24 Temmuz 1950— Pazartesi
TANBUL
neoıycKU
FENÎ İSTANBUL
BUL
75.000
75.000
75.ÛOO
AL 000 “öOû
TO.lK
as
İra daâ
it
YEI
YENİ tSTANBTH. 75.000
iyor ıyor iyor Hra dağıtıyor ağıt iyor ağılıyor
- itiyor ğıtıyor Hra dağıtıyor
SİYASÎ İKTİSADÎ, MÜSTAKİL
Tesis eden: Habîb Edib - TÖREHAN
Yıl 1—Sayı 236 — 10 kuruj
Beyoğlu - Müellif Caddesi 6 - 8 — Posta Kutusu : 447 - İstanbul
Telefon : 44756 - 44757 Santral
Abonec Türkiye İçin seneliği K, altı aylığı 17, üç aylığı 0 Hradır. Hariç memleketler iki mislidir •
Hânlar ı t noı tayfada santimetremi t liradır. İlânlardan hiçbir mesuliyet kabul edilmez.
— Telgraf Adresi ı Hetlo. İstanbul
Dış politika
Birleşmiş Milletlerin, hakikî birlik kurabilmesi için
KORE meselesi, pek çok kimseyi endişeye düşürmüş, kafalarda huzursuzduk yaratmıştır. Bıı da gayet tabiidir: Sözde “salAhlyetli” bir çok müşahitler, Uzakdoğudakl yeni kızıl ihtilâfın bir üçüncü dünya harbi başlangıcı olduğunu bir kâhin glhl İddia etmekten geri kalmıyorlar, öyle ise» atom bombalariyle yapılacak bir umumi katliâmdan dehşet duymadığım İftiharla söyliyebHecck bir lnmân var mıdır? Zaten, Şimal Korelileri Cenup Koreye tecavüze teşvik edenlerin, bütün plânlarını işte dünyadaki bu harp korkusu üzerine kurduklarından, hesaplarını ve tahminlerini ona göre yaptıklarından as-1A şüphe etmemek lâzım, çünkü onlar, böyle bir tecavüzün hür demokrat milletlerin kuvvetlerini bitaraf vaziyette bırakacağından emindiler.
Fakat, 38 İnci arz dairesinin cenubuna yapılan taarruz karşısında bir çok milletler tarafından fcösterllen aksülâmel ve alman kararlar, hesaplarını böyle bir tahmin üzerine kuranları şaşkınlığa ve tereddüde düşürmüştür. O halde, Kore ihtilâfının ortaya koyduğu meseleyi basite İrca etmek ve onu hakikatin ışığında tetkik etmek zarureti vardır.
Bütün medeni cemiyetlerde, kanunları neşreden ve bunlar vasıta-aiyle fertler arasındaki münasebetleri tayin eden, düzene koyan, emir veren yüksek salâhiyet sahibi bir o-torite mevcuttur: Bu fertler içinde, elbette katiller, anarşistler, vicdansızlar da bulunacak ve bunlar kanunları tanımıyarak muhteUf şekillerde ona karşı geleceklerdir. FakAt tarih İspat eder ki, bir cemiyetin ve bir medeniyetin yaşayabilmesi için kanunların, katillerden ve anarşistlerden daha kuvvetli olması lâzımdır. Milletler için de bu tamamen böyle-dir.
Her millet tarafından büyük merasimle İmza edilmiş bir milletlerarası kanun vardır, değil mİ? Bunun Lsmi de Birleşmiş Milletler Anayasasıdır. Bu kanuna riayet ve onun tatbikatı, Güvenlik Konseyi denilen bir İcra kuvveti tarafından emniyet altına alınmıştır ve kontrol edilmektedir. Milletlerarası cemiyette İse ancak, bu Güvenlik Konseyinin her kararı bütün milletlerce kati bir emir telâkki edildiği ve bu kararlan din-lemlyenlere karşı lüzumlu tedbirler alınabildiği takdirde emniyet teessüs etmiş olur. Halbuki, şu Kore meselesinde Güvenlik Konseyi, şimal Korelileri ve onların gizil müttefiklerini hiç tereddütsüz mahkûm etmişti. Üstelik, Birleşmiş Milletlere dahil bütün Azalan da, istilâcıları koğmak üzere kuvvet göndermeye davet etti.
O halde, milletlerarası kanuna riayet edilmesini ve onun müdafaasını isteyen herkes, bunu temine çalışmalıdır. Şimal Korelilerin Cenup Ko-reye tecavüzü tam bir cinayet örneğidir. Onun için her millet, elindeki imkânların ölçüsünde bu cinayeti cezalandırmağa yardım etmelidir. Ve mademki, İstilâcıları durdurmak için kuvvet kullanmağa karar verilmiştir, her millet, Cenu Kore ve Amerikalıların yanı başında dhğüşmek üzere I —prensip İtibariyle— küçük veya büyük bir ordu göndermelidir.
"Prensip İtibariyle” demekten maksadımız şudur: Çünkü, bundan böyle Kore meselesini mevzii bir hâdise gibi telâkki etmek gülünç olur. Kabul etmek lâzımdır ki. şimdi bir umumi harp içinde bulunuyoruz. Cephe yalnız Koreden ibaret olmayıp, Baltık Denizinden başlayıp bütün Avrupa ve Asya kıtalarından geçmek üzere Al as kaya kadar uzanan muazzam bir cephe vardır. Bu cephe, evvelâ El beden, sonra Balkanlardan, Kara-denizden, Kafkasyadan, Şimali İrandan, Efganlstandan. Fllndlstandan, Siyamdan, Malezyadan. Flllplnlerden, Formozadan, Koreden geçmekte ve Japonya yoUyle Amerikaya ve AJas-kava kadar dayanmaktadır. İşte Birleşmiş Milletlerin kuvvetleri, bütün bu cephe üzerine yayılmak ve teşkilâtlanmak zorundadır.
Bundan şöyle bir netice çıkarabiliriz: Bu cephe Üzerinde bulunan, yani "demirperde” Ue doğrudan doğruya temas halinde olan milletlerden» kendi askeri kuvvetlerinden bir kısmını ayırıp Koreye» velev kİ çok küçük bir birlik göndermelerini İstemek, tamamen lüzumsuz ve son derece tehlikeli bir harekettir. Bilâkis, bıı milletlere kendi ordularını takviye için lüzumlu bütün vasıtaları süratle vermek gerekir. Buna mukabil, demirperdeden uzak olan milletlerden. düşmanın en fazla tecavüzkâr olduğu yere, bugün İçin Koreye kuvvet göndermelerini ve bilfiil harbe katılmalarım talep etmek lâzımdır. Onun İçin, akıl ve mantık, Türkiye, Yunanistan, İtalya, Fransa. Belçika» İngiltere, İran ve Pakistan vesaire or. dularının. kendi mlllt garnizonlarından hiçbir yere kınııldanmaksızın acele olarak takviye ve teçhizini İcap ettirir. Aynı sebepten, Cenup-doğo Aslanın müdafaa sistemini tamamen yeniden organize etmek zarureti vardır. Yine bu yüzden, Birleşmiş Milletlerin bir âzası sıfatlyle vazifelerini yapan Amerikalılara yardım için Brezilyanın, Arjantlnln, Şilinin, Mek-slkanm ve Kanadamn Koreye ordu yollamaları İstenmelidir.
Koredekl .Amerikan zırhlı kuvvetler komutanı General Hobart R. Gay Taejon cenubunda cepheye hareket ederken General Hobart, tklncl Dünya Harbi sırasında General Patton'un Kurmaybaşkanı olarak çalışmıştır
Washington Hususî Muhabirimiz G. H. Martin bildiriyor
ait
Mühim askerî plânlar hazırlandı
Amerika bütün siyasî taahhütlerini askerî imkânlarla ahenkleştirmek için yeni kararlar aldı
Washington, 23 (Hususi muhabirimiz G. H. Martin telsizle bildiriyor)
Washington mehafilL» üçüncü cihan harbinin önlenebileceği ümidini henüz kaybetmemişlerdir. Bununla beraber, umumi silâhlanmanın Rus-yada bir aksülamel yaratarak, bu bakımdan, cihanı umumi bir harbe doğru yaklaştıracağı da hatırdan çıkarılmamaktadır. Şu var kİ, son senelerin silâhsızlanma hareketinden de hiçbir fayda temin edilemediğini nazarı itibara alan Amerikan liderleri, üçüncü bir harp İhtimalini bir kenara bırakarak, silâhlanmadan mütevellit tehlikeyi göze almaya kararlıdırlar. Silâhlanma, her gün için artık gayri kabili İçtinaptır ve bugüne kadar endişe ile gözlenen bu vakanın, artık ihmali caiz değildir. Washing-tonda hâkim olan zihniyetin bu merkezde olduğunu tahmin ediyoruz.
Askeri plâna esas olan mülâhazalar, şu suretle hulâsa edilebilir:
1 — Silâhlanma, yalnıı Rusya ya karşı bir harbe göre değil. Korede olduğu gibi, bilhassa Rus cephesinde bir çok mahallî harplere göre tanzim edilmelidir.
2 — Rusyanın büyük merkezlerine karşı hayati ehemmiyeti haiz olan atom bombası, peyklere karşı müessir olamaz.
3 — Silâhlı kuvvetlerin esası piyadedir ve geçen ilkbaharda çok İzam edilen ‘'sihirli,, küçük silâhlara fazla güvenmek caiz değildir.
4 — Askeri imalâta, Avrupada, Marsahil Plânı vasıtasiyle yapılan sivil İmalât kadar rüçhan hakkı tanımak lâzımdır. Meselâ, Avrupa memleketlerine munzam dolar varidatı'te. min edebilmek için, Avrupadakl silâh fabrikalarına mühim siparişler verilecek ve bu arada Fransadan, A-merlka hesabına top yapması İstenecektir.
5 — Amerikanın giriştiği bütün siyasî taahhütler ve bunlardan, bilhassa yakınşarka alt olanlar, tekrar gözden geçirilecek ve arttırılacaktır. Siyasî taahhütlerle hakiki askerî imkânlar arasında ahenk yaratılacaktır.
Kore harbi dolayiHİyle İngiltere, Uznkşurkta vaziyet almaya başlamıştır. İngiliz devlet adamları bu mmtakalarn sık sık ziyaretler yaparak kabile reislerini tutmaya çalışmaktadırlar. «Yukarıdaki resimde İngiliz müstemleke sekreterini Uzakşark’ın kült noktalarından biri olan Malaya’ya yaptığı son seyahatte kabile reislerinin elini sıkarken görüyorsunuz. İngiltere Kore harbi dolayıslyle l zakşark’ın bütün mühim merkezlerine hususi bir alâka göstermeye başlamıştır
★ ★ ★
Amerikalılar, Kore'de durumu düzelttiler
MAC ARTHUR, KORE'DEKİ DURUM HAKKINDA BİRLEŞMİŞ MİLLETLERE GENİŞ BİR RAPOR VERDİ
Gl. Dean’in hayatta olduğu anlaşılıyor
Amerikan Ayanı Silâhlı Kuvvetler Komisyonu Üyesi Ankaraya geldi 1- ------------
Mr. Cain'in gelişine büyük ehemmiyet veriliyor
Mr. Caln : ”Türkiyeye yapılmakta olan askeri yardımla ilgili temaslarda bulunacağım” dedi
Korenln Birleşmiş Milletler himayesine alınmasının ve Amerikanın buruda harekete geçmesinin, Moskova için bir sürpriz olduğu iddia edildi. Bundan pek emin değiliz. Ancak emin olduğumuz bir şey varsa o da, Sovyetlerln yarın harbi, peyklerinden biri vasıtasiyle başka taraflara yaydıkları zanıan. dağılmış bîr aile vaziyetindeki Birleşmiş Milletler Teşkilâtını sımsıkı birbirine Imfelı ve bütün vasi t a kariyle döğüşmeğe azimli gördükleri takdirde, tahrik, manevra ve cinayetlerden vazgeçerek, mutlaka geri çekileceğidir.
Selim Sabit
Kore cephesi, 23 A A. (AFP) — Koro cephesıdneki ileri bir Amerikan üssüne gelen raporlara göre, dün resmen kayıplar listesine alınmış olan Yirmi Dördüncü Amerikan tümeni komutanı General VVilliam Dean Ta-ejon'dan kaçmağa muvaffak olmuştur.
Güney Kore eski muvakkat başkentinin düşmesinden beri Generalden bir haber alınamamıştı, fakat ilk batlardan gelen askerler. Generali. Amerikan kuvvetleri Taejon’dan çekildikten sonra geride kalanları bir araya toplamaya çalışırken gördüklerini bildirmişlerdir.
Hakkında alınan raporların aksine olarak General Dean’in yaralı olmadığı da öğrenilmiştir.
VVaehİngton, 23 (YÎRS) — Amerikan Senatosu Silâhlı Kuvvetler Komitesi Başkanı Mlllard E. Tydings bir beyanatta bulunmuş ve Koredekl hh-kerl durumda biıyük bir terakki olduğunu belirtmiştir. Senatör Tydings ezcümle şöyle demiştir:
"Koredekl vaziyet İyi olmamakla beraber eskisine nispetle çok düzelmiştir. Bundan bir İki hafta önce hükümete mensup bir çok şahsiyetler Ko reden çekilmeye mecbur kalacağımızı zannediyordu. Hattâ "geri dönmek., için bir ihraç hareketine ihtiyaç olacağı zannında idiler. Halbuki şimdi ciddî tehlikenin atlatıldığı kanaati mevcuttur.,,
Mıo Arthur, Birleşmiş Mlllotlore rapor verdi
Lake Success 23 AA (United Press) — Yetkili kaynaklar Güvenlik Konseyinin Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin başkomutanı olmak İçin zemini hazırladığından beri Mac Arthur’den gelen ilk rapora ittilâ kesbetmek üzere salı günü toplanacağını söylemişlerdir.
pazartesi günü burada yayınlanması beklenen 8 sayfalık raporun sadece askeri durumun bir takdirinde^ ibaret olacağı ve hiçbir tavsiyeyi İhtiva etini-yoceğl sanılmaktadır»
Amerikan zayiatı gayet az
VVashington 23 A.A. (United Press) — Birleşik Amerika Savunma Bakanlığından bildirildiğine göre şimdiye kadar yaralı, ölü ve kayıpların 6Û8 kişiyi bulduğu ve bunlardan 63 kişinin de kayıp olduğu yayınlanan son listede açıklanmıştır.
Kayıplar arasında 24 üncü Birliğin Komutanı General VVilHam Dean’in ismi de zikredilmektedir.
General Gay ilk kızıl taarruzunu defetti
Korede 8 İnci Ordu Karargâhı, 23 A.A. (A P.) — 48 snat süren meşum bir sükûnetten sonra Kuzey Koreliler Amerikan hatları üzerine şiddetli darbeler indirmeyi başlamışlardır.
Birinci Süvari Tümeni evvelce 24 Üncü Tümen tarafından müdafaa edilen hattı işgal etmiş ve komünistlerin topçu ve havan ateşi açarak 6000 kişi kadar tahmin edilen bir kolun sızma tabiyesini tatbike teşebbüs etmesi ü-zerine İlk imtihanı geçirmiştir.
1 inci Tümenin ağır silâhları muka-bede etmişlerse de komünİHtlerln İlerleyişi tamamlyle tardedllemcmlştlr.
1 inci Tümen Komutanı General Hobart Gay. Kuzey Korelilerin muhtemelen umumi bir taarruz hubırla-dıklarını söylemiştir.
Ankara, 23 (Hususî muhabirimizden telefonla) — Amerikan Ayan Meclisi Silâhlı Kuvvetler Komisyonu üyelerinden Cumhuriyetçi Mr. Caln beraberinde binbaşı An d re w Cella olduğu halde bugün saat 12.3Ö te özel bir askerî uçakla Etimesgut Hava A-lanına gelmiş ve hükümet adına Başbakanlık Müsteşar Vekili Ahmet Salih Korur, Dışişleri Bakanı adına Pro. tokol Umum Müdür Muavini Ferit İlden, Genelkurmay Haberalma Başkanı Albay Aziz Ulusan, Merkez Komutanı Albay Necati Olcay, Genelkurmay Haberalma Dairesinden Yüzbaşı Hüsameddln Tanyar, Amerikan Büyükelçisi Mr. Wad«worth, Amerikan Yardım Heyeti Kara Grupu Başkanı General McBride ve basın mensuplan tarafından karşılanmıştır.
Hava alanında kendisiyle görüşen gazetecilere Mr.Caln şu demeçte bulunmuştur:
— Memleketinizi ziyaret etmeyi uzun zamandan beri arzu etmekteydim. Bugün bu fırsatı bulduğumdan dolayı çok memnunum. Memleketlerimiz birbirinden binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen Türklyeyi her zaman takdir etmiş, her sahadaki çalışmalarını yakından takip etmiş ve Türkiye lehine çok şeyler söylemiş bir insanım. Bugün memleketinizde az da olsa kalacağım müddet zarfında Türkiye hakkında okuduğum vo duyduğum şeyleri bizzat müşahede e-debilme fırsatına sahip olduğumdan çok mütehassisim.
Ziyaretimin sebebine gelince, memleketinizde herşeyden evvel bir Ayan
Gazeteciler Bayramı
Türk basını, bugün hürriyete kavuşuşunu kutluyor Türkiyede sansürün kaldırılması ve Türk bacınının hürriyete kavuşmasının yıldönümü dolayıslyle 24 temmuz günü Gazeteciler Bayramı olarak kabul edilmiştir. Bu münasebetle bugün aaat 18 de Yıldız Parkındaki Malta Köşkünde bir kokteyl parti verilecektir. Ayrıca bu akşam Ankara Radyosunda gazete başmuharrirleri, üçer dakikalık birer konuşma yapacaklardır.
Diğer taraftan Bayram münasebetiyle İstanbul Gazeteciler Cemiyeti bir beyanname neşrotmlştlF. Bu beyannamenin metnini ikinci sayfamızda bulacaksınız.
■ - - 1 ■ - ■ "T — ----- ■
İstanbul Valiliği etrafında dedikodular
İçişleri Bakanı, Valinin değiştirileceği haberini tekzip etti
Dünkü sabah gazetelerinden biri eski Denlzbank Umum Müdürü Yusuf Ziya önlş’ln İstanbul Valiliğine tft yin edildiğini ve bugün İçin vazifesine bağlıyacağını bildirmişti. Bu hususta fikrine müracaat ettiğimiz Prof. Dr. Fahreddin Kerim GÖkav bize şunlan söylemiştir:
”— Böyle bir vaziyetten ne resmi ve ne de gayri resmî olarak hiç bir malûmatım yoktur. Bütün kalbimle bağlı bulunduğum Istanbula ve hemşehrilerime hizmet etmek için işimin başında bulunuyorum ve vazifeme devam ediyorum. Gayem, partilerin Üzerinde bir idare Amiri sıfatiyle, bu ! güzel şehre hizmet etmektir. Ortalığı bulandırmak için çıkarılan bu şayiaları her vatandaş gibi ben de görüyorum.,,
Diğer taraftan İçişleri Bakanı Rükneddin Nasuhioğlu da:
”— İstanbul Valisini değiştirmek birkaç gazetenin vazifesi oldu galiba, Geçen gün Başbakan, İstanbul Valisinin değişeceği şayialarını yalanmıştı. Bugün de ben tekzip ediyorum.H demiştir. I
Buna rağmen Valinin değiştirileceğine dair kuvetll şayialar dolaşmakta ve en ziyade Yusuf Ziya önlş’ln Is- I mi Üzerinde durulmaktadır. I
mümessili olarak bulunuyorum. Ayrıca buradaki ikametim müddctince de Türkiyeye yapılmakta olan askerî yardımla ilgili temaslarda bulunacağım.
Mr. Caln. Amerika Büyükelçisi Ho birlikte doğruca misafir kalacağı bü-*yükelçllik İkametgâhına gitmiştir.
Mr. Cain’in Ankara temaslarına büyük ehemmiyet veriliyor.
HÜRRİYET ŞEHİTLERİ İHTİFALİ
Meşrutiyet İnkılâbının kırk ikinci yıldönümü münasebetiyle Demokrat Parti teşkilâtı tarafından tertip edilen toplantı dün Şişli Hürriyet Abidesinde yapıl-
mıştır. Besim törenden bir anı gösteriyor.
Merasimin tafsilâtı 2 not uyfamısdadm
Bayar, hatıratını
neşredecek
Boyarın hatıraları arasında neler var ?
Eser, İttihat ve Terakki Kâtibi Mesullüğü, Millî Mücadele, Cumhuriyetin ilânı, Kabinede vazife, Başbakan Vekilliği, Başbakanlığı, Atanın hâtıraları ve nihayet D. P. nin kuruluşundaki sebepler ve iktidarı
Çeşme, 23 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — öğrendiğime göre 8a-yın Devlet Reisimiz Celâl^Bşyar, kendilerinin tayin edecekleri bir zamanda yayınlanmak üzere uzun zamandan beri yazmakta olduğu hatıralarını ikmal etmek üzeredir. Bayar İttihat ve Terakki Kâtibi Mesullüğü. Millî Mücadele safhaları, Cumhuriyetin ilânı, kabinede vazife kabul ettiği yıllar, Başbakan Vekilliği, Başbakanlığı ve nihayet Atatürkün ufulüne kadar geçen devrede fiilen bu hâdiselerin içine girmiş ve orada çalışmış bir şahsiyet olarak hatıralarını mütalâa serdetmeden kaleme almıştır.
Bilhassa Atatürkün ufulü günlerine alt hatıraları eşi, hiç bir devlet |
adamında bulunmayan kıymettar hatıralarla süslüdür.
Atatürkün gayri münteşir bir çok hatıraları da vardır. Eserin en enteresan kısmı bu haberi bana Çeşmede vermiş olan sayın Başkanın yakınlarından bir zatın ifade ettiğine göre Atatürkün ufulünden sonra memlekette cereyan edegelmlş olayların ga-nJş bir İzahı vardır. O zaman Ba-yann memleket ve dünya hâdiselerine alt anlayışı ve birçok ifşaatını da havidir. Hele D.P. nin kuruluşunu hazırlıyan sebeplerle partinin kuruluşu ve nihayet iktidara gelişine kadar geçirilen safhalar Celâl Bayann canlı kalemi bir çok bllinmlyen sırlan da İfşa edecektir.
Aıuertkadan Kadıköye^
Sayfa 1
Y E N I İSTANBUL
24 Te m m ur 19^
Lozan Zaferinin 27 nci yıldönümü dolayısiyle
Lozanın
Sergi köşesi ı
Yazan ı Şevket Evliyagil
III R IIAR ERLER


24 Temmuz Gazeteciler
S
Bundan 27 sene evvel, Anadolunun bağrında bizi kuşatmış olan kuvvetli düşman ordulanm yendikten sonra, bu galibiyetimizi devletler camiası a-rasında muteber bir mevkie çıkarmak İçin Lozana gitmiştik. Orada da bizi garbın en kuvvetli, tecrübeli ve bilgili diplomatları kuşatmıştı. Anadolu-da muhtelif meydan muharebeleri kazanan bir asker, şimdi de bir siyasi muharebe kazanmak vazifesiyle mükellef kılınmıştı. Yeniden, sayıca üstün hazımlara karşı büyük bir çekişme başlayacaktı.
Sulh masası etrafında hakkımızı, dünya muvacehesinde mühürletmek istiyorduk. Fakat maalesef bu sıralarda memlekette girişilen inkılâp hamlelerini baltalayıcı hareketler tekrar başgösterdl. Bu hal, Lozan müzakerelerinin cereyanı üzerine, kötü tesir ettL Kendileriyle müzakere halinde bulunduğumuz hazımlarımız ümide düştüler. Nihayet 2.5 aydan beri devam edegelen çetin münakaşalar 4 şubat 1923 te kesildi. Konferans dağıldı. Türk murahhas heyeti de Ata-türkün emriyle Ankaraya döndü.
Bu vaziyet karşısında Ankara Hükümeti milletin reyine başvurarak Meclisi yeniledi. Türk murahhas heyeti de yeni bir enerji ile Lx>ran yolunu tuttu.
Müzakerelerin ikinci kısmı 28 nisan 1923 te yeniden başladı. Fasılasız üç ay devam etti.
Nihayet 24 temmuz 1923 te, yani 27 yıl evvel bugün müstakil ve hür yeni Türkiye, Lozan Muahedesini imza ederek devletler camiasında şerefli mevkiini aldı.

