Çatalca köylerinde dün birçok yeni ilk okullar açıldı
AKŞAM
Mtvtfm balıklan bu ayda lüfer, kılıç t» lerrtkUr Saray ahçıları tarafından çok «uıat-alrane pişlril» et yemekleri ve tereyağlı «b-zaler t» netle döner her gön bulunur.
Hatlar çok İndirilmiştir. Servi» öğleye mah-auttttr. Balonlar geniştir. Kara köy Mo. *1
SARAY LOKANTASI
Sene 28 — No. 9719 — Fiat! her yerde 10 kuruştur.
ÇARŞAMBA T Kasını 194*
SıhiMt Htcmeddla »«d«k — Hafriyat mMOrtl: Hikmet Feridun Es — AKŞAM Matbıaa
Boğazlar meselesinde başlangıç
Türkiye baskıya
Amerika Dışişleri Bakanı geçen hafta gazeteciler toplantısında. Boğazlar hakkındakl. Amerikan görüşünün Türk iyeye bildirildiğini söylemişti. Ankaradakl Amerika büyük elçisinin hükümetimize bu yolda bir muhtıra verdiği haberi de bir kaç gün önce yazıldı. Bu Amerikan muhtırasının taşıdığı düşünceler hakkında henüz açığa vurulmuş bilgiler olmamakla beraber Birleşik devletler Başkam M. Truman’ın sözleri ve Amerika - İngiliz basınının yayınlan bu mesele etrafımda doğruya yakın neticeler çıkarmağa yeter sanırız. Esasen Boğazlar meselesinin geçirdiği safhalar hakkında üç hafta önce bu sütunlarda yazdıklarımızı değiştiren yeni bir hâdise olmadığını sanıyoruz.
Bilindiği gibi, Boğazlar meselesi, Turkivenin Isteğilç değil. Bovyet Rvsvanm ileri sürtfhğik ryenl şartlara uygun andlaşrna-lar. teklif: üzerine ortaya çıkmıştır.
Geçen ağustos başında Potadan konferansından dönen Amerika Başkanı M. Truman söylediği uzun nutukla bütün Avrupa neh*r ve deniz follarının. bu arada Boğazlarır Milletlerarası serbest geçitler naline konulmasını ileri sürdüğünü ve bu fikri Amerikanın. Londra Besler konferansında müdafaa edeceğini anlatmıştı. Boğazlar hakkında devletler arası ilk görüşme bıı suret’e ortaya çıktı.
Londra Besler konferansında bu mesele konuşulmadı. Sebebi anlaşılmamakla beraber, bir cok pürüzlü meseleler yüzünden dağılmış olan bu konferansın kavgalı masasına bir de Boğazlar meselesini sunmaktan ceklni’diğ! nk’a gelmektedir.
Fakat. Londra Besler konferansında konuşulmayan Boğazlar meselesinin, Potsdam ile Londra arasında peçen altı hafta İçinde bir değişmeye uğradığı.
İngiliz gazetesinin verdiği ve don-ru çıkan bir haberden anla-şı’dı. Bu habere göre M. Truman, askerlerin kendisine anlattıkları bazı zorluklar karşısında Boğazların Milletlerarası serbes bir geçit haline konulması teklifinden Vazgeçmişti. Bu zorlukların haçında — evvelce de burada yazdığımız gibi — bugünkü silâhların uzak tesirleri bakımından lüzumlu derecede geniş bir sahanın silâhsızlanması isin'n Türkl-yenln müdafaası gözöniinde tutulunca, imkânsızlığı geliyordu.
Bu İlk teklifinden vazgeçen M. Truman’ın. Montreu* Boğazlar mukavelesinde Sovyet Rusyayı tatmin edecek bazı değişiklikler tavsiye edeceği ve bunun İrin de üç devletten her bîrinin Türkiye il? ayrı ayrı temasa girecekleri yazılmıştı. Hattâ (Tass-> ajansı, bıı yolda, mahiyeti pek iyi anlatılamayan. fakat üc devletin artı ayrı konuşmaları kararında ısrar eden bir tekzip yayınlamıştı.
Montreus mukavelesinin değişmesini gerektiren sebepler vok değildir. Bu mukavelede eski Milletler Cemiyetinin kararma yer verilmiş olması ve Japonya-nm İmzası bulunması yeter sebeplerdir. Bu harbin yarattığı yeni hukuki şartlara uymak ihtiyacından başka bir de Sovyet Rıisyanın daha fazla güven İsteği vardır ve mesel? asıl bundan çıkmıştır.
Montreuy mukavelesinde Sovyet! eri daha fazla tatmin edecek feklide ne gibi değişmeler vapı-abllir?
Sulh zamanında olduğu gibi harb devrinde de Boğazlar bütün devletlerin ticaret gemilerine zaten açıktır, yanı Boğazlar Milletlerarası ticaret yolu olarak her zaman serbesttir.
Boğazlar harb zamanında, savaşan devletlerin harb gemilerine kapalıdır. Diğer devletlerin Bovyet Rusyayı tatmin etmek İçin bulabildikleri çare, harb zamanında — tabi! Türkiye harb-rfp olmadıkça — Boğazların Ak-den İzden, kapalı. Karadenizden açık olmasıdır. Gecen ay Ingiliz gazetelerinin yazdıkları da bu noktayj belirtiyordu.
Boğazlar hakkında Türklyenln görüşünde hiç bir şey değişmemiştir. Boğaz suları Milletlerarası bir yoldur. Oradan gelip geçme yalnız Türklyeyt değil, bütün büyük deniz memleketlerin! ilgilendirir, Bunun içindir kİ Bo-ğozlardan gelip geçme Türkiye-nin tek taraflı kararma değil. Montreus mukavelesinin çok taraflı hüküm ve ödevlerine göre düzenlenmiştir. Bu İmza sahipleri, mukavelede de yazıldığı gibi t bir müddetin sonunda değişmeler isteyebilirler. Bu müddetin dolmasına az zaman kalmıştır.
Türkiye, Boğazların tek sahibi olarak bu yoldan gelip geçme İşini, yeni şartlara uygun şekilde düzen altına almakta, İlgili devletlere zorluk çıkarmak niyetinde asla değildir. Türkivenln bu meselede, başka devletlerden fark-lj ve üstün olarak dikkat ettiği tek nokta, kendi ana vatan topraklarından geçen bu yoldan istifade edilmesi şekil düzen altına alınırken kendi emniyeti ve hükümranlık haklarıdır. Türkiye her teklifi ancak bu derin kaygı ile inceler.
Necmeddin Sadak (Arkası sahlfe 2; sütun 8 da)
boyun eğmiyecek
Tımea’in İsmet lnönünün nutku münasebeti!* mütalâası
Londra 8 (AA.) — Cumhurbaşkanı İnönü'nün nutkunu hülta* «den bLr yazısında Time* gazetesi şöyle diyor:
«Umumi İntiba şu merkezdedir kİ nutuk, Türkiye'nin hiçbir yabancı buö önünde boyun egmly«o»ğln» hudutları İçinde anarşiyi müsamaha İle karşılamıyacağv* şüph* bırakmamaktadır»
Mareşal Mannerheım
Paris’te
Paris 1 (R.> — Mareşal Manner-h»Lm dün uçakla Paris’e gelmiştir. Seyahati sebebi malûm değildir.
İtalya ile sulh
Parts 1 (R.) — Fransıs »oUu partileri İtalya 11» acele sulh yapılmasını istemektedirler.
Molotof’un nutku
Bütün milletlerle sulh halinde yaşamak istiyoruz, takat Faşistlik kökünden sökülmedikçe teyakkuzu muz gevşememen
Atom bombası gibi bir keşif, eınırlanmie dışında bir milletin veyahut bir grupun elinde kaldıkça dünya barışını vahim surette tehdit etmeden kalamaz
Moskova 8 (AA.) — Moskova Belediye meclisinin açılış töreninde orda 11e partinin ve sivil İdare teşkilâtıma, mümessilleri hazır bulunmuştur.
Moskova belediyesi genel sekreterinin teklifi üzerine bu açılış toplantısının Başkanlık meclisi üyeliklerine seçilenler arasında Stalln, Molotov, Kallnln, VoroşlloT, Karanovlç, Ber-yadjanov, Allkoyan ve Şvernlk de bulunmakt aldJ.
Molotof’un nutku
İlk önce söz alan Dışişleri Halk Komiseri Molotov olmuştur.
Alman hezimetinin tarihçesini çizen Molotov, Almanyanın hezimeti İkinci cephenin teşkilinden daha bir yıl evvel vs Rus kıtaları Almanları Rusyadan püskürtmeğe başladıkları zaman ftşlklr olmuştu; dedi.
Molotov, bundan sonra İkinci cephe İhdasının harekât için ehemmiyetine İşaret etmiştir.
Almanyaya saldırganbğı esnasında yardım etmiş olan memleketlerden bahseden MolotoT. ttalyayı ve Alman-yanın hemen hemen açıkça bir müttefiki olan İspanyayı zikretmiş »e faşist rejlmll memleketler olarak vasıflandırdığı Romanya, Flnlândlya, Bulgaristan gibi memleketler için İse, bunların Rusyaya karşı taarrus başlar başlamaz. Almanyanın yanıbaşm-da yer aldıklarını söylemiştir
Sözlerine devam eden Molotov, binaenaleyh, demiştir, Nazi AlmanyalInın hezimeti bütün Avrupa faşistliğinin asker! ve mânevi hezimeti demektir.
Molotov, bundan sonra sözü Japon-yaya karşı harekâtın gelişmesine nakle tmlştir.
Molotov, bu harbd» «ilâh altına alınanların sayısını cephenin İki tarafından 110 milyon olarak tahmin etmektedir.
Harb suçluları ve Japonyanın kontrolü
Almanların Rusyada sebeboldukla-n tahribatın bir bilançosunu yapan Molotov, harb suçlularının ve bilhassa büyük harb suçlularının cezalandırılmasını ve bıı tahribatın hiç olmazsa kısmen telâfi edilmesini İstemiştir.
Molotov, Japonya İçin bir Müttefik kontrol komisyonunun kurulması dünyanın müstakbel sulhu bakımından birinci derecede önemli olduğunu söylemiş ve demiştir kİ:
«Bu, henüz gerçekleşmemiştir Fakat Sovyet Birliği, bu projelerin ta-hnkkuku Japonyayı bir mütecaviz olarak ebediyen ortadan kaldıracağını ve Müttefikler arasında mevcut dostluğu sağlamlaştıracağına emindir.»
R Molotof
Atom bombası ve pilotlar
Molotov, sözlerin» şöyl» devam etmiştir:
(Arkası sahile 2; sütun K te)
DIKKATLERı
Orada o hava, burada bu hava,..
Gazetelerin verdiği bir habere göre, EskLşehirde altı yaşındaki bir çocuk sanatkârın sahneye çıkmasına oraca mâni olunmuş, Halbuki çocuk sanatkâr Mtinlr Nureddln’le ve Zehra Blllr'le bir çok defalar başka şehirlerde sahneye çıkmış; mâni olan bulunmamış.
Aynı piyesin orada da oynatılıp burada aynatıhnaması, aynı şakaya burada tahammül edilip orada edilmemesi, aynı mertebedeki şahıslara o şehrin kahveleri önünden geçerlerken kıyam edilip bu şehirde kıyam edilmemesi sık sık rasladığtmız aykırılıklardır.
Bir milletin nizam, ıısııl ve âdetleri o memleketin her yerinde eş ohnalı Bir çocuk sanatkârın sahneye çıkması İse. dünyanın her tararında İftihara vesiledir.
Molotof’un nutkunun akisleri
LONDRA’YA GÖRE NUTUK İYİ AKİSLER DYANDIRACAK
Vaşington mahfilleri ise Rusya'nın atom bombası meselesinde İngiliz görüşünü desteklediği fikrinde
Londra T (R.) — Boryat ihtilâlinin 28 İnal yıldönümü müna»»betil» Kremlin sarayında yapılan mtraslm-d», İlk d»ta Mareşal Btalln hazır bulunmamıştır. Fakat bugün Moskova'da Kızılırıeyd&n'da yapılacak muu-zam askeri geçit resminde hazır bulunması muhtemeldir. Mareşal Voıl-levsk! Kızıl ordu ya ve Amiral Kaznkov da Kızıldonanmaya hitaben neşrettikleri günlük emirlerde, askerler» ve denizellere bayramlarını kutlamışlardır.
Molotof’un nutkunun Londra ve Vaşingtondald akisleri Londra 7 fR.) — Reuterln muhabirine göre, Moskovadakl müşahitler, Molotov'nn, nutkunda Rusyanın durumunu temkinli bir lisanla anlattığı, fakat birçok vaitlerde bulunmaktan çekindiği fikrindedirler.
Bu sabahki İnglllı gazeteleri nutuktan urun parçalar neşretmişler»» de başmakalelerinde mütalâa yürütmeğe vakit bulamamışlardır. Yalnıı Daily Telegraph ve Daily Herald gazeteleri, nutkun milletlerarası münasebetlerde İyi bir tesLr yapacağı fikrini İleri »ürüyorlar. Daily Herald, nutku ly! karşılamakta ve Rusyanın Anglosakson İş birliğini sağlamak hususunda İstical ettiği mütalâasında bulunmaktadır.
Vaşington mahfilleri ise, MulotoV’un nutkundan, atom bombası sırrının Birleşmiş. milletler teşkilâtının kontrolü al ima konulmasını ileri süren îngllla görüşünü Rusyanın desteklediği mânasını çıkarmaktadır. Vaşlng-ton siyasi çevrelerine göre, Molo-tov'un, Attlee'nln Vaşington görüşmesinde İleri süreceği görüşü ortaya attığına pek as şüphe vardır. Oerok Balkanlarda ve gerek Uzak Doğu işlerinin tesviyesinde uğranılan zorlukların atom bombası sırrından İleri geldiği anlaşılmaktadır. Molotov, nutkunda üç büyükler orasındaki münasebetleri daha fena bir duruma sokmaktan lçtlnabetmlştlr
Rus gazetelerinin hücumları kesildi
Moskova 6 (AA.) — Reuter’ln özel muhabiri bildiriyor: Buradaki müşahitlerin İntibaı, Rusyanın İngiltere v» Amerika İle olan münasebetlerinin kati bir salâha varmış olduğu merkezindedir.
Bu hususta hiçbir resmi beyanatta bulunulmamış ise de Bovyet dış siyasetinin dakik bir barometresi olan Bovyet basınında son günlerde mânl-dar alâmetler görülmüştür. Bu temayül daha ziyade, Amerikan büyük elçisi Harrlman'ın Kafkasyada Sochl*-de tatilini geçirmekte olan Stallnl ziyaret ederek kendlaln» Başkan Tru-man'm mektubunu vermesinden sonra göz» görünür bir hal almıştır.
Başkan Truman’ın mektublle M. Harrlman'ın şahsan verdiği İzahat durumun aydınlatılmasına çok yardım etmiş görünüyor. Gazeteler M. Attlee, Bevln, Truman ve Byrnes’ün nutukları hakkında uzun yorumlar yayınlamağa ve Amerikanın durumunu İzaha başlamışlardır. Bu hal, Londrada toplanan Dışişleri Bakanları konferansının akamet» uğramasından sonra kısa haberler vermekle iktifa edilen sistem ve dargınlık dev-rile tam bir tezat teşkil etmektedir.
Moskovanm «Batı bloku» hakkında atıp tutmnları mttlâeyemet kesbet-mlşfctr.
Almanya’da kıtlık
Dün Fravda gazetesi. Müttefiklerin harb zamanındaki İş birliği olhnly»tine avdet etmeleri lüzumunu belirtiyor. Bir gün evvel d» Nouvello» d»
Ingiliz Meclisinde
Hükümet namına Bevin söz »öyliyecek
Londra 7 (R.) _ Avam Kamarasının bugünkü celsesinde M. Attlee'nln sö» söylemiyeceğl bildirilmektedir. Hükümet namına yapılacak beyanat M. Bevln tarafından söylenfçektir.
Amerikan kongresinde Attlee’nin demeci
Londra 7 (R.) — M. Attlee, Amerikan Kongresinde sök alacaktır. Amerika saylavlarına v» Amerikan milletin» yapacağı demeç alâka 11» beklenmektedir.
Londra 7 (R.) —. Dün Vaştngtou'da Lord Halita» II» M. Bymes atom meselesi hakkında uzun bir görüşmede bulunmuştur.
Moscou şunları yazıyordu:
«MllelLIeraraa İş birliğin» kuvvat-
,1» bağlı bulunuyorum.»
Italyaile mütareke
Akdedilen ilk mütarekenin 12 noktası
Londra 7 (A.A) — İtalya 11» mahdut ölçüde yapılmış olan ve şimdi diğer vesikalarla birlikte neşredilen İlk mütarekenin İhtiva ettiği 12 nokta şunlardır:
1 — İtalya tarafından muhasamata derhal nihayet verilmesi,
2 — Almanya’ya herhangi suretle bir yardımda bulunmaktan İmtina edilmesi,
3 — Bütün harb esirleriyle sivil enternelerinin şerbes bırakılması,
4 — İtalya harb gemllerlle hava kuvvetlerinin Müttefiklere teslimi.
5 — İtalya ticaret filosuna, harb ihtiyaçlarında kullanılmak üzere, Mütteükelrce el konulması.
a - Koreli. a*nm ve İtalyan topraklarının Müttefiklere» istifade edilmek üzere teslimi,
7 — İtalyan hava meydanlar!?!» harb limanlarının Müttefikler tarafından kullanılması,
a — Harbe iştirak eden bütün İtalyan silâhlı kuvvetlerinin İtalya’ya geri alınması.
9 — Mütareke hükümlerinin tatbiki İçin İtalyan silâhlı kuvvetlerinin kullanılması,
10 — Müttefik Başkomutanının. İtalya'da askeri bir hükümet kurmak hususunda haiz olduğu hakkın tanınması,
11 — Müttefik Başkomatninni silâhtan tecrld, terhis ve askerlikten tecride müteallik tedbirler tatbiki hususundaki haklarının tanınması.
12 —- Si vas!, llftlsad! ve mûfl rtınM-
yette sonradan neşredilecek diğer tedbirler. .

