Memleketin beş yerinde telsiz istasyonları kurulması için bir proje hazırlanıyor
,
Tekel idaresi kahve satışlarını serbest bırakmak için tedkikler yapıyor
Sene 28 — No, 9688 — Fiat! her yerde 10 kuruştur.
PAZAR 7 Ekim 1945
Sahibi: Necmeddin Sadak — Neşriyat müdllrûı Hikmet Feridun En — AKŞAM Matbaa»
Gene Boğazlar meselesi ve Türk - Sovyet münasebetleri
Boğazlar meselesi, dolayısile Türkiye _ Sovyet Rusya münasebetleri. en çok tazelenip tekrarla, ilan konulardan biridir. Gerçek, te bu mesele,, milletler arası son gerginlikler içinde ehemmiyetini kay betmiş, olmakla beraber, ga. gelelerimizde buna her zaman verilen değer ve sütunlarımızda ayrılan yer. okuyucular üzerinde, yeni yeni gelişmeler karşısında bulunuyormuşuz tesirini uyan, dı maktadır. Halbuki Londra konferansının dağılış heyecanı içinde Boğaz ar meselesinin hiç mesuliyet payı yoktur. Buna rağmen yabancı kaynaklardan boyuna sızan haberler, gazetele. rimzide yazılan yazıların oralara gidip az çok değişerek gene bize dönen yankısından ibarettir.
Bazen yeni unsurlar katılmıyor i değil. Fakat bunlar olgu veya ol. muştan ziyade ahvale yakıştırma1 düşünceleridir. Meselâ dünkü ga. zetelerde çıkan bir habere göre Arrerikada filân zat. Sovyetlerin Boğazlarda tatmin edilmek şart!, le Akdenize çıkmaktan vazgeçe. cek’erni söylemiş.
Sovyetler, Londra konferan. da, çok istey:p azını elde etmek İçin şarkvari bir pazarlık politikası gütmüş olabilirler. Boğazlar işine, bu pazarlıkta birinci ehem, niyeti vermeleri de mümkündür. Fakat Sovyetlerin, Boğazlara karşılık Akdenize alâkasız kal. mayı kabul edeceklerini sanmak, belirmekte olan geniş Sovyet plânını hiç anlamamaktır, Sovyetle. rın programı gelişi güzel değildir, her parçası birbirine bağlı bir bütün teşkil eder. Sovyetlerin Boğazlardaki emelleri bir toprak hırsı değildir. Boğazlara, yani Türkiyeye el koyup Akdenize çıkmak başlıca vargılarıdır. Bunun İçindir ki Boğazlar rejiminde İste, dikleri, değişiklik, bu Akdenize geçidin başkalarına kapalı, ken. dilerine acık olmasıdır Gene bu. nun içindir kİ Amerika ve İngiltere, Mdntreux mukavelesinin ye. ni şartlara göre değiştirilmesi meselesine birkaç ay önceki ka. dar ehemmiyet verir görünmü. yorlar. Bütün deniz ve nehir yollarının her millete serbes geçit olması tezini müdafaa eden M. Tıuman, bu mesele hakkında Londra konferansına verdiği plânda artık ısrar eder görün, müyor. Çünkü Montreux and. lasmasmdan şikâyetçi yalnız Sovyet Rusyadır. (Niçin şikâyet, çidir. belli değil) Montreus mu. kavelesi sırf bu yüzden değişe, çektir. Fakat. Amerika ve îngil. terece ileri sürülen yeni şekil, yani Boğazların milletler arası serbes bir yo] olması teklifi, Sov. yet Rusyanın işine gelmediğine göre. İngiltere ile Amerika ise Sovyetlerin tek başlarına (ve Türkiye île birlikte dahi) Boğaz. Tara hâkim olmalarını asla kabul etmedikleri göz önünde tutulun, ca Montreu* mukavelesinin değişmesine hic bir sebep kalmıyor demektir. Bilhassa Dış İşleri Ba. kanları meclisinde hiç bir meşe, lede anlaşma olamaması Londra, da bu kanaati büsbütün kuvvet, lendirmiş. Boğazlar ve Truman plânı hiç konuşulmamıştır bile.
Görülüyor kİ Boğazlar diye bü. tün Avrupa sulhundan ayrı, tek başına bir me-ele yoktur. Yalnız Türkiyeyi değil, Ingiltere ve Amerikayj da derece derece alâ. kalandıran bu mesele öteki dâ. valara o kadar bağlıdır, bilhassa Akdenize öyle bitişiktir kİ ondan koparılıp satılığa çıkarılamaz.
Boğazlar İşine karışmış başka bir haber dc Türkiye İle Sovyet Rusya arasında, yeni bir anlaşma İçin konuşmalar başladığını bil. diriyor.
Böyle bir haberin doğru, yalan olduğunu söyliyecek yetkide de. ğil'z, fakat buna ihtimal vermi. yoruz. Çünkü böyle veni bir bas.
yasetinde büyük değişme lâzım, dır. Bunu gösteren hiç bir alâmet yoktur Tersine, aleyhimizde bo. şu boşuna körüklenip kışkırtılan kaba ve neticesiz tahrikât görü, yoruz,
Türkiye . Sovyet Rusya müna. sebetlerinin İstenen şekil alma, masından suçlu biz değiliz. Tür. kiyenin siyasetinde. Rusyaya karşı, yirmi yaldır değişmiş hiç bir şey yoktur. Duygularımız, menfaatlerimiz hep aynıdır. An. eak, Sovyet Rusya değişmiştir. Moskovada esen hava yirmi yıl Önceki, hattâ harbden evvelki hava değildir, büsbütün başkadır. Dost aramıyor, iyi niyet ve saml. mllik beklemiyor. Dostluğu. Rus nüfuzu altına girmekte bulu. . . vor, bir milletin iyi niyetini istik, langıç İçin Sovyet Rusyanın sİ.j tâlinden katlanacağı fedakârlık
Memurlara bir üst derece maaş kanunu
Belediyeler ve özel idareler memurları da zamdan faydalanacaklar, bu idarelere genel bütçeden yardım edilecek
Ankara 7 (Telefonla) — Maliye Bakanlığı maaşlı memurla, rın bir üst derece maaş alabilme, lerinı temin edecek kanun tasa, rısını hazırlamağa devam etmek, tedir. Tasarı genel bütçe dışında kalan katma bütçeli dairelerle özel idareler ve Belediyeler memurlarının da bir üst derece maaştan faydalanmalarını temin edecek şekilde hazırlanmakta. dır.
Yapılan hesaplara göre özel
Sovyet hükümeti tarafından geri çağırıldı
Tokyo 7 (USİS) — General Mac Arthur genel karargâhı gözelilerinden biri, dün General Mac Arthur genel karargahı nezdlndekl Sovyet askeri temsilcisi tümgeneral Kuzma Derev-yanko’nun Tokyodan Mostovaya hareket ettiğini bildirmiş ve bunun «hiç bir mâna» ifade etmediğini ilave etmiştir.
(Moskova radyosu, dün akşam General Derevyanko’nun hükümeti tarafından geri çağırıldığını bildirmiştir.)
Hitler sağ mı?
Gl.
Eisenhower bundan şüphe ediyor
Londra 7 (R) — Hollânda’yı ziyaret etmekte olan Ol. Eisen. hower demiştir kİ: «Evveİce Hit. ler'in öldüğünü zannediyorduk. Şimdi hâlâ sağ olduğu kanaati, nl destekli yen bazt emareler var. dır.»
Diğer taraftan geçende tevkif edilmiş olan Hltler'ln kardeşi serbes bırakılmıştır. Bu adam adını değiştirmek İçin müracaat, ta bulunmuştur.
Ingilterenin deniz
kayıpları
Newyork 6 (A.A.) — Bahriye Bakanı M. James Ferrestall, Amerikan donanmasının harb sırasında muhtelif sınıflara alt 698 harb gemisi kaybetmiş oldu, ğunu bildirmiştir,
Harb gemisi kayıp listesinde,
2 zırhlı, 4 uçak gemisi, 6 refakat uçak gemisi, 0 ağır kruvazör. 3 hafif kruvazör, 71 muhrip ve 52 denizaltı dahil bulunmaktadır. [MUKADDES YALANI
I y
L, Maiicet’nin yazdığı, (Vâ - Nû) gayet heyecanlı romanı pek yakında „ yoruz.
idarelerin maaşlı memurlarına verilecek bir üst derece maaşların tutarı dört buçuk milyon II. rayı. Belediyelerin maaşlı me. mutlarına verilecek bir üst maaşın tutarı da bir milyon lirayı bulmaktadır.
Yapılacak incelemeler sonun, da bugünkü gelirleri bir üst de. rece maaş vermeği müsait olnu. yan özel idare, Belediyelere, ay. nt yardımda olduğu gibi, genel bütçeden yardım edilecektir.
Yeni bir gizli
İz bırakmadan ilerleyen torpil
Londra 7 (R) — Amerikada yeni bir Müttefik gizil silâhı açı. ğa vurulmuştur. Bu silâh elek, trikle lşliyen ve suda iz bırakmı. yan yeni bir torpildir. Bu torpil yakından bile görülemez ve es. kişine nispetle üçte lk! daha ucuzdur. Bu silâhla, İçlerinde biri zırhlı olmak üzere 300 Japon gemisi batırılmıştır.
Japon âlimleri bunu tekemmül ettirmişler
Tokyo 7 (ÜSİS) — General Mac Arthur. bugün Japon alimlerinin 40 yarda mesafeden bir tavşanı öldürebilen ve aynı mesafeden İnsanları 12 ilâ 24 saat sersemletip yorabllen «öliim şuaları» adını verdikleri şuaları tekemmüle muvaffak olduklarını açığa vurmuştur.
Japonlar, bu keşif üzerinde 5 buçuk sene çalışmışlardır. Harb bittiği sırada 116 Japon âlimi, bu ölüm şualarını neşreden, cihazı tekemmül ettirmek İçin geceli gündüzlü çalışıyorlardı.
Atom bombasının tesirlerin! tesb.lt İçin Japonyaya gelen Amerikan âlimleri, bu Japon cihazının büyük bir asker! kıymeti haiz olabilmesi İçin teknik sahada çok büyük terakkiler kaydedilmesi lâzım geldiğin! söylemişlerdir.
Almanyadaki İngiliz kuvveti
Londra 8 (AA.) — Brltanova'nm asker! muharriri yazıyor; Almanya’ dakl İngiliz İşgal ordusu halen, üç kola ayrılan asgari 800.000 kişiden mürekkeptir. Terhisi çabuklaştırmak İçin alınacak tedbirlerle bu kuvvet süratle azaltılacak Ve gc-'-’k yazdan itibaren Almanya’da muhtemel olarak 270,000 kişilik seferber bir stratejik İhtiyat kuvvet kalacaktır.
______________
nun tercüme ettiği bu ı tefrika etmeğe başlı. (
—__________________J
derecesile Ölçüyor, bir hükümetin samimiliğini vatan toprakların, dan verilecek hediyeferden anlı, yor. Aksi takdirde Sovyet Rus. yanın Türkiye ile en İyi dostluk münasebetleri kurmasına hiç bir engel yoktur Türkiyeden, karsı, lıklı eşit menfaatler ölçüsü bakı, nıından, ancak dostluk bekllyebl. lir, Lenin Rusyaslle İyi geçinmek Türkiye için ne kadar faydalı İse. Rusvanın da Cumhuriyet Türk!, yesin? gerçekten bağlanması o de. rece zaruridir. Bu İki millet ya. sadıkça ve komşu kaldıkça bir. birlerine lâzımdırlar. Bu sahadaki düşüncemiz hâlâ değişmiş değil, dir. Moskovada da bir gün aynı İnanın — eskisi gibi — üstün geleceğini umuyoruz. Şimdilik bundan öte bir şey yoktur. ■
Necmeddin Sadak
Beşlerin görüşmeleri çıkmazdan kurtulabilecek mi?
FRANSIZ VE ÇİN DIŞ BAKANLARI ÜMİTLİ
Amerika’daki kanaat: Bütün mesele Stalin’in alacağı vaziyete bağlıdır
Londra 7 (R.) — Fransız kabinesi dün akşam toplanmıştır. Toplantıda Fransız Dış İşleri Bakanı Bldault Londra konferansı hakkında İzahat vermiş ve konferansın neticesiz kalmasından dolayı fazla kötümserliğe kapılmağa hacet olmadığını söylemiştir.
Diğer taraftan eski Fransız Başbakanı Reynaud, radyoda seçim miina-sebellle söylediği bir nutukta demiştir ki: i Bugün her Kansızın bir düşüncesi, bir arzusu olmalıdır: Fran-sanın yeniden büyük devlet halini alması. Büyük devlet sayılmamanın neye malolduğunu şimdi öğrendik. Müttefikimiz olan Kuşların bile biz! konferanslardan attırmak İstediklerini görüyoruz. Bu durum karşısında Rusya ile ittifakı bozmağı değil, bir kat daha kuvvetlenip eski mevkiliniz! almağı düşünmeliyiz.»
Londra 7 (R.) — Beşler konferasm-dan Çine dönmekte olan Çin Dış Bakam Vang, Hlndlstanda Karaçl’ye varmıştır. Çin Dış Bakanı gazetecilere demiştir kl:
«Londra konferansının neticesiz kalması önceden görü? teatisi yanılmamasından ileri gelmiştir. Mamafih kör düğümün yakında çözüleceğin! timldedlyorum. Sulh ayrılmaz bir şeydir. Bu sebeple Avrupadakl barış an-laşmnslle Çin yakından ilgilidir.»
Umumî konferans
cereyanı
Vaşlngton 7 (R.) — Amerika Dış İsleri Bakanı Byrnes’ln nutku Amerl-kada büyük akisler yapmıştır. Umumi kanaat şudur: Nutuk çok açıktır ve aynı zamanda uzlaşma fikrinden İlham almıştır. Mamafih uzlaşma teslim olmak mânasına gelmemektedir. Dış İşleri Bakanı bugünkü çıkmazdan kurtulmak İçin biricik çare, umum! bir konferans olduğu kanaatindedir, Gazeteler bu kanaate Iştlrâk ediyorlar.
New-York World Telegram, yazdığı makalede diyor kİ: «Londra konferansının uğradığı muvaffakıyetslz-llğe Amerikanın cevabı, dünya sulhunun kurulması için lâzım gelen programı hazırlamak üzere harbe Iştlrâk etmiş bütün milletlerden mürekkep bir konferans toplanması olmalıdır.»
Amerikadaki kanaat
Beyrut 7 (R.) — Vaşlngtondan alınan bir habere göre, Birleşik Ameri-f— -
Bu gece saatleriniz' bir saat geri alınız
Bu gece yarışından, ltiba, ren yaz saati bitmektedir. Bunun İçin yatarken saatle, rinlzl bir saat geri almağı unutmayınız
L- _______________________I
DİKKATLER:
Zemane iplikleri
'>Pamuk ipliğine bağlamak»... «tpiyle kuyuya inmemek.»
Sanki bu tâbirler zemane İp. likleri için uydurulmuştur; Düğ. meler patır patır dökülüyor. Terziden yeni gelmiş dikişler boydan boya sökülüyor. Kontrol edl. yorsun uz: Eskiden makbul sayılan firmaların makaraları. Fakat çift sap tiresi bir tepretllişte kopuyor.
Yalnız dahilde değil, hariçte de bu lıarb dolayısile çok çürük mallar İmal edildi. Kütte halin, ele ithalât yapılırken, malın yalnız tediye imkânlarına değil, ay. m zamanda metanetine bakmağı âdet edinmeliyiz. Bari o cihet, ten kalburaltı olmayalım.
HAFTA KONUŞMASI Do’ıı görünen kof sözler Yazan: Refik Halid Karay Bugün beşinci sahifemîzde
| ka siyasi çevrelerinde Londradakl Beşler koferansımn akamete uğraması meselesi hararetle münakaşa edilmektedir. Siyasi tefslrçller konferansın akamete uğraması mesuliyetini Sovyet Rusyaya yüklemektedirler. Bunlara göre, konferansın bir çıkmazdan kurtarılması artık bizzat M. Stalin’in elindedir. M. S talin acaba umumi bir sulh konferansı yapılmasını Lstlyecek mİ?
Tefslrçller her şeyden evvel Pots-dûtn kararlarının yeniden gözden geçirilmesini ve lâyıkı veçhile tefsir edilmesini İstiyorlar.
Hatırlatıldığına göre, gerek San Francisco ve gerek Potsadm konferansları sırasındaki Sovyet hareket tarzı bizzat M. Stalln tarafından değiştirilmişti. Bu vaziyet karşısında Londra konferansını çıkmazdan çıkaracak olan gene M. Stallndir. Onun
Çekoslovakya ile Polonya arasında gerginlik
Hududda hergtin hâdiseler oluyur, bir kısım Çek’er Çekoslovakya’ya iltica ediyorlar
Berne 7 (R.l — Çekoslovakya İle Polonya arasında yeniden gerginlik lcr meydana çıkmıştır. Polonya’ya ilhak cdleln Ratlbor ve Glelch halkının Çekoslovakya'ya iltica etmekte oldukları haber! verilmektedir. Halk PolonyalIlar tarafından kendilerine karşı çok fena muameleler yapıldığını bildirmişlerdir,
Londra 7 (R.) — Çek Başbakan
muavini dün gece bir nutuk söylemiş ve Çekoslovakya'nuı hudutlarından bahsetmiştir. Çek Başbakan muaılnl bilhassa Teçen meselesini ele almıştır. Çek hükümet adamı demiştir kİ:
«Biz bu meseleyi halledilmiş sayıyoruz. Kömür ve taşıt kolaylığı olmasaydı belki Teçen'e bu kadar
PAZARDAN PAZARA
Çök şükür, basın hürriyetine kavuştuk sayılır. Hem de tam ve kayıtsız hürriyet. Bu hürriyetin hiç bir zararı olmadığını anlamak için de iki üç aylık tecrübe kâfi geldi. Görüldü kİ en azgın muhalefet gazetecin, ğinin de hududu vardır. En sert, en kaba ithamlar, hattâ küfürler günlerce yazılır, yazı, lir kimse aldırış etmez ve niha. yet bu çeşit ilham karihası da tükenir, terbiye ve İtidal avdet eder, ayni müphem ve umumi fikirler temcit pilâvı gibi tekrarlanır gider, okuyucuya bık. kinlik gelir. Bundan sonra, umumiyet ve bedilıiyat üzeri, ne ânıiyane tenkidler değil, muayyen meseleler hakkında ciddi tetkikata istinadeden tenkid ve muhalefet devri açı. lacaktır ve nıathııat hürriyeti, nin nimetlerinden nsıl o za_ man müstefit olacağız.
Anlaşılıyor kl hiç lılr hükümet: »Hürriyet yok kl yaza, hm!» dedirtmemclidir. Hürriyeti matbuat, İhtiraslar kaza, nının emniyet, süpapıdır.
Şimdi mesele, bu basın hürriyetini kanunların sigortası altına koymaktır. Hükümet gazete kapatmıyor. Hükümet gazete kapatamamahdır Bu da kanunda değişiklikle olur. Mahkeme kararı, evet. Fakat
her halde Dış İşleri Bakanı M. Molö-tov’dan daha anlayışlı olacağı kuvvetle ümidedlimektedir.
Birleşik Amerika siyasi çevreleri şimdi vaziyetin cevabını Moskovadan beklemektedirler.
Londrada bu hususta hüküm süren kanaat ikiye bölünmüştür. Bir kısım çevreler konferansın yalnız üçler arasında yapılmasını, diğerleri İse daha fazla genişletilmesini İstemektedirler.
İtalya’da hayal sukutu
Londra 7 (R.) — İtalyan Başbakanı Parri dün gazetecilere şu demeçte bulunmuştur: «Londra konferansının neticesiz kalması İtalyada acı hayal sukutu uyandırmıştır. İtalya, Müttefiklerin, hattâ muvakkat bllt oisB. bir hal çaresine varmalarını çok İsterdi. İtalyada mütareke hükümleri gittikçe tahammül edilmez bir hal alıyor.»
ehemmiyet vermezdik. Teçen Çekoslovakya İktisadiyatı için çok lüzumludur. Esas’n burası 920 den 938 tarihine kadar Çekoslovak'nuı bir parçası idi. Biz demokrasi ve Slâv kardeşliği uğruna Lehistan'la anlaşmayı istiyoruz. Fakat bunun İçin Teçen İşinden tekrar bahsedilmesini arzu etmiyoruz.
Şilezya'dakl Glelch, Lublce ve Rh-tJbor meselelerini barış konferansında zikredeceğiz. Konferansın isteklerimizi tanıyacağını umuyoruz.»
Reutcr ajansının Prag muhabiri diyor kİ; «Çek - Polonya hudutları boyunca her gün hâdiseler oluyor. Vaziyet gittikçe fena bir şcklt almaktadır.»
İlk iş tek dereceli seçim olmalıdır biz, yalnız gazete davaları için husus! mahkeme kurulmasına taraftar değiliz. Böyle bir mata, keme daima sert olur, İstiklâl mahkemesini andırır. Korka, nz... Matbuat dâvalarında mahkemeye bir (>jüri» heyeti ilâvesi iyi bir fikir olarak tetkike lâyıktır.
Daha geniş bir Demokrasiye doğru atılacak başka adımlar var.
Bazı kanunlarda — meselâ cemiyetler kanununda — de. ğişiklik lâzımdır, deniyor, Gü, zel amma bunlar ikinci derecede kalır. Şimdi bile her İste, yen siyasi parti kurabiliyor.
Bizce temel değişiklik, seçimlerin tek dereceli olması, dır. Demokrasinin ilk mânası halkın hâkimiyeti olduğuna göre halk, kendi vekillerini blz_ zat ve doğrudan doğruya seç. melidir. Cumhuriyet idaresi, nin, Millet Meclisinin bıı su. retle mânevi! kazancı büyük olacak, milletin siyasî alâkası ve kontrol arzusu çok artacaktır, Partiler de, başta C. H, Partisi olmak üzere, daha çok ça. taşacaklar, programlarına, teşkilâtlarına, iv rozetlerine daha çok dikkat edeceklerdir.
İleri demokraside tek dereceli seçim ilk şarttır.
— Demokrat —
Sanife 2
AKŞAM
/ LKılU lürtO
SÖZÜN fiELİŞİ
Milyon üzerine
Ya insanların tihnl çok açıldı yahut ta milyon denilen rakamlar yığını ehemmiyetini günden güne kaybederek alelade sayılar arasında orta bir yer almaya razı oldu. Aramızda yüzlerce milyoner bulunduğundan gayet tabii bir eda İle bahsede, biliyor, milyon rakamım sağa sola bol keseden saçıyor, yapıştın, yon». Hele para olarak milyonun gözümüzde hiç bir değeri yok. tur. Geçen gün bütçe dolayisile gazetelerde Çıkan yazılan okur_ ken bir muharrir gördüm, «bilmem hangi esasa göre maaş veri, lecek olsa bu, hazîneye yılda ancak bir kaç milyon lira kadar ehemmiyetsiz bir fedakârlık yüklen diyordu. Başka bir muharrir de. aynı milyonlar görmüş, milyarlar harcamış kalantor adam tavrile ( 9 milyon gibi küçük bir açık» vererek bütçeyi kapamanın mümkün olacağındanbahsetmekteydi.
Ne acaip şey! Ne tok gözlülük! Halbuki şimdi düşünüyorum; hattâ elime kalemi alıp ufak rakamlarla birkaç milyon hesabı yapıyorum: Milyon öyle her babayiğitln küçük görebileceği bir rakam değildir. Misâl mi istiyorsunuz: Günde bir paket sigara iç$n adam bir milyon sigarayı 137 senede içebilir, Haydarpaşa istasyonundan kalkıp tren yolundan aynlmaksmn bir milyon adım atsak Kayseriyl çok geçeriz Ortalama insan ömrü bir milyon saat olsaydı her birimiz 1141 sene yaşıyabilirdik. Tünel idaresinin bir milyon kayışı olsa, her kayışı da bir ay kullanıp atsa otuzuncu, yüz otuzuncu değil sekiz yüz ellinci asra kadar kayışa İhtiyacı olmaz!
Amma diyeceksiniz ki biz milyona para olarak ehemmiyet ver. miyoruz. Bir milyon lira nedir ki? Nedir olur mu? Bir milyon tek kâğıt lirayı üst üste korsanız iki defa Beyazıt kulesinin boyunda para eder. İnsan bu kadar parayı beş gün, beş gece durmama, casma saysa bitiremez ve günde elli lira harcıyarak bir adam bir milyonu ancak 55 senede haklar!
Böyle iken milyon bir avuç çil para imiş gibi: «Ne olacak ca. mm. diyoruz, adamın topu topu bir milyon lirası var!» yahut yanlı» düzeltiyoruz: «Falan isten mi? O kadar çok değil, galiba bir milyon kadar bir şey vurdu!» Şevket Rado
Cumhurbaşkanı
İngiliz çocuklarının resim sergisini gezdi
Ankara 6 — Cumhur Başkanı İsmet İnönü bugün akşam üzeri refikasile birlikte Dil. Tarih . Coğrafya fakültesine gelmiş ve burada açılan İngiliz çocuklarının resim sergisini gezmiştir ,
Değiştirilecek kanunlar
Parti ve Meclis mahafilindeki cereyan
Cumhuriyet. Halk Partisi Gen Yön kurulu yeni bir toplantı yajp»4ür. Bu haberi veren bugünkü Yeni Sabah gazetesi, Parti yüksek mahafill-nln daha demokratik gelişmelere doğru gerek seçim şeklilerini, gerekse ba?.ı kanunların tadili cihetinden hazırlık yaptığına İşaret ederek şöyle demektedir:
•Parti, Meclis ve hükümet mahallinde İlgili ve yetkili merciler basın, cemiyetler, polis, ceza, seçim, basın birliği kanunları üzerinde tadile muh taç ne gibi maddeler mevcut olduğu ve bunları nasıl bir tadile tâbi tutmak gerektiği üzerinde şimdiden İncelemelere başlanmıştır. Basın ve basın birliği kanunları umumiyet ItJbarİie gözden geçlrlkcek ve demokrat gelişmelere uygun t adil Ut kiil halinde hazırlanacaktır.»
