Çene: I
Numara: 120 't
Abone Şeraiti
Türkiye için Hariç için
1 senelik.... 1200 Kr. 2500 Kr.
6 aylık.... 600 „........ 1300 „
3 „...... 325 „ 700 w
1 „...... 125 „ —
Nuraosmanige, Şeref Sokağı. TELEFON: 20520
i

Yevmi makale
Geç kalmış Fakat İyi bir karar
Birkaç gün evvel gazetelerin bir köşesine sıkışmış ufak bir haber vardı. Belediye, mevcut bir tek sıhhî imdat otomobilinin İstan-bula kâfi gelmediğinin nihayet farkına varmış ve iki otomobil daha almağa karar vermiş. Bu otomobillerin biri Kadıköy, diğeri de Beyoğlu taraflarına tahsis edilecekmiş.
Bu haberi okuyunca otomobil kazalarının en feci ve canhuraş-larından birini büyük bir teessürle hatırladık. Bu kaza, zannederiz, bütün İstanbul halkının tüylerini ürpertmiş, bizim gibi yüreğini yakmıştı. Bundan dört beş sene kadar evvel (Vafi) Bey isminde, nereden geldiğini ve nasıl zengin olduğunu bilmediğimiz bir adamın otomobili, Babıâli caddesinde durup dururken kendi kendine yerinden fırlamış ve karşı kaldırıma geçerek bir biçare kızın ayağını koparıp atmıştı. Bu kızcağızın ertesi günkü gazetelerde hastanede alınmış bir resmi vardı. Nur topu kadar güzel olan bu çok sevimli ana baba yavrusu, ayağının kopmuş olmasına rağmen resimde çok canlı görünüyordu. Hatta yüzünde uğradığı kazanın dehşetini gösterir alâmetler bile yoktu. Bu yavrucak o anda o kadar canlı idi ve o kadar kendine sahip idi, ki gazetelerde okuduğumuza nazaran ancak kız evlâtlara mahsus şayanı hayret bir idraki nıüşfikane ile “Aman kesilen bacağımı getirin, babam görmesin, üzülür,, demişti. Bu yavrucağın o kadar elim bir vaziyetteki bu düşünceli sözünü insan için ömrü oldukça unutmağa imkan yoktur. Halbuki birgün evvel kaza akibinde bu kadar güzel ve canlı resmi çıkan, bu kadar idrakli söz söyliyecek kadar kendine malik olan kızcağızın ertesi gün gazetelerde vefatını okumuş, yine kendi —iıeaaBiLiııza—btr—mtîddet—bn—kâra-habere inanamamış, adeta o haberi veren gazatele*e kızmıştık. Fakat haber doğru idi. O canlı ve güzel yavru kara topraklara gömülmek üzere gözlerini hayata ebediyen yummuş idi.
Bu feci kazadan ve kazadan daha feci akıbetinden kim mes’ul idi? Tabii evvelemirde otomobili kendi kendine yerinden fırlıyacak kadar otomobil kullanmasını bilnai-
yen Vafi Bey idi. Fakat kazanın feci akibetinden de dolayısiyle Belediye mes’ul idi. Çünkü o vakit şahsen yaptığımız tahkikata göre kızcağız, ayağı kopmasının akibinde bir saat kadar kaldırımlar üzerinde kalmış, Belediyenin sıhhi teşkilâtı yok denecek kadar az olduğu için yavrucağı oradan alıp bir tarafa nakletmek kabil olmamış ve o küçücük vücut, bir saat zarfında zayi ettiği kandan dolayı, bidayette o kadar canlı olmasına rağmen nihayet Hakkın rahmetine kavuşmuş idi.
O zaman anlamıştık, ki bizim İstanbul Belediyesi, en birinci ve-zaifinden biri olan sıhhi teşkilâta hiç ehemmiyet vermiyor. O kadar ehemmiyet vermiyor, ki daha böyle birçok kazalar ve hatta mütemadiyen sokak ortalarında cinayetler olmasına rağmen şimdiye kadar bir|taneden fazla sıhhiye otomobili bulundurmağı düşünmemiş.Halbu-ki İstanbul halkının hayatı ve sıhhati için bir otomobilden fazla masrafa katlanmak istemiyen Belediye, meselâ yine bundan dört beş sene evv.el Bakırköy için iki büyük çöp kamyonu almıştı. Bakırköy, Istanbula nisbetle belki onuncu derece de bir kasabadır. Böyle bir kasabaya çöp kamyonu almak hesapsızlığın en büyüğü olduğu şüphesizdir. Çünkü bu kamyonları her gün üç dört saat dolaştırmak için tenekelerle benzin lâzımdır. Her kamyonun çöpçüden maada bir de şoförü vardır. Kamyonların beheri şüphesiz dört beş bin liradan aşağı alınmamıştır. Sonra kamyonlar çabuk bozulabilir, bir kere bozulunca da bu gibi işlerde olduğu gibi, bir köşeye atılır ve çürüyüp gider. Nitekim Bakırköy-de de böyle oldu. Kamyonlar galiba bir sene işlemeden ortadan kalktı. Çünkü tecrübe bu işin ne kadar hesapsız, ne kadar çıkmaz bir iş olduğunu isbat etti.
Ebüzziay Zade Devamı 2 inci sahifede
L--
Czaâ si 8 Teşrinievvel 1934
Matbaai Ebüzziya, İstanbul Sabahları Çıkar Siyasi Gazete ) Fiatı Heryerde 5 Kuruştur
Deniz faciasının mes’ulü kim
Füruzan vapurunun ikinci kaptanı ve motorcü Faik tevkif edildiler
Kazanın vukuu şeklini tesbit etmek üzere bir ehli hibre teşkil edildi-Kaptan Hüsnü Bey ve motörcü Faik Efendi faciayı nasıl anlatıyorlar?
Faciadan kurtulanlardan Heybeliadada müddeiumumi tarafından sorulan suallere cevap verdikten sonra (X işaretli motorlin kaptanı Faik Efendidir]
Yalova 7 (Telefonla) — Otuz üç kişinin ölü-miyle neticelenen feci kaza burada cumartesi günü şüyu bulmuş bu husustaki tafsilât da gazetelerden öğrenilmiştir. Bu acıklı haberin intişarı üzerine, meş’um kayığa binmiş olanların aileleri civar köylerden Ya-lovaya gelmişler ve kasabamız
adeta bir mahşer halini almıştır. Teessür çok büyük ve umumidir.
Birinci teşrinin 4-5 gecesi saat iki buçukta, Marmarada, Heybeli ile Maltepe arasında “Füruzan,, şilebinin, Yalovadan Istanbula sebze getiren “Atitap,, motörünün yede-
"Füruzan. kaptanı Hüsnü Beuin ifadesine göre feci kaza bu krokide görüldüğü şekilde vakııbulmıış. "füruzan., şilebi motorla kayık arasındaki halata bindirmişiir. Bundan sonra da kayık ve motor vapurun iki bordasına çarpmışlardır
ğinde' bağlı olan piyade kayığına çarpmasile vukubulan facia tahkikatına dün de devam edilmiştir.
Dünkü nüshamızda bütün tafsi-lâtiyle yazdığımız gibi bu çarpışma neticesinde piyade kayığı batmış
r---------~----------------7^
Dahiliye Vekilinin emri
Facia tahkikatını bizzat Vali Muhittin Bey idare edecek
Ankara 7 (Telefonla) — Hey-beliada açıklarında vukubulan ve 33 kişinin ölümüyle neticelenen facia burada derin bir teessür uyandırmıştır.
Dahiliye Vekili Şükrü Kaya Bey, facia sebeplerinin ehemmiyetle tahkikini, müsebbiplerin bir an evvel bulunmasını ve boğulanların cesetlerinin denizden çıkarılarak merasimle defnedilmesini İstanbul vilâyetine telefonla tebliğ etmiştir. Bu hususta yapılacak olan tahkikatı Vali Muhittin Bey bizzat idare edecektir.
Vali Bey kaazzedelerin ailelerine Hükümetin teessür ve taziyelerini bildirecektir.