Bu kış bir çok kesimlerde hüküm sürecek
Nevyork 7 (R.) — Almanyadaki yiyecek vaziyeti Birleşik Amerika siyasi çevrelerini meşgul etmeğe başlamıştır. Müttefikler tarafından yapılan yardımlara rağmen . bu kış Al-manyanın birçok kesimlerinde kıtlığın hûkiim süreceği muhakkaktır. Belirtildiğine göre, bu mesele yalnıı Almanyayı değil, fakat bütün Avru-payı İlgilendirmektedir.
35 milyon liralık devlelyarıiımı
Ankara 7 (Telefonla) — önümüzdeki yıl İçinde devlet bütçesinden yapılacak yardımlar belli olmuştur. Yardım listesinin yekûnu 35 milyon Uraya yakındır. Bu Usteys göre 1948 yılı İçinde belediyeler v» özel İdarelere 17.859.681 ika, İlk okul öğretmenlerinin birikmiş alacaklarına karşılık oiarak 808.200 Ura, Kızılay* 515.000 lira, Çocuk Esirgeme Kurumun a 30.000 lira, Tarih Kur umun a 118.000, Dil Kurumun» İIB.ÖOO, Hukuk Kuruntuna 13.000, coğrafya Ku-
rumuna 5.000. Ulusal Ekon mit Kurumun» 9.000. Yarış ve Islah Encümenine, 33000, Balkan Birliğine 0.000 Ura, sermayesine mahsuben Ziraat Bankasına 2.000.000. Etlbanka 3 milyon. Sümerbanka 3.000.000, 2lral Donatım Kurum una 1.500.000 liralık yardım yapılacaktır. Ayrıca milletler derneğine katılmak için bûtçey» gerekli ödenek konulmuştur. Bu arada yeni kurulacak Emlâk Kredi Bankasına 5.000.000 Ura ayrılmıştır
Günler Geçerken
Tatlılarımıza nankörlük
Resmî ve yarı resmi, bazan da hususi bir takım çay davetlerine gazeteci sıfatile çağırılırı*; vitrinlerde giirüp de hoşumuza giden süslü püslü, elvan elvan, masal sarayları ve Çin köşkleri biçiminde kalıp pastalarını önümüze serilmiş buluruz: yeriz, içeriz. Bu davetler birbiri arkasına da gelebilir; gelince de çoğumuz ilk seferlerdeki arzu ve İsteğin azaldığını, iştahın çabucak kapandığını anlar, imsakli davranmağa başları». Zira pasla sevmek ve buldukça bıkmadan yiyebilmek İçin İnsanın ya çocuk, ya kadın, yahut yanında sevgilisi bir delikanlı veyahut da — Reşat Nuri'nin (Yaprak Dökümü) piyesindeki zavallı tip gibi — bunamış olması lâzımdır. Kendt kendime sorarım: Acaba bıı davetlere bambaşka bir çeşni katmak, sofralarda bir yenilik yapmak, hiç değilse isteklileri alıştıkları, sevdikleri memleket tatlılarlle ağırlamak mümkün değil midir?
Meselâ niçin masa ürerinde — o bol yumurtalı, kremli ve kremalı, ısırınca ağzınıza lâvantacı mağazası kokusu yayan ve damağınıza margarini! frenk mutfağı lezzeti katan makyajU pastalar yanında pek nefis ve hatif bir tatlımla olan revani bulunmasın? Neden kehribar ten! v« üstünde duru beyaz kaymağı İle ekmek kadayıfımız öyle bir sofraya yakışmasın? Hattâ bana kalırsa içi tatlısını İyice çekmiş, üzeri kıtır kıtır kızarmış, belli belirsiz çiçek suyu kokan minimini saray lokması da rağbet görebilir, Harcı Antcp fıstığtndan ibaret, ufacık beyaz baklavalardan bir İki tane yenileme» mİ? Sanki «ekler» 1er, «milföy» 1er, «tart» lar, nşarlot» 1ar, «bavaruazn 1ar daha hafif nesneler midir?
Dahası var: Tavukgöğsünün. kazandlblnln. toprak kapta h-rın sütlâcının, nazenin keşkülün, bütün bu İçine yağ ve bayat krema girmemiş sade terkipli güzel tatlılarımızın kusura nedir? Frenk çaylarında yenmemesi, sahneyi yerlileştirmesi, umumi manzarayı şarklılaştırması mı? Büyük kabahat! Feci gaf! Bakalım hangi zevk ehli, keyif sahibi, geleneklere rlayetll bir makam ve bir müessese bizi öyle bjr davete çağırmak cesaretini gösterecek, davetinde eskiye yer vererek güzel bir yenilik yapacak? Kendi tatlılarımın kendi elimizle teşrifat ve davet dışı etmek haksızlıktır, nankörlüktür.
Refik Palid Karay
Bamfe 3
SOZUN gelişi
Bir deneme daha
Sarhoşluğun, daha doğrusu silzurııa sarhoşluğu» iîuüne geçmek üzere bir tAlimatname hazırlanıyor. Şimdiden hasırlanan esaslardan anlaşıldığına göre, içki tutkunlarının fazla içip sokaklarda yalpa vurmaları veya ötede beride anmaları gibi kötü gösterilere mâni olmak işine polisle beraber içki satan müesseseler de iştirak ettirilecektir. Meyhaneciler fazla sarhoş olmak istidadını göstren müşterilerine artık içki vermemek mıretile onların akıllan tamamen şayi olmadan evlerine gitmelerini temin etmekle mükelleftirler. Eğer sokulu nâra atan, caddelerde çapraz yürüyen veya elektrik feneri altında sızan bir İstanbul lıemşerlsi görülürse hangi meyhanede içtiği araştırılarak meyhaneci de bu yürekler acısı (hırtımdan sorumlu tutulacaktır.
Eğer tatbik kabiliyeti varsa bundan daha verimU ve bundan daha yerinde bir tedbir olamaz. Tüccarın tüccara. İşçinin işçiye. İnşaca vatandaşın vatandaşa kontrol ettirilmesi, vazifesini vc sorumluluğunu idrâk etmiş İnsanlardan mürekkep bir toplulukta İşlerin, devlet otoritesi sezilmeden görülmesi İçin birinci çaredir. Fakat b’zde harbin başında tüccarın tüccara kontrol ettirilnşesl teşebbüsü iyi bh- netice vermemiştir. Dağıtma işlerinde vazife alan bakkallar içinde, sırf kendi menfaatlerini düşünerek vatandaşa hakkı olanı vermeyenler görülmüştür. Şimdi girişilen tiçiincii denemede içki satanlardan kendi menfaatlerini değil, bir dereceden sonra müşterinin menfaatini düşünmesi, para hırsına kaplın müşterisin’ gebert'neeye kadar İçirmemesi, bir noktada «bu kadarı kâfidir, halk evine git! demesi bekleniyor. BÖvTcliklc cemiyet içinde devletin sadece para kazanmaktan 'bpret olmayıp kendi vatandaşların'n sıhhatini, nizftnı ve tntiramım korumakta da vazife’i olduğu hatırlatılıyor.
Temenni edelim ki harb içinde tüccarın topluca veremediği mükemmel örneği hu devrede içki satır sı göstersin ve bil. topluluk terbiyemizin olgıuıl.'işmarına doğru ilk sağlam adım olsun’ Şevket Rado
İzmir de alâkalı bir daire tarafından hazırlanan bu raporda İstanbul tüccarlarının bu harbde oynadıkları rolden bahsedilmekte ve elenmeleri tavsiye olunmaktadır
Odalar arası müzakereye bugün başlanıyor
Dıs Bakan»
Ankara 6 (Adi.) — C. H. P. Meclis gıırupu Baykan vekillisinden:
C H. P. Meclis gurupu Genel kurulu 6 XI M5 salı günü Başkan vekili Kütahya milletvekili Recep Peker'in başkanlığında toplandı.
Oturum açıldıktan ve geçen toplantı tutanak özeti okunduktan sonra »öz alıp kürsüye gelen Dışişleri Ba-kr. ı Hsan Saka, Büyük Millet Meclisinin ara vermesinden bugüne kadar geçen ve memleketimizi ilgilendiren siyasi oaylar hakkında açıklan-. larda bulundu ve sorulan cevapladı.
Gündemde görüşülecek başka madde omadı^'ndan saat 17 de oturuma ■r” v»r”dl
Tifo hastalığı
Yurtta ve A nk arada ki tifo vakaları
Ankara 8 «A_A-> — Sıhhat ve Sosyal Yardım Bakanağının tetli£ne göre, bu yıl İçinde bugüne kadar bütün yurdumuzda görülen tifo vakaları Eskişehir ve İzmit istisna edilirse geçen senelere paparan (hha azdır
Ankara'da yatılı bir okulda çıkan 18 tifo vslîscı hasta bir öğr*n-fnln hastalımı temas suretle arkadaşh’i-na bulaştırmasından İleri gelmiş ve hepsi tecrit edHerek hastalık önlenmiştir. Bunl’rın arasında bir vefat görülmüş olup, ay başın donb’rl bu re diğer okuünrda yeni vaka çıkmamıştır
Pûtiin Ankara ün İde bu yılın on ayında 282. geçen yılın aynı aylarında İse ceman 337 vaka terbit edilmiştir. Bununla beraber bu sene alınan tedbirler geçen senelere nazaran daha geniş ve daha sıkıdır
Ankaı“*(Jak* tifo, sulardan çıkmış Anknra 6 — Ankara’da Tifo vaka-■ınır» sebebi hakkında araştırmalar yapılmaktadır öğrenci İğimize göre
Sıhhiye ve daha tlertrfekl havalinin suyunu temin eden Elmadağ: ve Harı ımp inan sulan ter»ih havuzlan olmamak yusun den klorlanmakla temizleniyordu. Fakat her nedense «on liri ay önce bu ameilyeden de vazgeçilmiş ve nılar doğrudan doğTuy* şehre sevked'Jmlştlr Tifo vakaları bu yüzden zuhur etmiştir. Haftalığın başlangıcında bu »ulardan alman nü muneler tehlll ettirilmiş ve tifo mikroplan hastalığın membamı meydana çıkarmıştır, şimdi de müsebbipler arartınl ıy ot ,
kargaşalıklar
İzmir 6 — Burada alAkab bir daire, harb yıllarının yurt ekonomiğindeki tesirlerini ve üttiaat gücümüzün vüsatini belirten dikkate değer bir rapor hazırlamıştır. Bu raporda, harb yıllarının ekonomi hayat muzdaki tesirleri anlatılmakla beraber, memleket ekonomisinin bugünkü görünüşü 1930 yılına nazaran daha gürbüz olarak gösterilmektedir.
Bu şayanı dikkat raporda ezcümle deniliyor kİ:
«Türk köylüsü bu harb yıllarından Uyıkıyie İstifada edememekle beraber. kısmen borçtan kurtulmuş ve bir kısmı da kendi aile varlığını koruyacak hale gelmiştir- Orta çlfçilerin maddi varlıkları yükselmiştir. Büyük tütün çlfçllcri İyi İşler yapmışlardır. Senede 10 bin kilodan fazla tülün istihsal e dem i yenler kırkar, ellişer bin lira Sermaye edinmişlerdir. Münhasıran üzüm ve incir iri yapanlar da varlıklarını sağlamlaştırmışlardır.»
Raporun tüccar sınıfından bahseden kısmı daha enteresandır. Harbden evvel milyonlarca Hra ciro yapacak kabiliyette olan S firmanın 41 e yükseldiği kaydedilmekte ve ticaret hayatının harbden evvelkine nazaran tam bir misli genişlediğine işaret olunmaktadır.
Raporda İzmir, Ankara, Mersin ve v« Avrupa tûccarlaril» boy ölç üşe bile-Adanada namusluca çalışan, gayretli cek şekllda bir Lüco&r amiti kaim olduğuna işaret edilmekte, İstanbul ticaret âleminden iyi kabinelerle bah-■olunmaktadır. Hayatın pahalılaşmasında ve hükümetçe alınan kararların bozulmasında İstanbul i? âlemindeki bazı unsurların besleyici rol oynadıklarından, dalma faturasız mal satıldığından şlkftyet edilmektedir. Bu itibarladır kİ, raporun sonunda ticaret hayatımızı yeniden düzenlerken eskiden olduğu gibi, en büyük TOlün İstanbul» verilmesinden evvel Istan-buldaki tüccar sınıfının elenmesi tavsiye edilmektedir.
Odalar ara«ı müzakere
İzmir 1 — Ankara, İstanbul ve İzmir Ticaret odalan orasında yapılması mukarrer olan müzakereye bugün başlanacaktır. İstanbul ve Anknra Tloaret odaları mümessilleri şehrimize gelmişlerdir. Cumartesi gününe kadar devam edecek olan bu toplantılarda bütün ticari konular üzerinde İncelemeler yapılacak vc hazırlanan rapor. Ticaret Bakanlığına gönderilecektir.
Londradaki Rus
li
Molotof'un nutku
Kahire 7 (A.A.) — 2 kasım tarihinde Mısır'da vukuu gelen hâdiseler hakkında neşredilen resmi tebliğde doğrudan doğruya Yahudi mağaza-lorun hedef tutan bir hücum yapılmadığını tasrih etmektedir Hakikatte çapulcular bir tatil gününden faydalanarak Müslüman. Tlrlstfyan ve Yahudi mağ azlarını hiçbir fark gözetmek sisin yağmaya koyulmuşlar ve mağazalar» faş atarak birkaç vitrin kırmışlardır.
Polis yağmacıları tevkif ve ftsaytj! derhal temin etmiştir. Fakat ban un-•urlar bu hâdiselerden İstifade ederek umumi âraylsl bozmuşlardır. Polis, kalabalığı dağıtmak veya kendisini müdafaa etmek İrin birçok defa havaya ateş etmek zorunda kalmıştır.
Bu can sıkıcı hâdiselerin tekerrür edeceğine İnanma): İçin hiçbir sebep yoktur. Biîtün İhtiyat tedbirleri alınmıştır.
Filistir.de Ingiliz kuvvetleri yığılıyor
Harta 7 (A. A.» — Yekûnu şimdiye kaadr 50 bin Mal olarak tahmin edilen Filistin İşeaJ kuvvetlerini takviye için yeni bir Ingiliz askeri kontenjanı Hnvfava çıkmıştır.
Aynı zamanda ftsaylşe müteallik tedbirler, sokağa ‘-ıkına yasağını da ihtiva etmek üzere, sıkılaştırılmıstır. Tcth'rcllerin hücumları sırasında dü-düktnrle tehlike işareti verilmektedir.
fut bolcu leri
mübadelesi
Misafir edildikleri yerden şikâyet ediyorlar
Londra 7 (AA )— Rus futbol ek İpi «Dinamo? ile yapılacak maçların programı henüa lesblt edilmemiştir. Çünkü Ruslar misafir edildikleri binadan şikâyet ediyorlar
Rus kulübünün idarecileri, İngiliz futbol birliğini İki defa ziyaret ederde. İyi bir otele nakledilmedikçe maç hakkında müzakerelerde bulunmı-yacaklannı bildlrmlîlcrcllr. Oyunculardan büyük bl^ kısmı «Coldstean Guards» kışlasına yerleştirilmişlerdir. Burada çarşaf bulunmadığı gibi, Moskova - Londra yolculuğu gibi bir seyahatten sonra oyuncular yıkanmak imkânını bile bulamamışlardır.
İngiliz futbol birliği. Pus oyuncularının gelecekleri zamanı bilmediği için otelde yer ayıramadığı ve son dakikada askerlerden yardim istemek zorunda kaldığı cevabını vermiştir.
General Mihailoviç
Roma d?. imiş
Roma 7 (AA.) — «İl Lavoro» gazetesi General Mihailoviç'İn Koma da bulunduğunu yazmaktadır.
Atina 8 (A.A.1 — Embroj adındaki Yunan gazetesinin verdiği b!r habere göre, MlhaîJovlç cetekrl Tlto kuvvetleriyle yapılan bir snva«tnn sonra rtorlm yalanında Yunan hududunu geçmişlerdir.
1946 bütçesinin incelenmesine başlandı Ankara. 8 — Meclis Bütçe komisyonu bugün yaptığı top)antlıda 1946 yılı genel bütçe tasarısı ürerinde İlk çalışmaların* başlamıştır. Evvelâ gider bütçeleri üzerinde çalışılacak, sonra da gelir bütçesi tetkik edilecektir. Malûm olduğu üzere, bütçede gelir 894 milyon 820 bin Hra tahmtn edilmektedir. Geçen yıllara nazaran görülen noksanlığın 124 milyon lirası toprak mahsulleri. 18 milyon lirası da gümrük çıkış vergisinin kaldırılmasından doğmuştur.
Memleketimizde ne kadar cüzamlı var?
Ankara « — Türkiye’de cüzam baltalığı Mısırdaki vakaların dörtte biri kadar değildir Bugün Türkiye' de 800 kadar çüzam’ı vardır Bunların 400 kadarı İM hastanede Uflasf edilmektedir Blâtaf ve Bakrrkflv hastanelerinde bulunan bu hastalar tamamen tocrldtdilm iştir, Be-. ay-danijtrl Türkiye'deki bütün cüzamlıları bulmag için araştırmalar yapılmakladır.
18 asistan Amerikaya gönderiliyor
Bu sene muhtelif fakültelere mensup 18 asistan Amerikaya İkmali tahsile gönderilecektir.
Atom kudreti
İngiliz ve Amerikan uzmanları arasında bir konferans yapılacak
Amerika’ya göre anlaş-
ma
ile ve Milletlerarası kontrol altında yapılmalı
kay-
Londra 7 (AA.) — öğrenildiğine göre, Birleşik Amerika lıer ne kadar atom bombalan imal eden tesisata malik ise de İngiliz Dldcot İstasyonuna benzer bir fenni araştırmalar İstasyonuna malik değildir bu İngiliz istasyonunda atom kudretinin bütün fenni safhalarım incelemek için her türlü modem teçhizat vardır.
Yine öğrenildiğine göre, AWe -Truman görüşmesinden sonra atom kudretinin geliştirilmesi için İngiliz ve Amerikan uzmanlan arasında blı konferans yapılacaktır. Sanıldığına göre, bu konferans yalnız teknik meseleleri konuşacaktır.
Ingiliz Başbakanı He Amerikan Ba»kanı arasındaki konuşmalar hiç şüphesiz er as meseleler yani atom bombasının kullanılması mevzuu üzerinde olacaktır.
Budapeşte 7 (A.A.) — Yetkili naklardan bildirildiğine göre. Peltedeki Müttefik kontrol komisyonunda bulunan Amerikan temsilcileri Macar hükümetine Çekoslovakya'daki Macar azınlıklarının durumundan da bahseden bir nota göndermişlerdir
Birleşik Amerika hüküm.t! ne Çekoslovakya'daki Macar halkının tahliyesi hakkındakl Çekoslovak teklifini, ne de bu teklifin bir taraflı olarak Çekoslovak makamları tarafından İcra mevkiine konmasını tas vibetmemektedir.
BireşUk Amerika hükümetinin filerince. Etnik grupların mübadele.'i mlll tlerarası anlaşma İle ve milletlerarası kontrol altmdn ynpfma'n-dır.
M acarlara karşı tecavüz
Budapeşte 7 (AA.) — Pozsony’den gelen haberlere göre, Slovakya'dakl Macar halkına karşı yeni bir takım Istlhl&k tedblrlfTİ tatbikine başlanmıştır. Çekoslovak ordusuna mensup müfrezeler Macar köyerün! dolaşarak erkekleri çalıştırmak Mn Çekoslovakya'ya götürmek^ vc yeğma b Tekellerinde bultmmaktfi dır
(Baş tarafı 1 İnci sahifede)
«Barışçı devletlerin barışı korumak için BİIAkslı olmaları lüzumu çftphe götürmt Ancak, atom bombası gibi bir keşif, her halde, sınırlarımız dışında bazı emperyalizm taraftarlarının İddia ettikleri gibi bir milletin veya bir gurupun yetki»! altında, dünya barışını vahim bir tarzda tehdl-detmeden, kalamaz.»
Molotov, milletler bloklarına veya guruplarına geçerek demiştir ki:
«Bfyle bir siyaset bir korunma vasıtası olama». Bovyetlcr Birliği, her hangi bir devlet aleyhine müteveccih bloklara asla girmemiştir. Halbuki batıda açıkça Sovyetler Birliği aleyhinde bir mahiyet taşıyan bir blokun kurulması için teşebbüsler yapılmaktadır »
Yenilmiş milletler
Yenilmiş milletlerin İstikbalinden bahseden M. Molotov. bu memlekct-ierln tecavüzlerin! tekrarlamalarına mâni olmak gerektiğini, fakat onların barış İçinde kalkınmalarına engel olmamak lâzım geldiğini söylemiştir
Evvelce faşist olun da şimdi demokrasi yoluna giren memleketlere gelince, bunları bu yolda tesTlk etmek lâzımdır: demiştir.
Rusyanm sulh ve işbirliği arzusu
Bulh için grekll şartlar hiç bir zaman bugünkü kadar elverişli olmamıştır. Faşistliğin ve Naziliğin son yuvalarını da yokctnufc lâzımdır. Biz dünyanın sulh lrtlyFn bütün milletleriyle 1yi münasebetlere malik olmak istiyoruz. Bugün İngiltere. Birleşik Amerika ve Sovyetler BirUği nrasmdakl birliğin sulhte de harb zamanında olduğu kadar sağlam olup obnıyacağı sorulmaktadır. San Francisco ve Londra konferansı bu şüpheleri uyandırmıştır Fakat şuna dikkati çekmek isteriz M hattft harb esnasında bile blreşlmlş milletler arasında ihtilâflar çıkmış ve bazdı aradan bir müddet geçtikten sonra bütün bu ihtilâflar halkdllmiştlr
Yeni sulh teşkilâtı, harbi m-m’1 dememiş ol ah Milletler Cemiyetine ben -zememeildir. fakat hiçbir zaman da bir tek milletin emperyalistlisi şekline dökülmem elidir. Yaşayabilecek tek sistem. Faşistliği yenmiş olan ve şimdi de sulhu muhafa2a mecburiyetinde olan devletlerin beraberliği ve İşbirliğidir Sovyetler Birliğine gelince. o, sulhu yalnız sözle değil fakat fiiliyatla müdafaaya dalma hazırdır.
Sovyetler Birliği Işçlerllnden sitayişle bahseden Molatof, milletin selameti için sayısız fedakarlıklsrca bulunan «Yeni» ve «Eskin aydınlar smıfı arasında hiçbir fark gözetmediğin! söylemiştir.
Sovyetler Birliğinde zulüm yapan» lar ve zulüm görenler gibi sınıf taksimleri yoktur. Bizim sömürgelerim la ve yarım sömürgelerimiz yoktur, sovyetler Birliğinin muhtelif milletleri eşit milletlerdir ve bu milletlerin hepsi medeniyet ve kültürün İyiliklerinden müsavi seklide faydalanmak hakkına maliktirler. Bunun İçindir kİ Sovyetler Birliği yenlime» Mr devlettir.
Batı memleketleriyle temasları neticesinde Sovyet askerlerinde hasıl olan intihadan bahseden Molotot bu temasların Sovyet askerlerinin gö-ruşlcriııl arttıracağını ve genel bakımdan faydalı olacağını kabir etmiştir.
Parlâmento demokrasisi ve Sovyet demokrasisi Parlâmento ditnokraUsiyle Sovyet demokrasisi aracında bir mukayese yapan Molotot. Soyyet demokrasijl-nln dünya sulhunu gerçcklc'tirmek için halkın siyasi terbiyesini kendisine bir vazife olarnl: al-iımuı ';ö',,emtş ve demiştir ki-
Söz hürriyetine gelince bazı memleketler bunu, kendilerini giiç ilkle gizleyebildi Nazllerin bozgunculuklarında devam edebilmelerin) mümkün kılacak şekilde sm'ıvprlar.»
M. Molotot nutkuna söyle devam etmiştir r
Yakında seçim de>rr>. it gir. çiğiz. Hafkr gelecek seçimleri pek ciddi olarak derpiş ediyor. Zira bu se -ımler-d« Sovyetler birliğinin mü takbel mukadderatını görüver
Sovyetler Birliğinin kazandığı yeni arazi ile alâkadar oluyoruz. Ukrayna ve Beyaz Rusya halkTarı şimdi mili! kültürlerini tam bir hürriyet içinde gellntlreblilyoriar.
Sına! kalkınmadan ve mimi'- ketin sulh zamanına ait ihtiyaçların dan bahseden M. Molotot. Sovyet ord ı v« donanmasının İhtiyaçlannı ulutmamak lâzimgeldlğlni söylemiş ve demiştir kİ:
Atom kudretinin ortaya çıktığı bir devrede teknik gelişmelerle mö'j-'ia-slp bir seviyede bulunmamız ve diğer büyük teknisyenlerle aynı adılları atmamız lâzımdır.
Bütün dünya m illetleriyle sulh halinde kalmak İstiyoruz. Fakat Faşistlik kökünden sökülmedikçe tayakku-zutnua gevşememek ve sulhun idamesi için dîvandı bir uyanıklık göstermeliyiz, Sovyet vatanı hiç bir zaman bugün olduğu kadar scsyrllst İmkânlar karşumda kalmamıştır
M. Molotof, nutkunu Sovyetler Birliği millftlerlnl ve Mareşal Stalln'l sitayişle anarak bltirmirtlr
Yeni sıtma ilâcı
Kininden on defa daha kuvvetli bir ilâç bulundu
Atina büyük elçimiz
Ankara 6 — Yunanistan büyük elciliğimize tâyin edilen B. Ruşen Eşref ünaydın. bugün tayyare 11e »ehrimlze gelmirilr. Yakında itimatnamesini alarak A tin aya hareket edecektir.
Cuma günü pamuk yağı tevziine başlanıyor Halka tevzii kararlaştırılan rafine paomk yağının Tarlş tarafından bakkallara verilmesine başlanmıştır. 8 kasım akşamına kadar bu İş bitirilmiş olacak ve 9 kasım sabahından itibaren do bakkallar halka yağ Vermeğe b&şbyacRİtlardır. Tevziat kasını - aralık aylan ekmek kartlarının O kuponu He litresi 72(1 kuruştan yapılacak ve nüfus başına bir litre yağ verilecekti»

