24 Mayıs 1950 — Çarşamba
İlânlar: 6 ncı sayfada santimetresi 2 liradır. İlânlardan hiçbir mesuliyet kabul edilmez.
Abone : Türkiye için seneliği 32. altı aylığı 17, üç aylığı 9 liradır. Hariç memleketler iki mislidir.
Beyoğlu - Müellif Caddesi 6-8
Posta Kutusu 2100 Beyoğlu
Telefon : 44756 - 44757 Santral
Telgraf Adresi : Hetlo. İstanbul
İç politika
Demokrasi çağı
I4 mayıs 1950 seçimlerinin büyük t hemmlyetlni belirtmek maksadly-le basınımızda bir çok yazılar çıktı, ın( ;İçmeler yapıldı, bilmediğimiz nokta u aydınlatıldı. Bu vesile ile yurd-dı ı basınının bize karşı gösterdiği derin . giyi de daha iyi anlamak fırsatım bulduk. Demokrat Partinin zafe-r’ i geniş ölçüde bir yer-kayması • heyelanı a. hâttâ ruh olgunluğu i-çinde yapılan gürültüsüz bir devrime benzetenler oldu. Bütün bu görümler ve iddialar, doğrusunu isterseniz, son seçim hâdisesini mânalandıran gerçekliğin yalnız dış çizgilerini bize vermektedir. Asıl gerçeklik bizim, şimdiye değin bildiğimizden çok başkadır.
TÜrkler, tarihlerinin ağır sorumluluklarla yüklü günlerinde seçim sıra-larındakini kat kat aşan ve düşmanlarını bile hayranlıktan hayranlığa düşüren olgunluklar göstermişlerdir. Onun için son seçimlerin Özel büyük-lüğünü yalnız daha ziyade sosyal disiplin şeklinde anlaşılan olgunluk sözü İle izah etmek, hâdiseyi çok dar çerçeve içinde münakaşa etmek demektir. Yeni Seçim Kanunumuz, hiç şüphesiz, vatandaşa, çağdaş anlayışta geniş bir hürriyet payı ayırmışta*. Gene hiç şüphesiz, Türk vatandaşı hürriyet haklarını kendisine yakışan bir sezgi ile kullanabileceğini göstermiştir. Bunlar, kendi mukadderatını eline alan bir millet için çok şerefli başarı alâmetleridir. Fakat hâdisenin, bütün Türk tarihindeki müstesna ehemmiyeti, hattâ bir devrim mahiyetinde oluşu bizi bu konu Üzerinde gereği gibi düşünmeye davet eden bir şeydir. Biz gerçekten bir devrim, bir sosyal değişme karşısında miyiz ?
Bunun sevabını verebilmek İçin tarihimizin yakın, safhalarına uzanmak zorundayız. Bizde devrimler! dile getiren bütün Anayasa hareketleri, vatandaş hürriyeti dâvaları hep Türk vatanının en tehlikeli zamanlarında belirmiş ve milli bir felâketi önlemek için, daha ziyade vasıta olarak düşünülmüştür. Mithat Paşa Anayasası, o zamanki söziyle Kanunu Esasisi en ağır milli şartlar içinde yayınlanmıştı. Bunun arkasından gelen korkunç çöküş ve felâket günlerini hepimiz biliyoruz. Osmanlı İmparatorluğu, temelleri boyuna gevşeyen ve büsbütün yıkılmak için mukadder gününü bekleyen tüyler ürpertici bir gelişme göstermektedir. Sonradan Tallin adını a-lan Reval şehrinde Alman ve Rus imparatorları buluşmuşlardır. İmparatorluk’, bizim ülkemiz paylaşılacaktır/ Abdülhamid II istibdadının bütün gizli teşkilâtına, tedbirlerine rağmen felâket haberleri geniş halk yığınlarına yayılmaktadır. Bütün Türk gönülleri heyecan ve İsyan içindedir. 1908 inkılâbı da gene devlet hayatımızın en tehlikeli bir yılma düşüyor. Hk dünya harbi bittikten sonra tarihimizin geçirdiği safhaları elbette unut-mamışızdır. Büyük harbin felâketi bizim irin hiç de küçük değildir. Egemenliğimiz elimizden gitmek üzeredir. Biz yeni bir hak anlayışına güvenerek yeni bir devlet kuruyoruz. Bu devletin de dünya ölçüsünae dev-rimlerin yolunu hazırlayan bir anayasası vardır ve zaferden sonra en ileri anlayışlara göre işlenerek yeni hayat nizamımızın temeli haline gelmiştir. Görülüyor ki. vatandaş hürriyeti mücadelesi tarihimizin hep en buhranlı zamanlarında tutuşmuş, bir çok felâketleri belli başlı bir zaman için önlemiş ve nihayet çağdaş mânada bir devlet kurulmasına imkân vermiştir. Bu hâdiseleri gözden geçirirken biz-dekı hak ve hürriyet mücadelesinin neden buhranlarla yanyana • yürüdüğünü anlamak güç değildir. Bütün bu mücadelelerde hüküm süren ruh, ilkönce, vatanı kurtarmak kaygısıdır. Vatandaş hakkı dâvasının ise ikinci derecede bir ehemmiyeti vardır. Biz bu yüksek mücadele kudretine kendisine yakışan temiz şeref payını a-yırmak zorundayız. Esir ve hürriyet-siz bir vatanda, vatandaş hakkının elbette hiçbir mânası yoktur. Yalnız burada incelenmesini lüzumlu bulduğumuz mesele, ana-hak dâvalarının bizdeki gelişme şekilleridir.
Biz tarihimizde ilk defa olarak ana-haklar ve hürriyet konusunu hür bir vatanda tesir altında kalmaksızın. kendiliğimizden münakaşa etmek fırsatını buluyoruz. Ne Mithat Paşa devrinin, ne de 1908 yılının buhranla-riyle karşı karşı yayız. Kurtuluş Savaşının korkunç yükünden silkineli aradan yıllar geçmiştir. Onun için hak ve hürriyet dâvamızda kendine göre bir büyüklük ve özellik vardır. Biz artık önleyici tedbirlerden neticelere kaymak lüzumunu duymuyoruz. Aradığımız şey doğrudan doğruya prensiptir. Burada asıl dâva şu veya bu partinin işbaşına geçmesi değil, işbaşına germek dâvasının, yurdumuzda, artık tam mânasiyle ııülli bir dâva olarak değerlendirilmesi ve bunun bütün Türklük tarafından benimsenmesidir. Onun için son seçimlerin olduğu gibi bu seçimlerden doğan hükümetin de tarihimizde müstesna bir mânası vardır. Ve gene o-nun için tarihimizin bu biricik hâdi-mânâsız bir heyelan gibi değil, f kat yepyeni bir demokrasi çağı açan bîı devrim gibi düşünmek lâzımdır.
M. NERMt
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Tesis eden : HABİB EDİB-TÖREHAN
Bayarın huzuriyle yeni Kabine ilk toplantısını yaptı
Ekonomi ve Ticaret Bakanı
teşkilâtına tamim neşretti
“Tasarruflarımızı kanun çerçevesi içinde ob/tâfif prensiplere istinat ettirmek, âmme hizmetinin şerefi kadar sorumluluğunu müdrik bulunmak, muvaffakiyeti sağlayacak esaslardır’
Ankara 23 »Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Yeni Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Velibeşe bugün vazifesine başlamış ve bu münasebetle Bakanlığının dahil ve haricindeki teşkilâtına bir tamım göndeı miştir. Tamimde aynen şöyle denilmektedir.
“Adnan Menderes Kabinesinin E-konomi ve Ticaret Bakanı olaıak vazife almış bulunuyorum, işe başlarken Bakanlığımda ve ona hağlı te-
Valilerden bazıları emekliye ayrılmak talebinde bulundu Ankara, 23 (Hususi muhabirüııİzden) — Bazı valilerin emekliye ayrılmaları için içlileri Bakanlığına müracaattı» bulundukları haber verilmektedir. Bunlar arasında şimdilik Bursa ve Vnn valilerinin bulunduğu bildiriliyor.
Bayar’ın İnönü'ye nezaket ziyareti
Ankara. 23 (Hususi muhabirimizden) — Dün akşam Meclisteki kabul törenini müteakip Çankaya köşküne gittiği bildirilen Cumhurbaşkanı Cdâl Bayar. gece evine dönmüştür. Yeni Devlet. Başkanının Çankaya köşkünde devamlı oİRiak ikamet etmiyeceği anlaşılmaktadır.
Celâl Bayar, bu sabah saat 10 da tekrar köşke gelmiş ve tebrik için yapılan ziyaretleri orada kabul etmiştir Bayat, müteakiben Başbakan Adnan Menderesin evine gitmiş, daha sonra kabineye başkanlık etmek üzere Başbakanlığa gelmiştir.
Yeni Devlet Başkanının saat 20.3ü da lnönüyü Kavaklıderedeki evinde ziyaret ettiği haber verilmektedir. Celâl Bayarın vazifeye resmen başladıktan -onra eski Cumhurbaşkanına yaptığı bu İlk nezaket ziyareti yarım saat ’ kadar sürmüştür.
Belgrad, Yunan çocuklarını iade etmeye başladı
Zürich, 23 (Ap) — Belgrad’dan Avustralyadakl ailelerine gitmekle o-lan 8 Yunanlı çocuktan müteşekkil bir grup bugün uçakla Zürich’e varmıştır Bu çocuklar iç harp curasında komünist âsiler tarafından Yunania-tandan kaçırılmışlardır.. Nakil, Milletlerarası Ku .1 sç komiteni tarafından tertiplenmiştir,
(YENİ İSTANBUL’UN
l KUPONU
kolaylaştıracağına ifade etmek islerim, millet hizmetinde bu-düşünmek, tasarrufla-çerçevesi içinde objek-
Cumhurbaşkanı Bayarı, C. H. P. Genel Başkanı iııönii geçimden sonra Mecliste tebrik ediyor
^ekküllerde hizmet deruhte elmiş o-lan arkadaşlarımın verimli mesullerinin vazifemi güvendiğifai Memleket ve lundugumuzu rımızı kanun tif prensiplere istinat ettirmek. Amme hizmetinin şerefi kadar sorumluluğunu müdrik bulunmak vazifede muvaffakiyeti sağlayacak esaslardır.
Bütün arkadaşlarımın bu hasletleri haiz bulunduklarından emin olaıak işe başlıyor ve her zaman olduğu gibi bugün de bakanlığımızdan beklenen yeni ve önemli hizmetlerde el-birliğiyle muvaffak olacağımıza iııa-nıyomım.M
r e
D. P. Meclis Grupu, bugün tekrar toplanacak
Ankara,. 23 lA.A.ı — Demokrat Parp Meclis Grupu Başkanlığından: 24.5.1950 çarşamba günü saat 10 da Demokrat Parti Meclis Grupu Meclis salonunda içtimaa davet olunmuştur, t »
Kenan Temizanın Par İst e
kazandığı muvaffakiyet
Marsh ali Plânı için açılan afiş mü-aabak&aını. kıymetli arkadaşımız Prof. Kenan Tenuzan. iki hamlede kazanmış bulunuyor. ı ı ,
Birinci hamleyi, güzide sanatkâr, burada yaptı. Yani Türk sanat kârları arasında teferrüd etmeğe muvaffak, oldu. 1 1
İkinci hamle, daha mühimdi Çünkü
rekabet şartları daha ağırdı. Bu iş- . lerde öteden beri tecrübeli ve büyük sanatkâr kadrolarına! malık birinci sınıf devletlerin çrssamiarı İle karşılanması lazını geliyordu Fakat, diin
1
neşrettiğimiz haberden de anlaşılacağı üzere, Türk vatandaşı ve sanatkârı Kenan Temlzan. İki yüz küsur rakibinin araamda dphi, başta gelerek altı birinciden biri olmaya muvaffak olmuştur.
Bu suretle bir Türk ressamı, hem kendi beynelmilel büyük afiş ressamları' arasına katılmış hem de memleketini beynelmilel sanat sahasında, şerefle temsil etmiştir. Bununla ne kadar İftihar elsek azdır.
Halîpıkl Profesör Kenan Terıılzan, heı zaman, hiç değilse on beş seneden heri beynelmilel dereceye yiıkselmiş hır scrnatkârımızdı. Alımınyada, kendi sahasında, başta yürüyenler arasında idi, Eğer Marshall Planı vesilesiyle kendini gösterme ve tanıtma rırsa-tını bula masaydı, Gügel Sanallar Akademimizin sıra hocalarından biri olarak hıııınıııakta devam edecekti, Buj noktanın üzerinde mahsup duruyoruz Cünkii bundan bÖylr. Konan Temizim git»l, gerçekten beynelmilel değer taşıyan vnlandaşlıırıınızııv bilhassa kendi memleketlerinde, çalışma ve yııınt-♦ ma Mahası bulmalarını İstiyoruz. D(*-fcorn yol verelim. Ona çelme lakmıyn-lım. Değerlerimizi keyfiyetçe de kemiyetçe dr artırmamızın tek yolu hııdııı*.
Konan Tcmizon ıson yıllarda, gördüğü kayıtsızlık karşısında kendi mücerrep değeı ’kabiliyetinden şüphe edecek blı duruma girmişti Son derece sinirli idi N> kadar memnunuz kı belirme İstidatları gösteren hu ruh çöküntüsünün içinden, büyük sanatkâr ruhlarına has bir fışkırma kudreti ile »ki hamlede kurtulmuş bulunmaktadır.
Bundan dolayı sevinç duymaktayız.
M ;ı ı lı sn II Yıırdint ItlAııı afi»» ıııii-mıbakHMiiKİH PerKılr İkinci ıııu-* nf fak iyotlu I katan an Profesör Kenan Temlean (Safrdal tebrik ediliyor
Adalet Bakanlığı, şimdiden
T. Lie, Moskova seyahatini ”pek faydalı” buldu
Batı dışişleri bakanlarına
10 maddelik ve 20 senelik barış plânı sundu
Lake Succcss. 23 (APı — Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Trygve Lie-nin Moskova seyahatinin “pek faydalı’' olduğu bildirilmektedir,
Bu görüş larzı, Birleşmiş Milletlerin Paris Bürosundan Genel Merkeze gönderilmiş olan bir raporda belirtil-mlftir tfarış programı
Lake Succes». 23 A.A. »AFP» — Tıyg\’e Lle’nin görüştüğü Dışişleri Bakanlarına verdiği in maddeyi muh-tevi 20 senelik barış programı. Güvenlik Konseyi üye memleketleri dışişleri bakanlarının iştirak edecekleri top lantılar derpiş etmektedir Muayyen zamanlarda toplanacak olan bu Kon-Noydr Birleşmiş Mllhdleı Genel Kurulunda askıda kalan bııyiik nuaeleler müzakere edilecektir. Rıııılar alorn e-nrt ıtsinin milkt l. » . ı r^ı kontrolu. ye nl üye devletlerin kabulü ve millet leraraaı bir kuvvetin ihdası mesclelo-ı İni teşkil etmektedir.
Genel sekreterin verdiği muhtıraya | gpre bu konseyin toplantılarım hakkak New-York’ta yapması değildir.
Oto yandan İşaret edildiğine Lir, bununla beraber hukukî mahiyette bir ikinci muhtıra daha vermişti, îu muhtıra evvelce martta da neşre (lllnılştl. Rıı vesikada hÜkıımetlnln Birleşmiş M illet İri e mensup çeşitli ü-yc devletler nezdindo tanınmasını beklemeden* komünist Çin in Birleşmiş Mill»‘tlert« kabulü ıınkâm araştırıl-niaktadır Nihayet tasrih edildiğine göre her iki muhtıra da genel,sekreter tarafından tetkik cdllniek Üzere Dışişleri Bakanlarına verilmiş ve derhal cevap istenmemiştir.
mülâzım
göre
— — ... ■ ■ «■!■■■ İktisadi kalkınmayı süratlendirmek, çalışma hayatını tanzim ve hayal pahalılığını hafifletmeye matuf tedbirler, dünkü toplantının esas mevzuunu teşkil etti
k
Ankara. 23 (Hususî mub^bir.imlz bildiriyor) — Adnan Menderes kabinesi burun işe başlamıştır. Yeni Bakanlar. bu sabah makamlarına giderek vazifeleri devralmışlar ve tebrikler! kabul etmişlerdir. Saat 12.30 da BakanİAr Kurulu Başbakanlıkta ilk toplantısını yApmış ve Cumhurbaşkanı Celâl Bayar bu içtimaa riyaset etmiştir. Celâl Bayar. beraberinde Başbakan Adnan Menderes ve İçişleri Bakanı Rükneddin Nasuhoğlu olduğu halde saat 12,30 a doğru Başbakanlığa gelmiştir.
Cumhurbaşkanının otomobiline, refakati mûtat, olan ıhotösikletU polislerin bu defa mevçut olıpadığı müşahede edilmiştir..Kabine İlk. İçtimaını Hükümet programı üzerinde görüş teatisine hasretmiştir.
Malûm olduğu üzere Hükümet beyannamesinin bir hafta içinde Meclise arzcdilmosi Anayasa hükümleri icabıdır.
Bugünden başlıyarak yeni Bakanlar, Bakanlıklarını ilgilendiren mevzularda Hükümet programına esas olacak malzemeyi teshile bağlıyacaklar vfi Bakanlar Kurulunun müteakip günlerde sık sık yapacağı toplantılarda Hükümet beyannamesine kesin bir şekil verilecektir.
İlk D.P.. kabinesi umumiyetle müs-bet bir İntiba yaratmıştır. Kabinede ihtisasa mümkün olduğu Ölçüde değer verildiği gibi nisbeten genç unsurlara da mesuliyet tevdi edilmiş olması nikbinliği artıran âmiller arasındadır. Bilhassa Adnan Menderesin parlâmento hayatında oldukça uzun bir tecrübeye sahip bulunduğu ve son beş yıl İçinde Mecliste D P. sözcüsü olarak faal bir rol oynadığı belirtilmekte ve Başbakan sıfatiyle Hükümetin idaresini ele alırken bütün bu tecrübelerin kendisine basiretli bir devlet adamı vasfını kazandırdığı kaydedilmektedir.
Bununla beraber Ankaradaki kanaat yeni Hükümetin bir İntikal kabinesi olacağı merkezindedir. Bu kanaati takviye ede»- görünen mülâhazaların başhcası yeni iktidarın daha mahdut üyeli hır kabine teşkiline temayül göstermesidir.
Dün Hân edilen listede Başbakan Yardımcılığı İle Devlet Bakanlığına kimse tayin edilmemiştir. Çalışma, Gümrük ve Tekel ve İşletmeler Bakanlıklarının lâğvedilmesi ihtimalleri ise çok kuvvetlidir. Rıı üç Bakanlığa tayin edilen Bakanların önümüzdeki günlerde bıı değişikliklerle alâkalı hazırlıkları tamarıılıyacakları tahmin o-lunmnktadır. Bugünkü toplantıdan sonra Cumhurbaşkanı saat 14,13 te | beraberinde Adnan Menderes olduğu halde Başbakanlıktan ayrılmış ve D P. Meclîs Grııpu saat 15 tc Meclis binasında bir toplantı yapmıştır.
Grupta İdare heyeti seçimi yapıldığı .Meclis Grupu Başkanlığına Ekrem Ha.vri Üstündağın getirildiği haber verilmektedir.
Tckirdağı Milletvekili Şevket Mora n tarafından verilmiş olan bir takrir do bu arada görüşülmüştür. Mocan hu takririnde D P iktidarına ağır vazife va mesuliyetler düştüğünü belirtmekte ve şu iki teklifi öne sürmektedir: 1 — Şümullü bir af kanunu der- I h«l çıkarılmalıdır. 2 Yeni bir Orman Kanunu derhal haztrlanmalıdır.
