YARIN
I
bir 'kasabam» hazin görünüşü
• •
A
• •
Sovyetlerin harabe bal-hM getirdikleri
hvRRıYET VE HAKKIN YILMAZ MvDAFiiYiZ
Parti Haysiyet Divanınca verilen ihraç kararının esbabı muçibesi neşredildi
LBu Milletvekilleri, “gösterişli bir eda,, ile G. Kuruldan! |ısli/a etmiş olmakla kendilerini Partinin dışına atmışlar!
Haysiyet Divânı, bu sözlerle, Demokrat Partinin sedece Genel Kuruldan ibaret bulunduğunu iddiaya kalkışıyor




■‘fıiuiüM


■a, • • 1 7/‘ A * A
: W]
1 J s 1 i W®
^9
Um *»; *( ' '/ • t j..'.. •!! • ’ •"zf'd


İHI R ' . 1 tr 1*. fi . BT’Z7'








Kabineden
Ayrılmakla
I----------- ★ ~ I
Bir adanı içişleri Bakanı | lığ» sandalyesine oturunca ] siyasi kasımlarına ve rakih terine en insafsız hücumları yapacak, en seri ve haksız taarruzlarda bulunabilecek, uluorta isnod-ları sağa sola pervasızca savuracak, sonra da iş başından uzaklaştırıldı mı sayını suyum yok diyerek yan gelip bir köşede keyif çatacak ve bu sükûnun, yazı ile de olsa, bozulmasına bir türlü razı olnııyacak...
f • • r.
« $ M
edilenlerden Finin Sazak, Ahmed Tahtakûıç ve E a i s Akaygcn

■r.
W 5,

L
H
Basın Kanununda da
*
tadilât yapılacak
Hazırlıklar Bir Hayli İlerledi

Umumî kanaat, kanunun yeni baştan tanzim edileceği merkezinde
Diğer taraftan CenevredeW basın kongresinde varılacak kararlardan bu nıezuda olanlarla, delegelerimi zırt hükümete vereceği raporlardan da istifade edilecektir,
alk Partili dc\let alkımlarında, fiiliyat sahasında, sorumluluğun meveud olmaması ve zamanın verdiği alışkanlık öyle bir huy yarattı kî, onlar için iktidar sandalyesi bir faydalanma ve hoş vakit geçirine mer-
imdir. Bu mevkiden istifade edil-• Ankara: 7 ıHusus?) — Basın k;, • diği kadar edilir ve bir defa ora-punun latbikatten alınan neticeler dan uzaklaşmak mecburiyeti hâsıl • re yeni şartlar goz önünde lutulâ eldnfmu, artık o devreye aid'her çey unutulur gider. Hattâ unutulup gitmelidir.... Bir daha o bahislere rücfı edildi mi, bu gibi zc\at adetâ sinirlenme alâmetleri göstermeğe bile başlarlar, mazili kendilerine hatırlatmak cüretinde bıılıı-! nanlara hiddetli nazarlar fırlatırlar.
Rcceb Peker’in sağ eli \e kabinenin icra organı Şükrü Sökıııen-srier. bir gazetede, iktidar sandalyesinde iken yaptıkları üzerine tekrar dönülüyor, diye adetâ feveran ediyor ve diyor ki: j
(»kabineden ayrıldım, hücumlar gene durmadı. Görülüyor ki, sebebi ne olursa olsun anlaşılmayan bir şahsî düşmanlıktan doğan o sinsi ruh hâlâ yaşamaktadır.)»
Ne garib bir zilyıiyetin tecellîsi.. Femek kî, insan Receb Peker hükümeti gibi bir şiddet \e baskı kabinesinde yer alacak, bilahare en salahiyetli makamlar tarafından saklandığı veçhile, Büyük Millet Meclisindeki çoğunluğu adetâ is-t’hfaf edecek hareket ve tavırlarda bulunarak, Meclisin murakabesi dışında kabinede höyük değişiklikler yapılmasına lâkayd bir se-fDevamı Sa., 3: SiL ( de)
rak . tadili yolundaki hazırlıklar! hayli ilerlemiştir, Şimdi anlaşıldığı na gere hükümet bu tasarıyı Mes ilsin tu devr( sine Yetiştirmeye ka rar vcmişth. IHc hazırlıklar bu ka nunun tadilinden ziyade yeni baştan tânzim edileceği lü^slnl uyandır., inaktadır Filhakika yabancı meni İre etlerin bütün basın mevzuatının tetkikine lüzum görülüğünden bun larm tercümeleri yapılmaktadır.

i
r
Yurdumuzda yeni yol inşaatı
Amerikalı yol mütehassısı Hilts gakında memleketine avdet edecek
İnkara, 1 (Hususî) — Bir ınüıl-dettfiıberi memleketimizde bulunan ve yollarımızı incelemekte o-lan Amerikan yol dairesi müdür muavini Mr. Hilts bu ayın 13 nde otomobille îstanbula ve oradan da 15 de Ameri kaya hareket edecektir.
Mr. Hilts son günlerde incelemelerini bitirmiş vc raporunu Bayındırlık Bakanlığına vermiş bu -lunmaktadır. Mr. Hilts kendisiyle görüşen gazetecilere Amerikaya Devamı Sa., 3; Sü., 2 de)
Ankara 7 (Hususî) — Demokrat Parti Genel idare Kurulundan neşrettikleri bir beyanname ile istifa eden altı Milletvekili hakkın -da Haysiyet Divanının verdiği ihraç kararının esbabı muçibesi bu gün basına verilmiştir. Haysiyet Dîvanı kararının esbabı mucibesin de her teşekkülde bulunanlar arasında bâzı fikir ihtilâfları olmasının tabiî olduğu ve herkesin kendi fikrini müdafaa ederek beğenmediği kararlara karşı menfî oy verebileceği, fakat buna rağmen ekseriyet kamile bir işin yapılmasına karar verilince, buna muta vaatın da bir Demokrasi prensibi olduğu belirtilmekte ve şöyle denmektedir:
«Genel idare kurulu üyeliğinden altısı birlik olub gösterişli bir e-da ve partinin idare ediliş tarzını töluneüendiren bit? mütalâa ile bütün Türk milletine ve dünya umumî efkârına basın vasıtasile beyan ve hitapta bulunarak istifa eden bu yazıda isimleri yazılı zâtlar, bir ’ kere tabiatile kendilerini partimizin dışına atmış bulunmaktadırlar. Çünkü bu zâtlar gerek fikren, gerekse şahsan uyuşmazlık ve bağ-daşamazlık bakımından beraber çalışmak istemedikleri genel idare kurulu çoğunluğundan ancak ayrılmak istemişler ve fakat parti i-çinde partiye ve gayesine sadık (Devamı Sa., 3; Sü., 2 de)
Türk ve Bulgar Ataşelikleri
e

BulgarlarTürkiye’ yi protesto ettiler

Askeri ataşelerin vazifelerine nihayet vermek İyi komı^ulnğn uyıuaz Sofya; 7 (AP) — Dışişleri Bakan lığından bildirildiğine göre, Bulgaristan, Ankaradaki Bulgar askerî ataşesine karşı alınan detbirlerden dolayı Türkiyeyi protesto etmiştir,
Bu huıusta neşredilen demeçte
şöyle denilmektedir:
16 Martta, Sofyadaki Türk aske ■ r'ı ataşeleri, Bulgaristan emniyetine aykırı hareketlerde bulundukları 1-çin Bulgar hükümetinin talebi iize rine geri çekilmişlerdir, Bulgar hükümeti bu talebi yaparken bunların yerine başka ataşelerin tâyinini İs temlşti. Fakat Türk hükümeti bı^ teklin, Sofya ve Aııkarada askeri ateşe bulundurmanın fuzuli olacağı nı bildirmiş ve buna sebep olarak ta ataşelerin vazifelerini görmekte
(Devamı Sa., 3; Sû., 1 ite)
*1

harbi devam ediyor
Rusların Batı ile Sovyet hudud bölgesi arasındaki münakaleyi tahdid edici kararları
ovyetler, uçak hâdiaesâ tahkikatını» dört İsrafil yapılmasına ait fngilta Calrb uîde kail bir llsaalaredettller

Berlin 7 (AF) — İngiliz Genel Kurmay Başkanı Mareşal Loıd Montgomerv şerefine İngiliz askeri valisi General Sir Bı ian Robert-son tarafından verilen dün akşamki ziyafette Rus askerî valisi Mareşal Vasiliy Sokolovskiy de bu-
Ummuştur.
Sir Brian’in köşkünde yapılan bu hususi toplantıda Batı ve Doğu j devletleri arasınc&lci gerginliğin halli üzerindi (fr konuşulduğu tali min ulunnu M;Köşkün kapısın ıDcrcrm Sa.t 3; Sü., 5 de)
r
Necmeddin Sadak
• 1 - — *4- .a 7. ’Tt w- • .w « «
Atinadan avdet etti
Dışişleri Babam, Hükümete raporuma
■ m imkânsızdır dedi
arzetmeâ «n
Dışişleri Bakam Necmeûdin Sadak, dün saat 14.30 da İstanbul vapurile Yunanistaııdan dönmüştür.
Dışişleri Bakanını rıhtımda. \ ali ve Belediye reisi ılotln’ Lûtfi Kırdar, emniyet müdürü, Yunan başkonsolos ve konsolos luk erkânı, yerli ve ecnebi gazeteciler, ailesi, dostları ve kalabalık bir halk kütlesi tarafın dan karşılanmış, Bakan, gemiden çıkarken ve yolcu salon nidan ayrılırken uzun uzun alkışlanmış, eşine Yunan başkoıısolo su tarafındn ve yüksek tahsil gençliği adına buketler verilmiştir.
Dışişleri Bakanı Necmeddin Sadak, yolcu salonunda gazetecilere seyahati etrafında aşağıdaki demeçte bulunmuştur:
«Hükümetime raporumu ar-zetmeden konuşmak mümkün değil, seyahatimden memnun dönüyorum, Loııdrada, Parişte Cenevrede müttefik ve dost a-(Devamı Sa . 3. SU.. 1 d»-
Yunanistandaıı
Ziraî Donatım
*

S Bir dünya | Devleti hareketi --------o--- ?
Federal Dünya Devleti i organizasyonunun \ ikinci Başkanı dön | şehrimize geldi ) Cenevrede kumlan ve son günlerde geniş surette faaliyete geçmiş bulunan Federal Dünya Devleti Organizasyonu* nun ikinci başkam Edvards T. Clark, yanında refikası olduğu halde dün u-çakla Lübnandan şehrimize gel -iniştir.
T. ClarkTn mesaisi, milletlerle temas ve dünya devleti fikri üzerinde alâka toplamak, dünya devleti hareketinin millî orgaııizasyo-(Devamı Sa., 3 Sü., 6 da)
Sakarya
Necmeddin Sadak ■vapu randa a
diin İstanbul1 inerken I
20 bin dönüm ekili arazi sular altında Adapazarı (Hususi) — Son gün lerde oldukça kabaran Sakarya nehri, Maksudiye köyü civarındaki sedleri yıkıp 40 metrelik bir gedik açarak ova içerisinde süratle yayılmaktadır.
(Devamı Sa., 3 Sü„ 6 da)
AKVIMDEN BİR YAPRAK]
Kuruntunun Millet kesesinden hovardalığı
------------o--- Milyonlarca lira mukabilinde^ haricden getirilip yurdumuzda bir işe yaramadığı anlaşılan ı biçer doğerler
Adapazarı,. 7 (Hususi) — Şevket Raşid Hatipoğlıınıın Tarım Ba kanlığı zamanında çiftçiye ucuz fiatla ziraat âleti, pulluk, traktör, çiftlik malzemesi, kimyevi gübre temini maksadiyle 50 milyon lira (l)evaını Sa., 4; Si)., 1 de)

soınte ekseriya oturacak bir yer bufr mak imkanı ilo gidebiliyordu...
Hiç böyle şey olur mu?
Bu şehir ahalisini, yağmurda, rüzgârda durak yerle-bekletınczsek, kırk
•1
• •
/
oagu /iKinege oucagı kavıtlı BiJaJ oğlu 333
Bu
r ıı»
--£-----
Şehrimiz
alınmış âzdd kabul ot-köleleridir.
zamandanberl bir türlü muvaffak olunamayan
1ULUNAYj
Bulgarintanın Kızıl Başbakanı Dirililrof
i
9
ç.
I
k
----u-----
Muhterem Zeki Korgo-nalın «Yeni Sabah ) oku-$ yutulan için yeniden ka-î leme aldığı bu muazzam Şark efsanesi, meşhur Bağdad hırsızı romanım Binbir gece masallarını ( gölgede bırakmaktadır.
İl icaz hiikümda rla çından SULTAN ZÜLYEZE-NİN oğlu, SEYFİ ZÜLYE-ZEN’in bütün maccı^tlprint ancak bu tefrikada bulacaksınız...
CamarteM ffünü Yeni Sahalıda
İzmit Kâğıt Fabrikasında bir Komünist şebekesi bulundu


