6 Aralık 1950
Çarşamba
SİYASÎ İKTİSADİ MÜSTAKİL • •
8.3 F. r BMfohfiir»**’5 •
Yıl 2 — Sayı 371
10 kuruş
leni İstanbul'un
KUPONU
TAHSİL KUPONU
A A
A
21


1.000
Sn a t
1.0Ö0
Saat
1.000
Saat
1.000 l 000 L.UO0
1.000
l.ouo
1.000 ı.ooo 1.000
Beyoğlu - Müellif Caddesi 6.8. Telefon : 44756 - 44757 Santral
Tesfn eden: Hahlb Edlh - TÖREHAN
Pnata Kutnun : 447 . tatanhnl. Telgraf Adresi : Hefîo. tatanbnî
Truman - Attlee buluşması
NEHRU diyor ki, "Barışı kurtarabiliriz. Çünkü; hiç bir millet harp istemiyor.,, Bu görüş, hem doğrudur, hem yanlış. Millet olabilmiş, kendi iradesiyle hür bir devlet teşkilâtı yaratmak kudretini göstermiş halk yığınları barışa yürekten bağlıdırlar. Fakat madalyanın arka tarafına da bakmak lâzımdır. Ya bir halk yığını modern bir devlet kuramamış, iradesini dile getirecek teşkilât yaratamamışsa?.. Dâvanın en çetin noktası burada işte. Dünya politikasının bütün karmakarışıklığı bundan ileri geliyor, birbirine aykırı iki hayat görüşünün, devlet tipinin karşı karşıya kalmasından. Belki onlar da barış istiyorlar, fakat istediklerini istisnasız ele geçirmek şartiyle. Tek bir adam kaybetmeden muradına ermek fethe çıkan halk yığınlarının elbette bayıldıkları bir şeydir. Yeryüzünün ilk savaş teşkilâtı kurulduğu günden beri saldırgan ordu; barış meleği gibi -hareket etmesini gelenek saymış ve hasmına “kan dökülmesini istemiyorsan, gel teslim ol„ demiştir. Sovyet Rusyaya’nın barış sevgisi de bundan başka bir şey değildir. Demokrasiler, kendilerinden istenilen şeyleri yaparlarsa barışa hemen kavuşurlar. Fakat bu barışın hürriyetle, kültürle ö-deneceğini unutmamak lâzımdır. Bizim hasret çektiğimiz barış bu mudur, acaba? Truman - Attlee buluşmasının en başta gelen konusu budur.
Washinqton- toplantısı
Truman ve Attlee
dünde görüştüler
General Omar Bradley
geniş izahat verdi
Toplantıdan sonra Londraya malûmat veren İngiliz Başbakanı, Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin Koreyi terketınelerinin mümkün olduğunu belirtti
ikinci
durumun git-
Truman'ın basın
Birleşmiş Milletler kuvvetleri Korede ricat hareketine devam etmektedirler. Dün Komünistler tarafından İşgal edilen Pyoayang’ı tahliye e-derken Müttefikler İşe yarar bütün vasıtaları da beraberlerinde götürmüşlerdir.
Aşağıdaki resimde, etmekte olan Birleşmiş letler kuvvetlerinden bir görülmektedir.
ricat Mil.
prııp
Başbakan, Kore 'ye asker şevkini izah etti
Avrupa milletleri, 1918 yılından beri, gerçeklik duygusunu kaybetmiş ve solcu ideolojilerin bataklığına saplanmıştır. Dünya politikasının bir türlü yapıcı bir kudret haline gelememesinde bunun çok büyük bir tesiri olmuştur. Truman - Attlee görüşmelerinin neticeleri de buna bağlıdır. ideolojiler ilk plâna alınırsa, dünya barışı, Sov-yetlerin istediği gibi, millî hürriyetlerle ödenecek ve sağlanacaktır! Gerçekliğe yer verilirse gerginlik artacak, banş tehlikeye düşer gibi olacak, fakat buna karşılık hürriyetin de demokrasiler için en büyük hayat dâvası olduğunu bütün dünya pürüzsüz anlayacaktır.
Dünya barışı; bir parti barışı değil, hür milletlerin barışıdır. Birleşmiş Milletler Teşkilâtı da bunu sağlamak için kurulmuştur, bundan yalnız bir kaç milletin faydalanması için değil.. Barışm ve savaşın bir bütün olarak düşünülmesi de bunu göstermektedir. Eğer bu böyle değilse, bir Birleşmiş Milletler ordusuna ne şimdi, ne de ilerde en ufak bir lüzum yoktur. Bir kaç devlet Öyle istiyor diye milletler birer birer kendi hallerine bırakılacaksa Birleşmiş Milletler Teşkilâtını, Marshall sistemiyle birlikte dağıtmak lâzımdır. Milletler Demeği, harbinde gösterdiği
sizlik yüzünden çökmüştü. Birleşmiş Milletler ise Küredeki durum yüzünden aynı tehlikelerle karşı karşıya kalmış gibi görünmektedir. Anlaşılıyor ki; milletler, büyük felâketlerle güreştikten sonra bile eski hatalara düşmekten kendilerini henüz kurtaramamışlardır. Truman - Attlee görüşmeleri, bu bakımdan kültür insanlığı için, son derecede ehemmiyetlidir. Birleşmiş Milletler Teşkilâtının bahtı, bu görüşmelerden çıkacak neticelere bağlıdır. Dünya barışı ya büsbütün teşkilâtsız kalacak veya hürriyet ideali insanlığın beklediği hayat iradesini uyandıracaktır. Biz, çağımıza yayılmak isteyen a-narşinin yalnız böyle bir hayat iradesiyle önlenebileceğine inanmakta ve onun büyük zaferini beklemekteyiz.
Washington, 5 (Y1RS) — Başkan Truman ve Attlee, toplantılarını da bugün yapmışlardır. Koredeki
tikçe nazik bir durum alması ü-zerine Başbakan Attlee’nin, Komünist Çin ile geniş mikyasta bir harbe girmektense anlaşma yolunu takip etmek için Amerika Hükümeti nezdinde gayret sarfedeceği yetkili çevrelerden bildirilmektedir. Aynı çevrelere göre, dünkü toplantı esnasında General Omar Bradley, Koredeki askeri durum hakkında geniş izahat vermiş ve bu arada Müttefik kuvvetlerin burasını tahliye etmeleri ihtimalinden de bahsetmiştir.
Londra, 5 (YİRS) — Gayet yetkili bir kaynaktan öğrenildiğine göre, Başbakan Attlee, Hükümetine Birleşmiş Milletler kuv vetlerînin Koreyi kütle halinde terketmek zorunda kalabileceklerini bildirmiştir. Bu kaynak. Attlee’nin Koredeki durum hakkında General Bradley’den aldığı malûmat üzerine gayet bedbinleştiğini kaydetmekte ve ayrıca Marıçuryanın bombalanmasına tngilterenin muhalif bulunduğunu belirterek bunun:
1) Komünist Çin ile bir harbe sebep olacağı,
2) Hava hücumları yapılsa da askerî duruma ancak bir veya iki hafta İçinde tesiri olacağı,
3) Maneurvadaki üsler bombalanacak olursa, Mançur>rHva gönderildiği bildirilen Rus uçaklarının buna karşı koymalarına sebep olacağı ileri sürülmektedir.
Londra. 5 (AP) — Resmî İngiliz çevrelerinden bugün öğrenildiğine göre, Birleşik Amerika Cumhurbaşkanı Truman’la Büyük Britanya Başbakanı Attlee, Çin Kıztllanmn Birleşmiş Milletler kuvvetlerini Kore'yi tahliye zorunda bırakmaları halinde dahi Kore’nin Müttefik kuvvetler tarafından yeniden istilâ edilmesi lüzumunda mutabık kalmışlardır.
Bu çevreler, şimdiki askerî vaziyet karşısında "ikinci bir DUnkerk" ihtimalinden bahsetmişlerdir.
Bir Ingiliz kaynağına göre. Truman’la Attlee, Komünist Çin’le açık bir harp halinden kaçınmak için mümkün olan her şeyin yapılmasında da mutabık kalmışlardır.
İVashington. 5 A A. (United Press) daki Ross, 24.50 ( m üştür.
Washington, 5 A A. (AFP) — Bu gece ölümünden evvel basına beyanatta bulunan Başkan Trumanın basın sekreteri Charles Ross, Kore Birleşmiş Milletler kuvvetleri tarafından mecburen tahliye edildiği takdirde bu yarımadanın yeniden istilâsı için Attlee ile Trumanın mutabık kaldıkları yolunda Tundradan gelen basın haberlerini kati bir şekilde yalanlamıştır.
Charles Ross, basın konferansından sonra çalışma odası-* na giderken kalb krizine tutularak ölmüştür.
ı — Trumanın 65 yaşın-basın sekreteri Charles bugün Türkiye saatiyle de kalb sektesinden öl-
4 4a


”4.500 vatan çocuğunun sayesinde 3 gündenberi Türkiye, düveli muazzama sırasına girmiştir”
Komünist Çinliler dün

Pyogyang'a girdiler
Savunma Bakanlığı, Turp zayiatının yüzde 10 dan fazla olmadığını bildirdi
Başkan Truman kendisine gösterilen piyade tüfeklerinden birini tetkik ediyor. Resimde, Başkan Truman» General Colllns (ortada) ve General Huebner (sağda) görülmektedir.
bildiriyor) — D.P. Meclîs başkanlığında toplanmış-
Yardım hemen Eski Habeş karar-
WasWngton 5 AA. (Reuter) — Başkan Truman bu geceki görüşmelerinin bitmesinden sonra Başbakan Attlee’dcn ayrılarak Beyaz Saraya dönmüştür. Bu sırada Bakanlar Kurulu toplanmış bulunuyordu.
Kore meselesi müzakere edilirken Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin Küreyi tahliye etmek mecburiyeti karşısında alınacak tedbirler de mevzuu bahsolmuş-tur.
Churchill, Hükümetin hareketini destekledi
Morrison, Muhalefete teşekkür etti
Ankara, 5 A.A. (11 No. lu resmi tebliğ) — Millî Savunma Bakanlığından bildirilmiştir: 26 kasım ile 1 aralık arasındaki günlerde yaptığı çetin savaşlarda ve iki defasında da süngü h üç umu He düşman çemberini başan İle yaran savaş birliğimizin şehit, yaralı, kayıp olmak üzere zayiatının yüzde 10 u bulduğu tahmin edümektedir.
Zayiat hakkında malûmat a-hndıkça,. İlgililerin ailelerine askerlik şubeleri vasıtasiyle de tebligat yapılacaktır.
Umumi vaziyet
Çinin Kore
müdahalesi

Altılı takririn gündeme alınması kararlaştın İdi

Korede umumî vaziyet dün de komünistlerin lehine inkişaf etmiştir. Tahliye edilmiş olan Kuzey Kore Başkendi Pyongyang Çin kuvvetleri tarafından işgal olunmuştur. Birleşmiş Milletler kuvvetleri;- itaryilzn karşısında mühim çarpışmalar olmadan ricat hareketlerine devam etmektedirler. Buna mukabil müttefik hava kuvvetleri geniş ölçüde harekâtta bulunmuştur.
Yunanlı pilotlar da flk defa olarak harekâta iştirak etmişlerdir. Kore harbine ait haberlerin tafsilâtını 3 üncü sayfada bulacaksınız.
Ankara, 5 (Hususî muhabirimiz Grupu bugün Abidin Potuoğlu’nun tır. Müzakerenin mevzuunu Osman Bölükbaşı ile Kemâl Türkoğ-lu tarafından verilmiş olan gensoru takriri teşkil etmiştir. Sızan haberlere göre görüşmeler sırasında kürsüye gelen Başbakan, vaziyeti iyi kavramak için evvelâ hâdiselerin seyrine bakmak lâzım geldiğini İzah etmiştir. Menderes, Koreye asker gönderme karan alınmadan evvel Nihat Erimin Ulusta yazdığı bir makaleyi hatırlatmış, bu makalede muharririn, muhalefetin milletlerarası taahhütlerin yerine getirilmesi şartiyle dış politikada iktidarla be raber olduğunu belirttiğini ifade etmiştir. Halbuki Hükümet bu kararı alınca C.H.P. muhalefeti ağız değiştirmiş ve tamamiyle bunun aleyhinde bir vaziyet almıştır. Başbakan devamla:
"— C.H.P. Meclisi toplantıya davet etmek lüzumuna kani i-diyse bunu kendi yapabilirdi, demiş. halbuki C.H.P, nin tarafsız milletvekili Kemal Türkoğlu’yu öne sürdüğünü ve kendisinin de arkadan yürüdüğünü belirtmiş ve son olarak da Başbakan, Türkiyenin Birleşmiş Milletler andlaşmasına sadık olduğunu, dünya sulhunun bu and-laşmaya riayetle kurulabileceğini bilhassa tebarüz ettirmiş ve Türkiyenin milletlerarası durumdaki nazik vaziyetine işaretle demiştir ki: "Eğer herkes Birleşmiş Milletler Anayasasına yan çizse idi biz onu tatbik etmeye ve herkesten de bunun tatbikini istemeye ve bunu yerine getirmeğe mecburduk"
Başbakan sözlerine 4500 vatan çocuğunun sayesinde 3 gündenberi Türkiyenin "Düveli Muazzama" sırasına girdiğini söylemekle devam etmiş, verilmiş o-lan kararın dünyada hâdiselerin cereyanına yeni bir verdiğini anlatmıştır.
Başbakanın bir saat ren izahatı sürekli karşılanmıştır.
Muhtelif milletvekillerinin konuşmalarından sonra Başbakan tekrar kürsüye gelerek ve Biı-leşmiş Milletler andlaşmasınm 106 ncı maddesi hakkında da 1-
devlet bunu böyle anlamıştır. Biz de böyle anladık ve böyle tatbik ettik. Eğer Rusya ve peyk devletleri hariç, bütün dünya bunu ters anlamışsa Hükümetiniz de ters anlamıştır. Bu takdirde Hükümetiniz sizden rica ederek kendisine ceza verilmesini istemektedir.”
Eskişehirde iki
uçak çarpıştı
istikamet
kadar sü-alkışlarla
Bir hava albayımız şehit oldu. Bîr yüzbaşı yaralandı
Eskişehir 5 (Hususî) — Bugün Esklşehlrde vukubulan bir uçak kazası neticesinde bir Kurmay Albayımız şehit olmuş, bir Yüzbaşımız da muhtelif yerlerinden yaralanmıştır. Bu feci kaza şöyle cereyan etmiştir.
A. T. n Upindckkl 2 motörlü bombardıman uçağı vazifeden dönüşte Eskişehir Uçak Alanının güneyinde, meydan turu yaparken bilinmeyen bir sebeple diğer bir uçakla çarpışmış ve çarpan uçak yanarak yere düşmüştür.
Uçakta bulunan Türk hava ordusunun güzide hava subaylarından Albay Niyazi Şen şehit olmuş, Yüzbaşı Mustafa Tunçay da muhtelif yerlerinden yaralaı*-mtştır. Diğer uçakta bulunanlar
. -30- Rr fc#âdüf CSCri olarak aaiimen
ekiminde Moskova andlaşmasım hazırlayan devletlere raci bulunduğunu, Türkiyenin vaziyetinin bu maddeye girmediğini İzah etmiştir.
Başbakan daha sonra Birleşmiş Milletler Anayasasını bizim anladığımız şekilde anlayan ve ona göre tatbik eden 52 devletin vaziyetinden bahsetmiş ve demiştir ki:
kurtulmuşlardır.
Şehit Albayın cenfuscsi askerî törenle kaldırılacaktır.
Din dersleri tedrisatı
bir dâvaya konu oldu
Milli Eğitim Bakanlığını dâva eden profesörün verdiği izahat
Washîngton 5 A A. (Reuter)
Başkan Truman’la Başbakan Attlee görüşmelerinin mühim mevzuunu bu ihtilâfın ne şekilde halledileceği meselesi teşkil etmiştir. Sızan haberlere göre. Başkan Truman ve Attlee komünizmin birinci derecede Av-rupa^İ tehdit ettiği hususunda taın bir mutabakata varmışlar ve Kuzey Atlantik Paktı Batı Avrupa kuvvetlerinin süratle teşkil edilmesi keyfiyetini müzakere etmişlerdir.

Londra 5 A.A. (Reuter) — Winston Chıırchill bugün Avam Kamarasında kendisinin de Başbakan Attlee ile beraber gitmesi lâzımgeldiğini söyleyen bağımsız mebuslardan Raymount Blackburn’un sözünü kesmiştir.
Bağımsız R. Blackburn. Başbakan Altiee’nln yanında Muhafazakârların da bulunmasını Avrupa ve Amerika milletlerinin istediklerini bildirmiştir.
Alkışlar arasında ayağa kalkan Chıırchill, "Biz hükümetin hareket tarzını tasvip ediyoruz,, demiştir.
Başbakana vekâlet etmekte olan Herbert Morrison ise, "Geçen hafta Avam Kamarasında haricî siyaset üzerinde cereyan eden müzakerelerde hükümet, muhalefetin kendisine gösterdi-
ği müzaherete müleşekklr, kat, hükümet Washington rüşmelerl sırasında alınarak rarlann mesuliyet ini paylaşma-
cı muhalefetten talep etmeye hakkı olmadığı kanaatindedir,, cevabını vermiştir.
fa. gö-kö-
Lake Success 5 (YÎRS) — Birleşmiş Milletler ruznameyi tanzim komitesi, Komünist Çinin Kore harbine karıştığını ileri süren 6 devlet takririni a samble gündemine koymaya karar vermiştir. Karar 10 a karşı 2 aleyhte rey almıştır. Diğer taraftan Amerikan delegesi, siyasi komitede başlamış olan Fornıoza meselesinin müzakerelerinin durdurularak Kore meselesinin görüşülmesini talep etmiştir.
M. NEK511
1.000 saat kuponlarını biriktiriyor musunuz ?
Eksik numaralarınız varsa telâş etmeyiniz, tik işiniz hemen bugünden İtibaren kuponları Haklamak olsıın. Eksik kuponları olanlar için düşündüğümüz kolaylığı okuyucularımıza bir İki güne kadar bildireceğiz.
Bugün 3 üncü sayfamızda bir talihlinin kazanacağı 2.000 liralık saati ve izahatını bulacaksınız.
Çetecilerin Yııgoslavyaya kaçırdıkları Yunan çocukları Yugoslav makamları tarafuylıuı İado edilmektedir, Resimde, memleketine dönen bu çocuklardan birinin senelerce ayrı kaldığı annesine sarılışı görülmektedir.
Ankara 5 (Hususî) — Ankara Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuk Profesörü Bülend Nuri Esen tarafından Damştaya başvurularak Millî Eğitim Bakanlığı aleyhine bir dâva açılmıştır. Mevzuu bakımından geniş akisler bırakacak olan bu dâva münasebetiyle Profesör Bülend Nuri Esen bîze şu izahat vermiştir:
f(— Din dersleri okutulması Milli Eğitim Bakanlığınca ilkokulların programlarına res* men İthal edilmiştir. Bu karar kanunlarımıza aykırıdır. Evvelâ Anayasanın tesbit ettiği ve Devletin tâbi olması gereken başlıca esaslara aykırıdır. Vicdan ve din hürriyeti prenslpine aykırıdır. Medenî Kanundaki hükümlere aykırıdır.
Bilindiği gibi çocuğun dini terbiyesinin münhasıran ana. babaya ait olduğu Medeni Kanunumuzda sarahatle ifade edilmiştir. Benim iki küçük çocuğum var. Bunlar Ankaradn Mimar Kcmalvddin İlkokulühdn talebedirler. Bunların diril terbiyesi münhasıran bana ait olmak lâzımgelir ki, Milli Eğitim Bakanlığı kararı hu hakka müdahale mahiyetindedir. Onun İçin, çocuk velisi sıfatiylc böyle bir dâva açmaya yetkiliyim. Fakat böyle olmasaydı bile benim düşünceme göre devlet cihazlarının kontrolü milletv( killeriyle beraber umumî efkârın, basının ve mnüevver vatandaş ların vazifesidir. Mesele doğrudan doğruya bir anayasa mevzuudur. Saydığım sebepler karşısında da din derslerinin İlkokul programlarına sokulması kanunsuz ve yersiz olduğundan bu karann iptaline karar veril-
istedim.,, Profesörü-velisi hem açmış ol-
dllekçesi, usu Bakanlığına Bakanlık
meşini Danıştay’dan
Anayasa Hukuki nün hem bir talebe do vatandaş olarak duğu dâvanın len Millî Eğitim
tebliğ * edilecektir, kendisine tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde Damştaya yazı İle cevap vermeye mecburdur,
Dâvacı İle davalı arasındaki yazışma safhalarının 1,5 ay kadar sürmesi ve ondan sonra profesörle Bakanlık temsilcisinin Danıştayda duruşmaya çağırılması gerekmektedir.
Yeni İstanbul, okuyucularına 1.
Bulgaristandan
484 göçmen geldi
Edime 5 (Hususi) — Bulga. rlstandan gelen bugünkü trenle buraya 484 ırkdaşımız daha gelmiştir. Tren Türk hududuna girdiği zaman doğuran, Ganime adındaki kadın derhal sıhhi imdat otomobiliyle doğumevine kaldırılmış ve çocuğuna göçmenlerin arzusîyle Güler adı verilmiştir.
Bir gün evvel gelen göçmenlerin muamelesi tamamlanmış ve îstanbula sevkedümişlerdir. Bulgurlar bugün sevka hazır 1200 göçmenden yalnız 484 ünü yollamışlar, anlaşılmayan bir sebepten diğerlerini alakoynıuş-lardır.
Dün geceki güreşler
Dün gece yapılan serbest ve Grcko Romen güreşlerde Ke-ınııl Demlrsürcn, Ahmet Doğan, Tevflk Yüce, İrfan A-lan rakiplerini yendiler. Na-hid özhan, Bekir Kaymak ve Orhan Çakar ise mağlûp oldular. Güreşlerin tafsilâtı üçüncü sahlfeınizdc’dir.
Araba kırıldıktan bonra yol gösteren çok olur. • (ATALARSÖSÜ)
saat hediye ediyor

