llnllc Partisi Kurultayında bulunanlardan bir grııp ve İnönü nutkunu okurken
J
îç politika
Amerika kara kuvvetlerinin Kore’ye
şevki hususunda Başkan Trumanın
alacağı karar merakla bekleniyor
A ıuerikan müdahalesi
tç SAYFALARDA
çarpışmalarında bir
İKİNCİ
arasında nutkunu okudu
kıyısı
Abone : Türkiye için seneliği 32, altı aylığı 17, üç aylığı 9 Hradır. Hariç memlokotlcr iki mislidir.
partilerimizin ge-politika hâdiselere rçe ve s inde bir
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Tesis eden : HABİB EDİB-TÖREHAN
__________________________
Mac Arthur’ün verdiği rapor üzerine
30 Haziran 1950 — Cuma
Beyoğlu - Müellif Caddesi 6 - 8 Posta Kutusu 2100 Beyoğlu
I
Halk Partisi ve Kurultayı
Vf UDUMUZDA sağlam bir demok-■ rasi lıiyatınm kökleşmesini yürekten İsteyenler; nameleriyle ilgili rine millî favalar yer ayırmak zorundadırlar. Tarti kurultayları bıı hâdiselerin en clıem-ıııiAellilerinden biridir. Çünkü, bir millet nıeeliii, nasıl halkın genel dileklerinden doğarsa, bir parti kurultayı da. debi dar bir ölçüde, milletin belllbaşlı temayüllerini düc getirir.
Partilerin demokrasilerdeki büyük rolünü, burada, ayrıca belirtmeye lüzum yoktur. Seçim sandığının yanında kanaatleriyle taşbaşa kalınış her vatandaş bunu bilir. Zaten partiler, halk iradesinin belirme yollarını hazırlayan politika teşkilâtından başka bir şey değildir. Vatandaşlar da, kendilerini ilgileııdiırıı dâvaların ileriye sürülüş ve çözülüş usullerine göre politika cepbeleriDe ayrılırlar. Biz iııına, öteden beri alıştığımız bir sözle. politika hayalı adını veriyoruz. Bundan da anlaşılıyor ki, partiler, halk idaresi si>terninde. politika hayatının temelidir. Fakat partilerin programlarım olduğu gibi, sosyal yeltenişlerini, genel gelişme yollarını çizen kudret, doğrudan doğruya kurultaylardır. Parti faaliyetinde onlara düsen rol, hudutsuz ufuklarla çevrilmiş bir geminin pusulasına düşen rolden hiç de farklı debidir. Onun için Halk Partisi Kuru1tn)ım bu bakımdan İncelemek lâzımdır.
Kurultay, diniden lıtri işine başlamış bulunuyor. Basımınızda delegelerin birbirine aykırı göıuşleri üzerine y apılan tahminler, hotti ııfaktelek a-çıklamalar, politika hayatımızı ilgilendirecek bir değerde değildir. Yeryüzünün her partisinde buna benzer görüş ayrılıkları bulmak mümkündür. Bunları İlk plâna alınak ve fikir y ürütnıek, çağdaş parti hayatına çok dar hır mâna vermek demektir. Parti programları kışla nizamnameleri değildir. Ana dâvalarda birleşen vatandaşlar, ikinci, üçüncü. Ilh., derecedeki noktalarda başka türlü düşünebilirler. Hatt.fi polirika süzgecinden geçtikten sonra millet meclislerine giren parti gözdeleri arasında bile fikir ve görüş a* rıhklarma raşlamak mümkündür. Avrupa parla mentolannda (millet meclisi) da köyledir ve bir partilim hem sağ kanadı vardır, hem de sol kanadı... Hattâ parti disiplinini bozarak, sırasnıda, sağ veya sol kanadın, fikirce kendilerine en yakın başka partileri destekledikleri parlâmento bavatında sık .sık giıriılcn şeylerdendir (*ııuıı için bir nartinin, teşkilât lanlretiııi bıı bakımdan İncelemek doğru değildir Bıııııı belirtmekle Halk Partisinin hır çok zayıf noktalarını gözden uzak tııtnıaıbğınıızı, bin»assa, söylemek isteriz.
Halk Partisi, asıl karakteri bakımından. bir parti olmaktan ziyade bir cereyandır ve parti, soıı seçimlere değin. hu karakterini az çok muhafazaya çalışmıştır. Bunun böyle oluşu, parti önderlerinin İsteklerinden ziyade, teşlcilâtm Millî Kurtuluş lıareke-tinL doğuran anlayışla sımsıkı ilgili oIuAsh Paffisj
undan ileri gelmektedir. Halk m, snn zamanların taşkın solcu polMka edebiyatı tarafından büyiik mâ hası gerçekten küçültülen bir çeşit vatan cephesi olarak kurulmuştur. Her bakımdan birbirine zıt zümrelerin aynı parti içinde buluşması bunun en tni.Mik bir belgesi .şayılııhlHr. Partide öııder ve şef geleneğinin yerleşmesi de. bize göre, bu anlayışın bir neticesidir. Biliyorsunuz kİ, partinin ilk gelişim yıllarında dünyanın birçok yerlerinde irili, ufaklı önderler ve şefler varılır ve bıırılar. yetkice, politika partilerinin leader (serilerinden büshiıtün farklıdırlar. Fakat Halk PartiM önderlerinin yetki gelişmeleri Avrupadaki bir çok eşitlerinin yetki gelişmelerine hiç benzemez. Halk Partisi, Kurtuluş zaferiyle aynı zamanda doğmuştur. Kurucusu da A-totürk’tür. İçinde barındırdığı zümreler ne olursa olsun, partinin geniş bir zafer prestijidir. Bu olmasaydı. Halk Partisi, belki, kere dağılmış olabilirdi. Halk larınııı yaratıcı kudretini her dirilten böyle eşsiz hır prestijin bahtsız ekonomik tecrübelere girişmek yüzünden gelişigüzel harcanmış olmasına üzülmemek mümkün değildir. Biz Kurultayın bıı noktada ehemmiyetle durmasını, yurdumuz irin, çok ehemmiyetli bulmaktayız.
Halk Partisi artık bir vatan cephesi partisi değildir. Bu. belki, partinin ilerde dalla İyi, sosyal dâvalarda daha İM-lli bir şekilde çalışmasını kolaylaş-tıracaktır. Biz yurduıııuzda kuvvetli muhalefet partilerinin kurulmasını istediğimiz- İClin, bu çeşit gelişmeleri dostça karşılamaktayız.. II;» at ılâva-larımızııı ciddiliğini, dünya politikası-ııın gerginleştikçe gerginleştiğini, doğuştan bir sezgiyle kavrayan Türk Milleti, vatan cephesi Hplııdr bir politika cephesi yaratmak lüzumunu duymuş vr zümre menfaatlerine bağ-İanmıyarak Demokrat Partiyi İşbaşına geçirmiştir. Bıı suretle preMljl İyi kullanmasını İlilmeyen eski vatan cephesi yeni bir valaıı cephesiyle tasfiye edilmiştir. Demek uluyor kİ, Türk Milleti, bir Türk partisinin dört yüzden fazla nıebııs çıkarmasından şikâyetçi değildir. Biz şi ndl. geniş Ölçüde, kalkınmalara ınıılıtncız. Yaratıcı hamlemi/,I dağıtan mini miııi partilerden ziyade kuvvetli partilerle İş görmek, bizim irin. ç(»|( daha elverişlidir. Zaten halkımız da fanı bir İsabetle hu yolu seçmiştir. Izakal bu yolun derili mânasını anlamak, mantığını keşfetmek her politikacının başlıca vazifesi olmalıdır. Çünkü, pulitika tecrübelerimiz ancak bu suretle artar ve Türk Devrimi, Türk dış jıolitikası gibi milletin malı haline gelebilir, işte Halk Partisi Kurultayını da ilgih*ndirmesi gereken büyük bir konıı. Biz, gözlerimizi politika yapılarımızın temellerine çevirmeliyiz. Çatının süsünü gelecek nesillere bırakabiliriz.
tenseli prestij birkaç .vığın-tilkede
SİYASİ İKTİSADİ
A
İlânlar : 6 ncı sayfada iantimct* resi 2 liradır. İlânlardan hiçbir mesuliyet kabul edilmoz.
Telefon : 44756 - 44757 Santra] Telgraf Adresi : Hetlo. İstanbul
. M .
W l v t j|
i M
•li jy
1
Tokyo, 29 (YİRS) — Kore savaşının beşinci gününde, cephelerin karşılıklı durumu tevazün etmeye başlamıştır.
Amerikan deniz ve hava kuvvetlerinin fiili müdahalesi, ilk günlerde paniğe uğrayan Cenubi Kore ordusunun maneviyatını yükseltmiş ve Japonyadan hava yoliyle yetiştirilmeye başlanan silâhlarla yeniden teçhiz edilen Cenubi Kore birlikleri. Seul'un 32 kilometre cenubundaki Han nehrinin güney kıyılarında mevzi tutabil mislerdir.
Tokyo. 29 (YİRS) — Amerikanın Uzakdoğu Kuvvetleri Başkomutanı General Mac Arthur, dûn uçakla Kore'ye geçmiş ve en ileri karakollara kadar giderek muharebe durumunu yerinde tetkik etmiştir.
Mac Aıthur’ün, Amerikan yardım kuvvetleriyle bir-
★ ★ ★
Truman, Kore’de sert tedbirler almakla beraber, komünizme karşı en müessir tedbiri, iktisaden geri kalmış memleketleri kalkındırma yolunda görüyor Londra, 29 A.A. (LPS) — Churchill dün Avam Kamarasında, Attlcc’nin. Uzakdoğudaki Ingiliz filosunu Amerikan makamlarının emrine verdiğim bildirdiği zaman bütün İngiliz partileri namına konuiitMOTmı söytemimi ir;
Ccuhchill, 'Kaçınılmaz bir vazife ’ olarak vasıflandırdığı bu işe bütün İngiliz partilerinin, Attiee'yi desteklemek için ellerinden geleni yapacaklarını bildirmiştir.
Paris, 29 A. A. (LPS) — Dışişleri Bakanlığının bir sözcüsü. Amerikanın Kore meselesi hakkındaki hareket tarzrnı Fransanın tasvip ettiğini bildirmiştir.
Yeni Delhi. 29 (YİRS) — Hindistan Hükümeti Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Kore hâdisesi üzerine ittihaz ettiği kararı ve Amerikanın bu yolda aldığı tedbirleri kabul ve tasvip etmekle beraber, bu ihtilâfın müzakere yolu ile halli hususundaki limitlerini kaybetmediğini resmen beyan etmiştir.
VVashington 29 (YİRS» — Amer kan gazetelerinin senelik kongresinde Tru man ICore hakkında ki kararını izah ederek dünya barışım muhafaza için Birleşmiş Milletler Anayasasın! har-
sahil deniz Sam-
Memleket meseleleri : Bir anma töreni münasebetiyle Fındıkoğlu Z. Fahri
DÖRDÜNCÜ
Rusyanın Amerikan notasına cevabı
Moskova. 20 (YİRS) — Dışişleri Bakan Yardımcısı Gronuko, Amerikanın Moskova Büyükelçisi merlkanın 27 haziran Sovyet Hükümetinin etmiştir.
Bu cevapta. Sovyet ka memleketlerin iç işlerine müdahale etmemek hususundaki ananevi politikasına sadık kalacağını resmen teyld etmiştir.
Prangada
Henri Hueille Mecliste güçlükle tutunabilecek
Sekiz mil yüksekte uçtuk
Wesley Price
Mimarlık bahisleri :
Türk stili
Atillâ Arpat
Gri odanın esrarı (Hikâye)
BEŞÎNCÎ
Kurultayın ilk günü soğukkanlı ve hakikati olduğu gibi kabul eden bir hava içinde geçti
ile toparlanan Cenupluların mukabil taarruzu, Kore muvazeıı e sağladı likte hemen Kore'ye gelmesi. Cenup Kore'lilerin maneviyatı üzerinde çok müspet tesirler yaratmıştır. Mac Arthur karargâhının tebliği
Tokyo. 29 A.A. (United Press) — General Mac Arthur tebliğinin metni aşağıdadır:
“Perşembe günü Kore’de savaş hatları nispeten istikrarlı bir şekil almıştır. Bir yandan Kuzey Kore kuvvetleri “Han” nehri kuzey kıyısı boyunca yerleşmeye çalışırlarken Güney Kore kuvvetleri nehrin güney boyunca cephe hattı kurmaktadırlar.
Birleşik Amerika deniz kuvvetleri düşmanın köprûbaşılarını ve Kuzey Kore sahil tesisleri ile birliklerini bombardıman etmişlerdir. Hücumlarını
chok bölgesinde teksif ettiren Amerikan deniz kuvvetleri batı sahilinde Inchon civarında düşmanın deniz ve kara birliklerine de hücum etmişlerdir. Fena görüş şartları bu hücumların neticesinin öğrenilmesine engel olmuştur. Güney Kore kuvvetleri “Haa” nehri ile batı sahilleri arasında Kimpo şehir ve alanını istirdat etmek üzere taarruzlarda bulunmuşlardır.„
Tokyo. 29 (YİRS) — Amerikan deniz kuvvetleri. Kore Yarımadasının bilhassa doğu kıyılarında. Kuzey Kore kuvvetlerinin buralarda tesis ettikleri köprübaşlanna karşı müessir harekâta başlamışlardır.
Cenubi Kore ordusu mukabil taarruza geçti
Amerikan hava kuvvetlerinin müzaheretiyle toplanmaya vakit bulan Cenubi Kore ordusu mukabil taarruza geçerek, Seul civarındaki Khnpo ka-sabasiylc hava meydanını geri almışlardır.
Amorikan kara ordusu müdahale edecek mi?
VVashlngton, 29 (YİRS) — Kore’de yaptığı teftişten dönen General Mac Aftlîur, İm cephcnlû ıMıiımr fiît iÇAçları hakkında VVashlngtona pek 1 yakında malumat verecektir. Cepheye. Amerikan kora birliklerinin gönderilmesi meselesi bundan sonra takarrür edecektir. Başkan Trumanın bu hususta, bu gece yahut yarın kati bir karara varması beklenmektedir. Şu var ki, Amerikan hava kuvvetlerinin Kuzey Kore’ye taarruz etmekten memnu bulunmaları. Güney Kore’ye yapılan yardımın tesirini azaltmaktadır. Çünkü, kendi hava meydanlarından
Genç gruplar arasında bir eklenmiyor
bölünme
D
29 (Hususi muhabirimiz — Son günlerin politika oldukça yadırganan bir
hlk vr r tft • *,
zimgeldiğini söyledikten sonra şunları ilâve etmiştir:
“Unutmayalım kı hu gibi tedbirler barışı muhafazaya memur bir şeddin ibarettir. Bu şeddin arkasında barış yapısını inşa etmek lâzımdır. Bunun da en büyük şartı geri memleketleri terakki ettirmek, yani “4 üncü nokta” yı geniş ölçüde tahakkuk ettirmektir. Komünizmi yalnız bu mağlup edeceği gibi barısı da en sağlam yoldan bu emniyete alacaktır.
