AKŞAM
Hergüıı 8 sahife
Sene 30 — No. 10603 — Fiatl: her verde 10 kuruştur.
PAZARTESİ 21 Haziran 1913
Bulgar çetesinin bir köyümüze baskını
ilk tahkikat raporu Ankaraya gönderildi
Hükümetimiz, bu tecavüz hâdisesi üzerine Bulgar hükümeti nezdinde ciddi bir teşebbüste bulunacak
Edirne 21 — Bulgar çetecilerinin hudut civarındaki bir köyümüze yaptıkları kahpece baskına dair hazırlanan ilk tahkikat raporu Ankaraya gönderilmiştir. Bir heyet da ayrıca hâdise yerinde esaslı tahkikat yapmaktadır.
Edirne 21 — Hudutlarımız İçinde Vukua gelen çarpışmada öldürülen çetecinin cebinde yağlı işkence ipleri, şişler ve otomatik tabancalar bulunması, baskının evvelden hazırlanmış bir tertip, hattâ baskını yapanların hususi surette yetiştirilmiş kimseler olması ihtimalini kuvvetlendirmektedir.
Ankara 21 — Tahkikata dair son rapolar geldikten sonra, hükümetimizin Bulgar elçiliğine ağır bir nota vermesi burada, tabii addedilmektedir.
Baskın nasıl yapıldı?
Son gelen haberlere göre huduttan 80 metre uzakta ve 60 hanelik olan KalkansöğÜG köyüne Bulgar çetesinin baskını şöyle yapılmıştır: Gece tam saat İkide zifiri karanhktan kati mtktan tesbit edllemiyen, fakat bir tahmine göre 50 - 60. diğer bir tahminle de 30 - 40 kişilik bir Bulgar çetesi hududumuzu geçerek hudut kulesini sarmıştır. Otomatik tüfekler ve otomatik tabancalarla mücehhez olan mütecavizlerle şiddetli bir müsademe cereyan ettiği bir sırada bunlardan ayrılan 7 kişi kuleye en yakın olan Kalkansöğüt köyüne girmiştir.
Köy halkı silâh seslerini İşiterek hemen ışıkları söndürmüş, beklemiye başlamıştır. Köyün yollarını ve hanelerin sakinlerinin hüviyetlerini İyi bildikleri anlaşılan çeteciler doğruca Selim oğlu Mehmedln evine girmişler ve misafir odasına dahil olarak bu odada yatan Ali ağa ismindeki misafiri ele geçirmek istemişlerdir. Lâkin tam bu sırada karşı odadaki ev sahibi uyandığından 3 ü oraya koşmuştur. Odada kalan 4 çeteci don gömlekle yataktan fırlamış olan Ali ağayı yakalayıp ellerine ke-Jepçe geçirmeye teşebbüs etmişlerdir. Ali ağa ellerinde en modern otomatik silâhlar bulunan 4 hayduda karşı koymuş, karanlıkta mütecavizlerle boğuşmıya başlamıştır.
Bir tarafta bu korkunç boğuşma cereyan ederken öbür odada ev sahibi Selim oğlu Mehmedln üstüne çullanan canavarlar İhtiyarın ağzına cünger tıkarak bağırmasını önlemişler, bağlamı ya kalkışmışlardır. Bu esnada misafir Alinin kardeşi de diğer bir odadan fırlamış, elinde tabanca ile mütecavizlere karşı koyarak içlerinden birini yaralamıştır.
Biraz sonra Mehmet ağzındaki süngeri her nasılsa çıkarmağa muvaffak olmuş, var kuvvetlle İstimdat etmiştir. Bunun üzerine kahpe Bulgar çetecileri bir kurcunla kendisini öldürmüşlerdir. Bununla hırslarını alamı-yan azgın canavarlar üstüste 6 kurşun daha sıkmışlardır.
Beri yanda silâhlı 4 canavara karşı koyan AH nihayet kuvvetten düşmüş. bileğine kelepçe takılmıştır. Bu aralık Selim oğlu Mehmedln İstimdadı VtJ müteakiben üstüste İşitilen 7 silâh sesi misafir odasındaki haydutları kuşkulandırdığından Aliyi de, yaralı arkadaşlarını da bırakarak pencereden atlamışlardır. Yaralı Bulgar da pencereden atlamışsa da kaçamamı.?. İki saat sonra gebermiştir.
Bu kahpece hâdisenin evvelden bir plân dairesinde tertibedllmtş olduğu anlaşılmaktadır. Edirne vali vekili de «Kendi hudutları İçinden Bulgarların köyü ateşe almaları hâdisenin mü-reltop olduğunu göstermektedir.» demiştir.
İki Türk tayyareBİni düşürenler kimlerdir?
Londra 20 (AA) — LPS: Haftalık Ekonomist gazetesi, Türkiye ve büyük komşusu Rusya taralından bu memlekete yapılan devamlı baskıya dair uzun bir yazı yayınlamıştır.
İki Türk uçağının geçen şubatta Bulgarlar tarafından nasıl düşürüldüğünü hatırlatan gazete, şöyle devam ediyor:
(— Bu Türk uçaklarının bütün Karadeniz kıyılan boyunca, yerleştirilen Rus hava bataryaları tarafından düşürüldüğünü Bulgarlslanda bllmlyen kimse yoktur. Sofyadakl komünist basın, bu hâdiseden faydalanarak. Türklyeyl, saldırma niyetleri beslemekle İtham etmiştir.
tkı ay sonra Sofya komünist polisi, Bulgar basınında bir tebliğ yaylalıya rak Bulgar ordusuna mensup bir eski subayın Sofyadakl Türk ataşemlll-terlyle temasta olduğunu va ona Sov-,
yet ordusu ve Bulgar askeri esrar» hakkında malûmat verdiğini gûya İtiraf eylemiş bulunduğunu bildirmiştir. Bu bahane ile Bulgarlar Sofyadakl Tilrk a taş emli iterlerinin derhal geri alınmasını lstemişlLr, Türkler de buna karşılık olarak Türklyedekl Bulgar ataşeııtfllterlerlnl memleketten çıkarmışlardır.
Geçen hafta da. yalnız .bandonun Iştlrâk etliği müthiş bir reklâmdan Sonra, Bul gar İskandaki Türk azınlığının sözde mümessili, Sofyada Bulgar Cumhurbaşkanım ziyaret ederek sadakatini bildirmiştir. Bulgarlstan-da 800 bin Türk yaşamaktadır. Bu Türkler bundan önce ortakçılıkla ziraat yaparak geçiniyorlardı. Bunlar kendi geleneklerine, usullerine ve dinlerine göre yaşıyan sadık köylülerdi. şimdi okulları ve odalan komünist kontrolü altındadır ve Bulgarların amacı da, bu genç Türkler! Türkiye aleyhinde yetiştirmek Ümidiyle, kafalarım komünist umdeleriyle doldurmaktan İbarettir.»
Rusya ile Batı Devletleri arasında harb ihtimali
Sundan Times, böyle bir harbde Amerikan ordusunun rolünü inceliyor
Londra 21 (R) — Pazar günleri neşredilmekte olan 8 and ay Times gazetesi Rusya İla batı devletleri «ırasında bir harb İhtimalini göz önünde bulundurmakta ve Amerikanın böyle bir harbde oynayabileceği rolü tahlil ederek şöyle demektedir:
«Amerika şimdiki askeri kuvvetleri ile batı devletlerinin başkentlerini muhafaza edemez. Amerikan ordusu hattâ Avrupada bir köprü başı bile elde edemez.
Amerikan ordusunun kuvvetlendirilmesi Fransa, İngiltere, Belçika Hol
AKŞAM’m
Kiiçiik ilânları en verimli, en ucuz vasıladır.
Sahibk Necmefldln Sadak — Yazı İslerini fiilen idare eden: C. Bildik — Akşam Matbaası
Muamele vergisinde
Bakanlar Kurulunun kabul ettiği muaflıklar
Ankara 21 (Akşam) — Bakanlar Kurulu aldığı bazı kararlarla muamele vergisi üzerinde muaflıklar tesis etmiştir. Etilen, muamele vergisinden istisna edilmiş; pamuk, suni İpek veya mamullerinden dokuma, yahut örgü suretiyle meydana getirilen paça lâstiği, yuvarlak çamaşır ile korsa lâstiğinin yüzde 33, suni ipek Vcja jnahlû Harından örgü veya sarma suretiyle getirilen
fotin bağı, şerit, kaytan, askı ucd °e Çakmak fitili yüzde 43, yarı mamul dilğme lıallnde ithal olunan cevizden mamul düğmeler yüzde B ve tavla pullarının yalnız ambalâjlı teslimatı yüzde 3 muamele vergisinde muaflıktan İstifade edecektir.
Batı Almanyada alman tedbirler
Mareşal Sokolovsky Müttefiklere cevap verdi
landa, Lüksemburg ve İtalya için İç ferahlığı verecek bir hâdisedir.»
Bunday Times aynı makalesinde batı memleketlerine mensup orduların tek bir komutan emrine verilmesini, silâhların aynı tipte olmasını ve talimle terbiyenin birleştirilmesini islemekte ve şöyle demektedir:
«Geçen harbin başında uğranılmış muvaffakıyetslzllklerln asıl sebebi bu tedbirlerin alınmamış olmasındadır.
Yeni bir harb patlak verdiği takdirde eski hatalara düşülmemelldlr.»
Kumar yüzünden dün geceki cinayet
Bir genç öldürüldü, iki kişi de ağır surette yaralandı
Dİln gece Unkapanında kumar yüzünden bir cinayet işlenmiş, bir genç öldürülmüş, diğer iki genç de ağır şekilde yaralanmışlardır.
Vakanın tafsilâtı şöyledlr:
Hâlde esnaflık eden 21 yaşlarında Mlrzo Yeşllyapraküa 35 yaşlarında şoför Niyazi Kesici adlarında İki şahıs, diğer birkaç kişiyle birlikte Un-kapanı civarında Teklrdağı İskelesi denilen bir yerde beraberce kumar oynamaktalarken, münakaşa elmişler, fakat bu münakaşa diğer arkadaşları tarafından yatışıtırılmış, tekrar oyunlarına devam eylemişlerdir.
Aradan çok geçmemiş. Niyazi İle Mirzo arasındaki gerginlik tekrar kendini göstermiş ve Mlrzo bir aralık bıçağını çekerek Nlyazlnln üzerine atlımıştır. Niyaz! de aynı şekilde mukabele edince, birbirlerine girmişler, bu sırada orada bulunan Hamdl Yeril adında biri kavgacıları ayırmak üzere araya girmiştir. Fakat bu esnada çekilen bıçaklar mütemadiyen işlemiş olduğundan. Mlrzo, Niyazi ve Hamdl muhtelif yerlerinden yaralanmışlardır. Vaka yerine gelen zabıta memurları üç yaralıyı Cerrahpaşa
hastanesne kaldırmışlarsa da bunlardan Mlrzo ölmüştür. Nlyazlnln de vaziyeti çok ağırdır. Tahkikata nöbetçi savcı B. Mesut Dolu el koymuştur.
Kahire’de Yahudi mahallesinde infilak
Nevyork 21 (Rj — Dün öğleye doğru Kahire şehri Yahudi mahallesinde birbirini taklbeden infilâklarla yerinden sarsılmış tu*.
Enkaz altından şimdiye kadar 100 den fazla ölü ve yaralı çıkarıldığı bildirilmektedir. Yalnız ölülerin adedi 43 dür.
, F**"* Yeni romanımız**^
YALANİÇİNÖE YALAN
I Aşk vo Macera Romanı 1 /ı (Vâ - Nit) ııun tercüme ettiği 1 ı bu romanı pek yakında AKŞAM ) sütunlarında okuyacaksınız.
Mareşal Sokolovs.
Londra 21 (R) — Almanyada Rus kontrolü altındaki radyo dün gayet hazin müzik parçaları çaldıktan sonra şöyle demiştir:
t Bu gün, Almanya için kara bir gündür.»
Radyo, Batı bölgesinde alınmış olan para tedbirlerine temas etmekteydi.
Batı İşgal makamları tarafından Rus İşgal valisi General Sokolotsky'ye gönderilmiş tekliflere Rusya cevabını vermiştir. Sokolovsky, alınan bu tedbirle Almanyanın parçalanması İşinin tamamlandığını kaydetmekte ve Rusyaya geç haber verildiğinden şikâyet etmektedir.
Amerikanın dış siyaseti
Azimli, cihanşümul ve Avrupayı destekleyici olacak
Filâdelfiya 20 (AA) — United Press: Cumhuriyetçi partisinin seçim programını hazırlamağa memur komitenin başkanı Ayandan Lodge, mezkûr komitenin bir program tesbit ettiğini ve bu programda Amerikan dış siyasetinin cihanşümul bir siyaset olması gerektiğinin karar altına alındığını bildirmiştir. Oene programa göre. Birleşmiş Milletlerin Avrupayı desteklemesi ve Sovyet Rusya 11e peyklerine karşı azimli bir siyaset taklb edilmesi kararlaştırılmış bulunuyor.
Nevyork 21 (R) — Filâdelfiya şehri şu anda Amerikanın siyasi merkezidir. 48 eyaletten gelen 1004 delege Cumhurbaşkanlığına namzedi seçeceklerdir. Pazartesi ve sah günü gündem hazırlanacak ve çarşamba günü ilk seçim yapılacaktır. En zayıf namzetlerin reyleri önceden toplanacak ve bunların işi süratle sona erdirilecektir.
En kuvvetli namzetler arasında bu-
F- liman VandtttbSrg, Dewcy ve S tössen ‘ tccrltçlllk aleyhtarıdırlar. Bunlardan « sonra gelen Temsilciler Meclis! baş-L kanı M. Martin ve Taft tecrltcllik taraftandırlar.
Demokratlar dün de dört miting yaptılar
Adnan Menderes, H. Partisini ve günün siyasetini şiddetle tenkid etti
Ankara 21 (Akşam) — Demokrat Parti Genel İdare Kurulu yarın akşam Genel Merkez binasında müh hu bir toplantı yapacaktır. Bu münasebetle yurdun muhtelif yerlerine dağılmış olan Genel Kurul üyeler! Ankara'ya dönmeğe başlamışlardır. Celâl Bayar yarın A d anadan. Feyzi Lûtfl İle Adnan Menderes de Kiitah-«odan bugün şehrimize geleceklerdir.
Demokrat Partililer dün tepte, Kiitahyanın Emet kazasına bağlı Hacıbeklr köyünde. Izmltte Cumhuriyet alanında ve Trabzonda mitingler tertlbetmlşlerdlr.
Oazlantepte Demokrat Parti Genel Başkanı Celâl Bayar. Hacıbeklr köyünde Adnan Menderes nutuk söylemişlerdir. İzmit ve Trabzon mitinglerinde de bir çok hatipler 6öz almışlar, seçim emniyetinden bahisle nutuklar söylemişlerdir.
(Arkası sahlfe 2; siitun 1 de) I
Hacıbeklr köyündeki mitingde söz söyliyen Adnan Menderes
Yunan ordusu âsilere karşı taarruza geçti
Taarruz, Arnavutluk hududu civarında yapılıyor
Londra 21 (R) — Atina'dan gelen haberlere göre. Yunan hükümet kuvvetleri haftalardan beri beklenen umumi taarruzlarına dün sabah güneş doğarken başlamışlardır. Taarruz Arnavut hududu yakınlarında ve
Gramos dağlık bölgesinde yapılmaktadır. Bu bölge İki seneden bert çetecilerin elinde bulunmaktaydı.
7 Yunan tümeni İle İki hava filosunun İştirak ettiği bu hareketlerin (Arkası sabKe 2; siitun 2 de)
rrrrrrrrrrrrrniTi nuTrırmrrLrrrtıın in lititi rnnıtrrm ı ■,
DİKKATLER:
Bıı sütunda Türk vatandaşının hcpmizi mütehassis edecek şekilde bu vatana bağlıbğım belirtmiştik:
Muş'un Gar an köyünde Türkçe bümiyen halk bir sıhhat memurunu casus sanıp bağlanuş. Karakola götürürken, Türkçe konuşan bir seyyar satıcı tercümanlık ve şefaat edip memuru kurtarmış.
Cumhuriyet gazetesinde Doğan Nadi bu yazımız üzerine şu mütalâaları ileri sürüyor:
İki tahlil şekli var: 1 — Ya bu köylüler fevkalâde vatanperverdirler: bu takdirde (Akşam arkadaşımızla beraber) bip de kabahati Maarifimizde buluruz.
2 — Yahut bu köylüler kendilerini bir başka memlekette yaşıyor zannetmekteydiler ve sıhhat memurunu «Türkiye bize casus yolladın diye yakalamak istemişlerdir. O zaman fccL
Bu acı mizahî tenkiddeki teca« hülü anlamıyor değiliz: Doğan Nadi, bizim haberdeki «karakola götürürlerken., ibaresinden «karakola» sözünü kendi metninde atlamış. (
Demek ki, aziz köylü vatandaşların sabır taşları henüz çatla-mamıştır. Yukarıdaki iki noktadan birincisi varittir. Aman şu Şark bölgemizin Türkçe bilmez köyleriyle milliyetçi münevverlerimizin idealistçe bir alâkasuu -sağiıyalım... Bütün gayretler, tam mânasiyle yerine masruf olacak tır. ■ -
Ekseriya at bulunur, meydan bulunmazmış, Bu sefer at da var, meydan da var. Sarka ılgar gerek. Coşkun milliyetçiliğin bu verimli sahada eserler vermesini can ve gönülden özleriz. Esasen bu alâka olmazsa mutedil milliyetçilik dahi sııulta dönes.
AKŞAM
21 Haziran 10 İH
Aman esnafı ihmal etmiyelimı
Ekonomi Balumhğı îstanbulda şeker tevriindo tutulan yolu hoy karşıIanınmL'ş. Çünkü halk* Uttnws edilmiş esnaf ttımalo uğramış. «Başka yçrlcrfle nüfus bayma 400 grama kadar Şeker tevzi edinirletyı îstahbulda bir buçuk Uta dağıtumast ve esnafla İmalâtçılar* bu kadar az şok» verilmesi» Esnaf Itakanüğı-Bin — pardon, vanlış söyledim! — Ekonomi Bakanlığının çanını Akmıştır. Bu ihtar üzerine Öyle anlaşılıyor kİ gelecek ey btan-bulda nüfus başına bir kilo şeker dağıtılacak, saçı bitmemle çocuklardan Kaçı kalmamış İhtiyarlara kadar herkesten kesilecek yarımşar kilo sekerler içerisine biraz boya, biraz koku veya bir miktar kakao karıştırıp kilosunu 500 - 600 kuruştun halim satsınlar diye şekerci esnafına takdim olunacaktır. Ol şekerci esnafı ki şeker Hallerine hiçbir sanı olmadığı halde şekerin karneye bağlanacağı havadisi çıkar çıkmaz akide şekerinin kilosunu 180 den BOO kuruşa, lokumun kilosunu 160 tan 240 kuruşa, şekerlemelerin kilosunu 500 den 800 kuruşa çıkarmış. Ekonomi Bakanlığı da d»hll olduğu halde hiçbir Bakanlıktan, hiçbir makamdan bir «alâ hlyetll şahsiyet ortaya atılıp «Kolay gelsin şekcrclbaşılar, pazar ota I» dememiştir.
Fakat İstanbula şeker dağılan teşkilât esnafı biraz ihmal edip de halka cömert davranır gibi olunca Ekonomi Bakanlığı, «ltftlkl İhmal edeceğinize esnafı ihmal ediyorsunuz» demeğe gelen bir1 ihtarla varlığını hissettirmiş bulunuyor! Artık bundan böyle halka ayrılan şeker hissesi, Bakanlığın işaret ettiği gibi 400 grantfi kadar İndirilebilir, ve halkın payı azaldıkça esnafın aslan payı artar oğlu artar. _ —- "
İktidar partisinin adı neydi Allah aşkına? iialk Partisi mJ? İnanılır şey değili
Şevket Rado
Demokratlar
(Baş tarafı 1 inci >ahlf«de)
Emet üçosinln HacıbcBr köyündeki mitingde konuşan Adnan Mencio-t*s hükümetin programını tenkld-etmlştlr. Adnan Menderes, ikinci dünya lavaşından bugüne kadar gafın eaman İçinde memleketin lkti-Mdl vaziyetini anlatmış, vaktinde tedbir alınmadığı ve hatalı yollara eapıldıgı için memleketin «ıkıntılar İçinde olduğunu «öylemlştlr.
Adnan Menderes bundan sonra ikinci Ha.'an Saka hükümeti programına temas ederek, memleket dahilinde çekilen «ıkıntıların harbin ve «avunma ihtiyaçlarının memleketimize yüklediği külfetlerden ileri geldiğinin programda üne «Örüldüğünü ve halkın bunlardan kaçınılması mümkiln definmiş gibi bir bts altında bırakılmak İstenildiğini bel İr t-BÜştlr.
Hükümet bütçesinde memur kadrolarının masraflarının bütçenin yansına vardığı, fuzill İnşaatın durdurulacağı şeklindeki İtiraflara tema* eden Adnan Menderes:
*— Bu İfadeler Halk parlsl İktidarının bugünden yanm göremlyccek bir basiretsizlik İçinde bocalamakta olduğuna delil teşkil etmm mİ7.» demiş ve sözlerine şöyle davam etmiştir:
«— H. Partisi hükümetleri o kadar kötü ve basiretsiz hareket .etmişlerdir M şaşmamak imkânı yoktur. Harbin bittiği günlerde bir Başvekil: «Anbarlanmız zahireyle, hazînelerimiz altınla dolul.ı diyerek övünüyordu ve elimizde mevcut imkânlarla memleketi bir hamlede kalkındırmak mümkün olacağına İnanmak eafdll-llfilns kapılmıştı. Bir başka Başvekil İm 7 Eylül kararlan ve paramızın düşflrülmeslle dış ticaret hacminin pek kısa bir zaman iarfında bir misil genişlemiş ve memleketin o nispette refaha ermiş olduğunu İddia edesek kadar gaflet içindeydi...»
Adnan Menderes bundan sonra Halk Partisi Kabinelerinin İktisadî yürüyüşü kurmaktan dalma uzak kaldığından bahsederek, memlekette bir iki fabrika kurmanın iktisadi kalkınmaya esas gösterilmesi en İptidai İktisat bilgilerinden mahrumiyetin bir alâmeti sayılacağım izah ettikten sonra demiştir kİ:
«— Hele İktisadi devlet teşekküllerinin kurumlan inhisarlar, tahdit ve müdahalelerle'bunların arkasında İşleyen büyük ihtikâr şebekelerinin memlekete yaptıkları maddi ve mânevi zararlar üzerinde durulacak olursa hüzün ve jels duymamağa İmkân yoktur. Temeddün edebiyatının ve boş vfiitlerle milleti aldatarak ayakta durabilmek politikasının pa-rolrsı haline gelen kalkınma plânları lâflarından bahsedilmesini İşitmeye bu memleketin artık tahammülü kalmamıştır.»
Mayi ve madenî mahrukat hakkında Bakanlar Kurulunun kararı
Ankara 21 (Akşam) — Bakanlar Kurulu, milli korunma kanununa dayanarak, mayi ve maden! mah-rtkalm, madeni yağlarla petrolün — gümrük İçnmiş olsun olmasın ___
Tftrklyeden İhracının meni, mücavir memleketlerin dışardan satın aldıkları pc-trol. benzin ve müştaklarının memleketimizden aktarma suretiyle gei'mesl müsaadesi hakkmdakJ ka-rıırtmme hükümlerinin kaldırılmasını kabul e
Hilmi liran
Dün gazetecilere beyanatta bulundu
Cumhuriyet Halk Partisi Genel başkan vekili Hilmi Uran’m dün sabah Ankaradaıı şehrimize geldiğini yazmıştık. Hilmi Uran, kendisiyle konuşan. gazetecilere, şunları söylemiştir:
(— Dört beş günlük bir istirahat İçin İstanbul* geldim. Her hangi bir toplantı yapılıp, namzet t «bit edileceğinden haberim yoktur.
