Seçme karikatürler
Bugün 8 inci sabifudn
i------------------------
AKŞAM
r-Kü çök-----
İlânlar
I Bgün 6 ncı sahifede t------------1
PAZARTESİ 11 Eylül 194»
Sene 31 — No. 11106 — Ftatl: her yenle 10 kuruştur.
Sahibi: Necmeddln Sadak — Yazı işlerini fiilen İdare eden: C. Bildik — Aksam Matbaası
nıinirü büyük geçil resminden iki enstantane; Solda zırhriı kuvvetler, sağda piyadeler geçiyorlar
Büyük geçit resmi çok parlak oldu
Yüzlerce uçak geçit resmine iştirak etti, kahraman askerlerimiz hararetle alkışlandı
Trakyadakl askeri tatbikata İştirak eden birlikler, dttn saat 18 da Safra köyü civarında bir geçit resmi yapmışlardır. Teni harb vasıtalsrlyle teçhiz edilen ordumuzun bu büyük geçit resmine havadan da yüzlerce uçak iştirak etmiştir. Geçit resmi Ud saat lürınüş ve binlerce İstanbullu tarafından heyecanla alkış) :,nın ıştır.
Geçit resmini, kara, deniz ve hava komuhuılariyle yüksek komuta heyetine dahi! subay-inr ve davetliler, hazırlanan tribünden taklb etmişlerdir.
Amerikan A/ikerî yardım heyeti başkanı -Jc. Brirfj ite ecnebi, ataşeler de ayni tribünden geçit resmini sonuna kadar ta-klb etmişlerdir.
Te Tl saat 10 da. Genelkurmay başkanı Orgeneral Abdurrah-mnr, Nafiz Gürman, tribün ö-nündekl yerini aldıktan sonra direğe Genelkurmay Başkanlığının bayrağı çekilmiş ve geçit resmi başlamıştır.
Evvelû, üç piyade alayı geç-* miştlr. Bunu, zırhlı birliklerin geçişi taklb etmiş. afe.r tankların. ağır makineli tüfeklerin ve motorize kıtaatın geçişinden sonra topçular ve süvarilerimiz, muhabere, istihkâm, nakliye ve sıhlUyo kılalırnnra da aynı intizam İçinde geçtiler. Yepyeni modern harb silâhlan ve en son sistem harb vasıtalarını büyük bir başarı ile kullandıklarını manevralarda ispat eder, kahramanlarıma. halk tarafından coşkun surette alkışlanıyor ve meydan alkıştan inli-
yordu halkın bu içten gelen serili tezahüratı geçli resminin sonuna kadar devam, etmiştir,
tkı ittin dc‘-"iitı «‘den manevra ve dün yapılıp muazzam geçil resminden sonra Tiirk ordusu kudret ve kuvvetinin büyüklüğünü bir kere daha ispat etmiştir.
Orta Doğu
Ingiliz siyaseti
İsrail-Arap münasebetleri hakkında İngiliz görüşü
Londra 11 (A,A.) — (Afp>: İngillerenLn Orta Doğuda ta-kibedeceğl siyasetinin ana hatları Observer dergisi Lausanne muhabirinin hususî mektubunda şöyle İzah edilmekledir;
(Arkası sahife 2; sütun 5 te)
Vaşington konferansının beyannamesi
Ingiltere, Amerika, Kanada işbirliği yapacaklar
Dışişleri Bakanımız Pire’den geçti | Atina 12 (Radyo) — Ankara vapuruyla Türkiyeye dönmekte olan Türkiye dışişleri bakanı Necmeddin Sadak dün Pireden geçmiştir. Hasta bulunan Yu- | nan Dışişleri bakanı Çaldaris namına Protokol umum müdürü. tarafından selâmlanmış tır.
EH333ZS3E1
Vaşington konferansına iştirak eden Bakanlar: Soldan Cripps. Aeheson, Bevin ve
Filibe konsolosluğumuzda bir bomba patladı
Kançılarlık odasının penceresinde de başka bir bomba bulundu, nüfusça zayiat yok
Ankara 11 (A. A.) — Sofya el- ne gelen Bulgar milis memur-
! çlliğlınl2den verilen malûmata göre 9/10 eylül gecesi saat 23 de Filibe başkonsolosluğumuz binasının kapısında bir bomba infilâk etmiştir. Vaka mahalli -
ları o civarda devriye gezerken infilâk işitip koştuklarını başkonsolosumuza ifade etmişlerdir. Başkonsolosumuz derhal (Arkası sahife 2; sulun 5 tel
Amerikanın komünizm aleyhtarı siyaseti
Yarın Acheaon ile Bevin arasında yapılacak görüşmelerden sonra katı şeklini alacak
TCııshlngton 12 (AP) — Baş sftslı noktasında değişiklik ve kan Truman idarecinin komtt- genişlik yapılmasını teklif edenizin aleyhtarı siyaseti, yarın
Amerikan Dışişleri Bakanı Dean Acheson ve Ingiltere dışişleri Bakanı Ernest Bevln arasında bağlıyacak olan görüşmelerden sonra kail vc nihaî şeklini alacaktır.
Dün bildirildiğine göre, AC-heson, Amerikanın Uzak Doğuda tetkik etmek tasavvurunda olduğu yeni siyaseti nokbai nazarından insllterlnln işbirliği I programının hiç değilse dört e-
çektir.
Diğer taraftan da Bevln Ac-heson ile yapacağı bu görüşmelerde İngiıterenln maliyet fiat-lerinl düşürdüğü takdirde, A-mcrlkanın şimdiye kadar tn-gliterenin Asyada oynamakta olduğu rolün mesuliyetini üstüne alıp aLmıyaeağı meselesini bahis konusu edecek Ur.
Fransız dışişleri bakanı Ro-bert Schumann'ın da bu hafta sonunda Vaşlngtoııa gelmesi beklenmektedir.
Biz, bize benzememeğe başladık! ...
Türk milleti asırlar uzunluğunda kendini göstermiş, şahsiyetli bir millettir. O-nun için: «Biz bize benzeriz» tarzındaki iddiamız bu bakımdan hem sevimli, hem yerindedir.
Fakat türeyip gittikçe ü-reyen bazı garip takkeli ve acayip sakallı vatandaşlar, caddelerimizin, meydanlarımızın manzarasına lıâkiın olmağa başladığından, kendimizi kendimize artık ben-zetemez oluyoruz. Melon şapkalı, kara setreli, ökçesiz kundurah beynelmilel Musevî mutaassıplar, yahut Hıristiyan tarikatlara mensup tebdil papazlar, damgalanmış gibi yollardan geçerler,’ her yerde halk dönüp onlara bnkar. A-halimiz arasında fazla beliren bu yeni mürteciane kılık, plaj kostümiyle şehirde gezenler derecesinde âmmenin zevk ve mantığını irkiltiyor; ve:
— İbadet de mahfi, kabahat de mahfil - düşüncesini uyandırıyor.
Dini kılıklarla sokakta gezmek kanunen memnudur; haydi, bu mevzuu o çerçeve içinde mütalâa etmeyip. XX. asırlı tipinden ayrılan bu Şarktan modayı vatandaşlık hürriyeti tefsiriyle lıos görelim. Fakat ibadetini ilân edici âl ây işli bir kaba sofuluğu Müslüman dîni de uygun bulmaz. İmanın ve ibadetin zavahirle takviye edilmesi varit değildir. Bu zavahir, olsa olsa, cemaatin bütünlüğünü şüphelendiriyor; vahdete zarardır.
Acaba, vaizlerin bu türlü izahı, tâkkellilerin polis tarafından tâkib edilmesinden ziyade müessir olmaz mı?
Londra 12 (Radyo) — İngiliz, Amerika ve Kanada maliye bakanlarının maliye konferansı, bu gece mühim bir beyanname ' yayınlıyacak ve üç devletin İşbirliği yapmağa karar verdik -İ lerini USn edecektir. Bu beyan-1 name, sterline karşı güveni sağ-
layacaktır. Ayrıca Vaşingtonda İngiltere, Amerika ve Kanada temsilcilerinden mürekkep daimi bir İktisat konseyi kurulacaktır.
Konferansın alınmasına karar verdiği tedbirler arasında İngUterenln Marshall dolarları-
nı Kan ad ad an buğday almağa ve stratejik stoklar yapmağa kullanmayı, Amerikan gümrük usullerinin sadeleştirilmesi. A-nıerikan ve Kanada sermayelerinin Sterlin bölgesinde ve gelişmemi? memleketlerde kullanılması hususları vardır.
[Muharrir neden petişmigorj
Falih Rıfkı Atay diyor ki:
"Bugünkü edebiyatçıların başlıca bahtiyarlığı, çok uzun bir gelecekte dahi herkes tarafından anlaşılabilecek bir dile kavuşmuş olmalarıdır,.
Hattâ bu devre edebiyat tarihimize belki yazı türkçesinin yeniden yapılma devri diye geçecektir. I Anketi yapan: Sadeddirı GOKÇEPINAR |
Falih Rıfkı Atay’ı Caddebos-tandaki evinde ziyaret ettim. Kendisini görmeğe gittiğim saat, o semtlerde oturanlar için istirahat* ayrılan bir zamana tesadüf etmişti, Bun» rağmen gördüğüm iyi kabul ve al ikaya teşekkür borçluyum.
Bahçede genç bir ağacın yan gölgelediği beyaz örtülü masada karşı karşıya olurduk. Türk nesrinin bu değerli üs l adiyle edebiyattan bahsetmek her zaman ele geçer bir fırsat değildir.
Konuşmamızda suallerimle sözünü Sik sık kesmiştim. Fakat yazıda bunu yapmıyacafım. Suallerimin neler olduğu kıu başlıklarda a anlaşıl çaktır.
Failli Ilifkı Alay
Created by free version of 2PDF
Son çıkan edebî eserlerimiz ve bu günkü edebiyatımız
FalUi Rıfkı Atay söze şöyle boşladı:
«— Elime geçen kitaplardan bir hayıfın! zevkle okuyorum. Fakat, meselâ, son elli yıl içinde bugünkülerden daha zevkle okunacak eserler olup olmadığını da kendi kendime soruyorum. Yıllordanberi Edebiyata Ccdldenin hemen hemen hiçbir cildini açmak hevesini duymadım.. Bizde her yem edebiyafc devri ya kendinden (incesini lüzumundan tazla büyülterek» yahut lüzumundan fazla küçül-
(Arkası 4 üncü sahifede>
Sanıl e 2
AKŞAM
İyi örnek
Bh kaleme sarılıp mütemadiyen -Pazarda satışlar kontrol edilmiyor. Fahiş fiatlere karşı mücadele açılmıyor. Bunlar yapılsa hayat ucuzlar...» gibi sütler [ptnr dururken bir tanıdığım şöyle demişti:
— Fahiş fiatlere karşı mücadele açılsa ne olacak? Pazarda satışlar kontrol edilse ne çıkacak? En mühim İstihlâk maddeleri devletin elindedir. Şeker fiatlerini o tâyin ediyor. Basma fiatlerini, kaput bezi fiatlerini o biçiyor. Tütün onun elinde. Nakil ücretlerini tesbit eden o. Bütçe endişeleriyle bunlarınfiatlerini düşüremea, hattâ raman zaman yükseltmek yoluna giderken pazarda şunun bunum sattığı maddelerin fiatlerini nasıl düşürmeğe girişebilir? Bugün devlet kendi imal ettiği istihlâk maddelerinin fiatlerini d üşürse hayatı yüzde yirmi beş ucuzlatmış olur. Sıra böylelikle ötekilelre mücadeleye gelecektir...»
O ramandan beri not defterimde kalan bu satırları diin, gazetelerde, kesme şeker fiatlerine kiloda dört kuruş zam m edileceği haberini okuduğum zaman hatırladım. Sekerin maliyetinden çok pahalıya, aşağı yukarı dört beş misline satıldığını biliyoruz. Bütçeye gelir temini maksadiyle vatandaşa pahalıya satılan şekerin kesmesine 4 kuruş daba zammetmek, daima yükselmek istidadında olan hayal pahalılığı balonunu biraz daha koyvermokten başka bir şey değildir. Şekerin kesme olarak imali masrafları, maliyet fiatine ihtimal 4 kuruş ilâvesini zarurî kılmıştır. Fakat buna benzer kiicük artışları müstehlik zümreye aksetirmeden yedirmek yollan bulunmazsa «fiatlerin yükselmesiyle mücadele» etmek bir hayal olarak kalmaya mahkûmdur. Satıcılar, satıcı vaziyetinde olan devleti örnek tuttuktan içim nasıl mu-ahaze edilebilir’ Şevket RADO
Başbakan Antep den Maraş’a gitti
Antepteki nutkunda «Kötülüklerle mücadele ederken namuslu adamları korumalıyı» dedi
Sellerin Muda riyada büyük tahribatı
40 ev tamamen 30 ev de kısn-erı yıkıldı, 20 kadar hayvan öldii. Zarar iki milyon liradır
Bursa 11 (AA.) Muhabirimiz
bildiriyor — Son yağmurların Mudanya ve M. K, Paşa havall-zlnde çok büyük tahribata sebep olduğu anlaşılmıştır. Mu-danyada 40 ev. bir yağhane, bir »ey Un deposu tamamen, 30 ev de kümen yıkılmıştır. Bazı evler de oturulamıyacak bir hale gelmiştir Hasanbey. Musabey, ve Ömeroey mahallesindeki evlerde hasar çoktur. Bir çok evler henüz su altındadır. Askerlik dairesi, iki metreye yakın ru İrtllBFina maTuzdar. Mudanya-da 20 kadar hayvan ölmüştür. İnsanca telefat yoktur.
Mudanya ile Bursa arasındaki küçük köprülerden birin! sel götürmüştür. Tirilye üzerindeki köprülerden bazıları yıkılmış evsiz kalanlar camilere ve komşu evlerine sığınmışlardır. Belediye ve emniyet teşkilâtı lüzum hı tertibatı alarak halkın ıstırabını azaltmağa çalışmaktadır.' Evleri kaphyan solar motopomplarla başa İtti nl maktadır. Sellerin tesiriyle Mudanya su tesisatı bozulmuş ve halk susuz kalmıştır. Zeytinliklerle bağlarda olan maddi zarar çok büyüktür Bu zararın İki milyon liraya bati* olduğu tahmin edilmektedir. Vali muavini Ab-diılkadir Keskin İle Bayndırlık müdürü Mudanyaya giderek vaziyeti tetkik ve tesbit etmlşler-
Diğer taraftan millet ve itlilerinden Talât 81merln başkanlığında bir halk partisi heyeti de Mudanya havalisine giderek variyeti yakndan görmüş, halkın dertlerine ortak olmuştur. Kızıl aydan yardım İstenmiştir.
Bursa-Mudanya-Gemlik ve M. K. Paşada son yağmurlarda zarar çok büyük olmakla beraber ölen kimse bulunmadğı anlaşılmıştır.
Yalova-Bursa yolu henüz a-çıimam ıştır.
Gemlik ile Orhangazi münakalesi kesik
Bursa ıı (AA.) — Son yağan yağmurlar Orhangazi ile Gemlik arasındaki şosenin dört kilometresini olduğu gibi alıp götürmüştür. Buradaki Karsak köprüsü de sular tarafından sürüklenmiş olduğundan münakalât tamamen durmuştur. Ancak İznik ve Yenişehir üzerinden otomobil seferleri yapılmaktadır. İstanbul ve Ankara ile gunlerdenberl telefon muhaberatı kesilmiş bulunmaktaydı. Dündenberl İzmlrle .de telefon muhaberatı kesilmiştir. Seller Mudanyada çok tahribat yapmıştır. Sellerin dağlardan İndirmiş olduğu çakıl, moloz ve kum yığınları evleri tıkadığından halk korku içinde kalmıştır.
Gaziantep 11 — Şehrimizden Maraş’a hareketinden evvel H&lkevtade tertib edDen toplantıda bir konuşma yapan Başbakan Şemseddin Gün al-tay. Oaziantebln tarihinden bahsetmiş, Türk ruhunun burada bütün şehamelin) gösterdiğini söylemiş ve bilhassa meyvacılığa çok elverişli bulunan Gaziantep topraklarından İstifade imkânlarını aramak I-cab ettiğine işaret eylemiştir.
Yollar meselesi
Başbakan bundan sonra demiştir ki:
«— Bu işte en evvel muvasala yollarının temini göz Önüne alınması zaruridir Biliyorsunuz bu sene Mecliste Narlı - Karka-mış hattının yapılması İçin salâhiyet aldık, önümüzdeki yılda bu yol için teşebbüse geçilecektir. Bu suretle yoldan 163 kilometre kadar tasarruf elde edilecektir. Açılmakta olan büyük Erzurum - İskenderun yolu memleketin dört bucağına bağlanmış olacak ve mahsullerinizi memleketin heı tarafına kolaylıkla sevkederek iyi bir kazanç temin edeceksiniz Aynı zamanda memleketin lıer köşesi sizin bu mahsullerin izden istifade edecektir.»
Halk idaresi
Şemseddin O ün al tay sözlerine şöyle devam etmiştir:
«— Maddi sahada ilerlemek oylunda attığımız adımlan mânevi sahada da atmak zorundayız. Halkımızda yüksek kabiliyetlerin tam mân asiyle inkişaf edebilmesi halk idaresinin yerleşmesine ve kökleşmesine vabestedir Halk idaresi yerleştikçe vatandaşlara teveccüh eden vazifeler de artmaktadır. Ve artacaktır.»
Rey meselesi
Başbakan reyini kullanacak
vatandaşın reyini atarken mem leke tin yükselmesinin o reye bağlı olduğunu düşünmesi icab ettiğini söylemiş:
•— Reyini verirken bir takım âdi meyillere, küçük hislere, kinlere, İğbirarlara kapılarak yanlış yollara giderse, tecelli edecek âkıbçtln mesuliyeti kendisine aittir.» demiş ve sözlerine şöyle devam etmiştir
(— Bunu her vatandaşın gayet İyi bilmesi lâzımdır. Çünkü demokrasi budur Halk İdaresi, en büyük mesuliyeti halka teveccüh eden idaredir Onun I-çindir ki sözümün başında mem lekctl maddeten yükseltmek ne kadar lâzımsa ahlâkını yükseltmek de o kadar lâzımdır demiştim. Fazileti ahlâkıyeye sahlb olan, Altah korkusunu taşıyan vatandaş, hayırlı İnsandır. Reyin! verirken böyle bir insanda ancak ahlâk duygusu, vatan ve millet sevgisi hâkim olur, Hep böyle olmağa çalışmalıyız. Yoksa demokrasi birim için hayır yerine şer get.rir Eğer demokrasi demagogların eline düşerse memleket ihtiraslar ve şahsi menfaatler arkasında yürüyen insanların uariçesl olursa anarşi yuvası haline gelir. Belki de vatandaşlar birbirlerine düşer, boğuşma başlar ve memleket Inhilâle sürüklenir gider.»
Başbakan «Kötülüklere karşı mücadele ederken namuslu insanları korumalıyız» demiş ve Gazianteplilere şu tavsiyede bulunmuştur:
— Memleket işlerine candan alâkalı olunuz»
Maraş 11 — Başbakan. Gazlan tep ten şehrimize gelmiş ve merasimle karşılanmıştır. Belediye tarafından verilen 300 kişilik ziyafette hazır bulunan Başbakan, burada kısa bir hitabede bulunmuştur.
Sergi mamulatı
Sanayiciler, »ergiye mahsus mamulat yapıyorlar
Sanayiciler İstanbulun ilk ser girine dikkati çeken bir ehemmiyet atfetmişlerdir. Bir çok sanayi müesseseleri sergiye mah sus İmalât yapmaktadırlar. Bun lar arasında Sümerbankın Na-rilil fabrikası sergi armasını taşıyan gayet zarif basmalar, Malatya fabrikası ipek, merserize, goblen döşemelikler, mensucat santral fabrikası sergi alâmeti Ue yapılmış hususi desenlerde emprimeler sergi hâtırası olacak ve serginin muhtelif hususiyetlerini ihtiva edecek yün ve İpek eşarplariylc zarif ipekli mendiller, şişe ve cam fabrikası husus! hamurdan, su, şerbet ve sofra takımları, seramik fabrikaları porselen ve seramik sofra takımları ve sergi anble-] mİ halinde biblolar, kuyumcular sergi anblemlnden küpe yüzük ye broşlar, ıtriyatçılar sergiye mahsus ve İstanbul adını taşıyan hususi ve yepyeni bir esans hazırlamaktadırlar.
Bunlar, sergi komiserliğinin haber alabildiği hazırlıklardır. Bir çok sanayiciler sürpriz yapmak maksadiyle hazırlıklarını gizil tutmaktadırlar.
___________________ 12 EvTÖT Îfi49
Akdeniz atletizm birincilikleri
Dün İnönü stadında yapılan müsabakalarla sona erdi
Alacak yüzünden
BaSatta 2 yaralama
Ahmet, araya giren Mehmedi yaraladıktan sonra elinden alınan bıçağı ile kendisi de yaralandı
Ihi garip yangın Buz dolaplarının kontak yanmasından çıktı
Biri dün Karaköyde, diğeri de dün gece yarısından sonra Vefada İki garip yancın hâdisesi olmuştur
Karaköyde Camii Cedit sokağında Savanın mraeci dükkânı diin pazar olması dolayı-siyle kapalı bulunduğu halde İçeriden dışarıya bir hayli duman çıkmakta oldu*u görülmüş, bunu haber alan zabıta derhal itfaiyeyi haberdar etmiş ve grup hâdise yerine gelmişse de yapılan incelemelerde bu kesif dumanın buz dolabındaki elektrik kon tak tından ileri geldiği tesbit edilmiştir.
Gece saat bir buçukta da Vefada Kovacılar caddesinde Ahmet Akçalıya ait ve kapalı bulunan Aile Kasap evinden dumanlar çıktığı devriye tarafından görülerek itfaiye haberdar edilmiş, bir grup vaka yerine gelince, buradaki vaziyetin de aynen Karaköyde ki gibi olduğu alnaşılmıştır Her iki hâdise hakkında tahkikat yapılmaktadır.
Suriye seçim kanunu
İlk tahsili bitren kadınlar oy verecekler
Şam 11 (AA.) _ AFP: Bu akşam yayınlanan seçim kanununa göre, 30 bin kişiye bir saylav seçilecek ve Müslüman ol-mıyanlar da parlâmentoya gl-rebllereklerdir. Diğer taraftan Bedevi aşiretler! de istişare konseyinden seçilen okur yazar altı saylavla temsil edileceklerdir.
18 yaşını dolduran bütün vatandaşlar oy hakkına sahlb olmakla beraber kadınların ilk tahsili tamamlamış olmaları şarttır. Namzetlerin de okur yazar ve 30 yaşında olup oyların yüzde 40 ı İle seçilmeleri ge-rkemektedir.
İçişleri ve Bayındırlık Bakanlan geldi içişleri Bakanı Emin Brlşlrgll ve Bayındırlık Bakan* Şevket Adatan «Giresun» vapuru Uo dün KaradenİKtan şehri mise gelmişlerdir.
Dün akşam Bal atta Salhane sokağında iki kişinin ağır surette yaralanmasiyie neticelenen kanlı bir vaka olmuştur.
Karanlık Meyhane sokağında 7 numarada oturan Haşan Dağlı ile Ali ve Safer adlarında İki kardeş arasında para meselesinden kavga çıkmıştır. İki kardeş, Haşana lâkırdı anlatama-yınca gidip babası Ahmet Dağ-h’ya kendisini şikâyet etmişlerdir.
Ahmet Dağlı bu şikâyete kızmış ve bıçağını çekerek iki kardeşin üzerine atıldığı bir sırada Mehmet Akkoç İsminde biri
araya girerek mâni olmak istemiştir. Fakat Ahmet bu sefer Mehmet Akkoçu bıçaklıyarak bir tarafa yıkmış, bu esnada Ali de bir el çabukluğiyle Ah-mcdln elinden bıçağını alıp kendi bıçağı İle onu yaralamıştır.
Kanlı hâdise bu şekilde daha fazla büyümek istidadı gösterdiği bir sırada zabıta memurları yetişmişler, yaralı Mehmet Akkoç ile Ahmet Dağlıyı Guraba ve Musevi hastanelerine kaldırmışlar, diğerlerini yakalamışlardır.
Tahkikata savcılık cikoymuş-tur.
Filibe konsolosluğu
(Baş tarafı 1 inci sahJfede) milis âmlrliğine müracaatla tah klkat talep etmiş ve bunun û-zerlne milis âmiri ile milis men supları konsoloshaneye gelerek tahkikat İçin İçeri girmeğe müsaade İstemişler ve verilen müsaade üzerine konsoloshaneyi gezmişler ve infilâk neticesinde harap olan cümle kapısından, kırılan camlarla dökülen sıvalardan parçalar almışlardır.
Bombanın infilâkından konsolosluk memurlarımız arasında hiçbir' zayiat yoktur. Ancak, o sırada sokaktan geçen bir kadın ensesinden yaralanmıştır.
Diğer yandan dûn sabah saat 11 de Filibe konsolosluğumuzda kançıların çalıştığı oda pencerelerinin birinin dışında bir kutu şeklinde ve ucundaki fitili tamamen yanmamış ve üzerinde Bulgarca »pencere» ibaresi bulunan infilâk etmemiş bir bomba görülmüştür Mills derhal haberdar edilmiş ve gelen mütehassslnr bombayı zararsız bir hale sokmuşlardır.
Bu bomba hâdiselerinin mahiyetini aydınlatmak ve tamam layıcı malûmatı tesbit etmek üzere Sofya elçim İs hemen gerekli tahkikata ve Bulgar hükümeti n ezdin de teşebbüse geçmiş bulunmaktadır.
Bursanın kurtuluşu
Dün heyecanlı şenliklerle kutlandı
Bursa 11 — Bursa nın kurtuluş bayramı bugün büyük bir halk kitlesinin iştiraki İle Cumhuriyet alnında kutlandı. Sabah, askerin şehre girişi temsil edildi. Müfreze hükümet meydanına vardığı sırada İstiklâl marşı ile şanlı bayrağımız direğe çekildi.
Muhtelif hatipler tarafından söylenen heyecanlı nutuklardan sonra. Cumhuriyet alanındaki törende harar bulunan vali muavini. belediye reisi Ue hükümet ve partiler erkânı bir alay halinde Şehitliğe giderek aziz şehitlerimizin hâtıralarını taziz ettiler. Oradan da kolorduya tiki) re böylece törene son ve-darnıua karşı beslediği derin
Güzellik kıraliçesi
Amerikada seçilen kıra 1 içe, 18 yaşında bir kızdır
Atlantic City (New-Jersey) 11 (AA.) — AFP: Güzellik Kı-raJlçecl Jacque Mercer, 20 btn seyirci önünde Amerika güzellik kıraliçesi olmuştur.
Dûn Atlantic Clty'de bütün Amerika devletleri güzellik kıralı çel er! arasında yapılan müsabakada Amerika güzellik teı-rallçest seçilen Jacque Mercer 18 yaşında bir kızdır.
New-Jereey valisi Alfred Dris-coll’un taç giydirdiği kırallçeye, tahsil masrafı olarak 5 bin dolarla bir otomobil hediye edilecektir.
minnet ve şükran hisleri belirtildi ve böylecve törene son verildi.
Orta Doğu
(Baş tarafı 1 inci rahlfede)
1 — Her devlette ecnebi azınlıklar sayısını asgariye indirmek.
Filistin Araplan için tasarlanan rakam 100 bindir. İsrail, sürgün Araplara tazminat olarak, mutabık kalınacak bir para verecektir.
Bundan başka bugün uzakta bulunan 200.000 Yahudi 5 yıl İçinde İsrail'e nakledilecektir.
2 — Ufak tefek hudut tâdilleri müstesna, İsrail devleti bugünkü sınırlan İçinde tutulacaktır.
3 — Arap mülteciler Ürdün ile Suriye arasında taksim e-dilecektlr. İleride Irak ve Bln-gari de Wr miktar mülteci alabileceklerdir.
4 — Kudüs meselesinin halli her şeyden önce İsrail İle Ürdün arasındaki dostluk münasebetlerinin gelişmesine bağlı kalacaktır.
Haydut Giulıano’nun akrabaları tevkif edilecek
Roma 11 (AA.) — (Afp)
Palermo'dan gazetelere bildirildiğine göre, haydut Glullanoya karşı harekete geçen kuvvetler komutanlığı, haydutların akrabalarının polis tarafından rehine olarak muhafaza edilmelerine karar vermiştir.
Haydutların akrabalarından, tevkiflerinden önce hayduttan tenlim olmağa ikna etmeleri istenecektir.
Birinci Akdeniz Atletizm birincilikleri karşılaşmalarına dün de İnönü stadında devam edilmiştir.
İtalyan atletleri gene bazı müsabakalara girmemişlerdir
Havanın bir gün evveline nazaran daha iyi oluşu müsabakaların heyecanlı olmasına m-beb olmuştur.
Dün yapılan müsabıklarda şu neticeler elde edilmiştir;
2OT metre:
P — Antonlo Slddi (t) 28;
2 — Doğan Acarbay (T.) 22,0;
3 — Raşit Öztaş (T.) 23;
4 — Halûk Keman (T.) 23,8. İtalyan atletinin bu mevsim
en İyi derecesi 33,8 dir.
Yüksek Atlama:
1 — Al ban o Albanese (İ.) 1,80;
2 — Ekrem Aydın (T.) 1,70.
İtalyan atletinin bu mevsim en İyi derecesi 1,90 dır. Türkiye adına Ruhi Sanlp ile A. Holyaf-kin girdilerse de derece alamadılar.
3.080 engelli:
1 — Mustafa özcan (T.) 9,5,4;
2 — Ekrem Koçak (T.) 9.58,2;
3 — Ali Polat (T.) 10.41,3.
Bu müsabakaya ltaiyanlar girmediler.
Cirit atma:
1 — Halil «ıraman (T.) 81,31;
2 — İlhan Taşucu (T.) 49,10:
3 — Kemal Koksal fT.) 47,55 Bu müsabakaya ltaiyanlar
girmediler.
8M metre :
1 — Aldo Fracassl (t) 1,58,6;
2 — Cahit önel (T.) 1,58,7;
3 — Turhan Göker (T.) 3,02,4;
4 — tlhami Koç (T.) 2,17,8.
Bu yarışı kazanan İtalyan atletinin bu mevsim yaptığı en iyi derece 1,52,7 dir.
400 e D çelil:
1 — Mustafa Batman (T.) 58,2
2 __ismet Dinçcan (T.) 58,4;
3 — Burhan Cengiz (T.) 58,4;
4— Vural Yücer (T.) 59,8.
Bu müsabakaya ltaiyanlar girmediler.
Disk atma:
1 - Angelo Profetti (t) 42,14;
2 — Bülent Turgutean (T.) 39.60;
3 — Çelil Uçarer (T.) 39,09;
4 — Emin Tokgös (T.) 36.25 5WO metre:
1 — Nuri Öksüzal (T.) 16,18,1; 3___Cihat Tun çay (T.) 16.36,5
3 — Feridun Topuzdu (T.) 17,35,6.
Bu müsabakaya ltaiyanlar girmediler.
Uzun atlama:
1 — Antonlo Siddi (t.) 6,90; 3 — Aval Akgün (T.) 6,85;
3 — Ruhi Sanaip (T.) 8.31:
4 - Haşan Ülkü (T.) 6,28.
Müsabakayı kazanan İtalyan atletinin bu mevsim en iyi derecesi 6,99 dur.
4 X 400 metre bayrak jranşı:
1 — Türk A takımı 3,34,1 (Vural Yücer, Burhan Cengiz, ismet Dinçcan, Doğan Acarbay).
3 — Türk B takımı 3,34.4 (Rıza lşman, Cahit önel. Turan Göker, Ekrem Koçak).
Bu müsabakaya ltaiyanlar girmediler.
Maraton neticeleri:
1 — Mustafa Kaplan (T.) 2 saat 41,16;
3 — Ahmet Aytar (T.) 2 saat 41,55;
3 — Galip Darılmaz (T.) 3 saat 00,45;
4 — Bekir öztûrk (T.) 3 saat 08,00;
5 — Hüseyin Güleşen (T.).
Bu müsabakaya İtalyanlar girmediler.
Müsabakalardan sonra evvelâ İngiliz marşı çalınarak İngiliz bayrağı, Italyan marşı çalınarak Italyan bayrağı. Türk marşı çalınarak Türk nayrağı şeref direklerinden indirilerek birine! Akdeniz atletizm birincilikleri bu suretle sona ermiş oldu.
dır Zamanla oyuna katılacakların fazlalaşacağını mutlak göreceksiniz.
İlgili bir Akdeniz memleketinde bir kongTe toplıyarak bu oyunların nizamnamesini hazırlamakta çok fayda vardır. Bir çok milletler bu yarışmalara katılacaklarını Türk atletizm federasyonuna yazı He bildirmişler ve Türk federasyonu misafirlerin burada bulunduktan sırada bir kongre akdini programa almış bulunuyordu. Katılacaklarını bildirmiş olanların bir çoğu ancak son dakikada gelemi yeceklerini bildirmiş olduklarından böyle bir kongre toplamak mümkün olmamıştır.
Ferdi birincilik şekilnde yapılmış olduğu cihetle ve bu birinciliğe ancak İtalyan ve Türk atietleri katılmış olduğu halde müsabakaların (Birinci Akdeniz atletizm şampiyonası) unvanını taşıması doğru olur. Bu şampiyona, daha geniş bir çerçeve içerisinde cereyan edebilecek olan Akdeniz atletizm şampiyonalarına iyi bir temel teşkil edecektir.»
Fenerbahçe, Altayı da 1 - 0 yendi
İzmir 11 — İki maç yapmak üzere şehrimize gelen Fenerbah çe takımı bugün güzel bir hava, kalabalık bir seyirci kütlesi önünde ikinci karşı!aşmasını Aitay takımı ile yapmıştır. Birinci haftayım golsüz olarak »Ona ermiş, ikinci devrede Al-taylılar zaman zaman tehlikeli inişler yapmışlarsa da devre t ortalarına doğru Fenerbahçe-den Mehmet Ali Lefterden aldığı pası İyi kullanarak oyunun yegâne golünü atmş ve maç ela böylece Fenerin 1-0 galibiyetiyle sona ermiştir.
Suriye muhteliti 22 eylülde geliyor
Fenerbahçe tarafından davet edilmiş olan Suriye muhteliti 22 eylülde lstanbula gelecek. 23, 24 ve 28 eylülde Fenerbahçe Be şiktaş ve Galatasaray iie üç maç yapacaktır.
M. Dorr’la refikası İzmirde
İzmir 11 (AA.) — iktisadi işbirliği Türkiye icra komitesi başkanı Mr Russel Dorr. bugün saat 12,20 de özel bir uçakla. beraberinde eşi. çocukları ve yardımcısı bulunduğu halde şehrimize gelmiş, Cumao-vası hava alanında belediye başkanı Reşat LeblebJcioglu, Birleşik Amerika'nın İzmir başkonsolosu, emniyet müdürü ve basın mensuplan taraıfndan karşılanmıştır. Mr. Russel Dorr, belediye başkanı Ue birlikte doğruca misafir olacağı Tüccar Kulübüne gitmiş ve yolda başkandan İzmir ve Ege’nin türlü İstihsalleri, ticari faaliyeti, tarihi ve özel hususiyeti olan yerleri etrafında malûmat almıştır.
Mr. Russel Dorr. Anadolu ajansı muhabiri Ue yaptığı konuşmada güzel İzmir'i etraflıca görmek ve tetkik etmek istemesine rağmen fazla kalanı ıhacağından müteessir olduğunu, kısa bir müddet kalıp (narı gezeceğini, İlk fırsatta tekrar gelerek şehri ve civarını arzu ettiği gibi dolaşacığını söylemiştir. Mr. Dorr. yarın sabah fuarı ve şehri gezecek, bilhassa İzmir'in ticaret ve is adamları ile bir konuşma yapacak ve saat 15,50 de öze) uçağı İle Ankara'ya dönecektir.
Halûk SAN
Ürdün Kıralı
Amman 11 (AA.) _ (Afp); Kıra] Abdullah'ın İspanyada*
Baş hakem Holt’un
beyanatı
Birinci Akdeniz atletizm bi- hangi yoldan avdet edeceğine rinciliklerinde başhakem olarak dair Ürdün hükümetine şlmd» bulunan milletlerarası atletizm ye kadar hiç bir resmi tebiiğn federasyonu gene) sekreter! ve yapıimamşılır. Bununla berata** Londra oümplyadları teknik yan resmi surette öğrenildiği-komitesi üyelerinden E. J. Holt' ne göre, kıral, evvelce habeı basına şu beyanatı vermiştir: Iverildiğinin aksine olarak I.üb-
«— Ufak başlı yan şeylerin [nan Ve Mısır’da durmadan (i liftçe k vakit büyümek İstidadını rudan doğruya Amman'a avde". göstenliğini hatırlamak lâzım- edecektir.
Created by free version of 2PDF
12 Evlûl 1949
Sahife 3
Sabah Gazeteleri Ne Diyor?