Ankara, bildiriyor) hayatında şahsî hücumlar ve teşhir havası 1950 seçimlerinin mağlûbu Halk Partisinin J ıultayı etrafında toplanan alâkayı a .ıltamamıştır. Partisi partisi iktidar kından
Ankaranın her iki tarafa mensup siyasi mahfilleri. Kurultayı kendi zaviyelerinden mütalâa etmektedirler. Tarafsız olduklarında şüphe bulunmayan kimselerin Kurultayın ilk toplantısı . iı al’mdaki fikirleri fee ŞU merkezde toplanmaktadır:
’C. Halk Partisinin bn KtıruKıtyı başlamazdan bir hafta kadar önce. yalnız alâkanın değil siyaset bakı mından bir takını tabiyemsi iddiaların da mevzuu olmuştur. Bunlar aracında en göze çarpanı Halk Partisi safları arasında Genel Başkana karşı gittikçe artan bir memnuniyet sizliğin mevcut bulunduğu idi. Buna muvazi olarak da eski biı otomobil kazası vakasının ortaya atılması yolundan yine İsmet İnönü ailesine karşı fena bir havainin yaratılmasına çnlışılmıflır.
O kadar ki. Halk Kurultayı bugünkü muhalefet âzalarıııdan ziyade, bugünkü partisi ileri gelenlerini çok ya-ilgltend irmektedir.
Gelir Vergisinin kapatılmıyan gediği Nevzad Çelikoğlu
Bir diğer iddia, Halk Partisindeki genç-ihtiyar veyahut mutedil-müfrit bir takım hiziplerin çarpışacağı, bu suretle Kurultayın bir isnatlar ve mukabil isnatlar havası içinde partinin inhilâ-Hni tacil edeceği keyfiyeti idi. Fakat bugün toplanan Kurultayın açılış şekliyle Genel Başkanın temkinli nutku ve bunun yanında Kurultayda daha ilk gün esen hava göstermiştir ki, C. Halk Partisi, bu mühim siyasi toplantısında kuvvetlerini yeniden tensik, murakabe vazifesinin esas ve hedeflerini tayin edebilecek ve bunu takip edecek olun Kurultaya kadar da Mecliste ve Meclis dışında muntazam ve metodlu siyasi faaliyet sarfedecek bir kuvveti muhafaza etmiştir.
Bazı genç grupların ciddi broşürleriyle bazılarının da raporlariyle Kurultaya iştirak etmiş bulunmaları, gerek komisyonlarda gerekse umumi heyet toplantılarında hem teennili hem de hesaplı bir şekilde şöyle bir gaye güdüldüğünü h İssettlrmek tedir:
"Cumhuriyet Halk Partisi mevcuttur ve bu mevcudiyetini gerek parl-ıııanter mürnkabc ve gerekse memleketin siyasi mukadderatına içeride ve dışarıda büyük bir uyanıklık ve mesuliyet hissiyle gözcü ve bekçi olmak suretiyle ispat etmek yolundadır.*’ Kurultayın ilk gününde alman intiba, mağlûp bir partinin dağınık manzarasından ziyade niçin mağlûp olduğunu, bu mağlûbiyetteki tarihi vc kaçınılmaz zarureti lâyıkiyle idrâk etmiş bir partinin süratle toparlanarak kendini daha çetin hizmetlere hazırlamak İstediği manzarasıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi bu istikamette seviyeli bir Kurultay' yaparak siyâsî rolünü yeniden benimserse memh ket için şüphesiz kİ. hayırlı bir İş görmüş olacaktır. Bunun böyle olmasını temenni etmek lâzımdır.” r \
Goıcf Ba.şftan /nonaınin (fıbı-
/fii Kurultayda, sûylediyi nutuk, C H P. Gou:l idare Kurulu ra-poru re Halk Partisinin ıslahı için ortaya atılan tekli/ buyun ÜÇÛÜcÜ sayfanuzdadır.
Kayalıbay hâdisesi
Adalet cihazının hâdiseye elkoyması için, İstanbul Savcılığına tebligat yapıldı
Ankara. 29 (A.A.) — 10.10.1915 tarihinde Taksimde cereyan eden ve ö-lümle neticelenen hâdise hakkında Meclise verilmiş olan sual takriri ve bu takrir sahibinin Meclis kürsüsünde vaki beyanatı ve hâdise kurbanının karısı ve babasının gazetelerde intişar eden beyanları üzerine meseleye adalet cihazımızın el koyması zarurî görülmüş ve İstanbul Cumhuriyet Savcılığına lâzım gelen tebligat yapılmıştır.
Hükümeti, baş-
Alan Kirk’e, A-trırihli notasına cevabını tevdi
; -«a-
Dünya Hikâye Müsabakası
M. NERMİ
liorırl Qııeil|.
Hikâyelerin gönderilme müddeti bu aksam sona eriyor.
Başbakan, 'Meclisteki ancak 311 ini temin
Paris, 29 (AP) — Eski bakanlarından Kenti Queillc dün. bir kabine kurmak rnaksadiylc yeniden teşebbiisde bulunmayı kabul etmiştir. Queilie İlk teşebbüsünden salı güntı vazgeçmişti.
Bu sefer QuciJlc, Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Guy Moliet’nin, partisinin, Quell!e'ün Başbakanlığım tasvip edeceğine dair vadini almıştır. Bu vaziyette Meclisteki 621 reyin 311 i temin edilmiş bulunmaktadır.
621 rejin edebiliyor Fransız baş-
Korelin rekât ına edecek o-
lan Valley Fıırge \ıııvrikıın ııçak gemisi, son süratle muharebe hiiIuim-mı gitmektedir. Ingiltere Hükümetinin emriyle Kore sularına gitmekte olaıı İngiliz deniz kuvvetleri; bir ııçak gemisi, iki kruvazör. İki destroyer, üç avize, bir Ireaat, bir tanker ve bir İkmal gemisinden mürekkeptir, Bu kuvvetler (le General Mac Arthıır'iin emrine girmiş bulunmaktadır.
ar
N. Kaskatının cenazesi tesellüm edilemedi
Buna sebep, hâdisenin Bulgar topraklarında cereyanı keyfiyetinin kabulünün şart koşulması oldu
Ankara 29 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — 10 haziranı 11 hazira-
Muhtemel yeni tâyinler
Ankara 29 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Öğrendiğimize göre İstanbul basın nnntaka müdürü Zahir Korumküşey Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğüne, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Ziya Gevher Etilide Emlâk Bankası İdare Meclisi üyeli-f ine getirileceklerdir. Diğer taraftan çişleri Bakanlığı Müşaviri Halim Alyot’nu Basın Yayın Genel Müdürlüğüne ve eski Basın Yayın Genel Müdür Muavini İzzeddin Dorğııl Nlş-bay da Başbakanlık Müsteşarlığına getirilecekleri söylenmektedir.
Zırhlı Birlikler
Okulunun tatbikatı
Diin yapılan muvaffakiyetli tatbikat ve atışlar, Amerikalı subayları lıayran bıraktı
Ankara. 29 (A.A.) — Bugün saat 16 da Ayaş sırtlarında Zırhlı Birlikler Okulunun bir harp tatbikatı yapılmıştır. Tatbikatla Cumhurbaşkanı Celâl Bayar. Büyük Millet Meclisi Başkanı Rcl’lk Komitan. Barbakan Adnan Menderes, Milli Savunma Bakanı Refik Şevket İnce. Genelkurmay Birinci ve ikinci balkanları. Kara ve Hava Kuvvetleri komutanları. Gene-kurmay ve Milli Savunma Bakanlığı İleri gelenleri, Amei'ilcan ve Paklatan büyükelçileri, Amerikan Askeri Yardım Kurulu Başkanı General McBride. şehrimizde misafir bulunan PakisL&n Tümgenerali Nevabznde Ağa Mehmet Haza, yabancı devletlerin at.aşe-ınlHterleri ve basın mensupları hazır bulunmak taydırlar.
Anudolu Ajansı muhabiri askerî tatbikatı şöyle an kılmaktadır:
Türk ordusunda hır zırhlı tugay çerçevesi içinde muhtelif sınıf ve silâhlardan teşkil edilmiş bir muharebe grııpunuıı, hakiki mermi kullanarak taktik hava kuvvetlerinin de katılması 11- • aptu’i UıgÜnkü t »ıbikal ordu-
muzda İlk defa olarak icra edilmiştir.
Tam vc muvaffakiyetle neticelenen tatbikatı Anıorikah nubaylar hayranlıkla seyrediyor ve subaylarımızı tebrik ediyorlardı.
Tatbikattım sonra, misafirler ordugâhta hazırlanan büfede izaz edilmişlerdir.
Dünya Kupası maçların büyük sürpriz
Belo Horizonte, 29 (AF) — Amerikan ınilli futbol takımı Brezilya’da Dünya Futbol Kupası turnuvası maçlarında İngiliz milli takımını 1-0 yenmek Hiıretiyle tam sürpriz teşkil eden bir ga.leho oldn etmiştir.
na bağlayan gece yarısı Türk - Bulgar hududu boyunda bulunmakta o-lan gazeteci Arif Necip Kaskatının râkip bulunduğu cip arabası Bulgurlar tarafından mitralyöz ateşine tutulmuş, gazeteci Öldürülmüş ve şoförü ise kendim yere atarak kaçıp kurtulmuştu
Bulgarine hâdiseyi müteakip merhumun cesedine bir tecavüz şekli vermek istemişler ve Bulgaı toprı.lalarında vukubulduğunu kldiudıır çekinmemişlerdi. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan teşebbüsler üzerine Bulgar Hükümeti merhum gazetecimizin cesedi İle cip arabasını Rükû-metlimize teslim etmeğe muvafakat etmişti. Şehrimize gelen malûmata göre dün vâki anlaşma gereğince Bulgarlar Sivilingradda bulunmakta olan Arif Necibin cesedini ve cip a-rabasını Kapıkaic hudut karakoluna gelirmişler ve fakat teslim protokolün da cesedin ve cip arabasının Bulgar toprakları içinde bulunduğunun kabul edilmelini İstemişlerdi. Tesellüm heyetimiz bu teklif üzerine protokolü imzadan istinkâf elmiş. ceset He clbi teslim almadan F’dirncye dönmüştür.
öğrendiğimize göre bıı vaziyet karşısında Hükümet irrıİz Bulgar Hükümeti nezdlnde yeniden teşebbüse geçecek ve ceset ile cibln kayıtsız ve şartsız derhal feshimin çekti®
\
“New-York Herald Tribüne’* çapında en iyi hikâyeyi bulmak “Dünya Hikâye Müsabakası” na en güzel iki hikâyemizi yollamak üzere Türkiye için açtığımız hikâye müsabakasının hikâyeleri yollama tarihi, bu akşam sona eriyor.
Müsabakaya iştirak etmek istiyenler, en son, 30 haziran günü akşamına kadar hikâyelerini yollamalıdırlar.
O güne kadar gönderilmiş olan hikâyeler, birkaç günden beri listesini verdiğimiz Jüri tarafından tasnife başlanacak ve neticeler alınabildiği takdirde, en iyi 30 hikâye neşrolunacaktır. Bu hikâyelerin beherine 30 lira veriteeeği gibi, en iyi iki hikâyeye de 300 er lira ödenecek ve bu iki hikâye, dünyanın muhtelif memleketlerine mensup gazeteler, ki, bu meyanda “Yeni İstanbul” gazetesi de mevcuttur, tarafından konulmuş 5.000 dolarlık Dünya Hikâye Müsabakası mükâfatına namzet olacaklardır.
gazetesinin dünya üzere tertiplediği — - - - - - - A -
Sayfa 2
YENİ İSTANBUL
-O Haziran
MEMLEKET MESELELERİ
BİR ANMA TÖRENİ
MÜNASEBETİYLE
Bugün Büyük Terbiyeci ve Sosyolog
M. Sabahaddin için bir toplantı yapılıyor
Yazan : Fındıkoğlu Z. Fahri
İstanbul üniversitesi Profesörlerinden
— I —
DÜĞÜN iki sene evvel gurbet illerde hayata gözlerini kaparnıf olan bir fikir adamımızın ölüm yıldönümü yâdedilecek. Filhakika "İstanbul Muallimler Biriiği"nln teşebbüsü ve bu teşebbüse şuurlu, takdiro değer bir alâka göstermiş bir kültür vc neşriyat müstahsili olan eski bir muallimin yardımı ile ortaya bir eser çıkarılıyor ve bir toplantı tertip edl. liyor. Dağıtılan programa göre, memleketten uzak diyarlarda son senelerini geçirmiş olan M. Sabahaddin Beyin ikinci ölüm senesi, bugün Hukuk Fakültesinin büyük nnflslnde, başta Sağlık Bakanı ve Muallimler Birliği Azasından profesör Nihat. Reşat Belger’in himayesi altında bir kaç muharririn konuşmasının mevzuunu teşkil edecektir. Bu vesile ile Mu. silimler Birliği, mütefekkirin kırk sene kadar önce esasları hazırlanmış, bir taraftan fikir ve terbiye hareketlerine, diğer taraftan aksiyona ve aiyasl cereyanlara girmiş olan bir mühim “Kİtab’’ın yeni harflerle ilk basımım da sosyoloji ve terbiye kütüphanemize kazandırmış oluyor: Türkiye Nasıl Knrtarılabüir ? (1)
— II —
İşte bir eser ve bir mütefekkir! Durup dururken sıcak bir yaz gününde, kültür hareketlerinin ölü mevafminde bu eserden ve müellifin, den bahsetmeğe, hele bunun için bir toplantı yapmağa ne lüzum var? Bu «orguyu soranlar belki bulunabilir.
