AKŞAM
H e r g ü n
8 Sahöff©
ŞAKSAM
_ •!> ı__
Sene 31 — No, 11086 — Fiati: her yerde 10 kuruştur.
SALI 23 Ağustos 1949
Sahibi: Necmeddin Sadak — Vasi islerini fiilen İdare eden: C. Bildik — Aksam Matbaası
Pravdanın şiddetli bir makalesi
“Tito ve etrafındakiler
İnönü Ankarada
Maarif Şûrası dün açıldı
cür timlerini kellelerile
C umhurbaşkanı sürekli alkışlarla selâmlandı
ödeyeceklerdir,,
Voroşilof Bükreşte yapılan toplantıda şiddetli bir nutuk söyledi, mamafih Yugoslavyayı istilâ tehdidinde bulunmadı
Mareşal Tilonun 945 de Moskovayı ziyaretine ait bir resim: Önle Tito, Molotof, arkada Vlşinski
devriyeslni kutlamak için tertip edilmiş bulunuyordu.
Yapılan merasimde Rusyayı temsilen bulunmak üzere, Voro-şllof. Rus heyetinin başkanı o-iarak Romanyaya gelmiştir,
Voroşllof yaptığı konuşmada, «Tito, memlekette sosyalizmi öldürmeye ve onun yarine Faşizmi ikame etmeye çalışmaktadır. Aynı zamanda Rusyanın arkasından da. Batılı memleketlerle gizli müzakereler İdame etmektedir. Fakat asıl dostlarının kim olduğunu bilen Yugoslav milleti bu haince harekelterln nasıl önlenmesi icap ettiği hususunu da pekâlâ bilir» demiştir.
Bunnia beraber, Voroşllof, Tito'yu doğrudan, doğruya bir silâhlı istilâ ile tehdit etmemiştir.
İngiliz gazeteleri ne diyorlar?
Londra 23 (R) — Bütün gazeteler (Stalin - Tltoı ihtilâfının vahim bir şekil aldığından bahsediyor. Times «Buna artık ideolojik ihtilâf değil, iki düşmanın çarpışması nazariyle Jıakılabl-blllr» diyor.
Daily Mail, Moekovantn Tt-to’yu ortadan kaldırmak teşeb-
Londra 23 (R) — Sovyetlerle Yugoslavya arasındaki ihtilâf gittikçe şiddetleniyor Moskova’ da çıkan gazeteler Yugoslavya-yı açıkça tehdit etmeğe başlamışlardır. Pravda gazetesi yazdığı makalede Tito İle etrafın-dakilerln işledikleri cürümleri kellelerini vermek suretile ödeyeceklerini söylüyor. Bu gazete Ttto için «Faşist diktatör ve emperiyallst uşak» tâbirlerini kullanmaktadır.
Peyk memleketler de Yugos-iavyaya karşı şiddetli hucuma geçmişlerdir. Romanya Dışişleri Bakanı Anna Pauker Tito’yu ve tarftarlarını şiddetli bir lisanla tehdit etmiş, bunların yakında cezalarını göreceklerini bildirmiştir,
Sovyellerln Macar - Yugoslav hududu yakınında mühim kuvvetler ve 300 tank topladıkları, bunların harekete hazır bulundukları bildiriliyor, Bükreş te bir toplantı
Bükreş 23 (A.P.) — Takriben sekiz bin Rumeıı Komünistinin katıldığı bir açık hava toplantısında. Mareşal Tito. «Balkanların »ulh ve sükûnunu bozmaya gayret etmekle» İtham edil-mlştir. Bu toplantı, Romanya- büsü netice vermediğinden şlm-nın kurlulşunun 15 inci şenel di başka suretle hareket edil-
mesi istenildiğini söylüyor. İngiliz gazetelerine göre Rusya, milliyetçi cereyanın artmasından endişe etmekte, bunu durdurmak ve Amerikanın Tlto'ya kredi açmasına mâni olmak istemektedir.
Mühim bir görüşme
Londra 23 (R) — tngilterenin Belgrad. elçisi, dün Yugoslav Dışişleri Bakan yardımcısı İle görüşmüş ve vaziyete dair bir rapor göndermiştir. Rapor tetkik edilmektedir.
Amerikan gazetelerinin mütalâası
New-York 23 — Amerikan ga -zeteleri Rus - Yugoslav ihtilâfı hakkında uzun makaleler yazıyorlar. Gazeteler bir harb İhtimalini kabul etmemekle ber vaziyetin çok gergin ğunu
Ankara 22 (A,A.) — Cumhurbaşkanı İsmet İnönü 22 gün suren Ege seyahatinden bu akşam saat 81.15 te özel trenlerile Ankaraya dönmüşlerdir. Tren gara girerken orada toplanmış bulunan ve başka bir treni bek 11ye n yolcuların kendilerine gös tırdiği sıcak sevgi karşısında,1 Cumhurbaşkanı vagondan iner İnmez doğruca çevik adımlar ve. çok şen bir çehre İle kendisini sel âmlı yani ar m yanına gitmiş | hatırlarım sormuş ve «nasıl j sözlerimden bıkmadınız mı?» : demiştir.
İnönünün bu samimî hareket ve sözlerinden coşan halk, «hayır İnönü sağol, varol» sesleri ve sürekli alkışlarla Cumhurbaşkanına mukabelede bulunmuşlardır.
Demokrat Parti nutuklara cevap verecek
İzmir 28 — Cumhurbaşkanı tnonünfm 23 gün süren son Ege seyahatinde söylediği nutuklarda temas ettiği bir çok noktalar üzerinde muhtelif mahfillerde. muhtelif tefsirlerde bulu- i Bulmaktadır. Bu nutukların De-! ıtıokrat P. teveccüh eden kısımlarına, D, P. genel kurulu adına resmen cevap verilecek bu cevaplarda icabeden cihetlere temas edilecektir.
Ege bölgesinde genel idare kurulundan bir kaç arkadaşile uzun bir seyahat kararlaştırmış bulunan Celâl Bayar eylülün ü-çünde, ödemişin kurtuluş günü orada bulunacak ve buradaki Cumhurbaşkanının hitabelerine umumi bir cevap verecektir.
Celâl Bayar ve arkadaşlarının Ege seyahatleri bir aydan faz- , İa devam edecektir.
Solda Başbakan nutkunu söylüyor, sağda nutku dinliyenler (Yazısı 2 net sahtfcmlzde)
GL Kâzım Orbay
Surıyeden bugün
Ankaraya hareket etti
■■
Gl. Kâzım Ortay
bemoldü-
Şam 22 — Gl. Kâzım Orbay vazifesini tamamlamış. Başbakan Haşini Atûşi’yi ziyaretle ve-dâ etmiştir. Haşim Ataşl, generale çalışmalarından dolayı teşekkür etmiştir. General Suriye milletine karşı duyduğu hayranlığı, Suriye ordusuna karşı beslediği güveni belirtmiş, samimi tur.
Ol. gün) çektir.
Muhsin Barazinin cesedi akrabalarına teslim edileli
•Şam 23 (Muhabirimiz i Topuz bildiriyor) — i_ dotu vasiyeti, FtUstta mesele» ahUe„ „k| bWs.k,„ gözden geçirilmiş. Mısırın yeni' Suriye hükümetini tanıması et-1
Nuri Sait paşa Iskenderiyede
Mısır Başbakanı ile iki defa görüştü
Londra 23 (R.) — Londrodan Bağdada dönmekte olan İrak Başbakanı Nuri Salt paşa dün İskenderlyede Mısır Başbakanı Sırrı paşa ile İki defa görüşmüştür. Bu mülakatlarda orta-
söylüyorlar.
250 milyon dolar borç
Londra 23 (R.J — Milletler- —------- •-
arası banka müdürü Yugoslav- | rafında da görüşme olmuştur, yanın bankadan 250 milyon do-'Nurt 3alt Pa$a Birliği kon iar borç istediğini, Yugostavya-da tetkiider yapmakta olan heyetten rapor almadan bir karar verllemlyeceğlnl söylemiştir. Borç verilecek para her halde bundan bir hayli az olacaktır.
şeyinin mümkün olduğu kadar çabuk toplanmasını istemiştir.
reated by free versıon oı
Marshall plânının ilk tatbik senelerinde içeride bir Fiat yükselişi olup olmıyacağı konuları üzerinde duruldu
Marshall plânı idarecisi M. Dorr diın saat 17 de Tepebaşın-da Amerikan konsolosluğu binasında şehrimizin tanınmış iş adamlarından mürekkep bir heyeti kabul etmiş ve kendileriyle Marshall plânı hakkında bir görüşme yapmıştır.
Karşılıklı bir anlaşma havası İçinde cereyan eden bu görüşmelerde bilhassa hususi sermayenin Marshall plânı tatbikatında devlet işletmeciliğine ne dereceye kadar yardımı olabileceği ve plânın ilk tatbik senelerinde devletin karşılaşacağı büyük masrafların finansmanı dolayıslyle içeride bir flat yük-seLişl tevlld edip etmiyeceği konulan üzerinde durulmuştur.
Bu mevzu üzerine M. Dorra verilen izahatta zaruri İhtiyaç maddeleri tlatlerinde görülen yükselmelerin, istihsalin, istihlâki karşılamaması neticesine bağlı bulunduğu, filvaki mahsu lü gittikçe değer kazanan köylümüzün istihlâk kapasitesinin yavaş yavaş artageldiğl ve başlıca zaruri ihtiyaç maddeleri Is-r tlhlâklnin devamlı bir artış iz Hıfzı' arzetmesine mukabil, istihsal Kurşuna' hacminin artmadığı ve fiatlerln ____cu «.» Barazi-tbu yüzden yükseldiği İzah edtl-nin cesedi bugün akrabalarına mlştir. teslim edilmiştir. Ceset Mezze’ de defnedilmişlir.
temennilerde bulunmuş-
Kâzım Orbay yarın (bu-Ankaraya hareket ede-
YAZAN- ADA SALVl
c^maStesI^1
6UNÜ
A.K ŞTAM7M OKUYACAKSINIZ7.
Yunan kıralı cepheye gidiyor
Londra 23 (R) — Oramos dağlarında Yunan taarruzu devam ediyor. Yunan Kıralı ta-
Kudüste patlamalar
Londra 23 (R.> — Kudüsüa Şam kapısı yaklninde yere gömülmüş mayinler dün îsroll il ordusu fen kıtaatı tarafından patlatılmıştır. 8 şiddetli patlama olmuş, o mm takadaki binaların camlan kırılmıştır.
Bu münasebetle 1? adamlarımız plânın önümüzdeki yıllarda yavaş yavaş meyvalarını vermeğe başlıyacagmı işaret etmişler ve İstihsalimizde bu suretle görülecek artLşm memlekette ferahlık tevlld edeceğine emin bulunduklarını söylemişlerdir.
M. Dorr son ParLs temaslarında hükümetimizin lüzum gös-
mam en temizlenen Vites bölgesini ziyaret etmek üzere Atlna-dan hareket etmiştir
Yakın tarihin
hülâsası
Uzun sütunlar ortasından alarak, İsmet İnönü’nün şu cümlelerini bir kere dalıa belirtmek zevk ve vazifesinden kendimizi alıkoyamadık:
— Kırk seneden beri lıiçbir dışarı hâdisesi bilmiyorum ki bir içeri buhran ile beraber yürümesin ve onunla be raber neticelenmesin. Ve hiç bir büyük içeri hâdisesi bilmiyorum kİ mutlaka dışarıdan bir hadiseyi davet etmesin ,
İsmet İnönü, vatandaşlar arasında düşmanlık olmamasını bu tecrübelerinin neticesi olarak ısrarla talep etmektedir.
terdİği vardım mikatnom tamamının elde edilmesine gadret ettiğini bir defa aahn teyit etmiş ve Paris görüşmelerinde önümüzdeki bir kar nafıa İçinde karara varılacağım ümit ettiğini söylemiştir. Elyevja halledilmiş bir mesele vardır kı o da tiraj haklarının yüzde 25 nispetinde transferinin kabul edilmiş olmasıdır ki bu da memnuniyetle karşılanacak bir karar olarak mütalâa edilmiştir.
Samimi bir anlayış havası içinde cereyan eden toplantı aynı şekilde sona ermiş ve davetliler kendilerini büyük bir nezaket ve misafirperverlikle a-ğırlamak nezaketinde bulunan M. Dorr’a teşekkür ederek konsoloshaneden ayrılmışlardır.
Harb Akademisini bitirenler
Harb Akademisinden mezun olan kurmay subaylar
Kara. Hava. Deniz Harb Akademileriyle Yükselt Levazım Okulu 1949 yılı mezunlarına diploma tevzii töreni dün saat 18 da Harb Akademisinde yapılmıştır. Bu yıl Harb Akademisinden 35 kara, 14 yüksek tevazün, 9 hava ve 3 deniz subayı mezun olmuştur. Yukarıda mezunlan bir arada görüyorsunuz.
»anıte 2
âKŞAM
23 Ağustos
Turizm vadisinde yeni bir teşebbüs
Turizmin memleketimize temin edeceği muazzam faydayı göz göre göre kaybediyoruz Bir çok mem Tekeller turizm madenini var kuvvetleriyle işletir, zen-jjin olur, bu yoldan kalkınırken bizim, gayretlerimiz lâfta kalıyor. Memleketimize turist getirmek için oteller yapmak, yollar yapmak şöyle dursun, kendiliğinden memleketimize gelmek istiyen turistlerin vapurdan çıkmalarına, şehirde dolaşmalarına mâni olan formaliteler. kanuni engeller henüz temizlenmemiştir. Bu ağır gidişle daha uzun zaman da temizleneceğe benzemiyor. Bu mühim dâvayı nasıl tahrik etmeli de memlekteimiz, başka memleketler gibi turizmin meyvalanndan faydalansın? Türkiyeyi yabancılara en geniş ölçüde nasıl tanıtabiliriz?
Bu sualler nihayet memleketin tanınmış şahsiyetlerini harekete geçirmiştir. Kurulmak üzere olduğunu memnuniyetle öğrendiğimiz Türkiye turizm ve tanıtma kurumu önümüzdeki perşembe giinü Eminönü Halke vînde büyük bir toplantı yapacak ve turizm dâvasını yü rütmek için harekete geçtiğini ilân edecektir. Bu kurumun gayesi, gerek yurt içinde, gerekse turizm ve tanıtma hususlarına münhasır olarak yurt dışında faaliyette bulunarak milletlerarası işbirliği yapmak sureti-le Türkiyeyi tarihî, içtimai, ilmi vc tabiî kıymetleri, inkılâpları, fikirleri, ve sanatı ile yabana memleketlerde tanıtmak, yurt aleyhinde dış memleketlerde yapılan menfi propagandaları önliyecek, iç ve dış turizmin geliş meşini vc yabancı turistlerin memleketin şifa kaynaklarından istifadesini sağlamaktır.
Kurucular, iyi niyetlerle harekete geçerek, turizm ile alâkalı her müessese Ue iş birliği yaparak bu dâvayı yürüteceklerine inanıyorlar. İnanmamak için hakikaten ortada bir sebep yoktur.Tu rizm dâvası halledilmek İçin el birliğiyle çalışma bekliyor.
Şevket RADO
Tenis maçları
Dünkü maçlar çok zevkli oldu
Alman tenis yıldızı von Cramm ile bir konuş.ııa
Dünkü maçlardan bir enstantane
Maarif şûrası açıldı
Başbakan ve Millî Eğitim Bakanının nutukları
Milli Eğitim Bakanı ortaokullarla liselerin programlarında mühim değişiklik yapılacağını söyledi
İstanbul 4 üncü Enternasyonal Tenis şampiyonasının 3 üncü güniı dün güzel maçlarla nihayet lendl. Alman tenis yıldızı Von Cramm'nı da oynı yarağını haber alan tenis meraklıları kort'an doldurmuşlardı. Tek] karşılaşmalarda Belçikalı Belen ’ De genç tenisçimiz Su -an» maçı çok heyecanlı oldu. Suzaa kendisinden kuvvetli ve tecrübeli olan rakibini az daha mağ-Jûb edecekti. Birkaç fena top yüzünden maçı Belçikalı rakibine kaptırdı, tik sette Sazan Gayet düzgün bir oyun çıkardı ve 6/4 aldı. 2 nel sette oyunlar müsavi gitti, Pelten 7/5 kazandı.
Son Bette her İM tenisçi de bütün enerji »e bilgileriyle oynadılar. Bu sette Suzan 2/0 geri dunundan İleriye geçil, oyunlar hep başa baş giderken 7/0 Deriye geçen genç tenisçimiz ne yazık ki bir oyun daha alamadı ve son seti 9/7 vererek maçı kaybetti.
Bu karşılaşmada her iki tenisçinin köşeleri bulan toplan Fevkle seyredlldl.
ı AvusturyalI Redl, Fehmiyi 3 '•etle 6/2 0/0 8/3 kazandı. Feh-fml de rakibine iyi bir oyun çs-•ardı.
| Çif karşılaşmalarında Geeî-■mumJ, şefik - 1. Ctmooz, Armi-ftage ı 6/1 6/2; Red! Wetes -■Buat, N Holme^i 6/3 6/0; Co-'«het JPeten - Nihat, G. Erol'u C/2 0/0 ve Von Cramm, Harper de Engin. Benjenkl 6/0 6/0 elimine ettiler.
Bugünkü oynanacak enteresan maçlar arasında Cochet -Şefik (5 set), Mlss Curry Uc Muah.ı Genin karşılaşmaları Vardır.
Von Cramm île konuşma
Bozan. Pelten maçından conta Türk kahvesini İçmekle olan
da İyi bir demokrasi terbiyesi altında yetiştirilmesi gerektiğini de sözlerine ekllyerek:
«Bu rejimin tahakkuk edebilmesi. feyizli neticeler vermesi müsavi hak ve salâhiyetleri tes-blt ve bunların hudutlarını tâyin eden kanunlara mutavaatla mütevakkıftır.
Demokrasimizi dejenere olmaktan slyanet İçin yeni nesle hakiki demokrasi esaslarını telkin etmek, zannunca çok lüzumludur.
Arkadaşlar, Maarif Şûrasını açarken heyetinizi saygı ile selâmlar ve hayırlı başarılar dilerim.»
Başbakandan sonra söz alaD Milli Eğitim Bakanı Tahsin Ban guoğlu, orta okullarda ve liselerde bir formasyon noksanı olduğundan bahisle söze başlamış ve orta okularla liselerde tedrisatın pasif kaldığını, müfredat programlarının lüzumsuz bir çok şeylerle doldurulduğunu anlatmış, yirmi beş senedir maarif sahasında bir çok şeyler yapıldığını inkâr etmemekle beraber mevcut olan noksanlarımızın düzeltilmesi icabedeceğlnl de sözlerine İlâve etmiştir.
Bakan, bu arada şimdiye kadar orta öğretim müessesele-rlnln devlet kadrolarına memur yetiştirmekten başka bir işe yaramadığını, fakat kadroların dol muş bulunması itibariyle, bun-
Ankara 23 — Maarif Şûrası bugün Başbakan Şcmscddin GunalUıy’m bir nutku He açıldı. Başbakan, Atatürk'ün aziz hâtırasını yumak üzere 3 dakikalık bir saygı duruşu yapılmasını İstemiş, bu hareketi takiben hitabesini söylemiştir.
Başbakan nutkunun başlangıcında: «Maarif plânını çizerken İlk düşünülecek mesele, yavrularımızın hem kendileri, hem de memleket için faydalı bilgi ve karakterle teçhiz edilmelerini temin edecek yolun tâyinidir ve memleketimizin hususiyeti gençlerimizi kısa yoldan bayatlarını kazanacak şekilde yetiştirmeyi İcap ettirmektedir» demiş ve sözü İlse progamlanna intikal ettirmiş ve:
«— Bugünün icapları gençlerin bütün gayret ve enerjilerini kabiliyetlerine göre hayatta takip edecekleri mesleklere alt bilgi ve tatbikat üzerinde temerküz ettirmelerini zaruri kılmaktadır. Buna göre gençlik dimağlarını hayatla takip edecekleri mesleklere göre hazırlamak, r> kadar lüzumlu olmayan şeylerle fazla yormamak, hele bütün yükü hafızaya yüklememek yolunu bulmağa gereken ehemmiyeti vermek zorundayız.» demiştir.
Başbakan, gençlerin okullar-
Doğu’da deprem
Alman tenis yıldızı Von Cramm İle konuştum. S uzanın oyununu beğendiğini, yalnız muvaffakı-yi etsiz bir maç De iki vole yüzünden maçı kaybettiğini İlâve etti.
22 yaşında bulunan ve 7 yıldan beri kortlarda görünen Su-zanın topları İyi hazırladığını, ancak bu hazırlıktan sonra fileye çıkarak netice almadığını kritik eden Von Cramm:
«1949 tenisi, topları hazırlama* ve fileye çıkıp netice almaktır; dedi. Bugün hiçbir karşılaşmada smaç kaçıran oyuncu Affedilemez. Her gün 15 dakika mecburi smaç antrenmanı yap-mıyan ve smaç kaçıran tenisçi maçlara İştirak ettirilmemelidir» dedi.
Von Cramm'ın bu sözlerini genç tenisçilerimize bir düstur gibi kaydediyorum. 1919 da tenise başlıyan ve bugün 40 yaşında bulunan Von Cramm harbe iştirak ederek sol ayağı Rus-yada donmuş olup sonradan 1-yifeşmiştlr. Partenerl meşhur Alman tenisçilerinden Henkel ve O i esin Rusyada 1943 te öldüklerini teessürle bildiren Von Cramm. sporu harbe tercih ettiğini soyll yerele AKŞAM okuyucularını selâmladı ve oynıya-cağı çift maçına müsaade alarak nezaketle yanımızdan ayrıldı.
Celâl BLDÛ
Yalnız Kiğı ve Karlıovada 285 ölü__________yar
Bingöl 22 (AJÇ ) — Bingöl iline bağlı Kiğı ve karlıova ilçe terinde vuku bulan deprem felâketinden sonra balen derlenen malûmata göre Kiğı ilçesinin Kosnik bucağına ve Cer-me bölgesine bağlı 36 köyde 122 ölü, 183 yaralı, 749 tamamen yıkılmış ev, bu miktarın biraz üstünde kısmen harab olmuş ev De 929 hayvanının teler olduğu anlaşılmıştır. Karlıova İlçesine bağlı 33 köyde 165 ölü. 102 yarak, 694 tamamen yıkılmış ev, 255 kısmen harab olmuş ev ile 20 hayvanın öldüğü tesbit edilmiştir. Kaniova İlçesinde depremden en çok hasar gören Bl-dk köyüdür. Bu köyde 149 ölü ve 57 yaralı vardır. Evler tamamen harab olmuştur.
Kiğı İlçesine bağlı Hosnek vc Cerme bölgelerinde de depremden en çok zarar gören köyler Elmalı. Ballıca, Sevkarzürgân köyleridir.
Deprem felaketinin acılarını gidermek ve vatandaşları en kısa bir zamanda yuvalarına kavuşturmak maksadila hükümet gerekil tedbirleri almıştır. İçişleri ve Bayındırlık
Bakanları Doğuya gedecekler
Ankara 23 (Akşam I — Bayındırlık Bakanı Şevket Ad.'Jan İle İçişleri Bakanı Emin erişir-giı Doğuda deprem felâketine uğrayan bölgeleri ziyaret etmek üzere muhtemel olarak yarın şehrimizden hareket edeceklerdir.
> Beşiktaş Kaymakamlığından: AKŞAM gazetesinin 11/8/ 949 tarihli nüshasında «Belediye cezalan nasıl kesiliyor?» başlığı ile çıkan yazı İncelenmiştir.
Beşiktaş tramvay deposu karşısındaki dükkân sahibi Mustafa GÜlt-r'e filit tııhııııbıuı olma-dığmdan değil, dükkânında çok miktar, a karasinek bulunduğundan uolayj c._ ı keulmkjih.
Bolu 22 — Kadriye İsmindeki hizmetçisine Bolunun Göynük ormanlarında tecavüz ettikten sonra başını çekiçle parçabya-rak öldürmekle sanık Vecihi Barazla suça iştirak ettikleri İddia olunan Rüştüm Işıl ve şoför Hadl'nin duruşmalarına bugün ağır ceza mahkemesinde devam edildi. Dinleyiciler çok kalabalıktı.
Muhakemeye başlanınca maktul Kadriyenin öldürülmesinden 15 gün evvel Ankarada zabıtaya yaptığı bir müracaatı hakkın-dairi dilekçesi okundu. Kadriye. bu müracaatında, Veclhinin bir gün kendisini sıkıştırarak namusuna tecavüz ettiğini, karısını boşayıp kendisini alacağını vadettiğlnl. bilâhare münase betlerinin devam ettiğini, hattâ bir gun sevişirlerken karısı tarafından yakalandığını ve evden kovulduğunu, netice itibariyle Veclhiden davacı olduğunu ifade ediyordu.
Mahkeme başkam buna ne diyeceğini Veclhiden sordu. Sanık:
— Kabul etmem! dedi.
Bir mektup
Mütaakıben sanıklardan Rüs-tem tarafından mahkemeye verilmiş olan ve Vecihi cezaevinde iken babası tarafından gönderilen bir mektup okundu. Mektup aynen şöyle idi:
«Hakkında*! iddiaları hayretle okudum. İddialar kuvvetli delillere istlnad etmedikçe inai ve mesnetsizdirler. Savcı genç tir. Tecrübesiz harekete geçmişe benziyor. Haşmet Orbay dâvasındaki hatalara düşmemek için lehinde olan noktalan hesaba katmamıştır. Belki de, bu yolda yapılan neşriyatın tesiri altında kalmıştır; Allah kerimdir. sen idam edilmiyeceksin. Hâdisede taam mü t olmadığı an laşıiıyor. Rüstemle Hailinin ı-vukat tutmalarına lüzum yok Senin avukatın onlun da müdafaa eder. Suçun, Ceza kanununun 448 inci maddesine temas eder, üzülme evlâdım, her şeyin üstünde Allah vardır. Annene bu mesele hakkında hiçbir şey söylemedim Çocuğunu gör-tılüm. pek güzeldi. Artık korkun
Nuhun gemisi
Ankara 22 — Ruhun gemisini arama müsaadesi verilen Amerikalı heyette hükümet komiserliğini yapacak olan arkeolog Dr. Necati Dolunay ve heyetin fotoğrafçısı Nevton, yarın Er-zuruma hareket edeceklerdir.
Heyet Erzurumda toplandıktan sonra- Ağrı dağına çıkacak tır. Seyahatin yirmi gün süreceği tahmin ediljnkelcdir.
Bandırma hastanesinin temeli atıldı
Balıkesir 22 (A.A ) _ Elli yn-' taklı Bandırma hastanesinin temel atılması buğun saaL 15 te yapılmışlar (
dan böyle bu müesseselerde hususi teşebbüslere çalışabilecek, hayatta bir şey ıcad edip bir İş başarabilecek insanlar yetiştirilmesinin hedef tutulması icap ettiğini vc müfredat programlarının buna göre tâdil edileceğini anlatmıştır.
Bunu takiben lise' tedrisatı mevzuuna geçen Bakan, orta o-kulln beraber altı yıllı* İlse tahsilini tam bu müddet İçinde bitiren çocukların say minin umumi mevcuda göre «üçte bir» olduğunu, üçte ikisinin, yedi, sekiz ve hattâ dokuz senede bitirebil dlğinl söyllyerek ekseriyetin altı yılda bitiremediği ilse tahsili müddetini yükseltmek Icobcdeccğinl de söylemiş ve bu işi tetkik edecek komisyonların etraflı İncelemeler yapmasını rica etmiştir.
Bakan, lise bekleyen daha 16 vilâyet merkezi olduğunu, buralarda İlse açmak İçin Maarif Şûrasının ilse programları hakkında alacağı kararlan beklemekte olduğunu da sözlerine İlâve eylemiştir.
Bakanın nutkundan sonra komisyonun seçimi yapılmıştır, tik. orta ve İlse programlarını tesbit edecek komisyonlarla. Eğitim enstitüleri ve Yüksek öğretim okulu teşkilâtını ihtiyaçlara göre ayarlama komisyonları ve demokratik eğitim komisyonu seçilmiş ve mesailerine başlamıştır.
Orak çekiçli mühür
C. H. P. Galata bucağı idare kurulu âzasından Şevket Seven-can Yenlçarşıdakl Hamldlye çeş m«ri önünde şimşir bir mühür bulmuştur Üzerinde ora*, çekiç, yıldız ve Sovyet Cumhuriyetleri ittihadının baş harfleri İle Sovyet bayrağı hakkedilmiş otan bu mühür. Şevket Sevencan tarafından C. H. P. vilâyet İdare kurulu başkanı, doktor Esat Dıırusuya teslim edilmiş, doktor Esat da keyfiyetten alâkalıları malûmatlar etmiştir Bu hususta İcap eden soruşturmalar yapılmaktadır.
BORSA
Göyniik ormanındaki cinayetin muhakemesi
Dün maklul Kadriyenin bir dilekçesi, bazı şahitlerin ifadeleri okundu
kalmasın, dualarına devam et, ramazanda namaz kılıp oruç tut. Sonu iyi olacaktır.»
Vecihiye bu mektuba De diyeceği sorulunca:
— Babam, savemm iddianamesine karşı beni teselli edici şeyler yazmıl...
Diye cevap verdi.
Şahitlerin ifadeleri
Bundan sonra İstinabe yeliyle dinlenen şahit Hadi ve Mukaddes Canoolatın ifadeleri o-kundu.
Hadi, esas hakkında bir şey bilmediğini, yalnız Kadriyenin Vecihiye karşı son günlerde pek şımarık hareketler yaptığını ve Vecih i'den Kadriyc-yi İstanbul a getireceğini bildiren bir mektup aldığmı anlatıyordu.
Diğer şahit Mukaddes Canbo-lat ise; Rüstemle Vecihinin Tophanedeki evlerine geldiklerini, Rüstemin, Veclhinin peşinden bir gölge gibi ayrılmadığını. bunun sebebini Rûstem-den sorunca:
«— Bu Vecihi bîr halt etti. E-limden kaçırmak İstemiyorum, Onu savcılığa bir teslim edebilsem başka bir şey istemem!»
Şeklinde cevap aldığını bildiriyordu.
Başkan, bu şahide ne diyeceğini Veclhiden sorunca:
— Yalan söylüyor! dedi.
Kanlı çekiç
Mütaakıben Adliye Snanet dairesinden gelen ve maktule alt eşyanın da bulunduğu suç (tellileri birer birer gözden geçirildi. Bu arada tahta sapında kan lekeleri taşıyan bir çekiç Vecihiye gösterildi, ve:
— Kadrlyeyi bununla mı öldürdün? diye soruldu.
Vecihi:
— Orası karanlıktı. Kadrlyeyi ' bununla öldürdüğümün farkında değilim! dedi.
Suçlu avukatının bir isteği
Mütaakıben Vecihinin avukatı, Kadriyenin kendisinin ve anasının ahlâki vaziyetlerinin düşük olduğunu söyllyerek Ankara ahlâk zabıtasından keyfiyetin sorıiılmasmı İstedi. Ve ( sanıicJhfdan Rüstemin, Kadri-
% I rAİZLZİ TAHVİLLER
Sı »as • Erzurum I 20 6(1
Slv . Erturvtn 3-1 30.20
1941 Demiryolu I II__
1941 Demiryolu II 20 45
1941 Demiryolu m 19 75
Milli MtKlafııa îo 80
MIIB Müdafaa C »25
Milli MOdataa EH MM
MlD Müdafaa rv -Oto
% • rAİZLf TABVtLLEl» '
Kalkınma I *5 45
Kalkınma U . *5 50
Kalkınma m »6 65
94« İstikrazı I »515
94» IstlkraD O »5 55
1941 Ovmlryotu VI 95,5»
% 1 FAİZLİ TAHVlLLEfl
1953 Ergani » —
19M lkraml»eb 50 25
Milli MUdnfoa (D ® —
Demiryolu IV
Demiryolu V 78 50
yeyi kendisi öldürmüş olduğunu bazı kimselere söylediğini beyan ederek, bUâhara bu şahitlerin listesini vereceğini söyledi.
Sanıklardan Hadi de mahkemeye bir dilekçe vererek tahll-, yesin! istedi.
Mahkeme, sanık avukatının isteklerinin reddine, Hadinln, tahliye talebinin kabul olunmamasına, cevap gelmiyen tâli-matların tekidine karar vererek tluriışuıayı eylül iiıı 15 İri e bırak-ü.
=Giiniiıı Meseleleri
Ingiliz - Amerikan mali görüşmeleri
İngiliz Dışişleri Bakanı Berin ve Maliye Bakanı Cripps malî ve iktisadi müzakerelerde bulunmak üzere Amenkaya gidiyorlar. Ingıljj kabinesinin belli başlı Hü mühim rüknünün birlikte Amerika’ya gitmesi yapılacak müzakerelere ne kadar fazla ehemmiyet verildiğini gösteriyor. Müzakerelerin hedefi dolar buhranına çare bulmak ve milletlerarası ticaretin gelişmesi imkânlarını a-ranıaktır. Yan resmi Daily Merald gazetesi yazdığı bir makalede İngil terenin bu hususta elinden gelen her şeyi yapmak, bütün imkânları ortaya koymak emelinde ol duğunu söylüyor ve müzakerenin iyi neticeler vermesini temenni ediyor.
Mamafih İngiliz mahfillerinin büyük bir kısmı müzakerenin neticesi hakkında pek iyimser görünmüyor. Bunlar yapılacak toplantılara Amerikan Hazine Bakanı Snyder'in başkanlık etmesi^ iyj alâmet saynuyoTİar. diyorlar ki: «Snyder’in Londradaki son görüşmeleri başarılı olmamış, kendisiyle anlaşmağa imkân bulunamamıştı. Bu sebeple müzakereleri Snyder değil Dışişleri Ba kanı Acheson'ın idare etmesi daha iyi olurdu.»
Bazı İngiliz mahfilleri ise müzakereyi kim idare c-derse etsin esaslı bir netice elde edilemîycceği kanaatindedir. Bunlar Amerikan borsa mahfillerinin düşüncesini aksettiren Wall Street gazetesindeki bir makalenin cok şayanı dikkat olduğunu söylüyorlar. Bıı gazeteye göre Truman ve mali müşavirleri İngiltercyi kendi haline bırakmağa taraftarmışlar ve bunun Amerikanın resmi siyaseti olarak kabul edilmesini istiyormuşlar. Truman ve müşavirlerine göre İngiltere maliyet fiatini düşürerek ticaretini arttırabilir ve Amerikanın yardımı olmadan İktisadî vaziyetini düzeltebilirmiş.
Londrada çıkan Liberal News Chronicle gazetesi de Amerikanın bazı çevrelerinde âdeta İngiliz düşmanlığı hissedildiğinden bahsediyor ve diyor ki: «İngilterenin bir çok kabahati vardır. Fakat kalkınması için büyük gayretler sarf ettiği ve ilerlemeler yaptığı muhakkaktır. Dostlarımızın yardımını israf etmiyoruz. İngiltere ve A-merikanın iktisadı ve mali sahada da işbirliği yapması lâzımdır. Bu iki memleket arasındaki münasebetleri şüp he ve anlaşmamazhk^aratmamahdiır.»
Görülüyor ki müzakere pek iyi şartlar içinde başlamıyor. Fakat iki memleketin belli başlı hükümet a-damlan karşı karşıya geldikten ve açıkça görüştükten sonra bugünkü güçlüklerden büyük bir kısmının ortadan kalkacağı tahmin edilebilir. — E. T.
Created bv free version of 2PDF
At koşuları
Yapılan müracaat tetkik ediliyor
İstanbul Bcn*unın 21/8/1949 Halleri ÇEKLER

