AKSAM
İ4V KÜÇÜK İLÂNLARI r BUCÜN 6İNCİ SAYFADA
AKŞAM
AKŞAM
H e r q ü n
8 SahSfe
Sene 32 — No. U1W — Ftati: her perde 10 kuruştur.
CUMA 25 Kasım 1040
Sahibi: Kecmedcha Sadak -- Tora İşlerin! fiilen idare eden: C. Bildik — Akşam Matbaası
Batı Almanya ile müttefikler anlaşması
Amerikan kredisi
Almanya, sil ıhlanmıyacağını, naziliği ve totaliterciliği kaldıracağını taahhüt etti
Londra 25 (Radyo) — Üç Ba-felı büyük devlet Dışişleri Batanları namına müttefik yıik-■ek komiserleriyle batı Almanya federal hükümeti Başkanı Aden *ucr arasında akdedilen anlaşma neşredilmiştir.
Bıı anlaşmaya göre sentetik petrol ve kauçuk fabrikalariyle 7 çolık fabrikasının söktiirül-fecsîndea vaz geçilmiştir. Fakat Alımı riyanın senelik çelik istihsali 11 milyon tonu geçmiyecek-tlr. Almanya tamamiie silâhlan tecrit edilecektir. Batı Almanya hükümeti sllâhlanmamağı taahhüt ediyor. Anlaşmanın esasları şunlardır:
1 — Almanya tecrübesi ve lş-birlığıyle umumi relaha hizmet edebileceği sahalardaki bütün milletlerarası teşekküllere katılmağa davet edilecektir.
2 — Federal hükümet, şimdiye kadar bir müşahit)o temsil olunduğu milletlernrasr Ruhr İdaresine üye olarak kabulünü istediğini belirtmiştir,
s — Federal hükümet kendine alt olan bölgeyi gayri askeri
Ban Almanya Başbakanı
Adenauer
bir vaziyette tutmak azminde olduğunu Ve yeniden silâhlı kuvvetler teşkiline elindeki bütün İmkânlarla mâni olmaya çalışacağını bildirir. Federal hükümet bu gayenin temini İçin yüksek müttefik komisyonlyle
işbirliği yapacaktır.
4 __ Federal hükümet ticari
ve konsolosluk münasebetleri kurulması faydalı görünen memleketlerle peyderpey bu yolda münasebet tesis edecektir.
5 __ Federal hükümet, devlet
mekanizmasına daha liberal bir bünye vermeğe gayret edecek, nazllik ve totalitercilik tesisi imkânlarını bertaraf edecektir.
« — Almanya bundan böyle sayı bakımından hiç bir tahdide tâbi olmaksızın âzami 7200 tonluk ve 12 milden süratli ûl-ınıyan sarnıç gemileri inşa edebilir. Bununla beraber Almanya 31 aralık 1950 den evvel hacim ve surat bakımından yukarıda sayılan takyldlere tâbi olmaksızın 6 özel gemi inşa edebilir veya satın alabilir,
Son olarak Berilnde her türlü sökme amel iyesi durdurulacaktır. Sökülmüş olan fabrikalar ancak askeri güvenilir bürosunun müsaadesiyle tamir veya yeniden teçhiz edilebileceklerdir. Sökülmeleri durdurulmuş olan fabrikalar kontrol altında tutulacaktır.
Amerikan kongreoi yollarımız için beş milyon dolarlık krediyi kabul etti
Vaşington 25 (Akşam I — Bugün Amerika yollar idaresine giderek. İdare başkanı yüksek mühendis Mlster Hllts ile Tür-klyede yapılacak yollar mevzuunda uzun boylu görüştüm. MLs-ter Hllts, üç gün sonra, yani 28 kasım pazartesi günü uçakla Vaşlngtondan hareketle Türkiye ye RldecektLr. İstanbuldan aynı gün Ankaraya hareket a-decek olan Amerika yollar idaresi başkanı, Ankarada üç hafta kadar kalarak, yollar mevzuu He meşgul olacaktır.
Mlster Hlitsin bana söylediğine göre, kendisi. Türklyede Bayındırlık Bakanlığı emrine verilmek ve temmuza kadar sar-fedllmek üzere verilecek 5 milyon dolarlık yardım kredisini Amerikan kongresine tasdik ettirmek işi He meşgul olmuştur. Kongre bu krediyi kabul etmiştir.
Misler Hilts. Ankarada kalacağı üç hafta zarfında, bu kredi ile yapılacak yolları tetkik ve alâkadarlarla temas edecektir. _
Bütçe müzakereleri
Ankara 24 (AA.) — Bakanlar
Kurulu bugün saat 10.30 dan 13.30 a ve J6 dan 20 ye kadar toplanarak 1950 bütçesi üzerinde müzakerelere devam etmiştir.
Tıp Fakültesi tekrar
Profesör Ekrem Şerif Egeli’nin mütalâası
“Medeniyetin birinci şartı yerleşmektir. Bir fakültenindi gelişmesinin birinci şartı da bir yerde yerleşmesidir^
Tıp fakültesinin tekrar Hay-darpaşaya dönmesinde fayda olup olmadığı hususunda kendisiyle görüştüğümüz Tıp fakültesi profesörlerinden Ekrem Şerif Egeli demiştir ki:
— Medeniyetin birinci şartı yerleşmektir. Yani göçebelikten kurtulmaktır. Maalesef göçebelik bizim aile hayatımız içine girmiştir Evlerde her akşam yatak yapılır, sabahleyin kaldırılır. Bir üniversitenin, bk fakültenin gelişmesinin birinci şartı da bir yerde yerleşmesidir Bizim fakültemiz sekiz kere yer değiştirmiştir. Son olarak da nihaî bir kararla İstanbul» gelip yerleşmiştir.
Şimdi fakülte tekrar Hayda r-paşaya gitsin, oradaki bina fakültenin ihtiyacını karşılar, deniyor. Bunlara cevap vereyim;
Bir kere Tıbbiye mektebinin Etpydarpaşada İnşası üniversite anlayışlyle kabili telif değildir.
Prof. Ekrem Şerif Egeli
Bu gibi İşler üniversiter kafa Ue diişiilmelidir Haydlarpaşadaki bina, belki askeri Tıbbiye mektebi, yahut diğer bir askerî yüksek okul için uygun olabilir.
Fakat bir fakülte olamaz. Esa- Q sen bu bina da bence izam ediliyor. Buraya ben koridorlu blc saray diyebilirim. Bugünkü an-ı layışla burası bk kışla filân olabilirse de en olmıyocağı şey bir Tıp fakültesidir. Binaenaleyh bu binanın ehemmiyeti yoktur.
Sonra orada mevcut bir anfi-( den bahsediliyor Bu dünyanın en acayip bir anfisidir. 300 kişi alır. Ortasında hocaya mahsus bir kürsü olması İcabetlerken^ bk ameliyat masası vardır 30») (1) kişi yukarda oturup tozlu top-raklı ayaklarını aşağım -;>-!nya- (j) rak ameliyat seyredeceklerdir. Buna mukabil İstanbul tarafın-ü da fakülte 3 an fi yaptırmıştır. Bunlar dahi ihtiyaca kâfi gelmiyor.
Sonra kliniklerin dağınıklığı mahzur olarak ileri sürülüyor. Dünyanın hiç bk yerinde Tıp (Arkası sahife 2; sütun 7 de»
O
E (D >
0 P
Reşat Aydınlının masuniyeti
Denizyolları 20 yeni vapur yaptırıyor
Basın kanunu tasarısı
idarenin 1950 yılı biitçe açığı 18,5 milyon lirayı bulacak
Denizyolları umum miidürü gazeteciler arasında
Bir müddettenberi Ankarada bulunan Denizyolları umum mü dürü Cemil Parman dün şehrimize dönmüş ve saat 15.30 da bir basın toplantısı yaparak ezcümle demiştir W:
(— Ankaradakl çalışmalardan sonra elde edilen neticelere göre 1950 yılı bütçemize son şeklini vennek üzere bulunuyoruz. Hafta sonuna kadar tamam (Arkası sahife 2; sütun i tel
Gazeteciler, dün Adalet Bahanile görüşmede bulundular Ankara 25 (Akşam) — Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni basın kanunu tasarısı etrafında müzakerelerde bulunmak üzere Bakanlıkça d.a-vet olunan İstanbul Gazeteciler cemiyeti azaltırından mürekkep heyet, dün laoalı şehrimize gelmiştir. Evveldi Basın. yayın ve turizm genel müdürü Ahmet Şükrü esmer Ue bir konuşma yapım heyet saat 16 da Adalet Bakanlığında ilk ihzari toplantısını yapmıştır. Tasarıyı hazırlayan komisyon âzalarının da lşllraklle yapılan bu toplantıda söz al tır. Adalet Bakam Fuat Slrmen, demokratik anlayışa göre: bir basın kanunu çıkarılmasının hük'imelitı prensiplerinden oldlufeunu, âmme nizamı nı emniyet altına alan hususlar la vatandaş şeref ve haysiyetini koruyacak kayıtlar dışında basına geniş bir tenkid hürriyeti Ue dördüncü kuvvet olan murakabe hakkı tanınmak istediğini ve komisyon âzalarına vaktile bu yolda çalışmaları için hükümet adına direktif verildiğini, binaenaleyh hazırlanan tasarıyı kendisinin tetkik ettiğini, hü-
Ispanyol boksörleri dün geldi
Dün şehrimize gelen İspanyol boksörleri Yeşilköy hava meydanında
[Yazısı üçüncü sahifedel
Nihaî kararı bu gün Meclis verecek
Hazırlama komisyonu, Aydınlanın masuniyetini kaldırmağı muvafık görmedi, bu kararın Karma komisyonunca reddi muhtemeldir
1 Ankara 25 — Denizli Millet -vekili Reşat Aydınlının teşrii masuniyetinin kaldırılması halkındaki Başbakanlık tezkeresi Karma komisyonunun dünkü toplantısında görüşülmüş ve meselenin daha Önce hazırlama komsiyenunda İncelenmesine karar verilmiştir.