Kesme şekerler
k
Ajansların haber verdiğine göre, dünya sağlık teşkilâtının KanadalI Genel müdürü Dr. Chiaholm, son beyanatında, atom bombasını gölgede bırakacak biyolojik bir madde keşfedildiğini ve bu maddeden 7 ons kadarının bütün yaşıyan insanları öldürmeğe kâfi geldiğini söylemiş.
Bay Chisholm, bu demecini dünya sulh tcşkliâtı birliği üyeleri huzurunda yapmış.
Demek ki ciddi biı şey... Hoş doğru olmasa bile, Ho-roşima’yı o hale etiren ve üçüne üşünün atılmasına mevdan kalmaksızın Japon-ponvayı 7 milyonluk sağlam ordu.siyle diz üstü düşüren atom bombası, 1945 ten beri hayli inkisarlar geçirmiştir elbette. Daha müterakkilerinden. vani 1950 tiplerinden birkaç bin tanesi bütün medeniyeti, insanlığın son ferdiyle birlikte ortadan kaldırmağa kâfidir.
Mühiş bir hikaye okumuştum:
Katliâma gelen istilâcılar. yakaladıkları esirlere, kendi mezarlarını kazdın-' yorlar. Başlarında fazla uğ-j raşmak zahmetine de kat-1 lanmayıp, halk arasından bazılarına kurtuluş ümidi »eriyor; hemcinslerine omların nezareti altında kazma salla tıryo! ar. öldürülenler, bizzat hazırladıkları mezarlarına girdikten sonra, bu sefer, deminki yerli onbaşılardan bir kısmına öz kabirlerini kazmak vazifesi, yeni yerli başçavuşların kumandası altında veriliyor. Ancak son kalatu haklamak işi zalim istilâcılara kahvor.
Şeytanürrecîm de «reli düşmanı Âdı*m oğluna buna benzer bir imha plânı hazırlamış olacak Bütün terakkileri gözden geçiriniz: Topyekûn imhamızın çarelerini, kendi mezarlarımızı kararcasına bulup çıkarıyoruz. İşimize vanyacak keşifler devede kulaktır.
Ömrün bir nebze uzatılacağına dair geçenlerde heyecanla ilân edilen ilmi müjde Pastenur Enstitüsü müdürü tarafından yan yarıya esefle, varı yarıya müs-tehziyane tekzih olundu. O kadarına gitmiyelim: Bu a-toın asrında saçlarımızın dökülmesine bile mâni olamıyoruz; malûm tâbirle kelimize merhem bulamıyoruz! Fakat fertleri, milletleri, simdi de bütün beşeriyeti imha etmek çaresini sorarsanız, işte o zaman derhal hazrr ve nazırız! Onda ilâmaşallah her sene dev adımları! Demek artık son vc kati çareyi de Şeytan, âlimlerin kulağına fısıldamış. Hazır olmayın cenaze namazına! Arkamızdan kılan bulunmıyacak. Birlikte yolcuyuz!
Cevdet Paşa merhum. Kısası Enbiyasında: «Filânca kavim çok ilerledi, binalar kurdu, maddi medeniyeti ilerletti. Fakat doğru yotdan saptılar ve putlara taptılar» der. Şimdiki beşeriyette de, bir sapmaca ve tapmaca var. Bu umumi dalâlete karşı Rai man yolunda gûya biri, yürütecek yeni mürşitler pek zayıftır. Gene son telgraflar arasında:
«Dünya sulhunun temini için Unesco nun da alâkalı bulunduğu bir Gandhi plânı hazırlanmaktaılır.»
— Bahar gelecek, yonca bitecek! - hesabı.
Kaldı ki, derdin büyüklüğüne kıyasla pek küçük olan Gandhi dahi ölmüştür... Tahlisiye gemisinde kaptan yok!
Ve diğer bir haber: Dün- . ___________.. .........
yayı bugün idare eden siya- ( alınan pastalara da fiat koyma silerden hepsi, birer elini ğa karar vermiş ve daimi encû-hastalıkla malûlmüş... Bü- mene bu hususta bir teklif yük toplantılara gelirken, yapmıştı. Teklif kabul edllmlş-çantularında evraktan faz- tir. Yakında ilân edilecek olan la ilâç taşıyorlarmış. j encümen kararına göre alındığı
Kimlerden medet umdu- yerde yenilmeyen pastalar 18 ğunıuzu varın kıyas edin! I kuruştan fazlaya satılmayacak-1 «Vay, benim köse saka-' lir.
lun »
Bereket versin, Seylan’ın
Belediye, bakkallara yüz ton kesme şeker verdi
Fabrikalarda kesme imalâtının pahalıya mal olması yüzünden bu İmalâttan vaz geçileceği söylenmekte IdL Faka* buna Bakanlar Kurulunun karar vermesi lcabetmektedlr. Bu karar şimdiye kadar çıkma mış-Ur. Ancak elde kesme şeker stoku azaldığı İçin Şeker şirketi yeni kampanyaya kadar İstanbul ihtiyacı için yüz ton kesme şeker vermiştir. Belediye bu şekerleri semt bakkalarma tevzi etmiştir. Kesme şeker maliyet t La tinin toz şekere nazaran 4 kuruş fazla olduğu, hâlen kilosu 198 kuruşa satılan kesme şekere bu dört kuruşun İlâve edileceği söylenmektedir.
Şeker şirketinin İstanbul ihtiyacı İçin verdiği yüz ton kes-m» şeker az görülmüş İse de fi-atinin pahalı olmasından rağbet görmemekle ve bakkallarda kolayca bulunmaktadır.
çeker
Ekmeklik
Fırıncılar, ofis tarafından verilen ekmeklik unların evsafından memnun olmağa başlamış-laadır. Şehrimizde daha İyi evsafta ekmek çıkarılması İçin Kauadadan İthal edilen buğdayların yeril buğdaylarla karıştırılarak öğütülmesine başlanmıştır.
Belediyeden alâkalıların söy-ledlklerine göre bazı semtlerde çıkan ekmekelrden şikâyet edilmektedir. Şikâyetlerin geldiği muayyen semtlerde İse kabahatin fırıncılarda olduğundan şüphe yoktur. Bu halin kısa zamanda önlenmesine gayret eden belediye, kontrollarını daha ziyade arttırmağa ve hllekâr fırıncıları şiddtle cezalandırmağa karar vermiştir.
35 bin kurbanlık koyun getirildi
Kurban bayramı yaklaştığı İçin çarşı ve pazarlarda hazırlıklara başlanmıştır.
Bayram İçin şehrimize 35 bin baş kurbanlık koyun getirilmiş ve civar mer'alara çıkarılmıştır. Hâlen et fiatleri nispeten ucuz olduğu İçin kurban flatlcrinin de müsait olacağı tahmin edilmektedir. Söylendiğine göre bu bayram kurbanlık koyunlar 30 -50 hra arasında satılacaktır.
Sabun fiatleri
Ortada hiç bir makûl sebep (yokken sabun fiatlert kiloda i 5-7 kuruş arasnda yükselmiştir. • Bu yükseklik hiç bir surette İzah edilmemekte ve sadece tüccar ve esnafın keyfî hareketinden ileri ı geldiği anlaşılmaktadır. Bu hu-ı susta belediyenin alâkasını bek-ı lerlz.
Belediye, pastalara fiat koyacak

Lûtfi Kır d ar muamman
VATA.Vda Atana* F.mta Yalman yukarütl başlıkla yaadsğı başmakalede. İstanbul vahşinin değiştirilmesi etrafındaki şayialardan babLsle diyor ki:
Ortalıktaki menle, bir doktor Lûtfi Kır d ar dâvası olmaktan uzaktır. Dünyada hiç bir mevki, şahsi surette bir insana bağlı sayılamaz, Kırdarın buradan gitmesiyle memleket zarar görür, fakat nihayet kıyamet kopmaz. Bize elem veren asıl manzara; bütün bu gürültünün, mutedil ve genç unsurlar da dahil olduğu halde. Halk Partisinin açık ve doğru yollardan uzaklaşmağa meylettiğine bir alâmet teşkil eder gibi görünmesidir. Demek ki seçimde başarı ümidi; her şeyden evvel uysal adamların el altından bir şeyler çevirmesine bağlanmakta ve şahsiyet sahipleri kafile kafile ortadan uzak-faştırılmaktadır. Memleket öl-çüsiyle en iyi imtihan geçiren Lûtfi Kırdarın memlekette kalmasına bile tahammül edllml-yerek, kendisi, harice sürgün muamelesine tabi tutulmaktadır. Başbakanın birdenbire basına karşı gösterdiği husumetinde asıl salkl, İh tim alki, ga-
»etelerin bu meseleyi her şeyi vaktinden evvel açığa vunua-aıdır.

