Çalışma Bakanlığı Adliye Bakanlığında bir dairede yerleşti
İZAHLI
MAHALLE MUHTAR VE ıHTiYAR KURULLARI TÜZÜĞÜ
Zülıtü Çubulsçuoğlu tarafından yazılan bu kitap 100 kuru? flatle satılmakladır.
Sene 27 — No. 9575 — Fiatl her yerde 10 kuruştur.
PERŞEMBE 14 Haziran 1945
Sahibi: Necmeddiln Sadak — Neşriyat müdürü: Hikmet Feridun Es — AKŞAM Matbaası
Türk milleti o kurtuluşu asla görmeyecektir
Yeni İran kabinesi
Cumhuriyet devriminin şafağında Türk milleti kurtuluş savaşlarının en şereflisine girişti, vatanı iç ve dış düşmanlardan temizledi. Bu rejim o mücadeleden doğdu. O günden bert memleket, eski idareler altında asırlardan beri görmediği maddi, mânevi ilerleyiş ve yükselişler kaydetti. Atatürkle başlayan Cumhuriyet tarihi, Türkiye için altın devirdir.
Türk milleti için kurtuluş, o kurtuluştur.
Bu idare on beş yılını henüz bitirdiği zaman ikinci dünya harbi patladı. Hiç bir yapıyı esirgemeyen hiç bir duvarı engel tanımayan büyük kasırga, beş buçuk yılda Avrupayı yangın yerine çevirdi, medeniyet dünyasının iftiharı olan dünkü mamureler taş yığını haline geldi. Eski kıtanın şimalinden cenubu-
yarak — hangi diyarda yaşamağı tercih eder? Daha doğrusu Avrupada bize neresini örnek gösteriyor?
Bütün dünyanın en koyu sefa-' let çekilen, en kara perişanlığa katlandıran, en pahalı ve en vurguncu memleketi Türkiye olduğunu da farzedelim. Hattâ, diyelim kİ Bayan meslektaşımızın sıra sıra o üzel, kıpkızıl yazılan yazabilmesine rağmen en hürrlyet-siz memleket de gene burasıdır. Bunlann yok olmasına «Kurtuluş» denmez. Mesele nihayet, kendisinin dediği gibi, «Daha geniş bir demokrasiye gitmek, Partiler kurmak» gibi ihtiyaçlarsa, bunların adı tedbirdir, bu rejim İçinde bir İlerleme, bir tekâmüldür. Cumhur Başkanınım 19 Ma-Necmeddİn Sadak
(Arkası sahîfe 2, sütun 5 de)
Muhsin Sadr tarafından teşkil edildi
Nevyork 14 (R.) — United Presa'ln Tahran muhabirinin gönderdiği bir telgrafta, İran Başbakanı Mubahı Sadrın teşkil ettiği kabine şu zevattan mürekkeptir.
Adalet: Amanııllâlı Ardalan, Malîye: Mahmud Badlr, Endüstri vs Ticaret: Gülşay&n, Harbiye: İbrahim Zsnd, Sağlık: Dr. 8atd Malik, Ziraat: Dr. Nakhal. Münkale: Nadir Arasteg-rade. Dış İşleri: Spahbodl, Millî Eğitim: Rahnemah, Sandal yasız Bakan: Nasrulmllk.
İç İşleri Bakanlığını Başbakan Muhsin 8adr deruhde edecektir.
Takriben 40 mebustan mürekkep bir azlığın bu hükümete muhalefet 'etmesi ve Mecliste İtimât reyi kazanması İçin türlü türlü zorluklar çıkarması beklenilmektedir.
Üçler toplantısı 5-16 tem muz arasında yapılacak
Bu defaki görüşmeler Yalta konferansından daha mühim olacak
Görüşmelerin Almanya’da veya Danimarka’nın başşehri Kopenhag’da yapılacağı söyleniyor
na. batısından doğusuna uzanan harabelerde şimdi, milyonlarca aç ve çıplak insanın bugünkü korkunç sefaletlerine, gelecek kışı dahi bir dam altında geçirebilmek İmkânsızlığının derin sızısı katılıyor. Beş yıl. düşman işgali altnda inlemiş milletler, yarın geleceği umulan sulhten, yalnız yiyecek, giyecek değil, hâlâ hür-istiklâl dahi beklemekte-
Türkiye, nv.v.leketi idare edenlerin uzakgöıüşü, iyi düşünüşü sayesinde bu felâketten uzak kaldı. Harbe girmenin meğer ne boşuna bir harcanma olacağı, harbin dışında kalmanın bu millet ve bu mem'eket için ne paha biçilmez bir nimet olduğu harbin
İstanbul’da namzetle
rin sayısı 66 yı buldu
Dün de 13 kişi müracaat etti — Sivas, İzmit'te de yeni müracaatler var
İstanbul Millet Vekilliği seçimi için dua de yeniden 12 kişi namzetliğini koymuştur. Bu suretle müracaat edenlerin sayısı 68 yı bulmuştur. Dün namzetlik istidası verenler şunlardır!
B. Rıfat Kürk emekli kurmay, B. Memduh Elesun emekli yarbay, B. Abldlo Nesimi Fatlnoğiu. (hüviyetini bildirmemiş ve Biieclktfn telgrafla
»----- -- — yııuumcmıj
hiç bir anında, bu harb sonu a«--5iCİCa.t .tmUUrı. b. Orhan Toean
nemi kadar anlaşılmamıştır. Kurtulmuş veya kurtarılmış millet olmanın kara talihsizliği bu harbde olduğu kadar hiç bir za man kendini duyurmamıştır.
Çok şükür Türk milleti bu harb sonunda yeni bir kurtuluş savaşına girişmek, hele başkaları tarafından kurtarılmak zorunda kalmadı. Çok şükür Türk milleti İçin kurtuluş diye bir dert yoktur.
Gerçekten yok mu?
Bayan Sabiha Sertel böyle düşünmüyor, diyor ki: «Necmeddİn Sadak, Kim kime oyun yapıyor, sualini sorarken bir elini vicdanına koysun, kulağını bir inilti halindeki halkın sesine versin, o zaman işiteceği ses, bir kurtuluş İştiyakından başka bir şey değildir...»
Acayip şey! İnsan bu satırları okuyunca kendisini — buraya ayak basan her çeşit yabancının harabe ortasında dünya cenneti dediği Türk İyede değil — Bulga-ıistanda, Romanyada, Polonya, Viyana gibi bir memlekette sanacak...
Halkın, inilti hâlnide yükselen kurtuluş dileği nedendir? Bayan Sabiha — bir kurtuluş simidi. gibi — hemen ilâve ediyor: «Sefaletten, pahalılıktan, vurgunculuktan, ihmalden, hastalıktan, ıstıraptan ve hürriyetsizlikten kurtuluş,»
Bu millet, göz yaşartıcı bir melodram ortasında yaşıyormuş da haberi yok. Yoksa, Sayın Bayan, kendisini birdenbire Volga mahkûmları arasında mı sandı?
Milletin şikâyetleri var, hem de çok. Bu şikâyetlere Millet Meclis! her vesilede tercüman olmaktadır, Fakat, herkesin kulağına gelen şikâyet seslerile inilti arasında fark vardır. O iniltiler meslektaşımızın kulağına yanlış aksetmiş olacak. Hudut aşın yerlerden, hudut aşırı her yerden geliyor.
Bayan Sabihânm sıraya dizdiği faciaların hepsinin doğru olcunu kabul edelim. Halkın bizde, nlç olmazsa, bütün Avrupa memleketlerine nispetle en az sefalet, pahalılık, hastalık ve hürriyetsizlik çektiği tesellisi var Acaba Bayan yazar, Türkiyedekınden daha az sefalete, daha az hastalığa, daha az isrtiraba, bilhassa daha çok hürriyete kavuşmak için — komşu ülkelerden başlı-
Adana BeledLye müfettişi ve ihtiyat teğmen, B. Şerafeddln Akan elektrik sıhhî tesisat müteahhidi, B. Yusuf Arslan Haliç havuzlan kontrolü, B. Sua t Şükrü Dil bilen Anadoluhlsarın-da avukat, (kendisi eski sosyal demokrat partisi lideri olduğunu bildirmiştir). B. Ruhi Delloğlu (donanma sabık kurmay başkanı), B. Muhsin Nezihi Ekilmen diş tabibi ve muallim. B. Feridun Fuat Andolsun Ankara radyo dairesi söz y&yunlan şefi, B. Burhaneddln Tepsi Komedyen. B, Helik Osman Top Or Spor gazetesi sahibi.
(Arkası 3 üncü sahifede)
Refik Karabau-
Oreffor
Feri? 14 (R.) — Üçler toplantısının temmuz iptidasında Danlmarkanın başşehri Kopenhag'da yapılacağı ve bu defaki görüşmelerin Yalta konfe-rasındon dahR mühim olacağı bildiriliyor.
Londra 14 (R.) — Assoriated Press'» göre, Üçler toplantına S - 18 temmuz arasında olacaktır. Toplantının İşgal altındaki Alman topraklarında bir yerde yapılacağı zannediliyor. Amerika Cumhur Başkanı M. Truman’ın toplantıdan sonra Londrayı zlayret etmesi muhtemeldir.
İptida Polonya işi halledilecek
Londra 14 (R.) — Başkan Truman dünkü baaın toplantısında, üç büyüğün toplantılarında İlk olarak Polonya meselesini halledeceklerin! bildirmiştir.
M. Truman’ın sözleri
Nevyoric 14 (R.) — Amerika Cumhur Başkanı M. Truman bugün gazetecilere M. Churchlll ve mareşal Stalln'ie yapacağı görüşmenin tarihi ve yeri tâyin edildiğini, fakat bunun ancak konferans toplandıktan sonra B^n. edileceğini söylemiştir.
M. Truman demiştir ki:
«— Büytlk devletler arasındaki bü-
Kopenhag şehrin den bir görünüş
tün fikir ihtilâfları halledilmek üzeredir. Hopklns ve Davlcs'ln gayretlerinden sonra bu anlaşma daha iyi bir sahaya girmiş bulunuyor
Birleşik Amerika’nın Sovyetler Birliği ve İngiltere İle münasebetlerinde başlıca meşgul olduğu mesele dürüst bir sulh elde etmek ve Mütte-

San Francisco konferansı
23 haziranda kapanıyor
icabında barışı aorla korumak için acele tedbirler alınması hususundaki teklif kabul edildi
Londra 14 (R.) — Beş büyük devlet San Franslsco konferansının 23 haziranda sona ermesini kararlaştırmıştır. o zamana kadar beyannamenin tercümesi ve basılması tamalanamaz-sa beyannamenin İngilizce ıtsk İmzalanacaktır. Amerikan Cumhur Başkanı kongre kararlarının tasdiki İçin kongreye verilecek kanun tasarısının hazırlanmasını emretmiştir.
Heyetimiz vapurla dönecek
San Franslsco 14 — Fallh Rıfkı Atay telsizle bildiriyor: «Veto meselesinde varılan son kararın üye devletlerin çokluğu tarafından kabul edileceği muhakkak görülmektedir. Birleşmiş milletler anayasasının formülü üzerindeki çalışmalar gelişmektedir. îmza töreni en. geç 20 haziranda yapılacak konferans bununla son bulacaktır.
Uçak nakliyatının güçlüklere uğraması sebeblie Türk, Yunan va Yakın Şark devletlerinin heyetleri gemi döneceklerdir .»
Barışı koruma için alınacak tedbirler
San FYansisco 14 (A A.» — Milletler arasnda münazaalar çıktığı zaman barışı zorla muhafaza etmek İçin seri tedbirler alınması hususunda diin konferansa sunulan bir teklif kabul edilmiştir. Bu husustaki raporu
Ue
hazırliyOn komita bütün üyelerin güvenlik konseyinin emrine silâhlı kuvvetler vermeğe ve kolaylıklar göstermeğe mecbur olmalarını teklif etmiştir.
Geçit hakkı verilmesi bu kolaylıklar climleslndendlr. Güvenlik konseyi mütecîvlze karşı harekete geçilmesine karar verince bütün üyeler bu ödevleri yerin» getirmeğe mecbur tutulacaktır. Göstrllmesl İstenilen kolaylıklar arasında Us verilmesi keyfiyeti de vardır.
Bu husustaki askeri anlaşmalar güvenlik konseyinin teşebbüsü üzerine üyelerle müzakere edilerek yapılacaktır.
Bu teklifler, eski Milletler Cemiyeti tarafından düşünülen zecri tedbirlere nazaran önemli bir terakki teşkil etmektedir. il[( askeri anlaşmalar, milletlerarası teşkilât hukukin ve fiilen mevcudiyet kesbettlkten sonra, beş büyük devlet arasında yapılacaktır.
Cenevre şehrinin bir teşebbüsü
Cenevre 14 (A.A> — Cenevre'de bîr milletler şehri tesLsi İçin Sûn Fıan-slsco’dakl murahhas heyetlerine bir muhtıra gönderilmiştir. Bunda Cenevre’de bir serbest bölge İhdas edileceği, bir uçak meydanı yapılacağı, deniz uçaklarının Cenevre gölüne İnmeleri sağlanacağı bildirilmektedir.
Bütün Fransızlar Suriye’den çıkarılıyorlar
Ingiltere, istisnai tedbirlerin Uzak Doğu harbinin sonuna kadar devam edeceğini bildirdi
De Gaulle’ün Suriyeye gitmesi muhtemel
Beyrut 14 (A.A.i — Reuter ajansının özel muhabiri bildiriyor: Suriye-deki bütün Fransız memur. İş adamı, profesör ve rahibe İle kadın ve çocuklar t&mamile tahliye edileceklerdir. Bu Fransız kadın ve erkekleri Trablus’a veya Beyrut’a gönderilecektir. Hiçbir Fransız evinin yağmadan kurtulamamış olduğu söylenebilir. Bütün Fransız vatandaşlarının bu cebri tahliyeleri. Suriye meselesi karşısında halkın siyasi tepkilerini hararetlendirmektedir.
Londra 14 (R.) — Roma radyosunun Paris’ten naklen verdiği bir habere göre Gl. de Gaulle’ün gelecek hafta Suriye'ye gitmesi muhtemeldir.
Diğer taraftan düıı Londra’ya gelen Lübnan elçisi m. şem’un şu demeçte bulunmuştur: «Tam İstiklâl İstiyoruz. Müslüman ve hırlstlyan Araplar bunu başarmağa ve komşumuz Arap memleketi erile işbirliğine karar verdik.»
Londra 13 (A A.) — Beyruttan gelen bir habere göre, Fransız askerle-rile Suriye jandarmaları arasında çıkan çarpışmaları önlemek üzere, pazartesi günü akşamı, kuzey-batı Lüb-nana acele olarak İngiliz kuvvetleri gönderilmiştir. Fransızlar bir pusuya düşürüldüklerini söylemekte, Suriyeliler İse evvelâ Fransızların ateş açtıklarını İddia etmektedirler.
Surlyey! terkeden Fransız kıtalarının Lübnona girmiş olmalarından dolayı Lübnan gazeteler! teessüf etmektedirler.
M. Truman’ın mektubu
Londra 14 (R.) — Amerika Cumhur Başkam M Truman, Gl. de Gaulle'a bir mektup göndermiştir. Bundan kendisini yakında Amerika'ya davet etmekte ve Suriye İş! İçin beşler konferansının mahzurlarını bildirmektedir.
Fransızca kitaplar yakılıyor
Farla 14 (R.) — Suriye'de heyecan

fiklere harbi kazandıran birlik, karşılıklı İtimat ve hürmeti İdame ettirmektir.
Sovyetler büyük bir sulhseverlik göstermişlerdir. Rusya, Amerikan siyasilin d e bir değişiklik yapmak İçin onu zorlamaktan vazgeçmiş ve uzlaşma yolunu tutmuştur.»
Çeklerin isteği
Almanyadan 3 parça arazi istiyorlar
Londra 14 (R) — Çekoslavak-ya Başbakan muavini dün akşam söylediği bir nutukta demiştir ki:
«Çekoslovakya yakında Almanyadan 3 parça arazi isliye-çektir. Bu, Almanyaıun bazı sahalarının işgali bakındaki maddeye dayanmaktadır. Aynı zamanda Çekoslovakyadaki Almaru larla Macarların buradan çıkmaları lâzımdır.»
devam ediyor. Fransız kıtaları elân İngllİzler tarafından Dlr Zor'da gözaltı edilmiş bulunuyor. Talebe Halep'te Fransızca kitapları umumi: meydanlarda yakıyor.
İngilterenin bir tebliği
Beyrut 14 (A.A.) — tngiliz makamları tarafından Lübnan hükümetine gönderilen bir notada, harb dolayı-slyle alman istisnaî tedbirlerin ve muhtelif millî faaliyet alanlarını 11-glllyen iktisadi ve siyasi mahiyetteki diğer hükümlerin Uzak Şarkta harbin bitmesine kadar devam edeceği bildirilmektedir. Bahis mevzuu tedbirler arasında bilhassa, gazetelerin sansürü, pasaportların kontrolü, İthalât, İhracat ve tâyinlerin kontrolü de bulunmaktadır.
Rüştü Aras’ın makalesi
Paris radyosu 13 (B.Y.U.M.) — Suriye meselesini yazdığı bir makalede bahis mevzuu eden, eski Türkiye Dışişleri Bakanı Rüştü Araş, Fransa ve İngiltere arasında bir anlaşmazlık çıkmış olduğuna esef ediyor, Rüştü Ara.s makalesinde, meselenin halli için bir konferans toplandığı takdirde, bu meselelere iyice vâkıf olan devletlerin hakem olmalarını ileri sürmekte ve Türkiyenln bu vazifeyi pekâlâ başarabileceği hususundaki kanaatini İzhar etmektedir.
Avam kamarasında bir müzakere
Londra 13 (AA.» — Milli Eğitim Bakanı M. Rlchard Lnw. Avam Hamaratında Dışişleri Bakanı namına cevap vererek, yaptığı İncelemeler neticesinde, İngiliz mümessilleriyle, yarbay Stlrllng ve hava kuvvetleri komutanı Marsack’ın Suriye'de kargaşalıkları körükledikleri hakkında Fransız generali Rogı't tarafından İleri sürülen Ittlhamlan teyldeder mahiyette hiç bir delile tesadüf etmediğini bildirmiştir.
(Arkası sahife 2, siitun 6 da)
Meclis, Dış işleri Bakanının izahatını dinledikten sonra tatil edecek
Ankara 13 — Büyük Millet Meclisi, Şan Franclsco’dan dönecek olan Dış İşleri Bakanı B. Haşan Sakanın konferans hakkında vereceği İzahatı dinledikten sonra yaz tatili devresine girecektir.
Çalışma Bakanlığı
Ankara 13 — Çalışma Bakanlığı. Adalet Bakanlığının özel bir dairesine yerleşmiştir. Önümüzdeki günlerde yeni Bakanlığın ödev ve teşkilâtı hakkındnkt kanun tasarısı Büyük Millet Meclisinde görüşülecektir.
DİKKATLER:
«Umum vapur tren tarifesi 25 kuruş!»
Devlet Denizyolları tarife bastırmış. Güzel makul fiatli, Fakat hiç bir yerde satıldığına rasla-madık. O kadar az basılmış. Meydan hususi teşebbüse kaldı:
— Umum vapur tren tarifesi 25 kuruş!
Pek pahalı amma, 25 I veriyor. çaresiz alıyorsunuz. Reklâm, reklâm, reklâm.
«Vapur ve tren tarifelerine ayrılan sahifclerdekl rakamlar o kadar İnce ki, pertavsızla bile okunamıyor. Okunamıyor, zira, minimini klişeleri yapılmış, ezilmiş. Rakamlar mevcut değil.
Furya satılan, furya reklâmı olan bu nevi umum vapur ve tren tarifelerini gelecek seneden itibaren bari bir haytr cemiyetinin İmtiyazına vermeli.
Sahile 2
AKŞAM
14 Haziran 1945
SÖZÜN RFI İŞİ
Saygısızlarla mücadele
Şehrimizin ileri gelenlerinden banlan, pek cesurca bir karar vermişler. (‘Saygısızlarla mücadele cemiyeti» kuracaklarmış. Gazetelerde okuduğumuz kısa programına göre cemiyet fiza-ları «umumun hizmet ve menfaatinin bahis mevzuu olduğu yerlerde sosyal kaidelere vc Belediye nizamlarına aykırı hareket edenlerle mücadele ederek halka maddî veya mânevi bakımdan zarar verilmesini Önlemeye» çalışacaklar.
Böyle bir cemiyet kurmak kararını «pek cesurca» buluşunun sebebi açıklanmaya lüzum göstermez sanıyorum. Çünkü saygısızla mücadele etmek zor işlerden biridir «Niçin yere tükürüyorsun?» dediğiniz saygısız adanı «yoksa suratına mı tükürmeliy-d in?» cevabını verebilir. Sinirleriniz ne kadar sağlam olursa olsun bu cevap karşısında kendinizi tutamaz, iyi niyetinizle koca bir bela satın alabilirsiniz. Sonra da en insaflı adamlar karşınıza tıkar, «senin neyine gerekti canım, varsın sokağa tükürürse ti'lcürsün, insanları ıslah edecek sen mi kaldın?» diye de azarlar, asıl tuhafı sonradan siz de bu sözleri pek mâkul bulursunuz
Geçenlerde bir arkadaşım pek mühim bir saygısızlık hâdisesine işaret etmeğe kalktığı için cürmiinıeşhut mahkemesine kadar gitmek zorunda kaldı. Saygısızlar tramvaya binerken seksenlik ihtiyarlan paldır küldür çiğniyorlar da kimse, hattâ o zavallı ihtiyar bile ağzını açıp iki kolime söylemiyor
Saygısızı saygıya davet etmek onun için güç İşlerdendir, Bu işi ancak kendilerini çok kuvvetli bulan insanlar başarabilir. Kurulmak üzere olan cemiyete benim bir teklifim var: Millet Vekili olmak için namzetliklerini koyan vatandaşlardan nasıl olsa biri Millet Vekili seçilecek. Geriye kalanları da «Saygısızlarla mücadelen cemiyetine flza yapmaya bakmalıdır. Çünkü saygısızlarla mücadele etmekten dalıa güç bir iş varsa o da pahalılıkla mücadele edip onu yenmektir. Programlarında pahalılığı yeneceklerin! vadeden namzetler Millet Vekili olmazlarsa güçlerini saygısız-larla mücadeleye hasredebilirler. Bu da millete başka yoldan önemli bir hizmet olacaktır Şevket Rado
M. Churchill dün gece yeni bir nutuk söyledi
Sosyalistlere hücum etil, “ Bunlar Parlamentonun hak iarını kaldırmak istediklerini açıkça söylüyorlar „ dedi
Mühim bir kanun tasarası
İş kazaları, meslek hastalık ları ve analık sigortası
Almanya’daki
Soyvet bölgesi
Çekoslovakya’ daki Almanlar
Tass ajansı bir Ingiliz gazetesinin neşriyatını yalanlıyor
Moskova 13 (AA.) — Tass ajansı bildiriyor: Londra'da çıkan «News Chrtmicle» gazetesi Almanya'da Sovyet bölgesinden Amerikan kuvvetlerinin boşaltılmasına başlandığını yazmıştır. Gazete, aynı zamanda, Rusların bu bölgeyi kendi kuvvetleriyle İşgal cckbildikferi takdirde Amerikan tahliyesinin birkaç günde tamamlanabileceğini, fakat Rus kuvvetlerinin kifayetsizliği yfsünden Amerikan tahliyesinin gecikeceğini bildirmiştir, Tass ajansı. News Chroncle gazetesinin, Almanya’da Sovyet bölgesinden Amerikan kuvvetlerinin tahliyesinin başlangıcına müteallik bu haberi hakikate aykırı bir haber olarak yalanlamağa mezundur. Tass ajansı, Müttefik kuvvetler tarafından boşaltılacak bölgenin Sovyet kıtaları tarafından teehhörsüz olarak İşgal edileceğini bildirmeğe mezundur.
Deniz sigorta primleri indirildi
Londra 14 (A.A.) = Deniz sigortacıları cemiyeti bugün yeni bir prim cetveli neşretmiştlr. Bn cetvelden anlaşıldığına göre, harp tehlikesine karşı sigorta primleri yeniden ve geniş ölçüde İndirilmiştir. Yeni tenzilât yiiz sterlinde 2,5 - 5 şilin arasında tehalût etmektedir. Kuzey Amerika'ya yapılacak nakliyat primlerinde değişiklik yoktur. Seylân adası da dahil olmak üzere Aden’in dûğusaua yapılacak sevkıyatın primi yüz sterlin irin 15 silindir.
Yeni kazanç verşîsi tasarısı
Ankara 13 — Maliye Bakanlığınca hazırlıklarına başlanan yeni Kazanç vergisi kanunu tasarıslle memur maaşlarından her türlü namlar altında alınan vergilerin birleştirilmesi de temin edilmektedir.
Bu arada muvakkat mahiyette olan Müvazene ve Buhran vergileri de kaldırılacak. bu vergiler muayyen bir nispetle Kazanç vergisine zammedilecek Ur.
Parti müstakil grupu dün toplandı
Ankara İS (AA) — C. H P müstakil grupu başkan vekilliğinden: C. H P. müstakil grupu. 13/6/1045 çarşamba günü, başkan vekili İstanbul Millet Vekili Al! Hâna Tarhan'ın reisliğinde toplandı.
Gündemi gereğince. Türk parası-, nın diş münasebetlerdeki kıymet konusunu incelemekle görevlendirilmiş olan sözcüler tarafından hazırlanan rapor ülserinde görüşmelerde bulunuldu. Raporda heri sürülen tedbirler ve düşünceler, hükümetçe İnceleme konusu olacak mahiyette görülerek. raporun sayın hükümete verilmesi kararlaştırıldı.
Memleketten çıkarılması hakkında Avam kamarasında sorulan sualler
Londra 13 (A.A.) — Bugün Avam Kamarasında Çckoslovakyanın durumunu ele alan İşçi saylav M. Gelrge Stravss, Bûdet Alınanlarının Çekoslovakya'dan çıkarılmalarını, Çekoslovak hükümeti tarafından yapılan tek taraflı bir hareket mİ yoksa büyük müttefik devletlerin reyi alındıktan sonra tatbik edilen bir karar mı olduğunu sormuş, buna cevaben •Eğitim Bakam» M. Rlchard La w şu cevabı vermiştir:
İngiliz hükümeti bu çıkarma hareketinin şümulü hakkında kâfi malûmata malik edğildir. Hükümet. Almanların. Çekoslovakya’dan Almanya'ya nakli İşinin, harbden sonra Almanya’ya tatbik edilecek muameleye müteallik plân dahilinde ve düzenli bir şekilde yapılması taraftarıdır.
İşçi saylav Strauss, tekrar söz olarak, şunları söylemiştir:
«Çekoslovakya'dan gelen resmi haberlerden anlaşıldığına göre, Çekoslovakya’da bulunan bütün Südet Almanları zorla Almanya'ya nakledilmektedir. Bu, gayet tehlikeli bir hareket değil midir? Ve bu harekete girişmek İçin sulh konferansında verilecek karara İntizar edilemez mi idi?»
M- Law, Çekoslovakya'nın, Amerikalılar tarafından İşgal edilen kısmında Almanların böyle bir thallye-ye tabi tutulduklarından haberi olmadığım, memleketin Ruslar tarafından İşgal edilen kısmında İse böyle bir hareketi teyldeder mahiyette bir alâmetin mevcut olmadığını bildirmiştir.
Yatağında sigara içerken dumandan boğuldu
İzmit 14 (Akşami — İstanbulda gazete bayilerinden. Ahmet ŞillilerTn ağabeylsl İzmit gazeteler bayii kırk yaşında İbrahim ŞllUler, gece gazete tevziatı İşinden yorgun evine dönmüş ve yatağında sigara içerken uyumuştur. Bu sırada elinden düşen yanık sigara, yatağı tutuşturmuştur. Çok I yorgun olduğu cihetle İlk uyku anında bnun farkına varamıyan İbrahim Şilltler, dumandan boğularak ölmüştür. Duman kokusu üzerine yetişen ev halkı odaya girmekte biraz daha geç kalmış olsalardı, çıkacak yangında bunun farkına varanuyan İbrahim
Savcılık ve zabıta tahkikat yapmaktadır.
Tokyo büyük elçilik erkânı
Ankara 13 (AA.) — Tokyo büyük elçimiz Muzaffer Göker Qe ailesinin vc bütün büyük elçilik heyetinin 23 maylstanberl Tokyo haricinde Karu-lzawa kasabasında ikamet ettikleri ve hepsinin sıhhatte oldukları yetkili makamlarımızdan öğrenilmiştir.
Londra 14 (AA) — M. ChurclılU, seçim nutuklarının İkincisini bu akşam radyoda okumuştur, m. Ohur-clıill, bu nutkunda demiştir kİ:
tmpratorluğun ve Britanya milletler camiasının kalbi ve merkezi olmak İsteğimize rağmen, devamlı surette blrlblrlmlzl fenalamak ve blrl-blrlmlzi küçük düşürmek İmkânına sahlbolacak derecede büyük bir nüfusa malik bir millet değiliz. Bütün büyük ve esaslı meselelerde müttehit bulunmamız gerektir. Ancak bu suretledir kİ, Amerika Birleşik devletleri ve Sovyet Rusya gibi büyük devletlerle yan yana yürüyebiliriz. Bu adada, Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşmiş kıratlığı adına konuşmak hak ve salâhiyetini haiz her hangi büyük ve teşkilâtlı kuvvet bulunma-bdır. Eğer bu seçimler sonunda bir partiler mücadelesi devresine düşersek. dünyanın gözünden çok süratle düşeri».
Birkaç hafta sonra İngiliz milletinin kararını öğreneceğiz. Bu durum sarih bir hale sokacak ve şu veya bu istikamette, o zaman İşlerimizin güdümünü üzerine alacak her hangi bir hükümete halk müzaheretinin otoritesini verecektir.
Kurduğum yeni milli hükümetin, önümüzdeki İşleri başarmak için en İyi hükümet olduğunu sanıyorum. Fakat karar sîzindir. Karar vermezden evvel, bu işlerin ehemmiyeti üzerinde düşününüz. Meselâ, evvelâ, Ja-ponyaya karşı harbde vazifemizi mümkün olan en son dereceye kadar yapmamız lâzımdır. Sonra, bu işi başarmak İçin ordularımızı o suretle yeniden tensik etmeliyiz kİ, geniş ölçüde bir terhis faaliyetimiz Avrupa-dakl vazifemizin İcrasile birlikte yürüsün ve aynı zamanda da dünyanın öbür tarafında giriştiğimiz büyük harb İçin ordularımız yeniden kurutabilsin.
Üçüncü olarak, milletimizin ve İmkân nispetinde Avrnpadakl dost ve müttefiklerimizin İhtiyaçlarına karşı koymak üzere endüstrimizi yeniden çalışacak bir hale sokmak bahsinde modem ilmi teşkilâtlandırma çerçevesi içinde çalışmaklığımız gerektir. Dördüncü olarak, ihracat ticaretimizi mümkün olduğu kadar çabuk bir surette yeniden kurmalıyız. Bu olmazsa, harb sonrasındaki bütün gayretlerimiz beyhude olur. Beşinci vazifemiz ise, millete bundan iki yıl evvel «yiyecek, Iş ve mesken» parolası altında bildirdiğim dört yıllık mühim plânın tatbik mevkiine konması olmalıdır. Bu dört yıllık plân bahsinde,, bir taraftan muhafazakâr ve nasyonal hükümetle, diğer taraftan muhalefet partileri arasında geniş ölçüde bir anlaşma vardı ve ümidederlm kİ, hâlâ da vardır. Bu önümüzdeki dört yıl İçinde herkes İçin gerek dahilde, gerek hariçte yapacak çok şey vardır.
KaprlslerUa ve ham hayallerde vazifenin yolunu tıkamak hususundaki sosyalist teşebbüsünü en ağır ifadeleri® takbih etmemin sebebi İşte budur. Bu derece güçlüklerle çevrilmiş va bu derece ağır pahaya kazandıklarımızın büyük bir kısmını kaybetmek tehlikesine maruz kalmış bulunduğumuz böyle bir devrede, bunların İnglltereyl sosyallze etmek plânlarını açığa vuruyorum. Bu son birkaç gün İçinde, seçicilere daha az fena görünsün diye bu İhtilâlci program hafif surette tâdil edilmiştir. Sosyalist şeflerinin birçoğu,, ziyansız insanlar, iyi niyetlerle dolu terakkl-severler ve İyilik severler gibi gözükmeğe çalışmaktadırlar.
Slr Stafford Crlps ve Herbert Mor-rlson gibi adamlar, yaptıkları aleni demeçlerle, elde edecekleri her hangi bir ekseriyeti, parlâmentonun haklarını kaldırmakta ve yahut büyük mikyasta tahdldetmekte kullanacaklarını İspat etmişlerdir. Eğer bu zatların aleni surette ve geri alınmaz bir tarzda kendilerine malettiklerl plân ta-mamlle tatbik mevkiine konur ve tam bir sosyalist sistem İçine girersek, bu, iyilik getirici vc fiili her türlü muhalefetin ve zaman zaman iktidardaki partinin tabiî olarak değişmesinin sonunu teşkil edecektir. Millete bu devamlı ve mutlak sistemi zorla kabul ettirmek için o zaman bir siyasi polise ihtiyaç hasıl olacaktır.
Hür İngiliz milletinin uzun zamân-danberl dünyaya İmtisal nümunesl teşkil ettiği muazzam sosyal ıslahata ne kadar taraftar İsem, tam bir sosyalist sistem kurulmasına da o derece aleyhtarım. Akademik mahiyette sosyalist tezler ortaya atmak İçin bundan fena seçilmiş bir zaman tahayyül edilemez.
Milletimizin dehâsı bütün sınıflarda mevcuttur. Hür müesseseler ve müsavata dayanan kanunlar altında herkes için müsavi fırsatlar: bütün kırtasiyeciliklere ve bütün diktatörlüklere karşı mücadelede dövizimiz İşte budur.
Eğer harb olmasaydı, belki de bu ana kadar fakir mahallelerden kurtulmuş bulunacaktık. Şimdi İse, Almanya bombardımanları yüzünden ve aynı zamanda bu harbin geçen harbden 17 ay daha fazla sürmesi sebebinden. harbden evvelki hükümetlerden daha büyük güçlüklerle karşılaşacağız. Harb zamanı zararlarını ve tahriplerini ortadan kaldırmak için harb zamanı vasıtalarına müracaatta tereddüdetmlyeceğlm.
Halka mesken vermek için mümkün olan bütün vasıtalara müracaat edeceğiz ve kartellerden, tekellerden veya diğer her neredn gllrse gelsin, her türlü engelleme hareketlerine karşı parlâmentonun ve milletin bütün kudretlle savaşacağız.
Meclis dün tasarıyı görüşmeğe başladı, müzakere yarın devam edecek
Ankara 13 — Büyük Millet Meclisinin bugünkü oturumunda 6 kanun tasarısı müzakere edilmiş, bunlardan şu beşi kabul edilmiştir: 1 — Sürekli tahkimat işlerinde çalıştırılan erlere yerilecek gün delk, 2 — Vakıflar kanununa ek kanun, 3 — Ortaklık kanununun 26 inci maddesinin değiştirilmesi, 4 — Jandarma erat kanununun 3 ve 30 uncu maddelerinin değiştirilmesi, S — Hayvan sağlık zabıtasının 58 ve 58 uncu maddelerinin değiştirilmesi hakklndaM karnın taşanları.
Müzakeresi heniiz blttrilmlyen altıncı kanun tasarısı: «İş kazalıuüle meslek hastalıkları ve analık sigortaları» hakkmdakl kanun tasarısıdır. Bu tasarının genel durumu üzerinde söz alan İzmir Millet vekili B. Münir Birsel, yurdun sınai hareketinin bugünkü ve yannk! inkişaflarında faydası görülecek işçiye en lüzumlu ve zarurî sosyal yardımı temin edecek otan bu kanunun önemi hakkında söz söylemiştir.
Hatip, izahatı arasında, işçiye İhtiyarlık gibi haller karşısında da yardımlar yapılmasını ve kanunun 10 dan az amele kullanan sanayi müesses— lerlne teşmilini istemiştir.
İstanbul MlUet VetaU B Vehbi Sandal. görüşülen kanunun İhtiva ettiği üç konunun bir kanun halinde getirilmiş olmasına karşı düşüncele-mll İleri sürmüştür. Hatip bu mev-
zuların mahiyetleri itibariyle tama* men ayrı olduklarını antatmıg vc sigorta primlerinin işçi ücretlerinden kesilemlyeceğl hakkında lg kanonunda bulunan Raydın bu kanunda da teyldedilmesini, ve gene bu kanun hükümlerinin on kişiden az İşçi kullanan müesseselere de tatbikim İstemiştir.
Bilecik Millet Vekili B. K. Gölek, lg kazaları İle meslek hastalıktan vo analık sigortalan kanununun önemini belirtmiştir. Urfâ Millet Vekili B. Kemal Suut Yetkin, güzel sanatlar mensuplan ile yazıcıların da bu gibi sosyal yardımlardan istifadelerinin sağlanması dileğinde bulunmuştur.
Kars Millet Vekili doktor Oktay, kanun çerçevesi İçindeki konulan incelemiş vp bu arada meslek hastalıkları üzerinde bilhassa durarak bu hastalıkların ayrılmasındaki güçlükleri nnlatarak sigortanın bütün baltalıklara teşmil edilmesi zaruretini İzah eylemiştir.
Hatip, sigorta primlerinin milesse-seden olduğu gibi işçiden de alınması ve hükümetin de buna yard'm etmesi ve böylece sigorta yardım ma-sasınnî genişletilmesi mütalâasında bulunmuş ve hükümeti bu kanun tasarısını Mllttt Mccliplne sunnMis olmasından dolayı övmüştür
Görüşmelere cuma günii d’vam edilmek üzere oturuma son verilmiştir.
Türk milleti o kurtuluşu asla görmeyecektir
(Baş tarafı 1 inci sahifede) nutkuna dayanarak daha ge-
Naziliği diri İtmek
Y unanistan’da
yeni hâdiseler
Koîonya’da 16 kişi tevkif edildi
Avam kamarasında sualler soruldu
İstanbul ikinci seçmenlerine
İstanbul Mîllet Vekili seçim Teftiş Kurulu Başkanlığından:
Millet Vekili yedinci seçim döneminde ikinci seçmenliğe seçilmiş olanlardan her nasılsa ellerindeki seçim mazbatalarım kaybetmiş bulunanlara yenisi verileceğinden kimlik (Hüviyet) ciiz-danlorile seçim gününe kadar İstanbul Belediyesinde müteşekkil Millet Vekili Seçimi Teftiş Kuruluna başvurmaları rica olunur, 7852
Kolonya 13 (A.A.) — Almanlar Nazi partisini diriltmek İçin ilk teşebbüslerini yapmışlardır. Bir Nazi memuru ölen doktor Her m an Reusch-ner 11c onun hesabına çalışan başka 15 Nazi, gizli bir Nazi hükümeti kurmak teşebbüsünden dolayı Kolonya’-da Amerikalılar tarafından tevkif edilmişlerdir.
Reuschncr diğer Nazil erle gizli muhaberata girişmiş ve Kolonya hükümeti şefi adını takınmıştır. Bu adara etrafındakilere aylık olarak 2500 İngiliz lirasına tekabül eden bir para dağıtmıştır.
Laval henüz İspanyada
Londra 14 (AA.) — Laval hakkında gelen haberlere göre, Laval'i Ispanya'dan getirmek üzere dün bir Fransız uçağı gönderilmiş, fakat La-lal harb suçlusu gibi muameleye tabi tutulamıyacağına dair teminat almadığı için hareket etmemiştir.
Laval’ln şimdi Mont Jullch Ispanyol kalesinin bir dairesine yerleşmiş olduğu yo iki kâtiple çalıştığı bildirilmektedir.. Laval burada konforlu bir hayat sürmekte ve kalenin bahçesinde dolaşma müsaadesini de alınış bulunmaktadır,
Londra 13 (AA.) — Evening Standard gazetesinin Paris muhabirine göre, Laval'ln mareşal Petaln'ln muhakemesinde şahit olarak dinlenmesi muhtemeldir Laval mareşalin Almanlarla, arzusu hilâfına İşbirliği ettiğini söyliyecektir.
ttalyada kabine buhranı
Roma 14 (A A.) — Başbakanlığa kimin getirileceği meselesini çıkmazdan kurtarmağa çalışan Kuzey Kurtuluş komitesi İtalyan vatanseverleri liderlerinden M. Ferrucclo Pnrrrnln bu vazifeye tâyinini teklif etmiştir.
Londra 13 (AA.) — Yunanistan’da çıktığı İddia edilen bazı karışıklıklar hatanda sorulan bir suale Dışişleri Bakanı namına cevap veren Eğitim Bakanı M. Rlchard Law, milli muhafızlardan ve sağcı gruplardan bazı unsurların faaliyetleri hakkında şikâyetlere muttali olduğunu söylemiş Ve demiştir ki:
Bunların arasında bazı şikâyetlerin haleli olduğuna eminim zira Dışişleri Bakanının 30 mayısta yaptığı demeçte söylediği gibi gerek sağcı ve gerek solcu müfritler yeniden bazı taşkınlıklarda bulunmuşlardır.
M. Law. Yunan hükümetinin vaziyeti düzeltmek ve Asayişi adalet! dairesinde ve tarafsızlıkla muhafaza etmek için şiddetli tedbirler almakta olduğunu söylemiş ve İngiliz kıtalarının Yunanistan’da bulunmasının vaziyet üzerinde kati bir tesir yaptığını da ilâve Etmiştir.
M. Law, bu izahatı İşçi saylav John Parker'İn sualine cevap olarak vermiştir. Bu sualinde M. Parker, Yunanistan’daki terakkiperver, sosyalist, : çiftçi ve eanı partileri tarafından Yunan Başbakanına yapılan ve Silâhlandır ıl iniş kirala çetelerin milli muhafızların yar dimiyle trthlş hare- ' ketlerinde bulunduklarını İleri süren ; şikâyetlerden haberi olup olmadığını M. Lav’don sormuş ve Yunanistan'daki İngiliz kıtalarının kanun ve nl- : zamı sağlamak durumunda olup ol- 1 madıklan hususunda teminat, verip vcremlyeceğinl öğrenmek lstemlşltr.
Trieste’de bîr nümayiş
Trlste 13 (AA.) — Reuter'ttl Özel muhabiri bildiriyor: Gece yarısı Trl-este sokaklarında, ellerinde kızıl bayraklarla geçit resmi yapan nümayişçiler, bulduklara bütün İtalyan bayraklarım yalanışlardır.

