AKSAM İOW
Sene 32 — No. 11350 — Fiat!: her yerde 10 kuruştur. ÇARŞAMBA 17 Mayıs 1950 Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı İşlerini fiilen İdare eden C, Bildik — Aksam MatbaasL
Ali Fuat Cebesoy Cumhurbaşkanı olacak
Meclis başkanlığına da
• •
Ozyörük getirilecek Fuat Köpriilii ise Başbakanlık için en kuvvetli namzet addolunuyor
D. Partiye göre seçimlerde kendisi 434, C. H. Partisi de 51 mebusluk kazandı
Celâl Boyar, Parti merkezimle üniversiteli kızların tebriklerini kabul ediyor
Ulus’un makalesi
Demokrat Partiye düşen vazife
Ankara 17 Akşam) — Bugünkü Ulus gazetesinde «Şimdi onlara düşen vazife» başlıklı bir yazıda C. H. P. nln yeni seçim kanunlle Demokrasiye yaptığı büyük hizmeti belirttikten sonra diyor kl:
«iktidarın adı değişebilir. Hükümetin ve devletin başına bizim kütüğümüzde1 kayıtlı olmı-yatr İsimler geçebilir. Azınlıkta kaldığımız şu günlerde bizim en büyük temennimiz, getirdiğimiz kanunun imkânlarından faydalanarak İktidarı ele alanların da demokrasiyi korumak ve yürütmek yolunda hiç bir gayreti eslrgememelerldir. Hamlelerimiz. gayretlerimiz bitmiş değildir Belki artacaktır. Fakat Türk demokrasisi uğrunda bugüne kadar bize düşmüş olan hizmetler şimdi Demokrat Partiye düşüyor. Onun bu yolda doğru yoldan sapmaksızın göstereceği gayretler de tecrübeli ve gayretli bir Demokrat Partisi olan Halk Partisinin muhalefeti ve tenkldlerl uyarıcı bir rol oynıyacaktır,*
Çerçeve İçinde, ve iki yıldız imzalı olan bu yazının Halk Partisinin sözcülüğünü yapmağa salahiyetli bir zat tarafından yazıldığı tahmin edilmektedir.
Moskovadaki görüşmeler Trigvıe Lie bugün bir basın toplantısı yapacak
Amerika hükümetinin beyanatı
Türkiye ile Amerika arasında dostane ve sıkı & münasebetler devam edecekş ------------------- e Amerika, yeni hükümetin de demokratik pren- >
»iplerin yetişmesine çalışacağından şüphe etmiyor^
Washington 17 (AP) — Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığı, dün muhalefeti temsil etmiş olan Demokrat Partinin biitün memlekete şâmil geniş bir ekseriyet temin etmesiyle neticelenmiş olan Türkiye genel seçimlerini «demokrasi İçin ibret alınacak bir zafer* olarak vasıflandın» ıştır.
Resmi bir beyanatta, Birleşik Amerikanın, iki devlet arasındaki dostane ve sıkı münasebet-; lerin devam edeceğine emin olduğu ciheti belirtilmiştir.
Adı geçen bu beyannamede, «Cumhuriyetin kuruluşundan-bori geçmiş olan 26 senelik kısa devre içersinde Türk milleti OsmanlI İmparatorluğu zama-
nında 690 sene devam elmiş o-lan tam mutlakıyet idaresinden tek parti rejimine vc şimdi de muhtelif partilerden birini seçmek hürriyetine sahip olacak bir duruma gelmiştir.
«Bu durum, Cumhuriyet Halk Partisinin lideri Kemal Atatür-kün, demokrasinin yerleşmesi İçin göstermiş olduğu gayretin ve ondan sonra Cumhurbaşkanlığına gelen İsmet İnö-nünün muhtelif partilerin teessüsünde oynamış olduktan e-hemmlyetll rolün neticesidir.
«İsmet tnönünün. vatandaşlarım mutlak bir sükûnet ve hürriyet havası İçinde çok partili rejime götürebilmiş olma-31 kendisine bütün dünyanın
demokratik memleketleri nez->s dinde pek büyük bir şeref ver*Q
-Q
Birleşik Amerika, yeni hûkû-(D metin de. İktidarda kaldığı müdçg detçe demokratik prensiplerin^) gelişmesine çalışacağından şüpj^r he etmemektedir.* denilmekte*.* dir.
Vaşington 16 — D t ş-işleri Bakanlığına göre 30 haziranda bitecek mali yıl sonuna kadar Türki yenin askeri yardım olarak 200 milyon dolardan fazla ve Mar-shall plânı vasıtaslyle de doğrudan doğruya veya bilvasıta iktisadi yardım olarak 164 nıl'-yon dolar almış olacağını bildir mislerdir.
Bakanlar Kurulu İnönü’nün riyasetinde dün toplandı
Ankara 17 (Akşam) — Dûn gece geç vakte kadar yurdun muhtelif İllerinden seçim neticelerine dair haberler gelmiştir. Demokrat Parti genel merkezine gelen haberlere .göre Demokrat Parıl hâlen 434. Halk Partisi 51 milletvekilliği kazanın ıştır.
Halk Partisine göre ise Demokrat Parti 419, Halk Partisi B7 milletvekilliği kazanmıştır.
Bazı illerde tasnifler devam ettiği için hangi yekûnun daha, doğru olacağı henüz bilinemiyor.
Millet Partisi yalnız Kırşehir-den 1 milletvekilliği alabilmiştir. Partiyi Mecliste Osman Bö-lükbaşı temsil edecektir. Demok rat Partinin kazandığı milletvekilleri adedi vilâyetlerde kazanılan seçimlere göre yekûn e-dilllği için Meclise girecek mil- i r ietvekiii sayısında on beşe ya- ] Jcın bir değişiklik olması İcap! ediyor. Çünkü İki İlden seçlnıl kazanan adayların miktarı 15 e varmaktadır.
Her iki partide seçim neticeleri üzerinde çalışmalar devam ederken en çok üzerinde dürülün mesele ilk demokrat hükümetin ne şekilde kurulacağı ve Cumhurbaşkanlığına kimin getirileceğidir. Dün de bu mevzular üzerinde temaslar yaptım. Edindiğim kanaate göre Celâl Sayarın hükümette vazife almaması kararlaşmış olduğu gibi Cumhurbaşkanı da olmak istememesi katidir.
Bir kaç gündenberi ortada dolaşan mütalâalara göre Halli Özyörük Cumhurbaşkanlığına rpamzet görülmekle İdi. Nitekim Özyörük dün şehrimize gelir gelmez. Bayar. Menderes, Köp-‘Tülü ile temaslarda bulunmuştur. Bu vaziyet söylenenleri kuvvetlendirmiştir. Fakat emin bir kaynaklan öğrendiğime göre Ali Fuad Cebesoyun Cumhurbaşkanı olması kararlaşmış gibidir.
Bugün toplanacak olan Demokrat Parti genel idare kurulunda bu husus bir kere daha görüşülecektir. Halil Özyörük’un meclis başkanlığına getlrllrne-
sİ kuvvetli bir İhtimal olarak 1-leri sürülmektedir.
îkl isim arasında yapılan bu değişikliğin sebebi, Cumhur-(Arkası sahile 2; sütun 7 de)
Şevket RADO Amerikaya gitti
40 gün kadar sürecek seyahate ait intihalarını a AKŞAM »da zevkle okuyacaksınız.
Moskova 16 (AA.) (Afp) — Gazeteciler tarafından sorulan suale cevap veren Trygvie Lle, şöyle demiştir :
1 «Söyllyecek, heyecan verici, büyük serlevhalara mevzu teşkil edecek bir şeyim yok.» Trygvie Lie, çarşamba günü saat 15,30 da bir basın konferansı tertip edeceğini teyldle lk-J Hfa etmiş ve Stalln İle göriiş-| meal ve umumiyetle vazifesi hakkında hiçbir açıklamada bulunmamıştır.
Bununla beraber vazifesinin henüz sona ermediğini. Takat cuma gününden evvel Moskova-dan ayrılacağım. Lake Success'e gelmeden evvel ne Moskovada. ve ne de avdet seyahati sırasında hiçbir şey söylememeğe azmettiğini bildirmiştir.
Seyahatinin dünya halk ef-
1 kârında uyandırdığı büyük ol-j glye işaret eden gazetecilere, Trgvle Lle. esasen canını sıkan noktanın da bu olduğunu söylemiştir.
iki sırttan kalkan birer yük
|fc MEVKİ kCIK HÂV* 6UVIMHH
FUlT ct*« MOMIN*01 OCCR
İL
Arkadaşımız Şevkte İCado, Tarsusun güvertesinde
Arkadaşımız Şevket Ra do dün limanımızdan hareket eden Tarsus vapuru ile Amcrikaya gitmiştir. Devlet Denizyolları İdaresinin Amerikadan Türkiyc-ye gelecek olanları getirmek üzere terlik etliği bu sefere gazetemiz namına iştirak eden Şevket Rado nun kırk gün kadar sürerek olan bu seyahatine ait yol intihalarını. Nevyorkta kalacağı günler zarfındaki notlariyle, dönüşte Türkiyeye gelenlerle yapacağı konuşmaları gazetemizde zevkle okuyacaksınız.
J
Demokrat Parti de, Halk Partisi de, birer yükten kurtulmuştur.
Demokrat Partinin kurtulduğu «Muvazaacısımz!»
ithamıdır. Halk Partisinin kurtulduğu ise: «Bunlar iktidara yapışmışlardır; seçimleri kaybetseler bile, ö-lürler, koltuklarını yine de bırakmazlar!» ithamıdır.
Galipler, mağlûplar birikirlerini tebrik ederlerken, Demokrat ve Halkçı zümrelerin dışında kalıp, bîr tarafa *ımuvazaacı», öhiir tarafa
ıa «ımuvazaacı», onur tarata «iktidar hırslısı» isnatlarında bulunanların ve hemen hemen hiitün politikalarını bu iddialara dayayanların da bir beyanname ile «Pardon, yanılmışız!» demeleri beklenir.
J
Ankara 16 — Bakanlar Kurulu, dün saat on birde toplanmıştır. İçlim ada Cumhurbaşkanı İsmet İnönü de hazır bulunmuştur. Toplantı saat bire kadar sürmüştür. Cumhurbaşkanı, evvelâ Başbakanlıktan ayrılmış vc vekiller tarafından kapıya kadar uğurlannnştır. Bakanlar, Başbakanlıktan ma
Arap Birliği
Siyasî komite, Ürdii-nü Arap Birliğinden çıkarmağa karar verdi
Amman 16 (A.A.) (Afp) — Dün gece Öğrenildiğine göre A-rap Birliği siyasi komitesi, Ür-dünün Arap Birliğinden ihracına karar vermiştir. Bu karar. Amman siyasi çevrelerinde büyük bir hayret uyandırmıştır.
Siyasi çevrelerde Ürdünün İhracı karannının katiyet kesbet-mesl için Arap Birliği konseyinin oybirliğiyle tasdiki lâzım olduğu söylenmektedir. Zaten Arap Birliği siyasi komitesinin verdiği kararda Irak ve Yemen

kam otomobillerine binmlyerek yaya olarak ayrılmışlardır.
Gazeteciler, Niğde seçimlerinin neticesi hakkında kendisinden malûmat Eleyince Emin Erlşirgil:
— Maalesef kaybettik, cevabını vermiştir.
Ticaret Bakanı Vedat Dicleli
de gazetecilere şunları söylemiştir:
c— Millet arzusunun tecellisini zaten İstiyorduk. Bu iradenin bu kadar serbest bir şekilde İzhar edilmesini temin eden bir yükûmetln âzası sıfatiyle bugünkü vaziyetten ancak memnun olabilirim. Bundan sonra temiz bir muhalefet yapacağız,»
İsrail röportajları
İsrail’in her yanını gezmek üzere bu yeni ülkeye giden arkadaşımız Şahap Balcıoğlu memlekete dönmüştür. Muharririmiz İsrail'e ait her mevzu ile ilgilenip incelemiş, kısa zaman önce kanlı savaşların cereyan ettiği muharebe sahalarını da ziyaret edip intihalarını yazmıştır.
Bu meraklı röportaj serisini birkaç güne kadar gazetemizde takib etmeğe bağlıyacaksın».
müstenkif kalmışlardır.
Gazeteler bu sabah Ürdün meselesini tahlil ederek Arap devletlerinin birleşmesinde açılan yeni safhalar hakkında fikirler yürütülmektedir.
Almahdâ gazetesi şöyle de-
mektedir:
Bu toprakların sahibi olan blzler, mukadderatımızı tâyinde serbestiz vc Ürdün ile birliğe taraftarız. Şimdilik Filistin meselesinin kati şekilde hallini istiyoruz.
16 Mayıs 1950
Bahlfe 9
Seçimlerde kadınlar
Sabah Gazeteleri Ne Diyor ?
Meclis başkanlığı
Her iki büyük parti de bu seçimlerde kadınlardan az aday göstermekle demokrasi namına haksızlık etliler. Seçim günü sabahleyin Cihangirde bazı sandıkları dolaştım: Kadınlar reylerini kutlanmak hususunda erkeklerden daha hevesli görünüyorlardı. Okuması, yazması olmıyaıı ihtiyar nineler, zannederim saat ona kadar. reylerini kullanmış evlerine dönmüştüler. Bir kaçını ben gördüm: Ellerinde seçim kartları sandıklarının nerede olduğunu yolculara sora sora demokrasinin farzını bir aıı evvel yerine getirmeğe çalışıyorlardı. Sandık baslarında sıra beklemeğe tahammülleri yoktu! Tramvayda, otobüste boş yerlere oturmak nasıl onların hakkı ise, seçim sandığı başında da gençler sıralarını onlara vermek lüzumunu hissediyorlardı.
Orta yaşlı ve genç hanımlar sandık başlarında annelerinden aşağı kalmıyorlar. Erkeklere nispetle ekseriyeti daima onlar teşkil ediyorlardı. Bazı sandıkların kurul badıanları hanımlardı. Hiç değilse benim gördüklerim intizamı, rey verme işini kolaylaştırmayı erkeklerden daha iyi becerdiler.
Yine tekrar ediyorum: İki büyük parti kadınlardan pek az adav göstermekle demokrasimizin bu becerikli hadimlerine karşı insafsızlık etmişlerdir. Siz, kadınlarımızın siyasi mevkilere yükselmek hususunda ne kadar perhizkâr olduklarına, ne derece olgunluk gösterdiklerine bakın ki bu insafsızlığa kızmadılar bı’e Eğer kızmış olsalardı. Tür ki yed eki seçmenlerin yarısından fazlasını onlar teşkil ettiğine göre, aralarında anlaşır ve Büyük Millet Meclisini bir «Kadınlar Meclisi» haline getirebilirlerdi. Bunu yapmadılar ve yapmamakla da erkeklere en manalı demokrasi dersini vermiş oldular.
Şevket RADO
Radyoevi C.H.P. nin hâdisesi tamimi
Sıra ile
Nadir Nadl CÜMHÜRİyET-te yazdığı başmakalede diyor ki:
lere torunlarımız da kavuşamazdı.»
•Demokrat Partiye gelince, bu Parti herşeyden önce Atatürk inkılâplarının samimi bir yürütücüsü olduğunu içeriye ve dışarıya karşı derhal göstermek zorundadır. Kısa devrim yıllan içinde yıldırım hı-zlle başardığımız medenî ham-i İçlerden geri dönmemize imkân yoktur. Demokrat Partinin 1946 dauberi başardığı savaş. İnkılâp prensiplerinin bu memlekette feyizli bir şekilde kök saldığına bizi İnandırıyor, Tek parti zamanında girişilen bazı aşırı teşebbüsleri geri çevirmek maksadlle de olsa Atatürk inkılâplarından hiç birine dokü-nıdmnmalıdır. çünkü bir kısmını dışardan yadırgayanlarımız bulunsa da o İnkılâp hamlelerinin özü hep sağlamdır. Bunlar cemiyetimizi İleri götürmek, Alatürkün tablrile ■bizi muasır medeniyet sev i vasine ulaştırmak» uğruna göze alınmış faydalı hareketlerdir. Onlara başlamasaydık, bugün-

