13 Mayıs 1950 — Cumartesi
SİYASİ İKTİSADİ
Sayı 164 — 10 kuruş


*
'A
Tl
t
I
i
Beyoğlu - Müellif Caddesi 6 - 8
Posta Kutusu 2100 Beyoğlu
Abone: Türkiye İçin seneliği 32. altı aylığı 17, üç aylığı 9 liradır. Hariç memleketler iki mislidir.
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Te,l« eden: HABİB EDİB - TÖREHAN
İlânlar: 6 ncı aahlfede «antlmet-resi 2 liradır. İlânlardan hiçbir mes’ullyet kabul edilmez.
Telefon: 44756 - 44757 Santral
Telgraf Adresi: Hetlo. İstanbul

POLiTiKA
_ Î2/V/Î950 -
Seçimlerimizin beynelmilel mânası
LONDRADA şu esnada, üç büjdlk batılı devletin dışişleri bakanlan, sağlam bir barışın mesnedlerlni gözden geçirmek ve tekemmül ettirmek işiyle meşgul bulunuyorlar.
Sağlam barış demek, bu türlü düşünen dünyayı öteki türlü düşünenlerin şerrinden ve taarruzundan ına-BÛn bulunduran, kendine ve sahiplerine dokunulamıyan, dokunulduğu takdirde, bunu yapacak olanları behemehal cezalandıran barış demektir.
Sağlam barış demek, aynı zamanda. bizim dünyamız ve bizim insanlığımızı rahat bir çalışma ve yaratma devresinde refah ve huzura kavuşturan müşterek nizam demektir.
Atlantik Paktına dahil bulunanlar ve bulunmıyanlar. bir Pasifik Paktının akdedilmesin! İsteyenler ve is-fpmiyenler ve bunların yanıbaşmda da Avrupa Birliğinde âza olanlar yahut Akdenizliler ve yahut Ortadoğulular, değil mi ki, Demirperdemin dışındadırlar, şu halde beraberdirler. Beraber yaşayıp, beraber başaracaklardır.
Marshall Plânı, Askeri Yardım, Dördüncü Madde, Avrupa Birliği Programı ve daha bunun gibi ne kadar müspet ve hayırlı teşebbüs var-sa, bunların hepsinin siyasî, malî, iktisadi, içtimai ve kültürel unsurlar halinde, bir tek büyük barış yapısının kubbesi altına alınmaları lâzımdır.
Memleketler, yahut zümreler aracında ne kadar ayrılık noktaları vwsa, bunların, büyük birlik ve büyük barış ve emniyet adına telif edilmesi: tarafların ne kadar acı ve güç olursa olsun gereken tavizleri yapması lâzımdır.
İşte bu zihniyetten yürünerek. Almanya ile Fransa arasındaki ayrılığın son zamanlarda azaldığını görüyoruz. Daha geçenlerde Federal Devletin Başbakanı Adenauer. “İki memleketi birleştirelim” diyordu. Bugün buna Schuman cevap veriyor : 'İki memleketi değil ama, iki aemlr ve çelik sanayiini birleştirelim” dij'or.
Alman teklifine göre, siyasî birliğe giderek, iktisadi rekabet ve tehlikeyi kaldırmak lâzımdır. Fransız teklifine göre iee, iktisadi birlik yolundan siyasi ihtilâf ve düşmanlığı I tasfiye etmek mümkündür. |
Bu geniş görüşlü ve karşılıklı tekliflerin arasında, koca Saar ihtilâfı Şimdilik erimiş ve bir toplu iğne başı kadar küçülmüş görünüyor.
Eğer Londra toplantısında, büyük kubbenin kilit taşını yerine oturtmak kabil olursa, garplilerin muazzam istihsal bataryaları, ârızasız ve âhenk içinde işlemeye başlayacaktır.. I
Şu sırada bir ziraat memleketi olduğumuz için, bizler nasıl yağmur bekliyorsak ve yağmurların zamanında yağması, bu sene çok bol ekmiş olan memleketimizi nasıl muhakkak bir huzura kavuşturursa, mensup bulunduğumuz medeniyetçi ve hürriyetçi karargâhın büyük unsurları yani Amerika, İngiltere, Almanya ve Fransa kömür ve çelik üzerinde bir dünya mutabakatı hâsıl olmasını ümitle bekliyorlar. Bizde yağmur ve buğday; onlarda ise dağ gibi yığınlar halinde kömür ve külçeler halinde çelik ve demir hesabı başta gelmektedir. Bu çetin mesele halloldu mu, bizim dünyamızın bütün ihtiyaçlarına kavuşması, bir zaman meselesinden ibaret kalacaktır. İşte biz, kendi dünyamızın bu kadar mühim kararlar vereceği bir sırada, seçim gününe kıl kadar yaklaşmış bulunuyoruz. Demek ki, biz de kendi ölçümüzde çok mühim bir karan vermek üzereyiz. Yeni meclisi seçmek demek, yeni hükümeti ve bunun yeni icraatını ve beynelmilel sahadaki yeni çalışma imkânlarını ısmarlamak demektir. I
Bazı vatandaşlarımız, yeni meclisi seçme işim, köylenndeki çeşmenin akması, yahut mahallelerindeki sokağın bir an evvel tamiri zaviyesinden mütalea edebilirler. Hakları vardır. Bu işin bu tarofı da vok de-
Fakat, Üzerinde rine sıkı
kalmıyarak, emniyet hesaplarında başta gelmek vasfını haiz bulunan zin, unutmayalım ki, bir uzvu bulunduğu garp dünyası İle bir yığın bağlantıları vardır, Taahütlerl vardır, gördüğü yardımları vardır, ileride birlikte hazırlayacağı kalkınma ve iş birliği programlan vardır.
Demek oluyor kİ, Türkiyenin köy ve mahallesindeki işlerin yanıbaşın-da, yol ve demiryollarını, limanlarını ve mâliyesini, istihsalini ve müdafaa kuvvetlerini, bir de, memleket Ölçüsünde düşünerek dost dünyanın Jşine yarayacak bir şekilde tasavvur etmesi vazifesi mevcuttur. • Yani bu seçimleıdeki gaye, bazı vatandaşlarımız için şahsî, zümrevî yahut mahallî hususiyeter arzetse dahi, millet ve memleket adına taşıdığı gaye beynelmilel ölçüdedir.
Ve geçirdiğimiz tarihî an da. yine beynelmilel mânasında son derece mühim ve naziktir. Seçim sandıklarının başına giderek, işlerimizi yürütecek adamları seçerken, bu taahhüdün de. bizim taahhüdümüz olduğunu ve bunu ancak bu Ölçüdeki adamların başarabileceğini hatırdan çıkarmıyalım.
ikiye bölünmüş hır cihanın yaşayan ve taraflardan bl-surette mensup olmakla aynı zamanda onun
memleketimi-
Burhan BELGE
| YENİ İSTANBUL’UN
I KUPONU \
Uç büyüklerin dünkü toplantısında
11 Seçim Kurulu dün bir tebliğ neşretti
dün görüşülemedi
Kurul, seçmen kartlarının çalındığını veya satıldığını haber almış bulunuyor
Dış Bakanı Bevin, birleştirilmesini
Almanyayı Ruslara kaptırmamak için, Londrada da Üç Büyükler gayret sarfedi-yor/ar.
Londra, 12 A.A. (United Press) — İyi haber alan kaynaklardan bildirildiğine göre, Dışişleri Bakanı Ernest Bevin, Batılı Dışişleri Bakanları konferansı esnasında Almanya meselesini Güneydoğu Asya meselesinden evvel ele aJmak hususunda yapılan teşebbüslere karşı koymaktadır.
Aynı kaynakların ilâve ettiklerine göre Bevin, Avrupa ağır sanayiinin birleştirilmesi hususundaki Schuman plânının müzakere edilmesini de reddetmişti.
Bevin, eksperler tarafından tetkik edilmeden böyle bir plânı Dışişleri Bakanlarının müzakere etmesinin İmkân dahilinde olmadığını söylemiştir.
Sanıldığına göre Bevin. Sclıuman’ın plânı hususunda teferruatlı bir müzakereye başlamadan önce alâkadar hükümetlerin de fikirlerinin alınmasına taraftardır.
Bevin, Güneydoğu Asya müdafaasının ve iktisadi vaziyetinin esaslı surette münakaşa edilmesi hususunda ısrar etmektedir.
İngiliz Kabinesinin yaptığı toplantı
Londra, 12 A.A. (AFP) — Clement Attlee tarafından tertip edilen ve üçler konferansından sonra Berinin de iştirak ettiği Bakanlararası toplantı diin Avam Kamarasında yapılmıştır. Parlâmento çevreleri bu toplantının, müşterek Fransız ve Alman kömür ve çelik madenleri hakkında Schuman’ın teklifi üzerinde görüş teatisine tahsis edildiğini sanmaktadırlar. Bu toplan tıda Bevin meslektaşlarına, kendisinin Fransız Dışişleri Bakanından elde ettiği açıklamayı nakletmiştlr. Bakanlardan bazıları, Fransız tasarısının ortaya attığı muhtelif meseleler hakkında kendilerine malûmat verilmesini istemişlerdir.
Almanyayı Huşlara kaptırmamaya çalışıyorlar.
Londra, 12 A.A. (United Press) — Üç dışişleri Bakanı yeni bir Alman Sovyet anlaşması ihtimallerini ortadan kaldırmak ve Almanyayı kati surette batı devletleri arasına almak için plânlar hazırlamaktadırlar.
Birleşik Amerika Dışişleri Bakanı
Avrupadaki ağır sanayiin müzakereye yanaşmıyor
Partilerin oy puslalarının şekilleri
Seçim hazırlıkları şehrin her tarafında tamamlanmış ve oy sandıkla-riyle lüzumlu malzeme seçim heyetlerine teslim edilmiş bulunmaktadır. İl Seçim Kurulu dün akşam geç vakte kadar toplantılarına devam ederek yapılan hazırlıkları gözden geçirmiştir. Seyahatte bulunan veya adres değiştirenlerden seçim kartı alamıyan bir çok kimseler zamanında İtiraz
Amerikalılar
Londrnda’ki Üçler toplantısı
Bevinl ziyaret
ettiği
nıünasebe tiyle Acheson'ıın sırada alınmış bir resmi
Akdeniz paktı

9
Dean Acheson, İngiltere Dışişleri Bakanı Ernest Bevin ve Fransa Dışişleri Bakanı Schuman, konferansın ikinci gününde de Almanya ve Avusturya meseleleri ile meşgul olmuşlardır.
Batı Almanyanın soğuk harp deva-ıııınca kati bir surette batı blokunda yer alması hususundaki müşahhas teklik, Fransa ve Almanyanın kömür ve çelik sanayilerinin beraber idare edilmesi ve bu teşkilâtın diğer batı Avrupa devletlerini de içine alması hakkında Schuman İsrafından ileri SuriHeh teklif olmuştur.
Bu müzakereler esnasında Avusturya andlaşması münasebetiyle Sovyet Rusya ile bir anlaşma yapmaya neti-, cesiz bir surette çalışan üç büyük devlet uzmanları. Bat) Almanyaclaki üç yüksek komiser ve Almanyanın siyaset ve iktisadiyle meşgul olan uzmanlar hazır bulunmuşlardır.
Konferansın açılmasından evvel üç büyük batı devletine mensup şahsiyetler hususi bir görüşmede bugüne kadar Almanyanın Atlantik Paktı devletleri arasına kabul edilmediği için
çok endişeli olduğunu belirtmişlerdir.
Filhakika üç büyük batı devleti Al-manyanın bu pakta girmesine mâni olmaktadır. Çünkü böyle bir şey tekrar silâhlanmasını intaç edecektir.
En nihayet Schuman, kömür ve çelik sanayiinin müşterek idare edilmesi hususundaki müşahhas teklifini ileri sürmüştür.
Bu mevzuda teferruatlı bir plân hazırlamak üzere bir komisyon teşkil edilmesi beklenmektedir.
Soğuk harp gözden geçirildi
Londra. 12 A.A. (LPS) — Uç batı devleti cuşişleri bakanları bu sabah yeniden toplanmışlardır. Bakanlar dünya umumi vaziyetini tetkik ettikten sonra Rusyanın güttüğü siyaset neticesinde ortaya çıkan meseleler üzerinde duracaklardır.
Londradnki siyasî yazarların bildirdiklerine göre, dün neşredilen tebliğden anlaşıldığı Kibl Fransız, Alman ve Saar kömür ve çelik sanayilerinin birleştirilmesi hrıkkındaki Fransız teklifi müzakere edilmemiştir.
Türkiyenin pakt uğrundaki faaliyetini Amerika desteklemiyor
\Vashington, 12 (A.P.) — İyi malûmat sahibi resmî şahsiyetler, bugün Birleşik Amerikanın bu zamanda bir Akdeniz savunma İttifakına benzer herhangi bir pakt yapılmasına muhalif olduğunu söylemişlerdir. Bu resmî şahsiyetler Birleşik Amerikanın bu mesele hakkındaki görüşünü basında çıkan bazı haberler üzerine belirtmişlerdir.
Bu haberlerde. Türkiye, İtalya, Yunanistan ve Yugoslavya arasında akdi mümkün biı‘ Akdeniz ittifakından bahsedilmekte ve bu fikrin büyük bir ilgi uyandırdığı kaydedilmektedir.
Resmi şahsiyetlere göre, Dışişleri Bakanı Dean Acheson'la diğer hükümet liderleri, Birleşik Amerikanın şimdiki halde ancak Kuzey Atlantik İttifakını takviye edebilecek durumda olduğuna kanidirler.
Aynı çevrelere göre, Türk Hükümeti birkaç aydan beri Akdeniz Paktı fikri üzerinde durmaktaysa da Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığı bu tasavvuru pek fazla desteklememektedir. Yugoslavvanın böyle hır bölge gruplaşmasına alınması İhtimali, şimdi bir Akdeniz ittifakının kurulabileceğine dair spekülasyonları tazelemiştir.
ettiklerinden sulh mahkemelerinden ilâm alarak reçim nakkını kazanmışlardır.
Yarın vatandaşların serbestçe rey haklarını kullanabilmeleri için vilâyet her türlü tertibatı almıştır
Seçim günü oy verme müddeti olan saat sabah 8 den akşam 17 ye kadar bütün eğlence yerleri kapalı kalacak ve hiç bir suretle içki satılamayacak ve içilemlyecektir.
Seçim bittikten sonra sayını işi derhal ve aralıksız yapılarak netice İstanbul ve Ankara radyolarında her 15 dakikada bir ilân edilecektir. Bu hususta bütün teknik tedbirler alınmış bulunmaktadır.
Dün de parti merkezinde meşgul olan Demokrat Parti Genel Başkanı Celâl Bayarın seçim gününü îstan-bulda geçirmesi muhtemeldir. C.H.P. İstanbul Bölge Müfettişi Sadi Irmak dün bütün teşkilâtı teftiş etmiştir.
Savcılık seçim günü İçin mıntaka-lardakı kesafete göre ihtiyaca yeter miktarda savcı muavinini vazifelendirecek ve ayrıca ilçelerde de yargıçlar seçim bitinciye kadar her türlü şikâyet ve hâdiselere el "koymak ü-zere görevli bulunacaklardır. Seçim Kanununa göre dünden itibaren hiç bir suretle propaganda mahiyetinde ilân, beyanname dağıtılması veya yapıştırılması yasak olduğundan partilerin bu istikametteki faaliyeti de tamamen hazırlığa inhisar etmiştir.
İstanbul 11 Seçim Kurulu vatandaşın ov vermesi sırasında her türlü yanlışlıkları önlemek maksadiyle dün bir tebliğ daha yayınlamıştır. 11 Seçim Kurulu Başkanı bu tebliğinde çok esaslı noktalara temas etmekte ve hattâ vatandaşların seçmen kartlarının başkaları tarafından para mukabili satın alındığının, kurul tarafından haber alınmış bulunduğunu bildirmektedir. İl Seçim Kurulu bu şekilde hareket edenlere karşı kanunun şiddetli müeyyideleri bulunduğunu hatırlatmaktadır.
Tebliğde parti ve bağımsızların oy puslalarının şekil ve renkleri hakkında tafsilât ve karma listelere dair izahat verilmektedir.
11 Seçlnı Kurulunun bu tebliğinin tam metni bugün İkinci sahifemizde-dir.
İÇ SAYFALARDA
ikinci
Tiirkiyede seçim kampanyası Arthur M. Stierli
ÜÇÜNCÜ
Bir hayale veda Reşat Nuri Darago DÖRDÜNCÜ
Sanat bahisleri : Atlasta Beethoven’in 9 uncu senfonisi L. E.
BEŞİNCİ
Gelir Vergisinde zirai kazançlar istisnası Doç. M. Orhan Dikmen
Yeni İstanbul
Pek yakında
R. Nuri Güntekin'in
Bilhassa gazetemiz için hazırladığı son romanını takdim edecektir.
( ____ J
“Doğu Avrupa medeniyetinin önciisü:Türkiye„
Trygve Lie
Moskovada
Lie, Vişinski ile 90 dakika süren bir konuşma yaptı
Moskova, 12 A.A. (AFP) — Tryg-ve Lie kendisini Prague’dan getiren uçaktan indiği zaman mütebessımdı. Genel Sekreter kendisini karşılamaya gelen Gromyko ve Myrdol’in ve diğer şahsiyetlerin elim sıkmıştır. Her türlü tefsirden içtinap ederek bir kaç güne kadar gazetecilerle konuşmak niyetinde olmadığını söylemiştir.
Lie, derhal kendisini beklıyen bir Sovyet otomobili ile yanında Birleşmiş Milletler Pıague Haberler Bürosu Şefi olduğu halde hava meydanından ayrılmıştır.
Moskova gazeteleri hiç bir tefsirde bulunmuyor
Londra, 12 lYÎRS) - Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Trygve Lie cuma günü Sovyet Dışişleri Bakam Andreı Vişınskı ile 90 dakika süren bir konuşma yapmıştır.
Lie, Moskovaya vardıktan bir gün
sonra Vişinakiyl
Genel Sekreter muavini olan delegesi IConstantın Zişenko da yo refakat ediyordu.
Trygve Lie’nln Moskovada 4 kalınası bekleniyor. Moskova gazeteleri hiç hır tefsirde bulunmadan Lie’nln ziyaretinden bahsetmişlerdir. Lir yakında hasın konferansı yapacak
Moskova, 12 (AFP) — Trygve Lie heyetinin sözcüsü. Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin iki üç gün içinde bir basın konferansı yapacağını teyit etmiştir.
Trygve Lie’nln kimleri ziyaret e-deceği henüz bilinmemektedir.
Trygve Lie’nln Moskovaya gelişi kendisini hava alanında karşilıyanla-rın isimlerini de ihtiva eden kısa hır tebliğle bildirilmiştir.
Sovyet basınında çıkan bu tebliğ, hiç bir yorumu ihtiva etmemektedir.
ziyarete gitmiştir. Rus Lie’-
gün
T*
t
staııbul
Dünya edebiyatının kapılarını Türk hikayecilerine açıyor
Birinciye 5.000 dolar
Dünya, en güzel hikâyesini arıyor
Biz, ona en güzel Türk hikâyelerini takdim edeceğiz.
Başta. Neıv-I ork llernld Tribüne guzetesl olmak üzere 1» memleketin gazeteleri tarafından tertip edilen "Dünya Hikâye Müsabakası,, na göndereceğimiz iki hikâyeyi memleketin rıı güzide bir lürlslno seçtireceğiz.
Yarın tam tafsilâtı vereceğiz
IlIHHIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIinilllllllllllHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII
Paris Büyük Elçimiz Numon Menemencioğlu, dün Pariste Türk . Fransız dostluğu mevzuunda bir konuşma yaptı
Paris, 12 - A.A. (AFP) — Türkiyenin Fransa Büyük Elçisi Numan Menemencioğlu, Fransız - Türk komisyonunun dün tertip ettiği dostluk gösterisinde İrticalen parlak bir konuşma yapmıştır
• * • « « * 9
Fransız - Türk dostluğunun en kuvvetli taraftarlarından biri olan Numan Menemencioğlu, evvelâ toplantıya riyaset etmekten duyduğu memnunluğu belirtmiş ve iki devletin ananevi dostluğunu hatıriatarak şimdi de bu dostluğun mühim bir andlaş-ma ile tevsik edildiğini ilâve etmiştir.
Türkiyenin şimdiki durumuna temas eden Büyük Elçi sözelrine devamla demiştir ki:
“Bugünkü milletlerarası durumda Türkiye, Doğu Avrupa medeniyetinin öncüsüdür"
Türkiye Avrupa medeniyetinin İleri bir kalesi olarak kalmaya karar vermiştir.
Bu bölgede, demokrat ve hür bir Avrupanın mevcudiyeti için fedakârlıklara devamdan kaçınmıyacağız„
Numan Menemencioglunun konuş* masını Fransız saylavı Pierre Olivler Lajie’nin konferansı takip etmiştir.
Fransız saylavı da Fransız -Türk dostluğundun duyduğu sevinci belirtmiş ve modern Türkiyenin eski OsmanlI İmparatorluğundan ne kadar farklı olduğundan ve Türkiye Cunı-huriyetinin sarfettigi harikulade gayretten samimiyetle bahsetmiştir.
Türkiyede seyahat etmiş olan La-jie, Türkiveden uzun boylu bahsettikten sonra siyasi meseleleri de ele almıştır.
Menemencioglunun da temas ettiği mevzuu ele alan Lojıe, Avrupamn en uzak noktasında ve Sovyet Rusya gibi tehlikeli bir komşunun yanında Türkiyenin aldığı cesur vaziyet üze-* rinde İsrarla durmuş ve demiştir ki: “Türkiye, müttefiklerinin yardımı ile batının idealini müdafaaya karar vermiştir.”
Atlantik Paktı toplantısı öbür gün yapılıyor
Londra, 12 (AP) — Atlantik paktına üye 12 devletin liderleri bu akşam Londraya gelmeye başlamışlardır. Pazartesi günü açılıp iki gün sürecek olan bir konferans sırasında Atlantik Paktı İdarecileri soğuk harp tâbiyesini ve iktisadiyatım inceleyeceklerdir.
Yetkili kaynaklara göre, liderler, bütün diğer ajanlıkların çalışmalarını koordine etmek üzere yeni bir komite ihdasını gözönünde tutmaktadırlar.
f
L
r '-w
Leyleğin ömrü lâk iâlc’la geçer.
A
Inglltc-yerden olmak-
oldu
lAPl — İngiliz Lord-Liberal Azaltırından bl-
.Amerika Cumhurbaşkanı mü münasebetiyle
sağlamışlar ve İşçiler de kaybetmişlerdir; • kaybettiler 12 A.A. (AFP) —
Trıımaıı 8 mayıs tarihinde 66 ııeı doğum yıhlönü-kendlslnr hediye edilen pastayı kesmeye hazırlanıyor



Ingilterede sağa doğru meyil var
BELEDİYE SEÇİMLERİNDE İŞÇİLER
81 ÜYELİK KAYBETTİLER
Londra, 12 A A. (AFP) -- Ingil-teredokı belediye seçimlerinin neticelerinden 1947 ve 1919 seçimlerinde Muhafazakâr Partiye gösterilen temayülün devam ettiği anlaşılmaktadır. Bununla beraber sağa doğru temayül yeril seçimlerde eskisi kadar fazla değihlir.
3000 belediye üyeliği için yapıları seçimlerde Muhafazakârlar 215 fazla üyelik 79 Üyelik İşçiler 81
Londra.
re belediye seçimlerinde 11 henüz kati netice alınmamış
la beraber Muhafazakârlar 210 üyelik kazanmışlardır.
İşçiler İse 81 üyeliği kati surette kaybetmişlerdir.
Bir Liberal
Muhafazakâr
Londra. 12 lar Kamarası
rl daha dün gece partisinin saflarından ayrılarak Muhafazakâr Partiye iltihak etmiştir.
Lord Cazens Hardy, Liberallerin gayelerini tahakkuk ettirebilmelerinin yegâne yolunun, Muhafazakârlara iltihak etrpek olduğuna İnandığını bildirmiştir.