Orta okul öğretmeni yetiştirmek için
Milli Eğitim Bakanlığı ortaokullara öğretmen yetiştirmek üzere Ankara Gazi Terbiye enstitüsünden başka Balıkesir Necatlbey öğretmen okuluna da bir kısım ilâve etmişti. Bu İki okul ortaokullardaki öğretmen Ihtl-Srını karşılamadığından, Bakanlık anbul öğretmen okuluna da bir yüksek kısım İlâve etmek tasavvu-rundadır. Hâlen Balmumcuda bulunan okul, Yıldızdaki pansiyonlu okulların binasına nakledileceğinden, bu bina açılacak ve yüksek kısmın faaliyetine İmkân verecektir.
Ortaokullarda matematik öğretmenlerine fazla ihtiyaç olduğundan, .evvelâ matematik şubesi açılacaktır
Elâzığ - Van demiryolu
Ankara 7 (Telefonla) — Elâzığ -Van demiryolunun İlk parçası olan 70 kllomcterllğinln toprak tesviyesi tamamlanmıştır.
Karabük demir ve çelik fabrikası bu hat için Bayındırlık Bakanıma 4700 Uın ray vermeği üzerine almıştır. Hattın ray döşeme İşi önümüzdeki marta kadar tamamlanacaktır.
Harb okuluna girmek isteyenler
Ankara 6 — Bu yıl harb oku. luna ırk ve mezhep farkı gözetil, mekslzln talebe alınmasına ka. rar verildiği yazılmıştı. Okula girmek İçin müracaat eden genç sııbay namzetleri arasında İki Musevi vatandaş da bulunmak, tadır.
Laval’in muhakemesi
Kiracı ve mal sahiplerini alâkadar eden maddelerinde değişiklik
Ankara 8 — Hükümet, milli korunma kanununun kiracıları ve mal sahiplerini alâkadar eden maddesinde değişiklik yapmak niyetindedir Bu değşlkllğln, İdaresini yalnız kira İle temin eden mel sahiplerine kira ücretini arttırma imkânını verecek mahlyette olacağı tahmin edilmektedir.
Lâval mahkeme salonuna girmiyor
Londra S (B.B.C.) — Laval’in muhakemesine Paris'te bugün de devam edilmiş, fakat Lav al salona girmemekte ısrar ettiği İçin muhakeme pazartesiye kalmıştır.
Mahkeme açıldığı vakit mübaşir. Laval'i salona çağırmış, fakat Laval; «Gelmlyeceğlm, isterseniz ellerime kelepçe geçirin., diyerek salona girmemiştir.
Bunun ifeerlne mahkeme öğleden sonraya bırakılmıştır Fakat Lava) gene salona girmemekte ısrar etinle, avukatları da mahkeme huîuruna çıkmıyacaklarmı bildirmişlerdir.
Bugünkü muhakemede yalnız, şahit olarak, M. Lebrun dinlenmiştir. Eski Cumhur Baştanının söylediğine göre, 1940 haziranında Laval M. Lebrun’e Fransa'dan dışarı çıkmamasını, çıkacak olursa kendisini vatan haini İlân edeceğini bHdlrmçltİr.
Diğer taraftan, Laval’in sıhhat! bozuktur. Gerek mahkemeye giderken, gerek çıktıktan sonra doktora muayene olmaktadır.
Londra R, 8 (B.Y.U.M.l — Laval’in* yargılanmasının 10 gün kadar süre ceğl sanılmaktadır. Buna seb'tp. La-val’ln davet etmek niyetinde olduğu şahitlerin çok olmasıdır
şimdi bütün Fransızlar, 92 yaşındaki bu eski Vichy Başbakanının dâvasını hudutsuz bir İlgi İle taklbet-mektedlrler.
Paris 6 (AA.) — Oturuma nihayet verildikten sonra Laval’in avukatları. Başkan Monglbeaus’nun mübaşir va-ffltaslyle yaptığı davete sanık tarafından verilen cevabı basma bildirmişlerdir.
Muhkemi de vuku bulan hâdiseler üzerine, oturuma gelmekten imtina etmeği bir vazife telâkki ediyorum. Müdafaamı yapmak İmkânsızlığında bulunuyorum Bu, yalnız Iş'ekl tahkikat noksanlığından değil aynı zamanda bende hakiki yargıçlar karşısında buiurmadı^ını kanaatinin hasıl olmasından dolayıdır. Başkan Monglhfauu’nun küfür dolu sualleri ve jüri heyetinden bazı üyelerin ua-na karşı kullandıkları bt'.karetll sözler, oturumda da söylemiş olduğum gibi, adil bir cürüm hazırlanmakta olduğunu gösteriyor. Mahkeme başkanı bana bir sual sorar sormaz, bunun cevabını hakareti! telâkki ettiğim sözlerle kendisi vermeği bir vazife addediyor. Bana karsı «Pis herif, on İki kurşun yiyeceksin, on iki gün İçinde işin bitirilecektir» şeklinde hakareti! sözler kullanan Jüri üyeleri bir adalet İşine İştirak etme-ı mekte olduklarını şüphe götürmiye-cek bir şekl'de açığa vurmuşlardır Muhakemenin isyan ettirici bir taradığı müdafaamı yapmaya imkân bırakmıyor.
Bir İngiliz tefsiretsinin mütalâası
Konferansın muvaffakiyet sizliği şaşkınljk uyandırdı
Halk Sovyet görüşüyle dünya milletleri görüşünün birleşmesi kabil olamadığından şüphe ediyor
Londra 7 (A.A.) — Yorumcu Wlck-ham Steed diyor ki: Londradakl Dış İşleri Bakanları konferansının mu-vaffakıyetslzllğl vahim ve karışık bir durumu açığa vurmaktadır. Bu mu-vnffakıyetslzlik neticesinde yalnız konferans değil, sulhun hazırlanması işine bu konseyi tavzif etmiş olan Üç büyüklerin Potsdam anlaşması da akim kalmış oluyor. Keza ciddi olarak telâkki edilmesi lâzım gelen nokta da Birleşmiş milletler güvenlik konseyinin daimi üyesi bulunan beş başlıca devlet arasında bir anlaşmazlığın bulunduğu hususundaki bu ilk belirtilerdir. Rus. İngiliz hükümetleri şefleri arasında ahengi yeniden kurmak İçin gayretler 6arfedilecektir. Bu arada Dış İşleri Bakanlan Londrada-kl muavinlerine ve daim! sekreterlerine hiçbir talimat bırakmamışlardır. Bunların İse Başbakanların measisi-ne devam edecekleri zannedilmekte idi.
Bunun arkasından atom kudretini kontrol meselesi gelmektedir. M. Tru-man bu meselede İngiltere ve Kana-danın da fikrini almağa hazırlan-maktadır. Dünya yüzündeki siyasi ve askeri kudretin müstakbel mahiyeti bu meselenin halline bağlıdır. Bundan dolayıdır kİ, muvaffakiyet sizliği şaşkınlık t aklbetm ektedir. Sulh antlaşmalarının hazırlanması İşinde bir İlerleme kaydedilebllmesl İçin İngiltere, Rusya ve Birleşik Amerika arasında yeni anlaşma zeminleri aranmalıdır. ve böyle bir anlaşmada üç büyük devletin Fransa ve Çin İle münasebetleri bahsinde mutabık, kalmalarına lüzum gösterir. Zira bu üç büyük devlet, Birleşmiş milletler, güvenlik konseyinde daimi üye bulunuyorlar.
Bu şekilden başka ortada Rus politikası meselesi de vardır. Her ne kadar M. Molotov bidayette Fransa ve Çin'i, Balkan memleketlerine ait sulh antlaşmalarının hazırlanmasında müzakere dışı bırakılmasını arzu etmişse de sonradan bunların oy sahibi olmadan bütün müzakerelere iştirak etmeleri hususundaki İngiliz ve Amerfikan tekil fini kabul etmiştir, Bunun üzerine konsey çalışmalarına günlerce devam etmiştir. Fakat,M-Molotov, muvazenenin tamamen kendi aleyhine döndüğünü görünce fikrini değiştirmiştir. Molotov, yalnız Fransa ve Çinin müzakerelere iştirâk etmeleri hususuna muvafakatini geri almakla kalmamış, bu muvafakate ait bütün izlerin tutanaklardan silinmesini de İstemiştir.
M. Molotov. konferansın devamı müddetlnce Moskova İle daimi istişare halinde bulunduğuna göre, ortada yalnız şahsî bir inat da bahis mevzuu olamaz.
Bununla beraber, İngilterede ve Birleşik Amerlkada, Londra, Vaşlng-ton ve Moskova arasında doğrudan doğruya yapılacak müzakerelerle bu İşin çıkmazdan kurlarılabileceğlnl ve sulha giden yolun açılabileceğini ûmldcdelner ve hattâ bunu resmen tavsiye edenler de vardır.
Bu ümit, İngiliz basınının, muvaf-fakıyetslzllğiıı mesulleri hakkında İngiliz basınında sükûtun neden İltizam edilmiş olduğunu İzah eder.
Halk efkârı şu suale btr cevap bulamıyor: «Eğer Birleşmiş milletler güvenlik konseyindeki başlıca beş üye, sulhu yapmak İçin tatbiki gereken temel usuller üzerinde anlaşamaz larsa Birleşmiş milletler dünya güvenliğini nasıl kurabileceklerdir? Halk efkârı, muvaffakıyetslzllğln sebeplerinden ziyade bu sebeplerin arkasında gizlenen hakikate dikkat etmektedir. Halk efkârı şundan şüphelenmektedir: Bu hakikat, Sovyetler Birliği noktai nazariyle hedefinin diğer dünya milletlerinin noktai nazar ve hedefleriyle kabili telif bulunmadığı hakikati değil midir?
Bu şüphenin ne dereceye kadar haklı veya haksi2 bulunduğunu şimdilik söylemek mümkün değildir Rusyada aleni olarak yapılan son demeçler. Sovyetler Birliğinin muazzam genişliğine ve kudretine rağmen kaynaklarını geliştirmek ve harb esnasındaki kayıplarını telâfi etmek İçin Birleşik Amerikanın, İnglterenin ve diğer milletlerin yardımlarına İhtiyacı bulunduğunu İma etmektedir.
Eğer konferansta Rus temsilcileri tarafından gösterilen temayüllerin bütün Rus siyasetinin mümeyyiz vasfı şeklinde tezahür ederse bu hal böyle bir yardıma koşmak arzusunu bu milletlerde pek güç uyandırır. Böylece Londra konfearnsmın akloı kalmasından sonra sulhun bütün muammalarına bir yenisi katılmıştır. Bu. Rusyanın, dünyanın Rus olmıyan kısmiyle münasebetleri muammasıdır.
Nevyorktaki cereyan
Londra 7 (A.A.) — Daily Mailin Nevyork muhabiri şunları yazmaktadır' Rusya, üç büyük devlet arısında sıkı bir asker! İttifak kurulmasını ve bu suretle İngiltere, Birleşik Amerika ve Sovyet Rusyanın dünyada polis kuvveti rolünü oynamasını arzu etmekledir.
Londra konferaıışmdanbert bütün
Amerikalıların kendi kendilerine sordukları «Rusya gerçekten ne istiyor?» sualine verilecek cevap budur.
İlâve edildiğine göre, Rusya böyla bir İttifakı arzu ediyorsa, bunu sırf Birleşmiş milletler teşkilâtının İhdas ettiği güvenlik kuvvetlerine verilme si 1 âzını gelen polis vazifesini yapmak İçin, arzu etmektedir. Rusyanin, Fransa ve Çin gibi diğer memleketlerin dünyada güvenliği sağlamak ve İdame etmek İşine İştirAklnl istemediği beyan ounmaktadır. Bu, Molu-tov un, Fransa He Çini ikinci plâna atmak teşebbüsünde bulunmasını İzah eder.
Diğer bir Rus siirpnzi de, Moskova hükümetinin, J. O. Farben ve Opel muazzam fabrikalarım Almanya taralından ödenmesi gereken tazminat payı olarak talebetmesldlr. Birçoğu Amerikan İşgal bölgesinde bulunan J. G Farben fabrikalarının mukad-. deratı, bu büyük kimya tröstünün kimya lstlhsalfttinı inhisar altına alacağı hakkmdakl ithamlar neticesinde, Amerikan basınını daha evvel de İşgal etmiş bulunuyordu.
Yunanistanın endişeleri
Londra 0 (R.) — Yunan Drş İşleri Bakanı B. Polltls, dün gazetecilere yaptığı beyanatta, Yunanistanın Beşler konferansının müzakerelerini endişe ile taklbettlğlnl, zira konferansın galip ve mağlup farkı gözetmeksizin kararlarını dikte ettireceğinden korktuğunu söylemiştir
Yugoslav istekleri
Londra 6 CR.) — Yugoslavya Başbakan muavini B. Gar deli İtalya ile Yugoslavya münasebatı hakkında verdiği demeçte demiştir kİ:
— Bize âlt hiç bir şeyden vazgeç-mlyeceğlz. Üç esaslı talepte ısrar ediyoruz: 1 — Hırvatlara ve Sloven-lere âlt erazlnln iadesi. 2 — Tam tamirat ve tazminat, 3 — İleride Ital-j’&nın Yugoslavyaya tecavüzüne mâni olacak tedbirler alınması.
İran’da durum
Londraya gelen Times muhabirinin anlattıkları
Londra 7 CR.) — Times gazetesinin İrandan gelen muhabiri bi'dirlyor: İran milleti, topraklarının yabancı kuvvetler tarafından 007altHmas.n1 bekliyor. İngiliz kıtaları İranı tahliye etmeğe hazırdırlar. Fakat şimaldeki bazı faaliyetler endişe doğuruyor. Burada Sovyet kıtaları her şeye hâkimdir. Bunların muvafakati olmadık ça hiçbir memur değlştirllememeiçte-dlr. Sovyetler tarafından komünistlerden mürekkep Tude partisi kurulmuştur. Bu parti Sovyet işgali altında bulunmıyan kısımlarda da propaganda yapmakta. Rus ldare_ınln İyiliğinden bahsetmektedirler. Tude teşkilâtı geniş ve kuvvetlidir, teabmda hükümete karşı durabilir.
Bütün mesele memurların alacağı vaziyettedir. Bunlar müsamahakâr vaziyet alırsa, Tude vaziyete hâkim olabilir. «İranlılar felâket, sefalet ve ıstırap İçindedir. Geleceği endişe İçinde bekliyorlar.
Londra 7 (A.A.i — Times gazetesi, dünkü başmakalelerinden birinde, Beş büyükler konseyinin bir oturumu sırasında, 2 mart 1946 tarihine kadar İrandan bütün Ingiliz ve Rus kuvvetlerinin çekilmiş olması İçin varılan İngiliz - Rus anlaşması üzerinde durmaktadır.
Bu anlaşmanın, Tahrandaki İran mahfillerinde hissedilmiş endişeleri yatıştıracağını söyliyen Times gazetesi, Müttefik kıtaların İrandan çekilmesinden sonra bu memleketin en çok muhtaç bulunduğu şeyin bütün Iran arazisi dahilinde nizam ve Asayiş! temin ve takviyeye muktedir merkezi ve kuvvetli bir hükümetin kurulması olduğu mütalâasindadır Böyle bir hükümet ancak bir tek sağlam temel üzerinde kurulabilir: bu da halkın müzaheretidir.
Yürürlükte olan anayasanın böyle bir vaziyete uyup uymıyacağı meselesi vardır. Fakat diğer memleketlerde yapılan tecrübeler de göstermiştir kİ, bugün hükümet başında bulunanların daha geniş bir esasa dayanması ve bu suretle, ekonomik İnkılâbın zümre menfaatleri tesiriyle geciktirildiği zannını veren şüphelerin ortadan kaldırılması dostane tenkldler-den daha şayanı arzu bir şeydir. Bütün milletin menfaatlerini göz önünde tutmak suretlle teşehhütlere girişmek şimdiye kadar tranlılar arasında pek de gelişmiş bulunmıyan çok lüzumlu bir meziyettir. İranın kuvvetli ve mamur bir memleket olmak yolunda terakkiler kaydetmesi bütün Birleşmiş milletlerin esaslı menfaatleri İcabıdır. Zira. İranın coğrafi mevkii, stratejik ulaştırma yollarını kontrol etmesi keyfiyet! ve geniş petrol kaynakları, milletlerarası güvenliğinin kurulmasında bu memleketi mühim bir âmil yapmaktadır.
Ingiltereye bir hediye
Amerika 250 milyon Ingiliz liralık yiyecek ve elbise gönderecek
Londra 6 (A.A.) — Daily
Mall’ln Nevyork muhabiri bildi, rlyor: Başkan Truman İngiliz milletine, önümüzdeki kış çeke, ceğl mahrumiyeti tahfif yolunda 250 milyon Ingiliz lirası değerin, de yiyecek ve elbiseyi meccanen göndermeği düşünmektedir. Bu malların hediyesi, İngiliz mille, tine, harbde oynamış olduğu ro. le karşı bir şükran nişanesi olacaktır.
IngHterenln İktisadi durumunu çok düzeltecek olan bu muhte. şerri tediyeye İlâveten hâlen tn. gilterede bulunan milyonlarca Ingiliz lirası değerindeki Ameri, kan mallan da lngilizlere bira, kılacaktır.
Ingiliz - Amerikan görüşmeleri
Londra 6 (R.i — Vaşlngtonda İngl Hz - Amerikan görüşmeleri bir beynelmilel ticâret slvasetl konferansı şeklini almıştır, tkf tarafın yeni yıldan evvel bir anlaşmaya varma-lan beklenmemektedir,
Cinde dahilî harb
Singapur 0 (A.A.) — Çin komünistlerinin Yenan’dakt radyosu bugünkü yayımında Çunklng hükümeti kuv-vetlerile Doğu Çlnde Şekyang eyaletindeki komünist kuvvetleri arasında muharebelerin başlamış olduğunu bildirmiştir. .
Atom bombası
Amerikadaki bilginler bir demeç neşrettiler
IVashington 7 (A.A.) — Atom bombasının hazırlanmasında ça. 1 işmiş olan sivil bilginlerin yüz. de doksan beşini bir araya geti. ren ve «atom enerjisi bilginleri Şıkago birliği» adını taşıyan teşkilât tarafından bir demeç ya. yınlanmıştır. Bir kaç seneye kadar dünyanın bütün memleketlerinde genel bir felâkete sebebi, yet verecek derecede kâfi miktarda atom bombası mevcut olacağı bu demeçte bildirilmekte ve bu müthiş silâhın milletler arası bir kontrola tâbi tutulması yalvarırcasına talep edilmektedir.
Bu teşkilâta mensup bilginler atom bombasına karşı b!r müdafaa silâhı bulmanın mümkün olmadığı mütalâasındadırlar.
Mümkün olan tek müdafaa usulü bizzat bombava karşı de. ğil fakat bu silâhı taşıyan alete karsıdır. Bütün istikametlerden gelebilecek olan uçaklara ve fö. zelere karşı müdafaa stratosferler de dahil lâdar gibi aletlerde sağlanamaz.
İngiliz hondurasmda kasırga
Belize (Britanya hondurası) 7 (A.A.) — Britanya hondurft. sında kopan bir kasırga yüzünden. bu sömürgenin sahili bo. yunca büyük miktarda hasar olmuş. Punta Gorda şehrinde bl. naların vüzde sekseni yıkılmış, tır. Şimdiye kadar ancak bir kişinin öldüğü tesbit edilmiştir.
Mısır hükümetinin bir karan
Kahire 7 (A.A.) — İçişleri
Bakanlığının vermiş olduğu bir karara göre, 1946 senesinde, po. lls kuvvetlerine mensup yabancı subayların yerine Mısırlı subay, lar ikame edilecektir.
İngiliz lirasının kıymeti
Washington 7 (A.A.) — lngi. liz hükümetinin sterllngi kıy. metten düşürmekten vazgeçtiği hakkında Amerikan kaynakla, rından çıkan bir haber üzerine. İngiliz Maliye Bakanlığına mensup yüksek şahsiyetlerden biri, böyle bir tasarının esasen hiç bir zaman mevcut olmamış bulun, duğunu Washingtonda beyan etmiştir.
Hakikatte. Ingiliz Maliye Bakanlığı. Ingiliz dövizine dolara nispetle daha İyi bir rayiç, meşe, lâ bir sterling için üç veya üc bu. çuk dolar değil fakat beş dolar temin etmek arzusundadır.
* Son hafta içinde Umanımıza külliyetli miktarda ampul, kâğıt, İlâç, yünlü kumftş. vida, otomobil iç ve dış lâstiği, illim, muhtelit marka otomobil, kökiirt, sulu boya ve çeşitli kimyevi madde gelmiştir.
Cava’da çarpışmalar
Vaziyet birdenbire fenalaştı
Batavia 7 (A,A.) — Dün Ca. va’da vaziyet vahamet kesbet. mlştlr. Batavia şehrinde bir ta. raftan Japonlarla milliyetçiler diğer taraftan Hollanda muhib. bi milliyetçilik aleyhtarı unsur, arasında çarpışmalar olmuş, tur,
Batavia 7 (A.A.) — Ingiliz ve Hintli kıtaları Batavia şehrini tamamen işgal etmişler ve haya, ti ehemmiyette noktalardaki Japon nöbetçilerinin vazifelerine son vermişlerdir. Bununla beraber, Müttefik teknisyenleri ge. linciye kadar JaponJar, telefon, ların, şimendiferlerin, elektrik ve q_ muhtelif Belediye servislerinin Q işlemesini temin ile mükellef ola. taklardır.
Cava milliyetçilerinin Batavia radyo istasyonunu yağma ede. o rek iki verici cihazı tahribeyle. _ dikleri ve İşlemez halde olan dİ. q ğer bir çok ahizlcr, beraberlerin. ■de götürdükleri simdi açığa vu_ rulabilir, (D
Sourebaya'dan gelen karma. karışık haberlere bakılırsa, mil. (D liyetçiler tarafından müzaheret gören Japon kıtaları, milliyetçi M— olmavan unsurlara karsı ateş aç. >% makla yüz ksiden fazlasının JQ ölümüne sebebivet vermişlerdir, -q
Atina’da | çarpışma (?
Bir çok ölü ve yaralı var
Sayım pulları
Ankara 6 — Nüfus sayımı do. layısile hazırlanan sayım pulla, n ayın 12 sinde satışa çıkanla, çaktır. Bu pullar 200.000 ve 75,000* bloktur.
Ankara mıntakası Basın Birliği kongresi toplanıyor
Ankara 7 (Telefonla) — Basın birliği Ankara mıntakası kongresi bu ayın yirmisine doğru toplanacaktır. Bu hususta hazırlikl'zn başlanmıştır. Kongre eünii ayrıca Hân edilecektir.
Londar 6 (B.Y.U.M.) — Yunanis-tandan alınan son haberlere göre, Atlnada yeniden kargaşalıklar mey- y dana gelmiştir.
Atina civarında bulunan bir Yunan askeri garnizonu isyan etmiş ve çarpışmalar olmuştur, şimdiye kadar bir çok ölü ve 15 yaralı olduğu bildirilmektedir
Londra 6 lB.Y.UAl.1 - Bildirildiğine göre, bugün Atlnada askerlerle siviller arasında bir müsademe olmuştur. 15 ölft, birçok yaralı vardır.
Drahmi düşüyor
Londra 6 (A.A.) — Yunanistan’da enflâsyon tehUkesi yeniden oaş göstermiştir. Atina’dan gelen telgraflardan anlaşıldığına göre, bu hal hükümetin iktisadi duruma hâkim olmak İçin sarfettiğl gavrf»'«’'* hn-n ••»karmaktadır.
İngiliz altını şimdi. 3a bin Drahmi etmektedir ki bu geçen haftaya nazaran 3 bin Drahmi bir artı? göstermektedir Altın kıymetinin bu suretle yükselmesine ve yabancı döviz flat-lerinin ona göre artmasına belki de kısmen vurguncular sebep olmaktadır. Fakat bugünkü fiyata çıkmasının sebebi ne olursa olrun Ingiliz altını Alman İşgalinin son gün'.crln-deki baş döndürücü enflâsyon devresinde çıktığı fiate yaklaşmaktadır.
Drahmide İstikrar sağlamak hususundaki ilk tedbirler geçen kasımda alınmış, tedavüle yeni Drahmiler konmuş ve çıkardan bir kanunla Drahminin rayici bir İngiliz lirası 600 Drahmi olarak trsblt edilmlşt. Bununla beraber sonradan bu kanun İlga edilmiş ve Drahminin fiatl bir kâğıt İngiliz lirası 2000. btr altın İngiliz lirası 4000 Drahmiye kadar düşmüştür. Daha sonra, yabancı memleketlerinden getirilen altın İngiliz liraları bir Ura 27.000 Drahmi fiatl* satılmıştır. Bu durum Yunan hükümetinin nasıl muazzam güçlükler karşısında bulunduğunu göstermektedir. Yunan halkı da Yunan kâğıt parasının end!şP verici bir şekilde kıymetten düştüğünü müşahede etmektedir.
Amerikada grevler
Londra 7 (R) — Amerika'da yeni grevler çıkması muhtemel, dlr, Telefon servisi şimdi normal şekilde işliyor. Rıhtım amelesi de yarından itibaren işe bavlıyacak, tir.

