17 Kasım 1950 Cuma
SİYASİ
İKTİSADÎ, MÜSTAKİL
Yıll—Sayı 352— 10 kuruş
) eni İstanbul’un
KUPONU
( * * •
TAHSİL KUPONU
4


.1

t

i
Beyoğlu . Müellif CaddeM € - R. Telefon t 44756 - 44757 Rantm!
Tenis eden t
HaMb Edlb - TÖREHAN
Fonta Kutusu ı
Abonet TttrMye İçin seneliği Rt. miti aylığı 17, öç aylığı A liradır. Hariç memleketler lld misildir.
hânlar ı S noı tayfada «antlmetmef 2 liradır, hânlardan hiçbir mesuliyet kabul edilmen.
447 . İstanbul. Telgraf A dreni ı Retle, İstanbul
Başkan Truman komünist Çinlilere teminat veriyor “Muhasamatı Çine kadar götürmiyeceğiz ve komünist Çinin Kore-Mançurya hududundaki menfaatleri
Ingiliz - Mısır
miinasebatı
gerginleşiyor
de ihlâl edilecek değildir,,
Mısırın Atlantik Paktına alınması için ingilizler tavassutta bulunacaklarını vadedlyorlar
Koreden mektuplar
İdare cihazımız
MEŞRUTİYETTEN bugüne kadar geçen kırk İki senelik zaman zarfında, devlet kendini daima yeni vazifelerin İfası İle mükellef görmüş ve hükümet cihazı da bu suretle büyümekte devanı etmiştir. Bilhassa Cumhuriyet Devrimizde devletçiliğin fertlere düşen faaliyet sahalarına müdahale etmesi ve her şeyi yapmak istemesi bu cihazın alabildiğine genişlemesini ve yayılmasını kolaylaştırmıştır. Herhalde şimdi memleketimizde mevcut olan memurlarımızın miktarını yeni nüfus sayımına göre hesaplarsak, oldukça hayret edeceğimi rj tahmin etmekteyiz. Eğer totaliter bir sistemimiz olsaydı o vakit bunu tabii bulmak İcap ederdi. Çünkü bu sistemlerde zaten bastan aşağı kadar herkes memur telâkki olunuyor ve netice itibariyle aç bir haJde bulunduruluyor. Halbuki bizim İdare cihazımızın bu sistemle ne en ufak bir benzeyişi vardır, ne de nıünasel^etL Bilhassa şimdi, demokrasiye eriştiğimiz bir zamanda artık anlaşılmalıdır ki, devlet, bir kısım halkı maaşa bağlamak suretiyle bunların geçim İşlerini üzerine almak vazifesiyle mükellef değildir. Hükümetin, kendisine düşen vazifeleri görmek için şüphesiz, bir memur zümresine ihtiyacı vardır. Fakat bu ihtiyaç hizmetlerin göstereceği lüzuma göre hesaplanmalıdır.
Bize öyle geliyor ki, hükümetin muvaffakiyetini temin edebilmek için şimdi herşeyden evvel bu idare cihazımızda lüzumu olan cezri ıslâhatı yapmak ve hükümetin göreceği İşlerin esasını tesblt etmek ve bilhassa bunun bir programını tanzim lüzumu vardır. Bunu bütçede yapılacak tasarruf lüzumuna istinat ettirmeden sırf teşkilâtçılık noktasından tanzim etmemiz artık büyük bir zaruret haline gelmiştir. Devlet ve hükümetin görmekle mükellef oldukları İşlerin nelerden İbaret bulunduğu tâyin olunursa bu teşkilât programının tanzimi de oldukça kolaylaşmış ve memur miktarı da bu suretle, kendiliğinden azalmış olacaktır. Bizde hikmeti mevcudiyetinin neye İstinat ettiği bir türlü bülnemlyen birtakım resmi makamlar vardır. Bunların lüzumsuzlukları artık anlaşılırsa hemen kaldırılmaları lâzımdır. Biz mühim gördüğümüz işlerde, memur sayısının arttırılmasına taraftarız. Fakat memurla İş arasında, her bakımdan bir münasebet aramak zarureti vardır. Eğer bu yapılmayacak olursa, bunun başlıca zararını çekecek o-lan şey; İşin ve verimin tâ kendisidir. Biz öyle ümit ediyoruz kİ, yeni idare teşkilâtımızda bu noktaya gereken ehemmiyet verilmiş ve idare ci-hazımıs da, bu suretle gençleşmiş o-lacakhr.
Blsi İdare cihazımızda cidden 1Ü-■amlu olan ıslâhatı; hükümet ile halk arasındaki el ve iş birliğini temin etmek için de yapmak mecburiyetindeyiz. Çünkü tam düzenini bulamamış olan teşkilâtımız İşlerin uzamasına, muhtelif daireler arasında sürüncemede kalmasına ve bu suretle memnuniyetsizliklerin doğmasına sebep olmaktadır. Parti politikacılığı İle hiç alâkası olmayan bu memnuniyetsizliğin netice İtibariyle hükümetleri hiç de İyi olmıyan bir duruma soktuğu meçhül bir hâdise değildir.
Bizim İdare teşkilâtımızda yapacağımız işlerin başında eski saltanat devrinin azametini andıran vaziyetin büsbütün tasfiyesi gelir. Biz şimdi memurlarımızın büyük bir kısmında şahsan bu azametli ve küstah devrin en ufak bir eserini bulamadığımızı memnuniyetle söylemek isteriz. Hükümet dairelerinde halka nezaketle hitap edildiğini ve yapılan şahsi müracaatlara karşı alâka gösterildiğini biliyoruz. Bizim eski devirden kalma diye söylemek İstediğimiz şey teşkilâtın kendisidir. Dairelerimiz bir çok ıımıım müdürlüklere, muavinlere, kalemlere, şubelere ayrılmıştır. Halbuki şimdiki modern İdare teşkilâtında yetkili bir memur İle onun bütün yazı ve kayıt işlerini gören bir kâtibi hu İşlere kifayet etmekte ve çok defa en mühim kararlar bile bunun tarafından verilmektedir. Bu suretle İş görenler arasında bir ihtisas hıısule geldiği gibi en kıymetli zamanların israfı İmkânları da önlenmiş olur. Bilhassa bizde henüz hudut ve mahiyeti tesblt edilememiş olan sorumluluk İşi de artık vuzuha kavuşur. Herhalde teşkilâtımızda yeni zamanın I-caplarına cevap verecek ıslâhata, vakit geçirmeden girişmek zorundayız. Bunu şimdiye kadar elde ettiğimiz a-cı tecrübeleri ortaya koymak suretiyle bir dereceye kadar tesblt edebiliriz. Fakat bunun ciddi esaslara istinat edebilmesi ve artık değlşmlye-cek İyi bir netice temin etmesi için bu hususta ecnebi İhtisasından İstifade etmemiz de keııdl başına bir zarurettir. Gayemiz, İşleri İyi yürüyen memleketlere benzemek olduğuna göre bu İşlerde onlardan faydalanmayı bilirsek herhalde çok İyi bir İş görmüş ve İdare cihazımızda uzun senelerden beri hasretle beklediğimiz dü zene nihayet erişmiş oluruz.
Habib Edıb - Törehan
aşkan Truman, dünkü basın toplantısında, Korede bulunan B. Milletler kuvvetlerinin vaziyet düzelince derhal geri çekileceğini bildirdi
Washington. 16 (YİRS) — Bugün bir basın toplantısı yapan Başkan Trıunan, uzakdogudaki muhasamatın diğer bölgelere de sirayetini önlemek için Amerikanın gereken her türlü teminatı vermekte olduğunu rek, Korede Birleşmiş Milletler kuvvetlerine karşı çarpışan komünist askerlerinin yanlış bir fikre müsteniden harekete geçtiklerini İlâve etmiştir. Başkan demecinde ezcümle şunları söylemiştir:
•'Komünist Çinliler, Koredeki Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin muhasamatı Çin topraklarına da götüreceklerini zannetmektedirler. Halbuki bunun tamamen asılsız olduğu hakkında gerek Birleşmiş Milletler ve
gerekse Amerikan resmi şahsiyetleri defalarca beyanatta bulunmuşlardır. Kore işine karışmış olan Çin kuvvetleri hududun öbilr tarafındaki üs-lerden takviye almakta ve gene o taraftan havalanan uçaklar da Koredeki Birleşmiş Milletler kuvvetlerini bombalamaktadırlar. Komünist Çin bilmelidir ki, Birleşmiş Milletler kuvvetleri Korede durum düzelir düzelmez, derhal geri çekilecektir.
Amerikan halkı ve hükümeti adına konuşarak şunu söylüyorum: ••Korede Birleşmiş Milletler namına çarpışıyoruz ve muhasamatı Çin içlerine kadar götürmek niyetinde değiliz. Bilâkis harekâtın mevzileşt İrilmesine taraftarız. Bundan başka, şunu da kaydetmek gerekir kl, Komünist Çinin Kore - Mançurya hududundaki menfaatleri de İhlâl edllmiyecektlr. Bu hususta gereken teminatı verebiliriz.
Çin halkı başlarındaki bazı menfaatperest politikacıların sözlerine kanmaktadır. Bunlann takip ettikleri politika ise, Uzakşark halkının arzusuna muhalif bulunmasına rağmen, muhasamatı bütün Uzakşarka yaymaya çalışmaktadır. Biz sulh taraftarıyız, şayet Komünist Çin de Birleşmiş M illetlerin sulh arzusunu paylaşıyorsa, o takdirde Korede Birleşmiş Milletlerin karşısına çıkmak mesuliyetini üzerine almamalı ve Men-çurya hududu gerisine çekilerek ilerisi için vahim neticeler doğuracak hatasında devam etmemelidir.,,
Japon sulhuna dair Rusların _ bir iddiası
Washljngton. 16 (YÎRS) — Rus basınında çıkan bazı haberler. General Mac Arthur’ün Japon Hükümetiyle bir anlaşma imzalandığını ileri sürmektedir. Buna nazaran. Amerikan askerleri işgal kuvveti olarak Ja-ponyada 30 sene daha kalacak ve memleket silahlandırılacaktır. Hükümet sözcüsü bütün bunlann asdsız olduğunu bildirmiştir.
Kahire, 16 (YİRS) — Bugün Parlâmentonun açılışı münasebetiyle Nahas Paşa, Kıral Faruk'un açış demecini okumuştur. Kıral demecinde, Îngillz-Mı-sır münanebatlyle ilgili olarak, mevcut 1936 Muahedesinin feshedildiğini söylemiş ve Ingiliz kuvvetlerinin bir an evvel Kanal bölgesinden çekilmelerini talep etmiştir. Ayrıca, Sudan’ın (hı Mısır İle birleştirilmesi hususundaki Ingiliz muhalefetine son verilmesi İstenmiştir.
24 kasımda Londraya gelecek olan Mısır Dışişleri Bakanının Inglllz-Mısır delegeleriyle ilgili görüşmelerde bulunacağı tahmin edilmektedir.
Bahriyelilerimiz Yunanistanda
Yıınan Bahriye Bakanı ve Türk Elçisi. Türk - Yunan dostluğunun sarsılmaz bir bağ olduğunu belirttiler
Atina 16 A.A. (Atina Ajansı bildiriyor) — Başbakan Venlzelos bugün, Faler Limanına demir atmış o-lan İki Türk muhribini ziyaret etmiştir.
Diğer taraftan Türk denizcileri şerefine Yunan Hükümeti tarafından dün gece verilen ziyafette Bahriye Bakanı Zaimis, dost ve müttefik Tür-kiyenin Deniz Harp Okulu subay ve öğrencilerini misafir etmekten büyük bir memnunluk duyduğunu belirterek şöyle demiştir:
“Türkiye ve Yunanistan arasındaki dostluğun temeli İki büyük devlet adamı tarafından atılmıştır. Bunlar, eserleri memleketlerimizde silinmesine İmkân olmıyan İzler bırakmış olan Kemal Atatürk ve Eleutherlos Venlzelos*tur. Bu İki büyük devlet a-damının hareketi büyük bir siyasi manayı haizdi. Atatürk ve Venlzelos memleketlerimizin sıkı bir işbirliği tesis ederek birbirlerine yaklaşmak ve aralarında sağlam ve devamlı bağlar kurmak hususunda büyük menfaatleri olduğunu görmüşler ve anlamışlardır. Birleşmiş Milletler Anayasasının ruhu bu karşılıklı anlaşmamızda en güzel tahakkuk şekillerinden birini bulmuştur.,,
Türkiye Büyükelçisi Ruşen Eşref Ünavdın buna cevap olarak demiştir kİ:
“Memleketlerinin hayati menfaatlerine hizmet etmek gayesiyle hareket eden Atatürk ve Eleutherlos Venlzelos Türk . Yunan dostluk bağlarını kurmuşlardır. Bu bağlar, memleketlerimizin şuuruna yerleşen bir anane kuşetini alacak kadar gelişmiş bulunmaktadır.,,
Mısırdaki son durum hakkında konuşan Ingiliz Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Ingiliz askerlerinin kanal bölgesinde bulunmalarının milletlerarası emniyet bakımından tetkik edilmesinin gerektiğini söylemiştir.
Yetkili siyasi çevrelerden sıran haberlere göre Ingiltere, Atlantik Paktına kabul edilmesi hususunda Mısır’a tavassutta bulunmayı vadetmiştlr.
Kore muhabirimizin dün gönderdiği mektuptan, Birliğimizin Cumhuriyet Bayramını kutlayışını tesblt eden resimler çıkmıştır. Yukarıda Tae(ru*da Türk kampının giriş kapısı ve üç Türk subayı görülmektedir. Altta Cumhuriyet Bayrsmı günü yapılan geçit resminde Birlik Bandosunun, Komutan Tahsin Yazıcı önünden geçişi görülmektedir.
Koreye alt mektup ve diğer resimleri 3 üncü sahlfemkde bulacaksınız.
KORE ÇARPIŞMALARI
Merkez kesiminde şiddetli savaşlar cereyan ediyor
Komünist hatlarının gerisine 7000 kişilik bir Güney Kore kuvveti çıkarıldı. Ingiliz kuvvetleri Pakchon şehrini işgal ettiler
Tokyo 16 (YÎRS) — Bugün 250 mil uzunluğundaki müttefik cephesinde yer yer ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu arada merkez kesiminde şiddetli çarpışmalar olmaktadır. Üç
lakkındaki fikirleriniz nelerdir?
Okuyucularımızın
hediye edeceğimiz saatlerden
bazılarının resmini bulacaksınız
Gazetemizde 1 aralık 1950 cuma gününden İtibaren bir kupon neşretmeğe bavlıyacağız. Bu kuponlar 90 tane olacaktır. 90 inci kuponu neşrettiğimiz gün kuponları yapıştıracağınız listedeki (Gazetemizi beğeniyor musunuz, beğenmiyor musunuz?) sualine (Evet) veya (Hayır) la cevap vereceksiniz. Bu emeğiniz mukabilinde alacağınız bir kıır’a numarası, talihiniz yardım ederse sizi kıymetli bir saat sahibi yapacaktır.
Üçüncü sayfamızda
arzularını yerine getirmek İçin düşüncelerini öğrenmek İstiyoruz.
koldan hücum eden Komünist Çin ve Kuzey Kore kuvvetleri karşısında 5, 6 ve 7 nel Güney Kore tümenleri bir miktar geri çekilmişlerdir.
Kuzeydoğu Korede hava bugün de karlı ve fırtınalı geçmiştir. Bu cephede ilerllyen 7 nel Amerikan tümeni 5 millik bir kazanç temin etmiştir. Diğer taraftan deniz kuvvetlerinin de desteklediği 7.000 kişilik bir Güney Kore kuvveti bu cephede komünist hatlarının gerisine çıkartma yapmıştır. Düşman mukavemeti kırılmış ve bu birlik de İlerlemeye başlamıştır. Çıkartma noktası Chongjin yakınlarındadır.
Kuzeybatı Korede İse 1 İnci süvari tümeni, Yongbyon'ıın kuzeyinde İlerlemeye devam etmiştir. Bu cephedeki İngiliz birlikleri İse Chongchong nehrinin kuzeyindeki Pakchon’u IşgaJ etmişlerdir.
Askerî makamlardan bildirildiğine göre, Korede ileri hatlarda çarpışmakta olan birliklere uçakla kışlık malzeme gönderilmiştir.
VVashlngton 16 ıVİRS) — Hava kuvvetleri sözcüsü bugün Rus malı 4 tepkili uçağı Kuzey Korede harekâtta bulunan Amerikan uçaklarının yanında bir müddet uçtuklarını açıklamıştır. Rus uçakları, Amerikan bomba uçakları hedeflerine gelip bombalarını atmaya başlayınca hududu geçip gitmişlerdir.
Et kombinaları için yeni proje hazırlandı
100 milyon liralık tasan gayrüktisadî görüldüğünden 28 milyonluk bir proje tatbik edilecek
Ankara 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — öğrendiğime göre A-merikan Yardım heyeti eski iktidar tarafından 100 milyon Hra sarflyle muhtelif vilâyetlerimizde et kombinaları kurmak üzere tatbik etmete olduğu tasarıyı gayrı İktisadi görerek yeni ve küçük b|r projenin tatbikini faydalı görmüştür. Amerikalı mütehassıs McKee tarafından hazırlanan bu proje Toprak Ofiste tet-kik edilmiş ve üzerinde mutabakat hâsıl olmuştur. Proje şimdi de Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı tarafından İncelenmektedir.
Bu proje kombinaların Erzurum ve Konyâda tesisini derpiş etmektedir. Kombinaların heyeti umumlyesl 100 milyon liradan 28 milyon liraya İndirilmiştir. Bunun 16 milyon lirası Marahall Yardımı İle temin oluna-çaktır.
Demokrat Parti Meclis
Grııpu dün toplandı
Oturumda bütçe açığı, et kombinaları ve sigara fabrikası meselesi görüşüldü
Ankara, 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Bugün D.P. Meclis Gru-du saat 15 te Fuat Hulûsl Demircilinin başkanlığında toplanmıştır. Celse açılınca bazı milletvekilleri, Grup içtimainin gizil olmasına rağmen gazetelere ve gazetecilere bazı haberlerin sızdığını, halbuki parlmanter usullere göre bu içtlmalann parti bünyesine Alt bir mesele olduğunu söylemişlerdir. Buna rHğmen sıZAn haberlere göre, bugünkü Grup içtimainin ruz-namesinde iki mühim sual takriri bulunduğu ve bunlann görüşülmesi sırasında hararetli müzakereler cereyan ettiği anlaşılmıştır. -
önce Ali îhsan Sâblsln bütçe açığı, et kombinaları, Erzincan îplik Fabrikası, Maltepedekl Sigara Fabrikası hakkında sözlü sorusu görüşülmüş ve alâkalı Bakanlar cevap vermişlerdir. Bu cümleden olarak Maliye Bakanı bütçe açığının hakiki mahiyeti üzerinde durmuş, şimdiye kadar tahmin edilen gelirden 11 milyonunun tahakkuk edemediğini söylemiş, bunun gelecek yıllarda da tahakkuk etmesinin müşkül olacağından bahsetmiştir.
Tebarüz ettirildiğine göre, eski iktidarın devrettiği biitçe açığı lâfzen 15 milyon lira ise de bunun hakiki miktarı 250 milyon lira civarındadır.
Bundan sonra et kombinaları israfı bahis mevzuu edilmiş ve bir çok hatipler memleketin ihtiyacına hiç de uymıyan bu İsraf hakkında şikâyette bulunmuşlar ve müsebbiplerinin tecziyesini İstemişlerdir.
Tekel BakAnı da Maltepedekl Tütün Fabrikası hakkında İzahat vermiş ve bu işteki muazzam israfı tebarüz ettirmeye çalışmıştır.
Bir milletvekili bütün bu İsrafların, yolsuzlukların derhal takip edilmesi ve mesullerinin Divânı Allys şevkini talep etmiştir.
Müteakiben Hukuk Fakültesinin 25 İnci yıldönümündeki tezahürat ve înÖ-nüye tevcih edilen fahrî profesörlük
hakkındakl sözlü soru görüşülmüştür. Bu mevzuda İzahat veren Millî Eğitim Bakanı, fakültede lnönüye bir profesörlüğün tevcih edildiğine dair bir kayda tesadüf edilemediğini ve ancak İsmet Paşanın o zaman bu tevcih do-layısiyle mektep müdürü Mahmut E-sat Beye hitaben yazdığı teşekkür mektubu bulunduğunu söylemiş ve bu mektubu okumuştur. Fahrî profesörlüğe gelince. Üniversiteler Kanununun 75 inci maddesi gereğince bunun tevcih edilebileceğini bildirmiştir.
Söz alan hatiplerden bazıları, fakültede yapılan tezahüratın mürettep olduğunu ve C.H.P. nln bundan faydalanmak çarelerini aradığını İddia etmişlerdir. Tekrar konuşan Millî Eğitim Bakanı, fakültenin İçinde siyaset yapılmadığını anlatmış fakat buna rağmen bu gibi toplantılarda karşı partinin bir IstifAde teminine kalktığını sözlerine İlâve etmiştir.
Millî Eğitim Bakanı aynca Ünlver site Senatosunun toplanarak üniversiteye siyaset sokmamak kararını aldığını ve îstAnbuldaki Teknik Üniversitenin de bu karar üzerinde yürüdilğü-nü söylemiştir.
Yol Vergisine dair alınmış bir karar mevcut değildir
Bayındırlık Bakanlığı bu hususu açıklayan bir tebliğ neşretti
Henry Laufenhourger
Altın, emin bir
vasıta mıdır?
Değerli profesörün gazetemle İçin hazırladığı hu makalesini yann İktisat sayfamızda bulacaksınız.
Ankara, 16 (A.A.) — Bayındırlık Bakanlığından tebliğ edilmiştir:
Bayındıkhk Bakanlığında hazırlan-makta olan yeni yol vergisi kanunu tasarısının son şeklini aldığı ve yol vergisinin yılda en az 12 lira olarak tesblt olunduğu yolunda bazı gazetelerde Ankara Ajansı tarafından verilen haberlerin intişar ettiği görülmüştür.
Yol vergisi kanunu tasarısı İçişleri. Maliye ve Bayındırlık Bakanlığı temsilcilerinden müteşekkil bir komisyonda henüz tetkike başlanmış o-lup tasan aon şeklini almadığı gibi vergi nispetleri de henüz tesblt edil nılş değildir. Onun İçin yol vergisini? yılda en az 12 lira olarak tesblt edil mlş olduğu hakkındakl haberin ani umumi efkârı bulandırmak makas-diyle ortaya atıldığını ve bu haberin hiçbir esasa İstinat etmediğini tebliğ» Anadolu Ajansı mezun kılınmıştır.
ŞEHİRDEN İLH.V.’MLAR
Sayfa 2
Y IS N t İSTANBUL
17 Kasım 1950
■ T etkikleri
Siyasî partilerimiz
Yazan : Sait Dündar DEMİROÛLU