Her türlü kadirbilirliği bir tarafa bırakarak etrafımıza, günün hâdiselerine baktığımız takdirde: “Türkiye Nasıl Kurtanlabllir?“ İsimli küçük. fakat istikamet verici eserin â. deta günün elden düçürülmenıcsi gereken bir dâva kitabı olduğuna hük. metmek lâzım geliyor. İkinci Dünya ı Harbinin son günlerinden bugüne kadar Türkiyenin kurtuluşunu düşünen I ecnebi ve yerli kalem sahipleri, bilerek veya bilmlyerek, fakat ekseriya bılmiyerek “Türkiye Nasıl Kurtarıla-billr?“in satırlarını tekrarladılar. Ba4jta M, Thornburg un “Türkiye Nasıl Y’ükselir’’ isimli raporu, yalnız mânalı bir kitap adı tevarlldünü değil, yarım asırlık bir fasıladan sonra Türkiye için gerçek ve elverişli olan bir fikrin dikkatli bir yabancı ağzından teklifini de ifade etmektedir. Bugün yeniden neşredilen “Türkiye Nasıl Kurtanlabllir" İle üç sene evvel yazılan ve hâlâ matbuatımızda akisleri devam eden “Türkiye Nnsıl Yükselir "in şu satırları ruh vo mâna itibariyle her iki eserde müşterektir; “Türkİer çok gayretli ve meziyetlidir: THrk cemiyeti bu gayret ve meriyetlerini iyi kuUAnıraa iktisadi ba. kimden Amerikan halkı kadar verimli neticeler alabilir. Bunun için de husus! teşebbüsü teşvik suretiyle geliştirerek bunları mcmlokctln İktisadi kalkınmalında mühim bir unsur haline getirmek gerektir. Halbuki Türkiyede şahsî teşebbüse böyle b r mevki verilmek istendiğine dalı bir delil görülmemektedir. Bu memlekette şahsi teşebbüs hemen hemen yalnız zirai sahadadır. Bazı mahdut ferdi teşebbüslerin bulunması, vazıyeti değiştirmez. Türkiyede hususi teşebbüsün gelişmesi işi ilo uğraşan teşkilât yoktur.”
— III —
14 mayıs 1950 seçim hâdisesinin arkası sıra işbaşına geçen siyasi partinin parolası ve ilk kabinesinin programı, yarım asır kadar önce temelleri hazırlanmış olan cemiyet görüşünün ve terbiye telakkisinin kırk yıllık bir devreden sonra tekrar kıymet kazandığını göstı rlyor; TUrkiyeli kurtararak yo), Türklymln "tnhi-af’lnde ve Türkün "tablııC’Iııdc gizli olan iktisadi ve hilınnl luyırud luf\-l naklarını Qı \i( t baba ali ıı(- değil, şahsi teşrbİHi. vo atılganlık terbiye »! kanalı İle ortaya atmak! Bugün adı ve fikirleri Ürıivcrsltemldzo yfulodl-Jecek olan büyük mütefekkir Baha, haddln Beyin kullandığı hlr ifade ile husuBiyetçI, infiratçı cemiyet tipine doğru yol almalıyız. Fakat mütefekkirin rehberliğini yapan “llm-l içtima’., çığırına göre cemlyctlorln I “irifiradl”, yani teşebbüsçü ve fortçi. yahut “tecemmül', yani ccmastçi ve I
kollektlvltecl, devletçi olmaları cog.
I rafl bir alın yazısı değil midir? işte gerek Fransadakl Lc Play sosyolojisinin. gerek bizdeki Sabahaddin Bey doktrininin fclsofccilcrcc parmak ba. sılacak tarafı. Mamafih bu taraf ne kadar dikkati celbedlcl İse, aksiyona, tesire ilişen taraf da o kadar zengindir. Sabahaddin Bey Türklyrnln kur. tutuşunu ancak şahsiyet terbiyesi I-le, şahsi teşebbüs ekonomisi ile mümkün gördü ve terbiyenin her türlü içtima! kaderi mağlûp eden yaratıcı tesirine bütün kalbi İle inandı. Onun genç arkadaşlarından profesör Nihat Reşat Bclger İle, kadın talebelerinden | Nezaket Nnrcddln Ege de ve isimleri bugünkü toplantı da belki zik-redllecdk olan diğer ”M Sabahaddin mektebi mcnsupları”nda müşterek o-Imı nokta işte bu sağlam ve sarsıl, maz imandır.
— IV —
İstanbul Muallimler Birliği, bir terbiye cemiyeti olmak itibariyle gerek 1018 den sonraki çalışmalarında, gerek 1945 ten sonraki mesaisinde Sabahaddin Beyle temsil ettiği pedagojik fikirlere büyük bir alâka göstermiştir. 1018 - 1035 devresinde içlerinde profesör Sıddık Sâml, profesör Hâmit, profesör Hilmi Ziya. Muallim Tahsin Demiray, Muallim • Sabri., gibi seçme fikir adamları bulunan bir çevre. İstanbul Muallimler Birliğinde ve çıkardığı “Muallimler mecmuası"nda üstadın terbiye telâkkisini yaymağa çalıştı. Mecburi uzun bir atalet devrinden sonra “bir. lik” 1915 - 1050 arasında da nvnı alâkayı devam ettirdi. Hattâ Saba-haddln Beyden eserinin basılması 1-çin müsaade istedi. Türkiyede unutulduğunu zanneden bu müstesna fikir ve siyaset adamı, senelerden sonra istenen bu müsaade İle hayatının on ferahlatıcı ânını yaşadı. Bugün yeniden neşredilen “Türkiye Nasıl kurtanlabllir” kitabı ve yapılan toplantı, işte bu çok eski alâkanın bir tezahürüdür.
— V —
Muallimler Birliği terbiye .encümeninin bu sene tertip ettiği pedagojik toplantıların sonuncusu olan M. Sabahaddin Bey toplantısı vesilesiyle “Terbiye Encümeni"»! tebrik e-dorken, iki sene evvel laviçredc ha. yata gözlerini kapayan değerli fikir adamına gurbetteki hayatı boyunca ve bilhassa son senelerde en yakın hasbi alakayı göstermiş alan Hablb Bdib, öatvel Lûtfi, profesör Nihat Reşat, Dr. Orhan Remzi, Ahmet Bedevi, Ahmet Emin’ln adlarını şahsi şükran duygulsrlyle burada zikretmek isterim (2).
(T) Bu eser eski harflerle basılmış» munlllm Mehmet Ali Şevki Beyin himmetiyle ikinci defa Birinci Dünya Harbinden sonra tabedilmiş İdi. Bu defa da Türkya matbaası an-hibi vc “İstanbul Muıdllmlcr Blfllğl -nln en eski Azıılarındım Tahsin De. miray tarııûrtdan “Muallimler Birliği’* * hesabına üçüncü balımı yapılmıştır. Eserin başında Mehmet Ali Şov. kl’nln mukaddimesinden başka Saba. haddin Beyin hayat ve fikirlerini ya kından takip etmiş ulan değerli kadın muharririmiz Nrznhct Nureddın Ege’nin pek faydalı Ve loJklnkâr bir • girişi bulunmaktadır,
12) Muhitimizdeki M. Sabahaddin Bey alâkası, son zumanlaıdn ioayo. lojî öğretimi İle meşgul yüksek Hini müesseselerine de nüfuz etmiştır.Pro-fesOr Hilmi Zlya’mn İdaresinde Edebiyat Fakültesince neşredilen “Sos. yojoji DorgJaf’nln son sayısı bu alâkanın belirtilerinden biridir.
Tekel, işçilerinin refahı İçin çalışılıyor
Dün Tekel fabılknlnniun İŞÇİ mümessilleri Tekel Umum Müdürü Hadi Büzmenin riyasetinde toplanmışlar-dır. Tekel fabrikalarının daha verimli bir tarzda çalışmalarını temin etmek ve işçilerin daha rahat çalışabll-meierinı «ağlamak için incelemelerde bulunmuşlardır.
(•
Sanat haberleri :
Ş E II I R II A B E R I. E R İ
Teknik Üniversitedeki ihtilâfın akisleri genişliyor
Bebek Sergisi bugün açılıyor
Serginin en güzel bebeğini bizzat halk seçecek
Yunan Kızılhaçı Basın Müdürü, İstanbul Sergisinde açılacak olan Milletlerarası Bebek Sergisinde bulunmak üzere şehrimize gelmiştir. Dün Konak O-telinde bir basın toplantısı yapan M. Sedlgtfaf aşağıdaki İzahatı vermiştir:
”— 29 sone evvel bir defa daha güzel şehrinize gelmiştim. O zamandan beri İatanbulu çok değişmiş buldum. Bu vazife İle memleketinize tekrar gelebilmek İmkânını bulduğum için çok memnunum. Bebek Sergisi yarın (bugün) miat 18 de açılacak ve basın mensuplarına ve yabancı davetlilere gezdlrilc-cektır. Sergiye 38 memleket İştirak etmiş ve pnviyonlann % 90 ı tamamlanmıştır.
Bundan sonra Yunan Kıralı-çesinin fakir çocuklara gösterdiği yardım ve alâkadan bahseden M. Scdlgtfaf, Bebek Sergisinde tertip edilen bir müsabakadan bahsetmiş ve buna dair aşağıdaki izahatı vermiştir:
"— Sergiye her giren ziyaretçiye bir kupon verilecektir. Bebeklerin hepsinin üstünde de numaralar vardır. Sergiyi gezen ziyaretçiler en çok beğendikleri bebeğin numarasını bu kuponun üstüne yazacak ve çıkarken orada bulundurulacak olan bir kutunun içine atacaklardır. Neticede en fazla rey almış olan bebek Milletlerarası Bebek Sergisi birincisi ilân edilecektir.0
M. Sabahaddin Beyin ikinci ölüm yıldönümü
İstanbul Muallimler Birliği Terbiye Encümeni tarafından tertip edilen terbiye toplontılnrının sonuncusu, büyük terbiye ve sosyoloji mütefekkirimiz M. Sabahaddin Beyin ölümünün ikinci yıldönümüne rastı lyan bugün saut 17.30 da yapılacaktır.
îstonbııl Muallimler Birliğinin en eski Asalarından Tahsin Demlrayın yardımiyle mütefekkirin (Türkiye Nasıl KurtarılnbiHr?) adlı eserinin Ü-Çüncü ve yeni harflerle birinci tab’ı da toplantı münasebetiyle neşredilecektir. toplantı, Birlik âzasından Sağlık Bakam Nihat Reşat Bclgerin başkanlığı altında Bevazıtta Marmara Lokalinde yapılacaktır, sabahaddin Beyin pedagojisi hakkında Prof. Hilmi Zıya, ademi ınerkezlvct( ıiiğ| etrafında Doçent Dr. Tarık Z. Tııııaya, ahlâk! şahsiyeti hakkında Cahit Tıın-ynl ile Sabahaddin Beyin fiklı arkadaşlarından Nezahat Nure.klın Ego ve Ahmet Bedevi birer konuşma yapacaklardır.
FinlandiyalI glireşçileı
Finloudiye güreş lukum, İstanbul Güreş Kulübünün davetlisi olarak dün geca İskandinav Havayollarının bir uçağı ile şehrimize gelmiş ve Yeşli-köydckl Deniz Palan Oteline misafir edilmişlerdir.
FinlandiyalI ğllroşçllerla biri Ort-ko-ltomcn, diğerleri serbest olu ruh 4 müsabaka yapılacaktır.
Misafirlerle İlk karşıloçma yıırın gece Greko-Romnıı uiurak yapılarak, 2 temmuz pazar akşamı da serbest güreş karşılnşınaİHH olacaktır. Gelecek hafta cumartesi ve pazar günleri serbest güreş müsabakaları yapıla-( "l(tır.
Mlnnflrlerlcj OUrrş Kulübü arasındaki mÜMbaknlaıtn döldü do Şeref stadındaki havuzlu nnfldo olacaktır.
*
"Tarsus,, gemisi dün Amerikadan döndü
Gelen eski vatandaşlar, 28 sene sonra yurda kavuşmanın sevinç ve heycanı içinde bulunuyorlardı
Tarsus u New-York, 76 sı Pire, üzere 223 yolcu ile »Hin te lıııınmınıza gelmiştir, ilk Amerika seferi olma-
Amerlkaya ilk turistik seferini yapan Devlet Denizyollarının vapuru 69 den olııın 1( sn at 20 45
Geminin
sı dohıyıslyle Yolcu Salonunu ve Galata Rıhtımını oldukça kalabalık bir karşılayıcı kütlesi doldurmuştu. Gelen yolcular meyamnda Yeni Dünyadaki eski vatandaşlarımızdan 9 kişilik bir grup, Amorikadaki Türk talebelerinden 25 kişi, İstatistik Umum Müdürü Şefik Bilkur, eski New -York Ticaret Ataşesi Ahmet Conıcor» Porto Rıco konferansına şahsen davetli olarak iştirak eden Nurullah Eaat Sümer, Amerikada Milli Talebe Federasyonu Başkanı Ralph Gra-wea. ve Amerikanın en büyük Nirst gazeteleri grupunıın muharrirlerinden Jean Slrigat da bulunmaktadır.
28 sonedir Anavatanlarım görmeyen Şişlide, Samatyada ve Fenerde oturduklarını söyleyen eski vatandafij&rnnız İstanbul uzaktan göründükten itibaren sevinç gözy a şiarından bitap bir halde rıhtıma ayak basmışlardır. Bunların içinde heyecandan fenalık geçirenler de vardı. 28 senedir görmedikleri kardeşlerini, akrabalarını karşılayıcılar arasında güçlükle tanımışlardır. Geminin bu seferiyle şehrimize gelen Amerikalı muharrir Jean Slrigat bir arkadaşımıza şunları BÖylemiştJr:
’’— Geçen yıl Amerikan Büyükelçisi Wadsworth’un davetiyle memleketinize gelmiştim. Yeni hükümet değişikliğini yakından görmek ve bakanlarınızla tanışmak üzere 3 hafta kadar memleketinizde kalacağım. Yalnız, yeni hükümetten halkınız iki üç hafta içinde çok şeyler istemekte âdeta mucize beklemektedir. Muhakkak kİ yeni hükümet çok müspet ve Türkiye için iyi işler yapacaktır. Ben buna inanıyorum. Türklyeyi o kadar seviyorum kİ Alinadan felan-bııla gitmek için uçak biletlin olduğu halde bir Türk vapurunun gideceğini haber alınca biletimi yakarak, vapurla gitmeyi tercih ettim,,,
Bu sözlerden Türk vapurlarının yalnız Akdenizde defi 11 Amcrİlcada da tanınmaya başladığı, anlaşılmaktadır. LAyıkıyle hazırlık yapılmadan gönderilen Tersusun Amerikada hâlâ ıs^zansız vize verilememesi yüzün
YENİ İSTANBUL
BEBEK SERGİSİNDE
En güzel bebeği seçenlere En güzel bebekler hediye edecek
YENİ İSTANBUL
Gazetesi
Okuyucuları arasında bir jüri teşkil ediyor
1 temmuz tarihinden 31 temmuz tarihine kadar olan nüshalarımızdan 5 adel mavi gazete başlığını, Sergide beğendiği bebek veya bobek pavlyonunun numara veya İsmiyle bize getiren okuyucularımıza bir adet kur'aya İştirak numarası verilecektir.