Şebekenin ele başısı olan Ahmed Dincer’in “Ruslar, Amerikalılara ye Türklere ağır darbeler indirecektir,, diye işçiler üzerinde iğrenç şekilde tahrikat yapmakta olduğu meydana çıktı
AHlHBi) EREMNÇ’fiN
İzmit, (Hususî) — Şehrimiz
kâğıt fabrikası işçileri arasında komtinİEtlik tahrikâti j/apan aile bakımından bulgaristanlı olup, Adapazarında doğmuş, îzmite' bağlı Ak meşe bucağı nüfusuna doğumlu
BVİNSAB BULUNAN
Ahmed Dinçer isminde biri; fab rika işçileri içinde yaptığı propagandada: Derihceye çıkan Amerikan yardım mallzemesin den bah’slc şöyle demiştir: Ruh lar, Amerikalılara ve Tiirklere ağır darbeler indirecektir. «îş-
MLTiiaiM VESİKALAR çiler arasında söylenen bu sözler yine işçiler taraflıdan dikkate alınmış ve Emniyet teşkilâtına haber verilerek; keyfiyete el konulmuştur. 'Yapılan t^h kikat oldukça ehemmiyetli saf (Devamı Sa.. 3; Sil., ] de) j
Millî Piyango’nun dünkü çekilişi
100 bin lirayı numaralı
bilet kazandı
■ Millî Piyanfoinun 7. Ni^-an 04£ çekilişi diin Ankarada saat 13.30 da yapılmıştır.
(Devamı Sa., 4; Sü., ı (Je»
acelelerde gördüğüm kısacık bir habere göre, Vâlinin riyaseti altında Belediye Reis»
Muavini, tramvay Umum Müdürü Kc mal Baybora, Em- _____
niyet Müdür Muavini Kemal Aygün’-den mürekkeb bir toplantı yapılmış vc tramvay idaresinin otöbüs işlettiği hatlarda hususi otobüslerin işlotilme* sine dair verilen müsaadenin geri a-lınması hemen hemen takarrür etmiştir. Hususî otöbiisler ancak belediye otobüslerinin işlemedikleri hatlarda çalışabileceklermiş. Çünkü bütün bu sokaklar, caddeler, meydanlar, belediyenin öz malıdır ve bu halk da gene belediyenin parası (peştahta) ya sayılıp satın mez kulları,
Bu kadar düzenlemeğe nâkil vâsıtaları Işı hususi otomobillero uerPen müsaade üe bir dereceye kadar hafiflemişti. Bu son günlcrdo halk, - fena idare yüzünden - bir İşkence, bir cendere, hâline getirilen tramvay belâsından biraz kurtulmuş, varacağı
rinde uzun uzun kişilik arabalara yüz kırk kişi doldurup herkosı sinir buhranları içinde birbirlerilo kavga ettirmezsek, öyle nakil vâsıtasından no anlarız? ?
İstanbıılda nâkil vâsıtaları bllhass: tramvay, halkı hasta otti, sinirli etti küfürbaz, abus, dönüşken etti. İşlerinden çıkıp cvlcrıno gidecek olanlar bir amollyat masasına uzanmak zorunda kalanlar gibi, hazin bir teslimiyetle kondıiorini bu engizisyon aletine teslim ödiyorlar.
Belediyeyi bu töhmotten kurtaracak bir fırsat .zuhur etmiştir. Hususi teşebbüsler şoklinde işletilen otobüslerle bu vaziyet biraz salâha doğru meylediyor değil mı?
O halde yakamızı bırakın efendiler! inhisar zihniyetini ortadan kaldı-da ticari rekabetin çarpışmasın* (Lütfen sayfayı çeviriniz)
SAYFA: X
V

k Mrj t n Kİ

8 NİSAN 1918
)

’lv

DİYOR kİ
J
Yazan: Profesör Kenan Öner
— 3» —
Bu hali gördükçe kendi dışlarında kalan şahsiyet sahibi ve kudretli insanları bile memleket hizmetinden mahrum bırakan bu garib iktidar partisinin yaptıkları fenalıktan adetâ iğreniyorduk.
EKALLİYETLERLE TEMASLAR
Ekalliyetlerin hükümet ve millet işlerine iştiraki ramlarımızda değil, ruh ve vicdanlarımızda da bağdaş
de yalnız prog-kurmuş bir ka* naat şeklinde oturuyordu. Bunda en ziyade - iyi bir vatandaş olmak emniyet kazanda bunlarla te-
kaydile - kendi din ve ırkdaşlan arasında kıymet ve mış olanların seçilmesine yol açmak için bir taraftan mas ediyorduk. , . , . .
İdare kurulumuz, bilhassa ben, işçilerle küçük sanat saluplerının de meslekî himayelerini mümkün olduğu kadar temine çok ehemmiyet veriyorduk. Bunun için de bu işçi teşekküllerine birer tezkere yazarak merkez binasında müzakere ve istişareye yol açmak isti.t oıdum. Bütün bu teşekküller - istatülerile - Halk Partisinin birer şubesi haline sokulmasına rağmen - küle yakın bir ekseriyetle, tarafdarımız oldukları ve iş bizlerden ziyade kendilerine faydalı olduğu halde işlerinden olacakları kanaatile bir türlü davetimize icabet edemiyor, edenler de aralarında uyuşamıyarak çekilip gidiyordu.
YÜZLERİN HUDUDUNU AŞAN VASITALI MÜRACAATLAR
Biz, bütün kuvvetimizi, Halk Partisi gibi yukarıdan değil, aşağıdan aldığımız için ilçe teşkilâtımıza da tamimler yazarak kendi teşkilâtlarına dahil bucak ve ocaklar mensubile temas ettikdeıı sonra lstanbuldan çıkacak Milletvekili adedi kadar namzed istiyorduk. Bir taraftan da intihab yaklaştıkça gerek doğrudan doğruya, gerek Genel Kurul vasıtasile müracaat edenlerin adedi yüzlerin hududuna girip çıkıyordu.
Bu buhranlı günlerde vakit buldukça il idare kurulumuzda toplanarak aday seçebilmek için ter döküp duruyorduk.
HER İLÇE BAŞKANI NAMZED GÖSTERİLMİŞTİ
İlçelerden insan aday namzedi listelerinde gizli bir ihtirasın izleri pek âlâ görünüyordu. Hemen hemen her ilçe başkanı aday gösterilmiş, daha doğrusu gösterilmiş bulunuyordu. Bu listeleri teşkilâta dahil üyeler o kadar istilâ etmişti ki, vilâyete bırakılan 23 Milletvekilinin üç misli de bu arkadaşları memnun ve tatmin edemezdi,
İftiharla söyleyebilirim ki. İstanbul teşkilâtı içinde münevver ve faziletli adamlar az değildi. Çoğu genç sayılan bu arkadaşlar arasında hakikaten memlekete iyi hizmet kabiliyetinde bulunanı pek âlâ muvaffakiyetle seçebilirdik. Fakat bu ilk seçimde istirkaplaıa yol a-çarak maksadı tehlikeye düşülmek doğru bir şey olmıyacağı gibi. Bu gençleri şimdiden ihtiras yoluna sürmek de bir iyilik olamazdı. Fazla olarak muarızlarımız gibi partimizi mebusluk menşei haline sokarak raensublarımızı kayırmak ve kurul başkanlarımızdan aday göstererek kendi teşkilâtımıza müfit olmaktan ziyade memleket için hayırlı iş beklenen insanlarla Büyük Meclisi doldurmak istiyor, hamiyet, hüsnüniyet ve fedakârlık hislerimizi lekelememek hodbinliğinden kendimizi alamıyorduk.
KARŞILAŞILAN ENGELLER VE TAZYİKLERE MUKAVEMETİM.
ilçelerden gelen namzed listelerinin il müteşebbis heyette tetkiki sırasında müşkülât kendini göstermişti, ilçe kurulların Milletvekili olmak isteyenlerin adedine göre, müretteb mıkdar kifayet etmiyeceğine göre, bunlardan bir kısmım listemize koyarak üst tarafının açıkta bırakılması seçim faaliyetinin samimiyetini kırmakla da kaluııyarak vü-cude getireceği kin ve istirkab, muvaffakiyet ihtimalini sıfıra indirecek başarısızlık bir netice halini alacaktı.
Bu sıralarda lider genel ve idare kurulundan alınan telefonlar, İtendi namzedliğimi koymak için tazyik ve İsrarda devam ediyordu. Halbu ki, ben daha partiye intisab ederken, para getiren işlerden ka-tiyven uzak kalmağı arkadaşım, Cevad beyle kararlaştırmış bulunuyorduk. Namzedliği kabul ettiğimiz takdirde insafsız muhasımlarımı-zın gayretimizi ihtirasa atfetmek için yapmaktan geri kalmadıklan propagandaları haklı gösterecek, yaptığımız ve yapacağımız bütün faaliyetin azametini kendi zaafımızla kendimiz isbat etmiş olacaktık. Hususile Milletvekilliğini gaye ittihaz ettikleri anlaşılan teşkilât baskınlarını bırakıp kendi namzedliğimi koymakla, .bütün seçim faaliyetini, felce de uğratmış olacaktım. Bunun neticesi olarak da, iştirakimizle memlekette yapılacak bu ilk seçimde kurullarımıza dahil arkadaşlarımızdan kimsenin namzed gösterilmemesini çok esaslı bir pren-sib olarak ileri sürdüm.
11 müteeşbbis heyetinden Hüseyin Avni Sağıroğlundan başka kimse bu likre muhalif görünmedi. Belki içimizde de bundan müteessir olan vardı. Fakat teessürlerini göstermemek, kudretine salılb oldular. İçimizde yalnız Sağuoğltı bir türlü mahrumiyete yanaşmışor. karısına söylemiş olduğundan, belki, seçim Demokrat Parti aleyhinde neticelense bile, feragat fedakârlığını göstermiyor, arkadaşların müşterek. İsrarlarına rağmen bu fırsatı öldürmeğe bir türlü razı olamıyoı-du.
Günler ve haftalarca çalıştıkdaıı sonra bir liste tanzimine muvaffak olduk. Bu liste kemal ifade etmese de her halde mümkün olanların en iyisi idi. Bu listeye sıra numarası koyarak genel kurulumuzun tasvibine arzettik. Numaralar üzerinde telefon temaslarını kesmiye-rek münakaşa ve müzakerelerde bulunduk. Temmuzun 16 smda aday listemiz karşılıklı bir samimiyet içinde son şeklini almış ve bizler de derin bir nefes almak imkânını bulmuştuk.
11 merkez kurulunda bu çeşitli faaliyet -devam ederken mümkün olduğu kadar sayın Cevdet Kerim tneedayıyı takib ederek Çatalca, Silivri gibi en ziyade iğfal ve tazyıka maruz kalan ilçelerdeki arkadaşlarla temas ve, kâh buralardaki köyleri dolaşarak teşkilâtımızın kudretini, gittiğimiz yolun isabet ve azametini anlatarak kendilerini azamî fedakârlığa davet ediyordum. Ben bu seçim mücadelesini yaparken mulıasım partinin en kuvvetli unsurları da vilâyetin her tarafına yayılarak, idare cihazının yardımı ile, pervasızca halkı sıkıştırıyor, yaptıkları hududsuz tazyikin millet üzerinde yaptığı kötü tesirlerin mahiyetini koutrola da hacet görmeden baskı ve tedhişlerinde devam
-

hayli za-uoterden suretini söyledi-da dolattılar.
İstanbul Defterdarlığı ve Kartal MalmUdürllI-güniin dikkat nazarına Yakacıkta Şamandıra caddesinde 822 No. da oturan Haydar Alkan iınzasile aldığımız bir mektubda şöyle deniliyor:
— Ben Çanakkale harb ma-lûllerindeninı. Altı çocuk babasıyım. Terfih zammı olarak ııltın para 200 lira değerinde bir arazî verilecekti. Birkaç defa istida ile müracaat ettiğini halde bugüne kadar vermediler. Son defa Kartal Mal Müdürlüğüne bir istida ile müracaat ettim. (İstida numarası 8220/48 dir). İstidamı bir dosyaya koyarak kaldırdılar. Aradan -man geçtiği lıalde resmi senedin bir çıkartıp getirmemi
. ler. Götürdüm, onu yaya koyup dolaba
Hâlâ bir netice çıkmadı. Merak ediyorum: Bu arazi bana. ben öldükten sonra mı verilecek? ,

