23 Kasım 1950 — Perşembe
e
a. e. f.
|KWWWt
SİYASİ İKTİSADI MÜSTAKİL
Yıl 1 — Sayı 358 — 10 kuruş
Yeni Istdiıbııl'ıın
KUPONU
TAHSİL KUPONU
Teala edeni Habîb Edîb - TÖREHAN
Ahoner Tllrldye için seneliği 92, »Ih aylığı İT. üç aylığı 9 liradır. Hariç memleketler İki misildir.
İlânlar ı 6 ncj sayfada santimetresi 1 liradır. tlânlardan hiçbir mesuliyet kabul edilmez.
Beyoğlu - Müellif Caddesi « - 8. Telefon î 447M - 44757 Santra!
Posta Kutmra ı 447 . tatanbnl. Telgraf Adresi t Hetlo, tafanbnl
Formoza’dan verilen bir habere göre
Komünist Çinliler Koreden çekiliyor
ingllterenin Süveyş Kanalı bölgesindeki askerlerini tahliye etmek fatemerneal. Mısır - Ingiliz münasebetlerini hftd bir safhaya getirmiştir. Bıı husımla İlerili olmak üzere Mısırlı milliyetçi talebeler günlerdir nümayişler yapmaktadırlar. Mısırlı talebeleri bundan evvelki nümayişlerden birinde görüyorsunuz.
C. H. Partisi gensoru için Meclis Başkanlığına müracaat etti
Mac Arthur, Kore harbinin sene
sonunda biteceğini ifade etti
Tatpeh — Formoza — 22. A. A. (Reuter) — Buradaki yabancı müşahitler. Çin komünist kıtalarına, Kore topraklarından çekilmeleri yolunda Pekin Hükümetince emir verildiğini bildiren haberlerin hakikate uygun olmam ihtimali üzerinde durmaktadırlar.
Milliyetçi Çin kaynaklarından alınan haberler, kuvvetlerini Mançurya hududu dahiline çekmesi için Çin komünist hükümetince General Sin Piao-ya emir verildi#! merkezindedir.
Nimet ve külfet
MEMLEKETİMİZDE ücretli veva maaşlı memur sınıfı gibi sabit go-Urliler İle şahsi teşebbüs sahipleri arasında ötedenberl büyük bir fark vardır. Biri hayatın her gün artan pahalılığını Heri sürerek gelirinin buna uymadığından ve mahrumiyetlere katlanmak zorunda kaldığındım bahseder ve buna karşı tüccar He şatari teşebbüs sahiplerinin kazançlarını, biraz da kuruntu ve mübalâğa karıştırarak, büyük rakamlara çıkarır, ö-tekl İse ticaret hayatının ve şahsi teşebbüsün karşılaşlı#ı muhtelif tehlikeleri öne sürer ve bilhassa mali mükellefiyetlerinin çokluğundan şikâyet eder. Her iki tarafın da haklı ve haksız olduğu noktalar hiç de eksik değildir. Biz hayatın pahalı olduğunu ve dalma pahalılaştı#ını inkâr etmek istemiyoruz, zaten buna İmkân da yoktur. İtalya ve Fransa gibi esas İtibariyle parası düşük ve memur maaşları, yani sabit gelirliler çok az olan memleketlerde hayat pahalılığı son üç ay zarfında To 10 nispetinde bir artış göstermiştir.
Buna mukabil memleketlinizde bilhassa son İki, üç aeneden beri memurlara verilen maaş ve onların nail oldukları İmtiyazlar oldukça fazlalaşmıştır, ve bugün memleketimizdeki memur maaşı İtalya, Fransa ve Al manyaya göre % 45 fazladır. Memleketimizde sabit gelirlilerin geçinemeyip sebeplerinden biri ve belki en belli başlısı yaşama şartlarımıza uya-mamak ve bir aile İçinde çalışan bir adamın yhıe aynı aile fertlerinden çalışmayan bir çoklarına bakmak İçin kendilerinde bir mecburiyet görmek şeklinde belirmektedir. Hayatın sert şartlarının bizi bu hususta birçok değişiklikler karşısında bırakacağını ve bizim de zamanla çalışan milletlere benzlyeceğimlzl zannediyoruz.
Memleketimizde meşrutiyete kadar Türk unsurunun zaten ticaret ve hususi teşebbüs sahasında esaslı bir faaliyeti yoktu. Memur, asker ve çiftçi diye üçe ayrılan bu faaliyet dışında başka unsur bulunmuyordu.
Meşrutiyetten sonra ve bilhassa Birinci Dünya Harbinde o zamanın iktidar partisi belki de iyi bir niyetle Türklerden müteşekkil bir tüccar sınıfı vücuda getirmek İstemişti. Neticesi millet zararına bir kaç adamın zengin olmasından başka bir şey olmamıştır. Bu gibi kolaylıkla kazanılan paralar kısa bir zaman içinde İsraf olunmuş ve umulan netice de elde edilmemişti.
Cumhuriyet devrimiz, memleket e-konomlslnl kalkındırmak için ticaretten ziyade sanayie ehemmiyet vermişti. Belki eski başarısızlıkların tesiri altında kalarak bu İşi millete bırakmadı ve neticede devletçilik denilen şey husule geldi. Sanayi politlka-Bİyle başlayan ve yavaş yavaş ticaret konularına da yayılan bu devletçilik zihniyeti memleketimizde şahsi teşebbüsü tamamen kırmış ve kırıl-mayanların karşısına da bir çok güçlükler çıkarmıştır.
Bundan dolayıdır kİ memleketlinizde ticari hayatın muvaffakiyet sırrı hep resmi makamların elinde bulunuyor ve tüccar sınıfımız kabil olduğu kadar Hükfımrt dairelerinden göreceği yardıma sığınarak iş görmeğe çalışıyorlardı. Bu vaziyet memleketimizde çok fena bir zihniyetin yerleşmesine meydan vermiştir.
Ticaret, kazanç ve zarar İhtimali olan bir iştir. Şayet bu İşin bir cephesi zarar olmayacak olursa buııa serbest ve müstakil meslek adını vermek doğru olmaz. O zamaıı ticareti yalnız kazanç getiren, fakat hu kazancı müspet istikamette sabit olmayan bir gelir telâkki etmek ve t ücran m rzı da memur sınıfı arasına sokmak İcap eder.
Biz son zamanlarda Almanya ve Fransayı dolaştığımız zaman memleketlinizde büyük bir mikyasta pamuk tekliflerinin yapıldığını gördük. Bundan 8-10 sone evvel İsmi bizde bile pek az bilinen akala kelimesinin şimdi her tarafta, bordalarda söylendiğini İşitmekle İftihar etmiştik.
İki aylık bir fasıladan soııra yine, bu memleketleri dolaşırken görüştüğümüz İthalât ve mensucat sahiplerinin hakkımızda pek fena fikirleri olduğunu anlamakla derin bir acı duyduk. Hâdisenin büyük bir dâva olduğunu, altından knlkaııııyacağınıız kadar büyük zararlara selıep olacağını bilmekteyiz. Buııu halletmek zorundayız. Fakat bize öyle geliyor kİ ticaret hayatında bulunanlarımızın artık hu zarureti anlamaları lâzımdır. Ticaretimizi lâubalilikten tasfiye etmek zamanı artık gelmiştir. Biz dış ticaretimizi ancak sağlam prensipler üzerine kurabiliriz. Çünkü bilmeliyi/ kİ. tüccarın sermayesi kabasındaki veya bankasındaki paradan ziyade şahsiyeti ve sözü olduğundan ticaret hayatımızın dürüstlük esasına bağlı kalması hlzl yarınki faaliyetimizde daha çok destekleyecek ve memleket ekonomisinin İnkişafına büyük ölçüde yardım edecektir.
Habib Edib - TÜKEHAN
Birleşmiş Milletler hava kuvvetlerinin mütemadi raaliyeti ile Çinlilere verdirdiği ağır kayıpların bu karara sebep olduğu söylenmektedir.
Tokyo, 22 A.A. (AFP) — İyi haber akın mahfillerden bugün hğrenit-diğine göre, Kore için yeni Birleşmiş Milletler Komisyonu üyeleriyle dün görüşen General Mac Arthur, Kore harbinin 31 aralıkta biteceği kanau-tinl İfade etmiştir.
Mac Arthur. Kore harbinin Sovyet Rusyayı artık alâkadar etmediğini ve bıı mesele ile ancak Çin komünistlerinin meşgul olduklarını a-çıklamıştır.
Londra, 22 A.A. (MPS) — "Man-ehester Guardian,, m kaneatince, Korede komünist Çin birliklerinin mevcudiyeti hususunda bir esrar perdesi var gibi görünmektedir. Çin kuvvetlerinin Birleşmiş Milletler kuvvetlerini geri atmak maksadiyle güneye doğru kuvvetli bir taarruza geçmeleri beklenmekteydi. Bununla beraber Birleşmiş Milletler kuvvetleri ikinci defa olarak Yalu Nehri kıyılarına varmışlardır. Bu kuvvetler Çin birliklerinin hücuma geçmelerini bekliyorlardı. Fakat bu hücum yapılmadı. Bu Çinliler ne oldu? Bunlar cepheden geri nıl alındılar yoksa sayılan hususunda bir halaya mı düşüldü? Bununla beraber Birleşmiş Milletler kuvvetleri beş ayrı Çin tümenine mensup Çinlileri esir etmişlerdir. Bu esirlerin sorguları üzerine Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin Tokyoçjak! Genel karargâhı, 9 kasımda Korede 60.000 Çin komünistinin bulunduğu ve 60.000 tanesinin daha gelmesinin beklendiği neticesine varmıştır.
Amerika Korede
tampon devlete taraftar değil
Acheson, bu işin müttefikler arasında görüşüldüğünü, fakat bir karara varılmadığını bildirdi
Washington 22 (YÎRS) — Bugün Dışişleri Bakanı Acheson, Amerikanın Kore harbine karışmış olan Komünist Çin kuvvetlerinin geri çekilmesini sağlamak ümidiyle Kore Man. çurya hududunda bir tampon bölge yaratmayı düşünmediğini ve bu hususta da hiç bir devletle anlaşmaya yarmadığını açıklamıştır.
Mamafih bu konuyla IlglH olarak Dışişleri Bakanlığında bazı müzakereler yapıldığını fakat bir anlaşmaya varmadığını açıklamıştır.
Komünist Çin’in Güvenlik Konseyine alınması hususunda İse. Acheson, Amerikanın şayet Birleşmiş MİL letler delegeleri Komünist Çin’i Güvenlik Konseyine almayı arzu ederlerse bu hususta vetosunu kullanmı-yacağını bildirmiştir. Yalnız Komünist Çin'in tanınabilmesi İçin her şeyden evvel bu devletin memleket dahilinde tesirli bir İdare cihazı kurup kurmadığı, milletlerarası vazifeleri ifa etmek temayülü besleyip beslemediği ve son olarak da hâkimiyeti altındaki halk kütlesi tarafından desteklenip desteklenmediği hususlarının bilinmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Almanyanın silahlandırılması hususunda ise, Kuzey Atlantik Paktı Devletlerinin bu hususta bir anlaş, maya varmak üzere çalışmakta olduklarını bildirmiştir.
Batı Almanyada yapılan seçimlerde Sosyalistlerin muvaffakiyetlerinin Almanyanın silâhlanmasına aleyhtar olmalarından değil, hayat pahalılığından ileri geldiğini sözlerine İlâve eden Acheson, Alman Sosyalist Partisinin silâhlanma aleyhinde olmayıp, bunun muayyen şartlar tahtında icrasına taraftar olduğunu tebarüz ettirmiştir.
Hindiçinı İçin
FRANSA YARDIM
1
i
TALEP EDİYOR
Paris, 22 (YİRS) — Fransa Hln-dlçlnl meselesinden dolayı İngiltere ve Amerikaya müracaat ederek süratle yardım gönderilmesini talep etmeye karar vermiştir. Kabine, şayet Komünist Çinliler İşine de açıkça karışacak olurlarsa meseleyi Birleşmiş Milletlere götürmek hususunda mutabık kalmıştır.
Hong - Kong, 22 (AP) — Komünist Çin lideri Mao Tse Tung. bugün verdiği bir emirde. Maynan Adasında bulunan Komünist Çin askerlerinden büyük bir miktarın, Hlndlçlniye giderek, Hayfong’un alınması İçin âsilere yardım edilmesini bildirmiştir.
Mısırlı öğrenciler, İngiltere aleyhine nümayiş yaptılar
Hükümet, bundan böyle nümayişleri yasak etmeyi karar altına aldı
Kahire, 22 (YİRS) — Mısır Hükümeti» memleketin Asayiş ve emniyeti icap ettirdiği için bundan sonra nümayişler! yasak etmeye kara^ver-miştir. Bu kararın alınmasına bugün 12,000 talebenin Ingiliz emperyalizmi aleyhine yaptıkları nümayiş sebep olmuştur. Talebeler caddelerden geçerek Kanal bölgesindeki İngiliz askerlerinin derhal tahliyesini istemişlerdir.
Hükümet nümayişleri önlemek İçin polise bugün ilk defa olmak üzere silâh ve motörlü vasıta vermiştir.
Kahire 22 (AP) — Ingiltere Dış Bakanı Bevinin beyanatı üzerine, bu gün Kahtrede» on bin talebe, bir protesto toplantısı yapmışlardır,
Mitlngten sonra Nazırlar Meclisi blnasrtıa giden halk. Nahas Paşanın çalışma odasının altında toplanmıştır. Balkona çıkan Nahoş Paşa, "ihtilâl” ve “Mücadele” diye avazeleı atan halka şu şekilde hitap etmiştir;
”— Biz, kapıyı açık bırakmayı tercih ediyoruz. Sizlerl feda etmeden de, milli emellerimizi tahakkuk ettirebileceğiz. Bay Bevln, kapıyı, ken-
dine uygun bir şekilde açık bırakmıştır. Biz de kapıyı, İstediğimiz şekilde açık bıraktık. Biz, milli isteklerimizi. İMkriş yollyle halletmek gayesini güdüyoruz. Eğer bu şekilde bir netice elde edemezsek, tavru hareketimiz. zamanın İcaplarına göre tatbik edilecektir”.
Protesto mitingi, Nahas Paşanın sözleri üzerine dağılmıştır.
İngiliz Kabinesinde sert tenkidler >
Londra, 22 (YÎRS) — Bugünkü Avam Kamarası toplantılarında îşçi Hükümeti gerek Muhafazakârların ve gerekse kendi partisinin tenkld-lerine uğramıştır.
Churchill ve Eden, Mısır'In İngiliz kuvvetlerini kanal bölgesinden atmak için türlü çarelere baçvurduğu bugünlerde Hükümetin silâh sevkıyatına devam etmesLnl tuhaf karşıladıklarını belirtmişlerdir. İşçi Partisi mebuslarından Sydeny Silverman, Hükümetin Mısıra silâh satarken da. ha temkinli olmasının gerektiğini söylemiştir.



EN GVZEL HEDİYEi
4Z\




Önergede dış politika, devletin siyasi ve askerî emniyet meseleleri hakkında umumî
müzakere açılması talep edilmektedir
Ankara 22 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — C. H. P. Meclis Gru-punun dünkü toplantısında dış politika ve devletin siyasi ve askeri emniyet meseleleri hakkında Büyük Millet Meclisinde umumî bir müzakere açılmasını talep etmeye karar vermiş bulunması Parlâmento mehafL llnde ehemmiyetle karşılanmıştır. Malatya Milletvekili ve C. H. P. Meclis Grupu Başkanı İsmet İnönü lmzasiyle bugün Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yapılan bu müracaat bir gensoru (istizah) mahiyetindedir. Meclise verilen İstizah takririnin Meclisçe kabul veya reddedilmesi için hiç bir şekilde görüşme yapılmaksızın İşar! reyle kararlaştırılması icap etmektedir. Bu itibarla Meclis Başkanlığına tevdi edilen bu önerge önce Meclis ekseriyetini elinde bulunduran D. P. Meclis Grupunda enine boyuna görüşüldükten sonra Meclis heyeti umumlyeslne arzedile-cektir.
Diğer taraftan Mardin Bağımsız Milletvekili Kemal Türkoğlu ile Mil-let Partisini Mecliste temsil eden Kırşehir Milletvekili Osman Bölllk-başı Meclisten karar almadan 4500 kişinin silâhlı bir savaş birliğimizin Korede hizmet etmek üzere Birleşmiş Milletler emrine verilmesi işi ile alâkadar olarak bir gensoru önergesi hazırlamaktadırlar. Ancak bu takdirde C. H. P. Grupunun Meclis Başkanlığına yaptığı müracattan bazı noktalarda ayrılmaktadır. Zira C.H.P. Grupunun önergesi Kore meselesi hakkında bir suali jhtiva etmekle beraber daha şümullü bir karakter taşımakta ve Hükümetten umumiyetle dış politika ve devletin siyasi ve askerî emniyet meseleleri hakkında Mecliste umumî bir müzakere açılmasını derpiş etmektedir.
öğrendiğimize göre C. H. P. Gru-pnnun önergesi Meclisçe tasvip edildiği takdirde takrir sahibi fsmet İnönü ve arkadaşları yalnız Kore meselesini değil Bulgar meselesini ve Atlantik Paktını bahis mevzuu edecekler hattâ Bulgaristan He Aramızda mevcut gerginliğe temas ederek Hükümetin silâh altında bulunan vatandaşlarımızı terhis etme kararını tenkid edeceklerdir.
D. P, Mrrlla Grupu toplandı
D. P. Meclis Grupu bugün toplana, rak C. H. P. Grupunun gensoru açılması yolundaki takririni müzakere etmiştir. D. P. mehâfltfnde yaptığımız temaslar neticesinde elde ettiği-mlz intıbaa göre gerek Grup, D. P. milletvekillerinin gerek Grup İdare heyetinin ve gerekse Hükümetin u-mumî temayülü takririn Meclise intikal ettirilmesinin isabetli olacağı merkezindedir. Bu mahfillere göre Başbakan cuma günü AnkarAya avdet edecek ve ertesi günü D. P. Gru-pu toplantıya çağırılacaktır. Ve mesele Grupta görüşüldükten sonra C.H.P. önergesinin kabul edilerek Mecliste müzakere açılmasını temin eden bir karara varılacaktır.
Mamafih bu mütalâanın tamamen aksini ileri sürenler de vardır. Bu zümreye göre D. P. Hükümeti Meclise danışmadan Koreye asker göndermekle Anayasayı ihlâl etmiştir. Bu yüzden meseleyi Meclise getirerek müzakere açılmasından çeklnllecek-tlr.
İÇİNDEKİLER
İKİNCİ
Siyasi partilerimizin müstakbel hüviyetleri
‘ Sait Dündar Demiroğlu
ÜÇÜNCÜ
Serseri çocuklar Bedü Faik
DÖRDÜNCÜ
Ticaret zihniyeti
M. Nerml
. B E Ş î N C î
Modern hir memlekette bâtıl bir itikat festivali İsmail tşmen
Askerî eğitim sisteminde mühim değişiklikler Hazırlanan tasarı Meclise verildi
Tasarıya göre, gedikli çavuşlar yüzbaşılığa kadar teri!
edebil
Harp Akademisine giriş şartlan değişiyor
Her sene İki kur’a askere alınacak
Ankara 22 (Husus! muhabirimiz bildiriyor) — Ordumuzun harp gücünü arttırmak makaadiyle askeri eğitim sisteminde mÜHnf değişiklikler yapılması içtn Millî Savunma Bakanlığında devam eden çAİışmalann bir kısmı neticelenmiş ve hazırlanan tasan Meclise gönderilmiştir.
Millî Savunma Bakanlığı acemi erlerin yetiştirilmesi hususunda tatbik edilecek usul hakkında gerekli emri vermiştir.
Russell Dorr mezunen memleketine gidiyor
Dorr, evvelki akşam Devlet Bakanının verdiği ziyafette Dışişleri Bakanı Fuat Köprülü İle
Ankara, 22 (A.A.) — Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, bugün Çankayada. bu akşam mezunen memleketine gidecek olan Avrupa İktisadî işbirliği Türkiye Mümessili Mr. Russell Dorr’u kabul etmişler ve öğle yemeğine Alıkoymuşlardır.
Bu kabulde Devlet Bakanı Fevıl LCıtfl Karaosmanoğlu, Dışişleri Bakam Prof. Fuat Köprülü, Maliye Bakanı Halil Ayan. İşletmeler Bakanı Prof. Muhlis Ete ve Mr. Russell Dorr’un Muavini Mr. Orron R. McJunklns de hazır bulunmuşlardır.
YENİ İST/VNBVL — Russell Dorr bu sahahkl ekspresle Ankaradan şehrimize gelecek ve cuma günü Amerikaya müteveccihen memleketimizden ayrılacaktır.
Bundan böyle askere alınacak kurcalar evvelâ muhtelif mahallerde kurulacak eğitim merkezlerine gönderilecek ve burada bir müddet talim ve terbiye gördükten sonra kıtalara sevkedileceklerdir. Bu seneden itibaren İki kur’a askere çağınlacak ve bu miktar lüzum görüldüğü takdirde 3, 4. 5 kur’aya kadar arttırılabl-lecektlr. Aynca meselâ 1930 doğumlu eratın hepsi bir devrede r kere alınmıyarak sevkıyat işi muhtelif tarihlere dağıtılacaktır. Bu suretle or-dumuzün dörtte üçü muharebe tatbikatını yapabilecek bir durumda bulunacak dörtte b(rl de acemi eğitim merkezlerine gönderilecektir.
Tasannın en mühim tarafı gedikli çavuşların yüzbaşılığa kadar terfi edebllemelerini sağlamasıdır. Tasan subay yetiştirme usulünde de değişiklikler taşımaktadır. Subaylar bundan böyle kur’a usuliyle sınıflara aynlmıyacaklar. kabiliyetlerine gör® vazife alacaklardır.
Diğer taraftan Harp Akademisine giriş şartları da değiştirilmiştir. Bundan sonra Harp Akademisine binbaşıdan aşağı rütbede olanlar giremi-yeceklerdir.
Harp Okulu eğitim sisteminde de esaslı değişiklik yapılacaktır. Okulun tahsil müddeti 4 seneye çıkanlacak-tır.
Serbest kira meselesi
Ankara, 22 (Hususî muhabirim»* bildiriyor) — Ticaret Komisyonu bugün toplanarak kiraların serbest bırakılmasını temin maksadiyle hazırlanan 5020 sayılı kanunun 30 uncu maddesinin değiştirilmesi hakkmdaki kanun teklifini müzakere etmiştir. Hükümet mümessillerinin bu husustaki mütalâaları dinlendikten sonra bir karara varılabilmesi için Başbakanın İzahat vermesinin muvafık olacağı düşünülerek oturuma son verilmiştir.
W
İSTANBUL
GAZETESİNİN
İSTANBUL



SAATLERDİR
St)TTEN AĞZI YANAN
YOĞURDU ÜFLEYEREK YER
REFİK AHMED S E V E N G İ L YENİ İSTANBUL'da
GAZETEMİZ, Hükümet merkezlinizdeki haberleri daha geniş Ölçüde toplamak, bu ha-ilerlerle birlikte Anknrnnın siyahi hııvıuiıııı okuyucularımıza objektif bir görüşle ve güııü gününe verebilmek için Anknradn-kl haberler bürosunu genişlet-* meye kurur vermiştir; burada, yetişmiş guzetacllprden mürekkep l>lr ekip çalışacaktır.
)l \l İSTVMM L’ıtn \nkara Bürohiı, tanınmış muharrirlerden eski ve tecrübeli bir gazeteci olun Refik Ahmet Seven-gil tarafındıııı İdare edilecektir. Bıı suretle okııyııcıılıırımız, Hükümet merkezimizde YENİ İSTANBUL ekipi tarafından yn-pılacak olan canlı ve hareketli bir gazeteciliğin alâka verici mahallilerini gazetemizde takip edeceklerdir. Seveııgllln dürikt ve tarafsız bir müşahit olarak jn7ncağı Ankara intibaları bir knç gün içinde gazetemizde İntişara hn«>İı,vacak(ır.
sayfomızda bulacaksınız.
Tafsilâtını üçüncü
I^Mhı------»IlIlMmiIHIlMlIlUlOmMilllUlUUirüllIllılMIHHHitUllllütIMlIllMMIllllIlMlIMMmMItNtinillllllllIHHimKIIIIHlUllUlllUh'INIMlUllllllNlIlllOlllllllllllNimilUlMUUIIUliUlUllK


Sayfa 2
Y ® N î İSTANBUL
29 Kamm 19B0



Şehir köftl
Siyasî partilerimizin
müstakbel
Yazan
hüviyetleri
: Sait Dündar DEMİROGLU
Meryem Ana


ŞEHİR HABERLERİ
=
İKİNCİ Meşrutiyetle beral>er teşekkül etmlyc başlayan siyasî partKarimizin bugüne kadar devam eden hayatları, bize, bunların hiç hlr zaman birer doktrin partileri olmadıklarını göstermektedir.
ittihat ve Terakkiden başhyarak gelen partilerimizin ana vasfı iktidarı almak veya iktidardaki partiye muhalif olmaktır. Kırk İki sene içinde hâlâ doktrin partilerinin vücut bulmamış olmalarını siyasi havaiı-at (etmek
1041.194# tek parti
Iktlsap
edlldlk-hıl hÜ-
nurdaki dalgalanmalara yerinde olur.
Milli Kalkınma Partisinin senelerinde kurulmaslyle
devrine son verip çok partili lıayala, hakikaten, girmemizden beri henüz boş altı seıır geçmiş olmakla beraber kaydedilen İlerleme hiç do az değildir. Bu arada, ekseriyeti, henüz h|rer doktrin partisi hüviyeti tasıınıyan. yirmi kadar yeni siyasi parti teşekkül etmiştir. Pek tabii bunlar da zamanın tekâmülüne uyarak, er veya geç birer prensip hüviyetini edeceklerdir.