Sayfa ?
T E N î İSTANBUL
6 Aralık 1950


Şeh ir köşesi
Fransa ile Kültür.
Memleketimizde uzun ve parlak bir geçmişi olan Fransız kültürünün yayımı bir buhran geçiriyor kanaatindeyim. Fransa ile kültür alışverişimiz, güzelliği bir zamanlar dillere dökülmüş, bugün ise sandık odasında duran ve tozlu, buruşuk, nursuz olduğu halde, her fırsatta sırta geçirilen bir tören elbisesine benziyor. A-ma moda değişmiş, zevkte, yaşayışta devrimler olmuş, kime ne! Fransa ile Türkiye, bu iki muhterem hanımefendi, kültür alışverişinde karşı karşıya geldiler mi, gene o eski zaman elbiselerini giyiyor, Pierre Loti’leri. Claude Farrdre' leri başlarına taç edip, yarım asır evvelki adabı muaşeret kaidelerine göre birbirini selâmlıyorlar. Artık mütekait diplomat mı istersiniz. Nuh Nebiden kalma tarihî fıkralar mı, hepsi var.
Şaka etmiyorum, iki memleket arasındaki kültür münasebetlerinin ne kadar eski ve geçmişe ait olduğu için yanlış bir anlayış üzerine bina edildiğini Pariste kaç defa gördüm de, üzüldüm.
İstanbul dendi mi, Fran-sıslann hayalinde Pierre Loti, Azade, bir sürü yalan yanlış Boğaz ve Haliç manzaraları canlanır, Atatürk ve inkılâp dendi mi, fesin, çarşafın kaldırılması, kadınlara eşitlik gibi mücerret ve bulutlu bazı kavramlar, ikisini de birleştirmeye gelince, iş büsbütün zorlaşır ve diyebilirim ki, memlekete gelmiş olsa bile, pek az Fransız, e6ki edebiyat geleneğinin gözlerine örttüğü hayal peçesini kaldırıp, Tür-kiyevi olduğu gibi görmiye muvaffak olur.
Piere Loti’nin, Claude Farrdre’ in memleketimize sevgi ve hizmetlerini inkâr edecek değilim. Ne yazık ki, bir dönemeç noktasına tesadüf etmişler ve paletlerinin en parlak renklerini har-cıyarak resmettikleri Türkiye pek az sonra ölmüş ve bambaşka bir kıyafetle yeniden dirilmiştir.
Bu fikirleri geçen hafta şehrimizde temsil veren V6-ra Korene kumpanyasının bende bir daha canlandırdığını söylemekle kimseye karşı haksızlık etmek istemiyorum. Eskimiş bir zihniyetin sürüp gitmesinde kişileri mesul tutmak mânâsız olur. Fakat hakikat meydanda ve onu deşmekte belki fayda vardır.
Dört gözle beklediğimiz bir Fransız tiyatro kumpanyası şehrimize dört temsil vermek üzere geliyor. Temsillerin ikisi klâsiktir. Altı oynanacak piyes arasında i-ki Racine trajedisi bulunması çok ya, haydi ölmez eser lerdir, amenna diyelim. Diğer ikisi bir perdelik bir Musset ile bir Jules Renard; “Un Caprice” Musset’nin, mevzuu incir çekirdeğini doldurmaz, bütün hoşluğu dialogunda olan en roccoco
Leylâ “hanım,,