Londra 1 Sterlin 11 3856
Ne« Yort 100 Dolar M2 25
Paris 109 Franm T 102 904
Cenevre 100 tevltr» f S5 7ZI0
A«n*»t«rd*m ıoo norm 105 54B»
BrtlICMJ 100 Be İçlim F. «3810
Prog 100 Cekoslov ak Kr 4.(9
Slokholm lıW tsve* Kr TİB8G0
Urbot. 100 Eskudea 11 2495
ESHAM VE TAUYtLAT
ANADOLO DDCRYOLO OBDPO
TabvUler 1-2 * Hisse w ne Üerl X »0 MOmessIl KTiel 11250 98,— ra 50
ŞİHKET HİSSELEHİ
Mcrkeı BankıUM 118
1$ Bankası 24 50
T. Ticaret Banka» 5.:c
Aralan Çimento >6.50
SARRAFLARDA ALTIN
SalUlk»
3 u İden 41.55
Tlli'k liran 43.25
sterim 57.80
tülce 6.40
4525
Ankara 23 (Akşam) — İstan-bulda Velidendi at koşulat nida çıkan müessif hadiseden sonra at sahipleri ve yetiştiricileri Başbakanlığa miiraı-nat ederek koşulara müsaade İstemişlerdi.
Öğrendiğimize göre Bakanlar Kuruluna sevkedllmiş olan dilekçe görüşülmüş ve ilgili Bakanlıkların da fikirlerinin sorulması kararlaştırılmıştır. Yakında Maliye. İçişleri, Tarım Ba kaniıklarlle, Yanş Atlan Yetiştirici cemiyetinin de temsilcilerinden mürekkep bir heyet autumu Inccliyerek görüşünü Başbakanlığa bildirecektir.
Ticaret Bakanı,
İzmir ihracatçıJarile görüştü
İzmir 22 — Ekonomi ve Ticaret Bakanı Vedad Dicteli. bu sa bah Ticaret odasında, ihracatçıların dileğini dinlemiştir. İhracatçılar. hülisaten şunları soy lemislerdir:
•— Para meselesi esaslı surette halledilmedikçe alıcılara ciddi bir hat teklifi yapılamıyor. Fara durumumuz belli olmadıkça iş yapmak imkânsızdır. İhracat bedellerinin hangi mem lekete gittiğine bakılmaksızın ihracat takası, İhracatçı tarafından ser beşçe kullanılmalıdır. Merkez Bankasına geçen dövizler için bile İhracatçılara kullanma hakkı tanınmalıdır. İthaline müsaade edilmlyen mail deler sarahaten belirtilmelidir. Döviz resmi kur üzerinden satın alınamadıkça memlekette ucuzluk olmaz. Zeytinyağı ve ekmeklik olarak kullanılmıya-caksa akdarı ihracına müsaade edilmelidir.»
Bakan, şu cevaplan vermiştir:
«— İhraç rejimimiz, mallarımızı normal yollarla satmayı İstihdaf ediyor. Üçlü takas ya-ptlmıyacaktır. İhracatçılara ithal hakla verilmed İsteğini e-tüd ederim. Fakat bugün İçin bizde tatbiki mümkün bir sistem olarak görünmüyor. Standardizasyon prensiplerinden fc dnkârlık etmiyeceğiz. Bu yıl zey tnlyağı ihraç edllmiyccektir. Akdarı da İhraç edemiyectğlz.»
Yeni iki seri pul
Ankara 23 (Akşam) — P. T. T. genel müdürlüğü Mlllettera-rası posta birliğinin kuruluşunun 75 inci yıl dönümü müna-sebetile fstanbulda açılacak İstanbul sergisi dolaslle iki seri i hâtıra piılu bastırmağa karar .vermiştir. Bu pııllar ekini nyıo-
: da l.viçrcde bastırılacak tır,
23 Ağustos 1949
AKÇAM
Bahffe 5
Hâlâ tarafiyyet?...
Galatasaray lisesine kaydedilmek istiyen «pek iyi» dereceli çocukların velilerine:
— Kayıtlar, yarın banlıyor. Gece üçten itibaren nöbete durmalı ki. sıra numarası alınabilsin! — demişler.
Dostlardan biri, adamını gece üçten değil, daha evvelden, aksam şekilden itibaren bekletmiş. Kendisinden evvel pek at bekliyen olduğu hald. yüz yetmiş kti-suruncu numaraya nail olmuş.
Demek, bazı iltimaslılara, sıra numaralan daha evvel kaydırılmış. Acaba öyle mi?
Tevfik Fikretin meşhur mısraı, Galatasaray'ın duyar (arında cin cin ölmektedir.
Hâlâ tarafivyet. hasebiyet. nesebi v et!
■ Düşünüyoruz ki, sabahlara kadar nöbet niçin? Mukadderat niçin tesadüfe, yahut kargaşalığa terkediisin? Nöbet usulü, mektebe alınacak çocuğun azim ve iradesini bile vokhvacak değildir. Acaba «en iyi» dereceyi a la.”, çocukların arasında bir müsabaka imtihanı yapılsaydı d=> Galatasaraya kimle rin alınacağı böyle meydana çıksaydı daha isabet olnurz mıvdı?
i#
350 kişinin arkasından
Her zelzeleden sonra, ayını mevzua gelmek zorundayız:
— Eskiden yurdun bir tarafında zelzele oldu muydu, cemiyette, hareket, faaliyet görülürdü. İaneler, teşkilâtlı veya fevri şekilde birbirini takip ederdi. Para verenler, eşya verenler çok olurdu. Şimdi, her hareket, devletçilikten serbes teşebbüse intikal ederken, içtimai yardım nasıl oluyor da. sırf dev letten bekleniyormuş gibi hususî teşebbüs dünyamız, bu zelzelelere «olağan» nazariyle lâkayıt bakıyor. Camid kalıyor, hissini madde halinde izhar etmiyor.
Daveti kabul ediyoruz
Bir müddet evvel. Akşam gazetesinde. Cemaleddin Bil dik arkadaşımızla beraber, ormanların katliâma uğradığım iddia etmiştik. Aksi fikirde olan ormancılara : «Haleb oradaysa arşın burada! Gezip görelim! demiştik.
Ormancılar;
— Ne zaman istersen, gidip bakalım! — diye bana haber göndermişler.
Bir de jip arabası tahsis edeceklermiş.
Kabul. Fakat otomobille ormanın ancak kenarına gideriz. Ormanı, istikametleri biz tayin etmek şartiyle yaya gezeriz. Orman âşığı olan ve ormanların tahrip edildiğinden şikâyetçi bulunan diğer vatandaşlar da beraber bulunurlar.
Bu gezinin zamanını ormancılar, zeminini biz tâyin etnıeliyir.
*
P. T. T. ye teşekkür ederiz, lâkin...
Dikkatler sütununa «Fukara mahallelerinde telefon müşkülâtı» olduğunu yazmıştık. Müfettişler, her zamanki gibi derhal alâkadar oldular. İstanbulda. mahdut miktarda 200 (küsül) umumi telefon varmış. Diğerleri de umuma tahsis edilsin diye cebredilemiyor-muş. Eğer umumî telefonlardan şikâyet tasrih edilirse takibata girişilirmiş.
Biz şahsan müşkülâtı tes-bit ettikse de tasrih etmek istemiyoruz. Her halde, bu iki vüz küsur umumi telefonun pek azı fukara mahalle-ter-ne isabet etmektedir.
Muayyen mesafeler tesbit etmeli; o sınırlar içinde umumî telefonlar kurmağı de mokratik ilk vazife saymalıdır
Şimdiki tesisat sırasında bur. un gözet ilmediğini, fa-,' kir semtlerin üçüncü sınıf gibi en soı»ı hini kıld'ğını sanıyoruz. Bize bizzat alâka-
İstanbullun imarı
Muhtelif semtlerin ûnûr plânlan hazırlanıyor
Belediye İmar mödürtligü. henüz İmar plânlan yapünuumı .«emtJerin plânlarını da hazırlamakta meşguldür. Plânı yapılıp tasdik edilmemiş semtlerde inşaat yapmak istiyentar bu yüzden türlü müşkülâta uğramakladırlar. Bu sebep yüzünden belediye şehrin imâr plânlatın» süratle tamamlamağa karar vermiş ve işe başlamıştır
Umumi meclis âzalarından müteşekkil imar karma komisyonu dün Tepebaşındakl fen işleri müdürlüğünde toplanarak hazırlanmış ve hazırlanmakta olan imar plânlarlle meşgul olmuşlardır. Komisyon azalan müteakiben Topkapı İle civan semtlere giderek hazırlanan plânlan yerinde tetkik etmlş-lerdri.
Temmuzda İzmir limanından yapılan ihracat
Verilen malûmata göre geçen temmuz ayı zarfında İzmir limanından mühim miktarda mal ihraç edilmiştir Bu arada 9389 baş hayvan ve 11 buçuk bin ton ağırlığında muhtelif eşya İhraç edilmiştir. Bunların kıymeti 7 milyon 956 bin Uradır. Geçen senenin aynı ayındaysa ihraç edilen hayvanlar 16102 baş, mallar 6 bin 100 ton olup kıymetiyse 4 milyon 296 bin liraydı.
Pamuklu piyasası
Şiddetli bir buhran içinde kıvranıyor
Bir müddetlenberi mensucat piyasasında görülen duraklama bütün şiddetiyle devam etmektedir. Bilhassa pamıık ipliği miktarı şimdiye kadar görülmemiş derecede artmıştır, öyle kİ, bugün iplik fabrikatörleri ve ellerinde iplik bulunan müteşebbisler şimdi bu malları uzun vadeli bonolarla dahi satmağa ra-aı oldukları halde, müşteri bulamamaktadırlar. Çünkü müstehlik kütlenin pamuklu mensucatı satın alma kabiliyeti adamakıllı düşmüş, dükkânlar mal satamaz, dol ay isti e toptancılar da pamuklu mensucat fabrikatörlerinden mal istemez olmuşlardır. Bu vaziyette hâlen bir çok pamuklu mensucat sanayicileri İstihsal kabiliyetlerinin çok altında çalışarak işçilerinin bir kısmına yol vermek ve iplik fabrikatörlerinden mal almamak zorunda kalmışlardır. Bir yandan da Hindistan, Mısır ve Sürt yeden gelen iplik teklifleri bugün piyasada satılan aynı ipliklerden çok daha ucuz fiattedlr. Bittabi pamuklu mensucat sanayicileri bu dununda büsbütün tereddüde düşmektedirler.
Şimdi bu karışık vc buhranlı piyasaya bir de Sümerbankın elinde mevcut külliyetli miktarda pamuk ipliklerinin satışa çıkarılmak istendiği haberi gelmiştir.
Bugün Sümerbank vaziyetin vahametini kavrayarak bir kaç ay evvel fabrikatörlere paketini 26 buçuk liradan vermediği aynı ipliği şimdi 23 liraya kadar vermeye razı olmakta, fakat alıcı bulamıyacağı gibi zaten durmuş olan piyasayı büsbütün karıştıracağı da anlaşılmaktadır, Fakat Sümerbankın bu satışlara başlamadığı taktirdeyse bir milyon liralık bir zararı göze alması lâzım geleceği de belirtilmektedir, Zira bugiin bu müessesenln elinde 500 bin paket stok pamuk ipllgt vardır.
şimdi Sümerbankın bu müşkül durumu bütün piyasayı alâkadar etmektedir.
darlar haber vermişlerdir. Halbuki, Suadiyede, Şişlide, Nuruosmaniyede. insan nihayet alt komşudan, üst komşudan da telefon eder. Karagiimrükie, Kasımpaşa-da, Üsküdarda ne etsin? Telefon i$i bu bakımdan bir rövizyona muhtaçtır. İhtiyaç, her semt içindir.
(Vâ-Nû)
SabahGazeteleriNe Diyor?
Valimiz
Nadir Nadl CUMHUR İYETte bu başlıkla yaıdığı makalede Dr. Lötfl Kırdar'ın faaliyHta-den bahsederek diyor ki:
«Şehre ve yurda bu kadar faydalı bir devlet adamının. tam kendisinden mûabet başarı bitlediğimin bir sırada durup dururken başka bir vapfvye tâyin edilmesin* hayret ettiğimizi ve üzüldüğümüzü btr daha tekrarlayalım. Bizim bilmediğimiz pek mühim Ur sebep yoksa bu kararı geri almasını hükümetten rica ederken halk çoğunluğunun hislerine tercüman olduğumun İnanıyoruz.»
ir
İşte netice
YENİ SABAH bu başlıklı makalesinde Üniversitelilerin Doğudaki seyahilnden bahisle noksanları görmek için Doğuya kadar gitmeğe ihtiyaç olmadığını, bunun İstanbulda da poze çarp-
tığını söylüyor ve diyor ki:
Milletin slnesLnden esecek geniş bir rüzgâr İle menfaat şebekesi ve bataklığı darına dağın edilmelidir amma bunun tahakkuku serbes ve dürüst seçimlere bağlıdır. Halbuki Halk Partisi ölümden kaçar gibi kemiz intihaptan kaçıyor. Nutuklarda bol bol v&ldler vardır, seyahatler tertip olunur, teminat verilir, kanunun hâkimiyeti teyid olunur. Fakat fiiliyata gelince bütün nizamlar, nalıncı keseri gibi tek taraflı ve hep Halk Partisi lehine işler Bu halimizle, bu giriişimizle, bu İktidarımızla biz dünyada lâyık olduğumuz parlak mevkii nasıl alabiliriz? Bir zümrenin şahsi tahakküm zevki uğruna bu hale düşüş yazık değil mİ?