BÜYÜK Millet Meclisinin yeni çalışma dovrcbine irirclljri bugünlerde. Demokrat Partinin hangi mevzuları ele alacağı ve ııe tertip bir İcraata geçeceği, memleket efkârı umumiye* slnlıı alâkasını üzerinde toplayan en mühim meselelerden birini tenkil etmektedir. Çünkü» seçimleri müteakip» Meclisin Lkl ay kadar süren çalışma-ları neticesinde çıkarılmış olan kanunlar ve diter taraftan hükümetin bugüne kadarkl İcraatı» Demokrat Partinin esas programı çerçevesi dahilinde mütalâa edilebilecek bir karakterden zJyade» uzun seneler boyunca, müspet olmasa dahi, asgari hüsnüniyet emareleri taşıyan bir icraata susamış olan halkın bu Acil İsteğine verilmesi gereken bir cevap mahiyetini taşımaktadır. Bu İtibarla Demokrat Partinin ne yapacağını, daha doğrusu, ne yapmak Isl-e.vereğinI, ancak Önümüzdeki günlere inhisar edecek olan icraat veya İlerideki mutasavver İcraatına bakarak aıılıyabile-ceğlz.
Bununla beralıer, müstakbel icraatın ne gibi hususları İhtiva edeceği hakkında fikir yürütülürken, ne şekilde bir vasfa sahip olursa olsun, geçmiş İcraat da Üzerinde durulmanı gereken Amillerden birini teşkil eder. Bu İtibarla, son altı ayın bir bllânço-sunu yaparken, heyeti umumlyesl hakkında hüsnüniyet ifade eden tâbirini kullandığımız icraat me.va-nındii, bizi üzerinde durmaya Adeta İcbar eden ve maalesef evsafı itibariyle Demokrat Parti hakkında bejlenen teveccühü sarsabilecek bir vaziyet arzeden siyasi polemikler başlı başına bir fasıl teşkil etmektedirler.
Tamamlyle halkın reyine dayanarak iktidara gelmiş ve hem de kahir bir ekseriyet sağlamış olan bir siyasi partinin, açık ve dürüst bir seçim maçında mağlûp etmiş olduğu bir partiyi. hâlâ ve hâlA. devamına Adeta itina İle devam edildiği intibaını uyandıran siyasi polemiklerle kötülemeye devam etmesini anilyonuyoruz. Bu kabil hareketlere tevessü), maalesef, kendisine karşı beslenen teveccühün sarsılmasına sebep olduğu gibi, mezkûr teşekkülün aczini, nefsine olan itimatsızlığını ve vazıh, yerleşmiş prensipleri olmadığını İfade etmek o-luyor.
Hakikaten. hâlen memleketimizdeki üç ana partiye etraflı ve dikkatli bir göz atarsak her üçünün de vazıh - definle - prensipleri olmadığı neticesine varırız.
Yirmi yedi sene müddetle bu memleketin mukadderatına hâkim olmuş olan Cumhuriyet Halk Partisinin bu müddet zarfındaki icraatı ele alınacak olursa, - umumi hatlarlyle - şöyle bir yol takip ettiği görülür: Bidayetten 1938 sonlarına kadar iktisadi sahada nâzım tâbir edilebilecek, bir devletçilik sisteminin tatbiki: bundan sonra ise - kontrol ve fren noksanından . devlet kapitalizmine müncer o-labllecek nispeten aşırı bir İnhisarcılık. Zahiri manzara bu olmakla beraber, iş başına gelen kabine reislerinin ve hattâ aynı kabine içindeki Ataların şahsi temayülleri neticesi» bu gidişle taban tabana zıt yolların tercih edilmiş olduğunu bir vakıa o-larak ortaya çıkarmaktadır. Bundan başka, Cumhuriyet Halk Partisinin, bizi kendisini prenslpslzlikle ithama. Adeta, icbar eden diğer bir hususiyeti de sinesinde barındırdığı Azalarının siyasi, İktisadi ve İçtimai inanışlarının birbirine zıt oluşudur. Nitekim ayni hususa Demokrat Partide de rastlıyoruz» Birincisi için yirmi yedi sene müddetle fok parti olarak mevcut oluşunu bu hale sebep olarak gösterirken, İkincisinin İse aynı hal İçin sadece Cumhuriyet Halk Partisine muhalif oluşunu sebep diye kabul etin İve mecbur oluyoruz. Nev’İ şahsına mahsus hususiyetleriyle, Millet Partisi bu lkl partinin yanında taınamly-le ayrı bir manzara arzetmektedir. Tefriki kuva ve liberal esaslara dayanan ve hakikaten kuvvetli ve prensipli bir manzara arzeden programı yanındaki icraatı ve İfade ettiği sözlerle kendi kendini tekzip etmekte, insana, programında vazedilmiş olan esasların kendiliğinden ve iğreti olarak oraya yerleşmiş olduğu fikrini vermektedir.
Yukarıda İzah edilmiş olan hususları, mukayeseye de İmkân bırakabilecek bir misalde daha vazıh olarak görmek kabildir: 1016 ve 1050 milletvekilleri seçimleri.
1916 seçimlerinde, Cumhuriyet Halk Partisi bütün vilâyetlerde seçime iştirak ediyor ve propagandasını da parti genel bnşkamnın şahsiyetine
İstinat ettiriyordu. Yani hiçbir prensip esasını öne sürmüyordu. Demokrat Parti İse, yanılmıyorsam, yirmi kadar vilâyette, İlil yüz seksen kadar namzetle (bunların ekserisi bir kaç yerden aday gösterilerek temin edilmiş bir yekûn) İştirak ediyor, buna mukabil, propagandasını hiçbir esas Aza veya İleri geleninin şahsilin istinat ettirıniyerek» herhangi bir esastan ziyade, işleri Cumhuriyet Halk Partisinden “daha İyi idare edeceği., iddiasında kuvvetlendiriyordu.
Netice ne oldu T Seçimler serlıcst cereyan etse, mevcut İmkânlarımı göre hiçbir zaman İktidarı alaınıya-cıık olan bir parti, hileli ve fena yollarla mağlûp edilmiş gibi gösterildi, ki bu hal. onun halk nazarında (lahs kuvvetli bir prestij ve sevgiye sahip olmasına sebep oldu.
1950 seçimlerinde İse, Cumhuriyet Halk Partisi 1916 dakl propaganda taktiği hatasına düşmemeye gayret ederek, propagandasını blnnispe şahsiyata İstinat ettirmekten kaçındı ve kuvvetli bir prensiple ortaya çıktı: fakat 1946 dakl hatasını faiziyle ödedi. Millet Partisi he. Cumhuriyet Halk partisinin 1946 dakl hatasına düşerek, propagandasını şahsiyetlere istinat ettirmek acemiliğini gösterdi. Halbuki, tefriki kuva gibi, Cumhuriyet Halk Partisiyle müşterek bir prensiple ortaya çıkıyor ve rakibinin tecrübe edilmiş, kendinin İse yeni ve denenmemiş olmak gibi, kütle psikolojisinde mühim bir kıymet olan, bir avantaja da sahip bulunuyordu.
Netice? Aynı taktik hatası Demokrat Partinin İşine yaradı ve sadece “daha iyi İdare cdeeeğlm„den başka bir şey vad etmeni İş olmasına rağmen seçimleri kazandı.
Buna yakın bir misali lngilterede de görüyoruz: 1915 seçimlerinde Muhafazakâr Parti, harbi kazandıran liderin şahsiyetine dayanan bir propaganda İle, içtimai adaleti temin edeceğini vadeden bir propagandaya yenildi. 1950 seçimlerinde İse. Muhafazakârların bazı prensipleri benimseyip müdafaa etmeleri geçen seçimlerden daha İyi netice almalarını temin ettL
Bütün bu yazdıklarımızdan şu neticeye varıyoruz: Demokrat bir rejimi isteyen halk mahut adam, şef veya lider İstemiyor. Çünkü bu kabil şahsiyetlerin demokrat rejimi tehlikeye sokacaklarına İnanıyor, Tek arzusu, çeşitli prensiplere İnanmış ve onları benimsemiş, mütevazı, namuslu, dürüst, samimi, bilgili ve hllsnü-nlyet sahibi devlet adamlarıdır. O. bu prensipler arasında tercihini yaparak beğendiğini lş başına getirir.
Lider veya şeflere, aııcak tehlike anında İhtiyaç hissedilir ve mevzuu bahis tehlike geçtikten sonra da kütlenin umum! emniyeti onların İktidar, da kalmamalarını icap ettirir.
Bundan sonra sadece prensipler ve doktrinler çarpışır.
Dün saat 16 da Türk istanbulıın 500 üncü Yılını Kutlımın Derneğiyle bu hususta teşkil edilmiş olan resmi komite, şehrimizde bulunan Dışişleri Bakanı Prof. Fuat Köprülünün İştirakiyle Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökay’ın başkanlığında toplanmıştır. Toplantıda, kutlama mevzuu Üzerinde gerek Hükümetçe ve gcrek.se dernek tarafından bugüne kadar verilen kurarlar ve yapılan teşebbüsler gözden geçirilmiş ve fikir müdavelesl yapılmıştır.
Prof. Köprülü bu mevzu üzerindeki, eski bir üniversite profesörü olmak do-layıslyle, şahsi ilgisi bakımından fikirlerini söylemiş ve toplantıda konuşulan fikirleri dinlettikten sonra bu mevzu üzerinde Ankaradn Hükümetçe bir konuşma yapıldığı zaman bunlar hakkında tenevvür ehıılş olarak mütalâa beyan edeceğini ifade etmiştir. Gerek dernek ve gerek komite, Hükürııetfen 500 üncü yıl münasebetiyle yapılacak İşlerin kadrolunarıık tatbikat sahasına konulması temennisinin Hükümete bildirilmesini Bukandan rica etmişlerdir.
Şehir köşesi
Akademi Ticaret Bakanlığına bağlanmalıdır İstanbul, hiç şüphe yok ki, Tilrkiyrnin sanat başkentidir» Fakat Fındıklı Güzel Sanatlar Akademisi harabe ha Un de bırakılmakta ısrar ediliyor. Bunu geçenlerde bu sütunlarda kaydetmiştim.
Evvelki gün dr bir havadis okudum: Ankarada Güzel Sanatlar Umum Müdürlüğü lağvedilmiş, Eh, artık Güzel Sanatların lüzumsuzluğunu anladık demektir» lstanbulda bir harabe, Ankarada buna nazire! Fakat Akademi ne olacak T Bu dertten nasıl kurtulacağız T Ben çaresini buldum. Söyle ki:
Bugünkü Qilzcl Sanatlar A-kadem isi, vaktiyle Sanayii Nefise Mektebi olarak kurulduğu zaman Ticaret Nezaretine bağlı imiş. Simdi de, Akademiyi Ekonomi ve Ticaret Bakanlığına bağlarsak hem meseleyi halletmiş, hem de, her şeyin aslına rilcu ettiği bu devire uymuş oluruz.
Esasen, Güzel Sanatlar Akademisinin Ticaret Bakanlığı ile yakın alâkası da var. Zira, memleketten dinarda bir resim sergisi falan yapacak olursanız, tablolar ticari eşyalar gibi ihraç müsaadesine, kambiyo te-ahhütlerine falan tâbi f uf ulurlar. Binaenaleyh..».
BlR İSTANBULLU
Orhan Velt’nin bugün kaldırılacak
Dün ölümünü teessürle haber verdiğimiz yeni neslin en kuvvetli şairlerinden Orhan Velinin cesedine dün saat 12 de morgda otopsi yapılmıştır. Tanzim edilecek rapora göre şairin ö-lümünün neden ilen geldiği anlaşılacaktır. Yapılan İlk tahkikat Orhan Velinin nezfl dimağiden vefat ettiği merkezindedir. Sanat Dostlan Cemiyeti dün sabah şairin alçı ile mulajını aldırmıştır. Merhumun bir büstü yaptırılacaktır.
Cenazesi bugün öğle namazını müteakip Beyazıt Camiinden törenle kaldırılacak ve RumeUhlsannda hazırlanan ebedi istirahatgûhma tevdi edilecektir.
cenazesi
Doktorlarımızın Muallimler Birliğindeki toplantısı
Muallimler Birliğinin sağlık işlerine ilgi gösteren on beş doktorumuz, bugün Muallimler Birliğinde İdare heyeti ile birlikte toplanarak muhtaç öğretmenlere yapılacak sıhhi yardım üzerinde müzakerede bulunacaklardır.
Türkiyenin zirai inkişafı
Tanınmış hır Amerikalı ziraatçı: “Türkiyedcki ziraî inkişaflar
. çok ileri gitmiş bir vaziyettedir” diyor
Massey Harris Kumpanyasının İdare heyeti reisi ve umum müdürü James S. Duncan Türkiyodcki firmasının çalışmalarını görmek için şehrimize gelmiştir, 20 «cne evvel bir kere dalıa şehrimize gelmiş olan Mr. Duncan. büyük bir tetkik seyahatine çıkmış bulunmaktadır. Dün kendisi ile görüşen bir arkadaşımıza şu beyanatı vermiştir:
' Türkiye Ortadoğııda ve Balkanlında en büyük nazarimizdir. Türki-yodoki zirai İnkişaflar çok ileri gitmiş bir vaziyettedir ve İstikbal için ümitler vericidir. Zannediyorum kİ, bugünkü fırsatlardan İstifade ederek karasaban zlraatinl yavaş yavaş kaldıracaksınız. Bu inkişaf 15 sene evvel başlamış, son 10 senede ilerlemiş ve «on 5 «enede daha ileri bir duruma girmiştir. Makineleşme İle istihsal de artacaktır.
Kanaatimce makineleşme olmayan memleketlerde zirai İlerleme imkâııı yoktur.
Massey - Hawls*in senevi 200 milyonluk imalâtı vardır. Ben resmi bir sıfatı haiz değilim, fakat Anljnra-ya gittiğim zaman Türkiye İle Kanada arasındaki ticaretin İnkişafını «ağlayacak temaslar yapmaya çakışacağım.
Marsbal] Plânı ve zirai donatım İle oramızdaki münasebet gayet İyidir. Türkiye ile aramızda hiçbir güçlük çıkmamaktadır. Çünkü Marshall plânı sayesinde Türkiye, ihtiyacı olan trak-törler İçin dolar elde etmektedir. Marshall Yardımı bittikten sonra da Ingüteredekl veyahut Fransadakl fabrlkalanınızdan oterllng veya frank mukabilinde traktör vesaire alabileceksiniz.
Hâlen firmamıza mensup 5 kişilik bir Öğretim ve eğitim heyeti Anado-luda köylerde kuralar açarak makinelerin kullanılmasını Öğretmektedir.,
— Türk iyede bir fabrika açmak tasavvurunuz var mıdır?
“Böyle bir şeyi 9 ay evvel düşünmüştük. Fakat Adapozarındalcl zirat donatım kurumunun ziraat Aletleri fabrikası ihtiyacı karşılamakta olduğundan bu tasavvurumuzdan vazgeçtik...
Mr. Duncan bugün Ankaraya gidecektir.
Hukuk öğrencileri dün de toplandılar
Hukuk Fakültesi talebelerinden bir gup dün de Üniversitede, imtihan yönetmeliğinin kendi lehlerine tatbik edilmesi için toplantılar yapmışlardır. Bu hususta bilgisine müracaat ettiğimiz salâbiyetll bir şahıs bize şunlan söylemiştir:
*‘lkl senelik talebeler ekim İmtihanlarında muvaffak olmazlarsa şubat devresi İmtihanlarına, yönetmelik t-caplarına göre/'alınmayaçoklardır, Bu vaziyette olanlar şubat İmtihanlarına da girmek istiyorlar. Gençlerden dileklerini bize yazılı olarak bildirmelerini istedik. Bunun üzerinde tetkikler yapılacak ve yönetmeliğe aykırı hususlar yoksa arzuları ls’af edilecektir.., ________
İstanbul Radyosu dün gece arıza yaptı
İstanbul Radyosu dün gece neşriyatına bir müddet fasıla vermiştir. Yaptığımız tahkikata göre, bu neşriyatın kesilmesi, radyodaki her hangi bir Anzadan ileri gelmemiş, Ümraniye elektrik şebekesindeki Anzadan tevellüt etmiştir. Arıza takriben 45 dakika kadar devam etmiştir.
Behçet Gücerin veda yemeği
Galatasaray Lisesinden ayrılan B Behçet Gücer, Park Otelde öğretmen arkadaşlarına bir veda yemeği vermiştir. Yefnekte Behçet Gücer İle beraber mektepten tekaüt olan Öğretmenlerden Ercüment Ekrem Talû, Münir Serim. Fehmi Koyuncu da bulunmuştur.
İsveç Takımı bngün geliyor
İsveç lik üçüncüsü Elfsborg Futbol Takımı bu akşam saat 17 de Yeşll-köye gelecektir. Elfsborg Takımı yarın İlk maçını Fcnerbahçeye karşı yapacaktır. Fenerbahçe Elfsborg maçını Ankara bölgesinden şehrimize vazifesi dolayısiylc gelmiş bulunan hakem Ziya Ozan İdare edecektir. İsveçliler İkinci maçlarım pazar günü Beşik-taşa karşı yapacaktır.
Basın - Yayın Umum Müdürünün beyanatı
Dr. Halim Alyot, turizm çalışmaları, propaganda, televizyon ve Efes hakkında basma geniş izahat verdi
Basın - Yayın v? Turizm Umum Müdürü Dr. Halim Alyot dün İstanbul Gazeteciler Cemiyetinde bir basın toplantısı yapmıştır.
Tıırfatlk tealiler
Turizm işindeki son çalınmalar hakkında izahat veren Umum Müdür, bir yandan turistik tesislerin bir an evvel kurulması İçin hususi teşebbüse her türlü kolaylığın saflanması üzerinde durulduğunu, tanınan muafiyetlerin genişletilmesi İçin mev. cut kanunlarda yapılacak değişikliklerin 18 aralıkta toplanacak olan Turizm Danışma Kurulunda kati şeklini aldıktan «onra yeni Meclisin ilk toplantısına arzedlleceğini. turizmi engelleyen yasak bölge mevzuunu n Bakanlıklararnsı bir komisyonda görüşülmekte olduğunu söylemiştir.
Bu muafiyetler tanındıktan «onra hususi sermaye sahiplerinin paralarını apartman yerine turistik otellere memnuniyetle yatıracaklarına işaret eden Dr. Halim Alyot, sözlerine şöyle devam etmiştir:
Turistik iplûnlar
“— Turizm tesisleri kurulması İşi 1 ve 4 senelik olmak üzere lkl esaslı plâna bağlanmıştır. Umum Müdürlüğümüz tarafından hükümete tevdi edilen bu plânlara göre, İstanbul, Bursa, İzmir, ve Antalya birinci mın-takaya ayrılmıştır.
İstaııbııldakl oto) İşi
İlk olarak Istanbulda bir otel inşası Işı ele alınmıştır. lk| aylık çalışma ve hazırlıklardan sonra Amerikanın en büyük otel firmasının Umum Müdürü Hllton’la Ankarada yapılan görüşmelerde bu hususta bir prensip anlaşmasına varılmış ve bütün mail İmkânlarla harekete geçilmiştir. îstanbuldaki otelin inşaatı Amerikanın en büyük otellerinden VVnldorf Astorya’yı İnşa eden ve modern mimarinin bir şaheseri sayılan Birleşmiş Milletler binasının projesine iştirak eden Birleşik Amerikanın en büyük mlman Skitmore de-ruhde edecektir. Hazırlayacağı projede binanın bilhassa Istanbulun stil ve renklerine uygun olması hususunda kendisiyle burada yaptığımız temaslarda mutabık kaldık. Yer meselesine gelince binanın Radyo Evi civarında İnşa edileceği muhakkak gibidir. Ya yanında, ya «la arkasında yapılması belki de Sipahi Ocağı ahırlarının olduğu yere inşa edilmesi muhtemeldir. Hâlen lngilterede ve Romada yapılacak otellere ait anlaşmaları imza etmek tlzere Türkiyeden ayrılmış olan Hilton yakında tekrar buraya gelecek ve o zamana kadar da sermaye meselesi neticelenmiş olacaktır. Plânlar bir kaç ayda hazırlandıktan sonra derhal inşaata ğeçlîeTek otel 1953 te tamarhlanûcAk-tır.
Turist temin etmek meselesinde de Amerikadakl reklâm ve propaganda işimizi Hilton Şirketi üzerine alacak ve doğrudan doğruya turist temin edecektir.
Turistik yollar
Her turistin merkeze ait yol plânlan İçin Karayollan Genel Müdürlüğü mühendisleri. Amerikan uzmanlan İle birlikte 10 îtinerer üzerinde çalışmaktadırlar. Kayseri, Ürgüp, Göreme. Antalya ve Yenişehir gibi turistik bölgelerde hususi sermaye ve mahallî idarelerin İştirakiyle şirketler kurulmasına teşebbüs edilmiştir.
Propaganda işleri
Propaganda işleri hususunda da faaliyete geçilmiş. Tanıtma Dairemiz muhtelif dillerde broşürler, bültenler bastırmıştır. Cumhuriyet Baymamı ve Kore birliğimize dair hazırlanan muhtelif aktüalite filmleri Ingiltere ve Amerikada yüzlerce sinemada gösterilmektedir. Cumhuriyet Bayramında Amerikada 6 radyo ve 487 istasyon memleketimiz hakkında neşriyat yapmıştır. 100 kilovathk tevcihti antenli istasyonumuzdan Kore birliğine yapılan neşriyat büyük muvaffakiyet kazanmış ve 45 dakikadan bir saate çıkarılmıştır. Turizm yalnız döviz kaynağı değil memleketimizi harice tanıtmak için kurulmuş bir müessesedir.
La Turqiue Kemalist Dergisini gelecek aydan itibaren İki ayda bir olmak Üzere muntazaman çıkaracağız. Celâl Esat Arsevcn’ln Türk Tezyini sanatlar, Süheyl Ünver'in Levni albümü Arkeoloji Müzeleri Müdürü Tahsin Öz’ün Türk kadife kumaşları
ve yakın tarihten Tanzimat Devrine kadar Türk elbise kıyafetleri hakkında hazırlanan bir eser Amerikada tabcttlrllecektir.
Basın - Yayın Müdürlüğünün ev-velcc getirttiği makineler b|r işe ya-ramamaktadır. Bunların da işleyecek bir hale getirilmesine çalışılacaktır. Televizyon
Televizyon İçin Amerlkadan yeni müracaatlar vardır. Hepsi geldikten sonra tetkik ederek bir neticeye bağlayacağız. Televizyon postaları tesisi prensip itibariyle uygun görülmüştür. Yapılan tekliflere göre İstanbul ve Ankarada tamamlyle yabancı para-siyle 15 - 20 senelik imtiyaz tanınmak suretiyle iki televizyon postası kurulmasına aittir.
Efc«
Efes meselesine gelince; bu hususta Isa’nın ölümünden evvel Hazretl Meryem! Azız Sen Jean’a tevdi ederek annemi sanA emanet ediyorum dediği ve Sen Jean’ın Efes'e papaz tâyin edildiği ve burada öldüğü Mer-yeml de beraberinde getirdiği tarihî bir hakikattir, öldükten sonra göke uçan Hazretl Meryemin burada Ölüp ölmediği kati olarak bilinmemektedir.