Şevket Mocan. mevcu* Orman Kanununun geçimleri bu kaynatın fennî verimine bağh olan milyonlarca va-1
tandaşı sefalete mahkûm ettiğini, bunun için hem ormancılığımızı, hem mil li iktisadiyatımızı hem de ryşvet va irtikâp âfetini önlemek suretiyle nailli ahlâkımızı koruyacak yeni bir orpşan kanununun acele hazırlanması İ2«ım geldiğini bu takririnde belirtmiştir.
DP. Meclis Grupu, takriri müteakip içtimalarda süratle ele alınmak üzere yeni seçilen grup idare heyetine havale etmeğe karar vermiştir.
Bugün kesin olarak anlaşıldığına göre D F. Genel Başkanlığını, büyük kongre toplanincaya kadar Başbakan Adnan Menderes üzerine alacaktır.
Ankara 23 (Hususi muhabirimiz’» den) —Kabinenin bügünkü toplantısı İle* ilgili'olarak aldığımız tamamlayıcı malûmata göre hükümet seçim beyannamesinde vadettiği esasları tahakkuk ettirmek İçin sistemli bir hazırlığa başlamıştır. Tasarrufa birinci plânda önem verileceği için her Bakan kendi sahasında bu bakımdan alınacak tasarruf tedbirlerini şimdiden tesbit etmekle vazifelendirilmiş-tir. İktisadi kalkınmayı süratlendirmeğe, çalışma hayatını tanzime ve hayat pahalılığını hafifletmeğe mâtuf tedbirler bugünkü Kabine toplansısın-da umumi surette gözden geçirilen mevzular arasında yer almaktadır.
Adalet Bakanlığının yeni Af Kanunu tasarısı için şimdiden hazırlığa başladığı ve bu tasarının 15 gün zarfında kanun haline getirilmeline çalışılacağı haber veriliyor.
Hükümet programı pazar gününe kadar son şeklini alacak ve aynı gün D.P. Meclis Grupunun tasvibine ar-zolunduktan sonra Meclise sunulacaktır.
♦ •• ı«» ı ■
Inonu, dun bir tebliğ neşretti
Bu tebliğle C. H. P. Genel Başkanlığını fiilen deruhte ettiğini ilân etti
Ankara 23 «Hususi muhabirimiz bildiriyor) — ismet İnönü bugün C*H P. Genel Başkanı sıfatiyle bir tebliğ neşretmiştir. Bunda deniliyor ki:
“Cumhurbaşkanlığı vazifelinin hitamı üzerine C H P. Genel Başkanlığını fiilen deruhde ettiğimi memlekete ilân ederim. Bizim partimiz bu memleketi ilerletmek, yükseltmek, kuvvetlendirmek idealleri üzerine kurulmuş. bu idealleri tatbik etmiş ve vatanımızın insaniyet ve medeniyet ailesinde kıymetli bir varlık olduğunu göstermesine hizmet etmhtir. Şimdi üzerimize düşen iktidarı murakabe ötmek vazifesinde aynı ideallen takıp edeceğiz ve müdafaa edeceğiz Vatanımızda dirlik düzenliğin muhafazası ve vatanımızın bütünlüğünün korunması bizim için, bütün parti mülâhazalarının ve siyaset cereyanlarının üatündedir.,, • V
Sayfa 2
YINÎ Î8TÂN BİL
24 Mayıs
Hukukî bahisler
*
—
*
SPOR
1
İlkbahar atletizm
vurmaktan so-
kendini serbeat-ve bu maksatla «uç teşkil edip
14 mayıs seçimleri neticelerini, seçip aeçmlvenler bakımından Uç grupta mütalâa etmek mümkündür: a) ilk defa seçilenler, b) Tekrar seçilenler, c) Tekrar seçiimlyenler. Mevzuatımız bu üç duruma göre nyn ayrı hükümler sovketmiştlr. Hukukçuları, bilhassa ceza hukukçularını alâkalandıran bu hükümler evvelce “teşri! masuniyet" denilen ve bugün “milletvekilliği dokunulmazlığı" diye adlandırılan müesseseyi tanzim edecektir.
Dokunulmazlık müessescsl lngilterede doğmuş. Ingiliz parlmanteriz-minin esaslarından birini teşkil etmiştir. Oradan Fransaya ve her tarafa yayılmıştır. Milletvekillerinin teşrii vazifelerini hakkiylo yapabilmelerini ve bilhassa hükümetin herhangi bir tasyikı altında kalmama-larını sağlamak için kabul edilmiş olan dokunulmazlık müessesesl iki çeşittir. Birincini “mutlak dokunulmazlık" veya “sorumsuzluk" denilen haldir ve milletvekillerinin fikir ve söz hürriyetini temin etmek üzere kabul edilmiştir. Anayasamızın 17 nel maddesinin birinci cümlesinde şöyle denilmektedir: "Bir milletvekili xe Meclis içindeki oy, düşünce ve demeçlerinden ne de Meclisteki oy, düşünce ve demeçlerini Meclis dışında söylemek ve açığA rıımlu değildir."
Nasıl mahkemede çe müdalaa etsin söyliyeceğl sözlerin
etmlyeceğini düşünmesin diye sanığa müdafaa hakkı tanınmışsa, milletvekiline de, teşrii vazifesini ifa ederken, sözlerinin şu veya bu suçu teşkil e-debileceği gibi mülâhazalardan Ari olarak serbestçe konuşmak imkânı verilmiştir. Söylenen söz, falan kanunun falan maddesinde yazılı suç tipine uyabilir. Fakat bir suçun teşekkülü için bu uygunluk kâfi değildir. Hukuka aykırılık ve cezalandırılabilirce unsurlarının da mevcudiyeti lâzımdır. Milletvekülerinin mutlak dokunulmazlığı kanaatimizce cezalandırılabilirce unsurunun teşekkülüne mâni olmakta ve fiil, bu unsur eksik olduğu için suç sayılmamaktadır. Hukuka aykırılığın mevcut olabilmesinin mümkün olacağını düşünürüz. Nitekim İçtüzük bazı hallerde milletvekillerinin Meclis içindeki fikir ve mütalâalarını disiplin cezasiyle cezalandırmaktadır. Bu da gösteriyor ki, bu fiiller, cezaî ve medeni bakımdan mesuliyet tevlit etmemekle beraber, disiplin hukukuna ay kın olabilir, yani hukuka uygun olmıyabi-lırler. Bu görüşümüzün neticesi şu olmaktadır ki, bir milletvekilinin Meclis kürsüsündeki sözleri "haksız" sayıla.bilmekte ve bunlara mukabele yoliyle hakaret eden kimsenin cezası indirilebilmektedir. Bu görüşümüzün tatblkattada da kabul edildiğini, bir gazete He milletvekili arasında cereyan eden bir dâva dolayıslyle memnuniyetle müşahede etmiş bulunmaktayız.
Milletvekili dokunulmazlığının i-klnci çeşidi “muvakkat dokunulmazlık" tır. Bununla» İsnat edilecek bir suçtan dolayı, Meclisin karan olmadıkça, milletvekillerinin cezai takibata uğratılmamalan sağlanmakta ve bu suretle teşri! vazifelerini yapmaktan alıkoymalarının önüne geçilmektedir Anayasamızın 17 nel madde-
aynen şöyle denilmektedir: üstüne buç atılan bir mİ gerek önce ve gerek
Şehrin yeni yolları
D. P. Kabinesi şehrimizde
umumiyetle nasıl karşılandı?
sinde sonra “Seçiminden sonra üstüne suç atılan bir milletve-
kili, Kamutayın karan olmadıkça sanık olarak aorgulanamaz, tutulamaz, veya yargılaııamaz. Cinayetten suçüstü yakalanma hali bu hükmün dışındadır. Ancak bu halde yetkili makam bunu hemen Meclise bildirmek ödevindedir. Seçiminden önce veya sonra bir milletvekili hakkında verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi milletvekilliği süresinin sonuna bırakılır."
Hulâsa, ilk defa milletvekili seçilmiş olanlar, seçilmelerinden önce bir suç işlemişseler veya bundan sonra işlerlerse, dokunulmazlıkları Meclis kapariyle kaldırılmadıkça takip edi-lemlyeceklerdlr. Hattâ verilmiş bir ceza hükmü olsa bile yerine getirilmesi devre sonuna bırakılacaktır. Tabletiyle cezanın infazına başlanmış olsa bile seçimi müteakip infazın durdurulması lâzımgelecektlr. Nitekim bir basın suçundan dolayı cezasını çekmekte olan bir gazeteci son günlerde bu sebeple tahliye edilmiştir. t
Tekrar seçilenlere gelince, bunlar evvelce istifade ettikleri dokunulmazlıktan İstifadeye devam edeceklerdir. Yani işledikler! suçlardan dolayı takibat ve ceza infazı bir devre daha durdurulmuş olacaktır. Burada şöyle bir mesele bahis mevzuu olabilir. Milletvekilliği dokunulmazlığı kaldırılmış olan bir kimse tekrar seçilirse, dokunulmazlığının yeniden kaldırılması icap edecek midir? Yeniden seçilenler arasında böyle bir kimse mevcut olmadığından mesele tamamen akademik mahiyet arzetmekte-dir. Lehte ve aleyhte mütalâalar ser-dedilmesi mümkündür. Biz, dokunulmazlığın kAldınlmaslyle cezai takibat engelinin kaldırılmış olduğu ve milletvekilinin herhangi bir vatandaştan farksız hale geldiği kanaatinde olduğumuzdan böyle bir kimsenin milletvekilliğine seçilen bir vatandaş gibi dokunulmazlıktan İstifade edeceğini ve takibata devam için dokunulmazlığın yeniden kaldırılması lâzımgelecoğini düşünüyoruz.
Tekrar seçiimlyenler ise dokunulmazlıklarını kaybetmiş ’ olduklarından, milletvekili iken dokunulmazlığı kaldırılmış olanlar gibidirler. Evvelce işledikleri suçlar varsa cezai takibatın başlaması, mahkûmiyetleri varsa cezalarının çektirilmesi icap etmektedir. Anayasamızın nıillctevkıli süresi içinde zamanaşımı yürümi-veceğlni kabul ettiğine^ göre, ceza dâvalarının veya cezaların zamanaşımına uğramış olması da bahis mevzuu otannyacaktır.
Belediye murakıplarının dünkü teftişleri
Belediye murakıpları tarafından son 24 saat zarfında 74 kasap, 69-manav, 51 sebzeci, 40 bakkal, 44 fırın. 16 sakatçı, 21 mahallebici, 5 pastahsne, 41 lokanta. 11 şekerci. 5 işkembeci. 9 berber. 6 helvacı, 28 kahvehane, 22 tuhafiyeci, ve 15 balıkçı teftiş edilmiştir. Belediye yanaklarına aykırı hareket eden 23 esnaf ve müesseseye ceza zaptı tutulmuştur. Ayrıca bir esnaf etiketslzllkten dolayı Millî Korunmaya verilmiştir.
yakında
Skorzeni’nin anlatmadıkları
nı neşre başlayacaktır,
Daima anlatılanların neşri gelenek haline geldi. Fakat
YENİ İSTANBUL
tarihî hakikatler gizlenemez, zamanla meydana çıkar
Ahmet Hamdi Tanpınar
Sahnenin
Dışındakiler
- 77 -
Nihayet güçbelâ uyandım. Ter İçindeydim. İlk düşüncem Sabiha oldu. Hemen yukarıya fırladım. Sabiha odada yoktu. Masanın üstünde “Kabahati kendinde bulma! Ben mahsus erken gidiyorum. Böyle istediğim için yaptım. Seni gelir görürüm. Kusuruma bakma!” diye yazılıydı.
Bir müddet kâğıt elimde olduğum yerde kaldım. Sonra dışarıya koştum. İskeleye indim. Vapur yeni gelmişti. Tek kontrol edebileceğim taraf burasıydı. Yolcuların geçmesini bekledim. Sabiha yoktu.
Yaşama lezzetini hakikaten kaybettiğim günler varsa bu geceden sonraki günlerdir. Biz evvelâ kelimeleri öğreniriz, ker teker mânalarını.
O güne kadar ben de yeis, biçarelik kelimelerini
galiba, bu geceden sonra geçen kırk sekiz saat İçinde onların hakiki mânasını ölçebildim. Her şey. her şey bitmişti.
Bu kırk sekiz saat, benim için bütün İstan-bulu delice bir dolaşma oldu. Hemen her tarafa ugrayor, Sabihayı eriyordum. Bu arada bir kere de Ha&an Beyin Maçkadaki evine uğradım. Beni 381
Sonra yaladıkça te-
herkes gibi ıstırap» kullanmıştım. Fakat
Vali ve Belediye Başkanlığı, şehirde yeniden açılacak yollarla tamir ve tevsii icap edenlerin tesbiti için bir komisyon kurdu
Şehir Meclisi şehrin mühim cadde ve sokaklarının tamir ve ıslahı ile gereken yeni yolların açılması için Belediye Reisliğine salâhiyet vermiş ve üç senede Belediye bütçesine konulacak yol tahsisatına isti, nat ederek taahhütlere girişmesini uygun görmüştür.
Vali ve Belediye Riyaseti, şehirde yeniden açılacak yollarla tamir ve tevsii İcap edenlerin tesbiti kurmuştur.
Komisyon cuma günü
lacak olan gerekli işleri kararlaştıracaktır.
için bir komisyon
ilk toplantısını yapacak ve yapı-
Millî Talebe Federasyonu Ankarada toplanacak
Türkiye MIHI Talebe Federasyonunun ikinci genel İdare kurulu toplantısı çarşamba günü saat 10.30 da Ankarada; İstanbul, Zonguldak, İzmir ve Ankara mümessillerinin İştirakiyle yapılacaktır.
Gündemdeki konuşulacak meseleler arasında dış memleketlerle talebe mübadelesi ve Dünya Gençlik Teşkilâtı Konseyi için yapılacak hazırlıklar bulunmaktadır,
lstanbuldakl bütün talebe birlikleri Başkanlık Divanlarıyle, Genci Sekreter ve Genel İdare Kurulu nezdin-deki Azalan, Federasyon İkinci Başkanı He birlikte bugünkü ekspresle Ankaraya hareket edeceklerdir.
Türkiye Milli Talebe Federasyonunun tebrik telgrafları
Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Başkanı, Cumhurbaşkan.ıMec-lis Başkanı. Başbakan ve Millî Eğitim Bakanına birer tebrik telgrafı yollamıştır.
Ha-Ba-Ça-Sait
Deniz
“Ankara" vapuru ile gelenler
Ankara vapuru Batı Akdeniz seferinden dün saat 14 te 233 yolcu. 341 ton yükle dönmüştür, Gelen yolcular meyanında Maliye Bakanlığı zine Müdürü Sait Naci Ergin, yındırlık Müsteşarı Muammer vuşoğlu, Bern Ticaret Müşaviri Sarper, Amerikanın Atina
Ataşesi ve 20 Yunanlı turist bulunmaktadır. Gemide Paristc kanserden vefat eden Taksim Fransız Hastaha. nesinin eski operatörü Dr. Barbut* •tun cenazesi de bulunmaktaydı.
Cumhurbaşkanı seçimi dolayıslyle Adalar Denizinde seyretmekte olan gemi dün gece baştanbaşa donanmış ve yolcular sabaha kadar eglen-ınişlerdlr.
Batı Avrupa llmanlariyle muntazam |ilep seferleri bu hafta başlıyor
Batı Avrupa llmanlariyle Türkiye artâında muntazam şilep seferlerine bu hafta başlanacaktır, ilk seferi Rize şelepl yapacaktır.
Beyoğlu Halkevinin güzel bir teşebbüsü
Beyoğlu Halkevi yoksul ve hasta vatandaşların tedavisini temin etmek maksadiyle haftalık bir muayene listesi tanzim etmiştir. Buna göre şehrimizin tanınmış doktorları haftanın muayyen günlerinde; dahiliye, göz, nisaiye, çocuk, cildiye, kulak, boğaz, burun, cerrahî* hastalıklar, bevliye ve verem tedavilerini Halkevi dispanserinde yapacaklardır.
büyük bir memnuniyetle kabul etti. Öteberi ikram etti; yemeğe alıkoymak istedi. Benimle her şeyden konuştu. Fakat Sabihamn bahsini bir türlü açmağa razı olmadı. Tam ayrılacağım aırada Nuri Adil onu ziyarete geldi. Bıı delikanlının tiyatroya hevesinden ve Kudret Beyle bir ay kAdar evvel yemek yediğimiz lokantada Haşan Beyle kendisini gördüğümden bahsetmiştim. O Ane kadar beni yanında alıkoymak için elinden geleni esirgemlyen Haşan Beyin çehresi, o gelir gelmez kapandı. İzin Istiyerek ayrıldım. Fakat Nuri Adil He Haşan Beyin bu dostluğuna, bilhassa birincisinin kapıdan girer girmez, her şey oldu bitti. Her şey hazır., diye bağırışına zihnim takılmıştı.
Oradan ayrılınca NAsır Paşanın evine uğramağa karar verdim. Küçük Rezzan evde İdi. Beni görür görmez hakikaten sevindi. “Babam keşke evde olsaydı. Sizi görünce ne kadar sevinirdi/' Kendisine, babasının beni görmek istemediğini, bana yazdığı mektubu, mahsus onun bulunmadığı saatte eve geldiğimi söyledim. Paşa, bu saatlerde daima Serkldory«Jida olurdu.
— Onları biliyorum... Ama, başka şey İçindi.
— Niçlndi ? diye sordum.
— Bilmem, söylemem doğru olur mu? Yüzü kararsızlık içinde biraz bekledi. Bakın, Sabiha son günlerde, Muhtar Beyden ayrılınca burada misafir kaldı. Bunu kimsenin bilmesini istemiyordu. Hele sizin bilmenizi hiç istemiyordu.
Şaşlonhktan delirecek gibiydim.
— Şimdi, şimdi nerede ?
Rezzan Hanım, avucunun içine üfledi:
— Uçtu» yok, bilmiyoruz, gitti. Üç gün oluyor, sizi görmedi mi? Sonra düşünceli ilâve etti: Muhtardan korkuyor. Bu, ne biçim adam? Herkes ondan korkuyor.
— Muhtar Almanyada değil mi? Bir akşam
382
a
VATANDAŞLAR, DEMOKRAT PARTİNİN İLK HÜKÜMETİNİ ALÂKA İLE KARŞILANMAKTA VE YAKIN ZAMANDA MÜSPET İCRAAT BEKLEDİKLERİNİ BEYAN ETMEKTEDİRLER
Demokrat Partinin İlk Hükümeti dün şehrimizde büyük bir alâka He karşılanmıştır. Zaten, Büyük Millet Meclisinin ilk toplantısı radyo He neşredilirken bütün hemşerller Kabineyi teşkil eden zevatın İsimlerini öğrenmiş bulunuyorlardı.
Adnan Menderes’in Başbakanlığının birkaç günden beri takarrür et. tlğine dair yayılan haberler zaten efkârı umunMyeyi hazırlamış bulunuyordu. Şimdi yeni Başbakanın, çalışma plânının nasıl olacağı merak edilmektedir. Bazıları, Adnan Menderes Hükümetinin ilk plânda ziraatı sanayileştirecek İcraata girişeceği fikrini İleri sürmektedirler.
Halil Özyörük'ün Adalet, Fuat Köprülünün Dışişleri. Avnl Başma-nın Milli Eğitim. Prof. Muhlis Etenin işletmeler Bakanlıklarına getirilmeleri vatandaşlar tarafından iyi karşılanmıştır.