Vaziyet bu şekilde hulâsa ten sonra, mevcut partilerin
viyctl ne şekilde İktisap edeceklerini İncelemek faydadan hail olmaz.
Bu arada akla İlk olarak şu sual geliyor: Acaba bugün ana parti olarak kabul ettiğimiz Cumhuriyet Halk. Demokrat ve Millet Partileri (le Inı istihaleye uyabilecekler m! T Yoksa bunlar sahneden çekilecekler de. ta-mamlyle yeni partiler mi birinci plânı İşgal edecekler?
Kanaatimizce, böyle hlr farazlyevl kabul etmek biraz müşküldür. Siyasi partilerin, doktrin sahibi asıl idareciler yanında particilik gibi tamamly-le siyaset tekniğine vâkıf şahsiyetlere de ihtiyaçları vardır. Siyaset tekniği ise, herhangi bir mektepte tahsille veya şahsi tetebbu İle iktisap edllemlyecek kadar girift hususiyetler taşır. Ancak uzun seneler doğrudan doğruya siyasi hayat İçinde yaşayarak yetişmiş kimseler bu tekniğe, o d» tecrübe İle, vâkıf olabilirler. Ayrıca yeni parti kurulması ve memleket çapında teşkilâtın ikmal edebilmesi maddi ve mânevi bir çok zorlukların ve mânilerin yokedilmeslnl de icap ettirir. Asgarî, gelecek Üç dört seçim devresi İçin üç ana partinin. siyasi hayatımızda, esas rolü oynayacaklarını kabul etmek cn doğru ihtimal olur.
bütün İcraatların» bu damgalan vurarak propagandalarım a>nı esaslara göre nynrlarnalarına mâni olan (11-fler ve çok daha mühl(n bir husus vardır, kİ o da lıor üç partide de nıevzıııı bahis vasıflnrın tamamlylc zıddı sl.viiKİ, iktisadi ve Içtlınal inanışlara sahip kimselerin yer almış olmalarıdır.
Pek tabii olarak görlilrbllvcrgl veçhile tamamlyle aynı akide ve inanış sahihlerinden terekküp etmeyen te* şekküller. âzami serimsi i İçerisinde istenilen İstikamete dogrıı veçhelene-merler. Bu itibarin İlk olarak blrbl-rlylc bagdaşmıyan karakterlerin ayrılmaları veya dalın sade bir tâbirle “saf” değiştirmeleri İcap eder, çünkü, misalle zikretmemiz İrap ettiği takdirde, Bnv A. B, C. 1>. Cumhuriyet Halk Partisi İçerisinde ekalliyette kalmış olmakla borular, bilfarz Demokrat Parti veya Millet Partisi İçerisinde ekseriyeti teşkil edenlerle aynı kanaati taşımlıktadırlar. Aynı hal Dcııuıkrat Parti Aralarından Bay F.. F, (1, II, İle Millet Partisinden Bay N, M. R, ve T İçin de varittir. Bu şahısların da İhtiyar edecekleri *>ııf” değiştirmeleri filleri ortadan çaktır.
Bu itibarla,
geçip de. ortalığa bir durgunluk ve sakinlik hâldin olduğu vakit, hattâ, pek sık tâbirini dnhl kııllnnncntimiz saf değiştirmelere kolaylıkla şahit olabileceğiz. Ve blHün hıı muazrnm taazzuv hareketinin in’lkâslannı partililerin umuınl kongrelerinde safha safha takip edebilmek İmkânı kendi-Hâinden hâsıl olacaktır.
Papa Hazretleri M er ye maunnuı m iracı hakkı uda bir ^fetvan çıkartma ve buua bıaamipanlan bir nevi aforoe edeceğini haber verini^.
Bundan yılhırca evvel, sun-urdersem Biva^tapol harbinden evvel, Papalık Hasreti Mrrpe-uıin “leke&iz yrbelik», hali için de böyle hareket etmişti.
Bütün bunlardan bize ne di-yccckeiniz! Bite bir şeyler var da onun içhı bahsediyorum, fiu mirao meseleni Bfeiosta Met-yemin kabri işi yeniden alevlendiği zamana tesadüf etti dr,„ Yani demek istiyorus ki, tabii ve sanat yüzelliklcri ifia olsun, tarihi kıymeti, dinî s-hrmmiyeti için olsun her han-yi bir mcmlrketts Müslüman-ra veya Ihrisliyanca tarifim üslerinin gelişip bir rekabet havasının teessüs etmeye başladığı bir samanda bovle bir "fetva,, mdnidardır.
Derhal ildre edelim ki. bunun için sij/asî sebepler de mevcuttur.
Fakat aldkadar Katolik
nasıl Vatlkanda he, Ortodoksların "Papa,, emin Fenerde o-Ittşudur. Acaba o da böyle bir "fetva,, çıkaracak mıî
BİR İSTANBULLU
bizim bıı mevtu ile olaşu muzun sebebi KilIsrsiHia ftPapa„ sı
bu kabil torluk ve mıV pek kolaylıkla kohiıra>
İlk günlerin hıırarell
Bu netice, diğer kurulmuş veya kurulacak olan partilerin hiç bir zaman birinci plâna geçemlyeceklerl demek değildir. Esasen böyle kati bir hükme hiç bir zaman varılamaz.
Şu halde, bugün için sadece üç ana partinin böyle bir istihaleyi ve taaz-zuvlaşma hareketini nasıl geçirebilecekleri mütalâa edilebilir.
En baalt bir deyişle, hiç bir teşekkülün mazisini İnkâr edebilmek kabil olmadığına cöre. böyle bir taaz-zuvlaşnıa hareketinin mihrak noktalarını tcfcbit edebilmek İçin, her üç partinin geçmiş İcraat ve propagandalarını kınaca ve hulasaten gözden geçirmek İcap ediyor. Bundan sonra bu icraatların umumi görünüşünü e-le alarak bunlara birer prensip hüviyeti vermek ve bilâhare de bunıı partilere tatbik etmek, menuumuz için en kısa yolu teşkil etmektedir.
İmdi, partileri sıraslyle ele aldığımızda: Cumhuriyet Halk Partisi, yirmi yedi senelik iktidarı müddetln-ce, çeşitli ve değişik görüş zaviyelerinden mütalâa ederek tatbik mevkiine kovduğu İcraatına göre, İster nâzım devletçilik, ister hakikî sosyalizm veya inler inhisarcılık densin en sol cenahı —mevcudun içinde— temsil etmektedir. Demokrat Parti, kuruluşu. Cumhuriyet Halk Partisine muhalif olması hasebiyle, orıun mııhn. Hf| olduğundan, daha liberal esaslara göre hareket edeceğini fakat bu arada da nâzım bir devletçilik tatbikinden geri kahnıvacagını İlân etmiş olmakla ortada ve ortanın da biraz sağında yer alır gibi gözükmektedir. Millet Partisi ise, hiç bir tereddüde yer bırakmıyacak şekilde, dalın kuruluşunda —o da mevcudun İçerisinde— en sag cenahı temsil edeceğini ilân etmiş bulunmaktadır.
Her ne kadar bu üç parti bu günkü görünüşleriyle bu vasıflanmaları İfade etmek telerse de, burada en mühim âmillerden birini teşkil eden ve
Türkiye * İsrail ticareti gelişiyor
Geçenlerde memleketimizden ayrılan İsrail ticaret heyetinin temasları hakkında îsrailln Türkiye basın ve ticaret at&şesl M. Arazi gazetemize aşağıdaki beyanatı vermiştir:
— TÜrkiyede bir kaç hafta geçiren İsrail Sanayiciler Birliğinin heyeti Türk piyasasında aldığı siparişleri yerine getirmek ve müşahede ettiği bir çok imkânları tahakkuk ettirmek üzere lsraile avdet etmiş bulunmaktadır. Bunların arasında Tür-kiyeden ham madde ithali ile bu maddelerle İsrailde imal edilecek sanayi maddelerinin Türklyeye ihracı tasavvuru da vardır.
İsrail heyetinin Türk piyasasına sattığı mallar arasında mutfak takımları, elektrik malzemesi, dakik âletler, iplik, eczayi tıbbiye, kimyevî maddeler vardır.,,
Diğer taraftan İsrail Sanayiciler Birliği tarafından neşredilen "Th îsrael Export Journal,, aylık dergisinin yeni çıkan sayısı Türk . İsrail iktisadi münasebetlerine tahsis edilmiştir. tik sayfası Cumhurbaşkanı Celâl Bayar ve Prof. Ha im \Veiz-mann’ın resimleriyle süslü olan bu dergide Türk ve İsrail şahsiyetlerinin mesajları da bulunmaktadır. Bu ara-da, Ekonomi ve Zühtü Velibeşe yazmaktadır;
"Yakınçarkta sa bir zamanda naylinln inkişafını memnunlukla takip ediyoruz.
Türk ihracat mallarının bir çoğunun ananevi pazan olan bu ülkeler-le bu suretle faydalı mal mübadelelerine girişebileceğimizi anladıkça ümidimiz artmaktadır.
Son yapılan Türk . İsrail ticaret anla^nası bunlan gerçekleştirecek esasları koymuş bulunmaktadır.
Artık yapılacak iş İki tarafın tüccarına kalıyor. Çünkü resmî makamlar karşılıklı anlayışın son haddine kadar varmışlardır.
Bu vesile İle ve mecmuanız yolu He selâm ve muvaffakiyet temennilerimi göndermekten zevk duyuyorum.,,
Diğer mesajlar ise îsrailln Ankara Elçisi M. EİJahu Sasson, Türkiye Büyük Millet Meclisi İktisadî Korniş-vonu Başkanı Bay Kâzım Taşkent. İsrail Dışişleri Bakanlığı İktisat Şubesi Genel Müdürü Dr. Meron ve İsrail Sanayiciler Birliğinin Başkanı M. Schenkar tarafından yazılmıştır.

Ticaret Bakanı Bay mesajında şunları
garbin tekniğini kı-gellştiren İsrail sa-
PEYAMİ SAFA
YALNIZIZ
— 73 —
Sanıim alacağı cevabın tahmin ettiği gibi çıkacağından emindi. Sordu:
— Ne haber?
— Cumartesi günü beraber değilmişler. "Ben belki bir ay var. Meralle beraber sokağa çıkmadım,, diyor Ferhat.
Selmine teşekkür eden Samlm ağır ağır yürüyerek odacına çıktı. Kapıyı kapadı, durdu ve uzun zaman kımıldamadı. Mahzunluğun baygınlık derecesini bilir misin? Evet, eşyanın üzerine ince bir sis çöker. Peşinden bir utanç. Bu defa çok şiddetli. Boğucu ve hay-kırtıcı. Nasıl? Bağırmak istiyor: Nasıl? Ben bu mahlûku anlamakta nasıl bu kadar geciktim? Nasıl, evvelâ onu nasıl en seçme histerimin mevzuu olmaya lâyık görebildim? Nasıl ve ne biçim bir körlükle, hasıl, nasıl, hangi zaaflar tarafından itilerek, nasıl, hangi İdraklerin felci içinde, nasıl, derece derece ve bir çok uyandırıcı işaretlere rağmen nasıl, zaman zaman içimi altüst eden keder fırtınalarının mânasına karşı tasasız kalabildim? Ve nasıl — haykırmak istiyorum — nasıl, fakat nasıl.,. Canını benim, Samim, Samimcigim, benim bir tanem — bırak nıı santimajıtallznıi, bırak ve cevap ver — nasıl diyorum, nasıl, çıl-dıracağım, nasıl, nasıl ona kadar yuvarian-357
Ermeni Patriği 25 kasımda seçiliyor
Yeni Ermeni Patrik seçiminin İlk devresini teşkil eden heyetlerin seçimi 25 kasımda yapılacaktır. Ni-zamname mucibince seçim heyetlerinin yedide biri ruhanilerden ve yedide altısı halk mümessillerinden terekküp edecektir.
Kumkapı Patrikhanesinde Patrik vekili Aslanyan’ın başkanlığında yapılan toplantıda patrik seçiminde ki-liseyi temsil edecek 13 ruhani seçilmiştir.
Hava vaziyeti
Devlet Meteoroloji İşleri Genel MÜ. düdüğünden bildirildiğine göre, son 24 saat içinde hava Karadeniz kıyılarında çok bulutlu ve yer yer yağışlı, diğer bölgelerde az bulutlu ve açık geçmiştir.
Yağışlar yağmur şeklinde olmuştur. Metrekareye düşen yağış miktarı Slnopta 1 kilogramdır.
Günün en yüksek sıcaklığı Mersin ve Antalyada 23 derece, günün en düşük sıcaklığı Ulukışlada sıfırın altında 6 derecedir.
Dişçi Okulunun 42 nci kuruluş yılı kutlandı
Tıp Fakültesi Dişçi Okulunun 42 nci kuruluş yıl dün kutlanmıştır. Törende Vali ve Belediye Reisi, Tıp Fakültesi Dekanı, profesörler ve talebeler hazır bulunmuştur.
Dekan Prof. Kâzım Oürkan açış söylevinde Türkün çok eski zaman, larda başlıyan hekimlik hayatını te-barüz ettirmiş, şehirleri üniversiteler, üniversiteleri şehirler yapar di. yerek İstanbul şehir hastahanelcrinde üniversitelerin yaptıkları hizmetleri ve ilim bahasında Türk gençliğinden
beklenilen çalışmaları tahlil etmiştir Prof. Cemal ve diğer profesörler ve talebeler adına bir öğrenci mektebin çeşitli hizmetlerini işaret ederek konuşmuşlardır.
Hukuk Talebe Cemiyeti dileklerini Dekana bildirdi
Marshall Plânı İdaresi de
Türkiyede ulaştırma işlerindeki zorluklardan şikâyet ediyor
Bu yaz Marshall Yardımına ait bir gemi bütün limanlarımızı
Marshall Yardımı Paris Merkezi Haberler Sende! şeflerinden Walter Rldder bir müddetten beri memleketimizde bulunmaktadır. Marshall Plânına dahil memleketlerdeki durumu tetkik etmek üzere bir seyahate çıkmış olan M. Rldder bu sabah şehrimizden ayrılacaktır. Dün kendisiyle konuşan muharririmize aşağıdaki beyanatı vermiştir.
**— Memleketinize Marshall Plânının Türkiyedekl propaganda servisinin nasıl çalıştığını, Hükümetle nasıl işbirliği yaptığını ve müşküllerinin neler olduğunu tesbit etmeğe geldim. Gördüğüm en mühim müşkülât ulaştırma sahasındadır. Bu müşküller Türk halkına Marshall Plânına ait yapılmış olan işleri göstermemize engel oluyor. Ulaştırma müşkülü de muhakkak yakın tedilecektir.
Benim vazifem merkez istihbarat
lekette bulunan servisler arasında bir irtibat teminidir. Bundan sonra Tür-kiyeye her İki ayda bir geleceğim. A-nadoludaki köylerde dolaştırmakta olduğumuz sinemalı kamyonlar çok faydalı olmuştur. YapmaJt İstediğimiz şey Amerikanın Türklyeye bir yandan iktisadi, diğer yandan askeri yardımları niçin yaptığını halka göstermektir.
Bu sinemalı kamyonlardan başka diğer Marshall Plânı memleketlerinde trenlerimiz ve vapurlarımız da vardır. Hâlen Almanyada olan tren demiryolu Bul garis tandan geçtiği İçin Türklyeye gelmemektedir. Fakat bu treni Türklyeye vapurla getirtmeyi düşünüyoruz. Yedi vagonu olan bu
bir gelecekte hal-
Marshall Plânının kısmiyle her mem-
çahfmoları gösteren ziyaret edecek
trenin cuklar
at, endüstri, Avrupa Birliği milletleri arasındaki İşbirliğinin İÜzumıı. askeri ve İktisadi emniyet. Marshall Plânının tarihçesi gösterilmektedir.
Vapurlarımızdan biri gelecek yaz Türklyeye gelerek bütün sahil şehirlerini dolaşacaktır."
bir vagonunda ninem* Ve co-içln tiyatro, diterlerinde zlra-
Vali, Sahne Sanatkârlarının sosyal durumu ile alâkadar oldu
Vali ve Belediye Reisi Prof. Gökay Şehir Tiyatrosu tarafından şerefine verilen çayda, memleketimizde sahne sanatkârlarının fedakârane çalışmalarının ve cemiyet ıztırabını en İyi duyan bir zümre olduklarını İşaret ederek Şehir Tiyatrosunun tamamlanması, artistlerin sosyal sigortadan faydalanmaları ve bilhassa fikir işçileri kanunundan istifade etmeleri mevzuları üzerinde görüşmelerle iki saat süren samimî bir toplantı yapılmıştır.
Şehir Hatları personeline prim veriliyor
Şehir Hatları işletmesinde çalışan personele verilmekte olan primler bir müddetten beri tediye edilmemiştir.
Bakanlık primlerin rc 50 nispetinde tediyesine karar verdiğinden ağustos ve eylül aylarına ait primlerin tediyesine başlanacaktır.
Firari Bulgar mültecileri
dün şehrimize getirildiler
Ingiltere Hükümeti kendilerini kabul etmeyince aynı vapurla tekrar yurdumuza sığındılar
Bundan bir kaç ay evvel Karnak adlı bir Ingiliz şilebinde saklanmak suretiyle İzm)re kaçan üç Bulgar mültecisi İngiliz Hükümetinin kendilerini kabul etmeyişi üzerine aynı vapurla Türklyeye iade edilmişlerdir.
Karnnk şilebi dün sahalı limanımıza gelmiştir.
Firari Bulgarlar, hareketlerinden utanmış gibi hicapla önlerine bakmışlardır.
İçlerinden biri fotoğraf çekilirken yüzünü örtmüştür. Her üç Bıılgnr da enterne edilmiştir.
dım? Bu kız, Yarabbi, bu kadın, nasıl, bu karı, of, bu mahlûk nasıl benim histerimin tarihine ve içimin en mahrem galerisine, sonunda kovulmak için bile olsa, nasıl, nasıl girebildi? Nasıl, ben onu nasıl, hayatımın hiç bir anında inmediğim bir aşağılık çizgisinde tanımaya razı oldum? Nasl, Allahım, nasıl, onu hayalinin bile erişemiyeceğl mertebelerin, süzülmüş mânevlliklerin kızı olmaya doğru götürebileceğimi sandım, çırpındım, çırpındım. Ve nasıl — hayvan! — Nasıl — Affet beni, ey aziz içim, affet — nasıl fakat, ruh radarlarının ve sayısız his İntikallerinin İnce delâletlerine ve hele nasıl baz an en haykıran İşaretlerin şukağımdan itercesine ihtarına rağmen, şüphesiz derinden derine anlamsadığım, anlar gibi olduğum halde, nasıl ve niçin ona düştüm? Boğuluyorum, haykıracağım, dur, bak, sakin ol...
Ve odada dolaşa yüksek sesle mısraları okudu:
Sen bak oamiI donup düşüyor nağmeler yere Sen bak nasıl benizler uçuk, rrazralar melûl, Sen bak sltareler nasıl âmade-l ufûl!
Sonra koltuğuna oturdu. Fakat hemen kalktı, durdu, başını salladı ve odada yine gezinmeye başladı. Ona karşı bu alâkanın kin, öfke veya nefret şeklinde devamından da utanıyordu. Bu feveranı durdurmak için ne yapabileceğini düşündü. His deliklerini tıkamak doğru muydu? Selmine Söylediği gibi, unutmanın en emin çaresi hatırlamektı. Sonra kalbin bütün meselelerini bizzat kalbin kendisinden daha İyi halledecek hlr kuvvet olmadığını eskiden beri çok iyi biliyordu. Bütün ener-358
Hukuk Fakültesi, Talebe Cemiyeti-nin yeni İdare heyeti evvelki gün dekanı ziyaret etmiştir.
Yeni İdare heyeti dekana takdim edilmiş ve çalışma tarzı hakkında malûmat verilmiştir.
Bu arada cemiyetin İhtiyaçları de-kan tarafından not edilerek, en kısa zamanda yerlerine getirileceği bildi-rllmlşıtir.
Dilekler arasında yeni binada cemiyete bir oda tahsisi, “Hukuk Yo. lu„ mecmuası IçLn kâğıt temini ve fakir talebelere kitap yardımı vardır.
Dekan, idare heyetine, talebelerin ihtiyaç ve dileklerinin halli için her vakit kendileriyle görüşmek istediği, ni, bunun için hiç bir formaliteye tâbi olmaksızın ziyaretlerini beklediğini söylemiştir.
Şimal Denizinde makinesi bozulan Türk gemisi tehlikeyi atlattı
Aslan Sadıkoğluna alt 5600 tonluk K. Sadıkoğlu gemisi, tsveçe ait Got-land adasının 6 mil güneyinde, makinesinde vuku bulan ânl bir ârıza yüzünden telsizle İmdat m iştir.
İsveç sahil kurtarma vaka mahalline vaktinde
dlr. Geminin ânzasının tamirine başlanmıştır. K Sadıkoğlu gemisinin durumu tehlikeli değildir.
işareti ver.
vasıtAİan yetişmişler-
Elriisk vapurunda bir sahtekârlık
îstanbulda tarım sayımı sona erdi
»
te-
îstanbulda yapılan ziraat sayımı sona ermiştir. Istanbulun 16 kazasından toplanan 6000 fiş vilâyette ziraat sayımı kontrolörleri Naci Acar ve Rıdvan özdin tarafından incelenmiştir.
8 kazanın incelenmesi sona ermiştir, umumi netice bir kaç güne kadar alınacak ve evrak Ankaraya gönderilecektir.
Bereketzode mahallesi ihtiyar hoyeti yeniden seçilecek
Ekmek meselesi tahkikatı devam ediyor Bir müddetten beri Ankarada
maşlarda bulunan Toprak Mahsulleri OfüH, İstanbul Bölge Müdürü Sa-bahAddin Orhon pazar günü Anka-radon şehrimize dönmüştür.
Sabahaddln Orhon, Toprak Mahsulleri Ofisinde bir tensikatın bahis mevzuu olmadığını, ekmek işinde yolsuzluğu görülen bazı fırın ve değirmenler hakkında tahkikatın devam ettiğini ve yakında bir basın toplantısı yaparak bu hususta, geniş İzahat vereceğini söyledikten sonra:
“— Ekmek kalitesini behemehal düzeltmek kararındayız. Ve bu iş ü-zerlnde hassasiyetle çalışıyoruz.,, demiştir.