)- ■ içindeki “56„ yolcudan ancak yirmi üç kişi kurtarılabilmiş, geriye kalanlar Feci bir şekilde boğulmuşlardır.
Ehli hibre teşkil edildi
Dün sabah, saat onda Heybeliye giden mübdeiumumî muavini Nurettin Bey, başladığı tahkikata akşam geç vakte kadar devam etmiştir.
Tahkikat esnasında. evvelkrakşamı nezaret altında geçiren Füruzan şilebinin süvarisi Hüsnü beyle kazazede motörü idare eden Faik Efendi ve Füruzan şilebinin ikinci süvarisi Mustafa efendi dinlenmişlerdir.
Devamı 2 inci sahifede
Doktorlar, yalnız vücudu bilmek-edebilirler. Fakat müreb-~bi ve muallim hem vücudu, hem ruhu bilmelidir,,
Baldıvin
(Şerhi 3 üncü sahifede)
İsveç Veliahtı Hz.
Seyahatleri intihalarını anlatıyorlar
“Bu güzel memleket ve Türk milleti hakkındaki takdirkârlığım derindir,,—Veliaht Hz. Ayasofyada
Müzeler Müdürü Aziz Bey Ayasofya camii önünde Veliaht Hazretlerine
Evvelki gece Bursadan şehrimize gelen İsveç Veliahtı Hazretleri, dün öğleye kadar hiçbir yere çıkmamışlar, eski İsveç sefarethanesinde kendilerine tahsis edilen dairede istirahat etmişlerdir.
Bunun sebebi, Veliaht Hazretlerinin evvelki geceyi biraz rahatsızca geçirmesi ve dün sabah hafif bir kırıklıkla uyanmasıdır. Mamafi dün saat on buçuğa doğru celbe-dilen doktor endişeyi mucip hiçbir şey olmadığını ve sırf yorgunluktan ibaret bir kırıklık mevcut bulunduğunu teşhis ve tesbit eylemiştir.
Veliaht Hazretleri dün öğleden sonra 3,5 da, refakatlerinde refika ve kerimeleri, İsveç sefiri Müıyü Beonan, mabeyincileri Kont Passe ve mihmandarları Hüsnü Rıza Paşa olduğu halde otomobille ve Şişhane yokuşu, Karaköy ve Köprü tarikiyle Istanbula geçmişler ve Aya-sofyava gelmişlerdir. Camiin methalinde kendilerini müzeler müdürü Azil Beyle camideki mozayıkları
veriyor
Veliaht Hazretleri Ayasofya camiinde mozayıkları dürbünle tetkik ediyor meydana çıkaran Amerikalı mütehassıs karşı'.ayarak ziyaretlerine Devamı 7 inci sahifede
ispanyada inhilâl mi ?
Katalonyanın ayrılması bir gün bile sürmedi!
Vaziyet vahametini muhafaza ediyor, kanlı müsademeler berdevam, 200 kişi öldü
Katalonyalıların istiklâl ilân etmeleri üzerine topa tutulan İspanyanın "Barselona,, şehrinden bir manzara
İspanya, yeni kabinenin iktida/ mevkiine gelmesiyle beraber, fena halde karıştı.Okadar ki bu memleketin inhilâle doğru gidip gitmediği suali hakikaten varittir. Dün gelen telgraflar, Katalonyanın ayrı bir cümhuriyet ilân ve İspanya ile irtibatını katettiğinini bildiriyor. Fakat bu hal uzun sürmemiş, İspanyol ordusunun şiddetli müdahalesi üzerine Katolonyanın asi reisleri teslim olmaktan başka çare bulamamışlardır.
Maamafih İspanyada yer yer kanlı hadiseler ve grevler devam edip gitmektedir.
Herhalde hühûmetin vaziyete hâkim olması ve İspanyanın umumî vahdetini muhafaza edebilmesi müşkül gibi görünüyor.
Dün bu hususta gelen telgrafları aşağıya yazıyoruz:
Barselona 7 (A.. A.)— Katalon-ya Cumhuriyeti: “İspanya federal Cümhuriyeti Katalon devleti,, unvanı altında resmen ilân edilmiş-
İşe başlar başla maz kanlı hâdise terle karşılaşan İspanya Başvekili
M. "Lerru,, reisi "Companys,, tir. Bu ilânı müteakip, sabık I.pan-ya sosyalist Başvekili M.“Azanya„ nın riyaseti altında, Barselona’da bir muvakkat hükümet kurulacaktır.
Nihayet teslim olmak mecburiyetinde kalan Katalon-ya ihtilâlcilerinin reisi "Companys,,
Madrid 7 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor:
Katalonya hükümeti, İspanyol Federal Cümhuriyetine tabi bir Cümhuriyet olarak ilân edilmiştir.
Devamı 6 inci sahifede
Italyanlar hazırlanıyor!
12 adada büyük bir tayyare karargâhı ve tahkimat yapıyorlar
Atina 6 — İtalya hükümeti tarafından Leros adasındaki Laki limanında büyük bir tayyare karargâhı vücude getirilmiş olduğu haber veriliyor. 12 adadan gelen yolcular mezkûr adada ve diğer adalarda askerî hazırlıklar yapılmakta olduğundan bahsediyorlar. Laki limanında tayyarelerin muhafazası için büyük binalar yapıldığı ve şimdiden 45 tayyareden mürekkep bir hava filosunun bu limana geldiği söylenmektedir.
Adanın tepelerinde müstahkem mevkiler ve top mevzileri vücude getirildiği ve 150 bin nefer alabilecek büyüklükte bir kışla inşa e-dildiği de bildirilmektedir.
İtalya ile yeni ticarî itilâf
Ankara 7 (A. A.) — İtalya ile aramızdaki ticarî iti'âfm bazı kısımlarını değiştiren 29/9/934 tarihli nota imza ve taati edilmiştir.
İtilâfın Baterine ait bu tadilâta göre kontenjanlı takas maddelerin kontenjandan kaldırılarak gayrı mahdut surette İtalyaya girmesi temin edilmiştir.
Vekiller Heyetinin tasdikine ar-zedilen yeni itilâf tasdikten sonra imza tarihinden itibaren mer’i olacaktır.
Posta U. müdürü değiştirildi
Ankara 7 (Telefonla) — Posta ve Telgraf umum müdürü Edip Cemil Bey görülen lüzum üzerine Vekâlet emrine alınmış ve yerine eski Antalya valilerinden Nazif Bey tayin edilmiştir.
Fener yine mağlûp!
Fener takımı bütün gayretine rağmen dün 0-1 yenildi
Dünkü Fener - Bohemyans maçından güzel bir enstantane
Şehrimizde bulunmakta olan Çe-koslovakyanın profosyonel Bohemyans takımı ikinci ve son maçını dün Kadıköyünde Fenerbahçe stadında, Ateş-Güneşin iki oyunrusiy-le takviye edilmiş olan Fenerbahçe ile oynadı.
Takımlar tam saat on altıda sahaya çıktılar. Fenerbahçe Ateş-Gü-neşten Rebii ve Necdeti alarak
şöyle bir takım yapmıştı :
Bedii - Yaşar, Fazıl - Cevat, Ali Rıza, Esat - Niyazi, Necdet, Muzaffer, Fikret, Rebii.
Hakem Kemal Halim Bey.
Fenerbahçe oyuna başlarken rüzgârı arkasına almıştı. Bohemyans takımına karşı ilk devrede Avantaja malik olmak istiyorlardı.
Devamı 3 üncü sahifede
(* . ittihat ve Tarakki t 3 Yeni Tarihî 1 Tefrikamız İle 1 //ürrıyefl 1 İtüâf ]
Karşı Karşıya
Mahmut Şevket Pş. vakasının içyüzü
Perde arkasında elebaşılar
1 I Bu yakın 1 tarih | faciasını ] |pek Yakında Sütun arı- 1 .rnzda | bulacaksınız | I
2
ZAMAN—
Teşrinievvel 8
HARİÇ ÎHABERLER
I SON İgl HABERLER |
Avrupadaki yeni siyasî faaliyetler ne netice verebilir?