Ulaştırma Bakanlığına getirilen ve Milli Türk Talebe Birliğinin eski batkınlarından olan Tevfik İleri, kendisini tanıyanlar tarafından fevkalâde hamleci ve hareketli olarak VASifİAndırılmakta. kendisinden kıSA zamanda müspet İcraat beklenebileceği söylenmektedir.
Umumiyetle vatandaşlar arasında Millî Savunmaya Refik Şevket İncenin, Bayındırlığa İse General Fahri Belenin getirilmesi bazı söylentilere yol açmıştır. Yani bu iki Bakanın âdeta yer değiştirdikleri noktasında durulmaktadır. Fakat her ikisi de birer kıymet olan Refik Şevket İnce ve Fahri Belen İsimleri de İyi karşılanmıştır.
Eski bir maliyeci olan ve Maliye Bakanlıguna getirilen Halil Ayan da mail mahfillerimizde memnuniyet uyandırmıştır.
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının Prof. Nihat Reşat Belger’e verilmesi de umumiyetle iyi bir tesir bırakmıştır»
Diğer bakanlıklara getirilen zevatın üzerinde pek dürulmamakta ve fakat icraatlarının alâka ile beklendiği söylenmektedir.
C. H. P. İstanbul Başkanı llhami Sancar yeni kabine hakkında;
"— Allah muvaffak etsin. Hepsi kıymetli arkadaşlardır. Haklarında herhangi bir şey söylemeyi mevsim, siz bulurum. İcraatlarını görelim ondan sonra fikrimizi söyleriz/' demiştir.
Umumiyetle vatandaşlar Demokrat Partinin Adnan Menderes Hükümetini iyi karşılamışlardır.
Ingiliz seyyar sergi gemisi ziyarete açıldı
Evvelki gün limanımıza gelen İngiliz seyyar sergi gemisi NorthW|ng dün sabah bAsın mensuplarına gezdirilmiş ve müteakiben îngiltereden mal siparişlerinde bulunacak olan tacirlerin ziyaretine açılmıştır.
Türkiye Millî Talebe Federasyonu, aşırı sol cereyanlar ve komünistlikle mücadele bahsinde mevzuatı kifayetsiz buluyor
Türk MI1I1 Talebe Federasyonu aşırı sol cereyanlar ve komünistlik ile mücadele bahsinde mevzuatı kifayetsiz bularak mücadeleyi müessir kılmak ve cezai müeyyideleri teşdit sadedinde Hukuk Müşavirliği vasıta-slyle geniş tetkikler yaptırmış ve bir ön tasarı kaleme aldırmıştır.
Dün, Federasyon Başkanı Can Kı» raç bu hususu Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Refik Koraltan İle görüşmüştür.
Federasyon Başkanlığı tasarının kanuniyetlnl temin İçin Israrlı çalışmalarına devam edecektir.
yarışmaları yapıldı
İlkbahar atletizm yarışmaları dün İnönü Stadyomunda 50 kişiyi geçml-yen bir seyirci önünde yapılmış ve tu neticeler alınmıştır:
100 METRE ENGELLİ:
1 — İsmet (G.S.) 59,4, 2 — Vural (G.S.) 60 6. 3 — Nejat (G.S.) 61.
800 METRE:
1 — Emin Doy bak (BS ) 2.03, 2 — Şenol ’S.Spor) 2.29, 3 — Ananait (B. Spor).
5000 METRE:
1 — Nuri öksüze! (G.S. 16 38, 2 — V. Avokyan (F.B.) 17.27.
DİSK ATMA:
1 - TanbHy (BR.) 36 86. 2 Eyüb-oğlu (3v. Gücü) 31.18, 3 — Anrelopu-Iom (B.8.) 31.08.
YÜKSEK ATLAMA:
1 — Holyafkin (B.S.) 1,75. 2 — Şen (Tok.Oi) 1.65» 3 — Güner Frlk . T.) 1,66.
SIRIKLA ATLAMA;
1 — Münir Köaeoğlu fDz.Kol.) 3.22. 200 METRE:
1 — F. GÜÇ (Sv. O.) 23.2, 2 — N. Türkyılmaz (As. Tıb) 23.4, 3 — N. Tükel
löüu
1 —
Pavlo Spor)
MIZRAK ATMA:
1 — F. A kay (Dz. Kol.) 48.08. UZUN ATLAMA:
1 - Ruhi Sanalp (F.B.) 6.32, 2 — Ethem Bolrn (As. Tıb) 6.03, 3 — Güner Frlk »E.T.T.I 6.00.
ÜÇ ADIM ATLAMA:
1 —- Ruhi Sanalp iFB.) 13.82, 2 — Güner Frlk (E.T T.) 13.09. 3 — T. AkdllH (F.B.) 12.20.
(F B .) 23.5.
METRE:
Cahit önel (G.8.), 4.09.7, 2 — (G.S,) 11.93, 3 — Tanboy (fî. 10.98.
Valinin dünkü teftişleri
dün başladı hattında yaz tarifesi-dünden itibaren aaa; İzmir vapuru ile baş-
günde bir defa yapıl*
Vali ve Belediye Reisi Ord. Prof. Gökay dün sabah sebze ve meyva halini teftiş etmiştir. Haldeki toptan meyva ve sebze fiatleri şunlardır:
Kiraz 60. çilek 50, erik 60, salatalık tanesi 8, kuruştur. Sebzelerden semizotu 30, çalı fasulyesi 65, ayşekadın 60, bezelye 50. yerli enginar 35-40, patAtes yeni mahsul 35, kabak 30. bakla 15 kuruştur. Şehrimizin muhtelif semtlerindeki perakende fİAtleıın bu fiatlere göre ayar larunası için Belediye Reis Muavini ile müfettişler, Belediye iktisat teşkilâtı ve murakıpları teftişlerini sıkıştıracaklardır. Halin su. elektrik gibi eksiklerinin tamamlanması için gereklilere emir verilmiş ve vazifesinde aksaklık gösterenlerin dikkat leri çekilmiştir.
İstanbul Sergisine sanat okulları da iştirak ediyor
1 temmuz 1950 de açılacak olan İstanbul Sergisine kız ve erkek sanat okulları da eserleriyle iştirak e-deccklerdir.
İskenderun hattında yaz tarifesi
İskenderun nin tatblkına 17 de kalkan lanmıştır.
Eskiden 16
makta olan seferler bundan sonra haftada bir defa yapılacaktır. Bu hatta iki tarife tatbik edilmektedir: A tarifesine göre gidişte sürat postası yapan vapurlar dönüşte aralık, B tarifesinde de gidişte aralık postası yapan vapurlar dönüşte sürat postası yapacaklar ve Llmaaol yerine Kıbrısta Olrne limanına uğrayacaklardır.
“İstanbul” vapuru sefere başlıyor
Uzun zamandan ben Haliçte tamir edilmekte olan İstanbul vapurunun iç tezyinatı bir çok yeniliklerle güzelleştirilmiş ve bazı ilâveler yapılmıştır. Gemi haziran başlarında meyva ve sebze fiatleri şöyledlr: nlz hattına tahsis edilecektir.
İRANLA OYNIYACAK TÜRK MİLLÎ TAKIMI
Bu pazar günü İnönü Stadyumunda Türk - İran milli takımları karşılaş» ması yapılacaktır. Beşiktaş takımının Amerlkada bulunması dolayısiyla Türk milli takımı: Galatasaray» Fener, ve Vefa takımlarından çağrılacak •-yunculardan teşkil edilecektir. Kuv* votll kaynaklardan haber aldığımıza göre şu oyuncular milli takıma Çayrılacaktır:
Galatasaray: Turgay, Naci, Muzaffer, lsfendlyar. Gündüz,
Fenerbahçe: Cihat, Ahmet, Lefter. Hallt, Kâmil.
Vefa: Şükrü. Galip, Melih.
Ankaradan: ismet (Demirsporh
Musa, Reha.
Erol,
Yeni Hindistan Maslahatgüzarı dün geldi
Yeııl Hindistan Maslahatgüzarı
Hlndlstanın Türkiye maslahatgüzarı Jha dün Trabzon vapuriyle şehrimize gelmiştir. Kendisiyle görüşen bir arkadaşımıza yeni maslahatgüzar şunları söylemiştir.
“— Memleketinize ilk defa olarak geliyorum. Esasen çok samimi ve dostane olan Türk - Hindistan münasebetlerini ndaha fazla gelişmesine e-lirndcn geldiği kadar çalışacağım. Hindistan halkı Türkiyeye karşı büyük bir hayranlık duymaktadırlar. Başbakan Nehrunun hususi bir mesajını değil fakat Devlet Başkanına ve Türk milletine selâm ve sevgilerini getiriyorum.
gazetecilerle konulurken
“Sovyetlerle dostluk blokuna girmek tasavvurunda değiliz ve münasebetlerimiz normal şekilde devam etmektedir.
Tarafsız durumumuzu idame etmek niyetindeyiz. Diğer taraftan yeni Çin hükümetini tanımış bulunuyoruz. Bunda tarafsızlığımızdan ziyade Çin çoğunluğunu, yeni hükümetin temsil etmiş olması keyfiyeti esas teşkil etmiştir ”
C. S. Jha bundan sonra Hindista-nın dahili durumuna temas ile Hin-distandakl fakir halk sınıfının orta halli tabakaya yükseltilmeye çalışıldığını ilâve etmiştir.
evvel Kudret Bey hepimizi Muhtarın Almanyaya gittiğine temin etmişti. Makine almağa gitti, diyorlar. ’ r s
Rezzan, gözlerini kapayarak başını salladı. Sabihamn bu evde kaldıjb NAsır Paşanın kızının konuşmasının değişmesinden belliydi, Kelimeleri, hareketleri hep onundu.
— Muhtar, Istanbulda! Dün akşam burada idi. Eve sarhoş geldi. Saatlerce bağırdı, çağırdı, babamı tehdit etti, ağladı. Neler yapmadı? Sizi, Ihsan Beyi, babamı, hepinizi öldüreceğini söylüyordu.
Hiç bir şeyin içinden çıkmak mümkün detildi.
— Sablhayı ne kadnr aradığımı biliyordunuz? dedim. Niçin bana haber vermediniz?
Bir sabırsızlık işareti yaptı, aonrş. yüzüme bakmadan:
— Anlayın! dedi. İsleıpiyordu. Yoksa haber vermez miydim! Hep sizden bahsettik. Size, kâtip bey dediğimi işitince beni payladı. Merak etmeyin, sizi seviyor, hem yalnız sizi seviyor...
Ve odadan kaçarak gitti. Çarnâçar, ben de konaktan çıktım.
O akşam, odasında yattığım geceden sonra. İlk defa olarak Muhlis Beyle karşılaştım, itiraf edeyim ki, onunla karşılaşmaktan korkuyordum. Üzerimde çözülmez, bozuk bir saat hissi bırakacağını, onu nrtık ehemmiyet vererek dinliyemiye-ceğlmi, hakkında düşündüklerimi yüzümden okuyacağı için benim yanımda rahatsız olacağını sanıyordum.
Hiç de öyle olmadı. Aksine olarak, odasındaki maceram, sadece bana ait zihni bir hâdise, yahut asabi bir buhiAn imiş gibi, benim için Muhlis Beyin şahsiyeti He alâkasız bir şey haline gelmişti. Görünce her zamanki gibi sevindim.
383
Yeni yarış tekneleri geliyor
Bir müddetten ben Avıupada tetkikler yapmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı Tesisler Dairesi Başkanı Kerim Bükey dün Ankara vapuriyle şehrimize dönmüştür.
Kendisiyle görüşen bir arkadaşımıza, Fransa, Ingiltere, Belçika Almanya ve îtalyada yaptığı tetkikler sonunda müteaddit yarış tekneleri sipariş ettiğini söylemiş ve temmuz ayından itibaren gelmeye başlayacak olan bu fıtaların bizde nizami olmayan fılalarla değiştirileceğini ilâve etmiştir.
Sunderlond, cuma günO gidiyor
Profesyonel Sunderland takımı H'# City İle beraber cuma günü şehrimfl-den ayrılacaktır.
Sunderland idarecilerine şehrimizde Hull City ile bir maç yapmşlan teklif edilmişse de Sunderland idarecileri, İngiliz Futbol Federasyonunun bu maça müsaade etmlyeceklerlni İleri sürerek bu karşılaşmayı yapamıyacak-larını bildirmiştir»
Bugünkü atletizm müsabakaları
Bugün İnönü Stadyomunda kız ve erkek liseler arasında bir atletizm yarışmaları yaprlacaklır. *1*
Yunanistandan gelecek olan kız talebeler, şehrimizde Antigone'u temsil edecekler Yunanistanın KozanA resmi kız lisesi Öğretmen ve öğrencilerinden 76 kişilik bir kafile şehrimizi ziyaret edecektir. Çapa Lisesinde misafir e-dilecek olan ziyaretçiler şehrimizde Sofoklcsin Antıgone piyesini temsil edeceklerdir.
Oyuncu ayartma gayretleri
Bogota. 23 ı Nafen) — Colombla’nın zengin bir futbol kulübünün İnglltere-nln en iyi oyuncularından İkisini almak İçin devamlı bir surette gayret sarfcttiğl öğrenilmektedir. Bu oyuncu» lardan biri meşhur Stanley Ma1t-hevvs’dlr. Zannedildiğine göre, bu i A-tin Amerika kulübü gayet yüksek fiyatlar ve müsait şartlar He ortaya çıkmış. fakat bir türlü neticeye varamamıştır.
Bundan başka, futbolun süratle inkişaf ettiği Güney Amerika memleketlerindeki diğer kulüpler de harekete geçmişler ve İngiliz oyuncularını avlamak için her çareye başvurmaya başlamışlardır.
Hava raporu
Son 24 saat İçinde yurdumuzda hava, Karadeniz, Marmara. Trakya. Batı ve îç ve Doğu Anadoluda çok bulutlu ve yer yer yağışlı, diğer bölgelerde bulutlu geçmiştir. Yağışlar yağmur şeklinde
24 eant İçinde yağış miktarları cikto 20, Afyon, reğllslnde 15. Muğlada 13, Kars ve Hınısta 11, Siirt handa 9. KağızmAnda 8, Sarıkamış, Elâzığ. Niğde ve Giresun-da 7, Kırşehir, Keşan ve Tığında 6. Çanakkale, Kara köse ve Bitlıste 5. Kayseri, Kuşadası, Ulukışla ve E-metto 4, Sinop, Tekirdağ, Yozgat Varto, Doğu Bayezit ve Alaşehirde 3. Kartal, Uşak, İsparta, Düzce ve îz-nlktc 2. Bursa. Bolu, Bilecik, dur. Erzincan, İğdır, Çankırı, Konya 1 kilogramdır.
Günün en yüksek sıcaklığı Urfada 32, on düşük sıcaklığı Ulukışlada derecedir.
■ —
Dünya orta sıklet boks şampiyonası
New-York. 23 A-A. (AFP) — în-ternatlonal Boxlng Club den bildirildiğine göre. 28 haziranda Jake Lam o t ta ile Rockey Grazla.no dünya orta sıklet boks şampiyonluğu için karşılaşacaklardır.
olmuştur, yurdumuza metrekarede Gelibolu,
düşen Kale-Konya E-Erzurum, ve Arda-Bolvadin,
Bur-
6
Dünya kupası için kura çekildi
Rio de Janelro. 23 (AP) — Diin, Dışişleri Bakanlığında Dünya Futbol Şampiyonluğu için kura çekilmiştir.
Kura gruplara göre çekilmiştir. Birinci grupun başında Brezilya, ikinci de İngiltere, üçiincüde İtalya ve dördüncüde de Uruguay bulunuyordu.
IngHterenln karşısına İspanya vş Birleşik Amerlkaya da Çin düşmüştür.
Her gruptaki takımlar neticede altı maç oynıyacaklardır. Grup galipleri bir tur nıaç daha yapacaklardır.
aynı lezzet ve alay edilmek korkusu içinde onu dlnlâdim.
Muhlis Beyin, evin İçinde olup bitenlerden hRberi olmaması kabil değildi, öyle olduğu halde bana, Sabihamn gelişinden, hattâ kendi odasında yattığımdan hiç bahsetmedi. Sonunda bu beni o kadar rahatsız etti kı. ister istemez meseleyi açtım.
— Geçen gece, sizin odanızda yattım, haber de veremedim...
— İyi yaptın., dedi. Fakat kekelemeden söy-Jeaeydin, daha iyi yapardın! Sonra bana bir yığın havadis verdi.
— Ordumuz var, dedi. Bir ordu sahibiyiz artık. Arkadan vurulmıyacağız. Londra Konferansından bir şey çıkar mı? Bilmiyorum. Fakat Mustafa Kemalin dediği oldu. Sevr Muahedesi, temylzsiz bir hüküm değilmiş. Daha çok şeyler olaeak. Herhalde yıkıntıdan
Yunonistandaki sabırsızlığa bakılırsa şimdiden kendimizi müsavi kuvvette sayabiliriz, kelimelerini ölçer gibi yavaş yavaş; — Fakat İstanbul... İstanbul içler acısı., diye ilâve etti.
O gün bana Öyle geldi kı, Muhlis Bey, bana ait her şeyi biliyordu. Hattâ benim bilmediğim şeyleri de biliyordu. Çünkü işin içinde benim bilmediğim bir çok şey vardı. Beni araması, bulunduğum vaziyetten kurtarmak içindi. Belki de Ih-aanla buna karar vermiş olabilirdi.
Hor ne şekilde olursa olsun, bir saat sonra, ben, başka türlü bir adamdım, içtimai insan tekrar uyanmış, beni şahsıma ait düşüncelerden, endişelerden kurtarmıştı.
Muhlis Bey. giderken kapının eşiğinden ilâve etti:
Halkı kurtaran futbol maçı
Lima, 23 »Nafen) — Tarihte esrarla dolu sayfalara mevzuu teşkil eden în-caa’ların beldesinde vukua gelen zelzele büyük bir şehrin evlerinin yansından fazlasını harap bir hale getirmiştir. Muhabirlerin bildirdiklerine göre. şehir halkının zelzele anında bir futbol maçında bulunması ölü adedinin yüksek olmasına mâni olmuştun.
Dünya Kupasında Ingiliz takımı
Londra, 23 (AP» — İngiltere Futbol Federasyonu bugün Dünya Futbol Kupası için Rio de Janeiro’ya giderek milli takıma 21 oyuncu seçmiştir. Seçilenler oranında hâlen temsili bir İngiliz takımiyle Kanada-da bulunan Blackpool’lu Stanley Mntthovs ve Fulham'lı .Tim Taylor'la Birleşik Amerlkada turnede bulunan Manchester United takımı oyuncularından Harry Cockburn vardır
SİYASÎ İKTİSADÎ
kurtulduk. Hattâ
YEM İSTANBUL
MÜSTAKİL GÜNLÜK üAZEı
Durdu»
(Devam. Var)
384
Sahibi :
VENİ İSTANBUL NEŞRİ Y.VI LIMITED ŞİRKETİ
MIDI R( : FARI K A. St N I EK Bu sayıda yazı İçlerini fiilen idare eden:
Sacid ÖGET
GazefenıUe yönd^ilecek b(-lûmtnn yazıların dofjrudan doğruya Yazı İyi' rı Müdürlü* ğilııc gönderilmesi lâzımdır.