7 Ekim 1945
A S Ş A M
8ahife 3
^KŞAMDAN AKŞAMA ti e s mî bir mecmuada «çalışma» ya verilen kıymet
Çalışma Bakhnlığı iki ayda bir. «Çalışma» ismile mecmua neşrine karar vermiş: bunun bi_ tînci sayısı, 102 sah i f elik bir cilt İçinde ve 50 kuruş fiatle piyasaya çıkarıldı. .
Bazı gazetelerde tarizlere ras. tadım: «Kabartma resimler, pap-ye kuşeler... Bu ne israf!» tmiş.
Evvelâ, matbaacı gözile bakarak. ben israfa raslamadım' Senede altı tane böyle nüsha çıka. cağına göre, mütevazıdır ve as. garinin asgarisidir.
Bir tarafta iş veren, bir taraf, ta is gören: (yani eski tâbirlerle bir tarafta patron, bir tarafta proleter) orta yerde de devlet bulunur Vp devlet, burjuva rejimlerde bi'c. her sefer patronun krt-î hâmisi değildir. Ekseriya nazımdır, hâkemdir. Her türlü çalışma münasebetlerini Ayarlaması, ihtilâfların önüne geçme, ■i. vasıtalardan mahrum bulunan ecirlere yol iz göstermesi hem İçtimaî adalet icabıdır; hem de mevcut nizamın tökezlemeden yürümesine yardım eder. Peki, devlet, bu rolünü nasıl oy. nıvacak? B;zde bir Çalışma Bakanlığı ihdas olunmuştur. Bu Bakanlık da sesini duyurmak, fikirlerini yaymak zorundadır. Demek kİ mecmuanın lüzumu var
Resmi ve yan resmî müesseseler tarafından tab’edilen dergilerin bazıları nazariyece ayakta durmakla beraber tatbikatta kâğıt israfından ibarettir. Acaba; nazarivenin doğruluğuna rağmen tatbikatta bu mecmua kâ. ğıt israf edenler arasında mıdır? Türkiyede şimdiye kadar en az himmet gören şey, İçtimaî teski. lâttır. Buna dair neşriyat hemen hiç yok ve eskiden de pek olma, mis gibidir. Derginin ilk nüshasını, baştan aşağıya, alâka ile okudum. Bir çok şeyler öğren. Iflî--» öğrendiklerimi de, «Çalıs. hıa Bakanlığı zaviyesinden iş havatını nizama sokmak nasıl ks*hi| olacak?» sua’inin cevabile hü'âsa edehüirim. İlk niisha İçin bıı suale encv cevao veriliyor.
Başka memleketlerdeki i« ha. yatı tetkik ediliyor: ve bizim memleket için de patrondan zi. yade proleteri koruvacak usuller tavsiye olunuyor M’sal olarak Ürfa Milletvekili B. Esat Tekeli’. nîn «Sermaye ve emek gelirlerinde fark gözetme» makalesini zik. red° biliriz:
«Kaynağı zayıf olan bir gelir, le sermave gelirini vergi bakı, tnından bir tutmak ve ikisinden de aynı nispette verg’ almak haklı olamazdı,,. Meselâ ikinci dünya harbinden Önceki Fransa, da gayri menkul gelirlerden % 16: menkul gelirlerden, yani hisse senetlerinden vesaire yine % 16: ticarî olan ve olmıyaıı meslekler kazançlarından 15: zi. rai kazançlardan % 12: gündelik ve aylıklardan r.' 10 vergi alt. nırdı. t falya da bu ayırmaya daha belirli bir şekil verilmsiti... Bizdeki duruma gelince, bizde 1910, hattâ 1943 vılına gelinciye kadar emek gelirlerinden ticaret kazançlarına nispetle daha fazla gelir alınırdı. Her ne kadar 1940 yılından beri olağanüstü haller dolavısile ticarî ve sınaî kazançlar vergisine yapılan zamlar bu durumu değiştirmişse de bu netice durumu ıslah maksadile falınmış bir tedbirin mahsulü ol_ mavin safl°cr mali zaruretler dnlTvıS'le ver"! zamları yapılaca. ğı sırada aylık ve ücretlerin yeni zamhıa tahammül ed'emive-ccvi ve bunu ancak ticaret kazaklarının yüklenebileceğinin düşünülmesinden İleri gelmiştir. Bundan sonraki vergi ıslahlarımızda a y ı r t I a m a gibi bir Sosval görüş ve tedbirlere de yer verileceğini siipheslz görürüz.
Faşist tfalvada bîlp tatbik edi. len bir İçtimaî adaletin Türkiye, de ikinci diinva harbinden »ek sonralara kalmamalı lâzımdır. Bu gibi mevzuları öne sürdüğü İçin, «Çalışma» dergisini, elbette soğuk damga ve papyc kuşe israfı savamayız Helâl olsun
(Vâ . NÛ)
ŞEHİR HABERLERİ II Bir çırp.da
Ev argosu!!.
Yeni telsiz istasyonları
Ankara’da büyük bir telsiz istasyonu kurulacak
Ulaştırma Bakanlığı Ankarada modern ve bugünkü İhtiyaçlara cevap verecek şekilde büyük bir telsiz istasyonu yapılmasını kararlaştırmıştır.
Bu İstasyonun tesisi İçin lüzumlu olan tahsisat da ayrılmıştır, öğrendiğimize göre. Bakanlık İstanbulda bulunan telsiz İstasyonunu da Amerlka-dan getirilecek olan yeni alıd ve verici cihazlarla takviye edecektir.
Bakanlık, ayrıca büyük vilâyetlerimizde yeni telsiz tesisatı yapmak İçin bir proje hazırlamaktadır. Bu projeye göre, yeniden 5 yerde telsiz İstasyonları kurulacaktır. Bu arada memleket dışı İle telsiz muhaberatının daha geniş bir surette yapılabilmesi İçin tedbirler alınmıştır.
Balıklarımıza talep artıyor
Memleketimizden taze ve tuzlu balık almak İçin son günlerde talepler artmıştır.
Balık talebeden memleketler arasında Yunanistan ve İtalya vardır.
Yalnız bu balıkları nakletmek İçin lüzumlu olan kapların temini balık İhracatçılarını düşündürmektedir.
İhracatçılar bu hususta Bakanlığa başvuracaklardır.
Tifüs
Eylülde 6 tifüs vakası tesbit edildi
İstanbulda eylül ayı içinde 6 tifüs vakası tesbit edilmiştir. Zamanında haber alınarak tedavi altına alınan hastalar arasında vefiyat yoktur.
Sağlık müdürlüğü ağustostan İtibaren tifüs aşısı tatbikine. başlamıştır. Aşı. fabrika ve İmalâthanelerde çalışanlara, öğrencilere ve toplu btr halde çalışan kimselere tatbik edilmekle beraber her arzu edene de parasız olarak yapılmakladır. Tifüs aşılarının muafiyeti bir yıl kadardır. Aşı olanlar 10 ay sonra bir santlmetTeküp miktarında bir defada tatbik edilen yeni bLr aşı bir yıl daha muafiyet ka-zandirnı aktadır.
Talebe yurtları
Talebe yurtlarının talimatnamelerinde tesbit edilen «saslan hai2 olmalarını temin etmeğe merkez hükümet doktoru memur edilmiştir. Yurtlan teftiş etmeğe başbyan hükümet doktoruna kaymakamlıklar tarafından müzaheret edilmektedir. Yan resmi ve hususî yurtların bu yıl tamamen ıslah edilmeleri hususunda verilen karar gereğince İstenilen şekilde hareket etmlyen yurt sahipleri cezalandırılacağı gibi, temizlik hususunda İhmal gösteren öğrenciler de yurtlardan çıkarılacaklardır.
Pansiyonlu ilk okullara parasız alınacak öğrenciler
Vilâyet emrinde bulunan pansiyonlu ilkokullara parasız yatılı olarak kabul edellmek İçin müracaat eden öğrencilerden alınacaklar dün tesbit edilmiştir. Birçok müracaatlar İçinde İstenilen şartları haiz 100 kadar öğrenci vardı. Bunlardan 53 ü kabul edilmiştir. İstanbulda 3 Pansiyonlu okul vardır. Bunlar Kâğıthanede, Yıldızda ve Küçükyalı’dadır.
Millî piyango bugün çekiliyor
Milli Piyango bugün saat 13,30 da Ankarada Sergfevinde çekilecektir.
İkramiye kazanan numaralar Ankara raflyoslyle bugün 22,45, yarında H,45 haberlerinden sonra yayuılana-jaktır.
Orta okul ve lise mezunları sayısı
1944 - 1945 öğretim yılında İstan-buldakl orta dereceli okullardan mezun olanların sayısı belli olmuştur. Okulların Milli Eğitim müdürlüğüne gönderdikleri neticeler şöyledir: '
Resmi liselerden 1883, Türk hususi liselerinden 280. azınlık lîselerlnedn 74, yabancı liselerden 83, belge alıp da yeniden İmtihana girenlerden 2, hariçten imtihana girenlerden de 19 öğrenci bu yıl liseleri bitirmişlerdir.
Resmi ortaokullardan 1595, hariçten girenlerde 3, yabancı okullardan 25, belgelilerden 15 öğrenci ortaokullun bitirmişlerdir, Alınan bu neticeler normal görülüyor. '
Yerli müstahzarlar
Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının yeri! müstahzarlan tahdidet-mekte olduğuna dair dolaşan söylentiler İlgililerce doğru telâkki edilmemektedir, Sağlık Bakanlığına İzin almak üzere gönderilen yeril müstahzarlar incelendikten sonra faydalı oldukları kanaatini hasıl edenlere derhal satış müsaadesi verilmektedir. Sağlık müdürlüğüne hemen her gün yabancı memleketler miistahzariarlle yerli müstahzarlar arasında uygun görülenlere alt ruhsatnameler Bakanlık tarafından gönderilmektedir. İzin verllmlyen veya taklbedllcnler, faydalı görülmlyenlerle ruhsatsız olarak satışa çıkarılanlardır.
Ankara’ya böyle gidiliyor ve böyle dönülüyor!..
Yer bileti almak için en aşağı 13 saat evvel gişe önünde bulunmalı!— Doktor yok ma? —Ekspres ve mam!
— Ne?., Ankara’ya nu gideceksin?..
— Evet, Aiah kısmet ederse yarın akşamki ekspresle...
— öyleyse bini dinle... Sabahın saat beşinde kalkıp ya Sirkeci, yahud da Haydarpaşa istasyonundaki gişe önüne gidecek, oradaki listeye İsmini yazıp sıranı bekllyeceksln. Biletini alabilirsen ne âlâ. Alamazsan ya-ruı sabah da öbür sabah da hep aynı şeyi yapacaksın.
Sık sik Ankara'ya giden bu arkadaşımın tavsiyesine uyarak kalktım ve sabahın saat haşinde Slrkid İstasyonunda isbatı vücut ettim. Ankara’ya bilet veren gişenin önü bu erken saatte dahi kalabalık!., Kadın erkek bir hayli Ankara yolcusu listeye İsimlerini yazıyorlar. Dokuzuncu olarak da ben adımı yazdım ve bir kenara çekilerek yolculardan birine sordum:
— Gişe katça açılacak?
— Saat 9 da...
— Dört saat burada aykata mı bekliyeceğiz?
— İsterseniz bir kahvede oturur saat dokuza doğru gişe önüne gelebilirsiniz, Fakat sıranızı kaybeder de bilet alamazsanız karışmam.»
Herkes sırasını beklerken oradan ayrılmanın doğru olamıyacağı meydanda İdi- Çarnaçar bekledim. Daha da gelen gelene... Saat dokuza kadar listedeki isimler 58 1 buldul Gene sordum:
— Acaba bu yolcuların hepsine bilet vermek kabil olacak mı?
— Ne münasebet!.
— Bu gişeye kaç vagon tahsis ettikleri belli mi?
— Belli... Topu topu bir vagon.,.
— Bir vagon kaç yolcu alıyor kİ?..
— Yallah yallah 24 yolcu...
— Peki amma 24 yerin şimdi şu saatte 58 talibi var!. Vaziyetimiz ne olacak?
— Onu bilmem... Hem bu 58 yolcu İsmi, 58 kişi demek değildir ki... Bir İsmin İki fiç bilet almak İçin geldiğini de hesaba katmalısınız.
Şaşılacak şey!. Yalnız Sirkeci değil. Haydarpaşa da böyle İmiş!.. Sırasını bekllyenlerden biri:
— Hele, dedi, Havdarpaşanın hali daha acıklı,. Akşam ilzerl Haydar-paşadakl bir akrabasına geçip de sabahın saat üçünde, dördünde gişe önünde sıraya girenler var,
Nihayet saat dokuza geldi. Memur, yerine geçerek gişenin camını açtı. Biz de Üste üzerine sıraya girdik. Dokuzuncu olarak sıraya girdiğimi yukarıda yazmıştım. Şöyle arkama dönüp bir de ne bakayım ki benden sonrakiler 70 den fazla!,.
— Peki bir vagon bu kadar yolcu alamıyacağına göre fazlası ne bekliyor acaba?
Yanımdaki mütevekkiline cevap verdi:
— Ümit dünyası, dedi, Devlet Demiryolları idaresi belki habersizce vagon adedini arttırmıştır da bize de sıra gelir diye bekliyorlar olmalı...
Biletini alan çekildi. Nihayet sıra bana geldi ve dokuzuncu olmanın mükâfatını gördüm. Fakat benden sonra İki kişi daha bilet alınca gişe memuru:
— Yer kalmadı.
Diye seslenerek pencereyi kapadı. Hakikat meydanda. Demek kİ benden evvelkiler İçinde İki ve üç bilet alanlar olmuş!.. Sıradakllerden bilet ala-mıyanlar: «Yahu çok da mühim İşim
vardı!..> dİ ya dağılad ur sunlar bir kızcağızın:
— Eyvahlar olsun... Ben şimdi ne yapacağım?..
Diye çırpınması hakikaten acıklı İdi. Bu kızcağızı teselliye çalışmak İstedim:
— Telâşın nedir kızım? Yarınki trenle gidiver.
Anlattığına göre iki gündür bilet alamıyormuş. Halbuki Ankarada Gazi Terbiye Enstitüsünde imtihana girecekmiş v* günü de dolmuş. Bu trenle giderse Ankaraya vardığı gün İmtihana girebilecekmiş. Gidemeyince imtihan gününü kaçırmış oluyor ki kızcağız bir yolculuk değil, bir istikbal kaçırdığına yanyıordu.
Bu konuşmamızla alâkadar olan bir erkek talebe, kendisinin de Ankara-ya İmtihana gitmek istediğini söyll-yejek;
— Benim, dedi, İmtihan una daha üç gün var. Ben yarın sabah çok erken gelir bilet alırım. Size biletimi versem kabul eder misiniz?
İşte bu kızcağız, bu İyi KalbU talebenin biletini alarak sevine sevine gişe önünden ayrıldı. Ne iyi İnsanlar var.
Fakat düşünmek lâzımdı kİ bilet alanuyan kalabalık İyinde bu kızcağızın vaziyetine benziyenler de pek çok.
İşte Ankaraya böyle gidiliyor. Dönüşün de gidişten hiç farkı yoktur. Yani saat 18 e on kala kalkacak ekspresin biletini almak İçin 13 saat evvel harekete geçmek icabedlyor! Yataklıda İse bu saatler gün diye hesaba katılmalıdır.
Ankaraya gldlşlmda ve İstanbula dönüşümde gözümden kaçmıyan bir hâdise de Devlet Demiryollarının bile ampul bühtanı İçinde oluşudurI Dönüşte İdi; tren EskişehirI geçmişti. Kompartımandaki yolculardan üçü de başlarını yan yastıklara dayamışlar mışıl mışıl uyuyorlardı. Bir aralık kapı açıldı. Biri kadın, diğeri erkek İki baş uzanarak:
— Doktor arıyoruz! — dediler — Hasta var. hasta...
Kompartımanımızda doktor olmadığını söykdlm amma beni bir meraktır sardı. Dışarıya çıktım: bir de ne göreyim koridorda elleri fenrll polis ve kondüktörler dolaşıyor, öndeki kadın erkek de kompartıman kompartıman dolaşarak doktor arıyorlar.
— Ne varmış. Hasta kimmiş, ne hastasıymış?
Cevap veriyorlar:
— Bir doğum hastası... Tâ İlerideki vagonda...
İleriye doğru yürüyeyim dedim; mümkün mü? Koridor zindan gibi... Yol üstüne konulan sepetlere, oturduğu bavullar üstünde uyuklıyanla-ra çarpmadan yürünmüyor kİ... Yanımdan geçen bir memura:
— Lâmbalar neden yanmıyor. Hâlâ mı pasif korunma I.-
Diyecek oldum amma diyemedim. Çünkü hiddetle yanımdan geçen memur diğer birine aynı sualin cevabını veriyordu:
— Ne lâmbası arıyorsunuz bayım! — diyordu.— Ampul mü var? İşte olaııîar da şurada burada yanıyor. ,
Karanlıkta bir ses:
— Bir mum yok mu?
Artık düşününüz. Ekspres ve mum!. Cemaleddin BİLDİK
Kahve satışı
Tekel idaresi satışı ser be s bırakmağı inceliyor
Tekel İdaresi kahve satışlarını ser-bes bırakmak İçin tetkikler yapmaktadır.
İdarenin kahve stokları son zamanlarda hayli fazlalaşmış ve kahve kara borsası da kalmamıştır. Eskiden 40 - 50 kuruşa satılan kahve fişleri şimdi kara borsacılar İndinde hiç para etmemektedir.
Buna bilhassa Tekelin İstihlâk iDlktannı İhtiyaç miktarı üstüne çıkarması sebebolmuştur.
Tekel İdaresi yalnız çay letlhkakını bugün İçin arttıramıyacoktır. Hariçten peyderpey çay gelmekte ve daimi stoklar bulunmakta İse de bu stoklar ancak memleketin bugünkü ihtiyacını karşılıyacak miktardadır.
Yalnız Tekel’den aldığımız malûmata göre, iklimin sertliği dolayıslle halkı fazla miktarda çay İçmeğe mecbur olan mıntakaların kontenjanı arttırılmaktadır. Bu mıntakalara diğer yerlere verilen çay miktarının mevsime göre iki veya dört misil verilecektir.
Kadıkoyünde hususî lise
Eski maarlfçllerimlzden bir zat bir husus! ilse açmak İçin Bakanlığa müracaat etmiştir. Yeni lise Kadıköyün-de açılacaktır.
Atletizm
Dün Ankara’da yapılan maçların neticeleri
Ankara 6 — Memleketimize gelen Amerikan ve Yunan atletleri ile atletlerimiz arasında bugün 19 Mayıs sadyomunda yapılan müsabakalar da İntizam İçinde geçti ve çok alkışlandı. Seyirci adedi 25 - 30 bin tahmin ediliyor. şertf tribününde Başbakan B. Şükrü Saraçoğlu. Ulaştırma, Tekel, Ekonomi -ve Çalıştırma Bakanlan Amerikan ve Yunan sefareti erkânı ve mümessilleri vardı.
Müsabakalar sonunda derece alanların madaiyeleri Başbakan şükrü Saraçoğlu tarafından verilmiştir. Alınan dreeeclerl de bildiriyorum:
100 metre — Hüseyin 11,2, Aiâed-dln.
200 metre — Hüseyin 22,8, Alâed-dln, Kostavros (Yunan).
400 metre — Kemal 51.». Stra.vakoi (Yunan).
800 metre _ Adnan 2.01, 4/10. Au-gellyadis (Yunan).
1500 metre Ri2a Maksut 4.14. 3/10, Mavropoltulös (Yunan).
5000 metre — Raeazoa (Yunan), 16,04, Eşref Aydın 16,08.
110 metre mânialı — Erdal 10.02. Faik.
Disk — Sllâs (Yunan) 45,78. Emin
Clrid — Saymor (Amerika) 62,04, Papa (Yunan) 55,22, Peyter (Amerika). 53,62.
Gülle — Shltvood (Amerika) 13,92, Tltefenakls (Yunan). 13.70.
Üç adım — Ruhi 13,99 Güner
Uzun atlama — Levend 6,06, Lam-bros (Yunan).
Yüksek atlama — Lambros (Yunan) 1,87. Jerfl 1,83.
Sırıkla yüksek atlama — Mııhlddln 3,70, Ahmet.
Dost memleket atletleri şerefine Beden Terbiyesi Umum Müdürlüğü tarafından bu gece büyük bir ziyafet verilmiştir.
Bir dostumuz, «Ev Argosu». nun yavaş yavaş unutulup git. tiğini. bazı eski mahalle tâbirle, tini bilenlerin artık kalmadığını yazıyor.
Doğrudur. Kıyı bucak ve eski mahalle tâbirleri Hüseyin Kah. mi’nin ismiyle beraber sahifclere geçmez oldu. Bugün için, ne yazık kl, bu tarzda muharrirlerimiz, hattâ tek muharririmiz yok. tur.
Arkadaşımız yazısında misâl olarak, «cimekoko» tâbirini ah. yor.
Bir salonda bu tâbiri birçok gene Ve şık hanımlara sormuş. Hiç birisi işitmemişler,,. Belki de, Çünkü sahiden işitilmez oldu.
Arkadaşımız Cimekoko sözünü şık hanımlara değil de daha babayani kimselere sormus olsaydı her halde cevabını alırdı.
Kendi hesabıma Cimekoko kelimesinin pek parlak zamanlarını hatırlarım. İstanbul Türkçesink mahalle argosu, arkadaşımın tâbirine göre «Ev Argosu» nu gayet iyi bilen Ahmet Rasim bunu «Cimbckuko» diye kullanırdı. Fakat zannederim kİ umumiyet, eskiden cimekoko derdi.
Bunun gibi «Ev Argosu.. na girmiş ve unutulmak üzere bulunan sözlerden biri de cimcime sözüdür. Hakikaten pek sevimli brr kelimedir de,..
Onda, mânasını bilmiyenler bile içini dökecek bir musiki var,,
Balık meselesi
Balık meselesinden bahseden bir gazete diyor ki: «Dünyanın hiç bir tarafında bizde olduğa kadar tabiatin esaretine boyun eğenler yoktur. Balık zamanın, da, bu mahlûkların tabiî mevsimlerini. tabii akmlarını bekliyoruz Atom bomhasile yazların kış, kışların yaz yapıldığı bir zamanda balık hazretlerinin, palamutların, toriklerin, tıskumrıila. rm keyfini beklemek tuhaftır Bıı isleri senenin her zamanında her cins balığı bulabilecek bîr şekilde teşkilâtlandırmak zamanı gel. mistir.»
Âmenna!.. Doğru söze ne de. nir? Balık akmlarını, onların arzularına. yumurtlama zamanla, rina, suların hararetine, ccreva. nına göre değil de kendi »irdelerimizin arzusuna göre tanzim et. nıek cok güzel bir is olur.
Ancak biz bundan vazgeçtik. Tabiî zamanlardan, tabii olan halik »kınlarından, tabiî mevsim, terden kabil olduğu kadar İstifade edelim... Fazlası şöyle dur. sun!,.
Hikmet Feridun Es

Üç günde getirilen kasaplık hayvanlar
Son ÜÇ gün zarfında tstanbula 9 bin küçük baş. 1900 e yakın da büyük bas kasaplık hayvan getirilmiştir Veterinerlikçe muayeneleri yapılan hayvanlarına kesilmesine İzin verilmiştir Küçük baş hayvanların ekserisini Erzurum bölgesinden getirilen kızıl karaman boyunları teşkil ediyor. BûyfıS baş hayvanlar umumiyetle Orta Anadolu malıdır
BORSA
Şeker stoku ihtiyaçtan çok fazla
Yeni şeker kampanyası bazı fabrikalarda başlamıştır, öğrendiğimize göre ıfeker şirketi bu yıla geçen yıldan elinde kalan 00 bin tonla girmiştir. Bu sebeple önümüzdeki sene şeker bakımından hayli ferahlık görülecektir. zira memleketin umumî olarak şeker IstthsalBtı 75 bin tondur.
Eldeki stok bunun beşte dördünü karşılamaktadır kİ yeni sene kampanyasından sonra stok mlktan İhtiyaçtan çok fazla artacaktır.
Kömür depolan işçilerinin oturduğu yerler
Kuruçeşme’deki kömür depolarında çalışan işçilerin oturduğu yerlerin sağlığa elverişli olmadığı tesbit edilmişti. Ayda 20 liraya kiralanan odaların ıslah edilmeleri İçin sahiplerine Beşiktaş hükümet doktorluğu tarafından tebligat yapılmışttr. Lüzum görülen tadilâtı ytmmıyan pansiyonlar. verilen mliddeUn hitamında kapatılacaktır.
Yabancı memleketlere sigara ve içkiler satılacak
Aldığıma habere göre. Tekel idaresi Garp memleketlerine mamul Tekel maddeleri satmak özere bir program hazırlamaktadır. .
Amerika, İngiltere ve diğer Avrupa memleketlerine sigara ve İçki gönderilecektir .Bunlar için hususî amba-Iftjlar yaptırılacak ve İşlenmemiş tütünden başka memlekete b-olca döviz getirecek olan mamul satışının arttırılmasına çalışılacaktır.
şimdilik yalnu İaveçe İçki ve sigara gönderilmiştir. _
Millî korunma mahkemesine verilen esnaf
Eylül ayı zarfında belediye nizama tınca suçlu görfilş* kasap, manav, fırıncı ve bakkal olmak üzere 59 *■-n af mİ 111 korunma mahkemesine verilmiştir. Ekim ayının başın dan beri 4p 11 esnaf milli kofun maya serke-dJlmlştlr, Bunların «ksrrlsinJ, yani tarifeyi tatbik etsnljen kahrooller taşkll etmektedir.