Yaprak dökümü
YENİ SABAH başmakalesinde CHJ?. nin seçimlerde uğradığı mağlubiyetim bahisle diyor ki:
«Partinin genç ve mazisi temiz unsurları, otuz beşler denilen grup, kinci, ihtirosçı, mevkilerine haris menfaatlerine çok düşkün müfritlerin ellerinden Halk Partisini bir türlü kurtarmağa muvaffak oh mamalardır. şimdi esen kasırga önünde onlar da birer hazan yaprağı gibi savrulmuşlardır. Pazar günkü milli zaferde Türk matbuatının. Türk adii-yesinln rolleri büyüktür. BİT çok kalemler. Saraçoğlu hükümetinin baskısına rağmen çalıştı, ve iktidar bunların yazılarını «Çatlak Ses» saydı. Şimdi asıl çatlak sesin hangi şadalar olduğu sabit oldu.
Gidenleri, kanunun cürüm saydığı suçları yok ise unutmak ve nazarları âUye dikmek lâzımdır. Parlak ve nurlu bir gelecek Türk milletini beklemektedir. Şimdi ruhlarımız bu
istikbalin yûcrllği »eviyesini yükseltmek günlerini yaşıyor.» ★
Hâdiselerin inkişafı
Selim Kagıp Emeç SON POS-TA'da yazdığı başmakalede diyor ki:
«14 mayıs 1950 de tecelli ey-liyen millet İradesinin, bir ifadesi de. İktidar nöbetinin normal usul ve zamanda teslim edilmesini âmir bulunmaktadır, Eski iktidarın bu usulü çiğneyip ve bu zamanı kısaltmak suretile mesuliyetlerini bir an evvel devretmek istemesi; onun şimdiye kadar türlü İspatını verdiği inhisarcı zihniyetini; bir nevi İdare fltreti yaratmak suretile tetviç eylemek demektir ki bunun yanlışlığını; Demokrat Parti balkanının bugünkü devlet reisine verdiği cevap rânâ surette tebarüz ettirmiştir. Bu suretle gö rulmüş oluyor kİ, D. P.; kendisine milletin tevdi ettiği mukaddes emaneti; ona lâyık öir mutemet olarak İdareye lâyıktır ve bu bahiste, her nevi suni zorlama hareketlerine ye aceleciliklere kendisini kaptırmaktan uzaktın»
231,792
24İ.9G3
Sunderland 2 - Genç takım 1
Üç mevkuf »anık tahliye edildi
Mareşalin vefatından sonra radyoevi önünde ve diğer bazı yerlerde vukua gelen, hâdiselerden dolayı ran altında bulunan üçü mevkuf. 69 u gayri mevkuf 72 gencin duruşmasına dûn onuncu asliye ceza mahkemesinde devam olunmuştur.
Bu olurumda İstanbul Jandarma alay kumandanı muaviniyle dokuz zabıta memuru daha şahit olarak dinlenmişler, ve hâdise etrafında bildiklerini anlatmışlardır.
Jandarma alay kumandanı muavini Nüzhet sanıklardan bir kısmını vilâyet önünde çevirerek emniyet müdürlüğüne gönderdiğini. çünkü bazı gazete İdarehanelerinin tecavüze uğraması ihtimali mevcut olduğunu söyledi.
Mütaakıben dinlenen beş şahit jandarmadan aldıkları bir emir üzerine adliye önünde toplu olarak gitmekte bulundukla-nndan 38 genci yakalayıp emniyet müdürlüğüne teslim ettiklerini ve hazırlanmış bulunan rabıt varakalarını İmzaladıklarını söylediler.
Hâkim gelm iyen dört şahidin daha çağırılmasına, mevkuf bulunan Mustafa Palay, Kâmil. İşitmez ve Sabrintn de tahliyelerine karar vererek duruşmayı haziranın altısına talike karar verdi.
Teknik üniversite cinayeti dâvası
Bir müddet evvel Teknik üniversitede kendisine fena not veren maklna profesörü Feyyaz Gürsanı tabanca ile öldüren Mehmet Taş kesen İsmindeki talebe hakkında sorgu hâkimliğine e yapılmakta olan tahkikat sona ermiş ve dosya, mütalâası alınmak üzere savcılığa verilmiştir.
Savcılık da dün mütalâasını yazarak dosyayı ağırceza mahkemesine sevketmiştir.
Profesörün kaatiii olan Mehmet Taşkesenin muhakemesine yakında başlanacaktır.
Şehir hatlarında yaz tarifesi
Devlet Dentaollanndan bildl-rild liftin e göre şehir hatları yaz tarifesinin hazırlığı sona ermiş bui un mak tadır.
7 haziranda tatbikine başlanacak olan eni tarifede gece seferleri arttırılmış ve Adalar İle boğaz hattına geçen yıla nispetle daha fazla vapur tahsis edilmiştir.
Yeni Sinop milletvekilleri Sinop 16 (Akşam) — Şehrimizdeki seçim neticelenmiştir. C. H. P. adayları Cevdet Kerim tneedayı 55901, Be rver Som uncu-oğlu 5586i, doktor Muhit Tumer kan 55475, Nuri Sertoğlu 55411, doktor Ali Şükrü Şavlı 54696 reyle milletvekilliğine seçilmişlerdir.
Hilmi Oran Partinin seçimleri kaybettiğini ve yeni bir çalışma devresine girdiğini söylüyor
Ankara 16 — Cumhuriyet
Halk PartLsi Genel Başkan vekili Hilmi Uran, C H P U teşkilâtına bir tebliğ göndermiştir. Bu tebliğde şöyle denilmektedir:
(— Partimiz son Büyük Millet Meclisi seçimlerini ve bunun tabii neticesi olarak iktidarı kaybetmiştir. Bu bir vakıadır ve halk iradesine dayanan rejimlerde milletin iktidar değiştirme suretinde dalma tecellisi bekienebilen ihtimailerdendlr. Belirtmek isterim ki, par timizin böyle bir durumla karşı karşıya kalmasında küçük büyük teşkilâtımızın ve oralarda çalışan arkadaşlarımızın bir taksiri olduğunu katiyyen düşünmemekteyiz. Bilâkis onların seçime takaddüm eden günlerde ve bilhassa halkımızı tenvir ve lrşad vazifesinde canla başla çalıştıklarına ve kendilerine bu yüzden teşekkür borçlu olduğumuza kanaatimiz vardır. Partimiz yeni bir çalışma devrine girmiş bulunmaktadır. Biz bu sahada da memleketimize ve milletimize geniş hizmetler saglıyarak halkımızı tenvire devam edeceğiz ye muhalefette çalışarak memlekete bu sahada da hizmet sağlamanın şerefli örneğini vereceğiz. Bu İtibarla arkadaşlarımın hiç fütûr getirmeksizin bu yeni duruma da İntibak etmeği bilmesini ve İktidarı kaybetmiş olmanın hiç kimseye küskünlüğünü İzhara hakkımız olmadığını düşünerek parti başkanı-mız İnönü etrafında mütesanit bir kütle halinde geniş yürekle memleket ve millet hizmetine ve parti vazifesine devam etmenizi rica eder, gözlerinizden öperim.»
8 ay içinde yapılan pamuk ihracat t
1949 Ağustosu başından 7 Mayıs 1950 tarihine kadar mımltketimiaden muhtelif memleketlere İS,416.029 kilo pamuk ihraç edilerek 48.288 899 liralık bir döviz temin edilmiştir. Aşağıya hangi tıiemlekefr-lere ne miktar ve flatla pamuk ihraç ettiğimizi görterir listeyi dere ediyoruz:
Memleketler MikUr kilo Lira
Almanya 9.501.696 23.150,148
Fransa 4565.393 11J08.323
Çekoslovak. 3596.086 8.951.457
Finlandiya 935.985 2 541.432
Yugoslavya 499.841 1.177.727
Macaristan 249.955 658.120
İtalya 65.800 133.590
Hindistan 979 2.330
İngiltere 295 772
Ve yine 5 Eylül 1949 tarihin-
den 7 Mayıs 1950 gününe kadar 13.296.663 kiloluk incir ihracatından. İse 1.440.331 lira döviz celbedf İm İştir.
Dün înönü stadında İngiliz Sunderland takımı İkinci karşılaşmasını büyük bir kalabalık önünde genç milli takım ele-manlarilc yaptı. Sanıih Duran-soyun hakemliğinde yapılan bu maça İki takım şu şekilde çıktılar:
Sunderland: Napşou — Stol-llng, Hudgell — Scotson, Walsh. Mc. Lain — Duns, Broadls, T. Wrlght. Shackleton, Raynolds.
Muhtelit: Turgay — Naci. İsmet — Kâmil. Oallp. Muzaffer — îsfendlyar, Erol Reha, Lef-ter, Halid.
Oyuna İngillzier başladılar. İlk anlarda top ortalarda oynanıyordu. Karşılıklı hücumlar arasında geçen oyunun 15 inci dakikasında Halid İngiliz oyuncularım atlatarak rakip on sekizi İçinde Sunderland kalecisi 11c karşı karşıya kaldı. Kalecinin müdahalemle top kornere çıktı. Hakem bu hareketi on sekiz çizgisi üstünden favul atışı ile İngllizler! cezalandırdı.. Eğer kalecinin müdahalesi hake mln kanaatine göre cezayı lüzum gösteren bir favul idi ise hatanın on sekiz içinde olmaması hasebile penaltı vermesi icap ederdi.
20 İnci dakikada ortalarda oynanan oyunda birdenbire hü cuma geçen İngillzlerin santrforu Galibin bir hatasından İstifade ederek sürüp yerden çek Uği şütle Sunderland» ilk golü kazandırdı.
24 üncü dakikada gene ân! bir İngiliz hücumunda santrforları topla birlikte avut çizgisini geçip ortaladığı topu sol açıkları kafa ile muhtelit kalesine atarak lklnsl Sunderland golünü yaptı. Bu golde hakemin hatası çok büyüktü. Yan hakeminin İkazına rağmen golden evvelki avutu görmedi.
38 İnci dakikada Defterin çevirip çektiği şütii İngiliz san-trhafı ceza çizgisi içinde elde tuttu. Hakem bu penaltıyı da vermemek garabetini gösterdi.
Bir dakika sonra İngillzlerin favuliü bir hareketini kornerle cezalandıran hakem çok fena bir gününde olduğunu ispat etti.
44 üncü dakikada Lcfter önü boş olduğu halde sürüp çektiği şütle top kalecinin çarparak korner oldu, neticesiz kaldı.
İlk devrede böyleee__________
İngiliz takımı Sunderlandın 2-6 galebeslle bitti.
İkinci devre
İkinci devreye muhtelit takım başladı, iki takım, ilk devredeki kadrolarile oynuyorlardı.
7 Lnci dakikada Hebadan çok güzel bir pas alan Erol şutunu İngiliz takımının kalecisi harl-kulu.de bir şekilde tuttu.
11 inal dakikada Lefterden Halide, Halldden İsfcndlyara gelen topu infendlyar ortaladı. Reha topu kofa 11c çok müsait durumda olan Halide geçirdi, n&lld bu yerinde pası güzel bir
kafa vuruşu İle İngiliz kalesine alarak takımımıza ilk golü kazandırdı.
Türk takımının bu golünden sonra oyun çok heyecanlı bir safhaya girdi. On beş dakika kadar devam eden hâkimiyetimize İngllizler çok güzel bir laktik İle mukavemet ettiler. Bilhassa W M sisteminin İûgl-llzier tarafından ne şekilde oynandığını Sunderland takımından bu o beş dakika zarfında hakkiyle seyrettik.
İkinci devrede aşağı yukan baştan aşağı millî takınım bas kışı ultLnda oynandı. 34 dakikası genç millî takım nanızet-
Ordu
takımı
25
> mayısta İtalyan Ordu takımı île karşılaşacak
Ankara 16 (AJL) — Genelkurmay Spor Kurulundan bildirilmiştir:
1 — Ordu karma takımı kurmay binbaşı Nuri Gücüyenerta başkanlığında uçakla Istanbul-dan hareketle Romaya gidecek ve İtalyan ordu takımı ile 25 Mayısta Roma büyük stadında karşılaşacaktır.
2 — Bu maç kazanıldığı takdirde ekip Hollandaya gidecek ve 14-15 haziranda yan final ve fino! maçlarına katılacaktır.
3 — Eklpın daha evvel yayınlanan kadrosunda değişiklik yoktur. Yalnız teğmen Sahir Gûrkan ekipe katılamamakta-dır.
4 — Ankara Beden Terbiyesi bölge başkanlığı ve Gençlerbir-Uği spor kulübü Haşan Poiati ordu eklplne antrenör olarak katmak suretiyle yardımda bulunmuşlardır.
5 — Ekip, R amada kİ maçın neticesine göre. 3 haziran veya 17 haziranda Türk vapuru İle Napoliden İstanbul» hareket edecektir.
göğsüne Korner
misafir
Şehir Meclisi 1 haziranda toplanacak
Şehir Meclis! 1 haziranda toplanacak ve bu toplantıda nakil işleri ve bir teştithane İnşası için bir firma tarafından yapılan teklif incelenecek ve encümen âzalan seçilecektir.
(Baştarafı 1 iııci sahifede) | Halil özyörük.
başkanı seçilecek zatın butun Ali Fııat.Cch- oy Ji( , ztj.uuo memleketin tanıdığı bir Uinı ol Fuat Huiû^ De«ıû”fdliı/''24G.386 ması lâzım geldigi hakkriidakl h’tha-. Reşat Dülger ,'243.392 nokta! nazardır. Askeri sah8- Faruk Nafiz Çamlıbel 240425 dakl hizmetleri bakımından A- F-----
lifuat Cebesoyun Cumhurca?- I karılığı makutnında bulunması Yaver
Demokrat Parti r münasip görülmektedir.
ilk Demokrat hükümeti kimin kuracağı ftrafında du tahminlere devam edilmektcdir. Kabineyi Adnan Menderes ve-.j-a Fuat Köprülünün kurması en kuvvetli ihtimaldir. Hattâ Fuat Köprülüye şimdiden Başbakan nazariyle bakanlar vardır. Hâlen Başbakanlık vazifesine en kuvvetli namzet olan Köprülü hükümet başkanı olur sa Dışişleri Bakanlığını da deruhte edecektir.
Adnan Menderesin Başbakan olması halinde de Dışlşlorl Bakanlığına Fuat Köprülünün I getirileceği kuvvetle söylenmek tedlr.
Kurulacak kabinenin diğer elemanları için bir çok isimler ileri sürülmekte ise de bu hususta ancak bugün başlyacak olan genel İdare kurulu toplantılarında karar verilecektir. Demokrat Partinin cumartesi günü yapacağı meclis grupu toplantısında vaziyet tebellür edecektir.
Fuat Köprülü’nün beyanatı
Ankara 16 (A.A.) — Demokrat Parti genel kurul üyesi Fuat Köprülü France Press ajansı muhabirine demeçte bulunmuş ve demiştir kİ:
■Dış politikaya gelmek ittifaklarımıza. bilhassa İngiliz. Fransız, Türk ittifakına ve daha da kuvvetlendirmeğe çalışacağımız sıkı Amerikan dostluğuna sadık kalacağız. Dış politikada hiç bir değişiklik yapıl-mıyacaktir. Aynı zamanda e-konomlmlzin bünyesini de kuv vetlendirmeğe çalışacağız. Yeni tesisler kurmayı düşünmüyoruz, fakat mevcut olanların daha I-yi işlemesini temin edeceğiz. Hakiki bir bütçe muvazenesi sağlayacağız vc memlekete yabancı sermayeler celbedecf giz. Eğer sadece kendi kaynaklarımızla İktifa edersek şimdikinden biraz daha yüksek hayat seviyesine varmak İçin uzun seneler beklemek icap eder.
D. Partili İstanbul milletvekillerinin aldıkları oylar
D. Parti merkezine göre ts-tan bulda seçimi kazanan D p adaylarının aldıkları reyler şöy le tasnif ve tesbit edilmiştir: Celâl Bayar Prof. Fuat Köprülü Adnan Menderes
Niha\ Reşat Bılger 243.390
I
Enver Adakan ’ Hû-'UHİ Yamap ’
..-.lU-ıtfAı;
239,301
236.343
l bulurjııası ^Şant Yaver ... , 245.396
naahafUincci Celâl Fuat Tffrk’^l(|l'^‘236 533
’ 232,637 236 9-1 fl
*' 244.469 f 232.381
' 23Û 308 231.909 233,559 n* 230,607 ______________ '233.875 Fahri Sayım er ' 23Ö.713
Ahi lya Moshös 227.433
Bedri Nedim Gökhn 233.179
Andre Vahram Ahmet Topçu İhsan Altınel
C. H. P. den en çok rey alan 109562 oy ile Ekrem Amaç. |j_ Millet partisinden en çok oyıQ Hikmet Bayur, 87746 olarak alf| mıştır. Sadık Aldoğan 84490 " almıştır. Diğer adayların aldık inrı reyler 63 binle 83 bin afa-O sıııda oynamaktadır.
ÎMükerrem Sarol
Salamon Adatto
Senihi Yürüten
Mithat Yener , ’
Füıuzan Tekil
Nazlı Tlabar
Salih Keçeci /
Mithat Süzer -MJ
Ahmet Hamdi Başar ITahl'i
227,901 229 955 229,785
lertnin hâkimiyet! altında geçen oyun 2-1 İngiliz profesyo-el takımı Sunderlandın galebe-sile sona erdi.
İngllizler dün birinci maça nazaran daha fena oynadıkları nı söylüyorlarsa da cumartesi günü Beşiktaşa karşı oynadıkları maçı çıkartmamalarının sebebi bizce milli takımın bilhassa İkinci devrede oynadığı çok güzel oyundur.
Buna mukabil İngllizler W M sistemini çok güzel tatbik ettiler. Eğer hakem biraz maçı dik katli İdare etseydi pek âlâ netice 1-1 berabere olabilirdi.
Halûk SAN
Gençlik bayramı
Yeni Meclisin açılışından sonraya tehir edildi
Ankara 16 (AA.) —
Eğitim Bakanlığından edilmiştir:
Milli tebliğ
Büyük Atatürk’ün Anadolu toprağına ayak baslığı 19 mayıs günü bu yıl seçim haftasına ve dokuzuncu Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışına takaddüm eden günlere tesadüf etmektedir.
Bu sebeple bu milli bayram günümüzde yapılması mutat merasim ve jimnastik gösterileri bütün yurtta yeni Meclisin açılışını takip eden günlere tehir edilmiştir
Çiçek Palas hâdisesi tahkikatı
252,387
249,171
251,232
BORSA
iBlnnbul JoHUının 1C/5/IK0 liall»rl
Ç E K L E W
Londra l Sterli» New York 100 Dolar Parla 100 Fransa F. Stokholm 100 isves Kr. Cenevre IW İsviçre r Amestertam ioo Florin Brüksel 100 Belclu F.
Lizbon 100 Fskudes
Evvelki gün Lâlelide Çiçek Palas salonlarında yapılan toplantı sırasında Nâzım Hikmet lehinde tezahüratta bulunan bir kısım Üniversite talebelerinin zabıtaca yakalandıkları dün yazılmıştı. Emniyet 1 inci şube müdürlüğü dün akşam geç vakte kadar tahkikatla meşgul olmuştur. Toplantı sırasında «Yaşasın komünizm!» diye bağırdığı İddia olunan Şehnaz adında genç bir üniversiteli kız dün akşam savcılığa teslim edilmiştir. Tahkikat devam etmektedir.
Türkiye Kredi Bankası A. 0.
Yeni Postahane karşısında 1950 İkramiye Plânı VIILDA S ÇEKOLJŞ İkramiye olarak yalnız para verilir.
Gelecek çekiliş 15 HAZİRAN 1950 dedir. Her 100 lira İçin bir iştirak numarası.
a s »CT 2!-W
21 50
21SO 21.17 2150
21 70
59-
9VT5
ı«-
9V.9O
Hcrkeı Bantası 5 Bankası T Tlevret Banka» Arslan Çimento 1».- 30.- A- 15.25
AMADOLD DEMİHYOLO CHUPU
rahvlllcr l-J 11325
iısse senetleri % cZı 62.25
Mümessil «ene» CT.30
SaHAAFLüRD A AA.ru» SUula»
Gulden Türk lirası Sterlin
»«T
a ro
S? u
D. Partili milletvekillerini davet ,
Ankara 16 (AA.) — Demokrat" Parti Başkanlığından bildirilmiştir:
Seçimlerde kazanan Demokrat milletvekillerinin 20 Mayıs 1950 cumartesi günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde saat 15 te yapılacak grup içtinıaında hazır bulunmaları rica olunur.
Çukurovahlann D. P. ye armağanı
Ankara 16 — Bugün Mersinden gelen Refik Koral tan, uçaktan elinde büyük bir anahtarla inmiştir. Boyu yarım metreyi bulan bu anahtarın sapma kırmızı beyaz kurdelâ sarılı idi.
Koraltan bu anahtarın kendisine Çukurovalılar tarafından D.P. müzesinde saklanmak üzere hediye edildiğini söyledi. Çukurova demokratlarının Ko-raltana bu anahtarı verirken söyledikleri şudur:
«— Dünkü iktidardan önemli bir şahsiyet Adanadaki seçim nutkunda Çukurovanın bir C H. P. kalesi olduğunu söylemişti, îşte biz bu kaleyi fethettik. An ahlarını takdim edlyoruz.o
Refik Koraltan bu anahtarı demokrat parti merkezine götürmüştür.
Trabzonda 9 C.H.P. li ve 3 DP. İİ aday kazandı
Trabzon 16 (AA.) — îlimlz milletvekili seçiminde yapılan tasnif sonunda aşağıda isimleri yazılı olan 9 C. H. P. ve P. adayı kazanmıştır: Faik Ahmet Barutçu C. H. Hamdi Orhan C. H. P. Haşan Saka CMP. Gnl. Naci Altuğ C. H. P. Saffet Baştunar C. H. P. Cemal Eyüpoğlu CHJ*. Tevfık Koral C. H. P, M. Reşit Tarakçıoğlu C. H. Cahit zanıangil C. H. P. Mahmut Göleoğlu D. P. Salih Esat Arseven D. P. Halil Ağanoğiu D, P.
3 D.
P.
Gümüşhane seçiminde kazanamıyanlar
Evvelce CJHP. nin tam olarak kazandığı bildirilen Gû-m ıi 5 han ede C.H.P. den Faili Rıfkı Atay ve şükrü Sökmen* süer kazanamamışlardır. ,,
Demokrat Partiyi tebrik
CUJ*. bölge müfettişi Dr. Sadi Irmak seçimlerdeki başarısından dolayı DT. İstanbul merkezini telefonla tebrik etmiş ve muvaffakiyet dilemiştir.
Konya valisi D. P. yi tebrik etti
Ankara 17 (Akşam) — Konya valisi ve Halk Paresinin Niğde adayı Şefik ' Soyet dün Demokrat Partiye giderek seçimlerde kazandan muvaffakı" yetten dolayı D.P, yi tebrik et-
K.UIg«
AKSAM
Sahile S

Belediye seçimleri
Son gelen telgraflara bakılırsa. İngilterede hayat, bütün içtimai sınıflar için bir yükselme arzediyormuş. İngilizler, harb bittiğinden itibaren »kemerleri sıktılar-. Vesikalı, tahditti, tamamiy-le mahrumiyetti türlü cenderelere girdiler. Üstelik de. liberalliğin vatanı sayılan bu memlekette plânlı bir iktisadin icaplarına razı oldular. Çünkü İngîlierenin — moda tâbirle — jeopolitik durumu, Amerika ile Rus-yarun arasındadır. Beyazla kızılın halitası olan bir pembelik (sosyalistlik) Avrupa-mn zaruretlerinden olduğu, ileriyi gören ingilizler tarafından anlaşılmış olsa gerektir ki, milliyet duvgula-riyle, şahsî teşebbüsle plânlı iktisadı aynı koltuk altına sığdırmağa uğraştılar.
Gerçi, son seçimler sırasında İngiliz halkı, amele sosyalist hükümetinden pek de memnun kalmadığını ifade etmiştir. Fakat seçimleri, yine de Attlee kazandı; rejim yürüyor; muhafazakârlar külahı kapamamışlar-dır. Kapsalar dahi, büyük bir çoğunluğun yine pembe renkte bulunduğu anlaşılıyor. Demek ki. plânlı iktisat, Avrupanın orkestra şefi olan İngilterede iflâs etmekten henüz çok uzaktır. Bunun bir delili de. Batı Avru-padaki hemen birçok devletlerde tam liberalizmin hük-metmemesidir. Buralarda, her temayüldeki sosyalist partilerinin çok kuvvetli olduklarını görüyoruz.
Bizdeki cereyan caba ne
Rivayete göre Haziranda veya Eylülde yapılacak
Belediye seçimlerinin ne zaman yapılacağı etrafında bazı şayialar dolaşmaktadır. Söylentilere göre. Belediye seçimleri haziranda; bazılarına göre de eylülde yapılacaktır.
Bu İki ayn iddia, nihayet tahminden ileri gitmemektedir. Yeni Meclis toplandıktan sonra Belediye seçimlerinin en kısa zamanda yapılmasına karar verileceği kuvvetle söyleniyor.
tarafından ilhakı
Kıral Abdullah’ı bu karara sevkeden sebepler —• Arap Birliğindeki akisler
Araplar şöyle bir masal naklederler: Beş köpek bir tavşan takibederlerken içlerinde en hızlı koşan uzun bacaklı köpek tavşanı yakalar. Diğer köpekler: «Köpek kardeş; sen tavşanı şimdilik sıkı tut. Biz kur’a çekeceğiz. Kurada tavşan kime İsabet ederse Allah tavşanı ona kısmet ediyor demektir.» demşller. Bu teklif üzerine tavşanı tutan köpek: «Biz cinsiyetimiz iktizası kendimiz yiye-miyeceksek kur'a isabet edecek kardeşimize de tavşanı vermeyiz. Allah beni daha uzun bacaklı halk etmiş olmasına nazaran bu tavşanı benîm tutmaklığımı ve benim yemekliğimi arzu ediyor demektir» diye cevap vermiş.
Masalda tavşana tesahup den uzun bacaklı köpek gibi Arap devletleri İçinde İsraile karşı muzafferane harbetmiş yegâne devlet olan (Ürün) ün kıralı Abdullah da Arap lejyonu ile zaptedip bugüne kadar İşgal etmekte olduğu Arap Fi-îlstlnl nisanın son haftası İçinde (Ürdün) e ilhak etmiş bulunmaktadır. Zekâ ve feraseti darbımesel haline gelen kıral Abdullah ilhak İşini bir gûna cebir ve kuvvet istimal etmeksizin, patırtısız ve gürültüsüz bir şekilde yapmıştır. Haddiza-tlnde mutlak bir hükümdar olan Ürdün kıralı Abdullahın 'Amman» da kırk mebuslu bir de Meclisi vardı. Nisan İçinde bu parlâmento için saylavlar seçilirken kıral Abdullah şarki Filistinin de intihabat» İştirakini arzu etmiş ve buraların seçim hakkına sahip erkeklerinin — Ürdün anayasasına göre yalnız erkekler bu hakka sa-hiptırler — yüzde yetmişi se-,______’____1_____£ (Amman)
parlâmentosu için yirmi saylav den mütenasip ölçülerle na-'. nûşte de Tûrklyeye gelecek olan intihap etmişlerdi Kıral Ab-k. «..ı.ı.ı... irnoui"»i, dullfth 24 nisan 1960 pazartesi
günü Üdrûn ile Şarki Filistinin 87 yolcu vardır. Geminin dö- birleşmiş olduğunu ilân eder-nüşte daha fazla yolcu İle gele- ’
ceği tahmin edilmektedir.
Belediye bütçesi

Henüz tasdikten gelmediğinden yeni işlere ballanamıyor
Şehrlmlz Belediye bütçesi henüz tasdikten gelmemiştir. Bir formaliteden İbaret olan bu tasdik İşi tamamlanmadan bütçeye tahsisatı konulan yeni işlere başlanamamaktadır.
Öğrendiğimize göre, bütçe, İçişleri Bakanlığında tetkik ve tasdik edilerek Başbakanlığa gönderilmiştir. Başbakanlık da tetkik ve tasdik için bütçeyi Bakanlar Kuruluna sevketmiştir.
Seçimler dolayısiyle Bakanların Ankaradan ayrılmış bulunmaları bütçenin şimdiye kadar tasdikini geciktirmiştir.
Dün Belediye telefonla An-karadaki alâkalılarla görüşmüş tarafa? Sosyalizme değil el- ve bütçenin bir an evvel tasdl-“ ’ kını İstemiştir.