İstanbul Parti müfetlşllğine Badi Irmak’ın getirileceği haberi da sadece bir yakıştırmadır. Fakat teşkilât 25 mürettiplikte toplanmıştır. Bunlardan İstanbul ve Kocaeli vilâyetleri de bir müfettişlikle birleştirilmiştir. Kimin müfettiş olacağı henüz takarrür etmemiştir.»
Castries şehri yandı
Bir terzi dükkânından çıkan ateş bütün şehre yayıldı
Nevyork 30 fAA) — AFP: Vaşlng-tonda öğrenildiğine göre, Martlnlkln güneyinde İngiliz Antlllerl grupundn bulunan Santa Luçla adasuaın başşehri Castries müthiş bir yangın neticesinde tamamlyle harab olmuştur. Bir terzi dükkânından gece çıkan yangın civardaki binalara ve bütün şehre süratle yayılmıştır. İngiltere tarafından Birleşik Amerlkaya iare olarak verilen civar adalardan birln-Ide bulunan Amerikan askerleri derhal Santa Luçla’ya giderek kazazedelerin yardımına kopmuşlardır. Bu muazzam yangın hakkında henüz tamamlayıcı malûmat alınamamıştır.
Yunan ordusu
(Baş tararı i inci snblfede) gelişmekte olduğu bildirilmektedir.
Markos’un bu bölgede yedi tümeni olduğu söylenmektedir. Fakat bunların dayanan lyacaklan ve Arnavutluğa İltica etmek zorunda kalacakları tahmin edilmektedir.
Yunanlstanın diğer bölgelerindeki askeri hareketlere de yeni bir hız verilmiştir.
Gramos dağlık bölgesinde başlamış olan taarruz hakkında gelen İlk haberler, hükümet kuvvetlerinin ilerlemeler kaydetmiş olduklarını, fakat ağır kayıplara uğramış bulunduklarını bildirmektedirler.
Uçakların bombardımanı ve topçu ateşi İle tahrip edilememiş plân ve 28 müstahkem makineli tüfek mezil bulunan bir tepeyi Yunan piyadesi işgal etmek sorunda kalmıştır. Bu tepe 1200 metre yüksekliğinde İdi. Bu taarruz esnasında ağır kayıplar verilmiştir.
Erzurumda zelzele
Erzurum 20 (AA) — Bu'{ün saat 18 i 12 geçe burada orla şiddette ve sekiz
saniye süren bir yer earaınlıaı olmug-tur. Jw»r yoktur,
»tir
n^rsppR\
F. Bahçe - G. Saray bayramı
Galatasaray, Fenerbahçeyi
2-1 mağlûbetti
Atletizmde Fenerbahçeliler
116 pucanla birinci oldular
Fenerbahçe, Galatasaray kulüpleri arasında tertiplenen ve birincisi ge-çöû «one yapılan spor bayramının lklnol karşılaşmaları dün İnönü ■ tadında muntazam bir şekilde yapıldı. Havanın uçaklığı değil maç yapmak, seyretmeğe bile müsait olmadığı halde stadın baştan başa dolması bu kulüplerimize karşı halkımızın büyük sevgisini bir kere daha İspat etaı b
öğleden İtibaren *İÎG?inde boru, kaynana çillisi ve kulüp Tonklerin-iin jrnpılmış muhtelif tipte bayraklar bulunan taraftarlar «tadı doldurmağa başlamıştı. Müsabakalara başlama saatine yakın «tadda oturacak değil, tıpırdayacak yer dahi kalma-
Atletizm, tekaütler futbol maçı, birinci takımlar maçı şeklinde cereyan eden karşılaşmalar ümidin fevkinde güzel vo heyecanlı oldu .Ve stadı dolduranlar cehennemi sıcağa rağmen güzel bir gön geçirdiklerinden memnun olarak ayrıldılar. Atletizm müsabakalarını Fenerbahçeli atletler 11® pnanla kazanarak Beden terbiyesi umum müdürlü günün koyduğu şildi ikinci defa olarak müzelerine götürdüler.
GalatasaraylI atletler buna mukabil ancak 84 puan alabilmişlerdi. Tekaütler arasında yapılan ve çok Deşeli devam eden maç 1-0 Fenerin ga-îebeslle nlhayetlcndlkten sonra günün mühim karşılaşması birinci takımlar arasında cereyan etti.
Aynen lig maçlarında olduğu gibi İddialı ve çekişmeli geçen bu karşılaşma taraftarları heyecandan heyecana «okarak 2-1 Galalnsarayın galibiyeti İle kapandı ve Sarı kırmızılı oyuncular bu kardeş karşılaşmasını teşvik İçin Beden terbiyesi umum müdürlüğü tarafından ortaya konan büyük büstü İkinci defa olarak müzelerine koymak şerefini kazandılar Bu suretle geçen sene olduğu gibi bu seno de atletizmde Fenerbahçe, futbolda Galatasaray üstünlük temin etmiş oldu. Her İki kulüp İdarecilerini blzlcre güzel v« zevkli bir gün geçirtmeğe sebep olduklarından ve temiz bir organizasyon temin ettiklerinden dolayı tebrik ederiz. Müsabakaların tafsilâtı:
Tekaütler maçı
Hakem Sadık Crylân’m İdaresinde sahaya koşarak çıkan eski zamanın meşhur oyuncular şu şekilde dizildiler.
Galatasaray: Baclt - Mehmet Nazif, LÛ(.11 - Halil, Suphi, Suavi -Danyal. Fazıl, Cemil, Süleyman, Mustafa.
Fenerbahçe: Hüsamcddln - Cafer, Leblp - M. Reşat. Sadi, Nuri - Flru-zan, Nalm, Sedat. Ali, Suat.
Her İki takımda eski meşhur oyunculara tesadüf edilmekle beraber aralarında henüz genç «ayılabilecek Ayarda elemanlar da vardı. Müsabaka halkın coşkun tezahürat ve alkışlan arasında âdeta birinci takım maçı kadar çekişmeli ve heyecanlı geçti. Ve Fenerbahçeliler Sedadîn birinci devrede attığı bir golle 1-0 galip geldiler. Fakat sahadan her ik! takım çıkarken girişte olduğu gibi koşarak değil, âdeta sürüklenerek çıktılar. Bilhassa soyunma odasında Cafer İle Sadlnln kendine gelebilmesi İçin bir hayli tedaviye lüzum hasıl oldu.
Galatasaray 2 — Fenerbahçe 1
Sıra büyük takımların maçına gelince seyircilerdeki heyecan âzam! haddini bulmuştu. Maçın neticesi hakkında evvelden tahmin yürütenler, takımların nasıl bir kadro ile sahaya çıkacağını İleri sürenler birbirini tutmayan lddlalarada bulunuyorlardı. Nihayet alkışlar arasında evvelâ Galatasaray, biraz sonra da Fenerbahçeliler kaplanların elinde birer büket olarak sahada göründüler. Kısa süren «bir merasimden sonra şu şekilde dizildiler.
Galatasaray: Erdoğan - Naci, Adnan - Musa, Biilend, Muzaffer - Halis, Koçf, Reha, Gündüz. M. Ali.
Fenerbahçe: Cihat - Murat, Hilmi -Snlâhaddln, Bomlm, Müzdat - Fikret, Erol. Ahmet, Defter, Hallt.
Hfikem fiamllı Duıunsoy'un İdare-1
1 sinde Fenerlilerin akını 11e oyuna
• başlndı. Fakat Galatasaray hat hattı ı bu akını hemen kesti. Gündüz'» gelen - topu, Balûhadclln önledi.
Rüzgârı ve güneşi arkalarına alan , Sarı kırmızdılar hücum LnJaiyativinl
• eldo etmeğe çalışıyorlardı.
ı Oyun çok hızlı devam «diyor. 2u : arada fl cj dakikada ^âh&ddlrıln aü-ı rüklcdljl 7c ortaladığı topu İyi takip eden Erol'un fevkalâde «Ütünü Erdo-
, fian kurtardı,
0 uncu dakikada Reha'nın, Koçl'dcn ■ alarak çektiği fevkalâde vole direği sıyırarak avuta çıktı. San kırmızdılar akmianna devam «diyorlar. 13 üncü dakikada Gündüz, M. Ali'den aldığı pası sıkı bir şütle kaleye yolladı İse de Fener kalesinin direği gole mâni oldu. Bunun hemen akabinde Reha'nın çok «ita şütû gene avutta Bu «ırada O. Saray oyuna hâkimdi.
Fenerliler 18 İnci dakikada «oldan akma geçtllerso de ofsaytla durduruldular. 21 İnci dakikada Halis'İn ortasına yetişen Gündüzün volesi avuta çıktı.
29 uncu dakikada o tadan gelişen bir Fener altınında Ahmedîn çektiği şütü Erdoğan kornere çıkardı.
Oyun böyleee daha tlyade Galatasaray™ üstünlüğü altında cereyan ederken 33 İnci dakikada M. Ali’nin ortaladığı topa Gündüz3e beraber çıkan Cihat topu elinden kaçırdı, yetişen Reha’nın plasesi Fener ağlarını buldu. Bundan sonra 8an kırmızılı -lor oldukça açıldılar. 40 inci dakikada Reha’nın pasını M. Al! «ita bir çütle Fener kalesine yolladı. BamJm topu eliyle çeldi. Hakemin verdiği penaltıyı Naci gole tahvil ederek takımını 2-0 galip duruma yükseltil ve biraz: «onra da devre bu netice He sona erdi. Bu devrede Galatasaray çok İyi çalıştı.
Fenerliler 2 ne! devreye daha azimle başladılar ve bira» »onra da rakip kaleye İndiler. Ban tarmmlılar da müdafaaya çekildiler.
7 net dakikada Ahmedîn pasım yakalayan Lefter biraz İlerledikten sonra takımının İlk ve son golünü âttı.
Fener beraberliği temin İçin çok çalışıyor- ettiği frikik ve kornerlerle hücum oyununu devam ettiriyorsa da bir türlü berabellğe ulaştıracak golü atamıyordu.
Netektal «onlara doğra Ahmed'den güzel bir pas alan Letter'ln çok yatandan çektiği süt de avutla neticelenince Fenerlilerin şanssız olduğu ta mamlle anlaşıldı. Ve bu suretle bu mühim karşılaşma 2-1 Galatasaray™ galebeslîe nihayettendi.
Atletizm müsabakaları
100 metre:
1 — Kemal Aksur (F. B) 11'
2 — Halûk Roman (F. B)
200 metre:
1 — Kemal Aksıır (P. B) 22” 4/10
2 — Hamdl GürbÖztürk (FJB) 400 metre!
1 — Doğan Acar (F. B) 54" 3/10 |
2 — Nejat Anıl (G. S)
80Û nıetre:
1 — Rıza işnıan (OS' 2' 0" 7/10
2 — Ali Potat (F- B)
1500 metre: >
1 — Rıza İşnian (G. 8) 4’ M" 3/Ö
2 — Ali Polat (FB) 6000 metre:
1 — Cihat Tuncay (F. B) 17' 30” 4/5 110 metre engelli:
1 — Erdal Bnrkay (G. 8» 10’ 1/10
2 — Erdoğan Adaş (O. 8)
400 metre engelli:
1 — Kemal Horulu (G. 8) 68"
2 — Nejat Anıl (G. S) 4x100:
1 — CP*. B) A takımı 45"
2 — (F. B) B takımı Ealkan bayrak:
1 — Galatasaray takımı 3’ 23" 8/10
2 — Fener takımı Uzun:
1 — Ruhi Sanalp (F. B> fl M.
2 — Tulûl Sönme» (G. 8)
3 adım:
1 — Ruhi (F. B) 14 M. 30
2 — Turhan (F. B)
Disk:
1 — Pavlo (G. 8) 82, 22
2 — M. Beyazıt (F. B)
Gülle:
1 — PâVİO (G. B) 11 M. 44 . 2 — Sabrl Köseoğlu (F. B)
Ç«kkt:
1 —'Sabrl (F. B) 37 M. öü
3/10
62
■ ■ ■■
Bölge anlaşmaları
Birleşmiş Milletler teşkilâtı kurulduğu zaman buna biiyiik ümitler bağlanmıştı. Henüz kendileriyle suLiı muahedesi imzalanmamış devletler müstesna olmak üzere dünyanın beilibaşlı bütün hükümetlerini bir araya toplıyan kurulun dünyada sulh ve sükûnu tesis edeceği, insanlığın artık yeni bir dünya harbi tehlikesiyle karşılaşnuyacağı tahmin olunuyordu. Halbuki, çok geçmeden, bu ümitlerin tahakkuk etmediği görüldü.. Bugün dünya devletleri İkiye ayrılmıştır ve bu İki kısım arasında şiddetli Ilı t İlâ t vardır, İhtilâf o derecededir kİ her tarafta yeni bir dtinya h; rbi İhtimalinden bahsedilmeğe başlanmıştır. Bu vaziyet karşısında «Birleşmiş Milletler Kurulu ne yapıyor?» diyenler vardır.
Birleşmiş Miller Kurulu înglllz Cemiyetinin yıllık kongre inde söz alan İngiliz Devlet Bakanı Mac Neil bu mevzua temas >-d£-rek şu «özleri söylemiştir: «Üç yıl evvel San Franciscc’dü Birleşmiş Milletler Anayasasının imzalanması sırasTLüa bu müc senen beklenen hizmetlerin tam m ânasJyls yerine getirildiğini hiç ^nıse İddia edeme». Bununl» türâber kurulun hiçbir İşe yararna-«mh4 söylenemez. Koful, Yunanistan, Kora, tndonezya, Keşmir, Filistin memeleri gibi mühim mevzularda yararlı çalışmalarda. Et-onmuştur. Mamafih tekrar edeyim ki Anayasanın İmzalamağı sırada beslenen İyimserlikten çok uzağız. I
Birleşmiş Milletler Anayasası prensiplerine uygun bulum-ı.-kj şar tiyle, Sovyet Rusyanın tedafüi mülâhazalara dayandığım evvelce izah ettiğim, İttifaklara benzer antlaşmalar imzalanmasına* İtiraz edilmesini doğru bulmam. Tablatlyle, diğer milletlerin de aynı prensiplere dayanan aynı mahiyeti taşıyan antlaşmalar imzalamalarına Rusyanın İtiraz etmemesini beklemek yerinde o-, lur.»
Mac Nelll, geçen martta Brüksel’de imzalanan Batı antlaşmasının bölge blokları siyasetine misal teşldl ettiğine ve bu antlaşmanın münhasıran tedafüi mahiyette ve Birleşmiş Milletler Anayasasına uygun bulunduğuna İşaretle şunları ilâve eylemiştir: «Demokrasilerin her an kabule âmade bulundukları dünya , anlaşması ve müşterek güvenlik yolu kapalı kaldıkça, bölge bloktan antlaşmalarının daha büyük bir şümul ve önem kazanmasını bekllyeblllrlz.n ;
İngiliz Bakanının en şayanı dikkat sözleri bölge anlaşmaları hakkındakl beyanatıdır. Dünyanın bugünkü vaziyeti karşısında -Batı anlaşmasını mütaakıp diğer bölge anlaşmalarına doğra gidileceği görülüyor. Bu anlşmalann tahhakkuku bîr zaman meselesidir. (
Buğday ihracatı
Devlet mübayaaları
Mesulleri meydana çıkarmak için geniş ölçüde tetkikler yapılıyor
Ankara’da kurulacak bir büro tarafından icra edilecek
Ankara 20 — Mâliye müfettişlerince hazırlanan rapora göre, harice buğday İhracı İşinde sorumlu olduk-' lan İddia edilen eski Ticaret, Bakanı Atıf İnanla bu raporda adlan geçen kimseler haklındaki tahkikata Adalet ve Anayasa, komisyonlarından müteşekkil karma komisyon tarafın-dan devam edilmektedir.
Harice buğday «atışı işinde milletvekili nüfusunu kullandığı iddlaslyle âdı geçen Çanakkale Demokrat milletvekili Hüseyin Blngül, İsnatları reddederek, yaptığı 6 bin ton yulaf satışının normal ticaret kaidelerine uygun olduğunu, milletvekili nüfuzuna kullandığı haklındaki İddi» ve isnatları çok gülünç bulduğunu eöy-1 emiştir.
Efkârı umumlyenln vo Meclisin ü-zerinde hassasiyetle durduğu bu işin iç yüzünü bir an evvel aydınlatmak ve mesullerini meydana çıkarmak için geniş ölçüde tetkikler yapılmaktadır.
3 — Erdoğan (F. B)
Cirit:
1 — Melih Kotanca (F. B) *6 M. 01
2 — Ahmet (F. B)
Sırık:
1 — Ahmet Kırlı (F. B) 1 M. 50
2 - Celâdet (F. B).
Neticede Fenerbahçe atletten takımı, Galatasarayın M puvanıno karşı, 116 puvan atarak, ortaya konulan fll-cil kasandı.
ŞAZİ Tezcau Futbol federasyonumuz Amerikanın davetine müspet cevap verdi Ankara 20 (AA) — Haber aldığımıza göre Amerikan Futbol federasyonu tarafından Türle milli takımının Amerlkaya davetine, Beden Terbiye»! Genel müdürlüğünce prensip İtibariyi» muvafakat cevabı verilmiştir.
Olimpiyada gidecek bisikletçilerimiz Ankaîa 20 (AA) — Olimpiyatlara lştlrflk edecek olan Türk milli bisiklet takımını teşkil etmek üzer» kampa alınan gençler, Anlrarada yaptıkları sıkı bir İdmanda, saatte ortalam* 41 kilometre bir sürat elde etmişlerdir.
Bu netice milletlerarası derecelere göre büyiik bir başarı İfade etmektedir.
Bisiklet mllU takımı eeçme müsabakaları başkentte yapılacak vö müsabaka günleri yakında tesblt edilecektir.
Ankara 20 — Koordinasyon teyelinin. müşavir komisyonu tarafından ticari, İktisadî ve malî sahalarda alınması icap eden tedbirleri gösteren 18 rapor hazırlanmıştır.
Bu raporlar arasında en çok ehemmiyet atfedilen; devlet mubayaalarının tek elde toplanması hakkında-ld tetkiktir. Bu mevzu üzerinde çalışan komisyon mesaisini ikmal etmek üzeredir. Bu usul kabul edildiği takdirde milyonlarca liranın kayıbına, bir çok suiistimallere meydan veren bugünkü «İstem, kaldırılacak, bunun yerine daha sıkı bir sistem İkame edilerek merkezi Ankarada olan bir mübayaa bürosu tesis edilecektir.
Bu suretle devlete lâzım olan rnü-bayaa malzemesi her Bakanlıkça ayn ayrı değil, bu büro tarafından eksiltmeye çıkarılacak, bu malzeme en müsait şartlarla temin edilecektir.
Bir kanun mevzuu olan bu işin artırma - eksiltme mevzuatı İle nasıl telif edileceği, meselenin en çetin tarafıdır. Bövlece bir taraftan 500 liralık İş için formaliteye riayet edilirken, diğer taraftan flç kişilik bir heyetin hariçte 60 milyon liralık mubayaada bulunmalarına son verlle-cakttr.
Çindesu baskını
Fuçeu bölgesinde 100 bin kişi öldü
Changhfil 20 (AA) — AFP; Yan resmî kaynaklardan verilen haberlere göre, Fuçeu su baskınında, ölenlerin «ayısı 100,000 dir.
Aynı kaynaklara göre, harab olan binaların sayısı 10,000 dir.
Fuçeu’nun taşlıca büyük oteli yıkılmış ve enkâsı altınÇa 500 kişi ölmüştür.
Bütün umumi hizmetler tatil edilmiştir. _______________
İspanya - İsviçre takımları 3-3 berabere
Zürich 20 (AA) AFB: Bugün Ispanya ile İsviçre futbol takımları arasında burada yapılan Maç 3-3 berabere neticelenmiştir.
Yol vergisi tasarısı
Ankara 20 — Bayındırlık Bakanlığı yol vergisi kanunu tasarısını bugünü lerde Büyük Millet Meclisine «cvkeS decekür, (l
Tasarıya göre vergi herkesin varl( datı ile mütenasip bir nispet dahlv ünde alınacaktır. Tasarıya, çalışan kadınlardan da yol vergisi alınmak için bir madde konmuştur.
Lâyihanın kabulü takdirinde hâlen takriben 31 milyon civarında tahsil edilmekte olan yol vergisi miktarı 260 milyon liraya çıkmış olacaktır. Tasarıda bunlardan başka yollardan fazla geçenlerden de muayyen bir nispet dahilinde vergi tahsili için I bükümler vardır.
21 Haziran 1948
AKSAM
AKŞAMDAN AKŞAMA
Mebus mu, Millet Vekili mi?
Ajans telgrafları arasında hâlâ ikide bir «saylav»...
Bizimkiler «milletvekilli» oluyor da, Fransız milletinin kendine vekil seçtikleri niçin «saylav» oluyor?
Niçin ikisi birden t mebus-• değil?
Kaşlar çatıldı:
— Mebus Arapça.
Sesimizi hafifletip usuLla soruyoruz:
— Millet ve vekil kelimeleri ne dilden? Saylav ise bir cenini sakıt değil mi? Her halde bu mantıksızlığın önüne geçmeli. Halk, «mebus ■ memur - hâkim»» gibi tabirleri kullanmakta devam ediyor.
Resmî dilde: Milletvekili.
Ajans dilinde: Saylav. Halk dilinde: Mebus, Kozmopolit Türkçcde: Depüte! Yahut: Parlâmento âzası.
Hele bir usul var ki, çoğumuzu dalâlete düşürmektedir:
«— Filânca kelime güzel değil... Kevkı okşamıyor. Onun için değiştirmeli, yerine zevki okşıyanını koymalı,
Böyle, bir kıstası havsala nasıl alır? Sizin, yahut benim şahsan beğendiğimiz, beğenmediğimiz kelime, Türkçeden nasıl tard, veya Türkçeye nasıl ilâve edilir?
Öyleyse bir Fransız konkombr' ııı telâffuzunu ruhuna elverişli bulmasın, Larousse'tan hıyarı atsın, bir Alman nahbar'ı, bir Ermeni ahbar’ı, bir Arap kalkaleyi, .bir İngiliz asparagas'ı milli lügatlerden silsin!
Bizimki ona benziyor.
Zararın neresinden dönülse kârdır. İlk merhale: Duralım düşünelim.
Beğen miy en. beğenmediğini silip keyfine uygununu yazıyor. Halbuki dil. içtimaidir. Kelimeler, tarih boyunca edinilmiştir, suratımızdan burnumuzu, gözümüzü, kulağımızı nasıl kesip çıkaramaz; uydurma, yahut başkasına ait burunlar, gözler, kulaklar takamazsak, kelimelerimizi de lügatten öylece çıkarıp atamayız, başkalarını ikame edemeyiz.
Ettik sanırsak dahi: Halk, saylav demez, mebus der...
— ölü Ahmedin kızıyım! - demez.
— Rahmetli annem... Merhum babam.,. Evet efendim... Muhterem efendim... Şöyle teşrif edin... Af buyurursunuz... Kalbime inşirah verdi... Afiyettesiniz inşallah... - der...
Son itirazlar şunlardır:
— Dilimize yabancı lügatler karışmış... Türkeçnin safiyeti bozulmuş.