İktidar partiaine teminat
Cihat Baban TASVİR’deki ma-
kalesinde eliyor ki:
«Eğer iktidar partisi yarın, muhalefete geçtiği zaman teminat isterse, bunun anahtarını uzun uzun aramağa lüzum yoktur. Bu anahtar hâlen kendi e-lindedlr. Seçimlerden evvel muhalefeti rahat ettirecek kanuni tadilleri yapar ve yarınki kendi rahat ve huzurunu böylece temin etmiş bulunur
Biz şuna kaniiz kİ. vatandaş rey ile bir iktidar değişmesi bu memleketin tarihinde en büyük bir inkılâp olacaktır. Bu İnkılâp gelişip İnkişaf edebilmek İçin rahat, huzur ve müsamahaya muhtaçtır. Memleketin tarihinde bir devir kapanıp yeni bir de vlr açılacak ve eski devrin üzerine. memleketin saadet ve selâmeti namına, insanlığın, İyiliğin, vatan sevgisinin şalı örtülecek ve bu suretle, bu memlekette maalesef kötü bir baskıya remz olan şal da temize çıkmak bahtiyarlığına kavuşacaktır.»
Trııman’ın mühim bir nutku
Harbe mecbur olmamak için müdafaamızı hazırlıyoruz Böyle bir programın maliyeti şüphesiz pek yüksektir, fakat bu, masrafım kat kat çıkaracak olan bîr güvenlik sigortasıdır
Başkan Trumuı ve Dışişleri Bakanı Acheson
Miaml 22 (AA.) — Bugün eski muhariplere bir hitabede bulunan Başkan Truman ezcümle demiştir kİ:
«Yabancı milletlere yapılacak bir milyar 450 milyon dolarlık asker! yardım programı barışı temin İçin katlanılan masraflar cümlestndendlr.
Programın hedefi tecavüzün önüne geçmektir. Biz ve dostlarımız her hangi bir milletle mücadeleye girişmek için silâhlanmıyoruz. Harb etmeğe mecbur olmamak için müdafaamızı hazırlıyoruz.
Böyle bir programın maliyeti şüphesiz pek yüksektir. Fakat bu, masraf un kat kat çıkaracak olan bir güvenlik sigortasıdır. Birleşik Amerikanın ve barışa bağlı bulunan milletlerin müdafaası tecezzi kabul etmez bir küldür. Birleşik Amerika, tecavüze karşı müdafaanın Atlantik paktı veya askeri yardım programı çerçevesi dahilinde kurulacak yerde Birleşmiş Milletler tarafından sağlanmasını tercih eder. Birleşmiş Milletlerin kontrolü altında bulunacak bir kuvvetin dünya barışını koruyacağı günün geleceğini ümit ediyoruz. Biz bunun İçin çalıştık fakat Sovyet Rusya, bir Milletlerarası zabıta kuvveti teşkil etmek suretile dünya yüzünden tecavüz korkusunu kaldırmağa matuf gayretlerimize engel olmuştur.
Atlantik paktı, Rlo'ds Amerika kıtasının 21 CumhuriyetUe imzalanan müdafaa paktının ayrılmaz bir parçasıdır.»
Cumhurbaşkanı Truman sözlerine şöyle devam etmiştir: «Sarfedllecek gayretlerdeki bır-
İlk sayesinde Atlantik camiasına mensup milletler yeni ve müthiş bir çatışmanın önüne geçebilecek kadar kuvvetleneceklerdir. Birleşik Amerikanın bu milletlerin askeri malzeme istihsallerini arttırmalarına yar dun etmesi, onlara lüzumlu olan silâhlan vermesi ve askeri kuvvetlerini talim terbiye ve teçhiz edebilmesi için mütehassıs göndermesi lâzımdır.»
Truman. İdeoloji bahsine temas ederek demiştir kİ: «Dünyanın hür milletleri herkesin İsteğine komünizmden çok iyi
Ziraat Bankası
İstanbul cihetinde de bir şube açıyor
Ziraat bankası, Karaköy şubesinden başka İstanbul cihetinde de bir şube açmağa karar vermiş ve hazırlıklara başlamıştır. Yeni şube şimdiki Yeril Mal lar Pazarının yani eski Orlzdl-bak binasının alt katında açılacaktır. Yeni şube Yılbaşından İtibaren faaliyete geçecektir. Banka, bir müddet evvel Tahmis sokağında bir büro açmıştı. Bu suretle Ziraat bankasının Yılbaşından itibaren İstanbulda iki şubesi bir de burosu bulunacaktır.
cevap verdiklerini bir kere daha göstermişlerdir. Biz, Birleşmiş Milletleri kurtarmak İçin Türkiye ve Yunanistanm istiklâllerini savunmalarına yardım ettik. Birleşik Amerika Sovyet baskısı karşısında güvenliklerini teinin için askeri yardıma ihtiyaçları olan Türkiye, Yunanistan, tran, FUipin ve Kore'ye bundan böyle de yardımda bulunmak zorundadır.
Hiir milletler birleştikleri takdirde mütecavizin darbeleri altında birer birer yere serilmekten kurtulabilirler.»
Zlraat bankası muamelelerinin gittikçe genişlemesi dolayı-sile önümüzdeki yıllar zarfında I daha bir kaç yeni şubenin açılmasını icab ettireceği söylen-1 inektedir.
Ar^ba vapurları Eylül sonunda Kadı-ı köyüne işlemeğe bavlıyacaklar
Denizyolları İdaresinin Kadı-köyda yaptırmakta olduğu araba vapuru lakeleri İnşaatının önümüzdeki eylül ayı sonuna doğru biteceği ve Kadıköy-Slr-kecl, Kadıköy - Kabataş araba vapurlun seferinin de hemen inşaattan sonra başlıyacağı haber verilmektedir. Yarım milyon liraya çıkacak olan bu İskeleye aynı zamanda iki araba vapuru yanaşabilecektir
Diğer traftan bir müddetten-beri yapılmakla olan Yeniköy ve Beykoz araba vapuru İsketeleri de bitmiştir. Fakat Denizyolları idaresinin İstediği vapurlar verilmediği için Yeniköy -Beykoz araba vapuru seferleri yapılamamaktadır.
Büyük elçiler
Yakup Kadri Kara-osmanoğlu Tahran büyük elçisi oldu
Ankara 22 (AA.) — Tahran Büyükelçisi Kemal Köprülü’nün Belgrad Büyükelçiliğine, Ottowa büyükelçisi Ali Muzaffer OÖ keı'ln Moskova Büyükelçiliğine, Bern elçisi Yakup Kadri Kara-osmanoğlunun Tahran büyükelçiliğine tâyinleri yüksek tasdike iktiran etmiştir.
İstanbul sergisinde bir eğlence yeri de olacak
1 ekimde açılacak olan İstanbul sergisinin aynı zamanda bir eğlence yeri haline gelmesine de gayret edilmektedir. Bu arada bir Avrupa şehrinden büyük bir sirk da davet edilmiş ayrıca diğer muhtelif eğlence kumpanya ve truplarının da sergi için İstanbuıa davetleri kararlaştırılmıştır. Ancak arada az zaman kaldığından bu İşlerin muhabere İle halledllemi-yeceğini düşünen tertip heyeti, bu kumpanyalarla görüşüp angajmanları imza için bir zatın Avrupaya gönderilmesine karar vermişse de döviz tedarik edilememiştir. Bu maksatla istenen döviz miktarı bin dolardır.
İki Ingiliz gemisi
1 eylül sabahı limanımıza gelecek
Verilen malûmata göre 1 eylül perşembe sabahı Umanımıza İngiliz Akdeniz filosuna mensup İki gemi gelecektir. Bunlar 9200 tonluk uNewcastle» kruvazörüyle «Surprise» destroyeridir. Akdeniz filosu komutanı Amiral Slr A. G. Powers'in komutasında gelecek olan bu iki gemi limanımızda beş gün kalıp tzmi-re gideceklerdir. İstanbul ziyareti resmi. İzmir ziyaretiyse yarı resmi olacaktır
İstanbul vilâyeti tarafından bu münasebetle bir program ha zırla umaÇa başlamıştır.
Eğede zelzele bölgesine giden ikinci teknik heyeti
Eğedeki son zelzele dolayıslle tetkikler yapmak üzere İstanbul Teknik üniversitesi mimarlık fakültesinden Y. Müh. İsmet Aka'nın başkanlığında dokuz talebeden müteşekkil bir heyet perşembe günü deprem bölgesine hareket edecektir. Bu heyet zelzelede hasara uğramış binaların röleveierinl çıkaracaktır Bu suretle zelzeleden müteessir olma şekil tesbit edilerek kons-triikslyonda takviye edilmesi gereken zayıf kısımlar İçin teklifler yapılacaktır.
Ayrıca hasara uğramış ve hasara uğraması muhtemel tarihi ve kıymetli eserlerin röleveleri çıkarılacaktır.
Acı bir ölüm
Çalışkanlığı ile kendini herkes esevdlrmlş olan depo me-nıuumuz Muammer Atlk'l ânı bir krizden sonra kaybetmiş bulunuyoruz, Genç arkadaşımızın cenazesi 23/8/1949 salı günü Bayezit camiinde öğle namazı kılındıktan sonra kaldırılarak Merkezefendlde aile kabristanına gömülecektir. Kooperatifimiz artaklariyle merhumun akraba ve tanıdıklarına bu haberi acı duyarak bildiriyoruz.
Basın İstihlâk Kooperatifi
ISTANBULHAYATI
Onlar da gİtsin^r!
Zaman zaman içtima! hastalık buhranları gecîri-[ yoruz. Bu sefer de Amerika I illetine tutulduk. Amerikan hayranlığı sari, müstevli bir nıaraz halinde iliklerimize işliyor. Yeni Dünyanın, bildirimiz, duyduğumuz, sinema perdesinde gördüğiimiiı hiçbir şeyi yok ki biz onun hayranı olmıyalım. Yedikn-lenin. Topkapının sokak aralarındaki çikletti dilberleri bile radyonun hım lıırn sesinde Amerikan müziği dinliyerek zevk alıp mest n-luyorlar. Basamaklarından insan hevenkleri sarkan E-dimekapı tramvayının arka vagonunda gene kızlar, delikanlılar dudaklarını kıvırıp ağızlarını carpıta car-pıta Hollivut artistlerinin, Amerikan bahriyelilerinin konuşmalarını taklide çalışıyorlar. acayip seslerle ciyak ciyak ötüyorlar. Lâfmış t yok ki içinde Amerikan ’' /*■> nişi bulunmasın. Anıerık.U-J lâfını ederken âdeta sesimiU. titrekleşiyor. muhayy ilevN mizle Yeni Dünyaya komsıfc kapısı kadar yaklaş» veri y »-■ ruz. C
Resmî müesseselerimizinO birçoğunda Amerikanın ö ''(/) üssilası çekiliyor. Kolavıtu^. bulup bîr defa gidenler, iŞr kinci seferin fırsatım İm- ır-mamak için tetikte bckli-(D yorlar, henüz gidemiyenlerg) hayali hasretiyle yanıp kavM— ruluyorlar. >s
, Tekel, Denizyolları idare;Q terinden sonra Toprak Mah«— sütleri Ofisi de krize tutul-X muş. Amerikadan milyorujS larca dolarlık buğday satınDS alınırken nasıl oldu da tıe-r* yetler gönderilmedi. ,1İVO hayret ediyordum. Nihayet*"^ bunun da kolayı bulunmuş, buğday vesliesinden istifade edilenıeyince afyona baş vurulmuş.
Senelerden beri afyonlarımızın Amerikada satılmasına tavassut eden mümessil aradan çıkarılmış. Toprak Ofisi bu işi kendisi yapmağa karar vermiş. Umum müdür muavini Nevyorka giderek orada afyon satışı teşkilâtını kuracak, kendisi de işin başına geçip idare edecekmiş.
Gazete. Nevvorkta satış teşkilâtı kurulmasına karar verilirken bu hususta ticaret ataşemizin mütalâasının dahi alınmadığını yazıyor. Ne lüzum var mütalâaya? Ticaret ataşesi ne karışır böy le şevlere? O alsın aylığını, otursun yerinde. Bizim evliyayı Umurumuz her isin en iyisini bilir ve yaparlar.
Piyasada alâkalılar, torprak ofisinin Nevyorkta kuracağı teşkilâtla bu işi başaramtya-c ağını söylüyorlarmış. Ne be is var, efendim? Başarmazsa başarmayıversin. Nevyorkta teşkilât kurup tahsisat eritmek de bir başarı değil mi? Hele gitsinler, bir kaç sene otursunlar, heveslerini atsınlar. Sonra geriye çağırırız, gelirler. Bu arada etekler dolusu düvizimi» erir ama o zatların dönüşlerinde İstanbulda bir kaç apartv-man daha yükselir, daireleri stil eşya ile döşenir, şehrin imarına yardımı olur.
Ofisin Nevyorkta işten uzaklaştırdığı eski mümessili İrana gitmiş, teşkilât kuru-yormuş. İran afyonları bizimle rekabet edecekmiş.
Ederse ediversin. Afyonumuzun müşterisini kavbe-dersek koyunlarımızın, yağlarımızın müşterileri sağ olsun!
Cemal Refik
ÖLÜM
Merhum Büyük Haydar efendi damadı, Y. Mühendis Kenan Taşpınarın kayınpederi, mülga evkaf nezareti müsteşarlarından
MEHMED ŞEVKİ EREN
22 ağustos pazartesi günü eceli mevüdlle Hakkın rahmetine' kavuşmuştur.
Cenazesi, 23 ağustos salı gü-t nü Lâlelideki hanesinden alına ’ rak. ikindi namazını müteakip, Beyazıd camiinde namazı kılındıktan sonra, Edirkapıdakl aile makbereslne defnedilecektir.
Mevlâ rahmet eylesin.
(Çiçek gönderilmemesi rica olunur.) |
Lûtfi Kırdar
Vali dün vilâyette meşgul oldu
Yalovadan avdet ettiğini dün yazdığımız Vali ve Belediye Başkanı Dr. Lûtfi Kırdar Vilâyette mutat lşlerile meşgul olmuştur.
Vali ve Belediye Reisi Dr. Lûtfi Kırdarın bu vazifeden alınacağı hakkındaki haberin doğurduğu teessür devam etmektedir. Bilhassa Belediye ve Vilâyetteki muavlnlerile bu daire mensupları Valinin ayrılacağından dolayı Üzüntü içindedirler.
Dr. Lûtfi Kırdasın değiştirileceği hakkında şehrimize henüz resmi bir iş’ar vaki olmamıştır.
A K $ A R1
23 Ağustos 39 30
'm^î' Londra’da Thames nehri kanunıma ihtiyaç var altında btiyük kabin tüneli
Mahkeme Koridorlarında
Tanrı misafirini başıma taç ederim!
Bu kanunun e»as hatları ne olmalıdır? — İdarecilerin esas vazifeleri
miktardan fazlası millî feragat vergisine tâbidir. Bu rüsumun ademi tediyesinden yalnız satıcı değil, alıcı dahi mesuldür. Kaçakçılık vukuunda her ikisi ağır cezalara çarp tırıl ocaktır.
’ 4. — Haftada yalnız iki gün
1 el satılır. Haftanın diğer günlerinde et satmak vc kullanmak yasaktır.
5. _Kati surette ticari veya
sıhhi İhtiyaca dayanmadığı tesblt edilen ecnebi memleketlerde seyahat, yazlık evlerde ikamet milli feragat vergisine tâbidir.
İngilterede olduğu gibi. İster tabldot, ister alûkart olsun - yemeklerin cins! vc nevi ne olursa olsun - yemek hesabı azamî muayyen bir bedeli geçemez, ingilterede bu azami had 5 şilinden yani 2,5 liradan İbarettir. Bugün esiri bulunduğumuz mirasyedi zihniyetini gözün ünde bulundurarak bu gibi tekliflerin hayretle karşılanacağını ve hayal mahsulü telâkki oluna-cağuıı bilmez değilim. Fakat, yukarıda İzah olunan zihniyetlere ve ruhi fezahatlere atfolu-nablien bu hayretler ve telâkkiler. İsabetine İman ettiğim bir hakikatin açıkça belirtilmesine mâni teşkil etmez. Başka memleketlerde «Milli feragat^ ve İngıllzlerin dediği gibi austerl-ty siyasetini tatbik etmek için ayrı bir kanun neşrine bile lüzum görülmemiştir. Vesika usulünün azami dikkatle tatbiki kâfi geliyor.
İstihlâkte ve istihsalde feragat
Zaruri ihtiyaçlardan olmayıp ihraca saiLh her nevi mahsul veya mamûlün - kati ihtiyaçları aşan miktarlarının - memleket dahilinde sarf ve istihlâkine meydan verilmez veyahut istihlâk miktarları kati ihtiyaçlara nazaran tahdit edilir. Milli feragat usulü yalnız İstihlâk sahasında değil, istihsal sahasına dahi teşmil edilmektedir. Meselâ, muayyen bir madde 1-çln hariçten fazla talep olduğu zaman. İngilterenin kadife eldivenli iktisat nâzın Sir Staf-ford Crips hemen o maddeyi istihsal eden sanayicilere veya sendikalara bir tebliğ yapar. Onlar da günlük İş saatlerini ve işçi adetlerini arttırırlar. Fransada hıft« e«vel Is saat-ohn.mad.41 halde bizde an lü«s ilerini İndlrtae» Wnta»mettet otomobiller, en lüks mamulat ’* ~ ”
ve masını at İçin onlarca milyon liralık döviz çıkarmak suretiyle sarf ve istihlâk olunuyor. Bu gibi zamanlar İçin en mâkul tedbir elan ve en zengin memleketlerde bile tatbik olunan lüks vergisi teklifinde sebat etmeğe cesaret edemedik.
Kan satıma, göre artık «aşağılık kompleks» zihniyetine vc bu zihniyetin bir neticesi otan mirasyedi ve asgari sâl siyasetlerine kati ve cezri surette son vermek zamanı gelmiştir. Başka türlü diğer Avrupa memleketlerinde olduğu gibi iktisadi kalkınma nimetine kavuşmak pek sor olacaktır. İktisadi kalkınmamız için zaruri olan yeni siyasete bati ve mütereddit adımlarla değil, inkılâp hamleleri ile başvurmak zarureti vardır. Aksi (kadirde muvaffakiyet ümld-İcri pek zayıf olur.
Millî feragat veya İktisadî mi sak
Yeni istikamete doğru hamle dört başı mâmur, şümullü bir millî feragat kanunundan ibaret olmalıdır.
Bu feragat kanununun esas hattan şunlar olabilir:
1. — Kanunda cetvelle tesblt olunacak olan lüks otomobil, allan saat, astragan manto vc bu gibi lüks kumaş ve eşya kullanmak yasaktır. Kanun meriyete girmeden evvel mevcud bu gibi lüks eşya ancak vergisi ödendikten. İcabında damgalandıktan sonra satılır veya kullanılır.
2. — Kezalik cetveli mahsusunda gösterilecek otan yanm lüks kumaş vc eşya lüks vergisine tâbidir.
3. — Yine cetveli mahsusunda gösterilecek olan ihtiyaç maddeleri vesikaya tâbidir. Cetvelde Börttrilecek olan şeker, kömür, benzin gibi İhtiyaç maddelerinden vesaik He tevzi edilen
Tekin Alp'in iktisadi kalkınma plânından İktibas ettiğimiz aşağıdaki fasılda hayat pahalılığı ve İktisadi kalkınma meseleleri içtimai ve mânevi zaviyelerden tetkik edilmektedir.
Şimdiye kadar verdiğimiz izahattan çıkan netice pek basittir. Rejimimizin mümeyyiz vasfı olan İstiklâl savaşı zihniyetini tekrar esas yeri olan samım ruhumuza yerleştirmek. O raman idaremiz. (A) dan (Z) ye kadar bozuktur gibi sözlere mahal kalmaz, Nete kim Cumhuriyet rejimimizden evvel cemiyetimiz, halkımız, İdaremiz (A) dan (21 ye kadar cehalet vc taassubun tesiriyle âsırlar-dauberi bozuktu. İnkılâbımızı yaratan yeni ruh birbirini kovalayan devrim hamlelerlylle bütün bozuklukları söküp atmıştır. inkılâbımızın maddi ve manevi nimetlerini tehlikeye maruz bırakan aşağılık kompleks, «asgari sâi. gibi ruhi fe-gahaUan kökünden koparmak Kemalist inkılâbını yaratan neslimiz İçin İşten bile değildir.
Bütün dünyanın 10 seneden beri mali ve İktisadi buhranlar içinde kıvrandığı bu fevkalâde zamanlarda harbe giren ve girmeyen devletler, milletlerinden fevkalâde feragatlar ve fedakârlıklar talep etmişler, bu feragati an muntazam kanunlara bağlamışlar ve milletler seve fedakârlıklara lanmışlar vc bu j mHlctter ve memleketler bu dev renin zorluklarına ve sıkıntılarına mukavemet ettikten sonra birkaç senedenberi iktisadi kalkınma devresine kavuşmuşlar ve hedefe doğru muvaffakiyetle İlerliyorlar.
İstiklâl Savaşı devresinde feragat ve fedakârlık tezahürleri ile bütün dünyayı hayretlere garkeden bir mület olduğumuz halde harbin bldayetindenberl mirasyedi zihniyetine serbestli cereyan verdik, millet efradını hiçbir mahrumiyete mâruz bırakmamak siyuseti güdülerek lüks hayata karşı hiçbir tahdit tedbiri alınmadı. Türlü türlii naylon mamulâtının en büyük ihracatçısı olup senelik İhracatı milyonlarca İngiliz lirasına baliğ olan İngiltere gibi zengin bir memlekette hiçbir naylon mamulünün sarfına müsaade
r seve kat-sayede
İlk
76 ayak derinlikte olan bu tünel mühendislik alanında mühim dir hâdise sayılıyor
Londra’da Thanıes nehri ve sahilleri