Geçenlerde İstifa eden Galata Be-reketzade mahallesi İhtiyar heyetinin yeniden seçilmesine karar verilmiştir.
10 aralık pazar günü yapılacak seçim için Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu tarafından gereken hazırlıklar tamamlanmıştır. Bu seçim İçin 7 sandık eski yerlerine konacak ve sabah 8 den 17 ye kadar açık kalacaktır.
Banliyö telefonlarının otomatikleştirilmesi
Bebek ve Büyükada santrallarımn tevRiat işleri tamamlanmıştır. Yakında bu semtlerde telefon almak İsteyenlerin arzuları yerine getirilecektir.
Diğer taraftan banliyö aantralla-rınm otomatik hale getirilmesi için sipariş edilen malzemenin birinci kısmı gelmiş ve yerlerine takılmaya başlanmıştır.Bu tesisatın 1951 haziranına kadar tamamlanacağı ümit edilmektedir.
Adalar telefon kablosunun tamiri bitiyor
15 günden beri İnkıtaa uğramış olan denizaltı Adalar telefon hattının tamirine devanı edilmektedir.
Kablo bir kaç yerinden kopmuş olduğundan, lodos dolayısiyle çalışmalar zaman zaman inkıtaa uğradığından telefon konuşmaları temin edilememiştir. Telefon Başmüdürlük günden bize verilen malûmata göre hattın bugün olmazsa yarın behemehal açılmam muhtemeldir.
jlslnl ihtirastan alan aşk İradesinin yine ihtirasla yıkılabileceği muhakkaktı. Zekânın bütün rolü, menfi ihtirası besliyen delilleri tedarikten, fazla bir şey değildi, O, vazifesini mükemmel yapmış ve yalanları yakalamıştı. Yalancının elinden bütün sahte, fakat mâkul mazeretleri alabilmiş miydi? Bu noktada yine bir şüphe ısırganı Samimin kalbine yapışıyordu. Meral sinemaya Ferhatla beraber gittiği yalanını mazur gösterebilecek psikolojik sebepler İleri sürebilirdi. Onu müdafaasız bırakacak ve itiraftan yahut hakkınd* verilecek hükme razı olmaktan başka çaresi kalmıya-cak bir hale getirmek lâzımdı.
Samim, bütün bir gece, yatağına hiç girmeden, yalnız bunu düşündü.
XII
“Artık bu defterin ona alt faslını tamimiyle kapıyabileceğimi sanıyormu. Son ve kesin delile de sahibim. Yanın itirafa mecbur oldu. Bu, hakikatin öteki yarısı üzerinde zihin yormama İHç lüzum bırakmıyacak kadar açık bir ihanet delilidir. Daha fazlasını zaten aramış değildim. Bu kadarı tastamam kâfi.
“Ferhatla birlikte sinemaya gittiğini söylediği günden sonraki buluşmamızda, tahmin ettiğim gibi, bu yalanını benim haksız şüphelerime karşı duyduğu korku ile izah etti. İnanmış görünmek için Önceden verilmiş kararımı tatbik ettim. Rahat ve neşeli konuştum. Yalnız ayrılırken, buluşacağımız günün tesbltl anında çok dikkatli olınak lâzım geldiğini önceden düşünmüştüm. Aramızdaki konuşmayı aynen kaydediyorum:
"— Ne günü buluşalım? diye sordum.
359
*
*

CEMİYET HAYATI

Millî Türk Talebe Birliği İktisat Derneği yıllık Genel Kurul toplan, tısını 25 kasım 1950 cumartesi günü 14,30 da birlik merkezinde yapacaktır
Ekseriyet temin edilmediği takdirde 27 kasım 1950 pazartesi aynı yerde aynı saatte yapılacaktır.
D. P. Şehir Meclisi Parti Gnıpu 25 kasım cumartesi günü saat 4 15 te Osmanbeyde Suna Çay Salonunda toplanacaktır.
Gazetemiz Operatörlerinden Osman Peközkay’m bir kız evlâdı dünyaya gelmiştir. Sevinç adı ve-rllen yavruya uzun ömürler diler, ana ve babasını tebrik ederiz.
Geliboludan sonra yapılan ânî konfrolda 14 ton beyanname dışı mal bulundu Denizyolları gemileriyle nakledilen yüklerin sıklet ve nev'l malı gemiye veren nakliyat ambarının beyanına göre tesbit edilmektedir.
Ancak hakikate uyulmıyacak şekilde beyanda bulunanların mallan için ceza olarak üç misli navlun alınmaktadır.
Son zamanlarda bazı ambarlar tarafından Denizyolları gemileriyle İstanbul . îzmlr arasında nakledilen yüklerin slklet ve cinslerinin yanlış bildirildiği haber alınmıştır.
Bunun üzerine İdare, son defa İzmir seferini yapan EtrÜsk gemisinde ânl bir kontrol yaptırmıştır.
Gemi, Geliboluyu geçtikten sonra, ambarlar mühürletilmiş ve îzmir Limanında nakliyat ambarlarının beyanlarına göre hazırlanan yük listeleriyle karşılaştırmak suretiyle, ge. mldekl yükler tartılmıştır.
Bu kontrol neticesinde 14 ton beyanname harici yük tesbit edilmiş, ayrıca bazı eşyanın da yanlış olarak bildirildiği görülmüştür.
Gemiye verdikleri yükün sıkletini eksik gösteren, nakliyat ambarı hak-kında cezalı tarife tatbik edilerek 900 Hra navlun bedeli tahakkuk ettirilmiştir.
İdare yüklerde yapılan bu suiistimali önlemek maksadiyle bütün hatlarda sık sık kontrol yapacaktır.
Batı ve Doğugüney Akdeniz seferleri
Doğu . Güney Akdeniz hattına tah. ais edilen İskenderun vapuru, pazar günü ilk seferini yapacaktır.
Diğer taraftan Ankara vapuru, yarın -saat 12 de Batı Akdeniz seferine çıkacaktır,
TEŞEKKÜR
ölümü ile bizieri sonsuz acı içinde bırakan, eşim, babamız ve kardeşim Bay SARKİS KARABETYAN’ın (HACI)
Cenazesine iştirâk eden, çelen gönderen. hayırsever müesseseler* te-berrularda bulunanlarla, telgraf, telefon ve mektupla tazlyette bulunan akraba ve dostlara ayn. ayrı teşekküre teessürümüz mâni olduğundan, gazetenizin delâletini rica ederiz.
Eşi; Dul Bn. Paris Karabetyan Evlâtları: Kevork. Adruşan. Nubar, Nlkogos ve Vahram Karabetyan, B. ve Bn. Vahe Aleksanyan.
Kardeşi: Yeglazar Karabetyan (Coşar).
YENİ İSTANBUL
sîyasT İktisadî
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
___ Sahibi :
iYENt İSTANBUL NEŞRtYAT LtMÎTED ŞÎRKETÎ Müdürü: Kemal H. SAKLICA
Yazı İşlerini fiilen İdare eden mesul müdür: Sacld ÖGET
Neşredilmiyen yazılar iade edilmez.
Basıldığı yer :
YEN t İSTANBUL MATBAACILIK LİMÎTED ŞİRKETİ MATBAASI
H— Pazartesi, dedi.
M— Pazar olmaz mı? Olur.
"— Pazar günü buluşalım, dedim,
"Fakat sonradan hatırlamış gibi ilâve ettim:
**— Hayır, o gün bana misafir gelecek. Cumartesi veya pazartesi buluşabiliriz.
Ağzını aramam ihtimalini düşündüğü için zekî cevap verdi;
••— Sen bilirsin.
"Ben tereddüt eder gibi yaptım ve telkine müsait bir ruh aıu içinde olduğuma onu inandırdım.
"— Pazartesi, diye tekrarladı, çünkü babam hasta, belki cumartesiye evden çıkamam.
“Bunu söylerken, babasının hastalığı bakımından, cumartesi, pazar ve pazartesi günleri arasında hiç bir fark olanuyacağınt düşünmeye vakit bulamamıştı. Telkin anını kaçırmamak için acele edlyo/du:
"— Hayır, dedim, cumartesi buluşalım Baban çok hasta olursa gelme. Ben seni yarım saat beklerim, gelmezsen sana telefon ettiririm Selminte. Vazıyeti anlarım.
"Bahanesi kalmamıştı. Pazartesi de biraz daha ısrar ederse benim bütün şüphelerimi kudurtabileceğin! anladı ve razı oldu. Fakat neşesinin kaçtığım hissettim.
"Cumartesi gününü merakla bekledim.
"Benden evvel gelmişti. Oturuyordu, Yüzünde, hiç bir buluşma anımızda görmediğim Rİnlrll bir gülüş vardı. Beni anormal bir heyecanla karşıladı. Fevkalâde anlar içinde olduğumu derhal sezdim.
860
u— Bugün beraber olamayacağız, dedi, anneme gideceğim. Babamın hastalığını duymuş. Telefon etti. Beni mutlaka görmek istiyor.
"Beraber gitmeyi teklif etmem ihtimalini de evvelce düşünmüş olacaktı ki, hemen‘ilâve etti:
"— Buraya gelirken dayıma da rastladım. Beraber gideceğiz onunla. Hattâ hemen gidelim, dedi, fakat ben sana söz verdiğim için ona “Siz eve gidin, ben gelirim,, dedim. Şimdi Fazlı Paşaya gideceğim, saat üç buçukta söz verdim. Kaç saat şimdi?
"— üçü on geçiyor.
"— Hemen gitmeliyim.
"Yüzüne her şeyi anlıyan adamın gözleriyle baktım:
"— İstediğin yere gitmekte serbestsin! dedim.
“Şüphemin boyunduruğundan kurtulmak İçin sinirlendi ve çırpındı:
"— Hâlâ mı şüphe ediyorsun? dedi, aman, vallahi, çıldıracağım, inanmıyor musun?
"— Beraber gidelim annene.
“Bağırdı:
"— Olmaz. Dell misin? Senin için dayımla kavga ettiğimi biliyorsun. Hem aile meseleleri konuşacağız. Olmaz katiyen.
"— Peki, seni Fazlı Paşaya kadar otomobille götürürüm,
"— Olmaz Samim, ben tramvayla giderim, "Güldüm:
"— Bunu niçin istemiyorsun? Tramvayla geç kalırsın.
(Devamı var)
361
8ayfa 8
I • • •
Bediî FAİK
B
Wa$hington hususi muhabirimiz G. H. Martin bildiriyor
Bir define
ıslahevi mahnııllerl olduklarım söyleyip ak
"Christian
haktarın-ettirecek. Meksika-komünist
tabloyu kaç yıl sonra seyredebil ece timisin Bayet yüreğin lı dayanıklı İsa, her sene kaç
açıklamışlardır.
meblâğ*, çiftçilere ziraî randı-arttırmak ve yeni sahaları zi-açmak İçin lüzumlu malzeme-
Çln "tam-
22 (T.H.A.) — Alman Takımı bugün harpten
Beynelmilel karşılaşmada
(Husus! muhabirimiz Zonguldak Milletvekili Boyacıglller, D. P, Başkanlığına verdiği
1
IH İş İçin Emniyete uğradım, ikinci Şubenin koridorları, yattan 10 İlâ 16 arasında sıra sıra, boy boy, sefalet heykelcikleriyle doluydu... Kiril bir urgan, hepsinin bileğine aynı zamanda dolanıyor ve sanki bu kadar fazla İş görmenin yorgunluğu He ezilmiş gibi, kuyruğunu yerlerde sürüyordu. Bir «sivil memura sokuldum t
— Ne yapmış bunlar?
Başını İki tarafa yelpazeledi:
— Geceleri Gülhane Parkında yatıyorlar!
Emniyet, vazifesini yapıyordu. Parklarda yatmak mademki yasaktır; polise düşen, buna uymıyantan yakalamaktan başka ne olabilir? Ama bu arada» o canlı sefalet tablosuna karşı vazifesini yapmamış ve hâlâ da yapmak niyetinde olmıyan geniş bir kütle var kİ, kiiçiik serserilerin bileklerini saran İpi, bir vicdan İlmeği gibi kendi boyunlarında hlssetmeylşlerine şnşnnm.
Garp, kimsesiz ve serseri çocuk dâvasını lıat yolunda öyle adımlar atmıştır kİ, bunların bir nebzesini bu memlekete getirmek. her gün ayağımıza takılan o kaldırım sefaletini silmeye kâfidir. Faknt ne çare, gelmiş geçmiş bütün hükümetlerce bilinen ve hattâ kabul edilen bu hakikat» bir türlü tatbik mevkiine konamıyor. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının, yahut Halk Partisinin arşivlerinde, şayet fareler yemedlyse, bu mevzuda en az altı proje vardır. Hele Dr. Behçet Uz*un başkanlığındaki komisyon tarafından hazırlanan bir plân biliyorum kl, tatblkına ge-çllseydl, bugün ne köprü altı demirlerinin, ne de Gülhane Parkı taburelerinin yatılı misafirleri var(V. Fakat her nedense biz. ıslahhane yapmaktansa, heykel dikmeyi; çocuk yurtları nçmak-tansa, iddialı lüks cemiyetler kurmayı tercih ettik. Ve böylece ağzını İktisadi zaruretin memelerine yapıştırarak beslenen İçtimaî sefalet» gelişe gelişe paklardan kaldırımlara, kaldırımlardan kapı eşiklerine kadar taştı.
SomiAİı değil miyiz: Maltepeye kırk milyonluk sigara fabrikası, Ankaraya yüı milyonluk Meclis binası kurmak babında süratle Işliyen kafalar ve kalemler, serseri çocuk mevzuuna gelince. acaba niçin durmuşlardır? O tesisler, ne İktisadi ferahlığın dalga dalga genişleyip sosyal düzene yayılması bakımından, ne de İçtimai dertlerin doğrudan doğruya kendi kalıplan İçinde (1(1-ftiniilmesl yönünden faydalıdır, zarurîdir. Halbuki mini mini kAİ-dırun süflisine uzanmak öyle ml?
Amerika» serseri çocuklara İş ve zanaat Öğretme prenslplnl kabul ettiğinin kırkıncı senesi, huduttan İçinde, mevki yapmış ve İş kurmuş yüz binlerce ıslahhane mahsulü bulunduğunu, sevinçle öğrendi. Ve Sosyal Yardım Bakanı hu enfes neticeyi, kemali İftihar İle parlâmentoya bildirirken, daha nefis bir hâdise vukua geldi: Parlâmento üyelerinden otu» kadarı, ayağa kalkarak, kendilerinin de kaştandılar.
çimdi böyle bir heeabmı bırakın da,
miniminiyi sefalete yuvarladığımın hesaplayın! Netice o kadar korkunçtur kl, galiba kimsenin dokunmak istemeyişi ve hiç bir hükümetin bakamayiffi da bundan geliyor!
Maliye Komisyonu, Göçmen Piyangosu tasarısını görüştü
Maliye Bakanlığı sözcüsünün itirazına rağmen, tasan ittifakla kabul edildi
Ankara, 22 (ANKA) — Konya Milletvekili Saffet Gürol’un göçmen piyangosu hakkmdaki kanun teklifi bu sabah Maliye Komisyonunda görüşülmüştür. Bir defaya mahsus olmak üzere, ve safi kân göçmenlere tahsis kaydlyle yapılan bu teklif u-run müzakerelere yol açmıştır. Maliye Bakanlığı sözcüsü bu piyango-
Pamuk ihracatı lisansa
tâbi tutulacak değildir
- - ■ ' -s
Ticaret Bakanı, dün bu hususta tzmirde kati bir lisanla beyanatta bulundu
"Bunlar sadece hususî maksatlarla uydurulmuş, hakikatle hiç bir a-lâkası olmıyan sözlerdir. Şunu herkes bilsin kİ Hükümet böyle bir yola gitmiyecektir. Pamuk İhracatı şimdi olduğu gibi serbest olacak ve lisansa tâbi tutulmıvacaktır. Bu rivayetleri bu şekilde yalanlamaya mezunsunuz.,,
İzmir, 22 (A.A.) — Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Vellbeşe Anadolu Ajansı muhabirine şu beyanatta bulunmuştur:
"Hepinizin malûmudur ki pamuk fiyatlarının birdenbire yükselmesi tüccar ile ihracatçılar arasında bir ihtilâf doğurmuştur. Yine malûmdur kİ bu İhtilâf İzmirli pamukçuların Ankaraya göndermiş olduktan mümessilleriyle Cumhurbaşkanımıza ve vasıtalariyle Hükümete duyurulmuştur.
Ticaret Bakanı olmak sıfatlvle tüccar ile İhracatçı arasındaki ihtilâfa anlaşma yolu ile bir hal çaresi bulmak üzere Izmire geldim. Esasen İzmirde de yalnız bir gün kalacağım ve tertip edilecek bir toplantıda tüccar ile ihracatçının arasını bulmaya çalışacağım. Yani benim buradaki vazifem, meseleyi mahkemeye intikal ettirmeden halletmektir. Bunda muvaffak olursam çok tabiidir ki gayet memnun olacağım. Bir anlaşmaya varılmadığı takdirde de benim Ticaret Bakanı olarak bu huşu.-.ta yapacağım başka hiç bir şeyim yoktur”.
Muhabirin, şehirde pamuk ihtilâfında tüccar ile ihracatçı bir anlaşma yoluna gitmediği takdirde Hükümetin pamuk ihracatım linsansa tâbi tutacağı hakkında bir rivayet dolaşmaktadır. Bu doğru mu lur, sualine Zühtü Vellbeşe şu cevabı vermiştir:
Şehit ailelerine verilecek maaş Ankara, 22 (ANKA) — Korede şehit düşen kahramanlarımızın ailelerine verilecek maaştann muameleleri tamamlanmak üzeredir. Birliğimize mensup olanların hareketlerinden evvel sigorta edilmiş bulunmaları, bir şehadet vukuunda ailelerine şehit maaşından ayrı olarak sigorta ücreti ödeneceği yolunda yanlış bir telâkkiye yol açmış bulunmaktadır. Bu sigorta Birliğimizi götüren gemilerin lskenderundan Pusan Umanına kadar seyahatleri için yapılmıştır.
Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü şehit ailelerine bağlanacak maaşların miktarını tesblt etmiş bulunmaktadır. Buna göre, subay ailelerine 30 yıllık hizmet süresini doldurmuş olan emeklilerle aynı derecede mAaş bağlanacak, ayrıca şehitlik tazminatı da ilâve olunacaktır. Bu husustaki rakamlar rütbe ve son alınan maaşa göre değişmektedir. Şehit düşen erlerin ailelerine mAktu olarak 50-60 Ura arasında maaş bağlanmaktadır. Bunlar ayrıca tütün ikramiyesinden de faydalanacaklardır.
ya taraftar olmadığım söylemiş, Millî Piyango gelirine tesir edeceği ni, aynı zamanda buna mümasil tekliflere de emsal olabileceğini ileri sürmüştür. Komisyonda bulunan milletvekillerinin hepsi bu teklifi desteklemişler, neticede böyle bir piyango tertibi ittifakta kabul edilmiştir.
Askeri Heyetimiz Amerikadan döndü
«■
Ankara 22 (ANKA) — Bundan bir müddet evvel Birleşik Amerika Genelkurmay mensuplan İle temasta bulunmak ve tetkiler yapmak Üzere Amerikaya gitmiş olan General Yusuf Egell’nln başkanlığındaki Türk Kurmay Heyeti memleketimize dönmüştür. Heyetimiz Korede İlk tetkiklerini yapmış ve Kuzey Koredeki komünist birliklerinin kullandıktan silâhtan harp sahasında tetkik ettikten sonra Amerikaya geçmişti. Heyet, Washington*da Atlantik Paktı Genelkurmay Heyeti Başkanı General Omar Bradley'e bir nezaket ziyareti yapmış ve Amerikan Genelkurmay Dairesi ileri gelenleri ile memleketimize yapılmakta olan Trııman Doktrini askeri yardımı hakkında temaslarda bulunmuştur.
Diğer bir kaynaktan öğrenildiğine göre, Türk Kurmay Heyetinin bu seyahati çok muvaffakiyetli olmuş. Türk ordusunun ihtiyacı otan yeni sl. Ifthların da Amerikan asker! yardım plânı dahilinde Türk iyeye verilmesi hakkında mutabakata varılmıştır. Bıı silâhların cins ve tipleri halkındaki melûmat gizli tutulmaktadır. Buna rağmen, ihtiyaç listesinin harp silâhları sahasında kaydedilen en son gelişmelere ve Türklyenln durumundaki hususiyetlere göre hazırlandığı sak-lanmamaktadır.
Koredeki erlerimize sigara göndermek isteyenler
Ankara, 22 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Korede bulunan subay ve erlerimize sigara göndermek isteyenlerin müracaatinl nazarı itibara a. tan MÜH Savunma Bakanlığı bu İş için aşağıdaki adresi Cesbit etmiş bu Ilınmaktadır.
Türk Savaş Birliği Ku .ufanlığı
A. B. O. 963 Posta Mu^rü eliyle Sanfranclaco, Callfornta U.S.A,