Avrupada yeni bir hareket varsa da bunun müsbet bir neticeye varması ihtimali çok şüphelidir
Şark lokarnotu Almanya ile Lehistan tarafından itirazla .karşılanmak yüzünden bir aralık »uya deşer gibi olmuştu. Fakat bu misakı ha-zırlıyanların başında bulunan Fransa Hariciye Nazırı Müsyü ‘ Bartu,, nun misakı yeniden canlandırmak fikrinde olduğu, onun için Almanya ve Lehistan ile yeniden müzakereler açacağı anlaşılıyor.
Yeni müzakereler, bu iki hükümetin misak teklifini kat'iyetle reddetmemelerine istinat edecektir. Bu müzakerelerin muvaffak olup olmayacağı henüz malûm değilse de yeni teşebbüs daha fazla ümit verici bir mahiyette sayılıyor.
Müsyü “Bartu„ bir taraftan bu işle meşgul olurken bir taraftan da İtalya - Fransa arasındaki ihtilâfları halle de çalışılacaktır.
Fransa ile İtalya arasında Avrupa kıt’ası haricinde olan ihtilâfların henüz tesviye edilmediği anlaşılmaktadır. Onun için iki taraf arasında Avrupa kıt’asına müteallik olan ihtilâflar daha ehemmiyetli sayılarak on safa getirilmiştir.
Bu işlerin başındaki en mühim mesele Avusturya istiklâlinin muhafazasıdır. Fakat iki tarafın bu mesele üzerinde nasıl anlaşılacaklarına dair birşey sızmamaktadır.
Avusturya istiklâli ile Küçük itilâf devletleri, İtalya, Macaristan, Almanya ve Fransa alâkadar olduğuna göre acaba bütün bu devletlerin Avusturyayı bitaraf ve müstakil bir devlet saymaları mı temin olunacak?
Böyle bir teşebbüsün muvaffak olması için hiç olmazsa Yugoslavya ile Italyanın anlaşması lâzımdır ki bu da kolay kolay başarılabilecek bir iş değildir.
Kaldı ki Almanyanın silâhlanması İtalyayı ilk tehlike kaşısında askerî harekete sevkedecek mahiyettedir. Bu sebeple Kalyanın bir emri vaki karşısında kalmamak için hürriyetini tahdit etmek istemediği anlaşılıyor.
Elhasıl Avrupada siyasi bir hareket varsa da bunun müsbet neticelere varması çok şüpheli gibi görünüyor.
ö. /?.
Yevmi makale
Geç kalmış Fakat İyi bir karar
Birinci sahifeden devam latanbul belediyesi Bakırköy gibi şehrin bir mahalleri hükmünde bir kasaba için çöp kamyonları alacak kadar zengin idise latanbulun sıhhiye teşkilâtı için belki on tane otomobil alması iktiza ederdi. Halbuki işte gazetelerde okuyoruz, ki şimdiye kadar elân bir tek otomobil varmış. Ve yine gazetelerin verdiği habere göre, kazaya uğrıyanlann ekseriyetle kan ziyamdan dolayı vefat ettikleri anlaşıldığından nihayet iki otomobil daha alınmasına karar verilmiş. Fazla kan ziyamın ölüme sebebiyet verdiğini anlamak için Belediye hakikaten çok geç kalmıştır. Bu anlayış, yukarıda naklettiğimiz ve acısını hâlâ unutamadığımız elim kaza akibinde vuku bulmalı idi. Bakırköyün günde üç küçük arabalık çöpünü toplamak için iki kamyon tedarikini düşünen, moda tabiri mucibince ( asri ) Belediyemizin, 600 bin kişilik nüfusun sıhhî ihtiyacı için şimdiye kadar bir tek otomobilden fazla bulundurmamasına nekadar şaşılsa az değil midir?
Maamafih şimdiye kadar yapılan ihmalin nihayet telâfi edilmeğe karar verilmiş olması da şayanı şükrandır.
Biz bu satırları gelişigüzel söz olsun ve tenkide bahane bulalım diye yazmıyoruz.. Bu ihmalden dolayı Belediyede şahsan kimseyi mes’ul de addetmiyoruz. Çünkü buna benzer kusurlar bizde pek çoktur. Adeta biz bu kusurları çok defa milletçe elbirliğile yaparız. Meselâ İstanbul şehrinin bütçe yapan bir meclisi vardır. Hatta bu meclisin bu defa âzaları da yeniden intihap ediliyor. Bu meclisin elliyi mütecaviz âzası da şimdiye kadar isteselerdi, yahut akledebil-selerdi İstanbul Belediyesini sıhhiye teşkilâtını takviyeye mecbur ederlerdi. İtfaiye için her sene yüzb.n-leree lira sarfediyoruz. Pırıl pırı! şık otomobiller alıyoruz. Maamafih buna da itiraz ediyoruz zannolun-masın. Bilâkis İtfaiyemiz için sarfe-dilen para, belki İstanbul Belediyesinin en mahalline en masruf sarfi-yatındandır ve İtfaiyemizle bihak-ı kın iftihar edebiliriz. Fakat İstanbul halkının malı, canından kıy-! Imetli delildir. Halkın malt için bu kadar fedakârlıktan çekinmiyen '! Belediyeden canı için o fedakârlığın hiç olmazsa onda birini te hakkımız ve bunu
Lbüzziya Zade
Deniz faciasının mes’ulü kim
Birinci sahifeden devam Ondan sonra; Ticareti bahriye mektebi müdürü sabıkı H&mit Naci, Heybeliada deniz lisesinde yüzbaşı, Nami ve İstanbul Ticaret müdürlüğü konturol kaptanlarından Sabri Beylerden mürekkep bir ehli hibre teşkil olunmuştur.
Bu zevat şimdiye kadar toplanan ifadeleri iyice tetkik etmişler, ve mevkuflardan lüzum gördükleri suallerin cevaplarını almışlardır.
Bu noktaları geç vakte kadar tetkik ve mütalâa eden ehli hibre heyet azalan, yarın, mes’ulün tayininde mühim bir rol oynıyacak olan raporlannı tanzim edeceklerdir.
Hüsnü Bey serbest
Dünkü tetkikat neticesinde, şilep kaptanı Hüsnü Beyin nezaret altında tutulmasına lüzum görülmemiş ve kendisi ikametgâha rap-ten serbest bırakılmıştır. Nezaret altında bulunan şilebin ikine! kaptanı Mustafa Bey ile motörü idare eden Faik Efendi ise tevkif olunmuşlardır.
Cesetler çıkmağa başladı Dün, hadisenin tahkikatını deruhte eden muharrirlerimiz, boğulanların mikdarı hakkında, diğer gazetelerin gösterdikleri rakkamm sureti kafiyede yanlış olduğunu tes-bit eylemişlerdir.
Kaza kurbanlarının 28, 32 değil dün de yazdığımız gibi 33 kişi olduğu tahakkuk etmiştir.
Dün sabah saat on bir raddelerinde, dalgalar biçare mağrukiar-dan birisinin fevkalâde şişmiş bir halde bulunan cesedini Kınalıada sahillerine atmıştır.
Dalgaların sahile getirdiği bu ilk ceset bir kadıncağıza aittir.
Üzerinde bulunan hüviyet cüzdanından, bu kadının, Salih Efendinin zevcesi, ve müteveffa Mehmet Efendinin kızı Emine Hanım olduğu tahakkuk etmiştir. Kendisi 53 yaşındadır, ve Yenişehirin Menteşe kariyerindendir.
Yine dün, gerek şilebin kapta-niyle, gerek motörü idare eden Faik Efendiyle yeniden konuşan bir muharririmiz, çok şayanı dikkat cevaplar alabilmiştir.