Yabancı gazetecilerin
• • •• • |
gozu ile
Türkiyedeki seçim kampanyası
Gnr.rtcmi/.. neçlııılerl takip etmek Üzere hıınıı«i nıırette mrm-Irkrtlmi/.e gönderilmiş yabancı çnzctrcllrrln miltahedclcrlnl İhtl-vn eden yazilnrı dünden İtibaren nejrr bn^lnnıı» bulunuyor. Dün. Franııtının on ciddi gazetelerinden biri olan I.e .Mnnde’un fevknlAde muhabiri Mnr Marccnu'nun yazıcını nedrettik. Bugün Bnceler Nncbrlebten gn7.e(CHİnin muhabiri Arthıır M. Stlrrll'nln yazısını İkinci Miyfnmır.dıı neşrediyoruz.
Üçler yine toplandı (Gazeteler)
4
Sayfa 2
TENÎ İSTANBUL
13 Mayıs 1950
Yabancı gazetecilerin gözü ile
r
U1.U -
Ş E ali » II A B E 11 I.EKİ
Arap mültecilerine yardım heyeti geldi
Seçimlerin, Türk demokrasisinin inkişafında mühim bir merhale teşkil edeceği muhakkaktır
Yozan : Arihur M. Sfierli
(Baıeler Nachrichten muhabiri)

Emniyet teşkilâtı telsizle çalışacak
Bütün merkezler ve motörlü vasıtaların telsizleri, şehir telefoniyle de görüşebilecek
İstanbul
İl seçim kurulunun tebliği
Kurulca seçmen kartlarının çalındığı
Isviçreye dönen heyetin reisi, Türkiyenin ileri durumda olduğunu söylüyor
Gazetemiz bir vandAn kendi hnber alma teşkllâdyle soçiırı hâdlaolc-rinl vo bu tarihi ölaym ebrmmiyetli noktalarını umumi efkâra arzeder-ken. diğer taraftan memleketimize sırf bu eeçim mlınaeebetlyle selmiş yabancı gazetelerin muhablrlorlndpn İstifadeyi faydalı bulmuştur. Bu yabancı muhnbfrler, bize verdikleri yazılarının aşıtlarını kendi gazel el erin o yollamışlardır. Bu muhabirlerin memleketimizde cereyan etmekte olan seçim kampanyam hakkındakl den yazılarım dünden itibaren rodlyorııı.
Türkiyedekl seçim kampanyasını takip eden ecnebiler için, mücadelenin durgunluğu ve bilhassa haricî hayata hemen hiç müessir olmaması, dikkati çekmektedir, iki ay evvel yapılan Yunan seçimlerinde Atina, haricî manzarasın) hemen tamamen değiştirmiş ve şehir âdeta baştanbaşa donanmıştı. Halbuki İstanbul, seçim kampanyası sırasında, gündelik ki-lığını değiştirmemiş ve bir iki büyük meydanda zaman zaman yapılan toplantılardan, duvarlara yapıştırılan bir iki afişten başka, seçime" delâlet eden emarelere taaadüf edilmemiştir.
Bu manzara, yekten Türk Milletinin, seçimle fazla alâkalanmadığı zehabını uyandınyoroa da, böyle acele bir hükme varmak doğru değildir. Çünkü, Türk Milletinin politik düşüncelerini kavrayabilmek için, senelerce bu halkın içerisinde yAşamak ve onu gayet iyi tanımak lâzımda*.
Bununla beraber, TÜrkiyede demokrasinin daha derine tesir edebilmesi umumi kültür ve siyasî tecrü' benin inkişafına bağlr olduğunu da kabul etmek lâzımdır. Vatandaşın, seçim mevzuunda programlardan ziyade şahıslar üzerinde durarak, listelerini buna göre tanzim etmeyi dü-
görüşleri bini yakından nlİUutdnı* cttlfiin-neşro bağladık. Bugün ikinci yazıyı neş-
ş (İnmeleri bunuıı başlıca delüldir.
Memleketteki başlıca iki partinin programlarında büyük farklar bulunmadığı halde, hor ikisi arasındaki mücadelenin şiddeti oldukça garip görülmektedir. Demokrat Partinin muhalefeti samimi olmakla beraber, muhalefetin, büyük memleket meselelerinin hallinde daha orijinal fikirler I-leri sürerek, siyasi mücadeleye sağlam bir ideolojik temel vermesi, Tür-kiyede demokrasinin gelişmesi için daha faydalı olur düşüncesindeyiz.
Umumiyetle kabul etmek lâzımdır ki, Türkiye, harp sonundan beri demokrasi mevzuunda çok ilerlemiştir. 30 yıl evvel inklraz bulan OsmanlI imparatorluğundan, gayet az demokratik ananeler tevarüs edildiği düşünülecek olursa, muvaffakiyetin ehemmiyeti daha ziyade artar.
Seçimlerin dürüstlüğü hakkında mütalâa beyan edecek durumda olmamakla beraber, bunların herhalde 1946 seçimlerine nazaran muhakkak daha dürüst ve mazbut cereyan ve bu seçimlerin, Türk demokrasisinin inkişafında mühim bir merhale teşkil edeceğine mutlak olarak kani bulunduğumuzu söyllyeblllriz.
Sunderland, Beşiktaşla bugün karşılaşıyor
İngiltere profesyonel ilkinin üçün-cüsü Sunderland futbol takımı bugün ilk maçını Bcşlktaşa karşı yapacaktır. Bütün dünyaya nam salmış ve îngülf futbolunun tam mânaslylo temıilolleri olan Bunderland'lıların şehrimlfde yapacağı 4 maç muhakkak ki futbolumuz için hayırlı bir adım olmuştur, şunu da İlâve edelim ki, memleketimize bugüne kadar bu ayarda kuvvetli bir fmriMf takımı daha ilk defa gelmektedir, lngllle futbolunun netice almak üzerinde çok müâpet tesirleri olduğu artık dünyaca kabul edilmiş bir hakikattir, bu bakımdan takımlarımızın Sunderland karşısında alacağı netice merakla beklenmektedir.
Siyah - Beyazlılar bugün İnglllzler karşıtına, transfer ayında alacakları ve Amerlkaya götürecekleri İzmirli Kemah Istafibulzporlu Kâmil, Adaletten Şevket. Ankaragüçlü Heoop ve ecza sı bu maç için affedilen Şükrü* yü de aralarına alarak kuvvetli bir kadro İle çıkacaklardır.
İngiliz Sunderland takımı tngll-
terenin en namdar vo kuvovtll takımlarından biridir, içlerinde Davis gibi bir sezonda 28 gol atarak gol kıralı olan ve üç defa Üstüsto milli formayı giyerek ingiltero millî takımında soliç oynıyan Shacklcton, Bartram kadar muvaffak olmuş ikale-ol Mapson ve VVrlght gibi meşhur ve kurt oyuncular vardır, Profesyonel Sunderland'ın burada yapacağı 4 maçta. bir profesyonel takımın yapabileceği bütün incelikleri bize göstereceğin© emin bulunmaktayız, çünkü At-senal gibi meşhur bir takım karşısında yaptığı 4 maçta. 4 galibiyet kaşanmanın kolay olamıyacağım kabul edenlerdeniz; İki üç pasla kaleden kaleye İnerek netice alan İngiliz profesyonellerinin karşısında Beşiktesin göstereceği oyun ve alacağı netice merakla beklenmektedir. Üstelik Bc-şlktaşlıların^yarm Amerlkaya hareket ctmderl ve orada Amerikan füt-bölcularlyle boy Ölçüşmeleri bakımm-dan ehemmiyetlidir. İnönü Stadyumunda saat 17 de yapılacak bu mühim maçı hakem Sulhi GAran idare edecektir.
ve bu husustaki son lıa-tamamlanmış bulunmak*
otomobili şehirdeki mer-
İstanbul polisinin modern vasıtalarla teçhizi seçimlerden evvel bitirilmiş bulunmaktadır. Bütün merkezler ve modern vasıtalarla takviye edilen motörlü polis ekiplerinin arabaları ve Jipleri telsiz telefonla teçhiz edilmiş zırh kİ ar da tadır.
Bir polis
közlerden herhangi biriyle ve bu merkezin İrtibatım teinin ederek şehirdeki bir telefon numarasıyla görüşebilecektir.
15 günden beri yapılmakta olan tecrübeler muvaffakiyetle netice verdiğinden telsiz cihazları mükemmel bir şekilde çalışmaya başlamıştır. Bu suretle Ani hâdiselerde polis kuvvetlerinin süratle istenilen kolaylıkla kabil olacak polisinin verimi bir kat bulunacaktır.
yere sevkı ve İstanbul daha artmış
Şehir içinde Tekel içkilerinin tevziotı müteahhide verildi
ispirto ve ispirtolu İçkilerin, İstanbul, Beyoğlu ve Üsküdar bölgelerinde satışı dün müteahhide veril-mlştir. 1 hazirandan itibaren umumî bayi fabrikalardan doğrudan doğruya alacağı bu maddelerin depolama, sevk ve tevziini kendi yapacaktır. Bu suretle Tekel idaresi, depo. nakliye, tevzi gibi masraf ve külfetlerden kurtulmuş ve mühim miktarda bir tasarruf sağlamış bulunmaktadır. Bundan sonra Tekel depolarında yalruz tütün mamûlleri bulunacaktır.
Evlenme
Muharrir ve matbaacı arkadaşlarımızdan Avni Altıner ile Öğretmen Behira Topalak evlenmişlerdir. Saadetler dileriz.
Gül Fidanlığı Sergisi
Modadaki Türkiye büyük gül fidanlığının 19Ö0 senedinin dördüncü büyük «ergisi 21 mayıs pazar günü törenle açılacaktır.
Bu arada yeni iki gül çeşidine meşhur iki sporcumuzun ismi verilecektir.
Amerikan muhripleri bugün gidiyor
Birkaç günden beri limanımızda bulunan Amerikan muhripleri bugün şehrimizden ayrılacaklardır.
veya satıldığı haber alınmış bulunuyor
Kanun, bu hususta gayet şiddetli müeyyideler maksatlarla ve seçim neticesine tesir edecek
İstanbul 11 Seçim Kurulundan tebliğ olunmuştur.
Bazı partiler ve seçmenler tarafından kurulumuza yazı ve sözle vâki müracaat üzerine 14 mayıs 1950 günü yapılacak olan milletvekili genel seçiminde vuku bulması muhtemel bazı kanuna aykırı fiilleri önlemek mak-sadlylo kurulumuz aşağıdaki hususları sayın İstanbul seçmenleri ve 5545 sayılı Milletvekilleri Seçimi Kanununu tatbik ile mükellef vatandaşların dikkat nazarlarına orzetmeyl seçimin emniyetle cereyanı bakımından faydalı ve lüzumlu görmüştür.
1 — 5545 sayılı kanunun 88 inci maddesine göre siyasi partilerle bağımsız adayların seçmonlere matbu oy puslaları dağıtmaları ve bunlarda özel işaret bulundurmaları mümkündür. Ancak işaret ve renkli oy puslası kullanabilmek için aday gösterme müddetinin bitmesinden cn nz üç gün evvel Yüksek Seçim Kuruluna bildirilmesi lâzımdır. Bu müddet içinde bildirmiyenler renkli oy puslası ve özel işaret kullanamazlar. Yüksek Seçim Kurulundan bildirildiğine göre Cumhuriyet Halk Partisi beyaz kâğıt Üzerine başında Altıok bulunan, Demokrat Parti yine beyaz kâğıt Üzerine başında D.P. harfleri bulunan ve Millet Partisi hiç bir işaret bulunmıyan beyaz kâğıt üzerine basılmış ve Millî Kalkınma Partisi de yine beyaz kâğıt üzerine M.K.P. harfleri ve arı resmiyle 1945 tarihini taşıyan oy puslaları kullanacaklardır.
Bağımsız adaylardan Kâmran Saka ise filizi renk üzerine basılmış oy puslası istimal edecektir. Diğer partiler ve boğımsız Adayların bu hususta hiç bir müracaatları olmadığına göre beyaz kâğıt üzerine basılmış ve hiç bir işareti ihtiva etmiyen oy puflaları kullanmaları kanunen mümkündür.
2 — Bu İzahlara göre bu partiler ile bağımsız adayların kullandıkları renk ve işaretleri, başkalarının kullanmaları yasaktır. Buna tevessül eden kimseler şiddetle takip edileceklerdir. Sandık kurullarının ve sayın seçmenlerin bu hususta uyanık olmaları tavsiye olunur.
3 — Aynı kanunun 88 İnci maddesinin son fıkrasına
kabul ettiğinden, gizli ve dürüst olmıyan mahiyette hareketlerden içtinap edilmelidir göre siyasî partiler ile bağmışız adayların oy verme yerlerine konulmasını istlyeceklen matbu oy puflaları, oy verme gününden bir gün önre sandık kurulları balkanlarına teslim olunacaktır. Bu itibarla sandık kurullarına başkaca oy pııslası vermek ve kapalı oy verme yerlerine koydurmak mümkün değildir.
4 — Bazı vatandaşların karma liste tertip edecekleri işitilmektedir. 27 aday ismini geçmemek üzere karma liste tertibi ve dağıtılmasında kanunen bir mahzur olmamakla beraber bu listeler kapalı oy verme yerlerine koydurulamaz.
5 — 5545 sayılı kanunun 30, 31 ve 32 nci maddeleri mucibince tanzim ve tevzi olunan seçmen kartlarının çalındığı veya satıldığı istihbar edilmiştir. Kanun bu hususta gayet şiddetli müeyyideler kabul ettiğinden gizil ve dürüst olmıyan maksatlarla ve seçim neticesine tesir edecek mahiyette olan bu gibi hareketlerden içtinap edilmelidir. Bundan önceki tebliğde de bildirildiği gibi oy verirken seçmen, kartını göstermek mecburiyeti de olmadığına göre, bu hareket tarzının kötü niyetlilerin tahakkuk ettirmek İstedikleri gayeyi sağlı-yamıyacakları da muhakkaktır. Bununla beraber kurulumuzca gerekli tahkikat vp takibatın yapılması Içtn keyfiyet İstanbul Valiliğine ve Cumhuriyet Savcılığına bildirilmiştir. Sayın seçmenlerin bu hususta dikkatli olmalarım ve bu gibi hareketlere tevessül edenleri en yakın zabıta memurlarına bildirmelerini vatandaşlık vazife ve hislerinden bekleriz.
6 — Kurulumuz tarafından bundan evvel 5 mayıs 1950 tarihli gazetelerle yayınlanan tebliğde belirtildiği gibi kanuna aykırı hareket edenler hakkında 5545 sayılı kanunda şiddetli müeyyideler kabul edilmiştir. Bazı hallerde yedi yıla kadar hapis cezaları dahi hükmedilmesl-ni kanun âmirdir.
Sayın seçmen ve İlgililerin yukardaki hususları ehemmiyetle nazarı itibara almaları 5545 sayılı kanunun 66 ncı maddesinin 1 sayılı fıkrası mucibince tebliğ olunur.
Arap mültecilerine yardım etmek Üzere İki seneden beri Ammanda bulun in İsviçre Kızühaçına mensup iki doktor ve iki hemşireden mürekkep bir heyet şehrimize gelmiştir, lsvlç-reye dönmekte olan heyetin reisi M. Mayland diın kendisi lir konuşan bir arkadaşımıza demiştir ki:
“— Urdtlndeki vazifemiz, mültecilere yiyecek dağıtmak, sıhhî durumu kontrol ederek sari hastalıkların ö-nüııü almak, oturacak yerleri olmıyan mülteciler için kamp kurmak idi.
Meselâ, Arap memleketleri arasında bir muvazene temin etmektir. Ur-düne ilk gittiğimiz zaman durum çok vahimdi. Bugün yine de vahimdir, iarailde nıünbit tarlalarım bırakıp (Jrdündo iktiaaden fakir topraklara gelmiş olan Araplar çok perişan olmuştur. Bunların arasında büyük «er. vet ve mal kaybına uğramış olanlar moral bakımından kötü durumdadırlar. Bu vaziyet hakiki sulh teessüf etmeden düzelmez. Bugünlük hiçbir hal çaresi yok gibi görülüyor. Bizim oradaki çalışmalarımız meseleyi hal. letmeye matuf olamaz. Biz ancak gıdasız ve meskenslz olarak mültecileri yaşatabilecek tedbirler alıyoruz.,,
Bundan sonra memleketimizde e-dlndiğl İntihalardan bahseden Dr Mayland demiştir ki:
M— Yakmşarkta yapılan bir seyar hat memleketinizin ne kadar ileri bir durumda olduğunu göstermeye kâfidir. Türk inkılâbının bu kadar bü^ yük olduğunu tahmin etmemiştim* Muhakkak kİ bu, tarihin en büyüle inkılâplarından biridir. Bilhassa halkın yabancılara karşı gösterdiği ka çok hoşa giden bir şey.,,
KÜÇÜK HABERLER
Galatasaray Lisesi Talebe Sergisi
Bugün saat 15.30 da, Galatasaray Lisesi talebesi senelik resim, karikatür ve fotoğraf sergilerini açacaklardır.
Bu sergi, şimdiye kadar mektepte açılan sergilerin on seklelncisi teşkil etmektedir.
Sergi 19, 20, 21 mayıs günleri saat 14 ile 18 arası herkes tarafından serbestçe ziyaret edilebilir.
ı' «i -r aa L *7’ * i
Belediyenin dünkü kontrolları
«7
Belediye murakıpları yeniden kasap, 83 manav, 83 sebzeci, 41 bakkal, 67 lokanta, 27 kahve, 7 berber, 9 sakatçı, 27 tuhafiyeci, 5 büfe, 6 kömürcü. 15 seyyar esnaf, 2 paataha-ne, 7 mahalleblci, 14 fırın, 5 balıkçı ve 7 ekmek haylini kontrol etmiştir. Belediye yasaklarına aykırı hareket eden esnafa iki ceza zaptı kesilmiş, ayrıca 37 ekmek noksan vezinli olduğundan müsadere olunmuştur.
Amerlkaya maç yapmak üzere gidecek olan Beşiktin spor kulübü futbol takımı oyuncuları dün Patrik AthenaıcoraM Patrikhanede ziyaret etmişlerdir. Kesim, bu »lyurot (• uasinda alınmıştır
Amerikalı harp öksüzü
dün şehrimize geldi
Bundan 12 sene evvel Amorlkada • Foster Porentis Plan adında bir teşebbüs kuruluyor. Teşebbüsün gayesi, harpte öksüz kalmış çocukların yetiştirilmesi, bliyütülmssl ve cemiyete yararlı bir uzuv haline getirilmesidir. Bu gayemtt 4ührtkkuku için »Mİmoui'U de bir müessese kuruluyor. Müessese-de bugün kızlı erkekli 200 har^'Ök-süzü bulunmakta ve bunların tedrisat görerek lyl bir seklide yetiştirilmesi temin edilmektedir. Hâlen yalnız Ame-rlkaya münhasır bulunan teşkilâtın Avrupaya da teşmil edebilmesi İçin müessese yeni bir teşebbüste bulunuyor Talebeleri arasından en güzide 6 tA-neslnl seçerek bunları Avrupanın muh telif memleketlerine gönderiyor. Mevzuu bahis Avrupa memleketleri şunlardır: İngiltere, Fransa, Belçlkn, Almanya, İtalya ve Yunanistan. Bu altı talebe gittikleri memleketlerde kendileri gibi harpte Öksüz kalmış birer çocuk seçecekler ve hu çocuklar mü-essesenin davetlisi olarak Anıcrlkaya gidecekler, orada teşkilâtın nasıl çalıştığını, çocukların nasıl yetiştirildik-
Bu ikazı yapmak mecburiyetinde kaldık
AZETEMİZ. memleket umumî efkârının nazarında, lâyık olduğu alâkayı görmeye başladığından beri, her mûteber mevcudiyet etrafında fırsat kûllıyan muzır ve ufak kimseler Yeni İstanbul’un mensubu olduklarını ileri sürerek bu memnuniyetbahş durumumuzu kendi şahsî menfaatleri İçin istismara kalkışmışlar ve şurada burada muhabirimle olduklarım söylemişlerdir.
Biz burada, gazetemiz adına verilmiş sarı kart, veya gazetemizin snlâhlyetll idarecilerinin ve en büyük mülkiye âmirinin imzasını vo mührünü taşıyan hüviyet varakasını hâmil bulunmıyan şahısların, bizim Adımıza yapacakları müracaatlar vo bu suretle sebep olacakları hâdiselerle hiç bir alâka ve mesuliyetimiz olamıyacağım sarahatle bildirmeyi lüzumlu görüyoruz.
Ayrıca, bu gibi eşhasa tesadüf edenlerin, bize lâzım gelen kanunî muameleyi yapmak imkânım vermek üzere» gazetemizi haberdar etmelerini rica ederiz.
lerinl görecekler. Amerikanın muhtelif eyaletlerini dolaştıktan sonra memleketlerine dönecekler ve muhtemelen orada da bu nevi müesseselerln kurulmasına önayak olacaklardır. Bu müesseselere alınacak talebeler Ame-rlkadaklnln yolundan yüryerek öksüz çocuklara harbin kötülüklerini, doğurduğu ıstırapları anlatarak onları bu yolda yetiştirecektir.
Yukarıda bahsettiğimiz 6 çocuktan hissesine Yunanistan düşeni dün u-çakla şehrimize gelmiştir. 18 yaşında sarışın ve kısa boylu bir genç kıs o-lan Mlss Pat Withero\v Yunanistanda 6 hafta kalmış; Bulgar, Yugoslav ve Arnavutluk hudutlarına kadar her yeri gezmiş, oradaki harp öksüzleri l-le görüşmüştür. Bu öksüzler arasından 15 yaşında bir çocuk müessesenln misafiri olarak Amerikaya gitmek tize re seçilmiştir.
Mlss Witherow. Yunanlstandaki tetkiklerini bitirdikten sonra United Prcss’in Yunanistan muhabiri bulunan ve seçimleri takip etmek üzere Istanbula gelen Mr. Clark'ın kari3i tarafından Türklyeyc davet edilmiştir. Mlss Witherow şehrimizde pazartesi gününe kadar kalacaktır.
Diğer taraftan 6 çocuğun Avrupada yaptıkları geziler teşkilâtın kadınlar kısmı başkanı Mrs. Monaco tarafından filme alınmaktadır. Mra. Monaco da bugün şehrimize gelerek Miss Wltherow'un fstanbuldaki gezilerini filme alacaktır.
★ Amerikan Robert Kolej talebe
lerinln Yüzme İhtisas Kulübü lîb müşterek olarak tertip ettikleri çay, bugün T&rabyadft Konak oteli sale» nunda yapılacaktır. :
★ Bandırma vapuru dün Pireye varmış, mazot yükllyeıek akşam üftÛ hareket etmiştir. Geminin yarın akşam limanımıza gelmesi muhtemeldir.
★ Ege Denizinde yakalanan M kilodan ağır Akdeniz orkinosu denl- -len balıkların İstanbul limanına nakil için Giresun tipi gemilerin soğuk-hava depolarından istifade edilmesi hususunda bazı balıkçılar tarafından İdareye müracaat edilmiştir.
★ Deniz İşçileri Sendikası içşilere ucuz gıda maddeleri satmak için Haliç fabrika ve havuzlarında, Sendika , satış paviyonları açacaktır.
★ Tekel sigara fabrikalarında ça-R.t lışan erkek işçilere şimdiye kadar her gün 15 sigara verilmekte fakat kadın işçiler bu haktan istifade edememekte idiler. Bundan sonra kadın işçilere de her gün onar sigara veri lecektlr»