Malatya nutku
YENİ SABAH guetesl «M* blyı nutku* başlıklı baş jra&ı-■icmIi Başbakan Şemaeddio Garnallay'm Malatya'daki nutkunu yorum!ıyarak diyor id:
Malatyadakl sözler üzerinde, bütün memleket halkının ve Halk Partisinin İtina He düşünmesi lâzım gelir kanaatindeyiz. O Ünal tay bir memleketin mazisi ile irtibat ve alâkasının kesilmesinin ne kadar vahim neticeler doğuracağını açıkça İfade ediyor. Hakikaten m azizi ol-mıyan ve yahut geçmişini unutan, daha fenası geçmişini kötü görmeğe başlıy&n bir memleket ve millet, yüksek hamlelerden, istikbale emniyetle bakmak imkânından mahrum kalır.
Başbakanın Malatya nutkunu, yüksek mahfillerde hasıl olan büyiik bir intibahın hayırlı bir mahsulü gibi saymak lâzımdır. Memelkette demokrasi yerleştirmek hususundaki sözler ise üzerinde her zaman durduğumuz bahislerdir. Bu fasılda da söz ve vaad merhalesini aşarak fiiliyata geçmenin vakti çoktan gelmiştir.
Âlimane lâflar
80 N POSTA (*rcletdnde Selim Ragip Emeç (Âllmuıe Lâflar» sertevfuta baş yansında Ticaret ve Ekonomi Bakanı Vedat Dicle Linin iktisadi re mali vasiyetimizin iyi olmadığına dair Celâl Bayar't* Ödemiş'te söylediği nutka verdiği oevap ve tekldierin sathi olduğu hak-kıruiaki mierinl yorumlıyarek diyor M:
Netice bütün bu söylenenlerin zıddına olmaktadır. Yani her □e ki bizim iktidarın eline değmektedir; ya o iş berbat olmaktadır veya berbat olmak ılıere bulunmaktadır Bu beda-hate rağmen, nasıl olur da. mesul bir Bakan; kalkıp ortalığı gül guhsten gösterir? Doğrusu havsala almaz hâdisedir. Bu, sannımca, İcabetsin veya etmesin; olur olmaz zamanda bir şeyler söylemek istemek gibi tuhaf bir psikolojik hâdisedir kİ, alâkadarları», zamanında susmanın bile bir meziyet olduğu gerçeğinin hâlâ İdrâk edilememiş olduğunu bize gösteriyor. Bu münasebetle biz de kendilerine hatırlatıyoruz kİ eğer her hareketinizin dayanağı İlim ve teknik ise, nerede bu ilmin ve tekniğin neticeleri? Onları da sLz bize lütfen gösterin?
artışları
1938 yılına nazaran 1949 senesinde ne kadar arttı?