Hüsnü kaptan ne söylüyor? Muharririmiz, yaptığı bu mü-lâkatlardan topladığı cevaplara edindiği şahsî kanaat ve mü-taiealarını da ilâve ederek şöyle anlatıyor:
"Ehli hibireye ifade ve izahat vermekten çıkan süvari Hüsnü beyde, göze derhal çarpan bir bitabi hissolunuyordu. Faciayı takibeden kısa zamanda muhtelif sebeplerden doğma heyecanlan onu, adeta birkaç yaş daha götürmüş gibiydi
Fakat buna rağmen, konu-şuşundan ve hallerinden neticeden fazla endişe duymadığı anlaşılıyordu. Ben, kırk yıllık
Japonya Harbiye nazırı 3000 tayyare daha yaptırmak istiyor...
Amerikada, Japonyanm iki günde imhası için tayyarelerin arttırılmasını istiyenler var I
Japonya Harbiye Nezareti son günlerde bir risale neşrederek bunu Japonya halkına dağıtmıştır.
Japon matbuatının verdiği malûmata göre bu risale Harbiye Nazın Ceneral “Hayaşi,, nin şahsî fikirlerini anlatmaktadır. Mumaileyh bu risalesinde Ja-ponyanın uzak şarktaki vaziyete göre ordusunu hazırlaması lâzım geldiğini izah etmekte, Ja-ponyanın kendinden başka Man-çiriyi de müdaffaa etmek ve Sovyet birliğine karşı tedbir almak mecburiyetinde olduğunu kaydeylemektedir.
Japonya Harbiye Nazırının ileri sürdüğü çare, tayyare kuvvetini kat kat yükseltmektedir. Çünkü Japonya hariçten 6000 tayyarenin hücumuna maruz olduğu halde ancak bin tayyareye maliktir, Japonya yeniden hiç olmazsa 3000 tayyare daha yaparsa tek bir devletle mücadelesinde mağlûbiyetten kurtulabilir.
Risalede deniz kuvvetlerin-• den de bahsolunmakta ve Ame-
rikanın Japonyaya tefevvuk ederek Çinde istediği siyaseti yürütmek gayesini gözettiği anlaşılmakta Japonyanm deniz inşaatı nisbetini redderek buna karşı geleceği bildirilmektedir.
Japonyanmda bu risale neşrolunduğu sırada Amerikada askerî tayyarecilik sabık müdürü ceneral “ Vilyam Miçel „ de federal tayyarecilik komisyonu karşısında bir nutuk irat ederek yeni bir tayyare filosu yapılması lüzumunu müdafaa etmiş Amerika tarafından elli hava gemisi daha yapıldığı takdirde Japonyaya taarruz edilebileceğini ve iki günde bu memleketin tamamile imha edilebileceğini söylemiştir.
Ceneral "Miçel,, daha sonra “Japonya en tehlikeli düşmanı-mızdır. Nasıl İngiltere tayyare yaptıkça Avrupaya taarruza geçmeyi düşünüyorsa biz de tayyare yaptıkça Japonyaya karşı taarruza geçmeyi düşünmeliyiz. Yapacağımız tayyarelerin mesafe menzili 6000 ile 8000 mil' olmalır,,. Demiştir.
bir dost samimiyetiyle selâmladı. Ve sual sormama lüzum görmeden, motor kaptanını kastla:
— Gördünüz mü dedi, tevillerin saçmalığını... Ve ilâve etti:
— Güya bizim şilebi görmemiş miş... Benim elektriklerim yanıyordu. O, bu kuvvetli ışığı üç mil mesafeden değilse bile, bir milden de mi göremezdi? Kaldı ki, 100, hatta elli metreden fark edebilseydi kazanın önüne geçebilirdi. Halbuki mübarek, ne kendini bize gösterdi, nede kendisi bizi gördü..
Faik efendi uyuyor mıydı?
Kısa bir sükûtten sonra sözüne devam etti :
— Hem zaten, Kaptanlık ehliyetnamesi şöyle dursun, aşı şahadetnamesi bile yokmuş...
Hoş, şahadetnamesi değil, ehliyetnamesi dahi olsa işe ya-ramıyacakmış, çünkü kaza esnasında horul horul uyuyormuş!
Arkadaşlardan birisi güldü.
— Horultusunu işitmedin i zmi? Motörün sesi duyulamaz mı?
Kaptan bu nükteye gülerken sordum:
— Şaka bertaraf ama, sessiz bir gecede, dalgasız sakin bir denizde motor gürültüsünü pekâlâ duyamaz mıydınız? Sonra vardiya nöbetçisi, motörü farkedemez miydi? Kaptan, iddiasından emin kimselerin halife:
“ — Göz, dedi, aydınlıkta görür. Projöktör değil ki karanlığı delebilsin... Eğer öyle olsaydı insanlar, kuvvetli ışıklar icat edebilmek için kafa yorarlar mıydı ?
Motörün sesini duymıya gelince, ben otuz senelik tecrübeme istinaden söylüyorum ki, şilep makinelerinin gürültüsü uzaktan geçen bir motor hırıltısını bastırıp duyurmıyacak kadar kuvvetlidir !„
Kim kime bindirdi ?
Benim otuz senelik tecrübem olmadığı için deniz kurdunun bu iddiasını tekzibe cür'et edemedim. Fakat o sırada bulunduğumuz odayı, bir motör sesi doldurmuştu. Pencereden Heybeli körfezine baktım. Sahilden beş, altı yüz metre uzakta ufak bir motör; kuvvetli bir poyrazla didiklenen dalgaların üzerinden sekiyordu.
Ondan sonra gözlerimi gözlerine dikdiğim kaptanın, bakışımdaki manayı hissettiğini ve
hafif kızardığını gördüm. Artık ağız açmak insafsızlık olurdu.
O, bahsi değiştirerek yeniden söze başladı, ve:
— Motorcu, dedi, gidip kendisine bindirdiğimi iddia ediyor... Bu iddiadaki gülünçlüğe bakın bir kere ... Sanki benim işim gücümde yok ta Marmaraya bindirecek motör aramıya çıkmışım!
"Facia daha müthiş olabilirdi,,
Ve geniş bir iç geçirerek ilâve etti:
—Bereket ki, piyade kayığını motöre bağiıyan sağlam halatın merbut olduğu baba koptu... Yoksa, "baba,, yerinden çıkmasaydı, şilebin burnu sağlam halatı kabil değil kesemezdi, ve biz onları batırdıktan sonra da öyle sürüklerdik. O zaman muhakkak ki facia çok daha müthiş olurdu-
kazadan sonra durulmadı mı?
Sonra bizim, kazadan sonra bir müddet yolu kesmediğimiz söyleniyor ..
Eğer öyle olsaydı pervanemizin işlemesi lâzımdı ki bu takdirde de biçare kazazedelerin hepsi keskin tırpana uğramış gibi dilim dilim, parça parça doğranırlardı.
Faik Efendi ne söylüyor?
Hüsnü kaptandan ayrıldıktan sonra, karakolun arkasındaki bahçede kendisini ilk gördüğüm zamandanberi ayrılmadığı sandalyesinde derin derin düşünen Faik Efendiye sokuldum.
Ehliyetnamesizİiğini inkâr etmedi. Sonra ona Hüsnü kaptanın kendisini itham eden iddialarını anlattım evvelâ :
— Öyle diyecek tabiî!
— Öyle demek düşer!
— Kendisini kurtarmak için □e yapsın! Kabilinden cevaplar verdi.
Motör kaçamaz mıydı?
Şu sözleri de ilâve etti:
— Benim motorumun yükü ve sûra, benimkinden yüksüz ve hızlı giden şilebin önünden kaçabilmeme manidi: Çünkü, benim motorum saatte dört mil yapar, bu sur’at te taşıdığım hamulenin ağırlığı yüzünden “1„ mil eksilmişti. Halbuki Fü-ruzanın sur'ati benimkimden yedi mil fazladır. Ve şilep boş gidiyordu.
Devamt 7 inci sahifede
Mâliyede değişiklik
Değişen müdürler - Yeni tetkik bürosu neler yapacak ?
Ankara 7 (Telefonla) — Maliye Vekâletinde yeni mühim nakil ve tayinler yapılmıştır.