I

Hayvan mezarlığı
Belediye, mezbahada bir teştithane kuracak
Şehrimizde şimdiye kadar bir hayvan mezarlığının kurulamamış olması bir noksan telâkki edilmektedir.
Ayrıca mezbahada hastalık dolayısiyle ölen hayvanlardan istifade temin edecek bir tesis mevcud olmadığından. ölen hayvanların yakılarak gömülmesi İçin üstelik mahrukat mas rafı ve İşçi ücreti verilmektedir.
Bunları göz önüne alan Bele-I diye, bir firma ile anlaşarak mezbahada bir teştithane kurmağa karar vermiştir. Bu tesisatı kuracak firma He yakında bir mukavele İmzanlacaktır. Mezbaha civarında yeni kurulacak tesiste bir otopsi yeri, bir deri yüzme yeri ve lâboratuvan bulunacaktır. Hastalıklı ve hastalıksız ölen hayvanların burada her maddesinden istifade e-dlldlkten sonra kalan kısmı imha edilecektir Ayrıca mezbahadaki kanlardan da bu tesisatta faydalanılacaktır
Bu tesis. İteri memleketlerdeki benzerleri şeklinde olacak ve yeni bir bina İnşa edilerek lüzumlu malzeme ve teçhizat Av-rııpadan getirilecektir. Belediye, bu tesisi kuracak firmaya ölen hayvanlan teslim edecek, firma bunun İçin Belediyeye her sene muayyen bir para vereceği gibi, 15 yıl sonra da test-si Belediyeye devredecektir.
Seçimden notlar
Seçimler üzerine lâf edeceğim amma mevzuun politika tarafını şimdilik bir yana bırakmak gerek.
Pazar günü ben de oyumu vermek üzere evden çıktım. Elimdeki kırmızı seçmen kartında sandık numarası yazılı, fakat sardığın yeri belli değil. Evimin yakınındaki sandığa fittim. Kalabalık bir seçmen grupu toplanmış, hücreye girmek için sıra bekliyorlar. Ben de araya sokuldum, kayıt işini idare eden zata kartımı uzattım. Numaraya bakıp iade etti:
— Sizin sandığınız başka yerde.
— Nerede acaba?
Biraz düşündükten sonra, eliyle işaret etti:
— Karşı sokağa giriniz, biraz ileride sola kıvrılınız, sandığı orada göreceksiniz. |j_
O sokağa girdim, biraz i-p) leride sola kıvrıldım, haki-Q kalen sandığı orada gördüm^ vc yaklaşıp kartımı uıattım^ Yine numaraya baktılar, i-Q ade ettiler:
•— Yanlış gelmişsiniz. Si- £ zin oy atacağınız sandık hu.— değil. P
— Bizimki ne tarafta aca- (D ba? >
--— .-----J.----- -
bette. Bu havanın meltemi bile mevcut değildir. Fakat iktisaden ilgilenmekten müs tağni kalamıyacağımız Av-rupanın plânlı kuruluş temayüllerine karşı bizde bugün mevcut alabildiğine liberal heveslerle nasıl ayak uy durabiliriz?
İngiliz misalinde gördüğü-, sus» vapurunun ou sejtuıau mpıırıec — »utuc müz gibi, asıl mesele, «her gün sürecek ve gemi Nevyork çimlere katılarak İçtimaî sınıfın milli verim-(limanında on gün kalacak, dö-
I
Tarsus vapuru Amerikaya hareket etti
Denizyolları İdaresinin «Tar-susa vapuru dün saat 11 de Amerika seferine çıkmıştır, «Tarsus» vapurunun bu seyahati 40
sibîni alması,, dır. Yoksa, biri yer, biri bakar, kıyamet ondan kopar; oluyor. Kızılca kıyametin kopması, bundandır, evet. Her içtimai sınıfın mâkul, mütenasip öl- ■ çülerle millî çelişmeden na-sib alması ise, plânlı iktisat — yani sosyalizm değilse bi-, le devletçilik — sıfıra mün-ı cer edilip nasıl mümkün olabilecektir?
«İktisadın inkişafîyle!» diyemeyiz. Zira, iktisadın İnkişafiyle, kârların bir tarafa kaydığı, öte tarafta sefaletin arttığı da çok defa görülmüştür.
yolcuları getirecektir.
«Tarsus. un bu seyahatinde
ken (Amman) parlâmentosunda Şarkı Filistin halkının mümessilleri bulunan zevatın da rey ve muvafakatlarını istihsal etmiştir. (Ürdün) için ilhak kararı İsrail ile yapılmış olan müıarekedenberi fi'len mevcut bir vaziyete hukuki bir şekil vermekten ibarettir,
Kıral Abdullah bugünkü şartlar altında şarki Filisttnde ayn bir Arap devletinin yaşayabilmesine kani değildi, ilhak kararını 24 nisana kadar geciktirmesi bu hususta her «u,,u u...... bir tereddüt beslemekte
|Tire ve Ödemişin sair köylerin- olmasından ileri gelmiş olmayıp
Sun’i tohumlama istasyonları faaliyete geçti
Son zamanlarda Amerika. İtalya ve Yunanlstanda tatbikine başlanıldığı gibi memleketimizde sun’i tohumlama Istru-
yontan İhdas edilmiştir. Geçen müstakil yıl işletmeğe açılan Manisa,
. Aydın. Söke ve Atça merkezleri
_ . Tanzimsiz i-‘gibi 1 Mayıstan itibaren mer-
darelerin. bu hal, hususiyet- kezi Kahrat koyu olmak üze.-e leri arasındadır. ,
Bizde — hele devletçilik de de İstasyonlar müesseslerine dirsek çev- faaliyete geçmiştir, rildiği. bunlapdan ekserinin İstasyonlara dana ihtimal tasfiyesi bile ba- ’ ' - . '
his mevzuu olduğu bu de- yapılmaktadır. İsviçre virde — bu milli kıymetler, safkan montofan kimin elinde kalacaktır? jo,an bu boğaların Ancak mahdut içtimai sınıf- Aydın merkezinde % ot» ranuı- — --------- ..nı^-ı—.1 man verdikleri söylenmektedir. kabul edilen yeni bir esa-
ların gelirlerinin yükselmemesine, bütün içtimai sınıflar arasında mâkul, insaflı taksim edilmesi için ne yapmalı?
Umumiyetle: Bir tarafın şimdikinden daha da fazla şişmanlayıp öbür t«. şimdikinden daha da zayıflamaması için ne etmeli? 1
İste bu si vasi değişikliğin başlangıcında, selâmünaley-küm. akla gelen bellibaşlt suallerden biri
(Vâ - Nû)
açılmış ve buralar halkının Ürdün idaresine alışmasına vç bu idareyi _____________ _____ şinıd i den benimsemesine intizardan ileri tevkiat İçin yüzlerce müracaat gelmiştir. Hâlen (Sait Paşa El-esmer müfU> nln Başbakanlığı al-ırkından'tında teşekkül etmiş olan kabl-geçen yıl nede Şarkı Filistinli Bakanlar 66 randı- ! da bulunmakla olup kabine son
Iran kürdistanındaki museviler BaşkonSolosluğund an:
İran
„ Bundan bir müddet önce İs-
tarafm tânbul gazetelerinde İran Kür-1 d utanında mukim Musevilerin I fena muamele görerek Tahrana ,! hicret ettiklerine dair çıkan ■ haberin katiyen aslü esası ol-ı madiği edindiğim resmi malûmattan anlaşılmakla keyfiyetin sayın gazetenizle lütfen tekzibi ricaslyle. saygılarımı sunarım.
sa nazaran parlâmentoya karşı mesul bulunacaktır. Yeni esasın muvaffakiyetle tatbiki takdirinde (Ürdün) kabinesinin milletin arzusuna göre hareket etmeyip kıral Abdullahnı ernri-
İtrine harfiyen itaat eder bir kabine olduğu şeklinde Arap Birliğlnce yapılan tenkidlere son vermiş olacaktır.
İlhak kararının akisleri
Kıral Abdullahın kararı Arap Birliğlnce hoş karşılanmamış-Lır. Birlik 12 nisan 1950 deki kararında; Şarkî Flllstlnln (Ürdün) ce işgalini muvakkat mahiyette telâkki edip bunun bir İlhak mânası tazammun etmemekte olduğunu belirtmişti. Arap BirliğL son Kahire toplantılarından birinde de Şarki Filistin arazisinden her hangi bir parçanın ilhakının Arap Birliği mlsakmı ihlâl mahiyetinde telâkki edileceğini ve böyle bir harekete teşebbüs edecek (Ürdün) ün Birlikten ihraç edileceğini yayımlamıştı. Mısır hükümeti son Kahire toplantısına Şark Filistin adı-da (Gazze) de mülteci bir hükümet kurmuş olan Kudüs sabık müftüsü (Eminelhüseynîl-yi davet edince (Ürdünı ün noktal nazarını ötedenberi kabul etmemekte olan Arap Bir-.liği ile (Ürdün) arasında mevcut ihtilâf hâd bir hale gelmişti. Kıral Abdullah bu defa-ki ilhak kararı ile Arap Birliğine karşı açıkça meydan okumaktadır.
Haşimi emirln bu harekeline karşı Arap Birliğinin alacağı vaziyet merakla beklenilmekledir. Birlik umumi kâtibi Azzam paşa yaptığı bir demeçte Arap Birliği üzerine Batıklar tarafın-adn bir tazyik yapılırsa Rus-yaya el uzatmak mecburiyetinde kalacaklarını beyan etmiştir. Bu beyanat fazla ciddi telâkki edilmemekle beraber Bir-
ligin, prestijinin muhafazası namına bazı teşebbüslere geçeceği muhakkaktır, ilhak kararının (İsrail) de uyandırdığı intibalar da müsait değildir. Bir hükümet sözcüsü tek taraflı bu hareketin İsralli bir taahhüt altına sokamıyacağını ve Şarki Filistin arazisi statükosunun İsrail için eski durumunu muhafaza etmekte olduğunu beyan etmiştir.
Stratejik durumları ve petrol mıntakası olmaları dolayısiyle bu memleketlerde siyasî emniyet ve İstikrarın sağlanması Baldılar için fevkalâde önemlidir. Büyük Brltanyacnn ananevi bayat hattının buralardan geçmekte olduzu malum olduğu gibi Sovyetlerln Yakın Doğu hakkında beslediği emellere ve Moskova ajanlarının faaliyetlerine vâkıf olan Amerika da bu havaliye karşı yakın alâka göstermektedir İngiliz Devlet Bakanı mister Kenneth Younger 27 nisan 1950 günü Avam Kamarasında Irad ettiği bir nutukta İnglii2 hükümetinin ilhakı resmen tanıdığını bildirmiştir.
Bundan sonra (Ürdün) ün İsrail İle bir anlaşma yapıp ya-patnıyacagı meselesi mühimdir. Kıra! Abdullah dostça anlaşmanın sade 'Ürdün» için değil, bütün Arap dünyası Vç Yakın Doğu için de çok lüzumlu olduğuna kaildir. İsrail, ilhakın tarzı İcrasını ve bu hususta kullanılan metodları beğenmemekle beraber (Ürdün) ile bir ademi tecavüz paktı yaparsa mütareke safhasından nihai banş anlaşmasına geçmek İçin çok istifade edecektir.
Çeviren: B. AKSEL
Müteyemmen bir akit
Başmuharririmiz Necmeddln
Badak'ın kızı Bayan Leylâ Sa-( dak ile doçent Dr. Hıfzı Ba-.________ ____________ _____
kım'ın nikâhları dün. İki aile 12 de okulda bir eğlence tertib erkânının huzuriyle icra edil- edilmiştir. Mezunlar Demeği «UUr. | ayrıca misafirlere yemek ve
Yeni evlileri tebrik ile kendi- yaşlı öğretmenlerle bu sene İtlerine uzun ve mesut bir ömür tihara geçenlere hediyeler temenni ederiz recektlr.
Gençlik bayramı
19 Mayıs Spor ve Gençlik Bayramı İnönü ve Fenerbahçe stadyumlarında kutlanacaktır. Şehrimizin nüfusuna nazaran bu iki stadyumun alacağı seyirci az olduğundan, geçen yıl olduğu gibi, bu yıl da velilerle öğretmeklere ve bir kısım davetlilere bugün kutlama programının aynen gösterilmesi kararlaştırılmıştır. Bu maksatla hazırlanan davetiyler dün dağıtılmıştır. Merasim ve gösterilere her İki stadyumda birden bugün saat 19 da başlanacaktır.
RADYO
Onlar da düşünmeğe baş-gj iadılar. Bu esnada genç hirjjj seçmen numaramı sordu,*— söyledim.
— Tamam, dedi. Sizin sandık arka tarafta. Tramvay caddesini takip ederek^ aşağıya doğru ininiz, sağda-jB ki ilk sokağa sapınız, san dı-CO ğı göreceksiniz. ®
İlâve etti: q
— Ben de sandığın yerini*"^ bilmediğim için yanlışlıkla oraya gitmiştim, oradan da buraya gönderdiler.
Tarif ettiği yere gittim ve nihayet sandığımı buldum, oyumu attım.
Kabataşlılar günü
Kabalaş Lisesi mezun, mensup. İdareci ve öğretme İnerinin iştirakiyle 28 mayıs pazar saat
s- Her cins BALIK bol ve ucuzdur
IMüesseselere balıkhanede toptan fi- I atle balık temin ederiz.
Balıkçılar cemiyeti I
TahlllU dansözlerden mürekkep bir trup ParLs’e gelmiştir. Yukarıda bunlardan biri dans-ederken görülüyor.
İSTANBUL RADVOSD öğle ve akşam programlan 1257 Açılı» «e programlar.
13.00 Haberler.
13.15 Uvertürler «PL».
13.15 Şarkı ve türküler.
14.30 Sertte, saat.
! lâjrt Karıpk şarkı ve tCrkOler *PL» 1430 Tex Benek orkestrasından dans m&zlip «PL».
15,00 Programlar ve kapanıg.
1T.57 Acil W ve programlar.
18. M Dans tnUzit» «?)■•
1820 Serbcâ saat. «Konuşma veya mllzlk».
1830 Türküler geçidi.
19.00 Haberler.
19.15 İstanbul haberleri.
1920 İstanbul Koıuervatuvan Türk İcra heyeti konseri «Salaraban.
20.00 Radyo salon orkestrası konseri.
20.30 Piyano ve keman soloları «PL». 21,00 şarkı ve türküler.
3120 Andromnque - «Trajdl».
23.30 Çeşitli hafif mûrik «PL».
22. (5 Haberler.
23.00 Dan» müziği «Pl.».
23, M Programlar ve kapanış.
ANKARA KADÎOSÜ Öğle ve aksam on-rramları 1228 Açılış ve program.
12.30 M S. ayart ve Şarkılar.
13.00 Haberler.
13.15 Uvertürler «PL».
13.30 Öğle Gazetesi.
13.45 Filim melodileri «Pl».
J4.00 Akşam programı, hava raporu ve kapanış.
1743 Acılı; ve program
18.00 M 5. ayan ve Şarkılar.
18.30 Konuşma; çiftçilerle bajbaja «Veterinerler».
18.15 Ca» orkestralarından «PL».
19.00 M S. oyarı ve Haberler.
19.15 Gccrnlsle Bugün 1920 Müzik: «Pl.»
19.45 Konuşma: «Maliye Ûakanlıfı adına* «Gelir vergini».
20.00 Halk türküleri.
20.15 Radyo Gazetesi.
3030 Serbcs saat
21.15 Konuşma: Fabrikalarıma arasında dolanırken gördüklerim: Yakup Kalgay.
21.30 Dans parçaları «Pl.».
22.00 Konuşma. Kanun konulan.
23.13 Varyete müzikleri «PU.
22 30 Klasik saz eserleri.
22.-45 M. S. ayarı ve Haberler. 23.00 Program ve kapanı*.
Yarın sabahki pregram
T30 M. S. ayarı.
721 Müzik «Pl .
7.4i Haberler.
8.00 Saz serleri «Pl».
8.15 Müzik: «Pl».
825 Günün programı ve havı raporu.
»30 Hafif müzik «Pl*.
9.00 Kapanış
Bu gibi ufak tefek bazı aksaklıklar olmakla beraber seçimin intizamla yapılmasını temin için alınan tertibat ve tedbirler cidden mükemmeldi.
Seçim devam ederken muhtelif semtleri dolaştım. Şimdiye kadar hiçbir seçimde görülmeyen kalabalık göze çarpıyordu. Kadın, erkek, yaşlı, genç herkes tam bir olgunluk vakan ile sükûnet içinde en büyük medenî vazifesini yapmak için sabahın erken saatlerinde sandıkların etrafında toplanmağa başladılar.
Aday listelerinin hücrelerde gizli zarflanmasına mukabil tasnifin alenen yapılması halkın alâkasını büsbütün arttırdı. Saat on yediden sonra yine tehalükle sandık baslarına koşan kadınlı. erkekli gruplar, seyirci çemberinin etrafında harkalanarak gecenin gtc vakitlerine kadar oylann tasnifini seyrettiler.
Tam bir sükûn içinde yapılan seçimin millete, memlekete hayırlı, uğurlu olmasını dileriz.
Cemal Refik
Nâzım Hikmet’e fizyolojik serum veriliyor
2 Mayıstan itibaren su re .sigaradan başka bir şey içmemiş olan ve on beş günde 8 kilo kaybeden şair Nâzım Hikmet çok halsiz düştüğünden kendisine evvelki günden itibaren fizyolojik serum verilmektedir.
Teneke ithali
Tcaret Ofisinin bir aralık tekel olarak yaptığı teneke tevziatı kaldırılıp bu iş nerbes bırakıldıktan sonra şehrimize tüccar eliyle devamLı surette teneke ithal edilmektedir. Dün de tüccar hesabına yeniden 110 ton teneke levha gelmiştir.
TUR AL
öksürüğü keser
5
LİRAYA
150,000
LİRA
Sahile 4
AKSAM
16 Mayıs 1950'
17 Mayıs 1050
Fransız yabancı lejyonundaki Almanlar ilanların Hindiçlnl'de karşı tarafa geçtikleri haber veriliyor
ı---------------------
Bugünden, Dünden
Akaju saçtan ilhamlar
Zardan Fransız yabancı lejyonlarında bulunan Almanların e-llne ulaştırılan bu broşürlerde, Ho Şİ Mlnh veya,Çin Komünist ordusu kıtalarına dehalet edecek Alman efradının derhal Almanyaya nakledileceği ve Rus İşgali altındaki Alnıanyada kalmak isterlerse kendilerine ayrıca lş de temin olunacağı ve kendilerini Almanyaya götürmek üzere Çinin Yünnan eyaletinde uçaklar hazırlanmış olduğu yazılı bulunmaktadır.
Moskova, bu kâdaria iktifa et-mlyerek, Ho Şİ Minh tarafına geçmiş olan Alınanlardan lejyonlarda kalmış olan Alman erlerin isimlerini ele geçirerek bunlara gûya Almanyadan ya-zılıyormuş gibi uydurma mektuplar da göndermekte ve bu mektuplarda Hindi Çlni'den Almanyaya gelmiş olan Almanların İşlerinin İyi gittiği ve bunların evlenmeğe de teşebbüs ettikleri tasvir olunmakta ve hayat eşi bulmak İçin yapılmış o-lan İlânların bulunduğu gazeteler de mektuplara eklenmektedir. Batı Almanvada basılmış gibi görünen bu uydurma gazetelere (Ho Si Minh) in sulh ve hürriyet için emperyalist Fron-sızlara karşı mücadele etmekte olduğunu İzah eden makaleler de sıkıştırılmış bulunmaktadır.
çeşitli Rus propagandaları tesirini göstermekten hail kalmamıştır. Fransız yabancı lejyonlarında hizmet görmek üzere mukavele ekdetmlş olup mukavele müddeti sona eren birçok Alman mukavelelerini yenl-lemlyerek Almanyaya avdet etmek üzere Fransız makamlarına müracaat etmekte olduğu gibi, Fransız lejyonlarından
1946 senesinden beri Asyanın kuzey doğu cephesinde yapılan barbde kullanılan harb vasıtalarının içine son zamanlarda (oparlür) ve (propaganda broşürleri) de karamla bulunmaktadır. Savaş vasıtalarına bu yeni çeşit vasıtaların ilâve edilmesine sebep, Hindi Çini'de bulunan 150 bin mevcutlu Fransız ordusunun mühim kısmını yabancılardan mürekkep lejyonların teşkil etmesi ve bu yabancılar arasında da kırk bin kadar Alman bulunmakta olmasıdır Harb sahneleri olan Mekong nehrinin her iki sahilinde ve An nam dağlarında Almanca bugün çok konuşulup her yerde işitilen bir lisan olmuştur.
Kuzey doğu sık ormanlıklarında yapılmakta olan savaşlarda Almanlar cephenin her İki tarafında da ehemmiyetli mevki işgal etmektedirler. Senelerden beri eski düşmanlarının dâvası için dövüşmek Fransız lejyonlarında bulunan Alman-ltıra ağır gelmeğe başladığından, bunların birçoğu bir fırsatını bulup Ho şi Mlnh tarafına geçmişlerdir. Yapılan muharebeler esnasında bu gibi Almanların tekrar Fransızların eline düşebileceği İhtimalini göz ö-nünde bulunduran (Ho Şi Minh) bu Almanları geri hizmetlerde kullanmakta İdi. Ho şi Minh Alınanlara kendi hizmetinde bulunan Çin ve Japon subayları gibi menzil teşkilâtı, er tâlim vc terbiyesi, telsiz istasyonları tenis ve idaresi ve eldeki silâhların tâmlr ve ıslahı gibi vazifeler vermişti. Bu Almanlar İçinde vaktiyle Hâhiyat tahsil etmiş olup İkinci Dünya Savaşında küçük zabitlik etmiş bulunan Vemer Zlmermann gibi Ho Şi karşı tarata geçen Alman lej-Minh erkânıhablye heyetinde J yonerler sayısı da gittikçe art-vazife almak gibi mühim mev- maktadır.
kilere yükselen bazı Almanlar j Düşman tarafına kaçmak ls-mevcut İse de diğer (600) kadar terken yakalanan Almanlar mülteci Alman daha ziyade ge- ( hakkında Fransız divanı harb-ri hizmetlerinde vazife almış- lerlndetı ağır cezalar sadır ollardı. | ması durumu değiştlrememek-
Ho Şİ Mlnh. kendi tarafına (te olduğundan. Alman neferleri gecml; bulunan 600 Almandan ' lejyonlarda tutabilmek için propaganda sahasında da isti- Fransız subayları başka tedbirinde etmeği düşündüğünden. 1er düşünmek zorunda kalmış-bunlardan bazılarını bu İş İçin (lardır. Moskovanın daveti Al-yetiştlrmlş ve bunlun cepheye man lejyon efradının kulakları-sevketm.iştl. Propagandacı Al- na öldürücü cangıl harbinin almanlar Fransız lejyonlarında lfth seslerinden daha cazip gel-btılıınan arkadaşlarını Ho şi Mlnh ordusuna katılmak üzere
■ Akaju renginde »aç boyasının pratik bir formülü — Kına nedir? — Nereden -Ş gelir, nerelerde kullanılır? — Kına yakmanın usulü ve erkânı — Eski hatun- «j E larda s«ç boyamak derdi — bıyığı, sakalı buyalı paşalar, beyler — 50 yıl evvelki : Beyoğlıınun biricik kadın perukan İzidor.
Miss Valois bugün geliyor
Bale mektebinin gelişmesi hakkında tetkiklerde bulunacak
İkna etmek irin Almanca propaganda plâkları çalarak bunları oparlörlerle Fransız cephesine duyurmakta İdiler. Plâk neşriyat saatine her defasında (Deutschlan Deutschland über Allles - Almanya her şeyin fevkinde) plâğı çalınarak son verilmekte İdi. (Ho Şi Mlnh) in plâklarla yaptığı propagandadan elde edilen semere pek büyük olmadığından. Moskova, şimdi çok geni? bir teşkilâtla Hindi Çini’de İşe girişmiş bulunmaktadır. Meşhur Alman komünistlerinden Arthur Grö-ner ve Wal₺er Lııstlck son haftalarda vagonlar dolusu propaganda broşürleriyle Hindi Çlnl'-ye gelmişlerdir. Muhtelif yol-
mektedlr.
Çeviren: B. AKSEL
TEŞEKKÜR
Kıymetli eşim:
ABDİ DF.MIRF.R.
beklenmlyen ölümü karşısında duyduğumuz büyük acıya alû-ka gösteren, yardımını bizden esirgemeyen müdavim doktorumuz sayın bay Dandln Ak-say ve yüksek profesör Muzaffer Esat Güçhan ve cezanesltıe gelmek, çiçek göndermek nezaketinde bulunan aziz dostlarımıza sonsuz minnet ve şükranlarımızı bildiririz.
Eşi oğlu
Marscl Dtmirer, Erman Demircr
Akaju saç modasının., 15 - 20 yıl evvelki sinema yıldızı Clara Bow'dan yadigâr kaldığını hep biliriz. Sonraları İstanbulda bu kafileye karışanlar İçinde en belli başlı sima. Şehir Tiyatrosunun mâruf artisti oldu. Bir 1-ki yıldır da Galataaarayla Taksim arasında ekseri akşam, Rum milletinden bir bayana rastlıyorum. Onda da saçlar ayni renk. Lâkırdı aramızda, kokotta az buçuk çekince ama, elvanlan cebinden çıkarır: Boy bos. endam, buğdayısı ten, gayet mütenasip bir beden. Hiçbir tarafında zerre kadar kusuru yok doğrusu.
Geçen gün tesadüfen hanımlar meclisinde bulunuyordum. Dereden tepeden konuşulurken, bahis akaju saçlara İntikal etti. Lehte ve aleyhte bazı mütalaalar yürütüldüğü sıra,, tazenin biri dedi kİ:
— Kuaföre boyatmağa, saatlerce uğraşmağa hacet kalnıı-yormuş. Evvelâ başa kına koymalı. onun üzerine rastığın kapkarasını sürmeli, iki üç saat .sonra yıkanmalı İmiş. Dediklerine göre yapması kolay. Haydi kınayı, rastığı buldun; ya beceremezsen, maskaraya dönersen?
Büyük ninelerimiz saçları a-ğardı mı, başlarına kına korlardı. Kelime, arapça (hlnrıa) dan galattır. Biz kına, frenkler (henne) şekline sokmuşuz. Malûm a. ıslatılıp çamur halinde saçlara, vücudun muayyen mahallerine konan, bir müddet durduktan sonra değdiği yeri kırmızıya boyayan tozdur.
Kına, beyazımsı kabuklu, soluk yeşil yapraklı, Arap yarımadasından etrafa yayılmış bir ağaççıkmış; güze! kokulu yapraklan kurutulunca yeşlllmtrak bir toz halini alırmış,
öledenberi Arabistan. Suriye ve Anadolu kadınlarının çoğa süs niyetine, ellerini ayaklarını. İki kaş arasını, çeneyi; hattâ Yemen, Hicaz ve İraklılar göz kaptıklarını, dudaklarını bununla ziynetler, tran erkekleri sakallarından kınayı eksik etmezlerdi. Bâdiyelerde yetiştirilen şecereli kısrakların yeleleri, kuyrulkarı kana He bezeliydi. Kurban bayramları taşradan getirilen, İstanbul meydanlarını, sokaklarını dolduran koyanların alınları. sırtlan — sürülerin birbirine karışmaması İçin — kına ile, çeşitli boya İle İşaretliydi.
Kına, başka İşlere de yararmış. Marangozlukta camekân. çerçeve, kapı, mobüyâ İmal olunurken, açıklı tahtaları ına-honlaştınr. Yünü, keteni, ipeği kızıl! açtırırmış.
El ve ayak parmaklarına, a-vuç İçine filân yapıştırıp oralarını boyamağa (kına yakmakl denirdi. Gelinin zifaf gecesinden önce, kadınlara ayn, erkeklere ayrı tertlb edilen çalgılı çega-nell, çengill, köçekll eğlentilerin adı (kına gecesi) idi.
Kına, sürür ve meserret alâmeti sayılır, fazla sevinenleri çckemlyenler mâ hu t peresengi dillerinden düşürmczlerdi: (Kına koy!) (Geçmişi kınalı) tâbiri omuzdaşlarda ağız bozuşun en hafifi, İltifat yerine geçeniydi. (Biri kösemen, öteki kınalı kuzu) teşbihi kocası kazak, karısı boynu bükükler hakkında sarf edilirdi.
■■■- Yazan: ı
-Sermet i uhtar ALUS]
1 Eski yaşlılar, kınadan şaş-I muzlardı. Zira mübarek nesne ' Mekkeden, Medlneden gelmede; I Haçdan dönen, hacılığa eren I kimesneler bu nesneyi Kabe toprağı. Zemzem suyu, misvak,
1 sürme gibi yümünlü şeylerle beraber getirmede. Beyazıtla (Kökçülerde, Kalpakçılar cadde-; sinde, Mısırçarşısmda da satılırdı.
| Kına yakmanın usul ve erkâ- : nı vardı: Çanağa sirke dökülüp ı paslı bir çivi atılacak. Başka bir kapla kına, azar azar su katılarak macun kıvamına gelince mangal başına çömelenecek.' Pamuğu besmeleyle sirkeye bana bana, murad edilen mahalle iyice içirdikten sonra üstüne ol macun, daha üstüne sımsıkı sargı. Ertesi sabah bezi çıkar, ■ orası apoL»
| Dediğim tarihte,
' — Bir iki ak dünkü çocuklar-
da bile bulunur. Devlet kılıdır, ! uğurdur! filân festekizler tekrarlanıp dururken, bir de bakarsın kİ hiç farkında olmadan beyazlar üremiş. Her ne kadar! kırklar kapısı kalabalık, hoppa-dak geçilemezse de eşiğine ayak
i basılmış. Gerek varlıklı, gerek | orta halli hatunların hepsi nakaratı tuttururlardı:
| — Saçımı başımı boyamayım
da Ermeni dudularına, Rum kanlarına mı benzeylm? ı
Kibar labakaf Bonmarşe) de satılan, galibarda mukavva kutulu. çifte şişede biri berrak ve kokusuz, öbürü bulanık ve gayet kölü kokan, siyah, koyu kestane, lepiska, sarı İstediği renkte boyayı alır: artık kullanılma-, yacak diş fırçaslyle İlkin berra-kını. ardından burun deliklerini pamukla tıkıyarak leş kokulusunu sürer, iki saat sonra hamama girerdi.
I Orta halliler Mahmutpaşa yokuşundaki Yekçeşlm Agobun çeyreklik boyasından vazgeç-mezterdi. Züğürtler aktardan (yim paak rastık), yahut (altmış paak zerdeçal) I kâğıt parçasına sardırıp eve koşar; çat-, | lak bir tabakta ezip süründü mü tahtapoşto kurutur, ocakta hazır duran sıcak su ile pakla-nrverlrdi. Ellerinin lekesinden kurtulabilirse kurtulsun; limonla oğa oğa. tuğlaya sürte sürte akla karayı seçsin!
Yüksek rütbeli paşaların, beyefendilerin, haremi, baldızı,
mumalleyhaların dünürü han-fendiler bayramlarda, kandillerde ziyaretçiler üşüşmeden veya şatafatlı velime cemiyetlerine davetli giderken mutlaka boyalarını tazelerdi. Boyayı saçından, bıyığından, sakalından ayırt etmiyen erkeklere de rastlarındı.
Meselâ Fenarbehçcnln müdavimi, alaydan yetişme, Hazine! Hassada memur bir kolağası, sıska beygir koşulu küçücük sepet faytonunu kendi kullanarak piyasalara karışır; pos bıyıkları nefti ördek başı gibi yanar, döner; hanımlar güle güle kaynatırlar, (iltifatınıza teşekkür ederim) diyerek yılışkan yılışkan reveranslara varır İdi biçare.
Oksijen modası sonraları türedi, çok kimseyi dertten kurtardı. Çünkü edinmesi kolay, pahası da her keseye uygun. Eczaneden 100 paralık oksijenli su, 100 paralık amonyak alıp karıştır, sür başına...
Hanım nineler, kaynanalar zerde çal yerine kabullendiler. Tango renk ortalığa yayılır yayılmaz tazeler de saçlarına bulamadılar. Aşın esmer ciltli, âdeta habeşiler — aynanın mevcutluğuna rağmen — ııe İçler acısı hali bulduklarım bir türlü anlıyamadtlar.
Oksijen salgınından, 190$ yılından evvel Beyoğlunun tek kadın perukârı İzidordu. Doğru yolda, Halep çarşısı pasajının Lam karşısındaydı. Dükkânda servis yapanlar hep kız, erkek namına yalnız kendisi. Bütün müşterileri de kalantor madamlar. yüksek kıratta kokotlar.
Alafranga gidişat!], pervasız tavırlı hanımlardan bazılan etrafı koliıyarak, kaşta göz arasında usulcacık oraya dalar, perdenin arkasına kapağı atar, kimi saçını boyatır, kimi kıvırtır, kimi alın bombesine sokulacak. ense topuzunun altına tıkılacak İğreti saç edinirdi. Babası, amcası, eniştesi, büyük mevkide olup da dükkâna girmekten, çekinenler kâhya kadını, hare-mağasını, tatlı su frengi mû-rebblyeyl yollayıp İzldoru konağa çağırtırlar.
O demler açık san saç binde bir hanımın bile hoşuna gitmez. Cadde) Kebirde dolaşan Kon-kordiya aktrisleriyle karşılaşıldı nü,
— Ne iğrenç şey Yarabbi, tıpkı kaz tersi! diye yaka sIlklllrdL
Bugünkü (Alâplâtin) i gör-1 şeydiler ne derlerdi acaba? HM »MAM IH ISSa
Yeşilay Kurumu Dispanseri —, Dispanıerlnüıdc pazartesi, çarsambn. perşembe ve eıımnnesi günleri naat 10 - 12 dc Dahiliye - Hariciye - Do- ! Hum ve kndm hastalıkları - Sinir ve akliye - Çocuk hnstalıklaıma mec- ‘ eanen bakılır.
Dispanserimizin poliklinik muayene ve tedavilerini meccanen deruhte e-den sayın Dr. Ccvad N DbklırtöfilU, Dr, Hulûii Sapanlı ve Dr. Mustafa Paglaı'a te(ekkun> bore biliriz. i
İngiliz Sadler’s WellS Balcı şirketinin müdiresi Miss Nl-' nette dc Valois bugün şehrimize geliyor. 1
Miss Ninette de Valois, ilk Türk Bale Mektebinin tesisiyle] meşgul olmuştu. ingllterenln Milli Balesi diye anılan ve Lon- ] diada kurulduğu tiyatronun ismini taşıyan Sadler’s Wells Bale kumpanyansınm direktörüdür.
Küçükken gayet mahçup olduğundan, bu kusurun önüne geçilmek üzere dans dersleri almağa başlamış ve kısa bir zamanda mahçup halinden kurtulmuştur. O zamanlar hârika çocuk olduğunu İspat etmiş vc DlaghileffTn meşhur Rus Balesi İnglltereye geldiği vakit corps - de - ballefslne alınmış ve sonra kumpanyanın balerl-nalanndan biri olmuştur. Bu meşhur İmpressario’nun kumpanyasında bulunduğu zamanlar talebe yetiştirme metodlan-na, idare ve koreografı meselelerine çalışmış, bundan başka üç mühim bale mektebinden ders almıştır. Bunlar İtalyan, Fransız ve Rus mektepleridir. Opera, tiyatro ve bale temsillerini tekrardan halka takdim etmek üzere Liiian Bayi is 1931 senesinde İngllterenln 18 inci asırdan kalma müzik hol’ü olan Sadler’s Wells'l açtı ve başına Nlnetle de Valols’yı getirdi. Miss de Valois da mektebinin allı talcbcsLyle bu işi kabul etil
1931 senesinden İkinci Dünya Harbine kadar Sadler’s Wells Balesi gelişti ve kendi tiyatrosunda, İngllterenln belli başlı şehirlerinde ve Avrupada temsiller vermeğe başladı.
Harb senesinde haleye rağbet son derecede artmış vc bale İngllterenln en mühim kültürel faaliyetlerinden biri olmuştur. Bugiin Miss de Valois zamanını müdür, hoca ve koreograf olarak iki kumpanyaya hasreder: Mektebi ve Kıraliyet Dans Akademisi.
Esas kumpanyanın merkezi Londra Koya! Opera House, Covent Garden'dlr. Şimdi dünyanın en büyük bale kumpanyalarından biridir. Geçenlerde Amerika ve Kanadaya yaptığı ilk turne artistik hârikalar yaratmış ve mali bakın dan bir rekor kırmıştır.
1947 senesinde Türk hûkûme tinin daveti üzerine Türkiyede milli bale kurma İmkânlarını aramak için şehrimize gelen Miss de Valois ve o tarihten
Miss Ninette de Valois beri Türk milli bale mektebini İdare eden iki hoca bu iki organizasyonun azasıdır.
MJss Joy Ne w ton Sadler’s Wells‘in kurulduğu tarihten beri bu kumpanyada çalışmıştır. Miss Knight'da Kraliyet Dans Akademisi mezunu hocadır.
Miss de Valois'nln bu ziyaretinin maksadı bale mektebimizin gellşlşl ha kında tetkikte bulunmak ve Milli Eğitim Bakanlığı ile mektebin Önüm izdeki yıllar içinde tatbik edeceği plânlar hakkında görüşmektir. Ayni zamanda mektebin çocuklarına Türk müzik te dekorunu kullanarak bir Türk mevzuu üzerine bale yazacak ve bale hakkında konferans verecektir.
Miss Ninette de Valois'nın Ingiliz milli balesini kurmakta ve yaratmakta gösterdiği mu-| vnffakiyetln yegâne sırrı, yaptığı şeye inançla bağlı olması, , hedef ve harekâtında doğru görüş, uzun süreli plânlama siyaseti, artistik zevki, yorulma blimiyen enerjisi fedakârlığı bütün bunların fevkinde zarif nüktesidir_________
Tütün bakım evi
Tekel İdaresi Düzcede yeni, bir tütün bakımevi binası inşa ettirmeğe karar vermiştir. Düzce bölgesinde bundan böyle yetiştirilecek tütünlerin kaliteleri üzerinde müessir bir rol oy ılıyacak olan bu yeni bakımevi binası bir buçuk milyon liraya malolacaktir.
” MELEK
SİNEMASINDA bugün
Matinelerden itibaren
1-KALBSiZ KADIN
ıMating of Mllüe) Mevsimin en son muvaffakiyeti Gördüğü rağbet ü2Crine bir hafta daha 2 - Msçhul Arkadaş (CAMARAD X)
Bu sezonda en çok beğenilen filmlerden Oynayanlar:
CLARK C.ABLE _ HEDT LAMARR
Halk matinesi saat II de yalnız (Kalbslz kadın)