SİYASİ İKTİSADÎ
YENİ İSTANBUL
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Bahlbi:
YEM İSTANBUL NEŞRİYAT LIMITED ŞİRKETİ MUdCkCi FARUK A. SÜMER Bu sayıda yası İşlerini fiilen idare eden: Sauld ÜGET
Gaıetonteo gönderilecek M* tâmum voltların doğrudan töıjruya yaaı işldri mUdürlUffü* n© Gönderilmesi lâzımdır»
YENİ İSTANBUL
50 gramlık çay paketleri satışa çıkarıldı
Tekel İdaresi tarafından uzun lamandan beri satıştan kaldırılmış o-lan 50 gramlık çay pAketleri, bilhassa fakır halkın fazlaca meskûn olduğu mahallelerden vâki olan ısrarlı talepler üzerine yeniden satışa arzedllmlştir.
Bu paketlerin fiyatlarında hiç bir değişiklik yapılmamıştır.
İkinci sayfamızdaki siyasî, üçüncü Haytamızdaki kültürel, beşinci sayfamızdaki iktisadi başmakalelerde Heri sürülecek fikirler umanıiyle yazarlarına aittir.
Basıldığı yer ;
YENİ İSTANBUL MATBAAM* LIK LIMITED ğîRKETÎ MATBAASI

Ahmet Hamdl Tanpınar
Sahnenin
Dışındakiler
66
AKIyell Ahmedin »önleri de bu çlngenenin-kıler gibi, deppoydaki hapishanenin karanlığından ineanı çıldırtacak seklide apaçık bakıyorlardı. Fakat bakımlar ve insanlar aynı değildi. Şllpheeln hiç aynı değildiler. Çingenenin apaçık, üaerimiie dlkllnıl, gösteri sadece kaçıyordu. Çlftenarauının, bir asma fliiehıe hensiyen «esi takılmi» dü»(ln-cenılsin yaldıalı bir arabeski seyrederken birdenbire bllmodlğlnıls «eylere kaçtığı gibi, bilinmes yerlere kaçıyordu.
Fakat Alâiyeli Ahmedin göBİerı kaçmıyordu. O, çifte ölUmüntln arkasından bütün hayata bakıyordu. Kn ince ve mânatuı teferruatına kadar gördüğü hayata, bazan güreşmeyi gözüne kestirdiği bir dev, basan batında hasta gibi bakıyordu.
Çünkü bakmaktan bakmaya, kaçmaya fark vardır. Çünkü o ve
glm karısı hayata birden baeka türlü bakıyordu,
Süleyman Bey de bakıyordu, tftiha ile, hırs-İA. şüphe ile, saman saman şüphenle vicdan asabiyle bakıyordu. Sabahleyin başka türlü bakmıştı. Akşam kapıdan girdiğim zaman başka türlü 326
bekledlffi bir
kaçmaktan, hiç görmedi-
e 9 •
bakışlarla öldürerek bir mezarlık gibi dokunduğu her yerde sağlam Uzuvlar çürü-
parçala*
benim Kendisi*
bakmıştı. Şaşkınlığından kurtulduğu «aman başka türlü... Fakat taşıdığı duygular ne olursa öl» sun, ölmüş bir şey gibi bakıyordu.
Ne garip, bu yaşayan adam, yaşayan Ve eğlenen, düştüğü bataklıkta bir nei'kls tarlasında otlar gibi hazla dolaşan ve lezzet alan adam hu ölü gibi bakıyordu. Sade bir ölü gibi bakmıyordu. Baktığı her şeyi bu bakıyordu. »Süleyman Bey Ölümle dolu İdi. Bakışının irin dolu keseler patlıyor, yor, ten, et olup kokuyor, kemik, un gibi ufalanıyor. insan eli leblebi gibi küçük kemik rina dağılıyordu.
Halbuki ölü olan Alâiyeli Ahmet, İçimden bütün hayata gülerek bakıyor, ni her gün birkaç defa öldüren hayata, Muhlis Beyin beraberce dalaşmak İstediği zaman köpeği Busefâloaa baktığı gibi sevgiyle, gördüğünü kendi seviyesine çıkartarak bakıyor. Çünkü hayat dediğimiz şey Alâiyeli Ahmedin sâdık köpeğidir, hâlâ üstüne bindiği kır attır, sevdiği kadındır, nefes aldıkça türküsünü söylediği ıssız dağlardır.
Atiye Teyzenin, Behçet Beyin konsolundan yıllarca evvel çaldığım resmi de hayata, Alâiyeli Ahmet gibi bakıyor. Bir kâğıt parçası üstünden bu apaçık gözler. Her şeyi peşinden sürükleyerek hayata bakıyor. O bakışlarda hey şey diriliyor, ezeli bir hasrette bir ölmezlik suyunda İmiş gibi yıkanıyor. Atiye Teyzenin gözleri, yaşanmamış ömrünün aracından hayata dua gibi bakıyor.
— Hayır, hayatta çürümeyen bir taraf Süleyman Beyin odasında gördüğüm da bakıyor. O da canlı. Faköt başka türlü bakı-327
eder
var. kıza
yor. Talihinin arkasından, bakıyor. Doğmamış, çocuklarının gözleriyle bakıyor. Belki doğurduktan sonra, süt verirken üstüne yanlışlıkla abanarak boğacağı çocukların gözleriyle bakıyor. Belki de bu cesareti gösteremediği İçin, dilenecek, hakaret görecek, şehir kaldırımlarında sürünecek çocuklarının gözleriyle bakıyor.
Fakat onun kendi bakışlarım bilmiyorum. Çünkü o bana uzviyetinde gizli büyük adem bahçelerinin valileriyle bakmıştı. Asıl bakışları öldükten sonra, küçük orospu hayatı bittikten sonra anlaşılacak. Talihini iyi yüklenebilir, içinde bir tarafı. Alâiyeli Ahmedin karısını kurtaran o çok küçük şeyi, o çok küçük muciseyi yüklenebilirse, her şey değişebilir.
Onun hayatı henüz muallâktadır. Bazı insanları sonuna varmadan bilemeyiz.

Fakat bazılarım biliyoruz. Behçet Bey, sa-bnhleyin bol zeytin yağında yüzdüğünü gördüğüm balıkların «özleriyle bakıyor. Ama. muhteşem yaldız çerçeve aynaaıhın içinden Talât Beyin hiç görmediğim gözleri, bana bu aynayı hediye eden Behçet Boydan çok başka türlü bakıyorlar. O da hayatin gösteriyle ve hayata bakıyor. Affettiği hayata bakıyor. Mahur Beste nin ölümü yehen yari akşam kızıllığı içinden bakıyordu. Çünkü hayat da, ölüm de «evdin mi, affettin mi yenilebilir.
— Hayır, he rzanıan hayat iğrenç değildir. Hazan insan çok temiz tabakalara çıkabiliyor. Bulutların yıldırım ve şimşek kokusunu koklayabiliyor, İnsan hayatla dövüştüğü zaman ona başka türlü bakıyor.
şimdi Anadoluda dövüşenlerin hepsi hayata başka türlü bakıyorlar. Hepsinde Alâiyeli Ah-mode benzeyen bir taraf var. Belki onun gözle-328
riyle bakıyorlar. Kaç kişidirler 7 Bütün bu bakışları ben nasıl sayabilirimi
Etrafımda çok göz var! Hepsi bana bakıyor. Kimi sadece soruyor. Kimsin, nesin? Kimi yardım istiyor, kimi, peşimden gel! diyor. Bir hatta evvel mahkemede gördüğüm adamın bakışları sâdece gizlenecek yer arıyor: Muhlis Beyin bakışları, ben hayatın efendisi olmak isterimi diyor. Ben Buaefalos'la oynar gibi hayatla oynuyorum, diyor. İhsanın bakışları sadece düşünüyor. Ben bu saati iyice çözmeden hiçbir iş göremeıu, diyor» Ve bu hülyaya çok benzeyen bu lşde basan kendisini, bazan elindeki saAtl kaybediyor.
Nâsır Paşanın bakışları hayalindeki İtalyan bahçelerinden kendisiyle Ölecek bu maziye bakıyor. Kudret Bey» hoıçlarımn, birikmiş kinlerinin, hacaletlerinın arasından çok küçülmüş, biçare bir mahlûk gibi bakıyor.
Sabihamn bakışları, Mahur Bestenin arasından, daha şimdiden Atiye Teyzenin, Talât Beyin bakışlarıyla bakıyorlar. Bazan da bana ebediyen darılmış gibi bakıyor. Bir akşam Üstü, yağmur altında yüzüme bakmadan baktığı gibi bakıyor. Fakat akşam mıydı, sabah mıydı! Ne çıkar? Bu aynada akşam, sahah. hepsi bir. Çünkü ben bir mazi aynasından, benim olmayan bir aynadan, benim olmayan bir yığın aynalardan hayata bakıyorum!
Niçin bana o yaldız çerçeveli aynayı. Talât Beyin aynasını hediye ettiler. Onu kırsam ne kadar iyi olacak. Onun hayalımı zehirleyeceğini biliyorum. Ona her baktıkça kendimi, bütün hayatıma tasarruf eden bir mazinin haglarlyle bağlanmış görüyorum.
Ben Talât gibi olmak istemiyorum. Orada,
329
misafirlerin ötesinde, çok uşaklarda belki (g ve çıplak dövüşen kardeşlerim var. Kimi öl^û^ kimi yaralanıyor.
Fakat onlara gitmem için sadece, oradaki dağlan, denizleri aşmak kâfi mi? İçim» den de bir şeyleri aşinam lâzım. Kendimden siy* nlmam lâzım. Onlar gibi açlığın ve çıplaklığın İçinde, ümit kaftanlarını giymem lâzım. Bir de kendime herkesi tercih etmem lâzım.
Biliyorum ki gideıniyeceğlm, çünkü bea hayata çok yaldızlı bir mazi aynasından bakı» yorum ve bir «Aman başka aynalardan da bakmak istedim. Sabihamn gözlerinde onu seyret» tim. Alâiyeli Ahmedin türkülerinde dlm.
Bu türküden bana ilk bahseden Fakat şimdi yolumu yine o kesiyor, dargın? Yoksa kendisine böyle kızıyor»
Ben bütün hayatımla erişmek İstiyorum, Kafamın hır köşesinde, Alâiyeli Ahmedin türküleri ve hâtırası iyi beslenmiş, mesafelere susamış atlar gibi bekliyor. Bir gün onlara atlayacağım.
O zaman dağlatın, denizlerin, otsuz ovaların ve yanık köylerin üzerinden aşacağım. Aşılması onlardan daha güç, daha imkânsız benlik dâvalarının üstünden geçeceğim.
Her şey mümkündür. Her şey olur. Fakat bir kere etrafımdaki bu gözlerden, ölü, diri, etrafımı saran bu milyonlarca gözden kurtulsanx onların ağından bir kete siy nisam...
* Yavaş yavaş yine her şeyi çok İnce bir perdenin arkasııulAn görmeye başlıyorum. Kulağımda tanımadığım sesler var.
(Devamı var)
330
onu dlnle-
Sabiha idi. Yine bana gecikmeme ini
13 Mayıs 1950
Talebeme mektuplar
Bir hayale veda
EVLÂDIM, geçen mektubumda sizi yanlış bir yola sapmaktan korumak istemem her halde beklediğim tesiri yapmamış ki fikrinizde ısrar ederek onu haklı çıkarmak için görünürde meşru gibi olan ve fakat beni pek kandırmıvan mazeretler ileri sürüp diyorsunuz kl: "Beni dil ve tercüme çalışmalarına sevkeden sebeplerin başlıcası gArbı iyi tanımak, ona edebiyatı vasıtasiy-le nüfu£ etmek ve böyîece hepimizin emeli bulunduğu üzere tam bir garplı olmak arzusudur."
Garbı tanımak istemeniz elbette yerinde. Zekâyı kullanmasını bilmek sayesinde beşeriyetin "nâzım” lık vazifesini görmeğe hak kazanmış bir âlemi tanımamak affedilmez bir kusurdur. Ancak böyle bir ihtiyacın garp dışındakileri "garplı olmak" hevesine düşürmesine gönlüm razı değil. Daha doğrusu artık değil.
Çünkü garplılaşma teşebbüsümüz iflâsla sona ermiştir. Gençliğimde buna hayli üzüldümdü; şimdi tabii buluyorum; böyle olması lâzım geldiğini anlıyorum. Bir kimsenin bilgi ve ustalığına imrenip onları edinmek istemek hüviyet değiştirmeyi mi icap ettirir? Hem de sizin "hepimizin e-meli" diye konuşmanız galiba sağlam esaslara dayanmıyor. Arzunuzun bir çok kişi tarafından da paylaşıldığına şahit olmadım.
Her ferdin hayatında yapmak isteyip de yapamadığı şeyler vardır; amma yapamaması dışardan gelmiş engeller güzünden değil, kendi irade gücünün buna yetmemesindendir. Bu, daha ziyade, bir sinir ve ruh hâdisesi sayılır. İşte "garplılaşma larda bi-Sim "işlenemiyen fiiller”imizden... Bunca arzu, hayal, karar ve iddiaya rağmen garplı olamadık.
Zaten zorumuz neydi bilmem... garbın maddeye hâkim olma yollarını bütün dünya nasıl kaptı ise biz de, nasıl olsa benimsiyecektik. Bunun fÇin benlik değiştirmeğe kalkışmağa hacet yoktu ki... Garplılaşma hareketimiz idare teşkilâtını Avrupaca bir şekilde kurmak lüzumu duyulduğu gün başladı. Bu işe iyi niyetle koyulmakla beraber çerçeveyi alıp zihniyeti, yani o çerçevenin içindekileri işleten usulcülüğü almağı unuttuk. Her iklim kendine göre idare şartlan yaratır; bizimki de iklime uygun. Kusuru var mı, yok mu, mesele çnda değil. Olsa olsa tek kusuru garplılık iddiası.
Edebiyatımız da aynı tarafa döndü; garptan bilmediğimiz bazı tarzlar aldı: Roman ve temaşa. Ancak, o da devlet kadar garplılaştı: Yani tarzlan alıp kafayı unuttu. Eski kafasını da kaybetmiş bir varlığın başı boşluğundan hâlâ sivri la mıyor. Fikri, tenkidi, felsefesi olmayan, yaratıcılık vasfını kaybeden bir edebiyatın nasibi odur.
Garplılaşma hamlelerimiz daima şarklılığımızla çarpışıp mağlûp oldu. Lâkin mağlûbiyetin böylesine ben zafer derim: Benliğimizden vazgeçemediğimizi gösterir. Garplı olmamıza ne huyumuz, ne mizacımız, ne sinirlerimiz müsaitti. Büyük kabahatimiz, bu hakikati görüp de şahsiyetimizi kendi tabiatımize göre geliştirmeye, ıslâh etmeğe, zenginleştirmeğe çalışmamaktır.
Garpten ne alabilirdik? Teknik ve usûl, yani şu kalender şarkımızın bir türlü varamadığı çalışma sanati. Tekniğin bize de gelmesi mukadderdi; hâdiseler onu her yere götürdüğü gibi bize de -getirecekti. Fakat kendiliğinden gelmiyen ve kökleş-miyen, aksi gibi, usûldür. Her şeye özendiğimiz garbin usûlcülüğüne, zihniyet ve kafasına kapılarımızı sanki kapadık. Nasıl ki edebiyat bahsinde garbin kolay tarzlarını alıp fikriyatını bıraktık. Pek mi ağır göründü acaba? Halbuki eski zamanlarda kendimize hâs bir fikir hayatımız vardı: Onun hâtırasından şevk ve kuvvet alamaz mı idik?
Fakat garplılaşma iddiamızın içtimai sahadaki zararı bence çok daha büyüktür. Garpten sade alafrangalık, bir nevi züppelik ve üstünkörü bir "asrilik" alabildik. Bu yüzden de bir çoklarımız garba karşı bir türlü "aşağılık hissi" ile mâlûl olarak kendimizi beğenmemeğe başladık. Bu ruh hâletinin bence en korkunç ifadesi, kendi fiil ve hareketlerimizden hoşlanmadıklarımıza yapıştırdığımız "alaturkalık” tâbiridir. Bunun ne kadar yüz kızartırı olduğunu seziyor musunuz?
Kaldı ki İçtimaî bakımdan garp bize, bazı ahlâk ve hele zihniyet ö-zellikleri gibi kıymetli şeyler verebilirdi. Bunları alamadık. Gerçi o a-
Enstltihünd e yapılan defileden bir görünüş
Anka ra da Atatürk
Yazan : Reşat Nuri DARAGO
landa garpten ders almak değil, gar-be ders verecek kadar kuvvetli anlâk sahibi bulunduğumuz pek uzun bir devremiz var: Garba benziyeceğiz diye o mânevi şahsiyetimizi kaybettik. Garplılaşmaya ciddî olarak sarılsay-dık bolla kaybettiklerimizin yerine, onlar kadar esaslı yeni bir şeyler edinirdik. Olmadı.
Kızım, bıı görüşlerim ihtimal ki size garip ve aykırı gelecek. İnsan oğlunun gençlik çağındaki atılganlığı hüviyet değiştirmek ihtiyacına kadar varır; fakat benim yaşıma gelenlerin de tek tesellisi benliğini muhafaza edebilmiş olmaktır. Garbı seviniz, anlayınız, öğreniniz: Böyle bir alâkaya lâyıktır. F'akat daha ileri gitmeyin: İkliminiz, muhitiniz, ırkınız size eksiksiz bir şahsiyetin bütün unsurlarını "bilkuvve" vermiştir: Ancak onlarla istediğiniz gibi o-labılirsiniz. hattâ garpten almamızı hayırlı gördüğüm ve aksi gibi alamadığımız tek niyeti gene ilebilirsiniz, kalalım.
Zaten zavallı garbın kendisi de garplıktan çıkmış artık. O da hâtıraları ile. toplanmış sermayeden kalanlarla geçiniyor. Bir zamanlar “mâşerl” hakikat ve adalet sevdalısı idi: Onu yalnız bu yüzden sevmekte devam edebiliriz.
Reşad Nuri DARAGO
şevi, yani kafa ve zih-onlarm yardımiyle edi-lnanınız bana: Şarklı
Bir prenses daha geleneği unuttu
Kıraliçe Nazlının muvafakatine rağmen, imam nikâhı için Kıra) Faruk’un iznini bekliyorlar
Kahire. 12 (AP) — Kıral Faruk'un kabinesi dün akşam bir tebliğ yayınlamış ve bunda:
"Kıral’ın kabinesi Prenses Fethiye ile Riad Ghali Efendinin evlenmesine mâni olmak için elinden gelen gayreti göstermiş fakat maatteessüf muvaffak olamamıştır.
"20 mayısta Tac Konseyi toplantıya davet edilmiştir. Bunda, durum ve ittihazı icap edecek tedbirler müzakere edilecektir" denilmektedir.
Prenses hâlen, valde Kıraliçe Nazlı ve kızkardcşı Prenses Faika ile beraber Birleşik Amerikada bulunmaktadır.
Şimdilik karı kura değillermiş
Nesv-York 12 (YİRS) — Mısır Prensesi Fatma ve avam tabakasına mensup kocası Riad Ghali basına beyanatta bulunarak "Kıral Faruk’un medenî nikâhı tasvip edip etmeyişinin kendilerine hiç bir tesiri olmayacağını söylemişlerdir. Ancak, Müslüman nikâhı için Kıra] Faruk’un iznini almadan çiftin hakikaten karı koca olmayacakları tahmin edilmektedir.
I
Riad Ghali, evlenmiş olmalarına rağmen Prensesle yalnız ve başbaşa kalmadıklarını bildirmiştir. Ghall’nin ifadesine göre Fatma prenses olma-saymış daha mesut olacaklarmış.
Prenses Fatma ve Riad Ghali. a-na kıraliçe Nazlının izniyle 25 nisanda evlenmişlerdir.
MEMLEKET HABERLERİ
İnönü