Bu meyanda Varidat umum müdürü Rüştü Bey Maliye Vekâleti Baş Müfettişliğine ve Teftiş Heyeti reisliğine, Tefti? Heyeti reisi Cezmi Bey yeni ihdas edilen Tetkik bürosu şefliğine tayin edilmişlerdi»;
Bu yeni Büroya 3-4 müfettiş daha tayin edilecektir. Büro Vekâletin hazırlıyacağı kanun lâyihal irini, talimatnameleri ve Vekâlete art en mühim işleri tetkik ve te Jvir edecektir. Büro bilhassa yeni alîm kanunlar üzerinde tetkikat yapacaktır.
Varidat Umum Müdürlüğünü şimdilik müfettişlerden Esat Bev idare edecektir.
Müdürler ve Defterdarlar arasında tebeddülât
Ankara 7 (Telefonla) — Maliye Vekâleti Millî Emlâk Müdürü Esat bey Maliye Müfettiş iğine, Millî Emlâk müdürlüğüne pul müdürü Şefik, Pul Müdürlüsüne Beyoğlu Tahakkuk Müdürü Zeynel Âbidin, Beyoğlu Tahakkuk Müdürlüğüne Kütahya Defterdarı Kemal, Kütahya Defterdarlığına Kayseri Defterdarı Şükrü, Kayseriye Sivas Defterdarı Kâzım, Burdura Eski Siirt Defterdarı Ziya, Sivasa Diyarbekir defterdarı Remzi ve Diyarbekir Defterdarlığına Divanı Muhasebat birinci sınıf murakıbı Nusrat Beyler nakil ve tayin edilmişlerdir.
Çin heyeti bugün geliyor
Ankara 7 ( Telefonla ) — Burada bulunan Çin askerî heyeti bugün “dün,, şehrin muhtelif mü esse »elerini ziyaret etmiştir. Çin heyeti Başvekil İsmet Paşayı da ziyaret etmiştir. Başvekil Paşa heyeti kabul ederek kendilerde bir müddet görüşmüştür.
Misafir heyet bu akşamki trenle İstanbula hareket etmiş ve istasyonda askerî erkân tarafından uğurlanmıştır.
Kontenjan harici girecek eşya
Ankara 7 ( Telefonla ) — Ispartada kurulan “ Gül yağcılığı Limitet Şirketi,, tarafından Klering itilâfı ile bağlı bulunduğumuz memleketlerden getirilen 50 bin liralık fabrika malzemesi ile İstanbul Üniversitesi için getirilen kitap, mecmua ve lâbora-tuvar alât ve edevatının ve Sıhhiye Vekâleti tarafından getirilen 875674 liralık sıhhî malzemenin ve 5 muhtelif kalem eşyanın kontejan haricî olarak memlekete ithali Heyeti Vekilece tasvip edilmiştir.
—-------; ■■ —- . ■ - - ., ■ --------------
Türk vatandaşlığına almanlar
Ankara 7 (Telefonla) — Memleketimize muhaceret eden 1915 kişinin Türk vatandaşlığına kabulü Heyeti Vekilece tasdik edilmiştir.
Neşriyat davasında mahkûm olanlar
Bursa 7 (Hususî) — Buradaki “Abıhayat,, isimli su hakkında Cumhuriyet gazetesinde çıkan bir yazı Bursa doktorlarını teçhil mahiyetinde görülmüş ve ceryan eden muhakeme neticesinde gazetenin neşriyat müdürü Abidin Daver beyle Bursa muhabiri Musa bey üçer ay hapse ve yüzer lira ağır para cezası itasına mahkûm edilmişlerdir. Ancak mumaileyhimin mahkûmiyeti sabıkaları bulunmadığı nazarı dikkate alınarak cezalarının teciline karar verilmiştir.
-----------s----------
Ingiliz tayyareleri Adanada
Adana 7 (A. A.) Londradan Bombaya gitmekte olan M. Go. Node, M. A. K. H. Bunseyil, M. S. K. Mojhta, M. K. R. Gaz-darin, M. N. J. Naralkar,ın rakip oldukları dört Ingiliz tayyaresi birisinin makinesinde husule gelen arıza yüzünden şehrimize inmeğe mecbur kalmışlardır.
Tayyaredeki arıza tamir edilerek iki saat sonra hepsi birden seyahatlerine devam etmek üzere havalanmışlardır.
“ Karasu „ Bataklığı kurutuluyor
Aksaray 7 (A.A.) — Sıhhat Vekâletince keşfi yaptırtan karasu bataklığını kurutma ameliyesine Niğde valisi ve Konya sıtma mücadele reisi huzurlarında bugün merasimle başlanmıştır. 1700 amele çalışmaktadır. Halk ve köylüler Cümhuriyetin bu feyizli ve hayırlı işini hararetle tes'it etmektedir. Bu bataklığın kurutulması Aksaraym sıhhat ve iktisadiyatı için çok faydalı olacaktır. Mükellefiyetlerini yapmak üzere çağrılan köy ameleleri davullarla iş başına gelmektedirler.
Yalovada intihabat neticelendi kimlerin kazandığı anlaşıldı
Yalova 7 (Telefonla)—İstanbul vilâyeti dahilinde Belediye in-tihabatını bitiren ilk yer kazamız olmuştur. Bugün (dün) intiba-Hat neticelenmiş, Halk Fırkasının namzetleri olan Sabriye Yakup banım, Hüseyin Ömer, Eczacı Ziver Enver, Terzi Sara, İsmail hakkı, Mazıûm, Asaf, Cemil, Arif, İzzet, Haşan Tahsin beyler Belediye âzahğma seçilmişlerdir.
Maarif Vekili Eskişehirde
Eskişehir 7 ( A.A. ) — Maarif Vekili Âbidin Bey dün buraya gelmiş ve ilkmekteplerde tetkikler yapmıştır. Vekil Bey lisenin bir an önce açılmssını emretmiştir.
Abidin Bey Afyonda
Afyoc 7 (Hususî) — Maarif Vekili Âbidin Bey bugün bura-raya geldi. Lise ve ilkmektepleri teftiş etti, dershanelere girerek ders takrirlerini dinledi.
Teşrinievvel 8
— ZAMAN —
7
İsveç Veliahtı Hazretleri
Birinci sahifeden devam yardım etmişler ve lâzım gelen izahatı vermişlerdir. Prens Hazretleri, camii, en üst katlarına varıncıya kadar dolaştıktan ve notlar aldıktan sofra Amerikalı mütehassıs tarafından meydana çıkarılan Bizans eserlerini de tetkik etmiş, bunları uzun müddet dürbünle tetkik etnıiş ve mozayıkların çok yüksek tarihî kıymeti haiz hakikî şaheser olduğunu söylemiştir.
Sefarethanedeki çay
Veliaht Hazretleri, 5,30 da eski İsveç aefaretl binasında şereflerine tertip edilen çayda bulunmak üzere 5,15 te camii terketmiş ve aynı tarikle Beyogluna dönmüştür. Bu çay ziyafetinde İsveç tebaası ve Isveçle alâkadar Türklerden bazıları, Prens Hazretlerinin mihmandarları ve protokol şubesi şef muavini Şefkati Bey davetli olarak hazır bulunmuşlardır.
Veliaht Hazretleri çayda hazır bulunan İsveçlilere hitap ederek bu güzel memlekette mes’ut ve müreffeh yaşamalarını, İsveç—Türk dostluğunun takviyesi etrafında hayırlı . mesaide bulunmalarını temenni etmiş, eski Sefir M. “Vallenberg,, bu sözlere cevap vermiştir.
Veliaht Hazretleri ve Prensesler dün geceyi de Sefarethanede istirahatla geçirmişlerdir.
Veliaht Hazretlerinin beyanatı
İsveç Veliahtı “Güstav Adof„ Hazretleri, bir muharririmizin ricası üzerine ve Sefir Müsyü “Boeman,, cenaplarının delâle-tile, memleketimizdeki seyahatleri intibalan hakkında şu beyanatta bulunmuşlardır:
“— Bu güzel memleket ve sevimli Türk milleti hakkındaki seyahatim ve takdirkârlığım derindir. Ankarada yüksek bir hissi takdirle temaşa ettiğim tarakki ve tekâmül eserlerini, kayde ve tebrike şayan bulurum.