Sapanca Bucak Müdürü hakkında bir şikâyet «— B. M. Meclisinde din hakkında cereyan eden müzakerelerden, gazeteler vası-tasile haberdardık ve ilkokulu bitirmiş çocuklarımıza din dersi almalarına müsaade e-dileceğînden dolayı sevinçli i-dik. I
Fakat.-Sapamda Bucak Müdürü. bir emirle, çocuklarımızın köy hatibine din hakkında sual sormalarına mani olmuştur. Bir Bucak Müdürünün böyle bi rhakkı var ını dır?
Bu şikâyetimizin alâkadar- : ların dikkat nazarına konulmasını rica ederiz.»
Sapanca Bucağı - Kırkpı-nar köyünden : İbrahim.
“İstanbul,, vapuru Marsilyadan döndü
İstanbul yolcu vapuru dün saat 14.30 da Marsilyadan limanımıza dönmüştür, Bu defa gelen 166 yolcu dan 49 unu Pire ve Cenovadan ayrılan mülteciler teşkil etmektedir.
Gelen yolcular arasında, Paris Os nıanlı Bankisı müdürü, Arjantin hükümeti Ataşesi. Pariste toplanan 16 1ar konferansına İştirak eden Maliye vekâleti murahhası Nahit Al par, eski Amiral Rüşdü Bozcalı, Zj raat vekâleti müsteşarı Necati Tur gay. Yüksek tnurakebe heyeti umu mi ltâtiblMekin Onaran, Zonguldak Kömür isletmesi-Etüd grupu şefi ve Londra kömür konferansında daimi delegemiz Cemal Sakl^park. Paris Elçiliği ticaret ataşesi merhum Ma üye Bakam Halid Nazmi Keşmirin biraderi bulunmaktadır,
. *
Emniyet emeklileri Derneğinin çayı
Polis. Emniyet Emeklileri ve men supları Sosyal yardım derneğinin kuruluşunu kutlamak üzere bugün saat 17 30 da Taksm belediye gazi nosuııda bir çay toplantısı tertib e-dilmiştlr, ‘
Bu toulantı da. dernek başkam Kerim Milar. derneğin kuruluşunda ki maksadı ifade eden bir konuş ma yapacaktır,
ediyor, yine hissetmeden hakkımızda yapılabilecek en verimli propa-^ı gandaların en müessirini bizlerden esirgemiyordu. ”7^
Seçim günü, her gün biraz daha yaklaşıyor, intihab mücadeleler had devrini buluyordu. Partilerin en kabiliyetli farzedilrn elemanlar Türkiyenin içine dalmış, iğfal ve mugalatalarla halcikatler boğaz bo gaza gelmiş, bir birine saldırıp duruyordu. Gazetelerin de memlekete yaydığı muhabirler bütün faciaları, olan bitenleri tekzıb edilemez birer hakikat şeklinde dünya önünde açıkhyOTdu.
fDovamt var)
AKViMDEN PRAK
Şaşdık
CBaştarafı 1 İncide)
dan bu çilekeş halk biraz kazansın!.. İtirazımıza verilecek cevap malumdur.
«Efendim, denecek, es ki d on belediyenin otdbüsleri yoktu. Şimdi çok şükür peyderpey geliyor. Bunları nc yapalım? garafda mı bekletelim?» belediye belediyedir. Evvelâ onu düşüneceğiz...»
Hayır. Evvelâ etek dolusu para sayıp o koca otöbüsleri satın alan müteşebbisleri düşünmek ıcabeder. Bu a-daınlar otobüs parasından başka kim-bilir daha ne kadar paralar verdiler.. Bu fedakârlıkları bir kazanç ümidile yapıvorlar. Belediye gibi zaten iradını masrafına uyduramayan, ınüsbet olarak büdçesindo açıktan başka birşey bulunmayan bir müessese, bütün deliklerini halkın menfaatinden kopardığı yamalarla mı örteoektirî
bu işe!
Islanbulun nakil vâsıl alan meselesi, altmış otobüsü işlek t kaldırmakla halledilemez, mümkünse bunun üç mislini decok çare bulmalı.
işin daha kolayı var:
İstanbul halkının başında denilen bir (bolây-ı-ıızınâ) vardır. Bugün dünyanın bütün büyük şehirleri! bu ağır, külfetli, demir anbarları, tarihe mal etmişlerdir. Bolodiye İstan-buîda da bunu yapmalıdır. Tramvayları kaldırmalı ve yerine otobüsler i-kame eylemelidir.
Fakat daima söylediğim gibi, bu lüzumun hakkile takdir edilebilmesi i-çin her şeyden evvel (Evlıyây-ı-Umûr? efendilerimizin na cayır cayır kip almalıdır, madikçe, bu nâkil vâsıtası halledilemezi
Yelîd Beyin İsticvabı
Üçüncü celsede Velid beyin isticvabı icra edilmiştir.
Reis — Mesleğiniz, gazeteci lik, ismiyiz Veliddir.
— Velid bey;
— Evet.
— Mahkûmiyet sabıkanız?
— Hayır.
— Siyasî fırkalara mensubiyetiniz?
) — Bidayeti meşrûtiyette 11-
) tihad ve Terakkive intisab et-iniştim. Bilâhare iştigal etme dim.
— Suikasd mahkemesinde Ra uf bey dahildir. Derecei alâka sini tetkik mecburiyetindeyiz, caddelerden/ Rauf beyin eniştesi Aziz beyin aeiediyej evinde taharriyatta bir mektıı temin e-} bunuz çıkmıştır. Ve bu mektu-1 bun Terakkiperver fırkanın bi-ı daveti teşekkülünde yazıldığı tramvay! anlaşılıyor Bunun için buraya celbedildiniz. Vaziyetiniz nd maznun, ne de şalıid sıfatıdır. Neticei isticvabınızda vaziyetiniz tavazzuh edecektir.
(Velid beyin mektubu ve Arı karadan gönderdiği muhabir telgrafı okundui .
— Evvelâ Rauf beyle münasebetinizi söyleyiniz?
— Maltadan başlayarak görüşmekteyiz. Avdette gazeteciliğe başladığım zaman Rauf bey heyeti vekile reisi bulunuyordu. Kendisine karşı tenkid-
atlından idare hesabı-îştoyen otomobilleri çe-Onlar, otomobilden ın-meselesi,
HER SABAH
Limanımızda tahmil
ve tahliye işleri
Tüccar Derneği liman hizmetlerinin daha verimli hale getirilmesi için alınması lüzumlu tedbirleri gösterenbir rapor hazırladı
Tüccar Derneği. İstanbul liman hizmetlerinin daha verimli hâle ge tlrilmesl için ne gibi tedbirler alın ması İcap ettiği hakkında b.r rapor huzırlam^ştır,
Uman İşleri İnceleme koalisyonu tarafından hazırlanan rapor, yarın saat 16 da Galata liman bıkırttasm da müzakere edinecektir
Mezkûr raporda Devlet Denizyolları ve Umanları Genel Müdürlüğü tenkid edilmekte ve şöyle denilmek itedir.
(ı — Devlet Denizyolları ve Liman ları Genel Müdürlüğü geniş ve da ğıhık olan işleri bir arada ve icap ettiği şekilde görmek. İmkân ve ikti darından mahrum olarak çalışmak tadır. Genel Müdürlük Ulaştırma Bakanlığına bağlı ve salâhiyetleri mahduttur. Ancak bütün idari ka-
nunlann ve usullerin çerçevesi İçin de çalışabilir- Genel Müdürlük rae murlarmı, hattâ müstahdemlerini tâyin ve azilde, onların maaş ve ık rantiyelerini tespit etmekte, gerekil malzemeyi ve vasıtaları satın almakta veya tamir ettirmekte, kısası her türlü tasarruf ve hareketlerin de umumi hükümler çerçevesi içinde merkezden emir ve talimat alma ğa ve kayıtlara riayet etmeğe mec burdur. Tetkiklerimiz sırasında mavnacıların tâyin ve azilleri için bile Bakanlığın müsaadesine baş vu rulduğunu. mevzuatın müsait olma ması yüzünden geceleri vapurlarda çalışacak işçilere akşam yemeği ve rilemediğini. bu yüz:l ?n işçilerin ge ce mesailerini erken .bitirmeğe mee bur kaldıklarını ve randımanın düş tüğü hayretle öğrenilmiştir»
DENİZDE
EKONOMİ:
Komünizmle
mücadele
if. T. Talebe Birliği komünizmin iç yüzünü teşhir mahiyetinde toplantılar tertib edecek
“ Samsun „ hububat taşıyacak
Takasla kuru yemiş ihraç edilecek
Denizyollarına ait « Samsun şile bl, memleketin bazı yerlerindeki hu bubat darlığı ihtimaline karşı, Ofis emrine verilmiş, dün sabahtan itibaren servise girmiştir, Gemi ilk olarak Jskenderuna gidecek, buradan yükleyeceği 700 ton buğday ve çavdarı şehrimize getirecektir, Bi lâhare Antalyadan alacağı 1000 ton mısırı da Samsuna götürecektir, Bir araba vapuru Üsküdar iskelesinde iki sandalı parçaladı
26 numaralı araba vapuru Üsküdar iskelesine yanaşırken, iskele c'ı varında balık tutmakta olan iki sandala çarparak parçalamıştır. De nize dökülen, sandalcılar baygın bir halde kurtarılarak Denizyolları has tahanesiııe kaldırılmışlardır.
Diğer taraftan köprüden Adalara gitmekte olan «Neveser» vapuru Haydarpaşaya yanaştığı, sırada tay falardan birinin ayağı harekette bu lunaıı dümen zincirine takılmak su etile kırılmış, yaralı Haydarpaşa Numune hastahanesine kaldırılmış tır,
Mahallî idareler Genel Müdürü Anka raya döndü
Bir müddet evvel şehrimize gelen Mahalli idareler Genel Müdürü Sıd dik Tümcrkan, dün de tetkiklerine devam etmiştir.
Sıddık Tümerkan, yanında belediye reis muavini Nazım Arda olduğu halde, dün mezbahaya giderek tetkiklerde bulunmuş, bu arada şehrin et vaziyeti hakkında izahat almıştır.
Sıddık Tümerkan, dün akşam ki ekspresle Ankaraya dönmüştür.
Erciimend Ekrem Talû’nun konuşması
Pazar günü saat' 16 da Sarıye: Halkevinde Ercüment Ekrem Talu tarafından (Boğaziçili Şair Recal Zade Ekrem Bey - mevzul ubir ko nuşma yapacaktır,
----o---
İskenderiyede bir firma memleke timizden takasla ııuru ineir, fındık ve ceviz satın almak istediğini bil dlrmiştir,
Diğer taraftan Şefi İd de bir firma da mühim miktarda darı yahut Türk bezelyesi almaz arzusunda ol duğunu bildirmiş ve fiyitlan istemiştir,
( Hususî H as t aharı ■ ler Cemiyeti-lân» dün Uk toplantısını yaptı Teşekkülü İçin, son günlerde faa liyet ve teşebbüslere geçileu Huşu si Hastahaneciler Cemiyeti ı.in ilk toplantısı, dün saat 15 de. Türk Tıb Cemiyetinin 'Beyoğl undaki bina smda yapılmıştır.
Öğrendiğimize göre, Ce.ıüyetin, müteşebbis heyeti Teşvikiye Sağlık evi sahibi Dr, İbrad”.-.. Göçer. Şişli Şifa Yurdu sahibi Dr Nazmı Arman, Nişantaşı Sjhiıat Yurdu sahi-. bi Dr, Haşan Bilgenden mürekkep tir,»
Evvelki gün geç vakte kaçlar de vam eden karşılıklı münakaşalar yü zünden. neticelendlrilemiyen Milli Türk Talebe Birliği fevkalade kon. gresine, dün de saat 14 ten itibaren Letafet apartmanında devam edilmiştir.
Dünkü toplantıda, ancak gündemin ikinci maddesinde bulunan »Komünizmle Mücadele Komisyonu tasarısı» müzakere edilebilmiştir,
Esasen vaktile seçilmiş ve vazife lendirilmiş, bulunan Komisyon üye lerl; Komünizmin içyüzünü bütün cebhelerile tahlil ederek, esaslan nın millî bünyemize uymadığım göstermek ve milli menfaatlerimizi ihlâl edici mahiyette olduğunu İzah la teşhir etmek gibi bazı prensip kararları almıştır,
Daimi komisyon; mücadelelerini yayın faaliyeti, muhtelif toplantılar ile; sosyal bünyedeki axsaklıkla rı gidermek yollarım arıyarak ya pacaktır.
Toplantıda söz alan üyelerden bîri Komünizm tehlikesinin dehşet ve ehemmiyetini tebarüz ettirdik.
*
ten sonra; bir arkadaşının Açlar Komünizmin tabii dostudur* sözü nü şöyle cevaplandırmıştır.
a — Bu millet, çırılçıplak bir hal de iken bile, o menfur Moslcolları bilinmiyen ülkelere sürmüş nesiller yetiştirmiştir! o
M ÜTEF" RJtİK
Çorapçılar kongresi tekrar edilmek



