Sug^n 6 ncı sahifede
AKŞAM
Bene 31 — No. 10927 — Fiat!: ber yerde 10 kuruştur.
BALI İS Mart 1849
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı islerini fiilen idare ^den C. Bildik — Akşam Matbaası
Bulgaristan ve Romanya Yugoslav hududuna asker göndermeğe başladılar
Kominformun peyk devlet şeklini alacak bir Makedonya kuracağı söyleniyor
A
Kanada kuvve
tini arttırıyor
o e V&mi 8“ KREŞ
>^"*7 \k-—S\
Romanya, Bulgaristan — Yugoslavya hudutlarım gösterir harita
• "‘“j
t *
r>ACARİİTAN -y
A • \ • z*4iıı»^ ı
C
Italyanın Atlantik paktına iştiraki meselesi
Londra 15 'R> — Kanada parlâmentosu milli savunma tahsisatını yüzde 50 arttırmağa karar vermiştir. • İtalyan meclisinde
Londra 15 (R’ - İtalyan Meclisi bugün toplanarak Atlantik paktına girmek meselesini görüşecektir. Komünistler dün muhtelif nümayişler yapmışlardır. Napollde 12 polis. 3 sivil yaralanmıştır. Rcıma'da polis takviye edilmiştir. Mllâno ve Torino sokaklarında zırhlı otomobller dolaşıyor
Neıv-York 15 (Rl Danimarka Dışişleri Bakanı, Danimarka Atlantik paktına İştirak ederse ne gibi silâhlara ihtiyacı olacağını bildirmiştir.
islirahâtgâhına tevili edildi
Cenazeyi merhumun talebesi, dostları ve onbinlerce halk tahibetti
Created by free version of 2PDF
Londra 15 (Ki — Bulgaristanın Yunan ve Yugoslav hudutlarındaki kuvvetlerini artırdığı haber veriliyor. Bu hareket kominformun müstakil bir Makedonya ilânı gaye sil e alâkalı görülmektedir. Kominform Yugoslavya, Yunanistan ve Bulgaristan arasında taksim edilmiş olan Makedon-jıiiin birle>tirilerek peyk bir devlet batine getirilmesini istemektedir. Hal buki YuguJarya üç Makedonya >or-çasının Yugoslav federasyonu İçinde birleştirilmesini İstemektedir.
Yugoslavyanm mukabelesi
Londra 15 (Nafen) — Bulgaristan ve Ramanyanın Yugoslav hududuna peniden takviye kıtalin gönderdiklerine dair bir çok haberler gelmektedir siyasi müşahitlerin flkrlnce bu Ordular İle kominformun bir Heri harekete girilmek niyeti yoktur.
Güdülmekte olan gayenin daha Çok. Makedonya halkı üzerinde tesir yapmak ve bu halkı Tlto rejimine k&rşi İsyana teşvik etmektir. Aynı zamanda Yugoslavya hükümeti üzerinde de artan bir baskı İcra edilmektedir
Rumen ve Bulgar ordularının takviye edlltnış olmaları doğrudan doğruya »Huı Tukedonya devleti» mo-selesl İle, ilgili görülmektedir.
Buna karşılık Tlto da Yugoslavya MakedonyalIndaki kuvvetlerini tak-Ylyl» etmiştir Bundan evvel gelen haberler 10 Yugoslav tümeninin ateşe hazır bir şekilde beklemekte olduğunu bildiriyordu. Yeni haberlere göre’ bu kuvvet yemden takviye almıştır Aynı zaman Yugoslav başkomutandı Avusturya ile Trieste hurtutlarıu-dııkı kuvvetlerini çekmiş ve bunları da Rumen ve Bulgar hudutlarına ğığıu ıştır.
Siyasi müşahitlere göre İki İhtimal Vardır t — Yugoslavya MakedonyalIndaki ayrılma taraftarları kombı-tormun askeri yardımını istemişlerdir 2 _ sinir harbi Yugoslavyada karı kİ ıklar çıkarılması İçin büLinı llddetl de devam etmektedir.
Diğer taraftan Yunan komünistlerinin hareketleri de Kremllnln mutlak hâkimiyeti altına girmiş olduklarını ispat ediyor. Bu komünistler son günterde Hilr Makedonya hakkında aynı sözleri »atfetmeye başlamışlardır.
Yunan komünistlerine yardıma gönderilen Almanlar
Londra 15 (Nafea) — Almanyanın Sovyet İşgal bölgesindeki Alman polisine mensup birliklerin Yunan komünistlerini desteklemek üzere hareket etmiş oldukları hakkındnkl haberler teyit edilmektedir. Yeni haberler, zırhlı arabalar ile takviye edilecek 5000 kişilik bir tugayın hûzırlan-makta olduğunu da bildirmektedir Bu kuvvet de önümüzdeki haftalar İçinde Yunanistan üzerine gönderilecektir.
Diğer taraftan Berllne gelen haberlere göre Rusların Almanyadan şimdiye kadar beş birliği Yunanis-
tan» göndermiş olduklarını göstermektedir. Böylelikle Sovyet işgali altındaki Alman polis kadrolarında boşalmış olan yeri doldurmak İçin da -seferberlik* ilân edilmiş olduğu bildirilmektedir.
Top ve mitralyöz serleri
Londra 15 (R.l — Triesteden bildirildiğine göre dün gece bu şehirde VugoMnrva İstikametinden şiddetli lop sesleri duyulmuştur. Bir müddet sonra makineli tüfek sesleri de Işl-tllmiştir.
Londra 15 (Nafen > - Vaşlnglondnn gelen haberlere göre İtalya, Portekiz Danimarka ve İzlanda müessls üye olarak Atlantik pak’ını İmzalamaya davet edilmişlerdir Elre’ln de iştiraki İçin lüzumlu tedbirler alınmış bulunmaktadır.
talanda ve Danimarka Dışişleri Bakanlarının Va jlngtondtkl temasları hakkında şu nokta belirtilmektedir; «Atlantiğin savunması İçin İzlanda ve Oroenland'da üslrrlr. tesisi elzem görülmektedir.»
İhracat hakkında bir toplantı
Ankara 15 (Akşamı — Ticaret Bakanlığı. önümüzdeki ihracat mevsimine bir hazırlık olmak üzere, İstanbul. Ankara. İzmir ve Adanadakl tacir ve mütehassıs şahsiyetlerini bir toplantıya davet edecektir. Bu toplantıda satış ve İhraç prensiplerinin tâyini, ihracat rejimimizde istikrar temini, tacir hakkının müstahsile, müstahsil hakkının da tacire geçme-meslnfn garanti altına alınması mevzuları etrafında kararlar İttihaz edilecektir.
Kıymetli İlim adamı Profesör doktor Akil Muhtar Özden'lu cenazesi dün büyük bir törenle kaldırılmıştır. Saat II de merhumun Çemberlltaş-ta Peykâne caddesindeki evinde mutad dini merasimden sonra, cenaze dostları ve talebesi tarafından eller üzerinde Beyazıt camiine getirilmiştir.
Burada öğle vakti katılan bülıin profesör ve sair ‘litn adamları. V , ve belediye reisi doktor LÛtfl Kınlar, eski Hllflllahmer mensupları. Şehir Meclisi üyeleri, doktorlar ve merhumun yarım asırlık faaliyeti inildetince yetiştirdiği talebeleri, şifa verdiği vatandaşlar, ayrıca sayısı onblnierl bulan büyük bir halk kitlesi muazzam bir kalabalık teşkil etmiştir.
Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazından sonra, önde şehir bandosu arkada yüı elliye yakın çelengl takip eden cenaze alayı Üniversite merkez blnaainm holüne girmiş; burada hazırlanan bir masa üzerine tabut konulduktan sonra. Tıp fakültesi dekanı Ziya ökten, Haseki hastanesi tedavi kliniği doçenti Reşat
Garatı, Ankara Tıp fakültesi sörlerlnden Ali Esat Blrol, hastanesi baştabibi Yorgakl. Tıp Talebe cemiyetinden bir üye ve daha birkaç öğrenci tarafından m- «ı-ıııun şahsiyeti, kıymeti, hizmetleri tebarüz ettirilmiştir.
flk olarak konuşan Tıp Fakültemi Dekanı Ziya Öktem, merhumun km bir tercümel halini yapmış, onun 3# yıllık tedris hayatında İlmiyle olduğu kadar talebeleriyle de nasıl meşgul olduğunu belirterek «Son- mcl.vta» kadar bile yatağında çalışmış ve tashihini yaptığı kitabiyle meşgul olmuştur.» demiştir.
Haseki hastanesi tedavi kliniği doçenti Reşat Oaran, merhumun hastanede nasıl bir feragatle çalıştığını, mektepteki hekim ve öğrencilere olduğu kadar tedavi edilen hastalara da büyük şefkat ve İnsaniyetle muamele ettiğini belirtmiş ve «sen bütün insanlık yaşadığı müddetçe yaşayacaksın!» demiştir.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi profesörlerinden Ali Esat Blrol da hekimlik aleminin kaybı kadar bütüa (Arkası sahife 2; sütun 3 de)
profe-Balıklı
Adalet ssrayının yeri
Adalet sarayının yeri tetkik «dilivor l Yazısı lklnol aahlfemlzdûl
Celâl Bavar Ankaraya döndü
Ankara 15 ( Akşamı - Demokrat Parti Genel başkanı Celâl Bayar. refakatinde Cemal Tunca olduğu halde bugiin Ankaraya dönmüştür.
Unr».» m,.,.*-.. ■ »r m w «n
DİKKATLER
Rus baskısı
Iran, Amerika’ya müracaatta bulundu
Halllo.
Evvelâ radyodan zuhur etti: İngilizcenin (w) lerini belirterek Washington -
Simdi de. telefonlara sirayet etti. Acınca, karşı tarafın İnigjiz-cede ilerleyip ilerlemediğini kes-tirehiliy orsunUZ.
«Al(5>. yerine, nazlı, siiziik, bayılacakmış gibi bir «halllo!». Amerika daıı daha yeni gelmiş, çiçeği burnunda ..
Eskiden Türkçe muhaverelerde avın'ları çatlatmuk için gırtlaklarım puralıyan softalara nasıl istihza ile bakıyor idiysek: sonra, ikide bir moıışer’ll. monbey'll konuşan Fransız kırmaları nazarımızda, nasıl £ül>inç bir hale girdiyse. şimdi de, «w» çiler ve «halllo.cıılaıla daha az alay edilmiyor.
Her milletin bir hususiyeti vardır. Beynelmilel kelimeler, hangi dil konuşuluyorsa onun telâffuz hususiyetlerine girer. Netekim sonu ( tion lu kelimeler. İngilizcede, Fransızcada, Almancada başka başka okunur. Türkçe, hiç bir dilin müstemlekesi değildir.
----------?----------7-------- Yeni neşriyat
Yazan: Halide Edib - ADIVATi
Yannkl AKBAM’da
J
Rusya, İsveç’e yeni bir nota vererek Baltık memleketleri mensuplarına karşı tazyikten vaz Geçilmesini istedi Nevyork 15 (R.i — fran elçisi Hüseyin Âlâ Dışişleri Bakanı Achesoa Jile görüşmüştür. Elçi Rus propagandasının. endişeye sebsn olduğundan ve durumun geçen aydan fena olduğundan bahsetmiştir. Hüseyin Âlâ Sovyet notalarının kopyalarını basına vermiştir. Bu notalarda tran A-nıerikanın nüfuz ve hâkimiyeti altına girmekle lttlham ediliyor. İran bu İt t İhamı şiddetle reddetmiştir. Rusya bazı partilere karşı alınan vaziyeti tenkld etmiştir. Iran hükümeti bunu İranın iç İşlerine müdahale saymaktadır.
Amerika Dışişleri Bakanlığınca t-ranın Güvenliği Amerika emniyetini doğrudan doğruya alâkadar eden memleketler arasında bulunduğu bildirilmesinden bir kaç gün sonra yapılan bu müracaata hususî bir mâna verilmektedir. İranın Amerikadan Sovyet tazyıkına mukavemet için lüzumlu vasıtaları istediği zannediliyor.
Nevyork 15 (B> — Amerika hükfı-metl İrana 52 askeri uçak vermeği ^araılaştırpııştır. Bunlardan kırk beşi Sancierbolt avcı uçağıdır
Rusyanın İşvece notası
Londra 15 fR > - Sovyet Rusya dün peçe İsveç hükümetine yeni bir nota vermiştir. Notada Baltık memleketleri mensuplarına karşı yapılan taz-yıktan vazgeçilmesi İstenmektedir. ' Sovyet elçisi notayı, İsveç Dışişleri
İranın Vaşingtan büyük elçisi Hüseyin Âlâ
Bıkan tığına tevdi etmezden evvel gazetelere vermiştir Bu en iptidai siyasi teamülün hilûfnidadır.
Rusya nın bu hareketi Skandlnav ;ı( emleketlerinln Atlantik paktına gir ‘melerine mâni olmak İçindir İsveç radyosu sinir harbinin tsveçle oldukça endişe doğurduğunu bildirmiştir Buna benz.i’ bir notu şubat sonunda İsveçu verilmiş ve redaedll-ımştL
Bahlfe 1
AKSAM
15 Mart 1913
SÖZÜN GELİŞİ
Yeşil Bursa - Güzel Bursa
Bir ada m m memleket dışında, hattâ memleket İçinde sık sık dolaşması tuhafımıza gideri çünkü seyahati alışılmışın dışında, fevkalâde bir hâdise sayıyoruz. Mutlaka leyleği uçarken görmüş olmalı! Çok dolaşnııya verebildiğimiz mâna budur.
Ben de bu ay leyleği rüyamda uçarken görmüş olacağım kİ kalktım Konyaya gittim; oradun dönüp masama oturmıya vakit bulamadan Bursa seyahati göründü.
Oturmak alışkanlığının kalemlerimize kadar İşlediği Bursava gitmeye «seyahat» adı vermemizden de bellidir. Dört buçuk saat ötemizde tarihî eserleri, kaplıcaları, Uludağı, sanayii, hayvancılığı, meyvacılığı ile hareketli bir hayat süren Bursa her İstanbullunun sık sık uğrıyacağı bir komşu şehirdir. Halbuki biz Bursaya hâlâ sefere çıkar gibi gidiyoruz.
Bursayı geçen sene nisan sonunda görmüştüm, .marcı.ı adına bihakkın lâyık vali Hâşlm tşean o zaman im-r hareketlerine henüz başlamıştı. Yapı ve Kredi Bankası Bur a ‘Ubesinin açılış hâtırası olarak çıkardığımız «Bursa» adlı kitapta o raman fotoğrafla tesbit ettiğimiz imar eserleri süratle gelişmşitir. Stadyum tamamlanmış: 1000 yataklı, hakikaten muazzam hastanenin çatısı Örtülmüş, sekizinci kain çıkıp güzel Bursayı hu kere ilaha zevkle seyrettik. Geçen sene hıı vakit İçine bile giremediğimiz yeni Hâl binası aşağı yukarı tamamlanmış. Yeni Çelik Palas otelinin la-marnlanmasın^ pek az bir şey kalmış, onun da üst katında dolaşabildik. Buralıların Çekirge yolu üzerinde yaptıkları zevkli binalardan bir kısmına sahipleri yerleşmiş bile. Asfalt döşenon yollardan çıkan parkeler arka caddelerdeki Arnavut kaldırtmlarilo yer değiştirmiş. Esnaf birlik olun dükkânlarını ı önünü asfaltlama hareketine memnuniyetle devam ediyor. Hâşim İşcanın İmar gayreti de bu anlayışlı İnsanlar arasında günden güne bileniyor.
Hiç şüphe -tmivonız. Yeşil Bursa bu müşterek çalışma ile güzel Bursa olmakta gecikmlyecektir.
Rüşvet dâvası
Balye madeni bu yaz işletilecek
Ticaret ve Ekonomi Bakanı Cemil Sait Barlas’m Bahkesirde demeci
Dört gün evvel getirimize gelmiş Olan Adalet Bakanı Fuat Sirmen, bir an evvel inşasına başlanması kararlaşan Adalet «arayı İşi üzerinde kat! ve son tetkiklerde bulunmaktadır. Bu maksatla dün Vûûvstte Adalet ve Bayındırlık Bakanlarının, VaU. Bayındır lık erkânı ve Froetun da Iştlraklle bir toplantı yapılmıştır. İnşaat hazırlıklarına yakında geçilmesi için lâzım gelen İşler kısa zamanda ele alınacaktır.
Dûn, l'şill Bakanlar ve diğer alâkalı şahıslar tarafından, gerek Vilâyet karşısındaki Tomruk dairesi binası yeri, gerekse yıkılan eski hapishane binası arsasında İncelemeler yapılmış ve hapishane binan sahası daha müsait addolunmuştur. Mamafih henüz kati bir karar verilmemiş bulunmaktadır. Bayındırlık Bakanı B. Şevket Adaiaıı bu hususta şunları söylemiştir
« — Adalet sarayıma yapılman takarrür etmiştir. Bakanlığımızın İnşaat dairesi başkanı Salfihaddln Onat'm başkanlığında teşekkül eden mütehassıslar heyeti. Sski Eserleri Muhafaza KurumiHiun (la iştirakiyle bu-fûnden itibaren alışmaya başlamıştır. Kati karar bir :kl güne kadar verecektir.
Kasım Gülek Mısırda
Kahire 14 (Nafcn) — Haşan Saka kabinesinin eski üyelerinden Kasım Gülekln Mısır seyahati esnasında iki memleket ararındaki İşbirliği De dostluğu muhafaza için bir Türk - M«sır cemiyetinin kurulması hu u-»unda görüşmelerde bulunacağı Mısır Dışişleri Bakanlığı sözcüsü tarafından açıklanmıştır.
Mısır Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün ilâve ettiğine göre. Kasım Gülek Tûrkiycden hareket şöyle demiştir;
•— Türkler, Mısır münasebetlerini hiç m >yaca Ulardır.»
etmeden önce
He olan dostluk, bir vakit unut-
İPEKLER İÇİNDE
AŞK ve MACERA ROMANI
Yazan : Craig Sice
TefHVa
Hâlâna:
— Ben gidip açarım. — dedi. Şayet arzu etmedlğinla biri ise dehlerim
Kapıyı araladı:
— Vay... Bayan OoldsmKh!...
Bu gelen Mlldred'dl Yani, otomatik makineler kıralı Ue evlendikten sonra kazlnodûkl dansözlük vakfesine ısrar!» devam eden bayan Lou Goldfimith Hattâ bu saatte bile şa-j tafat içinde. Saçlar altın sarısı: lâcivert denecek mavilikteki gözleri pı-n! pırıl, Kulağındaki küpeler nın gözünü alıyor. Tırnaklan, aynalar gibi pırıl pınl...
Annette, hafifçe İç geçirip:
— Buyursun. — dedi.
HCI’ne, coşkunlukla tasdik
- A, tnblll.
Mlk’r.'d Cold.ımltlı. rönar 3rjante-•Inı • ‘ ı k-n İzahat verdi:
— Aıın ile. beni çağırttı. Fenalık
Insa-kanlı
etile
Mevkuf iki mühendisin duruşmaları yapıldı
Bahkeslr 14 — Ticaret ve Ekonomi Bakanı B. Cemil Salt Bari as, somadan buraya gelmiştir. Bakan, Vilâyet, Belediye, O. H. P. ve D. P. merkezlerini ziyaret ettikten sonra esnafla temaslarda bulunmuştur. Alâkalı esnaf ve tacirler bakliyat ve yumurta İhracına müsaade edilmesini, şeker veya mensucat fabrikaları kurulmasını İstemişler ve muamele vergisinin birçok vatandaşları Iş-.lzllğe sürüklediğinden şikâyet etmişlerdir. Vali Ziya Tekeli de, umumi bir İşsizlik mevcud olduğunu ve bu bölgede bir fabrika kurulması zarureti olduğu hakkmda-kl mütalâaları müdafaa etmiştir.