TerrlKa No 45
— Yavaş yavaş bu sinemadan nefret etmeğe başlıyorum, dedi.
Fakat mesleğine devamdan menedeceğini söylemedi. Belki de kızdırmamak İçin bu bahsi karış tırm adı,
— Büyük annen de seninle birlikte Sicliyaya gelecek mİ?
— Büyük annem mİ? O. nıem leketine. evine dönecek.
Armando sapsan kesildi:
— Sicliyaya yalnız mı gideceksin?
— Neden gltm İyeyim? Beni haydutlar kaçırır, parça parça ederler, diye mi korkuyorsun? Merak etme, yalnız okrayacağım. tkı yüz kişilik bir kumpanya ile beraberiz.
— Benim söylemek istediğim, sana İhtimam edecek, sana yardım edecek yakından bir kimse idi.
— Benden bir adım bile ayrıJ-mayan bir kızcağız var. Benimle beraber yatıp kalkıyor,
— Söyleme Allah aşkına. Sinemadaki arkadaşlar... Bunları ûü ündükçe içim titriyor. Burı-Mj(.an hayır btjdemc. Ben bü-
yük annenin yanında olmasını İsterdim.
— Ben İse aksine İstemiyorum. Çekilmez bir hal aldı Ar-tık ben de bir çocuk değilim.
Birdenbire Armandoya doğru dönerek hiddetle:
— Sen de beni hep yapayalnız bırakıyor, Cristina ile meşgul oluyorsun. O halde neden itiraza, tavsiyeye kalkışıyorsun? Göreceksin, kendi kendime yetmeği öğreneceğim. Sensiz ve büyük annesiz yaşamağa muvaffak olacağım.
Armando, nihayetsiz, hudutsuz bir teessürle Donatellaya baktı, sonra tek bir lâkırdı söylemeden odadan çıktı. Dona-tella kalbinin parçalandığını hissetti. Armandonun izzeti nefsine tecavüz etmiş, onu gü-cendlrmişti... Neden?
Tuvaletine devam etmekte iken ağlamağa başladı ve Armandoya karşı içinde bir merhamet hissi uyandı. Odasına gitti, yanına diz çöktü, kucağına atıldı, öptü. Armando:
— Kuzum Donatella, kendini bu dvrece üzme. Fena olma. Seni çok sevdiğim için en iıroc teferruata kadar alâkadar ol-
mak İstiyorum. Biliyorum ki aşktan başka senin üzerinde bir hakkım yok. Senden ayrılıyorum diye ben de ıstırap çekmiyor muyum zann&diyorşıın? Fakat günlerce düşünüp taşındıktan sonra anladım ki bizim için bundan başka kurtuluş yolu yok. Neden bu çareye baş vurmayalım? Söyle... Söyle sevgilim, neden istemiyorsun? Bu ümitsizlik İçinde beni yola çıkarma. Böyle ayrılmıyalım. Sonra pişman olur, azap çekersin.
Donatella, boynuna sarıldı:
— Beni affet sevgilim. Sana karşı fena davrandım. Söyle, çabuk ve yalnız döneceksin değil mi?
— Yemin ederim. Yeminlerime inanmıyor musun?
ı — Evet... Evet inanıyorum, amma içimdeki korkuyu da bir I türlü defedemiyorum.
— Korkulacak bir şey yok., Nefsimize güvenmek, aşkımızın kuvvetine iman etmek yeler.
Cevap vermemesi için ağzın- I dan öptü. 8on dakikaya kadar odada kaldılar, hep sarıldılar, öpüştüler.
— Burada ayrılalım sevgilim. İstasyonda halkın önünde müthiş bir şey olur.
Donatella, tekrar Armandoya sarıldı:
— Ad i yo, adlyo Armando. ruhum. Sensiz yaşayamıyacağımı bir an bile aklından çıkarma.
— Ben de öyle sevgilim. Onun için adiyo değil, orövuar demeliyiz.
— Hayatımız hep böyle bir ebedi ayrılık ini olacak?
— Bu sondur, «.âna yemin ettim.
Don^teiianın yüzü sapsan kesilmişti. Otelden çıktılar, bir
I taksiye atlayıp istasyona gitti-Jer, Tren istasyona girmek üzere İdi. Armando sordu:
I — Sevgilim, senin trenin kaçta kalkıyor?
— iki saat sonra.
— Ikl saat, yapayalnız ne yapacaksın?
Merak etme, zaten ölü gibiyim. Şu sıralardan birine yıkılacağım. Farkına varmadan vakit geçmiş olacak.
— İmanına zerre kadar halel getirme, kuvvetli ol, bana sık sık yaz.
— Sen de mektuplarını eksik etme. Sana çok çok muvaffakiyetler temenni ederim.
— Ben Arjantine sükse yapmak İçin gitmiyorum.
Tren durmuştu. Hamal, valizler elde, yürümeğe başladı.
Armando kompartımanına bindi. Donatella bir ara onu
gözden kaybetti, ölecek gibi oldu. Bağırmak, ismiyle çağırmak istiyordu. Onu bir daha görmeden trenin yol almasından korkuyordu.
Armando, kompartımanın penceresinde gözüktü. Ellerini uzattı:
— Sevgilim... Ruhum...
Herkes ona bakıyordu. Tren yavaş yavaş harekete başladı. Donatella bir müddet ray boyunca yürüdü. Göz yaşlan etrafı görmesine mâni oluyordu.
— Orövuar, sevgilim, çabuk dön.
Diye bağırdı ve olduğu yerde mıhlandı. Yolcularını uğurlamağa gelmiş olanların hepsi oradan ayrıldığı halde Dona-tella hâlâ olduğu yerde duruyordu. Biraz sonra saatine baktı. Yavaş yavaş İstasyonda posta dairesine doğru yollandı. Mar-2ioya bir telgraf çekti:
«Gece yarısı Floransa treni ile dönüyorum. Beni almak ü-zere istasyona gel,»
Donatella
Lokantanın çardağı altında her zamanki gibi gülüşe, konuşa yemek yerlerken bir otomobil
gürültüsü işitildi. Marzlonun kırmızı otomobyini ilk tanıyan Paola oldu.
— İşte, baş belâsı yine gedi, dedi,
Donatella eline bir saikım ii-züm almış, yiyordu. Mantoyu görünce neşesinden haykırdı, hemen yerinden fırladı, masanın üzerine atladı. Az kalsın kadehleri, tabakları devirecekti. Marzioya doğru koştu.
— Bu ne güzel sürpriz Marzio. Biliyor musun, sen! artık beklemiyordum. Buraya geleli sekiz gün oldu. Hani Sicllyayı bana sen gezdirecektin?
Marzlonun kıyafeti değişmişti. Sırlında beyaz yünden bir atlet fanilâsı, mavi bir pantolon, başında bir bere vardı.
— Demek Sicllyayı, memleketimi beğendin, öyle mi?
— Şimdiye kadar gördüklerim için evet. Hiç olmazsa burada güneş var, insan kışı unutuyor. Zeytin ağaçları, zakkumlar, palmiyeler, kaktüsler çok hoş.
— Dört gündür seni arıyorum Donatell*. 6lzi Palermoya indi taıınedjydrdum.
(Arkası var)
A
Muciri hten Sağ falar
Sami paşazade Sezai bey
vn k
Sami paşazade Seza! be fin Parlstekl yedi senesi yılmayan bir hürriyet mücadelesi İçinde geçti- Memleketten fena haberler geliyor, ümit kırıcı, yeise düşürücü günler oluyordu. Fakat Sezai bey (meyüs olmamak bizim için bir vazifeı milliyet, bir fariza! vatandır. Her ne felâkete duçar olursak olalım Osmanlılığı idameye, ipkaya çalışmalıyız, vatanın şu halinde kaçmak alçaklık, meyus olmak hainliktir.) diyordu.
Zaman zaman Paristekl hürriyet mücahitleri arasında münakaşalar oluyor. Ahmet Rıza bey bazı hallerde muarızlarına, hattâ arkadaşlarına karşı da sert davranmak lüzumunu duyuyordu. Sezai bey 16 temmuz 1905 tarihli bLr mektubunda Rıza beye şunları yazmıştı: («Bundan böyle artık büsbütün mûsıebidane hareket edeceğim» diyorsunuz. Nasıl oluyor da sizin gibi fırkal herdem feda! hürriyetten olan bir zat, bizim gibi blraderan ve fcdaknranı hürriyete hitaben. «Artık büsbütün müstebldane hareket e-deceğim, arkadaşlarımın bana emniyeti varsa beraber çalışırlar, yoksa ben yine mesleğimde yalnız devam eder giderim» di -yor. İptida müstebidane hareket edenin arkadaşı olmaz, bendesi olur. Biz niçin memleketimizden, ailemizden uzak, pek uzak yaşıyoruz. İstibdat altına girmemek için değil mi? Her halde sizin böyle bir teklifinizi kabul etmek değil, işitmeye bile tahammülümüz yoktur. Size sitem için vesile aramaya gelince Sezai nuru aynı olan Rızaya mucibi iğbirar olan bu sözü söylemek şöyle dursun, dinlemek bile istemez...)
Uzun mücadelelerden sonra hürriyet dâvası tahakkuk, etmek yoluna giriyordu. Jön Türklerin hürriyet fikirleri evvelâ neşri-yatlariyle ve sonraları bazı mücahitleriyle memleket İçine sokulmuştu. 1908 senesi başlarında artık memlekette ihtilâl ve hürriyet rüzgârlarının esmeye başladığı duyuluyordu.
İstanbuldan çok mühim bir mektup alan Ali Haydar Mithat ''bey bu mektubu *23 kânunusani 1908) tarihli bir yazısıyla Sami paşazade Sezai beye gönderiyordu. istanbuldan gelen mühim mektupta şunlar yazılıydı: (Beş gündenberi ortalığı bir havf ve haşyet İstilâ etti. On beş gün evvel Yıldıza gelen bir telgrafta Jön Türklerden birinin Avrupadan tebdili kıyafetle bu tarafa geldiği iş'ar olunmakla, derdesti em rol undu. Tesadüfen karakola, tâyin olunan mahalde bir adam görüp tutmuşlar ve üzerinde çıkan evrak vesaire He gazeteler bulmuş olduklarından aradıkları adam o olduğuna hükmetmişlerdir. İsticvaptan sonra mesalihl ecnebiye kalemi kâtibi Mehmet Muceddet ve erkânı harb binbaşılığından müstafi Cemil ve maarif sansürü Gtridli Mithat beylerin ve daha iki kâtibin müştereken evrakı muzırra tevzi ettiği anlaşılması üzerine işbu zevat ile yine bunların miivez-zi ligin i yapan iki Ermeni kadın ve Aydın vilâyeti mülhakatından Çeşmede diğer üç kişi daha derdest olunup hapsedilmişler ve raze tel erin kimlere tevzi olun-duğunu tahkik etmişlerdir. Çiinkü hükümet bunların mahalli içtimai olan bir İngllizin hanesinde paketlerle Sabahad-din beyin gazetelerini bulmuşlardır. Ahval pek müthiş olup herkes istibdada karşı ilânı muhasamaya hazırlanmış olduklarından bu babda...)
Mithat paşanın. Namık Kemal ve arkadaşlarinın yıllar evvel açtıkları hürriyet bayrağı tekrar dalgalanmak üzere idi. Selânlkten, Manastırdan İştan-bula heyecanlı haberler geliyordu. Otuz üç senelik büyük bir mücadele nihayet 24 temmuz sabahı tahakkuk etmiş ve OsmanlI İmparatorluğunda ikinci Meşrutiyet ilân olunmuştu.
Sami paşazade Sezai bey küçüklüğünde, hürriyet kavgalarında ve memlekete döndükten ölünceye kadar geçen hayatında kendisine en yakın, en müşfik ve en anlayışlı bir dost olan hemşiresi Melek hanmı efendiye hürriyetin ilânından sonra
ilk metuplarmdan birini 8 a-ğustos 1908 tarihinde yazıyordu: (Nuru aynı iftiharım meleğim, bu sabah bankadan bin frank harcırah aidim. Yarin değil, öbürgiin yani pazartesi akşamı şimendiferle Selâniğe hareket edeceğiz. Bu hareketi, bu İnkılâbı vücuda getiren o âli ordu bizi davet ediyor. Selanik, Yan-ya belediyelerinden de davetnameler geliyor. Britanyada bulunduğumdan dolayı İsmimin bahsoiunmadığından dolayı zarar yok. Bu sefer bütün gazetelere de çok şeyler yazarım. Zaten ben inkılâba dair yazıp İstanbuîa bilhassa bütün ordulara gönderdiğimiz gazetelerdeki makalelerim yüz seksenden ziyadedir. En son Şûrayı Ümmet'te yazdığım makaleyi de yarın çıkarsa size gönderirim. Biz bu gördüğünüz inkılâbı hazırlamak için iki senedir gece gündüz çalıştık.
İçimizden, doktor Nâzım, İkinci vellahtı saltanat Yusuf İz-zeddin efendi hazretlerinin tabibi hususisi doktor Bahaeddln daha bir çok arkadaşlar hayatlarını tehlikeye koyarak memelketlmizin h£r tarafına girip neşriyatta, teşvikatta bulundular. ümidimizin mafev-kmda muvaffak olduk. Geldiğim vakit uzun uzadıya konuşuruz. Ümit ederim kj o vakte kadar sîzlerin de pek tabiî olan galeyanınız biraz silkûnetyâp olur...)
Memlekette heyecanlı günler başlamış, bazı ileri taşkınlıklar görülmüş ve otuz üç senelik sistemin değişmesiyle de İlk zamanların bir takım aksaklıklarına raslanmıştı.
Madrît sefirliğine tâyin edilen Sezai bey yeni idarecilere yapılan tenkidi ere bazı mek-tuplarile cevap veriyordu. Hemşiresi yazdığı (18 teşrinisani 1910) tarihli mektubunda diyordu kİ: (Vilâyetlerimizin halinde büyük bir terakki olmaması, maarifimizin hâlâ terakki etmemesi, o kadar telâş edilecek bir şey değildir. Otuz üç sene af ve İnsaf bilmez, ö-nüne durulmaz bir kuvvetle vatanda ne kadar zekâ, ne kadar hamiyet, ne kadar namus Varsa söndürülmekle, kırılmakla, ezilmekle müşlağil olan hükümeti Hamidiyenin ferdayı mahvında, nasıl istediğimiz kadar adam bulabiliriz. Bu kadar harap, bu kadar parasız ve gayet mühim ve azim bir saltanatta iki buçuk senede bundan ziyade bir şey kimse yapamaz zannederim.
öyle hemen mektepler açmak, hocalar bulmak için Maarif Nezaretinin bütçesi milyonları geçmeli, hocalar için de seneler geçmeli. Elbette bazı yanlış şeyler yapıldı. Bence en büyüğü, cemiyetin, memuriyet
kabul etmemesi oldu. Bunu zaman gösteriyor...)
İttihat ve Terakki cemiyeti bu zamanı buluncaya kadar haricî gaileler belirdi. Memleket birbiri ardından imparatorluğu yıkan harblere sürüklendi.
Madritte sefir bulunan Sami paşa zade Sezai bey Italyan harbinin, Balkan faciasının a-c ıl arını ve büyük harbin neticesini elemle taklbettl. Nihayet Mondros ve Sevr faciaları gelip çattı. İmparatorluk teslim olmuş ve parçalanmıştı. Her şeyin haysiyet kinci olduğu o günlerde Sezai bey de Madrit sefaretinden haysiyet kırıcı bir muameleye uğrayarak azlediliyordu.
Sam t paşa zade Sezai bey devrin Sadrâzamına bu müna-, sebetle şu mektubu gönderdi: (... Evvelâ bendenizi sualsiz, sebepsiz memuriyetimden azletmeniz kanunu esasiye mugayirdir. Her ferdin ve bilhassa Ayandan olan bir Sadrâzamın kanunu esasiye muhalif hareketi ne suretle kabili tevü olabilir. Sebebi azlimi sual ettiğimde bunda zatı f ahim anele rlnln hiç bir dahil ve hattâ haberi olmadığını beyan buyurdunuz, bir sefirin azlinde bir Sadrâzamın dahi ve haberi olmaması tarihe geçecek bir hâdise! garibedir.
Saniyen ...... Huzuru âsafa-
nelerlne çıktığımın ikinci defasında ne girerken ve ne çıkarken kıyam buyurmadınız. Tahdtel nimet olarak arzede-rim ki zatı fahimanelerinl o makama getiren Padlşaham Âli Osman ve erkânızişanı hanedan bendenizi inayeten ve te-nezzüten ayakta veya kıyam ederek kabul buyururlar.
Pederimin ve bilâhare ahlâk ve kalemimin sayesinde maz-har olduğum teveccüh ve hürmet cihetiyle bendenizi biiâse-bep azletmekte ve ayağa kalk-mamakta zatı âlil Sadaretpe-nahileri yektadır...)
Sami paşa zade Sezai bey. sefarteten bu suretle ayrılmış ve bütün milletle beraber İstiklâl kavgasının neticesine heyecanla intizarda bulunmuştu.
O günleri anlatan bir yazısında diyordu kİ: (... Millet ağlıyor, bir zaman en büyük, en mağrur saltanatların burcu barusunda temevvüç ettikten sonra afaki ümidi millete bir perde gibi kapanan sancak ağlıyor, rüzgâr ağlıyor, Boğaziçi göz yaşlan dökerek cereyan edip gidiyordu.
Bu hale karşı bütün Anado-lunun üzerinden İlâhî bir râşe geçti. Zira kalbinin en hassas bir noktasına, bin şu kadar se-nedenberi nev'i beşerin geçirdiği tufanı hâdisat, sadmatı inkılâp arasından kurtararak hıfzettiği «ulüvvü cenap ve ls-tiki âline» dokunu lmuştu. Bir millet haTbeder. mağlûp olur. Mağlûbiyetinin netaylclne katlanır. Fakat onun kendinin bl-
Hayatı uzatmak
Atom enerjisi komisyonunun tetkikleri
Nevyork 16 (Nafen) — Ame-rikada Atom enerjisi komisyonu hayatı uzatmak üzere tetkikler yapmakta ve hayatı uzatacağını ümid etmektedir. Atom enerjisi eksperleri radyo - aktlv şualar sayesinde hayati uzatmanın çaresinin muhakkak bulunduğunu iddia etmekteler; fakat bunun nasıl tatbikat sahasına konacağını daha tesbıt edememişlerdir. Çalışmalar hararetle devam etmektedir.
Yugoslavyada emlâki olanlar
Yugoslavyada millileş lirine vs sair hükümet tedbirleri ve kanunları olayisile zarar gören Türk tebeasının emlâk ve hukukunun tazminine müteallik olarak Ankara’da Türk ve Yugoslav hükümeti temsilcileri arasında İmzalanan 5/Ocak/ 950 tarihli protokol, her iki devletin millet meclisleri tarafından tasdik edilmiş bulunmaktadır. Bu protokolün meri iyete girmesi İçin tasdikli nüshalarının teatisi icap etmektedir.
Protokol hükümlerine göre Belgrat’ta toplanacak karma komisyona katılacak olan Türk heyeti, mesaisini hazırlamak nıaksadiie ilgili Bakanlıkla temsilcilerinden mürekkep bir komisyon Dışişleri Bakanlığında çalışmalarına devam etmektedir, Müracaat sahibi vatandaşlarımıza ait dosyalar bu komisyon tarafından birer birer İncelenmekte ve protokol hükümleri çerçevesine girdiği anlaşılanların ■noksanları tamamlanmak suretile tekemmül ettirilmesine çalışılmaktadır.
Dışişleri Bakanlığından «Yugoslavya’da emval ve matluba-tı bulunan vatandaşların »haklarını koruma derneğime gelen cevabi bir yazıda, Belgrada gidecek Türk murahhas heyetine katılacak derneğin iki temsilcisinin yukarıda yazılı mesainin hitamından sonra davet edileceği bildirilmiştir.
-=|d e m î z c i L i
Holanda denizciliği ve gemi sanayii
17 nci asırda Avrupadaki 20,000 ticaret gemisinden 16 bin tanesi Holandalılanndı
le bilmediği histen daha raklk, hayattan daha ziyade bir ciheti, bLr noktası vardır ki o-raya dokunulunca mahvolmuş gibi görünen büyük milletlerin pek amik ve pay ansız olan menabli dehâ ve hamasetinden hasıl olacak şerareler birer yıldırımdır kİ isabet ettiği devletin biinyanı mülkünü sarsar.
... Bu anasır, bu kabiliyetler, bu menabl meydana çıkmak için Mustafa Kemal paşa gibi bir dâhiyi bekliyordu. Bir da-ıha İnkişaf asarını göstermek I İçin etrafında Anadolunun Türklüğe şeref veren erkânı as-kerlyesl Büyük Millet Meclisi gibi anasıra, muhite muhtaçtır. Zira dehâ, anasır halk edemez......)
(Sonu gelecek sayıda)
Tanınmış Fransız filim yıldızı Miche) Morgan İkinci defa evlenmiştir. Kocası ar Us t vi-dsd'dır. Yukaırda yıldız, Arsianlarm Pençesinde fiUmlnde görülüyor.
Devlet Denizyolları ve Umanları idaresinin Marshall yardım plânının bize tanıdığı tiraj hak larmdan faydalanarak Avrupa tezgâhlarına ısmarlanması kararlaştırılan gemilerden bir kıs minin Holanda firmalarına yap tırılacağını gazeteler yazıyor. Basında çıkan haberlere göre, Holanda tezgâhlarına sipariş edilmek üzere olan gemiler 5 şehir hattı vapurile 8 römorkör ve 2 yüzer maçunadır.
’ İdarenin hazırladığı programa göre yaptırılacak şehir hat-, lan vapurları şöyleydi:
3 tane 1700 kişilik 15-18 tali süratli büyük,
j 4 tane 500 kişilik 14 mil sür-
■ atll orta,
2 tane 250 kişilik 12 mil süratli k'îçük,
2 tane 12 mil süratli büyük araba vapuru.
2 tane 12 mil süratli küçük araba vapuru,
2 tane 500 kişilik 12 mil süratli İzmir körfez hattı vapuru.
Gazetelerin verdiği malûmata göre, Holanda tezgâhlarına 500 , kişilik 3 ve 250 kişilik 2 vapur ı sipariş edilecektir.
Römorkörlere gelince, Denizyolları ve limanlan idaresinin sipariş etmek istediği römorkörler üç tiptir:
I 1 tane 70q beygir kuvvetinde biiyük,
3 tane 400 beygir kuvvetinde ı orta,
8 tane 150 beygir kuvvetinde küçük
Bu üç tipten Holandaya verilen siparişin 8 tane küçük römorkör olduğu anlaşılıyor.
Yüzer maçunalara gelince, bunların bir tanesi 5 ton, diğeri 10 ton kaldırma kuvvetin-dedirler.
Holanda tezgâhlarına verilmesi kararlaştırılan siparişler münasebetlie Holanda denizciliği ve gemi inşa sanayii hakkında okuyucularımıza malûmat vermek istiyoruz.
16 ve 17 nci asırlarda
Holanda, bir zamanlar, dünyanın en büyük denizel devletlerinden biri idi. 16 mcı asırda Holandalılar o devrin en kudretli denizci devleti olan İspanya ile istiklâl uğrunda harbet-miş ve nihayet 1648 de tam istiklâllerine kavuşmuşlardır. Da da evvel Esckâut nehrinin şimalindeki 7 Holanda vilâyeti, cenupta katolik vilâyetlerden ayrılarak İspanyol boyunduruğundan kurtulmuşlardı. Bu 7 vilâyetin deniz ticareti süratle İnkişaf etmiş, 1590 da İlk defa olarak Holanda ticaret gemileri Akderüze İnmiş ve 8 yıl sonra Holandalılar. o devrin padişahı olan üçüncü Mehmedden İstan bul İle ticaret etmek müsaadesini almışlar ve Holanda gemileri İstanbuîa da gelmişlerdir.
1664 de Avrupadaki 20.000 ticaret gemisinden 16.000 1 Holandaya aitti. Holanda denizcisi, aynı zamanda hem gemici, hem savaşçı, hem de tâclr idi. İngiltere, Holanda ile beraber, İspanyanın yenilmez armadasını yendikten sonra, bu iki Protestan ve denizci nüllet arasında denizde rekabet başlamış tı. Nihayet 1652 Mayısında İngilizlerle Holandalılar arasında harb başladı. Bu deniz savaşlarında. İngilizlerde Bloke. Ho-landalıJar da ise Tromp vc De Ruyter meşhur oldular. Bu İki Holandalı, bizim Barbaros He Turgudun vaziyetinde idiler. İngiltere - Holanda deniz, savaşlarında, iki taraftan 70 ilâ 120 gemiden mürekkep filolar çarpışmışlardır. Halbuki Trafal gar’da İngllizlerin 27. Fransızlarla İspanyolların 33 gemisi harbetmiştl. İngiltere - Hollanda harbindeki İngiliz gemileri İki anbarlı, Holanda gemileri i&e biraz daha küçük olmakla beraber aynı tipte idiler. Üç an barlı ilk İngihz gemisi 1657 amiral Blake'Ln öldüğü M ne denize tadlrilmişUr.
dc yapılmıştı. Holanda, tekrar istiklâline kavuşunca, gemi inşa sanayiinin kalkınması için tedbirler almıştı.
Holanda Ticaret Şirketinin kurulması üzerine bu kalkınma başladı. Çünkü bu şirket^ nakliye işlerinde yalnız Kulanda bayraklı gemileri ve hasse-ten Holandada veya Holanda sömürgelerinde yapılmış gemileri kullanmağı taahhüt etmişti. Böylece 1824 de Holanda 3 gemi ve 1825 de 4 gemi yapmışken 1826 da 43 ve 1827 de 59 gemi inşa etmiştir.
Beş sene idinde Holanda tezgâhları muhtelif tipte 178 gemi yapmışlardır ve bu devrenin sonunda, tezgâhlarda İnşa halinde 56 gemi daha vardı. Batim bu gemiler 2Û0 tondan büyük teknelerdi. 1829 da Helanda ticaret filosunda. Holandada yapılmış, büyük küçük 1166 gemi bulunuyordu. Hariçte yaptırılmış gemiler ise 180 den ibaretti. 1836 da artık arz talebi tamam 11 e karşılamıştır.
Buhar devrinde
Buharlı gemiler, 19 uncu asrın ilk yansında İngiltere ve ı Amer ikadaki ııln aksine olarak Holandada pek silik bir rol oy-Uolanda 1824 ile
Amiral de Ruyter daima galip
İngiltere İle Holanda, üç defa harbelm işlerdir, harbde, Fransa da Holandaya taarruz Holanda amirali de Ruyter İn- , glllz - Fransız donanmalarına | karşı verdiği bütün savaşları, müttefiklerin ezici sayı üstün- : lüğüne karşı, kazanmak kudre- | tini göstermiştir. Nihayet, 1673 t deki Texel deniz savaşından . sonra, İngilizler harbden bıka- ı rak Holanda ile sulh yaptılar. , Holanda Louls ile harbe devam etti ve uzun süren bu ■ mücadele sırasındadır ki în- ; glltere. deniz ticareti birincili- ; giril HollandalIların elinden al- ; maya muvaffak oldu. Fakat harble değil: Holandanm mut- ; tefiki olarak.
Böyle bir denizel memleket ı olan Holandanın sahllerinden ; başka nehirleri de Holandalı- ; lan çok eski zamaniardanberl l tabiatile denizciliğe ve gemi In-Ş31yecillğine sevkediyordu. . Deli Petro Holanda-
da gemi inşasını 1 öğreniyor ___________
16 inci asrın sonunda Zaan namışlardır.r ________
bölgesi, gemi İnşa sanayii buharlı ahşap nehir gemlsi-
kımnıdan en başta geliyordu. ni yapmıştı. 1826 da da ilk bu-Bu sanayiin şöhreti, başka meni narlı acık deniz gemisi inşa e-leketlere dahi yayılmıştı. Nite- j dildi. İlk buharlı demir gemi kim Rııs Çarı Dell Petro. gemi de 1837 de denize İndirilmiştir. inşalyecUiğlni bizzat öğrenm’k] ıg6o de Holandanın açık de-istedlği zaman Holandaya gel-,niz gemilerinin sayısı 1831 e nis miş 1697 - 98 de mütenekkiren betle yüzde 85 ve tonaj itlbarl-Peter Mikailof adüe Zaan tez- je de yüzde 160 artmıştı 1850 gâhîarinda alelade bir işçi gibi sonunda 12 tanesi buharlı ul-çalışnııştı. | mat üzere 1793 Holanda tica-
Deil Petro, Holandada gemi j-et gemisi vardı. Holanda bu yapmağı öğrendikten sonra tonajla dünya dördüncüsü ul-Rusyaya döndüğü zaman Voro- muştu ve bu neticeyi inilti ge-nej ve Arkangel tersanelerinde mi İnşa sanayii sayesinde elde Holanda tekniğini tatbik ct- 'etmişti. 1856 da. muhtelif se-mişti. Sonradan da o zamanki' heplerle, gerek gemi İnşaattandı St Petersbourg olan şimdi- da, gerekse kıyılardaki seyrıise-kl Leningrad'da kurulan tersa- ferde bir eksilme vukua geldi, neye de Holandalı usta başılar Fakat 10 yıl kadar sonra gemi celbedilmîştir.
Yılıia 2000 gemi
Üçüncü karadan etmiştir.