Ş E III İt II A II i: I! I. ı: İt I
s
rışımız
Yazan : Ayşe NUR
bir piyesidir. Geri kalıyor Bernstein’m "Le Secret” si ile Becque’in “La Parisi-enne’i Henri Bernsten, elli senelik bir sahne hayatına doymamış, hissi dramlarını elinden geldiği kadar zamanın zevkine uydurarak, her sene bir yeni eser sunan bir muharrir. Halen Paris' te “Victor” isminde bir yeni piyesi oynanıyor. ”La Pa-risîenne” ise, kocasını, âşı-kuu aldatmış şuh bir kadın tipini canlandıran hareketsiz bir karakter komedisi.
Evet, hissi daramlar da, baş kahramanı aldatılmış koca tipi olan "Boulevard" tiyatrosu da Pariste hâlâ seyirci bulmaktadır. Parisin yüzlerce tiyatrosu arasında gına getiren bu neviden o-yunlara da yer verilmesi tabiî görülebilir. Fakat iflâs etmiş bir cemiyetin zevkli zevksiz cilvelerini bize tekrar etmekte ne fayda var?
Sanat alışverişi ancak taze, canlı eserlerle olur. “Boulevard” komedisinin en büyük şaheseri oynansa, gene de bizim tiyatromuza bir Şey veremez. Veremedikten sonra, kimin için bu temsiller? Burada ikinci ve çok mühim gördüğüm bir noktaya temas edeceğim.
Vera Korene temsillerine her gidişimde, salonda memleket aydınlarını, tiyatro yazarlarını, münekkidlerimi-zî aradım da, pek göremedim. Buna mukabil Pariste rastladığım veya Paristen yeni geldiği kürkünden, şapkasından belli olan birçok hanımlar gördüm. Beyoğlu-nun kozmopolit muhiti için mi bu temsiller? O, Parise sık sık gidip geldiğine göre? bu piyesleri görmeğe ne derecede muhtaçtır?
Bir zamanlar Fransız kültür tezahürleri sadece bir amatör kütlesini değil, memleketimizin sanat ve edebi-tında fiilen iş gören zümreyi ilgilendirir, canlandırırdı. Zamanlar değişti, diyeceksiniz.
Dokuz ay müddetle türlü tezahürlerini dikkatle takip ettiğim Fransız kültürü bence canlılığından zerre kadar kaybetmiş değildir. Bize, paslanmış süzgeçlerden süzüle süzüle değil de, en yeni ve özlü örnekleriyle doğrudan doğruya gelirse, kültür hayatımızdaki eski yerini gene elde edebilir. Buna her iki taraftan çalışmanın faydasız olmıyacağma inanıyorum. Çünkü ne biz Frnsa gibi özümüze yakın, zengin ve aydın kültür vericisi, ne Fransa bizim gibi anlayışlı, zevkli ve müsteit bir kültür alıcısı bulabilir. Yeter ki, bu alışveriş Bitpazarı seviyesine düşürülmesin.
Bugün, son devrin arhk nctU münkariz İs-
tanbullu ^fjfuir-hanımcft n-ditt terinden biri olan Leylâ Hanımın dokumunun yüzüncü yıblönümüdiir.
Hekim İsmail Paganın kızı olan LeylA Hanım, Ab-dülmecit samanında, küçük yasta saraya alınmış ve» oroz/u, bir sanat vc musiki havası içinde yrtiçvuf-yr başlamıştı. Sonraları fransısca vc ramca da (>()-rrnen genç ku, iyi bir ter sadüfle, sür vc sanatla yakından alâkadar bir zatla evlendi. Bu, vilâyet mek-t u p çu l u yandan ve si rllğe kadar y il kerim iç ve bizzat manzumeler yazmıç olan Sim •‘Paça,, dır.
Leylâ Hanımı çahsan tanıdım. 8akm beni de asır-dide bir hemşehri sanmayınız, Leylâ Hanım, biraz daha sabretmiş olsaydı, bugün yüzüncü doğum yıldönümünü kendisi de anmış bulunacaktı. Filhakika o, li sene etnwl 86 yaşında vefat etti.
Leylâ Hanımın bir hayli manzumesi vardır. Lâkin daha ziyade besteleri ile şöhret bulmuştu, Meselâ "Mâni oluyor halimi takrire hicabım — üzme yetişir, üzme firakınla harabım — Mahvoldu sükû-1 num, beni terkeyledi hâ-bım — üzme....... bestesi o-
nündür ve rikkatini hâlâ da muhafaza etmektedir.
Bütün saz yerleri, bugün onun bestelerini çalarak, ruhunu şdde t indilerdir.
BÎR İSTANBULLU
Denizyolları, Paskalya yortularında hususî seferler yapacak
Devlet Denizyolları İdaresi gelecek nisan ayındaki paakai-ya mevsimi için Özel bir «eyrü-sefer programı hazırlamaktadır. Bu münasebetle geçen seneki turistik neferleri tertip etmiş o-lan Consullch Kumpanyasiyle Tarsus gemisiyle yapılacak yeni bir Amerika seferi hakkında temaslara devam edilmektedir.
Ayrıca İstanbul - Atina arasında Bandırma ve Uludağ gemileriyle gündüz seferleri tertip için tetkiklere başlan-
Bu seferlerle Atinaya 18 -20 saatte gidilecek ve bir gün orada kalınacak, bilet ücretleri 60 lira civarında olacaktır.
Çok ucuz bir ücretle yapılacak olan bu seferlerin büyük rağbet göreceği sanılmaktadır.
Şehir Hatları vapurlarına radar konması düşünülüyor
Devlet Denizyollarının şehir hatları gemilerinde radar kullanılmasının temin edeceği faydayı tesblt etmek üzere tecrübe mahiyetinde bir vapura radar konacaktır. Yapılacak tecrübe faydalı netice verdiği takdirde bütün şehir hatları gemilerine radar konulması karar altına alınacaktır. Bugünkü durumda bir kısım mütehassıslar şehir hatları gemilerinde radar kullanılmasının fayda temin etmi-yeği fikrini müdafaa etmekte, bir kısmı İse aksini ileri sürmektedirler. Tecrübelere yakında başlanacaktır.
İstanbul hava seferleri
Paris
Şehrimize pazar günü İçrek pazartesi günü barekot eden Fransız havayollarının İstanbul . Paris uçağı yalnız bu haftaya mahsus olmak perşembe günü gelerek günü hareket edecektir.
gc-
Üzere cuma
Beynelmilel Talebe konferansı toplanıyor 17 aralıkta İsveçte toplanacak olan Konferansa
T- Milli Talebe Federasyonu da iştirak edecek
Muhtelif momleketlerin Milli Talebe Federasyonlarının iştirakiyle 17 aralık tarihinden 21 aralık tarihine kadar devam etmek üzere isveçte beynelmilel talebe konferansı toplanacaktır. Bu konferansa Türkiye Milli Talebe Federasyonu da iştirak etmektedir. Konferansın gündeminde aşağıdaki meseleler müzakere edilecektir:
1 — Talebe mübadelesi: a) Yabancı memleketlerde okuma kolaylıkları. b) Bureiyo talebelerin mübadelesi, c) Üniversite derecelerinin tasbitl ve muadeleti keyfiyeti, di Mütehassısların mübadelesi, e) Muhtelif fakülte talebelerinin işbirliği.
2 — Talebelerin sosyal, ekonomik ve sağlık problemleri.
3 — Milli Talebe Federasyonlarının faaliyeti, talebelerin ü-niveraite idarelerine vâki tesirleri ve hükümet organlarıyla münasebetleri hak kında malûmat teatisi.
4 — Talebe seyahatleri.
5 — Umumi kültürel faaliyetler (yaz üniversiteleri, seminerler V.B.).
6 — Talebenin istirahatı İmkânları.
7 — Talebenin spor yapabilme imkânları.
8 — Asya, Afrika ve Cenubi Amerika talebeleriyle daha yakın temas İmkânlarının tesisi için kat! projeler.
Türkiye Milli Talebe Federasyonu bu konferansa memleketimiz adına İştirak edecek delegeler için kail talimatı hazırlamaktadır. Federasyon bu mü-nasebetle Basın-Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğünün verdiği bir çok kıymetli neşriyatı konferansa iştirak edecek ecnebi delegelere tevzi edecektir,
Baro, cumartesi günü toplanacak
Geçen hafta ekseriyet olmadığı için toplanaınnyan İstanbul Barosu, bu cumartesi günü saat 14.30 da Galatasaray Lisesi salonunda toplanacaktın
Bu toplantıda, bir balkan İlo 5 idare heyeti âzası seçilecektir. Bundan başka gündemde, 1051 bütçesinin müzakeresi. Millet* lcrarası Bara Teşkilâtına dahil olmak mt- ı« mİ vardır.
Bu arada Baroyu kabul edilen yeni avukatlar da umumi heyete takdim edileceklerdir.
Talebe Federasyonunun Koreye mesajı
Türkiye Mili! Talebe Federas. yonu, Korede kahramanca çarpışan yiğit Mehmetçiklerimize a-şftğulftki mesajı göndermiştir.
Koredekl kardeşlerimize,
Vatanımız ve dünya sulhunun korunması uğrunda Korede kah-rumanca savaşan Birliğimize Türk yüksek tahsil gençliğinin en derin sevgi, saygı ve selâmlarını yollarız. Bütün Türkiye-nln, bütün Türk gençliğinin kalbi. sîzlerin selâmeti ve muzafferiydiniz için çarpıyor ve Tanrıya dua ediyor. Cismimiz bu-rado, fakat kalbimiz ve ruhumuz oradadır. Keredeki top seslerini burada duyar gibi oluyoruz. Eşsiz muvaffakiyetleriniz göğsümüzü kabartıyor vc sizinle iftihar ediyoruz. Şu anda bütün dünyanın takdir nazarları sîzlere tevcih edilmiştir. Türklüğü bir defa daha yükselttiniz. Sağ olun, var olun! Sîzleri Allaha c-manet ediyoruz.
İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği de bugün Marmara Lokalinde Kore şehitlerimiz için bir ihtifal yapacaktır.
Pakistan Destroyerindeki toplantı
Dün limanımıza pelen “Ttpu Sultan" İsmindeki Paklatan harp gemisinin komutana Binbaşı Az-zam Ralıman Han. dün sabah VLIftyete giderek Vali ve Belediye Reiai Prof. Gökny’ı ziyaret etmek İstemiş ise de Fahreddin Kerim Gökay iki günden beri rahatsız olarak evinde yatmakta bulunduğundan. Komutan onun yerine Vali Muavini Fuat Alper! ziyaret etmiştir, öğleden sonra da Vali Muavini Fuat Alper saat 15 te Pakistan harp gemisine giderek Komutana ladei ziyarette bulunmuştur.
Ayrıca dün saat 15,30 da destroyerde basın mümessilleri şe-
reflne bîr çay ziyafeti verilmiştir. Toplantıda Pakistan Büyükelçisi de hazır bulunmuştur. Bu münasebetle söz alan gemi komutam Binbaşı Azzam Rahman Han. Türkiye hnkkındakl tahassüslerini anlatmış, "Memleketiniz ve halkınız için Paklstnnda beslenen büyük sevgiyi izhar etmekle bahtiyarım. Memleketinize yaptığımız bu ziyaret bir rüyanın hakikat oluşudur. Yaşasın Türkiye, yaşasın Pakistan” demiştir. Bilâhare davetliler hazırlanan büfede ağırlanmışlardır. Yukarıdaki resimde gemi zabıtanı vc davetlilerden bir kısmı görülmektedir.
Strasbourg
Konferansı
Delegelerimiz dün döndüler
Strasbourg Konferansına iştirak c(icn milletvekillerinden Zoyyat Mnndahnci ve Suat Hay-ri Ürgüplü, dün Ankara vnpu-riylo şehrimize dönmüşlerdir.
Suat Hayri Ürgüplü, kendisiyle konuşan gazetecilere ezcümle şunları söylemiştir.
”— Strgabourg’daki 1950 senesinin A.vnıpa Meclis toplantısı sona ermiştir.
Bu toplantıda Avnıpanın siyasi ve askeri durumu incelendi. Bu arada bir Avrupa ordusunun teşkili meselesi de konuşuldu.
Bu mevzuda ileri «örülen İlci fikir vardır:
Birincisi, ordu teşkilâtının Atlantik Paktı İçinde mütalâa edilmesidir. Fakat, Türkiye ve bazı diğer devletler Atlantik Puktına dahil olmadığı için bu teklif nazarı İtibara alınmamıştır. İleri sürülen İkinci fikir de; müstakil bir Avrupa ordusunun teşkili, bilâhare Atlantik Paktından
böylcce takviye etmektir.
Bu teklif kabul edilmiştir.
Bundan başka. Bulgarların memleketimize göçmen göndermesi mevzuu da görüşülmüştür.
Avrupa Devletlerinin Hariciye Bakanlan tarafından, Bul-garlan takbih protestoları göndermeleri teklifi de Konsey rafından kabul edilmiştir.
faydalanmak, orduyu
Öğrenci Sitesi yapılıyor
ta-
Senelerden beri, bilhassa tanbulda okuyan yüksek sil talebesinin büyük acısını çektiği talebe yurtlan dâvası nihayet kaU olarak ele alınmış ve ö-nümüzdeki bütçe yılı İçin bu maksatla yarım milyon lira ay-nlmıştır. Türkiye Milli Talebe Federasyonunun senelerden beri üzerinde ısrarla ve ehemmiyetle durduğu bu meselenin kail bir surette ele alınmış olmasından dolayı Talebe Federasyonu Başbakana, Mili! Eğitim Bakanına ve İstanbul Valisine birer teşekkür mesajı göndermiştir, Ayrıca Talebe Federasyonu diğer vilâyetlere de müracaat ederek bu sitenin en kıs~ı zamanda tahakkuku için malt yardımlarını dilemiştir.
Pariste (Site Ünlverslter) 1-daresi tarafından Talebe Federasyonuna hediye edilmiş 3000 klş ik bir talebe sitesinin plân, proje ve resimleri Milli Eğitim lakLinhğına verilecektir.
îs-tah-
CEMİYET HAYATI
Kongre
Yann saat 15 te. Eminönü Halkevinde. Atatürk Derneği, nln kongresi yapılacaktır.
Konıışma
Cumhuriyet Gnretcsi Muharrirlerinden Necdet Evlıyagil, bugrün saat 20,30 da İstanbul Radyosunda "İngiliz Üniversiteleri vc îngllterede talebe hayatı,, mcvKUunda bir konuşma yapacaktır.
Talebe Birliği loka toplantı yapılacak kahramanları anıla-
Toplantı
Bugün saat 15 .30 da Marma ra Türk ünde bir ve Kore çaktır.
Bundan ba^ka. öğle namazı-nı müteakip, Beyazıt Camiinde. Üniversiteliler adına. Ko-re şehitlerimizin ruhuna ithaf edilmek üzere bir mevlit okutulacaktır
Gazeteciler, Kahramanlarımıza bir şükran telgrafı çektiler
Kongre tarafından Gelir Vergisindeki telif haklarına ait hükümlerin tashihi için Meclis Başkanlığı,
Başbakan ve Maliye Bakanına telgrafla müracaat edildi
İstanbul Gazeteciler Cemiyetinin Kongresine dün saat 11 den İtibaren dernek lokalindi devam edilmiştir.
Kore şehitlerimizle. Gazeteciler Cemiyeti âzalarından veya hariçten olup sene İçinde kaybettiğimiz meslek arkadaşlarımızın hâtıralarına hürmeten birer dakika ihtiram vakfesinden sonra. Küredeki birlik komutanı vasıtasiyle birliğimize ve ayrıca cephede harekâtı takip c-den gazetecilere ayrı nyn telgraflar çekilmesine ve ayrıca birer heyetin de Koredekl gazeteci arkadaşların ailelerini ziyaret etmelerine karar verilmiştir.
Kore birliği komutanına şu telgraf çekilmiştir:
"Toplantı halinde bulunan Gazeteciler Cemiyeti Kongresi dünyayı hayran bırakan ve tarihimize parlak bir kahramanlık şerefi daha kazandıran mübarek şehitlerimizi tâzlmle anmış. bıı destanı en zor vaziyetlere rağmen kanlarıyle yazmakta devam eden tugayınıza kar şı duyduğu minnet ve şükranı bildirmek kararını almıştır. TA-lerimlzle.,,
Kongre Başkanı Refik Hal i d Karay
Dilekler faslında gazetecilerin Gelir Vergisi karşısındaki durumları dikkatle ele alınmış, BM.Meclisi Başanklığına. Başbakana ve Maliye Bakanına a-şağıdaki telgraflar çekilmiştir:
"Geçen iktidar zamanında çıkarılan Gelir Vergisi Kanunundaki telif haklarına alt hükümlerin bir zühul eseri olarak daimî surette çalışan matbuat mensuplarına teşmil edilmemesi karşısında yaptığımız teşebbüsler bir netice vermemişti. Vergide müsavat ve adalet esasını müdafaa eden bir devlet nizamı İçinde yaratılan bu farklı durum meslekdaşlanmızı müteessir ettiğinden toplantı halinde bulunan kongremiz, mevcut hükmün hakkaniyet ve adalet kaidelerine uyacak şekilde tâdiline delâletinizi ricaya ka-
rar vermiştir. Kongremizin bu kararını derin saygılarımızla iblftğ ederiz.,,
Bundan sonra Türk Banın Birliğinin tasfiyesi muamelâtının evvelce olduğu gibi takibine, me8İckdaşlann istikbalinin teminat altına alınması için lâzım gelen kanuni hükümlerle Türk Ceza Kanunundaki Matbuat Kanununa aykın maddelerin kaldırılması hususunun bir an evve) gerçekleştirilmesinin teminine karar verilmiştir.
Yapılan seçim neticesinde I-rlnre heyeti şu şeklide teşekkül etmiştir:
Burhan Felek fRels), Bedii Faik, Sezai Solelll, Hayrt Alpar, Enis Tahsin TU, Şevket Rado, Mustafa Yücel.
Talebe Federasyonunun rehberleri
Türkiye Milli Talebe Federasyonu Turizm Komisyonu geçen sene olduğu gibi bu sene de rehber yetiştirme kursları açacaktır. Tamamlyle yüksek tahsil talebelerinden yetiştirilecek olan rehberlere müzeler ve îstanbu-lun tarih! yerleri gezdirilecek ve hurlar hakkında malûmat verilecektir. Ayrıca rehberlere turizmle ilgili konferanslar veri-'ecek ve filmler gösterilecektir. Yetiştirilen rehber talebelerin, memleketimize gelecek turist talebeleri gezdirmede bu suretle faydalı olmaları sağlanacaktır.
ACI BİR ÖLÜM
Mülga Ayan âzasından Tevfik Paşa kerimesi ve mülga Evkaf Nezareti Kalemimahsus Müdürü Mehmet Müfit Beyin refikası ve İstanbul Üniversitesi Profesörü Arif Müfit valdesl
FATMA Z E
MANSEL Hanımefendi vefat etmiştir Iık çarşamba günü Matbaacı Osmanbey Sokak evinden saat on
dınlarak Beşiktaş Sinnnpaşa Camiinde öğle namazını müteakip Üsküdar KaracaahmettcKİ aile kabristanına defnedilecektir. Mevlâ rahmet ey ley e.
(Çelenk gönderilmemesi rica olunur.)
Arkeoloji Menselin
H R A (
Cenazesi 6 ara-
4 No. lı birde kal-
Şehir Meclisinin dünkü toplantısı
Vilâyet Umum! Meclisi dün saat 15 do olağanüstü toplantılarına başlamıştır. Dünkü toplantıda Elektrik. Tramvay, Tünel ve Otobüs işletmeleri Genel Müdürlüğü ile İstanbul Sular idaresinin 1051 bütçeleri Bütçe Komisyonuna havale edilmiştir. Kanun gereğince 300 adet olarak tahdit edilen tramvay pasolarının eski tevzi şeklini gösteren Üste okunmuş ve kısa bir müzakereden sonra tevziatın yeni esaslara göre tanzimi ile meclise getirilmesi hususu Riyaset Dlv&nıa havale edilmiştir. Bundan sonra şehircilik mütehassısı M. Prost’un bu yıl sonunda nihayet bulacak olan mukavelesinin kısa bir müddet için temdidi uygun olacağı hakkın-daki Belediye Başkanlığı tekH-fi müzakere edilmiş, mütehassısın mukavelesinin temdidi leh ve aleyhinde mütalâalar serdo-lunmuş ve neticede keyfiyetin İstanbul un imar plânlarının hazırlanması işinin ne safhada bulunduğu ve şimdiye kadar yapılan kısımların da tetkiki kay-dlyle İmar. Bütçe ve Kavanin Komisyonlarından mürekkep bir karma komisyona havalesi kabul edilmiştir.
İkinci celsede; Halde tatbik edilecek yeni teklif Tarife vale edilmiş, nacak ücret ki müzakere
dar devam etmiştir.
tarife hak kındaki Komisyonuna ha-otoparklardan alı-tarifesı hakkında-de geç vakte ka-
YEM İSTANBUL
SÎYASl İKTİSADÎ MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE
Sahibi:
YENİ İSTANBUL NEŞRİYAT LIMITED ŞİRKETİ Müdürü; Kenıul II. SAKLICA
Yazı İşlerini fitlen İdare eden mcaul müdür;
Sacld ÖGET
^Teşredllrnij/en j/aeılar iade edilmez.
Basıldığı yer:
yenî İstanbul matbaa-CILIK LÎMİTED ŞİRKETİ MATBAASI
Abono: Türkiye İçin seneliği 32, altı aylığı 17» üç aylığı 9 liradır. Hariç memleketler iki mislidir.
llAnlnr: 6 ncı resi 2 liradır.
mesuliyet
sayfada santlmet-îlânlurdıın hiç bir kabul edilmez.
PEYAMİ SAFA
YALNIZIZ
— 85 —
Elektrikleri açık bırakarak merdivene doğru koştular. Rcnginaz hanımının kolunu bırakmıyordu. Arkalarına bakmadan merdiveni çıktılar. Neclle orta kattaki odadan telefonu alıp yukarı çıkarmak istediği halde bir saniye duramadı. Bir solukta tiöt kala vardılar.
Necüenln yatak odasına girdiler, kapıyı kapadılar ve kilitlediler. Islık aesi devam c-diyordu.
Birbirlerine baktılar. Îklsi de bembeyazdı. Renglnaz yine NecÜcnln kulağına eğilerek sordu:
— Saat kaç?
Bu sual kadını büsbütün dehşete düşürüyordu.
Renglnaz tekrarladı:
— Saat kaç?
Sonra. Necllenln bileğini tutup yukarı kaJdıraruk aaate baktı vc mırıldandı:
— On ikiyi... On... On aeklz geçiyor.
Neclle iki elini de kalbinin üstüne koydu. Odanın her tarafına korku İle bakıyordu. Te lef on. Telefon etmeli artık.
Kendi kendine tekrarladı: Telefon etine* II artık. Bu düşünceyi yükaek sesle soylcdlgı-417
nin farkında değildi. Renglnaz iki elini de yukarı kaldırdı:
— Yo...kİ dedi, telefon etmek olmaz.
— Niçin?
— Fitil bir kere yanacak. Biri beş geçe-den evvel hiç bir şey yapamayız. Emir öyle Etekten başlayıp yukarıya doğru.
Renglnaz boğulur gibi İçini çekti, ellerini yüzüne kapadı ve bağırdı;
— Görüyorum, görüyorum, çok fena Neş-lc, görüyorum, çok fena, çok fena...
Vc hıçkırmağa başladı.
Neclle oda kapısına doğru koştu. Telefon. Hemen. Yoksa ya düşüp bayılacak, ya çıldıracak. Telefon. Fakat birdenbire durdu: Kapıya vuruluyordu. Hep öyle: Yayvan vc yumuşak...
Korkunun felci içinde hareketsiz kaldı.
Birdenbire sesler kesilmişti. Neclle kendini ümitsizce bir uçuruma fırlatıp atar gibi kapının kanadına doğru savruldu. Anahtarı, sonra topuzu çevirdi. Renglnaz onun kolııou tutmuş, boğuk bir sesle:
— Açma! Diyordu, açma, Neşle, açma! Çok fena!
Neclle topuzu çekti ve kanadı araladı. Fakat daha fazla açmağa muvaffak olamadı. Dışarıda bir kuvvet buna mâni oluyor gibiydi. Aralıktan bakmağa cesaret edemedi. Topuzu bıraktı. O zaman kapı kendiliğinden bi roz daha açıldı.
İki kadın da birbirine sokulmuş, tir lir titreyerek bekliyorlardı. Uzun zaman yerlerinden kırrııldayamadılar. Islık ses) lizoktrın uzağa devam ediyordu.
418
Neclle yan açık duran kapıya doğru bir hamle daha yapmak istedi, fakat hiç takati yoktu. Renglnaz da hâlâ onun bir kolunu sımsıkı tutuyor ve bırakmıyordu.
Biraz dalıa durdular. Renglnazın parmakları gevşedi. Pencerenin yakınındaki lâke iki koltuğa oturdular. Neclle Rcnglnazm yüzüne bakmağa da cesaret edemiyordu. Tekrar elini kalbinin üstüne koydu. Allahım... —Yalnız böyle» zamanlarda Allahı ararsın değil mi? -Beni affet...
Islık sesi uzaklaşıyordu. Odanın renkleri açılmağa başladı. Renglnaz onun bileğine bakıyordu.
Şimdi soracak.
İşte: ı
— Saat kaç?
Neclle ondan mâkul bir cevap almak ü-midiylc sesinin en tatlı tonunu aradı:
— Niçin... Niçin.., Soruyorsun hep... Saati?
Ağzı o kadar kuruyordu ki, bu cümleyi çok zor bitirebildi. Renglnazın yüzüne bakamadı. Cevabını bekledi. Müthiş bir şey söyll-yecek diye korkuyor, fakat merak ediyordu.
Renglnaz mırıldandı:
•— Biri beş geçe.
— Ne var biri beş geçe, Renglnaz?
Renglnaz ellerini yüzüne kapadı *vc tekrarladı:
— Çok fena, çok fena.
Islık sesi birdenbire o kadar yakına geldi vc Şiddetlendi ki Necile kulaklarını tıkadı. Allahım.,. Allahım... Gözleri Renglnaza doğru kaydı. Kız başını sallıyor ve alçak sesle bir şey söylüyordu. Yüzünün ifadesinden ve •110
dudak hareketinden. Nccile onun yine ‘Çok fena, çok fena” diye tekrarladığını anladı. Saate baktı; On ikiyi yirmi geçiyor.
Gözleri karyolasına doğru kaydı ve yastığının beyazlığında, yorgun bakışları, geçmiş gecelerin deıin uykularına hasret uyandıran bir sükûn vûadl bulur gibi oldu. Esnemeğe başlıuh. Uyku, derin bir uyku, alı, onu bir anda kapıp sabaha ulaştıracak, sabaha, ışığa, İnsan seslerine, hayatın gürültülerine ve herkesle beraber olmanın emniyetine kavuşturacak bir uyku uyuyabilse... Hemen uyku İlâcı almayı düşündü. İki tablet Üstüste. Dolabına koştu ve Dhıl tübünü buldu. İradesini Rengl-nazın meş’Um tesirlerinden korumak için, o-nun yüzüne hiç bakmadan, iki tablet yuttu. Bardağı tekrar doldurdu ve ona doğru yürüdü;
— Sen de al, dedi, uyku ilâcı... Gardro-bun üstünde ince battaniye de var. Onu üstüne çek. şu kanapedo uyu. Haydi!
Renglnaz bir elini ağır ağır uzattı, bardağı aldı, fakat eli havada, birdenbire donmuş gibi kaldı. Necile bir avucuna koyduğu tabletleri ona doğru uzatarak bağırdı:
— Al, haydi, şunları da. haydi, iç.
Rcnglnazm gözleri yine büyüyor ve kırpılmıyordu. BtltÜn varlığını görünüşüne doldurup kendisi kayboluyormuş hissini veren bir hareketsizlik içinde kalıplanıyordu Necile yine onun çenesini tuttu ve sarstı:
— Renglnaz! Kendine gel! İç şunu!
Kız dudaklarının uciyle, bir fısıltı halinde:
— Görüyorum! dedi.
Bütün çizgileri birdenbire savrulduktan
420
sonra gerilen yüzünde, şimdi, korku ile merhamet arasında bir mâna sallanışı vardı. Yine dudakları kımıldadı. “Alevler” gibi bir kelimeyi zar zor ÜfÜren bir nefes çıktı ağzından.
— Ne alevleri? İç şunu.
Necile onun bardağı tutan elini ağzına doğru itti, epey uğraştıktan sonra ilâcı zorla ona içirdi. Dolabın üstünden battaniyeyi çekti. Renginazı tuttu, kanapeye doğru sürükledi.
— Haydi uzan, dedi, örteyim seni.
Onun yine kaskatı durduğunu görünce, son günlerde artan başka hislerini harekete getirmek için, dikliğine her zaman şaştığı göğsünü gıdıkladı ve tekrarladı:
— Haydi!
Renglnaz sıçradı ve boğazında kahkaha haline gelmeden dağılan boğuk bir ses yuvarlandı.
Necile onu kollarından sımsıkı tutup kanapeye çökertti.
— Haydi, uzan!
Renglnaz itaat etti ve Necile onun üstünü örttükten sonra, koştu, oda kapısını kapadı ve kilitledi.
Tavımdaki lâmbayı söndürmeden yatağına girdi ve yorganı başına çekti. Islık sesi çok uzaklarda idi. Necile gözlerini yumdu. Uyu-mıdıydı hemen. Uyuyacağım. Bunların hepsi vehim. Bu kızdan geçiyor bana. Azdı son günlerde, Aman evlense de gitse başımdan. Erkek. Onun İlâcı erkek. Fakat beğenmez kl kimseyi. Gençliğinden beri gözü hep benimkilerdedir. Birine yalvarayım da bari, ona iltifat e isin.
(Dev&ını var)
421
w
« Aralık 1950
Günler geçerken
Netice-i kelâm
Refik Halid KARAY
uydurduk.
dostunuın-dayakçılar
B
ÎR “referandum., yapılsa Turkiyede dayak cezası taraftarları yüzde 9â onda dokuz çıkarmış! Muhterem bir meslekdaşım öyle söylüyor oma bu kanaati — henüz daha bir mahalle halkının, hattâ kahvesinin fikri alınmadan ortaya atıldığı için — beni tatmin etmiyor ve söz gelişi hiyetindm ileri çitmiyor. Hayalî İstatistiklere dayanan müdafaa usulüne, dayak cezası kadar aleyhtarım. Eskiden beri *Yüzde yüz eminimwt “Yüzde doksan dokuz üç çeyrek bu. boyledlr^ deyip dururuz! Şimdi, bol keseden atmalara daha riyazi bLr çekil verdik: Küsuratı İstatistik ilmine insanın âdeta inanacağı geliyor!
Maamafih benim tahminim de Burhan Felek kine yaklaşmaktadır. Reye müracaat edilse
— küsuratını bilmem ama — ekseriyeti kazanırlar. Fakat bu galebe fikrin değil, hissin ve hatalı bir göreneğin neticesi olur. Zira bizim esastan dayakla ünslyetimiz vardır; dayağı suiistimal ederiz ve terbiye metodu sayarız. Usta çırağını, hanım beslemesini, zevç zevcesini, baba çocuğunu, hoca talebesini dayakla, sille tokatla, sopa, baston, falaka, oklava, maşa ile adam etmeye yahut yola getirmeye alışıktır. Kızılcığın kendinden ve reçelinden ziyade değneğine aftzımızm suyu akar. Bazan talebenin hocaya, kadının kocaya, oğulun babaya dayak attığını da gazetelerde okuyoruz. Dayakcılız, hulûsa! Asıl bundan kurtulmaya bakalım.
Evvelce de yazdığım gibi dayak cezası resmen mevcuttu da. Askerî mekteplerde meydan dayağı atılması çok eski tarihe ait değildir; dünkü vakadır. Gayri resmi olarak polis ve Jandarma şehirlerde dayaktan yeni el çekti; uzak İllerde vaziyet ne merkezdedir, henüz haberimiz yok. Resmîleşmekle dayağın ahlâkı düzeltine ve küstahlıkları azaltma bakımından fayda temin edeceği ise şüphelidir. Zira dayak, bilmediğimiz yepyeni bir ceza bunu kanıksamışındır. Benimle aynı fikirde Tahsin biraderimizin zarafetle mız Ingiltere seyahatinden bize
UrlerdL
Kaldı ki iki arkadaşımızın.
ikide bir dayak attırmak İçin ter ter tepinmeleri, aynı bahsi mütemadiyen tazelemeleri öyle bir cezanın tatbikim sağlıyamıyaçaktır. Bazı ellerden sopayı almak gayretiyle çalışıldığı sırada hangi hükümet dayak kanununu Meclise götürebilir? Ve bugünkü Millet Meclisinde hangi mebus dayağı resmîleştirmek teklifinde bulunabilir? Bulunsa da ekseriyeti lehine çevirebilir mi? Hukukçularımızla hâkimlerimiz ve maarifçilerimlz arasında da taraftar temini çok güçtür. Bunlar, ortaçağın, hattâ ilkçağların köhne usulü yerine içinde yaşadığımız asrın İleri anlayışına uygun yeni ceza ve pedagoji mctodları tavsiye edeceklerdir.
Ama îngilterede dayak atılırmış. O memleketin güllerini bırakıp dikenini mi alacağız? .Ama Mısır Hükümeti Vâ-Nû evlâdımızın mucip sebepler arasında zikrettiği gibi dayak cezasını resmileştirmiş. Bu, bizim aynı usule başvurmamız için değil, vurmamamıza bir sebep teşkil eder. En İyisi, lehinde ne kadar çırpınsak kanun şekli vererniyeco ğlmiz bir İddiayı, daha doğrusu inadı bırakmak, bahsi kesmektir. Şunu da İlâve edeyim ki en uzak bir ihtimal olarak kabul olunsa bile dayak cezasının ömrü uzun süremez, öyle hâdiselerle karşılaşırız ki şimdi taraftarlık eden İyi niyetli dostlarımız teessür duyarlar; dayağı kaldırtmak İçin bizimle el ele verip mücadelenin en parlağını ve hayırlısını yapmaya can atarlar.
\______________________________________________________________
Marshall fonundan hususi
teşebbüse ilk tahsis yapıldı
Çimento fabrikalarının tevsii için
7.O63.OOO lira serbest bırakıldı
Devlet
Ankara, 5 (A.A.) Bakanlığı ve İktisadi İşbirliği İdaresi özel Misyonu tarafından tebliğ edilmiştir:
Devlet Bakanı Fevzi Lûtfi Karaosmanoğlu ile iktisadi tş-birliği İdaresi özel Misyonu Başkan Vekili Orren R. McJunkins» bugün Marshall Plânı karşılık fonundan hususi teşebbüse ait ilk tahsisin, serbest bırakılmış olduğunu açıklamışlardır.
Aslan ve Eskihisar Müttehit Çimento ve Su kireci Fabrikaları T.A. Şirketinin Danca ve Zeytinbumu fabrikalarında çimento istihsalini arttırması için serbest bırakılan ikraz tutan 7 063.000 lirayı bulmaktadır. Çimento Fabrikalan T.A. Şirketi emrine verilen bu meblâğın, yabancı memleketlerden lüzumlu mubayaalarda bulurmıak üzere, dövize tahviline de müsaade e-dllecektir.
Bugün yapılan bu ikraz müsaadesiyle makine ve rik asının 70.000 den burnu ı------------- --- -----
şalini de 110.000 den 220.000 to-1 na çıkarmalarını mümkün kılacaktır.
Mr. McJunkins yapmış olduğu Mr beyanatta demiştir ki:
satın alınacak olan teçhizat, Danca fab-senelik istihsalini 180.000 tona, Zeytin-fabrikasımn yıllık istih-
>
«HÜRRİYET
MADALYASI
A
Birleşmiş Milletler gayesine hizmet eden subay ve erlere İmi İsimde bir madalya verilmesi teklif ediliyor
Ankara, 5 (Husus! muhabirimiz bildiriyor) — Konya Milletvekili Muammer Obuz, Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bir kanun teklifinde bulunmuştur. “Hürriyet madalyası kanunu” a-dını taşıyan bu proje Birleşmiş Milletler gayelerine hizmet uğrunda cephelerde hamaset ve fedakârlık gösteren subay ve e-rata ve cephe gerisinde aynı maksadın husulü için âzami d^ recede mesai gösterenlere veya bu uğurda canlarını feda eden lerin büyük erkek çocuklarına veya ailelerine madalya verilmesini istihdaf etmektedir.
Bir defaya mahsus olmak ü-zere Kore harbine iştirak etmiş bulunan bllûmum subay ve e-rata hürriyet madalyası toplu olarak ve Kore Tugay Komutanlığı tarafından tevcih edilecektir.
dediği gibi başka bir
din ıya çaktır; bulunan Enis meslekd aslanlı kir gctirebl-
L
“Türkİyenİn hakikî İktisadî kalkınmasına giden yol hususi te şebbüs yoludur. Binaenaleyh, serbest bırakılan bu para, Marshall Plânı idaresi ile Türk Hükümeti tarafından bugüne kadar müştereken atılmış en mühim adımlardan biridir. Tür-klyenin gelişmesinde, gayretli bir hususi teşebbüsün önemi Üzerinde ne kadar dursam yeridir. Birleşik Amerika bugünkü kudretini hususî teşebbüs sayesinde elde etmiştir,”
Mr. McJunkjns’in söylediğine göre, çimento fabrikaları için serbest bırakılan bu meblâğ, hususî teşebbüse ayrılmış olan 42.450.000 Türk lirasının bir kısmını teşkil etmektedir.
Lüzumlu makine ve teçhizatın mubayaası için, çimento fabrikaları hâlen Alman firmalariy-le temastadırlar. Her İki fabrikanın genişletilmesi işinin 1951 sonunda veya 1052 bidayetinde tamamlanacağı tahmin edilmektedir.
Gene Milli Takım Kahireye gitti
maçı
Milli 7ııkırn oyuncuları
Mimhi dun hareket eden
8 aralık cuma günü Knhlrecfc Mısır Genç Milli Takımı ile oy-nıyac ak olan. Genç Mili! Takımımız dün sabah saat 0 da husus! bir uçakla Kahireye hareket etmiştir.
Kafile Ulvi Yenal’ln başkan lığımla şu oyunculardan müte-şekkıbllr,
Gala tasa raydan Turgay, Muzaffer. Naci, Fenerbahçedon E-I rol, Lefter; Bcyiktaştan Kâmil,
Ali İhsan, Fahrcddin; Vefadan Rahmi, Şükrü, Kâzım, Melih, îs-lsfendiyar; Adaletten Bülent, Ankaragücündcn Salim, Hacet-tepeden Burhan, İzm I rapordan Tarık. Resimde Genç Mili! Takım oyuncularını takım antre nörü McKromick etrafında Y» şilköye hareket etmeden evvel Bölge Binası Önünde görüyors’i nuz.
Talihli okuyucularımızdan bir tanesi 2.000 lira kıymetindeki bu saati kazanacaktır
i
i
Solvil Fabrikası mamulatından olan bu krymetli saat 18 ayar altındır. Avrupada dükkân satış fiyatı altın bileziğiyle beraber 2.000 liradır’
Birine! Miı.vfaınızın şaft kölesinde çıkmakta olan 1.000 Muit kuponlarını kesmeyi ihmal • tmeyiniz. Bunlardan 00 tanesi mukabilinde ııltKağını/ bir kur*a mınınrıiHİyle, bu muitlerden birine sahip olabilirsiniz. Eksik numaralarını/. İçin endişe et meyini/., nıı husustu okuyucularımıza bir kolaylık hazırlıyoruz.
İSTANBUL
Parti gruplarının dünkü toplantıları
j
Ankara 5 (Hususî muhabirimiz Refik Ahmet Sevengil bildiriyor) — Muhalefet tarafından Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan iki gensorudan H. Partisi tarafından verilenin reddedildiği Millet Partisi ve bir müstakil milletvekili taraflarından verilen kabul edilmiş olduğu yazılmıştı. C. H. P. ve D. P. Meclis Grupları bugün geç vakitlere kadar süren birer toplantı yaparak, yine bu önergeler işiyle meşgul olmuşlardır.
C. H. P. Meclis Grupunun toplantısında bellibaşh 3 mevzuun konuşulduğu tahmin edilmektedir.
Bunlardan birincisi şudur: ismet înönünün evvelki günkü Meclis oturumunda usul bakımından eksik görülerek iade o-lunan önergesini yeniden yazıp vermek icap eder mi etmez mi?
Ankara siyasi çevrelerinde be. tiren kanaat şudur ki, C. H. P. bu takrir meselesini yeniden ileriye sünniyecektir. C.H.P. görüşüne göre Önerge vâzıh olduğu halde D. P. çoğunluğunca müphem görülerek reddolunmuştur. Bu mevzuda konuşma maddesini tâyin etmek konuşmayı tahdit etmek demektir. Gensorunun neticesi olan umumi konuşma ise hudutlanamaz.
Bundan dolayı takriri yeniden ve başka şekilde yapıp Meclis Başkanlığına vermek mevzuu bahis değildir.
C. H. P. Grupunda konuşulduğu tahmin edilen meselelerden biri de yarınki (bugünkü) Meclis gündeminde mevcut olan bir kanun tasarısı münasebetiyle C. H. P. görüşünün Mecliste belirtilip belirtilmemcsidır. Bu kanun tasarısı Koreye giden askerî birliğimiz mensuplarına ödenecek yolluk ve masrafların veriliş şekline, miktariyle vesa-ıreye dair Hükümetçe hazırlanıp Meclise sevkolunan ve komisyonlardan geçip umumi heyete gelmiş olan bir lâyihadır.
C. H. P. li milletvekillerinin görüşüne göre Koredc dövüşen askerlerimiz her suretle terfih ve takdir edilmeye lâyıktır. Birliğimiz mensuplarına maodl, mânevi âzami alâka gösterilmelidir. Kanun tasarısının bu maksadı temine kâfi olup olmadığı bu arada teknik bakımdan noksanları hetleri killeri m üçse malar
ı bu sabah) Grup tekrar toplanarak konuşmalarına devam ede. çektir.
Büyük Millet Meclisi Kırşehir Milletvekili Osman Bölükbaşı ve Mardin müstakil Milletvekili Kemal Türkoğlu tarafından verilmiş olan gensoru önergesini 11 aralık pazartesi günü konuşacaktır. Bu takrir Kore harbine iştirakimizin şekil bakımından usule uygun olup olmadığı noktasına münhasırdır. Bu takrir karşısında C. H P. li hatiplerin
bulıınup bulunmadığı cihazı C. H. P. |j mille t ve -tarafından ileriye Siirtlide bu husustaki konuş-bitirilememLştir. Yarın,
İznritte büyük orman yangını
İzmit. 5 (Hususi) — Size telefon ettiğim şu dakikada, tzmite 10 kilometre mesafedeki Teltepe ormanları yanmaya başlamıştır. Yangın iki ayrı İst ikamette büyüyerek ilerlemektedir. Şimdiki halde yanmakta olan saha 40000 metre karedir. Alevler şehrimizden görülmektedir.
durumu ne olacaktır?
C. H. P. Meclis Grupunu meşgul eden üçüncü mesele de bu-dur.
D. P. Meclis Gnıpu da bugün geç vakte kadar süren toplantısında Osman Bölükbaşı ve Kemal Türkoglunun takrirleri münasebetiyle pazartesi günü Mecliste cereyan edecek münakaşada Hükümetin ve Demokrat Par. ti çoğunluğunun alacağı harek-ket taayyürr etmiştir.
Hükümet öteden beri müdafaa ettiği veçhile kararın usule uygun olduğunu belirtecek ve D. P. ekseriyeti görüşü destek-liyecektir.
Dünkü Grup toplantısında
Dışişleri ve Millî Savunma
Bakanlarının izahatı İl
_ %__
hakkında muit i razlan ce-Köprtllü. Bir-Andlaşmasına devletle ayn yapılması, ordusu için
Ankara, 5 CHususD — Demokrat Partinin bugünkü Grup toplantısında ilk söz alan Fuat Köprülü, gensorunun mâna ve mahiyeti üzerinde durmuş, Birleşmiş Milletler Andlaşmasımn 43 ve 47 nci maddelerinin tatbik edilmemiş olduğu halefetin yaptığı vaplandırmıştır. leşmiş Milletler yardım için her ayn andlaşmnlar Birleşmiş Milletler müşterek bir komuta heyetinin teşkili lâzım geldiğine dair maddelerin neden tatbik sahası bulamadığını izah ederek, and-laşmanın İmzasından beri 47 n-ci maddenin işliyemediğinl ve Birleşmiş Milletlerin maddi bir kuvvet olamadığını söylemiştir. Köprülü demiştir ki, bunun sebebi Rusyanın bu maddelerin tatbiki bahis mevzuu olduğu zaman veto kullanmasıdır. Koreye bu defa Birleşmiş Milletlerin kuvvet göndermelerine gelince; Rus murahhaslarının Güvenlik Konseyine bir aralık iştirak etmemeleri ve dolâyısiyle veto kullanamamaları bu neticeyi tevlit etmiştir. Böylece Güvenlik Konseyinin bu karan bir mesnedi hukukî ve bir hukuki vaziyet meydana getirmiştir.
Köprülüye göre, bizimle beraber 53 devlet bunu bu şekilde anlamış, yardımlarda bulunmuş, yalnız Rusya ve peykleri dışa-nda kalmıştır. Yani yalnız Rusya ve peykleri bunu izah takririnde verildiği şekilde anlamışlardır. Eğer hükümet bu şekilde hareket etmemiş olsaydı Rusya ve peyklerinin bulunduğu vaziyete iltihak etmiş olacaktı. Köprülü, Koreye asker şevki için Meclisten karar alınmaması na da temas ederek, Hükümet karannın bir harp kararı olmadığını, bilâkis sulh karan olduğunu söylem, ş. Anayasamızda bu hususta hiç bir sarahat bulunmadığını, Hükümet mesuliyetini üzerlerine yüklenenlerin ve icra mevkiinde bulunanların üzerlerine nhlıklan vazifeleri daim a sarahatle ve katiyetle yapınnya mecbur bulunduklan-nı, aksi takdirde zayıf bir hükümet olacaklarını ilâve etmiştir. Köprül 1 asker göndermiş olan 13 devletten hiç birinin yaI nız A nayasası ndaki sarahat dolâyısiyle Kanada müstesna, parlâmentolarından karar almadıklarını belirtmiştir.
Müteakiben Mili! Savunma Rakam Refik Şevket İnce söz almış, memleketin askeri emniyetinin zedelendiği hakkındakî ithamları cevaplandırmış, Türkİyenİn askeri emniyetinin tAm olduğunu, askerî kıymet bakımından bir santim dahi eksilmediğini, ordunun vazifesini tam olarak görecek kabiliyette olduğunu söylemiştir.
Savunma Bakanı ayrıca terhisler hakkında da izahat vermiş, askeri hizmetin kabul edi-
™.T IÇin kuvvetleri Pyongyangın
Başkomutanlığına getirilecek
Londra, 5 (AP) — General Dwight Elsenhower*in 72 saate kadar Kuzey Atlantik Paktı Teşkilâtı orduları başkumandanı tâyin edilmesi beklenilmektedir. Keyfiyet, bugün yetkili bir Ingiliz kaynağından öğrenilmiştir.
Bu şahsiyete göre. General Eisenhower, tâyini müteakip, birkaç gün içinde yeni vazifesine başlamak üzere derhal Avrupa-ya gelecektir. Bu tâyin esasen haftalardan beri beklenilmekte olup, batı müdafaasında Alman kuvvetlerinin istihdamı meselesinde Fransa İle pakta dahil diğer devletler arasında belirmiş olan görüş farklarından gecikmiştir.
len kanun gereğince 2 seneye indirildiğini ve hâsı! olacak boşlukları doldurmak İçin de tertipler alındığını söylemiştir. Bakan, etrafı askerî emniyet bakımından karanlık görenlerin esasen her şeyi karanlık görme itiyadında bulunduklarını ve yegâne nurun kendi taraflarından geleceği vehminde olduklarım sözlerine İlâve etmiştir.
Meclis Dışişleri Komisyonunda
Bazı andlaşmalann tatbiki hakkındakî kanun tasarıları kabul edildi
Ankara. 5 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Dışişleri Komisyonu bugün toplanarak bazı andlaşmalann tatbiki hakkında-ki kanun tasarılarını müzakere ve kabul etmiş ve Meclis Heyeti Umumiyestne sevkına karar vermiştir.
Kabul edilmiş olan andlaşma-lar şunlardır:
Hükümetimizle İsrail Hükümeti arasında imzalanan ticaret ve ödeme anlaşması, Lübnan in frank sahasından çıkarılması maksadiyle Türkiye ile Fransa arasında teati olunan mektuplar, Türkiye ile Belçika. Lüksem bu rg Ekonomik Birliği arasındaki ödeme andlaşması sillesinin uzatılmasına dair olan mektuplar. Türkiye Belçika ö-deme andlaşmasımn 9 uncu maddesinin değiştirilmesi için teati olunan mektuplar. Hükümetimizle Mısır Kıraliyet Hükümeti arasında bu iki memleket beyninde ve daha ötesinde, tarifeli hava servisleri tesisi için yapılan anlaşma, Türkiye Flnlândi-ya ödeme anlaşmasının bir maddesinin edilen m izle Birleşik
rallık, Fransa Askeri Hükümetleri ödeme anlaşmasına tediyelerin ilâvesine mektuplar.
değiştirilmesi için teati mektuplar, Hükümeti-Almanyadaki Amerika Devletleri, Birleşik Kı-îşgal Bölgeleri arasındaki bazı dair
cari olan
Avukatlık Kanununda bir tadilât teklifi
Ankara. 5 (Husus! muhabirimiz bildiriyor) — Balıkesir Milletvekili Müfit Erkuyumcu tarafından B. M Meclisine Avukatlık Kanununun meslek sigortalarına mütedair bulunan yedinci babı hükümlerinin değiştirilmesi hakkında bir kanun teklifi yapılmıştır. Yapılan tâdil teklifinin gerekçesinde, kanunun meslek! sigortaya ait hükümlerinin maksadı temin etmediği İleri sürülerek hu hükümlerin meslek! yardımlaşma sandığı ismi altında değiştirilmesi ve avukatların vazifeleri sebebiyle verdikleri dilekçelere yapıştıracak-
47 mil güneyine kadar indiler
merikan Deniz Piyade Tümeni ile 7nci Tümene
Birinci mensup birlikler, dün de düşman çemberini yaramadılar
Tokyo, 5 (YİRS) — Sürüler halinde llerliyen komünist Çin küvetleri karşısında Birleşmiş Milletler kuvvetleri Batı Kore-de bugün de düşmanla mühim çarpışmalarda bulunmadan gerilemişlerdir. Terkedilmiş olan Pyongyang, bugün düşman askerleri tarafından işgal edilmiştir. Henüz teyit edilmiyen bir habere göre, komünist Çin kuvvetleri müttefiklerin ricat hatları gerisine sarkarak. Pyong-yang’ın 45 mil güneydoğusıında-
Dün gece rakibi Antonşonu müsabakadan önce (îsveçü • edilen Kütahya
Dün gece yapılan
karma güreşler
Ağır sıklette meşhur İsveçli Antonson, İrfan Atan’a ittifakla yenildi
mindere rakiple-ve isveçli
Genç güreşçilerimizden teşekkül etmiş güreş takımımız, dün gece Spor ve Sergi Sarayını dolduran muazzam bir kalabalık önünde dünya şampiyonlarından kurulmuş İran, Mısır ve İsveç güreşçilerine karşı çıktı. Tamamen genç ve tecrübesiz o-lan güreşçilerimizin hepsi, dünya şampiyonları karşısında muvaffakiyetli birer müsabaka yaptılar.
Güreş haşlamadan çıkan güreşçilerimiz, ri olan İran. Mısır
güreşçilere hâtıra olmak üzere birer Kütahya işi tabak hediye etti. Beynelmilel Güreş Federasyonu sekreteri de, iki gecede en fazla galibiyet alan Türk Takımı Kaptanı Celâl Atiğe büyük bir kupa hediye etti.
52 kiloda Mısırlı Abdülhamİt-le Nahit Özhan serbest olarak karşılaştılar. Çok kuvvetli, kilosu ve tecrübesi fazla olan Ab-dülhamit 0 dakika 25 saniyede Nahit özhana tuşla galip geldi.
57 kiloda dünya Greko-Romen şampiyonu Mısırlı Mahmut Haşanla, Kemal Deınirsüren Greko-Romen olarak güreştiler. Kemal Demirsüren rakibi Mahmut Haşanı iki defa köprüye getirdiği ve puvan topladığı için ekseriyetle kazandı.
lan pulların bedelleri ile yardım ve saire bedellerinden sandıkta toplanacak paralardan çalışanu-yacak duruma gelen avukatlara toptan İkramiye verilmesi ve emekli maaşı tahsis suretiyle yardım yapılması esasının kabulü istenilmektedir.
k
1