Katolikler Hazretl Meryemin Efcste ölmüş olması tezini kabul etmektedirler. Mantıkan Meryem Ananın Efcste ölmüş olması kuvvetle muhtemeldir.
Marmarada bir mayın görüldü
Julviyano isimli bir İtalyan vapuru Marmara açıklarında serseri bir mayın görerek keyfiyeti telsizle iigüi makamlara bildirmiştir.
Bunun üzerine mayın tarama gru-puna mensup bir ekip, mevkii işaret edilen mayını imha etmek üzere va-zlfelendlrilmlştir.
Denizyolları İdaresi de, kaptanlarına gönderdiği bir tâmimle» daha müteyakkız bulunmalarını tavsiye etmiştir.
Türk denizcileri, Amerikan Radyosunda konuşacaklar
Bu akşam. Amerikanın Sesinin, Türkiye saatiyle 19.15 te New Lon-don Connecticut'dan yapacağı türkçe özel bir yayında lkl yeni Türk de-nizaltısında görevli subay ve erler radyoda konuşacaklardır. Bu denizaltılar Amerikan askerî yardım programı gereğince Amerikan Deniz Kuvvetlerinden Türk Donanmasına devredilmişlerdir.
Denlzaltılan Türklyeye getirecek o-lan personel, bu hususta Özel eğitim görmek üzere bir kaç ay evvel Ame-rikaya gitmiştir.
KÜÇÜK HABERLER
★ George Bernard Show*un ölümü münasebetyle Vali ve Belediye Başkanı Prof. Gökay tarafından çekilen telgrafa Londra Belediye Başkanının bir teşekkür mektubiyle mukabele edilmiştir.
★ Banka Komerçiyale, îtalyana Müdürü dün Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökayı ziyaret ederek göçmenlere yardım olmak üzere 750 liralık bir çek vermiştir. Vali, gösterilen bu İlgiden dolayı teşekkürde bulunmuştur.
*Eydlpte yapılmakta olan futbol sahasının tamamlanması İçin belediyece 2000 lira verilmiştir. Saha bir haftaya kadar bitecektir.
★ Türbelerin tamiri için Ankara-dan yeniden tahsisat gönderilmiştir.
★ Zeytinbumunda göçmenler için yapılan yurdun inşaatını teftiş etmek üzere iskân Müdürlüğünden Burha-neddln îstanbula gelmiş ve inşaata nezaret etmeye başlamıştır.
★ Tanm Bakanlığınca Silivri çiftçilerine dağıtılmak üzere Vilâyet emrine yeniden 50 ton tohumluk gönder-rilmlştir.
★ Eminönü Kaymakamlığı Balıkhane binasının Üst kısmına taşınmaya başlamıştır. Taşınma bittikten sonra bugünkü binanın derhal tamirine başlanacaktır.
Bir İsrail komutanı dün şehrimize geldi
Harp csrıaMinda Kudüs askeri va-IImİ olan General Mo«he Dayan, tatilini TUrklyede geçirmek üzere dün eşi İle birlikte lstanbııla gelmiştir. General Moshe Dayan, hâlen İsrail'in cenup kısmının ankerİ komutanıdır.
CEMİYET HAYATI
Konferanslar
♦ Kopenhag Cerrah! profesörlerinden Dr. Husfld ve Dr. Hansen tarafından ciğer veremi, kalb ve göğüs ameliyatları mevzulu konferanslar. 17, 21. 22 kasım günlerinde Cerrahpaşa ve Guraba hastaha-nelerinde verilecektir.
♦ Millî Savunma Bakanlığınca üniversitede verilecek askerlik konferanslarından ilki 30 kasımda saat 14.30 da kurmay Yzb. Namzi A-kın tarafından “Hava indirme harekâtı,, mevzuunda verilecektir.
Münazara
♦ Milli Türk Talebe Birliği Edebiyat Derneği İle Tıp Derneği arasında bugiln saat 15 te Eminönü Halkevi salonunda “Atatürk inkılâpları tehlikeye düşebilir mi?„ mevzulu bir münazara yapılacaktır.
Müspet tezi Edebiyat menfi tezt Tıp Fakültesi talebeleri müdafaa edeceklerdir.
Kongreler
♦ t. Ü. T. B., Hukuk Fakültesi Ta-lebe Cemiyeti yıllık umumî heyet toplantısı bugün saat 14 te yapılacaktır.
♦ Memlekette folklor ve etnografya fikrinin gelişmesi için 1927 de kurulmuş olan Türk Halk Bilgisi Derneğinin senelik kongresi 18 kasım 1950 de saat 16 da Muallimler Birliği toplantı salonunda toplanacaktır.
VEFAT
Merhum Hattat Abdullah Zühtü Beyin gelLni, Adliyecilerimizden merhum İbrahim Fahreddin Beyin eşi» İnayet Uzöt ve Yapı ve Kredi Bankası Bursa Şubesi Müdürü Sami Temin Anneleri
BEHİYE TEMİN Hanımefendi
15 kasım 1950 çarşamba akşamı Btırsada vefat etmiş ve Emlrsultan Türbesi yakınma defnedllmlştlr. BU. yük Allahtan rahmet dileriz.
YENİ İSTANBUL
SÎYASÎ tKTÎSADÎ MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Sahibi :
VENt İSTANBUL NEŞRİYAT LIMITED ŞtRKETt Müdürü: Kenınl İL S ARLICA
Yazı İslerini fiilen İdare eden mesul müdür:
Sacld ÖGET
Neşredilmlyen ytunlar iade edilmas.
Basıldığı yer !
YENÎ İSTANBUL MATBAACILIK LÎMÎTED ŞİRKETİ MATBAASI
PEYAMİ SAFA
YALNIZIZ
— 67 —
— Hakikatte bu senin kendi kendimle kaygandır. Ucu ne kadar uzaklara gider bu mücadelenin, bilir misin? Anlattığım kadar basit değil. Fakat şimdi seni güç kavnyabilece-ğin metafizik meselelere koşturup yormak istemem. Onu geçelim, Ferhadı sevmediğin halde ona bu kadar şiddetli alâka duyman, hakikatte, onu sevmek ihtimaline karşı yaptığın mücadelenin, “sevmek öncesi,, diyebileceğimiz bir hal içinde, bir mücadele aşkının bahanesi olmaktadır. YanJ Ferhadı «evebllseydtn bu mücadele aşla derhal sona erecekti. Sana kolay bir formül vermek İçin diyebilirim kİ, aşk iki kin arasında bir mütarekedir.
— Fakat aşk hayranlıkla başlamıyor mu? Başlangıçta kin yok kİ.
— Hayranlık mağlûp olmuş bir kıskançlıktır. Yani kıskançlık gıptaya, gıpta hayranlığa yerini verir. Dibinde kin vardır. Gitgide, hayranlığın zaafa uğradığı anlarda bu kin ortaya çıkar.
, Selmlnin yüzü gevşedi. Çizgilerinde bir anlama ferahlığı vardı.
Mırıldandı;
— Evet... Sahi.,,
Dayısına doğru eğilerek sordu:
— Peki... öyleyse./. Dayıcığım, ne yapma-
329
lıyım onu tam unutmak İçin? Çünkü söyledim: Utanıyorum kendimden. Ferhatla sevişir gibi olmak beni küçültüyor.
Samim başını arkaya doğru salladı:
— O kadar değil, o kadar değil... O kadar olsaydı çarçabuk nefret ederdin ondan ve mücadeleye * lüzum görmezdin. Ferhadı hem beğeniyorsun, hem beğenmiyorsun. Sana da bu lâzım. Mücadeleyi bu tereddüt besliyor. Unutmaya gelince, Selminciğim...
Samim içini çekti. Sonra gülümsedi. Kaba bir şey söyliyecektl: “Kelin merhemi olsaydı..,,,
Sonra şöyle dedi:
— Selminciğim, unutmak için en İyi çare unutmaya çalışmak değil, çalışmamaktır. Fakat onu görmemeni tavsiye ederim. Maddesiyle alâkam kestikten sonra onu ne kadar çok düşünürsen o kadar çabuk unutursun. Elverir ki unutma arzun samimi olsun. Bundan emin misin?
Samim kendi kendine de sordu: “Meral için ben emin miyim T,.
Bakıştılar. Sual havada kaldı.
X
Koşuyordu. Cadde kalabalık olduğu İçin arka sokaklara sapmış ve yolu uzatmıştı. Saat dokuzu geçiyordu. Çoktan sofraya oturmuşlardır. Bir fırtına kopacağı muhakkak. Babasının hasta olduğu bir günde sinemadan geldiğini itiraf edemez. Filmi yalnız başına seyrettiğini Fcrhada İnandırmak da zor, babasına da. Her zaman ona zengin yalan ilhamları veren Alkol şimdi muhayyilesini kurutmuştu. Fena bir şarap mıydı? istediği gibi tatlı, fa-330
kat buruk. Ayaküstü ve acele İçmişlerdi. Nu-rinln münasebetsiz ısrarı. Lüzum yoktu hiç. Avundum mu sanki? Altı buçukta, sinemadan çıkar çıkmaz eve dönmeliydim. Aman o oda! O pis divan! Her türlü emniyet tedbirine rağmen korkusu insanın İçine çöken o gizillik! Dört duvar arasında herkesin beni seyrettiği vehminden bir türlü kurtulamıyorum. İllâki ışığı da yakacak. Bütün erkekler böyle midir? Kendimden iğreniyorum. Vücudumun her tarafı yapış yapış gibi. Hele o... Ayy... Fena oluyorum. Birisi beni öldürse dünya düzelir gibi geliyor bana.
Durdu. Nefesi tıkanır gibi olmuştu. Yanından geçen bir taksiye baktı. Boş olsaydı athyacaktı. Yürüdü. Kalbi çarpıyordu. Bilhassa diz kapaklarından yukarıya doğru koyulaşan o yapış ynpışhk hissi — kİ ne kedar da dikkatle yıkanmıştı — azalacağı yerde artıyordu. İyi kurulanamanuş mıydı? Hayur, bu bir günah sansasyonu, tik gün daha çok hissetmişti bunu. Fakat o zaman hâdisenin yeniliği... Bir de böyle eve geç kalmış olmak korkusu yoktu. Ayy... Çok fena, çok fena. Ne kadar kiril hissediyorum kendimi. Şimdi bir banyo yapamam. Evdeki fırtınayı «avmalı. Hem faydası yok hiç. Hafızamı kopanp çıkarmalılar kİ temiz hissedeyim kendimi.
Yine konuşmaya başladı, ikide bir sendeliyordu. Ferhat onu sıkıştırsa halinden bir çok şeyler anlıyabilirdi. Hele bir ağzını koklarsa felâket olacaktı. Biliyor mu, hissediyor mu, nedir onun da son zamanlardaki hiddeti, şiddeti? Zaten ortada herkes her şeyi biliyormuş gibi bir hava var. Hele Samim?.. Aman!.. Bayılacağını şimdi.
831
Apartmanın merdivenlerini çıkarken kalbi o kadar çarpıyordu ki, durdu ve arkasını duvara dayadı. Sonra, bir hamlede çıktı. Zile basarken başı dönüyordu. Kapı açıldı, fakat Meral içeri giremedi. Hizmetçinin yüzüne bütün dikkatiyle bakıyordu. Alçak sesle sordu:
— Sofraya oturdular mı?
— Hayır, dedi Emine, küçük bey gelmedi daha. Beyefendi de doktora gitti, o da gelmedi.
Meral birdenbire İçeriye girdi ve saadetin bu kadar büyüğüne inanmakta acele etmekten korktuğu İçin Emlneyl omuzlarından tutup «aramak, ona ‘Sahi mİ söylüyorsun?,, diye sormak istedi. Kendini tuttu, iki tarafına bakıp apartmanın sanki ebedi bir huzur vâdeden derin sessizliği İçine çektikten sonra yatak odasına koştu, kapıyı kapadı ve kilitledi.
Arkasını kapıya dayadı, gözlerini yumdu ve derin bir nefes aldı: O...h!
Ve hemen pardesüsünü, çantasını, eldivenlerini bir sandalyenin üstüne attıktan sonra baştan aşağı soyundu. Vücudunun bazı noktalarını kolonya ile ovaladı, kurulandı, öğleyin değiştirdiği çamaşırlarını yeniden değiştirdi, gündelik entarisini giydi, divana uzandı ve bir sigara yaktı.
Nefret sinmişti. Onu azdıran korku İmiş. Kirlilik hissi de azalıyordu. Fakat biraz evvel duyduğu kurtuluş sevinci ilk berraklığım kaybediyordu. içinde yeni ve meçhul korkular vardı. Günün zevka alt anlannı hatırlamak İstemiyordu. Kalkıp oturdu, içinde nereden geldiğini anlamadığı bir huzursuzluk başlamıştı birdenbire. Belki midesinden. Boğazında 332
bir yanma var gibi. O kadar basit değil fakat. Arada bir o kirlilik ve yapışkanlık hissi kuvvetle bastırıyor ve kayboluyor. Sonra birtakım serseri ve belirsiz İmajlar. Samim, Sel-mln, kalabalıklar, Feriha, Paris mevzulanna bağlı imişler gibi, bLrblrleriyle alâkalı, fakat şekilsiz bir şeyler... Ve filmdi de saçlarının dibi yanıyordu. Bir aralık Nuri yular gibi çekmişti onları. Fakat ondan değil. Bu da galiba vücudun ve ruhun neresinde ve ne şekilde belireceğini hâlâ tâyin edemlyen huzursuzluğun verdiği yanlış hislerden biri. İşte şimdi de oyluklarında bir kaşıntı ve yine o yapışkanlık. Bak işte, geçti birdenbire. Dolaşıyor, içini bastıran sıkıntı da azalıp çoğalıyor.
Ayağa kalktı. Sebepsiz oda kapısına doğru yürürken, apartman kapısının çalındığını duydu. Babası ise?.. Onu hemen karşılamahy-dı. Kapıyı açtı ve baktı. Babası. Pardesüsünü çıkarıp hizmetçiye veriyor.
Meral isteksizlikle yürüdü. Fakat babası onun tarafına dönünce, koştu.
— Doktora mı gittiniz?
Beraber salona girdiler.
Nail Bey hemen bir koltuğa oturdu ve seludu.
— Sen telefon ettikten sonra herif gelmedi, dedi, ben gittim. Bunadı o da. Unutmuş. Neyse, kan aklı. Bakacak. Raporu yarın akşam alacağız
Meral babasının renksiz yüzüne bakarak sordu:
— Siz nasılsınız?
(Devamı var)
333
17 Kasım 1050
Bir dünya vatandaşının hâtıra defterinden
Oayfa S
• • • • » • * »4
Selim Sabit
Kıralıçe Viktoryanın heykeli
Hlndtfttanria seyahate çıkan Amerikalı bir raretecl rrçen gün Şöyle bir hikâye anlatıyordu:
“Bir Ingiliz üssü olan Singapur şehri, parklarından birini Ingiltere KıraUçesl Vlktoryanın bir heykeli İle süslemek İstemiş ve Hlndlstand* Delhi şehrinin bir meydanında çok eskiden beri bulunan böyle bir heykeli satın alman teklif etmişti. Singapur Belediyesi, İstiklâline kavuşmuş olan Hindlstanın. İngiliz hâkimiyetini hatırlatan bütiin İzleri ortadan kaldırmak için fırsat arayacağını tahmin ediyor ve tekliflerinin derhal kahul edileceğini umuyorlardı, fakat tahminleri dofcnı çıkmadı. Delhi şehri heykeli satmadı,,.
Amerikalı gazeteci, heykel mubayaası teklifinin bu şekilde redde -dilmesi üzerine hemen bir Hintli dostuna koşmuş ve kendisine şu suali sormuş:
“Kıızıım. söyleyin bana, Hindistan d a bîr ihtilâl oldu mu, olmadı mı!„
Hintli:
“Buna İster bir İhtilâl deyiniz, ister bir ihtilâller serisi ismini veriniz. Fakat muhakkak olan şudur kî, îngi'iı Hükümeti başımızdan gitti ▼e biz de kendi İşimizi kendimiz görüyoruz. „
Hint İstiklâlinin ilân edilmesini takip eden günlerde, han müfrit Milliyetçi Hintlilerin, tngllizlerl ha-
General Arnold’un verdiği beyanat
Ankara, 16 A.A. (Reuter) — Reu-^er Ajansının Türkiye muhabiri Har-Ty Whyte bugün Londraya aşağıdaki Tnülâkatı göndermiştir:
Amerikan Askerî Yardım Heyeti Başkanı General WilU*m H. Amold, Reuter muhabiri İle yaptığı bir mülâ-katta Amerikan ordu, donanma ve hava kuvvetleri mütehassıslarının Türklyenln modem harp metodlarına uygun geniş bir eğitim programına saJılp olmak hususundaki faaliyetine yardım ettiklerini söylemiş ve “Bu programı sevk ve İdare eden kuvvet, Türklyenln yeni Genelkurmay Başkanı General Nuri Yamuttur.. demiştir.
General Amord sözlerine şöyle devam etti:
“Her İşte ehlini kullanmak, İnsan gücünde hissedilir bir tasarruf sağlar. General Yamut'un da takdir ettiği veçhile aynı prensip, Türk ordusunun silâh ve diğer teçhizat ihtiyacını tâyinde heyetimize de rehber olmalıdır.
Vaziyeti umumî olarak gözden geçirmek üzere evvelâ 1947 yılına dönersek. Türk kara ordusunun modem silâhlardan mahrum ve hareket kabiliyeti bakımından çok zayıf olduğunu görürüz. Türk hava kuvvetlerinde yeter sayıda ne uçak ne de usta uçucu vardL îkinel Dünya Harbi ölçülerine göre, Türk donanması teçhizat ve tecrübeden mahrum nazarî itibara alınmayacak bir kuvvet halinde İdL
Birleşmiş Milletler kuvvetlerine İltihak etmek üzere Koreye giden Türk subay ve askerleri, çok İyi yetişmişlerdir. Orada şahsî kıymetlerini, Türk ordusunun ananevi savaş liyetini ve bu heyetin onlara meşinde bir yardımcı olduğu min değerini göstereceklerdir.
kabl-verll-egltl-
Vildan Âşir Savaşır öğretmenliğe nakledildi
Ankara. 16 (ANKA) — Bir kaç gün evvel Milli Eğitim Bakanı Tev-fik ilerinin Büyük Millet Meclisinde Beden Terbiyesi Teşkilâtının İç yüzü hakkında yaptığı açıklamalar sonunda İlk İcraat olmak üzere, Umum Müdür Vildan Aşlr Savaşırım, Hasa-noglan Köy Enstitüsü Beden Terbiyesi öğretmenliğine tâyini kararlaş-mıştır.
Şimdilik Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğündeki işlerin tedvirine B.M.M. de Bakanın okuduğu teftiş dosyasını hazırlıyan Millî Eğitim Bakanlığı Müfettişlerinden Danyel Ak-bel memur edilmiştir.
Danıştay üyelikleri seçimi dün yapıldı
Ankara, 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Adalet ve İçişleri Komisyonlarından müteşekkil karma komisyon bugün toplanarak Danış-tayda açık bulunan 6 üyelik için Hükümetçe teklif olunan 30 kişiden 18 1. ni Danıştay üyeliklerine namzet seçmiştir.
Bu üyeler şunlardır:
Fuat Erciş, Şemseddin Akçaoğhı, Rasİm Esmerer, Tevfik Şenocak. Mahmut Nedim övüt, Rıza Göksu, Ferit Ayıter. Tevfik Çaydam, Lûtfl Hakeri, Hamdı Tanç, Haydar özen, Fuat Beşkardeş, Hilmi Aksoy, Abdullah Mayadağ, Arif Yazar. Emin Ahmet Kat, Şükrü Gilslranlı, Salih Aktan.
Tutanakları İnceleme Komisyonu toplandı Ankara 16 (ANKA) — Tutanakları İnceleme komisyonu bugün saat onda Kemal özçoban'ın başkanlığında toplanmış, Hakkâri, Kars ve Hatay milletvekillerinin mazbatalarına yapılan itirazları tetkik etmiştir. Komisyon üyeleri arasında mazbataların leh ve aleyhinde konuşanlar olmuştur. Neticede: Hakkâri ve Kara Milletvekillerinin mazbatalarına yapılan itirazın, varit olmadığı anlaşılmış, bunların tasdik edilmesi ittifakla ka-rarlaşmıştır.
Hatay Milletvekillerine yapılan İtirazlar komisyonun cumartesi günkü toplantısında görüşülecektir. Erzincan seçimlerine yapılan İtirazı ms-Aallinde tetkik edecek olan Yozgat Milletvekili Avnl Doğan, Ömer Faruk Savaş ve Rlfat Ölçmen’den müteşekkil heyet» önümüzdeki hafta tetklkata başlıyacaktır. ilk tetkik Refahiyede yapılacaktır.
tırlatan her şeyi, Abidelere ve heykellere varıncaya kadar yoketmek İstedikleri doğrudur. Fakat Nehru derhal bunun önüne geçmiş ve:
"Bu âbidelerle heykeller, demiştir, Hint tarihinin bir parçasıdır ve bu tarihi vücuda getiren bütün eserler kadar kısmetlidir.M
Bu fıkranın elbette kİ, düşündürücü bir tarafı vardır. Bir çok milletler ve bir çok kimseler, heykelleri veya âbideleri tahrip etmekle tarihi silip seyrini değiştirebileceklerini zannedlyorlnr
Bir daha dirilmemek üzere yoketmek İddiasında oldukları mnzlyî bir kaç yıl İçinde yine bayrak olarak kullanan ihtilâlcilere tarih sahlfele-rlnde sık sık rastlamak mümkündür.
Buna en yakın misali Rovyetler teşkil etmektedir. Çar Rtısyasının bir çok generallerini, amirallerini, âlimlerini bugün birer kahraman gibi tebcil eden Komünistler deftll mldlrT
Muhakkak kf. İhtilâller baran bir zaruret halini alır ve çok faydalı neticeler şatlar. Fakat ne olursa olsun, dünyaya bugün hükmedenler, geçmişteki büyüklerin hâtıralarını ve İzlerini ortadan kaldırmaya çalışmakla tarihin tekevvününe yardım etmiş olmazlar. Ancak günün birinde heykelleri dikilmeye lâyık olacak şekilde hareket etmekledir kİ, onlar da tarihe geçebilirler.
Türkocağı Ankara Şubesi açılıyor Ankara 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — öğrendiğime göre Profesör Nüzhet Şakir Dlrisu, Süreyya Tahsin Paşa ve Hüseyin Namık Or-kun Ankarada Türkocağı şubesini açmak üzere teşebbüse geçmişlerdir. Müteşebbis heyet bu arzusunu Türk-ocaklan merkezine arzetmeye karar vermiştir. Merkez tasvip ettiği takdirde heyet derhal faaliyete geçerek şimdilik mütevazı bir mahalde Türkocağı açacaktır.
"UNESCO" Körler Müşaviri Ankaraya döndü
îzmlr, 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Şehrimizde misafir bulunan UNESCO Körler Eğitimi Müşaviri Mackenzl uçakla Ankaraya hareket etti. Hareketinden önce Ttlrki-yede »ağır, dilsiz ve körler eğitimini gayet iyi bulduğunu, îzmlrdeki müessesede gayet iyi bakıldıklarım söyledi.
Koreden mektuplar
Babam Abdullah Altınok’aı
Kuşadası - Selçuk
Babacığım, inşallah iyisindir, iyi olmanızı ulu Tanndan duacıyım. Eğer bizi de soracak olursanız blzler memleketimizden çok uzak ülkelerde şanlı Türk tarihine yeni zaferler Bağlamak İçin her an canımızı feda etmeye hazırız. Bu şerefli vazifenin bize düştüğünden dolayı çok bahtiyarız Selâmlar.
M. Emin Altınok 929, Kuş&dam