Ankarada
Dün geç vakitlere kadar
C. H. P. Genel Merkezinde meşgul oldular
Ankara 12 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Cumhurbaşkanı İsmet İnönü beraberlerinde refikaları ve C.H.P. Genel Başkan Vekili Hilmi Uran olduğu halde özel trenleriyle bugün saat 11 de îstanbuldan şehrimize dönmüşlerdir.
İnönü doğruca C.H.P. Genel merkezine giderek geç vakitlere kadar meşgul olmuşlardır
Ankara At Yarışları bugün yapılıyor
Ankara, 12 (Hususi) — Ankara İlkbahar at yarışlarının ikinci hafta koşuları, seçim dolayısiyle bugün yapılacaktır.
t
nSchuman Plânı,, Benelux’e sunuldu
Ingiliz Liberal Partisi, Fransız teklifini müspet karşılıyor
La Hnve. 12 A A. fAFPı — Holânda İktisadi tşler Bakam Van Der Brink, mecliste beyanatta bulunarak demiştir ki:
Scuhuman plânı Bene)ux memleketlerine sunulmuştur. Bu plânı alâka i-le İncelemekte olan Holânda hükümeti Fransız teklifinin Avrupa İçin büyük bir önem arzedebllecegine inanmaktadır.
Inglltereye muhtemel tesiri
Londra, 12 A.A ıLPS) — İngiliz Hükümetinin alâkadar servisleri Fransız ve Alman kömür ve çelik sanayilerinin hirlcstirilmesl hususundaki Fransız tasarısını tetkik etmeye başlamışlardır. Siyasi yazarlara göre, bu tasarı lngiltorenin iki esas sanayii ü-zerindo tesir yapacaktır. Bu sanayiler. esasen devletleştirilmiş elan kömür sanayii ile devletleştlrilnıck üzere olan çelik sanayiidir.
Ingiliz liberalleri hararetle karşılandı
Londra, 12 A.A. (AFP) — Liberal Parti parlâmento grııpıı dün akşam yaptığı haftalık toplantı sonunda yayınladığı tebliğde şöyle demektedir:
"Liberal Parlâmento grupu, Fransız Hükümeti tarafından yapılan teklifi hararetle karşılar. Grupun kanaatine göre bu teklif. Avrupa milletlerinin birliğine doğru emin ve müspet bir adımdır...
Avam Kamarasında yapılmış olan bu toplantıda Schuman’ın, Avrupada-ki kömür ve çelik sanayii kaynaklarının müşterek hale getirilmesine dair teklifi görüşülmüştür.
IVarren Austin
Fransız plânına taraftar
Lake-Success, 12 A.A. lAFP) — Birleşmiş Milletlerdeki Amerikan daimi murahhası Büyükelçi WOrrer. Austin. New-Jersey’de söylediği bir nutukta demiştir ki:
Fransa ve Almanya çelik ve kömür sanayiini Birleşmiş Milletler kontrolü altında birleştirmeyi hedef tutan Fransız teklifi, önümüzdeki hudutsuz imkânları göstermektedir.
Austin, Fransız teklifinin güç ve mûdil meselelerin hallinde nihaî cevabı teşkil ettiğini söylemiş, bıı teklifin Birleşmiş Milletler anayasası prensiplerine göre kaleme alındığını ve sıılhlin en ıvi siperlerinden birini teşkil edebileceğini belirtmiştir.
Chıırchlll de
Schııman plânı lehinde
Londra. 12 (YİRS) — İkinci Dün-ya Harbi sııasıda Fransa İle tngilte-renin birleşmesini teklif etmiş olan Muhafazakâr İngiliz lideri ChurchilF in "Schııman plânı,, lehinde olduğu anlaşılmaktadır. Maamafih, üç dış bakanlarının toplantısından evvel Churchill’in düşüncelerini açığa vurması beklenilmiyor.
İki tane beyaz ve mukaddes eşek, Amerikaya vardı
Los Angclos, 12 (AP) — Suudi Arabistan’ın Al Halfa eyaletinin Valisi Şeyh Sait lbni Yahya tarafından, Texas Petrol Şirketinin Müdürü Tor-rey H. VVebb e gönderilen iki beyaz ve mukaddes eşek, dün vapurla buraya vâsıl olmuşlardır.
Wcbb, bu hayvanlan. Amerikan eşeklerinin cinsini tekâmül ettirmek için kullanacağını söylemiştir. Bunlardan erkek olanı Antar Şam’ın tsa-dan evvel 30 uncu seneden gelen bir şeceresi vardır ve dişisi Medine Leylâ’nın şeceresi ise gene tsndan evvel 209 uncu seneye kadar gitmektedir. Bunlar Şeyhin vermiş olduğu malûmattır.
Bu husustaki hazırlıklar bitirildi. Rakamların sıhhatle tesbiti için ehemmiyetle çalışılıyor 12 (Hususi muhabirimiz
— Bu >ıl sonuna doğru olan toplu işletmeler ve
Ankara bildiriyor) yapılacak 1951 başlangıcında da bütün dünya
da tesbit edilmesi kararlaştırılan dikili topraklar ve zirai işletmeler sayımları ile ilgili hazırlıklar tamamen bitirilmiştir.
Biri mahallî diğeri beynelmilel mahiyette bulunan ve neticeleri itıba-— ı 1 MiHm »Ut .||U
Turistler için milletlerarası kombine biletler
Ankara 12 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Kahirede toplanacak rılması ve modern bir hole getirilme-si için çalışmalara devam edilmekte’ dir.
Bu cümleden olarak Muş Ovasın-milletlerarası kombine da düşünülmektedir. D. bu hususta hazırladığı Kongreye gönderecektir.
bilet ihdası Denizyolları teklifi de
Muşta iki modern iskân köyü kurulacak
Ankara 12 ı Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Köylerimizin kalkındı-di İm ası ve modern bir hale gelmesi için çalışmalara devam edilmektedir
Bu cümleden olarak Mu» Ovasında bu yıl içinde iki modern iskân köyü kurulacaktır. Bu köylere yerleştirilecek vatandaşlara 1.50 bin dönüm do arazi verilecektir.
Seçenler hakkımla bir tebliğ
Adnlet Bakanlığından bildirilmiştir:
Bazı yerlerde oyunu kullanan seçmenlerin oy puflalarına kendi İmza veya adlarım yazmaları yolunda telkinlerde bulunulduğu haber alınmıştır. Seçim Kanunu gereğince oy veren seçmenin hüviyetini belli edecek herhangi bir işaret veya yazı taşıyan oy pUBİaları muteber değildir. Bu sebep ten oy puslalarına bu türlü yazı ve işaretler konulmamalı gerektiğine seçmenlerin dikkati çekilir.
Sv
*
r — z A/zVX>
CL€APNNC IV>TH^(:N C0CONS, NANO-SONIC TbffFfSHÜUVGft ^ANO CADVCD PîeCnSCNAUM
CN7İOE7AI. ANC

Amerikan turistlerinin Avnıpa.vn gelmelerini teşvik etmek maksadiyle New-\orkta kurulan ve Marshall memleketleri temsilcilerinden mürekkep olan Avrupa Turizm Komisyonu New-York Komitesi, turist mevsiminin başlaması üzerine son günlerde faaliyetini arttırmış bulunmaktadır. Bir sene evvel teşekkül etmiş olan Neıv-York Komitesi, Marshall Plânına dahil on altı memleketin turistik reklâm için müşterek çalışmalarını temin etmektedir. Gazete, mecmua, radyo ve televizyondan faydalanan komisyon, .*----------”------ 14 • “
erişen ve Amerikalıları Avrııpayı ziyarete teşvik na girişmiştir.
Bu kampanyanın en müessir tcşelılıüsleriııden namı altında, haftada bir 913 gazeteye gönderilen 48 eyalette, afişin 8.900.000 insan tarafından okunduğu tahmin olunmaktadır. Her afişte her hafta İki memleketin reklâmı yapılmaktadır. Resimler, Türkiye-nln reklâmını ihtiva eden İki afişi göstermektedir.
Komitede Tiirkiyeyi Haberler Bürosu Müdürü Nuri Eren temsil etmektedir. Komite, Avrupa memleketlerindeki turistik faaliyete alt muntazaman lıabeı bültenleri yayınlamaktadır.
Basın - Yayın ve Turizm Geııcl Müdürü Ahmet Şükrü Esmer’în, son defa Amerikada bulunduğu esnada, Türkiyedo turizmi teşvik için girişilen teşebbüsler hakkında verdiği izahat bir bülten halinde 800 gazetede yayınlanmıştır.
New-York Valisi
İsrail taraftarı
uOrtadoğunun selâmeti için İsrailin silâhlanması şart
Ne\v-York, 12 (AP) — New-York Devleti Valisi Thomas Dewey dün akşam, "İsrail’in hudutlarını her hangi bir tecavüze karşı koruyabilmesini temin maksadiyîe silahlandırılması lüzumuna" işaret etmiştir.

Mareşal Rokosovski, Polonyaya hulul ediyor
Varşova, 12 (AP) — Eski Sovyet Mareşali ve hâlen Polonya Milli Savunma Bakanı olan Rokosovski ve Zenon Novak, Polonya Komünist İşçiler Birliği Partisinin eski on kişilik politbürosuna seçilmişlerdir.
riyle de yurdumuzun toprak mahsullerinden ne kadarını halihazır şartlara göre satabileceğimizi istihsalin arttırılması için gereken işlerin neler olduğunu tesbite yarayacak rakamların sıhhatle tayini için büyük gayret 8arfcdilmcktedir.
Zirai işletmeler sayımı için ortalama usulünden faydalanılmakta ve her muhtarlıktan muayyen sorulara cevap verilmesi istenilmektedir,
Deneme mahiyetinde yapılan ilk sondajları müteakip soru cetvellerinde eksik görülen kısımlar düzeltilmiştir.
Sualler bu mevzularda umumî ve şematik olarak tesbit edilmiş bulunduğundan neticeler daha çok hakikate yakın olacaktır.
Londra hastanesi (loktprinrıııdıın Profesör Mncdonııld dun Ankarada Nüm un e hastanesinde bir konforum* vermiştir. Rcnİmdc profesör, Tiirk dokturlar! lirasında görülmektedir







,j*0
fN THE S£C
• /4/VP
Soc/Ai. ANO CULTiJRAL L ffiE fi
OPPOf?rUW77£5 TO !f£AP MUSK rfr rrs tVöPLü
^7-/İU£.3/), 7HZ
İSA CH F€ 5 T/ VA L ytENNA
AND THF&PA-ĞENZ F£-ST/VAL (Jt/LY2&~
V ».-u 4»»' *»W4»***— *
Dewey, 'İsrail’in doğunun selâmeti için en iyi gara.ı-
Amerikanın dört bir köşesine eden hlr reklâm kampanyası-
biri de "Pic-Tours of Europe., afiştir. Gazetelerin bulunduğu
Amerikanın sionist teşkilâtı olan "İsrail'e Selâm,, için hazırlanmış olan bir konuşmasında silâhlanması orta ve barışın idamesi tidir" demiştir.
Dünya Sionist Lideri Dr Abba Hil-lel Silver ise, "İngiltere Dışişleri Bakanı Bevin. kapalı gözle, İsrail’e karşı müstakbel harbi hazırlamakladır" kanaatinde olduğunu açıklamıştır.
• •
Ömer Celal Sarç Washington’da
Wöshington, 12 A.A. (Alp) — Dışişleri Bakanlığından bildirildiğine göre, İstanbul Üniversitesi Rektörü
Ömer Celâl Sarç, Washington'a gelmiştir. Rektör, burada birkaç gun kaldıktan sonra Amerikan Üniversiteleri ve profesörleri ile temas etmek üzere Birleşik Amerikanın çeşitli şehirlerini ziyaret edecektir. Meşhur stat İstik mütehassısı ve Türk iktisadiyatı bahsinde milletlerarası bir şöhrete sahip olan Sarç Birleşik A-merlkada takriben altı hafta kalmak tasavvurundadır.
Profesör Fındıkoğlunun Strosbourg'doki konferansları Strasbourg Radyosunun bildirdiğine göre İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültesi profesörlerinden Fındıkoğlu. Straabourg Siyasî İlimler Fakültesinde Türkiyedo seçim mücadelesi ve siyasi fırkaların durumu hakkında alâka uyandıran bir konferans vermiş, ayrıca Edebiyat Fakültesinde de Tür-kiyede aile müesscseslnin tekâmülüne dair münakaşalı bir konuşma yapmıştır. Radyo. Profesör Fındıkoğlunun dün akşam, radyoda Fransızca ve Türkçe bir konuşma yaparak yeni kurulan Türk - Fransız Kültür Derneğinin gayesi ve Fransa ile Türkiye arasındaki fikir mübadelelerinin ehemiyeti hakkında bir konuşma yapmış olduğunu da bildirmektedir.
Amerikanın yeni ve gizli silâhları
Atom, radar, zehir, enfraruj, hulâsa bütün modern teknik, harp maksatları emrinde hummalı bir şekilde hazırlanıyor \Vashington, 12 (New-York muhabirimizden telgrafla) — "U. S. NewB” Amerikan mecmuası, Amerikanın aşağıdaki gizli silâhlan yapmakta ve kısınen stok etmekte olduğunu bildirmektedir:
1 — Ordu ve donanmada, bazı müstahkem mevkilere karşı kullanılmak üzere, hususi tipte yeni bir atom bombası.
2 — Seyir sahaları hudutsuz olan yeni atom deniznltıları (üç sene sonra hazır olacaktır).
3 — Cümlei asabiyeyl tahribe mahsus bir gaz,
4 — Atom bombası imalâtının tâli mahsullerinden olduğu için maliyeti nispeten ucuza gelen yeni bir radio-aktif gaz.
5 — Normal dcnizaltıları tarafından taşınarak, düşman denlzaltısını veya uçağını bulmak için şamandıra gibi a-tılabllecek. cep deniznltıları (beheri 3 milyon dolara),
6 — Yerden radarla idare edilebilen. 20.000 metreye kadar çıkabilen ve düşmanın ağır bombardıman uçaklarına karşı kullanılabilen füzeler;
7 — Düşman hava alanlarından yeni kalkmış olan ağır bombardıman uçaklarına karşı, uçaklardan atılabilen uçaksavar füzeler.
8 — Tank ve zırhlı vasıtalara karşı yeni bir füzeli top (bu silâhın, her türlü zırhlı vasıtaları tesirsiz bıraka-
1 ■ ıÇ'. " " . ’ ‘T X L MM


lraıı Şahı’nın kız kardeşi Prenses Fatma, Amerikalı \ İnceııt I^e Hiilyer ile İmanı nikâhını da kıydırınıştır. Merasim Parlstekl traıı Sefaretinde, Ağa Han, karısı Begüm ve Rlta Hay'Voorth’un huzurunda yapılmıştır
Truman’a göre Amerika sosyalizm yolunun son merhalesinde
Başkan, modası geçmiş tetıkidlere ehemmiyet verilmemesini istiyor
Seattle (\Vashington», 12 (AP) — Bakan Truman dün. idaresinin "sos-yaliznı’e giden yolun son merhalesini katetmekte,, olduğu yolunda kendisini tenkid edenlere cevap vermiştir.
Truman.Scattle’den 125 mü mesafede bulunan Columbia nehri üzerine yapılmış olan Grand Colulee barajının açılış töreninde, âmme teşebbüslerine itiraz eden kimseleri "utangaç, kısa görüşlü yahut bencil olarak,, vasıflandırmıştır.
Başkan, "modası geçmiş tenkidleı veya ehemmiyetsiz iddialar bizi dui-durmıyacaktır. Her ileri adımın, sos-
Irak, Ürdünü tebrik ediyor
Bağdat, 12 (A.P.) — İrak mümessiller Meclisine "Filistinin Arap kısmını ilhak etmek suretiyle göstermiş olduğu cesaretinden dolayı Ürdün Parlâmentosunu tebrik etmeyi” teklif eden bir karar sureti sevkedilmiş-tir.
Tasarıyı şevketmiş olan Bahaeddln Nuri, "Filistin Araplarla meskûn o-lan kısmının ilhakı iyi bir siyasettir ve askeri, iktisadi ve idari faydalar temin edecektir. Meclisimizin, tasarımı kabul ederek, bu cesaretli hareketinden dolayı Ürdünü tebrik edeceğini Ümit ediyorum,, demiştir.
Bu arada, Bağdatta bu ayın başında başlamış olan petrol müzakerelerine devam edilmiştir. Resmi bir şah-
cak kifayette olduğu söylenmektedir,
10 — Bir çok silâhların gece kullanılmasına mahsus enfraruj bombalar,
11 — Hava bombardımanları için radarlı bomba nişangâhları,
12 — Ağır bombardıman uçakları tarafından paraşütle atılabilecek hafif tanklar,
Amerika atom ihraç otmiyecek
Washington. 12 A.A. (AFP) — Bir-leşik Amerikanın, müttefik memleketlere atom bombası vermesi meselesini incelediği ihtimali parlâmento çevrelerinde iyi karşılanmamıştır.
Wisconsln eyaleti Cumhuriyetçi saylavı ve Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu üyesi Laurence Smith, temsilcilerden yüzde 98 inin böyle bir teklif kendilerine sunulduğu takdirde, buna oy vermiyeccğini söylemiştir. Yeni Jersey eyaleti Cumhuriyetçi temsilcilerinden ve Dışişleri Komisyonu ü-yelerinden Charles Cnton da demiştir ki: "Bu pek müthiş bir şey olur. Bütün memleketlerde atom bombasının, kanun Bunun
Aynı riyetçi
fikre muhalif olduğunu söylemiş, öte yandan Texas eyaleti Demokrat temsilcilerinden Omar Burlcson da diğer milletlere atom bombası vermenin pek münasip bir tedbir olmıyacağını belirtmiştir.
harici edilmesi ümidindeyim, için dua ediyorum.,.
komisyon üyelerinden cum’nu-temsilci James Futon da bu
yallzme götüren yolun son merhale* sini teşkil ettiğine inananlarla mücadele etmemiz icap etmektedir,, demiştir.
4MI İIHİI « MBUII «IIIBt İ.GİU IfirtlIlT—
Nehru, haziranda Jakartaya gidiyor
Yeni Delhi 12 A.A. (Ghh) — Hin-dişten Başbakanı Pandit Nehru önümüzdeki ay içinde Endonezya Cumhurbaşkanı Soekarno’nun daveti üzerine Endonezya’ya gidecektir. Neh-ru’yu» Hindistan’ın amiral gemisi “Delhi,, kruvazörü götürecektir. Kendisine kızı M ra. İndira Gandi refakat edecektir. Nehru. Hindistan'ın Cour-chln limanından 2 haziran tarihinde hareket edecek ve 7 haziranda Ja-
akşam
ilhakı
siyet müzakerelerin şimdiki safhasını “nazik” olarak vasıflandırmıştır. Arap Birliğinde Ürdüne hücum edildi
Kahire. 12 A. A. (AFPl — Arap Birliği Siyasi Komitesi dün
toplanarak üç saat müddetle Arap Filistinin Ürdün tarafından meselesini incelemiştir. Ürdün Dışişleri Bakanı çeşitli hücumlara hedef olmuştur. Bakan kendisine sorulan bir çok suallere cevap vermiş, diğerleri hakkında da hükümetinin fikrini almak üzere ihtiyatı muhafaza etmiştir.
Müzakerelerin neticesi, hususi görüşmeleri mümkün kılmak üzere cu* marteslye talik edilmiştir,