Reisicümhur Gazi Mustafa Kemal Hazretleri tarafından bize gösterilmiş olan büyük nezaket ve mihmannüvazlık eseri karşısında zevcem ve ben son derece mütehassis ve müteşekkiriz. „
Bugünkü ziyaretler
Veliaht Hazretleri bugün başta Topkapı müzesi olmak üzere askerî, sivil ve Evkaf müzelerini gezecekler, vakit kaldığı takdirde camileri de ziyaretede-ceklerdir.
Bu geceki resmikabul
Bu gece eski İsveç sefareti binasında Veliaht Hazretleri şerefine bir resmikatul tertip edilmiştir. Mearasimde vali ve Belediye reisi Muhittin, vali muavini Ali Riza, Belediye reis muavini Hâmit, Emniyet müdrü Fehmi Beylerle İstanbul Merkez kumandanı Fehmi Paşa, sefarethanelere mensup zevat gazete başmuharrirleri bulunacaklardır.
Bir sefaret memuruna nişan
Veliaht Hazretleri, İsveç sefareti kâtiplerinden M. “ N. Hayon „ a “ Vassa „ nişanının ikinci rütbesini vermiştir.
Veliaht Hazretleri telefonu tamir ettiler
Bursa 7 (Hususî)—İsvsç Ve-liahtı Prens Güstav Adolf hazretleriyle Prenses Luiz ve Prenses İngrid dün sabah Uluda ğa çıkarken, yolda telefon hattının kırılmış olduğunu görmüşlerdir. Veliaht Hazretleri otomobilinden inerek telefon hattını kendi eliyle tamir etmiştir.
Maçka tramvayı
Şimdi Maçka^Palasın önüne kadar gitmekte olan Maçka tramvaylarının Maçka mezarlığına kadar temdidi takarrür etmiştir. Bu günlerde inşaata başlanacak re yakında tramvaylar buraya kadar iş liyecektir. Bu suretle Beşiktaş ahalisi de tramvaylardan istifade etm'ş olacaktır.
Deniz faciasının mes’ulü kim ?
İkinci sahifeden devam “Uyumadım!,, diyor
Sonra benim uyuduğumu söylüyorlar... Ve bu iddiada olanlar, yedeöindeki kayık yolcularıdır. Rica ederim, ayrı bir vasita içinde ve benden en az on metre uzakta bulunan bu adamlar, gecenin zifirî karanlığında, uyuduğumu nasıl görebilmişler... Madem ki böyle fevkalbeşer bir kuvvetleri, ka-kabiliyetleri vardı ne olurdu koca şilebi görüverseydiler ? Gösterilen şahit: Mağrukl
Daha sonra, gazeteler kayığı benim tuttuğumu ve pazarlıkta kararlaştırılan yedi lirayı benim topladığımı yazmışlar. Bu, tamamen yalandır. Kayığı tutan da, paralan toplıyan da Safranlı köyünden Tevfik Efendidir !
— Eh, o gelsin mahkemede şahadet etsin !
Faik Efendi başını kaldırdı, ve :
— O, dedi, boğulanlar arasındadır 1
Düdük çalındı mı, çalınmadı mı ?
Kaza maznunu, bunu söylerken memnun muydu, müteessir miydi ? Anlıyamadım, ve aklıma gelen bir noktayı sordum:
— Sen, şilebin ne kazadan evvel ikaz için, ne de kazadan sonra istimdat için nizamî düdükleri çalmadığını iddia etmişsin. Halbuki şilebin ikinci kaptanı bunu katiyen reddediyor, ve : “Ben tahlisiye ameliyesile meşgulken, birinci kaptan mütemadiyen canavar düdüğünü çalıyordul Diyor!
Faik efendi, derhal itiarz etti:
— Bu da yalan.. Benim iddiama, bütün Ada ahalisi şahadet edebilir. Şuracıktaki şilepte söylenildiği kadar düdük ça-bnsaydı, Adada mezarlarındaki ölüler bile uyanırdı.
Halbuki düdük sesi duyduğunu söyliyen tek kimse çıkmamıştır!
Faik Efendiyle konuşmama nihayet vermeden evvel; bu son iddiasının sıhati hakkında yaptığım soruşturmadan onun lehinde bir netice aldığımı da ilâve edeyim!
Kazanın vukuu şekli tesbit ediliyor
Ehlivukuf dünkü tetkikatı neticesinde kazanın şekli vukuunu tesbite de uğraşmıştır.
Hüsnü kaptanın ifadesine nazaran kaza şu şekilde vukubul-muştur :
Şilep motörle mavna arasındaki halatın orta yerine bindirmiş. Sağlam halat birden kopmamış.
Ve gerilmiş O sırada da bittabi geride kalan mavna ve motor vapurun iki bordasına çarpmıştır. Bu çarpışmada roo-törün seren direği kırılmıştır. Mavna ise, hem sademenin tesiriyle, hem de içindekilerin telaşlı hareketleri yüzünden muvazenesini muhafaza edemiye-rek alabura olmuştur.
Facia mahallinde tetkikat yapılacak
Mamafi, kazanın bu şekilde ceryan ettiği bittabi henüz katiyetle tahakkuk etmiş değildir. Zira Faik efendi, kazanın bu şekilde vukubulduğunu kabul etmemekte, ve şilebin evvelâ halata değil, motöre çarptığını, ve seren direğinin o sırada kırıldığını iddia etmektedir.
Yine onun iddiasına nazaran, şilep, motörden sonra da mavnaya çarpmıştır. Faik Ef. halatın da kendisi tarafından kesildiğini söylemiştir.
Kazanın hakikî şekli bugün de devam edecek olan tahkikattan ve ehli vukuf raporlarından anlaşılacaktır.
Bugün ehli vukuf heyetinin, facia mahallinde de tetkikatta bulunmaları muhtemeldir.
İstanbul Ziraat Bankası Gayrimübadil-ler Emvali Satış Komisyonundan:
Sıra No. sı Semti Mahallesi Sokağı Cinsi Hissesi Emlâk Hisseye göre mu-No. sı hammen kıvmeti:
1442 Kuzguncuk Kuzguncuk İcadiye Kâgir üç dükkân 1/2 138-140-142 1000 T.L.
1443 Beyoğlu Kurtuluş Direkcibaşı ve bekçi Ahşap hane Tamamı 68-5 1660
1444 Bebek Bebek Yenimahalle 3/4 58 eski ve yeni 306
1445 Beyoğlu Yenişehir Kaya M 1/2 131 328
1446 Bebek Bebek Yenimahalle 2/7 12 eski 14 yeni 300
1447 Üsküdar Yenimahalle Papaz „ ve bahçe Tamamı 36 eski 42 yeni 1000
1448 Fıçıcı Ahşap hane 4/24 ■ 21 278
1449 Beyoğlu Hüseyin ağa Eski valde çeşmesi yeni Taksim Arsa metresi 33,60 Tamamı 195 268
1450 Üsküdar Selâmi Ali Ef. Selâmsız Kâgir dükkân ve hane 1/4 201 280
1451 Bebek Bebek Kilise Ahşap hane Tamamı 76 1638
1452 Ahşap hane 1/2 59 177
İhale bedelleri ile yüzde yedi buçuk pey akçeleri nakten veya gayrimübadil bonosile ödenmek üzere yukarıda evsafı yazılı gay-rimenkullerin mülkiyetleri açık arttırma suretile satışa çıkarılmıştır. İhaleleri 13/10/934 Cumartesi günü saat on dörtten itibaren yapılacaktır. Müzayedeye gireceklerin mezkûr güne kadar pey akçel rini yatırmaları ve daha fazla izahat almak isteyenlerin her gün Galatada Gümrük sokağındaki eski Kredi Liyone Bankası binasında müteşekkil satış komisyonuna müracaatları lâzımdır.