k
ki Sinmak’ta geriliyen orduyu tehdit etmektedir. Bu haberde, komünist Çin arkerleriyle Birleşmiş Milletler kuvvetleri arasında çarpışmaların cereyan ettiği bildirilmektedir.
Kuzeydoğu Kore cephesinde 6 tümenlik komünist Çin çemberi içine düşmüş olan 1 inci deniz piyade tümeniyle 7 nci tümene mensup birlikler bugün de düşman çemberini yaramamışlardır. Bu kuvvetler hâlen, sahildeki Hamhung Limanına
Ittifakla mağlûp eden İrfan rakibiyle güreşçinin elinde kendisine hediye İşi tabak görülmektedir)
İle Ah-
62 kiloda IranlI Sadiyan yeni ve tecrübesi olmıyan met Doğan serbest karşılaştılar. Ahmet Doğan, tecrübesi fazla olan Sadiyan karşısında güzel künde oyunları tatbik ederek rakibini 11 dakika 36 saniyede tuşla yendi.
67 kiloda isveçli meşhur Frei j ile Tevfik Yüce Greko-Romen güreş yaptılar. Tevfik Yüce güreşe çok güzel başladı ve Freijl, takt ığı kle ile tuş vaziyetine getirdi ise do FreiJ bundan çevik bir hareketle kurtuldu. Bir ara Tevfik Yüce hakemden ihtar almasına rağmen maçı ekseriyetle galip bitirdi.
73 kiloda Bekir Kaymakla Finlândiyalı Simananien serbest güreştiler. Bekir, ilk altı dakikada güreşe tamamen hâkim bir güıeş yapmasına rağmen Fin-lândiyalı güzel bir kafa kolla Bekin altına çekti ve 7 dakika 54 saniyede tuşla kazandı.
79 kiloda İsveçli sakatlığı geçmediği sabaka yapılmadı.
87 kiloda İsveçli han Çakar serbest şılaştılar
Groenhergln için bu mü-
Palm ile Or-olarak kar-Kırkpınarın bu sene n çok göze çarpan elemanı Or-
han Çakar güreşe gayet güzel başlamasına rağmen, nefessizliği yüzünden yedinci dakikada rakibinin çektiği brövlc ile alta düştü ve Palm bu fırsattan istifade ederek rakibine taktığı kle İle köprüye getirdi ve 7 dakika 58 saniyede Orhanın omuzlarını mindere yapıştırdı.
Gecenin en heyecanlı güreşini ağır slklette dünya serbest güreş şampiyonu isveçli meşbuı Antonson ile mindere yeni çık maya bavlıyan Kırkpınartrı en sevilen çocuğu irfan Atan serbest olarak karşılaştılar.
Antonson güreşe gayet bir şekilde başladı; fakat
atak bir güreşçi olan İrfan hemen rakibinin bacaklarına dalarak kentlisinden kiloca da fazla olan meşhur yıktı ve taktığı ma ile rakibini meğe. köprüye
vaffnk oldu, Antonson köprüden kurtulmak isterken İrfan güzel bir be! sarınası İle rakibini snltn-ya aldı ve üstünden savurdu. İrfanın bu güzel güreşi, salonu dolduran binlerce seyirci tarafından müthiş bir tezahürata vesile oklu. İrfan bu parlak güreşini müsabakanın sonuna katlar devam ettirerek Dllnya Serbest Güreş Şampiyonunu, serbest güreşte itifakla mağlûp emeğe muvaffak oldu. Maçın İlânından sonra halk mindere çıkarak İrfanı omuzlarda soyunma odasına kadar götürdü.
V. ETENSEL
emin
çok
Antonsonu yere kuvvetli bir sarsağa sola çevir-getirnıeğc ıııu-
17 mil masafedeki Hagaru kasabasında bulunmaktadırlar. Müttefiklerin zayiatı ağır olup, yaralıları uçakla geriye gönderilmektedir.
Müttefik uçaklan bugün Ko-rede geniş mikyasta harekâtta bulunarak düşman hatlarına şiddetle hücum etmişlerdir. Kangu vc Sunşong kasabalarına 17.000 den fazla yangın bombası atılmıştır. Şosin barajı civarında ise düşmana karşı yapılan uçak hücumlarında 1.500 den fazla zayiat verdirildiği bildirilmektedir.
Amerikan Ordıı Kurmay Başkanı, muharebeyi İdare eden generallerle görüştü
Tokyo, 5 (A.P.) — Ricat halinde bulunan Birleşmiş Milletler kuvvetlerinden ve muharebe sahasından gelen telgraflarda, dün, Korede kalıp savaşa devam etmek yahut, Kereyi terketmek hususunda acele bir karar itti* haz edilmesi icap ettiği belirtilmektedir.
Birleşik Amerika Ordu Genelkurmay Başkam General J. Lawton Collins’ in, General Mac Arthur ile görüştükten sonra, muharebeyi idare eden diğer bazı generallerle de müzakereler yapması keyfiyeti, yukarıda belirtilmiş olan istikamette bir kararın ittihaz edilmekte olduğu zehabını vermektedir.
Yunan hava kuvvetleri savaşa katıldı
Tokyo, 5 A.A. (Rcutcr) — Hafif bombardıman uçaklan komünist kuvvetlerine hücum etmektedir. Yunanlı pilotlar, yaralı Amerikan askerlerini nakleden Dakota uçaklarında vazife görmektedirler.
Bu suretle Yunanlılar, Korede çarpışan Amerikan uzakdo-| ğu hava kuvvetlerine katılan dördüncü millet olmaktadırlar. Serbest bırakılan Amerikan esirleri
Tokyo, 5 A.A, (AFP) — Çinliler yeniden, Şosin Barajı güneyinde ve Kunuri yakmlannda, yirmi dokuz Amerikan harp e-şirini serbest bırakmışlardır. E-sirlcnn çoğunu yaralılar teşkfl etmektedir. Çinliler geçen seferki gibi hareket etmişler, esirleri Birleşmiş Milletler hatlarının (> nüne kadar getirmişlerdir. Haberler sansür edilecek
Tokyo, 5 A.A. (United Press) — Koredeki Ingiliz Milletler Camiası Komutanı Horace Ro-bertson. salı günü, Koreden verilen haberlerin sansürü meselesini General Mac Arthurle görüşeceğini bildirmiştir.
Haberler tamamen yasak e-dilmiyecek, fakat bazı askeri istihbaratın düşman eline geçmemesi için sansür edilecektir. Kahramanlarımız İçin yapılan toplantılar ve şehitlerimiz için okutulan mevlitler
Ankara, 5 (A.A.) — insanlık hürriyeti ve Birleşmiş Milletler ideali uğrunda Korede savaşan Türk çocuklarının yarattıkları büyük kahramanlığı tebcil etmek üzere yurdun her tarafında toplantılar yapıldığı ve aziz şehitlerimiz ğu gelen mektedir.
Amerikan
için sitayişkûr yazılar devanı ediyor
Washington, 5 A A. (Usis)— Mlnneapoils Tribüne gazetesi pazartesi günkü sayısının birinci öahifesindc yayınladığı bir yazısında, kahraman Türk birliğine hürmet vc hayranlık vazifesini ifa için bu yazıyı yazdığını belirterek şöyle devam etmektedir.
General Mac Arthuriün emri altındaki ordunun milletlerarası bir ordu olduğuna inanmakta güçlük çeken Amerikalılar ön safta çarpışan TÜrklere yakın bir nazar atfetmektedirler.
Türklerin Kürede yalnız 4500 askeri olduğu doğrudur. Fakat bu 4500 asker ateş hattrun ortasında harikalar yaratmasını bilmektedir.
Bazı resmi raporlara göre, modern silâhların işe yaramadığı yerlerde Türkler, dipçik ve süngülerle harikalar yaratma-* sini bilmişlerdir.
Türklerin kayıplar vermeleri cidden teessüfe şayandır, fakat fedakârlıkları da ebediyen akıllarımızdan çıkmıyaraktır.
için mevlit okutuldu-haberlerden öğrenil-
basınında Birliğimiz
Üç buutlu film
Londra 5 A.A. (Lps) — îngil-Iererle tertiplenecek olan festivalde halk üç buutlu film görmek imkânını bulacaktır. Seyir, eller özel surette İmal edilmiş olan gözlükler takarak renkli ve üç buutlu filmler seyredebileceklerdir. Bu suretle, meselâ konusu denizde geçen bir macera olan bir filmi temaşa edenler dalgaların kendi üzerlerine gelerek çarptığı intibaını cdine-cekleıdır.
Sayfa 4
YENİ I S T A N B U L
6 Anilik 1950