Bu dileklere cevap veren Bakan, yumurta İhracına şimdilik müsaade olunamıyacağını, burada bir fabrtk-'i kurulması İşinin derhal ele alınacağını, Başbakanın da aynı noktai nazar üzerinde olduğunu söylemiştir.
Ticaret Bakını, sözleri arasında. Marshall yardımın Jın faydalanılarak Balya madeninin hu yaz İşletileceğin! de müjdelemiş ve tunları ilâve etmiştir
.— Bir gazete Halk Partisi programında komünistlik kokuyor. SanaylH devlet eline alıyor, fabrikalar yapıyor diye hücum ediyor. Bir başkan da serbM sanayiden bahsediyor ancak
(Baş tarafı 1 inci sahifede) fen dünyasının da büyük bir kayba uğradığını belirtmiştir. Balıklı Ruın hastanesi baş hekimi doktor Yorgakt heyecanlı bir hitabede bulunarak A-kll Muhtar gibi kıymetli İnsanların ancak bir kaç nesilde bir yvtlşeblle-’cek değerde olduğunu söyledikten sonra milletlerin bu çaptaki büyük insanların «ayısına göre llerllyeblle-çeklerini sözlerine İlâve etmiştir.
Tıp Fakültesi Talebe Cemiyetinden bir öğrenci merhumun bütün gençliğe örnek olacak rantlarından bahsetmiş ve merhumun son söz olarak «çalışın yavrularım, çalışın. Türk evlâtlarına çalışmak yaraşır.» dediğini ve bundan gençliğin alınacak mühim dereleri bulunduğunu söylemiştir.
Diğer hatipler dc ayni şekilde merhumun yüksek meziyetlerini belirtmişlerdir,
• Nutuklardan sonra tabut yine eller üzerinde olduğu halde, cenaze alayı, Dlvanyolu ve Ankara caddesin! takiben Sirkeciye İnmiş, burada beldeyen bir şehir hattı vapuruna geçerek Hu-mellhlsasındaki aile makberesinc nakledilmiştir.
latanbulda tıp bayramı
İstanbul Tıp fakültesinin kuruluşunun 122 nel yıldönümü münasebetiyle dün saat 10 da Fen fakültesi konfe rans salonundu büyük merasim yapılmıştır.
Toplantıda Vali Lûtfl Kırdar, ko mutanlar, profesörler, doktorlar ve büyük bir Üniversite kütlesi hazır bulunmuştur.
Merasime Ord Prof. Âkil Muhtarın hâtırasını tâzlz maksadtyle 5 dakikalık bir ihtiram sükûtu 11e başlanmıştır. îlk söz alan Tıp fakültesi dekanı Ziya öktem, Tıp bayramının ehemmiyetini belirterek fakültenin tarihçesini anlatmış ve fakültenin bugünkü durumuna temas ederek Askeri Tıbbiye binasının Genelkurmay tara-
Beyoğlund* «Ceylân» nıağaza-ı sahibi Ahmet Şahinden 300 lira rüşvet aldıkları iddlastyle tevkif edilmiş bulunan Beyoğlu Belediye Fen heyeti başmühendisi Necati Suar Ue fen memuru Samlm Oktay’ın curuşmaları dün Dokuzuncu asliye cet* mahke-, meşinde yapılmıştır.
Altı avukat, sanıkların müdafaasını deruhde etmiş bulunuyorlardı. Fevkalâde kalabalık bir dinleyici kafilesi salonu ve koridorları doldurmuştu. Bunların arasında İstanbul kazalarının birçoklarının başmühendis ve mühendisleri İle bazı Belediye mües-seseleri mensuplan da bulunuyordu.
Şahit olarak dinlenen İnşaat ustası Setrak mağazada vitrin ve raf gibi tâmiratın İcrası İçin Belediyeden ruhsat aldıklarını, fakat bllâhara bu ruhsatı kaybettiklerinden, zayiinden bir tane daha çıkarttıklarını anlattı; ve bu İkinci defa ruhsat alış İşini de başmühendis Necatlnln mağazaya gelerek ihtar etmesi Üzerine yaptıklarını İlâve etti.
Mahkeme tarafından yazılan bir tezkereye Belediye İmar müdürlüğü tarafından verilen olr cevap okundu. Bunda, mağazada yapılan işin tlmlr olmayıp «tâdil» olduğu kaydedilmekte idi.
MûLakıben Belediye Fen heyetinde katibe Samlye dinlendi. Bu; «Ccylâns mağazası sahibinin ruhsat almak üzere usulen müracaat etliğini ve ikinci defa zayiinden bir ruhsatname daha verildiğini, rüşvet İçinden haberdar olmadığını söyledi.
Bundan sonra sanıkların evvelce vazife görmüş oldukları yerlerden gelen teatiye tezkereleri okundu. Bunlarda evvelce kötü hlr hallerine Taşlanmadığı bildiriliyordu. Mahkeme, Belediye Fen heyetinden Mustafa ve Muammer adlarında iki şahidin de çağınlıp dinlenmesine karar vererek duruşmayı ta.Hk etti.
Tercüme eden : Vâ-NÛ
No 44
Isınız, değil mi? Zannederim, Mlldrcd haklı. İstirahata ihtiyacım var.
Hâlâne, samimiyetle:
— Tabii. — dedi. — Beni zaten heı zaman, her yerden koğarlar. (Mantosunu düzeltti, eldivenlerini giymeğe koyuldu.) Annette'le meşgul olmak İçin buraya gelişiniz, pek büyük nezaket eseri, bayan Goldsmithl Kadın, derhal cevap verdi:
— Blzler, sıhhatinden sayarız.
ı Hâline:
— Pekâlâ
, nilp şunları söylemeği pek arzu eder-I dİ: Sen, hiç bir şeye üzülme... Fakat, hayır. Bu kadının huzurunda söylemlyecek. Aği2 açmamalı; Annette'ln kendisine sırlarını döktüğünden bu kadını şüphelendlrmeme-11. Bir bakışıyla fikrini anlatmış olmayı İstedi.) Eh, pekâlâ... Sizin ikinizi de sonradan tekrar görürüm, çocuklar.
Bu cümlede, sahte bir samimiyet var nu? Sesi o tarzda mı çınladı, diye kendi kendine kontrol ettL Gene bir sahte samimiyetle selâm verip çıktı. Koridorda bir müddet yürüyüp sonra durdu Bir kaç dakika olduğu yerde çivilendi Zihni meşgul. Mild-
hissetmiş zavallıcık.
— Her halde şimdilik pek daha İyi Bir müddettenberl karşı karşıya çene çalıyorduk.
Mıldrcd Gol cismi th, küçücük, tüylü şapkasını çıkardı; bir yere bırakmadan evvel vuaietlnj itina Ue katladı, mantosunu asmadan eldivenlerini cebine koydu. Çantasından bir sigara tabakası çıkardı.
I — Gene çalmağı istemlyecck dere cede yorgundur, öyle tahmin edJyo rum. Değil mİ, güzelim;
Annette. başıyla tasdik etti.
Yeni gelen misafir devamla:
— Ben de öyle düşünüyordum Fakat hele bir dinlen, o zaman pel: daha rahatlarsın.
Annette, süslü kadını, bir müddet süzdii; sonra Htiöne’e döndü:
- Bana uğramanız pek büyük lütufkârlık oldu. — dedi. — Başka zaman da gelseniz Her halde kızmaz-
arvglll Annclt'fmlzden daima kendimizi mesul
— dedi. (Annette'e dö
bu sayede .sanayiin gelişeceğini söylüyor. Balıkesir halkının fabrika İsteği realiteyi göstermektedir. Biz iktidarda kaldıkça, melmekelln kalkınması İçin fabrika yapmakta devam edece-ı la Bizim fabrika kurmamızın komünistlikle alâkası yoktur. Biz bu fabrikalar sayesinde işsizliği önlüyor v(j komünistlikle mücadele ediyoruz. Devlet sanayiinde çalışanlara sağlanan refah hiçbir zaman husus! sanayide çalışanların dunımiyle mukayese edilemez. Bizim devletçiliğimiz Komünistlikten mülhem olmamış, komünizmle mücadele için kurulmuştur. Bizim İşçimizin alla bayatı mahfuzdur. Hususi sanayie muarız değiliz, fukat kurulmuş devlet sanayiini çok para kazanmak için hususi sermayenin eline de devredemaylz. Sermaye sahipleri, niçin sanayi kurmuyordunuz, denildiği zaman huausl sanayi He devlet sanayiinin hududu tâyin edilmemiştir, onun İçin İçe girişmiyoruz, diyorlar. Sonra da dönüp Kayseri fabrikasını satınız, a.alım teklifinde bulunuyorlar. Bu suretle hakiki maksadın ne olduğu anlaşılıyor.»
Balıkesir 15 (Akşam) — Ticaret ve Ekonomi Bakanı B. Cemil Sait Bşrlas, kömür iylerlni tetkik etmek Üzere bu sabah Tavşanlıya hareket etmiştir.
Âkil Muhtar Özden
tından fakülteye devredilmekte olduğunu, ayrıca Yeni bahçe ile Haseki arasındaki sahada büyük bir Tıp sitesinin İnşa edileceğini belirtmiştir.
Dekandan sonra söz alan Prof Echwarlz, Türk doktorluğunun artan hnecnlnl İşaret etmiş, Prof. Zeki Zeren de Tıp bayramı ananesinden bahsetmiştir.
Bundan sonra konuşan Prof. Fahri Celâl, hekimin vazifeleri üzerinde durmuştur.
Eczacılar cemiyeti ve Tıp Talebe cemiyeti balkanlarının konuşmalarından sonra toplantıya son verilmiştir.
Londra 14 (AF.) — îuşe Bakanlığın dan bugün bildirildiğine gÖTe, Türk hükûmeille tanları bir anlaşma fere-ğinee. Büyük Britanya Ankaraya İn-
giliz usmanlanndan müteşekkil bir grup gönderecektir. Bu grup, Türk makamlarUe birlikte, Türklyenln göz önünde tutmakta olduğu usun vâdeil zirai gelişme projelerini Incellyeeek-tlr.
Amerikadan alınan gemiler meselesi
Ankara M — Amerlkadakl gemi mubayaası meselesini mahallinde İnekleyerek bir kaç ay evvel memleketimi» dönmüş olan maliye müfettişleri bu mevzuda hazırladıkları raporlar» Ulaştırma Bakanlığına vermişlerdir. Müfettişlerin bu raporunda mubayaa heyeti başkanı Fuat 7,İncir kıran ve arkadaşlarına atfedilen hâdiselerin doğru olmadığını belirttikleri söylenmektedir.
Vûşlnçton büyük elçimiz Feridun Cemal Erkinin de Bakanlığa bir rapor göndererek hâdiseyi açıkladığı. ı Meclisteki müzakerelerde dalavereci bir komisyon olarak kendisinden bah sedllen Maekenln vazifesini yapmış şerefli bir İnsan olduğunu beyan ettiği söylenmektedir.
Gemi mubayaası meselesinin önümüzdeki günlerde yeniden Meclise geleceği talimin edilmektedir.
Ara seçimleri yapılacak mı?
Ankara 14 — Doktor Âkil Muhtar ve G&llp PekllLn ölümlle açık milletvekillikleri on bire baliğ olmuştur.
Bu münhaller İçin ara seçimi yapılıp yapdmıyacağı henüz belli değildir.
Ara seçimlerin masraflı olması vc genel seçimlerin da yaklaşması do-layısile ara seçimlerden vazgeçilmesi İhtimal dahilindedir.
İngiliz büyük elçiliği hava ataşesi
Ankara 15 «Akşamı — İngiltere büyük elçiliği Hava ataşesi memleketine dönmektedir. Ataşe, 1945 yılından beri Ankarnda vazifeli bulunuyordu.
I B O R S lalukal I«rwıırB U/»/İt4l ZJ fialUri
ÇEKLER
lapam*
Londra 1 Stsrlln U»
Ntw Yorfc !00 Dolar ım-
Parla m rmnra r. 1.4KM
Cen«vr« ioo bvicrv f. m 7S70
AmencrdUD 1W narin 100 4«¥H
BrCkfel 100 Ç«Mo Ki um
Pruj ton tsv«c Kr. BOO
Stekholı» 100 tucooea riM*j
Llıbon 100 0«lçlk» g. 11Z490
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 7 FAİZLİ TAHVİLLER
Slva» - Onurum i »M
Sivas • Enuruıa a-1 »W
İMİ Drmlrvolv 1 S) 15
IMl Demiryolu U
tMl Demtrvolu m n-
Milli MOdataa ı *003
Milli Moaıraa □ 41.40
MIHI Müdafaa tn »00
Mini MOdafM IV S 43
% a FAİZIıi TAHVİLLER
Kalkınma» t M 40
KalKınm» Q »aça
KalKınnu LU
m uukrau t HM
S(8 tıtlkran n M3O
1941 Denunrolu VI •0113
% S FAİZLİ TAHVİLLER
193a encam »33
1938 tkranılyeU »İM
ML11! Müdafaa *103
Demiryolu IV »40
Dcmlrvohı V •6 95
ANADOLD DEMtRYOLÜ GRUPU
Tahville» l-Z İM.—
Hisso «eneUtri % 40 •1-
MllmcsıU «enek İİ.M
SARRAFLARDA ALTIN
Falılar
Gulden 37 M
TOrR liram »55
Sterlin »2 85
KOlca 8.96
R«*al 43.00
red Goldsmith! Bu süslü kadın, maceranın yabancısı değil. Peki nasıl oluyor? Annette, onu çağırtmış? Acaba çağırttığı doğru, mu? Bu kadın, İnsanın, müşkül anlarında yanma çağırtacağı kadınlardan olmasa gerek. Pek nâhoş şey. Yılana benzer bir hail var.
Bir an, Hölöne, geriye dönmek, metazori onların yanına girmek arzusuna kapıldı. Ama güç bu... Annette, apaçık, gitmesini ve kendilerini yalnız bırakmasını istemişti. Ve nihayet. bir kaç dakika sonra Jake’le vc Malolnela buluşması iktiza eder. Hâ lene, zihnen hâlâ meşgul çıkmağa hazırlandı.
Onu asıl endişeye düşüren, Annette Glnnls’ln misafirine bakış şekil idi. Kendisinden kuvvet umulan bir dosta bakılır gibi bir bakış değildi o... Hayır, bilâkis, küçük dansöz, Mtldred Goldsmlth'ten korkuyor Ve korkusu, ciiccden korktuğu derecede büyük.
XIV
Malone, teminat verici bir İfade İle:
— Şimdi iyileşirsiniz, — dedi. — Eğer bu ilâçtan azıcık alırsanız, kuvvetlendiğinizi kendiniz de farkede-cekslniz.
(Arkası varl
GÜNÜN MESELELERİ
Atîantik paktı ve İspanya
Atlantik paktl kati şeklini aldı; on beş güne kadar Amerika» da imza edilecek. Paktı hazırhyanlar Amerika, Kanada. İngiltere, Fransa, Belçika, Jlolûnda, Lükse mburg'tur. Fakat Norveç, Dan!* marka, İtalya, İslaııdanm ve bunları takiben Portekiz, belki dc İspanyanın bu pakta girecekleri anlaşılıyor. Norveç. Danimarka. Is* landa da büyük bir çoğunlukla pakta taraftardır. İşçi teşekkülleri dc bunu muvafık bulmuşlardır. İtalyada Komünistler ve Konul-nistlerlö işbirliği yapan .niifrit Sosyalistler paktın aleyiıindcdivler* Bunlar kendilerine tâbi işçi sendikalarını harekete getirerek U-muml grev hazırlamışlardır. Fakat hükümet bu İhtimale kaıs| tedbir almıştır. İçişleri Bakanı söylediği bir nutukta demiştir Inf «Karar vermek hakkı parlâmentonundur. Buna kimse karşı gelemez. Parlâmentonun karan hilâfına karışıklık çıkarmak İstenilirse derhal lâzım gelen tedbirleri alacağız. Mamafih şiddete müracaat edileceğini zannetmiyorum >
Komadan gelen telgraflara bakılırsa Komünistlerle bugüııktl hükümete mensup Hristlyan Demokrat Partisi arasında şiddetli bir mücadele başlamıştır. Mücadelenin hedefi umumi efkârı kendi tarafına çekmektir. Meclîs bu temayülii gözönünde tutmağa mecbur olduğundan iki taraf da hiiyük faaliyet gösteriyor. (Tmtıml kanaat Italvanın pakta katılmasının biiylik bir çoğunlukla ka- . rarlaştınlacağı merkezindedir.
Portekizin Atlantik paktına gireceği şüphe götürmüyor, ts» O panvaya gelince, hu memleket davet edilince pakta uînucğe ha- 0-zırdır. Fakat böyle bir davet İçin evvelâ Ispanya İfa» siyasî mtinR* CXI sebetlertyı yeniden kurulması lâzın’drr. Birleşmiş Milletler Kurula İki sene evvel. Rusyanın teklifi üzerine İspanya İle siyasî miinnsC* U betlerin kesilmesine karar vermişti, KuruTa dahil memleketlerin C o zamandan beri Madrid'de elçileri bürünmüyor. Simdi elçi r,ün- .2 derilmcsl İçin Birleşmiş Milletler Kurulunun veııl bir karar . r* (O mesl lâzımdır. Kurulun nisan ayında Nevyork’ta yapacağı tnnl.ın- flj f I (1 fl FHLnAW 1. I llrAn. a» l nw I 4"n f .1 a w İ... ...l.l— I. ■ ■
Bakanlar
Kurulu
İngil tereden bir mütehassıslar heyeti gelecek
Dün Inönünün başkalığında toplandı
Bakanlık tebliğinde, bu işbirliği gayesinin, Türklyenln Büyük Brltar.-yay* yaptığı gıda maddeleri İhraca-arttirtnaic olduğu bcürtlhnakte-
Ankara 14 lAA.) — Bakanlar kurulu bugün saat 18 de Cumhurbaşkanı lhönünün ba?kanığında toplanmış ve Avrupadan dijnep Dışişleri Bakanının siyasi durum hakkın» daki izahlarım dinlemiştir.
Ankara 15 — Halk partisi grupu bu gün saat 15 de toplanarak, Dışişleri Bakanının vereceği İzahatı dinliye-çektir.
Gizil oturumdan sonra, vakit kalırsa İç tüzük komisyonunun evvelce neşredilen sual ve İstizahlara dair raporu ve cenup vfJâyellerinde a-çakçıhğa dair bir sual fcanuşuku . !:* tır.
Amerika *Fusya
Amerikanın Moskovaya heyet göndereceği doğru değil
Vaşlngton 15 (R) — Amerikanın Moskovaya bir heyet göndereli hakkında çıkan haberler yalanlanıyor. Bu haber hakkında «Sinir harbinin bir şekil» denlUyor.
İslâhiye Askerlik şubesi ve mahfeli yandı
Adana 14 — îslâhlyeden verilen malûmata göre, bu kazanın en büyük binası olan Askerlik şubesi ve mahfil, soba borusundan çıkan bir kıvılcım yüzünden tamamen yanmıştır. Blnadah hiç bir şey kurtülarotoıışUr. Maddi zırar büyüktür.
Cide de belediye seçimi Ankara 15 (Akşam) — Gelen haberlere göre, Kastamonunun Cide üçe* ■İnde pazar günü yapılan Belediye seçimi neticelenmiş, 1145 seçmenden 700 ünün İştirak ettiği bu seçimde asi] ve yedek üyeliklere C H. P. adaylın seçilmiştir.
Unescu’nun bir mümessili geliyor
Ankara 15 (Akşam) — Uneseu Genel merkez mümessillerindin Kiri Bonş bugünlerde şehrimize geleces'lr, Milli Eğitim Bakam Tahsin Ban g>ı oğlunu ziyaret edecek olan mümessil şehrimizde diğer temaslarda da bulunacaktır.