Sergi hitamında, yapılacak olan tasnifte en çok rey olan bebek veya bebek paviyonunu seçenler arasında yapılacak kur'ada kazanan on okuyucumuza kıymetli bebekler hediye edilecektir.
den kâfi derecede yolcu atamadığını fakat buna mukabil süvarisine varıncaya kadar televizyona alındığını gemi orkestrasının C. B. C. Rnuyo-sundn 10 haziranda bir konser verdiğini ve bu suretle hakkımızda çok büyük bir propaganda işine yaradığını öğreniyoruz.
Geminin süvarisi Sait özeğe kaptan:
“— Bizi turumıyorlur. Tanıyınca, da hayran kalıyorlar. Şurası muhakkak kİ iyi hazırlanmak şarUyle İstanbul ile Amerika arasında muntazam seferler yupılacak oIuihu gerek propaganda, gerekse döviz bakımından çok İstifade edilmesi kabildir
İstatistik Umum Müdürü Şefik Bilkur w*
Amerikadan döndü
Dünya İstatistiklerinin koordine ve yekmumklaştırılması için Marahall Plânına dahil memleketler delegelerinin iştirakiyle Lake Succes'de topla-lanan konferansta TilrkJyeyl temsil eden İstatistik Umum Müdürü Şefik Bilkur dün Tarsus vapuriyle şehrimize dönmüştür. Kendisiyle görüjen bir arkadaşımıza bizim tayım hazırlıklarımızın dünya tekniğine uygun bir şekilde yapıldığını müşahede ettiğini söylemiştir.
Nurullah Esat Sümer, Porto Rico Konferansından döndü
Porto Rico İktisat Konferansından, dün Tarsus vapuriyle dönen Nurullah Esftt Sümer bir arkadaşımıza şunları söylemiştir:
— Birleşmiş Milletler tarafından tertip edilnıı «olan Porto Rico İktisat Konferansın» şahsen davetli olarak iştirak ettim. Mayısın 15 inde toplanan konferansın mevzuu geri kalmış milletlerin İktisâdi mkişufını plânla-inaktı. Konferans 20 gün sürdü, plân-lamak tekniği bakımından istifadeli neticeler elde edilmiştir. Bizim de bu konudaki tecrübe ve görüşlerimizi ynhal blı raporla konferansa tavdı ettim. Bu hususta hükümete malûmat verdikten soma, size ayrıca beyanat vcreMHrim.”
Teknik Üniversite Talebe Birliği' âzalarının Disiplin Kuruluna verilmesini I. Ü. T. B. şiddetle protesto etti
Teknik Üniversitede talebe ile Rektörlük arasında zuhur eden ihtilâfın akisleri genişleme istidadı göstermektedir. Bu arada Teknik Üniversite Talebe Birliği âzalarının sorguya çekilerek Disiplin Kuruluna verilmeleri Ankara ve tbtanbuldaki teşekküllerin nezdinde fena bir intiba uyandır-mışiır.
Bu münasebetle İstanbul üniversitesi Talebe Birliği, Teknik Üniversite Rektörlüğüne aşağıdukl protestoyu çekmiştir:
İstanbul Teknik Üniversitesi
Rf.Ktorl >'Hi •!'
Memleketimizin en kıymetli Ilım müessesclerinden biri olarak tanıdığımız Teknik Üniversitenin günlerden beri devam eden iç huzursuzluğunu üzüntü ile yakinen takip edf-yoruz.
Teknik Üniversitenin kendine ait meseleleri hakkındp fikir dermeya-ııına hakkınıız olmamakla beraber, Talebe Birliği ve ona bağlı cemiyetlerde çalışan kıymetli arkadaşlarımızın nizam bozucu hareketlere tevessül İddi aliyle Disiplin Kuruluna veril, meşini, muhtariyet ruhuna ve demokratik zihniyete aykırı, esefle hatırlanacak bir vakıa olarak karşılıyoruz. Talebenin tedris aksaklıklarını aksettirmeye çalıştığı toplantıyı baskı kasdi olmadıkça nizam bozucu o-larak tavsife imkân yoktur.
İstanbul üniversitesi Talebe Birliği: Teknik Üniversite Talebe Birliği üzerinde haksız bir baskıya başlamak suretiyle, hoca-talebe ve idareci münasebetleri bakımından zararlı bir çığır açan Teknik Üniversite Rektörlüğünü şiddetle protesto eder.
Yeşilköydeki yeni hava pistinin inşası dolayısiyle yapılan tören
Hava alanı pistinin inşasına taşlanması dolayısiyle dün sabah Yeşil-köyde bir tören yapılmıştır. Törende Vali ve Belediye Reisi He Konsoloslar ve birçok zevat hazır bulunmuştur. Törende şantiye şefi Adil Bc-gin alan hakkında Izuhat vermiştir. Bu açıklamaya göre beynelmilel bir hava alanı durumuna «okulacak olan meydanın beton dökülecek kısmının uzunluğu 2300, genişliği 60 metro, kalınlığı 40 santimetredir. Kışa kadar mühim bir kısmı bitirilecektir. Alanın diğer kısımlann» geren başlanmıştır. İnşaat cn son taklak esaslara dayanılarak yapılacaktır.
15 İsrail gazetecisi yarın şehrimize geliyor
İsrail gazetecilerinden lft kişilik bir grup yârın sabah 8,6 ta 8. A. S. uçağıyla şehrimize geleceklerdir.
Memleketlinizde bir hafta kadar kalacak olan gazetecilerin Ankarayı ve diğer turistik bölgeleri gezmeleri muhtemeldir.
TEŞEKKÜR
Aziz ve kıymetli aile büyüğümüz Afitap Mağazası Sahibi
MEHMET SADIK KÂĞITÇI nın vefatı dolayısiyle derin teessürümüze gerek tğfııhen, gerek mektup ve telgrafla, gerekBe cenaze merasimine iştirakle yakınlık ve sevgi gösteren: merhumun müesscseslne veda etmek üzere Ankara caddesinden geçildiği esnada kütüphane ve mağazalarını kapatmak lııtfunda bulunan çok muhterem mes-lekdaş ve dostlarımıza bütün kalbimizle teşekkürlerimizi arz, minnet ve şükranlarımızın kabulünü rica ederiz.
Oğlu MUftczn Sadık Kftflıtçı Dnıııad. Alftııddln Ar-Kay.nblra-dcrleri Naci Kasım ve Hüseyin Tutya
Küçük bir galeri mahiyetinde sergi
Teknik Üniversite Mimari Fakültesi tarafından, talebeye mahsus olmak üzere bir seıgi, daha doğrusu bir galeri açılmış bulunuyor.
200 kadar dünya şaheserlerinin renkli “reproductlon” larından mil-rekKep bu sergi Rönesans devrinden İkinci Dünya Harbine Kadar muhtelif sanatkârın eserlerini bir araya getirerek, resim sanatı ve inkişafı hakkında bir fikir vermektedir.
Bu küçük ve muvakkat galeride teşhir edilen reproductlon’Hr iki koleksiyondan ahnmıştır. Koleksiyonlardan biri Edebiyat Fakültesine aittir ve on dördüncü asırdan on yedinci ası a kadar yaşamış meşhur ressamlardan bazılarının eserlerini göstermektedir.
Teknik Üniversiteye alt olan İkinci koleksiyon on dokuzuncu asır sonlarından 1014 senesine kadar resim sanatına hâkim olmuş Fransız ressamlarının bazılarının tablolarını havidir.
İlk koleksiyonda sanatkârların tabiatle münasebetlerinin nasıl arttığını, İkincide onu nasıl tefsir ettiklerini görmek kabil oluyor. Sanatın dalma yenilenen bir tekerrür olduğunu düşünürsek, moaern dediğimiz bugünkü ressamlarla prinitif dediğimiz ilk sanatkarların hareket ve varış bakımından hemen hemen aynı noktada buluştukları bu sergide sarahatle anlaşılır.
Sergiyi tertip edenleri tebrik ederken, resim sanatiyle alâkadar olanların. —sergi sadece talebeye mahsus bulunduğundan— Teknik Üniversite idaresinden müsaade aıarak bu galeriyi görmelerini bilhassa tavsiye e-deriz. — fa.
Üniversite imtihanları
devam ediyor
İstanbul Üniversitesinde imtihanlara devam edilmektedir. 'Talimatname mucibince imtihanların haziran ayının sonunda bitmesi icap etmektedir. Fakat bazı derslerin imtihanları henüz ikmal edilmediğinden temmuzun 3 Üne kadar devam edilecektir. Bu yıl da imtihanlarda başarı nispeti pek düşük olmuştur. Hukuk Faktll-tesi birinci sınıf Roma hukuku - Medeni hukuk grupu imtihanlarında haşarı nispeti yüzde 10 un aşağısında, dır. Öğrendiğimize göre haksızlığa uğradıklarını İddia eden birinci sınıf talebeleri bir dilekçe ile Büyük Millet Meclisine müracaat edeceklerdir.
Diğer taraftan ay boamda başhyn-çuk okuı askerlik kampları için yapılmakta olan hazırlık dün Üniversiteye Vilâyetten gelen bir teiefonH durdurulmuştur. Askerlik kamplarının bu yıl kaldırıldığı kat! olata'; tebliğ edilmiştir.
Kızılay tarafından GalatnHa yeni bir dispanser açıldı
Kızılay Dernrğl Galata Bucağı tarafından Bankalar Caddesinde fakir, yoksul ve hasta vatandaşlar İçin yeni bir muayene dispanseri açılmıştır. Haftanın çarşamba ve cuma günleri bu dispanserde 10 dan 12 ye kadar halkın muayenesi ücretsiz olarak yapılacaktır.
SİYASÎ İKTİSADÎ
YEM İSTANBUL
MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Sahibi î
YENİ İSTANBUL NEŞRİYAT LIMITED ŞİRKETİ
Müdürü: Kemal H. 9 ARLICA Bu sayıda yazı İşlerini fiilen idare eden :
Sacld ÖGET
Negrcdilınlynn yanlar iade edilme».
Banıldığı yer :
YENİ İSTANBUL MATBAACILIK LtMÎTED ŞİRKETİ MATBAASI
REŞAD NURİ CÜNTEKİN
Kavak Yelleri
29
— Yahu Müftü... Senin tilkiliğini anlamadım sanma..... Sen bu işi en son “evriiıküm çev-
rUlkümı Hacı Omerin üstüne devrillküm” 1de-cekaln ya... Ziyan yok; biz eyle gazıklara alışığımdır, dedi.
Bununla beraber bu işdo benim zararım Hacı ömerlnklııden çok daha büyük olmuştur. Çünkü sıra Hükümet hekimi aıfatlylo Müftünün yurdunu teftişten geçirmeğe ve bunun, İçinde insan barındırılabillr bir 'mesken olduğuna dair
o
açkı-ba-
resmi raporumu vermeğe gelince,., İşte zaman, Müftünün lmtırı için kesenin ağzını mak ve medrese binası ile kullanılacak bir sim eşyayı rapor verilebilir bir hale sokmak n& düşen bir vazife oldu,
★
Dediğim gibi Yurt, aşağı yukarı iki seneden beri fâaliyettedir. Barındırdığı çocukların sayısı kâh onbaş yirmiye kadar İner, kâh yetmişe sek-eerte kadar çıkar! Dajıa doğrusu onun sayısını geri oşe-
mimez ^Clrp
II* ;
gönderir. Gitmeyenlerle, her mânası İle, mahallenin fakir kadınları uğraşır.
Çocukların yemeğini pişirenler, ara ı#ıra dereye inerek tokaçla gamaşırlafinı yıkayanlar yine onlardir. Müftünün bu kadar İnşam mediG-Benln avlusunda kaynayan kazandan alacakları iki kepçe yemek pahasına nasıl işe koştuğu şaşılacak şeydir.
Kozana gelince; uyma, gününe göre ondu neler kaynamaz Yatnbbll Bununla beraber, İlk zamanlardaki korkumuz İtilâfına çocuklar şimdiye kadar hiç aç kalmamışlardır: Müftü günün bir kısmını, çocuklardan bir kaçını ellerinde torbalar ve sepetlerle arkasına takarak, çaışıhıri ve hattâ evlen dolaşmakla geçirir. Hcmşorb lerinin( zengin de olsalar, para vermeyi sevmediklerini bildiği için daha ziyade ayniyat ister ve bunları en kolııyldchı kimlerin verebileceğini ııncuk o bilir. Esnaf onun kaçınılmaz hıuacına alışmıştır. Her biriyle anlayacağı dilden konuşur; güzellikten anlamayanı tahdit eder; hileli muamelelerini gezdiği satıoıhırı, karışık yağ, bozuk et, hamur ekmek satanları Hükûmotle, Belediyeyle vc hattâ galiba benimle korkutarak bir nevi şantaj yapar. Fakat bunları, kendi tâbi vince üâlfşlıu hukImaııe ilo yaptığı için hiç bir yerden bir sızıltı çıkmaz. Sonra malın İyisini kötüsünü aramaz; kurtlanmış kuru bakla, acımış yağ, çürüyerek külço haline gelmiş koru üzüm ve dükkânlara yeni mal geldikçe temizlenmesi Adet olan hor türlü ambar artıkları, hâsılı gönüllerden no koparsa hepsini gtiler yüzle ve dualarla kabul Adeta s
edor. Bunlara kasap tezgâhlarından e He toplanan et ve yağ kırmtıinrı, kemikleri, yağlan vesaire İlâ-da öksüzlerin bfr hafta-
I______ __________
Baza mucipler yoldu onun sepetlerini, torbalarını kariftırırlar, “Müftü Efendi sen bunları süprüntü arabasına at, bunlar yenmez” diyo ona takılırlar, Mllftü hiç latifini bozmadan:
— Yenir, yenir.*,. Yurda gelmeden evvel onların yediklerini sona da yedireydilor sen de yerdin, dlyo cevap verir; daha olmazsa:
— Adam olun da daha iyisini yedirin, diye çıkışır.
Bundan başka Müftü bir kaç haftada bir eşeğine binerek ve yine çocukların güçlü kuvvetlilerinden bir kaçını yanına alarak hali vakti yerinde köylerde âdeta cerrc çıkar ve yolda rastlanan ebegümeci, devedikeni ve hodnıuı gibi çğşit çeşit otlar ve köklerle bir kat daha zenginleşen hâsılatı rşeğc yüklemeğe mecbur olarak kendisi çocuklarla beraber yayan dönerdi.
Hâsılı Yurt kurulalı beri Müftüde çakırpen-çc bir teşkilâtçı ruhu İJclirmiştl. Bnzıın bu değişikliğe şaştığımı gördükçe, yalnız olduğumuz haldo ağzını kulağıma yaklaştırarak vc âdeta nefesiyle kulak zarımı gıcıklayarak:
’’— Şaşma; şaşına; yeni değildir; mayamda var; biz fodla ilo büyümüş adamlarız” der; sonra daha ciddi bir tavırla izah eder: “Medreseler neydi Doktor Bey? işte buydu. Garip mollalar beyle goçinirlerdl,”
XXXII
YURDUN SIKINTILARI
Müftünün, kendi gibi, benim başıma da nasıl bir gaile açtığını sonradan anladım. Hükümet doktoru sıfatiyle Yutdım yalnız resmi mesuliyeti değil, mânevi vebali de benim boynumdadır.