niş demokrasiye geçileceği adağını hatırlatan Bayan Sabiha, pekâlâ bilir kİ bu rejimin daha geniş demokrasiye yürümesi bir kurtuluş değildir. Daha geniş demokrasi vç kayıtsız hürriyetin ifadesi olan en serbes seçim usulü kabul edilip bir çok Partiler do-ğuverlnce halk birdenbire, bütün bu felâketlerden kurtulacak, iniltisi kesilecek mi? Bugünkü Cumhuryet idaresinin «geniş demokrasiye» doğru tekâmülünden bu derece kudretli bir tılsım beklemek safdillik olmaz mı?
Bugün kararlar verip, bir iki yıl içinde İsviçre kadar demokrasi memleketi olsak, bu mütekâmil demokrasi hükümetinin alacağı tedbirler epeyce zaman sonra netice verecek* Halk, o zamana kadar sefaletten ve perişanlıktan inleyip duracak mı? Esasen harbin tesirleri ortadan kalkıp sulh olacağına göre, bugünkü sıkıntılar kendiliğinden yok olur. Çünkü Bayan Sabiha da pekâlâ bilir ki memleketteki sıkıntı şartlan. hiç olmazsa yüzde elli, dünya ahvaline bağlıdır.
Halk için, memleket için gaye işlerin daha İyi gitmesidir. îdare, şekli vasıtadan ibarettir Bundan dolayıdır ki halkının yüzde seksen beşi köylü ve çifçi olan Tür-kiyede Toprak dağıtım kanunu gibt bir kararın ertesi günü halkın kurtuluş beklediğini ileri sürmeyi insafsızlık buluruz.
Memleketimizde Amerika, İsviçre (İngiltereden bahsetmiyoruz, orası da Faşist olmuş) gibi Heri demokrasi müesseselerlnln kurulduğunu, en geniş hürriyetin basını ve Partilerile çabucak yer aldığını görmek en büyük emelimizdir. Memleketin sağlam istikbalini, sarsılmaz Cumhuriyetini temel müesseseîerin sağ. lam kurulmasında ve milletin bunalır candan, samimiyetle be-nimsemeslnde görüyoruz.
Fakat, açık konuşmak sıarsı artık geldi sanıyoruz, hemen söy-II yelim ki bu rejimin gidiş! ve ilerleylş-i ancak Garp demokrasileri sisteminde olacaktır, Ekin bu ana prensipte, aramızda şüphe kalmasın.
Kurtuluş savaşının en şereflisini geçirmiş olan ve bugün kendisini Avrupa milletlerinin en talihlisi sayan Türk milleti İnlemiyor ve başka kurtuluş beklemiyor.
Bu harbde ve harb sonunda Kurtuluş kelimesinden çok yıldığımız için bunu dünyaca hür-riyet ve istiklâle bağlı ruhlara, irkilme geliyor. Bilmem haksız mı?
Necmeddin Sadak
Created by free version of 2 PDF
Lübnan’da çarpışmalar
(Baş tarafı I inci sahifede)
M. Law demiştir kİ: Suriye'deki bü-| tün Ingiliz’ mümessillerinin faaliydi İngiliz elçiliğinin ye Orta Şark başkomutanlığının kontrolü altındadır. Başbakanın da beyanatında İzah et-mis olduğu veçhile, İngilizler karışıklıkları arttırmak İçin değil, bilâkis önlemek İçin tesir icra etmişlerdir. Şuna eminim ki: İddiaların aksine olarak, mümessillerimizden hiç biri İngiliz hükümetinin talimatına aykırı hareket etmiş değildir
General Spears (muhafazakâr ve ' Ingiltere’nin eski Buriye ve Lübnan elçisi) söz alarak şunları söylemiştir:
— 13u ItUhamlan serdeden general Rogct'nîn, sonradan İdama mahkûm edilen general Donetz’ln Suriye savaşında bize karşı savartığını M Lav I biliyor mu’
M. La w — Bu doğru ise, general Roget’nin sözlerini daha az ciddiye
■ almak lâzım gelecektir. (Gülüşmeler).
Stokes (işçi saylavı) — m. Law, bü-
■ tün bu kargaşalıklara Fransız hare-. kâtmın sebep olduğunu Fransa hükümetine açıkça anlatacak mıdır?
M. Law bu suale cevap vermemiş, fakat, general Spfars’ın diğer bir su-’ aline karşılık şunları söylem’ştir: 1 — Resmî ve gayri resmi nı em bala r-
. dan bana gelen malûmata göre, FTan-ı sız kıtalan 1 haziranda bazı yağma - hareketlerinde bulunmuşlardır Ingiliz Orta şark komutanının Fransız-lara. kışlalarında kalmaları emrini vermesine bir sebep de bu olmuştur. ‘ Rehinelerin kurşuna diZlldlŞh* calT , hiç bir teyidedlcl malûmat almadım. 1 General Spears — Bu Fransa kıtaları hakkında Inz’fr’ti te-*blrtar alınmış mıdır?
M. Law — Bu mehile, transız 1 keri makamlarını alâkadar eder
Londra 13 (A.A.) — Reuter'in Pa-i rls özel muhabiri bildiriyor' Surlya vaziyeti nlhavet dün Fransız kabinesinin toplantısında görüsü'müştür.
Kabine üyeleri arasında başlangıç-’ ta olduğundan daha sıkı bir fikir 1 mutabakatı vardır. General de Gaulle, 1 İnglilzlerln indi bir şekilde hareket
■ ettiklerini ve eğer bir uzlaşma yapıl-; ması gerekiyorsa İngiliz hükümetinin . bu yolda bir adını atması hakkında-
' ki noktal nazarını kabine Üyelerinin çoğuna kabul ettirmeğe muvaffak olmuştur.
Beyrut 13 (AA.) — Lübnan hükû-1 metl parlâmentoya bir kanun tasarısı sunacaktır. Bu kanun tasarısı. Yatan Şarktaki Fransız murahhasını, Fransız devletî nef*lne olarak gayri menkul mülkiyet edinmekten menetmektedir. Halbuki manda rejimi altında Fransız yüksek komiseri bu hakta haiz bulunuyordu.
as-
13/6/1945 fiatlerl
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 5 faizli İkramiyeler;
1933 Ergani 25.08
1938 ikramiyen 22.-J
Millî Müdafaa 22-W
Demiryolu ikramiyen 100.—
ALTIN
Borsa dışında
Gulden. 33 İŞ
Reşadiye 38.1fl
Ingiliz
Külçe (Bir gramı) ft.38
l
14 Haziran 1948
AHŞAM
Satın
AKŞAMDAN AKŞAMA
İmece ruhu
Hayli müddet Türk köylüsüe temasta bulundum; köylerde de oturdum; yine de kendini görmedin^ işitmedim amma, başkaları rafflıyarak kitaplara da geçirmiş: «imece usulü» diye bir usul varmış. Bu, «elbirliği usulü» mânasına geliliyor. Ziraat hayatının icabettirdîği vaziyetlerde, çifçücr, kendi tarlalarındaki işi bırakırlar, Ahmedinkine hep birlikte koşarak mahsulü gözle kaş arasında dertop ederlermiş. Sonra Ahmet de onlara katılırmış. Mehmed’in tarlasına. Mehmet'le birlikte llasan’mkine,,, İlh... Herkesinki, böylece, şarkılarla, derneklerle olur, bitermiş. Bundan da hayırlı neticeler doğarmış.
Bu «imece» ruhu, en aşağı tabakalarımızda böylece mevcutken; Türk milleti askerlikte kuvvetli bir milletken, ordu kurmak da savunmak bakımından imece mânasına gelirken, modern imecelere pek yanaşmıyoruz.
Meselâ şu Toprak kanunu münakaşa edilirken, «amaıı, kanun çıkmasın!» diye çırpınanların en kuvvetliymiş hissini veren tezi şuydu:
— Öyle ziraat şekilleri vardır ki ille büyük nispetlerde olmaları gerekir! Parçalanmaları felâket olur. Zira büyük mülkiyette tatbiki mümkün öyle modernlikler vardır ki, küçük küçük bölünmüş tarlalarda mümkün olamaz. Bilhassa meselâ filânca vilâyetlerde.,. İlh...
Sanki dünya yüzünde kollek-tivizm icadedilmemiş gibi... Sanki o pek muğlak görülen, hiç de fayda vermez sanılan, lâkin hakikatte hayli basit olan ve muazzam faydalan tecrübe edilen kooperatif usulleri yokmuş gibi... Mülkiyet yine büyük olur; hattâ evvelkinden de büyük olabilir. Traktörlerden, tamir istasyonlarından, tohum ıslahhanelerinden. yüksek maaşlı mütehassıslardan istifade edilir. Lâkin sahip bir tek şahıs, bir tek aile olmaz da, muhtelif olur.
Mesele şu ki bizde kollektif iş ruhu dumura uğramış gibidir:
— Hissem neyse bileyim,,. Malıma sahip olayım!...
Bu fikir hâkimdir.
Şu harbin muzafferi üç büyük milletten biri olan İngi-lizler, mirası parçalamamak için ananevi usullere başvurmuşlardır; malûm: Büyük evlât sahip olur, Amerika, şirketlerile, Rusya kolhozlarile meşhurdur. Bizde ise, baba öldü müydü, sekiz evlâdı arasında izalei şüyu... Bu dağılmaya karşılık da toplayıcı usuller vok.
Şehirde de öyle: «Babamız öldü, dört katlı apartmanını satalım! Dördümüz de kendimize birer ev alırız, kardeşler im...» Çünkü kat mülkiyeti yok...
Terbiyemiz de öyle: «Evlerimiz arasına su birikiyor, kokuntu (1) oluyor. Kimse gelip çaresine bakmaz ki... Ah şu Belediye... Ger-çe bizim evler Belediye sınırlarının da dışında,,,» Halbuki, biır imeceyle civar evlerin delikanlıları kısa zamanda işi halledebilir.
• * *+
Kısacası: Türk milletinin
âdetleri arasında bulunan ^elbirliği» ruhundaki işler, son devirlerde zayıflamış, tavsamış tır. Fena idare edilen kooperatifler, şirketler çok kimseye illallah dedirtmiştir amma, kollektif işlere yine de fevkalâde ihtîvacı-miz var: Köyde de. şehirde de böyle...
İmeceye yeni hayatımızın icabı veni yeni şekiller vermemiz, kollektif ruhu diriltip yükseltmemiz lâzımdır.
(Vâ . Nû)
(1) Koku şekillerinin Türkçede pek fakir olduğunu geçenlerde bir yazımda anlatmıştım. Galiba, yeni leat kelimeler arasında, akıntı vezninde bu kokuntu «taaffün» e yakın bir mâna İfade ediyor.
* Son haftalarda kara borsadan iplik tedariki güçleş» İğin den, İpliğini Yeril Mallar Pazarlarından alarak mamul yapan ve bunları tekrar Yeril Milara devreden fabrikaların sayısı artmıştır.
İstanbul Ticaret odası, İthal edilen derilerden tevzi e tabi tutulanları damıtmağa çalışıyor. İhtiyaç sahipleri çok kabarık, listeler lızzırlayıp verdiklerinden, bir türlü İçinden çıkılamıyor Deriler muntazam bir dağıtma şekille lmalcilere verilmiş olsa bile haL'.-ft flat aksettirilmiş olmıyacaktır.
ŞEHİR HABERLERİ —’
Zeytinyağı dağıtımı
Temmuz, ağustos ayları için mal biriktiriliyor
Vilâyet, temmuz ve ağustos aylarında halka yeniden dağıtılmasına başlanacak olan birer litre zeytinyağı İçin tstanbula getirilen zeytlnyağ-larını ticaret ofisi depolarında biriktirmektedir. Temmuzdan İtibaren zeytinyağlarının serbest olarak satışa çıkarılacağı hakkında dolaşan söylentiler hiç bir resmi kaynak tarafından teyldedllmemlştlr. İçinde bulunduğumuz zamanın istihsal mevsimi olmaması dolayıslle memlekette mevcut zeytinyağı miktarının Ticaret Bakanlığınca hesaplanarak ancak İdareli bir şeklide dağıtılmak suretlle mevcut yağların önümüzdeki İstihsal mevsimine kadar yeteceği kanaatine varılmıştır. Bir buçuk ay kadar evvel bu hususta Bakanlığın yayınladığı tebliğe bundan sonra da uyulacağı tabii görülmektedir.
Önümüzdeki zeytinyağı tevalinde resmi ve hususi müesseselerle lokantaların İhtiyaçları yine göz önünde tutulacak ve ihtiyaçları nispetinde zeytinyağı verilecektir. Hususi şahısların evlerinde kullanmak üzere İstihsal bölgelerinden İhtiyaçları nispetinde getirtecekleri zeytinyağı arma mâni olunmaması hususunda ilgili müesseselerle teşekküllere gerekil emirler verdirilmiştir. Karne ile dağıtmaya önümüzdeki İstihsal mevsiminden itibaren lüzum kalmiyacağı, yahut da dağıtılan miktarın her ailenin hakiki İhtiyacına uygun olarak hesaplanacağı ümldedillyor.
Aynî yardım
Eşya olarak yapılacağı doğru değil
Dün bir gazete memurlara yapılmakta olan ayni yardımın önümüzdeki aydan itibaren para olarak değil, aynen yani eşya olarak verileceğini, bu hususta defterdarlığa emir geldiğini yazmakta idi. Yaptığımız tahkikata nazaran defterdarlığa böyle bir emir gelmemiştir. Ayni yardım hakkın dakl kanun ayni yardım almağa müstahak memur ve müstahdemlere ayda 15 liradan az olmamak üzere ya nakten. yahut da aynen yardımda bulunulacağını âmirdir. Bu yardımın nakten veya aynen olarak yapılmasını Bakanlar Kurulu kararlaştırır. Bakanlar Kurulu yardımın nakten yapılmasını kabul ettiğinden şimdiye kadar para olarak verilmektedir Defterdarlığa gelen emirde haziran ayına mahsus memurlara 15, emekli, dul ve yetimlere de 7.5 liradan yardımın nakten yapılması bildirilmektedir. Yardımın bundan böyle eşya olarak yapılacağını bildiren hiç bir emir yoktur.
Emekli dul ve yetimlere verilecek olan ayni yardım bedellerinin 20 hazirandan itibaren tediyesine başlanmasına karar verildiği halde yapılması gerekil hazırlıkların daha evvel bitirilmesi üzerine tediyeye 18 haziranda başlanacaktır. Geçen bütçe yılında emekli, dul ve yetimlere ayni yardım bedelleri bazı devrelerde 3 aylık yerine 4 aylık verilmişti. Ödenmesi geri kalan bir aylık yardımın düzeltilmesi İçin bu suretle hareket edilmişti. Hazirandan itibaren emekli, dul ve yetimler artık maaşlarlle birlikte üç aylık ayni yardım bedeli olan 22,5 lirayı muntazaman alacaklardır.
Lise ve orta okullara alınacak parasız yatılı talebe
Millî Eğitim Bakanlığı her yıl liselerle ortaokullar» imtihanla bin kadar parasız yatılı öğrenci almaktadır. İstanbulda İlkokulları başarı ile bitiren öğrencilerden bu sınavlara bir hazırlama kursu açılacaktır. Akşam kursları öğretmekleri tarafından İdare edilcek olan kurslar her İlçede lüzumu kadar açılacaktır.
Bakanlık, parasız yatılı imtihanlara giren öğrencileri Türkçe ile matematikten sınava tabi tuttuğundan bu kurslarda İlkokul mezunlarının bu bilgileri arttırüacaktır.
İlkokullar bayramı 23 hazirana bırakıldı
Haziranın 18 İnde yapılması kararlaştırılan ilkokullar bayramı, bası sebepler dolayıslle 23 hazirana bırakılmıştır.
B. Salih Köseraif ’in cenaze merasimi
Anadolu ajansının özel muhabiri olup Fransız cephesinde vazife görmekte İken yaralanarak şelılt olan Salih Köscralf'ln cenazesi dün törenle kaldırılarak Yahyaefendl mezarlığındaki aile makbereshıe defnedilmiş! İr.
Komiser muavini Muammer mahkûm oldu
Beyoğlunda şark sineması müdürü Fuadın karnına tekme vurarak ölümüne sebebiyet veren komiser muavini Muammer İle arkadaşları hakkında verilen karar Birinci Ağır ceza mahkemesince dün okundu. Kararda: Muammerin suçunun sabit görüldüğü, bu sebeplen 3 sene 4 ay ağır hapse. 1000 lira tazminat ödemeğe mahkûm edildiği bildirildi. Arkadaşlarının hepsi beraat etti.
Esnaf odaları daha verimli şekle sokulacak İki sencdenbcrl çalışan Esnaf odalarının tatbikatında bazı aksak noktalar bulunmuştur. Çalışma işini sekteye uğratacak bu aksak noktaların ortadan kaldırılması İçin Ticaret odaları, Esnaf odaları ve borsalar! kanununda değişiklik yapılması lâzım geliyor. Tftdll&tın nelerden İbret bulunduğunu anlamak için Esnaf odaları murahhaslarından mürekkep bir kongrenin toplanması istenmektedir. Ancak bu kongre yapıldıktan sonra Esnaf odalarının halka ve esnafa daha verimli bir şekle sokulmaları kabil olacaktır.
Edirne’de bereketli yağmurlar
Edime (Akşam) — Şehrimizde bereketli yağmur yağmıştır. Civara da faydalı yağmurların yağmakta olduğu memnuniyetle haber alınmıştır.
Günlerden beşi beklenen bu yağmurlar zÜrrsın, bağ ve bahçe sahiplerinin yüzünü güldürmüş ve bllftmum mahsulâta, bilhassa yazlıklara faydalı olmuştur.
İstanbul’da namzetlerin sayısı 66 yı buldu
Dün de 13 kişi müracaat etti — Sivas, İzmit’te de yeni müracaatler var
(Baş tarafı 1 inci sahifede)
Namzetlerin beyannameleri
İstnbul yüksek İktisat ve Ticaret, okulu İşletme ekonomisi öğretmeni İsmet Alkan beyannamesinde hülâ-saten diyor kİ:
«İktisadi ve ticari alanda bir sistem. plân ve prensip eksikliği kendini gösteriyor. Teşkilâtlandırma bakımından gerekil faaliyetlerin İcaplarına katiyen, uyulmamaktadır. Teşkilât yapmak, muhtelif İş yerlerinde bir çok memur çalıştırmak demek değildir. Organizasyon tâbiri İçinde mündemiç mâna dalma faaliyet ve hareket halinde bulunan bir teşekkülün ahenktar. düzenli, tertipli, muntazam ve süratli İş görebilmesini temin edecek 1$ bölümünü yaratmak ve onu bu gayelerine ulaştırıcı bir şekilde İşletmektir.
Yeni nesil ahlâk, terbiye, görgü, iyi tahsil ve başarıcı vasıflara mall-klyet bakımından daha İtinalı yetiştirilmelidir. İhtisasa âzami saygı, eleman kıymeti bilmek, teferrüat içinde boğulmamak, kırtasiyecilik 113 mücadele lâzımdır.»
Devlet demiryolları eski cer başmüfettişi Refik Mangııoğiu diyor ki:
«Cumhuriyetçi, milliyetçi, devletçi, lâik ve devrimcilik programı ve tat-blkatile beraber kuvvetli rasyonali-zasyon taraftarıyım. Her fert gücünün yettiği kadar cemiyetin yükselmesine ve zenginleşmesine çalışmalıdır. Sınıf zihniyeti gibi kurunuvus-taî lonca zihniyeti da kaldırılmalıdır.»
İstanbul esnaf odası 9 uncu meslek grııpu reisi Refik Karabagtu-gan*ın beyannamesi:
«Maksadım mesleki ve çalışma grupu üzerine müstenittir. Pahalılığı ve İçtimaî buhranların önlenebilmesi ve memleketle binlerce küçük meslek erbabının yükselmesi için geceli gündüzlü çalışmak ve İş hayatile alâkalı bütün vaziyetler! düzenlemek lâzımdır.»
Beşiktaş’ta Mahmut AttUâ Ay-1 kut’un beyannamesinden: «öz blr demokratım. Garazsız ve ivazsız her türlü acık tenkide taraftarım. Milli bünyemizi İhlâl etmlyecek söz ve yazı hürriyetine yer vermek kontrol bakımından faydalı olacağı kanaatindeyim. İhtikâr, rüşvet, İltimasla en geniş mücadeleye girişmek muvafıktır. Ferdin teşebbüsüne İmkân vermeli, bu teşebbüs himaye edilmelidir. Tek vergi esaslle kırtasiyecilik azaltılmalıdır, çok memuru az para ile değil az memuru çok para ile çalıştırmak taraftarıyım. Ev geçindirmeğe mecbur olanlar hariç, bayanların öğretmenlik, hemşirelik ve fahri hizmetlerden başka herhangi bir resmi veya yarı resmi vazifelerde çalışmalarına şiddetle muhalifim. Yüksek tahsilini bitirmiş bütün gençler m az bir sene İhtisasları dahilinde köylerde çalışmağa mecbur tutulmalı, bundan sonra diplomalarını alabilmelidirler. Türk parasının yüksek kıymette sabitleşmesini sağlamak
esasen tedavülde fazla para bulundukça pahalılığı önlemeğe İmkân yoktur. Gümrükler ve Tekel’de bazı kanun değişmelerini yapmak, hariçten mal İthaline kısmen müsaade etmek, birkaç milyoner vatandaşın kuracağı milli bir şirketle İs t a nb ulu imar etmek.»
İstanbul avukatlarından Yüksek Deniz Ticaret mektebi eski iktisat profesörlerinden B. Sal m Nuri Uray da adaylığını koymuştur. Programında diyor kİ:
«Tahsil ve tecrübelerim bana bir sürü fikir ve bir sürü program söyletebilir. Hakikatte Cumhuriyet Halk Partisinin üyesi bulunmaklığım da program bakımından beni müşkül bir vaziyete sokmaz. Fakat bugün gerek İstanbul şehrinin ve gerek Türklyenin İçinde bulunduğu acılan ve ıstırapları program noksanından fikir yoksunluğundan gelmemiştir. Bilâkis çok fikir ve çok program sahibiyiz. Asıl üzerinde durulacak ve programdan evvel arayacağımız samimi ve düşündüğü gibi söyllyen millet vekilleridir.
Ben bir avukatım. Haksızlığa karşı durmak meslekimdir. En güzel programları koynunda saklayıp yerinde oturan: ağzını kilitleyip millet kürsüsüne hiç çıkmıyan vekillerden olmı-yacağım. Benim programım bir şirinlik muskası değildir. Beni seçtiğiniz takdirde Millet Meclisinde samîmi bir İnsan olarak hareket edeceğim. Milletimin aklı selimini ve menfaatlerini kendime relıbcr edineceğim.
Mektep hayatımda; meslek hayatımda ve parti hayatımda kayıtsız ve menfaatsiz olarak dalma doğruyu; iyiyi ve güzeli müdafaa ettim. Gözüm ve dilim serttir. O halde aziz hemşerllerlm. reylerinizi bana veriniz. beni vekilliğinize seçiniz, Söz veriyorum pişman olmıyacaksınız.»
Artist, Bürhaneddln Tepsi de diyor ki: «Programım kısadır: Güzel sanatların inkişafı, tiyatrolarımızın iptidaî halden kurtarılması, tçtlmal. ahlâkî piyesler temsilinin temin edilmesi...»
Sivas’ta nanjızetler on sekizi buldu
Sivas 14 »Akşam> — Sivas millet vekilliği İçin adaylığını koyanlar on sekizi bulmuştur. Son olarak müracaat edenler İsparta valisi Naci Kıei-man, Adana Bölge iş müfettişi Nadir Arat, tstanbuldan avukat Trlanda-fllos’tur.
İzmit’te yeni müracaatler
İzmit J4 «Akşam) — Açık bulunan Kocaeli millet vekilliği İçin üç kişi daha müracaat etmiştir. Bu surette resmen müracaat edenlerin yekûnu 21 olmuştur. Yeni müracaat edenler: 1 — Adapazarı Kemalpaşa okulu öğretmenlerinden bayan Hamiyet To-lon. 2 — Tire Tekel İdaresi tütün eksperlerinden B. C&vlt Guneysay, 3 — Milli Eğitim genel müfettişlerinden B Sami Akyol.
Hayatı ucuzlatma işi
Dün şehrimize gelen Maliye Bakanı B. Nunill&h Esat Sümer’e, gazeteciler. Tekel ve Sümer Bank mamulleri fiatlerlnln lndlrllmeslle yeni vergi kanunu tasarısı arasında hayatı ucuzlatma bakımından bir münasebet bulunup bulunmadığını sormuşlardır. B. NuruUah Esat Sümer şu cevabı vermiştir:
«— Bunlar çok girift, birlblrine bağlı teknik meselelerdir. Fiat İndirme, flat düşürme gibi İşler için kısa bir zaman söylenemez. Bu mesele üzerinde çalışıyoruz ve bütün gayemiz umumi surette ftatlerin İndirilmesidir. Yeni vergi kanunu tasarısı en pratik esasları ve mükellef bakımından da her türlü kolaylıkları ihtiva etmektedir.»
Maliye Bakanı bu akşam Ankaraya dönecektir.
Hatay’da yağmur ve sel
İskenderun 14 (Akşam) — Hatay çevresine fâsılalı bir şekilde şiddetli yağmur yağıyor, Antakyada telgraf direklerinden birkaçına yıldırım düşmüştür. Gümrük santralının sigortaları da yıldırım yüzünden yanmıştır? Birçok sokakları sel bastığından, buralardan geçilemiyor. Köylerde İse yağmurun mühim zarara sebebiyet J verdiği öğrenilmiştir. Birçok yerlerde muhabere kesilmiştir . Mahsul çok büyük zarar görmüştür. Ovanın mühim bir kısmı su altındadır.
TURAL I
ÖKSÜRÜK HAPLARI
Asfalt geldi
Bazı caddelere asfalt döşenecek
Uzun müddetten beri Belediye asfalt bulamadığı için asfalt olmak üzere yapılan yollardaki kırma taş zemin üzerine yalnız katran dökülmekle iktifa ediliyordu.
Belediyenin epey müddet evvel sipariş ettiği asfalttan 250 tonu gelmiştir. Belediye, bu asratlu geçen sene yapılan ve üzerine yalnız katrandan bir tabaka geçirilen Yereb^tan caddesine asfalt dökecektir. Bu caddenin asfaltlanması İçin otuz küsur bin liradan eksiltmeye çıkarılacak t ir.
Bundan başka geçen sene bir kısmı yapılan Dolmabahçe İle Maçka arasındaki Bayıldım yokuşunun diğer kısmına alt şartname de hazırlanmıştır. Bu şartnameye göre yolun yokuş olan kısmı mezayik parke, düz kıvnu da asfalt olarak İnşa edilecektir. Belediye fen heyetinin yaptığı keşfe göre yolun bu ikinci kısmı, 231 bin küsur liraya eksiltmeye çıkarılacaktır. Bu yol. bu sene İçinde tamamlanacaktır. Bundan sonra da İkinci bir parti daha asfalt gelecektir
Belediye kaldırım taşı, kum ve saire gibi inşaat malzemesinin geçen seneye nispetle bir miktar ucuzladığını gördüğünden evvelce teshil edlien programdan daha geniş bir ölçüde yö! inşasına İmkân bulacağını ümit rdi-yor.
Yapılacak yollar arasında uzun seneler Parti kongrelerinde Heri sürülen ve halk tarafından da ısrarla istendiği halde yapılamıyan sokak ve caddeler birinci plâna alınacaktır.
Muhtelif bölgelerden gelen paçavra ve eski elbiseler
Memleketin muhtelif bölgelerinden toplanan eski elbiselerle paçavraların İstanbul» getirilerek bir müddetten beri satılmakta olduğunu haber alan vilâyet Sıhhat ve Sosyal Yardım müdürlüğü harekete geçmiştir. Türlü hastalıklarla mücadeleye girlşildlğl bir sırada bir takım bulaşıcı hastalıkların yeniden memlekete yayılmasını mümkün kılacak bu çeşit ticarete mâni olunmuştur. Şehrin muhtelif semtlerinde depolarla mağazalara yığılmış bulunan bu eşyanın Itabeden temizleme ve etüvden geçirme ame-ilyesl yapılmadan satılmasına müsaade edllmiyerek mağazalarla depolar mühürlettlrUmlştlr.
Ticaret Bakanı Istanbula gelecek
Ticaret Bakanı B. Ralf Karaöenlzln bugünlerde şehrimize gelerek Bakanlığı ilgilendiren hususları tetkik edecektir.
Kadıköy kız enstitüsünde talebenin eserleri gösterildi
Dün akşam Kadıköy Kız Enstitüsünde talebenin Sene içinde hazırladığı eserlerin canlı mankenlerle teşhiri veslleslle Enstitü bahçesinde bir toplantı ter ti bediimi ştir. Toplantıda Milli Eğitim müdürü B. Vedat Kıratlı. Basın Birliği başkanı B. Hakkı Tank Us, Kadıköy kaymakamı. Basın mensupları ve güzide zevat hazır bulunmuştur.
öû manken üzerinde gösterilen elbiseler takdirle seyredilmiş, öğretmenleri bayan Neriman Akdlk, talebelerden bayan Sfrap, Güzin. Meliha. Asüman çok muvaffak olmuşlardır,
Müteakiben beden terbiyesi öğretmeni Byn. Nerlm Tem ve talebeleri tarafından hazırlanan estetik danslar gösterilmiş, danslardan sonra davetliler ağırlanmıştır.
Enstitünün çalışkan müdiresi bayan Nezahat Gönençtin müstesna bir buluşla tertlbettlgl bu gösteri geç vakte kadar devam etmiştir.
Kari mektubu
Suyu az akan terkos çeşmesi
Sultanahmet Tavukhan0 sokağı nihayetinde b:lr çeşme vardır, bu çeşmenin, suyu gayet az akmaktadır. Ana borudan kısılmak suretlle bu hal olmaktadır. Buradan bir kova su doldurmak için asgari on dakika beklemek lâzımdır. Halbuki bu çeşmeden Küçük-nyasofya caddesinde bulunan bütün evler su alıyor. Bu cadde üzerindeki evlerin hiç birisinde Terkos yoktur. Suyu az bırakan memur «İdare böyle emretti» diyor. Halbuki diğer bütün Terkos çeşmeleri «ok miktarda akıyor. Sular İdaresinin bu çeşmeyi daha fazla akıtmasını saygılarımızla rica ediyoruz.
AHMET GÖNÇ
, ■ ■ ■■ -------
Dekor !
Şehir Tiyatrosu artistlerinden, genç yaşında ölen Dalyan Saidin sanatı kadar, terbiyesi de meşhurdu. Vücudu ne derece iri ise ruhu o kadar inceydi. Bir gün kendisine Beyoğlu Balık pazarının büyük bakkal dükkânlarından birinin önünde rasgeldim,
— Beyaz peynir alıyorum efendim... dedi.
— Peynirlerin en güzelidir, cevabını verdim.
Gülümsedi:
— Yemek için almıyorum!.
— Ne İçin alıyorsunuz?.
— Dekor için,.. Bunlar dekor olacak.,, Belki işleri bittikten sonra!,,
Sait son senelerde sahne müdürü idi. Piyeslerde lâzım olan bu kabil şeylerle de alâkadar oluyordu. İzah etti:
— Biz bir çok eşyanın, gıdaların, yemişlerin suni şekillerini yaptırırız. Ancak bir piyeste beş altı kalıp peynir lâzım oldu. Pey-nirin kilosu 50 kuruş, İki kilo bir lira!,. Şimdi bunun hakikîsini değil de peynirin dekorunu yaptırmağa kalksak en aşağı 10 -15 lira vermemiz lâzım gelreek. Ben de hakikisini aldım. Zaten sahnede bir kalıptan rol icabı dilimlerin kesilmesi de lâzım. Hakiki peynir hem ucuz, hem piyes için daha elverişli...
Ve Sait sahneye çıkacak, artistlik edecek sanatkâr beyaz peynirleri paket ettirdi, aldı, gitti.
Son harb seneleri içinde Saitle bu karşılaşmam-™ daima hatırlıyorum Zira bugünkü bakkal dükkânlarının vitrinleri tama-mile- tiyatro sahnesine döndü.
Bir arkadaşım geçenlerde bu vitrinlerde tekerlek tek?rlek kaşar peynirleri, paket paket yağlar görmüş. İçeriye girip kaşar peyniri alacak olmuş. Fakat kendisine verilen peyniri gözü tutmamış,
— Şu vitrindeki peynirlerden vok mu?„ diye sorunca tezgâh-tar güîümsiyerek cevap verm’ş:
— Onlar dekor peynir efendim?
— Nasıl dekor peynir?.
— Teneke peynir yani.,. Böyle tekerlek tekerlek, kaşar nevmri şeklinde tenekeden şeki’ler yapılır. yine kasar peyniri rengine boyanır. İşte vitrinde gördüğünüz bu «teneke peynir» lerdir. Yoksa bugün övle vitrine güneşin altına 10 tekerlek peyniri koyacak hovarda bakkal nerede?.. 10 tekerlek peynir ne demek bilir misiniz?.. Simdi en zengin bakkalların cam’armda hile peynirler tenekedendir.
Netekim dostum, paket paket yapılmış yağların da mukavva, teneke teneke konserve kutuların boş olduğunu öğrenmiş Yani tam mânasîle dekor dolu, önü camlı küçük bir sahnecik!.. Eskiden sahneye bi'e nevn'rin hakikisini çıkarırdık. Simdi bakkal dükkânında onun ancak dekorunu görüyoruz.
Hattâ bazılarının kendisi de-ğil, dekor halinde yalancısı bile kalmadı. Zeytinyağı gibi...
Hikmet Feridun Es

Satışa çıkarılan ithal malları
Gol. Hezaran cad. 124 te HcloU mû-essesataft radyo lâmbası, radyo kondansatörü, Yeşilköy Gramofon L. ye plâk kalıbı, akümülâtor contası. GaL Yenlcaml 50 de F ve E Zahoropulosa nılka levha, elektrot bale. Şişil Abl-ddhürrlyet caddesinde Mithat R. Öğdevlne hortum tezgâhı. Sirkeci Hami diye cad. de Jül Oğlu Marsele gramofon levha. Kefeli Hüseyin handa Metal T. A. ş. ye plâstik kaynak makinesi. ve akşamı, İst. Saka Çeşme sokak 10 da Davlt Kasaviye anilin boya, İst, Cedit handa Mehmet De-ğirmencioğluna anilin boya, İst. Kayseri handa Abdülkadir Debbağa Rü-barp kökü, İst. Tûtüngûmrûkte De-□Iztoprak Ürünlerine Kolofan, İst. Karaağaçta Şakir Zümreye kolofan, AsmaalU Kanbur handa Mustafa Öz-lıaboşe ceviz, düğme, İst. Katırcıoğ-lu handa Agop Çubukçıyana sülycn. yağh boya fırçası, Sütlücede Senar İplik Fabrikasına yapağı, Gal. Tersane cad. de Zarnıayer Hanıparsuma makine İçin keçe, İst. Balkapan handa M. Zeki Obdnna yünlü kumaş, İst Cermanya handa Osman Edip Şeydi-yc selofan ve kâğıttan kadın şapkaları. Malatyada Cumah Mumcuya ham sığır derisi. Ycdlkule Kazhçeş-mede B. Dûnon M. Mendaya ham s«-ğu- derisi.
Sahile 4
A K ŞAM
14 H£u_.(
Hollywood’un üç küçük sinema yıldızı
Yeni çocuk artistler insanlığın karışık hislerini çok iyi gösterebiliyorlar
Bir zamanlar çocuk sinema yıldızları, karışık bir karakter rolü yapma kabiliyetlerinden ziyade şirin gözükme hünerlerine güvenmişlerdi. Bunların arasında en meşhur olanı, kıvırcık saçlı, bebek gibi Shlrley Temp-le'dir. Shlrley, bir zamanlar bütün sinema yıldızlarından daha fazla para kazanmıştır. Bugün, çocuk rollerine. İnsanlığın karışık hislerinden va dünyevi hakikatlerden bir nebze getiren kabiliyetli üç çocuk, Shlrley'Ln rekor ve stiline meydan okumaktadır.
Bu üç küçük kız 6 yaşındaki Margaret O’Brien, 13 yaşındaki EMzabeth Taylor ve 13 yaşındaki Peggy Ann Garner’dlr. Bu küçüklere esaslı surette güzel denemez, bilhassa Peggy Ann'da hiç bir fevkalâdelik yoktur. Küçüklerin ne dans ne de şarkı sahasında İhtisasları vardır. Fakat, hepsi başlı başına birer dram artistidir ve çocukluğun taze heyecanları İle sualsiz sadakatini çok İyi canlan-dırmaktalardır. Üçünde de filim makinesinin önünde fevkalâde tabii olabilmek hususunda dikkate şayan bir hassa mevcuttur. Hepsi de kuvvetli bir karakter ve şahsiyet sahibidir.
Bunların arasında en fazla tecrübe «ahibL olanı en küçükleri Margaret O’Brlen’dlr. Şımarık ve cin gibi yüzü, nefes almadan konuşma tarzı, ve gülerken birdenbire ağlama kabiliyeti bundan üç yıl evvel «Journey for Margaret» flllminde oynadığı küçük tarh öksüzü rolü İle ona büyük bir şöhret kazandırmıştır. Yıldız rollerine çıkmadan evvel üç küçük kız da Fox stüdyosunda çevrilen «Jane Eyle» flllminde hep birden ufak ufak rollerde görülmüşlerdir.
Elizabeth Taylor
13 yaşında bulunan Elizabeth Taylor’un düşünceli, hassas yüzü ve şevki tabii İle yaptığı nazik hareketleri ona Holllvut’un en romantik çocuk artisti namını kazandırmıştır. Şimdiye kadar en fazla muvaffakiyetle başardığı rol, açık havada çevrilmiş Olan ( National Velvet flllminde oynadığı yorucu roldür.
İlk rolü «Lassle Come Home» fiil— m İnde çoban köpeği Lassle İle birlikte oynadığı roldür. Ellzabeth'in eakln ve şefkatli şahsiyeti köpek ve atlan âdeta hipnotize etmektedir. Ellzabeth, ata binmeğe dört yaşından İtibaren başlamıştır. Metro-Goldwn-Mayer’!n, ata dair bir filim olan «National Velvet» Illinılnl meydana getireceğini haber alınca, baş rolü oynamak İçin yalvarmış fakat, kendisine çok küçük olduğu söylenmiştir. Bunun üzerine küçük kız her gün biftek yiyip ata binmek ve patenle dolaşmak suretiyle 4 ay zarfında yedi buçuk santim uzamış ve istediği rol kendisine verilmiştir.
Bu filimde, filimin kahramanı atı, yetiştirenleri hayrette bırakacak bir meharetle idare etmiştir. İngllterede doğmuş olan Ellzabeth, harb patladığı zaman babası tarafından Birleşik Devletlere getirilmiştir. Hali ha-
Peggy Ann Gar ner ve bebekleri
arda babası Beverly Hills'de bir dükkân İdare etmektedir.
Margaret O’Brien
Sekiz yaşında bulunan Margaret O’Brien, filim makinesinin önünde bulunmadığı zamanlarda bile rol yapmağa bayılır. Bu küçük yavruda
32 yaşında hâlâ sağlam bir zırhlı
Warspite sınıfı zırhlılar nasıl yapılmıştı? — Churchill’in. büyük bir muvaffakiyeti
Warspîte zırhlısı
Isviçreye karşı
Rus ithamları
Moskova radyosu sözcüsünün yeni bir kücumu
Londra 13 (A.A.) — Moskova radyo aözcüsü Vermashtv İsviçre’ye karşı yen! bir hücumda bulunmuştur.
Veraıastaev, İsviçre hükümetinin harb esnasında. «Faşist taraftarı politikası» ndan bahsettikten sonra şöyle demiştir;
Hltler Almanya’sı felâketle karşı karn-a ge’dlğl zaman akın halinde Fa- - =u(- usu İtalya’ya ve diğer memleketlere daha evvel gitmiş olan Faşistlere katılmak üzere İsviçre hududunu geçmişlerdir. Bunların arasında mürteci Polonya entrikacıları da vardır.
Müttefik hükümetlerin devamlı protestolarına rağmen İsviçre can sıkıcı siyasetine devam etmiştir. Nihayet öğrendik kİ, İsviçre Federal meclisi Hitlercilerl memleketten çıkarmağa karar vermiştir. Bu kararı tabii bir dereceye kadar ihtiyatla telâkki ediyoruz. Ancak bu ani değişikliğe sebep olan nedir? Acaba İsviçre hükümeti, memleketi bir suçlular sığınağı yapmanın tamamen İmkânsızlığını nihayet anladı mı?
Margaret O’Brien
Ellzabeth Taylor
yaşamadığı heyecanlan anlama kabiliyeti harlkulâdedlr. Büyük artistler, ( Meet Meln St. Louis» fillmlnde-ki heyecanlı sahnelerini yaratırken hissediş kabiliyetinin derecesine hay^
ret etmişlerdir, Margaret, mesleği İle fevkalâde İftihar eden gayet olgun bir artisttir. Bir seferinde rejisör Roy Roreland satırlarını okurken şaşaladığını görüp küçüğe istirahat etmesini tavsiye edince, Margaret ağlamağa başlamış ve âsabı bozulduğundan tirtlr titrediği halde rolüne devam etmesine müsaade edilmesi için yalvarmıştır. Çağırılmadığı zamanlarda, ekseriya stüdyoya uğrayarak kendisine bir İş verilmesini rica etmektedir. Margaret’ln büyük annesi İspanyol-dur. Ailesinin diğer fertleri hep İrlandalIdırlar. Küçük yıldız gayet dindar bir katoiiktlr. Asıl adı Mazlne'dlr. Fakat, yeni adını o kadar sever kİ her gece duasını «ve Margaret İçin Sana teşekkür ederim.» diye bitirir.
Peggy Ann Garner
Artık çocuk rollerinde realizme doğru bir cereyanın başlamış olmasına en mükemmel misal 13 yaşındaki Peggy Ann Garner’dlr. Oldukça büyük ağızlı İrice kalkık burunlu düz sarı saçlı ve hiç de güzel sayılamıya-cak bu küçük artist hiç kendini beğendirmeğe kalkmamaktadır. Küçük kız, Amerikanın orta halli ailelerinin fedakâr, istediğine nail olmıyan fakat hevesli alelâde küçük kızlarım mükemmel ve kuvvetli bir şekilde sembolize etmektedir. Son zamanlara kadar Peggy Ann’m rolleri (Jane Ey-res ve Keys of the Kingdom'dakller gibi) kısa roller olmuştur. Fakat, «A tree Grows’ln Brooklyn» Brooklyn'de bir Ağaç Büyüyor flllminde Francle Nolan olarak oynadığı harlkulâde rolle, hlslillk ve teslrlllik bakımından şimdiye kadar perdede göriilen bütün çocukları gölgede bırakmıştır.
Peggy Ann Ohlo’nun Canton kısmında doğmuştur. İlk vazifesine Manhattan’da çocuk modeli olarak başlamıştır. Ailesi, filim makinesinin önündeki fevkalâde tabiiliğini hiç tiyatro okuluna gitmemiş olmasına atfetmektedirler. Küçük yıldız portatif bir daktilo İle hikâyeler yazmaktadır ve Fox okul çocuklarının neşriyatı röportajcısıdır. 1.50 dolar haftalığı vardır ve parasının çoğu İle esrarengiz kitaplar satın almaktadır.
Kadıköy SÜREYYA Sinemasında
LBugün matinelerde: Senenin 2 güzel filmi birden
1-EN BÜYÜK AŞKIM
RİCHARD CAJRLSON — M. O’RİSCOLL
2-YEGANE ŞAHİT
BM CHESTER MORRIS — JANE PARTER MM
J Â f C Görülmemiş 2 büyük flhnli Dto-/A gramlarla devam ediyor.
' Bugün matinelerde
1 — TALİH YOLU
(Street Of Chance)
BUROESS MERDEİTH — CLAİRE TREVOR’un
1 Bin bir esrar dolu en güzel filmi
2 - TEHLİKE İÇİNDEYİM
\ (t. 11 ve on Danger)
CHESTER MORRİS — JANE PARTER’ln
Kalpleri heyecanla çarptıran eseri

Bugün matinelerden 11, ibaren ■KHiMHiMBBi
SARAY SİNEMASINDA
Mevsimin iki büyük ve muvaffakiyetli filmi birden
2
(This Abovs Ali)
TYRON POWER — JOAN FONTAÎN
KİRALIK PATRON
(Yeni ve görülmemiş filim)
■STUART ERVİN ve EVELYN VENABLE gaHHa
Büyük harblerdo yalnız deha sahibi ve çok kudretli kumandanlar şöhret kazanmazlar. Büyük harb gemilerinden bazıları da muhtelif sebepler İle fevkalâde şöhret bulurlar. Bunlar yalnız toplarının büyüklüğü ve çokluğu yani ateş kudreti ve sürati ve muhafaza zırhının metaneti dolayı-slyle meşhur değildirler.
Daha yapılmazdan evvel sırf inşa plânı İle ağır basan ve harb durumu üzerinde derin tesir yapan gemiler de vardır. Bunlara bir de fevkalâde maceralar İnzimam edecek olursa böyle gemiler İnsanların zihninde ve tarihin sahnelerinde silinmez İzler bırakıyor. Bunlardan biri İngiliz donanmasının ağır parçalarından olup şimdi 32 yaşma giren Warşplte safı harb zırhlısıdır. Bu gemi yapılıp bittikten sonra ve muhtelif deniz muharebelerinde büyük rol oynamakla kalmayıp daha İnşasının tasavvuru bile dünyanın bahri vaziyetini altüst etmişti.
Warspite'ln denize İndirildiği tarih 1013, inşası projesinin hazırlandığı tarih 1912 dlr. şimdiki İngiliz Başvekili Churchill o tarihte kırk yaşında bir devlet adamı idi. Fakat askerlik sahasında derin vukufu ve geniş tecrübeleri bulunduğundan İngilterenln siyasi kudretinin dayandığı donanmayı daima üstün bulunduracak tedbirler İle her zaman zihnini meşgul ediyordu.
O zaman Dahiliye Nazırı bulunan Churchill Almanya İle harb zuhuru İhtimalinin ufukta İyice belirdiğinin farkında olduğundan İngiliz donanmasının. herhangi bir muharebede felâkete uğramamasını düşünüyordu. O zaman Bahriye Nezareti başında bulunanların faaliyet ve düşüncelerinden memnun olmadığından ne yapıp yaparak Dahiliye Nezaretinden amiralliğin birinci sivil lordluğuna yani Bahriye Nezaretine geçmiştir.
ChurchlU’L yakından tanıyanlar Bahriye Nazırı olması İle bu Nezarette ve İngiliz bahriyeslnde fevkalâde hareket ve faaliyetler olacağını tahmin ediyorlardı. O tarihte memleketin müdafaası İle alâkadar olan salâhiyet sahipleri arasında başlıca münakaşa mevzuunu teşkil eden mesele harb zamanında ordu İle donanma arasında devam edecek karşılıklı münasebete verilecek şekil İdi.
O tarihte donanmanın erkânı har-blyesl hamleslz ve gevşek bir heyet idi. Kendisi bir hamle yapmak şöyle dursun başkalarının ’da hareket ve gayrete gelmesini işkâl ediyordu. Churchill Bahriye Nezaretini deruhte ettikten sonra geçen bir İki hafta zarfında amirallerle âdeta boğaz boğaza gelmiştir. Fakat neticede sözünü geçirmiştir. O tarihte mücadeleyi kenardan seyredenler neticeyi «Chur-chlll amiralleri alaşağı etti* diye tasvir etmişlerdi.
Churchill’in İlk İşi. bahrlyede kendisince itimada şayan ve en kudretli denizcilerden bir erkânı harbiye kurmak olmuştur. Birinci deniz lordluğuna yani Bahriye umumi erkânı L.arbiyesl riyasetine amiral Jelllcoeyl ve ikinci deniz lordluğuna da amiral Beatty’yl getirmiştir.
Bundan sonra bahriye erkanı har-blyesl Avrupanın karasına ordu İhracı hakkında bir plân kararlaştırmıştır. Bu plân bazı tadilât İle 33 sene sonra Normandie İhracında tatbik edilmiştir.
Fakat Churchill’in asıl düşündüğü başka İdi. Almanların bir ânl hücumuna karşı İngiliz donanmasını dalma hazır bulundurmak İçin her türlü hazırlığı yapmakla iktifa etmemiş, İngiliz donanmasına son derecede kuvvetli bir hale getirmeği ve bilhassa tensik cihetinden kemale eriştirmeği kendisine başlıca gaye edinmiştir. O tarihte bahrlyenln en büyük topu 13,5 pusluk idi İngiliz donanmasının son model safı harb 'zırhlıları ile muharebe kruvazörleri böyle toplarla teçhiz edilmişti. Alman donanması ise zırhlı Ve muharebe kruvazörlerindeki büyük topları henüz 11 pustan 12 pusa çıkarmışta.
Churchill Ingiliz donanması topları Alman toplarına nazaran daha büyük,
olmasını kâfi görmüyor ve bunu bir kat daha büyütmek istiyordu. Bunun İçin 15 pusluk bahriye toplarının imali İmkânlarını araştırıyordu. Bu hususta en büyük ihtisas sahibi olup o tarihte bahrlyeden çekilmiş bulunan amiral Flsher İle istişarede bulunuyordu.
Flsher’ln ötedenberl mefkûresi İngiliz donanmasında en seri gemiler ve en büyük toplar bulunması olduğundan Churchill’in tasavvurunu hararetli tasvip İle karşılamıştır. Bu tasavvurun fille çıkması için tecrübe kabilinden 15 pusluk bir top yaparak bunun mermilerini endahtı fenni (ballstlauel cihetinden uzun uzadıya tetkik etmek lâzım geliyordu.
Böyle bir topun İmali memnuniyeti muelbolursa o zaman bunlarla teçhiz edilecek gemileri İnşaya başlamak muvafık olacaktı. Tecrübe topunun imali ve tecrübeleri İçin en aşağı bir sene geçmesi lâzım geliyordu. Bununla teçhiz edilecek bir safı harb zırhlısının İnşası için de Üç dört sene geçmesi lâzımdı.
Binaenaleyh 15 pusluk top İle mücehhez İlk geminin donanmaya İltihakı İçin dört beş sene geçmesi İktiza ediyordu.
Bu sırada Almanyanın harb tehdidi gittikçe artıyordu. Kİ el kanalı en büyük harb gemilerinin geçmesine müsait bir surette genişletiliyordu. İngilterenln maruz bulunduğu tehlike gün geçtikçe artıyordu. Bunun İçin Churchill 1917 senesine kadar İngilterenln en büyük bahriye toplarından ve en kuvvetli gemilerden mahrum kalmasına tahammül edemiyordu. Böyle bir düşüncenin şevki lc çok cesur an e bir karar vermiş, bir taraftan 15 pusluk lopun imal ve tecrübeleri yapılırken aynı zamanda böyle toplara mahsus büyük safı harb zırhlılarının İnşasına başlanmasını emretmiştir.
Eğer 15 pusluk topun imal ve tecrübesi muvaffakıyetsiz olursa bunun ile teçhiz edilecek gemilerin İnşası da beyhude olacak ve İngiltere devleti hazînesi beyhude büyük masraflara girmiş bulunacaktı. Bu suretle Chur-chill kendisinin bütün İstikbalini kendi eliyle mahvetmiş olacaktı. Fakat topun İmal ve tecrübeleri çok muvaffakiyetli çıkarsa İngiltere bah-rlyesl dünyanın en uzun menzilli, en-dahtı en sıhhatli ve en kuvvetli topuna malik olacaktı.
Ortada ne top ne de plânları olmadığı halde bunlarla silâhlandırılmak üzere İnşasına başlanan İlk safı harb zırhlıları Warsplte, Nallant, Barham, Malaya ve Queen Elisabeth îdi. Amiral Fisher’in telkini üzerine yapılan bu gemiler en uzun menzilli toplarla mücehhez olduktan başka süratleri de fazla idi. Bu sebeple bunlardan her biri açık bir havada düşmanın en büyük harb gemilerini topa tuttuğu halde kendisine düşmanın hiç bir mermisi İsabet etmiyecektl.
Birer düzine safı harb zırhlıları karşı karşıya muharebe ettikleri zaman Warspite sınıfına mensup bir gemi lüzumu halintle İngiliz donanması safının bir cenahından diğer cenahına gelerek müessir yardımda bulunacaktı. İşte tablyevi cihetten fevkalâde ehemmiyeti olan böyle bir filoyu meydana getirmek üzere Wars-pite sınıfı gemileri İnşa edilmiştir.
Bunların inşasına kadar İngiliz bahrlyeslnln esas gemileri drtad-nought’lar idi. Her biri on ikişer pusluk on top İle müsellâh idi.
Lâkin Warsplte’ln 15 pusluk sekiz topu bir salvoda dreadnought’m on topunun attığı mermilerin İki misil ağırlığında mermi atmaktadır.
tVarsplte’ln dünyanın en seri sah harb zırhlısı olması İçin 25 mil sürate malik bulunmasında Churchill ısrar etmiştir. O tarihte bütün safı harb zırhlıları kömür yakmakta olduğundan teknik mütehassıslar bu kadar sürate İmkân olmadığını ileri sürmüşlerdi. Bunun için petrol kullanmak lâzım geliyordu. Halbuki İn-glllerede petrol madenleri bulunmadığından mütehassıslar İleride tedarikinde zorluk çekilmesi İhtimaline binaen safı harb zırhlılarında kömür
Antonescu beynelmilel mahkemede yargılanacak
Londra 13 (R.) — Bir habere göre Romanya diktatörü Antonescu beynelmilel bir mahkeme tarafından muhakeme edilecektir. Yargılanma Bükreşte olmıyacaktır.
Bükreş'te dün 16 kişi mahkûm edilmiştir. _____________
Amerika’ya ısmarlanan kamyonlar gelmeğe başladı
Ankara 13 (Telefonla) — Tüccarlarımız tarafından evvelce Amer'ka'ya slparis edilen kamyonlar gelmeğe bağlamıştır. Öğrendiğimize göre limanlarımıza 234 kamyon g> Imiştlr. Bunlardan 112 si Ford, 122 sİ Şevrole’ dlr. çeşitli firmalar namına gelen bu malların dağıtımını Ticaret Bakanlığı yapacaktır.__
Kömür taşıma ücreti
Kok kömürlerinin nakllyesl hususunda geçen seneden edilen tecrübelere göre nakliye tarifesinde ta Tllât yapmak İçin Blcdiyenin İncelemeleri neticelenmiştir. Yeni hazırlanan nakliye tarifesinde kok kömûrile ta« kömürü arasındaki sıklet ve hacim ayrılıkları göz önünde tutulmuştur. İhale suretile kömür naklettiren müessese ve apartmanlar yeni tarife ile bu sene kömürlerini geçen sene fen daha ucuza taşıtabilceklerdir.
RADYO
ANKARA RADYOSU
Bugünkü program
18.00 Dans orkestrası, 18.45 Opera düetleri, 19.00 Haberler, 19.20 Geçmişte bugün, 19.25 Fasıl, 19.50 Konuşma, 20.00 Müzik, 20.15 Radyo Gazetesi, 20.45 Semai ve şarkılar, 21.15 Konuşma, 21-30 Senfoni orkestrası. 22.30 Dans müziği (pL), 22.45 Haberler.
YARİN SABAHKİ PROGRAM
7.30 Müzik (pl 1 7.45 Haberler. 8.00 Müzik (pl.), 12 30 şarkılar, 12.45 Haberler, 13.00 Salon orkestrası.
VEFAT
Bay ve bayan Vahram G. Balıkçı-yatı, bay Onnlk Balıkçıyan (Bükreş) bay Hrant Balıkçıyan (New-York) valideleri olan
DUİ BAYAN ELMONE BALIKÇIYAN ın vefat ettiğini teessürle bildirirler. Cenaze merasiminin yarın cuma 18 haziran 1945 saat 15 de Beyoğlu Ba-lıkpazar, Üç Horan Ermeni kilisesinde icra olunacağı İlân olunur. İşbu ilân hususi davetiye yerine kaimdir.
Cenaze levazımatı Becldyan
Büyük Kadro Fevkalâde hazırlık Pek yakında açılıyor
yerine petrol kullanılmasına şiddetle muhalefet ediyorlardı.
Bu itirazların da önünü almak için Churchill o tarihte büyük siyasî gayretler sarfederek İran ve Birmanya petrol sahalarını ve teslsatoı îngll-tereye ve İngiliz bahriyeslne temin etmiştir. Bu suretle 30,000 tonluk dünyanın en kuvvetli ve en seri gemisi VVarsplte meydana gelmiştir —F.