— Fakat tiplerimiz de tıpkı Orta Asyanınki gibi kalmış mı? Biz Çin hudutlarından Akdeniz kıyılarına gelmiş bir milletiz... Turani ırkın Amerikalılarıyız. On lar gibi bir nısıf küre cihangirliği etmişiz. Beldeler, şehirler fethettiğimiz gibi; egzotik kadınlar, değişik çeşnide kızlar almışız. Burunları, gözleri evlâtlarımızda birer «Garp Türkü tipi hususiyeti» bırakmış: ki «Türkistanı Çini Türkü hususiyeti» nden bambaşka... Dilimiz de böylece, başka-aşmış. Aynı tarihi icaplarla (mektep) gibi (enfiye) gibi kelimelerimiz doğmuş. İraplar mektep deyince yazıhane anlarlar: Mısırlılar enfiyeye burun otu diye öz Türkçe bir tabir kullanırlar, Lâkin enfiye Türkçe, buruıı otu Arapçadır! Çünkü İkisi de tarih boyunca organik şekilde Türkçeye ve Arapçaya girmiştir.
«Zevkimi okşuyor usulünden vazgeçmedikçe, lisanların tarihi mahiyetlerini anlamadıkça bu işin içinden çıkamıyacağız.
Mebus, saylav, milletvekili, parlâmento âzası kargaşalığı sürüp gidecek. Belki bunların hiçbirini beğenmiyen Nureddin Artanı, radyoda ve Nurullah Ataç Ulus gazetesinde beşinci ve altıncı kelimeleri bize hediye edecekler...
Sil lügatten, yaz lügate...
Nerede bu bolluk? Kimin haddine?
Tarihi kelime «mebus» tur.
Millet Meclisi, kendi âzasının «mebus., olduğunu kabul ederse, katar tekrar yoluna girmiş olacak.
Yol- Tarihten aldığı itiyatlarla halkın konuştuğu dildir.
............... (Vâ - Nû>
Çanakkalede ziraî durum
Çanakkale (Akşam) — bu yıl taşlık hububat çok iyidir. Arpa hasadına bağlanmıştır. Devamlı yağmurlar yazlıklar üzerinde de İyi neticeler vermiştir. Umumlyclte toprak uiaJi-sullertnde bolluk vardır.
Yollar
Tütün satışları
Tamir ve inşa için daimî kadroya lüzum görülüyöf
Umum! Meclis Bakırköy âzasının Bakırköy yollarına dair verdikleri sual takriri üzerine geçen cuma günü Mecliste müzakere cereyan ettiğini yazmıştık. Belediye reislik makamı namına reis muavini Salt Koçak, şehir İçinde kaymakamlar tarafından gelen dilekleri karşılamak rnaka-dile verilen tahsisatı İzah etmiş vs Mecliste bu zemin üzerine münakaşa cereyan etmişti.
Bu arada belediyenin öteden beri kullandığı daimi amele meselesine de tema3 edilmiştir. Kazalardan bazıları muayyen btc kadro İle datnıl amele kullanmak suretlle tamire muhtaç olan yolları, mecraları, baca yollarını tamir ettirmekte faydalı gördükleri gibi — amele tedarikinde güçlüğe uğrayan kazalarda — bu kabil inşaat ve tamir işlerini bir müteahhide İhale etmeği faydalı gömlektedirler. Bu va zlyette bulunan kazalar, içinde 20, 30 senelik kıdemli ve ehliyetli ameleler bulunduğu halele bir çoğundan İstifade edilemediği ileri sürülüyor. Bu fikri müdafaa edenlere göre yapılan İşler muayyen olduğundan ve İhtiyaç halinde her vakit amele tedariki de mümkün olduğundan daimi bir mahiyette bir amele kadrosunun ftutha-f az ası lüzumsuzdur.
Buna mukabil, tamir ve inşa İşleri yalnız mevsimlere münhasır olmadığından daim! İşler için el altında bulunacak bir amele kadrosuna İhtiyaç vardır. Bu itibarla daimi amelenin muhafazası lâzım gelmektedir. Belediye, bu iki fikirden birini tercih etmek üzere tetklkata başlamıştır. Yen! sene bütçesi hazırlanmadan evvel yol tamiratı işi halledilecektir.
Hamamlar
Ncw-York 20 (R> — Amerika seçimleri yaklaşmış olduğundan Gallup enstitüsü bütün araştırmalarını bu mevzu etrafında yapmaktadır. Bu senek.1 Cumhurbaşkanı seçimlerine 58 milyon seçmenin iştirak edeceği tesblt edilmiş bulunmaktadır. Halbuki 1344 te bu rakam 48 milyon idi. Aynı zamanda Gallup Amerikan halkına şu suali sormuştur:
— Cumhurbaşkanı seçimleri sizi çok alâkadar ediyor mu?
Bu suale gelen cevaplardan anlaşıldığına göre, yüzde 41 nispetinde bir ehemmiyet verilmekledir. Cevap verenlerin, yüzde ellisi «hayır» psk az ehemmiyet veriyoruz» demiştir.
Muhtemel namzetler etrafında da araştırmalar nihayet bulmuştur. Demokratların namzedi olan Başkan Truman'ın en kuvvetli devri 1545 senesinin iptidasında idi. O vakitler o. reylerin yüzde seksen yedisini topluyordu. 1946 da ise bu rakam yüzde otuz İkiye düşmüştü. Fakat sonradan sendika şefi Lewls‘e karşL takındığı tavır ve Rüyaya karşı takibettlği şiddetli politika lehteki reyleri arttırmış ve 19+7 senesinin eylül ayında Başkan Truman yeniden yüzde altmış nispetinde rey toplamıştır. __
1948 senesinin nisan ayında Filistin meselesi hakkında aldığı karar-iac İle bu rakam yeniden yüzde otuz altıyı düşüyordu. En son İstatistikler Truman'ın lehinde yüzde otuz dokuz rey bulunduğunu kaydetmektedirler.
Dewey*ın hayatı
Birleşik Amerlkada yakında yapılacak Başkan seçimi İçin Cumhuriyet partisi tarafında bu makama Gösterilen namzet listesinin başında gelen şahıslardan birisi de Thomas E. De-»ey'dir. 1944 senesi seçimlerinde de başkanlığa namzet gösterilmiş, fakat o zaman Pratiklin D. Rooscvelt'ln makama dördüncü, defa seçilmesi üzerine kaybetmiştir . Dewey, Ameri-kada başkanlığa geçmiş olan her İki Rooseveltt bu makamın tabii birer namzet! yapan, ve Amerikan hükümeti vazifeleri arasında en yükseği sayılan, New -York vallillğtnde 8 sene müdetle bulunmuştur. Dewey, aynı zamanda harbden evvel Amerl-kada bir çok halk düşmanlarının ta-klbettirllerek yakalatılmasın! temin etmekle şöhret kazanmıştır.
Bugün 46 yaşında olan Dewey, başkanlık için gösterilen diğer namzetlere nazaran 10, 20 yaşa küçüktür. Cumhuriyet partisi mensupları arasında «Yenilik taraftarları gnıpun lideri» diye anılan Dewey aşırı kon-servatlvlerle liberaller grupunun arasında mutedil fikirleri olan bir adamdır. Cumhuriyet Parttslnln başkanı ve ayni zamanda New - York şehri valisi olmak doiayuile Dewey, gerek Amerika dahilinde, gerekse hariçte, bir çok diplomatlar va İleri mevkilerde hükümet adamlarlle mühim beynelmilel meseleleri müzakere vo tedklk etmek fırsatını bulmuştur.
Bir müddet evvel Dewe7, harici politika hakkmda fikir ve prensiplerini kati ve çekinmeden açıklamıştır. Geçenlerde New - York şehrinin merkezi olan Albany'de bir konuşma yapan Dewey, yeni bir dünya harbine sed çekebilmek maksadUs Birleşik Amerikanın kuvvetlenmesini sağlı-yacalc dört program teklifinde bulunmuştur. Bu dört madde, Amerikan hava kuvvetlerinin geniş mikyasta kuvvetlendirilmesi, yeni ve daha vâsi bir entelicens servisinin kurulması, diplomatik münasebetlerin genişletilmesi vo dünyanın sulbe kavuşmasında mühim bir rol oynıyacak olan Uzak Şarktaki milletlerin hürriyetinin temini bakımından şümullü bir Avrupa ve Uzak Şark kalkınma programının teslat idi.
Dewey, bldayettenberi, Marahall plânı taraftan olmuş ve Türklyeye yardım proğramuıı bilhassa desteklemiştir. Ayni zamanda, hart) dola-yıslls yerlerini değiştiren kimselere yardım sebeblle. Amerikan muhaceret kanunlarının da daha mûlâyim bir duruma sokulması üzerinde defalarca ısrarla durmuştur. Avrupada bir federasyon kurulması fikrini İki defa ortaya atan yine Dewey olmuştur. Kendisi Amerlkada kuvvetli bir ordu teşkilâtı kurulması taraftan olup hattâ beynelmilel bir ordu yetiştirilmesi prenslplne dahi kuvvetle İnanmaktadır.
Dewey’nln ortaya atmış olduğu bu prensipler. Amerikanın dışişleri siyasetinde ftfcli'lç,rine daimA büyük bir ehemmiyet atfedilen ve hâlân Dışiş-
Alaturka hamamlar ıslah edilecek
Alaturka hamamların hüsnü muhafazası ve temizliği hakkında bir talimatname mevcut olmakla beraber hamamların yapılış tarzı modern tarzda temizliğin yapılmasına İmkân vermemektedir. Belediye, alaturka hamamların ıslahı hususunda yeni bir talimatname hazırlamağa karar vermiştir. Yeni talimatname belediye sagbk ve hıfzısıhha mlitehassıslarlle birlikte İmar müdürlüğü tarafından hazırlanacaktır. Ancak bu tadilâtın zamanla yapılması mümkün olduğundan talimatname Umumi Mecliste müzakere ve kabul edildikten sonra hamamlara tadilât İçin uzun müddet verilecektir. Islah edllemlyecek olan hamamların İşlemesine müsaade edilmeyecektir.
Keçi ve manda eti Aatan dükkânlar
Umumi Meclis tarafından verilen karar üzerine keçi vo manda satacak olan kasap dükkânlarının manda ve keçi eti sattıklarını İlân edebilmeleri için dükkânlarına İki santimetre kalınlığında bir lâvha asmağa mecbur olacaklardır.
Belediye Meclisinin bu kararı üzerine bugünlerde bütün kasap dükkânlarına tebligat yapacak ve içlerinde koyun ya sığır etinden başka manda ve keçi satacakların behemehal bu levhaları kullanmağa mecbur olacaklarını bildirecektir. Manda ve keçi eti satmalarına rağmen bu levhayı kullanmayan kasaplar hakkında takibat yapılacaktır.
Belediye iktisat işleri müdür muavini
Belediye İktisat İşleri müdür muavini B. Emin Erer Ankaraya gitmiştir. İçişleri Bakanlığı, büyük şehirlerin et İhtiyacını temin maksada e Ticaret Bakanlığı tarafından kurulmasına karar verilen et şirketine lştlrâk edecek belediyelerin durumu Ue meşgul olmak üzero bakanlıkta bir komisyon teşkil etmiştir. B. Emin Erer bu komisyonda İstanbul belediyesini temsil edecektir.
Ankara tıp fakültesi inşaatı
Ankara 19 — B. M. Meclisinden alman 800 bin ltralık ödenek He Ankara Tıp fakültesinin anatomi kısmının bir kısım İnşaatı yapılmış, asıl fakülte binası müteahhidi® çıkan bir İhtilâf yüzünden bir buçuk seneden-berl durdurulmuş bulunuyordu. Halen Bayındırlık Bakanlığı müteahhidin olan mukaveleyi bozmuş ve fakülte binası İnşaatını mütcahhld nam ve hesabına 9.432.444 liraya ihaleye çıkarmıştır.
talikada Cumhurbaşkanı seçimi hazırlıkları
Gallup enstitüsünün bir anketine gelen cevaplar -Cumhuriyetçi namzed Ûewey’in hayatı
leri Bakanlığı Müşaviri olan tanınmış papazlardan, çok samimi arkadaşı John Poster Dıılles tarafından desteklemektedir.
•Davey, tam manasile eski bir Amerikan ailesine mensuptur. Bir Har-vavd üniversitesi mezunu olan büyük babası «Mkdwest> de öğretmenlik yap maktadır. Dewey yer Amerikalı gibi çok çalışmak prensipine göre yetiştirilmiştir. tik tahsil devrelerinde, aynı zamanda bir gazetede abonman satış işleri İle uğraşmakta idi. Sonraları bir şeker fabrikasında ve babasının matbaasında merettlp olarak da çalışmıştır. Bu sahalarda çalışarak dürüstlüğün. tevazuun kıymetini takdir etmekte gecikmiş olan Dewey bugünkü Amerikan sistemini daha İyi bir şekilde takdir edebilmesinde başlıca amiller olmuştur.
Bu turada yetişen Tom Dcwey 16 yaşma geldiği sene Mlchigan üniversitesinde bir sene tahsil yapabilecek kadar bir para kazanmıştı. Üniversitede en çalışkan talebeler derecesine yükselmiş, fevkalâde söz söylemesini öğrenmiş, üniversite gazetesine yazılar yazmağa başlamış ve talebe birliği reisi olmuştu. Üniversitede ayrıca müzik öğretmeninin ısrarı üzerine zaten güzel olan seslhl daha fazla İlerletmişti.
Dewey, nihayet «Columblaı üniversitesi hukuk fakültesine devam etmiş, aynı zamanda şarkı söyllyerek hayatını da kazanmağa koyulmuştur. Üniversiteden 1925 senesinde mezun olarak aynı seno New - York'ta bir avukatm yazıhanesinde çalışmağa başlamıştır. 1931 da Nevz - York kazaları hâkimlerinden birinin muavinliği vazifesine tâyin edilmişti. Zeki, ve yakışıklı olması haseblle, az zamanda mahkeme salonlarında olduğu kadar sosyal toplantılarda da aranan ve sevilen bir şahsiyet olmuştu. Amerlkada tanınmış gazetecilerden birisi Devre? İçin «O şimdiye kadar-tesadüf ettiğim adamların en zeki ve İşlek kafalısı olanıdır, demiştir. Yine başka bir mecmua da onun kabiliyetlerinden, sakin, tertipli ve fevkalâde becerikli olduğundan bahsetmektedirler.
Amerlkada bu kadar genç yaşta ve Dewey’nln geçirdiği hayat şartları içinde bu derece yükselerek meşhur olan pek az kimse vardır.
Doğuştan bir mücadeleci olan De-v.ey İçin doğru İle hatayı ayırdetmek hiç de zor olmıyan bir meseledir. Müddeiumumiliği sırasında alâkadar olduğu dâvalarda elde ettiği muvaffakiyetler Amerikan hukuk sahasında eşsizdir.
Dewey‘yt Amerlkadakl bugünkü mevkie yükselterek onu halk arasında âdeta bir kahraman yapan müd-delumum'liğl esnasında İşlenen cinayetleri büyük azimle taklbetmeal ve meydana çıkarmasıdır. New-York şehrinde müthiş bir yeraltı faaliyeti olduğunu sezen Dewey meseleyi yakından etüd etmiş ve bu gansgster faaliyetini önlemek İçin çareler bulmuştur. Dcv.’ey’nln gangsterlerle bu şekilde yaptığı mücadele, az zamanda faydalı neticelerini vermiş ve kendisini de bu 3ahada bir şampiyon mevkiine yükseltmiştir.
De w ey, evvelâ bütün bu yeraltı teşkilâtına dahil olan şahısları toplattı. O zamana kadar gizli kalmış olan yeraltı teşkilâtına alt sırlan bunlardan Öğrendi. Bunu müteakip asıl mücrimlerin tevkifine başlandı. Bu arada Dewey, kumarhaneleri ve gerek hükümete gerekse büyük İş adamlarına şantaj yapanların taharri vo mücadelesine başldı ve teşebbüsünde nıuvffak oldu. Bu mücadelesi meya-nında tevkif ettiği adamlardan biri de, (Amerlkada bir Nazi teşkilâtının führerl Frltz Kulın'dur.
Devey'nln de herkes gibi muvaffa-kıyetslzlikleri olmuştur, fakat o azim ve İradesi sayesinde hiç bir zaman hâdiselere mağlûp olmamış, işin" ısrarla davam etmiştir. Dewey"nln bu mühim karakteri belki de bu sene içinde Amerikanın Başkanı olarak seçilmesine sebep teşkil edecektir. Dev,-ey İki sene süren bir taharriden sonra N«w - York'un İleri gelen politikacısı ve en müthiş canilerinden biri olan «Jİmmy Hlnes. I yakalatmaya ve mahkemeye aevketmeğe muvaffak olmuştur, Fakat aylarca süren mahkemelerden sonra Hlnes'İn suçsuz olduğuna hükmedilince, Dewey nln mesai arkadaşları fena halde şaşırmışlar ve canlan sıkılmıştır. Bu hali gören Dowey, arkadaşlarına hitaben. «Bu mesele daha bitmemiştir.
(ArkAM T net rahlfeüe»
Amerikalıların almak istediği tütünler
On iki milyon kilo tütün satın almak üzere Amerikalıların yaptıkları müracaat üzerine Tekel İdaresinin idare ettiği müzakereler henüz kesin bîr neticeye bağlanamamıştır. Amerikalıların teklif ettikleri ftatla Tekelin İsrar ettiği flat arasında 12 sentlik bir fark mevcuttur. Bu fark son günlerde yapılan bir temastan sonra 9 sente inmiştir. İki taraf da andaki farkı telâfi eylemek üzere hiçbir fedakârlığa katlanmamışlardır.
Isveçle ticaret anlaşmamız
Bu ayın 15 inden beri meriyete girmiş olan Türk - İsveç ticaret ve tediye anlaşması İthalâtçı ve ihracatçı tacirlerimizle sanayicilerimiz tarafından memnunlukla karşılanmıştır. Belirtildiğine göre bu suretle bir müddettenberl her İki tarafın da dolar yokluğu yüzünden İnkıtaa uğramış olan alışverişlerinde yeniden bLr canlanma görülecektir, tı-veçle memleketimiz arasındaki ticari münasebatta ithalâtımız kâğıt, makine ve akşamı, tıbbi ve cerrahi âlftt ve maden direği gibi zaruri maddelere, ihracatımız da av derileri ve kürkleri, kuru meyva, tütün ve fındık gibi mühim maddelere dayanmaktadır. İthalâtımızda fayda göreceğimiz nispette ihracatımızda da bu yıl elimizde kalan tütün ve fındık gibi mallan satmaktan piyasanın ferahlık duyacağı belirtilmektedir.
İncir, üzüm
izmir de alivre sauışlara başlandı
İzmir — İncir ve üzümde yeni İş mevsimi gelip çatmıştır. Her nekadar henüz asgari ihraç Hatları tesblt edilmemiş ise do bir çok firma ürürn-do vo bilhassa incirde alivre satışlara başlamışlardır, şimdilik yapılmakta olan satışlar küçük partilere aittir He nüz büyük satışlar yoktur.
Bununla beraber büyük bir satış için temaslar yapıldığı da piyasada İsrarla söylenmekledir.
Bu temasların, kooperatifler birliği umum müdürü Selâhaddln Çuh-rukun Londrada İngiliz iaşe nezaretine yaptığı bir nezaket ziyaretiyle İlgili olduğu ileriye sürülmekte, mamafih yeni satışlar için tngilizlet bakımından mevsimin henüz gelmemiş olduğu ilâve edilmektedir.
Tekelin doğu illerinde inşaatı
Doğu bölgeleri İmar ve kalkınma hareketine İştirak etmiş olan Tekel İdaresi geçen sene Diyarbakır ve Vanda modern idare binaları İnşasına başlamıştı. Bunlardan Diyarbakır başmüdürlük binası ve muamelât ambarlarının inşaatı İlerlemektedir.
Yakında Siirt ve Van binalarının da ikmal İşlerine girişilecek ve bu binalar sene sonuna kadar kullanılmaya elverişli hale sokulacaktır.
Diğer taraftan Tekelde son bir yıl İçinde artan inşaat faaliyeti işçi sa-yuı üzerine de tesir etmiştir.
Hâlen muhtelif İş yerlerinde 5200 İşletme İşçisi çalışmaktadır, önümüzdeki aylarda bir loşun İnşaat bitip İmalât tevsi edilince bunların sayısının da artacağı bildirilmektedir.
Şişli tramvay kavisi
şişil tramvay istasyonu, yeni yapılmakta olan Şişli camisinin önünde bulunmakta ve burada bir kavis taş-« kil etmektedir. Caminin ötrtı yeşil salla iıallnl alacağından, kavsin buradan kaldırılması vo gidiş geliş hatlarının ğûminin arkasından geçirilmesi kararlaştırılmıştır. Bu husustaki plân İmar müdürlüğü tarafından hazırlanmıştır.
Plân Umumî Meclis tarafından kabul edildikten sonra Tramvay İdaresi tarafından İnşaata başlanacaktır.
Amerikaya krom götüren şileplerimiz
Devlet Denizyolları İdaresinin «Yozgat» şilebi iskenderundan yüklediği 6000 ton kromla dflm FUâdelfl-yaya müteveccihen hareket etmiştir.
«Kastamonu» şilebi de bugün 4000 ton kromla Filâdelflyaya varacaktır. Her Ud gemi de yüklerini boşaltınca New - Yorktan askeri yardım mal-zemMî al'.p geleceklerdir.
Sahih» t
İSTANBUL HZIYATİ
Yine zam dedikoduları
Bizim Elektrik idaresi eli kula-
ğa atmış, gene eski gazelini yanık yanık okumağa başlamış. Mahut gazel malûm: «İdare za-rarediyor, elektrik ve tramvay ücretlerine zam yapmak lâzım-.
Oledenberi aynı nakarat tekrarlanıyor. İdarenin bundan evvel yaptığı zam teklifini hükümet kabul etmemişti. Omuzlarındaki ağır yiik altında zaten belini ıloğrultamıyan vatandaşa yeni külfetler yüklemeksizin. masraflardan kısmak suretiyle açık kapamak üzere tasarruf, tensikat yolları ariyan hükümet, Elektrik idaresinin zam teklifini elbette kabul edemezdi.
İstek reddedildi, fakat ısmarlanan malzemenin bedellerini ödemesi için İdareye bir buçuk milyon lira borç verildi.
Ö zaman buna razı olan İdare
yi cephesi olduğunu da unutma-
mak gerek. Hayatın ucuzlatıla-ıruyacağı söyleniyor, fiat yükselişlerinin de önüne geçilemiyor; bu kargaşalık arasında resmi ağızlardan bir de zam lâkırdısının duyulması, bezgin halkın kesesiyle beraber maneviyatını da büsbütün sarsar, küstürür. Böyle bir vebal altına girmeyi göze a-laıı idare âmirlerinin nasıl bir zihniyetle hareket ettiklerine akıl ermiyor ve bu hareketi akıl almıyor.
Hani ya, bundan evvelki zam teklifinin ve hükümetten istik-
raz meselesinin Şehir meclisinde müzakeresi esnasında âzadan bir çoğu İdarenin zarar iddiasını reddetmişler, teşkilâtta fuzuli masraflar, israflar olduğunu ileri sürmüşler, esaslı bir tasarrufla bütçenin düzelebileceğim söylemişlerdi. Gene o »aman, E.T.T. idaresinin teşkilâtını, kazancım, masraflarını tetkik ederek tasarruf yollarım aramak ve bu hususta bir rapor hazırlamak üzere Meclis âzasından müteşekkil bir komisyon teşkil edilmişti. Bu komisyonun faaliyetinden bir haber çıkmadı. Ne oldu? Tetkikler tamamlandı mı? Tasarruf imkânları bulunamadı mı? Yoksa incelemeler hâlâ sürüp gidiyor mu?
Gazetelerden öğrendiğimize göre, İdarenin yeni zam isteği. Partide Şehir meclisi âzasıııııı da iştirakiyle yapılan toplantıda görüşülmüş ve üyeler, halkın esasen büyük bir geçim zorluğu içinde bulunması dolayısiyle e-lcktrik ve nakil vasıtaları ücretlerine zam yapılmasının doğru olamıyacağmı söylemişler. Mütalâaları elbette doğru, yerinde, fakat sağlam değil. Teşkilâtta esaslı tetkiklerin yapılması, varsa fü-zuli masrafların, israfların meydana çıkarılması, tasarruf imkânlarının tesbiti icab eder.