Kötü havayı değiştirmek lâzım
Kadastro faaliyeti hızla devam ediyor
Bugüne kadar 15 vilâyetin kadastrosu ikmal olundu
ve
Ayrıca baraj tasası. su ,yol meydan istimlâkleri işlerini kolaylaştırmak üzere mühim çüde bazı köylerimizde de dastro yapılmıştır.
ve
Çekler Marmara Karadeniz bölgesinden de tütün alacaklar
Başbakan B. GünalLay, Diyarbakırdaki konuşmasında suiistimallere ve gayrimeşru kazanç temin eden-j lere karşı hükümetin alaca-
Ttearet Bakanlığı tarafından' S» tedbirlerden bahsederek neşredilen istatistiklere göre ŞU izahatı verdi: 19’8 se • • an 1849 _n— Devlet otoritesini şah-
temmuzundakl fiat artışları şu si menfaatine âlet eden, sui-şelalde görülmektedir: Hububat %U3I, bakliyat 4«2, ithalât maddeleri 602, hayvan fiatleri 562. hayvan mahsulleri 516, yakacak maddeleri 325, madenler 488. dokuma maddeleri 468. deriler 462, kimyevi ve tıbbi maddeler 319. sınai ve madeni yağlar 316. kâğıtlar 306. yapı malzemesi 384.
Sebze ve meyva fi-atlerinde artış var
Son yağmurlardan sonra sebze ve meyva fiatleri yükselmeğe başlamıştır. Domates İki mis İİ. karpuz ve kavun fiatleri de ayni nispette yükselmiştir. Bu hail gören belediye, civar bölgelerden şehre bot miktarda sebze ve meyva gönderilmesini istemiştir. Öğrenildiğine göre bu talep Bursa. Yalova ve civarından sevkedilecek mallarla yerine getirilecektir. Bunların pazartesi günü şehre motörler-le nakledileceği ümid edUmek-tcdlr. Fiatierin tekrar düşmesi bekleniyor.
Peynir fiatleri
Yurdun her tarafında kadastro ve parselasyon fallyetl hızla devam ediyor. Kadastro Umum müdürü Mümtaz Tarhan, bu faaliyet hakkında şu İzahatı vermiştir:
«Üç seneden beri kadasro faaliyetine geniş ölçüde hız ver-iniş bulunuyoruz. Müdürlüğün' hedefi; az zamanda çok adette parsel kadastrosu yapmak ve bu suretle kadastro maliyetlerini asgari hadde düşürmektir. Dünya kadastro çalışmalarında bu İşe kıymetli topraklardan başlanmaktadır. Biz de kadastro yapılacak yeireri tesblt ederken parselleri kıymtetl olan şehirlerimizi ön plâna alıp bunların iktisadi ehemmiyetini, nû-fos kesafetini ve gayrimenkul tasarruf şekillerinin girift ve karışık olup olmadığını göz ö-niinde bulundurarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bugüne kadar 15 ilimizin şehir ve bele- ] diye hudutları dahilindeki parsellerin kadastrosu tamamen ikmal olunmuştur. Hâlen yedi İlimizde on aLtı kadastro t eş ki-' lâtt bu illerin de kadastrosunu yapmakla meşguldür. Ezcümle' dastro mühendisi yetiştirilmek ’ üzere yeni nlr şube açılmış ve bu seneden itibaren tedrisata başlamıştır*
öl-ka-
Ege bölgesinden üç milyon kilo tütün mübayaa ederek şehrimize gelmiş olan Çek ticaret heyetinin Marmara vc Karadeniz bölgelerinden de üç milyon kilo tütün satın alacağı bildirilmektedir. Şimdiki halde Çekler her firmadan teklif mektupları İstemektedirler,
Kaşarın toptan fıatı 400 kuruşa çıktı
Mera vc sınır İhtilâfları görülen bazı köylerimizde de hususi postalar, vasıtaların azlığına ve _______
mütehassıs elemanlarımızın a- J Diğer taraftan yakında şeh-dedlnln mahdut bulunmasına Ui- *l—»- *'"■
rağmen, kadastro maliyet hesaplarımız diğer memleketlere nazaran çok daha müsaittir.
Arazinin kıymetine nispet edilecek olursa tsvlçrede maliyet binde 7 olduğu halde Türklyede maliyet nispeti binde 4 tür. Bunu arazi yüz ölçümüne tatbik edecek olursak, beher dekara dü şen maliyet İki liraya yalandır kİ, bu nispet Fransa ve İsviçre -ye nazaran daha elverişlidir.
rimize yeni bir Alman ticaret heyetinin daha geleceği haber verilmektedir. Almanyada Vlr-ginla tütününün rakibi olarak tanınan Türk tütünü harbden sonra yeniden rağbet kazandığından. gelecek heyet de yalnız tütün mübayaaslyle meşgul lacaktır.
o-
Sanat dostlan cemiyetinin toplantısı
Sanat Dostlan cemiyeti ta-
Türk ölçüsünde kadastro faaliyetinin tamamlanabilmesi a- rafından önümüzdeki cuma gü-razi kadastrosunun «Tapulama nü saat 16 da Topkapı sarayı kanunu» nun çıkmasına müte- j müzesinde bir çay tertip edH-vakkıftır. Kanun çıkarıldığı tak ml?tir. Burada bütün sanatse-dirde teknik elemana şiddetle 'erler hazr bulunacaktır, ihtiyaç olacaklar. Onun İçin İstanbul Teknik Olculunda ka-
Istan bulun yarısından ziyade ikmal edilen kadasrosunu ta-. marnlamak maksadlyle bu ilimizde mevcut dört Kadastro müdürlüğü dokuza çıkarılmış- r tır. Bugün İstanbul un Beyoğlu kazasında iki nüdürlii, İstanbul tarafında; Beşiktaş, Sarıyer, I Bakırköy, Eyüp Karat ve Üskî- ’ Samsun İllerimizin saha faa-, liyet devam ediyor. Bu yerlerin önümüzdeki sene tamamen Ik-mal edileceği muhakkakır.
Ankara merkezi bu yaz sonunda tamamen bitimmiş ola- ( çaktır. Kalecik, Çubuk. Kızılcahamam, Kırıkkale ilçelerinde. çalışan kadastro postalan İşlerini bitirmek üzeredir Kayseri. Samsun İllerimizi salta faaliyeti tamamen İkmal edilmiş ve mesai buraya intikal ettirilmiştir. Bugüne kadar kadastro
3© Ey t öf akşamına kadar açılan 150 lira bakıydı tasarruf hesaplan
1 Kasra
tarihinde çekilecek
Pasta fırınlarında ve şekercilerde perakende satılan pas- su ikmal edilen parsel adedi bir faların fiatleri muhteliftir. Bu buçuk milyona yaklaşmıştır, hale son vermek için belediye,' fırın ve pnstahanelerden satın
,............................!
Rahman a galebe edeceğine' f?,ebe edeceğini mistik şC. ■ ina«‘mıvorur. İşte bunun ».[•cı,dc umuyoruz, buna inan j çitidir ki, bir türlü tertibe maktan *>ir türlii fariğ ola ‘ SOkulmıyar.; daima nıeııfi. n,,-Voruz. ümit dünyası tanctoinac an., daima’ Yanj kL,acas,. i,L^nların müspet haarlennde ekmlı, ,1)ukaddc„t,. ,blism elinde-Kavriolıınan hnvnlım.r.u t. I , , .
dır ve ıs Allaha kalmıştır.
daima menli, artış, daima.
kaydolunan hayatımızda ilâhî bir mucizeyle ıslahatı bekliyoruz. Hayriıı şerre'
(Vâ - Nü)
Kadın hesapları
özel ikramiye çekilisinden faydalanırlar.
Gişelerimizden broşür alınız.
Türk ye İş Bankası
Ticaret ve Ekonomi Bakanlığının kaşar peyniri İhracına izin vermesi üzerine 50 ton kaşarın dışarı satılacağı haberi, iç piyasada bu malın flitlerini hemen fırlatmıştır. Kaşarın toptan kilosu 340 kuruştan 400 e yükselmiş olup perakende fiat-ler de 430 - 480 kuruş civarındadır.
Diğer taraftan beyaz peynir ihraç edilmediği halde onun da fiati yüksekliğini muhafaza etmektedir. Orta yağlı beyaz peynirlerin perakende kilosu 280 kuruştur. Beyaz peynirde görülen fiat yüksekliği, ou yıl İstihsalin az oluşu ile İzah edilmektedir.
Parasız yatılı olarak ecnebi okullarda okuyacak çocuklar Bu sene İlkokullardan pekiyi derece ile çıkan çocuklar arasından biri kız, üçü erkek olmak üzere dört çocuk ecnebi mek-| teplerde parasız okuyacaklar-. j . j .. , tuınuKi gevşe
dır fchrimMrtl FronM tasle- ,„,durmacl|,k rıyle Avusturya okulu milli e- , • • ■ ----
ğitim müdürlüğüne müracaat ederek bu çocukların seçümesl-ni ve isimlerinin bildirilmesini istemişlerdir. Müdürlük de milli eğitim memurlarına vaziyeti bildirmiştir. Milli eğitim nıe-
15 milyon liralık buğday siloları yapılacak
Toprak Ofisi Oenel Müdürlüğü memleketimizde kurulacak büyük buğday silo ve ambarlan
için 15 milyon liralık bir proje ranırlar: en İyi derece He okulu hazırlamıştır i bitiren 25 çocuk seçmişlerdir.
Ofisin hazırladığı projeye gö- Bu çocuklar evvelki gün ve dîin 30 bin tonluk, Mahmut paşa İlk okulunda mü-tonluk, sabaka İmtihanına tâbi tutul-
rc İstanbıüda
İakenderunda 20 bin tzmlrde 10 bin tonluk silolar muşlardır. Kazananlar yakında Derincede 4 bin tonuk mısır si- Hân edilecektir. Çocuklar orta loşu, Akçakalede 4 bin tonluk, Usede yatılı ve parasız ola-Kcnyada 4 bin tonluk beton sİ- rn*c okuyacaklardır.
iolar, Sarayönü, Erzurum, Fa-( küı, Kadınhan, Blsmllde dörder bin tonluk çelik silolar yurdun muhtelif yerlerinde hangarlar yaptırılacaktır.
; Ayrıca MersLn ve İskenderun limonlarında tahmil ve tahliye iğlerini kolaylaştıracak makl-nolarla mücehhez ikişer bin tonluk silolar da inşa edikcck-
HBU
TÜRKİYE
HOLANDA
arasında yeni Ticaret anlaşması imzalanmıştır Holanda ile işleriniz için bankamıza müracaat ediniz. Holanda da kendi şubelerimiz vardır.
Galata : Karaköy Pala»
İstanbul: Büyük Postahane yanında Alalemçl Han
HOLANTSE BANK-UNI n.v
Okuyucu şikâye i
Demiryolları idaresinin dikkat
nazarına
Kocam, Haydarpaşa garı Boşrevlzörü 7535 sicil sayılı Zeynelâbldin Bayık 14 temmuz 949 da emekliye sevk-olundu. I» temmuzda da öldü. Personel nıevduatlyle meydana getirilen olum yardımı sandığından memur ve müstahdeminin vasiyetine göre aile efradına ölüm akabinde cenazeyi kaldırmak, dul ve yetim maaşı tahsis o-ltıncaya kadar da idare olunmak üzere verilen parayı hâlâ alamadık. Dul maaşım da sürüncemededir. Yokluk ve sefalet içindeyim Alâkalıların dikkatlerini çekmenizi rica ederim.
Başrevizör Zeynelâbidin Bayık eşi Âfet
istimal vapan. vatandaş hukukunu ızrar eden adamların hesaba çekilmesi iktiza eder. Bunlar hesap vermek mecburiyetindedirler. Kazanılan gayrimeşru servetlerin hesaplarının aranması da zaruridir. Bunlara doğru adım atılmıştır. Bîr taraftan hükümetin memurlarını sıkı kontrolü altında tut-masiyle, diğer taraftan vatandaşların suiistimale meydan vermivecek şekilde hareketleriyle fenalıkların birçoğu önlenmiş olacaktır.» ..
Kanunî bir hükümet id a resinde elbette bunun b8yİ8““ olması lâzımdır. Devlet o-D-toritesini şahsî menfaate â-CM let etmek, suiistimal, vata ra-daş hukukunu ızrar, faille- O riııin süratle ve şiddette ve- c zalandırılmasuıı icab ettiren O suçlardır ve bu suçlan işli-’ yon kötü kişiler elbette hesap vermeğe mecburdurlar. Fakat bu mecburiyet hiçbir zaman, hiçbir suçlunun vicdanına, iradesine hükmedip ukubetini ara*' mak üzere onu kendi ava-ğıyle tıpış tıpış kanunun Q huzuruna götüremez. Suçlu daima kanundan kaça- S? cak, kaçamak vollan arıya-c ak ve kanun her an onu tâ C0 kib edecek, kaçamak yollan-nı 11kıyacaktır. Öteden berijTT mevcut kanunlarımızda bu '**' nu temin edecek cezaî müeyyideler vok değildi, belki biraz hafifti. Fakat bazı ahvalde tatbikat gevşekliği, kitaba uydurmacılık gibi kaçamak vollan kötü kişilere fırsat verdi ve bugün hükümeti yeni kanun tedbirlerine baş vurmağa mecbur kılacak derecede kötülüklerin kökleşmesine mevdan bıraktı. Netice itibarîyle bu variyet, halk ile idare mekanizması arasında itimadı sarsan bir soğuk hava yarattı. Bu havanın tesirivle-dir ki halk, her hangi bir sahada aksaklık görünce orada mutlaka bir suiistimal kokusu sezinlemeğe çalışıyor.
Dileriz ki yeni tedbîrler gereği gibi tatbik olunsun da aradaki bozuk hava izale edilsin-
■ Savın Başbakan, kazanılan gayrimeşru servetlerin l hesabını aramak zaruretini de belirtti.
ı Gene kanunların tatbikatındaki gevseklik. kitaba , alâkasızlık,
hatalı yolların dolambaçlarında hedeften uzaklaşmak gibi çeşitli fırsatlar serbes piyasada kötü kişilerin ekmeğine yağ sürdü, kesit vatandaş kütlelerinin ıstırabı pahasına, mahdut bir zümreye haksız, gavrimesrtı servetler temin etti. Hart» devirlerine nispetle bugün mikyas belki biraz daha kii-cülmüştür, fakat kütle men' faati aleyhine zümre istis-marcıh,”ı maalesef hâlâ de. vam ediyor.
Şimdiye kadar olanların | hesabını aramağa imkân I vok. bundan sonrası irin müessir tedbilrer alınabilirse ne mutlu bize!
Cemal Refik
2 0 >
0 p
Ebeye tecavüz edenler ağır cezaya verildi
Zonguldak — Bir ay önce Çaycuma ilçesine bağlı Kokak-su istasyonundan vazifesine git inekte olan ebeye, yolda kanısına çıkarak türlü işkencelerle günlerce dağlarda tecavüzlerde bulunanlardan 11 tanesi A-ğırcezada muhakeme edilmek üzere tutuklu olarak Zonguldak cumhuriyet savdığının id-j dlanamesiyle Agırçezaya verH-■ inişlerdir. .
j Ferrarede tayfun
I Ferrare 11 (A.A.l — (Afp> Dört kişinin ölümüne sebep olan tayfun biitün Ferrare bölgesini harap etmiştir Bir çok ev hasara uğramış, telefon ve telgraf görüşmeleri uzun müddet kesilmiştir. Zarar mühimdir.
A K 3 A M
12 Eylfı’ ln49
Miilıaırir neden yetişmiyor?
Falih Rıflcı May iliyor ki:
^Bugünkü edebiyatçıların başlıca bahtiyarlığı, çok uzun bir gelecekte dahi herkes tarafından anlaşılabilecek bir dile kavuşmuş olmalarıdır»
Hattâ bu devre edebiyat tarihimize belki yavı türkçesinin yeniden yapılma devri diye geçecektir
Alkol, vücudun hangi uzuvlarına zarar verir?
İçkinin tahribatı daha ziyade ruhidir, irade, muhakeme ve faaliyet kudreti bırakmaz, garibi şuki içki damar sertliğine mâni imiş
Evvel zaman içinde i
Meşhur Veli efendi
>
Oğlu Emin efendi kepçeyi hoşafa daldırıp içtikçe «oh öldüm» dermiş dalkavuklardan biri dayanamamış ve «Şu kaşığı lütfetmeniz biraz da bizler ölsek» cevabını vermiş
manlıca devrinde düşünü temi-yt-cek kadar mükemmeldir.»
Mekteplerimizde edebiyat ve okuma zevki
•— Mekteplerimizde sanat ve okuma zevkini uyandırmak ve beslemek lâzımdır. Edebiyat derslerinin nasıl okutulduğunu bilmiyorum. Fakat sanat ve edebiyat eserleri etrafında, bu günkü mektep diplomalıları sayısı 1le kıyas edilemlyecek kadar düşük olduğuna şüphe olmıyan ilgisizlik bundan da ileri geliyor. Trenlerde, vapurlarda, evlerde kitap ve dergi okuyan kaç kişiye rastlıyoruz? Hattâ evinin bir köşesinde kitap rafı bulunan kaç aile vardır?
Sanat ve edebiyat eserleri dışında, bilhassa gündelik gazetelerde yazı yazma seviyesi hayli aşağıdır. Bozan bütün İstanbul gazetelerinde edebî değil, siyasi, hattâ İktisadi deril toplu ve alâkalandıncı bir yazı bulmadığımız vardır. Galiba en büyük ehemmiyeti mekteplerde edebiyat terbiyesine vermemiş: lâzım!»
Dünyanın bütün memleketlerinde alkol kullananların gerek sıhhi gerekse sosyal durumları. önemli dâvalar arasında gelmekledir. Bu dâva halledilirken de, İçki hakkında bir çok yanlış kanaatler ortaya çıkmıştır.
Acaba içkinin hakiki zararları nelerdir? ve içki vücudun hangi organlarına tesir etmektedir. Son 50 sene zarfında
ka. alkol hakkında daha bir çok rivayetler vardır. Meselâ fazla içkinin kalb. böbrek ve diğer organlara zararlı olduğu söylenir. Fakat alkolün bu türlü zararlar ilmen henüz kati olarak tespit edilmiş değildir. Alkol siroz hastalığı yapar mı?
Bir sarhoş hastalığı olarak tanılan siroz bile, hiç alkol
Fransadan başka diğer memle-, kullanmıyanlann da tutulduğu ________________________________*•—bakımdan
istatistik- alkolün siroza sebebiyet verdiği 1 kâti olarak söylenemez. Müzmin alkoliklerin de ancak % 8 siroza tutulduğu tespit edilmiştir.
Alkol ülserli bir mideyi daha kötü bir duruma sokabilir. Fakat alkolün midede ülser yaptığı doğru değildir. Alkolün böbreklere doğrudan doğruya zararlı olduğu da doğru değildir. Türlü İçkilerde kullanılan etliyi alkolü gözlere nadiren zararlıdır. Fakat odun alkolü olan methyi alkolü, körlüğe sebebiyet verir.
(Baş tarafı 1 inci sahifede) terek, garip bir komple» içinde doğar
Bugünkü edebiyatçıların başlara bahtiyarlığı, çok uzun bir gelecekte dahi herkes tarafından anlaşılabilecek bir dile kavuşmuş olmalarıdır. Hattâ bu devre edebiyat tarihimize belki •yazı Türkçesinin yeniden yapılma» devri diye geçecektir. «Çok uzun gelecek» sözüne şaşmayınız: Konuşma dilini esas tutan eserleri, dört, beş, altı asırlık eserleri, biz. bir nesil önceki eserlerden daha pek kolay anlıyoruz. Bir orta mektep çocuğu, küçük bazı izahlarla. Yunus Emreyi ve Kabusname tercümelerini anlıyarak okuyabilir. Ayni çocuk edebiyat fakültesini bilirse bile dünkü Alımed Haşim'i ve Süleyman Nazif’i ne okuybailir, ne de anlıyabllir.
Yalnız nesir ve şiir yaratmağa daha elverişli bir dil kazanmış değillerdir. Şiir de eski vezinler zindanından kurtulmuş ve hakiki musikisine kavuşmuştur.
Bence ne romanda, ne tiyat-' roda, ne hikâyede, ne şiirde
tarikata, vücuda ceUrditi; ou, Milletlerarası telif de bundan önceki nesle gıpta ettirecek bir kalite üstünlüğü hakları anlaşmasına gösterdiği söylenemez. Gerçi şimdi kimseye dâhi dendiği yok: | Fakat otuz kırk yıl önce de dâhi sıfatı bugün adlan bile nerede İse unutulacak olanlara kadar harcanıp durmuştur.
Geçenlerde bir Fransız dostuma Anatole Rrance'ın yeniden okunmağa başlanıp başlanmadığını sormuştum:
«— Yavaş yavaş...» cevabını verdi. Sonra dedi ki:
•— Anatole France s-*-1-devirlerde okunabilir. O. sükû- __ na doğru gittikçe Anatole Fran jm-? o gazetelı ce’da yeniden canlanacaktır.» viuıc ^CU;S1L, UttUJ UU1CMC11-,
Acaba bizim cemiyetimizin ve n( bir Jjşçl gündeliğinin yarısı dilimizin yirmi beş yıldır İçinde nispetinde tutmaktadır. Bizden yaşadığı buhran şartiariyle sa- yapılan tercümelere gelince, nat vf edebiyatın gelişmesi a- kendimizi o kadar tanıtmak ibrasında bir münasebet aramak doğru -almaz mı? Her türlü şartları kanatlarının gölgesi altında bırakan büyük sanat dehalarındaki mucizeye benzer kuvvet nasıl eide edilebilir?»
girmeli miyiz?
| (—Ben bugünkü kitap ve gazete satış ve kazanç şartlan içinde telif haklarından fayda göreceğimizi zannetmiyorum. Acaba bundan, garplı milletlerden hiçbir eksiğimiz kalmamış olduğunu göstermek gibi bir teselli mi bekliyoruz? Acaba gazetelerimiz bugün halk efkârını aydınlatmak İçin Irenk kitap, dergi ve gazetelerinden tercüme sakin ettikleri yazıların karşılığını ödemek zorunda kalsalar, ne o-_ 1er ki bunları ter-cûmc edenlerin dahi ücretleri-
zencimizi o aaaar lanıunas ın-ttyacındayız ki ben bilâkis bu tercümeleri yapanlara sübvansiyon verilmesi fikrindeyim.»
Edebiyat sahasındaki verimsizliğin sebepleri
ketlerde içki İçenlerin sayısı'blr hastalıktır. Bu azalmıştır. Tutulan iere göre, dünyada en çok içki İçilen memleketler şunlar dr: Fransa. Ispanya. Belçika, İtalya. Birleşik Amerika, Almanya, İsveç ve İngiltere. Yalnız Amer İkada 61,000.000 kadın ve j erkeğin alkol kullandığı tespit edilmiştir. Bunların 3,250.000 1. fazla miktarda içki İçenler, 750,000 i de alkolikler dercce-sinde İçkiye düşkün olanlardr.
Alkol vücuda alındığı zaman.
, hazmol masına vakit kalmadan mide ve ince bağırsaklar tarafından İmtisas edilir, ve kana ve sinir sistemine tesir ederek vücuda bir uyuşukluk verir. Sarhoştuk derecesi, kandaki alkol derecesi ve dolayısile beyin ve sinir sistemindeki alkolün derecesi ile aJâkadarclr. Bazı kimseler kanlarındaki alkol nispeti 0,05, bazı ender kimselerde 0,30 u bulur bulmaz sarhoş olurlar. Kanda alkolün toplanması ile içki içenin tavn ' hareketi arasındaki münasebc- ı ti şu şekilde sırahyabillrlz: 1) 1 Alkolün cinsi, 2) Alkolün miktarı ve içilişindeki sürat, 3) içki sofrasına oturulmadan evvel yenilen yemeğin miktarı. 4) İçki İçenin sıhhi durumu. 5) İçkiye karşı tesis edilen bas âdetler.
Alkolün yarattığı ölüm tehlikesi
Kandaki alkol miktarının 0,05 e çıkması İçki İçene bir keyif vermekle beraber. bu miktar % 0.6 ya çıktığı zaman İçki içenin hayatı tehlikeye girmiş demektir. Hattâ alkol miktarının 0.8 e çıkması öliımle neticelenebilir.
Bilhassa, içkiye düşkün olanlar içkinin lehlnç bir çok uydurma kanaatler ortaya atmışlardır. Bu rivayetler, yapılan bir çok tecrübelerden sonra, şu seklide tashih edilebilir:
İçkinin hakikî tahribatı ruhîdir
Alkolün hakiki tahribi ruhidir. Alkol beynin yüksek merkezlerini mahvettiği gibi, İnsanda muhakeme, kontrol, ve irade diye bir şey bırakmaz. Alkolde mutlaka bir fayda aramak icap ederse, alkolün damar sertliğine karş bir dev& olduğunu zikredebiliriz. Alkol umumiyetle damarları genişlettiği için, İçki kullananlar damar sertliği hastalığına tutulmazlar.
içki ömrü kısaltır mı? Ame-rikada John Hopkins hastanesi doktorlarından Dr. Raymond bu soruya cevap vermek için. 5,000 den fazla aile üzerinde tecrübeler yapmıştır. Dr. Raymond tecrübe yaptığı aileler üzerinde 3-5 nesil ileriye kadar gitmiş ve itidalle İçilen içkinin ömrü ne uzattığı ne de kısaltmadığı neticesine varmıştır. Fakat bol miktarda içki tabiî olarak ömrü kısaltmaktadır. . News Weekteu
Ingilterede veremle mücadele teşkilâtı
■ I
Veremliler tedavi edildikten sonra da bakım altında bulundurulmakta ve kendilerine yardım edilmektedir
•— Maalesef bizde sanat pek az ilgi ve yankı bulmaktadır. Okumayı sevmiyoruz. Politika İçinde çırpınıp durduğumuz hal de bile. Türklyede çıkan bütün gündelik gazetelerin satış yekûnu Fransada iyice bir romanın sürümünü bulmamaktadır.»
Tercümede hayli ileriediğiml-
Büyük Britanya milli sıhhat servisinin yürürlüğe girdiği 5 temmuz IMS, tüberkülozun tedavisiyle ilgili hareketli mücadelede önemle işaret ’
bir tarihtir.
Büyük Britanyanın hastane servisleri 14 ! ayrılmıştır. Her bölge, umumi sıhhat servisine edilmiş olan asli mahallî sıh-1 hat teşkilâtlarının bir çoklarından daha büyük bir birlik teşkil etmektedir. Memleketin bazı kısımlarında, hattâ şimdiki' silmiş bedeni takatiyle sıhhat kanununun yürürlüğe telif olmayan bir hayat surme-girlşindcn evvel bile, hastane ğe mecbur kalması takdirinde, tesisleri ve bakım sistemi şü- tedavisi İçin sarfedllen zaman mûllû idi. Küçük çocuklar için ve paranın heba olmak tehllkc-özel sanatoryumlar, kemik ve s,öe mâruz bulunduğu tecrübe | mafsal, idrar cihazı, boyun gud sabit olmuştur. Bazı hasta-delerl gibi veremin vücudun di- lar tedaviyi müteakip eski meş-
edilecek
tımuml bölgeye şimdi ithal
veya edll-
şen modern ödevler meyanında, hekimin teşhisini teyid etmek ve hastane tedavisini tertiplemek, hastama hastane sanatoryumdan taburcu
meşini müteakip, bazı tedavi şekillerine devam etmek, hastanın çalışma kabiliyetini talimin ve takdir etmek ve koruyucu tedbirlere peryodik yoklamalarla nezaret etmek vardır.
Bir çok hallerde, bir veremlinin tedaviden sonra hastaneden çıkarılmasını müteakip, ek-kablli
Semih Mümtaz S.
Her hakkı mahfuzdur
İkinci Sultan Mahmut devri ricalinden Veli e-fendl namlyle meşhur bir zat vardı Bu sata gitgide Kazasker Veliyeddln efendi hazretleri de’ diler. Bunun Emin efendi adlı bir muzip oğlu vardı. Ramazanlarda sofraya gelen vişne hoşafları için davetlilere mahalle-bltl kaşıklan verdirirdi. Kendi de eline kepçe yavnısr bir kaşık alırdı Doldurur hoşafı içerdi. Ve her içişte «Oooh öldüm» dlyerke dalkavuklan kızdırırdı. Bir tanesi artık dayanamadı: «Aman efendi hazretler, şu kaşığı lûtfetseniz de biraz da blz-ier ölsek* dedi diye bir yazı okudum.
Bendenizin bildiğim
Evvelâ Veliyeddln efendi hazretleri zade Emin efendi: Sultan İkinci Mahmudun devri rl-calinden değildir. Birinci Sultan Abdülhamit ile Üçüncü Sultan Selim devri ricallndendir. Eski usullerin icapları veçhile, evvelâ müderris olmuştur ve 11 &1 tarihinde Üsküadr kadılığına tâyin edilmiştir. Ve buradan terakkiye başlamıştır. Birkaç defa Anadolu, birkaç kere de Rumeli kazaskerliklerinde bulunmuştur. Bir aralık da Re-tsfil ulemalık mevkiini İşgal etmiştir. 1220 şaban ayının 21 inci günü vefat etmiştir ki saltanatta Üçüncü Sultan Selm bulunuyordu.
Bunlar böyle olduğu glbl%u zatın pederi Veliyeddln efendi (Veli efendi) kazaskerlerden değildir; ancak Islâm meşayihl-nin çok meşhurlarındandır. Birinci defa Üçüncü Sultan Mustafa asrında (11731 te ve ikinci defa Birinci Sultan ADdülhamit afatı saltanatında (1180 i de Şeyhülislâm olmuştur Bir de tftlik yazıda fevkalâde behresi vardır; hocası meşhur hattatlardan Durmuş zade efendidir. Meşhur hattatlardan îmadûl -Hüseyniye İmaen kendisine I-mad-ı Rum derlerdi o zaman. Veli efendinin kitap cemine dahi aşırı merakı vardı. Birçok nefis kitap toplamıştı ve Baye-zit camii şerifi dahilinde bir kütüphane yaptırmıştır.
Bazı hikâyeleri
(Hoşaf kaşığı hikâyesi daha sahih olduğunu zannettiğim i-çln, bendeniz böyle biliyorum diyeceğim): Misafirler m ahali e-bl kaşığıyle hoşafı içmeğe çalı-şadursunlar. efendi kepçeyi daldırıp şapır şupur hoşafı içtikçe «Aman aman ölüyorum. Oooh oooh bayılıyorum» dermiş! Bu sırada esasen elleri tltriyen bir adam mahallebi ka-şığıyle büsbütün yorulduğu ve sinirlendiği için, dayanamamış, bir hamlede ev sahibinin elinden kaşığı kapmış; «Efendim öldükten sonra bize yaşamak haram olsun» demiş, kâseye saldırmış!!
«Veli efendi zade» mizin bir de bayram hikâyesi vardır: Okkalarla ciğer aidinmiş, bembeyaz una batırtırmış. enfes saksonya tabaklara koydururmuş
ve bayram 5msarirlerit.t lokum şekeri yerine bunları verdirir; heriflerin (!) suratlarını ekşittiklerini görür görmez bir muziplik daha olsun deyû zavalU adamları lâfa tutarmış ve bu biçareler bir de cevap vermek zahmetine duçar olarak ölüm azabı çekerler - affedersiniz — öğürür böğürürlermlş! i
Bu zatın bir garip hikâyesi daha vardır ki bilmem nasıl arzedeceğim .. bakalım. .!t Efendi zade karh ve tipli havalarda açık bir faytona biner; kürk üstü kürkler giyinir; boyun atkılarlyle yüzünü, kulak-lannı örter; yun eldivenleri ellerine geçirir; karşısına da sokakta rasgeldlği biçare ve pejmürde bir fakiri oturtur, çayırda hava almağa çıkarmış. Bir defasında karşısında tiril tiril tltriyen adama «Hamdolsun fi-şümiyorum; Yalnız burnum üşüyor. Ne yapmalı?» deyince kendinden geçen dalkavuk dayanamamış: «Efendim; kulunuzun donrnıyan. titremiyen yerim kalmadı. Yalnız belki tek bir yerim sıcaktır. Onu efendimize takdim edeyim de bu dertten kurtulursunuz...» cevabını vermiş. Ve ne olmuş? Bunu da hikâyeler arasında duyardık. Veli efendi herife bir ev almış, herifi evlendirmiş, bir de iş yapsın diye sermaye vermiş! (Geçenlerde hurduhaş edilen Vellefendl çayırında, yani kendi çayırında bu efendi böyle eğlenirdi). S. M. S.
BULMACA
13346078
- imi t
„ İlli ■
- II ! I I I ■
- İlil I ■
- ı i r ■ ı ı
- j j 11 ı ı 'ı
■ 3 ı r " M II ■ _ “ İlil I I L 5 ı i 1 m 1 r
Edebiyatımızda
Tiirkçeleşen dilin
tesiri
•-■ Dil Türkçeleşmesinin ede-
biyat eserlerine durdurucu bir _ ______________________
tesir değil, aksini yaptığı tik- şekilde tashih edilebilir: rindeyim. Edebiyat dili, zaten; ı _ Alkol münebbih değil-,——■ ---------------------------— , ■
otuz seneden beri Tûrkçeleşmek- dir. tik bir iki kadeh gerek vü-' &er sistemlerindeki tahrlbatiyle Balelerine emniyetle dönebil-tedir. Dil değişmesinden zorluk cude gerekse dimağa bir hız Akciğer vereminin ta- mektedlrler. Bazıları^ İçin tse.
çekenler, bilhassa, terim kul- * verecebllir. Fakat az miktarda mamile tedavi edilebileceği bu mesele ,Köy müesseseler!» lanmak zorunda olanlar ve ya-1 da olsa, kana karstığj zaman «kombine vakalar İçin» sıhhat yo,u Ue halledilmektedir. Bu ---------- ------ ...... ı - . eerek 8analoc- müesseselerde tedavi edilmiş . lyumlar dahilinde veya bunlar-( efiW hastalara bedeni kabiliyet-
Alkolün İlk nazarda yor- la sı^* işbirliği halinde çalışan ,,ertne uygun yeni meşgale ve .. M.ta. ___________ Ar.fr..ta,»..ı—ı »İhı —.. sanatlar öğretilmektedir.
Yeniden yetiştirme, tedavinin lojik bir neticesi şeklinde sanatoryumda başlatılabilir. Hastanın durumu buna müsait değilse, bu hazırlık tüberküloz dispanserinde yapılmaktadır. Bir (Arkası 7 nei sabi rede)
-------- ua uma. aa.ua sumun .
zı yazmayı esasen bilmiyenler vücutta uyuşturucu bir tesir bı- mûesseseleri, yani kalıp ve klişeler İçinde ye-* ‘ ..........
tişmiş olanlardır. Türkçeleşme. Türk yazısına terütazç bir hava getirmiştir. His ve zekâ, bu ha-
-v,v>UUbUC ı,U,ll ııcı ICUIK1II11— - ■ , .
d zannedi,»,,ln, MIHI Efllud ™.'«ü’ae »k te-
—, npITll^ tarltaHi liı.rvr ■
Bakanlığının serisi içinde rast-
ladığım bazı tercümeler, Os-
neffüs edebiliyor.*
Sadeddln GÖKÇEPINAR
*Uw, Denizini yuzrrrk j|h geçen Berç*Aalı Femand Dıunouljn .sahile yaklaşırken
rakmaktadır.
, 2 — £“ ___________________ _
. Bunluğu giderdiği zannolun ur. doğumevleri gibi tesisler mev-' tuttu.
Verem hastalarının tedavi e-dlldiklerl bu gibi sıhhat mil-esseselerine doğum hastanelerinin bağlı bulunması, veremli annenin doğumdan evvel ve sonra uygun şekilde tedavisini mümkün kıldığı gibi, doğumun hemen akabinde anne ve bebek arasındaki temas derhal kestl-
Fakat bu tamamen cali ve geçici bir şeydir.
3 — İçki cinsi kabiliyeti arttırmaz. Az miktarda içilen İçki cinsi arzulan kamçılayabilir. Fakat daha çok miktarda içilen İçki, insanı tedricen cinsi kabiliyetsizliğe kadar sürükler.
4 — Az miktarda da olsa alkol her türlü fikri faaliyetlere zararlıdır. Bu hususta yapılan Hlebilmekte ve böylece çocuğun tecrübeler, alkolün hafıza, öğ- sıhhati korunmuş olmakladır, renme gibi bütün zihni faaliyetleri durdurduğu tesblt edilmiştir. Alkol kullanan bir kimsenin hata yapma ihtimalleri de çoğalır. Alkolün, çalışmakta olan bir kimsenin .cevval i ye tini arttırdığı kanaati de yanlıştır. Bir doktorun yaptığı
tecrübe
Alkol üzerinde yapan bir doktor bu hususta şöyle demektedir:
•Alkol hiç bir işin daha İyi yapılmasına yardım etmez Alkolün biitün faydası, yapılan hatalardan insanın yüzünü daha az kıZartmasmdadır.»
5 — İtidalle içilen içki, emzikli annelere yahut gebelere ve çocuklarına zarar vermez. Paka t alkol bira» daha fazla nlndığı takdride, hem anne hem de çocuk ciddi zararlar Görebilir.
Yukardakl 5 maddeden baş-
Bu müesseseler sayesinde birçok hallerde, erken doğumların önüne geçilmiş olduğu da muhakkaktır.
Hastalığın sirayetine mâni olunması
Büyük Britanya'daki mahalli sıhhat makamları kendi bölgeleri dahilinde gerek hastalığın inceleme!, r prevansyonundau ve gerek has talik başladıktan sonra tçdavi ve bakımdan sorumludurlar. Bu itibarla, bu makamlar veremlilerle teması olan tecridiyle sıhhatli pansiyoner olarak . ___
mek, açıkhava okulları kurmak, ikametgâh tedavisi için hastalara, tecrid mnksadiyle, bahçe paviyonlBn sağlamak ve veremlilere tercihen mesken temin etmekle mükelleftirler. Verem dispansrlcri milli sıhhat tasarısında en önemli bir yeri işgal etmektedir. Dispanserlere dü-,
çocukların muhitlere yerleştlrll-
Soldan sağa: 1 - Bir nen balık .tutma vaSıtAA. 2 — Devam e'tirffrc -Bir çalgı. 3 — Sağlamlık, * — Massedilen. 5 — Tersi imal eden - Eski Türk, başbuğlarından. 6 — Müstaceliyet. t — Soru eki - Tersi dinlenme. 8 — Bir cins pamuk - Kırbızı. 9 — Numara yapan. 10 — Bayına H, gelirse bir erkek adı - Diyarı c*L
Yukarıdan aşağıya: 1 — Yunanarta-n:n bir sahil şehri, 2 — Bilgısishk. 3 — Bir kadın ismi - Kür. 4 — Tersi ısırmadır - Basma «A» KCİirye avadanlıklardır. 5 — Parazit bh- bbcek -Bayındrılık. 6 — En mükemmel -Küjat et. 1 — Yakala - İcar veren. 8 — Bir Cida maddesi - Kıravatın bitişik komjuru.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan cağa: 1 — tdarcsır. 2 — Zalimane. 3 — Avareler, 4 — Leyet. 5 — Et. • — faUhabl, 7 — $H, Adul». 8 — Ul tümen. 9 — Yerlimal. 10 — Ur. Alâka.
Yukarıdan asatıya; l — faaleıyııyu. 2 — Davetliler. 3 — Alay, Tltr. « — Rizeli. Uta. 5 — Emel. Hamil. 6 — Sal, Badema. 7 — İnek. Bunak. 8 — Zer, Çıb. La.
çlnde Çung - Kıng . lirinde çıkan yangında 10.000 ev. 1000 in vnnmış, iou bin kişi de evsiz kalmıştır. Yukarıkl klişemiz, milli bayram gününde Çung - Kıng şehriıuıı donanmış bir caddesini gösteriyor.