24 temmuz 1923 gününde Lozan şehri mühim günlerinden birini idrak •diyordu. Türkiye Haridyeveklll ve Lozan Konferansı Murahhas Heyeti Reisi İsmet Paşanın, konferans boyunca oturduğu "Lozan Palas,, oteli sulh şerefine baştan aşağıya kadar donatılmıştı.
Saat 14 • doğru otelin kapısından İtibaren "Rumini,, sarayına kadar uzanan yol, Türk murahhas heyetini görmek isteyenlerle dolmuştu.
Ali Naci, Lozan adlı kitabında bu safhayı şu şekilde tasvir ediyor:
(Saat 8 • 10 kala İsmet Paşa, Haşan Bey, Rıza Nur Bey asansörle indiler. Üçünün de çehrelerinde hiçbir heyecan emaresi farkedllmiyordu. Etraflarını selâmlayarak yürüdülar. Bir dakika sonra önünde küçük bir Türk Bayrağı takılı otomobil ahali saflan arasında ilerliyordu. Lozan Palastan muahedenin İmzalanacağı yer olan Darülfünun binasına kadar büyük caddenin ve köprünün iki tarafını halk kaplamıştı. Bilhassa Darülfünun meydanının bir mitingi hatırlatan kalabalığı görülecek şeydi... Evlerin pen. oerelerlne, damlara, sarayın etrafındaki bahçelere, yollara, her tarafa arka arkaya dört beş sıra teşkil eden bir kalabalık toplanmıştı. Ripon meydanının etrafı kesif İnsan yığınları 1-le çevrilmişti. Köprünün nihayetinden Darülfünunun mermer merdivenlerine kadar yolun İki tarafına polisler sıralanmıştı.
İsmet Paşanın otomobili saat 3 e 5 kala Rumini Sarayının kapısında durdu. Merdivenlerin üzerinde başları silindiril protokol memurları, federal meclisi âzası, askerî erkân, Türk heyeti murahhasını karşıladılar.
Bir anda, bir çok fotoğraf objektifleri İsmet Paşaya çevrildi... İsmet Pa. şa salona girdiği zaman herkeste bir heyecan hasıl oldu. Bütün gözler hemen kendisine döndü..
Lozan sulh muahedesinin İmza edileceği yer yüksek tavanlı, geniş bir salondu. 8ol tarafta bahçeye bakan geniş pencereleri, sağ tarafta koridora açılan İki kapısı vardı. Salonun solunda, daha çok mahkemelerde görülen uzun, yuvarlak, yüksek bir kürsü göze çarpıyordu. Davetliler, müşavirler, muhabirler, kanepelere yerleşmişler yüzlerini bu kürsüye çevirmişlerdi. Kürsüye baktığımız zaman sıra İle, sağ tarafta İsmet Paşa, Rıza Nur Bey, Haşan Bey. Kürsünün aşağısında, karşılıklı oturan itilâf murahhasları, ortada üzeri koyu renk bir ka-
dife ile Örtülmüş büyük bir masa ve bu masanın üzerinde parşömen kâğı-da basılmış, kenarlarından kırmızı kordelâlar sarkan muahede metinleri, protokollar göze çarpıyordu. Kürsünün iki tarafındaki basamaklar ü-zerinde ise, İki merasim hademesi, kımıldamadan duruyorlardı. İsmet Paşa her zamanki vakur, ciddi duruşu He İstediğini yapmış, hakkını almış bir İnsan sükûneti ve soğukkanlılığı ile bekliyordu.
Saat 3 ü 6 geçe İsviçre Hükümeti namına Konfederasyon Reisi Mösyö Scheurer ve reis vekilleri, hokka ve kalemleri taşıyan bir merasim hademesi ile içeri girdiler. Ayağa kalkıldı. Gelen heyet masanın etrafında yerini aldı. Reisin imzaya daveti ü-zerine, konferans umumi kâtibi Mösyö Massigli yerinden kalkarak İsmet Paşaya doğru geldi, kendisini selâmladı ve:
— Buyurunuz, evvelâ zatı devletiniz imza edeceksiniz, dedi.
Bu ilk imza devletler tarafından Türkiyeye karşı bir şeref olarak takdim edilmekte idi.
Türkiye Devleti Başmurahhası yerinden kalktı. Ortadaki masaya doğru yürüdü ve masanın tam ortasına gelince durdu. Sağ elini cebine götü-rerek oradan renkli bir mahfaza çıkardı, açtı, içindon bir altın kalem aldı, bu Gazi Mustafa Kemal'in, vatanının kurtarıcısı, Büyük Atanın muahedeyi imzalamak üzere kendisine gönderdiği tarihi kalemle, ayakta, biraz eğilerek umumi kâtip Mas-slgitnin önüne koyduğu muahedeye 24 temmuz 1923 tam saat üçü dokuz geçe imzasını attı.
Tarihî an işte o andı ki, 24 temmuz 1923 senesi salı gtlnü saat tam 3 ü 9 geçe İsmet Paşanın attığı bu imza ile, Osmanlı İmparatorluğu tasfiye edilmiş ve yeni Türkiye Devleti kurulmuş oluyordu.)
Bu suretle ölmüş sayılan bir millet diriliyor ve bütün dünya huzurunda İstiklâline kavuşuyordu.
he-
Antrepo resimlerinin indirilmesi İstendi
Umandaki antrepolar hemen men tamamen dolmuş bîr vaziyette o-
lup tüccar malını çekmemektedir.
Diğer taraftan antrepo ücretlerinin indirilmesi İçin Devlet Denizyolları İdaresine müracaatta bulunulmuştur. Teklif İncelenmektedir. ithal mallarının fiatlerinln günden güne düşmekte olması dolayısiyle tüccar kredili satışlara ehemmiyet vermekte ve malını uzun müddet çekmemek için, her çareye başvurmaktadır.
Ziya Gün’ün büstü bugün açılıyor
Kurduğu tesisle Üniversitemize kıymetli bir yardımda bulunmuş olan göz profesörü merhum Dr. Ziya Günün Cerrahpaşa Hastahanesi Göz Kliniği önüne konulan büstünün açılışı bugün saat 14 te yapılacaktır.
Serginin noksanı
— Bvet, dedi dostum, Sergi bina bakımından gilzel, teçhiz bakımından fena de0il. Amma ruh bakımından, hareket bakımından donuk. İnsan, burada canlı tezahürlerde arıyor. Meselâ otuz, hattd otuz bir gün Ispanyol revüsü olacak yerde bu bir hafta, on giln olsaydula. geri kalan samanda, bizim o-yun/artmuı, danslarımızı gör-şeydik; oparlörlerden iniltili feryatlar dinliyecek yerde, bir, iki akçem sahnede canlı saz heyetleri, tiyatrolar görseydik.
Gazetelerde okuduk: Avrupada festivallerde takdir edilmiş, mükâfat kazanmış dans truplarımız varmış. Hani yaf Nerede f Onları görmek ((4n Avru-paya mı gidelim T Sergide lokanta ve paviyon diye bir yer var. İn, cin top oynuyor, bir türlü harekete getirilememiş, can verilememiş. Onun alt tarafında bir kukla sahnesi var. Metrûk türbeler gibi hüzün veriyor. Ara sıra, oparlör: "Er-tuğrul Bey, Şevket Bey, komiserlikten sizi arıyorlar99 veya "Hamdune Hanım, sevginiz sisi kapıda bekliyor" diye seslenmeler olmasa insan, sergide "beklenmedik hâdise” ile karçı-laçmıyacak. Bence Serginin noksan tarafı bodur, İtiraf edeyim ki, bu, tahakkuk ettirilmesi gifo bir çeydir.
—- Neden f
— Evvelâ bu noksanı hissetmek, sonra da bu isi ehline havale etmek lâzım da ondan.
BÎR İSTANBULLU
Millet Partisinin Çarşamba Ocağı açıldı
Millet Partisinin Fener bucağına bağlı Çarşamba semt ocağının açılış töreni dün saat 16 da Fatihte yapılmıştır.
W. A. Y. toplantısı karşısında Millî Türk Talebe Birliğinin durumu
Millî Türk Talebe Birliği merkez komitesi önümüzdeki çarşamba günü saat 16 da Birliğin Şehzadebaşın-dakl merkezinde mühim bir toplantı yapacaktır. Bu toplantıda 13 ağustosta şehrimizde toplanacak Milletlerarası Gençlik Kongresine (W.A.Y) Millî Türk Talebe Birliğinin iştirak ettirilmemesi edeceği hattı tir. *
Millî Türk
altı demek başkanından müteşekkil olan merkez komitesinin bu hususta alacağı kararlar gençlik mahfillerinde alâka ile beklenmektedir.
halinde hareket
Talebe
Birliğin takip tesbit edilecek-
Birliğine bağlı
BEBEK SERGİSİNDEKİ
EN
GÜZEL
BEBEKLERİ
YENİ İSTANBUL
HEDİYE EDECEK
TÜRK BEBEKÇİLİĞİNİN ÜSTATLARINDAN ı Zehra MüTit’in 3, Nimet Demirbağ’ın 1, Esin Cermen’in 3, Azize Ayral’ın 1 ve Elenl Potessurlr’ln 2 şer adet bebeklerini, 1 temmnz tarihinden 31 temmuz tarihine kadar olan nüshalarımızdan 5 tanesinin başlığını, Sergide beğendiği bebek veya bebek papyonunun numara veya
İsmiyle bize getiren okuyucularımız arasında tertipliyeceğimlz kur’ada dağıtacağız.
En güzel bebeği seçmek ve en güzel bebeği almak İçin müsabakamıza siz de giriniz.
REŞAD NURİ GÜNTEKİN
Kavak Yelleri
— 52 —
Hâsılı çok kısa bir zaman İçin bozulmuş ve bana artık hastalığımdan kurtulduğum hissini vermiş-olan hayal çok geçmeden yine eski yerine gelip yerleşti; Hacı Müslim “Bey, Karabağlı Yenge ve daha bir çoklarına olduğu gibi o cılız ve lğrl büğrü badem ağaçlan arasından aşağı tarlalara inen keçi yolunun manzarası değişti; ahırlann o ilk karşılaşmada bulunduğumuz yere kadar gelen ekşimiş gübre kolcusu kaybolarak yerine bir mazi kokusu çöktü. Kendim de içle-1 rinde olmak üzere bugün bu sahnenin bütün aktörleri kılıktan kılığa girmişler ve her bl. ri bir mânada yok olmuşlardır. Fakat levha, olduğu gibi, gözümün önünde durur.

O günden sonra Karabağlı Yenge gibi Ka-rasekili çiftliğindeki Üç Dullar ile de münasebeti sıklaştırmıştım.
Kasabada ismim iyiye çıkmaza başladığı İçin bu yakınlık Karabağb gibi onlann da gurur-lannı okşuyordu. Hiç birisiyle bir şey konuş. I madiğim halde halimi anlamışlardı.
Onlann da, yine Karabağb gibi benim Ce-lile ile evlenmeme altalta taraftar olduklarım hissediyordum. Fakat Hacı Müslim Beyden korktukları için son derece ihtiyatlı hareket etmekteydiler. Kasabada oğullarım eczacıya damat yapmak İsteyenler pek çoktu ve Hacı Müslim 256
Bey onlan parasını çalmak İçin kapı ve pencere kollayan alay alay hırsızlar gibi görüyordu. Bilhassa Karayamık kabilesi kullan için, buna bir yanlış görüş de denemezdi. Evleneceğime yakın bunlann birinden âdeta bir eşkıya mektubu alarak gecelerce sokağa çıkmamışımdır. Bunun için Karabağb Yenge de, ablalar da ortaya vakitsiz ve ihtiyatsız bir söz atarlarsa Hacı Müslim Beye bir hırsız ortak ve kılavuzu gibi görüneceklerini gayet İyi biliyorlardı. Fakat o-nun kendi zihninde yaptığı hesaplarda terazinin gitgide benim tarafıma doğru bastığını da yine onlar herkesten evvel anlamışlardı.
tkl taraf da el altından, benim için mümkün olanı yaptılar. Karabağlı, belki Celbenin kendine bile sezdirmeden onun zihnine girdi, biraz sonra ablalar farkında oluyor görünmeden Karaseklll çiftliğinde bizim İlk randevularımızı hazırlamak fedakârlığını göze aldılar.
Hepimizin ve hele benim büyük dikkatimize rağmen Hacı Müslim Bey ilk yanık kokusunu alınca Karabağb bütün sesi ve bütün şirretliğiyle haykırmağa başladı: Bu lâkırdılar Hacı Bey ile benim ahbaplığımızı çekemeyen düşmanlardan çıkıyordu ve bu iftirada doktor İsa Beyin bile parmağı vardı. Onun yaygaraları ve saçlarım yolarak, ağzını gökyüzüne kaldırarak haykıra haykıra okuduğu beddualar düşmanlan ve dedi-koduculan gerçekten harekete getirdi. Böyle o-lunca Karabağlı başını örterek ve ayağına terliklerini geçirerek evlerde baskınlara gitmeğe ve rezaleti daha fazla yaymağa başladı. Bu gidişin nereye varacağını anlamak mümkün değildi. Fakat o esnada SERBEST FIRKA fırtınasının patlaması, doktor îsa Beyin tı harekette bir dalıa kalkamamak üzere yıkılması ve Hacı Müs. llm Beyin aynı yola sürüklenir gibi olduktan 257
Talebe Federasyonu Genel Me5rupM”n1^übımn
dün kutlandı
İdare Kurulu toplantısı
PARİSTE DEVLETİN VERDİĞİ BURSLA VEYA DİĞER ŞEKİLDE OKUYAN KOMÜNİST TALEBELERİN DÖVİZLERİNİN KESİLMESİ VE MEMLEKETE İADELERİ İSTENECEK
Türkiye Millî Talebe Federasyonu Genel İdare Kurulu, Genel Başkan CAN KIRAÇ'ın riyaseti altında iki günden beri çalışmalarına İstanbul Marmara Lokalinde devam etmektedir. Bu toplantılarda gündeme göre muhtelif meseleler ele alınmış, müzakere edilmiş ve neticeye bağlanmıştır.
Gündemin İlk maddesi olarak üzerinde bilhassa önemle durulan mesele Paristekl komünist talebelerimiz-dir. Avrupadan dönen delegemiz W. A. Y. îcra Komitesi ve merkez idare heyeti üyesi Mükerrem TAŞ-ÇIOĞLU, Avrupadaki talebelerimizin ve bilhassa Paristekl komünist talebelerimizin durumları hakkında İdare heyetine geniş malûmat ve uzun İzahat vermiştir. Vaziyetin derin bir şekild mütalâasından ve müzakeresinden sonra idare heyeti aşağıdaki kararlan tesbit etmiştir:
Buna göre, Türkiye Millî Talebe Federasyonu, Millî Eğitim Bakanlı• ğına, Paristekl talebelerin durumunu teşhis eden, hâdise ve vesolka rntls-
tenit vs mazideki kötü hâdiseleri dc hatırlatan bir rapor verecektir. Bu raporu delegemiz, çarşamba günü Millî Eğitim Bakanına vermek ü-zere Ankaraya gidecek ve aynca Ba« kana şifahî surette izahat verecektir. Federasyon, aynca Paristekl duruma fiili bir müdahale olmak üzere en geç önümüzdeki ders yılı başına kadar burada Türk talebeleri temsil ve onlann ihtiyaçlarını karşılamak maksadıyla bir talebe cemiyeti teşkil p-decektlr.
Türkiye Millî Talebe Federasyonu, Pariste devletin verdiği bursla veya diğer şekilde okuyan komünist talebelerin dövizlerinin kesilmesini ve memlekete ladesini isteyecektir. Bundan başka Federasyon, Avrupada o-kuyan bütün talebelerin adreslerine muntazaman memleketimizden muhtelif neşriyatı gönderecektir.
Gündemin bu maddesini müteakip, kurulması için İki seneden beri muhtelif hazırlıklar ve teşebbüsleri yapılan Türkiye millî gençlik komitesinin teşkil keyfiyeti görüşülmüştür.
Demokrat Parti
eşya piyangosu
Dün sabah 9.30 da
D.P. piyangosu dün saat 9.30 da çekildi. Kazanan numaralar şunlardır:
Haşerat bombası kazananlar:
Son rakamları 6622, 8678 Ue niha-yetlenen biletler haşerat öldürücü bomba kazanmışlardır.
Masa lâmbası kazananları
Sonları 1551 ile nlhayetlenen biletler birer masa lâmbası kazanmışlardır.
Tırpan kazananları
Sonlan 8109 ile nlhayetlenen biletler birer tırpan kazanmışlardır.
Elektrik ütüsü kazananlar:
Sonlan 3053 ile nlhayetlenen biletler birer elektrik ütüsü kazanmışlardır.
Bakır takımı kazananları
Sonlan 9226, 9101, 5624, 7267, 6426 ile nlhayetlenen biletler birer bakır takım kazanmışlardır.
El kahve değirmeni kazananlar:
Sonlan 9528 ile nlhayetlenen biletler el kahve değirmeni kazanmışlardın
Ateş ütüsü kazananlar!
Sonlan 4689 ile nlhayetlenen biletler ateş ütüsü kazanmışlardır.
Elbiselik kıımaş kazananlar:
Sonlan 8433 İle nlhayetlenen biletler birer elbiselik kumaş kazanmışlardır.
Bisiklet kazananları
Sonlan 8641 ile nlhayetlenen biletler birer bisiklet kazanmışlardır.
Muhtelif renkte battaniye kazananlar:
984185 197693 148017 1160453 192804 895932 1472438 1198262 445508 151303 438131 462429 778092 1060448 1468699 1299864 1371217 1477430 673751
725769 708529 1297636 305870 1452477 1178389 754091 1488237 423832 675078 818871 787156 840299 1847256 1007685 1449241 748641 1043509
Yerli seccade halı kazananlar: 1084396 1254177 972673 187797 684034 1111622 921843 1356630 1448001
1201073 377566 786509 1250574 233562 765499 159587 416134 89698 1244943 1470056 1458299 1108585 656773
1365529 588125
Saç kurutma makinesi kazananlar: 1011551 679973 29568 542474 1372413
1310132
1211373
1218708 1340867
makineel
1400262
(Elna)
151070
83915 1238914 1368036
164518 635694
erkek kol saati kazananlar:
11350161 608164 270778
218880 1337696
1350161 608164
266233
270778
1138486 1209053 1447556 1322062 1243275 1066798 181096
Ankarada çekildi
1175685 856011 1408290 1353849
1452364 872290 1088135 854107 418912 1086102 814505 1415945 578276 682119 1192815
Elektriksiz süpürge kazananlar: 193255 1095656 38687 1203869 1122435 219292 1327832 1198192 1466956
217139 809884 1372401 773568 715200 216368 1134370 364704 328110 1028664
Elektrik yastığı 1059922 280640
1486249 978451
977885 829115
Elektrikli dikiş marka: 1012691 1095009
385153 633401 1346692 664311 16630 300129
Çelik kadın kol saati
298293 1312688 139978 998821 1050649 880959 1160217 155822 1235674
Radyo kazananlar:
68498 4603 1057079 1236185 1438403 1264687 1164961 668008 859373 749*365 1249805
1367949
Çelik 1344603
202649 1140381 53042 579417 1369026 103992 34692 179508 1408312 89341 1376717 925109
Yazı makinesi kazananlar;
1197781 1230939 1278347 1120441
1477588 1408083 414431 987449 444598 527584 434591 358928 116966 162258 1256561
18 ayar altın kadın kol saatli 1382295 1344503
395578 1423654
Elektrik ocağı kazananları
968985 1272945 662417 501716 1239100 903075 1302750 202580
AJtuı kaplama erkek kol saati kazananları
993789 454630 276604 22491 1422688 1297675 648312
Singer marka dikiş makinesi kazananlar:
1377500 915471 1095791 1332383
1228065 986255 1055746
İsparta taban halısı kazananlar! 1265238 1340520 784834 1219591
161202 1102857
18 ayar altın erkek kol saati kazananları
524907 42403 1386450 1131019 428449
sonra benim sayemde kendini toparlaması her şeyi kökünden hallediverdi.
U
SERBEST FIRKA
Gazinin Ankarada Serbest Fırka diye bir ikinci fırka kurmak üzere olduğu hakkındaki ağız haberleri evvelâ ciddîye alınmamıştı. Kaymakam çehresini çatarak: "O bizim bileceğimiz şey değil. Büyükler ne düşünüyorlarsa en münz^ alblni yaparlar.,. Biz kendi işimize bakalım" diye lâkırdısını bile ettirmiyordu. Parti Reisi: "öyle şey olmaz. Mukaddes birliğimizi bozmak İsteyenlerin balonudur" diye kesin şekilde yalanladı. Hacı Ömer gözlerini, burnunu ve dudaklarını sıkarak bir müddet sustuktan sonra alçak ses ve mâsum bir tavırla: "Yahu biriyle ne idece-ğlz dlrken iki mi oluyor?" diye şaka etti.
Bir kaç gün sonra bir gece Müftü, elinde bir kamyon yolcusunun Vilâyetten getirdiği bir gazeteyi sallıyarak, büyük bir telâş içinde odama düştü ve tellâlların bir kaç yılda bir kasabanın meşhur fırtınasını Hân ettikleri sesle; "Geliyor. Yandık Doktur Bey yandık" diye bağırdı. Partinin kurulduğunu bildiren resmî tebliğ İle Yalova Kaplıcalarında geçen ilk müzakerelere alt haberleri, yeni yazıyı doğru okuduğundan şüphe ettiği için bir mektup zarfının arkasında, kurşun kalemiyle eskiye çevirmişti. Gazeteyi e-llme tutuşturarak:
— Sen buna bak. Ben arapçasını okuyayım. Bir mukabele edelim. Allahım seversen, dedi.
Haber doğru İdL Yeni parti kurulmuş, me-buslann ileri gelenleri birer İkişer partiden ayrılmağa başlamışlardı. Bununla beraber Müftünün telâşına gülmemek mümkün değildi
258
Bayramı dolayısiyle Gaz
feciler
Cemiyetinin beyannamesi
Dünkü konuşmalarda bu toplantının her yıl tekrarlanacağı tebarüz ettirildi
Meşrutlyet inkılâbının kırk ikinci yıldönümü münasebetiyle Demokrat Parti teşkilâtı tarafından tertip edilen toplantı, dün Şişli Hürriyet Abidesinde Domokrat Parti milletvekilleri, mensuplan ve kalabalık bir halk kütlesinin iştirakiyle yapılmıştır.
Töreni D. P. îl İdare Kurulu Başkanı açmış ve hazır bulunanları Hürriyet şehitleri için ihtiram sükûtuna davet etmiştir. İhtiram duruşunu müteakip. Î1 Başkanı, bugünün, memleket siyasî tarihinde en büyük kıymet taşıyan günlerden biri olduğunu belirtmiş ve 28 temmuz töreninin bundan sonra her yıl yapılması temennisinde bulunmuştur.
Başkandan sonra 11 îdare Kurulu âzasından Muzaffer Şahlnoğlu söz almış ve sık sık alkışlanan heyecanlı bir hitabede bulunmuş, "Hürriyet kahramanlarının yerleri toprak değil, deniz değil, gök de değil, fakat Türk-lerin kalbidir" diyerek sözlerini bitirmiştir.- 1
Müteakiben Meşrutiyet
yaşamış bir adam sıfatiyle İstanbul Milletvekili Sant Yaver, nakletmiş, bu toplantıyı her sene tekrarlamak azminde olduklarını belirtmiştir.
Bilâhare "Hürriyet şehitlerinin İdeali 14 Mayıs 1950 de tahakkuk etti" diyen Sanl Yaver, 14 Mayısa nasıl erişildiğini anlatmış ve 150 senelik hürriyet mücadelesinin sona erdiğini söylemiştir.
Sanl Yaverden sonra Millî Türk Talebe Birliği adına Doğan Can, günün mevzuu hakkında bir konuşma yapmıştır.
Doğan Çan’ın konuşmasını müteakip halktan bir vatandaş o anda duyduğu heyecanı ifade için konuşmak istediğini söylemiştir. Kendisini "Beşiktaş kahvecilerinden Mehmet" diye tanıtan bu vatandaş söze "Aziz dindaşlarım" diye başlayan, kendi yazdığı dinî bir şiiri okumuştur.
Dün aynca saat 20.15 te İstanbul Radyosunda Demokrat Parti İstanbul Basın Bürosu Şefi Orhan Mete 23 temmuz hakkında bir konuşma yapmıştır.
“Türkiyde sansürün kalkmasının ve Türk basınının hürriyete kavuşmasının yıldönümü olan 24 temmuz günü, "Gazeteciler Cemiyeti,, tarafından "Gazeteciler Bayramı,, olarak kabul edilmiştir. Bununla beraber, sansürün kalkmasından bugüne kadar geçen 42 sene zarfında, Türk basınının hürriyet içinde çalışması pek kısa zamanlara inhisar etmiş; bunun haricinde memleket matbuatı zaman zaman, sansürden daha ağır baskılara maruz bırakılmıştır. Fakat, bütün bunlara rağmen, Türk gazetecisi inandığı memleket hizmeti yolundan asla ayrılmamış; bu uğurda* her türlü mihnet ve meşakkate katlanarak hürriyet mücadelesini bir vazife saymıştır. Nitekim, sansürün kalkmasını kutladığımız bu günde, Ttlrk matbuatı yepyeni bir anlayışın mazidekilere nazaran çok ileri görüşün eseri olan bir matbuat kanunu kazanmış bulunmaktadır. Bu İtibarla üçüncü defa kutladığımla bu yılkl Gazeteciler Bayramının mânası daha derindir.
günlerini
hatıralar
Türk gazetecisi, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da milleti» nln ve memleketinin saadeti ve bütünlüğü uğruna nefsini hasretme)*» ten geri durmıyacak; daima başında tanıdığı hürriyet dâvasını hiçbir saman terketmiyecektir.
Bizimle beraber bütün memlekete mal olmuş saydığımız Gazeteciler Bayramında hürriyet âşıkı büyült milletimizi selâmlar, mücadelemizde kendilerini feda eden hürriyet kahramanı meslekdaşlanmızın mânevi huzurunda saygı ile eğiliriz^
Gazeteciler Cemiyeti
Lozan Zaferinin 27 nd yıldönümü bugün üniversitede kutlanacak ^x>zan zaferinin 27 nci yıldönümü bugün saat 15 te Üniversite Hukuk Fakültesi konferans salonunda yapılacak olan bir törenle kutlanacaktır. Bu münasebetle Devletler Hukuku profesörleri, konferanslar vereceklerdir. Giriş serbestin
1423908 379454 91211 816625
Slnger marka çekmeli dikiş makinesi kazananlar:
1379040 1222133 806310 455823
Altın kaplama kadın kol saati kazananları
80634 1058441 1093323
500 kiloluk baskül kazananlar:
414380 873210 1298708
3 ayaklı buz dolabı kazananları 856383 1283958
Deniz e and alı kazananları
876134 1279592
Damızlık koç kazananı
95399 /
Plevne İneği kazananı 914406
Ol İver marka diker, döğer kazanan: 976264
6 ayaklı buz dolabı kazananı 1028556
Portatif dikiş makinesi kazanan: 813065
Çadır (piknik için) kazanan: 1333547
5 kişilik 40 ıııli süratli deniz motörü kazanan: 1365644
Motosiklet kazanan: 1264929
Jlp marka otomobil kazanan: 1026841 Ankarada bahçeli evlerde villâ kazanan: 402880
— Peki amma bundan sana ne? diye sordum.
Eski tekerlemesini tekrar etti:
— Bana ne olur mu? Evrilikym çevriliküm; sonunda fıkara müftünün üstüne devrili küm...
Sonra gözlerinden birini kırparak, parmağını şakağına götürerek devam etti:
— Gazi bu adanılan fotbol topu oynatmak için ayırmıyor ya? Maksat blzleri sınamak.. Bakalım kimler kafa kaldıracak gibilerde... Bizim aptallar eserler, savururlar... Sonra sayım suyum yok deyiverirler... Kabak patlar yine Müftünün başına... Ben bir kere daha istiklâl Mahkemesine gidemem... Beraat büe etsem o sefer karar okunurken, koskoca adam, altıma lşedlm-dl. Bu sefer sağlam ölürüm-
Zavallı adam bu gece her zamandan fazla titreyen ellerini bura bura oğuşturuyor, başım İki yana sallıyarak:
— Ben nerelere gideyim... Ben nerelere gideyim... Süt oğlumun dağdaki köyüne gitsem mİ acaba? diye söyleniyordu.
Ben gülmeyi bırakarak Müftüyü teselliye başladım: * ( " l!
— öyle şey olmaz Müftü Efendi... Hem bize ne politikadan.. Sen de, ben de kendi halimizde İnsanlarız...
Fakat o beni dinlemiyor, ağrı çeker gibi uğunmakta devam ediyordu.
— Ben yandım... Sen kendtni düşün... ister nasihat dİ İster vasiyet.. Delikanlı adamsın... Geçtim ötekine berikine kapılır, münasebetsizine edersin... Aman ağzını sıkı tut. vallahi hep-sLnl maşa İle toplayacaklar.
Ben politikadan hiç bir »aman hoşlanmadım. Atak ve atılgan bir adam da değilim. Fakat Serbest Fırka kavgaları zamanında aldığım 259
Millî Oyunlar Festivali
8ehrlmizde, geniş bir program dahk lindo senelerden beri yapılamıyaa milli oyunlarımız için Türkiye Millî Talebe Federajjyonunca zengin bir program hasırlanmaktadır. Ağustos ayında şehrimizde W. A Y. Konsey toplantısı dolayısiyle yurdumuza lecek ecnebi delegeler şerefine İT ağustosta İstanbul Spor ve Sergi Sarayında bir (Türk Milli Oyunlar Festivali) verilecektir. Bu festival i ela aylardan beri Federasyon âzası HİLMİ BlCKEN'in riyasetinde devam edegelen hazırlıklar sona ermek üzeredir. Tesbit edilen programa göre festivale 10 dan fazla mahallî ekip İştirak edecektir. Bunlar arasında, Bursanın kılıç ve kalkan oyunu ekl-pi, İzmir ve Soma zeybek ekipleri, Erzurum ve Kastamonu ekipleri kızlı vo erkekli olarak. Karadeniz ekipl, Konya kaşık oyunları eklpi. iştirak edecek ekiplerden Erzurum eklpi ▼• Karayılan, hatırlarda olduğu gibi geçen seneve ve evvlkl sene Italyada ¥• Fransadaki milli oyunlar müsabakaları na iştirak ederek dünya birincisi olmuş lar, çılgınca alkışlanmışlar ve omuzlar üzerinde taşınmışlardı. Dünya Gençlik Birliği İstanbul Konseyine kalabalık gruplar halinde gelen delegasyonlar da festivale millî kıyafetleriyle iştirak ederek milli oyunlarını oynayacaklardır. Fevkalâde rağbet göreceği anlaşılan festival, ayrıca 17 ağustostan başka, gene Spor ▼• Sergi Sarayında 19 ağustos cumartesi gecesi tekrarlanacaktır. Davetiyeler bir hafta sonra satışa çıkarılacaktır. Ağustos ayı başında şehrimize tam kadrolariyle gelmiş bulunacak mahallî ekiplerimiz, millî kıyafetlerimizle şehrimizde bir geçit resmi yapacaklardır.
YENİ İSTANBUL
BÎYASÎ ÎKTİSAJDÎ_
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Bahlbî i
YENİ İSTANBUL NEŞRİYAT LtMİTED ŞtRKETÎ Müdürü: Kemal H. SAKLICA Bu «ayıda yan İğlerini fiilen İdare eden ı Sacld ÖGET
Neçredilmlyen yanlar iade edilmem
Basıldığı yer ı
YENİ İSTANBUL MATBAACILIK LtMİTED ŞlRKETl MATBAASI
vaziyette Müftünün bu geceki telâşının ve bazı sözlerinin büsbütün tesirsiz olmadığın: da itiraf etmeliyim.
O gece bir aralık:
— Merak etme... Bakarız kİ İşler fena gidiyor.., Sen hasta olup evine çekilir yatarsın... Ben sana hasta raporu veririm, diye şaka edecek oldumdu. Zavallı adam bunu ciddiye aldı:
— Hay babana rahmet Ver elini öpeyim, diye büyük bir heyecan gösterdi.
Ben marazl korkunun bir İnsanı; hele Müftü gibi zeki bir insanı bu kadar çocuk ve maskara yapa cağını o zamana kadar tasavvur edememiştim.