Aydının Gerenkova köyünde
Ahmet Çe İliç'e i
Kıymetli babacığım ve anneciğim.
Sonsuz selâmlarımı sunar, ellerinizden öperim. Ailem ve oğlum Nuriye selâmlarımı sunanm. Biz Türkler, vatan uğrunda ve savaşta tarihin İlk sa-hlfelerlnde yer alan aslanlarız. İçte tarihin İlk sahlfelerinl tazelemek için kahramanlığımızla binlerce kilometreler asarak şanlı bayrağımızı Korede dalgalandırdık. Sıhhatim çok lyidln Selâmlar.
Mehmet Çelik, 929 Aydın-Gerenkova

Bozü.vükte Mehmet Yüksel’*:
Sevgili babacığım. Atalarımız gibi şu güzel al bayrağımın on binlerce kilometre uzakta aynen kendi vatanımızdaki gibi burada da güzel bayrağımız dalgalanıyor. Ve dalgalandıkça bu askerliği «eve neve yapmak azmindeyim. îşte babacığım sîzleri Yeni Istanbu gazetesinde babamın ve annemin ellerinden, kardeşlerimin ve küçük oğlumun gözlerinden öperim.
İbrahim Yüksel 929, Bozüyük -
Pazarcık
*
Bozüyük ilçesinin Pazarcık bucağında H. Hüseyin Turaj’at
Sevgili babacığım, şu anda dünyanın bir ucu olan Korede bulunuyorum. Maksadımız dünyayı sulh ve sükûna kavuşturmaktır. Bu münasebetle ayyıldızlı sancağımıza düşen vazifeyi şerefle İfa edeceğiz. Blzlerl hiç merak etmeyin. Babamın ve annemin ellerinden Öperim..Sıhhatteyiz.
Haşan Tural 928, Bozüyük

ına
Karazoybe-kazaaında
amcacığım.
îzmlr, Bomovado, Büyükçny hallerinde annem Melâhat ğa ve İzmir, Karaburun amcam Nazif Karaya:
Sevgili anneciğim ve
Evvelâ mahsus erlâm eder, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. Benim İçin hiç merak etmeyin. sıhhatteyim. Sîzlerin de sıhhatte olmanızı Cenabı Allahtan dilerim. Ka* yınvaldeme, nişanlım Nezahet Kaya-•ya selâmlarımı Bunarım.
îzmlr, Karaburun kazasından Yusuf oğlu İsmet Kara 929, Karaburun.
*
Rize, Pazarda bııbam Hüseyin Surat'*:
Çok çok selâm ederek ellerinden ö-perlm. Nasılsınız, İnşallah İyisiniz. Beni sorarsanız çok İyiyim, vatan! vazifemi yapıyorum. Evin cümlesine ve kardeşim Salâhaddlne rlm. Amcalarım hanesine rim.
Belâm ede-selâm e de-
Nihat Surat 929,

Rize-Pozar
Sevgili amcama, er Mehmet Gllıı-
Türkocakları mallarının iadesine dair tasarı Adalet Komisyonunda
C.H.P. ne devredilen malların iadesi bir kanun mevzuu mudur, yoksa bir dâva mevzuu mudur, tezi münakaşa edildi
Ankara 16 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) —Anayasa komisyonu bugün toplanarak Tokat Milletvekili Halûk ökeren'ln evvelce Türkocak-lan adına yapılmış ve Hükümetçe tahsis edilmiş veya satın alınmış iken ocakların feshedilmesi üzerine 1928 yılında ve bundan sonra C. H. P. veya Halkeçlerl tarafından İşgal edilmiş olan bilûmum gayrimenkul mallann şimdiki halleri ile Türk, ocaklarına ladesi hakkındaki kanun teklifini müzakereye başlamıştır.
Teklif sahibi, Atatürkün maksat ve gayelerini kaybettikleri iddiası İle Türkocaklarının feshine âmil oldu-duğunu ve ocak nizamnamesinde bir kayıt olmadığı halde emlâkinin de C. H, P. ne devrine karar verdirdiğini beyan etmiştir.
Faik Ahmet Barutçu İse meselenin bir kanun mevzuu olmayıp bir dâva mevzuu ve bir gaynmenkulıın veçhi İktisabına tevcih edilen bir itiraz Olduğunu iddin etmiştir.
Feridun Fikri Düşünsel ise teklifin Anayasa komisyonu İle alâkası bulunmadığını İzaha çalışarak yapılmış olan muameleler ve kanunlar meridir, mutadır. Kanunî bir mercie alt bir meseleyi bir kanunla halletmek doğru değil demiştir.
Mithat Belger ise meselenin hukukî değil siyasî bir mahiyet taşıdığını hatırlatarak demiştir ki:
“Türkocakları yeniden kurulmuştur. Mallarını geri almak İcap eder. Ancak bu mahkeme karan İle mi yoksa kanunla mı olur, bunu tâyin etmek lâzım.H
Celâl Yardımcı da Türkocağmdan O. H. P. ne intikal eden mallann menafll umumlyeye alt bulunduğunu zikretmiş ise de bu mütalâa Feridun Fikrinin itirazı ile karşılaşmıştır. Feridun Fikri, menafll umumlyeye a|t tâbirinin yanlış olup bahis mevzuu olan şeyin menafll umumlyeye hâdlm olduğunu tebarüz ettirmiş getirerek Kızılay emvali Meclisin bir karar İttihaz İmkân var mıdır,, demiştir.
Celâl Yardımcı, Meclis Kızılaydan “emlâki alıp Çocuk Esirgemeye verebilir. Bunda Anayasaya muhalif bir tAraf yoktur.,, mütalâasında bulunmuştur.
Söz alan Bahadır Dülger, TUrk-ocaklarının kapanış ve mallannm devredil^ şekil üzerinde durarak, bugün C. H. P. ne ait olduğu kabul
ve misal üzerinde etmesine
Cumhuriyet Bayramında
Korcdeki
Savaş Birliğimiz geçli resminde
Koro Birliğimize mensup sııbaylnrdan bir grup kampta
fc 7 is 9
taı (• *

düzden amcam Mehmet Eroi’aı
çok ulu
80-

Amcacığım, benim İçin hiç merak etmeyin, ben sıhhatteyim. Sizin de sıhhat ve afiyette olmanızı ulu Tanrıdan (filerim. Ellerinden öperim. Halam kadına da çok selâm ederek İki ellerinden öperim. Küçüklerin gözlerinden öperim. Benim rahatım iyidir, alzlerin de İyi olmanızı Tanrıdan dua ve niyaz eylerim, lâmlar.
Tanıdıklarımdan Sökede bakkal Oymağa, Aydın Milletvekili Dr. Bâkl Ökdcm ve Tarım Kredi Kooperatifi e-lemanlarından Cemal Gürgâna, Ahmet Yenlgüno ve keçeci Haşan Çalı^ efendilere eelâmlarımı ounarırru
AU
•dilen mülkiyetin tekevvün şartlarını İncelemiş ve demiştir kİ:
“Atatürk bir memleket seyahati esnasında muhtelif yerlerde ocaklıların karşısına çıkarak Belediye Reisinden ve Validen şikâyet etmelerinden memlekette bir muhalefet teşekkül ettiği mânasını çıkarmış ve avdetinde ocak reisini çağırarak:
— Niçin karşıma muhalefet partisi olarak çıkmıyorsunuz demiştir.
Ocak reisinin teminatına rağmen Atatürk Türkocaklarının bir muhalefet unsuru olduğu hakkındaki kanaatini değiştirmemiş ve ocakların kapatılması cihetine gitmiştir. Bunun İçin mesullerden İmza almıştır.
Fakat Âfet Hanımın ocakları bu şekilde kapatmanın hukukî olmadığını ikaz etmesi üzerine kongrenin toplantıya çağırıldığını ve kongrenin siyasî tazyik altında kendini feshe karar verdiğini anlatmıştır.
Bahadır Dülger hattâ o zaman AtAtürkün Anadolu Ajansma verdiği bir bayanatta •‘Türkocaklannı ben kapattım. Mallarını Halk Partisine verdim.,, dediğini, bu suretle İradenin mUnsellp olduğunu, Anayasanın hâkim olduğu bir devirde bunu tashih etmek icap ettiği ve bunu bir kanunla tashih etmenin lhkak-ı hak etmek olacağını,, beyan etmiştir.
Neticede verilen kifayeti müzakere takriri üzerine komisyon gelecek perşembe günü toplanmak üzere oturuma son vermiştir.
Görülüyor kİ, komisyon toplantısında İki fikir çarpışmıştır. Faik Ah. met Barutçu ve Feridun Fikri Düşün-eel tarafından müdafaa edilen C. H. P. noktal nazarına göre ortada çiğnenmiş bir hak varsa bunu meydana koymak ve karam bağlamak Meclisin değil mahkemenin halledeceği bir mevzudur. Yani bu meseleyi tasfiye etmek bir kanun İşi değil bir mahkeme Lşldlr. iktidarın noktal nazan ise şöyle hulâsa olnabillr:
Türkocaklarının kapatılarak mallarının C. H. P. ne devri düpedüz ga-Biptır ve bu İş bir mahkeme karan 1le değil nizamnamesinde kayıt olmadığı halde ocak kongresi karan ile yapılmıştır. Nizamnamede kayıt olmadığına göre bu mallann Hâzineye devredilmesi İcap ederdi. Kongre siyasî tazyik altında bu karan almıştır. Binaenaleyh hükm-i karakuşî 11e gasbediLmiş olan mallan hükm.l kanunî ile hakiki sahibine İade etmek lâzımdır.
Mehmet Gündüz 029, Söke-Atbur-gazı K.

Sökede keçeci Mustafa Çalışa t
Sevgi değer babacığım, nasılsınız İnşallah lyislnlzdir. iyi olmanızı Cenabı Haklan dua ve niyaz eylerim. Sen de ben oğlun Ahmetten soracak olursan hamdolsun vücudum slhhat ve afiyettedir. Sîzlerin de aynı minval üzere bulunmanızı ulu Tanrıdan dilerim Anneme ve Nermln ablama ve enişteme, ağabeyim Hazana, yengem kardeşim Şükriyeye, Hayrlyeye, ailem hanıma ayrı ayrı selâm ederek küçüklerin gözlerinden öperim. Sonsuz ae-lâmlar.
Ahmet Nuri Çalış 929, Söke

Bir filozofa göre
İNGİLTERE AMERİKANIN
PEYKİDİR
New-York 16 (AP) — 1950 senesinde Nobel’in edebiyat mükâfatım kazanmış olan Ingiliz Filozofu Bert-rand Russell. dün tngiltereden, Birleşik Amerikanın peyki olarak bahsetmiştir.
Bir basın konferansında, Russell, “îngilterenln, müdafaası için Amerikan deniz, ve hava kuvvetlerine güvendiğini ve İktisadî ve malî sahada da çok geni? ölçüde yine Birleşik Amerikaya bağlı olduğunu,, söyle-mlştir.
Russell. “şayet tahakkuk ettirilebilirse, Rusya İle anlaşmaya tArnf-tar olduğunu,, belirtmiş ve bazı Rusların dahi, “harbin, her alâkadar için fecaat olacağına düşündüklerini,, kaydetmiştir.
Filozof, “Rusya batıda serbest kalmak İçin Batılı kuvvetlerin Uzak-doğuda meşgul olmalarını isterken, Korede bu kadar muannit gayretler sarfetmek günahtır,, demiştir.
Russell’ln îngiltereden, Amerikanın peyki olarak bahsetmesi Colom-bla Üniversitesinde verdiği üç konferans sırasında vuku bulmuştur.
Thorez’in uçağına taarruz edilmiş
Almanyadaki Sovyet Kontrol Komisyonu Başkanı, Mae Cloy’a bir protesto mektubu gönderdi
Maurlce Rub uça-Moskova uğramış”
Berlin. 16 A.A. (AFP) — Almanya-dakl Sovyet Kontrol Komisyonu Başkan: General Çukov, Birleşik A-merlka Yüksek Komiseri John Mac Cloy’a bir mektup göndererek “Fransız Komünist Partisi lideri Thorez’t Rusyaya götüren ğınm, 11 kasım tarihinde saatiyle 17.30 da tecavüze
olmasını protesto etmektedir.
Metni Sovyet nüfuzu altındaki A. D. N. Ajansı tarafından yayınlanan mektubunda General Çukov Rus uçağının Mavn Üzerinde. Frankfurt-tan 50 kilometre mesafede (Schootlng Star) tipinde bir tepkili Amerikan u* çağının tecavüzüne uğradığını. Amerikan uçağının diğer uçak üzerine a-teş ettiğini fakat İsabet olmadığını bilâhare Rus uçağının 15 metre önünde ânl bir viraj yaptığını ileri sürmektedir.
Generale göre Amerikan av uçağı takriben bir kilometre uzaklaştıktan sonra Rus uçağı üzerine gelmiş, fakat bu sonuncusu bulutlar arasına gizlenmeye muvaffak olmuştur.
General Çukov tehlikenin an* cak Rus pilotunun mahareti sayesinde bertaraf edilebildiğini belirtmekte ve bu tecavüzün evvelden hazırlanmış bir tahrik teşkil ettiğini, zira, amerikan makamlarının Sovyet uçağının eeyahatlnden haberdar edilmiş bulunduklarını ve teminat verdiklerini hatırlatmakta, mücrimlerin tecziyesini taleple Mac Cloy'dan verilen cezalar hakkında kendisini haberdar etmesini istemektedir.
Hitlerin fotoğrafçısı hapse mahkûm edildi
MUnlh, 16 (YİRS) — Hitlerin hu-susî fotoğrafçısı Hetnrich Hoffman bugün Nazilerden Temizleme Mahkemesi tarafından dört sene hapse mahkûm edilmiştir.
Nepal'de milliyetçilerin vaziyeti fenalaşıyor
Raxnul. 16 (YÎRS) — Huduttaki Raxaul kasabasından gelen haberlere nazaran Nepalde yapılan çarpışmalar Asilerin aleyhine dönmek temayülün-dedir. Bilindiği üzere mevcut hükümete karşı ayaklanan milliyetçiler, tahtından İnmek zorunda bırakılan eski kıralı yeniden tahta geçirmeye çalışmaktadırlar. Bu kuvvetler geçenlerde Nepaiin mühim şehirlerinden Blrganj’t İşgal etmişlerdi, fakat bugün BirganJ’ın 10 mil yakınlarındaki Jttpur’u tahliye etmişlerdir. Hükümet kuvvetleri Nepal başşehri Khat-manduyu gayet dikkatle muhafaza etmektedirler. Zira milliyetçilerin her an şehre hücum etmeleri ihtimal dahilindedir.
Israilde İktidar partisinin kayıpları
Tel-Aviv, 16 (YİRS) — tflrairde yapılan mahalli Hare seçimlerinde Mapal Partisi geçen seçimlere nazaran yüzdo 10 kayba uğramıştır. Bu parti, iktidarda bulunan Ben Gu-rion Hükümetinin partisidir. General Zionlst'ln kazancı ise yüzde 18 dir. Ortodoks bloku da geçen seçimlere nispeten bu sefer yüzde 3 zararlıdır.
flrârlmks gelecek olan
Comedie Françalse artistleri Paristen hareket ettiler
Paris, 16 (YİRS) — Vera Korene Kumpanyası Comedie Françalse bob-yeterlcrlnden Maurice Escande’ın ve eski aosyeterlerden İki, eski pansiyonerlerden de iki ve diğer meşhur Franaız tiyatro artistlerinden dört artistin iştirakiyle şark turnesine çıkarak Farisi terketmİşlerdir.
Bey rutin bir seri temsillerden sonra Vera Korene Kumpanyası 21 kasımda Ankaraya gelecek ve 27 kasımda da Istanbu 1da olacaklardır. Beraberlerinde Paristen getirecekleri kostüm ve dekor eşyası on tonu geçmektedir.
İki Amerikan kruvazörü Izmire geliyor îzmlr, 16 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Colombus ve Alppanyl adlı Amerikan kruvazörleri yann limanımıza gelerek 3 gün kalacaktır. Amerikan denizcileri Efes'i ziyarette bulunacaklardır.
Dünkü oturıunda tutanaklarına
Vietmin ile Komünist Çin Andlaşması ele geçirildi
5 haziran tarihli bu andlaşmaya göre, İstilâya uğrayan tarafa diğeri yardıma koşacak
Saygon, 16 A.A. (United Press) — Buradaki Fransız makamları. Komünist Çin ile Vletmln arasında İmzalanan askeri andlaşmanın metnini ele geçirmişlerdir.
Komünist Çinliler bu andlaşma gereğince, dört seneden beri devam eden Çin Hindi iç harbini bastırmak üzere gönderilecek “emperyalist,, kuvvetlere karşı Vietmine yardım taahhüdünde bulunmaktadırlar.
5 haziranda Çlnde Monçe şehrinde İmzalanan anlaşma hükümlerine göre:
1 — Böyle bir İstilâ hareketi karşısında Çin ve Vletmln kuvvetleri hududu geçerek istilâya maruz kalan tarafa yardıma koşacaktır.
2 — Milletlerarası İhtilâflara sebebiyet vermemek maksadlyle Çin Hindinde çarpışacak Çinliler Vletminll askerlerin üniformalarını giyecek veya gönüllü olarak savaşa İştirak ettiklerini iddia edeceklerdir.
Keza Çinin muhtemel İstilâsı halinde Çin topraklarında savaşan Vletmln kuvvetleri de aynı suretle hareket e-
3 — Müttefikine yardım eden âkit devlet gönderdiği askeri kendi teçhiz edecektir. Maamaflh taarruza uğrayan devlet imkân nispetinde yardıma koşan devlet askerlerinin İaşesini temin edecektir.
4 — Vietmlnin İstilâsı halinde Çin deniz ve hava kuvvetleri de mümkün olduğu takdirde kara kuvvetlerini destekllyeceklerdlr.