Satışa çıkarılan ithal malları
İst Marpuççular’da Mustafa Akba-yar'a düğme, Gal. Mahmudiye caddesi 15 de Luka Keçccloğlu'na kurşun levha, Taksim Kristal handa Dataş T- A. ş. ne levha mantar, İst. Nalburlar 583 de ALİ Köseoğlu'na nal mıhı, Gal. Tünel cad. 06 da, Ahmet Yapıcı'ya demir boru ve galvanizli demir boru, İst, Yağcı sokakta Trakya Ticarete sülyen, demir oksit, Sirkeci Ada handa Şark Merkez Ecza'ya tıbbi ecza. Tahtakale Dar handa İsrail D. Behar’a plâstik toz, Gal. Nomlka handa Mlhal Nomika'ya maden cilâsı, İst. Atabek handa Mehmet Saydama karanfil, Sirkeci Demir kapı’da Şark İspençlyarl'ye asit karbollk v« sltramuan. Gal. Aslan handa Süleyman Teoman'a matbaa kâğıdı, Liman handa Şaldr Kınacıya kraft kâğıdı, yağ kâğıdı, Gal. Tünel caddesinde Kâğıt ve Basım İşlerl’ne milimetrik hendese kâğıdı, Aksaray'da Mlhael Çıkvaşvlli'ye sun! İpek İpliği, İst- Prevuayana handa Ar tür Braun’a gabardin İst. Katırcıoğlu handa Aptullah oğlu Nuri'ye yün mensucat, İst. Yağ İskelesinde Haşan ve İsmail Umur’a pamukla muşamba, Çal. Kefeli handa Dış Ticaret T. A. Q. ne saten, siyah saten, Yeşlldlrek Zaferağa sokakta Nedim Hamarata Flbre İpliği
I 6/10/1945 flatleri
Londra üzerine 1 sterlin 622
Nevyork üzerine 100 dolar 130 50 Cenevre 100 İsviçre Fr 30.675
Madrid üzertna 100 pezeta 12.89
StoKholm üzerine too kuron 31.1325
ESHAM VE TAHVİLÂT
% 5 faizli ikramiyeler:
1933 Ergani 24.85
1938 İkramiyen 22.50
Milli Müdafaa 21.28
Demiryolu ikramiyen 09 —
% 7 faizli Tahviller:
Şlvag • Erzurum 1 20.70
Sivas - Erzurum 2-7 20.80
1941 Demiryolu 1 26.80
1941 Demiryolu □ 20,30
1041 Demiryolu in 19.»
Mim Müdafaa 1 1040
Milli Müdafaa □ 20.—
Milli Müdafaa m 20 58
Anadolu Demiryolu Orupui Tahviller 1-2 «4-
Hlsre senetleri % 60 36.—
Mümessil senet 45.—
Hisse senetleri:
Merkez Bankası 143.—
T. tş Bankası W-—
T. Ticaret Bankası 4.20
Aslan çimento 0.75
BORSA DIŞINDA ALTLN FİATLERJ
Gulden "
Reşadiye ,0
İngiliz
Külçe ıBlr 8Tami> 5.22
öahlfe 4
AKŞAM
7 Ekim 1915
Schmeling’le mülakat
Eski boks şampiyonu harbden evvelki ve lıarb senelerindeki hayatını anlatıyor
"Paraşütçülerle birlikte Girit üzerine atladım, fakat b(r ağaca takıldım ve oradan bir kayanın üzerine düşerek ağır yaralandım. Bu sebeple ne bir tüfek
attım, ne de harbedildiğıni gördüm,,
Amerikalı bir harb muhabir! yazı-for:
Dünyanın eski boks şampiyonu M;ıx Schmellng ile Hamburg'daki evinde uzun uzadıya görüştüm. Brhmcllng'le Amerlkada yaptığı boks maçları esnasında tanışmış, ahbap olmuşlum. Fakat kendisini 1838 se-neslndenberi görmemiştim. 8çhmc-İlng o sene zenci boksör Joe Louls ile yaptığı maçta fena hırpalanmış ve pek çabuk mağlûbölmüştü. Alnmıı boksörü Almanyaya döndükten bir müddet sonra Adolf Hetıser adında ikinci derecede bir boksörle karşılaştı ve bu boksörü mağlûbettl.. Bunun üzerine yeniden Amerlkaya giderek Joe Louls’le bir kere daha boy ölçüleceği söyleniyordu. Halbuki çok geçmeden İkinci dünya lıarbl başladı, b»ı seyahat tabii yapılamadı.
Harb seneleri zarfında Schmellng hakkında birçok rivayetler işitildi. Mutaassıp bir Nazi olduğu. (3.8.) Naat hücum kıtalarına girdiği, paraşütçüler arasına katıldığı söylendi. Sonra bir aralık boksörün Naillerle arazının İyi olmadığından bahsedildi. Buna sebep Nazi propaganda Nazırı Got bels'ln. boksörün kano olan eski filim yıldızı Anny Ondra'ya fazla kur yapması imiş. Schmellng buna kızarak karısının peşinden ayrılmazsa yumruğu suratına yiyeceğini Goe-bdse bildirmiş.
Binim bu rivayetlerin ne dereceye kadar doğru olduğu anlaşılonıadı. YaLnıı bir müddet sonra boksör ün Alman paraşüt kıtalarına mensup olduğu, halta Ciride İndirilen paraşütçüler arasında bulunduğu tahakkuk etti.
Almanya teslim olduktan ve İngiliz kHnlnrı Hamburg'a girdikten sonra Schmeling’ln bu şehirde bulunduğu duyuldu. Hemen İngiliz makanıla-
rina başvurarak eski boks şampiyonu ille görüşmek için İzin istedim ve bu izini kolaven aldım.
*¥*
Boksor Hamburg'da karısı İle beraber küçük, fakat İyi döşenmiş bir apartımafıda oturuyor. Kapıyı bana karısı açtı. Karşısında üniformalı birini görünce bir parça korktu. Kendisine Schmeling’I görmek istediğimi söyledim
Birkaç dakika sonra boksör göründü 8enl derhal tanıdı, memnun bir tavırla elimi sıktıktan sonra Şharkey, Denıpsey ve dlğe. boksörler hakkında malûm?.! İstedi. Sonra kendisinden su suretle bahsetti:
— 1933 sznesl İlkbaharında Heuser'I nakavt ettikten sonra tekrar Amerikana gitmeği düşündüm. Burada bil-
Knksijrün eşi sinema yı Idızı Aııny Ondra
Max Sehmellng
hassa Joe Louls'le bir kere daha karşılaşmak IsMvorrhım. Fakat Hltlcr’in harb İlân etmesi bu emellerimi tahakkuk ettirmekliğime m&nl oldu.
Schmellng’ln anlattığına göre 1340 senesi temmuzunda silâh altına çağırıldı ve bir uçaksavar bataryasına nefer olarak verildi. Fakat çok geçmeden spor Nazın kendisini çağırarak. Alman sporunun tanınmış bir yıldızı olmak sıfatlle, gençlere misâl teşkil etmek üzere paraşüt kıtasına naklini İstemesini söyledi. Boksör bu teklifi kabul etti ve yaptığı müracaat üzerine paraşüt kıtasına verildi. Burada bir müddet talim gördükten sonra üçüncü paraşütçü tümenine
mal edildi. Aradan bir sene gcçllkten sonra onbaşılığa yükseldi. Orduda eriştiği en büyük rütbe budur.
1911 senesi mayısında tümeni Yunanistan’a gönderildi ve Cirit adasının İşgali İçin hazırlan mağa başladı. Mayısın yirminci günü sabah saat altı buçukta. İlk paraşütçüler arasında Girid'e gönderildi. Burada uçaktan atladılar. Fakat boksör ne bir tüfek attığını, ne de başkalarının tüfek attıklarını görmediğini söylüyor-Çünkü yeıe inerken bir ağaca takılmış ve bir kayanın üzerine düşmüş. Bu düşme neticesinde diz kapağı kırılmış, sırtından ağırca yaralanmış.
Schmellng bu yaralar üzerine Ati-naya. Oradan da Berlin'e gönderiliyor. Diz kapağı çabuk İyileşiyor, fakat sırtındaki yaranın tedavisi uzun sürüyor. İki «ene hastanede kalıyor.
#**
Boksöre sordum: ‘«Nasıl bir askerdiniz? Büyük İşler gördünüz mü? Hararetli bir nazi mİ İdiniz?» Schmellng. sade bir surette cevap verdi:
— Ben hiçbir zaman İyi bir asker olamadım, çünkü her şeyden evvel sportmenim. Sporla harb arasında İse hiçbir münasebet yoktur. 8por, dostluk. sulh ve sükûn, hasmınızın kusurlarını unutmanızı emreder. Halbuki harb kin ve nefret, tahrip demektir. Naziliğe gelince, ben politika He asla meşgul olmadım.
Bu hususta lehinizde şahitlik edebilirim. Çünkü Amerlkada iken Hltler halikında size sual sorduğum zaman sadece boksör n .duğımuzu, politika He hiçbir alâkanız bulunmadığını söylemiştiniz.
— Doğrudur. Ben ne nazi fırkasına, ne de başka hiçbir partiye yazılmadım.
— Fakat nozllere rey verdiniz.
— Hayır, bunu da yapmadım. Garip bir tesadüf eseri olarak. Alrnan-yada ne zaman seçim yapılmışsa, ben dalma Amerlkada bulundum.
— Acaba naziler sizi tazyik etmediler mi?
— Hayır, etmediler Galiba ben Nazller İçin iyi bir propaganda mevzuu değildim Sonra menacerlm Jos Jacobs adında bir Musevi idi ve Ölünclye kadar bu vazifeyi yaptı Yahudi menacer kullanmaklığım da na-zl terin hoşuna gitmiyordu. Sonra ka-, rım Alman değil, Çekti. Bütün bunlar beni şüpheli bir vaziyete sokuyordu. Bu sebeple dünya şampiyonu olııncı-yn kadar kimse benimle meşgul olmadı. Fakat ağır sıklet dünya boks; şampiyonu olunca birdenbire iş değişti, ben büyük bir Alman kahramanı oldum. Ben kendi hesabıma galip gelmemiştim, Almanya namına kazanıştım. Hltler kanma çiçek gönderdi, filim çevirmesi İçin birçok teklifler yapıldı. İkimiz de mühim şahsiyetler olmuştuk!
I»ck Shnrkeyle yaptığım maç! kajr-
bettikten sonra Almanya ya dönünce kimse yüzüme bile bakmadı. Maçı kaybetmiştim; naillere güre bu, Al-manyanın kadrini düşürmek demek-, ti. milli bir felâketti!... Joe Louls'le yaptığım maçı da kaybedince tamamen gözden düştüm, nazller âdeta bana düşman kesildiler. Karımın filim çevirmemesi İçin mevcut kontu-ratlarının hepsi feshedildi.
— Goebbels'ln karınıza kur yapmak İstediği doğru mudur?
— Hayır, bu baştan başa uydurulmuş bir masaldır.
Schmellng hikayesine devam ederek, bir samanlar oldukça sengln İken şimdi servetinin mühim taamını kaybettiğini söyledi. Bu hususta henüz etraflı malûmat alamamıştır, haber beklemektedir. Boksörün Po-meranyad» büyük bir çlfllğl varmış. Burada her türlü hayvan yetlştlrlll-yormuş. Sonra BerUnde villâsı Ber-11nin muhtelif bankalarında nakit ve esham olarak parası varmış. Şimdi Çlfllğl Huşlar tarafından ıaptedllmlş-tlr. Gene Ruslar bütün bankaları kapatmışlardır. Nazller samanında çıkarılmış olan kanun mucibince parasını ancak Alman şirketlerinin eshamına yatırmış bulunuyordu, şimdi bütün bu esham da aaptedilmlştlr.
Boksör Amerlknda parası olmadığını söylüyor ve diyor kİ:
•— Amorlka bankalarına para yatı-ramazdıtn. çünkü yaptığım maçlarda ne kadar para kaşandığım santimi santimine İlân ediliyordu. Nazller bütün bu dolarları Almanyayn gotlro-rek markla değiştirmeğe mecbur tutuyorlardı.
Selım&Ungln Hamburg'da 8 apartmanı vardı. Bunlardan üçü hava akın larında harbolmuştu. Diğer üçüne gelince, İngülaler meskenler hakkında henüs bîr nizamname çıkarmadıklarından bunlardan istifade edip etml-yecegim bilmiyor.
1946 vilâyet ve Belediye bütçesi
Daimi encümene verilen yeni bütçenin gelir kısmı 25 milyon lira tutuyor
VHByct umumi meclisi kasım ayındaki toplantısında 1040 Vilâyet vc Beiedly® bütçelerini tetkik ve müzakere edecektir.
Belediye reisliği, Vilâyet hususi idaresiyle Belediyenin her şubesi tarafından gösterilen ihtiyaçlara göre bütçe taslağını hazırlamıştır. Bütçe dün daimi encümene havale edildiğinden şimdi bütçenin müzakeresine encümen tarafından başlanacaktır. Encümen, bütçeyi bu ay sonuna K3’ dar tamamlamak mecburiyetindedir.
1945 bütçesi yedi aylıklı. 1948 bütçesi 1944 senesi göz önüne alınarak bu sene içinde yapılan tahvilâta gör' tanzim edilmiştir
1944 Senesi Vilâyet ve Belediye bütçelerinin yekûnıı 22 milyon ftoo bi.ı küsur lira idi. 1948 bütçesinin yirmi brs milyon Ilrn tutacağı nnlaşıimak-tadlır. Bu artış, yeni bir «cllr kaynağı temin edildiğindim ileri gelmemektedir. Aradaki çoğalma sırf tahsilattaki artıştan ileri gelmektedir.
Belediye, masrafların altı misil artması yüzünden, bugünkü şartlara ve imkânlara göre, şehrin Ihtlaçlarmı tamnmlylo karşılıya-cak durumda değildir. Belediye bu gelirle, gerek Belediye kanununun Türklyenln en çok nüfuslu şehir olan İstanbul Bcledlyoslno yüklediği vazifeleri tamamlyle başarabilmek, gerek şehrin taıızlm v» İmarına girişe bilmek İçin imkân görememektedir çünkü Belediye, bilhassa geHr yekûnu artmadan halkın beklediği büyük İşleri tamamlyle tahakkuk etti remlyccek vaziyette bulunuyor.
Belediye hesap İşleri müdürlüğü tarafından yapılan incelemeler neticesinde Belediyenin şehirden aldığı varidat, nüfus başına 130 kuruş düşmektedir. İdare! hususiye varidntı Ito beraber varidatın nüfus başına düşen miktarı 2 lira 20 kuruşu bulmaktadır. Belediye bu mlkrar. hiç olmazsa nüfus başına beş lirayı bulmadan şehri tamamlyle İmar etmek kabil olmıyacağı fikrindedir
Yeni gelirlerin yalnız, halka yeni mükellefiyetler tahmil! suretlle arttırılması doğru görülmemektedir. Bunu telâfi etmek için şehirde yen) varidat kaynaklan temin edilecek teşebbüslerde bulunulacaktır.
Bu maksatla bir de proje hasırlanmaktadır. Bu proje, hazırlanıp umumi meclis âzasından mürekkep bir encümende tetkik edildikten sonra kati şeklini alacaktır. Projede büyük bir merkezî garnj, ekmek ve şilt fabrikaları, otel, gazino tesisi gibi müesseseler ve gelir getirecek emlâk temin etmek gibi İşler bulunacaktır, Bütün bunlar normal şartlar döndükten sonra tahakkuk edebilecektir
Bu bakımdan 1046 yeni Belediye bütçesi geçen seneden çok farklı bir mahiyette olmıj’acalttır.
İzmir kombinası
26 milyon liraya malola-cağı anlaşılıyor
İzmir 5 (Akşam) — Sümer Bank umum müdürlüğü; Türklyenln en büyük pamuklu kombinasını İzmirde kurmağı kararlaştırmış, yapılan incelemeler ve hazırla.ıan proje ncltee-.lnde İşin tahakkukunun kolay olacağı anlaşılmıştır, tzmirde; nakliyat merkezi, demiryollarının Akdenlzde r.llır.yetiendlftl Alsnncak semtinde kumlacak bu kombina, memleketin büyük bir ihtiyacına cevap verecektir. Bu kombinanın 40.001) İğ ve 120(1 tezgâhla yıllık İstihsal kudret! 72 mHyon metreyi bulacaktır
Evvelemirde Nazilli basma fabrikasının genişletilmesi, yahut Denizlide j'cnl bir fabrika kurulması düşünlb-müfse de gerek inşaat isterinin, gerekse nakil meselesinin kolaylıkları ve tzmlrden İstihsal! mütaakıp her tarafa gayet kolay sevkıyat mümkün olduğu göz önünde tutularak, bunun trmirde Jnsası muvafık görülmüştür.
Sümer Bank umum müdür muavinlerinden B Bülent He umum müdürlüğün İzmir fuarı münasebeti!* İzmirl ziyaret eden muhtelif fabrikalar müdürleri, yaptıkları incelemeler sonunda bu neticeye varmışlardır. Fnlkapınar mevkiinde haşası yakın zamanda bitecek olan fabrika, bu surette civardaki bazı binalar İstimlâk edilerek genişletilecek ve üç fabrika Vücuda getirilerek kombina meydana gelmiş olacaktır Yanılan projeye göre, kombina 26 milyon liraya malola-cak ve içinde nooo işçi çalışacaktır
Şimdiki halde mevcut fabrikalarımız arasında en büyüğü Kayseri fab-r'k.-Aidır; 30,000 İği ve 1000 kadar tez-»•ftt.ı vardır. Türklyenln en büyük kombinasının tzmlrdc kurulması sebeplerin den biri de tzmlrin kömür ve pamuk İstihsal ve tevzi merkezi olması mamullerinin gelecekte su yol-laıfrte sevkının mümktln bulunmasıdır
Kombina için müııım noktalardan biri. İşçi tedariki meselesidir, tzmlr-de tütün, üzüm ve İncir İşlerinde çalışan muvakkat işçi sayısı 33,000 dir Bunlar senenin 3 ayında çalışır, sonra muhtelif yerlerde 1» bulmak için zorluk çekerler. Bu İtibarla tamirde kombina için İse! zorluğu da çekllmt-yecelrtlr.
— Bugün ELHAMRA’da ■ ı
«RepubHc Plcture» İn büyük muvaffakiyetler kazanan fevkalâde bir eseri: «Dcanna Durbln» ve Gloryn Jean> m yen! rakibi HoHlvud’un en çok beğenilen yıldızı: M A R Y LBB’nln
Amerikan radyosunun Mptty Malneek ve orkestrasının İştlrakUe yarattığı
NE ŞİRİN ŞEY!
Hissi ve müessir sahnelerle dolu hiç İşitilmemiş kıvrak müalk nağmeleri!# süslü hakikî bir hayat romanı.
İlâveten: FİLİM YILDIZLARININ HUSUSÎ HAYATI
Bugün matineler saat 11 de başlar.
Boksör tnglllılere başvurarak tâbilik yapmasına müsaade edilmesini İstemiştir. Schmellng, Alman gençliği için terbiye edlri eeerler neşretmek arzusundadır. İlkmekteplorin ‘açıldığını, fakat kitap bulun madiğim söylüyor.
Schmellng, görüşmania aonlanna doğru demiştir kİ:
— Almanya artık bitmiştir. Yaryü-■ünde vakit vakit Hltler gîb! deliler ortaya çıkıyor. Hltler deli, tamamen deU İdi. Böyle bir delinin, memleketl-miade doğman vs yetişmesi bizim İçin felâket Olmuştur. Almanyayı kurtarmak için gençlikle meşgul olmak ve çabuk ha rokete geçmek lânmdır. Bu hususta hiçbir gecikme eniz değildir. Nariler gençliği sopa İle yatıştırıyorlardı. Bunlar ştmd! başka metoddan anlamıyorlar.
ğûhmeUng kendisi İçin hiçbir »ey İstemiyor. Bütün Almanla» gibi nazile rl ayrı bir rilmro diye tutuyor T8 bütün kabahati Bltler’e yüklüyor. Ve gene bütün Almanlar gibi Huşlardan müthiş korkuyor. BokroT, dostlarım görmek, emlâkinden neler kaldığını anlamak İçin Berllne gitmek arzu site çırpmıyor. Kendisine bunun için belki irin alâblleoeftlml «öylodlm; Şu sevabı verdi:
— Girmek kolay, fakat çıkaın ak: bütün Rus nöboiçflori arsamdan göçmek?..,
— Ben daima girip mtayonuu
— Evet,, amma ah Htcter'ln ordu-aında bulunmadmur.
— Hltlerln ordusunun Rus milletine neler yaptığını bHlyor nlusunuzî
— Biliyorum, bu bir faciadır. Fakat bütün kabahat Bitlerindi».
Eski şampiyon tekrar Amerlkaya gitmek İçin hiçbir anra duymuyor; bugünkü taUhlne boyun eğmiş görünüyor. Alman gençliğinin geleceğinden bahsederken bana samimi olduğu hissini verdi. Fakat hakiki düşüncelerinin ne olduğunu kimse bileme».
DİLEDİKLERİ
Saygıyı da korumak gerekir
Bozun vapurlar geldiği vo yolcusunu boşalttığı halde vapura binmek Jstlyen halk, İskelede bekletilir; kapılar açılmaz. Bu bekletiş, ekseriya vapurun İçeririnin süpürülmesl İçindir, Kapılnr açılıp salonlara girilince yerin sözde sulanarak süpüriHdüfîü görülür. Bununla beraber tozlar gene ayaklanmıg ve havaya yayılmıştır. Sıhhi olmıyan, hattâ zararlı olan bu iş neden yapılır; çünkü yolcu, elindeki lüzumsuz şeyleri, sigarasını, kibritini, hattâ fıstık, fındık kabuklarını hop yere atmıştır. Bu temizliğin yapılmasını pmreden m-’luun. bu kirliliğin izpı-'-'Mi sa*intrrmkla haklıdır aınına, yeni gelen yolculara toz yuttu ranlar haksızdır.
Öbür yandan elindeki sigarasın), kibritini yere atan yolcu da haklıdır) ne yapsın, salondan kalkıp denize atmak İçin dışarı mı c'pencere mİ açsın? Denebilir kİ, gııvertcdekllcr de bunu yapıyor. Evet halk kolayda, pratik çöp yerleri istiyor. Neteklm trenlerde demir sigara kutuları kolaylıkla yolcular tarafın d -ı kullanılmaktadır. Anadolu kıyısına Işliyen birçok vapurlann lüks güvertelerindeki masalar üzerinde, lüks salonlardaki gibi sabit demir tablalar olmadığı gibi yakınlarda lüks farkı için kesilen biletleri atacak bir s- pet bite yoktur. Eu biletler ruzgûıla güvertenin şurasında burasında uçar durur.
Bunun gibi tramvay hattının Ba-yezlde giden istikametinde Çarşıkapı durağındaki kaJtiınmıîn geçen sabah gördüğüm yaygın bilet süprüntüsü, bana etrafta sepet arattı. Sabahleyin tramvayla gelen çarşı esnafının hepsinin indiği bu ılnrakta bilet atacak sepet yoktu,
Halk saygısızlığa zorlanmaman dır. İlgili makamların dikkatini çeker ve gereğinin ''âptırilmasmı dileriz.
Dr. Z Z.

Yağ büroları kurularak faaliyete geçti
İzmir 8 (Akşam) — Ekim ayı başlangıcında yürürlüğe giren yeni nebati yağlar kararnamesine uvulnrak Ticaret Bakanlığınca muhteUf yerlerde birer yağ bürosu kurulmuştur. Bunlar latan buldan başka İzmir, Aydın .Milis. Bursa, Mudanya. Balıkesir. Ayvalık. Bürhanlyc. Edremit. Kil-ÇÜkkuyu, Çanakknl'’ AdR'-n Mersin, Antakya, İskenderun Gaziantep, Kilis ve Manisa gibi vnğ merkezleridir. Teşkilâtının zaman'^dn kurulması sr.. esindedir kİ. Istihsalâttan alınacak hisse, süratle tahsil edilerek hükümetin göstereceği Heruiifira konulacaktır.
DRAM KISMI KOR I OM VI S
KOMEDİ KISMI
MÜFETTİŞ
Bu akşam saat 20.30 da
Pazar günleri 15,30 dn matine
KADRİYE BARLAS İle
Top, yzb. ı
ENVER OZANSt)
evlendiler 5 10 945
V
HER G UN
LOKANTA
Büyük taşlık «donda her ak. e anı saat 20,30 dan 22 ye kadar klâsik müzik, 22 de yeni dans, larla varyete programı.
Programdan sonra dana müzi. Si, Pazar günleri saat 17 de omple varyete programlle dans, lı matineler.
PAViYON
Akşam yemekleri ve varyete programından sonra seçkin bit cazla dansederek eğlenilecek en gen ve en şirin mûhaldilf.
Halk Bahçesi
Havalar müsait olduğu takdir, de her gün saat 17 den 19,30 • kadar, ve pazar günleri sabahlan 11 den 13 e kadar LÎLLY orkes. trası konserleri,
HAFTA KONUŞMASI
Dolu görünen kof sözler
Bir hikmet sakladığı sanılan bir çok boş sözleri ukalâca tavırlar alarak tekrar edişimize kızarım. Meselâ dünya öküzün boynuzu üstünde durur diyen insanlar varken balıkları deniz hakkında cahil saymak, eşeğin hoşaftan anlamadığına şaşmak ve gene bu hayvancağızı zerdûz palan vurduğumuz halde necabet kazanmıyor diye tartaklamak doğru mudur?