Rnnıidıgı yer :
YENİ İSTANBUL MATBAACILIK LIMITED ŞİRKETİ MATBAASI
24 Mayıs 1950
yeni İstanbul
Sayfa 3
Beşeriyet ailesine her on günde 1 milyon kişi katılıyor
J. McCloy a göre
Hususî muhabirimiz Hulûsi Tul on bildiriyor
Dünya
1900 den 1950 ye kadar nasıl gelişti?
nüfusu
m
Afrika ve Avrupa
Afrika kıtası nüfusunun gelişmesi pek garip bir seyir takip etmiştir. Meselâ 18 inci asırda 100 milyonu bulan Afrika ahalisi 19 uncu asrın başında 90 milyona iniyor ve ortasında 95 milyona çıkıyor. Sömürgeciliğin 1850 den itibaren ameli bir safhaya girmesi nüfusun artması Ü-zerinde pek büyük bir tesir icra etmiş ve kıtanın ahalisi 1900 de 120 ve 1939 da 156 milyona yükselmiştir ikinci Büyük Harp esnasında da mühim bir muhaceret sahası teşkil eylemiş.nüfusu da 1947 de 187,620.00Q e • ıkmıştır. 1949 da 200 mib’onu bul-d ğu ve böylelikle yüz sene içinde yüzde yüz nispetinde arttığı tahmin ediliyor.
Bununla beraber gelişme, Afrika-nin her tarafında aynı şekilde olmadı. Meselâ Belçika Kongosunun a-halisi 1947 ile 194S arasında ancak 52.000 kişi artmış, Kenya’nın nüfusu aynı müddet içinde 4,200.000 den 5.180.000 e, Tanganika’nınki de 5,650.000 den 7,080.000 e çıkmıştır * Bu ise, Viktorya Gölü etrafında girişilen pek büyük sulama ve elek-trlkleştirme işlerinin oraya gayet mühim bir işçi, uzman ve sömürgeci çekmesiyle izah ediliyor
Diğer taraftan Afrika ahalisi %37 nispetinde artmaktadır ki bu nispet, öteki kıtalar arasında en yükseğidir.
Afrika ahalisinin beşte dördü siyahi olup beyaz ırka mensup yerliler (Mısırlı. Arap ve Berberi) yekûnu 40 milyon kadar tutmaktadır.
Sayısı 5-6 milyonu geçmiyen AvrupalIlar ise Mağripte. Mısırda ve hele Güney Afrikada toplanmıştır.
Bu kıtanın en kalabalık memleketleri Ingiliz Nigervası (24 milyon), Mısır (20 milyon), Habeşistan (15 milyon) dur (1948 rakamları).
Nüfusu bir milyonu geçen tek Afrika şehri Kahiredir.
Kıtaların en küçüğü olan Avrupa-ya gelince, 1900 de dünya nüfusunun dörtte birine malik iken bugün, ö-tekl kıtalar ahalisinin pek büyük nispette artmasına rağmen beşte birinden fazlasına maliktir.
Kare kilometre başına nüfus kesafeti 46.4 (1947 rakamları) olarak tesbıt edilmiştir; fakat bazı yerlerde (Meselâ Ruhr Havzası ı 1000 i bulmakta. Holânda ve Belçikada 275 ve 285 arasındadır.
19 uncu asırda ahalisi iki misli artmış bulunan Avrupa 1816 ile 1924 arasında yeni dünyaya 60 milyon muhacir gönderdi.
Doğum ve ölüm nispetleri bugün şu manzarayı arzedivor: Ölüm nispeti binde 9-18, doğum nispeti binde 14.25 tir ki bu, bütün dünyada en zayıf bir nispet sayılır.
Bununla beraber Avrupa kıtasında ve başka kıtada yaşayan Avru-I nhİHr. dünya nüfusunun aşağı yu-Jr üçte birini teşkil etmektedir.
Son istatistiklere göre, kıtanın en kalabalık şehirleri Londra yonrlan fazla ı, Moskova ı6 Berlin f4 milyon). Paris ı3 dun
Bu tetkikimizi bitirmeden
de Okyanusyaya göz atalım. O kıta ahalisinin üçte ikisi 8 milyon nüfuslu (1948) Avustralyada yaşamaktadır. Gene 1948 rakamlarına göre Yeni Zelanda'nın nüfusu 1^855.000 Yeni Guineö 900,000 dir.
Bütün kıtanın kare kilometre başına kesafet nispeti 1.4 tür.
Avustralyanın bir özelliği de ahalisi yarısının şehirlerde toplanmış olmasıdır. Doğum nispetinin zayıflığı da bu hususi vaziyetle İzah ediliyor, sekiz milyon kare kilometre yüzölçümüne ve 8 milyonluk bir nüfusa malik olan Avustralyada yalnız iki şehir bu nüfusun aşağı yukarı üçte birini toplamış bulunmaktadır: 1.300,000 nüfuslu Sydney ve 1.100.000 nüfuslu Melbourne
Tibet, yardım talep etmekte
A •
(United Press) mİ eşi Gyalo Thon-liler Tibet’i ele gc-»■ Hindistanın tchli-
Çin komünistleri, Tibeti “kurtarmak” niyetindeler
San Francisco» 23 (Ap) — Çın komünistleri dün, Tibet e komünist rejimine sükûnetle iltihak ettiği takdirde, kendisine "hükümranlık” hakkının tanınacağını bildirmişler ve her şekilde, Tibetin nasıl olsa "kurtarılacağını’’ da ihsas etmişlerdir.
Senelerden beri Tibet. Çinin lâfzı hâkimiyeti altında bulunmakla beraber. fiilen bağımsızdır. Tibet, geçen haziran ayında Çin komünistlerinin misyonunu kabul etmemişti.
Komünist teklifi Pekin radyosu tarafından ileri sürülmüştür. Yayında. Tibetin "coğrafi güçlükler” veya İngiliz yahut Amerikan yardımına güvenmemesi de bildirilmiştir.
Hindistan tehlikeye düşer
Talpeh, 23 A.A. Dalai-L&ma’nm dup. komünist çirdikleriş takti
keye düşeceğini dün söylemiştir.
Thoundup. Tibetin 8000 kişilik milis kuşetini 40.000 ve muhtemelen 100 bin kişiye çıkararak komünist İstilasına karşı koymak İçin elinden geleni yaptığını ilâve etmiştir.
Bir mülakat esnasında Thondup. Amerikanın yardım yapmasını İstemiş ve silâh ve mühimmata acele ihtiyaçları olduğunu söylemiştir.
Thondup. Amerika yardım ettiği takdirde komünistlerin asla Tibete hücum etmiyeceklerini sanıyoruz, demiştir.
Thondup. dün Mareşal Çan-Kay-Şck İle görüşmüş, fakat bu görüşmeyi bir dostluk ziyareti olarak tavsif etmiştir.
Thondup orduları birkaç aydan beli Tibet’in kuzey ve kuzeydoğu sınırlarında görünen komünistler taarruz ettikleri takdirde Tibet’in harp etmeğe azmetmiş olduğunu belirtmiştir.
Thondup. komünistler memleketini ele geçirdikleri takdirde Nepal’ı vc şimdiden Nehru’nun başkanlığındaki hükümetine hücum ettikleri Hln(ils-tana da yürümek imkânına sahip o-lacaklarını hatırlatarak komünisiler Tibet’i ele geçirdikleri takdirde Hin-distanın düşebileceğini kaydetmiştir
Beşiktaş Takımının oyunu Amerikoda çok beğenildi Nevv-York, 23 (Usis) — New-York-taki Amerikan futbol liki sözcüleri dün Beşiktaş takımının oyununu A-merikan seyircilerinin çok beğendiğini ve bu yüzden programlarının kıta-maç daha söylenil
(7 mil-milyon) milyon •
önce bir
New-York
mında New-York‘ta bir yapmaları teklif edileceği iniştir.
Bu maçtan bahseden
Herald Tribüne gazetesi. Beşiktaşlıların Avrupai kısa paslı maçın gayet hoş bir gösterisini yaptıklarını helirt-ıncktedlr. New-York Times gazetesi de maçın seyri hakkında tafsilât verdikten sonra şöyle demektedir:
Seyirciler arasında Türkiye Baş-ve askeri da bulunu-
• I
konsolosu Fikret Belbez ataşe Yarbay Refik Tolga yordu.
Beşiktaşlılar, Ncw-York Başkanı OThvyer’e İstanbul Vali vc Belediye Başkanı Dr Fahreddin Ke rim Gokay’ın hususî selâmlarını getir mislerdir.
Belediye
Beşiktaşlılar, Londradan Kanadaya nasıl uçtular?
A Imanyaya muamelesi etmemeli
"Sadece birleşmek ve mesai birliği yapmak için vaktimiz mevcuttur"
-♦
Cruzko
Ing'lterede
zelzelesi
muhalefet
faaliyett
hasta CİHKUİ. m ilkn fe-
ii r c ii -nıeydnnn
Bıı res-arasında
U'ileıı bir Tan Amerikan uçağından ellerinde Amerikan bayrakları Grupta
memıır
( hlcago,
Bhıonıl ield’de muhtelif t tı k ı ıı ı la ra
rakımın ıııenecerl Şadrl (Sıığlıı ve İngiliz, antrenörü Erir Keen seyahate İştirak etmişlerdir. Takını 18 hazirana kadnr Aınerlka-St. I.uiıİH, l’lılladcdphla ve
karşı oynayacaktır
mizahçı, adlı bıı Ktldatlı rrsunnın Jüri lı(*-
gar-
Ordu Takımı, yarın ilk
İş başında hattâ ha-
sa babı o-semtlerini
İmkânlara maledilmlş-
baş gittik.
o Bu
Brşlktaş takımı, Londradnn Neu. York’n taşıy arak de vardır. 17 oyuncu ve 6 da kalacak, Nen-York,
4 • • *
"Halk Partisi ağır bir mas; uğramıştır. Demokrasinin Amerika da alkışlamaktadır’ Herkesin yüzü neşeye
iniyorlar (16 mayıs), resini Tlverhm,
kafile başkanlığı yapıyor.,
Beş saat devam eden fecir zamanı pek alâkalandılar — 19 katlı 1900 odalı Beşiktaş, takımındaki 4
Yeni Hükümet İzmirde
nasıl karşılandı?
C. H. P. mahfilleri, Menderes Hükümetini, bir intikal hükümeti olarak vasıflandırıyorlar İzmir, 23 'Hususi muhabirimiz bildiriyor) — DP. teşkilâtı. Hükümet sandalyelerini işgal eden zevatın adları üzerinde durmaktan içtinap ederek ilk D.F. Hükümetini selâmlayan yüzlerce telgraf çekmişlerdir. Şehir, âdeta bir bayram havanı içinde yeni Bakanların başarı imkânları üzerinde durmakta, sayın Cumhurbaşkanının Hükümetin zayıf taraflarını derin bilgi ve tecrübesi İle kapatacağı tahmin edilmektedir.
CH.P. çevreleri ise açıkça bu mevzua girmekten içtinap etmekle beraber Adnan Menderes Hükümetinin geçici bir intikal hükümeti olacağını ve zaman zaman kabinenin daha enerjik simalarla takviye edilebileceğini tahmin etmekte ve başarı temenni-
Prof. Arnold Whitridge, ikinci konferansını dün verdi
Ankara, 23 (A.A.) — Ankara Ü-nlversilesi tarafından şehrimizde iki konferans vermek üzere davet edilen Yale Üniversitesi Amerikan Tarihi Profesörü Arnold ^hitridge, bugün saat 17.30 da Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde "bugünkü Amerikan medeniyeti’’ adlı İkinci konferansını vermiştir. Seçkin bir davetli kütlesinin hazır bulunduğu konferans, büyük bir ilgi ile takıp edilmiş ve profesör VVhitrldge’in konferansına başlamasından evvel Fakülte Dekanı Profesör Bekir Saykal, hâlen Atina Üniversitesinde fulbrlght mübadelesi profesörü olan Arnold Whltridge’ln İlmi değerini belirten kısa bir konuşma yapmıştır,
15 mayıs pazartesi günü löbüsle Londr&nın meşhur gezdirdiler. Bilhassa 29 mel re genişlikte şehir dışı ana yolları, iki tarafı gözün alabildiği kadar yemyeşil pahalar, ve yine hu yolun iki tarafında fasılalarla İnşa tarzı aynı bahçeli garajlı evler, çok hoşumuza gitti. Bu te-nezzühten faydalanarak futbolcular temiz ve güneşli havada idmanlarını aptılar. öğle yemeğine otele döndük
( » s • - > ’ . •
îkl saat ıstirshaiten sonra tekrar »toVıüsle müzeleri ve hayvanat bahçesini gezdik. Bilhassa meşhur simaların mumya edilmiş canlı gibi heykellerinden mürekkep Mme. Tusseaud’s-ıın Müzesi eok enteresandı. Bu. Parls-teki Gı-even müzesinden çok daha şümullü ve zengindi.
Aksam 6.3() da dünyadaki resmi vc H.vrtresrni âmine hizmeti yapan mü-•sseselcre nizam, intizam. temizlik, azlfe. aşkı, ciddiyet mefhumlarının ne olduğunu öğretebilecek bir küçük mektep değerindrki Londra !nva Meydanı pavyonlarına davet e-•llldlk. Müteaddit yemek salonalrı, ’cÖtüphanelcr İstirahat ve İntizar şanoları. banyoları, bilhassa gümrük nuayene yolcu salonları dikkat ve hretle tetkike değer. 20-25 dakikada ııuazzam meydana tayyareler konır or ve kalkıyorlar. Gelen giden yol-•ular arasında en küçük bir karışık ık yok...
Bu fevkalâde konforlu pavyonlar nuhakkak ki milyonlarca liraya mü; ’eahhltlere ihale edilmemiştir. Dik katle tetkik ederseniz: cade bir asa ^t ve kibarlık taşıyan hu mütevazı oavyonlsr bütün teknik başvurularak çok ucuza tir.
Herkes sükûnet içinde Müdüründen kapıcısına
malına kadar saat gibi çalışıyorlar. I Hepsi İşlerinin ehli olarak tayin edil-1 misler. Kadın memurlar erkek memur himayesinde değil. Hepsi eldd | ve vakur... Yanındaki kalem arkadaş larlyle çene çalmıyor, gazete okumuyor. hulûsa kimse lâübalilık yapmıyor Nizamları, kanunları dahilinde yolculara âzami teshllâtı gösteriyorlar. Vazifelerini müdrikler. İnsan gayrı ihtiyari bu olgun ve münevver millete gıpta ediyor.
Resmi formalitelerin İkmalinden sonra, yataklı ve altında bir dr harı olan 70 kişilik P.A A. uçağındaki yer 1 terimizi aldık Uçak 500 metro kadaı ilerledikten sonra durdu. 15 dakika kadar İşletme tecrübelerinden sonra salona pilot gelerek gayet nazik l>ir surette “Motörde ufak bir ârızadaıı dolayı tekrar meydana döneceğiz. Akşam yemeklerinizi pavyonda yiyecek I ?iniz. özür dilerini” dedi. I
İki saat kadar tamir faslı dh>vam etti. 9,30 da oparlörle ialmlerlnılz o-kundu, sıra ile tekrar yerlerimize gel-Aydında sunî inek aşılama I York^yotundnyıg161 cdlldl Arllk New İstasyonu 12 saat Atlantlkte uçuştan sonra
. . a 4 4... , . I şafakla Kanadaya İndik. Londradan
. ıA.ydlh'k23 ,A A;' tlimlzde ge^en 7 aaat sonra fecir baslanııs'ı Güze) yıl tecrübe mahiyetinde açılmış olan bir kırmızılık ufuklarda sanki bize
suni inek gebeleme İstasyonu sayısı gösteriyordu. Vc heş «saI feclrk |
bu yıl köylünün rağbeti karşısında Kanadaya vâsıl olduk. Tabiî saat 3 e çıkarılmıştır. • farklarivlr uçak daima geri k»(,ıwu-
Dünden itibaren istasyonla,dan cl- du tfitanbul ”nR" rt-* "ram.z.da t.ar mAfAFin 1 am 730 fftrk 'avdı. Çok lâli:
ar k ylei lotorl) asıtalarla to- manzara arzeden bu kızıllık çocuklar
hum nakline de başlanılmışla. ara9mda nlünftka38 nıovıuu olf|)1 .
Diğer taraftan İlde mevcut bütün bin metreden uçtuğumuz İçin kulak-
hayvanlar temmuz başına kadar şar- tarımız rahatsız oluyordu Buna rağ-
bon hastalığına karşı aşılanmış ola- men hiç blriıpizde ehemmiyetli dc-
caktır rcccde bir şey d»- 'oktu YhUlaştıkça
______________________ | sabırsızlık da artıyordu 45 dakika I Kanndada kaldıktan sonra yine yoM İsveçli talebeler Ankarodo revan olduk Rötar yolda kapanmış
Ankara, 23 (A.A.) — İsveç Kırali- m a . KT
. _, . . . . lam saat (.3t) da Ne w-York tepele
yet Teknik Üniversitesi talebesinden rlnc ge)dlh Hnva çok gİ81| ve haf|, 30 kişilik bir grup bu sabah ekspres- yağışlı ve solukça Artık hedefimiz, le Ankaraya gelmiş, garda Bayındır- vAsıl olmuştuk Yolcular uçaktan in lık Bakanlığı, Türkiye Milli Talebe dikten sonrB toplu bir halde ve elle-Federasyonu ve Türk Yüksek Mühen- Amerikan hayraklariyle mer-
. , divenlerden İnmeğe başladık Gazete-
disler Birliği temsilcileri tarafından ., uı
... eller mütemadiyen muhtelif pozlar
Karşılanmıştır. alıyorlar. Karşılayanlar masında
Türkiye Milli Talebe Federasyonu- gazeteciler, Federasyon mümessilleri
nun misafiri olarak çarşamba akşa- ve erkânı muhtelif kulüp idareciler)
mına kadar Ankarada kalacak olan muavin konsolosumuz ve meraklı
kafile, bıı sabah Atatürk’ün geçici hnlk vardl
kabrine bir çelenk koymuştur. Gümrükten çıktıktan sonra yine et
gftfıh rafımızı aldılar .resimler çekildi Bi-
Karne, program gereğince gezile- doktor Vedn Ue f(Ulkca alMıa.
rlne devam etmektedir. I (andılar.
Sadrl İngilizce bildiği için faaliyette, merasim bittikten sonra otobüsleri»? 30 kilometrelik bir yolculuktan sonra New-York’ıın muazzam binalarını görmeğe ve demir köprülü havai yollardan geçmeğe başladık. Nihayet hârikalar diyarı New-York’un merkezinde 19 katlı Paramount oteline geldik. Otel 1900 odalıdır
Otele girer girmez Mançe^ter takı mı başkanı bizi karşıladı. Ve daha evvelce hazırlanmış (hoş geldiniz Be-•İktaş) levhası altına Türk bayrağı çekildi.
Bu seyahatte hepimizin merak et-•Iği yegâne mesele seçimlerin noiiçeler! idi. Reylerimizi kullanarak yola çıkmıştık. Acaba ne oldu? Bütün yolculuğumuzun devamınca münakaşalar aşağı yukarı bu mealde idi. Yeni dünyada yepyeni bir havadisle kartlaştık.
ûblyete a ferini İndiler, koldu.
16.5.1950 günü kafile halinde konsolosumuza iadei ziyarete Çok nazik ve uzak görüşlü Başkonsolos Amerikaya yaptığımız seyahati çok iyi karşıladığını, sportif temasların devletlorarasındakl bağları kuvvetlendireceğini. bilhassa Amcrlkada *por mefhumunun hor varlığın tavkında bulunduğunu söyledi. İdarecilerin tekrar ellerini sıktı.