GÜNÜN
KONOMiK
-
Ham maddelerde yeni
fiyat sistemleri
Buiriiııkü buğday siyaseti
Diğer taraftan buğday siyaseti uygun bir örnek göstermektedir: Bunda buğdaya azamî ve asgari fiyatlar hudutları tesbit edilmiş ve bu fiyatlarda satılacak ve satın alınacak buğdaylar garanti edilmiştir. Böy-tece istihsal memleketlerine asgari fiyatla muayyen hacimdeki buğdayın satılması ve latlhlAk memleketlerine de azami fiyatla muayyen hacim mahsulün satın alınması mıştır.
Eğer böyle hakkında da
Birleşik Amerika, bit edilmiş azami fiyata muayyen hacimde kalay teminini garanti etmiş olur ve bunu istediği gibi »ivil veya askeri ihtiyaçlara tevzi ederdi. Halbuki bugün kalayın bir günde 100 sterllng düşmesi veya yükselmesi mümkündür. Böyle bir ihtimal karşısında, 5 sene için iki tarafı da tatmin edecek bir a-znml ve asgari fiyat tesblti nasıl mümkün olabilir?
hususin n sağlan-
bir anlaşma kalay mevcut olsaydı, evvelce tes-
görecek e-ehemmiyet
mekanizma-
Dünya piyasalarındaki ham madde fiyatları. Adeta kasırgaya uğramış gibi altüst olmug» tur. Bu buhranda uzakdoğudaki askeri vo ideolojik hareketlerin Belilbaşh ham maddelere karşı bugünkü şişkin taleplerle hâlen fiyatlar yükseldikten sonra, şartların normalleşmesi zamAnı gelince piyasa yine altüst olacaktır.
•'Siyasi manzara, kanaatkâr bir şekilde iyiliğe doğru tebellür eder etmez fiyatlarda mu. ayyen ve keskin bir düşüş kon-dini gösterecektir., şeklinde bir düşünce herkesin aklına gelebilir. Fakat silâhlanma faaliyetlerinin artması ve müdafaa mak-sadlylc stoklar kurulması, esaslı ham maddelerin iki üç sene için büyük fiyat tenezzüllerine I mâni olacaktır. Bu müddet zar-1 fında müstehliklerin talepleri tatmin edilemiyecektir. Bugün ham maddelerin fazİA istihsalini temin için hazırlanan plânlara, ileride bu ietIhsal hacimlerinin daraltılması lâzım geldiği zaman müstahsillerin sarsıntıya uğramamasını temin için, emni-1 yet süpapı vazifesi saslar konmasına verilmektedir.
Bugünkü fiyat
sında ham maddelerin, sivil ve asker! ihtiyaçlara göre tevzii ve bunların tevzinJ esas tutulmaktadır. Yeni ham madde siyasetinde, siyasi ve iktisadi gerginliğin yaptığı tesir büyüktür. 6 esaslı ham maddede alıcılar, fiyat yüksekliğine ehemmiyet vermeksizin, büyük stoklar kur’ maktadır. İktisadi tansiyon gevşediği zaman, bu düşüncesiz hareket, yeni İktisadi bir buhran uyandıracaktır.
Hnm madde terzil «lyasetl
Ham maddelerde fiyat meka nizmasından başka İhtiyar edilecek ikinci şık da milletlerarası ham madde tevzii siyasetidir. İkinci Dünya Harbi esnasında — bu suretle hareket etmiş o-lan — muhtelit ham madde şirketi, İngiliz ve Amerikan fabrikalarına, mâkul fiyatlarla kâfi derecede ham madde teminine muvaffak olmuştur. Fakat hâlen, milletlerarası ham madde tcvzlinin ne demek olduğunu iyice düşünmek lâzımdır. Bunun için, evvelâ önceden tesbtt ve kontrol edilmiş fiyatlar hazırlamak İcap eder. Bu ise ham madde pazarlarının tahdidini istilzam eder. Halbuki böyle bir hareket, istihsal memleketleri hükümetleri siyasetine hiç de uygun gelmez. Saniyen her müstehlik memlekete ham maddelerin ne nispette tevzi edileceği kararlaştırılmalıdır. Bunu dn müstahsil kabul etmiyecektir. Çünkü o, serbest kalarak, çok mal almak istlyen ve cazip bir fiyat gösteren başka bir memlekete malını satmak istlyecek ve bu hareket kendisine daha kârlı görünecektir. Üçüncü olarak, tevzi sistemi, yalnız ihraç maddesi üzerine değil, bütün madde üzerine tevzi edilecektir. Halbuki müstahsil memleket, kendisine lâzım olan bir maddeyi istihsal eden bir devlet tevzi dışında bırakılmışsa, malını bu devlete satmayı düşünecek ve tevzi sistemini kabul etmiye çektir.
(Muhtelit ham madde şirketi) harp esnasında müttefik bulunan üç devlete mal tevzi etmiş olduğu için başarıya Halbuki bugün tevzi devlet vardır. Bunun madde siyaseti hâlen
şık bir safha arzetmektedlr.
Bugünkü Acil ham madde azlığı meselesine henüz bir çare bulunamamıştır. Çünkü böyle bir tedbirin yakın bir istikbalde ayn bir (ham madde fazlalığı) meselesi doğurma tehlikesi vardır.
Kifayetsiz tedbirlere bir misal olmak üzere, bugünkü kalay siyasetini gösterebiliriz. Bunda mevcut obnıyan bir kalay fazlalığına karşı mücadele fikri güdülmüş ve bu suretle istlhsaJciye İstikbal için bir emniyet sağlanmıştır.
varm ıştır Istiyen 20 için ham çok karı-
Kimyevî maddelerin fiyatları
Piyasada kimyevi maddelerim fiyatları yükselmektedir Muhtelif asidler, bu arada çinko üslü-beci 160 kuruşa kadar muamc-le görmoktedir.
Japonya mensucat sanayii
VVashirıgton, 5 A. A (United Press) — Birleşik Amerika Tarım Bakanlığının bildirdiğine göre. Japon dokuma endüstrisi bugünkü hacmiyle en seviyesine ulaşmıştır.
Japonlar, fasılasız tezgâhlar tesis ederek,
başına düşen İstihsali, harpten evvelki seviyeye çıkarmıştır Şimdi bunun neticesi olarak ham pamuk sarfiyatı, harp sonu dev. resi en yüksek seviyesine varmıştır.
yüksek
çalışan tezgâh
Ticaret Borsasmda
muameleler
* I --
Kasım ayında 4.000 ton fasulye ihraç edildi
Dün Ticaret Borsasmda fasulye üzerine hararetli İşler olmuştur. Fransadan, larallden, Yuna, nlstandan İstekler devam etmektedir. Kasım ayı içinde muhtelif memlckotlcre 4000 ton fasulye ihraç edilmiştir.
Ticaret Borsasmda soya fasul. yesl Üzerine de muamele olmaktadır. Dün soya fasulyesi 28 kuruştan muamele görmüştür. Amerlkadan da soya fasulyesine karşı istekler başlamıştır.
Tekelin İzmir şarap tevziatı
İzmir. 5 (İzmir Ajansı) — Tekel İdaresi şarap satışı için bir müteahhitle yapmış olduğu anlaşma, müteahhidin şarap tevziatını İzmirin ihtiyacını kapayacak bir genişlikte yapmadığı İçin feshetmiştir.
idare bundan sonra şarap tevzii İşini muvakkaten Üzerine almakla beraber, gerokirse yeniden bir başka müteahhide vere-bitecektir.
Canlı hayvan ihracında ihtilâf
İzmir. 5 (İzmir Ajansı) — YunanisUna canlı hayvan İhracında Ticarot Odası ile bazı hayvan ihracatçıları arasında akreditif bakımından bir ihtilâf çıkmıştır. Bilindiği gibi Yuna, nistana sevkedilen keçilere 60-61 kuruş arasında muhtelif fiyatlara akreditif açılmışıtı.
Ticaret Odası bu fiyatları uygun bulmadığından tashihat yapılmasını İlgililere bildirmesi üzerine, hayvan meseleyi Ticaret duyurmuşlardır, konunun Ticaret
linl tensip ettiğinden İş. Oda İdare Heyetinin yarın yapacağı toplantıda görüşülecektir.
«evklyotçıları Bakanlığına Bakanlık bu Odasınca hal-
Kore harbinin dünya
borsalarına tesiri
Kore bozgunu, Nevv-York Borsasmda şiddetli akisler yaratmıştır
Kore harbinin son aldığı şekillerin dünya horaala-rtııda yeniden fiyat yük-«ölmesine sebebiyet verdiği yazılmış. Piyasamıza gelen telgraflarda kauçuk, yün, kalay gibi maddelerin yükseldiği anlaşılmaktadır.
Nevv-York haberi, Now. York Borsaaındakl panik havası hakkında şu malûmatı vermiştir.
Nevv-York 5 (AP) — Birleşmiş Milletlerin Küredeki bozgunları, dün, Nevv-York Borsasmda şiddetli bir akis yııpmış ve fiyatlarda bir dolardan dört-dokırn kadar sukut müşahede edilmiştir. 2.400.000 hisse «enedi muamele görmüştür. Yeni vergiler vaz*ı hakkındaki haberler do borsaya menfi bir tesir yapmaktan geri kalmamıştır.
Asyanın pirinç ambarı: Hindiçinî
Burma, Siyam ve Hindiçinî’de
Komünist idaresi bu memleketlerde yerleşirse, Çekoslovakyanın emtiası, bu memleketlerin mallariyle mübadele edilecektir
Singapur, 5 (Hususî) — Pirinç, Asyanın yalnız ekmeği değil, eti, patatesi, milyonlarca insanın üstüne titrediği en hayati gıdasıdır.
Kızıldcnlzden, Sarıdeniz© kadar bütün Asyeda pirinç yetiştirilir. Fakat Burma, Slıım, Hln-dlçlnl hariç, diğer yerlerde tişen pirinç miktarı hiç bir man oru halkını doyurmağa fi değildir. Bu üç mıntakaya
yanın pirinç kâsesi denmektedir. Bereket versin bu kâse taşıyor da, döküntülerinden diğer memleketler İstifade etmek imkânı-nı buluyorlar.
ye-za-kâ-A».
Burma’nın ihracat İçin ayırdığı miktar bir milyon, Siam’ın İse 1,5 milyon tondur Hindicini de diğer Fransız müstemlekelerine gönderdiğinden ayrı olarak yalnız yüz bin ton pirinç ihraç edebilmekledir.
Harp öncesi nazarı itibara a* tındığı zaman bu rakamların ne kadar ümit kinci olduğu anlaşılır. Harpten önce Burma üç milyon; Hindicini de bir milyon ton pirinç Uıraç
ederdi.
İdaresi Hlndiçintde sonra. Slam’ın pl-domirperde arkasında
Komünist yerleştikten rinclni, meselâ Çekoalovakyada imal c-
dilen mallurla tebdil etmek gayet kolay olacaktır. Keza, bil-hassa pirinç işinde külliyetli miktarda Çinlinin bulunduğu Si-am’da bu usul muvaffak olursa, Rusyada iınal edilen ucuz ve kalite bakımından düşük Rus emtiaları da Burma'ya scvkedile. çektir.
gıdadan ayır-Onun için türlü silâhtan vasıtadır. İyi her
AsyalIları asırlardan beri a-lışmış olduğu bu nıak imkânsızdır, pirinç şarkta her daha kuvvetli bir
vatandaş temin etmek de şeyden evvel bu İnsanların ihtiyaçlarını karşılamakla mümkündür. Bunu idrak eden Ingiltere. Kanada, Avustralya. Yeni Zclânda. Hindistan, Pakistan ve Seylân arasında hazır!ıınaca/c olun altı senelik bir plânla 1051 temmuzundan 1057 temmuzuna kadar güneybatı A ayada açlık ve sefalet ile mücadele edilecek ve Wna yapılacak, sağlık ve o-
KISA HABERLER


Izmirde pamuk piyasası yine hararetli
bu senenin başın-H ol) an dan m lehine etmiştir. 1919 un ayında Hollanda.
Pamuk satışlarından doğ an ihtilâfların hallinden sonra Ekonomi ve Ticaret Bakanına telgraf çekildi
ğltlm mevzuunda gelişme için iki milyar sterlinge yakın para harcanacaktır.
Yeni toprak açmak suretiyle kauçuk ve pirinç zer'lyatını arttırmak vo bu geniş mmtakanın zengin kaynaklarını işletmek, yapılacak işlerin başında gelmektedir. Bu suretle de Malaya meselesi en doğru hal şeklini almış olacaktır. Fakat daha evvel, Hindiçlnldeki Komünist İstilâsına set çekmek icap etmektedir.
Bu mücadele yalnız komünizme karşı değil, aynı zamanda araziyi fuzuli yere işgal eden ve ekseriyetini Çinlilerin teşkil ettiği insanlara karşı da olmalıdır. Bu da etrafa dağılmış aileleri bu yerlere yerleştirerek kendilerine ev, arazi temin etmek, dükkân açmak, hastahar.e ve mektep İnşa etmek suretiyle mümkün olacaktır.
Hollanda . Türkiye ticareti
La Haya 5 (Hususi) — Hollanda . Türkiye ticaret muvazenesi dan beri tekâmül ilk sekiz
nm 3.300.000 sterlingllk bir açığı vardı, fakat 1950 nln ikinci yarısında bu açık 5.800.000 sterlingllk bir fazlalığa tckııbül etti. Mamafih bu «on zamanlarda bu fazlalık İzmir üzümleri İthal c-dlldiği İçin azalmıştır. Ü-züm ve tütün Hollandanın Türkiyoden aldığı başlıca maddelerdir. La Haye’deki ekonomik uzmanlara göre diğer Türk mamûl eşyaları İle de alâkadar olunmalıdır. Meselâ Türkiye şimdi Avrupa memleketlerine külli-yetil miktarda pamuk ihraç etmektedir.
Muhtelif meni leke derde hııbubut meteteal
Londra 5 (Hususi) — Hububat tacirleri Arjantin buğday mahsulünün ne olduğu hakkında haber bekliyorlar. Çihıkü mahsulün pas hastalığına tutulduğu öğre niluılştir. Yağışlı seneler Ar-jantinin mahsul İçin en iyi senesi olduğu gibi pas hastalığı yüzünden en tehlikeli zamanıdır da. Kanada ve Arjnntinln bu «cne yüksek kalite buğday kıtlığına uğ-raması pek muhtemeldir. Rusya geçen soneler kadar büyük bir hububat mahsulü beklediğini bildirmiştir. Aynı zamanda kış mahsulünün de İyi olduğu Öğrenilmiştir Rusya Ingiltereye iri taneli 800.000 ton buğday sattık-tan maada Belçlkaya 260.000 ton buğday vermiştir. Bunun İçinde 150 000 ton nıı. sır yardır.
Rusya ayrıca klcrlng İle Hollandaya iri buğday satmak üzere kerelere girişmiştir.
Fazla yağış olmasına men Batı Avrupanın mahsulü İyidir, Güney rııpada İtalya, durumun iyi
olduğunu fakat İspanya kuraklıktan şikâyetçi olduğunu bildirmiştir.
Türkiye . Almanya
; ticareti
Frankfurt 5
Türkiyenin ticaret Mahmut Şeyda’nın ğine göre, Türkiye Almanya arasında
sene içinde mübadele edilecek maddelerin listesi hakkında görüşülmüştür.
Türkiye Almanyaya 35.000 ton tütün satmak istemektedir. Bu meyanda Türkiye daha fazla pamuk ihraç etmek için Almanya İle ticari müzakerelere başlamıştır. Bu sene şimdiye kadar Alman ithalâtçılar» 16,000 ton pamuk almışlardır.
Alnıanyıula hayat pahalılığı
Bonn 3 (Hususi) — Kore harbi ve ham madde fiyat-hırının yükselmesi yüzünden Batı Almanyada hayat git-tikço pahalılaşmaktadır. Çalışan sınıfa mensup ailelerin geçim endeksi, yapılan son istatistiklere göre, ekim a-yına nispetle % 53 artmıştır. EL yumurta, sebze, ve moyva fiyatları % 1.5 artmış; kumaş fiyatları ise % 1.4 yükselnıelştir. Değiş-mlyen en mühim şey kira bedelleridir.
Tütün piyasası için
tzmlr 5 (Hususi) — Alivre pamuk «atışlarından doğun İhtilâfların hallinin, pamuk piyasa, sına yeni bir emniyet verdiği yazılmıştı. İzmir Ticaret Bor-«ası İdare Meclisi Reisi, lhti. lâfların hallinde büyük bir rolü ulan Ekonomi ve Ticaret Bakanı ZühtÜ Velibeşeye teşekkür telgrafı çekmiştir. Evvelce de haber verdiğimiz gibi. Alman ve Fransız firmalarına u-cuzca satılan pamukların teslimine başlanmıştır.
Denizli mektubu
müstahsil ve tüccar hazırlık yapıyor
• •
Dün Ticaret Borsasmda, pamuk fiyatları yeniden İlerleme kaydetmiş, birinci akala pamuk 420 kuruşa kadar yükselmiştir. Bundan başka kuru üzüm fiyatlarında da canlılık bruşgöster-miştir. En büyük alıcı Tekel idaresi de şimdiye kadar 694 çuval üzüm almıştır.

TÜtlln piyasasına gelince, taraftan müstahsil, diğer
raftan da tüccar satış mevsimi için hazırlıklara girişmiş bu-
bir
tA-
Denizlide halıcılık sanatı
TÜRKİYE KREDİ BANKASINDAN
Bankamızın küçük cari saplarına alt ikramiyesi 5 lık 1950 salı günü İstanbul kezimlzde Noter huzurunda çekilmiştir.
Aşağıda numaraları yazılı hesap sahiplerine ikramiye isabet ettiğini vo her birine ayrı mektuplarla ikramiye miktarlarının bildirildiğini sayın müşterilerimize arzcderlz.
he-ara-Mer-
Cüzdan No.su Alt olduğu şube
105 İstanbul Merkebi
175 >» t»
203 >• fl
201 İzmir Şubesi
459 İstanbul Merkezi
473 • > >•
507 İzmir Şubesi
1683 İstanbul Merkezi
1880 fl »»
1949 M 99
2051 l> 99
2147 1» 99
2155 • 1 H
2189 M 99
2340 M 99
2637 •»
2703- M 99


usulü taneli müza-
rag-kış Av.
(Husus!) — delegesi bildirdi-ile Batı gelecek
Asırlardır, bu tarihî Türk sanatını yaşatmakla olan Denizli; bu millî sanatın inkişafı için, teşkilât ve himayeye muhtaçtır Denizli, 5 (Hususi),^— Tabaklık, dokumacdık gibi halıcılık da Denizlide ananevi bir sanat koludur. Kökü, Milâddan önceye İnen halıcılığın Hi^rnpolls ve Ladlkya gibi eski Yunan şehirlerinde fevkalâde inkişaf etmiş olduğu, bugünkü vesikalardan, tarihi kayıtlardan anlaşılmaktadır. Denizli çevresinde yumuşak, ince ve uzun tüylü koyunlar beslendiği; bu yünleri bükmek ve boyamak için hususi müesseseler çalıştırıldığı, büyük iplik alışverişi yapıldığı, sayısız balı imalâthaneleri bulunduğu, halıcılık üzerinde birçok tacirin muamele yaptığı, nihayet her bakımdan yüksek vasıflı zarif halılarının Efesus, Milet, tzmlr üzerinden A kdenlz Ülkelerine, Roma ve Bizans pazarlarına İhraç edildiği bir hakikattir. O tarihlerde. Küçük Asyayı baştan başa kateden büyük kervan yolu Afyon-Dınar ürerinden Denizliye geliyor, buradan da tzmire iniyordu. Laodikya. HiörapoH». Tripolls, Flâdolfiu, Şart gibi birçok kadim müstamerelor bu tarihi şose üzerinde bulunuyordu. Bu bakımdan da Denizli bir transit vazifesini görüyor, halıcılığın gelişmesi imkânlarına sahip bulunuyordu. Sanatın İlerlemesinde bu Amillerden maada fazlaca kalsiyum karbonatlı sularının da büyük rolü vardır. Zira bu su, yünlerin beyazlatılması, iplerin boyanmaaı, boyaların tesbltinde önemli bir lâbo-ratuvar vazifesini görüyordu.
Durum, 11 inci asır sonlarına kadar bu şekilde devam etti. Bilâhare bu sanat şehirleri Türk-lere geçti. Bu beldelere yerleşen TUrkler de. halıcılığa kendi motiflerini ve u«ullerini katarak daha çok geliştirdiler. Çünkü TÜrkler. ananevi halıcıdır. Böy-lece halıcılık, çevrenin en çok para getiren bir aile ve ev sanatı haline geldi. 14 üncü asırdan sonra bu Rum şehirlerinin zelzeleden yıkıldığını, halkının köylere dağıldığını görüyoruz. Halıcılık da bu suretle köy ve kasabalara intikal etmiştir. Zaten Türk aşiretlerinin, boylarının yerleşerek kurmuş oldukları yeni Türk-Müslüman köylerinde daha çok bu Türk kız ve kadınlarının gündelik meşguliyetleri arasında halıcılık yaşamakta i-di. Bu suretle vilâyetin hemen
her köşesine dağılan bu sanat, bilhassa Çal ve Güney kozaları çevrelerinde hızla gelişti ve tutundu*
Bugün dahi Çal’m BekllH. Sililer, Çal merkezi. Üçkuyu, Denizler köy vo kasabalariyte Güney, Eziler köy ve kasabalarında bu asırlık milli sanat, her türlü zorluğa ve alâkasızlığa rağmen yaşamaktadır. Hemen her evde bir hah tezgâhı vardır. Her kadın ve kız, hattâ erkekler halı dokumasını bilir. Halının İpini, yününü kendileri büker, boyasını da kendileri boyarlar, Hattâ Çal kazasının Be-kili bucağiyle Güney kazasında İsparta tipi halı dokuyan tezgâhlar ve dokumacılar vardır. Bir zamanlar bu hah merkezlerinde birer şirket teşekkül etmişse de yaşayamamıştır. Bununla beraber hâJâ binlerce balya yerli hah ihraç eden Denizli halıcılığı, bir milli sanat halinde devam etmek için çırpınıp duruyor. Halıcılığın muhtaç bulunduğu ham maddelerin, boyanın, desenin, nihayet sermayenin temini ile rasyonel bir teşkilât ve alâkanın yokluğu giderildiği gün Denizli halıcılığı büyük inkişaflar gösterecektir.
Tarhun TOKF.R
Hazine Tahvili
Dün Kambiyo, Esham ve Tahvilât Borsasmda üçüncü tertip % 6 Kalkınma Tahvili llç beşinci tertip 5 faizli Demiryolları Tahvili üzerine iş olmuştur. Son günlerde 1947 Hazine Tahviline karşı istek fazladır. Dün bu tahvil. 95.55 liradan muamele görmüştür.
T
HKBANK
Y E N î YIL
İkramiye plântisîi
10-12-1950
Tarihli İstanbul gazeteleri ile yayınlıyacağını Değerli müşterilerine saygı ile arzeder.
lunmaktndır. Alâkadarlar, satış, ların bu sene hararetli olacağına kanidirler. Tütün mahsulünün de kalite itibariyle geçen seneden farksız olduğu Heri sürülmektedir.
İzmir 1949 tütün stokları
İzmir 5 (İzmir Ajansı) — 1949 mahsulü işlenmiş tütün stoklan Ticaret Bakanlığının sorması üzerine tesbit edilmiştir. Eğede 1949 mahsulü işlenmiş olarak 4250 ton kapa vo 10500 ton Amerikan grad tütün mevcuttur. Bu tütünlerdin takriben 2 bin tonuna satılmış nazariyle bakıldığına göre, stok tutan 13 bin ton civarındadır.
İzmir tütün piyasasında satışlar
îzmlr 4 (İzmir Ajansı) — Britsh American Tobacco Şirketinin İzmir piyasasından satın aldığı işlenmiş tütün miktarı 2 milyon kiloya baliğ olmuştur. Fiat kapa tütünler İçin 142, Amerikan grad için kuruştur.
Ayrıca Çek’lerle yapılan nl anlaşmaya uygun olarak koslovakyaya takriben 2500 Iştenmlş tütün satılacaktır, maksatla İstanbul* gelmiş
lan Çek heyeti yakında Izmire de gelecektir. Bilindiği gibi Çekler, satın alacakları tütünlerin bedelini Çekoslovakya-dan ithal edilecek malzeme ilo ödeyeceklerdir.
370
ye-Çe. ton Eu
Kerkük - Banyas petrol boru hattı
560 mil uzunluğundaki bu hat, senede 6 milyon ton petrol sevkedecek
Bağdat 5 (Hususi) — Irak petrollerini Akdenize külliyetli miktarda sevketmek Jçin yenJ bir boru hattının döşenmesine karar verilmiştir. Bu boruların genişliği 30 inç, uzunluğu 560 mil bacaktır.
Bu İş için 145.000 ton boruya ihtiyaç hasıl olacaktır. Boruları nakletmek için 42 vapurla kontrat yapılmıştır. 1952 senesinde bu hattın biteceği tahmin ediliyor. Bu hat Kerkük te başlamakta ve Suriye sahilinde Banyas mevkiinde sona ermektedir. Bu borularla Kerkükten, senede 6.000.000 ton petrol nakledilecektir.
Dünya şeker istihsali
Washlngton 5 (Hususi) — 1950/51 senesi dünya şekerkamışı mahsulünün takriben 35.4 milyon ton olduğu tahmin edil, mektedlr. 1949.50 senesinde mahsul % 10 daha az yanı 32.1 milyon kadardı. 1935/39 arasında tsc vasati mahsul 20,1 milyon ton İdL
Fındık Kooperatifi Hamburg da şube açacak
5/XII/1950 Sah
İstanbul Ticaret Borsası
Bugün
30.30
• • 9
4 •
t
36.—
49.—
hUtkl
Kapanış
33.15
211.08
22,—
\ebul.) Tııglur : 4oyt.lnyııftı (lö.E, lonckell) Şuan rny tığı (Rat o* ra) âyçlçcğl (Katina çıplak) Fındık vcfcı (ÇUrUk) ..........
Dykıırnıı linin nıııddelerl :
Ciftik i ana mui ..........
Cirtık 'htelürcD ..........
fapak lrakyıı (Kırkım) ..
Kuru Mr>vıılıır î
Fındık kabuklu sivri) ,.
Fin İlk (iç tombul 1050)
Ceviz (kabuklu) .......
Geviş de naıürcl) ......
İlam rtcrllrr :
3ığır Httlaınura (kasap) Kj Keçi tıı/Ju kuru kilonu .... Coyun hava kuruau kilosu
tnelr H famuh Pamuk Pamuk Pamuk Pamuk Pıım ıl(
MEMLEKET TİCARET BORSALARI
Vağlı tohumlar:
Ayçiçeği vohuınu ...........
«eten tohumu .........
Cooüir tohumu 6Uj((LID ftyıttğte
Vor »ımıffı Kabuklu
üzüm çekirdeksiz No.v İncir A serim No,* «erİNl No. Akala Aka lıı A kulu., • eril
vagı (rnflnoı . nclclrdeğl .............