sanayii daha büyiik bir inkişafa mazhar oldu. Süveyş kanalı açılmış, Roterdam limanı Şl-Holanda gemi sanayii, 17 inci ma] ricnİ2l lle ve Amsterdüm asırda en yüksek derecesine va- şehrj. de Şimal kanalı vasıta-sü olmuştur. O asırda, şarktaki slle denizle birleşmişti. Bııurn deniz ticareti şarkî Hindistan (üzerine Holanda denizdterüıiıı ----------- mı (teşeWjüS niîTi yeniden canin i-
kumpanyasının elinde idi. Ha- __________ _________________
landa tezgâhlan yılda 2000 !?e- mış olmakla beraber, bu hâilimi yapıyorlardı.
18 inci asrın İkinci yarısında ürjmindpiti
Zaan bölgesindeki gemi sana-
yii ehemmiyetini bir j-1’-'— _______________________
kaybetmişse de. umumi heyeti1 rçsine girmiştir. Filvaki bu ta-

seterin önceleri gemi sanayii tesiri pek az ol-, muştur. Ancak 1880 den sonra-mlktaF dır ki bu sanayi bir refah dev-........... heyeti resjne ğ&xa!şür. Filvaki bu ta-ltıbarile o asırda da, Holandada rihten sonra, Holanaa donan-bu sanayi hayli verimli olmuş- ması da hususi tezgâhlara mii-tur- | him gemi siparişleri verdiği gibi,
FnliAt. 10 nn('i> n(rın haslat-irt- , d»....____________t__, r._______________________....
Fakat 19 uncu asrın başların-, Rhin nehri üzerindeki ticaretin da, Fransız hâkimiyetinden | çok artmûsl da sanayiine
kurtulduğu zaman, Holandanın ! büyük öiçüde iş sağlamıştır. ~~~' ” *"** *"t- ---■* | Holanda gemi inşa sanayi 1-
1 (nin 20 nci asrın başından qr-
ğem^j-vsma kadarki inkişafından
‘'oV başka bir yazıda bahsedeceğiz.
___________________a. d. n.
gemi sanayiinde hiç bir rolü i kalmamıştı. Filvaki 17 inci asır'nln 20 nci asrın başından orda Zaan bölgesinde 60 tezgâhı varken 1815 de, bir tek tezgâh kalmıştı. Bu yüzden 1815 ile 1824 arasında Halanda açık deniz gemileri, İngiltere ve A-mer İkada ve Bal tık kıyılarında İnşa edilmiştir. O devrede Holanda açık deniz gemHerinin yüzde 80 i başka memleketler-
95 ton çay geldi
Yjırttakl çay stoklarını devamlı surette muhafaza eden Tekel İdaresi hesabına şehrimize yeniden 95 ton çay gelmiştir.
Şimdi Moskovada bulunan Birleşmiş Milletler Umumi Kâtibi Lie, merkezi Cenevrede olan Sağlık Kurulu yeni binasının açılış resminde.
M MODEL — öper Kapltan marka taksi acele şahlıktır Müracaat: YeSll köy istansyon caddesi No. 3* e İstanbul. 3&S - 1