Macar seçimlerinin neticeleri
Budapeşte 7 (A.A.l — Macaristan' da parlâmento seçimlerinin kati neticesi henüz belli değildir. Bununla beraber eyaletlerin birçok bö’gel rinde neşredilen seçim neticeleri küçük arazi sahiplerinin her tarafta mutla k çoğunluk kaşandığını göstermektedir Ya'njz Györ şehri İstisna teşkil etmektedir. Burada sosyal demokratlar kazanmışlardır.
Sovyetler Çekoslovakya’dan çekiliyor
Moskova 7 (AA.) — Kraiordunun terhisi dol ay mile Sovyet kuvvetlerinin Çekoslovakya'yı tahliyeye bnşla-dıklari bildirilmektedir. Tahliye İki veya 6c hafta lobi d t tamamlanacaktır.
Londra 6 (AA.) — Malaryaya karşı kininden on defa kuvvetli yeni bir ilâç keşfedilmiştir. Manchcsterll üç genç bilsin tarafından bulunan bu İlâcın adı palüdrln'dlr. Tropik bölgelerinden dönen ve malaryadan mustarip olan er ve tayfalar bu maddeden küçük komprimelerle hayret verici neticeler alınarak tedavi edilmiş- , lerdlr. İlâç kininin yaptığı bazını bozukluklarından hiçbirini yapmadığı fdbl, mepakrln tedavisinde görülen deri sarılığına da sebebolmamıştır. Fakat, bu netleeler alınmadan önce, gönüllü olarak hizmet teklifinde bıi-lunan Oxford üniversitesinin erkek ve kadın talebesi üzerinde 600 tecrübe yapılması ger ekmiştir.
Yunanistanın durucu
Ingiltere vaziyeti tetkik için bir parlâmento heyeti gönderecek
tundra 7 (A.A.) — Star gazetesinin siyasî muharririne göre Dışişleri Bakam B- Bevln, Yunanistan'ın genel durumu hakkında tarafsız tet-klkatta bulunmak ve seçimlerin nasıl yapıldığını müşahede etmek üzer« İngiliz parlâmento üyelerindin biı heyeti Yunanistan'a gitmeğe davet edecektir. Hükümet. Yunan hâdiseleri hakkında tarafsız, bir mütalâa elde etmek arzusundadır.
Bu arada Dışişleri müsteşarı M Mac NclU'ln de Yunanistan'a gitmesi muhtemeldir. Mac Metil belki d» İngiliz parlâmento heyetinden evvel hareket edîcekttr. M. Bevln Yunanistan'da olup bitenler hakkında acele bir rapor İstemektedir.
Yugoslavya’da seçimler sırasında bulunmakta oaln parlâmento h£yetl-nln aksine olarak Yunanistan'a gidecek olan heyetin mahiyeti resmîdir. Bu heyet üyeleri pariâmentoda-kİ partilerin kuvvetleri derecesi nispetinde hükümet tarafından seçilecektir.
Yunan »eçimleri 20 şubatta yapılacak
Londra 7 (R.) — Yeni Yunan kabinesi yeni seçimlerin 20 şubatta yapılmasını kararlaştırmıştır.
Boğazlar meselesinde başlangıç
(Baş tarafı 1 inci sahifede)
Türkiye ancak, bu Amerikan muhtırası ile ilk defa olarak. Bo. gazlar mukavelesinde bir değişme teklifile resmen karşı karşıyadır, Fakat Türkiyeye bildirilen sadece Amerikan görüşüdür. Bilindiği gibi diğer iki devlet. Ingiltere ve Sovyet Rusya da kendi tekliflerini ayrıca sunacakla-dır. Amerikan muhtırası, diğer iki devletle az çok b!r konuşup anlaşmadan sonra mj Türkiyeya gönderilmiştir? Bunu kestiremeyiz Fakat Amerika görüsüne İngiltere dalıa önceden katılmış olsa da, Sovyet Rusyamn beraberliğini gösterecek mahivetta biç bir kaynaktan haber sızma-mıştır. Herhalde Montreu» muj kavelesinde faydalı b!r değinmenin mümkün olması, üç ilgili devlet arasında. Türkiyeye clvej rişli görüş birliğinin elde edllj meşine bağlıdır. Amerikan muh-* tıraşı bu meselenin sadece başlangıcı sayılabilir, arkasını beklemek lâzımdır.
Necmeddin Sadak
Çatalca kazasında açılan ilkokul binaları
Dün Çatalca kazasına bağlı Ekşl-noz. Kavaklı. Muho, Yassıvlran. Balaban köylerinde inşası tamamlanan ilk okulların açılış töreni yapılmıştır. Törende vali Dr. B. Lûtfl Kırdftr. Milli Eğitim müdürü B. Halil Vedat. Fımtiı, gazeteciler hazır bulunmuşlardır.
Yaasıviran'da yapılan açılış çok heyecanlı olmuş köy muhtarı B Fahri öztürk veciz bir İfade İte köylünün milli eğitim dâvasındaki anlayışını belirtmiş Ye tstlklâ marşlı askeri bando He onlıdıktan sonra otatıl ■ezilmişti».
Tıp kongresi ilkbaharda toplanacak
Ankara 7 (Telefonla) — Her İki yılda bir yapılmakta olan Milli Tıp kongresinin önümüzdeki ilkbaharda yaplması kararlaştınlmıştır. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı kongre etrafındaki haarlıklarma şimdiden başlamış bulunmaktadır.
Uzak Şark komisyonuna Rusya iştirak etmedi
Paris 7 (R ) — Uruk Şark İstişare komisyonu dün Vaşingtcn'da toplanmıştır. Başkan ve genel kâtip seçilmiştir. Sovyet Rusya komlayona iştirak etin emlşttr-
Dimitrof Sofya’da
Londra 7 (R.) — Yorgi Dimitrof. seçimlere İştirak için Moskova'dan Sofya'ya gelmiş ve dün söylediği nutukta vatan cephesinin kurulma» bir zaruret olduğvnu b'Edro’*'*!’' borsa]
6/J1/1945 flatlerl
Londra üzerine 1 sterim 6.20
Nevyork üzerine 100 onlar ISI—
Cenevre lüll İsviçre H ^99760
Maarlö üzerine tüır De.'cta 12.84
sioannim özerine IINı xtır»u H 1928
ESHAM VE TAHVİLA t
1933 Ergani 24.50
1938 ttaramiyeli 23.26
Mil» Müdafaa M.26
Demiryolu ikramı yeli 99.80
BURSA DIŞINDA
ALTIN FİATUSRJ
Gulden 38,88
Reşadiye 38.—
Ingiliz 43.36
Külçe »Bu gıunu* 6.1»
7 Kasım 1945 _______________________________________A B Ş A M_________________________________ ___________ 8ah!H *
AKŞAMDAN AKŞAMA
İstanbulda yüksek tipte bir eğlence zuhur etti
Şüphesiz bundan sonra arlık gazeteler ve mecmualar sık sık «sanatkârların birahane toplantıların ndnn bahsedecektir. Son pazartesi gününün gecesi, bunlardan birincisi, muharrir ve bankacı Fikret Adil arkadaşımızın güzel teşebbüsü ite Beyoğlunun bir eğlence yerinde yapıldı Ercüment Ekrem Talu üstadımıza göre, aynı salonda, bundan yarım ' asır evvel. Edebiyatı Cedide mensuplan aralarında toplanarak bîr edebî mektep kurmağa karar vermişler imiş. İsmail Safa işte şu köşeyi pek severmiş..
Fikret Âdil haber vermişti:
Yaşlı vc genç şairler, naşirler, ressamlar, heykeltraşlar, musikişinaslar, filânca gün, filânca yerde toplanarak, kendi hesaplarına bira İçecek: birlikte bulunmanın zevkini tadını tadacaklar. Sen de istersen gel. Filânca dostların ve •erdiklerin de gelecek.
Kapıdan girdiğim sırada, yanımda tiyatrocu," siemacı, hlkâ-yecl arkadaşlarım vardı. Sabrl Siyavuşgii’e yolda rasîadım. Bizi öyle cumhurla görünce hirşey yapacağımızı sezdi:
— Olimpos dağının eteklerinde dolaşan biz mütevazl Çobanlar toplanıyoruz. Cyrano mütercimi şair olman dolayısile senin daha üst tepelerde yerin elbette tutulmuştur. Tabiî davetliler arasın-ilasın! - dedim.
Salona her «üren, dostça selâmlanıyor; hazfları da alkışlanıyor. Herkes arzu ettiğinin masasına oturuyor.
Deniz kenarlarında kabuklu böceklere raslamıştım. Bunların İçine karidese benzer diğer böcekler giriyor. Aynı kabuk içinde, yekdiğerlerine zarar vermeksizin beraber yaşayabiliyorlar. Artistler, snoblar ve bohemler de böyle bîr «beraber yaşamak mazhariyetine tâ ezelden naildirler. Birikirlerini süsleyerek, d esteki ey e. rek. revnaklandırarak vasarlar. Hattâ, başka memleketlerde bu ■ beraber hayat,. a sanat meraklısı milyonerler ve kibar aileler de iştirak eder Taraflar, böyle bir fanteziden zevk alır, menfaat de görür. Bu ruh üzerinde birçok kahvehaneler, birahaneler, lokantalar, çalgılı yerler kurulmuştur. Şehirlere başlıca zinet olurlar. Fikir ve sanat buralarda bilenir Pariste, bu «artist - bohem -snnb» mekânları vanyana gelerek m.ıhalle teşkil ederler. Romanlara. tiyatrolara da mevzu teşkil ed“rler.
Bizde. 5 kasım 1945 böyle bir ha vat» ilk adımı teşkil edebilecek midir? Eskiden İstanbulda da stinhestz Celebivarî sohbetler ter-tinlenirdi Fakat kac göe dolavı-»ile erkekler arasında olurdu Bu seferkinde her zümreden tanınmış bayanlar rörünüvor. Şehir t’vatrosunûn bir karlın artısı: sinemanın dubiai kıralicesi- ressam bîr prenses, tanınmış eski ailelerin kızlan, kalem (athihr«d kadm-îar
Vedat Tör, Ercüment Ekrem Talu, Nizameddin Nazif gibi tulûatçı ve zarif hatipler, heran alkışlarla. kahkahalarla kesilen nu-tuklarile geceyi süslediler Matbaalardan birinde, bir Vekil ile şakayı ihtiva eden provalar basılmış; o dağıtıldı: «Serbes toplantı» larrn haslangıcı gibi b’r hareket ki, nıatlıip nezaket ve nezahot kaidesin”' aşılmadığını taahhüt ederim. Dünyanın bir çok eğlence yerlerinde, hattâ şanolardan bıı kabil sakalar yapılır. Ekserisi manzumdur: bu. manzum değil, resimli id!.
Fakat bence suvarenin en hoş tezahürü yeni sairler oldu: Zaten toplantı Asaf Halet Çelebi’nin izdivacı şerefine yapılmıştı. Onun hem tipik, hem hoş şi'rlerini kendi ağzından dinledik, İskemleye çıkarak, Sarkvarî yüksek ter-b: vesile miitevavan» inşat etti. Ressam ve şair Bedri Rahmi, Asaf Halet Çelehi'nirı bahçesinde verdiği emsalsiz kara dutlar üzerine emsalsiz güzellikte bir şiir yazıutş; onu pek hoş inşat etti amma, mensup bulunduğu edebi okul hakkuıdaki düşüncemiz sarsılacak verde kuvvetlendi; O neslin şairleri, sanki ciddî ve esaslı eserlerini bastırmıyorlar da, arkadaşları arasındaki şakalaşmaları neşrediyorlar. Her biiyük sairin bir kabil eserleril? kıyaslanırsa bizimkilerin şairane şathiyatı fevkalâde, Ancak ciddi eserleri yok.
Bu okulun aksine bîr cereyanın mümessili gibi, genç Edirneli şair
{ |$EHIR HABERLERİ
Demiryolu inşaatı
5000 kilometrelik şimendiferin ilk kısmı 1946 senesinde yapılacak
Bayındırlı^ Bakanlığı harb sonrasında yapılacak olan 5000 Jtilometr»-ilk demiryolu İnşaatına aJt bir proj* hazırlamıştır.
Bu projenin İlk kısmına giren İnşaat 1948 yılı İçinde bitirilecektir. Bu kısımda doğu vilâyetlerin* uzanan demiryolu vardLr. Diter taraftan Ankara 11* Konya arasında yeni bir hat inşası için yapılan etütler ta-momlanıruftır. Yalnız bu İşe alt tahsisatın gelecek sene bütçesinden alınması kabul edilmiştir.
Hattın, inşasına ne atman başlanacağı hakkında hükûmetç» bir karar verilecek ve Büyük Kflllet Mtell-slnden yetki istenecektir.
Pamuk yağı
Bakkallar yarından itibaren satışa başlayacaklar
Kasım v* aralık aylarına mahsııa ekmek kartlarının O kuponlarlyle haika verilecek olan pamuk yağlarının mutemet bakkallara tevsiine devam olunuyor. Tevziat yarın sona erecek ve gene yarın bütün «emtler-deki mutemet bakkallar nüfus başına İki ayda bir litre olarak J20 kuruştan pamuk yatı »tıslarına bağlıyacaklardır.
Geçen devreye mahsus ekmek kart-f lannın C kuponlarlyle yağlarını al-mıyanlara kasımın İkisine kadar zeytinyağı verilmiştir, zeytinyağı bittiği İçin ayın iklslndenberi O kupo-nlyle de pamuk yağı verllmektedlr.Bu kuponla yapılan tevziat ayın onunda sona erecektir. O kuponlarlyle 8 kasımda başlıyacak satışlar vilâyetin İkinci bir llflnma kadar devam edecektir.
Köy okulları
Çatalca’da 10 okulun açılıp re&mi yapıldı
Dün vali ve belediye reisi doktor B. Lûtn-Kırdor, beraberinde Milli Eğitim Müdürü, gazeteciler ve diğer davetliler olduğu halde Çatalcaya giderek Çatalca köylerinde İnşası tamamlanan köy okullarını açmıştır. Dün törenle açılan 10 yeni okulun bulunduğu köyler şunlardır:
Kızılcaall. Ekşlnoz, Muha. Kavaklı, Yassıviran. İstlranca, çakıl, Hlsar-beyll. Balabanbumu. Baklalı.
Vali, yarın da Üsküdar ve Kartal İlçelerine bağlı okulları tamamlanan köylere giderrir yeni yapılan törenle açacaktır. ___ ___
Halk hamamları
şehirde kiril olarak görülen kimselerin halk hamamlarına şevki işine önem verilmiştir. Belediyenin elinde üç hamam vardır Bunlardan Tophanedeki Kılıçall hamamında parasız, Balat ve Kasımpaşa hamamlarında ise 20 kuruş ücretle yıkanılm aktadır,
Ekim ayı İçinde Balat hamamında 2048 1 kadın olmak üzere 5158, Kasımpaşa hamamında 5482. Kılıçall hamamında da 103ü kişi kİ ceman 11919 kişi yıkanmıştır. Bundan başka İstanbul, Beyoğlu ve Üsküdar tephirhanelerinde bir ay zarfında 19859 şahsa alt muhtelif eşya etüvden geçirilmek suretiyle tathlr edilmiştir,
Niyazi Akuıcıoğlu, şiiri ciddiye alarak yazdığı renkli, şekilli po-emlerini okudu. İhtimal ebediyen şiir ülkesinde kalmaz amma, her halde edebiyatın malı olacak bir genç.. Şeklile, tavrile de sanatkâr... Konuşurken sarfettiği argonun sanatlnde hükümranlığı yok.
Gecenin en büyük numarası, da, felsefe ve pfaikolojl öğretmeni sair Sabahaddin Kudret in hitabet ve inşad iskemlesine çıkışı oldu. Hep susup hekledîk. Eserini iki saniyede okudu ve indi. Eseri şundan ibaret:
Ne bitmez şarkın ver. baca!
Bütün gün tütersin..
-Dönmez olsun döner kebabı!» okı 11 unun m ti messillerlnden...
Sanatkârların bu birahane toplantılarından şehrimizin münevverce eğlencelerinde bir kımıldanış olacaktır dive umuyoruz Bunun kol kol. h:rahane birahane kahvehane kahvehane üremesini dileriz
(Vâ - Nû) t
Denizyollarının sipariş edeceği gemiler
Devlet Denizyolları umum müdürü B. Yusuf Ziya ErziıTin demeci
Bon günler sarfında Ulaştırma Bakanlığının denizciliğimizin kalkınması için yeni tedbirler aldığı ve bütçeye 7$ milyon liralık bir tahsisat konduğu bir kaç gün evvel yazılmıştı. Dün bu meseleler etrafında kendisiyle görüşen bir muharririmiz* Devlet Denizyolları ve limanları umum müdürü B. Yusuf Ziya Erztn şu izahatı vermiştir:
e— Harp sonrasından sulha geçişte Türk denizciliğinin de memleketin, kalkınmasına ayak uydurması lâzımdır.
Bıı münâsebetle Ulaştırma Bakanlığı znümüzdeki devrede deniz ticaretini İnkişaf ettirmek İçin bir proje hazırlamış bulunmaktadır. Harb yıllarında Mz ancak olanla İdare ettik, ve ancak işlerin aksamadan yürümesini temine çalıştık,
önümüzdeki devrede ise aynı şekilde çalkamayız. Bütün teşkilâta yeni veçhe vermek ve onları moderniz* etmek lâzımdır.
Bu arada kıyı emniyet teşkilâtımız vardır. Bu teşkilâtın yenilenmesi için proje hazırladık, keza gemi kurtarma teşkilâtını takviye edeceğiz.
Bundan başka havuzlar ve fabrikalar bütün gayretlerimizi teksif etmemizi gerektiren bir mevzudur.
Küçük, hattâ orta çapta gemiler İnşası için çalışıyoruz. Bittabi bunlar için tahsisata ihtiyaç vardır ki. Ulaştırma Bakanlığı bize bunu temin etmiş bulunmaktadır.
Ayrıca deniz ticaret filomuzun takviyesi İçin şimdiden hanrlık’ar
Hal talimatnamesi yeni bastan tedkik ediliyor
Bundan maksat, meyva ve sebze satışını halkın menfaatine uygun şekilde tanzim etmektir
Vali ve belediye reisi doktor B. Lütf! Kırdar, umumi mecliste vilâyet ve belediye işleri etrafında İzahat verirken Hal idaresinin gerek varidat, gerek teşkilât bakımından daha muntazam bir duruma sokulması İçin İktisat müdürlüğünce «erekli tetkikler yapıldığım söylemişti.
Unkapanında şimdiki Hal binası yapıldığı zaman bunun idaresi şekil tâyin edilmiş ve müeşsesenin belediyeye bir gelir kaynağı olması Icabet-tlğl düşünülerek belediye muhasebesine bağlanmıştı. Bu suretle Hal İdaresi. sebze ve meyva flütlerinin iniş ve yükselişiyle doğrudan doğruya alâkadar olmamış, yalnız Hal'de mal satılmasını ve umumi meclis tarafından tesblt edilen tarifeye göre ücret alınmasının temini noktasına ehemmiyet vermişti. Bu vaziyet, aşağı yukarı milli korunma kanununun tatbiki ve kâr hadlerinin tâyini gayesile neşredl’erı 510 numaralı kararnamenin neşri tarihine kadar devam etmişti,
.Kararname, sebze ve meyvalara alt kâr hadlerinin tâyini belediyelere alt olduğuna dair bir kaydı İhtiva ettiğinden ve mutavassıtların faaliyetine nihayet verdiğinden belediye, umumi meclisten çıkan bir talimatnameye göre 510 numaralı kararname hükümlerini tatbik etmeğe başlamıştı. Buna göre mutavassıt ve kabzimnlların faaliyetine nihayet verilmiş, kâr hadlerini tâyin etmek üzere Hal müdürünün retoriği altında
Lokantalar için yeni bir tarife hazırlanıyor Belediye lokantalar için yeni bir tarife hazırlamaktadır. Bu hususta fikir edinilmek üzere büyük şehirlerimizin ve bilhassa Ankara belediyesinin lokanta tarifeleri getirtilmiştir Bugün tatbik edilen tarifeler çok pahalı olduğu İçin lokantalarda yetnek ancak çok mahdut bir zümreye inhisar etmektedir.
Bugünkü tarifeye nazaran muhtelif sınıf lokantalardaki bütün yemeklerin hallerini makul bir hadde İndirmek çak güç görülüyor. Bu yüzden yemek çeşidi zengin bir tabldot listesi tesblt edilmek suretiyle flotler nispeten İndirilebilecektir. Tabldot haricinde kalan serbest yemekler için de avrı ayrı flat tesblt edilecektir
Kızılayı unutma, acı günlerinde sana yardımcı odur.
yapmaktayız. Bir heyetimiz hâlen İngiltere'de tetkikler yapmakla meşguldür.
Bu heyet hem Denizyolları için malzeme satın alacak, hem do deniş ticaret fllomus için gemi yaptırabilmek imkânlarını araştıracaktır.
Mamafih bu bir İhzari tetkiktir. Biz daha riyada piyasayı öğrenmek ve ona göre siparişimizi yapmak istiyoruz.
İngiltere'deki heyet liri 250 bin vs İkincisi 130 bin İngtLln liralık olmak üzere iki parti malzeme satın alınma sı için anlaşmaya varmış bulunmaktadır.
Heyetten biri oradan Amerika'ya geçecek. Kanada v* Amerika tezgâhlarının variyetini tetkik edecektir Gemi alma İşi bir kanun mevzuudur. Heyetin tet-kikatundan sonr3 alım İşi ve şartları kararlaştırılıp bir kamın haline getirilecektir. Yeni gelecek gemilerin teslim müddeti haber aldığımıza göre pek o kadar kıs* değildir.
Bilhassa İngiltere gemi yapım vo tesliminde daha uzun müddet İstemektedir Gemilerin henüz ner»y» ısmarlanacağı hakkında bir karata varmış değiliz.
Harb sonrasına intibakda bittabi şehir hatlarının da takviyesi üzerinde duruyoruz. Burası İçin de yeni gemiler alınacaktır.
Şfhlr hatlarının belediyeye devri meselfesine alt çıkan rivayetleri ben de duydum, Fakat bunlar hiç bir esasa müstenit değildir.
esnafın da temsil edildiği mütehu-sıslardan mürekkep bir flat heyeti teşkil edilmişti. Fakat alınan tedbirlere, verilen kararlara rağmen sebze ve meyva ftatlerlnl ucuzlatmak kabil olamamıştı. Ancak Hal İdaresi, yeni talimatnameyi tatbik ederken bir sene evvelki flütlerden yükseğe mal satılmamasına dikkat etmişti. Lâkin i bütün bu tedbirler, müessesenln mahiyetini tamamlyle değiştirememiş, halka ucuz ve temiz meyva ve sebze yedirmek Imkânjnı elde edememişti. Esasen talimatname umumi mecliste müzakere edilirken o zaman umumi meclis bu talimatname hükümlerini ihtiyaca pek de kâfi görmemiş, bilhassa âzadan B. Mehmet Slpahloğlu. sebze ve meyva işlerinin halkın ihtiyacına uygun şekilde tanzimi lâzım geldiğini ileri sürmüştü. Fakat 510 numaralı kararnamenin hükümlerinin bir an evvel tatbiki lâzım, geldiğinden talimatname — noksan da olsa — kabul ve tatbik mevkiin» konulmuştu.
Şimdi belediye iktisat müdürlüğü tallmutr ımeyl yeni baştan tetkik etmeğe başlamışur. Bu tetkikte taklbe-dllen gaye, Hal İdaresini bir gelir kaynağı müesşeaeal olmaktan ziyade sebze ve meyva işlerini halkın menfaatine uygun hale koymak ve Hal idaresini muhasebeden alarak doğrudan doğruya iktisat müdürlüğüne bağlamaktır İktisat müdürlüğünün yen! projesi kabil olursa bu ay umumi meclise verilecektir.
Kari mektubu
----■-----
Atatürk bulvarının iki tarafına molozlar dökülüyor
----■-----
İstanbulun tarihi varlığını tezyin eden ve birçok masraflarla vücuda gelen Atatürk Bulvarının iki tarafına arabalarla moloz dökülmektedir. Gazanfer ağa medresesini arasıra ziyaret eden muhterem valimiz, çok yakınında olan havacılar caddesiyle bu sahaya bir nazar atfederse müteessir olacağına şüphe etmiyorum. Molozlar bir zaman gelecektir kİ tesvlyel lürablyesi yapılacak olan bu mahallin iki metre aşağı indirilmesini İcabettlrecektlr. Bu da birçok masraflarla vücuda gelecektir.
Bahriyeden emekli Talât
Amerika ile ticaret
Amerika fabrikaları ticarî formalitelerden şikâyetçi
Amerika ile ticaret yapan bazı firmaların Amerlkaya yapmak istedikleri siparişler İçin son günlerde menfi cevaplar gelmektedir.
Gelen cevaplardan anlaşıldığına göre Amerikalılar bizim ticari formalitelerimizden müştekidirler. Son zamanlarda Amerika İhraç maddelerinin hemen ekserisini serbest bırakmıştır. Halbuki bu maddelerin İthali bizde lisansa tabi bulunmaktadır.
Lisans usulü İse ticareti tamamlyle bağlıyor. Ayrıca siparişi verilen malların gelmesi İçin konulan üç ay müddet Amerikan fabrika! arınca kabul edilmemektedir. Zira Amerika göndereceği mallar İçin vade meselesin! kabul edememekte ve mallan serbest gönderme yolunu tutmaktadır.
Amerikadan menfi cevap almış bulunan firmalar bu cevaplan Ticaret Bakanlığına göndermişlerdir.
Yapağı ihracı
Hükümet bir kısım yapağının ihracına müsaade etti
Ticaret Bakanlığı yeni bir kararla Trakya kaliteleri hariç olmak üm-re Anadolu ince ve kaba ve diğer nevi yapağılardan bir kısmının ihracına müsaade etmiş ve bu hususta dftn alâkadarlara bir tamim göndermiştir. İhracat lisansı doğrudan, doğruya Ticaret Bakanlığı tarafından verilecek ve ihracat serbest döviz, kliring veya husus! takas yoluyla yapıla bilecektir,
İhracedllecek yapağılar İçin flat farkı ve fon alınmıyacaktır. Ticaret Bakanlığının verdiği bu karar piyasamızda umumi bir sevinç uyandırmıştır. Zira yapağılarımıza talip hakikaten fazladır.
Bu malın İhracı dövte kaynaklarımızı arttıracak ve hususi takasla da olsa ithal malı gelmesini mümkün kılacaktır
Satışa çıkarılan ithal malları
İst. Rahvandılar Şirin, handa Sala-mon Benbosata lâstik eldiven. İst. Camlı handa Haylin Plnhasa plâstik tarak, dal. Ömer Ahit handa İtti, hat Değirmenclllk'e delikli saç (değirmen İçin), Gal. tünel caddesi 48 de Mlhran Gesara muhtelif eğe. Ankara poslahane caddesinde Ankara Akdeniz Güvene siyah demir saç, galvanizli boru. îst. Kurukahveci handa Mecdettlıı Şerbetçiye deniz dizel motöril, Gal. Tünel caddesi 35 de Yako Benyeşe makine kayışı, GaL Tünel caddesi 06 da Ahmet Yapıcıya makine akşamı valf, Gal- büyük Tünel handa Burkhard Gantenbeine makine akşamı taka, Ankara Ulus meydanında Koç ticarete lâstik hortum. Elektrik ampulü, Gal. Fazla handa Fehmi Ateşe Porselen sofra takımı, İst. Tahtakale cad. 47 de İhsan Nebioğiuna Tanlgan. İst Tütün gümrükte Trakya ticarete Karbonat do sud. İst İstanbul handa J. V. Vlt-tole Hidrolik fren yağı. Ketencilerde Ankara ecza ve baharat deposuna sülfürik eter. tut. Kliçilkpavar Güzel Ankara gazoz fabrikasına Tartarik asit, Kapalı çarşıda yeni Labaratu-evra Tarlarlk asit, Talıtıkale Tomruk sokakta Vedat laboratuarına tartarik asit, İst. Aşlrefcndi caddesinde Sağlık IAborrıtuarına tartarik asit, İst, Sabuncu handa eczacı tdrla Yaybıî-laka tartarik asit. Tahtakale Tomruk sokakta Farına ecza laboratuarına tartarik asit, Fatih Çamaşırcı sokakta Enver laboratuarına tartarik asit, Eyüp Bostan çıkmazı sokak Eyüp ıpensucn* • —‘»ıım sülfat, Gol. Kurumuştu 79 da Panzo Stavro-puloya sülyen, İst. Aşlrefendl caddesi 31 de Muzon ve Bottona demir boru. Sulfo İhtlolât, Gal. Ünyon handa Zinclrcl ticaret komandit şirketine Neftyağı, Y. Kule K çeşmede S. G. 3otlrladlse Pancreol boya. İSt. Yeni postahane arkasında Besler bisküvi Çikolataya Lesetln, îst. Tahtakale ?ark çikolata fabrikasına Lesetln, st. Tütüngümrilk'te Zafer çikolata fabrikasına tane kakao, İstanbulda Elit v.kolala fabrikasına sellofan kâğıdı. Gal. Manhaym handa Talât Kd-cıoğlunn sülflt kâğıdı. Gal. Nomlko banda J. Delatolaya kösele mukavva. İstanbul Ankara caddesinde Basım İstihlâk kooperatifine matbaa kâğıdı, Tahtakale Uzunçarşı 304 de Muhittin Başara sellofan kâğıdı, İst. Mahmulpaşada Dilber kardeşlere kravat kumaşı, Gal Selânlk handa Mehmet Kav'a zımparalı bez. Bah-çekapı Taşhanda Ariz Fikrtğe pamuk balata kayışı Kapalıçarşı Kürkçüler 13 de Hüseyin Yanardağa terbiye görmemiş kuzu.
II Bir çırpıda ||
Korku mevsimi..
Harb seneleri içinde bîr «ilkbahar korkusu , ortaya çıkmıştı. Nisan sonu gelince, çağla bademleri çiçeklennıeğe, kuşlar dallarda ötnıeğe Dalayınca hudutların ve cephelerin arkasında korkulu
rivayetler de ayaklanmağa vc dolaşmağa başlardı:
— Eyvah!,. İlkbahar kapıya dayandı!.. Bakalpn bahar taarruzu hangi taraftan haslıyacak?..
Altı sene, altı ilkbahar bir «çîçekJi korku-' halinde geçti.
Harb bitti Acaba dünyada ne gibi büyük bir değişiklik oldu?..
Şimdi Avrupa da yer yer sesler yükseliyor: a A vr tıpanın bu kışı sağ. salim geçirmesine imkân yoktur Açlık, sefalet, salgın hastalık Avnıpayı bu kış yere vura-
caktır.» | |
Arkasından başka bir ses: Q
■Almanyada belediyeler halkam mezarlarını kazmalarını bildir--^. mIştIr. Bu kıs Almanya İçin colç ıstıraplı olacaktır.» O
Yalmc Almanya, yanıt Avrupa _ değil bütün dünyanın şu kapı-Q mızı çalan kıştan Bdfl patlıyor/— Dünkü radvolarda şu haberi din- 2 l«Uk: (D
'Yalnır Avrupa değil, l’zak >
Şîark, bilhassa Japonya önümü*- (D deki kıştan son derecede korte- g) maktadır. Japon İmparatoru ktfM— esnasında halkın gıdasız kalma- >■» ması İçin kendi hususi koIIek'd-_Q vonlannl, tmparatoriçe de mü--Q cevherlerini fedaya Imade oldu- Q) ğunıı Japon kabinesine Mldlrmlf-^ «Tn
İste dünyanın havalındaki »-harb İle sulh arasında m hUvtikvJ
fark bıı olmuştur.
Harhde dünya, ağaçlar yaşarınca İlkbahardan korkardı. Simdi harb bitti İnsanlar kıştan korkuyorlar. Korku yln« aynı dehşettedir Yalnir skorkıı mevsimi» değişmiştir.
Şayet unutulmadı İse harb * büyük hürriyet için yapılmıştı. Bunların en mühimlerinden biri de «korkmamak hürriyeti dîr. Halbuki İnsan havatı şöyledir:
İlkbahardan kork, yazdan kork, sonbahardan kork, kıştan kork... Besinci bir mevsim ols» ondan da korkacağız
Hikmet Feridun Fs
KÜÇÜK A ne.RI.ER
> Şişliden Kasımpaşaya inen v* açıkta akan mülerres derenin örtülmesi hakkında Belediye bazı teşebbüslerde bulunmaktadır. Derenin örtülmesi İçin gerekil işlerin Usbitinl Vali ve Belediye reisi, fen işleri me-cari şubesinden istemiştir şub» etütlerine başlamıştır
> İstanbulda bulunan orta okullarla liselerin ve sanat okul ve enstitülerinin müdürleri perşembe günü Mili Eğitim müdürünün başkanlığında İstanbul lisesinde bir toplantı yapacaklardır. Toplantıda bazı meselelerle birlikte bilhassa öğretimde birlik mevzuu görüşülecek ve lüzumla iş'er tesblt edilecektir
* İstanbui Milli Eğitim müdürlüğüne tâyin edilen üçüncü umumi müfettişlik müşaviri B Murat Uraz'ın yeni ödevine gelmek üzere ayın o-nunda Erzıırumdan hareket edeceğine dair haber alınmıştır. Bu duruma göre yeni müdür ancak önümüzdeki hafta îstanbula gelebilecektir
A Bir müddetlenberi Gurabu n*ş-tanesinde tedavi edilmekte tvaln Heybellada otraokulu müdürü B 21ya Kutçulll vefat etmiştir Cenas* namazı bugün Beyazıt' camisinde kılındıktan sonra merhum Mcrk^z»-fendlye nakledilecektir. Cenaez merasiminde muhtelif okullar Öğrencileriyle Mili! Eğitim mensuplan hazır bulunacaklardır.
* Belediye tarafından içkili lokantalarda satılan acık içkilerin flütlerini tesblt eden venl tarife encümene sevkedlimiştlr Bu tarifeye gör» İçkiler grama) esası üzerinden satılacaktır. Tarife encümende aynen kabul edildiği takdirde flatler yflzdt 20 - 30 arasında ucuzlayacaktır
Bir Fransız vapuru yakında limanımıza gelecek önümüzdeki hafta İçinde harb ba-şındanberl İlk defa olarak bir Fransız ticaret gemisinin memleketimiz* geleceği haber verilmekledir.
Topkapı sarayjnun mutfakları tamir edilecek Topkapı sarayı müzesindeki mutfakların tamirine karar verilmiştir. Mutfakların tamiri İçin 12 bin liraya kadar para sor (edilecektir Bundan başka yine Topkapı sarayı müzesine bağlı Sangüzeldek! Hüsrev paşa, ve Eyüptekl Kaptanı Derya Mustafa paşa türbesi de tamir ettirilecektir. Bunların keşif bedeli de 10 bin Hra kadardır.
AKSAM
7 Kusun 11'25
Sahlfp 4
En çok kahraman rollerinde beğenilen bir yıldız
Errol Flyn 8 kadın artist ile birlikte yeni bir filim çeviriyor
HuUivut'l&n bildir Udisine gorc, tanın nıış «İn em a artistlerinden Errol Flyn yeni bir filim hazırlamaktadır. Fu filimde yanıbaşında 8 kadın artist bulunuyor. Bunlardan biri Paulett» Goddnrd'dır. Siyah »açlı olan Paulette bu filim münasebetlle »açlarını »arıya boyamıştır. «Güzel her zaman güzeldir» derler. Hakikaten güzel »e çok sevimli olan artiste sarı saç da yaratmıştır. Mamafih birçok kimselerin esmer Paulette Goddard’ı p.rıyacakla-n bildiriliyor
Frrol Flyn 11c birlikte çalı9acak olan kavın artistlerden biri de Sylvla Sydney’dir. Sylvla, Holllvut’un tanınım? yıîdırlarındandır, birçok filiDilerda baş rolü yapmıştır. Diğer altı kadın artist henüz yıldı» payesine çıkama-maltla beraber muhtelif tillmlercle ftlnc! derecede rollerde iktidarlarını göstermişlerdir. Errol’ün bn filminin çr : beğenileceği bildiriliyor.
Frrol Flyn. Warner Bros fiilin (ür-kı nın en gözde artBtlerlndendlr. Asi- .r İnglilzdlr. 1915 senesinde War-Dcr Şirketi direktörlerinden biri tarafından Loncirada keyfedilerek Holli-Tut'a tötttrÜlmÜBttr. On senedenberl BolllTutta geçen san,4 hayatında tam 21 çeşit rol yapmıştır
Errol İlk çevirdiği filimde Makslcy Sdında bir polis haflyesl olmuştur. Fakat bu rol kendisine şöhret kazandıramamıştır. ikinci çevirdiği filim «Sarışınlara âşık oJmıyalım» ismindeki komedidir. Bu iki filmi de görmediğimiz için bir »ey »öyUyemlyece-ğiz. Mamafih artistin ikinci filminin de büyük akisler yapmadığı anlaşılmaktadır. Kendisine asıl şerefli bir mevki ve şöhret temin eden «Cap-taln Blood» filmidir. Bu filimde knlt ram anlığı dillerde destan olan bir korsan rolünü yapmaktadır, Usun aaçlnn, parlak götleri, müstehzi gülüşü, kusursuz vücudu ve rolünde gösterdiği kudret ile kendisini herkese
Errol Flpn
sevdirmiştir.
Bundan sonra memleketimizde «Keşif alayı» adiyle gösterilen «Charge of the Llghe Brlgade» filmini çevir-mlştlr. Bunda da diğeri gibi kahraman rolünü yapıyordu. Bu filim de her tarafta çok beğenilmiştir. Bunu I gören Wamer Bros şirketi, bu artiste en rok uyan rolün kahramanlık olduğuna karar vererek bir müddet hep böyle filimler çevirtmletlr Bu Alimlerin hepsi çok güzel olmuş ve çok rağbet görmüştür.
Errol, »on seneler zarfında birkaç komedi ve ilmi filim çevirmiştir. Fakat bunlarda da esas karakterini kaybetmemiştir Errol’ün çevirdiği Çalman taç, Vatan kurtaran aslan. Denizler aslanı. Kahramanlar diyarı, Fedailer filo&u. Balo gecesi, bu yıldı-em ■İnema tarihine geçen ölmez eser-terldir.
Errol. birçok seneler durup dinlenmeden çalıştıktan sonra bir müddet dinlenmiş ve harb başîedığı sıralarda yeniden çalışmağa başlamıştır. Yeni filimlerin mevzuu dünya harbinden, hazin aşkların acılarından alınmıştır Boks kıralı, Burma savaşı, Büyük se- ( fer. şüpheli zafer, Narrik baskını ar-tlstin son seneler sarfında çevirdiği filim Serdir. Bunların hepsi çok güzel-dlr Bîr kısmında ba» kadın rolünü,1 bin k filimler! beraber çc-vlrdlğl Oll-VI? e? Havliland, diğer kısmında baş-ku 'aninmiş yıldızlar yapmıştır.
- '..rvlk baskını» Aliminde baş kadın artist Ann Sberidan’dır. Ann, danslı şarkılı f ilimleri bırakarak dramlar çevirmeğe başlamış ve ilk Olarak «Narvik baskım» Aliminde Errol De birlikte çalışmıştır. «Narvik besinini», tanınmış muharrirlerden. Klliıam Wood»'in Edge of Darkness adlı eserinden alınmıştır. Bu filimde Almanların Norveç’i IstllS ettikleri sarada vatanseverlerin mukavemeti, yapılan baltalama hareketleri, bugün tarihe mal olan eşsiz kahramanıklar yr -lmaktadır. Bu Alimde güzel
Ar birçok kadmlar gibi üniformalı,
el! silâhlı. baskınların ön »atında, ölümle boy ölçüşürken görünüyor Di"anın en heyecanlı vakalarını yara_an bu «er iki müstesna yıldızın kudretiyle ;>anat âleminde mühim bh hâdise olmuştur.
Errol’iin yeni çevirmeğe başladığı eser hakkında henüz malûmat yoktur. r..kat, diğerlerine bakarak, bıı-nım da muvaffakiyetli olacağı tah-jr'” edilebilir
N zi mezalimine ait filim
Amerikan ordusunun nktüalile filin ri hoarhyan teknisyenleri Naziktin Almanyadakl muhtelif esir krr.tı'arıııdn yaptıkları mezalimi bütan fecaat ve ııçıklıftlyle gösteren bîr fll’m çevirmişlerdir.
Bu kampla gıdasızlıktan hastalanıp çalışmağa mecali kalnuyan, ve İş aramadıkları İçin nazller tarafı, ..n öldürülen biçarelerin cesetlerin ('.Ördükten sonra dışarı çıkarılan ve l?aya gelen Almanlar arasında
soğukkanlılığını muhafaza edenlerin »■yun pek azdır. Yığın halinde duran cesetlerin arzettifti feci manzarayı seyredenlerden biri, hasta bir vaziyette elleriyle yüzünü kapıyor, bir diğeri eliyle burnunu tıkamış, gözleri meçhul bir noktaya dikilmiş şaşkın şaşkın bakıyor.
Filimin sonlarına yakın kısımlarında yüzlerinde gaz maskesi bulunan müttefik askerleri tarafından Hoda-mar katliâmında öldürülüp gömülenlerin üzerinde otopsi yapılması İçin çukurlardan çıkarılışı görülmektedir.
Bu ekiplerden biri tarafından ihtimamla çukurdan çıktırılan ince bir cesedlp uzun saçlarından bunun zavallı bir kadına ait olduğu anlaşılmaktadır.
Filimin en son kısmında siyasi mücrimlerin hapsedildiği Holzen kamplardan kurtarılan âdeta birer ölü haline gelmiş esirler görülmektedir. Bunlardan biri o kadar zayılla-mış kİ, ancak 2 arkadaşının desteğiyle ayakta durabilmektedir, Nazllet tarafından büllln dişleri sökülen bit diğerinin dişsiz ağrı insanı ürkütüyor
r-ÇEMBERLiTAŞ Sinemasında *■>
Bugün matinelerden İtibaren Mevsimin 2 kıymetli filmi birden 1-SöNMEYEN AŞK (Türkçe »örfü ve şarkılı» Şarkın eıı kıymetli 2 yıldızı
FATMA RÜŞTÜ ve HÜSEYİN SITKI tarafından çevrilmiş
2 - YEDİ KİLİTLİ MEZAR
Baştan başa heyecanla dolu sergüzeşt filmi
DÜNYAYA HEYECAN VEREN FİLMLER fr
Vaii ve belediye telsinin nutku
İstanbul vilâyetinde öğretim işleri
Dr. Lûtfi Kırdar bir yıl zarfında çalışmaları ve yeni yılda yapılacak işleri anlattı
Beladly» reisi doktor Lûtfi Kır-dar’m umum! mecliste vilâyet ve şehir işlerine dair söylediği nutkun İlk kısmını dün yazmıştık. Nutkun halin yakından alâkadar eden diğer parçalarını da aşağıya kaydediyoruz: öğrenci şayımnm artışı
«Bu yıl istanbulini şehir, köy. özel ve azınlık okulları İle kursla okullarda 12P.140 öğrenci okumuştur kİ. bu. şimdiye kadar elde »dilen en yüksek rakamdır. 7—18 yaş arasında, öğrenim çağında bulunan bu çocuklardan 34.483 öğrenci İlk öğretimi bitirerek orta okula geçmiş. 1500 çocuk da nakli veya sair «ehenlcrle okuldan ayrılmıştır
şehir ve »oy oğullarındaki öğretmenlerimizin sayısı lâlö dlr. Şehirde 180. köylerde 334 olmak üzere, 523 ilk okulumu» vardır
İstanbul ±11 »ınırlan İçinde İlk öğretim çağında bulunan 129.140 çocuğun yüzde 93 ünün muntazam surette okullara devamı temin edilmiştir. Geçen yıl bu nispet yalnız yüzde 50 idi. Köy okullarında kayıtlı çocuklardan normal durumda olanların hemen hepsi okula devam etmektedir. Bu sureti» İstanbul İlinde öğrenci de-ı vam sizliği diye bir mesele kalmamış olduğunu memnuniyetle arzederim
Okulun ve İrfanın hayattaki büyük önemini tamamlyle kavramış olan »ayın köylülerimizin okul inşaatında âdeta blrbirlerlyie yarıştıklarım İftiharla kaydederim. Sllivrlnln çalışkan kaymakam' İle köylüleri birinciliği kazanı_ , ve Milli Şeflmlz’iıı yüksek iltifatlarına maahar olmuşlardır. Şile kaymakamı da ayru suretle takdire değer gayret göstermiştir. Silivri ve şilenin her köyilnd» yeni okul binası vardır, önümüzdeki aylar IçLnde Is-tanbulun öteki ilçelerinde de 50 köyde yapılmakta olan okul binaları bitecektir, Bu suretle üç yıl sonra köylerimizde yeni binası olmıyan okul kaimıyacakt-ir
Şehre gelince bunlar ı 44 u muhtelif yıllarda yapılmış veya satın alınmış yeni binalardır. 118 bina da eskidir. .
İstanbul »eiılr ve kasabalarının okul binası ihtiyacını gayet cezri kararlar alarak karşılamak zorundayız. Nüfusun artması ve çocuklarımızın muntazam surette «kula devamlarının sağlanması gibi sebeplerle bir çok sınıfların mevcudu 80 e kadar çıkmıştır. Bu yüzden kemmtyette kazandığımızı keyfiyette kaybetmek tehlikesini doğuruyor.
Bn yıl yeniden yaptırdığımız veya esaslı surette tamir ettirdiğimiz 6 okul binası ihtiyacı karşılıyanlamıştır. Yaptığımız tetkiklere göre, şehir ve kasabalarda beş dershaneli 185 yen! okul binasına ihtiyaç vardır, bu günkü rayiç üzerinden bu kadar okulu yapmak için milyonlar harr nıak Icabe diyor.
öğretmen kadromuzun yeni öğretmenlerle takviyesine İhtiyaç vardır. 70-80 mevcutlu ve çocukların »ağlıkları. öğretim ▼» eğitimleri flzerindo menfi tesirler yapan kalabalık sınıfları azaltmak, yeni öğretmenleri çoğaltmakla kabil olacaktır. Bunun içlıı kadromuza 108 ven! öğretim ödeneği ilâve edeceğiz.
Aksam özel sınıfları
İşe gittiklerinden ve başka sebeplerden dolayı ilk okullara devam ede-miyen 3038 çocuğumuzu geçen yıl açılan 185 sınıfta topladık. Bu eınıf-larda 186 öğretmen mutat mesai »a-atlerl dışında ders okutmaktadırlar. Bu çocuklardan 449 u ilk oku! diploması almağa muvaffak oldular. Bir kısmı orta öğrenime devam ediyorlar
Özel sınırlara bu yıl aynı dershane sayısı ve öğretmen kadrosuyla devam ediyoruz.
Geçen yıl yoksul çocuklardan 23,188 öğrenciye çeşitli yardımlar yapılmıştır. Bunları doyurma İşine bu yil 1 ekimden İtibaren bütün okullarda başlanmıştır
Köy enstitüsü mezunları
Bu yıl 22 köyümüzde görevlenecek enstitü mezunlan İle 3 sağlık memurunun. okulları, işlekleri, evleri ve tatbikat arazisi hazırlatılmıştır. Köy kalkınma dâvasında büyük ümitler bağladığımız bu gençlere bu sene tahsis CÜİC3 arazi 800 dekara yakındır.
Geçen yıl ilk okulu bitiren öğrendi .. diploma verilmesini büyük bir törenle yaptık. Bu törene 20.000 çocuk İştirak etti. 17 dakika gibi kısa bir samnndn Sayın MIH! Eğitim Bakanımız 10,080 çocuğa diploma verdi. Bu törende bulunan çocuklarımızın gösterdikleri İntizam, olgunluk ve başarı takdirinize ’ vıktır
Yeni ytldn -vantlacak işler
Bu yıl İçinde de. faaliyet programımızı şöyle hulâsa edebiliriz:
1 — Okullara kayıtlı çocukların devamını sıkı surette tnkibetmek.
2 — Köy ve şehir okul binalarının tamir ve İnci l«|’”’lnl daha hızlandırmak,
3 — Şehirde v? köyde pansiyonlu İlk okula olan ihtiyacın arttığı görülüyor. Bu yıl. 1800 talipten yalnız 53 çocuğu alabildik. Mevcut 3 pansiyonlu İlk oktılu arttırmayı ve bunları, müstehlik birer müessese olmaktan çıkararak kendi yaşamalarına yeter bir hale getirmeği düşünüyoruz. Bunun için tetkiklerde bulunuyoruz. Halen bu okulların idare ve Öğretim unsurları takviye edilmiştir.
4 — Tatil aylarında çocukların başıboş kalmalarının eğitim bakımından zararlı olduğunu "örüyoruz. Bir kaç yıldanberl denediğimiz dinlenme kamuları İle çocuk bahçeleri de pek
r Arka ti 7 nel »ahlfede»
liCHJJÜKLhRl - DJM EPJKI.LKİ
Df'LFDİKLFKİ
Yine belediye yasağına gir mi yen saygısızlıklar
Bundan önceki yazılarımdan birinde [•] Belediye zabıtası talimatnamesi içine, yani yasağa glrmlyen. fakat saygısızlık çerçeve'! 1çtne sokulan ve şehrimizde pik çok raslanari görgü ekti klik i erinden on tanesini sıralamıştım. Bunların arasına katmak çok yerinde iken unutmuş olduğum ve bugünlerde karşılaşınca hatırladığım İki tanesini de bugün ela alıyorum:
1 — Serin havalarda yolculuklarda kalabalığın büyük bir kısmı kapalı yerleri tercih eder. Bu yerlerin kapıları hazan yol üzerinde olur. Rüzgâr ve soğuk varsa kapı açılıp kapandıkça İçerinin havası ürpertici bir alaboraya uğrar. Bazı nakil vasıtalarının kapalı yerlerinde bu hal katlanılması zarıırl ve tabiîdir. Tnbli ve doğru olmayan iş bu kapılan açanların içinden geçtikten sonra onları kapa mamasıdır,
Geçen gun vapurun arka kamarasında otururken burayı guvertey* bitiştiren kapıyı, ağzında püro, yakasında karanfil, sarı çerçeveli gözlüklü (muhakkak altın! bir bay açtı, içeriye girdi ve kapıyı kapatmadan kamaradan geçti. Yanımdaki arkadaşlarımla bir kapıya bir de bu pü-rolu. karanfilli altın gözlüklü saygısıza bakakaldık. Birimiz «Bayın, kapıyı bulduğunuz gibi bırak??. * doğru olur» dedi amma, adam şö 1« yüzümüze sert sert baktı, inttfjnl burmadan yürüdü, kamaradan çıktı.
Ne garip bir tesadüf kl aynı kapıdan bu saygısızdan sonra bir gezeta satıcısı geçti ve TÜzgâriı bh havr.da bu kapının kapalı kalması icab'tti-ğinl anladı, açık bulduğu kapıyı kapattı Garip olan belki İlk öğretim! bltirememkş bir gazete satıcısı vatandaş purolu, karanfilli aydın görünüşlü. sıklık iddianda olan bir diktirin dr n savgflı olmasıdır.
2 — Vapurlar iskelelere janas'ık-lan raman g çllecek yollar üzeri'-'de portstil güverte iskemlelerinin bırakıldığını gör ürür?. Bunlar, blrll-.reri üzerin ed.'zildllılcrl yerden alınır, yollar üzerine açılır, oturulur, fakat kalkıldığı zaman öylece bırakılır Bu işi yapsnlar. birinci mevkiin sözde görgülü ve saygılı oi-neian gereken aydınlarındandır Su->-mda aâiz (5û-iusu şundan bundan şikâyet eden'eri görürüz kl kendilerine düşen en iade bir saygı hareketini yapma-'ı külfet. yersiz ve lüzumsuz sayarlar
Sayın okuyucularım, kulağuuzn fısıldamadan duramadığım su sözüme gütenmez'lnlz sanırım: itimizde daha zoru hak eden görgüsüz ve gunriar tahmlni’nlrrl'-’i çoktur
Dr Z Z.
!•! Bu yazı 24'19 9'5 tarihy gazetemizde çıkmırt’r
Teşekkül
u Kusun Çarşamba Akşamı
I SARAY SİNEMASINDA
MÜNİR NUREDDi^
Senenin İlk konserin! veriyor KVW