Ertesi günden itibaren kasabada ilk alâmetler belirmeğe başlamıştı. Evveloe de söylediğim gibi kazamız pek fırtına uğrağı bir yer değildir. Politika, belediye ve umumî meclis politikası hudutlarını pek nadiren geçer. Fakat bu defa öyle olacağa benzemiyordu.
Belediye Gazinosunda kapanan tavlalar yanında grup grup konuşanlar, Karagöz ve Köroğ-lu’nun yerini alan İstanbul ve Ankara gazetelerinin etrafında toplananlar gitgide çoğalmakta idi.
Halk şimdilik ihtiyatlıydı. Kimse farla bir şey söylemiyor, fakat iş ciddileştiği halde kimin bu yanda kalacağı, kimin yeni fırkaya geçeceği çehrelerden ve seslerin tonundan aşağı yukan tahmin ediliyordu.
Parti Reisi İlk önce havadisi şiddetle reddettiği halde şimdi onu, herhalde bir hikmeti olması lâzım gelen bir olay gibi kabul ediyor, lehte ve aleyhte açık bir şey söylemekten çekinerek:
(Devamı var)
260
t
14 Tammujı lPfM)
YENÎ İSTANBUL
Bavfa •
Muazzam bir hidro
elektrik santralı
Yeni tesisat, altı küçük santralla beraber memleketin cer ve tenvir ihtiyacını karşılıyacak

İzmir, 23 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Şimdi isim ve hüviyetleri gizli tutulan İki zat bütün Türkiye-nin aynı muazzam hidroelektrik santralından idare olunacak bir ılıklanma projesini Hükümete, Devlet Balkanımız eliyle takdim etmişlerdir. Cer, tenvir. ve teshin İşlerini de cft-mi olan bu proje hakkında Hükümete bazı malûmat verilmiş İse do M.T.A. Elektrik Etüd Dairesi bu husustaki tetkiklerini bitirmeden ve bu plânı takdim edilen zevatı tecrübeye davet etmeden hiç bir noktası itşa olunmayacaktır. Şu kadarı var ki İstanbul yakınında kurulacak olan bu aantrala bağlı daha küçük çapta 6 hidroelektrik santralı daha kurulacak ▼e bunlar faaliyete geçtikten sonra bütün Türkiyenin ışıklanma işleri müteşebbislerin iddiasına göre bir elden İdare ve temin olunacaktır. MOteşeb-
Kıral Leopold vatanına kavuştu
kavuş-
Belçika Kıralı Leopold. 6 yıllık bir ayrılıştan ıonn, tekrar vatanına muştur. Yakandaki reeimde Kıralı, cumartesi gtinü memleketine girdiği anda orduyu selâm la rk en görüyorsunua
Leopold aleyhine
Charleroi Elektrik Santralında bir bomba patladı
Brüksel 23 (YÎRS) — Charleroi Elektrik Santralinde bir bomba patlamıştır. Bahsi geçen infllâkin Bel-çikaya yeni dönen Kıral Leopold aleyhine yapılan ilk nümayiş olduğu tahmin edilmektedir.
Polis, bombanın amatör bir kimse tarafından yapılmış olduğunu ve elektrik santraline büyük bir zarar vermediğini bildirmiştir.
Bundan bir hafta önce, biri Laeken Sarayı bahçesinde, diğeri İse Tour-nal demiryolu kavuşağında iki bomba patlamıştır.
Elâzığda anti-komünist nümayişler
Elâzığ, 23 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — iki günden beri İlân •dilen komünistlerin ve Nazım Hikmetin affını protesto mitingi binlerce Elâzıglının iştirakiyle bugün yapıldı. Konuşan gençler bilhassa vatan haini komünistlerin affını şiddetli cümlelerle tefin ettiler. Zihniyet bozukluğuna işaretle milletin bundan sonra daha uyanık bulunmağına naz an dikkati çekip ezan meselesinde hassasiyet gösterenlerin komünitleri affetmekle tezada düştüklerini belirttiler. 2 saat süren miting binlerce Elâzıglının tasvibi ve sükûnetle sonuçlanmıştır.
B(«Lmdö fördüğıinüz Mısırlı Drobny
r J 1 • a