İktisadî işbirliğinin ziraatimize yardımı
Çin ve Kore hududu üzerinde tarafsız bir bölge kurulması
Köylüyü ziraat âletlerine kavuşturmak için ayrılan paradan
8 milyonun kullanılması için mutabakat hâsıl oldu
lan, Maraball yardımı ile temin edilen dolarlar mukabili olarak Türk Hükümeti tarafından T. C. Merkez Bankasına yatırılan Türk liralarıdır. Marshall Plânına dahil diğer memleketlerde olduğu gibi, bu fonlar, Türk Hükümeti İle Marshall Plânı idaresi arasında aktrdllen anlaşma mucibince, memleketin İktisadî kalkınmasına tahsis edilir.
Bugün, kullanılmasına müsaade •-dilen 8 milyon liranın 2,5 milyonu zl-raate açılacak yeni arazide İstimal edilecek teçhizat ve makinelerin temini için ayrılmış bulunmaktadır.
2 milyon lirası da, şimdiye kadar bir kısım ziraat makineleri temin etmiş olup bu kere ekim ve sürme vasıtalarını tamamlamak ve makineleştirmek İhtiyacında olan çiftçilere. Marshall yardımından malzeme temini için, kredi olarak verilecektir.
Geri katan 3.5 milyon Hra İse, Mar-shall yardımı dolarlariyle temin edilemeyen malzemenin mubayaasında kullanılacak kredilere tahsis edilecektir.
Ankara, 22 (A.A.) — Devlet Bakanlığı ile İktisadî işbirliği idaresi özel Misyonu tarafından tebliğ edilmiştir:
Bugün, Devlet Bakanı Bay Feyzi Lûtfi Karaosmanoğlu ile İktisadî işbirliği idaresi Türkiye özel Misyonu Başkanı Ortaelçi Mr. Russell H. Dorr. Türk çlftçlninln pek çok ihtiyacı bulunan modern ziraat makinelerinin temini için, karşılık fonundan serbest bırakılması derpiş edilen 15.339.097 liradan şimdilik 8 milyon liranın kullanılması hususunda mutabık kaldıklarını
Bu manı raate
yi temin etmek üzere gereken kredileri sağlamak maksadiyle T. C. Ziraat Bankası emrine verilmiştir.
Bu münasebetle beyanatta bulunan Mr. Russell H. Dorr şöyle demiştir: "Bu yardımdan Türk vatandaşları doğrudan doğruya istifade edeceklerdir. Bu meblâğ, çiftçilere modem e-klm ve sürme âletleri, ziraat malzemesi ve traktör satın almak için elverişli kredi imkânları temin ederek, Türklyenln Istihsalâtını arttırmaya yarayacaktır ki bu da İhracatı fazlalaştıracak ve bu suretle Türklyenln ithal etmek mecburiyetinde bulunduğu istihlâk maddeleri İçin lüzumlu döviz teminini sağlayacaktır.”
Bu 8 milyon lira, Marshall Plânı karşılık fonundan, muayyen bîr proje İçin İstimal edilmek üzere, serbest bırakılmasına müsaade edilen İlk meblâğdır. Bu miktara yakında 7.339.097 lira daha ilâve edilecektir.
15.339.097 liraya baliğ olan her İki yekûn, yolların ıslahı, ziraî kalkınma, kömür madenlerinin modernleştirilmesi, limanlar ve elektrik transmisyon hattan inşası ile özel endüstriye teçhizat temini ve fabrika inşaatı İçin tahsisi kararlaştırılmış bulunan, 125 milyon liralık karşılık fonundan temin edilecektir.
Malûm olduğu Üzere, karşılık fon-
• •
Ankara, 22 (T.H A.) — Meclis bugün Fikri Apaydın’ın başkanlığında toplandı. Gündemde, Ekonomi ve Ticaret Bakanından sorutan İki sözlü soru vardı. Bakanın burada bulunmamasından dolayı covaptandırıla-madı. Bu sorulardan biri Mümtaz Kalaycıoğlunun Amerikan uzmanlarının “Türkiyenln İktisadî bakımdan tetkiki., adlı raporu ile Pakiatanda toplanan İslâm Ekonomik Konferansına katılan heyete dair sözlü sorusu diğeri de Sinan Tokelioğlunun Toprak Mahsulleri Oifislnin dış memleketlere sattığı hububata mütedair tahkikat dosyaları hakkında şimdiye kadar ne muamele yapıldığına dair sözlü sorusu idi.
Bundan sonra Hakkâri Milletvekili Selim Seven in, seçim tutanağı hakkında YFüksek Seçim Başkanlığının tezkeresi ve Tutanakları inceleme Komisyonu raporu okundu ve tasdik olundu.
Müteakiben MHletlerarası Telekomünikasyon Sözleşmesiyle buna bağlı protokollerin onanması halikındaki 3450 sayılı kanuna ek kanun tasarısı ve Ulaştırma Komisyonunun raporu müzakere edildi. Komisyon Hüsmen Ölçmen söz alarak 1947 yılında Amerika Birleşik Devletlerinin teklifiyle Beynelmilel Telekomünikasyon Konferansı akdedildiğinl, bunun teknik bir konferans olduğunu, bu hususta teknik bir kitap yazıldığını, bu kitaptan beş nüshasının Komisyonda bulunduğunu ve arzu eden milletvekillerinin tetkikine arzedildlğint söyledi. Bundan sonra kanuna eklenecek maddelere geçildi. Maddeler teker teker oya konarak aynen kabul edildi.
Meclis cuma günü saat 15 te toplanmak üzero dağıldı.
sözcüsü
Lübnanın İstiklâl Bayramı kutlandı
Ankara. 22 (A.A.)— Lübnan Cumhuriyetinin 7 inci yıldönümü münasebetiyle Lühnan Sefiri İbrahim El-Ahdab ve Bayan El-Ahdap tarafından bugün saat 18.30 da Elçilik binasında bir resmi kabul tertip edilmiştir.
Dışişleri Bakanı Profesör Fuat Köprülü, işletmeler Bakanı Profesör Muhlis Ete. Milli Eğitim Bakanı Tev-flk İleri, Dışişleri Bakanlığı Umumi Kâtibi Büyükelçi Faik Zihni Akdur, Protokol Umum Müdürü Tevfik Kâzım KemahlI. Basın-Yayın ve Turizm Genel MÜdÜrÜ Dr. Tevfik Halim Al-yot. Ankara Valisi Necati iller. Belediye Başkanı Atıf Bendorltoğlıı, C. H. P. Genel Sekreteri Kasım Gütalc ve bütün kordiplomatik mensubunun hazır bulunduğu kabul resmi geç vakte kadar çok samimi bir hava içinde devam etmiştir.
95 yaşındaki âşık evlendi
Van 22 (ANKA) — Aslen Varto kazasından olan 05 yaşında Haşan Ağa uzun müddetten beri sevdiği 55 yaşındaki Bayan Bedriye ile evlen, mlştlr. Bu İzdivaç, ihtiyarın dördüncü evlenmesidir.
Velibeşe, Başbakanla görüşmek üzere Aydına gitti
İzmir, 22 (TH A.) — Dün şehrimize gelen Ticaret Bakanı Zühtü Ve-libeşe bu sabah saat 7 de otomobille Av(lın& gitmiştir.
Bakan alivre pamuk satıştan mevzuunda İhracatçılarla tüccar arasımla zuhur eden ihtilâfı hal için çalışmaya başlamadan önce Aydında bulunan Başbakan Adnan Menderesim i.ıtlşarede bulunman faydalı bul-H.U!;tur.
Şehrimiz ticaret mehaflllnde bu mülâknt büyük bir alâka İle takip c-dümçktedlr.
AnkaraBelediye Başkanının beyanatı
Başkan, imar plânı, mesken dâvası, yapı kooperatifleri ve kanalizasyon İşleri baklanda İzahat verdi
Ankara, 22 (T.H.A.) — Bugün yap tığı beyanatta Ankara Belediye Başkanı Âtıf Benderlloglu şu izahlarda bulunmuştur:
"Ankara şehircilik ve belediyecilik bakımında büyük ihtiyaçlar İçinde kıvranmaktadır. Gelişigüzel tatbik e-dllen şehir plânını yeniden gözden geçiriyorum. AnkaralIlara ucuz arsa ve ev temini için komisyonlarımız çalışmalarına hızla devam etmektedir. Resmî kayıtlara göre şehrimizde 30 binden fazla gecekondu mevcuttur. Mesken Kanunu çıkar çıkmaz bunların birçoğunun tapuları çıkarılarak sahiplerine verilecektir. Müstahdem ve işçilerimiz için de ucuz evler inşasını sağlıyacak kooperatifler kurulması yolundaki teşebbüsleri destele-llyeccğim.
Şehrin başıboş bırakılmış semtlerini ele alıyorum. Henüz hiçbir idari taksimata tâbi tutulmamış ve fakat halkın kesafet mahalli olan Atıf Bey Nahiyesinin ilçe olması İçin Hükümet nezdinde teşebbüse geçtim. Bu mıntakada 80 bin vatandaşımız yaşamaktadır. Burada Belediye işleri müşkülâtla yürütülmektedir. Hükümetin 1951 yılı bütçe içinde Altındağ ve civarının ilçe teşkilâtına çıkaracağını kuvvetle tahmin ediyorum.
Kanalizasyon işi de şehrin büyük bîr derdidir. Caddelerimiz Bonradan delik deşik edilmiştir, inşaat baJki-yeslnde bazı sokaklar geçilemez olmuştur. Bayındırlık Bakanlığı ve Belediyemiz uzmanları İşbirliği ederek kanalizasyon müteahhitlerini günü gününe kontrola başlamışlardır.
Üzerindeki çalışmalar hayli İlerlemiş bulunan yeni Belediyeler kanunu tasansı Belediyelerin salâhiyet ve varidatlarının arttırılması İmkânları hususunda çok mühim esaslar ihtiva etmektedir.”
» 11
Adapazarında lekeli humma vakası görüldü
İzmit 22 (T.H.A.) — Adapazannın Karaosman mahallesinde tesblt edilen lekeli humma hâdisesini haber atan Kocaeli Valiliği bütün sıhhî teşkilâtı seferber ederek İcap eden tedbirleri almış bulunmaktadır.
Şehirlerarası telsiztelefon konuşmaları
Ankara 22 (T.H.A.) — Gerek eldeki malzemenin yıpranmış olması gerek İhtiyacın artması yüzünden şehirlerarası telefon konuşmaları İhtiyacı karşılayamamak tadır.
Bu ciheti nazarı dikkate alan Ulaştırma Bakanlığı mükftlemelerin telsiz telefonla yapılması hususunda tetkiklerde bulunmaktadır.
Gazetemiz baklandaki fikirleriniz nelerdir?
YENİ İSTflNBUL’u
BEĞENİYOR MUSUNUZ? BEĞENMİYOR MUSUNUZ?
Bunu öğrenmek İstiyoruz, Çünkü gayemiz elinize geçen gazetenin İstediğiniz, aradığınız ve severek okuduğunuz gazete olması arzusudur. Bire fikirlerin! dlrecek okuyuculardan 1000 tanesine
bil-
1.000 saat
edeceği
fl
R fl l I K
YENİ yarağınız
İSTANBUL'U dikkatle takip tarih olmalıdır.
etmeye haşlı-
Gazetemizde bir kupon bulacaksınız. Bu kuponlar 90 gün devam edecektir. Sonuncu kuponla beraber onlan yapıştıracağınız bir Üste neşredeceğiz. Listede gazetemizi beğenip beğenmediğiniz sualine (EVET) veya (HA¥ER)la cevap vereceksiniz. Bu emeğiniz mukabilinde alacağınız Mr kur’a numarası, talihiniz yardım ederse sizi kıymetli bir saat sahibi yapacaktır.
h
e d
ı y e
1
Amerikan teklifinin Pekin’e ne raman vardığı, yani Birleşmiş Milletler müzakeresinde bulunmak üzere Birleşik Devletlere gitmekte olan Çin heyetinin hareketinden evvel varıp varmadığı hakkında malûmat yoktur
New-York, 2” (Hususi) — Wa-shlngton ve Pekin Hükümetlerinin takınmış olduktan tavırtan bugünkü şeklinde uzlaştırma imkânı bulunmadığını gören Birleşmiş Milletler A-aamblesl murahhastan, Kore işi diplomasi bakımından tavazzuh etmeden
Kanunlarımızın yeniden gözden geçirilmesi için bir önerg

Ankara, 22 bildiriyor) — Abdıırrahman Meclis Grupu bir Önergede, kanunlarımızın yeniden
gözden geçirilerek bazılarının ilga, bazılarının tâdil ve ıslahını veya yeni ihtiyaçlara uygun kanuntar tedvin edilmesi lâzım geldiğini ileri sürmekte ve Hükümetin bu hususta ne düşündüğünü sormaktadır.
kayboldu
İzmir 22 (T.H.A.) — iki gün önce Yunanlstandan şehrimize gelen yaşlı bir kadınla oğlu îzmlrin istirdadından önce ikamet ettikleri Ödemişteki evlerine 50 bin lira altın gömdüklerin! söylemişler Mal Müdürlüğünden araştırma müsaadesi istemişlerdir.
Bugün salâhiyeti! heyet huzurunda evde yapılan araştırmada aynı yerin daha önce kazıldığı görülmüş ve bir şey bulunamamıştır.
Yaşlı kadın bu netice karşımda düşüp bayılmıştır, istirdattan sonra mezkûr evi atan şahsın bir müddet sonra bunu ansızın satarak îstanbu-ta gittiği ve orada İki büyük apartman yaptırdığı rivayet edilmektedir.
Geçen yıldan alacakları olan İzmir öğretmenleri Bakanlığa müracaat ettiler
İzmir 22 (Husus! muhabirimiz bildiriyor) — Orta tedrisat öğretmenlerinin 1949 malî yılından atacağı otan ve düyuna kalan ocak, şubat ayı ücretleri ve çocuk zamtan hâlâ ödenmediği için ilgili öğretmenler müşterek imzalı bir dilekçe ile bu haklarının ödenmesi için MIH! Eğitim Bakanlığına müracaat etmişlerdir.
Arapkirde bir adam dondu
Arapkir 22 (ANKA) — Kış birden bire bastırmış, bu mevsimde şimdiye kadar pek az rastlanan soğuklar başgöstermlştlr. Bu arada vakit vakit kar tipisi kazalara da sebep ol-maktadır. Daha ziyade kış mevsiminde bir çok kimselerin donarak ölmesine sebep olan meşhur Mlşterlk geçidi İlk kurbanını vermiştir.
Mehmet adında bir köylü kasabadan aldığı eşyalarla köyüne dönerken bu geçitte şiddetli bir kar tipisine tutulmuş ve sığınacak bir yer de bulamadığından yol üzerinde donarak ölmüştür.
Sanayi Kongresi ocak ayında toplanacak
Ankara 22 (T.H.A.) — Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Kongresinin ocak ayı içinde toplanması için hazırlıklarını süratle İkmale çalışmaktadır. Bakanlık, Ticaret ve Bölge Sanayi Binliklerine yeniden bir tamim göndererek kongre gündeminin teshlt edilmesini İstemiştir.
Kongre gündemini, Bölge Sanayi Birlikleri İle Ticaret ve Sanayi Odalarındaki sanayiciler müştereken hn-zırlıyacaklardır.
«
z
1
9 5
O
aralık ayının ortasına doğru memleketlerine döneceklerdir. Bununla beraber Asamblenin tatilinden sonra dahi Çin İle Amerika arasındaki mü* zakereler devam edecektir. Ortadaki mühim güçlükler hem Amerikalıların iç politikalannda hâkim olan
Almanya, Isviçreyi I - 0 yendi
Stuttgart, Milli Futbol sonra ilk mili! futbol karşılaşmasını İsviçreye karşı yapmıştır.
Necker Stadyumunu dolduran 100 binden fazla seyircinin takip ettiği bu maçı bir İtalyan hakem idare etmiştir. Bu maçta W M sisteminde oynıyan Alman Takımı, bilhassa ilk devrede çok üstün bir oyun çıkarmıştır. Almanlar, İsviçre kalecisinin şaheser oyunu karşısında ancak sağ bekleri vasıtasiyle penaltıdan attıktan tek golle maçı 1-0 galip bitirmişlerdir.
Ingiltere ile Yugoslavya 2-2 berabere
Londra, 22 A.A. (Reuter) — Bugün Kuzey Londrada Arsenal sahası High-Bury’de Ingiltere ve Yugoslavya Mll-ll^Futbol Takımları oldukça soğuk bir havada karşılaşmışlardır.
Oyunun başlamasından yarım saat evvel stadın 60 bin kişilik yeri meraklılar tarafından doldurulmuştu.
Ingiliz Millî Takım oyuncuları beyaz formA ve mavi külotlar, Yugos-lavtar İse kırmızı forma giymişlerdi.
Her İki takım sahada şu şekilde dizildiler:
Yugoslavya:
Beara-Stankovlç, CoHe-Chalkow8kl,1 Horvat. Dajajic-Arnjanov, Mitle (kaptan) Zvanovlç, Bobek, Vukas.
İngiltere:
VVI Ulam s- Ram say (kaptan), Eckers-ley-VVatson. Complon, Dickinson-Han-cocks, Mannion, Lofthouse, Baily. Medlcy. Hakem HollandalI Van der Meer.
Oyuna Yugoslavlar başladı, fakat IngiHzler hemen hâkimiyeti kurdular. Yugoslav ak intan İse seyrek olduğundan kale önlerinde pek tehlike yaratmıyordu.
27 nel dakikada Medley’in güzel bir ortasırp santrfor Lofthouse rakip kaleye kolayca atarak İlk golü kaydetti.
35 İne! dakikada yine Medley’in safta yaptığı ortayı santrfor Lofthouse gole tahvil etti.
İngiltere Millî Takımı 2-0 galipken santrhaf Compton 40 ncı dakikada kendi kalesine bir gol attı ve devre 2-1 lngiltcrenln galibiyetiyle sona erdi.
İkine! devrenin başlarında Yugoslav kalecisi Beara çok güzel kurtarışlarla muhakkak iki gole mâni oldu. 78 inci dakikada Yugoslav santrforu Zvanovlç rakip müdafaanın ha* tasından İstifade İle takımının beraberlik sayısını kaydetti.
Biraz sonra lngilizler müteaddit hücumlar yaptılarsa da. kaleci Beara bunların hepsini büyük bir maharetlo kurtardı. Yugoslav müdafaanı bugün fevkalâde oynıyan İngiliz hücum hattını mükemmel şekilde tutmasını bilerek bıı beraberliği hak etti.
Bugün 61454 kişinin hazır bulunduğu maçta. 13.458 sterllnglik hâsılat elde edilmiştir.
Fenerbahçe, Izmire gidiyor
İzmir 22 (T.H A.) — Yaptığı anlaşma muclbinco Fenerbahçe Birinci Futbol Takımı cumartesi ve pazar günleri iki maç yapmak üzere bu cumartesi sabahı tayyare İle şehrimize gelecektir.

asabiyet hem de Çinlilerin — her halde stratejik emniyet düşünceleri ile — ileri sürdükleri aşın taleplerden ileri geliyor,
İlkönce Amerikanın vaziyetine bakalım:
Birleşik Devletler Dışişleri Bakanlığı. tarafsız bir devlet vasıtalıyı* Çinli komünistlere bir uzlaşma teklifinde bulunmuştur. Teklife görş. Birleşmiş Milletler ordutariyle orduları arasında tarafsız bir
pon„ bölge kurutarak ve hududun her iki boyunca, vani bir kısmı Man-çuryadaki Çin topraklarında, öteki kısmı da Kuzey Kore topraklannda uzanacaktır. VVashington’un bu karan Truman’m basın konferansında "Şerefli uzlaşmalar., diye tarif ettiği tedbirlerden olsa gerek; fakat şerefli olmakta beraber "realist., görünmüyor; zira Çinlilerin kendi topraktan üzerinde hükümranlık dan vazgeçmelerini icap Meselâ Birleşik Devletler, dan gelen milletlerarası
kuvvetlerine karşı korunmak için güney hududundaki Amerikan toprağının bir parçasını tarafsızlandırma-yı kabul eder mi? Bunu akıl almaz. Pekin Hükümetinin de böyle bir tedbire rıza göstermemesi ihtimali vardır.
Bununla beraber teklif Çinliler* bildirilmiştir. Zira
Science Monltor” VVashington muhabirinin izah eylediği veçhile — yeni Muhafazakâr ve miHiyetçi Amerikan Kongresinin Ingiliz teklifini kabul etmemesi ihtLmâji vardır. Malûm olduğu üzere Londra» tarafsız bölgeyi yalnız Kuzey Kore topraklarında kurmak fikrini ileri sürmüştü.
Amerikanın İç siyasetinden doğan engeller hayli mühimdir. Kore cephesinde bir teftiş seyahati yapan Senatör Knowland tarafından son günlerde, Acheson'un mûtedil sayılabilecek beyanatına verilen cevaptaki misli görülmemiş şiddet de buna bir İşaret teşkil eder. Knowland, Tru-man Hükümetim Kore hududunda yeni bir "SÜdet,, ülkesi yaratmaya çalışmakla İtham etmektedir. Askerî işler Komisyonu Üyesinden bulunan Senatör, sözlerini askerlere hitap ederek Amerika ile Çin arasında her hangi bir müzakere açılması a-leyhknde vaziyet almak ve Kuzey Korenln tamamiyle temizlenmesini Mac Arthur’den istemek suretiyle bitirmiştir.
Çinin vaziyetine gelince:
Amerikan teklifinin Pekine ne zaman vardığı, yani Birleşmiş Milletler müzakeresinde bulunmak Üzere Birleşik Devletlere giden Çin heyetinin hareketinden evvel varıp varmadığı hakkında malûmat yoktur. Bununla beraber Rıısyanın peyki devletler* mensup diplomatlar. Washlngton veya Londradan tarafsız bir bölge kurulması hakkında gelecek her hangi bir teklifin, süratle inkişaf eden hâdiseler tarafından hükümsüz bırakılacağını bildirmiş bulunuyorlar:"Tam pon” bölgeyi otuz sekizinci arz dairesinde kurmak lâzımmış; fakat şimdi bu mesele kendilerini alâkadar etmezmiş; Pekin, otuz sekizinci arz dairesini geçmek harp demek olacağını önceden söylemişlermiş; bundan böyle Çin müdahalesi ancalç, Birleşmiş bir Korede Pekin Hükümetine düşman olmıyacak bir hükümet vücuda getirilmesi ile sona erermiş...
Hem Amerikalılar hem de Çinlilerin kabul edeceği bir hükümet şekli nasıl bulunacaktır? Pekin’e göre Seul Hükümeti Çine nispetle, meselâ Varşova Hükümeti Moskova için ne ise odur. Bu içinden çıkılmaz vaziyet karşısında "New-York Times, gazetesi âdeta felsefî düşüncelere dalarak, "soğuk harp., akidesinin meşhur nazariyecisi George Kennan-ın Acheson’a verdiği bir kaç muhtırada Amerikan ordularının otuz sekizinci arz dairesinden öteye gitmemeleri tavsiyesinde bulunduğunu hatırlatıyor. Kennan, muayyen bir noktadan daha ileriye götürülecek bir soğuk harbin tehlikelerini görmüştü. Bu tehlikelerden biri de Kore işi yüzünden batı devletleri arasında ayrılık çıkmasıdır. Daha şimdiden, Birleşmiş Milletler kulislerinde Amerikan murahhastariyle diğer batı murahhastan arasında endişe verici çekişmelere şahit olunmaktadır. Batılı murahhaslar. VVashlngton'un müttefiklere ait işleri siyasi sahada idare etmesi tarzını az çok tenkid etmektedirler.
Milletlerarası Gençler Birliği bir barış beyannamesi yayınladı
Paris. 2? (A.A. (AFP) — tki ytls milyon genci temsil eden 30 dan fazla Milletlerarası Gençler Birliğine mensup murahhaslar Parlste Unes-ce Evinde dört gün süren konferans sonunda Birleşmiş Milletler prensiplerine dayanan bir barış beyannamesi neşre tm işlerdir.
Bundan başka murahhaslar teşkilâtlarından şu noktaların tahakkuku nu istemeğe karar vermişlerdir:
1 — Harbin mukadder olduğu 1-nancına karşı mücadele etmek.
2 — Birleşmiş Milletler Teşkilâtı gayelerini ve İnsan Hakları Beyannamesini anlamak ve anlatmak, v
3 — Bilhassa yeter derecede inkişaf etmemiş bölgelerdeki insanların hayat şartlarını düzeltmek zaruretini belirtmek.
Beyannamede bundan başka harp kurbanlarının çocuklarına yardım, bilhassa gençlerin memleketler arasında mübadelesi ile, milletlerarası anlayışta gittikçe artan bir gayret sarfını, çeşitli gençlik teşkilâtları a-rasında daha sıkı temas volunda tavsiyelerde bulunulmaktadır
Sayfa 4
T E N t İSTANBUL
23 mo
GÜNÜN
KONOMiK