B UG Ü N
M AR M AR A’da
Ülkeleri kan ve ateş içinde bırakan cihan faciasının hakiki «a-hlfclerlnl yaşatan:
BİR NAZİ CASUSUNUN İTİRAFI
EDWARD J. ROBİNEON
Ayrıca: Dünyanın miizlk, aşk ve ihtişam çılgınlığı
D İ K S î (Renkli
DOROTHY LAMOUR — BİNO CROSBY
ALEMDAR — MiLLî’de
20 inci ujt insanlığının kalbini titreten «ı büyük hayat sergüzeşti
FEDAİLER ALAYI
ROBERT PRESTON — BRİAN DONLBVY Ayrıca: Bugünün yaşadığı eşsiz macera: GALİPLER ÜLKESİ
JAMHB CAGNBY — ANN HHERİDAN
. . , _ _ . . Kadıköyünde
OPERA’da
Cuma akşamından ttibaran heyecanlar, efsaneler vt aşklar mahşeri:
Bin Bir Gece Yolcuları
TÜRKÇE
Ayrıca GAİP MELEK
MARSHA HUNT .......II- II

«.TURAN Sinemasında —s
Bugün Mevsimin İki büyük filmi birden
1- S8MMEYBN AŞK
Türkçe »özlii ve şarkılı Gaarkın lö büyük Sanatkârının yarattığı şaheser . FATMA RÜŞTÜ — HÜSEYİN SITKI
Müzik: Üstad SADETTİN KAYNAK Şarkılar yeni s« yüdizı: SEVİM SUNA ve muaaam »az heyeti
2- KiLiDLi MEZAR
Blnblr heyecan, insanı hayrette bırakacak sahneler, korku, dehşet
■«■■■■■■■■■■■ ve heyecan film!
Boyar perdenin sevimli kraliçesi
BETTY GRABLE
yarattığı v» haftanın en güzal. renkli süper fUml
TATLI RÜYA



H A L E' de
Bugün matinelerden itibaren DOROTHY LAMOtiR’un sanat tacı glydigı
SONU SELAMET
Ayıtça: C A Z YILDIZI Baş rolde: LUPE VELEZ
Sayın halkımızdan gördüğü eştiı rağbet üzerine
MELEK sinemasında
Dada bir hafta uzatılmıştır.
YARIN AKŞAM
İPEK
SİNEMASINDA
Giresun tslci Millet Vekili M>_. t«r Kılıç, Kibrit İnhisarı komiseri Mür? Kılıç, Sinop valisi Salih” Kılıç He Münevver Kılıçın valideleri Myan Zehra Kılıç dün Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazede bteat hazır bulunanlara ve bilvasıta acılarımıza telgraf ve mektupla iştirak eden muhterem dostlarımıza teşekkülerl-mizin İblâğına eııelenMn tavâSSÜ-’inu rica ed'rh
”ALKAZAR'
Bugün matinelerden İtibaren
Parnıııount filnı şirketinin *n büyük şaheseri - Meşhur üç bü-yüfc artist bir arada vücuda getirdikleri emmişiz bir film
Kazazedeler
WBKCKİNG CRBW

t
BÜYÜK HEYECANLA»
FtLMt
ESRARLI ve MÜTHİŞ BİR MACERA
Oymyanlar:
RICHARD AHLEN —
CHESTER MORRIS JEAN PARKER
Görülmemiş heyecan ve dehşet saçan yegâne gangster filmi Hayaletler Şehiri JOHN MC. BRAWN ve
TEX RİTTER
CHE5TER MORRIS
İMBMalM (Amerika ARŞEN LÜPENi