AvustralyalI rakibi Krn M«>gregor‘u dört «ellik bir nuıçtan
6 - 2, 7 - 5 olmak üzere yenmiştir
(jıglltero kadınlar arası tenis şampiyonası maçlarında ((sağda) Mine Loulse Brough rakibi Margaret Osburno'u fl Ş-6, 6-1 olmak üzere yenmiştir. Besimde Margarot rakibi Brough'u tebrik ediyor
blsler uzun yıllar çalıştıktan sonra yalnız memleketimizde değil bütün dünya fen âleminde İlgi ile karşılanacak olan bu keşfi yaptıklarını Hükümete İfade etmişler, bu keşiflerini 2 yıl önce Hükümete bildirmişlerse de tecrübe için 50 bin lira tahsis e-dilmediği için Amerikalılarla müzakereye girişmişlerdir. Bu defa Amerikalılar bu konuya büyük bir ehemmiyet vermişlerdir. Bu suretle Hükümetin haber aldığı bu meseîenLn ne nispette kuvveden fiile çıkacağı yakın zamanda lstanbulda yapılacak tecrübe sonunda anlaşılacaktır.
Müteşebbislerin Amerikalılara verdikleri yazılı izahat gayet İnandırıcı bir mahiyet gösterdiği İçin A-merlkan Sefaretinin müteşebbislerle temas halinde olduğu ve îzmirdekl müteşebbisleri Ankaraya davet ettiği beyan edilmektedir,
Ticaret Bakanı Eskişehirden Ankaraya döndü
Eskişehir 23 (A A.) — Ekonomi ve Ticaret Bakanı Zühtü Velibeşe bugün saat 13.30 da otomobille Burmadan şehrimize gelmiş ve Demokrat Parti U başkanı. Eskişehir milletvekilleri. Vali, Emniyet Müdürü ve gazeteciler tarafından karşılanmıştır Bakan, bir müddet istirahatten sonra beraberindeki zevatla birlikte Demokrat Parti 11 merkez binasına gelmiş ve burada parti erkânı. Belediye Başkanı, Ticaret Odası Başkanı, sanayiciler, madenciler ve tacirler tarafından karşılanmıştır.
Bakan, ekmek fiyatlarının behemehal altı kuruş inmesi üzerinde ısrarla durmuş ve diğer mevzulara da temasla İzahlarda bulunmuştur.. Velt-beşe saat 17 de Ankaraya müteveccihen hareket etmiştir.
Denizde yüzen jeep’le Atlantiği geçiyorlar Ottaw», 23 (YÎRS) — tklnci Dünya Harbine Binbaşı olarak katılan AvustralyalI Ben Carlln ve karısı, nehirlerden geçmek İçin imal edilen yüzen bir jeep otomobiliyle Atlantiği geçmeye teşebbüs etmişlerdir.
Kan koca hem karada, hem de denizde işleyen bu jeeple dünyayı dolaşmak arzusundadırlar.
, • • • * e •
HATAYIN
Filhakt-Kore'deld
Polonya Milli Bayramı münaaebetlyleAnkarada bir resmlkabul yapılmıştır. Toplantıda Fuat KÖprtllÜ ve kordiplomatik hazır bulunmuştur. Yukarıdaki reatmde Fuat Köprülüyü Polonya sefiri İle beraber görüyorsunuz.
KURTULUŞ BAYRAMI
Amerikadaki Hususî Muhabirimiz G. H. Martin’den telsizle
Truman'ın mesajı Amerikada müspet akisler yarattı
Hatayın on birinci kurtuluş yıldönümü dün törenle kutlandı
İskenderun. 23 (A.A.) — Bugün Hatayın kurtulurunun on birinci yıldönümüdür. Bundan tam on bir yıl önce 23 temmuz 1939 da saat 7.47 de şanlı bayrağımız Antakya kışlasına çekilmiş ve 19 yıl süren esaret hayatı hitama ermişti. Bu mutlu günü HataylIlar bugün de ayni coşkun sevinç tezahürleri İçinde kutlamaktadır.
Binlerce HataylInın İştirak ettiği törende hatipler bugünün mânasını canlandıran nutuklar söylemiş, bunu askerî kıtalarla gençlik teşekkülleri geçit resmi takip eylemiştir.
Törenden sonra Şehitlik ziyaret edilerek çelenkler konmuştur.
Akşama fener alayı yapılacak ve Vali konağı bahçesinde bir garden parti verllecek-
Koreye yardım edecek memleketler 12 tane
Birleşmiş Milletlerin müracaatına cevap verenler ancak beşte bir
Lake Success, 23 A.A. (AFP) — Güney Koreye fiilî yardım yapılması hakkında 14-7-1950 tarihinde Trygve Lle tarafından gönderilen mesaja şimdiye kadar cevap veren devletlerin adedi Belçıkanın mesajı lle 12 yi bulmuştur.
Müracaat edilen memleketlerden yalnız beşte birinin cevap vermiş olması keyfiyeti Lake Success’deki A-merikan çevrelerinde hayret uyandır, mıştır. Bilhassa alman cevaplarda deniz kuvvetleri lle yardım edileceğinin tasrih edilmesi ve insanca muhtemel bir yardıma imada bulunulmaması keyfiyeti bu çevrelerde endişe uyandırmıştır.
Amerikan basın temsilcileri bazı devletler tarafından asker göndermek üzere Washington‘a mahrem o-larak tekliflerde bulunulduğuna dair Amerikan kaymaklı haberlerin teyidini talep etmişlerse de muvaffak o-lamamışlardır.
Bilindiği gibi Koreye yardım teklifi prensip İtibariyle Birleşmiş Milletler teşkilâtından geçecektir. Halbuki Genel Sekreter Trygve Lle tarafından temsil edilen Birleşmiş Millet, ler teşkilâtı Kore için bir gönüllü lejyonu teşkili meselesi üzerinde durmuştur. Lake Success’deki Amerikan çevrelerinden bildirildiğine göre Birleşik Amerika bu fikre muarızdır. Mamafih Birleşmiş Milletlerdeki yüksek rütbeli Amerikan memurları bir hafta evvel yetkili makamların Lie’nin bilhassa üzerinde durduğu milletlerarası bir lejyon toplamak İmkânını incelediklerini bazı gazetecilere mahrem olarak bildirilmiştir. Eğer bu haber bugün için yanlışsa bir hafta evvel de ayni derecede yanlışımı idi?
Öte yandan Birleşmiş Milletler diplomatik çevreleri artık General Mac Arthur’ün harekât hakkında raporlarını göndermçkte gecikmemesi arzusunu izhar etmektedirler. Filhakika gelecek hafta toplanacak olan Konsey gündemi, bu raporların incelenmesi meselesini İhtiva etmekte, dir. Bu çevreler bu harekât hakkında haberdar olmak zaruretini belirtmektedirler.
Sovyet emelleri için yapılan tahminler
Kore tecavüzünün stratejik bir hata olduğu kanaati var
Washington 23 A.A. (United Press) — Washington‘daki milletlerarası gayri resmî fakat İyi haber alan çevrelerde hâkim olan kanaate göre, Sovyetler Kuzey Korenln Güney Ko-reyi İşgal etmesine müsaade etmekte bir strateji hatasına düşmüş ve böy-lece 3 üncü bir dünya harbi ihtimali azalmış bulunmaktadır. Bu fikirleri ileri süren uzmanlar Kore ihtilâfının bütün dünyayı alâkadar eden asker! bir mânası olduğu kanaati ndedirler. Sovyet Rusya Avrupadaki peykleri vasıtaslyle bir taarruz düşündüğü takdirde şu müşkülâtı göze almalıdır.
önce Irana karşı yapılacak taamız derhal kuvvetli bir mukavemetle karşılaşacaktır. Zira hür memleketler ne pahasına olursa olsun Sovyetlerin petrol sahalarını almalarına mâni olacaklardır.
Yunanistan» yapılacak bir hücum Birleşik Amerika İle Birleşmiş Milletlere siyasî bir meydan okuma teşkil edecek, Akdenlzl tehlikeye atacak ve Kuzey Afrika ile diğer üslerden yapılacak bombardımanlara sebebiyet verecektir.
Üçüncü olarak. Yugoslavyaya karşı yapılacak bir komünist taarruzu Berlin üzerine yürüme ile beraber olmazsa — ki bu muhakkak umumî bir harp doğurur — stratejik bakımdan faydasız kalmaya mahkûmdur.
Bu İtibarla peykler kendi başlarına hür memleketlere karşı kati bir harbi göze alamıyacaklarına göre Moskova-nın stratejisi ancak umumî bir harp tehlikesi doğuran mahalli taarruzlara İnhJsar edecektir.
Sovyetler böyle bir harbi göze alınca kendi sanayi kudretini diğer mem-leketlerinki ile mukayese etmelidir.
Hint - Pakistan
müzakereleri
Hudut düzeltmesi yapılacak
Yeni Delhi, 23 AA (AFP) — Hindistan ile Pakistan arasındaki hududun kati olarak tesblti için her iki memleket hükümetleri arasında son günlerde notalar teati edilmiştir.
Hindistan doğu Paklstanda Assam eyaletinden 7000 kilometre karelik bir toprağın kendisine ilhakını istemiştir, öte yandan Kareşi Hükümeti, Yeni Delhinin talebine itiraz etmemekle beraber batı BengaKIn kuzey bölgelerinden bir kısmını talep etmektedir.
Sanıldığına göre Nehru İle Liyakat AH Han. hâlen Yeni Delhide cereyan eden konferanslarla bu meseleleri In-celiyeceklerdir.
B. Amerika, Kinmen
e
savaşına karışmıyor
Donanma, yalnız Formoza Adasını koruma emri aldı VV&shlngton, 23 A.A (United Press) — Birleşik Amerika, Çin sahili yakınlarındaki Kinmen adasına karşı komünist Çinliler tarafından girlşlldiğl bildirilen taarruz karşısında dün gayri müdahil bir durum takınmıştır.
Dışişleri Bakanlığı ile Çin BÜyÜk Elçiliği Milliyetçi hükümetten taarruz hakkında hiç bir mesaj almadıklarını bildirmişlerdir.
Muhabirlerin, donanmanın Formoza-ya karşı girişilecek her taarruzu Önli-yeceğine dair Trumanın 27 hazirandaki sözlerini hatırlatarak Dışişleri Bakanlığına mensup resmî şahsiyetlere Yedinci Amerikan Filosuna müdahale etmesi emri verilip verilmiyeceğinl sormaları üzerine bu şahsiyetlerin verdikleri cevap donanmanın Kinmen savaşına müdahale etmlyeceğlnl açıkça göstermiştir. Maamnfih resmi şahsiyetler Trumanın vermiş olduğu emrin milliyetçilerin taarruza uğradıkları takdirde mukavemet etmelerine mâni olmadığını söylemişlerdir.
Fecî uçak kazası
New-York 23 (YİRS) — MianıVden kalkarak Naahvillee gitmekte iken Myrtie Bcach civarında düşen askerî uçakta hiç kimsenin kurtulamadığı anlaşılmaktadır. Kazaya uğrayan askerî nakliye uçağında 32 er vardı.
Rus Istihsalâtının âzami haddim bulmuş olduğu kabul edilmekle beraber resmî olmayan iktisatçılar, Kore İstilâsı başlar başlamaz Amerikanın silâhlanması ve süratli bir sanayi seferberliğinin Ruslarla hür milletler arasındaki sanayi hacmindeki farkı derhal değiştirebileceği kanaatinde-dlrler.
Doğu Almanyada kızıllar bir hava ordusu kuruyor
polis olan bu teşkilât, Nazi ordusunun tam
Berlin, 23 (AP» — Doğu Beriinli Alman komünistleri hâlen malJk oldukları kara ve deniz ordularına ilâveten yeni bir hava ordusu kurmağa başlamışlardır. Amerikan lntelllgence subaylarının bildirdiğine göre yeni teşkilât diğer Rus bölgelerindeki teşkilâtın aynıdır.
Mackenzie
King öldü
Ottawa. 23 A.A. (United Press) — Eski Kanada Başbakanı Mackenzie King zatürrieden tedavi edilmekte olduğu Kingsmere’doki evinde dün gece ölmüştür. King 21 yıl Başbakanlık mevkiini muhafaza etmişti.
T il
Eski Japon Dışişleri Bakanı Togo hapishanede öldü
Tokyo. 23 A.A. (AFP) — Eski Dışişleri Bakanı Togo’nun Sugamo hapishanesinde öldüğü iyi haber alan çevrelerden bildirilmektedir. Togo, harp suçlusu olarak 20 sene kürek cezasına mahkûm edilmişti.
Togo, hâlen dahi MPearl Harbour” kabinesi adiyle anılan ve 1941 aralık ayında Birleşik Amerikaya karşı tecavüzü emreden Tojo kabinesinde Dışlş-’nri Bokanı idi.
Rex Ingram öldü
Hollywood. 23 A.A. «AFP) — Meşhur sinema rejisörlerinden Rcx Ingram bu gece ölmüştür.
Izmirde dördüzler
İzmir 23 (A.A.) — Bu sabaha karşı. Mevlût Susuzlu namında seyyar satıcı bir vatandaşın zevcesi Ayşe Susuzlu, Behçet Uz Hastahanesinde bir batında dört çocuk dünyaya getirmiştir. Meşrutiyetin İlâm günün* tesadüfü dolayısiyle çocuklardan erkek olanına Hürriyet, kız olan diğer üç yavruya ds. Adalet, Müsavat, Uhuvvet adlan verilmiştir. Çocuklardan ikisi 2200 er gram, diğeri 1850, dördüncüsü de 1300 gram ağırlımdadır.
Meriçin kontrolunda Türk-Yunan anlaşması
Atina 23 A.A. (Atina Ajansı bildiriyor) — Koordinasyon Bakanı Çu-deros. Meriç Nehrinin taşmasını kontrol için alınacak tedbirleri kararlaştırmak üzere lstanbulda toplanan üçlü konferansta verilen prensip kara nnı tasvip ettiğini bildirmiştir. İlgili hükümetlere. Yunan ve Türk do-logasyoniariyle Amerikan yardım heyeti temsicllerl tarafından yapılmış olan tavsiyeler Yunan Hükümeti tarafından tamamiyle tatmin edici bulunmuştur. Yunan Hükümeti pek yakında bu husustaki kararlarını bildirecektir. Çudcros müşterek bir plân esası üzerinde süratle İşe başlanması hususunda E.C.A. İle İki hükümet, bilhassa Türkiye tarafından gösterilen ilgiyi belirtmiş ve İstanbul konferansında Yunan ve Türk delegelerinin sık işbirliğinden memnunlukla bahsetmiş dr.
Washlngton 23 (Hususi muhabirimiz G. H. Martin telsizle bildiriyor):
Başkan Truman'ın teklifleri. Ameri k ad a süratli ve müspet bir tesir uyandırmıştır. Kongre, lüzumlu kanunları, hükümet de kararnameleri hazırlamaktadır. Başta tank makinistleri, muhabere mühendisleri, ha-
vadan nakledilen birliklerin teknisi-yenleri gelmek üzere, İhtiyatlar silâh altına alınmaktadır.
Askerî giyim eşyasının büyük kısmı 1946 da ihtiyaç fazlası olarak satıldığı için, ihtiyat celbi bu yüzden te ah h ura uğramaktadır. Bu sebeple, milli muhafızlar, geniş ölçüde seferber edilememektedir. Silâh altında bulunan ve yakında terhis hakkını kazanacak olan muvazzafların müddeti 12 ay daha uzatılmıştır.
Kongre, vatanperver bir jestle, Avrupaya yapılacak silâh yardımının ikinci taksiti olarak 1.200 milyon dolar tahsisatı münakaşa etmeden, oybirliği İle kabul etmiştir. Trumar ve Kongrenin aldığı kararlarla Amerikanın, Kore harbine verdiği ehemmiyet, Amerikan tefsircileri tarafından şu kelimelerle hulâsa edilmektedir: Kore ihtilâfı, eski bir devri kapamış ve bir yenisini açmıştır. Milli emniyet ve selâmetin, pazarlıkla temin edilebileceğini hayal eden Amerikalılar, uykudan uyanmışlardır. Büyükelçi Averell Harriman’ın “Silâhlı nöbetçilik,, adını verdiği kesif silahlanmaya dayanan yeni devir başlamıştır.
bir benzeridir
Neue Zeitungun ilâve etdğlne göre yeni hava ordusunun teşkilinde kullanılan taktik deniz ve kara ordularını kurarken Rusların kullandığı taktiğin aynıdır. Komünistler ^eni teşkil ettikleri hava kuvvetlerine, kara ve deniz ordularına verilen kara polisi ve deniz polisi İsimlerine İzafeten, hava polisi ismini vermişlerdir.
Batı Berlindeki kaynaklardan verilen malûmata göre Doğu BerLlndaki siyah üniformalı kara polia teşkilâtı 175.000 kişiye çıkartılmış ve fevkalâde askerî talimlerden sonra piyade silâhları ve tanklarla teçhiz edilmiştir.
Deniz polisi teşkilâtı Doğu Almanya hükümeti tarafından resmen ilân e-dllmiş ve vazifesinin demokratik cumhuriyetin gemilerini korumak olduğunu bildirmişti. Bu teşkilâta taraftar toplamak İçin Rus tahakkümündeki yerlerde propagandalar yapılmaktadır.
Batı Almanyadaki komünist aleyhtarı kaynaklar Rusların deniz polis teşkilâtını torpidobotları ve diğer gemilerle teçhiz ettiğini bildirmektedir. Halbukt dört devletin A İm an yanın silâhlanmasına mâni olmak için vardıkları anlaşmaya göre Alman bahriyelinin böyle silâhlarla teçhiz edilmesi menedllmiştir. Dört devlete Rusya da dahildir.
Komünist partisi organı olan Neues Dcutschlond’ın deniz polisi teşkilâtına alt neşrettiği resimlerden anlaşıldığına göre, bu ordunun Hitler ordu-, sundan farkı yoktur.
Çalışma Bakanlığı sendika ve sigorta kanunları değişecek
Ankara, 22 (A A.) — Çalışma Bakanlığı yürürlükte olan çalışma mevzuatım. iş kanununu ve İlgili tüzüklerle sendika ve sigorta konunlartm tadil etmlye karar vermiş ve bu husustaki görüşlerini bildirmelerini İşçi sendikalarından istemiştir. Bunun ü-zerlne Lokanta, Otel ve Eğence Yerleri İşçileri Sendikası bu husustaki görüşlerini dlln Çalışma Bakanlığına bildirmiştir.
Urla civarı köyleri toprağa kavuşuyorlar
İzmir 23 (Husus! muhabirimiz bildiriyor) — Yeni lstanbulda Urla civarındaki üç köy halkının topraksızlıktan mustarip oldukları, maişetlerini temin edemlyecek duruma düştükleri Hükümetin dikkatinden kaçmamış ve yapılan tetkiklerde bu haberin sıhhati anlaşılarak dün Urla-ya toprak tevzii komisyonu gönde rllmiştir. Bu komisyon Denizli, Çeş-mealtı mıntakalannda topraksız köylülere en kısa zamanda toprak temin ederek kendilerine ihtiyaçları nispetinde tevzi» mümkün çiftlikleri tevzi edecektir. Hükümetin ilgisi Urla köylülerini minnettar bıraktı.
Ankaraya dönen Bakanlar
İstanbul, 23 (A.A.) — Bir müddetten beri şehrimizde bulunan Mili! E-gitim Bakanı Avnl Başman bu akşam saat 20.30 da ekspresle Ankaraya gitmiştir.
İstanbul 23 (A A.) — içişleri Bakam Rükneddin Nasuhtoglu bu akşamki ekspresle şehrimizden Ankaraya hareket etmiştir.
ESKt DEVİR KAPANMIŞ, sIlAhli nöbetçilik başlamiştir,,
Washington» bu karan ile yeni bir tehlikeyi göze almaktadır, ka Amerikan Hükümeti,
ihtilâfa müdahaleye karar verirken, bu ihtilâfın tahdit edilebileceği ve Rusyamn fiilen müdahale etmeyeceği kanaatine sahip bulunuyordu. Umumî bir silâhlanma programım kabul eden karann esas lan ise büsbütün başkadır.
Ruslar, Mac Arthur’e bir protesto verdiler
Londra, 23 A.A. (Reuter) — So\*yet Haberler Ajansı dün sabah Japonya Müttefik Kontrol Komisyonundaki Sovyet üyesi tarafından 17 temmuzda General Mac Arthur’e gönderilen yeni bir protesto mektubunun metnini yayınlamıştır.
Sovyet mektubu, komünistler de dahil olmak üzere Japonyadaki bütün demokrat partilerin hareket serbesti-liği için teminat İstemektedir.
Daha evvel verilen bir protesto notasındaki ithamları tekrar eden mektup “Hâdiseleri İnkâr edemiyen'1 General Mac Arthur’ün müphem bir ifade He yazılmış bir cevap verdiğini bildirmektedir.
ATLETİZM
Andaç
Hüseyin Aykut
Ordular Atletizm Şampiyonası galipleri
Ankara. 23 (AA.) — Ordular Atletizm Şampiyonasına bugün de 19 Mayıs Stadyomu iç sahasında saat 17 den itibaren devam edilmiş ve müsabakalar sona ermiştir. Elde edilen neticeler aşağıdadır:
100 metre final: 1 — Fahreddln
Cebeci 11.5/10, 2 — Hüseyin Mançu-han 11.6/10, 3 — Nejat Türkyılm&s 12.
200 metre final: 1 — Fahreddin Cebeci 23, 2 — Nejat Türkyılmaz 23. 5/10, 3 — Fatin Aykut 24.3/10.
400 metre final: 1 — Fikret Tevir-gan 53.2/10, 2 — Şahap Uluç 53.5/10, 3 — Orhan Ortaç 54.
800 metre: 1 — Abdullah Gök pınar 2,00.1/10, 2 — Avram Çtnar 2.03, 3 — Kâmuran Onural 2,14,5/10,
5000 metre: 1 — Zekal 17.16.5/10, 2 —
19.43. 3 — Rüştü Erdoğan 20.
400 metre engelli 1 — Ahmet Co-mar 1.01.7/10, 2 — özde mir Karatüm 1.07.1/10.
Gülle atma: 1 - Emin Tokgöz 12,89.
2 — Hayati Sezenler 12,23, 3 — Asım Ertürk 11.22.
Üç adım atlama: 1 — Sabri Sarıyer 13.35, 2 — Nahit Varol 13.26, 3 — Hikmet özlü 12.50.
Mızrak atma: 1 — İsmet Uysal 53.38, 2 — Nuri Çetinyılmaz 51.46.
3 — Tevfik Artun 41.65.
Yüksek atlama: 1 — ^ecml Sezgin 1.65, 2'
4x100 metre bayrak: 1 — Kuvvetleri takımı 45 1/10, 2 — Okulu takımı 45 5/10, 3 - Hava Kuvvetleri takımı.
4 x 400 metre bayrak: 1 — Harp O-kulu takımı 3.32 4/10, 2 — Kara Kuv. vetleri takımı 3.42 6/10. 3 — Deniz Kuvvetleri takımı 4,03.
Bu suretle Harp Okulu takımı 89 puvanla takım tasnifinde birinci ve Kara Kuvvetleri ikinci olmuştur.
2^ecmi Sezgin
— Münir Köseoglu 1.65.
Kara Harp
Kürek yarışları
İstanbul, 23 »AA > — Bugün yapılan kürek yarışlarında aşağıdaki neticeler alınmıştır:
2 çifte: kıdemsizler 1 — Beykoz» 2 — Taksim.
Tek çifte bayanlar: 1 — Galatasaray 2 — Sumerspor.
4 tek kıdemsizler: 1 — Beykoz. 2 — Taksim.
Tek çifte 500 metre sürat 1 — Beykoz. 2 — Demirspor, 3 — Sümerspor.
4 tek bayanlar: Birinci Galatasaray, İkinci Sümerspor.
Tek çifte kıdemliler: 1 — Taksim, 2 — Demirspor. 3 — Galatasaray.
8 tek kıdemsizler: 1 — Beykoz. 2 — Taksim.
İki çifte kıdemliler: 1 — Demirspor. 2 — Taksim. 3 — Galatasaray,
4 tek kıdemliler: 1 — Galatasaray. 2 — Taksim. 3 — Beykoz.
Puvan tasnifinde: Kıdemlilerde Taksim 61 le birinci. Galatasaray 33 le I-kincl, Demirspor 31 ile üçüncü olmuşlardır
Kıdemsizlerde: 1—65 Beykoz, 2 — 30 Taksim. 3 — 11 İle Sümerspor.
Bayanlarda 1 — 44 Galatasaray. 2 — 9 Sümerspor.
Elâzığ Gençlik Kulübü Sıvaslıları 6-2 yendi
Elâzığ 23 ı Hususi muhabirimin bildiriyor i — Dün yapılan Gençler Kulübü He Sivas Eylül Kulübü arasındaki maçı Elâzığlılar 6-2 kazandılar.


1 aralık 1950 de çekilecek biiyük kuramıza İştirak İçin a-şağıdakl kuponlardan 90 tane getirerek bir kura numarası a-labllecek'dnlz.
Tafsilâtını her pazar günkü (YENİ İSTANBUL) da arayınız.
Yeni İstanbul'un
KVPONl'
%__ r _


Bayta 4
YENÎ İSTANBUL
14 Ternmt» İtBt
Büyük eşya nasıl yapılacak?
curamız
Itmdan içki imal eden fabrika
Esans kullanmayan yegâne likör fabrikası Türkiyede
Okuyucuları arasında, Türkiyede İlk defa olarak 75.000 liralık eşya hediyesi dağıtımına teşebbüs eden YENİ İSTANBUL, 60 gün neşredilecek kuponların 2 ndslnl bugün 1 İnci sayfanın sol Üst köşesinde neşretmiş bulunnyor. Kuponlar her gün neşredilecek ve lıepsl sıra numarası takip edecektir. Okuyucularımızdan hediye dağıtımına katılmak Istiyenler İçin aşağıdaki izahatı dikkatle okumalarını rica ederiz.
1 — 21 temmuzda başlıyan müsabakamız 60 gün devam edecek ve son kupon 18 eylülde neşredilmiş bulunacaktır.
2 — 18 eylülden sonra 60 kuponu sıra numarasiyle biriktirmiş olan okuyucularımız, 30 eylüle kadar, yani 12 gün zarfında matbaamıza müracaatle kuraya iştirak edecekleri numaraları alacaklardır. Taşrada bulunan YENİ İSTANBUL karileri de matbaamız adresine 60 kuponu 30 eylüle kadar postalamış olacaklardır.
Bu mektuplara okunaklı yaziyle sarih adres ve isim yazılacaktır. Okuyucularımızın kura numaraları matbaamız-ca derhal adreslerine gönderilecektir.
3 — Eksik kuponlara ait gazeteler idarehanemizden tedarik edilebilir.
4 — Hediye edilecek eşya, gazetemizde ilân olunan firmalarda her zaman görülebilir.
2 noter huzurunda
5 — Biz, bu hediye dağıtımına başlarken, kura gününü de tâyin etmek ve hediye dağıtımını evvelce İlân edeceğimiz günde muhakkak yapmıya karar verdik.
14 Ekim 1950 Cuma
İsmini, bir kaç gün sonra neşredeceğimiz bir sinema salonunda okuyucularımızın hazır bulunabilecekleri kuramız çift noter huzurunda çekilecektir.
Torbalardan birinde, gazetemizde İlân edilen ve dnümüzdeki günlerde de peyderpey neşredeceğimiz hediyelerin fişleri bulunacaktır. Diğer torbaya, bu kuraya katılan YENİ İSTANBUL okuyucularının 60 kupon mukabili aldıkları kura numaralarını taşıyan fişler konacaktır.

Hediyelerin tevzii
6 — Istanbulda bulunan okuyucularımız kura çekildikten sonra İlân edeceğimiz günlerde matbaamıza uğrı-yarak hediyelerini bizzat alacaklardır. Okuyucularımızın I-lân edilen tarihten sonra 15 gün zarfında matbaamıza uğ-rıyarak hediyelerini almaları lâzımdır. Anadoluda ve ec-nebî memleketlerde bulunan okuyucularımızın hediyeleri tarafımızdan gönderilecektir,
Yeni okuyucularımız için ikinci ve çok büyük bir avantaj
Yeni okuyucularımız için aynı zamanda mühim bir a-vantaj daha vardır.
Avrupada 3 sene (10.000 lira), Türkiyede 3 sene (5.000 lira) yüksek tahsil imkânını sağlıyan bu tahsil kurasına girmek için gazetemizin üçüncü sehifesinde neşredilmekte olan kuponlardan 90 tanesini getirerek bir kura numarası almak mümkündür. Bu kuponlar numaralı değildir. 90 tanesi bir defada da alınabilir. Tahsil kurası, gazetemizin neşir tarihi olan 1 aralık 1950 de çekilecektir.
Bu kurada kazananlardan tahsil yapmak Istemiyenler 10.000 veya 5.000 lirayı yüzde yirmi noksaniyle nakden derhal alabileceklerdir.
Aylık kupon alan okuyucularımız İse, başlangıçtan beri olduğu gibi 3 aylık kupon kapaklariyle bir kura numarası alabilirler.
Bu tahsil kuramızdaki 15.000 lirayı da bu çerçeve içine koyarsak, YENİ ISTANBUL'un okuyucularına 90.000 liralık bir avantaj hazırladığı görülebilir.
Yurdun muhtelif yerlerinde gazetemizi zamanında ala-mıyan, veyahut irsalâtta aksaklık gören okuyucularımızın bizi haberdar etmelerini rica ederiz. Gazetemizin en serî vasıta ile kendilerine ulaşmasını temin için her türlü tedbiri seve seve alacağımız tabiidir.
Şöhreti gittikçe dünyayı fetheden likör, kanyak ve vermutlarımız Türk mütehassıs işçileri tarafından nasıl yapılıyor ?
Yazan : Mehmet Ataker
Kuponları kesmeyi ihmal etmeyiniz. 14 ekim 1950 cuma günü sizin için çok şanslı bir gün olabilir
Tahsil ve eşya kuralarına katılan okuyucularına YENi İSTANBUL, iyi şanslar temenni eder