Müttefikler, Batı Berline takviy kuvveti yolladı
Berlin, 16 (YÎRS) — Bugün yeniden, Amerikan ve İngiliz takviye birlikleri Batı Berline gelmişlerdir. Ayrıca tank ve muhtelif tip silâhlarda getirilmiştir. Gelen tanklar 33 tonluk Comet tanklarıdır. Bütün bunlar Batılılann Berlinl müdafaa etmek niyetinde olduklarına delâlet etmektedir. Bundan ayrı olarak Amerikan askerlerinin ikinci derecedeki vazifelerini İfa etmek üzere işçi birliklerinden bazı gruplar talim ettirilmektedir.
Batı Almanya mahallî İdareleri bugün polis kuvvetlerinin Doğu Alman-yadakllere karşılık olmak Üzere silâhlanmalarını kararlaştırmışlardır. Polislere egreken silâhlar müttefik makamları tarafından verilecektir.
Churchill, hükümeti tenkid ediyor
Londra, 16 (YÎRS) — Muhalefet Lideri Churchill. bugün hükümetin Uzakdoğu siyasetini tenkit ederek, îngilterenln Avrupa müdafaasına gereken nispette ehemmiyet vermediğini söylemiştir. Churchill, çin ile girişilen mücadelede veya anlaşma teşebbüslerinde zararlı çıkılabileceğini tebarüz ettirmiştir.
CcurchlU'e Sa\runma Bakanı cevap vermiştir.
Venlzelo* Hükümeti İtimat oyu aldı
Atina. 16 A.A. (A.F.P.) — Yunan Meclisi 54 muhalife karşı 164 reyle Venlzelos Hükümetine itimat beyan etmiştir.
—---4
Tibet meselesi Asamblede hemen görüşüldü
Lnke Suoccss 16 (YÎRS) — Tibetln Komünist Çin tarafından İşgali m e-selesinin Birleşmiş Milletler Asamblesinde görüşülmesini teklif eden Salvador takriri, yeter sayada rey toplı-yamAdığından komiteye tevdi edilmiştir. Meselenin önümüzdeki hafta İçinde Ugill komitede görüşüleceği tAhmln edilmektedir.
saatlerden bazıları
Gazetemizin, okuyucularına hediye edeceği muhtelif 1000 «aatten Bu nantler Neuchütcl Raaathane&lnıte hassasiyetleri muayene garanti veıdkası almış saatlerdir.
bazılan... edilerek
Hediye edeceğimiz

i
Bu anlaşma gereğince Vletmîne 1 tümen sevkedecek olan Çin, lüzum hasıl olduğu takdirde Vletrhlne tele» nik ve askeri müşavirler de gönderecektir.
Türk-ltalyan dostluk andlaşması Bu husustaki kanun, İtalyan Ayan Meclisince kabul edildi
Roma, 16 A.A. (AFP) — 24 mart 1950 tarihinde Romada Türkiye U* İtalya arasında imzalanan dostlu* andlaşmasının tasvibini derpiş eden kanun tasarısı bugün Italyan Ayan Meclisinde kabul edilmiştir.
- • İtalyan Ayan Meclis!
Avrupa Devletleri Birliği parlâmento tasarısını kabul etti
Roma. 15 (AP) — İtalyan Ayan Meclisi dün gece çok büyük bir eka*« rlyetle, Avrupanm demokrat devletleri birliğinin bir Parlâmento ve bif de Federal Konseye sahip olması htH ausundakl tasarıyı kabul etmiştir.
îkl gün süren müzakereler aoniıiH da, komünistlerin sert hücumların^ rağmen, el kaldırmak suretiyle v*r> len reylerle tasan kabul edilmiştir.
Bu tasan, İtalyan m Avrupa Kona*-ylndeki 18 kişilik temsilci heyetin*, federasyon lehindeki teklifleri desteklemek salâhiyetini vermektedir.
KISA HABERLER]
Amman ana kıraîiçeM hasta ___
Amman, 16 A.A. (AFP) — Kzral Abdullah, ağır hasta bulunan ana kH raJlçeyl ziyarete gittiği Bağdattan bn sabah Ammana dönmüştür.
Italyan denlz/rileri 48 «aatlfk rreve başladılar ________
Roma, 16 A.A- (AFP) — îşçflertnı gündeliklerini arttırmak İçin cereyan eden müzakerelerin akamete uğrama* bi yüzünden sendika teşekkülleri rran emri vermeleri neticesi bütün İtalyan limanlarındaki gemiler 48 saat hareketsiz kalacaktır.
Hareketlerini geciktirmek zorunda kalan büyük gemiler arasında. Güney Amerlkaya gidecek olan Kont Blan-c aman o ve Santa Cruz vapurları te bulunmaktadır.
Bir Amerikan uçağı yanarak düştü
Montpelller. 16 A.A. (AFP) — Dün gece, bir Amerikan askerî uçağı Montpelller civarında yanarak yer* düşmüştür. Uçakta bulunan 11 kişi paraşütle atlamıştır, içlerinden otu bu sabah Bağ ve salim bulunmuştur^ Diğerini bulmak için araştırmalar devam etmektedir.
Eski Kumanya Kiralının bir çocuğu oldu
Lausanne, 16 A.A- (AFP) — Eski Rumanya Kıralı Mlşeltn karısı Prenses Anne dün gece bir kız çocuğu dünyaya getirmiştir.
Norreçt* bir tren kazasında 12 kişi öldü
Oslo, 16 A.A. (AFP) — Çarşamba günü Norveçte vukua gelen tren kazasında *aat 22 ye kadar 12 kişinin öldüğü ve İkisi ağır olmak üzere • kişinin yaralandığı tesbit edilmiştir.
Fransız Cumhuriyet Konseyi Başkanı, Numan Menemencloğta şerefine ziyafet verdi
Paris, 16 A.A. (AFP) — Cumhuriyet Konseyi Başkanı MonnerviDe Türklyenln Paris Büyükelçisi Numan Menomencioğlu şerefine bir ziyafet vermiştir.
I
J
GÜNÜN EKONOMİK HAREKETLERİ
—------------------------- -
La ““ Japon pamuklularında buyuk fiyat durukluğu
Ekonomi ve Ticaret Bakanlığının yeni bir tebliği
La Poliçe, on beşinci aaırda yaşamış bir Fransız şövalyesidir. Ve son nefesini eesurâne dövüşerek vermiştir. Askerleri şövalyenin cesaretini Aodctmek için bir şarkı yazarlar. Bu şarkıda, şöMilycnln son nefesini verinceye kadar dövüştüğünü belirtmek İsterler. Şarkının bunu İfade etmek İsteyen /»on İki mısraı şöyledlr: “O. ölümünden bir çeyrek saat evvel henüz hayatta idi.,, Fakat, zamanla bu mısralarla ifade edilmek İstenilen mâna unutulmuş ve Fransızlar mıs-raların zahiri mânasını ele alarak bedahet derecesinde aşikâr olan hakikatlere La Palice hakikati (Verite de la Palice) demişlerdir. Bizim dc bugün bahsedeceğimiz hakikat o kadar aşikâr ve herkesçe o* kadar malûmdur kİ, ona La Palice hakikati cliye-blllrlz. Aziz okuyucularım diyebilirler kİ. “Bahsedeceğin şey mademki bu kadar aşikârdır, o halde neye yazıyorsun?,, Cevabım ş(ı: Yazıyorum, çünkü, hu hakikat herkesçe anlaşıldığı halde bir türlü tatbikat anhasfn-da yer alamıyor. Belki çok söylenirse yol olur.
Bugün TÜrkiyeııin on çok meşgul olması lâzım gelen şey nedir? öyle tahmin ediyorum ki, ekseriyetin cevabı şu olacaktır: Memleketimizin iktisadi kalkınması.
Bu üç kelime İle İfade edilen İşin tahakkuk etmesi için bir çok şartların mevcudiyeti lâzım geldiği muhakkaktır. Meselâ, iktisadi kalkınmanın birinci şartı olan İstihsali artırmak mevzuunda sermayeye, iş gücüne, teknik bilgiye, tabii zenginlik ve ku.v-naklara ve bütün bu faktörlerin en İyi bir şekilde meze ve telifine, koordine ve organize edilmesine İhtiyaç vardır.
Bunları kim ve nasıl temin edecek? Bilhassa bu koordinasyon ve organizasyonu kim yapacak? Hiç şüphesiz devlet. Fakat devlet nedir? Herhalde fevkalbeşer bir müenaese detII. İnsanlarla te gören bir müessese. Bıı İnsanlara memur ve bunların teşkilâtına da devlet teşkilâtı diyoruz.
Yukarıda bahsettiğimiz İşleri memurların hazırlamanı, memurların tahakkuk ettirmesi lâzımdır. Filhakika bir istihsal programı hazırlamak ve tatbik etmek ancak devlet teşkilâtiyle yapılabilecek bir İştir.
Fakat mesele yalnız İstihsal programı yapmak ve bunu tatbik etmekle de kalmaz. Bir cemiyetteki her nevi iktisadi faail.\et devlette ilgilidir. Meselâ bir memleketin harici ticaretinde mühim bir rol oynayan İhracatı düşünelim. İhracat mevıuu, istihsalle, fiyatla, münakalâtla, ticaret an-laşmalariyle, kambiyo kontrolü ile ve Uh.. bir çok meselelerle alâkalıdır. Mevzuumuzu biraz daha daraltalım. Tütün İhracatını alalım. Tütün istihsalinin serbest bırakılması veya tahdidi ihracata müessirdir. Çünkü devletin bu hususta alacağı karar kaliteye ve miktara tesir eder. Kalite ve miktarm değişmesi ise ihracatı güçleştirir veya kolaylaştırır. Bundan sonra tütün fiyatları meselesi gelir. Tütün fiyatına tesir eden bir çok â-mlller vardır. Tütün fiyatları evvelâ memleketteki umumi fiyat seviyesiyle alâkadardır. Kambiyo kurları ile alâkadardır. Dahildeki istihlâkle a-iâkalıdır. Halbuki bütün bu mevzular üzerinde devlet müessirdir. Çünkü, bir memleketteki fiyat seviyesi evvelâ devletin mali polltlkaaiyle. yani bütçe, masraf ve vergi polltikasiy-le alâkalıdır. Yatırım ve kredi poll-tikasiyle İlgilidir. Kambiyo kurları da, keza, devletin dış ticaret politikasına, tediye politikasına, para politikasına tâbidir. Tütünün dahili istihlâki İse yine devletle alâkalıd.r. Filhakika, tütün İstihlâki devletin inhisar maddeleri mevzuunda takip e-deoefrl politikaya tabidir, İnhisar maddeleri politikası ise mali, sıhhi ve İçtimai politikaya bağlıdır. Devlet bütün bu sahalarda alacağı kararlar ve yapacağı tatbikat İle istihlâki azaltır veya çoğaltır.
Nihayet, devlet, tütün kalite, miktar ve fiyatlarına. Inhlaar İdareci va-aıtaalyte müdahale mubayaaları ya(H mak, ihracata takyldat koymak veya ııerbeM bırakmak suretiyle bizzat müdahale edebilir. Kalite kontrolü yapabilir. Kalitesi düşük olan tütünlerin İhracına mâni olabilir veya muayyen bir kalitenin ihracına rnlte&ade edebilir.
Görülüyor ki. yalnız tütün ihracatı mevzuunda hu iktisadi faaliyet bir çok noktalardan devlet ve devlet faaliyeti ile İrtibat halindedir. Muasır cemiyetlerde, hu rabıtayı ortadan kaldırmaya da imkân yoktur.
Bu suretle, yalnız tütün ihracına müteallik bir çok mühim mevzuun e-»aslarını devlet teşkilâtı ve devlet memurları hnz.ıriıyucak, tatbikatını onlar yapacaktır. Tuaavvar edelim kİ, bütün bu işleri yapacak teşkilât ve memurlar ly| değildir. Şimdi bu iktisadi faaliyetin, yani tütün ihracının, iyi, mükemmel ve memleketin iktisadi menfaatlerine en uygun şekilde cereyan edebileceğini tasavvur etmeye dahi inıkârı var mıdır? Ve bu mümkün olmayınca memleketin İktisadi kalkınmaNimn tahakkuk edeceğine inanılabilir ml?
Böylece, La Paltce hakikatine geliyoruz: Memleketimizin iktisadi kalkınmacı, her nevi kalkınması, Devfeıt teşkilâtının iyi olmacma, iyi işlemesine bağlıdır. Devlet teşkilâtını. İşini ve vazifesini bilir, iyi işler, çabuk işler bir kınına morun devlet
koymadıkça da hu teşkilâtın İyi İşlemesi kabil değildir.
Memur kalitesini yükseltmek İçin memur maaşlurının yeler derecede olması ve hattâ hususi sektördeki ücretlerden daha üstün olması lâzımdır.
M. Masoin. hususi sahadaki ücretlerle devlet memurları maaşlarım tâyinde kullanılan esasların aynı olmadığını, çüııkü ücretleri doğrudan doğ. rııya istihsal randımanlarına göre tâyin mümkün olduğu halde memur maaşlarının bu yoldan tâyin edile-mlyeceğini, filhakika, devlet İşlerinin, randımanı ancak bilvasıta ölçülebilen umumî hizmetler olduğunu söyledikten sonra diyor ki: “Devlet kadrolarının fikren ve ahiâkan yüksek kaliteli memurlar turafından işgal edil-
hale getirmedikçe hiç bir kai-yapmaya imkân yoktur. Me-kalitesini yükseltmedikçe, teşkilâtını rasyonel bir hale
Haberler
Japon malları, Amerikan pazarlarında rakiplerine karşı koymaya başladı
Derleyen : Kâzım Sevinç ALTINÇAG
Japon ekonomisinde ve eski Doğan Güneş memleketinin ticaretindeki başdöndlirücü İnkişaf son zamanlarda hem Birleşik Amerlkada hem de îngilterede, endişe uyandırmaya başlamıştır. İkinci Dünya Harbi sona eripte, Japonya kayıtsız ve şart* sız teslim olduktan sonra. Japon adalarında iktisadi tetkikler yapan mütehassıslar, bu milistin tlcareten kalkınması için, ancak 10 senelik bir zamana ihtiyaç olduğunu tebellür ettirmişlerdi. Halbuki, aradan henüz 5e sene geçtıgi halde Nippon ticareti ı şimdiden hayrete değer derecede gelişmiş ve bir çok İhracat hacimlerinde, işgal zorluklarına rağmen artma istidatları başgöster-mlştlr.
înglltorcdc bancashlre pamuk imalâtı mıntakası, iki senedir, Japon dokuma sanayiinin rekabet potansiyelini dikkatle takip etmiştir. Yakında îngilterede Torquay’da toplanacak kongrede, ticaret hususunda Japon-yanın. en ziyade müsaadeyo mazhar bir hükümet olarak kabul edilmesi teklifi şimdiden hazırlanmıştır. Bu ticarî kongreye Birleşik Amerika da İştirak edecektir.
Lancashlre, İkinci Dünya Harbinden önce. Büyük Brltanyaya o ksdar büyük zararlar yaptırmış olan Japon ticaret metodlarırun tekrar ken- j dini göstermesi hakkındaki endişelerini Amerikaya kabul ettirmede şimdiye kadar güçlük çekmiştir. Amerika sanayii. Lancashire'in harpten önceki acı tecrübelerinden belki şimdi İstifade edecek bir noktaya gelmiş olabilir.
Amerikan istatistikleri bu senenin martı İle mayısı arasındaki üç ay zarfında Birleşik Amerikanın Japonyadan 185.400 düzine gömlek ithal
ettiğlnl göstermiştir, Bu. her pamuk gömleklerin düzinesi, bizim paramızla 340 kuruşa (8 şlling 6 peniye) gelmiştir. Ortalamaya fiyat aydan aya düzine başına asgarî 6 şlling 2 peniden, 10 şlling 11 peniye kadar tehalüf etmiştir. ı
Amerika Sayım Bürosu ithal maddelerini fnturalarlyle yı faydalı bulmuştur, şük ithal fiyatlarının anlaşılmıştır. Tahlil pamukluların düzine sentle 1.89 dolar arasında dalgalan-dikkat aynı üç ay ; edilen fiyatı şlling 4 peniye baliğ
karşılaştırma-Neticede dü-doğru olduğu neticesinde bu fiyatları 47
diği görülmüştür. Şurasına edilmek lâzımdır kİ. ı zarfında îngllteredcn ihraç Ingiliz gömleklerinin düzine 8 sterllng 13 olmuştur.
Amerikaya len pamuklu gömlekleri arasındaki bu fiyat farkı öyle şaşırtıcı bir şekil almıştır kİ, bu farkın kalite değişikliği veya Japon sanayiinin randıman yüksekliği neticesinde hâsıl olduğuna İnanmak mümkün değildir.
Japonyanın pamuk sanayii harpten önceki randımanına yetişeceği zaman, bu rekabetin önüne nasıl geçileceğini düşünen Lancashlre, şimdiden büyük endişe duymaktadır. Hâlen Japonya 3.739.000 eğirme cihazı kullanmaktadır. Halbuki bu millet 1939 da 11.502.000 pamuk eğirme makinesi kullanıyordu. Ja-ponyanın pamuk İmalâtında harpten evvelki çalışma şekline döneceği, dakika, Birleşik Amerlkada da korkuyla beklenmektedir.
Japonyadan İthal edl-gömleklcrle, İngiliz
Birleşik Amerikanın atom sanayii