Şimdi Neu-Yorkta yapacağımız maçlara hazırlanmakla meşgulüz.
17.5.1950 günü New-Yon( muhtelit1 ile Mançester takımı karşılaştılar. Mançcster takımı blnblr müşkülâtla 2-0 kazanabildi. Saha küçük ve nizami değildir.
Amerikalılar son derece süratli oynuyorlar. Ve çıkışlar top alışlar fa-vüllüdür. Ayaklarında top tutmuyorlar. Nefesleri Mnnçester takımından üstündü.
Rize gelince normal bir oyunla onlara faik olmamız lâzımdır. Lâkin kotu şartlar İçinde bulunuyoruz. Veril-i sağ bacağından, Kemal izmirde barağına yediği tekmeden ve bel kısmında çıkardığı çıbandan nıuztarlp. Hüseyjnin kol ve omuzu ağrımakta.. İğne yaptırdık. Kâmil de Sun-derlnnd maçında sakatlanmış)ı. Hulâsa müdafaamız endişe verici bir durum arzecliyor. Cenabıhak yardımcımız olsun. Birinci maça maalesef bu vaziyette çıkıyoruz.
HiiIûnİ Tl LO\
Lady Pntacho’nUn evinde 1930 senesi mizah mükafatını seçme nıiınnsehrtiy-lr blı yemek verilmiştir. 22 Carrlzey mükâfatı genç bir vermiştir,
yeti en nır^luıı kn-r I k a t lerden gelmiştir, «anılar
en meşhurları, H.
Gassier, Şennep Pot Fcrrjac, Brr-ııa rd Gram bert,
Breffnrl. Gııs. Jcaıı Effel. Heıırl Mon-nler İdi.
Halen lan genç bu hiiyük
it kazanmıştır, nesimde. Folln Bor-gerc’ln genç artistlerinden Yvnnne Menard'ııı sırtına kırmızı kulemle resini yapma şerefine ııail nlnn Sen-nep. Henri Mönüler Jean Effel gnriiHnnı.
maçını yapıyor
Koma. 23 (Hususi muhabirimiz bildiriyor ı — Türk Ordu takımı Komaya vâsıl olmuştur 16 kişiden mürekkep olan takımımız yarın (Nasyonale) Stadında ik antrenmanını yapacaktır.
Italyan takımı bu karşılaşma İçin iki aydan beri kampta rnııninzaman çalışmaktadır, kalyan ordu takımı oldukça kuvvetlidir. Türk takımının perşembe gunu îtnlyanlara karşı yapacağı ilk maç merakla beklenmektedir.
sinde bulunmaktadırlar. Ticaret âleminin bütün merakı yeni Ekonomi ve Ticaret Bakanının İcraatında toplanmaktadır.
• •
Hanovre* 23 AA «United Press) — Birleşik Amerika Yüksek Komiseri John McCloy, Almanya’ya mağlûp edilmiş düşman muamelesi etmeye son vermenin ve Almanyayı Atlantik camiasına dahil etmenin zamanı gelmiş olduğunu dün söylemiştir.
Londrada toplanan Batılı Dışişleri Bakanları konferansından dönüşünden heri ilk nutkunu söyliyen McCloy, fetih vc vaktiyle Almanlarla işbirliği yapmı-’ olanlardan bahsetmenin yeri ve zamanı olmadığını söylemiş ve demiştir ki;
"Sadece birleşmek ve mesai birliği yapmak İçin vakit vardır 'Çünkü Av-
Çin siyasetinin, yeniden gözden geçirilmesi isteniyor
Londra. 23 AA. «Afp) — Mesken ımstleşinde Attlec Hükümetinin siyasetini tehkld eden muhalefetin takriri Avam Kamarnsında 293 e karşı 299 oyla reddedilmiştir.
Ç’lnr karşı takip edilecek politika
Londra, 23 A A. (United Press» — Muhalefet. PHping Hükümeti aynı şekildi* mukabele etmediği için hükümetten komünist Çine karşı takip ettiği siyaseti yeniden gözden geçirmesin i İst ivecek t ir.
Anlaşıldığına göre komünist Çin notası, siyasî münasebetler kurulduğu takdirde İngiliz milletleri topluluğunun muhtelif bölgelerinde komünist Çinin konsolosluklfir açması meselesini ortaya atmıştır.
Muhafazakârlar İliç değilse Malez-yada komünist haydutlara karşı girişilen müçadele muvaffakiyetle sona erinelye kadar bu konsoloslukların a-çılma.sına aleyhtardırlar.
Amboy felâketi” nin kurbanları artıyor
South Amboy (NeW Jersey), 23 (AF) — Dün, burada mayın temizleme ameliyesi esnasında yeni fakat zararsız infilâklar olmuştur, ölü a-dedi 10 dan 31 e yükselmiştir. Katarın infilâk sebebi henüz anlaşılamamıştır. Washlngton‘da senatör Hen-drlckson, kurbanları, “soğuk harp mazlumları,, diye vasıflandı emiştir. İnfilâkla berhava olan silâhlar Pa-klstana gönderiliyordu.
rupanır. İstikbali bahis konusudur.
Alman halkının bür dünyanın bir kısmını teşkil ettiğini İdrâk etmiş olduğuna ve İster sağdan, İster soldan gelsin diktatörlüğe sırtını çevirmiş bulunduğuna kaniim
Hürk olmak lstiyenler için buyun tercih bahis mevzuu değildir. Hepsi zulme karşı birleşmişlerdir. Almanya-nın yeniden savaş sahnesi olmaması için en iyi teminat. Batılı milletlerin kuvvetli bir camla teşkil etmeleridir.
Şehirde sıkıyönetim ilân edildi
Lima, 23 A.A. (Afp) — Pazar günü vukubulan şiddetli deprem yüzünden mühim bir kısmı hasara uğrayan Cruzko şehrinde sıkıyönetim ilân edilmiştir.
Bu bölgedir oturan ve depremde zarar gören halk, müsaade olmadan hiç bir yerde dolaşamamaktadır.
Şehrin elektrik tesisatı, su yolları ve telefon, telgraf hatları tamamen bozulmuştur.
Yavaş yavaş sükun bulan halk, enkazın temizlenmesinde ve kurbanların teşhisinde yardıma başlamıştır.
Kızılhaçın ve uça^c. şirketlerinin derhal kazazedelerin yardımına kokmaları sayesinde bu vahim vaziyet düzelmeye yüz tutmuştur.
. Lima ve Cruzko’dan gelen ilk şahitlerin anlattıklarına göre depremin merkeziiHiü Cruzko şehrinden geçmektedir. Hakikaten şehrin birkaç kilometre ilerisinde bulunan Marhru Pichu harabelerinde hafriyatta bulunan arkeologlar hareketi hissetmemişlerdir.
Hâdiseye şahit olanların söyledikie-rine göre deprem 40 saniye sürmüştür. •
Erkekler, esmerleri tercih ediyorlar
New-York 23 ıNafen) — Burada yapılan bir anket “Erkekler sarışınları tercih eder,, sözünün tarihe karışmakta olduğunu göstermektedir. Ankete cevap veren erkeklerin yüzde 43 ü esmerleri tercih ettiklerini söylemişler ve yalnız yüzde 23 ü sarışınlar lehine cevap vermişlerdir.
Ankete cevap verenlerden yüzde on ikisi kırmızı saçhlan seçmişler, geri kalanlar da “hangisi olursa olsun., şeklinde cevap vermişlerdir.
Yılmaz
r
*
ettiriyor... Kırallyet ailesinin t adliniz olan Mısır Hanedan Meclisi»
r. 1
f
Mısır Hanedanındaki karışıklık... Kardeşi Prenses Fetbiyenin (eıı sağda) San Franclsco’da Riad Gahll adındaki bir kipti hırlMiynnla (solda) nlkâhlan-ınası üzerine Kıral Faruk kardeşini reddetmiş ve hanedanla alâkası kalmadığını söylemiştir. Bıınıııı Üzerine annesi Kırallçe Nazlı (ortada) İşe kurışa-rak oğlunun hareketine İtiraz etmiştir. Kıral tarafından verilen bir eıııre göre Kırallçe de mülkiyet hakkını kaybetmiştir. Geçenlerde bir Müslüman İle evlenen diğer kardeşleri Prenses Faika (solda, hü>ük resim) derhal Mısıra dönmek emrini almıştır. Hâlen hepsi San Francisco’dadır; anne Kırallçe teda\l görmektedir
Kırııl I anık kardeşinin evlenmesini İptal yetine karışarak, tavsiye etmek hakkım
16 mayısta Kahi rede toplanarak, Prenses Frfhiyeııln Klad Gahll ile evlen* inesi mevzuunu konuşmuşlardır. Meclis, evlenmenin İptalini, prensesin kı-rallyet rütbelerinden le haklarından mahrum edilmesini ve mesele jatışın-caya kadar prensesin Kiralın gözü önünde bulunmasını tavsiye etmiştir. Geçenlerde San FrancİM'o’da MiBir Sefarethanesinden Fuat Sadık adında bir memurla ellenen Prenses Kalkanın du biran evvel memlekete dönme»! em-rcMİİlmhtlr. Resimde, bahsi çeçen Meclisin Ah idin Sarayındaki toplantısından sonra dağılışı görülmektedir. Kiralın yeğeni 75 yaşındaki Prens Muhammet Ali Meclise riyaset etmiştir
Sayfa 4
YENİ ISTAN BUL.
24 Mayıs 1050
BİR DENİZ FACİASI
4
satıhta mazot var-
YENÎ İSTANBUL
almayı unutmayınız.
İzmir Belediye Başkanlığından
İstanbul Sergisi
sordu.
ses:
çelik parçasının sivri ucu,
İlâncılık âleminde yeni bir devir açacak olan
KULELERİMİZİ
görmeye binlerce kişi koşacaktır.
KLİŞEMİZİ inceUyerck, karar vermekte acele ediniz.
Asla pahalı bulnııyacagınız fiyatlarımızı öğreniniz.
ALMAMADAN
ÇiftDifransiyellı
Gka6â£a?u
Miktarı az olduğundan ihtiyaç sahipleri
nin Şirketimiz Merkezine ve Acentelikle
rimize şimdiden müracaat etmeleri
olunur
GENEL SATIŞ MERKEZÎ
rica
TITAŞ” Ticaret Türk A. Ş
İstanbul — Bahçekapt “Ticaret Bankası Hanı” 1 İnci kat Telefon: 24736
ADANA SATIŞ MAĞAZAMIZ
Abidln Paşa Cad. No. 59
ANKARA BÜROMUZ Ulus Meydanı Koçak Han Telefon: 12735
İZMİR SUPHt ERKİN ve Şal. Komandit Şirketi Cumhuriyet Cad. No. 88
ESKİŞEHİR ÖMER GÜRGENCİ Sivrihisar Cad. No. 74
KONYA MEHMET KARACİGAN Keresteciler Sok. No. 42 - 44.
gazetesinin HAZİRAN Karnelerini
-------------- Satılık Güzel Villâ------------------------
Dragos - Orhontepede Çamlık civarında fevkalâde denize nezareti otan plAja 300 metre yakınlıkta 1200 M2 bahçe içersinde su, elektrik tesisatı olan 2.5 katlı giizel bir villâ boş teslim satılıktır. Bedelini ödemekte âzami kolaylık gösterilir.
Müracaat: Karaköy Otobüs Durağı, Denılrbağ han No. 18 Telefon: 40804
2 nci Cihan Harbinin meçhul kalmış
Yalnız 3 sal kurtulmuştu
Denizde ekserisi
0
ağır gece
yaralı yüz elli kişi çırpınıyordu, bunların yarısı öldü
Fuar sahasında Vakıflar paviyonu ile Tekel paviyonu arasında yaptırılacak olan sergi salonu binasının B. kısmı inşaatı Fuar Müdürlüğündeki keşif ve şartlaşması gereğince kApalı zarfla eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 49978.91 lira ve geçici teminatı 3748 liradır. Bu işe girebilmek İçin Fen İşleri Müdürlüğünden belge almak lâzımdır. İş eksiltmesi 5.6.1950 pazartesi günü saat 15 tedlr. İsteklilerin 2490 sayılı kanunun ta-rifatı dairesinde hazırlayacakları teklif mektuplarını ihale günü en geç saat 14 de kadar Eencümen Başkanlığına vermeleri lüzumu İlân olunur.
(6698)
İstanbul Sergisi sahasında Sergi Dairesi tarafından yapılmakta olan büyük çarşıdaki hazır küçük paviyonlar kiralanmaya başlanmıştır.
Gerek bölmelerde, gerek diğer sahalarda yer almak isteyenlerin her gün saat ondan on yediye kadar Bahçekapıda Dördüncü Vakıf Hanın üçüncü katında otuz altı numarada Sergi Bürosuna müracaatları rica olunur. (6628)
Dr. O’NeilI San Francisco’ya çıkınca, gemi revirinin harap olduğunu ve yaralıların, güvertelerde açılan yerlere yatırıldığını gördü. Doktorun ilk ele aldığı yaralı, bütün geceyi bar-sakları meydanda olarak geçirmiş olan zenci bir kamaracı idi. O’NeilI yaralıyı, eskiden amiral salonu olan yere götürerek tedaviye başladı. Tam işini bitirirken, San Francisco’nun o-parlörleri konuşmağa başladı. “Muharebeye hazır ol!“ O.Neill olduğu yere çöküp kaldı.
“Bir kaç saniye sonra,” diyor, “ömrümün en mahuf infilâkını duydum.” îkinel bir lnfüâktan korkarak daha ziyade büzüldü. Ses seda krfsilLnce ayağa kalkıp lumbuzdan dışarı baktı, San Francisco’nun sancak kıç o-muzluğunda, kesif, kara renkte duman bulutlan yükseliyordu. Başka hiç bir gemi görünmüyordu. Yalnız havada duman ve dı.
“Bu ne?” diye Arkasından bir “Juneau yok oldu, Doktor!...” diye cevap verdi.
Juneau batarken
Holmgren’ln branda komşusu, 16 yaşındaki Ailen Heyn, Juneau’nun kıç tarafındaki 40 milimetrelik topunu^ başında İdi. Sabahın onbiri olduğu halde, toplar donatılmış ve telefon cereyanı açık bırakılmıştı. 40 milimetreliğin muhabereci eri. kafasındaki kocaman çelik miğferden bunalmıştı. Miğfer, içindeki kulaklıklar dolayısiyle. büsbütün ağırlaşmıştı. Heyn, telefon miğferini bir müddet taşımayı teklif etti.
Topun yanından ayrılarak miğferi giydi ve etrafındakiler! süzdü. Az evvel. Honolulu ile Amerikadakl izin safalarını münakaşa edenlerin hepsi susmuşlar ve yüzlerine bir korku ve endişe ifadesi gelmişti. Heyn, birdenbire havaya savrulduğunu hissetti. Sonradan idrak ettiği şey. güverteye boylu boyuna uzanmış olduğu İdi. Etraf kararmıştı, gökten yağmur boşanıyordu. Geriye bakınca, topunun 7 metre açığında olduğunu gördü. Yüzündeki yağmur suyunu eliyle sildi. Eli simsiyah olmuştu. Havaya baktı ve “yağmur“un havadan dökülen mazot olduğunu ve karanlığın da. gece basmasından değil, güneşi kaplıyan muazzam duman bulutlarından ileri geldiğini anladı.
Heyn’in baygınlığı ancak beş saniye sürmüştü. FJuneau’nun batmakta olduğunu hemen anladı. Kalkmaya davrandı, fakat ayağınm üzerine dü-
şen bir kendisini güverteye mıhlamıştı. Ayağındaki yara, kafasının güverteye çarpmaktan mütevellit sızısı kadar ıstırap vermiyordu. Zaten kafasını ancak muhabere miğferi korumuştu.
Güverte yükselmeye başladı ve az zaman sonra hemen tamamen mail bir hal aldı. Heyn, kıç tarafın tamamen gemiden ayrıldığım ve Juneau’nun yüzen tek parçası olduğunu gördü. Fakat kıç taraf da bir iki saniyede batacaktı. Heyn, ayağını kurtarmaya çalıştı, fakat bir tüllü muvaffak olamıyordu. Kıç taraf batmaya başlarken, Heyn de beraber sürüklendi. Derin bir nefes aldı ve gemiyle beraber, suyun altında kayboldu.
Ayağını kurtarmak için bos yere çabalıyor, üzerinden enkaz ve cesetler geçiyordu. Eirden ayağının Üzerindeki ağırlığın kalktığını hissetti. Ciğerleri hava dolu olduğundan, ok gibi, suyun yüzüne fırladı.
Yağ Içlııde çırpınanlar:
Deniz sathına 15 santim kalınlığında bir yağ tabakası yayılmıştı. Bu yağın içerisinde bir sürü insan çabalıyordu. Bazı lan ağır, bazdan hafif yaralıydı. Hiç birisi sağlam kalmamış ve hepsi dehşetli bir infilâktan sersemleşmiş olarak kurtulmuşlardı. Yağ tabakası üzerinde garip şeyler, binlerce tualet kâğıdı bobininin arasında, haritalar, defterler ve bir kaç düzine büyük kalas yüzüyordu. Heyn, kalaslara şaşkınlıkla baktı. Bunları gemide görmediğine katiyetle emindi. Bununla beraber, bunların, infilâktan nasıl zarar görmediklerine de hayret ediyordu.
En kötüsü yağ idi: yumuşak katran gibi yapışan mazot, her şeye bulaşıyordu. Sallar üstünde bulunan bazıları. gördükleri can yeleklerine u-zanıyorlar, fakat yağın İçinden çekip olamıyorlardı. Herkesin üstü başı yağ İçindeydi.
Suyun yüzüne kısanlar, sal parçaları, enkaz çıkıyordu. Ayağını kaybeden biri, mütemadiyen bağuıyor ve birinin kendisini öldürmesini bekliyordu. Kimsede süâh yoktu.
Palet sallara çıkabilenler, diğerlerini de çekip alıyorlardı. Nihayet bütün sallar birbirine yanaştırılarak, dalıa kolay bulunabilmelerini teminen bir küme halinde toplandılar. Gemiler her ne kadar ufka doğru uzaklaşıyorlarsa da, herkes, yakında dönüp geleceklerini umuyordu.
Denizde ekserisi ağır yaralı 150 kişi çırpınıyordu. ilk sersemlik geçin-
ce, yaralılar yardım ve su İstemeye başladılar. Yaralıların bazısı uzuvlarını kaybetmişler, kimisi kor olmuş, kimisi de belden aşağı felce uğramıştı. Birisinin kafası boydan boya yarıktı.
Heyn, evvelce uğradığı bir otomobil kazasını yeniden yaşıyordu. Yine etrafını ölü ve yaralılar sarmış, içi ezilmiş ve kafasına bir ağrı saplanmıştı.
Denizcilerden bazısı garip garip işler yapıyordu. Kimisi, her halde Japonların eline geçmesin diye, denizde yüzen harita ve vesikaları yırtıyordu. Kurtulanlar arasında Haves isminde iki kişi vardı! Birisi katıla katıla gülüyor ve etrafına para dağıtıyordu. Bazıları bu parayı alıyor, ekserisi ise reddediyordu. Öteki Haycs, memleketlisi ve çocukluk arkadaşı Holmgren’ln yanından ayrılmıyordu.
Kazazedeler, güneşin hararetine maruz kaldıkça, saçlarında biriken mazotlar eriyor, yüzlerine, gözlerine akıyordu. Erlerin bazıları, üstlerindeki can yeleklerini yırtarak içindeki kuru bezle yüzlerini temizliyorlardı.