I
Hicrî 19 5 0 Te^ımuı 24 Pazartesi Rumî
■9 1369 TEM 11 1366
VAhil VASATİ EZANİ
Güneş 5.47 9.12
Oftie 13.20 4.46
İkindi 17.18 8.4>
Akşam 20.34 12.90
Yat») 22 26 1.63
tmsâH 3.42 7.03
SİNEMA
BEYOĞLU CİHETİ
AKIN 1 — Şehrnzndın Doğuşu. 2 — Olmlyen Rüyalar, 3— Öldüren Keman.
ALKAZAK (42562) 1 — Tartanın İntikamı. 2 — Hacı Murat.
S — Lorcl Har d i Kan Kardeşler.
AH (44394) 1 — Rio Aşktan
ATLAS (10835) 1 — Altın Kelepçe. 2 — Vadiler Hâkim). BEŞİKTAŞ BAH. 1 — Senfoniler Rüyası. 2 — Tomaton Caniler Çetesi.
JSLHAMHA (43595) 1 — ömre
Bedel Kadın. 2 — Kahramanlar Geliyor (türkçe).-
İNCİ 1 — Şenelt Olamam. 2— Yeraltı Canavarı.
ll’EK (412-89) 1 - Tabancalar Patlarken. 2 — Fiesta.
MELEK (44MÖ8) I - Vahşi Gelin. 2 — Lekeli Hayat.
LÂLE (43595) 1 — Zafer Ya-
ratan Casus (türkçeı. 2 — Vlr jlniya Kaplanı.
SARAY (41656) 1 - Şeytan
Kudreti. 2 — Kahraman Arka daş.
6VATPARK (83143) 1 — Mon* tekrlstonun Miram. 2 — Firari. SÜMER (42851) 1 — Londra
Kalesi. 2 — İki Açıkgöz Askerden Dönüyor.
ŞARK (40380) 1 — 3uçeuz
Mahk?m. 2 — Suçsuz Mahkûmun İntikamı.
SIKI - Olilm İslığı. 2 - iki Cingöz Holiysvood’da.
TAKSİM (43191) 1 - Aşk ölmez. 2 — Dans İlahesi.
TAN 1 — Ebediyen Ya^anm&r 2 — Düşman Pekinde. 3 — Kadın Cellâdı.
ÜNAL (49306) 1 — Montckrln-tonun Elmasları. 2 — Kılıçların Gölgesinde.
ÜNAL YAZLIK 1 — Hayat Fırtınası. 2 — Korsanın Adaleti.
YENÎ 1 — Waterloo Köprüsü.
i — Zevk Pekinde. 3 — Şarlo Altına Hücum.
YILDIZ (42847) 1 — Bana Tapıyorum. 2 — Kanlı Gölge.
İSTANBUL CİHETİ
ALEMDAR (23683) 1 — Yılan Kadın. 2 — Prenses ve Korsan.
AYHU 1 — Yeşil Yunus Sokalı. 2 — Tabancalar Patlarken.
AZAK (23542) 1 — Zoronun
Kara Kamçısı. 2 — Dişi Kuş.
3 — Deniz Yıldızlan.
ÇEMBERLÎTAŞ 1 — Atom
Fedaileri. 1 — Eski Dost. 8 —. Ölüm Yolu.
HALK 1 — AH Baba Kırk Haramiler. 3 — Yanşlar Kıralı. 3 — Korkunç Ev .
İSTANBUL (22367) 1 — Kara Korsan. 2 — Bağdat Perisi.
KISMET (26654) 1 - Er Meydanı, 2 — Kıvırcık Paşa.
MARMARA (23860) 1 — Şöh-
ret ve Para. 2 — Renkli Sürprizler.
MİLLİ (22962) 1 — Yılan Ka-
dın. 2 — Prenses ve Korsan. TURAN (22127) 1 — Kleopat-
ra (türkçe). 2 — San Antolno Arslanı. 2 — Lorel-Hardi Çifte Kumrular.
YENÎ (Bakırköy 16-126) 1 — Birleşen Kalpler. 2 — Kaplanlar Kıraliçesi.
KADIKÖY CİHETİ
HÂLE (60112) 1 — Acemi A-
şıklar. 2 — Renkli Mûclzeler. OPERA (60821) 1 — Harov Kumarbazı. 2 — Ormanlar Hakimi.
SÜREYYA (60862) 1 - Esir
Kıt (türkçe). 2 — Hayal Peşinde. (
ANKARA
ANKARA (28432) 1 — Sinsi
Düşman. 2 — İnsan Avcısı.
BÜYÜK (15031) Hamlet (türk-C ö).
CEBECİ (13846) 1 - Son Kahraman. 2 — Şarlo Asker. 3 — Cemile Hurmalar Altında.
PARK (11131) 1 — Gönülden
Yaralar 2 — Bir Yabancı.
RUS (14071) Kumarbazlar Kıra ilçesi.
SÜMER (14072) Çifte Tehlike | (20 kısım birden).
ÜLUS (22294) 1 - Son Macera, 2 — Ebediyen Yaşanmaz.
YENİ (14040) Leylâklar Açarken.
GAR GAZİNOSUNDA İtalyan Akrobatları.
İZMİR
El. II AMR A 1 — Brodway'a Selâm. 2 — Kanunsuz Sokak. 8— Zafer Abidesi
LÂLE 1 — Sayılı Kahramanlar. 2 — Altın Küpeler. 3 — Büyük Macera.
TAYYARE 1 — Vicdansız Kadın. 2 — Hortlak Zambi.
TAN 1 — Sayılı Kahramanlar.
2 — Altın Küpeler. 8 — Büyük Macera .
YENİ SİNEMA 1 — Kanlı Dö-şekt 2 — Hacı Murat Geliyor
3 — Zoronun İşareti.
MELEK 1 — Solun Gül. 2 — San Kız.
P.A.A. (Amerikan) Londra, Brükselden.
GİDECEK OLAN UÇAKLARij
8.00 D.H.Y. (Tr.) Balıkeslre.— 8 30 B.E.A. (İngiliz) Atina, Roma, Nls, Londra — 8.30 D.H.Y. (Türk) Bursa—9.00 A.F. (Fransız) Atina, Roma, Paris — 9.00 D.H.Y. (Türk) Ankara. Malatya, Elâzıfc. Diyarbakır. Adana, İskenderun — 9.30 D. H.Y. (Türk) Ankara - 10.05 D. H. Y. (Türk) Afyon Konya, Adana — 10.15 D.H.Y. (Türk) İzmir - 10.25 D.H.Y. (Türk) -Ankara, Kahire — 10.30 D H.Y. (Türk) Ankara, Adana, İskenderun — 16.00 D.H.Y. (Türk) İzmir — 21.40 P.A.A. (Amerikan) Şam. Basra, Kar&şl, Delhi, Kalküta, Bangkok, Hong-Kong’a,
GELECEK OLAN VAPURLAR
6.00 Seyyar (Karabigadan) — 6.30 Kadeş (Bandırmadan) —
— 20.00 Marakaz (Mudanya-dan) — 22.30 Uludağ (Bandırmadan).
GİDECEK OLAN VAPURLAR
8.00 Uludağ (Bandırmaya) — 9.00 Marakaz (Mudanyaya) — 14.00 Çorum (Karadenize).
GELECEK OLAN TRENLER
8.30 Ankara, — 9.15 Ankara Eke. — 20.30 Ankara.
GİDECEK OLAN TRENLER
9.00 Tarsus. — 18.10 Ankara (Eke.) 20.30 Ankaraya (Eke.)
— 21.40 Do£u ekspresi.
12.28 Açılış ve progTam. — 12.30 M.S.Ayan. — 12.30 Müzik: Şarkılar. — 13.00 Haberler. — 13.15 Müzik: Sololar (pl.). — 13.80 öğle gazotesl. — 13.45 Müzik: Şen parçalar (pl.). — 14.00 Hava raporu, aleşam programı ve kapanış.
17.58 Açılış ve program. — 18.00 M S.Ayan. — 18.00 Müzik: Dans orkestraları çalıyor (pl.).
— 18.30 Konuşma: Kitap saati.
— 18.45 Müzik: Dag şarkıları (pl.), — 19.00 M.S.Ayari ve haberler. — 19.15 Geçmişte bugün.
— 19.20 Müzik: Şarkılar. — 19.45 Tarih! Türk MUzlfci. — 20.15 Radyo Gazetesi. — 20.30 Brahma sl-bemol majör piyano konçertosu (pl.). — 21.16 Konuşma
— 21.30 Dans müziği (pl.). — 22.00 Konuşma, — 22.15 Şarkılar. — 22.45 M.S.Ayari, haberler. — 23.00 Program ve kapanış.
LONDRA RADYOSU:
7.10 Rtchard Crean Orkestrası. — 8.00 Varyete müziği. —
9.15 Jack Train'den varyete müziği. — 10.45 İngiliz Orkestra MÜzifri (pl.). — 11.00 B. B. C. “Symphony” orkestrası. — 12.30 Victor Silvcster ve Orkestrası. — 13.30 Dinleyici istekleri (konser müziği). — 15.30 Edmund Rosfl ve Rumba Orkestrası. — 16.30 Elleen Rolf piyanoda
17.15 Varyete müziği. — 18.15
B. B. C. ”Middland- Hafif Orkestrası. — 20.30 Geraldo ve Orkestrası. — 24.45 Charlie
Kunz Piyanosu.
UÇAK - TREN - VAPUR
GELECEK OLAN UÇAKLAR
9.35 D.H.Y. (Türk) Ankara — 9.45 D.H.Y. (Türk) Bursa. — I 9.50 D.H.Y. (Türk) İzmir — 15.35 D.H.Y. (Türk) lakende- 1 run, Adana, Ankara — 15.50 B.E.A (İngiliz) Londra, Niı, Roma. Atina — 16.30 D.H.Y. (Türk) Erzurum, Elâzığ, Malatya, Kayseri, Ankara — 180,6 D.H.Y. (Türk) îzıtılr — 18.35 D.H.Y. (Türk) Ankara — 20.25
İSTANBUL RADYOSU:
12.57 Açılış ve programlar. — 13.00 Haberlor. — 13.15 Rcgt-nald Dlxon'dan org soloları (pl ). — 13.30 Hafif öğle müziği Çalan: Semlramis Orkestrası. — 14.00 Sut eserleri, şarkı ve türküler (pl.). — 14.30 Serbest saat, — 14.40 Uvertürler (pl.). 15.00 Programlar ve kapanış.
17.57 Açılış ve programlar. — 18.00 Fasıl Heyeti Konseri. —
18.40 Dans müziği (pl.). — 19.00 Haberler. — 19.15 İstanbul haberleri. — 19.20 Caa saati. —
19.40 Çift mandolin kuarteti konseri. — 20.00 Türkiye Turizm Kurumu adına konuşma
— 20.10 Küçük Orkestradan me lodller. — 20.80 Şarkı ve türküler. — 21.00 Frank Slnatra’dan şarkılar (pl.). — 21.15 Dinleyici istekleri (Türk Müziği). — 22.00 Senfonik müzik (pl.). — 22.45 Haberler. — 23.00 Dini müziği (pl.). — 23.30 Programlar ve kapanış.
ANKARA RADYOSU!
7 28 Açılış ve program. — 7.30 M S.Ayan. — 7.31 Müzik: Bando müzikleri (pl.). — 7.45 Haberler — 8.00 Müzik: Film melodileri (pl.). — 8.25 Günün programı ve hava raporu. — 8.30 Müzik: Hafif parçalar (pl.).
— 0.00 Kapanış.
ECZANELER
EMİNÖNÜ: Beşlr Kemal (E-mlnönü) — İtimat Sadri (Kü-çükpazar) — Sultanahmet (A-lemdar) — Cemil (Beyazıt) yazıt)
BEYOĞLU: Dellıısuda (Mer-
kez) — Nihat (Taksim) — A-yazpaşa (Taksim) — Hayred-din Tav (Galata) — Öporidlr (Galata) — A takan (Şişil) 11e-cidlyeköy (Şişli) — Halıcıoglu (Haeköy) — Yeni Turan (Kasımpaşa).
FATİH: ltyahim Halil (Şeh-zadebaşı) — Etem Pertev (Aksaray) — Emin Rıdvan (Sa-matya) — Hamdi Emgen (Şehremini) — Ulu pınar (Karagüm-rük) — H. Gökengln (Fener) EYÜP: Ayvansaray Şifa BEŞİKTAŞ: Nail Hallt (Beşiktaş) — Ortaköy — G. Dİvanlı-oglu (Arnavutköy) — Merkez (Bebek)
ÜBKÜDARı Merkez
KADIKÖY: Sıhhat (Kadıköy) — Feneryolu — Erenköy — A. Cafer Çağatay (Bostancı).
HEYBELİ AD A t H. Halk BÜYÜKADAi Halk
İZMİR;
Tarlan (Al s ancak — Yeni İzmir (Basmahane) — Eşrefpuşa
SOLDAN SAĞA :
1 — Adi tavır (iki kelime). 2 — Gürültü; Avuç İçi. 3 — Bir şeyi yapıp yapmamak hususundaki kuvveti mevcut; Bağışlama. 4 — Tutuşa; Alevi. 6 — Muafiyot serumu; yed. 6 — Anneli mevcut. 7 — Tersi ilgisi; Vilâyet. 8 — Ceriha; Başıboş, 9 — Rey; Birinin iyiliği hesabına hareket. 10 — Başı kuvvetli (iki kelime).
Yukarıdan aşağı:
1 — Yuvası gaynmovcut (iki kelime). 2 — Bir vilâyetimiz; Bir deri cinsi, 3 — İnancı mevcut (İki kelime). 4 — Tersi namzet; Bir pamuk cinsi. 5 — Sonuna ha gelirse bunaklık olur; İyi. Rüzgâra hitap. 6 — Tersi saha; yaradana mensup, 7 — Tersi mühleti mevcut. 8 Kaba evet. Tersi göz rengi; Üye. 9 — Kuru zoguk; Büyük mayi mahfaza,sı. 10 — Sözü sahte (iki kelime).
DÜNKÜ BULMACANIN
HALLt
Soldan tafta:
1 — İki kafadar. 2 — Fedakâr B1. 8 — Azalar; Tav. 4 — Da-mad; Kaza. 5 — Saray. 6 — Veto; Ba. 7 — El; Hilâfet 8 — Refakat; Ne. 9 — Emlrj Takat. 10 — Nafakası*.
Yukarıdan aıaftıı
1 — İfade veren. 1 — Keza; Amele. 8 — İdam et; Ha-flf. 4 — Kala; Ohara. 6 — Aka demlk. 6 — Raf; Lftta. 7 — Ar, Kaba tae. 8 Taraf; Ki. 9 — Abaza; En as. 10 — Rivayet et
F A
Beyoğlu 44644 Kadıköy 6087?
İstanbul 24222 Üsküdar 60945
Ankara 00, İzmir 2222 Karşıyaka 15056
SIHHÎ İMDAT
İstanbul Beyoğlu 44»9>
Anadolu yakası 60536
Ankara 91
İzmir 2251
— Karataş (Yalılar) — Millet (Kemeraltı)
ANKARAı
Yeni Şehir — Anafartalar — Halk
Homer îlyadasında diyor kİ! [
“İsparta ovalarında mayıs ayında açan kan renkli güllerden istihsal •-dilen gül yariyle, Hektor’un cansız vücudünü ovalayan Aşk Tanrıçası Afrodit, onu yeniden dirilteceğini sanmıştı.** I
İşte tarihte yer fidan, yedi cihana şöhret aaJan İsparta gülleri... Mecl-diyeköyündokl kazanlarda gelecek yıl için Likör olmayı bekliyorlar... Sımsıkı kapalı kazanın vidalı kapalını hiç oynAtmadıgrımız halde yanından geçerken insana nefis bir gül bahçesindeymiş hissi geliyor. Ve o likörlerin şöhreti bugün Türkiye hudutlarını. yalnız Türkiye hudutlarım değil Okyanusları da asmış bulunuyor:
Mecldiyeköy - Maslak şosesinin başladığı yerde her zaman önünden geçtiğimiz Tekelin küçücük likör fabrikasının içi, İnsanı bir anda u-zak kıtalara namütenahi ufuklara u-lastırıyor.. Hele bir oda var kİ buradaki gördüğüm şeyler, Hintten, Çinden, Kanadadan hattâ Kaf Dağının ardından getirilmiş.. Bir eczahane lâboratuvanndan daha zengin.. I
Fabrikanın kullandığı meyvalann. geldiği yerlere bakınız: îstlnye ve Arnavutköy tepelerinin kokulu çileği, Samsunun kirazı, Tarabyanın âhu dudusu, Konyanm kayısısı, Kartalın ve Kütahyanın vişnesi, Mersinin, Fi-nikenln portakalı.. Antalyanın muzu.. Bunlar az çok bildiğimiz şeyler... Ya 2500 metre irtifadaki Kop Dağının ardıcı, Japonyanın deve dikeni, Akde-nizdekl Fransız sahillerinin mercanköşk dediğimiz MarjÖlen*l, Hindistan vadilerinin koçnili... Bunlar da hatırımda tutabildiğim gelişi güzel bazı İsimler... îşte o nefis likörlere lezzeti veren şeylerden bir kaçıydı bunlar.
1930 yılında İşe başlayan bu fabrika, imalâtında esansa yer vermeyen ve bütün içklieıinde hakiki meyva u-1 saresi kullanan dünyanın yegâne müessesesiydı.
O zamanlar fabrikadaki Fransız mütehassısın bir sır gibi sakladığı likör formüllerini elde etmek hiç de kolay olmamıştır. Çünkü kazana koyduğu şeyleri, sanatını -elinden alırlar korkuslyle kimselere göstermeyen bu mütehassısın bilgisini nasıl elde ettiğini fabrikanın bugünkü müdüründen dinleyelim:
“— înıaJâta başladığı zaman yanına kimseyi sokmuyor, formülleri gizlice hazırlıyordu. Bu vaziyette ambar mevcutlarını her gün defterle mukayese ederek imalâtı takip ediyor ve kendi kendimize gizlice küçük mikyasta tecrübeler yapıyorduk. Senelerce süren çetin bir çalışmadan sonra, bugün içkilerimiz tamamen Türk mütehassıs işçilerinin elinden çıkmaktadır.**
Her içkinin kendine göre bir eser olabilecek kadar uzun bir hikâyesi vardı. Ben sîzlere şu küçük yazımda komprime olarak bir şeyler anlatmağa çalışacağım.
Kahır yüzünden lûtfa uğrayan cog-nac kasabasının köylüleri bozulan şaraplarının konyak olduğunu görünce bu adı tescil ettiklerinden, biz Konyak İsmini kütlanamamış ona kanyak adım vermiş bulunuyoruz. Yurdumuzda çıkan bütün üzüm nevileri uzun uzun tecrübeye tâbi tutulduktan sonra Gaziantebln dökülgen, Tekir-dağm yapıncak, Lâpsekiııin kara salkım cinsleri Cognac kasabalıların kullandıkları linıozen fıçılarda 5 yıl beklettirildikten sonra bugünkü nefis kanyak elde edilmiştir. Bilhassa memleketimizde yabancılar kanyağımızı çok beğeniyorlar.
Cin İmal edebilmek için kilosunu 100 liraya Amerikadan ithal ettiğimiz bir nebattan nümunelik olarak getirilen bir salandan bugün 10 dönüm yetiştirilmiş, kilosu sadece 5 liraya maledlliyor. Benedicdne papaslanmn İçkisinden hiç de aşağı kalmıyacak nefasetteki Beyendik likörü şöhretim henüz yapmağa başlamıştır. Altın likörüne gelince bu adı da lâf olsun diye koymamışlar... Almanların gold-vvosser içkisine tekabül eden bu İçkinin içinde 24 ayar altın mevcut ol-.uğunu söyledikleri zaman İnanmadım. Fakat darphanenin mührünü ihtiva eden altın varaklarının imalâtta kullanıldığını gözlerimle görünce kanaat getirdim.
Vermutlara gelince bunların nefis lezzetini veren blnblr çeşit nesneyi anlatmak için yazı değil kitap neşretmek lâzım...
Nane likörünü bilhassa monden hayata başlayan Anadolu çekiyor. Finlandiya gül likörlerimize, Kaliforniya. Belçika ve Holânda cin’s, Almanya bütün likörlerimize büyük rağbet göstermektedir. İsveç, Norveç ve İngiltere Ukör ve şaraplarımız için siparişler vermeye başlamışlardır. Günden güne artmakta olan fabrikanın istlhflalâtı vermutta 250 bin konyakta 800 bin, likörde 150 bin cln’de 30 bin kiloyu çoktan geçmiştir.
Fabrikanın yapamayacağı İçki yoktur. Hattâ Porto şarabından tutunuz, viskiye kadar her şeyi... Peki neden yapmıyorlar diyeceksiniz...
İçkilerimizde daha ziyade memleket mahsullerini kullanmak ve Üzüm müstahsilini korumak için... Viski, porto veya klyantl yapılmıyor...
Ve esans değil hakiki meyve usaresi kullanılıyor. Meselâ bir litre çilek liköründe, A.B.C. vitaminini ihtiva eden 850 gram hakiki çilek bulunmaktadır.
İçkilerin tıbbî kıymetleri de vardır.
Kınakmalı şarap sıtmanın geniş tedavisini tamamlıyor. Asabi hasta-
lıklarda kuvvet verici olarak kulla* nılıyor.
Portakal likörümüzden bilhassa t-talyanlar soğuk algınlığında çok faydalanıyorlar.
Nane likörü yemekten sonra hazmı kolaylaştırıyor., v.s.. v.s...
Dünyanın dört bir köşesinden getirilen çeşitli nebatlarla ekili fabrika bahçesinden çıkarken arkama baktım, Türk meyvalarlyle yapılmış nefis içkilerin şöhretini dünyaya yayan mütevazı bina gözlerime öyle şirin göründü kİ bilseniz... Hele bu binanın içinde sadece Türk mütehassıs işçilerinin çalıştıklarını gördükten sonra...
Bugün senede 750 bin litre imalât yapan fabrika, bunun iki mislini yapabilecektir.
HİKÂYE
ŞEFİKA
— OEFÎKA, ekinleri su basa-Ycak, rahmet toplanıyor, bir patlak verirse ne idellm? A-damlar hep köye İndi, pazardan ancak akşama dönerler.
Şefika, siyah Örgülerini yemenisinin içine sımsıkı alarak bir kahkaha attı: “Aman biz neciyiz burada? Şimdi çocukları toplar, öğleye kadar hepsini içeri alınz. Sen um ur lama sakın."
Çelik çomak oynayan küçük kardeşlerine seslendi:
— Haşan. Memlş İş başına. Memeden kesileli çok oldu. Ekinleri içeri alacağız. Tabaklardan Recebi de çigınn.
Küçükler koşa koşa geldiler.
— Şeflka abla. Bizi yann beyaz ata bindirecek misin?
— Olur ama düşersen karışmam. Bora gibi serttir. Uçurur sizi alimallah.
— Memeden kesileli çok oldu. Sen demedin mi?
Genç kız kardeşlerini enseden yakahyarak iki koç gibi birbirine çarptı:
— Had! tosunlarım. Adamın soyu nasıl da bellidir. Çığırın bana Receb’ı.
Çocuklar, oktan kurtulmuş yay gibi fırladılfiir. Dönüşte yanlarına keskin hatlı yağız bir delikanlı katılmıştı.
— Beni mi çağırdın abla?
— Evet. Şu ekinleri içeri alalım Recep. Rahmet inecek, A-nam tasalanıyor.
Hep birden tarlaya doğru koştular. öğle vakti her iş bitmişti.
Bu köyün kızlan erkek gibi yetişirlerdi. Fakat hepsinin başı Şerif Ağanın kızı Şefika olmuştu. Daha küçücükken paçavraya kıymet vermez, bezden bebek yapmayı aklından geçirmezdi. Dünyaya geldiği gün Şerif Ağaya müjde vermiye hazırlananlar çekinmiş: “Ah kız evlât, ne diye yanına varalım” diyenler olmuştu. Şerif Ağa kahvede biraz heyecanla bu haberi bekliyor ve etrafına toplanan cemaate durmadan kahve ısmarlıyordu. Nihayet ağalardan birisi yanına vardı:
— Başın sağ olsun. Bir kızın olmuş, dedi. Şerif Ağanın gözleri parladı:
— Kız, oğlan hep Allah vergisi. Ne diye kös kös bakınıyorsunuz? Hem Peygamberimiz ilk evlâdın kız olmasını hayra yorardı» dedi. Ve birer kahve daha ısmarladıktan sonra evine doğru yürüdü.
Lâkin seneler peşlsıra Şerif Ağaya üç kız daha getirince tekrar ovlenmiye karar verdi. Karısının gönlünü etti ve onun seçtiği bir kadım nikahladı. Bu gölge gibi sessiz, yumuşak başlı bir kadıncağızdı. Büyük Hanıma ortak-değil. kızlarına sanki dfiulı diye eve gelmişti, ve onlara bütün saf kalbiyle bağlandı. Kızlar çatık kaşlı annelerinden kopara-madıklan harçlığı Emine Hatunun koynundaki örme kesede bulurlardı.
Kaderin tuhELf cilveleri vardır... Emine Hatun Şerif Ağaya ne kız. ne oğlan doğurdu. Fakat evine bol bol uğur ve bereket getirdi. Daha bir sene geçmeden büyük hanım nur topu gibi bir oğlan dünyaya getirdi. Ertesi sene yine iki oğlan bir çırpıda. Artık Şerif Ağanın neşesine pâyan yoktu. Çalışır, çabalar, bol kazanır, konu komşuya da yardımı dokunur, sayılır ve sevilir bir köy efendisi olmuştu. Baş zevki, akşam evine dönünce bol donanmış bir sofra başına çoluk çocuğu toplamak ve kızlan m karşısına dikerek günün hâdiselerini onlara söylemekti.
— Sıdıka! Söyle bakalım, bos-tana çadırlan kurdurdunuz mu? Kavun, karpuz zfiunanı geçmeden oğlanlan bir sünnet edelim.
— Evet baba, cevizin altına üç tane kurduk. Gölgede serin serin yatarlar.
Oradan Şefika atıldı.
— Baba! Topal Alinin üç oğlanı var. Anaları göçeli bakımsız kaldılar. Onları da kestlri* veririz olmaz mı? Ben bakarım hepsine.
Şerif Ağa gür sesiyle güldü:
— Güya benden izin «diyor haspa? Köyün muhtarı sensin, ben değilim gayri. Nasıl dilersen öyle yaparsın. Yalnız şunu bilin ki
Yazan : Belkis Tavad
cümle âleme ziyafet çekeceğim. Analara söyle, yufkayı bol tutsunlar.
— Sen merek etme baba. Bca-tanda olunca anam bir şey demez. Onun derdi evin içi temiz kalsın. Cemaat kirletmesin.
Şerif Ağa içini çekti: ‘'Hey Allah, istediğim gibi bir kanya çatamadık be. Şöyle kurulsun köşeye: “Çalış, yap, getir” desin, emretsin, kapımı ardına kadar açık tutsun. Düşmanı uğurhya-lı beş yıl oldu. Kuru toprağın üstüne on odalı evi baştan kurduk. Neye yarar?”
Dediği gibi beş yıl önce düşman ordusu birdenbire baskın yapmış, küçük kazanın evlerini hâk ile yeksan etmişti. Şerif Ağa çoluk çocuğunu hayvanlara yükünerek Palamut dağlarına kaçırdı. Orada kayaların arasında saklı kaldılar. Uç gün üç gece aç kalan küçükler feryadı basıyor, oralara sığınmış başka İnsanların korkudan gelen hiddetli söylentilerine sebep oluyorlardı.
— Susturun Allah aşkma şu encikleri. Bir peksimet de alamadınız mı yanınıza?
Eminş Hatun ikizlere kuru memesini dayıyor ve onlan saatlerce kışkışlıyarak susturmaya çalışıyordu.
Üçüncü günün sabsLhı Şerif A-ga çavuş kıyafetiyle çıka geldi. Çoluğunu çocuğunu topladı, kayaya döndüler. Düşman çekilmiş, fakat tek ev ayakta kalmamıştı. Enkazın ortasına biraz ateş yaktılar ve koltuğunun altında getirdiği bir klllâh börülceyi orada pişirdiler. Kapışa kapışa yedikleri bu sade su ve biraz tuzla pişmiş aşın lezzetini hiç bir vakit unutamadılar.
O gün kazayı Gaz! Paşa ziyaret etmişti. Kardeşlerini besliyen Sefika’nın her cefaya rağmen pembe pembe yanaklarını okşamış: “Aman ne de gürbüz kız? Alıp kaçıralım bunu?” demişti. Küçük kız o zaman ana babadan ayrılmak korkusu İle tabanları kaldırıp kaçmıştı. Fakat yüzünü okşayan bu elin izi şerefli bir imtiyaz olarak içine yerleşti.