Yeni Ticaret Bakanının tamimi
İş hayatını hafifletmek
Gerek Millet Meclisinde ve bunun encümenlerinde, gerek bir saman bir Bakanlığın babında devlet ve millet İşlerlle uğraşmış, bunların inceliklerini, zorluklarını yakından görmüş ve memleketin canlı bir iş muhitinin çocuğu olan yenj Ticaret Bakanı, işe başlar başlamaz, hangi prensipe dayanacağını bildirdi:
Memleket İktisadî hayatını daha az ağır bir hale getirmek. Bu prensipln ilânı, teşhisin doğru olduğunu da gösterir. Hakikaten son senelerde iş hayatımız, ancak, ellerinde ilâhların kıs-kanchk'a dağıttıkları sayısı mahdut meşaleler bulunanların düşmeden ilerliyebileceği bir lâbirent haline sokulmuş idi.
Ticaret, tıpkı bir koşu atı gl-( bi, tazyikini, âmirliğlni, kumandasını mümkün olduğu kadar az ve hafif hissettiren bir süvari. bir murakıp ister. Gem, hele olağan üstü zaman’arda, lüzumludur. faydalıdır, fakat esas değildir. Esas ticaretin hayatiyeti ve bunu en yüksek haddine çıkaran teşebbüs serbestîsidir.
Eiz tse. ticaretin cemiyetteki fonksiyonlarını unutarak, sırf tiîccan, hattâ bazı tüccarı, bunların belki müfrit kazanç hırslarını görerek, butun iş hayatını felce uğratıcı bir nizamlar manzumesi. daha doğrusu anarşisi kuıduk. Murakabe mâkul bazı hudutları aşırca, bütün insan zaıflarile ma’ûl kimselerin elinde, muhakkak bir çok İnhiraflara uğrar. Devlet otoritesi, alışılmış saha'ann dışına çıkar, sevyal mevzulara geniş ölçüde tatbik edilmek İstenire, bu otoritenin bir parçasını taşıyanlar, hâkimiyet hudutlarını mütemadiyen genişletmeğe çalışırlar.
Bu ruhî kanun İcabı, murakabe. yavaş yavaş ilk mânasını kaybeder, hudutlarını aşarak tam bir müdahale ve hâkimiyete kadar genişler. İşte, ne şekilde, ne kadar iyi niyetle teşekkül etmiş olursa olsun, ticarette, ithalâtta, ihracatta birer tanzim organı olarak kurulan «Birlikleri» zamanla, inhirafın, gayeden, ölçü den ayrılmanın en açık örneği olmuş, bugün İthalâtı da, ihracatı da, gelen malların müstehlike arzında da, bir durdurucu, bozucu, hakikî tüccan İş hayatından kaçıncı bir mekanizma haline girmişlerdir.
Memleketin iktisat hayatına hafiflik vermek tstlyen yeni Bakanın en büyük ağırlık âmili olan birliklerin tasfiyesüe işe baslıyacağını ünudederiz.
Sermayesi, alacağı, borcu ol-mıyan bu teşekküllerin feshi anî ve katî olabilir. Fakat iş hayatımızda. tabiî rollerini yapamadıkları veya aştıkları İçin, fazla fayda vermlyen bazı organlar vardır ki, bunların İçinde devletin büyük sermayeleri yatmakta, belki cürümektedir.
Memleket ekonomisi öyle bir devreye giriyor kİ. stok bulundurmak ve bilhassa fiatlerl geniş ölçüde yükselmiş mallan saklamak. en büyük ticarî tehlikeleri arzetmektedir Ticaret Bakanlığına bazı kurumlar bugün stok-
Denizcilik bayramı hazırlığı
Bir temmuzda büyük bir törenle kutlanacak olan denizcilin bayramının programını tesbtt İçin, tevekkül «len komisyon dün tekrar toplanmıştır. Komisyon, dünkü toplantısınCfl gertk bayram programını, gerekse yapılacak çentil deniz spor ve >arış-lannın programını tamamen tecblt etmiştir. Hazırlanan programa göre o gün merasime Taksim «bidesine çelenk ler konulmaslle başlanacak, onu müteakip Beşlktaştakl Barbaros heykeline çelenkler konularak merasim yapılacaktır Beşlktaştakl merasimden sonra Fcnfr açıklarında tertip edilen deniz yaraları seyredilecektir.
G’ce de sabaha kadar devam e en vapur gezintileri yapılacaktır. O gün her taraf bayraklarla süslenecek, gece her yer ışıklarla don anacaktır.
Karaman’da nohut satışı
Karaman (Akşam) — Ofla nohut almamaktadır. Müstahsilin elinde 10 vagon nohut vardır. rintler 20 kuruşu geçmemektedir
la mahmul bulunmaktadır. Bu kurumlan tasfiye veya daha dar hudutlara İrca İçin bu stoklan süratle elden çıkarmak lâzımdır. Bunu temin İçin bu kurumlanır içindeki idare âmirlerine verilecek direktif yeter değildir.
Her müessese, bilhassa tasfiyeye mahkûm olduktan sonra, hayatını sürünerek mümkün olduğu kadar fazla uzatmağa çalışır. Bu, işin başındakiler ne kadar iyi niyet sahibi olurlarsa olsynlar. böyledir. Bunun içindir ki. tasfiyeye nezaret İşi ticaret Bakanlığının en enerjik bir ıkl rüknüne havale edilmelidir. Bu tasfiye ne kadar uzarsa, devletin sermayesi de o derece azalır.
Ticaret Bakanlığı, son senelerde, daima geç kalan bir devlet dairesi olmuştu. Şimdiden sonra her tedbirin vaktinde alınacağını ümidederiz ve yeni Bakan hakkında öğrendiklerimiz bu ümidi kuvvetlendirmektedir.
Ancak, savın Ralf Karadenizlin muvaffakiyetinin baş şart 1 arından biri de. tasfiyeyi, geniş tutmak ve Bakanlık teşkilâtına, bunun içindeki bir çok zayıf ve zayıflatıcı unsurlara da teşmil etmektir. Birliklerin bütün alâ-kalılarca görülen ve söylenen İş durdurucu havasını belki bir dereceye kadar vekâletin bîr nevi medreseye çevrilmiş olması yaratmıştır. Bakanlık İçinde e!’an; çok kıymetli, muhit bulunca büyük işler görebilecek unsurlar muhakkak vardır. Fakat bunları harekete getirmek daha doğrusu hareketlerine mâni olmıyan bir iklim yaratmak lâzımdır.
Gidip gelen her Bakanın huyuna göre üslûp değiştiren, fakat daima aynı menfî ruhu muhafaza eden bazı memurların saltanatına son vermek, Ticaret Bakanlığım da yaratıcı bir organ yapmak mümkündür ve zarurîdir. İdarî ve siyasi tecrübesi olan yeni Bakanın bu işi de başarmasını dileriz.
Ticaret Bakanlığının, tüccardan çekinmesi, tüccara kıymet ve itibar vermemesi, bu devlet dâiresini, son senelerde, bir nevi hilkat ucubesi yapmıştı. Halbuki bu Bakanlık tüccarın, ticaretin Bakanlığıdır ; Bakan ile tüccar arasında mümkün olduğu kadar sıkı ve samimî bir işbirliği olmalıdır. Çer ehemmiyetli konuda alâkalnan söyletmek, karanlıkta ve sırf büroların ekseriya İndî mütalâalarile yürümemek ve geniş tartışmalara imkân verip hakikatin meydana çıkmasını temin etmek lâzımdır. Memleket İş âlemi yeni Bakanı sevgi ile karşıladığına göre, işbirliği kolay olacaktır. İstişare organlarının da tam olarak memleket İktisadiyatını temsil edecek hale konması, bunun İçin yenilenmeleri belki yarının ehemmmlyetil bir İşi olacaktır.
Şimdilik ticaretimizi, tüccarımızı serbesliğe götürücü tasfiyeleri yapmak, lüzumsuz, mütemadiyen ayağa dolaşan cihazları fesih ve lâğvetmek bile büyük bir hizmet olacaktır.
CEVAT NİZAMİ
Yazan: Carler DİCKSON Çeviren: SEDAN ELMAN
Türkiye Yayınevinin neşrettiği Polis Romanları serisinin 7 nel kitabı olan KANLI OYUN çıkmıştır. 13X18 boyunda 202 sahile, llatı 125 kuruştur.
TÜRKİYE YAYINEVİ İSTANBUL
T AN1MADIĞIMIZ MEŞHURLAR:
Teodor Kasap tezgâh arkasında Fransızcaya çalışıyor!
Kapalıçarşı içinde manifaturacı çıraklığı ederken Teodor Kasap Parise nasıl gitti?
| Garip bir çırak — Çorbacının Fransızca konuşması — Kapaltçarşıda bir J ;t Fransız miralayı — Sargı bezi alırken — Tezgâh arkasındaki çocuk —- 1 ( Kapalıçarşıdan Parise — Sorbon üniversitesi imtihanlarında — Alexan- I 1 dre Dumas ile tanışmak — Fransız romancısının kâtipliği — Birlikte t | Kafkasya'ya seyahat — Zengin kızlar ve Şarklı bekâr — Kayseri çar- î ) şıstnda silindir şapkalı bir adam — Teodor Kasap tekrar lstanbulda.. J
Kapalıçarşı içinde, Astarcılar hanının en alt katında bir dükkân. Top top kumaşlar, tülbentler, patiskalar, amerikanlar, çeşit çeşit bezler. Tezgâhın arkasında cin gibi bir çırak bir kitap üzerine eğilmiş, bir şeyler mırıldanıyor.
Dükkânın sahibi olan Rum çorbacı, çırağının zekâsı, açıkgözlüğü ve zekâsile övünmekte, hattâ bu bakımdan onu dünyanın sekizinci harikası addetmektedir. Zira bu parmak kadar çocuk bir yandan endazelerle tülbent ölçer, bez keserken bir taraftan da Fransızcaya çalışmakta, gayri kıyasl verbleri ezberlemektedir. Vakit bulunca Türkçe. Arapça, Farisi. Rumca, hattâ eski Yunanca kitaplar okumaktadır, Dünyanın hiç bir tarafında mumla aransa böyle bir manifaturacı çırağı dalla bulunamazdı. Çocuk bilhassa Türkçeye ve Fransızcaya pek ehemmiyet veriyordu.
Çorbacısı onun bu müthiş öğrenmek sevdası yüzünden bazan endazede şaşırdığını görmüyor değildi. Ticarette katiyen dalgın olmamak lâzım geldiğini bu eski piyasa kurdu çok iyi bilirdi. Fakat, aynı zamanda kendisi de Kayserili ve «Kasap» m ailesini, bilhassa çocuğun babası «Sara-fim Kasap» efendiyi çok İyi tanıyan dükkân sahibi mağazasının tezgâhları arkasında bir dehânın yetiştiğine kanidl. Bir gün onunla yalnız kendisi değil, bütün «Kayseri» bütün memleket iftihar edecekti.
Bunun için patron kitaplarla meşgul olmayıp endazeyi şaşırmamasını değil, bilâkis boş zamanlarında İstediği gibi çalışmasını Teodor Kasap’a tembih ediyor, hattâ onu teşvik için akşam üstleri, bildiği tek Fransızca cümleye bir de «köftehor!» kelimesi ilâve ederek soruyordu:
— Parlez vous françals köftehor?...
Ve çocuk Fransızca olarak çorbacıya cevap verince patron İftiharından koca Astattılar hanına sığamıyordu.
— Hay köftehor bülbüller gibi Fransızca konuşuyorl„ diyordu.
tşte bu hayır sahibi adam Teo-doru bir taraftan da Kuruçeşme Millet mektebine yerleştirdi. Burası Rum mektebiydi. Teodor mektepten erken gelir ve kendi kendine bir takım usullerle Fransızcaya ve Türkçeye çalışırdı.
Dükkân müşterileri arasında bir Fransız levazım miralayı vardı. Kırım muharebesi dolayısile İstanbülda bulunan bu zat yaralı askerlere sargı bezi, çamaşırlık vesaire almak üzere sık sık Astar-cılar hanına gelirdi. Esasen bu gibi eşyayı aşağı yiıkarı Tcodo-run çalıştığı mağaza Batmağı teahhüt etmiş gibiydi.
Miralay bir gün yine dükkâna geldi. Sargı bezi alacaktı. Tezgâhın arkasında bir çocuğun Fransızca bir kitabın üzerine eğilmiş olduğunu gördü. Ve aralarında şöyle bir konuşma geçti:
Miralay — Ne okuyorsun küçük?
Teodor Kasap — Fransızcaya çalışıyorum, „
— Nasıl?., Kendi başına mı?.. Hocan var mı?,.
— Ne hocası?. Kendi kendime öğreniyorum!
Miralay garip fakat İyi bir insandı. Bu acayip çocuk da pek hoşuna gitmişti. Ona yaklaştı:
— Peki... Ben Fransaya giderken sen! yânıma alsam Rarlg’e gelir misin?..
— Elbette gelirim!,,
— Vad ediyorum, muharebe biter bitmez beraber gideceğiz küçük... Bu sözümü unutana... Şimdiden hazırlan...
Ayak üstünde lâf olsun diye verilmiş olan bu söz bizim Teodor Kasap’ın bütün hayatını baştan başa değiştirmiştir. Hakikaten miralay muharebenin bitişinin haftasında Astarcılar hanına gelmiş ve Teodor Kasap’a:
— Haydi bakalım küçük, pılı-m pırtını topla... Paris'e gidiyo-
ruz,,. Söz vermemiş miydim sana?,.
Ustası bu küçük harikadan gözleri dolu dolu olarak ayrılmış ve kendisine minimini bir para kesesi de hediye etmiştir. Zaten buna da lüzum yoktu. Zlı a meşhur Fransız romancısı AlGxan-dre Dumas’nın yeğeni olan miralayın hali vakti pek yerlndey-di ve Teodoru Parlste bir kaç sene okutmağı — bütün masraf-larile birlikte — üzerine almaktaydı.
Matbuat tarihimizin en meşhur simaları arasında bulunan Teodor Kasap işte bu suretle tahsil için Paris’e gitmiştir. Kay-seriden bir kervanla îstanbula... Ve Kapalıçarşı İçinden Paris’e!.. Teodor Kasap’ın büyük macerası böyle başlıyor.
Alexandre Dumas ile tanışmak..
Bundan sonrasını Teodor Ka-sap’m uzun seneler hususi kâtipliğini de yapmış olan yeğeni avukat bay Lazarides’ten dinll-yelim. B. Lazarldes çoktan seksenini geçmiş olmakla beraber bütün hafızası, nüktesi, malûmatı yerinde bir zattır. Türkçe yazılmış. hakikaten pek güzel, birçok şiirleri vardır, Arabiyl, farislyl meşhur hocalardan okumuş, zamanının en büyük hattatlarından, yazı sanatkârlarından ders almıştır. Zaten bunun İçin Teodor Kasap, yeğenini kendisine kâtjp seçmiştir, Türkiye de hukuk mektebinin kapısını ilk açan, İlk talebelerdendir.
Bay Lazarldes Teodor Kasap’ın Parlsteki hayatını çok iyi bilmekte ve şöyle anlatmaktadır:
— Orada İlse imtihanını verdikten sonra Sorbon üniversitesine girmiştir. Burada nihayet çıkış imtihanları zamanı gelmiştir. tşte Teodor Kasap yetişmesi üzerinde pek büyük tesiri olan
meşhur romancı Alexandre Du-mas’ya burada ıaslamıştır. AIex-andre Dumas imtihanlar esnasında dikkatini çeken bu zekî çocuğun ne milletten olduğunu sormuştur. Kendisine:
— Bir Türk!..
Cevabı verilince alâkası büsbütün artmış, Teodor Kasap’ı tebrik etmiştir.
Uzun süren arkadaşlıkları buradan başlamıştır. Edebiyata son derecede meraklı olan Teodor Kasap bundan pek memnun olmuştur.
Alexandre Dumas mektebi bitirdiği şu anda ne yapmak fikrinde olduğunu kendisine sormuş ve Teodor da şu cevabı vermiştir:
— Fransız edebiyatı hakkında-ki bilgimi genişletmek istiyorum... Zaten lstanbulda bir yandan dükkân çıraklığı ederken bir taraftan da çalışırdım. Patiste de öyle yapacağım. Bir iş bulacağım, bîr taraftan Fransız edebiyatına çalışacağım!..
Bu söz üzerine büyük Fransız romancısı Teodor’a aklından geçmeyen bir teklifte bulunmuştur:
— Benim yanımda çalışır mısınız?,.
Hakikaten Fransız edebiyatını tetkik İçin bundan daha güzel, bundan daha harikulâde bir fırsat olamazdı.
Zaten Alexandre Dumas, Teo-dor’un hâmisi olan yeğeninden de bu Türkiyeli genç hakkında bir çok iyi şeyler işltmiştî. İşte Alexaxıdre Dumas’nın kâtipliğine de Teodor Kasap bu suretle girmişti. Epey zaman yanında kaldı. Dumas eserini yazmak üzere Kafkasya’ya giderken Teodor Kasap’ı da birlikte götürdü Ka-sap’ın Kafkasya’ya seyahati de böyle olmuştu.
1861 . 1862 senelerinde büyük bir memleket hasretine tutuldu. Alexandre Dumas’ya;
— Annem, Kayseri, İstanbul burnumda tütüyor. Müsaade ediniz de onları gidip görevim!., dedi.
Halbuki o sıralarda Alexandre Dumas Paris’in en zengin, en bü-1 yük salonlarına girip çıkıyor, genç kadınlar bu büyük sanatkârın etrafında dönüyorlardı. Teodor Kasap da genç, çok zekî, gayetle esprili, Fransızcayı bir Fransız kadar konuşan, şakacı, Şarklı olması itibarile Fransız salonları İçin pek enteresan, üstelik Alexandre Dumas’nın büyük dostluğunu, arkadaşlığım kazanmış bir kimseydi. Büyük süksesi vardı. Bekârdı. Gayetle zengin drahomalı bir kaç kız etrafında pervane oluyorlardı.
Alexandre Dumas:
— Pariste kal ve bu zengin, güzel kızlardan birile evlen., yerleş ve Fransız tebaası ol, dedi.
Fakat onu memlekete çeken üç şey vardı: Annesi, Kayseri, İstanbul!,,
Alexandre Dumas onu fikrinden caydıramıyacağmı anlayınca:
— Peki, git, dolaş gel... dedi,
Birikmiş bir çok maaşları vardı. Hepsini Teodor’a verdi. Ve Teodor Türkiyeye geldi.
Silindir şapkalı adam..
Hiç unutmam 1863 - 1864 seneleriydi. Kayseride Tavlusun’ dakl evimlzdeydik. Bana:
— Dayın geldi, dayın... diye bağırdılar.
Teodor’un gelişi Kayseride o zamanın en mühim hâdisesi olmuştu. Çünkü sonradan fes giyen Teodor Kasap Patisten pek uzun ve pırıl pırıl yanan bir
’l
Bir.eşik Amerika’da -744 günde ik gazete çıktır
Birleşik Ameri kaçla 174*1 gündelik gazete çıkmaktadır, Bu gazetelerin topyekûn tirajları da, 45.954,838 dlr. Bunların 338 i, sabah gazetesidir. Bu gazetelerin tirajı. 18,059,252 dlr. Akşam gazetelerinin sayısı 1,406 dır. Bunlar da, 27,895,586 nüsha satmaktadırlar. Ayrıca, 481 pazar gazetesi vardır. Bunlar da, umumiyet itibarile günlük gazetelerin pazar sayılandır. Bu gazetelerin tirajı, 37,945,622 dlr.
Birleşik Amerika’da küçük ve büyük olmak üzere, 1,384 şehirde günlük gazete neşredilmektedir. Bu gazetelerin neşredlldiği şehirlerin nüfusu 5,000 - 7,000,000 dir.
Son bir istatistiğe göre 8,888 şehir, gazete ve mecmua neşretmektedir.
Vasat! olarak, 23 sahifeden
ibaret olan günlük gazetelerden., her biri, 1944 senesinde her günit İÛO.ÛOO nüsha «atmakta İdi Npu/““
New^-
Times’in de 48 sâhifelik^
100,000 nüsha satmakta idi. New York Daily News'un 44, York -G
gazete çıkardıkları görülmüştür,^ Pazar gazetelerinden her biri, vasatî olarak 68 sahifeden iba- q rettir. Bu gazetelerin her biri” — sahife itibariel — 9 kısımdan “ ibarettir. Şöyle ki, sporla alâka- O dar olan bir kimse, derhal o kıs- > mı açıp okur. Bu arada, News (D isimli pazar gazetesi, vasatı o!a-£5 rak 136 sahifeden ibarettir. Sa-M— vaştan evvel sahife miktan daha >s çoktu. -O
1944 senesinde gazeteler, (-O
51 3/10 nispetinde yerlerini İlâ- (D na hasretmişlerdi. Geri ka an'çg kısımlar da fotoğraflara, makale Q) ve başmakalelere, mektupla ra Jr mizaha ve her sahayı alâkadar'*-' edecek hususî malûmat ve dü-
şünceyi İhtiva eden yazılara hasredil m ekteydi.
Savaştan evvel, sadece Nere York ve Şikago gazetelerinin günlük kâğıt sarfiyatı. 192 hektarlık bir ormana ihtiyaç gösteriyordu.
Birleşik Amerika'da büyük bir gazete neşir ve tevzi edebilmek İçin, 100,00 dolar ve daha fazlaya malolacak makine vesaîr teçhizattan başka, 2.Ö00 kadın ve erkeğin kombine gavretin? ihtiyaç vardır.
Amerikan basınının bu gayreti, Boston posta müdürü John CampbeH'tn 24 nisan 1704 de 16 1/2 X 26 3/4 santim eb'adındaki bir sahlfenin iki tarafına haberleri büyük hurufatla basmak suretile neşrettiği Boston Neres Letter isimli haftalık gazetenin doğuşundan itibaren başlamış ve günden güne baş döndürücü bir hızla artmıştır.
Bir Fransız sinema artisti tevkif edildi
Brazzaville 13 (R) — France Soir gazetesinin verdiği bir habere göre, Fransız sinema artist! Josseline Gael Lyon’da tevkif edilmiştir.
Gael, Doriot’nun adamlarından Sonnler’nin dostu idi.
Türkiye Ecirdi
Senelik 2000 kurm 64C0 Kuruş
6 Aylık 1600 > 2000 >
3 Aylık 800 » ıooo »
Adres tebdili için elli kuruşluk pul gönderilmelidir Aks) takdirde adres değiştirilmez.
Telefonlarımız Başmuharrir: 20565 Yazı İşleri: 20765 — İdare: 20081
Mfldiir: 20497
Recep 4 — Hızır 40
İmsak Güneş öğle Ekindi Ak ÎHtai E. 6.26 8.46 4.32 8.33 12,00 2.03 V. 3.08 6.28 1314 17.15 20.42 22.45
İdarehane Babıâü civan
Acımusluk sokak No. 13
silindir şapka ve kara elbiselerle geldi. Hâlâ gözümün önündedir. Kays’eri için bu o vakitler görülmemiş bir manzaraydı. Dayım silindir şapkasile Tavlusun’daki evimizin selâmlık kısmına girmişti».
«Kasap» m biraz sonra Namık Kemalle birlikte Diyojen gazetesini çıkarmağa başladığım, Ziya paşa ile, Mithat paşa ile münasebetlerini, sarayla mücadelesini göreceğiz...
Hikmet Feridun Es
Snhife 6
A EŞ A M
14 Haziran 1945
J HER AKŞAM
İçtimai hastalıklarla savaşta
Deniz üstündeki taraça daha serin ve daha tenha idi. Masaların üzerinde yuvarlak, az ışıklı, mavi lâmbalar yanıyordu. Vazoların İçinde bol çiçek vardı. İçeriden, danseden çiftlerle dolu salondan sesler Âdeta süzülerek ve hifiiliyerek buraya geliyordu.
Binnaz taraçaya çıkınca siyah dekolte elbisesi içindeki köğsünü şişirerek derin biı- nefes aldı:
— Temiz hava ne güzel şey!.. Deminden beri buraya çıkmamağı nasıl akıl etmemişiz!., dedi.
Yanındaki sarışın, fraklı delikanlı ona sokuldu:
— Fakat sen hâlâ benim teklifime «evap vermedin Blnnaz... Ne olur bana «Evet» desene... Karım olmak istemiyor musun?-
Bh masaya oturdular. Vakıa mavi ışık kuvvetsizdi, ve Binnazın büyük gözlerinin etrafı çok b/yalı idi amma yine yüzündeki çizgiler belli oluyordu. Fakat senelere meydan okuyan bir güzelliği vardı. Elindeki İnce renkli mendili İle oynıyarak bu yanık yüzlü genç adamın gözlerine bakıyordu. Ce vap verdi:
— Lâkin pek çılgınca birşey olmaz hu Orhan... Düşün bir kere... Ben senden dokuz yaş büyüğüm...
Delikanlı, onun hoşuna giden tatlı bir delişmenlikle cevap verdi:
— Bu mesele mi sanki?- Baksana benim, de şakaklarımda İki beyaz saç var... Ne çıkar?.. Bana cevabını ver rica ederim...
— Şimdi olmaz azizim.. Yarın sana yazarım... Kafamı toplıyayım. Bana o kadar çok İçecek şey verdiler kİ başım dönüyor...
— Yarın mektubunu beklerim amma...
— Merak etme... Yarin akşam üstü benim kapadığım mektup zarfını sen yırtacaksın...
_ Merakla, heyecanla belülyeceğitn. Ertesi günü hakikaten Orhan Bln-naz'ın mttubunun zarfını yırtıyordu. Hikâyelerde, romanlarda ekseriya bu kabil mektupların zarfları mavi olur ve uçuk bir mürekkeple yazılır. Bln-naz'ın zarfı beyaz ve alelâde İdi. İçinden çıkan mektupta İse şunlar yazılı İdi:
«Sevgili çocuk,
İşte senden ayrıldıktan hemen sonra, evime gider gitmez yazıhanenin başına oturuyor ve şu satırları yazıyorum.
Yüzüne karşı bir türlü söyllyemedl-ğlm «Hayır... Olmaz!.» sözlerini ancak bu kâğıdın ve şu kalemin yardımı ile senin önüne koyabileceğim.
Hayır dostum, çılgıncasına istediğim halde, seninle katiyen evlenmlye-eeğim. O hiç bir mazeret dinlemez,1 o delişmen, o tatlı çocukluğunu bir tarafa bırakarak beni biran dinle.-Ümidederim kİ hak vereceksin.
Artık birbirimizi göramiyeceğlmlz İçin sana mühim bir şey itiraf ede-ym. Ben yaşımdan beş seneyi dalma saklarım. Bu itibarla senden 9 yaş değil, tam 14 yaş büyük sayılırım. Düşün bir kere... Kocasından bu kadar büyük bir kadın. Yapamıyaca-ğım!..
Seninle müşterek geçecek hayatımızın birbirine ne derece uymtyacağı-nı misallerle arılatacağım. Ve en ba* < şeylerden bavlıyacağım.
Hatırlar misini.. Bir gün seninle deniz kıyısında bir balıkçı gazinosunda oturmuştuk. Sen meze olarak neler getirmiştin. Hâlâ gözümün önündedir. Midye tavası, kabak kızartması, turşu, tarama, sardalye balığı vesaire...
— Bunlara bayılırım. Hele şu midye tavasına... diyordun... —
Ve emsalsiz bir mide gençliği içinde bunları İştah ne yiyordum. Ya ben?.. Artık kara ciğerlerinin emrine göre sofrada çatal kullanan ben?.. Bunlardan hemen hiç yemedim. Döndüğüm zaman evdeki sade suya haşlama rejim yemekleri İle karnımı doyurdum. Halbuki sen ertesi günü, daha ertesi günü hep böyle şeyler yediğini söylüyordun. Sana bir aralık benim rejim yemek-
Ilerimden bahsettim. Yüzünü buruşturdun.
Bir kere de seninle küçük bir seyahat yapmağı düşünmüştük biliyor musun?.. Sen bir dağ tepesindeki otele gitmemizi söylüyordun. Bilmem kaç metro yüksekliğindeki bir dağ tope-sl!.. Çıldırdın mı dostum?.. Sen benim tansiyonumun kaç olduğunu biliyor musun?.. Fakat kara ciğer gibi tansiyondan da haberin olmıyacak bir yaşta İdin. Seni mazur gördüm.
Sonra hatırlar mısınız?. Bir defa da senin apartmanını ziyaret etmiştim. 6 katlı yüksek bir binanın en üstünde oturuyordun. Asansörün yoktu. Beraber bu merdivenleri çıkarken az daha nefesim kesilecekti dostum... Kalbimin epey zamandan beri yağ bağladığını biliyor musun?..
Velhasıl işte böyle sevgili dostum.. Beni senden karaciğer, tansiyonlar, yorgun kalbler, romatizmalar ayırıyor.
Hayatta çok yalnızım. Muhakkak ki evleneceğim. Fakat senin gibi ateş dolu bir İnsanla değil... Hayır azizim, böyle bir şeye asla cesaret edemem, Yukarıda saydığım şeylere yine gülüp şöyle cevap vereceksin:
«Bunlar da söz mü?., Midye tavası yiyemiyorum, dağ otelinde oturamıyorum. Merdiven çıkamıyorum diye bir evlenme teklifine hayır denilebilir mİ?.. Bütün bunlar öyle küçük şeyler, öyle ufak teferruat ki...»
Evet, doğru... Fakat bu küçücük teferruatta bile taban tabana zad yaşamağa mecbur olan bir çiftin hayatının zavallılığını düşünsene.
Eskiden «küfüv» denilen bir tâbir vardı. Evlenmekte ekseriya paraca, içtimai mevklce, tahsilce, terbiyece erkek ve kadının denk olmalarına dikkat edilirdi.
Ben de yine böyle bir denkleşme arıyacağım. Şöyle kara ciğeri kara ciğerime, tansiyonu tansiyonuma, romatizmaları romatizmalarıma uyan yaşlı başlı blrlsile evleneceğim... Ancak müşterek zevkler gibi bu müşterek rızalar bizi birlblrimlze yaklaştırabilecek ve belki de mesut olabileceğiz... Değil mİ dostum?..
Beni affetmeni tekrar tekrar rica ederim.»
(Bir yıldız)
BULMACA