İTİZAR
Mündercçatımızın çokluğu yüzünden «Kıskançlık ve «İkinci Dünya Harbi» tefrikaları girememiştir. ÖzilI dileriz.
TEŞEKKÜR
Muazzez valkfenr.a
DİDAR MUHAYYEŞ
İn üfull dolayısıyla kederimize iştirak ve muhtelif suretlerle blzleri teselli lûtfunda bulunan dostlarımıza minnet ve şükranlarımın arz( ria.
MUHAYY ‘ş A1153İ
V
15 Mart 1949
AKŞAM
Bahire 3
AKŞAMDAN akşama
Evvelâ iman ve çoşkunluk, sonra hesap kitap
Dolmabahçe gazhanesi
Bir Edirneli dostum, şu fikir , üzerinde yazı yazmamı istedi:
— (tTrakyamız nasıl?» diye sorun . Berbat... Günden güne de, beter ve bakımsız bir lıal alıyor... yürekler acısı!... Bütün milletin ! bu mevzu üzerine dikkatini çek-tneli. Gazeteci olman dolayısiyle. Ben de üzerine düşen yazıyı yazmalısın. Son zamanlarda, «Doğu illerini kalkındırmak > diye bir ce-revan hâsıl olduğuna memnunuz. En uzak Doğu sıııırl armuzla en uzak Batı şuurlarımızı bir kül ve mütemmim ğibi ele almalı. Zaten bunu millet insiyakiyle seziyor. Evvelki sene. Kırpnıar güreşlerine Kars ve Ardahaııın halk oyunlarını ovnıvan bir heyet gelmişti-Boylelikle .Türk illeri, en uzak taraflarından birbirine yaklaştı-rılnıışlı... Bitler, nn küsur sene evvel. Trakya ile bîr derece ile uğraşıyorduk. Simdi, İşi tam tavsattık. Doğuyu ete almışken, aynı alâkayı Avrupa Türkiyesine de göstermenin diğer bir zarureti şudur: Trakya, belki de, Avrupa kıtası tun en ihmal edilmiş parçasıdır. Türk milletinin elindeki bu Avrupa tomaklarını bu halde bırakmak otamaz, nc kadar sert yazsan yeridir.
Dostumun dediklerini benimsl-yerek yazıyorum.
Bir müddet evvel, şöyle sakat bir diişünreniıı sunda bunda belirdiğini görmüştüm:
— Edirne boşalıyor, boşalmasını da tabii görmeli. Zira, ne de olsa, hudut üzerinde...
Yabancı orduların ve ideolojilerin Balkanlara girip Bulgar hududuna kadar dayanması, böyle bir ruhi halet yaratmıştı. Türk milletinin, başka milletlerden ders almağa ihtiyacı olsaydı, şu Filistin Yahudilerini ileri sürerdim: Her taraflarından büyüklü küçüklü düşmanlarla sarılı iken ziraate, sanayie, ticarete — hem de dışarılardan seımaye getirerek — ıp';n'>ziünlih topraklara döküyorlar. Türk milleti, masallardaki (tsemender»ier misali ateş içinde tabii ve sürekli bir hayat yasamağa alışkındır. Düşman şurada da. burada da olsa, topraklarımız bizimdir. Kaldı ki, Trakya için, dünyanın başka taraflarına nazaran elbet daha fazla bir tehlike yok*-Bugün artık yeni model uçaklar, Ifonmaksızın devriaiem seyahati yapabiliyorlar, «llattı müdafâa», «sathı müdafaa» mefhumları ortadan kalktı. «Hacmi müdafaa» var. Trakyamız, sırtını Türk Marmarasma, Türk İstanbul una, Türk ordusuna, Türk siyasetine vermiş, aslan gibî duruyor. Oralarını norm âl bir yaşayışa ergeç kavuşturmağı, milli programlarımız arasına almalı, istanbııtıın bir ziraat hinler-lândrna ihtiyacı var. İşte Trakya-nıı topraklan. Son seyahatlerimizden birinde, otomobilimiz Sarımsaklı çiftliğine uğradı. En modem ziraat usulleriyle işletilen MacrT:(ian topraklarındayım sandım. Sarımsaklı çiftliği arazilinin Trakyada gördüğüm bir sürü arık ve ekilmemiş topraklardan çok mu İyi olduğunu merakla sordum. «Aynen öbür yerler gibidir. Ancak buralarda iyi çalışılıyor,.- cevabını oldun.
Yine Musevilcrden misal alayım: Çöl ortasında iskâna uğraşıyorlar. Bahsi geçen bu arazi İse, nehirler ortasındaki tarihi Edime ile. denizler ortasındaki tarihî İs-tan bul un arasındadır. Marmara tfe Karadeniz ortasmdadır.
Hesap, kitap?...
Hayır, bu gibi meselelerde daha evvel iman ve coşkunluk.
Doğuvıı da. Batıyı da iman ve coşkunlukla kalkındırabiliriz. Hesap ve kitap arkadan gelsin. ....................... (Vâ-Nû)
Balık kapları dükkânların önünde bırakıîmıyacak
lı'.anbul, Beyoğlu, Galata Baltk-pazarlarlle mahalle aralarında balık futan dükkânların balıklarını teşhir Bitikleri küfe ve saire kaplardan biri kısmı dükkânın önüne bırakılmakla ve sokağın çamur ve tozlle bulaşmak- -tadır. Bu hal balıkların kirlenme- ( ainc riebeb oluyor. Balıkçılar hakkın- . daki bilkllmlerln tamamlle tatbik edilmediği görüldüğünden satılacak (
Maç günleri gaz depolarının hali tehlikeli görülüyor
Dolmabuhçe gazhanesinin isi henüz kati bir neticeye bağlanamamıştır. Gazhanenin burada bulunması akla gelen yeni bir tehlike İhtimali do-layıskyle büsbütün mahzurlu görül-ı mektedir.
Maç günleri stadyuma glremiyen birçok seyirciler gaz depolarının üstüne çıkarak maçları oradan takip etmektedirler. Seyirciler arasında sigara İçenler de eksik değildir. Halbuki havag azının büyük bir tazyikle toplandığı depoların küçük bir kıvılcım ile İştial ve infilâk etmesi ihtimali her an vârlt görülmektedir. Bilhassa böyle bir İnfilâkla vukuu halinde civarda mühim hasarlara sebebiyet vermek İhtimalinden de bahsedilmektedir. Bu vaziyet karşısında İş valiliğe aksettirilmiştir. Valilik Emniyet Müdürlüğüne vaziyeti bildirmiş ve depolara kimsenin yaklaş-tınlmamasını emretmiştir. Bu tedbir de kâfi görülmediğinden belediye başkanlığı, gaz şirketinden depoları muhafaza ve kontrol maksadlyie bekçiler tâyin etmesini istemiştir.
Elmalı’da yeni bir su barajı inşası inceleniyor Her yaz Anadolu yakasında su darlığı başlar. Bu yüzden birçok şikâyetler olur. Bu hah gözöniinde tutan Belediye, bu clheto^verilen günlük su miktarını arttırmak üzere tetkikler yaptırmaktadır.
Mevcut baraj İhtiyacı karşılayamadığından yeni bir barajın İnşasına karar verilmiştir. Bu maksatla İsvlç-reden getirilen bîr mütehassıs tetkikler yapmaktadır. Mevcut barajın civarında yapılan tetkikler müspet netle» vermemiştir. Başka yerlerde tetkiklere devam edilecektir.
Baraj yeri İntihap edildikten sonra üç senelik bir program tesblt edilerek İşe başlanacaktır.
Tıp bayramı
Milletvekillerinin
ödenek ve yollukları
Yapılan zammın kaldırılması hakkındaki teklif reddedildi
Ankara 14 — B1 rara tatili yapan Büyük Millet Meclisi bugün tekrar toplantılarına başladı. Milletvekilleri* ilin ödenek ve yollukların» yapılmış olan zamların kaldırılmasına dair olan Abldln Potoğlu Ue İki arkadaşının önergesi görüşüldü. Bu takrir hakkında alâkalı komisyonun verdiği raporda. uzun mütalâalar ve mukayeselerden sonra ödenek vo yollukların indirilmesi hakkında bir sebep görülmediği bildirilmekte idi.
Abldln Potoğlu, teklifini müdafaa c-derek İktisadi ve mal! umumi durumdan, bütçedeki açıktan bahsetti ve yapılacak tasarruflara milletvekillerinin ödeneklerinden başlanmasının maddi ve mânevi faydalar Bağlıyacağını belirtti.
Takrir sahiplerinden Kâmil Gündeş de aynı şekilde mütalâalar beyan etti ve ayağımızı yorganımıza göre u-zatınak zaruretinden bahseyl«M.
Müstakil Demokrat milletvekillerinden Haşan Dinçer de söz alarak, ken-
------------------------------------------------—
Sabah gazeteleri ne diyor? |
_• . .. ıı g ;1 maları veyahut uğraşır görünmeleri en batıl, en boş bir hareket tarzıdır.
Muhakkak kİ bu fenalıkları yeni adamlar, yeni elemanlar giderecektir. O yeni adamları da millet seçecektir, Buhranın halli, çıkmazdan kurtulmanın yolu acele bir seçim kanunu yaparak milletin reyine başvurmaktır' Onun serbes olarak intihap edeceği adamlar bugünkü derde ilâç bulabilirler. İstırabımızın kaynağı ve illeti budur,- çaresi de açık ve basittir ma. Halk Partisi razı olur mu?
★
Çelenkler
Bedii Faik TAN'daJd fıkrasında cenazelere gönderilen çelenklerln bü-
dİ gruplarının da bu fikirde olduğunu unlattı.
Millet Partisi adına söz söyüyen Reşat Aydınlı da teklifin lebinde bulunduğunu bildirdi, *
C. H. P. den Tezer Taştıran da aynı tezi mlidataa etti.
Komisyon sözcüsü Rifat Gilrsoy, takrir sahiplerinin teklifini reddeden komisyon adına mütalâalarını bildirdikten sonra, milletvekillerinin ödenek ve yolluklarına yapılan zammın kaldırılması hakkındald önergenin reddi kararlaştı.
Mütaakıben, bir kısım Bakanların Ankarada bulunmamaları dolayıslyle bazı sözlü soruların mûtaakıp İçtimalara talikin», üç sene kaymakamlık yaptıktan sonra milletvekili seçilenlerin tekrar memuriyete avdetlerinde, milletvekilliğinde geçtn müddetin terfilerde hesaba katılmasına dair o-latı Dahiliye memurları kanununun bir hükmünün kaldırılmasına karar verilerek toplantı çarşamba gününe bırakıldı.
Ankara’da büyük törenle kutlandı
Ankara 14 (AA.) — 122 nel bayramı bu sabah saat 10 da
Sıhhî olmıyan müesseseler
Ruhsatiyeler dedikodulara sebebiyet veriyor
Tip ; _ Dil.
Tarih ve Coğrafya Fakültesi konferans salonunda yapılan büyük bir törenle kutlanmıştır.
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü. Başbakan Şemseddin Günaltay. Devlet bakanı ve başbakan yardımcısı Nihat Erim, bakanlar, milletvekilleri, tıp fakültesi profesör ve doçentleri, şehrimizdeki doktorlar ve kalabalık bir öğrenci kitlesinin hazır bulunduğu bu kutlama törenine Harb Okulu bandosunun iştirakiyle söylenen İstiklâl Marşıyle başlanmış ve birkaç 2ün evvel kaybettiğimiz değerli Türk âlimi, İstanbul milletvekili Akil Muhtar Özden için beş dakikalık bir saygı duruşu yapıldıktan sonra Tıp Fakültesi Dekanı Profesör Nüzlıet Şaklr Dlrlsu yaptığı bir konuşma ile 122 nel tıp bayramını açmıştır.
Bu konuşmasında Türk hekimliğinin geçirdiği safahata da temas eden Nlizhet Şaklr Dlrlsu, Türk hekimliğinin cumhuriyet devrindeki İnkişafına işaret etmLş ve memleketimizin sağlık kalkınmasında genç hekimlerimizin Ödevleri üzerinde durmuştur.
Dekandan sonra Profesör doktor Muhittin DUemre, uluslararası tıp reformları üzerinde, doçent doktor Sablh Oktay. Türk tıbbı hakkında, S İnci sınıf öğrencilerinden Zeki Uygur genç hekimler hakkında birer konuşma yapmışlardır.
Tören, tıp bayramı münasebetiyle memleketin muhtelif yerlerinden ge-In tebrik telgraflarının okunmasını müteakip talebe cemiyeti başkanı Melih Gürgün’ün bir söylevi ile sona ermiştir.
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, tıp bayramında bulunmak üzere gelişlerinde ve ayrılışlarında öğrenciler tarafından büyük tezahüratla karşılanmışlardır.
Atatürk’ün kabrini ziyaret
Ankara 14 (AA.) — 122 nel Tıp I bayramı münasebetiyle bu sabah saat 9 da Tıp Fakültesi Dekanı Profesör Nüzhet Şaklr Dlrlsu başkanlığında tıp fakültesi öğrencileri temsilcilerinden müteşekkil bir heyet, Atatürk'ün muvakkat kabrin) ziyaret -----ederek bir çelenk koymuşlar ve sayılıkların kirlenmemelerinin temini Ki duruşunda bulunmuşlardır, tçln balık dolu kapların dükkân İçin- ------
de teshir edilmesi ve n ûmkiiınc Stlıvrikaprda yangın bunların kapalı bir halde buluncu-1 Sillvrikapıda Canbazlye mahalle-gulması alâkadarlara bildirilmiştir, irinde Yedi şehitler sokağında Ali E-Beledlye Eminönü Bnhkpazarı bj-[Tenliye alt bir numaralı bir katlı evin Irağını yeniden tamir etlireceğindejı soba borusundan çatıya sirayet eden buradaki balıkçılar kaplarını yaya ateşten yangın çıkmış ve çatı bir kaldırımlarda buJundurmıyacaklaı - miktar yandıktan sonra aondürül-dır. j müftü r.
Bu çeşit muhalefet demokrasiye varmaz
CUMHURİl'ET'In bugünkü başmakalesinde bazı muhalif unsurların demagojik propaganda nutukları söy-liycrek memleketin kötüye gittiğini, Önüne geçiimediği takdirde bunun sonunun yıkım veya ihtilâle varacağını beyan ettikleri yazılmakta ve bu çeşit bir propagandanın memlekete yararlı olduğu belirtilmektedir. Mu-i harrir, İhtilâllerin neticelerini inceleyerek şunları yazmaktadır:
Devleti İdare eden ekseriyet partisi hırsızdır; devlet idaresini Millet Meclisinde murakabe eden Demokrat Parti, ekseriyet partisiyle uyuşmuş, anlaşmış ve onlarla müşterektir, de- yük bir israf kaynağı olduğunu, bu nıek, sonra da, ihtilâlden bahsetmek, paraların hayır ntiiesseseleritıe tahsisi demokrasi rejiminin muhalefetten şeklinin bulunman icabettiğini beyan beklediği konuşma tenkld ve muta- ederek şöyle demektedir: kabe tarzı değildir. Eıı tarzda bir ( Macaristan bundan senelerce evvel, muhalefet, memleketi ihtilâle, ihtilâl cenazelere çelenk gönderilmesini önde yıkım ve felâket uçurumuna götü-1 llyerek, bunun yerine, kurulmuş hayır riir. İhtilâlin kendilerini İş başına miiesseselerlne yardım yapılmasını getirerek memleket İşlerini düzeltmek temin etmişti. Acaba bizde de böyle İmkânlarını vereceğine İnanıyorlarsa, bir usul konamaz mı? Ve konsa fena müthiş bir surette aldanıyorlar. İh-)mı Olur? Meselâ Âkil Hoca için gön-tllâl şuursuzdur; bir defa patladık-(derilen çelenklerln paresiyle ki, dört tan sonra, iktidara kimi getireceği (beş bin lirayı aşar, tıp kutüphanesl-nıalûm değildir. Malûm olan blrşey nin zengileştiıilmesl. hastanelere te-varsa o da, dünyada, blnblr tecrübe berrüde bulunulması yahut Kızılayın İle sabit olduğu üzere, kardeş kanı- aşocaklarma yardım yapılması miim-nın döküleceği, memleketin anarşi kün olamaz mıydı?
içinde kalacağı ve fırsat bekleyenle-1 rln bu anarşiden f aydala nacakl ardır.
Son zamanlarda şehrimizde yeniden açılmakta olan gayrı sıhhi mü-esseselerln sayısı artmaktadır. Gayri sıhhi müessese tâbiri ile. şehir içinde çalışması halinde civan gürültü veya kokuları, ile rahatsız eden fabrika, a t el ye gibi işyerleri kastedilmektedir. Bu kabil işyerlerinin açılmasına ruhsatiye verilmekle-ber a ter kanun bunları gayrı sıhhi müessese İsmiyle vasıflandırmaktadır. Kanun, bu müesseseler! üç sınıfa nvırmşıtır. Bunlardan ikinci ve üçüncü sınıf müessese-lerln açılması için scglık bakımından mahzurlu olup olmadığını hükümet doktorları tesblt etmekte ve karar Sağlık müdürlüğünce tasdik olunmaktadır.
Birinci sınıf gayrı sıhhi müessesele-re ruhsat vermek salâhiyeti Sağlık müdürlüğünün teklifi üzerine Sağlık Bakanlığına aittir.
Btı müesseselerln açılması için sağlık teşkilâtından başka Belediyenin de tetkikinden geçmesi İcap etmektedir.
' Son zamanlarda ou kabil müesseslere verilen ruhsatiyelerin bazı dedikodulara sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. Bu sebepıe Sağlık Müdürlüğü, şehrimizde açılacak gayrı sıhhî müesseselerln tetkiki ve ruhsatiyelerin verilmesi İçin Sağlık Müdürlüğünde bir komisyonun teşkil edilmesini ve İşlerin bir elden çıkmasını lüzumlu görmektedir. Müdürlük, alâkalı makamlara bu yolda bir teklifte bulunacaktır. Son İnfilâk hâdisesi bu lüzumu bir kat daha arttırmıştır.
am-
Belediye sinema biletlerinden aldığı hisseyi indirmeyi reddetti
Sinemacılar, bilet t ercilerinden belediyenin aldığı yüzde 70 hisseyi fazla buldukları için butun azp.l .ı'masını istemişlerdi. Filvaki belediyelere ait gelir kanunu, sinemalardan alınacak belediye hisse nispetini azamî had olarak yiizde 70 kabul etmiştir. Belediye bu nispeti azaltmağa muktedirdir. Fakat bu gelir kanunu neşredilmeden evvel sinema vergileri maliye tarafından tahsil edilmekteydi ve alman hisse şimdikinden yüzde 5 fazlnsiyle yüzde 75 idi.
Belediye, sinemacıların yaptığı müracaata cevap hazırlamıştır. Bu cevapta geçen seneye kadar sinemalardan maliye tarafından alınan vergi nispetinin şimdikinden daha fazla olduğu belrlindikten sonra hâlen belediyenin aldığı yüzde 70 hissenin indirilmesine imkân olmadığı bildirilmektedir. Bu cevap bugün alâkalılara tebliğ edilecektir.