Hazırlama kumsiy onunun seçimi yapılmış. Konya Milletvekili General Ali Fuat Cebesoy. Rize Milletvekili Sulm Ali Dilenire, İzmir Milletvekili Ekrem Oran, Erzurum Milletvekili Bakir İbrahim HakJuoglu, Bursa Milletvekili Atıf Âl.güç komisyonu teşkil etmişlerdir.
Derhal çalışmağa başlayan hazırlama komisyonu. Reşat Ayrımlıyı da davet ederek, teş-kaldır ılınası mutlaka- için hükümet tezkeresinde lig-
kümlerde tamamen bu mahiyeti ı, gördüğünü söylemiştir.
Bakan, basın mensuplarının ( tasarı hakkında komisyon âza- . larile müzakerelerde bulun ir?.k r(j masuniyetinin nokta! nazarlarını şa etmelerini, değişmesi kup rt sürülen mucip sebepleri o-eden cihetler varsa prensiplere ^Umuş ve jıe diyeceğini kendt-aykırı olmamak şartlle tadilde13|ndf.n sormuştur. Reşat Ay-hükûmet olarak tereddüt edil-1 dınll Başbakanla ve milli em-miyeccğini açıkça ifade etmiş-! n(yeUe yaptığı terosalar hak-
tır. Basın heyeti bu sabah Başbakan Yardımcısı Nihat Erimle de bir toplantı yapacaklardır.
■SSRS
Reşat Aydınlı
Belçika kıral naibi
Prelifi Charles dün nişanlandı
Brüksel 25, (AP) — Belçika kıral naibi Prens Charles, dta gece, bir çok Belçikalıların nazarında, esrarengiz bir prensesle nişanlanmıştır.
Naibin nişanlısı. 30 yaşında bulunan Prenses Therese The-odora Marte d'Orleans Braganea dır.
Nişan hakkında dün hiç bk resmî tefsir yapılmamıştır.
İnanılır takat gayri resmi kaynakların dün Assointed Presse bildirdiklerine göre, bu nişan Haberi doğru telakki edilebilir.
kak ki Meclisteki Adalet Komisyonu ve umumi heyet en 1-sabetll kararı verecektir. Yalnız şunu söyliyebılirim ki. Türklyede yargıç vardır. Adil mahkemeler vardır. Çok müsterihim.»
Reşat Aydınlı bundan sonra bütün gazeteleri okuduğunu «Zafer» gazetesinin Celâl Bayan İhbar edici durumdan kur-kapanmıştır. Şimdi İkinci per-' larmak için çabaladığım da desi açılmak üzeredir. Muhak-1 sözlerine ilâve etmiştir.
kında uzun İzahat vererek kanun muvacehesinde muhbir durumda olmadığını ileri sürmüştür.
Neticede hazırlama komisyonu. Reşat Aydınlının teşrii masuniyetinin, kaldırılması hak-kındakl hükümet teklifini İttifakla reddetmiştir. Hazırlama komisyonunun bu husustaki raporu bugün Karma komisyonuna verilecektir. Meşalenin bugünkü Meclîste görüşülmesi ve Reşat Aydınlı’nın teşrii masuniyetinin kaldırılmasına karar verilmesi kuvvetle muhtemeldir
Millet Partisi de hâdiseler dolayiKllc, partinin nokta! nazarını belirtmek mukşadlle bir beyanname yayınlayacak Ur-
rıiTf.vmj
İthalât mallarında j pahalılık rekorları kırıyoruz
İkinci sınıf dükkânların vitrinlerinde: İngiliz kumaşı, metresi 60 küsur lira...
Ya İngiliz lirası düsme-seydı. !»0 küsur liramı olacaktı?
Bir de:
— Kriz vur! - diyorlar.
Kriz değil, bindiği dalı kesmek vardır. Çünkü ihracat maddelerimizin fiat üni-, içleriyle kıyaslanacak olursa. ithalât mallan pahalılığı rekordur. Bu yükseklik, hava bombardımanlarının medeniyet merkezlerini yıktığı dinli, kendisi ile konuşan harb senelerinde bile kayde-, zel(tellere dün sabah sanları dilmcmişti. |söylemşitir:
Reşat Aydınlı ne diyor?
Denizli Milletvekili Reşat Av-
şa-
Sahte
dişçi yakalandı
Sahte dişçi Mehmet, Cağaloğlundu otomobili içinde diş çıkarmak İsterken
I Yazısı 7 nci sahifedol
AKSAM
25 Kasım
Sanıfe 2

Orhan Veli’nin yeni kitabı dolayısile
nailim Naci, Tcvfik Fikret’in ilk şiirlerini dinlediği zaman »Vah efendim, şiir de bitmiş...» diye
döv ünmüş.
Muallim Naci ile Tevfik Fikret arasında topu topu İR yaş fark vardır. Bir sanatkâr yeni bir şiir anlayış>yle ortaya çıktığı zaman kendisinden bîr evvelki nesil ia*a” tından ne derece yadırganabileceği bu misalle çok iyi ölçülür. Narinin FikreMcn büyük bir şair olduğunu iddia etmek bugün kimsenin aklından geçmez. Ama devrinde rağbet gören bir şair olan Naciniıı Fikret i okuduğu yuman, şiirin artık acemi ellere düştüğüne inanarak üzüldüğü ile bir hakikattir.
Bugün cemiyetimiz, şiir anlayışı bakımından okur yazarlarının büyük çoğunluğu ile aynı kanaat içindedir: Şair nesli tükenmiştir. Hattâ yeni ellerde kepaze olmuştur. Yahya Kemal gibi devirlerin üstünde, geriye doğru asırlarca uzanabildiği kadar ileriye doğru da asırlarca taptaze duracak bir ihtişamı temsil eden çok büyük bir şairimiz olmasa hepimiz tesellisiz kalacağız.
Ama şu da muhakkak ki. Muallim Naci'den sonra Fikret in şiire getirdiği yeni havanın bîr başka türlüsünü Hececilerden sonra Türk şiirine getirmekte olan dikkate değer birkaç şairimiz vardır. Ben Orhan Velinin bunlardan biri olduğuna inanırını. On üç sene evvel hu gazetede ilk defa onun şiirlerinden bahsederken de ayni kanaatte idim. İleride bu günün edebiyatından bahsedilirken onun adı ve eserlen üzerinde durmadan geçile-miyecek. Rakı Şişeleri ve Süleyman Efendinin Nasırı ile edebiyata saldığı karışıklığın bir izahı yapılacaktır.
Ahmet Haşinde Yahyn Kemali en iyi anlamış yabancılardan biri olan genç İngiliz müsteşriki Bertrand Lcvis'in dediği gibi Orhan Veli bugün de. baran «Edebi ile âdiyi birbirine kanştınyom, hattâ bazan manalı ile mânasmı, şaka ile ciddîyi bir arada söylemekte mahzur görmüyor. Fakat son çıkardığı «Karşın adlı şiir kitabı okunacak olursa Orhan Veli’deki halis şairliği farketme-mek cok güçleşir. Ne yazık İri her şairden alışageldikleri şiiri bekliyenleri şiirin bitmediğine inandırmak gene de kolay olnııyacaktır.Şevket RADO
İsmet
İnönü
Hindiyi getiren Ma-lecki’yi kabul ve yemeğe alıkoydu
Ankara 24 — Cumhurbaşkanı İsmet İnönü bugün, çankayada Amerikadan hediye edilen hindiyi getiren Mr. Malecki'yi Amerika büyük elçisi Mr Wads-worth'un refakatinde kabul etmiştir.
Bu kabulde Dışişleri Bakanı Necmeddin Sadak ve Tarım Bakanı Cav i t Ora! hazır bulunmuş fardır.
Cumhurbaşkanı Mr. Maltcki’ yi akşam yemeğine alıkoymuşlardır.
Hindi Amerika sefirinin ziyafetinde bulunanlara gösterildi Ankara 24 IAJL) — Cumhurbaşkanı İsmet İnönüye hediye edilmek üzere bu sabah İstanbul a çelen ve saat 9.35 de uçakla Ankaraya hareket eden sekiz buçuk aylık erkek bindi saat M.40 da Pasifik sahilleri hindi servisi müdürü Gene Malecki-nin beraberinde Ankara hava *la-una gelmiştir
Hindi Amerika büyük elçisi Mr v,'adsworih tarafından barajda şükran günü münasebeti-te veriten W0 kişilik ziyafette hazır bulunanlara gösterilmek ürere baraja götürülmüştür.