Sayfa 4
YENİ İSTANBUL,
13 Mayın 19150
Bir Medeniyet Beşiğinden...
- 4 -
İSVEÇ NOTLARI
Yazan: Saclt ÖGET
îsveçte içki yasağını koyduran doktor, garip değil mi, Pariste içkiden ölmüş olarak bulundu
Şehrin göbeğindeki bu pisinde isveçli, sıcak yaı gönleri serinler, Bıınu görünce, (lenls İmareti çeken bir memleket ZHinıedecekfllııIz. Fakat deıılz bu pİNİnlıı hemen 20 metre llorİHİndedir.
Şehirlinin birbirine karşı itimadı İsveç te inanılmaz bir dereceyi bulmuştur. Yalanın ne olduğunu kimse bilmez. Hattâ o derece ki, yalandan lâtife olarak dahi İstifade edilmez. Yalan söyliyerek karşısındakine bir sürpriz yapmak kimsenin aklına gelmez.
Bugün îsveçte umumi yerlerde biradan başka içki bulamazsınız, Sert alkollü içkiler ancak evlilere vesika İle ve muayyen bir nispette verilir Bunun dışında sert alkollü İçkiler, şehrin bir kaç lüks gazinosunda, o da çok pahalı fiatle satılır.
bu salonlarda tok başlarına genç kızlar görürsünüz.
gibi
Yarınki makale
Ölüm
trenleri
Blomberg ve Fritsch skandalları
Harbe aleyhtar olan General Von Fritsch’i ortadan kaldırmak için onu, olmıyacak bir ahlâksızlıkla itham ettiler. Von Blomberg’in karısını Uuygunsuzlukla„ itham eden vesikanın Heydrich tarafından meydana getirildiği çok muhtemeldir
Pardesünüzü veyahut paketinizi u-nuttuğunuz yeri hatırlıyorsanız, o-nu unuttuğunuz yerde aynı şekilde bulursunuz. Burası isterse bir gazino, lokanta olsun; isterse bir park olsun...
insan, bir noktaya kadar ahlâkın derecesini anlıyor amma, bazvj da kurt içini kemiriyor. Meselâ bu memlekette hiç
de mi hırsızlık olmaz?
Bu suali
sorduğum muhatabım:
fakat çok ender şekilde,
— Olur.
dedi, öyle basit şeyler için hırsızlık işitilmemiştir.
— Peki, dedim, bir Stockholmlu yerde bir cüzdan bulsa.,, cüzdanın İçinde de meselâ külliyetli para bulunsa, parktaki pardesü misali, ona da elini sürmez mi? Yoksa alır da polise mi teslim eder?
îaveçte içki yasağının ne müspet tesirleri olduğunu uzun uzun araştırmağa lüzum yok. yalnız içki içmeyen isveçlinin hiç bir şeyi eksik olmadığını, hayatından da pek meni nun olduğunu söylemek kâfidir.
Gençlik —18 le 30 arasındaki kütleyi kastediyorum— Îsveçte gece eğlencelerine büyük mikyasta katılır. Bunlar sinema, tiyatro ve varyetelerin dışında bizim memleketimizde olmayan dans salonlarıdır. Bu dans salonlarına herkes eşiyle gittiği gibi tek babına da gidebilir. Stockholmda tek gidenler, ekseriyeti teşkil e-der. Bu salonlara devam edebilmek İçin 18 yaşını bitirmiş olmak lâzımdır. Fakat bu. kapıdan girerken alâkadar memur sizin nüfus kâğıdınızı soracaktır demek değildir.
ilk nazarda, bizim alışkanlığımız, ve bizim anlayışımızla bu genç kıza vereceğiniz numara sıfırdır. Fakat yanılıyorsunuz. Karşınızdaki bizim tâbirle (düşmüş) bir kız değildir. Hattâ belki do çok iyi bir aileye mensuptur. Buraya gelmekteki gayesi eğlenmektir. Bir erkeğin dans-edorek eğlenmek hakkıdır da bir genç kızın niçin olmasın? Sizin garip gördüğünüz bu çekle Stockholmlu erkek çok alışıktır. Hattâ bir çokları bugünkü eşlerini buralarda görerek tanımışlardır.
Genç kız kendisini dansa çağıran gencin davetine derhal icabet eder. Mazeret beyan etmesi halinde müstakbel kavalyesinde feveran hisleri görülmez. Ve genç kız da eğer mazeret beyân ediyorsa, hakikaten mazereti var demektir.
1987 Boneni fi kaaım günü. Boründe Reloh’ın Başvekâlet da trenine HU-lar» ordunun bütün şoflorlnl topladı. Bahriye, Havacılık, Harp Bakanı ve Hariciye Bakanına, İlk defa araya bir mutnvnHRit aokmalcaızın Al-manyanın latlkbali haklımdaki düşüncelerini İzah etti. Kükrer için harp elzem olıın bir şeydi, yegâne münakaşa edilecek nokta hıırbln iıân edl-İeootl günün tarihini toablt etmekti. Fakat, neticesine çok güvendiği bu konferans Mitler için ncı bir sukutu hayal oldu. Harp Bakam, Mareşal Von Blomberg. ordunun Genelkurmay Balkanı Goneral Von Fritsch; Denli Kuvvetleri Kumandanı Amiral Raoder ve Divikleri Bakanı Neurath, Hitlerin projesine muarız olduklarını bildirdiler, Üstelik Goerlng de ihti-yatkâr gözüküyordu, GENERALLERİ TARAFINDAN İNKAR I HİLEN
IltTI.ER
ok geçmeden, 8.fi. lerln şefi Hini-lor’I vaziyetten haberdar etmek I-
çin yanına çağırdı, Halihazırdaki siyasi ve askeri alandaki mesai arkadaşları ile işbirliği yapmakta devam ettiği takdirde, hiçbir zaman Alman-yayı büyük bir harbe sokarak, dünyanın en kuvvetli devleti haline ge-tiremlyecefine kani olduğunu anlattı. Hlmmler de hemen, Gizli Teşkilât Şefi Heydrioh’e giderek bu malûmatı nakletti. Heydrich için vaziyet 30 haziran 1034 ün aynı idi, öteki yazılarımızda gördüğünüz gibi, o vakit S.A. lara. Hitlerin, kendisine muarız olan arkadaşlarım öldürebllmcHİni temin eden bir suikast hazırlatmıştı. Bu sefer de gene aynı vazife ile karşı karşıya İdi: “Blomberg ve Fritsch’l ortadan kaldıracaktı. Fakat zor olan nokta şu idi: Kimse bu adamların, bir macera ve harp siyasetine muarız oldukiarı için, öldürüldüğünü bilmemeli İdi.
KARŞI KOVAN BİR İNSANDAN NASIL KURTULUNUR?
er zaman Heydrich’in başvurduğu metod, ortadan kaldırmak istedik-
leri İnsanlara tabiata aykırı bir ahlâksızlık İsnat etmekti. General Von Fritsch tek başına yaşayan bir bekârdı. Demek ki, ona ait bir oalavere çevirmek kolay olacaktı. Mevki sahi-
Muhatabım güldü ve kestirme bir cevap verdi:
— Bu sualinize cevap veremiyece-ğim. Çünkü hiçbir Stockholmlu,içinde külliyetli para bulunan cüzdanını düşürmemiştir, çünkü böyle rayı üstünde taşımaz!..
Böyle bir muameleye lüzum görmezler, çünkü 38 ini bitirmemiş bir kimsenin böyle bir yere devam etmek aklından geçmez. Lebaleb dolu
Tam bir neşe İçinde gece saat bire kadar eğlenen gençliğin bu salonda içtiği şey, limonata, şurup gibi şeylerdir. Buralarda bira bile yasaktır. Fakat herkes neşeyi, İçmekten başka şeyde bulmağı öğrenmiştir. Dışarı çıkarken gecesinden çok memnundur.
v
fDevanıı var)
bir pa-
Hakikaten Stockholmda her köşe başında bir banka şu, arkadaşımın sözlerini İzah en güzel misaldir.
hemen bulunu-eden
dük-şube-
bi adamlara ait elinde vesikalar bulundurmayı ihmal etmeyen Hey-drich’in elinde çok eskiden tutulmuş bir zabıt vardı; bu zaptın içinde Ber-linll genç bir MHomo8exuel”ln General Von Fritsch’j “müşterilerinden” biri olmakla itham eden ifadesi ya- |
ziliydi. Şimdiye kadar Heydrich bu eylül 1939 da şehit düştü.
veaikndan istifadeye kalkıemamışlı. Fakat artık faydalanma zamanı gelmişti. Von Fritsch’! ahlâksızlıkla itham eden Schmldt adlı adamı huzuruna çağırttı. Bu belki on iki defa gayri tubll mümısobotler yüzünden hapse girmiş çıkmış biri İdi. Ona eskiden verdiği İfadeyi yeniden tekrar ettirdiler. Adam fazla olarak generali başka ahlâksız bir adamla gördüğünü ve hattâ Von Frltsch’e şarkı söyletmek için bundan İstifadeye kal-l.iMlıgını da söyledi.
Heydrich, bu işin hallini en yakın mesai arkadaşlarından biri olan, cinai İşler müdürü M. Melslngor’c verdi. Hiçbir alçaklıktan colclnmlyen bu tatbik etmelerine rağmen general idare etmeyi ve “p!şirme”yi bildi kl. Hltier sabıkalıyı huzuruna kabul e-dlp dinlemeyi bile arzu etti.
Hâttâ, her ne kadar olmıyacak bir karar gibi gözükürse de. Hitlerin General Von Fritsclı’le Scbmldt’l karşısına alıp sorguya çektiği (ie bir hakikattir.
Buna rağmen Fritsch soğukkanlılığını muhafaza ederek, gücenik bir tavırla karşısındakilerle çekişe çekişe kendini müdafaa etti; tahkikatı genişletmelerine ve sıkı bir sorgu usulü tatbik etmelerine rağmen general•” böyle bir ahlâksızlığı teyid eder mahiyette hiçbir itirafta bulunmadı.
Fritsch’! işinden çıkarmak İçin Hitlerin bu meseleden daha iyi bir bahanesi olamazdı. Generalin sıhhi durumu yüzünden istifa etmek mecburiyetinde kaldığım ilân ederek onu işinden uzaklaştırdılar.
GECİKEN BİR TELAFİ
Fakat, Von Fıltsch'ln isteği üzerine askerlerden müteşekkil bir hakem heyeti toplandı. Goering’in neza reti altında yapılacak ulan bu toplantı, generallerin Avusturyaya karşı girişilecek harekâtta bulunmak üzere yola çıkmaları yüzünden bir müddet ı( İn tehir edildi.
Dâvaya ancak 17 ve 18 mart günleri bakıldı. Generaller Von Fritsch’in masum olduğuna müttefikan karar verdiler.
Başlangıçta, generale atfedilen ahlâksızlığa iyice inanmış olan Goering bile, bir sürü yalana istinat eden delillerin aksini ispat için uğraşmaya başladı. Schmidt. neticede ithamlarının doğru olmadığını ispata mecbur kaldı.
Fakat, general Fritsch’in itibarının iadesinde çok geç kalınmıştı, harp başlar başlamaz ordunun ön safına gönüllü olarak girip Varşovada 22 Herkes.
generalin kasd! olarak kendini feda ettiğine inanmaktadır.
MAZİSİ PEK TEMİZ OLMAYAN RlRNlşAMJ
fjerlyc, yok edilmesi matlup olan
Mareşal Von Blomberg kalmıştı Bn adamın dn bir ahlâksız olduğunu İddia edemezlerdi. Altmışına gelmiş cilan mareşalin, uzun zamandan beri münasebette bulunduğu. Evn Grııhn adlı genç ve güzel bir sevgilisi vardı; bu kadın Heydrich’in nezaret servisi İçin bir yabancı değildi. Blomberg’e atfedilecek hiçbir suç bulunmadığı 1-çlıı, Heydrich bütün dikkatini Eva Gruhn'un üzerine toplandı. Zira, Eva-nın annesinin Brrlinde *'blr masaj” salonu İşlettiğini ve müteaddit defalar ara buluculuk yüzünden polis tarafından tevkif edildiğin! 1937 heri biliyorduk
Fakat Heydrlch’le Hlmmler istemiş olanlardı, generali korumak maksn-diyle, onu Eva Gruhn’ln evlenmek gibi İlerde ağır neticeler doğurabilecek bir harekette bulunmasına mâni olabilirlerdi. Halbuki nikâh 12 orak 1938 de kıyıldı, Heydrlch’le Himmler de bu nikâhta şahit olarak bulundular. Demek oluyor ki, Heydrlch’le Himmler, Blomberg’j hiçbir kaçamak yolu bırakmaksızın, bile bile büyük bir tuzağa düşürüyorlardı.
MAZİSİ KİRLİ BİR KADIN: MADAM VON BLOMBERG ■Jikâhtan dokuz gün sonra 21 ocak n 1938 de, Berlin Polis Müdürü Hell-dorf’a. Mme Von Blomberg’e alt yeni bir dosya getirdiler, Bu dosyada, mareşalin karısının uzun seneler boyunca, Berlinde ve Almnnyanm muhtelif beş büyük şehrinde vesikalı bir kadın olarak yaşadığı yazılıydı.
Bu dosya Polis Müdürünün bürosuna kadar nasıl gelebilmişti? Tesa-t düfen olduğunu söylediler. Berlin Polis müfettişlerinden biri, Harp Bakanının karısı hakkında söylenilenlerden şüpheye düşüp telâşla uygunsuz kadınların listesine bir göz atmış ve Eva Gruhn’un vesikasını bulmuş olacaktı. Fakat bu faraziye yanlıştı. E-va Gruhn’a ait olduğu anlaşılan bir vesikanın bir müddet evvel, Cinai İşler Müdürü Meisinger'in elinde görüldüğü tesblt edilmişti. Polis Müdürünün bu vesikayı alarak üzerinde değişiklikler yaptığı sonradan meydana çıkarılmıştır.
Şu halde Messinger de Heydrich’in emri ile hareket ediyordu. Acaba, ha-
kiksten Eva Gruhn’un adını taşıyan bir vesika mevcut muydu, yoksa bu tamamen Heydrieh'İn bir uydurması mı İdi? İMpat etmesi güç olmakla beraber, hu İkinci fnraziyonln doğru alması çok daha muhtemel. Emin olabileceğimiz bir tek nokta Eva’nın annesinin isminin polis fişlerinde mevcut olduğudur. Heydrich de hu hakikate dayanarak sahte bir dosya hazırlamakta tereddüt etmemiştir.
FÜHREHİN KIZGINLIĞI
Mitler vesikaları alınca, son derecede ■"sinirlenerek büyük krizlerinden birini daha geçirdi. Tabii, Rlomberg hemen tecrit edildi. Blomberg, Wehr-nıacht’ın Hitlere ve Nasyonal Sosyalizme sadakatle merbut olan nadir generallerden biri İdi. 1933 den beri Hitlerin inkılâbı Ue Pıaısyanın aslcorl ananelerini birblrleriyle uzlaştırmayı kendine gaye edinmişti. Führarin 30 haziran 1934 de Roehm ve S. A. lara karşı yaptığı hareket Blombrıg-de bir kaynaşmayı yaratabilecek yegâne İnsanın Hltlor olduğu kanatlnl yarattı. Almnnyanm hâkiminin hakiki niyetlerini anladığı zaman dahi» genel askeri ananeler ile Nasyonal Sosyalist doktrini arasında bir köprü kurma gayesinde sebat etmişti. Bu yüzden birçok arkadaşı onu, kendisini terkederek, Wehrmacht*ı Hltlers teslim etmekle itham ettiler.
Bu yüzden Heydrich’in darbesi Blomberg’i iki misli sarstı. Blombtrg» aynı zamanda kendisini halkın gözünden düşürecek olan bir muvaffakıyet-slzllğln acısına göğüs geremedi. Her fırsatta Hitler tarafından aldatılarak İhanete uğradığını, halbuki FUbrer 1-çln herşeyini feda ettiğini tekrar etmekten başka elinde hiçbir silâhı yoktu. Blomberg, Hitlerle Goering’in, nikâhında şahit! olmak istedikleri gün. ellerinde Heydrich’in delillerinin mevcut olduğunu ve nikâhında bulunmakla vaziyetini daha güçleştirerek onu müşkül mevkide bırakmak istediklerini de acı acı hissetti.
Her neyse, Blomberg hiçbir zaman Eva Gruhn’la evlendiğine pişman olmadı. Ölümünden biraz önce kendisini Nuremberg’de ziyaret ederek, Wehrmacht’la Nasyonal Sosyalizmi birleştirme projesini nasıl olup da bir kadın yüzünden mahvedebildiğini sor ranlara. yorgun bir sesle:
“— Başka türlü hareket edemezdim. Eva hayatımın tek kadını İdi.,, cevabını vermişti.
Sanat bahisleri
Öğrenmek ihtiyacında olduğumuz herşey
——ı e*.
Şehir içinde, bizdeki aktar ’ kânları kadar bol olan banka leri açık bulundukları zaman zarfında durmadan işler. Her bankanın i-çınde her dakika yüzlerce müşteri vardır. Bunlnn görüp de:
— Ne çok banka muamelesi yapıyorlar!..
Dememek imkânsızdır. Hakikaten her isveçli cebindeki en basit parayı bile bankaya yatırır. En basit para ihtiyacını bile bankadan tedarik e-der. 5 lirasını bankaya yatıran, bankadan 10 lira Stockholmda bir
Hicri 19 5 0 MAYIS 13 Cumartesi Rumî
RECEP 25 1369 NİSAN 30 1366
VAKİT VASATİ EZANİ
Güneş 5.44 9.28
öğle 13.10 4.54
ikindi 17.06 8.50
Akşam 20.17 12.00
Yatsı 22.07 1.50
lmsfık 3 45 7.29
İSTA^BUL
de
YENİ SES OPERETİ: 8.45 Baskın.
KONAK PAVİYONÜ: Ispanyol Atraksiyon Trupu.
ANKARA
Gece
çeken müşterileri kaç kere gördük.
hayatı
Stockholm, Avrupanın belli başlı bir çok şehirlerinden daha hareketli bir gece hayatına maliktir. Akşam mesai saatinden sonra bütün caddeler birdenbire kalabalıklaşır.. Nakil vasıtaları sıklaşır ve bu hareket, gebenin çok ileri saatlreine kadar devam eder. Akşam 9 da şehir ne kadar hareketli ise, gece yarısından sonra saat 2 de de bu hareketlilik hiç de eksik değildir.
de
21
“Yanlışlıklar
BÜYÜK TİYATRO : Shakespeare’in Komedisi.
KÜÇÜK TİYATRO 6 Şahıs Muharririni Anyor.
GAR GAZİNOSU ı Paris Revü heyeti.
PAVÎYONDA ı İtalyan Akrobatları.
YENİ 1 — Kaptan Kid. 2 — Siyah Gül.
YILDIZ (42847) 1 — Tatlı Rüya (Renkli). 2 — Önce Vatan.
İSTANBUL CİHETÎ
ALEMDAR (23683) 1 - Vahşi Koşu. 2 — Son Kısmet.
AYSU (21917) 1 - Aslan Ahmet (Türkçe). 2 — Margle.
AZAK (23542) 1 — Batakhane Kıralı. 2 — Birleşen Kalbler. ÇEMBERLİTAS (22513) 1—Felâket İncisi, 2 — Tomston Caniler Çetesi.
FERAH 1 — Zafer Aslanı. 2 — 2 — Vatun Aşktan üstündür.
HALK 1 — Balıkçı Osman Bağ-datta. 2 — Kırbaç Altında.
İSTANBUL (22367) 1 — Liiküs
Hayat. 2 — Dümbüliü Maceralar Peşinde.
KISMET (26651) 1 — Efe A|kl. 2 — Sonsuz Acı,
MARMARA (23860) 1 — Güzel Dost. 2 — Tııtlı Yıllar.
MİLLÎ (22062) 1 — Vahşi Koşu. 2 — Son Kısmet.
TURAN (22127) 1 — Vahşi Koşu. 2 — Son Kısmet.
YENİ (Bakırköy 16-126) 1 — intikam. 2 — Şanghaylı Kadın.
KADIKÖY CİHETÎ
HALE (60112) 1 — Yılmaz Reis. 2 — Sen Benimsin.
OPERA (60821) 1 — Kanunsuz Çete. 2 — Nesimaçl Amerikadn. SÜREYYA (60862) 1 - Macera Adası. 2 — Bahar Olunca,
ANKARA
K a rnşl, Beyrut-
İşinden çıkan Stockholmlu evli ise evinin yolunu tutar. Bekârları, zamanını muhtelif eğlence ile geçirir. Hemen herkeste, akşam yemeğinden sonra 3okağa çıkmak ve bir tarafta eğlenmek âdet haline gelmiştir. Bütün bu gece û’.omlvri ve eğlencelerine rağmen St /jkholmda İçki yasaktır.
tZMÎR
ŞEHİR TİYATROSV İlk Adım
(42662) 1 — Ateş
— Pamuk Prenses.
BEYOĞLU CİHETİ
(40835) Broadway’c
Size içkisiz eğlenmek belki tuhaf geliyor. Fakat Stockholmlu, içkisiz eğlenmenin kolayını bulmuştur.
Bundan senelerce önce Pratt isimli bir İsveçli doktor, içkinin zararları üzerinde durarak bunu îsveçte menetmenin lüzumlu olduğunu iler! sür-mü*.. Sonradan bu bir kanun teklifi halinde ortaya çıkıp da kabul e-dilince, aleyhinde başlayan cereyan üzerine doktor İSVeçte tutunamıya-ıak Parise kaçmış. Fakat işin tuhafına bakınız kl îsveçte içki yasağını koyduran doktor, bir müddet sonra Pariste bir taksi içinde ve yarı çıplak vaziyette ölü olarak bulunmuş Müthiş ispirto kokan doktor derhal morga kaldırılmış.
• •
Morgun raporu: ”Kalb, fazla alkolün tesiri altında durmuştur .
ATLAS:
Selâm.
ALKAZAR Çemberi. 2 AKIN (80718) 1 — Sayılı Kah-
ramanlar. 2 — Gün Baba -Leylâ (Türkçe).
AR (44394) 1 — Rio Yolu 2 — İsimsiz Katiller.
ELHAMRA (13695) 1 - Zehirli Yalan. 2 — Zafer Ordusu.
İPEK (44289) 1 — Aslanlar
Pençesinde (Türkçe). 2—Kördüğüm.
İNCİ (84505) 1 — MeksikalI
Kardeşler. 2 — Renkli Rüyalar LALE (43595) 1 — San Anto-ıılo Aslanı» 2 — Havanada Festival.
MELEK (4C868) Kalbslz Kadın SARAY: (41659) VâBlliS Lo-
gothelidis Elen Komedi Trupu. SUATTARK (88143) 1 — Mon-
tery Korsanları, 2 — Köy Güzeli (Türkçe).
SÜMER (42851) 1 - Büyüklük Deiillğl. 2 — Esir Kız.
ŞARK* (40380) Kimsesizler.
ŞIK (43726) 1 — Ali Bapa Hln-dlatandn (Türkçe). 2 — Zorlu Aşık.
TAKSİM (43191) 1—Hlnd Kaplanı. 2 — Sefahatin Sonu.
TAN 1 - Vurun Kahpeye. 2 — LU küs Hayat,
ÜNAL 1 — Kapanan Gözler. 2— Yara.
ANKARA: Yarışlar Kıralı. BÜYÜK Kadın Cellâdı.
CEBECİ 1 — Ormanlar Kıralı. 2 — İki Açıkgöz Haremde.
PARK — Canavar Tohumu. 2 — Tehlikeli Kadın .
SUS Dağlar Kıralı.
SÜMER 1 — Issız Vadi. 2 — Garp Yolcuları.
ULUS Türk - Norveç güreş müsabakaları.
YENİ 1 — Unutulmuş Simalar. 2 — Aşktan Sonra,
İZMİR
ELHAMBA Kan Dâvası.
LALE 1 — Aşktan Kaçılmnz, 2 — Makinalı Adamlar Diyarı II. Kaim.
TAYYARE 1 — Goceier Hâkimi. 2 — Gençliği Takip Edelim. TAN 1 — Aşktan Kaçılmaz. 2 — Makinalı Adamlar Diyarı, II. Kısım.
YENİ 1 — Haydutlar Kırallçe-8İ. 2 — Neslmaç! Amerlksda.
KARŞIYAKA CİHETÎ
MELEK 1 — Satılık Kadın. 2 — Kanlı Pençe.
SÜMER Mayerllng Esrarı.
UÇAK - TREN - VAPUR
(.ELE( EK OLAN l ÇAKI.AR
7.05 P.A.A. (Amerikan) Ncw-York, Boston, Gander, Londra, BrükselMen. — 7.30 K. L. M. (Halanda) Amslerdam. Komadan. — 9.45 D,H.Y\ (Türk) Bur-sadan. — 9.50 D.H.Y. (Türk) tamirden» 14.15 D. H. Y. (Türk) Gaziantep, Adana, Kon-
ya, Afyondan. — 15.35 D. H. Y. (Türk) İskenderun, Adana. An-karAdnn. — 16..30 D.H.Y. (Türk) Diyarbakır, Elâzığ. Sıva». An-karadan. — 13.05 D.H.Y, (Türk) İzmirdcn. — 18.35 D.H.Y.(Türk) Ankaradan. — 20,20 P.A.A. (A-mcrlkıın) Hongkong, Bangkok, Kalküfn. Yeni Deİhl, Tahran, Basra, Şam,
tan. — 21.10 P.A.A. (Amerikan) New-York. Boston, Gander. Londra, Brükselden.
GİDEC EK OLAN UÇAKLAR
8.15 P.A.A. (Amerikan) Şam, Beyrut, Basrayn. — 8.80 D.H.Y (Türk) Bursnvıı. — 8.30 B..E.A. drıglhzi Atina, Roma. Nis. Londra ya. — 9.00 K L.M. (Ho-ianda) Tahrana. — 9.00 M. R. (Mısır) Lefkoşe, Knbireye. —
9.30 D.H.Y. (Türk) Ankarava.
— hı.15 DUY. (TütW lzrnire
— 10.39 D.H.Y. (Türk) Ankara,
Adana, lskeııdcruna. — 11.15
D.H.Y. (Türk) Arıknrnya. — 16.00 D.H.Y. (Türk) Jznılre. — 17.00 T.A.E. (Yunan) Atlnaya.
— 21.35 F. A. A. (Amerikan) Brükael, Londra, Boston, Ne\v-York. — 22.10 P.A.A. (Amerikanı Şnm. Beyrut, Karaşİ, Yeni Delhi, Knlktltn, Bangkok, Hongkongn.
GELECEK OLAN VAPURLAR
14.00 BurNa. Ayvalıktan). — 17.00 Tırhaıı IKarndenlzden).— 19.00 Antalya drnrozdnn). — 10.15 Sus (Mudanvadan ı.
GİDECEK OLAN VAPURLAR
9.00 Sum t Mudanyaya) — 12.00 Ankara (B. Akdeııize) — II.oo Giresun (İzmire) — 14.00 İzmir (Karadeniz?). — 20.00 Konvn
(Bandırmaya).
GELECEK OLA N TR EN LEH
0.45 Scmplon (Avrupa). — 7.10 Doğu (Eka.). — 8.30 Ankara (Eknp,). — 9.15 Ankara, — 16.61 Ankaradan (MotÖrlü T,). GİDECEK OLAN TRENLER
18.10 Ankara Ekspresi. —
20.30 Anknra. — 21.30 Semplon (Avriııpı) 21.10 Glhır”
ANKARA:
7.80 M. S. Ayan. — 7.31 Nü-şell parçalar (pl). — 7.40 Haberler. — 3.00 Saz eserleri (pl). — 8.16 Hafif melodiler (pl). — H.76 Günün programı ve hava raporu. — 8.30 Brahma - Mİ Bemol Majör Trio (pl). — 8.00 Kapanış,
1248 Açılış ve program, — 12.30 M. S, Ayan. — 12.30 Radyo salon orkestrası (Şefi Necip Aşkın). — 1300 Haberler. — 18.16 Snz eserleri. — 13.30 Öğle Gazetesi. — 13.40 Şarkılar, — 14.00 Cumhurbaşkanlığı Armoni muzlkanı. — 14.40 Gitar Düetinden melodiler (pl). — 14.66 Konuşma: (Spor haberleri). — 15.00 Kayıp mektuplun, akşam programı, hava raporu ve kapanış.
in.58 Açılış ve program. — 17.00 Çocuk saati. — İH.00 Dans müziği (pl). — 18.30 Karışık şar-
kılar. — 19.00 M. S. Ayarı ve haberler. — 19.15 Geçmişte Bugün. — 19.20 Yurttan sesler. — 19.15 Radyo İle İngilizce. —20.00 Hafif müzik (pl). — 20.15 Radyo Gazetesi. — 20.80 Serbest saat. — 20.35 İnce saz (karışık fasıl şarkıları), — 21.15 Pİytınp soloları (pl). — 21.85 Güzel sesler, — 22.00 Konuşma — 22J5 Şarkılar. — 22.45 M. S. Ayarı ve haberler. — 23.00 Dans orkestraları geçidi (pl). — -8.30 Program ve kapanış.
İSTANBUL:
12.57 Açılış ve programlar. — 13.00 Haberler. — 13.15 Karışık şarkı ve türküler (pl). — 18.80 Dans müziği (pl). — 13.15 Saz eserleri - şarkı ve türküler. — 14.30 Caz müziği (pl). — 15.00 Atom ve hidrojen bombası hakkında. Konuşan: Ord. Prof. Salih Murat Uzdllok. — 15.15 Radyo salon orlcerttniHi konseri. — 15.45 Haftanın programı. — 16.00 Program hır vo kapanış.
17.57 Açılış ve programlnr. — 18.00 Bestekâr Sainhadılln Pı-nnr’ın İçendi sesiyle kendi eğerleri. — 1H.I5 Dans müziği (pl). — 19.00 Haberler. — 19.16 İstanbul haberleri. — 10.20 Caz müziği (pl). — 10.45 Şarkı ve türküler. — 20.15 Dinleyici İstekleri (Hafif batı müziği). — 21.00 Fioronce Nightlngalc tesisi hakkında. — 21.10 Hafif ara müziği (pl). — 21.15 Şarkı ve türküler. Necini Rıza Ahıskan ve arkadaşları topluluğu konseri. — 22.00 Beşiktaş - Suııdcrlaml maçından röportaj. — 22.45 Haberler. — 23.00 Knıışık hafif müzllc (pl). — 23.30 Dana müziği (pl). — ^1.00 Programlar ve kapanış.
sahadan ba§-dönüşü oku-
Başlangıç. oklu lamuk üzere saat nacaktır.
1 — Gerni odası. 2 — Parasız aşacakları. — 3 — Faizle para veren. 4 — Bir askeri rütbe. 5 — Kredi. 6 — Şaka. 7 — Bir dağ. S — Yıkık dökük.
D( NKC Bİ LMACAMN HALLİ
1 — Makara. 2 — Macera. 3 — Ceride. 4 — Karata. 5 — Dlyare. 6 — Mafsal. 7 — Fa-vant(. 8 — Mnviat.
EMİNÖNİ : Beşlr Kemal (Emi-nön(l)—İtimat Sadri (Küçükpa-zar) — Sultanahmet (Alemdar) — Amuitır (Godikpıışa).
Atlasta Beethovenin
9 uncu senfonisi
YABANCI RADYOLARBAN SEÇME YAYINLAR
LONDRA:
7.30 Syd Dean dana orkest.nı-au — H.45 Klâsik müzik dinleyici İstekleri. — 0.15 Dinleyici istekleri. — 11.00 Konçerto - (Mozart keman konçertosu) — 13.00 Haftanın sarkılan.. — ll.lö Hafif müzik. — 15.15 Dans müziği.
— 10.10 Dinleyici istekleri. —
17.10 Bobby HoweU orkestrası.
— IH. 16 Hafif müzik. — 10.45
Sld Phillips dans orkestrası. —
22.10 Dans müziği. — 21.00 Dinleyici İstekleri. — 1.00 1 »ant dnnH müziği.
BEYOĞLU: Dellasuda (Merkez) — Nihat (Taksim) — A-yazpnşa (Taksimi — Hayreti İn Tav (Galata) — Sporldıs (Galata) — Atukan (Şişli) — Me-cidlycköy (Şişil) — Hnhçıoğlu (H&sköy) — Yeni Turan (Kasımpaşa),
FATİH: Üniversite (Şehzade-başı) — Elem Pertev (Aksaray) — Emin Rıdvan (Samatyn) — Hnmrll Emgen ıŞehremini) — Edlrnekapı (Karagümrük) — Hüsamettin Gökengin (Fener)
mayıs sabahı Atlas Sineması salo-■ nunda, Dr. Dikran Mamlgonyan idaresi altında, 180 kişilik orkestra ve koro heyeti tarafından büyük bir konser verildi. Program. Beethoven'in 9 uncu senfonisinden ibaretti.
Evvlft, 7 mayıs tarihi, bu muhteşem eserin ilk icrasının 126 ncı yıldönümüne tesadüf ettiğini kaydedelim.
Sebillerin neşe şirini, musikiye tatbik etmek fikri, senelerden beri Beethovenin zihnini işgal ediyordu.
Müsvette defterlerinden anlaşıldığı veçhiyle, 9 uncu Senfonide istimal ettiği motifler üzerinde muhtelif denemeler yapmış ve nihayet 1824 seni-sinde son şeklini almış olan eser, 7 mayıs tarihinde ilk defa olarak çalınmıştır.
Bu suretle, bütün hayatı boyunca tasarladığı fikri Beethoven, dahiyâne bir şekilde tahakkuk ettirebilmiştir: insanların sesini orkestranın sesiyle birleştirerek “İlâhi Kıvılcım” olun neşeyi tesit etmek!
Eser, muhteşem ve mağmum bir parça İle başlar ve temballerin gayet mühim bir rol oynadıkları canlı bir Schergo temposu üzerinde devam e-der.
Adagio Moltonıın zarif ve müşkül varyasyonlarla işlenmiş olan hariku-lâdc ve asil makamı, bizi, başdöndü-rücü zirvelere kadar yükseltir. Maalesef, ağız sazlarının ve bahusus kornoların bazı falsolu sesleri bu kısmın ahengini gölgelediler.
4 üncü kısım, eserin yeniliğini, yanı insan seslerinin senfoniye iştirakini ihtiva eder.
Orkestranın heyecanlı bir mukad-demesindcşı sonra, bariton solonun resitatifl 4 solist ve bir muhtelif korodan müteşekkil olan seslerin girişini hazırlar.
Bu sesler, uzaktan işitilen ve yaklaşarak büyüyen bir bayram günü u-ğultusuna karışır ve çılgınca bir neşe içinde coşar. “Milyonlarca insanlar yekdlğerinize sanlın” sözleri üzerinde sesler ve trombonlar tempolarını ağırlaştırırlar ve şarkının son kısmı, mugannilerle sazlan bir şadalar kasırgası İçinde sürükler. Bu, hakiki bir zafer hissini verir: Neşenin Kedere karşı zaferi! Ve işte muzafferane marş tempoları, hareket halinde ordular, tenorun heyecanlı ve soluyan şarkısı... Sanki bizzat Beethoven’in nefesi, feryatları bu ölmez eserde e-bediyen yaşıyor!
Her cihetten ve bahusus seslerin yazılmış olduğu tiz perde itibariyle İcrası gayet güç olan bu esen, amatörlerden ibaret bir koro ve orkestra nın icra edebilmesi gayrı kabili İnkâr bir b8şandır.
XVIII İnci asrın "Collegium Mu-sicun" larının ananelerini devam ettiren ve etrafına topladığı gençlere musiki hevesini aşılayan Dr. Dikran Mamlgonıanı. sabır ve sebatı sayesinde elde ettiği neticeden dolayı tebrik etmek bir vacibedir.
L.E.
Beyoğlu 41«4 Kadıköy 6087X
İstanbul 24222 Üsküdar 609İO
Ankara 00. İzmir 2222 Karşıyaka 15055
EYt’l': Ayvansarây Şifa. BEŞİKTAŞ: Nail Hallt — Yeni (Ortnköy) — Arnavutköy — Merkez (Bebek).
KADIKÖY: Sıhhat — Kıııltop-rak — Göztepe — Bostancı.
SIHHÎ İMDAT
İstanbul Beyoğlu Anadolu yakası Ankara
İzmir
4400o
60538
91
2251