Beş kardeşten biri ve Heyn’ln samimi arkadaşı George Sulllvan, tu-alet kâğıdı tomarlarından birini almış, saldan sala geçiyor, herkesin yüzünü silip, kardeşlerini arıyordu. Hiç birini bulamadı.
Devlet Orman İşletmesi
Giresun Müdürlüğünden:
1 — İşletmemiz Kayadlbl bölgesinin Aksu sahil deposunda evsafı bozuk 634,326 M3. Lâdin tomruklan 22.5.1950 tarihinden itibaren 15 gün müddetle açık arttırma İle satışa çıkarılmıştır.
2 — Açık arttırma 5.6.1950 pazartesi günü saat 15 te Giresun İşletme Müdürlüğü binasında toplanacak komisyon önünde yapılacaktır.
3 — Arttırmaya konan beher metreküp Lâdin tomruğunun muhammen bedeli 20 liradır. Yüzde 7,5 hesabiyle muvakkat teminatı 951 lira 50 kuruştur.
4 — Bu İşe ait satış şartnamesi Ankarada Orman Genel Müdürlüğünde Samsun, Ordu, Trabzon İşletmeleriyle İşletmemizde ve Kayadibi Bölge Şefliğinde görülebilir.
5 — İsteklilerin belirli gün ve saatte müsbit evrak ve ilk teminatla-
Fiyle komisyonumuza müracaatısın. (6739)
*
ENGLIS1
1
renmek ihtiyacında olduğumuz
Hicrî
ŞABAN
7
1369
19 5 0 MAYIS
Rumi
MAYIS
24 11
1366
Çarşamba
VAKİT VASATİ EZANİ
Güneş 5.34 9 07
Öğle ■ 13.11 4.44
tklndl 17.09 8.43
Akşam 20.28 12.00
Yatsı 22.23 1.55
lmsûk 3.28 7.01
/STANBUL
TENÎ SES OPERETİî Temsil yok.
KONAK PAVİYONU t Ispanyol Atraksiyon Trupu.
ANKARA
(21917) 1 — Günahkâr
2 — Aşkıma Sadık Kal-
(23542) 1 — öldüren Pa-
Idael buz dolabı Sağlam Ucuz
Geniş ve kullanılışlı olanıdır
TİYATRO • Temeli
TİYATRO : 6 Şahıs
ENGLISH 1CTRIC
BÜYÜK
Yok.
KÜÇÜK
Muharririni Arıyor.
GAK GAZİNOSU : İspanyol Trİyosu.
PAVÎYONDA : Italyan Akrobatları.
Lorel Hnrdy Çingene Prens. YILDIZ (42847) 1 — Gilda Şeytanın kızı. 2 — Beklediğim Sevgili.
İSTANBUL CİHETİ ALEMDAR (23683) 1 — Aslanların Pençesinde. 2 — Kör Düğüm.
AYSU
Kadın.
dırn.
AZAK
ra. 2 — Kara Ejder (30 kısım) ÇEMBERI.İTAS (22513) 1 —
Büyülenmiş Adam. 2 — İhtilâlci Ruhlar.
FERAH 1 — Asya Ateşler î-çindc. 2 — Kahraman Kılavuz. 3 — Deniz Kızı.
HALK 1 — Tarzan Kaplan Kadın. 2 — Ali Baba Hindlatanda. KISMET (26654) 1 — Büyük İskender. 2 — Şeyhin Kızı Munise.
MARMARA (23860) 1 — Aşk ve Kıskançlık. 2 — Alevden Gönül.
MİLLİ (22962) Aslanların Pençesinde. 2 — KördUğüm.
TÜRAN (22127) 1 — öldüren Para. 2 — Kanı Ejder.
YENİ (Bakırköy 16-126) 1 — Büyük Günah. 2 — Deniz Ejderi.
KADIKÖY CİHETİ HÂLE (601121 1 — Asilzade Haydut. 2 — Aşk ve Cürüm. OPERA (60821) 1 — Aşk Oyunları. 2 — Kanunsuz Şehir. SfREYYA (60862) 1 — Karanlık Gölgeler. 2 — Beni Affet.
ANKARA
',ıAU ENGLISH ECTRIC
ELJCTRI
•-M
® ENGLISH ELECTRIC
TAKSİTLE SATIŞI i
BEYOĞLU CİHETİ
ATLAS (40835) Tehlikeli Dostlar.
AKIN (80718) 1 — Bir yetimin Ahi. 2 — Nil Kıraliçesi.
ALKAZAR (42562) 1 — Dohşol Diyarı. 2 — Korsanlar Kralı. AR (44394) 1 — Şahane Vals.
2 — Kalküta.
ELHAMRA (43595) 1 - Aşkın Günahı. 2 — Gece Kulüpleri Kıralı.
İPEK (44289) 1 - Aşılmas Duvar. 2 — Kılıçların Gölgesinde (Türkçe, renkli).
İNCİ (84595) 1 — Vatan Fedaisi. 2 — Kavıp Adam.
LÂLE (43595) 1 — Saray Gözdeleri. 2 — İstırap Çocuğu. MELEK (40868) İki Kalp.
SVATPARK (83143) 1 — İki
Cingöz Askerin Dönüşü. 2 — Unutulmaz Aşk. 3 — Garp Casusları.
St’MER (42851) 1 — Şarkısız
Yaşayamam. 2 — Çılgın Hayalet.
ŞARK (40380) Vazife Kurbanı. (Türkçe).
Suare: Ekmekçi Kadın.
ŞIK (43726) 1 — Fakir bir delikanlının Hikayesi. 2 — Kadın Kasabı.
TAKSİM (43191) 1 — Frankeş-taynın Doğuşu. 2 — Kara Maske.
TAN 1 — Katiller. 2 — Sihirli Aşk.
ÜNAL 1 — Günahtan sonra. 2 — Göz Yaşlan (Arap filmi).
YENİ 1 — Zoronun İşareti. 2 — Çam Sakızı Kâşif. 3 —
ANKARA Havat Yolu. BÜYÜK İki Ruhlu Adam. * CEBECİ 1 — Bir Hizmetçi Kızın Hâtıraları. 2 — ÜÇ Ahbap Çavuşlar Cnsus Peşinde.
PARK 1 — Müthiş Korku. 2— Şeytanın Kurbanları .
SUS Şndlye.
SÜMER 1 — Sös Silâhındır. 2 — Rusti Polis Hafiyosl.
ULUS 1 — Müzik Beldesi. 2 — Amber.
YENİ Yeşil Yunus Sokağı, 2— Şen Kızlar.
İZMİR
EIJIAMKA Kan Dâvam.
LÂLE 1 — Aşktan Kaçılmaz. 2 — Makinalı Adamlar Diyarı II. Kısım.
TAYYARE: 1 — Kadın İntikamı. 2 — Bir Yetimin Abı, TAN 1 — Aşktan Kaçılmaz. 2 — Makinalı Adamlar Diyarı. II. Kısım.
YENİ SİNEMA 1 — Vahşi
Komşu 2 — Kanunsuz Sokak.
KARŞIYAKA CİHETİ
MELEK 1 — Aşk ve İntikam. 2 — Yakıncı Pehlivan.
UÇAK - TREN - VAPUR
GELECEK OLAN UÇAKLAR
9.85 D.H.Y. (Türk) Ankora-dan. — 9.15 D.H.Y. (Türk) Burmadan. — 9.50 D.H.Y. (Türk)
İzmlrden. — 15.35 D.H.Y.(TUrk) İskenderun, Adana, Ankaradan. — 15.50 B.E.A. (İngiliz) Londra, Nls, Romu. Atmadan. — 10.3* D.H.Y. (Türk) Erzurum.
ElAzığ, Malatya, Kayseri, An-karadan. — 18.06 D.H.Y”.(Türk) lzmlrden. — 18.30 C.G.D.T. Kahire. Beyruttan. — 18.35 D.H.Y. (Türk) Ankaradan. — 21.10 P. A. A. (Amerikan) Ne\v-York. Boston, Londra, Brüksel, Mtl-nlhten.
GİDECEK OLAN UÇAKLAR
8.30 D.H.Y. (Türk) Burguya. — 9.00 L.A.l. (İtalyan) A-tlna, Komaya. — 9.00 D. H. Y. (Türk) Ankara, Malatya, Elâzığ,, D. Bakıra. — 9.3ü D.H.Y. (Türk) An kuraya. — 10.05 D. H.Y. (Türle) Afyon, Konya, Adanaya. — 10.15 D.H.Y.(Türk) îzmlre. — 10.80 D.H Y. (Türk) Ankara, Adnnıı, îskenderuna.
— 11.20 D.H.Y. (Türk) Îzmlre.
— 16.00 D.H.Y. (Türk) Îzmlre.
— 22.10 P. A. A. (Amerikan) Şam. Karaşl, Delhi, Kalküta, Bangkok. Hongkok’a.
GELECEK OLAN TRENLER
8.30 Ankaradan. — 9.15 karadan (Eks.).
GİDECEK OLAN TRENLER
10.00 Ankaraya (Motörlü). 18.10 Ankara Ekspresi, 22.20 Semplon Ek». (Avrupa).
GELECEK OLAN VAPURLAR
6.30 Konya, Bandırmadan. — 0.00 Erzurum. îskenderundan.
— 11.30 Ordu, lzmlrden.
15.35 Sur, Mudnnvmlan.
GİDECEK OLAN VAPURLAR
0.00 Bursa, Ayvalıca. — ll.oo Etrüsk, Îzmlre. — 18.00 Antalya, Imrosa. — 20.00 Konya,
Bandırmaya.
An-
1
ANKARA:
7.30 M. S. Ayarı. — 7.31 Valfs-fcstlval orkestra*), (pl.) — 7.45 Hnberler. — 8.00 Film müzikleri (pl.) — 8 25 Günün programı ve hava raporu. — 8.30 Hafif parçalar (pl.) — 9.00 Kapanış.
12.28 Açılış ve program. — 12.30 M S. Ayan, — 12.30 Şarkılar. — 13.00 Haberler. — 13.15 Salon orkestrası çalıyor (pl.)
— 13.30 öğle gazetesi. — 13.45 Polkacıiar (pl.) — 14.00 Akşam programı, hava raporu ve kapanış.
17.58 Açılış ve program. — 18.00 M.S. Ayan. — 18.00 Şarkılar. — 18.30 Konuşma — çiftçilerle haşhaşa. — 18.45 Caz 01* kestralarından Guv Lombardo (pl.) — 19.0ü M.S. Ayarı ve haberler. — 19.15 Geçmişte bugün. — 10.20 Mousıiûrgsky — Bir resim sergisinden tabloluı (pl.) — 10.45 Konuşma Ma-
liye Bakanlığı adına. — 20.00 Şar kıkır. — 20.15 Radyo gazetesi. — 20.80 Serbest saat. — 20.35 Tarihi Türk müziği. — 21.15 Konuşma — Serbest saat
— 21.30 Dana parçaları (pl.) — 22.00 Konuşma — 22.15 Film yıldızları söylüyor (pl.) — 22.30 Klâsik saz eserleri. — 22.15 M. S. Ayan ve haberler. — 23.00 Program v© Kapanış.
İSTANBUL:
12.57 Açılış ve programlar. — 13.00 Haberler. — 13.15 Orkestra eserleri (pl.) — 13 45 Şarkı ve türküler. — 14.20 Serbest saat.
14.30 Karışık şarkı ve türküler (pl.) — 14.60 Hammond orguyla hafif melodiler (pl.) — 15.00 Programlar ve kapanış.
17 57 Açılış ve programla r. — 18.00 DanH müziği (pl.) — Konuşma: Tarihte Alkol banlarından Üç siınn. — Türküler geçidi. — 19.00 herler. — 19.15 İstanbul borleri. — 19 2ü İstanbul servatuvarı Türk musikisi heyeti konseri. — 20.00 Radyo salon orkestrası konseri. — 20.3U Piyano ve keman soloları (pl.)
— 21.(M) Şarkı ve türküler. —
21.30 Tosça - Radyofonik temsil. — 22 30 Dans müziği (pl.)
— 22 45 Haberler. — 23.00 Dan» müziği (pl.) — 23.30 Programla^ ve kapanış.
YABANCI RADYOLARDAN SEÇME YAYINLAR
Londra:
8.00 Donald Peers’dcn şarkı* lar. — 8.45 Dinleyici istekleri.
— 9 15 Klâsik müzik dinleyici İstekleri. — 11.00 Lully’den bale müziği. — 12.30 Plâklardan senfonik müzik. — 14.15 Konak! Peachy orkestrasından hafif müzik. — 15.30 BBC Gal orkestrası konseri. — 17 15 O-pernda bir saat — *‘Flgııronun dügünil. — 19.15 Dans müziği.
— 21.30 Donııkl Peers’dcn şarkılar. — 22.00 Halle orkestrası konseri. — 23.15 Palm Court orkestrasından hafif müzik, — 24.00 Piyano İle parçalar. Frankfurt (207.2 m» —
22.00 Senfonik konser (Mozıırt, Huydıı. Beethoven).
18.20 kur-18.3ü
Ha-ha-kon-icra
Gemiden ancak üç sal kurtanlabil-mişti. Bunlar, her halde Holmgrenle arkadaşları tarafından, vaktiyle bağları kesilen sallar olacaktı. Sallar, ağ etrafına dizilmiş kamış sephiyelerden müteşekkildi. Kazazedeler ortadaki ağların içerisinde oturuyorlar ve yan vücuttan su içerisinde kalıyordu. Sallar, herkese kâfi gelmediğinden, Holmgren ve fazla yaralı olmıyan bazı arkadaşları, salların etrafında suda yüzüyordu.
Gün sonuna yaklaşıyor ve etrafta hâlâ gemi görünmüyordu. Akşama doğru gökyüzü kapandı ve yağmur başladı. Rüyet gayet az olduğu halde, ikide birde biri °Gemi görünüyor!,, diye bağırıyor, fakat arkası çıkmıyordu. Buna rağmen bütün gece herkes gözcülük ediyor ve hayali gemiler görüyordu.
Kötü bir gece geçirdiler. Sabaha kadar yaralılardan yarısı öldü. Hâlâ herkesin yüzü gözü yağla kaplıydı ve ancak biribirinin sesini iyice bilecek kadar yakın arkadaş olanlar, tanışabiliyorlardı. Sessiz ve sakın oturanlardan çoğunun ölmüş olduğu, çok sonra anlaşılablliyordu. Parasını dağıtmış olan Haynes, bir kalasın üzerine çıkmıştı. Dalgalar onu denize savurunca tekrar kalasa çıkabildi. Juneau. Brookleyn’den ayrılırken son er grupunu işkampavya ile gemiye getiren VVright, bukl bir bi yüzü
birindeydi.
babacan topçu onbaşısı ortadan kaybolmuştu Hıl-gece evvel, o da. herkes gi-gözü yağ İçinde, sallardan
EMİNÖNÜ: Eminönü — Ben-sason (KüçUkpazar) — Ali Ri-za (Alemdar) — Haydar Yeni ıLAlell).
BEYOĞLU: Cemal Atnsoy
(Merkez) — Limoner (Taksim)
— Cihangir (Taksim) — Sağ-
lık (Galata) — Ziya Boye? (Gahitn) — Şark Merkez (Şişil 1 — Kurtuluş (Şişli) — Has-köy — Merkez t Kasımpaşa). FATİH: İbrahim Balmumcu
(Şohzndcbaşı) — SnlAhaddln Gürgen (Aksaray) — SamAtva
— Haseki (Şehremini) — GÜn-doğdu (Karagümrük) — Orhan Avcıoğlu (Fener)
EYÜP: Arif Beşer.
BEŞİKTAŞ: S. Recep — Orta-köy — Gıvnreddin Dlvanlıoğlu (Arnavutköy) — Merkez (Bebek).
KADIKÖY: Yeni Moda — Fe-neryolu — Erenköy — A. Cafer Çağatay.
( SKİ DAR: Ömer Kenan.
H EY BEI.I A DA : Heybellada. bCyCkadA: Merkez.
İZMİR: Ali Hayre.ddln (Basma hane) — Sıhhat (Kemeraltı) — Ikıçcşmelik (Egıefpaga) — Sağ-
SOLDAN SAĞA:
1 — Canını bile verircesine. 2 — Derunu tehileşen.* 3 — Parıltı; Ön taraf. 4 — Tersinden üçüncü harf değiştirilirse tehlikeye koyma manasına ticari bir tabir olur. 5 — Tersi nişane; sıcakla soğuk arası halv gale. 6 — Son hurf okunmazsa şair olur; Azarlama. 7 — Tarihin eskiliği için do söyle nir; Ahval ve esrar. Agâh olana yakışacnk surette. 8 — Bir renk; Arştan; Eski bakanlardan birinin soyadı. 9 — Lüzumsuz keder. 10 — Hanesine şitap eden.
YUKARDAN AŞAĞI:
1 — Bir ekol tesis etmiş olana yakışacak surette. 2 — Tersi bavulu kaba bir kumaştandır. 3 — Bir bez cinsi: Değer gösterir. 5 — Tersi tir; mesafe kutet. 6 — Hadden efzun; Tersi arka tu raftır. 7 — Tersi cemi edatı; Tersi bir millet; horu sesi. 8 — Bayrak; saymak. 9 — Kırmızı ve tanelidir; Beşinci harf değişirse oda eşyası olur. 10 — Çok güzel anlatış tarzı.
Dünkü Bulmacanın Halli
Soldan sağa:
1 — Muhasebeci. 2 — Ata; A-«liman, 3 — Subay; Dama 4 — Elcmun. 5 — Mera; Aleni. 6 — Kanat V — Şaka; Ak. 8 — Aşı. Havalan. 9 — Bak al; Lama 10 — İn; Taranan. .
Yukardan inağı:
1 — MAsunı. Sahi. 2 — Ulu; Eş; Şan. 3 — Haber; Şık. 4 — I AlAka; At. 5 — Saye, Akala.l 6 — Es; Manav. 7 — Budnta, Âlâ. 8 — Emanet alan. 9 — Cam; Kama. 10 — Dinamit: Nnn.
Beyoğlu 14644 Kadşkby 60872
İstanbul 21222 Üsküdar 60943 Ankara 00. İzmir 2222 Karşıyaka 15056
SIHHÎ İMDAT
İstanbul Beyoğlu
Anadolu yakası Ankara
İzmir
44P9S
6053S
01
2251
GÜzelynlı
İlk (Alnancak) (Yalılar) ANKARA: Ulus — Ankara — Sağlık.
İZMİR ı
Kendilerini kurtaracak gemi yahut uçak görmiyen denizcilerin maneviyatı bozulmaya başladı. Juneau batmadan önce, rüyet sahası dahilinde bulunan, şimdi de takriben 20 mil mesafede, arasıra görünen San Kris-tobal adasına doğru gitmeye çalışıyorlardı. Adaya varmasalar bile, belki mazotlu sahadan çıkabilirlerdi.
Üç salı birbirine bağladılar. Kürek çekebilecek takati olanlar ilk iki sala geçtiler ve kamış sephîyclerin Üzerine oturarak, salları tahta parçalan veya elleriyle hareket ettirmeye çalıştılar.
Juneau’nun topçu subayı /e kurtulan subayların kıdemlisi Blodgett, seyir İşini idare etmek ü-zere, bilinci» salda bulunuyordu. Bütün gün ve gece uğraştılar, yüzbaşı Blodgett. gece, yıldızlara bakarak istikamet tâyin ediyordu. Üçüncü günün sabahında, adaya arpa boyu bile yaklaşamadıklarını gördüler. Bunun yegâne sebebi, akıntının aleyhlerine, kendilerinin çok zayıf ve vasıtalarının da gayrı kâfi olması değildi. Yüzbaşı Blodgett. kendisi Ve etrafındakiler farkına varmadan, ağır a-ğır aklını kaçırıyordu.