Belediye rusumu ile bu sene vergisi ve sair masarif müşteriye ait olup şartname de Bankamız kapısına asılmıştır. “6011,,
Dün geceki güreşler
Üçüncü Balkan güreş şampiyonası Türk Millî güreş takımının 7-0 galebesile bittikten sonra, Balkan ekipleri, Türk takımına karşı muhtelit bir serbest güreş takımı çıkarmak istemişlerdi. Kabul edilen bu arzu üzerine bu serbest güreş müsabakaları dün gece Fransız tiyatrosunda yapıldı. Bizim takım ekseriyetle ikinci ve üçüncü sınıf güreşçilerden terekküp ediyordu.
Birinci Güreş—61 kilodan Yaşarla Yugoslav Tot karşılaştılar. Yaşar bir dakika 35 saniyede tuşla galip ikinci Güreş —56 kiloda Türk Kenanla Yunanlı Biris karşılaştılar. Neticede Biris hükmen galip.
Üçüncü güreş — 56 kilodan Ömerle Yugoslav Şnayberger güreştiler. Ömer iki dakika 55 saniyede tuşla galip.
Dördüncü güreş — YugoslavyalI Yaneşi ile Necati güreştiler. Yugoslav üç dakika 20 saniyede galip geldi.
Beşinci güreş — 56 kilodan küçük Mehmetle Bulgar Moşa-lof karşılaştılar. Eu güreş, Amerikan usulü serbert güreşti. Bulgar, musarahayı tuşla kazandı.
Altıncı güreş — Yunanlı Zahariya ile Yugoslav Şreniş güreştiler. Zahariya üç dakika on yedi saniyede galip.
Yedinci güreş — Yugoslav Şnayberger ile Bulgar Boris güreştiler. Yugoslav on dakika yedi saniyede galip.
Bilâhare Olimpiyat merasimi yapıldı ve üçüncü Balkan güreşlerinde derece alan Sporcu-j lara alkışlar arasında mükâfatları dağıldı.
İstanbul Ziraat bankası Gayrımubadiller
Satış Komisyonundan:
D. Semti Mahallesi Sokağı Cinsi Hissesi Emlâk Hisseye höre mu-
No. sı No. su hammen kıymeti
1131 Burgazadası Burgazadası Hacı palaş Ahşap hane 17,50/50 13-15 280 T.L
1142 Büyükada Karanfil Karanfil Arsa Tamamı 13-14 1397
1149 Eminönü Ahiçelebi Limon iskelesi Kâgir dükkân ile üstündeki odalar 9/224 8-10 724 „
1150 3/84 15 894 „
1151 Yedikule Çırağı Haşan Çukur çeşme samancı odaları Ahşap hane 1/4 25-27 300 „
1152 B. ada Yalı Topuz Arsa 3/8 32 24 „
1165 Kumkapı Tavaşı Küçük deniz Kâgir dükkân 1/4 123 E.26Y. 150 „
1169 Küçükpazar Hızır Bey Zeyrek 1/2 155 500
1171 B. ada Karanfil Faskal Arsa Tamamı 12 40 „
1172 Beyoğlu Hüseyinağa Yenişehir ,, 73 945 „
1173 Burgazada Burgazada Hacı palaş 13-15 E. 21 Be 50 ,,
1180 B. ada Karanfil Zeytinlik ve ebe Arsa 3/8 17.1 29 „
1187 Beyoğlu Kurtuluş Tulumba Ahşap hane 1/6 9 167 „
1193 Fener Abdı subaşı Ayazma Kâgir hane 1/5 9 400 ,,
1194 Beyoğlu Yenişehir Dolapdere Şimdi arsa Tamamı 104 200 „
1196 Kurtuluş Maslak Ahşap iki hane 1/3 7-9 467 „
1240 Büyükdere Büyükdere Büyükdere Arsa Tamamı 134 E. 500 „
1241 Çengelköy Çengelköy Derebağı Şimdi Arsa 1/8 10 Y. 1 E. 38 „
İhale bedelleri ile yüzde yedi buçuk pey akçeleri nakten veya gayrimübadil bonosile ödenmek üzere yukarıda evsafı yazılı g®Y*7" menkuller 8/9/934 tarihinden itibaren bir hafta müddet ve açık arttırma ile satışa çıkarılıp ihaleleri tarihi olan 15/9/934 tarihinde müşterileri çıkmadığından bunlar bir ay müddetle pazarlıkla satışa konmuştur. İhaleleri 16/10/934 Salı gününde saat on dörtten itibaren yapılacaktır.
Talip olanların bu müddet zarfında Galata Gümrük sokağında eski Kredi Liyone Bankası binasında müteşekkil satış komisyonuna müracaatları ve pey akçaiannın dahi ihale gününden evvel yatırılarak makbuzunun alınması lâzımdır. /caodî
Bu sene vergisi ile belediye resimleri vesair masraflar müşteriye ait olup şartname de mezkûr bina kapısına asılmıştır. (~ /
Darüşşafaka Müdürlüğünden:
Talebe için münakaşa ile yaptırılacak 350 çift kunduranın l nümune ve şartnamelerini görmek üzere taliplerin hergün ve münakaşaya iştirak etmek üzere 22 teşrinievvel 934 pazartesi sabahı saat 9 da Nuruosmaniye camii mahfelindeki Cemiyeti Tedrisiye merkezine müracatları. (6506)
Parasız hayvan muayene
ve tedavisi:
Küçük Sıhhiyei Hayvaniye Memur
Mektebi Müdürlüğünden:
Selimiyede eski Yüksek Baylar mektebi binasında Küçük Sıh-hiyei hayvaniye memurları mekl ^binde Cumadan maada her gün sabahtan öğleye kadar her nevi hayvan muayene ve tedavi edilmekte olduğu alâkadarlara ilân olunur. (6236)
Posta T. T. Binalar ve
Levazım Müdürlüğünden:
Telefon şebekeleri ihtiyacı olan “50,000,, metre Haketel tel ve "100„ bin metre çift ve “50,000,, metre tek nakilli sahra kablosu kapalı zarf usuliyle münakaşaya konulmuştur. Mezkûr malzemenin 26-İkinci Teşrin-934 tarihinde ihalesi yapılacağından taliplerin şartname almak için her gün, şartnamedeki tarifat dahilinde ihzar edilecek teklifnanıe ve teminatları ihtiva edecek zarfları tevdi için de mezkûr tarihe müradif Pazartesi günü saat 14 de Beyoğlu Posta Telgraf b naşının 3 üncü katında mübayaat komisyonuna müracaatları. “5840,,
I
i
SARAY (eski Glorya ) 9, ve 10 Birinci Teşrin SALI ve ÇARŞAMBA
Raşit Rıza tiyatrosu ( Hedefsiz Buseler ) 3 Perde Yazan: Birabeau Nakleden : Feridun Dekorlar : (D) grubu Gişeler her gün açıktır.
Zayi
İstanbul ithalât gümrüğünün 5310 numaralı ve 28-9-934 tarihli beyannamesinin birinci nüshası zayi olmuştur İkincisini tanzim için İstanbul İthalât gümrüğüne müracat ettiğimizden zayi nüshanın hükmü olmayacağı ilân olunur.
Adres: Calata Voyvoda caddesi Hezaren sokağı 19/21 Nouman makineleri satış Limit Şirketi.
İstanbul asliye mahkemeleri I ikinci yenileme bürosundan : Hazine muhakemat müdüriyeti tarafından Cihangirde çeşme sokağında 201 No. da Mehmet Emin Ef. aleyhine açılan alacak davasının yenileme muamelesi esnasında: hâlen ikametgâhı meçhul bulunan müddeialeyh M. Emin Beye ilânen tebligat icrasına karar verilmiş olduğundan tetkikatm icra kılınacağı 17 - 12 - 934 tarihine müsadif pazartesi günü saat 14 te büroda hazır bulunması lüzumu tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur. (3373)
İstanbul Kadastro hâkimliğinden :
Ahi Çelebi mahallesinde Limon iskelesi caddesinde 45 No lu dükkândan dolayı a maliye hazînesiyle Pirikli Efendi aralarında mütekellim dava hesabiyle merkum Pıriklinin ikametgâhının meçhul olmasına mebni tebliğat yapılamamış ve muhakeme 24-10-934 Çarşamba günü saat 14 de bırakılmış olduğundan gün ve saatte mezkûr mahkemede hazır bulunması veya bir vekil göndermesi tebliğ olunur. (3372)
Tashih
Gazetemizin 114 numara ve 2 Teşrinievvel 934 tarihli nüshamızda intişar eden Gümrük idaresinin Madam Froso aleyhine ikame eylediği dava hak-kmdaki ilânın verildiği mahkeme (İstanbul 5 inci Hukuk) olduğu yazılacak iken sehven İstanbul Altıncı Hukuk gösterilmiştir. Tashihi keyfiyet olunur.