Dır dolandırıcı yakalandı r-nniyet müdürdüğû ikinci şu ıeâ, kendisine, prens Halim beyin çifiik kâhyası süsünü vere ret Fikret Saraç isminde bir ıra uza sahibinden 4 eyer dolandıran sabıkalılardan ve Kasap ramiyle maruf Münir Demir isminde birini yakalamıştır Münir, mağazadan, Gala lada Havyar hanındaki meçhul ya-Mhanesine getirttiği eyerleri, hanın bir kapısından alıp öteki kapısından kaçırtmış, fakat zabıtaca tarif edilen eşkâl önerine yakayı ele vermiştir.
Atatürk kız
enstitüsü
Dün Millî Eğitim Bakanının nutkile açıldı
15
Ankara 24 — Bugün saat de esti maliye meslek okulu binasında Atatürk kız enstitüsünün açılış töreni yapılmış, törende bayan İnönü Milli Eğitim Bakanı ve davetliler hazır bulunmuştur.
Bundan sonra söz alan Milli Eğitim Bakanı Tahsin Bangu-oğlu söylediği nutkunda, yeni enstitünün 450 ve akşam kız sanat kısmının 2,800 öğrencisi bulunduğunu, bu yıl İstanbul. Bakırköy ve tzznlrde kız enstitü ve sanat okullarının açıldığını bilhassa akşam kız sanat okullarının doğuya doğru gittikçe gelişerek çoğaldığını, bugün 48 kız enstitüsünün ve 70 şl aşan akşam kız sanat okulunun 34,000 öğrenci yetiştirdiğini, bu sayının yakında 50,000 i bulacağını söylemiştir.
İmar işleri
Bu sabah Belediye reis muavini Necati Çiller, imar müdürü ve hukuk işleri müdürü vali ve belediye başkanı Ord. Prof. Dr. Fahreddin Kerim Gökay'ın başkanlığında toplanarak Istanbulun imar işleri etrfaında görüşmeler yapmışlardır.
Ege bölgesindeki zelzele
İzmir 24 (AA) — Dûn saat 18,56 te İzmir’de vuku bu lan deprem Çeşme Karaburun, Seferihisar, Urla, Kuşadası ve Bergama'da da hissedilmiştir." Deprem bilhassa Çeşme'de kuvvetli olmuştur Hiç bir hasar yoktur,
Bingöl 24 İAA.) Bu sabah saat 1,40 da il merkezinde ve Karlıova ilçesinde orta şiddette bir deprem olmuştur, Hasar yok
Göynük cinayeti
Savcı, Vecihi Barazın idam cezasına mahkûmiyetini talebetti
Bolu 24 — Sekiz ay önce Göynük ormanlarında hizmetçisi Kadriye Dalgıcı öldürmekten sanık Vecihi Baraz İle suç ortakları olduğu sanılan Rüstcm Işıl ve şoför Katlinin duruşmalarına bugün de Bolu ağnccza mahkemesinde ı devam edilmiştir.
Bugünkü duruşmada iddianamesini okuyan savcı, cinayetin Vecihi Baraz tarafından işlendiğini. yolda gerek Rüstemln, gerek Vecihinln, İstanbul a vardıkları zaman Kadriyenln Vecl-hiyi rezil edeceğinden bahsettiklerini, sanığın bu cinayeti Kadriyenln bu hareketinden kurtulmak için tasarladığını söyledi.
Savcı, iddianamesine devamla Veelhinin vaka mahalline uzak bir yerde durduktan zaman Rüstem ve Râdlnin otomobilden uzaklaşmalara! d an faydalan»-
rak otomobilin arkasındaki mahalden almış ve çekelinin altına saklamış olduğu çekiçle taammüden Kadriyeyl öldürdüğünü belirten savcı, teknik bir çok delil ve mütalealar sertinden sonra Vecihinln Türk ceza kanununun 450 inci maddesinin 4 üncü fıkrasına uyularak İdam cezaslle tecziyesini, şoför Hadi-nin suç delillerini bilerek ortadan kaldırdığından 196 neı maddeye uyularak cezalandırılmasını, bu cinayette İştiraki olmadığı kanaatine varılan Rusiemhı be ra e tini istemiştir.
İddianamenin okunmasını mü teakip. Vecihi biraz sararmış ve yerinde sallanmıştır. Şimdiye kadar duruşmaları kayıtsız bir şekilde takip eden Hadi de aynı şekilde heyecanlı idi. Duruşma müdafaa için 7/12/1949 çarşamba giinti saat ona bırakıl-
Emniyet memurları, dûn gece Kıımkapıda sahte para basan bir şebekeyi yakalamışlardır. Yakalanma hâdisesi şöyle olmuştur:
Kumkapı Hlsardlbi sokak 24 numaralı evde oturan kuyumcu Nurhay Ayranoğlunuo bakkallardan sigara alışverişi yaparken daima yeni 25 kuruşluk sürmezi nazarı dikkati çekmiştir. Nihayet dün akşam üstü, bir tütüncüden gene aynı şeklide Büyükkulüp sigarası alırken Aksaray emniyet komiseri tarafından yakalanmıştır .
Müteakiben, kalpazanın Kum-kapıdakl evine gidilmiş ve yapılan araştırmada 100, 50. 25 ve 10 kuruşluk sahte kalıplar bulunmuştur. Bundan başka, altı kilo 120 gram 25 kurulşluk; dört kilo 800 gram kesilmiş artık parçalar. dört kilo 600 gram madeni halkalar, iki adet gümüş elli kuruşluk ve 12 adet de san on kuruşluk bulunmuştur.
Kalpazan verdiği İfadede on beş gündenberi piyasaya sahte para sürmekte olduğunu söylemiştir. Kalpazan ilk sorgusunu müteakip tevkiî edilmiştir. Şimdi zabıta, kalpazanın suç ortaklarını aramaktadır.
Alman bilginleri
Amerika tarafından zorla yeni silâh araştırmalarında kullanıl mıyorlar
Amerika elçileri
Konferans yarın başlıyor, Amerika Dışişleri müsteşarı bugün bekleniyor
Yarınki cumartesi günü şehrimizde yapılacak olan Birleşik Amerika Yakın ve Orta Doğu memleketleri büyük elçi, eçli ve bazı konsolosları toplantısına iştirak etmek üzere Birleşik Amerika TelAvlv büyük elçisi James Mac Donald, eşiyle birlikte dün 5aat 12.40 da hususi bir uçakla Atina yollyle şehrimize gelmiştir.
Birleşik Amerikanın Beyrut elçisi Mr. Uowell Pinkerton, Şam elçisi Mr. James H. Keelly, Amman maslahatgüzarı Mr. A. Da-vld Fri talan. Beyrut konsolosu ve elçilik ikinci kâtibi Wİlllam L. Sands beraberlerinde eşleri ve elçilik mensuptanndân bazıları olduğu halde 17 kişilik bir kafile halinde dün saat 15 45 te özel bir uçakla Şam'dan şehrimize gelmişlerdir.
Bileşmiş Milletler Orta Doğu Ckenoml heyeti başkanı Gordon R. Clapp, bugün şehrimizde beklenen Birleşik Amerika Dışişleri Baltan Yardmcıa George Mc Ghee ile İstişarelerde bulunmak üzere bugün bir uçakla Beyrut t fin şehrimize gelmiştir.
Ankara 34 (A.A) — Ekono- "1«'-ırauı gunaemın-mi ve Ticaret, Gümrük ve Te- deki sorular
kel Bakanlıklarından tebliğ O- Ankara 25 — Büyük Millet lun muş tur: Meclisinin bugünkü gündemin-
Ege bölgesi 1949 mahsulü tü- de sözlü soru önergeleri vardır-tün piyasasının 6 aralık 1949 Bunlardan biri yolluk kan unu-pazartesi günü saat sekizde. I nun değişip değişmeyeceğine da Karadeniz dizi piyasasının 30 ir Erzurum milletvekili General ocak 950 pazartesi, Karadeniz Vehbi Kocagfıneyin Başbakan-demet ve Marmara piyasaları- İlkten, İkincisi de Sedat Pekin nın 6 mart 1950 pazartesi gû-' İzmir avukatlarından Rauf Onu saat sekizde açılmaları Ra-' nursal hakkında kî tevkif kara-rarlaştırılmıştır.
Ekicinin ve tüccarın şimdiden hazırlıklarım tamamlamaları tavsiye olunur.
nnm neye İnfaz edilmediğine dair Adalet ve İçişleri Bakanlıklarından sorulan teşkil etmekledir.
Rusların kurduğu Alman ordusu
200 bin polisle 60 bin mi ’s ten mürekkep bulunuyor
Londra 24 (A-A.) — «Lps»:
Lon tiranın yan resmi çevreleri. Doğu Alma nyada Sovyet hâkimiyeti altında kuvvetli bir Alman silâhlı milisi kurmak hak kındaki Rus plânlarına alt raporlar almışlardır.