Üçüncü gün tepelerinden uçaklar geçmeye başladı. Denizdekileri görünce sal ve malzeme atmaya başladılar. Fakat hepsi uzağa düşüyordu. Heyn. Fitzgerald, Hartnev ve bir MeksikalI, kamış sallardan biriyle, lâstik sala yetişebildiler.
Haıtney. karbondioksit şişesini bularak salı şışii'dl ve yedekllyerck ötekilerin yanına döndüler.
Köpek bul ıklan t
yüzbaşı
Ellerinde bulunan tek temiz ve kuru vasıla bu lâstik sal olduğundan ağır yaralıları, buna naklettiler. Fakat sonradan, lâstik salı öne alarak römorkör gibi kullanmanın daha doğru olacağını anladılar. Lâstik salm alüminyumdan çok ggllzel iki küreği vardı. Heyn, kamış sallardan birine, George Sulllvan İle asılmış dururken, yanından İri bir şey geçti, sular karıştı ve adamlardan biri yok oldu. Herkes şaşkına döndü. Köpek balığı!.. Şimdiye kadar, mazot, bunların yanaşmasını önlemişti. Şimdi ise bütün civar, köpek balığı dolu idi.
^Devamı var)
Çeviren: Behçet CEMAL
*4 Mftyıe 19M
YENİ T S f A N R ( L
B '
GÜN ÜN E KONOMiK
HAREKETLERİ
Vergi reformuna devam lüzumu
Yazan : Doçent M. Orhan Dikmen
YENİ İktidar partisinin seçim beyannamesinde ele alman İktisadi ve malt meseleler bahsinde rastladı-ğınııa bir fıkra, biat tekrar vergi ıslahatı meselesi Üzerinde bir İki satır yasmağa şevketmiş bulunmaktadır. Bu fıkra aynen şöyledlr: “Vergi ıslahatına devanı olunmakla bütçe gelirinin artırılacağı hususundaki tahminlerde mübalâğalı bir nikbinliğe hiç mahal yoktur. Yeni vergiler ihdas olunmadıkça. İstihsal ve milli gelir esaslı surette arttırılmadıkça vergi ıslahatı He elde edilecek gelir fazlası çok mahdut kalmağa mahkûmdur. Yeni vergi İhdasına gidilme-sini düşünmek İse sadece abestir.” Fıkra bundan ibarettir ve bıı mevzu ile doğrudan doğruya alâkalı başka bir hüküm yoktur. Bu mevzuda, yeni hükümetin programında şüphesiz çok daha geniş tafsilât bulunacaktır. Fakat bunu beklemeden, seçim beyannamesinde çok umumi bir şekilde ifade edilen yukarıdaki görüşü, tahlilî ve hattâ tenkidi bir şekilde • ilmin ışığı altındA - kısaca tetkik etmeyi faydalı gördük.
Evvelâ, “yeni vergi ihdas olunmı-yacağı” hususundaki ifade ve vadi belirtmek yerinde olur. Bu ifadeyi, memleketin - muhtelif sebepler dolayısıyla - kısır kalmış iktisadi bünyesine bugün için oldukça ağır basan umumi vergi yükünün, yeni vergiler ihdası yoliyle daha ziyade arttırılma yacağı mânasında tefsir ettiğimiz takdirde, tehalükle kabul etmek icap eder. Keza, aynı ifade, vergi yükünün esasen ağır bulunduğu sahalarda, yeni vergi ihdası şeklinde değil de. mevcut vergilerin ağırlaştırılmasının abes olacağı mânasına da geliyorsa. bunu da yine tehalükle ve evle-viyetle kabul etmemek İçin sebep yoktur. Fakat, “yeni vergi ihdas e-dllmemesi" ifadesi, vergi yükünü daha âdilâne bir şekilde dağıtabilmek üzere» bugünkü vergi sistemimizde yapılması gerekli bazı değişikliklerden dahi İçtinap mânasını tazammun ediyorsa, buna taraftar olmak pek güç. hattâ imkânsızdır. Umumî vergi yükünü artırmadan, sadece bunu daha iyi, daha müsavi, daha âdilâne ve daha kolaylıkla tahammül edilebilir bir tarzda, evvelkinden az çok farklı bir dağıtım şekline tâbi tutmak maksadiyle yapılabilecek değişikliklerden kaçınmamak ve hattâ aksine bu imkânları araştırmak ve tatbik mevkiine koymağa çalışmak lâzımdır. Seçim beyannamesindeki fıkranın sadece ilk iki mânayı ifade ettiğini ve sonuncu mânada, yani her türlü vergi manipülâsyonunu önllye-cek şekilde vazedilmiş olmadığını zannetiğimiz için, bu nokta üzerinde daha fazla durmayı lüzumsuz addediyoruz.
Doğrudan doğruya “vergi ıslahatı" mevzuunda ileri sürülen fikirlere gelince: İstihsal ve millî gelir esaslı bir surette arttırılmadıkça vergi ıslahatı ile elde edilecek gelir fazlasının mahdut kalacağı kabul edilebilir. Vergi ıslahatı yoliyle bütçe varidatının ziyadesiyle arttınlablle-ceğı hususundaki tahminlerde “‘mübalâğalı bir nikbinlik** bulunduğu a-şikârdır. Bununla beraber, artışın “çok mahdut" kalmaya mahkûm olduğunu zannetmiyoruz. Hususiyle, - bizde olduğu gibi - vergi sisteminin kaçak kapıları çok ve fazlasiyle r-ralık vaziyette bulunduğu memleketlerde. sadece reform yoliyle dahi, vergi varidatını oldukça yüksek bir nlsbette arttırmak mümkündür. Ve bu yoldaki ıslah hareketlerine, münhasıran vergi varidatını arttırmak maksadiyle değil, fakat kaçak kapı
larını imkân nisbetlnde kapayıp vergi kaçırmalarım önlemek, hiç değilse asgari hadde indirmek ve netice itibariyle vergi adaletini ve hattâ vergi ahlâkını yükseltmek İçin başvurmak lüzumu inkâr edilemez.
Bu sözlerimizle, vergi reformunun asıl hedefine intikal etmiş oluyoruz. FilhakikA, her vergi reformunun baş gayesi, vergi yükünün daha Adilâne tevzii olmalıdır. Bu maksatla yapılmayan veya bu maksada ancak ikinci derecede bir ehemmiyet atfeden her reform, ergeç aksi netice verme-ğ ve iflâsa mahkûmdur. İmdi, bugünkü vergi sistemimizin - adalet nokta! nazarından mütalâa edildiği zaman - tatmin edici olduğu söylenemez. Bilâkis bir çok aksak ve ıslaha muhtaç tarafları bulunduğu muhakkaktır. Yeni hükümet de. muhakkak bunlar üzerinde çalışacaktır. Bu itibarla. seçim beyannamesinde bahis mevzuu ettiğimiz fıkraya, vergi ıslahatına devamı her bakımdan faydasız gören bir görüşün değil, fakat sağlam bir bütçe muvazenesi kurmAk hususunda "mübalâğalı bir nikbinlik” ile vergi ıslahatına bel bağlamayı tehlikeli sayan realist bir görüşün mahsulü olarak bakmak icap eder.
Keza, Aynı fıkrada, kâfi varidat fazlasının başlıbaşına temin edllemi-yeceğıni. bunun ancak istihsal ve mili! gelirde esaslı artış neticesi olabileceğini ifade eden kısım hakkında da bir iki kelime söylemek yerinde olur. j
Yakın zamana kadar -yani bundan 5-6 sene evveline kadar - vergi sistemimiz tamamlyle tesadüfi bir inkişaf kaydetmiş ve evvelki yazılarımızdan birinde de işaret ettiğimiz gibi "Nev'l şahsına münhasır bir hale gelmiş, kendisinden beklenen randımanı verememiş, Üstelik iktisadi hayatımızın dahi kısır kalmasına geniş ölçüde sebep olmuştur. Acil varidat ihtiyacı, çok kere, altın yumurtlayan tavuklardan birinin kesilmesiyle tatmin edilebilmiştir." Ekonomik hayatla devlet mâliyesi arasındaki çok girift münasebetleri inkâr eden eski zihniyet, İkinci Dünya Harbi ortalarına ve hattâ sonlarına kadar devam etmiş ve bugünkü güç İktisadî durumun belki de başlıca ae-beplerinden biri olmuştur.
Milli İstihsal ve millî gelir ile devlet mâliyesi arasındaki karşılıklı münasebetler nihayet anlaşılabilmiştir. Bu hal. ilerisi İçin çok ferah vericidir. Şimdi, hepimize düşen vazife, anlaşılmış ve bir dereceye kadar da kabul edilmiş olan bu hAkikatl - imkân nisbetlnde - tatbikat sahasına intikal ettirmeğe çalışmaktan İbarettir. Bu da - geni? ölçüde - yukarıda bahsettiğimiz zihniyet ve maksatlar dairesinde, vergi reformuna devam etmekle mümkün olabilir.
Kuru Meyva İhracatçı Birliği
İzmir 23 ( Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Kuru Meyva İhracatçı Birliğinin kendi kendini fesheden kararı Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı tarafından İncelenerek red cevabı verilmiştir. Burada beyan edildiğine göre bu birlik yeniden kendi duru, munu tesblt ettikten soma yeni bir karar sureti h azı rlıy arak yeni hükümete gönderecektir. Bununla beraber diğer ihracatçı birlikleri bu yıl sohuna kadar birliklerin olduğu gibi çalışmasına taraftar bulunmaktadırlar.
Kısa Haberler
Tekel çay fiyatı
* Kalküta, 23 A.A. (Reuter) — 3 milyon liralık Hint çayı satın almak için müzakerelerde bulunmak Üzere 10 gün evvel buraya gelmiş olan Türk ticaret heyeti dün Kalküta Çay Tüccarları Cemiyetinde incelemelerde bulunmuştur.
Heyet, mutavassıtları bertaraf •-derek çayı doğrudan doğruya satın almak için hâlen mahallî piyasada tetkikler yapmaktadır.
Anlaşıldığına göre heyet lstanbu-la hareket etmeden evvel müba-yaat hakkında karar verecek ve dahA sonra Bengal. Pakistan ve Seylân’ı ziyaret edecektir.
Milletlerarası Pamuk İstişare Komisyonu toplantısı
ir Waahington, 28 A.A. (AFP) — Birleşik Amerika Tarım Bakanı Charles Brannan Milletlerarası Pamuk İstişare Komisyonunun 9 uncu Genel oturumunda bir demeç vermiştir.
Bundan sonra müzakereler Tarım Bakanlığı İstihsal ve Pazarlar Servisi Müdür Muavini Echvin VVhite’m başkanlığında, kapalı cel sede cereyan etmiştir. Müzakereler sonunda hiçbir tebliğ yayınlanmamıştır. Bununla beraber sanıldığına göre, pazartesi günkü müzakereler tamamlyle nazar! mahiyette kalmıştır.
Salı günü toplanacak olan komisyon her memleketteki istihsal ve istihlâke alt istatistik mütalâalarını inceleyecektir.
Hindistan ve Paklatan arasında ticari münasebetler gittikçe gelişiyor
* Yeni Delhi, 22 ıGHHı — Hindistan İle Pakistan arasında (Batı Bengal-Doğu Pakistan I 15 gün ev. vel başlıyan demiryolu İle ticari eşya mübadele ve nakli gün geçtikçe artmaktadır.
Son onbeş gün içerisinde her İki İstikamete on binlerce ton ticari eşya gelip gitmiştir.
Mübadele edilen ticari eşya arasında Batı Bengalden Doğu Pa-klstAna tütün ve Hindistan cevizi elyafından yapılmış İp ve halatlar ve karşı taraftan da sebze, meyva, yumurta ve diğer muhtelif gıda maddeleri bulunmaktadır.
Siyam Hükümeti, Milletlerarası (.uçuklara Yardım Teşkilâtına pirinç verdi
V Lake Success, 23 A.A. (AFP) — Siyam | Hükümeti, • Milletlerarası Çocuklara Yardım Fonuna yüz bin kilodan fazla pirinç vermiştir. Bu pirinç, çeşitli Ortadoğu memleketlerinde mülteci Arap ve Yahudi kadın ve çocuklarına dağıtılacaktır.
Belçlkadii eerbest bırakılım paralar
* Brüksel. 23 lAPj — Dün, beş devletin parasının Belçikada mü-baya a t için serbest bırakılması ü-zerlne. Belçika, serbest ticaret sa. hasında yeni bir İleri adım atmıştır. , j
Serbest bırakılan paralar. Fransız ve İsviçre frangı, Batı Almanya markı, Birleşik Amerika doları ve Italyan liretidir.
İngiltere çelik sanayiini kontrol etınlyecek
* Londra 23 (AP) — Ingiliz Hükümeti dün, çelik sanayii İstihsalinin tevziini kontrol etmekten vazgeçmiş olduğunu bildirmiştin Bununla beraber, çelik fiyatları tanzim edilmekte devam olunacaktır.
ATİNA MEKTUBU
Yunan tütünleri
Atina, (Hususi Büfomuz bildiriyor) — Liberal Partinin Şefi M. Venlzelos yabancı memleketlere seyahate çıktı, Yunan tütünlerini satmak gayesiyle Fransa, İngiltere ve Almanyaya gidecek.. Zira Makedonya ve Trakya-dakl antrepolarda bir hayli tütün stoku mevcut. Bu tütünleri sevketme meselesi bu havalideki ahaliyi müşkül durumda bırakmaktadır.
1919-1950 senesi tütün ihracının 22 bin tonu geçmlyeceğl, alâkadar zevat tarafından kuvvetle tahmin edilmektedir. 1948 ve ondan önceki senelerin stoku 12.000 tonu geçmemişti. Fakat 1919 senesi tütün mahsulü 37.000 tondu. Şu hakle 1950 senesinde günün mühim meselesi 49.000 tonun satılışıdır: 1950 sonesi mahsulünün 1949 unkinden dgha yüksek olacağı çok muhtemeldir. Yunan Hükümetinin bu sahada aldığı kararların izahı aşağıdadır:
1 — Alman pazarı Yunan ekonomisi için mühim bir tehlike teşkil etmektedir. Bu noktayı Amerikan Hükümeti ile Marshall Plânı idarecilerine izah etmek.
2 — Alman Hükümeti ile temasa geçerek ekonomik münasebetleri ve bilhassa Almajıyadakl tütün satışı hakkında konuşmalar yapmak,
3 — Ingiltere ve Mısırda mühim bir miktar tütün satabilmek için kararlar almak,
4 — Avrupa piyasasında İnşaat malzeme siparişleri ile Yunan tütün satışını birleştirmek,
5 — Husus! komisyonun kaı arları -nı, Yunan tütünlerindeki F.O.B. fiyatının İnmesi için hemen tatbik etmek.
Bu kararları müteakip, 1952 senesinde Yunan tütün ihracatının 60.000 tona çıkması için gereken tedbirlerin alınması için uğraşılacaktır.
Italyan tütün istihsali
Milano, (Uçak ile) — Italyan Tütün İnhisarı, 1949 yılı için İtalyan yaprak tütün istihsalinin 132.5 milyon libre, yahut daha bedbin bir tahmin olan 120.4 milyon libreden yüzde 10 nispetinde daha fazla olduğunu tahmin etmiştir. 1948 yılı için tahmin 164.1 milyon libre IdL 1949 senesindeki düşüklük ekilen arazinin daha az olması ve dönüm başına elde edilen tütünün de aynı nispette eksik olması yüzündendlr.
1049 yılında yaprak tütün ithali 8.3 milyon libredir. 1948 yılında bu miktar 27.3 milyondur. İthal edilen tütünün büyük bir kısmını, 3.1 milyon libresini, Yunanistan temin ediyordu. Tütün ithal edilen diğer memleketler, A.B.D., Bulgaristan, Rusya. Türkiye ve Libya'dır.
Yaprak ve sap ihracı, 1949 yılında 14.6 milyon libre idi. Bu miktar 1948 yılında 2.0 milyondu. 1949 senesinde, Kalyadan tütün alan memleketlerin başında Rusya ve Holânda geliyordu. Almanya, Polonya, İngiltere. Arjantin ve Amerika gayet az miktar almaktadırlar.
Mısırın çırçırlanmıj pamuk durumu
İskenderiye 23 (Hususî) — Ziraat Bakanlığının bildirdiğine göre, 1949/ 50 pamuk mahsulünden nisan sonuna kadar 8,698,000 kantar pamuk çırçır edilmiştir. Geçen sene bu miktar 8.899.000 kantardı.
Tanınmış Amerikan maliyecisi diyor ki :
"Türkiyeye Amerikan sermayesinin gelmesi için şartlar mevcuttur,,
NEW-YORK'UN MEŞHUR BANKACISI, MEMLEKETİMİZDEN ÇOK İYİ İNTİBALARLA AYRILDIĞINI VE YENİ SEÇİMLERİN AMERİKAN SERMAYESİ İÇİN
MÜSAİT BİR ZEMİN HAZIRLAMIŞ OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Bir müddetten beri memleketimizde tetkikler yapmakta olan Amerikan Bankacılar Heyeti Başkanı Chase National Bank Umumî Müdürü ve Meclisi İdare Reisi Aldrlch dün saat 15,15 te Amerikan Konsoloshanesinde bir basın toplantısı yapmış-tır.
Bankanın Ortaşark ve Garbi Av-rupada muhtelif mail müeşseaelerle mevcut derin alâkası dolayıslyle bu memleketleri ziyaret etmekte olduklarını ve bu gaye ile1 Türklyeye geldiğini söyleyen Aldrlch. Chase National Bank ın Ortnşarkta şubesi bulunmadığı gibi, doğrudan doğruya sermaye yatırımı işleriyle de alâkadar olmadığını, banka işlerini dalma mahalli hususi bankalarla yaptığını belirterek, sadece İthalât ve İhracat sahasında kısa vadeli kredilerle uğraştığını, bu Kibarla Türklyeye de bir sermaye yatırımında bulunmalarının bahis mevzuu olamıyacağını ifade etmiştir.
Bundan sonra, bankanın bu memleketlerde İş yapan muhtelif Amerikan firmalarlyle geniş münasebetleri bulunması dolayıslyle senede bir ve-ya iki defa bu memleketlere seyahat yaptığını, fakat Türklyeye ilk defa geldiğini söyleyen Aldrlch memleketimizin tanınmış bankacılarlyle mali ve ticarî İçlerle ilgili devlet dairelerinin daim! memurlarlyle görüş-
Ticaret Odaları Nizamnamesi
İzmir İhracatçıları, Yeni Odalar ve Borsalar Kanununun dış satışların borsaya tescili mecburiyetine dair hükmüne itiraz ediyorlar
Izlmr, 23 (Humifll muhabirimizden) — Yeni Odalar ve Borsalar Kanununun tatbikına dair nizamname hazırlanırken tamirdeki alâkalıların da mütalaâlarının alınması msknadlyle Ekonomi Ve Ticaret Bakanlığı Müşavirlerinden ikisinin iştirakiyle bir müddetten beri İzmir Ticaret Odasında ve Borusunda yapılmakta olan toplantılar «ona ermiş ve Bakanlık müşavirleri İstanbul tüccarlarının mütalâalarını almak üzere 20 mayısta şehrimizden ayrılmışlardır.