POLİSTE
Karaguınriikte bir tecavüz hâdisesi
Cibali tütün fabrikasında çalışan Zeki. Ali ve Zeki adın la üç arkadaş evvelki akşam Kara»uııırnk cadde sinden geçerken beş meçhul şahsın tecavüzüne maruz kalmışlardır
Yarını saat süreıı bir boğuşma so nunda Zeki ve Ali muhtelif yerle riuden bıçak ve jiletle yaralanmış lardır- Mütecavizler derhal kaçmış lar ve yaralılar tedavi altına alın mışlardır,
İki soyguncu 7)^kûn oldu
Bir müddet evvel Tophanede Meh med adında bir tacilin
alan İsmail ile Eşref oakkıiıdaki dâva dün 2, inci ağn ceza tnahke meşinde sona ermiştir.
Mahkeme suçluları l sene 6 şar ay ağır hapse mahkum etmiştir,
1500 lirasını
İzmir İstiklâl Mahkemesinde neler o-ördûm?
■ ı





l
Yazan f8 ■ R
TefrUta Pt'o. 22«
kâr neşriyatta bulunduğumdan dolayı o zaman buradaki muhabiri çağırtarak ihtaratta bulunmuşlardı. Rauf beyin şa tisine karşı neşriyatını ağır telâkki etmesini hayretle gördüm. Sonraki temaslarımız neticesinde bana karşı muamelesi iyileşmişti.
Ö vakit Rauf Bey İstanbulda hasta bulunuyordu. Bu gibi rica 1in îstanbula gelmesi üzerine ga zeteciler daima ziyaret ederlerdi. Bu haberin gelmesi üzerine kendisini ziyarete gittim. Müş-sülâtla kabul edildim. Nezdinde biı kaç arkadaş vardı. Bir hafta sonra İstanbul büyük bir korku geçirecek diye bir haber vardı. Bu haber etrafında gazeteciler birçok neşriyatta bulunuyordu.
Bu haber İstiklâl mahkemesinden geçmiş olmak itibarile korkumu mucib oldu. Bunun üzerine ziyaretimde bu endişemden kendisine bahsettim. Beni tatmin edecek birşey söylemedi. O ziyaretimde kendisi mi söyledi, yoksa ben şahsan mı düşünmüştüm, hatırhyanuyorum. Böj-le telgraflar gelirse kendisine bildirmekliğimi tavsiye etmiştim. Telgraf aldığım vakit mulı teviyatı hakkında malûmatdar etmek istemedim. Evvelâ telefon ettim. Kendilerini bulamadım. O mektubu yazarak o ar-kadaka vermek istedim. O gene mezun olduğunu, tiyatroya gideceğini söyledi. Rauf Ee\ o taraflarda ikamet tiğidden bu mektubu yazıp gı-ndermistiju.
• •
Tâbiri islenen bir rüya en okuyucum (C. A.) isteğine uyarak Serbast Fır» ka kurucusu merhum Fethi Okyar’m ruhunu apritizma ınasaH na davetten çekindim amma, bu oa« zıb mevzuu kafamda o kad^r evirip çevirmiş otacatim kİ, dün gece Fethi bey merhumu rüyamda sordum: Yemyeşil, geniş, bir çnnenhk. Tepe( teri eflake ser çekiniş gumnh yap* raklı ağaçların koyu mor gufSelero boğduğu bir ırmak kanarı. Nur yüz( Aü Atimseler uçmakla, yürümek, arasın* da bir seyir rle bu yeşillikler vo gü-zellikier arasında dolaşmadılar. Kendi kenohme:
— Galiba burası Cenneti âlâ., vs ben de CenneUeyjm! diye dü/undiinv Derken mır yüzlü kişilerden bı( fisi bana doğru yaklaştı. Bakınıl kı( Fethi Okyar merhum; tatlı bir bakışla yüzüme tebessüm edip bunıyor.
— Aman beyefendiciâim, siım ruhunuzu davet etmemi teklif etmişlerdi de, bendeniz re sar e t edeınmniştim. Demek kı, size malûm olmuş...
— Olmaz mı hiç? der gebı nafifçe, başını salladıktan sonra:
— Sîzler dünya yüzünde ne kadar üzülüyorsanız, ben de burada okûdar ız tırab çekiyorum, diye tnledi, Serbest Fırka teşebbüsünden sonra birçok A(ı-ştJcrtıı haşmı betâyâ soktuğum için yıllarca süren bir vicdan azabı içinda kıvranıp üurmuşuım. Fakat ıtıra! e-deyim ki, benim o zamanlar yüklenmiş olduğum vebal bugünün kurucularının» günahına nısbetle sertti a sıfır kalır.
— Demek ki, şimdikilerin «ünahı daha a£ır basıyor? ?
— Şüphe mi var? 3en nihayet A-tatürk merhumun ilham ve taavibile yapılan bir teoruberte • birinci roiü oynadım. Halbu kı, Demokrat Aartiyi kuranlar bu hareketi vicdanlarından, aldıkları ilhanı üzerine yapdıklarını iddia etmektedirler. Aradaki farkın ne kadar büyük olduğunu isafca bık mem lüzum var mı?
— 8eyefendt, suzce bu 9on maceranın sonu nasıl gelecek? ?
— Vallahi ne diyeyim bilmem kî? Benim serbest Fırkayı hükümet feshetti. Çeni Demokrat Partiyi ise galiba kuranlar batıracak. Ancak şu var ki, halktaki hürriyet aşkı pek derinlero kök salmış görünüyor. 8u şartlar i-çinde Halk Partisi de Demokrat Parti de, ister istemez, Hürriyet ve Demokrasi yoluna dökülmek zorunda kalacaklar gibi geliyor bana.
— Dernek kı. mület isteğine ergeç kavuşacak??
— Bunda zeı*re Auuiar iereddud etmeyin. Ve size fazlasını söylemeğe pek mezun değdim amma, geçen gün Ağa* oğlu Ahmed beyle şu derenin kenarında bu meseleden bahsediyorduk da bana:
— Senin, bemın yapamadığımızı ve bu gidişle Celal dayarla Fuad Köprülünün de başaramayaoaAUan şayi, yâni gerçek hürriyeti ve hakiki Domok-rasryi, halkın uyanıkhğı sayesinde, millet bu sefer elde edeoek! raddesini verdi.
— Acaba, Ahmed bey bu haberi nereden almış dersiniz? ?
— Lâf aramızda, Ağaoğlunun Haz-retl Cebrail ile arası pek iyidir, işitmiş olacak...»
• ★
Birdenbire uyandım. Rabbım lara tebdil etsin, içinizde rüya ni biten biri varsa, neticeyi ben do [ merakla beklediğimi gozönüne alarak» bu rüyamın tâbirini bana da bildirin.
FIKRACI
isteniyor
■ ■i(x——
5 Şubat günü Eminönü Halkevi» de elektrikli bir hava İçinde çere.; yan eden İstanbul Çorapçılar Koope ratlfiııin yıllık toplantısının gayri kanuni yapıldığı şeklindeki iddia-lar halâ devam etmektedir
Kongrenin gayri kanuni ve seçim lerin meşru olmadığım iddia eden muhalif zümre, evvelce 41 imzalı dilekçe ile bölge Ticaret ve bölge Ik tisad müdürlüklerine, idare ve mu rakabe heyetlerine müracaatla fev kalâde kongrenin toplanmasını is temişler, fakat diğer taraf cebir kullanmak suretile 8 ortağın imzasını gcıi aldırmağa muvaffak olarak fevkalâde kongrenin toplanma sına mani olmuştur.
Dün yeniden öğrendiğimize göre muhalifler 71 imzalı bir dilekçe ile yine ilgili makamlara .baş vurarak İddialarında musir olduklarını belirtmişlerdir,
--------o--------
Akademi sanatkârları cumartesi günü bir toplantı yapacaklar Son yaugm felâketinden muzda rip bulunan Azademi sanatkârları, önümüzdeki cumartesi, günü. Emi nönii Halkevinde bir toplantı yapa taklardır.
Diğer taraftan. Akademi Mimari kısmı talebeleri, bugün Fındıklı y3 üncü ilkokulda derslerirte başlayacaklardır. 1
Mektubu götüren arkadaşı kabul etmemişler yalnız mektubu almışlar. Bu mühim hâdisenin mahiyeti bilâhare anlaşıldı. Bu nihayet ismet Paşanın istifasi-le yerine Fethi Beyin gelmesinden başka birşey değilmiş.
— Bu telgrafın mahiyetini sormadık. Rauf Beyle münasebetinizi öğrenmek istiyoruz.
— Rauf Bey muhtelif zamanlarda İstanbula gelirdi. Bir defa evine gitmiştim. Bir defa da mülakat için. Ahmed Emin Bev sonradan gelmişti, yolima mecmu di”.
Fener gitmiştim. Minhavsel-beş altı mülakatım var-
mülâkatı düşünerek mil yaptınız, yoksa davet mi edil-i diniz? ı
— Bendeniz vapurda gider l ben Ahmed Emin Beye rastgel-/ dini Rauf Beye gittiğimi söy-J lcvince «Demek benim gibi sizi dt( ayni şevleri düşünmüşsü n tıûz" dedi. Birlikte nezdine git-1 tik. |
— Bu cihet şayanı dikkattir:' Memlekette cumhuriyet ilân e-1 diliyor, ne maksadla bu mülâ-l katı yapmak istiyorsunuz? ı
— Rauf Bey Meclisin reisi sa J nişi intihab edilmiş, bu mtina-J sebdtk mülakat yapmak, fikri-/ ni öğrenmek istedik.
(Devamı var)
o
ondan
hayır-tâbfri-
iGalib Kemali Söylemezoğlu diin bir konferans verdi
Eski Moskofa sefiri A. Kailli Ke-mali Söylemezoğlu. dün saat 18 d© Eminönü Halkevinde: cRusyada Gördüklerim adlı bir konferans vermiştir.
Prof. Muzhar Nedim Göknilin konferansı
Hukuk ve Iktisad Faküjteri Deııia Ticaret Hukuku Profesörü Mazhar Nedim Gönil. tehir edilen konferan smı bugün saat (18) de Eminönü Halkevinde (Denizde .Devletçilik ve hususi teşebbüs) mevzuunda vere-çektir,
+ TAHVIH
NİSAN 1948
İl


İl

1364
Rumi
Mart
26
S
Perşembe
1367
Hicri Cem evvel
28
Kasını 153 — AY — 4 GUN 99
ValUtler Vasati Ezani
S D. S, D.
Güneş 5 32 10 53
Öğle 12 16 5 36
ikindi 15 55 9 15
A u şanı 18 41 12 —
Yatsı 20 16 1 35
Imsâis 3 51 9 11

8 NİSAN 19W
kıt ası teklifi
r
k
Sr
yardım anlaşması
z
(
Bir müslüman


z
t kıt anın Pastal
( Endonezya’ya
( kadar uzaması J İsteniyor
Karaşi 7 (AP)( — Pakistanı ziyaret etmekte olan «Uhuvveti İslâmiyet» cemiyeti lideri Salih Aş-mavî bugün bir mitingde verdiği demeçte Faştan Endonezyaya kar dar uzanan bir İslâm kıtası ihdasını teklif etmiştir.
Aşnıavî, Müslümanların her taraftan düşmanlar tarafından sarıl mış bulunduklarını ve ancak bir araya toplandıkları takdirde emniyette olacaklarını, söylemiş, arab-çanuı İslâm âlemini birleştirici bir faktör olarak önemini belirtmiş ve Pakistan hükümetini resmî dil ola rak Arabçayı kabule teşvik etmiş tir. Toplantıda Pakistan Bakanları da hazır bulunmuşlardır.
Necmeddin Sadak Atinadan avdat etti
(Baştarafı 1 incide) damlarile temas imkânını buldum.
Yunanistanda dost ve komşu milletten ve hükümetinden tasavvurun fevkinde hüsnükabul gördüm. Yunan Dışişleri Baka-nilr temaslarımız iki memleket rresındaki dostluğu daha ziyade sıklaştırmıştır. Yunan milletinin geçirdiği fakat pek yakında nihayet bulacağını ümid ettiğimiz güç ve fedakârlık dolu günlerinde Atinayı ziyaret ederek Türkiyenin Yunanistana ne kadar kıymet ve ehemmiyet verdiğini bir kere daha göstermiş olmaklığımız Yunan milleti nezdinde bütün değeriyle tak dir edilmiş olduğuna eminim.»
propa-' olarak' evinde’
bu olayın uyandırmışsa ‘
İzmit Kâğıt Fabrikasında bir komünist şebeke yakalandı
(Bısştarafı 1 incide) halar arzetmiş olup bu islerle ilgili, Ahmet oğlu Rasim Yıl-d:(zbakan. Abuş oğlu Osman Alçı isminde iki şahıs daha tek kîf edilmiştir. Bunların ikisi de1 Dramalıdır. Hususî olarak edin diğim malûmata göre:
Fabrikadaki komünist gmdasının organizatörü görülen Ahmed Dinçerin
yapılan araştırmalarda bazı vesikalar elde edilmiştir. Bu hâdı-senin eıı karakteristik vasfı; L ıdisenin isçiler taralından ihbar edilmiş olmasıdır. Türk işçisinin bu asilâne hareketi ve yabancı ideolojiye karşı göster miş olduğu hassasiyet halkımız ve hâdiseye el koyan resmî ma kamlar tarafından memnuniyet le karşılanmıştır.
Türk işçisinin sanıldığı gibi olmadığını belirten vukuu; teessür
da: bu menfur ideolojinin memleketimizde ve bilhassa amele ve işçi muhitlerinde yayılacağı ııı bekliyenlere karşı güzel bir cevab teşkil etmektedir.
Vak’anm kahramanı Ahmed D-nçctin, Kâğıd fabrikası Sa«-man kesme kısmında çalışmış elması; daha evvel bıı kısımda vtikubulan yangın için akhnıtzal kötü ihtimaller getirmektedir. J Kocaelinin, yavaş yavaş, biri sanayi bölgesi haline gelmesi! neticesi olarak bazı ihtimalleri' göz önüne alan Kocaeli Emni-J yet Müdürlüğünün bilhassa ko-' münist tahrikatı karşısında cok! hassas ve sistemli bir çalısına' yaptığını belirtmek yerinde o-! lur. ı
Cilrnd Sînaş