Bu milis, Doğu kesimi «halk poliste kadrosu içinde teşkil e-dllmiş özel birliklerden mürekkeptir.
Sovyet İşgal ordusu doğu Al-manyadan çekildiği zaman milisin, bütün kadrocu 11c, Rus ordusunun yerine geçerek Alman ordusunu kurmağa ve Krem linin siyasetini yürütmeğe devam edeceği muhakkatır. Halk polisinin mevcudu 200.000 kişidir.
Bu rakama milisin 60,000 kişilik mevcudunu ilâve etmek lâzımdır.
Milisin genel enspeklör denilen şefi Wilhelm Zfcfaacr’dlr. Birinci dünya harbinde Atman ordusu subayı olan Zalaser sonradan komünist olmuş, Ispanya İç harbi esnasında rThalmanı tugayını idare etmiş. Rus or-
dununda albay olarak hizmet elmiş, daha sonra da Sovyet sivil harb mektebi şefi, ikinci dünya harbinin sonunda Mosko-vada kurulan Alman komitesi üyesi ve nihayet Saksonya’ İçişleri bakanı olmuştur. '
Milisin talim ve terbiyesi eski Nazi subayları ve Ispanya iç harbine katılmış olanlar tarafından İdare edilmektedir
Milisin Silâhlan tüfek, mitral yüz, havan vc tanksavar lop ■andır. Müstakbel bir Alman ordusunun nüvesini teşkil etmek İçin milisin büyük bir gayretle talim ve terbiye gördüğü muhakkak tır.
Londrada şu mukayese yapılmaktadır: .
Sovyet bölgesinde 1®, milyon nüfus için 260 000 kişilik bir polis kuvveti vardır. Halbuki batı bölgesinde 15 milyon nüfus I-çin 100,000 kişilik bir polis kuvveti mevcuttur. Ve bu kuvvet de silâhlı değildir. Ancak icabında, o da mahdut miktarda tabanca ve tüfek kullanabilmek tedlr.
O Û_ (N
o
O
2
0
> 0
P
İngiltere bu ajansa verilen imtiyazı kaldırmağı inceliyor
"O
0
ra
2 U
fakülteleri bir bina, bir hastane içinde sıkıştırılmış değildir Talebenin gidiş gelişindeki zorluk, ûniversiter bir anlev-jla zorluk değildir. Paris’teki, Berlin deki. Roma’daki Tıp fakültelerinin vazıyeti meydandadır. Bunlar bir tek binanın içinde mi zannediliyor?
Bugün üniversite tahsilinde sınıf usulü terkedilmiş, sömestr usulü kabul olunmuştur Talebe bu suretle tahsil yapıyor. Dünyanın her tarafmeta fakülte kH-( Dikleri geniş bir sahaya şerpU» miştlr.
Bir kliniğin İçine ünîVersile teşkilâtının girmesi o kliniği ancak kazandıdır ona bir şey kay be t thmez. Çünkü Tıp fakültesinin hasta bakımı, teşhis ve tedavisi imkânları daha fazladır. Btr şehir kliniğini İşgal etmiş olan bir fakülte hiç İSli zaman hastaya şehir kliniğinden başka türlü takmaz. Yani hastalan. enteresan olup olmadıklarına göre. İddia edildiği gibi ayırmaz. Esasen enteresan hasta yoktur, sadece basta 'enteresan yapılır. 6 ay. bir sene müddetle hastanın bir.-klinikte yatırıldığı hakkındaid İddialar da gûlüçtür- Evvelâ hasta buna raa olmaz. Bunların hep.,i mânâsız dedikodulardır.
’ Londra 24 «AA.1 — (United ' Press) Ingiliz hükümeti, Sovyet : Tass ajansının haiz olduğu imtiyazın kaldır lıp kaldınlmıya-cağı meselesini tahkik etmekle vazifeli bir komisyon teşkil et-tiğlni dün açıklamıştır. Parlâ-men loda bu haberi veren Vikont Jowitt, hükümetin, bu hareketi, Tass ajansının hiç bir
■ »kontrola tâbi olmaksızın mu-zir faaliyetlerde» bulunmasını önlemek maksat!ile yapmış ol' doğunu bildirmiştir .
Lord Jowilt bu demecini «Tass adı verilen casus yuvası»
■ olarak vasıflandırdığı bu ajanstan diplomatik muafiyetin kaldırılmasını İsteyen Van Sit-tard'm ısrarlı talebine cevaben yapmıştır Lord JqwIU Tass a-; Jansına karşı bir Ingiliz mahkemesinde açılan iftira dâvasında Çek profesörü Vladimir Krajina tarafından islenen tazminatın, bu muafiyet dola-yısile alınamamış olduğunu da belirtmiştir.
Yüksek tahsil gençliğinin »por faaliyeti
İstanbul teknik üniversite ile teknik okulu, güzel sanallar a-kademlsi. yüksek denizcilik okulu, yüksek ticaret ve ekonomi okulu ve askeri tıbbiye okulu basketbol, voleybol ve futbol kaptanları teknik üniversitede toplanarak bu yıl yapılacak basketbol, voleybol ve futbol müsabakalarına a-It programları tesbit etmeye başlamışlardır Bu programa göre teknik üniversite ve yüksek okullar arası basketbol ve voleybol müsabakaları teknik üniversite spor salonunda, futbol maçları Beşiktaş Şeref stadında yapılacak vç müsabakalar bir haftaya kadar bağlıyacaktır.
Denizyolları , (Baş tarafı 1 inci sahifede) , layıp An karaya göndereceğiz 1950 bütçemizi de bundan önce. ki yıllarda olduğu gibi iki bakımdan mütaleâ etmek lâzım-, dır:
( 1 — İşletme faaliyetinin ne-
ticesini İfade eden bütçe. Bu bütçe denktir. Bu haliyle geçen , yıldan daha gayri müsait bir vaziyet gösteriyor. Geçen yılın | bunun mütenazır bütçesi aşağı yukarı 3 milyon liralık bir hâsılat fazlalığı gösteriyordu. Bu yılın bütçesinde bu fazlalık yok.
2 — Sermaye yatırılmasını da ihtiva eden umumi mahiyetteki bütçe. Bu bölümde de geçen yıllardan kalmış borçlarımız için aşağı yukan İS milyon Liralık para ayırmak lâzım geliyor. Netice lUbarile 1950 yılı bütçesinin heyeti um um iyesi 18 buçuk milyon liralık bir açık gösteriyor.»
Bundan sonra umum müdür yeni gelen ve gelecek olan gemiler sebebiyle kadroların da genişletileceğini ve yeniden 460 adam alınacağını söylemiş, sonra Marshall yardımına temasla, idareye ayrılan yeni tahsisata göre yeni bir program hazırlandığını anlatmış ve demiştir kİ:
«Dün bu hususta bir karara varıldı ve İdaremizin hisse.fi 6.181 000 dolar olarak tesbit e-diidl. Bu miktarı önümüzdeki hazirana kadar kullanacağız Hazırladığımız programa göre 2 tane beşer bin tonluk azami 21 mil süratte yük ve yolcu gemisi, 3 tane Marmara ve körfez hatlan tipinde 1200 gres tonluk 17 mi) azami süratli gemi, İzmir ve İstanbul şehir hatlan İçin 11 gemi, 2 si büyük, 2 si orta boy 4 araba vapuru, 27 adet çeşitli liman vasıtası, 5 tane can kurtarma malzemesi alacak, ayrıca mevcut Karadeniz tipi gemilerden Çorum, İzmir, Karadeniz ve Eğenin kazan tesisleri tadil edilecektir.!
Nihayet umum müdür lostro- : mo vesair küçük gemiciler sınıfının maaşlarına da zam yapılacağını bildirmiştir. I

BORSA
D. Parti Genel Kurulu toplandı
Ankara 24 — Demokrat Parti Genel Kurulu bugün saat 17 de Cetal Bayar'ın başkanlığında toplantılarına devam etmiştir
Bir şey söylenmen.ekle beraber son günlerdeki hâdiselerin gözden geçirildiği ve münakaşa edildiği anlatıl maktadır.
Tıp fakültesi buraya gelip yerleştikten, çapa'da 6M1 yatak açtıktan ve cerrahi göz kliniklerini yaptıktan, anfilertnl kurduktan sonra bunların hepsini bırakıp tekrar Hayda rpaşaya dönmek bizi en hafif minasiyle 25 sene geri bırakır Bu bahta artık konuşulmağa bile değme*
Cemil paşa, hocalarımızın hocasıdır. Kendisine fevkalâde hürmetiniz vardır Kendilerinden İstirhamımız bize öpmek için daima elini uzatmasıdır Temennimiz me dilini, hayır duamız için kullanmasıdır.