M ühim ve büyük bir hakikatmiş, hikmetmiş gibi sı.
metil mallarım, hâzinem burada!» diyerek kapalı bir dolap
rasın, düşürüp tekrarlanan kof çek“’ec^f ”k,“-
_h_._. S . . rlıurı hır Artshtan aldı kılırip enk
sözler arasında bir de: O mahliler ki deryâ içredir deryayı bilmezler
Mısraı vaıdır. Bunu söyleyen zat — galiba şâir Hayali — boş bir fevehhüme kapılmadan, yani kuruntuya, vehme düşmeden doğrudan doğruya İnşanı ele alıp kendi cinsdaşiarı İçin: O bakîler ki dünya iizredir dünyâyı bilmezler
Deseydi daha insaflı, Izanlı konuşmuş olurdu; hiç bilmediği balık cinsine taş atmağa hacet yoktu. Balığın denizi bilmediği hakkindaki iddia zaten çürük, tür; şairin buna neyle hükmettiğini bir türlü anlıyamayız.
Şair «bilmek ı> sözde ne kasde. diyor, acaba ne istiyordu? Meşe, lâ yunus balığının bir denizaltı lâboratuvarmda sıntna beyaz; önlük geçirmiş, mikroskop önün, de bir damla deniz suyunu tahlil etmesini mi ve asistanı torik balığına fikirlerini not tutturmasını mı? Kaldı ki Hayal in’in ömür sürdüğü devirde o işi İnsanlar; bile yapmıyorlardı. Balıkların denizde haritaya bakarak yol al. malan da elbette lüzumsuzdu; zira zamanın eksik güdük bari, falarına göz gezdirerek giden insanlardan daha ârızasızca he-d«flerine varıyorlardı. Balıkların d'nizî kend'lerine lüzumlu olduğu kadar bildikleri muhakkak, tır. ^a’rie asırdas İnsanlar tabii muhitleri olan dünya hakkında daha fazla malûmatlı değildiler. Öküzün boynuzu üstünde dur. dudunu sananlara bile rasla. nrdı.
Mantıksız bir cok sözleri, üs. tr’5k bir de ukalâca tavır takınarak tekrar edişimize çocukluğumdan beri kızanm. Meselâ «eşek hoşaftan ne anlar?» deriz. F»ttâ o lâfın bir de arkası var. dır: «... suyunu İçer, tanelerini b'—’r’T.»
Bence asıl münasebetsizlik eşeğe hoşaf ikram edişte, aynca yaradılışına uymaz bir ikramdan anlamadığıma kızmaktadır. O mahlûk bizden hiç bir zaman ho. şef istememiştir; suyunu İçeceği b’le sünheli olduğu İçin tanelerini ypmfTnesi de gayet tabiîdir.
Eşeği yonca He ağırlamak bile fuzuli bir gayretkeşlik sayılır... Sür önüne deve dikenini de bak p-zlerj zevkten süzülerek ve ağzı lezzetten sulanarak nasıl — hem de dilini, damağım yırtma «m diye ters tarafından ko. prnp — lisan halile teşekkür e-’- r-de yer. bitirir.
dığı bir anahtarı aldı, kilide sok. tu; ne çıkacak, nasıl bir koleksi. , yon? Merakla gözlerimi diktim ve görünce hayrete düştüm: Bir sürü şişe... Viski, konyak, şarap şişeleri, en nadirleri ve kıymetli, leri... Fakat arasında harcıâlem , olanları da var:
— Bunlar zevkten nasibi ol. mıyan, ne İçseler aynı tadı du_ . yan misafirlerim İçindir. Ötekileri ancak ehline ikram ederim.
— Öyleyse krokma, eğer ehli, nı gerçekten seçeblliyorsan bu İçki stoku «aferin» gibi bitmez tükenmez bir hazinedir.
En güzel konyağı — avucun, da kadehi ısıtmadan, rengine bakmadan, kokusunu almadan, önünde beklemesinden keyif 'duymadan — bir hamlede yoke. , di veren misafir, bir daha eve çağırılacak kısımdan değildir. Onunla eğer pek lüzumlu ise ga. zinoda buluşmalı; kanyak 1ç. meli.
erişmiş bulunması bu söze ayn bir kıymet ve inandırıcı bir ma. hiyet vermektedir. Yahya eten, dinin şehİslâmlık cübbesinin resmî adı olan «fervei beyzâ» dan ziyade güzel sanat kuvvet ile yaşadığını dikkate almak lâzım,,,
Neteklm Kanunî Süleyman’ın;' Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Sözüne ayn bir kıymet veren nokta o padişahın «devlet» dedi, ği zaman devletlerden en büyü, güne erişmiş olmasıdır. Bunu ben söyleseydim «sen kim oluyorsun da devletle sıhhat mu. kayesesi yapmakta kendini sa. lâhiyetll buluyorsun? Belediye başkâtipliğini devlet anıyorsun?» diye çıkışılsa bu tariz «realizm » e sadakat bakımından haksız düşmezdi.
TANIMADIĞIMIZ MEŞHURLAR
Pariste Ahmet Riza ile
görüştükten sonra...
Markiz Darbelle şöyle diyordu: “Sizden Türkçe öğrenmeği pek isterdim..,,

Murat bey Pariste — Ahmet Rıza ile görüşmeler — Meşveret gazetesi ikiye bölünüyor — Markiz Darbelle — Sarayın telâşı — Murat beyin îstanbula getirilmesi lâzım — Celâleddin paşa Pariste., — Fransızca meşveret — Paristen gelen mektuplar — Evlenmek hakkindaki fikirler — Tekrar îstanbula dönüş — Murat bey şûrayı devlet âzası..
A nlıyacağını sandığınız in.
** sanın gördüğü insanca İkrama değer biçmemesi.,, işte kötüsü budur ve o hali pek gü_ 7 1 belirten hikâye de şudur: Adamın bîri şurup merakhsıy. rr-s: meyvalardan kendi usulün, ce. rayiha ve renklerini kaybettirmeden el ile şuruplar yapar, sonra da birbirlerine bîr nispet da;resfnde karıştırır, bambaşka çeşniler verir, misafirlerine su. narmış. Onlar da yudum yudum İçerler, her yudumda durup lez. zetinden ve kokusundan kâm alırlar, bardakları ışığa tutup sevrine dalarlar, medihte blrbir. lerine taş çıkarırlarmış. Bir gün mlsafiln biri, galiba mahalle imamı bardağı eline aldığı gibi hemen ağzına götürmüş ve şu. ruhu bir çekişte nedir, nenin ne. sidir farkına varmadan midesine indirmiş; yani yazık etmiş. O zaman ev sahibi dayanamamış:
— Be adam, demiş, anladım zevkin yok... fakat sünneti şeri-feyi de mİ bilmezsin’
Malûm a — daha doğrusu bl_[ zim nesle malûmdur ya — suyu ti- yudumda içmek sünnettir; i Pr-7ambf’rim!z zevk ehil oldu, ğundan böyle yapar ve anlaşı.1 lan. suvu yahut herhangi bir mayii !ârp diye nefes almadan vuvarlıyan kaba herinere pek kızarmış.
Gecen gün İnce zevkli bir dos. tnm bana nadide eşya ve mobil.
1le döşenmiş evinde (en kıy.
ikanda hoşaf bahanesile
* malûm faydalı mahlûka karşı şuna buna uyarak yersiz tarizde bulunduğumuzu söyle, miştlm. O mahlûk İçin. Ziya paşa ağzile:
Zerdûz palan ursan eşek yine eşektir Dememizi haklı görmlyenler. den İm. Hele bu kof hikmetin, İlk misradakl:
Bed asla necâbet mi verir hiç üniforma
Sözünü izah için kullanılması büsbütün mânasızdır. Zira eşek kıyafet değişmesine hiç aldırmaz; insan gibi böbürlenin eği, sırma ile necabet kazandığını aklından geçirmez. Hangi kılığa şoksanız tabiatında bir fark gö. remezsiniz. Yani: «Bana altınla süslü bir palan vurdular; tahta semerli clnsdaşlanma raslaymca artık azamet satarım; onlara yüksekten bakarım; yanıma yak. laşanlara surat asanm, kendime benzemiyenlerden uzak kaçanm. Bugüne bugün zerdûz palanlı eşekler sırasında sayılıyorum: ilk işim kendime Arap atlan gibi bir şecere uydurmak, necabet taslamaktır, İçtimaî seviyem yükseldi, protokol dışına çıkmak onuruma dokunur, haysiyetimi kırar!» diye düşünmez,
O kadar ki altınlı palan sır. tında olduğu halde bırakınız yularını... koşa koşa gider, civardaki keçe palanlı ve hattâ hiç palansız cinsdaşlanna demokratça katılır ve daha mühim bir şey yapar: Samur kürke karşı insanlarda görülmeyen bir kayıtsızlıkla şayet keyfi geldiyse ya. tar; tozu dumana katarak ve lüks kıyafetini hiçe sayarak yer. lerde yuvarlanır. Diken veya tel örgü bulursa, gene aynı kayıt, sızlıkia zerdûz palanın parçalan, masına aldırmadan kaşınır da... Adeta: «Ben böyleytm ve benim cinsim budun palanın altına gi. rerlz ama tesiri altında kalacak kadar benliğimizi kaybetmeyiz; bir palana aldanıp aramızda sınıf farkı yaratarak İçinden bir daha çıkılması güç siyasi dâvalara, İçtimai kavgalara yol aç. mayız!» der.
Onun İçindir kİ şehlslftm Yahya efendi;
Âdeme cübbe vü destâr
keramet mİ verir
Diyerek İşin İçine eşeği kat. mayıp yalnız insandan bahset, mekle maksadına daha İnsaflı, Izanlı yoldan gitmiştir; kabalığa düşmemiştir.
Hele kendisinin cübbe vü des. tar payesinde en yüksek rütbeye
- —
E skiden öğretmenlerimizin 1-1 edebiyat dersi diye yazdı, rıp tahlil ettirdikleri güya ha. kimane sözler arasında bîr ara. lık şikâyet ettiğim o bozuk Türk, celi;
İnsanın ihtiyacı ki bir lokma
nânedir
Nanesi de vardı. İnsan İhtiyaç. lannın bir ekmekle, hattâ has francala ile de bitmiveceğini çocuk aklı bile kavradığı halde hoca efendi neden o saçmayı bir hikmet şeklinde bize kabul et. tirmeğe çalışırdı? için için buna, basma kalıp sözlere bağlı kalın, masına sinirlenirdim. Sonradan daha iyi anlamıştım ki ekmek gibi mütekâmil bir gıdayı vücu. da getiren insan zevkçe çok ilerlemiş olduğundan ihtiyaçla, nnı da çoğaltmıştır; bir taraftan yemek bahsinde börek ve baklavaya yükseldiği gibi hayatın
Murat bey Pariste,,, Mısırdaki hâdise onu epeyçe sraşmıştır. Vücutça zayıflamıştır, insanlara emniyeti hiç kalmamıştır, Mısır, dakl tanıdığı genç kadın onda bu derin güvensizliği uyandır, mistir,
Murat bey Pariste kendisini büsbütün politika İşlerine ver. mek İstedi. O zaman Paristekl ittihatçılar Ahmet Rızanın reis, ligi altında pek güzel, pek ateşli, pek ideallerine bağlı olarak çalışıyorlardı.
Murat bey Parise gelince der. hal onları buldu. Orada İlk defa Ahmet Rıza beyle bir parkta görüştüler, Yalnız Murat bey hiç bir işte «İkinci adam» olmağı kendine yediremezdi. O dalma «birinci adam», «öndeki adam» olmak İsterdi. Hayatındaki bütün büyük değişikliklerin sebep, lerini, esasen bunda aramak ica. beder Ve İşte bunun içindir kl Murat bey gayet tabiî olarak Paristekl teşkilâtın başına geçmek istedi.
Teşkilât Ahmet Rıza beyle Murat bey arasında, İki cami arasındaki duruma düştü. Bu sırada orada meşhur «Meşveret gazetesi» çıkarılıyordu. Üstelik bu iş Murat beyin mesleği İdi.
Lâkin Ahmet Rıza bey de ağır
başka fasıllarında da hesapsız:' basmakta idi. ikinci bir jazete İhtiyaçlara kapıyı açmşıtır.
Epeyce oluyor, vitrinde gözü, me ilişen bir şişenin neye yaradığını sormuş, trastan sonra yüzü serinlettiğini öğrenerek bir tane almıştım. O gün bugün o tuvalet suyu İhtiyaçlarımdan ve masraflarımdan biri şekline girdi. Şüphesiz kİ vazgeçebilirim... ama bir zevkimin eksilmesi pa. hasınaI ihtiyacı sadece ekmek, ten ibaret kalan insanlar âlemi de Ziya paşanın bir «Terkibi bend» yazmasına İmkân yoktu ve Adanaya vali olarak değil, nl. hayet fırıncı sıfatile giderdi. Şimdiki okul kitaplarından ve derslerinden öyle yersiz şöhret yapmış sözler atılmıştır, sanı, rım. inşallah başka çeşitleri, modern kofluklar da konmamış.
tır.
Fakat konuşmama başlarken tenkldettiğim «o mâhîler kİ der. ya ecredir,,.» sözlle maksadım İstanbullu ve îstanbulda oldukları halde monden hayatları İca. bı belli başlı bir kaç moda semt, ten başka îstanbulu göremeyen, şehrin zevkini süremeyen hail vakti yerinde hemşerilerirnlzden bahsetmekti.
Söz, sözü açtı; buna sıra gel. diği zaman da yazıma ayırdığım sütunlar dolmuş bulundu, O bahsi ayn bir güne bırakacağım ve asfait caddelerden, otomobil yollarından ayrılarak sizinle şu sonbahar günlerinde îstanbulun unutmağa yüz tuttuğumuz semt, lerinde dolaşacağım.
Refik Halid Karay
- AŞKIN-*
PSİKOLOJİSİ I
Halis özgün’ün yeni eseri I 100 kuruş k
ADAM YAYINEVİ |
YENİ
Futbol
TürkJyenln en büyük Spor gazetesi Bol resim ve yaza üe yarın çıkacak 4 üncü Sayısını muhakkak görünüz Fi atı 16 kuruştur.
çıkarmak İse İmkânsızdı. Bunun. İçin tek çare «Meşveret» 1 İkiye bölüp yansım Ahmet Rıza beye, yansını Murat beye vermekti.
Öyle de yaptılar. Meşverdt’in Türkçesin! Ahmet Rıza beye, Fransızcasını ise — gayetle mükemmel dil bilmesinden dolayı — Murat beye verdiler
Lâkin o yine İstediği gibi ça. lışamadığina kanldi. Hakikaten enerjisini sarf edecek saha bulamıyor ve bu onu büsbütün coşturuyordu. Kırılmıştı. Bereket versin ki bu sırada yeni Fransız arkadaşlar kendisini bulmuşlardı.
Bunların arasında bir çok Fransız muharrirlerini ya* üs. tatlarını tanıyan bir genç kadın da vardı kl kendisini büyük bir ehemmiyetle karşılıyordu.
Markiz Darbelle lsmnldekl bu genç kadın güzeldi de, Murat beye:
— Mümkün olsa sizden Türk, çe öğrensem... Her halde çok gü. zel bir dil,, diyordu.
Kendisini daima evine çağın, yordu. Arkadaşlıkları, Murat beyin Pariste bulunduğu müddet zarfmca devam ettikten başka mektuplaşmaları da uzun sene, ler sürdü
Murat bey o zaman bekârdı ve Markiz Darbelle de bu genç, münevver ve. çok enteresan TÜrkle evlenmek için can atı. yordu.
Ve Murat beyin refakatinde kıymetli kitapları arasında Mar. kiz Darbelle’in Paristen yazılmış deste deste mektupları çıktı. Gayet lltifatkâr olan bu mek. tuplarda genç kadın Murat beye daima evlenmekten bahsediyordu. Bunun İki taraf İçin de ne kadar güzel, ne kadar şalra. ne, ne kadar rahat bir şey cağım anlatıyordu..
Paristen dönüş..
Burada sırası düşmüşken şeye işaret etmek İsteriz,
ola.
bir
___________________ . Sİ mart vakası gibi bir irtica hare, ketlle alâkadar olarak gösterilmek İstenilen Murat beyin izdivaç meselelerinde de İleri fikir, lerlne mim koymak lâzımdır.
Zamanında hattâ en «Avrupai çapta», en 1leri düşünceli ve mütefekkir kimselerin bile aynı zamanda, İM, hattâ üç zevcesi bulunduğu halde Murat bey
Murat bey Pariste polygamynın şiddetle aleyhinde idi. Ve bir kere evlenmişti, Mar. kiz Darbelle’in Paristen gönder, dlğl bu mektuplar, daha sonra bekâr kalmasına rağmen tesiri, nl göstermedi. Sadece bir hâtıra olarak muhafaza edildi,
Pariste bulunduğu zamanlara ait bu parantezi kapadıktan son. ra tekrar kendisinin oradaki si. yas« faaliyetinden bahsedelim.
Murat beyin idare ettiği Fran. azca gazete etrafta dikkat ve alâka çekmeğe başlamıştı. Gazete bilhassa Fransızların da ho. şuna gidiyordu. Dil güzeldi. Fi. kirler ateşliydi. Ve onların espri, sine uygundu.
Makalelerinin hepsi Paristen mazrufen saraya, Abdülhamid’in eline gönderiliyordu, Murat bey bir yandan da "Mizan» İle meş. güldü.
Denilebilir ki Kızıl Sultanın kendisi hakkında yapılan aleyh, teki neşriyat arasında en fazla ehemmiyet verdiği de buydu. Ne olursa olsun, neye malolursa ol. sun Murat beyi Paristen İstanbul a getirmek lâzımdı.
Abdülhamit bu İşe bizzat Ce. lâieddin paşayı memur etti, Pa. şa kalktı, Par ise gitti. Murat beyi arayıp buldu ve ona:
— Ne yaparsanız yapınız, ne yazarsanız yazınız. Fakat mem. leket dahilinde olsun, Size bütün bir hanedanın namus sözünü getiriyorum. En küçük bir kor. kuya bile lüzum yok... istediğiniz her şey fazla sile olacaktır, îstanbula dönünüz,., dedi,
Celâleddin pasa daha pek çok derelerden su getirdi. Fakat Murat bey uzun zaman bu tekliflere:
— Hayır, gelemem!..
Cevabını verdi. Bu sırada Ce. lâieddin paşa sulh konferansına uzak bir memlekete gelmiş nıü. messil gibi mütemadiyen Istan, bulla, hükümetile muhabere edi. yor, daha doğrusu saray ve Ab. dülhamide her gün raporlar gön. deriyor. Sultanın direktiflerini soruyordu Murat bey dayattıkça Abdülhamid’in valtleri büyü, yordu.
Bir gün Celâleddin paşa Mu. rat beyin ahbabı ve gayet akıllı bir kadın olan Markiz Darbelle’in vanında bu İşi açtı. Çok ısrar etti.
— O tarzda gayeleriniz için daha lvl çalışabilirsiniz, dedi. Markiz Darbelle Murat beyin Pa. rlste kalmasını tablatlle çok Is. terdi. Fakat îstanbuldan vaitler. le dolu olarak gelen paşanın söz. leri de pek vabana atılacak gibi şeyler değildi.
Murat bey için bu işte çok mühim bir vaziyet görmüştü. Nihayet Celâleddin paşa muvaffak oldu. Murat beyi Îstanbula geçmeğe razı etti.
Kalktılar, Geldiler.
Tekrar «Mizan» çıkmağa başladı. Ve Murat beyin neşriyat hayatının ikinci devresi İşte bundan biraz sonra başlar...
îstanbula gelen mektuplar..
«Bu sıralarda Pariste bulunan Darbelle İle mektuplaşıyorlardı. Gene kadın Îstanbula gelip Murat beyi bulmak istiyordu. Vaziyeti biraz müsait bulsa bunu muhakkak yapardı da. Nete, kim Murat bey bir aralık Cenev_ reye geçip Mizan’ı orada çıkar, mağa başladığı zaman Fransa-dan kalkmış ve gelip onu Isviç. rede bulmuştu. Lâkin bu seter artık Murat bey gençlik heye. canlarına yavaş -yavaş gönlünün kapılarını kapamağa başlıyordu, O Şırada şûrayı devlet âzası, Düyunuumumlye komiseri. ol. muştu.
Hikmet Feridun Es
İzmir’de yapılan coğrafya haftası münasebetiyle
Bu sene Izmirde toplanan 3 üncü Coğrafya meslek haftasının sonunda büyüklerimize Hafta başkanı tarafından çekilen saygı telgraflarına aşağıdaki cevaplar gelmiştir
Prof. AH Maclt Arda:
Türk Coğrafya Kurumu 3 üncü Meslek haftası toplantıları başkanı
Oösterllen İyi duygulara teşekkür eder. Türk Coğrafya Krumuna basarılar dilerim İ İNÖNÜ
Prof. AH Mcait Arda:
Türk Coğrafya Kurumu 3 u.ıeu Meslek haftası toplantıları başkanı
Türk Coğrafya Kurumunun 3 üncü meslek haftası toplantılarının bitimi dolayısile İzhar olunan iyi duygulara teşekkür eder, hepinize sevgilerimi yollarım. Başbakan:
Ş; Saraçoğlu
Sayın Maclt Arda;
Bu yıl İzmlrde 3 üncü meslek toplantılarını yapmış olan Türk Coğrafya Kurumlunuz, mensuplarına beni hatırladıkları İçin teşekkür eder, gelecek senelerde diğer kentlerimizde yapılacak bu türlü toplantılardan sağlanacak faydaların değerinin büyük olduğuna inanımı tekrarlar, başarılar dileği İle size ve arkadaşlarıma savgı ve sevgilerimi sunarım, M. Eöitim Bakanı
BULMACA
M âi

on - - 1 1 ■ mn ı ~r- 1 ■ ■ - ■
«0 «o ■ ■
s «
Boldan sağa ve yukarıdan aşağı:
1 — Sempatik.
2 — Tahlil - İskambilde bir kâğıt,
3 — Nasırı İyi eden deva.
4 — Sonuna «A» gelirse öğrenme olur - Edebiyat üstadi-
6 — On birin İki misil,
0 — Babına «M» gelirse geçmiş zamandır - Kalın sicim - Bir soru.
7 — Olmamış kavun - Gündüz değil
8 — Alelâde hububat kabuğu.
9 — Bir erkek adı - Süratle.
10 — Eşek yavrusunu yedeğine alan.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan sağa ve yukarıdan aşağı:
I — Gümüşanell. 2 — Üvez, Vefat
3 _ Metili, Veli. 4 — Üzülen, Ses,
6 — Leğen, Ma, 6 — Av. Nedamet,
7 — Nev. Nasara, S — Efes, Masal.
0 — L&lemerakı. 10 — İtlsatslım-
Bahife S
HER AKŞAM BİR HİKÂYE
Dökülen miırekkep^j
Zile bastı. Kapıdan başını uzatan odacıya sordu:
— Dün yanlışlıkla buraya gelen mektubu asil sahibine götürdün mü?.
Odacı başını sallıyarak cevap verdi:
— Götürdüm efendim!..
— Kendi elinle testim ettin mİ?..
— Ettim efendim...
Odacı çıktığı zaman yeni dostu ona sordu:
____Başkasına âit bir mektup seni bu kadar alâkadar ediyor demek kl?.
Hamdi buna doğrudan doğruya cevap vermedi. Lâkin şunları anlattı;
— Efendim bu İşin bende gayetle acı bir hâtırası vardır. Şimdi şu mükellef yazıhaneyi görüyorsun. Daktilolar, kâtipler, odacı, dosya mamuru her şey tamam değil mİ? . Benim de saten halimden, vaziyetimden hiç bir şikâyetim yok. Ancak, yirmi beş sene önce İstanbul'a geldiğim zaman beş parası olmıyan bir adamdım. O Zaman her tarafa baş vurduğum halde red cevabı aldım. Nihayet posta ve telgraf İdarehanesine bir İstida dayadım. Posta müvezzil oldum.
Yeni İşimi evvelâ yadırgamıştım. Fakat sonra onu pek ziyade sevdim. Hakikaten eğlenceli idi. Halk postacıyı daima heyecanla bekler. Her zaman bir çok insana heyecan vermek hiç de fena bir .şey değildi. Yalnız meslek hayatımın ortalarına doğru benim, hoşuma gitmiyen bir değişiklik oldu. Mıntıkamı değiştirdiler. İlk işe başladığım yer yalnız evlerin bulunduğu uzakça bir semtti. Burada herkesi yavaş yavaş tanımıştım. Böyle uzak mahallelerde postacı daha mühim bir insandır. Bir tahta evin kapısını çalıp bir telgraf uzatmak son derecede ehemmiyetli bir hâdisedir. Ne yazık kİ beni burada bırakmadılar aldılar ve bir iş mintakaduıa verdiler. Artık gürültülü, 20 - 30 odalı hanlara girip çıkıyor, yazıhanelere bir takım ticaret mektupları, telgrafları taşıyordum. Bana bol bol bahşiş veriyorlardı. Fakat doğrusunu isterseniz ben Ufc mintakamı arıyordum. Orada âdeta bir şahsiyet sahibi İdim.
Bir gün yine dağıtılmak üzere •Tevziat dairesi>■ nden bir sürü mektup aldım. Bunları mahallelere, caddelere. sokaklara hattâ hanlara göre ayırmak İçin bir köşeye çekildim. Böyle yaparsam işim çok daha kolaylaşıyordu.
Mektupları bir masanın üstünde ayırırken birdenbire bir kaza yaptım. Elim bir mürekkep hokkasına değdi. Ve hokka devrildi.