123456789 10
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Boğazda bir iskele.
2 — Akciğerler - Zeybek ağası
3 — Ne miktar - İki harf
4 — İlgiyi ceJbet.
5 — Bir erkek adı - Çılgın.
6 — Belediye - Bir Ermeni erkek adı.
7 —- Tersi kimyevî bir madde.
8 — Kedinin başı - Döndürme.
9 — Hiddetlenmek.
10 — Kemale gelmiş . Sonuna aN» gelirse mezruattır.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Karakösell, 2 — Anakuzusu. 3 — Rahim e, Era, 4 — Akim, Naray, 5 —_ Kum, Sicim, 6 — Özenilen, 7 — Su, Aceleci, 8 — Eserinebak, 9 — Luram, Caka, 10 — Ay, şikar.
Kahır Yüzünden Lütuf
Yazan: P. Went«orth Tercüme eden: Yâ - Nû ———— Tefrika No, 47 ı
Delikanlı hem hiddetlendi, hem de kadına pek acıdı.
— Amabel!... Sevgili m- dedi.
Sonra, ileriye doğru bir adım atü. Kadını bileğinden yakaladı.
— Amabel!... Korkmayın;:.. Benim... Ben: Julien!... Ne var?... Falcat korkmayın... Emniyettesiniz.
Bir an, genç kadın, hareketsiz, donmuş kaldı. Sonra birdenbire boşandı. Dağınık saçları JulJen’in yüzüne değiyordu. Başını erkeğin omuzuna koydu. Ağlamağa başladı.
Erkek onu göksüne iyice bastırdı. Baştan başa şefkat kesilmişti. Bu his, bütün diğer hisleri silip götürmüştü. Sanki büyük bir ışık, ikisinin de benliğini sarmıştı.
Konuşmuyorlardı. Fakat konuşmağa da ihtiyaçları yoktu.
Amabel, hıçkırığa benzlyen bir İç çekişle geriledi.
— Jtıllen!... - diye mırıldandı.
Erkek, kadını hâlâ kollan arasında tutarak:
— Ne var?
— Bilmiyorum. İşittiniz mi?
— Evet.. Uyandım... Fakat yatağa girmemiştim... Oturduğum yerde
uyumuştum.
Amabel'in elLnl kolunu sıktı. Erkek onun titrediğini duydu.
— Benim odamda oldu... Işık söndü... Kapı... Kapı da birkaç kere kapandı.
Julien birdenbire sordu?
— Peki, Mlss Miller?
— Bilmiyorum... Uyuyor... Yahut da... Ah, Julien! Onun odasından hiçbir şey işitmedim.
Julien, kuru bir İfade iler
— Mlss Miller hesabına korkacağınız bir şey olmadığını zannediyorum! — dedi. — Esasen şimdi gidip ona bakacağız.
Amabcl’i kapıya doğru çekti. Elektrik fenerinin ışığını da İçeriye doğrulttu. Gaz lâmbası sönmüştü.
— Evet, benimki de... Her halde so-fanınki de... Aksi takdirde, ortalık, bu kadar zifiri karanlık olmazdı.
Julien, cebinden bir kutu kibrit çıkarıp hemen fitili alevledL
Alçak sesle:
— Şimdi kapıyı açınız. — dedi. ~-Mlss Miller'in uyanık olup olmadığını görmek istiyorum.
— Uyanıktır. Aksi takdirde, dünya-
biiyiik başarılar
Haşarat ile mücadelede katı tedbirler alındı, frengi ve belsoğukluğun un, veremle zatürrienin teşhisi ve tedavisinde de başarılar elde edildi
Bir Amerikan muharriri yazıyor: İkinci dünya savaşı, bizi, gayet ehemmiyetli bir mesele olan içtimai sıhhatle karşılaştırdı. Bu savaşta, ordularımızın sıhhatini korumak bakımından çok büyük güçlük karşısında kaldık. Merkezi Afrika ve Cenup Pasifik'te harekâtta bulunduk. Buraları da dünyanın en hümmalı, balla girmemiş ormanları idi. Bu arada, malaryanın en fenosile amiblen vc basilli dizanteri He, dang, cerahatli sanlık ve diğer bir çok hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalmıştık.
Fakat bu İşkenceden, ordu ve bahriye büyük bir muvaffakiyetle yakasını sıyırmış ve İçtimai sıhhat tarihine gayet şanlı bir fasıl ilâve etmiştir. 1939 senesinde, orduda hastalıktan Ölüm nispeti, 1.000 de 3.1 di. Son 3 sene zarfında bu nispet daha da düşmüştür.
Haşerat mücadelesinde »onsuz muvaffakiyet
Bu sahada, içtimai sıhhat ilimlerindeki büyük yenilikler tam mânasile bize yardımcı olmuştur. Ordunun tıp servisi daha Pearl Harbour'dan evvel, haşaratı öldürmek ve yahut bunları uzakta tutmak hususunda başvurulacak çareleri aramağa başlamışlardı. Lâkin 1943 seneslnlln ilk aylarında; Doğu Hindistan’la İrtibat kesilince, pek tabii olarak haşerat öldürücü maddelerin temini hususunda müşkülâtla karşılaşılmıştı. İşte böyle bir vaziyet karşısında şimdi cDDTr. ismi verilen madde, hükümet laboratuarlarına gönderilerek tecrübe edilmişti. Netice itlbarJle mucizevi bir madde olan «DDT» nin bütün haşaratı kati surette öldürdüğü tesbit edilmişti. Bitten korunmak için bu maddeyi toZ| haline getirerek, elbiseye serpmek ve yahut elbiseyi doğrudan doğruya su haline getirilen bu maddeye batırmak kâfidir. Uçaktan her hangi bir su birikintisine serpilecek olan «DDTn, bütün sivrisinekleri yok eder. Bu madde ile her hangi bir” ev veya ahırın duvarları boyanacak olursa, buradaki bütün haşerat tam mânasile öldürülmüş olur. Gerek duvarda ve gerekse elbisede İlâç, zehirleyici tesirini aylarca muhafaza etmektedir.
Tifüs, ötedenberl ordulara musallat olmaktadır. Moskova ricat İnde tifüs, Napoleon ordusunun büyük bir kısmını telef etmişti. 1918 senesinde, yine bu hastalıktan Moskova'da milyonlarca kişi ölmüştü. Fakat, bir sene evvel Napoli'de başgöştçrinc?, aDDT», bir hafta kadar kısa bir zamanda hastalığın kökünü kurutmuş bulunuyordu.
Frengi ve belsoğukluğu ile mücadele
İlk dünya savaşında, ordu kuvvetlerinde iktidarsızlığa en çok sebebiyet veren hastalık, zthirii marazlardı. Savaş sona erdiği vakit, bütün dünyada sivil halk arasında frengi ve belsoğukluğu, salgın halinde baş-göstermeğe başlamıştı. Son aylar zarfında, gerek ordu kuvvetlerinde ve gerekse Birleşik Amerika'da bu hastalıklar müşahede edilmiştir.
Bu sahada da mücadele etmek İçin müessir silâhlarımız vardır. Nev-yorklu doktor Gcorge Baehr, bu hususta şunları söylemiştir:
aFrengi başlangıcının tedavisi İçin başvurulan yeni usuller, ilk defa olarak bu hastalığı kati surette iyileştirmek imkânını bahsetmiştir.
Son zamanlarda inkişaf eden 5 günlük tedavi usulile. frengi başlangıcı, % 80 - 90 nispetinde bütün hastanelerde tedavi edilebilir. Diğer taraftan Penisilin usulile de gayet İyi
neticeler alınmıştır. Boyleçe, bütün hastanelerde % 80 - 90 nispetinde frengi başlangıcı, bir haftada sirayet etmiyecek bir şekle sokulmakta ve belki de tedavi edilmektedir.»
Veremin teşhis ve tedavisi
Bir asır evvel, büyük şehirlerimizde tübelrkülozdan 100.000 kişide 400 kişi ölmekte İdi. Bugün bu nispet, 40 a inmiştir. Küçük şehirlerde, 100.000 kişide 20 kişi tüberkülozdan ölmektedir. Böyle olmakla beraber, tüberküloz hâlâ bizim yedinci vc sekizinci ölüm sebebimizi teşkil etmektedir.
Bu sahada bizi oyalayan başlıca mesele: Hastalığın çabuk teşhis edilmesidir. Fakat bu teşhisi, daimî öksürük ve kilo kaybetmek esasları dahilinde yapacak değiliz. Hastalığı klinik vaziyeti başgöstermeden evvel teşhis etmek lâzımdır. Yani, bu İşi doğrudan doğruya X şuaı ile görmek icabeder. Birçok kimselerde tüberküloz. klinik alâlmi başgösterdlkten sonra durdurulabilir. Bazan da bu durum, önüne geçilmez bir hal teşkil eder. Fakat, klinik alâlmi başgöster-meden hastalığı doğrudan doğruya: radyografi İle keşfetmek lâzımdır.
Bu sahada da ordu ve bahriye, bize önayak olmuştur. İlk defa olarak Birleşik Amerika tarihinde askerlik çağına giren her delikanlıyı X şuaı ile muayene ctmek usulü ihdas edilmiş bulunmaktadır. Bu muayene es-, nasında durumları tesbit edilen hastalar, tasavvurun fevkinde denilebilecek kadar modern usuller dahilinde tedavi edilmektedirler. Bazı eyaletlerdeki sanayi müesseseler!, per o-nellerlni esaslı bir şekilde X şuaı ile muayeneden geçirmeğe başlamışlardır.
Diğer taraftan, bazı küçük müesseseler de, bu usule başvurmak sure-tlle personellerini sıhhi miirakah? altına almış bulunmaktadırlar.
Zatürrie ve nezle
Frengi ve tüberküloz hastalıklar’ müstesna tutulmak üzere, bir mikroplu hastalık daha vardır. Büyük bir ehemmiyeti olan bu maraz da, yukarı teneffüs nahiyesinde cerahat toplamaslle husule gelmektedir. Normal senelerde, zatürrie ve enflüenza, başlıca ölüm sebepleri arasında bulunmaktadır. Diğer taraftan, nezle de burun ve boğaz lltlhablle alâkadardır,
Tedavi bakımından Penisilin ve buna benzer diğer ilâçların her türlü zatürrie vakalarında tasavvurun fevkinde addedilebilecek bir derecede tesiri vardır.
Enlesklyona mâni olmak hususuB-da da. son zamanlarda şayanı dikkat neticeler elde edilmiştir. Son 10 sene zarfında toplanan deliller, umumiyet itlbarile mikrop neticesinde başgösteren hastalıkların ekseriya ağızdan saçılan tükrüklerle yayıldığı açığa vurulmuştur.
Ordu ve bahriye barakalarında yapılan esaslı tetkikler, toz ve toprağı kaptırmak maksadlle yere sürülen bir takım yağların, bu gibi hastalıkları azaltmak bakımından gayet faydalı olduğunu açığa vurmuştur. Diğer .taraftan, havadaki mikropları yok etmek hususunda (Serosols) İsmi verilen dezenfekte edici maddelerden de büyük mikyasta vlyole şuaı He de temin edilebilir. Bu son iki metod, ordu ve bahriye barakalarlle. mekteplerde tatbik edilerek gayet İyi neticeler alınmıştır.
Bu yeni dezenfekslyon tekniği daha şimdiden ameliyat odalarında ve hastanelerde, sari hastalıklar koğuş-
nın en ağır uykulu insanı o demektir.
Bu suretle konuşarak topuzu çevirdiler. Fakat kapı mukavemet etti, içeriden kilitli olacak.
— Kendi odanızdan geçerek buraya giremez misiniz?
— Girilebilir.
Amabel yalvaran gözlerle Julien'e baktı. Genç âlim, onu tatmin etti.
— Korkmayınız. Buradan uzaklaş-mıyacağun. şayet itirazınız yoksa bu odayı muayene edeceğim.
Julien, lâmbayı odaya soktu. Masanın üzerine bıraktı. Büyük dolabı birdenbire açarak orasını cep feneriyle aydınlattı. Dolapta, Amabel'in tek tük eşyaları asılıydı amma bunlar âdeta orada yokmuş gibi duruyorlardı, çünkü miktarları azdı.
Jullen'in gözüne, bazı müselles bakır aksam, halkalar, tahta İç yönler İlişti. Başka bir şey yok. Koridora dönerek odanın eşiğinde durdu. Yan kapıyı işaret edip:
— Bakın, rica ederim, uyanmış mı? - dedi.
Amabel lâmbayı aldı. İçeriye, ışık saçarak baktı. Julien ondan gözlerini ayırmıyordu. Kadının bir adım gerilediğini farkettL Lâmba elinde titremişti.
/Uçak sesle:
— Ne var? - diye sordu.
— Yatak boş! Yatakta değil!
Julien Forsham'ın cevap vermesine
meydan kalmadan, odanın en uzak köşesinde bir gürültü hasıl oldu.
Amabel, lâmbayı kaldırarak İlerledi.
— Siz misiniz, Mlss Miller? - diye seslendi.
Bir pencere kapandı. Çekilmiş olan kreton perdeler titredi, Bunlar aralanarak Mlss Miller göründü. Sırtına, kırmızı, kalın bir ropdöşambr giymişti. Omuzları üzerine dökülen saçlarını bir beyaz örtü İle örtmüştü.
•— Siz misiniz, madam Grey? Bir şey mİ istiyorsunuz?
Amabel cevap verdi:
— Gürültüler işiterek uyandım. Bay Forsahm da uyuyamamış. Onu çağırdım. sizin korkup korkmadığınızı anlamak üzere buraya geldim... Şey... Elektrik lâmbalarını yakamıyoruz.
Mlss Miller, gözlerini kırpıştırarak yaklaştı.
— İyi etmişsiniz de petrol lâmbası almışsınız. — dedi. — Elektrik sönünce pek fena olur doğrusu.
Julien, artık sabrı tükenerek haykırdı:
— Rica ederim, sorun şuna, hiçbir gürültü işitmemiş mİ?
Amabel tekrarladı:
— Biraz evvel hiçbir şey işitmediniz mi?
— Evet. Bir kedi haykırıyor sandım Ne oldu anlamak İçin pencereye yaklaşıp açıp baktım. Moda olmasına
Doktora danışmadan uyku hapları almak zararlıdır
Bunlardan çok miktarda alanlar bir çok arızalara uğrarlar ve birdenbire ölürler
Geceleri uyku uyumıyanlara doktorlar uyku ilâcı verirler. Bu ilâçtan almakta hiç bir mahzur yoktur. Fakat doktora danışmadan ve gittikçe artan miktarda uyku ilâç; almak çok za ra.pl iflır, bunun devamı vücudu zehirliye-rek nihayet ölüme sebep olabilir. Geçen Noelden bir kaç gün evvel ölen meşhur sinema yıldızı Lupe Velez, fazla miktarda aldığı uyku haplarının tesirile ölmüştür. Bir Amerikan mecmuası bu hususta diyor kİ:
Son seneler zarfında Birleşik Amerika'da halk, uyku haplarına pek fazla rağbet göstermeğe başlamıştır, 1939 senesi zarfında bu haplardan günde 2,200,000 doz miktarında satılmıştır. Bugün, harbin doğurduğu üzüntü, keder, ve acılan unutmak ve gidermek için, halk tarafından alınan uyku haplarının mıktan 1939 senesine nazaran üç misli fazladır.
‘ Yapılan istatistikler neticesinde, yalnız New-York şehrinde 1942 senesinde kazaen vukubu-lan ölüm vakalannın 1937 senesine nazaran 5 misil fazla olduğu ve bu vakalarm artmasına başlıca, sebebin de uyku haplan olduğu anlaşılmıştır. San Fran-ciscoda aynı sebepten ölüm vakalarının 1940 . 1944 seneleri arasında yüzde 150 nispetinde arttığı tesbit edilmiştir.
Asamızın en müessir ilaçlan sayılan şalvarsan, insulin ve sul-fanilamide’den hazırlanan uyku haplan usulile ve yerinde istimal edildiği takdirde fayda ve kıymetlidir. Doktor tavsiyesile alman uyku hap’an hiç bir müessif hâdiseye sebebiyet vermemektedir.
Uyku ilâcı doktor tarafından tavsiye edilmese bile, gayet az miktarda ara sıra alınacak olursa fazla bir mazarratı yoktur. Fakat, ağır günlük mesaîsinden 7-8 saatlik cüzi bir istirahat müddeti ayırabilen bir şahıs, geceleri bu boş istirahat anını uyku ile geçirmek istediğinden evvelâ biraz tereddütle bir uyku hapı alır, neticeden memnun kalarak, bir müddet bu haplara devam eder. Yavaş yavaş bünyesi bu ilâca iyice alışır ve artık her gece rahat uyuyabilmek için bu hapları sık sık ve fazla miktarda almağa mecbur kalarak uyku haplarının esiri olur. Uyku haplarına müptelâ bir kimse artık bu ilâcın üzerinde yazılı olan «ttiyat haline gelebilir» ve «yalnız doktor tavsiyesile alınmalıdır» ibarelerini görmez olur
Uyku ilâçlannın dimağ üzerinde yaptığı tahribatı tesbit etmek için son günlerde Birleşik Amerikada 400 kişi üzerinde ya-
pılan tecrübeler neticesinde, mütemadiyen uyku hapı kullanan kimselerin zekâ ve hafızalarının normal şahıslannkinden aşağı olduğu görülmüştür. Uyku haplan vahim cilt hastalıklarına da sebebiyet verebilir. Bu ilâçlar bazan şiddetli ve kronik sarhoşluk vererek, bir çok otomobil kazasına ve hattâ kasitsiz cinayetlere de sebep olur.
Ne w-York şehrinde, bu hapların tesiri altında bulunan bir çocuk, lokantalardan birine girerek kasyerin çekmecesinde bulunan bütün paraları kimseye farkettirmeden alıp götürmüş-ı. tür. Florida’da, normal zaman lannda kansın a gayet düşkün t1 ve müşfik bir koca olan bir salı Lh cı. uyku haplarının uyuşturucu/^ tesiri altında iken karısını kat-Q letmiştir.
Uyku haplan mütemadiyen q alınacak olursa sinir gevşekliği" ve garip psikolojik rahatsızlıkla- 2 ra sebebiyet verdiği gibi bazı an- (D larda sersemlik, koma ve ölüme de sebep olabilir. Uyku haplan (D bilhassa böbrek hastalığına müptelâ veya fazla alkol kuila-M— nan kimseler tarafından alına- >» cak olursa ölümle neticelenen-O
tehlikeler doğurabilir. Uyku hap "0 lanna fazla düşkün kimseler bu (D kötü zehirin o kadar esiri olur-'Jg lar ki ekseri, günlerde kaç hap Q) yuttuklannı hafızalarında tuta-Jr mazlar, ve bu yüzden bünyeleri-'*-* nin tahammülünden fazla zehir
alarak ölürler. Fazla miktar uyku hapı yutmak suretile intihar ettiği sanılan bir çok kişi, aslında, uyumak maksadite unutarak kazara aldıklan fazla uyku ilâcına kurban gitmektedirler.
Bu uyku verici tabletler Amerikanın ekseri eyaletlerinde ser-bes satılmaktadır. New-York’ta, uyku tableti ve biranın tesiri altında hırsızlık yapan bir çocuk, yakalandığı zaman, bu tabletlerin hemen her dükkândan temin
larında tatbik edilmeğe başlanmıştır. Bu usûllerden, büyük toplanma salonlarında İstifade edilip edllmiyece-ğinl şimdiden söylemek mümkün değildir. Nevyork'ta ve diğer eyaletlerdeki mekteplerde bu gibi tctklkata devam edilmektedir.
edilebildiğini söylemiştir. Halkın fazla rağbet gösterdiği bu çeşit muzır ilâçlar eczanelerden maada, otel, apartman, meyhane ve tütüncülerden de satın alınabilmektedir. Amerikanın 48 eyaletinden yalnız 15 eyalette uyku ilâcı tabletleri, ancak doktor reçetesile satılmaktadır. Bununla beraber, her hangi bir doktordan temin edilen bir reçete ile, istenildiği miktarda uyku I ilâcı satın alınabilmektedir. Halbuki. uyku ilâçlannın satışı da tıpkı, uyuşturucu zehirli ilâçlar gibi gayet sıkı bir kontrol altında satılmalıdır.
Birleşik Amerikanın bir çok şehir ve eyaletlerinin münevver halkı, bu gibi tehlikeli ve beşeriyeti kemiren muzir ilâçların ser-bes satılmaması hususunda kanunlar çıkarılması için ön ayak olarak uğraşmaktadırlar.
rağmen pencere açık yatmam. Zira, kuranderden hiç hoşlanmam.
Amabel. başını Julien’e çevirerek:
— Kedi miyavlaması işittiğini zannetmiş! - dedi.
Erkek, elini elektrik düğmesine götürdü. Düğmeyi çevirdi. Odayı bol bir ışık aydınlattı. Genç âlim, neşesiz neşesiz güldü:
— Sanırım bu gece temsil bitti! -dedi.
XXVI
Julien küçük salona girip kapıyı kapattı.
— Mlss Miller nerede? - diye sordu.
Elinde bir mektup tutan Amabel geriye döndü.
— Kahaval tısını eder etmez hemen çıktı. Tavuklara yem alacak.
— Amabel, onun buradan gitmesi lâzım.
— Niçin?
Julien, sabırsızlığını belirten bir hareketle:
— Amabelciğlm, dün gece olanlan dikkate alarak bana hak vermelisin.
— Fakat diin gece olanların Miss Millerle hiçbir alâkası yok.
— Acaba?
— Tabiî...
— Zavallı Mlss Miller! Öyle şeyleri akla bile getirmemeli!
Julien, otoriter bir tavırla .şöminenin karşısına geçti. Bir kadına ihtarlarda bulunmak istlyen erkekler,
umumiyetle bu tavırları takınırlar. Kaolübelâ’danberi bu böyledir, Her halde. Âdem, Havva'nın karşısına ilk İptidai buselerden evvel, bu tavırla dikilmiştir.
Genç âlim, dedi ki:
— İhtimal... Peki amma, şunu bana söyllyebllir misiniz? Sizin zavallı Anna Miller'ciğiniz, acaba sımsıkı sarınarak pencereden dışarıya niçin sarkmıştı? Halbuki, yarım dakika evvel, siz onun odasına girdiniz, içeriye baktınız. Ve nefes bile aldığını İşitmediniz.
Amabel, gülmemek için kendini zor zaptetti.
— Julien’çlğlm, madem kİ, pencereden dışarı sarkmış bakıyormuş, nefes almasını İşitmem İçin 1 popo tam gibi soluması lâzım gelirdi.
Julien:
— Haydi, haydi! — dedi. — Söyll-yeylm öyleyse... Bir akşam evvel, evinizin etrafında dolaşırken benimle aynı vaziyette dolaşan Müler’i yakaladım. Buralarda ne diye gezdiğini sordum. Bana anlaşılmaz şekilde izahat verdi. Sözde ervah hakkında tet-klkatta bulunuyormuş. Aynı adam, bir gün İçinde hemşiresini size gönderdi. Artık bunun gizli kapaklı tarafı kalmamış bulunuyor. Bu hemşire ile birader, bizim işlerimize, adamakıllı burunlarını soktular.
(Arkası var»
14 Haziran k
AKSAM
Sahlf? 7
KüçİiİİROı^m
I
| — İŞ ARIY ANLAR
İNGİLİZCE, FRANSIZCA, ALMANCA — Ticari muhaberatı ve hor nevi tercüme İşleri seri ve kusursuz olarak yapılır. Akşamda «İngilizce muhaberat rumuzuna müracaat. 273 — 3
MÜTEAHHİT VE ŞİRKETLERİN NAZARI DİKKATİNE — Merkezde ve İnşaat mahallerinde Vezne, amele bordroları tanzimi, muhasebeciye yardım ve büro muameleleri İşlerinde çalışmak istiyorum. Taşraya da giderim. Akşamda MİM. D. rumuz,una bildirilmesi 278 —
MUHASİP ARAYANLARA — Her nevi ticari muhasebe usullerine, Fran-zızcaya vakıf mücerrep muhasibe ihtiyacı olanların 23574 telefon numarasına müracaatları mercudur. 308 — t
ORTA TAHSİLLİ — Yazısı düzgün biraz da daktilo bilen bir bayan şirket veya hususi müesseselçrde çalışmak istiyor. İstlyenler Akşam gazetesinde R. A. rumuzuna mektupla müracaatları. 313
İNGİLİZCE — Ticari muhabereye vakıf ve Türkiye ile ticaret yapmak İstiycn İngiliz ve Amerikan firmalarını bilir. Müracaat H. S. Akşam gazetesi. 322 — 2
KAPICILIK ARIYORUM — Bir ailemden başka kimsem yoktur. Muteber kefil de verebilirim. İyi bir apartman kapıcılığı arıyorum. Akşam: (Kapıcı) rümuzuna. 323 — 1
MUHASEBE — Muhabere, daktiloya vakıf, Türkçe, Fransızca, İtalyanca, Yunancayi mükemmel bilen Türk tebaasında genç iş arıyor. Ak-şanı'da Z- B. rumuzuna mektupla müracaat. 315 —
MAKASTAR BİR BAYAN — Anka-rada terzihane idare etmiş bir bayan kadın işlerine ait biçki ve prova için İş aramaktadır. Mektupla Kadıköy Talimhane Ferit Bey sok. No. 11 bayan Hikmet adresine müracaat, 326 — 1
OKUR YAZAR — Genç bayan yalnız yemek işlerini kalabalıksa ailenin 60 - 65 liraya kabul eder. Akşam da tafsilâtlı mektupla N. K. rumuzuna müracaat. 317 — 2
İŞÇİ AR1YANLAR
MUHASEBE — Muhabere, dosya tanzimi, eski harfleri bilir, seri daktilo yazar bir bayan veya bay memura ihtiyaç vardır. Taliplerin tercüme! halleri, çalıştıkları yerleri el yazılarile yazarak 1524 No. Galata posta kutusuna bildirmeleri. 310 — 1
BAYAN ARANIYOR — Yazıhanede çalışmak üzere dolgun ücretle yazısı güzel bayan aranıyor. Taksim Kristal gazinosu arkasında Milli Emlâkiş Tel: 82777. 291 —
OKUR YAZAR — Bir amele bayân lâzımdır. Her gün saat üçten altıya kadar acele müracaatları. Tahtakale caddesi No. 96 Kundura boya İmalâthanesi Nuri Lefltf. 117 —2
HİZMETÇİ ARANIYOR — Üç yaşında bir çocuk ve orta işlerine bakacak. ücret İyidir. Her gün öğleye kadar Şehremini Kürkçübostan Sok. 13 162 —
HASTABAKICI ARANIYOR — Or-taköy Şifa yurduna hastabakıcı bayanlar alınacaktır, isteklilerin her gün öğleden sonra müesseseye müracaat etmeleri. Muhlim Naci cad. No. 115. 270 —
BİR YAZIHANENİN — Yazı İşlerinde çalışmak üzere bir bayana ihtiyaç vardır. Daktilo bilenler tercih olunur. İsteklilerin (İstanbul posta kutusu 270) adresine kısa bir hal tercümesi İle mektupla müracaatları. 322 —
*) - SATILIK EŞYA
ACELE SATILIK DOĞRAMA MAKİNELERİ — Şerit 80 İlk. plânya 50 İlk, freze, daire tepsi, makkap, frczeli kalınlık 3 adet motor trasmls-yon, kayış lar İle Şartel, teferruatı 18,000 liraya. Müracaat Eskişehir Hara hastan? inşaatı marangozhanesine. 237 — 1
ACELE 8ATTLIK ŞARPİ — 5 metre boyu l,3ö eni her şeyi tamam. Bostancı Kasaplar sırası 33 numaraya.
295 -
PİYANO ARANIYOR — Kullanılmış kusursuz siyah kuyruksuz Alman olması şart. 8atmak veya teminat yermek şartlle kiraya vermek lrtlyen-ler: 22087 ye telefon. 259 —
SATILIK KELEPİR OTOMOBİL — Fiat markalı, 0 silindiril hâlen faal bir taksi ucuz bir fiatte acele satılıktır, Telefon 23083 310 — 4
SİMENS MARKA — Bilyah 10 beygir kuvvetinde 1400 devre yapar yeni motor satılıktır. Galata Kürekçiler caddesi 69 No. da bay Sabahaddine müracaat. 319 ___ 2
KLEPPER MARKA — Kauçuk padllbot satılıktır. Akşam’da «S. U.« rumuzuna mektupla müracaat.
330 — 1
SATILIK — Bataryan Aga Battık 5 lâmbalı yeni radyo hiç kullanılmamış (Zentrifuge) markalı krema makinesi iki adet bİTer buçuk beygirlik 110 - 190 volt kuvvetinde motör Ankara caddesi Reşit Efendi han 4 numaraya müracaat. 29ö —
— Kiralık — Satılık
CİHANGİRİN MERKEZÎ MEVKİİNDE — Tramvaya 3 dakika kı nıen deniz görür. Dört kah beşer odalı lüks apartman. Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 285 —
OSMANBEYDE — Tramvay görür altı katlı 6-7 odalı kalcrlferll arkasında bahçeli apartman müsait flatle satılıktır Taksim Kristal arkasında Millî Emlâkiş telefon 82777 286 —
NİŞANTAŞINDA — 3 katlı 3 dert odalı banyolu arkasında bahçesi mükemmel manzaralı bir katı beş teslim Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 287 —
15000 LİRAYA — Kalamışta denizle İrtibatı olan deniz cephesi 17 derinliği 57 ve iki cadde ürerinde Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 288 —
MAÇKA CİVARINDA — Dört katlı 4-5 odalı arkası önü açık denizi ta-mamlle görür. Taksim Kristal arkasında Milli EmlâkJş telefon 82777 289 —
YENİ İNŞA EDİLECEK ADLİYE SARAYI CİVARINDA — Arsa satıhtan deniz görür. Marmara Boğazlçlne manzaralı 120 metre arsa köşebaşı Taksim - MUM Emlâkiş telefon: 82777 290
ŞİŞLİDE — Asfaltta, muvazi kısımlarında apartmanlık, vill&Iık gayet müsait arsalar 240 metreden 500 metre arasında Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 291 —
TALİMHANEDE — Merkezi bir mahalde beş katlı 4 ve 5 odalı apartman acele satılıktır. Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon: 82777 295 -
ER FNKÖYÜNDE KİRALIK KÖŞK — Her türlü konforu haiz İstasyona çok yakın çamlıklar içinde müstakil köşk kiralıktır. 4 üncü Vakıf han asma kat 10 numartıy? müracaat, 246 —
ÜSKÜDAR, KADTKÖY, BOĞAZİÇİ,
ŞİŞLİ — Semtlerinde bahçeli ev, köşk satın alınacaktır. Satmak isteyenlerin, Sirkeci Ankara caddesi 66 Telefon 20310. Müracaatı. 294 —
SATILIK — Bostancıda Küçükyall-öa asfaltta 33 numaralı bahçeli konforlu Adalara karşı 9 odalı İki kat betan köşk satılıktır. Müracaat telefon: 52-248 223 — 1
22000 LİRAYA SATILIK APARTI-MAN — Beyoğlı.nda Kalyoncukulluk caddesinde 124, 126 numaralı dükkân ve 7 daireli 4 katlı bu ün 155 lira lratlı apartıman saklıktır. Müracaat: Yenlpostane karşısı Güzel handa Safiyi ttln Tiper.e —
SATILIK ARSA — Ytşllköyde deniz kenarında fenerde emsalsiz nezaretli bir arsa satılıktır. Kadıköy Mühürdar Tuğlacı Eminbey sokak No. 9 Bay Hakkı'ya. 267 —
KARTALDA — Rahmanlarda yedi odalı kâglr köşk İle yirmi dönümde meyvalı bağ ve bahçeslle favkalâde manzaralı bir köşk kiralıktır. Sabahlan 60583 telefon edilmesi. 266 — 2
DEVREN SATILIK YAZIHANE — Beyoğlunda İstiklâl caddesinde 98 numaralı apartmanın birinci katında 3 oda telefonlu tam konforlu 12 - 14 ve 17 - 19 telefon 41571 e müracaat 264 — 1
KİRALIK KAT — Eşyası satın alınmak şartlle Fatih tramvay caddesin-
de dört odalı kat kiralıktır. Müracaat Fatih Malta tramuay caddesi No. 20 Hüseyin Acer. 265 —
BEŞİKTAŞ EN GAYET İŞLEK YERİNDE — Müşterisi bol hfr İşe elverişli dükkân devren acele satılıktır. Bcqfktaş Akaretler köşebaşı 2 numara Necatiye müracaat 307 _ 2
ACELE UCUZ SATILIK EV — Beş oda elektrik, kuyu, bahçeli yarım kâglr tramvay durağında Kadıköy Kur bağahdere Abdülhallm Memduh sokak 10 numaraya müracaat. 305 — 1
SATILIK FABRİKA ARSASI -Zeytlnburnu fabrikasının karşısında, İstasyonun tam yanında 5964 metre tapulu ve haritah bir arsa satılıktır. İstlyenler Gala ta da Büyük Balıklı han 23 numarada Klryako Yetiğe müracaatları. 301 — 2
SATILIK EV — 2 oda bir sofu, bir matbah, «Mektrlk, Beşiktaş Tür kail mahallesi hattat Tahsin sokak 00 numara müracaat: Kapalı çarşı Zincirli han karşısı 6 numaraya. 299 — 1
Alâkadarların maaş ve nüfus cüzdan ve resmi scnellerllc aşağıda yazılı günlerde Ziraat Bankasına müracaatları.
BELEDİYE
SATILIK ŞARPİ — Yolculuk dolu-yısile suya İnmiş variyette İyi bir şarpi ehven flatle satılıktır. Suadlye Şen .sokaktaki pansiyonda Klrkora müracaat. Telefon 52-7 325—2
BEYOĞLU KAYMAKAMLIĞI KARŞISINDA SATILIK BİNA — Meşrutiyet caddesinde apartımana çevrilmesi mümkün, altında mağazası bulunan 144 - 146 No. tajlı bina Beyoğlu sulh hâkimliği baş kâtipliğine» 25/6/945 pazartesi günü saat 16 da satılıktır. No. st 35/945 268 9 ~ SATILIK ARSA — Göztepe İstasyon civaruıda inşaata elverişli 1475 metre mıırabbaı arsa acele satılıktır. Müracaat Göztepe İstasyon caddesinde manav Sıtkı'ya. 269
BEŞİKTAŞ1N İYİ BİR YERİNDE -Devren kiralık bakkal. Müracaat Vapur iskelesi kireççi Hilmi. 281 —
SUADİYE VE HAVALİSİNDE — Acele satılık, ucuz arsalar ve köşkler İçin müracaat: Suadlye Şen sokak Gündüz Bakkaliyesi. 327 — 2
KADIKÖYÜNDE Î2000 LİRAYA ACELE SATILIK KAGİR EV — Büyük bahçe içerisinde tam konforlu 6 odalı milceddet ev. Müracaat Evlş -Akşam. 221 — 1
SATILIK APARTMAN — Nişantaşı Güzel Bahçede dört daireli 50 bin: bir dairesi boş teslim. Galata, Agop-yan han No. 4 Tel: 42736 277 —
[j -MÜTEFERRİK
SATILIK — Harbiye meydanına bir dakika kârgir yedi oda banyolu mükemmel ev. Taksim Şehit Muhtar caddesi No. 40/1. Tel: 84019 320 — 1 AV KÖPEĞİ — Halis kan İrin ada seteri. Tek atlı Avrupa tekerlekli te-nczzlih araba İle komple Nlvo aleti satılıktır. Göztepe Yentyol No. 8. 261 —
SATILIK — Fındıklıda tramvaya kırk metre geniş bahçe içinde İki katlı ev. Taksim Şehit Muhtar cadd^cl No. 40/1. Tel: 84019. 321 — 1 FRANSIZCA OLARAK — Riyaziye, fizik, kimya dersleri verilir. Mükâleme tercüme öğretilir. Üniversiü lUcre sınıf ve giriş İmtihanlarına hazırlar. Akşam’da I. Ü. rümuzuna müracaat. 284 — 3
BOŞ SATILIK İKİ KÂOİR EV — Fatihte taksilerin durduğu caddenin nihayetinde köşede yed) vr beş 0.'ah. 17000 ve 16000 liraya. Aynı caddede Î0 No. ya, 318 — S
MERAKLILARA MÜJDE — Çok güzel evsafta, on aylık, dişi bir kurt köpeği satılıktır. Galata. Havyar han No. 64/2 . 290 —
BOSTANCIDA — Cami sokağında tramvay, tren, vapura üç dakika hat boyunda 8 No. U altı odalı yarım kft-1 gir hane satılıktır. 52-197 telefona. 317 — 2
SATILIK HAKİKÎ KURT KÖPEĞİ — Fencryolu Bağdat caddesi No. 170 müracaat. 3141 ”
İNGİLİZCEYİ — Mükemmel bilen ve hocalıkta tecrübeli bir genç seri vc pratik bir usulle hususi derslerle İngilizce öğretmektedir Akşam da «İngilizce» rümuzuna müracaat. 272 — 5
HAVA PARASTZ — Bakırköy'ün mutena yerinde f25) seneUk bakkal dükkânı acele satılıktır. Üzerindeki oda. saire bir aile İçin cok kullanışlıdır. Bu da eşyasflç dükkânla birlikte devredilpc'’ktlr. Bakırköy İstasyon coddesJ 60 No. ya müracaat 324 — 2
İŞLEK YERDE — Dükkân veya her hangi kârlı bir İş devretmek veya sermayeli ortak İsteyenler Akşamda R. R. remzine müracaat. 318 — 3
SİRKECİNİN — En santra! yârinde 7 odalı ev ve yanında büyük bir dükkân boş olarak acele satılıktır. Büyük Eskişehir otelinde Refik Kâhyaya müracaat. 30i — 1
Zayi — 26/6/930 yılında mezun olduğum 54 üncü İlk okuldun aldığım 492/14 numaralı diplomamı kaybettim, yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur. Hakkı Sayarcr
ACELE DEVREN SATILIK DÜKKÂN— Gay*t İşlek ve lüks bir bakkaliye acele satılıktır. Müracaat: Sultanahmet Park karşısı İnan Emlâk Bürosu No. 68 257 *- 3
İNGİLİZCE DERSLERİ — Mrs v.s. Beyoğlu, Bursa sokak Ali yen sok Kurban Ap. No. 3/2. 338 — 2
HEK ili PLANIN IZI ALDIRINIZ Gazetemiz idarehanesini adres olarak göstermiş olan karilerimizden HK — HE — HG — C.C — D-8— Borç — 6 .LA — FH — F.O — İ.Ü — Madeni Eşya — Ciddî 13 namlarına gelen mektupları idarehanemizden aldırmaları rica olunur.
KADIKÖYÜNDE 12000 LİRAYA ACELE SATILIK KÂGLR EV — Büyük bahçe İçerisinde tam konforlu 6 odalı müeoddet ev. Müracaat Evlş -Akşam. 221 —
SATILIK EV — Gedlkpoşa Han sokak No. 20-5 oda, 2 hol, 2 mutfak.: yağlı boya Ye muşambalı havuzlu bahçesi, elektrik, terkos ve kuyulu satılıktır. Pazardan maada saat 13 -15 e kadar içindekilere. 258 — 2
SATILIK EV — Beyoğlu Sakızağacı Keçi sokak 4 numaralı yedi oda ter-kos, elektrik, taraça bir katı boş Adam sokak 4 numaraya müracaat. 311 — 1 Üsküdar asliye mahkemesi hukuk yargıçlığından: 945/951 Üsküdar Tavaşl Haşan ağa mahallesi Inadlye Mektep sokak 10 numaralı evde mukim dâvaci Huriye tarafından Üsküdar İnkılâp mahallesi Büyük Hamam sokak 16 numarada mukim müddeaalcyh Ömer aleyhine açılan boşanma dâvasından dolayı müddeaalcyh örnere gönderilen dâva Isitdası sureti İkametgâhının meçhu-llyeti haseblle b-Hâ tebliğ iade edilmiş ve mahkemece de dâva arzuhalinin davetiyenin İlline n tebliğine ve tah-klkatuı4'Tcmmuz.'D45 çarşamba saat 10,30 tallkına karar verilmiş ve bu baptaki davetiye İle dâva arzuhali sureti muhkeme divanhanesine talik edilmiş olduğundan dâva istidasının on gün zarfında cevap ve yevmi mezkûrda mahkemeye gelmek üzere keyfiyet bermudbl karar İlân olunur. «7863.
KALAMIŞ — Tramvay caddesi üzerinde 3 parça münferit ev satılıktır. Kalamış caddesinde 20 numaraya müracaat. , 180 —
18000 LİRA t A APARTIMAN — Şişlide Hürriyeti Ebediye, Darülaceze sırtlarına nazır tramvay durağına 2 dakika, iki, üç dört odalı birer hollü 3 daireli 160 metre kare parmaklıkla çevTİll İşlenmiş bahçesi 22715 telefona müracaat. 233
SATILIK EV — Kum kapı Han sokak No. 20-5 oda, 2 hol, 2 mutfak, yağlı boya ve muşombalı havuzlu bahçesi, elektrik, terkos ve kuyulu satılıktır. Pazardan maada saat 13 - 15 e kadar İçindekilere. 258 — *
KADIKÖYÜNDE — Senede 2000 lira iradı olan Ikl daire, bir dükkânı havi yeni, beton ev boş olarak satılacaktır. Telefon 00728 müracaat. 307 — 1 Göz Mütehassısı Ooktor Cemil Göriir Hastalarını pazardan başka her giln saat 15 ten 18 c kadar kabul eder. Cağaloğlu Nuruosmanlye caddesi Osman Şerafeddln Aprt. No. 5 .
HAVASIZ DEVREN SATILIK VEYA ORTAKLIĞA — Erzaklarlle tcrkedl-lccek lüks tesisatlı bakkaliye Cağ al-oğlu İran sefarethanesi karşısında 3 No. lı içindekilere müracaat. 309 — 1
Çocuk bekimi doktor Ahmed Akkoyunlu Taksitn - Talimhane palas. Telefon: 82627
KİRALIK BİNA — Bankalar caddesinde 6 odalı bina, atelye, her nevi ticarethaneye elverişli şekle sokulmak şartile kiralıktır. Tophane Lekele caddesi 23 telefon 49344 312 — I

Belediye Emekli ve öksüzlerin üç aylık maaş ve ayni yardım Bedelleri Veriliyor
1 — 500 14/6/1945 cuma
501 — 700 15/0/1945 cumartesi
701 - 1100 17/6'1946 pazartesi
1101 — 1422 18/6/1945 salı
Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesî İstanbul Şubesinden:
LİNYİT KÖMÜRÜ SATIŞI
Garp Linyitleri İşletmesi Mücsseseslnln Linyltleeri satışa çıkarılmıştır.
a' Soma / Değirmisiz / Tavşanlı işletmelerinin PARÇA Linyit Kömürü;
b) Kuruçeşme Depomuzda, müşterinin vesaitine yüklenmiş olarak, teslim;
TONU 30 LİRA
e) Bütün İhtiyaç sahiplerine, fabrikalara ve kömürcülere motörle veya depoda tamamen serbest olarak verilir■
d) Satış Yeri:
Yeni Yolcu Salonu 3. eli kat 1 No. h oda
7145 GALATA
Ticaret Ofisi Umum Müdürlüğünce Satılan Mallar
Muşamba taklidi kâğıt
Matbaa mürekkebi «büyük fıçılar içinde»
Krş. SL
Rulosu 450 19
Kilosu 100 —
Lira Kr.
Transmisyon kayışı 150 mm. en Metresi
» » 120 . »
■ » 100 » >
» b 85 » B
» » 80 ■ >
» » 50 » »
Rufoit «tek katlı» beher topa
Rufolt «çift katlı» beher topu
şap «Macar malı» Kilosu
Barlum sülfid »
Klora t dö potas «100 kiloluk fıçılarda Alman mallı Fıçısı
Sülfad cıö zenk Kilosu
Sülfad dö fer «Kara boya Çek mali» B
Toprak boya mavi «Alman malı» »
Toprak boya yeşil «Alman malı» »
Badana boyası siyah «Alman malı» »
Badana boyası pembe «Alman malı»
Çivit «Utra Marta» «Macar malı»
Bizmut karbonat «İngiliz malı» >
» subnitrat .Ingiliz malı» >
» subgalat «İngiliz malı» »
» salisilat «Ingiliz malı»
Matara İçin halka
Asta çengeli «Matara İçin madenden»
Çuvaldız «İzmir depo teslimi» 1000 adedi
3801 91
3104 60
2617 80
2282 20
2143 22
1236 50
2169
2886 —
82 48
66 84
12000 —
25 —
30 —
118 45
121 49
91 55
125 05
173 62
1513 08
1879 11
1584 16
273 47
6 45
3230 80
Lira Kr.

Korniş çivisi, vida, fırtına çengeli «89 şandık» parti olarak 12699 49
Sandık askısı «İzmir depo teslimi» 1O35 Kg. parti olarak 2135 96
Krş St.
Del ağızlı demir destere «İsveç mah» 300X25X0 80 mm düzinesi 384 — İki ağızlı demir d es tere Gobe marka 300X25X0.85 80 mm. > 344 97 Battalı kazma adedi 125 —
Kazma
Kürek muhtelif numara, ağırlık ve şekillerde
Çekiç
Varyoz servisten malûmat alınabilir.
Balta
Demir çember 20X1 mm. Kilosu 76 49
Demir çember 22X1 mm. » 72 56
Parlak çelik asansör teli « Alman malı» 26 mm . 6X374-3 h Kg. 152 77
> » halat «İsveç malı» 24 » 191 56
» > » S4.5 » 191 5*
> > > 32 » 182 44
» > > 35 » 182 44
(7790i
Türkiye iş Bankası
Küçük cari hesaplar
1945 ikramiye plânı
ÇEKİLİŞLER; 29 ocak, 2 Mayıs. 24 ağustos. 1 kasım tarihlerinde yapılır.
__________ 1945 İKRAM İYELERİ —
1 adet ARSA (İstanbul’da Büyük Yalı'da Ada: 164, parsel No. 4, 923 M2.)
1 Adet 2000 Jralık -a 200(1.— Lira
3 » 1000 • — 3000.— »
4 • 500 > — 2000.— ■
10 » 200 B .. 2000.— >
25 • 100 — 2500.— B
100 » 40 B — 4000.— B
150 » 20 » — 3000.— a
300 » 10 > - 3000.— »
Türkiye îş Bankasına para yatırmakla yalnız para biriktirmiş ve faiz almış olmaz, aym zamanda tahiniz I de denemiş olursunuz.
İstanbul Defterdarlığından:
4553 sayılı toprak mahsulleri vergisi kanununun birinci maddesi gereğince bir numaralı cedvelde yazılı mısır, bakliyat ve diğer mahsulleri ekmiş bulunanların vCya namlarına hareket edenlerin ekili arazilerinin bulunduğu mahalle veya köy muhtarlığına 22/6/1945 - 29/6/1946 tününe kadar müracaat ederek beyanda bulunmaları lüzumu ilân olunur. «7907»
Esnaf Odasından:
Ayakkabı ve Terlik imâlcikrlne (eskici ve sayacı hariç) birer buçuk kilo yüz veri lıj Verilecektir. Iınâlci gurup vesljcalarllo en çok 30 hazirana kadar Esııaf Odasına müracaatları. «7904»

A RŞ A M
14 Haziran 1945
Bahlfe 8
Usulü dairesinde sı'ı ıai kaidelerin© uygun ola* rak yapıldığı takdirde Deniz ve güneş banyoları en iyi sağlık kaynaklarıdır.
Deniz ve Güneş banyosuna başlamadan evvel masajla sindirebiline-cek bir miktar
-
PAMUK DÖKÜNTÜSÜ, ÜSTÜPÜ VE ISKARTA MALZEMELER SATILACAK
Malatya Mensucat Fabrikasından :
Fabrikamızda mevcut aşağıda cins va miktarları yazılı mallar açık arttırma İla satılacaktır. Arttırma 28 haılr&n 045 perşembe günü saat 14 de fabrikamız müdüriyet binasında yapılacaktır. Arttırma şartnamesi Ankarada Atatürk bulvarında 177 numarada şirketimiz merkezinde, Lstanbulda Galata şarap iskelesi sokağında 10 numaralı Muradiye hanında «atın alma büromuzda ve Adanada şirketimiz mensucat fabrikasında mevcuttur. Satılacak mallar fabrikamızda her gün görülebilir.
YAĞINI
Arttırmaya girmek istlyenlerln bildirilen tarihte temlnatlarlle birlikte fabrikamız idaresine başvurmaları U&n olunur.
; Cinsi Tahmin miktarı Muvakkat teminatı
Kilo Lira Kr.
5/3 çekirdekli deşe 150238 4508. 64
> » İkinci deşe 25016 467. 80
İpek döküntüsü 315 9. 45
Haşıilı üstüpü beyaz (dışarda çürük
vaziyette) 3144 94. 32
Haşıilı üstüpü renkli (dışarda çürük
vaziyette) 4773 168. 14
Topbaşı püsküllü 1092 70. 00
Yağlı paçavra (bir kısmı dışarda
bir kısmı üstüpü ambarında) 23921 897. 04
Köhne taka parçası 1620 16. 00
» kösele parçası 1438 14 00
Yeni deri parçası 173 6. 00
Eski » b 128 S. 00
Kazablanka kayışı Iskarta 116 1. 00
Bütün cildinizin her kısmına sürerseniz, hem güneş yanmalarından hem denizde çabuk üşümeden korunduğunuz gibi süratle gayet güzel bronz bir tene malik olursunuz.
DİKKAT:
İlk defa güneşte on beş dakikadan fazla durmayınız. Sonraları yavaş yavaş bu müddeti arttırabilirsiniz.
HAŞAN DEPOLARI
MAĞAZALARINDA arayınız.
ile büvük ITRİYAT
Teknik Okulu Dioloma Projeleri Sergisi
Teknik okulunda 9. 6, 045 cumartesi günü açılan, mühendis kısmı İnşaat, makine ve mimarî şubeleri diploma projeleri sergisi 18. 6. 945 pazartesi akşamına kadar devam edecektir.
Sergi saat 9 dan 18 e kadar gezilebilir. (7812)
Ankara Belediyesinden:
1 — Ankara Yenişehir bahçeli evler İltisak yolu toprak tesviyesi İle blokajlı şose inşaatı ve beton arme iki aded menfez yapılması işleri on beş gün müddetle ve kapalı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen keşif bedeli (252816) lira (15) kuruştur.
3 — Teminatı (13882). lira (65) kuruştur.
4 — Teminat Belediye merkez veznesine yatırılacaktır.
5 — Bu Ije girmek isteyenlerin ticaret odasında kayıtlı bulunması yüksek mühendis, mühendis veya yüksek mühendisle birlikte teklif yapmış olması, ve müstemlren İş başında bulunması, en az (75) bin liralık yol işini muvaffakiyetle başarmış olduğuna dair resmi vesaiki ve İhale tarihinden en az üç gün evvel Belediye reisliğine yazı ile müracaat ederek bu İşe girebilmek İçin vesika alması ve bu vesaiki teklif mektubuna koyması şarttır.
6 — Bu işin 29/6/945 cuma güııü saat 11 de talibine ihalesi mukarrer
bulunduğundan şartname ve keşif cetvelini görmek isteyenlerin her gün Encümen kalemine müracaatları. Ve isteklilerin de 2490 numaralı kanunun 32 nel maddesi sarahati veçhile tanzim edecekleri teklif mektuplarını İhale günü olan 29/6/945 cuma günü saat ona kadar Belediye dairesinde müteşekkil Encümene vermeleri. «778in
KARPİT TEVZİ EDİLİYOR
Mahdut mesuliyetti İstanbul madeni eşya sanatkârları İstihlâk Kooperatifinden:
50 şer kiloluk fıçılarda çift ambalajlıdır, ihtiyacı olan müessese ve atelyelerln. İmalâtçı grup veslkalarlle Galata Tünel cad. Kardeşim sokak 6 numaradaki kooperatif merkezine müracaatları. Tel: 43001.
SÜMERBANK
SELLÜLOZ SANAYİİ MÜESSESESiNDEN:
Piyasşı İhtiyaçları İçin yazı, bası, ambalaj kâğıdı ve karton yapılacaktır.
Müessese, fabrikalarının İmalât kapasitesi nispetinde, piyasaya aşağıda cins ve gramajı yazılı kâğıt ve karton yaparak satacaktır:
1 — Satış ve dağıtımın düzenlenmesi için 510 sayılı koordinasyon kararına göre 1. 8, 1945 tarihinden evvel toptancı vc perakendeci kâğıtçı vesikasını haiz olanlarla yine aynı tarihten evvel kurulu matbaacılar, kitapçılar ve İştigal konusu itlbarlla kâğıt ve karton istihlâk eden fabrika ve imalâthanelerin 1045 yılı hakiki kâğıt ve karton ihtiyaçlarını temmuz ayından başlamak üzere ve her ay İçin ayn ayrı göstererek 25, 6. 1945 tarihine kadar postaya tevdi suretiyle İzmltte 8ü-merbank Sellüloz sanayii müessesesi müdürlüğü adresine taahhütlü mektupla bildirmeleri ve bu tarihten sonra yapılacak müracaatların nazarı itibara alınmıyacağı,
2 — Müesseseden toptan olarak satılacak asgarî miktarın pleür kâğıdında bir, kâğıt ve kartonlarda her cins gramaj veya numarada 5 ton olduğundan bu miktarlardan aşağı ihtiyaçları olanların müesseseye müracaat etmemeleri.
3 — 2 inci maddede yazılı miktarlardan az ihtiyaçların Verıı Mallar pazarlarından karşılanacağı ve bunun ayrıca gazetelerle bildirileceği,
4 — Toptan kâğıt ve karton İsteyeceklerin, bunları nerelerde ve ne için kullanacaklarını ve 510 sayılı koordinasyon kararına göre aldıkları grup vesikalarının nereden, hangi tarihte alındığını ve numarasını müracaatlarında açıkça bildirmeleri, bunu yapmıyanlann müracaatlarının nazarı İtibara alınamıyacağı,
5 — Bugüne kadar Devlet Kırtasiye ve matbua idaresinden ihtiyaçlarını sağlamakta bulunan daire ve müesseselere fabrikadan ve Yerli Mallar Pazarlarından satış yapılmıyaca-ğından bunlann müracaatta bulunmamaları,
6 — 1 temmuz 1945 tarihinden İtibaren yıl sonuna kadar müessese İmali derpiş edilen kâğıt ve karton cinsi, grama] ve numaralarının aşağıda gösterildiği İlân olunur:
Cinsi Gramaj No.
m2
Türkiye Sigorta Prodüktörleri Cemiyetinden :
Sivas Ceza ve Tevkif Evleri Müdürlüğünden:
A — Sivas merkez ceza ve tevkif evlerinin 945 akça yılı 5/6/945 tarihinden 31/12/945 tarihine kadar 7 aylık ekmek ihtiyacı olan beheri '.50 gramdan şartnamesindeki yazılı talepler dahilinde Belediyenin kabul edeceği tip ekmeğin kapalı zarf usulile 5/6/945 tarihinden İtibaren 25 gün müddetle eksiltmeye konulmuştur.
1 — İhale 30/6/945 tarihine raslıyan cumartesi günü saat 10 da Sivas Cumhuriyet Savcılığında teşekkül edecek komisyonda yapılacaktır.
2 — Ekmeğin miktarı asgari (58800) elli sekiz bin sekiz yüz, âzami (03) aitmiş üç bindir. Âzami miktarının muhammen bedeli bugünkü Belediye rayicine gere 19 bin beş yüz 99 lira otuz kuruştur.
3 — Muvakkat teminat miktarı yüzde 7.5 hesablle 146 lira 99 kuruştur.
4 — İhaleden mütevellit damga resmi, mukavele, teminat mektubu ve bilumum vergiler ve teslim muayene masrafı ve nakli ücreti müteahhide aittir.
B — Teklif mektupları 30/6/945 günü nihayet saat 10 a kadar İkinci maddede yazılı komisyon reisliğine bu İşle meşgul olduklarına dair Ticaret odasından alacakları vesikalarla birlikte verilecektir.
Şartnameyi görmek ve fazla İzahat almak Jstiyenlerin Sıvaş ceza ve tevkif evlerine müracaatları ilân olunur, (7756)
Sigorta şirketlerinde stajiyer olarak bulunan Prodüktörlerle bundan evvelki İmtihanlarda muvaffak olamıyan stajiyer Prodüktörlerin imtihanı Temmuz 945 ayının ilk on beşi İçinde yapılacağı Ticaret Vekâletinden bildirilmiştir. İlgililerin buna göre hazırlanması.
İSTANBUL MARANGOZLAR
K O O P E R A 1 IFINDEN.
1 — İlk ve köy okullarına elverişli gürgen ağacından küçük, orta, bü-
yük boy olarak 700 aded Sıra uygun Hatla satışa çıkarılmıştır. İstenildiği miktarda alınabilir, numuneleri Fincancılar yokuşundaki satış mağazamızda görmek mümkündür.
2 — Ortaklarımıza şerit testere, zımpara kâğıdı, eğe, başlı çivi, gotno-
lak, ağaç vidası, kaplama dağıtmaktayız.
3 — Son sistem İplik bükme çıkrıklarımız satışa arzedllmlştir.
İdare Merkezi: Galata Bankalaı caddesi Nazlı han. Telefon: 49382 ^^■■■oûtiş Mağazamız: Fincancılar yokuşu Şark han No. 25
Sellüloz ambalaj kâğıdı 45
Sellüloz ambalaj kâğıdı 80) 150)
İmitasyon graft 75 60)
Birinci hamur yazı, bası kâğıdı 75) 90) 60)
İkinci hamur yazı bası kâğıdı 75) 90}
Pelür kâğıdı 35 45) 60)
Beyaz mukavva No. 80) 100) 120) 50) 60)
Gri mukavva No. 80) 100) 120)
Tripleks karton No. 80)
225) 120)
Kromo karton 280) 300)
Dosyalık karton 250
NOT: İhtiyaçlar tesblt edildikten sonra bu kâğıt ■ ve kar-
tonlara ait satış fiatlan ayrıca ilân olunacaktır.