Evvelce de söylediğim gibi Yurdun kapısı açıktır. Gelene "Yer yok’’ demek âdet olmamıştır. Kasabadan vo köylerden sade kimsesiz ço-143
cılkları dğll, hasta vc sakatlan da gönderirler. Aralnrındıı körler, dlleteler, kolu bacağı kopmuş, aliller, aptal, hidrosefal gibi anormaller ve daha fenası vücudu yara bore içinde olanlar vc sıırl hastalıklılar vardır. Bunların pek azını türlü güçlüklerle Vilâyet hastalıanelerlne savııbilirim. Fakat, orada da zaten hastnhano denecek bir şey bulunmadığı için gerisi başinuzıı kalır. Müftüye lâf anlatmak kabil değildir. Bu işin bizi nerelere götürebileceğini söylediğim zaman bana hak veriyor görünüyor. Bu onun, inadına gibi, bir kaç gün sonra öteden beriden yeni müşteriler toplayıp getirmesine mâni olmaz. Yurtta kim İtime olduğu ve kayıt kııytıt bulunmadığı İçin benim bunları tahkik ctıneuıc de imkân yoktur. Yer bulunmadığı zaman bir kaçı birbirinin boynuna sokulan, daha olmazsa köpek encikleri gibi, üstlerinde bir çul parçasiyle açıkta yatı, rılan yumurcakların nereden geldiğini nasıl öğrenirsin; öğrendiğin zaman no yaparsın? Kaldı ki ben Müftü gibi de değilim. Ancak bir kaç günde bir Yurda şöyle bir uğramağa vaktim vardır.
Bir gün Tabirin arabaslylo kasaba dışındaki bir hastadan dönüyordum. Bir yol ağzında, yine Müftünün, köylerde bir cer turnesinden dönen mâhut kafilesiyle karşılaştım. Fakat bu defa eşeğe erzak yerine bir çocuk yükletilmlşU.
Derhal arabadan indim. O da eşeği arkada bırakarak hızlı hızlı t-ena dpğrıı yürüdü. Çok yorgundu. Üstelik de ben3(7 korktuğu İçin sık sık «oluyor ve eliyle böğrük? tutarak Öksürüyordu. 7
— Müftü nedir o gördİlğüm, dedim. Böğrünü tutmayan elini ıvkasına uzatıp, e. şegl yeden çocuklara “dur” işareti vererek:
144
— Heç,. Hıınki yolda bir çocuk bulduk da.. I. o-
Hasta yazık.,. Acıdım..,, dedi. *■
Lâkırdının arkasını dinlemlyerek yürüdüm eşeğin üstüne İplerle bağlı çocuğa baktım; virip çevirdim. Sonra kös kös arkamdan gâlsne(ÎL ’ suçlu bir çocuk vaziyetinde biraz uzağımda ürmedl-rsn Müftüye benim tarafımdan hiç alışık ok dıgı bir sesle: tüyerek:
— Allah cezanı gil ölü...
O, kadın taklidi
““ AU.a.
versin, dedim, bu çocuk ™ cocu-iancu.
yapar gibi incecik bir a^et;
Hasta, dedi, iy! olur işallah (rşı sevgi
sayende,...
göre, siz Çocuğun iplerini sökerek yere İndi
Görünüp göre menenjit tübeı kUldzden h.lbhr evU. ölmek llzcre İdi. Arkasındn pİBİlgc batmış de ayn gömlekten b/ufkH bir «ey yoktu. Çocuğu Mesut de-nl(«nm güneyinden kıznrnuy topmkları ilgimiz hal-bırsktik. Vücutla ezilmiş solucan gibi binitini gözetip uzHnmııdan bu«ka haıeket yok... Fisi** kimselerle lot vc tiksintinin o merlebeslndeyis ki rinilr.de cn küçük bir merhamet heccjn tanışıyordu-rmyoruz. Yapılncıık bir Ig olmadığı on|1|k doğrusu bu vasiyetten nnBil kcndi^rüJüva aUcsınln cağımızı bilemediğimiz İçin oldug[t||nl
duruyoruz. «le birbirlerini sev-
Müftüye bunu nereden bilici- evlenememiçlerdi. zstnnn elleriyle arkndBkl dsglr',’‘?,n i',llnr,n »onunda.
..... , ı alaca karanlığında
— Na, orada bir yerde. ... , . ,
3 ‘i bir kere daha karşı Fazlasını sormadım. Saretirmiştl. Onlıır da. be-— Allah cezanı versin, tlyarlnmnk üzere, küçük Bereket versin pek az Bon-'k»" nuı’,«r v(* l,u yj»W». uzatmalar duruyor ve çocuk11 sevgilerinin ta-
rahlıgı belirmeğe bajlîyor^menü’ enleUne çorçeve
GÜNÜN
Gelir vergisinin
Berimin dış ticareti
PİYASASI
30 Haziran 1950
Sayfa 5
I ı
x kapatılamayan gediği
(Zirai kazançlar)
ı
f
r
-f
♦
z
Gelir Vergisinde en esaslı prensip u-mumiliktir. Muafiyetler, istisnalar vergicilik sahasında dalma bir zaaf unsuru sayılır. Her istisna, İstikrarsızlığa sebep ve kaçakçılığa vesile olarak muvazaalara yol açar.
Bizim Türk Gelir Vergisinde üç muaflık ve 15 grupa ayrılmış istisna vardır. Bu 15 grupun içinde cn ehemmiyetlisi zirai kazançlara dair olan İstisnadır. Bu istisna Gelir Vergisi manzumesinin cephesinde büyük bir gedik açmıştır. Bu gedik ahlâkı bozacak, kaçakçılığı doğuracak bir menfezdir. TArım isleri ile ticaret İşlerini birbirinden ayırmak gayet güçtür. Bir çok hallerde bunun ayrılması mümkün hile değildir. Çünkü kıstas yoktur, Kanunun (19) uncu maddesi tarım faaliyetlerinden elde edilen kazançların istisnasından bahseylemeklcdir. Yeni, vergi sistemimizde yalnız kurumlar vergisine tâbi olan tüzel kişilerin yaptığı tarım faaliyeti vergi mevzuuna a-linmiilır. Sermaye şirketlerinin faaliyeti zirai sahada da olsa tteari olacağından bu sebepten dolayı bu şirketlerin ziraî işletmeleri vergi İle mükellef tutulmuştur.
Zirai kazançların İstisnasına niçin gidllmiıtir? Bu İstisnanın taraftarları •u üç nokta üzerinde duruyorJar:
1 — Muntazam hesap ve defter tutamamak,
2 — Kazançların gerçek miktarının tahkik ve teshiline İmkân olmamak,
3 — En az geçinme indiriminin altında kazanca sahip olmak.
Filhakika ziraî işletmeleri vergilendiren devletlerin hemen hepsinde zirai kazançlar İçin ticarî kazançlardan başka bir formül bulunmuş ve bu suretle zirai işletmeler vergilendirilmiştir. Fransada kısmen, hıViçrede zirai kazançlar beyandan ziyade karine e-saaına göre vergilendirilmektedir. Yani defter tutamamak^ muntazam hesap verememek zirai kazançların vergilendirilmesi İçin bir mani teşkil etmez.
Adanuda, Eğede, Trakyada ve Mar-mınUkalarmda öyle çiftlikler vardır ki, buralarda mükemmel olarak çiftlik muhasebesi tutulmakta ve tatbik olunmaktadır. Defler tutabilenlerin kazançları tabiatiyle beyanname esası üzerine tarhedlllr. Fakat, bu imkânı bulamayanların vergileri için de farazi geliri vergiye esas ittihaz e-debllirlz.
İkinci itirazı da, şu suretle cevaplandırmak mümkündür. Yalnız hububat üzerinde durmamak şartlyle pekâlâ pamuğun, tütünün, üzümün değer kıymetlerini tahkik ve Lcsbit etmek mümkündür. Esasen zirai gelirleri vergi mevzuuna koymaya karar yerdiğimiz za.ir.au bazı tedbirler almak iktiza edecektir. Bu tedbirlerin başlıca ve en lüzumlusu (Çiftçi kütükleri) tesis etmektir.
- 'jB'i kütüklerde çiftçinin aile efradın* dah başka işçisinin sayısı, arazisi, bağı, bahçesi, bunların dönüm miktarı, ekilir ve boş olmasu. nadaah bulunması, yspi ve tesislerinin cinsi, değeri, e-klH ve dikili bitkileri, büyük ve küçült bas hayvanlarının sayısı, her türlü tarım araç ve Alât, makine vo Inşıtlart her yıl aldığı toprak ürünleri miktarı bulunacaktır. Bu kültürler çiftçinin kazancı için bir karine olnblllr. Nasıl *«nuf vergisinde kira veyahut gııyrl-Irat ortalama bir nispetin çarpılması İle vergiye matrah oluyorsa, çiftçi kütükleri ile meydana çıkacak olan kıymet do Maliye Bokun lığ inen tâyin olunacak bir nlapctlc gisi hesaplanabilir.
çarpılarak vor-
tutabilenler kn-takdlr İle dekti
4
Hiç şüphesiz defter ■ * zsnçlaıım tahmin ve efektif gelirlerini bildirerek vergilerini verirler. Dernek bu noktaya matuf itiraz da kuvvetli bir t(«mrh» dayanma-t maktadır.
Üçüncü İtiraza, m az geçinme indi-rimlnln altında knznncn sahip olmak “ mSe«İ0Mİ nıünnkfiHU gntürlh blı mevzudur. Enkl hesaba «ore Idr nnztırlyn yürütülrnc ktedlr. Hu faraziye mıdur: 1943 yılında milli gelirimiz (2) milyar (620) milyon miktarı zirai aitmiş, iki buçuk milyon varmış, bu kollrl iki buçuk ,a ^Çiftçiye taksim ridersok 1Ö0Û Hra kadrır bir şey düşüyor, yani bir çiftçi bir yıl İçinde looi) liraya sahip bulunuyor. İki bucuk mllyoıı çiftçinin uksertei de köylüdür deniliyor, bu suretle üçüncü Itt-y^rsz meydana geliyor.
Bu rakamlar ne derecelen' kadnı doftru bilemeyiz Honra bu tahmin n sen* evvele »İttir» Bu yıllar içinde zl-raatimlz İlerlemiş, milli gelirimizin «4> milyar kınınım almış buhınrnaklndiı, i 1945. 1940 tnhınlnleri hoyledlr, o hakle dâva bu bakımdan bir sakatlık RÖs-
gelirin r o çiftçimiz milyon
Yazan : Nevzad ÇELlKOGLl
termektcdlr.
★★★
Mülga kazanç vergisi kanununa göre iratlı sayılarak vergileri bu esas üzerinden alınan mükelleflerden tahsil edilen vergi miktarı ile gelir vergisinin esnaf muaflığı içine aldığı gayri safi İrat vc kira üzerinden vergi verecek mükelleflerden lüınucak vergi miktarı arasında hangisinin aleyhine bir fark hasıl olacaktır. Yani kazanç vergisi İle almanda mı yoksa esnaf muaflığı İçine alınan mükellefler den mi daha ziyade vergi alınacaktır. Mukayese yapıldığı takdirde neticeyi gelir vergisi lehine kaydetmemiz I-cap edecektir. Çünkü esnaf muaflığı hududu İçine alınan irat ve kıra üzerinden vergi vereceklerin vergi nispetleri. eski kazanç vergisine nazaran daha âdilanedır. Yeni kanunda nispetler nüfusa göre ayarlanmıştır. Eski kanunda bir köydeki bakkal ile bir şehirdeki bakkal aynı vergiyi veriyordu. Yeni kanunda ise nüfus nazara a-lmacak ve o suretle nispet tatbik o-hınacaktır. Nispetin bu suretle tertiplenmesi ile eski kanuna göre hayli randıman farkı hasıl olacaktır. Yeni kanunda matrah olarak kira esası a-hnnıışur. Yaptığımız bir incelemeye bakılırsa bilhassa köylerde teşebbüs sahiplerinin çoğu mülk sahibidir, hattâ şehirlerde hile hir çok yerlerde va-Siyet aynıdır. Yani i.-? ipleri aynı zamanda mülk sahipleridir. Demek bir çok ahvalde vergiye matrah olacak binaların gayri safi İradıdır. Gayri safi iratlar ise hele kasaba ve köylerde çok düşüktür. Blnaenalevh bu bakımdan da bina iratları matrah olduğuna göre vergi hasılatı dtı düşük olacaktır. Bir kasalıa mâliyesinde yaptığımız mukayeseli bir hesap bize Gelir Vergisi İle alınacak verginin Kazam; Vergi-sİ ile alınan vergiden yüzde 45 noksan olacağını göstermiştir.
Beyanname üzerinden vergi vereceklerde ise en az geçim indirimini ve mükelleflerin psikolojilerini de hesaba katmak lâzımdır. Şu noktaya da İşaret edelim: Bazı hallerde evvelce maktu esas üzerinden yani irat karinesine göre vergi verenlerin bu defa gelir vergisine girmekle en az geçim indirimi vssair masraflardan sonra hemen hemen hiç vergi vermiyecekler de bulunacaktır. Bu vaziyete göre ücretler hakkındakl indirimi bir tarafa bırakalım, Gelir Vergisi İle alınacak varidat Kazanç Vergisi İle alınandan dahn az olacaktır. Yeni vergi rejimi ile menkul sermaye gelirinden, gayrimenkul-lorden ve sorbest meslek erbabından alınacak verginin büyük bir yekûna baliğ olacağını tahmin edemiyoruz.
Bu vaziyet karşısında tüccar ve esnafın vergilerine yeni bir zam yapmak mükelleflerin psikolojilerinde kötü bir tepki yAraımııktu huii kalnmaz. O halde gonlş vc zengin bir kaynak olan zirai kazançların vergilendiril meşine doğru gideiminz?' MÜH gelirimiz ı8# milyar olarak tahmin edilmektedir, Zlrul gelirler İse milli gelirin yüzdü 50 »1 olduğu farzadilâO o takdirde 3,5-4 milyar raddesinde olun bir gelirin devlet musroflnrııın iştirak etmediği nailcesine varırız. Bu kadar mühim ve zengin bir kA.vnaktnn vergi bakımındım feragat edilemez.