O zamanki mürekkepler şimdiki harb mürekkepleri gibi değildi. Ve devirdiğim nokkada koyu bir çln mürekkebi vardı.
Dökülen mürekkep henüz tasnif etmediğim zarflardan birinin üstünü silme denilecek derecede baştan başa boyadı.
Eyvahlar olsun!.. Adresi okumağa İmkân yoktu.
Çok çalıştım, muvaffak olamadım, aklıma zarfın arka tarafındaki mektubu gönderenin adresi geldi, hiç değilse mektubu kendisine iade edebilirdim. O da yine İstediği yere gönderebilirdi. Zarfı çevirdim. Lâkin ak-aillk işte!.. Gönderenin adrtsi yoktu.
Halbuki ben yerine gitmiyen bir mektubun acısını bildiğim İçin bu gibi şeylere pek ehemmiyet veririm. Birdenbire kararımı verdim. Her halde bu mektubun İçinde gideceği yere âit bazı malûmat olabilirdi. Sanki açsam ne çıkardı?. Hattâ belki de sevaba girmiş olurdum. Mektubun sahibini bulmak az şey mİ İdi kl?. Tereddüdüm çok sürmedi. Zarfı yırttım. İçinden çıkan mektubu satır satır değilse bile yazılış Itlbarlle aşağı yukarı hatırlıyorum. «Sevgilim!» diye başlıyordu. Ve bir erkek tarafından yazılmıştı. Hemen hemen şöyle deniliyordu;
«Bugün son günümdür. Karar günü!., Fakat her şeye rağmen belki fikrinden cayarsın diye seni bekliye-ceglm. Bu mektubu aldığının ertesi giinü evinin önünden geçeceğim. Ve perdelerine bakacağım Eğer bu per-
deler güneşe karşı kapalı duruyorlarsa anlıyacağım kl katiyen benimle evlenmlyeccksüı. işte o zaman bliyiık bir seyahate çıkacağım. Seni unutmağa çalışacağım.
Fakat şayet perdeler açıksa... O zaman kalbimin bütün kapıları da açılacak. Dünyalar benim olacak. Sana koşacağım!..
Bu İtibarla şu yazdığım mektup hayatımın en heyecan!» mektubudur.»
İşte satır satır değilse de tahminen mektupta bu cümleler vardı. Onu bir kaç kere okuduğum İçin unutmama imkân yok!..
Üezrlne mürekkep döktüğüm mektubun ne kadar ehemmiyetli olduğunu anlamıştım. Demek kl iki gencin saadeti, müstakbel bir yuvanın kuruluşu hep benim bu mektubu yerine götürmeme veya götürmememe bağlı idi. Fakat o kadar aradığım halde götüreceğim adrese dair en küçük bir İşaret bile bulamadım. Düşünüyordum.
Ertesi sabah bu âşık, sevgilisinin önünden geçecekti. ve perdsJeri kapalı görürse büyük bir sayahate çıkacakta. Bu suretle hayattç bir çiftin saadetine mâni olacaktım.
Çok üzüldüm. Lâkin hiç birşey yapamadım,.. Senelwce bunun vicdan azabını çektim. Devrilen bir mürekkep şişesi bir saadeti kökünden yıkmıştı.
işimden istifa ettim. Hayatta muvaffak oldum. Zenginlettim. Lâkin şimdi hiç bir mektubun yerine gönderilmesini geçlkt İrmem. Bu hususta çok titizimdlr. Eski hâtıra beni dalma harekete şevket t irlr.»
Eski postacının bu hikâyesi üzerine bunu dlnliyen arkadaşı güldü ve sordu:
— Mektupta Fahreddln İmzası mı vardı? .
— Evet... Nereden blUyopıun?..
— Benim adımda Fahreddln değil mİ?.. Mektubu ben yazmıştım. İyi kl götürmemişsin blrjder... Sonra o kadın ne canavar oldu görmeli İdin. Halbuki ben melek gtbl bir kedinin evlendim.
Eğer mektubu yerine götürmüş olsaydın bugünkü hayatım bambaşka olacaktı. Ne hayırlı mürekkep şişesi imiş kl o devrilmiş!.. Hay senden Allah razı olsun, yazık bunca sene çektiğin vicdan azaplarına...»
(Bir yıldız}
RADYO
ANKARA RADYOSU
Bu akşamki program
17,58 Açılış Ve program; 18 M. S ayan; 18 Dans orkestrası; 18,45 Karışık şarkılar; 19 M. 3. ayan ve Haberler; 19,20 Geçmişte Bugün; 19,25 Salem orkestrası; 20,15 Pazar gazetesi; 20,30 Fasıl; 31 Müzik: (PİJ; 21,15 Semai ve şarkılar; 21,35 Müzik. (Pl.l; 22,15 Yurtta spor; 22,30 At yarışları neticeleri; 22,35 Müzik: (PL>; 22,45 M. S. ayarı ve Haberler; 23 Kapanış ve program.
Yarın sabahki program
7.28 Açılış ve program; 7,30 M. 8 ayan ve müeik: (Pl.J; 7,45 Haberler; 8 Müzik: (PİJ; 8,30 Kapanış ve program; 12,29 Açılış ve program: 12,30 M- S. ayarı ve şarkılar; 12,45 Haberler; 18 Salon orkestrası; 18,30 Kapanış.
Sayım için bir tatil gününün bir kaç saatini verirken düşüneceğimiz şudur: Bu küçücük fedakârlığımızla ilim adamlarına ve memleket İdarecilerine İstikbalimizin anahtarlarını veriyoruz. Bunun İçindir kl «Ne bir eksik, ne bir faala» düsturunu gerçekleştirmek hepimizin en kutsal ödevi olmalıdır,
ABŞAM _
Avrupada salgın hastalıklarla mücadele
Almanya’da ve Yugoslavyada tifüs savaşı — Yunanistanda malarya ile mücadelede on uçak kullanılacak
______________ ? Ekim 1945
flFGflHİSTflH’DflniaYflT
Kabil’den gelen profesör Ali Hikmet Tungay’ın anlattıkları
Son zamanlarda Almanya’da Amerikalılar tarafından İçtimaî sıhhat servisinin yeni bir şubesi kurulmuştur. Burası, Müttefik kontrol encümeninin bir kısmını teşkil edecektir. Bu yeni şube, A İm an yanın Amerikan mıntaka. smda halkın sıhhatini kontrol etmek işile meşgul olacak RuS, İngiliz ve Fransız gruplarile işbirliği yaparak Almanya’da müşterek bir siyaset takibedilmesine İmkân hazırlıyacaktır, Vaktile Akdeniz, harb sahnesinde bulu, nan Amerikan ordusunun baş cerrahı olan tümgeneral Morris. son C. Stayer tarafından idare edilecek olan bu şube, Almanya, nın işgal altında bulunduğu müddet zarfında faaliyette bu_ lunacaktır.
Birleşik Amerika İçtimaî sıh. hat teşkilâtına bağlı olan bu kısmın vazifesi, Almanyadaki Amerikan Tnıntakasında salgın has. talıkların baş göstermesine mâ, n’ olmaktır.
Koruyucu sağlık teşkilâtı baş. kam tuğgeneral James S. Sitm. mons, 1943 yılının ağustos ayın, da şunları söylemşitlr:
— Harb devresinde halkın her tarafa dağılmış olmasına rağ. men. sari hastalıkların yayılması asgarî derecede olmuştur. Bu da askerî tıpta elde edilen muazzam inkişaf ve teknikten ileri gelmektedir. Bu arada, denıza. şın yerlerde. Birleşik Amerika kıtaiarmın sıhhî durumlarını sağlamak gayesile çalışan muh. telif şubelerin mesaîlerini de gözönünde tutmak lâzımdır
Tuğgeneral James, Avrupa’da tifüsün ne kadar esaslı bir şekil, de kontrol edildiğini açığa vur. mak için, şu misali göstermiştir: Alman erleri, hapishaneleri ve temerküz kamplarını terketmeğe başlayınca, bitle nakledilen tifüs de Al manyada süratle yayılma, ğa başlamıştı. Bu hastalığın ba. tıya doğru yayılmasına mâni ol. mak gayesile, 1945 yılının mart;
ı memleketler, kendi ihtiyaçlarını î karşılıyabilecek miktarda aşıya i malik bulunacaklardır. Avrupa, c da iaşe meselesini tetkik etmek i üzere mütehassıs gruplar gön, derilmiştir. Harb felâketine ma. . tuz kalan memleketlerin beslen. 1 meleri keyfiyetinde gıda tevziatı , başlıca meseleyi teşkil etmekte. . dir.
■ Tüberkülozu kontrol
• İtalyan hududu dahilinde ya. s yılmış olan tüberküloz hastalığı.
• nı kontrol etmek için UNRRA, ? Italyan hükûmetiie gayet faal
• bir şekilde İşbirliği yapmaktadır, }, İtalyada savaş yıllarında tüber.
■ küloz artmıştır. Diğer taraftan, 1 memleketlerine dönen binlerce
■ mülteci. İtalyan, bu durumu da. ha da güçleştirmiştir. Çünkü,
■ bunlardan büyük bir kısmı ve.
■ remliydi. Bu sahada gözönünde ’ tutulacak başlıca nokta, hasta.
■ lığın teşhisini temin etmek için ’ elverişli teçhizatla tertibat al.
maktır. Tüberküloz hastalığtn-
’ dan mustarip olanlar derhal teş.
■ his ve tecrit edilecek olurlarsa, ’ kış baş göstermeden evvel bun. , îarın tedavilerine başlamak
mümkün olacaktır.
■ Nazi hâkimiyeti mevcut oldu. ğu günlerde, Alman savaş fabri.
1 katarında çalışan binlerce İtal. ' yan işçisi veremden mustarip olduğu için memleketlerine gön. derilmişti. Bunlann İtalyan şe. birlerinde bulunmaları, hastalığı
1 sivil halka aşılamak hususunda gayet elverişli olmuştur, ttalyadaki misyon, bütün üni. versite talebelerini esaslı bir muayeneden geçirmek için bir program hazırlanmıştır. Üniver. siteler röntgen. UNRRA da filim ve personel temin edecektir.
Balkanlarda tifüs kontrolü
1945 yılının ocak ayında Bir. leşik Amerika tifüs komisyonu, Yugoslavya'da ,tifüs hastalığını .kontrol etmek için mareşal Tifo
Afganlstanda 4 senedenberi profesörlükte bulunan fizikçi B. AU Hikmet Tungay, istirahat etmek ii2ere, evvelki gün şehrimize gelmiştir. Kendisini evinde ziyaret ederec Afganig-tana alt malûmat rica ettim, profesör muhtelif suallerime aşağıdaki cevaplan verdi:
Kabilde hayat
— Kâbilde hayat her gün biraz daha pahalılaşarak bugün Türkiye seviyesine gelmiştir. Kara borsa mevcuttur, fakat bu şekilde alışverişe ancak ecnebiler yanaşabllmektedir, Memurların maaşları o tadar azdır kİ aldıkları para ite ancak çay ve ekmekle geçinebilmektedirler.
Kabilde lokanta yocur. Şehirdeki tek otelde ecnebiler yemtk bulabilirler. Yağ. şeker, sabun, çay, kahve gibi maddeler ve Hlndistandan gelen giyim eşyası bazan piyasadan bir tfci ay çekilir, işte o zamanlar kara bordada sarfiyat artar.
Şehirde tiyatro, eğlence yerleri, gazino yoktur. Bir sinema mevcuttur «d bundan en çok ecnebiler İstifade ederler. Kabilde fotoğrafhane de bulamazsınız. Kadınlara soKakta nadiren raslanır. Bunlar üzerlerine (çadırı! denilen bir nevi çarşaf giyerler. Erkekler de uzun bir don ve uzun bir gömlek ve başlarında da İtina ile sarılmış sarıklar vardır. Evleri kerpiçten ve bilâ istlstlsna hepsi tek katlıdır; damlan da topraktır. Sokaklar ve ev içleri topraktır.
Esnafın kullandıkları teraziler gayet basit olup ölçü ağırlıkları da taş parçalarıdır ve bunlar esnafın kabul et tlğl ölçüyü İfade eder. Vahidi kıyası-lerl libredir.
Afganlstanda yemekter pilâv, sebze ve meyvadır. Ancak pilâv zengin halkın gıdasıdır. Diğerleri meyvaları ■ da sebze gibi yağla pişirerek ve çok ] baharat kullanarak yerler.
İçki, ecnebilerden gayn bütün Af-1 ganlılar İçin yasaktır, Nakil vasıtası olarak «gadl» adı verilen tek atlı 2 tekerlekli ve kış yaz üstü açık 4 kişilik arabalardan başka bir şey yoktur.
Kültür hayati
Afganlstanda 4 İlse mevcuttur. İngilizce tedrisat yapan Hablliye. Fransızca tedrisat yapan İstiklâl, Almanca tedrisat yapan Necat ve Afaganca tedrisata tabi (Gazi) liseleri. Bir de Harbiye mektebi vardır. Bu mekteplerdeki ekseri profesörler Türk. Hintli ve Afgan dır.
Son zamanlarda Maarif VezareU tarafından «Mesturat» adında ecnebi kadın muallimlerin nezaretinde bir hastabakıcılık okulu açılmıştır.
Kabil üniversitesinde ekserisi Türk profesörlerin ders verdikleri Tıp, Fen, Hukuk fakülteleri vardır.
Lisan son zamana kadar yüzde W Farisi idi; fakat bir müddettenberi eski Afgan lisanı «Peştu» yu İhyaya uğraşıyorlar. Memleketin yegâne gazetesi olan «Islah» bu İki lisan üzerinden intişara başlamıştır.
Kadınlar doktora nadiren giderler. Hükümet bir kadın hastanesi açmıştır. Kışın AfganlIlar evlerinde odun aleşile «sandalın» adı verilen şekilde tandır tarzında üstlerine kalın örtüler örterek ayak ve ellerini ısıtırlar.
AfganlIların «Cesln» adını verdikleri 6 gün süren milli bayramları vardır. bayrında şehir dışında büyük bir sahayı elektrikle donatırlar, orada eğlenirler. Bir gece kadınlara mahsustur, o gece kadınlar giderek donanmayı seyrederler.
Afganlstanda halı çok pahalı olarak özbekler, Tiirkmenler tarafından İşlenmektedir Afgan halıları ikiye ayrılır: ,
1 — Afgan halısı*(Filpa. Bu fil ayağı genişliğinde desenler! havidir.
2 — Buhara dedidiğimlz (Meni) halılarıdır. Bunların flatleri çok pahalıdır. ekseri müşteri!..I Amerikalılar ve İngilizlerdir. — Halik Durukal
Türkiye Ecnebi
Senelik 2800 Kuruş 5400 kuruş
6 Ayüg 1500 » 2900 »
3 Aylık 800 » 1000 ■
Adres tebdili için elli Kuruşluk pul gönderilmelidir Aksı takdirde adres değişti rlimez.
Telefonlarımız Başmuharrir: 2056i»
Yazı hierü 20765 - idare: 2Ö681
Müdür: 20497
Şevval 30 — Hızır 155 imsak Güneş Öğle İkindi AK Yatsı E. 10.42 12.19 8.19 9.32 12.00 1.30 V. 5.25 7.03 13.02 16.15 18.42 20.14
idarehane Babıâli civan
Acunusluk sokak No 13

ayında Rhın sahilinde sıhhî bir j ye bjr muahede imzalamıştır, kordon vücuda getirilmişti. Bu Hâkn Bosna ve Hersekte aşılama kordondan geçmek istiyen bütün jŞjne büyük bir gayretle devam siviller behemehal bitten tecri.1 bilmektedir. Bu mıntakada ti. dediliyordu. Diğer taraftan, ti_1— -----------
füse tutulanların bitleri de siste, matik bir şekilde ayıklanıyordu. Almanya, Polonya veya Balkanlarda mülteci olarak bulunanlar da aynı muameleye tâbi tutulu, yorlardı. »
DDT ihtiyacı
General James Simmons, Av. rupada askerî harekât müsaade eder etmez kullanmak üzere 18,000,000 kişiyi bitten kurtarmak gayesile 300.000 kiloluk DDT ihtiyatının mevcut olduğunu bildirmiştir. Diğer taraftan bitten tecridetme işine de elden geldiği kadar kısa bir başlanılmıştır. Geçen savaştan da bir temerküz kampında baş. sonra Avrupayı altüst eden tifüs [ göstermişti. Yavaş yavaş mem. hastalığının önü de bu şekilde lekete yayılan hastalık, 1943.44 ‘ . 'kışında ciddî bir salgın şeklini
Avrupanın muhtelif şehirlerin, almıştı. Gecen sene kışın, Sırbis-de aş! istihsalâtı arttırılmıştır, tana Amerikan tifüs komisyonu Böyiece, önümüzdeki aylarda bu gelince, salgının kontrolünde
alınmıştır.
zamanda
füsün yayılma keyfiyetini önlemek için şimdiye kadar 500.000 kişiye aşı yapılmıştır. Aynı za. manda buraya uçakla DDT tozu da gönderilmiştir.
Yugoslavya'da ilk tifüs salgınının 1941 . 42 kışında partizan, lar tarafında başgösterdiği ha. ber verilmiştir. Bu mıntakada hastalık aşın dereceyi bulmuştur. Ertesi kış. 30.000 tifüs hâdisesine tesadüf edilmiştir. Batı Bosna ve Dalmaçya'da siviller arasında 5,000 kişi ölmüştür, Orta ve doğu Bosna’da 1944 yılında salgın halini almıştı.
Tifüs, 1941 yılında Sırbistan.
modern usuller derhal tatbik edilmeğe başlanmıştı, DDT. ha. sarat öldürücü el ile ve elektrik, le serpilmiştir. Bu şekilde, kısa bîr zamanda yüzlerce kişinin de. zenfekte edilmesi mümkün olmaktadır. DDT kullanıldığı tak. dlrde, bir insanın behemehal hamama sevkedilmesine ihtiyaç yoktur.
Yunanistanda malarya salgını
UNRRA, pek yakında Yunan hükûmetiie işbirliği yaparak Yu-nanistanda malaryaya karşı bir mücadele açacaktır. Yunanistanda malaryanın günden güne artmasile UNRRA, haşarat öl. dürmeğe elv^u^ti olacak maddelerin serpilmesinde kullanmak üzere 10 uçak dolusu malzeme ve teçhizat gönderecektir. Bu uçak, lar, Yunan arazisinin büyük bir kısmına DDT serpecektir, tik 4 uçak. 15 ağustos 1945 te gönderilmiştir.
UNRRA'nın Yunanistanda bu. lunan tıp subayı Dr. J, Dalfour Kirk, memlekette bazı mıntaka-larda nüfusun % 100 nispetinde malaryaya maruz olduğunu bildirmiştir. Elde bulunan malûmat. nisandan birinciteşrine ka. dar memleketin % 40,50 sinin malaryadan müteessir olduğunu göstermektedir. Şimdilik 3 milyon kişinin malaryadan mustarip olduğu anlaşılmıştır, Sa. vaştan evvel Yunanistanda senede takriben 50,000 malarya vakası mevcuttu.
UNRRA’nm ve Yunan Sıhhiye Bakanlığının müşterek gayretle, ri neticesinde burada 64 hastane yeniden imar ve inşa edilmiştir. Diğer taraftan, tıbbî yardımdan tamamen uzakta kalan mücer. ret mıntakalarda ve Ege denizindeki muhtelif adalarda tıbbî ve hasta servisi yapan 24 yatakta UNRRA hastane gemisi de bu mücadelede büyük bir rol oynamaktadır.
Gün Doğmadan Paris
EDEBİ ROMAN
Yazan; Louis Bromfield Tercüme eden: Vâ . Nâ — Tefrika No, 71 —
— Evet. Her ne isterseniz. Her şeyi. Bu sefer yardımıma geliniz de.. Her hangi bir pazarlığa hazırım.
— Eviniz uzak değil... Köşeyi dönünce hemen burada. Oraya giderek şartlan konuşalım. Burada, lokantada konuşmak rabıtalı değil, İşinize geliyor mu?
— Evet. Nasıl isterseniz.
Erkek hesap İstedi. Samd bir şey olmamış gibi, dansedenlerln ve maaşlarda oturanların 'ırasından yol açarak geçtiler. Sokakta sessLzce yürüdüler Lâkin bu sükûtta garip bir hüzün vardı. Kadın bunu hah edemiyordu Derin, büyiik bir h'îzün İd, onların mevcudiyetini aşıyordu. Bu öyle muazzam bir hüzündü kl, ona kıyasla kendileri küçük ve manasız kalıyorlardı. şimdi, karar vermiş oldukları İçin, aralarındaki gerginlik azalmıştı.
VAıshlngton sokağını döndükleri ■ırada, erkek ancak bir defa konuştu:
— Ne güzel gece. Bakınız, yıldızlar parlıyor.
Bu sözler, karanlıkta muallâk kaldı, karanlıkta aksetti:
| «— Yıldızlar parlıyor I Yıldızlar
parlıyor 1»
Evin kapısına vardığı vakit, bu sözlerin kendisine niçin musallat olduğunu anladı; «Gök yıldızlarla parlıyordu.» Tosca'nın son perdesinde Ma-rlo kurşuna dizilmeden evvel böyle bir şarkı söyler.
İçeri girince elektrik düğmesini çevirdi; birdenbire Alman'a baktı. Fakat yüzünden bir şey »nlaşılnuyordu.
Çılgıncasına:
«— İhtimal sırf tesadüftür; tesadüfün cilvesidir. İhtimal bu bh- şey demek değildir.»
Fakat bir an evvel oporadan söylediğini hatırladı.
Yukarıda, salonda, manâcnmı efkardı,
— Affedersiniz. Şampanya getireyim.
— Hizmetçileriniz yok m w?
Epeyce evvel hizmetçilerine datr söylediği yalan aklına geldi; az daha tekrar yalanı yakal&naoa|MM düşündü.
Süratte cevap vardta
— Bu geceyi evlerinde gtçlriyorlar.
— Yalnız mısınız? Ktakmu yormuşunuz?
— Beni pek korkutacak bir şey yoktur. .
Almanın gözlerinde oa?.an beliren tam delilik İfadesi yeniden hasıl oldu. Kır. kendi kendine:
«— İhtimal beni öldürmek İstiyor!» diye düşündü.
Bu fikirden dolayı korkmadı. Bilâkis neşe duydu.
Bakırlı ve marketrlii masanın çekmesini açıp oradan mahzenLn anahtarlarını çıkarmak üzere davrandı: lâmbanın ışık toparlağı için de bir san zarf gördü. Zarfta î/on'un el yansı vardı. Alınmasına imkân yok. Zeki ve hesapçı bir adarrun küçük ve katlyetll yazısıydı bu.
«— Bu zarfta hemen öğrenmem, lcabeden bir haber var.» diye düşündü.
Binbaşı, mektuba ehemmiyet vermemiş görünerek, şimdi ona o musallat nazarlarla bakıyordu. Kadın mektubu alarak salondan çıktı. Pembe yatak odasına geçti..Orada, kapıyı klüLliyerek, zarfı açtı. İçinde «Paris! Dahna Parla!» rövüsünün bir İlân kartı.
«Artık burada duramıyorum. Nicky öMii. Bu gece hareket etmelisin.»
Uzun müddet karta bakakaldı. Bir şey hissetmiyordu. Lâon’ım mektu-teiMla öyle bir mücerretlik vardı kî.
kıza derhal tesirini göstermedi.
Sonra, yatağa oturup hiddetle düşündü:
«Bu Alman, Nlcky’nin öldüğünü biliyordu. Tiyatroya bu gece onun için geldi. Nieky’nln dostum olduğunu biliyordu. Ancak Nicky öldükten sonra beni ele geçirmek istiyordu.»
Maxim'de o gece hissettiği korku ve nefret hissi tekrar benliğini kapladı, Bu adamlar, Löonla Nlckynln İddia ettiklerinden de daha menfur, çok daha menfur kfanartermlş... Nicky! Nicky!
Kalktı; büyük aynama önüne kadar. odada yürüdü:
«— Öbür odaya gittiğim vakit. Hiçbir şeyi bllmtyormuşunı gibi, hiçbir şey olmamış gibi bir tavır takınmalı-yım.
Sakin durmalıydı. Zira — şayet yaşamakta devam etmek İstiyorsa — şimdi yapacak bir vazifesi vardı.
Aynaya bakınca, gözlerinin İfadesi hariç, kendini pek değişmiş bulmadı. Gözyaşları akmıyordu. Başına gelenin ehemmiyet! yoktu. Şu anda hattâ Nickyyi bile dflşflfıjnâ yordu: aklı başka yerdeydi.
İlk fikri, yastığının altondaki tabanca ol de; lâkin bunu derhal reddetti. Kuşanmasını iyi bilmiyordu, şayet isabet ettlremeaıe binbaşı silâhı ondan alırdı; ötekilerle birlikte kendi de mahvolurdu. Tabanca ancak son anda ona yardım edebilirdi.
«— Hayır, başka bir çare vardır.» Tuvalet masasının önüne sakin sakin oturdu. Oraya oturup öldürme projeleri yapışını garip buldu. Bu proje, bütün mevcudiyetin! dolduruyordu. Sanki bizzat bir İntikam ve tahrip silâhı olmuştu: bir çelik namlu haline gelmişti; tıpkı Fllomena'nlû taşıdığı o bıçak gibi bir şey olmuştu; yahut da bir zehir şişesine dönmüştü.
Süratle davranarak, Löon'un kartını bin parça halinde yırttı. Banyo odasındaki su sifonu İle yokettl.
Kalbi birdenbire haykırdı:
«— Nlckyl Nicky!»
Fakat dimağı sözü aldı;
«— şu anda onu düşünmemeliyim.»