Rusya fimdi Karadenizden Beyaz denize kadar tamamlamış oluyor
Buradaki Fin siyasî mahafili, an laşma ile Finlândîyanuı Doğu blo-kuna biraz daha kuvvetle bağlan dığını kabul etmekle beraber, as*-kerî yardnn bahis mevzuu olacağı zaman, hiç olmazsa, ret veya kabul hakkını muhafaza etmekte olduğunu belirtmektedirler.
Bununla beraber, parlâmento -ııuıı ekseriyeti askeri anlaşmaya aleyhtar olduğu için. Fin - Rus anlaşmasının tasdikinda bazı zorluklar başgöstereceği tahmin olun malttadır.
Paasikivi’nin anlaşma neticesinden memnun olduğu bildirilmektedir.
askerî müttefikler zincirini
Helsinki 7 (A’P) — Bu gece Fin siy’asi çevreleri parlâmentonun Fin. - Rus dostluk ve karşılıklı yardım paktını onavlıyacağı tahminini ileri sürmüşlerdir.
Hâlen seçim bölgelerinde bulunan ve andlaşmaya dair umumî efkârda husule gelen tepki hak -kında bir fikir edinmeğe çalışan mebuslar bu hafta sonunda Hel -sinkiye geleceklerdir .
Helsinki 7 (AP) — Rusya, diin imza edilen Fin - Rus anlaşmasından sonra, Karadenizden Beyazde-nifle kadar, etrafında kurduğu askeri müttefikler zincirini tamamlamış oluyor.
Yurdumuzda yeni yol inşaatı
f Baslara fı 1 incide) dönmek mecburiyetinde olduğundan dolaya müteessir bulunduğunu, hazırlanan rapor üzerinde Ba-yındırlık Bakanlığınca çalışmalara başlandığını İskenderun, Erzurum yolunun hazırlıklarının tamamla -narak inşaat mevsimi gelir gelmez işe başlanacağını söylemiştir.
Air. Hilts yol inşaatında iyi iş yapan mütealıhidlerden de geniş bir surette istifade edileceğini bildirerek Zannettiğime göre bu sene Elmadağ - Kırıkkale - Sivas
D. P. dan son olarak çıkarılan mebuslar f Başta rafı 1 iııcîdtj kalmışlar ise, yâni böyle bir iddiada bulunuyorlarsa, acaba neden, dolayı bu istifanın mırcib setteb-lerini hem partinin, dört kurucusu ile diğer beş üye)i hem de partinin umumî idare ve sivaset tarzı-w nı yalnız bütün partililer için değil, bütün Türk milleti için mu -kaddes tutulan Demokrasi idealine adetâ ihanetle töhmetlendirecek mânalar taşıyan cümlelerle anlata rak ve genel kurulun çoğunluğu i-le ittihaz edilen karai’ların sanki tenkid ve itiraz serbestisini kaldı-racak surette bir tahakküm mahiyetinde olduğu zehabını uyandır mak isteyerek, cihana ilân etmek lüzumunu duymuşlardır * denmekte vc bunun parti üyelerinin vicdanları üzerinde bozguncu bir tesir uyandıracağını ve bir çöküntüye yol açacağını belirterek, bu zat-1 ferin şahsî iddia ve infiallerine kapılarak mcşrıı Demokratik usuller den ve tüzüğün gösterdiği yollardan ayrılarak partililerin azmini, kardeşlik duygularını incitecek bir politika darbesi yapmak istedikleri bildirilmekte ve bu yüzden partiden ihraçlarına karar verildiği a çı Utanmaktadır.
Sakarya taştı
fBaşlarafı 1 incide)
Şu ana kadar Maksudiye, Beylik kışla, Kumdil, Küçük Söğütlü köy teri ile Büyük Söğütlü bucağı sulunu istilâsına uğramıştır. Bunlar Adapazarı Karasu yolunu da kesmiş, ve bir köpriiyii de götür -müşlür. 20 bin dönüm ekili arazi sıı altındadır. Gedik kapatılamadı-ğmdan ve nehirin d( gittikçe yük selmesi neticesi dıınım vahimleş-m ektedir.
yolu, Ankara - Konya. Ankara -Koçhisar, Bor - İskenderun yollarında açık kesimlerle İstanbul -İzmit arasındaki jmllann toprak ve tesviye işleri ve bir çok köprülerinin inşaatı bitirilmiş olacaktır.
Ankara - İstanbul voluntın in -şasi için de bu yll içinde faaliyete geçilecektir. Bu yol Ankaradan 19 ncu kilometrede birbirine muvazi dört yol halinde inşa* edilecektir.. Bu husustaki pilânlar tamamlan -mış bulunmaktadır. Memleketinizin yol dâvası için’ mutlaka lâzım olan geniş düşiineelu bir yol kanunu üzerinde çalışmaya başlanıldığı nı görmekle bahtiyarlık duyuyo -rum.
Böylelikle yol dâvası için elzem olan yol fonu temin edilmiş olacak tır. Yol fonu meselâ benzin, lâstik, yedek parça, yollar üzerinde ticaret yapanlardan ton kilometre yol boyunca kurulacak tesis vergileyin den sağlanacaktır. Yollar teşkilâtı bir fabrika, bir banka gibi rasyonel çalışmalıdır. Yollar idaresinin muntazam bir kâr ve zarar hesabı olmalıdır, önümüzd-ki yaz içinde bütün memleketin yol durumu tam mânasiyle tesbit edilmiş olacaktır.
Seyrisefer ve yol emniyet mesele si de dikkatle ele alınmıştır. Son günlerde seyrisefer talimatı üzerinde Amerikadan uçakla pilânlar getirilmiştir.
Hülâsa olarak diyebilirim ki, Türkiye batıdan doğuya, kuzeyden güneye şehirleri, kasabaları kö\’ -leri birbirine bağlıyan yollara kısa bir zamanda kavuşmuş olacaktır. Bunun tahukkuku için üçer senelik programlar halinde çalışıla çaktır.
Yapılacak bu yollar askerî 9 metre platform arzında olacaktır. Gaye iüksden kaçınılarak bu mem leketin ihtiyacı otan yolların ya -pılmasıdır. Yolların bakımı için de bir teşkilât kurulmuştur. Türkive-de devlet yolu şimdiye kadar 20.000 kilometre olarak tesbit e-dilmiştir. Şimdi devlet yolları- genelkurmayda yapılan istişareler sonunda 22.500 kilometreye çıka -nlmıştır. 11 yollariyle devlet yollarının mecmuu 45 - 50 bin kilomet re, köy yollariyle 200 bin kilometreyi bulmaktadır. Yol yapımı için Amerikadan gönderilen malzeme -nin yüzde 20 si memleketinize gelmiştir. Bu makineler için şimdi 10 bölge atölyesi 58 şube atölyesi 198' kısım atölyesi kunıhnuştıır. demiştir.
Türk ve Bulgar j
ataşelikleri !
(Ba-ytarafı 1 incide) ( müşkülâta uğradıklarını Heri sûr-] müştür» ]
Demeçte, Tü kiye tarafınâan ile] ri sürülen iddiaların hiçbir esasa» dayanmadığı, halbuki Bulgar hukû] metinin ileri sürdüğü noktalarını «vesaika lstluaı ettiği, bildirilmek! te ve söyle denilmektedir. (
■•Sofya ve Ankuradaki askeri ala! Si lerin vazifelerine nihayet vermek] lııısuHindaki Tu.k teklifi Bulgari 1 tanla iyi korriglıhık ıniiaaK.-batı i(!. 1
ledir.v, V.
tanla iyi komşuluk ınii-ıns mı ettirme)» hakkınttaki tt-meıuı ye tamamiie aykjn dUMiiel
Şah îemail Safevı; muhar -remde matem alâmeti olmak ü-zere siyahlar giyinmiş idi. Şeyh Şpmsüddiıı Ceylânî-i Nurbuhşî, Şâh ile görüşürken karalara bn rünmesinin sebebini soruyor; Şah,
— Muharremdir, taziye ola-rak«karalar giydim.
Diyince, Şeyh şiddetle cevap veriyor:
— İnsanlar, hatâ işliyorlar ve vanlış anlıyorlar. Kcrbeiâ şehıdlerine yalnız muharremde matem kâfi değildir. Kıyamete kadar taziye bakidir!
Diyor. (1) tşin doğrusu şudur ki, acıklı hâd işenin üzerin den yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen, İslamların bundan hüzün duymaması imkânsızdır. Ancak her yıluı muayyen gün. Jcrinde dinî merasim biçimine, sokmak, Islâm usullerine aykırıdır. Böyle olmasına rağmen, hocalığı ve müj'şidliğini nereden ve kimden aldığı bilinemeyen bir takım kırmızılı, yeşilli mutasavvıfa bozuntuları; ırâ-sfım halkımıza; muharremde tras olmamak, sac kestirme-
Kabineden
aktüailte'sr
Yeni tin ekmek
Ayn'ma kla
^Başmakaleden devam; yirei olıwak veyahud o iiile işti-râk edecek, fakat lıer nasılsa bir gün tepe taklak gelerek yerlere serilince de artık o günlerden kimsenin bahsetmesine müsaade olunmayacak, o icraata temas edildi mi: «Ben artık kabinede değilim. Benim peşimden bu habis rıılı bâlâ (ararla beni niçin kovalıyor?» fer-yadlar yükseltebilecek. Demokrasi ve anlayışı!...
Bir adam sandalyesine smılarırıa ve safsız hücumları en sert ve haksız taarruzlarda bulunabilecek, uluorta isnadları sağa sola pervasızca savuracak, sonra da iş başından uzaklaştırıldı mı, sayım suyum yok diyerek yan gelip bir köşede keyif çatacak ve bu sükûnun, yazı île de olsa, bozulmasına bir türlü razı olmayacak... Politikayı!
Partisinin idaresinin marık ve bir zihniyetin mevlûdudur.
( Sökmensiier, bir noktada Zira Halk Partisinin çeşldlî ri Bakanları veya Başbakanları a-rasında hâtırası canlı tutularak, fiilleri daima tazelenecek ve halk efkârına sunulacak yalnız kendisi mi vardır? Bir gün dediğini ertesi giinii fiiliyatla yalanlayan Başbakanlar o kadar nâdir midir ki, hâlâ Sökmeıısüer’den bahsolıınsun.. Baskı yapan İçişleri Bakanı olarak yalnız Sökmensiier mi vardır? Hilmi Uran’ın umumî seçimler zamanındaki icraatı meydanda durup dururken. Şükrü Sökmen(üer üzerimle fazla İsrar niçin? Evet amma Hilmi Uraıı'm da pek yakasını bırakanlar yoktur. Bıitiin Halk Partili iktidar adamları şu noktayı iyice kavranmlıdırlar ki, eskisi gibi icra sandalyesine rahatça yaslan ildiği vakit herşeyi keyfe göre yapılamaz* Güııün birinde, nâdir olmakla beraber, hesap sorulduğu ve tenkidler yapıldığı da olur. İşte başka istikamette Sııad llayri t rgiipiü de* boylere ga.Yri mes’ııl olacağını sandığı için, yaptığı iddi-a olunan keyfi hareketlerden dolayı şimdi tice Divan huzurunda -dır. Sökmensiier de, Hilmi Uran’ da. iktidarda olsunlar veya olmasınlar, tenkidlere göğüs germeğe mecburdurlar. Yoksa ben .şimdi Bakan değilim, aman yakamı bırakın diyemezler. Amma Atıf İnan kapağı İsviçreye atarken, gazetecilere: «Allah aşkına benim» yakamı bırakın!» diye yalvarabilir. Bu nihayet hususî ve şahsî bir ricadır İd, matbuata vız gelir... Rica edası Söknıensiier’in yaptığı gibi, tehdit ve tazyik temposuna yükselirse o zammı kendisine: Aman ya-vaş konuş,, sesini o kadar yükseltme!» diye her taraftan cevap gelir.
Ne güzel
ııe âlâ sorumluluk
İçişleri Bakanlığı oturunca siyasî hâ-rakibleriııe en in-yapacak, en
höyle anlayış cidden II. yirmi beş yıllık toptancı yarattığı dar, kötii, şı-ayni zamanda da
ürkek
haklı.
İçişle-

I
idareci '■
Ekmeklerde buğday nisbeti yüzde siliye düşürülüyor, geri kalaa kısma çavdar, rpa ve mısır ilâve ediliyor
S
Ankara 7 (Hususî) — Yarın çıkacak bir kararnameye göre ck -ineklerin yüzde elli buğday, yüzde yirmi çavdar, yüzde yirmi arpa.