Şehirde oturan ve ziraat İsleri 11c uğraşan bir sermayedarı gözönüne getirelim. Bu satın köyde büyük bir çiftliği vardır, ondan tonlarla urpn ve buğday almaktadır. Yüzlerce dönüm Imğı vanhr, binlerce kilo üzüm al-mrikladır, İki tane portakal bnhçoal vardır, bunlardan bu netin binlerce lira almıştır. Tütün, pamuk yet bitirmiş, onlardan (la olll allnıış bin lira arasında kazanç temin otâılştlr. Bu zat devlete no vergi vermiştir? Yine tfOhir-do oturan banka bir sermnycrtlann binlerce koyunu vardır, kuzularından yalnız on boş yirmi bin lira almıştır, sii-ılünden peynir yapmakta vc yününü yüksek fiyatla satmakladır Bu ylirden haylice kazanç temin etmektedir.
Bu şiirli sahibi yalnız hayvan vergisi vorlr, hıı vergi bahis nıovzuıı kayanca göre lılç mestiImalndedir. Üç buçuk kuruş kazanan bir hıımm.ıl ve bir kundura boyamm. tılr ayakkabı tamircisi dovlot masraflarına gücünün yettiği nispette İştirak etliği balda niçin yukarıda Imüihc» t İğimiz scrmayedarhır devlet mosnıfhırmn İştirak etmesinler? İçtima) mlnlat namına bu büyük bir noksanlıktır. TariiL«ındu çııhşornk alın teri ile para kazanan Türk mıiü-tnliMİlinl, köylü vatandaşı vorghlen tnuof tutalım. Fakat geniş ziraat ya-pnnlıırı, lıüyük silili MMİıiplnrinl niçin vergi mevzuuna sokmayalım?
Gelir Vergisi rejimimizde açılar v»* kapatılnmıyafi bu gediği kapamak zarureti ila karşı karşıyayiz.
Kısa Haberler
★ Berlin (Hususi) — Batı Berllnln salâhiyetti makamları mayıs ayında 2.700.000 dolarlık ihracat lisansı vermiştir. Nisan ayında bu miktar 2.100.000 dolar idi. Batı Almanyaya ithal edilecek mallar için lisans müsaadesi bir ay evvel 3.500.000 dolar iken lara düştü.
Fıansadan alınacak cat İçin hususi bir miştir. İtlıal permisi dan aşağı mallar
maşlar için verilmiştir. Fakat taranmış yünlere ayrılan 30.000 dolarlık miktar da tam mânasiyle kullanılmamıştır.
3.200.000 do-
olan nıensu-lisans eklen 30.000 dolar-ve yünlü kıı-
★
★
★
★
★
★
Bir Amerikan heyeti Adanaya geldi
Bu sene fındık mahsulü azdır
Avrupada yetiştirilen koyun adedi ve yün mahsulü, harpten evvelki seviyeye yaklaştı
Heyet, ATaııa barajı projesini, Adana ziraatini tetkik ediyor
Doğu Almanya - .Macaristan ticareti
Budapeşte ıHususi) — Bir Doğu Almanya Hükümeti delegesi. Bu-depeşte. kültürel, teknik, ilmi ve dış ticaret ve mali anlaşma imzalamıştır.
Tütüıı müzayedesi
Amsterdam. (Hususi) — Java tütün müzayedesinde iyi bir faaliyet göze çarpmaktuydı. 6.121 balya teklif edilmiştir. Başlıca alıcılar Hol&ndalı tütün tüccarlarıdır. Fiyatlar tatmin edicidir. Fiyatlar da geçen müzayededeki fiyatlardan daha yüksektir.
İsviçre. bir defasında 105 balya, bir defasında da 58 balya Soeko-wono tütünü almıştır. Beher yarım kilosuna 1.300 sent veya daha fazla vermiştir. Diğer fiyatlar bildirilmemiştir.
Küba teker İstihsali
Havana. 29 Enstitüsünün ra göre yeni İtinde şeker
tondur. Siyah kamıştan len mahsul 262.361.678
(Hususi) — Şeker bildirdiği rakamla-Küba şeker mahsu-isttlısall
5.393.541 elde edi-galondur.
Knlküta çay satışlurı
Kalküta (Hususi) — Darjeeling çayları fazla alâka çekmiş ve fiyatlar artmıştır. Diğer cinsler i-çin de talep fazla olup bilhassa yapraklı kalitelerin fiyatları 3 İlâ 4 anna artmıştır.
Kırık orta kaliteler satışın en zayıf cephesini teşkil etmekte idi ve sabit hır hal arzetmiyordu. Teklifler 18.500 pakettir.
Yeııl bir Amerikan elyafı
VVllminşton, (Hususi) — Dupont şirketi, “V ipliği,, diye anılan yeni bir sentetik iplik üzerinde tecrübeler yapmakta ve bu ipliğin endüstri gayeleri için müsait Olup olmadığını anlamak Üzere tetkiklerde bulunmakladır. Bu ipliğin bir miktarından perde, bulûz. dikiş ipliği ve yaz elbiseleri yapılmış, diğer bir kısmından dıı yangın söndürme hortumları gibi endüstri maddeleri istihsal edilmiştir. Bu İplik etelîn gliaoi ve tereftallk asitten elde edilmiş bir polimerin kondense edilmesi ile meydana getirilmiştir ve kimyevi bakımdan nyloıı 11c hiçbir alâkası yoktur. Dııpon’un bildirdiğine göre, nylon gibi “V iphgi ’nin de dokuma cndüoti llerine büyük imkânlar sağhyacağı muhakkaktır.
Milli
ha-
Yunan - Bntı Almanya ticaret komışvflalnn
Atina •(Hususu — Yunan Ekonomi Bakanlığına gelen
berloro göte, Yunan vo Balı Al* manya Hükûnıctlerl mümesslUert arasında Bonn'da yapılmakta olan mUzokorolerln, temmuzun 11le yarısında suna ereceği talimin ndil-inoktoıllr. Bildirildiğine göre, tülün nıÜtehafleiRi M. Andrendls, müzakerelerde, A İma uyanın daha fazla tülün alması tezini müdafaa etmektedir.
ince melez fiatleri biraz artmıştır.
Bir çok yerlerde alıcılar bir kaç hafta önce olduğundan daha çok evvel malı teslim alabileceklerdir. İp-İlklerde fazla iş olmamıştır fakat her cinsi için fiatler sabittir.
bu se-%3
yün
sahalarda istih-oldugu bildiril-
faal bir
VVashiÂgton (Hususi) — 1950 yılının dünya yün istihsali 3.900 milyon tahmin edilmektedir. Ecnobl ziraat hareketleriyle uğraşan büronun bildirdiğine.göre, bu miktar 1949 yılının mahsul miktarından 100 milyon fazladır. Yapılan tahmine göre seneki mahsul miktarı 1936-40 nesinden 55 milyon libre yahut daha azdır.
Güney yarım küredeki başlıca
İstihsal eden memleketlerde iktisadi ve fiziki şerait fazla istihsal İçin elverişlidir. Avrupada koyun miktarı ve yün istihsali hemen hemen harp öncesi seviyesine erişmiştir. Ve daha da artacağı tahmin edilmektedir. Kanada ve Birleşik Amerikada koyunlar iyi fiat verildiği İçin kesilmiş olduklarından savılan azalmıştır. Şeraitin uygun olmaması yüzünden istihsalin buralarda artacağı sanılmaktadır. Diğer sal vaziyetinin iyi mektedir.
Dünya yün piyasası durumdadır
Fransız Merkezi Yün Komitesinden Reuteı’in öğrendiğine göre. Fransa yeni yün mevsiminde tahminen eylülde vadeli muamelâta (yani sonradan malı teslim etmek üzere alış verişe) başlıyacaktır.
Fransız yün ticareti bu vadeli muamelât piyasasının açılmasını dört gözle beklemektedir. Çünkü tabii piyasalarda işlenmemiş yün fiatlerin-deki artış ve eksiliş ve uzun zamanda teslim edilmesi ufak çaptaki yün fabrikatörlerini müşkül bir duruma sokmaktadır.
Piyasa, ecnebi ticaret kontrolü kalkmasa bile açılacaktır. Halbuki ecnebi ticaret kontrolü kalkarsa piyasa canlanacaktır çünkü o halde, İngiliz, Alman» İtalyan, AvustralyalI Amerikan ve bilhassa Belçikalı ve Ho-lândalı tacirler harpten önce olduğu gibi tekrar alış verişlere iştirak edecektir.
Bradford yün piyıısaaı
Avustralya yün satışlarındaki istikrarlı vaziyet Bradford piyasasında düşmeğe meyyal olan taranmış yün fiatlerlni durdurmuştur. Merinos ve
Avustralya yün satışları
22 haziran günü mevsimin son satışları yapılmış ve yün fiatleri sağlam kalmıştır. Fiatler piyasanın a-çıldığı gün olan 19 hazirandan %5 daha yüksektir. Kusurlu yünler için flat teshil etmek güçtür. Aızedilen 14,554, balya yünden hepsi satıldı ve reknbete Avrupa ve Britanya İştirak ediyordu. Rusya ve Japonya da piyasayı destekliyorlardı. Seçilen mallar her cinsten olup aralarında iyi taranmış yünler de vardı. Taranmış yün fiatleri şöyle idi: Beş balya temizlenmemiş Merinos yapağısından libre başına 126-1/2 pens alınıyor ve temizlenmemişler için 8 balyasına libre başına 176 pens veriliyordu. Aynı tarihte Melbourne yün satışlarında rekabet pek çetindi. Başlıca alıcılar /Vvrupa, yerli fabrikalar ve Bradford idi.
Diğer merkezlerdeki fiyatlara göre piyasa câri fiyatlara uygundu. Se. çilen mallar çok değişik bir karakter arzediyordu. Arzedilen 13.000 balyanın hepsi satıldı. Merinos yünlerinin fiyatı libre başına 121 peni yükseldi.
Amerikan yiin piyasası
Teksas yünleri, parlak yapağı, hah yünü fiyatları normal bir seviye takip etmişlerdir. Yalnız elbise ve yün etek imal eden fabrikalar şirketinin reisi Mr. Samuel L. Dcitsch eğer gü-ze kadar talep artarsa yünlü kumaş miktarının kıt olduğunu bildirmiştir. Kadın giyim eşyasının da yünlü veya örme eşyalar gibi perakende piyasada pek sürümü yoktur. Maamafih son günlerde biraz alâka artmıştır.
Brenıen yün satışları
23 haziranda yapılan Brenıen yün satışlarında arzedilen 4,000 balya yünün hepsi satılmıştı. Seçilen mallar daha ziyade taranmış yünler ve melez -yünleriydi. Gelecek satış 6 temmuzda olacaktır.
Adana, 29 (Hususi) — Milletlerarası tmar ve Kalkınma Bankası mümessillerinden Doktor Laurönse, Al-fred Ktrk, Robnlson, Richard. VVîiiiam Hord Nichole Adanaya gelmişlerdir. Heyete Enver Erlat refakat etmektedir, tarım ve veteriner müdürlükleriyle temaslarda bulunan heyetin Çukurovamn bilhassa sınai ve zirai ihtiyaçlarım inceliyerek geniş bir rapor tanzim edeceği anlaşılmaktadır. Geçen sene yine aynı bankaya mensup bir heyet tarafından etüd ve plânları yapılarak inşası tasarlanan ve işe başlamak için sırf kredinin a-çılmasına intizar olunan Adana barajı projesinin bir kere daha gözden geçirildiği sanılıyor. Bu heyet de bu işi tasvip ettiği takdirde 20 milyon dolara İhtiyaç gösteren bu muazzam işe derhal başlanabileceği ümit edilmektedir. Adana barajı projesine bütün Çukurova ve Içelln elektrik meselesi de dahildir. Böylece geniş toprakların sulama ve enerji meseleleri bir hamlede kökünden halledilmiş olacaktır. Ayrıca çiftçilerimizle de görüşerek zirai kredi ve zirai tesisler mevzularını da tetkik edeceklerdir.
Doğu Karadeniz köylerinin mukadderatını, yalnız f ındığa bağlamak doğru değil
Fransız altın standardı
New-York (Hususi) — Ticaret gazetesinin bildirdiğine göre, New-York banka ve ecnebi döviz merkezlerinde Fraıısanın Luis d’or, yAhut Napolyon altın standardına dönmemesine Wa-ehington mâni olmuştur. Bu habere göre yeni altın para dolara karşı 350 frank olacaktır. Yani yeni altın frank için bu 42,8 sent veya Napolyon altını için 8,57 dolar demektir.
İzmir mektubu
Kanada biskiiitleri için kullanılıyor bazı yenilikler düşündüğünü gazetelerde okumaktayım. IJmum Müdürü hükümet değil, ortaklar tayin etmeli, o-nun çAİışmc&İAtMnı kontrol etmelidir. Devletin bu bnlılato alııcnfrı tedbirler cihetteki yerinde olacaktır. Ancak Bakanlık mm akıplnı ına ihtiyaç vnı dır.
KanadalIların Türk incirlerinin temizliğine büyüle kıymet verdiklerini biliyotMunuz. Knnndaldnr, incirlerimizi blsküvltlerlndo, marmelât olarak kullandıkları için trinizllfclno il Inn göstermekte haklıdırlar. Onların nn evsafta incir İHtcdlklerinl öğrendiğimle için, İsteklerini kolaylıkla yerine getiriyoruz. Hu payededir kİ, Kanatla meselesine halledilmiş nazariyle bakıyoruz. KanadalIlarda ve Amerikalılarda gu kanaat yerleşmiştir ki, bilhassa kooperatif trşkllfıiırnır., kendilerine lal edikleri temizlikte incir göndermektedir.
Geçenlerde îzmlro gelen Amerikan Ziraat Bakanlığının bir uzınnnı bize bir uzman göndereceğini vâdctmlştl. Marshall Yardımı tahslsalından masrafı ödenecek ulan bu uznınnın son baharda memleketimize gelmesini E-konomi ve Ticaret Bakanlığından rica etlik. O Zaman Amerikalılara İsledikleri evsafta incir göndermek mümkün olacaktır,»,
Bay Tçıpçuoğluya şu suali sordum: "— Bütün alıcılar standart İncir la-(emektedir. Müşterilerin bu arzularının realiteye ne nlsbctto Uygun ol-
İzmir inciri
tzmiı. 28 (Hususi) — İki KÜn önco toplanan İncir Tarım Satış Kooporalf-İcrl Birliği Kongresinde Türklyenin cn tanınmış koporatlfçisl Nazmi TopÇU-oğhınun incir mahsulünün geleceği hakkında söylediği bazı sözler dikkati çekmiştir. Topçuoğlu»yu İncir Birliğinde ziyaret ederek bu bahiste kendisinden izahat istedim.