Bütçe tahsisatını İstanbul halkının kesesinden aldığı halde muamele bakımından hükümete bağlı olmasına dayanarak ikide birde zamdan bahseden İdare ancak bu suretle susturulabilir.
Cemal Refik
Anıt - Kabir inşaatı
Ankara 20 (Akşam) — Anıt - kabir inşaatına, alınan «on tedbirlerle, göçen yıldaki gecikmeyi telâfi edecek şe kilde hazırlanan yeni İş programına göre süratle devam İmkânı sağlanmıştır. Bu yıl İçinde asıl moaaylk kıa-tnının betonarme, radye Jenerol w temel İnşaatı yapılacak ve ayrıca giriş yolunun, nöbetçi kulübelerinin, asker kışlalarının İnşasına devam o lunacaktır.
Prof. Dr.
Şevket Salih Sosyal
3 ay müddetle tetklkatta buluruna! üzere Avrupaya gitmiştir.
21 Haziran
S tıHı 4
j Evvel zaman içinde
«■ t ■■■ »I I ■■■■■■ M» ■»» ••••■■I ••>■»■■« ■■»■■■«■■■■»■■■■■■•■»•■■» •»«■■«■■■■■»■»»»■■I
Paris hâtıraları
Maginot hattı — On «en» didişme — İtirazlar — Radikallerin vaziyeti
«İktibas hakkı mahfuzdur»
Galiplerdir kl tecavüze uğramağa namzettirler. Binaenaleyh onların iıer peyden evvel «Hazır ol cenge eğer İster isen sulbü salftlı» demeleri ve çalışmaları bir borçtur, diyen bazı atalı Fransız ricali (19İ( lift 1018) Birinci harbi umumiden sonra: «Kendimizi toparlayalım; memleketimize karşı borçlu olduğumuz vazifelere sarılalım» dediler. Bu cereyanın başında mösyö Paul Palnlevö bulundu; Ve: 1919 senesinden İtibaren tâ vefatına kadar memleketinin yeni bir istilâdan korunması ve mü-drfnsı işiyle uğraşmaktan bir an hâli kalmadı «Maginot» hattının projelerin! o İhzar ettirdi: en ufak teferruata kadar bizzat uğragtı-, (bu bM-Inncidarda mösyö Patnlevi Başvekl-lette bulunuyordu).
On sene didişme
On «ene devam edan bu didişmelerden sonra bu hazırlanan proje halikındaki kanun (385Ö) numara ve 115 kânunuevvel 16391 tarihi ile Fransa Meclisi Mtbusanına tevdi olunabilirdi. Bin m (işkil âtla Meclisten çıktı. Bu sırada mösyö Tardleu Başvekâletteydi; Harbiye nezaretinde do mösyö Maginot vardı. Fransa gibi kelimenin ber mânaslle büyük bir memlekette; memleketin hayatına taallûk eden an mühim bir mesele üzerinde nasıl olup ta senelerce didişildi? Boylere İzah edilebilir:
Çünkü bilen bllmlyen herkes işe kanşu «Arazi Üstünde plânı biz de tetkik edeceğiz» diyorlardı ve bu adamlar ne mühendis ne de asker Kiler, yalnız politikacı İdiler işi nazariyat, va münakalata boğuyorlardı. Bebtp olarak da birine! keşif raporunda (3 Uk B1 milyar frank Istenmestydl Lüksa tahammül edemeyiz, bu parayı veremeyiz. demekle kalmıyor, halkı da idini ediyorlardı.
Bu politika oyunun da muvaffak olmalarını kolaylaştıran Wr sebep de Fransanm harbden sonra ve her mânada kendirin! toparlıyamamasıydı. Ve nasıl derlenip toparlanacaklarda? Bir türlü bu iş üzerinde İttifak edemiyorlardı. Bu ihmalden korkan salâhiyet sahibi mütehassıslardan bir çoğu; ezcümle general «Jofre» 1622 de; general «Oulllaumals» 1627 de: ve bu tarihte Fransa erkânı harblyesfrıin neşriyat yollle ortaya attıkları (ar-gument) lan kimse okumuyordu bile. Bu da hatır nlsanımdır: Kanun projesi Meclise geldiği zaman muhalifler ve muhalif partileT hükümet! m uvaifakıye tllzllRe uğratmak için ne mümkünse yapmışlardı.
Elebaşılar
Bu tâbir caizse eğer, şöylece ifade olunabilir: Bu cereyanın başında iki adam vardı: mösyö «Renodol' ve möstö tBornen) Bağırdılar «istihkâm mı?? Düşmanı şüpheye mi düşüreceksiniz? Maginot Üstünden tayyareleri geçlrmiyecek kadar yüksek mi olacRk? diye feryat ettiler Fakat hükümet de feryat ve İnat etmişti; 1931 de »tkl milyar beş yüz milyon»
SEMİH MÜMTAZ S.
franklık birin al krediyi Meclisten aldı. (Hükümette bu adamlar vardı. Lava! - Tardleu - Cheron - Maginot baylar).
Aynı zamanda efkârı umumlyeyl de lehine celbetmeğe muvaffak olan hükümet oldukça kuvvetli bir kitleye dayandığı İçin radika) sosyalist fırkasındaki müfritlerin çoğalmasına rağmen reisleri mevkiinde bulunan mösyö «Herrlot» bu projeyi kabul etmek sorunda kalmıştı; (3 kânunuevvel 1931). Mal! buhranın başı olan 1928 dan beri bir hayli müşkülâtı ihdas töhmetlle memleketteki eski mevkilerini kaybetmeğe başhyan radikal sosyalistler; içlerinde Jon Türk ismini alan müfritlerin peşine takılarak mevkilerini takviye edeceklerine inandıkları için 1932 İntihabında mösyö Blum'un sosyalist partislle birleşmek yolunu buldular ve böyle-oe daha sola kayarak hattâ kencU nemzetlerlni çekmek bahasına komünistleri hayal etmedikleri bir hakikat içine attılar. Demek istiyorum kl eenelerden beridir adedini dörtten bir fazlaya çıkaramıyan komünist mebusları bu sayede birden yetmiş dört adedine iblâğ eylediler. Zira, dertleri her ne pahasına oluma olsun kendi muhaliflerine: yan! radikallerden
hemen sonra sağda kalan partilere galebe etmekti Bu oyunda da mösyö Janzey fle M. Cot gecelerini gündüze kat M ar ve iyi btr iş gördük rannfyle yan gelip yattılar (Mevktt iktidar? geldikten sonra neler yaptılar?» Bundan bir sonraki yazıda muhterem karilerime arzedereğim
S, M. S.
Liselerde olgunluk imtihanları
Ankara îö (Akşam) — Liselerde olgunluk imtihanları bu ayın 22 sinde bağlıyacaktır İmtihanlar ikişer gün ara ile ayın 28 ine kadar devam ede-oekttr.
Bir tesadüfle
ZENGİN
veya
lURDUMÜZVN
Hava Kuvvetlerine yardım etmiş bulunmak
E A K A T
herhalde bir şey kaybetmiş sayılmamak..
İçte bu bir
Millî Piyango
bileti
’ almak demektir. -
Paulette Goddard ve Gary Cooper tarafından geçende çevrilen filimden bir sahne
..mı
fiaym Kadıköy halkının ısrarı ve umum! arzu üzerine
Büyük Lübnan Trupu
N ADİ YA ve Arkadaşları
Eıı akşam saat 21,30 da
KAdtköy SÜREYYA Bahçesinde
Yalnız 200 numaralı koltuk gündüzden satılmaktadır.
Şişman adam
şöhretli Fransız viyolonisti Jacçues Thibaud «Bir keman konuşuyor.» adile neşrettiği güzel bir kitapla hâtıraların] müzik dünyasına sundu. t°] Bugünkü yazımın mevzuunu, hattâ başlığım bu kitabın pek carip zahireleri arasından seçtim. Büyılk viyolonistin hayatında mühim bir karşılaşmanın, onun sanat hayatına müessir olan bir tesadüfün hikâyesini kendi dilinden dlnltyeceğiz.
Jacques Thibaud, (Bordeauz) lu-dur. Babası şehrin senfoni orkestralarında solistlik vazifesin! uzun yıllar başarile yapmış, bir felç neticesi bütün faaliyetini hocalığa vakfetmek' mecburiyetinde kalmış yüksek bir kemancıydı. Babasının tsteğile önceleri piyanoya çalışan ve az zaman senra kendi arzuslle keman etüdüne dört elle sarılan küçük Jacques ilk konserini on bir yaşında iken An-gersle vermişti. Aynı yt! İçinde Bor-deaux’da Balnte - Oâclle senfoni orkestram refakatinde W1enlawakl'nln keman konçertoslle Zarzlckl'nln mazurkasını va Svendsen’ln romance’ını çalmıştı. Şimdi J Thibaud anlatıyor: cO akşam, yemek esnasında babama bir telgraf getirdiler Açtı; okudu, ve’ gözlerin! ondan ayıramaz oldu, gülümsemesi, bir faciayı yahut nfthoş herhangi bir ihtimali uzaklaştırıyordu. Herhnlde iyi bir haber..
— Amcamdan mı? diye sordum
— Hayır...»
Küçük Jacpues bu telgrafın kimlerden geleceğini düşünerek çocuk tecessüslle bir çok isimler sıralıyor. Fakat babası hepsine «hayır...» diye cevap veriyor. Yalnız sonunda şu kari arcık çıtlatıyor;
«— Bu telgraf. Bordeauz'ya geleceğini haber veren şişman bir adamdan.. üç haftaya varmaz burada olacak
Şişman bir adam? Bu bir şey ifade etmiyordu.
— Peki, bu şişman adam kim?
— Onu sana Föyllyemem. şişman bir adam hepsi bu kadar._ yatanda görürsün.»
Bordeantada iki aenfonlk teşekkül vardı- Fll&monl orirestrarila Batnte -CCclle orkestrası. Küçük Jscçues bu her İki orkestranın birinci kemanları arasında yer almıştı. O yıl içinde Bach, Beethoven re Brahma konçertolarını çalmak «ürettie çok çetin bir imtihan geçirmişti Bu parlak başarıdan bir hafta sonraki pazar günü Mozart'ın bir konçertosunu çalmağa hazırlanıyordu. Fakat babası:
«— Gelecek pazar boş değil; dedi. Ümitsizce:
— Bo? değil mi? diye sordnm. Kim çalacak?
Babam parmağını dudağına götürdü
— Sus...
— Babacığım, rica ederim; kimin çalacağını söyle bana.
— Pazar günü çalacak olan vtyo-lonlst «ana bahsettiğim j şişman
•— Gaıgara etmem dar dururdum amma zokayı yuttum I
•— Zoka nedir. Selim?...
— Lügatinde eksik kalsın devam etl~
— Evde bir ay müddetle aşağı kata inmem şöyle dursun odamdan çıkmamı menetti. Ne olur n* olmaz belki tostun bulur telefon ederim diye sofadaki telefonun telini kestirdi. Ben zaten hartaydım Ağır bir grip geçiriyordum. Ateşim tarta bulmuştu Buna rağmen herifte merhamet •ılır .
• Yatağımın baş ucundan ayrılmıyor ikide bir o kocaman sağ elini tık nefes göğsüme bastırarak beni dalgınlıktan zorla uyandırıyor, soruyor:
t— Rüyanda onu gördün!-.- Neden
AŞK VE MACERA ROMANI
Fason NİHAİ K ARAM Aö ARALI Tefrika No. Ö0
gördün?... Ne dedi «ana?... N« yaptı sana?
«Ben tabi! ağlıyorum... Aaıcık merhamete gelir oluyor.
(— Kabahat bizde. — diyor. — Gözümüzün bebeği gibi göaönünde tutmabydık «eni... Biz bulduk da bunadık... .
• Fakat bu uysallığı pek kısa sürüyor. Gen* üzerime doğru yürüyor.
«— Ne dediydi sana?... Ne yaptıy-dı sanat... Nasıl bahtıydı «anal
4— Bana bakmadıydı... Bana bir şey yapmadaydı?...
r— Nerede yatırdıydı sen!?... Neler aniattıydı sana?... Aranı »da evet efendim, eepet efendim, gelsin İngilizce... Bari seni ona Vermeli... lüani Birinizi mağrlbe, birinizi meş-rike «flrmeül... İkinizi de bir kazan-
da kaynat malı!...
•Ne y&psam onu teskin edemiyordum. Ya) varıyordum, ağlıyordum . Gene de kendime lnandıranuyor-dum... Huzuruna tahammül edemeyişim yok mu?... Elini bana değdirecek diye tüylerim diken diken. . Kuşkulanıyordu tabii... Onu sevdiğime hükmediyordu « Masum bir tavırla avuçlarını açıp kaşlarını kaldırarak Belime baktı.) Olacak şey mi? Nasıl «evermişim (o serseriyi diyecekti. dili varmadı.) o âvâreyi?
İçin için «öylendi:
■— Yatan kıvırırken sesim titremese!... Nasıl mı «evermişim?. . Romeo“yu Julletln aevdlğ! gibi... Ley-lânin Mecnunu revdlğl gibi...»
Ve, «eaine daha İnandırıcı bir eda varmeğe çalışarak devam etti:
_ Topu topu iki günlük tanıdık.... Hem bana kendi ağsıyla itiraf etti, çapkının biri olduğunu... Odasının duvarlarında boydan boya kadın resimler! vardı .. 8en de bekftreın amma senin odanda yok...
Belim, yüksek eeste bir lahavle çekerek:
— Mevmıun dışına çıkmasan olmaz mı? - dedi.
— Mevzuun dışına çıkmıyorum kl Mevzu demek o demek... Büiiin gö
rültü Orhanın yüzünden kopmadı ouî... Onu öldürtmekle beni tehdit ediyordu. Bir gün de gözlerimin içine bakarak onu temi2e havale ettiğini haber verdi,.. Ben ağlamağa başladım, kudurdu... »Beni de öldürürsen diye korkumdan ağlıyorum» dedim Pis pis güldü. Hissettim kl «ıra bana geldi...
«KUitiemlyeylm diye ara kapısının anahtarını atmıştı. Oece uyanıyorum, cnıı odamda buluverince, ödüm kopuyor, bağırıyorum. O, kocaman sağ eliyle ağzımı tıkamak istlyerek üzerime yürüyor... Kendimi kaybediyorum...
Belim, hnreketslslllrten bunalmışca-sına içini çekerek koltuktan kalktı; gene bir İki dolaşıp yazı masasının karşısındaki avluya açılan camlı kapıya sırtını verdi; «on rötuştan yapılan bir intikam heykeli gibi kaskatı durdu. Siyah gözlerinin acayip pırıltın da olmasa, insan onu hakikaten heykel zannedecek...
Zeynep, önündeki viski şişesine uzandı; bir solukta bir kaç yııdum çrkti;
— Acı kahve hikâyesin! bir türlü unııtamıyordıım. Ben! zehlrllyecek korkusuyla ağzıma meyvndan gayri bir şey koyamaz olmuştum... Bımdını
adamdır, şimdi rahatladın mı?
— Şişman adam... Şişman adam.,, diye bir düzüye tekrarlıyorum. Bu dünyada o kadar çok şişman adam var kil
— Evet, fakat boylerinin bir eşi daha yok...
Bahis mevzuu konserden İki gün evvel babam beni filârmoniğe götürdü o gün prova vardı. Sahneye çıktığımda biri ayakta şişman, öbürü piyanoda çok zayıf iki adam gördüm. Şişman adam o kadar şişmandı kl elinde oyuncak gibi tuttuğu komanı, insan güçlükle farkedlyordu; yayı’ tutan diğer ellle de havada çılgın arabeskler çiziyor, ve aynı zurnanda o çok zayıf adama bazı İzahlarda bulunuyordu. Dört beş metre ötedeki bir sandalyeye sessizce İliştim Ve babamın kulağına usulca fısıldadım:
— Çok şükür, müziğin İyice beslediği bir adam görebildim
— Sus... dedi. Sesini kesecek misin? İleride ona benzeşen keşke .
Babam bent köşemde tek başıma bıraktı, onların yanına gitti Sonra piyanistin yanma geçti oturdu; sahl-felerl çevirmeğe başladı.- Bam pelince. — İtiraf etmeliyim kl — İlk dikkatimi çeken şey. şişman adamın aslan kafasını andıran başı oldu. Göbeği de. sadece maddî değil, belki de mânevi ve ruhani bir Iştlhanm delili gibi gözümde yer almakta gecikmedi.. İçinde ruh taşıyan göbekler vardır; yemin ederim kİ onunki de bunlardan biriydi! Fakat çok iyi tanıdığım bir Romansın ilk Üç notasını havaya fırlattığı vakit nasıl sarsılmış, nasıl müthiş bir heyecan gecInn-ıIMnv Bvendsen'ln romansı
Kendi kendime- Bak! Bak! • yordum r.»den acaba benim çnh’-ğım parçayı çalıyor?
Bu musikinin büyüsü bende o kadar derinlere işlemişti kİ o vakte kadar ne olmıyacak. ne boş lhtlrariar peşinde koştuğumu □ an anlayıver-mlştlm. «Böyle çalamıyacak olduktan sonra keman çalmak neyr yarar?» diye düşünüyordum Bir acemi için pek tabi! olan mahviyet ve tevazu fakat bundan sonra ne olduğunu imkânı yok tasavvur edemezsiniz şişman odam Zarricekl'nin mazürkasını kü-çalmnğa başlamaz mı? Kendim! küçümseme hi’ai birdenbire çılgın bir hiddet şeklini aldı. Beni zehirlemek için mİ buraya sürüklemişler, h Bu korkunç mukayesenin rükû altında çökmek için mİ buraya gelmiştim? Hayır! Hayırl Bn yaptığını şişman adamın yanına mrakmıyacatrtım. Oenç bir müzisyenin şevk ve hayretin! hor görmeğe — hem de bövie bir göbekle! — Kimsenin hakta voktu Pençemin tırnakları hazır parçanın senunu bekledim: ve yerimden fırladım... Fikri Çicrkajlu
mıydı musluğa müracaat.., (Mantosunun önünü açtı; beyaz saten geceliğinin içinde dal gibi görünen vücudunu gösterdi.) Batan yahut... üna-sen uçacak hale geldim... Ve... (Eli mantosunun cebindeki tabancaya gitti- Silâhı çıkardı.) Ve, işte böyle eli silâhlı haydut haline geldim.
Belim, İleriye doğru bir adım attı;
— Bırak o oyuncağıl
Zeynep, güldü:
— Ne oyuncağı?... Kız gibi Bmlt-vesson... Hem de kanncasız...
Tabancayı tekrar cebine indirdi; sordu:
— Yılan hlkâyeatna devam edeyim mİ?... Yoksa bu kadarı kâfi mİ? Tatmin olmadmızsa haber verin... Arkası gelsin... Boğazım kurudu... Beş dakikalık bir antrakt
Antrak beş dakika değil, bir on beş dakika devam etti. Zeynebin serinin aksi odada yavaş yavaş dağıldı. Üçü de birbirlerinden uzak köşelerden sinmiş Rlbi kaldılar. Sanki aralarında, bu gecenin mevzuunu teşkil eden-şeametiI adamın görünmez hayali dolaşıyor; her birine nyn ayrı, yaklaşmakta olan felâket! telkin ediyor.
_ Selimi
Bıı çağırışta renç adam harekete

[°T ün violon parle: Souvenircv de Jacçues Thibaud. Reu'ueUlis par J. P. Borlan. Edltlon- Do blâ qul Itvr .
" Yarın akşam "
TEPEBAŞI
Bahçesinde
Lübnan Ses Kıraliçesl
NADi YA
ve Arkadaşları
Bahçenin her akşamki büyük programına ilâveten: Hususi ve B SON KONSERİNİ verecektir
gelebildi. Zeynebe doğru yürüyüp mantoyu omuzlarından aldıktan sonra onu tekrar yatağa götürdü
____ Bana düşünecek zaman bırak, Zeynepclğlml
Zeynep, titreyerek yorganın içinde büzülürken cevap verdi:
— Düşünecek zaman kalmadı kl .. Neredeyse sabah olacak... Korkuyorum... O harekete geçmeden biz geç-mellyte diyorum.
Belim, yatağın kenarına ilişti Yastığın üzerine ışık ffibi dağıtan raçiarl ckgıya okşıya:
____ Evvelâ hareket noktası bulalım da ötesi kolay! - dedi.
Meliha, «öre karışta:
_ Hareket noktası mı?... HeroLA yarın bir avukata müracaat ederiz... Boşanma dâvası açanı... ona. emrivaki yapmış oluruz.
Genç kadın, Belimi işaretle t't eksil İsteksiz güldü;
— Ben de kanunperestllftl delikanlımdan öğrendin galiba?... Avukattı, mahkemeydi arkadan geledursun... Al! Hftzım. kanun oklarına karşı zırhlıdır... Ben, kendimce bir çıkar yol Bürüyorum ikimizden birimizin übiİt dünyaya hicreti...
(Arkası var)
Güney Afrikada son değişiklik
Mareşal Smuts’ın yerine geçen Dr. Malan İngiliz düşmanı ve müfrit milliyetçidir
W
Capetovn’da Güney Af
OQney Atrlk&da yapılan zod çimde, uzun müddettenberl iktidar', mevkiinde bulunan Mareşal Smuta? ve partisi büyük bir mağlubiyet* uğradı, Mareşal bizzat seçimi kaybetti ve istifasını verert yerini muhaliflere bırakmağa mecbur oldu.
Seçimde mUlivetçl denilen muhalif parti 70, muhafazakâr Smuta partisi 65 mebus çıkardılar. Afrika n-ders (HollandalI muhacirler* partisinden de 9 mebus seçildi. Bu mebuslar milliyetçilerle birlikte hareket edeceklerdir. Seçimi kazanan muhalifler 14 reylik bir çoğunluğa malik olacaklardır.
Seçimin neticesi ilin edilir edilmez Mareşal 8muta istifasını verdi. Yerine muhalif partinin başkanı Dr. Malan geçti. Mareşal 8muta yalnıa cenubi Afrlkamn değil bütün siyaset Aleminin çok tanınmış almalarından biri İdi. Uğradığı mağlubiyet bu sebeple her tarafta büyük akisler yaptı.
Güney Afrika Transval, Natal, Cap ve Orange memleketlerinden mürekkep bir birliktir Bu dört memleket ayn ayrı birer hükümetti. Bu hükümetleri Hollandadan hicret etmiş ve Cenubi Afrikada yerleşmiş muhacirler kurmuştu İngillrier Boer harbinden sonra bu dört memleketi iday releri altında birleştirdiler. Fakat 1910 senesinde dört hükümet (Ce-nub Afrika Birliği» adı altında bir federasyon teşkil etti ve Îngîlh imparatorluğuna dahil bir dominyon oldu.
