kavli ile kızınla evlenmeğe müsaade et» dedi. Ve kızı için de zimmetinde iki yüz dirhem bulunduğunu ilâve etti.
Kadının babası, Haccâc’m teklifini kabul etti. Çok talib zuhur ettiği halde kimseye ver ınediği kızı Hid’ı una verdi. Nikâh kıyıldı; düğün yapıldı; karı ve koca birbirile birleştirildi.
Aradan zaman geçti. Haccâc, bir gün lıareme gidiyordu. Deh lizden geçerken kar'sınm sesini işitti. Hind, kendi kendine şiir okuyor: Haccâc’ı sevmediğini ve bu evlenmeğe babasının arzu ve emirlerine itaate mecbur
olduğundan dolayı rıza gösterdiğini anlatıyordu.
Haccâc. karısının okuduğu şiiri dinleyince:
— Ailemin hakkı vardır, dedi. Kalbler birleşmedikçe vücutların birleşmesi biışey ifade etmez; diye düşündü ve o-nu boşamağa karar verdi.
Haccâc, Abdullah îbni Talıi ri çağırttı. Ona;
— Yâ Abdellah! dedi. Şu i-ki yüz bin dirhemi götürüp ailem. Hind’e ver. Kendisine onu boşadığımı ve benden bir akçe dahi alacağı oimadıgmı söyle, dedi.
Abdullah, Haccâc'ın emıini harfi hailine Hind’e tebliğ etti. Hind, bu haberden müteessir o-lacağı yerde fevkalâde memnun olup? paraya Abdullah’a bağışladı:
____ Yâ Abdellah! Bu iki yüz bin dirhem senin olsun. Zira hana Haccâc denilen Benî Sa-kif kabilesi köpeğinin elinden, kurtulduğum müjdesini gelir-(Davarın uar /

Kadıköy ikinci Sulh Hu^uk Yar gınlığmdan: 948 80
Kadıköy—Göztepe istasyon caddesi 39 No: da mukim olu Rıza Arı mn çocukları küçük Vehbi Arınla Vedad Arına ayni yerde oturan Ha laları Nazlı Pekkjpin vasi tâyin e-dlldlğı yayınlanır,
ZÂYI: — İstanbul Mıntak.a Lim an Reisliğinden aldığım '21/11,937 tarih ve 41 sayılı muvakkat maki nist ehliyetimi kaybettim yenisini a lacağımdan eskisinin hükmii yok. tur, Makinist
Emin Alsancîüc
/ Devren satılık içkili
I Lokanta I
3 Paşabahçesı iskele B | Cad.deHüseyin Vural’a | müracaat edilmesi

I
lmtiyas Sahibi:
A. GEMALEDDİN 8ARAÇOĞLU •
Yanı
Yaaı İçleri Müdürü: FATİN FUAû
İçlerini fiilon idare •dea:
Dirildiği Yer: «Yeni Sabahı fnürettlph*no«i Baeıldıgı yer: «Gün