S. C.
İ«lk*b»l Benanata 14/ll/lMS Halleri
çerLI1
Kapanıl
Londr» 1 Sler İla 7V
Ncw York 100 Dolar 3S3 E
ParU 100 Fransız F. 086
StokHotm ıoo İsveç Kr, M 12 5®
Cenevre 100 İsviçre F M03
Amesterdam 100 Florin rretse
BrOk/eJ 100 Belçika F. 5.00
Lizbon 100 Ckskud» »72 «
ESHAM VE TAHVİLAT
S, > rarzu tkhvIueb
s*vm - erzumm ı 2OK5
İMİ Demiryolu II »50
İMİ Drmtryolu | 19.C5
Sivas - Erzurum 2-t 20 SS
imi Demiryolu m 20.20
Milli M udi Us ıs*»
Milli MOditaa n 20.15
Milli Mıldalûa LU 30,75
Milli M-MoLm TV 2130
% I FAİZLİ TAHVİLLER
KaikuMM t M .75
T-ib-nnr- m nJs
MS teUkrbu t M.75
M* irtikrazj D M»
İMİ Demiryolu VI MA>
İM» İrtikrazı 1 OT.
% S TAİZLİ TAHVİLLER
1«M Ereznl T, rn
1SD İkramiyen 30 J»
Mili! MAŞaLaa 19.70
Demiryolu fV MJS
Demiryolu V 100 «0
% «4 FAİZLİ TAHVİLLER
MD tahvili 95.75
ANADOLU DEMİRYOLU GHOPU
Tahviller 1-1 107 -
ilime «netleri t, tD «30
Mümessil Senet «30
ŞİRKET ıııssı-ı rai
UL—
İ3 Bankası 25.00
T. Ticaret Bankam 5.10
Anlan Çimento 10.30
SAHHAFL.IHDA ALTIM
Washington 24 (AA.) — (A. FB.): Birleşik Amerika hükümetinin Alman bilginlerini yeni ■ silâhlar üzerinde araştırmalara , zorladığını İddia eden îzvestia , muhabirinin verdiği haber yet, kili Amerikan çevreleri tarafından kesin olarak yayıntanmak-tadır.
Bu çevreler SovyeUerin Ame-rikayı bu şekilde itham ederek kendi hareketlerini örtemye çalıştıklarını söylemekledirler.
Savunma Bakanlığının yetkili mahfilleri Amerlkada Rus galeri muhabirinin dediği gibi 600 değil 1000 Alman ve AvusturyalI bilginin tepkili motürler, radyo üe idare edilen füzeler, hafif j madenler ve umuıuiytle havacılıkla İlgili meseleler üzerinde kafa yorduklarını teyid etmektedir. Fakat bu bilginlerden hiç birisi her hangi şekilde bir baskıya maruz kalmamıştır.
Bilâkis bu adamlar Amerika-da çalışmağı kendileri İstemişlerdir. Esasen böylelikle senede vasati 5000 dolar kazanmaktadırlar. Alman ve AvusturyalI bilginlerden 10 u memleketlerine dönmek istediklerinden arzuları derhal yerine getirllmlş-Ur. Yeüdll Amerikan çevreleri Sovyet aıskiri araştırmalar İşlerinde çalıştınftm Ahnan bilginlerinin aynı şartlardan istifade ettiklerini pvk sanmamaktadır-
Amerika baş konsolosunun dün akşamla ziyafeti
Amerlkada her yıl kasım ayının sonuncu preşeınbe günü kutlanan «Şükran gimü» mû-nasebelile. Birleşik Amerikanın İstanbul Başkonsolosu, Mr. Baldvln tarafından dün akşam konsolosluk binasında Amerika kolonisinin ve Yakın ve Orta Doğu Amerika diplomatik temsilcilerinden .şehrimize gelmiş olanların da davetli sıfa-tiie hazır bulunduktan bir ziyafet verilmiş ve Şükran gününü kutlamak üzere Ankaradaki Amerikalılar arasında verilen ziyafette şehrimiz Amerikan kolonisine ayrılan ve özel bir uçakla buraya gelir ilmiş olan İçkiler ve yemekler ikram edilmiştir.
Bir çocuk zehirlendi
Kini toprakla Reşadbcy sokağında oturan Hadiyenln bir buçuk yaşındaki çocuğu «Süha» yanlışlıkla permanganet içerek zehirlenmiş ve Nümü ne hastanesine kaldırılmıştır
I
Yağ ve balık
üzerinde incelemeler Hedy Lamarr’ın eski
mordt dun tıvten m isterdir
kocası evlendi
New - York 24 (AA> (Reu-ter) — Hedy Lamarr'm eski ko-
Türk Ticaret Bankası
HER SAHADA MÜŞTERİLERİNE ÂZAMİ KOLAYLIKLAR YAPAN
faizlerinin
GELİR VERGiSiı»
Kendi Bünyesinden vermek suretîle yeni hir hizmette daha bulnmakla şeref dayar-
Bu sabah vali ve belediye başkanı Ord. Prof- Dr. Fnhrt-d-dtn Kerim Gokay ticaret ofisi _______________________
müdürünü kabul ederek Istan- * cası Ingiliz artistlerinden 48 bulun yağ ve balık meseleleri yaşında John Lodcr De 26 ya$-Üzerinde incelemelerde bulun- lannda olan Mme. Evelyn Auff-mugtur.
Kanlı çocuk kavgası , Od iki yaşında Kadir Oğus adında bir çocuk dün gece bakkal çırağı Mustafa Gider Lsmindeki çocukla Tepebaşında Re-fiksaydam caddesinde kavga etmişler. Kadir Oğuz taşıdığı bir bıçağı çekerek Mustafayı muhtelif yerlerinden yaralamıştır
Macaristanda Stalin’ in resmini taşıyan pullar
Budapeşte 24 (AA.) CReuter»
— Mareşal Stallnin 70 inci doğum. yıldönümü münasebeti ile Macaristan üzerinde Maı resmi bulunan biç seri pulu çıkaracaktır.
'■ Kasım 1949
AKŞAM
Sahife 3

tslanbulun eski halin-den Lutfi Kırdar da memnun değildi
j Muamele vergisi
SahahGazeteleri Ne Diyor ?
Tarafsızlığın zorluğu
YENİ SABAH «Tarafsızlığın zorluğu» başlığı altındaki makalede evvelki gün Mecliste Alımct Tnhlakılıçla Nihat Erim arasında m ün a kaşa dan ve ri-( yaset makamının Başbakan
Valimi/ İstaııbııhııı asa-' bulüa l°Planan öaei bir korniş- ] yardımcısı tarafından Tahtakı-,1i.»,™ IX?'‘ hu'MMU „„ mMUu.
bi(« oldu&tınu hize müidele- °*a° ve mukelle,ler lchınde le edilmediğinden bahisle di-ı ni bir çok kararlan İhtiva eden yor ki:
i muamele vergisi t-âdllât komls- . Ahmet TahtaJcılıç bu noktayı yonu çalışmalarını muhteme- [ ja tebarüz ettirince kendisine len ay sonunda bitirecektir. Ko- bir ceza tatbik olunmuştur. îk-misyon raporu, Maliye Bakan- 1 tidar partisine mensup reis, lığı taralından alâkalılara bil- muhaliflerin kürsüde veya dirilecek ve onların mütalâası | Mecliste yapacakları hatalara . alındıktan sonra Bakanlıkça karşı gayet sert ve haşin olur , son ve kati şekil verilecektir.' da ayru hareKetler kendi par-, Komisyon tekliflerinde şu hu-
, suslar bulunmaktadır:
1 -= Küçük sanayi muafiyeti yerine el işçiliği muafiyeti ko-
, nacaktır.
2 — iptidai madde tenzilâtı yerine iptidai madde muaflığı konacaktır.
3 — Nispetler, zaruri ihtiyaç maddelerinden lüka maddelere doğru yükselme suretiyle teklif edilmektedir.
4 — Bazı maddeleri İlk İmalâtta vergiye tabi tutmak sistemi üzerinde durulmaktadır.
Su satırları Hürriyet gazetesinin başmakalesinden alıyoruz:

... Valimiz İstanbulini asa-
Kanunda yapılması teklif edilen tadiller
Ankara 24 {Akşam > — ÎbUi»-
miş olduğunu bize müjdeledi. ... Dünyanın her tarafında vuku bulan ulak tefek vakalar müstesna, İs-taııbuiun asayişi Cumhuriyet devrinde bozulmamışlar (1) ... öelen bir idare â-mlrinin gidenin icraatım beğenmemesi tabiî bir şeydir (2) ... Bahkpazarını dolaşırken çamurdan sakınmak için taştan taşa seke teke atlıyan yeni valimizin gazetelerde çıkan resimlerini dahi beğenmedik. Dünyanın her tarafında, Nev-yorkta olduğu kadar Paris’te ve Londra’da pazarların kurulduğu sokaklar ister istemez çamurludur ve Belediye Reislerinin gözlerinden kaçtıkları tur (3)
.tisi mensupları tarafından yalpılınca onlara karşı mülayim | görününce, çok yeis verici bir manzara ve durum h&dis olmuş bulunuyor. Filhakika İtiraf e-dllmclldir kİ beşeri duygular ve hisler insanları, hoşlandıkları
ye taraftar oldukları fikirlerin müdafaasında bulunanlara karşı çok sempatik kılar ve onların kabahatlerim görmemeğe sevkeder. Bilâkis hoşlanmadığı ve bozan de menfaatine ve mevkiine bile dokunablelcek fikirleri söyleyenlere karşı haşin ve dürüşl yapar amma işte asıl hüner gayede, bazı yüksek mevkilerin icaplarına. İnsanın nefsini alıştırabllmesitiir. İnsanlar bu İntibak meziyetleri nispetinde minen yükselebilir veyahut muayyen bir seviyeden yukarı çıkamazlar İtiyatların, geleneklerin, zamanla laşmanın da bu bahisle olacağını kabul etmek uygundur.