Bu dominyonda İki buçuk milyon kadar beyaz, sekiz milyon yerli vardır Beyazların yüzde otuz beşi İngiliz, altmış beşi HollandalI muhacirlerin ahfadb olan (Afrlkanders) lerdJr. Bunlar Hal landa lisanının bir lehçesini konuşurlar ve Hollanda kilisesine bağlıdırlar (Afrlkanders) le-rin bir kısmı müfrit milliyetçidir ve tnglllzleri müstevli sayar Bir kısmı bugüngfl emri vakit kabul ederek İngiliz camiasında müstakil yaşamak taraftarıdır
Malan particinin akideleri
ömuisun partisi Avrupa medeniyetini koruma ve demokratik mfles-seseleri kuvvetlendirme siyaaetini ta-klbodlyordu. Yerlilere karşı siyaseti mutedildi, bunlara tedricen siyasi haklar verilmesine taraftardı. Dr. Ma lan m muhalefet partisine gelince; bu parti lngiüzlere vs kenetlere düşmandır. Aynı zamanda Hindistan’da yerleşmiş olan bir milyon kadar HİDt linin de memleketlerine gönderilmesine taraftardır. Bu parti şiddetle Yahudi düşmanıdır, Smuta'un seçimi kaybetmesinde bunun büyük bir tesiri olmuştur. Filhakika Smuta ruletinde teşekkül eden Yahudi hükümetini derhal tanımıştı. Bu hâl milliyetçileri kızdırmış ve Bmuts’un aleyhinde oy rerilmeşine sebep olmuştur
Smute İngiltere De sıkı bir birlik taraftarı kil. Birinci ve ikinci dünya harblerlnde Cenubi Afrlkamn İngilizlerle birlikte hareketini temin etmişti. Malanın milliyetçi partisi, îngiltereden ayn. İrlanda gibi, bir eumhnriyet kurulmasına taraftardır tkinel dünya harbine girilmesine aleyhtar bulunmuş ve Smufa harbe İştiraki 67 ye karşı 80 rey gibi kü-Şük bir ekseriyetle temin etmişti. MU üystçiler ayn bir cumhuriyet kurabilirlerse (bugünkü zayıf ekseriyetle buna pek ihtimal verilmiyor) ?a-■lyet İngiltere için güç olacaktır. Çünkü Afrika, tngll tereye devamlı yardımlarda bulunmuştu. Daha ge-1
Dr. Malan
Faizle ödenen borç
THİERS L. (Fransız. Meşhur müverrih ve devlet adamı. (1797 - 1877) 1931 senesinin eylülünde kocaman burunlu gŞaiıifeKi, elinde bir çanta zayıf bir genç Arpajondakl Courone oteline İner. Otelciye:
____Bayım, Marsilyadan geliyorum. Perise gidiyorum. Çok aç ve çok yorgunum, Yiyeceğe ve rahat bir döşeğe İhtiyacım var. Fakat cebimde bir metelik yok. Yirmi dört yaşındayım Çalışkanım, İyi projelerim, tasamır lanın var. Talih biraz yardım ederse size olan borcumu bir glln Bdlyeblll-rim. Bana biraz kredi yapar mısın iz? dar.
Otelci hayretle genci baştan aşağı rllaar. sonra muvafakat eder.
Aradan on sene geçer. 1831 de kalabalık bir kafile aynı otelin önünde durur. Uşakların hürmetle selâmladığı bir rat arabadan inerek doğrııctf otel sahibine gider ve masasının önüne bin franklık bir banknot bıraka rak:
— Bayım, der. ben Fransatun Ni fla Nazırıyım. 1821 senesinde ban-yaptığınız ufak bir ikrazın resülmı ile birikmiş faizlerini bizzat ödem» ğe geldim
1831 deki meteliksiz genç De itH deki Nazır aynı şahsiyetti Ad si Thlers’ti
Neden alkışlamış!
TKSTÛNİ A, (İtalyan. Komedi mu harrirl. 1856 - 1933): Testonl'nin İÜ eserlerini halk beğenmemiş, ıslık• karşılamıştı. Bir defa, yine tlyatrodı böyle bir fırtına kopmuş olduğu bl sırada, halk arasında mütenekkirer bulunan müellifi, seyircilerden birinin diğerleri gibi ıslık çahnayıp muttasıl alkışladığını ve:
— Müellif sahneye gelsin! diye bağırdığım far keder,
Seyircinin bu hali merakını muclş olur Sevincinden yanma yaklaşır v» sorar:
— Affedersiniz bayım. 8!a neden alkışlıyorsunuz?
— Neden mİ? Böyle kepaze eseri yasmış olan aptalm yüzünü ırörmek İstiyorum da ondan, cevabını verir
Güzelliği nasıl I muhafaza etmeli?
Mirna Loy, F ita FJayworth ve
Esther Wiiİiams>ın tavsiyeleri
dedikoduları
Ahlâk zabıtasının ele
geçirdiği defterdeki isimler merak uyandırdî
çan sonbaharda 80 milyon dolar İkraz etmişti. Bundan başka Cenub Afrika İngilterenln müdafaa sisteminde esas noktalardan birini teşkil e-dlyordu.
Zengin bir memleket
İnglüzier, Hidlstan'a latUdâi verdikten sonra, gözlerini Cenubi Af-rlkaya çevirmişlerdi. Bu kıta maden, ziraat bakımından çok zengindir. Inglllzler burada İkinci bir Hindistan vücuda getirileceğini ümlde-dlyorlardL Kıral ailesinin geçen sene Cenubi Afrİkayı ziyareti ve gördükleri parlak kabul ümitleri arttırmıştı. Halbuki, şimdi birdenbire İngiliz aleyhtarı olan parti kazanmış, Mareşal Bmuta gibi dünya siyaset Aleminde tanınmış bir İnsan mebus bile geçilememiştir.
Vaziyet İngiltere İçin şimdilik endişe verici değildir. Fakat Güney Afrika raUilyetçUerlnln galibiyeti mühim bir Al A m ettir. Yeni başbakan Dr. Malan papazlıktan yetişmiştir. Programının başlıca İki esası ırkçılık |t İngiliz camiasından ayrılmaktır, üçüncü bir nokta olarak da Cenubî AfrlkaAıkj tnglllzlerln bu mınUka-’ dan çıkarılmasını İstiyor Mamafih bütün bunlar İş başına geldikten sonra tatbiki güç görülen şeylerdir. Bunun için İdarede esaslı bir değişiklik ola mı ya cağı tahmin ediliyor
Fransa’da umumî grev
Grev bir saat aiirdü, hadis esiz geçti
Paris 10 (R) — Clsrmont Ferrand' dakl lâstik fabrikası işçUeriie birlik olduklarını göstermek İçin bugün Fransada işçilerin yaptıkları bir saatlik grev kâdlsesls geçmiştir. Grev Paris’te tam olmuş, trenler durmuş, fabrikalar, dükkânlar kapanmıştı r Vilâyetlerde işçilerin onda biri greve İştirak etmiştir. Clermont ta bir anlaşma şekli bulmak İçin görüşmeler yapılıyor.
Belçika ve İngilterede . Londra 10 (R) — Belçlkada grevciler hükümetin uzlaşma teklifini kabul ettiler ve teklif bu sabah patronlara bildirilecektir.
Londra'da 1B bin dok amelesi grev ilân etmiştir. Bu yüzden bir tarım vapurlar yüklerini boşaltamaruşlar-dır.
Rakkas yerini tutan adam
KONT TİSSARO (On sekizinci aşırı Fransız asilzadelerinden): Kont Tİs-l sard, hassa alayının en kibar ve en' yakışıklı zabitlerinden biriydi. Hayati. kadın maceralar İle doludur.
Bir defa dostunun evinde bulunduğu bir sırada, kadının sefer* çıkmış olan kocası ansızın evine döner Kadın, Tlssard’ı nereye aaklıyacagmı bilmez. Nihayet kocaman rakkaslı saa tin içine iter, tkl kişi İçin sofra hazırlanmış olduğunu gören kadının kocası, aç olduğunu söyler ve kan koea sofraya oturup sükûnetle yemek yemeğe koyulurlar. Bir aralık adam karısına saatin iyi gidip gitmediğini, ve kaç olduğunu eorar. Ban-tln içine gizlenmiş olan Tissard ra-kasm hareket etmediğini ve kendisinin İçinde bulunması bu harekete mâni olduğunu o zaman forkeder tşl çaktırmamak İçin sesini mükemmel surette rakkas sesine uydurarak: .Tik - Tak» demeğe başlar. Ve bu sesi bir saat mükemmel ve muntazam surette devam ettirmeğe mecbur olur.
Toloatoya verilen cevap
LEON TOLSTOF (Rus. Büyük muharrir. 1829 - 1910): Bir gün Tolstoy, Moskova yollarında bir polisin bir köylüyü hapse götürmek üzere olduğunu görür. Polise sorar:
— Bu bedbahtı nereye götürüyorsun!
— Hapla*.
— Ben hiç İncili okumadın mı7
— Okudum.
— Allah biz* yapılan kabahatleri affetmemizi ve bJriblrimlzl sevmemizi emretmiyor mu?
Polis bir müddet düşünür, sonra o da sormağa başlar;
Bayım, okumak bilir mirini»?
— Kvet
— HİÇ polis talimatnamesini dunu» mu?
— Hayır.
— O halde okuyunuz,
bana akıl öğretebilirsiniz,
Tolstoy, buna ne cevap bilmez
I Bayan Tolstoy, kocasının metil bir muavini İdi. Bir gün toy karısına :
— Çu kâğıdı al, sann kanm teklif ettiğim zaman ne bunları vaı. zannederim de«a.
Kadın, o söeleri harfi harfine talıyordu. Karısının Tolstoy aynen bir kitabına etti.
«Anna Knrenlns deki meşhur ilâ-nıaşk budu»
HoDywood’dan gelen haberler bu şehirde müthiş bir dedikodunun helkesi meşgul ettiğini bildiriyor. Dedikodu ahlâk zabıtası teşkilâtının, Hol-llvut civarında bir köşkte yaptığı araştırma esnasında ele geçirdiği küçük bir defterden çıkmıştır Köşk mühim bir randevu yeri İdi. defter* de buraya devam eden 250 kişinin adlan yazılmıştı. 250 kişi arasındLL bir çok aktörler, filim direktörler^^ tanınmış simalar bulunduğu kula o. tan kulağa söyleniyor, fakat Islmlef^ İfşa edilmiyor. Tahkikatı idare ede*-polls müfettişi Stoker demiştir kl; O
— Defterde gördürünüz isimlere açığa vursak o kadar büyük MıO skandal başgösıerlr ki bu skandal/) Hollyvvood'ıı temelinden sarrablllri h:
Defterde İsimleri olanlar, bir Kta^ mahkemeye şahit sıfatOe
larmdan korkarak endişe içinde riyorlar
Skandal, polisin iki hafta köşkün kapısını çaldığı zaman lamıstır. Valdt geçti ve İçeride nız dört Mşl vardı Bunlardan 22 yasında bir aenç ktz
çıplaktı ve 42 yaşında bir filim rektfirlle ahbaplık ediyordu. Diğer kişi biri 24 yaşında bir genç kız, ger! köşkün sahibi 30 yaşlarında şadı -'özel bir kadındı
Köşkte küçük defterden ’rışka bir de hesap defteri ele geçirilmiştir. Bunda hantd adamın hangi saatte geldiği, birlikte vakit geçirdi*! kadın ve verdiği Ücret vnzdlvA
Köşkün muazzum hlr nur: yardı, barda her türlü İçki mevcuttu Pencereler demir parmaklıklı olduğu gibi kapı da kalın demirdendi Köşkün sahibi müşterileri mutavassıtlar va-sıtasile kabul ediyordu Alınan narhının varisi müstahdemine dağrbh-
Mlrna
Bir sinema mecmuası Hollvu-dun tanınmış üç yıldızına müracaat ederek güzelliklerini korumak İçin ne yaptıklarını sormuştur. Bunlardan birinci olarak baş vurduğu Mlrna Loy şunları söylemiştir:
«-- Kadınlar taravetlerini koruyarak vaktinden evvel ihtiyarlamanın önüne geçebilirler Bunun İçin yapılacak İlk şey sıhhi yaşamak, ahhî yemektir. Gflıül-tülü yorucu bir bayat, ağır yemekler İnsanı İhtiyarlatır, bu İhtiyarlığı gizlemek İçin sarfedllen gayretler hiç bir netice vermez, fazla tuvalet, fazla boyanma bilâkis İhtiyarlık tezahürlerim artırır.
Ben yüzüme hiç boya dürmem. Dudaklarıma sürdüğüm ruj da pek hafiftir. Geceleri erken yatarım, her gece muhakkak sekiz saat uyurum. Sigara dumanlı, İnsanın eğlenmekten ziyade kendisini göstermek İçin gittiği toplantılardan kaçarım.
Yediklerime gelince, başlıca gıdam aüt ve meyva suyudur. Eti sevmem, fazla tatlıdan da hoşlanmam. Mideyi, karaciğeri yoran ağır yemekler, tatlılar evimize girmez. îçkl içmem, ancak nadiren bir parça şarap, yahut şampanya İçerim.
Geceleri yatmazdan evvel yüzümü iyice yıkarım, sonra gül sulu hafif bir pomatla masaj yapanın. Sabahlan yıkandıktan *on-
I.oy
ra yüzümü bıızlu suvr batırılmış bir pamukla silerim, bu kanın deveranını kolaylaştırır.
Saçlarımı haftada iki defa yıkarım. sabah ve akşam fırçalarım.»
Holivudun diğer bir yıldızı Rita Hayvortiı da diyor ki.
(— İhtiyarlamak istemiyen kadın sıhhatlle meşgul olmalıdır. Fakat bu kâfi değildir. Cildi, bilhassa yüzünün cildi İle alâkadar olması lâzımdır. Bu İş İptidaları ağır gelir, fakat alıştıktan sonra güçlük kalmaz.
Ben her sabah duş yaparım. Ondan sonra yüzüme hafif bir krem ve pek az pudra sürerim. Boyanmak iyi bir şev değildir. Boya sürenler İtidalden ayrılmamalıdırlar. Dudak boyası hafif olmalı, bazı kadınların yap-tıklan gibi dudaklara boya çanağı manzarasını vermemelidir.1»
Genç yıldızlardan Esther Wil-llams şunları söylüyor:
— Vaktimin büytlk kısmı stüdyoda yüzme havuzunda, yahut denizde geçer. Cildimi korumak için pek hafif yağlı bir krem kullanırım. Uykumun bol ve rahat olmasına çok dikkat ederim. Uykusuzluktan şikâyet edenler ilâç alacak yerde daha sıhhi yaşamağa gayret etmelidirler. Yatmazdan evvel açık pencere önünde on dakika derin nefes Almak rahat uyumak için çok faydalıdır.
Küçük defterdeki İsimler -ırasında Holîyrcood’un meşhur Jön prömiyerlerinden biri vardır Perestlskârla-n artistin son zamanlarda 24 genç kıs la (1fi*'3p kalktığını öğrenince hayret edeceklerdir.
Randevu yer) genç bir polis tarafından keşfedilmiş ve araştırma yapılmıştır
Windsor Dükünün hayatı
Hollyvood'da Windsor Dükünün hayatına dair bir filim çevrileceğini yazmıştık. Filimde tVindsor Dükü rolünü Rez Harrlson, madam .Simsen rolü Joan Cravford yapacaktır Yeni filim büyük merak uyandırmıştır. Fakat filmin tutup tntmıvaca-ri belli değildir.
Clarck Gableın biı* cevabı
Clark Gable‘1 çok seven bir Transız zengini kendisine Nice civarında bir şato hediye etmiştir Bunun için yal hız her sene bir müddet bu şatoda oturmasını şart, koymuştur Clark verdiği cevapta hakkındaki teveccühe teşekkür ettikten sonra bu zamanda şatoyu hayırlı işlerle uğraşan bir cemiyete hediye etmemiş daha doğru olacağını bildirmiştir. ‘
En güzel bacaklı beş artia
HoUyvoodda en güzel bacaklı artistler «ıra İle şunlarmış: Lana Tıır-ner, Rita Hayv-orih. Betty Grable, Esther Wllllams, Jııne Haver
Son haftalar saıtmda gidMİ muharebeler* taîuıe olan vs mütareke flsarine sükûn e te kavuran KÛM Sthrind* İki sokak
Salılfc 8
AKIJAM
gf Haziran JfHfl
Sessiz fedakârlık^
MAHKEME KORİDORLARINDA:
Bizim vapur hangisi?
O sabah Valml çok sinirli İdi. Daktilosu Llna büroya girer girmez, bunu sezdi Valml genç kıza sert bir s*slp:
— Yine geç kaldınız. Saat 9 buçuk odu. diye çıkıştı.
— Affedersiniz mösyö! Fakat bu sabah geç gelmek için sizden dün İzin istemiştim. Annem hastadır da...
— Pek iyi. pek iyi. Klnıbllir, geceyi hangi âştktnın kollan arastada geçirdin?
Litıı, kıpkırmızı kesildi ve ağlamağa başladı. Valml. yerinden, kalktı, genç kışı kucaklıyar3k:
— Atfet beni Llna! Ben kaba bir •damım, amma seni o kadar çok seviyorum kl... sözlerini kekeledi.
Valrnl ilk defa olarak daktliosile böyle konuşuyordu. Genç kız. patronunun kollar: arasından sıyrıldı ve onu yavaşça İterek, titrek bir sesle:
— Rica ederim mösyö! Bana dokunmayınız.
Valml. başını iki eli arasına alarak bir koltuğa çökmüş, kendi kendine:
— Hakkın var Un»! Ben gülünç bir adamım. Fakat ne yapayım, elimde değil. Senin gençliğin, güzelliğin ihtiyar kalbimde küllenmiş aşk ateşini körükledi, diye söylendi.
Genç kız. patronunu, o kadar meyi ıs ve perişan gördü kl. cidden ona acıdı ve yanma giderek nermln par-matelarlle ak saçlarını okşarken Valml de durmadan:
— Una, İnan kt sent taparcasına seviyorum, diyordu.
Genç kız. fakirane döşenmiş odasında karyolasına ‘usanmış, karma karışık zihnine sükûn ve nizam vermece çalışıyordu. Âmirinin kendisin! cidden çok sevdiği muhakkaktı. Sevgisi de temiz ve lekesizdi. Bu saf aşk. genç kızın kalbini rencide etmek goyle dursun heyecan ve sevinçle dolduruyordu.
Evet, Una, esrarengiz bir bağın, çalışa çalışa yıpranmış bu adama kendisini bağladığını anlıyordu.
Valml hayatta hiç mesut olmamıştı. Bunu kaç defa kendisine söylemişe! Çocukları yoktu. Karisiyle münasebeti zoraki bir bağdan İbaretti. Karısına karşı hiç "bir sevgi ve şefkat duymuyordu. İhtiyar patron, bunları daktilosuna birer birer söylemiş ve bu itiraftan sonra genç ve güzel kıza karşı kalbinde çılgın ve sıcak bir aşk fışkırmıştı.
Genç kız da bu ak saçlı adama karşı kayıtstz kalmadığını şimdi kendi kendine itiraf ediyordu, tik zamanlarda porton una karşı duyduğu merhamet yavaş yavaş sıcak bir hisse. aşka dönmüştü.
Birdenbire kapı çalındı. Llna yerinden fırlayarak kapıyı açmağa koştu. eşikte patronunun, ak saçlı karı-sıle yüz yüze geldi.
Genç kız:
— Madam Vatan, siz mİ geldiniz? diye bir hayret nidşsı çıkardı.
İhtiyar kadın, cevap vermeksizin odaya girdi. Hiç bir kabahati ve günahı olmıyan genç kız, suçlu imLş gibi gözlerini yere dikti. Aralarında kısa süren sükûtu, ihtiyar kadının sesi bozdu:
— Beni dinle kızım! Sana tül söz söylemeğe geldim
— Sizi dinliyorum madam!
— Kocam seni seviyor Llna' Bu sevgi, hem benim, hem de onun İçlıı tehlikelidir. Çünkü kocam gülünç bir vaziyete düşüyor. Ben de haya timin sebebi mevcudiyetini kaybetmek tehlikesine maruz bulnuyorum.
— Vallahi madam, yenıln ederim ki, bunda benim bir suçum, bir günahım yok.
— Sözlerimde mübalâğa yok Llna! Kocam, nerede ise sana İzdivaç teklif edecek. Böyle bir şey senin için refah, fakal benim için de ölüm olacak.
— Madam!
— Beni bırak da sözümü bitireyim. Bu adam için her şeyimi, aşkımı, paramı feda ettim. İstikbalinin temcilerini ben attım. Fakat bir gün ondan bu fedakârlığımın, bu sevgimin karşılığım görmedim. Şimdi onun himayesini de kaybetmek üzereyim. Senin Valml’yl sevmene imkân yok. Senin ona karşı gösterdiğin müsamaha, tam mânaslle bir muvazaadır. Sen, yarın, ölecek zengin bir ihtiyarı, sam bırakacağı paraları bir başka-slle yemek için koca diye kabul edeceksin. Sana İstediğin kadar para vereyim. Fakat kocamı, bana bırak, onun yanında öleyim. Sen de kadınsın, Yarın benim yaşıma gelirsen ıstırabımı anlarsın!
İhtiyar kadın, birdenbire sustu. Oen çkız. yavaş yavaş başını vakar ve ciddiyetle yukarı kaldırdı:
— S121 dinledim madam! Bana hakaret etmenize müsaade ettim. Çünkü kocanıza karşı besledlğtnlz derin sevgi, sizin için hafifletici bir sebep teşkil eder. Fakat bir noktada yanılıyorsunuz madam! Kocanıza karşı beslediğim his, muvazaa ve menfaat hırsı değil, saf ve temiz bir aşktır. Fakat size söyUyeyim kl ben bu aşkımı boğacağım.
İhtiyar kadın, heyecanla sordu:
— Bana bunu vadcdlyor musunuz?
— Evet madam!
— Size İtimadım var! Teşekkür ederim kızım! dedi ve genç kızı kollan arasına alarak alnından öptü.
Bir akşam Valml. gazetesini okuyor, fakat okuduğundan bir şey an-lavamıyordu. Bir aralık karısı, ona sordu:
— Kocacığım! Daktilo aradığınız ilânını gazetelere verdiniz mİ?
— Evet ilânı verdim. Çünkü Llna evleniyor.
— Zavalü kız ömrünün sonuna kadar daktilo kalamazdı ya!
Valml karısının bu sözler! üzerine gazeteyi attı, elini masaya hiddet ve şiddetle vurdu:
— Mendebur kız. bütün şefkatinle onu himaye edersin, sonra bir gün sen! terkedlp kaçar, diye haykırdı.
ihtiyar kadın:
— Kıza hakaret etme kocacığım. O, büyük bir tarağat gösterdi., cevabım verirken gözleri yaşla dolmuştu.
Çeviren: A. Hilâli
İzmir bölgesinde tütün rekoltesinin evsafının yükselmesini teminle mahsulün miktar itibar ile fazla olmasından ziyade randımanlı ve nefis olarak yetişmesin! sağlamak için Tekel İdaresi bu yıl bölgemizde geniş ölçüde kokulu ve ıslah edilmiş olan tülün tohumunu tevzi etmiştir. Kokulu tütün tohumu ıslah İstasyonlarında uzun yılların çalışmaları neticesinde elde edilerek 947 yılında İzmir bölgesinin bazı ilçelerinde üretme köyleri tesblt edilerek teksire tâbi tutulmuştur, üretme sahalarından elde edilen 12 ton kokulu tütün tohumu ekicilere parasız olarak dağıtılmıştır. Tevzi edilen bu tohumlarla normal olarak fide yetiştirilmeğe muvaffak olunduğu takdirde ortalama 350 bin dekarlık sahada tütün dikilmesi temin edilmiş olacaktır.
Tekel İdaresinin İzmir ve Manisa bölgelerinde faaliyette bulunan tütün ziraat bölge teşkilâtı önümüzdeki yıl Ege bölgesinin tütün tohumlarını karışıklıktan kurtararak tek tip olarak ıslalı edilmiş olan kokulu tütün tohumunu yaymak İçin gereken tedbirler! almış bulunmaktadır.
948 yılında tohum üretme sahalarından elde edilecek kokulu tütün tohumlarıntn dağıtılması Ege menşei tütün dlklLeıı diğer II sahalarına da teşmil edilerek bu suretle alıcı ve satıcıyı memnun edecek standart bir tip tütünün yetiştirilmesine çalışılacaktır.