[~ Gazete.er, Gazeteciler I
Baku hakkındaki Türk Alman ihtilâfı
Birleşmiş Milletler
Yunan - Arnavut ihtilâfı ve Çine Rus yardımı meselelerini görüşecek
Corrîas 25 milyon franklık serveti nasıl buldu
Bu ihtilâf yüzünden bir aralık Türk • Alman kuvvetlerinin çarpışmasına ramak kalmıştı
Birinci Dünya harbinin son- miş olan İngiliz kuvvetleri Iran lar in a uoğru Sadrâzam T *—"'(• —-
paşanın tertip ettiği İki basın konferansından 23 vç 24 ağtıs-UK tarihli, nüshalarımızda bahsetmiştik. Bu yazılar nıünase-bctilc Ankara'dan, Baymdırılk
Bakanlığı Belâhnddln bi rmektup Almanların hakkındaki matlığından ki:
1 _ Baku 14 eylül 918 sabahı AM-rhaycao İslâm ordusunu ( teşkil eden beşinci vc onbeşinci Türk fırkatan tarafından zapte-dilmiştir. Bu ordunun komutanı İnlâm ordusu komutanı Nuri paşa idi. Umumi sevk ve idarede Şsrk ordulan grupu komutanı da Halil paşa idi. Bu muharebatta ben Şark ordula-n grupa yaveri idim ve kıtaatta Baku’ya tirdim.
2 — Baku Moııdoras mütarekesi hükümlerine tebean 12 aralık 918 sabahı saat üçte Türk ordusa tarafından tabiiye edildi re İngiliz kıtalan o gün saat onda Baku’ya girdi. Bu tarihte beu Bakû - Bat um hattı askeri komiseri idim, kıtaatın Baku'dan Batam'a kadar en sun kademesi olarak ye înriliı komisyonu ile beraber çaılşarak tahliyeyi idare ettik.
3 — Bu zaman sarfında tek bir Alman neferi Bakû'ya gelmiş ve Almanlar Bakû’ya girmiş değildi.
Sayın Selâhaddin Yurdoğlu-nun tarihi bir hâdisenin yanlış tesblt edilmemesi için verdiği izahata teşekkür ederim. Talât paşanın İki basın konferansından bahsederken Bakû meselesine kısaca temas etmiş, bu yüzden Almanlarla aramızda İhtilâl çıktığını. Talât paşanın bu ihliiâfi] vaziyeti görüşmek | üzere Almanya'ya gittiğini yaz- ( mışlım. B. Selâhaddin Yurtoğ-lu'nun verdiği izahat üzerine , ihtilâfın mahiyetini anlamak üzere eski gazete koleksiyonlarım karıştırdım, neticede vaziyetin şundan ibaret olduğunu gördüm:
Almanya ve müttefikleri, bolşeviJc İhtilâlinden sonra, Sovyetlerle Bresi Litvsk şehrinde sulh aktetmİşlerdi. Türkiye nln haberi olmadan sulh muahedesine yapılan ilâve ile Almanya Baku'nun Sovyetlerin elinde kalmasını kabul ediyor, hattâ üçüncü bir devlet Bakft-ya yürümeğe teşebbüs ederse buna mâni olmağı leahhüt eyliyordu. Alman Dışişleri Bakanı von Hlntshe 26 eylül T918 deki nutkunda bu hususta şunları söylüyordu:
Von Hîntshe’nin bir nutku
malzeme müdürü Yurdoğlu imzaslle, aldık. MekLııpta Bakûya girdikleri haberin doğru ol-bahlsle deniliyor
Talât' ve Irak'a çekildiler. İngiliz ga- , -----l* soteleri. Bakünun tahliyesinin
• | sebep olduğu hayal sukutuna ■ dair acı makaleler yazdılar.
■I Almanya’nın itirazı !| Almanya. Bakûnun Türk — ‘ Islâm ordulan taralından Işga-' llnl Sovyetlerle ak t edilen mua-1 hedeye İlâve edilmiş protakola 1 muhalif bir hareket saydı. Bir aralık Alman ve Türk kuvvetlerinin çarpışmasına ramak kaldı; böyle bir müsademenin önü-ne güçlükle geçildi. Bundan son ' > ra siyasi görüşmeler başladı. ' Almanya Türk — İslâm kuvvet-' lerinln Bakûdan çekilmesinde ısrar ediyordu. Azerbeycan heyeti murahhasasi reisi Resulza-' de Emin bey 22 eylül 018 de Alman hükümetine ve bitaraflara ' bir nota vererek Azerbeycamn Baku üzerindeki hukukundan bahsettikten sonra cAzerbey-canlılar zeyl muahede hatm ’ İçin kolayca Bakûyu terketmek ’ fikrinde değildirler» diyordu.
Londra 11 (Nafen) — Birleşmiş Milletlerin önümüzdeki toplantıları esnasında şu iki mühim meseleye temas edileceği anlaşılmaktadır:
1 — Arnavutluğun Yunan dahili harbine müdahalesi.
2 — Sovyetler Birliğinin komünist Çinlilere yardımı.
[ Birinci meseleyi ele alan Time and Tide dergisi Güvenlik Konseyinde Arnavutluk meselesinin ele alınması zamanının geldiğini belirtmekte ve şöyle demektedir: .Yunanistanda İç savaşın sona ermek ürere oluşu Arnavutluk meselesinin bütün çıplaklığı İle ortada bırakmış bulunmaktadır. Bu memleketin dahilî durumu da gayet fenadır. Hâdiseler Arnavut komünist İdarecilerinin yerlerinden emin olmadıklarını ve etraflarında bir şeyler dönmekle olduğunu göstermektedir. Pariste kurulan Arnavut hür komitesinin şimdiden Enver Hoca i-dareBİni sarsmaya başladığı da ilâve edilmektedir.»
İkinci mesele ise Milliyetçi Çin hükümeti tarafından Güvenlik Konseyine sunulacaktır. Bilindiği gibi geçenlerde kö-minform gazetesinde çkan resmi bir yazı. Sovyetlerin yardımı olmaksızın Çin komünistlerinin hiç bir zafer elde edemi-yeeeklerinl belirtmekteydi.
İlgili çevreelrdekl kanaate göre, Rusya bu meseleler ortaya atıldığı vakit vetosunu kullanmaktan çeklnmlyecek fakat bunu
ğunu
MaTrtlya 11 CNafcn) — Daha geçen sene fakir bir Sardunya! ı köylü olan Gluseppe Corrlas bugün 25 milyon franklık bir servete sahiptir.
Corrias geçen haftaya kadar kuzey Fransada Valenclennes şehrinde ağır bir İşçi İdi- İkinci Dünya harbi esnasında bombalanmış olan bir yeri kazarken kazması sert bir yere saplanmıştı. Bunun neticesi olarak gayrete gelen bu amele zahmetinin mükâfatını. 48 kiloluk bir alim külçesi Ue 211 kiloluk gümüş bulmakla görmüştür.
Bulduğunu öir Fransız bankasına teslim eden ameleye bu banka hiç bir mükâfat bile vermemişti, fakat Fransız kanunlarına göre böyle bir define bulanların bulmuş oldukları servetin yansına sahip olmalarına âmirdir ve bu sayede amele böyle muazzam servete sahip oldu.
Beyrut Mektupları
Sulha hasret çeken bir Italyan dansözü
“Türkiyeye gelmek istiyorum. Çünkü yeni bir harb çıkarsa, Türkiye kurtulmanın yolunu bulur,, diyor
(Suriyerlen dönen arkadaşı-nnz Hıfzı Topuz yazıyor) —
Ah bir Türkiyeye gidebU-sera...»
— Niçin bu kadar çok Törkl-yeye gitmek İstiyorsunuz?
■— çünkü Türkiye harbe girmiyor.®
Beyrulun meşhur gazinolarından Lldo'da çlgan dansları yapan Italyan dansözü Stella Alfierl Türkiyeye gelmek İçin büyük bir arzu duyduğunu bu şekilde belirttikten sonra şun-
limanından bir manzara
Created by free version of 2PDF
lar söyledi:
«__ Harb ten korkuyorum.
Harb kelimesi tüylerimi ürpertiyor. Son harbin dehşeti hâlâ hafızamdan silinmedi. Bombardımanlar... Alev alev yanan şehirler... Barut kokulan,.'. Kanlı cesetler... Uçuşan kol ve aile yuvalar .. Cepheden gelen ölüm haberleri... Hayır artık bunları bir daha görmek istemiyorum. Artık bir daha bunlara tahammül edecek kudrete malik değilim...
Korkuyorum. Çünkü yine harbten bahsediliyor. Çünkü yenîden havayı harb kokuları bürüdü. Her gün gazeteler siyasî gerginliklerden bahsediyor. Her gün yeni ihtilâflar. Neticesiz kalan müzakereler. Bitip tükenmek bilmiyen tehdit nu-n aklan...
Hayır, harb istemiyorum. Har bi kimse de istemiyor. Hiçbir kadın, hiçbir genç, hiçbir aile babası, hiçbir aklı başında İnsan harbi İstemiyor.
Fakat ya bütün bunlara rağmen harb patlak verirse? Ya bütün halk kitlelerinin arzusu hilâfına top seslerini yeniden duymağa başlarsak?»
Harbten bahsederken Stella-nın sesi titriyor, gözleri doluyordu. Bir an sustu. Sonra heyecanlı bir sesle devam etti:
«— Harb bana nişanlımı hatırlatıyor. Bugün hâlâ delicesine sevdiğim nişanlımı.»
Stella gözlerini gazinonun ö-nûnde uzanan denizin karan-
şartlan da günden güne ağırlaşıyordu. Hayatımı kazanmak için çalışmağa mecburdum. Fakat doğru dürüst bir iş bulabilmem İmkânı kalmamıştı. Yeniden sahneye döndüm. Muhtelif revülerde rol alıyordum. Yine sarhoş bir halde eve döndüğüm bir gece yarısıydı. Odanın elektriğinin yandığını farkettlm. Heyecanla kapıyı açtım. Karlo karşundaydı. Boynuna sarıldım ve hıçkıra hiç kıra ağlamağa başladım. Karlo tiyatroya döndüğümü haber almıştı. Beni kabil değil affetmedi. Deli gibi çırpındım. Ayaklarına kapandım. Fakat nafile... Karloyu yumuşatmak mümkün olmadı.
Karlo o gece yine geldiği gibi geri döndü ve bir daha (ia kendisinden haber alamadım. Hâlâ onu çılgın gibi seviyorum Fakat artık o geri dönmiyccek.
Stellanın gözünden sızan iki damla yaş yanaklarından yuvarlanarak masaya düştü. Genç kdın elindeki sigaradan son bir nefes çektikten sonra İzmarîdi tablada ezdi. Bir müddet sustu. Sonra yaşlı gözlerini bana çevirerek:
«— Harbten niçîn nefret ettiğimi şimdi anlıyor musunuz? dedi. Ben harbten uzak bir yer anyorum. Geçen harbe karış-mıyan Türkiye yeni bir harb çıkarsa yine kurtulmanın yolunu bulur. İşte Türkiyeye gelmek İstememin sebebi bu.»
Hıfzı TOPUZ
Beyrut
lıklanna çevirdi. Koyun karşı sahilinde parıldayan ışıklar denizin üstünde oynaşıyorlardı. Caz orlyantal bîr melodi çalıyordu. Havayı hafif bir arpej kokusu kaplamıştı. Stella elindeki sigaradan derin bir nefes çektikten sonra ağır ağır anlatmağa başladı:
«— Herb henüz patlak vermişti. 18 yaşndaydım. Her şeyin pembe göründüğü, devirlerimi yaşıyordum. Hiçbir şeyi ciddiye almıyor ve yalnız hayatın zevkli taraflarını arıyordum. O zamanlar Komada bir tiyatro kum panyasında küçük bir rol almıştım. Oünıin birinde hâdiseler hayalimde yaşattığım, bir erkeği karşıma çıkarttı. Seviştik. Belki de dünyanın en büyük aşklarından birini yaşıyorduk, Bir daha sahneye çıkmayacağıma dair Karloya söz verdim. Nişanlandık. İşte tam bu sıralarda Karloyu askere aldılar, Karlo Tobruk cephesine gönderildi. Bir kaç ay muntazam mektuplşatık. Fakat günün birinde mektuplar kesildi. Kendisinden aylarca hiçbir haber alamadım. Her gün cepheden dönen yaralıları görebilmek için hastaneleri dolaşıyordum. Nihayet bir gün Kartonun bir arkadaş bana nişanlımın Vurulduğunu bildirdi.
Artık benim için her şey bitmişti. Bundan sonra kendimi İçkiye verdim. Italyanın hayat
Kutup bölgesine seyahat haz ırlıkl an Londra 11 (Nafen> — An-tartik çevrelerinde yapılması karartanmış olan seyahat için İngillzler. Norveçliler Ve isveçliler tarafından yapılan hazırlıklar İkmal edilmiş bulunmaktadır. Bu seyahate Queen Maud gemisi gidecektir. Yapılan hazırlıklar içinde buzla mıntaka-; tarda seyahat yapabilmek üzere lüzumu olan tertibat, yiyecek ve buzlu mıntakalarda havalanabilecek hususi uçaklar vardır.
Bu seyahat iki sene sürecektir.
Tanin’in bir makalesi
Türk — İslâm kuvvetlerinin Bakûya girmesi Almanya İle OsmanlI hükümeti arasındaki münasebeti oldukça gerginleştirmiş. Talât paşa, bu vaziyet üzerine Berllne bir seyahat yapmıştı. 25 eylül 918 tarihli Tanln gazetesi bu seyahat münasebetiyle şy satiri an yazıyordu: ’
»Gürcistan hükümeti muk3-velâtı munzama ite Rusya ve Almanya taraflarından tanınmış olduğu cihetle varlığını siyasi vasıtalarla temin eylemiş demektir. Azerbeycan hükümeti, Gürcistan gibi, siyasî vesaitten istifade edememişti. Lâkin kendi kuvvetleriyle mevcut hayatlarını temin eden kavimlerin hakkı hayalı belki diğerlerine faildir ve Bakûyu elinden kurtaran hükümeti bugün kendi kuvvetine müsteniden hayatını temin eylemiş demektir.
Bakünun zaptıyle teessüs e-den yeni vaziyetin Alman — Rus mukavelâiı munramasına , icra edeceği tesire gelinee, fik-,^^., _____*_________________ _____ ___________
rimtzce bu hâdise Alman siya- sarfiyı müsabakasına İştirak e- rey ile bir reis ve İki murakıp
yapma'kla da suçlu oldu-kabul etmiş olacaktır.
Kaçakçılıkla mücadele
Tekel takip teşkilâtı tarafın-; dan Trabzon bölgesinde 130 kilo kıyılmış ve 15 kilo kaçak yaprak tütün. Adana bölgesinde 200 litre üzüm cibresi yakalanmıştır.
Bugün açılı? töreni yapılacak yollar
Doîmabahçe İle Nişantaşı Sırasında inşa edilen Kadırgalar yolu İle Taşkışla - Açıklı ava tiyatrosu ve Eytam yollarının a-çılış töreni bugün saat 17.30 da yapılacaktır.
Adalet sarayı projesi
İngîiizlerin Azerbeycan
Yüksek mimar Ertuğrul Menteşe- jürinin usulsüz hareket ettiğini iddia ederek verilen karara itiraz ediyor
Adalet sarayı projesine yapı- I ği tarafından tasdik edilmiş o-lan itirazlar hakkında yüksek I lan ve her memlekette tatbik mimar Sedat Hakkı ElüCm'ln. edilmekte olan usul şudur: Jüri görüşlerini neşretmiştik. Adalet âzatan toplanınca aralarından
ssetî için pek kolaylıkla içinden denlerden yüksek mimar Er- seçilir. Bu murakıplar kendi rıkılahilir veni bir vazivet İh- .....________. .ırt„ hh.1 ı.-_ ...ı.,..
(j^nSUSARSAN KABAHATLİSİNİ
yy^AX:ADASALVI DEgSAN-gES/AA.AyHAN J
çjkılabilir yeni bir vaziyet »*■-1 ^ü^rui Menteşeden dün bir das eylemiş bulunuyor. Malûm- m^tup aldık.
dar ki mukavelâtı munzamada Bu mektupta jürinin çalışma-Almanya. Rusya umuru dahi- |ftrımn yftjaıffi olduğu Heri sürü-liyesine müdahale etmemeyi ]CJ.ek ^5yle denmektedir: deruhte etmiştir. /*-—*™-— '
hükümeti de, Rusyadan ayrılaı__________________________________
diğer memleketler gibi, eski kûr beyanattaki mülâhazaları Çarlık dahilinden neş'et etmiş etmeyi mesleki bir va-
bîr devlettir ve mukavelei mun- zye bilirim. “ zamanın hini akdinde akidler tarafından ayrıca bir devleti salise olarak tanınmamış olacağı cihetle Almanya Azerbeycan işlerini Rus tımuru dâhiliyesinden addedebilir.
başlarına bir kaç gün projeler üzerinde esaslı bir çalışma ile bütün eserlerin şartnameye aykırı ve programa uymayan kısımlarını tesblt ederler. Şartna-
Azerbeycan ( «Sedat H. Eldem'in gazeteniz- meye uymayan projeler ilk iş dan ayrılan defti beyanatını okudum. Mez- olarak müsabaka dışma çıkan-
Kendisi itiraz sahiplerinin müsabakada sonuncu mansiyonu kazanan, mimarlardan ikisi olduğunu tahinin etmekte İmiş. Halbuki jüri raporunda manlsyontann seçme sırasına değil, giriş sırasına tâbi
•lenubi Rusyada Gürcistan Binaenaleyh Almanya, en olarak yazıldığı bilhassa zi kre-hükûmelî teşekkül etmiştir. Bi* müthiş ve büyük düşmanı olan riilmiştir. Binaenaleyh sonuncu Busyanra muvafakati ile vakti kuvvetine Kafkasyada'mansiyon diye bir şey yoktur.
münasibinde bu hükümeti tasdik* âmadc bulunuyoruz. Kafkasya'da vücuda gelen diğer hükümetler Hakkında Almanya’nın hakiki menfaatlerinin »rap ettiği dereceden fazla tenli hülle bulunmadık. Baku, Rusya için hayati bir ihtiyaçtır. Baku ve petrol hatıla 11 yalnız Rusya için değil, belki cihanın, her halde Avrupa’nın yartsı için hayati hır ihtiyaç teşkil ediyor. Baku’nun hasara uğramamasına fevkalâde bir kıymet ve ehemmiyet atfediyo-rut«
Alman Dışişleri Bakanı bundan sonra muahedeye İlâve edilen protokolda üçüncü bir devletin Bakû'ya yürümesine Almanya tarafından mâni olmak İçin taahhütlerde bulunduğunu. bundan maksat da yine kıymettar petrol kuyularını muhafaza, etmek olduğunu söylüyordu.
Be. vaziyete rağmen Azerbey-eunda teşekkül eden Tiırk — Islâm ordusu Baku üzerine yürüdü ve B. Selâhaddln Yurdoğ-lunun söylediği gibi 14 eylül 118 sabahı bu şehire girdi. Sovyet İhtilâli üzerine Bakûyu işgal ct-
böyle kuvvetli bir iraba darbesi vuran bu hükümet lehinde Rus payitahtında iyi bir nüfıı» icra edebilir ve ükranya ve Finlandiya İçin olduğu gibi, bu hükümetle Rusya arasında da bir itilâf akdine tavassut eyli-jrebilir. Bu takdirde Almanya mukavele! munıamının şark âleminde uyandırdığı tesirleri tâdil elmiş olacağı gibi Kafkaslarda dia İncitirlerin Asya taarruzlarına yeni bir şeddi mu -mana31 vücutla pelrranlş olacaktır.
Berlin mehafUi siyasiyesini n bu fırsattan istifadeye muvaf-, fak olacaklanada hiç şüphe yoktur. Vc kaviyen ûöiid ediyoruz ki Sadrâzam pasa avdetlerinde bize bu meseleler hakkında iimitibaht hnberter getirecektir...
Tanln ln makalesi TaJ&t paşanın Berlinc ne İçin gittiğini ve neler elde etmek İstediğini gösteriyor. Talât paşanın Berimden döndükten sonra basın konferansında söyledikleri beslenilen iimİdlerin tahakkuk e-dcrnedlğinJ, yani Almanların Bakfınun işgalini ve bir Azer-beycan hükümetinin Leştkkü-