1
Londrada Thames nehrinin yatağı altında 76 kadem derinlikte yeni bir kablo tüneli açılmaktadır. Pek yakında bitecek olan tünelin uzunluğu 2500 kadem ve iç kutru 8 kademdir. Batlersea’dekl elektrik santralını Thames nehrinin kuzey yakasına bağlayan mevcut yeraltı kablo tüneline şimdikinden fazla kablo sığdırmak olmadığından bu açılmasına lüzum Yeni tünel dökme lavdan müteşekkil inşaata 1900 ton gidecektir.

1848 de İngllterenln 18.000 ton olan elektrik kablosu ihracatı bu yıl takriben İki misline çıkacak ve 30 dan fazla yabancı memlekete elektrik kabloları sevkcdllecektir Geçenlerde Hin dişten hükümeti W. T. Henley
mümkün yeni tünelin görülmüştür, demir boru-olup. bütün dökme boru
HALKEVLERİ ____KURUMLAR
koparan, muazzam grevler tertip eden, kabineler deviren İşçi teşkilâtı şimdi alâkadar İdarecilerin bir işaretiyle iş saatlerini seve seve arttırıyorlar. Bu suretledir kİ harbden evvel Fransada haftalık İş saati azami 39 saatten İbaret iken bugün asgari 48 saate çıkarılabilmiştir. Fevkalâde ahval muvacehesinde mUli feragatin zaruretini herkes müdriktir. Ve buna seve seve katlanmaktadır.
Filvaki memleketimizde bugünkü zihniyetlerle milli feragat icaplarını kavramak zordur. Böyle bir kanunun tetkikinde büyük müşkülâtla karşılaşabiliri İr. Fakat malûm olduğu veçhile müsavat ve adaletle tat bik edilen kanunların terbiyevi tesirleri muhakkaktır. Hk zamanlarda alınacak kararlan ve tedbirleri belki yadırgıyacak olan halk bu kanunun cumhur reisi, milletvekilleri, memurlar, fakir zengin bütün vatandaşlar arasında fark gözetilmeksizin müsavat ve adaletle tatbikine. İyi semereler elde edildiğine şahit olunca, gözlerini a-çar. hakikati memnuniyetle kabul ve teslim eder.
Esas itibariyle idarecilerin vazifesi, halkın kötü temayüllerine uymak değil, ancak İyi temayülleri azami gayretle tatmine çalışmakla beraber kötülerini, İrşad ve tenvir edici kanunlarla ıslaha gayret etmekten 1-barettlr.
Millî feragat gibi fevkalâde kanunların semereleri yalnız doğrudan doğruya elde edilecek maddi neticelere münhasır değil, bilvasıta elde edilecek mânevi tesirler bakımından daha büyük ve ehemmiyetli hususlara da şâmildir. Bu gibi kanun tarın maşerî vicdanda psikolojik bir hamleye (choc psycholo-glque) sebebiyet verir. Bu psikolojik sadme sayesinde halkın gözleri açılır.
telgraf malzemesi kumpanyasına ceman 220 mil uzunlukta telefon kablosu sipariş etmiştir. Bu arada Türk makamları da ayni firmaya İstanbul. Ankara vc İzmir İçin, ayni büyüklükte telefon kabloları sipariş etmişlerdir.
*
İngiliz radyo mühendisleri televizyon proği aralarını nakletmek için yeni bir radyo İrtibatı geliştirmişlerdir, diğer ulaştırma da tatbike konulması mümkündür. Yeni sistemle televizyon programlarının yayınlanmakta bulunduğu Londradakl Alezan-dra Palas He Birmingham civarında yeni televizyon verici merkezi birbirine bağlanacaktır, Televizyon programları İçin kullanılan çok kısa takriben 30 mil bir •yorulmakta» vc bu dalgalara, bayırları aşmaları İçin yardım
Bu sistemin vasıtalarında
dalgalar, menzilde
etmek mecburiyeti hâsıl olmaktadır. Hakikatle bu çok kısa dalgalar ancak ânzasız düz hat lar özerinde çalışabilmektedir. BBC mühendisleri, kablo kul-laruııaksuan bu meseleyi halletmişlerdir. Şimdi otuzar mil mesafede dikilen ara antenlerle radyo-tclevizyon programlan oldukça uzun noktalara kolaylıkla ulaştınlabilmektedir.
Çifte postalar sisteminin bir hususiyeti, yayınların yağmurdan parazit almamasıdır. Zira tecrübeler sırasında ara anten postalarına devamlı surette yangın hortumlariyle su sıkılmış ve bunun yayın üzerinde tesiri olmadığı tesblt edilmiştir.
Bu arada Birmingham yakınlarında Suttan ColdHcld'de kurulmakta olan yeni televizyon-verici merkezi bitmek üzeredir. Bu merkezde 715 kadem yükseklikte bir kule mevcuttur.
AVCI AHKAD AŞLARA
Lu&nbul Analar Tİ Alıcılar KlübÜ
1M9 Avcılar bayramı ffnQmOz(lekl Z& ajuctoı perar aunı) sab.ıhs saat 10 don İtibaren selırlrnlrltn en gOrci meaire yerlerinden biıl cilan Kdçllk Çekmecede Soğubu mevkiinde kuııia-na eakUr.
Bu ibrende aynı zumunda fini irap w M çap tüfeklerle alı-j müsabakaları da yapılacaktır
BütUn avcı arkada-)iann bnyrnma iiUrdk ve davetiyelerini tehrlmızdekl bütün ■il&hct mâtnıa! arından ve An-ta.rn ead(taıintle Adalet hanında Av ve Deııle Sporları acrçLU Idaıelı.ınc-■inden tedarik ctınrlcrlnı rlcn ederiz.
1 — Temizlik İşleri İçin alınacak (5) adet çöp kamyonu gün süre ve kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (90.000) liradır.
3 — Teminatı (5750) liradır.
4 — Teminat belediye veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartnamesi hergiin Belediye tutanak ve muamelât mü diilrlıügü kaleminde görülebilir,
6 — ihalesi 9-9-949 cuma günü saat 16,30 da belediyede lop lanan Encümende yapılacaktır.
? — İsteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 cl maddesi şaraha tl veçhile hazırlayacakları teklif mektuplarını belli gün ve saat 15.30 a Kadar makbuz karşılığında Encümen Başkanlığına vermeleri ve ihalede hazır bulunmaları lâzımdır. 12279
15
IV evlûd
Rize eşrafından ve memleke-
timizin maruf Armatörlerinden
RIZA KALKAVANIN
ruhuna İthaf edilmek üzere
ölümünün kırkıncı gününe mü- _ _ __ _____________
sadlf 24/8/940 Çarşamba günü ( man mağazası karşısında 349 numaralı binada İlseler saynıan-öğle namazını müteakip Emi- 1 lığında toplanacak komisyon tarafından yapılacaktır.
nünü Yenicamide hafız Fahri | 2 — Bu işe alt evrak şunlardır. Mukavele, eksiltme, bayın-
tarafmdan mevlûd ve hafrs dirlik işleri genel, hususi ve fennî şartnameleri, proje, keşif Cavid ve arkadaşları tarafın- hülâsa siyle buna müteferri evrak her gün Haydarpaşa lisesin ’ dan tevşlh okunacak ve ayrıca'de görülebilir.
dûagıı Erçünıend tarafından da I
dua olunacağından razu eden
ihvanı dinin teşrifleri rica olu-
nur.
Kalkavan ailesi ve oğullan
istim kazanı tamir ettirilecektir
Haydarpaşa Lisesi Müdürlüğünden :
1 — Haydarpaşa lisesi İstim kazanı onarımı açık eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 8190 liradır. Eksiltme 2 Eylül 949 cuma günü saat 16 da İstanbulBeyoğlu İstiklâl caddesi Karl-
Evinde kavga çıkmış,, kendisi de karışmış, birbirlerine girmişler.
Ev sahibi kırçıl saçlı, koyu esmer, çıpil sözlü, zayıf bir kadın. Koridorda gelip geçenleri âşinâ nazarlarla süzüyor. Bizim kasketli delikanlıyı da kırk yıllık ahbap samimiyetiyle karşıladı, cırlak sesle hatırını sordu:
— Nasılsın bakalım, küçük bey? Keyifler yerinde mi?
— Çok şükür, iyiyim amma keyif tarafını hiç karıştırma.
— Neden? Keyfin bozuk mu? Gönlünü eğİediremiyor musun?
— Gönül eğlendirmek kolay is mi? Serde kimsesizlik var. elimizi ayağımızı bağlıyor.
— O da ne demekmiş? Kimsen yok mu senin?
— Öylesi değil. Metelik tutmuyoruz.
Göz kırptı:
— Amma yaptın ha. Para dediğin nedir ki? Aslan gibi delikanlısın. Tastan ekmek çkıanrsın.
— Boş ver öyle şeylere. Bu zamanın taşlarında ekmek yok. Ne İse. onu bırakalım şimdi. Sen buraya niçin gel din^ Mahmekede İşin m var?
— Ah, sorma başıma gelenleri. Ben buralara girecek kadın mıyım? Misafir yüzünde böyle olduk.
— Ne misafiri?
— Ne olacak, basbayağı Tanrı misafiri iste. Gelene git denir mi? Huyum batsın ben de misafir için deli diva ne olurum. Hic tanımadığım biri gelip kapımı çalsa da «Dürdane hanım, nasılsın*)» dese bağrıma basar, başıma taç ederim.
— Başına tac ettiğin misafirler mi mahkemeye getirdiler seni?
— Ne yaparsın? Külfete katlanmak lâzım. Kafamın arka tarafı da yumruk gibi Şişti. Öyle fena vurdular ki.
— Vayyy!... Misafirlerden dayak da yedin öyle mi?
— Olur böyel şeyler, İşret sofrasını bilmez inisin?
— Misafirlerine işret sofrası da kuruyorsun demek?
— Böyle zamanda dört misafire sofra donatmak kolay mı? Bahçe benden, bohça onlardan. Her şeylerini kendileri alıp getiriyorlar, ben de sofrayı donatıyorum.
— Sonunda kavga ediyorsunuz öyle mi?
— Her zaman olmaz ya. Binde bir kazalardandır bu.
— İşret sofralı misafirler her zaman nu geliyorlar size?
— Eksik Olmasınlar, sık sık hatırımı sorarlar. İyi tanıdığım ahbaplara kapım a-cıktır.
— Kafana vurup şişirenler de iyi tanıdığın ahbaplar mıydı?
— Yok canım. Mustafayı söyle böyle tanınm. Fakat öbür adamla kadınlan hiç tanımıyorum, tik defa geldiler evime.
— Eeey? Karışıkça bir işe benziyor bu.
— Karışıklık neresinde a-yol? Mustafayı az çok tanırım. dedim ya. Onun yanı-
sıra gelen Tanrı misafirlerine de buyur ettim tabii. Hal, hatır ettikten sonra Mustafa: «Dürdane abla, ufak yollu demlenelim bariv dedi. Sofrayı kurduk, eğlenmeğe başladık.
— Misafirlerinin yanlarındaki kadınlar kendi kanlan mı?
Göz süzerek biraz düşündükten sonra kekeledi:
— Şey... Ne diyecektim?.. Bilmiyorum ki. Otel kâtibi gibi nüfuslarına bakacak değilim ya. «Ev misafirler, bu hanımlar sizin kendi kanlarınız mı’n diye sorulmaz ki. Ayıb olur. Evime gelen Tanrı misafirini baş tacı sayarım ben. Karısı olmuş, kız kardeşi olmuş, neme lâzım benim?
— Senin misafirlerin hiç de Tann misafirine benzemiyorlar.
— Görmeden ne biliyorsun. ayol? Nah. dördü de karşıda duruyor. Baksana, onlar da bizim gibi insanlar.
— Peki, şu kavgayı anlat bakalım.
— Kavganın başını ben de bilmiyorum. Sofra başında iki saat kadar beraber oturduk, sonra ben; «Belki kendi aralarında konuşacak lâkırdıları vardır. Rahat bırakayım» diyerek bir aralık kalkıp alt kata indim. Çok geçmeden yukarıda bir gürültü koptu. Çıkıp baktım ki dördü de birbirlerine girmişler. oNe yapıyorsunuz, ayol? Evimi mühürlettirip beni hapishanelere mi attıracaksınız? Kavga edecekseniz buradan defolunuz da dışarıda hırlaşınız» dedim, aralarına girdim. Herkes ö-nüne gelene vuruyor. İşretin zorundan oluyor bunlar. Benim kafama hangisinin vurduğunu da farkedeme-dim. Ondan sonra efendim, polisler, bekçiler dayandı kapıya.
Mübaşir seslendi, misafirperver hanım öbür kavgacılardan evvel salona girdi.
Ce. Re,