Nnznıi Topçuoğlu (llvor kİ:
“Hırisllyanlnr, dini akidelerine bağlı knlunık oChrlslmas„ yani Noel Bnyıamlarında sofralarında İncir bulundurmayı âdet edinmişlerdir. Bu tarihte rnÜHlehlik plyusıılarda perakendeci dükkânlarında Türk İncirlerinin lıulnnnhilıiH'Hİ, bizim ekim ayı iptidasında Ortak malini ını depolarımıza koymakla mümkündür. Ortaklar bize no miktarda mahsul vereceklerini eylül iptidasında bildirir ve taahhütlerini ekim nyı. içinde yerine getirirlerse hu mahsulü sata biliriz.
BilIyoi'sUnUA ki, Ingilizler incir nıii-bnyaatını bundan böyle serbest bırakmışlardır. Bil konu cibetl.eki satış zorlukları yu rat nenk lir. Hclo büyük bir rekolte alda edilirse .İncir muhsulıınun yöz(le yetmişine sahip olan 10 incir kooperatifimizin birliği bunları tanı bir emniyet içinde «atabilmek için derin »airette ‘ vurulmak zorunda kalacakt ır. Biz, kongrede h« plynsaıuızda ortaklar için mecburi olan bu müeyyideyi tatbik kararı aldık.
Kooperatifler için yeni hükümetin
Gazetedeki haber şöyle diyor: "Fransız Maliye Bakanı Petsche’nin Maliye Komitesinin toplantısındaki söyledikleri hakkında düşünerek, New-York bankacıları, Frnnsanın altına dönmek plânının suya düştüğüne karar verdiler. Bu plân, aralık ayında tekrar ele alınacak ve İktisadî İşbirliği İdaresi ve Hâzineye zarar veımiyecek tarzda Washlngton ile müzakerelere girişilecektir.”
Habere göre VVashlngton'un Fran-sanın tanı altın standarda dönmesine sebep şudur:
1 — Fransa tam bir altın «tAndardı na dönüp Fransız Bankasının halka sabit bir fiyatla altın satıp almAsı-nı tasavvur etmektedir. Bunun neticede dünyaca altın satışını Arttıracağı aşikârdır. Bu da Perise para akımına sebep olacak ve Perisi altın piyasasının merkezi yapacaktır.
2 — Bu memlekette tam «İtin tedavülünün dolar üzerindeki tazyikini arttıracaktır. Halbuki Washlngton buna 1933 deki Federal Rezen* Bankasına olan Hİtın hücumundan beri maruzdur.
3 — ^Vüshlngton^ın nokta! nazarına göre bütçe açığt ve tlcnrct muvazenesi meseleleri dururken Fraıısanın tam altın tedavülüne dönmesi erken ve tehlikelidir.
(lııfrıınu Öğronoblllv miyim?,,
TÜrkiyıuin incir bahsinde a(aîi-dnrtlnşmaya doğrıı Mİtmok vo bu bıı-hinle münnlmın götürme» lıl rknrnr Almak Z3ri)iidlı*. Türklyedo yetişen İncir mahsulünün dörtte üçün o sahip bulunan ln(4r Birliğimle incir mahsulünde. hattâ işlenmiş İncire de şnınll olmak üzere standardizasyona gidilme-sine taraftardır. Hu takdirde İncirlerimiz kolaylıkla sntılncaktır. Fakat İzmir ticaret âlemi buna taraftorlık göstcı nılyor.
Alıcı memleketler şimdi İhtiyarî o-larak tatbik edllon standardlsaAyona o kadar alışmışlardır kİ, bütün slps-rlşlerindo sHınılart incir Istiyorlsr. Natürol İncirlerin yüzde doksan beşini standart tip olarak MÖndordlğlnılze göre İhracatçıların bu bahisle neden tereddüdü düklüklerini şaheen AnİA-yamadığımı söylemek yerinde olur. Tek kurtuluş yolu standartlaşmadır»,, A. H.
Fındık istihsal bölgelerinden, piyasaya 1950 fındık mahsulü hakkında daha kati haberler gelmektedir. Bilindiği gibi yeni sene fındık mahsulü hakkında yapılan ilk tahminlerde, geçen seneye nazaran yüzde 50 nis-betinde mahsul alınacağı söyleniyordu. Son alınan haberlerde, fındık mahsulünün geçen seneden yüzzle 40 nlsbetinde az olduğu neticesine varılmıştır.
1950 mahsulü hakkında kati malûmat elde edilmesine rağmen, alivre satışların 200 kuruştan ileri gidemediği görülmüştür. Dün BorBada eylül teslimi fındık »atışları 190-195 kuruş üzerinde cereyan etmiştir. Alivre İşlere giren tacirler, mahsulün noksanlığını gözö-nünde tutarak» ona göre hareket etmektedirler.
Fındık istihsal bölgelerinde, geçen seneye nazaran az fındık elde edilmesi, Karadeniz köy c-konomlsl İçin yeni bir mesele teşkil edecektir. Bilindiği gibi, Karadeniz sahil köylerinin mukadderatı yalnız fındığa bağlı bulunmaktadır. Vakaa mahsulün noksanlığı karşısında fiyat yükselişi, müstahsili bir dereceye kadar tatmin edecektir.. Fakat bazı bölgelerde mahsulün yüzde 30 nlsbetlnde az olacağı gözönünde tutulursa, köylünün eline az para geçeceğine hükmetmek lâzımdır.
Fındık İstihsal bölgelerinde, köylünün mukadderatını tek bir mahsule bağlamamak, bu bölgelerde başka mahsullere de e-hemmlyet vermek fikirleri tekrar tezelenmlştir. Orduda soya fasulyesi ziraatini genişletmek hatıra gelmektedir. Giresun, Tıabzonda. da ayçiçeği tohumu zlrAatlnl tamim etmek için Tarım Bakanlığından yardım beklenmektedir.
Kalkûta jüt piyasası
Kalkûta. (Hususi) — KaklkûU jüt piyasacının her kolu sağlam^ehûp ham jüte bilhassa fabrlkalrrfian fAz-la talep mevcuttur. Fak>t eski mahsul stoku azaldıkça (alep de eksilmektedir. 8on zamanlarda Pakistan-dsn alınan nümunelerin kalite düşüklüğü herkesi inkisara uğratmıştır.
Paklatan» nisan ayı ticareti için yeni ham jüt sevkıyatını düzelteceği hakkında bir taahhüt vermiştir. Pa-klstandaki siyasi liderler memleketin Jüt politikasının tekrardan tetkik edilmesini talep ediyorlar ve câri fiyatların çok düşük olup çiftçileri mahvettiğini söylüyorlar.
Hlndlatanda hava müsait idi, yalnız kuvvetli yağmurlar zararlı otları temizleme nınellyeslnc mâni olmuştu. Paklstanda yeni mahsul iyi durumdadır; oldukça kuvvetli yağmur-lata rağmen vaziyet müsaittir* Aşağı memleketlerde hasat yavaş yavaş başlamıştır.
Jüt fabrikatörlerinin ihtiyacı tam mânaalyle karınlanamıyor. Şimdiden ilerisi için sevkıyat talepleri movcut-tur.
Mayıs ayında jüt maddelerinin mec muu 72.200 ton İdi. Bu miktar nisan ayında 39.700 tonu bulmakta İdi. Buna mukabil fabrikatörlerin stoku mayıs sonunda 65.400 ton İken nisanda 58,200 ton İdi.
29/VI/1950 Perşembe
MEMLEKET TİCARET BORSALARI
ESHAM VE TAHVİLÂT
Borsalarda vaziyet
İstanbul Ticaret Borsası
İzmir Ticaret Borsan
Devlet Tahvilleri
New-York Borsası
(•)
Knpaaış
HUkün
Bugün
Adana Ticaret Borsası
25 30
31.—
1Ö0.—
e» s
102.—
Londra Borsası
Trabzon Ticaret Borsası
et Tahvilleri
238 —
Şirket Hisse Senetleri
120,28
Eskişehir Ticaret Borsası
i
İskenderiye Borsası
Ecnebi Tahviller
m—
130 —
115 —
80.— 3L-
28 —
90.60
im.— 180.—
323.—
320.—
235.—
243— 180.— 103.— 13i.—
Pimu ı( Tıımuk Pamuk Pamuk Pamuk
3 tU-lSÛ.— 1T5—
A Ki Ih Akaln Akala yeril yeril
113.50
H2.Ö0
Aon Kapaıııe
tûHki Kapanış
81.— 178.—
1>?n n»
M.-07.50
20.20
Ul.-
20 —
32.—
31.—
66.—
82.—
120—
02.—
Tfısır krndi Khikiyn ı «»: | 172. |
95.— 100—
Oo—
l’annık (Kan tnn=Tali arı) ARhmounl Kısa elyaftı F/Q. Karmık Usun elyaftı F/C.
5.-
15.25
23.25
5.-
10.76
23.60
10.25
İlam derileri
Hıgır «mamura (Haaap) K3, Keçi tuşlu kuru kilosu o. Koyun hava kurusu kilosu
T.C. Ziraat/ Bnnknsı Anadolu
s>
22.30
M.—
(•) Gürıkndd Borsadt* mıuLmeltu»! tescil edilmemiş tahvilat vo ««hamın ara vo tuleploro göre taayyün eden lAkrib) piyasa değerlerL
YABANCI BORSALAR
Bugday yumuşak .............
Buğday «ert •••«••••••••••s Arpa
1941
Kalkınma
İP
İBT İkrazı itil ikrazı M lidaûtn
»«««••••«•s*
Demiryolu IV ....... Poıniryoiu V ........
1019 ikfamiyell »••
Diğerleri
Demiryolu
Kuru Slcyvalor ı
Fındık (kabuklu sivri) ... Fındık (tç tombul) ..........
Covlz (kabuklu) ..........
Csvir. (tç nstürsD ••••••S5SSSS
Müdafaa
•t
“7-----
I
-
İstanbul :
Ticaret BoflASindt tiftik vo yapağı flatlsrl llerlome kaydetmiştir. Piyasa sağlamdiî- ı indik piyasası Isı durgun seçmiştir. Kpçİ kılı ise 375 kuruşa kadar Eksilmiştir. Bu mala karşı İstek fazladır
K mblyu, Kshum ve Tahvilat Bor-elasında, herf(löküne nispetle fazla muamele olmuştu! Oıt.ida fcatıdi çoktu» Atlın piyaosHi iMilüns nrssraıı dıthrt Ziyadö ilerleme k(..K tı.ıu
İzmir :
BorEHi^Â kuru üziim sağ-
tm bir manzan arzederek bir buçuk kuıuş yüktfk fiatie satışlar yapılmıştır. Alivre pamuk mmınelelcri bugün yine ..anlaniniştir. Bumanm kapanma saatine kadar gittikçe yükselen fağlam fiatleri® epeyce İş yapılmşlır Diğer maddeler Ü. zerine bugün mıâmele olmamıştır.
Adana :
Ticaret Boriasında ikinci akala pamuk fişti ydksümiştir. Diğer pamuk kalitelerinin ftatierlnde bir tahavvül görülmemiştir.
Trabzon :
Ticaret Borsacında fındık piyasası muhafaza etmektedir. Yeni bir hareket yoktur.
I KAM B 1 Y 0
İstanbul Borsası
Açılış 1 Kapıınıı,
ı nurling (.«•■» 7.M F.01
100 Dolar 282.115 28.-
Ioo kt FHIim •• J H0 1 K/l
İM İsviçre İt ... Ot.03 64 03
H«lç fr r > »M) 5,60
IM Isvttç Kr Ot. 1250 04,1250
i'"» ınorin 73»Sm)U 7.X«M0
İM Liret 0.İH2Â O.I4ı2M
hin Drahmi 0.01x76 J 0O1M75
100 İJJscnudos 0,7300 9. Î3M
Altınlar
Bugün Eski kın
Lira Lira
Ktllça Yeril Gr 4.M) 4 7(1
KUlçr* m
Cınnhuriyot ..
Raşat ........ 3 A 6ü 37. M)
•••«••••••• 31 - 33.75
Ingiliz •12.75 41.60
transız kok ...
Nspoieon ı.ı 1 .. M»
Î^VİÇFC »»..IİMAİI - —
Nrw-Yurk’ta j onau: $ 36
Gümüş, Platin
En muaftı Bn yukarı
Gürnüo Cr •i —
Pistin “ 10- İL—
Zürich Borsası (Serbest)
33.S,1050 tsvlçro E ranın
Durumu En aşağı En yu hor /
Türk Lir Ası ,.,o.. Dnlar 1 05 4 81 1/2 11.10 1.23 ı 15 4.22 1 11.2ü( 124
Sterline
Fransız Frangı
İkramiyen tahviller
KWi lurNsm iouh İkramiyen Milli M Uda fıuı i 1941 1941
L/2
ya.oo 2tı 40
21.25
nn. M
no. M
90.25
21.-
22.-2İ.— İM.—
100.-
08.-
’lıu
'..II
%(i
'fol
W %7 %7
•(7
7
Kİ
%7
1U4Ü M» IH Milli 1049 IP34 1084 1911
1941
1941 Milli
•a
İt
i »
TY. Tartıp A/H.
H M O. •• ŞMM)
MÜınOs. Senet.
vı .......
i •••••..
II ,»«,,»»
III .....
I» .,»».» il......
I .....
1 ••••••«
8 I «IH f ,r. urum 1... ' •• ıı.-vıı...
Demiryolu t... tı
ııX" ııC.
ı... tı... m... ıv..»
’T.C. Merkez llânkasi ......
Irkiye İş İhın) , .........
Türk Ticaret Bankam .........
Aralan Çimento >5ark poftlrmonclUlc
Alilli nFtlrn«•••««•••••••••••
97.15 07 60
97.60
97.30
İM.-
97.60 Uî.hÛ
21.30
21.00
21.10
’ 10
21 90
21 İ0 ..... Jlö.îMl
21.10
110.-llü.— ıoo.—
00.— ı ıo.— 110.—
09.—
1)8.— 2U.3U
ino.-
21,61 2X-
22.-
21.45
22.-
21.-
21.95
Hububatı
Buğday yumuşak (Tüo.) Buğday Ofis
Arpa yemlik Cdökrne) ........
Mısır «arı (çuvalı) FAftUİya tombul
Fnsulya Çalı sert ...........
ı*.' uşyoml ı...•••«•••■.•
Mercimek kırmışı kabuk. Mürcimck yeşil
Nohut natüroi ,•»,«•»»
îaftlı tohumlar I
Ayçiçeği tohumu ............
Kelen tohumu
Koflfllr tohumu
HüNUin .....................
Yer fmtığı kabuklu «•••••se*
Dokuma Ilıım Maddeleri)
1 itlik (an(x miti} ■••••••••••••■• Tiftik (NntürM) ................