t
Ticaret zihniyeti Cenubî Afrika d a
İhracat hareketleri
Ekonomi ve Ticaret Bakanının Izmirdekl tetkikleri
Yazan : M. NEIIMİ
SON yazımızda İşletmelerimizin genel faaliyetine kısaca göz gezdirmiş ve aksaklıklarını üstünkörü belirtmeye çalışmıştık. Konunun genişliği düşünülürse, bu ehemmiyetli' dâvayı bütün çeşltienlşlerl.vle incelemenin tek bir yazı çerçevesine sığmayacağı kendiliğinden anlaşılır. Çünkü: İler ekonomik dava, yalnız bir bakımdan ele alınmış olsa bile, ister İstemez bütün hayat dâvolarlylv İlci-1 İldir. İşletmelerimizde de bu mahiyet vardır, onlun diriltmek ve yepyeni bir faaliyet örgününe ulaştırmak İslediğimiz ticaret zihniyetinde de.
Devletçiliği tasfiyeye karar verdiğimiz günden beri ümitlerimiz ticaret zihniyetine çevrilmiştir, ve biz. şimdi» her şeyi bu büyülü kudretten bekliyoruz. Bıı lıekleylşte o kadar haksız dcğillzdlr. Güdümlü bir ekonomiden hür bir ekonomiye geçilirken düşünülmesi gereken şeyler e-hemmlyctalz değildir. Çünkü: Politika hürriyeti gibi, İktisat hürriyeti de, alabildiğine bir hürriyet sayılamaz. Onun da belllhaşlı düsturları, sınırları ve sorumlulukları vardır. Demek oluyor kİ; Hür bir ekonomi de başıboş, sorumsuz bir ekonomi olarak anlaşılmamalıdır.
Cemiyetin bütün faaliyet safhalarında olduğu gibi, ekonomik faaliyet safhasında da bir takım disiplinler, hareketlerimizi ayarlayan Ölçüler vardır. Biz, bu disiplinlere, genel olarak. zihniyet adını veriyoruz. Demek oluyor ki: Zihniyet, bir hayat konusunu, belIIbaşlı ölçüler çerçevesi I-çltıdc anlamak ve tefsir etmekten başka bir şey değildir. Ticaret zihniyetinin de böyle kavranılması lâzımdır.
Biliyoruz kİ: Yurdumuz, henüz çok geri bir toprak İstihsali Mifhiisında-dır. İstihsalimizin belkemiği çiftçilik olduğu için, memleketimize ziraat memleketi adını veriyoruz. Halbuki memleketimiz, çağdaş anlamda, bir ziraat memleketi de değildir. Zlraa-tlmlz. yüzyıllar boyunca, yalnız, en dnr mânada, yeril ihtiyaçları karşılamaktan başka bir vazife görememiş ve bu yüzden yerlileştikçe yerllleş-mlştir. Bir istihsal dalının yerlileşmesi. pazarın geıılşleyememesl ve olduğu yerde kalması demektir. Büyükçe ve ehemmiyetlice istihsal merkezlerini birbirine bağlayan yolların bulunmaması da durumun zamanla temelinden değişmesini gerçekten güçleştirmiştir. Birbirinden kopmuş gibi görünen bu merkezler, yol programımızın yavaş yavaş gerçekleşmesiyle, İlk defa olarak, lâik Türk devleti zamanında slstemlenmeye. bir birlik haline gelmeye başlamıştır. Demek oluyor kİ: Bizim ekonomimiz, dar mânada yerli pazar safhasından sıyrılarak tam bir memleket pazarı olmak safhasına girmiş bulunmaktadır. Fakat bu gelişme henüz tam mânisiyle genel bir mahiyette değildir. Bütün İstihsal köşelerini genel bir yurt pazarına bağlamak ve onunla kaynaştırmak dâvası da zamanla çö-1 zülnıüş olacaktır.
Dikkat edilirse zim büyük idare Doğu Romalılar, inanında da gene
merkezleridir. Halbuki : dakl ekonomik gelişme ni merkezler yaratmış, köyler, İstihsal yönelişine göre, büyük vo milyonluk şehirler haline gelmiştir. Bundan çıkarabileceğimiz netice şudur: Biz, Lstlhsal bakımından, henüz böyle bir gelLşnıeye şahit olamamış vo zamanımızın istihsal ramanıışızdır. zim için, çok vardır. Bunu riz:
İstihsal durumumuzun geri bir ko-1 nokta kalışı, yeııi ağırlık merkezleri yaratabilecek bir kudrete henüz erişememiş olması ticaret zihniyetimizin çağdaş anlamda gelişmesini de güçleştirmiştir. Bir memleketin bütün ekonomik faaliyetlerini, istihsal imkânlarını İçine alaıı bir pazarla henüz bir türlü MMcmlcnemernlş, başka merkezlerle kaynaşamamı.ş bir pn. zar arasından, her bakımdan, büyük farklar vardır. Yerli pazarlar kaynaşıp slstemlendlkçe pazar İsteklerini karşılamak kudreti arttığı gibi fiyat ve maliyet dâvaları da çözülüş İmkânlarını bulur ve alışveriş âdetleri, formaliteleri normalleşir, dola-> işiyle herkes ne yaptığını, ne yapacağını bilir. Bizim pazarımızın şimdiki durumundan kurtulması yepyeni bir istihsal zihniyetinin yerleşebilmesi için en başta «elen şartlardan biridir.
Y urd İçi alışverişi istihsal gelenekleri çerçevesi içinde yapıldığı için, ticaret zihniyetimizin bu gibi geleneklerden nem kapmamasına imkân yoktur. Onun İçin, istisnaları bir tavafa bırakmak şartiyle, ticaret zihniyetimiz, eski şark pazarlarında hüküm süren zihniyetten çok uzaklaşmış değildir.
Her İstihsal, emeği mümkün olduğu kadar değerlendirmek prensipine dayandığı ölçüde verimlidir ve zamanımızın istihsal zihniyetine yaklaşmış bir istihsaldir. Açıkça söyleyebiliriz ki: İMtihsaJiınlz henüz bu olgunluğa tam mânaslyle erişememiştir. Karışık mal istihsal edişimiz bıınun en sağlam bir belgesi olarak gösterilebilir. Emek değerini altüst eden hu İstihsal tarzı; sağlam bir ticaret zihniyetinin, istediğimiz gibi yerleşmesini kolaylaştıracak imkânlar vermemektedir. Bu tesirlerin yarııııda bir çok tamamlayıcı tesirler daha vardır ki: Harp yıllarlyle olduğu kadar, şimdiye kadar ye değin zorla yürütmeye çalıştığımız güdümlü İktisat gelişmeleriyle de sımsıkı İlgilidir. Bundan başka yüzyıllar boyunca süren yanlış görüşlere boğulmuş hayat şeklinin hisarı benliğindeki tesirlerini de unutmamak lâzımdır. Bizim ticaret zihniyetimiz, böyle bir çerçeve içinde, genel olarak, anlaşılması gereken bir zihniyettir, v Milli ekonomimizin normal gelişmesi içlıı olduğu kutlar, İşletmelerimizin yepyeni bir hayata kavuşması için de böyle bir zihniyete değil, devrimizin anladığı tarzda bir ticaret zihniyetine İhtiyacımız vardır. Bizim bütün ü-mldlmiz hür vutaııdaş teşebbüsünü benimseyen genç demokraslınlzdedlr. Çünkü: Çağdaş ticaret zihniyeti hür demokrasilerde doğmuş, kuvvetlenmiş ve yerleşmiştir. Biz simdi böyle bir İmkâna, gerçekleşmesi İçin herhalde zaman isteyen bir imkâna kır vuşınuş bulunuyoruz.
Rhodesia tütünleri
Rhodesia’da Türk tütünü nefasetinde
tütün yetiştiriliyor mu ?
Cenup Rhodeala’sı, Cenubi Afrika Birliği Dominyonunun şimalinde ve Ingiltere tarafından müstemleke ile muhtariyet arasında idare edilen bir memlekettir. Bu ülkenin etrafında bulunan diğer mıntakalnn dn içine alacak bir dominyon halinde, Ingiliz camiasının müstakil bir parçasını teşkil etmesi İçin, Ikl memleket zimamdarları çalışmaktadır.
Rhodesia ıkllrııl
Cenup Rhodcsla’sı, ikliminin Tür. kiye tütün bölgeleri hususiyetine ma. ilk olması dolayısiyle, İyi evsafı haiz tütün yetiştirdiği İddin edilmektedir. İngiltere bu suretle dışarıdan tütün İthali ihiyacından büyük mikyasta vareste kalmaktadır. Bununla beraber Büyük Britanya, harman yapmak için, Vlrjlnya cinsinden başka, bilhassa Türk tütünlerine muhtaç bulunmaktadır.
Son zamanlarda, Cenup Rhodesia tütün istihsali hacmini arttırmak İçin bir program hazırlamıştır. Bu defa, bu tütün arttırma plânının Ingiliz sigara imalâtçılarının tahmin ettiğinden çok fazla bir hızla geliştiği görülmüştür.
Tütün rekoltesi çok yüksek
Rhodesia’daki bu senekl tütün rekoltesi 104.200,000 libreye yani 50.000,000 kiloya baliğ olmuştur. Bu, şimdiye kadarkl İstihsal miktarından çok fazla olup bir rekor teşkil etmektedir. Bu miktar, 1948 . 49 kinden 22 milyon libre fazla bulunnıak-maktadır. Eksperler istihsalin bu miktara yetişmesini, evvelce imkânsız görmüşlerdi. Mütehassısların en son yaptıkları hesaba göre: Rhodesia gelecek mevsimde 120 milyon libre. 1952 de 140.000.000 libre tütün
Kasım ayı, fındık ticareti I-çln en hararetli bir ay olduğu halde piyasada durgunluk hissedilmektedir. Böyle olmakla beraber. Belçika, lngiltereden yine İstekler başgöstermlştir. Piyasaya gelen haberlere göre, Almanların İspanyadan fındık alacağı anlaşılmaktadır.
Fasulye ihracatı devamlı bir şekil alınıştır. ’ İsrail. Yunanistan. Fransadan İstekler henüz durmamıştır. Bundan başka ts-nıildcn kırmızı ve yeşil mercimek istenmektedir.
Tiftik ve yapağı satışlarına gelince. İhracat kütlerini yerine Anndohıdan mal lar. Bu yüzden
yine hararetli bir devreye girmiş bulunmaktadır. Yağlı tohumlar gTupunda yeni bir hareket yoktur. Ufak partiler halinde ayçiçeği tohumu ihraç e-dlîmlştlr. Susam İçin yeni bir İstek mevcut değildir. Esasen mal da azdır. Ancak İç piyasa İhtiyacını tatmin edecek derecede olduğu anlaşılmaktadır.
taclrierl taah-gcllrmek için, toplnmaktadır-tlftlk ticareti
İktisadî İşbirliği Teşkilâtının raporu
Bakan, Aydında bulunan Başbakanla
görüştükten sonra tekrar Izmire döndü
HENDEK MEKTUBU
T 99 . ■■
utun
müstâhsillerinin
senekl 67 milyon libre-75 milyon libre «atın bıı miktar 1954 e kafi milyon libre artacak-
görülür kİ: Bi-nıcrkczleriıniz, Selçuklular za-bü.yük idnrr Avrupa-ycp.vc-
'Vashlngton. 22 (Hususî) — İktisadi İşbirliği Teşkilâtı verdiği son raporda Batı Avrupa kalkınmasının “şiddetlenen komünist tecavüzü” karşısında bir ân evvel sağlamlaşması ve İdame ettirilmesi lâzım geldiğini İşaret etmiştir. Programa İştirak eden memleketlerin ekonomileri gelecek devrelerde daha ağır yÜkl—r taşımak mecburiyetinde kalacaktır. Raporda Batı Avrupa emniyetinin te melini teşkil eden ekonominin asker! malzeme imalini ihtiyaca göre arttırmak için genişlemesi lâzım geldiği belirtilmektedir.
Askeri kuvveti arttırmak için, daha geniş nakliyat kolaylıklarına fazla çelik, elektrik kuvveti, petrol mâmul-lcri, kömür, mensucat ve gıda maddelerine ihtiyaç vardır. Batı Avrupa venlden silâhlanma programı ile sivil halkın ihtiyaçlarını karşılamak için istihsalini arttırmnlıdır. Askerî masraflar fazlalaştıkça sivil halkın İstihlâk ve cnvestlsmanma karşı olan baskı artacaktır. Avrupa aynı zamanda ticareti serbest bırakmağa, para ve maliye politikalarım birleştirmeğe, ve ekonomik programlarını bir muvazeneye tâbi tutmağa çalışmaldıdır.
terupoşuna ayak uydu-Bu müşahedenin, bl-cheımnlyetli bir değeri kısaca belirtmek Iste-
Bafroda tütün mahsulü
Bafra 22 (Huauat) — Geçen Istlhaal edilen tütün mahsulü; altı milyon kiloya yükselmesine lağmen; hava şartlarının elverişsiz gitmesi hasebiyle, kalitesinde her «enek! nefasetini bulamamış ve böyieee beklenilen fiyata da satılamıyarak ilçeyi nadir görülen iktisadi bir sıkıntıya manız bırakmıştı. Baframn yegâne ve biricik mahsulünün Karşılaştığı bu duruma İlâveten mısır ve hububat mahsûlünün de kuraklık yüzünden % 60 nispetinde düşük alınması, bu sıkıntıyı biraz daha arttırmış ve endşell bir hava yaratmıştır.
Bu yılkl tütün mahsulü; her bakımdan iyi ve yüksek vasıflı bir durumdadır. önümüzdeki aylarda açı-Lacak olan Karadeniz tütün piyasasında Bafra mahsulü için müsait bir fiyat ve hararetli bir piyasaya muhakkak nazariyle bakılmaktadır.
yıl
yetiştirecektir. Halbuki bundan ev-volkl hesaplara göre İstihsalin bu hacme yetişmesi için 1954 Ü beklemek lâzımgelmekteydl. İngiltere tütün imalâtçıları senede 7fi - 80 milyon libre tütün kullanabileceklerini bildirmişlerdir. Buna göre imalâtçılar Rhodesia müstahsilleri İle altı senelik bir mukavele İmzalamışlar Ve bundA her sene Rhodesin’dnn alacakları tütünün miktarını teshil etmişlerdir.
1951 de lngilterenln Rhodesia tütününden. bu ye mukabil alacaklar vo dar her sene
tır. Bu hesaliu göre 1954 deki satın alış 85 milyon libreyi bulacak ve ondan sonraki iki «cne içinde bu nispet 80 milyon libreye düşecektir
Şurası tasrih edilmiştir ki, İngiliz mubayaası hiç bir yıl Rhodesia tütün mahsulünün üçte ikisini geçmeyecektir.
Diğer taraftan Ingllteredc 1948 e nispetle husual surette terbiye görmüş tütün İBtlhlâki yüzde 20 derecesinde düşerse, lngilterenln Rhodesia tütününü satın alına kabiliyeti yüzde 15 nispetinde tenezzül edecektir. Şimdiye kadar Ingiliz istihlâkinde ancak yüzde 3 düşüş görülmüştür.
111 tüıı evsafı İyileştiriliyor
Hükümetin de yardımlyle Rho-desla’da, son senelerde tütün mahsulü kalitesinin iyileştirilmesi için sistemli bir surette çalışılmıştır. Bu (istifa) aıneliyesl, son iki sene içinde, çok parlak neticeler vermiştir. Bilhassa bu senek! tütün yaprakları 1947 den beri elde edilenlerin en iyisidir.
Tütün evsafındaki bu gelişme fiyat yüksekliği şeklinde randıman vermiştir; Bu mevsimin tütün mahsulünün libresi ortalama 37.67 peni yapmıştır. (Bir peni 3.6 kuruş kadardır). Bu suretle bütün mahsul müstahsillere 16.fi milyon İngiliz lirası temin etmektedir. 1949 senesinde vasati tütün fiyatı bir libre »çin 31 87 peni, 1948 senesinde ise 32.56 peni idi.
RİKKİrsia tütünleri İçin lhra( pazarları
Rhodesia tütünlerinin en mühim müşterisi tngilteredir. Bu memleket hor sene mahsulün Üçte ikisi kadarını satın almaktadır. Bundan sonra ikinci derecede Avustralya çeker ki, mecmu istihsalin yüzde 7 sİ bu kıtaya gider. Diğer mühim pazarlar Cenubî Afrika Dominyonu, Mısır ve Danimarkadır. Danimarka, Avrupa devletleri arasında çok fazla tütün istihlâk etmekle şöhret kazanmıştır.
Bununla beraber Rhodcsia’mn istihsal fazlası için müsait pazarlar bulununcaya kadar, istihsal hAcml-ni genişletmeye fazla ehemmiyet ver. medlğl görülmektedir. Bu genişletme ancak, Lngilterenln kendisinden tütün alma nispetini fazİAİa^tırmasıns bağlıdır. Halbuki 1056 ya kadar İngiltere bir mukavele ile, Rhodesia'dan ithal edeceği tütün miktarım kati olarAk teabit etmiştir.
Böylece Rhodesia bundan böyle istihsal hacmini kobartmaktnn ziyade, yaprak kalitesini daha mükemmel-leştirmeye gayret edecek, bu cüretle de, yeni yeni mahreçler bulmak im-kânını fazlalaşlıracaktır. Yeni pazarlar bulunca da istihsal nispeti tAbia-tiyie arttırılacaktır.
İngiltere fazla tütlhı alamıyor
lngilterenln tütün ithalâtı miktarını fazlalaştırması ihtimaline gelince: Ingilteredekl bugünkü iktisadi buhranın 1946 ya kadar epeyce azalacağı tahmin edilmektedir. Fakat bu, ancak yeni yeni slyast buhranlar çıkmamasına bağlıdır. Diğer taraftan Ingiltere adalarında sıkıntı azalsa bl. le. bu hükümetin başka devletlerle ve Türkiye İle tütün anlaşmalara varması Bunun için Rhodesia, da pazarlar aramayı rünmcktodlr.
Derleyen: Kâzım Sevinç Altnıçağ
Haberler