Hârikalar yaratan iki büyük, artist tarafından meydana getirilen sergüzeşt kovboy filmi.
!U1||I|O|Iİ11W BU akşam saat 20.30 da |U|
KOMEDİ KISMİ SÖYLEMELİ MI» Yazan: E. Lablelıe A. Duru Türkçesl: Reşld Baran

MAHKEME KORİDORLARİNDA:
Celâl darılırsa uğurlar olsun!
T AN1MADIGIM1ZMEŞHUR1 AR
Koridorun ötebaşmda dolaşan I geçti bilmiyorum, bir aralık gü klikanlılara yaklaştım, Vçü de rnltüler duydum, uyandım. Dı-lrTn.ı(afll vodnv. «aU;» aarı/fu nmnam harhır h^fhrıvcr-
delikanlılara , , . _, ____
temizce kıyafetli, yaşları on "sekiz,' on dokuz arası. İtişiyorlar, yılışıyorlar, köşebaşı berberinin Hık suda erittiği kitre macunu İle briyantinlerim iş saçlarını avuçla -rile onararak loş köşeye doğru süzgün süzgün bakışıyorlar. Yaklaştığına görünce keyifleri bozulur gibi oldu, bakışları da değişti. biraz evvel çapkın sürüşlerle kırpılan gözlerinde birdenbire kıskançlık şimşekleri parladı, haşin bakışlarla homurdanarak biraz geriye çekilip beni süzmeğe başladılar
Loş köşede kanapenin kenarında oturan dilberi görünce delikanlılara hak verdim. Bacak bacak Üstüne atmış, incecik belini hafifçe çarpıtıp n&rin dirseğini kanapenin kenarına dayamış, pembe yanağını avucuna yaslayın parmaklarile yüzünün yarısını neçelemlş. Gayri ihtiyari mırıldandım:
«Drrahşân oldu gördüm bes hilâl altında bir hurşid,» (
«Meğerki m sâid-1 sîmfne ol mehpare yaslanmış!..»
Küskün takalı 1ri. yeşil gözle- . rln> süzerek kâh merdiven başına bakıyor, kâh koridordaki kalabalık arasında birin! araştırıyor..
Bir aralık minimini, kızıl dıı-daldan İç gıcıklayın bir tebes-rümle büküldü. Bir çelik zemberek çevikliğiyle doğrulp ayağa kalktı. Kalabalık arasnda etrafa bakınan yaslı kadını karşılayıp koluna girdi. Yine aynı kanapeye gel m yanyana oturdular. Yaşlı kad-n derin bir yorgunluk solu-«nasından sonra sigarasını yakıp dumanlarını genç kızın yüzüne ilfürerek sûrdu:
— Onlar girdiler mi İçeriye?..
— Evet. İkisi de mahkemede,.
— Seni de şahitliğe çağıracaklar mı?..
— Tabi!,. Onun için geldim ben.
— Allah senin yardımcın olsun evlâdım! içeride sana sordukları zaman ne cevap vereceksin?
Birdenbire kaşları çatıldı, yanaklarının pembeliği bütün yüzünü kapladı, puslanan güderini kırpıştırarak başım salladı:
— Vallahi Naclyanım teyzeci-ğim, ne yapacağımı, ne söyleye-yeceğimi ben de bilmiyorum. Şaşırdım. kaldım. Dâvacı snnem, suçlu da...
— Annen vaa.. Seni doğuT-muş, büyütmüş, bu kadar kahrını çekmiş annen., öteki haylaz nevin, neciğin oluyor senin?
— öyle söyleme teyze?,.
Yaşlı kadın, üstüsta çektiği sigaranın külünü sol avucuna silkeleyip kanapenin altına fırlattıktan sonra genç kıza bira* daha sokuldu:
— Gençliğinin baası için doğru söyle Laman' Sahiden seviyor musun o oğlanı?..
Lemanın taşı geriye kaydı, derin bir hülyaya dalan gözleri yan açık bir müddet düşündükten sonra mırıldandı-
— Allah bilir orasını.
— Amennâ, âmennâ!.. Allahm-bilmediğ! şey var mıdır kİ? Kurban olduğiım Tanrım, karanlık gecede karataşm üstünde kara karıncanın yürüdüğünü görür, ayağının sesini de duyar. Velâkln şu sizin İsin içyüzünü iyice öğTe-nemedim ben. Annen blrşeyler anlattı amma, o sırada cok sinirli olduğu İçin karmakarışık lâflar etti. Bir de sen anlat bakalım, nasıl oldu bu iş?
— Nesin! anlatayım teyzeci-ğim? Annemde de kabahat var, Clâ! de.. Altı aydır Celâl benimle konuşuyor. Bazan; «Le-man! Bir gece sizin mutfak penceresinden İçeriye girip annenin haber! olmadan senin odana geleceğim. Sabaha kadar başbaşn veririz, konuşuruz, evlenme hazırlığı yaparız» diye -irar ederdi. Aman Celâl! Sakın böyle bfr delil k vapmaya kalkışma! Anne-nün uykusu tavşan uykusu gibidir sinek vızıldasa en derin uykudan uvanır. Geceleyin evin teinde seni görürse halimle ne olur9 Sakın ha. böyle birşey yapmayasın!.. diye bin defa tembih ett’m, yalvardım.
Gecen gece geç vakte kadar odamda roman okuduktan sonra baktım. Aradan ne kadar zaman
şanda annem barbar bağırıyordu, Hemen odadan fırladım. Annem beni görünce «Seni kaltak senli Daha on beşin! yeni doldurdun, arkana bir sürü İt taktın. Sokak köpekleri gibi evin etrafında dolaşıyorlar. O Celâl olacak köpek gece vakti mutfak penceresinden İçeriye girmiş. Gürültüyü duydum, kalkıp mutfağa koştum. Elektriği yakar yakmaz, yine pencereden kaçıp gitti. Kancık köpek kuyruğunu oynatmazsa erkek köpek ardından gitmez. Sen çağırmasaydın, o da gelmezdi.» diye beni dövmeğe başladı, «Onu dâva edeceğim. Mahkemelerde süründürüp hapishanelere attıracağım» diyordu. Aman anneciğim’ Celâlden benim haberim yok. Bu Işde hiç bir günahım da yok. Mademki o bir cahillik etmiş, bu İş! böylece kapatalım. İş mahkemelere düşerse biz de rezil oluruz, dedimse de dinletemedim. İşte, mahkemelere döş-dük. Utancımdan yerlere geçiyorum. Simdi beni çağırıp sordukları zaman ne d iveceğim bilmiyorum ki.,.
Yine gözlerini yumup bir müddet düşündükten sonra doğruldu. Bafaşları birdenbire değişiverdi. Hırçın b'.r edft ile kaşlarını çatıp dudak büktü:
— Amaaan.. Düşündüğüm şeye bak hele. Mahkemede annemi kötüleyecek değilim ya. Anne her zaman bulunmaz Celâl darılırsa uğurlar olsım, Kırk tane Celâl benim tırnağıma kurban olsun. Benim etrafımda dolaşan daha nice Celâller var. Değil mi beyinciğim.
Söylenerek mahkemeye girdi.
Ce. Re.
Soğan fiatleri
Karabinadan soruldu
Boğan flitlerinin artmakta devam •tznesl " ‘ - - - ■—
işleri mlfltlr Banlar
öıertne beUdlye ittlaat nıüdftrlOM berektte şaç-Î5İsnbuld« «ahlan so-umumlyetle Karnblf* ve Karacabeyden geldiği için bu ilçelerdeki ticaret odalarından soğanın müstahsiller Te toptancılar tarafından «atış fiatleri «örülmüştür. İM fi at «rasın da. möhlrn bir fark görülürse mahalli «avcılıklar* müracaat edilerek muhtekirler haİkmda takibat yapılması teteneeelrttr.
Grup halinde Yalova’ya giden saray kadınları..
Sekiz yaşında iken satılan ve sonra da devrinin en meşhur doktoru olan adam...
; Topkapı »arayı cerrahhanesinde — Hünkârın kargısında yapılan ameli: yat—Veliahdın sünnet düğünü—»Kostantin KaraTodorinin mektebin-\ den şahadetname alsın!— Beş sene Avrupada — Lejyon donör nişanı — ; «Ekselans denilince akla kim gelir? — En büyük vizite ücreti — Bir te-
daviye bir konak ve bir eczane — Yalova’da 45 günlük tedavi — Hediye edilen eczane — Saraya giriş — Girit valiliği
Leylâ hanım tahminen 1850 tarihlerinde îstanbulda, Beşik-taşta doğmuştur. Babası devrin.n meşhur doktoru «Hekim İsmail paşa» dır. Hekim İsmail paşanın hayatı pek dikkate değer. Bezi eserlerde İsmail paşadan 'bahsedilirken:
«Sakızlj bir Rumdur. Sekiz ihtilâlinde îzmire götürülerek ve orada bir zat tarafından satın alınarak müslüman edilmiştir.» denilmektedir. Halbuki kendi yazdığı — sonradan bulunan ve henüz neşredilmeyen — hal tercümesinde Hekim İsmail paşanın 1222 tarihinde îzmlr civarında Pınarbaşı karivesJnde Rum bir aile içinde doğduğu anlaşılmaktadır. 8 - 10 yaşında İken müslüman olan bu zeki çocuk îzmir-de bir askeri cerrahın yanına çırak olarak girmiştir, fşte sonra devrinin meşhur doktoru «Hekim îsmall pasa-, burada cerrahlığı öğrenmiştir. İlk defa 1240 tarihinde yani 18 yaşında iken devlet hizmetine girmiştir. Sakız muhafazasına fiilen iştirak etmiş, yaralılarla meşgul olmuştur.
Bundan sonra küçük Ismaill Topkapı sarayında görüyoruz. Topkapı sarayının cerrahhane-slnd® sargı, kınk, çıkık, mil çekmek vesaire gibi fenne ait derslere devam etmiştir. Dersleri bitirince küçük İsmail Sultan Mahmudun kururunda ilk ameliyatını yapmıştır. Büyük bir muvaffakiyet kazanmış ve Hünkâr kendirini pek takdir etmiştir.
Tam bu sırada Topkapı sarayının oerrahbaşım vefat etmiştir. Bunun üzerine «cerrahbaşılık»
Kanun Bilg;îleı?i
Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu

1117 «ayılı küçükleri muzır neşriyattan koruma kanununa göre Türk ceza kanununun 420, 427 ve 428 İnci maddelerinde yazılı müstehcen ve hayâsızca neşriyat dişine! rı olup 18 yaşma kadar küçüklerin mâneviyatı üzerinde zararlı tesir yapacağı anlaşılan kitap, mecmua ve belli vakitlerde çıkan risaleler, resim ve levhalar İster yurt içinde-basılmış olsun, İster yabancı memleketlerden getirtilmiş bulunsun tahdide tâbidir.
Bir eserin tahdide tâbi tutulması İçin kanunda yanlı kimselerin kurduğu komisyonun Ankarada Milli Eğitim Bakanlığında toplanarak e eserlerin küçükler İçin musir olduğuna karar vermesi lâ-zundîr. Bu komisyon kendiliğinden her hangi bir kitap, mecmua veya belli vakitlerde çıkan risaleyi İncelemeğe yetkili bulunduğu gibi resmî makamlarla Çocuk Esirgeme kurumu, öğretmenler Birliği, Kızılay ve Basm Birliği de dilediği eserin bu kurul tarafından incelenmesini istayebi-ltr.
Kurulca İncelenerek küçüklerin maneviyatı İçin mucur olduğuna karar verilen kitap, mecmua vs risalelerim isimleri bir Msts halinde Millî Eğitim Bakanlığından Adalet Bakanlığına gönderilir ve
bu yoldan savcılıklara tebliğ edilir. Listede yazılı eserlerin sahiplerine en büyük mülkiye makamınca tebligat yapılır. Bu tebligat üzerine eser sahiplerinin ellerinde bulunan eserlerinin İlk sahi relerine (Tahdide tâbidir) damgasının vurulması mecburidir.
Bu suretle damgalanan eserler açık sergilerde veya yeril veya geıer müvezaüer tarafından satılamaz. Dükkânların camekânlanna veya görünecek yerlere konulmaz. Bir yerden başka bir yere herkes görsün diye açık olarak taşınamaz. Müvezziler tarafından bunlar lçtn sipariş kabul edilemez. Bu eserler hakkında gerek gazetelerde gerek duvar ve e! llânlarile reklâm yapılamaz. Bu eserleri kitapçılar küçüklere göetere-merier, para mukabilinde veya parasız onlara veremezler. Bu eserler hiç bir suretle mekteplerde bulundurul anuv.
Kanunun fl ncı nıaddeetne göre fikri, sosyal, İlmî ve bediî kıymet! haiz otan eserler işbu 1117 «ayılı kanunun kapsamı (şümulü) dışında kalmaktadır. Kanaatimizce bu madde pek iyi niyetlerle çıkssriroış olan 1117 sayılı kanunun amacım (gayesini 1 oldukça rayıflatmateUdıv.
Avukat Emeci Ağış
Şa'r ve
bestekâr Leylâ hanım piyanosu başında [Selanik'te 1907 yılında.,]
Unvanı lâğvedilerek hekim İsmail efendiye (-cerrahlar müdürlüğün verilmiştir.
Veliahdın sünnet düğünü
Bu sıralarda şehzade ve Veliaht Mecit efendinin sünneti Hekim İsmail paşa tarafıhndan yapılmıştır. Ameliyat pek kısa sürdüğü için İsmail paşaya 120Ö kuruş maaş ve «Reisületlbbaı hazret i şehriyari» Unvanı verilmiştir, Sünnet ettiği Veliaht tahta çıkınca: «Kostantin. Kara Todori'nin diploma aldığı mektepten diploma alabilirse kendisine hizmeti şahanede iyi bir memuriyet verileceği ve hakkında hayırlı olacağı» Padişah tarafından bildirilmiştir. İsmail efendi Sultan Mecldin dilinden düşürmediği Kostanttn Kara Todorl efendinin mektebinden şahadetname almak üzere Parlse gitmiştir.
Beş sene Avrupada
İsmail efendi beş sene Avrupada doktorluk tahsil ediyor, Paris! ve bir çok Fransız şehirlerini, İngiltere^, îtalyayı dolaşıyor. O zamanın Plza tıp akademisinden şahadetnamesini alıyor. lstanbu-la geliyor.
Bundan sonra İsmail paşayı muhtelif memuriyetlerde görüyoruz. 1264 senesinde Meclisi maarifi umumiye âzası, Hütbei ve-zare’le Nafia nann, sonra Ticaret nazm oluyor, Bu sıralarda Fransız hükümeti kendisine Lejyon dönör nişanını veriyor. 1268 de Mektebi tıbbiye nazın ve Meclis! tanzlmat âzas! ve yine birkaç muhtelif nazırlıklarda bulunuyor, 1277 yılında da Girit valisi oluyor Altı sene orada kalıyor. Zabtiye müşirliği, 1287 yılında Selânik valiliği, iki defa da İzmir valiliği vardır.
«Ekselftns» Unvanı İsmail paşa tçhı âdeta bfr lâkap haline gelmişti. Nasıl bir zamanlar altes denilince îstanbuîda Mısırlı Mustafa Fazıl paşa akla gelirse, arkadaşları arasında ekselâns denl-kn.ee İsmail paşa hatıra gelirdi.
8 yaşında satılan bir Rum çocuğunun bütün bir dili ve koca bir ilmi öğrenerek, şahsiyetini tek hasına yaparak, büyük bir enerji Ue hayat merdiveninin en alt basamağından, en Üst basamağına çıkışının meraklı hikâyesi!,.
Güzel bir tedavi ücreti..
İsmail paşanın devrinde, bugünkü doktorlarımızı büe , İmrendirecek bir rağbet gördüğü anlaşılıyor ve bana övle geliyor id îsmaîT paşa «Türk tababet tarih!» nde en büvük vizite ücretini alan bahtiyar doktordur. Bir te-parası olarak İsmail paşa]*
büyük bir konak, bir eczane hediye edilmiştir.
Vaka şöyle olmuştu:
Sultan Mecldin annesi ve haremi bir çok vücut ağrılarından son derecede şikâyet etmekte idiler. Hekim İsmail paşa o devirde dahi su tedavisinden büyük faydalar doğacağına İnanmıştı. Val-de Sultana Yalova kaplıcalarını tavsiye etti. O zamanlar Yalova kaplıcaları Valde Sultan ve Ab-diilmecldin haremi İle maiyetini alacak halde değildi. Çabucak yeni tesisat yapıldı. Ve saraydan biiyük bir kafile halinde kadınlar Yalova kaplıcalarına gittiler. İsmail paşa da beraberdi. Burada 45 gün hekim İsmail paşa onlara su tedavisi yaptırdı. Bu 6 haftalık sıcak su küründen dönüşünde Valde Sultan o kadar memnundu ki:
— Adeta gençleştim',, diyordu. Yalnız o değil, kadınların hepsi memnundu. Sultan Mecit onların bu halin! görünce büsbütün memnun oldu. Doktorunu da memnun etmek istedi. O sıralarda İsmail paşa Beşlktaşta Köşe basında Rlza paşa konağında kira He oturuyordu. Derhal konak saray tarafından satın alındı ve tapu senetleri kıymetli doktora verildi. Mükemmel bir tedavi parası!..
İşte sair Leylâ hanım bu konakta doğmuştur. Fakat Heklm-başınm hak ettiği tedavi ücret! bu kadar da değildi. BeşIktastaM konağın karşısında bir de büyük eczane vard». Sultan Mecit burasını da satın aldırmış ve senetleri Hekim İsmail paşava uzatırken:
— TabipsinI.. Sana bir de eczane lâvındır!.. demişti.
Saraya giriş..
Leylâ hanımın saraya girişi işte bu sıralardadır. Babası Girit valisi oluncaya kadar, yani 10 sene bir çok sarayları dolaşmışlar.
Asıl Hünkâr sarayından başka bir çok sultan saraylarında da seneler geçirmişti. Sonra bu sultanlar. büyüyüp, "kendilerine sıra gelince ve Hünkâr sarayına geçince tablatlle Leylâ hanımı da hemen çağırıyorlardı. Bu suretle bizdeM bütün «saray camiası» m va kından görmek fırsatım kazandı. Oralarda ııztm aeneîer kaldı.
Tabii bu arada babasının evine gittiği de oluyordu. Fakat tıpkı leylî bir mektepten eve dönüş gibi.. Sarayda kendisine bir kalfa da tahsis olunmuştu.
Hünkâr ve ailesinin hekimi olması dolayıslle zaten babası da dalma sarava geliyordu.
Babası Hekim İsmail uasanin bir huslyetl de mutfağı idi. Ahçı-
Harbin bir kurban;!

Birinci dünya harbi bastonları almıştı, ikinci dünya harbi şapkaları götürdü
Son senelerde şapka ile selâm verenlere gittikçe az rastlanıyor. Bu azalış selâm tarzının değişmesinden değil şapkasız gezenlerin çoğalmasından ileri geliyor, şapkalı gezenlerin seyrekleşmesi harb dolayıslle şapka fîatlerinin yükselmesindendir, Bugün harb malı bir erkek şapkası 25 - 35 lira arasındadır. Geçen umumî harbin sonunda erkekler bastonlarım atmışlardı. Bu harb de şapkalarını atmağa vesile oldu.
Şehrin en kalabalık eğlence muhitlerinden iş muhitlerine kadar her yerde göze çarpan şap-LL kasızlık modası hııküm sürüyorfî Gecen seneler, bilhassa genner-Q_ deki saç merakı yüzünden baş(\| layan bu şapkasızlık modası hartM-zaruretlfrl yüzünden kır saçlı-O lara kad ar g nis l»ir eksprivetlc İçine aidi. O
Italyan «fötr.» terinin piya$a-(O dan cekllmğe başladığı günden(|) beri bu moda kadrolara da sira-> yet etmiştir. O kadar ki ak saçliqj bayanlarımız bil? ..türban.. adiQ) verilen sarık sarmıya başladılar^ tik zamanlarda genç kız ve ka-^ dınlann rağbet ettikleri «tür-o ban,, büyük annelerimizin dç_ süsü oldu! O halde diyebiliriz kİ2 kadınlı - erkekli bir şapkasızIıfcS modası içinde çalkalanıyoruz. W
Sch zamanlarda ortaya biri— şayia çıktır Güneşin saçlara colO saran varmış... Fes devrinde yetişenlerin saçlarının dökülmeme-sinin başı güneşte kalmamasından ileri gelmiş imiş! Bu rivayetin şaoka ile alâkası olanlar tarafından çrkanlmıs olması muhtemeldir.
Eskiden sinema ve sa.r seyir yerlerinde kadın şapkalarının şekli ve azametleri karikatür'^-lere mevzu teşkil etmiştir. O 2a-' inanlar Beyoğlundaki vitrinlerde gördüğümüz renk renk, boy, boy kadın şapkaları hepimize askerî müzeyi hatırlatırdı. Simdi ise kabank veya dağınık sacların bir köşeciğine iliştiriliyeren yuvarlak bir kadife narçası, güzel veva çirkin kulakları disarıdâ bırakan taklit inci İğneli türbanlar görüyoruz ve şapkaları üzerine yemiş seoetl. çiçek büketl oturtanlara tarihî bir eser se^re-dermls gibi hakıvcruz
Erkek şapkalarını kalınlamak. temizlemek için köşe başlarında acılan dükkânlardan kalabilenler, bugün eski sankaları tersvüs yapmakla veya boyamakla geçiniyorlar. Bunlardan biri ’lp konuşursanız '
—s Ah bayım ah! dükkânı açtığım senelerde saokalanru ka-hplatmıya gelenlerle temizlet enlere yetişemezdik. Öyle t’tlz müşterilerimiz vardı kî şapkalarını haftada bir ütületirler ve sık sık temizletirlerdi. O zamanki şapkalar da şapkaydı ya.. Simdi iş tek tük snpkalannı tersvüz yao-tıranlar. boyatanlar kaldı, Avm-padan getirdiğimiz kaim aletleri paslanıyor.
Kadın şapkacıları da «ne çeşit fötrlerimiz hasırlarımız ve kor-delâlanmız ne de bunları arayan müşterilerimiz kaldı!. diye hepsi dert yanıyor, O halde umumî bîr hüküm verebiliriz bu harb basımızdan şapka’anmızı aldıl
. Halûk Dııruka!
Ingiliz futbolcularının
grevi
Londra 6 (A.A.l — Grev ilân etmiş olan İngiliz profesyonel futbolcuları, fevkalâde bir tedbir olarak, lngilterede bir turneye çıkmış olan Moskova’nın Dinamo takımına karşı tesbit edilmiş olan günlerde oynamağa karar vermişlerdir.
lan sarayca meşhurdu. Bir çok ahçılar İçin oSaravdan çıkmadır!., o derler. Halbuki İsmail paşanın mutfağında yetişen hakikaten sanatkâr ahçılar bir müddet sonra saray tarafından almıyordu
Paşa Abdülâzizin cülûsu ile beraber Glrit'e vali olarak gönderildi. Lleylâ hanım İşte bu suretle saraydan ayrıldı Baba sile Glrit’e gitti...
Hikmet Feridun Es
ARŞA M
1 Kasım 1945
Batıife ö
J HER AKŞAM
B,K ,,İKÂrE
BAKKAL 3
Yıni yapılan apartıınanın altında-j kİ minimini dükkân tutuldu. Bir gün] onun önünden geçenler küçük vitrinin ışıl ı^ıl elektrikler İçinde yandığını gördüler. Sıra ama konserve kutuları. boy boy, renk renk Içld gizleri, kangal Kangal sucuklar, Tekerlek tekerlek Kasar peynirleri... Dükkânlardan bazıları inaktan bakınca insanın İçini kapatırlar. Bazılarında da bir sevimlilik vardır. İnsan onların vitrinlerine bir göz atmadan geçemez. İşte mahalledeki gıcır gıcır yeni, küçük ışıklı bakkal dükkânı böyle sevimli clnslndı-ndl.
Semtin meşhur bekârı Hamdl bu dükkânın açılmasından herkesten fazla memnundu. Orası hakikaten pek İşine yaramıştı. Evinin kölesinde İdi. Akşam üstleri oraya uğruyor:
- Yorgl efendi!. Bana şuradan biraz salam keser misin?., diyordu.
Vc beyaz bıyıkları sivri sivri yukarıya doğru kıvrılmış olan «Yorgl efendi» büyük, ortacı dilli salam kanlığını İlk defa çocuğunun kundasını eline alan bir haba şefkati ve İtinası ile tutuyor. Sonra bunu bir tahtanın ilstüne koyuyor, geniş ağızlı bıçakla gayet muntazam ve sigara kâğıdı gibi İnce, yuvarlak dilimler kesiyordu. Salamı tarttıktan sonra kendiliğinden soruyordu:
— Biraz da sardalye vereyim mİ?..
Baba Yorgl komşusunun bekâr olduğunu bilirdi, halden anlar ve bir bekâr sofrasının eksiklerini tamamlamağa çalışırdı. İhtiyar bakkalın bekâr müşterisine karşı garip bir şeftali vardı. Baba Yorgl onun gayet akıllı fakat İntizamsız bir genç ol(tuğunu hemencecik de anlayıver-mlştl
Günler, haftalar böylece geçti. Bir yaa akşam: Hamdı saat dokuz» doğru dükkâna uğradı.
Kapıdan İçeri girer girmez büyük bir hayrete düştü. Zira tergâhin arkasında genç ve çok güzel bir ku vardı- İn kara gözleri ile erkek müşteri'ere âdeta korka korka bakan bu kız:
— Buyurunuz effndim!.. d del. Hamdı: .
Biraz dilli salam, bir parça da koşar peyniri istiyorum!., dedi.
Genç kız gülümsedi ve çetrefil bir Türkçe ile:
— Şimdi Jdzl tanıdım,., dedi, siz ■Hamdı bey. siniz!..
— Nenden tanıdınız matmazel?..
— Dilil salamdan Babam söyledi «Saat dokuza doğru gelir, salam, peynir yahut saidalya balığı alır..» dedi
Hamdl gülümsedi:
— «Demek siz Yorgi efendinin kızısınız...
— Evet... Kızıyım!.
— Kendisi nerede?-
Matmazelin yüzünden bir bulut geçti:
— Hastalandı. Birdenbire çok hastalandı. Kalb krizi geldi. Başka kimsemiz yok- Dükkâna ben bakıyorum. Ona da annem!..
Genç kız böyle söyliyerek yuvarlak dilli salam tulumunu alrfış kesmeğe hazırlanıyordu Gayet geniş ağızlı bıçak onun küçük ellerinde Mr ta-haf duruyordu. Hamdl:
— Siz kesemlyeceksinlz zannederim, Ben bir tecrübe edeyim!., dedi.
Matmazal güldü:
— Keserim.. Hem de çok ince keserim.. Ben eski bakkalım— dedi.
— Yaaa... Nasıl eski bakkal?..
Genç kız eli İle yerden bir mesafeyi İşaret ederek cevap verdi:
— şu kadarcık İken babama eski dükkânında yardim ederdim...
Hakikaten de salamları, tahtaniD üstünde gayet muntazam dilimlerle kesiyordu. Hamdl bu kadar güzel bir kızın bu tarzdaki marifetine, bu üs-tadlığına hayretler İçinde bakıyordu.
Bu sırada dükkânın üstündeki saat dokuzu göstermekte idi. Matmazel:
— Geç de kaldım. Dükkânı kapatmak lâzım!., dedi.
Balamı kesmekte değil amma de-
mir kepcnkelrl İndirmekte Hamdl ona yardim etti.
Evinin yolunu tutarken içinden: «Hayatımda gördüğüm bakkalların en süseli,.. Eu düşündür ile üşül..» dedi. İşte matmazel Aspasya He böylece ahbap oldular. Biraz sonra genç kız bütün semte kendisini sevdirmişti.
Bir hafta pazar günü Hamdl sokakta sinema yıldızları gibi giyinmiş, şık şapkalı bir kıza ra tadı. Kendisine tatlı bir selâm vermişti. Matmazel Aspasya’yı güç tanıdı. Bakkal gömleği İta terazi başındaki kızdan ne kadar farklı İdi!.. Baba Yorgl öldükten sonra bütün taler matmazele kalmıştı.
O hakikaten «Ciddi bir bakkal, olmuştu. Hatndi’ye de babasının gösterdiği şefkati ve alâkayı aynen gösteriyordu. Hattâ buzcunun ihtikârdan kapandığı o sıcak günlerde Hamdl'yo dükkândaki buz dolabından. küçük küçük dört köşe bua parçalar: çıkararak küçük çırakla göndermişti. Hamdl de ona bir takım İşler hakkında fikir veriyor, akıl öğretiyordu. Hattâ bazı İşlerini bizzat kendisi yapıyordu. Bakkal kızın ona şaşılacak bir İtimadı vardı.
çocukluğunda masal dinlerken Hamdl dnlma .Perl padişahının en küçük kızı» İle evlenmek isterdi. Delikanlılık hayatında İse ancak biT sinema yıldızı İle evlenebileceğini düşünüyordu. Sonra sanatkâr ruhlu, piyanosu başında bir zevce düşünmeğe başlamıştı. Fakat nlhay't o tezgâhı basında, geniş bıçakla salam doğrıyun güzel bir bakkal kızla eren dil!.. Hayal ve hayat orasındaki fark!..
(BİR YILDIZ)