Tekel İdaresi İzmir ili çevresinde ak damarlı sahalarda büyük zararlar yapan Thrips Tabacl haşeresini yoketuıek İçin plysalarımızda yeni yeni görülen .bazı böcek öldürücü
M*KARA RADYOSU
Bu alcj-knik! ptPtttsf
İS Meydan 1» Haberler. IS.1S Geç-
irime bugün, 19.30 çeşitli Mtoiar (pu, !«« Konuşma. 20 Şarkılar. 2013 Radyo gızeted. 3)30 Şerbet saat. 30.33 İnce sar. 31 13 Mttrlk (Pil. U Konuşma: B. M. M saati. 32.13 Dans mûriıjı 4P1.J, 2249 Haber
Yarı» sabah v» Ojls programı
7 jj ftıühik (?i >. T.43 Haberler. 1
Çeşitli h*tk müzik (Pl.>. B » Battf parçalar (PLj. 3.4» Şarkılar (?l_l
12» Şirk ler, 13 Ha'rcrler. 13.1} Radyo salon orkestra:. 13» öğle garetesl. 1143 Salon orkesUaauuA devita.1.
Tütüncülüğü ıslah
İzmir’de kokulu tütün tohomu tevzi edildi, hastalıklarla mücadele ediliyor
Tekelin fenni fidelikler!
ilâçları da denemeye almıştır. Bu denemeler ekicileri? beraber takibedil-mek tedlr.
Bölgemizin bazı yerlerinde tütün fideciliği İptidai usullere göre yapıldığından bugünkü şartlara uydurulmak İçin bu gibi yerlerde ekicilerle beraber fenni usullere göre fidelikler kurulmasına çalışılmaktadır. Bu yıl Bergama ve Menemen İlçelerinde birer tütün hastalıklarlla mücadele ve Sinek fidelikleri tesis edilerek ekicilerimizin de bugünkü İktisadi şart-inra uyarak yapabilecekleri fidelik tipleri bizzat yapılarak kendilerine gösterilmiştir. Bu fideliklerin fenni şartlara dayanarak ne şekilde kurulabilecekleri ekicilerle yapılan konuşmalarda anlatılarak aynı zamanda kendilerinde fideliklerimizde yer vermek suretlte de müşterek çlışma temin dilmiş ve bu fideliklerde yetiştirilen fideler halka parasız olarak dağıtılmıştır.
Bu yıl Bergama ve Menemen ilçelerinde tütüncüler arasında açılan fidelik müsabakalarında Bergumadan birinciliği Mehmet Baleıoğlu. İkinciliği İsa Yaştan, üçüncülüğü Mustafa Yasa almıştır. Menemende bLrincillğl Hotundere köyünden Haşan Kolcu. İkinciliği ilce merkezinden Hüseyin Tütüncü, Oçün:aiüğü Helvacıköyden Mustafa Kolcu kazanmışlardır. Her iki İlçenin müsabakalarında ilçe kaymakamları başkanlık ederek derece alan ekicileri tebrik etmişlerdir.
Tekel İdaresinin bölgemizde tütüncülüğün kalkınması için yaptığı bu işler ekiciler tarafından memnunlukla karşılanmaktadır.
Filistin'deki harb: Yafa şehrinde harap olan bir sokak
____Kulağımın dibinde daaannn... deyince fırlayıverdim.
— Silâh mı patladı, amca bey?
_______ Amma yaptın hal Deli misin sen, oğlum?
— Etağfurullah, o sizin...
— Elbetet benim. Bankasının olur mu? Vallahi de. billahi de öz be öz kendi malimdir. Rahmetli pederden kaldı.
— Delilik mî?
— O nasıl lâkırdı? Benim babamın deli olduğunu kim söyledi sana? Her ne kadar, son zamanlarında biraz şey eder gibi olduysa da, delilik sayılmaz ki o, sinir bozukluğuydu. Seksen beş yaşındaki adamda olmaz mı böyle şeyler?
— İyi ya işte, ne kızıyorsun, efendi amca? Demek kl sana da babadan miras kalmış.
— Elbette babamdan miras kaldı bana. Söylüyorum, anlamıyor musun?
— Anlıyorum, etendi amcacığım, anlıyorum. Her zaman devam ediyor mu bu?
— Etmez olur mu, ayol?... Tik tak... Tik tak... diye gece gündüz devam ediyor,
— Beyninize vuruyor öyle mi?
— Vurmaz mı, evlâdım? Söyle* ledim ya sana: kulağımın dibinde dâaannn... deyince sıçrayıverdim.
— Saldırıyor musunuz?
— Nasıl saldırmam? Yataktan fırlamamla saldırmam bir oldu.
— Yenge hanıma mı saldırdın, amca bey?
Yılışarak başını salladı:
— Ben.1 sarakaya mı alıyorsun, karata? Yaşıma baksana bir defa. Tamamı tamamına altmış iki. Saldırmak kiiim, ben kim?
— Saldırdım, diye kendin söyledin ya, babalık.
— Ben sana yenge hanımdan bahsettim mİ, oğlum? Kulağımın dibinde daaannn... deyince yataktan fırladım, elbiseme saldırdım.
— Haaa... Şimdi anlar gibi olmağa başladım. Peki amma, kulağının dibinde dan diyen nedir?
— Allah Allaaah!... Amma da aptal şeymişsin ha! Benim kulağımın dibinde daan diyen ne olabilir, ayol? İftar topu değil ya, saat İşte.
— Saat mİ?
— Ne zannettin ya? Rahmetli babamdan miras kalan, öz be öz kendi malım saat... Dün gece getirdim de karyolanın baş ucuna astım. Nazlı kadınlara benziyor o haspa da. Duvarda yer beğendirip işletinciye kadar çektiğimi ben bilirim. Tamam bir buçuk saat uğraştım. Bir defa eski yeri bozuldu mu, yeniden yer beğenmiyor.
— Zorun neydi, amca bey? İlk tin eski yerini ne diye bozdun?
— Bozmıyayım da ne yapayım, evlâdım? Saat avluda asılı. Derin uyku arasında sesini nasıl duyayım? Sabahleyin erken kalkıp ilk vapura yetişmem icab ediyordu. Allah selâmet versin, bizim hanım da benden beter uyku tulumudur, erken kalkamaz ki beni de uyandırsın. Saati getirip karyo lanın baş ucuna asmağa mecbur kaldım.
— Uyanabildin mi bari?
— Eelbette uyandım. Kulağımın dibinde saat daaannn... der de uyanmaz mıyım? Bizim hanım bile uyandı; «Amaaan, Kadri bey! Şu murdarı ne diye getirdin de kulağımın dibine astın?
Uykularım tedirgin oldu» diye söylenmeğe başladı. «Sus, hanım çığım! O saat olmasaydı ben şimdi uyanamazdım, ilk vapuru kaçırırdım» diyerek yataktan fırladım, elbiseme saldırdım.
— Zorun neydi, amva mey? İlk vapura yetişip de ne yapacaktın?
— Gene saçma sapan lâf etmeğe başladın sen. İlk vapurla gelirim. Sen beni İskelede bekle!» diye tellâla söz verdim. Bu devirde arsa bulmayı kolay mı sanıyorsun? Yetişemezsem Boğâz-içindeki arsayı elden kaçıracağım. Fiati de pek ucuz.
— Haaa, demek arsa alışverişi var. Hayırlı olsun, açma bey! Koş kün temelini ne zaman atıyorsun?
— Hangi köşkü soruyorsun?
— Ne bileyim ben? Aldığın arsaya köşk yaptırmayacak mısın? ı.
— Arsayı aldım mı kl köşk yap- q tırayım, oğlum? ZT
— Vah vah! Alamadın mı? —
— Alamadım tabiî. Arsayı ala-bilseydim şimdi burada mahke-m e kapılarında ne işim vardı?
— Ne oldu? Mal sahibi mi cay- C dı. yoksa tellâl mı atlattı seni? .2
— Yok efendim, yok. İkisi de OT değil. Ben gidemedim. Karşıda m kapının yanında duran şu herifi > görüyor musun? İşte onun yüzünden vapuru kaçırdım, tellâla % gideyim derken buralara düş- Jz tüm. M—
— Öyle miiii? O adam ne yap- *** tı sana?
— Daha ne yapacak? Yolumu "O çevirdi edepsiz herif? (D
— Gitmenize mâni oldu demek. 0
— Elbette mâni oldu. Ben Bo- Jr ğazm Anadolu yakasına gidecek- U tim. Evden çıkıp Köprüye geldim, baktım ki iskele kalabalık. Vapur da yanaşmış, kapılar açılmak üzere. Bilet almak için gişeye kadar gitsem belki de kaçıracağım. »Adasın sen de! Arsa için iki bin lirayı gözden çıkardıktan sonra bilet düşünülür mü? Vapurda cezalı bilet alsam ne çıkar? .. dedim. O zaman aklıma geldi; «Acaba bizim vapur bu mu?., diye sağa sola soruşturmak isterken kapılar açıldı. O sırada arkamdan şu herif; «Haydi bayım! Çabuk yürü de bir an evvel içeriye girip ver kapalım» diyerek ite ite beni vapura soktu. Köprüden hareket ettik, vapur başladı Rumeli tarafına gitmeğe. Ha şimdi yolunu değiştirir, ha şimdi Anaodluya döneriz, derken Istinyeye varmaz mıyız' Tellâla söz verdiğim saat geç'.., benim de gözlerim karardı. »Seni utanmaz herif seni! Zorla beni bu vapura sokup da işlerimi bozmaktan kastın neydi?» diyerek üzerine atılıp...
Mübaşir seslendi, efendi amca tâ havle çekerek yürüdü.
Ce. Re.
Biga panayırınde infilâk
Biga, — Biga panayırında bir infilâk olmuş ve beş klfi ağır surette yaralanmıştır.
Bu hâdiseye sebep, panayırda bir ray üzerinde kuvvet denemesi yapılan. küçük bir topun İçine fazla dinamit konması ve bu yüzden müthiş bir infilâk olmasıdır. Aynca bir san dik içinde bulunan bir kilo kadar dinamit de ateş alarak patlamıştır. Bu iki infilâk neticesinde alet sahibi Recep ite diğer dört kişi çok ağır bir şekilde yaralanmışlardır.
..
İmparatorun enfiye kutusu
AŞK VE ZABITA ROMANI
Yazan: John D. Carr Tercüme eden: Vd-NÛ
TefHlea NO. 74__________
— Ağabeyinizi İyi tanunaeliğinizi sanırım, küçük bayan.
— ömrümde görmediğim rezaletleri onda gördükten, sonra...
— Mamafih o. fena çocuk'değildir. Bazı insanların zekâ inkişafları bir çağda durüverlr... Onunki de öyle olmuş.
— Yani?
— Yanı, zekâ itibarile de, bütün maneviyat İtibarile de on beşinde kalakalmış. Mesele bundan İbaret. Ağabeyiniz, bir insanın babasından bir şeyi çalmasını çalmak sayıyor. Bunu zihni almıyor. Mesele bundan İbaret Cinsi münasebet mevzularına dair inançları tee, kohejln dördilcü sınıfında beslenilen fikirlerdir.
«Dünyada pek çok Toby’ler vardır. Ekseriya çok muvaffak olurlar. Cesarette. metanette model Baydırlar. Vakti kl bir buhran zuhur eder; işte o zaman her şey bozulur. Şahsiyetler! •yrılıverlr. Golf oynadıkça, salonlar
kardığını sanmış. İşte bunun İçindir kt, perişan bir hale gelip bir an evvel kolyeyi çalmak, haris kadının ağzına tıkamak İstemiş.
Janlce, huzursuzluk hissediyordu: Birdenbire:
— Annem da evde... Toby'yİ teselli İçin uğraşıyor. — dedi. — Annem oğluna çok fena muamele edildiğini zannediyor. (Herkesi hayrete düşüren bir edft İte genç kadına döndü:) Evel Size karşı âdeta Toby derece-stndo ben do fena hareket ettim. Bundan dolayı pek müteessirim. Olup biten bu hâdiseden dolayı pek üzüldüğüme İnanmanızı rica ederim.
Bir şeyler ilâve etmeğe çabaladı; fakat muvaffak olamayıp bahçeyi koşaraktan geçti. Villâya giden küçük yola çıktı ve gözden kayboldu.
Ben dayı daha ahesta bir hareketle kalktı. •
Eve, ona:
— Gitmeyiniz. Biraz daha oturunuz! — dedi
Lâkin Ben dayı, söylenenlere hiç dikkat etmiyordu. Derin derin düşünüyordu.
— Bea çok müteessir değilim. — dedi. — Doğrusunu üterseniz isabet oldu. Ne demek istediğimi »ulı
da münakaşa edildikçe hoş oğlandırlar. Lâkla onların iyi koca olabileceklerinden şüphe ederim... Zararı yok, bu mevzu böylece katsın.
Ben dayı:
— Bütün bunlar benim de aklımdan geçmişti. — dedi; fakat sustu.
— Neymiş aklınızdan geçenler?
— O gün Maurlce gezintisinden perişan bir halde dönünce Toby İle küçük bir münakaşaya tutuştular. Acaba bizim enişte, Toby'e Ned'den bahsetmiş mtdlc dersiniz?
Janlce:
— Hayır... — diye cevap verdi, — Bu noktayı ben de düşündüm. Lâkin Eve’ln hikâyesin! dinledikten sonra Toby'nln ağzını aradım. Babasının ona söylediği şundan İbaret: «Bugün birini gördüm. Bu mevzudaa sana sonra bahsedeceğim!» demiş. Elbette Ned Atwood'u kastedlyormuştur. Fakat Toby bu sözler üzcrlno donakal, nıış. Adette Latour'un bir rezalet çı-
yorsunuz, değil mİ? Toby’den bahsediyorum.
Gayet şaşkın bir halde davrandı. Gitmek üzere bir kaç adım attı. Sonra geri döndü:
— SLze model halinde bir vapur yaptım, — dedi, — Hoşunuza gider diye düşünmüştüm. Verniğini sürünce yollarım. Allaha ısmarladık.
Ayaklarını sürerceslne uzaklaştı.
O gidince Eve İle Dermot, bir müddet daha, öylece, sessiz kaldılar, Bî-rlblrlcrlno bakmaktan çekiniyorlardı, tik konuşan Eve oldu.
— Dün söylediğiniz doğru mu?
— Neye dair?
— Yarın Londra’ya gideceğiniz?
— Evet... Ergeç, dönmem lâzım. Lâkin beni alâkadar eden sizin ne yapacağınızdır.
Eve, omuz silkti.
— Bilmem... Bavullarımı doldurayım da bir kaç harta Nlce'e yahut CaCnnes'a gideyim diyordum.
— Bunu yapamazsınız.
— Niçin?
— Çünkü imkânsız. Dostumuz Goron'un size dair söylediği çok doğrudur da...
— Ya?... Neymiş dediği?
— Sizin, âmme noktasından bir
tehlike olduğunuzu ve klmblllr hangi münasebetsiz muhitlere sokulup belâlar çıkaracağınızı düşünüyordu. Eğer Fransanin cenup taraflarına giderseniz Allah bilir kimler peşinize düşer ve size âşık olduklarına sizi İkna eder. Böylelikle macera yeniden başlayacaktır. Hayır! İyisi mİ İngil-tereye dönünüz! Orada her tehlikeden ştasun olamazsınız ama, göz altında bulunursunuz bâr i...
Eve. hareketsiz duruyordu. Gölgeler bahçeye yavaş yavaş yayılıyordu. Genç kadının gözlerinde nemli bir pırıltı hasıl oldu.
Nihayet:
— Benim yerime ve benim İçin sizin düşünmenizi çok arzu ederim. — dedi. — En İyi çarem de budur galiba... Lâkin her halde kaçınacağım bir şey olsa gerektir: Bakın siz de benim hakkımda Lauresler gibi düşünmeyiniz. (Göz yaşlan arasında gülümsedi:) Dermot! Acaba... .
Bandelette kasabasının belediye reisi ve polis âmiri Goron, muntazam adımlar atıp duruyor, Anges sokağında İlerliyordu. Yürüyüşü on dördüncü Louls'nln İhtişamlı yürüyüşüne benziyordu. Elinde bir kayış.
bastonu çevirip duruyor. Hayalından umumiyetle memnundu.
Âlim doktor Klnross'un. bayan Eve NeiU’le beraber çay içtiğini ona söylemişlerdi. Şu Lawes işi de nihayet® ermişti. Bu muvaffakiyet. Bande-lette’l idare edenlerin seçim kuvvetini arttırmıştı. Paris'ten ve başka yerlerden bu münasebetle gazete muhabirleri, fotoğrafçılar gelmişti. Doktor Klnross kendi isminden bahsedil-memesini istemişti. Hattâ fotoğrafının çıkanıasma bile razı olmamıştı İd tevazuun bu kadarı Goron'u hayretlere garketmlştl.
öyleyse madem bu şeref ille birine ait olacak; efkârı umıımlyeyl meyüı etmemeli, objektifin karşısına kendi geçineli. O da öyle yaptıl
Bununla beraber, Goron, dostu Dr. Klnross’a hayrandı. Onun tam mâ-nasile bir fikir makinesi olduğuna kanaat getirmişti. Çok hoş. çok fevkalâde insandı Klnross... Belediye reisine evvelce de söylediği gibi, bütün ömrü psikoloji dâvaları hal ila geçiyordu. İnsan dimağını bir saatin çarhları, vidalan gibi teker teker teşrih etmeğe kudretliydi.
Goron, Mlrımar villâsının kapısını (Sonu 7 İnci salılfcdct
11 Haziran 1948
■| _ Lş ARAYANLARI

DENİZE NAZIR
SaKlfp 7
Amerihada Cuniıurbaş-1 İmparatorun kanı seçimi hazırlıkları

2 — İSÇİ ARAîANLAR:
şr.'ÎAHHİH LÂZIM — Taliplerin; çalıj-tıkjırı yerleri vo kısa bal tercümelerini. Mkl ve yeni harflerle yazarak. Maarif kl-taphanulne müracaatları. «83
Bİn YAŞINDA BİR COCUĞA BAKMAK İÇİN — Ecnebi bir dadı aramyor. Adt^»-’ Kadıköy Feneryolu No. »3. Tel: 92.109. 9P7 — 1
DAKTİLO BİLEN — _PWW» Ulertnl ta-klbedebOecek bir «»«C bayan aranıyor. MÜJûcant: FlncanCÜ»- Mustafa P»»a Ban No. 1-3. İstanbul. (®4 —1
İŞÇİ KADIN ARANIYOR — Si»» yıkayarak v» temizlik ljlerl yapacak kadın aranıyor. Müracaat: Büyük Postane raddeni No »/l. VI»
MÛREBLİYE ARANIYOR — 4 yapndakl erkek çocuğu İçin İyi Fransızca bilen 30-43 yo» arasında bir mürebblye aranmaktadır. Adres. Cnfialoflu Halkevi kargısı 84 No. Bnst 3 - « 705—1
tKİ KİŞİLİK BİR AİLENİN — Yemek ve «arta hizmetlerini yapabilecek. İyi yemek bilir 40 • 43 yajlarmda bir ajçı kadın* ihtiyaç vardır. Aksam'da A«1 rümuzuna ya-nlması. 70# — '
A3 KADIN TERZİHANESİ İÇİN — Y«r-dımrı kızlar aranıyor. Beyoğlu Kuloglu aoknk No. 9/ « 714 — I
ACELE — Italyadan gelral» bir montör» tercümanlık yapacak Mr bayan veya erkeğe Ihtlyscım» vardır. Vefa Kovacılar raddesi oksijen vg elvata fabrikasına müracaat . 732 -3
MEMUR ARANIYOR — Gazete İslerinde çatıştırılmak tlrer* bayan memura thUyac vardır. Vilâyet kargın kzeitin ban » No. ya mOnıcat. 38 —
DOKTOR YANINDA ÇALIŞACAK — Bir bayan ve bir hemytre aranıyor. Tcmh. Utla olacak. Bayezft Onlveratt* caddesi Külhan ■okak 12 No. da Cemal Zeki muayenehanesine «glcy» kadar müracatlan. 731 — 1
3 — ALİM - SATIM (Eşya):
ŞARAPÇILARA MÜJDE — Yeni 6-300: 4000: 3600; 7W litrelik mega »arap fıçılan satılıktır. Şisti Hanımefendi ookak No. #. Daire z Telefon 82610 «4
CHAT MARKA — s5 beygir kuvvetinde frlî model, u Sufiânılmıj denil mOlörü ta-iıkktff. Görmek İçin HaH« Tcneri Ayaka-pıda Vasilin kırağı. Telefon: »l«3- Mİ —
BATAN BİSUUXTt — Rlç kullanılmamış husus! «lirette AmerJkadsn gelml? orijinal
klâkaon. fener ve fren. Cihangir Flnımğa Cojlnın sokak Marmara apartımanı 3/3. «S9
BATİLİK OTOMOBİL — Oldsmobll markalı, hususi, gayet az kullanıtmıı. modeli 1IH7. Um konforlu, radyo - kaloriferli, mü-kenunel. Müracaat: Tepebagı Garajı. Süleyman Atıl. Tel: 43700. «99 — 1
SATILIK KAFILAR — Mabeyinci Tahsin papının köşkünden sökülmüş mükemmel kapılar «anlıktır. Müracaat lstanbulıla poBtahane knrvtsmda Erzurum hanında No. 9 veya flsklldarda Doğancılarda park karsısında 198 numaralı köjk telefon 21793. 704 — 9
DOKTORLARA VE DIŞ TABİRLERİNE -Satılık demir alet dokalor ve «eyysr lavabo. W667 ye telefon edilmesi. 720—3
TLORYA — Havuzlu aile bahçesindeki bua dolabı havuzu acele «anlıktır. Bahçe «ghlbi Kemal Cömertglle müracaat. 7)9—3
AVCLAJUN DİKKAT NAZARSA — İdeal Sentetlyen (4R) markalı 12 No. az kullanılın 13 bir av tüfeği 24/9/94# Peryembe günü saat 13.30 da Sandal Bedesteninde aatıfa-eaktır. Av merak İllerinin bu ftraatı kaçırmamaları. 713—1
DENİZ MERAK L1L AHDİ A MÜJDE — Acele Batilık lllkı deniz tenezzüh motörü. Çıldıran kadın fttmfnd» zevkle eeyerttlğlnfı Çılgın D1O1ÖCÜ 27/9/M8 Pazar günü saat 15 t» Saloc-dlta müzayede Üe ratılacaktır. MolOrün bütün akşamı yenidir Her gün SaloedlU görülebilir. Fazla izahat almak İçin 41BS0 Toto Pastele müracaat. 34 — 3
GÖZ TABİBLERİ va HASTANELEİ İÇİN — Alman Rodenatok tabrlkaaının •Refracto-matıa A Prlsm» «leıi v» «n büyük boyda
güzlük camları kutusu, her İkizi yeni olarak ntılıktır. Pnzav ve Pergemb» aaat 10.30 (1« adres» mürncal: Dr. Fu»t Kipe. Cağnloğlu. Molinfenarl çıkmaza No. 10. 729 — 1
40 ADED PİLLİ VE CEREYANLI — KÜÇÜk büyük radyolarım var. Peyi" ’• takaftla ♦eriyorum FK 1497 Ufal I» Ilı yazıp ioUyinlı. gönderirim. »74 —
SATILIK SPOR BUİK OTOMOBİLİ — Radyolu, kaiorifarU. Müracaat Sultanahmet YvretuıUn caddesi No. 8 kal 3
ŞATLIK KOTRALAR — Yeni gayet tamla Mfcre hazır İki kotra bütün teferrtlat' flo ecel» z.1 tilıkür. Müracaat Telefon 236(10 her gün Hikmet AJemdar'a 11 den 13 « b*d«r. 728 — 4
OTOMOBİL ARANIYOR — Hunuıılde «z kullanılmış, küçük tiplerde bir otomobil ehven fiatle alınacaktır. Satmak İsteyenler lütfen bir kartla marknamı. model, tipini, flatlnl görmek, görüşmek, yer zamanını bıl-diratnler. Salâhaddln Fcvzlpasn enddest J:l«. Fatih 7«y _ |
IFIt MfŞEL — Llzeelnl blUrnulf 1» yağındı M* gct'9 1» arıyor. Bojszlç! Kandlill Harac-MUeyin »okak No. 30 da bay LAmbera mü-."*C»»L 7»
U1 adette iş İçe ve leh odalar Hrahktır. Halata Vah Al«n4*r han. 383 - U
»itRALIK APART1MAN — Nljantajı 00-selbahçeda konforlu geni» «• aydınlık B «r bCyOk odalı daireler Mralıktu-, Blrtealı möble vcı İlecektir Tel: MO17 • 4M —
KİRALIK. BATİLIK YALI — KanliCMHn en konforlu gflzal yalul ₺o» tealim. TfcfM-141 4(löl «81
İZALEYİ «UYU DÛLAYMtLE KİYMİTLt EMLÂK BATIŞI — Aksaray tramvay do-ponı karsızında (Aktırın) namlyla maruf, □zarfnde 3 odalı dnlroai ayrıca hamur makineleri. mürUhdemlere 3 odam bulunun hali faaliyette fırın ve arkacında kğgtr İt numaralı 3 katlı ev beraberce Sultanahmet üçüncü oulh hukuk yargıçlığının M8/9/42 doryıi'lle 30 haziran çarşamba - günü atat 14 - 19 müzayede 11c. (Her gün görülebilir). S83 — 3
İMARCA İKİ KATA MÜSAADELİ _ tzalel pjyu diolayulyla aatılık araalar: Ye-lUköy lıtasyonuna 200 metre, aofaiu oep-hul olan. 2230 metre murabbalık araalar EulUnahrnet OçöncO (uUı hukuk yargıçlı-fince VUI/43 deryam e ayn ayrı 3 temmuz eumarteal 11 - 13 müzayedeyi* N7 — *
DEVREN BATİLİK — Kuru kahveci Tekel vo Milli Piyango Mylllfl dflkkSnı. ty-1er vaziyettedir. Sehndcbagı DtrrkleraraJn No. 93 »ym yer» müracaat. 878 — 1
CtlL'JRCtHDE — Alman hasUneM arkasında 27,WK> liraya puvlUaız bir apartı-man aatılıktır. Cihangir eeddeoinde » No. da kapıcı Mehmet Aslana müracaat. 663 —9
ACELE BATİLIK — Beyanlta tramvay caddesine 60 adım menfada kdrglr altı 0-d> tramvay caddesini görür, Marmaraya nzztr. havadar Ikl mutfaklı bir ev bog tealim Milliktir. Müracaat: Büyük Haydar sokak Hatlaç Hüseyin. B5O
SATILTK BAHİLHANE — Amavutköyün-d» Kız Koleji üureğından 10 metro Uarlde, 300 - »10 numaralı, altında dukkinı bulunan fevkalAdo manzaralı, 470 metre mu-rabbaı saha içerisindeki sahUhanenin tamamı acele aatılıktır. Her gün öğleye kader »s numaraya. btf BATİLIK. KİRALIK KÖŞK — Kadıkö-yünde, tramvaya. İskeleye yakıtı, beyeh. konforlu, camlı çiçek, meyvah bÖyÖİTnaTı-çell. telefonlu, boş lealmt. Sğteden sonra Î2368 IJ teîffûn ediniz. «01 — 1
BOĞAZ İÇİNDE — Kmlrglnda bo« t«Mlm latıiık köjk. Koru müntchaaatıda etrafı yüksek duvaılarl» t«vrtU cefltli nadide meyve ve çiçekleri lıavt beg oda üç sofa 3 kabine mutfak vesalreyi havi havadar yor 15000 liraya acele satılıktır. Adres: MJrgOn Re-.it pa;e kahveci Rami Cıvuı gırosrada 13 «31 — 1
ÖATILrK EV — Kadıköy İskelesine dört dakika nlm klglr 7 odalı, bahçe, yağlı boyalı. mugambah. konforlu boa ttallm 18000 Aynalı Fırın No. 13 ye. 80#
13.000 LtRATA BATİLIK HANE - PıMl-darda BağTarbajına gitmeden. İcadlye Nev-eivan aokak No, W. a eda, İçi 0>gı yağb boya. Hamam, terkos. sarnıç, elektrik... Boj olarak tealim. İçindekiler» müracaat. 938
FATİHTE BATİLIK AHSA — Mutamet sokak 10 No. 1 >• eb'admda. ruhsatı 0- tmmıstır. Çtmcntoru ağustosa. Metresi «0 liradır. Mektupla Aksam O. Demir. 4»
SATILIK ARSALAR — Ankarsda Hefa-rethaneler mıntaknnnda MferaUıan» veya apartımanlar yapmağa müsait kıymetli ve ucuz arsalar. Ahmet Hamdt Yılmazbag. Telefon 13003 - Ankara. 4Ö0 — 1
İ2ALEİ «DYU — Galetada Rıhtım «ad-deelnde (Antalya Nakliyat gir ketinin kira eı olarak bulunduğu) 41 aumaraü bina 7C228 lira kıymetle Beyoğlu Sulh Hukuk Yargıçlığınc* 3 Temmuz H8 cuma gün 11 »at je «a müzayedeye çıkarılacaktır, (Do> No. 04B/8 MU|). «68 — 4
BEYOöLO — Strasclvl civarında Ağa-hamam karakolu yanında üc kat Ap. In-fasına tuluatı, çimentosu hazır ama aatıltk-tır, Beyoğlu Balo B. 3/1 Emin. Tl: 49014. 944
SATILIK ARSALAR — Kovacılar caddesinde Atatürk bulvarına yakın »İS ve 80 m2 İki ara» Çalılıktır. Tel: «0244. M
7560 LİRAYA BATİLIK — Sultanahmette Akbıyık Yeni Güvey sokağında a numaralı Mlen bo» denli» nezaretli anahtarı karjı-aında 4 No. da. Pazarlık Tel: 42704 la.