Kızılay balosu
Kımlayın 25 yıllık bir ananeye malik olan yazlık balivsu 27 Ağustos 949 larihir.e raslayan cumartesi akşamı Anûdûlu klü-bünûn Büyükada şubesi salonlarında verilecektir. Çok seçkin ve kibar bayan ve baytardan teşkil edilen tertip heyeti balonun her zamankinden fazla bir mükemmeliyet ve zarafet arzet-mesl için hararetli çalışmalarına devam etmektedir.
Mümtaz halkımızın Kısıtayın • cihan kaplar insani hizmetlerime baloya iştirak surettir yar-, dım ederken aynı zamanda zen-1 gin ve neşe içinde çok nezih bir gece geçirecekleri muhakkaktır,
YENİ YAYINA
Milli Mucadclcdo
M v 4 « I • » T > Hukuk
Eski Aşlyan Mılrc M. Zeki Atsın tarafından (Müdafaayı Hukuk) SUIJİC 15 gûııde bir çıktnnk ilrevç bir mecmuanın çıtarılrtıftmı gazetenize çön-' derilen 1. cl sayısından üjrendılr. Mündcricatı itlbarilc Milli PcCnMpIere dayanan bu mecmuayı okuyucularımıza tavsiye ederiz.
İstanbul İkinci İflâs Memurluğundan : 942/21
İstanbul 1. cl Ticaret mahkemesince 8.5.939 tarihinde İflâsına karar verilen: İstanbul A-şlr efendi caddesi Merclmekvan han 1 ct kat 1 No. da Bankerlik İşleri ile muştagil ve hail tasfiyede olan Gözem Esken azl Ncgrin Limited Şirketi hakkın-daki İflâsın kaldırılmasına ve mallan üzerinde borçlunun ia-sarrufatında serbestisine mahkemece 19.8.949 tarihinde karar verilmiş olduğu Hân olunur.
’ (12332)
kısmında bugün görülen baltalama hareketleri yerlerini destekleme hareketlerine bırakır.
Bundan sonra devletçilik batı
halkın bir,sine temas edeceği*.
3 — Eksiltmeye İştirak etmek için İsteklilerin 614 Hra 25 kuruşluk muvakkat teminat yatırdığına dııir makbuz İbraz etmesi ve 1949 yılında ticaret odasında kayıtlı bulunduğuna dair belgeyi hamil olması, eksiltme gününden tatil günleri hariç, üçgün evvel vilâyet makamına müracaat ederek ehliyet vesikası alması ve yukarıda ikinci maddede yazılan evrakı görüp ek siltnıe şartnamesinde yazılı kayda göre kabul ettiğine dair İmzalaması şarttır, Ticaret ve esnaf odası makbuzları belge o-larak kabul edilmez. İsteklilerin, istenilen belge ve teminatları İle birlikte belli gün ve saatte adı geçen yerde toplanacak o-lan komisyona gelmeleri hususu ilân olunur. 12023
Ankara Belediye Başkanlığından
1 — 4 iincil şube İçin alınacak 4 adet 5 beygirlik sepetli Motosiklet 15 gün şiire ve kapalı zari usullylc eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (15.400) Uradır.
3 — Teminatı (1155) Hradır.
4 — Teminat Belediye v esnesin e yatırılacaktır.
5 — Şartnamesi hergün Belediye tutanak ve muamelât Müdürlüğü kaleminde görülebilir.
ü — İhalesi 0-9-949 cuma günü saat 16,30 da belediyede top lanan encümende yapılacaktır
7 — İsteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 ct maddesi sarahati gereğince hasırlıyacaklan teklif mektuplarını belli günde saat 15,30 sa kadar Belediye Encümen başkanlığına makbuz karşılığında vermeleri ve ihalede hazır bulunmaları lâzımdır.
(12280)
Payındırlık Bakanlığından
Meskûn ve gayri meskûn sahası (125) Hektardan ibaret olup (4400) Dört bin dört yüz lira keşif bedelli Kurşunlu kasabası hail hazır haritasının müteahhit nam ve hesabına açık eksiltmeye İstekli çıkmadğuıdun İş aynı şartlar dahilinde 26,8.949 tarihine rastlayan cuma günü saal 16 da pazarlık sureliyle İhaleye çıkar ılnuştır.
Pazarlık Bayındırlık Bakanlığı yapı ve İmar işleri eksiltme komisyonunda yapılacaktır.
Pazarlığa girmek isteyenlerin (660) A1U yüz altmış lira kesin teminatı Ankara Kızılay merkeaine yatırmaları.
Bu İşi yapabilecek durumda olduklarına dair Bayındırlık Bakanlığından alınmış yeterlik belgesi göstermeleri şarttır.
Bu İşe alt kâğıtlar Bayındırlık Bakanlığı yapı ve İmar işlerinde görülebilir. (11485)
Ahşap iskele enkazı satılacak
Sümerbank Bakırköy Pamuklu Sanayi Müessesesi Müdürlüğünden :
1 — Müessescmizde bulunan tahminen 45 M3 ahşap iskele enkazı, 5-9-949 tarihine müsadif pazartesi günü saat 14 te mü-essesemizde pazarlıkla satılacaktır.
2 — Şurlııame, mûessesemlz Ticaret servisinden bedelsiz olarak alınabilir.
3 — Müessesemiz satışı yapıp yapmamakta serbestti,
(12233)
f Gazeteler, Gazeteciler
----------------------
- Talât paşanın iki basın konferansı
Almanyadan dönen sadrâzam Baku hakkındaki görüşmelerini anlatıyor
Talât paşa Bulgarların mütareke istemelerinin vaziyeti degiştirmiyeceğini söylüyor
Birinci Dünya harbinin sonlarına doğru ortaya bir Baku meselesi çıkmıştı-•• Bolşevik ihtilâli üzerine Rusya muhtelit parçalara ay-■ nlmışti Kafkasyadn da ayrı
k ayrı hükümetler teşekkül edi*
yordu. İranda bulunan Ingiliz kıtaları bu karışık vaziyetten 1 istifade etmek istediler ve Kaf-
kas topraklarına gtrererk BaP ku’yu işgal ettiler. Fakat bu iş-
gal uzun sürmedi. Azerbaycan-da teşekkül eden Tıirk ve müs-i iûmaıı kuvvetleri çok geçme-
den Bakû'ya doğru İlerlediler. Bu vaziyet karşısında miktarı , esasen az olan İngiliz askerleri
, 14 eylül 334 11918) de Bakûyu
bırakarak İran'a çekildiler. Türk ve ntüslüman kuvvetleri şehre
Talat paşa
girdiler.
Sovyetlerle Brest Lıtovsk ta bir anlaşma yapmış olan Almanlar fırsattan istifade etmek istediler. Ukrayna’dan Baku ü-zerıne yürüdüler ve şehre girmiş olan Türk - müslüman kuvvetlerini Baku’dan çıkmağa mecbur ederek burasını işgal ettiler.
te f
i
Memlekette heyecan
Baku'nun Almanlar taraf nidan işgali memlekette büyük heyecan uyandırdı. Şehre Alman Jardan evvel Türk kuvvetleri girmişti. Burası esasen bir Türk şehri idi; Almanların Baku üzerinde hiç bir haklan yoktu. Almanlar Baku’yu ne hakla işgal ediyorlardı? Herkes bunu soruyordu.
Sadrâzam Talât paşa, heyecanın şiddeti karşısında Almanya’ya bir seyahat yapmağa karar verdi, Berlin’e giderek Alman hükümet adamlariyle görüştü.
Talât paşa ekim ayının başında İstanbul’a döndü. Daha evvel gelen telgraflar Berlin’deki görüşmelerde bir anlaşmaya varıldığını bildiriyordu. Fakat Talât paşa İstanbul’a geldiği saman anlaşmanın Alman isteklerine boyun eğmekten İbaret olduğu meydana çıkmıştı. Almanlar bize sadece bir miktar petrol vermeği kabul etmişlerdi.
Bütün gazeteler Almanya’ya karşı ateş püskürüyorlardı, A-ğaoğlu Amhet bey: «Bir teneke petrole satıldık» başlığı ile çok sert makaleler yazıyordu,
Buigarlar teslim oluyorlar
İki müttefik arasındaki münakaşa fena bir şekil almak istidadını gösterirken 28 eylül 1334 tarihli gazeteler Bulgar hükümetinin Bulgaristan’a karşı harbeden İtilâf orduları kumandanına müracaatla mütareke teklif ettiğini haber verdiler. Baku meselesi bir tarafa bırakıldı, herkes yeni vaziyetle meşgul olmağa başladı.
Gazetelere başvurarak sadre şifa verecek haber almağa çalışanlar çoktu, fakat gazetelerin de fazla malûmatı yoktu. Ajanslar Alman Başkumandanlığının derhal icap eden tedbirleri aldığını. Bulgar cephesindeki gediği kapatmak üzere Roman yaban Makedonya’ya fırkalar gönderildiğini bildiriyordu. Filhakika İstanbul'a da, Romanya'dan o zamana kadar görülmemiş garip üniformalı bir takım Alman askerleri gelmişti. Mareşal Makcnzen'ln umumi kumandayı eline alarak İtUâr ordularım durduracağından bahsediliyordu.
Hükümet mahfilleri
emin
Hükümet mahfilleri emin görünüyordu. Yarı resmi Tanln gazetesi yazdığı makalede şu mütalâayı İleri sürüyordu:
«Müttefik devletlerin (Almanya, Avustutrya, Türkiye) elde vererek tehlikeyi atlatacaklarına İtimat edebiliriz. Müttefikler tarafından sevkedllen ve vaziyeti ıslaha kifayeti, hesaplarında yanıldıktan pek nadir görülmüş olan Alman ve Avun-
turya - Macar erkânı askerlye-slnln tahtı tasdikin da bulunan kuvvetler cepheyi yeniden tesis edince bütün İşleri yoluna koyacak ve İtil afçılar yalnız muvakkat ve kısa bir sevinç ile kalacaktır. Bunun böyle olacağında hiç şüphemiz yoktur,
Böyle zamanlarda en fena düşman korkmak, azmini kırmak ve şayialara İnanmaktır. Hükümet hiç bir hakikati halktan saklamak arzusunda değildir ve saklamıyocaktır. Pek kısa bir zaman zarfında mesele tamamlle tavazzuh edecek ve bu dakikada ezhanı umumiyeyl tahdiş eden şu hâdisenin nasıl hayra nıünkalip olduğu görülecektir.»
Sadaret dairesinde
Fakat bu teminata rağmen herkeste endişe vard._ Sadrâzam Talât paşa bu vaziyet karşısında bir basın konferansı tertibine karar verdi ve ekim ayının birinci günü ber gazetenin baş muharririni veya baş muharriri temsil edecek bir muharriri sadaret dairesine davet etti.
Toplantıda (Sabahı namına bulundum. Muharrirler evvelâ İstirahat salonuna alındılar. Sad râzamın yanında sefirlerden biri bulunduğu için beş on dakika burada oturdular. Kendilerine sigara, kahve İkram edildi Sefir gidince Sadrâzamın odasına davet edildik. Talât paşa masasının önünde ayakta İdi. Hepimizi güler yüzle karşıladı. Çok sakin ve vaziyetten emin görünüyordu. Uzun mukadde-meye lüzum görmeden sözer başladı ve şunları söyledi:
(— Ortada endişe edecek hiç bir şey yoktur. Müttefikimiz Almanlar. Bulgaristan’ın müta-ı reke İstemesi üzerine. Balkan cephesinde basıl olan gediği kapatmak için tedbir almışlar, lâzım gelen kuvvetleri göndermeğe başlamışlardır Bu kuvvetlerin başında mareşal Maken-zen gibi tanınmış biiyûk bir kumandan bulunuyor Mareşal Makenzenln vaziyeti kısa bir zaman zarfında ıslah edeceği şüphesizdir.
Garp cephesine gelince; burada vaziyet çok İyidir. Hlnden-burg hattı sapasağlam duruyor, muharebeler hattın çok ilerisinde oluyor. Harbin neticesi Garp cephesinde taayyün edecektir. Buradaki kuvvetli vaziyet karşısında istikbale emniyetle bakabiliriz»
Yine Bakti meselesi
Talât paşa bu sözleri büyük bir itimatla söylemişti. Vaziyeti yakından bilen bir zatın bu kadar İtimatla konuşması herkese ümit verdi. Bunun üzerine harb vaziyeti bir tarafa bırakılarak Baku meselesine geçildi. Bir arkadaş:
— Bakû meselesi ne olacak?._ diye sordu. Talât paşa şu cevabı verdi:
«— Bak Cin un Almanlar içip, petrol bakımından, büyük ehem miyetl vardır. Almanlar petrol istihsalini tanzim ve İdare etmek üzere Bakûda bulunmak istiyorlar ve bunda ısrar ediyorlar. İdarenin Türk kuvvetlerine devrini kabul ettiremedik, Yal-
Enis Tahsin TİL
(Arkası 7 nci sabifede)
Amerikan yardımı
Amerikada Batı Av-rupaya Yardım aleyhinde cereyan
New-York 22 (AP) — Amerikanın 45 vilâyetine dağılmış 800 kişinin İmzasını taşıyan ve Başkan Trumanı, batı Avrupa-ya silâh ve askeri yardım programına mâni olmasını kongreden İsteyen bir mektup dün kon greye gelmiştir. Bu sekiz yüz kişinin 572 al ruhban sınıfına mensuptur.
Nobel barış mükâfatuıı kazanmış olan Emlly Green Balch ve yedi papaz tarafından yapılan teşebbüs üzerine ortaya çık mış olan bu mektup bu gün senatörlere dağıtılacaktır.
Mektup, «bir silâh yardımının bir silâhlanma yarışına meydan vereceğini ve bunun da ergeç bir harbe sebep olacağını» İleri sürmekte ve «kendi gelirimiz azalırken. Amerikan milletinin yeni yardımlar yapması kabul edilemez» demektedir. Mektup, «bu silâhların kullanılması, dünya barışı için bir facia teşkil edecektir» diye sona ermektedir.
Bir İtalyan ziraat müfettişi geliyor
Geçen sene İtalyaya bîr tetkik gezisi yapan Bûyükdcre fidanlık müdürü İbrahim Tezca-mn daveti üzerine Toskûna havalisi ziraat mücadele müfettişi Danesl Rafaelio yakında şehrimize gelecektir. Müfettiş şehrimizde on gün kadar kalacak ve bu arada kendi mevzuunda incelemelerde bulunacaktır.
Kız mı, oğlan mı?
Bir Amerikan üniversitesi bu meselenin halledildiğini bildiriyor
Durham. North Caroilna 22 (AP) — Duke Üniversitesinin cerrahi Kliniği, bay ve bayanın kız veya erkek evlât sahibi olmak hususunda tercih edebilmeleri hususunu temin etmiş bulunmaktadır.
Bu tercihin herhangi bir cerrahi ameliye İle alâkası yoktur. Yapılacak tercihin muhakkak surette tahakkuk edeceği temin edilememekle beraber, vakaların % 25 İnde iyi ve İstenilen neticenin elde edilmiş olduğu kaydedilmektedir.
Meselenin asıl müşkül tarafı, bir kadının çocuk yapabilecek durumda olup olmadığını yani ilkah fiilinin vukuuna müsait bir durumda olup olmadığım bitmesidir ki. bu durum bir kadın için bir ayda ancak iki veya üç gün için varittir. İlkah müddetinin sonuna doğru vaki olan ilkahların erkek olması kuvvetle muhtemeldir.
Bu araştırmaların yapılması fikri, son on sene zarfında yapılan sunî ilkahlardan alınan neticelerden alınmıştır. İnsan çoğalmasında umumiyetle görü len nisbet 115 erkeğe 100 kızdır. Bu suni ilkahlarda elde edilen netice, erkek nlsbetlnln % 45 arttığını göstermekteydi. 05,000 kişi üzerinde tecrübe yapılmış ve bunların ancak %59 unda İstenilen elde edilmiştir.