BULMACA
I234İ878B10
E
Halk doktoru
Uzun ve kısa saçlara ait sıhhî görüşler
Yazan: Doktor HAIG7. CEMAL (LOKMAN HEKİM)
Çocuk Esirgeme Kurumunun bir yıl ık çalışması
Umumî Merkez bu hususta bir rapor neşretti
İtrini azaltırlar ve çeşit çeşit (Saç hastalığı!) doğururlar.
Uzun saçların aralıklarında, diplerinde fSaç kıran!) (Saç sökeni) (Saç döken!) mikropları çok yaşarlar. Gizlenirler. Havadaki (oksijen) den, (ozon) dan. ve güneşi eki (ultra viyo-Ic) .den kaçınırlar kİ telef olmasınlar. 1
5 — Başların dahi uzun saçlara bol col dökerek kullandıkları Briyantin, «Doktrin) gibi sertelştirlcl ve parlatıcı İlâçları kullana kullana saç Lir dökülür. İpek "lbl yumuşak vc narin olan saçlar domuz kılı gibi sertleşir ve tabii otan elastikiyetlerini kaybederek düşerler.
6 — Parlak renk vermek için kullanılan ilâçların teslrilc kılların A’-lah verdi renk ve taravetlerini yavaş yavaş bozar ve nihayet saçlar dökülmeğe başlar.
Renk ve parlaklı veren bo-1 yatara devam edildikçe nihayet baş-j ta (bir knç tutam) saçtan başka bir şey kalmıyacaktır. Hattâ baş büyük Hindistan çeviri glbt cas cavtafc olacaktır.
7 — Yağlı saçlar gündüzün her çeşit hastalık mikroplarının bulun-
, duğu tozlarla dolar Ve yorgun argın eve dönüldüğünde yüz vc baş tekrar I yıkanrnayıp yatılırsa yastıkları saracak mikropların ağıra, buruna ve gözlere girdikten sonra bir çok havi talik! ar baş gösterebilir.
, 8 — Uzun saçlar çabuk kirlenir vc
voğtanır. Bu gibi gençlerin enseleri çok yağlı olur. Gömlek vc yakalıklar çok kirlenirler. Berbat olurlar.
» — Uzun saçlılar yazın ve hatta kışın sıcak bir yerde otururlarsa boş, lan çok terler. Enselerine ve omuz-larina doğru yayılan terler, soğuğa I çıkınca bazılarında (Tortlkohs) d**-nllen boyun, ense ve hattâ omuz romatizması yapar.
__________ u . 10 — Küçük yaştan itibaren uzun kıhn "dibinde" bulunan ^ğmrtk bîçl- bırakan gençler yaşlandıklara zemindeki kökün İçine gayet İnce da-mandalda 1
fidan gibi o kılı besliyor. Kılda bulunan fhöcrtcik) lerlne. odacıkları-1 na, gözlerine lâzım olan (siyah-1 kumral, kestane - sanı renklerden' her hangi birini veriyor.
Hre talin çevresinde (yağdanlık»!
vazifesini, gören tertipler vardır Bunlar da kandan topladıkları ctv-ijprlerle kılı yağlıyorlar Yumuşak olmalarını hazırlıyorlar kİ kırılmasınlar Her kılı hareket ettiren (ürperme) etçikleri, kasları ve sinirleri de vardır.
Demek istiyorum ki her kıl beslen-m'.k, kuvvetlenmek, boyanmak, yoğ-lanmak ve kımıldamak İçin kan çekiyor. Kan sarfedlyor.
2 — Küçük bir fidan az gübre, ma-' den ve su ister. Fidan büyüdükçe, bu maddelerden daha fazla alır. Ağaç' haline geldiği zaman pek çok su ve-gübreye muhtaç olur
İnsan da böyledlr. Kısa saç. az kan
İle beslenir, az boya ve yağ alır. Uzun . .
saç çok kan İle beslenir. Daha fazla Huri sararsa saçların çokluğundan boya, yağ çeker.
3 — İnsanın başında milyonlarca 3aç vardır. Saçlar upuzun olurlarsa kanın çok kuvvetli madenlerini, cevherlerini- çeke çeke o insanı kansız düşürürler. Btndni uçururlar. Dudaklarını soldururlar. Ve kansızlığın doğurduğu bir çok hastalıkları meydana verirler.
İşte bundan ötürüdür kİ uzun saçlı gençler, kızlar kansız, zayıf, cılız ve (lenfatik) denilen hasta mizaçlı ve hattâ ag çok sinirli olurlar.
4 — Her zaman uzun saçlı olarak
Dünyada hiç bir insan bulmazsınız kİ saçlarını cam gibi sevmiş olmasın! Nasıl sevmesin kl çehresinin üstünde süslü bir bas tacıdır!
(Kıtta gözlü) duru beyaz bir kıza siyah saçlar ne kadar yakışırI Büt gibi beyaz (Ceylân gözü) bir kıza leptaka saçlar ne kadar güzel ynrn- ‘ şır. (E1A gözlü) sarışın vc mirin bir kız: a tın telli saçlar n? kadar güzelleştirir. Pamuk gibi beyaz (Yeşil gözlüI) bir kadını (kumral »açlar) ne kadar pattak gösterir.
— Bütün gökleri temsil ediyormuş gibi (Mavi gön!) lerie tabiatın özenerek süslediği sarı saçlar ne kadar cazLbell görünür. (Nur yüzlü!) (Çakır gözlül) parlak bir gonco (altın saç!) ne kadar yakışır. Buı’.day renkli a» esmer ve (san elâ gözlü) bir genel (kestane rengi saçlar!) ne kadar şirinleşti.»İr. Fazla esmer bir kıza (kömür gibi kara gözi) le siyah saçlar ne kadar İyi gelir.
Deniz köpüğü gibi bembeyaz (kara gözitl) bir kıza her rtnk saç yakışır vc kudretli cazibesini arttırdıkça arttırır. Güzele perişanlık bile yakışır, İşte insanları güzelliklerin en yükselt katına eriştiren bu güzel saçlara karşı yapılan düşmanlıktan. zararları aşağıya yazıyorum-
l — Saçlar vücudumuzun en değerli kısımlarındandır. Alt deride bitip kökleştikten sonra tenimizin üstünde görünen birer fidan gibidirler, Her fidanın bir kökü olduğu gibi her kılın dibinde taze soğanda olduğu gibi bir kökçüğü vardır. Tıpkı soğan kökü gibidir.
Her fidan, kökü vasılasUe kendine topraktan maden ve su çekerek beslenir, Ne kadar kuvvetli cevherlerle sularla beslenirse o nispette büyür. Uzar. Çeşit çeşit madenlerden aldığı cevherlerle, hava ile ve güneşin tesirlie renk renk yapraklar, çiçekler ve meyvalarla süslenir.
İnsanın saçları da böyledlr. Her

Soldan sağa v* yukarıdan aşağı:
1 — TetcriıgndL.
2 — Yakın değil - Bildik ve tanıdık.
1 _ Küçük elbise çantan - Reklâm.
4 — Başına «S> gelirse içki dağıtan olur - Denizden karaya çıkılan mahal.
5 — Tarım.
a — Nota - Bir kadın ismi.
7 — Gizil değil - Kovan mahsulü.
8 — Tersi mahvolalım demektir -Kedinin başı.
9 — Başına «K» gelirse ıra yoludur - Ateşe verir.
10 — Uzun koltuklar, GEÇEN B ULAÇ AN IN RALLİ
Soldan sağu, ve yukarıdan aşağı:
1 — Mugalatacı, 2 — Uyuzeşck, 3 — Guraba, ita, 4 — Azar, Galon. 5 — Leb, Şıracı. 8 — Aşağı, Amay. 7 — Te. Aralı. 8 — Akıtamıyor, 9 — Koca, Olu, 10 — Isınıyorum.
! Halkevleri ve Kurumlar [
VEFAT
İstanbul Öğretmenleri Yardım Cemiyetinden :
Cemiyetimiz âzasından Heybe itada Orta okulu müdürü B. Ziya Kutçu-oğhı müptelâ olduğu hastalıktan kur-tulamryarak dün bayata gözlerini yummuştur. KederdJde ailesine ve arkadaşlarımıza baş sağlığı dileriz.
ok un içine gayeu ıuce ua- ------------ — .....................
sinirler girip çıkıyor. Bir, Kestirirlerse üşürler, çok İçki kulla----------------------- • ııarak (40 - 50) yaşına gelenlerin, ve yahut 60 yaşını aşmişn olanların uzun saçları başarını çok ısıtır. Eğer yünden ve yahut kuş tüyünden yaplmış yastıkta yatarlarsa çok defa dimağlarına, beyinlerine kan hücum edebilir. Felç, nüzul - inme veya kalb sektesi gelebilir.
Ayağın: sıcak tul, başını serin Kendine bir iş bul, düşünme derin
11 — (Trlkofislı adında bir (deri va saç hastalığı vardır. Bunun mikropları saçların köklerine hücum edip bunları harap ederler ve saçları derhal dökerler Başın ötesinde, berisinde (10) kuruşkul büyüklüğünde beyaz deri bırakırlar. Bu hastalık p k aeeta tedavi edilmezse, ekseriy (24 - 18i saat zarfında başta bulunun bütün kılları, hattâ sakalı, bı-
‘ yığı mahveder. İşte bu mikroplar pİ3 ( berberlerin takımlarlyle uzun saçlc-I ötürü saç diplerinde husule getan htıstalk eserleri görülemez, Halbuki tasa saçlılarda derhal görülerek tedavi olur.
12 — (Keiiilf!) mikroplan uzun saçların diplerine sessizce yerleşerek felâketler doğurur.
13 — Saçları upuzun olanların çoğunda irade kudretinin, akd - zekâ -muhakeme, ezberleme kudretinin
1 azaldığını söyliyen hekimler de vardır. Çünkü ba?a gelen kanın çoğunu kıllar sarfedlyorlar. .14 — Son zamanlarda kızlar, yaşayanların saçları çabuk ağarır dınlar saçlarını kestikleri gibi Beyazlaşır. Uzun saçlarda haşarat da pastar. filozoflar bLle saçtarını kolayca barınır.
Çocuk Esirgeme Kurumu umumi merkezi bir yıllık çalışmasına dair bir rapor neşretmiştir. Raprpda deniliyor kİ;
25 inci yılını yaşamakta olan Tür-klyc Çocuk Esirgeme Kurumu, merkez ve şubeleri geçen yıl içinde iki milyona yakın Türk yavrusuna ve Türk annesine ç-şitil yardımlar yapmıştır. Bu arada, anneleri lam bes-lencnudlğinctan doyacak kadar süt enıcmlyen veya annesiz kaldıklarından ötürü süte İhtiyaçları bulunan 138500 yavruya fenni esaslara göre hazırlanmış süt dağıtılmıştır. Gıdasızlıktan eriyen 864000 anne ve çocuğa her gün slcak yiyecek verilmiş ve 10000 aileye erzak yardımı yapılmıştır.
28164 çocukla, gelin olacak fakir kızlara ve çocuğu dünyaya gelecek yoksul annelere elbise, gelinlik ve kundak levazımı dağıtılmıştır. (
Kurum genel merkez ve şubelerinin dlspanserlt rinde, polikliniklerinde 43000 çocuk ve anne muayene ve tedavi edilmiş; halL vakti yerinde ol-mıyanlara parasız İlâç verilmiştir. Bunlardan başka 10500 çocuğun dişleri muayene ve tedavi edilmiştir. 352 annenin doğumuna yardım edilmiştir. İlkokul çağındaki yavrularımızdan 6250 sine okul levazım) verilmiş ve 258 çocuk okullara yerleştirilmiştir.
Evlerinde temizlenme imkânları ve dışarıda temizlenme parası bulamı-yan 48000 anne ve çocuk. Kurumun sıhhi banyolarında yıkanıp temizlenmiştir.
Çocukları sokakların mânen ve maddilen zararlı tesirlerinden koru-nıajc için kurutan oyun bahçelerimizden 160000 çocuk, mütehassıs öğretmenlerin nezareti altında, faydalanmışlardır.
Memleketin bazı yerlerinde açılabildi ve İleride sayılan artacak olan çocuk okuma adalarımızda 151000 çocuk faydalı ve kontrollü çocuk kitaptan okumuşlardır. 13000 aileye, çocuklarını yetiştirmek maksadiyl* para yardımı yapılmıştır. Ailelere çocuk bakımı öğretmek, bu suretle yalnız bakim zorluklarını değil; bakım giderini de yarıya indirmek maksadlyle mütehassıslara hazırlatıp bastırdığımla çocuk bakim öğütlerinden istiyenlere 7000 kitap gönderilmiştir.
Çocuktarımuıu milli ve Lnsan! duygularını geliştirmek, umumi kültürlerini ve güzel sanat zevki!rlnl arttırmak maksadiyle (Çocuk) adlı haftalık bir dergi yayınlanmış ve bir yıl içinde 50 tane (Okul ve öğrenci kitabı) bastırılmıştır
Bir buçuk milyon nüsha tutan bu dergi ve kitaplar gtrek öğretmenlerimiz. gerekse Öğrencilerimiz tarafından büyük bir İlgi vc takdiria karşılanmıştır.
Türk kadınına çocuk bakımı, çocuk terbiyesi, ev İdaresi ve aile sosyolojisi bakımlarımdan faydolı btlgl-ler vermek maksadiyle (Türk kadını) adında aylık bir dergi yayınlanmış ve bir yılda bu dergiden 155000 nüsha dağıtılmıştır.
Bu yardımları başaran Çocuk yuvalan, gündüz bakım evleri, süt dam-
lalan, anne ve çocuk poliklinikleri, diş poliklinikleri, doğum evleri, çocuk pansiyonları, aş evleri, öğrenci sofraları, çocuk bahçeleri, banyolar, okuma odalar:, çöcuk bakıcı ortaokulu, yüzme ve kum havuzu gibi sağlık ve sosyal kurum!arımızın toplamı 3)2 d|r.
Kurumun sahip olduğu piâj, maden suyu, memba suları, arsa, otlak, çayır, bağ. bina gibi mülklerin sayı» 140 ılır. Bunlara, Ankara'da Yüksek Ziraat enstitülerine kadar getirilmiş otan Kavacık suyunu da İlâve etmek lâzımdır. Günde 88 ton su veren kaynaktan sılılü borular içinde şehre yaklaştırılan bu tesisat Ankara baltana temiz Ve sıhhi, hafif bir sa kazandırdığı gibi, kurum İçin de önemli bir gelir kaynağı olmaktadır.
Hükûmetlrulzln, Partimizin minnetle anmakta olduğumuz lig! ve yardımları altında tamamen bir halk kurumu olarak çalışan Türkiye Çocuk Esirgeme Kurumu başarılan, şefkatli ve hayır sever halkımızın gösterecekleri İlginin ve yapacaktan yardımın çoğalmaslyle daha mesut sonuçlar verecektir.
Geniş ve verlıpli topraklarımız üzerinde daha müreffeh, daha mesut bir yanna kavuşmak için büyük bir nüfus dâvasiylt karşı karşı yayız. Doğumu arttırmak, çocuk ölümünü azaltmak en belli başlı amacımız olacaktır.
Bu çok taraflı dâvanın Kurumu-muz payına düşen görevlerini bugünkü akçalı durumumuzl» başarmak imkânı yoktur. Milyonlarca çocuğa ve anneye, gereği gibi yardım edebilmek en az yüz milyonluk bir İştir. Kurumun, yılda İki milyona bil1* bul-ır.ıyan bugünkü geliri İle bu işi ne dereceye kadar başarabileceğini takdir buyurursunuz.
Memleket yavrularının mtddi mânevi sağlığı ve bahtiyarlığı İçin çalışan Türkiye Çocuk Esirgeme Kuru-mtlna yardıma elinizi uzatın. 1948 yılı haziranının 30 uncu günü Kn-rumumuzun 25 nel yıldönümünü kutiıyacağız O gün hamiyetli, şefkatli vatandaşlarımızın geniş ölçüde yardımlarına baş vuracağız. Gerçekleşmesi yolunda canla, başla çalıştığımız büyük dâvada hızını arttır-mıya yarıyacak bu yardım isteklerimizin geri çevrilmlyeceğlnt şimdiden umuyor ve ferahlık duyuyoruz.
RADYO
MUKADDES YALAN
Yazan: Leon llalicet
1 Tefrika
- Ben sensiz asla bahtiyar olamam, Anlc Felâket «enin etarfında dolaştıkça ben de senin yanından ay-nluııyacağım. O felâket ansızın geldiği gibi, ansızın gidebilir. Jacques b!r gün kurtulursa ve annen İyi olursa, o zaman evlenmeği reddetınezsln, değil mt. Anle?
- Ne yazık kJ, son zamanlarda çok ıstırap çektim. Bu ıstırabın izleri dalına yerinde kalacaktır Bunu dlkka-te aldığın tekdirde söz veriyorum. Şayet Jacques kurtulursa, ben de senin teklifini kabul ederim.
- Teşekkür ederim Anle. Evlenmek için teklifimi tekrarlamak iizero iyi
ı ıı rın gelmesini bekllyeceğlnı. Gencim, hürrüm, seni seviyorum ve seni bekllyeceğlm.
Kız ağlıyordu. Plerre'e kar^ı duyduğu medyunluk kalbini dolduruyordu. Istırapların yakıcı çölü ortasında, bu aşk ne güzel bir vahaydı.
Doktorun geldiğini öğrenerek Madam Dsındevlllc'in yanına girdiler. Hasta uzun müddet ateşler içinde yanmıştı. Şimdi artık hararet düşmüş, bir nevi nekahet başlamak üw-
Çcviren: (Vfi . Nü)
No. an ı ■
reydi. Buna rağmen, ikisi de endişe içindeydiler. Anle, annesinin yanından ancak yarım saat evvel ayrıldığı İçin onu eski pozunda bulacağını umuyordu. Fakat içeri girince hayrette kaldı. Madam Dândevilln, yatağın İçinde oturmuş, mevhum bir şahsa karşı gülümseyip duruyordu. Bu gülümsemeyi nikbin bir vaziyet .sanarak genç kı» ona doğru atıldı:
Anne! Anne!
Kadında aynı tebessüm. Bir an zihnini toparlamak İçin gayret sarfettlğl alnındaki çizgilerden anlaşıldı. Kun hâlâ çırpınıp duruyordu.
Doktor yaklaştı. Hasta onu farke-derek dedi kİ:
— Siz beni alrp götürmeğe mİ geldiniz? Ben hiçbir fenalık yapmadım, t-cmln ederim. Fenalığı Raynald yaptı. Onun yüzünden çok ıstırap çektim, yemin ederim. Jaccjues, Raynald’ı öl-dür«Xi ve öldürdüğüne de İyi etti.
Anle, korku içinde geriledi. Demek bu artık sabit bir flklr İmlini almağa başlamıştı. Doktora baktı.
— Bühtan im geçiriyor? - diye sordu.
kapa-___■ _________w„_____ ....... , *.**»(*-. — ■ ____ ---------- çok Lolayca barınır.______'kısalttılar. İngiltere'de bulunan okul-
Uzun şaçtar çabuk kepeklenirler 1 larm bütün öğrencileri saçtarını hiç Pislenirler. Saçların hayati kuvvet- bir perçem bırakmıyarafc (3 numara)
ile kestirirler. Amerikanın ekser yerlerinde de böyledlr.
15 — Kızların, kadınların berberlere yaptırttıkları (ondüle' modasına o güzri saçlarını kurban ettikleri saman akıllan başlarına gelecek ve gör. yaşları hiç dinmiyecektir. Çünkü çok sürmez o İpek gibi yumuşak sfle-ît'H sertleşecek ve nihayet yok olacaktır.
ANKARA RADYOSU
Bu akşamki program
18.00 M. S. ayan, Salon orkestrası, 18.30 Ziraat saati, 18.45 Hafif şattalar (pl.), 19.00 Haberler. 19.20 Geçmişte bugün, 19.25 Karışık şarkılar,
10.45 Sağlık saati, 20.00 Opera aryaları, 20.15 Radyo Gazetesi 20.45 Yurttan sesler, 2105 Çeşitli müzik (pi l. 21.50 Fasıl. 22.15 Konuşma 2230 Dans müziği ipi.). 22.45 M. S. ayan. Haberler
Yarm sabahki program
7.30 M. S. nyorı. 7.30 Müzik (pl.),
7.45 Haberler. 8.00 Müzik (pl.l, 1230 M 3- ayarı, Şarkı ve türküler. 12.40 Haberler. 13.00 Salon orkestrası
Zayi — Denizyolları müdürlüğünden almakta olduğumuz dul maaşımızın tatbik mühürlerimiz zayt olduğundan yenisini hâk ketir«,v ■fimizden hükmü olmadığı beyan olunur İlhan Cnrilt. Hayrive Ç*rlO