«83
LÂLELİDE ARSA — 4 kat to-aama mü-laadell evvelki nizamnameye gör» ruhsatı alınmış çimento bedeli yatırılmış plini hazır 1.31 x 18.19 = it mİ düz ana acele aatılıkur. AzlmkAr' »okak 14. Akaoy. Tel:
U4 — 1

BÜYÜKDERE — Aynalı kıraathane İçindeki bllirdo ve egyaalyl» devren «atıhlchr. Ortak alınır ve yevmiye Be de veTİJlr. içinde bay ZekJye müracaat «71—3
KİRALIK DAİRELER — Beyazıt Soğar.a-ğanın an yüksek yerinde. Konforlu, lük», gayet geol». Müracaat: Fatih Karaman caddesi No. I. Her gün saat betten sonra.
tîö
BATİLIK ATELYE — Piyanımın iglek bir yerinde olup har nevi pres ve torna izleri yapan bir atrlye Metiliktir. Müracaat yeri: Telefon II920. 648 —8
4 - KİRALIK - SATILIK:
KELEPİR APARTIMAN — Harbiye tramvay cadden inde 4 kat ayrıca bir dükkân bahçeli banyo parkeli apartımon bir katı ı»>a testim 40 bin liray» acele «Bitliktir. Bey oğlu istiklâl caddesi 183/1 Kemal İfgü done. «Ağa cam! tramvay durağı karlısında!. 665 — 2
DİKKAT _ o . I 6AT,UK ARSALAR — Erenköy ile Göz-
unlak a’mnk ve •almak. I tepe arasında tramvay yoluna M0 metre ffllf 1 1 rtl5"'n*rı*: Ulnııi'la wvnn | meenfede müfrez ar:alar uygun flaile ra-
7 20t,r t"*AWUl rdl'r ' ^'«nıktartır. Beyoğlu. Saroy Slnenlonnda
■■.oOu PUıuV p..rmakh.'|>> kn.131 Nn 4 bay Aleko Çangopuloa’e müracaat. Telt-ra» x jel cron 437 _ M fxın 410M
MERCANDA KİRALIK BOŞ ATELYE -Suyu Trlfar» elektriği ayrıca Ikl odan olup 70 m» beton bina. Müracaat: Ftnconcılsr Mahmudiye han No. 1. «34
CİHANGİRDE — Tamamen denize nazır 4 dalrall apartıman bir katı bo» tealim ıa-tılık. bir kah da kiralıktır. Beyoğlu Balo S. 3/L Emin. Tel: 49014. 943
BOŞ TKSLİM BATILIR XÖŞK — Boğnt-Iflrtde Beylerbeyinde İskeleye bir dakika mesafede denize tamamen hâkim İki katlı, her katta bejer oda. »alan. rofA mutfak v» hamamı havlı »yırca cemin katı, marya afiıch Ikl bahçesi, havuzu, kuyusu, »arıtıcı va Idnde terke», elektrik, ha vasatı bulunan manzaralı köjk aatılıktır. Görmek ICin her gün 0-13 arasında Beylerbeyi iskelesi karjısında berter Ömer Ataneüara müracaat no — 4
YEMİŞ B 160 METRE MESAFEDE — 130 mİ İlk ardiye va atelyeyo müsait bir bina kiralıktır. Kflcükpaıar Kıble Çegm» No. 9 Ahmet Toruna müracaat «78 — 1
SULTANAHMET — Akbıyık Kupacıtar tokalı No. 00. Oo odalı, kuyulu, eleklrikll thjap «V. Bo» tealim 7.000 Urava satılıktır.
14 - 1« aran İçindekilere. «79 — 1
BEğİKTAŞ — Çlrtğan c«ddMl Pt}a mahallede »0 No. lı dükkân acele «aldıktır içindekilere müracaat. 990 — 1
DEVREN «ATILIR BREB ATÖLYESİ — Tam teşkilâtlı büyük kâglr 22 y 9,8 matre her tajMUtı havi ptyasnya yakın cadde üsta. Müracaatı Akjamda M. B. O. «83 — 1
BATHJK BAKIMLI EV — 3 lut üzerine, 8 oda. 1 »ala, deniz görür toraca. bahçe, kuyu, sarnıç, tulumba, depo, elektrik- Bir katı kirada. Bakırköy: İstanbul caddesi Höradsra sokak 10. «88 — 1
SATILIK YALI ARSASI - Vaniköyünd» mOsteona manzaralı 24 y £8 eb'admda duvarları yani ynpılmıg rıh limit Telefon »2943 «fileye kadar, «41
AZİMET DOLAYISİLE SATILIK KÖJ^ — Mecldlyeköyünde Kmlik g^pkMÎnS7 yaptırdığı iki kallj bej jjp; müstakil bodrum Wl fü alaCTrlk havagazı» «48 M3 arta da-hfflkdedlr. Müracaat vaatleri 10 - 13 ararında telefon 24302. 901 — 4
KİRALIK — Fonarbahça yakınlarında 8 odalı, banyolu yazlık ktjjk. telefon, havagazı vs., büyük bahçe. * odalı tek kat da verilir. Posta kutusu 3134. 993—1
SATILIK ÇİTTE HAMAM — taUnbuJun iyi bir «em tinde, yüksek kazan# tatilin eden çift» hamam «aldıktır. Akmamda (Hamam) t Omuzuna yozlyl» müracaat, «03 —
SATILIK ARSA — Üsküdar Pajallmanın-«la. Boğaz v» Köprü?• fevkalâde manzaralı 400 mİ arsa satılıktır. Akşamda (Manzaralı Arsa) rOmuzuıu yaziyl» müracaat m —
SATILIK MAĞAZA — Mahmutpajada 103 No. kârgtr manifatura mnltazajı acele satılıklar. Bultanhnmnmındn Hocopulo hanında 13 No. ya müracaat. (95 — 4
ÇOK KÂRLf BİR iğ — Hâlen fullyette bulunan »enevl ao.ooo Hra k«r temin eden bir Fabrika «0,000 liraya aeel» aatılıktır. Tel: 43083. 607 —4
CAÖALOÖLÜNDA — Matbaa ve depoya elvertjll satılık kahve. Anadoluya gitmek maksadıyla acele satılıktır. Müracaat: Beyazıt Lekeciler sokak No. 11 kahveci Mıın-tafa Ercan'a. 703 — 1
TAHMİS SOKAĞI YANINDA - Gayet lg-lek bir dükkSn dovren »aldıktır. B«»k,ı cemilerde da Ijlek bir dükkânla d«|İ5tlrUlr-iıteyenler İstanbul pasta kutusu İU numaraya yazsınlar. 703 —
ARANIYOR — Yağ İskelesi veya civarında kiralık devredilecek dtlkkSn aranıyor. Telefon. 22115 • müroent 744 — 9
PANSİYON ARIYORUM — Onlvcnlt# mezunuyum, iyi İngilizce bilen — İngiliz, olursa tarclh olunur — bir aile yanında panılyon kalmak UtJyorum. Arzu edenlerin ndrealcril» acele blldirmrlcrlnl rica ederim. Adresim: İlhan Serdar. T. E. D. Merkez talebe yurdu Beyazlı 743 —
Çengelköy — Bekârdere«inde İskeleye 10 dakika meıafede merhum doktor İrfan Beyin 11 dönOm arazide bin meyva ağacını
mütecaviz Ikl bostan kuyulu altı evi parça parça veya toptan satılıktır. Telefon 2400(1 da Muzaffer Atalc'a miiraıaL 742 — 2
MECİDİYE KÖYÜNÜN — Kibar muhitinde bir villâ veya Ikl ev İnalına elverişli. önünden elektrik, tu geçen 27.3 cephe 22 derinliği hav! a ısa 120 metre lastle satılıktır. Kapalıçarr. Kürkçüler cargıtı 10 numarada Celâl» m Oraca at 71« — 2
MÜHtM F1R9AT — Bu yıl Kadıköy’ünde Acıbademo ljleyen otobllıler. halk tarafından çok sevilen örnek bağı gazinosuna Tnğ-betl arttırmıştır. Bu moltsatla bağ gazinosu, takımlı» hemen kiraya verilecektir. İsteyenlerin Bağa müracaatları. Telefon: ff(227 731 — »
ACELE BATİLIK KÖŞK — Kızıitoprnk istasyon arkam SchlrkAhya sokak No. 19 7 oda 1 salon 2 bölük 3 mutfak terkoa elek-■rlk havagazı hamnm bolıçeal. Cumartesi lünleri 14 den İH • kadar Müracaat arkadaki 8 numaraya müracaat. 741 — 3
batilik — KarnkOy HaraecıaU »okak M No. han ı» dükkânın 9 te dört hlaseel «İli bin Hra» a «atılıkUr Mürccaot Tİ. 23B31 Vasıta kabul «dilmez. 740 — S
BATİLIK — Bakırköy Yenimahalle fltocn-dlfer latasyonuna 3 dakikalık me$ofe«J» V* deniz konarında dört odalı bej tezlim bir ev 11* bitijlğlnd» ticari her 1*9 elverişli büyük v» boy (topo mahalli va deniz tarannd» ar-aalartl» birlikte veya «yn ayrı «atılıktır. Galata Karakcy coddesi 19 No. lu CAN meze evinde tozUhtar Nlko Lija’ya müracaat. Telefon «JTJ 730 _
(Eaş tarafı 3 lincû aahllede)
enfiye kutusu
KARAKÖY — Gümrük aoknk 14 No lı ınÜFUıklI, fulünde bir dc oda bulunan dükkân Mlıhktır, SİJIİI, HAnuncfcndl ».'kak No, t«4> e ııılireraal- ____
BATİLIK TERZt Dt'KKÂNT — Schztdr-bajında 78 numaralı B11A1 Cetlklza alı İki katil tart! düMıStıı devran aatılıktır. Görllj-Hlolt izleyen M7M « telefon. 755 — î
KACIH1LMAZ r İRS AT — Havadar, su. elektrik, müstakil 3 oda ejyaslle yazlığı 300 Uradır, içerenköy otobüsferile Sahrayi-eedll klraçhaneter Maltepe Öğretmeninin köfkO. Aynı köjlta müracaat 733 —1
BATİLIK GÖZİDE AHSA — Shlld» yeni yapılan cajnly* nanr. Tramvoy caddeotnde. Yedi metre cepheli. »000 Ur» Miıt 14-19. Telefon 44443 724 —
BATİLIK — Tophane Knrnbay mahallesi Köprü «okak kösesinde 29 numaralı İçinde Ikl odullo arsa. Görmek İçin İrindekilere. Fiat İçin ÂflKeftndl caddeni No. 98. Telefon {8)3421 710 — 2
KİRALIK — B0y0ka(!>da Kadıyorsn CkJÎCTt ■Adiliyer «okak 1Ö nıujyüaJl fifcno Çamlık Vc fevkaltdo ŞagfUSfaT). terkoalu. elektrikli vc ISS-^hlû yazlık. 80.159 müracaat 713 — 4
BATİLIK APARMAN — Çljll, Bomontl dvanndB. Köse bası, dört kat Dörder oda. Bir katı bog «eslim. 40.000 Ura. Saat 14-10 Telefon: 44443 723 —
BEYA2ITTA KİRLİK İKİ DAİRE -Meydana nazır. blriıl lamin. diğeri üıtflnde üçer oda birer hol İki daire. Marmara «Inc-maa kargın Enflyec! aoknk No. ■ İçindekilere müracaat. 715—1
ImalAtkaih: İÇİN YER arantyor -Sirkeci. Eminönü. Balıkpazarı. Haliç. Kabala}. Salıpazan. Cağaloğlu v» civarında atölye Va lmalAlhana İçin geııljç» vo bahçeli bir bina «anılmaktadır, latan bul P. K. 384 adresin» bir hafta zarfında müracâatları.
Tl 9 —
5 — MÜTEFERRİK:
HAYDARPAŞA -BOSTANCI — ClVârlâtm-(J« Parlatan mezun. İstanbul İlkelerinde Öğretmen, Fransızca v» bu lisanda hesap, cebir. hendeaa derileri verir. S. Cw R*-ceppaga caddesi Gülen apartıman 31/4 Taksim. ssj — 4
TalıarrlyaiT başlan başUyacağız» demiştir. Hakikaten İki scııa sonra Hl-nea tekrar tevkif edilerek mahkemeye verilmiş ve politik bir suçla İtham edilerek hapse atılmıştır.
1933 senesinde Dcwey, Ncw-York‘a vali olmak için çok uğraşmış, fakat seçimlerde Ö4.0Û0 reyle başkası kapanmıştır. Mamafli. dört sene sonra tekrarlanan İntihapta Dewey, seçimlerde 648.000 reyle New-York valilisine getirilmiştir. Böylelikle 20 sene içinde Cumhuriyet partisinden bu mevki! İşgnl eden ilk adam olmuştur. 1040 da Dewey Cumhuriyet partisi lider! olmak İstemiş, fakat o zaman ancak 38 yaşında olduğundan çok genç addedilerek seçimlerde kazanamamıştır. Fakat 1944 de bu arzusuna da nail olmuş ve Cumhuriyet parUsl liderliğine seçilmiştir. Filhakika PoosevelL'e rakip olarak Başkan geçimlerinde kaybetmiştir. Fakat, bu kayıp Roosevelt'e karşı pek az bir rey farkı ile olmuştur.
Dewey, New-York valisi olarak bu şehri dört sene o kadar mükemmel bir tarzda idare etmiştir tl. 1941 senesinde New-York halkı Dewey*yl bu şehrin valiliğine, İkinci defa intihap ötmlş, böylelikle Cumhuriyet partisinden birinin ikinci defa bu vazifeye seçilmesi fevkalâde bir hâdise olmuştur.
Devfey’ntn çalışma kabiliyeti âdeta seridir. Zira, onun yanında çalışanlar onun tarzını derhal adapte etmektedirler. Dewey, memurlarına politika İle alâkalı sualler sormaz, bu sahada kimseyi tesiri altında bırakmak istemez. Böyle bir teşebbüsün doğru ûS mıyacağı kanaayndjdlr. Dewey. hükümet meSânlar.;,(ınin muvaffak ^abÖînesl sırrının ancak elbirliği He çalışmakta olduğu kanaatindedir.
Dewey, ikinci defa vali seçildiğinde verdiği bir demeçte ahfikümet idaresinin de bir başı ve kalbi olduğunu ve ittbannı muhafaza ederek ilerllyeblleceğlnl ve mutlaka efendi olmadan da halka faydalı olabileceğini İspat etmek vazifesi bize düşer» demiştir.
Detvey’nJn valiliği esnasında elde ettiği başarılar pek çoktur. Bu altı sene içinde meselâ; gelir vergileri % 40 ve kazanç vergileri de % 25 nispetinde indirilmiştir. Eyaletin borçlarına gelince, bunda da % 27 nispetinde bir azalma vardır.
Devzey’nln valiliği esnasında, New-York’ta endüstri hayatı gelişmiş ve 11)30 dnkt İşsizlik miktan azalmış bir çok kimselere yani İş sahaları açılmıştır. İşçilerle iyi geçinmek, uyuşmak Dewey’nln prensîpl olmuştur. Cebri İş yaptırmayı hiç tevmez. Eyaletinde İlk defa sanat ve endüstri mektepleri meydana getirmiş, aynı zamanda İşsizleri ve malûllerin korunmasını, kadın ve çocukların daha geniş mikyasta himaye edilmesini temin etmiştir.
(Baş tarafı 6 ncı sahıfcde) İta ve evin etrafım dönen küçük yola adımını attı. Bütün îngülzlerin - ₺d Ladesler gibi — müral olmadıkla! ı-nı keşfetmek de yüreğine ferah veriyordu. Şimdi, belediye reisi, bıgUiz-leri daha İyi ûuilAyabllm^tJ.,. Hakikaten dö...
Bastonlyle o'ları blçerckten ve ha-, lifçe ıslık çalaraktan villânın kölesini döndü. Gece oluyordu. Ancak at kestanesi yapraklanan blriblrie-rlne sürülmelerinden hasıl olan hışırtı duyuluyordu. Başkan, söyllyeccgl nutku dimağında hazırlayıp ken, birdenbire...
Donmuş gibi durdu.
Gözleri âdeta yuvalarından
Bir au, kımıldanmaksızın doğru baktı. Sonra birdenbire _ dönüp koskös yürümeğe başladı, ötekinin berikinin İşine burnunu sokmayan. terbiyeli, iyi ahlâklı bir İnsandı başkan... Herkesin hayalından kâm almasını isterdi. Lâkin aynı zamanda apaçık, dürüst bir İnsandı. Herkesin de açık, dürüst olmasını isterdi.
Angers sokağına tekrar döndüğü za man başını Ikl yana sallıyordu. Haşmetini kaybetmiş adımlarla yürüyüp durduğu sırada:
— Olur şey değil... Demek bunlar ben farkına varmaksızın ha... — diye söylüyordu. — Ben... Ben, bu farkına varamamış olayım...
durur-
uğradı, ileriye ger!
— SON -
YENİ ROMANIMIZ
YALAN İÇİNDE YALAN
YAZ TATİLİNDE — Çocuklarınızın tahsilini İkmal etmeyiniz. Şehir dahilinde ve varojla-rınd* ü» oyda vo en son pratik melodin ehven ücretle Fransızca ve Almanca Öğretir, (Orta yetil ecnebi bayan) rümuzuna yazı İle TnOrıuaat. 700 —
KÂRLI İŞ İÇİN — Yüzde BO gelirli bir I50 10000 liralık ortak aranıyor, Kargılık bir miktar «ermeye korum. Ankarada poatn kutusu 17 ye. 710 _ j
CİNS ALMAN KURT KÖPEKLERİ -On bir. yedi, Uç, bir gylık. Tüylü Barak. bOyümlyen fino, çoban, av... UiUfiçaro 77 No. Şaban kahvesinde Kâmile.