ÜskCDAR: Merkez. HEYBELtADAı H. Halk.
1M Y i’KABA: Halk.
İZMİR: Ege (BAanınhunc) — Hilâl (Kemeraltı) — A»rl (Eş-rcfpaıjA) — Alsancak — Kara-taş (Yalılar).
ANKARA: Hayat
Güray.
Halk -
İY e n ı Neşriyat
İSTANBUL KİTAPLIKLARI
Tarlh-Coğrafyn Yazmaları Kutaloğu (Faslkül 0)
Milli Eğitim Bakanlığı Kitaplıklar Müdürlüğü Tasnif Komisyonunca ha-zırlanmakta olan “İstanbul Kitaplıkları Törlh - Coğrafya Yazmaları Katalogları,, serisinin "Türkçe Tarih Yazmaları,» na dair olan 9 uncu fa-sikülü çıkmıştır. Bütün Türk aydınlarını yakından ilgilendiren bu değerli eserin bu defa çıkan 9 uncu faslküiü, 50 kuruş fiyatla bütün kitapçılarda satılmaktadır.
NAMIK KEMAL
(II)
Tanınmış ediplerimizden Mithat
Cemal Kuntay tarafından bundan önce dilimize çevrilmiş olan “Namık Kemal*' adlı büyük eserin ikinci cildini teşkil etmektedir, 1944 yılında yayımlanmış olan bu büyük eserin 600 küsur snhifelik birinci ciİdtnrleT Namık Kemalin Sofya dönüşünden Avrupa dönüşüne kadar, yani 1857-1870 tarihleri arasında geçen olaylar incelenmiştir. 741 sahife tutan bu 1-klnd ciltte İse, Namık Kemalin Avrupa dönüşünden ölümüne kadar, yani 1870-1888 yıllan arasında geç» n olayların bir kısmı incelenmiş, bir kısmı da, üçüncü cilde bırakılmıştır.
Devrinin insanları ve olayları arasında Namık Kemal'i en doğru bir şekilde bize tanıtan bu büyük eser, MIHI Eğitim Bakanlığı Yayı neyleriyle bütün kitapçılarda 12.5 lira fiatle satılmaktadır.