Doktor, cevap vermeksizin Plerre’e doğru eğilerek mırıldandı:
— Böyle bir âkıbetten korkuyordum. — dedi. — Maalesef artık mücadele edemi ycceğla.
Böylece, kadıncağızın, iyileşmesi güç. belki de İmkânsız, bir akıl hastalığına yakalanmış olduğunu anlatmış oldu.
Doktorun susması ve nişanlısının gözlerinden yaşlar akması Ürerine Anle, korkunç hakikati anladı.
Akıl htbstalığıl Akı] hastalığı! Kendisin! şefkatle, muhabbetle büyütmüş olan annesinin nihayet bu ûkıbete uğraması, ağabeysin İn kaatil olarak damgalanması; demek kİ vardığı neticeler bunlardı?
Genç kızın kalM burkuldu. Annesinin yatağının ayak ocuna diz çöktü, hüngfc hüngür ağlamağa başladı.
XI
Dandevllta7er meseleni a dil ye yi İşgal ediyordu. Aradan üç *î geçmişti. JacquM, kendini büküm yiyerek cemiyet tarafından lânetlenmtş bir insan şeklinde görmeğe hazırlıyordu. Onu, ihtimal, Fransanun dışındaki o pek sert disiplinli menfa hapishanelerinden birine götürecekler, yahut da kim bilir, cellâda teslim edecekler. Daha birkaç ay evvel, talihin bütün lûtuflarına rnazhor bir genç subaydı. Yakışıklıydı, zengindi, gençti. Bütün
istikbal ona gülümsüyordu. Bütün güzel hayaller artık yıkılmış bulunuyor. Ümitlerin yeniden belirmesine imkân yok. Kendisini, Mezleres hapishanesine naklettiler. Mesafe yüzünden, artık Anle de Plerre de onu ziyaret edemiyor. Kendine avukat seçmemlştl. Arlaln isminde birini adliye tâyin etti. Avukatı ondan müphem bazı malûmat aldı. Bunlar basmakalıp malûmattan İbaretti. Jacques kendisini müdRfaa edecek otan adama, esaslı ip uçlan vermek İstemedi. Nihayet, muhakemenin hararetli celseleri gelip çattı. Halk, kendisini İlgilendiren bu dâvaya oluk oluk geliyor, salonlan dolduruyordu. Sokaklarda yiiriittilürkön, adliye koridorlarından geçerken. Jacguos dimdik duruyor, felâketlerle ezilmiş olduğuna göstermek istemiyordu. Bütün başlar on» çevriliyordu. Marak içinde bakıyorlardı. JMdoea, insanları görmüyordu. Beyni ıstırapla doluydu. Reisin suallerine mihaniki çeldi de cevaplar veriyordu.
Tabancasını tanıyıp tanımadığını, ba tabancayı arkadan vurmak mak-sadlyle haince atıp atmadığını ve bunda bh* kasıt olup olmadığını ona sordukları zaman, dalma «evet» cevabını veriyordu. Kesif bir sis tabakasının içindeymiş gibi, olduğu yerde uyuşuk oturuyordu. Sonra şahitler, birer birer geçip durdu. Yeminler etiller, bir şeyler söylediler. Fakat, de-
likanlı onları görmedi, işitmedi.
Bu arada bir şey dikkatine çarptı. Annesi hastaymış, öyle söylüyorlardı, Bun*»n bir hakikat mi. yoksa mahkemeye gelmemek için bir bahane ml olduğunu delikanlı tâyin edemedi
Derken, siyah cübbesiyle bir adam ayağa kalktı. Cemiyet raim um onun mahkûmiyetini İstedi. yecques’ı en kötü canilerle bir tuttu. Cezasının fazla olmasını, çünkü münevver olduğunu İleri siirdü Bu adam iyi bir aileden, her türlü İmtiyazlara sahip, fenalığı ve İyiliği farkedebilecek bir vaziyette olduğu halde, bu İşi madem kİ yapmıştı, ona şiddetle vurmalıydı. Savcının fikri buydu. Sonra, subaylığından da bahsetti. Jacques'ın şerefli mesleğine utanç teşkil ettiğini, hattâ ordu için bile bir leke olduğunu söy-llyerek, cezanın ağır verilmesini istedi. Bütün bu cümleler Jacçucs'm kulaklarında uğulduyordu. Buna rağmen cevap vermiyordu. Acı acı gülümsüyordu. Avukatının kendisini nasıl müdafaa ettiğini işitmedi bile. Nihayet, ona. müdafaa hakkını kullanmasını söylediler. Omuz silkti. Biri onu:
— Cevap veriniz! - diye dürttü. Reis:
— İlâve edecek bir şeyiniz yok mu? - dedi.
— Hayır.
Balondan çıktılar, salona girdiler Bir şeyler okundu. Nihayet mübaşir:
— Celse başlıyor. - diye İlân etti.
Kirinin reLsl ayağa kalktı. Sorutan suallerin hepsine şu suretle cevap verdi:
— Ekseriyetle, evet.
Bu mahkûmiyetin ilk adımıydı. Jürinin gösterdiği bu yol üzerinde yürüyerek mahkeme de kararını verdi: Jaeques Dandeville on sene ağtr hapse mahkûm edilmişti.
— Temyiz istidanızı imzalamapu İçin îic günlük müsaadeniz var
Jaoğues. acı acı gülümsedi. Her türlü mânevi işkencelere kendini hazırlamıştı. Temyiz istidasına da ne yazabilecek**? ’talnız kaldığı zaman:
(— ^ts.'. artık, her şey bitti. Mahkûm Oldum * diye çılgınca bir cjehsete kapıldı.
Artık ona bir ağır hizmet mahkûmu muamelesi ediliyor. Ona göre bir höe-reye alındı. Bu kalın duvarlar arasında. hiç değilse, yalnız başına, rahat rahat, hay kıra haykıra ağlıyabtliyor. Fakat, ağlamanın da bir baddi vnr-nuş NIhayet göz yaşları dindi. Ve kalbi biraz katılaştL. Mahkûmiyetinin Uk gecesi böyleco geçti. Ertesi sabah, anahtar kilitte gıcırtıyla döndüğü zaman. delikanlı titredi. Gardiyanın arkasında kardeşi görünerek mahkûmun boynuna atıldı.
Jacques:
— Anle! Anle! Sevgili kardeşimi -diye inledi.
(Arkası var)
Nebati yağlar
Ticaret Bakanlığı bir sirküler neşretti
Tinnrat Bakanlığı madeni yağların «alış Railerine dair bir sirküler neş-ratmlştir.
Bu «lrkûlerde madeni yağlar ıkl •lns olarak ayrılmıştır. Birinci cime motor va otomobil yağlan. traktör yağı, katarplller. Dizel yağlan, türbin yağları, buz makinesi yağı, transformatör yağı, kesme yağı. İğ yağı, hususi makini' yağı, «ilindir yağları, şanjman yağı, gres, bilyeli yatak gresi, hususi otomobil gresleri dahildir
İkinci cinsler araşınca ise «plndie İfi yağı, makine ve otomobil yağlarının bazı cinsleri ve dingil yağlan vardır.
Bu yağlar İzmir, İstanbul ve lsken-de rundakl tesislerden birinde teslim edildiği takdirde birinci cins yağın taam! satış flatı «3, tklnct cinsin ıss 49 kuruştur.
Tesislerin bulunmadığı murtakalar için Ticaret Bakanlığı kiloya binecek ulaştırma masraflarını hesabetmlş -te bu miktarların satış fiatlert de tespit edilmiştir. Mevkiin uzaklığına göre bu üatler birinci cins için 85 kuruşa kadar yükselmektedir.
Tesblt edilen flatlerln İçine bayilerin kiloda 7.5 kuruş kârı da dahil bulunmaktadır Flatlerl bit. edilmemiş mahallerde yapılacak satışlar İçin belediye!-: r İskenderun, İzmir, İstanbul satışlarına yüzde İP gayri safi kâr ekliyecekl eldir
Pompalı benzin satış yerlerinde perakende yapılan maden! yağ satışında litre kullanılacak ve kilo parası alınacaktır.
Bu tlatler ekim ayının 29 unda bayi ve satıcıların ellerindeki bütün ■toklara şâmildir.
Bu flatlere ayrıca herhangi cir şekilde zam yapılamıyacaktır. Yeni 37 numaralı sirküler, eski 5 numaralı sirküleri yürürlükten kaldırmıştır.
Klor fabrikasının mamulatı satılıyor
İzmltteH Klor fabrikasında İstihsal edilen maddelerin sataşma başlanmıştır. Bu maddeler kireç kaymağı. asltklor hldrlk ve mayi klordur. Siparişler İçin asgarî miktar bir tondur.
ZAYİ
Vilâyetten tebliğ edilmiştir:
Beyoğlu kazasının Taksim nahiyesine bağlı Harbiye mahallerinin 3. No. Ju Halk Dağıtma birliğine alt 17 No. lu mührün zayi edilmiş olması hasebiyle yerine 799 No. hı mühür varilmiş olduğundan eskisinin hükmü olmadığı İlân olunur.
Vali ve belediye reisinin nutku
(Baş tarafı 4 üncü sahlfedci im faydalı olmuştur. Bu yıl yaz tatilinde binlerce çocuğumuza, öğretmenlerde birlikte İstanbulun en. güzel yerlerinde kuracağımız kamplarda sıhhi. eğlenceli ve terblyeri. bir hayat yaşatacağız.
Bunun İçin şimdiden hazırlıklara başladık
5 — Yaşı büyük ve okumamış çocuklar İçin şehirlerde olduğu gibi köylerde de öze! sınıflar açılacaktır.
6 — Şimdiye kadar yapılmamakta iken bir sisteme sokularak yapılmakta olan bölge öğretmen toplantılarında bizzat bulunarak öğretmenlerin çeşitli meseleler üzerinde gayet faydalı münakaşalarını dinliyor, isteklerini yakından öğreniyorum. Bu toplantıların zabıtları, kararları bir broşür halinde bastırılarak öğretmenlere dağıtılacaktır.
7 — şahsi bir İstidat ve kabiliyet istlyen müzik, resim - is derslerini sınıf öğretmenleri veriyor: bundan İyi neticeler alınamıyor. Geçen yıl açıl»31 müzik kursuna devam eden öğretmenlerden basan gösterenlere bu yıl okulların müzik dersleri verilmiş ve faydalı olmuştur. Çocukların ük okuldan bedii terbiye ve müzik terbiyesi almış olarak çıkmaları amacına erişmek İçin her tedbire başvuracağız.
8 — öğretmeni'rin manevi ve kültürel bilgilerini tazelemek maksadile çeşitli kurslar ve ayrıca münakaşalı konferanslar tertibedilecektir
0 — Tiyatronun çocuk terbiyesindeki Önemi dolavıslle öğretmen ve öğrencilerden tiyatro kollan hazırlanacaktır.
10 - Mimar Binanın, sanat tarihlerine geçen ve bugün metrûk bulunan Ayasofyadnkl Çlftehama.mda bir pedagoji müzesi ile meslek kütüphanesi hazırlanacaktır.
Yapıldığım ve yapılacağını arzet-tiflm İşlerin tek hedefi, «evglll Büyük Milli Şefimizin İşaret buyurdukları amaçtır. İlk öğretimi kemmlyet ve keyfiyet batanından yüzde yüz tahakkuk ettirmektir. Yıl «onunda çocuklarımızın devam, yetişme ve sınıf geçme nispetler! bakımından bugünkünden çok daha İleri bir durumda bulunacaklarını müjdeliycbileceğlr ümidindeyim.»-
MB M t! K E M M E ' K33B
Çeltik otu satışı
Balya halinde, kuru olarak satılıktır. İstekliler her gün Ay-vsnsaray Çeltik fabrikasında nörebilirler. Tel’ 22752.
Muhterem halkımıza faydalı bir ilân : Eski BEYKO Mağazası yine taksitle ve 1O Ay vade «- ile Kürk Manto «atmaktadır Mahmutpaşû Kürkçü han No. 8-9, Telefon: 21685.
Kazmirci ve manifaturacı esnafın nazarı dikkatine
Sümerbank
Yerli Mallar Pazar lart müessesesi
Toptan Aatiş mağazası müdürlüğünden:
Dar ve sabit gelirlilere yapılmakta olan kumaş tevziatında mağazalarımıza fazla tehacüm olduğundan bu kumaşlardan Defterdar fabrikamıza ait olan cinslerinin mağazalarımızda saülmıyarak Kazmirci ve Manifaturacı tüccar marifetlle satılması tekarriir etmiştir. Avans olarak verilecek kumaşları kupon mukabilinde tevzi etmek lstiyen bu gibi tüccarın perakende grup No, sunu yazmak suretüe bir mektupla 8/11/945 akşamına kadar mağazamıza müracaatları açıklanır,
NOT' Müessesemig talinleri sermekte serbestir
(■ Mide, barsak ve vücutta birikmiş yağlara, gazlara, toksinlere karşı kullanılır.
Satılık zikıymet eşya
İstanbul defterdar.ığından:
Dosya Nû. Cinai Hepsinin muhammen
bedeli Ura K.
510Û2. M Altın küpe, altın mineli bilezik, altın ve elmas 1332,80
taşlı kol saati, altın mineli bilezik. İne!!! yüzük, ı22J parçadan ibarettir.
Yukarda yazılı zikıymet eşya, 13. 11. 945 salı günü Sandal Bedesteninde ayn ayrı satalaenktar.
İsteklilerin aynı günde saat 14 de mücevherat satış «alonıında bulunmaları. (142431
TOSBCaE fiil fl III IHI I ■EnaMMMMTrlf—JHfi—M Yemlik ç ğit küspesi safı acaktır Hayvanatının kış ık yem'erini tedarik etmek maksadile çiğit küspesi almak arzusunda bulunan zürram dikkat nazarına:
Mahallerinden çiftçiler birliğinden veya Tarım satış Kooperatiflerinden alacakları İhtiyaç vesikalarına göre hnyvanlan olan her çiftçi vatandaşa kilosu beş kuruş doksan santimden fabrikaların deposunda çınlak olmak üzere çiğit küspesi satılacaktır.
İzmir ve elvan İle Manisa ve Balıkesir vilâyetleri dahilinde oturan çiftçilerden ÇİŞit Misncsl alacak olanların tzmlrde Turyağ ve Glmel fabrikalarına. Aydın, Denizli vilâyetleri İçinde oturan çiftçilerin Bayındırda Yıldız yağ fabrikasına ellerindeki ihtiyaç veslkalarile müracaatları ve ihtiyaçları bulunan kışlık hayvan yemlerinin yağmur mevsiminden önce temin! kendi menfaatleri İcabından olduğu İlân olunur.
Ta-ım Satış K^nc’-^lflcri Birliği
Dev'et Yağlan
Türk Hava Kurumu Yalova şubesinden
Bu yıl Kurban bayramında Şubemiz bölgesinden toplanacak Deş atı yüz koyun ve yüz elli, İki yüz kilo 6» gır derislle barsakların 9 kasım 845 cuma günü saat 18 da açık arttı, '-»ası yapılacaktır. İsteklilerin şerait! anlamak üzere İstanbul şubesine ve arttırmaya girmek İçin de Yalova şubesine müracatları. (14537 ı
Ankara Sayışiay Başkanlığından:
1 _ Sayıştayda açık bulunan 20 lira asil maaşlı kâtipliklere yazı makinesi He yazmağa muktedir memur alınacaktır. İmtihan 21/11,545 günü öğleden evvel saat 9 da Ankarada Sayıştay blnasmda yapılacaktır. Tâyin edileceklerin münhasıran daktilolukta İstihdamları zaruri bulunduğundan sıhhi durumlarının bu tarzda çalışmağa müsait bulunduğunun tâyinlerinden evvel sıhhi heyet raporile tevsiki cihetine gidilecek ve haklarında muvafık rapor verllmlyenier İmtihanda muvaffak olmuş olsalar dahi tâyin tdllmlyeceklerdlr
1 — İlk hizmete gireceklerden İlk ve orta tahsilli bulunanlara 15 lira, lise mezunu bulunanlara 20 lira asil maaş verilecektir.
3 — İsteklilerin 20/11/945 sal! günü akşamına kadar nüfus hüviyel cüzdanı, tahftl vesikası, askerlik vesikası, memuriyete mâni bir hastalık veya mesuliyeti olmadığına dair resmi tabip raporu ve iki fat’a vesika fotoğrafı ve- bir dlelkçe İle Sayıştay başkanlığına müracaatları ve Zat işleri müdürlüğünce bu hususa da*r formülü doldurmaları lüzumu i ân olunur. (14435»
İstanbul Üniversitesi rektörlüğünden:
Üniversite 1 kasım 1945 tarihinde açılmış ve öğrenime başlamış olduğundan imtlhanlı ve imtihansız fakültelere yor,’-,ı öğrencilerin 15. XI. 1943 tarihine kadar esas kayıtlarını bitirmeleri, bu tarihe kadar bltlrml-yenlerin devamdan vazgeçmiş sayılacakları ve bu tarihten sonra başvuracakların kayıtlarının yapılmıyacağı.. (14714)
İstanbul üniversitesi fen fakültesi dekanlığından Fakültemiz lisan kısmına 20 ekim 545 den sonra kaydolan Matematik* Fizik, Flzlk-Klmya ve Tabiiye lisans namzetleri giriş seçme imtihanına tabi tutulacaklardır.
Namzetlerin, kartiarlyle beraber aşağıdaki gün ve saatta gösterilen mahalde bulunmaları lüzumu İlân olunur.
1 — Fizik, kimya, biyoloji (tabiiye namzetleri) çarşamba 7 kasım 943 saat 8,30 biyoloji enstitüsü (Süleymanlye)
2 — Matematik (Matematik - Fizik ve Fizik kimya namzetleri) Perşembe 8 kasım saat 8.30 konferans salonu.
9 — Fizik (Matematik - Fizik ve Fizik -Kimya namzetleri! Kimya (Fizik - Kimya namzetleri)
Perşembe 8 k--”-ı saat 14 konferans salonu. (14713)

I Devlet Ziraat işletmeleri kürümundan J
IİEir miktar ÇELTİK ve KAZEİN ; .ur. İlgililere İlân olunur. |
(*■■■■■ Eminönü Balıkpazarı caddesi No. 83, Telefon: 24738