709 — 1
MEŞHUR BİR MAĞAZA - 33000 liralık
ortak arıyor, ayda 500 Hra net kür verilir. Teminat kuvvetlidir. P. K. 1497 yaZlnlA Telefon 732₺8 673 —
LİSE - ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNE — Mütehassıs öğretmenler Fizik - Kimya ■ Cebir - Geometri ve Fransızca - İngilizce derslerin! vcılp bütünlemeye hazırlarlar Müracaat: Mektupla (Y-DERS) Aksara ga-zeteşl. 739 _ ]
İNŞAAT YAPTIRACAKLARA — Mimari, proje, betonarme heaabatı V. S. yapılır Farm! mcauJJyct veya ln»aat deruhte edJllr Her nevt kaloylık. Mercan Suitanodaları No 52/17. Y. MUhendla A. Haznedara müracaat Teleron 2iH2fl. 733—3
MÜTEHASSIS — İngilizce öğretmeni kııuı ramanda İngilizce öğretir. Adresi Ayasp«;a cami sokak. Kibnr çıkman No. 11
133—2
İngİlIzce ders — Londralı İngin? bayan tarafından yeni metot konuRM. Ad-re». Mra. Vlnni ao; iıttkUl c.sddral Yardım apnı-tunan No. 1. «Rua sefareti yanında) 738 — 11
Mektuplarınızı aldırınız
Gazetemi« ldanhanaatnl adtca oloztk çöılcrmlf olan kerlIarlmlZdCDI
Daktilo — T.S — N.E — 8Ö — AKI -Fnzllct — Muhasebeci — İşlet___Pulcu
8- M- — Tali — D. 8. — Elle Hcnıbetg namlarına galon melrlupjarı Idnrehena-mladan aldırroalmı ilce clujıur.

Aynı mûllifin aynı mütercim tarafından Tilrkçeye çevrilmiş şahcae-
Kaybolan polis müfettişi
Avusturya’da Sovyet mm takasında tevkif edilmiş
Detvey’nln evsiz kalan harb malûllerine yeniden evler tedariki hususunda yaptığı teşkilât kendisi için eşsiz bir muv&fafluyettlr ve bu imhadaki bütün Amerikan teşekküllerine örnek olacak mahiyettedir.
Dcwey. bazı Amerikan kanunlarının dalıa şiddetle tatbik edilmesini İstemektedir. İnhisarcılığın Amerika gibi bir memlekette tutunamıyacûgı ve bunun milli ticareti baltalıyacaflrı kanaatindedir.
Kısaca Desvey’in bütün mesai arkadaşları onun sonsuz kabiliyetine hayrandırlar.
Londra 10 (R) — Avusturya’da ortadan kaybolan polis müfettişi Ma-rek'ln Sovyet mıntakasında tevkif edildiği anlaşılmıştır. Ruslar kendisini casusluk yapmakla İtham etmişlerdir. Avusturya hükümeti Huşlardan delil İstemiştir.
Marek R uslar tarafından kaçırılan kimseler hakkında tahkikat yapıyordu. Polis müfettişi 1934 senesinde Dollfus’un katli esnasında Başbakan' nj muhafızı İdi ve o zaman Nazllerln hükümet darbesi teşebbüsünü akim biriktirmişti. Harb senelerini Almanya'da bir toplanma kampında geçirmişti
Avusturya İçişleri Bakanı Rusları, Avusturya'da şiddet siyaseti kullanmakla itham etmiştir.
Maltepede Satılık Arsa
İstasyona yakın, denize manzR-ran var. Asfp.it üzerinde. Maltepe Küçük Yalı caddesi 59.
Telefon: M- 82 ye müracaat
o/o6 Faizli linçi Tertip 1948 istikraz Tahvilleri Satışa Çıkarıldı
Yüz lira itibarî kıymetli bir tahvilin ihraç fiati 95 liradır.
Yüzde altı faizli olan bu tahvillerin, faideri altı ayda bir ödenmektedir. Di£er iç istikraz tahvillerinde olduğu gibi, tahvillerin bedel ve faizleri her türlü vergi ve resimden muaf olduğu gibi, bunların artırma, eksiltme ve sözleşmelerde teminat ve millî emlâk altınlarında bedel olarak üzerlerinde yazılı kıymetle kullanmak daima mümkündür.
Devlet Tahvili Demek Bol Faiz Getiren Hazır Para Demektir.
Satış yeri: flütün Bankalar
30 Haziran 1948 Çarşamba Akşamı Satışlara Son verilecektir.
n««t
Bııhîfe 8
AKŞAM
2T Haziran 1948
TbulmacaT
12346B78B10
Soldan aajs: 1 — Salahiyetin! MHÛPV (
Kullanma. a - Yukarı katla, 3 - Teneke yapıştırma sanatı. 4 — Bir ttM« kadın lanı! - Ctrl gelme 8«T«». S — Ynpı5l«nlıfc -| Batana (H> getirse müsabaka kumandanı olur, d — Su - TCT»1 «kİ cihangirlerden. ' 1 — Kuru a.'fiuk - Not* - İnce kurum. 8 = tersi bir nevi beyti: tuvalet yağıdır. # — Bo-I suna urar - Altın, 10 — Sonuna «F> golirso tekrar demektir • Komju bir memleket., '
Yukarıdan aşağıya: 1 — Sonuna «E» sellr-te İstanbUİun ınejtıur bir camlı. 3 — Basına «M‘ geltrse Yahudi İbadeti. 3 — Dışardan mal getirme - Safiına soluna bak. I — j Mail edatı • Bir ertrek adı. 5 — YOrekttnJ d — Ticaretin yarıdan faalaat - Hararet, 7 — Kocaman habbeler, 8 — El alışkanlığı -l Kül rengi. S — Minimini bir bayan, 19 — Tersi bir ecnebi lam! - Gölge.
GECEN BULMACANIN HALLİ
Soldan cnCa: l — Tes’tlHHlMl, 2 — Evatl, Bnjta, 3 — Llj’nel. Hlc. 4 — Anıtlmblr, 3 — Kem. Rlcler. B — ifi, Dineri, 1 — Yemese. «d, 9 — Elli. De. Ka. 9 — Blkiflyl. tt —I İr İR ecelle.
yukarıdan njajıya: 1 — TelatdyerL 1 — SvbıeçJir, 1 — Sayım, htlkl. 4 — Hint, De-j İlk. 5 — fielffU. /». o — Taifedir. T — | Eb. Bet. Eye, « - uâlıtlen. Jy 8 — Eğirerek. 10 — Nsç. Risale.
AKŞAM
Abone bedeli
TUrklys Ecnebi
Senelik
■ aylık
S artık
I aylık
»00 kurul 5109 kuruj HIM . IİM •
«t» . İM» »
100 . - e
Adre» tebdili ıcin dil kun>|luk pul gOntlerHindidir. Aksi lAkdirde adı** ecetflirlimct-
Tdrfvnlanmır • UaumuhMTlr 20363 Yası işleri an«S — İdare ÎOMl Müdür: aııâl
Şaban 13 — Hışır 47
lmaafc GCı. Öâlo İtendi Ak. Yatn
E. 6,23 6.11 4.31 B.32 I1.W 8.04
V. 3,98 5.3(1 13.10 17.16 20.44 23.48
tdnrebae»; iBabit.ll dnn
Cemal Kadir lotınOı No. 13
tu, sile
G
df
Muhasebe yordun işlerinde çalışmak üzere muhasebeye vukufu olan
İki Bay veya Bayana ihtiyaç vardır. Eski Türkçe ve daktilo bilenler tercih olunur. Adres: Eminönü Tütün Gümrük
Meydanı No. 38 İKBAL KOCAELİ ŞİRKETİ
I
OSMANLI BANKASI
Türk Anonim Şirketi, — Teöia Tarihi: 1863
Sermayesk
10.000.000 tngiliz Lirası
Merkezi İdaresi: Galata Yenlcaml ve Beyoğlunda, Türklyenln başlıca şehirlerinde. Paris, Marsilya, Londra, Man-çester'de ve Mısır, Kıbrıs. Irak, İran ve Fllis tinde Şubeleri
ve Yugoslavya, Kumanya vb Suriye’de Fllyallerl vardır.
Her türlü banka muameleleri yapar. -----------■--------
Çok müsait faiz şarllarlle tasarruf ve mevduat hesaplan açılır.
Tasarruf hestıplari İçin üç ayda bir İkramiye keşideleri yapılır.
Daha fazla malûmat almak İçin OsmanlI Bankası Glşelerl-no müracaat edilmelidir.
Cafer Fahri Dikmenin eserlerinden
Krş Yeni arıcılık 50
Av ve salon köpeklen 50
Sataş ve polis köpeği 50
TavuKîSukta muvaffakiyetin itrrl 28
Nasıl tavukçuluk yapmalı? 25
Tavukçulukla nasıl
kazanılır? 25
TavukÎHrı yumurtlatmak için ne yedirmelidir? 25
Tavuk hastalıkları 25
Kanarya 150
Kitapçılardan arayınız.
Mahkeme, tapu, icra ve noter ilânları
Bedelleri hıısusl şahıslar tarafından ödenen mahkeme icra, tapu ve noter ilanları gibi resmi ilânlar eskiden olduğu gibi doğrudan doğruya fAKŞAMn idaresi tarafından kabul edilmektedir
LOKMAN HEKİM
(Dr. HAFIZ CEMAL) Dahiliye mütehasısı Divanyolu 104 Muayene saatleri Pazar hariç her gün 2.5 - 5 Tek 2339B

İş bulmak ûtiyenler; işçi arayanlar; emlâk, arsa, eşya ahp satmak arzusunda olanlar için
En verimli ve en ucuz vasıtadır
Doğrudan doğruya «AKŞAM. ilân servisine müracaat
Telefon: 20601
TÜRKİYE İŞ BANKASI
Kiiçiih Cari Hesaplar
25 Ağustos 1948 çekilişinin ikramiyeleri
(Ankara'da Tasarruf Enleri Mahallesinde bahçe içinde iki katlı ve bodrumlu. 6 oda, 2 sofa, veranda. balkonlar, tam konforlu,)
1 Arsa (İstanbul'da Suadh/e’dc)
1EV
1 X 5000 Liralık 1 X 2000 2X 1000 5X 500
14 X 200 Liralık
25 X 100
25 X 50
15OX 20
»

»
»
»
Bankamızdaki hesabında en az 100 lirası olanlar bu çekilişe katılacaklardır. Her 500 Lira için ayrı bir kura numarası.
Heniig bankamızda hesap açtırmamış olanlar, sîzler (1e talihinizi denenin f?f
----

Kuru ot alınacak
Ereğli Kömürleri İşletmesi Genel Müdürlüğünden
Kapalı zarfla 000 ton kuru ot alınacaktır.
Şartname:
Zonguldak’ta: Ereğli kömürleri işletmesi Ticaret Grup müdürlü* ğilnden
Ankara'da: Etibank Genel Müdürlüğünden
İstanbul'da: Etibank İstanbul Şubesi müdürlüğünden alınabilir.
Eksiltme 12/7/048 pazartesi günü saat 18 da yapılacaktır. Teklif ve teminatları havi zarfların en geç İhale günii saat 15 e kadar işletmemiz Baş kâtipliğine verilmiş olması lâzımdır.
Postada vuku bulacak gecikmeler nazarı İtibara alınmaz. Eksiltmeye gireceklerin isteyecekleri bedelin % 7.5 u nlsbetlnde teminat akçesi vermeleri şarttır.
İşletme İdaresi İhaleyi dilediğine kısmen veya tamamen yapıp yapmamakta serbesttir. (BBW

Ankara nümume hastahanesi baştabibliğinden
Cinai Miktarı Fişti Tutarı M. teminatı Düşünceler
Lira K. Lira K. Lira K. Sade yağ 4000_5 30 21200 1590 ) 7/7/048 çarşamba
Koyun ett 35000 2 00 70000 4750 ) saat 11 de kapalı
1 — Ankara Numune hastanesinin İhtiyacı olan koyun eti ve sade yağ ayrı ayrı kapalı zarf usııllyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Talipleri kanunun tarlfatı dâiresinde hazırlıyacaklen mühürlü teklif mektuplarını muayyen olan saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komisyona vermeleri.
3 — Şartnameler her gün hastane idaresinde ve İstanbulda Sağlık ve
Sosyal Yardım müdürlüğünde görülebilir. (8601)
Bir liraya bir apartuman: Bunu size ancak İstanbul Gazeteciler Cemiyetlinin zengin Eşya piyangosu temin edebilir.
Biletler, bütün piyango bfiyllerlnde, posta şubelerinde ve Zeki Rıza Sporel mağazaslylo Cemiyet merkezinde bulunur.
Tekel Genel Müdürlüğünden
1 — 25 tonu Darjeeling. 60 tonu F. O. P. ve 115 tonu O. P. halitalarından olmak üzere yeni mahsulden 200 ton HJnd menşeli çay sıtın alınacaktır.
2 — Bu İşe alt şartname her giln istanbulda Genel müdürlük Tekel maddeleri şubesinden ve Ankara ve tzmlrda Başmüdürlüğümüzden alınabilir.
3 — eteklilerin flatli teklif mektupları ve teklif edecekleri flat üzerinden tutar bedelinin %7.5 u nispetinde teminat ökçeleriyle birlikte 21/7/048 tarihine raslıyan çarşamba günü şaat 15 te İstanbulda Kabataşta Genel müdürlük binasında Tekel maddeleri Âlini fcf.mlsyonuna müracaatları,
4 — Evvelce çay teklif elmiş olan firmaların şartname hükümlerine
göre nümune ve tekliflerini yenilemeleri İlin olunur. (87901
İstanbul Belediyesi İlânları
1 — Caddebostanında PlâJ yolundan itibaren Tan sokağı tramvay du-
■ rağına kadar uzanan Bağdat C3ddesl üzerinde seyrüsefer emniyetinin sağ-ı lanması İçin saat 16 dan itibaren 22 ye kadar bisiklet seyrüseferi mene-dllmlştlr.
2 — Bağdat caddesinin darlığı ve seyrüseferin kesafeti bakımından bu cadde üzerinde otomobil bırakılması mahzurlu görüldüğünden me-n edilmiştir.
3 — Yukarıda yazılı İki caddede ki yasağa riayet etınlyenler hakkın-
da umuru belediyeye müteallik ahkâmı cezaiye kanununa tevfikan ceza muamelesi tatbik edileceği İlin olunur. (8621)
İngilizce ve Fransızca Mütercim ile Tercümeci Daktilo Alınacaktır
Devlet Denizyolları ve Limanları tşietme Genel müdürlüğü kadrolarında açık bulunan tngillzce ve Fransızca mütercimliklerle, tercümeci daktiloluklara memur alınacaktır.
Barem dışı kadrolarımıza dalıll bu görevlere istekli ve bu dillerden her hangi birisine iyi derecede vukufu olanların, müsabaka İmtihanlarına IştlrAk etmek üzere 28 haziran 1948 pazartesi günü saat 14 e kadar gerekil belgeleriyle Zat ve Sicil İşleri müdürlüğüne müracaatları.
(8755)
Hal binası yaptırılacak
İller Bankasından :
1 — Konya şehrinde yaptırılacak 203.268 lira 70 kuruş keşif bedelli Hâl binası İnşaatı kapalı zarf usııllle eksllLnıeye çıkarılmıştır.
2 _ Eksiltme 6/7/948 Salı günü saat 15,30 da Ankara'da İller Bankası eksiltme komisyonunda yapılacaktır.
3 — İstekliler bu İşe alt proje ve keşif evrakını 10. lira bedelle Ankara’da İller Bankasından alabileceklerdir.
4 — Eksiltmeye girebilmek İçin İsteklilerin 11,413 lira 34 kuruşluk geçici teminat vermeleri ve
aj En geç 3/7/948 Cumartesi gönüne kadar Bayındırlık Bakanlığına müracaatla bu İşe girebilmek üzere belge almaları,
b) Bir defada 150 bin liralık inşaat işini muvaffakiyetle başarmış olduklarına dair vesika ibraz etmeleri şarttır.
5 — Teklif zarflan 6/7/048 Salı günü saat 12 ye kadar Ankarada İller Bankasına veri İmiş olmalıdır. Postadaki gecikmeler kabul edilmez.
ö — Banka ihaleyi yapıp yapmamakta tamamen serbesttir.
(8881)
Dr. A. Asım Onur sag'
Ortaköy Şifa Yurdu
Şehir gürültüsünden uzak bir yerde büyük bir parkın İçinde ve çamların ortasında fevkalade güzel manzaruh, çok teml2 ve İyi bakımlı; kadın, erkek her türlü hastalara açık hususi hastane. Sinirlerin! ve yorgunluğunu dinlendirmek ve neka-hat devrini geçirmek istlyen-lere mahsus yegane müessese.
Telefon: 84421
çocuk hekimi: Doktor
Ahmet Akkoyunlu
Taksim - Talimhane palas
Telefon? B2627___
Göz Mütehassısı
Dr. Cemil Görür
Hastalarını pazardan başka her gün saat 15 ten 18 e kadar kabul eder.
Cağaloğlu Nuruosmanlye caddesi Osman Şerafeddtn Apt. No. 5
■9MMB DOKTOR MHBHI
Fethi Erden
LÂBORATUVARI
Kan, 'idrar, balgam, mevaddı gaita tatiller! ve (İdrar vaşıta-slle (/ebeliğin ille pimlerindeki kati teşhisi) yapılır.
Beyoğlu. Taksime giderken Meşelik sokağı Ferah Apartı-manı. Tel. 40534

Dünyanın en büyük kimya fabrikalarından
DUPONT
Haşarat öldürme müstahzarının diğerlerine üstünlüğü şunlardır:
1 — Her nevi haşereyi derhal öldürür
Binek, sivrisinek, tahtakurusu, plro, hamam böceği, güve, karınca w.)
2 — Tesiri dört ay .ürer
3 — kokusu hoştur, kumaşlarda leke bırakmaz
Toptun satış yerleri t
ASTAŞ T. A. Ş.
İstiklâl Cad. 320/324
BEYOĞLU
Telefon:
Kİ - MA Kol. Şlrti,
Mısırçarşısı içinde No, M EMİNÖNÜ
4 8 8 8 4 .
ÖĞRENCİ KAYDI
TARSUS AMERİKAN KOLEJİ
Hususi Erkek Lisesi Müdürlüğünden:
Okulumuz 1948 - 49 öğretim yılı hazırlık sınıfı İçin gerek yatılı ve gerekse gündüzlü olarak öğrenci kaydına başlanmıştır. Yazılmak isteyenlerin 1 fotoğraf, ve ilkokulda her sınıfta kazandıkları notlan gösteren kam» ve yahut okul İdaresinden tasdikli kayıt örnekleri He en geç 10 Tcmmuı 948 tarihin a kadar Müdürlüğümüze başvurmaları. Daha fazla bilgi edinmek lstlyenlerin müracaatlarında tafsilât verilir.
■'■ımımııınııı(ııııııııııaııııııııııııııııııııııınııııırnrıııııııiıııiııiıııııııııiJrıuıııııııniMi)iHHiiıııııııiHiııııııııııı
| Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Genel İdaresi İlânları
Ğreated by free version of 2PDF
IHIIHIHIIIIIIIIIIIIIIIİIII
Tıbbî ecza alınacak
Devlet Demiryolları Merkez 9 uncu Satmalına Komisyonu Başkanlığından
Muhammen bede I umumi tutan 118.928,65 lira va muvakkat tem: nat umumi tutarı 7096.44 lira olan muhtelif tıbbi ecza 8 temmuz 01 pazartesi günü saat 15.3» da Malzeme Dairesinde toplanacak Merkez 9 uncu Komisyonu tarafından ve kapalı zarf usulü ila mübayaa olunacaktır.
Bu ekslltma mevzuunu teşkil eden muhtelif tıbbi eczanın tamamı için teklif verilmesi mecburi olmayıp her hangi bir kalemin tamamı veya bir kısmı İçin dahi teklif verUetftUr.
Bu İşe girmek lstlyenlerin muvakkat teminatlarlle kanunun tâyin ettiği vesika ve tekliflerini aynı gün saat 14.30 a kadar mezkûr Komisyon Başkanlığına vermeleri lâzımdır
Şartnameler parasız olarak Ankara’da Malzeme Dairesinden va Haydarpaşa'da Tesllmalma ve Yollama Müdürlüğünden tedarik edilebilir. (8151)
Tekel Genel Müdürlüğü tlânları
Malzeme Alım Şubesinden:
1 — İstanbul, İzmir, Samsun bakım ve işleme evleri müdürlüklerinde bir sene zarfında birikeceği tahmin olunan ceman »455.000. kilo tütün tozu pazarlıkla satılacaktır.
2 — Pazarlık 25/6/948 Cuma günü saat 14.30 da Kabataş Genel Müdürlük Malzeme Alım Şubesindeki komisyonda yapılacaktır.
3 — Şartname her gün sözü geçen şubede görülebilir.
4 — İsteklilerin belirli gün ve saatte 1706 liralık güvenme parası makbuzu ve kanuni vesalklerlle birlikte mezkûr komisyona müracaatları ilân olunur.
5 — İdare kısmen veya tamamen veya kısım kısım ayrı ayrı taliplere
İhalede serbesttir. (8845)
Ankara Belediye Başkanlığından:
1 — Belediye sıhhi İmdat hizmetinde kullanılmak üzere İki adet sıhhî Imadt otomobilinin salın alınması müteahhit namı hesabına açık eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli İ785O Uradır.
3 — Muvakkat teminatı 1338.78 lira olup Belediye merkez veznesin» yatırılacaktır.
4 — Bu İşin İhalesi 25/6/1948 Cuma günü saat 16 da Belediye binasında Encümende yapılacaktır.
5 — Şartname ve diğer evrakları tutanak ve muamelât müdürlüğü kaleminde her gün görülebilir.
0 — İsteklilerin belli gün ve saatte teminatları İle birlikte komisyona müracaatları. 7916
Posta zarfı yaptırılacak
Malîye Bakanlığından?
Eb'adı Miktarı Geçici teminatı_________
12,5 X 16 15.000.000 adet a448.75 Lira
13 x İ8 7.750.000 » 1278.73 »,
17 X 24 1.850,000 » 457.88 »
Kağıdı ve kutıı mukavvası depodan verilmek şartlle yukarda njlk-tar ve eb'adı yazılı posta zarflarının İmali açık eksiltme ile İhale edilecektir.
İsteklilerin geçici teminat ile birlikte 29 Haziran 1948 salı günü saat 14 de Beşiktaş’ta Devlet Kâğıt deposunda hazır bulunmaları. (8686)
İstanbul jandarma satmalma komisyonundan:
Mevrut numune ve evsalmmcsln» uysun 13000 «4et kılılsu aluulnyOm matra Taksim Ayaspaçada lanOarma muIetUşllfl bina,, İçindeki komlr youumuada M Haziran 0« p.r3eaıb» k»n0 saat on beste yapılacak kapalı zarf eksiltmesi ile isteklisine liule olunacakta. Muhammen bedel beheri 423 kuruştan .63750» atmış üç bla yedi yüz elli ve ilk teminatı «4437,8. dört bin dört yüz otuz yedi buçuk liradır. Şart kâğıdı «319» kunılşluk malsandığı makbuzu mukabilinde komisyonumuzdan aınablllr, isteklilerin ilk teminat malsnndığı makbuz veya banka kefalet mektubunu ve şart kağıdında yazılı diğer belgeleri havi teklif zarflarım eksiltme saatinden bir saat evveline kadar komisyonumuzda bulundurmaları. 7738
Bingcl belediye Başkanlığından
Bingöl merkezinde yapılacak 22253 ika 82 kııruş keşif bedelli elektrik tesisatı açık eksiltmeye konulmutuşr. Bu 1 şe alt keşif ve şartnameler Bingöl belediyesinde görülebilir. Eksiltme 30/6/948 çarşamba günü saat 15 de belediye komisyonunda yapılacaktır. Eksiltmeye girebilmek için geçici teminat ve belgeslle 948 senesi Ticaret Odası belgesi ibraz etmek şarttır. (8441)

Comments (0)