M 1950
YENİ İSTANBUL
Sayfa 8 1
GÜNÜN
KONOMiK
Gelir Vergisinde zirai kazançlar istisnası
Doçent M. Orhan Dikmen
HEMEN söyliyeltin kİ. yeni Gelir Vergisi Kanununun “Zirai kazançlar İstisnası" bu kanunun İsabetli hükümlerinden biridir. Binaenaleyh, yazımız, adı peçen İstisnanın esasını tenkld sadedinde kaleme alınmış drfrlldlr. Maksadımız, bu İstisnanın kısara izahı ile, buna verilmesi düşünülen sekil hakkında düşüncelerimizi belirtmekten İbarettir.
“Ziraî kazançlar” mefhumu Gelir Vergisi Kanununda (m. 19) 'Tarım faaliyetinden elde edilen kazançlar” suretinde tarif edilmiştir. “Zirai faaliyet,, de, esas İtibariyle “Arazide ekim, «ilkim, bakım ve ye-, tfotirnıe yolla tiyle nebat, orman, hayvan ve hayvan mahmulleri istihsalini, yetiştiricileri tarafından saklanmasını., (aşınmasını ve bunların dükkân ve mağaza açılma krizin satılmasını” İfade eder. Fakat, kanunda, bu —tâbir caizse— aidi zirai faaliyet yanında, daha bir takım faaliyetler ve kazançlar da, zirai mahiyette telâkki edilerek, “taftana hükmü” İçine »okulmuş bulunmaktadır. Böylcce:
"Zirai mahsullerin değerlendirilmesi ınaksadiyle sınai bir müessese ehemmiyet ve genişliğinde olmamak partiyle ve zirai İstihsale müteferrl olarak islenmesi ve bunların bu suretle veya başka yerlerde veya başka sınai rnürssr»eierdc isletildikten sonra yetiştiricileri tarafından dükkân ve mağaza açılmaksızın satılması” da zirai faaliyettir. Ayrıca, yetiştiricilerin zirai faaliyetiyle alâkalı alım satım islerinin tedviri İçin açtıkları yazıhaneler dükkân ve mağaza mahiyetinde sayılmadıfrı ve bu islerde “istisna., hükmünden faydalandığı gibi “Zirai mahsullerin yetiştiricileri tarafından dükkân ve mağaza veya sınai bir müessese açılmak suretiyle satılması halinde mahsullerin bu yerlere gelinceye kadıır geçirdikleri safhalar zirai faaliyet sahasında kalır.**. Ve nihayet “Çiftçiye ait lıer türlü istihsal vasıtalarının başka çiftçilerin ziraat İşlerinde ücretle çalıştırılması" da, zirâi faaliyet mefhumu içine alınmış ve bunlardan mütevellit bilcümle kazançlar «la, Gelir Vergisinden İstisna edilmiştir,
Flkrlmlzce, “zirai faaliyet,, ve “zirai kazanç,, mefhumları bu suretle, bir bakıma doğru, diter bir bakıma fuzuli ve hatta belki de yanlış olarak genişletilmiş bulunmaktadır. Ayrıca, bıı genişletmenin tatbikatta bazı ihtilâflar doğurması da kuvvetle muhtemeldir. Meselâ, yetiştiricilerin ziraat faaliyetiyle alâkalı alını satım işlerinin tedviri İçin açtıkları yazıhane nelerin “İstisna,, hükmünü bertaraf etmemesi doğrudur; fakat yazıhane ile dükkân ve msKSMinm her zaman kati surette ayrılabilmeleri ve bu hususta vergi idaresi İle mükellefler arasında ar. çok bir görüş birliği teessüsü ihtimali şüphelidir. Keza, dükkân ve mağaza veya sınai bir müessese açılmak suretiyle satış halinde, mahsullerin bu yerlere gelinceye kadar geçirdikleri safhaların da “zirai” addedilmesi ye rindedir. Fakat burada fevkalâde mühim bir mesele İle karşılaşıyoruz: Bir satış olmaksızın dükkân, mağaza veya sınaî miiesseseye gelen ziraî mahsullere kıymet takdiri meselesi. Bıınıın gerek nazari ve gerekse tatbikî büyük zorluklar arzettlğlnî ve tatbikatta pek çok ihtilâflara meydan vereceğini şimdiden kaydedelim. Gene, “Zirai mahsullerin değerlendirilmesi mak-gadlyle İşlenmesi” mefhumunun —bazı şartlara bağlımmış olmasına rağmen— bir vergi mefhumu olarak kâfi derecede vazıh bulunmadığını da kaydetmek lâzımdır.
“Ziraî kazançlar tstlsnasr’nın. esasına değil do, bugünkü şekline karşı daha bir çok tenkidi mülâhazalar İleri sürülebilir. Bununla beraber, fikrini izce, bu mevzuda —bugün için— asıl üzerinde durulmak İcap eden mesele, bu istisnanın vergi sistemi içindeki mânâ ve mahiyetidir. Zirai kAzançİArın mutlak surette vergiden hariç tutulman mümkün ve caiz olamıyRcağına göre, hu istisna ya muvakkat mahiyettedir; veyahut da »ırf Gelir Vergisi bakımından konulmuştur. Acaba bu mevzuda Hükümetin fikri nedir? Evvelâ bunu araştıralım.
Gelir Vergisi Kanununun mucip sebepleri lâyihasında, buna mütedair olarak şu fıkraya rastlıyoruz: “Zirai kazançlar İstisnası hakkında SU noktayı bir kere daha arzedelim kİ. hedef istisnayı daimileştirmek değildir. Bu vasiyet ziraî kazançların vergilendirilmesi dâvasında İlk mer-haldedir. Gelir Vergisi kabul edilip zamanla yerleştikten sonra “köylü muafiyeti*’ diyebildiğimiz. ikinci merhaleye geçmek mümkün olacaktır”. Bu temenni. Maliye Bakanlığının çıkarmış olduğu “Gelir Vergisi Kanunu ve İzahları.. İsimli kitapta da (S. 113) hemen hemen aynı şekilde tekrar edllml* bulunmaktadır: “Bu mevzudnkl istisna şeklinin de —esnaf mıiAflığında olduğu gibi— ilk fırsatta “köylü muaflığı,, şekline sokularak hiç o İm ttx.su büyük arazi ve çiftlik sahiplerinin vergiye tâbi tutulmaları şüphesiz yerinde bir hamle olur”.
Kanaatimizce, Gelir Vergisi manzumesi içinde yer almış olan “zirai katanççlar İsIIsiiari„iii, bu şekilde ilk fırsatta aşılacak bir merhale addetmek yerinde değildir. Bu istisnanın dayandırıldığı ve geçen yatımızda tema» ettiğimiz oebepler (t), memleketimiz gibi geri kalmış ülkelerde daha uzun bir zaman için, tasarlanan şekilde harekete mânidir. “Etnaf muaflığı,,na benzer, bir “köylü muaflığı,, tesisi yoliyle, bıı muafiyet haddi üzerinde kalan ziraî kazançları doğrudan doğruya Gelir dergisine tâbi tutmak, imkânsız değilse bile çok mahzurludur. Bunun tatbikatı zarureten aksayacaktır. Bu itibarla, zirai kazançları —Almanya ve İngiltere gibi esas itibariyle sınaî bir bünyeye sahip veya A.B.D. gibi, zlraate AAiıayl metodlarını tatbik edebilmiş ve her hâlde rasyonel zihniyet ve işletmenin ziraî sahuya kadar nüfuz edebilmiş bulunduğu ıındlr bir kaç memleket hariç— kendilerine ııygun ve kısmen müstakil bir “zirai kazançlar vergisl”ne tâbi tutmak en doğru yoldur. Çalışmaların şimdiden bu istikamete çevrilmesi yerinde olur.
(•) Bb. YENİ İSTANBUL, 30.4.1950.
Dünya afyon monopolü
Tttrkiyeye % 52,5 hisse
LaJc* * BuccetB, 12 A. A. (United Pree») — Uyuşturucu maddelerin mllletlerereeı kontrolü paktına İstinaden Birleyml* Milletler Türkiye, Yugonlâvya ve Hindistan olmak üzere, afyon latlheal eden dört memleketin istihsal hisselerini dün ilân et-miltlr.
Milletlerarası afyon monopolünün yüBde 82.50 «İni Türkiye, yüxde 24.50
ile başta yer ûjTildı
sim Iran, yüzde 13.38 ünü Yugoslav, ya istihsal edecektir.
Geriye kalan yüzde 3.34, afyon imal eden diğer memleketlerin İhracatı i-çln ayrılmıştır. Bunların hasında, Birlejjmi^ Milletlerin geçen sonbahar Knnadnda yapılan kofnisyon toplantısına. iştirak etmemiş bulunan Sovyet Rusya gelmektedir.
Kısa Haberler
Peyk devletlerin dolar üzerinden yaptığı anlaşmalar
★ Berlin. 12 (AP) — Doğu Alman-ya kaynaklarından verilen bilgiye göre, Rus peykleri olan devletlerin dolar esası ile yapılmış olan bütün ticaret anlaşmalarının ruble esaaına tebdili hakkında müzakereler varılmaktadır.
İsrail tş Federasyonu
Dünya tş Federasyonundan
★ Telâvlv, 12 (AF) — îornil îş Federasyonu Histadrut’un Icral komitesi dün akşam, teşekkülün komünist idaresinde olan Dünya tş Federasyonundan çekHdiğrini bildirıntyth
A eni FrnnMZ.
gümrük resimleri
★ Paris (Uçakla) — Resmen bildirildiğine göre, tabii hal Üzerindeki ithal vergisi (gümrük tarifesi No: 34) şimdiye kadar Çr30 iken bundan sonra %50 olacaktır. Değiştiği bildirilen diğer gümrük tarifeleri şunlardır: 171 (A) tarife numaralı karamelâ şekerinden a-lınan gümrük resmi, renkli kara-melâlar da dahil olmak üzere. %125 santimden yüzde 40 olmuş,
171 (B) tarife numaralı diğer şekerler (maltoz şekeri, bal yerine kullananlar, balla karışık olan şekerler) %125 iken %100 olmuş;
172 tarife numaralı tasfiye edilmemiş vergiden muaf tutulmuştur. (Hakanları beslemek İçin). Diğer ham şekerler yüzde 35 vergiye tâbi iken yüzde 40 gümrük resmine tâbi tutulmuştur.
Birledik Amerika
plâtln piyasası
★ New-York, (Reuter - Hususi). — Birleşik Amerikada sanayiin plâ-lin talebi mevsim için normal görünmektedir. Kongrenin mücevherattan alınan istihlâk vergisinde yüzde 15 nispetinde bir indirme teklifinde bulunmasına rağmen mücevherat ticareti sakin geçmiştir. Mamafih muamelelere girenler, müstehlik talebinin artması neticesinde mücevherat altını tipinin çoğaldığını ve bundan dolayı, istihlâk vergileri a-ZAİdıgma göre. Noel muamelâtı I-çin iyi bir plâtin satışının beklendiğini belirtmektedir.
Şimdilik fiatler değişmeyen e-•aslar üzerinde muhkem görünmekte olup; resmi piyasada 66 ilâ 69 dolar arasında değişirken, borsa hârici piyasalarda acenteler arasındaki satışlar Asgari 64,50 dolar üzerinden muamele görmektedirler.
Dllnya »eker fatlhsall
tahminleri
★ Cawnpore, Hindistan (Reuter -Hususi) — 1949-50 senesi için dünya seker istihsali (Rusya hariç), 1948-49 senesi ile mukayese edilirse, 400.000 tonluk bir azalış göstermektedir. Birleşik Milletler tâşe ve Ziraat Teşkilâtının tahminlerine göre 1949-50 senesi istihsali 31.800.000 tonu bulmakta ve bu miktar, bütün senelerin rekorunu teşkil eden 1948-49 senesinin 31.900.000 tonu bulan istihsaline hayli yaklaşnuş bulunmaktadır.
Ruayada şeker istihsali 2 milyon 300.000 ton tahmin edilmekte olup bu miktar, son sene yapılan 1.800.000 tonluk tahminin üstündedir.