4

(
yüzde on da Mısırdan yapılması karar altına alınmıştır. Haziran -dan sonra buğday nisbeti yine ço ğaltılaeaktır.
Berimde Rus sinir harbi devam ediyor

*
SöknrenAüer yaptığı işleri münferit! olarak yapmadığını ve icraatında, bütiin kabinenin kendisine zahir olduğunu da bir müdafaa delili gibi gösteriyor. Bu olsa olsa, diğer kabine arkadaşlarının da kendisi gibi düşündüğünü göstermeğe varar, bundun öte bir kıy -meti haiz olamaz. Kaldı ki, ıııes’-ııllerirı sayısını çoğaltarak sorumluluk yükünü başka omuzlara da teşmil etmek hevesi lıolr kiyasette, öyle pek makbul \e cesur bir müdafaa tarzı da sayılamaz.
Keceb Peker, kabinesi, şiddet tarat tıırı elrınaıdarilr. memlekette o kadar nâho.ş bir ses ve tesir bıraktı ki, o zümreye dahil zevatın ıımumi efkâr müvarehesımle ağız, açmak kudretini kendilerinde görmemeleri ieabederken, bir de nefis mininİaa^ıııdan ziyada taarruz içiıı ses yükseltmeğe kalkışmamaları halk psikolojisini yc. umumi efkâr ()ııüııdeki mevkilerini hâlâ aıı-
ı
(Başfcaraft 1 incide) da bekleyen silâhlı nöbetçiler gazetecilerle fotoğrafçıları yaklaştır mamışlardır.
Münakale ile İlgili nizamlar hakkında
Londra 7 (A.A.) — Berlin ile Batı arasındaki münakale ile ilgili nizamlar hakkında Sovyet hükümeti uzun bir tebliğ yayınlamış tır:
Bu tebliğde, binlerce Alınanın «iş bulmak ümidile - Sovyet bölgesine girdikleri için bu nizamların tatbikinin elzem bulunduğu yolundaki Sovyet maktadır.
Tebliğde bölgesindeki ni tehlikeye lâve edilmektedir.
Diğer taraftan tebliğde haydutlarla casusların da Batı ile Sovyet bölgesi arasındaki huduttan geç -tikleri beyan edilmektedir.
Bundan başka Sovyet tebliğinde İngiliz ve Amerikalıların münakalenin kontrolü hakkındaki nizamlara aykırı hareketlerinden şikâ -yet edilmektedir.
İngiliz askeri vâlisîniıı demeci Düsseldorf 7 (AP) — Bugün İngiliz işgal bölgesine dahil kuzey) Westphalya eyaleti Alman parlâ -1 mentosunda bir demeç veren fcıgi-j üz askeri valisi General Sir Briang Robertson, Batı Demokrasiyle Doğu arasında hâlen bir sinir harbi cereyan etmekte olduğunu söyle -miş ve Alman milletini Batı Demokrasilerine bağlanmağa davet et miştir.
Bundan sonra dan desteklenen Alman komünistlerini imâ eden Robertson şunları ilâve etmiştir:
r Bu efendilere karşı vaziyet almayı kararlaştırmaksınız. .Dudak -larmdan Demokrasi kelimesi eksik olmayan bu adamların elieri sopalıdır. Sizden Almanlık hürriyetinizi çalmak istiyorlar. Onlar için bir tek parti mevcuddur: Cehennem partisi. Bu partiyi de şeytanklr i-dare eder.
( Fakat korkuya lüzum yoktur.. İstikbâl iyidir, ilerleyin ve onları çalyaka edin. »
Kuşlar İngiliz talebini reddetti
Londra 7 (A.A.) — Umumiyetle iyi haber alan bir kaynaktan bil dirildiğine göre, Mareşal Sokolovs-kiv evvelki gün Berlin civarrada bir İngiliz uçağı ile bir S \ e t a t cısı arasında vukua gelen çarpış -ma hakkındaki raflı yapılması ler tarafından reddetmiştir.
Mareşal Sokolovski, İngiliz aske ri hükümetine bu talebi kabul etmediğini bugün bildirmiştir.
Selâhiyetli İngiliz mahfillerinde İngiliz hükümetinin bir insanın ay ni zamanda yargıç ve suçlu olaını yacağı prensibinde İsrar edeceği 1 söylenmektedir.
iddiaları tekrarlan
bu durumun Sovyet halkın günlük iaşesi-düşürmuş olduğu i-
Kuşlar tarafın -
tahkikatın dört ta-hususunda İngiliz -ileri sürülen talebi
layaınadıklannı gösteren bîr delil olmaktan öteye geçemez. Bu zevat için sükût ve unutturma politikası en iyi bir siyasettir. Btrri lıic olmazsa bıınıı anlavabilsrler...
Ceıuıılethlitı Sa raço*lu
Yazın: ^9. j Ofgan
Tetiri ku H(»
Lüzumlu bir eldcıııe: Hasreti Hiiseifnin kesik başı.' — ^feşlıed — MeseMülre’s — Meditıedv mi, Şunıdu mi, Irakda mı, Mıhınla mı? —Senmvutta bir tartışma! — Matem gösterileri! — fyalı ve şeylı — Sırikıtsde ugrıayun diğer Islâm büyükleriııe matem tutulmaz da, neden Kerbelâ şelıidleri andır.' — Kvrbelâtıın mes'ııliı tek değildir? — Ömer ve Şemr — Yezid ile cürüm ortakları
ile cü-





Rusların neşrettiği tebliğ
Berlin 7 (A.A) — Sovyet haberler bürosunun Berlinde Gatovv uçak meydanı üzerinde .husule gelen uçak kazası hakkında yayın-hımış olduğu tebliğde İngiliz uça -ğının motörleriniıı Sovyet uçağıma kuyruğuna çarpmış olduğu ve bu suretle Sovyet uçağının kontorlü-ılü kaybederek yere dürmesine sebebiyet verdiği ve İngiliz uçağının da sademe neticesinde havada ateş alarak yandığı bildirilmektedir.
Havai adalarıdır.
16,30 da gazeteciler bir toplantı tertib e-ikinci başkanı, gazete
i
kadar nâkil vâsru-
mıdır?. hatlarda 60 ve hususi vâsıtalarını
luuusi otobüs i$te-teşebbüsün, kenjl başka servislere
rrıek, mahzun tavır takınmak yolunda matem gösterileri yapmağı bııer dinî vecibe imiş gibi anlatmak ve yalan söylemek cüretinde bulunduklaımdan bunların bütün sözlerinin şer’î ve aklî hiç bir esasa dayanmadığına bir misâl daha göster-mif» olmak isteğile (matem mes elesi» üzerinde dahi kısaca duracağız:
1) — Hazi’etî JI'i meyinin babası FTazreti Ali: elbette ondan afdaldir. 40 senesi ranuazanının 17 veya 27 sinde sabah nama-
zina gidei’ken auikasde uğradı, pek az zaman sonra şehiden ve nıazlûmen öldü.
2) — Aliden önceki halife Onman; 36 senası zi İh içer* inde- evinde nıuhaf.nra edildi, o-ınclu ve Kur’aıı okurken boğaz landı,
3) — FTazreti ömerü’faruk, kİ. bunların hepisin'len afdal-dir. mihrabda namaz k’’arken vıırdnlar. bu darb»den öldü,
Ennlann hiç biri için m- -ten- tutmak kimsenin pklına gt-Imedf ve âdet oJmndı. Sonra;
insanlar-
hetıisinden ve bütün dan üstün Resulü Ekrem efen elimizin vefatları günü ve tarihi de hüzün ve matem tezahürleri için vesile yapılmadı. Böyle olunca, münhasiren Kerbelâ ,se hidleri için yapılan matemleri;
başka
Bu itiraz anıma kazivyeler; diten m mukayeseler
muharvem gafletten olunamaz, ve kıyasa biliyorum.
riya ve suretle tefsir noktai nazar olunacağını ö n ced p n s( iy 1 ey ey i nı k i.
benim kendi uydur
Muhakeme; büyük bir îsiânı ta
__
lirası ne olacak? ?

I

Ed-
söy
hu-
Bir dünya Devleti flia.ştüpafı 1 incide) nurlu vücude getirmek, her milletin temsilci* bulunduracağı bir par lâmenter komite teşkili ve önü -müzdeki eylül ayının 6 — İli ara smda Lüksetnburgda toplanacak kongre için müşahid temini olmak üzc^re başlıca dört nokta üzerinde toptarırnaktadır.
Teşkilâtın tasarı üzerinde çalışmalara 1946 senesi basın ayında Lııgiİtere Anum Kamarasma men-sub ufak bir grubun rehberliği al tında başlanmıştı.
Clark m aevahatine * dahil mem leketler Yunanistan, Türkiye, Lüb nan, Filistin, Mısır, Hindistan, Çin Japonya ve
Dün saat cemiyetinde den teşkilât
çilerin muhtelif suallerini cevablan dırmış ve bu arada bir sene evvel teşkilâta iştiraki mümkün olan Rusya için bugün de ayni şeyin varid olup olmadığı ve şayet gir-miyecck olursa, böyle bir teşek -kül fikrinden vaz mı geçileceği, sualine, 1926 Birleşmiş Milletler teşkilâtının Rusyasız kurulmuş olduğu cevabını vermiştir.
Daha soma teşkilâtın gayeleri hakkında* etraflı izahat veren ward T. Clark ezcümle şunlan İçmiştir:
«— İstediğimiz yeryüzünde
kukî bir nizamın kurulması ve de vamlı bir barışın sağlanmasıdır. Dünya devleti, şüphesiz şahıslar ve hükmü şahıslar tararından tasdik edildikten sonra beynelmilel bir mahiyet alacaktır. Teşkilât ku ruhuken. bazı kimselerin düşündüğü gibi, milli devlete ait bütün se-Jâhiyetler bu *Üst Devlet e dev-redilmiyecek, sadece dünya sulhunu idameye mahsus bazı selâhiyet ler verilecektir.
Teşkilâtımızı yaymak için, halk arasında bu fikrimize taraftar ara dığımız gibi, dünya parlâmentoları arasında da bizi destekliyecek e-lemanlar elde etmeğe çalışacağız. Hâlen Ingiliz parlâmentosunda 100 Fransız ve İtalyan parlâmentolarında da 200 asamız vardır.
Saat 19 da da Eminönü Halke-vinie bir konuşma yapan Clark, teşkilâtın gayesinin ferdî nnisarat olduğunu ve tasavvur edilen yeni dünya devletine gayelerini latbik için muayyen haklar verilmesi icab ettiğini belirtmiş ve bilâhare, din leyicilerin. teşkilâtı ilgilendiren hu suslar hakkındaki süallerini ccvab-laııdırm ıştır.
ribcisiniıı ileri sürdüğü mantıki ve muhik düşüncedir. Beri, sadece terceme bulunuyorum.
(Matem) ibi, fiyeti için dalıi vârid olabilir.
Hazreti (jmeri, Hazret Aliyi . ehid edenleri lanetle anmak kimsenin hatırına gelmez, do (Yezidi ı lanetle anmıyana güç tesadüf olunur. Yezidi kabahat ria veya mazur saymak asla mümkün değildir, amma feci hâdisenin mes’ulnyetiııi sadece ona yüklemek de doğru olmaz., ITazreti Hüseyiniıı öldürülme-^ ••.inde Şemir B. Zilcevşcn (3b ıı&srl unutulabilir ki. hâdise gü; nü onun: '
— Hiisevini öldürmek üzereı daha ne bekliyorsunuz- ]
Tehdidi üzerine Züra B. Şe-ı rik Hazreti Hüseyiniıı omuzile] boynu arasına kılıcını yerleştir-^ mis. ]
Sinan B. Eııcs mızrağını sap-( lanilŞ, (Devuvıı var) !
ve nakil etmiş
(lanet) key-ayni mütalaa
(1) ibadat. Hafızı kt*
taplarmdun.
——————— — --------------- — ■■ i
Hususî teşebbüsün iki milyon dörtyüz bin lirası
eyrüsofcr işlerini tamım Ua meşgul komisyonun evvjUî günkü toplantısında, trampa/
idaresinin otöbüs işlettiği hatlarda u(( susi Otoûw6ierin işletilmemesi mesaleer ni tetkik ettiği ve bu hususta verin j olduğu müsaadeyi geriı) almak kararında olduğu haber ahnmı^Ur.
Buu kararın, bir ay kadar, yerok yolculuk eden İstanbul nalken ve memleket için oldukça mühim d** mlecek bir sermayeyi bu ise tahsis den hususi teşebbüs, erbabını, ne (3* dar müteessir edeceği meydandadır.
Böylo bir karara varabilmek ıçm,