KAMBİYO ve ESH AM
) dfcrllrıg Açııış 7 8â») Kh pM ııı 7.84.80
100 Dulur ......... 2AO3Ü 260.30
KM) Er. Frangı , 0,SC O.bt
100 tııvıçrc Er. 64.03 64.03
100 Keıçıko Fr. 5.60 6.60
İ(M) lifvoç Kr. ,,, M. 12.50 M.J2.50
100 Florin ....... 73,6*.40 73.66.41'
JO0 L.ırc| 0,44.12* 0.44 12*
100 UfHhml 0.01.H7( 0,01,w.
100 tılurotıdott .... B.734H) 0.73 İM.
tV33 ujrgnnı ... 99 ı -.
«V6 IDSb tkrarniyoll 20 20
MIJII MUdulau 20 15
»941 Domirvuk IV 98,70
%5 1941 Demiryolu V 96.20
%4 1/2 foıv İkramiyen
1041 Demiryolu Vi 97.30
Kullunmıı 1 •»••• 97.40
^5 Kuikınmıı 11 .... 97 45
ftö Kulkınnıa tll 97.45
%0 11)4* istikrazı 1 97.30
%0 IVIb iMtilU’uzı u .... 97.40
(M 1940 iMikruzı i 96.60
%7 Milli MiuJiHhü IV 20.2»,
1934 81 vuo-Erzurum 1 21,10
%7 1931 M ’• u-vıı 21.60
*Û1 İV4J Demiryolu 1 10.76
%7 1941 Demiryolu 11 20.00
%7 194) DırniryolU İH 20.62
1.7 «İlin Müdafaa 1 20.35
%7 Mili) MÜdarua 11 20.
^.7 Mili) MUfiatas ııı 20.16
$♦7 Milli Mlhhıiaı. VI. 20.11
Şirket Tahvilleri
T.C» Ziraat Bu okum 21.-
Anadolu D.Y Tertip A/B. 110.20
" ” 112,5i
.. ., M lime». Şenol 57.60
Şirket Hisse Senetleri
T C. Merkez ^tınuıu») 124.-
Türkiye iç Honkdst 80.-
Türk Ficurot Bankası 6.-
| Ar "ten ırn(»nlr i , .(ı
Trabzon 5 (Hususi) — Fındık Tarım Kooperatifleri umumi he. yet toplantısını bitirmiştir. Öğrendiğimize göre, kooperatif ihracat işlerine daha büyük bir ehemmiyet vermek için, Hamburg’da bir şube açmaya karar vermiştir Bu karar umumi he. yet tarafından büyük bir alâ-ka ile karşılanmıştır.
İzmir Ticaret Borsası
Bugün
72.50
420.—
Adana Ticaret Borsası
140 —
16.—
71/7LÖ0
5Ü.—
44.— 410.—
• • • • •
ÎOS
1 M
11 .. Hl...
öon Kapana
MEMLEKET ve DÜNYA BORSA ve PİYASALARI
itubııhııtı
I3u$«luy yumuşak (Tüc.) . Hüâdiy ona ......
Arpn yamuk (dökme) ...... Mnıır ••/in ıçuvalı) .......
FnaiHvıı .ombui ............
K’ujuIvu Celi «ort .........
Kuşvemı ....................
Merıimuk kırmızı kabuk, vlcrclmok yeğli ............
M ohı> t 'lattirel .........
33.10
22.
24 —
42 — 65 — 10 — 30.30 55— 2L10
35.—
50.-
—*
— 90.- Birinci Alcalo 380.— 390.—
80.— î lîll» 1 ••• • •• ••• 0 • • I tl 350.— 375.—
Blrino Akala vûdell .. M —

— — tklnoi Akala yağmur
318/320 317/325 —
— 60.—
İM).—
Altınlar
075.—
630.—
370.— •
Bugün Eski kur
Lira Lire
— 100.— sw e a* Külçe Yeril Gr. 4.83 4.84
216—r Külçe DoKiihtuu — —
*■** 265 — Cumhuriyet ... 33.— 33.—
Kuşat 38.10 38.10
Ha mit 33.— 33.50
— 245.— Gulden 30.— 30.15
200,— Ingllls 43.76 43.80
145.— — Fr&naıa kok .. —
— Napnleon III . — —
İsviçre ..... — —
YABANCI BORSALAR
Nevv-York Borsası
UÜD kJ kur
liııfrttiY (BuHfllI*—Sent)
Şort Kış mahsulü No. 2 265.— 265.—
Kırmızı Kış mahnulü No. 2 .... »7 3/4 237.-
Pamuk Mlddllng (1 lhre»l = Senl>
A f 'i ille *•!•••••••••••••««••••••••••*••••«» 41.04 42 05
Mart 40.99 42.16
40.01 41.50
rtftlli 1 î. 1 l> T0Rİ . S Cfl t ) re ₺••• aae •>• •• 150.— 13ÖJÖ
Tolcaaa No. 1 , 135.16 135.—
Fındık ( Llhr(wl t Sent)
Kabuklu yorlı iri
•• ’• nria
Devant İç İthal mnlı 63.- 69.-
Ekstra iri iç ithal malı 66.- 66.-
Kuru üzüm (l..lhr«*«ıi = Srnt) ....
Thompson gekinlrksız »oçme U V4 U ve
Keten tohumu ı Bu«6İI~Dular)
MinncapoHa 3.66 8.66
Kulny (.Llbro=8cnt) 149.— 147.—
Levha-teneke «100 libre «telar) 1.80 7.30
Londra Borsası
Keteıı luhıımıı (Tunu = Sterllıız) e
Bombav 73.-
Kalk Uta 73.- 71.—
Yer fıMı£ı fllndlatnn 79.— 78.—
Bradford Piyasası
Tiftik İyi mul Libresl=iTlyat) . «w
•’ sîıra mah ” — —
Yün Anadolu •• —
*• Trakya -t —■
İskenderiye Borsası
Pamuk (Kantnrı^Tullurı)
Aabmounl Kısa oiynfh F/G. .. 110.25 138.—
Karmık Uzun olvâîlı F/G. 134.— 13836 |
Batı Almanya mensucat sanayii
Kassal, 5 (Hususî) — Batı Almanyanm mensucat imali harpten beri en yüksek miktara bu sene ekim ayında ulaşmıştır. Ham maddesi odun olan kumaştan mezkûr ay içinde on bin ton istihsal edilmişti. Bu miktar bu branşta çalışan Alman dokuma sanayiinin ulaşabileceği en son haddir. Aynı ayda Rayon sanayiinin istihsâli do 1500 tondu. Rayon iplikleri hariç. ekim ayında Batı Almanyada her cinsten ceman 16.100 ton iplik imal edilmiştir. Yün ipliği imalinde de bir ay evveline nazaran yüzde 6.4 artma görülmüştür.
Tekelin tütün müdahale mubayaası
Ankara. 5 (İzmir Ajansı) — Tekel Bııkanhgı Ege tülün piyasasında yapılacak müdahale mubayaasının tedvirine, Bakanlık uzmanlarından Kenan Yalte-ri memur etmiştir. Ayrıca Fevzi Kaplan ve Nureddin Ulusoy da müdahale mubayaasında Yalte-re yardımcı olarak vuzUe gd-receklcıdir.
6 Aralık İMO
YENÎ İSTANBUL.
Sayfa 6
Günün konusu olan bir memleket
Mançuryanın siyasî önemi ve Çin iktisadiyatındaki rolü
Mroditin temsilinde balet
Tıpkı senin gibi
Demir ve hava yoliyle Sovyetler Birliğine bağlı olan bu yalet, daha ziyade sınai bir bölge olarak * Rusya ile Çinin mühim ve müşterek