Fransada sıcaklar devam ediyor. Plajları dolduran çocuklar bir taraftan denişe girerken, diğer taraftan bir çok eğlencelerle meşgul oluyorlar. Yukarıda bir kadının nezareti altında merdivenleri tırmanan çocuklar göriilüyor.
DıınkcNiue İkinci Dünya Harbinde en çok zarar gören şehirdir. Şehir hemen kamilen harap olmuş. Umanı enkaz haline gelmiştir, şimdi liman yeniden tamir edilmiş ve büyük vinçler faaliyete başlamıştır. Yukarıda Marsbail Plânı mucibince gönderilen bu vinçler görülüyor.
Halkın huzur ve rahatı bozulamaz...
belediye bozarsa
r.-»-.--- - Yazan : Cemaleddin Bildik |-
Şehirde hayatı düzene sokmanın çaresi — Belediye zabıtası talimatnamesindeki yasakları gözden geçirirken — Sokak kirletmek ,kahve ve gazinolarda hoparlörleri faaliyete getirmek — Çamaşırlarla donatılan balkon ve pencereler — Talimatname sıkı tatbik edilse hem Belediyenin kasası para, hem de halk rahat ve huzur yüzü görür!...
V
Son kanunla belediye cezalarının arttırıldığını, asgarî ceza haddinln 10, âzamisinin de 250 lira olarak kabul edildiği malûmdur. Evvelki gün kendiri İle konuştuğum bir eski belediyeci. ynel ceza hadlerine temas ederek. Belediyenin başka varidat menbalan peşinde koşmasına artık lüzum kalmadığını söyledi ve:
•— Belediye, dedi, şehirde bir faaliyete geçse de elindeki talimatnamede yazılı «yasak» lan sıkı surette takip ederek ceza kesse kucak kucak para toplar. Bu sayede hem esnaf yola gelir, hem halk... Dolayısiyle şe hayatında bir düzen temin dilmiş olur.»
— Her «yasako bir nakdi cezaya mı bağlıdır.
Ona ne şüphe...ı
_ Belediyece kesite cezalar, doğrudan doğruya Belediyenin kasasına mı girer, yoksa hazîneye mi mal edilir.
a— Nakdî cezalar doğrudan doğruya Belediye kasasına girer. Bu itibarladır ki o cezalar. Belediyeye bir varidat teşkil eder. Küçük bir misal vereyim: Muhiddin Üstündağ zamanında Belediye varidatından olan ok-truva resmi kaldırılmıştı. O zaman Belediye bu varidat ek-ktsllğinl, yasaklara riayet et-mlyenler hakkında ceza kesmeğe başlamış ve bu faliyeti İle âdeta oktruva resminden hâsıl olan açığı kapamıştı.»
Halkın huzur ve rahatı
Bu kısa konuşmamız, Belediye zabıtası talimatnamesini bir tır, kere daha [•) gözden geçirme- j Fakat bu »yasak» lara aidime vesile oldu, tşte bir madde nş edilmediğini o kadar çok kİ bitip tükenmek bilmeyecek görüyoruz ki maddede yazılı o-blr varidat kaynağı! I Jan fiil ve hareketlerin yasak
«Halkın huzur ve rahatını olduğuna ■insanın inanacağı bozacak fiil vc hareketlerde bulunmak yasaktır.»
İlk aklıma gelen tramvaylarla otobüsler oldu. Bilhassa sabah ve akşam sefelrerlnde halkın katlandığı «huzursuzluk» ve »rahatsızlık» meydanda olduğuna göre Belediye, kendi idaresi altındaki tramvay ve otobüs İdaresini mİ cezalandıracak?
Şayet Belediye, talimatnameye bu maddeyi koyarken hakikaten halkın «huzur ve rahatını» temin etmekle mükellef olduğunu düşiindüyse devlet demir ve Denizyollarını da durmadan cezaya çarptırması lâzım gelmez mİ İdi? Ekspres yolculuğunda ve


tramvayda, ne vapurda, ne trende rahattır; ne de parası İle alışverişe çıktığı pazarda!... Şehir içinde öyle yollar vardır kİ yalnız kıştan değil, yazları bile rahat geçilemez...
Bu yasaklar da güzel Yine aynı talimatnamedeki bir maddeye göre:
Yollarda, meydanlarda, u-ınumi nakil vasıtalarında ve herkesin girip çıkabileceği mahallerde yerlere tükürmek ve sümkiirnıek ve halkı tiksindirecek. utandıracak, incintecek ve sıhhatini bozacak fiil ve hareketlerde bulunmak» da yasak-
A partim a atarın caddelere naıır balkon ve pencereleri çeşitli çamaşırlar dalgalanırken
da Taslanır. Meğer Belediye zabıtası talimatnamesinde buna dair de madde varmış. Bakın ne diyor:
«Belediyece tâyin edilecek mahaller haricinde caddelere, meydanlara, yollara, ön bahçelere ve binaların buralara bakan yerlerindeki kapı, pencere ve balkonlarına çamaşır vesair cv eşyası asmak yasaktır.»
Fakat bu yasağa aldıran nerede? Diğer cihetten de bu yasağa halkın riayet etmesini temin eden nerede?
Diğer bir maddede de şöyle denilmektedir:
«Herkes süprüntüsünü sızıntı ve koku yapmıyacak kapalı, madeni bir kap içinde biriktirip kapı önünden geçecek olan temizlik arabasına boşaltacaktır. Sokaktan kirletmek yasaktır.-I Çok güzel amma, o kapalı ve
rahatını olduğuna "insanın gelmiyor. | ________________,____ _
| Behçet Uz, Izmirde Belediye madeni kap içinde biriktirilen reisi iken bütün «yasak» lan süprüntüler bu sıçâk günlerde ı para cezası İle önlemeğe çalı?- iki üç gün evlerde kalmakta, I mış ve muvaffak da olmuştu, müthiş bir koku çıkarmakta, O zaman tamirde yere tükür- bu yüzden de evlerde rahat ve mek. cepten bir lira düşürmek huzur kalmamaktadır. Buna ne gibi idi- Belediye çavuşları he-' diyelim?
men yetişir, daha tükürük yer- Talimatnamedeki bir maddede kurumadan liralık ceza den de öğreniyoruz kİ asatıcı-nıakbuzunu uzatır ve tahsil e- lann sokaklarda Tilrkçeden derlerdi. Şimdi asgari ceza 10 başka bir dil İle bağırmaları ve “ satjş yapmaları o da yasaktır.
Beyoğlundakl Balıkpazan bu kayıttan müstesna mıdır bilmem? Orada çeşitli dillerle harıl hani satış yapıldığına sık sık Taşlanmaktadır. Talimatna-
llra olduğuna göre Istanbulda tükürük yüzünden bir hayli , para toplamak mümkündür. Bu | sayede şehrin sağlığı da korunmuş olur,
| «Saat 22 den 7 ye kadar sokaklarda ve 24 den 7 ye kadar me hükümleri dışında başlı ba-bunun dışında ev ve apartmanlarda ve halkın 'şına bir âlem olan «Beyoğlu Ba-
.v ......... apuıımuıııiiuuu vc ııaiKiu şına Dir uıem oıan «Beyoğlu Ha-
katan diğer katarlarda katlanı- çahşuğı, yatıp kalktığı ve İsti- İık pazanu ndnn da başka bir lan işkence herkesin malumu- rahat eylediği yerlerde hoşnut- gün bahsederim.
dur. Bu şehir dışı seferler gözden kaçıyorsa, banliyö seferlerine bir göz atmak, halkın «huzur ve rahat» İçinde yolculuk yapmadığı pekâlâ görülebilir. Vapurlarımızda da, hele güverte yolculuğunda halkın rahatça yolculuklarına devam ettikleri hiç iddia olunamaz. «Halkın huzur ve rahatını bozacak fiil v« hareketler» o kadar çoktur kİ bununla, ananevi terbiye ve göreneklerinden tamamlyle uzaklaşmış bulunan esnafta da karşılaşıyoruz. Bir çoklarının müşterilerini azarladıklarına ve «esnaf terbiyesi» ne sığmayan kötü hareketleriyle halkın tâ kendisi olan müşterilerinin âsabını bozduklarına sık sık raslıyorta. ,
Evet) «Halkın huzur ve rahatını bozacak fiil ve hareketlerde bulunmak yasaktır. Fakat hakikat de şudur ki halkın huzur ve rahatını teinin De mükellef otan Belediye de düpe düz havyar kesiyor!... Halk ne
[*1 Bu husustaki birinci yası 20 ağustos 949 tarihli Akşam’d* fikmı^Uz.
razlufcı »e sallıya m.yoan ve-1 TaUrnalnameyl maden m-reeek «Hu, bajınp çağırmak,1 çlrdikten 30„„ 5„M Mr purülta ve patırdı yapmak, da daha İnanıyorum Ki Belediye yine aynı talimatnameye göre halkın hMur ve rahatını temin yasaktır. Ve yine bu madde de Mwel n,r tUrlu teaWrl ;,ım,5 tatbik edilmeyen bir maddedir.1 ko3k„aman b|, talimatname En balta da mahalle içlerine yapm,5 t,t01t cel|ml!Or.
Kadar »kulan yrmlıt çaMno ve 1 ,lk, tatblk pdn3t
kahvelerin cırlak hçparlûriert'h,m Belediyenin kasa,, para, var alı» 'BrrH.. V ba— lbır «... h>. . .... . .
yer abr. Bebek halkının bu yüz-: bero de halk rahat ve huzur den gazetemize gönderdiği mü-teaddld şikâyet mektuptan İle alâkadarların nazarı dikkatlerini çekmekten geri kalmadık. Fakat hâlft o şikâyet! Hoparlörlerdeki sesin, etraftaki ev vo apartmanlarda oturanları rahatsız etmiyecek derecede ayarlanması bir turlu temin oluna-madrf...
görecek...
Cemaleddin BİLDİK
Ingilterede grevler
Londra 22 (AA.) — Dün akşam şimendiferler müdürlüğünde yürütülen tahminlere göre, şehirler arasında lşliyen trenlerden yüzde ellisi, ara trenlerin yüzde onu ve tenezzül) tren lerlnln yüzde yirmi beşi dünkü grev yüzünden tskoçya ve şimal şebekesinde işliyememlştir. Gre ve bazı lokomotif depola nh m makinist ve ateşçileri İştirak etmişlerdir.
Marşandiz trenleri de çok ge clkmiş fakat süt, balık, posta _ ve gazete nakliyatı normni ola-BMâ cate «tanıyan çamaşırlara rak temin edilebilmiştir.
Çamaşırlarla donatılan balkon ve pencereler Tramvayla, otobüsle veya yaya alarak geçtiğimiz caddelerdeki ev ve apartımanlann pen-cerelerlyie balkonlarında ren-gftraek çamaşırlar görürüz. Hattâ banlar arasında görüi-
Sinema mevsiminin başla-
Gözleriyle konuşan Hollv-
masına ancak bir ay ka’dı
Bu sene göreceğimiz en güzel filimleri okuyucularımıza kısaca bildireceğiz
Amerikada renkli filimlere rağbet çoktur- Bu
sebepîe yeni filimîerin büyük bir kısmı renklidir
Charles Rover ve İngrid Rcrgman bu sene göreceğimiz Zafer Âbidesi filminden bir sahnede
Sinema mevsiminin oaşiama-I ama ancak bir ay kaıdı. Okuyu cularııııızıu bu mevsim hangi büyük t ilimleri göreceklerin) 1
merakla beklediklerini bildiği -miz için, Avrupa ve Ameıikad» mubayaalarını yapıp avdet eden şehrimiz tlllmcileri ile aoışiûk Bu sene latan bulun büyük si nemalarında gösterilecek en güzel filimler! sıra ile karileri-nıı/.e herkesıeu evvel, resimleri ve kısa İzahatı İle beraber bildireceğiz,
H-r sene olduğu gıoı bu sens de dünya filim piyasasının hakimi hiç şüphesiz irene Amerikalılardır G?çen sene Amerika-dtt muhtelif şirketler tarafından yapılan (ilimlerin sayısı dört yüzıi aşmıştır Şandiı:i halde Amerikada halk daha ziyade renkli filimler! tercih etliğinden belli başlı î:lim kumpanyaları Irnai masrafının mü • Sayese edil em iyece s derecede ağırlığına rağmen renkli (ilimlere büyük eiıenıml/eı vernıu-ler ve bu hıuntma birbiri ile ya-cışımşlardır.
Vaziyet böyle olmakla beraber. renkli filiınlcrin eerek çekilmesi ve gerekse ya-ıitımajın-dakı zorluklar yüzünden ou cins (ilimlerin sayısı umum ma-ınulâtın ancuk yüzde ununu buluyor. Bu hususta en geniş kay naklara sahip olan Metro -Gofdwyn - Mayer Kumpanyası başta gelmekte ve geçen seneye ait 45 filimden ibaret yıllık prodüksiyonunun üçte birini renkli olarak lınşırıamış bulun maktadır.
Bıı şirketin önümüzdeki mevsimde görı-c -i'iııiz en güzel fl-limicrl şunlardır:
üç suali., >ı -ur; Lana Turner, Gene Kelly. Jiuıe Alyson tKenk-il;
On a İsland Wlth You: iAşkI Kara Şeytan: dene Kelly, Adası) Es, her Wllliaııu. Peleı Judy Garland (Renkli). Lawford (Renkli). Zafer Abidesi: İııgrid Berg-
Bu sene göreceğimiz Falımla (Açılanların Pençesinde) adlı büyük (ilimden bir sahnede: Hcııri Vidal ve Mluhel Morgan
man. Charles Boyer (Briçe Muris Remark’ın eseri».
Lusury Llner: Jane Povel. George Bren t (Renkli >.
Aşk ve Spor:: Eslher WUIl-sms, Gene Kelly. Frank Slnat-ra ıRenkli».
VVords and Musle: June Ally-son, Mikey Rooney, Oene Kelly (Renkli)
The Klsslng Bandll: (Haydut Aşkı) Frank Slııalca - Kalhryn Orayson lRenkli).
tkl avru ismi ile dilimize tercüme edilen:
Yealrllg: Gregory Peck ıRenkli»,
Jullu Mlsbehaves: (Kadın Unutmaz) Greer Garson, Wai-ter Pldgeon. Peter Lavvtord.
Gullant Besse: ı Kahraman Arkadaş» (Renkli),
Sun Gömen Uu‘ Jaennettt Mac Donald (Renkli>.
Llttie Women: ıGenç Kız Kalbi! June AUysoıı ıRenkli».
Barkleys of Brodwny: (Brod-oraye Seldin) Fred Astalre. Oin-ger Rogers (Renkli)
Easter Parade: Fred Aslalre. Judy Garland (Renkli), Büyük bir Frangız -kalyan filimi
Amerikan (İlim müesseseler!-nln en önemlisi olan Metro şirketinin bu mevsim göreceğimiz büyük (İlimlerini bildirdikten sonra diğer Amerikan prodüksiyonlarını başka bir yazımıza bırakırken bu sene Fransız -İtalyan iş birliği ile vücuda getirilen muazzam bir filimden kısaca bahsedelim Bu filim Wiseman'ın «FABİOLA» İsimli meşhur eserinden alınmıştır. Başlıca rolleri Mlchel Morgan. Michel Slmon, Louls Salou, Henrl Vidal tarafından çevrilen bu filim son yıllarda Avrupanın Amerika ölçüsünde yaptığı İlk büyük mlzansenll eseridir.
Fiilinde hakiki olarak 40.000 figüran bulunmaktadır. Filimin hazırlanması İki, çevrilmesi de İki sene sürmüş ve eser tam dört milyon liraya mal omuştur. Avrupada figüran ve İşçilik. A-merlkaya nazaran daha ucuz olduğu için Amerikalılar dahi Fnblola gibi büyük mizansenll (İlimleri Avrupanın büyük şehirlerinde «evirmeği tercih etmektedirler. Metro şirketi «Ko-vadlsv İsimli büyük filimi ttal-yada çevirmeğe başlamıştır.
Fabiola filimi şehrimizde Türkçe ve Fransızca olarak gösterilecektir. Türkçe ismini (Arsianların Pençesi) olması muhtemeldir.
uMayerling Esrarı» çözülüyor
Avusturya İmparatorluk sarayları tarihinin dedikodusunu hâlâ muhafaza eden meşhur «Mayerllng. vakası geçen sene Pariste intişar eden bir eserle yeniden alevlenmiştir.
Avusturya İmparatoru Fan-çois Joseph’in oğla veliaht Rodolph ile sevgilisi 18 yaşında (Marie - Vecera) nın ölümü ile neticelenen bu kanlı vaka son zamanlara kadar tarihlere bir intihar hâdisesi şeklinde geçmiştir. Halbuki yeni yeni ortaya atılan vesikalar bunun bir İntihar değir katil hâdisesi olduğunu İddia ve ispat etmektedir, Fnuısız sinema endüstrisi bu hâdiseyi yeniden ele almış ve çıkan vesikalara dayanarak cidden nefis bir filim vücuda getirmiştir.
FlUmin başlıca artistleri, geçen sene şehrimize gelen Jeon Marriz ile hAouiaua Blanchar*-dır.
wood’un güzel kadını
Unda Darnell her istediğini göz işaretiyle anlatabiliyormuf
Gözlerile konuşan Linda Darnel
Holiyv.ood.da gözleriyle konuşan bir sinema yıldızı vardır. Bu sinema yıldızı Unda Darnell1 dlr. Linda genç artistlerdendir. 1924 senesinde Baxas*tn Dallas şehrinde doğmuştur. Yarı Fransız, yarı Amerikan kızıl derilisi olan bir annenin kızıdır Kara gözlü, siyah saçlıdır. Hollywood* da «kusursuz güzel* diye mâruftur.
diz içki, sigara kullanmaz, kalabalıktan hoşlanmaz, sakin huyatı tercih eder. Fakat buna mukabil hususi hayatında çok yaramazdır. Merdivenlerin trab zanlartndan aşağı kaymağa baydır. Bahçesinde ağaçlara tırmanmak baş zevkidir Perhiz nedir bilmez, hoşuna giden şeyleri bol bol yer. Buna rağmen tombul değildir. Boyu 1.82 santim. ağırlığı 51.5 kilodur. Ar-
ŞLtndi 35 yaşında jilan bu yıl-
Paris civarında bir düğün
İngiliz sinema yıldızı Patricia Roc, Fransız sinema müdürlerinden Andre Thomas ile evlendi
Yeni evliler: Patricia Roc ve Andre Thomas nikâhtan m ra belediye dairesinden çıkarlark en
Parlsten bildirildiğine göre, Tanınmış ingills sinema yıldızlarından Patricia Roc, Paris yakınındaki Mnssy Palasslu belediye dairesinde Fransız sinema müdürlerinden Andrö Tîıo-