★ Amerikan diplomatlar kervanı
Alımcı Emin Yalmaı
Doğu Amerikan sefirlerinin ya- içtima yapacaktır-
Yeni verem hastanesi

için
bozuk-
----------------
Haklı şikâyetler
olgun-payları inşaTa
rın şehrimizde yapacakları konferanstan bahiste diyor ki:
Eski sistem mucibince Ameri!; ad a hiiküm süren usul, sefirlerin vakit vakit merkeze giderek Nezaretle tema« etmeleri şeklindeydi Halbuki gotılş mesuliyete mukabil geniş salâhiyet esasına d“--------- —*
sistem, müsteşarların hareket1 halinde bulunmazını ve ihtisas Hastanesi» IbhU reril'ml'ş'tir/’ adamı olan daire relslerile be-| 300 yatağı bulunacak olan bu raber kendi vazife sahalarını hastanenin başhekimi ve dok-sık sık dolaşarak, mahalli va- torlan tâyin edilmiştir. Başhe-zlyetleri yakından görmelerini kimliğe Adana Memleket hasta-Icabettirmektedir. | nesi başhekimi ve dahiliye mû-
İstanbulda bir araya gelecek' Dr. Osman Bozkuri
Amerikan diplomatları, demir edilmiştir. Dr. Osman
perde Aleminin komşusu olan
Yakın ve Orta Şarktaki vazlye- j ““ ** ı.ı-ı-
ti gözden geçirecekler, sonra müsteşar Mr. Mc Gee Ankara-1 ya uğnyacak. onun arkasından!
Hindistan'a giderek o havali-
blr
Aralık ayının ortalarına doğru açılacak
I Balıklıdaki oşkl paviyonlann , tamiriyle meydana- geiirllmek-dayanan yeni , olan yenl verenı hastanesine rîarm hareket »Vedikule Paviyon Verem
Orta nin sefirleriyle de ikinci
hastanenin açılma hazırlıkla-rlyle meşgul olmağa başlamıştır.
Bu yeni müessesenin binaları
. yakında ikmal edilecektir. Ya-
| taklan ve karyolalarlyle diğer r mefruşatı sipariş edilmiştir. Burası önümüzdeki ayın ortasında açılacaklar.
Tesadüfen yaşıyoruz!
Ispanyol boksör

İstanbul ahalisi bu başmakale müşahedelerine acaba ne diyeceklerdir? Satırları tahrif etmiş değilim: 23 kasını çarşamba nüshasından alınmıştır.
(1) — Bütün Türkiye biliyor ki, son seneler içinde hattâ beylik silâhlar kullanılarak, ırza, cana, mala kıyılmıştı. öyle ki, şehir kenarlarında dolaşmak, düşmanı ve dostu birbirinden tefrik etmek imkansız hale gelmişti. Feci vakaların salgın halini alması üzerine hep birlikle feryatları kopardık. İstanbulda ve Türki-yede asayişin bozulduğu hem muhaliflerin, hem muvafıkların kabul ettikleri bir hakikat halini aldı- Hükümet de tedbirlerini arttırdı. İstanbulun yeni Poliş Müdürü Cemal Göktan ve Emniyetin bütiiıı kadrosu şimdi gayretlerini arttırmışlar; biti daha rahat, daha emin yaşatmak için çalışıyorlar. ■Asayiş hic bozulmamıştı?•> demek, onların da gayretlerini kırmasın sakın. Bence böyle yazılar yasılmamalı.' umumun aleyhinedir,
İnsaf, efendim: Mücadele başlamadan önce, geceleyin sokakta sarhoşlardan yürünmüyordu. Bir kadın, ko-casivle beraber Beyoğlu caddesinde geçemiyor, son vapurlara bincmiyordıl.
Aynı hafta içinde, biri Üs-kiidarla Kuzguncuk arasında. öbürü Paşabahçede, evine dönen kadınlar, kocalarının vanındıın. dördiizlü ızbandut çeteleri tarafından dağa kaldırılmışlardı. Hürriyet refikanız. tecrübeli meslektaşların ellerindedir; a başmakaleyi kim yazdıysa, gazete haberlerini takib etmiyor, kendi de inzivada yaşıyor sanırız. Yoksa o muharrir de, bu durumları normal saymaz, İstanbulluya reva görmezdi.
(2) -— Eğer bizzat Lütfi Kırdar ikinci defa İstanbul Valisi olsaydı, onun da himmet edeceği ilk mesele asayiş meselesi olacaktı. Kaldı ki, bizzat Lutfi Kırdar, kendi devrinde her işin günlük gülistan olduğunu asla söylememiş bir realistti. Sem-patikliğiniıı başlıca sırrı, samîmi oluşu, kendinin, muhitinin faaliyetindeki noksanları daima itiraf edişi, tashihe himmet edişiydi. O-nuru devrini inşallah «Vakt i saadet»» gibi mistikleştirme-yiz de daha müterakki devirler yaşar, iyi günler görürüz. Zira İstanbul ve İstanbullular daha âlâlarına lâyıktırlar-
(3) — İstanbul Balıkpa-zariyle; değil o sayılan medeni şehirlerin pazarları, en iptidai Şark kasabalarınınki kıvasianamaz. Henüz ıslah edilmiş değildir, gidilsin, görülsün, bu sütundu evvelce yazdıklarımızda mübalâğa yoktur; zapta geçsin.,. Buna düpedüz «çirkef yemek,» ve ■daha fena şeyler yemek,, derler...
Salışan midemiz katdırmı-£or. İstanbul ekseriyetinin aldırmaz. O meslek taşımı-j Bili ki de kaldırma*.-» troı-ok-
Emniyet Müdürleri arasında tâyinler Afyon Emniyet Müdürü Behçet Kütertan Giresun, Mardin Emniyet Müdürü ALİ Ulvi Göl-pinar Diyarbakır, Giresun emniyet Müdürü Kâzım Kökteki» Sinop Emniyet Müdürlüklerine naklen, Ankara birinci sınıf emniyet âmirlerinden Hulusi Şen-türk Mardin Emniyet Müdürlüğüne teman tâyin edilmiştir.
Şehir Bandosunun radyo konseri
Verilen malûmata göre önümüzdeki pazar günü saat 18 den 18.30 a kadar .şehir bando-’ su tarafından İstanbul Radyo- ı sunda bir konser verilecektir., Progrmada Hulusi Öktemln İs- . tanbul marşı da vardır. Bu marş bando refakatinde erkek korosu tarafından söylenecektir.
Cihangirin bozuk yolları
Cihangireler de yolsuzluktan muztariptir. Bilhassa Sormagirl Tâvukuçmaz’a bağlayan ve Alçakdam yokuşunun bir kısmını teşkil eden İsmet İnönü gibi belli başlı İlkokullarımızdan birinin yolu olan. 50 metrelik. ' bu kısun tam mânaslyle ber-1 bat bir vaziyettedir.
Esasen çok bozuk olan ve şimdiye kadar da el sürülmemiş olan bu toprak yol, yokuş olması dolayısiyle aynı zamanda tehlikelidir de.
Düzeltilmesini belediyeden rica ederiz.
leri uçakla geldiler
Şehrimizde biri millî, diğeri temsilî iki maç yapacaklar
27 kasun pazar akşma.1 mll-l ve 3 aralık cumartesi akşamı temsili olmak üzere şehri- | d mizde İki boks karşılaşması ya-I pacak olan İspanyol boksörleri ! diin sabah İskandinav hava ' yollarının uçağı ile şehrimize gelmiş ve Konak oteline misafir edilmişlerdir.
I Fransisko Poretln başkanlığındaki Ispanyol boks kafilesi şunlardan müteşekkildir: Kafile başkanı : Fransisko Poret ve eşi, idareciler : Juan i------------------------1, Cervera ve Jose Conres, boksör-
Karası ekonomik D1“' »“■ ₺»»»*•
Gonzaies, konferansında tekelin Mombiela
temsilcisi
I
li
Martlnez,
Arteşe,
İspanyol boks ekip!, Yeşilköy hava alanında bölge müdürü Yann Karaşide toplanacak o-'boks federasyonu Im.kanı ve lan İslâm memleketleri ekono- boks İdarecileri larafuvh-.u kar-mik konferansıyle ilgili çevre- fanmış ve kafile bakanına bir bükeç verilmiştir.