SATILIK EV
Kızılay Derneği İstanbul Temsilciliğinden :
1 — Derneğimize alt Sultanahmet Tavukhane sokağındaki muhammen kıymeti 5200 Ura olan 22 numaralı ahşap ev 22 Haziran 945 cuma günü saat 11 de Sirkeci Mimar Vedat caddesi Kızılay hanındaki Temsilcilik dairesinde açık arttırma Ue satılacaktır.
2 — Evi görmek İsteyenlerin İçindekilere, şartnameyi görmek İsteyenlerin l*e Temsilciliğimize müracaatları ilân olunur.
i
I
Şoförler Cemiyetinden:
Taksi otomobillerinin aylık İstihkakları olan 210 litre benzin, 300 ■ lltreyeiblâğedilmiştir. Bu hususta malûmat almak üzereCemıyetmerJ ke21ne müracaat edilmesi rica olunur.
■ Yeni ve mükemmel ■ KELVİNATSU (Buzdolabı) Satılıktır. K - 4 - 1940 model Görmek İçin Şişli. Osmanbey tramvay durağı, Ralf paşa Aprt. daire 4. Telefon saat 10-17 arasında 23866 bay Zeki.^^™
Zayi — Beyoğlu malmüdiirlüğün-den aldığım 2388 numaralı dul maaş cüzdanımı zayi ettim. Bulanın adresime getirdiği takdirde memnun bırakılacağını, aksi halde yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü olmadığını İlân eylerim.
Beyoğlu, Sıraselviler, Arslan yatağı sokak No. 23 Ham dİ Danış Dal eş!
Marl Rosl Dal
Maden Kuyusu Kazdırılacak
Ereğli kömürleri İşletmesi
Umum Müdürlüğünden:
1 — Zonguldakta gellk bölgesinin karadon mevkiinde açtırılacak bir kömür kuyusunun kazısı, duvarının örülmesi ve teçhizi İşi kapalı zarfla ve müddet esasına dayanan bir flat usulü İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Bu işin muvakkat teminat: 200,000 iki yüz bin HradLr.
3 — Eksiltme evrakı Ankarada Etlbank umum müdürlüğünden tstanbulda Etlbank şubesinden ve Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi umum müdürlüğünden 20 lira mukabilinde alınabilir.
4 — Eksiltme 18 7. 945 pazartesi günü saat 15 te Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi umura müdürlüğünde yapılacaktır.
5 — Teklif mektuplarını havi zarflar ihale saatinden bir saat evveline kadir Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi başsekreterllğine tevdi edilmiş olacaktır.
6 — İşletme İhaleyi yapmakta serbesttir.(7830)
filmimi..ııııuıııı...ıııııı..
Devlet Demiryolları ve Limanlan İşletme Umum idaresi İlânları
. ııı......ııııı ııııııııııııııııııııınınııııııııı tınını ıııtıııııııııııı.linininin mininin ınııııınnıııınınııııa
Kömür yükleme ve boşaltma işleri yaptırılacak
1 — Aşağıda isimleri yazılı lokomotif depolarına 1/7/845 tarihinden 31/12/945 tarihine kadar gelecek kömürlerin vagonlardan boşaltılması v* İstifi ve İstif yerlerinden makine tenderlerine yüklenmesi İşleri kapalı zari usullyle ve ayn ayn eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Kömürlerin mlktariyle muhammen bedel ve muvakkat teminatları ve İhale gün ve saatleri hizalarında gösterilmiştir.
3 — Eksiltmeleri Ankara İstasyonunda 2. cl işletme müdürlüğü binasında toplanacak komisyonda yapılacaktır.
4 — Şartnameleri komisyon kaleminden parasız verilir.
5 — İsteklilerin kanuni vesikaları 11e muvakkat teminatlarının v* tekliflerini havi zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadar komisyona vermeleri veya muayyen vakitten evvel komisyonun eline geçecek tarzda İadeli taahhütlü olarak postayla göndermeleri.
Beher tonun mu-
Kömitr h ammen bedeli Muvakkat miktarı Boşaltma Yükleme teminatı
Ton Krş. Krş. Lr. Krş. İhale gün ve saatleri
Ankara depo 40600 27,80 79,35 3208.50 21/6/945 perşembe saat 16,00
çantan > 20000 23,85 67,07 1365.30 21/6/945 perşembe saat 16,30
Karabük • 25000 27.60 79.35 2005.32 22/6/945 cuma saat 18,00
Çatalağzı * 20000 23,95 67,07 1365,30 22/6/945 cuma saat 16,30
(7423)
Zayi — Fatih askerlik şuheslnden almış olduğum 323 doğumlu nüfus kâğıdımı ve 271012 numaralı ana karnemi zayi ettim, yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Hallt Yontar
H Satılık Cam Şişe^anı
İMALATHANESİ
MevlânakapL kale dışında tam teşkilâtlı yeni kurulan presi şl-lerl, kompresörü, elektriği mevcut ve deposu her işe elverişli bulunan İmalâthane devren veya İçindeki makineleri satılıktır. Müracaat: Mahmudiye caddesi No. 58 Galnfa.
MfgKARBOK
alınca
KİLOLAR
tabletler gibi erir.
Devlet orman işletmesi İstanbul revir amirliğinden:
1 — İstanbul revirinin şile bölgesine bağlı Kurna Devlet ormanında 12 No. lı maktada tahminen 1286 kental kömürün kesim, İmal ve Kuma, Alaçalı iskeleleri depolarına nakil İşL
2 — Beher kentalin kesim, İmali ye, ve nakil için beher kentalinin muhammen bedeli 800 kuruştur
3 — Muvakkat teminat 771 lira 60 kuruştur.
4 — Eksiltme 20/0/945 tarihine rastlayan çarşamba günü saat İS de Şile bölge binasında toplanacak komisyon huzurunda yapılacaktır.
5 — Buna alt şartname Orman Umum Müdürlüğünde, İstanbul, Yalova, Büyükdere, Vl2e revir âmiri lideriyle Şile bölge şefliğinde görülebilir.
«7712b
İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasından:
4355 No. lı kanunun 33 üncü maddesi; Odamıza kayıtlı izanın aidatından mütehakkak borçlan bulunan meballğl üç ay zarfında tediye etmeleri. aksi halde yine mezkûr madde gereğince İşbu aldatın üç mLsll tahsil olunacağı hükmünü mutazammın bulunduğundan alâkadaranın derhal Odamız Muhasebe şubesine müracaatla aidatlarını nihayet Ağus tos 1945 sonuna kadar ödemeleri lüzumu ilân olunur, «7834»
Çalışma Bakanlığı Adliye Bakanlığında bir dairede yerleşti
İZAHLI
MAHALLE MUHTAR VE ıHTiYAR KURULLARI TÜZÜĞÜ
Zülıtü Çubulsçuoğlu tarafından yazılan bu kitap 100 kuru? flatle satılmakladır.
Sene 27 — No. 9575 — Fiatl her yerde 10 kuruştur.
PERŞEMBE 14 Haziran 1945
Sahibi: Necmeddiln Sadak — Neşriyat müdürü: Hikmet Feridun Es — AKŞAM Matbaası
Türk milleti o kurtuluşu asla görmeyecektir
Yeni İran kabinesi
Cumhuriyet devriminin şafağında Türk milleti kurtuluş savaşlarının en şereflisine girişti, vatanı iç ve dış düşmanlardan temizledi. Bu rejim o mücadeleden doğdu. O günden bert memleket, eski idareler altında asırlardan beri görmediği maddi, mânevi ilerleyiş ve yükselişler kaydetti. Atatürkle başlayan Cumhuriyet tarihi, Türkiye için altın devirdir.
Türk milleti için kurtuluş, o kurtuluştur.
Bu idare on beş yılını henüz bitirdiği zaman ikinci dünya harbi patladı. Hiç bir yapıyı esirgemeyen hiç bir duvarı engel tanımayan büyük kasırga, beş buçuk yılda Avrupayı yangın yerine çevirdi, medeniyet dünyasının iftiharı olan dünkü mamureler taş yığını haline geldi. Eski kıtanın şimalinden cenubu-
yarak — hangi diyarda yaşamağı tercih eder? Daha doğrusu Avrupada bize neresini örnek gösteriyor?
Bütün dünyanın en koyu sefa-' let çekilen, en kara perişanlığa katlandıran, en pahalı ve en vurguncu memleketi Türkiye olduğunu da farzedelim. Hattâ, diyelim kİ Bayan meslektaşımızın sıra sıra o üzel, kıpkızıl yazılan yazabilmesine rağmen en hürrlyet-siz memleket de gene burasıdır. Bunlann yok olmasına «Kurtuluş» denmez. Mesele nihayet, kendisinin dediği gibi, «Daha geniş bir demokrasiye gitmek, Partiler kurmak» gibi ihtiyaçlarsa, bunların adı tedbirdir, bu rejim İçinde bir İlerleme, bir tekâmüldür. Cumhur Başkanınım 19 Ma-Necmeddİn Sadak
(Arkası sahîfe 2, sütun 5 de)
Muhsin Sadr tarafından teşkil edildi
Nevyork 14 (R.) — United Presa'ln Tahran muhabirinin gönderdiği bir telgrafta, İran Başbakanı Mubahı Sadrın teşkil ettiği kabine şu zevattan mürekkeptir.
Adalet: Amanııllâlı Ardalan, Malîye: Mahmud Badlr, Endüstri vs Ticaret: Gülşay&n, Harbiye: İbrahim Zsnd, Sağlık: Dr. 8atd Malik, Ziraat: Dr. Nakhal. Münkale: Nadir Arasteg-rade. Dış İşleri: Spahbodl, Millî Eğitim: Rahnemah, Sandal yasız Bakan: Nasrulmllk.
İç İşleri Bakanlığını Başbakan Muhsin 8adr deruhde edecektir.
Takriben 40 mebustan mürekkep bir azlığın bu hükümete muhalefet 'etmesi ve Mecliste İtimât reyi kazanması İçin türlü türlü zorluklar çıkarması beklenilmektedir.
Üçler toplantısı 5-16 tem muz arasında yapılacak
Bu defaki görüşmeler Yalta konferansından daha mühim olacak
Görüşmelerin Almanya’da veya Danimarka’nın başşehri Kopenhag’da yapılacağı söyleniyor
na. batısından doğusuna uzanan harabelerde şimdi, milyonlarca aç ve çıplak insanın bugünkü korkunç sefaletlerine, gelecek kışı dahi bir dam altında geçirebilmek İmkânsızlığının derin sızısı katılıyor. Beş yıl. düşman işgali altnda inlemiş milletler, yarın geleceği umulan sulhten, yalnız yiyecek, giyecek değil, hâlâ hür-istiklâl dahi beklemekte-
Türkiye, nv.v.leketi idare edenlerin uzakgöıüşü, iyi düşünüşü sayesinde bu felâketten uzak kaldı. Harbe girmenin meğer ne boşuna bir harcanma olacağı, harbin dışında kalmanın bu millet ve bu mem'eket için ne paha biçilmez bir nimet olduğu harbin
İstanbul’da namzetle
rin sayısı 66 yı buldu
Dün de 13 kişi müracaat etti — Sivas, İzmit'te de yeni müracaatler var
İstanbul Millet Vekilliği seçimi için dua de yeniden 12 kişi namzetliğini koymuştur. Bu suretle müracaat edenlerin sayısı 68 yı bulmuştur. Dün namzetlik istidası verenler şunlardır!
B. Rıfat Kürk emekli kurmay, B. Memduh Elesun emekli yarbay, B. Abldlo Nesimi Fatlnoğiu. (hüviyetini bildirmemiş ve Biieclktfn telgrafla
»----- -- — yııuumcmıj
hiç bir anında, bu harb sonu a«--5iCİCa.t .tmUUrı. b. Orhan Toean
nemi kadar anlaşılmamıştır. Kurtulmuş veya kurtarılmış millet olmanın kara talihsizliği bu harbde olduğu kadar hiç bir za man kendini duyurmamıştır.
Çok şükür Türk milleti bu harb sonunda yeni bir kurtuluş savaşına girişmek, hele başkaları tarafından kurtarılmak zorunda kalmadı. Çok şükür Türk milleti İçin kurtuluş diye bir dert yoktur.
Gerçekten yok mu?
Bayan Sabiha Sertel böyle düşünmüyor, diyor ki: «Necmeddİn Sadak, Kim kime oyun yapıyor, sualini sorarken bir elini vicdanına koysun, kulağını bir inilti halindeki halkın sesine versin, o zaman işiteceği ses, bir kurtuluş İştiyakından başka bir şey değildir...»
Acayip şey! İnsan bu satırları okuyunca kendisini — buraya ayak basan her çeşit yabancının harabe ortasında dünya cenneti dediği Türk İyede değil — Bulga-ıistanda, Romanyada, Polonya, Viyana gibi bir memlekette sanacak...
Halkın, inilti hâlnide yükselen kurtuluş dileği nedendir? Bayan Sabiha — bir kurtuluş simidi. gibi — hemen ilâve ediyor: «Sefaletten, pahalılıktan, vurgunculuktan, ihmalden, hastalıktan, ıstıraptan ve hürriyetsizlikten kurtuluş,»
Bu millet, göz yaşartıcı bir melodram ortasında yaşıyormuş da haberi yok. Yoksa, Sayın Bayan, kendisini birdenbire Volga mahkûmları arasında mı sandı?
Milletin şikâyetleri var, hem de çok. Bu şikâyetlere Millet Meclis! her vesilede tercüman olmaktadır, Fakat, herkesin kulağına gelen şikâyet seslerile inilti arasında fark vardır. O iniltiler meslektaşımızın kulağına yanlış aksetmiş olacak. Hudut aşın yerlerden, hudut aşırı her yerden geliyor.
Bayan Sabihânm sıraya dizdiği faciaların hepsinin doğru olcunu kabul edelim. Halkın bizde, nlç olmazsa, bütün Avrupa memleketlerine nispetle en az sefalet, pahalılık, hastalık ve hürriyetsizlik çektiği tesellisi var Acaba Bayan yazar, Türkiyedekınden daha az sefalete, daha az hastalığa, daha az isrtiraba, bilhassa daha çok hürriyete kavuşmak için — komşu ülkelerden başlı-
Adana BeledLye müfettişi ve ihtiyat teğmen, B. Şerafeddln Akan elektrik sıhhî tesisat müteahhidi, B. Yusuf Arslan Haliç havuzlan kontrolü, B. Sua t Şükrü Dil bilen Anadoluhlsarın-da avukat, (kendisi eski sosyal demokrat partisi lideri olduğunu bildirmiştir). B. Ruhi Delloğlu (donanma sabık kurmay başkanı), B. Muhsin Nezihi Ekilmen diş tabibi ve muallim. B. Feridun Fuat Andolsun Ankara radyo dairesi söz y&yunlan şefi, B. Burhaneddln Tepsi Komedyen. B, Helik Osman Top Or Spor gazetesi sahibi.
(Arkası 3 üncü sahifede)
Refik Karabau-
Oreffor
Feri? 14 (R.) — Üçler toplantısının temmuz iptidasında Danlmarkanın başşehri Kopenhag'da yapılacağı ve bu defaki görüşmelerin Yalta konfe-rasındon dahR mühim olacağı bildiriliyor.
Londra 14 (R.) — Assoriated Press'» göre, Üçler toplantına S - 18 temmuz arasında olacaktır. Toplantının İşgal altındaki Alman topraklarında bir yerde yapılacağı zannediliyor. Amerika Cumhur Başkanı M. Truman’ın toplantıdan sonra Londrayı zlayret etmesi muhtemeldir.
İptida Polonya işi halledilecek
Londra 14 (R.) — Başkan Truman dünkü baaın toplantısında, üç büyüğün toplantılarında İlk olarak Polonya meselesini halledeceklerin! bildirmiştir.
M. Truman’ın sözleri
Nevyoric 14 (R.) — Amerika Cumhur Başkanı M. Truman bugün gazetecilere M. Churchlll ve mareşal Stalln'ie yapacağı görüşmenin tarihi ve yeri tâyin edildiğini, fakat bunun ancak konferans toplandıktan sonra B^n. edileceğini söylemiştir.
M. Truman demiştir ki:
«— Büytlk devletler arasındaki bü-
Kopenhag şehrin den bir görünüş
tün fikir ihtilâfları halledilmek üzeredir. Hopklns ve Davlcs'ln gayretlerinden sonra bu anlaşma daha iyi bir sahaya girmiş bulunuyor
Birleşik Amerika’nın Sovyetler Birliği ve İngiltere İle münasebetlerinde başlıca meşgul olduğu mesele dürüst bir sulh elde etmek ve Mütte-

San Francisco konferansı
23 haziranda kapanıyor
icabında barışı aorla korumak için acele tedbirler alınması hususundaki teklif kabul edildi
Londra 14 (R.) — Beş büyük devlet San Franslsco konferansının 23 haziranda sona ermesini kararlaştırmıştır. o zamana kadar beyannamenin tercümesi ve basılması tamalanamaz-sa beyannamenin İngilizce ıtsk İmzalanacaktır. Amerikan Cumhur Başkanı kongre kararlarının tasdiki İçin kongreye verilecek kanun tasarısının hazırlanmasını emretmiştir.
Heyetimiz vapurla dönecek
San Franslsco 14 — Fallh Rıfkı Atay telsizle bildiriyor: «Veto meselesinde varılan son kararın üye devletlerin çokluğu tarafından kabul edileceği muhakkak görülmektedir. Birleşmiş milletler anayasasının formülü üzerindeki çalışmalar gelişmektedir. îmza töreni en. geç 20 haziranda yapılacak konferans bununla son bulacaktır.
Uçak nakliyatının güçlüklere uğraması sebeblie Türk, Yunan va Yakın Şark devletlerinin heyetleri gemi döneceklerdir .»
Barışı koruma için alınacak tedbirler
San FYansisco 14 (A A.» — Milletler arasnda münazaalar çıktığı zaman barışı zorla muhafaza etmek İçin seri tedbirler alınması hususunda diin konferansa sunulan bir teklif kabul edilmiştir. Bu husustaki raporu
Ue
hazırliyOn komita bütün üyelerin güvenlik konseyinin emrine silâhlı kuvvetler vermeğe ve kolaylıklar göstermeğe mecbur olmalarını teklif etmiştir.
Geçit hakkı verilmesi bu kolaylıklar climleslndendlr. Güvenlik konseyi mütecîvlze karşı harekete geçilmesine karar verince bütün üyeler bu ödevleri yerin» getirmeğe mecbur tutulacaktır. Göstrllmesl İstenilen kolaylıklar arasında Us verilmesi keyfiyeti de vardır.
Bu husustaki askeri anlaşmalar güvenlik konseyinin teşebbüsü üzerine üyelerle müzakere edilerek yapılacaktır.
Bu teklifler, eski Milletler Cemiyeti tarafından düşünülen zecri tedbirlere nazaran önemli bir terakki teşkil etmektedir. il[( askeri anlaşmalar, milletlerarası teşkilât hukukin ve fiilen mevcudiyet kesbettlkten sonra, beş büyük devlet arasında yapılacaktır.
Cenevre şehrinin bir teşebbüsü
Cenevre 14 (A.A> — Cenevre'de bîr milletler şehri tesLsi İçin Sûn Fıan-slsco’dakl murahhas heyetlerine bir muhtıra gönderilmiştir. Bunda Cenevre’de bir serbest bölge İhdas edileceği, bir uçak meydanı yapılacağı, deniz uçaklarının Cenevre gölüne İnmeleri sağlanacağı bildirilmektedir.
Bütün Fransızlar Suriye’den çıkarılıyorlar
Ingiltere, istisnai tedbirlerin Uzak Doğu harbinin sonuna kadar devam edeceğini bildirdi
De Gaulle’ün Suriyeye gitmesi muhtemel
Beyrut 14 (A.A.i — Reuter ajansının özel muhabiri bildiriyor: Suriye-deki bütün Fransız memur. İş adamı, profesör ve rahibe İle kadın ve çocuklar t&mamile tahliye edileceklerdir. Bu Fransız kadın ve erkekleri Trablus’a veya Beyrut’a gönderilecektir. Hiçbir Fransız evinin yağmadan kurtulamamış olduğu söylenebilir. Bütün Fransız vatandaşlarının bu cebri tahliyeleri. Suriye meselesi karşısında halkın siyasi tepkilerini hararetlendirmektedir.
Londra 14 (R.) — Roma radyosunun Paris’ten naklen verdiği bir habere göre Gl. de Gaulle’ün gelecek hafta Suriye'ye gitmesi muhtemeldir.
Diğer taraftan düıı Londra’ya gelen Lübnan elçisi m. şem’un şu demeçte bulunmuştur: «Tam İstiklâl İstiyoruz. Müslüman ve hırlstlyan Araplar bunu başarmağa ve komşumuz Arap memleketi erile işbirliğine karar verdik.»
Londra 13 (A A.) — Beyruttan gelen bir habere göre, Fransız askerle-rile Suriye jandarmaları arasında çıkan çarpışmaları önlemek üzere, pazartesi günü akşamı, kuzey-batı Lüb-nana acele olarak İngiliz kuvvetleri gönderilmiştir. Fransızlar bir pusuya düşürüldüklerini söylemekte, Suriyeliler İse evvelâ Fransızların ateş açtıklarını İddia etmektedirler.
Surlyey! terkeden Fransız kıtalarının Lübnona girmiş olmalarından dolayı Lübnan gazeteler! teessüf etmektedirler.
M. Truman’ın mektubu
Londra 14 (R.) — Amerika Cumhur Başkam M Truman, Gl. de Gaulle'a bir mektup göndermiştir. Bundan kendisini yakında Amerika'ya davet etmekte ve Suriye İş! İçin beşler konferansının mahzurlarını bildirmektedir.
Fransızca kitaplar yakılıyor
Farla 14 (R.) — Suriye'de heyecan

fiklere harbi kazandıran birlik, karşılıklı İtimat ve hürmeti İdame ettirmektir.
Sovyetler büyük bir sulhseverlik göstermişlerdir. Rusya, Amerikan siyasilin d e bir değişiklik yapmak İçin onu zorlamaktan vazgeçmiş ve uzlaşma yolunu tutmuştur.»
Çeklerin isteği
Almanyadan 3 parça arazi istiyorlar
Londra 14 (R) — Çekoslavak-ya Başbakan muavini dün akşam söylediği bir nutukta demiştir ki:
«Çekoslovakya yakında Almanyadan 3 parça arazi isliye-çektir. Bu, Almanyaıun bazı sahalarının işgali bakındaki maddeye dayanmaktadır. Aynı zamanda Çekoslovakyadaki Almaru larla Macarların buradan çıkmaları lâzımdır.»
devam ediyor. Fransız kıtaları elân İngllİzler tarafından Dlr Zor'da gözaltı edilmiş bulunuyor. Talebe Halep'te Fransızca kitapları umumi: meydanlarda yakıyor.
İngilterenin bir tebliği
Beyrut 14 (A.A.) — tngiliz makamları tarafından Lübnan hükümetine gönderilen bir notada, harb dolayı-slyle alman istisnaî tedbirlerin ve muhtelif millî faaliyet alanlarını 11-glllyen iktisadi ve siyasi mahiyetteki diğer hükümlerin Uzak Şarkta harbin bitmesine kadar devam edeceği bildirilmektedir. Bahis mevzuu tedbirler arasında bilhassa, gazetelerin sansürü, pasaportların kontrolü, İthalât, İhracat ve tâyinlerin kontrolü de bulunmaktadır.
Rüştü Aras’ın makalesi
Paris radyosu 13 (B.Y.U.M.) — Suriye meselesini yazdığı bir makalede bahis mevzuu eden, eski Türkiye Dışişleri Bakanı Rüştü Araş, Fransa ve İngiltere arasında bir anlaşmazlık çıkmış olduğuna esef ediyor, Rüştü Ara.s makalesinde, meselenin halli için bir konferans toplandığı takdirde, bu meselelere iyice vâkıf olan devletlerin hakem olmalarını ileri sürmekte ve Türkiyenln bu vazifeyi pekâlâ başarabileceği hususundaki kanaatini İzhar etmektedir.
Avam kamarasında bir müzakere
Londra 13 (AA.» — Milli Eğitim Bakanı M. Rlchard Lnw. Avam Hamaratında Dışişleri Bakanı namına cevap vererek, yaptığı İncelemeler neticesinde, İngiliz mümessilleriyle, yarbay Stlrllng ve hava kuvvetleri komutanı Marsack’ın Suriye'de kargaşalıkları körükledikleri hakkında Fransız generali Rogı't tarafından İleri sürülen Ittlhamlan teyldeder mahiyette hiç bir delile tesadüf etmediğini bildirmiştir.
(Arkası sahife 2, siitun 6 da)
Meclis, Dış işleri Bakanının izahatını dinledikten sonra tatil edecek
Ankara 13 — Büyük Millet Meclisi, Şan Franclsco’dan dönecek olan Dış İşleri Bakanı B. Haşan Sakanın konferans hakkında vereceği İzahatı dinledikten sonra yaz tatili devresine girecektir.
Çalışma Bakanlığı
Ankara 13 — Çalışma Bakanlığı. Adalet Bakanlığının özel bir dairesine yerleşmiştir. Önümüzdeki günlerde yeni Bakanlığın ödev ve teşkilâtı hakkındnkt kanun tasarısı Büyük Millet Meclisinde görüşülecektir.
DİKKATLER:
«Umum vapur tren tarifesi 25 kuruş!»
Devlet Denizyolları tarife bastırmış. Güzel makul fiatli, Fakat hiç bir yerde satıldığına rasla-madık. O kadar az basılmış. Meydan hususi teşebbüse kaldı:
— Umum vapur tren tarifesi 25 kuruş!
Pek pahalı amma, 25 I veriyor. çaresiz alıyorsunuz. Reklâm, reklâm, reklâm.
«Vapur ve tren tarifelerine ayrılan sahifclerdekl rakamlar o kadar İnce ki, pertavsızla bile okunamıyor. Okunamıyor, zira, minimini klişeleri yapılmış, ezilmiş. Rakamlar mevcut değil.
Furya satılan, furya reklâmı olan bu nevi umum vapur ve tren tarifelerini gelecek seneden itibaren bari bir haytr cemiyetinin İmtiyazına vermeli.
Sahile 2
AKŞAM
14 Haziran 1945
SÖZÜN RFI İŞİ
Saygısızlarla mücadele
Şehrimizin ileri gelenlerinden banlan, pek cesurca bir karar vermişler. (‘Saygısızlarla mücadele cemiyeti» kuracaklarmış. Gazetelerde okuduğumuz kısa programına göre cemiyet fiza-ları «umumun hizmet ve menfaatinin bahis mevzuu olduğu yerlerde sosyal kaidelere vc Belediye nizamlarına aykırı hareket edenlerle mücadele ederek halka maddî veya mânevi bakımdan zarar verilmesini Önlemeye» çalışacaklar.
Böyle bir cemiyet kurmak kararını «pek cesurca» buluşunun sebebi açıklanmaya lüzum göstermez sanıyorum. Çünkü saygısızla mücadele etmek zor işlerden biridir «Niçin yere tükürüyorsun?» dediğiniz saygısız adanı «yoksa suratına mı tükürmeliy-d in?» cevabını verebilir. Sinirleriniz ne kadar sağlam olursa olsun bu cevap karşısında kendinizi tutamaz, iyi niyetinizle koca bir bela satın alabilirsiniz. Sonra da en insaflı adamlar karşınıza tıkar, «senin neyine gerekti canım, varsın sokağa tükürürse ti'lcürsün, insanları ıslah edecek sen mi kaldın?» diye de azarlar, asıl tuhafı sonradan siz de bu sözleri pek mâkul bulursunuz
Geçenlerde bir arkadaşım pek mühim bir saygısızlık hâdisesine işaret etmeğe kalktığı için cürmiinıeşhut mahkemesine kadar gitmek zorunda kaldı. Saygısızlar tramvaya binerken seksenlik ihtiyarlan paldır küldür çiğniyorlar da kimse, hattâ o zavallı ihtiyar bile ağzını açıp iki kolime söylemiyor
Saygısızı saygıya davet etmek onun için güç İşlerdendir, Bu işi ancak kendilerini çok kuvvetli bulan insanlar başarabilir. Kurulmak üzere olan cemiyete benim bir teklifim var: Millet Vekili olmak için namzetliklerini koyan vatandaşlardan nasıl olsa biri Millet Vekili seçilecek. Geriye kalanları da «Saygısızlarla mücadelen cemiyetine flza yapmaya bakmalıdır. Çünkü saygısızlarla mücadele etmekten dalıa güç bir iş varsa o da pahalılıkla mücadele edip onu yenmektir. Programlarında pahalılığı yeneceklerin! vadeden namzetler Millet Vekili olmazlarsa güçlerini saygısız-larla mücadeleye hasredebilirler. Bu da millete başka yoldan önemli bir hizmet olacaktır Şevket Rado
M. Churchill dün gece yeni bir nutuk söyledi
Sosyalistlere hücum etil, “ Bunlar Parlamentonun hak iarını kaldırmak istediklerini açıkça söylüyorlar „ dedi
Mühim bir kanun tasarası
İş kazaları, meslek hastalık ları ve analık sigortası
Almanya’daki
Soyvet bölgesi
Çekoslovakya’ daki Almanlar
Tass ajansı bir Ingiliz gazetesinin neşriyatını yalanlıyor
Moskova 13 (AA.) — Tass ajansı bildiriyor: Londra'da çıkan «News Chrtmicle» gazetesi Almanya'da Sovyet bölgesinden Amerikan kuvvetlerinin boşaltılmasına başlandığını yazmıştır. Gazete, aynı zamanda, Rusların bu bölgeyi kendi kuvvetleriyle İşgal cckbildikferi takdirde Amerikan tahliyesinin birkaç günde tamamlanabileceğini, fakat Rus kuvvetlerinin kifayetsizliği yfsünden Amerikan tahliyesinin gecikeceğini bildirmiştir, Tass ajansı. News Chroncle gazetesinin, Almanya’da Sovyet bölgesinden Amerikan kuvvetlerinin tahliyesinin başlangıcına müteallik bu haberi hakikate aykırı bir haber olarak yalanlamağa mezundur. Tass ajansı, Müttefik kuvvetler tarafından boşaltılacak bölgenin Sovyet kıtaları tarafından teehhörsüz olarak İşgal edileceğini bildirmeğe mezundur.
Deniz sigorta primleri indirildi
Londra 14 (A.A.) = Deniz sigortacıları cemiyeti bugün yeni bir prim cetveli neşretmiştlr. Bn cetvelden anlaşıldığına göre, harp tehlikesine karşı sigorta primleri yeniden ve geniş ölçüde İndirilmiştir. Yeni tenzilât yiiz sterlinde 2,5 - 5 şilin arasında tehalût etmektedir. Kuzey Amerika'ya yapılacak nakliyat primlerinde değişiklik yoktur. Seylân adası da dahil olmak üzere Aden’in dûğusaua yapılacak sevkıyatın primi yüz sterlin irin 15 silindir.
Yeni kazanç verşîsi tasarısı
Ankara 13 — Maliye Bakanlığınca hazırlıklarına başlanan yeni Kazanç vergisi kanunu tasarıslle memur maaşlarından her türlü namlar altında alınan vergilerin birleştirilmesi de temin edilmektedir.
Bu arada muvakkat mahiyette olan Müvazene ve Buhran vergileri de kaldırılacak. bu vergiler muayyen bir nispetle Kazanç vergisine zammedilecek Ur.
Parti müstakil grupu dün toplandı
Ankara İS (AA) — C. H P müstakil grupu başkan vekilliğinden: C. H P. müstakil grupu. 13/6/1045 çarşamba günü, başkan vekili İstanbul Millet Vekili Al! Hâna Tarhan'ın reisliğinde toplandı.
Gündemi gereğince. Türk parası-, nın diş münasebetlerdeki kıymet konusunu incelemekle görevlendirilmiş olan sözcüler tarafından hazırlanan rapor ülserinde görüşmelerde bulunuldu. Raporda heri sürülen tedbirler ve düşünceler, hükümetçe İnceleme konusu olacak mahiyette görülerek. raporun sayın hükümete verilmesi kararlaştırıldı.
Memleketten çıkarılması hakkında Avam kamarasında sorulan sualler
Londra 13 (A.A.) — Bugün Avam Kamarasında Çckoslovakyanın durumunu ele alan İşçi saylav M. Gelrge Stravss, Bûdet Alınanlarının Çekoslovakya'dan çıkarılmalarını, Çekoslovak hükümeti tarafından yapılan tek taraflı bir hareket mİ yoksa büyük müttefik devletlerin reyi alındıktan sonra tatbik edilen bir karar mı olduğunu sormuş, buna cevaben •Eğitim Bakam» M. Rlchard La w şu cevabı vermiştir:
İngiliz hükümeti bu çıkarma hareketinin şümulü hakkında kâfi malûmata malik edğildir. Hükümet. Almanların. Çekoslovakya’dan Almanya'ya nakli İşinin, harbden sonra Almanya’ya tatbik edilecek muameleye müteallik plân dahilinde ve düzenli bir şekilde yapılması taraftarıdır.
İşçi saylav Strauss, tekrar söz olarak, şunları söylemiştir:
«Çekoslovakya'dan gelen resmi haberlerden anlaşıldığına göre, Çekoslovakya’da bulunan bütün Südet Almanları zorla Almanya'ya nakledilmektedir. Bu, gayet tehlikeli bir hareket değil midir? Ve bu harekete girişmek İçin sulh konferansında verilecek karara İntizar edilemez mi idi?»
M- Law, Çekoslovakya'nın, Amerikalılar tarafından İşgal edilen kısmında Almanların böyle bir thallye-ye tabi tutulduklarından haberi olmadığım, memleketin Ruslar tarafından İşgal edilen kısmında İse böyle bir hareketi teyldeder mahiyette bir alâmetin mevcut olmadığını bildirmiştir.
Yatağında sigara içerken dumandan boğuldu
İzmit 14 (Akşami — İstanbulda gazete bayilerinden. Ahmet ŞillilerTn ağabeylsl İzmit gazeteler bayii kırk yaşında İbrahim ŞllUler, gece gazete tevziatı İşinden yorgun evine dönmüş ve yatağında sigara içerken uyumuştur. Bu sırada elinden düşen yanık sigara, yatağı tutuşturmuştur. Çok I yorgun olduğu cihetle İlk uyku anında bnun farkına varamıyan İbrahim Şilltler, dumandan boğularak ölmüştür. Duman kokusu üzerine yetişen ev halkı odaya girmekte biraz daha geç kalmış olsalardı, çıkacak yangında bunun farkına varanuyan İbrahim
Savcılık ve zabıta tahkikat yapmaktadır.
Tokyo büyük elçilik erkânı
Ankara 13 (AA.) — Tokyo büyük elçimiz Muzaffer Göker Qe ailesinin vc bütün büyük elçilik heyetinin 23 maylstanberl Tokyo haricinde Karu-lzawa kasabasında ikamet ettikleri ve hepsinin sıhhatte oldukları yetkili makamlarımızdan öğrenilmiştir.
Londra 14 (AA) — M. ChurclılU, seçim nutuklarının İkincisini bu akşam radyoda okumuştur, m. Ohur-clıill, bu nutkunda demiştir kİ:
tmpratorluğun ve Britanya milletler camiasının kalbi ve merkezi olmak İsteğimize rağmen, devamlı surette blrlblrlmlzl fenalamak ve blrl-blrlmlzi küçük düşürmek İmkânına sahlbolacak derecede büyük bir nüfusa malik bir millet değiliz. Bütün büyük ve esaslı meselelerde müttehit bulunmamız gerektir. Ancak bu suretledir kİ, Amerika Birleşik devletleri ve Sovyet Rusya gibi büyük devletlerle yan yana yürüyebiliriz. Bu adada, Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşmiş kıratlığı adına konuşmak hak ve salâhiyetini haiz her hangi büyük ve teşkilâtlı kuvvet bulunma-bdır. Eğer bu seçimler sonunda bir partiler mücadelesi devresine düşersek. dünyanın gözünden çok süratle düşeri».
Birkaç hafta sonra İngiliz milletinin kararını öğreneceğiz. Bu durum sarih bir hale sokacak ve şu veya bu istikamette, o zaman İşlerimizin güdümünü üzerine alacak her hangi bir hükümete halk müzaheretinin otoritesini verecektir.
Kurduğum yeni milli hükümetin, önümüzdeki İşleri başarmak için en İyi hükümet olduğunu sanıyorum. Fakat karar sîzindir. Karar vermezden evvel, bu işlerin ehemmiyeti üzerinde düşününüz. Meselâ, evvelâ, Ja-ponyaya karşı harbde vazifemizi mümkün olan en son dereceye kadar yapmamız lâzımdır. Sonra, bu işi başarmak İçin ordularımızı o suretle yeniden tensik etmeliyiz kİ, geniş ölçüde bir terhis faaliyetimiz Avrupa-dakl vazifemizin İcrasile birlikte yürüsün ve aynı zamanda da dünyanın öbür tarafında giriştiğimiz büyük harb İçin ordularımız yeniden kurutabilsin.
Üçüncü olarak, milletimizin ve İmkân nispetinde Avrnpadakl dost ve müttefiklerimizin İhtiyaçlarına karşı koymak üzere endüstrimizi yeniden çalışacak bir hale sokmak bahsinde modem ilmi teşkilâtlandırma çerçevesi içinde çalışmaklığımız gerektir. Dördüncü olarak, ihracat ticaretimizi mümkün olduğu kadar çabuk bir surette yeniden kurmalıyız. Bu olmazsa, harb sonrasındaki bütün gayretlerimiz beyhude olur. Beşinci vazifemiz ise, millete bundan iki yıl evvel «yiyecek, Iş ve mesken» parolası altında bildirdiğim dört yıllık mühim plânın tatbik mevkiine konması olmalıdır. Bu dört yıllık plân bahsinde,, bir taraftan muhafazakâr ve nasyonal hükümetle, diğer taraftan muhalefet partileri arasında geniş ölçüde bir anlaşma vardı ve ümidederlm kİ, hâlâ da vardır. Bu önümüzdeki dört yıl İçinde herkes İçin gerek dahilde, gerek hariçte yapacak çok şey vardır.
KaprlslerUa ve ham hayallerde vazifenin yolunu tıkamak hususundaki sosyalist teşebbüsünü en ağır ifadeleri® takbih etmemin sebebi İşte budur. Bu derece güçlüklerle çevrilmiş va bu derece ağır pahaya kazandıklarımızın büyük bir kısmını kaybetmek tehlikesine maruz kalmış bulunduğumuz böyle bir devrede, bunların İnglltereyl sosyallze etmek plânlarını açığa vuruyorum. Bu son birkaç gün İçinde, seçicilere daha az fena görünsün diye bu İhtilâlci program hafif surette tâdil edilmiştir. Sosyalist şeflerinin birçoğu,, ziyansız insanlar, iyi niyetlerle dolu terakkl-severler ve İyilik severler gibi gözükmeğe çalışmaktadırlar.
Slr Stafford Crlps ve Herbert Mor-rlson gibi adamlar, yaptıkları aleni demeçlerle, elde edecekleri her hangi bir ekseriyeti, parlâmentonun haklarını kaldırmakta ve yahut büyük mikyasta tahdldetmekte kullanacaklarını İspat etmişlerdir. Eğer bu zatların aleni surette ve geri alınmaz bir tarzda kendilerine malettiklerl plân ta-mamlle tatbik mevkiine konur ve tam bir sosyalist sistem İçine girersek, bu, iyilik getirici vc fiili her türlü muhalefetin ve zaman zaman iktidardaki partinin tabiî olarak değişmesinin sonunu teşkil edecektir. Millete bu devamlı ve mutlak sistemi zorla kabul ettirmek için o zaman bir siyasi polise ihtiyaç hasıl olacaktır.
Hür İngiliz milletinin uzun zamân-danberl dünyaya İmtisal nümunesl teşkil ettiği muazzam sosyal ıslahata ne kadar taraftar İsem, tam bir sosyalist sistem kurulmasına da o derece aleyhtarım. Akademik mahiyette sosyalist tezler ortaya atmak İçin bundan fena seçilmiş bir zaman tahayyül edilemez.
Milletimizin dehâsı bütün sınıflarda mevcuttur. Hür müesseseler ve müsavata dayanan kanunlar altında herkes için müsavi fırsatlar: bütün kırtasiyeciliklere ve bütün diktatörlüklere karşı mücadelede dövizimiz İşte budur.
Eğer harb olmasaydı, belki de bu ana kadar fakir mahallelerden kurtulmuş bulunacaktık. Şimdi İse, Almanya bombardımanları yüzünden ve aynı zamanda bu harbin geçen harbden 17 ay daha fazla sürmesi sebebinden. harbden evvelki hükümetlerden daha büyük güçlüklerle karşılaşacağız. Harb zamanı zararlarını ve tahriplerini ortadan kaldırmak için harb zamanı vasıtalarına müracaatta tereddüdetmlyeceğlm.
Halka mesken vermek için mümkün olan bütün vasıtalara müracaat edeceğiz ve kartellerden, tekellerden veya diğer her neredn gllrse gelsin, her türlü engelleme hareketlerine karşı parlâmentonun ve milletin bütün kudretlle savaşacağız.
Meclis dün tasarıyı görüşmeğe başladı, müzakere yarın devam edecek
Ankara 13 — Büyük Millet Meclisinin bugünkü oturumunda 6 kanun tasarısı müzakere edilmiş, bunlardan şu beşi kabul edilmiştir: 1 — Sürekli tahkimat işlerinde çalıştırılan erlere yerilecek gün delk, 2 — Vakıflar kanununa ek kanun, 3 — Ortaklık kanununun 26 inci maddesinin değiştirilmesi, 4 — Jandarma erat kanununun 3 ve 30 uncu maddelerinin değiştirilmesi, S — Hayvan sağlık zabıtasının 58 ve 58 uncu maddelerinin değiştirilmesi hakklndaM karnın taşanları.
Müzakeresi heniiz blttrilmlyen altıncı kanun tasarısı: «İş kazalıuüle meslek hastalıkları ve analık sigortaları» hakkmdakl kanun tasarısıdır. Bu tasarının genel durumu üzerinde söz alan İzmir Millet vekili B. Münir Birsel, yurdun sınai hareketinin bugünkü ve yannk! inkişaflarında faydası görülecek işçiye en lüzumlu ve zarurî sosyal yardımı temin edecek otan bu kanunun önemi hakkında söz söylemiştir.
Hatip, izahatı arasında, işçiye İhtiyarlık gibi haller karşısında da yardımlar yapılmasını ve kanunun 10 dan az amele kullanan sanayi müesses— lerlne teşmilini istemiştir.
İstanbul MlUet VetaU B Vehbi Sandal. görüşülen kanunun İhtiva ettiği üç konunun bir kanun halinde getirilmiş olmasına karşı düşüncele-mll İleri sürmüştür. Hatip bu mev-
zuların mahiyetleri itibariyle tama* men ayrı olduklarını antatmıg vc sigorta primlerinin işçi ücretlerinden kesilemlyeceğl hakkında lg kanonunda bulunan Raydın bu kanunda da teyldedilmesini, ve gene bu kanun hükümlerinin on kişiden az İşçi kullanan müesseselere de tatbikim İstemiştir.
Bilecik Millet Vekili B. K. Gölek, lg kazaları İle meslek hastalıktan vo analık sigortalan kanununun önemini belirtmiştir. Urfâ Millet Vekili B. Kemal Suut Yetkin, güzel sanatlar mensuplan ile yazıcıların da bu gibi sosyal yardımlardan istifadelerinin sağlanması dileğinde bulunmuştur.
Kars Millet Vekili doktor Oktay, kanun çerçevesi İçindeki konulan incelemiş vp bu arada meslek hastalıkları üzerinde bilhassa durarak bu hastalıkların ayrılmasındaki güçlükleri nnlatarak sigortanın bütün baltalıklara teşmil edilmesi zaruretini İzah eylemiştir.
Hatip, sigorta primlerinin milesse-seden olduğu gibi işçiden de alınması ve hükümetin de buna yard'm etmesi ve böylece sigorta yardım ma-sasınnî genişletilmesi mütalâasında bulunmuş ve hükümeti bu kanun tasarısını Mllttt Mccliplne sunnMis olmasından dolayı övmüştür
Görüşmelere cuma günii d’vam edilmek üzere oturuma son verilmiştir.
Türk milleti o kurtuluşu asla görmeyecektir
(Baş tarafı 1 inci sahifede) nutkuna dayanarak daha ge-
Naziliği diri İtmek
Y unanistan’da
yeni hâdiseler
Koîonya’da 16 kişi tevkif edildi
Avam kamarasında sualler soruldu
İstanbul ikinci seçmenlerine
İstanbul Mîllet Vekili seçim Teftiş Kurulu Başkanlığından:
Millet Vekili yedinci seçim döneminde ikinci seçmenliğe seçilmiş olanlardan her nasılsa ellerindeki seçim mazbatalarım kaybetmiş bulunanlara yenisi verileceğinden kimlik (Hüviyet) ciiz-danlorile seçim gününe kadar İstanbul Belediyesinde müteşekkil Millet Vekili Seçimi Teftiş Kuruluna başvurmaları rica olunur, 7852
Kolonya 13 (A.A.) — Almanlar Nazi partisini diriltmek İçin ilk teşebbüslerini yapmışlardır. Bir Nazi memuru ölen doktor Her m an Reusch-ner 11c onun hesabına çalışan başka 15 Nazi, gizli bir Nazi hükümeti kurmak teşebbüsünden dolayı Kolonya’-da Amerikalılar tarafından tevkif edilmişlerdir.
Reuschncr diğer Nazil erle gizli muhaberata girişmiş ve Kolonya hükümeti şefi adını takınmıştır. Bu adara etrafındakilere aylık olarak 2500 İngiliz lirasına tekabül eden bir para dağıtmıştır.
Laval henüz İspanyada
Londra 14 (AA.) — Laval hakkında gelen haberlere göre, Laval'i Ispanya'dan getirmek üzere dün bir Fransız uçağı gönderilmiş, fakat La-lal harb suçlusu gibi muameleye tabi tutulamıyacağına dair teminat almadığı için hareket etmemiştir.
Laval’ln şimdi Mont Jullch Ispanyol kalesinin bir dairesine yerleşmiş olduğu yo iki kâtiple çalıştığı bildirilmektedir.. Laval burada konforlu bir hayat sürmekte ve kalenin bahçesinde dolaşma müsaadesini de alınış bulunmaktadır,
Londra 13 (AA.) — Evening Standard gazetesinin Paris muhabirine göre, Laval'ln mareşal Petaln'ln muhakemesinde şahit olarak dinlenmesi muhtemeldir Laval mareşalin Almanlarla, arzusu hilâfına İşbirliği ettiğini söyliyecektir.
ttalyada kabine buhranı
Roma 14 (A A.) — Başbakanlığa kimin getirileceği meselesini çıkmazdan kurtarmağa çalışan Kuzey Kurtuluş komitesi İtalyan vatanseverleri liderlerinden M. Ferrucclo Pnrrrnln bu vazifeye tâyinini teklif etmiştir.
Londra 13 (AA.) — Yunanistan’da çıktığı İddia edilen bazı karışıklıklar hatanda sorulan bir suale Dışişleri Bakanı namına cevap veren Eğitim Bakanı M. Rlchard Law, milli muhafızlardan ve sağcı gruplardan bazı unsurların faaliyetleri hakkında şikâyetlere muttali olduğunu söylemiş Ve demiştir ki:
Bunların arasında bazı şikâyetlerin haleli olduğuna eminim zira Dışişleri Bakanının 30 mayısta yaptığı demeçte söylediği gibi gerek sağcı ve gerek solcu müfritler yeniden bazı taşkınlıklarda bulunmuşlardır.
M. Law. Yunan hükümetinin vaziyeti düzeltmek ve Asayişi adalet! dairesinde ve tarafsızlıkla muhafaza etmek için şiddetli tedbirler almakta olduğunu söylemiş ve İngiliz kıtalarının Yunanistan’da bulunmasının vaziyet üzerinde kati bir tesir yaptığını da ilâve Etmiştir.
M. Law, bu izahatı İşçi saylav John Parker'İn sualine cevap olarak vermiştir. Bu sualinde M. Parker, Yunanistan’daki terakkiperver, sosyalist, : çiftçi ve eanı partileri tarafından Yunan Başbakanına yapılan ve Silâhlandır ıl iniş kirala çetelerin milli muhafızların yar dimiyle trthlş hare- ' ketlerinde bulunduklarını İleri süren ; şikâyetlerden haberi olup olmadığını M. Lav’don sormuş ve Yunanistan'daki İngiliz kıtalarının kanun ve nl- : zamı sağlamak durumunda olup ol- 1 madıklan hususunda teminat, verip vcremlyeceğinl öğrenmek lstemlşltr.
Trieste’de bîr nümayiş
Trlste 13 (AA.) — Reuter'ttl Özel muhabiri bildiriyor: Gece yarısı Trl-este sokaklarında, ellerinde kızıl bayraklarla geçit resmi yapan nümayişçiler, bulduklara bütün İtalyan bayraklarım yalanışlardır.