tisi İnceliğini çok hareketli olmasına atfediyor.
Linda, bir kaç sene evvel çevirdiği «Amber» filini ile büyüle şöhret kazanmıştır. O zaman-danberi şöhreti durmadan artmıştır. Artist şimdi Every Body Does İt (Herkes yaparı adlı bir filim çeviriyor. Bu filimde gözleriyle konuşması, nerşeyi anlatması lâzımdır. Linda bunutk için hususî ders almıştır İptida bunda muvaffak olanuyacağını iddia etmişken o kadar büyük bir istidat göstermiştir ki şimdi ağzını açıp bir söz söylemeden gözleriyle herşeyi anlatıyor.
Llnda'nın gözleriyle konuşmasına sebep çevirdiği filmin Araplar arasında cereyan etmesidir. Linda Fatma adlı bir Arap güzelini canlandırıyor ve Arap kadınları gibi giyiniyor. Artist her taratır.) örtmekte, yalnız gözleri meydanda kalmaktadır. Linda büyücü gözler gibi bununla emrediyor, istediğini anlatıyor. Biı çok âlimler »Artist acaba gözleriyle ilmi tneseieelrden bahsedecek, gramer dersi de verecek mi. diye soruyorlar. Bunlara göre artist gözleriyle lügatteki bütün kelt-melerL söyliyebiliyor.
Gözle konuşurken bazı hareketlerin mânası şu suretle İzah ediliyor:
Göz kapaklarını hafifçe indirmek »lütfen biraz bekle» demektir
Sol gözü kırpmak »istediğini yapacağım» mânasına gelir
Sağ gö’nı kırpmak «Hoşuma gittiniz, fakat başka sevdiğim var* demektir
Gözleri gökyüzüne kaldırmak «Söylediğiniz maalesef İmkânsızdır», aşağı indirmek «hayır» mânasına gelir.
Tkl gözü sola kaydırmak «belki*. sağa kaydırmak «dcdiğinM en kısa zamanda yapacağını» demektir.
mas Uc evlenmiştir. Bir zamanlar mesirelerde göz
Düğün merasimi pek sade ol- ı-aş işaretiyle konuşanlar vardı muş. yeni evliler merasimden ve bu âdeta bir hünerdi. Linda sonra, İspanyaya hareket et-1 DarneH’ln bu eski üstadlarm inişlerdir. Balaylarım orada ge- hepsini gölgede bıraktığı ıınla-recekle rdir. | şılıyo r.
23 A&JSİOS 1049
AKSAM
Sahtfe 7

’l Gazeteîür, gazelecıier
4
I

I

I



Jan Levye, Orlean şehrine: güreldi, kadınların bir erkekte kadar pslroı giderek trenin kopınartımanın- j arayacakları bütün vasıflan ve ^ular. da arkadaşı Piyer Zeliye rasla-yanağını hiç tahmin etmiyordu. Jan. Arkadaşı Plyerln kendisini lıasretie bekleyen karısı ile 1 buluşmak için Orieana gidiyordu.
Piyer. arkadaşını görünce se-
vinerek boynuna sarıldı:
— Jan, kardeşim Jan! Ne iyi tesadüf! Seni görmeyeli epey zaman oldu. Gel yanıma otur ' da eski arkadaşlık hatıralarınım analım.
Jan. beklemediği bir anda eski arkadaşı Plyerl ansızın : karşısında görünce tüyleri (i£-ken diken oldu, mamafih nefsini cebrederek gülümsedi, tkisl de kıtalarından mezuniyetle evlerine gidiyorlardı. Fiyer arkadaşına sordu:
— Oriean’a gidiyor musun?
Jan bu suale:
— Evet izinle Oriean’a gidiyorum. Ya sen? nnû nbd.a(mRb
— Evime gidip altı aydır görmediğim zavcem Mariyi görebilmek için iki gün İzin al-
mnfcUlUl wu ----lan. »rk>.d«s,mr> ₺u k«bnl HUSI ive .ü. ayak »“
SseHne »t—ke-slMI. o bManıaskii- Bine sonra tren Bir “ ” esnada iren fcondüfeldruniin iktasYonda durdu. Piyer. Buna Sor anal duyuldu: takmak İçin başım aıtesma
— Bayanlar, baylar, kompar- Ç'rrirmcdsn kapıyı açarak aşa-
tunanlara Rİrimr. Tren kalkı- Pf» aUadı ve karanlıklar ara-yûr (sında kayboldu.
Tüm o sırada kompartımanın ‘ •
kapısında Janın emireri göründü. Emlreri:
— Yüzbaşım, sizin İçin şu acele mektubu getirdiler, diyerek Jana bir mektup uzattı.
— Mektubu ver de çabuk git.
Çünkü tren kalkıyor,
Jan. mektubu, askerin elinden alırken, arkadaşı Piyerin ayakları dibine düşürdü. Piyer, mektubu yerden alarak arka-daşma vermek için yere eğildi. ( Fakat aynı zamanda Jan da telâşla mektubu almak İstedi. Çünkü mektubu kendisine arkadaşı Piyerin kansı gönderdiğini biliyordu.
Piyer birdenbire sarardı. Çünkü zarfın üzerindeki yazıyı görmüş ve karısının el yazısı olduğunu tanımıştı. Bu müşahede üzerine tepesi attı ve mektubu arkadaşının elinden kapmak istedi. İki erkak arasında sessiz, fakat çetin bir bo- ( _ Münasebetimizi... Bunda ğuşma başladı. kaderden başka kimsenin ka-
Nihayet Piyer. mektubun bir bahati yok.
parçasını kopararak almağa Jan. bu cevabı verdikten son-muvaffak oldu. Gözlerini elin- ra olup bitenleri oturup sevgide tuttuğu mektup parçasına lirine bütün tafsilâtiyle anlattı, dikmiş, şaşkın. kanter İçinde “ • -
soluyarak ayakta sessiz duru-!
yordu.
Sonra kompartımanın pençe- Zavallı Piyer.___________
resi önünde oturarak gözlerini gitti? diye inliyordu, kaparken Jan, mektubun diğer, Genç kaduı. dostunun hic bir yırtık parçası elinde ne diye- cevap vermediğini görünce hır-
(Baştarah 5 inci '■ahi(cde) nlz bize İhtiyacımıza yetecek vermeğe razı ol-
---,--------------- . auıar
meziyetleri haizdi. | Yahudilerin bîr sözü vardır.
Onsuz yaşayamıyücağını söy- «Torna i dömandeı yani al ve leyen Mari. kendisine vermiş |5tc derli r Biz de bu söze göre olduğu sadakat and 1 arını nasıl hareket etmeği muvafık bulunulmuştu? Beş sene evvel ev- 1 (juk. İhtiyacımızı tatmin ede-iendikleri zaman Mari. kendisi- çek kadar petrol verilmesini ne ne kadar müşfik ve sadıktı, kabul ile harbin bu en buhranlı Mesut yaşıyorlardı. | devirde Müttefikimizle aramız-
îklnci dünya harbi patlayın- (da hâdise çıkmasına meydan ca, kansindaa ayrılmağa, cep- vermemeği tercih ettik. Mama-heye gitmeğe mecbur kaldı, flh bü. Baki! işinde her şeyi ka-Harb uzun ve feci oldu. Fakat bul ettiğimiz mânasına gelmez, ayrılık Piyere harbden de feci Biz malûm isteklerimizi lıer za-geldl. Cepheden karışma ateşli man, her vesile ile tekrar ede-mektuplar yazıyor. Mari de'ceğiz.»
aynı hararetle cevap veriyordu.1 Bundan sonra bir müddet Uzun hasretine dayanamıyarak ikinci, üçüncü derecede ehem-karısını kucaklamak İçin bir miyeti olan meselelerden bahan evvel evine varmağa can at- [ sedlldi Sonra gazeteciler kal-tsgı esnada kara kaderi, mev-, karak müsaade istediler. Talât cudlyetini ve saadetini yıkan paşa neşeli bir tavırla ve müs-bu netameli mektubu eline dû-.terih bir çehre ile Hepsinin el-şürmüştü. | İtrini ayrı ayrı sıktı, kendilerl-
Gönlünde duyduğu dehşetli n* kapıya kadar teşyi etti iztlrap, kendisini hayatına kıy-! Tercümanı Hakikatin sahibi mağa sevkedlyordu. | Hüseyin ükrü beyin elini sıkar-
1 Tren son süratle ilerliyor. Ne ken kendisine şu sözleri söyle-yapmalı İdi? Geriye kıtasına (Aâa oğluna söyle bir parça mı dönmeli idi? Et et. Artık evi, (>aha ölçülü bir ilsan kullansın, karısı yoktu. Marinin başka bir yoksa külahları değişiriz ha!...»
' "ir gün sonra Talât paşa gazetecileri İkinci bir basın konferansına çağırdı. Bu toplantıyı diğer bir yazıda anlatacağım.
Enis Tahsin TİL
Jan. Oriean’a vardığı zaman . İstasyonda bir müddet kararsız durdu. Sevgilisi Marinin evine gitmeli mİ. gitmemeli mİ? Nihayet, istemiyerek adımları kendisini oraya götürdü. Mari, Janı görür görmez telâşla sordu:
— Mektubumu almadın mı?
— Aldım.
ANKARA RAIIVOSU
orkestraları uçlan rsrcalar Şarkılar v« türküler, 16.15 Cemalle BugUn, sesler. IV M Şark ılnr. Gazetesi, 20.30 Serbes
t
I
18 Salcır
|PI >. 18.30
19 Haberler, »A# Yrttan 20.15 Radyo .
saat. 20,35 İncesaz (Beyatiı. 21.15 Posta kutusu, 21.30 Opera .11 yaları ıPI.J, 1 21.4$ 30 Ağustos zaferine doğru. 220.5
— O halde niçin geldin? Ko- 'Zeybeklerin Geçiri ıPI >. 22J3 Dans camın dakikadan dakikaya ge-!mUTli* ,P1J> UAi Haberler, ileceğini bilmiyor musun?
Jan, cevap vermedi. ' müphem bir el işareti yaptı.
l Kadın tiâşla sordu:
— Ne oldu Jan? Çabuk söy-
Yarın sabah ve öğle programı
sene ...
Jan, elinde kalan mektup parçasını göstererek cevap verdi:
— Kocan herşeyl biliyor?
Mari, bu cevaplan bir snlanııyarak tekrar sordu:
— Nç biliyor ayol?
— Münasebetimizi...
Yalnız
I 130 Hafif Uvertürler ıPl.l. 7.45 Ha-Derler, 8 Şarkılar (P1 ). 8.15 TanflO ve Rumbalar (PI.|. 8.35 Güllün programı. 8 30 Hafif m ürik cPl->. W,30 Peşrev, saikı ve türküler. 13 Haberler. 13.15 Hafif melodiler (Pl.|, J5^> Ö«lc Ga-reterl. 13 45 Polkalar IPl.ı.
şey
Mari ağlıyor:
— Ah... Nedir bu başıma gelenler? şimdi ne yapacağım? " . acaba nereye
ceğini. ne yapacağını şaşırmıştı. Nihayet kendisini toplayarak arkadaşına sordu:
— Piyer, sana ne oldu? Aklından ne geçti?
Piyer bu suale cevap vermediği gibi yerinden de hiç kımıldamadı. Çünkü karısının İhanetini ispat eden mektubun yansı elinde bulunuyordu. Bir. an yaşla dolan gözlerini açtı, söz söylemeden Lekrar kapadı, evini, karısı Marıyı, onun kollan arasında geçirdiği tatlı ve ________
mesut dakikaları rüya gibi gör-[bet eden bir kurşunla (5Ö. Karısı, kendisine niçin İha- yere serildi, net etmişti? Kendisi gençti, Çeviren: A. HİLÂLİ
sini zaptedemedi:
— Git, defol karşımdan.. Beni mahvettin, diyerek fi şıkım evinden koğdu.
Bu macera, nasıl bitti, diye soracaksınız değil mi? Merakınızı tatmin İçin cevabını vereyim. Ertesi günü cephede muharebe haşladığı zaman Fiyer, İlk safta, çarpışıyordu. Bir an, onu siperlerin üstünde ayakta [gördüler. Askerlerini süngü hücumuna kaldırırken kalbine Isa-
cansız
İGiZLi POLİS
(INGİLİZ CAfiLSL- ASHENDEN)
■Yazan: gömerse! MauEİıam Tercüme eden: Vâ - Nû
Ask ve macera romanı
Tefrika »o. 26 .
— Chandra La’dan bahsedildiğini hiç duydunuz mu?
— Hayır, albayım.
R nln ainı sabırsızlıkla kirişti. Çünkü, maiyetinin her şeyi daha evvelden bilmiş olmasını İsterdi.
— fion seneler nerede yaşadınız?
— 36 Chesterfleld Mayfair'de.
R. nln yüzü hafif bir tebessümle aydınlandı. Bu küstahça kısalıktaki cevap hoşuna gitmişti. Büyük masaya yaklaştı; bir kurutma kâğıdını açtı; İçinden bir fotoğraf çıkarıp Ashen-den'e uzattı.
— Alın İşte!
Şarklı almalara pek az alışkın (Jan Ashenden İçin ağır hatla-nyla .zeytuni cildi Uc bu Chandra La, her hangi bir Hindu 0-
DOKTOR
Y orgla Papavasiliu
Çocuk hastalıkları mütehassısı. Her gün saat 13 den 18 e kadar Beyoğlu. Galatasaray, Meşrutiyet Cad. 8/1, (Aynalı Pasajı sırasında) Tel 41128
reltfonlnnmu Basmunarru Yat. İsler) an» - Idar» UUdt» HMj/1
İmsak Gu OQI( ikindi Ak
B. 8J0 10,30 5.10 U0.5 13.0i
V İ.2Î 6 18 13 16 1102 ]9.M
İdarehane BahıAlı cıv.
Cemal Namı seksti no
Ilabtiivdi, Meselâ İngiltere ye gelmiş bir mahraca kİ. resimli gazetelerin baş sahnelerinde yer alabilir. Siyah «açlan, sert ve parlaktı. Dudakları dolgun; burnu basık. Fotoğrafta gözleri flu göründüğünden ifadeleri pek anlaşılamıyordu. Bu şahıs, Av-rupakfirl elbiseleri İçinde pek rahat değilmiş gibiydi.
R. Ashenden’e diğer b)r fo-tograf uzattı. Aynı İnsan yerli elbiseleriyle.
Birinci fotoğraf ancak gövde kısmını gösteriyordu; diğeri boylu boyunca idi. Ve her halde, hayli eski senelere alddl. Daha az dolgun olan simada, ciddi nazarlar dikkate çarpıyordu, Calcutta’nın yerlisi olan fotoğrafçı. pek safiyane bir mi-zanser tasavvur etmiş, Chandra
Abone budelı
rUritlvs Ecnebi
Adres leoaılı içir e||ı pul görıoerllmeliait Ot aare» aea's'irllmeı
La, palmiyeler arasından zuhur ediyor; fonda da deniz var, Eti, üzerinde küçük oir kauçuk ağacı saksısı bulunan bir masaya dayanmış. Fakat resmin sahibi sarığı He ve açık renk uzun cübbesi ile herhalde bir şahsiyetti.
R. sordu:
— Üzerinde ne tesir bıraktı?
— Enteresan bir sima... Karakteri var.
— İşte dosya, okuyunuz.
R Ashenden’e makine He yazılmış iki kâğıt uzattı; sonra gözlüğünü takıp imza etmesi için hazırlanmış kâğıtları tetkike koyuldu.
Ashenden, rapora bir nazar attı; ve kâğıtları okumağa koyuldu.
Chandra La. tehlikeli bir ihtilâl kışkırtıcısı imiş. Politikaya karışmış bir avukat olup İn-gütere’ye karşı Hnldlstan'ı kışkırtmak için açıktan açığa telkinlerde bulunuyormuş. Uyandırdığı İhtilâllerde kan akmış. Tevkif edilerek iki kere hapse mahkum olmuş Harb başladığı sırada serbes kaimşı imiş. Bundan istifade ederek tekrar kar-
P. I. T. işletme Genel Müdürlüğünden:
1 - PTT memuru yetiştirmek mr.ksadlyie İstar.bulda bu-İ’.’nnn PT T. meslek okuluna bu yıl da müsabaka İle öğrenci alınacaktır.
2 — Okul liseye muadil, paıasız yatılı ve tabsil müddeti üç yıldır.
3 — Kayıt ve kabul şartları,
A — Türk olmak
B — Orta okulu bitirmiş olmak.
C — Okumağa bir vııdan fazla ara vermemiş bulun mak ,
D — 15 yaşını bitirmiş 18 yaşını geçmemiş olmak.
E - Sağlık durumu idare tarafından verilecek matbu sağlık fişlerine müsteniden resmi sağlık kurallarından alacakları raporla saptanmış olmak,
F — Kimlik cüzdanında yaşı küçültülmüş olmamak,
4 — Müsabaka imtihanları îstanbulda Meslek okulunda Ankara, Afyon, Eskişehir, İzmir, Sivas, Edime. Diyarbakır, Konya, Samsun. Trabzur Çarıkın. Van. Erzurum. Seyhan. Balıkesir P.TT. bölge başmüdürlüklerinde ve 25 26. 27 ağustos 1949 tarihlerinde Türkçe, 'lalemalik. Coğrafya derilerinden yazılı olarak yapılacaktır.
5 — Yukarıdaki şartları taşıyan isteklilerin bulundukları yerin Bölge Başmüdürlüklerine 24 Ağustosa kadar bir dilekçe ile müracaatları ve dilekçelerine aşağıdaki vesikaları Dağlamaları gerektir.
A — Nüfus hüviyet cüzdanı veya tasdikli sureti,
B — Devlet orta o(ui diploması veya tasdikli sureti veyahut mezuniyet yılını bildiren resimli ve mühürlü vesika.
C _ Aşı kâğıdı,
D — Sağlık raporu.
E — 6 adet vesikalık fotoğraf,
6 — Okulu bitirenler beş sene müddetle P.T.T. İdaresine hizmete mecburdurlar.
1 — Müsabaka imtihanlar nda kazananların okula alına -bilmeleri İçin bu hususu kabul ettiklerini 'jösterlr nûmunesirc uygun ve noterlikçe düzenlenmiş bir taahhütnameyi okul idaresine vermeleri gerektir. 12005
Gemi Çıkarma ilânı
Kocaeli defterdarlığından
Geminin Adı Bank bulunduğu mevkii Geçici ’emınau
İçme su Tesisatı inşaatı Yaptırılacak
İLLER BANKASINDAN :
] — Kandıra kasabasının içme suyu kapta.}, I«aie ve depo kısmı inşaatı yaptırılacaktır.
2 - İşin keşif bedeli 189.787.57 lira ve geçici teminatı 10.539.38 liradır. Bu bedele boru bedeli dahil değildir.
3 — Borular yükleninelye kadar Karabük veya İstanbuJ-daki antrepolarımızdan bedelsiz olarak verilecektir.
4 — 6 Eylül 949 salı günü saat 15 de Bankamızda İhale komisyonunca yapılacak İlk inceleme sonucu İdare meclisinde tasdik edildikten sonra ihale kesinleşecektir.
5 — Teklif mektuplarının 5 Eylül 1949 günü saat 17 ye kadar Bankamıza makbuz mukabilinde verilmesi şarttır. Postada veya sair surette vukubulacak gecikmeler kabul edilmez.
6 — İhale evrakı ve projeler 10.— lira bedel mukabilinde Bankamızdan alınabilir. Veya Kandıra belediyesinde görülebilir.
7 — Eksiltmeye girebilmek için Bayındırlık Bakanlığına
İhale günün ten en az üç gün evvel yaptıkları işlferi gösterir belgelerle müracaat ederek bu işi yapabileceklerine dair yeter İlk belgesi almak şarttır. , ı f
8 — Banka ihaleyi yapıp yapmamakta ve İşi dilediğine vermekte serbestin 11488
1 — Orhanlye
2 — Reşit paşa
3 — Giresun
4 — Marmara
İzmit tersane çekek yerinde 2500 Lira
Seymen civarı batık burnunda 8000 »
» » > » 2500 »
» » > » 2500 »
5 — Değirmendere
Romork. » > > » 500 »
6 - Aydın Reis Gölcük Subay mahfell önünde 1000 »
7 — Bey ya t Romork.» > > * 500 »
1 — Yukarıda isim ve Bulundukları mevkii yazılı 7 adet
batık gemi enkazının çıkarma işi ayrı ayn arttırmaya çıkarılmıştır.
2 — Satış 24-8-949 çarşamba günü saat 15 de defterdarlık
tâki komisyonda yapılacaktır.
3 _ Gemileri çıkarmaya istekli olanların geminin İsmini, verecekleri nazine hissesi miktarını, ve çıkarma müddetini gösterir teklif mektubu ile birlikte ve her geminin hizasında gösterilen geçici teminata ait makbuzu belirli gün ve saatte komisyona tevdi etmeleri.
4 — Gemilerden çıkarılacak enkazdan en çok hazine hissesi verene ihale yapılacaktır
5 — Gemilerin çıkarma İşinde müteahhit târafından çalıştırılacak işçilerin Türk ve güvenilir kişiler olduğuna dair beı ge vermeleri şarttır
6 — Gemileri çıkarma işi kendi vasıta «e adamlariyle yapı Jacaktır.
7 — Çıkarılacak enkazın bütün masraftan, vergileri ve gümrük resmi müteahhide ait olacaktır.
8 — Çıkarılacak enkazdan hazîneye verilmesi kabul edilecek miktarı müteahhit taralından ayrılması, tartılarak gösterilecek yere konulmak şartlyle teslimi müteahhide aittir.
9 — Verilen teklif mektuplarına göre olr bntığa muhtelif
istekli bulunduğu takdirde ayni gün ve saatte aralarında kar- > şılıklı açık arttırma yapılacak ve en çok hazine hissesi verene İhalesi yapılacaktır. (113991
SöMERBANK
Alım ve Satım Müessese»! Müdürlüğünden Kumaş ve manifatura tacirleriyle sayın halkımızın Dikkat nazarlarına :
Kumaş ve manifatura lilccarlarlyle müstehlik ve halkımızın her türlü yünlü ve pamuklu giyim ihtiyaçları mağazaian-mızca toptan ve perakende Hallerle karşılanmıya devam cauti maktadır.
Toptancı tüccar İsteklerinin Sümprbank Tekstti sanayii müesseselerinde İmal ettirilmesi için siparişler kabul ve tetkls edilldlğl gibi hazır olan mallanınız üzerinde serbes olarak satış lar da yapıJmakta ve toplu şekilde mübayaatta bulunanlara toptan satış Hallerimizden % 3.5 kadar tentilât yapılmaktadır.
Merkez satış şubelerimizle satış mağazalarımızın bu konu larda gerekil malûmat ve İzahat İçin daima hizmete amade bıı lunduğunu sayın tüccar, esnaf ve müstehlik halkımıza arzede-riz, (12335)
gaşalıklar yaorâtmış. Bülün gizli tertiplerin ruhu o imiş. Muharebe sahalarına gönderilen kuvvetlerin önüne engel çıkartmağa çok seferler muvaffak olnıuş-Almanların ona verdikleri külliyetli paralar, çok ış görmesine yardım edebiliyormuş. İki suikastı bu şahsiyete atfediyorlar. Bombalan ancak bir çak masum öldürmekle kalmışsa da, halkın ahvali ruh iyesi üzerinde çok müellim tesirler bırakmış. Bütün takiplerden kaçabillyor-muş. Fevkalâde faal bir adam olduğundan hemen her yerde hâzır ve nâzırmış. Filânca şehirde bulunduğu haber alınır alınmaz, öğrenitiyorınuş ki, meğer, yapacağım yaptıktan sonra oradan ayrılmış LlJe. Kellesine karşı para vadetm işler. Derken kaçmağa muvaffak olup kapağı Amerikaya atmış: oradan da fertiği çekerek İsveç yoluyla Berlin’e inmiş. Berlinde plânlar hazırlayıp Avrupa’ya nakledilen Hind kıtalarını ihtilâle sevkediyormuş. Bu husus-laki malûmat hülâsa halindeydi. Fakat macnranın esrarı kes-Urihyortlu. İşin İçinde takiba-
ta uğrayıp mucize ile kurtulan ve gittikçe daha büyük tehlikelere doğru atılan bir adamın ehemmiyeti anlaşılıyordu.
Raporun sonu şöyıe bitmekte; CH. m. Hlndlstanda meşru bir karısı ile İki çocugı var. Nazarında kadının kıvmell yoktur. Bu adam İçki ‘çnıze, sigara da kullanmaz. Gayet dürüst olduğu söyleniyor. Elinden külliyetli paralar geçmiştir. Ve u bal tutup parmak yalanlamıştır (fl> Fevkalâde çalışkandı! İnkâr edilemez bir cesareti vardır. Daima sözünü tutmakla mağrurdru».
Ashenden, raporu R. ye uzattı.
— Fikriniz?
— Mutaassıbın biri
Ashenden, bu şalısıyelln bazı romantik taraflarına kariji lâ kayıt değildi. Lâkin, bunu ocili etmemek istedi Biliyordu ki. şefi, bu nevi mütalâalardan hoşlanmaz. İlâve etti:
— Tehlikeli bJr adama benziyor.
— Hincide veya başka memleketlerde mevcut mabilecek insanların en tehlikelilerinden
İstanbul P. T. T. Bölge Başmüdürlüğünden:
Hurda bir hale gelen hurç, heybe, dağıtıcı çantası ve bez çanta, 38 adet varlı şartnamesi mucibince açık arttırmaya çıkarılmıştır.
Arttırma 29/8/949 pazartesi günü saat 15 de Başmüdürlük İdari muavinlik odasındaki komisyonda yapılacaktir.
Muhammen bedel 5596 lira 70 kuruş geçici teminatı 419 lira 77 kuruştur.
Taliplerin satılacak eşyayı görmek üzere Büyük posıaha-ne altındaki umumi depo anbarına. şartnamesini görmek ve teminatını yatırmak üzere Başmüdûlrûk levazım şefliğine arttırma günü ve saatinde de teminat makbuziyle nıi'ikte komisyona baş vurmal arı, (11817)
Gölcük deniz fabrika arı Geııei müdürlüğünden
1 — Faorikalarınuza 40 tane tesviyeci ve 25 tane boyacı alınacaktır. Alınma şartlan aşağıdâ gösterilmiştir.
A — AsKeriiğinl yapmış Sanat okulu mezunu veya 5 senelik bonservis İbraz eden, asgari ilkokul mezunu birinci sın-t İşçi veya ustalar ameli ve nazari sınavdaki kabiliyetlerine göre 60 - 140 kuruşa kadar saatlik ücret verilecektir.
B — Azami yaş haddi 40 tir.
2 — İsteklilerin ilân tarihinden itibâren 2 ay zarfında bütün masrafları kendilerine ait olmak üzere müracatiarı.
(11742)
Ankara telefon müdürlüğünden
1 - Kâğıt vc kartonu idaremlzce verilmek üzere 14000 iane Ankara telefon rehberinin bastırılması işi açık eksiltmeyi
Konmuştur.
2 — Tahmin edilen bedel 11000 liradır.
3 — Bu işe ait şartnameler Ankara telefon müdürlüğünden görülebilir.
« — Eksiltme 26/8/949 cuma günü saat 15,30 da yapılacaktır.
5 — Geçici teminatı 825 liradır.
6 — Eksiltmeye gireceklerin geçici teminat makbuzları İle diğer kanuni vesikalarını eksiltme tfirlhi olan 26/8/949
cuma günü saat 15-30 za kadar Ankara telefon müdürln-ğüne Vermeleri ve eksiltme saatinde hazır bulunmaları ’-lân olunur,. 1184*3
IİSTANBUL BELEDİYESİ İLÂNLARI |
Saraçha.ıebaşı İtfaiye caddesinde İtfaiye müdürlüğü ve Be ledlye atölyesine giden ve müııtehası Bozdoğan kemeri olan tehlikeli yolun her türlü nakil vasıtasına kapatılmış olduğu İlân olunur. (1325’J
Diğerleri elete verip bize ne kadar fenalık edebilirlerse, bu. tek başına o kadarını yaptı Berlin'deki Hlndular. bildiğiniz gibi hakikî bir parti teşkil ediyorlar. İşte bu adam onlann ruhudur Eğer kendisinden yakayı sıyırabilirsek, güruhun geri kalan kısmıyla uğraşmaktan sarfınazar edebileceğimi bile sanırım, İçlerinde tek netamelisi odur. Bir seneden beri onu ele geçirmeğe uğrpş p duruyorum, yelse kapılma* derecesine geldim. Nihayet İşte bir fırsat zuhur etti. Artık o fırsatı ka-çırmıyacagıma yemin ederim.
— Peki bu takdirde ne yapmak nıyelindesinlz?
R. zalimane gülümsedi:
— Nefes bile aldırmadan geberttiririm.
A-henden, cevap vermedi R odanın içinde İki üç kere dolaştı. sonra şöminenin yanında durdu, çözlerini Ashenden’e çevirdi. İnce dudaklarında müstehzi bir tebessüm belirtmişti.
— Raporun son taraflarına dikkat eltiniz mi? Nazarında kadının kıymeti yokmuş Bu es-kickfi doğruydu amma şimdi
değil. Aptalcık gönlünü kaptırdı.
R. azıhaııeslne giuı: ve oradan solgun mavi oir kurdeleye bağlı kâğıtlar çıkardı:
— İşte aşk mektupları. Sizi romancı tarafınızdan belki de ftthedeceklerdir Esasen okumanız lâzım. Vaziyeti anlamanıza yardım eder. Alıp beraber götürün.
Albay, paketi tekrar yerine bıraktı.
— Bu kıratta bir adam nasıl oldu da bir eteğin peşine taklidi? Kendisinden bunu hiç rit beklemezdim,
Ashenden’ln gözleri, güzel güllere doğru çevridll. Takat düşüncelerini ortaya vurmadı. Dikkatinden hiç bir şey kaçmı-yan R. bu bakışı yakaladı. Ve yüzünde bir mahzunluk hasıl oldu. O noktaya niçin baktığını muharrire soracaktı; şu anda maiyetindeki adama karşı hiç bîr sempati duymuyordu. Buna rağmen en ufak bir İhtarda bulunmadı; ve muhavereye devam etti:
(Arkası var)