¥
. Eminim kİ. onun ve onun gibi naaş-âzaınt derecede ıan peşinden »ıra sıra çelenkler gönderdiğimiz aziz varlıkların ruhları böyle bir teşebbüsten daha ziyade - memnun kalır ve huzura kavuşur, milletiz Parası olmıyan biçare hastalan-
başm aka leşinde nuı yastığı altına, usulca para bıra-
Muzdarip
YENİ SAEAHm________,_________
İkinci dünya harbine giren ve yıllar- kan merhametli Hocanın nrkasından ca yabancı istilâsına sahne olan hal- takibedllecek yol onun hayırseverll-ya ve Fransa gibi bir çok memleket-) Sine en uygun olanı değil midir? leriıı harb yaralarını sararak yeni bir hızla yükselmeğe boşladıkları, buna mukabil harbin dışında kalan memleketimizin hâlâ ağır şartlar altında bulunduğu belirtilerek bu halin sebepleri araştırılmakta ve şöyle denmektedir:
Memleketin ıstırabı geniştir, acısı derindir. Bugünkü vaziyeti İhdas edenlerin bugünkü sıkıntılara behemehal bir deva bulacağız diye ıığraş-
Hastabakıcı yetiştirilecek
Bakırköy Akıl ve SLnir Hastalıkları Hastanesi Baştabibllğlnden:
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının emriyle iki sene hastanede okutulup çalıştırıldıktan sonra dördüncü sınıf hemşire ve hastabakıcı yetiştirilecek, on beş Hra asil maaş» geçirilecektir. Bu İki sene zarfında ayrıca ücret verilecektir. İlkmektep mezunlarının İdaremize müracaatları
AKİSLER
Benelux konferansı vesilesile Mıntaka İktisadî Birlikleri
Konyada yeni fabrikalar
Konya (Akşam) — Aladağ nahiyesindeki Yerköprü şelâlesinden enerji İstihsali İŞİ ele alınmıştır. 1950 yılında Konya istasyonunda inşası kararlaştırılan cer atölyesinin 3 bin kilovattık enerji ihtiyacı için B-7 milyon liralık tahsisat lâzım geldiği anlaşılmış ve Ekonomi Bakanlığınca yeni bir etüde başlanmıştır
İkinci fabrika, kurulması kararlaştırılan yün İpliği labrikasıdır. Vilâyet çevresinde iki" buçuk milyona baliğ olan davar sayısı bu fabrikanın kurulmasını mümkün kılacaktır.
Bu İki fabrikanın kurulmasıyla memleketin iktisadi hayatı mühim bir ilerlemeye mazhar olacaktır.
İSTANBUL HAYATI
Çetin bir savaş
«Çocuk Dostlan Derneği» ismi altında yeni bir cemiyet kurulduğunu sevinçle öğrcnılim ve idare kurulu tarafından balkımıza hitaben yayınlanan beyannameyi gazetede okudum.
Diğer meslektaşlarımız ve birçok yurttaşlarımızla beraber he-ııim de öteden beri ısrarla üzerinde durduğumuz çok mühim bir içtimai mevzuu ele alan dernek çetin bir savaşa girişmiş bulunuyor. gayesinin tahakkuku Yolunda büyük zorluklarla karşılaşacağı muhakkak. Fakat cemiyetin I- . dare kurulunu teşkil eden azimkar zatların, hedefe ulaşmak için büyük zorluklara karşı sarsılmaz bir irade ile göğiis gererek savaşacaklarına şüphem yok.
Beyannamenin ilk kısmında da belirtildiği gibi derneğin gayesi, cemiyetimizin bağrında müzminleşen ve mütemadiyen genişliyen der i bir yarayı sarmağa çalışmak! ır.
Evet, bu kış günlerinde çıplak ve pejmürde kıyafetleriyle yolumuzun iistiinc çıkan ve himaye görmedikleri takdirde yarının en azılı canileri, hırsızları olarak yetişecek bulunan sahipsiz çocukları kurtarmak ve bunları favdalı birer unsur olarak cemiyete iade etmek lâzımdır; bunun tahakkukuna çalışmak her vatandaşa düşen cemiyet, vatan, vicdan borcudur.
Yıllardan beri tasarlanan faaliyet hazırlıklarına rağmeıı ’ev-let, maalesef bu yaraya bir türlü el uzatamıyor.
Bu defa derin bir cemiyet sevgisi, asil bir şefkat duygusu ve büyük bir cesaretle işe girişen dernek üyelerinin muvaffak olabilmeleri ancak, vicdanlarına baş vurulan vatandaşların da aynı duygularla harekete geçmelerine mütevakkıftır.
Sokaklarda sayıları günden güne artan ve sefaletin girdapları arasında her gün hem kendilerini kötü âkı betler.'n uçurumuna doğru sürükliyen, hem de kendi akıbetleriyle bütün cemiyeti teh-did eden o pejmürde kıyafetli çocukları bugiiıı kurtarmağa çalışmazsak, yarın onların ellerinden kendi yakamızı kurtarmakta daha büyük zorluk çekeceğimizi u-nutnııyalun. O zaman - .dara karşı hiçbir şey söylemeğe de hakkımız ve yüzümüz olmıyacak-tır. Şikâyetimiz karşısında; «Vaktiyle ben henüz sivilce halinde iken tedavi çaresine bakınavıp bağrında kangrenleştiren bu cemiyet değil mi?» dediği zaman ne cevap vereceğiz?
Çocukların dilenmesinden sinirlenenler;
«— Mektepte okuyamıyorsan çalış da ekmek parası kazan. Bu yaşta dilenmeğe utanmıyor musun?'
Diye aza rlıyanlar.
Haksızsın, bay vatandaş. Onu mektepte okutmıvan bizleriz. Ra kacak kimsesi, kendine uzanan müşfik bir el olmadığı irin onun soğuktan morarmış minimini titrek eli senin vicdanına uzanıyor. Utanmıyor, deme. Utanıyor, çok utanıyor, tik zamanlarda boş kursağına bir lokma kuru ekmek atmak içip sokakta bize el açarken bu hacaletin ağır ıstırabı altında naşı] eziliyor, ne kadar üzülüyor bitsen!
Evvelâ o utanıyor; fakat çok geçmeden sefaletin tırnaklan hayâ perdesini yırtıyor ve o zaman karşımızda yılışarak, sırnaşarak:
«— İşte, sjzin kayıtsızlığımı, alâkasızlığınız beni bu hale getirdi.»
Diyerek o, bizi utandırıyor!
Cemal Refik
Created by free version of 2PDF
ı »eleri farkından faydalanmak sureti-le Türk ihraç mallarını bizden alılık-ı lan f la ilen daha ucuza Belçika'ya ; satmak imkânını vermesi ve lıöylece Belçika piyasaslyle olan doğru irlîba-• timizin kesilmesine ve İki memleket arasındaki kliring hesabının iyi işle-meşine engel olmasıdır. Bazı ihraç I mallarımızın Fransa tarafından aynı 1 imkânlardan istifade edilerek ltalya-ya aktarılmış olması da bunun bir başka misalidir!
Devletlerin şeref ve itibarlarına da-'I yanan İki taraflı ticaret muahedele-tinin ciddilik ve samimiliğinden her-keşi şüpheye düşüren bu gibi hare-1 ketlerin herşeyden evvel milletle rant-1 sı siyasi ahlâk kaidelerine aykırı olduğunun kabul ve İlân edilmesi ve _ başka memleketlerin iktisadi zaıfla-' nnı haksız yem istismar emelinden ’ doğan böyle gayrimeşru ticaret tar-, zının alıdi müeyyidelerle kati surette önlenmesi icab eder.
: Memleketimizin dış ticaretine çok ,
ı zararlı olmak istidadını gösteren bu . gibi açık kapıların kapanmasını yal- |]e şehrimizden ayrılmıştır.
yatmncUrm ins.r.nd.n tekle-1' Mr H(jU fce„dlrfyte gaM- •
i nılyerek, siyasî teşebbüslerle hak ve tecllere Yakın Doğu memleketlerin* menfaatlerimizin sağlam teminata de seyahatine devam edeceğini ve ı bağlanmasını hükümetimizden iste- eylülde tekrar Türk İyeye geleceğini . inekte kendimizi haklı buluyoruz. — B^söylemlştlr.
Kur Avrupa memleketleri arasında Umumî bir iktisadi birlik kurulmasında karşılaşılacak güçlüklerden yılan bazı hemhudut memleketler, şimdilik uzak görülen bu ideal tahakkuk edinceye kadar, kendi aralarında birer «Mıntaka İktisadi Birliği* kurma yoluna meylettiler.
Belçika, Hollanda ve Lükscmburg arasındaki Beneluz birliği, Fransa ile İtalya arasında kurulması kararlaştırılan gümrük birliği bu temayülün İlk örnekleridir.
Avrupamn iktisadi kalkınmasına yanyacak, milletleri birbirine yaklaştıracak ve karşılıklı yardımlaşma yeliyle refah »eviyelerini yükseltecek bu ve buna benzer müspet hareketleri takdirle karşılaşmamak mümkün değildir. Ancak, böyle yalnız bir mınta-kaya münhasır anlaşmalar, âkillerine bahşedeceği bazı hususî İmtiyazların, o memleketlerle birlik dışında kalan memleketler arasındaki ahdî ticaret münasebetlerinin normal seyrin*: engel olacak bir mahiyet taşımamalı ve bilhassa tek taraflı menfaatlerin tahrik edeceği suiistimallere asla müsait olmamalıdırlar.
Bizce çok mühim olan hu nokta üzerinde ısrarla durmamızı jcabetti-blldlrllmeklc- ren srbep, Beneluz gümrük birliğinin I meselâ Hollanda'ya, bazı döviz pari-
Yeşil renkli bir liralıklar
Eski harflerlo tedavüle çıkarılmış olan yeşil renkli bir liralıkların 25 nisan 1949 sabahından İtibaren kıymetim tamamen kaybetmiş olacakı Merkez Bankasından dir.
Prof. Wright ilk konferansını bugün veriyor
Chicago Üniversitesi Devletler Hukuku ordinaryüs profesörü Wright dün akşam uçakla şehrimize gelmiştir.
Profesör İlk konferansını bugün saat 12 de, Hukuk Fakültesinin 4 numaralı dershanesinde «Devletler Hukuku ve Milletler câmlasu mevzuunda verecektir,
M. Holt gitti
Birkaç gündenbcrl şehrimizde bulu nan Londra olimpiyatları genel müdürü Mr. Holt dün akşam, 15 saat gösteren i>u rötar yapan Panamerikan uça-
Sahile 4
AKŞAM
‘5 Mart inil
MAHKEME KORİDORLARINDA:
Su testisi su yolunda kırılır!
TEŞEKKÜR
— Yerde tamam sekİ2 buçuk kâğıt var. Lâf değil bu.
— Kim düşürmüş o paralan, ahbap?
— Çocuk musun be yahu? Bugünün eyyamında cebinden para düşürecek enayi kaldı mı? Herkes kırk paranın üstüne kırk düğüm yapıyor. İnsan oğulları acayip oldular, ellerinden gelse birbirlerinin gözünü oyacaklar. Nerede o eski bolluklaı? Muharebe İçinde büyük mağazalara sık sık uğrardım.
— Ticaret mi yapıyordun?
— Yok be yahu. Ticaret İçin sermaye lâzım. Bende o kadar para olsa yan %eilr de keyfime bakarım. Büyük mağazaların depolarından kumaş toplarını çıkarır da kimseye lyöstermeden küçük dükkânlara götürürdüm, hem mağaza sahibi, hem dükkâncı bol bol para verirlerdi. Malûm ya, o zamanlar karaborsa alışverişlerine hükümet yasak koymuştu, polisler, kontrol memurları vızır mır dolaşırlardı. Oel gelelim, şimdi o işler kalmadı. Meteliğe kurşun atıyoruı. Sen de kalkmışsın, .okağa para dü-fürmekten bahsediyorsun. Hangi enayi düşürür parayı?
— Yerde sekiz buçuk Ura vardı, dedin ya
— Amma da lâf ha. Para sokakta İdi demedim kİ sana. Seki? buçuk kâğıt masanın üzeride idi. Tur oynuyorduk. Birkaç defa el döndü, pas geçildi, kâğıt açılmadığı için paıa ortada birikti. Düşün bir defa, sekiz buçuk papel yerde var, ben kâğıdı açınca bir oyuncu da görse, edecek on yedi Ura. Kâğıt değiştikten sonra bir de rest çektim mİ, tamamdır hesap. Karşıdaki kaçacak, paralar benim önüme gelecek. Poker dediğin dalavereli oyundur. Yerine göre idare etmek lâzım.
— Kumar oynuyorsunuz demek?
— Ne yaparsın? Dışarıda kazanç zorlaştı. Şimdi para, aslan ağzında. Eski işler kalmadı kİ rahat rahat, bol bol kazanalım. Meteliksiz de yaşanmaz ya. Arssnc birkaç parti çevirip birkaç papel kıvırıyoruz iste.
— Kumarda her zaman kazanılmaz ki. Onun bir de kaybetmesi vardır,
— Kulak asma öyle lâflara, tvl oyuncu için teldike yoktur. Hele biraz da kâğıdın numarasından çakarsan hiç korkma. Bir-kaybedersen beş kazanırsın.
— Sen bir oyunda on yedi papel kazandın öyle mi?
Öfkeli öfkeli basını salladı
_ O laflan açma. Aklıma geldikçe öfkem kabarıyor. Kâğıdı ben dağıttım, öbürleri pas geçtiler. Benim elimde Ski as vardı Sekiz buçuk Ura İle açtım. Yandaki oyuncular kaçtılar, karşımdaki girdi. Söyle bir dikkat ettim ki onun elinde döper as var.
— Onun elindeki kâğıdı nasıl biliyorsun?
Göz kırptı:
— Oyunda kâğıt numaralarından çakmak lâzım, dedim ya. U-zalmıyalım efendim, karşımdaki tek kâğıt aldı, ben hiç almadım. Dikkat ettim, ful bulamadı O pas dedi, ben resti tastım. Düşün bir defa benim restim on beş lira. Döper as İle o kadar rest görülür mü? Ben kâğıt almamışım. Best çektiğime göre demek kİ elimda en aşağı ful var. Karşıdaklnin-kaçması lâzım. Gel gelelim, h-rif biraz düşünüp etrafa bakındıktan sonra; «Peki, diyerek resti görmez mi? Şaşırıp kaldım, ellerim titremeğe başladı. Birdenbire başımı çevirdim, çaktım kİ arkamda biri dikilmiş, duruyor O zaman dalgayı çalnım. Arkadaki herif benim kâğıtlarımı gomıüş. karşıdakine İşaret vermiş. «Ben enayi değilim. İşaretli oyum metelik vermem. Yerdeki paralar da benimdir» dedim, sekiz buçuk lirayı da çekip aldım. Bu sefer l e-rif sululuğa başladı. «Benim işaretten haberim yok öyle bir şey olmadı. Se.n rest çektin, ben de gördüm. Kâğıtlarım seninklnden büyük. Ver paralan» diye kafa tutmağa kalktı. Ben onunla lâf yarıştırırken gerideki İşaretçi hergele de İşe karışıp; «Mademki rest çektin, paraları vereceksin Yoksa buradan dışarıya çıkamazsam diyerek yakama yapışmaz mı? Anladım ki ikisi el birliği etmişler, bizi soymağa kalkmışlar. Yutar mıyım öyle dalgalan? îklsi bîrden üzerime yürüyünce sustalıya asıldım. Maraza başlarınca öbür oyuncular tüydüler. Berikilerin ikisini de zımbaladım tabiî. Polisler beni enselediler, naralar da gitti amma numaracı hergeleler hastaneyi boyladılar ya. ona bak sen.
— Paıa kazanayım derken h&-pishanelîk oldun övle mi?
Mahkeme açıldı Matnun ayağa kalktı, kelepçeli kollarını Jandarmaya uzatıp bize döndü:
— Boş ver be kardeşim. Olur böyle şeyler. Kodesin yabancısı değiliz ki. Su testisi su yolunda kırılır.
Ce. Re.
Edirne eşrafından Dağdevlrcı Salim beyin oğlu emekli yarbay Hallt Dağdevlrc-nln cenazesine gelerek ve tâzlyc-ierde bulunarak acılarımızı paylaşan akraba ve arkatl şiarına ayrı ayrı teşekküre büyük acımız
mân! olduğundan gaze ten ivin tavassutunu rica ederiz
DAĞDEVİKEN Aile»!
Hayırlı Bir Doğum
Bakırköy ycııi aıahalİMİmte mukim Vedia ve Adnan Alp Oğuz'un dün sa-batı 7.5 da bir kızı dünyaya gelmiştir. Nevanda uzun ömür, kendilerini tebrik ederiz.
ATLAS'da
VİYANA OPERETİ
Gaziantep Valiliğinden:
Ada Parsel Mahallesi_Yiiz ölçüsü Hududu
W 33,24,51 Akyol 928 >.12 Sağı yol. solu: dehliz,
dnü: umumi yol ve arkası: Abdo oğlu Ka ra ve Mustafa evleri
Okul yapılmak düşüncesiyle evvelce satışı durdurulmuş olan Atatürk Bulvarı (İşerindeki özel idareye alt binanın okul olmayacağı anlaşıldığından kapalı zarf usulüyle tekrar »atışa çıkarılmıştır.
Muhammen bedeli *50.000» Ura, geçici teminatı .2500. liradır.
İhale 15 Nisan 949 cuma günü saat 14 te Gaziantep Î1 Daimi komisyonunda yapılacaktır,
Zarflar arttırmayı açma saatinden bir saat evvele kadar alındı mukabilinde komisyon başkanlığına verilecek ve postada vâki olacak gecikmeler kabul edllmiyecektlr.
İsteklilerin yukarıda yazdı gün ve .saatte temlnatlariyle birlikte komisyon başkanlığına müracaatlıun. 3252
Ankara Belediye Başkanlığından
1 — Eski Ankara sokaklarında parke kaldırım yapılması ve adi kaldırım tamiri ve mecra işleri 15 gün süre ve kc; ’ -arf usul.l İle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen keşif bedeli «392040» İlgadır.
3 — Teminatı «19431» Ura «52» kuruştur.*
4 — Teminat belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — Fenni ve ‘1ar! şartname Ue keşif eedvell hergün belediye tutanak ve muamelat müdürlüğü kaleminde sürülebilir.
8 — İhalesi 8.4 1949 çarşamba günü saat 18 da belediyede toplanan en-eümtnde yapılacaktır.
? —Bu işe girmek İıtiyenlerln Ticaret odasında kayU.li bulunmaları yüksek mühendis veya böyle bir fen adamı İle teşriki mesai ederek sözleşmeyi birlikte İmza etmeleri ve bu gibi yol İnşaatından dersten «200» bin liralık tş yapmış olduğuna dair vesika ibraz ederek tatil günleri hariç e-naz üç gün evvel belediye başkanlığına müracaatla ehliyet belgesi alarak teklif mektubuna eklenmesi şarttır.
8 - İsteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 cl maddesi gereğince hazırlayacakları teklif mektuplarını belli günde saat 15 «e kadar belediye başkan-hftına makbuz karşılığında verilmesi lâzımdır. (3231)
Deniz Okullar ve Kurslar Komutanlığından;
1 — Deniz ' Hdikll erliğe utekll olanlar alınacaktır, isteklilerin aşağıdaki şeraiti haiz olmaları lâzımdır.
a — 18 yaşına basmış olmaları, b — Orta okuj mezunu bulunmaları, c — Tam uhhatlJ olmaları.
9 - Deniz Gedikli sınıfına UtellUcr İki yıl sınıf okulu eğitimini tamamladıktan sonra gedikli erbaşlığa yükselirler, ve 160 ura aylık alırlar Ayrıca beslenme ve giyinmeleri de Devlet tarafından yapılır.