■ 11 1^14 ■
■ 1
W
a w A - B İt •
' ■■ »*■%’. ■ J ’' ı - ■ z
İngilterenin toprak ordusu
Bu orduya mensup bir genç kız traktör üzerinde çalışırken
Son harp yıllarında inglltereda silâh başına giden İstihsal kollarının boşluklarını, her sahada olduğu gibi, zLraatte de kadınlar doldurmuşlardır. Böylece İngilterenin gıda ihtiyacını temin İçin kurulan “Toprak Ordusu,, na mensup binlerce genç kız yorulmak ve usanmak bilmeden bıı ağır işi zevkle başarmıştır. Toprak Ordusu harbin sona ermesine rağmen hâlâ l& başındadır. Bunların önümüzdeki kasım 195 0ayında terhis olunmaları kararlaştırılmıştır.
Yabancı memleketlere
Amerikan yardımı
Ayan ve Mümessiller Meclisleri yabancı memleketlere yardım kanunu tasarısının mühim noktaları üzerinde anlaşmaya vardı
VVashlngton, 12 (A.P.) — Amerikan Ayan ve Mümessiller Meclisleri dün yaptıkları müşterek toplantı sonunda yabancı memleketlere yardım kanun tasarısının en mühim noktaları üzerinde anlaşmaya varmışlar ve bu arada, Çin’in komünist idaresinde olan bölgelerinde kıtlık İçinde bulunan halka yardım için sekiz milyon dolarlık tahsisat hususunda da karar ra varmışlardır.
Bu müzakerelerde, neticenin alınmasına çok yaklaşılmış bulunulmaktadır, zira, Başkan Truman, Dean A-eheson’a bakanlar konferansında ne yolda hareket edebileceğinin bildirilmesini temin İçin, kongrenin bir an evvel karar almasını talep etmiş bulunmaktadır.
Tasarının karara raptedllmcsi icap aden mühim meselelerinden biri olarak Başkan Trumanhn dördüncü nok-ta programı kalmıştır. Başkan Tom Connally, bugün bütün meseleler hakkında karar alınabileceğini ümit ettiğini belirtmiştir.
Meclis, Avrupa İktisadî Kalkınma (ERP) İçin 2.850.000.000 dolar; komünist olmayan Çinde kullanılmak üzere 100 milyon dolar; Kore için 100 milyon dolar; Filistin mültecileri i-çin 27.450.000 dolar tahsisat kabul etmiştir.
Dördüncü nokta programında en mühim münakaşa mevzuu ilk sene 1-çerisindo sarfedilecek olan meblâğdır. Ay An Meclisi 45 milyon kabul etmişse de Mümessiller Meclisi yalnız 25 milyon dolar tahsis etmiştir.
İsviçre
Panayırı
Bale, hususi muhabirimizden
Bu seneki 34 üncü İsviçre panayırının başlıca hususiyeti, iştirak eden 2200 firmanın, umumi vaziyetini gözö-nünde bulundurarak, fazla hayale ka-pılmamalarıdır. Fakat 650.000 e varan ziyaretçi sayısı zâhlren, panayır için büyük bir muvaffakiyet sayılabilir, çünkü bu rakam ancak 1946 ve 1948 senelerinde tecavüz edilebilmiştir. Sergiyi gezen yabancıların sayısı da gittikçe artmaktadır. Yabancılar servisine 10.000 den fazla yabancı ziyaretçi müracaat etmiştir. Servise müracaat etmemiş olan bir çok ziyaretçi bu sayıya dahil değildir. Bu seferki panayırı ziyaret eden yabancıların başında, harpten evvel ilk defa olarak Almanya gelmektedir; sonra sırasiyle Fransa, Benelux devletleri, İtalya, Avusturya ve Büyük Britanya geliyorlar. Bu seneki panayıra ilk defa 500 den fazla Avrupa dışı ziyaretçi gelmiştir.
Ticarî neticeyi şimdiden tahlil etmek kolay değildir. Münferit panayır gruplan, hattâ aynı branştan firmalar arasında farklar mevcuttur. U-mumi olarak denilebilir ki, münhasıran İç piyasa İçin çalışan firmalar, beklenmedik muvaffakiyetlerine şaşmışlardır. bilhassa mobilya, ev eşyası, avize, İnşaat malzemesi sahalarında muvaffakiyet göze çarpacak derecededir. İhracat yapan firmalar a-raBinda. elektroteknik, maden ve ahsa b işleme makineleri, mensucat makineleri, yabancı ziyaretçileri çok a-lâkadar etmiştir. Gittikçe iç pazara teveccüh eden mensucat sanayii de alâka toplayabilmiştir. Kesif bir propaganda sayesinde vaziyetini muhafaza etmeye muvaffak olan saat sanayii, gümrük ve kontenjanlar yüzünden, gittikçe artan müşküller karşısında kalmaktadır.
Panayırın, propaganda bakımından ehemmiyeti, kabili ihmal değildir. Bilhassa ecnebiler, laviçrenin çok çeşitli sanayi ınanıûllorlnln bu kadar deril toplu teşhir edUebilmiş olmasından takdirle bahsediyorlar. Her halde panayırın en büyük muvaffakiyeti bu olmuştur.
Tütün ve Çay hakkında beyanat
Tekel Umum Müdürü, dün gazetecilerle tütün atımları ve çaya dair görüştü
Bir müddetten beri Karadeniz tütün piyasaları bölgesinde bir tetkik gezisi yapan Tekel Genel Müdürü Hadi Hüsmen dün gazetecilere şu izahatı vermiştir:
Tütün piyazlan
** Karadeniz tütün piyasalarında bugüne kadar 9.307.000 kilo tütün satılmıştır. Bunun 3.928.000 kilosunu Tekel, 2.937.000 kilosunu Amerikalılar satın almıştır. Umumî rekolte 15 milyon kilo olarak tahmin edildiğine göre, satılmayan miktar takriben 5 nilyon kiloyu geçmemektedir.
Piyasada sıkıntılı bir vaziyet yoktur. Ancak anbarsızlık atımları güçleştirmektedir, Akçaabad ve Samsunda bazı depolar bulunabilmiştir, 50.000 balya da Malatyaya gönderilmiştir. Malını bir an evvel satmak isteyen müstahsil vaziyetten memnundur. Tekel İdaresi, bütün piyasalara sonuna kadar iştirak ederek nâzım rolünü oynamakta devam edecektir. Sinop ve Samsunda vasati a-hm flatin dizi 250, demet 222 kuruştur. Genel vasati bu mıntakada 248, Trabzonda 231 kuruştur .
Yeni Bakımevleri
Trabzon tütün bakımevinln temeli atılmıştır. Burada 800-1000 işçi çalışacaktır. Birer iktisadi kalkınma unsuru olabilecek Düzce ve Samsun bakımevlerinin ihalesi bugünlerde eksiltmeye çıkarılacaktır.
Karbon gazı teahatı
Paşabahçe Fabrikasında havaya u-çan karbon gazının kabili istifade bir hale getirilmesi için. 129.000 lira sarfiyle yeni bir tesisat yaptırıyoruz. Böylece zayi olan gazları satışa arzedebileceğlz.”
çay işleri
Bundan sonra çay mevzuuna geçen Genel Müdür, Rize Çay Fabrikasında bu sene 200 ton imal edile-
Toros Ekspresi
Bagdadda toplanan konferans memleketleri arasında turizmi geliştirmek için, tenzilâtlı tarifeler tatbik edilecek
Geçen ayın onunda Bağdadda Toros ekspresi konferansı toplanmıştı, konferansta Toros ekspresinin geçtiği memleketler arasında turizmi İnkişaf ettirmek için yeni kararlar verilmiştir. HA2lranın birinden itibaren tatbik edlecek bu kararlan aşağıya yazıyoruz:
1 — Ytız mevsimini gelrçmek İçin İraktan tsianbula gelecek veyahut Beyruta gidecek turistlere gidiş ve dönüş bileti üzerinden %30 tenzilât yapılacaktır.
2 — On 11;- kişilik gruplar için, yalnız gidiş biletlerinde % 20 ve gidiş - dönüş biletlerinde yapılacak tenzilât %40 nispetinde olacaktır.
3 — Öğrenciler, spor takımları, ve Öğretmenlerden teşkil edilen sekiz kişilik gruplar için de tenzilât %50 nlspetindedir.
Yataklı Vagonlar idaresi de, yataklı vagonlarda seyahat edecek gruplara yataklı biletleri üzerinden % 10 gidiş, dönüşte % 20 tenzilât yapmağı kabul etmiştir.
Çilek bollaşacak
Arnavutköy çilek mahsulümüz bu sene de bereketli tahmin ediliyor
Son bir iki gün içinde perakende piyasada çilek fiatleri 300 kuruştan 180 kuruşa kadar düşmüştür. Her gün Bursa ve Izmirden şehrimiz piyasasına çilek «evkedilmektedir. Henüz Ereğli çilekleri piyasaya gelmemiştir .
Meyva ve Sebze Halinde, çilek ticareti ile alâkadar tacirlerin anlattıklarına göre, önümüzdeki günlerde-ErcgHden şehrimize bol miktarda çilek gelecek, fiatler 60-80 kuruşa kadar düşecektir. Amavutköyü çileği henüz istihsal edilmiş değildir. Yapılan tahminlere göre yerli çilek mahsulü geçen seneye nazaran daha bol olacaktır.
Son yağmurlar, Arnavutköy ve civarındaki bahçelere zarar vermemiştir. Çünkü yağmurlar yağdığı zaman, çilekler henüz teşekkül etmemişti.
Yerli çilek mesulünden sonra» çilek flatlerinln ne seviyeye kadar düşeceği şimdiden tahmin edilememektedir. Esasen büyük çilek müstehliki olan marmalad, reçel yapan şekerciler, konserve fabrikaları. Meyva Halinde şimdiden fiatlere bağlanmamışlardır. Bu müesseseler, çilek bolluğunu beklemektedirler.
Levha teneke satışı
Ticaret Ofisi bu ayın 19 undan itibaren levha teneke satışını serbest bırakacaktır.
ceğini, 10 sene sonra bu rakamın 600-700 tona baliğ olmak suretiyle “Memleketin senelik ihtiyacının yüzde ellisi karşılanmış olacaktır” dedikten sonra çay mubayaasında Tekelin mutavassıtlar eliyle değU, bir tüccar zihniyetiyle hareket ederek, doğrudan doğruya Borsadan müba-yaavı temin için Borsa acentesi ile Anlaşmak Üzere mahalline heyet gönderilmesinin bir tetkik seyahati olamıyacağını ve bu hususta idarenin çok titiz davrandığını belirtmiştir .
12/V/Î950 Cuma
İstanbul Ticaret Borıası
İstanbul Borıası
New-York Borsası
Gümüş, Plâtin
En yukarı
Zürich Borıası (Serbest)
İsviçre Frangı
Eski
Kapan
ıı.s.ım
Durumu
I ürk Lirası ..
Dolar ......
Storhng ....
Fransız Fran
Buğday yumuşak Buğday aert ......
Arpa M«U»MMSS|»SSU
tonekell) «ıra t çıplak)
Adana :
Ticaret Borsasında pamuk üzerine kavda değer bir şey görülmemiştir.
Trabzon t
Ticaret Borsacında kabuklu hndtfja karşı istek vardır.
Nebati Yağlar:
Zeytinyağı (E.E. HuHitnıyııgı (Raf. Ayçiçeği (Rafine Fındık yağı (Çıplak)
l’ınnük (KantarıaTallan) Ashmouni Kı*a elyaftı Knrnak Uzun elyafh F. G
İzmir
Bugün Boranda ç^kirde.k^U kuru uzum fiyatları yeniden 3 kuruşluk bir yükseliş kaydetmiştir, ihraç evlerinin büyük miktarlardaki dış taahhütlerini o (‘nar ı itibara alan satıcıların nazlı hareketleri bu yükselişte âmil olmaktadır. İmir piyasasındaki sağlamlık devam edtyor. Yeni dış taleplere Intizaren bor-sada punıtık aakln durumunu muhafaza etmektedir. Zrj/fnı vaj/ıno paralel olarak pamuk yaf/mu karşı alıcılar istekli görünmeye başlomışlardir. Bugün BoreadA pamuk çckird^ûl üzerine muamele olmâmıştır.
Hanı derileri
Sığır salamura (kaaup) Kİ. Keşi tuşlu kuru kilosu ... Koyun hava kurusu kilosu
(») Günündo Borsada muamelesi tescil edilmemiş tahvilât ve eshamın arz vo uleploro goro taayyün eden takribi piyasa değerleri.
Borsalarda vaziyet
İstanbul :
Ticaret BonmHunla kabuklu ftndtk fiyatları ilerleme kaydetmiştir. İç fınMt illerine I, olmamıştır. Diğer nmddc-lerin durumunda ehemmiyetli bir değişiklik görülmemiştir.
Kambiyo, Rahaııı ve Tahvilât Bor-aaSinda '( « faizli birinci, üçüncü tertip Kalkınma inin ı/ferlıtr, % 7 faizli üçüncü, dördüncü tertip M*i'l Mlblafatı (ahvlll( fl Üzerine fazla istekler olmuştur. A/hıı piyaeaaında düşüklük devam etmektedir.
Tnftlı tııhunılnr l
Ayçiçeği tohumu ..............
Keten tohumu Kendir tohumu ..........
Sunu m «•«.•a,»,,
Yer fıstığı kabuklu „„„ı„
Gümüş Gr. o...... Plâtin ”
Kuru Mey t ahır ;
Fındık (kabuldü sivri) Fındık (İç tombul) .....
Ceviz (kabuklu) Ceviz (tc natllrel)
Btcrling
Dolat* ...»,1,11,1 Fr. Frangı İsviçre Fr...» fjplç. Fr.unu İsveç Kr •••ıs» I* lorln ı, Liret Drahmi ........ Eecoudos .....
Dokuma linin M mideleri t
Tiftik (ana mal) ..........
Tiftik (Netürel) ..........
Yapak Anadolu (Kırkım)
Hububatı
Buftday yumuşak (Tüc.) Buğday sert (Ofisin) ....... Arpa yemlik (dbkma) M,m Mısır (Sarı) çuvalı ...... r asulya tombul .» ..»«.hh,». Fasu)ya çah aort ............
Kuşyemi HsiHlHHlI.stniMlH Mercimek kırmızı kabuk. Mercimek yeşil MBMUlŞHlalieil Nohut nntürel ..............
Külçe YerlJ Ür. Külçe DeguMtiA.
Cumhuriyet ....
Rc’ijftt »••••••••••••■ Hamil ........
ılıılden ........... İngiliz ........
Fransız kok un Napoleon 111 .. İsviçre ..........
Eıı yukarı
1,10
4.20
İL-
1.23
ESHAM VE TAHVİLÂT
Devlet Tahvilleri
İkramlyell tahviller Et*|4flDİ IIM ereeelli Kapanış (•)
22 50 24.—
$c5 1938 ikramiyell 21.— on _
' ü Milli MUdAfAA I 2L—
%5 İMİ Demiryolu IV 08.90 100.—
*rf5 1041 Demiryolu v 90.75 11».-
1/2 1040 İkTAmly.ll ... OO.TO 08.-
Difttrlerl
*eo 1941 Demiryolu VI 100.— 110
%6 Kalkınma I 100.— 110
şi XI ileessg »0.20 uo»-
Çç 0 99 IIX •«•••• 00.70 100—
m 1910 istikraBi I 100— 100—
r( 6 Ut ikrazı H» 99.50 w.-
r,6 Mim MüdAfAA I 97.80 99—
SVfl 1B40 ” I 21.30 98.-
%7 1034 Sivas-Erzurum I... 21.35 20.30
(\T MİM " " II.-VII... 20 95 20.40
^,7 İĞ41 Demiryolu I... 20.85 21.61
717 İM) " a... 20.10 21.-
nt imi ’• in... 21.40 22.-
(^7 Milli MüdaîAa I... 21.50 21.45
%7 ” “ n... 21.20 20. M
"17 “ • III... 21.50 21—
W “ M IV... 21.35 21.05
| Şirket Tahvilleri
T.C. Ziraat Bankası 20.20 20.20
Anadolu D.Y. Tertip A/B. 108.- in.-
** ** c M —
“ •• '•.«o 62.25 69—
•• H Mümea. Senet. 6Î.D0 67 50
| Şirket Hisse Senetleri
T.C. Merkez Bankası Türkiye 1| Bankaaı Türk Ticaret Bankası Arslan Olmento ...» 120.— 30— 5.— 15.25 23.25 8— 120,35 20.50 5- 16.75 23.50 16.25
ösrk Değirmencilik Milli Rensüranfi
| Ecnebi Tahviller
|| Mıştr Kredi Fonjlyc 1003..j. 172.— | —
İzmir Ticaret Borsası
1 Üzüm çekirdeksiz No.9 İncir A aoriifi No. e,.». B serisi No. 109 Pamuk Akala 1 ...... Pamuk Akalı 11 ...... -Pamuk Akala III Pamuk yerli Pamuk yaoı (rafine) ... Pamuk çekirdeği ......... Bugün Son Kapanış
M.— 00.— 42.— 21ft.— İM.— İM.— 1*0.— 116,— 11.00 52— 5G— 12— 215— İM— 155.— ısa-rn— 11.50
Adana Ticaret Borsası
Pamuk Akala 1 Pamui^ Akala II Pamuk AkAİa III Pamuk yeril I ......... Pamuk yerli II. ...... 175.— 157.— 140.— 160.- 180.— 165— 140— 180.— 160—
Trabzon Ticaret Borsası
FINDIK a) ^00 randımandı kabuklu tombul ...... b) tç eıra kontrollü 80.— 172.— 81.— 173—
Eskişehir Ticaret Borsası
Bııftday (BuşelIsSeııt) ..........
Sert Kış mahsulü No. 2 .........
Ktrnuaı " “ No. 2 ..........
Pamuk Mlddling (LlbreNisSent) Mayii
IH VÜ S IMHsIHHHMssIHHHıiMIMit Ekim
Tiftik (Libresi=gent)
rCİCHAM i\*Oa 1 a 11111 a 1111 »ea • • te • » ese sı •
Fındık (Librem=8ent) tllllaiafŞMMt
Kabuklu yerli iri ..............
“ “ ortA U»......M.»»HM...
Levnnt iç l'hal malı ...........
Ekatra iri iç ithal malı .........
Kııru ütüm (LibrealsSent) ........
Thompson çoktrdekais aeçme ...
Keten tohumu (BuşelicDolar) ... Mlnneapolla ................
Kolay1 (LibraPİ=:Sent) Levha-tenoke (100 libre dolar)
Londra Borsası
Ketett tohumu (Tonu^Sterling) Bomba y Kalküta M— 63. - 64. — 67 — 65»— 64 3/4
Ter fı.tıt) Hlndl.tan
Bradford Piyasası
Tiftüc İyi mnl (Lihrnl=Fiyat) “ Sıra malı Yün Anadolu •• •• „. •• Trakya H •• 20/21 18^21 34—Nom 30.- u 20/21 •• 18/21 °
İskenderiye Borsası
Çayfa 8
YENİ İSTANBUL
13 Mayıs 1950
HIK
MEMLEKETİMİZE DÜŞEN PAY CÜZ'I MİKTARDA OLDUĞUNDAN SAYIN MÜŞTERİLERİMİZE SİPARİŞLERİNİ ERKEN VERMELERİNİ TAVSİYE EDERİZ.
LAND
Her yere Ingiliz uçaklarile uçunuz uçuş boyunca
idaresi
dirayetli Ingiliz sevk ve
> • f>( ra - ’
•/ v* ••CiVv**
•’/A
srTi > k a 4
Londraya ve oradan dünyanın her tarafına Ingiliz Havayolları uçaklarile uçunuz. Bu muazzam hava yolları şebekeni boyunca dirayet ve tecrübe bakımından ü>tun olan Ingiliz mutehasus personelde .uçanınız. Tam bir konfor içinde seyahat etmiş olur, daima an’anevl İngiliz nezaketıle karşılaşır ve hlrikûlıde hizmet ve ihtimam göfürsunOz
BRITISHSE'AIRINAYS
Faıla iıakat almak 11 ytr ayırtmak ifit yataklı t ofonlaf'Kcrk Aanttlıti, Bakkala* Cad. No, ı. Ttl. it$6$ t» ınn, w Anıaı Pouaıst Cad. No. it. Ttl taıOT (t murattan"
EUROPEAM
(SATILIK EMLÂK)
İstanbul Defterdarlığından :
Kıymeti Teminatı Dosya No. Cinsi Lira Lira
Mükemmel bir iş arabasıdır.
tKK vfler ghhr - »en isi gûrür
FİATLARDA
ÜYÜK TENZİLÂT
BAŞ.Dİ$. NEZLE.ADALE .SİNİR
ROMATİZMA ve butun aqrılara Karsı
_ GÜNDE 3 KAŞE ALINABİLİR. —_—-—
511— 2945 Kınalında. Narçiçeği so. 66 ada. 7 parsel 203 M2 arsa 1015 77
512— 2099 Bakırköy, (İncirli Çiftliği) Kartal-tepe mah. yeni 3, 4, 5 kapı sayılı 551.20 M2 arsa. 560 42
516—10061 Eminönü, (Lâleli) Balabanağa mah. Kurultay so. 660 ada, 8 parsel en eski 3, vergide yeni 11 kapı sayılı 44 M2 nrsa. 2610 198
518— 2996 Fatih, (Samatya) Hacı HüseyLnağa mah. Curcuna so. 1239 ada, 3 parsel en eski 11 mük. eski 15 kapı sayılı 1483 M2 arsanın 16/128 payı. 544 41
518— 6081 Fatih, (Samatya) Hacı Hamza mah. Hacı Hamza Mektebi so. 1298 ada, 9 parsel eski ve yeni 50 kapı sayılı 158 M2 arsa. 532 40
518—10801 Fatih, (Fener) Küçükmustafapaşa mah. Küçükmustafapaşa caddesi 2246 ada, 11 parsel eski 75 yeni 93 taj 11 kapı sayılı 24 M2 kârgir dükkânın 1 30 payı. 200 15
518—11222 Fatih, (Yedikule) lnırahor îlyas bey mah. Mahzen so. 1272 ada, 6 parsel eski yeni ve taj 18 kapı sayılı 344 M2 arsa. 2064 155
518—14016 Fatih, Abdiçelebi mah. Samatya cad. 1276 ada, 13 parsel eski ve yeni 374 kapı sayılı 100 M2 arsa. 1200 90
518—18383 Fatih, (Şehremini) Beyazıtağa mah. Paşa Odaları so. 1567 ada, 25 parsel eski yeni ve taj 50 kapı sayılı 25 M2 arsa. 175 14
5213— 48 Kartal, Yukarı mah. Soğanlık cad. ve Ağıl so. 626 ada. 3 parsel eski 46 yeni 29 kapı sayılı 166.50 M2 ahşap evin 7/8 hissesi. (5 hisse tam 2 hisse çıplak mülkiyettir.) 875 66
5213—1121 Kartal, (Pendik) Batı mah. Çatra so. 91 pafta, 764 ada, 7 parsel 10767 M2 kuyulu tarlanın 1/2 payı. 5000 375
GÖZLÜKKullananlar
Her numarada beyaz ve mihraklı camlan
E M G E N ’de
bulabilirsiniz. Renkli Astigmat cam siparişi kabul olunur. Reçeteler fennin en son icaplarına göre en kısa zamanda hazırlanır. Emgen. fiyatlarının piyasa ile kontrolünü bilhassa rica eder.
EMGEN
(Salllı Necati) Beyoğlu İst. Cad. Lâle Sineması üst sırası No. G7. Tel: 41433
İslâm dinini kabul ettiğimden ismim Anjel iken Aysel ismini aldığımı ilân ederim.
Kayseri, 1328 D.lıı Mıgırdıç kızı Anjel Tusgan
Yukarıda yazılı gayrimenkuller 26.5.1950 cuma gllnü saat 15 te Milli Emlâk Müdürlüğündeki Komisyonda ayrı ayrı açık arttırma ile satılacaktır. İsteklilerin nihayet saat 15 e kadar yatıracakları teminat makbuzları ve nüfus cüzdanlariyle birlikte satış günü komisyona, fazla bilgi için sözü geçen müdürlüğe başvurmaları. (Teminatlar önceden de yatırılabilir.) (6124)
MÜSABAKA DEVAM EDİYOR
Şehirden bugün saat 16 ya kadar elimize geçen mektuplar müsabakaya girme hakkını muhafaza ederler. Geç gelenler açılınıyacaktır. Önümüzdeki hafta maçlara ait tahmin kuponlarını maç günlerine kadar gönderebilirsiniz.
( J
HUSUSÎ OTOMOBİL
VOKSOL 1948, her gün Taksim
Ankara Garajında görülebilir.
> AYDA 10 Lira TAKSİTLE ——|
Merinos kumaşından ısmarlama elbise 135 liradır. I • Mahmutpaşa, Kapalıçarşı kapısı yanında I
BA1 '■ • I }E 1 ŞLI ____I
Okuyucularımıza zengin ikramiyeli ve çok zevkli bir müsabaka hazırladık..
Bir radyo veya bir pikap kazanmak istemez misiniz ?
lııgiltercnin en kuvvetli profesyonel takımlarından biri olan Sunderhınd'm Türkiye seyahati hiç şüphe yok kİ spor muhitimizde heyecanla karşılanan bir hâdise obnugtur. Gazetemiz, sporla alâkadar olan ve sporu seven okuyucularına bu heyecanın bir de eğlenceli tarafını İlâve etmeyi düşünerek maçların tahmin müsabakasını yapmıştır.
Tahminlerinde muvaffak olanlar arasında çekilecek kurada kazananlara listede bildirilen hediyeler verilecektir.
Müsabakamızın sualleri şöyledir :
1 — Sunderland'a en çok golü hangi takım atacaktır?
2 — Talimin ettiğiniz takım kaç gol atacaktır?
3 — Oyunlarda penaltı olacak mıdır? (Olacaksa adet yazılacak).
Aşağıdaki kupunda takım ismi ve gol adedi yazılacak yerler bos bırakıl-iniştir. Ayrıca altında adres için de yer bırakılmıştır. Bu kupondaki sualleri cevaplandırarak mektuplarınızı İdarehanemize gönderiniz. (Mektupların üzerine "Sunderland,, kaydını ilâve etmeyi unutmayınız-
Müsabaka şartları : ....
1 — İlk müsabakanın yapılacağı gün saat 16 ya kadar elimize geçen inek tuplar tasnife tâbi tutulacaklardır. Geç kalanlar nazarı ihbara alumııyacaktır.
İstiyen bu kuponları 4 maç İçin ayrı ayrı kullanabildiği gibi» kuvvetle İnandığı neticede isabet nispetini arttırmak için aynı neticeyi 6 defa yazabilir, ve İstediği kadar kuponla müsabakaya İştirak edebilir. Müsabakaya iştirak için kupon adedi bahis mevzuu değildir.
2 — Gazetemizden kesilmiş kuponlara yazılmamış olan tahminler nazarı itibara alınmaz.
3 — Taşradan gönderilecek olau mektuplar elimize geç de geçse, postaya veriliş tarihine göre nazarı İtibara alınacaktır.
İZAHAT:
Bu talimin müsabakamıza iştirak edenler arasında İlk tasfiye yapıldıktan sonra neticeyi doğru tahmin edenler arasındaki kura noter huzurunda yapılacaktır.
tik sualdeki “En çok golü hangi takım atacaktır?,, cümlesinden kaslt galibiyet değildir; İngiliz takımının kalesine hangi takınım en çok gol atacağıdır. Meselâ Beşiktaş mağlûp olmasına rağmen İngiliz kalesine 3 gol atmaya muvaffak olursa, ve hu netice Türk takımları içinde en çok gollü netice ise, kuponlarında (Beşiktaş—3) olarak cevap vermiş olanlar tahmini doğru yapmışlardır. Bundan sonraki safha, torbadan isimlerinin çıkma yansına kalmıştır.
HEDİYELERİMİZ
1 inciye: Philips marka hlr rads'o.
2 ndye: Luxor marka bir pikap.
3 üncüye: Sheaffer’s marka altın uçlu dolma kalem.
4 üncüye: Bir çift spor ayakkabı (Tanca mağazasından).
5 İnciye: Güzel hlr spor gömlek (Mayer mağazasından).
fi ncıya: Yeni İstanbul’a bir yıllık abonman.
7 nelye: Yeni İstanbul'a fi aylık abonman.
8 İnciye: Yeni İstanbııl*a 6 aylık abonman.
9 ve 10 uncuya Yeni İstanbul’a 3 er aylık abonman.
1 — Sunderland’a en çok golü hangi takım atacaktır ?
2 — Tahmin ettiğiniz takını kaç gol atacaktır ?.
3 — Maçlarda kaç penaltı olacaktır ?....
İsim : .......... • . . .
Adres ..............
Bayın-
Bayın-Komls-
en itinalı
k

En temiz, servis * Konfor * Eğlence * Sürat

Yaz Seferlerinde Cazip Yenilikler
Akdeniz Yolcu Navlunlarında % 20 ■ 40 Tenzilât
BATI AKDENİZ HATTI : İstanbul - Pire - Napoli - Marsilya - Cenova DOĞU GÜNEY AKDENİZ HATTI : İstanbul - İzmir - Pire - Rodos -
Lima sol - Beyrut - İskenderiye - Napoli - Marsilya - Cenova - Napoli -İskenderiye - Beyrut - Limasol - Rodos - Pire - İzmir - İstanbul.
YALOVA KAPLICALARI
13 mayıs 1950 cumartesi gününden itibaren
POGANY W A I D A
. Orkestrası daimi olarak, kaplıcalarda Tenzilâtlı tarife devam etmektedir. •
YAPI İŞLERİ İLANI
Bayındırlık Bakanlığından :
1 — Eksiltmeye konulan iş: Erbaa Kasabasının halihazır haritasının alınması işidir.
Keşif tutan: (13950.—) liradır.
2 — Eksiltme 29.5.1950 pazartesi günü saat 15 te dirlik Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliği Eksiltme yonu odasında açık eksiltme usuliyle yapılacaktır. 1
3 — Eksiltme şartlaşması ve buna bağlı kâğıtlar
dirlik Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliğinde görülebilir.
4 — Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin (1046.25) liralık geçici teminat vermeleri lâzımdır.
5 — İsteklilerin bu işe girebilmek için ihale gününden en
az «Tatil günleri hariç) üç gün önce Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliğine başvurarak bu işin eksiltmesine girebilmek içn yeterlik belgesi almaları şarttır. (6050)
Dünyaca maruf İsveç çeliğinden mamul
İNİN
Türkiyedeki arazi ve yol vaziyeti gözonünde tutularak, getirttiğimiz en elverişli tiplerini sayın müşterilerimize arze-diyoruz:
Model Fabrika Motor Hususiyetler _____ tonajı cinsi _____
249
5 ileri 1 geri vitesli, uzun şaşı, 2200 devirde 100 fren beygir kuvveti Takviyeti, orta ve uzun şaşi. 3000 devirde 90 fren beygir kuvveti Kamyonet - kaptıkaçtı, şoför mahalli ve şoför mahalsiz, 3600 devirde 90 fren beygir kuvvetinde
Kesik burunlu DİZEL ve normal burunlu BENZtN motörlü uzun otobüs şasileri.
TÜRKİYE GENEL MÜMESSİLİ :
1303/1304
201/ 202

7
6.5
2,5
DİZEL
BENZİN
BENZİN
MEHMET KAVALA
Talılr Han Galata
Telefon 40139-42673
Telgraf: Lamet talanbul
Ankara Okuyucularımıza...
Gazetemiz hergün ilk uçakla Ankaraya gönderilmekte ve derhal otomobil veya bisikletle evlere dağıtılmaktadır. BUtlin gayretlerimize rağmen "YENİ iSTANBUL' un ellerine geç veya intizamsız geçtiğinden şikâyeti olan abonelerimizin arzularını Ankara büromuza bildirmelerini rica ederiz.
Büromuz doğrudan doğruya abone kaydı yapmakta ve ilân kabul etmektedir. Acele ilânlar telefonla Istanbula bildirilmektedir. Ankara büromuzun adresi:
Kâzım özlap Cad. No. 1/9 Ilgar Apt.
Telefon: 16112 YENİŞEHİR
Kenkli ve Tenvlratlı İLAN KULELERl’mize Reklâm Vermeniz FAYDALIDIR.
44756 - 57 ye TELEFON EDİNİZ.
MÜŞTERİLERİMİZİN DİKKAT NAZARINA
Muhtelif anıperajda 3 ve 4 tri faze
nâkilli
LANDİS ve
mamûlâtı sayaçlarımız gelmiştir.
GÎK. İsviçre markalı
Mümessil ve yegâne satış yeri:
ELEKTROMEKANİK
Galata Karaköy Palas kat 4,
No. 2 . İstanbul

Comments (0)