niş demokrasiye geçileceği adağını hatırlatan Bayan Sabiha, pekâlâ bilir kİ bu rejimin daha geniş demokrasiye yürümesi bir kurtuluş değildir. Daha geniş demokrasi vç kayıtsız hürriyetin ifadesi olan en serbes seçim usulü kabul edilip bir çok Partiler do-ğuverlnce halk birdenbire, bütün bu felâketlerden kurtulacak, iniltisi kesilecek mi? Bugünkü Cumhuryet idaresinin «geniş demokrasiye» doğru tekâmülünden bu derece kudretli bir tılsım beklemek safdillik olmaz mı?
Bugün kararlar verip, bir iki yıl içinde İsviçre kadar demokrasi memleketi olsak, bu mütekâmil demokrasi hükümetinin alacağı tedbirler epeyce zaman sonra netice verecek* Halk, o zamana kadar sefaletten ve perişanlıktan inleyip duracak mı? Esasen harbin tesirleri ortadan kalkıp sulh olacağına göre, bugünkü sıkıntılar kendiliğinden yok olur. Çünkü Bayan Sabiha da pekâlâ bilir ki memleketteki sıkıntı şartlan. hiç olmazsa yüzde elli, dünya ahvaline bağlıdır.
Halk için, memleket için gaye işlerin daha İyi gitmesidir. îdare, şekli vasıtadan ibarettir Bundan dolayıdır ki halkının yüzde seksen beşi köylü ve çifçi olan Tür-kiyede Toprak dağıtım kanunu gibt bir kararın ertesi günü halkın kurtuluş beklediğini ileri sürmeyi insafsızlık buluruz.
Memleketimizde Amerika, İsviçre (İngiltereden bahsetmiyoruz, orası da Faşist olmuş) gibi Heri demokrasi müesseselerlnln kurulduğunu, en geniş hürriyetin basını ve Partilerile çabucak yer aldığını görmek en büyük emelimizdir. Memleketin sağlam istikbalini, sarsılmaz Cumhuriyetini temel müesseseîerin sağ. lam kurulmasında ve milletin bunalır candan, samimiyetle be-nimsemeslnde görüyoruz.
Fakat, açık konuşmak sıarsı artık geldi sanıyoruz, hemen söy-II yelim ki bu rejimin gidiş! ve ilerleylş-i ancak Garp demokrasileri sisteminde olacaktır, Ekin bu ana prensipte, aramızda şüphe kalmasın.
Kurtuluş savaşının en şereflisini geçirmiş olan ve bugün kendisini Avrupa milletlerinin en talihlisi sayan Türk milleti İnlemiyor ve başka kurtuluş beklemiyor.
Bu harbde ve harb sonunda Kurtuluş kelimesinden çok yıldığımız için bunu dünyaca hür-riyet ve istiklâle bağlı ruhlara, irkilme geliyor. Bilmem haksız mı?
Necmeddin Sadak
Created by free version of 2 PDF
Lübnan’da çarpışmalar
(Baş tarafı I inci sahifede)
M. Law demiştir kİ: Suriye'deki bü-| tün Ingiliz’ mümessillerinin faaliydi İngiliz elçiliğinin ye Orta Şark başkomutanlığının kontrolü altındadır. Başbakanın da beyanatında İzah et-mis olduğu veçhile, İngilizler karışıklıkları arttırmak İçin değil, bilâkis önlemek İçin tesir icra etmişlerdir. Şuna eminim ki: İddiaların aksine olarak, mümessillerimizden hiç biri İngiliz hükümetinin talimatına aykırı hareket etmiş değildir
General Spears (muhafazakâr ve ' Ingiltere’nin eski Buriye ve Lübnan elçisi) söz alarak şunları söylemiştir:
— 13u ItUhamlan serdeden general Rogct'nîn, sonradan İdama mahkûm edilen general Donetz’ln Suriye savaşında bize karşı savartığını M Lav I biliyor mu’
M. La w — Bu doğru ise, general Roget’nin sözlerini daha az ciddiye
■ almak lâzım gelecektir. (Gülüşmeler).
Stokes (işçi saylavı) — m. Law, bü-
■ tün bu kargaşalıklara Fransız hare-. kâtmın sebep olduğunu Fransa hükümetine açıkça anlatacak mıdır?
M. Law bu suale cevap vermemiş, fakat, general Spfars’ın diğer bir su-’ aline karşılık şunları söylem’ştir: 1 — Resmî ve gayri resmi nı em bala r-
. dan bana gelen malûmata göre, FTan-ı sız kıtalan 1 haziranda bazı yağma - hareketlerinde bulunmuşlardır Ingiliz Orta şark komutanının Fransız-lara. kışlalarında kalmaları emrini vermesine bir sebep de bu olmuştur. ‘ Rehinelerin kurşuna diZlldlŞh* calT , hiç bir teyidedlcl malûmat almadım. 1 General Spears — Bu Fransa kıtaları hakkında Inz’fr’ti te-*blrtar alınmış mıdır?
M. Law — Bu mehile, transız 1 keri makamlarını alâkadar eder
Londra 13 (A.A.) — Reuter'in Pa-i rls özel muhabiri bildiriyor' Surlya vaziyeti nlhavet dün Fransız kabinesinin toplantısında görüsü'müştür.
Kabine üyeleri arasında başlangıç-’ ta olduğundan daha sıkı bir fikir 1 mutabakatı vardır. General de Gaulle, 1 İnglilzlerln indi bir şekilde hareket
■ ettiklerini ve eğer bir uzlaşma yapıl-; ması gerekiyorsa İngiliz hükümetinin . bu yolda bir adını atması hakkında-
' ki noktal nazarını kabine Üyelerinin çoğuna kabul ettirmeğe muvaffak olmuştur.
Beyrut 13 (AA.) — Lübnan hükû-1 metl parlâmentoya bir kanun tasarısı sunacaktır. Bu kanun tasarısı. Yatan Şarktaki Fransız murahhasını, Fransız devletî nef*lne olarak gayri menkul mülkiyet edinmekten menetmektedir. Halbuki manda rejimi altında Fransız yüksek komiseri bu hakta haiz bulunuyordu.
as-
13/6/1945 fiatlerl
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 5 faizli İkramiyeler;
1933 Ergani 25.08
1938 ikramiyen 22.-J
Millî Müdafaa 22-W
Demiryolu ikramiyen 100.—
ALTIN
Borsa dışında
Gulden. 33 İŞ
Reşadiye 38.1fl
Ingiliz
Külçe (Bir gramı) ft.38
l
14 Haziran 1948
AHŞAM
Satın
AKŞAMDAN AKŞAMA
İmece ruhu
Hayli müddet Türk köylüsüe temasta bulundum; köylerde de oturdum; yine de kendini görmedin^ işitmedim amma, başkaları rafflıyarak kitaplara da geçirmiş: «imece usulü» diye bir usul varmış. Bu, «elbirliği usulü» mânasına geliliyor. Ziraat hayatının icabettirdîği vaziyetlerde, çifçücr, kendi tarlalarındaki işi bırakırlar, Ahmedinkine hep birlikte koşarak mahsulü gözle kaş arasında dertop ederlermiş. Sonra Ahmet de onlara katılırmış. Mehmed’in tarlasına. Mehmet'le birlikte llasan’mkine,,, İlh... Herkesinki, böylece, şarkılarla, derneklerle olur, bitermiş. Bundan da hayırlı neticeler doğarmış.
Bu «imece» ruhu, en aşağı tabakalarımızda böylece mevcutken; Türk milleti askerlikte kuvvetli bir milletken, ordu kurmak da savunmak bakımından imece mânasına gelirken, modern imecelere pek yanaşmıyoruz.
Meselâ şu Toprak kanunu münakaşa edilirken, «amaıı, kanun çıkmasın!» diye çırpınanların en kuvvetliymiş hissini veren tezi şuydu:
— Öyle ziraat şekilleri vardır ki ille büyük nispetlerde olmaları gerekir! Parçalanmaları felâket olur. Zira büyük mülkiyette tatbiki mümkün öyle modernlikler vardır ki, küçük küçük bölünmüş tarlalarda mümkün olamaz. Bilhassa meselâ filânca vilâyetlerde.,. İlh...
Sanki dünya yüzünde kollek-tivizm icadedilmemiş gibi... Sanki o pek muğlak görülen, hiç de fayda vermez sanılan, lâkin hakikatte hayli basit olan ve muazzam faydalan tecrübe edilen kooperatif usulleri yokmuş gibi... Mülkiyet yine büyük olur; hattâ evvelkinden de büyük olabilir. Traktörlerden, tamir istasyonlarından, tohum ıslahhanelerinden. yüksek maaşlı mütehassıslardan istifade edilir. Lâkin sahip bir tek şahıs, bir tek aile olmaz da, muhtelif olur.
Mesele şu ki bizde kollektif iş ruhu dumura uğramış gibidir:
— Hissem neyse bileyim,,. Malıma sahip olayım!...
Bu fikir hâkimdir.
Şu harbin muzafferi üç büyük milletten biri olan İngi-lizler, mirası parçalamamak için ananevi usullere başvurmuşlardır; malûm: Büyük evlât sahip olur, Amerika, şirketlerile, Rusya kolhozlarile meşhurdur. Bizde ise, baba öldü müydü, sekiz evlâdı arasında izalei şüyu... Bu dağılmaya karşılık da toplayıcı usuller vok.
Şehirde de öyle: «Babamız öldü, dört katlı apartmanını satalım! Dördümüz de kendimize birer ev alırız, kardeşler im...» Çünkü kat mülkiyeti yok...
Terbiyemiz de öyle: «Evlerimiz arasına su birikiyor, kokuntu (1) oluyor. Kimse gelip çaresine bakmaz ki... Ah şu Belediye... Ger-çe bizim evler Belediye sınırlarının da dışında,,,» Halbuki, biır imeceyle civar evlerin delikanlıları kısa zamanda işi halledebilir.
• * *+
Kısacası: Türk milletinin
âdetleri arasında bulunan ^elbirliği» ruhundaki işler, son devirlerde zayıflamış, tavsamış tır. Fena idare edilen kooperatifler, şirketler çok kimseye illallah dedirtmiştir amma, kollektif işlere yine de fevkalâde ihtîvacı-miz var: Köyde de. şehirde de böyle...
İmeceye yeni hayatımızın icabı veni yeni şekiller vermemiz, kollektif ruhu diriltip yükseltmemiz lâzımdır.
(Vâ . Nû)
(1) Koku şekillerinin Türkçede pek fakir olduğunu geçenlerde bir yazımda anlatmıştım. Galiba, yeni leat kelimeler arasında, akıntı vezninde bu kokuntu «taaffün» e yakın bir mâna İfade ediyor.
* Son haftalarda kara borsadan iplik tedariki güçleş» İğin den, İpliğini Yeril Mallar Pazarlarından alarak mamul yapan ve bunları tekrar Yeril Milara devreden fabrikaların sayısı artmıştır.
İstanbul Ticaret odası, İthal edilen derilerden tevzi e tabi tutulanları damıtmağa çalışıyor. İhtiyaç sahipleri çok kabarık, listeler lızzırlayıp verdiklerinden, bir türlü İçinden çıkılamıyor Deriler muntazam bir dağıtma şekille lmalcilere verilmiş olsa bile haL'.-ft flat aksettirilmiş olmıyacaktır.
ŞEHİR HABERLERİ —’
Zeytinyağı dağıtımı
Temmuz, ağustos ayları için mal biriktiriliyor
Vilâyet, temmuz ve ağustos aylarında halka yeniden dağıtılmasına başlanacak olan birer litre zeytinyağı İçin tstanbula getirilen zeytlnyağ-larını ticaret ofisi depolarında biriktirmektedir. Temmuzdan İtibaren zeytinyağlarının serbest olarak satışa çıkarılacağı hakkında dolaşan söylentiler hiç bir resmi kaynak tarafından teyldedllmemlştlr. İçinde bulunduğumuz zamanın istihsal mevsimi olmaması dolayıslle memlekette mevcut zeytinyağı miktarının Ticaret Bakanlığınca hesaplanarak ancak İdareli bir şeklide dağıtılmak suretlle mevcut yağların önümüzdeki İstihsal mevsimine kadar yeteceği kanaatine varılmıştır. Bir buçuk ay kadar evvel bu hususta Bakanlığın yayınladığı tebliğe bundan sonra da uyulacağı tabii görülmektedir.
Önümüzdeki zeytinyağı tevalinde resmi ve hususi müesseselerle lokantaların İhtiyaçları yine göz önünde tutulacak ve ihtiyaçları nispetinde zeytinyağı verilecektir. Hususi şahısların evlerinde kullanmak üzere İstihsal bölgelerinden İhtiyaçları nispetinde getirtecekleri zeytinyağı arma mâni olunmaması hususunda ilgili müesseselerle teşekküllere gerekil emirler verdirilmiştir. Karne ile dağıtmaya önümüzdeki İstihsal mevsiminden itibaren lüzum kalmiyacağı, yahut da dağıtılan miktarın her ailenin hakiki İhtiyacına uygun olarak hesaplanacağı ümldedillyor.
Aynî yardım
Eşya olarak yapılacağı doğru değil
Dün bir gazete memurlara yapılmakta olan ayni yardımın önümüzdeki aydan itibaren para olarak değil, aynen yani eşya olarak verileceğini, bu hususta defterdarlığa emir geldiğini yazmakta idi. Yaptığımız tahkikata nazaran defterdarlığa böyle bir emir gelmemiştir. Ayni yardım hakkın dakl kanun ayni yardım almağa müstahak memur ve müstahdemlere ayda 15 liradan az olmamak üzere ya nakten. yahut da aynen yardımda bulunulacağını âmirdir. Bu yardımın nakten veya aynen olarak yapılmasını Bakanlar Kurulu kararlaştırır. Bakanlar Kurulu yardımın nakten yapılmasını kabul ettiğinden şimdiye kadar para olarak verilmektedir Defterdarlığa gelen emirde haziran ayına mahsus memurlara 15, emekli, dul ve yetimlere de 7.5 liradan yardımın nakten yapılması bildirilmektedir. Yardımın bundan böyle eşya olarak yapılacağını bildiren hiç bir emir yoktur.
Emekli dul ve yetimlere verilecek olan ayni yardım bedellerinin 20 hazirandan itibaren tediyesine başlanmasına karar verildiği halde yapılması gerekil hazırlıkların daha evvel bitirilmesi üzerine tediyeye 18 haziranda başlanacaktır. Geçen bütçe yılında emekli, dul ve yetimlere ayni yardım bedelleri bazı devrelerde 3 aylık yerine 4 aylık verilmişti. Ödenmesi geri kalan bir aylık yardımın düzeltilmesi İçin bu suretle hareket edilmişti. Hazirandan itibaren emekli, dul ve yetimler artık maaşlarlle birlikte üç aylık ayni yardım bedeli olan 22,5 lirayı muntazaman alacaklardır.
Lise ve orta okullara alınacak parasız yatılı talebe
Millî Eğitim Bakanlığı her yıl liselerle ortaokullar» imtihanla bin kadar parasız yatılı öğrenci almaktadır. İstanbulda İlkokulları başarı ile bitiren öğrencilerden bu sınavlara bir hazırlama kursu açılacaktır. Akşam kursları öğretmekleri tarafından İdare edilcek olan kurslar her İlçede lüzumu kadar açılacaktır.
Bakanlık, parasız yatılı imtihanlara giren öğrencileri Türkçe ile matematikten sınava tabi tuttuğundan bu kurslarda İlkokul mezunlarının bu bilgileri arttırüacaktır.
İlkokullar bayramı 23 hazirana bırakıldı
Haziranın 18 İnde yapılması kararlaştırılan ilkokullar bayramı, bası sebepler dolayıslle 23 hazirana bırakılmıştır.
B. Salih Köseraif ’in cenaze merasimi
Anadolu ajansının özel muhabiri olup Fransız cephesinde vazife görmekte İken yaralanarak şelılt olan Salih Köscralf'ln cenazesi dün törenle kaldırılarak Yahyaefendl mezarlığındaki aile makbereshıe defnedilmiş! İr.
Komiser muavini Muammer mahkûm oldu
Beyoğlunda şark sineması müdürü Fuadın karnına tekme vurarak ölümüne sebebiyet veren komiser muavini Muammer İle arkadaşları hakkında verilen karar Birinci Ağır ceza mahkemesince dün okundu. Kararda: Muammerin suçunun sabit görüldüğü, bu sebeplen 3 sene 4 ay ağır hapse. 1000 lira tazminat ödemeğe mahkûm edildiği bildirildi. Arkadaşlarının hepsi beraat etti.
Esnaf odaları daha verimli şekle sokulacak İki sencdenbcrl çalışan Esnaf odalarının tatbikatında bazı aksak noktalar bulunmuştur. Çalışma işini sekteye uğratacak bu aksak noktaların ortadan kaldırılması İçin Ticaret odaları, Esnaf odaları ve borsalar! kanununda değişiklik yapılması lâzım geliyor. Tftdll&tın nelerden İbret bulunduğunu anlamak için Esnaf odaları murahhaslarından mürekkep bir kongrenin toplanması istenmektedir. Ancak bu kongre yapıldıktan sonra Esnaf odalarının halka ve esnafa daha verimli bir şekle sokulmaları kabil olacaktır.
Edirne’de bereketli yağmurlar
Edime (Akşam) — Şehrimizde bereketli yağmur yağmıştır. Civara da faydalı yağmurların yağmakta olduğu memnuniyetle haber alınmıştır.
Günlerden beşi beklenen bu yağmurlar zÜrrsın, bağ ve bahçe sahiplerinin yüzünü güldürmüş ve bllftmum mahsulâta, bilhassa yazlıklara faydalı olmuştur.
İstanbul’da namzetlerin sayısı 66 yı buldu
Dün de 13 kişi müracaat etti — Sivas, İzmit’te de yeni müracaatler var
(Baş tarafı 1 inci sahifede)
Namzetlerin beyannameleri
İstnbul yüksek İktisat ve Ticaret, okulu İşletme ekonomisi öğretmeni İsmet Alkan beyannamesinde hülâ-saten diyor kİ:
«İktisadi ve ticari alanda bir sistem. plân ve prensip eksikliği kendini gösteriyor. Teşkilâtlandırma bakımından gerekil faaliyetlerin İcaplarına katiyen, uyulmamaktadır. Teşkilât yapmak, muhtelif İş yerlerinde bir çok memur çalıştırmak demek değildir. Organizasyon tâbiri İçinde mündemiç mâna dalma faaliyet ve hareket halinde bulunan bir teşekkülün ahenktar. düzenli, tertipli, muntazam ve süratli İş görebilmesini temin edecek 1$ bölümünü yaratmak ve onu bu gayelerine ulaştırıcı bir şekilde İşletmektir.
Yeni nesil ahlâk, terbiye, görgü, iyi tahsil ve başarıcı vasıflara mall-klyet bakımından daha İtinalı yetiştirilmelidir. İhtisasa âzami saygı, eleman kıymeti bilmek, teferrüat içinde boğulmamak, kırtasiyecilik 113 mücadele lâzımdır.»
Devlet demiryolları eski cer başmüfettişi Refik Mangııoğiu diyor ki:
«Cumhuriyetçi, milliyetçi, devletçi, lâik ve devrimcilik programı ve tat-blkatile beraber kuvvetli rasyonali-zasyon taraftarıyım. Her fert gücünün yettiği kadar cemiyetin yükselmesine ve zenginleşmesine çalışmalıdır. Sınıf zihniyeti gibi kurunuvus-taî lonca zihniyeti da kaldırılmalıdır.»
İstanbul esnaf odası 9 uncu meslek grııpu reisi Refik Karabagtu-gan*ın beyannamesi:
«Maksadım mesleki ve çalışma grupu üzerine müstenittir. Pahalılığı ve İçtimaî buhranların önlenebilmesi ve memleketle binlerce küçük meslek erbabının yükselmesi için geceli gündüzlü çalışmak ve İş hayatile alâkalı bütün vaziyetler! düzenlemek lâzımdır.»
Beşiktaş’ta Mahmut AttUâ Ay-1 kut’un beyannamesinden: «öz blr demokratım. Garazsız ve ivazsız her türlü acık tenkide taraftarım. Milli bünyemizi İhlâl etmlyecek söz ve yazı hürriyetine yer vermek kontrol bakımından faydalı olacağı kanaatindeyim. İhtikâr, rüşvet, İltimasla en geniş mücadeleye girişmek muvafıktır. Ferdin teşebbüsüne İmkân vermeli, bu teşebbüs himaye edilmelidir. Tek vergi esaslle kırtasiyecilik azaltılmalıdır, çok memuru az para ile değil az memuru çok para ile çalıştırmak taraftarıyım. Ev geçindirmeğe mecbur olanlar hariç, bayanların öğretmenlik, hemşirelik ve fahri hizmetlerden başka herhangi bir resmi veya yarı resmi vazifelerde çalışmalarına şiddetle muhalifim. Yüksek tahsilini bitirmiş bütün gençler m az bir sene İhtisasları dahilinde köylerde çalışmağa mecbur tutulmalı, bundan sonra diplomalarını alabilmelidirler. Türk parasının yüksek kıymette sabitleşmesini sağlamak
esasen tedavülde fazla para bulundukça pahalılığı önlemeğe İmkân yoktur. Gümrükler ve Tekel’de bazı kanun değişmelerini yapmak, hariçten mal İthaline kısmen müsaade etmek, birkaç milyoner vatandaşın kuracağı milli bir şirketle İs t a nb ulu imar etmek.»
İstanbul avukatlarından Yüksek Deniz Ticaret mektebi eski iktisat profesörlerinden B. Sal m Nuri Uray da adaylığını koymuştur. Programında diyor kİ:
«Tahsil ve tecrübelerim bana bir sürü fikir ve bir sürü program söyletebilir. Hakikatte Cumhuriyet Halk Partisinin üyesi bulunmaklığım da program bakımından beni müşkül bir vaziyete sokmaz. Fakat bugün gerek İstanbul şehrinin ve gerek Türklyenin İçinde bulunduğu acılan ve ıstırapları program noksanından fikir yoksunluğundan gelmemiştir. Bilâkis çok fikir ve çok program sahibiyiz. Asıl üzerinde durulacak ve programdan evvel arayacağımız samimi ve düşündüğü gibi söyllyen millet vekilleridir.
Ben bir avukatım. Haksızlığa karşı durmak meslekimdir. En güzel programları koynunda saklayıp yerinde oturan: ağzını kilitleyip millet kürsüsüne hiç çıkmıyan vekillerden olmı-yacağım. Benim programım bir şirinlik muskası değildir. Beni seçtiğiniz takdirde Millet Meclisinde samîmi bir İnsan olarak hareket edeceğim. Milletimin aklı selimini ve menfaatlerini kendime relıbcr edineceğim.
Mektep hayatımda; meslek hayatımda ve parti hayatımda kayıtsız ve menfaatsiz olarak dalma doğruyu; iyiyi ve güzeli müdafaa ettim. Gözüm ve dilim serttir. O halde aziz hemşerllerlm. reylerinizi bana veriniz. beni vekilliğinize seçiniz, Söz veriyorum pişman olmıyacaksınız.»
Artist, Bürhaneddln Tepsi de diyor ki: «Programım kısadır: Güzel sanatların inkişafı, tiyatrolarımızın iptidaî halden kurtarılması, tçtlmal. ahlâkî piyesler temsilinin temin edilmesi...»
Sivas’ta nanjızetler on sekizi buldu
Sivas 14 »Akşam> — Sivas millet vekilliği İçin adaylığını koyanlar on sekizi bulmuştur. Son olarak müracaat edenler İsparta valisi Naci Kıei-man, Adana Bölge iş müfettişi Nadir Arat, tstanbuldan avukat Trlanda-fllos’tur.
İzmit’te yeni müracaatler
İzmit J4 «Akşam) — Açık bulunan Kocaeli millet vekilliği İçin üç kişi daha müracaat etmiştir. Bu surette resmen müracaat edenlerin yekûnu 21 olmuştur. Yeni müracaat edenler: 1 — Adapazarı Kemalpaşa okulu öğretmenlerinden bayan Hamiyet To-lon. 2 — Tire Tekel İdaresi tütün eksperlerinden B. C&vlt Guneysay, 3 — Milli Eğitim genel müfettişlerinden B Sami Akyol.
Hayatı ucuzlatma işi
Dün şehrimize gelen Maliye Bakanı B. Nunill&h Esat Sümer’e, gazeteciler. Tekel ve Sümer Bank mamulleri fiatlerlnln lndlrllmeslle yeni vergi kanunu tasarısı arasında hayatı ucuzlatma bakımından bir münasebet bulunup bulunmadığını sormuşlardır. B. NuruUah Esat Sümer şu cevabı vermiştir:
«— Bunlar çok girift, birlblrine bağlı teknik meselelerdir. Fiat İndirme, flat düşürme gibi İşler için kısa bir zaman söylenemez. Bu mesele üzerinde çalışıyoruz ve bütün gayemiz umumi surette ftatlerin İndirilmesidir. Yeni vergi kanunu tasarısı en pratik esasları ve mükellef bakımından da her türlü kolaylıkları ihtiva etmektedir.»
Maliye Bakanı bu akşam Ankaraya dönecektir.
Hatay’da yağmur ve sel
İskenderun 14 (Akşam) — Hatay çevresine fâsılalı bir şekilde şiddetli yağmur yağıyor, Antakyada telgraf direklerinden birkaçına yıldırım düşmüştür. Gümrük santralının sigortaları da yıldırım yüzünden yanmıştır? Birçok sokakları sel bastığından, buralardan geçilemiyor. Köylerde İse yağmurun mühim zarara sebebiyet J verdiği öğrenilmiştir. Birçok yerlerde muhabere kesilmiştir . Mahsul çok büyük zarar görmüştür. Ovanın mühim bir kısmı su altındadır.
TURAL I
ÖKSÜRÜK HAPLARI
Asfalt geldi
Bazı caddelere asfalt döşenecek
Uzun müddetten beri Belediye asfalt bulamadığı için asfalt olmak üzere yapılan yollardaki kırma taş zemin üzerine yalnız katran dökülmekle iktifa ediliyordu.
Belediyenin epey müddet evvel sipariş ettiği asfalttan 250 tonu gelmiştir. Belediye, bu asratlu geçen sene yapılan ve üzerine yalnız katrandan bir tabaka geçirilen Yereb^tan caddesine asfalt dökecektir. Bu caddenin asfaltlanması İçin otuz küsur bin liradan eksiltmeye çıkarılacak t ir.
Bundan başka geçen sene bir kısmı yapılan Dolmabahçe İle Maçka arasındaki Bayıldım yokuşunun diğer kısmına alt şartname de hazırlanmıştır. Bu şartnameye göre yolun yokuş olan kısmı mezayik parke, düz kıvnu da asfalt olarak İnşa edilecektir. Belediye fen heyetinin yaptığı keşfe göre yolun bu ikinci kısmı, 231 bin küsur liraya eksiltmeye çıkarılacaktır. Bu yol. bu sene İçinde tamamlanacaktır. Bundan sonra da İkinci bir parti daha asfalt gelecektir
Belediye kaldırım taşı, kum ve saire gibi inşaat malzemesinin geçen seneye nispetle bir miktar ucuzladığını gördüğünden evvelce teshil edlien programdan daha geniş bir ölçüde yö! inşasına İmkân bulacağını ümit rdi-yor.
Yapılacak yollar arasında uzun seneler Parti kongrelerinde Heri sürülen ve halk tarafından da ısrarla istendiği halde yapılamıyan sokak ve caddeler birinci plâna alınacaktır.
Muhtelif bölgelerden gelen paçavra ve eski elbiseler
Memleketin muhtelif bölgelerinden toplanan eski elbiselerle paçavraların İstanbul» getirilerek bir müddetten beri satılmakta olduğunu haber alan vilâyet Sıhhat ve Sosyal Yardım müdürlüğü harekete geçmiştir. Türlü hastalıklarla mücadeleye girlşildlğl bir sırada bir takım bulaşıcı hastalıkların yeniden memlekete yayılmasını mümkün kılacak bu çeşit ticarete mâni olunmuştur. Şehrin muhtelif semtlerinde depolarla mağazalara yığılmış bulunan bu eşyanın Itabeden temizleme ve etüvden geçirme ame-ilyesl yapılmadan satılmasına müsaade edllmiyerek mağazalarla depolar mühürlettlrUmlştlr.
Ticaret Bakanı Istanbula gelecek
Ticaret Bakanı B. Ralf Karaöenlzln bugünlerde şehrimize gelerek Bakanlığı ilgilendiren hususları tetkik edecektir.
Kadıköy kız enstitüsünde talebenin eserleri gösterildi
Dün akşam Kadıköy Kız Enstitüsünde talebenin Sene içinde hazırladığı eserlerin canlı mankenlerle teşhiri veslleslle Enstitü bahçesinde bir toplantı ter ti bediimi ştir. Toplantıda Milli Eğitim müdürü B. Vedat Kıratlı. Basın Birliği başkanı B. Hakkı Tank Us, Kadıköy kaymakamı. Basın mensupları ve güzide zevat hazır bulunmuştur.
öû manken üzerinde gösterilen elbiseler takdirle seyredilmiş, öğretmenleri bayan Neriman Akdlk, talebelerden bayan Sfrap, Güzin. Meliha. Asüman çok muvaffak olmuşlardır,
Müteakiben beden terbiyesi öğretmeni Byn. Nerlm Tem ve talebeleri tarafından hazırlanan estetik danslar gösterilmiş, danslardan sonra davetliler ağırlanmıştır.
Enstitünün çalışkan müdiresi bayan Nezahat Gönençtin müstesna bir buluşla tertlbettlgl bu gösteri geç vakte kadar devam etmiştir.
Kari mektubu
Suyu az akan terkos çeşmesi
Sultanahmet Tavukhan0 sokağı nihayetinde b:lr çeşme vardır, bu çeşmenin, suyu gayet az akmaktadır. Ana borudan kısılmak suretlle bu hal olmaktadır. Buradan bir kova su doldurmak için asgari on dakika beklemek lâzımdır. Halbuki bu çeşmeden Küçük-nyasofya caddesinde bulunan bütün evler su alıyor. Bu cadde üzerindeki evlerin hiç birisinde Terkos yoktur. Suyu az bırakan memur «İdare böyle emretti» diyor. Halbuki diğer bütün Terkos çeşmeleri «ok miktarda akıyor. Sular İdaresinin bu çeşmeyi daha fazla akıtmasını saygılarımızla rica ediyoruz.
AHMET GÖNÇ
, ■ ■ ■■ -------
Dekor !
Şehir Tiyatrosu artistlerinden, genç yaşında ölen Dalyan Saidin sanatı kadar, terbiyesi de meşhurdu. Vücudu ne derece iri ise ruhu o kadar inceydi. Bir gün kendisine Beyoğlu Balık pazarının büyük bakkal dükkânlarından birinin önünde rasgeldim,
— Beyaz peynir alıyorum efendim... dedi.
— Peynirlerin en güzelidir, cevabını verdim.
Gülümsedi:
— Yemek için almıyorum!.
— Ne İçin alıyorsunuz?.
— Dekor için,.. Bunlar dekor olacak.,, Belki işleri bittikten sonra!,,
Sait son senelerde sahne müdürü idi. Piyeslerde lâzım olan bu kabil şeylerle de alâkadar oluyordu. İzah etti:
— Biz bir çok eşyanın, gıdaların, yemişlerin suni şekillerini yaptırırız. Ancak bir piyeste beş altı kalıp peynir lâzım oldu. Pey-nirin kilosu 50 kuruş, İki kilo bir lira!,. Şimdi bunun hakikîsini değil de peynirin dekorunu yaptırmağa kalksak en aşağı 10 -15 lira vermemiz lâzım gelreek. Ben de hakikisini aldım. Zaten sahnede bir kalıptan rol icabı dilimlerin kesilmesi de lâzım. Hakiki peynir hem ucuz, hem piyes için daha elverişli...
Ve Sait sahneye çıkacak, artistlik edecek sanatkâr beyaz peynirleri paket ettirdi, aldı, gitti.
Son harb seneleri içinde Saitle bu karşılaşmam-™ daima hatırlıyorum Zira bugünkü bakkal dükkânlarının vitrinleri tama-mile- tiyatro sahnesine döndü.
Bir arkadaşım geçenlerde bu vitrinlerde tekerlek tek?rlek kaşar peynirleri, paket paket yağlar görmüş. İçeriye girip kaşar peyniri alacak olmuş. Fakat kendisine verilen peyniri gözü tutmamış,
— Şu vitrindeki peynirlerden vok mu?„ diye sorunca tezgâh-tar güîümsiyerek cevap verm’ş:
— Onlar dekor peynir efendim?
— Nasıl dekor peynir?.
— Teneke peynir yani.,. Böyle tekerlek tekerlek, kaşar nevmri şeklinde tenekeden şeki’ler yapılır. yine kasar peyniri rengine boyanır. İşte vitrinde gördüğünüz bu «teneke peynir» lerdir. Yoksa bugün övle vitrine güneşin altına 10 tekerlek peyniri koyacak hovarda bakkal nerede?.. 10 tekerlek peynir ne demek bilir misiniz?.. Simdi en zengin bakkalların cam’armda hile peynirler tenekedendir.
Netekim dostum, paket paket yapılmış yağların da mukavva, teneke teneke konserve kutuların boş olduğunu öğrenmiş Yani tam mânasîle dekor dolu, önü camlı küçük bir sahnecik!.. Eskiden sahneye bi'e nevn'rin hakikisini çıkarırdık. Simdi bakkal dükkânında onun ancak dekorunu görüyoruz.
Hattâ bazılarının kendisi de-ğil, dekor halinde yalancısı bile kalmadı. Zeytinyağı gibi...
Hikmet Feridun Es

Satışa çıkarılan ithal malları
Gol. Hezaran cad. 124 te HcloU mû-essesataft radyo lâmbası, radyo kondansatörü, Yeşilköy Gramofon L. ye plâk kalıbı, akümülâtor contası. GaL Yenlcaml 50 de F ve E Zahoropulosa nılka levha, elektrot bale. Şişil Abl-ddhürrlyet caddesinde Mithat R. Öğdevlne hortum tezgâhı. Sirkeci Hami diye cad. de Jül Oğlu Marsele gramofon levha. Kefeli Hüseyin handa Metal T. A. ş. ye plâstik kaynak makinesi. ve akşamı, İst. Saka Çeşme sokak 10 da Davlt Kasaviye anilin boya, İst, Cedit handa Mehmet De-ğirmencioğluna anilin boya, İst. Kayseri handa Abdülkadir Debbağa Rü-barp kökü, İst. Tûtüngûmrûkte De-□Iztoprak Ürünlerine Kolofan, İst. Karaağaçta Şakir Zümreye kolofan, AsmaalU Kanbur handa Mustafa Öz-lıaboşe ceviz, düğme, İst. Katırcıoğ-lu handa Agop Çubukçıyana sülycn. yağh boya fırçası, Sütlücede Senar İplik Fabrikasına yapağı, Gal. Tersane cad. de Zarnıayer Hanıparsuma makine İçin keçe, İst. Balkapan handa M. Zeki Obdnna yünlü kumaş, İst Cermanya handa Osman Edip Şeydi-yc selofan ve kâğıttan kadın şapkaları. Malatyada Cumah Mumcuya ham sığır derisi. Ycdlkule Kazhçeş-mede B. Dûnon M. Mendaya ham s«-ğu- derisi.
Sahile 4
A K ŞAM
14 H£u_.(
Hollywood’un üç küçük sinema yıldızı
Yeni çocuk artistler insanlığın karışık hislerini çok iyi gösterebiliyorlar
Bir zamanlar çocuk sinema yıldızları, karışık bir karakter rolü yapma kabiliyetlerinden ziyade şirin gözükme hünerlerine güvenmişlerdi. Bunların arasında en meşhur olanı, kıvırcık saçlı, bebek gibi Shlrley Temp-le'dir. Shlrley, bir zamanlar bütün sinema yıldızlarından daha fazla para kazanmıştır. Bugün, çocuk rollerine. İnsanlığın karışık hislerinden va dünyevi hakikatlerden bir nebze getiren kabiliyetli üç çocuk, Shlrley'Ln rekor ve stiline meydan okumaktadır.
Bu üç küçük kız 6 yaşındaki Margaret O’Brien, 13 yaşındaki EMzabeth Taylor ve 13 yaşındaki Peggy Ann Garner’dlr. Bu küçüklere esaslı surette güzel denemez, bilhassa Peggy Ann'da hiç bir fevkalâdelik yoktur. Küçüklerin ne dans ne de şarkı sahasında İhtisasları vardır. Fakat, hepsi başlı başına birer dram artistidir ve çocukluğun taze heyecanları İle sualsiz sadakatini çok İyi canlan-dırmaktalardır. Üçünde de filim makinesinin önünde fevkalâde tabii olabilmek hususunda dikkate şayan bir hassa mevcuttur. Hepsi de kuvvetli bir karakter ve şahsiyet sahibidir.
Bunların arasında en fazla tecrübe «ahibL olanı en küçükleri Margaret O’Brlen’dlr. Şımarık ve cin gibi yüzü, nefes almadan konuşma tarzı, ve gülerken birdenbire ağlama kabiliyeti bundan üç yıl evvel «Journey for Margaret» flllminde oynadığı küçük tarh öksüzü rolü İle ona büyük bir şöhret kazandırmıştır. Yıldız rollerine çıkmadan evvel üç küçük kız da Fox stüdyosunda çevrilen «Jane Eyle» flllminde hep birden ufak ufak rollerde görülmüşlerdir.
Elizabeth Taylor
13 yaşında bulunan Elizabeth Taylor’un düşünceli, hassas yüzü ve şevki tabii İle yaptığı nazik hareketleri ona Holllvut’un en romantik çocuk artisti namını kazandırmıştır. Şimdiye kadar en fazla muvaffakiyetle başardığı rol, açık havada çevrilmiş Olan ( National Velvet flllminde oynadığı yorucu roldür.
İlk rolü «Lassle Come Home» fiil— m İnde çoban köpeği Lassle İle birlikte oynadığı roldür. Ellzabeth'in eakln ve şefkatli şahsiyeti köpek ve atlan âdeta hipnotize etmektedir. Ellzabeth, ata binmeğe dört yaşından İtibaren başlamıştır. Metro-Goldwn-Mayer’!n, ata dair bir filim olan «National Velvet» Illinılnl meydana getireceğini haber alınca, baş rolü oynamak İçin yalvarmış fakat, kendisine çok küçük olduğu söylenmiştir. Bunun üzerine küçük kız her gün biftek yiyip ata binmek ve patenle dolaşmak suretiyle 4 ay zarfında yedi buçuk santim uzamış ve istediği rol kendisine verilmiştir.
Bu filimde, filimin kahramanı atı, yetiştirenleri hayrette bırakacak bir meharetle idare etmiştir. İngllterede doğmuş olan Ellzabeth, harb patladığı zaman babası tarafından Birleşik Devletlere getirilmiştir. Hali ha-
Peggy Ann Gar ner ve bebekleri
arda babası Beverly Hills'de bir dükkân İdare etmektedir.
Margaret O’Brien
Sekiz yaşında bulunan Margaret O’Brien, filim makinesinin önünde bulunmadığı zamanlarda bile rol yapmağa bayılır. Bu küçük yavruda
32 yaşında hâlâ sağlam bir zırhlı
Warspite sınıfı zırhlılar nasıl yapılmıştı? — Churchill’in. büyük bir muvaffakiyeti
Warspîte zırhlısı
Isviçreye karşı
Rus ithamları
Moskova radyosu sözcüsünün yeni bir kücumu
Londra 13 (A.A.) — Moskova radyo aözcüsü Vermashtv İsviçre’ye karşı yen! bir hücumda bulunmuştur.
Veraıastaev, İsviçre hükümetinin harb esnasında. «Faşist taraftarı politikası» ndan bahsettikten sonra şöyle demiştir;
Hltler Almanya’sı felâketle karşı karn-a ge’dlğl zaman akın halinde Fa- - =u(- usu İtalya’ya ve diğer memleketlere daha evvel gitmiş olan Faşistlere katılmak üzere İsviçre hududunu geçmişlerdir. Bunların arasında mürteci Polonya entrikacıları da vardır.
Müttefik hükümetlerin devamlı protestolarına rağmen İsviçre can sıkıcı siyasetine devam etmiştir. Nihayet öğrendik kİ, İsviçre Federal meclisi Hitlercilerl memleketten çıkarmağa karar vermiştir. Bu kararı tabii bir dereceye kadar ihtiyatla telâkki ediyoruz. Ancak bu ani değişikliğe sebep olan nedir? Acaba İsviçre hükümeti, memleketi bir suçlular sığınağı yapmanın tamamen İmkânsızlığını nihayet anladı mı?
Margaret O’Brien
Ellzabeth Taylor
yaşamadığı heyecanlan anlama kabiliyeti harlkulâdedlr. Büyük artistler, ( Meet Meln St. Louis» fillmlnde-ki heyecanlı sahnelerini yaratırken hissediş kabiliyetinin derecesine hay^
ret etmişlerdir, Margaret, mesleği İle fevkalâde İftihar eden gayet olgun bir artisttir. Bir seferinde rejisör Roy Roreland satırlarını okurken şaşaladığını görüp küçüğe istirahat etmesini tavsiye edince, Margaret ağlamağa başlamış ve âsabı bozulduğundan tirtlr titrediği halde rolüne devam etmesine müsaade edilmesi için yalvarmıştır. Çağırılmadığı zamanlarda, ekseriya stüdyoya uğrayarak kendisine bir İş verilmesini rica etmektedir. Margaret’ln büyük annesi İspanyol-dur. Ailesinin diğer fertleri hep İrlandalIdırlar. Küçük yıldız gayet dindar bir katoiiktlr. Asıl adı Mazlne'dlr. Fakat, yeni adını o kadar sever kİ her gece duasını «ve Margaret İçin Sana teşekkür ederim.» diye bitirir.
Peggy Ann Garner
Artık çocuk rollerinde realizme doğru bir cereyanın başlamış olmasına en mükemmel misal 13 yaşındaki Peggy Ann Garner’dlr. Oldukça büyük ağızlı İrice kalkık burunlu düz sarı saçlı ve hiç de güzel sayılamıya-cak bu küçük artist hiç kendini beğendirmeğe kalkmamaktadır. Küçük kız, Amerikanın orta halli ailelerinin fedakâr, istediğine nail olmıyan fakat hevesli alelâde küçük kızlarım mükemmel ve kuvvetli bir şekilde sembolize etmektedir. Son zamanlara kadar Peggy Ann’m rolleri (Jane Ey-res ve Keys of the Kingdom'dakller gibi) kısa roller olmuştur. Fakat, «A tree Grows’ln Brooklyn» Brooklyn'de bir Ağaç Büyüyor flllminde Francle Nolan olarak oynadığı harlkulâde rolle, hlslillk ve teslrlllik bakımından şimdiye kadar perdede göriilen bütün çocukları gölgede bırakmıştır.
Peggy Ann Ohlo’nun Canton kısmında doğmuştur. İlk vazifesine Manhattan’da çocuk modeli olarak başlamıştır. Ailesi, filim makinesinin önündeki fevkalâde tabiiliğini hiç tiyatro okuluna gitmemiş olmasına atfetmektedirler. Küçük yıldız portatif bir daktilo İle hikâyeler yazmaktadır ve Fox okul çocuklarının neşriyatı röportajcısıdır. 1.50 dolar haftalığı vardır ve parasının çoğu İle esrarengiz kitaplar satın almaktadır.
Kadıköy SÜREYYA Sinemasında
LBugün matinelerde: Senenin 2 güzel filmi birden
1-EN BÜYÜK AŞKIM
RİCHARD CAJRLSON — M. O’RİSCOLL
2-YEGANE ŞAHİT
BM CHESTER MORRIS — JANE PARTER MM
J Â f C Görülmemiş 2 büyük flhnli Dto-/A gramlarla devam ediyor.
' Bugün matinelerde
1 — TALİH YOLU
(Street Of Chance)
BUROESS MERDEİTH — CLAİRE TREVOR’un
1 Bin bir esrar dolu en güzel filmi
2 - TEHLİKE İÇİNDEYİM
\ (t. 11 ve on Danger)
CHESTER MORRİS — JANE PARTER’ln
Kalpleri heyecanla çarptıran eseri

Bugün matinelerden 11, ibaren ■KHiMHiMBBi
SARAY SİNEMASINDA
Mevsimin iki büyük ve muvaffakiyetli filmi birden
2
(This Abovs Ali)
TYRON POWER — JOAN FONTAÎN
KİRALIK PATRON
(Yeni ve görülmemiş filim)
■STUART ERVİN ve EVELYN VENABLE gaHHa
Büyük harblerdo yalnız deha sahibi ve çok kudretli kumandanlar şöhret kazanmazlar. Büyük harb gemilerinden bazıları da muhtelif sebepler İle fevkalâde şöhret bulurlar. Bunlar yalnız toplarının büyüklüğü ve çokluğu yani ateş kudreti ve sürati ve muhafaza zırhının metaneti dolayı-slyle meşhur değildirler.
Daha yapılmazdan evvel sırf inşa plânı İle ağır basan ve harb durumu üzerinde derin tesir yapan gemiler de vardır. Bunlara bir de fevkalâde maceralar İnzimam edecek olursa böyle gemiler İnsanların zihninde ve tarihin sahnelerinde silinmez İzler bırakıyor. Bunlardan biri İngiliz donanmasının ağır parçalarından olup şimdi 32 yaşma giren Warşplte safı harb zırhlısıdır. Bu gemi yapılıp bittikten sonra ve muhtelif deniz muharebelerinde büyük rol oynamakla kalmayıp daha İnşasının tasavvuru bile dünyanın bahri vaziyetini altüst etmişti.
Warspite'ln denize İndirildiği tarih 1013, inşası projesinin hazırlandığı tarih 1912 dlr. şimdiki İngiliz Başvekili Churchill o tarihte kırk yaşında bir devlet adamı idi. Fakat askerlik sahasında derin vukufu ve geniş tecrübeleri bulunduğundan İngilterenln siyasi kudretinin dayandığı donanmayı daima üstün bulunduracak tedbirler İle her zaman zihnini meşgul ediyordu.
O zaman Dahiliye Nazırı bulunan Churchill Almanya İle harb zuhuru İhtimalinin ufukta İyice belirdiğinin farkında olduğundan İngiliz donanmasının. herhangi bir muharebede felâkete uğramamasını düşünüyordu. O zaman Bahriye Nezareti başında bulunanların faaliyet ve düşüncelerinden memnun olmadığından ne yapıp yaparak Dahiliye Nezaretinden amiralliğin birinci sivil lordluğuna yani Bahriye Nezaretine geçmiştir.
ChurchlU’L yakından tanıyanlar Bahriye Nazırı olması İle bu Nezarette ve İngiliz bahriyeslnde fevkalâde hareket ve faaliyetler olacağını tahmin ediyorlardı. O tarihte memleketin müdafaası İle alâkadar olan salâhiyet sahipleri arasında başlıca münakaşa mevzuunu teşkil eden mesele harb zamanında ordu İle donanma arasında devam edecek karşılıklı münasebete verilecek şekil İdi.
O tarihte donanmanın erkânı har-blyesl hamleslz ve gevşek bir heyet idi. Kendisi bir hamle yapmak şöyle dursun başkalarının ’da hareket ve gayrete gelmesini işkâl ediyordu. Churchill Bahriye Nezaretini deruhte ettikten sonra geçen bir İki hafta zarfında amirallerle âdeta boğaz boğaza gelmiştir. Fakat neticede sözünü geçirmiştir. O tarihte mücadeleyi kenardan seyredenler neticeyi «Chur-chlll amiralleri alaşağı etti* diye tasvir etmişlerdi.
Churchill’in İlk İşi. bahrlyede kendisince itimada şayan ve en kudretli denizcilerden bir erkânı harbiye kurmak olmuştur. Birinci deniz lordluğuna yani Bahriye umumi erkânı L.arbiyesl riyasetine amiral Jelllcoeyl ve ikinci deniz lordluğuna da amiral Beatty’yl getirmiştir.
Bundan sonra bahriye erkanı har-blyesl Avrupanın karasına ordu İhracı hakkında bir plân kararlaştırmıştır. Bu plân bazı tadilât İle 33 sene sonra Normandie İhracında tatbik edilmiştir.
Fakat Churchill’in asıl düşündüğü başka İdi. Almanların bir ânl hücumuna karşı İngiliz donanmasını dalma hazır bulundurmak İçin her türlü hazırlığı yapmakla iktifa etmemiş, İngiliz donanmasına son derecede kuvvetli bir hale getirmeği ve bilhassa tensik cihetinden kemale eriştirmeği kendisine başlıca gaye edinmiştir. O tarihte bahrlyenln en büyük topu 13,5 pusluk idi İngiliz donanmasının son model safı harb 'zırhlıları ile muharebe kruvazörleri böyle toplarla teçhiz edilmişti. Alman donanması ise zırhlı Ve muharebe kruvazörlerindeki büyük topları henüz 11 pustan 12 pusa çıkarmışta.
Churchill Ingiliz donanması topları Alman toplarına nazaran daha büyük,
olmasını kâfi görmüyor ve bunu bir kat daha büyütmek istiyordu. Bunun İçin 15 pusluk bahriye toplarının imali İmkânlarını araştırıyordu. Bu hususta en büyük ihtisas sahibi olup o tarihte bahrlyeden çekilmiş bulunan amiral Flsher İle istişarede bulunuyordu.
Flsher’ln ötedenberl mefkûresi İngiliz donanmasında en seri gemiler ve en büyük toplar bulunması olduğundan Churchill’in tasavvurunu hararetli tasvip İle karşılamıştır. Bu tasavvurun fille çıkması için tecrübe kabilinden 15 pusluk bir top yaparak bunun mermilerini endahtı fenni (ballstlauel cihetinden uzun uzadıya tetkik etmek lâzım geliyordu.
Böyle bir topun İmali memnuniyeti muelbolursa o zaman bunlarla teçhiz edilecek gemileri İnşaya başlamak muvafık olacaktı. Tecrübe topunun imali ve tecrübeleri İçin en aşağı bir sene geçmesi lâzım geliyordu. Bununla teçhiz edilecek bir safı harb zırhlısının İnşası için de Üç dört sene geçmesi lâzımdı.
Binaenaleyh 15 pusluk top İle mücehhez İlk geminin donanmaya İltihakı İçin dört beş sene geçmesi İktiza ediyordu.
Bu sırada Almanyanın harb tehdidi gittikçe artıyordu. Kİ el kanalı en büyük harb gemilerinin geçmesine müsait bir surette genişletiliyordu. İngilterenln maruz bulunduğu tehlike gün geçtikçe artıyordu. Bunun İçin Churchill 1917 senesine kadar İngilterenln en büyük bahriye toplarından ve en kuvvetli gemilerden mahrum kalmasına tahammül edemiyordu. Böyle bir düşüncenin şevki lc çok cesur an e bir karar vermiş, bir taraftan 15 pusluk lopun imal ve tecrübeleri yapılırken aynı zamanda böyle toplara mahsus büyük safı harb zırhlılarının İnşasına başlanmasını emretmiştir.
Eğer 15 pusluk topun imal ve tecrübesi muvaffakıyetsiz olursa bunun ile teçhiz edilecek gemilerin İnşası da beyhude olacak ve İngiltere devleti hazînesi beyhude büyük masraflara girmiş bulunacaktı. Bu suretle Chur-chill kendisinin bütün İstikbalini kendi eliyle mahvetmiş olacaktı. Fakat topun İmal ve tecrübeleri çok muvaffakiyetli çıkarsa İngiltere bah-rlyesl dünyanın en uzun menzilli, en-dahtı en sıhhatli ve en kuvvetli topuna malik olacaktı.
Ortada ne top ne de plânları olmadığı halde bunlarla silâhlandırılmak üzere İnşasına başlanan İlk safı harb zırhlıları Warsplte, Nallant, Barham, Malaya ve Queen Elisabeth îdi. Amiral Fisher’in telkini üzerine yapılan bu gemiler en uzun menzilli toplarla mücehhez olduktan başka süratleri de fazla idi. Bu sebeple bunlardan her biri açık bir havada düşmanın en büyük harb gemilerini topa tuttuğu halde kendisine düşmanın hiç bir mermisi İsabet etmiyecektl.
Birer düzine safı harb zırhlıları karşı karşıya muharebe ettikleri zaman Warspite sınıfına mensup bir gemi lüzumu halintle İngiliz donanması safının bir cenahından diğer cenahına gelerek müessir yardımda bulunacaktı. İşte tablyevi cihetten fevkalâde ehemmiyeti olan böyle bir filoyu meydana getirmek üzere Wars-pite sınıfı gemileri İnşa edilmiştir.
Bunların inşasına kadar İngiliz bahrlyeslnln esas gemileri drtad-nought’lar idi. Her biri on ikişer pusluk on top İle müsellâh idi.
Lâkin Warsplte’ln 15 pusluk sekiz topu bir salvoda dreadnought’m on topunun attığı mermilerin İki misil ağırlığında mermi atmaktadır.
tVarsplte’ln dünyanın en seri sah harb zırhlısı olması İçin 25 mil sürate malik bulunmasında Churchill ısrar etmiştir. O tarihte bütün safı harb zırhlıları kömür yakmakta olduğundan teknik mütehassıslar bu kadar sürate İmkân olmadığını ileri sürmüşlerdi. Bunun için petrol kullanmak lâzım geliyordu. Halbuki İn-glllerede petrol madenleri bulunmadığından mütehassıslar İleride tedarikinde zorluk çekilmesi İhtimaline binaen safı harb zırhlılarında kömür
Antonescu beynelmilel mahkemede yargılanacak
Londra 13 (R.) — Bir habere göre Romanya diktatörü Antonescu beynelmilel bir mahkeme tarafından muhakeme edilecektir. Yargılanma Bükreşte olmıyacaktır.
Bükreş'te dün 16 kişi mahkûm edilmiştir. _____________
Amerika’ya ısmarlanan kamyonlar gelmeğe başladı
Ankara 13 (Telefonla) — Tüccarlarımız tarafından evvelce Amer'ka'ya slparis edilen kamyonlar gelmeğe bağlamıştır. Öğrendiğimize göre limanlarımıza 234 kamyon g> Imiştlr. Bunlardan 112 si Ford, 122 sİ Şevrole’ dlr. çeşitli firmalar namına gelen bu malların dağıtımını Ticaret Bakanlığı yapacaktır.__
Kömür taşıma ücreti
Kok kömürlerinin nakllyesl hususunda geçen seneden edilen tecrübelere göre nakliye tarifesinde ta Tllât yapmak İçin Blcdiyenin İncelemeleri neticelenmiştir. Yeni hazırlanan nakliye tarifesinde kok kömûrile ta« kömürü arasındaki sıklet ve hacim ayrılıkları göz önünde tutulmuştur. İhale suretile kömür naklettiren müessese ve apartmanlar yeni tarife ile bu sene kömürlerini geçen sene fen daha ucuza taşıtabilceklerdir.
RADYO
ANKARA RADYOSU
Bugünkü program
18.00 Dans orkestrası, 18.45 Opera düetleri, 19.00 Haberler, 19.20 Geçmişte bugün, 19.25 Fasıl, 19.50 Konuşma, 20.00 Müzik, 20.15 Radyo Gazetesi, 20.45 Semai ve şarkılar, 21.15 Konuşma, 21-30 Senfoni orkestrası. 22.30 Dans müziği (pL), 22.45 Haberler.
YARİN SABAHKİ PROGRAM
7.30 Müzik (pl 1 7.45 Haberler. 8.00 Müzik (pl.), 12 30 şarkılar, 12.45 Haberler, 13.00 Salon orkestrası.
VEFAT
Bay ve bayan Vahram G. Balıkçı-yatı, bay Onnlk Balıkçıyan (Bükreş) bay Hrant Balıkçıyan (New-York) valideleri olan
DUİ BAYAN ELMONE BALIKÇIYAN ın vefat ettiğini teessürle bildirirler. Cenaze merasiminin yarın cuma 18 haziran 1945 saat 15 de Beyoğlu Ba-lıkpazar, Üç Horan Ermeni kilisesinde icra olunacağı İlân olunur. İşbu ilân hususi davetiye yerine kaimdir.
Cenaze levazımatı Becldyan
Büyük Kadro Fevkalâde hazırlık Pek yakında açılıyor
yerine petrol kullanılmasına şiddetle muhalefet ediyorlardı.
Bu itirazların da önünü almak için Churchill o tarihte büyük siyasî gayretler sarfederek İran ve Birmanya petrol sahalarını ve teslsatoı îngll-tereye ve İngiliz bahriyeslne temin etmiştir. Bu suretle 30,000 tonluk dünyanın en kuvvetli ve en seri gemisi VVarsplte meydana gelmiştir —F.