hakkında yeni /mümkündür. Ingiltere dışın-tcrclh eder gö-
A bmınynya ihracatı
(Husus!) — İtalya Monopolü Batı Al.
Almanya . Yunan Is uuı ihurtdl
Frankfurt 22 (Hususî) — Batı Almanya ile Yunanistan arasında bir ticaret anlaşması imza edilmiştir. fi ağustos 1949 da yapılan eski anlaşma haziran sonunda nihayet bulmuş, yeni müzakerelere İse 18 ekimde başlanmıştır.
Yıınaıılstanın tütün ihracatının artması üzerine bir çok defalar İnkıtaa uğrayan müzakereler, Al. manyanın 35.000 ton tütün İthaline karar vermesi üzerine nihayet bulmuştur.
balyanııı batı yaptığı tütün Mllâno 22 Devlet Tütün
manyaya üç milyon kilo İplenmemiş tütün ihracı hususunda bir mukavele İmzalamıştır.
Bundan başka Italyamn Honllan-daya da 1,7 milyon kilo tütün İhraç etmesi çok muhtemeldir, kalyanın 1949 . 50 malî yılında İhraç ettiği tütünlerin mecmu değeri 4,1 milyar lirete baliğ olmuştur.
İthaline devam edecek
Frankfurt, 22 (Hususî) — Batı Almanyanın, Avrupa ödeme Birliğine dahil memleketlerden gıda maddeleri ithalinin durdurulacağı hakkında dolaşan şayialar üzerine Almanya iaşe Bakanlığı bu haberi yalanlamış ve Batı Almanyanın bu memleketlerden serbest ticaret esasları dahilinde gıda maddeleri İthaline devam edeceğini bildirmiştir.
Batı Almanya kontenjan esası da. bilinde de gıda maddeleri ithal edecek, ancAk bunun miktarı memleketin döviz geliriyle mütenasip olacaktır.
ÎMicndrrly© pamuk nlyaMaı
İskenderiye 22 (Hususî) — Dört günlük ticaret 16.099 balyanın satılmasına sebep olmuştur. Geçen hafta satılan miktar 13.000 balya idi. Muamele ve alış veriş gayet canlı idi; en çok alâka toplayan cinsler Karnak, Aahmounl ve Glza 30 id|. Bilhassa yüksek kalite Karnak pek revaçtadır. PAmuk satışlarında Ingiltere, Fransa ve ltalyanın alâkalan fazla oldugll gibi Hindistan, Japonya ve İspanya da oldukçA İlgi göstermiştir.
Fevkalâde kAr vergisi
New-York 22 (Hususî) — Millî Dış Ticaret Konseyi Fevkalâde Kâr vergisi hakkındakl teklif ü-zerlne ecnebi kaynaklarından gelen Amerikan gelirinin böyle bir vergiden muaf tutulmasını söylemiştir. Konsey, böyle aşırı kazanç vergisinin konması İle komünizme karşı korunmaları lâzım gelen sahalara kapital akımının, bloke olacağını bildirmiştir. Halbuki bu memleketlerin ekonomllorl komünizmle mücadele etmek için kuv-vctlenmclldlr.
Ticaret Bakanı, bugün Ticaret Müdürlüğünde
İzmir 22 (Hususi) — Dün akşam şehrimize gelen Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Vcllbeşe Aydınla yaptığı bir telefon konuşmasını müteakip bu sabah Aydına gitmiş ve Başbakan Adnan Menderes’e mülâki olmuştur Pamuk alıcı ve satıcıları arasında hakem rolü ifa etmek Üzere bu seyahati İhtiyar etmiş olan Ticaret Bakanımız bugünkü mûtat toplantıyı yarın öğleye bırakmış olması oynayacağı hakem rolünün hududunu çizmiş olmak İçindir. Bakan taraflar arasında muslihane bir hal çareni bulması İçin memleket tacirlerinin ve müstahsilinin sağduyusuna mü* rucaattan başka yapılacak bir şey olmadığına kanidir. Ticaret Bakanı akşam vakti Izmire dönmüştür. Yarın sabah saat 10 da Bölge Ticaret Müdürlüğüne gidecek ve toplantı
öğleden evvel Bölge bir toplantı yapacak saatini teablt edecektir. Bakan saat 12 de Borsaya giderek p&mıık Batışlarının seyrini takip edecektir.
Ticaret Bakanı sanayicilerle de görüşecek
İzmir 22 (Hususî muhabirimiz bü. diriyor 1 — İzmir Tütüncüler Birliği Ticaret Bakanına takdim edilmek üzere bir muhtıra hazırladığı gibi İzmir Sanayi Birliği de Ekonomi ve Ticaret Bakanından sanayicilerle konuşması İçin bir toplantı rica etaılş. tir. Ticaret Bakanının yarın vâki olacak beyanatı pamuk ve tütün müstahsillerinin durumu bakımından dikkatle ele alınmaktadır.
dilekleri
Akala pamukları
Yirmi bin dönümden fazla araziye Akala pamuğu ekilecek
Yakında büyük ölçüde kullanılacak olan akala tohumları bundan 15 sene evvel Birleşik Amcrlkadan getirilmiştir. O zamandan beri devlet üretme çiftliklerinde ve tecrübe merkezlerinde bu tohumları yeril şartlara uydurmanın çareleri araştırılmış ve bu husustaki çalışmalar çok iyi neticeler vermiştir. Hâlen Türkiyede yetiştirilmekte olan en İyi akala tohumları: Adananın akala 130 ı, Na-zilllnin akala 1086 si ve Eskişehir havalisindeki tecrübe İstasyonunda yetiştirilmekte olan “Sakarya Vadisi” akala tohumudur. Bu sene bu tohumlan bütün Türklyeyt yetecek şekilde üretmek maksadlyle 20.000 dönüm den fazla arazi kullanılacaktır. Böylelikle TUrklyedekl pamuk müstahsillerine kâfi miktarda akala tohumu vermek mümkün olacaktır.
Fakat bütün Türk pamııkçulanna yetecek kadar akala tohumu ancak 1953 senesinde elde edllebilecglndn o zamana kadar Türk pamuk çiftçileri nln müşkül durumda kalmalarını önlemek İçin Marshall Plânı uzmanlnn Amcrlkadan Tex-Acala tohumu İthalini tavsiye etmişler ve Tarım Bakanlığı da bıına razı olmuştur.
Amerlkada Texasta yetiştirilmekte olan bu tohum Amerikanın en iyi q-kaİAaı olarak tanınmakladır.
Konyada et kombinası kurulması tahakkuk etti
Konya, 22 (Hususî) — Ankaradan aldığımız bir habere göre, Konyada bir et kombinasının kurulması tamamen tahakkuk etmiş gibidir.
Kombina projelerde rulacaktır. yon Türk
Toprak Mahsulleri Ofisi gerekli malzemeleri sipariş etmek üzeredir, inşaata baharda başlanacaktır. Kombinanın kurulmaslyle Konyanın ekonomik hayatında büyük bir kalkınma olacağı ümit edilmektedir.
daha önce yapılan tâdilât yapılarak ku-Kombtnaya sekiz mll-Urası sarfedılecektir.
Birçok memlekette rağbet gö -rerek satılmakta olan kimyevî maddelerimiz için
TÜRKİYEDE UMUMÎ MÜMESSİLİMİZ
olacak bir ğaza, kapital ve herhAngi bir tanışıklığa İhtiyaç yoktur.
BÜYÜK KAR
firma arıyoruz. Ma-
Adres: Chemisch . Techntache Produkte D. Fctt Kaıeel Alle-magne - Postfach 316
22/XI/J950 Çarşamba
KAMBİYO ve ESHAM
İstanbul Ticaret Borsası
tiUgÜD
MEMLEKET TİCARET BORSALARI
1 Sterling Açılış 7.85.5CT Kapa riift 7.84.80
100 Dolar 280.3U 280.30
100 Fr. Frangı . 0.80 0.8C
100 İsviçre Fr. . 64.03 64.03
100 Belçika Fr. 5.60 6.60
100 îsveç Kr. ... 54.12.60 54.12.50
100 Florin 73.68.40 73.68-40
100 Liret 0.44.128 0.44.128
100 Drahmi ....^ 0.01.876 0.01.876
100 Evcoudos .... 9.73.90 9.73.90
1933 Ergani ... 22.46
%6 1938 lkr&miyeil ......... 20.20
(^5 MIHI Müdafaa 1 20.15
%5 ı941 Demiryolu fV 21.45
%5 >941 Demiryolu V 98.50
V2 104ü lkramly.il 96 65
%6 1941 Demiryolu VI 97.10
%6 Kalkınma £ eetee 97.25
7c0 Kalkınma 11 »este 97.25
%6 Kalkınma III 97.30
%6 1948 istikrazı 1 07.—
%6 1948 Udikrazı n .... 97.20
%6 1949 istikrası ı 96.30
%7 Milli Müdafaa rv 20.20
%7 ii)34 Slvae-Erzurum I . 21.26
%1 1934 H-VII . 21.40
%1 1941 Demiryolu I 95.85
%1 1941 Demiryolu 11 21.—
%7 1941 Demiryolu IIL 20.52
%7 Milli Müdafaa I 20.20
%7 Milli Müdaraa II 20.95
%7 Milli Müdafaa III 21.15
%7 MIHI Müdafaa VI. 21.40
Şirket Tahvilleri
T.C. Ziraat Bankası 20.60
Anadolu D.Y. Tertip A/ö. 109.80
“ ” %6U 112.5T
,, „ Mümee, Senet 58 85
Şirket Hisse Senetleri
124.—
80.-
8.—
15.50
T.O. Morker danaası ......
Türkiye tş Bankası ......
Türk Ticaret Bankası Arünn Çimento . . .......
Izmirde pamuk gene yükseldi
İzmir 22 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Pamuk satışları hazır mal ve kasım so. nu teslimi olarak bugün Boranda 400 kuruştan cereyan ederek 1200 balya pamuk satılmıştır. Pamuk çekirdeği 16, keten tohumu 46, 9 numaralı Üzüm 74 kuruştan mnamele görmüştür.
Buğday fiyatları
DUn Ticaret Borsasmda sert buğday 32.35 kuruştan, yumuşak bug-day 33 kuruştan, ekstra buğday ise 37.20 kuruştan muamele görmüştür. Polatlının yüksek evsaftaki mallan 38 kuruştur. Bu mala karşı piyasada İstek fazladır.
Yeni bir kâğıt tipi
Islandığı zaman yırtılmayan bir kâğıt imal etme arzusu hemen hemen kâğıdın kendisi kadar eskidir. Bugüne kadar yapılan çeşitli denemelere rağmen bir türlü tatmin edici bir netice alınamamıştır.
Fakat bir İsviçre kâğıt fabrikası piyasaya ıslandığı halde yırtılmayan bir kâğıt sürmeğe muvaffak olmuştur. Bu kâğıtlar da alelâde kâğıtlar gibi her yerde kullanılmaktadır. Ü-zerlerindeki ince reçina tabakası en beyaz kâğıtlarda dahi hissedllmemek-tedir.
Dc-
Devlet Denizyolları limitte bir iskele yaptıracak
İzmit, 22 (Hususî) — Devlet
nizyollan idaresi şehrimizde 300 bin lira sarflyle modern bir iskele yaptıracaktır.
iskelenin inşasına ilkbaharda başlanacaktır.
Karsta ekmek meselesi
Kars, 21 (Hususî) — Bir kaç günden beri devam eden ekmek sıkıntısı bugün hâd safhaya girmiştir Belediye bu işin halli için devamlı tetkiklerde bulunmaktadır. Buna rağmen. Belediye bütçesi ekme’; işinin halli için, bir tanzim satışı yapmaya müsait değildir. Bugün şehir halkının ekserisi ekmek bulamamışlardır.
Fırıncılar, kilosu 32 kuruşa olan ekmeğin satışından zarar ettiklerini bildirerek fiyatın arttırılmasını talep etmektedirler. Ekmeklik un hA-len 41 kuruşa satılmaktadır. Narhın arttırılacağını tahmin eden bazı buğday stokçuları ellerindeki malı satmaktan İmtina etmektedirler.
Bugünkü ekmek sıkıntısını mahallinde tetkike çıkan Belediye Başkanı, bir fırında durumu İncelerken orada bulunan ve ekmek bulamıyan bir vatandaş tarafından hakaıete maruz kalmıştır. Bu hAdise, cürmümeş-hutla mahkemeye intikal etmiştir.
Yılda en iyi kalitede 1700 ton tütün istihsal eden bu kasabada mevcut Tütün işleme Evinin büyütülmesi isteniyor
Adapazarı (HuauaJ) —Tabii gllzel-İlkleri iie bezenmiş güzel yurt köşelerimizden btrt olan Hendek. 1943 yılında Adapuzan ile birlikte büyük deprem felâketine uğramıştır. Gerek Adapazarı ve gerekse Hendek eski hallerini çoktan geçmiş ve daha şirin birer ilçe haline gelmişlerdir. Dr ebi-lirim kİ, Hendek bugün 1943 5 mm zelzele felâketinden evvelki halini hiç aratmıyacak kadar güzelleştirilmiştir. Hendeklilerin genci, ihtiyarı elele vermişler. çalışkan bir belediye reisi seçmişler; acı felâketi çabucak unutmuşlardır.
690 kilometre murabbaında bir üçe olan Hendeğin nllfusu son sayımda 40 bini aşmıştır. Bu nüfusun yüzde 50-55 ini 93 savaşından sonra Kaf-kasyadan gelenler, diğer ekseriyetini de Balkan ve Karadeniz göçmenleri teşkil etmektedir.
Nüfusun ekseriyetini teşkil edeo Kafkasya göçmenleri, orada sosyal â-det ve ananelerini aynen tatbik etmektedirler. Kadın, evde anne ve ev kadım olduğu gibi tarlada da amele gibi çalışan bir işçidir. Böyle olmasına rağmen kadın akşamları yorgun argın eve geldiğinde ev işlerini de yapar. Kendisinden nispeten az iş yapan kocasına ve yuvaama da son derece bağlıdır.
Hendek dendiği zaman doğrudan doğruya yurdun en iyi tütününü yetiştiren bir yurt köşesi akla gelir. Halkın yüzde 95-96 sim tülün müstahsili teşkil etmektedir. Bu tütüne elverişli dlya/da 100 yıia yakın bir zamandan beri bu mahsulden istif ad o edilmektedir. Bir zaman Mısır ve Çc-koslovakyanm Hendek tütünlerine fazla rağbet etmeleri müstahsilin tütüne fazla kıymet vermesine sebep olmuştur. Bura tütünü orta büyükçe, açık ve açık kırmızı renkli, tok sert ve tatlı Içimli daha ziyade Trabzon tütünlerine benzemektedir.
Yurdumuzun ve bilhassa Marmara bölgesinin en nefis ve tatlı Içimli tütününü temin eden Hendek müstahsilinin dert ve dileklerini de onların ağızlarından belirtelim. Hendeğin bu yıl ki tütünleri her yıldan daha çek iyidir. Buna da sebep havaların iyi gitmesidir Hendeğin iklimi mutediledir. Kış mevsimi karlı geçer. Kar en çok 35-40 cm. yi bulmaktadır. Hen-tekte bir hayli tütün müstahsili İle ayn ayrı ve 8-10 kişilik gruplar halinde konuştuk. Diyorlar kİ:
“Geçen yıldan elimizde 400.000 kilo tütün kaldı. Bunun 100 000 kilosunu satabilsek kalan da arpda idare edilebilir. Bu senek! tütünlerimiz satılmazsa yazık olur.”
Diğer bir dertleri, muhitte her köye tütün ekme hakkı verilecekmiş, şeklinde dolaşan rivayetlerdir. Bunun 1-çln de: “Eğer bu söylenti yerine getirilirse Hendek tütünü yazık edilecektir. Kalitesi düşecektir. Çünkü. Hendekte en iyi tütünü merkez kasaba ve yakınında bulunan köyler istihsal ederler. Kazanın diğer köylerinin hepsinde İyi tütün olmaz, tyl tütün olacak gibi yerleri ayırmak lâzımdır. Yine bizim bir derdimiz daha var. o da burada yapılan bir (Hendek tütün işletmeevDdlr” diyorlar.
İzmit Klor Fabrikasının Çankırıyo nakli düşünülüyor
İzmit, 22 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Şehrimizde bulunan Klor Fabrikasının Çankırıya nakli I-çln incelemeler yapılmaktadır. Müspet karara varıldığı takdirde Klor Fabrikası kısa bir müddet zarfında Çankırıya nakledilecektir.
Dünya hububat durumu
I
YABANCI BORSALAR
New-York Borsası
Dun
135.—
135.—
U V4
U 1/4
Londra Borsası
Bradford Piyasası
İskenderiye Borsası
63.-
66.-
71.-
78.—
259.—
231.—
261.—
232.—
43 69 43.09 42.48
59.—
65.—
44.-
43.45
42.94
3.85
132.—
1.30
Tiftik m
Yün
• •
Keten luhumn (Tuna=Sterllııg)
Bombay ........... ........
Kalküta ...................
Yer fıstığı Hindistan .......
iyi mal *L1bresl=Fiyat) Sıra malı
Anadolu Trakya

• • ••
f
>> 49
6
• I 99
••••••
(I lbreal = Sent)
•••••••••••«••«•••••ta»*»
•••••«••••••••••••••••••a
Pamuk (Rantarı=TuJlnxı) .......
Aflhmounl Kısa dyafiı F/G. .w Karnak Uzun elvaflı F/O......
MEMLEKET ve DÜNYA BORSA ve PİYASALARI
Son haberlere göre, dünya hububat durumu iyidir
hİMld
Kapanış
Hııbdhnt t
Buğday yumuşak (Tüc.) . Buğday Ofis ..............
Arpa )cmllk (dökme) ...... Mnır "an (çuvalı) .....
FtLNulva tombul ..........
(Taeulva Çalı eert ......
Kuşyemi .................
Mercimek kırmızı kabuk. . Mercimek yeşil ...........
Nohut nat(lrc)
Tatlı tohumları
Ayçiçeği tohumu ... Keten tohumu ......
Kendir tohumu .... Sunam .«.!•(
Yer fıstığı kabuklu
Kuru Meyvalıur ı
Fındık kabuklu elvrî) ....
Fınlıif (İç tombul 1950) ..►
Cevl* (kabuklu) .........
Cevls (îç natürel) .......
Dokuma bam maddeleri ı
Tiftik (ana mal ..........
Tiftik 'Natllrel) .........
Yapak Trakya (Kırkım) ..
Hıım deriler :
Sığır salamura (kasap) KJ Keçi tuzlu kuru kilonu .... Kovun nAva kurusu kilonu
Nobntl Tuğlar t
Zeytinyağı (E.B. tenekell)
Sumımv&ğı (Raf. vira) ...
Ayçiçeği (Rafine çıplak) .. Fındık yeği (Çürük) .....
33.—
29.08
22.—
22.20
49/01
310/319
220.—
140.—
33 —
29.08
22.—
24.15
42.—
50.—
39.—
30.30
55.—
22.30
36.,—
49.—
02.—
80.—
140.— 314/320 48.—
150.—
600.— 680.— 375.—
190.— 200.— 210.—
243.—
200.—
163.—
157.—
İzmir Ticaret Borsası
Buğun Hon Knpaoıç
Üzüm çeklrdekeİB No.9 74.— 73.50
İncir A serle! No.m 47.— 47.—
İncir H «erİHİ No. 108 46.— 45.—
Pamuk Akala 1 ,, 400.— 397.—
Pamuk Akala U .. İta —
Pamuk Akala, III... M
Pamuk • eril
Pamuk yağı (rafine) •. —
Pam.ık çekirdeği 16.— —
Adana Ticaret Borsası
Birinci Akala 890/396 390/395 370.—
ikinci ,,
Birine» Akala vâdell ...
Hazır 400.—
ikinci Akala yağmur
yemle

Altınlar
Bugün Eski kur
Lira Lira
Külçe Yeril Gr, 4.M 4.58
Külçe Dcguvva. — —
Cumhuriyet — 31.40
Reşat 87.40 37.50
Ha m İt — —
Gulden 28.25 28.20
İngiliz 41.60 41.70
Fransı» kok .. — —
Napoidon III . —
tavlçre — —
Bıığdny (Buşel1 = Sent) ....
Sert Kış mahsulü No. 2
Kırmızı Kış mahsulü No. 2
Pamuk Mhldllng
Aralık
Mart •••••»••«•••(
MayTfi ••••••«•«•••••
Tiftik (Llbrf»jıl = Sent)
Toklaş 1 • «•«»»•••••MsşeesMeo
Fındık (Llbrenl“=9')nt) ...........
Kabuklu yeril İri ...............
** orta ............
Levant İç ithal malı ............
Ekstra İri 'ç Ithaı mah .........
Kuru üıUru :Llbrv(l = Sont) .......
Thompson çekirdeksiz seçme
Keten tohumu ıBu9ell=D(dar) Minoeapolla .......................
Kalay (Libro=Sent) ...............
Levha-teneke (100 libre dolar)
h>ld kul
8.80
132.—
73.—
70.—
76.—
143.-
140.—

Londra» 22 (Hususî) — Reuter’in Maliye üzerine yazı yazan muharriri. Syndney S. Gampell dünya hububat vazıyetinin düzelmeye yüz tuttuğunu bildiriyor. Dolar akımı İyi olduğu halde, bir çok memleketler Avustralya. Fransa ve Rusyadan gelecek olan düşük paralı mallar İçin prim ödemeye hazırdır. İtalya ve Almanya Avustralya ve Fransadan aldığı buğdaya Azami piyasa fiyatından fazla vermiştir. Ingiltere de Rusyadan aldığı hububat için Amerikan parite fiyatından daha yüksek bir fiyat ödemiştir. Bu suretie düşük para sahibi memleketler ellerindeki fazla malları satma imkânını bulmuş oluyorlar demektir. Fakat buna mukabil dolar memleketleri bilhassa Amerika dünya mahsul fazlasına sahip olacaktır. Amerikan piyasaları bilhassa Cumhuriyetçilerin seçimleri kazanmasından korkmaktadırlar; çünkü bu sayede çiftçilerin gördüğü kolaylık ve ecnebi yardımı ile olan İhracat finansmanı azalacaktır.
Amerikanın bu mevsim için resmî buğday unu ihracat tahmini 250 milyon buşeldlr; geçen mevsim bu mik-tar 298 milyon buşeldi. Hakiki ihracatın 250 milyondan aşağı düşeceği tahmin olunmaktadır. Bu durum ancak Washirıgton*un ithal memleketlerinin İstifçilik yapmalarım temin etmesi ile düzelebilir.
lngilterenln Yugoslavyaya yiyecek İthali için olan sterling kredisi ancak düşük para ile Ödenecektir. Amerikanın mısır fazlası da bir haylidir. Normal zamanlarda bu stok fiyatları mahvederdi fakat milletlerarası huzursuzluk ve et İçin olan fazla talep karşısında \Vashlngton mısır mahsulünü emniyet stoku olarak kabul etmektedir.
1
f
TS Kasım 1950
Y E N t t S T A N P. U L
Sayfa 0
Amerikada "Hallovve'en,,
Modern bir memlekette
Evlerden meyva toplıyan çocuklar — Büyücü elbiseleri — Eski itikatlar —
Kara kediler, kağıtttan fenerler —
11 milyon toplantı ve ticarî maksat
Yazan : İsmail İŞMEN
1 kasım, Amerikada Azizler Günüdür. Bu günün arifesi “Ali Hallows‘Even” veya kısaca “Hallovve'en6 (Halovin) küçük, büyük herkes tarafından tesit edilen bir nevi karnaval bayramıdır.
•‘Hallovve’en” kelimesinin menşei Hıristiyanlık olmasına rağmen, bu festival, klâsik mitoloji, Druid annanesl ve bazı bâtıl İtikatların bir terkibi şeklinde kendini gösterir.
Bu münasebetle küçük köylerde, büyük şehirlerde toplantılar yapılır, eğlenceler tertip e-dillr.
Festival yerinin kendine mahsus dekorları hazırlanır: İnsan suratlı kâğıttan fenerler, tavana asılan süpürge sopalan, camlara yapıştırılan karakedi ve iskelet resimleri, eğlencelere iştirak edenlerin giydikleri alelâcaylp kıyafetler ve taktıkları maskeler, göze çarpan en bariz hususiyetlerdir.
Karnaval esnasında oynanan çeşitli oyunlar meyanında falcılar (!) el falına bakarak, iskambil kâğıdı açarak bekârların ve genç kızların istikbali ve evlenmeleri hakkında kehanette bulunurlar. Bir taraftan eğlenceler devam ederken civar evlerdeki küçük çocuklar kapı kapı dolaşarak züleri çalarlar. Bazı kimseler kapılarının önüne kâ-
kedi ve bilhassa karakedi onlar taralından mukaddes bir hayvan olarak sayılırdı. Zira. I-tlkatlaıına göre kediler vaktiyle insani varlıklardı ve işledikleri günahlardan dolayı ceza olsun diye o hale getirilmişlerdi.
“Hallovve’en., lerin cn bariz sembollerinden biri olan insan,
ğıtlara sarılmış hediyeler hazırlamışlardır; bazıları ise kapılarını açıp küçük ziyaretçilere elma, şeker, kek. fındık v.s. verirler Bu tarzda yiyecek toplanmasının ta Druidlere kadar giden bir âdet olduğu sanılmaktadır. Druitler, sonbahar festivalini kasım ayının birinci günü veya o günlerde tesit ederlerdi. Bu festivalde, kendilerine iy! bir hasat yapmak İmkânını veren güneşe şükranlarını bildirirler ve “Samhain” veya yaz sonunu kutlarlardı. Bu festivalin arifesine Saman Gecesi delirdi. Saman ise, ölüm Tanrısına verilen isimdi. Vaktiyle büyüklerin. şimdi ise yalnız çocukların evlerden meyve ve yiyecek toplamaları, bu Druid ananesinin bir aksinden ibarettir.
Karakedi, her ”Hallowe’enM de baş role çıkan bir karakterdir. Bu da eski bir ananedir. Druid-ler, ruh ve fikirlerin bir vücuttan diğerine geçtiğine ve festival arifesinde Ölüm Tanrısı “Saman” ın muhtelif hayvanların vücutlarına fena ruhları topladığına ve o gece zarfında hediyeler vermek suretiyle papazların “Saman’ a tesir ederek günahkârların ezelî kabahatlerini af-fettirebileceğine inanırlardı. işte.
suratlı kâğıt fenerlerin menşe-lnin İrlanda olduğu çok muhtemeldir. Denildiğine göre cimri bir adam, tamahkârlığından dolayı cennete kabul edilmediği gibi, şeytana oynadığı oyunlardan dolayı da cehenneme de girememişti. Bunun üzerine bu hasis adam kıyamet gününe kadar elinde bir fener, dünya etrafında yürümeğe mahkûm edilmişti.
“HaJlowe’en” İn kamavallık hususiyetinin kökü, Hıristiyanlıktan önceye kadar uzanır. İtal-yada tesit edüen “saturnalia” veya hasat dönüşü festivalinde esirlere ve para ile tutulan işçilere bir haftalık serbesti verilerek İstedikleri kadar yi(ip içmelerine müsaade edilirdi. Bu Adetin yirminci asırdaki aksi ana babaların çocuklarına “Hallowe’ en” gecesinde geç vakitlere kadar gezip eğlenmelerine ve istedikleri elbiseleri giymelerine ve kapı kapı dolaşarak meyve, şeker, fındık toplayıp yemelerine müsaade etmeleri şeklinde görülebilir.
“Hallovve’ en” eğlencelerinde maskeler ve tuhaf elbiseler arasında en fazla rağbet gören büyücü elbisesi ve maskesidir. Eski bir lskoçya İtikadına göre “Hallowe’en” de büyücüler bir toplantı"yapmışlardı, o gecenin yıldönümünde ruhlarını şeytana
satmış olan kadınlar, pek karışık âyinlerden sonra günahlarını affettirebilirlerdl.
Romalılar zamanında kasımın ilk günü tesit edüen bir bayramda meyveler ve tohumlar tanrl-çeslne ambarlar hediye olarak takdim edilirdi. “Hallowe'en“de elmanın ve fındığın yer alması bu ananenin hatırlanmasından ibarettir. O gece erkekler ve genç kızlar muhtelif oyunlar meyanında elmanın kabuğunu tek bir parçada soymaya gayret ederler ve bundan sonra kabuğu, başlan üzerine kaldırıp yere a-tarlar. İtikada göre elma kabuğu, gencin müstakbel eşinin adının baş harfini göstermektedir. Ayrıca ateşe atılan fındığın çabuk veya yavaş yanması yahut çatırdamasına muhtelif mânalar atfedilir.
îşte modern “Hallowe* en” festivalleri böyle yapılmaktadır. Bütün bu eğlenceler eski ananelerin ve bâtıl itikatların bir tezahürü şeklinde görülmekle beraber her şeyden önce yirminci asır Amerikasmda bir ticari mahiyet taşımaktadır. Amerika Milli Hallovve’en Komitesinin
yaptığı tahminlere göre, geçen yıl 31 ekim gecesi Birleşik A-merlkada 11 milyon Hallovve'en toplantısı yapılmıştı. Diğer taraftan bu münasebetle bazı şehirlerde tertip edilen geçit resimleri, giyilen acalp elbiseler, takılan maskeler, satılan meyveler, yakılan ateşler, hazırlanan dekorlar gözönüne alınırsa “Hal-lovve’en” in halkı eğlendirdiği gibi, muayyen bir İş sahasında sermayenin dönmesine de yardım ettiği de.açıkça görülebilir.
Hicri
Safer
• u
ısao
VAKİT
Güneş öğle ikindi Akşam Yat» tmnA k