İstanbul beediyesinin birkaç noktayı esaslı bir şekilde tetkik etmiş olması lâzımdır. Evvelâ, bıı hatlarda yen 60 hususi otöbüs servisten çekilecek olursa, bunların yerine belediyenin elinde, bir o sı var
(Bu etiğine nâkil
kullanmadığına göre, buraların bugünkü, ihtiyacı ancak 60 otobüs ile tatmin ediliyor demektir.)
Belediye bu müsaadeyi geri alaca« olursa, buralarda nâkil vasıtası eksikliği, ve biımetıoo izdiham alacak ve İstanbul* halkı bundan evvel»olduğu ^ibi, sıkıntı çekecektir.
Saniyen, belediyenin müsaadesi €r zerine, 60 hususi otöbüs sahihleri bu hatta, (bir otobüsü AO,000 liraya alınmış olsa), iki milyon dört yuz bin lira sermaye koymuştur.
Vatandaşın bu sermayeyi, bu hatlarda ve normal zamanda itfa edeceğini bildiği için, bu maksadla koyduğu muhakkaktır.
Belediyenin, bu karan ile. fakir memloketin, fakir müteşebbisin 2 milyon 400 bin
Memleket zenginliği, halk zenginliği demektir. Şahsi teşebbu., devlete, kanuna itimad ile faaliyete geçer. Yoksa, bir ikinci defa, ihtiyaç ve lüzuitı karşısında, şahsi teşebbüs de harekete geçmez ve sükût eder.
Sâlisen, 60 hususi otobüsün başka hatlarda çalıştırılması keyfiyetine gelince, madem ki, belediye, bu hatların açılması imkânını görüyor, kendi otöbüsleri ile bu ihtiyacı tatmin etmelidir. Hususî teşebbüslerin yardımı ile tesis edilmiş ve nisbeten halkın ihtiyacım karşılamakta olan bu servisleri olduğu gibi bırakmalı vs 2.000.000 liranın heder olmasına sebob olmamalıdır. Hukuku âmme hükmi şahısları ile hususi teşebbüs, herhangi bir âınme hizmetinde karşılanacak olur i-se, maatteossüf teamül el hökmü li-men galebe kaidesinn dayanıyor. Bilmem neden? her âmme hizmetini halkın ihtiyacını tam mânasîle karşıla-yamıyacak olan memleketlerde, bu prensibin hükümranlığını istikbal kay-gusu ve endişesi ile şahsi teşebbüse hissettirmemoli vo tatbikin tevakki etmelidir.
Doğru olmayan bu vaziyetin yejâ-ne çaresi, birbirini tamamlayan bu hizmotte bir iştirak teminidir. Bu iştirak de, tesis edilecek bir şirket ile temin edilebiliyor.
Belediye elindeki otöbüsleri ile, hususi teşebbüsler de elindeki otöbüsleri ile bir anonim şirketi kurmalıdırlar.
Aksiyonlar, belediye ve şahsî toşet-büs sahihleri arasında sermayeleri ııis-betindo taksim ediliyor, iyi hat, fena hat mevzuu ortadan kalkar, rekabet endişesi bulunmaz, hırınet iyi ifa odillr ve hizmetin istifado edicisi do rahat rahat, medenî şartlar altında yolculuğunu yapar.
En ınühim bir noktayı d) bir keli* ma ilo işaret edelim, Imtlyazcımn ve lev müsaadesi ile olsun, âmme hizıno tim ifa öden bir müteşebbis hizmetin ifasından geri alınabiliyor ııuı? Alındığı takdirde tam innt bahs olmaz mı?., izaha çatışacağız.
nivb6ic6l mevzuu-Bu meseleyi yarın
) İDARECİ
P. Oıv i yarın
, top’a r y ır
) Ankara 7 (Hususi) — Halk Par-» tisi Dîvanı Cıunn sabahı saat 10 ' da genel başkan vekili Hilmi ü-k ran m lıaşkanlıgnıda toplanacak-( tır. Dîvanın gündeminde pnrLı ra-» porları, parti merkezinin iki avlık ( çalışma rapoıaı , pnı ti ekonomi bii-j rosuuuıı vermiş olduğu raporlar ( vardır. Dîvana verilmiş olan bu
' raporlarda hayat pnhalıhg- vo dı-! ğer ekonomik meselelerde pnıti ' görüşünün tesbit edilmiş olduğu ( ^annedi inektedir. Divanda gündem ’ haricinde MhyiG ayı jt itaie yapıia-, enk olan ara seçimleri için parfi-ı ce takip edilecek ballı lıauleet et
) rafında müzakere ;v ılı; ■ ı (+a cOıc ( kuvvetle nrıhlcnı. id Il-ilik , Di-» vnnm bu toplantısının uütad t ,p. 5 ’an*ıl?rınd£).n biri oldu- n ı !. |jrt.
* •
Içıntılarındp.ıı biri
%

1
r

-•
%
%
i
SAYFA:4
T«w!SABAH
Ziraî Donatım Kuruntunun Millet kesesinden hovardalığı
W •) ,L — “ - ■ ■ "*
(Başlara fı 1 incide.)
Sermaye ile, sermayenin büyüklüğü kadar da gözleri kamaştıran $ü zel, cazip bir idealle Türkiye Zirai Donatım Kurumu tesis edildi.
Ve hariçten büyük mubayaalara girişildi. Bir taraftan da yurd dahilinde pulluk imâl etmek için A-dapazarındaki 943 senesi zelzele -sinde yer ile yeksan olan fabrika satın alınarak 4 milyon lira sarfiy )e yeniden ve eskisine nazaran daha vâsi bir fabrika meydana getirildi.
Kurum bir taraftan bu fabrikasında imâl ettirdiği Sakarya tipi pullukları, Katalay ve Kocaeli tipi arabaları diğer taraftan hariç -ten getirttiği muhtelif ziraat âletlerini, malzemelerini satmak i$n mühim merkezlerde depo müdürlükleri vc bu depolara merbut satış mağazaları tesis etti. Kısa bir müddet sonra da Ankara Gazi çiftliğindeki fabrika pulluk imâlinde kullanılmak üzere kurum tarafından satın alındı.
Buraya kadar Kurumun şaşaalı haricî görünüşünü aksettirdik. Şim di de kurumun iç cepheden faaliyetini tetkik edelim:
Yazımın başında da işaret ettiğim gibi doğrudan doğruya çiftçi ye lâzım olan malzemeyi en ucuz fiatîa temin etmek, çifçiye, köylüye faydalı olmak gayeleriyle kurulmuş olan bu kurum maalesef bugün gayesine aykırı bambaşka bir yolda yürümektedir.
Esefle söyliyebiliriz ki, kurumun yersiz, yalnız mübayaalnrı neticesi milletin milyonlarca lirası ııfthRk
Millî Piyangonun dünkü çekilişi (Baş tarafı 1 incide)
İkramiye kazanan numaraları aşağıya yazıyoruz:
100.000
yere harice, sokağa atılmıştır. A-ecrikadan getirtilen CASE marka içer Düğerlerin beherine evvelâ, 7.000 lira fiyat konmuş, aradan uzun bir müddet geçtiği halde bu Biçer Düğerlerin yurdumuzda bir işe yaramıyacağı, aatılamıyacağı anlaşılınca fiatları 4.000 liraya kadar düşürülmüştür.
Kurumun Karabükten satın aldığı 10X65 Lânıa demirleri mağazalarında 70 kuruştan, gene Karabük fabrikasından alınma ayni demirler herhangi bir ticarethanede 54 kuruştan satılmaktadır.
Memleketimizde modern ziraat gelişmediği eilıetle ekinler daima orak veya tırpan ile biçilirler. Ne yazık ki, kurumun hariçten yüz binlerce liralık döviz karşılığı getirttiği orak ve tırpanlar işe yarar evsafta olmadıklarından satış mağazalarında paslanıp çürümekte-dirler.
Gene, Kanadadan Massey Htır-ria, Victorv tipi pulluklar getirtilmiş ve uzun zamandır 50 liradan satılırken fiatları biiâ sebeh 72 liraya yükseltilmiştir.
Memleketin bir çok köşelerindeki satış mağazaları Umum Müdürlükten müteaddit defa Amonyum Sülfat gübresi istemişlerse de Um. | Müd. lük lıer nedense böyle çok lüzumlu malzemeleri kâfi miktarda mubayaa etmeyip hor sene yur du kimyevi giibresiz bırakmaktadır.
Hülâsa Zirai Donatım Kurumu bugün milletin parasını hovardaca sarfeden lüzumsuz bir devlet teşekkülüdür.




—— KIZILAY DERNEĞİ
BEYOĞLU İLÇESİ
Eşya Piyangosu
Millî Piyango bayileri ile P. T. T. m( rkezlerinde ve piyangonun büyük ikramiyelerinden otomobillerinde satılmakta olan KIZILAY DERNEĞİ EŞYA PİYANGOSUNUN zenginliğine dikkatinizi çekeriz.
Lira
25000
13500
10000 1500
500
600
250
2000
3000
300
6600
1500
300
Adet
1
1
1
1
1
1
2
10
3
15
8
2
Köşk. Yapı ve Kredi Bankasının yapındığı binalardan, Göztepede itfaiye karşısında.
FRAZER marka otomobil
PONTLAC marka otomobil
Pırlanta yüzük
Çamaşır makinesi
Oda takımı
Elektrik süpürgesi
Buz dolabı
Dikiş makinesi
Altın bilezik
Kol, ceb, masa saati
Halı seccade
Erkek ve kadın kostümlüğü Ve bunlardan başka daha
PAKÇA MUHTELİF KIYMETTE EŞYA
3000
lira ile bir köşk, bir otomobil, bir buz dolabı sahibi olmak mümkündür. Keşide 11 Nisan 1948 dedir. Daha vakit vardır diye düşünmeyiniz. Şimdiden biletlerimizin hemen hemen bitmek üzere olduğunu söyliyebiliriz. Acele ediniz.
İlçe şubesi telefon numarası: 4381‘J
Takib biirosn telefon numarası: 80446
Bir
» J
B NİSAN 1048
20.85
2010
20,35
7
7
Milli Müdafaa 1
Milli Müdafaa 2
Milli Müdafaa 3
'VAOUEZj
tansiyon aletleri
GELMİŞTİR!
Müteharrik kadranlı ve kemmül ettirilmiş fonon-doskoplu meşhur VAQU£2 tansiyon aletlerinin gelmiş olduğunu kıymetli müşterilerimize arzederlz.
İst- Binbaşının 7/4/94» Fiyatları
Londra
Nevyoık
Paris
Cenevre
Amsterdaı®
Brüksel
Prağ
StokhoJıı
Lizbon
11,3656
280— 1 3060
65,40
105,5468
6 3887
6,60
77,8860
11 2495
ESHAM VE TAHVİLAT
ki
11 ekel G. Müdürlüğü ilânları J
Malzeme Alına Şubesinden:
İzmir Çamaltı tuzlasında satışa çıkarılan 250 ilâ 3003 bin adet es tU2 çuvalının beherine 57 kuruştan talip vardır. Bu fiyatı arttıra-
cak isteklilerin 21 Nisan 1948 çarşamba günü saat 15 e kadar yüzde 7,5 teminat akçalarlle beraber Çamaltı tuzlası müdürlüğüne, İstanbulda Ka bataşta Tekel Genel Müdürlüğü tüz istihsal şubesine müracaat ri ilân olunur. (4476)
etmele
Satış yeri : K O R O N EL Sultanhamam,
Yeni Cami Cad , Servili Çıkmazı, Servili Han


FRATELLI SPERCO
Vapur Acentesi - Seyahat Bürosu
15 Nisanda beklenen OBEROS1T A vapuru Doğru r
CENOVA
İçin eşyayı ticari yükleyecektir.
Galata Hüdavendigâr Han. FRATELLI SPERCO’ya müracaat
■■■■■■■■• Telefon: 40919
• •
• |
Evrak Sandığı Yaptırılacak
RADYO
w Bujjûjıkii Program
PERŞEMBE — 8/4/1948
Açjlış vc program,
M, s. ayan.
Müzik: Marşlar «Pij
Haberler,
Müzik: Şarkılar ıPlj
729
730
730
7.45
8 00
8 15 Müzik: Çeşitli Hafif Müzik (Plj
8 45 Müzik: Havai Müzikleri (Plj 9.00 Kapanış.
12.29 Açılı şve progranı,
12.30
12.30
13,00
13,15
LİRA KAZANAN NUMARA 324450
LİRA KAZANAN NUMARA 243384
LİRA KAZANAN NUMARA 036259
10.000 LİRA KAZANAN NUMARALAR 108029 227233
5.000 LİRA KAZANAN NUMARALAR 064358 227707 317422
50.000
20.000
123762 136403
239941 271657
KAZANAN
064218 101600 184813
291550 328533
082632
152825
254180
29851(1
387881
KAZANAN
C(93922 183239 257291 327023 397285
P. T. T. İdaresi Boğaziçi pasla seferlerini arttırdı
P, T. T. idaresinin Boğaziçi Ana dolu sahili posta seferlerini tahdit ettiğini, halkın bundan şikâyetçi bu luııduğunu ve İstanbul merkezinden saat 13 de atılan bir mektu bun ancak ertesi günü sahibine git tiğini bir müddet evvel yazmıştık.
Memnuniyetle öğrendiğimize göre P, T. T, idaresi halkın şikâyetini nazarı itibara alarak posta seferle rinde halkın lehinde tadilât yap mıştır,
Bildirildiği veçhile şehrin diğer, semtlerinden İstanbul merkez posta hanesine saat. 14,30 a kadar ulaşa cak müraselâlıiı sevk ve tevziini te min için de mevsimine göre raat 15 veya 16 da Boğazpı Anadolu sa İllilerine vapurlarla da üçüncü bir sefer dalıa yapılması ve bundan başka Beykoz. Üsküdar, Beşiktaş Sarıyer, arasındaki merkezlerin de günde bir defa ilâveten karşılıklı olarak posta alıp vermeleri sağlan mıştır
Malzeme Alım Şubesinden:
Miktarı
000451 155384 295042
2.000 LİRA
NUMARALAR 065237 109873 209009 294782 379817
1.000 LİRA NUMARALAR 027804 052205 088351 1.03118 146485 181425 245893 278088 313757 381582
031637 0415«j2 066692 071647 094077 109642
175065
218598
253482
283216
348181
384688
094893 112510 175840 224992 JB64427 3O1S67 358915
388279 KAZA-
I
010671 048426 07627Ö 103212 136925 J 79530 226209 270995 308934 375701
Î00 LİR 4 IKRAMİYE
NAN NUMARALAR
Srn dört rakamı (1287, 1641) îlo nihayet bulan 80 bilet beşer vii’ lira, J)0 LİRA İKRAMİYE KAZANAN NUMARALAR
Soıı üç rakan.u (421) ile nihayet bulan dört yüz bilet iki yiizer Hra, İ00 LİRA İKRAMİYE KAZANAN NUMARALAR
Son üç rakamı (752, 800) ile nihayet bulan 800 bilet yüzer lira.
1,0 LİRA İKRAMİYE KAZANAN NUMARALAR
Son iki rakamı (10) ile nihayet bulan 4.000 bilet kırkar lira, 10 LİRA İKRAMİYâ KAZANAN NUMARALAR
Son iki rakamı (09, 20, 99) ile nihayet bulan 12.000 bilet onar lira, 5 LİRA İKRAMİYE KAZANAN NUMARALAR
Son rakamı (2 ve 9) ileniha-yet bulan 80.000 bilet beşer lira, ikramiye alırlar.
Bu çekilişte 100.000 lira ikı a-, miye kazanan 324.450 numaralı' biletin bir parçası îstaııbulda diğeri Afyonda,
50 lira ikramiye 243384 numaralı biletin bir parçası îstau-pulda, diğeri -Maııisada, 20.000 lira ikramiye kazanan 036259 numaralı biletin bir parçası Bur tada, diğeri Antakyada, 10.000 İha ikramiye kazanan 108029, 277233 numaralı biletlerin ikiler parçası İzmir, diğerleri E-reğli, Konya, ve Adanada, 5.000 Fira ikramiye kazanan biletlerin dört tanesi îstanbulda, iki tane i Ankarada, diğerleri İzmir, Adana, Çanakkale, ödemiş, Mes vdiye, Aksaray, Biga, Ayancık, Küre, ve Şiıvehanda satılmıştır.
Gaiplik ilânı
İstanbul Asliye 9 uncu Hukuk Yargıçlığından: 48/344.
Beyazıt Çarşıkapı Lekeciler so-kak 9,1 de Selim oğlu Veliyuddin ÖE-lek tarafından ana baba bir kar desi olup 23 seneden beri hayatta olduğuna dair hiç bir belirli elde edememesi yüzünden scıı ikâmetgâ lu olan Samatyada Im.ahpr mahalle »i ve caddesi 123 Ne- da Selim oğlu A dil hakk-nda açılan gaip dâvasında Samatya Posta Şefliğinin verdiği meşruhata nazaran gösterilen adreste bu namda i imse olmadığı ve bilen de olmadığı bildirilmiş olmak la dâva dilekçesinin ilân suretile tebliğine karar verilmiş olmakla iş bu ilânın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde davalı Selim oğlu a dilin hayatta Olduğunu ve bulundu ğu yeri bilenlerin İstanbul asliye 9 uncu hukuk mahkemesinin 948/344 sayılı dosyasına haber vermeleri ve bu ilânın dâva dilekçesi yerine sayılmak üzere gazete ile ilânına 30/3/948 gününde karar verilmiş ol dıığundan ilân olunur,
4