Yeni Ticaret Bakanının tamimi
İş hayatını hafifletmek
Gerek Millet Meclisinde ve bunun encümenlerinde, gerek bir saman bir Bakanlığın babında devlet ve millet İşlerlle uğraşmış, bunların inceliklerini, zorluklarını yakından görmüş ve memleketin canlı bir iş muhitinin çocuğu olan yenj Ticaret Bakanı, işe başlar başlamaz, hangi prensipe dayanacağını bildirdi:
Memleket İktisadî hayatını daha az ağır bir hale getirmek. Bu prensipln ilânı, teşhisin doğru olduğunu da gösterir. Hakikaten son senelerde iş hayatımız, ancak, ellerinde ilâhların kıs-kanchk'a dağıttıkları sayısı mahdut meşaleler bulunanların düşmeden ilerliyebileceği bir lâbirent haline sokulmuş idi.
Ticaret, tıpkı bir koşu atı gl-( bi, tazyikini, âmirliğlni, kumandasını mümkün olduğu kadar az ve hafif hissettiren bir süvari. bir murakıp ister. Gem, hele olağan üstü zaman’arda, lüzumludur. faydalıdır, fakat esas değildir. Esas ticaretin hayatiyeti ve bunu en yüksek haddine çıkaran teşebbüs serbestîsidir.
Eiz tse. ticaretin cemiyetteki fonksiyonlarını unutarak, sırf tiîccan, hattâ bazı tüccarı, bunların belki müfrit kazanç hırslarını görerek, butun iş hayatını felce uğratıcı bir nizamlar manzumesi. daha doğrusu anarşisi kuıduk. Murakabe mâkul bazı hudutları aşırca, bütün insan zaıflarile ma’ûl kimselerin elinde, muhakkak bir çok İnhiraflara uğrar. Devlet otoritesi, alışılmış saha'ann dışına çıkar, sevyal mevzulara geniş ölçüde tatbik edilmek İstenire, bu otoritenin bir parçasını taşıyanlar, hâkimiyet hudutlarını mütemadiyen genişletmeğe çalışırlar.
Bu ruhî kanun İcabı, murakabe. yavaş yavaş ilk mânasını kaybeder, hudutlarını aşarak tam bir müdahale ve hâkimiyete kadar genişler. İşte, ne şekilde, ne kadar iyi niyetle teşekkül etmiş olursa olsun, ticarette, ithalâtta, ihracatta birer tanzim organı olarak kurulan «Birlikleri» zamanla, inhirafın, gayeden, ölçü den ayrılmanın en açık örneği olmuş, bugün İthalâtı da, ihracatı da, gelen malların müstehlike arzında da, bir durdurucu, bozucu, hakikî tüccan İş hayatından kaçıncı bir mekanizma haline girmişlerdir.
Memleketin iktisat hayatına hafiflik vermek tstlyen yeni Bakanın en büyük ağırlık âmili olan birliklerin tasfiyesüe işe baslıyacağını ünudederiz.
Sermayesi, alacağı, borcu ol-mıyan bu teşekküllerin feshi anî ve katî olabilir. Fakat iş hayatımızda. tabiî rollerini yapamadıkları veya aştıkları İçin, fazla fayda vermlyen bazı organlar vardır ki, bunların İçinde devletin büyük sermayeleri yatmakta, belki cürümektedir.
Memleket ekonomisi öyle bir devreye giriyor kİ. stok bulundurmak ve bilhassa fiatlerl geniş ölçüde yükselmiş mallan saklamak. en büyük ticarî tehlikeleri arzetmektedir Ticaret Bakanlığına bazı kurumlar bugün stok-
Denizcilik bayramı hazırlığı
Bir temmuzda büyük bir törenle kutlanacak olan denizcilin bayramının programını tesbtt İçin, tevekkül «len komisyon dün tekrar toplanmıştır. Komisyon, dünkü toplantısınCfl gertk bayram programını, gerekse yapılacak çentil deniz spor ve >arış-lannın programını tamamen tecblt etmiştir. Hazırlanan programa göre o gün merasime Taksim «bidesine çelenk ler konulmaslle başlanacak, onu müteakip Beşlktaştakl Barbaros heykeline çelenkler konularak merasim yapılacaktır Beşlktaştakl merasimden sonra Fcnfr açıklarında tertip edilen deniz yaraları seyredilecektir.
G’ce de sabaha kadar devam e en vapur gezintileri yapılacaktır. O gün her taraf bayraklarla süslenecek, gece her yer ışıklarla don anacaktır.
Karaman’da nohut satışı
Karaman (Akşam) — Ofla nohut almamaktadır. Müstahsilin elinde 10 vagon nohut vardır. rintler 20 kuruşu geçmemektedir
la mahmul bulunmaktadır. Bu kurumlan tasfiye veya daha dar hudutlara İrca İçin bu stoklan süratle elden çıkarmak lâzımdır. Bunu temin İçin bu kurumlanır içindeki idare âmirlerine verilecek direktif yeter değildir.
Her müessese, bilhassa tasfiyeye mahkûm olduktan sonra, hayatını sürünerek mümkün olduğu kadar fazla uzatmağa çalışır. Bu, işin başındakiler ne kadar iyi niyet sahibi olurlarsa olsynlar. böyledir. Bunun içindir ki. tasfiyeye nezaret İşi ticaret Bakanlığının en enerjik bir ıkl rüknüne havale edilmelidir. Bu tasfiye ne kadar uzarsa, devletin sermayesi de o derece azalır.
Ticaret Bakanlığı, son senelerde, daima geç kalan bir devlet dairesi olmuştu. Şimdiden sonra her tedbirin vaktinde alınacağını ümidederiz ve yeni Bakan hakkında öğrendiklerimiz bu ümidi kuvvetlendirmektedir.
Ancak, savın Ralf Karadenizlin muvaffakiyetinin baş şart 1 arından biri de. tasfiyeyi, geniş tutmak ve Bakanlık teşkilâtına, bunun içindeki bir çok zayıf ve zayıflatıcı unsurlara da teşmil etmektir. Birliklerin bütün alâ-kalılarca görülen ve söylenen İş durdurucu havasını belki bir dereceye kadar vekâletin bîr nevi medreseye çevrilmiş olması yaratmıştır. Bakanlık İçinde e!’an; çok kıymetli, muhit bulunca büyük işler görebilecek unsurlar muhakkak vardır. Fakat bunları harekete getirmek daha doğrusu hareketlerine mâni olmıyan bir iklim yaratmak lâzımdır.
Gidip gelen her Bakanın huyuna göre üslûp değiştiren, fakat daima aynı menfî ruhu muhafaza eden bazı memurların saltanatına son vermek, Ticaret Bakanlığım da yaratıcı bir organ yapmak mümkündür ve zarurîdir. İdarî ve siyasi tecrübesi olan yeni Bakanın bu işi de başarmasını dileriz.
Ticaret Bakanlığının, tüccardan çekinmesi, tüccara kıymet ve itibar vermemesi, bu devlet dâiresini, son senelerde, bir nevi hilkat ucubesi yapmıştı. Halbuki bu Bakanlık tüccarın, ticaretin Bakanlığıdır ; Bakan ile tüccar arasında mümkün olduğu kadar sıkı ve samimî bir işbirliği olmalıdır. Çer ehemmiyetli konuda alâkalnan söyletmek, karanlıkta ve sırf büroların ekseriya İndî mütalâalarile yürümemek ve geniş tartışmalara imkân verip hakikatin meydana çıkmasını temin etmek lâzımdır. Memleket İş âlemi yeni Bakanı sevgi ile karşıladığına göre, işbirliği kolay olacaktır. İstişare organlarının da tam olarak memleket İktisadiyatını temsil edecek hale konması, bunun İçin yenilenmeleri belki yarının ehemmmlyetil bir İşi olacaktır.
Şimdilik ticaretimizi, tüccarımızı serbesliğe götürücü tasfiyeleri yapmak, lüzumsuz, mütemadiyen ayağa dolaşan cihazları fesih ve lâğvetmek bile büyük bir hizmet olacaktır.
CEVAT NİZAMİ
Yazan: Carler DİCKSON Çeviren: SEDAN ELMAN
Türkiye Yayınevinin neşrettiği Polis Romanları serisinin 7 nel kitabı olan KANLI OYUN çıkmıştır. 13X18 boyunda 202 sahile, llatı 125 kuruştur.
TÜRKİYE YAYINEVİ İSTANBUL
T AN1MADIĞIMIZ MEŞHURLAR:
Teodor Kasap tezgâh arkasında Fransızcaya çalışıyor!
Kapalıçarşı içinde manifaturacı çıraklığı ederken Teodor Kasap Parise nasıl gitti?
| Garip bir çırak — Çorbacının Fransızca konuşması — Kapaltçarşıda bir J ;t Fransız miralayı — Sargı bezi alırken — Tezgâh arkasındaki çocuk —- 1 ( Kapalıçarşıdan Parise — Sorbon üniversitesi imtihanlarında — Alexan- I 1 dre Dumas ile tanışmak — Fransız romancısının kâtipliği — Birlikte t | Kafkasya'ya seyahat — Zengin kızlar ve Şarklı bekâr — Kayseri çar- î ) şıstnda silindir şapkalı bir adam — Teodor Kasap tekrar lstanbulda.. J
Kapalıçarşı içinde, Astarcılar hanının en alt katında bir dükkân. Top top kumaşlar, tülbentler, patiskalar, amerikanlar, çeşit çeşit bezler. Tezgâhın arkasında cin gibi bir çırak bir kitap üzerine eğilmiş, bir şeyler mırıldanıyor.
Dükkânın sahibi olan Rum çorbacı, çırağının zekâsı, açıkgözlüğü ve zekâsile övünmekte, hattâ bu bakımdan onu dünyanın sekizinci harikası addetmektedir. Zira bu parmak kadar çocuk bir yandan endazelerle tülbent ölçer, bez keserken bir taraftan da Fransızcaya çalışmakta, gayri kıyasl verbleri ezberlemektedir. Vakit bulunca Türkçe. Arapça, Farisi. Rumca, hattâ eski Yunanca kitaplar okumaktadır, Dünyanın hiç bir tarafında mumla aransa böyle bir manifaturacı çırağı dalla bulunamazdı. Çocuk bilhassa Türkçeye ve Fransızcaya pek ehemmiyet veriyordu.
Çorbacısı onun bu müthiş öğrenmek sevdası yüzünden bazan endazede şaşırdığını görmüyor değildi. Ticarette katiyen dalgın olmamak lâzım geldiğini bu eski piyasa kurdu çok iyi bilirdi. Fakat, aynı zamanda kendisi de Kayserili ve «Kasap» m ailesini, bilhassa çocuğun babası «Sara-fim Kasap» efendiyi çok İyi tanıyan dükkân sahibi mağazasının tezgâhları arkasında bir dehânın yetiştiğine kanidl. Bir gün onunla yalnız kendisi değil, bütün «Kayseri» bütün memleket iftihar edecekti.
Bunun için patron kitaplarla meşgul olmayıp endazeyi şaşırmamasını değil, bilâkis boş zamanlarında İstediği gibi çalışmasını Teodor Kasap’a tembih ediyor, hattâ onu teşvik için akşam üstleri, bildiği tek Fransızca cümleye bir de «köftehor!» kelimesi ilâve ederek soruyordu:
— Parlez vous françals köftehor?...
Ve çocuk Fransızca olarak çorbacıya cevap verince patron İftiharından koca Astattılar hanına sığamıyordu.
— Hay köftehor bülbüller gibi Fransızca konuşuyorl„ diyordu.
tşte bu hayır sahibi adam Teo-doru bir taraftan da Kuruçeşme Millet mektebine yerleştirdi. Burası Rum mektebiydi. Teodor mektepten erken gelir ve kendi kendine bir takım usullerle Fransızcaya ve Türkçeye çalışırdı.
Dükkân müşterileri arasında bir Fransız levazım miralayı vardı. Kırım muharebesi dolayısile İstanbülda bulunan bu zat yaralı askerlere sargı bezi, çamaşırlık vesaire almak üzere sık sık Astar-cılar hanına gelirdi. Esasen bu gibi eşyayı aşağı yiıkarı Tcodo-run çalıştığı mağaza Batmağı teahhüt etmiş gibiydi.
Miralay bir gün yine dükkâna geldi. Sargı bezi alacaktı. Tezgâhın arkasında bir çocuğun Fransızca bir kitabın üzerine eğilmiş olduğunu gördü. Ve aralarında şöyle bir konuşma geçti:
Miralay — Ne okuyorsun küçük?
Teodor Kasap — Fransızcaya çalışıyorum, „
— Nasıl?., Kendi başına mı?.. Hocan var mı?,.
— Ne hocası?. Kendi kendime öğreniyorum!
Miralay garip fakat İyi bir insandı. Bu acayip çocuk da pek hoşuna gitmişti. Ona yaklaştı:
— Peki... Ben Fransaya giderken sen! yânıma alsam Rarlg’e gelir misin?..
— Elbette gelirim!,,
— Vad ediyorum, muharebe biter bitmez beraber gideceğiz küçük... Bu sözümü unutana... Şimdiden hazırlan...
Ayak üstünde lâf olsun diye verilmiş olan bu söz bizim Teodor Kasap’ın bütün hayatını baştan başa değiştirmiştir. Hakikaten miralay muharebenin bitişinin haftasında Astarcılar hanına gelmiş ve Teodor Kasap’a:
— Haydi bakalım küçük, pılı-m pırtını topla... Paris'e gidiyo-
ruz,,. Söz vermemiş miydim sana?,.
Ustası bu küçük harikadan gözleri dolu dolu olarak ayrılmış ve kendisine minimini bir para kesesi de hediye etmiştir. Zaten buna da lüzum yoktu. Zlı a meşhur Fransız romancısı AlGxan-dre Dumas’nın yeğeni olan miralayın hali vakti pek yerlndey-di ve Teodoru Parlste bir kaç sene okutmağı — bütün masraf-larile birlikte — üzerine almaktaydı.
Matbuat tarihimizin en meşhur simaları arasında bulunan Teodor Kasap işte bu suretle tahsil için Paris’e gitmiştir. Kay-seriden bir kervanla îstanbula... Ve Kapalıçarşı İçinden Paris’e!.. Teodor Kasap’ın büyük macerası böyle başlıyor.
Alexandre Dumas ile tanışmak..
Bundan sonrasını Teodor Ka-sap’m uzun seneler hususi kâtipliğini de yapmış olan yeğeni avukat bay Lazarides’ten dinll-yelim. B. Lazarldes çoktan seksenini geçmiş olmakla beraber bütün hafızası, nüktesi, malûmatı yerinde bir zattır. Türkçe yazılmış. hakikaten pek güzel, birçok şiirleri vardır, Arabiyl, farislyl meşhur hocalardan okumuş, zamanının en büyük hattatlarından, yazı sanatkârlarından ders almıştır. Zaten bunun İçin Teodor Kasap, yeğenini kendisine kâtjp seçmiştir, Türkiye de hukuk mektebinin kapısını ilk açan, İlk talebelerdendir.
Bay Lazarldes Teodor Kasap’ın Parlsteki hayatını çok iyi bilmekte ve şöyle anlatmaktadır:
— Orada İlse imtihanını verdikten sonra Sorbon üniversitesine girmiştir. Burada nihayet çıkış imtihanları zamanı gelmiştir. tşte Teodor Kasap yetişmesi üzerinde pek büyük tesiri olan
meşhur romancı Alexandre Du-mas’ya burada ıaslamıştır. AIex-andre Dumas imtihanlar esnasında dikkatini çeken bu zekî çocuğun ne milletten olduğunu sormuştur. Kendisine:
— Bir Türk!..
Cevabı verilince alâkası büsbütün artmış, Teodor Kasap’ı tebrik etmiştir.
Uzun süren arkadaşlıkları buradan başlamıştır. Edebiyata son derecede meraklı olan Teodor Kasap bundan pek memnun olmuştur.
Alexandre Dumas mektebi bitirdiği şu anda ne yapmak fikrinde olduğunu kendisine sormuş ve Teodor da şu cevabı vermiştir:
— Fransız edebiyatı hakkında-ki bilgimi genişletmek istiyorum... Zaten lstanbulda bir yandan dükkân çıraklığı ederken bir taraftan da çalışırdım. Patiste de öyle yapacağım. Bir iş bulacağım, bîr taraftan Fransız edebiyatına çalışacağım!..
Bu söz üzerine büyük Fransız romancısı Teodor’a aklından geçmeyen bir teklifte bulunmuştur:
— Benim yanımda çalışır mısınız?,.
Hakikaten Fransız edebiyatını tetkik İçin bundan daha güzel, bundan daha harikulâde bir fırsat olamazdı.
Zaten Alexandre Dumas, Teo-dor’un hâmisi olan yeğeninden de bu Türkiyeli genç hakkında bir çok iyi şeyler işltmiştî. İşte Alexaxıdre Dumas’nın kâtipliğine de Teodor Kasap bu suretle girmişti. Epey zaman yanında kaldı. Dumas eserini yazmak üzere Kafkasya’ya giderken Teodor Kasap’ı da birlikte götürdü Ka-sap’ın Kafkasya’ya seyahati de böyle olmuştu.
1861 . 1862 senelerinde büyük bir memleket hasretine tutuldu. Alexandre Dumas’ya;
— Annem, Kayseri, İstanbul burnumda tütüyor. Müsaade ediniz de onları gidip görevim!., dedi.
Halbuki o sıralarda Alexandre Dumas Paris’in en zengin, en bü-1 yük salonlarına girip çıkıyor, genç kadınlar bu büyük sanatkârın etrafında dönüyorlardı. Teodor Kasap da genç, çok zekî, gayetle esprili, Fransızcayı bir Fransız kadar konuşan, şakacı, Şarklı olması itibarile Fransız salonları İçin pek enteresan, üstelik Alexandre Dumas’nın büyük dostluğunu, arkadaşlığım kazanmış bir kimseydi. Büyük süksesi vardı. Bekârdı. Gayetle zengin drahomalı bir kaç kız etrafında pervane oluyorlardı.
Alexandre Dumas:
— Pariste kal ve bu zengin, güzel kızlardan birile evlen., yerleş ve Fransız tebaası ol, dedi.
Fakat onu memlekete çeken üç şey vardı: Annesi, Kayseri, İstanbul!,,
Alexandre Dumas onu fikrinden caydıramıyacağmı anlayınca:
— Peki, git, dolaş gel... dedi,
Birikmiş bir çok maaşları vardı. Hepsini Teodor’a verdi. Ve Teodor Türkiyeye geldi.
Silindir şapkalı adam..
Hiç unutmam 1863 - 1864 seneleriydi. Kayseride Tavlusun’ dakl evimlzdeydik. Bana:
— Dayın geldi, dayın... diye bağırdılar.
Teodor’un gelişi Kayseride o zamanın en mühim hâdisesi olmuştu. Çünkü sonradan fes giyen Teodor Kasap Patisten pek uzun ve pırıl pırıl yanan bir
’l
Bir.eşik Amerika’da -744 günde ik gazete çıktır
Birleşik Ameri kaçla 174*1 gündelik gazete çıkmaktadır, Bu gazetelerin topyekûn tirajları da, 45.954,838 dlr. Bunların 338 i, sabah gazetesidir. Bu gazetelerin tirajı. 18,059,252 dlr. Akşam gazetelerinin sayısı 1,406 dır. Bunlar da, 27,895,586 nüsha satmaktadırlar. Ayrıca, 481 pazar gazetesi vardır. Bunlar da, umumiyet itibarile günlük gazetelerin pazar sayılandır. Bu gazetelerin tirajı, 37,945,622 dlr.
Birleşik Amerika’da küçük ve büyük olmak üzere, 1,384 şehirde günlük gazete neşredilmektedir. Bu gazetelerin neşredlldiği şehirlerin nüfusu 5,000 - 7,000,000 dir.
Son bir istatistiğe göre 8,888 şehir, gazete ve mecmua neşretmektedir.
Vasat! olarak, 23 sahifeden
ibaret olan günlük gazetelerden., her biri, 1944 senesinde her günit İÛO.ÛOO nüsha «atmakta İdi Npu/““
New^-
Times’in de 48 sâhifelik^
100,000 nüsha satmakta idi. New York Daily News'un 44, York -G
gazete çıkardıkları görülmüştür,^ Pazar gazetelerinden her biri, vasatî olarak 68 sahifeden iba- q rettir. Bu gazetelerin her biri” — sahife itibariel — 9 kısımdan “ ibarettir. Şöyle ki, sporla alâka- O dar olan bir kimse, derhal o kıs- > mı açıp okur. Bu arada, News (D isimli pazar gazetesi, vasatı o!a-£5 rak 136 sahifeden ibarettir. Sa-M— vaştan evvel sahife miktan daha >s çoktu. -O
1944 senesinde gazeteler, (-O
51 3/10 nispetinde yerlerini İlâ- (D na hasretmişlerdi. Geri ka an'çg kısımlar da fotoğraflara, makale Q) ve başmakalelere, mektupla ra Jr mizaha ve her sahayı alâkadar'*-' edecek hususî malûmat ve dü-
şünceyi İhtiva eden yazılara hasredil m ekteydi.
Savaştan evvel, sadece Nere York ve Şikago gazetelerinin günlük kâğıt sarfiyatı. 192 hektarlık bir ormana ihtiyaç gösteriyordu.
Birleşik Amerika'da büyük bir gazete neşir ve tevzi edebilmek İçin, 100,00 dolar ve daha fazlaya malolacak makine vesaîr teçhizattan başka, 2.Ö00 kadın ve erkeğin kombine gavretin? ihtiyaç vardır.
Amerikan basınının bu gayreti, Boston posta müdürü John CampbeH'tn 24 nisan 1704 de 16 1/2 X 26 3/4 santim eb'adındaki bir sahlfenin iki tarafına haberleri büyük hurufatla basmak suretile neşrettiği Boston Neres Letter isimli haftalık gazetenin doğuşundan itibaren başlamış ve günden güne baş döndürücü bir hızla artmıştır.
Bir Fransız sinema artisti tevkif edildi
Brazzaville 13 (R) — France Soir gazetesinin verdiği bir habere göre, Fransız sinema artist! Josseline Gael Lyon’da tevkif edilmiştir.
Gael, Doriot’nun adamlarından Sonnler’nin dostu idi.
Türkiye Ecirdi
Senelik 2000 kurm 64C0 Kuruş
6 Aylık 1600 > 2000 >
3 Aylık 800 » ıooo »
Adres tebdili için elli kuruşluk pul gönderilmelidir Aks) takdirde adres değiştirilmez.
Telefonlarımız Başmuharrir: 20565 Yazı İşleri: 20765 — İdare: 20081
Mfldiir: 20497
Recep 4 — Hızır 40
İmsak Güneş öğle Ekindi Ak ÎHtai E. 6.26 8.46 4.32 8.33 12,00 2.03 V. 3.08 6.28 1314 17.15 20.42 22.45
İdarehane Babıâü civan
Acımusluk sokak No. 13
silindir şapka ve kara elbiselerle geldi. Hâlâ gözümün önündedir. Kays’eri için bu o vakitler görülmemiş bir manzaraydı. Dayım silindir şapkasile Tavlusun’daki evimizin selâmlık kısmına girmişti».
«Kasap» m biraz sonra Namık Kemalle birlikte Diyojen gazetesini çıkarmağa başladığım, Ziya paşa ile, Mithat paşa ile münasebetlerini, sarayla mücadelesini göreceğiz...
Hikmet Feridun Es
Snhife 6
A EŞ A M
14 Haziran 1945
J HER AKŞAM
İçtimai hastalıklarla savaşta
Deniz üstündeki taraça daha serin ve daha tenha idi. Masaların üzerinde yuvarlak, az ışıklı, mavi lâmbalar yanıyordu. Vazoların İçinde bol çiçek vardı. İçeriden, danseden çiftlerle dolu salondan sesler Âdeta süzülerek ve hifiiliyerek buraya geliyordu.
Binnaz taraçaya çıkınca siyah dekolte elbisesi içindeki köğsünü şişirerek derin biı- nefes aldı:
— Temiz hava ne güzel şey!.. Deminden beri buraya çıkmamağı nasıl akıl etmemişiz!., dedi.
Yanındaki sarışın, fraklı delikanlı ona sokuldu:
— Fakat sen hâlâ benim teklifime «evap vermedin Blnnaz... Ne olur bana «Evet» desene... Karım olmak istemiyor musun?-
Bh masaya oturdular. Vakıa mavi ışık kuvvetsizdi, ve Binnazın büyük gözlerinin etrafı çok b/yalı idi amma yine yüzündeki çizgiler belli oluyordu. Fakat senelere meydan okuyan bir güzelliği vardı. Elindeki İnce renkli mendili İle oynıyarak bu yanık yüzlü genç adamın gözlerine bakıyordu. Ce vap verdi:
— Lâkin pek çılgınca birşey olmaz hu Orhan... Düşün bir kere... Ben senden dokuz yaş büyüğüm...
Delikanlı, onun hoşuna giden tatlı bir delişmenlikle cevap verdi:
— Bu mesele mi sanki?- Baksana benim, de şakaklarımda İki beyaz saç var... Ne çıkar?.. Bana cevabını ver rica ederim...
— Şimdi olmaz azizim.. Yarın sana yazarım... Kafamı toplıyayım. Bana o kadar çok İçecek şey verdiler kİ başım dönüyor...
— Yarın mektubunu beklerim amma...
— Merak etme... Yarin akşam üstü benim kapadığım mektup zarfını sen yırtacaksın...
_ Merakla, heyecanla belülyeceğitn. Ertesi günü hakikaten Orhan Bln-naz'ın mttubunun zarfını yırtıyordu. Hikâyelerde, romanlarda ekseriya bu kabil mektupların zarfları mavi olur ve uçuk bir mürekkeple yazılır. Bln-naz'ın zarfı beyaz ve alelâde İdi. İçinden çıkan mektupta İse şunlar yazılı İdi:
«Sevgili çocuk,
İşte senden ayrıldıktan hemen sonra, evime gider gitmez yazıhanenin başına oturuyor ve şu satırları yazıyorum.
Yüzüne karşı bir türlü söyllyemedl-ğlm «Hayır... Olmaz!.» sözlerini ancak bu kâğıdın ve şu kalemin yardımı ile senin önüne koyabileceğim.
Hayır dostum, çılgıncasına istediğim halde, seninle katiyen evlenmlye-eeğim. O hiç bir mazeret dinlemez,1 o delişmen, o tatlı çocukluğunu bir tarafa bırakarak beni biran dinle.-Ümidederim kİ hak vereceksin.
Artık birbirimizi göramiyeceğlmlz İçin sana mühim bir şey itiraf ede-ym. Ben yaşımdan beş seneyi dalma saklarım. Bu itibarla senden 9 yaş değil, tam 14 yaş büyük sayılırım. Düşün bir kere... Kocasından bu kadar büyük bir kadın. Yapamıyaca-ğım!..
Seninle müşterek geçecek hayatımızın birbirine ne derece uymtyacağı-nı misallerle arılatacağım. Ve en ba* < şeylerden bavlıyacağım.
Hatırlar misini.. Bir gün seninle deniz kıyısında bir balıkçı gazinosunda oturmuştuk. Sen meze olarak neler getirmiştin. Hâlâ gözümün önündedir. Midye tavası, kabak kızartması, turşu, tarama, sardalye balığı vesaire...
— Bunlara bayılırım. Hele şu midye tavasına... diyordun... —
Ve emsalsiz bir mide gençliği içinde bunları İştah ne yiyordum. Ya ben?.. Artık kara ciğerlerinin emrine göre sofrada çatal kullanan ben?.. Bunlardan hemen hiç yemedim. Döndüğüm zaman evdeki sade suya haşlama rejim yemekleri İle karnımı doyurdum. Halbuki sen ertesi günü, daha ertesi günü hep böyle şeyler yediğini söylüyordun. Sana bir aralık benim rejim yemek-
Ilerimden bahsettim. Yüzünü buruşturdun.
Bir kere de seninle küçük bir seyahat yapmağı düşünmüştük biliyor musun?.. Sen bir dağ tepesindeki otele gitmemizi söylüyordun. Bilmem kaç metro yüksekliğindeki bir dağ tope-sl!.. Çıldırdın mı dostum?.. Sen benim tansiyonumun kaç olduğunu biliyor musun?.. Fakat kara ciğer gibi tansiyondan da haberin olmıyacak bir yaşta İdin. Seni mazur gördüm.
Sonra hatırlar mısınız?. Bir defa da senin apartmanını ziyaret etmiştim. 6 katlı yüksek bir binanın en üstünde oturuyordun. Asansörün yoktu. Beraber bu merdivenleri çıkarken az daha nefesim kesilecekti dostum... Kalbimin epey zamandan beri yağ bağladığını biliyor musun?..
Velhasıl işte böyle sevgili dostum.. Beni senden karaciğer, tansiyonlar, yorgun kalbler, romatizmalar ayırıyor.
Hayatta çok yalnızım. Muhakkak ki evleneceğim. Fakat senin gibi ateş dolu bir İnsanla değil... Hayır azizim, böyle bir şeye asla cesaret edemem, Yukarıda saydığım şeylere yine gülüp şöyle cevap vereceksin:
«Bunlar da söz mü?., Midye tavası yiyemiyorum, dağ otelinde oturamıyorum. Merdiven çıkamıyorum diye bir evlenme teklifine hayır denilebilir mİ?.. Bütün bunlar öyle küçük şeyler, öyle ufak teferruat ki...»
Evet, doğru... Fakat bu küçücük teferruatta bile taban tabana zad yaşamağa mecbur olan bir çiftin hayatının zavallılığını düşünsene.
Eskiden «küfüv» denilen bir tâbir vardı. Evlenmekte ekseriya paraca, içtimai mevklce, tahsilce, terbiyece erkek ve kadının denk olmalarına dikkat edilirdi.
Ben de yine böyle bir denkleşme arıyacağım. Şöyle kara ciğeri kara ciğerime, tansiyonu tansiyonuma, romatizmaları romatizmalarıma uyan yaşlı başlı blrlsile evleneceğim... Ancak müşterek zevkler gibi bu müşterek rızalar bizi birlblrimlze yaklaştırabilecek ve belki de mesut olabileceğiz... Değil mİ dostum?..
Beni affetmeni tekrar tekrar rica ederim.»
(Bir yıldız)
BULMACA