Soldan ımğaı
1 — Bir meyva. 2 — İri ve tombul (kucak çocukları hakkında ı; Demir levha. 3 — Gözetme; Bir nota. 4 — Başına bir harf gelirse İRvlçrenln me-jhur bir şehri olur; Bir nevi baharat. 5 — Farsça halle; Helyum eleminin alngcHİ. S •-Baştaki harfulz tahammül göster (iki kelime). 7 — Esenlik; Tersi bir uzvumuz. R — Buyuran; Tersi kanıt. 0 — Bir soru; Başkaldırnn; Bir renk. 10 — Terakki eden (iki kelime).
Yukarıdan n-jnfrıt
1 __ Bir ay. 7 — Yüksek sahne e-aeri; Arzu. 3 — Çekici. 4 — Tersi bir akraba; Dolar 5 — Uçurum. Kadar; Bir nota. 6 — Başına N harfi gelirse cimri olur; Fasih. 7 — Büyük Okyanusta bir arla. 8 — Yağlı kara; Çoğul edatı; Çıplak 0 — Istanhulun meşhur bir köşkü; Müştereken (bileşik kcllmo). 10 — Dâvete gelen (İki kelime).
/
Dt’NKÜ BULMACANIN HALLt
goldün safta:
1 — İçimi kolay. 2 — Zalim; Koca. 3 — Ahi met; Kaz. 4 — Lamar; Kara. 6 — Pe; Kan. fl — Ab; Far; Ks. 7 — Hale; Masum. R — Sanat; Dara. 9 — Torunu. 10 — Kasası dolu.
Yukarıdan nentı:
1 — İzale; Asık 2 — Çnlapnln. 3 — İlân; Ban. 4 — Mimar; Haüı fi — Remi; Tos. 6 — Kem; Rı. 7 — Ok; Kara dud. 8 — Lozan; gano. 9 Kurul. 10 —. Yakalagıa.
1 — Nöbetçi kulübeni. 2 — öldürülen katil Torrenolo’nıın takip ettiği yol. 3 — Dizinden yaralansın polis memuru Blrdjell. 4 — Başkan Tnıman’ın mücadeleyi seyrettiği pencere. 5 — İkametgahlı giriş yoltt. 6 — CoUaJo’non yaralandığı merdiven dibi. 7 — Nöbetçi kulübesi. 8 — Yaralanan haydut CoHajo'nun takip ettiği yoL
Başkan Truman’a hazırlanan suikast
1 kasım günü öyleden sonra W’ n s hlnırfon daki 70lncl Sokağın Penn -sylvanla Caddesinde b I r taksi durdu, t-kl kişi dışarı fırladılar. Bir tanesi Başkan Tnırnan’ın ikametgâhına, diğeri de eski Vilâyet Konntı tarafına doğru yürüdü. İkisinin de sağ elleri ceketlerinin cebinde İdi. Beyaz Saraya yaklaştıkları sırada ikinci adam da caddeyi gev tl. Hava sıcak, Pennsylvanla Caddesi de tam bir sessizlik I-çlnde idi. Adamlardan biri binanın sağındaki nöbetçi kulübesini geçerek eve çıkan merdivenlere doğru yürüdü ve birdenbire geri dönerek, cebinden çıkardığı otomatik tabanca ile üniformalı nöbetçilerden birine ateş etti. Fakat İsabet etti rememlş ti. Nöbetçi Doııald Bİrdzell döner dönmez de şarjördeki yedi kurşunun hepsini nöbetçinin üstüne boşalttı. Tabancaya bir şarjür daha sürdü. Dizinden yaralanan nöbetçi, mütecavizin dikkatini kendi üstüne çekmek için caddeye doğru geriledi. Başkan Tru-man o sırada öğle uykusunda idi. Caddenin ortasına yığılan BlrdzeH, mütecavize ikinci bir defa daha ateş etmek fırsatı vermeden bir kurşunla Colluzo’-yu merdivenin dibine yıktı.
İkinci adam da elindeki Luger tabancası ile diğer kulübedeki nöbetçilerden Joseph Do'Vns İle Leslle Coffelt’e ateş açmıştı. Downs'u yaralayıp. Cuffrlt’l öldürdükten sonra kendisi de evin önündeki çimenliğe yığıldı ve bir daha kımıldamadı. Bu mücadele esnasında Başkan Trunıan
Beyaz Sarayın önünde duran taksiden, sağ elleri ceketlerinin cebinde iki kişi fırladı... fakat...
uyanmış, yatak odasının ııen-ccreslııdeıı olup bitenleri seyrediyordu.
Az evvelki sessiz cadde, şimdi boğuş -malar ve konuşmalarla dolmuştu. Her yerden “Truman öldü. Başkan Truman’ı Öldürdüler” sesleri geliyordu.
Acele İle giyinen Başkan Tnı-nnın, kendisine bir şey olmadığına dair karısını temin ettikten sonra, İki general ve basın sekreteri Charles Ross’u karşılamak üzere aşağı İndi. Bu Üç zat da, kanlı düello başladıktan az sonra gelınlşlenll. Başkan Trunıan o gün, Arlington Mezarlığında Feldmareşal Slr John Bili namına dikilen Abidenin a-çılış töreninde bulunacaktı. Her şeye rağmen gitmekte ısrar ediyordu. Benzi uçuk, fakat sakindi. Merasimden sonra, gülümsl-yerek, orada bulunanların ellerini sıktı ve bir randevusuna yetişmek üzere geri döndü.
Polis, Beyaz Saray önündeki İntizamı temin etmişti. Yarası ağır olan İki memur, kan verilmek üzere bir odaya, ağır yarasına rağmen konuşabilecek durumda olan Collazo da başka bir odaya yatırıldılar. Emniyet mensupları hemen kendisini sorguya çektiler. Fakat bir netice almak mümkün olamadı. Tecavüz hâdisesinin şümulünü öğrenebilmek İçin giriştikleri bütün teşebbüslere rağmen, Collazo. bunun. Porto Rlco’yı İstiklâline kavuşturmak Üzere Forresolo İle tasarladıkları bir hayal olduğunda ısrar etti.
Güneybatı Anadoludan
Yol ve elektrik: Bu iki ana mr-evlenin ele alınarak halledildiği flün, M ilâçlılar amiş bir ne fee alabdcccklcrdir.
Yazan :
M. Enis ŞENGÖR
GÜNEY-BATI Anadolunun güzel ve zengin kasabalarından biri olan Milfts. kuruluş itibariyle uzun bir maziye sahiptir. Eoller. Lİdyalılar, îranlılnr, Mısırlılar ve nihayet Mcnteşeoğul-lan hep bu şehir uğrunda ö-ınürlcrlnl tükettiler. Bu tarihi belde, yıkılmış bir halde bulunan mâbetleri ve medreseleriyle zamanının mühim bir ilim merkezi olduğunu bize bariz bir surette anlatıyor. Fakat ne yazık kİ tarihteki MİIfts’ı burada bulamıyoruz.
n
Milâsın İki büyük derdi vardır: Bunlardan birincisi “yol" «uzluktur. Dolaştırın yolların Mllâs'ı îzmlre bağlayışı... Evet... Milâsın en başta gelen en Önemli derdi. Bu, ancak Söke yolunun açılmasiyle giderilecektir. Milâs-ta pamukçuluk, tütüncülük ve zeytincilik mühim bir yer işgal etmektedir. Pamuk ekimi iki vıl evveline kadar yok denecek gibiydi. Bugünkü vaziyet gözönün-de bulundurulacak olursa, gelecek senelerde pamukçuluk daha da inkişaf edecektir. Lâkin diğer taraftan “Mllâs halısı’ 'diye şöhret bulmuş olan halı ve seccadelerden bugün eser yok gibidir. Bu sanat, ortadan kalkmak üzeredir.
İkincisi, elektrik meselesidir* Belediyenin bütün gayretlerine rağmen kullanılan motör, umumi İhtiyacı karşılamaktan çok uzaktır. Bu iki ana meselenin ele alınarak halledildiği gün, Milâs halkı geniş bir nefes alacaktır.
iri
Milâs, İşlenmemiş tabii güzelliklerle doludur. Dağların a-rasına gizlenmiş bulunan "Bafa Gölü”, bıına güzel bir misal teşkil ediyor. Bafa Gölü ve civarı, vilâyetin ufak bir himmetiyle veya hususi teşebbüsle GÜney-Batı Anadolunun en güzel mesire yeri olabilir.
Fakat her nedense belediye ve vilâyete küskün bulunan şehir halkında en ufak bir arzu ve İstek görülmüyor.
Belediye ve vilâyetimizin göstereceği faaliyetlerle, halktaki bu alâkasızlık pekâlâ ortadan kalkabilir. Mllâslı eski gençlerin tertipledikleri gecelerde görüldüğü gibi Mllfts. zengin folklara da sahiptir.
Eskisi gibi, tekrar temsiller verilirse hiç olmazsa biraz bu durgunluk giderilir.
Yıldönümü hediyesi
BİRKAÇ yıl evvel Oscar Parken. New-York’un komisyonculuk İşleriyle uğraşım bir mü-essesesinde çalışıyordu. Now-Jersey’de oturan ve devasız bir kemik hastalığından mustarip Mlss Gencvlevc Knowland’ın heaaplarlyle meşgul olmak ona düştü.
îlk görüşmelerinde bedbaht kadın OscaFın sihirli tesiri altında kaldı, bir müddet sonra da hafta «onu tatilini geçirmek üzero onu evine davet ottl. Altı ay sonra Pnrkes, Mlss Knoxv-îand’a evlenmelerini teklif ederken; "Bu, belki romanlarda rastlanan aşk maceru» olmıyau-billr. fakat ikimiz de ne yapmak İstediğini bilen insanlarız. Arkadaşlığınız hoşuma gidiyor, size yardım etmekten de haz duyuyorum, birbirimize İyilik e-debileceğlmizc İnanıyorum." dedi.
Evlendikten sonra nakat karısına kul köle oldu. Hisse senetlerini maharetle idare ediyor, hattâ ev masrnfının yarısını ısrarla cebinden veriyordu. Evliliklerinin İkinci yılında Ge-nevieve, vasiyetnamesini değiştirerek onu kendine yegâne vâris gösterdi.
Bunun Üzerine Parkes, Gene-vJeve Knowland’ı İlk gördüğü günden beri tasarladığı cinayeti Işlemlye karar verdi. Zaten. New-York‘takl Rita İsimli kız da Oscar’ı, kendisinin de zengin bir izdivaç yapabileceğini söyllyerek tehdit ediyordu. Os-car kendi kendine: “Cinayetin mükemmeli polisi aldatanı değil, polisin şimdiye kadar ras-gelmedlğidlr. Bunu merhale merhale tasarlamah.” diyerek plânlar hazırlıyordu.
tik merhale, karısına, kemik hastalıklarına yeni bir tedavi usulü bulan Belçikalı bir mütehassıstan bahsedip onu seyahate ikna etmekti. Kocasının bu iyi niyeti Genevteve‘1 çok mütehassis etti ve gitmeye razı oldu.
İkinci merhale, eşe dosta, evlenmeleri yıldönümünün iki gün sonrasına tesadüf eden ekim a-yının dokuzunda vapura bineceklerini haber vermekti. Gene-vieve’in Asabının bozukluğunu da bahane ederek, kimsenin onları geçirmemelerini temin etmek lâzımdı.
Üçüncü merhale, hizmetçllore evin kapanacağını ve vazifelerinin sona erdiğini bildirmekti.
Geriye kalan, karısını 7 ekim gecesi öldürmek, cesedi yoket-mek. ertesi gün otomobille New-York’a varıp Ritayı bulmak, bir otelde Bay ve Bayan Parkes diye oda tutmak ve ertesi günü Avrupaya hareket eden bir va-
pura binmekten İbaretti. Bir ay sonra telgraf çekip karısının öldüğünü ve küllerini geri getireceğini bildirirdi.
Cinayeti Işüyeceği akşam hizmetçilerin paralarını verip, onları savdı. Sonra karısının istirahat ettiği odaya giderek, ya-1 lağının kenarına oturdu. Gözle- , ri yarı kapalı, dudaklarında bir tebessüm dolaşan kadıncağızın boğazına ellorlyle sarıldı ve boğdu. Sabahın 2 sinde cesedi otomobile taşıyıp tarafa
oturur vaziyette yerleştirdi ve New-York‘un yolunu tuttu.
Birkaç mil gittikten sonra yan caddelerden birine saptı ve yeni başlanmış bir apartman İnşaatının önünde durdu, ölüyü, yarı doldurulmuş bir çukurun kenarına götürdü ve bir moloz yığınının içine sakladı Birkaç saat sonra kamyonların gelip, oraya tonlarca moloz dökeceklerini biliyordu.
İşi bitince, Parken New-York’ | n gidip Rita yı buldu ve bir o-telde yer tuttu.
Ertesi günü, akşama doğru odalarının kapısı vurulunca Parkes kalkıp açtı. Karşısında iki adam duruyordu. Biri: **New-Jersey polis teşkilâtına mensubuz. Bayan Parke» ile görüşebilir miyiz?” dedi Oscar: "Burada değil, alışverişe gitti" diye cevap verdi. Adam: "Öyleyse beklememizde bir mahzur var mı?” diyince, Parkes oyunu kaybettiğini anladı... Zira Rlta biraz sonra dönecekti. Fakat plânının neresinde hata etmişti acabA?...
“Uzatmıya hacet yok. Karımı öldürdüğümü İtiraf ediyorum. Lâkin nasıl anladınız, öğrenebilir miyim?”
Memurlar bakıştıktan sonra biri şu cevabı verdi: “Siz şu anda itiraf edinceye kadar bir şey anlamamıştık. Bu sabah acalp bir mektup aldık, başçavuş, bu işi kontrol etmek Icabettlğlnl söyledi. Evinizde kimseyi bulamayınca uşağınızı araştırdık. O bize bu mektubun, hesabı kesilmeden birkaç dakika evvel, postaya atılmak üzere Bayan Par-kes tarafından kendine verildiğini söyledi. Mektubu okumak ister misiniz? *
Mektup polise yazılmıştı: “Sevdiğim adama artık yük olmak İstemiyorum. Son zamanlarda ıstırabını tahammül edü-miyecek hale geldi. Gerek kendime. gerekse ona bir yardımım dokunamıyor. Bu mektubu bitirince, her Ikimtzi de selâmete çıkaracak olan uyku ilâcımı kâfi miktarda alacağım. Kocamın beni affedip, bu çirkin hediyeyi sükunetle kabul edeceğini ümit ederim.”
Çeviren: N. Serme!
ELIYA PARDO
Tuhafiye Mağazası
Kira ile her nevi Erkek ve Kadın Düğün Elbiseleri ve temiz Silindir Şapkaları, Frak ve Smokin bulunur Adres : Kuledibi, Büyükhendek No. 28 - İstanbul
İLÂN
Beşiktaşta merhum MalatyalI koltukçu Osmanın akrabası Enver veya onun hayattaki varislerinden sağ olanlar, mirasından hisselerine düşen parayı almak İçin acele aşağıdaki adrese müracaat etsinler.
SADRtYE GÖKSU
Fatih Nişancası lspanökçı sokağı No. 7 — İstanbul
HÂLE menin co.
OPERA (68714)
Dâ-
Er-
Kı-
1 —
t) Ç
R
D
Y
L
0
A
R
SIHHİ İMDAT
TİYATROLAR
1 — Knn Yıllar Ne w-York
îstanhul Be$oğlu Anadolu yakası Ankara
İzmir
— Bufalobll Şarkısı.
44998 6ÛÖ36
91 2251
Beyoğlu 446*14 Ankara 00 İntanbul 21222 İzmir 2222 Üsküdar 60915 K.köy 60872 Karşıyaka 15055
1 — Rir Yatl-— San-FrAncIs-
Öğrenmek ihtiyacında olduğumuz lıerşcy

KASIM
19 5 0
23
Perşembe
VA8ATI
15 M 12.00 14.31 10.15
18.22
5.13
Rumj
T.Sanl
10

EZANİ
2.09
7.11
9.45
12.00
1.30
12.27


UÇAK-TREN-VAPUR
GELECEK OLAN VÇAKLAK
11.40 lzmlrden. — 11.60 Ankara-dan. — 13 35 E.L A L. (tsrael) Lyda. Nlkoevadan. — 14.50 Adana, An kara dan. — 16.10 Dlyarba-.kır, Elâzığ. Malatya, Ankara-dan. — 18.40 S.R. (İsviçre) ZÜ-* rlch, Cenevre, Atlnadan. — 20.50 S.A.S. . (îskandlnav) Stokholm. Kopenhag, Münihtcn.
GİDECEK OLAN UÇAKLAR
: 30 Ankara, Kıbrıs, Boyruta. — 8.30 Ankara, Adana ya. — 9.30 Ba-hkealr. İzmir, Ankarava. — 9.55 B.E.A. (İngiliz) Atina, Roma. NIs. Londroya. — 12.30 Ankurayn. — 14.20 lzmlre. — 15.00 E.L.A.L (îarael) Nikusya, Lydaya. — 21.40 Lydaya.
GELECEK OLAN VAPURLAR
9 00 Mcraln, Ayvalıktan. — 12.0u Ordu, Karatenizden.
GİDECEK OLAN VAPURLAR
5.00 Karadeniz, Karadcnlzo. — 9.00 Su». Mudanyaya.
GELECEK OLAN EKSPRESLER
8.30 Ankaradan. — 9.15 An karadan (Eka.).
GİDECEK OLAN EKSPRESLER
10.00 Ankara (Motörlll). — 18 in Ankara Ekaprcsl. — 22.20 Som* plon Ekspresi (Avrupai.
OEYOÖLU
Çâvuşlar Elman
(Türkçe).
ALKAZAR (42562) Zamba
AR (41391) Devler Ateşi (Şuare). ATLAS (40835) Üç Silahşorlar.
ELİIAMRA (42235) 1 —* Yalnız
Gidenler. 2 — Bir Yvtlmenln Romanı.
G t İt EL 1 — Gangsterler Çemberi 2 — Üç Ahhrq>
Peşinde
İNCİ (44595) Apokallps. ll‘EK (14289) Üç SiiAhşörleı f.ALE (43395) Devler Ateşi (Suare).
MELEK (10S68) Üç SIlAhşOrler SARAY 18.30 Antonlo Janlgro'nun Senfonik Konseri- Gece Yunan O-poretl.
4UATPARK (83143) 1 — Manon. 2 — Esrarengiz At.
SÜMER (42851) Bir Vatan Doğu* yor.
ŞARK (40380) Apoknllpü.
ŞIK (43726) 1 — Korkunç Gece.
2 — ölümden T’’irar. 8 - Korkunç Vadi.
TAKSİM (43191) Nam-ı diğer Parmaksız Salih.
TAN (80740) 1 — Benden Kaçamazdın. 2 — Meksika Haydutları,
tÎNAL (49306) 1 — Çanlar Niçin Çalıyor. 2 — İstırap Çocuğu. YENİ (84137) 1 — Istırap Kurbanları. 2 — Zambo,
YILDIZ (42847) Lady Hamilton.
İSTANBUL
ALEMDAR (23863) vasi. 2 — Korkunç AYSÜ (21917) 1 — ran. 2 — İhanet.
AZAK (23542) 1 — Ormanlar r&lının întikamL 2 — Kanun Karşısında.
ÇEMBERLtTAS (22513) Apoka-llps.
EMRE 1 — Frankeştaynın İntikamı. 2 — Hazine Peşinde,
HALK (21904) 1 — Kahraman Kılavuz. 2 — Neslmnçl Amerik&ds. 3 — Folftket Yolculnn.
İSTANBUL (22367) 1 — Yuvamı Yıkamazsın. 2 — Fedakâr Ana KISMET (26651) 1 — Vahşi Koşu 2 — Atlantlt. 3 — Ölüm Yolu.
MARMARA (23860) Apokollps.
MİLLÎ (22962) 1 — Reboka. 2 — Vadiler Hâkimi.
1 I RAN (22127) 1 — Ormanlar Kiralının İntikamı. 2 — Kanun Karşısında.
YENİ (Bakırköy 16-126) 1— ö lümden Firar. 2 — Manon Lesko.
KADIKÖY
(Kadıköy) Romanı. 2
PARK (11131) İstanbul Geceleri. SUS (14071) ÎHtarıbul Geceleri. SÜMER 1 — Balı Çöllerinde. 2 — Çöl Kahramanı.
ULUS (22294) Aşk ve ÖHlm Vadisi. YENİ (11040) Eğlencoler Perisi.
BÜYÜK Komedi Franseı (Vcra Korene Trupu).
KÜÇÜK Melekler ve Şoytanlar. ÇOCUK TİYATROSU Kara Boncuk (Saat 14 de).
îzmLr
EI.HAMRA Madam Bovarî. LAl.E Çakırcalı Mehmet Efe. MELEK 1 - Kanun Harici. 2 — Bu Gece Seninle.
TAYYARE Kohraman Yüzbaşı. TAN Çakırcalı Mehmet Efe.
YEN! 1 — Tarzan Maymunadam 2
İSTANBUL BELEDİYESİ Şehir Tiyatroları 20 30 da. DRAM lh(lra« Tramvayı