İstiklâl Harbine canla başla, a-tılan Şerif Ağa, o sene ömrünün en mutlu günlerini yaşadığını sayar. ceddi Kel Mehmedln kam damarlarında dolaştığını daha iyi duvardı. O Kel Mehmet kİ, bir zaman Anadoluda nam vermiş, yılmaz bir derebeyi şöhretini kazan, mıştı. îşte onun torunları sonradan dağılmış, yoksul olmuş, fakat ele muhtaç olmayı daima ar saymışlardı. Şerif Ağa, küçük yaştan öksüz kalmış, sert bir amca yanında büyümüştü. Ondan yediği dayağı - aklı erdiği çağlarda bile - el kapısında çalışarak kazanacağı paradan daha hoş görür, ne de olsa amca, baba yarısı der ve canını dişine takarak küreğe, kazmaya, sapana sarılırdı. İşte memleket uğrunda böyle savaşmış. geride bıraktığı çoluğu çocuğu Allaha emanet ederek düşmanı kovalamıştı. Gözü açık, kulağı delik olduğundan nakliye işlerine memur edildi. Bir gün harabeler arasında dolaşırken bir evin yıkılmış duvarında bir testi gözüne İlişti. Çekti baktı. Ağzına kadar toprak dolu. “Bir de göbeğini görelim. Elbet Kâbeden gelmedi ya, bu toprak kİ, bu kadar kıymetli olsun.” diye testiyi boşalttı. Dibinde beş yüz altın saklı duruyordu. Evvelâ bu altınlarla yıkılmış evinin çok jlaha güz el >4 veniden kurabileceği aklından geçti. Fakat şeytana uymadı, bu fikirden hemen caydı. Allahtan başka kimsenin şahit olmadığı ganimeti doğru karargâha götür-BiL
Kazaya dönüşte vakayı anlattığı zaman karısı omuzunu sıvadı: ”îyi ettin ağfiun kimbillr kimin gözyaşları kalmıştı üstünde.. Haram maldan fayda gelmez..’* demişti.
İşte Allah ona nzkını yine bol vermemiş miydi? Kazanın en güzel evine sahip olmuştu tam istasyonun karşısında. Buna da sebep Şefika olmuştu. Tren hattı kurulurken oradaki boş topraklar kıymetlendi. Eski evinin yerine tekrar temel kazdırmak istiyen Şerif Ağaya:
(Devamı var)
M Tenunus İM©
TIN! İSTANBUL
Sayfa 8
Alacağımız esaslı tedbirler
Habib Edlb - Törehan
Kısa
Haberler
YENİ Hükümetin idareyi ele almasından bugüne kadar geçen kısa zaman içinde ondan bir çok kararların verilmesini beklemek insafsızlık olacağı gibi mantığa da tevafuk etmez. Şimdi bizim ondan ilk iş olarak beklediğimiz şey, muhalefette bulunduğu zanftın en çok tenkid ettiği şeylerin düzelmesine çalışmak ve eskisine mümasil hâdiselerin tekrarının önüne geçmektir. Bu suretle şimdiki iktidar partisinin halk isteklerinden bir takımım yerine getirdiği ortaya çıkmış olur.
Şimdi memleketimizde ön plânda o’an nokta hayatın ucuzlatılmasıdır. Türkiye gibi bir ziraat memleketinde lıayahn pahalı olması cidden acınacak bir haldir. Biz bıı hususta başka memleketleri misal göstermekle teselli yollan aradık. Fakat han» >Çİn-de ezilmiş ve yıkılmış olan memleketlerin şimdi istihsallerini arttırmak suretiyle ucuzluğa gittiklerini gördüğümüz zaman bunun bir tefsiri çaresini bulamadık ve ucuzluk için bir iki büyük hamlede bulunmak cesaretini gösteremedik.
Şimdi yeni Hükümetin şeker ve ekmek fiatlerinl indirmek İçin aldığı karan memnuniyetle karşılar ve bunu halk hükümeti İçin bir İlk muvaffakiyet telâkki ederiz. Bize öyle geliyor ki harbin ilk senelerinde Hükümetin çeker fıatlerine yaptığı zam, bütün pahalılıklann bir başlangıç ve müsebbibi ölmüştü. Şimdi de çeker fiatinde yapılan tenzilâtın yannın umumi ucuzluğunun bir müjdecisi olmasını temenni ederiz. Bütün dünyada artık u-cuzlıık esastan hâkim olurken memleketimizde bu hususta yapılan teşebbüslerin hep nazari bir sahada kalması ve bilhassa bizim gibi ekmeği fazla yiyen ve başlıca gıdası addedilen bir millette elemek fıatinin yüksekliği her halde çok acınacak bir hâdise idi.
Biz hayatın ucuzlaması sayesinde istihsalimizi de ucuz’aştı-rabileceğimizi ve bu suretle memleketin dahil ve hariçteki İktisadi hareketlerinin artacağını ve bunun Hazîneye yeni gelirler temin edeceğini kuvvetle ümit ediyoruz. Bu ihtimal tahakkuk etmese bile yine şeker ve ekmek gibi en mühim iki halk gıda maddesinin ucuzlaştırılması için yapılan fedakârlığa acımamak ve bunu çok yerinde görmek iktiza eder.
Ancak bizim şimdi en çok arzu ettiğimiz şey memleketin mali idaresi için esaslı tedbirlerin alınmasıdır. Biz bunun mühim tetkiklere ihtiyaç gösterdiğini takdir etmekteyiz. Asırlardan-beri ihmal edilmiş bir memleketin imar ve ihyası için bir çok şeylere muhtaç olduğunu hepimiz takdir etmekteyiz. Uzun zamanlardan beri ufuklarımızı tehdit eden bulutlar görüyor ve dalma hazır olmaklığımız lüzumunu da biliyoruz. Bütün bu şeylerin istihsale matuf olnuyan masrafları istilzam ettiğini de kabul etmek iktiza eder. Buna rağmen şimdi Hükümet cihazında büyük bir tasfiye yapılır ve bilhassa İktisadî devletçiliğin
memlekette tahmil ettiği sarfiyattan artık uzaklaşacak olursak masraflarımızın büyük bir kısmını azaltabileceğimizi kuvvetle tahmin ediyoruz. Her halde memleketimizin masraflarım ciddî bir tetkikten geçirecek o-Iursak muazzam rakamlann İsraf edildiğini ve edil mekte olduğunu ve bunlardan kolaylıkla sarfınazar edebileceğimizi görürüz. Bu hususta ecnebi mütehassısların şimdiye kadar yapılmış bir çok tetkikleri olduğu gibi, yeniden getireceklerimizin mütalâalarını almak da hiç zor bir şey değildir. Bilhassa Hükümetten maaş ve tahsisat unvaniyle para alanların artık vaziyetlerinin ehemmiyetle tetkiki zamanı gelmiştir. Hep memlekete hizmet unvanı altında para alan ve ne yaptıkları bir türlü bilinemi-yen bir kısım insanların istihsal sahasına şevkleri ve halktan vergi unvanı altında alınan paralarla bu adamların beslenmeleri imkânlarının kaldırılması memlekete her noktadan büyük bir refah ve saadet temin edecektir.
Memleketimiz için büyük bir inkılâp diye her yerde tasvip ve takdir olunan »on demokrasi hayatımızın, şimdi memleketin gelir ve gider kaynaklarında da esaslı tedbirlere ihtiyacı vardır. Bu ıslahatın demokrasi inkılâbımıza yakışacak bir surette ve şimdiye kadar olduğu gibi yama halinde olnuyarak esaslı bir surette yapılması memleket İçin yeni bir İnkılâp olacak ve öyle zannediyoruz ki o vakit demokrasimiz daha kuvvetlenmiş ve kök salmış bir hal olacaktır.
Dünya pamuk, suni ipek istihsali ait yor
Manchester (Hususi) — Pamuk heyetinin bildirdiğine göre dünya pa-
muk ve sunî ipek istihsali gittikçe artmaktadır.* Dünya istihsalinin artmasında en mühim rolü Amerika oynamaktadır. Amerlkada pamuk İpliği. pamuklu kumaş imali çok artmıştır. Sunî ipek kumaşlarına gelince. Amerikanın istihsali harpten öncekine nazaran iki misil fazlalaşmıştır. Yalnız Hindtstanda istihsal düşmüştür. Ingilterede de 1950 senesinde diğer senelere nispeten pamuk istihsali pek fazladır.
Japonyada 1950 senesi içinde bilhassa kumaş istihsali çok artmıştır.
Batı Avrupada Batı Almanya en mühim istihsal merkezini teşkil etmektedir. Fransa da İplik istihsalinde Almanyaya yaklaşmaktadır, ltalya-nın senenin ilk altı ayındaki istihsali rekor kıracak kadar fazladır. 1948 senesinden ber[ artmakta olan Holânda istihsali de aynı adımlarla yükselmeye devam etmektedir. Belçikada da iplik İstihsali aynı yüksek seviyede tutulmaktadır. İspanya ve Porte-kizde istihsal 1949 senesinden beri artmaktadır. Kanada istihsali gayet düşük bir vaziyette gitmekte İken 1949 senesinin sonlarına doğru vaziyetini düzeltmiştir.
Dünya ticaretinin 1910 senesinde bağlıyarak artmasında Hlndlstandan yapılan denizyolu ile ihracat pek büyük rol oynamıştır. Bu sayede Malaya, İrak, Seylân ve Arablstanın da İhracatı artmıştır.
Hususî Muhabirimiz Von Alfred Lang, Parisfen bildiriyor Fransanın İktisadî durumu ne halde?
Umumî olarak iktisadın bütün kollarında kuvvetli bir istihsal artışı mevcuttur
Fransanın kömür ietihsalfttı 1950 senesi başından beri gittikçe azalmaktadır. Ocak ayında 4,8 milyon ton kömür İstihsal edilmişken, nisan da bu miktar 4,1 milyon tona düşmüştü. Fransada su kuvvetinden istifade imkânı artmış, elektrikle işleyen trenlerin fazlalaşmam sonra do evlerde yakıt maddesi olarak mazot kullanılması dolayısiylo kömüre olan ihtiyaç azalmaya başlamıştır. Bazı kömür ocakları faaliyetlerini kestikleri gibi Fransanın kömür ithali de ocak ayından nisan ayına kadar 1 milyon tondan 700.000 tona düşmüştür. Kömür istihsalinde kullanılan yeni teknik vasıtalar dolayıslyle kö mür amelesinin çıkardığı günlük vasati kömür 1179 kilo ile hemen harpten evvelki vasatiye ulaştığı için 1949 da 194,000 amele çalıştıran kömür İşletmeleri 1950 nisanında amele sayılarını 184.000 e düşürmüşlerdir. Fransa hariçten ithal ettiği bir milyon ton kömürün % 61 ini Almanyadan, % 14 ünü Belçikadan, geri kalanını da İngiltere ve Polonyadan ithal e-diyordu. Amerikadan yapılan kömür ithalâtı tamamen, Polonyadan yapılan da kısmen durmuştur.
Elektrik İstihlâkini gittikçe arttıran Fransanın nisanda kullandığı ceman 2.4 milyar kilovat elektriğin % 58 i su kuvvetinden istihsal edilmiştir. Fransa beyaz kömür istihsalinin daha fazla arttırmak için çalışmalarına devam ediyor. Memlekette bugün mevcut barajların ihtiva ettikleri suların 600 milyon kilovatlık elektrik enerjisi değerinde olduğu hesaplanmaktadır.
Nisan ayında 2,364 milyon ton olan demir istihsali de evvelki aylara nazaran azalma gösteriyor. 1938 deki istihsalin % 140 ını bulmuş olan. Fransız demir ve çelik İstihsali umumi kanaate göre artık son haddine varmıştır.
Fransız otomobil sanayii de 1950 nisanında harpten evvelki İstihsalinin % 141 ini elde etmekle yeni bir rekor kırmıştır. Bu sanayiin istihsal ettiği 30.000 motörlil vasıtanın 1/3 1 ihraç edilmiştir. Siparişlerin fazlalı ğı ve bu siparişlerde fabrikaya 9 aya kadar teslim mühleti verilmesi dahilî piyasanın hâlâ doymamış olduğunu gösteren emarelerdir Dünyada
dolarlık tütün ithal edecek
Teslim kontratları eylül içinde imzalanacak ve taahhütler 31 ekimde ifa edilecek
Frankfurt (Hususî) — Batı Almanya Bakanlıklararası ithalat komitesi Amerikadan 5 milyon dolar tutarında ham tütün ithaline izin vermiştir. Bıı haber, Alman Ekonomi Haberler Ajansı tarafından verilmektedir.
Teslim kontratları bu senenin eylül ayı içinde imzalanacaktır ve 31 ekimde de girişilen taahhütlerin ifası İcap etmektedir.
Hamburg (Hususi) — Batı Almanyada sigara istihlâki hâlen ayda 1,700,0000.000 u bulmuştur. Bu haberi bildiren Almanya Sigara İmalâtçıları Birliği, harpten öncekine nazaran, nüfus başına senelik sigara
motörlü vasıtalar İmal eden memleketler arasında Fransa, Amerika Birleşik Devletleri ve tnglltereden sonra üçüncü gelmektedir.
Fransa petrol tasfiyehanelerinin son istihsal rakamları 1938 senesindeki istihsalin % 190 ını göstermektedir. Bu sanayi şubesinin çabucak tekemmül ettirilmiş olması Fransa nın ham petrole verdiği dövizin mühim bir kısmını tekrar elde etmesini sağlamıştır. Çünkü Fransada tasfiye edilen petrollerin ceman 1/8 i ihraç edilmektedir.
Fransız İnşaat maddeleri sanayii de tekâmül halindedir. Bilhassa çimento istihsali çok arttı. Son istihsal rakamları 1933 senesindeki çimento İstihsalinin İki mislidir. Fransız kimya sanayii de inkişaf ediyor Dokuma sanayiinde yalnız yünlü dokumalarda bir gerileme mevcuttur. Bnna sebep kumaş İhracında günden güne artmakta olan imkânsızlıktır Dokuma sanayiinin İstihsal miktarı 1938 senesindeki rakamları gösteriyor. Suni ipek İmal vo satışı bütün dokumalar arasında en canlı durumda olamdır.rıTt 1 i Ij "" i "Z i
Fransanın haricî ticaret bllânço-su iyi bir şekilde gelişmektedir; 1949 nisanında bllânçonun pasif kısmı aktife nazaran % 21 fazla iken bugün bu rakam % 15 e düşmüştür.
Ancak bu rakamlar umumi vaziyeti göstermekte olup Fransanın kolonileri ve bazı müdafaa mıntakala-rı hariç tutularak yalnız ecnebi memleketlerle ticareti nazan itibara alınacak olursa bllânçonun pasif kısmındaki fazlalık bugün % 30 dur. 1949 nisanında haricî ticaret bilançosunun pasif kısmı aktifin % 43 ü kadar daiıa fazla olduğuna göre dış ticaretin Fransa lehine gelişmekte olduğu âşikârdır.
Fransanın yalnız Birleşik Amerika ile olan ticaretinde % 80 nispetinde dolar açığı İnevcuttur. İthal edilen mallar arasında istihsal maddeleri miktarı harpten evvelki senelere nazaran üç misli arttığı halde istihlâk maddeleri mlktan ancak 1/3 nispetinde artmıştır. Marshall Plânı yardımı kesilince Fransanın ithalâtı da azalacağı İçin bllânçonun vaziyeti değişecektir.
istihlâkinin % 50 azaldığını söylemiştir. Halbuki diğer memleketlerde sigara istihlâki artmıştır, bilhassa A-merikada. Almanyada bu düşüş, halkın ucuz sigar ve pipo tütününe a-lışması ile İzah edilmektedir. Ocak ayından beri Almanyada sigar üzerinden alınan vergi azaldığı için, Batı Almanyadakl sigar satışları ocak ayında 98,300,000 iken martta 330.000,000 a çıkmıştır.
Satılan sigarların % 10 u şark tütünlerinden yapılmıştır. İyi Yunan ve Türk tütünleri Amerikan tütünlerinden pahalıdır. Onun için Yunan tütünlerini daha fazla miktarda satın almak imkansızdır.
Endonezya aerbeat İthalât listesi uzatılıyor
■A J akar ta (Hususî) — Endonezya Hükümeti ithalât tahdidatı olmadan alınabilecek eşyaların listesini yapmıştır. Bunların arasında 1) Gıda maddeleri. 2) Kimyevî maddeler 3) Otomobil akşamı, 4) Bisiklet akşamı 5) Çimento, 6) Sunî gübre malzemesi de vardır. Bu maddelerin listeye dahil olması her zaman yapılan ithal kontrolünden muaf olmalarını ifade etmiyor. Prensip İtibariyle her yerden mal alınacaksa da, Endonezya» ticarî anlaşmaları olduğu memleketlerden İthal etmeyi tercih edecektir.
Alman yan m kilit, al ât ve edevat ihracata artıyor
* Frankfurt (Hususi) — Bu sene kilit, alât ve edevat ihracatı bir hayli artmıştır. 10 milyon Alman markı değerinde mal bu senenin İlk dört ayı zarfında İhraç edilmiştir.
Hâlen ihracat Belçika, Holânda, İsviçre ve Yunaniatana olmak suretiyle bütün istihsalin % 10 ilâ 15 ini teşkil etmektedir. Son zamanlarda uzakdoğuya olan İhracat da artmaya başlamıştır, ihracatın artmasına r&ğnıen, endüstri tam kapasitesine göre işli-yememektedir.
Batı Almanya ticaret anisen talan nın resmi tasdiki
★ Bonn (Hususî) — Batı Almanya Parlâmentosunun, Dış Ticaret Komitesi, resmi komitenin dış ticaret anJaşmalannın pârlâmento tasdlkından geçmesi hakkındakl raporunu tasvip etmiştir. Dış Ticaret Komitesine göre, parlâmentonun tasvibi yalnız uzun vadeli anlaşmalar için değil, hattâ kısa müddetli olanlar için de elzemdir.
Mısırda mensucat krizi
★ İskenderiye (Hususî) — Mısırdaki mensucat endüstrisi krizini tedavi etmek için teklif edilen çareler arasında, bir Mısır pamuk satın alma komisyonu kurup Ingil-terede olduğu gibi kendi yerli fab. rikalarının İhtiyacını temin etmek fikri vardır. Raporda bildirildiğine göre, krizin sebebi, şimdiki pamukların yüksek fiyatıdır. Bûn-dan başka, pamuk satınalmak için sabit bir yol, pamukluları satmak için tanzim edilmiş bir istikamet, fabrikalarda kapital, olmadığı için bu buhran doğmuştur.
Yıınantatanda topraklar ziraat e elverişli bir hale getiriliyor
* Atina, (Hususî) — Marshall yardımı sadesinde Yunanistan, memleketin bataklıklarını kurutup ziraata elverişli bir hale sokabll-mektedlr. Bu suretle düz ovalarda ziraatın makineleştırilmesi mümkün olacaktır. Memlekette e-kileblllr arazi 8 milyon dönümdür. Bunun üçte biri traktör ile işlenebilecek kadar düzdür. Fakat 1952 ye kadar nispeten düz olan bütün arazi makine ile işlenmiş olacaktır. Kuruması mümkün olan bataklık ve göllerden % 45 i ku-rutulacaktır. Marshall yardımı olmadan önce, ovaların yalnız % 3 ü sulanabiliyordu. Halbuki, Marshall plânı sayesinde 1952 ye kAdar bu arazinin % 40 ı sulanacaktır, ilâveten, bir Holânda müessesesl, hâlen Yunanlstanda bulunan sığ gölleri tetkik etmektedir. İktisadî İşbirliği Teşkilâtı, Yunan Hükümeti ve Türkiye resmî memurları amsında Evros Nehri civarındaki araziyi ziraat için elverişli bir hale getirmek hususunda görüşmeler olmuştur. Evros Nehri Türkiye ile Yunanistan arasında hudut teşkil etmektedir.
Adanada rekolte tahminleri
Bu seneki pamuk, hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar rekolteleri
Adana, 23 (Hususî muhabirimiz bildiriyor) — Adana Ticaret ve Sanayi Odası Tahmin Bürosu istişare Heyeti 1950-1951 yılı pamuk, hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar hak-kındaki tahmin raporu üzerinde çalışmalarını sona erdirmiştir.
Yalnız Seyhan ve İçel bölgeleri birinci pamuk tahmini 302120 balyadır. Hatayla beraber bu miktar
İskenderun Limanında serbest bölge Iran ve Suriye, bu bölgeden istifade edecek
Adana 23 (Hususî muhabiri- i mlz bildiriyor) — Bilhassa Iran ve Suriyenln faydalanması maksadlyle İskenderun limanında bir serbest bölge ihdas edilmiştir, Halep Başkonsolosumuz Celâl Tevfik Kara-sapan bu hususta Suriyeli gazetecilere bir demeçte bulunarak İskenderun limanı vasıta-siyle geniş iş imkânları sağlayabilmesi için Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin bu serbest bölgeyi ihdas ettiğini resmen açıklamıştır.
Komşu memleketle bir anlaşmaya varıldığı takdirde Suri-yenin ithalât ve İhracatının çok kolaylaşacağına İşaret edilmektedir. Diğer taraftan Suriye bakımından Türkiye - Suriye ticaret anlaşması esaslarının hazırlanması için Suriyenln Ankara Elçisi Emir Adil Arslan, Şam’a çağırılmıştır. Suriyenln Lâzkiye limanındaki bazı tesislerin inşası da sona ermiştir.
Güney Afrika piyasalarında
• Japon dokumaları *
* Johannesburg (Hususî) — Harpten beri ilk defa olarak Japon dokumaları gören halk, Kap şehri mağazalarına hücum etmiştir. Toptancılara, fabrikatörlere ve perakendecilere göre, fiyatına göre Japon dokumalarının kalitesi çok iyidir. Japon mallarının bundan sonra Günay Afrikada pek İtibar göreceği tahmin edümektedir. Çtlnkü az gelirli halk pahalı şahlan Amerikan ve İngiliz mallarım satın alamamaktadır.
Mısırın pirinç rekoltesinde elde ettiği fazlalık
★ İskenderiye (Hususî) — Elde edilen istatistik raporlara göre, gelecek aralık ayı İçinde pirinç rekoltesinin toplanması İle beraber Mısırın elinde 400 bin ton kadar bir mahsul fazlası bulunacaktır. Bu rakam geçen seneki rakamlara nispet edilirse, 100 bin ton bir fazlalık gösterir.
Eldeki tahminlere İstinaden, bu seneki rekoltenin 850 bin ton (geçen soneninki 750 bin tondu) tutacağı anlaşılıyor. Bu miktarın 350 bin tonu ihraç edilecek gerisi İse, dahilî piyasaya arzolunacak-tır.
330225 balyaya varmaktadır. Bu üç bölgenin 1949-1950 yılı kati tahmini 301685 balya İdi. Seyhan - İçel, Hatay, Antep, Maraş, Malatya, Elâzığ ve Antalyanm 1950-1951 pamuk rekoltesi umumi olarak 430-450 bin bal-ya tahmin edilmektedir.
Seyhan bölgesi hububat kat’l tahmini İse şöyledlr:
Buğday 114,726, arpa 54,577, yulaf 13.241, çavdar 4412, mahlût 11,288» mısır 4820, akdarı 620 ton, keza Seyhan bölgesi bakliyat kat’l tahminleri de şu şekilde rakamlaştırmıştırf Fasulye 2337, nohut 1340, merclmefc 1272, soğan 950, patates 3975, çeltlM 9140, yer fıstığı 2000, keten tohumu 2971 tondan ibarettir. Diğer yağlı tanelerin birinci tahmini 4896 ondur.
Bafra tütüncüleri alınan kararlardan memnun
Bafra, (Hususi) — 1946 mahsulü tütünlerin İhracını kolaylaştırmak maksadlyle münhasıran bu tütünler İçin hükümetçe takas kabul edilmiş olması çevremizde memnuniyet uyandırmıştır.
Bafra tacirlerinin ellerinde yüz bin kilo kadar Amerikan grat üzerine işlenmiş ve iyi muhafaza edilmiş 1946 mahsulü tütün vardır.
Bir kaç gün önce yağan faydalı yağmurlar kuraklık tehlikesini ber. taraf eylemiş ve yeni mahsul tütünler de gelişmeye başlamıştır. Bu-j nunla beraber 1950 rekoltesinin yüz-| de 20 eksik idrak edileceği tahmin1 edilmektedir.
Türk ■ Alman ticaret geliştirilecek
İzmir, 23 (Hususi muhabirimiz .bildiriyor) — İzmir Fuarındaki Batı Almanya pavyonu temsilcisi doktor Hitzlg Belediye Başkanıru ziyaretle Türklerin Alman milletine gösterdiği sempatiyi Alman halkının tam bir anlayışla kavradığını buna bir mukabele olmak üzere 20 ağustosta bazı Alman şahsiyetlerinin İz miri ziyaretle devlet adamlarımızla tanışacaklarını, iki memleket ticaretinin daha çok inkişafı için karşılıklı sebepler İcat olunacağını zannettiğini söylemiş, 1950 fuarının geçen fuarlardan daha mükemmel bir eser halinde yükseldiğini görmekten memnun olduklarını ilâve etmiştir.
Soya yağı istihsali
Ordu bölgesinde 2.000 ton
soya fasulyesi elde edilecek
Ordu bölgesinde, soya fasulyesi İs-tlhsalâtına büyük bir ehemmiyet verilmektedir. Bu sene bu bölgede 2.000 tondan fazla soya elde edileceği anlaşılmaktadır.