şimdi onda evvelce asla bilmediği, hani şu Lfön'la Nlckyyl tahrik eden kuvvet hasıl olmuştu. Salonun kapısını açarken, kararını almış bulunuyordu. Bu, binbaşıyı sade bir kurşunla öldürmekten çok daha malılrane bir hareket olacaktı. Bu plân, ona lâyıktı; Maxlm’dekl Alınanlara lâyıktı. Genç kadına, bir rol oynamak hissi geldi. Sahneye giren bir aktris Jb! İçeri girdi. Böylesl daha kolay ol4n. Bu hal, İşe bir nevi hakikat manzarası veriyordu.
Erkek pencerenin yanındaydı; brocart perdelerin sırmalı İpini elinde tutuyordu. Bu manzara evvelâ Roxle’yi şaşırttı; fakat sonradan,
binbaşının bu ağır kaytanla bir kam-$ı yaptığını anladı. Kaytanı perdeden kestiği çakı hâlâ elindeydi.
« — Beni dövmek niyetinde. — diye düşündü. — Çünük Llsa onun elinden kurtuldu: çünkü Llsa ondan daha büyüktü; ele geçirmesine imkân ıl-maksızın öldü Onu benim vasıtamla cezalandırmak istiyor. Çektiği bütün ıstırapları bana Ödetecek.»
Bu. Almanlarda. aşkla ölümün daha meşum şekilde yan yana olmasının İfadesi gibiydi. Şayet rol oynamasaydı, erkeğin gözlerinden korkardı. Sakin sakin dedi ki:
— E, pekâlâ, pazarlığımız ne olacak?
Erkek güldü, fakat gözleri gülmüyordu.
— Pazarlık gayet basit. Siz bütün bildiklerinizi hana söyliyecekslnte.
Bu gece arzu ettiğim şeyi yapacaksınız. Ben de. onun hür kalması ve sizin kaçabilmeniz için tertibat alacağım. Çetenin geri kalan kısmı hakkında bir valdde bulunamam.
— Öbürleri mi? Kim öbürleri?
— Paris'i bize tahammül edilmea bir yer yapmak üzere çalışanlar... ihanete, baltalnyıcıhğa. cinayete başvuranlar... Tesviye edilecek geniş bir hesap var.
İçinden gelen bir ses kadına haber veriyordu:
(Arkası varı
7 Ekim 1945
AKŞAM
Sahife 7

j - İŞ ARIYANLAR SATILIK EŞYA
İKİ GENÇ KAKI KOCA — Birlikte çalışmak şarkiyle Ve yahut bayanı çocuk bakmak ve av işinde çalışır akşamlan «vlne gidecek erkek bahçe işlerinden anlar apartıman köşklerde kapıcılık yapabilir. İş arıyorlar. Kefil gösterebilir. Akşamda iki Genç fümıızana mektupla müracaat. 512 — 1 DOKUMACILARA MÜJDE — Her numarada ehven fiatle bobin sarılır. Fatih Karaman caddesi 13 Ömer Talnıac 566 —
SATILIK PASTIRMA MAKİNESİ— Az kutlanılmış mükemmel elle işler variyette bir pastırma makinesi uygun fiatle satılacaktır. 22951 numaraya telefon edilmesi . 570 —
12 SENE MUHASEBE MEMUR LÜĞÜ — Ve şeflik yapmış ticaret lisesi mezunu bir genç İstanbulda İş arıyor. Teminat verebilir. Akşamda Ataiay rumuzuna. 577 — YENİ N A UMAN MARKA — Her türlü nakış Ye zikzak dikiş yapar demir ayaklı bir dikiş makinesi satılıktır. Edirnekapi Kariye Yeşilce Direk sokak No. 32 ye müracaat. 572 —
ASKERLİĞİNİ İKMAL ETMİŞ — Hukuk mezunu bir genç mûesşesatta iş aramaktadır. Akşamda (M. t) rü-muzuna müracaat. 584
KALORİFER MALZEMESİ — Kazan ve Radlatör kullanılmış veya yeni satın alınır. Adres: Galata Tünel cad. No. 59/1. Telefon: 40218 513 —
AMERİKAN kolleji, hukuk FAKÜLTESİ MEZUNU — Ciddi Türk bayan, hususî müessese, şirket, bankalarda İş aramaktadır. Akşamda (F.T.) rumuzuna mektupla işin mahiyetini bildirerek müracaat. 586
YENİ SESLİ SİNEMA MAKİNESİ — Taksitle satılık ve hem de kiralık yeri olanlarla da ortak olunur. Maçka Narmnnlt apartımanı 87 No. h kunduracı Di taran s- 583 —
BAYAN İŞ ARIYOR — Tek bir erkeğin ev işini yapabilir. Beyoğlu istiklâl caddesi 54/1 No. ya A. M .rumuzuna mektupla müracaat. 590 — 1
YENİ VEA ESKİ TEK VEYA ÇİFTE AV TÜFEĞİ — Satmak isti yenlerin Büyükdere Hacet sokak 37 numarada bay Yaşar adresine bildirmeleri rica olunur. 607 —
DİKİŞ BİLEN BİR BAYAN İŞ ARIYOR — Gerek toplan ve gerek perakende daimî dikiş işi arıyor- Makinesi vardır. Evinde ve gösterilen yerde çalışabilir. Akşamda M. Ç. rü-muzuna müracaat. 602 — 1
SATILIK KELEPTR KIYMETLİ EŞYA — Seyahat dolayısile kürk, gümüş eşya ve biblolar. Sabah 8 den 11 e kadar 83415 numaraya telefon edilmesi. 595 — 1
DÜRÜST BİR GENÇ — Lise mezunu müessesclerde muhabere, muhasebe, her İşte çalışır askerlikle İlişiği yok acele İş istiyor. Akşamda A.K.A rumuzuna. 606 — 2 — Kiralık — Satılık
ACELE SATILIK DÜKKÂN — Zin-dankapı Abacılar cad, No. 13. İsteklilerin Asmaaltı cad. Cambaz han No. 31 e müracaatları. 564 —
HUKUK FAKÜLTESİNDEYİM — Haftada 3-4 saat askerlik derslerine girerim. Diğer saatlerimi şu İşlerde çalışarak geçirmek istiyorum. Tezgâhtarlık, kâtiplik, ayak işleri ve tornada da çalışabilirim. Alâ rümuzuna müracaat. 603 —
5,000 LİRADAN 500.000 LİRAYA -Kadar emlâk almak ve satmak ve İpotek yapmak istlyenler kârlı işi olup devir veya ortak İstlyenler Beyoğlu Büyük Parmakkapı cadde üzerinde köşe başı No, 4 kat 2 Suhulet Emlâk Bürosu Zarif özalp'a müracaat. Tel; 42396. 297 — 16
TOPTANCI VE HAZIR ELBİSE DİKTİRMEK İSTİ YEN TÜCCARLARA — İyi dikiş diken bir bayan, etek, Muz, kimono, pijama, çocuk elbise ve önlükleri dikmek İstiyor. Arzu edenler mektupla Bomontl Silâhşor sokak No. 2/67 de bayan Ayşeye müracaat. 598 — 3
BOŞ YAZIHANELER—Bir ve lçlçe olmak üzere ikişer odadan ibaret altı yazıhane ayrı ayrı kiraya Verileceğinden İsteyenlerin aşağıdaki adrese müracaatları: Galata’da, Mumhane caddesinde, 111 No. 11 dükkânda Yor-gl Mağos. 497 — 2
GENÇ BİR BAYAN — 60 liradan aşağı olmamak üzere mağaza, ticarethane ve bürolarda İş aramaktadır Daktilo da bilir talip olanlar Akşamda M. T rumuzuna. 597 — 1
ACELE DEVREN 8 ATI! 1K LOKANTA — Kuruçeşme Kırbaç sokak 6 No. sahibinin Anadolu ya gideceğinden satılıktır. İçindekilere müracaat, 576 —
MEMLEKET HASTANELERİNDE ÇALIŞMIŞ — Eczacı bayan haftanın muayyen gün ve saatlerinde çalışmak üzere, Jâboratuvar. eczane, depolarda İş arıyor. Akşamda (Eczacı). Müracaat. 594 — l
5000 LİRAYA KÜÇÜK EVLER — Arsanıza beton iki oda bir hol ve banyodan ibaret asri teslsatlı küçük evler inşaatı. Bengü Küçük Eyler Yapı ve Satış şirketi. Galata. 6 ncı Vakıf han No. 33 - 34. 616 — 1
ÇOCUKSUZ İKİ GENÇ KARI KO-
mümastl yerlerde münasip işi aramaktadırlar. Kefil gösterebilirler. Akşamda (Ç.K) rumuzuna, mektupla müracaat. 624 — 4 BEYAZITTA —• Marmara sinem a-sının yanında İki cepheli arsayı satışa çıkardık. İsteklilerin müracaatları. Bengü Küçük Evler Yapı ve Satış şirketi. Galata. 6 ncı Vakıf han No. 33 - 34 617 — 1
ON SENE — Fabrika teknik ve mali hesap İşlerinde çalışmış tecrübeli ve yüksek tahsilli bir zat günün belirli saatlerinde 1§ arıyor. K. C. remzile müracaat. 62:1 — 2
KURTULUŞTA — Travmay caddesi yanında konforlu küçük bir apartman çok acele satılıktır. Bengü Küçük Evler Yapı ve Satış şirketi. Galata 6 ncı Vakıf han No. 33 - 34. 618 — 1
•)- İŞÇİ ARIYANLAR
BİRİNCİ SINIF ŞAPKA ATÖLYELERİNDE — Çalışmış bir prömiyer aranıyor. Müsait şartlar gösterilecektir. İstlyenler sabahları Taksim bahçesi karşısında Uygun apartımanı-nın 5 numarasına müracaat. 4M — 2 YEŞİLKÖYDE — Deniz kenarında plâjlı 4000 medre kare arsa satılıktır. Galata. 6 ncı Vakıf han No. 33 - 34. Bengü Küçük Evler Yapı ve Satış şirketi. 619 — 1
DEVREN SATILIK DÜKKÂN — İçinde (1) beygirlik trifaze motörlii, kirası ucuz bir dükkân acele devredilecektir. Beşiktaş Akaretlerde tellâl Necati'den sorulması, 622— 2
BAYAN İŞÇİ ARANIYOR — Dikişçi, trikotaj makinecini, kaçıkçı İstiyoruz. Adres; Mahmutpnşa Büyük Yıldız han No. 7-8 Meliha Ören trikotaj imalâthanesi. 591 — 1
SATILIK — Beyoğlunun en havadar yerinde, 4 katlı, ayda 340 lira kiraya mütehammil, yarı yarıya inşaat halinde bir apartıman mevcut malzemeslle birlikte hareket defayı -sile acele satılıktır. Taliplerin görüşmek İçin adreslerini (Aparlıman) remzile gazeteye mektupla bildirmeleri. 581 —
DİŞ MUAYENEHANESİNDE ÇALIŞACAK — 16 - 20 yaşlarında bir bayan lâzımdır. Bahçckapı, Ticaret bor sası sokağı Yıldız han No. 8 - 10 580
MÜCELLİT ARANIYOR — Mücellitlikte çalışmış kız veya erkek işçi İftzımdır. Müracaat Ankara caddesi No, 111 Mehmet Sadık Kâğıtçı, 575 -
4000 LİRA — Beyoğlunda kârglr mülk karşılığında bir senelik 2 cl derece İpotekle peşin ödenecek piyasa faiziyle acele aranıyor, (İpotek) rem-sdlc gazeteye müracaat. 582 —
İNGİLİZCE VE TÜRKÇEYE VAKIF — Tercümeye muktedir bayan aranıyor. Kolej mezunlan tercih edilir. Çalışılacak ticarethane Bcyoğ-lundadır, Mektupla Beyoğlu Posta kutusu 2163 müracaat 596 — 3
BATİLIK BOŞ TESLİM — Beykoz-da bahçeli yağlı boya beş odalı ev. Müracaat: Divanyolu Park karşısı No. 50. Çanakkale Emlâk Bürosu 579 — 1
TİCARÎ MUHABERAT — Ve bir lisanı iyi bilen bayana ihtiyaç vardır, Bildiğiniz lisanla hâl teçrümenlzl posta kutusu 2330 adresine bildiriniz, Tel: «143 615 _ 1
SATILIK BOŞ TESLİM DÜKKÂN— Kapak çarşı da İyi yerde. Müracaat: Divanyolu Park karşısı No. 50. Çanakkale Emlâk Bürosu. 578 — 1
DAKTİLO ARANIYOR — Çök seri yazan bilgili bir daktilo bayana ihtiyaç vardır. Bengü Küçük Yapı ve Satış şlrekti. Galata. 8 ncı Vakıf han. No. 33 - 34 620 — 1 ÜÇ KİŞİLİK BİR AİLENİN — Ev ve y;mdc İşlerini görecek bir bayan »ranıyor, İctiyenlerln; Sultanhamam, Bminbey han altında 22 numaraya müracaatları. ÖÖ4 —8
ACELE SATILTK KÂRGİR EV — Ortaköy Dereboyu cad. 14 No. üç kat beş oda elektrik au görmek, pazarlık için Ortaköyde Güven Emlâk simsarı İsmail Al tan a. 589 — 1
KİRALIK — 40 - 80 kişi alacak talebe yurdu olmağa elverişli blnfi aranıyor. Sirkeci Güzel Samsun otelinde Eyüboğla, (14 —
KIYMETLİ SATILIK ARSA — Ak-sarayda Kemalpaşa caddesinde İm-rahor hamamın yeri köşebaşı 141,50 metre murabba] arsa. İsteki İlerin Beşiktaşta Hacı Hallt sokak No. 20 3 üncü kata her gün 11-12 arası müracaat. 524 — MAĞAZA — Atelye ve büro olabilecek - Mercan Uzunçarşıbaşmda ecza lâboratuvarına bitişik mağazalı üzerinde altı odalı terkoslu elektrikli yeni bir bina kiralıktır. 599 — 1
ACELE SATILIK EV — Beykoz Ya-hköy Gari Yunus sokağı 39 numara çayıra nazır 8 odalı ve bahçe, ahırı mevcut satılıktır. İçindekilere ve Teşvikiye Köknar sokak bakkal bay Haşana müracaat. 612 — 2
SATILIK VİLLÂ — Yeşilköy Mahmut şevket Paşa caddesinde 17/ı numara üç oda hol mutfak bir kat dışarısı mozaylk ve bahçeli 1 ,-lndekilE -re müracaat. 526 —
ZİRAATCİLERE ELVERİŞLİ KİRALIK köşk — 3 katlı etrafında büyük bağ. muhtelif löeyva ağaçları, büyük ahır, tavukhane. uşak odası iki bostan kuyusu, bostan yeri İlkbaharda nadaslı arazi mevcut ay nihayetine kadar müracaat. Telefon 54,29 Ali Uzun kaya. 614 — 1
GÖZTEPE — İstasyona 2 dakika Tütüncü Mehmet Efendi caddesinde 1-5 dönüm arsa her türlü inşaata elverişlidir. Acele satılıktır Gö/tpede dellâl Kerime müracaat. 569 —
DEVREN SATILIK — Zengin ve kibar bir muhitte dört yol ağzında bütün İnhisar maddelerini havi büyük Frijiderll, ardiycll işlek bir bakkaliye içindeki mallarile satılıktır Müracaat: Nişantaşı tramvay durağında Tütüncü Remzi. 573 —
SATILIK APARTIMANLAR — Cihangirde, Şişlide boş daireler de teslim etmek şartlyle ve 6 ilâ 8 Iratlı 13 - 50 bin liraya Ers Emlâk Beyoğlu Ağacami sokak 3 Tel: 49284 025 —
SATILIK ARSA — suâdlye ile Bostancı köprüsü arasında, tren haltı üzerinde, asfalta çok yatan 316 ada. 67 partalı 24 parsel No. lı 1520 met-remurabbaı arsa acele satılıktır, İsteklilerin 4 üncü Vakıf han 4 üncü kat 21 No. da avukat Reşat Göksala müracaatları. Telefon 24749 525 — 2600 LİRAYA SATILIK EV — 3 oda, bahçe, elektrik su mevcut Taksime çok yakın Ers Emlâk Beyoğlu Ağacami sokak 3 Tel 40284 626 —
SATILIK EMLÂK ARANIYOR -İstanbıılun her semtinde satılık emlâk aranmaktadır. Kısmen veya tamamen boş olanlar tercih edilir. Ers Emlâk Beyoğlu Ağacami 3 telefon 40284 ' 627
ACELE SATILIK — Küçük Yû'ıda, demiryolunun deniz cihetinde, istasyona (50) metre mesafede, iiç tarafı yol, eski bağdat caddesine (48) metre yüz diğer bir caddede (13) metre derinlikte bir arsa, bol sulu kuyusu ile maktuan (3500) liraya. Müracaat: Küçük Yalı İstasyonunda Süleyman Özran. 608 —
BOŞ EV ARIYANLARA — UCUZ ve kısmen ıızun vadeli evler satılıktır. Ers Emlâk Beyoğlu Ağacami 3 telefon 40284 628 —
(^-MÜTEFERRİK
KIŞ MEVSİMİ İÇİN HAZIRLIK — Dans bir sport aynı zamanda sıhha-ta nafi hususî evlerinde öğrenmesini arzu edenler Beyoğlu Anadolu hanı geçidi karşısında Ali yon sokağı No. 19 a müracaat Prof Panosyan. 406 —
SATILIK ARSA — Nişantaş Güz ıl Bahçe sok. cephesi 12,10 m. derinliği 25 m. Fevkalâde manzaralı bir arca ucuz fiatle satılıktır. Müracaat Tel: 43945. 593 —3
APARTIMAN KATI MÜBADELESİ — Cağaloğlünda 3 büyük odalı katı yine Cağaloğlu veya Türbe civarında asansörlü veya birinci katta daire İle mübadelesi İsteniyor. Sirkeci, Demirkapı Karyola fabrikasına müracaat. Tel: 21632 592 — 1 İNGİLİZCE DERSİ — Mütekait muallim tarafından verilmektedir. Fiatler uygundur. Evlere de gidilir. Akşam gazetesinde Y, Ü. rümuzuna müracaat. 587 — 3
ORTAK ARANIYOR — Yüzde yü? garantin ve çok kârlı Jşlere asgari 5000 daha yüksek sermaye-'! arkadaşlara İhtiyaç vardır. Akşamda (K) rumuzuna mektupla müracaat. 610 — 15
HALİÇ FENER CADDESİ — Bir cephesi deniz lebi derya. İçinde İki bina olan ve büyük arsası heyeti umumiyesl 5Û4 m.m. olan. Fabrika, imalâthane, depo yapmaya müsait olan bu emlâk satılıktır. Müracaat yeri: Beyoğlu Büyük Parmakkapı köşe başı No. 4 kat 2 Suhulet Emlâk bürosu. Zarif özalp’a müracaat. Tel: 42396 613 — 5
PARADA KOLAYLIK - Tamirat suretile emlâkinizden istifade etmek isterseniz Galata Ada han 8 numara 3 ten 7 ye kadar müracaat. Tel: 41663 611 — I»
FRANSIZCA VEYA RUSÇA — Öğrenmek, yahut bu dillerde İlerlemek İsteyenlere, bu dilleri çok iyi bilen bir bayan müsait ücretle der9 vermek istiyor. Akşam’da (F. R.) rûmuziyle müracaat. 609 —
DEVREN SATILIK — Zengin ve kibar bir muhitte dört yol ağzında bütün (İnhisar) maddelerini havi ardiyen işlek bir bakkahye içindeki mallan ile satılıktır. Müracaat: Maçka Teşvikiye Ömer Rüştü paşa sokak 26 No. kasap Murat. 601 — 2
İNGİLİZ, AMERİKAN MEKTEPLERİNDE OKUYAN ZAYIF TALEBELERE — Tecrübeli bayan âğretmen haftada 2-4 saat talebenin ders hazırlama saatinde nezaret edip ilerletir. Akşamda (180) e yazılması. 605 —
KELEPİR EMLÂK ALMAK İSTEYENLERE FIRSAT — Fatihle tramvay durak mahalline iki dakika mesafede yüz yirmi metre üzerine inşa edilmiş ve apartıman yapmağa çok elverişli kagir üç katlı bina arkasında ve iki yan taraflarında bahçesi vardır. 10/10/945 tarihinde çarşamba günü saat onda Fatih sulh birinci hukuk mahkemesinde satılacaktır. Fazla tafsilât mahkemenin 635/945 No. lı dosyasındadır. 623 — 1
ON BİN LİRA — Ciddi kârlı iş için sermaye koyarım. Kendim de çalışırım tam tafsilâtla Beyoğlu P.K 2191 numaraya yazılması. 826 —
MEKTUPLARINIZI ALDIRINIZ Gazetemiz idarehanesmı aore.-olarnk göstermiş olan karilerimizden H. E — A. E — Bayan. C. — Haliç — A B S — K.M — S.T — R. U — î. K — Seri Metod — Mütehassıs — A.V.Ş — H.A.S — Apartman İpotek namlarına gelen mekiupınrı idarehanemizden. aldırmaları rica olunur
SATILIK KIYMETLİ ARSA — Fe-neryolu, Selâml Çeşme, Hacı Mehmet Efendi asfalt sokağında, 1. numaralı evin ittisalinde tramvay durağına yüz metr0 mesafede ağaçlı, köşe başında iki cepheli güzel arsa satılıktır. Fincancılar sokak Mahmudiye hanı karşısında No. 32 ye müracaat. 600 — 3
Ticaret Bakanlığı Iç Ticaret Umum Müdürlüğünden Sigorta şirketlerinin teftiş ve murakabesi hakkmdaki 25 haziran 1927 tarih ve 1149 saydı kanunu He bu kanunu tâdil eden 3392 sayılı kanun hükümlerine tevfikan ruhsatname istiyen ve merkezi İstanbulda Aşlrefen-di caddesinde Türkiye hanında bulunan ( Destek Reasürans Türk Anonim Ortaklığı» nın Ticaret kanununa tevfikan teşekkülü 19 temmuz 1945 tarihli ve 5584 numaralı Sicilli Ticaret gazeteslle İlân edilmiş olduğu ve İki milyon lira itibari sermayesinden bir milyon lirası tediye edilmiş bulunduğu evrakının tetkikinden anlaşılmıştır. Adı geçen kanunun 2, 16, 17 nci maddeleri gereğince verilmesi lâzım gelen evrak ve taahhütnamelerle muaddel 9. 10 uncu maddeleri mucibince sigorta muamelelerinden mütevellit taahhütlerin ifasına karşılık olarak verilmesi İcabeden teminat tevdi edilmiştir. Türkiye Cumhuriyetinin mevcut kanunları ile yeniden çıkacak kanunları ve bilcümle nlzamat ve talimatnameleri hükümleri dahilinde işlerini tedvir etmek üzere şirketin esas mukavelenamesinin dördüncü maddesi gereğince Türkiye Cumhuriyeti hudutları İçinde ve yabancı memleketlerde sah», hayvan, mal ve eşya üzerine kanunen yasak olmıyan her türlü hayat, kaza, yangın ve nakliyat mükererr sigorta IşlerUe bunlar üzerine doğrudan doğruya sigorta muamelelerini ve kanuni hükümler dairesinde gayrı menkul mallar alım ve satımı ve bunlar üzerine ödünç para vermek suretlie İpotek tesisini İfaya mezuniyet verildiği İlân olunur.
Meşe ve gürgen odunu satın alınacaktır. 1. E. T. T. İşletmelerinden 1 — 295 çeki meşe ve 100 çeki gürgen odunu 12. 10. 945 cu_ ma günü saat 10.30 da pazarlıkla usulilç mubayaa edilecektir, 2 — Muvakkat teminat 310 liradır, Şartnameler meiralıan levazımında parasız dağıtılacaktı^ (13206)
Osinanlı Bankası
Ormanlı E an kası hissedarlar umu-tûi heyetinin esas nizamnamesinin 29 uncu maddisi hükümlerine tevfikan 30 Ekim 1945 tarihine rast a; an salı günü saat 12,3q da Londra'da Oid Broad Street’de. Wlnches'er Helise E. C. 2 de içtimaa davet edildiği ilân olunur.
GÜNDEM
ı — Umumî komitenin 1944 iş senesine alt raporu.
2 — 31 Aralık 1944 de testlcn hesapların tasdiki.
3 — Temettü hissesinin tayini.
4 — Umumi komiteye tayin edilecek âzalar.
5 — Tali komiteye verilecek ücret.
Esas nizamnamenin 27 ncı maade-3İ mucibince umumi heyet en az otuz hisseye sahip olan bilumum hissedarlardan terekküp eder. 3q Ekim tarihinde toplanacak umumi heyet* iştirak hakkını haiz olabilmek için hissedarların hisse senetlerini İçtima tarihinden en az on gün evvel aşağıdaki adreslere tevdi etmiş olmaları lâzımdır;
Pariste 7 Rue Meyerbeer (IX) da Bankanın Merkezine;
Londra'da 26 Throgmorton Street E. C. 2 de Bankanın Merkezine;
İstanbul'da Bankanın merkezi idaresine;
V6 Bankanın diğer her hangi Mr şubesine._________________________
Zayi — İstanbul Emniyet Sandığındaki 76712 numaralı hesaba alt mührü zayi edilmiştir. Yenisi alınacağından eskisinin hükmü olmadığı ilân olunur.