İzmir toplantılarında kanunun bil-hasna 52 nel maddesindeki, Boraaya dahil maddelerin dış satışlarının da «ünü ırününe Borsaya tescil ettirilmesi mecburiyeti üzerinde durulmuş ve bu takdirde ne büyük bağlantılara Ve ne de alivre satışlara imkân olacağı noktal nazarında ısrar edilmiştir.
Filhakika, harp yıllarının anormal İktisadî şartlarının meydana getirdiği bir kısım avare sermaye scyyallyo-tini kaybetmeden plâse olacak mevzular aramaktadır. Bunun en karakteristik misalini îngillzlero yapılan toplu satışlar teşkil etmektedir. Her İngiliz toplu mubayaasının akabinde bu rlhi sermaye derhal ortaya çıkarak satış mevzuu maddeye kapatılmakta ve Borsa fiyatları bu satış kârsız hala gelinciye kadar yükseltilmektedir.
Bu kabil sermaye sahiplerine şöyle bir düşünce hâkim olmaktadır: Nasıl olsa muayyen bir müddet İçin bu fiyat İngiliz mub&yaaslyla garanti o-dllmiştir. Bu arada başka işler çıkarsa fiyatın daha fazla yükselmesinden kazanırını. Çıkmazsa da işten znrar-sıı kurtulabilirim.
Bunun neticesi, bu satışlara İştirak etmiş olan İhracat evleri, ellerinde kâfi stok bulunmadığı takdirde, çok defa para kazanamadıkları gibi büyük zararlara da duçar olabilmektedirler. Hattâ bazı defalar zararın büyüklüğü karşısında dış taahhütlerin bir kısmı
tüğünü. ancak Ankarnda bulunduğu sırada kabinenin henüz teşekkül etmemiş bulunması dolayıslyle vekiller-* ie temas edemediğini beyan ettikten sonra. Türkiyedon çok iyi İntibalar edindiğini açıklayarak, şöyle demiştir: • |
“— Memleketinizde bulunduğum 8-4 gün zarfında edindiğim Intıbaa göre, Türk milleti istikrar ve itidal sahibi bir millettir. Sükûnetini kaybetmez. ve demokrasinin tatbikatında büyük bir ehliyet göstermektedir.
Türklyeye Amerikan sermayesinin yatırılmasına gelince: Amerikan sermayesinin hariçte yatırılabllmesl için ilk esaslı şart siyasî istikrardır,
İkinci mühim şart da Amerikan sermayedarının sermayesini yatıracağı yerde hususî teşebbüsün himaye ve müzaheret gördüğüne ve emniyet içinde bulunduğuna kani olması lâzımdır. Bu iki nokta! nazar dikkate alınırsa şahsi kanaatime göre son seçimlerin Türkiyede Amerikan sermayesinin yatırılması bakımından çok müsait olduğu şüphesizdir.
Şunu da istltraden söyleyeyim ki. herhangi bir sermaye yatırımı bir takım şartlara tâbidir. Yatırıldığı yer-de ne gibi fırsat ve imkânların bulunduğu ve Amerlkadakl malî ve İktisadî durumdur. Ancak bu suretledir kİ bir hususi sermaye sahibi A-
yerine getirilememekte ve blnnetlce ticarî haysiyetimis müteessir olmaktadır.
Yeni kanun Borsaya dahil maddelerin vâdeli, vadesiz bütün dış satışlarının da derhal Borsaya tesellini emrettiğinden bu bakımdan işlerin daha da güçleşeceği üzerinde duran alâkalılar bu hükme şiddetle itiraz etmektedirler.
Kanunun sarih hükmü karşısında bir çıkar yol bulmak latlyenler. belli başlı İhraç maddelerinin Borsadan çıkarılması lâzımgeleceği mütalâasını ileriye sürmektedirler kl, bu. Borsa-nın kaldırılması demek olacaktır.
Pratik düşünceli bazı alâkalılar İse İhraç maddelerinin yalnız İşlenmemiş, tıatürel haldeki kısımlarının Borsaya İthali ve işlenerek İhraca hazır vaziyete getirilmiş malların Borsa dışı bırakılması suretiyle kanunun hükmünün haricinde bırakılmasını mümkün görmektedirler ki, galiba tatbikatın şimdilik alacağı İstikamet bu olacaktır. Bu takdirde şimdiki vaziyet devam edecek ve meselâ işlenmemiş ü-zümler Borsaya dahil olacak ve fakat işlenerek ihraca hazırlanmış üzümler Borsa dışında kalacaktır.
Diğer taraftan, evvcılae dünya Ü-züm fiyatlarının teessüs ve seyrinde yegâne merci olan Hamburg Borsası-nın ikinci Dünya Harbinden sonra bu fonksiyonunu kaybettiğini nazarı itibara alan bir kısım alâkalılar İse bu fonksiyonun tamir Boratsın* intikal ettirilebilmesini temlncn. güçlüklere katlanılarak dış üzüm satışlarının da Borsaya tescilinde fayda mülâhaza etmektedirler.
Böylcce mesela henüz bir karara bağlanmış olmaktan uzak bulunmakla ve mevzua verilecek İstikametin İstanbul toplantılarından alınacak neticeye göre taayyün edeceği anlaşılmaktadır.
merlkadaki sermayesini çekârâk başka bir memlekete yatırabilir. Bu m. hepledir kl para yatırılacak Memleketlerdeki şartlar ne kâdar müsait olursa olsun, ne miktarda Amerikan sermayesinin o memlekete gelebileceği evvelden tahmin ve tesblt olunamaz; esasen bizde sermaye yatırımı için Ikrazat da buluna mayız. Çünkü uzun vadeli hiç muâmeiemlt yoktur
Bundan sonra Marahall Plânı tatbikatı hakkında da. hayat seviyesini yükâeltmek İçin yapılan yardımlardan. Amerikan ekonomisinin büyük istifadeler sağlamakta olduğunu belirten Aldrlch, seyahatinin esas gayeleri hakkında daima çekingen cevaplar vermiştir.
Fakat konuşmalarından edindiği, miz Intıbaa göre, kendisinin Amerikanın en güvenilir bankacısı olması itibariyle herhangi bir memleket hususundaki kanaat ve İntibaları bütün malî mehafilde katî tesir yapacak mahiyettedir. Bu itibarla, Birleşik Amerika mâliyesinin en salâhiyetli adamı sayılan Chase National Bank of New-York'un Genel Müdürü ve Meclisi İdare Reisi Aldrlch'in beraberinde bankanın en mühim İki şahsiyeti olduğu halde memleketinize sadece basit bir tetkik için gelmediği bir hakikattir. Bugün İçin kati bir şey aç ıkla m tırnakta İse de kendi, sinin memleketimizden İyi İntibalarla ayrılmasının Amerika malî meha-fillnde yapacağı müspet tesiri tahmin etmek zor değildir kanaatindeyiz.
Amerikalılar üzümlerini desteklemiyecekler İzmir 23 (Hususî muhabirimiz bil. diriyor) — Avrupa iktisadi İfblrliğl Teşkilâtı nezdindeki delegasyon baş-kanımızın yaptığı ısrarlı teşebbüsler neticesinde Amerika Hükümeti. A-merikan üzümlerine ihraç sırasında tatbik edilen subslde himaye sisteminin bu mahsul yılından itibaren ilgasına ve Amerikan üzümlerinin Avrupa piyasalarında Türk ve Yunan üzümlerine rakip bir durum yaratmaktan İçtinap edilmesine karar vermiştir. Bu karar tamirde büyük bir ilgi ile karşılanmıştır.
Lokanta tarifeleri
Yemekler, yüzde otu» ucuzlayacak
Belediye İktisat MüdürlUftinüa yiyecek maddelerinde görülen ucuzluk bakımından, lokanta fiatlerinde indirmeler yapacağı yazılmıştı. Bu mevzuu tetkik eden komisyon bugünkü zahire flatleri karşısında lokantalardaki yemek tarifelerinde yüzde 30 nispetinde ucuzluk olacağj nı mümkün görmüştür. Komigş’«i tetkiklerine devam etmektedir
Toptan kahve fiyatları düşüyor
Son hafta İçinde dış memleketlerden piyasamıza 300 tondan fazla kahve gelmiştir. Tahmit sokağı kahve piyasasında 5 numaralı toptan kahve flatleri 700 kuruşa kadar düşmüştür.
23/V/1950 Salı
MEMLEKET TİCARET BORSALARI
goru Uajylin eden takribi piyasa değerleri.
Borsalarda vaziyet
İstanbul :
Ticaret Borsasında kabukhc fındık satışları tekrar durgun bir devreye girmiştir. iç fındık sağlam durumunu muhafaza etmektedir. Diğer maddelerin durumunda bir değişiklik görülmemiştir.
Kambiyo, Esham ve Tahvilât Bor-sasında yüzde 6 faizli üçüncü Kalkınma tahvilleriyle 6 faizli Dördüncü Tertip Demiryolu tahvili fiyat İlerlemesi kaydetmiştir. Altın fiyatlarında dün de düşüklük müşahede edilmiştir. Yalnız külçe altın ile gulden üzerine mahdut miktarda iş olmuştur.
İzmir :
Borsada çnkMl^k9l9 kuru Uiüın ağlaın durumunu muhafaza etmektedir. Ancak fiyatların daha fazla yükselmemesi için alıcıların teenni ile hareket etmek istedikleri görülmektedir, incir piyasasındaki an damlık devam etmekle beraber eldeki 600 ton hurda incir için hâlâ alıcı bulunamadığı gibi evvelce Tekel idaresine yapılan müracaate de henüz cevap alınamamıştır. Boıaada pamuk hsreket.ll durumunu muhafaza ediyor. Alıcılar, hem hazır ve hem do vadeli mallarla ilgilenmektedirler. Pamukya^ı-nın müstakar durumunda bir değişiklik yoktur
• Adana :
Ticaret Borsasuıda ikinci Akala, ve makine parlağı pamuk kaliteleri üzerine muameleler olmuştur
KAMBİYO
Istanbu 1 Borsası
Açılı» Kapanış
1 Storling 7.90.80 7.91.—
100 Dolar 260.26 280.26
100 Fr, Frangı •„ 0.80 0.80
100 İsviçre Fr...^ 64.83 61.83
100 Öelç. Fr 6.60 5.60
100 İsveç Kr 64.67 64.67
100 Florin .......... 73.68.40 73 «8.40
lfM) LirCt aaeeaaeeaşa 0.44 128 0.44.128
100 Drahmi 0.01.876 0.1.876
100 Escoudos 9.73.00 0.73.00
Altınlar
Bugün Eski kur
Lira ’ Lira
Külçe Terli Gr. 4 Hu 4.72
Külçe Deguaaa. İ.IJ6 1.76
Cumhuriyot .... 31.60 34.—
34 5U 35 76
Hamit 84.—
( > U tflen «•şeşseeete» 30.70 31.60
tnfflllz a 42.— 42.60
Fransız kok ....
Napolâon 111 .. — —
İsviçre 31.50 33.—
New-Turk’ta ı onsu; $ 35
Gümüş, Platin
En aşaftı En yukarı
Gümüş Gr — —
Fittin " 10.- U.—
Zürich Borsası (Serbest)
23 6.1950 İsviçre Franşi
üurııınu En ttjjaftı En yukarı
Türk Lirası 0.97 1 07
DOİAF • • • « •» ••• »ae • ıı a 4,28 1/4 4.21» 1/4
Sterllna 10. kO 10.95
Fransız Frangı 1.22 1.21
ESHAM VE TAHVİLÂT
Devlet Tah villeri
İkramiyen tahviller ft6 1033 Ergani - Kapanış (•)
23.— 24.—
fe5 1938 ikramlyell 21.— 22.-
(76 MIHI Müdafaa I 21.—
%6 1941 Demiryolu IV ....... 110.08 100.—
^6 1941 Demiryolu V 99.90 100.—
%4 1/2 1049 ikıamiyeli ... 90.70 98.-
Diğerleri
Ç'eü 1011 Demiryolu VI 100(60 110.—
6 Kalkınma 1 100.60 110.—
m esseses 100.60 —
,, İH «,.... 100.30 ’ 110.—
1049 istikrazı I. 100.60 100,—
%6 1948 latllcranı 11 100.65 120.—
Te6 Milli Müdafaa I 97.60 09.—
«76 1040 " I 21.30 08.-
%7 1934 Slvaa-Erzurum I... 21.35 20.30
^77 1034 ” “ II.-V1I... 21.67 20.40
Tc7 1941 Demiryolu I... 21.50 21.61
%7 İMİ ” XI— 21.40 22.—
»47 İMİ " III... 31.30 22.-
(77 Milli Müdafaa I... 22.— 21.45
947 (’ " II... 21 20 22.—
(!47 " • III... 21.63 21.-
(K7 " " rv... 21.70 21.05
Şirket Tahvilleri
T.C, Ziraat Bankası 20.20 20.20
Anadolu D.Y, Tertip A/B. 112.50 111.-
4> •• •• —
•• “ %60 22.30 50.-
M ,, MUmes. Senet. 67.90 67.80
Şirket Hisse Senetleri
T.C. Merkez Bankası 121.— 120.26
Türkiye İş Bankası 30.— 20.60
Türk Ticaret Bankası 5.— 6.-
A.rfll&n Qlfnonto •«•••••••••se» 15.25 16.75
Sark Değirmencinle 23.25 23 50
MÜH ReaMırnn* .. 8.- 16.26
Ecnebi Tahviller
(♦) GÜnÛndo Bordada muameicâl tea
YABANCI BORSALAR
Mısır Kredi Fonslye 1003 172.—
İstanbul Ticare t Borsası
Hububatı Buğday yumuşak (Tüc.) Bugün Eski Kapanış
26.— 28.—
Buğday sert (Ofisin) ....... — 31.—
Arpa yemlik (dökme) ...... 20.10 20.-
Mısır (Sari) çuvalı ...... — 22.—
Faaulya tombul — 24.—
Fanulya Çalı sert — 37.—
uıjycrnl •>«•••••••••«••••••••••• — 41.—
Mercimek kırmızı kabuk. — 27.—
Mercimek yeşil — 35.—
Nohut TliltlirOİ aeissesssaşaste — 17.—
Yuftlı tohumlar ı
Ayçiçeği tohumu 27.— 28.—
FCcton tohumu •••••••••••••••••• 39.— 41.—
Kendir tohumu 32.—
S una iyi
Yer fıstığı kabuklu İÜ 71,—
Kuru Meyvnlar :
Fındık (kabuklu sivri) ... 89.— 92.—
Fındık (tç tombul) 178.— 178.—
Ceviz (kabuklu) 30.—
Ceviz (İç natürel) 85.—
Dokuma İlam Maddeleri ı
Tiftik (nn. mıt.1) 300.— 300.—
Tiftik (Natürel) 315.—
Yapak Anadolu (Kırkım) 200.— 200.—
Hnm derileri •
Sığır salamura (kasap) Kl. 140.— 140.—
Keçi tuzlu kuru kilosu ... 182.—
Koyun hava kurusu kilosu — 180.—
.Nebati Yatlar:
Zeytinyağı (E,E. tonekoll) 264.—
Suaamyağı (Raf. sıra» 216.—
Ayçiçeği (Rafine çıplak) 110.—
Fındık yağı (Çıplak) r 11 11 mla vâ ack/ mm a r « 131 - vta t ü lanlar
. t •
İzmir Ticaret Borsası
Bugün Son Kapanış
üzüm çeklrdeksia No.9 67.— 57.26
incir A serisi No. 8.... 56.— 56.— 1
B serisi No. 108 42.— 42.—
Pam. Akala I (vadeli) 206.— 215.—
Pamuk Akala 11 ••...» 180.— 180.—
Pamuk Akala III 155.— İM.—
Pamuk yerli 180.— 180.—
Pamuk yağı (rafine) ... 117,— 1İ7.-
Pamuk çekirdeği 12,60 12,50
Adana Ticaret Borsası
Pamuk Akala 1 183.50
Pamuk Akala II 154.— 162.—
Pamuk Akala III — 147.—
Pamuk yerli £ — —
Pamuk yerli II. 1
Trabzon Ticaret Borsası
FINDIK a) ?i50 randımanlı kabuklu tombul 81.—
b) iç sıra kontrollü 172.-
Eskişehir Ticaret Borsası
• Buğday yumuşak - - 30.-
şort «•••••••••••••• — 31.-
Arpa
New-York Borsası
Buğday (Buşeli=Sent) ...........
Sert Kış mahsulü No. 2 .......
Kırmun “ “ No. 2.........
Pamuk Middllng (Ubresi=Sent) TemmuB
Ekim .........................
Aralık IH MHHlIHIIIlaHH
Tiftik (LibreJ(l=Sent) >4iau«M»H«ı a Teksaa No. 1 .................
Fındık (Llbreal=:Stnt) ea••!«(•••••tia Kabuklu yeril iri ..............
“ “ orta ......
Lşvant İç İthal malı ........
Ekıtra ir) İÇ İthal inalı ...
Kuru Uf.Um (Llbreai^Sent) .....
Thompson çekirdeksiz seçme ...
Keten tohumu (Buşcli=Do!ar) ... Mlnneapolls ...................
Kalay (Llbresi=SenD .........
Levha-teneke (100 ilbro dolar)
Dıln
267 1/2
250.-
32 99 31 63 31.67
22.-
22.50
36.-
40.—
UU4
3.22
77.80
7.30
En ki kur
270.—
282 —
32.90
31.69
31.63
22 80 21.-M.— 36.-
11 1/4
3.88
77.37
7.30
Londra Borsası
Keteıı tohumu (Tonu=Starllng) B o m buy Kalküta 65 — 63.50 64.- 65- 63.— 64 3/4
Yer fıstığı Hindistan
Bradford Piyasası
Tiftik İyi mal (Libreai=Fivat) “ Sıra malı “ “ Yün Anadolu •' “ h Trakya M 20/21 18/21 34.— Nom 30.— M 20/21 ° 18/21 M
İskenderiye Borsası
183.—
92.—
Pnnıuk (Kantarı=Talıan>
Ashmouni Kısa elyaflı F/G. ... Karnak Uzun elyaftı FZG.
Resimlerle Meclisin açılışı
24 Mayıs 1950 Çarşamba
9 uncu devrenin
açılışında
gittikçe artmaktadır.
Cumhurbaşkanı Baş-yenl kabin? âzalarly-
ve yazılarla en iyi bir gazete olarak
y
dtp e «85i
Meclisin açılması etrafındaki -alâka
Memlekette miihim bir siyasi inkılâp teşkil eden bu hâdiseyi TEM İSTANBUL gazetesi rc-' simler
tesblt eden
- dünkü sayımıza yctişemlyen tarihi kıymeti haiz resimleri - bugün de okuyucularına bir sahife halinde vermeyi vazife bilmiştir
RESİMLER : Yukarıda solda
— Cumhurbaşkanı seçilen Ba-yar, Başbakan Adnan Menderes beraberinde olarak Meclise gelirken. Sağda — Eski Cumhur-başkanı İnönü Meclise gelirken. İkinci sırada solda — Bayar Cumhurbaşkanı olarak yemin ettikten sonra.
— Altta— bakan ve le.
Küçük
resimler birinci sıra yukardan aşagıj a — Halk Partisi Genel Başkam İnönü ( h.p. Meclis Grupunda, H. Cahid Yalçın Cumhurbaşkanı seçimine a -İt mazbatayı imzalıyor, Cumhurbaşkanı seçiminin tasnifi yaptlırken.
İkinci sıra — Resmi kabuller.
'•23H
s
F‘>İ ı ■ TZr «
*v’ ’ »’l • • w
5 52?/' Mva * • ■« « n.tfB L* ) 1
'■ • «i $ ./J 1 * ■
Comments (0)