/laya ıııvmlvkclirrl senede
1.000 milyon dolarlık yabancı sermayeye muhtaç
Yeni Delhi 16 (H H.S ) — Birleşmiş Milletlerin Asya ve Uznkşnrk İçin Ekonomik Komisyonu Sekreteri Dr Lokanathıın'a göre. Asya memleketleri gelecek 5 ilâ 8 sene içinde 1.000 milyon dolar yabancı sermayeye muhtaçtırlar, Balısi geçen yabancı aermaye ile hayati ehemmiyette ekonomik kalkınma hareketlerine girişilecektir.
Franannın İplik istihsali
Paris 16 ı Hususî) — Fransadn pamuk İpliği istihsal) ağustosta 16.465 ton iken eylülde 22.113 tona yükselmiştir. Eylül ayında keten ipliği istihsali 2 053 tona, jüt ipliği istihsali ise 6.925 tona yükselmiştir.
lar, deri yer almıştır. Mısır pamuk koıııteyofiıı İskenderiye 16 (Hususî) — Mısır Hükümetinin pamuk satın alma komisyonu 8.774 balya kaınak ve 4.996 balya menuufl cinsinden mürekkep eski mahsul stokunu müzayede İle satmaya karar ver-miştir. Hükümetin daha sonra 10 sene evvel kurulan bu komisyonu likide edeceği beklenmektedir. Yeni Zelanda İmli
IthaLHı
Wellington 16 (Hususi) — Yeni Zelandamn Gümrük Bakanı, Mr. Charles Bo\vden 1951 de artan fonların hah ithalâtına tahsis e-dlleccğlnl bildirmiştir. 1938 den beri halı ithali İçin ayrılan tah-slsat İki misline çıkarılmıştır. Ve bir çok firmalara hususi lisanslar verilmiştir.
Hlndtetao Ue İngiltere aracındaki t kur i mÜHMebata
alt nılcoıular
Yeni Delhi 16 (H(H(S() — Eldeki en »on rakamlara göre Hindistan ilk dokuz Hterllng almıştır, aylarında 98 2 mil-
Avrupa tediye birliğine dâhil koloniler ve himaye ülkeleri
Ankara 16 (A.A.) — Ekonomi ve Ticaret Bakanlığından tebliğ olunmuştu r:
Avrupa İktisadi İşbirliğine katılan memleketler ve denizaşırı ülkelerinin İtetesl aşağıda gösterilmiştir. Avrupa Tediye Birliği çerçevesi dahilinde yapılacak serbest ithalât bu Ülkeler menşeli mallara da tatbik olunur.
a — Avrupa iktisadi İşbirliğine katılan memleketler:
Avusturya; Belçika, Danimarka (Fcreo ve Grocnland adaları dahil), Fransa (Sarre ve Monako dahil). Batı Almanya, Yunanistan (Ege Denizindeki adalar dııhlt), İtalya (Saint Marln dahil), İngiltere (Anglo-Nor-man adaları dahil), İrlanda, 1 Lüksenburg. Hollanda.
(Svalbard dahil), Portekiz ( A çor es ve Madere dahil), laveç, İsviçre (Llechtcnstein dahil), Trioste Amerikan - Ingiliz bölgesi. Türkiye
b — Avrupa İktisadi İşbirliğine katılan memleketlerin denizaşırı Ülkeleri;
Rüzgâr adatan: Dominik, Grenada, St. Lucle ve St. Vlnccnt. Zengibar himaye ülkeai.
Belçika:
Belçika kongosu (Runnda . Orun-dİ dahil).
Amerikan petrolleri
Son yapılan hesaplara göre, dünyayı beş yüz sene idare edecek
Los Angeles, 15 (YtRS) — Amerikan petrol mütehassıslarına göre mevcut petrol kaynakları dünya petrol istihlâkini daha 500 sene karşılıyablle-cektlr. istihlâkin bugünkü tempoyla gitmesinin fazla bir tesiri olmayacaktır. Bu çevreler dünya petrol kaynaklarının dörtte üçüne demokrasi cephesindeki devletlerin sahip bulunduklarını belirterek Orta-şarkm petrol bakımından önemine İşaret etmektedirler.
meşinde devletin menfaati vardır. Devlet hizmetlerine milletin en iyi e-lemanlannııı celbi ve onların hususi menfaatler karşısında tam bir fikir ve hareket serbestte! İçinde tutulabilmeleri için devlet tarafından verilecek ücretlerin kâfi derecede yüksek olması lâzımdır.”(1)
Memleketimizde devlet teşkilâtının rasyonel olmadığı muhakkaktır. Fa-• kat yine muhakkuk olan bir şey vardır ki, o da memuru işine dört elle bağlamanın ve İstikbaline hiçbir endişeye kapılmadan pervasız bakabilecek hale getirmenin şartlarını a-rayıp bulmadıkça ve memur hak ve menfaatlerini kâfi teminat altına almadıkça iyi memur bulmaya ve rasyonel bir devlet teşkilâtı kurmaya da imkân yoktur. Ve bu dâva memleketimiz için bir yaşama ve var olma dâvasıdır.
Amerika Birleşik Devletlerinde 30 fabrika faaliyette, 20 İşletme de İnşa halindedir
Hamburg 16 (Hususi) — Ame-rlka Birleşik Devletlerinde atom endüstrisi mütemadiyen inkişaf etmektedir. Hâlen faaliyette olan 30 atom İşletmesine yakında 20 adet daha katılacaktır^
Bütün atom fabrikaları devlet elinde olup atom enerji komisyonu emri altındadırlar. Fakat bunlar % 90 nispetinde Amerikanın Dupont de Nemours, Monsanto Chemical General Electric, Westlnghouse ve Westem Electric gibi büyük firmaları tarafından mukavele İle hususî şekilde de işletilebilecektir.
Bu şekilde atoçı endüstrisinin bü-tün rizikosu devlete yüklenmiş vaziyette ise de. devlet bütün işletme tecrübelerini sanayie tatbik edecek- durumda olduğu için bir çok faydalan da mevcuttur.
Firmalann atom işletmelerine ya-pacaklan masraflar kazanç payı İlâve edilmeden kendilerine ödenecek ve onlar bu işi mültezim vazıyetinde yapmış olacaklardır.
lngiltercden bu senenin ayı içinde 68.6 milyon kıymetinde mal satın 1949 senesinin aynı Hindistan lngiltercden yon sterlingllk mal satın almıştır. Hindiatanın 1949 yılındaki umumî İthalâtı 117.1 milyon ster-ling tutarında idi.
Bu senenin ilk dokuz ayı İçinde Hindistan îngiltereye 67.4 milyon Bterllng tutarında mal ihraç etmiştir. Geçen sene ise aynı aylar içinde 68.8 milyon sterling kıymetinde mal satmıştı.
Bu sene lngiltercden yapılan ithalât meyanında makine, elektrik malzemesi, kimyevi mamûller mevcuttur. îngiltereye ihraç edilen maddeler arasında İse bilhassa çay, kaba jüt, jütten mamûi mal-
zlanda, Norveç
Ingiltere:
Adca (Koloni ve himaye ülkesiL Bahama. Barbados. Besudoland. Be-?uanaland. Bermuda, İngiliz Güvanı, ııglliz Kondurası, İngiliz Kuzey Bor-neosu (Saravak ve Brunei dahil), Salamon adaları, Ingiliz himaye ülkesi. Kıbns, Falkland adaları ve mülhakatı, Fiji adaları, Gambi (Koloni ve himaye ülkesi), Cebelitarık, Ellice ve Gilbert adaları, Altın sahili, Togo (Birleşik Kırallık vesayeti altındaı, Hong-Kong, Jamayka «Kayman adaları dahil), Kenya (Koloni ve himaye ülkesi), Rtlzgâraltı adalan; Antlgua, Montserrat, St. Kltts-Ncvte-AngulL la, Vierge adaları (Britanya bölgeleri), Malezya Federasyonu (Boğazlar mllessesesî dahil), Maldlvler, Malta, Moris, Nijerya (Koloni ve himaye ülkesi), Kamerun (Birleşik Kırallık vesayeti altında), Kıı.vy Rodezya. Nlyasalanb himaye ülkesi, Bomba adası. Iran Körfezi bölgeleri: 1 — Bahrevn. Kator, Trualyal, Oaman. 2 — İran Körfezi bölgeleri (Şeyhlerin otoritesi altında).
a — dubaf, b — KÜveyt. Pltkaren adası, Scntelen ve mülhakatı. Seyşel-ler. Sierra Leon (Koloni ve himaye ülkesi), Slngapour, Somali (Britanya himayesi altında), Suvazlland. tanganylka bölgesi. Tonga, Trfnldat ve Tobagu, Uganda himaye ülkesi.
Fransa:
Fransız ant illeri (Guadelup, Mar-tinik), Fransız Güyant ve İnini bölgesi, St. Pierrc ve Mikelon. Cezayir, Fransız Fası. Tunus. Fransız Batı Afrikaaı «Senegal. Moritanl. Fransız Sudanı, Fransız Ginesi, Fildişi, sn. hlll. Haute-Volta, Dahome, Nijer). Fransız Ekvator Afrikası (Çat, Gabon. Orta Kongo. Ubamgişari), Ka-merun (Fransa vesayeti dahil), Togo (Fransa vesayeti altında). Madagaskar ve mülhakatı (Komor adaları dahil), Reünyon adası, Hlndlstandakl Fransız Ülkeleri. Fransız Hindiçmlsi (Vietnam. Kamboç, Laos). Fransız Okyanusu. Yeni Kaledonya. Cibuti.
Hollanda:
HoLlanda Antlllerl (Aruba, Bo. na|re; St. Martin, St. Eustache), Cıı-raçao. Hollanda GUyanı (Surinam), Hollanda Yeni Ginesi (Eskiden En-donezyaya dahil bulunan).
Portekiz Afrika bölgeleri: Angola. Yeşilburun Adalan, Mozambik, Pot-leklz Ginesi, Sâo Tome ve Prlnsip.
Portekiz Asyası: Makao, Tjmor (Portekiz). Portekiz Hindtetanı, Da-mao, Diu, Goa,
İtalya: Somali.

Ekonomi ve Ticaret Bakanı İîmire gidiyor
İzmir 16 (Husus!) — Yarın şehrimize gelmesine intizar edilen Ekonomi ve Ticaret Bakanı pamuk mevzularını tetkik gibi 1951 İzmir nnın durumunu çektir.
Bakanlık 1951
nasyonal Türkiye İhracat Fuarı adı altında hazırlamak kararındadır.
Velibeşe. edeceği Enternasyonal Funda gözden geçlre-
Fuarını 1951 Enter-
İhracat hareketleri
(1) M. Masoln, Thâoric dconomiqucs dea Financea Publiquee, pgs. 139.
16/XI/1950 Perşembe
KAMBİYO ve ESHAM
Ayine Kuparıış
1 Sterlin^ 7.84.50 7.84
100 Dolar 280.25 280.—
100 Fr.. Frangı . 0.50 0.8G
100 İsviçre £•>. . 64.03 51.03
100 Belçika Fr. 5.60 5.60
100 İsveç Kr. ... 54.12.50 M.12.50
100 Florin 73.68.40 73 68 40
100 Eirot 0.44.128 0.41.128
100 Drahmi 0.01.876 0.01.876
100 Emco»hIob .... 9.73.90 9 73.90
22 45
%6 193b İkramlyell 20.30
Milli Müdafaa 1 m. 20.15
ı941 Demiryolu IV 21.45
%5 1941 Demiryolu V »0 75
%4 1/2 H)49 ikramlyell 21.40
%6 1941 Demiryolu Vl 97.10
Kalkınma 1 (um 97.10
%6 Kalkınma il 97.25
%6 Kalkınma 111 ...m 97 75
$«6 1948 istikrazı 1 ...... 97.—
%6 1948 istikrazı . 11 .... 97.20
%6 1949 İstikrazı 1 96 —
%7 MIHI Müdafaa IV 20 20
%7 1934 Sivas-Erzurum 1 . 21 26
%7 1034 •* " U-Vll 21.40
«£7 1941 Demiryolu 1, 21.—
%7 1941 Demiryolu 11 21 —
%7 1941 Demiryolu 111 20.52
?.7 Milli Müdafaa 1 20. ÎO
%7 Milli Müdafaa H 20,95
$L7 Milli MUdaJaa 111 21.İH
%1 Milli MUdafaa VI. 21.42
Şirket Tahvilleri
T.C. Ziraat Bankası 20.60
Anadolu D.Y Tertip A/B. 109.80
“ “ Te 60 * 112.5C
„ ,, Mümcs. Senet eı.—
| Şirket Hisse Senetleri
T.C. Merkez dnnKası 124.—
Türk İve İş Bank.uj» 30.-
Türk Ticaret Bankası 5.-
| Arıları ,.ım*ntn 6 50
SATILIK KOMPLE HAVAÎ HAT
EMLÂK BANK YAPI LİMİTED ORTAKLIĞINDAN
Birbirinden 85 metreye kadar İrtifa farkı ve 140 metre uzaklığı bulunan iki mevki arasında her hangi muharrik bir kuvvete lüzum olmadan işlemek üzere tertiplenen yeni ve komple bir havai hat satılıktır,
Fiyat ve diğer şartlarla tesisat hakkında malûmat almak tetlyenlerin Ankarada Türkiye Emlâk Kredi Bankası binasındaki Ortaklığımıza müracaatta bulunmaları rica olunur. (15717)
Kauçuk fiyatları düşüyor
Singapur 16 (Hususî) — Malaya piyasasında kauçuk satışları bu hafta içinde düşmüştür. Rusya ağustos ayındaki 10,815 tonluk mubayaasına mukabil 4,635 ton ve Amerika da 35,738 tona mukabil 32,288 ton satın almıştır. Komünist Çin’in bu ay içindeki mubayaatı 4,772 ton olup bundan evvelki aydaki miktardan yüksektir.
GAZİANTEP
ŞUBEMİZİN
Bugünden itibaren
Faaliyete başladığını sayın halkımıza ve müşterilerimize arzetmekle şeref duyarız.
TÜRK TİCARET BANKASI
Ticaret Borsasının aylık raporuna göre, gıda maddelerinde yükseliş olmuştur
maddeler elveriri başında
İstanbul Ticaret Borsası tarafından ekim a> ındaki ticari vaziyet hakkında yazdan bir raporda, yeni *ene mahmullerinin eylül ayına nispette daha çok hnrekctli geçtiği kaydedilmektedir. Gıda maddeleri üzerinde durulmaktadır.
Fiyatı pahahlaşan daha ziyade İhracata maddelerdi. Bunların
kuru famulye, yeşil ve kırmızı mercimekler gelmektedir.
Raporun diğer bir kısmında. yeni sene mahsullerimizin rekolteleri hakkında da malûmat verilmektedir. Fakat kaydedilen rakamların tamamlyle kati olduğuna dair teminat verilememektedir. Böyle olmakla beraber, buğday rekoltesi 4 milyon 548 bin 116. arpa rekoltemi 2 milyon 591 bin 756 ton, mısır rekoltesi 646.094 ton olarak hesap edilmektedir.
Raporda liberasyon rejimine de ehemmiyetli bir yer ayrılmıştır, Borsamn görüşüne göre. ihracat hareketleri hiç bir formaliteye, zorluklara uğramadan cereyan etmektedir. Bundan dolayı İhracat tacirleri liberasyon rejiminden memnuniyet duymaktadırlar.
MEMLEKET ve DUNVA BORSA ve PİYASALARI
MEMLEKET T 1 C A
İstanbul Ticaret Borsası
Bugün İJIKI Kapanış
li ububnt: Buğday yumuşak (TOc.) . 33.— 32 10
Buğday Uflo 29.03 29.08
Arpa yemlik ıdökroo) 23.— 22.—
Muır «arı (çuvalı) — 24.30
F'ustllvd lornbul —-
Fanuiva Çalı sert 55.— 55.—
Kuşyeml — 38.30
Merclaıuk kırmızı kabuk. 35.—
Mercimek yeşil — 55.—
Nohut »ıatürol — 22.—
Taftlı tohumları
Ayçiçeği tohumu 36.20 36.20
Keten tohumu 511.20 49.ÖÛ
f\.cnülr tûbumu
Susam 94.—
Yer fıstığı kaouldu 80.— 76.—
Kuru Meyvalar t
Fındık kabuklu sivri) — •y
Fin İlk «iç tombul 1950) ... 320/327 323/332
Ceviz (kabuklu) U- 47.—
Ceviz (1c natürel) — 165.—
Dokumu ham muddelerl ı
Tiftik tana mal — 625.—
Tiftik 'Na(ürcl) 700.— GşO.—
Yapak Irakyı (Kırkım) .. 300.—
Hanı deriler t
Sığır salamura (kaaap) Ki 190.— 180.—
Keçi tuzlu kuru kilosu .... — 105 —
Koyun hava kurusu kilosu m— 270.—
Nebati Tuğlar : 243.—
Zeytinyağı (E.E. tonokell) —
Sudamyağı (Raf. Sıra) •— 200.—
Ayçiçeği (Rafine çıplak) .. — 160.—
Fın'iık vrgı (ÇUrtlk) RTT.—
RET BORSALARI
İzmir Ticaret Borsası
Bugün Son Kapanıp
üzüm çoklrdok«1x No.9 71.— 72.5
încir A serisi No.* 47.— .47.—
incir H serisi No. 108 45 — 35.—
Pamuk Akala ı .. 400.— 391.—
Pamuk Akala 11 — m
Pamuk Akala, III... — —
Pamuk • eril — —
Pamuk vnğı (rafine) . — —
Pnm ık çekirdeği — —
Adana Ticaret Borsas 1
Birinci Akala 370/380 370 380
ikinci 325.— 325.—
Birine Akala vâdell ... —
Hazır
İkinci Akala yağmur yemiş — —
Altınlar
Bugün Eski kur
Lira Lira