M V B
Tramvay idaresinden aldığını pasomu kaybettim. Bulunursa hükmü yoktur.
Kurtuluş Pervaz sokak No.
55 Samı Güven
Haccâc ile Hiııd ayrılmışlardı. Birbirlerini hiç arayıp sor-pvvıvorlar ve tesadüfen dahi gö •
ıeıniyorlarA
Bir viin Abdulmülk İbni Mer-van’ın meclisinde. Haceâe’ın es ki k; rısı Hind’in Haccâc ile o-la:1 ı acerası anlatıldı. Halife, tınk) Haceâe’ın yaptığı g)bi, H' -,(”e kıyaben aşık oldu; onun la evlenmeğe karar verdi. Ona nrdide hediyelerle birlikte ken dişile evlenmek iz usunda oldu ğına bıı arzusu.’u ) reddedilme meşine dair bir mektup yazdı.
Hiııd, Halifenin mektubunu okudu. Öpüp basına koydu. Sonra cevab yazdı:
«Erıurül-Mü'minîn’irı ömrii ef zür, vc izzeti dâim o!'»un. Hiııd Cfti yelrı-i )in arzıhali budur ki: Mü ınirler Emininin hizmetine lâ'/ık olan temiz kak n içine kö pek ağzı değiniştir. Baki cnır-iı ferman efendimizindir.»
Halife Hind’in zarif mektu-
M, s, ayarı.
Müzik; Karışık Şarkla,
Haberler,
Müzik: Radyo
Salon Orkestrası , Kapanış,
Açılış ve program, M,s,ayan.
Müzik: Dana
Müziği (P1.)
Konuşma.
Müzik. Saz Eserleri Oyun Havaları, M, s. ayarı, Haberler.
Geçmişte Bugün,
Müzik: Tarihi Türk Müziği,
Müzik: Türküler,
Radyo Gazetesi.
14.00
17,58 1800
18 00
Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünden:
Özel tipte + % 20 toleransla 400 tane evrak sandığı yaptırılacaktır-Buna ait resim tanbulda bölge
18.30
1845
İhale
Tarihi
Güvenme parası
843.75 lira

»
Günü
Cinsi
Telefon santralı
Nihayetsiz şerit
Modül freze bıçağı
Matbaa baskı maki-
nesi numaratörü
Metil alkol
Demir boru
Deve boynu
Muhtelif destere
«namı hesaba-
Yeraltı kablosu
1 — Yukarıda
nacaktır.
2 — Pazarlık hizalarında 'gösterilen günlerde saat 9.30 da Kabataş ta genel müdürlük malzeme alım şubesindeki komisyonda yapılacaktır-
3
28900
4
adet adet takım
10.875 —
205,—
16/4/948 11/5/948 20/4/948
Cuma Sah Salı
ve şartlaşmalar Ankarada malzeme müdürlüğünden İs-müdürlüklerimizden beş lira mukabilinde alınabilir
acık esklltmenin yapılcağı 12/4/948 pazartesi günü sa-
16 1000
225
2
adet kilo metre adet
105.—
30,
120.—
»
*
20/4/948
16/4/948
20/4/948
Sah Cuma
Sah
67
220 cins ve
■ » miktarı yazdı malzeme
adet metre
300,—
450,—
16/4/948
16/4/948
pazarlıkla satın alj-
Sah Cuma
3 — Şartnameleri hergi'ın sözü geçen şubede görülebilir,
4 — isteklilerin belirli gün ve saatte hizalarında gösterilen güvenme paraları ve komisyonda ibraz edilmek üzere kanuni vesaikle birlikte mezkur komisyona müracaatları ilân olunur.
5 — İdare kısmen veya tamamen veya kısım kısnn ayrı ayrı taliplere
ihalede serbesttir. (4590)
Gölcük Deniz Fabrikaları Genel Müdürlüğünden
Fabrikalarımız inşaat komisyonunda görevlendirilmek üzere 70 lira asli maaşla ve aşağıdaki şartlarla bir yüksek mühendis veya yüksek mimar alınacaktır,
1, — Türk Olmak,
2. — Yt'ksek mühendis veya mimar diplomasını haiz olmak,
3, — Yapı ve konstıiiksiyon işlerinde ihtisası bulunmak.
4, — Mekteb tahsilinden sonra mesleki İle ilgili bir başlı başma en az dört sene çalışmış bulunmak,
5, — inşaat komisyonumuzda İki hafta çalıştıktan leşi yapılmak,
• •
ya
müessesede ve
sonra mukave (4438
isteklilerin,
at 16 da teminat ve vesikalarile birlikte, genel müdürlükte toplanacak komisyonda hazır bulunmaları ilâııolurur- (4184i
Beyoğlu Kaymakamlığı ve Belediye Şubesi Müdürlüğünden:
15/3/948 tarihinde Beyoğlu Sahne sokağında başı boş olarak bulu ııup ve halen veterinerlikte muhafaza altında bulundurulan bir baş kahve rengi beyaz alaca keçinin sahibi bugüne kadar araştırılmış ise de bulunamamıştır
Üç gün zarfında sahibi yine zuhur etmetidiği takdirde müzayide ile sattırılacağı ilân olunur, (4566)

19.00
19,00
19.15
19.20
20,00
20.15
20,30 Serbest Saat, 20 35
Müzik: Radyo Salon Orkestrası,
Müzik: Karışık Şarkılar, Konuşma.
Müzik: Film Müzikleri • P1 )
21.15
21-45
22.00
22.15 Müzik: Dans Müziği «P),ı
22.45 M, s. ayarı.
22.45 Haberler,
23,00 Program ve Kapanış,
il - ■ ■ ■--------»r .
BUL MAC#
A---
12 3 4 5 6 7 8 9
SOLDAN SAĞA :
Bir er sahibi olmak her yurddaş için bir gayedir.
2
3
4
5
6
e
4
i
ŞEHİR TİYATROLARI
Saat 20 do Dr(ı«
Kı «mı:
düşman
Yazan : Andre Paul Antolne .
Türkçesi : Lûtfi
Telefon: 42157 Komedi Kısmı: KAŞ YAPAYIM DERKEN
Yazan : N Nancey H. De uörsse Türkçesi : Vasfi R. Zobu, R Baran

Başlık
1 İnci
2 »
9 »
5 )
6 »
İLAN FİYATLARI
Kr. maktu »'.arak 1500 sayfa,
htntimi 5OQ
)
)
400
300
250
ISO
; Türkiye İş Bankası
; Bu arzunuza ulaşmanız için size imkân sağlamıştır. Bundan faydalanınız.
Türkiye İŞ Bankasında tasarruf hesabınız yoksa derhal bir hesap açtırınız.
Yılda dört defa ikramiye çekilişi: Her çekilişte 1 EV, AKSA ve dolgun para ikramiyeleri...
1
İkinci Çekiliş: 1 Haziran

• •
Aşk - Macera - Tarih - Cinayet
YnsMns Et uKaarıreBn Z. koyasEFî-al
bunu okuyunca güldü. Çünkü Hiııd, bu tâbirde kendisini temiz bir kaba, eski kocası Hnc-câc’ı da o kabı kirleten köpeğe benzetmişti.
Halife, Hind e cevab olarak bir hadisişerif yazıp yolladı. Bu hadisişerifte: Köpek ağzı değerek kirlenen b'r kabın (je-riate uygun şekilde yıkandığı takdirde, ♦ahir olup kullanılabileceği bildiriliyor.
Hiııd, bu cevab üzerine, Halife ite evletmeğe razı oldu. Faka! bu sefer de Haccâc’ı halk nazarında küçük düşürecek, ha-
cil edecek bir şart koştu. Halifeye tekrar rr.ektub yazarak:
— Yâ Emîrel-Mü’minîn, dedi. Emrinizi başıma tac eyledim. Ancak, âcizane bir şartım var: Haccâc, bir ata binecek ve Şamışerife varıncaya kadar devemin yularını çekecektir. Şa-nuşerıfe ç’Tln»-" hemen atından inecek, yalınayak, başı açık o-larnk saraya varıncaya kadar devemin yularını çekecektir.
Halife, Hind’in şartmı tered diîdsüz kabul etti Haceâc’a mektub yazarak lâzım gelen e-mir ve djrektifi verdi
!
I w ✓
tiler. Gelin götürme alayına iş-tiıâk edenlerin sayısı hayli kabarıktı. Haccâc. siyah bir^ıta binmişti. Hind'in mahfesini hâmil bulunan devenin yularını çekiyordu. ,
(Deven.* ta"

1 — Haftanın ikinci günü. Acele;
2 — Bir vesait, Bir emir; 3 — Es-vap. Ummak, 4 — Yapar. Nota: 5 — ikaz edatı (iki harfli». Entarinin ait kısmı; 6 — Birleşmiş Millet leıde Rusların istediği bir hak. Yemek; 7 İrak tfa bu nevi elbise, Mazı meşesind» bulunan bir madde 8 — Çoğalır. GÖıuhğin boyun mı, 9 Doktor, I-'cr.ı -
YUKARIDAN AŞAĞI s
l:ı&«
■) _
W
(ay-
1 — Kurtuluş, en (kıvrak); Bigâne, Boş gezen; 3 — Labe nen). Kalburun kardeşi; 4 — Tapmak, Bir harfin okunuşu; 5 — Ba şına (Mı gelince usul; 6 — idrar da bulunan bir madde, Mah; 7 — Saydamdır. Her şeye manan; 8 — Gbzün bir tabakası, Sonuna gelince tatlı olur; 9 Eski bir Şöhret.
EVVELKİ BULMACANIN HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ
1 2 3 4 5 6 7 8 9
t Rl ırk
J
A
Tefrika No.
Haccâc, mektubu okuyunca' renkten renge girdi. Bu, pek acaib, ve çok yüz kızartıcı bir emirdi, itaat etmeli miydi, etmemeli miydi? İtaat ettiği takdirde halk nazarında küçülmüş clnııyacak mıydı? Elbette kü-l çülınüş olacaktı. O halde itaat1 etmemek lâzımdı. Fakat itaat-' sizliğin cezası azildi. Azledilmek ise, Haccâc gibi muhteris )ıir adam için ölmekten beterdi. Binaenaleyh, halk nazarında ha cil olmağa rıza göstererek emri yerme getirmeğe karar verdi.
Bir gl'm, Iraktuiı hareket et-
J'eni Nesriift-t:
bizim Türkiye
Dâvasına büyük bir hızta devanı eden haftalık, Milliyetçi Bizim Tür kiye Mecmuasının 6 sayısı da, Prof, Remz. Oğuz Arük Prof, Fikret A r’ık. Dr Meiımed Kaplan. Nureddin Topçu, Dr. Osman Tuıah, Turgut Evren gibi, biı çok kıymetli imzala nn dcğ-'rii y'izilaiifle çıiojluştır, Okuyuı’iılafınn/a tavsiye ederiz.
MİLLET
Bu siyasi çıkmıştır.
mecmuanın 114 suyısı Tavsiye ederiz.
v.
o
4
5

e
4
t
5
İmtiyaz Sahibi:
A. CEMALEDOİN SARAÇOĞLU ■
Ymü İdlerini fiile® «l*** •(!“•
Yası l»luri Müdürü: FATİH FUAD
Duildiğ) Yer:
«.Yeni Sabah» mürettiph.neei Ba.ıldığı jr®r; «QUn Bjuımevia