Bayındırlık Bakanlığı tara-1 tından hariçten İki jüri âzası 1 getirildiği halde Türkçe şartname ve programın resmi bir ter-> cümesi kendilerine verilmemiş-' tir.
Bunlardan başka jüri, çalış-ı malarında beynelmilel usullere : riayet etmemiş olduğunu rapo-ı runun birinci maddesinde prog-
• ram eksiklikleri olan projelerin
• müsabakaya ithal edildiğini ■ İlâm ile teyit etmiş oluyor.
Milletlerarası Mimarlar Birli-
istemediklerini
Itinû tanımak gösteriyor.
Bulgaristan.
Almanya ve müttefikleri bu sırada sulh istemeğe mecbur kalmamış olsalardı Baku meselesinin Almanya İle OsmanlI hükümeti arasında büyük ihtilâflara sebep olması muhtemeldi Halbuki Almanlar 1014 de Türkiye harbe girmezden evvel yalnız Azerbeycan’ı değil, bütün Kafkasyayı Osmanlı hükümetine peşkeş çekiyorlardı. Bunu ikinci bir yazıda anlatâca-&»■
onu müteakip
lir. Ancak böyle bir eleme sonunda yapılacak seçme ile ihtiyaçlara tam cevap veren ve inşaatı esnasında muijzzam değişiklikler İcap ettirmlyecck pro jeler elde kalır kİ. estetik ve
' inşal seçme ancak bunlar arasından yapılabilir.
| Bizde bu usul tatbik edilmediği için beynelmilel şöhreti haiz mimarların da isabetli bir karar vermlyeeeğl âşlkârdır. Blzdekl jüri çalışmalarının ne derece noksan olduğunu bil d itimiz İçin bir mimarlar grupu jüri kararından beş gün evvel jüri reisi Salâhaddln Onat ve sayın Adalet Bakanı Fuat Sir-men’e İki telgraf çekerek bu usulün tatbikini rica etmiş ve usulsüz bir karar alındığı takdirde itiraz hakkımızın mahfuz olduğunu belirtmiştik. Bu telgraflar neticesi jürideki ecnebi âza kontrolün kendileri tarafından yapıl amıyacağmı ileri süre-. rek bu mesuliyeti Türk meslektaşlarına yüklemişlerdir. Jüri-ı nin kararını almadan beş gün evvel yapılmış olan bu ikaz gos-ı teriyor ki itirazlar iddia olunduğu gibi müsabakayı kazanmamış olmanın üzüntüsünden ' doğmuyor. Hepimizin arzusu İs-' tanbuiun en tarihî köşesinde yapılacak bu mühim binanın • cidden lâyık olduğu kıymette
■ olmasıdır. Ncteklm sergi acıl-L madun bir gün evvel henüz pro-
■ jeleri görmemiş olduğum bir
■ sırada Sedat bey kendisini ne
- kadar hararetle tebrik etmiş ol-
- doğumu hatırlarlar. Binaenaleyh İtirazımız jürinin usulsüz çalışmayandadır.
jmata erıv ts/P-iP
^-1
&45/M M -J
r/ZfK BU £>/!.£
ir İR A z
ÇARŞtSJRA eiKE.it
Mantosunun göğsünü ka-1 zlkliyim, çocuğa mama al-
Mahkeme Koridorlarında
Yıldırım, gökten inen nur parçasıdır!
mak için çıkmıştım. Yağmur çok yağıyor. Müsaade edersen içeriye gireyim de yağmur kesilinciye kadar oturup dinleneyim» diye yalım yalım yalvarıyor. Haline acıdım, bana da can şenliği olur, diyerek içeriye aldım, kahve pişirdim. Gene gümbürtüler banladı Ben sapsarı olmuşum. Kadın yüzüme baktı: «Hanımcığım sen yıldırımdan korkuyorsun galiba. Ben de cok korkarım. Bu işin bir tek çaresi var, Yıldırım gökten inen bir nur parçası olduğu için pis yerlere düşmez. Bilirsin ya, hep ağaç tepelerine iner. Böyle havalarda insan, desturun. aptesaneye girip o-turmall. Her tarafa yıldırım yağsa oraya dokunmaz» de-
..................., des-
vuşlurdu, ürkek nazarlarla koridor pençelerine bakarak yaklaştı, bizim kasketli delikanlıya sordu:
— Sen İliç yıldırım gördün mü, efendi oğlum?
— Gördüm tabii. Niçin sordun, teyze hanim?
Göz aklarını belerterek, miitehayyir bakışlarla biraz daha sokuldu:
— Sormaz olur muyum, ayol? Demek sen yıldırımı gözlerinle gördün? Korkmadın mı ya. efendi oğlum?
— Korksam ne çıkar, hanım teyze? Yıldırım benim korkmamı dinler mi? İstediği zaman çat diye düşü verir.
Şehadet parmağını kıvırıp pencerenin kenarına üç defa vurdu ve üç tükürük attı. | di. Sevinerek kalktım,
— Sus, ağzından yel alsın, turun helaya bir iskemle
Öyle fena lâflar konuşma’ kovdum, üzerine oturup ka-evlâdım. Sen çocuksun, ak- J pı^ kapadım. Kadın: «Ben lın ermiyor. Yıldırımın şâ- §u gusülhaneye saklanayım kası yoktur ha. Cenabı Hak-, bari» dedi, oraya girdi. He-kın yularsız aslanıdır o mü-. |ğda bir saatten fazla otur-barek. Maazallah, dokundu- dum. Derken efendim, yağ-ğu veri cayır cayır yakar. _____ ;__;;
— Demek sen yıldırımdan ri durdu, çok korkuyorsun?
— Şunun söylediği lâfa bak Yıldırımdan korkınıvan insan olur mu, ayol? Gök yüzünde yalap yalap parla-masivle beraber benim aklını başımdan gider, parmaklarımı kulaklarıma sokup olduğum yere yüzü koyun kapanıveririnı O zaman yetmiş iki buçuk millet bir araya toplansa gene beni verimden kaldıramaz.
— Şimdi burada ne arıyorsun, hanım teyze?
— Deli gibi konuşmasana, evlâdım. Gezmek için gelmedim ya buralara. Hâkim beyi arıyorum zahit. Şikâyetimi anlatacağım.
— Nedir şikâyetin?
— Demincekten beri yıldırım üzerine lâf ediyorum, anlamıyor musun?
— Vayyyr... Yıldırımı hâkim beye mi şikâyet edeceksin?
— Yıldırımı bırak şimdi. Karı bana neler etti haberin var mı?
— Hangi kadın?
— İşte şu şırfıntı karı. Baksana, (jandarmanın yanında süt dökmüş kedi gibi oturuyor. Hani gecen gün büvük yağmurlar yağdı ya, J işte o gece evde çıldırıyordum. Aman Yarabbi, o ne parıltılar, o ne gümbürtü-] terdi! Gözümün içinde parlayıp da beynimin üstünde , gümbürdedikçe aklım yerinden oynuyor, yüreğim ağzıma geliyor. Ha düştü, ha düşecek. Yatağın üstüne yüzü koyun kapandım, gözlerimi yumdum, kulaklarımı tıkadım. Tam o sırada kapının zili çıngır çıngır ötmez mi! Açmasam olmaz. Belki bir ahbaptır. Yağmur altında sokakta nasıl bırakayım? Besmele çekeerk kalktım, bacaklarım titri-yerek gidip kapıyı açtım. Şu kan karşıma dikildi •. «Aman hanımcığım. yağmurdan sırsıklam oldum. Yürüyecek takatim kalmadı. Em- ı
mur kesildi, yıldırım sesle’ ' Heladan çıktım,
I gusülhanenin kapısını aç-tim, kadın yok. «Huuu, redesin hanım?» diye seslendim, cevap yok Evin içini dolaşınca ne görsem beğenirsin? Her tarat tamtakır olmuş. Ne elbisem kalmış. ne çamaşırım. Karı be ni belâya kapattıktan sonra evi soyup soğana çevirmiş. Az kaldı ki bir tarafıma inme insin. Haydi bakalım, entari ile, terliklerle koş korakolu. İçeriye şirince baktım ki kan orada oturuyor. Meğerse koltuğunda benim eşyalarımla evden kaçıp giderken devriyeler görmüşler, şüphelenmişler, ya-kaolamısiar. Benim malım helaldir, hırsızın boğazına tıkanır işte böyle. Karakolda kalkıp da; «Bu eşyalan şu hanım bana para ile sattı» demez mi! Ayol, insan sırtındaki mantoyu, ayağındaki pabucu satar mı? Muhakememiz olacak. Bakalım hâkim beyin karşısında neler söylivecek?.
Mahkeme açıldı, hırsız kadınla konuşamadık.
Ce. Re.
ne-
KİMSESİZ VE DUL KALMIŞ BAYAN — 1.5 yaşındaki kızını Mit olarak vermek isliyoı. Akçun'da K, S A rumuzuna müracaat.
519 —
KOLEJ MEZUNU — Genç iyi İngilizce daktilo bilen prSMnlabl ve kUllllrlU bir bayan tatmin edici ptıll olursa çalınacaktır. Akşamda «S6.I rürou-uına. M3 —
ACELE SATILIK OTOMOBİL — Hususide* kullanılmış 1937 model Notla» maıka taksiye el verişti Adres: Sirkeci Dem İr kapı Drlju Garajında Ahmet AJcçaya müracaat, 501
TIH8AT — Yeni apartunandan çıkma. İyi kereste, kusursuz, boyalı, bir kısmı arnuvo damlı, oda kapıları yarı fiatle satılıktır. Telefon 40293 - 230'12
554 — 1
GÜNDE l-l SAAT ÇALIŞILMAK ÜZERE — Türkçe, lngllisce ve Prın-■ırca muhaberatını veyahut tarcüme-ler yapabilen tecrübeli genç lf «r«-
I ARAVAM-AR
ŞLERINDE —
MÜREBBİYE ARANIYOR — Ak-şam'da (K. 0) müracaat 535—1
İKİ HASTABAKICI - ile iki yardımcıya İhtiyaç vardır. Kadıköy Şifa No 3İ sabah saat 12 jrc kadar Mahmut AU hastanesine müracaat.
566 —
ACELE MEMUR ALINACAK — Bahçekapı Dördüncü Vakti hanındaki Noter dairesine bay ve bayan memur alınacaktır. Taliplerin makine İle çok seri yazmaları şarttır. Müracaat saati 12-13. 599 —
ACELE BİR BAYAN ARANIYOR — Alıcısı bulunan konforlu bir evin ev intizamı İçin tenuz bir bayan ve anne ve kız da olur ve ayrıca bir oda da verilir. Müracaat: Sultanahmet Ticaret mektebi Dizdarı ye çeşmesi S. No. 10 üçüncü kat malsalılblne sual 18 den 20 ye kadar. 565 —1
ETTşâTS
Abone bedeli
KAMAROT ALINACAK — OUI temizlik İslerini görecek erkek kamarot aranıyor, llaan bilen tercih olunur. Cihangir özoglu sokak Aero PaU» Telefon: 13996. 544 — 1
a ; A I.IM S ATI WEŞ¥A1|
Tûrkly»
2900 kuruş MI"'1 1500
aOO
300
ACELE SATILIK MOtORSİKLBT -38 model 4 beygir balon scpclU temiz kullanılmış tArlel) marka motosiklet Ujraya azimet dolayısile loaao telefondan sorulmazı. 498
t«K
Senelik
9 aylı»
3 aylı t aylık
Adres tcbdIU IÇtb elli ku rujlu» pul göflderUmelIdtr Aksı takdirde adres degljtlrllraez
SATILIK MOTOSİKLET — Motosiklet yarışlarında Türkiye ikinciliğini kazanan 3.5 beygirlik motosiklet acele satılıktır. Bcyofilu. lstlkltl C*d 134 da Foto Hikmet'* mllrocaat
541
SATILIK HAM — Pamuklu mensucat ve boyahanelere elverişli otomatik çalışır vaziyette Ram makinesi satılıktır. Rıza Paşa yokuşu Nasu-hiyc sokak Boyahane Tele: 34489.
MUCELLİT ALÂTI ARANIYOR — Kâğıt ve mukavva keski makinesi. Pres* ve ı*ir yeni v«>a müstamel satın alınacaktır Telefoa No. 85191
315
MAçKADA. BEŞIKTAŞTA Odfllı, su, havagazı, elektrikli teslim kürglr ev. apartıman kal mak isteyenlerin Galata 1630 posta kutusuna müracaatları. 533 — 1
SATILIK İNCİ GİBİ KIYMETLt AHŞALAR — Bcşıktaşta Vijncrnde parkı karşısındaki mülrcr arzalar «•-ıtlıga çıkarılmıştır. Tele: 30 78 veya Beilklasta komisyoncu Bahacddlne müracaat 502 __ 3
İSLER VAZİYETTE BUTUM MAL-LARİLE — Birlikte anahtaı teslim İki kazançlı 15500» liraya devren satılık Bakkaliye Kurtuluş Sinem Köy Şahin Sokak No. 49 Bolluk Bakkaliyesi. 520-1
GİZLİ POLİS
(Ingiliz casusu ashenden)
Yazan; Somerset Maugham Tercüme eden: Vâ - Nû
Aşk ve macera romanı
>. Tnfrika NO. 45 -
lâyık bir sabırla dinliyor; ve bayan Frltzgerald’a karşı da piir dikkat kesiliyordu. Pek mii-levazı zevkleri vardı Aile hayatındaki UıUmamlnrı o derece müşkülpesent karınma kâfi gelmekteydi. Bu adamın sırf kazanç yüzünden casusluğu meslek olarak seçmesi İnanılır gibi değildi. Hayatta pek çok İnsanların kendi yakınlarını aldatmak gibi bir sapık zevke zebun olarak doğru yoldan ayrıldıkları görülür. İhtimal o da buna benzer bir fikre kapılmış; kendisine azap etmiş olan vatanından İntikam almağa kalkmak arzusuyla değil, karısını sevdiği İçin de değil, o zamana kadar hattâ mevcudiyetinden bile haberdar olmayan mühim şahsiyetlerin dlkkatle-
I rint kendi üzerine çekebilmek gururuyla bu işlere girişmişti.
I Yoksa mesleğinde muvaffak olamamasının azabıyla ruhu ekşimişti de onun İçin mİ fenalık yapmaktan ihtiras duyuyordu? Ona namussuzluklar İsnat etmişlerdi, Acaba, bayan Caypor da bundan muazzep miydi? Sevdiği adamın lekelenmiş olmasından azap mı duyuyordu?
Muharrir, düşünüyor: Şu Caypor şer tarafından teshir e-dllmiş İyi bir adam mı? Yoksa bir takım İyilikleri olan bir mücrim mİ? Tabındaki bu ikiliği nasıl izah etmeli?
Albay R. Ashenden'e şu ihtarda bulnmuştu:
«— Siz zihninizi böyle saçma suallerle ne demeğe işgal edersiniz? Bu adam tehlikeli bir
VOLKKH EMÂK - Takatin civarın- r da İki kattı ikişer odalı müsait Ipo- 1 tekil bahçeli nuar^tll «parlıman r 11W» liraya sanlıktır Talimhane Şe- ’ hltmuhUr 33 546 — I H
VOLKAN EMLÂK - Altmbekkal “ tramvaya yakın Oc kaUı çırt daireli üçer odolı yeni apartman t» OOO lira- k y« »alllıklır Talimhane Sehitmuhlar 11 23 546 - î V i
VOLKAN EMLÂK — Sıraiîervilerdc “
bahçeli bej katlı kJ«lr sekiz odalı ev 1 30 000 liraya satılıktır Talimhane Se- * hltmuhtar 23 547 —2
VOLKAN EMLÂK - Talimhanede " dört katlı 60 000. sektz katlı 100 000 liraya iki Ktizei «partimin acele m- _u (ılıktır Talimhane Sehltmuhtnr 23. “ -•*"
VOLKAN EMLÂK — Taksim Feri- " dtyede bej katlı bir sp.ırlıman 36.000 liraya *t*le satılıktır. Talimhane Şe-hltmuhtar 23 . 549 — 2 10
SATILIK APAHTIMAN — BejIRlaj n marada otöbüa durağına bir dakika mesafede denize naeır fevkalâde man-
zamlı üç kınlı ve altında İki dük- " kflnlı ap.ırtıman uygun fiatle satılık-Ul. Bos Olarak teslim edilecektir d Perşembe ve pazar günlerinden maada ber gün İçindekilere müracaat edilebilir. 570 - 2
İKAMETE VE MUAYENEHANEYE rt ELVEHŞLI KİRALIK KAT — Cagal- 1 otlu asfaltı üzerinde bütün konforu lıavl Uç odalı daire kiralıktır. Talip- |c lerin açık adres veya telefon numara- ffl larını TBeyOtlu Pofla kutusu 2135 d No 1 ya bildirmeleri. 5«8 — 1 g
49.000 LİRAYA — Bir apartıman £ inhina elverlfll arsa Ue kâglr on İki oda iki salon havagazı, elektrik, terki». sarnıç ve teferrüauı ev satılıktır A Belediye civarı Plyer Loll cad No 59 m köje başı. Cörmek İçin en üst kata r görüşmek İçin 7-10 arası snbnh ve n akjam Tel: 52 • 2 ye müracaat. (. 5CT — 4
5 000 LİRAYA SATILIK ARSA — Tajkasapta tramvay durağına bir da-
b»jı 165 metre orsa Telefon 2M60 Alımet Yalçın. 564 —
SATILIK APARTIMAN - Lâlelide Şirvanlzade sokak No. 9 Uç. bucuk kat 9 odn. banyo, mutfaktan mevcut elektrik, havagazı, terkoslu 26 bin Vasıta kabul etmez. Hergün 14-16 a-Fasında gUrOlCbİHr. Bir kat boa tes-hm. 5«3 —
5.000 LİRAYA BÜTÜN KONTORU İLE VİLLÂ — üç oda. hol. banyo ve Mire kâgır ev inşaatı iki ayda teslim Taksim Kristal gazinosu arkasında Milli Emiâku 82777 Mİ — 1
SATILIK BOŞ TESLİM — Şişlide Perihan sokak M No. Öçer odalı, bahçeli apartıman. Su. elektrik, havagazı vardır. Öflledcn sonraları aynı
«[■Mtunaıuı mllracu
BOŞ TESLİM — Üç daireli her *eyl mükemmel deniz görür Beşiktaş Maçka tramvay duraklariyle iskeleye yakın yatın «gir sekiz odalı »h-(ap evin tamamı MemduhAltmay. Akaretler Dıbekçıkâmll çıkmazı No. 2-1 Beşiktaş 557 — S
BEBEKTE KİRALIK EV — Böblell. n.vblestz. Telefonu: 3G dan 231. 556 - 1
KİRALIK — Azimet dolay isiyle her ise elverişli su tertibatı mevcut. Yazı-lıanc vc muayenehaneye elverişli dört yol ağzı Bayezlt Lekeciler sokak Gençer han No. 16 555 — 1
SATtLtK YENl APARTIMAN — Ayda yüzde on gelirli, bir dairesi bos teslim. Taksimde Altınbakkalda Cayır sokak 48. Müracaat: Osttuutbey Şaimigâr sokak 99 K»« T- 543 - S
SATILIK HANE VE ARSA — Be-jlkUjla Park kargılında, manzaralı küşebagı hane ve araaslle on sekiz bin liraya pazarlıksız satılıktır. Telefon: 43495 Zekiye müracaat.
SI7
SATILIK TAKSİ — t? model, gayet mlz Doç marka otomobil acele safıdır Müracaat Eminönü meydanı Kemaliye han kat 1 de terzi Bayram
459 — I
işçi ARANIYOR - Mukavva kutu atölyemizde çatısoruuı için 12-13 yatlarında lk| çocuğa llılıyaç var Mü-Marpuççular Iznhoglu han 490
dİkkat — İpotek isteyenlere tavassut eder Emlâk, arazı alım Mtı-mı ile vekâlet Işlertnı kabul eden herkesin İtimadını katanıma olan Suhulet Eml.llı Zarif Öralp Beyoğlu Büyükparmakkapı köyebap No 4 Telefon: 423IM. 743 - 18
ASANSÖRLÜ. KALORİFERLİ — Be» oda. bir daire, ayrıca üç yüz ınel-ıckarc salonla muhtelif adette Içlçe ve tek odalar kiralıktır Galata. Veli Alemdar Han. 419 — 18
ACELE SATILIK. BOŞ TEZLİM K8 8(r HANE — Haliç FencrL yıldırım caddesi No. 80. s oda elektrik, havagazı, terkos ve kuyusu olan hane İskeleye 2 dakika. İçindekilere müracaat. 440
KELEPİR — Arnavutköyünde İskeleye bir dakika deniz görür memba suyu, büyük bahçe, tam konforlu, yeni vülfl ev (Ijtlne azimet dolayısiyle boj teslim acele «aldıktır. Arnavutköy. Girgin sokak, t um kili-»esi karııaı. 10 No. İrindekilere mü-raCMll. 445
SATILIK BETON APARTIMAN -Fındıklı Mebusan Yokuşu 89 No Ikt kat gaz, elektrik, terkos. banyo, bahçe, taraş tam konfor içindekilere müracaat. 434
SATILIK UCUZ EV - Büyükdcrt asfaltta yeni kârglr altı oda, banyo boj teslim 27.500 lira Buy Ukdece C*-yırbajında kahveci Hüscyıne müracaat. 521 —
SATILIK APARTIMAN — Beyoğ-lunun İyi yerinde % 14 gelirli, kon-loriu. yeni bina 1. katı boj teslim. Beyoğlu Balo S. 3/1 Emin Tel: 49014 e müracaatları' 549 ~ 1
YALNIZ RIH BAY İÇİN — Taksimden Nlcantas veya Osınanbcy ara-
sında lyl bir aile nexd)nde konforlu, möbleli bir oda Ue ayrıca İki odalı, banyolu müstakil bir kat aran-maktadu-. İstanbul Posla kutusu 380 adresine mektupla bildirilmesi. 535 — 1
15000 LİRAYA — Kelepir arsa fi-atine satılık üç harap ev Tcpebajına bir dakika, Galatasaray» Uç dakika meşalede., telefon 23092 446
SATILIK ARSA — Göztepe KayısdaŞı ve TütUncümelımetef sokağında kOfe bajı HJ0 M2 arsa nezareti kâmlleyl haiz satılıktır. Müracaat Tl.: 22469.
462 - 3
BİNA KOOPERATİFLERİNİN DİKKATİNE — Bostancı ■ İçercukby as-Irılu üzerinde vc Zlraal bankasının yeni kooperatifi binaları yakınında manzarayı haiz 90 bin M3 arazi ucuz ilatlc toptan veya kısmen müsait şart-
Urla Satılıktır. Müracaat Tl. 22169. 461-3
SATILIK EV — Oç oda İki kuyu bag Ve bahçe bir evlik arsa Çamlıca Bulgurlu caddesi M No. Müracaat içindekilere. 488
DEVREN KİRALIK DÜKKÂN — Üzerinde bir odası olan ve her iye elverişli cadde Üzeri Mercan Uzunçar-Sibası caddesi No. 60 müracaat içindekilere. 465 - 1
SATILIK EV — Üsküdar da İskeleye yakın 4 kat on oda. elektrik, su. bahçe ayda 100 lira gelirli, net 10.000. Müracaat Kartalda Dr. Güzideye.
4M1
casustur, onu tevkif ettirmekle İktifa ediniz. >
Amir! bu düşüncesinde haklıydı. Zaten Ashenden de hiç yumuşamak taraflısı değildi. Caypor'un sözüne inanılmaz. Karısının nüfuzu, onu daima öte tarafa çekiyor. İtirazlarına rağmen zaferi düşman tarafında görmek istiyor; ve galebenin o tarafta kalacağından e-mln. O da galipler safında bulunacak. Hayırl Caypor. İnsafsızca kurşuna dlzümeU; fakat onun bu akıbete uğraması için ne yapmalı?
Ashenden, birdenbire casusun sesini İşitti:
— Vay, demek burada İdiniz? Bizim de sizi aramadığımız yer kalmadı.
Muharrir, başım çevirdi; etele tutuşmuş, kart koca Cay-por'lar kendisine doğru geliyorlar.
Casus:
— Böyle sessiz nadasız burada niçin oturduğunuzu anlıyorum. — dedi. — Ne panoromal
Bayan Caypor, ellerini kavuşturdu:
— «Ach Gott, Wie svhönl-Aman yarabbl ne güzeli — di-
BEBEKTE TAM KONFORLU Dört oda büyük salon mobılyell
OELİR VERGİSİ VE USUL - Ka-uniarına göre defler tutabilmek undan sonra kazançlı meslek olmu*-ır Aksaray postanesi karşılında UNA DERS EV İn de oir mtttehaMia lUhanebe bUetüerl. bilmeyenleri bu »ye için hazırlamaktadır. ÖglMen : oraları müracaat 469 — Z
KÜÇÜK BEBEKTE ACELE SATILIK ev - ibrlkdar /sokanında No, 3 müstakil Uç kat üçer oda. elektrik, terkos, havagazı boş teslim Aynı eve müracaat. 533-1
SATILI KEVLER — Beyoğlu. Fl-ruzaga. Fıııkpa^a yokuşu Acıçc$mo sokağında. 3. !. ve 1 numaralı üç ev teker teker veya toptan sanlıktır. Kartal Maltepeslnde Bağdat caddesi 49 No ya veya telefon: 54 ten 34 te Şcilul özer'e müracaat. 491
KİRALIK VEYA SATILIK — Garaj ve 300 M. karelik apartıman havası ve bahçeli kârgir ev ada halinde de top lan da ve t ilebilir. Telefon 60037. 514 1
AZİMET DOLAYISİLE ACELE SATILIK APAHTIMAN — i'cni ikmal edilmiş üç kat bos teslim dörder oda gömme banyolu konforlu bahçestle. Sljll camtl Kocamansur sokak 91 naat 14 - IS arası. 512
SATILIK KONFORLU EV — Yarı kârglr üç buçuk kat elektrik su havagazı aomıç bahçede kuyu maktuOn 30 000 TL. Müracaat: Pângaltı Ha mam Tayyareci Fehmi sokak 16. Tel: 81094. Et - 14 arazı 513
ACELE SATILIK İKİ DAİRELİ APARTIMAN — BeşikUışta çarşıya yakın her katta iki oda hır sofa mutfak hcli terkos ve elektrik. Balkon vc bahçesi vardır. Bir katı bas teslim Ticaret Bordasında 17 numaraya. Telef: 203-16. 310
MODADA ARSA — İskeleye iki dakika ve denize 40 metre mesafede takriben 300 M2 arsa acele satılıktır. Taliplerin posta kutum 1493 ya müracaatları. 507 — 1
ŞİLE OTOBÜSLERİ DURAĞINDA — Her bâyie müsait bakkaliye devren satılıktır. 0 akü dar Selmanpık raddesi N*. 16/1. Aynı dükkâna müracaat.
506
KİRALIK DÜKKÂN — Kule dibi Yazısı sokanında No. M Komando | ham altında 4 dükkân kimliktir. Yeni ve her tarafı beton olup imalil İşlerine ve depo olarak kullanmaya çok elverişlidir. isteklilerin aynı adrese müracaatları. 552 — 2
PİYANO - Al
ar. çocukla ıfından veı
Ideceklerı kısa zamanda Almancaya »zırlat. Mektupla Akşam'da Madam . H M. ye. 562 —1
Created by free version.of 2PDF
Mahkeme, tapu, icra ve noter ilânları
Bedelleri hususi ş&nts-lar tarafından ödenen mahkeme İcra tapu «c noter Uânıan gibi restin Llânlaı eskiden olduğu Yl-01 doğrudan doğruya «AKŞAM» idaresi tarafın-dan kabul edllmefctedlı
Lokman Heki.ı
(Di HAFIZ CEMALİ Dahiliye Mütehassısı üivanvuJu No. 1U1 Muayene saatleri Pazaı hariç beı gün t.S - 5 Tel: 23398
DOKTOtt
FETHIERDEN
LÂBORATUVARİ
(Bakteriyolojik, Biyolojik 7e kimyevi tahllLler yapılır Beyoğlu raksta e giderken Meşeli sokağı Ferah Apartımanı.rel 40534
ye haykırdı. — (W1 e schötıl» Bu mavi göğün, bu karlı dağların önünde Göthe’nln Faust'u gibi geçen dakikaya «Dur!» diye haykırmak istiyorum.
Caypor, gülümsedi'
— İngiltere'de talim yapacak yerde burada bulunmak daha iyi değil mİ? Ne dersiniz?
— Çok daha iyi-
— İngiltere'den çıkmakta çok müşkülât çektiniz mİ?
— Hayır, hiç.
— Anlattıklarına nazaran şimdi hudutlarda türlü meseleler çtkarıyorlarmış.
— Ben hiç bir mıışkiifita uğramadım. İngilizlerle fazla uğraştıklarım zannetmiyorum. Pasaporta bakmaları bite sırf formalite meselesi.
Caypor'ia karısı kaçamak bakıştılar.
Acaba bu hain İngiltere’ye dönmek niyetinde miydi? Halbuki şu anda, Ashenden de, o nu sırt oraya gönderebilmek için çabalamakla meşgul.
Bayan Caypor. çok geçmeden tekrar yola çıkmak teklifinde bulundu. Gölgeli patikalardan aşağı indiler.
İşsizlik Ashetıden’e ağır ge-
liyor. Fakat beklemekten gayri yapacak şey yok. İki gün sonra bir hâdise uyanıklığını arttırdı. Ders sırasında, bayan. Caypor, birdenbire şöyle deyiverdi:
— Kocam Cenevre’ye gitti. Yaptıracağı işler vardı.
— Ya, uzun zaman kalacak mı?
— Hayır, sade İki gün.
Yalan söylemek herkese mahsus bir kabiliyet değildir. Bayan Caypor'un halinde de bir gayri tabiilik vardı. Hiç şüphesiz, kocası, o korkunç Alman casus şefi tarafından Berne’e davet edilmiş olacaktı. Fırsat zuhur ettiği zaman, Ashenden, salondaki hizmetkâr kıza lâ-kaydane soruverdi:
— Demek bugün tatil? Herr Caypor da Berne’e gitmiş.
— Evet. Yarın döner.
— Bu söz fazla bir şey ispat etmiyordu. Lâkin ne de otsa nazarı itibara almak lâzımdı. Ashenden, Lucerne’de her hangi bir vazifeyi dalma görmeğe ha-hazır bir tsvlçretl tanırdL Onunla Berne'e bir mektup gön-derSi. İhtimal casusu orada ta-klbettirmek mümkün olur diye düşünmüştü. Ertesi gün, ada-
mı, yine karısıyla karşı karşıya sofrada yemek yerken gördü. Kan koca. Ashenden’e kuru bir selâm verdiler: ve akşam yemeğinden sonra derhal çekildiler. Çok meşgul görünüyorlardı. Dalma coşkun mizaçlı 0-lan Caypor. sırtı kamburlaşmış: sağa sola bakmaksızın yürüyor.
Ertesi sabah, Ashenden. Berne'e gönderdiği isviçreli ile cevap aldı. Caypor. binbaşı p ile görüşmüş. İşin mütebaki kısmını tahmin kolay Zeki, kaba ve dünya kendisine vız gelir bir İnsan olduğu için, binbaşı sözlerini esirgememiş olacaktı. Hiç işe yaramayan Cay-por’u bu Luceme sayfiyesinde artık uzun zaman aylak alı-koyamza. İngiltere'ye gitmenin zamanı gelmişti.
Bunun böyle olduğu sırf bir tahmin. Fakat bu casusluk mesleğinde tahminin büyük bir ehemmiyeti vardır. Esasen başka mesleklerde de öyle ya... Bir çene kemiğini görmek, tekmil hayvanı tâyin ve taı-lfe kâfi.
Mahut Gustav tarikiyle, Ashenden. Almanların İngiltere'-
ye bir adam göndermeğe ne derece kıymet verdiklerini biliyordu. İçini çekti. Eğer Caypor bu kararı verirse, ondan ne mektuplar gelmesi beklenir!
Ders esnasında, oayan Caypor, dalgın ve gamlı duruyordu. Yorgun bir hal! vardı; çenesi kısılmıştı. Şüphesiz gecenin büyük bir kısmını münakaşa ite geçirmişlerdi. Acaba kadın kocasını gitmeğe mi sevkedlyor, yoksa bu İşten vaz geçirmeğe mi?
Ashenden, öğle yemeğinde onları heç göz hapsinde tuttu. A-detlerl hilâfına hiç konuşmuyor gibiydiler. Çok geçmeden yemek salonndan ayrıldılar.
Ashenden, Caypor'u bolde yalnız buldu.
Casus, sahte bir coşkunlukla:
— Bonjurl —diye haykırdı — Yahu, siz ne haldesiniz? Ben Cenevre'den geliyorum.
— Evet, lşltmlştim.
— Haydi gelin de başbaşa bir kahve içelim. Zavallı karıcığım fena halde başı ağrıyor. Yatsın diye yukarı yolladım
(Arkası var>
I
11 Eylül 1949
AKŞAM
Bahlfe 7
HEK AKŞAM BIK HİKÂYE
■)
veremle
Lulz, yemek odasında derinden bir ah çekerek koltuğa çöktü. Korkuyordu, fakat niçin korktuğunun sebebim bilmiyordu. Kapının zili çalınır çalınmaz yerinden fırladı Kocası Alberin geldiğini sandı. Fakat o, üzerinde anahtar taşıdığı için zili çalmak âdeti değildi. Luiz, çelenin kim olduğunu düşünürken kapı birdenbire açıldı. Tanımadığı bu insan bir gölge gibi İçeriye süzüldü. Genç kadiri kapıyı kapamak istedi. Fakat içeri giren şıthıs. yavaş bir sesle:
— Benim Lulz! Beni tanımadın mı? diye sordu.
Genç kadın bir çığlık kopararak korkusundan dona kaldı Şimdi içeri giren şahsın kara güzlerini, geniş alnını, güneşte yanmış çehresini görüyordu.
— Jan, sen misin?
— Evet benim! Evde kimse yok ya?
— Kinişe yok! Jan jsen burada ha, bu hareketin çok tehlikelidir.
Jan kapıyı kapadı, korkunç ve alaylı bir çehre Ue kadının yüzüne bakarak:
— Artık hiç bir şey beni korkutmuyor Luiz! Sana bir gün döneceğimi söylemiştim. İşte »öKumû tuttum, içeri girelim.
Lulz, korkusundan nefes alamıyordu. Yemek salonuna girerek bütün ampulleri yaktı. Ancak o zaman Janın tehdltk&r çehresini görebildi. Beş yıldan-berl onu görmemişti. Avdetinin, kocası Alberin ve küçük kızı Kleretin yanında sürdüğü mesut ve tatlı hayatı mahvedebileceğin! düşünüyordu .
Jan. paltosunu ve şapkasını çıkarırken:
— Ne âlâ! Yemek sofrası da hazır! Alber gecikmiyecek demek Kendisini bekllyeceğim I dedi.
Kan, Lulzin, kalbine hücum etti İki erkeğin karşılaşacakları korkusuyla yüreği hızlı hızlı çarpıyordu.
Lulz. beş yıl evvel Janm tevkifinden sonra komiser Alber ile evlenmişti. Genç kadın, haydut Janın sevgilisini elinden almış oaln Alberi asla affetmemiş olduğunu biliyordu.
Lulz, gangster Janın tabiatını ve cesaretini bildiği İçin korkuyordu. Vaktiyle Janı, çıldırasıya sevmiş, onun kölesi olmuştu. Fakat bir daha hayatına karışmaması lâzımdı, şimdi Alberi hudutsuz Te sonsuz bir aşk İle seviyor ve onun bir kılına bile zarar gelmesini istemiyordu. Jan, genç kadının korktuğunu görünce kendisine teminat verdi:
—Korkma Lulz! Sana bir fenalık yapmıyacağun, dedi.
Lulz. yalvarmağa başladı:
— Allah aşkına git Jan| Al-berle karşılaşmanı istemem.
— Ben onunla Umanda karşılaştım bile... Beni aylardan berj arıyordu. Pamuk hırsızlığından dolayı hakkımda elinde bir tevkif miizekekresi vardL Bermutat bir kaç kurşun tat! ettik.
Genç kadın, heyecanlı ve boğuk bir sesle sordu:
— Yoksa Alberi öldürdün mü?
— Mademki kendisini burada bekicdigünl söyledim. Onu vuramadım demektir. O benden daha talihli çıktı. HaMkati söylemek lâzımsa, o benden daha İyi nişancıdır da.
— Yoksa şen mi yaralndın Jan?
— Aldığım yara ehemlyeUiz-dlr. Onu burada bekleyip he-«plaîacaiız
Luiz tekrar sordu:
— Yaralandın mı? Bırak beni de yaranı sarayım,
— Bana yaram ebemmiteaiz-dlr, dedim.
Jan, güç nelee alıyordu Yözü sapsan kesilmişti Bir kaç dakika sustuktan sonra sordu:
— Kmn nerede! Sevimli olduğuna bana aöyledDer.
— Fvet sevimlidir Beş yaşındadır , Şimdi büyük annesinin yanındadır. Seni kendi eUerim-te öldürürüm de Albere fenalık rtmenr müsaade etmem.
— Gözlerini aşk bürümüş de **4ka hiç bir şey göremiyorsun. Beni bırakıp, en büyük düşmemin Alberle evlendin de şimdi totikam almama raftnl olmak tali yorsun, «en aptal, çok aptalsın Luiz! Ne sana, ne kızına fenalık etmfyeecğlm. Fakat kıranın babasına cezasını vereceğim Çu kapıdan İçeriye girinceye kadar burada bckllyeceğirn Tnhânr.-mda rflF B|| fen
Satılık Emlâk
İstanbul Defterdarlığından:
Kıymeti Teminatı Ura Ura
mücadele
(Baş tarafı 4 üncü sahilcde) j ingım hastalar ise bir nevi meş- ’ [galeye bedenen muktedir ol- * makla beraber, evlerinden çık-1 mamaları lâzımdır. Bu hastalara «Ev işi» bulmak İçin azami [gayret sarfedilmektedir.
Zihni huzursuzluk tüberküloz î hastasının İyileşmesini geciktir inektedir. Ve bir hastaya âra olabilecek bir çok endişe ve sıkıntı sebeplerinden en büyüğü muhtonel olarak mail durumundan ileri gelen endişelerdir, Ev- 1 velce hastalara bir aile tahslsa- 1 tı hibe etmek usulü mevcut iken şimdi milli yardrnı konseyi bü 1 işi deruhte etmiştir. Bu teşek- j kül muhtaç olan verem hastala , rma alelâde hastalık priminden hariç daha fazla para vermek 1 yetkisini haizdir.
Ayni zamanda yardım kurulu. hastanın hayat sigortası primleri, kredi He aldığı emtia- 1 nm taksitleri, evinin kirası, tahsilde çocuğu varsa okul taksitleri gibi özel taahhütlerini de gözünün de tutmaktadır. Ha ttâ bazı hallerde hartanın faydalandığı hizmetlerin masrafı, kendinin veya kendisini ziyarete gelen yakınlarının seyahat masrafları İçin dahi yardımlar yapılmaktadır. Gönüllü hayır teşekkülleri, elbise, yatak, kitap ve dergi vermek, muhabere İle, mesleki kurslar tertiplemek, a-ileye İstirahat tatilleri sağlamak suretiyle hastaların refah ve saadetlerine geniş ölçüde yardun etmektedirler.
Bütün memlekette tüberkülozdu hastaların bakımında ihtisas yapmış bakıcılarla hayır
yerinden kımıldamıyacaksm
Lulz! Alber. beni yaraladığım ı biliyor, belki de öldüğümü Ba- i I ruyor. Fakat benimle burada 1 karşılaşınca-.. j 1
Jan. bu söaleri söylerken gû-' 1 lüyor, genç kadm ise ağlıyordu, 11 Lulz birdenbire yerinden kalka- • rak hayduda yaklaştı ve hıçkı- . I oklar arasında: |'
— Jan. seni ne tadar çok^
sevdiğimi biliyorsun. Hattâ bâ- I l& da... 1
Genç kadın, hayduda kalbi, ( hâlâ onun için çarptığını söyle- ' m ek istiyordu. Fakat kendisini I zaptetti. Haydut sordu: 1
— Beni sevdin, serdin de o- I
nun İçin mİ terkettln? 1
— Kaçmıştın, ortadan kay- ' bölmüştün, beni bırakmıştın I Jan! Ne yapayım, istiyordun?
Jan. bu suale cevap vermedi.
Yalnız kin ve muhabbetle karışık bir nazarla onu süzdü.
Genç kadın sözüne devam
etti :
— Beni dinle Jan! Yalvart- 1 nm sana Albcre* dokunma, onu öldürme!
— Onunla hesaplaşacağım!
Lulz. yeis ve istiapla haykır-
dı:
— Hayır, ha yu' Sana birşey itiraf edeceğim. Alberin büyüttüğü kız, senin öz kızındır!
Jan, birdenbire sarardı ve
sordu:
— Kızım, kızım mı? Doğru
mu söylüyorsun Luiz?
Haydudun sesi şimdi titriyor-
du, çehre ballan değişmişti.
Luiz ağlayarak devam etti:
— Bu sır, yalnız benim sır-
ımıdır. istemezdim kİ kızım blr> - -gün babası yüzünden utansın. (müesseselerindc gönüllü çatı-Anlıyor musun Jan? Seni tev-'^ sosyal İşçilerin sayıları ve kif ettikleri zaman Aiberden faaliyetleri hissedilir derecede başka, bana kimse yardım et_! artmış olup, yardımları takdir medi. Yalnız o, bana karşı âli-,ve memnunlukla kabul edll-cenap davrandı. Fakat o da »ektedir. Bu, çok yerinde bir doğacak çocuğun senin sulbun-! faaliyettir. zira verem âfeti
, dan olduğunu bilmiyordu, o, luanen ruhi b‘r hastalık olup, , kendi öz çocuğu sanıyor. Kleret I t**»»**! *Çİn hastanın muhitine senin öz çocuğundur anlıyor, ^a^ar sokulmak ve ailenin mah musun Jan? | rem evresini tetkik etmek lâ-
. — Lulz, bana dehşetli birşey'zımd,r- İngiltere hastabakıcılık
■ itiraf ettin. Fakat Alber. can «rvUlnln i------------ ---------
düşmanımdır. Bu düşmanlığı Nlghtingale:
. bana ödeyecek!
Genç kadm. yeisle sordu:
— Çocuğunu büyüten &*•-
1 mı mı öldüreceksin. Kleretin . bugün temiz bir soyadı vra. Ço-: cuğumuz bir gün sana lanet 0-
. kumamahdır Jan!
Jan, dişlerini gıcırdatarak ce-
I vap verdi:
. — Onu öldüreceğim!
■ — Hayır .hayır bunu yapmi- ( yacoksın Jan. Kızın büyüdüğü
1 zaman sana l&nat okuyacak.
Lulz, haydudun boynuna asılmış, hüngür hüngür ağlıyor ve . yalvarıyordu:
— Söyle bana Jan. AJberl öi-dünniy ece kain değil mİ ?
O, insafsızca cevap verdi:
— Hayır, hayır! Onu geberte-
. ceğim.
1 — Seni bu cinayeti İşlemeğe
. bırakmıyatağım. Böyle bir şeye » teşebbüs edersen ellerimle 61-, düreceğim.
I Jan, gen çkadını çidetlc itti.
fakat Lulz tekrar boynuna asıl-
. dL Aralarında bir bağuşma başladı. Genç kadın yere dûşme-
1 mek İçin bir sandalyeye tutun-
du. Haydut, kudurmuş gibi, ba-
. ğınyordu:
1 — Alberi öldüreceğim, Her
I şeyimi, sevdiğim kadını, çocuğumu elimden aldı. O. beni
ı mahvetti.
Lulz, tekrar üzerine hücum ı ederek yakasından yakaladı.1
Bir kaç dakika boğuştular. Nl-. hay e t Jan, yakasını kurtarma-. ğa muvaffak oldu. Tam o esnada merdivende ayak sesleri işitildi. Dışardan bir sea: I — Lulz, diye bağırdı
Bn Alberin sesi İdi. Kapıyı
■ açıp eşiğe basınca birdenbire durakaldrı. Janm, tabancasını
1 çekerek üzerine nişan aldığını . gördü.
Jan hıra! a:
— Beni dinle Alber, oyun artık b)«1. Mükemmel oyun oy- ua4..u ,u.
■ nadm. Faknt «jn koz benimdir, kaldırdı ve tatlı bir sesle:
1 dedikten sonra Lulze donldfl,'
• insani ve tatlı bir sesle sordu: |
— Kızm güzel mİ?
Lulz, ellerini bitiştirmiş, yal- derln"klerlnde hâlâ onu şev* çjc| lemlnatlarlle birlikte Ycnlpostahane caddesinde 47 No. 11 ' varıcı bir edâ ile hayduda ba- ^'^nl süyllyecektl Fakat Al- şUne merkezine müracaatları, (12775)
Dosya No.
511—3611
Cinsi
ııoo n