— İngilizce bilen —
Bir Ziraat mütahassısı aranıyor
Acıpayam Devlet Orman işletmesi müdürlüğünden:
Batıl acık mal: Devlet demiryolları tipi travers,
Mahal ve mevkii: Eşeler bölgesi. Yeşilova deposunda;
Miktar ve cln«1: 7311 adet muadili 665 301 M3 travers,
Muhammen bedeli: 75 liradan,
İlk teminatı: 3742 lira 48 kuruş.
Müddeti: On besjrün.
thale şekil- Açık arttırma,
thale tarihi: 12. 11. 945 pazartesi günü saat 15 de.
İhale yeri: Yeşilova kazası orman İşletmesi binasında
1 _ Yukarıda cins ve miktarı yazılı devlet demiryolları tip! çam travers açık arttırma İle satışa çıkarılmıştır.
2 — Buna alt şartname orman genel fldürlü günden ve Acıpayam
orman işletmesi müdürlüğünde görülebilir.
3 — Taliplerin ihale gününde evrakı müsplte ve ilk temlnatlarlle
birlikte knmlsvona müracaatları. (14717)
Taliplerin (Ziraat) rümüzile 176 numaralı posta kutusu adresine yazı ile müracaatları ______
Bulana mükâfat
Cumartesi akşamı Mahmutpaşa He Kurtuluş arasında cep defterimi kaybettim. Defteri adresime getirdikleri saman ziyadeslle memnun edeceğim.
Adres: Mahmut paşa caddesi trfa-niye sok. No. 8/1. Telefon: 32554
İstanbul esnaf ve küçük sanatkârlar istihlâk kooperatifinden: 1 — TERZİ. KAZIR ELBİ8ECİ VE TUUUI.î İMALC.SI ortaklarımıza ccbllk, astarlık ve kol astarlığı, saten, diyagonal, düğme.
- GÖMLEK VE PİJAMA İMAL ÇİLER İNE patlst ve pijama! ık pazen.
3 — YAZMA tMALCH.ERİNE ham astarlık tevzi! başlamıştır. Bu tevzi her ay yapılacağından alâkalı Imalcilerln aylık ihtiyaçlarını şimdiden kocperntifln BebıftlI caddesi 10 numaralı satış yerine hemen müracaatla kaydettirmeleri.
4 — Lezar derisi, gomalak, metal, mantar, mürdesenk. zımpara kâğıdı zırnık da Ihtlyaçlı esnafa tevzi edilmekte olduğu İlân olunur,
DOMUZ SATIŞI
Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ.
İstanbul bürosundan:
Çiftliklerimizde yetiştirilmiş 300 baş besili domuz 8, 11, 1945 perşembe günü, saat 10 da büromuzda açık arttırma İle satılacaktır, isteklilerin şartlan öğrenmek için Bahçekapı Taş Handa büromuza müracaatları.
İnşaat yaptırılacak
Devlet Ziraat işletmeleri Kurumu Umum
Müdürlüğünden:
Rize'de yapılman mukarrer Çay Fabrikası binalarından Ambalaj Fabrikası binası eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 154 800 liradır.
Bu gibi demir inşaatı yapmış olup kâfi miktarda teşkilâtı ve atölyesi bulunan IstekUKrln vaziyetlerini İşba t eden veelka'arlle birlikte Kurum Umura Müdürlüğüne müracaatları ve münakaşaya girmek İçin vesika olmalan lâzımdır
Münakaşa evrakı Ankarada Umum Müdürlükte. •Rize’de çay • Ate-yeleri Müdürlüğünde a 50 lira bedel mukabilinde alınabilir.
Münakaşa 18/11/9-15 pazartesi günü saat 16 da Ankarada Lmıım Müdürlükte yapılacaktır. (1-4433) _
İstanbul üniversitesi Rektörlüğünden:
Fen Fakültesi Zooloji Enstitüsünde iki ve Tıp Fakültesi üçüncü Iç hastalıkları ile kulak - boğaz - burun hastalıkları kliniklerinde birer döşendik açıktır.
Yabancı dil imtihanı 7 ocak 1040 pazartesi günü saat 14 te Rektörlükte yapılacaktır Adaylıkları Bakanlıkça kabul edilenlerin bir hafta İçinde tezlerini Jjrl kuruluna vermeleri gerekmektedir Yönetmelikte aranılan şartları haiz. İsteklilerin sağlık raporu, a fotoğraf, kimlik cüzdanının örneği ve hüviyetin! gösteren fişleri!» ve bir dilekçe Üe »Fişler Tedn işleri kaiminden istenecektir » 2 ocak l')46 çarşamba günü akşamına kadur Rektörlüğe başvurmaları. (14610ı
Türkiye kızılay Derneği
İstanbul deposu direktörlüğünden!
Özel ve özenle bastırılan 1946 senesi duvar ve masa takvimlerimiz Kı-’ilay merkez ve şub'ler! el1le satışa çıkarılmıştır.
Hamiyetli yurddulannuzuı:
Dıvar takvimlerini 150 kuruş Masa takvimlerini de 120 „ katrilığında ar:edilen ; erlerden etle ı I.bllec. klcri 1. ı z ıklanır.
Nebati yağ ticareti yapan toptancılara ve sabun imalâtçılarına
Ticaret Bakanlığı İstanbul nebatı yağ biiresıından
1 _ BUûraura nebati yağların (zeytinyağı, susam, fındık, pamuk, ay
çiçeği yağlariyte emsalleri ve bunların rafine edilmişleri» bir mahalden diğer mahalle nakli nebati yağ bürosundan alınacak müsaade ve bu bürodan verilecek vize ile yapılacaktır.
S__ Her toptancı ve sabun imalâtçısı kendi namına mevcut olan ne-
batı yağların 8. 11. 1945 tarihindeki mevcutlarını vilâyet binasından İstanbul milli korunma kontrolörleri şefliğindeki nebati yağ bürosuna bildireceklerdir.
3 — 8 11. 1945 tarihinden sonra bürodan vize alınmadan taşraya yapılacak nebati yağ srvklyatına müsaide edllmıyecektlr.
4 _ Neb.att yağlatın bu sene tabi olacağı muamelelere alt kararlar resmi gazetenin 60TL 0103. 6146 numaralı nüshalarında İntişar etmiştir.
Farla malûmat almak lstiyen al ı katilar yağ bınosunawuüracaa₺ edebilirler. 11477»)
Bhhlfe 8
Sayın
Halkın Dikkat Nazarına
Sümer bank
Yerli Mallar Pazarları
Müessesesi Toptan Satış Müdürlüğünden ı
| - İŞ ARIY ANLAR
YAZMANI İŞLERİ —• Yüksek tahsil görmüş, Türkçe* kuvvetli, Fransızca da bilen bir bay İş aramaktadır. Akşamda! İş. AT rümuauna müra-
Müefiscscmiace Kasuu - Aralık aylarımı ■kmek karnelerin, d ohl (H) horflorite baanıa, fcftptri beli ve Hint bezi tevil edl’tertMir. D a titana kolaylaştırmalı İçin şelırtn muhtelif »»nütetaAş bayilikler ihdas edilmiştir.
Kupon hâmillerinin mağaMİMMUM v» adresleri yanlı bayllvr» baş vurarak IhMya*-
farını karşılamalarını riea ederle.
BEŞİKTAŞ 8KAMCİ
ARTİN KURT
Beşiktaş Köylçl NO. 30
HAŞAN ÖZ SARAÇ Beşlkta? Orta Bahçe No, 07/1
BEYOĞLU SFJMTt
HARİLOS ÇAROPÜLOS
Beyoğlu Emir Nevruz sok. No. 3 ve 11
OSMAN ARAŞ
Beyoğlu Emir Nevruz sok. No. I YORGÎ NİKOLAİDİS
Beyoğlu PerkAr Çıkmaa No. I BAKIRKÖY SEMTİ
MEHMET ALTINTAŞ
Bakırköy Sakızağacı Orta sok. No. II
BALAT SEMTİ
ALÎ NACİ SAF
Balat Vorilna cad. ,no. İlâ
LEON YUDA KURTARAN
Balat Tahtaımlnnre No. 14»
YA8EF LEVİ
Balat Lapencller No- 25
EYÜP SEMTİ
HAKKI SAĞ ESEN
Muhlis Paşa cad. No. 52/3 Eyüp MEHPARE HEPER
Eyüp Camllkeblr cad. No. 80
FATİH SEMTİ
AZÎZ YÜKSEL
Fatih Kıztnşı cad. No. 24 MUSTAFA ŞEVKİBAŞYAVUS Fatih Sarıgüzel cad. No. 89
GALATA SEMTİ
ŞEVKET SEVENCAN
Galata Büyük Hendek cad. No. I HALICIOĞLU SEMTİ
VAKO LEVİ ve İSAK LEVİ
Halıcıoâlu Kumarhane cad. No. 148
KAPALI(*AR$f SEMTİ
NESİM ÇAKIR
Kapalı Çarşı Sahaflar No. 103 - İM BAYRAM KENT
Kapalı Çarşı örücüler No. M
SALAMON ERTOVI
Kapalı Çarşı Kalpakçılar 0041 No. M 'M AREKEL BALYOZ
Kapalı Çarşı Terzi Başı Aralık sokağı Ng. 1/4 ’ZİZ CÜNÎMAN
r/apalı Çarşı Kalpakçılar No. İM 5İRAYİR MEHTERYAN
Kapalı Çarşı Halıcılar sok No. 38
NESİM VE DAVİD
Kapalı çarşı Takkeclier »ok, No. 1/3
KASLMPAŞA SEMTİ
HAŞAN CIVANOÖLÜ
Kasımpaşa Dörtkuyu cad. No. 28
YAHYA KIŞMIR
Kasımpaşa ZincirUkııyu cad. No. 1/1
KADIKÖY SEMTİ
AHMET HAYDAR
Erenköy Elem Efendi cad. No. M
HÜSNÜ SARAÇOĞLU
Kadıköy Hallt Ağa cad. No. II KEMALETTfN ERERDAÖ
Kadıköy Hallt Ağa caddesi No. 16 SEMİH EREN
Kadıköy Söğütlliçeşme cad. No. 130 MAHMUTPAŞA SEMTİ ARTIN BEŞIRYAN
Mahmutpaşa caddesi No. 171 MIGIRDÎÇ BALTA YAN Mahmutpaşa cad. No. M ŞAHAN ALYANAK
Mahmutpaşa cad. çarşı Haa No. fl
VAKİTTİ MOLİNES
Mahmutpaşa cad. No. 157
CEMAL TURGUT
Mahmutpaşa trfanlye çarşın No. II İSAK ve HAVİM ŞERİKİ Mahmutpaşa No. 141
LAZ ARİ BA8MACIOÖLÜ Mahmutpaşa Haslıkçı Han No. 39 EYÜP KABRİ YALT İR
Mahmutpaşa No. 130
MEHMET ERDOĞAN
Mahmutpaşa No. 89
SÜLEYMAN ÖZCEBE vv ORTAĞI ARAM Mahmutpaşa No. 105
AHMET HAMİT GÜVENÇ
Mahmutpaşa No- 140
4Lİ GÜNERİ Mahmutpaşa No. İM
OHANBŞ KABAKÇIOĞLE
Mahmutpaşa No, 18
ABDULLAH SELVt Mahmutpaşa No. 174 AF1MOT ATA KÖflEOÖLV Mahmutpaşa No. 195/107
GÖSTHN GÖZBEY
Mahmutpaşa No. 107
LEON GEYVELİ
Mahmutpaşa No. 134
PİER KASABOĞLU
Mahmutpaşa No. 200
FAZIL ÜNAL
Mahmutpaşa No. 131
HALİL HİKMET EROBZ
Mahmutpaşa İrfanly» çarşUl No. İt
HAŞAN ARAŞ
MnhmutpaşB trfanlya çarşMi Ma. 1te
ARAM KUTNU
Mahmutpaşa No. 148
MEHMET ALİ GİRİŞ
Mahmutpaşa No. 78 MEHMET AZİZ BATUJt
MalırnütpûA* NO. 171
YUSUF GÖKÇE
Mahmutpaşa No. 193
A VRAM KALVO Mahmutpaşa No. 144 AGOP PALACIÖÖLU Mahmutpaşa Mercan ÖrtlcIUer No. 1»
SARrYER SEMTİ
BURHANETTİN BAŞTIMAR
Sarıyor Orta Çeşme cad, No. 36
ŞAKÎR. ŞATIR
Sarıyer Yenimahalle cad. No. 11/t
SÜLTANHAMAMI VE CİVARI
İBRAHİM LAGUDALÎ
Rışapaşa Yokuşu Fincancılar No. 71
FAHRİ ve AVNt KİGÎLÎ
Aşlr Efendi caddesi İstanbul Han altında I HÜSEYİN VE İBRAHİM ÖZER
fiultanhamam Hacı Küçük Cemi «ok. No. 8
MUSTAFA DALYAN
Sullanhamam Saka çeşme »kak No, 43 FEVZİ KAYIŞ ve HALİL ARAN
Fincancılar No. 13 AHMET KEÇEBAŞ ve AHMET ÇALLI Fincancılar No. 4
İSMAİL KABAKÇI
Çakmakçılar No, 80
T AHİR SÜNGÜ
Çakmakçılar No. 81
CEMİL MERCAN ve OĞLU
Rızapaşa Yokuşu Balcı Han altında No. 118/1 MUHTEŞEM KURAL VE ŞERİKİ
Rızapaşa Yokuşu Anadolu Manifatura Pazar *4 MUSTAFA KUTLU ve ŞERİKİ fiultanhftiHftm Ayanoğlu Han No. 17
MEHMET NAZIM DURSUN Fincancılar No. 18 NİMET NASIR
Hacı Küçük Cami sokak No. 1
FARUK ATA
Marpuççulor No. 34
HİLMİ KUVARTKI.I
Fincancılar cad. No. »
ALTAY ECE Fincancılar No. 17
HÜSEYİN VE NABRULLAH ÖZ D EMİR Bultanhamam Vastf çınar cad No. 119
ASİM UZUN
Fincancılar Yusufyan Han altında No. 8
OSMAN TOKAY
Sultanhamam Balet han altında ERDİŞ ALEMDAR Lmtd. Ştl.
Bultanhamam Kaputçular sokak No. S MEHMET ÇİNETCt ve REFİK PAK ER Yeni Postahane arkası No. 41
ŞİŞLİ SEMTİ
MAZHAR ÖZYEÖEN
Şişli Halâskfirgazl cad. No. 199
ŞEHZADEBAŞI SEMTİ
VEHBÎ ÇELİK
Şehzadebaşı No. 101
SAMATYA SEMTİ
BAYRAM ALİ İNAN
Bamatya Pamukçu sokak No. 05/1
ÜSKÜDAR SEMTt
Cad. No. 147
Ca(L No. 157/15»
Mildür v* ya baş
SÜLEYMAN SARGIN Üsküdar Hakimiyeti Milliye ÜT.Vİ ERSEV
Üsküdar Hâkimiyeti Milliye
DİKKAT: Bayii erimliden şikâyetleri otanlann en yakındaki Mağazamu
memuruna müracaat etmeleri sayın halkımızdan riea olunur.
Beden Terbiyesi İstanbul Bölge Başkanlığından
Mahallart Ada Pafta Par&ol cinsi
t a’ÖMdlyrtöyil 67
■ »
21
3 —Mecldlyeköyü
3 — Mecldlyeköy
»
23
23
Arşa
Üç odalı kûrglr ev Bir kat ahşap oda Arsa
Arsa ve teneke baraka
Takdir olunan
Sathi mesaham kıymet
1160 M2.
1317 F42
315 M2
4640 T.L.
2800 T.L.
400 T.L.
4542 T.L.
1575 T.L.
Sahibi
Şükrü. Tango»
4 — Mecldlyeköyü *
Yukarda vatiflarl »azılı : düriüğu namına istimlâk oh olunur.
Ar.sa
03
ta r! menkuller spor sahasına İlhak edilmek ı ■ ı 1285 taılhll İstimlâk karatnanifslnin l14777)
195 M3
Aprlne Şekcrclyan Fatma Toközsoy ve Hatllye Tuzamen
Mehmet Nuri Boa
487 T.L.
üz re Beden Terbiyesi ümıım a İnci maddesine tevfikan
AMERİKAN ÜNİVERSİTESİNDEN MEZUN — İngilizce, Fransızca, Arapça, Tilrkçeri İyi bllffl bir gen» iş aramaktadır. Tercüme da yapabilir. Aynı zamanda İngillıce dersleri ve-btllr. Akşamda (A-Ü> rûmuzıına mektupla müracaatları. 915
2 — İSÇİ ARIYANLAR
80 KURUŞA -=■ Şayak ptuıtaion ri tozluk diktirilecek. Evlerinde dikmek isteyenler Yusufyan han No. 12 müteahhit şerefettinv müracaatları. «67 —
BAKKALİYEDE ÇALIŞACAK TEZGÂHTAR ARANIYOR — Beyazıt Ordu caddesi 65 No. ya müracaat. 670
BEYOĞLU DÖRDÜNCÜ NOTER — Dairesinde orta okuldan çıkmak ve e-ski yazıyı bilmek çartlle bir daktilo bayan» ihtiyaç vardır, anlata Mer-tcbanl soknktHİd noterliğe müracaat edilmesi. «08
LÂZIM OLDUKÇA — İngilizce ticaret mektuplarım yazacak, gelecek, mektuplarla kutalokları terceme edecek mütercime ihtiyaç vardır. Ücret, sair şartların İstanbul posta kutusu 395 e yazılması. 895
3 - SATILIK EŞYA
SATILIK BUZ DOLAP — Az müstamel Kelvinatör markalı (4 ayaklı) satılıktır. Beyoğlu Tünel civarı Yazıcı sokak Doğan Aport. No. 42. Saat: 9 - 11, 2» - 4 aran. «75 — 3
BÜYÜK BÎR FIRSAT — Hiç giyilmemiş ve Avrupad» dikilmiş fskonks (Skunksl güzel bir kürk manto sahibi tarafından satılıktır. Almak İsteyenler Moda Mektep sokak 20 No.ll evde görülebilir. 920 — 1
SATILIK — Garaj, mağaza ve depo kapısı demirden olup ağırlıkla açılır gayet kullanışlıdır. Fenerbahçe tramvayı Koruyolu durağındaki bakkala mllracat: Telefon: 80444. 004
KALORİFER KAZANI ARANIYOR— 5 İlâ 10 metrelik bir kalorifer kazanı aranıyor. Satmak lstlyenler iıer «ün saat 19.dan sonra 85374 n telefonla milrncaatlar.ı ‘ 883
AVRUPA YAPISI — Mükemmel bir çifte tenezzüh sandan acele satılıktır. Görmek lstlyenler aşağıdaki adrese müracaat: Hasköy Camlattı marangoz Osmanın yanında. 303
KADIN VE BEVLİYE — Mütehassıslarına yarar muayene masası satılıktır. Okçumusa caddesi No. 11( Galata. Telefon 40038 925 — 1
£ — Kiralık — Satılık
KİRALIK KALORİFERLİ YAZIHANE — Bir daire beş oda (üç odaya da ayrılabilir) İçlçe İki yonhane ve tek bir oda kiralıktır. Müracaat: Alemdar hanı Rıhtım cad. No. 155 Galata kahveci Yunus- 689
KİRALIK KAT — Bostancı Küçükyalı asfalt Üstü No. 24. İstasyona İki dakika mesafede dört oda, banyo elektrik, sil tesLsatı, sarnıcı mevcut behçell. yas ve kış için kiralıktır. İçindekilere müracaat 924 — 1
MAHMUTPAŞA CADDESİNDE — 100 ve 102 numaralı dükkânlar ve Bahkpazon caddesinde 94 numaralı dükkân 8/11/945 saat 12-18 arasında Sultanahmet besine! sulh mahkemesinde satılacaktır. 833 —
SATILIK arşa — Topçularda sanayi mıntakası dahilinde fabrika yapmaya gayet elverişli kuyusu mevcut 3218 metre karellg bir arra satılıktır. Müracaat Tel: 49104. 303 —
30 BİN LİRA — Lâleli râna cadde dörder odalı üç buçuk ket yüzde 7 iratlı apartman. Taksim Abdülhak-hâmlt caddesi 23 Bozkurt Emlâk. Tel: 83532. Ö26 —
50 BİN LtRA _ Lâleli birinci cadde dörder odalı beş kat iratll deniz görür apartman. Taksim Abdülhak-hftmlt caddesi 23. Teleföh 83632 927 —
90 BİN LİRAYA — Lâleli Mustafa Kemal bulvan dörder oda hol yüzde sekiz iratlı on daireli apartman. Taksim AbdülhnkhBmlt caddesi 23 Telefon 83532. 928 —
21 BİN LİRAYA — Gedfkpaşa geni., cephe 0 oda 5 kat apartmana elverişli kâgir hane. Taksim Abdlll-lıakhâmlt caddesi 23. Telefon 83532. 929 —
15 BİN LİRAYA — Taksim Valide Çeşme 3 - 4 odalı kBşebaşı İki kntlı apartman. Taksim AbdIDhakhâmll raddesi 3». Telef ou S3&33 93ü —
SATtLIK — Cagsloğlunda Şeref Efefldl sokağında 33 No. dört Odalı su, elektrik, havagazı, klglr av. Pa-znrtJMd, perşembe günleri öğleden sonra görülür. 901
KİRALIK ODA — Beyazıtta İyi bir Türk alltuH yanında klz taloba için kiralık oda. Beyazıt: Yeniçeriler ead-deıd 117 No. d* tenrt bay Todoriye müracaat. 868
DEVREN SATILIK KÜÇÜK BİR DÜKKÂN — Beyoğlu İstiklâl caddesi Terke» sokak (Tünele doğru Yeril Mallar P&zan İlerisinde Şark Pazarı yanında) No. 1 müracaat. 872 — 1
BEYOĞLU (— Caddesinin İşlek ve gllzel bir yerinde mağaza sa olup devren satmak veya ortak İsti yenlerin 20098 ya telefon etmeleri.
873 —2
ACELE SATILIK EV — Eyüp Otak-çılnr (Abdilrrahmân Şeref beyi caddesi 114, 114/1 sayılı bir çatı altında bir tarafı 4 diğer tarafı 8 odalı havadar, manzaralı, elektrik, kuyusu ile bir miktar ağaçlı bahçeli İki ot satılıktır. Görmek isteyen içindekilere, görüşmek için Sultanhamam Aşlr Efendi caddesi Dllsls Zada han No. 3 Tahsin özgene müracaat. To-lefon 22865_________________880
KAHVE AÇMAK İSTİYENLERE — Mecldlyeköyünde BUyükdere caddesinde manzarası en İyi ve beş yol ağzında kahve olmağa çok elverişli üç dönüm bağ! ve bahçe ve İçerisinde dört odalı bir ev kiralıktır. T: 85390 ___________________________879
KİRALIK — Fabrikaya elverişli 150 - 250 metre murabba üzerinde bir bina aranıyor. Her gün 11-13 araş 31118 No. ya telefon «dllmest
832
SATILIK TÜTÜNCÜ DÜKKÂNI -Bakırköy lstaskonu karşısında pul ve piyango bileti de satan tütüncü dükkânı ehven şartlarla satılıktır. Bakırköy istasyonunda Acar Gişesine müracaat. 884
DEVREN SATILIK BAKKALİYE MAĞAZASI — Bomontl tramvay durak yerinde Ebe Kızı sokak 9 numaralı Akyüz Bakkaliyesi Müracaat: Galata Fermeneciler caddesi No 155 Necmettin Akyüz.________ 002
GÖZTEPE _ Tütüncü Mehmet Ef. caddesinde her türlü inşaata elvt-rlşll 1,5 dönüm arsa satılıktır. Pan-galh Zafer sokak No. 28 Sabrl Söy-lere-_______________________'199
14000 LİRAYA SATILIK EV - Pan-galtıda tramvaya 2 dakika, kârglr 5 oda. bahçe 1-4 kadar Galatadn Demir han No. 23 e müracaat. ___________ ________________897
ÖÛOO LİRAYA MAKTUAN SATILIK KÂGIR EV — Tedlyatta kolaylık. Beyoğlu Refik Saydam caddesinde 8 oda banyo, 1 - 4 e kadar GalatadA Demir han No. 23. 898
SATILIK KÂGfcR EV — Fatih At-pazarı Turşucu Halil sokağında İM daireli, dörder oda, zemin katında Ik1 oda, terkos, havagazı, elektrikli. Alıcıya boş teslim. Aksarnyon Borsa Pazarına müracaat. 916 —
3» BİN LİRAYA — Bokırköyünda 14 odalı büyük çamlı bahçeli boş t«fr> Um edilir. Ftvkalld* aoele oaUMı villk. Terdi Selefe TtLrk Emlâk Galata ömerâbit taa M /i telefon 42804 ________________________938 — |
KUMKAPIDA 5000 LİRAYA -Dört odalı muhtacı tamir apartm** olmağa eli erişil köşe ha» klglr M tenlim edilir satılık av. F»rdi Sala* Ttlrk Emlâk Galata ÖmerlMt hM 23/2 telefon 42388. 940 _ I
PARAYA İHTİYACI OLUP DA —
4000 liradan yüz bin liraya kadar
acele emlakini satmak Utiyenierta tapu senedi va çaplariyU birlikte Ferdi Selek Ttlrk Emlâk BürosuftA bizzat müracaatları kâfidir. Galata ömerâblt han 23/3, Telofon 42388 _________________________»41 — 3
TÜRKİYE EMLAK PlYABASINDAN — En küçük kıymet ten milyonlara kadar kıymette on İstifadeli emlâki şiza yerdi Selek Türk Emlâk Barosu temin eder. Galata ömerâMk han 23/3. Telefon 42368. 942 — 8
85000 LİRAYA ŞİŞLİDE ŞAHANE VİLLÂ — lio bin liraya Cihangirde 11 daireli apartman ve binlerse istifadeli satılık emlâk Galata ömer&bit han 23/3 Ferdi Selek Türt EmlU Bürosu, Telefon 42368 »43 — 1
ÜSKÜDAR — Paorbaşı mahaUşr d - Taşçımahrnut sokağında n«zareti fevkalâdesi, kuyusu, geniş; bahçai, bira» tamire muhtaç B numaralı hane ucuı flatle satılık. Oörmek: K5-şebaşındaki bakkala. Pazarlık: Kalamış tramvay caddesi 88 n um arali evin alt katma. 944 — ■
SATILIK DÜKKÂN — Galata, Mahmudiye caddesi No. 94. Müracaat: Beyoğlu. Aynaiıçeşme Keramal sokak No. 2 893 —
SATILIK APARTMAN - D1van-yolunda altında dükkânı bulunan liri katlı apartman satılıktır. Cağaloğia Çatatçeşme 40/1 No. ya müracaat.
P35 — 1
SATILIK KÖŞK — Suadly^de asfalt üzerinde ve denize nazır modern bir köşk satılıktır. 12.30 -13.30 da 43721 No. ya müraeaat.
938 — »
ADADA — İskele yatanındaki büyük gazino binan ve İçindeki bilû-mum mobllytslyle hail faaliyette satılıktır. Müracaat: Beyoğlu Gaz şirketi karşısında 54/3 Yıldu Emlâk telefon: 43378. 934 — 3
Çj -MÜTEFERRİK
ALMANCA DERSLERİ — Bir AvrupalI öğretmen üniversite llaa talebelerine ve husus! ders alacaklara İri ders verir. Pratik ders verir her yere gider. Frau Siftar Taksim Hoca Zade sokak 11 kat 3 871 —4
ANGLO, ARAP — Yarış kazanmış bir kısrak satılıktır, isteklilerin Akşam gazetesinde Kısrak rûmuzıına mektupla müracaatları. 878 — 1
Mtl-Uân
SATILIK YAZIHANE — Galat&dfl ticari ehemmiyeti haiz mahalde kalorifer telefon ve mobilyalı yazıhane devren satılıktır. Saat' 13 - 14. Tel: 40587 müracaat._____________919 —
6500 LİRAYA SATILIK EV — Bey-oğlunda altı oda ayda 85 lira kirada. İstiklal caddesi Taksim karakolu yanında Şetvan apart imanı kapıcısma müracaat. 9/3 — I
SATILIK EMLÂK ARANIYOR -îstanbulun her semtinde arsa, «t. aparlmatv yalı, köşk. dükkUn ve sair mülklerini satmak lstlyenler «Deney Emlftke» müracaat ederlerse arzularına daha çabuk muvaffak olurlar. Galata rıhtımında Kefeli Hüseyin han No. 3 Telefon 43840 792 — 2
APARTMAN KATI SATILIYOR -Üç odalı konforlu dört kat ayrı ayn her kah yedişer bin liraya satılıyor. BengU Küçük Evler Yapı ve Satış şlrkct.1. Galata, 8 ncı Vataf han No. 33 - 34. 922
TIP FAKÜLTESİ — Son sınıftan bir genç, orta ra Usa öğrencilerin» İngilizce dersi verir. Her yere gidebilir. Tıp Talebesi remzine. 8Û8 — 1
HUSUSÎ FRANSIZCA. ÎNGÎLIZCB DERSLERİ — Dersler münferit veya grup halindedir. Flatler ehvendir. Galatasaray Yfnlçarjı Hayriye cad. 24 numaraya müracaat. 917 — 4
FRANSIZCA DERSLERİ — Kolay metoda mükâlema, tercüme öğretilir. Yüksek ta hril, bilhassa tip zümresi Aşarinde izahat ve tercüme, her Fransızca branşından İmtihanlara hazırlanır. Y Ü. rttmuruna ^Üracaat,
27 BİN LİRAYA — Kurtuluş tramvay görür 3 - 4 odalı hol bahçeli manzaralı TillftnMi İki katlı apartman. Taksim Abdülhakhâmlt caddesi 23. Telefon 83532. 93i _
32500 LİRAYA — Tozkoparan asfalt ve Hailca tamaçılyla mütenazır bir dükkanı havi rfbrt oda hol alta daireli köşs başı apartman. Taksim AbdülhakhAmlt caddesi 33. Telefon 83532,______ 932 _
DİKKAT - Talimhane 5 katlı apartman 53 Md, dört katlı apart-] nmıı 55 bin, altı katlı apartman 72 bin, 8 daireli çift apartman 110 bin, 10 daireli çift apartman 120 bin. Maçka 12 daireli çift apartmanın nısfı 110 bin. Beyoğlu cadde 7 dalrelll kalorifer asansör bahçe vc deniz nanüdar apartmanın nısfı 120 bin liraya. Taksim AbdlUhakhilmlt caddesi 23 Bozkurt Emlâk. Telefon 83532
W3 —
MEKTUPLARINIZI ALDIRINIZ
Garatemts İdarehanesini adree olarak göstermiş olan karflerimls-den
AH.a — Mütercim _ Q.K — Tercüme — K.G — 8.B 80» — F.D — Rn-ik —■ K — JL.1
Iş. B.B — W.W — B.BS — K.C namlarına gelen maktupliM lda-jehanemlzden aJdıfnmlajn riM olunur
Zayi — Bcşlktaı nüfus memurluğundan aldığım nüfus kâğıdımı »ri ettim. Yenisini a-hueğimdim eflkl* nln hükmü yoktur.
İbrahim oğlu Nrasti O&rkaa şlktaş Dikilitaş Karataş M. No- •
_ TEZGAHTAR
Maruf bir mensucat fabrikasının îstanbuldakl satış mağazasında İstihdam edilmek özere yünlü mensucattan anlayan «hll-yctll bir tezgâhtara İhtiyacı verir. Taliplerin mufassal hal t«T-cılmelert ve halen bulundukları yer İle, lstlyeceklerl ücrot miktarını bir mektupla İstanbul (176) numaralı posta kutusu adresine (Tezgâhtar! rflmuzu H He bildirmeleri rica olunur ■■

Comments (0)