Yupak Anadolu (Kırkım)
Mabat! Yatlar:
Zeytinyağı* (E.W. tenekali) Hutmmyıığı (Tlaf. sıra) Ayçiçeği (Rafino çıplak) Fındık yağı (Çürük) .....
28 30
20.M 18 10
19 60
26.-
28.—
28.— DT.ÖO
43.—
18.-
Üzüm çöklrdckMa Nö.9 İncir A «erini
H «erini Akâla Akala Akala yeril
yağı (rarino) çekirdeği ..
lt
Pamuk Pamuk Pamuk Pamuk Pamuk Pamuk
No. 5....
No. 108 i •••««•
tl
III .......
• •• •«••••
••s
i ,««•»•
II ,.,•»» (II .........
t
I 1. ...
FINDIK
a) %60 randımanlı kabuklu tombul .....
b) tç «ıra kontroUü.
50.50
M.—
12.—
218.50 105-İM.— 172.6 110.—
13.-
60.-
65-
12.-219-100,— 180.— ISO — 1tu.-
12.75
Dun Eski kur
Htiaday (MuşallaUoot) »o.. Kert Kıe mahsulü No. 2 958.- ı
Kırmışı M M No» 9 — 961.— ,
Fnnıuk Mlddiinn (Libresi»Sent)
1 OmmilM eeeeeeceeese ete e«e 33.01 8334
Ekim 32 S0 32 âl
A m. 11 İC ••••«••••«••eeoaaaetefae 32.72 32.70
1 IfllU ( Ll İJTO 0İ SzS On t ) »««eeeâeeeşeeea
No» 1 ( 11 • «i • ••ene «asajs — —
Fındık (Llbreel=Sont) ...».»»»»m....
I^AHuRIU J’OrlI İTİ •••••«•«•eeeeeseieeeA 22.- 22.60
22.50 21.-
l.fOVlint İQ ttİHlI tTKLİl ••bew«eaoaM« 3(1,- 30.-
Ekstra ir) tç İthal malı U.— 40.—
kuru üzüm (Libresi—Sent)
Thompson çokirdekslz soçmo ... 11 1/4 11 1/4
Kotçu tohumu (Buşoll=Doiar) ...
XI!nncrıpollft ...!►•»»••••••••••••»•« 3.23 8.85
I%aİİhv (Li bron S fi a t T (•••«•••»•«« 7H.S7 75-—
Levha-teneko (100 libre dolar) 7.30 7.30
81.— 178.—
Keten tohumu (Tonu=Sterllng) Rom b/ıy .»■•••«•« Kalküta — 65.— G8.50 64.-
1 fifitıı^ı fîinel 1 tun ••••••«•••••«•••••
Bradford Piyasası
liftik İyi msl (Librefii—Fiyat) Sıra matı îtin Anadolu '• •• M Trakya M 20/21 18/21 34.—Nom 30.— “ 20.21 18/21
Sayfa 6
1 . —
bostanciüa b
ÇEKİLİSİNDE
iki EV
VZT,rAYRICA 100ü URA
kadar 150 parayı 29
7 Temmuz 1950 akşamına liralık bir hesap açtırmak ve bu Ağustos 1950 akşamına kadar çekmemek lâzımdır. Her 150 lira için, kur'aya ayrı bir iştirak hakkı verilecektir.
ıııııııııııııııııııııııııııııınııııııııııııııııııııııııııııııııınıııııııııııııııııııııııııı.
GÜZEL VE FAYDALI İLÂNLAR
YENİ İSTANBUL’da çıkar
IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIM
YENÎ İSTANBUL
ATLAS LEVANTE - LINIE, BREMEN
Limanımızda bulunan “HARALD SCHROEDER” ** \ vapuru
\\\ \ BEYRUT, ANVERS,
v\ X\ ROTTERDAM,
V \ HAMBURG ve BREMEN
VV için eşya
yükliyecektir.
FLOTT
LAURO,
Bugün gelmesi beklenen
"MORELLI” vapuru PİRE, MARSİLYA ve CENOVA için DOĞRU POSTA eşya yükliyecektir.
limanımıza
N.E.P. PIRAEUS SHIPPING Co., Piraeus
1 Temmuzda limanımıza gelmesi beklenen
" M A R I A " vapuru TRİESTE ve VENEDİK
için DOĞRU POSTA eşya yükliyecektir.
KONTUAR MARÎTÎM
İzmir
İstanbul
Atatürk Cad. 126 Telefon: 59-56.
Galata Hovagimyan Han 4 üncü kat - Telefon: 40568.
DEUTSCHE ORİENT LtNÎE
G. M. B. H.
HAMBURG
Limanımızda bulunan “KAETE GRAMMERSTORF” vapuru
HAMBURG- BREMEN ve ANVERS için e ş y a y i
Yakında
GRANADA
E E N D RA C H T HENRY BOEGE
Fazla tafsilât için : Galatada, 202 - 204
K. T R A B İ C H
Acenteliğine müracaat.
TP'
♦
Devlet Orman İşletmesi
4
06
36
36
65
10
11
37
16
»9
— Bu
işe alt şartname Ankara Orman Genel Müdürlüğün-
12
13
14
15
38
29
14
40
44
Kalın İnce
Kalın İnce
Kaim İnce
muhammen B. Lira Kuruş
37
37
37
37
Kalın
M n
50
50
50
50
ticariye yükliyecektir. gelecek vapurlar: vapuru
I»
Veli
No.
10 temmuza doğru
20 ” ”
30
Alemdar hanında
et Co
Tel. : 42221
FERN-LINE —NEVV-YORK
4 temmuza doğru limanımızda beklenen
UFERNSEA„ vapuru
NEVV-YORK — PHILADELPHIA ve BALTİMORE için yolcu ve eşyayı ticariye kabul edecektir. Fazla tafsilAt için Galatada Veli Alemdar Hanında 202 - 201 No.da
SCANDSHİP Acenteliğine müracaat. Telf.: 42221
Balıkesir Müdürlüğünden :
1 — İşletmemizin Çatal bölgesinin Elmageıligi istif yerinde mevcut 669 adede denk 345.634 M3. kayın tomrukları 14 parti halinde 30.6.1950 tarihinden itibaren 10 gün müddetle açık art-
tırma suretiyle satışa çıkarılmıştır. Her parti ayrı, ayrı ihale edilecektir.
2 — Açık arttırma 10.7.1950 pazartesi günü saat 11 de iş-
letmemizde toplanacak komisyon önünde yapılacaktır. Beher metreküpünün tahmini bedeli aşağıda gösterilmiştir. Her parti için % 7.5 hesabiyle geçici teminat alınır. (8445)
Parti Adet M3.DS.M3. Beher MS.nün Kutur
3
4
5
6
7
8
9
74 21 22.704 3?.419
95 26.123
53 25.652
47 25.462
47 25.029
48 25.525
50 26.224
48 25.390
51 23.690
1.454
58 25.144
49 23.154
9 1.954
58 25.108
34 24.256
4 774
25.030
25.424
13.980
26.081
25.462
37
37
37
37
37
37
36
50 .90 50 50
50
50
86
Kalın
»
•>
19
9>
99
İnce
3
de ve İstanbul İzmir Ankara Merkez Bandırma Bursa M. Kemalpaşa ve işletmemiz müdürlüklerinde görülebilir.
4 — İsteklilerin belli gün ve saatte müsbit evrak ve ilk te-minatlariylc komisyonumuza müracaatları.
30 Haziran 19!5ft
(
|
ÇELİKLER’
HÜTTENWERK HORDE.................
TELEFON Nfi. DOHTMUND 402S1
DORTMUND-HORDE TELEGRAMME HORPERHUTTE POKTMÜND
H Ö R D E R
freiform
ÇANAKKALE VALİLİĞİNDEN
ŞOSE ESASLI ONARIMI
YAPTIRILACAKTIR
1 — Çanakkale - Biga - Karabiga yolunun 106+350—106+546, 107 + 684 — 110 + 300 kim. leri arası şose esaslı onanım 15 gün müddetle ve ihalesi 22.6.1950 perşembe günü saat 15 te Özel İdare Müdürlüğü binasında toplanacak ÎI Daimi Komisyonunda yapılmak üzere kapalı zarf usülü ile eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Onanmın keşif bedeli (20899.31) lira ve geçici teminatı (1567.45) liradır.
3 — İsteklilerin 1950 yılı Ticaret Odası vesikalarını ve bu gibi işleri yapnuş olduklarına dair belgelerini göstererek ihale gününden (3) gün evvel (tatil günleri hariç) Valiliğe müracaatla bu işin eksiltmesine girmek üzere yeterlik belgesi almaları.
4 — 2490 sayılı kanun gereğince hazırlayacakları teklif mektuplarını ihale günü saat (14) e kadar makbuz karşılığında Komisyon Başkanlığına vermeleri, postada olabilecek gecikmeler kabul ^edilmez.
5 — Bu işe ait keşif, şartname ve sözleşme projesi Bayındırlık Müdürlüğünde ve İl Daimi Komisyonunda her gün görülebilir.
İstanbul Belediyesinden
5237 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 12 nci maddesi gereğince balıkhanelerden ücret alınması icap ettiğinden, balıkhane dahilinde yapılacak balık satışlarında açık arttırma ile yapılacak olanlardan % 5 nispetinde; alıcı ile satıcı arasında pazarlık suretiyle yapılacak satışlardan 500 liraya kadar olan kalemlerden % 4 ve 500 liradan yukarı olan kalemleıin bu miktarın üstünde olan kısımlarından % 3 balıkhane ücreti alınması ve bu tarifenin tatbiki tarihinden itibaren de; hâlen alınmakta olan tellâllık ve kantar resimleriyle 5116 sayılı kanuna müsteniden bunlara yapılmış olan zamların alınmamasına Genel 23.6.1950 tarihli toplantısında 378 1950 No. ile karar verilmiştir.
Keyfiyet ilgililere tebliğ olunur.
Gazetemiz hergün tik uçakla Ankaraya gönderilmekte ve derhal otomobil veya bisikletle evlere dağıtılmaktadır Bütün gayretlerimize rağmen “YENİ ÎSTANBUL"un ellerine geç veya intizamsız geçtiğinden şikâyeti olan abonelerimizin arzularını Ankara büromuza bildirmelerini rica ederiz.
Büromuz doğrudan doğruya abone kaydı yapmakta ve ilân kabul etmektedir. Acele İlânlar telefonla îstanbula bildirilmektedir. Ankara büromuzun adresi:
Kâzım Ozlap Cad. No. 1/9 rigar Apt.
Telefon: 16112 YENİŞEHİR
ZAYİ — 31/39748 sayılı vesikamı kaybettim Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Melpomenl Vasilik! Angellni.
Taksim Abdullah Sok. No. 17
BEYOĞLU
SAYIN MİLLETVEKİLLERİNE
İTemmuz 1950 cumartesi günü saat on yedide yapılacak açılış törenine lstanbulda bulunan sayın milletvekillerinin teşrifleri rica olunur. (8707)
İstanbul Sergisinden
İzmir Belediye Başkanlığından
1 — 1950 İzmir Enternasyonal Fuarının muhtelif kısımlarında yapılacak dekoratif elektrik ışıklama ve tesisleri İçin muhtelif ampul ve transformatör ve teferruatı Fuar Müdürlüğündeki şartlaşması gereğince açık eksiltme ile satın alınacaktır. Muhammen bedeli 13189.35 lira ve geçici teminatı 990 liradır. İsteklilerin teminatlarını bedeliye veznesine yatırarak makbuzları ile ihale tarihi olan 12.7.1950 çarşamba günü saat 11 de encümene başvurmaları.
2 — Fuar sahasında sergi sarayının B ve C paviyonlan ara-
sındaki 100 metrekarelik sahanın kapatılarak paviyon haline İfrağı Fuar Müdürlüğündeki keşif ve şartlaşması gereğince açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 20305.19 lira ve geçici teminatı 1520 liradır, isteklilerin teminatlarını belediye veznesine yatırarak makbuzları ile ihale tarihi olan 12.7.1950 çarşamba günü saat 11 de encümene başvurmaları. (8524)
İstanbul Millî Eğitim
1 — Yapı Enstitülerinin 1. sınıflarına 1950-1951 öğretim yılı için yalnız ilkokul mezunlarından seçme imtihanı ile Milli Eğitim Bakanlığı hesabına öğlenci alınacaktır.
2 Bu imtihanlara, yapı enstitülerinin bulunduğu 11
zindc oturanlar iştirak ettirilmiyecek, konutları ilçe, bucak ve köylerde olanlar alınacaktır.
3 — İmtihanlar 20 temmuz 1950 perşembe günü türkçe, tabiat bilgisi 21 temmuz 1950 cuma günü matematik ve resim derslerinden yapılacaktır.
4 —
a)
b)
c)
d)
Bu enstitülere girmeye istekli olanların kayıt şartlan: Türk olmak,
12 yaşını bitirmiş ve 17 yaşını doldurmamış bulunmak. En az beş sınıflı ilkokul mezunu bulunmak.
Bedenen ve ruhça hasta, illetli «sakat) ve kusurlu olmamak sağlık durumu sanat öğretimine elverişli bulunmak.
İmtihanlara girecek olanların bir dilekçe ile 26.VI.1950 gününden 18.VII I950 tarihine kadar müdürlüğümüze ı8303ı
5 — pazartesi başvurmaları ilân olunur.
Nakliye Şirketlerinin Dikkatine
İstanbul Sağlık ve Sosyal
Yardım Müdürlüğünden:
Devlet hastahaneleri ile sıhhi müesseseler ihtiyacı için satın alınıp Anadolunun muhtelif şehir ve kasabalarına sevkedil-mekte olan ilâç, tıbbi malzeme ve idari eşyanın 1950 mali senesi sonuna kadar olan müddet için nakliyesi teklif verme suretiyle ihale edilecektir.
İsteklilerin buna ait şartnameyi müdürlüğümüzde görüp ha-zırlıyacakları fiyat listesini ve varsa mukabil şartlarını bildirir teklif mektuplarını 3.7.1950 tarihine kadar müdürlüğümüzce vermeleri ilân; olunur. (8436)
Temmuz Karnelerimiz Satışa Çıkarılmıştır
Gazete satan tütüncü diikkânlariyle gazete müvezzilerinden isteyiniz. Bulamazsanız, İdarehanemizden tedarik ediniz.
i
ISTftlBÜL”un Renkli ve Tenviratlı İLA?1 KDLELEİ
4
Taksim Meydanında Faaliyete Geçmiştir
Şehrimiz için bir yenilik e^lan bu kulelere reklânı vermek istiyorsanız, müsait şaftlarımızı öğrenmek için 44756-57 sayılara telelbıı ediniz. Bir memurumuz, sizi derhal ziyaret ederek, gereken izahatı verir.
J • __________
Comments (0)