Külçe Yerli Gr. 4.61 4.62
Külçe Dokubhiu 4.63 —
Cumhuriyet ... • • 37.30
Reşat 37.70 37.50
Hamit 31.50 —
Gulden 28.55 28.55
Ingill2 41.75 41.75
Fransız kok .. — —
Napoldon (11 . — —
İsviçre ... — —
YABANCI BORSALAR
New-York Borsası
DUO lû kj kuı
Buğday (Buşeiı=:Sent)
Sert Kış mahsulü NO. 2 261.— 259.—
Kırmızı Kış mahsulü No. 2 232.— 231.—
Pamuk Mlddllns (I lhreal=Srnt) 42 26
A t*a11 k »•»••»«•••«••••••••••••••••••••>>(• 42.93
Mart ....o. * 12 06 42 11
ttyıs (•»•••«•• •• .»••••••••••• ••••••••«•••••• 41.01 41 72
Tiftik (Libresi —Sent) 135.—
TCİLSftS O» 1 t 4• »«••••••»•••••aus 135.—
Fındık (Llbrc*l-=^*mt)
IC&öuklvı yerli in - —
orta — —
Levant 1ç ithal malı 63- 59.-
Ekstra ırl »ç ’thaı malı ...^„ 66.- 65.—
Kuru fiilim l.*iı»rvwl=Hent) .... U L/4
Thompson çekirdeksiz seçme U L/4
Keten luhıımu kBu^r!i = Duları
Mlnneapoli» ... .. .. 3-ab 3 «5
Mıılııy (bro—tın t) •••••••••«•■«• 140.— 140.—
Levna-leneke U00 libre '♦olan I 30 7 80
Londra Borsası •
Kelen lobumu çl unu=SterlLıj; > 73.-
Bombay —
KfttKUta ................................ 7L- 70.-
Ter fıstığı HlndUtnn 78.- 76.-
Bradford Piyasası
Tiftik İyi mal *Llbresl= Fiyat) . —
•• Sır* mııll ” — —
Tlln Anadolu “ “ * —ı
“ Trakya — —
İskenderiye Borsası
Pamuk ( Kantarı—Tnllan)
Ashmnnni Kısa »iynflı F/G. .. — 143.—
Karnak Uzun rlvaflı F/G. — 140 —
Sanayiciler bugün toplantı yapıyor
Bu toplantıda pamuk ipliği üzerinde görüşmeler olacak
Pamuk ipliği kullanan sanayi erbabı bugün Ticaret Odası salonunda bir toplantı yapacaktır. Bu toplantıda Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Umum Müdürü de bulunacak, pamuk İpliği mevzuu etrafında sanayi erbabının fikrini Öğrenecektir.
Evvelce de yazıldığı gibi, pamuk ipliği mevzuu etrafında pamuk İpliği imal eden fabrikalarla, pamuk ipliğini İşleyen fabrika ve İmalâthaneler arasında görüş farkı mevcut bulunmaktadır. Pamuk ipliği imal eden bir kaç müessese, yurdumuza ihtiyaçtan fazla pamuk İpliği ithal edilmesine taraftardır. İplik işleyen müessesler ise pamuk fiyatlarının yükselişi karşısında, pamuk ipliği fiyatlarının da yüksek bir seviyeye çıktığını, fiyatları indirmek İçin, dışarıdan iplik ithalinin zaruri olduğunu ileri sürmektedirler. Esasen son defa olarak B listesine pamuk ipliği için yeni bir tahsis koı.ulmuş olduğundan, bu mesele ehemmiyetini kaybetmiştir.
Piyasada Sümerbank pamuk ip. Uği fiyatlarına gelince: Son defa olarak 12 numaralı paketlerin fiyatı 2105 kuruşla 2550 kuruş arasında. 14 numaralı paketler de 2475 kuruştan satılmaktadır. 20 numarab paketler İse 2705 kuruşa., 24 numaralı paketler 2935 kuruşa. 30 numaralı paketler 3565 kuruşa satılmaktadır.
Yeni elektrik santr allan
Denizlide Gökpınar üzerinde bir santral kurmak için faaliyete geçiliyor
Denizli, 15 (Hususi muhabirimizden) — Sümerbank tarafından yapılmakta olan iplik fabrikası muhtaç bulunduğu 800 kilovattık gündelik enerjiyi» Gökpınar üzerlnda kurulacak olan santrallardan temin edecektir. Bu maksatla hülen Belediyenin İşletmekte olduğu 600 beygir takatindeki hidroelektrik santralına, evvelce hazırlanmış olan mahalle, 600 beygirlik ikinci bir türbin ilâve etmek; böylece elde edilecek 400 kilovatıık yeni cereyanla bu «antraldan 800 metre aşağıda ve 47 metrelik ikinci bir şüt üzerine yapılacak olan ilâve aantraldan temin e-dllecek 400-450 kilovattık cereyanı fabrikaya vermek; böylece her iki tesiste tetlhsai edilecek 800 kilovat-lık enerji ile İplik fabrikasını çalıştırmak. 1952 de çalışmaya açılacak olan İplik fabrikası inşaatına paralel olarak yapılması iktiza eden bu san-tralların her türlli keşifleri yapılmı*'. hattâ bu defa Ankaraya gidip gelen Belediye Başkanı tarafından da icnn eden mukavele yapılmıştır. Bu mukn veleve göre, tesisleri Belediye yapr çaktır. Karşılık olarak Sümerbar’ Belediye emrine bir milyon lira v recek, Belediye bu para İle bir kf ay zarfında İşe başlayarak fabrlk nm açılma tarihine kadar inşaatı I mal edecektir. Belediye Sümerban olan borcunu cereyan vererek altı ne zarfında ödeyecek; ayrıca fabri nın kullanacağı cereyandan da aen 100 bin liraya yakın istihlâk ver^ alacak, bu para borca mahsup e( meden Belediye Elektrik İşletme? varidat kaydedilecektir. Altı ee nln hitamında da. tesisler taman Belediyeye maledllmlş olacaktır. T nizll Belediyesini şimdiden bu müh. başarısından ötürü tebrik ederiz.
Sivasın yeşil mercimeği
Dış piyasalardan, en ziyade Sivas tipi mercimek isteniyor
Son haftalar İçinde yeşil ve kırmızı mercimeklerimize karşı dış piyasalardan İsteklerin arttığı yazılpuştı. Mercimeklerimiz arasında en ziyade Sivas bölgesinde yetişen yeşil mercimekler büyük bir rağbet görmekledir. Nitekim Ticaret Borsasında Si. vas mercimeği 55 kuruştan 65 kuruşa kadar muamele görmektedir. Halbuki diğer menşelerin mercimekleri 45 - 50 kuruş arasında satılmaktadır.
Sivas köylüsü, kurt tutmayan, u-run müddet muhafaza edilen tohumu seçmek suretiyle büyük bir dirayet göstermiştir. TaYım Bakanlığının bu mercimek tipini diğer bölgelere de teşmil etmesi lâzımdır. Bu yapıldığı takdirde, yeşil mercimek ihracatımızda daha ziyade artış olacağına şüphe yoktur.
Ankaraya giden pamuk tacirleri dqndiiler (İzmir 16 (Hususi) — Pamuk fiyatlarını a yükselmesi üzerine Borsa-da yapılan alivre satışlarda bir çok alıcı ve satıcıların büyük zararlarını telâfi için Ankaraya giden pamukçular heyeti. Ekonomi ve Ticaret Bakanım ziyarette bulunmuş, heyet daha sonra Sayın Devlet Başkanı Bayar'ı da ziyaret ederek m . ruzatta bulunmuştur. Heyet pam»f: fiyatlarının bu beklenmez yükselir si karşısında memlekette iflâslara mâni olunacak bir tedbir bulunma nı Ticaret Bakanlığından talep etmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanı da bu könu İle yakından ilgilenmiş, neticede T -caret Bakanı Zühtü Velibeşenln 1* mire gelerek bu konuyu borsarla t( kik ve kesin bir karara başlamı tensip edilmiştir,
New-York Borsasmd
sham fiyatları
New-York 16 (A.P.) — New-Yo ’ Borsasında bazı eshamın kıynı düşmüş ve bazılarının fiyatı yüke miş. neticede borsa karışık olaı kapanmıştır. Chicago Hububat Bor; sında buğday fiyatları yükselil mısır fiyatları karıcık kapanmıştır.
17 Kasım 1950
YENt Î8TANBUL
Sayfa 5
DEVLET DEMİRYOLLARI İLANLARI
ÇİNKO LEVHA ALINACAK
Devlet Demiryolları Haydarpaşa Satmalma Komisyonundan:
1 — 3160’ kilo 14 No. çinko levha açık eksiltme İle »atın alınacaktır
2 — Muhammen bedeli 5214 lira olup, muvakkat teminatı 391 lira 5 kuruştur.
3 — Buna alt şartname. Komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır.
4 — Eksiltme 24-ka»ım-1950 cuma günü saat 10.45 te Haydarpaşa Gar binası dahilindeki Haydarpaşa Satmalma Komisyonunda yapılacağından arzu edenlerin vaktinde Komisyonda hazır bulunmaları. (15733)
Bir şairin ölümü
Orhan Veli edebiyatımızı zenginleştirmiş büyük bir simadır
Yazan : Fikret Âdil

Eski kitaplar yeniden
9
yayınlanmalıdır

anne gibi çığlığı
diye hıçkırıyordu, gömlecığinı yıka-Zehra Hanımcığım, Edirneli imişsin.
ay-bir ar-kat
Gayrimenkul satışı ilânı
İstanbul İkinci İcra Memurluğundan :
948/3423
Bir borca mukabil merhun Beyoğlu, SÜruri mahallesi, Ce-dldiye sokak eski jenl numarataj 10, 12 kapı, 850 ada, 8 parsel sayılı 13000 lira muhammen kıymetli ahşap evin tamamı açık arttırma usullyle 11-12-1950 pazartesi günü saat 10 dan 12 ye kadar İstanbul İkinci İcra Dairesinde paraya çevrilecektir.
1 — GAYRİ MENKULÜN VASFI : İşbu gayri menkul SÜruri Mehmedefendı mahallesinin Eyyühüm ve Cedidlye sokaklarının birleştiği köşe başında olup iki bölüktür. Elektrik tesisatı mevcuttur. 10 numaralı kısmın arkasında bir de kuyusu ve su tesisatı vardır. Sokak cephesi duvarları hane İle bu duvar arası aralıktır.
10 numaralı hanenin zemin katı: Çift kanatlı ahşap kapıdan girilen zemini çimento şaplı, antre, sağda bir oda. arkaua diğer bir kapıdan geçilen koridor ve sofa üzerinde bir sofadan tahta bölmeli iki oda ve sağ tarafta bir aralık içinde zemini çimento şaplı maa musluk mermer taşlı belâdır.
Bodrum katı: Zemin kattaki antreden çimento basan.aklarla yapılan zemini çimento şaplı, taşlı ön cephede dar bir oda ve arka yan cephede diğer bir odadan ibarettir.
1£ numaralı kısım: Sokaktan tek kanatlı ahşap yapıdan nlan zemini çimento şaplı antre ve koridor üzerinde sağda oda, koridorda ocak yeri ve alaturka helâsı vardır. Hanenin ka ve sol yan cephesi taş ve tuğla duvarla sıvasız, zemin
pencereleri demir parmaklı, üstü kısmen yerli ve kısmen Marsilya kiremidi İle örtülüdür. Hududu tapu gibidir.
Yüz ölçüsü: 84.00 metre olup 82.00 metre bina yeri, kalan aralıktır.
2 — Arttırmaya iştirak için muhammen kıymetinin üzerinden % 7,5 teminat akçesi iraesi şarttır.
3 — Şartname, herkesin görebilmesi için 12-11-1950 tarihinden itibaren İcra Dairesinde ve muayyen yerinde açıktır.
4 — Gayri menkulün 11-12-1950 pazartesi günü saat 11 den 12 ye kadar arttırması yapılacak ve tellâl tarafından üç defa bağrıldıktan sonra en çok arttıranın üstünde bırakılacaktır. Ancak, o gün hiç talip çıkmaz veya teklif edilen bedel tahmin olunan kıymetinin % 75 ini geçmezse en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle arttırma on gün müddetle uzatılacak ve 10 uncu güne rastlıyan 21-12-1950 perşembe günü saat 11 den 12 ye kadar arttırması yapıldıktan sonra en çok arttıranın üstünde bırakılacaktır. Şu kadar ki, satılan işbu gayri menkul 2000 liraya mukabil Emniyet Sandığına birinci derecede ipotekli olduğundan en çok bedel bu gayri menkulle temin edilen mezkûr birinci derecedeki alacaklının alacağı ile satış istiyen alacaklının masraflarını karşılamadığı takdirde satış yapılmıyacaktır.
5 — Bütün satış bedelinin peşinen ödenmesi esastır. Ancak, alıcıya yirmi günü xeçmemek üzere münasip mehil verilebilir. Mehil verilmesi mecouri değil, ihtiyaridir.
6 — Alıcı derhal veya verilen mehil içinde satış bedelini tamamen ödemeye mecburdur. Aksi takdirde İhale feshedilecek ve îcra ve İflâs Kanununun 133 üncü maddesi mucibince muamele yapılacaktır.
7 — ipotekli alacaklılar ile diğer alâkadarların gayri menkul üzerindeki haklarını ve bu husus ile faiz ve masrafa dair olan iddialarını evrakı müsbıteleriyle birlikte tarihi ilândan itibaren on beş gün içinde memuriyetimize bildirmeleri şarttır. Aksi takdirde hakları tapu siciliyle sabit olmadıkça paylaşmadan mahrum kalırlar.
8 — Tellâliye, ihale pullan, vakıf borçlan ve tescil masrafları alıcıya ve diğer vergi borçları borçluya aittir.
9 — Arttırmaya iştirak edenler gayri menkulü görmüş, şartname, çap ve takdiri kıymet raporu ile işbu ilânı okumuş ve mün-derecatını tamamen kabul etmiş ad ve itibar olunurlar.
10 — Alıcıların belli gün ve saatte İkinci tera Dairesinde hazır bulunmaJan ve daha fazla malûmat almak istiyenlerin 48/3423 numara ile satış gününe kadar her zaman memuriyetimize müracaat edebilecekleri ilân olunur. (15695)
Evvelki gün, 15 kasını çarşamba, öğle yemeğimi yemiş, güneşin de tesiriyle gevşemiştim. Bir şekerleme yapmak niyetiyle koltuğa gömüldüm, kendimden geçmekte pek zorluk çekmedim. Fakat telefonun sesi rahat bırakmadı. O mahmurluk İçinde ne de canhırâş çalıyordu. Sait Faik Aba-sıyamk telefonda soruyordu:
— Orhan Veli’dcn bir haber var mı ?
— Bu akşam *saat ”5„ dc randevumuz var.
Telefonda bir sükût oldu. Sonra Sait Falk’in boğuk sesi:
— Ölmüş diyorlar da... Belki haberin vardır diye sordum.
Hava ne güzeldi. Telefon sahiden canhırâş bir sesle beni uyandırmıştı. Bu bir kâbustu şüphesiz. Daha bir ^gün evvel görüştüğümüz ve dört saat sonra buluşacağımız Orhan Veli nasıl ölmüş olabilirdi?
Bizim evde, emektar bir kalfamız vardır. Bunu duyar duymaz, ciğerinden vurulmuş bir kopardı:
— Ah yavrum, daha evvelki gün mıştım. Bana ”
diyordu, mademki çoktan da görmemişsin, ben yakında oraya gideceğim, seni de götürürüm.,,
— Dur bakalım, belki yanlıştır.
Diye onu teselliye uğraşırken telefon bir daha çaldı. Koştum. Tanımadığım bir kadın sesi. İsmimle beni arıyordu. Ben olduğumu söyleyince, şuh bir eda takınarak:
— Lütfen, dedi, İstanbul Radyosunu açınız. Sizi alâkadar eder bir şarkı dİnMyecekslnlz.
Bu dakikada böyle lâtifenin sırası mıydı. Fakat her halde haberi yoktu. Teşekkür ederek kapadım ve sersemliğin tesiriyle olacak otomatik bir hareketle düğmeyi çevirdim. Bir ses, Osman Nihadın o meşhur şarkısına başlamıştı:
^Bir ihtimal daha var.
Hemen aklım başıma geldi. Kendimi bu melodram havasından kurtararak telefonda gazeteyi aradım. Haber maalesef doğru imiş. Orhan Veli, son neslin en büyük şairlerinden biri, henüz 36 yaşındaki bu bütün mânasiyle centilmen insan, vefat etmişti ■
Darbe müthişti. Fakat çaresiz.

ölüm, büyük simaları yaşatıyor. Orhan Veli büyük bir sima İdi. Kendisini tanıyanlar, or.un şahsında bir büyük şairle beraber iyi ve “efendi,, bir İnsan kaybetmekle tammıyanlara nazaran iki defa müteessirdirler. Orhan VeH’nin bir “leit motif,, olmuş Süleyman Efendisiyle sağlığında s-lay edenler dahi, türkçeye bu kadar hâkim bir âair az gördüklerini itirafta ittifak ediyorlar. Aruz ve serbest şiirleri dışında. Orhan Veli Türk edebiyatına, Nasreddin Hoca fıkralarını manzum olarak hediye etmiş, I^ı Fontaine’den manzum ve yepyeni bir tercüme yapmıştır Bunlardan başka Orhan Vell’nln kendisiyle bir yakınlık, bir anlaşma hissettiği bir çok yabancı şairden tercümeleri vardır. Bunların arasında “Françols Villon,, un meşhur Aşılmışlar balladı büyük bir kudretle dilimize nakledilmiştir Bunu yaparken Orhan Veli hiç şüphe yok ki Villon’un derbeder ve serâzât ruhu İle kendisi arasında bir kardeşlik hissetmiştir. Yoksa;
Edebî şahsiyetleri biyografilerinden ziyade eserlerinden tanımak
kabildir
Yazan : Onman ŞAIIİNTAŞ
Gibi mısraları bir ”sehlt mümtenl,, halinde nakledebilir miydi?
Bundan bir müddet evvel, Orhan Veli ile “Rimbaud,, u karıştırıyorduk. Onun en meşhur ve en güç şiirlerinden birini tercümeye teşebbüs ettik. Daha ilk kıtada şu İki mısra bizi durdurdu: “Par dâlicatessc-J'ai perdu ma vie,,. Bunu hem beş hece ile vermek hem de aslına sadık kalmak istiyorduk. Bunu “Nezaket yüzünden -
hayatımı kaybettim,, diyemezdik. Bir hayli münakaşadan sonra ilk kıtayı şöyle tesbit ettik:
4vare gençlik Her neye köle Uğrunda vurdum Boynuma idle.
Orhan VeH’nin Ölümü, hepimizin boynuna lâle vnırdu.
Olmayın bu kadar katı yürekli. Ey dünyada kalan insan kardeşler; Allah da Bizden razı olur belki Sîzler acırsanız bitlere eğer.
.......................(•“*........ Dünyada herkes akıllı olmaz ya Biz de böyle olmuşuz ncj/llyelim. Madem abıımıza yazılmış ölüm..
U yıl liselerimizin bir ve ikinci sınıflarında okutulmak üzere yayım, lnnan edebiyat ders kitaplarında “Edebiyat Tarihçiliği,, usulü yerine metin inceleme usulünün uygulandığı göze çarpıyor.
kendisinden daha az yaşlı olana verirmiş. Böylece meşale sönmeden en yaşlıdan en gence doğru elden ele ilerleyip geçermiş.*’ Yaşlılar bilmelidirler ki, ellerinde bir meşale varsa onu söndürmeden gençlere mecburdurlar.
geçlrmlye
Türkçe ve edebiyat öğretiminin metinlere dayanması, dil ve edebiyata ait bilgi ve öğütlerin yalnız metinleri aydınlatma amacı ile verilmesi icap ettiği artık anlaşılmış bulunuyor. Bundan böyle, Yeni Nesil Edebiyat adı altında Fuzulinln Kerbelâda mı, Hllle’de mİ doğduğunu; Nedimin Patrona İsyanında damdan düşerek mi, yoksa dövülerek mİ Öldürüldüğünü; ŞinasLnin Avrupaya 19 yaşında mı, yoksa 20 yaşında mı gittiğini; Rıza Tevfiğln filozof mu. hatip mi. doktor mu, münekkid mİ, pehlivan mı, meddah mı, siyasî mi, şair mi olduğu münakaşalarını bırakacak ve bu yazarların, bizzat eserlerini veya bu eserlerden seçilmiş parçalarını okuyacaktır.
Şu halde edebiyat öğretimimizde, bugün için en önemli şey, edebiyat tarihimizde yer almış olan sanatkârların eserlerini elde etmektir. Çekinmeden fakat üzülerek söyllyeyim ki. 1928 sonrası nesiller eski edebiyatımızı ve muharrirlerimizi pek tamya-mıyorlar. Bir İki cildi ile Evliya Çelebi. bir divanı ile Fuzuli, bir terkibi ile Ziya Paşa ve birkaç eseri İle Namık Kemal tanınmış ve anlaşılmış sayılamaz. Eski yazımız He yayımlanmış eserlerimiz beş on seneye kadar yeni yazımızla yeniden yayınlanmazsa. çocuklarımız yalnız Divan ve Tanzimat Edebiyatını değil, Servet-i Fünun ve hattâ Fecr-i Âti grupunu bile tam olarak öğrenip anlıyamıya-caklardır.
Büyük adamları biyografilerinden değil, asıl kendi eserlerinden tanımanın faydalı ve mümkün olduğunu anladığımız, şu günlerde eski harflerimizi bllerj aydınlarımızla kitapçılarımıza büyük bir vazife düşmektedir. Bu vazife de memleketin İçinde ve dışında şöhret yapmış olanların eserlerini yeniden ve İzahlı olarak yayınlamak vazifesidir. “Eski Yunanlılarda bir merasim varmış: Meşale koşusu... Bir hususi günde şehrin bir meydanında yaşlılar, daha az yaşlılar ve en gençler sıra He toplanırlar ve bir halka teşkil ederlermiş. En yaşlılar önde, daha yaşlılar daha arkada olmak üzere koşarlar ve koşarlarken en yaşlı, elindeki meşaleyi
komşu ve yüzlerce
Binlerce Hra sarfederek yabancı memleketlerden klâsik eseri dilimize çevirdik ve bu çevirme bir sistem dahilinde oldu. Türk klâsikleri diyebileceğimiz eserlerimizi de aynı sistem dahilinde niçin yayımlıyamadığıtnıza akıl erdiremiyorum.
Acaba yerli eserlerimize, beğenmediğimiz için midir ki tercüme İşine bu kadar önem veriyoruz? Tercüme eserlerden çok şeyler öğrendiğimizi inkâr etmeği aklımdan dahi geçirmek istemiyorum. Fakat memleket olupbittilerini. memleket dert ve ihtiyaçlarını anlatacak tercümeler değil, telif eserlerdir.
Fertlerin kendi kendilerini hor görmeleri nasıl ki aşağılık duygusunun kökleşmesine sebep teşkil ediyorsa; bir milletin kendi kendini hor görmesi de bu kabilden duyguların memlekette kök salmasına sebep teşkil e-diyor.
“Yabancı memleketler bizi hiç tanımıyorlar’* diye endişeye düşüyoruz da “Biz bizi tanımıyoruz” meselesini hatırlamak istemiyoruz. Garp memleketlerinin her birinden devlet eliyle ne kadar eser tercüme ettirdiğimizi net olarak biliyoruz da, Türk eserlerinden kaç tanesinin tercüme edildiğinden liz.
**Blzlm eserlerimiz
bizden gayri milletlerin eserleri toptan iyidir” kanaatinin yerleşmesini istemiyoruz, istemiyoruz ama bu kadar tercüme eser yanında telif eserlerimizin yeni nesle okutulamayışı bu kanaatin yerleşmesini »ağlıyor.
yabancı dillere haberdar deği-
toptan kötü ve
“Sinemalarda ve spor hayatında tanınmış birçok yabancıların hayatını en ince teferruatına kadar bilmef.i bir marifet sayan, fakat milli büyüklerimizi tanıyamıyan talihsiz gençlerimizi” bu talihsizlikten kurtanp köklü bir ideal aşılamak istiyorsak, her şeyden önce onlara, memlekette isim yapmış şahsiyetlerin eserlerini sunmamız icap eder.