ALMANYA İLE İŞ YAPANLARIN NAZARI DİKKATİNE - Her türlü ticari ve teknik muhaberatın Türkçe-deıı Almançaya ve Almancadan Türk-çeye tercümesi. lisana vakti yillück mühendis tarafından emniyet le temin olunur. Akşamda. M. A. 04 rumuzuna radraesnl- 359 - >
SATILIK MOTOSİKLET — B. S. A. markan. 5 beygirlik çift egzoslu, kul-lanılmnmıg bir motoniklet acele Milliktir. Galatasaray, Aynalı panaj No. 2 düğmeci Beıc Bayvertysn’a müracaat. 379—1
ALMANCA MÜTERCİM — Süratle makine yararak muhaberatı irinin edecektir. Eminönü. Arpacılar han (Nimet Abla yanıl No, S. Telefon: 2038* 3Ö3 SATILIK ALMAN PİYANO — Yepyeni, çapraz telli, demir İçi. Beyoğlu. Galatasaray. Ycnlçarşı caddesi, Gaz.-hane yokuşu Erden Ap. 51/5 hergün Sâat 10-2Ö. 390 — 1
FRANSIZ BAYAN — Ciddi, iyi aile nczdlnde yaslı kimseler veya hastalar ı«ln dam dö komp.ıni olarak çalışmak İstiyor- Akşamda G. M. iümu-r.urm m Urnc.ınt. 3* " ACELE SATILIK OTOMOBİL — 9*8 model ar. çalışmış Vaııgııard Standart marka. Sirkeci Viyana kıraathanesinde garson Süleyman» mil-rncaat edilmesi. 366
MUHASİP — Amerikan Uran ve ticaret dershanesinin muhasebe kurgunu pek İyi derece İle bltlrmlj muhasip Birinci, ikinci sınıf tüccarların denerleri dikkatte tutulur. BcyoRlu P K. 2330. 390 - • İYİ VAZİYETTE UCUZ KAMYON — 937 model R. O. markalı bes tonluk kamyon acele satılmaktadır. Pan-gnltı Tayyareci Fehmi sokak 20 No-da keresteciye nıürftcnat, 3877 — 1
SATILIK DENİZ MOTÖRÜ — A-merikan Unlvenıal marka. 25 beygir, gntt ve pervanesi dalıll. çok a? kullanılmış, tamamen elden geçirilmiş, yeni variyettedir. Müracost: Türk Motîir A Ş. İstiklal cad. 3S2/394 Beyoğlu - İstanbul telefon: 49214 - *92*5. 386 —
TECRÜBELl EKSPER, PLÂSİE — PlâCK*. TccçUbell mümessillik ecnebi tırmalar, piyonda plflaicllk isi, nra» maktadır Müracaat İİO F.K ialanbul 399 —
|(ER TÜRLÜ TEMİNAT VE KEFİL CÖSTERMEYE — Diploma, tozkiyc vc bonservisler verebilir tecrübeli muhasebeci i» istiyor. Üç ay ücrctaız tcirUbe. Akşamda «Karagoroglu» nn mektupla müracaat. *3* — 2
SATILIK KAMYON — ?16 model kullanılmış 5 tonluk takviyeli Slüdü-beyker. Müracaat Asmaattı Kalçın sokak No. 30 Sırrı. Tel: 2*012. «S — 2
1-2 IMİARAVAMArI EHVEN rİATLE ACELE SATILIK SU MOTÖRÜ — Jlp marka beş beygirlik dört parmak yedi metre hortumlu benzinle taler saatle 85 ton su çeker. Üsküdar Şeyh Cami Botinu sokak No. 32 Muzaffer. 419 — 1
BİR BAYAN ARANIYOR — Yazıhanemizde çalıştnok Ürere bir bayan alınacaktır. Daktilo bilenler tercih o-lunur. Meşguliyet sabahlan alı^an.a kadar daimidir. Müracaat Ankara caddesi. Rcjitcfcndt han (Ogaııt .
İNCİLİZ MARKA — GamJcy ve Leğ 7 ayaklı buz dolapları müsait şart UCU» flaüe satılıyor. Sirkeci Kafkas Geçidi 3/1. Hamtdlye caddesi 38. *İÖ — b
bir soğuk demirci, bir tesviyeci. 2 YARDIMCI ARANIYOR -Sa'tıüll nisbetlılde dolgun maaş veri-
lir. Anadoluhlaur KUçûksu Mesire yerinde Lunn Parktı AbdÜrrahlm'c. M9*I1III«1!,JII14
*1* — 2 DİKKAT - İpotek IsU'yenlere tavassut eder. EmlOk. arazi alım satımı İle vekâlet işlerini kabul eden her kesin itimadını kazanmış olan SuhO-İet Emlâk Zarif Özalp BeyöftlU B0-ydkparmakkapı köjebâT No * Telefon: 42396 «83 O
DİKKAT — istanbulda lüks tuhafiye mağazalarında çalışmış bonacr-vLsli genç tezaihtar bay ve bayan aranıyor. Lisan bilenler tencih edilir. Tel: 29521. *23 — 1
BAYAN MEMUR ARANIYOR — Büro İslerinde çalışacak tahallll ı vc daktilo bilir bir bayan AlıjMic^ktır Müracaat: Nuruosmanlye caıldctl No. 93. 432 —
SATILIK UCUZ ARSA — SuodiyC İstasyona î dakika mesafede denize nazır 1105 mî, Müracaat: KnpaliCSr-jı Kavaflar sokak No. 50 ye 25»
MEMUR ARANIYOR — Ruhshl islerinin iakibinde çalışacak arkadaş lâzım. Tahsilatta 10, ruhsat başına 10 lira prim, aylık 150. Kroki yapabilenlere ayrı ücretten maada 17â Ura aylık. 12000) Ura nakdi teminat şariur. (Kefalet kabul edilmezi saat 9 - 1* arası Sirkeci Antalya Ambarı »ırası No. 76 han. kat ve No. 2 ye müracaaL *33 — 1
ACELE SATILIK — Beyoğlu Galatasaray civarında çalışmaya hnrır mükemmel bir garez fabrikası. Mü raeaat: Galatasaray Haçopulo Pasajı 10, Bay Tanaşa. 269 k —
BALIKPAZARI CADDESİ ÜZE RİNDE — Mobilyalı bir yötıhanc devrolunacskiir. Tel: 22568 *01 —3
İ3 ALIM S\TIWEŞYA)| TOPHANE — Necati Bey caddesi Beyazıt sokak 32 No. iı kahvehane acele satılıktır. Müracaat: Tophane Necati Bey caddesi No, 231, 400 —
EMİ KÖKÜNDE — Balıkparnrı caddesinde Kanaat hanı yanında' 1/1 numarada Golden Çikolata»! satıs deposunda her raarltar çikolata ve Şekerleme fabrika flitine toplan ve perakende satılır. 321 — i
SATILIK DÜKKÂN — Rüytık Çarşıda Kürkçülerde kârglr Üstünde kolları olan kürkçü dükkânı satılık'.ır Mıiracaııi: İler gün Saat 12 - 13, Ga lata. Nur bon No, 13. Td; 4"2Ç5, 402 — 4
KELEPİR SATILIK DOKUMA TEZGÂHI — çok az kullanılmış. Tanılat için Yeni Pastane arkası Bayker han No. 39/1 e müracaat. 329 — I
DEVREN SATILIK — Üsküdann en lı-lek Çarşı tramvay durağındaki İki katlı tuhafiye dükkânımız ehven şartlarla satılıktır. Müracaat: Üsküdar Hâkimiyeti Milliye cad.dMİ 101. -101 —3
SU ÇIKARMA MAKİNESİ — Elektrik ve kolla da çalışır variyetle Haseki Hubyar Basçı Mahmut Cami sokak No. 3. 342
SATILIK KASNAKLt JEEP — 21000 kllomelrede 7000 Ura 3 lü pullukla beraber 7900 lira. Ebussut caddesi 30 Sirkeci f İstanbul adresine müracaat 3*1 çok itina İle yapilmiş sati-LIK ■ KİRALIK YENİ BİNA — Bo-mantı Bira Fabrikası Fırın arkası Sok. No. 15. 3S1
SATILIK TAKSİ — Açık renk arjo saatli Deacto aalılıklır. Görmek için: Aya/paaa garajına, izahat İçin: Sabah 8-J>. Akjfim 1K23 C kadar 41J09 telefon» . 382 — SATILIK KÖŞK — Güztepede Ka-yışdagı caddesine yakın merlıuın Reşit paşanın dürt dinlim meyva. çnm ağaçlı bahçe IçlndckL kSşküyle selâmlığı ehven fiatle. Telefon- 42368. *05 — J
SATILIK KÖŞK — Boğazda Möbleliyle bej odalı. İçi dişi yağlı boyalı bahçesinde çam ağaçları içinde Elmalı »uyu. havagazı, elektrik ve muşamba döşeli. Tel -B3035- öğleye kadar.
1*3 — *
KİRALIK YAZIHANELER VE DEPO — Bir İki Üç dürt BİU Odah Içlçe J00 tnX Bir salon Galata Veli AlemdM hanında kahveciye m Ura-
ffs-rrriY rrıı-inn nÜKKANI 1
APARTIMAN — Taksimde aylık geliri 350 Ura. Müracaat Yolıboyu 183 Ar-navutkOy Fuâl Esemenli. TavasmH iabul edilmen. 2M
SATILIK DENİZ GÖRÜR ARSA — FırlUaSa İtalyan hasumesl yanında 8,70 yüz 13,00 derinlik 130 m. kore. Müracaat Yalıboyu IS2 Arnnvutkfly luut Esemenli. Tavassut kabul edilmez. 265
SİRKECİDE - Kiralık ucu» dükkânlar ve 85 Mâ birinci kat müş-akll salon. Sirkeci Demlrkapı N0-bethane Cad. No, 6 Şükrüye müracaat 57
C AL AT AD A — Kala ta t yerinde deven satılık kahvehane No. 90. Frijider de vardır. Aynı kahvede Nazif Tckin'e müracaat. 3«*
DEVREN SATILIK BAKKALİYE — Nişanlarının işlek yerinde günde ÜÇ yüz lira cirolu bakkaliye buz dolap ve demirbaş eşyaafylc. Alemdar caddesi Gülhııne park kapı» karşısı 13/1. 313 - i
LÂLELİ CADDESİNDE — 16 No. il. odalı ev nclc sahibi eliyle sn i ılık tır. Gaz. su, elektrik, banyo, her gün 12 - 2 ailece toplu görülür 350
KİRALIK MÜSTAKİL KAT - Üç oda. bir hol. terkos, elektrik, havagazı. Kurtuluş. Slncmköy. Savaş so-ıak No. 256/1. Müracaat: Her gün çlndekllcre. 315 — 1
SATILIK APARTIMAN KATLARI — Nışantaş altı ve yedi odalı ka-orıler asansör «o - 7ü bin Hra arasında. Telefon 83808 Rıfkı.
321
ACELE SATILIK EV — Bcyotlu kalyoncukulluk caddesi Gülfıdan sokak 1 No. lı kûrglr ev. * kat. 0 oda. elektrik, su. 1 katı boş teslim 11.000 İra Mtılıktır. Müracaat: Galatasaray Pasaj Krepen 10 No. lı kahvede Elektrikçi Fotis. Saat. 20 den 21 e kadar. 317
BOĞAZIÇİNDE veya KALAMIŞ TAN KARTALA KADAR OLAN YERLERDE — Deniz kenarında veya denizi gören, bahçeli küçük bir ev aranmaktadır. 5000 liradan fazla vcrllernl-ycccktlr. Ev adresinin mektupla bildirilmesi. P.K. BOS IştanbuL 357
SATILIK APARTIMAN — Taksim ( Tarla başı caddesine yakın ayda 550 lira gelirli. Tafsilât Tarlabnşı caddesi No. 126 dan. Telefon 40237. 354 - *
ARAZİLİ KARGIR KELEPİR HA-NE — Güztcpcdc Sııhrayıcedlt otobüs durağına bir dakikada her türlü ihtiyacı müemmen on son evvel yapıtmış beı odalı (an dünüm) sebze ekilen arazili hane (14.000» liraya acele satılıktır. SahrsyıeetHt kahvenlınde Giritli Solde, 353 — 3
SATILIK VİLLÂ, vo ARSA — (Cam-lıcal Atlunlzade tramvay durağında beruln deposu sırasında No. 58. İki buçuk dünüm kabili ifraz çiçek vc meyva bahçeleri içinde her türlü konforu havi müstakil İki katta dokuz odalı beton villâ ile ayrıca ikişer odalı iki binayı muhtevi mülk, boş teslim pazarlıksız elli bin. Vc yanında 25 metre cepheli 1723 M2. a-ünçlnndırılmıu mutena oran on bin, Cumartesi ve pazar günleri müracaat. 35? - s
TAKSİTLE SATILIK ARSA — Deniz görür, yol kenarı, havası güzel, meyva ağaçlı büyük bahçeden istenildiği kadar. Kadıköy Acıbadem Tekin sokak 8 No. da Gülaüm'e.
«OT — l
KISALIK APAR1MAN DAİRESİ -üç oda. konforlu, lük» eşyaslyle altı, yedi ay İçin kiralıktır. Şişli son is-losyon Hasat sokak No. 40 ya müracaat. 33*
SATILIK KIYMETLİ ARSALAR - Clflehnvuzlnrda denir, kenarında 33 metre eephell 2000 M.2 ilk rıiıtımiı bLr arsa Ue. yine denize ÖÖ m. mesafede ifrazı yapılmış 150 metre ccp-hcH 7800 M 2 İlk dl«er bir arsa satılıktır. Telefon: 2330 i 373 -3
SATILIK KÖŞK — CiftchavuzJardâ sabık Adile SulUn köekü bahçesinden mUfrcz dört dönüm İçinde 5 oda. banyo ve büyük teraslı bir köşk satılıktır. Telefon 21501. 373 — 3
KELEPİR ARSALAR — Acıbadem asfaltında Kadıköy İskelesine ? dakika mesafede denize nazır müfrez imalar ehven fiatle satılıktır. Mtl-rarnat- Neşet Kaya. Tel. 85075. 3*5
TAKSİM CİVAR! HARBİYEYE KADAR — 5 odalı kaloriferli bir daire mutavuosıtsız 20 - zS btn liraya satın alınmak isteniyor. Beyoğlu F.K. 2311 □39 - I
ACELE SATILllC APARTIMAN — Tarabyn İstanbul caddesinde Mtall üzerinde köıcbosmda 3 katlı garajlı
vc bahçeli apartıman acele satılıktır Müracaat: Taralıya caddesi Bc-ber Haci ye. 338 - 8
RUMELİHİSARINDA — Satılık ve yar. İçin kiralık cv. Robert KolleJ civarında. tepede. Kışlak sokak No. 10 Fevkalâde manzaralı, on bir odalı, ÜÇ daireye ayrılmış ev. oluut bin liraya satılıktır. Yaz için kiraya verilecek dairesi: Dürt oda, bir «aton ve muUak Yazlısı: Beş ytlz liradır. Görmek için Jlt kattakllere, görüşmek için: Kadıköy. Sakız sokak Erkan apartımânı numaralı daireye müracaat 378 - .
ACELE SATILIK BOŞ EV — Şehremini cadde üreri iki daire İM kirtlb İpotekli 4.600 peşin, Eminönü İ8 Bankası karşısında oyuncakçı .Haşan. 3S5 —
İ3MÖ LİRAYA — Fevkalâde deniz manzaralı * er odalı apartıman katı W t ılık lir. Telefon «2817. 350
KIYMETLİ ARSA — Ycnlkapıda M. Çakır gazinosu yanında 300 metre arsa acele satılmaktadır. Müracaat: Asmalltı 81 No. Kalfaofi’u- 394 —4
DEVREN KİRALIK DÜKKÂN -Bcyotlundu. Galatasaray llc Tünel a> rnnnda sokak içerisinde, gösterişli büyük «e her İşe yarayabilecek bir mağaza devren kiralıktır. Hava parası mevzuubahis değildir. Yeni mils-tecırden ancak yapılan masraflar alınacaktır. Fırsatı kaçırmayınız. Müracaat; Bcyoftlu, Tarlabaşı Hüscyinaga aokak No. 8. Saat 12 ile 14 arası. 392 —
ACELE SATILIK EV — Heybellndada ismet İnönü caddesi 35 Boş teslim Azimet dolayısiyle. Möbleli, möblesiz Müracaat: Aynı eve. Eınlâkçllcr de müracaat edebilirler. 391—1
ERENKOYÜNDE KİRALIK KÖŞK — Çamlı bahçe içerisinde. 5 odalı, banyo, su. elektri. havagazı mevcuttur Cürmek için: Erenköy. Orta cadde Sultan rakaSı. Zihnlpnja sclBmhStnda. Görüşmek İçin: Kadıköy. Zühal sokağı 14 numaraya mür.ıcaat- 388 — 2
SATILIK BOŞ XÂGIR YALI — Bostancı Küçükyalı Hatboyu 83. Üç oda geniş taraş, elektrik, kuyu. bâhÇç. plâ). Müracaat; KüÇUkynlldn Bay Süleyman. 383 - a
BİNA KOOPERATİFLERİNE — MÜJDE — Bostancı İçcrenfcöy asfalt üzeri 00.000 M2 orazl satılıktır. Manzarayı haiz, tedlyalla kolaylık. Müracaat: Sulionharnam Hacıküçtlk camit karşiSiildu Melımetpaşa hnn No. 5 Telefon: 22469. 382 -1
FIRSAT — İstanbul radyosu kantini vc kahve ocağı İ5I çok müsait devredilecektir Müracaat: Şark lokantası No. S Beşiktaş. *11 —
KELEPİR APARTIMAN — Bebek • Arnavut köy arasında, dört daire dontz kenarı tramvay, otobüs durağında otuz beş bin liraya seyahat dolayıalyle acele satılıktır. Telefon: 23232.
317 — *
BAKİRKÖYDE — Asfaltla elektrik, havagazı bulunan mevkide beş dS-nüm ATM metrekaresi pazarlıksız dört Iradan satılıktır. Bakırköy Zuhurat Babada 22 nrmarayjı müracaat. 378 - 1
YAZLIK KİRALIK YALI KATI — Rumelihişarında bag karşısında doktor Abdi Bey yalısı. Lüzumlu mobllyc de verilebilir. Aynı yalıya müracaat. 375 — 1
YENİKAPrOA - Beş odalı mUrtaklI kat İle altında gazino, önilndc 600 M2 solnş satılık • kiralıktır. Sirkeci Azeri slncmazı yanında No. 55 Hüsomcddln Ercrcn. 374 - 1
TOPTAN VEYA MÜFREZ SATILIK EVLER — Çengel köy ündo duvarla çevrili 12 dünüm bahçe 300Ö yetişmiş mey vali ağaç, iki boslan kuyusu, bir taş ocağı 7, 6. ş. 4. 2 odalı olmak, elektrik, havagazı tesisatı bulunmak Üzere 5 mUatakü ev toptan veya Tn (ifraz satılıktır Müracaat: Aliye Senlyc Atalı. Kadıköy Osm.anaâa SUleymnn-paşa sokalı No. cs. 381 — 1
ÇENGELKÖYÜNDE — Acele satılık bölük 5 odalı hane. Cadde Üzerinde iskeleye 1 dakika. Bahçe, elektrik »uyu vardır. Çengelköy iskelesinde şekerci Nuri'ye müracaat. 397 —
KİRALIK BOSTAN — Eyüp Balcı Yokuşu Toprak sokak 59 No, da dört yür meyva »yaeı. tatlı suyu, kuyusuyla on dönümlük ekili bostan senevi (12ö0> liraya devren kiralıktır. Sirkeci B. İsmail Paşa hanı, avukat Vehbi Escngil. *08 — 3
SATILIK EV — Vefa Molla Hilsrev M ah. Vefa caddulrıde 47 No. lı 3 kat oda büyük aalotı. terkos. elektrik, havagazı, hamamı ve bahçeli ev boş teslim. Müracaat; Tahtakaie Balka->nn Cad, No. 5. Fırçacı Süleyman Özdöl. 4İ6 — 1
İKİ YÜZ OTOMOBİL İSTİAP E-DECEK — Boş teslim bir garaj acele satılıktır. Tafsilât İçin 41421 telefona müracaat. 430 — 2
ÜÇ ARSA VE BIR KÂHCIR EV — 19.000 liraya acele satılıktır, İçindekilere müracaat, Adres; Feriköy Asri mezarlık karşısında Darülaceze yolu No. 20. 311 — 1
MOBİLYALI — Apartıman seııclık veya 6 aylık kiralıktır. Satılık 6 o-dalı kat 25.000 liraya . Müracaat Tel; 83532 Abdülhakhâmlt caddesi No. 23 İsmail'e. *18 — 2
BÜYÜKADA — Karanfilde İmardan müsaadeyi haiz müfrez arsalar satılıktır, Galata Sermet han No. 5 Telefon 44541 Büy(İkada Ankara Pas-tahanesi Ttalcfon 56 - 51. 422 — 4
KİRALIK KATLAR — NişanUa Güzclbahçc Maçka Şişlide kyi mevkilerde Kloriferll kalorifersiz bo', katlar Osmanbey Suna Pastanesinde Necml ve Ali. Tel: 80339. 424 —
49,000 LİRAYA — GüıelbalıÇedC İRİ katlı 511 metre bahçeli dörder odalı deıılz mauzaraU S.000 liraya İpotekli Osmnnbcyde Sunn Pastanesinde Necimi vc Âli. Tel. 80939 . 425 —
1)0.009 LİRAYA — Nlşaıitaş Gü-zeabahçede deniz manzaralı ayda 800 lira irattı SOoOO ipotekli. Osmanbcy-dc Suna Pastanesinde Necmi vb Ali Tel: 8OT39 426 —
ÇAMLICANIN EN MUTENA MEVKİİNDE — Deniz manzaralı otuz, dönümlük etrafı duvarlı köşk alıır gornj vc sair müstemHitıic satılıktır TatsiMt için *1421 telefona müracaat ■129 —
FATİH — İtfaiye caddesi Tczgûfıçılar sokak 19. Bulvara nazır iki daireli 5 odalı apartıman durum do-layısiylc acele Milliktir. Fiat 17500. Müracaat Tl. 25110. 427 — 3
KİRALIK YALI KATI — Salacak -Kızkulesl Park vp Plâjı bitişiğinde 3 oda. I hol. geniş taylık müatakll yalı katı, Fevkalade manzara, bahçe ve deniz banyosu, Üsküdar: Ayazma ÖfidUl sokak No. 37. *21 —
«W* M2 TARLA - Çörekçi yolunda, Mithatpa» köşküne yakın. 1/4 hissesi ve 16056 M2 tarla Balıklı yolunda. 1/* hissesi, ucuz bir fiatle ilâ-nen satılıktır. Müracaat Bakırköy -Yenimahalle Karakol S. No. 7.
•1’0 —2
SATILIK BOŞ TESLİM 4 ODALI EV — Yedlkulenln en İyi semtinde, trene ve tramvaya çok yakın, iki kat.. 4 odalı, elektrik ve suyu ve ufak bir bahçesi bulunan yarı kârgır ev tamire İhtiyacı yok. 9.000 liraya ratı İlktir. Akşamda N. D. rilmuzuna mürcaat.
*12 — İ
DEVREN SATILIK BAKKALİYE — İçki ve pazar ruhsatiyesi mevcut. Dört yel ağzı her Ijc elverişli tam pazar yerinde. Müracaat her gtln Ortabnhçe Cad. 8a No. Beşiktaş.
413 — 2
BİR SEVGİLİ UĞRUNA
Aşk ve macera romanı
Tazan: Carter Dickson Tercüme eden: Vâ * Nû
Tefrika No. 44
Kelimeleri tane tane talâffuz ederek dedi ki:
— Sizin gibi bir eski dostumu berbat durumlara düşmüş görmek hiç hoşuma gitmez. İçinde bulunduğunuz tehlikeyi size İlk hatırlatan benim, Bunti unutmayınız.
İtiraz ettim:
— Peki ama, azizim, zavallı Rita öldü. Onun intikamım almak vazifesi»i kimse benimsemeyecek mi?
— Farzedelim kİ, siz hakikati Böyluyorsunuz. Bundan şüphe etmeme müsaade ediniz ve bu hususta beni mazur görünüz. Fakat, öyle dahi olsa. Rlia, ölümü haketmlştl. Nefsaniyetlninı tesirinde kalarak ve aile ananelerini çiğneyerek, namus ve haysiyetini ayaklar altına alarak kocasını terkediyordu. Za-
vallı ihtiyarın halini dikkate almıyordu. Cenabıhak onu ce-.zalandırmak istediyse o bu cezayı haketmlştir, Aadalet de yerini buldu.
İtiraz ettim:
— Dostum! Hattâ bu iki genç bayana ahlâk dersi vermek İçin bile olsa, siz, nasıl olur da bu tarz muhakemeler yürütebilirsiniz? Beşerin zaıftart var. Hiç bir kuvvet, hiç bir nasihat, hiç bir ahlâk telkini bu zarfları ıslah edememiştir. Biz İnsanlar bütün günahlardan temizlenemiyoruz.
Noter, İsrar elti:
— Fakat hakikat yine de meydandadır. Vakıa değişmemiş oluyor. Bayan Rita, aile vazifelerini ayak altına aldı, kendi yuvasını yıktı. Hattâ bahçıvan Johson diyor ki—
Molly, atıldı:
— Kuzum babacığım, Johnson'dan ne haber? Ne vaziyette o?
Noter, sözünün kesilmesinden bariz şekilde müteessir olarak:
— Adamı nihayet ayıltabildik, — dedi. — Pişmanlık gösteriyor. Kendisine fenalık eden herkesi affettiğini söylüyor. Çiflikte kullandığı bir silindir varmış. Profesör Alec'la onun çalışını bile affediyor. Hülâsa saçmalarının hududu yok. Yarın adalet huzuruna çıkacaktır. Yaptığı rezaletlerden dolayı on şilin cezaya çarpılacak. İşte, bahçıvana gösterebildiğim kolaylık bundan ibaret...
Sabırsızlandım:
— Bahçıvan Johnson kahrolsun. — dedim. — Siz o lâfı bırakın da şu intihar mevzuu hakkındakl düşüncelerinizi anlatın.
— Bir tek şey ehemmiyetlidir, azizim, o da bir intihar mevzuu karşısında bulunduğumuzu, -.resmen» Isbat edebilmem izdir. Eh, bu da münakaşa kabul etmez şekilde mümkün. Çünkü, âşıklar, yanlarına mücevherleri
ACELE SATILIKTIR — Harbiye Cumhuriyet caddesinde 381 No. tütün. pul. Milli Piyango bilet bayii dükkân acele devren satılıktır. İçin-dekine müracaat *31 — 1
EM'ıVAJIMıUHİB
FRANSIZCA DERS — Her talebenin ikametgâhında verilir. Ders ücreti çok müsaittir. Mürcaat: Sirkeci Orhanlyc caddesi No. 34/3.
ORTAK ARANIYOR - İmal etmekle olduğumuz çok IhUyaçiı ve sü-rtlmlü isimizi tevsi İçin sermayeli arkadaşa İhtiyacımız var. Şartlarımla tatminkârdır. Unkapâöl Bulvar kıraathanesinde Ali Akyel demeliyle.
ORTAOKUL VE LİSE TALEBELERİNE — Müfredat programlarına göre derz verilir ve imtihanlara yetiştirilir. Evlere de gidilir. Akşamda M. K. G rumuzuna müracaat.
MEKTUPLARINIZI ALDlBlNİZi
Gazetemiz laaresını nur» aıaras «öetcrmlı olan urilcrimizded TAS — G.M — Eşya — B.S — Piyano — Org —■
atanırını o«l«” msmupıar. ıaı-rananemlıden ■IdırmaJar' rtc»