3 — Deniz gedikli erbaşlarına subaylar gibi harcırah ve mesken hak. kj verildiği gibi Fmekllye ayrılmakta ve emekliye ayrılırken ikramiye veri)
inekledir
4 - Kayıt ve kabul ve daha fazla tafsilât İçin isteklilerin Mart 049
•onuna kadar Kasımpaşaclakl Deniz gedikli Erbaş Orta Okulu Müdürlüğüne başvurmaları. (1891)
Amerika'da gazeteleri ve umumi efkârı aylarca işgal eden
AŞK uğrunda işlenmiş çılgın bir cinayetin çözülen sırları yalnız eşhas ve kimler değiştirilerek Beyaz perdede canla vdınldı:
FIRTINASI
RENKLİ SÜRPRİZLER
GÜNAH ÇOCUĞU ®
Bonenin en büyük, «n eğlenceli ve en heyecanlı fiîm! şerefine Yarınki çarşamba akşamı ÎKI BÜYÜK DALA YILDIZ VO İNCİ Sinemalarında birden
Kâbus Şatosu
•HETTERB C.4STLE»
Ankara Numune Hastanesi Baştabipliğinden
Cinsi
Miktarı
JAMES MASON — DEBORAH KERR - ROHERT NEWTON"on ■■ Heyecanı kalplarda saltanat kuracak en güzel filmleri,
İHTİRAS
Başlıca yaratıcıları:
ROBERT TAYLOR
Al IJKEY TOTTER — İLER D E il T MARCIÎAL
Yarın akşam MEL E K Sinemasında
SÜMERde
Bu ak^am
Son Macera
Cornell Wlld - M&ureen O' Hara
Seanslar 2 30 - 4 30 - 8 30
İstanbul Belediyesi Ştehlr Tiyatrosu
Dram Kısmı saat 20 de
O BÖYLE fSTFMEZBİ
Yazan:
Ahmet Muhip Dramoa
Cumarteu va (Unları
14 de Çoru* liyıtrMu Paıar günleri LB da Mı una
YVONNE OeCARLO
MARTIN
PHER LORRF
Sosyetcrlerlnden UAR1E VENTVRA Jl'.AN MARTİNELİ I ve arl’jMÎaşian temsilleri SERİ A • e B ve TEK Biletler
A TL AS ’da
.satılmak tadır.
Ol
MUAMMER KAKACA OPERETİ MAKSİM'de Bu akşam 20.30 da FLİTİN PALAS
Sayın Halkın ve Tekel bayilerinin dikkat nazarına ldaremls monogramını taşıyan depozltoiu boç şarap şişelerinin satış depolanmaca geri alınmasına 31.5.949 tarihine kadar devam edilecek ve bu tarihten itibaren boş şarap şişeleri yalnız Paşabahçe İçki Fabrikamızsa 11:1 alınacaktır.
Binaenaleyh ellerinde idare monoğramını taşıyan boş şarap şişeri bulunanların. yukarıda blldlrLlen tarihe kadar satış depolarımıza teslim ederek depozitolarını almaları rica olunur. 3229
TEKEL İSTANBUL BAŞMÜDÜRLÜĞÜ
Açık Asistanlıklar
İstanbul Teknik Üniversitesi inşaat Fakültesi Dekanlığından
Tasarı Geometri kürsüsüne Yüksek Mühendis bir asistan alınacaktır. Dil İmtihanları 23 3 049 Çarşamba günü yapılacaktır İsteklilerin yönetmeliğin 3 efl maddesindeki şartlan haiz olduklarına dair belgelertle 23 3 049 Çarşamba gilnii siftahına kadar Dekanlığa yanlı müracaatta bulunmaları ilân olunur. (3107)
T rım Bakanlığından
Bakanlar Kurulunun 11'9/947 günlıl 3'0378 sayılı ve 15.4.948 günlü 3'7434 sayılı kararları gereğince, İzmir İline bağlı Foça ilçesinin bütün köylerinde 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanununa göre dağıtmak için arazt kamulaştırma İşlerinin ve arazi dağıtımının yapılmasına başlanacaktır. Bu husus Izmlrde çıkan Anadolu gazetesinde ve mahallerinde diğer münasip vasıtalarla İlân olunmuştur Ayrıca Resmi Gazete ile de yayınlanmak üzeredir. İlgililerin sözü geçen kanunun 11 inci maddesindeki ödevleri Resmi Gazete İle yayınlanma tarihinden başlayarak flç aylık şiire İçerisinde yerine getirmeleri ilân olunur. 3203
Tekel Gene! Müdürlüeü İlânları
Levazım alım Komisyonundan
1 — İdlremi2 ihtiyacı İçin 193 tasım elbise ve kasket pazarlıkla dJktl-rüeccktlr.
2 — Muhammen bedii 3925 Hra olup geçici teminatı 219.37 Uradır.
3 — Pazarlık 30/3/949 Çarşamba günü saat 10 da Kaba taş ta Tekel Genel Müdürlüğü levazım alım komisyonunda yapılacaktır.
4 — Şartname ve nümuneler her gün levazım şubemizde görülebilir
5 — isteklilerin eksiltmeye girebilmeleri için teminatları ve kanunî
İkametgâhlarını gösterir belgeleri ile belirli gün ve saatte adı geçen komisyona müracaatları ilân olunur. (3233)
Arap sabunu, beyaz ve yeşil sabun satın alınacaktır
1. E. T. T. İşletmelerinden:
1 — Muhammen bedeli 14000 lira olan 6000 kilo «rap sabunu, 6000 kilo yeşil tabun, 1000 kilo beyaz sabun pazarlık usullyle salın alınacaktır.
2 — Bu işe alt şartnameler levazımdan parnsıa tedarik edilebilir.
3 — İsteklilerin 1050 liralık geçici tcmlnatlnrile birlikte 17/3/949 per-
şembe günü saat 10,30 da Metro Ban 4 üncü katta toplanacak Arıtırına Eksiltme komisyonunda hazır bulunmaları. (3059)
(Kid fronı Broolriyn ( tamamen renkli hârikalar fLlmi Dünyanın an büyük komik sanatkârı
DANNY KAYE
Güzeller Rûıeli Vlrginla Mayo v« Ver* Ellen.. Goldwyn kızlan... Muhteşem revüler... Danslar... ve senenin en son şarkıları.. ÎKt SAAT mütemadi KAHKAHA.
•To Each His own»
OI.İVtA DE HAVİLLAND — JOHN LUND'un
biH En büyük gtlhahı bile affettiren derin bir ıstırabın romanı.
Edebiyat d ün yazının yıkılmaz bir âbidesini Film sanatı ölmez bl
200 şişe
200 > 14000 adet
>
A. Vitamini Likit
D » »-
Amp. » B. 5 mg.
» Vitamin B. forte 25 nıg. 3000
Amp e D. 800.000 üniite 1000
► »C-100 mg
> » O. 500 mg.
Tablet vitamini C.
• > B.
Tablet Bulfatldozai
* fiulfadiazln
13000
500
26000
13000
>
00
00
O0
ıra oo
00
00 00
DO
«5 Kilo
5 >
8224
3250
800
no
00
00
Created by free version of 2PDF
Muvakkat
teminatı
Lira Kş. İhale kugü
416 80 88/3 949
Çarşamba günü «nal 14 de kapalı zor!.
4050 00 14,30 da açık.
1 — Ankara Nümün e hastanesinin 1940 yılı ihtiyacı olan yukarıda isimleri yazılı 9 koîem Vitamin eczası kapalı sarfla ve İki kaiem Süif.mlt tableti de açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin kapalı zarf İhalesine müracaat edeceklerin kanun tart, falı dairesinde hazırlayacakları teklif mektuplarını muayyen olan sant'e* bir saat evvel komisyona vermeleri.
3 — Açık eksiltmeye iştirak edeceklerin de teminat mektubu reya makbuzlarıyla ve yeni sene Ticaret odası veaikaslyle birlikte muayyen ula* aaatie komisyona müracaatları.
4 — Şartnameler her gün hastanede ve İstnbul Sağlık müdürlüğünün
görülebilir. (2708)
İstanbul Jandarma Satmalına Kurulu Başkanlığından:
1 — İpliği verilmek şartlyle J. birlikleri İhtiyacı İçin 92000 çift yün çq» ra;? kapalı zarf usulü Ue yaptırılacaktır. Eksiltme 25/Mart. 949 Cuma gunt •aal 15 te Taksim-Ay azpa şad a yapılacaktır.
2 — Çorapların tahmin edilen flatl 18 kuruş ve İlk teminatı 1242 li-
radır. Buna «İt şart kâğıdı v» nümune satır.alma kurulundan görülebilir, isteklilerin belirli gün ve saatte teminat ve kanuni belgelerini havi teklif zarflarını eksiltme saatinden bir saat önce makbuz karşılığında kuruta vermeleri. - 253f
Gelibolu Belediyesinden
B Mart 949 tarihinde kapalı zarf usulü e eksiltmesi yapılacak olan Gazhane binasına talip çıkmamşıtır. 2490 sayılı kanunun 40 ncı tnadd ine tevfikan iş pazarlığa bırakılmıştır. Yeni pazarlık günü 8 Nisan 949 r ıınft günü saat 15 de eski şartlar dairesinde Gelibolu Belediye dairesinde encümen huzurlle yapılacaktır. (3239)
Koyun sütü satışı
Karacabey harası müdürlüğünden
1 — Müessesemizce Nisan bidayetinden temmuz »49 bidayetine k. ,'.aı istihsal edilecek tahminen (30,000) litre koyun sütü pazarlıkla satışa ç>k*« nlmıştır-
2 — Batış 1/4/949 Cuma günü saat 15 de hara merkezinde y«ptlacaİ8* tır.
3 — Beher litre koyun >0tünün muhammen bedeli 45 kuruş ve katf teminatı 2,025 Uradır. Teminat hara veznesine yatırılacaktır.
4 — Bu İşe alt şartname hara müdürlüğünde görülür ve istenllei>ılü^
5 — İsteklilerin teminat makbuzlarUe birlikte mezkûr gün ve tff
komisyona müracaatları. (3343)
Sabahçı Mihran efendi [*]
Efendi ile bir saat
Filarmoni Derneğinin onuncu senfonik konseri
Bu pahalılık neden?
süren bir görüşme
Solist Alfred Cortot
Yalnız Eminönü mmtakasmda
MihranefendiAtatürkün büyüklüğünü nasıl anlamış?—İstanbul hasreti ve eski dostlar
'Efendi» nln Nls’de kalmak kararı
Nis'te Primenade 4m Anglalkde bir kana peye r «t leşince Mihran İtendi tordu:
__ îıUnbuldt ne rar m yek T
— İyilik, gürellik.
_ Bilir milin kİ çok gârecağUn geldi.
doğrusu biz» çok yaradı. Son umanlarda bir» »ıkıntı JçLnd» idik.
— Cumhuriyet devrin d* cidden çok hayırlı hamleler oldu. Bunu riı'n de takdir ettiğinize sevindim.
__Ben İstanbul* gltaoek lrtlyorum.
— Kiralın oğlu |SŞ4mâe mektup yazmı.y, memleket* dönmesi İçin İzin verilmiş.
Mihran Efendinin kıral dediği Diren Kelekyan Efendi Wl. Erk! tanıdıklarındın hepsi Diran Efendidsn «kı-ral> diye bahsederdi. Bilhassa M!h-ran Erendi ile Mahmut Sadık Bey hiç bir zaman Dlran Efendi demetlerdi. Bu, galibaDlran Kelekyan Efendinin matbaada herkesten ziyade hâkim ol-masindandl. Kiralın oğlu dediği, bir aralık «caz kıra)» adını almış olsn Gregnr'du. Mihran Efendiye
— Sizinle Gregor*un vaziyeti bir değil. O. İstanbul dan ayrıldığı saman, kûçuk bir çocukmuş. Büyümüş, bir meslek sahibi olmuş, sonra memlekette çnçlışmak üzere vatana dönmek İstemiş. Sizin vasiyetiniz böyle mi?
— Atatürke meşrutiyeti biz Hân ettik desem İzin verirler mİ?
— Meşrutiyetin nasıl ilân edildiğini o herkesten İyi bilir. Bunun için böyle bir mektubun hiç tesiri olmaa.
— Ben her halde bir mektup yazmak İstiyorum. Acaba ne yazsam?
— Mutlaka yazmaz istiyorsanız şöyle deyin: Ben tahsili mahdut bir a-damıın. Politika ile uğraşmam. Sabah gazetesini hem geçinmek, hem de memlekete hizmet etmek İçin çıkardım. Bu gazetede bazı zararlı neşriyat olmuşsa benim bununla alâkam yoktur. Bir çok l:amualar basarak memleketin İrfanına hizmet ettim. Yaşım çok Derlemiştir, «on günlerimi memleketimde geçirmek İstiyorum. Vatana avdetime nüssade edilmesi İçin tasavvufunuzu rica ederim.
— iyi söylüyorsunuz,.. Memlekete dönmeği, hakikaten son günlerimi 0-rada geçirmek İçin istiyorum. Yaşım seksen sekizi buldu, daha kaç senelik ömrüm var?
— inşallah dana çok seneler yaşarsınız... Bence tu seneleri tetan-bul yerine burada geçirin. Bakın hava güzel, su gtizel. her taraf çiçekler İçinde, mis gibi kokuyor, Tanıdıkla-ruwt, ahbaplarınız da var.
Eski dostlar
— Ben de «eV.nlyorum. Onun içindir U memlekete gitmek, eski dostları görmek istiyrunı.
— Meselâ kimi»
— Abdullah Zühtüyü.
— Kilere ömür.
— Mahmut Sadıta.
— Kelere ömür.
— Ahmet Raslml.
— Sîzlere ömür.
Kr dakika durdu, Ut nârdan şıja-lanuş gibi idi. O, bu üç muharririn üçünü de çok «everdi. Aldığı haber ü-r eri ne başkalarını ırmağa cesaret •demedi. Kendisine:
— Görüyrsunu» ya, »kilerden bir çoğu bu dünyadan ayrıldı dedim. Bâ-bıâll caddesi eskisi g'.bt değildir. Çimdi başşehir Anlaradır: Bkbıkli vilâyet konağı olmuştur. Bâbıfill caddesinde Nâzır araba ve otomobillerine rastlanmaz. Sefirlerin kabulü günü birbiri arkası sıra geçen sefir arabalarından da eser yoktur. Onun İçin izin alıp İstanbul* gtUenlı v» Bâbı-âll caddesine uğraşanız aradığınız bir çok şeyleri bulanupacaksrau, üzüleceksiniz.
Birkaç dakika düşündü; sonra.
— Doğru söylüyorsun zaten seninle konuşunca memlenetl gürmüş kadar oldum. Burada kalacağım... Belki bir yere gideceksin, daha fazla meşgul etmlyeylm.
Diyerek ayağa kalktı. Konuşmamız bir saate yakın sürmüştü. Ben de ayağa kalktım, elini sıkarken:
— Bundan sonraki gelişimde sizi İnşallah ;tae böyle sıhhatli bolunun, memleket, haberleri veririm; dedim. Titrek bir sesle:
— Teşekkür ederim, fakat yaş 881. Cevabını verdi.
— Ne zararı var? Maşallah sağlamsınız. daha çok seneler yaşarsınız.
Tekrar elimi sıktıktan eonra ayrıldı.. Arkasından baktım. Bell epeyce bükülmüş olmakla beraber yürüyüşü sağlamdı. Üç sen» sonra geldiğim zaman Efendiyi tekrar göreceğimi ümit ederek varyete matinesini seyretmek için kazlnoya doğru Derledim.
Ertesi sene çıkan İkinci dünya harbi dünyayı alt üst etti, Vlchyy» bir daha gitmek mümkün olamadı. Mlh-ran Efendinin daha altı sene yaşadığını v« harb biterken hayata, veda ettiğini geçende "iğrendim.
(1 > Bundan evvelki yazılar 1, 7, I, 11, 18 mart tsrlhll nüshalardadır.
Adliyenin ıslahı
Bir dakik* durdu, sonra söze şöyle devan) etti:
— Atatürk cidden büyük adamiruş. |
— Ona şüphe yok , Atatürkiln bâ-yüklüğünü siz nasıl anladınız.?
— Adllyeyl ıslah etmiş de ondan ,
Enis Tahsin TİL
E AKŞAM Sİ
Abone bedeli
— Evet Adllyeyl ıslah etmiş. Bak sana anlatayım... tatanbuldan pasaportsuz ayrıldığım İçin bütün emlâkime el koymuşlardı. Bu arada b!2)m madamın emlâkine de vaz’ıyet odll-miş, Halbuki o muntazam pasaportla ayrılmıştı. Dâva açtık, dâvayı kazandık. İsteseydi koca apartmanı verdirmezdi.
— Dehası rar Apartmana el Ko-, nurken İçindeki eşyayı alıp salmışlar. Onun için de dûva açtık, nunkerne satılan eşyanın parasının bize Yerilmesini kararlaştırdı Karar temyizden geçi' katile eti. ş.mdl bu paranın teh «ili için uğraşıyorlar . Bu İki kurur
M» turu» M00 kuru*
1500 > 2900 b
Senelik
t aylık
8 aylık
t aylık
Adrea tebdili için alU kuruşluk puJ ■Ondcrllmelldlr Atat takdirde adree dcglttirtİHıec
1000
C-m«2İy«I.VT.L 15 — Kuım İM imi.lt Gü ÖŞ1. ikindi Ata Yalı,
S. 10.18 U.57 8.07 ».29 12.00 1J1
V. 4.M e,lî 12,23 l»,44 l».l» 18.45
İdarehane Bıhı|U elvan
Cemal Nadir soka» No 15
Ucuzluk kuponları dağıtımı
Rumi ve uztl daire, kurum ve İş yerlerinde çalışan İşçiler, memur, hizmetli, öğrencilerle manş atan emekli dul ve yetimler, Sümerbank Satış mupazajarında satılan ithal malı kaput bez! çeşitli pamuklu, basma veya poplin v* yerli malı çeşidi yünlü, pamuklu kumaş ve ayakkabıda ucuzluk sağlayan kuponların dağıtımına yeniden başhyoruz.
İstanbul İli h indeki daire, kurum ve iş yerlerinin mutemetleri, tatbik imzalarını iıavl vc kupon İhtiyacını bildirir bir yazı Ue 13,30 dan 16.30 a kadar tç Tlraret Şubemize, »meklllerin ise saat 13,30 - 17 arasında Tophane NusreUye camii altında oflsimİB depo âmrlilğlnf* maaş ciizdnnlarlle birlikte, rnnıarteslrien başka diğer günler de müracaatları rica olunur
(3150)
Ticâret Ofisi İstanbul Valde han kat K
Telef on X’«>. 24236
Telgraf Ads, ’Rırfo
üstat piyanist Alfred Cortot Saray sinemasındaki iki resitalinden sonra yine aynı salonda Beethoven'in mİ bemol majör konçertoslle chopln'in fa minör konçertosunu ve C. Pran-ck'in senfonik variyasyonlarını Kon »ervatuvar orkestrası eşllğlle çaldı, şet cemal Reşit Reydi.
Herhangi bir piyanist hakkında: (Filân konçertoyu şu şekilde çaldı. Muvaffakiyeti daha ziyade virtüözlüğünde idi; İfadesi sathi kaldı.) Yahut: (Eserin mânasını kavradığını çalışlle İspat etti- Tekniği ile müalka-litesi eş değerde İdi.) gibi mütalâalar yürütülebilir. Bize çaldığı üç büyük eserde piyanisti Beethovende ayrı. Choplnde ve C- Franckde ayrı ayrı tetkik etmektense onu bir bütün olarak ele alıp sanatkâr yanını belirtmek en doğru yol olur kanaatindeyim.
Piyano musikisine, şiir renk âhenglnl Yeren besteci Chopln İse. şimdiye kadar hiç bir sanatkâra na-»fp olmıyan bir nüfuzla, bir anlayış ve duyuşla bu eseri terennüm eden şair de Cortot’dur. Chopln sanatının ürperen, gayri muayyen olan, hattâ kadın İnceliğini andıran tarafı; ilham, madde ve mevzudur. Fakat dalma hareket hallncltki bu mühey-ylç maddeye hükmeden belli başlı vasıf, vüzuh ve sarahattir. Cortot uerln pınar berraklığını, şiddet ve tehevvürünü, sönük ve soluk yanlarını eşsiz çalışlle önümüze seren büyün sanatkârdır. Piyanist,en serbes ve en geniş mânada Ruba toyu kullaıuyor Fakat bu, tam amile önceden düşünülmüş, tasarlanmıştır. Her türlü
dağınıklıktan, İrticai havasından
uzaktır.