Bilindiği gibi soya fasulyesi, İç piyasada İstihlâk edilerek, dış piyasalara ihraç edilmemektedrl. Fakat Ordu tacirleri, soya fasulyesinden yag çıkarmak için. İstanbul ve îzmirdekl nebati yağ- fabrikalariyle anlaşmalar yapmaktadırlar, istihsal mlktan» fabrikalann soya fasulyesini işletebilecek bir şekilde imalât programlarında bir değişiklik yapmağa kifayet ettiği takdirde, bizde de soya yağı İstihsal edilecektir.
Piyasa, serbest ticaret rejimi hakkındakl kararnamenin neşrini beklemektedir. Vakaa kararnamenin muhtevası, piyasanın meçhulü değildir. Haftalardan beri gerek Ankara toplantısında ve gerekse salâhiyettar zevatın ifadelerinde, serbest ticaret rejiminin prensipleri ortaya konmuştur. Böyle olmakla beraber, bu mevzuda bilinmesi gereken bir çok noktalar daha vardır.
Bilindiği gibi prensip itibariyle ihraç maddelerimiz serbest ticaret rejimine tâbi tutulmuştur. Fakat bunların arasında memleketin iaşesi bakımından, hangi yiyecek maddelerinin ihracına müsaade edileceği henüz anlaşılmış değildir. Ekonomi ve Ticaret Bakanlığının bu gibi yiyecek maddelerinin ihracına alt bir liste hazırlaması beklenmektedir. Böyle olmakla beraber, sadeyağ gibi İç piyasada pahalı olan yiyecek maddelerinin ihracına müsaade •dileceği hatıra gelmemektedir. Esasen müsaade edilse dahi, pratik bir kıymeti olamıyacaktır.
İstanbul:
Geçen hafta içinde Ticaret Borsacında tiftik ve yapağı piyasası hararetini muhafaza etmekteydi, Evvelce de yazdığımız gibi Kore savaşlarının devamı, dünya ham madde fiyatlarının yükselişine sebebiyet vermiştir. Bu arada dokuma ham maddeleri grupunda, yün, pamuk fiyatları da bu yeni harp konjonktürüne uygun olarak ilerlemeler kaydetmektedir. Dünya fiyatlarının tesiri altında, Borsamızda yapağı ve tLftik piyasası hararetli İstekler karşısında kalmaktadır.
Fındık piyasasına gelince, 1950 mahsulündeki noksanlık, alivre fındık satışlarını durdurmuştur. Çünkü ne müstahsil, ne de tüccar, mahsul azlığı karşısında vâdetil satışlara girmeğe cesaret edememektedir. Esasen alivre satışların da en hararetli mevsimi geçmiş sayılabilir, önümüzdeki ay da, 1950 yılının hazır mallan üzerine satışlar başlıyacak, bu suretle 1950 fındık satış sezonuna girilecektir.
Hafta İçinde yağlı tohumlar grupu canlı bir manzara arzet-mckteydl. Bilindiği gibi ayçiçeği tohumu gibi yağlı tohumlar grupunda birinci plânda gelen bir maddenin istihsalinde noksanlık görülmüştür. Bu yüzden ayçiçeği tohumu fiyatlan, gerek İstanbul piyasasında ve kerekse tamirde fiyat ilerlemesi kaydetmiştir. Hafta içinde fiyatı 31 kuruştu. Susam hakkında henüz katî bir bilgi edinmek kabil olamamıştır. Fakat tahminlere göre susam rekoltesinin de geçen seneye nazaran az olacağından bah-soiun maktadır.
Yağlı tohumlara muvazi olarak ayçiçeği yağı fiyatlarında da İlerlemeler görülmüştür. Zeytin yağına gelince, fiyatlarda tedrici bir surette devam eden gerileme durmuştur. 1950 zeytin mahsulü hakkında kat! malûmat alınamamıştır. Bazı söylentilere göre, cenup bölgesinde sıcak dalgasının zeytin ağaçlarındaki
Borsa ve piyasalarda haftalık vaziyet
zeytin tanelerini kuruttuğu ileri sürülmektedir. Fakat bu sıcak dalgasının, ne nisbette bir zarar yaptığı hakkında tahminlere girişmek mümkün olamamıştır. Her halde zeytlnyağ müstahsilleri zeytin rekolteleri hakkındakl bu haberleri ehemmiyetle takip ettikleri İçin satışlarda ihtiyatlı hareket etmek zorunda kalmışlardır. Esasen rekoltelerden evvel, her zümreye mensup tacirlerin bu suretle ihtiyatlı hareket etmesi tabiî bir hal almıştır.
Ticart Bordasında diğer maddelerin durumunda kayde değer bir şey görülmemiştir.
İzmir:
İzmir, 23 (Hususi Büromuzdan telgrafla) — Dış ticaret rejiminin ilân edilmemiş olmasına rağmen hafta içlndo, devlet adamlarımızın beyanları ve Ankaradan akseden dağınık haberlerin toplamlarından mâna çıkarmasını bilen becerikli iş adamları bu haberlerden faydalanmasını bilmişlerdir. Mûtat hilâfına hafta içinde hazır ve alivre kuru çekirdeksiz üzüm, hazır ve alivre pamuk, zeytinyağı, yağlı tohumlar ve pamuk çekirdeği Üzerine büyük İşler yapılmış ve bilhassa istikbale alt satış bağlantılarına girişilmiştir.
Bazı mehafllde "Yeni bir Yedi Eylül” telâkki edilen yeni ticaret rejimimizin ilân edilmesinden önce bu bahiste ileri gidenler bulunduğu meydandadır. Hakikatte yeni rejimin İlânının hemen akabinde ona ayak uydururken ticaret piyasalarımızın bazı fırsatlardan faydalunmak istlyecekleri, hattâ bugün bile hususî hesaplar yaparak bir nevi kumar oyununa girdikleri nazardan kaçmıyor. Neteklm bazı söylentilere göre tzmirde her yıl büyük işler yapan maruf bir ihracatçı, îngllterede bir firma İle 2000 ton incir ve 3500 ton üzüm için bağlantı imzalamıştır. Görünüşe göre üzüm ve incir rekolteleri idrak edilmeden yansı alivre olarak satılacaktır.
Hafta içinde üzüm satışları hararetli şekilde devam ederek 9 numara 52 kuruşa kadar çıkmıştır. 10 numara 53.50 tan muamele görmekte, ancak mevcudu azalmaktadır.
Pamuk satıştan hafta İçinde gayet hareketli bîr şekilde devam etmiştir. Satışların bu seyri İçinde yeni mahsulün yerli fabrikalara kalmadan ihraç edileceği ve bundan pamuk endüstrimizin ağır zararlara uğrayarak dış rekabet karşısında faaliyet göste-remiyeceğlnden korkuluyor.
Pamukta avanstı ve avanssız satışlar arasında büyük bir fiyat farkının teşekkül etmesini pamuk ihracatçıları piyasadaki
parasızlığa hamlediyorlar. Aradaki fark kiloda 15 kuruştur.
Haftâ sonunda alınan bir habere nazaran İsrail taolrleri pamuk ve incirlerimize alâka göstermeğe başlamışlardır. Her ne kadar larailde İzmir incirlerini yetiştirmek üzere faaliyet göster-rilmekte İse de bunun mümkün olamıyacağı kanaati umumîdir. İsrail tacirlerinden bir heyetin yakın günlordo îzmlre geleceği istihbar olunmuştur. İsrail heyeti îzmlrden sonra îstanbulu da ziyaret edecektir.
Adana:
Adana, 28 (Hususî muhabirimizden telgrafta) — Dünya pamuk fiyatlarının mütemadi yükselmeler kaydederek Amerika vadeli ekim ayı teslimi 231 kuruşa çıkmaslyle Adana piyasasında 185 e gidon birinci akala 215 İkinci akala 150 den 180 kuruşa fırlamıştır. Haftanın «on günü İse İskenderun teslimi 225 kuruştan satış olmuştur. Bayramı müteakip dört gün zarfında Adana piyasasında pamuk üzerine olan muameleler oldukça hacimlidir. Bu müddet içinde yalnız Çukoblrllk 5000 balya pamuk satmıştır. Ayrıca Adanada, îskenderunda, Mersinde irili ufaklı birçok firmalar pamuk almışlardır. Daha geçen haftaya kader satışa âma* de elde büyük stoklar varken bugün alıcılar piyasada hazır mal bulmak hususunda zorluk çekmektedirler. En aşağı kalite mallara, hattâ yağmur yemiş pamuklara dahi alıoı zuhur etmiştir. Açığa satışlar durmuştur. 1950 - 51 mahsulü sadece Seyhan ve tçol bölgeleri rekoltesi 302120 balya olarak tahmin edilmiştir. Hatay, Gaziantep, Maraş, Malatya, Elâzığ ve Antalya İle beraber bu miktar 430 İle 450 bin balyaya varmaktadır. Rekolte birinci tahmininin bu şekilde yüksek olması, piyasada memnunluk uyandırmıştır. Alâkalı çevrelerde Malatya ve Elâzığ pamuklan elyafının 40 milimetreyi bulduğu bildirilmektedir. Nusayblnde tecrübe mahiyetindeki «ulu pamuk ekimi do çok iyi netice vermektedir. Malatya ve Elâzığın bu mevsimde dünyanın en İyi pamuğu verecekleri kuvvetle tahmin edilmektedir. Hatay pamuğu da keza fevkalâde nevilerdendlr. Pamuk tohumu küspesi satıştan da hararetlenmiş, Adana, Mersin ve tskenderundakl fabrikalann ağustos iatlhsalâtı da tamamen satılmıştır. Küspe alıcılannm başında bilhassa Danimarka, ikinci derecede de tsveç gelmektedir. İOÖO - 51 pamuk rekoltesinin yüksek olması İtibariyle pamuk çekirdeğinden istihsal edilen küspe ve yağın da önümüzdeki yıl memlekete muazzam bir döviz Bağlıyacağına işaret edilmektedir.
Adana, Mersin ve tskenderunda istihsal edilen pamuk yağı fiyattan 125-130 kuruş arasında oynamakta ve daha ziyade dahili satışlar olmaktadır. *
Memleketin başlıca yağ İstihsal bölgesi olan tamirin bu sıralarda piyasaya çok az yağ verip stok yapması öte yandan Adana, Mersin ve tskendcnınun yağ istemesi bu bölgedeki yağ tmaici-leri arasındaki çeşitli tefsirlere yol açmıştır. Trakya bölgesinde ay çiçeği mahsulünün kısmen doluya maruz kaldığı haber verilerek pamuk yağı fiyatlarının bir miktar yükselmesi ihtimalinden de bahsedilmektedir. Keten tohumu talepleri de gayet lştlhalıdır. fakat Adanada bu yıl müstahsil daha ziyade pamuğa ehemmiyet verdiğinden keten ekimi çok az olmuş, bunlar da kısmen soğuktan zarar gördüğünden ancak 1971 ton mahsul alınabilmiştir. Rekoltenin bu derece zayıf olması bu yıl için geniş ihracat kapılarının kapamıştır. Keton tohumu üzerine hafta içindeki son satışlar Mersin tarikiyle fob 41 kuruştan 214 ton Suriyoyedlr. Bu komşu arap memleketine son zamanlarda pamuk, keten tohumu, susam, kasaplık hayvan İhracatımız artmış ve normal bir ticari müna-seabt teessüs etmiştir. Beyrut limanının Suriye ithalât ve ihracatına kapanması üzerine bu komşumuzun bu sahadaki faaliyetlerini daha kolaylıkta yapabilmesi için İskenderun limanında bir serbest bölge ihdas edilmiş ve Türkiye - Suriye ticaret anlaşmasının hazırlıklarına da başlanmıştır. Suriyeye ait bizde bloke edilmiş kıymetlerin karşılığından bu memlekete mühim miktarda mal verilmiştir. Bu debiokaj usuliylo Suriyeye bir miktar daha İstihsal maddeleri verileceği sanılmaktadır Adana hinterlandının iki büyük limanı otan Mersin ve îskenderundan canlı hayvan ihracatımız devam etmektedir. Ancak Yunanistamn et ihalesinde Türklyeye as bir miktar isabet ettiğinden İyi bir müşteriyi kaybetmiş vaziyetteyiz. İsrail ise Fransa İle bir kredi anlaşması yapmış ve et İhtiyacının mühim kısmını bu memleketten sağlamıştır. Bu bakımdan kasaplık canlı hayvan İhracatımız için İsrail pazarında da şimdilik büyük bir rolümüz kalmamıştır. Lübnanla bu mevzu üzerindeki münasebetimiz normaldir, önümüzdeki günlerde muhtelif memleketlere mühim miktarda fasulye İhracatı için son hazırlıklar da tamamlanmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisinin Adana vilâyeti içinde hububat mubayaatı 50 bin tona yaklaşmıştır. Adananın 1950-1951 yılı hububat, bakliyat ve yağlı taneler kat’l rekolte tahmini şöyle tesbit edilmiştir: Buğday 11426, arpa 54577. yulaf 13241, çavdar 4412, malılût 11288, mısır 4820, akdan 620, fasulye 2337, nohut 134, mercimek 1272, soğan 950, patates 3975, çeltik 9140, yer fıstığı 2000â keten 2971, muhtelif yağlı taneler 4896 tondur.
24 Temmuz 1950
Bayfa 6
marifeti
Mayoların çoğunun üzerine sâdece çok renkli bir etek değil, bazân zarif bir şal da almıyor. Bu şal mayonun kumaşının aynı olup bazan büzgülü, bazan da düzdür.
santimetre örülür. Bu cebin kabarıl durmasını temin eder.
Kenarları siyah deri İle kaplı bol ve kırmızı bir pulover
★ Muslinden veya taftadan eşarplar, kalçanın üzerine, veya yakaya ltinâsız bir şekilde bağlanarak çok düz olan elbiselere ayn bir zarafet veriyor.
Tabii, deve kuşu derisinden eldivenler çok rağbette.
Mayo ve plâj elbiseleri ile deniz böceklerinin kabukla rından yapılmış kolye ve bilezikler takılıyor.
★ Berberler, çok kısa kesilmiş saçlan dalma yukarıdan aşağıya fırçalamak suretiyle yepyeni bir saç modeli meydana getirmişlerdir.
Mevsimin en güzel kumaşlarından biri de beyaz "tenis” jersesidlr. Bu jerselerin üzerinde siyah çizgiler vardır. Bu kumaş 25 sene evvel de çok moda idi.
Bolero veya bole rosuz giyilen ve yandan İlikli mor ketenden bir tünlk
Modanın en son yeniliklerinden biri de, düğme yerine çiçek kulamlmasıdır.
Ciltlerini güneşten muhafaza etmek istlyenler İçin naylondan, ipek veya ketenden şemsiyeler kullanılıyor. Bu şemsiyeler, mayo veya plâj mantoları ile asortidir. Hattâ bazılarının üstünde, kolyeleri hatırlatan, deniz kabuklarından süsler vardır.
★ Bahriyeli elbiseler çok beğeniliyor.
Şantungdan yapılmış beyaz elbiselerin beline limon ve limon çiçeği takılmaktadır.
Piyedöpuldan yapılmış bir şömizye elbisenin yakasını, kumaştan yapılmış bir gül kapa maktadır.
Kemer yerine muslinden eşarplar kullanılıyor.
★ Sapı halattan olan renkli gabardin çantalar pek fazla kullanılıyor.
kenarlarına köşeler-
kat’lyyen arttırma yapılmadan 2
Büyük beyaz teyellerle süslenmiş m&'l ketenden bir pantolon
★ Kollan süsllyen rafya bileziklerin üzerinde türlü çiçek ve kabuklar mevcuttur.
7 delik eldl-delik alt kın-serçe parmak pnmıak tara-yuvarlak olarak
Yeşil fötrden kısa bir ceketin altında beyaz ketenden bir İççi gömleği
Her şeyi hazır olarak, çarşıdan beklemeyiniz» İşte size kendi elinizle az bir zamanda yapabileceğiniz örgü bir eldiven ve çanta, bilhassa bu yazlıklar, genç kızlar için tavsiye edilir.
Eldiven
MALZEME : 50 gramlık 2 parlak
kuka, 1 tığ, 2 1/2 numara 5 şiş.
ÖRGÜ : Lâstik, şiş İle, 2 İlmek yüz.
2 İlmek ters. Ajurlar: Tığ İle, trob-zan 4- bir sanp, bir yatıp, bir ilmekle çıkarmak ve tığın üzerindekiler! ayrı ayrı İlmeklerle, iki defada bitirmek. Zincir. BİRİNCİ SIRA: 4- 1 trabzan (alttan bir zincir veya bir ilmek atlatarak) 1 zincir. 4- İşaretinden alınarak bütün sıra devam eder. İKİNCİ SIRA: Birincinin aynıdır. Yalnız trab-zanlar, alt sıradaki deliğin üzerine yapılırlar. 1 trabzan, 1 zincir, bu İkinci sıra, daima tekrarlanır.
YAPILMASI : İplik İki kat edilerek, yuvarlak olan, 2 1/2 numara şiş üzerine 76 İlmekle (18 santimetre) başlanır. 2 ilmek ters, 2 İlmek yüz lâstik örgü örülür. Sonra sıkmadan, bütün bütün ilmekler bitirilir. Bunun üzerine, tığ ile yine yuvarlak olarak, 1 trabzan, 1 zincir örülür (56 delik olacaktır). ikinci sırada, İşin tam yansında,
3 trabzan aralarındık, 1 er zincir ile, aynı deliğe batılarak, bas parmak artması yapılır. Bıı artma, birbiri üzerine gelmek suretiyle her iki sırada, her iki tarafta tekrarlanır. 13 üncü sırada artık, baş parnıak halkası üzerine gidilmez. El İçin 4 zincir İlâve edilir. Bu 4 zincir üzerine bir dahaki sırada î delik yapılarak 58 delik olur. Daha
4 santimetre örülür ve İplik kopartılarak, tersine alınır.
BAŞ PARMAĞI : Baş parmak İçin bırakılan 15 deliğin İçe gelecek tarafına daha 8 zincir ilâve edilerek 4 delik daha yapılır. Ve bıı 10 delik yuvarlak olarak daha 4 1/2 santimetre Örülür. Dış ve içlerinden her sırada 1 er delik atlanarak parmak kapatılır, iplik kopartılır.
SERÇE PARMAĞI : Tamam diğer kenardan 7 delik Üst kısımdan. 7 delik alt kısımdan alınır, yüzük parmağına tesadüf eden İç kısma daha 2 delik ilâve edilir. Yuvarlak olarak fi 1/2 santimetre örülür ve ya baş parmak gibi bitirilir.
YÜZÜK PARMAĞI ı venin üst kısmından. 7 mından alınır, 2 delik tarafına, 2 delik orta tına İlâve edilerek 6 1/2 santimetre örülür ve bitirilir.
ORTA PARMAĞI : 7 delik üst kısımdan. 7 delik alt kısımdnn yapılır, 2 delik yüzük parmağı tarafına, 2 delik «ehadet parmağı tarafına İlâve edilir, yuvarlak olarak 7 santimetre örülür ve bitirilir.
ŞEHADET PARMAĞI t Geri kalan 16 deliğin şehadet parmağı tarafına, 2 delik daha ilâve edilir, yuvarlak olarak 6 1/2 santimetre örülür ve bitirilir.
üzerine 12 sık trabzan yapılır. Zincirin diğer tarafına, yine aynı suretle. 12 sık trabzan daha yapılır, ikinci sıra yine aynı suretle jTipdır, fakat elindeki ilmeğin iki ipliğine birden batılır ve beyti şekil verilmek için her lkl kenara, 4 er artırma yapılarak done döne Örülür. üzunlamalığma doğru 22 santimetre olunca, artırmadan ö-riilmeye başlanır. Kenarlar 23 santimetre yükselince, kordon geçirilmek için, tam yandan 7 şer santimetre İçeri 4 delik yapılır ve tekrar 2 santimetre örülür ve bitirilir, ipliğin ucu, tam dip artmasının sonuna iliştirilerek, buraya üstten bir sıra sık iğne örülür. Bu sık İğne dip İle konarla nn ayn gösterişini temin eder.
CEP : 12 santimetre bir zincir üze-
rine başlanır, sık iğne olarak örülür, 17 santimetre olunca, iki yan ve dibe gelecek tarafın den
CEP KAPAĞI j 12 santimetre üzerine başlanır, 6 sıra sık iğneden sonra 7 İnci sırada her İki taraftan l e eksilme yapılır. Bu eksilme ilmekler bitinceye kadar devam eder. Sonra dış kenarlara bir sıra sık iğne geçilirken tam köşe üçte bir zincir İlJk yapılarak bu ilik sık İğne doldurulur.
SAP : 4 santimetre bir zincir üzerine başlanır ve sık İğne olarak, 40 santimetre Örülür.
TOPLANMASI : Çantanın dip t yanlan kolalanır ve ütülenmeden kendi kurumaya bırakılır. Aynı renk İpek bir astarla astarlanır. Cep, kapak ve sap dikilir. Bir düğmenin üstü sık İğne İle örülerek cebin, üstüne dikilir. Aynı İplikle bir kordon yapılarak deliklerden geçirilir. Çantanız hazırdır.
Çanta
MALZEME : fiO gramlık 4 çile parlak koton, bir tığ.
ÖRGÜ : Sık trabzan —Bir sarıp, bir batıp, bir İlmekle çıkarmak ve tığın üzerindeki 3 İpliği, başka bir İlmekle bir defada bitirmek. Sık İğne — Bir batıp, bjr İlmekle çıkarmak ve tığın üzerindeki 2 ipliği, başka bir İlmekle bir defada bitirmek.
DİP : 12 zincirle başlanır, zincirin
★ Tayyörlerin önQ çok âçık, içlerinde de bluz yok. Bluzların yakasında muhakkak bir kolye var.
Bazı tayyörlerin astarları ya yaprak yahut da çiçekten yapılıyor.
Tayyörlerin hemen hemen hepsinde saten, grogren, hasır veya fantazi olanlarında organzeden biyeler mevcut.
garnitür olarak kullanılmaktan çıkmış, tayyörlerin esasını teşkil edl-
Soldan sa£a: San ketenden bütün plise bir elbise, tnci ile süslenmiş pilse ve beyar bir elbise tungdan bir tayyör İçine san ı Drapesl üzerinde dore işleme var
Siyah Şan-müslinden bir bitir rlyülyor. Mavi taftadan bir elbise. Beyaz surahdan bir elbise. Dantelden pilse bir elbise. Siyah bir elbise ürerine dantel anilerden manto.
★ Danteller yor.
Hasırla İşlenmiş, siyah pike tayyör çok moda. Tarçın renginde tayyörlerin üzerine tığla örülmüş siyah dantel geçiriliyor.
-A Üzerleri siyah dantelle işlenmiş dore sandallar çok moda
■.>■ ı r m u,. ı, ıy !g?şq| ★ ince bantlardan müteşekkil kadife sandalların üzeri
ta9’ar,a BUs'üdür.
Açık, mavi veya gri elbise veya tayyörlerle, yelek veya ' şapka ile aaorti eldivenler giyilmektedir.
Çay için yapması kolay bisküi
EKMEK İçlerini yırım santimetre kalınlığında muntazam bir seklide kesiniz, başka bir kap I-çerisinde 3 yumurtayı İyice çalkalayıp İçine yarım litre kaynar süt ilâve edin, buna da tuz biber atın ve ekmeklerin üzerine ■ürün; sonra üzerlerine bol miktarda rendelenmiş gravyer peyniri dökerek 20 dakika kızgın fırında pişirin. Ekmoklerin üzeri İyice kızaracaktır.
Hafif bir yemiş tatbsı
İyice yıkayıp kabuklarını «oyduktan sonra, 6 tane elma veya eriği ortasından keserek bir kenara koyun. Bir kap içine 150 gr. Seker, 1 desilitre su ve biraz vanilya koyarak iyice kaynatın, sonra içine meyveleri atarak biraz pişirin. Diğer taraftan bir tencerenin içine yarım litre süt koyun, üzerine 12 kasık pirinç, 100 gr. seker, biraz vanilya ve limon koyarak hafif ateşte pişirin. Pirinçler sütü İyice çektikten ve taneleri birbirinden iyice ayrıldıktan sonra tencereyi ateşten kaldırın, üzerlerine demin hazırlamış olduğunuz yemişleri koyun. 3 yumurtanın beyazını 3 büyük kaşık pudra şekeriyle İyice köpürtün sonra yemişlerin üzerine dökün, en üstüne de pudra şekeri dökorek çok hafif fırında 30 dakika ısıtın.
Salçalı beyin
8 koyun beyni alarak bir müddet sirkeli soğuk suda bırakın. İçinde tuz, biber ve sirke bulunan bir su İçinde beyinleri pişirin. Muntazam parçalar halinde kestikten sonra aşağıda tarif e-deceğimiz şekilde-bir sos'a batırarak fırına koyun.
SOS: 300 gr. un ve 2 yumurta sarısını, içinde 5 gr. bira mayası bulunan ılık su İle karıştırın. Tuzlayın, bir ufak kaşık zeytin yağı ilâvo edin. Beyinleri bu sos’a batırıp 20 dakika kızgın fırında bıraktıktan sonra çıkarıp üzerine domates sosu koyarak sofraya getirin.
Beyaz havlu kumaşından geniş bir blûz ve aynı kumaşın siyahından bir pantalon
Domates renginde, keton den yapılmış va İçi beyaa havlu kumaşından duble edilmiş kısa bir ceket
★ Boleroların altında bluz yerine askısız kor sajlar giyiliyor.
' ■ 4 Klsa ve “3CO Pişeli eteklerin üzerine şan tung veya dantelle karıştırılmış örgü bluzlar
1 gizliyor.
*** ’ Mantoların çoğunda düğme yoktur, bun lann yerine deri veya metal iğneler almıştır.
*• T*