Deniz Gedikli Erbaş orta okulu Komutanlığından
1 — Türk Donanmasının gedikli erbaş kaynağı olan «Ds-nlz Gedikli Erbaş Ortaokulu» ve «Deniz Gd. Erbaş Sınıf Okuluna» öğrenci yazımına 1 Haziran 950 den 1 Eylül 950 gününe kadar devam edecektir.
2 — Birine! sınıfa bu yıl İlkokulu bitirenler H. sınıfı ortaokullarda İkinci sınıfa geçenler, üçüncü sınıfa da ortaokulda IH, çü sınıfa geçmiş bulunanlar ve gedikli erliğe dt ortaokulu bitirerek diploma alanlar kabul edilirler.
3 — Birinci sınıfa 16. ikinci sınıfa 17 ve üçüncü sınıfa 11 yaşından büyük olanlar kabul edilmez,
4 _ Gedikli er olacakların 16 yaşını tamamlıyarak 19 yaşından gi'ın almaları şarttır.
5 — İsteklilerden İstanbuida bulunanlar Kasımpaşadaki
okul müdürlüğüne başka yerlerde bulunanların bulunduktan yerin askerlik şubesi başkanlığına aşağıdaki yazılı vesikalarla, müracaattan. (63181
A — Dilekçe,
B — Nüfus cüzdanı - Fotoğraflı -
C — Bir seneyi geçmemiş aşı kâğıdı,
D — Ailesinin ve kendisinin İyi ahlâk sahibi olduğuna dair İyi hal kâğıdı.
E — Okul tasliknamesi veya diploma,
F — 12 adet vesikalık fotoğraf.
Devlet ürman iş etmesi Tekirdağ Müdürlüğünden:
1 — İşletmemizin Çerkezköy bölgesinin İstasyon istif yerinde mevcut t7000ı kental meşe kömürü talipleri arasında taleplerile mütenasiben tevzi edilmek suretile 22/5/950 tarihinden itibaren ıl» ay müddetle pazarlıkla satışa konmuştur.
2 — Pazarlık 22/5/950 pazartesi günü saat (151 te yapılacaktır. Beher kentalin satış tedell (15) liradır. Her parti için % 7.5 hesabile geçici teminat alınır.
3 — Bu İşe ait şartname Ankarada Orman Genel Müdürlüğünde, İstanbulda Ornıan Baş mühendisliğinde, ve Tekirdağ Orman İşletme Müdürlüğünde görülebilir.
4 — İsteklilerin belli gün ve saatte miısbit evrak vc i'k
temlnatlarlle komisyona müracaatları. (60361
ÇAMLICA — Alluııltadede tramvaya bir dakika mesafede üç dönümlük İfraza elverişli arza acele satılıktır. *1421 telefona müracaat.
429 — 3
almaksızın gitmişler Halbuki, bu mücevherler onların yegâne geçim vasıtalarıydı, işte, böylelikle, firar fikrinden vaz geçtikleri anlaşılıyor.
— Peki ama. balıkçıların buldukları bavulun içinde kadın elbiseleri var. Buna ne dersiniz?
— Bunların Rltaya ait olduğunu henüz hLç kimse işba t etmedi. Diğer taraftan Rita’nın yeni hüviyetini aldıktan sonra, eski hâtıralarla dolaşması hiç de mantıki değildir. E^kl hâtıralarla gezdiği müddetçe tanınması mümkündür. Plânlarında muvaffak olabilmesi için bütün üstünü başını yenilemesi icap ederdi,
Bu mantık ve muhakeme İle mağlûp edildiğim İçin yüzümü çilerimle kapadım.
Noter, devam etti:
— şimdi artık tatmin edilmiş bulunuyorsunuz; İkna edildiniz. Sualinize de maalmemnuniye cevap verebilirim. Bayan Rita, mücevherlerini kendi hesabıma satmaklığımı benden İstemişti. Bu teklifini reddettim Nâhoş sözler konuştuk.
— Niçin reddettiniz ?
— Çünkü evvelâ, bu iş benim ihtisasım dahilinde değildi. Ben tüccarlık edemem. Sonra, bir kadına kocasının verdiği mücevherler, kanun noktasından hem kadının, hem kocanın malıdırlar. Binaenaleyh, bayanın bu hizmetinde bulunmağı kabul etseydim, bunu ancak kocasının muvafakatiyle yapabilirdim. Bu düşüncemi ileri sürmem il-zerine, Rita, fena halde gücendi. Kocasına bir tek kelime söylememe kliğimi İhtar etli Ben de sert cevap verdim, tşt« böylece darıldık.
— Bu bahsettiğiniz hâdise hayli müddet evvel mİ cereyan etti?
— Takriben bir sere evvel. ■Demek oluyor kİ, bayan. Rita' mn aktör Sulllvan'ia tanışmasından mukaddem, öyle sanırım kl. kocasının paraca fena vaziyete düşmesi üzerine bana bu teklifi yapmamıştı. Başka bir sebep olacak. Eh artık, arkadaşlar, bu noktalar Bnlaşıldı. 13 iz de gitsek.
Kendi dizine bir şaplak İndirdi ve kızuıu döndü.
Teklif isteme ilânı
Sümerbank Alım ve Satım Müessesesin-den:
Adana pamuklu sanayii müessesemiz ihtiyacı bulunan bir adet Butler Amerikan tipi 12,20 X 3,50 X 3,96 nafi Lrtifa.li saç hangar için teklif alınacaktır.
Tekliflerin en geç 22/5/950 pazartesi gününe kadar gönderilmesi rica olunur. (6385)
Karanlık iyiden iyiye çökmüştü- İskemlelerden kalktık. Belle, eve doğru yürüdü; biz, kapıya yöneldik .
Tam parmaklık kapısını kapatıyordum kl. Molly. geri dönüp bana son sözlerini söyledi:
— Doktor Luke’ öyle zenne-derim ki, bana insan karakterinden bahsediyordunuz.
— Evet! Daha fazla insiyaklarınızdan bahsetmek İstemiştim.
— Peki, şayet size, insiyakınız İyi bir terbiyenin ve ananenin emrettiği bazı şeyler emrederse onları yapar mısınız?
— Vaziyete bakar. Eğer bütün hayat boyunca, vlcdonımuaın üzerine kâbus gibi çökecek bir hâdise olursa...
— Hayır.
— Peki öyleyse, ben de bu işi yapmanızı size tavsiye ederim.
Molly:
— Merci.— diye cevap verdi.— Zannederim tavsiyenizi tutacuğıbn.
Koşaraktan kaçtı.
O akşam yemek zamanı çok ezalı geçti. Ertesi güne alt ta-
savvurlarımdan oğlum Tom’a bahset,memeğl ihtiyatkâriık saydım. Zira, onun, bana şLd-detle karşı duracağını hissediyordum, Kahvaltılarımı muntazaman etmediğim için bana epeyce surat astı ve nasihatler verdi. Kudretimden ziyade gayretler sarfettiğimi oğluma söylememesi İçin, Belle’e ricada bulunmuştum. O da verdiği süsü tuttu.
Bu hatıratımı yazdığım sırada. oğlum Tom’ıı ne kadar sevdiğimi ve onunla ne derece iftihar duyduğumu bilmem ki belirtebildim mİ? Bu gayet ince ve ifadesi güç bir hlstir. İnsan, hattâ yazı yazarken bile, bunu İfade edebilmek kudretini bulamıyor, Tom, o gün zarfında, belki de altı insan kudretinde çalışmıştı, t§te bu sebeple bana, asabice nasihatler verdi. Ben de, ona, kendini fazla yıprattığından bahsettim. Bu kadar fazla çalışmaması tavsiyesinde bulundum. Oğlum Elms Hill’de cereyan eden bir zelıirlenme vakasıyla fevkalâde ilgileniyordu. Bu vakayı biıtüa
(Arkası var>
Sahile 1
17 Mayıs 1950
ÂKSAM
[ZZ ^Kurtarıcı aşk j
Bin senedenberi kadınların
Mahkeme Koridorlarında
Evet o geceyi hiç unutamıya-eağım. Erkenden kalbimi sonsuz ve korkunç bir endişe ve ü-lüntü kaplamıştı. Halbuki endişe etmem için hiç bir sebep yoktu Uterifrı yoiupda, sıhhatim yerinde idi. Bir kaç saat evvel de sevgili nişanlımdan sıhhatte olduğunu ve beni dalma aynı sevgi ve hasretle beklediğini bildiren bir mektup almıştım.
Bununla beraber, bütün endişelerim ve korkulanın nişanlımın üzerinde *
Lusiyi belirsiz tehdit etmekte hissediyorum. Bu şehirce, sevgilimden daha bir müddet Vl-za k la kalmağa mecburum. Fakat korkum o kadar büyümüştü |d, otelden ayrılıp nişanlımın yanına koşmak arzusuna güçlükle dayanabiliyordum. Geceleyin, karyolamın içinde kan ter içinde kalmıştım. Uyumak azmiie gözlerimi kapadıkça anlaşılmaz ve esrarengiz bir kuvvet derhal açmağa beni icbar ediyordu. Yatağımın İçinde dur madan sağa sola dönüp duruyordum.
Pencerenin tül perdeleri arasından ortalığın ağarmağa baş ladıgmt gördüm Bütün vücudumu garip bir uyuşukluk kaplamıştı. Zihnim bulanmıştı. Akıl melekelerim İşlemiyordu. Odayı kaplıyan derin sükûnet arasında pek yakınımda ıstırap île dolu bir kaç inilti duydum.
Korku ile gözlerimi açarak karyolanın içinde doğrulunca nişanlım Luslyl. yan çıplak ve göğsünün sağ tarafından yaralanmış gördüm.
Bu hayalet, yanıma yaklaştı ve Rhırelten gelmiş gibi görünen bir sesle:
— Ölüyorum Alber, gidiyorum Ebediyen elveda! sözlerini mırıldandı.
— Hayır, hayır, ölmeni İstemiyorum. Ey sevgili ruh, çabuk Lusinin vücuduna dön, çabuk don. diye haykırdım.
Fakat hayalet, gözlerimin 6-niındeıı gitmiyor, üzgün ve ıstırap dolu gözlerle bana bakıyordu. O zaman bütün kuvvetimi toplayarak;
— Yalvarırım sana Lusi tüme diye bağırarak bayıldım.
Bir kaç dakika sonra kendime geldiğim zaman hayalet kaybolmuş, odanın içi aydıa-Janmağa başlamıştı. İlk anlar, şaşkın şaşkın durdum. Fakat baygınlığımın sebebini hatırladığım gibi artık kendimi tutamadım, derhal giyinerek garaja koştum ve bir otomobile atlıya rak tt*nl nişanlımın oturduğu şehre acele götürmesini şoföre emrettim.
Oraya varıncaya kadar yolda ne helecanlar geçirdim. Lualyi, ölü mü, sağ mı bulacağımı bilmiyordum. Acaba güzel gözlerini görecek, tatlı sesini gene iştetek miydim?
Nihayet otomobil, nişanlımın evi önünde durdu. İçeriye girip de olup biteni anlayıncaya kadar ömrümün en müthiş dakikalarını yaşadım. Eşikten İçeri ye adın: atar atmaz:
— Lusi nerede, sevgilim nerede? Yoksa ölmüş mü? diye sordum.
Annesi, derhal beni teskin etti ve şimdi kızının tehlikeyi atlatmış olduğunu söyledi Telâş ve endişem biraz yatışınca, Lü-rinin evvelki gece sakin sa'rin uyurken, göğsünün sağ tarafında ansızın müthiş bir ağn hi&seot-rek uyandığım söyledi. Derhal doktor çağırdılar, Doktor. had müzmin bir apandisit teşhisini koydu ve ameliyat yapılmazsa hastanın öleceğini soy ledi. Lıulyl derhal hastaneye kaldırdılar, ameliyat tehlikeli olmakla beraber muvaffakiyetle yapıldı ve nişanlım ölümden kurtuldu.
Bunları dinlerken teessür ve ıstırabımı anlatamam.
— Bu ameliyat ne aunan yapıldı? diye sordum Anneşl
— Dün gece yansından sonra tam saat dört buçukta! cevabını verdi:
Bu. Lusiyj yan çıplak ve göğsünün sağ tarafından yaralı gördüğüm ve iniltilerini duyduğum saatti,
derhal hastaneye koştum. Lu siyi, karyolaya uzanmış, gözleri kapalı ve hareketsiz Yanına yaklaşarak şefkatli bir şeşle:
— LutiJ, Lusklğim. bak ben geldim, dîye seslendim,
Nişanlım gözlerini açtı, bana sonsuz bir sevgi ile bak'ıklan sonra hatif bir sesle;
— Alo?r, sen misin sevgilim?
toplanıyordu, bir tehlikenin bulunduğunu
bulrfunı. yavaı? ve
Dün akşam seni gördüm. Gayet iyi hatırlıyorum. Hattâ bana ölmememi, hayata dönmemi söylediğini de unutmadım dedi ve kaldığım otelin odasını bütan teferruat il e anlattı.
Heyecanım o kadar büyüktü ki, ayaklarım titreyordu. Artık hiç bir şüphem kalmamıştı. Lu-sl, klorformla bayıltılarak ameliyat olduğu anda ruhu bana gelmişti. Bu, bir galâtı rü'yet değil ayni hakikatti. Sevgilimin ruhu, benimle vedalaşmak için odama gelmişti.
Ölümü muhakkaktı. Fakat büyük aşkım, onu kurtardı, kısa bir mamanda tamamile iyileşerek bugün karım oldu,
Mesut ve bahtiyara. Fakat o gecenin korkunç ıstıraplarım hiç bir zaman unutamıyacağım.
Lusi de haşhaşa kalıp kollarımın araşma atıldığı zaman bana şu sözleri tekrar edip duruyor:
— O gece muhakkak ölecektim. Fakat ruhum, vücudumdan aynldtftı zaman yanına geldi «Sen istediğin İçin tekrar vücuduma döndü» aşkının kuv-vetile sen beni ölümden kurtar
Balık bilmezse, Halik bilir!
Aynaroz manastırları ve bu manastırlarda yaşayan papazlar — Yıkanmak nedir bilmeyenler
ko-ve
İSLÂM AN SİKLOEDİŞİ
♦5. CÜZ
Ansiklopedisinin 43. cIlzO çtk-Hu cüzde tercüme makale-bnrka HİL’AT «M. F. KÖF-maddesi yeniden telli edU-mSJ. HİNDİSTAN M. Mııjeeb Um-tından ıslah ve tâdil olunmuş HİSAR ve HOKAND maddelerine de «M. Balar ayrıca llflvcler yapmıştır. Milli Eğilim Bakanlığı yaymevleriyle bütün kitapçılarda 200 kuruş İiatle satılmaktadır.
KAYIP ELYAZMASI
l
Alman realizminin tanınmı; simalarından biri olnn Gustav FroytagTn dilimize çevrilmiş ilk eseridir. Gerek tasvir, fterek ruh talıiiU bakımından Freytaft'ın en dikkate değer eserlerinden biri elan «Kayıp Elyazması» Kıılûsl GöJkıyı tarafından dilimize çevrilmiş olup, bes kitaptan mürek-prlc olan bu büyük romanın birinci ve ikinci kitap Lirini teşkil etmektedir «W küsur uhlfe tutan «Kayıp Elyazması I». 450 kuru; flatle. Milli Etilim Bakanlığı yaymcvleriyle _ tün kitapçılarda satılmaktadır.
COUSİN PONS
n
Birine! cildi bundan bir müddet tince, sene Milli Eğitim Bakanlığı yayımlan arasında çıkmış otan Bal-zac'in «Cotisin Pons» romanının bu defa İkinci cildi de yayımlanmıştır Vahdi Hatay tarafından dilimize çevrilen «Coufiin Pont». Balzac'm ttn-ttnlık Komedisi) acrisine giren en dikkate değer romanlarından birletir. Birinci cildi 280. lidnel cildi 23ö kuruş flatle bütün kitapçılarda tabî maktadır.
İNÖNÜ ANSİKLOPEDİSİ (29 uncu foaUriUû çıktı) Bu değerli ansiklopedinin bu aefer çıkan 29 uncu fasıkülündc «Avarlar», «A vasim», «Avcılar», «Av Hayvanları», «Av UBuDerl». «Av SllAhları». «Av Kbpekicri» «Avelln». «Avenarhıs». «Averçcnko». «Avcsta», «Avni», «Avrupa» gibi baçl'ca maddeler İncelenmektedir. Ayrıca bu faslkülde, ressam Levnl’nln ku$e kâğıt ürerine basılmış renkli bir tablosu. Avrupanın Jeolojik lliikf. tektonik, siyasi haritaları da bulunmaktadır, BOtûn kitapçılarda 200 kuru; flatle satılmaktadır
GÖ9TAV BERLİNC n
lsveçfn dünya çapında lanınmı; kadın yazarlaımdnn Sel m a Lager-Lfiflln. bundan bir müddet fince birinci cildi yayımlanmış olan bu değerli romanının bu defa İkinci cildi de çıkmıştır Hayrullah örn ve Behlc Enver Koryak tarafından dilimize çevrilen «Gfistav Berilng> İn gerek birinci elMI. gerek ikinci cildi 250 kuruş flatle. Milli Eğitim Bakanlığı yo-vınevlcriyle bil t (İn kitapçılarda satılmaktadır.
FARSÇA - TÜRKÇE LÜGAT (Ferhangi Ziya)
Fas. IX
Dlllmtad e mevcut Farsça • Tflrkçc lOgntlarının en mükemmelidir. Yıl lorca Galatasaray llaeslnde ve başka okullarda Parsça öğretmenliği etini; olan merhum Ziya ŞukOn'ün son e-«rrldlr. Stmdlye kadar sekiz faslkll-lü çıkmıştır Bu defa çıkan IX fMl-külUnün fiatl 200 kuruş olup. Milli EAltlm Bakanlığı yay meyleriyle bütün kitapçılarda «atılmaktadır.
NİlOmt MECMUASI ALT! YAŞINDA
Ankarada neşredilmekte olan Nilüfer Deemunsı son çıkan Myuı He altı yadına burıujlır. Her uman meraklı ve faydalı (eylerden bahçeden mecmuanın bu sayınında sunlar var-drr «Nilüfer altn yarında, kiralık ev röportaj, güzellik reçeteleri. Hazret i Muluunmedin nlynsl hayatı, Ta-Koreden denk: kırı karakter tahlili. Edibe Abla, hayat Ve ruh nazariye-lort ve ;Ur(er». sajrıın 40 huruçtur. İst iy enlere örnekler yollanır.
rİLÂRMONI
Bu musiki mecmuasının II inci sayı» razif bir kapak İçinde ve çok defteriı telif ve tercüme yusılarla vc bol resimli olarak çıkmıştır.
Bu «ayıda Cemal Reşit Rey. Sey- : leltip Çuruksuly W B. Johanes. Stc-fau Zwcıg. Burhan Arpafi, Mustafa , Kefkcp. C. A. Whlte. Faruk Yener,1 Heinz Ortncr, Solmaz Gdrkınen. Ahmet Hi arlı'nın yarılan vardır. Okuyucularımıza tavsiye ederis.
bü-
Avrupa kıtasının güney doğu kısmında Ege denizine doğru, bir el şeklinde üç tane yarım ada uzanır. Üç yarım adanın en doğudaki Athos (Aynarozi yarımadasında, bundan 1000 sene evvel başlayan bir geleneğe göre kadın, kız hattâ dişi herhangi bir mahlûka rastlamak imkânsızdır.
Fakat her türlü dişiden mahrum olan bu ülkede başka kimsenin yaşamadığı zannoiunma-sın. Zira ayni yerde hepsi erkek olmak üzere tam 5000 kişi yaşamaktadır.
Aynaroz yanmadası, ayni zamanda dünyanın en sessiz yeridir. Kimse yüksek sesle nuşmaz, Evler, yollar, bağ
zeytinliklerde asırlardır bir kadın, bir genç kız sesi duyulmamıştı. Hattâ kadınlar şöyle dursun, Aynaroz'da koyunlar ve tavuklar bile barınamaz. Yarımadanın hayvanlan bile koçlar, boğalar, erkek domuzlar, öküzler, tekeler ve erkek kedi ve köpeklerden ibarettir. Yalnız ele geçirilmesi mümkün olmayan yırtıcı kuşlar, dişileri İle beraber gezmek salâhiyetine maliktir!
Çok eski bir hükümet
Aynaroz yarımadası resmen Yunanistan hükümetine tabi olduğu halde, yarımada kendi hususi hükümeti tarafından idare edilmektedir. Bu hususi hükümet yer yüzündeki hükümetlerin en eskilerinden biridir.
Aynaroz devletinin hudutlarında hususi polisler nöbet beklemektedir. Bu polislerin vazifeleri de oldukça ağırdır. Bunlar ülkelerinden içeri «başka dinden olanları, kurtlan ve dişileri» sokmamak için ellerinden gelen garyctl sarf eder ler.
Aynaroz devletinin geliri, yalnız dışardan yapılan yardımlardan ibarettir. Çünkü ülkeyi dolduran erkekler, kazanç temin edecek İşlerle pek uğraşmazlar. Bunlar Doğu ortodoks kilisesine mensup papazlardır. Hepsi de günlerini orta zamanlardan kalma manastır ve çllehanelerde ibadet etmekle geçirirler.
Muhteşem binalar
Papazların barındıkları bu muhteşem binalar, bazıları sekiz katlık, bazıları da etrafı kaim surlarla çevrili M. S. 9001100 tarihlerinde İnşa edilmiş tarihi binalardır. Bizon sın bitmez tükenmez serveti ile İnşa edilen bu binalar içindeki papazların dış âlemle hiç bir alâkalan yoktur. Bin senedenberi kendilerini ıtaata, iffet ve sıkıntıya alıştıran bu gür sakallı papazların en çok korktukları şey de. hatırlarından bir kadının hayalini geçirmektir.
Aynaroz Ülkesini dolduran büyük manastır ve İbadethanelerin diğer bir hus-.Klyeti de bunların son derece muhteşem ve binaların iç kırımlarının son derece zengin olmasıdır. Meselâ manastırîar.n en büyüğü olan Simonpetra manastın son derece dik ve sert bir kayanın üzerine inşa edilmiş, binanın kuleleri bulutlar içinde muazzam bir binadır. Manastırların içi saf altından yapılmış şamdanlar, pahalı ve ender mücevherlerle yapılmış tezyinat, muhteşem tavanlardan sarkan muazzam avizelerle süslenmiştir. Bu kadınsız ve aşksız ülkedeki servet ve mücevherlere başka bir yerde tesadüf etmek epeyi güçtür
Bu altın ve mücevher bolluğundan başka Aynaroz manastırlarındaki kütüphanflerde oldukça zengindir. IV - V ve VI mâ asırlardan kalma yazma kitaplar Aynarozon belli başlı servetleri arasında gelmektedir.
senin, Aynaroz gibi dişinin ayak basmadığı bir ülkeyi tasavvur etmesi hayli güçtür. Diğer taraftan Ayna tozlu pa-papaziar da hergün görülen şahıslara benzemezler Bunların ekserisi, günahkâr bir âlemden elini ayağını çekmiş, dini bir muhit içinde huzur arayan kimselerdir. Fakat bazıları da türlü sebeplerle kadından nefret eden ve kadını sevilecek bir varlık olarak kP.bul edemi-yen acayip insanlardır.
Aynaroeu ziyaret etmek gayet müşküldür. Memlekete girmek müsaadesini alan kimselerin eşyası gayet büyük bir İtina İle aranır Bu da papazların ülkelerine, bir nişi mahlukun girmesine mani olmak arzusunun başka bir tezahürü-
dür. Bunlar dişiden o derece ürkmüşlerdir kİ, bir kadının bir bavula saklanıp memleketlerine gireceğini zannederler.
Kadını bu şeklide kafalarından silen papazlar, blrblrileri İle de pek alâkadar olmazlar. Sokakta gülmeden, konuşmadan dilen papazlar, birbirleri ile karşılaştıkları zurnan başlarını kaldırıp arkadaşlarının yüzlerine bakmazlar. Bunlar adetâ yan canlı, hayalet gibi mahlûklardır.
Bir rivayete göre bu papazlar vücutlarına dokunan her şeyi pis sayarlar. Bu bakımdan bu ruh ve beden temizliğine düşkün târiki dünyalar, 30 nesildir bedenlerine su değdlrme-mlşlerdlrl
Nakleden: DEREBEîOĞLO
Çifçilikte makinenin önemi
Tarımın makinalaştınlması, Ingiltere'de ziraata elverişli toprak mesahasını 6 milyon dönüm arttırmıştır
Papazlar
Fakat Aynarozun en enteresan tarafı, kadınsız ve bir omur boyunca kadın vc çocuk sev-fisinden uzak kalarak yaşamak ( 'i mecburiyetinde kahin papazlardır. Çünkü cemiyetimiz gibi t bir cemiyette yetişen bir tum-
Idindra’dan yazılıyor: Tarımın makinalaştırılm&siyle ilgili meseleler müteaddit ve değişiktir. Bunlar tek bir cevapla halledilemez; aynı tarzda her hangi bir çiftlik için makinaya bağlanılması gerekil sermaye envestismammn. İktisadî hududu da, muayyen bir formül tatbiki veya bir kaideye müsteniden tayin ve tespit edilemez, Tarım makinaiarına sermaye yatırmak üzere bulunan bir çiftçi, İklim şartlarını giriştiği tarımın cinsini toprağın tabii hususiyetlerini Ve elemeği ve işçilik durumunu hesaba katması lâzımdır. Nihayet, birbirine müşabih maklna ve teçhizat arasında intihap meselesi de şahsi bir tercih konusudur.
İkinci dünya harbi başladıktan sonra 1939 Eylülünü müteakip İngiliz tarımında büyük değişiklikler yer almış, meşhur «çift sürme» kampanyasına girişilmiş ve bu İleri hamle 1944 te en kuvvetli devrine girmiştir. Mekanik kuvvet ve enerjiye olan ihtiyaç idrak edilmiş ve çiftliklerin makinalaştırdmasına süratle girişilmiştir.
1939 da ziraata elverişli toprağın mesahası 12.900000 akr. (4.800 yarda kare) ve tarım işçileri sayısı 800 000 İken 1918 do çalıştırılan toprağın mesahası " 40 tan fûzla artmış ve 18.660,000 akra yükselmiştir. Bura mukabil toprak İşçileri sayısında yalnız % 16 nispette bir artış yer almıştır. Aynı devre zarfında traktörlerin sayısı 55.000 den 260.000 e yükselmiştir. Vasıl. 1939 da beher 235 akra bir traktör isabet ederken 1£48 de 72 akr'hk bir toprak parçasına bir traktör İsabet etmekteydi.
Döver-bıçerler revaçta
Umumiyetle «kombina» adıyla anılan döverbiçerler Büyük Britanya tarımında büyük bir rağbet kazanmıştır. 1939 da memlekette yalnız 150 kombina varken 1949 yılı hasadında bu tıptan 9.000 makin» kullanılmıştır. Döver-blçerler ilk defa olarak 1927 de İngliterede kullanılmağa . başlanınca, bu malı i ıraların nispeten daha kuru bölgelerde kullanılacağı, fakat daha rutubetli kesimlerde hemen hemen hiç bir işe ynramı-yaeaklan zannedilmişti. Her buğday ve mısır tanesine memleketin en had bir ihtiyacı ol- I duğu bir devrede edinilen tecrübe, kombinaların, hemen he« ı men her clııs tarım bölgesi İçin en faydalı makjnalar-olduğunu . göstermiştir.
Bu makinalaria birlikte hu-bubntı kurutucu makinaların da kullanılmasına girişilmiş,
tedricen dakl 100 zarfında
kurutucuların sayısı fazlalaşmış ve 1930 maklnadan, 10 yıl 1300 e çıkmıştır. Ticarî firma-
lar da silolarda hububatı rutma kolaylıklarını arttırmışlardır.
Bilhassa küçük çiftlikler İçin birinci derecede önemli diğer bir gelişme, traktörlere, hasad makinalannın doğrudan doğruya monte edilebilmesidir. Bu teçhizat traktöre 1 tutt urulmak tadı r. mcyanında hidrolik bulunmaktadır.
Şimdi traktör imal eden İngiliz firmalarının ekserisi, traktörleriyle birlikte bu cinsten teçhizat da temin etmektedirler. Bu m ak İn ala r sayesinde ziraatın hemen hemen her alanında insan emeğinden tasarruf kabil olmaktadır.
Tarım bölgelerine temin edilen elektrik kudreti fazlalaştıkça, maklna ve teçhizat çeşitleri de bollaşmaktadır. Çiftlik atölyeleri, süthaneler ve buna benzer tarım tesislerinde elektrik cereyanı gittikçe daha fazla kullanılmaktadır. İngllte-rede, 1945 te 4.809 süt sağma makinası kullanılırken 1948 de bu sayı 10.809 a yükselmiştir. Bununla beraber bu makinala-rın hepsi elektrikle müteharrik değildir.
ıCU-
kapllnlerle
Teçhizat s vinçler
Mekanik bilginin lüzumu
Toprak işleriyle meşgul olanlar ötedenberl ve dalma ellerini çeşitli işlere alıştırmak zo-rıında kalmışlarsa da, gittikçe daha karışık makinaların İstimali. şimdi çiftçilerin veya hiç olmazsa her çiftlikte bir kişinin maklna hakkında bir malûmatı olmasmj Urm ektedir,
mftkinalar uygun bir bnkılabilmektedir.
Modern tarım makinalannın bilgili bir şekilde İstimali sayesinde toprağın verimi her bakımdan artmıştır. Ancak bu bilgili İstimale makinaların İdame ve İşletilmesi dahil olmalıdır, zira her İki konu birbirinin mütemmimidir.
umumi Icabet-Ancak bu tarzda şekll-te
Karadeniz piyasasında tütün satışları Karadeniz tütün piyasasında satışlar devam etmektedir. Ve-rllen malûmata göre, bugüne kadar 9 milyon 400 bin küo tütün »atılmıştır. Bu malların 3 milyon 950 bin kilosunu Teker İdaresi, 3.910.000 kilosunu da A-merikahlar ealın almışlardır. Umumi rekolte 15 milyon kilo civarında bulunduğuna göre, elde henüz 5 milyon kilo kadar satılmamış mal vardır.
Bu da eski âşinâlardan. Karşılaşınca tanıştık, yapmacık bir mahcubiyetle gü-lümsiyerek selâm verdi. Ha-tirladığımjza göre, evvelce de muhtelif hırsızlık suçlarından mahkemeye gelmiş, hapishaneye gönderilmişti. Fakat bu defa çalmamış. Ciddiyetle kaklarını kaldırarak:
— Yoook beyefendi kardeşim. diyor. Bir daha Öyle işler yapmam. Biliyorsunuz ki ben erkek adamım. Erkeğin ağzından söz bir defa çıkar. Falan şeyi yapmıya-cağım, diye ağzımdan lâkırdı çıktı mı, kafamı kesseler bir daha o işi yapmam. Cahilliğin de bir derecesi var. Fazla ilerisine varırsan, işin sonu fena olur. Kodese girip çıkmaktan canım yandı artık. Allah seni inandırsın haram maldan hayır gelmiyor insana, beyefendi abi, işte, ben gözünüzün önündeyim. Sayenizde zanaatın da crbabıyımdır ha. Allahın bildiğini sizlerden saklıya-cak değilim ya, soyacağım yeri iyice dikiz ederim, gözüme kestirince işe girişirim. Girip çıktığım yerde izimi beli etmem. Bu yaşa kadar bir çok evleri, dükkânları elden geçirdim, türlü türlü şeyler arakladım. tMisafir umduğunu değil, bulduğunu yer» diye bir söz vardır. Hırsız da misafir gibidir. Para umarak girersin, kısmetine eşya çıkar. Bazan mal umarsın, hiçbir şey bulamazsın. Soydum, çaldım da ne istifadem oldu sanki? Halimi görüyorsunuz işte. Elâlemin canım yaktığıma göre benim iki yakam bir araya geLse bari. Ne gezer? Mahpushanede geçen ömrüm de caba. Evvelce bunları akı] edemiyorduk, kafamızda kavak yeli esiyordu amma şimdi kendime geldim. Bir daha el malına el uzatır da başımı derde sokar mıyım? Şu fâni dünyanın ne hükmü var ki? Ölmiyecek kadar ekmek, sırtına da bir kat elbise buldun mu, elverir. Nasıl olsa insan bunu alnının teriyle belâlından kazanır, yüzünün akiyle yaşar.
Son defa kodesten çıkalı üç ayı geçti. O gündenberi benim tuttuğum yol budur işte. Helâl kazan, rahat ye. Madem ki akıllandım, doğru yola girdim, eski günahlarımı kurban olduğum Mevlâ affeder herhalde. Bir yandan da o günahları affettirmeğe çalışıyorum ha. Cuma günleri namazımı kaçırmıyorum. İnşallah mübarek ramazanda orucumu da tutacağım. Amma velâkin, bu dünyada sevapların en büyüğü iyilik yapmaktır. Cennete girmek istiyorsan herkese iyilik et, efendi kardeşim. Büyüklerden biri; «İyilik et de suya at. Balık bi-mezse Hâlik bilir» demiş. Yalan mı bu lâf? Balık dediğin ağızsız dilsiz bir hayvandır, iyilikten anlamaz. Velâkin, Cenabı Mevlâ her kulunun iyiliklerini bir kenara yazar, yarın ahrette hesap puslasını insanın önüne kovar. İşte bunun içindir ki ölünceye kadar iyilikten ayrılmamak lâzım.
— Sen yaman adam olmuşsun, ahbap. Maşallah, bülbül gibi konuşuyorsun, ço kiyi lâflar ediyorsun amma halin benim merakıma dokundu. Gene kelepçe ile gelmişsin buraya.
Yılıştı:
— Öyle yaptılar, beyabi. Velâkin. Allah seni inandırsın ki bu sefer hiç kabahatim yok. Bir kazaya çarpıldım. insan böyledir işte. Olmadık şeyler gelir başına.
— Senin başına ne geldi bakalım?
Biraz düşündükten sonra gözlerini belertti:
— Bazı defa iyilik de çarpıyor insanı, bey kardeşim. Mahpushaneden çıktığım gündenberi, aman birine i-yilifc edeyim de sevaba gireyim diyerek çırpınıp duruyorum. Nerede bir muht-aÇ görsem yardım etmeğe koşuyorum. Gel gelelim, herifin dediği gibi, fakir bir tane olsa badem şekeri ile bes-
lerim. İstanbulun içinde o kadar çok fakir fıkara var ki onları gördükçe şaşırıyorum, hângisone yardım edeceğimi bilemiyorum. Kedi ne, budu ne? Ben zengin bir adam değilim ki önüme gelene iyiliğim dokunsun. Düşündüm taşındım. En nihayet kendimi kazaya çarptırdım. Şunu da iyi bil ki bu sefer mahpushaneye girersem gam yemem. Çünkü sağlam niyetle işe giriştim, iyilik edip sevap kazanmağa çahşırken derde düştüm. Bunun günahı yok, sevabı vardır. |j_
— Nasıl işe giriştin de^ böyle oldun. Anlatsana.
— Benimki temiz is beye-“ fendi abi. Anlatayım da bak,^ sen de beğeneceksin. Şey et tim. Yani senin an Uyacağın fakirlerin hepsine yardım Ç etmeğe gücüm yetmeyince bir plân kurdum. Hani, bir gO takım cemiyetler var, öte- Q) ten beriden para topluyor- > lar da muhtaçlara öteberi a- m hp dağıtıyorlar ya. ben de g öyle bir iş yapayım dedim. Fakat ağız lâö ile insana para vermezler ki. Cemiyet için kâğıtlar yaptırdım, kapı kapı dolaşıp o kâğıtları ve- "O rerek para toplamağa basla-dım. Herkesten para almak (0 koly değil ha. Bazıları azar- G) Iayıp koğuyorlar inşanı. > *
— Cemiyeti nerede kur-'*-' dun? Adı nedir? Senden başka kimler var?
— Dur be yahu. Cemiyeti kurmağa vakit bulabildim mi ki adını koyacağım? Eeş on kuruş toplansın da bir oda tutup işe girişeyim, derken. enseme yapıştılar. Görüyorsun ya. bu dünyada iyilik yapanlara bile rahatlık vermiyorlar. Bıraksalar da cemiyeti kursam, fakir fıka-rayı toplayıp yedirsem, giydirse™ fena mı olurdu? Fn kadarcık sevabı bile çok gördüler bana.
Mahkeme açıldı, kelepçeleri çıkarılırken bize döndü:
— Üzülmeyiniz, beyabi-ler. Boş veriniz böyle şeylere. İyilik uğrunda ipe de çekseler gam yemem ben.
Ce. Re.
Portatif 25 yeni hangar satın alınacak
Devlet üretme çiftlikleri genel müdürlüğü, tohum damıtma deposu olarak kullanılmak üzere 25 hangar yaptırmaya karar vermiştir. Bztı Almanya menşeli ve portatif olması k.ı-radaştınlmış otan hangarlar icabında başka yerlere de nakledilebilecektir.
Genel müdürlük btındaaı başka muhtelif yerlerdeki ziraat âlet ve makinelerinin muhafazası için 23 adet hangar daha yaptıracak Ur.
BULMACA
ı a s 4 a « t y
i 1 1 -i 1
- 1 1 Mil
- 1 1 1 1 1 1
- 1 1 ■ ■
- 1 1 1 1 1 ■
- ıııııı
m r 1 ■
- 1 1 1 1 1 1 I
- 1 H İlil
E 1 1 ■i 1 1
Soldan sa£a: 1 — Buz kitlesi. 3 — Cildi boıuk dört ayaklı bfr hayvan. J — Urtaltjı. 4 — Basma «M» gclirtB Rıu porsun olur. 5 — SUnepe, • — Tersi »azla ll*Wir, T — Terrt Hastalık - Bir Itartnl okunuru. H — Viidcimcmck. S — Eski Metit mabutlarından - Bir haatalık. 10 — Basına (K» gelirse e»W Türk kkU! - Bir
Yukarıdan o^ftıya: i — Haitilik pazarlardan, 2 — Münevver kist
3 — Abluka. 4 — Tatvll edileme».
5 — Söyler - Petrol bfilgcmiı. (i — Haydi I; ba$lna - Tersi fenadır. 7 — Ye tinisin yarısı - ili Uyarlama. 8 — Mczruat - Nalbandın ba; Aleti ,
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan snfta: 1 — Erzincan. 2 — Saika. La. 3 — Kifayet. 4 — İkkaL 5 — Çâre, Ele. S — İdogib, 7 - Ml. Enine,, 8 — Labrador, 9 — Ada, Nnne. 10 — Rehber
Yukarıdan asaftıyn- 1 — Fzklçaml.ır, 2 — Ralka. iade. 3 — Zifiri. Bah.
4 - ikateder, 5 — Kaya. Onaac, fi — Eteftıdac, 1 — Alt, Limon. 8 — Na. Geberen.