Cortot'nun büyülü hakkında Fred. Goldbeck’in yaptığı temayül çok dikkate şayandır: «Bu sonorlte; ritmi ve (phrasğ) yİ, Cortot'nun bütün müzlkaliteslnl tavsif eden müzik mahrekinin müntehası-dır; bu mahrek İçinde hiç bir nota tam kıymeti hala değildir; müzik cümlesinin her eğilip bükülüşünde' kıymteleı değişir; ve böylece balların tam ve mükemmel birliği imiş gibi kulağa çarpan şey, bu canlı ve gizil : müsavatsızlıktan doğar. Notadan ziyade hattı, hattan ziyade (phrasll yi, kısımlardan, ztyade bütünü hedef -tutan bu «onorlt£, böylece çalışın can ı damarı olur.
Piyanistlerin, hattâ en şöhretlileri- | nln bile böyle bir çalıştan alacaklar) dere: Yolma şahane bir teknik âbt- ı dssl dikmekle kalmamak; en kttçlık ı on altılık notanın İnceliğini belirt- J meğe varıncaya kadar musiki mezu- 1 llyetinl, musiki korkusunu duyarak 1 hareket etmek ve ancak bu zayed» -bu tekniği hak etmek.
İcracı «anatkftrın alacağı hlue: ı Herhangi bir eseri tamamile saf, ba- 1 kir bir İfade ile çalmak İsteyenlerden 1 sakınmak. Bu gibilerde her şeyin 1 hendese düzgünlüftüe yeril yerinde ‘ olmasına rağmen canlı olmadığı na- ■’ şıl dikkati çeker!
Bestecilerin kulağına küpe: (Bize ‘ şerh t» tefsir eden İcracı değil, sade- ' e» yazılı olanı çalacak adara lâzım ) ' diyenler artık bundan dem vurme- ’ Binlar. çünkü Caza İs ve Cortot olmasaydı Bach t» Chopln’in Par Lite ve Etudelerlnl, onların yazdığı gibi (onların duyduğu gibi) bize kim çalabl- i lirdi?» ı
Üstadı dinlerken yer yer yaşını ha- 1 tırlatacak zaıflar kulağımıza biz tüy temaslle çarpmıyor diyemeyiz- Takat c Cortot maddi yapısının, ihaneti diye- i bileceğimiz bu sürçmeleri, hiç bir sanatkârın taklit etmesine imkân ol- ( mıyan »n belâgatli, en asil bir Lfade '■ zenginliği taklb ediyor. 1
Parmağını dokundurduğu her sese kafasının v» gönlünün baha biçilmez hazînelerini katmasını bilen üstadı bugün dinlemek mazhariyetin* nail 1 olanlar, gelecekte «biz Cartot'yu din- 1 ledlk.» dly» övllnebllecekierdlr.
Fikri ÇİÇEKOĞLL '
murakabeye tâbi 11.174 yeri sadece 8 kişi kontrol ediyor!..
--^4 Yazan: Gemaleddin Bildik j.
* Kontrol edilecek esnafa resmî elbiseli polisle gidilir mi? — «Dayılar geliyor!» parolası yayılınca! — Dükkânlarım re sergilerini kapayıp sıvışan esnaf — İhtiyat etiketler nasıl meydana çıkıveriyor? — Murakabede İld sakat nokta — Murakabe bu dar kadro ile devam ederse vay halimize — Müzminleşen dert.,.
«Istanbulda belediye var mı, yok mu?» diye miniminicik bir sual ile açtığım ankete cevap verenler; sBir şehirde belediyenin, o şehirde yüksek Hatlar yiyecek maddeleri satılmasının önüne geçmesi de mevcudiyetini Isbat edeceğini, söylemişler ve gıda maddeleri flatlerl kontrolünde çok gevşek hareket edildiğini anlatmışlardı.
Belediye İktisat müdürlüğü murakıpları ile Belediye zabıta memurla. nmn esnafı n» şekilde kontrol ettik) lerlni yakından takip edip, kontrol . halamından belediyeyi »yok» gören, lerln bu görüşlerinde n* dereceye ’ kadar haklı olduklarını tesbit etmek de şüphesiz, gazetecinin vazifeler! arasındadır.
1 , , , , Murakıplar ekipinin peşinde
Esnafı kontrol etmek üzere evvelki ' sabah Eminönü kaymakamlığından hareket ettiğini öğrendiğim murakıplar eklplnt, Kıımkapı pazar yc-1 rindekl sebzecilerle meyvacıları ken-1 trol ederken buldum. Ekip denince, ; 15 - 20 kişilik bir grup gözümün ‘ önünde canlanmış, bunların bir kzç ■ koldan harekete geçtiklerini «anmış-1 tun. Meğer kendimi ne kadar aldatmışım... Koskaca Kumkapıya bir ba-
• yan murakıp Ue resmi elbiseli bir Be> ledlye zabıta memuru inmişler... Mu-I rakabenln İlk sakat tarafı daha p«-I zar yerine ilk adım atışımda kendini
• göstermişti. Anlatayım•
Esnaf, Belediye zabıta memurlarına I ve murakıplara «Dayılar» ismin! takı ıraşlar... Resmi elbiseli, eli çantalı polis memurunu yanında bir sivil İle
• gördüler mİ:
ı «— Dayılar geliyor!» parolasını aralarında yayıveriycrlar. İstenen ; mahn faturasını, teftiş defterini der. hal çıkarıp gösterebilecek durumda olduğuna kani bulunan esnaf kılını bU» kıpırdatmıyor, lâkin bunlun ıb-ı ra» edemiyecek vazıyette olanlar», dükkân): iseler dükkânlarının ke-ponkleriııl, sergi sahibi İseler eergile-, rinln hasırlarını ve çadır bezlerin! İndirip sıvışıyorlar. Murakıp Ue yanındaki Belediye zabıta memurunun , orada saatlere» oturacak halleri yok ya... Gidiyorlar, onlar gittikten sonra da Mbaecl veya mtyvaoı gelip sergisini açıyor, satışa devam ediyor. İşte kontrollcrdR başta gelen sakatlık bu-dur. Murakıbın, yanında resmi elbiseli Belediye sabıta memuru üe kontrol* çıkması...
İkinci takat nokta
Her murakıp, sebzecilerde ve mey-v anılarda Belediye zabıtası talimatnamesi maddelerine göre tâbi oldukları şu D noktaya dikkat edecektir:
1 — Battığı gıda maddeleri Ürerinde cins ve flatl gösteren etiketler var mıdır?
I —. Batılan maddelerin etiketlerindeki Uatter, o malın fatura üstlerin» nazaran yüzde 10 kân aşıyor mu?
I — Dükkânın kilşat ruhsatiyesi var mıdır?
B — Çalıştırılanların sıhhi musye-n» «üadanları var mıdır ve muayenelerini vaktinde yaptırmışlar mıdır?
I — Kulandıklan tartı âletleri damgalı mıdır?
T — Dm um! temizlikleri İyi midir? B — Sebze v» meyva dola kaplar, zeminden en aı 3o santimetre -yüksekte midir?
9 — Yıkanmadan, pişirilmeden v» kabuklan »oyulmadan yenilen yemişler, kapalı yarlerd* raya kaplarda , bulunduruluyorlar mı?
Her mılraklp, bu B maddod» hüiâ- I aa ettiğim hususları birer birer ince- ' Iemeğ» mecbur olduğundan bîr satıcı Önünde en aşağı bir »aat meşgul o- : İtiyor, hele bir eksiklik görüldü, ı&bıt l d* tutulmağa kalkışıldı ou öbür «atı- , cılar rahat rahat etiket yazıp «attıkları mallar üzerine yorleştlryior, damgasız tartı âletlerini atıp damga- ı IJaruu meydana çıkarabiliyorlar. Bu . arada »attığı malın faturasını İbra» : edemlyecek durumda olanlar da »er- j Kilerini veya dükkânlarım kapayıp o Acmtten uzaklojıverlyorlar. îklncl et-dan devam edilmektedir. Telefon: kat nokta budur: Bir baştan diğer 21223, 25408, 40633 dür, ioaşa kadar 40-M) »alıcın İhtiva «den
ve
(sonoritt) 81
Basın Balosu hazırlıkları önümüzdeki cumartesi günü Akşamı Taksim Belediye gazinosu salonlarında verilecek Basın Balosuna, şehrimizin tanınmış bütün satın», »e» vo ı saz sanatkârlarının iştirak edecekleri haber alınmıştır. Bnnatkârlar eğlence salonu haline getirilen küçük salonda davetlilere birçok sürprizler hazırlamışlardır. Bedla Ştatzer, Raşft Rıza, Muammer Karaca, Vedat Kara-okçu tarafından hatırlanan koltuk, meyhanesinin, balonun ea »İlence!! bir köşesini teşkil edeceğine şüphe yoktur. Ayrıca, büyük salonda yapılacak Karnaval ve Çingene düğünü re vülerlne birçok sanatkârlar katılacak 1ar ve revüler» davetlilerin de İştiraki sağlanacaktır. Mahdut kulan davetiyelerin tevziine Gazeteciler Cemiyetinden ve Necmi Rıza mağazasın- .
Murakıbın geldiğini duyanlardan birinin Ktımkapı'ıla kapadığı sergi, altta: Bir esnaf hakkımla fahiş fiatle satış yaptığından dolayı zabıt tutulurken
Q
0.
CM
O
O $2 0 >
0 p
■o 0 ra S? u
bir yerde bir muraklp değil, en aşağı I delerinin, Hâl’in toplan satış fiallc-8-10 koldan harekete geçecek müra- rlne yüzde 50-90 kâr zammiie nasıl kipler heyet! lftoımdır. O vakit her sa- «atıldığına temas edeceğim. Dert tıcı tepeden İnme bir kontrol karşı- * müzminleşmişti!:. Çaresinin biran ev-«ında kalacak — müşahedelerime İs- ' ' ' tlnadeo »öylüyorum — ve hepsi hakkında zabıt tutulmasını İcap ettirecek eksiklikler görülecektir.
Kontrol böyle olursa
Belediy» mliraklplerl ve resmi elbl-«oll zabıta memurları tarafından yapılan bugünkü mürakabe şekli b£y-lece giderse esnaf, damgalı yerine damgası» tartı âletleriyle mal satmakta; yüksek kâr nispetini İhtiva eden İhtiyat etiketlerle halkı aldatmakta devam edecek ve bunun önüne geçilemlyecektir.
önilne geçilemlyecektir diyorum, çünkü koskoca Eminönü kaymakamlığı mmtakasında sinema, otel, hamam, bakkal, manav, balıkçı, ciğerci, kasap, gıda maddesi imal eden fabrlkA, lokanta, Kahve, gazino, büfe, fırın, kömürcü, şekerci, helvacı, tatlıcı, »ucu, şerbetçi, mahalleblcl ve pazar yerleri satıcılan olmak üzere 11,174 teftişe tâbi yer olduğu halde müraklp kadrosu 3 mürakip, 3 doktor, 3 raimi elbiseli belediye zabıta memuru olmak üzere 8 I aşmıyor. Bu 8 kişi, her gün teftiş ve kontrol e-dUmeal lâzım gelen 11,174 yer» nasıl yetişir, nasıl kontrollerini yaparlar, artık varın kıyns eyleyin .
Haıpam ve yüksek fiat
Faaliyetini takip ettiğim bu bir numaralı «kipin bayan mürnklbinden rica ettim;
— Şurada, dedim, bir de hamam var. Bunun da mı müra kat esi size alt-
(— Evatl dedi. Onun da müruka-besi blzdedlr. Buyurun İsterseniz blr-Ukte kontrolünü yapalım..,»
Hamam, erkekler hamamı İdi. Bayan müraklbln erkekler hamamına girip kontrol yapmasını pek enteresan bulduğum için:
— Hay hayl dedim. Buyurunuz..
O önde, biz arkada hamama da girdik. Bir hamamın d» gibi kayıt ve şartlara tâbi olması lâzım geldiğini, yaptığımla kontrolde ne eksiklikler gördüğümüzü, yiyecek maddelerinin pahalı eatılmasındakl mevıudan u-askloşmamak için aynca yanmağım. Bu lUb&rla gelecek yozunda dükkân v» pu*r aorgilerinde, yiyecek mad-
Yel bulunması ve oııa göre tedbir alınması lâzımdır.
Cenıalettin Bİi DİK
Düzeltme
12 Mart 1B49 tarihli Ak^am’ın bu sütununda çıkan ve İstanbuluıı yakacak derdinden bahseden ya2iınııı 29 uncu satırından sunraki 8 saurın birbirine karıştığı ve tashihten kaçlığı gazete basıldıktan sonra görülınüş-j tür. Mâna çıkarıJamıyan o kısmın doğrusu şöyle olacaktı; özür dileriz:
a...bu dekovil hatti işler hale ge-
tirlllrse hem Ağaçlı linyitleri kolaylıkla Silâh₺arağay^..-(!i1îIedlUr. hem de o havalinin o ‘ m ve mangal kömürleri 81U> £aya veya yakıcındaki KM .e iskelesine bu kısa yoldaı bilebilirmiş.»________C. B.
İtalya'da petrol bulundu
Nevyork 14 IA.A.) — Amerikan radyo tefsire İsi Waltcr Winchcll'e göre Amerikan mühendisleri Po vadisinde petrol kaynakları keşfetmişlerdir.
Söylendiğine göre bu kaynaklar Orta - Dogununkller âyarındadır.
Wlnchell’ln flkrlnçe bu keşif flal-yayı büyük devlet mevkiine yükseltecek ve tarihinin seyririi değiştirecek mahiyettedir.
RADYO
ANKARA RADİOSÜ
8u akşıunid prugram
17,M Atılua V* profi^m. ı» M- s uyarı v» Rodjo aalon orkestrası. 18,M Koııujına, 18.15 gaitalar, 19 M. S. ayan ve Habciltr,
18.15 Gamıyla Bufün. 10İ0 Yurttan geder. 18.45 Şarkılar. S0.15 Radyo Gaıelesl, 20^0 8«rbe» aaat. JO.S5 İnceaaz, 11,13 Konuru», 51.30 MUllta (M.), 313» Opera aryaları
11.15 Dan* müzltt (PL), 82.45 M. S. ajan Haberler, ö Prosram ve kapantı.
Yana »aba!» ve öfil* programı
748 Atıllı ve program, 7J0 M. S ayarı ve Hain UvertOler İPİ.). T.45 Haberler. • Tango ve rumbalar IP1.I, 8.15 Balkılar (Pl). 8.38 Halil mltalk fPl.1, 9 Kapanış, lı.ta Afili» ve program, >2.30 51. s. »yeri ve Pecrev, semai ve ınrkıiar, 11 Halın lor. 11.10 Balan otkeetr alartnıtan parçalar ıPt >. İSJO ÖŞle Gazeten. 13.43 Polka'ar ıPL), 14 Kapamı.
Sahile 8
AKŞAM
15 Mart 1949
••
II RIH UR »hhüruri
Terbiyen Roman: No.
Çeviren: AHMET TEVFİK
Çeviren: Nârım DERSAN
(BiUKtlWKW
tf* Serüven Romanı: No. 12
COCUK DÜNYASI
— Talihin varmış! lyte aradığın çanta! Yazmak biliyorsan .şuraya imzanı
SIKKIN önünde şakir. Ahmedln yanına muzâfferanen döndü ve;
— Gördün mü, dedi, nasıl becerdim. şimdi boy' gibiyiz, İstersek sirke kadar tramvay parası bile verebiliriz.
Doğrusu bu hareket Ah-mediu hiç hoşuna gitmedi, ruhunda acı bir utanç hissi uyandı. Kaşlarını çattı, Şakırc:
— Sen, o para çantasını çalmış oldun, ben seninle gelmem, dedi.
Meşeodunu gülerek;
— Pekâlâ, pekâlâ, dedi. Seti eve dön. ben de yalnız başıma sirke gkler eğlenirim
Arlpnları, filleri görmek arzu.su nihayet galebe çaldı. Alı met İtiraz etmedi, tramvaya bindi. Bir kaç dakika sonra sirkin önünde İndiler. .
Tam, hayvanların yemek vakti idi. Acı acı uğultular, iniltiler işitiliyordu. Kafeslerin bulunduğu büyük pa-viyonun kapısı önünde saçları muntazam taranmış, ayaklarına sımsıkı çizme geçirmiş, sırtında baştan i aşağı düğmeli kırmızı dar bir ceket, mürebblnln biri batırıyordu:
— Baylar, gelini Görün! Yivini tane Afrika aslanı, yed llane Benga! kapltuu,, üç tüne Amerikadan gelme fil Panterler, çakallpr-, müthiş boğa yılanları, rii-rafeier, foklar, maymunlar
Şakir:
- Yüz defa gördüğümüz -şeyler. Daha İyisi acayip şeyler müzesine gidelim, dedi.
Fakat Ahmet, vahşi hayvanları yerken seyretmek Istjyor-du. Bunun üzerine Şakir:
Pekâlâ sen sirke gidersin .ben de müzeye girerim.
KAVGA
Müzenin duhuliyesi sirkin ise altı Üretti, bıılfi çantada dokuz ve altmış beş santim
_ Bana altı liret ver, üst tarafı senin olsun, dedi.
Şakir:
— Nasıl olur, dedi, bana kalacak para İle ben müzeye gidemem. kİ...
Ahmet hiddetle:
— Peki no İstiyorsun? dedi. Sana beş liret vereyim. ben de sirke girmeyeyim, merak ettiğim vahşi hayvanlan görmlyeylnı öyle mİ? Amma da yaptın ha! Söyle bakalım, çantayı kim buldu?
şakir .yumruğunu uzatarak:
— Aptal, dedi .sanki para buldun da ne oldu? Ben olmasaydım, sen şimdiye kadar evine dönmüş olurdun...
Ahmet bir adım geriledi, çantasını kayışından yakalayarak var kuvvetiyle Şa-klrln kafasına vurdu. Muvazenesini kaybeden Şakir, upuzun yere serildi. Sonra birdenbire ayağa kalktı, Kudurmuş gibi Ahmedln üzerine atılmak İstiyordu Etrafına bakındı, bir taş aradı, bulamayınca kocaman para çantasını avucunda sıktı ve kolunu uzatarak: :
— Kafanı parça parça edeceğim, diye bağırdı.
Tam çantayı fırlatacağı sırada kocaman bir el kolunu yakaladı ve:
— Elindeki taşı yere at! diye bağırdı.
BEKÇİ
şakir. gözlerini kaldırdı ve korktu. Bileğini tutan adam bekçinin biriydi.
Çocuk:
_ Taş değil, dedi.
— Bu çocuğun suratına neyi fırlatmak istiyordun?
Şakir, avucunda tuttuğu çantayı uzattı.
— Bir çanta ha! Nerede buldun?
Ahmet litreye litreye itiraf etti.
— Onu ben bulmuştum.,. Bekçi sert sert sordu:
— Yolda bulunan bir şeyin belidiyeye teslimi lâzım geldiğini bilmiyor musun?
Çocuk, korkudan ve u-lancından ağlamağa başladı. Hiçkırarak:
— Ben belediyeye götürmüştüm, amma...
(Arkası varı
Her Okulda ve her amut» oi,t|nn(üm kabiliyetleriyle kendini gUıtereıı ve çOhret yapıın öğrenciler vardır. Ağabeyiniz Gökçepınsr bu hatta «İse Biyelideki 5 İnci okulun meşhurla
cyazıt 5 İnci okulun 8/A fulda bütün okulca tanınan ve sevilen üç öğrenci var. Şimdi bunlarla karşı kargıyayım:
Birincisi, arkadaşları tarafından profesör diye çağırılan Hayati Erhan’ dır. Gözlük taktığı ve derslerinden başka daha bir çok hususlarda bil» çişi olduğu İçin ona profesör İsmi takılmış,
— Siıe profesör diyurlarmış. Bundan memnıın musunuz, yoksa kızıyor musunuz?