Kafile başkanı Fransbkc Pu-ret. Türkiye ve ispaııyıı arasın-
Tekel isçileri sendikaları
Tekel idaresinin İstanbul teşkilâtında şimdiye kadar tikîl UCB.C, ıu»tca.ı JC rcıtıa„ Cuuv«.- , v , işçileri tarafından kurulmuş tir. İdarenin mümessil olarak hok» kra?ılaşmalan için ya-1.» ,«(u «en(«kW bir ........ "“'k '“‘«I»
cisl daha katılmıştır, Büyükde-re Kibrit Fabrikasının İşçileri tarafından kurulan bu sendika yakında sendikalar birliğine katılacaktır.
lerlmlz yakından meşgul olmaktadırlar. Bu konferansta tekel tekel idaresi de temsil edllecek-
İngiltere ye lokum ihracı
Londra ticaret ataşeliğimizden .şehrimizdeki ilgili çevrelere gelen malumata göre Ingiltere ticaret nezareti, TiirJciye-den senelik kıymet yekûnun 24 bin strlinl geçmemek üzere 120 ton lokum ve badem sekerinin İthaline İzin vermiştir.
Otobüslerde biniş ve iniş kapıları
Belediye, tramvaylar gibi otobüslerin de >;lriş ve İniş kapılarının ayrılmasına karar vererek bu hususta alâkalılara gereken tebligatı yapmıştır. Bu yeni Belediye kararına göre yolcular, otobüslerin arka kapısından binecekler ve ön kapıdan İneceklerdir. Bu karara riayet etmiyen otobüs İşletmeleri Belediye ce-z&siyle tecziye edileceklerdir.
lyacaklar ve vah ve başkanı Dr. Fahrettin GÖkayı makamında ziyaret deceklcrdin
seeusı Aba,Hal. S«v« «tak ku, ftm„ Tc 6tsde„lK,rl bllll)e„ dun ..hah urakl» »ola ç.kmı»- Tilrfc D,m,r|,eınl 6ve.
lir AbdoUal. \»berk bu »r«Ue ul,nbula ».pl.klar. bu (1-İle tekel maddelerinin Hindls- yaretten dolayı memnunlukla-tan ve Pâklstan piyasalarında nnı belirtmiştir.
sürümlerini arttırmak İçin de Misafir boksörler dün akşam temaslarda bulunacak, ayrıca saat 17 dc Galatasaray kulü-tekeltn çay Uıliyaçluı ını temin bünde idman yapmışlar, bugün maksadiyle ilgililerle görüşecek- öğleden evvel de Taksim Cunı-tlr. hurlyet anılma bir çelenk ko-
Eminönü Halkevinin. temsilleri
Eminönü Halkevi Temsil koiu devamlı şekilde temsiller tertlb etmeğe karar vermiş ve işe başlamıştır. Temsiller cumartesi, pazar, pazartesi ve sah olman üzere haftada dört gün verilmektedir. Temsiller pazar günü saat 15 te diğer günler saat 21 de başlamaktadır.
Bu hafta. Halkevinde O Ka-
bcledlye' din isimli eser temsil edLlmek-Kerim t-edir. Yarından itibaren Çamurda Bir Zambak isimli temsile başlanacaktır. Bu temsiller ücretlidir. Fittiler 50 ve 75 rüşt ur._____________________
Amerikada Milletlerarası Cerrahî Kongresine iştirak ettikten sonra yurda Annen bir bayan doktorumuz orada tababetin ulaştığı tekâmül derecesini anlatırken hayranlığını şöyle ifade etmiş: «Biz tesadüfen yaşıyoruz, omlar tesadüfen ölüyorlar.»
Amerikalı dostlarımızın ne şekilde öldüklerini bilmiyorum amma bizim tesadüfen yasadığımız muhakkak. Bu tesadüf, yalnız tababet bakımından mı? Asla. Vücutça tam sıhhatte iken dahi yaşayışımız birçok tesadüflerin vardımına bağlı.
Meselâ sabahtan akşama kadar sokakta geçirdiğimiz zaman zarfında kurşun biliyle giden hır taksinin, yaya kaldırımına zıplıyan freni bozuk bir kamyonun. bin41 mek için basamağına ayayı basarken süratle hareket eyi den bir tramvay veya otobııİTj siin tekerlekleri altına yufN varlanmadan eve dönebilir-Q sek o günkü hayatımız tesadüflerin eseridir. Ç
Arası ra bindiğimiz oto-._ mehilin yol kenarındaki e-JjO lektrik direğine veya ağaca 0 çarpıp parçalanmaması te-> sadüfün cilvesidir.
Şehirlerarası nakliyatta ehliyetsiz veva sarhos şoför-1_ 1er elinde otuz, kırk kişilik'1-yolcu taşıyan otobüslerin «>» hendeğe yuvarlanmadan*^ menzile ulaşmaları tesadü-*U rün lûtfııdur. (D
Selıir içinde kuduz köpek-'K lerin saldırışına uğrama-mak icîn tesadüfün yardımı-1— mı muhtacız. O
Süt çocuğumuzun sağlığının korunması, ona içireceğimiz sütün tesadüfen mikropsuz olmasına bağlıdır.
Ağır hastamızın imdadına tesadüf yetişmezse doktorun yazdığı ilâcı eczanede bulmak imkânsızdır.
Kan kusan veremlinin hastanede bos yatak bulabilmesi tesadüfün pek ender bir tebessümüdür.
Sokakta temizlik işçilerinin süpürge savruntularm-dan çeşit çeşit hastalıklara r. tesadü-
e-
Türkiye - Ispanya boks maçları
Boks federasyonu başkanlığından:
ku-
Balıkpazarının mecrası
Balıkpazannda yer yer patlı-yarak o mtn'akayı telvis eden ana lâğımın mecrası Belediye tarafından açılmış ve yeniden yapılmasına başlanmıştır. Ay rica Baiıkpazannın ıslahı işleriyle de meşgul olunmaktadır
Her gün oüyük bir kalabalığın gelip geçtiği bu yer gerek kalabalıktan, gerekse satıcılardan kirlenmektedir. Belediye, burasının her gün tem İzletilme-
1 — 27/11/1949 ve 3 12 1949 günleri Spor ve Sergi sarayında yapılacak Türkiye İspanya ve İstanbul - Madrid boks maçlarında seyirciler, biletlerin arkasındaki plâna göre salona girecek ve yerlerini alacaklardır, j
2 — Basın ve Yayın genel müdürlüğü kartını hamli olan gazetecilerle Türkiye ve bölge birincileri müsabaka günleri sine karar vermiş ve iki gündür kartlarını ibraz ederek ıN» ka-, bu işe başlanmıştır,
Temlz'ik dan çeşit çeşit hs necra da yakjıl.mnıay işimiz nlollrrl». '___
pisindin yer humtiralan alacak işleri dekanı eder ve m( _____________ _____
aynı kapıdan salona girecek- yenilenirse, o bölgede pisliğin hin himmetidir, terdir
3 — İstanbulda çıkan günlük gazetelerle haftalık spor dergilerinin spor muharrirlerine münhasıran bu müsabakalar için ayrılan davetiyeler bugün saat 14 dc nitibaren 26 11/949 c umar Leşi günü saat 13 e kadar ilgili gazele ve dergilerin yazılı müracaatlerlyle bölge spor servisinden tevzi edilecektir. Keyfiyet alâkalıların bilgisine nulur.
küsmen önlenebileceği anlaşılmaktadır.
Sancak
töreni
İzmîrdeki haya alayına törenle sancak verildi
Şehrin göbeğinde, en kalabalık semtlerde patlayıcı ve parlayıcı madde imalâthaneleri tıarıl hani işlerken Sütlüce facialarının sık sık tekerrür etmemesini, yasılacak tesadüflerin sıyanetine borçluyuz.
Kıs «İdî: bazı okulların ve resmi dairelerin işgal ettikleri alışap binalarda sobalar vanacak yangına karşı tedbir alınması irin emirler verilecek, fakat tatbikatta bu dıı tanıamiyle tesadüfün himayesine terkedile-cek.
Yangın vukuunda itfaiyenin Terkos musluklarında su bulabilmesi tesadüfe bağlı.
Hâla ci f çimiz tarlaya tohum atarken sırtını tesadü-Widof dûn sabah Panamerikan ( fün göğsüne yaslıyor. Tesa-
' Bevo«-lu hastanesinde de kan servisi açılacak
Haydarpaşa Numune hastanesinde yeni bir kan servisi a-çıldığını yazmıştık. Şehrimizde İkinci bir kan verme istasyonunun d* Beyoğlu hastanesinde 5,1 açılmasına karar verilmiş ve hazırlıklara başlanmıştır, servis, ytl başında faaliyete çecektlr.___________
Üçüncü mevki yataklı vagonların işletilmesi meselbsi
Milletlerarası Yataklı Vagon-, lar Şirketi Müdür muavini M
Bu
ge-
uçağıyle şehrimize gelmiş ve hava meydanında kendisiyle görüşen gazetecilere Ankara?» giderek Ulaştırma Bakanlığı ve Devlet Demiryolları Umum müdürlüğü ile üçüncü mevki yataklı vagonların işletilmesi lşiıil görüşeceğini, dönüşte gazetecilerle daha uzun konuşmayı ü-mid ettiğini söylemiştir.