8
23 Ağustos 1949
512 EYLÜL I9(9
Kayıp
0
Tohiiö* 'ön MAX GRÜNBERG O&tU W. W GRÜNBERG fabla Kale Cedi' Han 28
ARSAYI
TABLAYI
Be ^eridikler, EŞYAYI
Ferahlığını
BRASSO
MADEN CİLASİLt
Yurdumuzun dört Köşesinde yayılmış bulunan sayın müşterilerini memnun edebilmek için onlara oelll olr yerde, Delil bir evi. arsayı değil İstedikleri yecûe.

VİYANA FUARI
Aranıyor
932 doğumlu oğlum Ramazan oğlu Lûtfl Duvarcı 947 ramazan bayramı haftasında evden giderek bir daha dönmedi şimdiye kadar aramaklığı m a rağmen bir malûmat alamadı-
ğını gibi hâlâ dönmedi ve gelmedi. Yukarıda fotoğrafı bulunan oğlumu gören ve bilen fer olduğu takdirde aşağıdaki adresime malumat vermelerini inşa niyet namına rica ederim.
Beşiktaş Yıldız mahallesi Döngel sokak No. 19 Ramanın Duvarcı
Haraçci
KARDEŞLER
KRETON ve Döşemelik
Kumaşlar
Her nevi koltuk, kanape ve yatak örtüleri zevkinize göre hazırlar.
Tel: 40678
İstanbul İkinci İcra Memur*,.

1
iyi. h,x" was,ta ı
LUbon, O.k.rjgluJlgJ^aS-1
.. M. (-
_Ud.d B.
.. —> ££
normal lo«Y^ «'«""I . „a,r
-t: X—•kn-
MttUK Mmlo ■vrocaal «Öl»**-fHKAlg OÛFBtMSM
....... w- 11811
«undan: 949/15M
Bir borçtan dolayı mahcuz ve paraya çevrllmesLne karar verilen Beyazıt ordu caddesi kalaycı şevki sokak 1 No. lu yerde Hamur yapmağa mahsus Makinenin 25-8-849 gününe tesadüf «den perşembe günü saat İlden 12ye kadar satılacaktır. O gün muhammen Kıymetinin % 75
ini bulmadığı takdirde İkinci arttırması 27-8-949 gününe mü sadif cumartesi günü aynı yerde ve aynı saatte satılacaktır. İsteklilerin mahallinde bulunacak memuruna müracaat etme Leri İlân olunur. 5595
Silvan III. J. Er Okulu Satmalına komisyonu
400 ton «umun kulp ilçesinin Hondük rampasından SUvana nakil.
400 ton odun.
Kilo & kuruş 32,000 Ura
ZAYİ — 939 - 940 derz yUl Fethiye kik okul undan aldığım Diplomamı iayl ettim. Yenisini alacağım lçn eskisinin hükmü yoktur.
16 N. lu
Pchmioğlu Kerim Örgü! geldiği ilân olunur.
Miktarı
Fiat!
Muhammen tutan
1 — Silvan j. Er okulu İhtiyacı olan 400 ton odunun kulp
İlçesine bağlı olan Hondük rampasından Sil varta nakli kapalı zarf usulü Ue talibine ihale edilecektir.
2 — İhale günü 15. Eylül. 1940 perşembe günü saat 11 de okul binasında yapılacaktır.
3 — Oeçlcl teminat 2400 lira olup kati teminatı geçici teminatın İki misildir.
4 — Şartname okul levazımında parasız hergün görülebilir.
5 — İsteklilerin 2400 sayılı arltırma ve eksiltme kanununda yazılı vesikalariyle birlikte belli gün ve saatte komisyona müracaatları veya kapalı zarfların komisyona verilmesi lâzım.
12299
Ankara Numune Hastanesi Baştabiblîğinden
Cinsi Muhammen bedeli Tutan
______________Lira Krş. Lira Krş:
Düşünceler
M. Teminatı Lira Krş.
Röntgen Cihazı 35009 ’o0~ 3âÛ0ü 00 2525 00 31/8/949 da saat 11 de kapalı
1 — Ankara Nümune hastanesinin ihtiyacı İçin bir adet T Röntgen cihazı ve teferrüatı kapalı zarf usullle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin kanunun tariratı dairesinde hazırlayacakları mühürlü teklif mektuplarını muayyen olan saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komüsyona vermeleri.
3 _ Şartnameler her gün hastane İdaresinde ve İslanbulda Sağlık ve Sosyal Yardım müdürlüğünde görülebilir.
4 - Fazla İzahat almak U'/eyenler Ankara Nümune hastanesi Baştabipliğine müracaat
edebilirler. (119*41
Evinizin
SAĞLAYINIZ
İstanbul Su'ar idaresinden
İdaremizin Kâğıthane süzme havuzlarında çalışan işçiler için 60 adet madeni yahut ahşap elbise dolabı yaptırılacaktır.
Bu işe alt şartname idare isale servisinden alınabilir.
İsteklilerin teklif bedellerinin %7.5 u nispetinde teminat makbuzlariyle birlikte şartnamesi dairesinde hazırlıjracakları kapalı mektuplarını 29.8.949 pazartesi günü saat 11 e kadar İdarenin muamelât dairesine verilmesi. 12068
Elma ve Armut Satışı
Devlet Ziraat İşletmeleri Kurumu Orman Çiftliği Müdürlüğünden:
Orman Çiftliği meyva bahçelerinin 1949 yılı muhtelif nevi (büyük kısmı Amasya) olmak üzere tahminen 150 ton elma İle 75 ton arn^ut mahsulü, bahçede ağaç üzerinde toptan götürü olarak veyahut da toplandıkça tartılıp kilo ü-zerlnden teslim edilmek sureliyle satılacaktır. Satış 5/9/940 pazartesi günü saat 16 da Orman Çiftliği müdürlüğünde a-çık arttırma suretiyle yapılacaktır. Meyva bahçeleri her zaman görülebilir. Şartnamesi Orman Çiftliğinden ve Devlet Ziraat İşletmeleri Kurumunun İstanbul, Eminönü, Balık-pazan. Süngerciler 83 numaradaki bürosundan parasız a-lınabillr.
Satışı yapıp yapmamakta Çiftlik İdaresi serbesttir.
ZİRAAT BANKASI
istedikler.
Edinmek imkânlarını sağlamağı düşünmüş,
1949 İKRAMİYE TUTARINI
300.000 liraya
YÜKSELTMİŞTİR.
4 Çekişilin her birinde
25000,
lO.OOO,
5.000 liralık
İkramiyelerden başka 1000 lira ile 50 lira arasında m un telli miktarda 458 ikramiye vardır.
Çekilişler : 28 Şubat. W Mayıs, SI Ağustos, 30 Aralık. İkramiyelerden taydalanm?k için keşide yapılacak ayın ü-çüne kadar radesiı taşarrul hesabında 100 lirası bulunmak ve bu miktarı çekiliş tarihine kadar devamlı şekilde muhatara etmek kâfidir. Aynı müddet sarfında hesapIarında
100 liradan fazla bir bakiyeyi muhafaza edenler her 500 lira İçin ayrı bir kur*a numarası alırlar.
60 tramvay direğine ralonj ilâve ettirilecektir
İ. E. T. T. İşletmelerinden :
1 — Muhammen bedeli 450 0 Ura olan mahiyeti yukarıda yazılı iş 25 3 949 perşembe günü saat 14,30 da pazarlığa konmuştur.
2 — Muvakkat teminat 712,50 liradır.
3 _ Şartnameler Levazımdan «Metröhan* parasız tedarik
edilir. (13091»

Comments (0)