Adres; Fatih Haydar caddesi İrfan Ahmet sokak No- 3 de Yusuf kızı Zeynep Bayram
C, Gömlekiş
BİRİNCİ SfNİF GÖMLEKÇ^l
Sirkeci Hamldiye cad. 27 H
■MM Tek 20096 MHHaoal
İstanbul Asliye Üçüncü hukuk Yargıçlığından:
Feritıan çıkla tatarından, Cemil çıkla aleyhine açılan 945/847 No, u boşanma dâvasına alt dilekçe ve davetiye evvelce Kasımpaşa Zinc.rhktıyu caddesi 230 numaralı evde oturan mumaileyh Cemilin mezkûr adresi terkettiği ve yenisi belirsiz olduğa şerhi ile İade edilmekle Uânert tebligat icrasına dair verilen karara tebe-an dâva dilekçesi divanhaneye talik edilmiş olduğundan, oturumun bırakıldığı 2.11.945 saat 15 te dâvâlı Cemilin mahkemede hazır buiuruna.su ve bir vekil göndermesi lüzumu Hân olunur. (13384)
Boyahane Aranıyor
Yün veya pamuk boyahane, si kiralanacaktır. Kiraya vermek îstiyenlerin Mah_ mutpaşa, Hürriyet öteli Bay Hamzaya müracaatları.
Zayi — Kuledibi nüfus memurluğundan aldığım nüfus kâğıdımı kaybettim. YenLslni alacağımdan esasinin hükmü yoktur.
İsrail Iskenazl
Zayi — Sümer Bank Yeril Mallar Pazarından aldığım hizmet vesikamı zayi ettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur
F. Kırılmaz
Nureddbı caddesi No. 28 Kara gümrük
Tamirat açık eksiltme ilânı
Vefa Lisesi Müdürlüğünden:
1 — Lisemizdeki (1994) lira (91 kuruşluk tamirat 7.10.1945 tarihinden itibaren 20 gün müddetle açık eksiltmeye konulmuştur,
2 — İhale 28.10.1945 cuma günü saat 15 te Liseler Satmalına komisyonunda yapılacaktır.
3 — Mukavele, eksiltme, Bayındırlık işleri genel, hususi ve fennî şartnameleri keşif hulâsaslle buna mûteferri diğer evrak Vefa lisesinde parasız görülebilir.
4 — Muvakkat teminat (149) lira (56 i kuruştur,
5 — İsteklilerin en az bir taahhütle 2000 liralık bu İşe benzer 3ş yaptı-
ğına dair idarelerinden almış olduğu vesikalara istinaden tatil günleri hariç, 3 gün evvel alınmış ehliyet ve 1945 yılma alt Ticaret udaları vesrka-larlle teminat makbuzlarile belli gün ve saatten 1 saat evveline kadar mezkûr komisyona müracaatları________________________(13383i
Otobüs Seferleri
İ. E. F. T. Umum Müdürlüğü den
Meyyit yokuşu tamiratı bitmiş olduğundan 8 Ekim 1945 pa. zartesi gününden itibaren otobüsler Atatürk köprüsü yolu ile de Beyazıta gideceklerdir. ________________(13321)_______________
Seyhan Valiliğinden
1 — Bahçe - Harunlye yolunun 10X235—21X000 kilometreleri arasındaki Yarbaşı - Haruniye kısmının stabllze olarak tamiratı ihalesi 1.11. 945 gününe raslıyan perşembe günü saat 11,30 da yapılmak üzere kapak zarf usuüyle eksiltmeye çıkarılmıştır.
2 — Keşif bedeli 25095 lira 50 kuruştur. Muvakkat teminatı 1832 lira 12 kuruştur.
3 — İsteklilerin muvakkat mektup veya makbuzlarını Ticaret odası vesikasını ve ihale gününden üç gün evvel İl makamına İki adet fotoğraflar İle beraber bir istida ile müracaat ederek bu iş için alacakları fenni ehliyet vesikasını hamilen 2490 sayılı kanunun hükümlerine tevfikan ha-zırlıyacakliarı teklif mektuplarını adı geçen günde saat 10,30 a kadar Daimi komisyon başkanlığına tevdi etmeleri.
4 _ istekliler bu İş için keşif »e şartnameyi her gün Bayındırlık mü-düzlüğünde görebilirler. _______________________U3303i_^
Devlet Deniz Yolları ve Limanları işletme ____________Umum Müdürlüğü ilânları ______
1 — Karadenlzde Orduda İşletmemiz acenîahk binası onanım açık eksiltmeye konmuştur.
2 — Bu onarım İşlerinin keşif tutarı (2927) lira («7> Kuruştur.
3 — Geçici güvenme (220) Aradır.
4 — Eksiltme kâğıtları İstanbulda Genel müdürlük Yapı işleri şubesinde. Orduda İşletmemiz acentahğında istekillerce cörülebillr.
5 — Eksiltme 15.10.1945 tarihine raslıyan pazartesi güpü saat 14 te Genel müdürlük merkezi karşısındaki binada bulunan Alım Satım komisyonunda (İstanbulda) yapılacaktır.
* 6 — İsteklilerin eksiltme şartnamesinin 4 üncü maddesinde yazılı »«’ sikaları 50 kuruşluk pul ve bir fotoğrafla dirlikte — eksiltme gününden tatil günleri dışında en az yedi giiıı önceye kadar — bir dilekçeye ekliye-rek Genel müdürlüğe vermeleri ve alacakları ehliyet, vesikasını eksiltmede geçici güvenme makbuzlarile birlikte göstermeleri lâzımdır.
7 Genel müdürlük ihaleyi yapıp yapmamakta şc-rbestir (12605)
Beyoğlu Vakıflar Direktörlüğü ilânları
Takdir olunan kıymet L. K. Semti Mahallesi Sokağı
254.80 Beyoğlu Kocatepe Dıvarcı Arıtın
Numaarsı
Eski Yeni Cin31 Muvakkat teminat)
5 6 06 Arsanın 2/5 hissesi 20.00
Yukarıda mevkii yazılı arsanın satışı 10 gün müddetle temdide bırakılmıştır. İhalesi 18/10/945 perşembe günü saat 10 da yapılacağından Eteklilerin o gün vc saate kadar Müdürlük Mnhlûlât kalemine müracaatları,____________(133681_________________________o
Satılık ambalajlık çam kerestesi
Devlet Orman İletmesi Finike Müdür,il Jndan
Mikdarı
Bölgesi De poşu Cinsi Adet M3 Ds3
Çatallar Merkez Tatlı çay deposu Ambalajlık çam kereste 2256 133 928
Beher M3 nün Muh. bedeli Lira Kuruş % 7,5 teminatı Lira Kuruş ihale gün vc saati
60 00 602 68 18/10/045 saat lö
1 — Yukarda cins ve mlkdan yazılı ambalajlık çam kerestesi açık arttırma suretilc satışa arzcdllmlştir, Arttırma 18/10'945 tarihine müsadif perşembe günü saat 16 da Devlet orman İşletmesi Finike Müdürlüğü binasında teşekkül edecek komisyon huzurunda yapılacaktır.
2 — Arttırmaya girebilmek İçin talipler yukarda yazılı 602 lira 68 kuruş % 7,5 teminatı lhalt. saatine kadar vezneye yatırmakla makbuzunu komisyona İbraz etmeğe mecburdur.
3 — Ambalajlık ker«8telcr İşletmemiz Finike merkezinde Tathçay deposunda olmakla deniz kenarında ve kolaylıkla nakle müsaittir.
4 — Bu satışa ait şartname ve çap listesi Ankarııda orman genel müdürlüğünde, İstanbul, Turgutlu, Mersin, Alanya, Antalya. Kaş ve Fethiye işletmelerine çatallar bölgesinde ve lşlelmimk merkezinde görülebilir. Taliplerin yevmi mezkurda te minatlartle birlikti komisyonumuza müracaatları İlân olunur. (13168)
Br.hlfe 8
“111 Sayılı sirkülerin — tatbikatı hakkında
İthalâtçı ve ihracatçı Birlikleri
Umumi Kâtipliğinden:
111 sayılı sirkülerin muvakkat maddesi hükmüne göre mua_ mele yapılması icabeden siparişlerden menşeinde ihracı lisan, sa tabi olanların lisanslarının 3 Ekim tarihine kadar alınma, dığının ve tabi olmayanların da aynı tarihe kadar yüklenmiş olduğunun en geç 18 Ekim talihine kadar Birliklere bildiril, mesi ve tescil ettirilmesi ve bu tescil yapılmadığı takdirde mallar müddeti içinde lüzumlu muamelenin tekemmülünden sonra getirtilmiş olsa dahi bunların İthal müsaadesi alınma, dan gelen mallar gibi muameleye tabi tutulacağı, Ticaret Bakanlığının bu husustaki talimatına uyularak ilân olunur.
(13412)
AKŞAM
7 Ekim 1943
ÇELİK
Bcthlehem'in muazzam fabrikalarındın, her sene, milyonlarca ton karbon ve mahlut çelikler ve
daimi surette anmakta olan ijlenmemiı kısa çubuklar, çubuklar, levhalar, injaaı şekilleri, saçlar, tel. teneke levha ve diğer çelik mamulatı çıkmaktadır.
Modern yüksek kalite Çeliklerin imaline yırdım cuni> olan tcdkîk ve fahrilerin ve inkişafın çoğu Bethlebem tarafından başlanmıştır. Bu mamulatı destekliyen metalürji ve mühendislik hiç bir zaman sakin kalmamaktadır.çünkü Bethlehem siyaseti devamlı terakki veçelik müstahsillerinin değişen taleplerine devamlı surette dikkat etmektir. Çivilerden tutunurda muazzam köprülere kadar her cins mamulatta "dünyanın en büyük çelik imalatçılarından biri" olan Bethlebem'e itimat edebilirsiniz.
.....................................................ııııııııııtııııııııııııınııııııııııiHii|iııı
Devlet Demiryolları ve Limanları îşletme Umum idaresi İlânları
...........................................................
Karton Bitûme alınacak
Haydarpaşa Satmalına Komisyonundan:
1 — (20) yirmi metre murabbalık topu (40) kırk kilo olan (500) bej yüz Rulodan ibaret (20000) yirmi bin kilo Karton Bitilme kapalı zarf usulü* satın alınacaktır.
2 — Muhammen bedeli (26500) yirmi altı bin beş yüz lira olup muvakkat teminatı (1987» bin dokuz yüz seksen yedi lira (50) elli kuruttur.
3 — Şartnameler komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır.
4 _ Eksiltme (18 Ekim 1945) perşembe günü saat (15.30) on beş buçukta Haydarpaşa Gar binası dahilindeki Haydarpaşa Satın alma komisyonunda yapılacaktır.
Teklif mektuplarının o gün saat (14,30) on dört otuza kadar makbua mukabilinde komisyona verilmesi ve yahut muayyen olan saatten evvel ele geçecek tarzda iadeli taahhütlü olarak posta İle gönderilmesi. (12004)
Teknik üniversite rektörlüğünden: üniversitemizde derslerin 15 ekim 1945 pazartesi günü baş. lıyacağı ilân olunur. (13259)
Sağlık Ve Sosyal Yardım Bakanlığından;
1 _ çok çocuklu annelere dağıtılmak üzere 1500 madalya yaptırılması kapalı zarfla eksiltmeye konulmuştur.
2 — Madalyalar 15 12. 1945 tarihinde Bakanlığa testim edilecektir.
3 — Tahmin olunan bedel 9525, muvakkat teminat 715 Uradır.
4 — İhale 15 ekim 1945 pazartesi günii saat 15 te Bakanlık sosyal yardım dairesinde yapılacaktır.
5 — Şartnamesi «Bakanlık sosyal yardım dairesinde ve İstanbul sağlık ve sosyal yardım müdürlüğünde görülebilir.
G — İsteklilerin teklif zarflarını ve teminat mektuplarını ihale saatinden bir saat evvel makbuz karşılığında sosyal yardım dairesindeki komi iyon reisliğine vermeleri.
7 — Teminat olarak nakit ve nakit ıahlyet indeki evrak kabul edll-mlyeceğl için bu kabil teminat vermek İ3İlyenlerin daha önce müracaatla bunları alâkalı mnlsandığma yatırmaları ve makbuzunu komisyona vermeleri lâzımdır. (12879)
Üsküdar Mithatpaşa Kız
Enstitüsü Müdürlüğünden:
1 — Okulumuz 8 Ekim 945 pazartesi günü derslere başlıya, çaktır
2 — Akşam ve enstitüsü kısmında kayıtlara devam edil,
inektedir, (12970)
Tekel Genel Müdürlüğü Paşa-bahçe Fabrikası Müdürlüğünden
1 — Tekel İdaresinin Diyarbakır ve Gaziantep fabrikaları için beheri 4720 liradan 9440 liraya İki adet üzılm kesme makinesi yaptırılacaktır.
2 — Eksiltme 15/19/1945 gıinû saat 15 de Paşabahçe müskirat fabrikasın dadır.
3 — Bu işe alt şartname fabrikada görülebilir.
4 — İsteklilerin yüzde 7.5 teminat olan 708 lira İle gününde fabrikada
bulunmaları. (13106) ~
Uç aylık şeker tevziatı
İstanbul Vilâyetinden
1 — Hükümetçe ekmek ve ekmeklik hububat ve sair maddelerin dağıtılmasına dair talimatname hükümlerLne tevfikan ?klm, kasım, aralık 945 aylarına, alt üç aylık şeker tevziatına başlanmıştır. .
İstihkak miktarları memurlar ve mütekaitlerle dul ve yetimlere nüfus başına ayda birer kUodan üç kilo, dar gelirlilere nüfus b&şına (500) gram üzerinden bir buçuk kilodur.
2 — Şeker isteğe göre kristal veya küp olarak verilecektir.
3 — Memurlar için usulüne göre tanzim edilecek (9) nümune numaralı bordrolarda isim, memuriyet adı, nüfus adedi ve ana karne numarası!* şeker miktarları ve para yekûnlarına alt sütunlar sıhhatli olarak doldurulduktan sonra İstihkak sahiplerine İmza, mutemetlere ve daire âmirlerine tasdik ettirildikten sonra fotoğraflı mutemet tezkeresiyle doğruca İstanbul Memurlar İstihlâk Kooperatifine göndereceklerdir. İstihkaklarını doğrudan doğruya şeker şirketinden almak Istlyen dairelerin yukarıda İzah edilen bordroları vilâyet makamına gönderilmeleri lâzımdır.
4 — Mütekait, du! ve yetimlerle dar gelirlilere şeker dağıtımı, kendilerine tevzi edilmiş olan tevziat kartlarının ekim, kasım, aralık aylarına mahsûs kuponlar mukabilinde yapılacaktır. Bu kuponların kesilmeden ibraz edilmesi mecburidir.
5 — Ahiren neşrolunan kararnameye göre değişmez ve dar gelirliler* tevzi edilecek şekerin şirketçe toptan satış flatı tozun (104) ve kesm* (125) kruştur.
Buna nazaran zaruri masraf dahil olmak üzere kooperatifçe memurlar için toz şekerin kilosu (107) vo mütekait dul ve yetimlerle dar gelirliler İçin perakende olarak kooperatif ve bayilerinden alacakları keza toz şekerin nakil ve diğer masraflar karşılığı olarak (110) kuruştur.
Küp şekerin memurlar için (127) mutekit, dul ve yetimler İçin (130) kuruş olarak tesblt edilmiştir. 6 — İstihkaklarını devre sonuna
yani aralık 945 nihayetine kadar almıyanların haklarından vaz geçml ş sayılacakları ilân olunur. (13322)
Yüksek deniz ticaret okulu müdürlüğünden:
Geçici güvenme
Miktarı Cinsi Bedeli Lira kuruş
1 adet Tam otomatik ttlofon santral makinesi )
2 > 1 ■ Mutavassıt makine Şarj redresörü votmetre ve ampermetre İle mücehhez ) )
1 t Otomatik İmlâ nâzımı ) 8186
4 ■ 8 Voltluk akümülatör 85 amp. saat )
4 » » • » Bataryası 85 amp. S. )
10 * Otomatik telefon makinesi ) 711 45
23 Tesisat, malzeme ve işçilik 3000
9486
1 — Okulumuza lüzumu olan 23 parça telefon makine ve eşyası İle
Yüksek Deniz Ticaret okulu müdürlüğünden! İstanbul — Ortaköy
1 — Yatılı, parasız yüksek öğretim veren bir kurum olan okulun güverte ve makine birinci sınıflarına 1945 - 1946 ders yılı için evli olmamak ve 22 yaşını bitirmemiş olmak şartlle olgunluk sınavını vermiş İlse diplomalıları alınacaktır Bunlar ayırma sınavına bağıntı tutulmıya-caklardır, ancak okulda yapılacak olan sağlık yoklaması sonunda okula girmeğe elverişli olduğu anlaşılan İsteklilerin sayısı lstenHenden artık olduğunda bunlar bölümlere ayrıldıktan sonra aşağıda yazılı olgunluk diploması kol ve derecesine göre sıralanarak ikinci madde gereğince seçil «çeklerdir.
a) Fen kolunun olgunluk sınavını pek iyi derece Ue verenler
bJ * . • iyi .
c) > » ı orta. >
d)Edebiyat. • pek İyi >
e) » » > iyi »
r> » » » orta »
Rejans Lokantası
Kışlık mevsimini açtı
Maestro KaPİçîdes -çaresinde mükemmel orkestra, Birinci Sınıf Mutfak — Kusursuz Servis Beyoğlu Sent Amuaa Kilisesi karşısında Ollvo pasajında No 16
bunların tesisi ve onarma İşleri kapalı zarf usuliyle eksiltmeye konmuştur.
2 — Eksiltme 8 Ekim 1945 pazartesi günü saat 11 de okul müdürlüğünde toplanacak satın alma komisyonunca yapılacaktır
3 — Bu İşe alt şartlaşmayı görmeği arzu edenler okul saymanlığına müracaat etmeUdlrier. Geçici güvenme İstanbul Yüksek Okullar Saymanlığı veznesine yatırılacaktır
4 — Eksiltmeye iştirak edeceklerin 2490 sayılı kanunun 2 ve 2 üncü maddelerindeki şartları haiz ve bir defada bu İşe benzer on bin liralık eşya ve tesisat onarmasını taahhüt etmiş ve başarmış olduğunu gösterir belgeyi komisyona ibraz ve 1345 Tl-aret Odası belgesini almış olmaları gereklidir.
5 — İsteklilerin sözü geçen kanunun 32 nel maddesi tarlfatı dairesinde İhzar edecekleri kapalı zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadar alındı mukabilinde komisyon başkanlığına vermeleri lâzımdır.
(12589)
Deniz fabrikaları genel müdürlüğünden:
1 — Gölcük deniz fabrikaları çırak okuluna bir Türkçe, bit rarlh, coğrafya ve yurtbllglsi ve bir beden terbiyesi orta okul öğretmeni alınacaktır.
2 — 170 liraya kadar ücret verilecektir.
3 — Talip olanların lüzumlu vesaiki İle birlikte hemen Gölcük deniz fabrikaları gene) Md. ğiine müracaatları, (13035)
Konservatuar müdürlüğünden:
Konservatuarda kayıt muamelesine başlanmıştır. 8 Ekim pazartesi kayıt İçin müracaat kabulünün son günüdür. 15 Ekim pazartesi ve 16 Ekim salı günleri saat 10 da yeni alınacakların kabul İmtihanları yapılacaktır.
1 — Kûm 1045 çarşamba günü derslere başlanacaktır. (13177)
1 ekel U. Müdürlüğü ilânları
1 — Bir aJet Dizel AlUmatör gurubu kapalı zarf usuliyle satın alınacaktır.
2 — Muhaı.i nen bedel 14.000 Ura olup muvakkat teminatı 1050 liradır.
3 — Ekslltn' 23 10/945 salı günü saat 11 de Kabataş’ta genel müdürlük levazım şube indeki alım komisyonunda yapılacaktır.
4 — Şartlaşma lı£r gün adı geçen şubeden alınabilir.
5 — Eksiltmeye gireceklerin mühürlü flat teklif mektuplarını kanuni vesaikle güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektubunu ihtiva edecek olan kapalı zarflarını eksiltme saatinden bir saat evveline kadar mezkûr komisyon başkanlığına makbuz mukabilinde vermeleri İlân olunur.
6 — Postada vukua gt-lecek gecikmeler kabul olunmaz. (13171)
İstanbul ili dağıtma hey’eylinden
îl emrine, ihtiyaç sahiplerine tevzi edilmek üzere jüt ipliği verilmiştir.
Bu maddeye hakikî İhtiyacı olanların 20. 10. 945 gününe kadar bir dilekçe ile valilik makamına müracâat 'etmeleri İlân olunur, (13369)
Kujn&Aa.'
ev, Çoeuksak

2 — Bu öğrenciler bölümlerine göre ve yukarıdaki gibi sıralandıktan sonra en baştan İtibaren sıra almış olan İsteklilerin kayıtlan yapılacak ve eğer her hangi bir derece şırasına dahil isteklilerin sayısı o dereceye İsabet eden kadro miktarından artık İse aralarında kur’a çekilecektir.
3 — Güverte bölümü dört, makine bölümü beş yıldır. Güverte bölümünden diploma alanlara (uzak yol güverte zabiti), makine bölümünden diploma alanlara ise (uzak yol makine zabiti) ehliyetnamesi verilir Makine bölümü dlplomalılaıa ayrıca (mühendis makinist) adını da alırlar.
4 — Kayıt İşi 1'9/945 günü başlar ve 8/10/945 günü akşamına kadar sürer. Haziran devresinde liseyi bitirerek olgunluk sınavını verenlerin kayıtlan bu günden evvel de yapılabilir. (Kayıt işlerine haftanın pazartesi, çarşamba, cuma günleri bakılır.)
5 — Artık bilgi edinmek için sözle ve yahut posta pulu gönderilerek mektupla müdürlüğe baş vurulmalıdır
6 — İsteklilerin aşağıda yazılı belgeleri keııdi el yazılarile yazılmış dilekçelerine ekllyerek okul müdürlüğüne ya kendileri getirmeleri ve yahut posta İle geri alma kâğıtlı olarak göndermeleri gerektir. Postada olacak gecikmeler yüzünden kayıt süresinin sonuncu günü akşamına kadar okul müdürlüğünün eline geçmemiş dilekçeler üzerinde İş yapılamaz. Dilekçelerde okulun hangi bölümüne girilmek istenildiği belirtilmelidir.
a) Nüfus hüviyet cüzdanı aslı veya onaylı örneği (örneklerde askerliğe ilişen kayıtlar da bulunacaktır.)
b) Lise diplomasının »eya tastık namesinin aslı veya örneği (diplomalarda olduğu Igbl tastlknamelerde de bitirmiş olduğu kolun derecesi yazılmış bulunmalıdır.)
e) İsteklilerin İLseyl bitirdikten sonra en geç bir yıl sonra baş vurması halinde:
1 — Bu süre içinde çalışmış ise çalıştığı yerlerin her birinden aldığı iyi İş kâğıtları.
2 — Çalışmamış İse yolunca alacağı yi hâl kâğıdı.
3 — Askerlikle ilişiği olmadığını gösterir belge (yaş içinde geçen yatlara illşgetı askerlik yoklamasının yapıldığını gösterir nüfua hüviyet cüzdanlarında kayıt bulunması da yeter).
d) Altı tane vesikalık fotoğraf,
e) Aşı kâğıdı
7 — Adaylıkları kabul edilenlerin sağlık incelemeleri yapılmak üzer* 10/10'945 çarşamba günü saat (8> ûe okulda bulunmaları gerektir.
(10848)
M. Kemalpaşa Devlet Orman işletmesi müdürlüğünden:
I — İşletmemizin susurluk ilçesine dahil 9 uncu çaldûğ bölgesinin ikinci baltalık serisinin üçüncü kesim bölmesinden 14800 kental meşe odunu ve 1500 kental meşe kömürü istihsal ve bunlardan odunları tahminen 15 kilometre mesafedeki Ömerköyü İstasyon deposuna ve kömürleri tahminen aynı mesafedeki Susurluk İstasyon deposuna nakil ve İstif etmek işi açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Açık eksiltme 18. 10. 945 tarihine tesadüf eden perşembe günü saat 15 de susurlukta orman kâtlphğl binasında toplanacak açık eksiltme komisyonunda yapılacaktır.
3 — Mezkûr emvalin birinci maddede yazılı istihsal ve istif yerin* taşıma ve İstif etme işinin beher Kentalinin muhammen bedeU kömürlerin odun odun kesme torluk yerine taşıma torluk yapma ve yakma v* depoya taşıma işi 800 kuru? odunların İse istihsal ve nakil İşi İçin 185 kuru? tahmin edtlml? olup tutan üzerinden hesaplanan % 7,5 muvakkat teminatı 2508 lira 50 kuruştur,
4 — Bu İşe alt şartname Ankara orman genel müdürlüğü 11* İstanbul Biga Balıkesir işletme müdürlükleriyle susurluk orman kâtipliğinde ve işletmemizde her gün görülebilir.
5 — İsteklilerin belli gün ve saatte güvenme paralarlyle susurluk or-
man kâtipliği binasında toplanacak açık eksiltme komisyonuna baş vurmaları İlân olunur (13335)
İstanbul Teknik üniversite satın alma korniş-* yonundan:
Teknik üniversitemizde mevcut 1482,58 lira kıymetinde muhtelif cins eşya açık eksiltme suretile 15. 10, 945 tarihinde sa. tılacaktır. tik teminat 163 liradır. Fazla malûmat İçin rektörlüğe müracaat.(12885)
■>■■■■ Diplomalı Eczacı aranıyor
Edirne vilâyetinin Keşan kozasının Cumhuriyet Eczanesine MüdiirU I mesullük etmek Istlyen meslektaşların İstedikleri âzami ücret ve bu- I günkü durumlarını bildirir mektupla mezkûr eczarıjeden şeraiti öğren I meleri. ______"___B

Comments (0)