Balalayka 2 — Ncolmaçl Kahraman Gönüllü. SUNAR 1 — Çakırcalı Mehmet Dfe. 2 — Hürriyet Aktüalltesl. sl'REYYA (60862) 1 — Korkak
Kahraman. 2 — Suçlu Benim. YELDEÖİRMENl 1 — Tarzan
New-York’ta. 2 — Canavar Tohumu.
ANKARA
ANKARA (23234) Yanlış Hüküm. BtİYttK (15031) Tuna Ağlıyor.
CEBECİ (13846) 1 — Üvey Kardeş 2 — öldüren Para.
Telf. : 42157 Komedi kımnif TERSİNE Dt'NYA R. Nuri Kordağ
YENİ KES TİYATROSU Pazartesiden başka her glln Snat 20 45 te Umumî istek üzeri*' no pazar akşamına kadar
GÜVERCİN Operet 3 perde Eser: SzlgHgotl Müzik: Kalman ve Brahma Türkçcnl: Esat Erendor
'it
MUAMMER KARACA TİYATROSU BEL A M t
EMİNÖNÜ! Ankara (Eminönü) — Sırrı Bnşdoğan (Küçükpnzar) — Esat (Dlvanyolu) — SalAhnddln (Çarşıkapı)
BEYOĞLU: Güneş (Merkez) —
Barunak (Taksim) — Bntlst Tülbentçi (Taksim) — Bankalar (Galata) — Necdet Ekrem (Şişil) — Çubukçu (Şişil) — Hasköy (Hns-Icöy) — Yeni Turan (Kazımpaşn) BEŞİKTAŞ: S.Recep (Beşiktaş) — Yeni (Ortaköy) — Arnavutköy — Merkez (Bebek)
KADIKÖY: Büyük (Kadıköy) —• Kızıltopralc — Göztepe —> Bostancı — Ahm«'dlyo (Üsküdar) 1IEYBELİADA; Halk
BdYtVKADA: Halk
IATİII: Muharrem Tnnır (Şch-
zndobaşı) — Ziya Nuri (Aksaray) — Snmntya (Samatya) — Nâzım Malkoç (Şehremini) — M. Fuat Baycr (Karagümrllk) — Havım Berk (Fener)
EYt'P: Arif Beşer ANKARA ı Başkent — GÜray — Nümuno
İZ.Mİlt! Tilkilik (Basmahane) — Şifa (Kernoraltı) — Çankaya (Al-nnneale) — Yeni (Eşrofpaşa) — Güzolyalı (Yalılar)
Yeni doğmuş çocuğu olan bir
SÜTANNEYE acele ihtiyaç vardır Dolgun ücret verilecektir.
Müracaat: Dr, Pakize t Tarzi Doğumevi, şigll
Şevkotbey sokak No. 5. Tel: 82178
TALİH KUŞU mSTTA
İHSANIN BAŞINA BİN Dm KONAÜ
Etrafınızda uçuşan bu efsanevi kuşu ürkütmeyiniz. Fakir ve Yetim Çocuklara Yardım Eşya Piyangosu onu yakalamak için size en büyük fırsatı hazırlamıştır.1...
Dağıtılan 2000 kıymetli hediye arasında ı
ANKARA ı
7.28 Açılış ve program. — 7.30 M.S.Avnn, — 7.31 Bando müzikleri (pl.), — 7.45 Haberler ve hava raporu. — 8.00 Sn» enerlerl-Şarkılar (pl.). — 8.28 Günün programı. — 8.30 Haydn - Ra Minör Kuartet (pl.) (Çalan: Pascal Kuartotl. — 9.00 Kapanış.
12.15-13.15 Anker Saati (16 83 m. - 17840 Kc/a T.A.V. Kına dalga postanlyle beraber yayın), —
12.15 Memleketten selam. — 12 30 Türk kahraman-
lığı. — 12.40 Poeta kutusu. — 12.15 Şarkılar (Okuyan; Ekrem GÜyer). — 13.00 Haberler. — 13.15
Radyo Salon Orkentranı (Halil Onaymnn ve Arkadaşları). — 13.30 ötflo gazetesi. — 13.45 Radyo Salon Orkestralının davamı ve kapanış.
17.58 Açılış vo program. — 18 00 M.S.Avarı, — 18.00 Hafif melodiler (pl.). — 18.30 İncesaz (HU-seynf Faslı). — 19.00 M S.Avun ve haberler. —
19.15 Tarihten bir yaprak. — 19.20 Yurtta Sesler.- 10.45 Radyo İla İngilizce.—20.00 Plvııno soloları
(pl.). — 20.1.5 Radyo gazetesi. — 20 30 Scrhent naat. — 20 35 Tamburla saz eserleri (Mesut Cemil). — 20.50 Baklama Takımındım oyun havalan. — 21.00 Kahramanlar Geçiyor (FF. Tülbentçi). — 21.15 Dans müziği (pl.). — 21.45 Sağlık saati. — 22.00 Müzikseverin saati. — 22.45 M S Ayan ve haberler. — 23.00 Program ve kapanış.
İSTANBUL :
12 57 Açılış ve programlar. — 13.00 Haberler. —
13.15 Öğle lconsorl (pl ). — 13 45 Şarkılar (Necdet Cici). — 14 20 Dnns müziği (pl.). — 14.45 Programlar ve şarkılar (rL). — 15.00 Kapanış.
17.57 Açılış ve programlar. — 18.00 Dana müzi-
ği (pl.). — 18.80 Serbest saat (Konuşma veya müzik). — 18.40 Türküler (Okuyanlar: Comllo Cevher, Sabahat Karaman). — 19.oo Haberlor. — 19.15 Kısa şehir haberleri. — 19.20 Caz anutl (Takdim cdeâ: Erdem Bıırlı. — 19.10 Şarkılar (Okuyanlar: Nevzat GÜyor, Nevzat Altay, Novaat Altınok). — 20.10 Serbest saat. — 20.15 Radyo gazeteni. — 20.80 Akşam konseri (pl.). — 20.50 Tiyatro konuşması: Sinan Korle. — 2100 İstanbul Konservatuarı Türk Musikisi İcra Heyeti Konsorl (İdare öden: Ali Rıza Çengel “Isfahan Faslı0). — 21.W Küçük Orkestradan melodiler. — 22.00 Dinleyici İstekleri (Türk MuHİkHI). — 22.80 tınperlo Argentlna ve Rosita Serrona’dan şnrkılnr (pl.). — 22.45 Haber-lor. — 2300 Programlar ve dana müziği (pl.). — 23.30 Kapanış.
LONDRAı
(1.45 Honda Llter Qııartet‘i (15 dakika) (49.10 m ). — 7,00 Tiyatrodan şarkılar (48 dakika) 131.55 m ). — 7 15 Çeşitli müzik (15 dakika) (31.55 m.).— 9.3(1 Konçerto (1 Saat) (16.81 m ). —- 10.30 Hatırlar mısınız? (16.81 m ). — 11.30 B.B.C. Midland Hafif Müzik Orkestrası (15 dnklka) (16 84 m,). — 12 30 Dinleyici İstekleri (30 dakika) (16.8-1 m.). — 15 30 B.B.C. varyete orkestrası (30 dıılclka) (10.84 m.).
— 10.55 Tiyatrodan şnrkılar (45 dakika) (16.84 m.)
— 17.00 Çeşitli müzik (15 dakika) (16.81 m.). — 17.15 Resital (30 dakika) (16.84 m.). — 18.18 Dinleyici İstekleri - hafif müzik (45 dakika) (16.84 m.). — 20.30 Opera orkestrası (1 saat) (31.55 m.).
22.45 Katedral orgu (15 dakika) (31 55 m ) — 23.00 Dinleyici istekleri • hu(K müzik (15 dakika) (81.55 m.)â
Miele marka
Çamoşır Makinesi, Şahane bir Tilki Arjonte,
Dikiş Makinesi, Halılar, Fotoğraf Makinesi, v.s., v.s...

1
1
Bayiînizden biletinizi hemen bugün alınız ki ayağınıza gelen kısmet kaçmasın!
BİLET
LİRA
Çekiliş tarihi :
10 Aralık 1950

Sayfa 6
YENİ İSTANBUL
X
Bütün seyahatlerinizde
en emin
seçiniz
0 AKDENİZ de
Denizyollarının lüks gemileriyle yapacağınız yolculuklar her zaman Konfor, intizam, Temizlik, Sürat, Eğlence ve Emniyet içinde geçer
Batı ve Doğugüney Akdeniz hatları Kış programları hakkında izahat isteyiniz.
Telefon : 42362
EMIRGA.N
İKRAM İVESİ
SON PAQA KABUL TARİHİ:
12-12-1950
BU KEŞİDEYE
HESAPLARINDA EN AZ: Cr
LİRASI BULUNANLAR VE BU PARAYI KEŞİDE TARİHİNE KADAR ÇEKMEYEN LERİŞTİRAK EDERLER.
EMLAK BANKASI
I
II 51 -> • f

t y




SİTİM ÇARKÇISI ALINACAK
İstanbul Deniz Komutanlığı
İkmal Ş. Md.
İzmit te Ana Us. K. Iı£ı emrinde bulunan Tarak Dubam İle 2 No. Iı aigarnaya birer «itim çarkçısı alınacaktır. Aylık ücret tarak dubası için 230 ve algarna için 200 Uradır. Ayrıca tayin bedeli verilir.
Aşağıda yazılı şartları haiz olan isteklilerin birer dilekçe İle İstanbul ve İstanbul Deniz K. lığına. îzmitte Deniz Ana Us. K lığına müracaaJart ilân olunur. (16010)
aı Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetinde olmak,
b) Askerliğini bitirmiş bulunmak,
c) 50 yaşından yukarı olmamak,
d) Denizde çalışmağa sıhhati müsait olmak,
ej Sitim çarkçılığında ehliyeti olmak.
don İtibaren, Beyoglunda
Gnbay Spor
EczahnncRİnde Katılmaktadır.
FımKaltjıİH Sıınn rafttahaneNİ, Vagon LI, GaLatada Vagon LI, marazası, Babıâilde Türkiye
ÎT . 4 5AAT/A*A İLE GÜNDE 3 ADET ALINABİLİR.
Olydlfllnlz tuvaletin (( ronglne
Mevsime ve gidilecek yer vo zamana




23 Kamm 1980
Cildinizin rengine
the üdar kılmak İçin ancak
TIRNAK CİLASININ
rengin renk koleksyo-nundan seçocefllnir renklerle muvaffak olacaksınız.
Bir C U T E X şiıesı emsalinin 4 «Işesine bedeldir, çünkü misil dayanır. CUTEX
CUTEX 2 miktar itlbarlle 2 misil fazladır. Neticede CUTEX bütün omselln-den ucuzdur.
Küçük bir çocuğun veya genç bir kızın tenindeki tazelik göze ne kadar hoş ve lâtif görünür değil mi ?
Lâkin seneler geçtikçe bu tazelik ve güzellik yavaş yavaş kaybolmağa başlar. Çünkü cildimiz, havanın, toz ve toprağın kendi haınızl ifrazlarının ve kupkuru deriye arka arkaya gelişi güzel sürülen bir takım pudraların tesiriyle kuruyup mesamatı tıkanmağa ve buruşmağa yüz tutar. Bu suretle pek tabii olarak çocuk-lukda ve gençlikteki o güzel manzarasını muhafaza edemez olur. Bu tazeliği devam ettirebilmek için cildin daima ihtimam altında bulundurulması lâzımgeldiğını hiç bir zaman unutmamalıdır Bu ihtimam için en iyi vasıta hiç şüphcsJz :
LA I T I N N O X A • dır.
LA ÎT INNOXA bundan kırk söne evvel Partsde en tanınmış bir cild mütehassısı tarafından meydana çıkarılmış ve o zamandanberı durmadan ıslâh edilerek bugünkü tekâmül derecesine getirilmiştir
LAtT 1NNOXA bilhassa iki maksadı temin eder Cildi tedavi etmek ve güzelleştirmek. Sabah ve akşam muntazam surette kullanıldığı takdirde deriyi esaslı bir surette temizler, zararlı sivilcelerden, buruşukluklardan ve her çeşit lekelerden korur ve bu sayede de her yaşda bayajılann cildine küçük bir çocuğun veya genç bir kızın tenindeki güzellik ve tazeliği bahşeder
İHTAR— LAİT ÎNNOXA’nın isti-
malinden sonra behemehal ÎNNOXA Krem ve pudralarını tercihan kullanınız. Zira bunlar birbirinin tesirlerini tamamlayan ve kuvvetlendiren müstahzarlar.
sayesinde İktisadî bir traktör takati...
Sarfedilen her yakıt galonuna karşı yüksek takat; benzin ve gazla çalışan bir motorla elde e-dilebilinir.
McCormick International W - 6 Standard traktörü 3 soklu pulluğu ile bu pulluğa ihtiyacı olan arazide mükemmel randıman vermektedir.
Binlerce çiftlikte yapılan tecrübelerle kudretini ispat etmiş ve çeşitli çeki şekillerine uyabilen W - 6 -modeli günde Tan-dem Diskaro ile 120 - 160 dönüm gibi geniş bir saha sürer. 14 ayak mibzerle günde 160 - 240 dönüm yer eker. Dişli tırmık ile
intcrnatiohai h*rve»Ter
aynı müddette 320 dönümden fazla yer sürer. Kayış kasnağı ile 28 inç. lik harman makinasını, büyük boy değirmen taşlarını, haşpayları ve diğer makinalan çalıştırabilir.
Bu kısa izahata ilâveten W-6, arızasız çalışması ve sağladığı devamlı ekonomi ile şöhret kazanmıştır. Eğer ihtiyaçlarınız W - 6 modelinin takat sınıfına dahilse vakitten ve t .radan tasarruf etmenizi size bilhassa tavsiye ederiz. Daha fazla tafsilât için hemen bugün müessesemize müracaat ediniz.
fKPORT Co. CHİCAGO I US A.
TOrfclya Oenel MOmııgllliOI l
TÜRK İNTER MAKİNELERİ A. 0.
İSTANBUL - ANKARA - AOANA - ESKİŞEHİR - KONYA
INTERNATIONAL
HARVESTER
c.o'1
i'»'"

Ağrılara Karşı
TURK-YUNAN
Profesyonel Boks Maçları
BİLETLERİ SATIŞA ÇIKTI
Balkon 150, Tribün 300, Ring Koltuk 500 kuruştur Bu ir Ün tuta t 1 Onman Güzel, Bahçeknpifla
hissesi satılığa
gayrimenkullln eneskl 18. eski
Gayrimenkul Satış İlânı
İstanbul Emniyet Sandığından:
Mehmet Garip Saltan A. 5124 hesap No. lı borç senediyle Sandığımızdan aldığı (5000) beş bin liraya mukabil Üsküdarda Vanlköyünde Vaniköy Caddesinde eneskl 18. eski 50, yeni 50. 52 No. lı ahşap yalının 1/2 hissesini Sandığımıza birinci derecede İpotek etmiş idi. Vâdesinde borcun ödenmemesinden dolayı bu gayrlmenkulün Mehmet Garlp’e alt 1/2 yarım çıkarılmıştır.
Dosyada mevcut tapu kaydı suretinde bu Üsküdarda VanikÖyünde Vaniköyü Caddesinde
50, yeni 50. 52 kapı sayılı bir tarafı diğer senet İle uhdesinde bulunan arsa ve hazan tarlkthas ve bir tarafı B. harfi ile gösterilen kısım ve bir tarafı Lebiderya önü Vaniköy Caddesiyle mahdut 2729 metre murabbaı miktarında mülk ahşap yalının yarısı 11c malûmülmlktar mal lezizin 1/4 hissesi Mehmet Garip Saltan uhdesinde kayıtlı iken 10.6.1948 tarihinde Emniyet Sandığından borç aldığı (5000) beş bin liraya mukabil birinci derecede ipotek ettiği ve İşbu gayrimenkul kaydında Üsküdar Asliye İkinci Hukuk Yargıçlığının 23.6.949 tarih ve 948/580 esas ve 949/286 karar sayılı yazısiyle Salih Vanioğlu ile Mehmet Garip Saltan aralarında mütevekkln şüf’a dâvası dolayıslyle eneskl 18 yeni 52 kapı sayılı ahşap yalının hissedarı Behiye Vanloğlunun satma-slyle hâlen dâvâlı Mehmet Garip Saltan uhdesinde kayıtlı bulunan nısıf hissesinin dâvacı uhdesine kayıt ve tesçiline ve satış bedeli olduğu tahakkuk eden (30000) otuz bin lira ile ferağ masrafı olan (1574 ) bin beş yüz yetmiş dört Hra (40) kuruş ve Sigorta masrafı bulunan (118) yüz on sekiz Hra ki ceman (31692) otuz bir bin altı yüz doksan iki lira (40) kırk kuruşun ihtar tarihi olan 21.6.948 gününden itibaren % 5 faiz hesabiyle dâvacı Salih Vanloglundan bittahsll dâvâlı Mehmet Garip Saltan’* verilmesine mahkemece 7.5.949 tarihinde karar verildiği icra ve iflâs Kanununun 28 inci madde gereğince kaydına İşlenmek üzere bildirildiği beyan edilmiştir.
Dosyada mevcut muhammin raporuna göre bu gayrimenku-İÜn umum mesahası 2729 metre murabbaı olup bunun 304 metre murabbaı kısmı üzerinde nhtımlı iki katlı ahşap yalı vardır. Binanın birinci katında 6 oda, İki salon, bir matbah, bir o-cak, iki helâ ayrı bir hamam, ikinci katında 6 oda, 2 salon, 2 he-lâ vardır. Binada elektrik, terkos ve havagazı tesisatı da mevcuttur.
Borçlu hakkında yapılan kanunî takip üzerine 3202 No. h kanunun 46 ncı maddesinin matufu 40 inci maddesine göre satılması icap eden yukarıda evsafı yazılı rıhtımlı ahşap valinin (1/2) yarım hissesiyle malûmülmlktar mailezizln 1/4 hissesi bir buçuk ay müddetle açık arttırmaya konmuştur. Satış tapu sicil kaydına göre yapılmaktadır. Arttırmaya girmek isteyen (3125) üç hin yüz yirmi beş lira pey Akçesi verecektir. Milli bankalarımızdan birinin teminat mektubu da kabul olunur. Birikmiş bütün vergilerle Belediye ve tellâl İye rüsumu borçluya ihale pulu bedeli ve tapu harcı alıcıya aittir. Arttırma şartnamesi 27.11(950 tarihinden itibaren tetkik etmek İsteyenlere Sandık Hukuk işleri Servisinde açık bulundurulacaktır. Tapu sicil kaydı ve sair lüzumlu izahat da şartnamede ve takip dosyasında vardır. Gününde arttırmaya girmek isteyenler bunları ve herkese açık bulunan tapu sicil kayıtlarını da tetkik ederek satılığa çıkarılan işbu gayrimenkul hakkında her şeyi Öğrenmiş ad ve telâkki olunur. Birinci arttırma 15.1.951 tarihine tesadüf eden Pazartesi günü Cagaloglunda kâin Sandığımızda BAat 10 dan 12 ye kadar yapılacaktır. Muvakkat ihale yapılması için teklif edilecek bedelin tercihan ödenmesi icabeden gayrimenkul mükellefiyetiyle Sandık alacağını tamamen geçmiş olması şarttır. Aksi takdirde son arttıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle 30.1.951 tarihine müsadif Salı günü aynı mahalde ve aynı saatte son arttırması yapılacaktır.
Bu arttırmada gayrimenkul en çok arttıranın üstünde bırakılacaktır. Hakları tapu sicilleriyle sabit olmayan alâkadarlar ve irtifak hakkı sahiplerinin bu haklarını ve hususiyle faiz ve masarife dair İddialarını Hân tarihinden itibaren yirmi gün zarfında evrakı müsbitelerlyle beraber Sandığımıza bildirmeleri lâzımdır. Bu suretle haklarını bildirmemiş olanlarla, hakları tapu sicilleriyle sabit olmayanlar satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırlar. Daha fazla malûmat almak isteyenlerin 49 948 Dosya No, siyle Sandığımız Hukuk işleri Servisine müracaat etmeleri lüzumu ilân olunur. ’ (16055)
AMERICAN EXPORT LtNES tnc- New-York N’EW-YORK — FÎLADELFÎYA — BALTİMOK
arasında haftada bir muntazam azimet ve avdet postası EXECUTOR Vapuru limanımızda olup bugün eşyayı ticariye alarak yukarıdaki limanlara hareket edecektir.
Vapur kumpanyası PİRE • NAPOLİ ve CENOVA’dan NEW-YORK için LAGUaKDİa EXOCHORDA. EXETER. EX. CAMBÎON, EXCAL!BUR lüks transatlantik vapurlarına yolcu kabul eder Hazla tafsilât İçin Galatada Tahir hanında 3 üncü katta HAYRI ARABOĞLU ve Ş sına müracaat olunması. Tel: 44993-2-1
EN GÜZEL SESİ İLE
DÜNYACA TANINMIŞ
ALMAN RADYOSU
Türkiye Umum Mümessili ı
NİJAD SERVİN V. Şerikleri
Kom. Şti.
İstanbul - Galata
BEYOĞLU
Şubemizin
14 KASIM 1950
tarihinde
faaliyete başhyacağını arzederlz.
Münhasıran bu şubemizin tasarruf ve vadeli mevduat müşterilerine tahsis olunan
20.000 LİRALIK
5.000
1.000
500
Mütemmim tafsilâtın
Keşidenin büyük ikramiyeleri:
10.000 lira
n
gişelerimizden sorulması mercudur.
Oksuruk ve bronşiti derhal geçirir

Comments (0)