bir askeri hattıdır
heyeti bilhassa temayüz etti
Yazan : Namık Güpgün
Son gelen haberlere göre, Yalu Nehrini geçerek kuzeybatı cephesi istikametinde ilerlediği bildirilen Çin ordusunun bu harekâtı Çin mahfillerince, Man-çûryanın emniyeti bakımından girişilen bir teşebbüs olarak tefsir edilmektedir. "Komşumuzu korumakla kendi emniyetimizi sağlamış olacağız,, diyen Çin makamlarına İstinaden komünist matbuatı da bir aya yakın bir zamandan beri yaptığı neşriyatla Birleşmiş Milletler Kuvvetlerinin Çinin kuzeydoğu hudutlarını tehdit ettiğini yazıp durmaktadır.
1905 Harbinden sonra Japon-yanın Port Arthur ve Dalren’i alması. 1910 da da Koreyi ilhak ederek Çini ele geçirmek gayesini istihdaf eden harekâtını ele alan Çin propaganda servisi, şimdi de Amerikalıların aynı gaye peşinde koştuğunu Çin halkına aşılamak istemekledir.
“Eğer Amerika Koreyi istilâ ederse, süngüsü Çinin bağrına saplanacaktır., diyen. Komünist Çin Hükümetinin organı Pekin gazetesi, bir çok doğu memleketlerini içine alan Japon emperyalist siyasetinin de. Mançurya-ya taarruz için Koreyi basamak yaptığını yazmaktadır.
Pekin gazetesinin bu neşriyatı. 1946 yılında. Rusyanm emniyeti bakımından Mançuryanın ehemmiyetini tebarüz ettiren görüşmelerde, Mançuryadakl Sovyet makamları tarafından da mevzuu bahsedilmişti. Binaenaleyh, Çinin Kore harbine müdahalesi Mançuryayı korumak için girişilen bir teşebbüs olarak kabul edilmekte ve ne pahasına olursa oİBun Kuzey Kore komünist rejimini yaşatmak gayesini gütmektedir. Korede çarpışan Birleşmiş Milletler kuvvetlerinin miktarım bilen Çinliler, muazzam ordularivle Kuzey Korenin karlı dağlarında katî bir galebe sağlayacaklarından şüphe etmemektedirler. Muhakkak olan bir şey varsa o da ne Çin, ne de Ruşyanın Amerika ile hemhudut olmak fikrini müsait karşılama-malarıdır. Kore ise. Komünist Çin ile sıkı bir işbirliği yapan ve müşterek büyük siyasî, askeri ve iktisadi menfaatleri olan Mançurya ile hem huduttur.
1931 deki Mukden hâdisesi ile İkinci Dünya Harbinin başlangıç noktası olan Mançurya, komünist Çinin Kore harbine müdahalesi ile tekrar ön plâna geçmiş bulunuyor.
Japonyanın meydana getirdiği İktisadî teşekküller hariç, 460.000 mil kare ve 52.000.000 nüfuslu Mançurya esas itibariyle sıkıntılı
vc cazip olmayan bir memlekettir.
O halde buradaki Rus ve Çin menfaatleri neler olabilir?
Mançurya, Çine bağlı olmakla beraber müstakil bir İdareye sahiptir. Hükümet başkanı İse Çinli bir komünist olan 45 yaşındaki Kao Kang’dır. Şimdi Çinin, ardında saklı olduğu bambu perde gibi, Mançurya da demir bir perde arkasına gizlenmiş bulunmaktadır. Mançuryadakl gelişmeler tam bir sır İçinde gizlidir. Mukdendekl batılı konsolosluklar tasfiye edilmiştir. Binlerce Sovyet askeri, siyasî ve İktisadî müşaviri şimdi Mançuryada faaliyette bulunmaktadır.
Çinin Mançurya ile hayatî c-hcmmiyetl haiz stratejik ve İktisadî bağlan mevcuttur. Fakat bugün Mançuryaya verilen e-hemmiyet; emniyet ve hariçle teması mevzuunda alınan sıkı tedbirler bu memlekete İktisadî olmaktan daha fazla bir mâna vermektedir. Demir vc hava yolu ile Sovyetler Birliğine bağlı olan Mançurya, daha ziyade sınaî bir bölge olarak Rusya ile Çinin müşterek, önemli bir askeri hattıdır. Silâh ve teçhizat bakımından tamamiyle Rusyaya dayanan Çin ordusu için de bir talim ve teçhizat merkezi haline gelmiştir. Aynı zamanda Koreye gönderilen birlik ve eslihnnın nakliyat üssü gibidir. Bunlardan başka Rus deniz ve hava kuvvetlerinin ilk hattı mesabesindedir.
Ruslar Mançuryayı, Çinin makineleşmesi İçin bir üs olarak kullanmak arzusundadırlar. Nitekim komünist Çin, Kore harbine müdahale etmeden önce cenup mıntakasından Çine sevkedl-dllen makineler bu gayenin plân-laşnuş bir tasavvur olduğunu tahakkuk ettirmiştir. Bu da Man-çuryanın, komünist iktisadi programının kilidi mevkiinde olduğunu göstermektedir.
Mançurya kömür ve demir cevherleri bakımından zengin bir mıntakadır. Münakale imkânları ise çok müsaittir. Aynı zamanda kendi ihtiyacını karşılayacak hububat da istihsal, eder. Jopanya-nm Mançuryadan çekilmeden ev. vel meydana getirdiği fabrikalar, elektrik santrallan ve işletmeye açtığı madenler, plânlaşmış bir sanayi programı için bütün ihzari hazırlıkları temin edilmiş vaziyettedir. Komünist Çinin Mançuryadaki İktisadî hedefi, üç sene zarfında, Japonların 1943 te elde ettiği seviyeyi geçmektedir. 1950 programına göre 720 bin ton demir, 880.000 ton çelik, 17.000.000 ton kömür ve 18 milyon ton hububat elde edilecektir.
Komünist Kuzey Korelilerle
yapılan anlaşma gereğince. Man-çuryanın sanayi programını tahakkuk ettirmek için, Yalu Nehri üzerindeki elektrik santralından ucuz bir fiyatla enerji istihsal ediliyordu.
Komünist olmayan birliklerin Kuzey Koreye yerleşmesi. Japonların hudut Üzerindeki Tungkvo civarında meydana çıkardıkları kömür ve yüksek evsaflı demir madenleri yüzünden kendi menfaatlerini baltalar bir durum ar-zetmektcdlr.
Çarlık devrinde Rusya. Man-çuryaya girerek. ÇLnlilerden bu-zı imtiyazlar elde etmiş vc demir yolunu yapmıştı. Japon-Rus Harbinde ise Port Arthur. Dairen ve demir yolunun Güney Mançurya kısmını kaybetti. Bol-şevikler iktidara gelince Çarlık Ruşyanın emperyalist gayelerini tahakkuk ettirmek İstediler. Japonya ile olan ikinci bir harp ve Çinin. komünistleşmesi üzerine de bu arzularını fazlaslyle elde ettiler.
Bir deniz üssü olarak Port Arthur kendilerine kaldı. Dairen’in kontrolünü aldılar. Şark ve güney Mançurya demiryolları ile Çin Şançun demiryoluna ortak oldular. Aynı zamanda bir çok sanayi müesseselerlnl de müştereken İşletmeye başladılar. Man-çuryanın istihsal ettiği soya fa-sulyası ve hububatın mühim bir kısmı Rusyaya gönderilmekte, buna mukabil sınaî ve kimyevi maddeler, eşya ithal edilmektedir.
1945 te Milliyetçi Çin Hükümeti ile imzalanan dostluk ve İttifak anlaşması mucibince yukarıdaki ahkâm devam etmekle beraber. Çin Hükümeti, kuzeydoğuda tam bir sınaî işbirliğini reddetmiş, Rusya da Çinin bu mın-takada bir kontrol ve otorite kumasına engel olmuştur.
Geçen şubat ayının on dördünde Sovyet Rusya ile Kızıl Çin a-rasında Moskovada imza edilen dostluk vc karşılıklı yardım ittifakı gereğince Rusya, Şangçun demiryolu üstündeki hakkından vazgeçmiş ve Port Atrhur’deki kuvvetlerini de geri çekmeyi kabul etmiştir.
Üçüncü Kızıl Çin Ordusunun şimale hareketi, 4 üncü kızıl ordunun da Mançuryaya dönmesi Rus ve Çin hükümetlerinin bu bölgeye verdiği ehemmiyeti göstermektedir. Pekin Hükümetinin Kore harbine müdahalesi ve Mao Tse Tung’un Moskovaya olan bağlılığının artması bunun cn canlı delilidir. Bir zamanlar manen ve maddeten Titocu bir gaye gütmüş olan Mao Tsc Tung şimdi her zamandan daha fazla Sovyetler Birliğine yakınlaşmış görülmektedir.
• •
Tenasüp Önad ve Güzin Kalın’ın dansları seyircilerin umumi
"Afrodit* İn baş balcrlnalan:
Yukarıda:
Tenasüp Önad ,rRml\, rolünde. Solda:
Güzin Kalın vo Ömer müşterek
Beş on sene evvel, âleminde bir “Afrodit,, vardı. Pierre Louys’ln meşhur eseri, Nasuhi Baydar tarafından Türkçeye tercüme edilmiş ve müstehcen bulunarak toplattırıl, mıştı. Bunun neticesinde büyük bir dâva açılmış ve Afrodit bir hayli münakaşalara da sebep olmuştu.
matbuat dâvası
Fakat biz “Yeni . Ses,, Tiyatrosundaki temsile gelelim. Bu, Louis dc Grammont’un yukarıda bahsettiğimiz eserden alarak musikili fantezi haline getirdiği bir oyundur. Dilimize nakli esnasında bazı yerleri sahne İmkânlarına intibak ettirilen bu eser, “Yeni Ses., sahnesinde, genç bale unsurları sayesinde oldukça muvaffakiyetle temsil edildi 8 kadın 4 erkek olmak üzere, 12 kişilik bale heyetinde, Prima bal-lerina olarak Tenasüp önad ve Güzin Kalın, solist, Fezal Esmen ve Nadiye Sayıner, erkek-
ANKARA
ARALIK
Rıını)
Hicri
(2 nci
E
A-
1
Sağlık
R
a
D
Y
0
L
A
R
SIHHÎ I M D AT
C Z A N
UÇAK-TREN -VAPUR
İstanbul Bgj oğlu Anadolu yakası Ankara tzmlr
BEŞİKTAŞ: Nail Hnlit (Boşlk-tn.ş). — Orta köy — Gıyascddln Dlvnnlıoğlu — Merkez (Bebek). KADIKÖY: Sıhhat (Kadıköy) — Feneryolu — Erenköy — A. Cafer Çağatay (BenDıncı). HEYBELİ HM: Hcybeîlada. BÜYİ KABA; Merkez.
TİYATROLAR
BKYOÛLl'; Matkovlç (Merkez)
— Galatasaray (Merkez) r— Er-(uğrul (Taksim) — İsmet (Taksimi — Karaköy (Galnla) — Maçka (8|#lb - Feriköy (Şişli)
— Hnlıcıoglu (Hftaköy.) — Merkez (Kasımpaşa).
FATİH; İbrahim Halil (Şehza-debnşi) — SnlAhriddin Gürgen (Aksaray) — Emin Rıdvan (Sn-matya) — Haseki (Şehremini)
Uİupınar (Karagümrülc) — Havım Berk (Fener).
EYÜP; Ayvanaaray (Şifa).
EMİNÖNÜ: İstanbul (Eminönü)
— Havan Hulûsl (Küçükpazar)
— AiulÜlkndlr (Alemdar) — Cemil (Beyazıt).
\NKAItA: lamel paşa
- Halk.
İZMİR: Yeni î/.ınlr (BaHmdhd-
ae) — Tarlan (Als&ncak) — Mil-Ict (Kenıoraltı i — Eşref paşa (Eşrcfpnşa) — Karatuş (Yalılar).
(6871 i > I M olanı Bo-— Tlkanr Horn,
I — Allah Kerim (Yer» Lükün Huym (Yeril), Filimin
Paylaşıl mıyım Scv-
A N «Alo :
7 28 Acdiş vc program 7.30 M. R. Avnrı
7 3* Hnrrv Heripk Orlcnuirası çslıvor (pli. — 7 15 Hnb^r’^r vr hmn raporu 8 ’M) Sııİon inli-(ph m 25 (Kinün programı. 8,30 Hafif mrloflllnr ipli 9 00 Kapanış.
13 15 - 13 15 AHkor «hhII: (lOm.83 - 17840 Kc/h T A.V kına dlıU'u postaıılylc bernher yayın). —
12 15 Memlfticc'ten ««Mm. - 12.30 Şarkılar I3.oo
Haberler 13 15 Bulanjedcn pıırçolof (pl). —
13 30 öğle Gnznirnl — 13 15 Jlrnmv Wnkcly Trio»
• u (pli. - 14.00 Hava raporu, akşam programı
vr kapanış,
17.58 Açılış ve program 18(8) M S. Ayarı — 18 00 Şarkılar 18 İ0 Konuşma: çiftçilerle bna-nı«uı İH ‘5 c 'ilz OrknHf rnbırımlan : Tex Beneke (pl). — 19,00 M s Ayarı ve haberler — 19 15 Tarihi on bir rnnnl Mızık » u Şef: Ihenn Kllnçrr.
Rnnrnnnlır (pl) ’0 30 Berhtfiıt wa.a( İdare eden; MchuI Cemil.
GELECEK OLAN UÇAKLAR
10.45 P.A.A. (Amerikan) Bey-HJttan» — H.40 Izmlrden. — 11.50 An kararlan, — 14.50 An karadan
— 15.00 Ankara, İzmir, Balılce-Hİrden. — 15 40 B.E.A. (İngiliz) Londra. NIh. Roma, Atlîıadun.
GİDECEK OLAN UÇAKLAR
8.00 Ankara. Malatya, Elâzığ Diyarbakıra. — 900 L.A.t. (1-talyan) Atina, Romayn. — 10.00 C Y. (Kibrin; Nlkonyayn. — 11.30 P.A.A. (Amerikan) Frankfurt. Brüksel, Londra, Novv-Vork a.— 12.30 Ankaraya. — M 30 tamire.
— 21.40 P.A.A (Amerikanı Beyrut, Karaşl, Delhi. Kalküta Bangkok. Hongkong'a.
GELECEK OLAN TRENLER
8.30 Ankaradan (Ekn,) — 9.15 Ankaradan (Eke ) — 16 13 Anka radan (Motörlü).
”apral( 19 2ü Cumlıurbaekı*nlıgı Ar» 2(1 OO Tenor 20 15 Radyo Gnzrlenl — 90 35 Tarihi Türk müziği. 21.15 Kunuyma;
Hnftıı aranı sohbeti (Muhip Dırnnaa). — 21.30
Dana parçaları (pik — 22.00 Komama. — 22.15 Şarkılar -- 22 30 Sabite Turdan şarkılar (pl). — 22.45 m S Ayurı vo haberler. — 23.00 Prugram ve kapanış»
İSTANBUL) . ı
12 57 Açılış ve programlar. — 13.00 Hnborler — 13.15 Radyo Salon Orkcatraaı konnori. — 13.46 Şarkılar. — lı.2o Dimi müziği (pl). — H.30 Utan-bul-TeUıviv tcmalll maçının yayını. — 18 10 Konuşma (Türkiye anıtlarını koruma 1 — 18.20 Farili heyeti könaerl ’,8nfnrnbnn,,. idare eden: Sadi Işilny. 19.00 Haberler. — 10.15 Kına şehir haberleri. — 10.20 8a% enerleri, — 10.40 Sadi Yaver Alnıının muınleket havaları «en ve aıız birliği konnorl. - 20.16 Radyo Gazeteni. — 20.30 Müzik dünyanindan çeşitli örnekler — 21 16 Şarkılar. — 2150 Düşünceler: Necdet Evllvagll — 22 00 Odn müzififl (Mozart Trio nl bemolL -- 23.26 Konçer-in (pl). — 22.40 Haberler. - 23 00 Programlar vc duna müziği» — 23.30 Kupanı^.
SARK (40380) GÖrünmiyen Canavar.
SIK (13726) 1 — Kanlı Koman 2 — Zenda MahkOmları.
TAKSİM (43191) Adalar Perisi. TAN (80740) 1 — İstanbul Geceleri. 2 — Üvey Baba.
ÜNAL (40306) 1 — Vatan Kurtaran Kadın. 2 — Bir Yedmenin Romanı.
YENİ (84137) 1 — Aşk Adası. 2— Nesimaçl Amerlkada.
YILDIZ (42847) Jundark hafta).
ÎKTANBVr
ALEMDAR (23863) 1 — Kırallçe KrİHtln, 2 — Şikngo Kaplanı. AYSU (21917) 1 — Zoronun işareti. 2 — At Hırsızları.
AZAK (23542) I — Tuna Ahlıyor 2 — Tar&an Maymun Adam.
ÇEMBEHI.İTAS (22513) 1— Sln-
4oal)a. 2 — 3 üncü Adam Kim.
EMRE 1 — Kanlı intılcnm. 2 — Korkusuz Lassl.
IIALK (21904) ı — Her Şafakta Ölürüm. 2 — AH Babanın Mirn-”1. 3 — Şark IC/iHirgnHi.
Istan dul (22307) 1 - zafor A-Hdcal. 2 — ölüm Divan, KISMET (26654) 1 — Şnrlo Aarl Zamanlar. 2 — Aailer ülkesi. 3 — Kulküta.
MARMARA (2386O5» 1 — Slngoal» la. 2 -- Hçundl Adanı Kim.
M i id,t (220621 1 — Tüccar Horn 2 — Cennetin Anahtarları.
TURAN 1 — Tarzan Maymun Adam. 2 — Tuna Ahlıyor.
YENİ (Bakırköy 16-126) Hamlet. 2 — Aftır Ceza.
GI DEC EK O LAN T R EN L ER
8.20 Scrnplon Ekfl, (Avrupa a» — 18.10 Anka raya (Eks.) — 21.3* Ankarayıı (Eka).
GELECEK OLAN VAF1 RLAR
6 30 Konya. BandırııiiHİan. -0 00 Tırban. lneholudan, — 12 u Giresun, tzrnirden. — 14.30 Ulu doğ. Müdüründün.
GİDECEK OL\N VAEURL4K 1L00 Etrhsk tamire, — in o Mersin, lmroza — 22.uü Konya Bandırmaya.
KADIKÖY
II \ LE (Kadıköy) (60062) Kahraman Yahudi* 2 — Kaçakçıları.
OPERA vn rv. 2 4t NAR
D. 2 —
SÜREYYA (60862) 1
Harbi. 2
İli.
1 t l.DEÖİRMENt 1 Atom Felçlileri, 2 Çöl Şahini (Türk-r l
F-----
Öğrenmek ihtiyacında olıhıgomıız herşey
Sn fer
25
1370
19 5 0
6
Çarşamba
VAHİT VASATİ EZANİ
Güneş 7.09 2.28
öğle 12.05 7.24
lirindi 14.28 9.47
Akşam 16.41 12.00
Yatsı 18.19 1.88
1* 5 25 12.44
ANKARA (23234) Şehzade Azmi. Bt’Yt'K (15031) Öldüren Hâtıralar.
CEBECİ (13846) 1 — Albıırck
Fatihi. 2 — Fedakâr Doktor. I’ARK (11131) Allah Kerim. SVS (14071) Allah Kerim. sl’MElc Sahte Şampiyon.
I l.ll (22294) Takib.
YENİ (11040) Lulubcll.
GAR GAZİNOSU L Brynaııs RovÜhü.
ANKARA PALAS Pnvlyonu Viyana Atraksiyon Orkeslraaı, Ceza Scydl İdarralndo.
SÜREYYA I AVİYONU Ispanyol Orkestranı.
KÜÇt'K Rlgoletto;
BÜYÜK Hile ve Sevgi.
İZMİR
EI.HAMRA Denizlerin Sevgilisi. LALE. Çakırcalı Mehmet Efe.
MELEK 1 — Kanun Harici. 2 — Bu Gece Seninle,
TAN Çakırcalı Mehmet Efe. TAYYARE Kahraman Yüzbaşı ENİ 1 — Tarzan Maymun dam. 2 — Bufnlobll »Şarkını.
1 —
Alim
İST \NBCL BELEDİYESİ Şehir Tiyatroları 20.30 da DRAM DiLIzleria Dili Sevgi Samlı Tclf.; 12157 KOMEDİ KISMI Temine Dhnjn
—o—
YENİ SES TİYATROSU Pftzartrfiklnn manda her goao saat 20 45 dr
AFRODİT
Müzikal Fantezi 3 Pmle 1 Tablo T«*h'(.iı
—a— MUAMMER KARACA TİYATROSU BEL AMİ

AL KAZAR (42662) Pn.ngn K(. cağı.
AR ( 14391) Joriy Belln.lri
ATLAS i(08Wl Kanlı Irtnnl EI.IIAMRA (12L35» » İki A
çıkpöz. Tarzanlnr Diyarında 2 Kırnliçc Kribtln.
GÜREL I Hamlet. 2 - G(JO( KnlÜplrrl Kafiyeni.
İNCİ H4595ı Jandıırk (İkinci hafta).
İPEK (44289) ÜÇ Ahbap Çavut) Inr Operada (Türkçe»
LALE (43595) Jandnrk
MEI.EK (40«flMı üç Yelpazeli K« din.
KARAY 18.30 Vıırınıı Öperdi MJATPARK (88143) I — Gene Kız Kalbi. 2 KnnıınHUZ Ho kAk (Türkçe) 3 — Fakir Ço
rtıkiar (Türkçe).
SÜMER (42851) Memleket Şar kJAL
takdirini kazandı
lerden Ömer Sabit bilhassa temayüz etmişlerdir.
takdiri ettiril* Baksis
Üç perdelik temsil içinde esas, lı sekiz dans vardır. Fakat Krizis rolünü münavebe ile yapan Tenasüp İle Güzin’in ikinci perdedeki danslan umumî celbctmekte ve tekrar mektedir. Bu, Sarayda,
tarafından verilen ziyafette ce-reyon eder. Atinanin meşhur dansözü Teano (Nadiye) sevgilisi (Ömer) ile plastik bir dansa başlarlar. Bu ziyafette heykeltraş Demetrius (Tenor Ragıp) toplantının en güzel kadınını seçecek ve ona aşk tarrıcası unvanı verilecektir.
“Afrodit,,
ile sevgilisi gayet bir dans yaparlarken dansa
Teano
ahenkdar içeriye Krizis girer vc başlar. Herkes, hattâ, Teano’nun sevgilisi bile ona kapılır, dansözü bırakıp Krizis’le beraber oynamaya kalkışır. Fakat o, bunu kabul etmez, tek başına danseder ve herkesi teshir eder.
Üçüncü perdede, bunun kadar, belki dc daha güzel bir sahne var. Afrodit heykelini yapan Demetrius, eserinin karşısında-dır. Memnun değildir. Onda bir
danslarında.
Bu nedir? ruhtur. De-esnada
eksiklik hisseder. Cevabı basit: Bu metrlus bunu anladığı ’ eykel harekete gelir, yani can-
lanır. Heykeltraş ona tapacağı sırada, içeriye, Krizis, dansede-rek girer ve Demetrius’u kendisine, kendisiyle birlikte danse-decek kadar bağlar. Heykel dc eski vaziyetini aJır.
Bu İki dans sahnesi ve diğerleri yanında temsilde rol almış bulunan sanatkârlar. Afrodit’in muvaffakiyetine çalıştılar. Burada Afrodît’in heykeli rolünü yapan Fezal Esmen’i tebrik etmek yerindedir. Sahnede, hareketsiz ve cansız duran bir rolü yapmak ne demektir, bilir misiniz? Fezal şekilde bu ve üçüncü roketlerle,
sında kaidesinden inip yere u-zandıgı zaman, seyirciler üzerinde bir bediî heyecan estirmesini bildi.
Esmen kusursuz bir nankör rolü başardı perdede, ahenkli ha-Demtrius’un karşı-
Afrodit’ln muvaffakiyetinde en büyük hisseyi dansların Ko-regrafı Kaya Ilhan haketmiştlr. Bu noktayı belirtirken, kendisini sahnede, bale heyeti arasında bir an evvel görmek arzumuzu da izhardan kendimizi alamıyoruz.— fa.
Beyoğlu 44644 Ankara 00 ÎÖtanbul 24222 İzmir 2222 Üsküdar 60915 K.köy 60872 Karşıyaka 15055
BULMACA
GAYRİMENKUL SATIŞ İLÂNI