V* Mavrs 1950
: ’.ıife 8
r-
AKSAM
17 Mayıs 1950
NEVROZİN
61r Yolcu ı Ben daima Pan Ame-rikon'ı tercih eder
Cinsi
MÜNİH BRÜKSEL.
LONDRA NEW -YORK’a
Pan Amerikan Uçaklarile Gidiniz
Diğer Yolcu t Ben de öyle, Pan Amerikan dünyanın en çok tecrübe görmüş havayollarıdır.
• Ajağıdakı uçak seferleri ımkdnlo-^i rint yalnız Pan Amerikan Havayol* flB lan sağlıyabilir ■
1 • CONSTEUATION - TİPİ ClİPP ERLER
ile Münih, Brüksel. Londra «e New YorL'o. >
2 ■ ÇİFT KATLI CLİPPElNer ile Orüksel j
veya tondradon itibaren New-York‘o. I
Bu Clipperler dünyanın en büyük, |
en sen ve en lüks yolcu uçaklar, Olmakla beraber ücret bakımından
hiç bir fark yoktur.
3 ■ PRESIDENT CLİPPERLERI. Londra
ile N»w - York arasında, yolcuların rohaiın, en ince teferruatına kado> itma île remin eden dünyanın en lük« çift katlı Clipperlennde cür*ı b(r ücret fark, vererek küflüyü gih yumufok yolaklarda veya yalak ho. İme gelebilen koltuklarda uyunur. Seyahat acenraaıza veyo Pan Amerikan Havayollar at edim».

Tutarı Lira Kr.
Cinsi
Miktarı Flatı Kilo gr. Lira Kr
Ekmek 12150 36 4374 00
1 — Yukarıda miktarı yazılı 12150 kilo ekmek açık eksiltme «urelile satın alınacaktır.
2 — Eksiltme 27 mayıs pazartesi günü saat 10 da Nallıhan Malmüdürlüğü odasında toplanacak komisyon huzurunda yapılacaktır,
3 — Geçici teminat muhammen bedelin % 7,5 dur. Kat'i teminat ise ihale bedelinin % 15 dir.
4 — Şartnamesi Yurt Müdürlüğünde ve Nallıhan Mnlmû-düriüğünde görülebilir.
5 — İsteklilerin muayyen gün ve saatte geçici teminat ve diğer vesikaları ile birlikte komisyonda bulunmaları. (6029)
EKONOMİ ve TİCARET BAKANLIĞI İÇ TİCARET GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN:
Türkiye’de hayat sigorta işleriyle iştigal etmek üzere kanuni hükümler dairesinde tescil ve ilân edilerek çalışmasına izin verilen Le PhSnisr Francais Hayat Sigorta Şirketi bu kerre müracaatla Türkiyedeki muamelâtını tasfiye edeceğini bildirmiştir.
Keyfiyet sigorta şirketlerinin teltlş ve nıürakabesine dair 25 6/927 tarih ve 1149 sayılı kanunun 11 inci maddeleri uıMHSiB gereğince yayınlanır.
İnşaat Sahipleri ve Müteahhidlerin Dikkat Nazarına
Her nevi kalorifer kazan ve radyatörleriyle bilûnıum malzemesini
KOÇ TİCARET
en müsait fiat ve şeraitle bulabilirsiniz. Adres: Fermeneciler No. 9 — Galata.
Telefon; 44760 - 1 -2
Ankara Numune Hastanesi Baştabipliğinden:
Muvakkat teminatı Lira Kş. İhale tarihi
kuruş aaou Kuru;
En verimli ve en ucuz vasıtadır!
Doğrudan doğruya «AKŞAM» ilân servisine müracaat. Telefon: 20681
İmaak GCL O41 o ikindi Ak ¥«!■>
7.1» 0.20 1.50 8.47 12.00 1.52
3.9» 5.40 13,10 17.07 20,21 28.13 İdarehane: BabıAli civarı
Cemal Nadir SOlıaSl No 13
Muhammen
tutarı
Cinsi Miktarı Lira Kş
Eczayı
Tıbbiye 41 kalem 14987.50 1124,10 29/5/950 pazartesi
günü saat 14 de.
1 — Ankara Numune hastanesi ihtiyacı İçin kırk bir kalem eczayı tıbbiye açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin yeni yıl ticaret odası vesikası, teminat mektubu veya makbuzlariyle , birlikte belli gün ve saatle komisyona müracaatları.
3 — Şartnameler her gün Hastanede ve İstanbul Sağlık
Müdürlüğünde görülebilir. (6109)
iş bulmak istiyorsanız, işçi, dadı, ahçı arıyorsanız; emlâk arsa, eşya alıp satmak arzusunda iseniz
Adres tei»aııı için elli Rurujluk pııi gdııderümclldıı Aksı takdirde adres değiştirilmez..
Telefonlarının easmulın
YoZ( isleri Î0765 - tdrı
Ankara Numune Hastanesi Baştabipliğinden
Muvakkat
Tutarı Teminatı
Lira Kş. Lira Kr Lira Kş. İhale günü
İdrofli pamuk 2000 kilo 6 35 12700.— 952.50 23/5/950 Salı günü saat 11 de
1 — Ankara Nümuııc hastanesi ihtiyacı için iki bin kilo İdrofil pamuk açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin yeni yıl ticaret odası vesikası, teminat mektubu veya makbuzlarlle birlikte belli gün ve saatte hastanede müteşekkil komisyona müracaatları.
3 — şartnameler her gun hastanede ve İstanbul Sağlık Müdürlüğünde görülebilir.
Yükleme ve Boşaltma işi yaptırılacak
Devlet Demiryolları 1. ci İşletme Satınalma Komisyonundan:
1/3/1951 tarihine kadar Haydarpaşa limanında her nevi
deniz ve kara vasıtalarından mevcut şartnamesine baği' 8 maddelik ameliye cetvelinde gösterildiği üzere tahminen 446400 dört yüz kırk allı bin dört yüz ton muhtelif eşyanın yükleme ve boşaltma işi kapalı zarfla eksiltmeye konmuştur.
Mecmu muhammen bedeli 352940 üç yüz elli iki bin dokuz yüz kırk lira olup muvakkat teminatı 17867.60 on yedi bin sekiz yüz altmış yedi lira altmış kuruştur.
Eksiltme 25/5/050 tarihine rastlıyan perşembe günü saat 15.30 da Haydarpaşada 1 İnci işletme komisyonunda yapılacaktır.
İsteklilerin kanun gereğince hazırlıyacaklurı kapalı zart-larını eksiltme günü cn son saat 14,30 a kadar makbuz karşılığı komisyona vermeleri ve yahut muayyen vakitten evvel komisyonda bulunmak üzere İadeli taahhütlü posta ile gön-cermelerl lâzımdır. Postadaki gecikmeler kabul edilmez.
Şartnamesi 17.65 on yedi lira altmış beş kuruşa Haydarpaşa, Ankara ve İzmir veznelerinde satılmaktadır. (5230>
Krş
50
I 50
i 50
Zb
Zb
Zb
1
| Tekel Genel Müdürlüğü İlânları
Levazım Alım Komisyonundan:
1 — Avrupa Sizall veya Manila elyafından olmak üzere 56 roda halat pazarlıkla satın alınacaktır.
2 — Muhammen bedel 14540.70 lira olup geçle! teminatı 1090.55 liradır.
3 — şartnamesi her gün Levazım ve Evrak şubemizde görülebilir.
4 — Pazarlık 22.5.950 pazartesi günü saat 10 da Kabalaşta Genel Müdürlüğümüz Levazım Alını Komisyonunda yapılacaktır
5 — İsteklilerin, yukarıda vazıh güvenme paralarını İdare veznesine yatırarak, alacakları makbuzları, kanuni ikametgâhları ve ticari durumlarını gösterir belgelerlle belirli gun ve saatte adı geçen komisyona müracaatları İlân olunur.
* (5981)
Levazım Alım Komisyonundan:
1 — Samsun tütün bakım ve İşleme evi inşaatı kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedel 5.600, 214.68 Hra olup muvakkat teminatı 181.757 00 Hradır.
3 — Eksiltme 14.6.950 çarşamba günü saat 11,30 da Kabataş genel müdürlüğümüz levazım alım komisyonunda yapılacaktır.
4 — Şartnamesi her gün levazım ve evrak şubemizden, aynca Ankara, İzmir, Samsun, Adana, Sivas. Diyarbakır ve Trabzon başmüdürlüklerimizden elli lira bedel mukabilinde alınabilir.
5 — Eksiltmeye gireceklerin 1.500.000 liralık yeterlik belgelerini eksiltme gününden üç gün evveline kadar tatil günlen hariç inşaat şubemizden almaları şarttır. .
6 — İsteklilerin mühürlü flit teklif mektuplarını, kanuni vesikalarla güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektuplarını ihtiva edecek olan kapalı zarflarını. eksiltme saatinden bir saat evveline kadar adı geçen komisyon reisliğine makbuz mukabilinde vermeleri İlân olunur.
7 — Postada vukua gelecek gecikmeler kabul edilmez.
(6321)
Zb
85
150


STAR
TRAŞ
ZAYİ — Pertevnlyal Lisesinden 1947 - 1948 eylül döneminde almış olduğum lise bitirme ve olgunluk diplomalarımı kaybettim. Yenilerini alacağımdan eskilerinin hükümsüzlüğünü 1-lân ederim.
850 No. lu Ramazan oğlu Hüseyin Çolaklar

CAFER FAHRİ DİKMEN ’in
Eserlerinden
Yeni arıcılık
Av ve salon Köpekleri Savaş ve polis köpeği Tavukçulukla mu var fakıyeıin sırrı Nasıl tavukçuluk yapmalı?
Tavukçulukta nasıl kazanılır?
Tavuklar» yumurtlatmak için ne yedirmeli dir?
Tavuk hastalıkları
Kanarya
Kitapçılardan arayın»
Gümrük ve Tekel Bakanlığı Müfettiş muavinliği müsabaka imtihanı
Açık bulunan 35 Lira maaşlı Müfettiş Muavinlikleri için müsabaka İmtihanı açılmıştır.
1 — Müsabaka imtihanının yazılı kısmına 12.6.950 pazartesi günü saat 9 da Ankara ve htan bulda başlanacak ve 14.6 950 çarşamba günü akşamı son verilecektir.
Aşağıdaki vasıfları haiz İsteklilerin 22.5.950 gününe kadar dilekçe Ue Bakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığına müracaat ederek oradan verilecek terctımei hal beyannamesinin ekleriyle birlikte doldurduktan sonra bunların en geç 29.5.950 pazartesi gününe kadar teftiş kurulu başkanlığına göndermiş bulunmaları lâzımdır.
2 — Müsabakaya gireceklerde aşağıdaki vasıflar aranır:
A — Memurin kanununun dördüncü maddesindeki şeraiti haiz olmak,
— Müsabaka tarihinde yaşı 30 dan yukarı olmamak.
- Hukuk ve İktisat Fakülteleri. Siyasal Bilgiler Okulu Yüksek İktisat ve Ticaret mektebi ile bunlara muadil ayni derecedeki ecnebi bir mektepten mezun bulunmak,
— Müfettişlik mesleğinin istilzam ettiği vekar ve ciddiyete muna.ll bu hali bulunmamak,
— Sıhhatçe. Türkiyenln her tarafında vazife görmeğe ve seyahatler yapmağa müsait bulunduğu tam teşekküllü resmî bir hastahaneden alınacak raporla tevsik edilmek,
3 — Bakanlıkça aranan vasıflan haiz olduklan yapılan soruşturma İle anlaşılanlar, Ankara ve Istanbulda evvelâ yazın ve bunu müteakip y3İnız Ankarada sözlü bir imtihana tâbi tutulacaklardır.
4 — Açıklara müsabakada kazanılan not derecesine göre tâ yln yapılacak ve bu müsabaka bundan sonra açılacak müfettiş muavinlikleri için bir hak teşkil etmlyecektir.
ç
D
5 — İsteklilerin imtihan programını teftiş kurulu başkanlığından almaları veya mektupla istemeleri lâzımdır, 2933
ZAYİ — Osnıanlı bankasının 17/1/1950 gun ve senedat servisi 77876 Römlz numaralı F.F. 271.301'e muadil, İstanbul Kam- ' biyo müdürlüğünden aldığını 2.170.89 Türk liralık döviz işini zayi ettim, işbu fişin hükümsüz olduğunu ilân ederim.
Özlürk Tanrı verili oğlu
Ergüven sokak. Tap tas Han. No. 17/18.
M. S. B. İst. Sa. Al. Ko, Bşk. 1. Numaralı Komisyon İlânları
1 — 5880 kilo taze yonca 22/5/1950 günü saat 11.30 da Harbiye M. S. B. Sat. Al. Ko. da pazarlıkla satın alınacaktır,
2 — Muhammen bedeli 264 hra 60 Kş. olup kesin teminatı 40 Hradır. Şartnamesi her gün komisyonda görülür.
(6444 — 2278)
OSMANLI Bankasından
Gençlik ve Spor bayramı do-Inyısile OsmanlI Bankasının Galata merkezile, Yenlcaml,* 1 2 3 Beyoğlu. Şişli ve Kadıköy şubeleri 19 Mayıs 1950 cuma günü İle 20 Mayıs 1950 Cumartesi gii-ııü kapalı bulunacaktır.
Zayi — Galatasaray lisesinden almış olduğum pasoyu kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Yetiştirici B den 1702 Ahmed Balmumcu

1 — Pazarlıkla 75 ton buğdaydan bulgur İmal ettirilecektir. Tahmin edilen bulgur imallye ücreti 4875 lira kesin teminatı 732 liradır.
2 — İhalesi 22 Mayıs 950 günü saat 10.30 da Harbiye M. S. B. İst. 1. No. Sat. Al, Kom. da yapılacaktır. İstekliler fabrikalarının durumlarını müsait olup olmadıklarını pazarlık gününden en az 2 gün evvel İst. Lv. Â. Muayene heyetinden a-iacaklan muvafık raporu ile pazarlığa İştirak edeceklerdir. Şartnamesi her gün komisyonda görülür. 12299 — 6508)

1 — Pazarlıkla 200 ton linyit kömürü satın alınacaktır. Tahmin edilen flatı 5400 lira. Kesin teminatı 810 liradır.
2 — Pazarlığı 22 Mayış 950 günü saat 15 de Harbiye M. S.
B 1. No. Sat. Al. Kora, da yakılacaktır şartnamesi komisyon* da görülür (2298 — 6509)
Giritte emlâk ve menfaatları olanlara:
Haziran ilk haftasında Girite hususî işleri için seyahat edecek bir arkadaş, Giritte emlâk sahibi olan Türk müslüman işleriyle de meşgul olabilecek ve halledecektir.
Her Salı ve Perşembe günü 8-10 ve 4 - 6 ya kadar Galata Büyük Balıklı Han, No. 37 ye biyaret edebilirler
tarihli mah-
İzmir asliye mahkemesi 4. oü hukuk yargıçlığından:
Sayı: 950/175
Dtivacı İzmir İsmetpaşa bulvarı Yeni Çankaya otelinde oturur Lıına Anafc tarafından dâvâlı Tire Tbnl Melek caddesi No. 28 de oturur Avram oğ. Nesim Anak aleyhine açılan boşanma dâvasından dolayı kendisine İstanbul Akşam gazetesinin 30/4/950 ve İzmir Y. Asır gazetesinin 26/4/950 ' "
niishalarlyle ilânen davetiye çıkarılmış fakat dâvâlı kemeye gelmemiş olduğundan 2/6/950 Cuma saat 9.30 oturumu için ilânen gıyap karan çıkarılmasına karar verilmiştir.
Dâvâlının belli edilen duruşma gününde mahkemede hazır bulunması veya kendisini temsil edecek bir vekil göndermesi aksi halde bir daha duruşmaya alınmıyacaftı ve dâvanın gıyabında yürüyeceği tebliğ makamına kalın olmak üzere İlân olunur. (0471)

Comments (0)