Kınalında, Köşklü ve Serap Bo. 33 ] ada, 6 parsel 239.50 M2 arsa.
Büyükada, Maden Mah. Kesedar i So 55 ada. 14 parsel eski 20 kapı sayılı 85 M2 arsa.
Beyoğlu, Kasımpaşa Bürüri Meh- 1 met efendi Mah. eski Gizlice- Evliya yeni Keramet 8o. 862 ada, 76 parsel eaki 36 mük. yeni 44 ta) 27 kapı sayılı 2403.50 M2 arsanın 85/720 payı.
Yukarıda yazılı gayrime nku İler 7/9/940 da açık arttırma ile satışa çıkarılmışsa da istekli çıkmadığından satış ON GÜN uzatılmıştır.
İsteklilerin geçici teminat makbuzları ve nüfus eüzdanla-rU« 17/9/949 cumartesi günü saat 11 de MÜH Emlâk Müdürlüğündeki komisyona başvurmaları. (Müracaatların bir gün evvelden yapılması) (13238)
511—2141
515—8182
nro
MTO
DEVLET DEMİRYOLLARI İLANLARI
Balast ihzar ettirilecek
7. ci işletme Komisyonundan
1 — İşletmemiz m intak ası Eskişehir - Konya hattı üzerln-Klm. 390 - 399 daki ocaklardan 3000 metreküp kırma balast ihzarı kapalı zarf urulile eksiltmeye konmuştur.
2 __ Balastın beher metreküpü 429 kuruş hesabllc mu-
hammen bedeli 12870.00 lira, geçici inancas da 905,25 liradır.
3 — Şartnameler İşletmemiz komisyonundan bedelsiz tedarik edilebilir.
4 — Eksiltme 29/9/949 perşembe günü saat 15,30 da Afyon da yedinci İşletme müdürlüğü binasındaki komisyonda yapıla cağından istekliler kanunun 10 cu maddesi gereğince lüzumlu ehliyet ve ticaret vesikalarile teklif mektuplar™ kanuni tarlfata uygun olarak aynı gün saat 14,30 a kadar komsiyona vermeleri veya belli vakitten evvel komisyonun eline geçecek tarzda posta ile iadeli taahhütlü göndermeleri Hân olunur
(13244)
de
servisinin kurucusu Ftorencfi .1 Nlehtinnate; .MJİJİ sıhhatin I sırrını insanların yaşadıkları | yuvalarda aramalıdır* demekle ada- bunu Ç°k ilfade etmiştir.
RADYO
ANKARA RADYOSU
17SS Açılı? ve Program. 18 M S. aym vc Dans müziği (Pl.), .1830 Konuşma. 18.45 Hafif melodiler (Pl.). 18 M. s. ayarı ve Haberler. 19 15 Geçmişte bugün, 1Ö.20 Tarifti Türk milliği » Saz eaorled. 20.15 Hndyo gazetesi, 2030 ScTbra «ant. 2035 Müzik fPl.). 21.10 San (Otoları fPl.). 81.30 Konuşma, 21.45 Varyete müziklerl (PL), 22 Dana müziflt (Fİ.). 22.45 M. S. ayan »e Haberler. 23 Program ve kapanış.
Yann sabah ve öfle programı
730 M. S. ayan. 7JI Müzik: Marslar (Fİ.). 7.45 Haberler ve Hava raporu. 8 Şarkılar (Fi). 815 Piyano İle eaa parçalan (PL). 825 Günün program». «30 Hafit müzik (Pl.), 9 Kapanış.
122» Açılış ve program, 1230 Şarkılar. türküler, 13 M. s. ayarı ve Haberler. 13.15 Karışık müzik (Pl.) .1330 ÖJT1e (»ütesi, 12.45 Hafif melodiler (Pl). II Akşam programı. Hava raporu ve knpnmı.
İSTANBUL RADYOSU
1858 Acılı# ve program. II Haberler. 1920 Müzik: Koralime Triosu (Tl.). 19.45 Müzik: Halk IftrkOleri (Pl,). 20 Müzik: Piyano solo, t.udvig van Beethoven «Sonat no, İR op. 31» çalan Clnudto Arrua. (Fİ,). »25 MüzlU: Viyana çocuk korosunda vala ve şarkı (Pl). »35 Müzik: Hafif orkestra e-«erleri (Pl ). »45 Müzik: Şarkılar (Pl.). 21 Müzik: Tlno Rosıl'den şarkılar (PL). 21.15 Müzik- Fani «Acem *«tran» Peşrev - Metnim hatıra - Bir ı haber ver - Sohbetimi gerçek mİ «andın - Dinle tözüm ey dllrüb.ı .
' Neden kalbım «eni «evdi - Saz nemam. 22 Müzik: w A- Moaarl programı: II Cogl fan 'Tulle operası üvez-, türü. IJ Smıtdb - izaersdet İdaresinde Berlin filârmonik orkestrası. 2> Serenadı Do minör K .188 Arthur Piçtiler oda arkestrasr. D Senfoni No. 39 Mi ! bemol Majiir K. 543 Lamdra filârmonik orkeatraaı. Şef: Thomns Beecham ‘‘ (PL). 22.45 Haberler. 23 Müzik: Dans ' mOzifii (PJ ), 23J» Kapanış ve prog-l ram._____________________________