4490b 60536
91
225)
Eminönü İkinci Sulh Hukuk
Mahkemesinden :
Çenglll oğlu ile dâvâlı Köseyanın şayian mu-oldukları Eminönü Şch-
Soldun Hafta:
1 — Bayağı tavır (iki kelime) 2 — Bir devre inmlnl vorrnlş çiçek; Toprak. 3 — Sinir kınımmış*: Tersi elde avuçla durmaz, i — Vücudumuzu teşkil ed«.*nler»len; Bir harfin okunuşu; Her bilmeceye girer. 5 — Başına bir hıırf lifi-vasiyle sınama olur; Tutarın kardeşi. 6 — Şaka; Torul bir göz rengi. 7 — Hayvan yuvanı; Ze-kHsının eııpnpı pntlıynn klııiKo; Bir hayvan, fi — RekAkot sahibi 0 — Tor.il İHkambildo bir kağıt. Ağda halinde. 10 — Başkaklırını».’ öğrenci ilki kelline).
Yukarıdan ttşaftı:
1 __ Güzel laf (İki kollıno). 2 MuHnlIat olan; Bir nota. 3 — Etrafa dııyur; Ğor. 4 — Tarıd PolonyalI; Hazım cihazımıza yarar surette. 5 — Torul dini İnkar v-denlvr. 6 — Torul İşçi, 7 — Sonuna bir harf llâverılyle erler olur; Yapma. 8 — Balkanlarda oekl bir Türk kasabası; Kırnlıço. 0 —Ça-nakknlenln l»lr kazasına ıncnaup; Tersi işaret sıfatı. 10 — Tecim öVL
Yorgl Takfur tasarnf suvarbey Mahallesi Kadlrga Ha-
mamı Sokağında eski 7, yeni 11 kapı sayılı 258 sahife 167 ada 38 parselde kayıtlı üç katlı altı oda bir mutfak ve üç helâ ve içerisinde terkos ve elektrik tertibotı ve kuyusu bulunan bahçeli evin şüyuunun izalesi hakkında açılan dâva neticesinde hissedarlar arasında taksimi kabil olmadığından satılmak suretiyle şüyu-un izalesine karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Gayri men kul umuma açık müzayede İle satılacaktır.
DÜNKÜ BULMACANIN IIALIİ
Sat. 5 — Kıvıran. 6 — Adet; Arlzonn 8 — Em; Şa: Enn
Soldan «Hftaı
1 — Maharet; LI. 2 — Abaza; Ekin. 3 — Ra; Akala. 4 — Anıı-şı*:
Ak. 7 Ar. 9 — Din; Anaklr. 10 yİ; Isır,
) ııknrıdnn aşııftı:
1 — MarnrJ; Tdo. 2 — Ahun; Narin. 3 — İki Ak: Enn. 4 — Asası tam. 5 — Rakı ver; Rl. B \r.ı ilişi. 7 ~ T«-l : itadaki. 8 — Kana; Ah. 9 — LI; Ananan. 10 İrini.; Kıınır.
O
Muhammen kıymeti 34.000 liradır. Müzayedeye iştirak edeceklerden muhammen kıymetin %7.5 nispetinde pey akçesi alınacaktır. Birinci müzayedesi 26.12.1950 salı saat 15 den 16 ya kadar devam ederek muhammen kıymetin % 75 ini bulmadığı takdirde en çok nrttırnnın taahhüdü baki kalmak şarllylo İkinci müzayedesi 5.1.1051 cuma saat 15 ten 16 ya kadar devam e-derek en fazla bedel verene ihalesi yapılacaktır.
İpotek sahibi alacaklılarla sair alâkadarların ve faiz ve masrafa dair iddiası olanların satış gününe kadar müracaatları aksi takdirde hakları tapu sicilleriyle sabit olmadıkça satış bedelinin paylaştırılmaaından hariç kalacaklardır. Yirmi senelik tâviz bedeli Vc İhale pullan ve deli âl i ye rüsumu ve tapu mas rafları müşteriye ve eski vergi
sevmediğimi
sana cn iyi gidon rengidir. Gayet çizgileri olan fakat dikkat bir sıra olmalı.
ln-blr et,
ON seneden beri beraber yaşıyorlardı. Bir gün adam: çok güzel, minyon fakat aşağı tabakadan bir kızla evlenip gitti. Adc) teessürünü Gizliyor vc ziyaretine gelen komşu kadınlara, kendisi do inanmış görünerek:
...ben müsterihim, göreceksiniz o yine gelecektir; bu adam benslz, âdeta beceriksiz bir çocuktur. çekmecesinde bir mendil bile bulamaz, hattâ ben yanında bulunmadığım zaman bir ayağına siyah, bir ayağına san iskarpin bile giyebilir. Şimdi düşününüz, bunların beraber yaşamalarına imkân var mı?
Hakikaten bir müddet sonra Gaston çıkıp geldi. Biraz sessiz ve cesaretsiz görünüyordu:
— Çok huysuz olan bu kadınla nasıl geçindiğimi tasavvur edemezsin. Adel. diyordu.
Mütevazı fakat muzaffer A-del:
— Ben zaten bu neticeyi tahmin etmiştim, dedi.
Gaston içini çekerek:
— Bilir miydin... Evvelâ otelden başka yerde oturmamıza razı değil, otelde yatmayı da benim ne kadar bilirsin!
— Tabiî, İnsan kendini evinde hissetmedikçe...
— Evet, evet.,. Sonra gider kasaptan pişmiş sucuklar alır, oturur, bunu küçük bir masanın kenarında yerdik, Adel kızarak:
— Bu da «enin hasta midene ne kadar giderdi. Gaston şikâyetle: — Netice basit, tam on kilo kaybettim; sana karşı o kadar mahçubum ki!
— Neyse, herhalde seni o kadının arkasından gitmeye mecbur eden ben değilim.
Gaaton. Adelin sözünü kese-rek 1
— Oh! Fakat artık bitti... Biliyor musun artık anladım; her şeyin yolunda gideceğine emin olabilirsin, gayet ciddi bir adam oldum.
Yeniden hayatı sevmeye bavlıyan Adel:
— Fena değil, dedi. Gaston gayet soğukkanlı devam etti:
— BÜİyormusun yeniden evleneceğim kadın. hakikaten çok iyidir.
Adel biraz sarardı:
— Ne dedin?
Gaston devamla:
— Evet bu hakikaten güzel ve bana uygun bir kızdır... Tıpkı «enen gibi, seninle tanıştığımız zamanki halin gibi.» Orta boylu tıknazca, sonra gülmeyi de seviyor fakat kibarca, tıpkı senin gülüşün gibi, ha! Sonra biliyormusun aynı zamanda şık da. gayet güzel beyaz elbiseler giyiyor, hani senin eskiden giydiğin elbiseler gibi... Zaten onda senin hallerinden birçokları var. şarkı söylerken işitsen bana I-nanacaksın... Bana öyle geliyor ki sanki karşımda sen söylüyorsun.
Adel yavaşça:
— Oh! Rica ederim Gaston. dedi.
Gaston onun kolundan tutarak:
— Fakat kıskançlık da ne o-luyor?... Biz artık ikimiz... Sonra bu iş çoktan bitti; tabii sen dc benim gibi... Sonra biliyorsun ki ben artık eskisi gibi değilim; eski Gaston değilim, sonra gençlikte dalma beraberdik/ seninle Nogont’da yaptığımız pazar gezmelerini hatırlarsın değil mİ? Ben seni çok sevmiştim. hattâ görürsün bu aşk bile ona benzemiyecek.
küçük benekler, yalnız İri yu-benekler olmamasına et, çünkü bu sana hiç
— Sen buraya bu kula, bana benzediği İçin evleneceğini soy-lemlyc mi geldin?
— Yo! Katiyen hayır... Sen beni tanırsın... Benim, bir elbise almak lâzım geldiğinde, ne kadar sıkıldığımı bilirsin. Hep bunları düşünüyorum... Hadi bunlar ne tac fakat ötekiler, şu mal seçme ve pazarlıklar... Ondan hiç anlamam; Hntırlar-mısın vitrinlere bakıp hoşuma giden şeyleri sana gösterdikçe bana ne kadar gülerdin!
Şimdiki nişanlım da zevkimin İyi olmadığını söylüyor; işte bunun için, senden biraz nasihat almak için gelmiştim; çünkü anlıyorsun ya! düğün için kendime bir gri kostüm almak niyetindeyim, fakat bunun uygun olup olmıyacağını pek bilmiyorum da! Bunun hakkında sen no düşünüyorsun acaba?
Adel:
— Gri mi, diye sordu. Hayır gri olmaz; gri hemen solar, sonrabu sana pek yakışmaz da, hayır, hayır renk kahve ce kırmızı kahverengi, çizgiler tam
— Güzel, güzel diye hemen kabul eden Gaston "fakat kravat ne renk olacak, dedi.
— Evet, kravat narçiçeği olmalı; üzerinde gayet kırmızı varlak dikkat gitmez.
— Çok teşekkür ederim Adel, acaba kasketim nasıl olmalı dersin?
Adel — Sana kasket gitmez, diye şiddetle reddetti, senin düğünün için elbise renginde yumuşak bir şapka lâzım, hu şapkayı giymekle genç kızın daha çok hoşuna gideceksin. Gaston memnun görünerek:
— Gördün mü sana danışmakla ne İyi ettim, yoksa mutlaka bir ahmaklık edecektim.,. Ayakkabı için ne düşünüyorsun Adel?
— Ayakkabı meselesine gelince. onu sen hiç İntihap edemi-ycceksin. sana üst kısmı kumaştan yüksek topuklu bir 0-yakkabı lâzım.
Gaston biraz sinirli:
— Fakat öyle ise...
— Evet, ben bunları almak İçin seninle gelirim, fakat Gaston sen miras mı yedin?
Gaston İçini çekerek:
— Surda 500 frangım var A-del. dedi.
— Ne! Sen bütün bunlan 50û frankla temin edeceğini ml düşünüyorsun?
Adel bir dolabı hızla açtı, temiz çamaşırlar arasından biriktirilmiş bir para destesi çıkardı.
— Yo! Hayır İstemem. Bunları senin almanı katiyen İstemem diyen Gaston. biraz mahcup görünüyordu.
Adel hoş bir eda He:
— Hadi canım, sen evlenmiyor musun? Ben de bunlan na hediye olarak alıyorum moktir, dostlar arasında bu yet tabiîdir, hadi, hadi.
— Ah! sen daima iyisin del. hep eskisi gibi!
Gaston teessüre kapılmıştı:
— O kadar naziksiniz ki A-del! Tıpkı o...
Adel birdenbire kapıyı açtı, onıı İleriye doğru İtti; gözleri dolmuştu:
— Hadi, hadi, dedi. Senden kompliman istediğim yok. çabuk mağazalar kapanacak.
sa-de-ga-
A-
DEVLET DEMİRYOLLARI İLÂNLARI
Kereste naklettirilecek
1 — Ayancık Orman işletmesinde mevcut 151 M3 fırınlı kayın kerestesi Ayancıktan tstanbulda F. Havuzlar İşletmemize naklettirilecektir.
2 — Bu nakil İşine ait pazarlık 8.12.1950 cuma günü Tophanede Malzeme Müdürlüğünde saat 15 te yapılacaktır.
3 — Şartnamesi her gün Malzeme Müdürlüğü Ticaret servisinde görülebilir.
isteklilerin teklif edecekleri fiyatın yüzde 15 nispetindeki teminatla belirli günde komisyona müracaatları. (16689)
Ankara Valiliğinden
1 — Ankara Arkeoloji Müzesinde yapılacak 20368 (yirmi bin üç yüz altmış sekiz) lira Mİ) kuruş keşif bedelli onarım işleri açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Geçici güvenlik akçesi (1527) lira (63) kuruştur.
3 — Bu işe ait fenni ve özel şartnameler her gün mesai saatleri dahilinde Ankara Arkeoloji MtlzeSİ Müdürlüğünde görülebilir.
4 — 2400 sayılı kanun hükümlerine göre İsteklilerin bu İşe
alt Müzeler Genel Müdürlüğünden olacakları yeterlik belgeleri» teminat makbuzları ve 1950 yılı Ticaret Odası vesikaları İte birlikte 12.12.1950 salı günü saat 15 te Arkeoloji Müzesinde toplanacak komisyona başvurmaları bildirilir. (16177)
İstanbul Sular İdaresinden
İdare İhtiyacı olan muhtelif miktarda priz ve tevkif musluğunun dökümü ceman 10800 liradan talibi uhdesindedir.
Daha az fiyat teklif edeceklerin teklif bedellerinin % 7.5 nls-perşembe bulunma-
potinde yatıracakları teminat makbuzlariylc 7.12.1950 günü saat 14 te idare merkezinde yapılacak pazarlıkta lan.
Şartnamesi bedeli mukabilinde idare veznesinden
alınabilir. (16586)
borçları hissedarlara aittir. Daha fuzla malûmat almak İsteyenlerin mahkeme başkâtipliğine müracaatlerl ve şartnamenin satış gününe kadar herkese açık bulundurulduğu ikin olunur.
TARLAN
(16764)
Dİ$ MACUNU
>İŞ ETLERİ KANAMASINI KESER. 0İ$ ETLERİNİN ÇEKİLMESİNİ ÖNLER. MİSLERİNİZİ TEMİZLER VE PARLATIR.
İstanbul Defterdarlığından
Ölenin ndı ve soyadı ikametgâh adresi
Mehmet Tnki V. Mansur Tâki
Avenue Ftnaud No: 8
Lozan
Vergi matrahı
Vergl
nispeti Vergisi
ihbarname Dosya F. Zam Ceza Sene No. No.
148033,15 %l-2 12073,32
3-5-7
0-10
ıl vergileri mükelleflerinden yukarıda adı, soyadı, ikamet adresi yazılı şahıs mezkûr adresi terketmîş olduğundan ’iHset vc intikal vergisiyle zamlarını havi ihbarnamenin bizzat kendisine tebliği ıııümkün olmamıştır,
Usul Kanununun 97 nci maddesi delâletiyle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 111 ve 142 nci madde-(16785)!
Verasat vc I * b
hizasında r.hr* 1.
Keyfiyet Vergi*, lerlne tevfikat tebliğ yerine geymek üzere ilân olunur.
12073,32
950
48/7 5887/017
Sayfa 6
YENİ İSTANBUL
6 Aralık 1050
/y/ dikiş için en elverişli makina
muhakkak
Dikiş makinalarında bulabilirsiniz
EXAMINER
Galata
dadır
EXCALtBUR
Nazilli Belediyesinden
Malzemenin clnM
BtRtNCÎ GRUP
BETONARME KOPRU YAPIMI
4500
Karayolları Genel Müdürlüğünden
BİRÎNCt GRUP YEKÛNU
kömürlük
İKİNCİ GRUP
küvetli
banyo, havagazı te-
küvetli
banyo, havagazı te-
Kaynak
kasnak
ÎKÎNCI GRUP YEKÛNU
(16601)
ve satış bedeli de
orakta hareket
günleri hariç) yazı bu iş için yeterlik
mevcut-balkonu
içlçc 2 küvetli
kısmında havagazı
İlk bakışta görülen sağlamlık Gürültüsüz çalışma
İyi möble
İğne ve parça bolluğu
Tam yağlama
Seri iş verme kabiliyeti
İplik toplamalarda hususi tertibat üstün vasıfları, cihanşümul
tttu*
beşini bulduğu Aksi halde satış on cumartesi günü ayarttırmadı en fazla
eninde Kv, dinamo Kv. dinamo
Sayın tüccarlar yukarıda yazık limanlar İçin sevkıya tını temin edebilirler. Fazla tafsilât için:
Muhammen kıymeti Miktarı Lira Kıırıı**
13700 00
Galata Tahir Handâ, 3 ünçü katta HAYRI ARABOC-LU ve Şsi. ne müracaat Tel: 44993-2-1.
Belediyemize alt yukarıda cinsleri ve hizalarına yazılan muhammen kıymetli 14 kadem malzeme 1.12.1950 tarihinden 15.12. 1950 tarihine kadar 15 gün müddetle açık arttırmaya çıkarılmıştır. ihalesi 15.12.1950 cuma günü saat 14 te belediye encümeninde yapılacaktır. Birinci ve ikinci gruplarda yazılı malzeme taliplerin istediği şekilde ya grup halinde veyahut teker teker satılacaktır. İstekliler ihale saatinden bir saat evveline kadar %7,5 nispetinde geçici teminatlarını belediye veznesine yatırmış olmalıdır. İhale bedeli ihaleyi müteakip derhal belediye veznesine yatırılması mecburidir. Görmek ve fazla malûmat almak isteyenlerin hergün
10. 21 arabk. 7 ve 21 orakta Doğu Güney Akdeniz© hareket edecektir.
MUHTEREM TAKSİ SAHİPLERİNİN NAZARI DİKKATİNE! ALMANYADAN İTHAL ETTİĞİMİZ YENİ MODEL “ARGO” TAKSİ SAATLERİ SATIŞA ARZEDİLMİŞTİRI
150 beygir takatinde 3 silindirli kondesalı buhar makinesi
3 su tulumbası trasmisyon boru bütün tcfcrruatiyle birlikte
100 m/m kutrunda beş yataklı ve üzerinde muhtelif kuturda dört kasnağı ile komple trasmisyon vc iki yataklı makinaya alt müstamel halatlar Lankester silindiril Tiont iki ocaklı kazan
Şahlmoğlu, Azize , Saime Kuraloğlu, Münir© Naime Erdem, Em i re Beler ile Sıdıka Kaynak’a alt olan
Telefon : 40430
Evet.. Bu nefer de Denizyolları gemileriyle gideceğim.
ENCAMBİON vapuru 16 aralık 1950 de hareket
Türkiye Genel Mümessili
Mehmet Kavala
AKSAM YEMEĞİ MÜNİH‘E
TAHİR HAN - Galata
48 - Telefon : 44668 AJANSI :
Muhzirbaşı Sok. 5
29702
Perakende satış yeri Alp Oteli altında Tepebaşı Telgraf : LAMET İstanbul
Toptan satış yeri ve servis
Bugün eşyayl ticariye alarak
NE W. York - BALTİMORE ve PHtLADELPHİA’ya hareket edecektir. Vapur kumpanyası, yolcu ve eşyayi ticariye için İstanbul - Ne w-York ve Boston arasında lüks transatlantik vapurlarla yeni bir posta yapacağını sayın müşterilerine bildirir:
İstanbul Asliye Üçüncü
Ticaret Mahkemesinden :
950 178
Ankarada Ramazan Çakara a-it borç senedi bedelinin tahsili dolayısiyle Ziraat Bankası Tahmis Bürosunca namına tanzim edilen 260 lira 99 kuruşu natık 15.3.1950 tarih ve 7661 sayılı çeki zayi ettiğinden bahsile iptaline karar verilmesi Arif Cerit tarafından istenilmiş olmakla:
Zıyaı İddia olunarak iptali istenilen yukarıda tarih ve numarası yazılı çekin, resmî gazetenin son ilân tarihinden itibaren 45 gün içinde mahkememize tevdii, tevdi olunmadığı takdirde İptaline karar verileceği Ticaret Kanununun 638 inci maddesi hükmüne tevfikat ilân olunur.
(16762)
1 — Eksiltmeye konulan iş: Manisa Dinde Turgutlu - Salihli yolunda Karacaall, Akçapmar, Allahıdır. Ahmetli, Mat ve Şart köprülerinin betonarme olarak yapımları olup keşif bedelleri tutarı (548,227,19) beşyüz kırk sekiz bin iki yüz yirmi yedi lira on dokuz kuruştur.
2 — Eksiltme: 22.12.1950 tarihine rastlayan cuma günü saat 16 da Ankarada Bayındırlık Bakanlığı binasında Karayolları Genel Müdürlüğünde Karayolları Eksiltme Komisyonunca kapalı zarf usulü ile yapılacaktır.
3 — Eksiltme evrakı: Vezneye yatırılacak (27.45) yirmi yedi lira kırk beş kuruşluk bedele ait makbuz karşılığında Karayolları Genel Müdürlüğü Teknik Hesaplar Şubesinden alınabilir.
4 — Eksiltmeye girebilmek için:
a) isteklilerin 1950 yılına ait Ticaret Odası belgesi (le usulü dairesinde (25,679.09) yirmi beş bin altı yüz yetmiş dokuz lira dokuz kuruşluk geçici teminat vermeleri,
b) Bu işin teknik öneminde bir işi iyi surette başarmış veya idare ve denetlemiş olduklarım isbata yarar belgelerini, Karayolları Genel Müdürlüğünden alacakları tanıtma beyannamelerine (Müteahhit ehliyet beyannamesi, müteahhit plân ve teçhizat beyannamesi) bağlamaları ve bu beyannamelerin içindeki sorular cevaplandırılarak yeterlik belgesi isteme dilekçeleriyle birlikte eksiltme gününden en az üç gün önce (tatil İle Bayındırlık Bakanlığına müracaat ederek belgesi almaları,
5 — isteklilerin eksiltme şartlaşmasının
DAİRESİ KEŞİDESİNE DERHAL
100 LİRA YATIRARAK
34 üncü maddesinde verilen izahat çerçevesinde (eksiltme evrakının her parçasına ellişer kuruşluk pul yapıştırarak bunları imzalayıp zarflarına koymaları) hazırhyacaklan yükleme mektuplarını eksiltme günü saat onbeşe kadar makbuz karşılığında Komisyon Reisliğine vermeleri lâzımdır.
Postada olacak gecikmeler kabul edilmez.
Keyfiyet İlân olunur,
Seyth»! ıctnknı»» r«p umumî âc»nt»mlr TÜRHOl TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ muoar.u! tdinif.
Alla» Sınama»!
T»4|t*l IfUMSAlRA 4 0? 14
3 ” Taksimetreleri Türkiye Umumî Vekili :
Galata, Voyvoda Cod. Adalet Han 33 - 36 İTİŞİK HEZARAN HAN. KAT 2 - Telefon: 42773
Kış programlarının ucuz, fakat cazip seferlerine iştirak ediniz. Denizyolları merkez ve tâli acenteleri, daima izahat vermeye amadedir. Telefon : 42362
Dizel motör müstamel 50 beygirlik su tulumbası hava dcposlyle birlikte
110/160 volt 667/500 amper 80 Kv. ax müstamel filko marka daimî cereyan dinamosu
Komple tablo 120/160 sm. mermer üzerinde bütün cihazlariyle birlikte
Az müstamel kayış 18 metre tulünde 20 sm. eninde Müstamel kayış 16 metre tulünde 16 sm Marclli marka 230 volt 187 amper 43 Marelli marka 230 volt 93 amper 21
Slmenfl marka 230 volt 78 amper
120 sm. kutrunda 50. sm. genişliğinde
120 vc 60 sm. kutrunda iki halat kasnağı kilosu 15 kuruş
Gemilerinde konfor, temizlik, intizam, emniyet, sürat, eğlence ve büyük bir rahatlık içinde seyahat edebilirsiniz.
oda, arka bir banyo,
AMERICAN EXPORT LtNES İne.. New-York Umanımızda bulunan
DE KATILINIZ!
MERKEZ :
Bankalar Cad İSTANBUL
Postahane Meydanı,
Telefon
înebolu ilçesi Belediye Başkanlığından:
N T K 7 modeli Volf marka elektrik lokomobili için bir adet
^OGLE ^YEMEĞİ /İSTANBUL'^
Herkes Denizyolları vapurlarını seçiyor.
Her 14 günde bir Akdenizin en güzel ve emniyetli yolcu gemileri İstanbuldan hareket eder.
ASİSTAN ALINACAK
İstanbul Üniversitesi Hukuk
Fakültesi Dekanlığından :
Fakültemizin “Hukuk Felsefesi Hukukun Umumî Prensipleri vc Hukuk Metodolojisi” kürsüsüne asistan alınacaktır.
Bu asistanlığa İsteklilerden:
Memurlar Kanununun A.B.C.HV.Z fıkralarında yazılı şartlardan başka.
İngilizce, almanca, Fransızca ( İtalyanca dillerinden birini bilmeleri lâzımdır.
Memurlar Kanununun 4 üncü maddesindeki şartları müsblt evrakları, hukuk lisans diploması ve hangi yabancı dili bildiğini açıklayan bir dilekçe İle 9.12.1950 tarihinden itibaren 15 gün zarfında dekanlığımıza müracaat etmeleri lüzumu İlân olunur.
Yabancı dil imtihanları İstanbul Hukuk Fakültesinde yapılacaktır. (16795)
Gayrimenkul Satış İlânı
İstanbul Dördüncü İcra
Memurluğundan :
950/6079
Mahkemece İzaleyi şüyu suretiyle satılmasına karar verilen ve tamamına bilirkişi tarafından (40) bin lira kıymet takdir e-dilmiş bulunan Eminönü Cankurtaran Mahallesi Kabasakal Sokak yeni 4, 5, 2. 9. 1, 6 kapı numaralı gayrimenkulun tamamı 2004 numaralı icra İflâs Kanununa göre açık arttırmaya konulmuştur. Bilirkişi raporuna göre gayrimenkulün evsafı:
Cankurtaran Mahallesinde eski Kabasakal Şeftali Medresesi, yeni Kabasakal (Utangaç Sokak) Sokağında eski 55, mükerrer 55, 2, 4, yeni 4-, 5, 2. 9. 1, 6 ve en yeni 13 kapı sayılı ve 62 adanın 7 parselinde kayıtlı bulunduğu anlaşılan 90 metre kare miktarlı gayrimenkulün:
BODRUM KATINDA: 1 taşlık, 2 oda. 4 içinde kazanı bulunan bir mutbak,
ZEMİN KATINDA: Ara kapılı yine 2 oda ki ceman 4 oda, 1 helâ, tcsisatlı bir mutfak,
BİRİNCİ KAT: 4 oda. 1 helâ, 1 slsath mutfak ve 1 dolap,
İKİNCİ KAT: 4 oda, 1 helâ, 1 slsath mutfak vc 1 dolaptan İbarettir.
Her katında elektrik ve terkos teslsatlyle aydınlıktan vardır Bodrum katından başka her katında havagazı tesisatı cur. Ayrıca 5x5 eb'adında bir teras ile katların birer vardır.
Tamamen kârgir olup Hateml Fatma Zehra Kaynak, Faika Kocaer Akan işbu gayrimenkul© (40 kırk bin) lira kıymet takdir edilmiştir.
HUDUDU: Tapu kaydı gibidir.
Yukarıda evsafı yazılı gayrimenkul© alt şartname 6.12.1950 tarihinden itibaren dairemizde açık bulundurulacaktır.
Birinci açık arttırması 27.12.1950 tarihin© rastlayan çarşamba giinü saat 10 dan 12 ye kadar İcra Dairesi salonunda yapılacak ve muhammen kıymetin yüzde yetmiş takdirde en son arttırana ihale edilecektir, gün uzatılacak ve 6.1.1951 tarihine rastlayan nı mahal ve saatte yapılacak olan ikinci açık bedelle talip olana ihale edilecektir.
Satış açık arttırma ile yapılacağından peşin olduğundan arttırmaya gireceklerin muhaminen kıymetin
tercih ediniz
kuru buhar sür şoförü komple, bir adet emme hava vantilatörü, üç beygirlik elektrik motöriyle müteharrik, bir adet yüksek tazyikli buhar tevzi piston ve rotu komple olmak üzere bu parçalar teklif alınmak suretiyle satın alınacak veya yaptırılacaktır.
Bunlara ait evsaf şerait ve ölçüler istenildiği zamanda bedelsiz olarak belediyemizden alınabilir.
Bu modele ait parçalar elinde bulunup da vermek veya yapmasını deruhte etmek isteyen mücssesclerin on beş gün zarfında gerek şifahen ve gerekse mektupla tekliflerini bildirmeleri lüzumu ilân olunur. İ16768/
yüzde yedi buçuğu nispetinde pey akçesi vermeleri veya millî bir bankadan teminat mektubu getirmeleri icap eder. Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse derhal veya verilen müddet içinde bedeli ödemezse icra ve İflâs Kanununun 133 üncü maddesine göre işlem yapılır. Birikmiş vergi ve vakıf borcu satış bedelinden ödenir. 20 yıllık tâviz bedeli, tellaliye rüsumu, ihale pulu ve tescil masrafı alıcıya aittir.
ipotek sahibi alacaklılarla diğer alAkadRnn ve İrtifak hakkı sahiplerinin gayrimenkul üzerindeki hakların hususiyle faiz ve dair olan iddialarını ilân tarihinden itibaren on beş gün
mesai saatlerinde Elektrik Fen Memurluğuna müracaat etmeleri
İlân olunur. (16525)
İçinde evrakı nıüspitelcriyle dairemize bildirmeleri, aksi halde hakları tapuda kayıtlı olmıyanların paranın paylaşmasından hariç kalacakları, arttırmaya iştirak edenlerin şartnameyi okumuş ve münderecatını kabul etmiş addolunacakları ve daha fazla izahat almak isteyenlerin 950 6079 dosya numarası ile müracaatle şartname, tapu kaydı, bilirkişi raporunu görüp anlayacakları ilân olunur; (16686£
Beden Terbiyesi
Bölge Başkanlığından:
Türkiye - İsrail temsilî maçına ait olup henüz satılmamış bulunan açık tribün ayakta durma yerleri ve duhuliye biletleri bugün saat 10 dan itibaren stadyum gişelerinde satışa çıkarılmıştır. Sayın halka ilân olunur. (16790)4

Comments (0)