Hicri
Runıı
136*
Cuma
Re-
VAKİT
VASATİ
EZANI
2 — tslmsia
Hay-
PAVtTONü: İspanyol
— Kanun Harici. 2 —
Kurt-
ta
R
A
L
0
Y
A
D
R
vo dana mü-
Öğrenmek ili Civarında olduğumuz hcrşey
SIHHÎ I MD AT
I
UÇAK-TREN-VAPUR
TİYATROLAR
T.Suni
4
Adam.
6.48
11.59
14.34
18.50
18.25
6.07
Yetl-Kah-
(19.85 m). — m.). — 11.30
Kurta-Flrar. Yılmaa
75 İnci vesile-
Güneş öğle İkindi Akşam Yatsı t m* Ak
İstanbul Bej oğlu Anadolu yakası Ankara İzmir
Ge-At-
İZMİR
Mad&m Bovarl.
Zaferden Üstün. 2 —
müzik). — 11.30 Sar. ««erleri, — 14.45 Programlar ve dana müziği (pl.). — 15.00 Kapanış.
17.57 Açılış vo programlar. — 18.00 Caz milliği (pl.). — 18 20 Serbest naat (Konuşma veya müzik). — 18.30 Fasıl Heyeti Konseri ^Nihavent”. — 10.00 Haberler. — 19.15 Kına şehir haberleri. — 19.20 Radyo Senfoni OrkeNtraaı Konseri. — 20.00 Vito’dan arp ao-tolorı (pl.). — 20.10 Serbest aaat. — 20.15 Radyo ga» zotoHİ. — 20 30 Şarkılar (Perihan Altındağ). — 21.00 Serbest Hant (Sohbetler: Şevket Rado). — 21.10 Türküler: Azize Töaem. —• 21.30 Rlgoletto-Radvofonlk Temsil. — 22.20 Rlgnlotto Operasından müzik (pl). — 22.45 Haberler. — 23.00 Programlar zifti (pl). — 23.30 Kapanış.
1 — Kamçılı Kurtlan.
(22513) Kırallçe
İSTANBUL BELEDÎ YESf bohlr Tlyatrıılan 20.30 da Drnm Kıtımı ihtira* Trıtnıvnyı
Telf. : 42157*
Kumrdl kısmı Tersine Dllnvn Nuri Kordng yeni ses TirATROSU 20.45
LONDRA |
7.30 Dinleyici lıUcklcri-Hatlf müzik
0.30 Çeşitli müzik (30 dakika) ( 10 85
B B.C. Şimal Orkestrası (45 dakika) (19.85 m.). —
12 30 Haftanın boHekûrı Moısrt (30 dakika) (16.84 m.). — 14.18 Birmingham Şehri Senfoni Orkestrası (45 dnklkıı) (16.84 m.). — 16.15 B B C Skoç Orkestrası (1 sanlı (16,84 m.). — 17.15 Caz milzlftino bir bakış (30 dakika) (16.84 m.), — 18.15 Yeni plaklar (45 dakika) (16.84 m ). — 22.15 Plâklarla opera müsiğl (45 dakika) (31.55 m.).
Beyoğlu 44644 Ankara 00 t otan bul 24222 İzmir 2222 Üsküdar 60945 K.köy 60b72 Karşıyaka 15055
n.HAMRA î.Ale 1 —
Rjıklbcler.
MELEK 1 Bu G4ce Seninle. TAYYARE Kahraman Yüzbaşı. TAN 1 — Zaferden Üstün. 2 — Raklbeler.
YENİ 1 — Tarzan Maymunadam. 2 — Bufolobil Şarkısı,
ANKARA I
7.30 Açılış, M 8. Ayırı v» program. — 7 35
Kuran-i Kerim (pl.). — 7.45 Haberler. — 8 00 Şarkılar (pl.). — 8.15 10 dakika keman (pl.). — 8.25 Günün programı ve hava raporu, — 8.30 Çeşitli hafif müzik (pl.). — 9 ıK) Kapanış.
12.28 Açılış ve program. — 12.30 M.S Ayarı. — 12.30 Şarkılar. — 13.00 Haberler. — 13.16 Wala Festival Orkestrası çalıyor (pl.). — 13.30 öğle gazeteni. — 13 45 Hafif şarkılar (pl.). — 14.00 Hava raporu, akyaın programı ve kapanış.
17.58 Açılış ve program. — 18.00 M S. Ayarı. — 18.00 incennz “Suzidil Faslı1*. — 18..V) Konuşma. — 18.45 Sinoma orguyla melodiler (pl.). — 19.00 M.S Ayarı ve haberler. — 10.15 Tarihten bir yaprak. — 10.20 Tarihi Türk Müziği. — 20.00 Film müzikleri (pl). — 20.15 Radyo Gazeteni, — 20 30 Sorbeet aaat — 20.36 Mozart - Dlvertlmento No. 2 Re Majör. — 21.00 Dan» parçaları (pl). — 22.00 Konuşma. — 22.15 Bnch-Do Majör 2 Piyano Konçertosu. — 22.45 M.S. Ayarı ve haberler. — 23.00 Program ve kapanış.
İSTANBUL ı
12.57 Açılış ve programlar. — 13.00 Haberler. — 13.15 Hafif öğle mtlzlfti (pl.). — 13.45 Şarkılar (Salma Köprülü). — 14.20 Serbest aaat (Konuşma veya
1.57
7.08
9.43 12.00
1.35
12.16
yazılışının yıldönümü «iylo
LEBLEBÎCİ llORHORAftA
Opera Komik 3 perde Eser: D. ÇUHACIYAN Ravnbard motodiarına göre sahneye konmuştur.
Tel : 4D3RO
MUAMMER KARACA TİYATROSU B E L A M I
PARK (11131) Harrow Kumarbazı. SUS (14071) Çete.
SÜMER 1 — Esrarengiz Ses. 2 — Serseriler Yurdu.
ULUS (22294) Cehennem Geçidi. YENİ (11040) GUnuhkâr Baba. BÜYÜK Hile ve Sevgi.
KÜÇÜK Melekler ve Şeytanlar. BİR GAZİNOSU 7 Bryanua vüıü.
İNKARA PALAS PAVYONU za Şeydi İdaresinde Viyana raksyon Orkestrası.
SÜREYYA
Orkestrası.
44998 |
60536
91
2251


Sııfer
6
1370
19 5 0 KASIM
17

Galatasaray Lisesi Müdürlüğünden :
1 — Yatılı öğrencilerin ikinci taksitlerinin alınmasına baç-lanmış tır.
2 — İkinci taksitin ödenmesi İçin kanunî müddetin sonu 10 aralıkta biter. İlgili velilerin bilgi edinmeleri ilân olunur. (15471)
GELECEK OLAN UÇAKLAR
4.55 (P.A.A.) Ne\v-Xork, Boston, Şanon, Londra. BrUkoel, Frank-furttan. — 9 35 (S. A.S.) Lydda’dan (lsrnel). — 11.40 tamirden. — 11.50 Anknrndan. — 14 50 Adana, An-karadan. — 14.50 Beyrut. Kibrin, Ankaradan. — 15.00 Ankara, İzmir, Bnlıkcflirdrn. — 19.20 P.A.A. (Amerikan) Hongkong. Bangkok, Kalküta, Delhi, Karaşl, Basra, Beyruttan.
GİDECEK OLAN UÇAKLAR
6.10 P.A.A. (Amerikan) Beyru-ta. — 8.00 Ankara, Malatya, Elâzığ. Diyarbakır». — 8.30 Ankara. Adnnaya. — .10,35 S.A.8. (İskandinav) Münih, Kopenhaga. — 12.30 Anka raya, — 14.20 lzmlre. — 20.35 P.A.A- (Amerikan) Münih, Londra, Şanon, Gandar. Now-York*n.
GELECEK OLAN VAPURLAR
6 00 Seyyar, Karablgadon. — 6.30 Konya. Bnndırmndan. — 11.00 İzmir, Knrndenlzdcn. — 12.00 Bursa, Ayvalıktan. — 14 35 8u», Mudnn-yadan. — 21.30 Uludağ, Bandır-madan.
GİDECEK OLAN VAPURLAR
6 00 Tırhan. Incbolu.va. — 8.15 Uludağ. Bandırmnya. — 10.00 Ordu. Karadeniz». — 17.00 Mersin, Ayvalığa. — 19.00 Seyyar, Karabl-gaya.
GELECEK OLAN TRENLER
7.10 Tora». — 8.30 Ankara. — 0 15 Ankara (Eka.). — 22.20 Sem-plon,
GİDECEK OLAN TRENLER
8.20 Semplon (Avrupa). — 18.10 Ankara. — 20.30 Ankara.
TAN (80740i 1 — Kumarbaz Kız. 2 — Lorci Hnrdy Rüyalar Ülkesinde.
ÜNAL (49306) 1 — Haydutlar Kı-»allçcai. 2 — Öldüren Buss.
YENİ (84137) 1 - Venedik Kah-
ramanları. 2 — Gençlerin Sevgilisi. YILDIZ (42847) Lady Hnmllton.
ISTIN BUL ALEMDAR (23*63) 1 — Bir menin Romarn. romanlar.
AZAK (23512) dut. 2 — Dcnl»
ÇEMBERLİTAK
Krlstin.
AYSU (21917) l — Ananın Günahı. 2 — Kara Şeytan.
EMRE 1 — Vwrlfe Kurbanı. 2 — Varyetede Cinayet.
HALK (21901) 1 — Vatan ran Aralan. 2 — ölümden ÎMTANBUL (22367) 1 —
Rris. 2 — Vatan Haini.
KISMET (26654) 1 — üvey Baba, i — Leblebici Horhor.
MARMARA (23860) Kırallçe Krizlin.
MİLLÎ (22062) 1 — Aşk
1 — Aşılmaz Duvar, rURAN (22127) 1 — D(*nlı l»rı. 2 — Kamçılı Haydut.
YENİ (Bnkırlcüv 16-126) 1 — Pom-pelnln Snn Günleri. 2 — Tabancalar Patlarken.
KADİ KÖY
BİZİM SİNEMA (Üsküdar) I -Nehirler Kırallçe»!. 2 — Ateş Bekçileri.
iHbK CKadıköy) 1 — Slngoalla,
2 — Kanlı Göl
OPERA (68711) 1 — Balalayka.
2 — Neslmaçi Kahraman Gönüllü, SUNAR: 1 — Vatana Dönüş. 2 — Kızıl Nehir.
SÜREYYA (60862) 1 — Bağdat
(Renkli). 2 — Deniz Km.
YELDEĞİRMENİ Monte Krls-tonun intikamı. 2 — Bir Hizmetçi Kısın HAtırnlan,
ANKARA
ANKARA (23234) Üçüncü Adam Kim?
BÜYÜK (16031) Denizlerin Sevgilini.
CEBECİ (13846) 1 — Tarsan Maymun Adam 2 — Macera Limanı.
EMİNÖNÜ: Ankara (Eminönü) — Sırrı Ba^doftnn (Küçükpaaar) — Kıat (Dlvanyolu) — Süreyya (Kumkapı)
BEYOĞLU: Güneş (Merkez) —
Barunak (Taksim) — Batlat Tülbentçi (Taksim) — Bankalar (Ga-Jatn) — Necdet Ekrem (Şişli) — Çubukçu (Şişil) — HnnkÖy (Has-köy) — Yeni Turan (Kasımpaşa) FATİH: İsmail Hakkı (Şehzade-başı) — Etem Pertev (Aksaray) — Samatya (Samalva) — Hamdl Em-gen (Şehremini) — Ahmet Suat (Karagllmrilk) — HÜBameddin GÖ-kengin (Fener) EYÜP: Arif Beşer
DEŞİKTAŞî S.Recep (Beılkbış) — Yeni (OrtAkÖy) — ArnavutkÖy — Merkez (Bebek)
KADIKÖY: Kadıköy — Kıııltop-rak — Göztepe — Bontancı — Ah-medlye (Üsküdar) *
IIEYBEL1ADA: Halk BÜYÜKADAı Halk ANKARA: İstanbul — Güray — Cebeci
İZMİR: Halk (Basmahane) —
Birlik (KemeralU) — Alsancak (Alsancak) — Cumhuriyet ı Eşrcf-paşa) — GUzelyalı (Yalıları
BHYOGİU
ALKAZAR k(2562) 1 — Şarinnun Fe»ÜWİL 2 - Kızıl Nehir
AH (41304) Korkult Kuhrutnan. ATLAS (40835) Öldüren Hatıralar. EI.HA.MRA (12235) 1 — Şabnno Val». 2 — Hor Şafakta ölürüm. GÜREL 1 — Çrıkırcalı Mehmet E-(o ,2 — Çaktri'fth Mehmet Efe Na-mI Vuruldu.
İNC İ (44595) Kırallçe Krlntln. İPEK (44289) Tüccar Horn. LÂLE (43395) Korkak Kahramnn. MELEK (40838) Ayrılmaz Gönüller.
SARAY Yunan Opereti. 3UATPAKK (83143) 1 — Manon. 2 — Esrarengiz At.
SÜMER (42851) Nnm-ı diğer Par-mnkaıs Salih.
ŞARK (10380) Kırallçe Krlstln. SIK (43726) 1 — Gangster Hafiye.
2 — I,orol Hardı Silâh Arkadaşı TAKSİM (13191) Nam-) diftor Parmaksız Salih.
Bayta 6
YENİ t ** C \ N R (i L
17 Kaaıra 1950
YENİ
UN1VERSAL
HER YERDE ARAYINIZ
Bütün Ağrılara Karşı
Reyofilu. IrtlklM codd.il No. 392-394 hJanbvl T.l.lon . 49244 T.lgraİ! TÛRKMOTOR- Isiontovl
RÖNTGEN CİHAZLARI
Dahiliyeciler için İdeal bir teşhis vasıtasıdır
EMNİYET
KUDRET
İMALATHANESİ
ARTTIRILMIŞTIR
İstanbul Belediyesinden
4 İmiz
TOTOGRAT F/IM VE KÂĞITLARI;
GÜNDEM:
1 — Yıllık Yönetim Kurulu raporu.
2 — Yıllık Denetleme Kurulu raporu
3 — Yurt iç tüzüğünün müzakeresi.
4 — Dilek ve temenniler.-
5 — Seçimler.
Nea Agora - Ankara Pazan vesair bütün bakkallarda satılır.
Beyoğlu, Bostan Serdarömer Caddesi No. 138-Telefon: 86149.
NEZLE, GRİP, ROMATİZMA, BÜTÜN AĞRI VE SIZILARDA
BUZ DOLAPLARI İQİn PLÂSTİK SÜRAHİ
K A R A K ö Y - Telefon : 42877
Başlıca seyahat acentelerinden
UMUMÎ ACENTESİ:
HER PAZAR 09.00
ATİNA’dan ROMA - NİCE - PARİS - LONDRA ve NEW-Y0RK’a THA ve BEA uçaklariyle irtibat temin edilir. Aynı zamanda Yuııanistanın bütün şehirleriyle irtibat.
İZAHAT w BİL ET İÇİN:
Bu tehlikeden korunmak İçin dOnyanın en saf Jtl İcattı
ELEN HAVAYOLLARI
KIŞ UÇUŞ TARİFE8Î:
İSTANBUL - ATİNA - İSKENDERİYE
nane esansı İle hazırlanmış
RADYOLiN
İle her yemekten sonra dişlerinizi ) fırçalayınız.
Fatih Medresesi Yurdu Yüksek Tahsil Talebe Demeği Başkanlığından:
Demeğimizin yıllık Genel Kurul toplantısı 21-11-1950 salı günü saat 17.30 da. ekseriyet temin edilmediği takdirde 28-11-1950 sah günü saat 17.30 da C.H.P. Fatih Fevzi paşa semtocağı salonunda yapılacaktır, üye arkadaşların teşrifleri rica olunur.
(15693)
FRANSANIN EN MEŞHUR
ET- Chenaille Raulot - Lapointe
FABRİKASININ
Sayın müşterilerinin ısrarlı istekleri üzerine hususi İtina ile imal etmiş olduğu fevkalâde nefis
YAYLA Tarhanalarını
Satışa başladığını ve bllûmum BAKKALİYE Mağazalarının siparişlerini kabul etmekte olduğunu arzeder.
ANKARADA Toptan Satış Yeri :
HANIMLAR MİTtNG YAPIYOR I
Soğan ve sarmısak ayıklamanın bütün zorluğunu r , ortadan kaldıran
PRATİK MARKA
Tos soğan ve toı sarmısakın aatışa çıkarılmam dolayısiyle hanımların bir teşekkür mitingi yapacakları Öğrenilmiştir. Satış yerleri
Şile Belediye Başkanlığından:
1 — Şilenin meşhur plâjlarında soyunma yerleri, gazino ve asgari yüz otomobil alabilecek bir otopark yaptırılacaktır.
2 — Mezkûr tesislerin araalan Belediyece istekliye muayyen bir müddet için tahsis edilecek, buna mukabil İstekli, müddetin hitamında tesisatı olduğu gibi Belediyeye devredecektir.
3 — Bahta konusu müddet, tesisatın nev*t. mahiyeti re geliri derecesine göre, Belediye ile istekli arasında kararlaştırılacak ve keyfiyet mukaveleye bağlanarak notere tasdik ettirilecektir.
4 — Arzu edenlerin 1-12-1950 tarihine müsadif cuma günü saat 11 e kadar Şile Belediye Başkanlığına müracaatları İlân olunur. (15703).
KOMPLE MOTORLERİM İZ GELMİŞTİR.
Yayla İrmik ve Makama Fabrikaları
İSTANBULDA Toptan Satış Yeri :
Eminönü - Balıkpazan No. 78 - 75
YAYLA Fabrikaları SATIŞ DEPOSU
Telefon : 24079
4 SAAT ARA İLE GÜNDE 3 ADET ALINABİLİR
DEVAKIN
DEVAKIN
Beyazıt CamU etrafının açılması İçin İstimlâke tâbi tutulmuş olan yerlerden Beyazıt mahallesinin HakkAklar sokağında kadastronun 613 üncü adasında 75 parsel, 27 kapı ve 10 00 M2 sahalı ahşap dükkânın •tamamına mukadder 2600 Hra kıymetin mülkün tapudan alınan kaydında gözüken 4/24 hisse» sahibi Sait oğlu ömere tebliği için tanzim kılman 15-9-1950 tarih ve 401 aayılı tebligname Beyoğlu 5 inci Noterliğine tebliğ olunmuştur.
Mezkûr Noterliğin 13385 No. suna kaydolunan işbu tebllğ-name arkasına verilen meşruhatın tetkikinde ömerin Tununa gittiği ve başkaca adresinin de teshiline imkân bulunmadığı cihetle tebligatın yapılamadığı anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında 3710 No. lu kanunun 10 uncu maddesi tarifatına uyularak istimlâk belgeleri mülkün üzerine mahalline ve ilgili dairesinin muayyen yerine 20 şer gün müddetle tâlik olunmuştur.
Sahip veya alâkalıların 20 gün zarfında Belediyemize müracaatla ferağ vermedikleri veya çoğaltma dâvası açmadıkları takdirde mezkûr kanunun 18 inci maddesi hükmünün tatbik edileceği tebliğ yerine kaim olmak üzere İlân olunur. (15712)
, İstanbul Vali ve Belediye Reiei N.
Emlâk ve Kamulaştırma Müdürü
KAZIM KUYAŞ
işbu İhbarname talep veçhile ilân edilmek üzere Yeni İstanbul Gazetesine tebliğ olunur.
Soğuktan ve rüzgArdan mütevellit yüz ve el çatlaklıklarına, sivilcelere, yanıklara, ekzemaya ve cilt hastalıklarına karşı
DERMOJEN
kullanınız.
FAYDALI İLÂNLAR YENİ İSTANBUL'DA ÇIKAR
ANTİDOT
NEZLE GRİP
DIS AĞRISI ADALE R0HATİ1MASI YANIKLAR . GUNES YANIĞI
SOKMASI
K
YAR
Pl$l KASINTI * EKZEM A ERGENLİK
DONUK
DERİ ÇATLAKLARINDA VE TRA$TAH SONRA KULLANILIR
PİATI : 75 Krş.
BULUNMUŞ EŞYA
1950 Ekim ayında Tramvay, Tünel ve Otobüslerde bulunan eşyanın müfredatlı listesidir
Adedi
Muhtelif cins çantalar ...... Tek ve çift kadın ve erkek eldivenleri .
Tek ve çift kadın ve erkek ayakkabı ve çocuk patikleri
Kadın ve erkek şemsiyeleri........................
Şapka, bere ve kasketler..........................
Baston • • • • • • • •
Kitap ve evraklar.................................
Sefer taslan......................................
Yün atkı ve eşarplar..............................
Gözlükler ..................................
Dolma kalemler....................................
Hırdavat ve muhtelif eşya .
Röntgen filmi . •..........................
Bir miktar para...................................
1 Bu eşya sahiplerinin, Galata Tünel hareket dairesine müracaattan.
34
19
‘ 10
İT
13
1
21
22
12
5
4
123
1
arkasında
PERTEV
Çocuklann huysuzluklannm ve Hırçınlıklan-nın başlıca sebeplerinden aP'9 aralarının terden k J pişmesinden Heri gelir

Comments (0)