İstanbul Verem Savaşı Derneği
VEREM SAVAŞi HEMŞİRE OKULU
•Ortaokul mezunu kızlarımıza emin bir istikbal ve şerefli bir meslek sağlar.
■Verem Savaşı Hemşire Okulu Müdürlüğü - Erenköy Sanatoryumu - İstanbul» (13100)
Devlet Orman işletmesi Muğla Müdürlüğünden
1 — İşletmemizin Marmaris Bölgesinin Marmaris Orman dışı istif yerinde mevcut 837.63 kental defne yaprağı üç parti halinde 11/9/949 tarihinden İtibaren ön beş gün müddetle açık arttırma suretile satışa konmuştur.
2 — Açık arttırma 26/9/949 Pazartesi günü saat 15 de Marmaris ilçesi orman bölge şefliği binasnda toplanacak komisyon önünde yapılacaktır.
Beher kentalinin tahmini bedeli 19 lira 50 kuruştur. Bu partiler için 1225 lira 03 kuruş % 7,5 hesablle geçici teminat alınır.
3 — Bu İşe alt şartname Ankara’da Orman Genel Müdürlüğü, İzmir Orman Başmühendisliğinde, İstanbul, Aydır). Denizli, Antalya, Mersin, Fethiye, Köyceğiz, Muğla ve Merkez İşletme Müdürlüklerile Marmaris Orman bölge şefliğinde görülebilir.
4 — İsteklilerin belli gün ve saatte müshil evrak ve ilk
temlnallarile komisyona müracaatları. (12980)
r— ARANIYOR —-ı
İngilizce ve Türkçtyi iyi bilen tecrübeli bir Steno - I
I Daktilo. Taliplerin «U. D.» rumuzu Ue İstanbul 176 posta I I kutusu adresine yazmalar.
Devlet Hava yo'ları Yeşilköy meydan miidıriüğinden
1 — Pazarlık yolu Ue aşağıdaki malzemeler 13.9.949 salı günü saal 15.30 da satın alınacaktır.
2 — Elenmiş tüvenen kum, beher metre mikâbı 643 kuruş olup 250 metre mikâb tutar bedeli 1607 lira 50 kuruş kırma taşı beher metre mikâbı 12 Ura 39 kuruştan 245 metre mikâp .tutarı -bedeli 3035 Ura 55 kuruştur. İnşaat çakıllı beher metre mikâbı 9 lira 53 kuruş olup 10 metre mikâp tutan bedeli 95 lira 30 kuruştur.
3 — Bu malzemenin toplam bedeli 4738 Ura 35 kuruş o-lup kati teminatı 710 lira 75 kuruştur.
4 — Malzemeler pazarlığın icra edildiği günden itibaren 10
gün zarfında şartnamesine uygun olarak teslim edecektir. İsteklilerin şartnameyi Yeşilköy meydanındaki satın alma komisyonundan tetkik edebilecekleri İlâ nolıınur, 13285
Deri arttırma ilini
Türk Hava Kurumu İstanbul Şubesinden:
Kurban Bayramında teşkilâtımız tarafından halktan toplanacak deriler pazarlıkla açık arttırmaya konulmuştur. 21 — Beni dinle Jan, sana bir £yiûi Mö çar5amba günü saat 10 buçukla Hat değer görü-şey daha söyllyeceğlm, sözlerini lûrsc ihalesi yapılacaktır. Buna güre şartname her gün şube-kekeledl. Hayduda, kalbinin jcn alınabilir. İsteklilerin ihale gün ve saatinde 1500 lira ge-
İki eliyle tutarak cansız yere! yuvarlandı.
Genç kadın, derhal yere diz çöktü, iki eliyle başını yukarıya j
1 Fakat
beri sessiz ve müteessir gürünce «ustu. Eğilerek parmakları ile Janın gözlerini kapadıktan* sonra alnından öptü.
Aradan uzun yıllar geçti, Kleret büyüdü ve giizel bir kız oldu. Alber emekliye ayrıldı. Lulzin suçlan ağardı. Hre sene »iliz dinle beni! Kocana bugıin mezarlığa gidiyor ve hayatını bağışlıyorum Bu. ki- lanın mezarı üzerine diz çö-i zaman düğün kerek dua ediyor.
Çeviren: A. HİLALİ
vnrıcı bir edâ İle hayduda ba- süyllyecektl
kıyordu. Haydut tabancasını n*
yavaş yavaş İndirerek masaya bıraktı.
*— Arlık sakin ve müsterih olabilirsin,, partiyi kazandın Al-berl dedikten »on ra genç kadına da döndü:

üç kimim daha zina evlendiği zaman düğün ınlar yeter. 8?n hediyem olsun, dedi ve kalbini
Türk Hava Kuıumu İnegöl şubesinden
Bu yıl Kurban Bayramında şubemiz çevresinde toplanacak tahminen 3500 koyun 400 kecl ve 75 sığır dertellc JüüO tane barsak nyrı ayrı acık arttırmaya konmuştur. 14 Eylül 1949 Çarşamba günü saat ifl da ihalesi yapılacaktır Geçici teminat koyun deriler) için beş yüz diğerleri için yüzer Uradır. Buna alt şârLname her gün şubemizle tıtanbu) şubesinde görülebilir. İsteklilerin arttırma Runü ve saatinde temlnaUarile birlikte şubemize müracaatları. (12951)

İnşaat ilânı
Basın-Yayın ve Turizm Genel ft'Urfiiriüğlinden
1 — Etimesgut radyo islasyonucivannda yapınılacak oıan derivasyon merkezi binasının inşaatı vahit fiat esası üzerin-
den kapalı zarf usuıü Ue eksiltmeye konulmuştur
2 — İşin muhammen keşif bedeli 10935,20 lira ve muvakkat teminatı 820.14 liradır.
3 — İhale 23 eyıûl cuma günü saat İS te Ankarada Anafar-talar caddesi Konya sokak Tarko handaki genel müdürlüğümüz satın alma komisyonunca yapılacaktır.
4 — Daha fazla izahat ve parasız şartname almak isıiyen-
lerin ayni binada genel müdürlüğümüz İdari işleri müdürlüğüne müracaatları ve taliplerin Bayındırlık Bakan:.gından ain cakl&rı yeterlik belgesini de ihtiva eden kapalı zarfların tâyin edilen gün ve saatten bir saat evveline kadm komisyon başkanlığına vermeleri ilân olunur. (130861
İstanbul Ziraat Müdürlüğünden
1 — Tarım Bakanlığı adına İstanbul Erenköy ziraat mücadele İstasyonu ihtiyacı İçin 2490 sayılı kanana levflkau içim eksiltme suretile 11033 lira muhammen bedel üzerinden ‘J kalemde 89 parçadan ibaret Dulunan lâboratuvar eşyası ve mefruşat satın alınacaktır.
2 — Açık eksiltme 14-9-49 günü saat 15 de müdürlüğümüzde müteşekkil komisyonda yapılacaktır.
3 — Fenni şartname ve Krokisi müdürlüğümüzden verilir ve idari şartnamesi de görülür
4 — Geçici güven akçesi 827 Hra 47 kuruştur.
5— Açık eksiltmeye girecekler 14.9.49 günü saat onbeşc kadar geçici teminat makbuzlarım komisyona sermiş olacakımurr.
6 — Bu saattan sonra yapılacak müracaat ve verilecek seçici teminat mektupları ve postada vâki gecikmeler nazan dikkata alınmaz. (12463*
Tekel İstanbul bira fabrikası müdürlüğünden
Cinsi__________________________Miktarı______ Keşif oedeli
Taş İhata duvan 85 M3 3004..83 Lira
1 — Yukarda yaralı 85 M3 taş İhata duvarı pazarlıkla yaptırılacak tır.
2 —»Bu hususa alt şartname İstanbul Tekel Bira labrl-kası müdürlüğünde mübayaa komisyonundan alınabilir.
3 — Pazarlık 16/9/949 günü saat 10 da İstanbul Tekel Bira fabrikasında yapılacaktır.
4 — Muvakkat teminat •%> 7,5 dur.___________(12850)
Hava Meydanı Müştemilât Bina ve Tesisatı Bayındırlık Bakanlığından
1 — Tekrar eksiltmeye konulan iş: Afyon Hava meydanı 3 B radyo verici, S.RA. kuvvet santralı ve Hidrojen İstihsal binaları ile meydan kanalizasyon ve su tesisleri olup keşif bedeli (133,081.86) yüz otuz üç bleye yatırılacak (67û krş.) alü kuruştur,
2 — Eksiltme günü: 28/9/949 tarihine rastlayan Çarşamba günü saat on altıda Ankarada Bayındırlık Bakanlığı binası içinde Şose ve Köprüler Reisliği odasında Şoseler eksiltme komisyonunca kapalı zarf usulllc yapılacaktır.
3 — Eksiltme evrakı; Vezneye yatırılacak (870 krş) altı yüz yetmiş kuruş bedele alt makbuz karşılığında Şose ve Köprüler Reisliği Mali İşler Şubesinden alınabilir.
4 — Eksiltmeye girebilmek için: a) İsteklilerin 1949 yılna alt Ticaret Odası belgeleslle usulü dairesinde (7,904,10) yedi bin dokuz yüz dört lira on kuruşluk geçici teminat vermeleri ve bu I5 gibi teknik önemi haiz bir işi İyi surette bsışardıgmı veya idare ve denetlediğini İspata yarar belgelerile birlikte eksiltme gününden en az (Tatlı günleri hariç)1 üç gün önce yazı ile Bayındırlık Bakanlığına müracaat ederek bu İş İçin yeterlik belgesi almaları.
b) îstekilİLTİn eksiltme şartlaşmasının 34 cü maddesinde verilen izahat çerçevesinde (eksiltme evrakının her parçasına ellişer kuruşluk pul yapıştırarak bunlan İmzalayıp zarflarına koymaları.) Hazırlayacakları yükleme mektuplarını saat on beşe kadar makbuz karşılığında komlsyön Reisliğine vermclvrl lüzumu ilân olunur.
5 — Postada olan gecikmeler kabul edilmez. (1318ü)
r-Nfe 8
AKŞAM
12 Eylül 1949
~ YIRTIK, M ISTIK, SANA GAZETEM GETİRDİ YA BOfU'YE ÇABUK HEDİYESİNİ VER BAKAYIM:
-ÇABUK KARARIN! VER, EVLENMEK İSTİ YOR MUSUN İSTEMİYOR MUSUN ?
-DARLtNG, KARNIM O KADAR AÇ Kİ ‘EVVELÂ BlR ISTAKOZ . SONSA MA V VAR, AR KAPAN PİLİÇ...
-MC BALIK TUTAMADIK, FAKAT O KADAR GÜLDÜK Kİ1..
NAS'L °uluvo^sûnüz_

İst. Lv. Amirliği İlânları
ı> Pazarlıkla keşli ve şartnamesi dahilinde Tophane kasrının kaloriler kazanı Te teferriiatının alımı ite yerlerine montaj işi yaptırılacaktır. Keşif tutan 49915 hra olup kesin teminatı 748 lira 40 kuruştur.
2) Pazarlık eksiltmesi K Eylül 949 günü saat 15,30 da Harbiyede Lv. Â. Sat. Al. Kom. da yapılacaktır. Keşif ve şartnamesi komisyonda görülebilir.
3) İşe girebilmek İçin isteklilerin İst. Bayındırlık Md.
lüğünden yeterlik belge almaları. 3479 - 13257)
¥
D 250 adet bakır çorba kâsesi ve 800 adet peçete pazarlıkla satın alınacaktır. Muhammen bedeli 1227 lira, kesin teminatı 185 Uradır.
21 Pazarlığı 13/9/940 günü saat 11 de Harbiyede Lv. Â. Sat. Al. Kom. da yapılacaktır. Şartnamesi komisyonda görülebilir. (34H5 - 13258)
¥
1) Tahmin edilen bedeli 315 lira 25 kuruş olan 5 kalem su tesisat malzemesi müteahhit tam ve hesabına olmak üzere 19 Eylül 940 günü saat 14.30 da Harbiye Lv. âmirUği Sat. AL Komisyonunda açık eksiltme suretiyle satın alınacaktır.
2) Geçici teminatı 23 lira 65 kuruş olup şartnamesi komisyonda görülür. (3344 - 12995)
*
145 ton patates kapalı zarfla 4 Ekim 949 günü saa 16 da Kars As.Sa Al Koda eksiltmesi yapılacaktır. Tutan 46,400 lira olup teminatı 3480 liradır. Taliplerin kanuni veslkalarile tek lif mektuplarını İhale saatinden bir saat evveline kadar komis yona vermeleri. 3359 — 12847

1) Kapak zarf usulü İle Dz. Gedikli Okulu binasının çatı onarım İşi yaptırılacaktır. Keşif tutan 20029 lira 25 kuruş. Geçici teminatı 1582 lira 25 kuruştur.
2) Eksiltmesi 28 Eylül 949 günü saat 11 de İst. Harbiyede Lv. Amirliği Sat. Al. Kom. da yapılacaktır. Keşif ve şartnamesi komisyonda görülür.
3) Eksiltmeye girebilmek İçin isteklilerin bir kalemde asgari 15000 liralık iş yaptığına dair belge göstermeleri şarttır.
4) Teklif mektuplara m 28/9/949 günü saat 10 a kadar komisyon Başkanına verilmesi. (3322 — 12745)

1) Tahmin edilen bedeli 9000 Ura olan bir adet 36 beygirUk dizel motörü 22/EylûL/94B günü saat 10,3o da Harbiye Lv. Amir ligi Satın Alma komisyonunda açık eksiltme suretiyle satın a-İmacakUr.
2) Geçici teminatı 575 Ura olup şartnamesi komisyonda görülür. 3115-13030

100 ton buğday pazarlıkla 27/9/949 günü saat 10 da Van As 8a. Al. Ko. da satın alınacaktır. Tutan 45,000 lira olup teminatı 3375 liradır. Taliplerin belli vakitte komisyona müracaatları. (3451 - 13198)
evEREADy
08Mİ Sıraservller âti. ■■■8^
YENİ KOLEJ
İLK — ORTA — LİSE (Ed. Fen) sınıflarına yatılı Ve yatısız talebe kaydına devam olunmaktadır.
18/9 a kadar kayıtlarını yenilemiyen eski öğrencilerin yerlerine de yenileri alınacaktır.
PAPAZYAN
Biçki ve Dikiş Yurdu
KURTULUŞ
Yeni kayıLlara başlanılmıştır. Feriköy Tepeüstii 116 No.
Papatyan Apartımanı
Kadıköy Vakıflar Müdürlüğü İlânları
Kadıköy Vakıflar Müdürlüğü çevresinde İmam ve Hatiplikleriyle müezzin ve kayyumlukları açık camiler İçin 20/9/949 Salı günü saat 14 de müsabaka imtihanı yapılacağından isteklilerin dilekçe ve lüzumlu belgelerle müracaatlar. (12702)
■ Dr. Zekâi Muammer ■ T U N Ç M A N Bakteriyoloji laboratuarı Her nevi tahliller ve taze aşılar yapılır.
Yeni adrese dikkat: Dl-vanyolu, 103, kat 2, Tel: 22037
HİHİHÛ?!?,
_—-—
Satılık Küçük Çiftlik
İstanbula çok yakın, elektrik ve su tesisatını havi binaları ve ahırı olan küçük bir çiftlik satılıktır. Kaıaköy Tramvay durağında Moda Terzihanesine müracaat.
Maliye Müfettiş Muavinliği Müsabaka imtihanı
Maliye Teftiş Kurulu Başkanlığından
1-35 lira maaşlı Maliye müfettiş muavinliği için 14 Kasım 949 Pazartesi günü Ankara ve İstanbul'da Maliye Teftiş kurulunda, müsabaka imtihanı yapılacaktır.
1 Taliplerde aranılan şartlar aşağıda gösterilmiştir:
a) Memurin kanununun 4 üncü maddesinde saydı evsafı haiz olmak,
b) İmtihan açıldığı senenin Ocak ayının başlangıcında 30 yaşını ikmal etmemiş bulunmak,
c) Siyasal Bilgiler Okulu. Hukuk ve İktisat Fakülteleri ve Yüksek Ticaret mektebinden (veya bunlara muadil ecnebi okullarından), pek iyi ve iyi derecelerde mezun olmak,
di Yapılacak tahkikat neticesinde karakter itibarlle müfettiş olabilecek vasıfları haiz olduğu anlaşılmak.
2 — İmtihana talip olanlar 26 Ekim 1949 tarihine kadar Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına bir dilekçe İle müracaat edeceklerdir. Dilekçeye talibin sarih adresi yazılacak ve aşağıdaki vesikalar eklenecektir:
a) Nüfus cüzdanının aslı veya tasdikli sureti,
b) Kendi el yazısı ile hal tercümesi,
c) Askerliğini yaptığı veya imtihan tarihinden itibaren bir sene tecil edilmiş olduğunu gösterir resmî vesika,
d) Okul diploması veya tasdiknamesi,
e) Sağlam ve yolculuk zahmetlerine mütehammil olduğuna dair tam teşekküllü bir hastaneden alınacak sıhhi heyet raporu,
3 — Taliplerden, aranılan şartlan haiz olanlar tahriri vo şifahi olmak üzere iki İmtihana tâbi tutulacaklardır. Tahriri imtihan Ankara ve tstanbulda, bundan muvaffak olanların şifahi imtihanı Ankarada yapılacaktır.
11 — imtihan, programı aşağıda cösterilmîştlrs
1 — MaUye;
a) Bütçe,
b) Vergi nazariyeleri.
c) İstikraz,
2 — İktisat:
a) istihsal, inkısam. tedavül ve İstihlâk bahisleri,
b) İktisadi meslekler,
3 — Matematik (Geometri ve Aritmetik)
4 — Ticari ve Sınat muhasebe usuU erile Devlet muhasebesi hakkında nazarî ve tatbiki malûmat.
5 — Hukuk:
a) İdare Hukuku,
b) Ceza Hukuku ve Ceza mahkemeleri uautû kanununun »asJarı ve tahkikata müteallik hükümleri,
e) Medeni kanun. Borçlar kanunu.
d) icra ve İflâs ve Ticaret Kanunlarının Mâliyeyi alâkadar eden hükümleri.
6 — Ecnebi Usan:
Almanca. Fransızca, İngilizce lisanlarından biri (teadül kanununun hususi maddesine göre komisyon huzurunda lisan imtihanı verenler ayrıca imtihana tâbi tutulmazlar.)
HI — İmtihan neticesinde müfettiş muavinliğine alınanlar üç sene sonra yapılacak ehliyet İmtihanında muvaffak olurlarsa Maliye Müfettişliğine tâyin edilecekler ve tetklkat için bir sene ecnebi memleketlere gönderileceklerdir. (12271)
Created by free version of 2PDF

Comments (0)