* ©
m*


2 . Efe *
( ;/ * w ’

94 Temmuz 1950
T»XÎ Î8T AN B ü L
Bayta T
ORION radyoları yoksak kolite, zarif görünOf r» bilhassa «hvan Bat ve tediy» jorriari doloyufyle, en çok takdir kazanan radyolar olfnvrv».
Sîzin de bir radyo otmafla niyetiniz varsa, enlyhinl olın»t_ kemde en ehven fiatal
Yalnız 20 veya 30 Hra peşin ödeyerek mükemmel bir ORION radyosunazıahip olabil! rıinl»
Ayda ufak bir masrafla, ıfz de fevkalâde' bin
DEVLET ORMAN İŞLETMESİ İSTANBUL MÜDÜRLÜĞÜNDEN t
1 — İşletmemize «İt bir adet deniz motörü 11* İki adet «epet-11 motosiklet İki parti halinde açık arttırma yoluyla «atıla-«aktır»
1 — Deniş motörünfhı nm-huninin bedeli 950 Ura ve motosikletlerin muhammen bedeli İse her İkisinin 1000 lira olup geçici teminatları Tl Ura 15 kuruş ve 75 liradır.
1 — Arttırma evrakı Ankara Orman Genel Müdürlüfü Levazım dübeşinde ve 1 iletmemiş müdürlüsünde görülebilir
4 — Arttırma 3/8/1950 pespembe günü saat 14.30 da deniş motörü ve 15.30 da moto-
sikletler İçin işletm
• ••
İsin
hınduğu ölrked Liman Han kat 1 de toplanacak komisyon
marifetiyle yapılacaktır.
5 — İdare ihaleyi yapıp yapmakta tamamen serbest oldu-tu gibi Orman Genel Müdürlü-tü muvafık görüp tasdik etmedikçe keslnleşmea
• — Eksiltmeye gireceklerin belirti gün ve saatte ilk teminatları İle komisyona müracaatları. (9540).
lâmbalı
IİRA AYSA

4 Lâmbalı
i
A'
BURLA
BİRADERLERE”
«’ e
DEUTSCHE LEVANTE - LINIE, Hamburg
Halen limanımızda bulunan (E. RUS S) vapuru İSKENDERİYE - ANVERS -HAMBURG ve BREMEN İçin DOĞRU POSTA eşya yüklemektedir
FLOTTA LAURO, NAPOLİ
Bugün limanımıza gelmesi beklenen (S I C U L O) vapuru İSKENDERİYE - BEYRUT LATTAKIEH İçin DOĞRU POSTA eşya yükliyecekflr M ARITIM
İzmir
Atatürk caddesi Telefon; 69 - 66
K 0 N T U A R
İstanbul
Galata, Huvajrimyan Han Telefon: 40558
Yarından itibaren satışa çıkarılyor
Gazete «atan tütüncü dükkânlarlyle gazete müvezzilerinden İsteyiniz.
Bulamazsanız İdarehanemizden tedarik edebilirsiniz.
■ATİ — İstanbul • mi fube-den almış oldufum 33704 ım-marab ehliyetimi, sıhhi muayene cüzdanımı, kazanç karnemi ve nüfus hüviyet cüzdanımı kaybettim. Tenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Un kap anı Hlsaraltı Sokak
No. 47 HÜÖEYtN BtİREL
FAYDALI ÎLANLAR
YENİ İSTANBUL'do
ÇIKAR
Sayın doktorlarımızla bilumum hastahanelerimizin Nazarı Dlkkatlneı
En «on teknik evsafı ve malzeme üstünlüğünü haiz, aynı samanda rakipleri arasında en ucuz
ÇEKOSLOVAK MAMULATI
Unit, Fotöy, Diş Röntgeni
ve diğer bilumum Diş Apareyleri
15 miliamperden 800 mlllaınpere kadar muhtelif Röntgenler (radyoskopi ve jradyografl İçin) Dlaterml, Elektroşok, Ultra-viyole, Enfraruj, Metabollmetre, Galvano fara dik, Sterillzatör Termostat, ameliyat masası, Kuvöz, Narkoz, ameliyat lâmbası, tnhalatör, Pnömotoraka vesair cihazlar...
Alâkadarların firmamızı ziyaretleri menfaatleri İcabıdır.
Türkiye Genel Mümessili :
MEHMET KAVALA
Tahlr Han Galata Tel: 40430 - 42073
Telgraf: LAmet tat
Teşhir ve Satış Mahalli t
Tepebaşı ALP Oteli altında
i
ZABITA MEMURU ALINACAK
i
h
nkara Belediye Başkanlığından
1 — Belediyemiz «abıtası teşkilât kadrosunda açık bulunan 20 şer Ura kadro maaşlı zabıta memurluklarına açagıda yazılı nitelikleri haiz olanlar arasında yarış sınavı ile memur alınacaktır.
a) Belediye Memur ve Hizmetleri Tüzüğünün 8 üncü maddesinde yazılı nitelikleri haiz olmak,
b) En az ortaokul mezunu bulunmak,
c) Fiil! askerlik ödevini yapmış ihtiyata kayıt olunmuş bu
YENİ KUMAŞLARIMIZI BE G E n E CE H 51 tlIZt

25 Ağustos İkramiye Çekilişine Hazırlanma
1 EV
(Ankarada Kavaklıdere-de Güven mahallesinde, iki salon, altı ada, teras, müstesna manzaralı, geniş bahçeli) 2 DÜKKÂN (Ankarada İller Kooperatifi sahasında) 24.000 Lira Tutarında çeşitli Para İkramiyesi 31 Temmuz
Akşamına kadar açılacak yeni Tasarruf Hesaplan bu çekilişe katılırlar.
M
BRİTİSH AND OVERSEAS SİGORTA KUMPANYASI LIMITED MÜDÜRLÜĞÜNE
Bayın bayları
Müvekkillerim L Evgenidis varislerinin sahibi bulunup, fil-pahiocagmı yazlık ikametlerine tahsis edilen Boğaziçi, Yeniköy. caddesi 4/1 No.lu yalının yanmasında sigortanız tarafından ■ararlarımızın tazmini hususunda sarfeyledlginlz gayret ve tazminatın rekor te&kil edecek çekllde ödenmesindeki üstün kavrayifinızı takdir edecek ça-hıılannıza ve dirayet ve anlayı-çiyle temsil ettiriniz kumpanyaya takdir ve tebriklerimi sunar ve bu vesile ile müvekkillerimin baylar Evgenldls, Kaftanoglu ve Grlvas ailelerinin teşekkürleriyle birlikte saygılarımın da kabulünü rica ederim.
19.7.1950 tmwa
Avukat K. Laskan
TÜRKİYEDE İLK DEFA
Avrupa şampiyonu 6 kadın arasında BOKS MAÇLARI
Fevkalâde heyecanlı ve cazip spor tezahürleri
The Boxing Ladies
Aynca ı ORKESTRA - DANS - VARYETE Yunan Ses Kırallçesl > İRO HANDA 10 kişilik IRAN VARYETE Gropu Arap Alemi güzellik ve raks kıraliçesl j FİFİ MUHAMMED
Set Yıldızı t İnsaf Münir - Münir Ahmet İNGİLİZCE - RUMCA - FRANSIZCA ŞARKILAR Her akşam saat 20 den itibaren ve her PAZAR Matine PERAPALAS arkası ELDORADO
Ancak mahdut bir müddet için getirtilen bu boks taJammı GÖRMEK FIRSATINI KAÇIRMAYINIZ.
NOT: Hariçten iştirak etmek isteyen kadın boksörler derhal kabul edilir ve boks maçı yapılır.
l
-■•yi


I u

I
4 i
(1
1 F-k
4
Vs-
ADRESLERİ
YAPILACAK OLAN BEYANNAME Numaraları :
Kadıköy
Fatih
Günler ’
Üsküdar Kozlucahan
KOK KÖMÜRÜ TEVZİATI
Türkiye Kömür Satış ve Tevzi
Müessesesi İstanbul Şubesinden
Devam eden tevziata alt haftalık İzahat:
T) SATIŞ YERLERİ ı FATİH EMİNÖNÜ (Şimdilik) KADIKÖY
ÜSKÜDAR KOZLUCAHAN 2) ÇAĞIRILAN VE BİR
Büyük Karaman Caddesi, No. 8/66 Halkevi, Şerefefendl sokağındaki kapı Kadıköy, Çukurbostan, Hasırcıbaşı sokak No. 2/4
Toptaşı Cad. Kefçedede Mektebi S. No. 14 Galata, Rıhtım Caddesi
HAFTA İÇİNDE MUAMELELERİ
24.7.1950
5.7.
26.7.
27.7.
28.7.
29.7.

Eminönü
150026—147400
147399—147180
147179—146850
146849—146550
146549—142400
satış bü-
M
3)
Saat
138023—133807 133806—133533 133532—133077 138076—131145 131145—130854
164198—164083 164082—163964 163963—163829 163828—163720 163719—163297
131500—129846 129845—129001 129000—127501 127500—126001 126006—125601
ikmal et-müracaat
149660—149240
149239—148871
148870—148380
148379—147962
147961—147590
Mazereti dolayıslyle o hafta gününde müracaat etmemiş olanların günüdür, eden davot numaralan her hafta pazartesi sabah gazeteleriyle ilin edilir.
Takip
DİKKAT :
Bu sene halka kesintisiz olarak 1948 - 1949 kışında olduğu gibi beyannamelerdeki oda ve soba adedine göre kömürleri verilecektir.
4) GİŞE SAATLERİ :
Sabah öğleden sonra Cumartesi
5) EMEKLİ, DUL VE
9-12 13-16
9-12 YETİMLER :
Bunlara alt beyanname muamelesi her gün (Öğleden sonra) sıra numarası aranmadan yapılacaktır.
6) Gününde kuponu İle müracaat edeceklerden 1949/50 turuncu renkte beyanname numarasını
havi kupon İle hüviyet varakam istenir. •
7) Kuponlannı kaybedenler İlk önce Kozluca han satış «ervlsinde Bayi muamelesini tlrdikten sonra alt olduğu semt «atış bürosuna kömür ordinolarını almak üzere •derler.
L I N Y I T ve AĞAÇLI KÖMÜRLERİ!
Linyit ve Ağaçlı kömürlerinin satıçı serbesttir. Almak İsteyenler, mmtakalannın rolanna müracaat ederek arzu ettikleri miktarda alabilirler.
Tora
Linyit kömürü fiyatı 36 Lira
Ağaçlı M ” 25 M
NOT: Geçmiş senelerde tevziat başlangıcı en küçük sıra numarasından İtibar edilmişti. Bu yıl hakka riayet için en büyük sıra numaram mebde olarak kabul edilmiştir. (9828)
hmmak,
|) 30 yaşından yukarı yaşta olmamak,
d) Boyu bir metre yetmiş santimden aşağı olmamak,
•) Fena hallerle tanınmış bulunmamak,
f) Namus ve haysiyeti muhil bir «uçla mahkûm edilmiş olmamak,
g) Ecnebi kız veya kadınla evli veya yaşar bulunmamak,
h) Vücutça sağlam oldufru tam teşekküllü bir hastahane sağlık kurulunca muayene neticesinde sabit olmak,
Bu şartlan tevsik eden belgeler ibraı edilmedikçe talip sınava kabul edilmez.
1 — Tukanda yaıılı şartlan halı bulunanların en geç 37.TJ.950 perşembe günü saat 17 ye kadar dilekçelerine bağlıyacakları kimlik belgesi, askerlik terhis tezkeresi, bitirdi#! okul diploman, aşı kâğıdı, hâl tercümesi, 9x12 eb’adında dört adet fotoğrafları ile birlikte Ankara Belediye Başkanlığına başvurmaları ve 29.7.195 ı cumartesi günü saat 9 da sınavlan yapılmak üzere Ankara Hali c-vi kitaplığında hazır bulunmalan ilân olunur, (9925)
Kuponları saklayınız
Kuponları saklayınız
t
MERCEDES-BENV
p /
Mercedes - Benz marka binek otomobili
Ahmet Veli Menger M üesse sesinden
2 adet (Jawa) ve (CZ) marka motosiklet
Mehmet Kavala M üese ese sinden
Swissalr uçaklariyle bir kişiye İstanbul -Zürich seyahati ve on beş gön ikamet (LAİ) Italyan Havayollariyle Roma’ya seyahat ve en iyi otelde bir hafta İkamet
Lai Havayolları ve Oriente Bspreseo tarafından
AİR FRANCE Havayollariyle Parise seyahat ve 15 gün İkamet
Ber bir seyahati Doğan 8igorta Şirketi 16 er Hn M-raya sigorta etmiştir.
1 adet (Bosch) marka 5 ayaklı buz dolabı
Ahmet Veli Menger M Üs s s es esinden Son model bir salon takımı
Psalti Müessesesinden Son model koltuk ve masalar
Bayas Mobilya Mağazasından
1 adet BEATTY marka çamaşır makinesi
Halil Naci Mthçıoğlu Müessesesinden 4 adet (Schaub) marka radyo
Âdem Karadağ Müessesesinden
2 adet (Minerva) el ve ayak dikiş makinesi
Mehmet Kavala Müessesesinden
1 adet (Martin 40) takma deniz motörü
Ege Petrol T. A. Ş. Müessesesinden
3 kişiye onar bin liralık kaza sigortası
Doğan Sigorta Şirketinden
4 kişiye 100 er liralık lkramlyeli Aile Cüzd.
Yapı ve Kredi Bankası tarafından
Altınşehirde koşebaşı 600 m2. bir villâlık


w

a r s a \ T . j. - j j
Altınevler Kol Ş, Müessesesinden
2 adet (Hoover) marka elektrik süpürgesi
M at aş Tioaret TA..Ş. Müessesesinden
2 adet (STOK) mağazası emprime kuponu
Stok Mağazasından
1 adet Düdüklü tencere
Şark Pazarından
5 adet en son model elektrik ütüsü
Halil Naci Mthçıoğlu Müessesesinden
1 adet (English Electric) buz dolabı
Afitap Müessesesinden (ROYAL) marka üçlü petrol ocağı
Leon Pinzi Müessesesinden
20 adet muhtelif İsviçre saatleri
1 adet emprime kadın elbisesi (kumaşı İle)
Beyoğlu, Terzi Muazzez Oansu tarafından
1
1
1
1
adet en son model kadın çantası adet en son model kadın ayakkabısı adet on son model erkek ayakkabısı Tanca Kundura Mağazasından kişiye 6 kişilik en iyi cinsten çay takımı taak ve Rafael Karako Mağatanndan
5 adet ellişer liralık bono
t at an bulun «n büyük müeaseaesi Lion Mağazasından 4 lâke koltuk, 1 lâke masa
Ekrem Kulen Mağazasından
1 adet erkek kostümü (kumaşı İle) Beyoğlu, Terzi Mozea tarafından
Zenlth, Omega, Tîssot altın kol saatleri SmltıJfifl Tevfih Aydtn Müeaaeaeainden
6 adet Lüks Avrupa kravatı
Beyoğlu, Bskenasi Mağazasından
100 çift Nylon BALI marka kadın çorabı
1 adet av tüfeği, 5 futbol topu, 5 elektrik
feneri Mario Gabay Müeaaeaesinden
2 adet Opema ve Flexaret marka fotoğraf makinesi
15 adet
15 adet Büyük (SORTILAIGE) Losyonu
Mehmet Kavala Müessesesinden
Büyük Kavanoz Pond's Kremi
Bahçekapı Ege Itriyat Mağazasından
10 kişiye 2 şer adet en güzel plâklardan
Bahibinin Besi Müessesesinden
10 adet en son model TERMOS
12 plâktık bir koleksiyon
Hain Had Mthçıoğlu Müessesesinden
100 adet SÜRPRİZ marka pijama
100 adet SÜRPRİZ marka gömlek
100 kişiye birer kutu BAYLAN şekeri 100 adet Azim çini fabrikası vazosu
50 adet Morrlson dolma kalem
6 kişiye, Melek, İpek, Lâle, Saray, Ar, Sümer sinemalarından birinde 1 sene müddetle bütün filmlere 2 şer kişilik koltuk 200 kişiye birer şişe çeşitli TEKEL Likörü 1 kişiye en son model bir kadın şapkası
Beyoğlu Arif Şapka Mağazası
100 kişiye birer kıymetli kitap
Nebtorjlu yaı/in«v(nd€H
Diğer hediyelerin listelerini de önümüzdeki sayılarda bulacaksınız
I
saklamayı
unutmayınız
SAYFADA OKUYUNUZ

Comments (0)