— Doğrusu hiç kızmıyorum. Hem
'•»A
B*«lncl İlkokulun ro*|huıl»n! I — Hayali
Erlıan 3 — Erdal Oral,
niyc kızacak inişim?. Ben daha ilk okul Öğrencisiyim, profesör İse büyük mekteplerde öğretmenlik eılen kimsedir. Reni yükselten böyle bir İsme kısılır mı?
İnce kenarlı Gözlükleri ona yaşlı başlı ve ciddi bîr adam hali verdiği için ismi bulan güzel bulmuş.
Hayatiye: :
(Arkası 7 inci sahifcdcl
SERÜVEN HİKÂYESİ
Çakın, ortaokulun birin-
ci arnikadadır. On üç yaşında çalışkan, terbiyeli ve temiz giyinen bir çocuktur- Hayatta sevmediği üç şey var. Bunlardan birincisi hastalandığı zaman ilâç içmek. İkincisi matematik problemlerini çözmek. Üçüneüsü de anası ve babasiyle birlikte misafirliğe gitmek. Sevmediği ilk iki
şeyi ister istemez yapmak zorundadır. İlâç içmese hastalık uzuyor. Problemleri çözmeğe gelince sınıfta kalmak tehlikesi var. Fakat dayak yemek pahasına olsa bile üçüncüsünü şimdiye kadar yapmış değil. Daha doğrusu yapmış değildi demek lâzım. Zira geçenlerde babası onu kolundan tuttuğu gibi zorla misafirliğe götürdü.
Çakın fena halde üzülerek gittiği bu misafirlikten son derece memnun döndü.
Çünkü ziyaretine gittikleri or-
ta yaşlı adam, hem sevimliydi, hem de ona başından geçen çok heyecanlı serti.enlerden bitini anlatmıştı. Babasının bu arkadaşı uzun zaman Afrikanm ve Hin-dlstanın vahşi ormanlarında kalmış meşhur bir avcıydı.
Girdikleri odada bir müddet o-turduktan sonra, Çakın can sı-kıntısiyle etrafına bakınmağa başlamıştı. Şurada, duvardaki tabloların arasında dikkatini çeken bir şey vardı. Bu camlı bir çerçevenin içinde parıl parıl par-lıyan bir oktu.
(Arkası 7 iuci sablfede)
— Zanelmem... Hem öyle bir şey otsa bile, Mandarinin. sarayını basar, işimizi görürüz .
— Zor olmaz mı?
— Yok canım... Topu topu yirmi askerin muhafazası altında. Şimdi gevezeliği bırakalım da karaya çıkalım... İlerde bir meyhane var. Hem yiyecek buluruz, hem de bol bul içeriz...
Kayığı iyice kenara çekip bağladıktan sonra, başına bir nöbetçi tilkin meyhanenin yolunu tutular. Burası kalın bambu köklerinden yapılmış, kapısında üç fener yanan tuhaf bir yerdi, İçeri girip, dip taraftaki ayrı odaya geçtiler, önce kızarmış keçi eti ile bol bol pirinç rakısı içerek karınlarını do-1 yurdular. Sonra da başba-şa vererek şöyİe bir plân yaptılar:
.Ertesi giin büyük sandalı güzelce süsleyip pisledikten sonra, içine cicili bicili eşya dolduracaklar, kendileri de kıyafet değiştirerek Say - Plng'e gidecekler ve muhafızlara Mandarini ziyarete geldiklerini, ona hediyeler getirdiklerini. kendilerinin aslen Na-Çan adasından olduklarını, bu adanın mütemadiyen korsanlar taraliudan yağma edildiğini, bu zorlu duruma bir çare bulması İçin Mandarine ricaya geldiklerini söyllyecekl erili.
Böylelikle onun huzuruna çıkmak. İmkânım yüzle yilz sağlamış olacaklardı. Asıl mesele Mandarinin' sarayına girebilmekteydi zaten. Üst tarafı çocuk oyuncağı kadar kolay olacaktı.*
Ertesi gün. korsanların hepsi ağır başlı birer köylü kıyafetine girerek, yapraklarla, çiçeklerle, renkli kurdelâlarla süsledikleri sandala atiadüar ve hedefe doğru ilerlemeğe boşlu-
tü. Bunların arasında, Mandarinin muhafız takımına mensup dört tane de asker vardı.
İçlerinden biri karaya atlamış bulunan Song-Kay'a yaklaşıp sordu:
— Kim olduğunuzu öğ-LL renin ek şerefini bağışlarQ mısınız bana? fi
— Na - Çan adası hal-ç^ kinciniz. Efendimizin hl-X|_ may esine sığınmak amacı O ile geldik. Korsanlardan »— çektiklerimizi bir biz, blrQ de Konflçyus blür... •“
Asker kaşlarını çatmıştı: t_
— Sizi soyup soğana çe- (D vlriyorlar değil mJ? 5>
— Haftada hiç olmazsa d) bir kere adamıza baskın P yapmadan İçleri rahat et-*t nüyer. Bu korsanlar sa, Mandarin hazretlerine O ı kıymetsiz— hediyelerin en aşağı on q mislini getirebiliriz. Hem-Sj de sık sık... ®
Muhafız hem konuşuyor, £ hem de kayıktaki cicili bl-^^ çili eşyayı alıcı gözüyle sü-züj'ordu. Bunların arasında bol miktarda pirinç rakısı bulunduğunu öğrenince büsbütün yumuşamıştı.
Bu şartlar çerçevesinde onu ve diğer üç arkadaşını yola getirmek hiç de güç olmadı.
Korsanlar Mandarin için gel İrdikleri eşyayı yüklenerek muhafızlarla beraber yola koyuldular. Yarı yolda, dinlenmek ve karınlarını dokurmak gayesiyle girdikleri bir meyhanede. Song - Kay ve Pa - Koy ustalıkla muhafızlara adam akıllı İçki İçirdiler.
Sonra muhafızlara armağan diye yutturdukları içi silâh ve cephane dolu sepetleri tekrar yüklenerek yola koyuldular. Fakat çavuşla erler adamakıllı sarhoş olmuştu, iki tarafa yalpa vurarak yürüdükleri için, korsanlar her birinin ayrı ayrı koluna girip yürümek zorunda kaldılar. Bu arada. Mandarinle sarayı hakkında lâzım gelen bütün bilgiyi de onlardan öğrenmiş bulunuyorlardı.
Saraya girmek hiç de zor olmadı. Hele başçavuşla diğer askerlere de küçük fıçılarla rakı dağıtılınca
(Arkası var)
I
mutlaka yemek
I
I
DÖRT YILDIZI
EL İŞLERİ
pazar günüymüş.
Otomobil nerede?
Kesimde gördüğünüz çocuk babasından bir otomobil istemişti. Babası o-na, sınıfını birincilikle geçerse otomobili alacağını söyledik l-'akat çocuk sınıfını birincilikle geçemediği için ona sadece kâğıt parçaları vererek: Bunları bir araya getirirsen güzel ve bembeyaz bir otomobile sahip olursun, dedi. Bir kere de siz arayın bakalım. Bulabilecek misiniz?
arasında yapılacak ad çekmede
Doğru çözenler
şu hediyeler verilecektir:
Birinciye: Şık bir stilo.
İkinciye: Zarif bir dul ma kalem.
Vçüneüye: Bir tabiat albüm it
Dördüncüden onuncuya kadar (onuncu dahil) ikişer tane kitap.
On birinciden ylrmlnciye kadar (yirminci dahil) birer diş fırçası.
Otuzuncuya kadar: Birer kitap.
G*ç«q bulmacanın halli:
il numaralı bilmecenin cevap süre31 21 Mart pa zarlesl giiniı biliyor. Cevaplarınıza i i numaralı kuponu eklemeyi unutmayınız.
'S re vötır &UDUK. vtfBuf (Sdou/yu
ÜLüteR fro^uf^Az'\ O/'k> otıgı vA-
OVLA.K» *OrWS rutf.lZAuyAcm*
vardıkları zaman saat dokuza geliyordu. Tesadüf o gijn buranın
Kayık sahile yanaşır yanaşmaz, pazar yerini dolduran kalabalığın bir kısmı hemen başlarına üşüş-
Süslü deri mahfazalar
Deriden yapılmış cüzdan. yahut nıahfa-zaiarını, istediğiniz süslerle, giizelleştirebilirsi-niz. (Şekil 3)
bulunan bir tabak, ya-
Bunun için evvelâ, meselâ kaplayacağınız cüzdan büyüklüğünde bir deri parçası keşin. Sonra arkasında oymadan süsler but kristal bir bardak bulun. (Şekil
Böyle bir tabak bulamadığınız takdirde, üzerinde oyma süsler bulunan her hangi sert bir cisim olabilir.
Sonra deri parçasını adamakıllı ıslanınca?» kadar musluğun altında tutun. Deri lyico ıslandıktan sonra, tabağı parkasındaki oymalı süsün üzerine koyun. Yalnız süsün üzerine derinin yüz kısmı gelmelidir, Bundan sonra tırnağınızla derinin üzerine kuvvetle bastırın. (Şekil 2) ve bu hareketi epey bir müddet tekrar etlikten sonra, tabağın arkasındaki oymanın dcrlııln üzerine çıktığını göreceksiniz.
Şekil çıkartırken ıfcrl kuruyacak olursa, üzerine ıslak bir bez koyarak tekrar ıslatabilirsiniz.
Herşey bittikten sonra, deriyi kuru bir bez parçası ile kurulayın Ve kullanmağa başlamadan evvel en aşağı bir gün bekletin.
Eğer mukavva yalıut tahtadan yapılmış bir kutu mahfazası yapacaksanız, deriyi kutunun üzerine yapıştırmadan evvel süslü yerin altına ince bir pamuk tabakası yerleştirin. Bu da süsün zamanla düzlenmesine yarar.
s.
18 Mart 1949
5 inci ilkokul mezunları
Meşhur çocuk yasarı (Maud Llndssay) dan dilimize nakleden Nalme
Halld Yaşaroğlu. Tanesi M Kr. İst. Ankara Cad. No. 143
(Baş taralı 6 inci sahnede)
— Toksa büyüyünce profesör tuü olnonksınıı? diye sordum.
— Hnyır. ben vali olmak İstiyorum.
— Vali mJ olacoksınnT Bu aklınıza nereden geldi? Vali ne 14 yapar biliyor musunnı?
— Tabii biliyorum. Okullar açtırır, köprüler yaptırır, sokakları aydınlatır, çöpleri toplatır, çalışmayan memurlara ceıa verir, fakirlere bakar. Bayramlarda herkes onun önünden geçer. Akıllı ve çalışkan bir valiyi her kes sever.
Bir vali, Hayatinin dediği gibi olur-ıa onu ellbett® herkes seven
Ayni sınıftan Erdal'ın da istikbal hakkında büyük projeleri var. Erdal güzel resim yaptığı için mimar olmak İstiyor. Düşündüğü şeyleri yapmak İçin paraya ihtiyacı olduğundan bu kazançlı mesleği seçtiğini söyledikten sonra:
— Mimarlar bir bina resmi (projesi) yapınca 7-8 bin lira alıyorlarmış. Ren do alacağım ve zengin olacağım.
— Bu paralan ne yapacaksınız?
—. Evler alacağını, kendime çalışacak yerler açacağım. Bir de otomobilim olacak.
— Sonra?
— Annemi, babamı köşede olurU-eağım. Onlara hizmetçiler tutacağım. Oturdukları yerde ziller olacak. Bir şey İstedikleri saman basacaklar, hizmetçiler: «efendim, ne Isttyorsunusf» diye koşacaklar ve istediklerini getl-reeekler. Ben de İşimden eve gelece-
ğim. 'Onların yanına çıkacağım. Misafirler varsa ellerini sıkacağım, onlara kahveler, limonatalar İkram e-det1 eğim.
— Hepsi bu kadar mı?
____ Fakirler İçin büyük bir bina yaptıracağım. Her odasında bir yoksul oturacak. Bina 85 odalı olacak. Erdal, Vefada oturduğu İçin önce oradaki yoksullan binasına alacak.
Tine 3/A dan Nurgun Kut da küçük kalbinde kimsesin ve yoksullar İçin engin bir merhamet taşıyor. Denizciliği seviyor. Taptığı gemi resimlerini görseniz siz de beğenirsiniz. Fakat o tayyare mühendisi olacakmış.
— Madem ki denizi seviyorsunuz, niçin kaplan olmak istemiyorsunuz?
— Havacı olan denizlerden uzakta sayılmaz.
O da zengin olmak istiyor. Bu paralarla bir kurum açacağını söyledikten sonra: :
— Bn kurumun ad t Kurgun Kut 0-lacak. Yoksullarla az para kazananlara omla İş ve yemek vereceğim. Oradakiler çok para kazanacaklar, mesut olacaklar.
— Bu kuruma neden kendi İsminizi vermek İstiyorsunuz?
— Ben ölünce İsmim kalır, öğretmen anlattı: Karakulak suyunu Karakulak adlı bir çoban bulmuş. O-nun İçin bu suya Karakulak demişler. O öleli klrobillr kaç sene oldu. Fakat Karakulak ismi hkla herkesin ağzında.
Sadeddln GÖKÇEPINAR
ALTIN
OK
İşçi Sigortalan Kurumu İstanbul Hastanesi Baştabipliğinden:
Cinsi Azı Çoğu Muhammen flat Tutarı Geçici teminat
Ekmek 5000 9000 35 3150 236,25
Koyun eti «dağlıç» 3000 6000 310-260 13000 »75
Kuzu eti 500 780 300-300 2700 202,50
Bığır eti 200 300 169-200 600 45
Sadeyağı 600 »00 890-620 5580 418.50
Zeytinyağı 300 450 260 1170 87,75
Pirinç 1500 2500 110-125 8125 234,38
Süt 3000 4500 60-60 Î7QÛ‘ 202 50
Yoğurt 8000 4500 70-80 8600 270ı
Kuru sebze 1500 2500 40-65 1625 121,89
Yaş sebze 4000 7500 20-50 3750 281,25
Sabun 750 1000 170-200 2000- 150
8oda 300 600 20 100 7,50
Bulgur 300 500 58-66 325 24,38
Şehriye 300 600 60 300 22.50
Beyaz peynir 400 750 160-175 1312,50 98,44
Yumurta 1000 2500 8-11 275 20,63
Patates 1500 3000 20-30 900 67.50
1 — Hastanemizin 949 yılı erzak İhtiyacı açık eksiltmeye k onulmuştur
2 — Her kalem ayrı ayrı eksiltme mevzuu olup istekliler bunların bir veya hepsine İştirak edebilir.
3 — Açık eksiltme 28 Mart 1040 pazartesi günü saat 14 de Nlşanta-şrnda Büyük Çiftlik sokağında, 10 numaralı hastane binasında komisyon huzurunda yapılacaktır. İsteklilerin bu saatten evel geçici teminatlarını hastane muhasebesine yatırarak gerekil belgelerlle komisyona müracaatları lâzımdır.
4 — Şartnamesi her gün saat 9-17 arasında hastanede görülebilir.
8 — Taahhüdünü ifa etmlyen müteahhidin teminatı kuruma irat kaydedilir.
8 — İhalenin yapılıp yapılmamasında komisyon serbesttir, 0158)
Sahlfe 7
Istanbulda Levent Mahallesi
inşaat Eksiltmesi
Türkiye Emlâk Kredi Bankası
Genel Müdürlüğünden
Bankamızca İstan bulda, Mecldiycköyii civarında, Şişil - BüyükderO yolu üzerinde, ZincirLUcuyu mevkiinde, Levent çiftlisi denilen sahada ku> rulacak olan takriben 1500 evlik Levent mahallesinin birinci kısmını teşkil eden 391 bina ile bu binalara ait yol ve kanalizasyon tesisatından mürekkep İnşaat kapalı sarf usuliyle ve toplan, götürü analıtnr teslimi esasi üzerinden şartnamesi mucibince eksiltmeye konulmuştur.
Eksiltme 14 Nisan 1949 tarihine rastlayan perşembe günü saat LC da, Ankarada Türkiye Emlâk Bankası Genci Müdürlüğü binasında yapılacaktır. Eksiltmeye girebilmek İçin isteklilerin 200,000 — iki yüz bin liralık muvakkat teminat vermesi ve 1939 senesi eylülünden evvel girişilmiş teah-bütlerde, bir teahhütdc en m 500,000 — beş yaz bin lira, bıı (aribten sonraki taahhütlerde İse; bir teahhütte en az 1,500,000 — bir milyon beş yüz lıln Ura bedelinde, bu. eksiltmenin mevzuunu teşkil eden inşaat ayarında bina İnşaatını başarmış oldaklarına dair resmi makamlardan almış oldukları vesikaları eksiltme tarihinden en geç beş gün evveline kadar bankamız Genel müdürlüğüne bir yan ile tevdi ederek eksiltmeye girmeye mahsus ehliyet vesikası almış bulunmaları şarttır.
Eksiltme evrakını ihtiva eden dosyalar 200. — lld yüz lira bedel mu-kablltnde bankama İstanbul şubesinden veya Ankaıaüa Genci Müdürlük inşaat servisinden tedarik edilebilir- ’
isteklilerin teklif mektuplarını, 9air eksiltme evrakını imsa ederek teminat ve vesikaları ile birlikte bir kapalı zarf içinde 14 Nisan 1949 tarihine rastlayan perşembe günü saat 15 e kadar bankamız genci müdürlüğüne vermiş veya göndermiş olmaları lanındır.
Postada olacak gecikmelerden dolayı istekli İtirazda ve bir lıak İnle-* binde bulunamaz.
Banka en müsait teklifi yapan İstekliye inşaatı ihale edip etmemek hususunda tamamen ser beştir.
Etibank İstanbul Şubesinden
Muhtelif ebaddft demir saç, demir iâma, T, I, U ve köşebend demiri satın alınacaktır.
Bu husustaki şartname satınalma servisinden temin edilebilir. 3082
(Baş tarafı « inci •ahlfede)
Ev sahibi onun bu oka dikkatle baktığını görünce:
— Babanla kâfi miktarda gevezelik ettik evlâdım, dedi. Sövle yanıma gel. biraz da seninle konuşalım.
Çakın, istemi ve lstemiye gidip onun yanına oturdu.
Orta yaşlı ve sevimli adam, İbaret parmağını çerçeveye doğru ulatarak anlatmağa başladı:
— Deminden beri merakla baktığın şu ok yok mu?...
— Evet efendim, var,
— Benim haya'ımı kurtarmıştır.
— Nasıl?
— Anlatayım da dinle. Bundan on sene evvel yabancı bir profesörle bitkileri İncelemek İçin Malezyaya gitmiştik- Benim bu tehlikeli seyahati çö^e almam sırf avlanmak ve heyecanlı serüvenler yaşamak amacını güdüyordu. Malezya çok vahşî bir yerdir. O-rada hâlâ İnsan eti yiyen yamyamlar olduğu ıribl müthiş ve korkunç kaplanlar da mevcut.
Profesör, bitki incelemelerini yaparken, ben de yanıma aldığım yerli bir delikanlı ile av peşinde ormanları dolaşıyordum. Yer yer, biraz medenileşmiş ve İnsan eti yemekten vazgeçmiş kabilelere tesadüf ediyor, hattâ onların yanında bir iki gün misafir bile Iralıyordum,
Bu misafirliklerimizden birinde, bizi yemeğe davet eden kabile reisi tam sofraya oturacağımız sırada birdenbire olduğu yere yüzü koyun uzanıp zangır zangır titremeğe başladı. Adamları, oldukları yerde tepinmece ve bağırıp çağırmağa başladılar. Bana rehberlik eden yeril delikanlı kulağıma eğilip:
— Reisi cin çarptı, diye mırıldandı.