8
—ZAMAN
Teşrinievvel 8
Sütü Sütü Sütü Sütü Sütü
selesi Halledildi,,
■ Kars yaylalarının binbir çiçekleriyle beslenen INEK-- LERİN SÜTÜDÜR.
Son sistem makinelerde el değmeden hazırlanmıştır


Katiyen ekşimez bozulmaz
En nefis içme sütü muhallebi, sütlaç gibi tatlılar KARS SÜTÜNDEN yapılır
Elinizin önünde her dakika hazır saf İNEK SÜTÜDÜR
Kars
sütünü bakkallardan isteyiniz;
İSTANBUL: Taşçılar 17 No. Telefon 23771 ANKARA: Hacı Edhem Zade İbrahim ve mahtumu İZMİR: Şekerci Ali Galip Ticarethanesi TRABZON : İstanbul bakkaliyesi
Umumî satış yerleri Kars süt fabrikası,,
tt
™ ■ Sümer Bank ■ "
Yerli Mallar Pazarlan
istiklâl Lisesi Müdürlüğünden:
1 — Henüz kadrosu dolmıyan birkaç sınıf için kız ve erkek leyli ve nehari
talebe kaydına devam olunmaktadır.
Galata şubesi açıldı
2 — Kayıt için hergün saat ondan on yediye kadar müracaat edilebilir.
3 — İsteyenlere, mektebin kayıt şartlarını bildiren tarifname gönderilir,
âna Adres: Şehzatlebaşı, polis merkezi arkası. Tel. 22534 — (3i06isata
BEYKOZ
Galatada Karaköy Caddesinde
Fabrikasının kunduralarını satıyor
AceleSatllk İnhisarlar U. Müdürlüğünden:
Bağ ve meyva bahçesi ve
Bağ ve meyva bahçesi
Sağlam
Güzel
Ucuz
Beykoz Kunduraları Giyin!}
Bayjcoz Kund il
Beykoz
ız
Be iyiniz
Bevkoi Kunduraları Giyiniz
Kadın
Erkek
Çocuk
V
Sonbaharın yağmurlu, kışın karlı günleri geliyor, kunduralarınız sağlam değilse içlerine su geçer, ayaklarınız ıslanır, hasta olursunuz. Sağlam ve su geçmez ayakkabılar giyerseniz sıhhatinizi korursunuz. Böyle kunduraları da son sistem makinelerde Beykoz fabrikası yapar.
İstanbul Kadastro Hakimliğinden : Ahıçelebi mahallesinde limoncılar caddesinde eski 42 yeni 61 numaralı dükkânın hissedarlarından Moshon Kate-rina, Eftikiye; Maroka hanımlar ile maliye hâzinesi aralarından mütekevvil davadan dolayı mumaileyhimin ikametgâhları meçhul olmasına mebni tebligat icra edilememiş ve muhakeme 27-10-934 cumartesi günü saat 14 de talik edilmiş olduğundan mumaileyhimin mezkûr gün ve saatte İstanbul kadastro mahkemesinde hazır bulunmaları veya bir vekil göndermeleri lüzumu ilân olunur. (3371)
Hukuk Fakültesi Dekanlığından:
Bu sene Fakültemize kaydolunan talebeden ecnebi dillerinden hangisini tercih ettiğini bildirmemi, olanların behemehal Üç gün zarfında Fakülte kalemine müracaatla hangi dili takip edeceklerini veya yabancı bir dil biliyorlar ise bu hususu bildirmeleri lüzumu ilân olunur. (6495)
"""Hilâliahmer™2^
Merkezi Umumîsinden:
Eskişehir Hilâliahmer Anbannda: Teşrinievvelde: Bakır kazan, Ot ve Kıl fırçalar, halat, "......... 11 Teşrinievvel 934 tarihlerinde
satılacağından taliplerin müracaatları.
(3324 )
9
başlıklı eğer takımları,
hane sahibi taşraya gideceğinden satılıktır.
İstanbul Çırpıcı - Tepe bağı No. 19 hattat Halim Efendiye müracaat.
Adana icra Hakimliğinden :
Konkordato talebi üzerine verilen mühletin ilânı İcra ve iflâs kanununun 285inci maddesine tevfikan konkordato projesi ve işbu projeye mufassal plânço ve defterlerinin vaziyetini gösterir cetveli rapten konkordato hükümlerinden istifade etmek isteyen borçlu Giritli Ahmet Hamdi ef. mezkûr kanunun 286 inci maddesi mucibince tetkik merciince dinlenerek projenin alacaklıları ızrar kastından âri ve borçlunun mevcudiyle mütenasip ve mevcudu borçlarının yüzde otuzunu temine kâfi görülmesine mebni talebinin kabuliyle kanunu mezkûrun 287 inci maddesine tev-
Nümune ve şartnamesi mucibince 3 parçalı yüz bin takım Kulüp Rakısı etiketi 15/10/934 tarihine müsadif Pazartesi günü saat “14„ te pazarlıkla satın alınacaktır. Taliplerin ®o 7,5 muvakkat teminat paralariyle birlikte Cibalide Levazım ve Mübayaat Şubesine müracaatları. (6489)
İzmir Fabrikasına teslim şartile şartnamesi mucibince 24,000 kilo ağır dizel yağı 16/10/934 tarihine müsadif Salı günü saat “14„de pazarlıkla satın alınacaktır.
Taliplerin 7,5 muvakkat teminat paralariyle birlikte Cibalide Levazım ve Mübayaat şubesine müracaatları. (6488)
1— Samsunda “Kapan,, mevkiinde yaptırılacak yaprak tütün anbar binası inşaatının kapalı zarfla ihalesi İstanbulda 17-10-934 Çarşamba günü saat ”15„ te icra edilecektir.
2— Keşif bedeli “159,997,, yüz elli dokuz bin dokuzyüz doksan yedi lira 9 dokuz kuruşiur.
3— Projelerin beher takımı “15„ on beş lira Jmukabilinde İstanbulda Cibalide Levazım ve mubayaa Şubesinde Nakit muhasibi mes'ullüğünden ve Samsunda inhisarlar Baş Müdürlüğünden alınabilir.
4— Taliplerin “ % 7,5 „ muvakkat teminatlarını havi teklif maktuplarını ihale günü muayyen saate kadar Cibalideki mezkûr komisyona tevdi etmeleri icabeder. ^6017)
fikan borçluya iki aylık mühlet verilmesine ve Haşan Tahsin beyin komiser tayinine karar verilmiş olduğundan 288 inci madde mucibince keyfiyet icra ve tapu dairesine ve sicilli ticarete (liman dairesine) tebliğ edilmekle ilân oiunur. “3398,,
Şartname ve nümunesine muvafık o’mak üzere yirmi bin kilo Kromo erzats kartonunun pazarlığı 20-10-934 tarihine müsadif cumartesi günü saat 14 te icra kılınacaktır. Taliplerin ?' 7,5 muvakkat teminat paralariyle birlikte Cibalideki Levazım ve mübayaat şubesine müracaatları. (6249)
İmtiyaz sahibi : Ali ■ Umumi neşriyatı idare eden yazı
işicı-i müdürü: C. Hikmet Matbaai Ebüzziya
HAŞAN zeytinyağı ile ve HAŞAN kremi ile yapılmış gayet kuru ve mükemmel ve büyük:
HAŞAN Tuvalet ve Gliserin Sabunları
10 ve 15 kuruş HAŞAN Ecza Deposu. Toptancılara tenzilât