123456789 10
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Boğazda bir iskele.
2 — Akciğerler - Zeybek ağası
3 — Ne miktar - İki harf
4 — İlgiyi ceJbet.
5 — Bir erkek adı - Çılgın.
6 — Belediye - Bir Ermeni erkek adı.
7 —- Tersi kimyevî bir madde.
8 — Kedinin başı - Döndürme.
9 — Hiddetlenmek.
10 — Kemale gelmiş . Sonuna aN» gelirse mezruattır.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Karakösell, 2 — Anakuzusu. 3 — Rahim e, Era, 4 — Akim, Naray, 5 —_ Kum, Sicim, 6 — Özenilen, 7 — Su, Aceleci, 8 — Eserinebak, 9 — Luram, Caka, 10 — Ay, şikar.
Kahır Yüzünden Lütuf
Yazan: P. Went«orth Tercüme eden: Yâ - Nû ———— Tefrika No, 47 ı
Delikanlı hem hiddetlendi, hem de kadına pek acıdı.
— Amabel!... Sevgili m- dedi.
Sonra, ileriye doğru bir adım atü. Kadını bileğinden yakaladı.
— Amabel!... Korkmayın;:.. Benim... Ben: Julien!... Ne var?... Falcat korkmayın... Emniyettesiniz.
Bir an, genç kadın, hareketsiz, donmuş kaldı. Sonra birdenbire boşandı. Dağınık saçları JulJen’in yüzüne değiyordu. Başını erkeğin omuzuna koydu. Ağlamağa başladı.
Erkek onu göksüne iyice bastırdı. Baştan başa şefkat kesilmişti. Bu his, bütün diğer hisleri silip götürmüştü. Sanki büyük bir ışık, ikisinin de benliğini sarmıştı.
Konuşmuyorlardı. Fakat konuşmağa da ihtiyaçları yoktu.
Amabel, hıçkırığa benzlyen bir İç çekişle geriledi.
— Jtıllen!... - diye mırıldandı.
Erkek, kadını hâlâ kollan arasında tutarak:
— Ne var?
— Bilmiyorum. İşittiniz mi?
— Evet.. Uyandım... Fakat yatağa girmemiştim... Oturduğum yerde
uyumuştum.
Amabel'in elLnl kolunu sıktı. Erkek onun titrediğini duydu.
— Benim odamda oldu... Işık söndü... Kapı... Kapı da birkaç kere kapandı.
Julien birdenbire sordu?
— Peki, Mlss Miller?
— Bilmiyorum... Uyuyor... Yahut da... Ah, Julien! Onun odasından hiçbir şey işitmedim.
Julien, kuru bir İfade iler
— Mlss Miller hesabına korkacağınız bir şey olmadığını zannediyorum! — dedi. — Esasen şimdi gidip ona bakacağız.
Amabcl’i kapıya doğru çekti. Elektrik fenerinin ışığını da İçeriye doğrulttu. Gaz lâmbası sönmüştü.
— Evet, benimki de... Her halde so-fanınki de... Aksi takdirde, ortalık, bu kadar zifiri karanlık olmazdı.
Julien, cebinden bir kutu kibrit çıkarıp hemen fitili alevledL
Alçak sesle:
— Şimdi kapıyı açınız. — dedi. ~-Mlss Miller'in uyanık olup olmadığını görmek istiyorum.
— Uyanıktır. Aksi takdirde, dünya-
biiyiik başarılar
Haşarat ile mücadelede katı tedbirler alındı, frengi ve belsoğukluğun un, veremle zatürrienin teşhisi ve tedavisinde de başarılar elde edildi
Bir Amerikan muharriri yazıyor: İkinci dünya savaşı, bizi, gayet ehemmiyetli bir mesele olan içtimai sıhhatle karşılaştırdı. Bu savaşta, ordularımızın sıhhatini korumak bakımından çok büyük güçlük karşısında kaldık. Merkezi Afrika ve Cenup Pasifik'te harekâtta bulunduk. Buraları da dünyanın en hümmalı, balla girmemiş ormanları idi. Bu arada, malaryanın en fenosile amiblen vc basilli dizanteri He, dang, cerahatli sanlık ve diğer bir çok hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalmıştık.
Fakat bu İşkenceden, ordu ve bahriye büyük bir muvaffakiyetle yakasını sıyırmış ve İçtimai sıhhat tarihine gayet şanlı bir fasıl ilâve etmiştir. 1939 senesinde, orduda hastalıktan Ölüm nispeti, 1.000 de 3.1 di. Son 3 sene zarfında bu nispet daha da düşmüştür.
Haşerat mücadelesinde »onsuz muvaffakiyet
Bu sahada, içtimai sıhhat ilimlerindeki büyük yenilikler tam mânasile bize yardımcı olmuştur. Ordunun tıp servisi daha Pearl Harbour'dan evvel, haşaratı öldürmek ve yahut bunları uzakta tutmak hususunda başvurulacak çareleri aramağa başlamışlardı. Lâkin 1943 seneslnlln ilk aylarında; Doğu Hindistan’la İrtibat kesilince, pek tabii olarak haşerat öldürücü maddelerin temini hususunda müşkülâtla karşılaşılmıştı. İşte böyle bir vaziyet karşısında şimdi cDDTr. ismi verilen madde, hükümet laboratuarlarına gönderilerek tecrübe edilmişti. Netice itlbarJle mucizevi bir madde olan «DDT» nin bütün haşaratı kati surette öldürdüğü tesbit edilmişti. Bitten korunmak için bu maddeyi toZ| haline getirerek, elbiseye serpmek ve yahut elbiseyi doğrudan doğruya su haline getirilen bu maddeye batırmak kâfidir. Uçaktan her hangi bir su birikintisine serpilecek olan «DDTn, bütün sivrisinekleri yok eder. Bu madde ile her hangi bir” ev veya ahırın duvarları boyanacak olursa, buradaki bütün haşerat tam mânasile öldürülmüş olur. Gerek duvarda ve gerekse elbisede İlâç, zehirleyici tesirini aylarca muhafaza etmektedir.
Tifüs, ötedenberl ordulara musallat olmaktadır. Moskova ricat İnde tifüs, Napoleon ordusunun büyük bir kısmını telef etmişti. 1918 senesinde, yine bu hastalıktan Moskova'da milyonlarca kişi ölmüştü. Fakat, bir sene evvel Napoli'de başgöştçrinc?, aDDT», bir hafta kadar kısa bir zamanda hastalığın kökünü kurutmuş bulunuyordu.
Frengi ve belsoğukluğu ile mücadele
İlk dünya savaşında, ordu kuvvetlerinde iktidarsızlığa en çok sebebiyet veren hastalık, zthirii marazlardı. Savaş sona erdiği vakit, bütün dünyada sivil halk arasında frengi ve belsoğukluğu, salgın halinde baş-göstermeğe başlamıştı. Son aylar zarfında, gerek ordu kuvvetlerinde ve gerekse Birleşik Amerika'da bu hastalıklar müşahede edilmiştir.
Bu sahada da mücadele etmek İçin müessir silâhlarımız vardır. Nev-yorklu doktor Gcorge Baehr, bu hususta şunları söylemiştir:
aFrengi başlangıcının tedavisi İçin başvurulan yeni usuller, ilk defa olarak bu hastalığı kati surette iyileştirmek imkânını bahsetmiştir.
Son zamanlarda inkişaf eden 5 günlük tedavi usulile. frengi başlangıcı, % 80 - 90 nispetinde bütün hastanelerde tedavi edilebilir. Diğer taraftan Penisilin usulile de gayet İyi
neticeler alınmıştır. Boyleçe, bütün hastanelerde % 80 - 90 nispetinde frengi başlangıcı, bir haftada sirayet etmiyecek bir şekle sokulmakta ve belki de tedavi edilmektedir.»
Veremin teşhis ve tedavisi
Bir asır evvel, büyük şehirlerimizde tübelrkülozdan 100.000 kişide 400 kişi ölmekte İdi. Bugün bu nispet, 40 a inmiştir. Küçük şehirlerde, 100.000 kişide 20 kişi tüberkülozdan ölmektedir. Böyle olmakla beraber, tüberküloz hâlâ bizim yedinci vc sekizinci ölüm sebebimizi teşkil etmektedir.
Bu sahada bizi oyalayan başlıca mesele: Hastalığın çabuk teşhis edilmesidir. Fakat bu teşhisi, daimî öksürük ve kilo kaybetmek esasları dahilinde yapacak değiliz. Hastalığı klinik vaziyeti başgöstermeden evvel teşhis etmek lâzımdır. Yani, bu İşi doğrudan doğruya X şuaı ile görmek icabeder. Birçok kimselerde tüberküloz. klinik alâlmi başgösterdlkten sonra durdurulabilir. Bazan da bu durum, önüne geçilmez bir hal teşkil eder. Fakat, klinik alâlmi başgöster-meden hastalığı doğrudan doğruya: radyografi İle keşfetmek lâzımdır.
Bu sahada da ordu ve bahriye, bize önayak olmuştur. İlk defa olarak Birleşik Amerika tarihinde askerlik çağına giren her delikanlıyı X şuaı ile muayene ctmek usulü ihdas edilmiş bulunmaktadır. Bu muayene es-, nasında durumları tesbit edilen hastalar, tasavvurun fevkinde denilebilecek kadar modern usuller dahilinde tedavi edilmektedirler. Bazı eyaletlerdeki sanayi müesseseler!, per o-nellerlni esaslı bir şekilde X şuaı ile muayeneden geçirmeğe başlamışlardır.
Diğer taraftan, bazı küçük müesseseler de, bu usule başvurmak sure-tlle personellerini sıhhi miirakah? altına almış bulunmaktadırlar.
Zatürrie ve nezle
Frengi ve tüberküloz hastalıklar’ müstesna tutulmak üzere, bir mikroplu hastalık daha vardır. Büyük bir ehemmiyeti olan bu maraz da, yukarı teneffüs nahiyesinde cerahat toplamaslle husule gelmektedir. Normal senelerde, zatürrie ve enflüenza, başlıca ölüm sebepleri arasında bulunmaktadır. Diğer taraftan, nezle de burun ve boğaz lltlhablle alâkadardır,
Tedavi bakımından Penisilin ve buna benzer diğer ilâçların her türlü zatürrie vakalarında tasavvurun fevkinde addedilebilecek bir derecede tesiri vardır.
Enlesklyona mâni olmak hususuB-da da. son zamanlarda şayanı dikkat neticeler elde edilmiştir. Son 10 sene zarfında toplanan deliller, umumiyet itlbarile mikrop neticesinde başgösteren hastalıkların ekseriya ağızdan saçılan tükrüklerle yayıldığı açığa vurulmuştur.
Ordu ve bahriye barakalarında yapılan esaslı tetkikler, toz ve toprağı kaptırmak maksadlle yere sürülen bir takım yağların, bu gibi hastalıkları azaltmak bakımından gayet faydalı olduğunu açığa vurmuştur. Diğer .taraftan, havadaki mikropları yok etmek hususunda (Serosols) İsmi verilen dezenfekte edici maddelerden de büyük mikyasta vlyole şuaı He de temin edilebilir. Bu son iki metod, ordu ve bahriye barakalarlle. mekteplerde tatbik edilerek gayet İyi neticeler alınmıştır.
Bu yeni dezenfekslyon tekniği daha şimdiden ameliyat odalarında ve hastanelerde, sari hastalıklar koğuş-
nın en ağır uykulu insanı o demektir.
Bu suretle konuşarak topuzu çevirdiler. Fakat kapı mukavemet etti, içeriden kilitli olacak.
— Kendi odanızdan geçerek buraya giremez misiniz?
— Girilebilir.
Amabel yalvaran gözlerle Julien'e baktı. Genç âlim, onu tatmin etti.
— Korkmayınız. Buradan uzaklaş-mıyacağun. şayet itirazınız yoksa bu odayı muayene edeceğim.
Julien, lâmbayı odaya soktu. Masanın üzerine bıraktı. Büyük dolabı birdenbire açarak orasını cep feneriyle aydınlattı. Dolapta, Amabel'in tek tük eşyaları asılıydı amma bunlar âdeta orada yokmuş gibi duruyorlardı, çünkü miktarları azdı.
Jullen'in gözüne, bazı müselles bakır aksam, halkalar, tahta İç yönler İlişti. Başka bir şey yok. Koridora dönerek odanın eşiğinde durdu. Yan kapıyı işaret edip:
— Bakın, rica ederim, uyanmış mı? - dedi.
Amabel lâmbayı aldı. İçeriye, ışık saçarak baktı. Julien ondan gözlerini ayırmıyordu. Kadının bir adım gerilediğini farkettL Lâmba elinde titremişti.
/Uçak sesle:
— Ne var? - diye sordu.
— Yatak boş! Yatakta değil!
Julien Forsham'ın cevap vermesine
meydan kalmadan, odanın en uzak köşesinde bir gürültü hasıl oldu.
Amabel, lâmbayı kaldırarak İlerledi.
— Siz misiniz, Mlss Miller? - diye seslendi.
Bir pencere kapandı. Çekilmiş olan kreton perdeler titredi, Bunlar aralanarak Mlss Miller göründü. Sırtına, kırmızı, kalın bir ropdöşambr giymişti. Omuzları üzerine dökülen saçlarını bir beyaz örtü İle örtmüştü.
•— Siz misiniz, madam Grey? Bir şey mİ istiyorsunuz?
Amabel cevap verdi:
— Gürültüler işiterek uyandım. Bay Forsahm da uyuyamamış. Onu çağırdım. sizin korkup korkmadığınızı anlamak üzere buraya geldim... Şey... Elektrik lâmbalarını yakamıyoruz.
Mlss Miller, gözlerini kırpıştırarak yaklaştı.
— İyi etmişsiniz de petrol lâmbası almışsınız. — dedi. — Elektrik sönünce pek fena olur doğrusu.
Julien, artık sabrı tükenerek haykırdı:
— Rica ederim, sorun şuna, hiçbir gürültü işitmemiş mİ?
Amabel tekrarladı:
— Biraz evvel hiçbir şey işitmediniz mi?
— Evet. Bir kedi haykırıyor sandım Ne oldu anlamak İçin pencereye yaklaşıp açıp baktım. Moda olmasına
Doktora danışmadan uyku hapları almak zararlıdır
Bunlardan çok miktarda alanlar bir çok arızalara uğrarlar ve birdenbire ölürler
Geceleri uyku uyumıyanlara doktorlar uyku ilâcı verirler. Bu ilâçtan almakta hiç bir mahzur yoktur. Fakat doktora danışmadan ve gittikçe artan miktarda uyku ilâç; almak çok za ra.pl iflır, bunun devamı vücudu zehirliye-rek nihayet ölüme sebep olabilir. Geçen Noelden bir kaç gün evvel ölen meşhur sinema yıldızı Lupe Velez, fazla miktarda aldığı uyku haplarının tesirile ölmüştür. Bir Amerikan mecmuası bu hususta diyor kİ:
Son seneler zarfında Birleşik Amerika'da halk, uyku haplarına pek fazla rağbet göstermeğe başlamıştır, 1939 senesi zarfında bu haplardan günde 2,200,000 doz miktarında satılmıştır. Bugün, harbin doğurduğu üzüntü, keder, ve acılan unutmak ve gidermek için, halk tarafından alınan uyku haplarının mıktan 1939 senesine nazaran üç misli fazladır.
‘ Yapılan istatistikler neticesinde, yalnız New-York şehrinde 1942 senesinde kazaen vukubu-lan ölüm vakalannın 1937 senesine nazaran 5 misil fazla olduğu ve bu vakalarm artmasına başlıca, sebebin de uyku haplan olduğu anlaşılmıştır. San Fran-ciscoda aynı sebepten ölüm vakalarının 1940 . 1944 seneleri arasında yüzde 150 nispetinde arttığı tesbit edilmiştir.
Asamızın en müessir ilaçlan sayılan şalvarsan, insulin ve sul-fanilamide’den hazırlanan uyku haplan usulile ve yerinde istimal edildiği takdirde fayda ve kıymetlidir. Doktor tavsiyesile alman uyku hap’an hiç bir müessif hâdiseye sebebiyet vermemektedir.
Uyku ilâcı doktor tarafından tavsiye edilmese bile, gayet az miktarda ara sıra alınacak olursa fazla bir mazarratı yoktur. Fakat, ağır günlük mesaîsinden 7-8 saatlik cüzi bir istirahat müddeti ayırabilen bir şahıs, geceleri bu boş istirahat anını uyku ile geçirmek istediğinden evvelâ biraz tereddütle bir uyku hapı alır, neticeden memnun kalarak, bir müddet bu haplara devam eder. Yavaş yavaş bünyesi bu ilâca iyice alışır ve artık her gece rahat uyuyabilmek için bu hapları sık sık ve fazla miktarda almağa mecbur kalarak uyku haplarının esiri olur. Uyku haplarına müptelâ bir kimse artık bu ilâcın üzerinde yazılı olan «ttiyat haline gelebilir» ve «yalnız doktor tavsiyesile alınmalıdır» ibarelerini görmez olur
Uyku ilâçlannın dimağ üzerinde yaptığı tahribatı tesbit etmek için son günlerde Birleşik Amerikada 400 kişi üzerinde ya-
pılan tecrübeler neticesinde, mütemadiyen uyku hapı kullanan kimselerin zekâ ve hafızalarının normal şahıslannkinden aşağı olduğu görülmüştür. Uyku haplan vahim cilt hastalıklarına da sebebiyet verebilir. Bu ilâçlar bazan şiddetli ve kronik sarhoşluk vererek, bir çok otomobil kazasına ve hattâ kasitsiz cinayetlere de sebep olur.
Ne w-York şehrinde, bu hapların tesiri altında bulunan bir çocuk, lokantalardan birine girerek kasyerin çekmecesinde bulunan bütün paraları kimseye farkettirmeden alıp götürmüş-ı. tür. Florida’da, normal zaman lannda kansın a gayet düşkün t1 ve müşfik bir koca olan bir salı Lh cı. uyku haplarının uyuşturucu/^ tesiri altında iken karısını kat-Q letmiştir.
Uyku haplan mütemadiyen q alınacak olursa sinir gevşekliği" ve garip psikolojik rahatsızlıkla- 2 ra sebebiyet verdiği gibi bazı an- (D larda sersemlik, koma ve ölüme de sebep olabilir. Uyku haplan (D bilhassa böbrek hastalığına müptelâ veya fazla alkol kuila-M— nan kimseler tarafından alına- >» cak olursa ölümle neticelenen-O
tehlikeler doğurabilir. Uyku hap "0 lanna fazla düşkün kimseler bu (D kötü zehirin o kadar esiri olur-'Jg lar ki ekseri, günlerde kaç hap Q) yuttuklannı hafızalarında tuta-Jr mazlar, ve bu yüzden bünyeleri-'*-* nin tahammülünden fazla zehir
alarak ölürler. Fazla miktar uyku hapı yutmak suretile intihar ettiği sanılan bir çok kişi, aslında, uyumak maksadite unutarak kazara aldıklan fazla uyku ilâcına kurban gitmektedirler.
Bu uyku verici tabletler Amerikanın ekseri eyaletlerinde ser-bes satılmaktadır. New-York’ta, uyku tableti ve biranın tesiri altında hırsızlık yapan bir çocuk, yakalandığı zaman, bu tabletlerin hemen her dükkândan temin
larında tatbik edilmeğe başlanmıştır. Bu usûllerden, büyük toplanma salonlarında İstifade edilip edllmiyece-ğinl şimdiden söylemek mümkün değildir. Nevyork'ta ve diğer eyaletlerdeki mekteplerde bu gibi tctklkata devam edilmektedir.
edilebildiğini söylemiştir. Halkın fazla rağbet gösterdiği bu çeşit muzır ilâçlar eczanelerden maada, otel, apartman, meyhane ve tütüncülerden de satın alınabilmektedir. Amerikanın 48 eyaletinden yalnız 15 eyalette uyku ilâcı tabletleri, ancak doktor reçetesile satılmaktadır. Bununla beraber, her hangi bir doktordan temin edilen bir reçete ile, istenildiği miktarda uyku I ilâcı satın alınabilmektedir. Halbuki. uyku ilâçlannın satışı da tıpkı, uyuşturucu zehirli ilâçlar gibi gayet sıkı bir kontrol altında satılmalıdır.
Birleşik Amerikanın bir çok şehir ve eyaletlerinin münevver halkı, bu gibi tehlikeli ve beşeriyeti kemiren muzir ilâçların ser-bes satılmaması hususunda kanunlar çıkarılması için ön ayak olarak uğraşmaktadırlar.
rağmen pencere açık yatmam. Zira, kuranderden hiç hoşlanmam.
Amabel. başını Julien’e çevirerek:
— Kedi miyavlaması işittiğini zannetmiş! - dedi.
Erkek, elini elektrik düğmesine götürdü. Düğmeyi çevirdi. Odayı bol bir ışık aydınlattı. Genç âlim, neşesiz neşesiz güldü:
— Sanırım bu gece temsil bitti! -dedi.
XXVI
Julien küçük salona girip kapıyı kapattı.
— Mlss Miller nerede? - diye sordu.
Elinde bir mektup tutan Amabel geriye döndü.
— Kahaval tısını eder etmez hemen çıktı. Tavuklara yem alacak.
— Amabel, onun buradan gitmesi lâzım.
— Niçin?
Julien, sabırsızlığını belirten bir hareketle:
— Amabelciğlm, dün gece olanlan dikkate alarak bana hak vermelisin.
— Fakat diin gece olanların Miss Millerle hiçbir alâkası yok.
— Acaba?
— Tabiî...
— Zavallı Mlss Miller! Öyle şeyleri akla bile getirmemeli!
Julien, otoriter bir tavırla .şöminenin karşısına geçti. Bir kadına ihtarlarda bulunmak istlyen erkekler,
umumiyetle bu tavırları takınırlar. Kaolübelâ’danberi bu böyledir, Her halde. Âdem, Havva'nın karşısına ilk İptidai buselerden evvel, bu tavırla dikilmiştir.
Genç âlim, dedi ki:
— İhtimal... Peki amma, şunu bana söyllyebllir misiniz? Sizin zavallı Anna Miller'ciğiniz, acaba sımsıkı sarınarak pencereden dışarıya niçin sarkmıştı? Halbuki, yarım dakika evvel, siz onun odasına girdiniz, içeriye baktınız. Ve nefes bile aldığını İşitmediniz.
Amabel, gülmemek için kendini zor zaptetti.
— Julien’çlğlm, madem kİ, pencereden dışarı sarkmış bakıyormuş, nefes almasını İşitmem İçin 1 popo tam gibi soluması lâzım gelirdi.
Julien:
— Haydi, haydi! — dedi. — Söyll-yeylm öyleyse... Bir akşam evvel, evinizin etrafında dolaşırken benimle aynı vaziyette dolaşan Müler’i yakaladım. Buralarda ne diye gezdiğini sordum. Bana anlaşılmaz şekilde izahat verdi. Sözde ervah hakkında tet-klkatta bulunuyormuş. Aynı adam, bir gün İçinde hemşiresini size gönderdi. Artık bunun gizli kapaklı tarafı kalmamış bulunuyor. Bu hemşire ile birader, bizim işlerimize, adamakıllı burunlarını soktular.
(Arkası var»
14 Haziran k
AKSAM
Sahlf? 7
KüçİiİİROı^m
I
| — İŞ ARIY ANLAR
İNGİLİZCE, FRANSIZCA, ALMANCA — Ticari muhaberatı ve hor nevi tercüme İşleri seri ve kusursuz olarak yapılır. Akşamda «İngilizce muhaberat rumuzuna müracaat. 273 — 3
MÜTEAHHİT VE ŞİRKETLERİN NAZARI DİKKATİNE — Merkezde ve İnşaat mahallerinde Vezne, amele bordroları tanzimi, muhasebeciye yardım ve büro muameleleri İşlerinde çalışmak istiyorum. Taşraya da giderim. Akşamda MİM. D. rumuz,una bildirilmesi 278 —
MUHASİP ARAYANLARA — Her nevi ticari muhasebe usullerine, Fran-zızcaya vakıf mücerrep muhasibe ihtiyacı olanların 23574 telefon numarasına müracaatları mercudur. 308 — t
ORTA TAHSİLLİ — Yazısı düzgün biraz da daktilo bilen bir bayan şirket veya hususi müesseselçrde çalışmak istiyor. İstlyenler Akşam gazetesinde R. A. rumuzuna mektupla müracaatları. 313
İNGİLİZCE — Ticari muhabereye vakıf ve Türkiye ile ticaret yapmak İstiycn İngiliz ve Amerikan firmalarını bilir. Müracaat H. S. Akşam gazetesi. 322 — 2
KAPICILIK ARIYORUM — Bir ailemden başka kimsem yoktur. Muteber kefil de verebilirim. İyi bir apartman kapıcılığı arıyorum. Akşam: (Kapıcı) rümuzuna. 323 — 1
MUHASEBE — Muhabere, daktiloya vakıf, Türkçe, Fransızca, İtalyanca, Yunancayi mükemmel bilen Türk tebaasında genç iş arıyor. Ak-şanı'da Z- B. rumuzuna mektupla müracaat. 315 —
MAKASTAR BİR BAYAN — Anka-rada terzihane idare etmiş bir bayan kadın işlerine ait biçki ve prova için İş aramaktadır. Mektupla Kadıköy Talimhane Ferit Bey sok. No. 11 bayan Hikmet adresine müracaat, 326 — 1
OKUR YAZAR — Genç bayan yalnız yemek işlerini kalabalıksa ailenin 60 - 65 liraya kabul eder. Akşam da tafsilâtlı mektupla N. K. rumuzuna müracaat. 317 — 2
İŞÇİ AR1YANLAR
MUHASEBE — Muhabere, dosya tanzimi, eski harfleri bilir, seri daktilo yazar bir bayan veya bay memura ihtiyaç vardır. Taliplerin tercüme! halleri, çalıştıkları yerleri el yazılarile yazarak 1524 No. Galata posta kutusuna bildirmeleri. 310 — 1
BAYAN ARANIYOR — Yazıhanede çalışmak üzere dolgun ücretle yazısı güzel bayan aranıyor. Taksim Kristal gazinosu arkasında Milli Emlâkiş Tel: 82777. 291 —
OKUR YAZAR — Bir amele bayân lâzımdır. Her gün saat üçten altıya kadar acele müracaatları. Tahtakale caddesi No. 96 Kundura boya İmalâthanesi Nuri Lefltf. 117 —2
HİZMETÇİ ARANIYOR — Üç yaşında bir çocuk ve orta işlerine bakacak. ücret İyidir. Her gün öğleye kadar Şehremini Kürkçübostan Sok. 13 162 —
HASTABAKICI ARANIYOR — Or-taköy Şifa yurduna hastabakıcı bayanlar alınacaktır, isteklilerin her gün öğleden sonra müesseseye müracaat etmeleri. Muhlim Naci cad. No. 115. 270 —
BİR YAZIHANENİN — Yazı İşlerinde çalışmak üzere bir bayana ihtiyaç vardır. Daktilo bilenler tercih olunur. İsteklilerin (İstanbul posta kutusu 270) adresine kısa bir hal tercümesi İle mektupla müracaatları. 322 —
*) - SATILIK EŞYA
ACELE SATILIK DOĞRAMA MAKİNELERİ — Şerit 80 İlk. plânya 50 İlk, freze, daire tepsi, makkap, frczeli kalınlık 3 adet motor trasmls-yon, kayış lar İle Şartel, teferruatı 18,000 liraya. Müracaat Eskişehir Hara hastan? inşaatı marangozhanesine. 237 — 1
ACELE 8ATTLIK ŞARPİ — 5 metre boyu l,3ö eni her şeyi tamam. Bostancı Kasaplar sırası 33 numaraya.
295 -
PİYANO ARANIYOR — Kullanılmış kusursuz siyah kuyruksuz Alman olması şart. 8atmak veya teminat yermek şartlle kiraya vermek lrtlyen-ler: 22087 ye telefon. 259 —
SATILIK KELEPİR OTOMOBİL — Fiat markalı, 0 silindiril hâlen faal bir taksi ucuz bir fiatte acele satılıktır, Telefon 23083 310 — 4
SİMENS MARKA — Bilyah 10 beygir kuvvetinde 1400 devre yapar yeni motor satılıktır. Galata Kürekçiler caddesi 69 No. da bay Sabahaddine müracaat. 319 ___ 2
KLEPPER MARKA — Kauçuk padllbot satılıktır. Akşam’da «S. U.« rumuzuna mektupla müracaat.
330 — 1
SATILIK — Bataryan Aga Battık 5 lâmbalı yeni radyo hiç kullanılmamış (Zentrifuge) markalı krema makinesi iki adet bİTer buçuk beygirlik 110 - 190 volt kuvvetinde motör Ankara caddesi Reşit Efendi han 4 numaraya müracaat. 29ö —
— Kiralık — Satılık
CİHANGİRİN MERKEZÎ MEVKİİNDE — Tramvaya 3 dakika kı nıen deniz görür. Dört kah beşer odalı lüks apartman. Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 285 —
OSMANBEYDE — Tramvay görür altı katlı 6-7 odalı kalcrlferll arkasında bahçeli apartman müsait flatle satılıktır Taksim Kristal arkasında Millî Emlâkiş telefon 82777 286 —
NİŞANTAŞINDA — 3 katlı 3 dert odalı banyolu arkasında bahçesi mükemmel manzaralı bir katı beş teslim Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 287 —
15000 LİRAYA — Kalamışta denizle İrtibatı olan deniz cephesi 17 derinliği 57 ve iki cadde ürerinde Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 288 —
MAÇKA CİVARINDA — Dört katlı 4-5 odalı arkası önü açık denizi ta-mamlle görür. Taksim Kristal arkasında Milli EmlâkJş telefon 82777 289 —
YENİ İNŞA EDİLECEK ADLİYE SARAYI CİVARINDA — Arsa satıhtan deniz görür. Marmara Boğazlçlne manzaralı 120 metre arsa köşebaşı Taksim - MUM Emlâkiş telefon: 82777 290
ŞİŞLİDE — Asfaltta, muvazi kısımlarında apartmanlık, vill&Iık gayet müsait arsalar 240 metreden 500 metre arasında Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon 82777 291 —
TALİMHANEDE — Merkezi bir mahalde beş katlı 4 ve 5 odalı apartman acele satılıktır. Taksim Kristal arkasında Milli Emlâkiş telefon: 82777 295 -
ER FNKÖYÜNDE KİRALIK KÖŞK — Her türlü konforu haiz İstasyona çok yakın çamlıklar içinde müstakil köşk kiralıktır. 4 üncü Vakıf han asma kat 10 numartıy? müracaat, 246 —
ÜSKÜDAR, KADTKÖY, BOĞAZİÇİ,
ŞİŞLİ — Semtlerinde bahçeli ev, köşk satın alınacaktır. Satmak isteyenlerin, Sirkeci Ankara caddesi 66 Telefon 20310. Müracaatı. 294 —
SATILIK — Bostancıda Küçükyall-öa asfaltta 33 numaralı bahçeli konforlu Adalara karşı 9 odalı İki kat betan köşk satılıktır. Müracaat telefon: 52-248 223 — 1
22000 LİRAYA SATILIK APARTI-MAN — Beyoğlı.nda Kalyoncukulluk caddesinde 124, 126 numaralı dükkân ve 7 daireli 4 katlı bu ün 155 lira lratlı apartıman saklıktır. Müracaat: Yenlpostane karşısı Güzel handa Safiyi ttln Tiper.e —
SATILIK ARSA — Ytşllköyde deniz kenarında fenerde emsalsiz nezaretli bir arsa satılıktır. Kadıköy Mühürdar Tuğlacı Eminbey sokak No. 9 Bay Hakkı'ya. 267 —
KARTALDA — Rahmanlarda yedi odalı kâglr köşk İle yirmi dönümde meyvalı bağ ve bahçeslle favkalâde manzaralı bir köşk kiralıktır. Sabahlan 60583 telefon edilmesi. 266 — 2
DEVREN SATILIK YAZIHANE — Beyoğlunda İstiklâl caddesinde 98 numaralı apartmanın birinci katında 3 oda telefonlu tam konforlu 12 - 14 ve 17 - 19 telefon 41571 e müracaat 264 — 1
KİRALIK KAT — Eşyası satın alınmak şartlle Fatih tramvay caddesin-
de dört odalı kat kiralıktır. Müracaat Fatih Malta tramuay caddesi No. 20 Hüseyin Acer. 265 —
BEŞİKTAŞ EN GAYET İŞLEK YERİNDE — Müşterisi bol hfr İşe elverişli dükkân devren acele satılıktır. Bcqfktaş Akaretler köşebaşı 2 numara Necatiye müracaat 307 _ 2
ACELE UCUZ SATILIK EV — Beş oda elektrik, kuyu, bahçeli yarım kâglr tramvay durağında Kadıköy Kur bağahdere Abdülhallm Memduh sokak 10 numaraya müracaat. 305 — 1
SATILIK FABRİKA ARSASI -Zeytlnburnu fabrikasının karşısında, İstasyonun tam yanında 5964 metre tapulu ve haritah bir arsa satılıktır. İstlyenler Gala ta da Büyük Balıklı han 23 numarada Klryako Yetiğe müracaatları. 301 — 2
SATILIK EV — 2 oda bir sofu, bir matbah, «Mektrlk, Beşiktaş Tür kail mahallesi hattat Tahsin sokak 00 numara müracaat: Kapalı çarşı Zincirli han karşısı 6 numaraya. 299 — 1
Alâkadarların maaş ve nüfus cüzdan ve resmi scnellerllc aşağıda yazılı günlerde Ziraat Bankasına müracaatları.
BELEDİYE
SATILIK ŞARPİ — Yolculuk dolu-yısile suya İnmiş variyette İyi bir şarpi ehven flatle satılıktır. Suadlye Şen .sokaktaki pansiyonda Klrkora müracaat. Telefon 52-7 325—2
BEYOĞLU KAYMAKAMLIĞI KARŞISINDA SATILIK BİNA — Meşrutiyet caddesinde apartımana çevrilmesi mümkün, altında mağazası bulunan 144 - 146 No. tajlı bina Beyoğlu sulh hâkimliği baş kâtipliğine» 25/6/945 pazartesi günü saat 16 da satılıktır. No. st 35/945 268 9 ~ SATILIK ARSA — Göztepe İstasyon civaruıda inşaata elverişli 1475 metre mıırabbaı arsa acele satılıktır. Müracaat Göztepe İstasyon caddesinde manav Sıtkı'ya. 269
BEŞİKTAŞ1N İYİ BİR YERİNDE -Devren kiralık bakkal. Müracaat Vapur iskelesi kireççi Hilmi. 281 —
SUADİYE VE HAVALİSİNDE — Acele satılık, ucuz arsalar ve köşkler İçin müracaat: Suadlye Şen sokak Gündüz Bakkaliyesi. 327 — 2
KADIKÖYÜNDE Î2000 LİRAYA ACELE SATILIK KAGİR EV — Büyük bahçe içerisinde tam konforlu 6 odalı milceddet ev. Müracaat Evlş -Akşam. 221 — 1
SATILIK APARTMAN — Nişantaşı Güzel Bahçede dört daireli 50 bin: bir dairesi boş teslim. Galata, Agop-yan han No. 4 Tel: 42736 277 —
[j -MÜTEFERRİK
SATILIK — Harbiye meydanına bir dakika kârgir yedi oda banyolu mükemmel ev. Taksim Şehit Muhtar caddesi No. 40/1. Tel: 84019 320 — 1 AV KÖPEĞİ — Halis kan İrin ada seteri. Tek atlı Avrupa tekerlekli te-nczzlih araba İle komple Nlvo aleti satılıktır. Göztepe Yentyol No. 8. 261 —
SATILIK — Fındıklıda tramvaya kırk metre geniş bahçe içinde İki katlı ev. Taksim Şehit Muhtar cadd^cl No. 40/1. Tel: 84019. 321 — 1 FRANSIZCA OLARAK — Riyaziye, fizik, kimya dersleri verilir. Mükâleme tercüme öğretilir. Üniversiü lUcre sınıf ve giriş İmtihanlarına hazırlar. Akşam’da I. Ü. rümuzuna müracaat. 284 — 3
BOŞ SATILIK İKİ KÂOİR EV — Fatihte taksilerin durduğu caddenin nihayetinde köşede yed) vr beş 0.'ah. 17000 ve 16000 liraya. Aynı caddede Î0 No. ya, 318 — S
MERAKLILARA MÜJDE — Çok güzel evsafta, on aylık, dişi bir kurt köpeği satılıktır. Galata. Havyar han No. 64/2 . 290 —
BOSTANCIDA — Cami sokağında tramvay, tren, vapura üç dakika hat boyunda 8 No. U altı odalı yarım kft-1 gir hane satılıktır. 52-197 telefona. 317 — 2
SATILIK HAKİKÎ KURT KÖPEĞİ — Fencryolu Bağdat caddesi No. 170 müracaat. 3141 ”
İNGİLİZCEYİ — Mükemmel bilen ve hocalıkta tecrübeli bir genç seri vc pratik bir usulle hususi derslerle İngilizce öğretmektedir Akşam da «İngilizce» rümuzuna müracaat. 272 — 5
HAVA PARASTZ — Bakırköy'ün mutena yerinde f25) seneUk bakkal dükkânı acele satılıktır. Üzerindeki oda. saire bir aile İçin cok kullanışlıdır. Bu da eşyasflç dükkânla birlikte devredilpc'’ktlr. Bakırköy İstasyon coddesJ 60 No. ya müracaat 324 — 2
İŞLEK YERDE — Dükkân veya her hangi kârlı bir İş devretmek veya sermayeli ortak İsteyenler Akşamda R. R. remzine müracaat. 318 — 3
SİRKECİNİN — En santra! yârinde 7 odalı ev ve yanında büyük bir dükkân boş olarak acele satılıktır. Büyük Eskişehir otelinde Refik Kâhyaya müracaat. 30i — 1
Zayi — 26/6/930 yılında mezun olduğum 54 üncü İlk okuldun aldığım 492/14 numaralı diplomamı kaybettim, yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur. Hakkı Sayarcr
ACELE DEVREN SATILIK DÜKKÂN— Gay*t İşlek ve lüks bir bakkaliye acele satılıktır. Müracaat: Sultanahmet Park karşısı İnan Emlâk Bürosu No. 68 257 *- 3
İNGİLİZCE DERSLERİ — Mrs v.s. Beyoğlu, Bursa sokak Ali yen sok Kurban Ap. No. 3/2. 338 — 2
HEK ili PLANIN IZI ALDIRINIZ Gazetemiz idarehanesini adres olarak göstermiş olan karilerimizden HK — HE — HG — C.C — D-8— Borç — 6 .LA — FH — F.O — İ.Ü — Madeni Eşya — Ciddî 13 namlarına gelen mektupları idarehanemizden aldırmaları rica olunur.
KADIKÖYÜNDE 12000 LİRAYA ACELE SATILIK KÂGLR EV — Büyük bahçe İçerisinde tam konforlu 6 odalı müeoddet ev. Müracaat Evlş -Akşam. 221 —
SATILIK EV — Gedlkpoşa Han sokak No. 20-5 oda, 2 hol, 2 mutfak.: yağlı boya Ye muşambalı havuzlu bahçesi, elektrik, terkos ve kuyulu satılıktır. Pazardan maada saat 13 -15 e kadar içindekilere. 258 — 2
SATILIK EV — Beyoğlu Sakızağacı Keçi sokak 4 numaralı yedi oda ter-kos, elektrik, taraça bir katı boş Adam sokak 4 numaraya müracaat. 311 — 1 Üsküdar asliye mahkemesi hukuk yargıçlığından: 945/951 Üsküdar Tavaşl Haşan ağa mahallesi Inadlye Mektep sokak 10 numaralı evde mukim dâvaci Huriye tarafından Üsküdar İnkılâp mahallesi Büyük Hamam sokak 16 numarada mukim müddeaalcyh Ömer aleyhine açılan boşanma dâvasından dolayı müddeaalcyh örnere gönderilen dâva Isitdası sureti İkametgâhının meçhu-llyeti haseblle b-Hâ tebliğ iade edilmiş ve mahkemece de dâva arzuhalinin davetiyenin İlline n tebliğine ve tah-klkatuı4'Tcmmuz.'D45 çarşamba saat 10,30 tallkına karar verilmiş ve bu baptaki davetiye İle dâva arzuhali sureti muhkeme divanhanesine talik edilmiş olduğundan dâva istidasının on gün zarfında cevap ve yevmi mezkûrda mahkemeye gelmek üzere keyfiyet bermudbl karar İlân olunur. «7863.
KALAMIŞ — Tramvay caddesi üzerinde 3 parça münferit ev satılıktır. Kalamış caddesinde 20 numaraya müracaat. , 180 —
18000 LİRA t A APARTIMAN — Şişlide Hürriyeti Ebediye, Darülaceze sırtlarına nazır tramvay durağına 2 dakika, iki, üç dört odalı birer hollü 3 daireli 160 metre kare parmaklıkla çevTİll İşlenmiş bahçesi 22715 telefona müracaat. 233
SATILIK EV — Kum kapı Han sokak No. 20-5 oda, 2 hol, 2 mutfak, yağlı boya ve muşombalı havuzlu bahçesi, elektrik, terkos ve kuyulu satılıktır. Pazardan maada saat 13 - 15 e kadar İçindekilere. 258 — *
KADIKÖYÜNDE — Senede 2000 lira iradı olan Ikl daire, bir dükkânı havi yeni, beton ev boş olarak satılacaktır. Telefon 00728 müracaat. 307 — 1 Göz Mütehassısı Ooktor Cemil Göriir Hastalarını pazardan başka her giln saat 15 ten 18 c kadar kabul eder. Cağaloğlu Nuruosmanlye caddesi Osman Şerafeddln Aprt. No. 5 .
HAVASIZ DEVREN SATILIK VEYA ORTAKLIĞA — Erzaklarlle tcrkedl-lccek lüks tesisatlı bakkaliye Cağ al-oğlu İran sefarethanesi karşısında 3 No. lı içindekilere müracaat. 309 — 1
Çocuk bekimi doktor Ahmed Akkoyunlu Taksitn - Talimhane palas. Telefon: 82627
KİRALIK BİNA — Bankalar caddesinde 6 odalı bina, atelye, her nevi ticarethaneye elverişli şekle sokulmak şartile kiralıktır. Tophane Lekele caddesi 23 telefon 49344 312 — I

Belediye Emekli ve öksüzlerin üç aylık maaş ve ayni yardım Bedelleri Veriliyor
1 — 500 14/6/1945 cuma
501 — 700 15/0/1945 cumartesi
701 - 1100 17/6'1946 pazartesi
1101 — 1422 18/6/1945 salı
Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesî İstanbul Şubesinden:
LİNYİT KÖMÜRÜ SATIŞI
Garp Linyitleri İşletmesi Mücsseseslnln Linyltleeri satışa çıkarılmıştır.
a' Soma / Değirmisiz / Tavşanlı işletmelerinin PARÇA Linyit Kömürü;
b) Kuruçeşme Depomuzda, müşterinin vesaitine yüklenmiş olarak, teslim;
TONU 30 LİRA
e) Bütün İhtiyaç sahiplerine, fabrikalara ve kömürcülere motörle veya depoda tamamen serbest olarak verilir■
d) Satış Yeri:
Yeni Yolcu Salonu 3. eli kat 1 No. h oda
7145 GALATA
Ticaret Ofisi Umum Müdürlüğünce Satılan Mallar
Muşamba taklidi kâğıt
Matbaa mürekkebi «büyük fıçılar içinde»
Krş. SL
Rulosu 450 19
Kilosu 100 —
Lira Kr.
Transmisyon kayışı 150 mm. en Metresi
» » 120 . »
■ » 100 » >
» b 85 » B
» » 80 ■ >
» » 50 » »
Rufoit «tek katlı» beher topa
Rufolt «çift katlı» beher topu
şap «Macar malı» Kilosu
Barlum sülfid »
Klora t dö potas «100 kiloluk fıçılarda Alman mallı Fıçısı
Sülfad cıö zenk Kilosu
Sülfad dö fer «Kara boya Çek mali» B
Toprak boya mavi «Alman malı» »
Toprak boya yeşil «Alman malı» »
Badana boyası siyah «Alman malı» »
Badana boyası pembe «Alman malı»
Çivit «Utra Marta» «Macar malı»
Bizmut karbonat «İngiliz malı» >
» subnitrat .Ingiliz malı» >
» subgalat «İngiliz malı» »
» salisilat «Ingiliz malı»
Matara İçin halka
Asta çengeli «Matara İçin madenden»
Çuvaldız «İzmir depo teslimi» 1000 adedi
3801 91
3104 60
2617 80
2282 20
2143 22
1236 50
2169
2886 —
82 48
66 84
12000 —
25 —
30 —
118 45
121 49
91 55
125 05
173 62
1513 08
1879 11
1584 16
273 47
6 45
3230 80
Lira Kr.

Korniş çivisi, vida, fırtına çengeli «89 şandık» parti olarak 12699 49
Sandık askısı «İzmir depo teslimi» 1O35 Kg. parti olarak 2135 96
Krş St.
Del ağızlı demir destere «İsveç mah» 300X25X0 80 mm düzinesi 384 — İki ağızlı demir d es tere Gobe marka 300X25X0.85 80 mm. > 344 97 Battalı kazma adedi 125 —
Kazma
Kürek muhtelif numara, ağırlık ve şekillerde
Çekiç
Varyoz servisten malûmat alınabilir.
Balta
Demir çember 20X1 mm. Kilosu 76 49
Demir çember 22X1 mm. » 72 56
Parlak çelik asansör teli « Alman malı» 26 mm . 6X374-3 h Kg. 152 77
> » halat «İsveç malı» 24 » 191 56
» > » S4.5 » 191 5*
> > > 32 » 182 44
» > > 35 » 182 44
(7790i
Türkiye iş Bankası
Küçük cari hesaplar
1945 ikramiye plânı
ÇEKİLİŞLER; 29 ocak, 2 Mayıs. 24 ağustos. 1 kasım tarihlerinde yapılır.
__________ 1945 İKRAM İYELERİ —
1 adet ARSA (İstanbul’da Büyük Yalı'da Ada: 164, parsel No. 4, 923 M2.)
1 Adet 2000 Jralık -a 200(1.— Lira
3 » 1000 • — 3000.— »
4 • 500 > — 2000.— ■
10 » 200 B .. 2000.— >
25 • 100 — 2500.— B
100 » 40 B — 4000.— B
150 » 20 » — 3000.— a
300 » 10 > - 3000.— »
Türkiye îş Bankasına para yatırmakla yalnız para biriktirmiş ve faiz almış olmaz, aym zamanda tahiniz I de denemiş olursunuz.
İstanbul Defterdarlığından:
4553 sayılı toprak mahsulleri vergisi kanununun birinci maddesi gereğince bir numaralı cedvelde yazılı mısır, bakliyat ve diğer mahsulleri ekmiş bulunanların vCya namlarına hareket edenlerin ekili arazilerinin bulunduğu mahalle veya köy muhtarlığına 22/6/1945 - 29/6/1946 tününe kadar müracaat ederek beyanda bulunmaları lüzumu ilân olunur. «7907»
Esnaf Odasından:
Ayakkabı ve Terlik imâlcikrlne (eskici ve sayacı hariç) birer buçuk kilo yüz veri lıj Verilecektir. Iınâlci gurup vesljcalarllo en çok 30 hazirana kadar Esııaf Odasına müracaatları. «7904»

A RŞ A M
14 Haziran 1945
Bahlfe 8
Usulü dairesinde sı'ı ıai kaidelerin© uygun ola* rak yapıldığı takdirde Deniz ve güneş banyoları en iyi sağlık kaynaklarıdır.
Deniz ve Güneş banyosuna başlamadan evvel masajla sindirebiline-cek bir miktar
-
PAMUK DÖKÜNTÜSÜ, ÜSTÜPÜ VE ISKARTA MALZEMELER SATILACAK
Malatya Mensucat Fabrikasından :
Fabrikamızda mevcut aşağıda cins va miktarları yazılı mallar açık arttırma İla satılacaktır. Arttırma 28 haılr&n 045 perşembe günü saat 14 de fabrikamız müdüriyet binasında yapılacaktır. Arttırma şartnamesi Ankarada Atatürk bulvarında 177 numarada şirketimiz merkezinde, Lstanbulda Galata şarap iskelesi sokağında 10 numaralı Muradiye hanında «atın alma büromuzda ve Adanada şirketimiz mensucat fabrikasında mevcuttur. Satılacak mallar fabrikamızda her gün görülebilir.
YAĞINI
Arttırmaya girmek istlyenlerln bildirilen tarihte temlnatlarlle birlikte fabrikamız idaresine başvurmaları U&n olunur.
; Cinsi Tahmin miktarı Muvakkat teminatı
Kilo Lira Kr.
5/3 çekirdekli deşe 150238 4508. 64
> » İkinci deşe 25016 467. 80
İpek döküntüsü 315 9. 45
Haşıilı üstüpü beyaz (dışarda çürük
vaziyette) 3144 94. 32
Haşıilı üstüpü renkli (dışarda çürük
vaziyette) 4773 168. 14
Topbaşı püsküllü 1092 70. 00
Yağlı paçavra (bir kısmı dışarda
bir kısmı üstüpü ambarında) 23921 897. 04
Köhne taka parçası 1620 16. 00
» kösele parçası 1438 14 00
Yeni deri parçası 173 6. 00
Eski » b 128 S. 00
Kazablanka kayışı Iskarta 116 1. 00
Bütün cildinizin her kısmına sürerseniz, hem güneş yanmalarından hem denizde çabuk üşümeden korunduğunuz gibi süratle gayet güzel bronz bir tene malik olursunuz.
DİKKAT:
İlk defa güneşte on beş dakikadan fazla durmayınız. Sonraları yavaş yavaş bu müddeti arttırabilirsiniz.
HAŞAN DEPOLARI
MAĞAZALARINDA arayınız.
ile büvük ITRİYAT
Teknik Okulu Dioloma Projeleri Sergisi
Teknik okulunda 9. 6, 045 cumartesi günü açılan, mühendis kısmı İnşaat, makine ve mimarî şubeleri diploma projeleri sergisi 18. 6. 945 pazartesi akşamına kadar devam edecektir.
Sergi saat 9 dan 18 e kadar gezilebilir. (7812)
Ankara Belediyesinden:
1 — Ankara Yenişehir bahçeli evler İltisak yolu toprak tesviyesi İle blokajlı şose inşaatı ve beton arme iki aded menfez yapılması işleri on beş gün müddetle ve kapalı zarf usulile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen keşif bedeli (252816) lira (15) kuruştur.
3 — Teminatı (13882). lira (65) kuruştur.
4 — Teminat Belediye merkez veznesine yatırılacaktır.
5 — Bu Ije girmek isteyenlerin ticaret odasında kayıtlı bulunması yüksek mühendis, mühendis veya yüksek mühendisle birlikte teklif yapmış olması, ve müstemlren İş başında bulunması, en az (75) bin liralık yol işini muvaffakiyetle başarmış olduğuna dair resmi vesaiki ve İhale tarihinden en az üç gün evvel Belediye reisliğine yazı ile müracaat ederek bu İşe girebilmek İçin vesika alması ve bu vesaiki teklif mektubuna koyması şarttır.
6 — Bu işin 29/6/945 cuma güııü saat 11 de talibine ihalesi mukarrer
bulunduğundan şartname ve keşif cetvelini görmek isteyenlerin her gün Encümen kalemine müracaatları. Ve isteklilerin de 2490 numaralı kanunun 32 nel maddesi sarahati veçhile tanzim edecekleri teklif mektuplarını İhale günü olan 29/6/945 cuma günü saat ona kadar Belediye dairesinde müteşekkil Encümene vermeleri. «778in
KARPİT TEVZİ EDİLİYOR
Mahdut mesuliyetti İstanbul madeni eşya sanatkârları İstihlâk Kooperatifinden:
50 şer kiloluk fıçılarda çift ambalajlıdır, ihtiyacı olan müessese ve atelyelerln. İmalâtçı grup veslkalarlle Galata Tünel cad. Kardeşim sokak 6 numaradaki kooperatif merkezine müracaatları. Tel: 43001.
SÜMERBANK
SELLÜLOZ SANAYİİ MÜESSESESiNDEN:
Piyasşı İhtiyaçları İçin yazı, bası, ambalaj kâğıdı ve karton yapılacaktır.
Müessese, fabrikalarının İmalât kapasitesi nispetinde, piyasaya aşağıda cins ve gramajı yazılı kâğıt ve karton yaparak satacaktır:
1 — Satış ve dağıtımın düzenlenmesi için 510 sayılı koordinasyon kararına göre 1. 8, 1945 tarihinden evvel toptancı vc perakendeci kâğıtçı vesikasını haiz olanlarla yine aynı tarihten evvel kurulu matbaacılar, kitapçılar ve İştigal konusu itlbarlla kâğıt ve karton istihlâk eden fabrika ve imalâthanelerin 1045 yılı hakiki kâğıt ve karton ihtiyaçlarını temmuz ayından başlamak üzere ve her ay İçin ayn ayrı göstererek 25, 6. 1945 tarihine kadar postaya tevdi suretiyle İzmltte 8ü-merbank Sellüloz sanayii müessesesi müdürlüğü adresine taahhütlü mektupla bildirmeleri ve bu tarihten sonra yapılacak müracaatların nazarı itibara alınmıyacağı,
2 — Müesseseden toptan olarak satılacak asgarî miktarın pleür kâğıdında bir, kâğıt ve kartonlarda her cins gramaj veya numarada 5 ton olduğundan bu miktarlardan aşağı ihtiyaçları olanların müesseseye müracaat etmemeleri.
3 — 2 inci maddede yazılı miktarlardan az ihtiyaçların Verıı Mallar pazarlarından karşılanacağı ve bunun ayrıca gazetelerle bildirileceği,
4 — Toptan kâğıt ve karton İsteyeceklerin, bunları nerelerde ve ne için kullanacaklarını ve 510 sayılı koordinasyon kararına göre aldıkları grup vesikalarının nereden, hangi tarihte alındığını ve numarasını müracaatlarında açıkça bildirmeleri, bunu yapmıyanlann müracaatlarının nazarı İtibara alınamıyacağı,
5 — Bugüne kadar Devlet Kırtasiye ve matbua idaresinden ihtiyaçlarını sağlamakta bulunan daire ve müesseselere fabrikadan ve Yerli Mallar Pazarlarından satış yapılmıyaca-ğından bunlann müracaatta bulunmamaları,
6 — 1 temmuz 1945 tarihinden İtibaren yıl sonuna kadar müessese İmali derpiş edilen kâğıt ve karton cinsi, grama] ve numaralarının aşağıda gösterildiği İlân olunur:
Cinsi Gramaj No.
m2
Türkiye Sigorta Prodüktörleri Cemiyetinden :
Sivas Ceza ve Tevkif Evleri Müdürlüğünden:
A — Sivas merkez ceza ve tevkif evlerinin 945 akça yılı 5/6/945 tarihinden 31/12/945 tarihine kadar 7 aylık ekmek ihtiyacı olan beheri '.50 gramdan şartnamesindeki yazılı talepler dahilinde Belediyenin kabul edeceği tip ekmeğin kapalı zarf usulile 5/6/945 tarihinden İtibaren 25 gün müddetle eksiltmeye konulmuştur.
1 — İhale 30/6/945 tarihine raslıyan cumartesi günü saat 10 da Sivas Cumhuriyet Savcılığında teşekkül edecek komisyonda yapılacaktır.
2 — Ekmeğin miktarı asgari (58800) elli sekiz bin sekiz yüz, âzami (03) aitmiş üç bindir. Âzami miktarının muhammen bedeli bugünkü Belediye rayicine gere 19 bin beş yüz 99 lira otuz kuruştur.
3 — Muvakkat teminat miktarı yüzde 7.5 hesablle 146 lira 99 kuruştur.
4 — İhaleden mütevellit damga resmi, mukavele, teminat mektubu ve bilumum vergiler ve teslim muayene masrafı ve nakli ücreti müteahhide aittir.
B — Teklif mektupları 30/6/945 günü nihayet saat 10 a kadar İkinci maddede yazılı komisyon reisliğine bu İşle meşgul olduklarına dair Ticaret odasından alacakları vesikalarla birlikte verilecektir.
Şartnameyi görmek ve fazla İzahat almak Jstiyenlerin Sıvaş ceza ve tevkif evlerine müracaatları ilân olunur, (7756)
Sigorta şirketlerinde stajiyer olarak bulunan Prodüktörlerle bundan evvelki İmtihanlarda muvaffak olamıyan stajiyer Prodüktörlerin imtihanı Temmuz 945 ayının ilk on beşi İçinde yapılacağı Ticaret Vekâletinden bildirilmiştir. İlgililerin buna göre hazırlanması.
İSTANBUL MARANGOZLAR
K O O P E R A 1 IFINDEN.
1 — İlk ve köy okullarına elverişli gürgen ağacından küçük, orta, bü-
yük boy olarak 700 aded Sıra uygun Hatla satışa çıkarılmıştır. İstenildiği miktarda alınabilir, numuneleri Fincancılar yokuşundaki satış mağazamızda görmek mümkündür.
2 — Ortaklarımıza şerit testere, zımpara kâğıdı, eğe, başlı çivi, gotno-
lak, ağaç vidası, kaplama dağıtmaktayız.
3 — Son sistem İplik bükme çıkrıklarımız satışa arzedllmlştir.
İdare Merkezi: Galata Bankalaı caddesi Nazlı han. Telefon: 49382 ^^■■■oûtiş Mağazamız: Fincancılar yokuşu Şark han No. 25
Sellüloz ambalaj kâğıdı 45
Sellüloz ambalaj kâğıdı 80) 150)
İmitasyon graft 75 60)
Birinci hamur yazı, bası kâğıdı 75) 90) 60)
İkinci hamur yazı bası kâğıdı 75) 90}
Pelür kâğıdı 35 45) 60)
Beyaz mukavva No. 80) 100) 120) 50) 60)
Gri mukavva No. 80) 100) 120)
Tripleks karton No. 80)
225) 120)
Kromo karton 280) 300)
Dosyalık karton 250
NOT: İhtiyaçlar tesblt edildikten sonra bu kâğıt ■ ve kar-
tonlara ait satış fiatlan ayrıca ilân olunacaktır.

SATILIK EV
Kızılay Derneği İstanbul Temsilciliğinden :
1 — Derneğimize alt Sultanahmet Tavukhane sokağındaki muhammen kıymeti 5200 Ura olan 22 numaralı ahşap ev 22 Haziran 945 cuma günü saat 11 de Sirkeci Mimar Vedat caddesi Kızılay hanındaki Temsilcilik dairesinde açık arttırma Ue satılacaktır.
2 — Evi görmek İsteyenlerin İçindekilere, şartnameyi görmek İsteyenlerin l*e Temsilciliğimize müracaatları ilân olunur.
i
I
Şoförler Cemiyetinden:
Taksi otomobillerinin aylık İstihkakları olan 210 litre benzin, 300 ■ lltreyeiblâğedilmiştir. Bu hususta malûmat almak üzereCemıyetmerJ ke21ne müracaat edilmesi rica olunur.
■ Yeni ve mükemmel ■ KELVİNATSU (Buzdolabı) Satılıktır. K - 4 - 1940 model Görmek İçin Şişli. Osmanbey tramvay durağı, Ralf paşa Aprt. daire 4. Telefon saat 10-17 arasında 23866 bay Zeki.^^™
Zayi — Beyoğlu malmüdiirlüğün-den aldığım 2388 numaralı dul maaş cüzdanımı zayi ettim. Bulanın adresime getirdiği takdirde memnun bırakılacağını, aksi halde yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü olmadığını İlân eylerim.
Beyoğlu, Sıraselviler, Arslan yatağı sokak No. 23 Ham dİ Danış Dal eş!
Marl Rosl Dal
Maden Kuyusu Kazdırılacak
Ereğli kömürleri İşletmesi
Umum Müdürlüğünden:
1 — Zonguldakta gellk bölgesinin karadon mevkiinde açtırılacak bir kömür kuyusunun kazısı, duvarının örülmesi ve teçhizi İşi kapalı zarfla ve müddet esasına dayanan bir flat usulü İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Bu işin muvakkat teminat: 200,000 iki yüz bin HradLr.
3 — Eksiltme evrakı Ankarada Etlbank umum müdürlüğünden tstanbulda Etlbank şubesinden ve Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi umum müdürlüğünden 20 lira mukabilinde alınabilir.
4 — Eksiltme 18 7. 945 pazartesi günü saat 15 te Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi umura müdürlüğünde yapılacaktır.
5 — Teklif mektuplarını havi zarflar ihale saatinden bir saat evveline kadir Zonguldakta Ereğli kömürleri İşletmesi başsekreterllğine tevdi edilmiş olacaktır.
6 — İşletme İhaleyi yapmakta serbesttir.(7830)
filmimi..ııııuıııı...ıııııı..
Devlet Demiryolları ve Limanlan İşletme Umum idaresi İlânları
. ııı......ııııı ııııııııııııııııııııınınııııııııı tınını ıııtıııııııııııı.linininin mininin ınııııınnıııınınııııa
Kömür yükleme ve boşaltma işleri yaptırılacak
1 — Aşağıda isimleri yazılı lokomotif depolarına 1/7/845 tarihinden 31/12/945 tarihine kadar gelecek kömürlerin vagonlardan boşaltılması v* İstifi ve İstif yerlerinden makine tenderlerine yüklenmesi İşleri kapalı zari usullyle ve ayn ayn eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Kömürlerin mlktariyle muhammen bedel ve muvakkat teminatları ve İhale gün ve saatleri hizalarında gösterilmiştir.
3 — Eksiltmeleri Ankara İstasyonunda 2. cl işletme müdürlüğü binasında toplanacak komisyonda yapılacaktır.
4 — Şartnameleri komisyon kaleminden parasız verilir.
5 — İsteklilerin kanuni vesikaları 11e muvakkat teminatlarının v* tekliflerini havi zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadar komisyona vermeleri veya muayyen vakitten evvel komisyonun eline geçecek tarzda İadeli taahhütlü olarak postayla göndermeleri.
Beher tonun mu-
Kömitr h ammen bedeli Muvakkat miktarı Boşaltma Yükleme teminatı
Ton Krş. Krş. Lr. Krş. İhale gün ve saatleri
Ankara depo 40600 27,80 79,35 3208.50 21/6/945 perşembe saat 16,00
çantan > 20000 23,85 67,07 1365.30 21/6/945 perşembe saat 16,30
Karabük • 25000 27.60 79.35 2005.32 22/6/945 cuma saat 18,00
Çatalağzı * 20000 23,95 67,07 1365,30 22/6/945 cuma saat 16,30
(7423)
Zayi — Fatih askerlik şuheslnden almış olduğum 323 doğumlu nüfus kâğıdımı ve 271012 numaralı ana karnemi zayi ettim, yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Hallt Yontar
H Satılık Cam Şişe^anı
İMALATHANESİ
MevlânakapL kale dışında tam teşkilâtlı yeni kurulan presi şl-lerl, kompresörü, elektriği mevcut ve deposu her işe elverişli bulunan İmalâthane devren veya İçindeki makineleri satılıktır. Müracaat: Mahmudiye caddesi No. 58 Galnfa.
MfgKARBOK
alınca
KİLOLAR
tabletler gibi erir.
Devlet orman işletmesi İstanbul revir amirliğinden:
1 — İstanbul revirinin şile bölgesine bağlı Kurna Devlet ormanında 12 No. lı maktada tahminen 1286 kental kömürün kesim, İmal ve Kuma, Alaçalı iskeleleri depolarına nakil İşL
2 — Beher kentalin kesim, İmali ye, ve nakil için beher kentalinin muhammen bedeli 800 kuruştur
3 — Muvakkat teminat 771 lira 60 kuruştur.
4 — Eksiltme 20/0/945 tarihine rastlayan çarşamba günü saat İS de Şile bölge binasında toplanacak komisyon huzurunda yapılacaktır.
5 — Buna alt şartname Orman Umum Müdürlüğünde, İstanbul, Yalova, Büyükdere, Vl2e revir âmiri lideriyle Şile bölge şefliğinde görülebilir.
«7712b
İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasından:
4355 No. lı kanunun 33 üncü maddesi; Odamıza kayıtlı izanın aidatından mütehakkak borçlan bulunan meballğl üç ay zarfında tediye etmeleri. aksi halde yine mezkûr madde gereğince İşbu aldatın üç mLsll tahsil olunacağı hükmünü mutazammın bulunduğundan alâkadaranın derhal Odamız Muhasebe şubesine müracaatla aidatlarını nihayet Ağus tos 1945 sonuna kadar ödemeleri lüzumu ilân olunur, «7834»

Comments (0)