Ben bıyık altından gülerek yerde yatan reise yaklaştım. Pek kısa süren bir muayeneden sonra durumu anlamıştım:
Kabilenin bulunduğu yerde bataklıklar vardı. Bataklığa yakın Taşıyanlar, genel olarak sıtmalıdırlar. Reisi de sıtma tutmuştu Fakat dünyadan ve hastalıktan haberi olmayan bu zavallılar, biri titremeğe başladı mı, hemen cin çarptı diye kestirip atıyordu, ne yarar, diyordu.
Her raman yanımda taşıdığım ecza kutusundan birkaç tane kinin çıkarıp güç belâ reise yutturdum.
Ertesi sabah Kalktığı ZAman bir gcyclğl kalmamıştı.
Kime ayağıma sanlıp. garip k*> nusmasiyle bana teşekkür ettikten sonra, şu çerçevenin İçinde gördüğün altın oku bana hediye etti;
ZZZ"aİ("c;'â'İüİ............
ÇOCUK DÜNYASI
Bilmece Kupona
No. 12
— Sen benim hayatımı kurtardın. Bu da İleride belki senin işl-neyarar, diyordu.
Teşekkür ederek aldım. Ve yeril delikanlı ile yolumura devam ettik.
★
Av mevsimi bitmek üzereydi, tki üç gün kalmak üzere nehrin kenarındaki bir kulübeye yerleşmiştik. Bu, kalın bambu kamışlarından yapılmış iki bölmeli bir yapıydı, önünde de taraça gibi küçük bir boşluk vardı. Yüksek olduğu için, merdivenle çıkılıyor. Geceleyin vahşi hayvanlardan korunmak İçin merdiven yukarı çekiliyordu.
O gün, ormanda tesadüflerin yardımlyle bir erkek kaplan taştırmış ve kolaylıkla vurmuştuk. Akşam üzeri, ölüsünü güç belâ nehrin kenarına kadar sürükliye-rek kulübenin dibinde bırakıp, yukarıya çıktık. Ertesi gün derisini yüzecek ve dönüş yolunu tutacaktık. Yardımcını da, ben de durumdan gayet memnunduk. Hafif bir yemek yedikten sonra yeril delikanlı bitişik bölmeye geçti ve yattık.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Hafif bir tıkırtıyla uyanarak gözlerimi açtım. Etraf zifir gibi karanlık. Yalnız tam karşımda, kapıya tesadüf eden yerde garip ışıklarla yanan İki büyük nokta vardı, tylce aklım başıma gelince durumu derhal kavradım. Sırtımdan buz gibi ter boşanmağa başladı. Ateş gibi parlı-yan şu iki nokta bir çift gözdü. Hem de kaplan, gözü. Bu, gündüz vurduğumuz erkeğin eşi olmalıydı. Onun intikamını almağa gelmişti şüphesiz. Bla de, gûndüzki başarının verdiği telâşla merdiveni yukarı almadan yattığımız İçin canavar kolaylıkla buraya kadar tırmanmış, üstüme atlamağa hazırlanıyordu. Bütün bunları bir saniye içinde düşünmüştüm. Aksi gibi tüfeğim İçeride, yerli delikanlının yanındaydı. Ne yapacağımı şaşırmış vaziyette, belki bir bıçak bıflurum diye başımın altındaki sırt çantasını ka-nştrıyordum. Elime kabile reisinin verdiği ok geçti. Tam hu aralık canavar müthiş bir kükreme İle üstüme atılmıştı. Can haliyle elimi havaya kaldırıp, oku rasgele sapladım, üst tarafını hatırlamıyorum. Heyecandan bayılmışım.
Kendime geldiğim zaman ortalık ağarmıştı. Bana rehberlik fiden delikanlı başucumdaydı:
— Geçmiş olsun ..
— Neye?...
Eliyle bölmenin köşesini İşaret ederek güldü:
— Şuraya bakın...
Baktığım zaman gözlerim az kalsın verinden fırlıyordu.
Orada kocaman bir kaplan yatıyordu. Hem de cnn-nz olarak.
1 — Nasıl oldu ba İş?... diye ke-
keledim...
Yeril delikanh, kaplanın göğsünde saplı duran altın oku çekip çıkararak bana uzattı
— Bunun sayesinde kurtuldu-
13
İstanbul Jandarma Satınalma Komisyonundan:
1 — Beher kilosuna (65) kuruş Rat tahmin edilen 20 ton bulgur
mart 640 cuma gtlnü aaat 18 te Taksim AyaspaşadaM kurulumuzda kapalı zarf usulüyle İhalesi yapılacaktır.
2 — İH teminatı (975) Uradır, şartnamesi har gün kurulumuzda
görülebilir, isteklilerin eksiltme «atinden bir saat evveline kadar ilk teminat makbuzu veya banka mektubu ve diğer vesaiki muhtevi teklif zarflarını kurulumuzda bulundurmaları. (2492)
Ardiye Aranıyor
Sümerbank İstanbul satınalma ve nakliyat müdürlüğünden
Boğazlçlnln Kuruçeşme veya Kuzguncuğa kadar olan kısmında veya Haliçte, büyük hacimde mavna ve motörlerin yanaşabileceği derinlikte sahili olan BOO metre karelik ardiye sahasına İhtiyaç vardır.
Galata Bankalar caddesinde Sümerbank binasında bulunan müdürlüğümüze müracaat. 3093
Fhalkevlerİ - kurumlar]
+ EMİNÖNÜ HALKEVİNDEN; 1 — Evi nılz Temsil Kolunda rol alacak Bayan ve Bay arkadaşlara ihtiyaç vardar. hteklllerln purarteı! ve perçembe pOnlcri annt 17 den sonra müracaat etmeleri.
KAVAKLIDERE TÜRK SİGARA FABRİKASI
Anonim Ortaklığından
Ortaklığımızın senelik adi umumi heyet toplantısı 30 Mart 94ü çarşamba gücü saat 1*5 de İstanbul Beşiktaş Neccar Zade sokak No. 14 de 1 kâin Ortaklık Merkezinde nkaolunacağından tayin olunan gün ve sa- , at te sayın hissedarların ortaklık merkezinde hazır bulunmaları ve toplantı gününden bir hafta zvvel malik bulunduktan hisse sene ilerini Ortaklığa İbraz ve tevdi ederek duhuliye varakaları almaları rica clu-
nur.
R U Z N A M B
1 — Yönetim: kurulu v» Denetçi raporunun okunması,
3 — 848 bllânçosu ile kAr ve zarar hesaplarnun tetkik vc tasdik!
3 — Yönetim kurulu ve denetçinin İbraları,
Mihael çikvaşvili ve ortakları
Eshama münkasem komandit şirketindan:
Şirketimizin senelik adi umumi toplantısı 31 Mart 1949 perşembe jtaiı saat 15 de Merkezi İbaremizde yapılacaktır.
Hissedarlarımızın ayni gün ve saatte hazır bulunmaları rica olunur
İdare heyet!
GÜNDEM :
ı — 1948 senesine alt İdare meclisi ve muraklpler rapoııarlle bllânça vn kâr ve zarar hesaplarının okunması ve onanması,
2 — idare meclisi azalarile murakıpların-ibran,
3 — iû4ğı senesi murakıplarının tayini ve ücretinin teshili.
1 — ElCmgralI kuntarın* ftnamba VC cuma (taleri saat 17.30 dan 13J0 ■ kadar , devam «dUecektlr. Bu kursa yazılnu; olan, itteki u erin Evtmlae başvurmaları.
KÂRLI BİR TEŞEBBÜS
Ötedenberl Belçlkada Zlraatte uğraşan tecrübeli bir Türk mütehassısı ve yüksek Ziraat mühendisi, yağ İstihsali İçin hariçte çok aranılan yüksek randımanlı Ay çiçeği yetiştirmek ve her nevi konserve. (Sterilize) lmSl edecek teşkilatı kurmak İçin sermayedar btrisîle temas etmek arzusundadır. İsteklilerin aşağıdaki adrese Uçakla muhabere etmeleri,
(İngönleur Ahmet. Gülbak - Hue Hambursln - Gemblou*. Belglque
Fabrikatörlere Fırsat
Topkapı haricinde Maltepe Gümüşsüyü cadde üzerinde sanayi mıntıkasında fabrikaya elverişli arazi, ehven fiyatla satılık tır, Yeni Postalıane caddesi Vlora Han kahveci Karabete müracaat,
— Fevkalâde Bir- ArsaoM
Euadiye İstasyonu yanında Çamlı sokakla No. 8/1 m25ı metre kan iki tarafı sokak ve kuyulu mükemmel bir arsa 17-3-949 perşembe günü saat 14 İle 16 arasında Kadıköy 2 İnci Sulh Hukuk müzayede suretile satışı İlân olunur.
mahkemesinde
ıTasfiye Birinci Dânı
TÜRK DENİZ TİCARETİ ANONİM ŞİRKETİ
Tasfiye memurluğundan:
Ortaklığın fesih ve tasfiyesine ve tasfiye memuru kıtlhabmuı 21-2-949 tarihinde olağanüstü toplanan Genel kurulunca karar verilmiş ve keyfiyet Sicilli Ticaret Gazetesinin 11 Mart 1949 tarüı vc 8076 sayılı nüshasllo de İlân edilmiş olduğundan, Ortaklıktan herhangi bir hak ve alacağı olanların «esoiklle aşağıda gösterilen adresteki Tasfiye memurluğumuza müracaat etmeleri ve borçla olanların da borçlarını kezallk memurluğumuza ödemeleri ve ortaklık defterlerinden veya maksul sür vesaikten alacaklı oldukları anlaşılanların alaeakla-nın ödeneceği ve borçlu oldukları görülüp de blrrlîa ödemede bulunmayanlar hakkında da gerekil kanuni takibatın yapılacağı ve infisahın üçüncü dAnuıd.ın itibaren bir sene geçtikten tonra tasfiye mevcudunun hissedarlara tevzii kanun hüküm ve iktizasından olduğunda*-karnini müddeti içinde vaki olmıyan müracaatların nazara alıntunıya-cağı ve alacaklın hakkında müracaatta bulunmayan vy davete rağmen almıyanlarla hakları Ih&t'&fh görülenlerin alacaklarının tasfiye sonunda münasip görülecek bir Bankaya tevdi olunacağı Ticaret Kanununun 451 İnci nıaddeshıs tevfikan birinci defa flar'k ilân muc.ıır.
Hâl! Tasfiyede Türk Donla Ticareti Anonim Şirketi Tas O re Memuru : Avukat İclftl Âsımgll
İstanbul. Bahçeknpı. Taş hin kat 2 No. 23-31
Ankara Niimune Hastanesi Baştabipliğinden:
— Tyl amma, bu küçücük şey, şu kocaman canavarı nasıl öldürdü?
Delikanlı örülüyordu:
— Evet, küçücük amma, onun ucunda öyle kuvvetli bir zehir vardır ki, en korkunç canavar!ma bile öldürmek için ucu ile bir parçacık dokunmak kâfidir.
Ahmet Tevfik
CİNSİ Gaz İdrofll 00 santim eninde-tdrofll pamuk Brüt Pcnlclllin Krltallze 200.000 ünitelik. Tarlatan bezi
Miktarı
40000 metre
Muhammen Fiat!
Kuruş
ı 65
580(1 Metre
650
205
Tuları Lira 26(700"’
16250
41(100
4500
Muvakkat teminatı Lira Kr.
1959 00
îhale günü
1218 75
3075.00
337.50
17/3/949 perşembe - Saat 14 de kapalı zarf-
» »
> »
»
»
Created by free version of 2PDF
17/3/049
14.30 dâ
perşembe - Saat: açık eksiltme.
ihtiyacı olan yukarıda 1 imleri yazılı dört kalem ecza ve sılı-
1 — Ankara Numune bastane-slnin hl malzeme kapalı zart ve açık olarak
2 — Taliplerden kapalı zart İhalesine müracaat edeceklerin kanun tnriratı dairesinde hazırlıyacaklan
teklif mektuplarını muayyen olan aatten bir saat evvel komisyona vermeleri
3 — Açık eksiltmeye İştirak edeceklerin de teminat mektubu veya makbuzlarile ve yeni sene Ticaret Odası veslkasUe birlikte muayyen olan saatte kunılsyoııa müracaatları.
4 — Şartnameler her gün hastanede ve İstanbıUdtt Sağlık Müdürlüğünde görülebilir.
1949 yılı ayrı ayrı eksiltmeye konulmuştur
2374»
İS Mart İM»
’ _.mte 8
AKSAM
— Top oyna oyna gel kardeşinin maka/iebisini ye... bakalım annem ne diyecek.?. Çşpamar/ta
NACET
FİYATI BAKIMINDAN DÜNYANIN EN MÜKEMMEL TRAŞ BIÇAĞI
10 Bıçak yalnız 80 kuruş
KAŞELERİ
GRİP NEZLE ROMATİZMA BAŞ ve DİŞ AĞRILARINA karn kullanılır
-TÜRKİYE İMAR BANKASI -
KURULUŞ TA R 1 11 İ ı 19 2 8
Sermayesi : 1.5Ü1İ.UUU - İhtiyatları t 334,553,— İstanbul Yenlpostane arkası Aşlrefendt caddesi tmar han No. 35/37
Telgraf: İstanbul tmar Telefon 24S27 '1528
Her türlil banka muameleleri yapar
İnjaat müteahhitlerini finanse eder. Ticari muamelelerde bulunur.
.Mevduat lçla ver.'.en faiz miktarı :
Tasarruf tevdiatına % 41. Vadeli tevdiata % 6
İstanbul Jandarma Satmalına Kurulu Başkanlığından
1 — J. Birlikleri İhtiyacı İçin İpliği verilmek garbiyle 184000 çift tire çorap kapalı zurt usulde imal ettirilecektir,
1 — Eksiltme 28/Mart/S4fl pazartesi günü saat 16 ta Taksim-Ay a s paçadaki kurulumuzda yapılacaktır.
3 — Çorapların tahmin edilen flüt! 1« kuruş ve ilk teminatı 2484 liradır. Buna ait şart kâğıdı 180 kuruş bedel mukabilinde kuruldan alınabilir. İsteklilerin belirli gün ve saatte iik teminatlarını ve kanun! belge-1 erini havi teklif zarflarım eksiltme saatinden bir saat önce makbuz kargılısında kurulu vermeleri. 2538
o&d 1
İr yaııhanen'in 1 ihtiyaçlarını ' karşılamak için:
Dr. Zekâi Muammer
TÜNÇMAN tj
Bakteriyoloji laboratuarı
Kan ve İdrar muayenesiyle gebeliğin erken teşhisi Was8er-ınann teamülü, kan gruplan, tifo. sıtma, balgam. İdrar: kazurat muayeneleri, kanda üre, şeker vesalr biyolojik tahliller, ültra ve flurresconce mlkrosko-pl ve taze aşılar yapılır.
Yeni adrese dikkat: Dtvanyo-H lu, 103. kat 2, Tel: 22037 H
Adalar Sulh Mahkemesinden 049/5 Sanatoryumda ölenlere alt, 10 bohçadan ibaret tereke eşyası 23/3/940 çarşamba günü saat 15 te Büyiikada çarşısında satılacağı lifin olunur.
2538
ZAYİ — İstanbul Hukuk Fakülte-
I sinden 948 - 949 yılına alt aldığım | ıscbekeıni kaybettim. Yenisini ala-| cağımdan eskisinin hükmü yoktur.
5241 No.lu Bolmat May
Toprak Mahsulleri Ofisi Afyon ve malzeme işletmesinden
2000 adet hububat örtüsünün teklif verme müddeti 15.3.949 tarihinden 21.3.949 Larihine kadar uzatılmıştır.
Tekliflerin bu tarihe kadar genel müdürlük Malzeme Müdürlüğünde bulunmaları rica ıhınur VH3
‘Üsküdar İcra memurluğundan ali 922 I Paraya çevrilmesi mukarrer Emer-
son marka lıeş lâmbalı radyonun bl-Tinei açık arttirma.tr 22/3'949 salı günii .iar.t 13 ten itibaren Uskıidardl Altnnİ zade Toprak sokak 41 sayıda yapılacak ve kıymetinin %75 İni bulmadığı surette ikinci arttırması ■24'3.'949 perşembe pflnü ayni ma-
hal ve saatte yapılacağı ilân olunur.
2552
Pan Amerikan
YAKIN OOGü. AVRUPA ve AMERİKA ARASINDA
YENİ YÜK UÇAKLARININ
Servislere Başladığını Haber Verir.
* Pan Amerikan, muntazam tarifelere merbut olan aşağıdaki Yük Uçuşlarını sayın halka takdim eder.
■A Her iki islıkomette haHado bir uçuş İstanbul. Stuttgart. Brüksel. Londra Oander. New York, Do&uya uçanLr Shannon'da da dururlar.
*. Her iki islikomePe hoHoda bir uçuş İstanbul, Şam. Basra,
Yalnız yük taşıyacak olan bu uçakların Pan Amerikan Hava Yollarının baltalık yolcu uçaklarında mevcut olan Clipper Cargo Servisine ilâve olarak ihdas edildikleri belirtilmek-tedir. Bu suretle gemş veya ağır yüklerin kolayca şevketimden ve dolaysile Yük Servislerinin itimada şayan bir hale getirmeleri temin edilmiştir. Tatbik edilen navlun ücretleri, Hava Yük Taşıt tarihinde rastlanan en düşük ücretlerdir 1
Teferruatlı bilgileri Nakliyat Şirketinizden veyahut, laianbulda, Galatasaray’da Yeni Çarşı No. 20 de mukim Pan Amerikan Hava Yollarından İsleyiniz.
• •CLIPPER CARGO” üstünlüğü ancak Pan Amerikan larafmdan temin edilmektedir.
Gelibolu Belediyesinden
Belediyemiz İhtiyacı için alınacak «yaptırılacak» olan Amplifikatör tesisatına alt 3 Mart 940 günkü ihalede talip çıkmadığından ihale uıuddetl daha on gün uzatılmıştır. Yeni İhale günü 22 Mart 94ü Salı günüdür. Eski şanlar dairesinde U&n olunur. (3238)
IZTIRAB HALİNDE
muhtaç öMuğunuz
sıcak bir ıhlamur veya çay ile GRİP. BASAĞRISI.
DIS VE ROMATİZMA AĞRILARINI GİDERİR
İ’ASPRO'
İLVEH LTD ŞİRKETİ
BAHÇE KAP KUTLU M AN NQ 22. İSTANBUL r«L 25AST
T. GARANTİ Bankasını!!
1949 ikramiye keşidelerine iştirak ediniz.
12 AYDA 12 ÇEKİLİŞ
Senede:
1465 adet para ikramiyesi,
3000
1500
1000 liralık büyük ikramiyeler
200.000 liralık Garanti apartımanının 2 dairesi 2 kıymetli arsa (İstanbul ve îzmırde) 2 lüks otomobil
396 adet çocuk doğum günü hediyeleri,
1(10 liralık bir hesapla bütün çekilişlere vs 25 Ur* ile 1-13 yaş *r*sı çocuk hesaplan keşidelerine girerslnls.
Her 100 Hra için ayrı bir kura numarası verilir.
Hesapların keşide gününe kadar düşürülmemesl şarttır. Okul tasar-ruflarlylg diğer para biriktiren müesseseler mevduatına en müsait faiz verilir ve bütün Lkramiyelere İştirak ettirilir.
TafsllÜt gişelerimizde..
Emniyet Genel Müdürlüğünden
Created by free version of 2PDF
1949 senesinde tesisi tasavvur edilen Polis telsiz servisi İçin tecrübe ve mukayese yolu İle en mükemmel cihazın seçilmesi karar altına alınmıştır.
Hiç bir taahhüt mânasını tazammun etmemek ve Oenel Müdürlüğe her hangi bir masraf tahmil edilmemek üzere tecrübe cihazları getirtmek arzu eden firmaların teklif vb tecrübe cihazlarının en çok 5/4/049 gününe kadar Oenel Müdürlükte bulundurulması Hân olunur (3020)
Comments (0)