M Wldof devlet havayolları u-çağıyle Ankaraya hareket etmiştir- __________
Kumarda kazandığı paraları almak için (Turanı balta ile öldürenler yakalandı
1
mizaç uuıunaugu esnaaa geçe- ıınae siki turumu-»: ncı.ııx-sınac, vunuıurDuşKanı ismet înonu Heri tevkirhane gardiyanı Tev-'bugün öğleden sonra saklandı- ! tarafından gönderilen sancağı 1 flk Kıyarın evinde kumar oy- ğı yerde tutulmuş ve tevkif e- h»™ ir..»r„O‘i«..ı
onmaktadır. Cinayet günü Tu- dllmlştlr.
ran bir kaç kişi İle beraber Tev- ' Kaatil suçunu İnkâr ederek: flkln evinde kumar oynamış ve i «— Cinayeti ben yapmadım, | 400-500 lira kadar para kazan- “,jr-
mıştır. Vaktin geçmesiyle o ge-
1 ce orada kalan Turan, gardiyan
Tevfik tarafından başına, ve 0-muz kemiklerine balta ile vurulmak suretiyle öldürülmüştür. Budan sonra kaatil, ölüyü sürükllyerek civardaki ormanın | içinde hazırladığı çukura gömmüştür. Bu olaydan sonra kaatil işine devam etnılş ve cinayet kimse tarafından haber a-lınmaauştır.
Birgün akşama doğru orman içinde, üstüne yeni kesilmiş çalılarla örtülü bir kazıntıya rost-gelİnmiş ve cumhuriyet svacılığı ile jandarma komutanlığına haber verilmiştir Savcı ile jandarma komutanı vaka yerine giderek maktulün cesedini çıkartmışlardır. Maktulün yaraları belli İdi; vücudu parça parça olup, elbise He gömülmüş ve çukura oturtulmuş bir vazi-j hakkında ceza zabıtları tanzim Jyetteycü. [ edilmiştir.
Feke — ilçemizde bir cinayet Kaatil düne kadar işine dc-meydana çıkarılmıştır. Bundan vam etmekte iken rlr.ayet mey-yirnıl yedi gün önce Akkaya dana çıkınca kaçmıştır, köyünden Turan. Akbaşı, ilçe- Kaatil jandarmanın ekip ha-Emlzde bulunduğu esnada gece- ünde sıkı tarama'»: neticesinde’
İzmir 24 — Bugün G.izle mirde yapılan parlak bir törenle ha-ı va alayımıza sancak verilmiştir.
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü
düfen sel basmazsa, tesadüfen kuraklık olmazsa mahsul alacak.
Her aıı himayesine sığındığımız şu tesadüfler ortadan kalkıverse, maazallah, buyurun cenaze namazına!
Cemal Refik
flk Kıyarın evinde kumar oy- ğı yerde tutulmuş ve tevkif e- hava kuvvetleri komutanı orge-munaktadır. Cinayet günü Tu-. dllmlştir. I neral Zeki Doğan uçakla Anka-
Aziz Nesin beraet etti
Marko Paşa gazetesinde bükü ( metin mânevi şahsiyetini tahkir mahiyllnde yazı yazdığı iddia-siyle tevkif edilmiş bulunan muharrir Aziz Nesin'in bir müddettir Birinci ceza mahkemesinde yapılmakta olan du- j ruaması dün sona ermiş ve m ah keme, dâva mevzuu olan yazı- ı yi suç mahiyetinde görmediğin-! den. beraetine ve tahliyesine ka rar vermiştir.
Kaat.ll suçunu İnkâr ederek: radın getirmiştir.
«— Cinayeti ben yapmadım» | baltayı vurup öldüren Hakkı Sapmazdır» demiştir Suç ortak Iramdan Hüseyin Çakıroğlu Zeki Doğan, uçaktan indikten ve Hakkı Sapmaz tutuk olarak' sonra meydanda bulunan hava nezarete atılmış, Riistem İsmin alayına hitap ederek tnönünü-ı deki suç ortağı da bundan bir -’--*—••** müddet önce Develiye gittiğinden. tutulması için tel çekilmiştir. _
Otel ve lokantaların
Tören çok heyecanlı olmuştur. Hava Kuvvetleri komutanı

gönderdiği emanetin kutsiyet ve mânasını belirten bir konuşma yapmış, müteakiben şanlı san-cağımızı alay komutam albay Enver Akogluna tevdi etmiştir.
takmamalı.
Valiye teşekkür ederiz
Vali Prof, Falı reddi n Kerim, Köprü başını fiizulj iş--............................. e*'*"wl,no“'iin, bü-
•ıı.k, de kald.rma» eerek- ?uk b,r .k'sn”"' u I *>r N^ecrıvatııvm iMorıno Hıı
*
Hulâsa; Islahata

tır, Neşriyatıma üzerine bu işle meşgul olmuştur. Ken-j dişine teşekkür ederiz, çelme j (Vâ - Nü) ,
teftişi
Eminönü bölgesinde bugün başta kaymakam olduğu halde, 3 murakıp. 5 nahiye müdürü, 1 Belediye doktoru ve Belediye Başkomlserlnln İştirakiyle otel ve lokantaların sıkı şekilde temizlik ve hat bakımından kon-Lrollan yapılmıştır.
Aklama kadar devam eden kon trol l ar neticesinde birçok o-tel ve lokanta teftiş edilmiş. Belediye nizamlarına uygun hareket etmiyen müessese sahipleri
Belediyenin almak istediği yeni otobüsler
Otobüs İdaresi, otobüs işlet-
• meşini takviye ve yeniden 50 o-kon gresi l tohüs sipariş etmeğe karar ver-
Cemly etimiz fevkalâde kon-1 mlş ve firmalarla temaslara gresi 28 kasım'949 pazartesi geçmişti. Sonradan parasızlık günü saat 14.30 da cemiyetimiz yüzünden muvakkaten siparlş-lokalinde yapılacakttr azanın teşrifleri rica olunur.
GÜNDEM :
Yeni nizamname tasarısının müzakere ve kabulü.
Gazeteciler Cemiyeti
i
I
Albayın heyecanlı söylevinden sonra alay, şanlı sancağımızı dalgalandırarak bir geçit resmi yapmıştır.
Törende orgeneral Zeki Doğan, İzmir valLal Osman Sabrl Adal. belediye başkanı Reşat Leblebletoğiu, savcı Hamdı Ö-ner, tümgeneral İhsan Ealnor. tümgeneral Mustafa E rem, Hava tuman komutanı tuğgeneral Kemal Çolakoglu, tuğgeneral Cihangir Berk ve diğer yüksek rütben subaylar h&uı bulunmuştum
Devlet Bakanlığı
Genel Sekreterliği
Ankara 34 i Akşam) — Devlet Bakanlığı Genel Sekreterliğine tâyin edilmiş olan profe-
Sayın ler durdurulmuştu. Bazı maliyecilerin şehrin otobüs işleri için Marshall, yardımından istifade edilebileceğini Heri sürmeleri üzerine mesele alâkalılardı tetkike başlanmıştır.
idare, bu otobüsleri herhalde sipariş etmek niyet indedir-
Kemal Kovacı
Yargıtay üyeliğinden emekli sör Bürhan Zihni Sânus. asli Kemal Kovacı arkadaşımızın vazifesindeki iğlerinin çokluğu, bu defa Aşlr efendi caddesi, kendisine bu görevinde istediği I Türkiye hanında avukatlıkla kadar çalışmak imkânını vere- iştigale başladığını istihbar etmediğinden istifa etmşltlr. | tik. Şahsî ahlâk ve seciyesinin öğrendiğimize göre Devlet ( mûmtazlyeti nispetinde hukuki Bakanlığı Genel Sekreterliğine (bilgilerinin de mükemmeliyeti Dışişleri Bakanhğı iktisat ve herkesçe tanınmış olan arka* tlcaret dairesi umum müdürü daşımıza yeni m»") Hinde mu-Fattn Rüştü Zorlu getirilmiştir.‘ vaffakiyetler dileriz.
Sahi Te 4
S K 1 A M
25 Kasım 1949
Ü Z İ K
Şehir korosu konseri
Keman konseri

Mahkeme Koridorlarında
Saz başlayınca söz dürür!
ce! cn Koro.
21 Kasım 1949 günü Şehir Dram Tiyatrosunda mevsimin İlk Koro konserini dinledik. Şehir Korosunu İdare şet Muhlddln Sadak'b.
konserinin İki kısmı orasında İstanbul Konservatuarı öğretmenlerinden viyolonist Âli Sezin’in keman konseri vardı. Korodan dinlediğimiz eserler arasında Haydn'ın ıİhtiyar) t A- Mendelssolın’un IGül) n ve Sjçlliana’sı programın başında yer alıyordu. Bu giwi ses topluluğunun programına İlk defa giren bu eserleri Koro, düzenli bir çalışmanın olgun meyvaJa-n lezzetiyle dinleyicilere tattırdı. Şehrimizin övünülecek iki musiki teşekkülü var: Şehir Orkestrası ve Şehir Korosu.. Bu İki çalışkan kurumun faaliyetine yakından şahit olan-
laınıyacağız: Şehir Korosunun sesini İstanbul dışı yurd köşe-> lerine, hattâ sınır dışı mende-! ketlere işittirmek.. Bunu Istan-1 bul radyosu vasıtasile gerçek-1 leşUrebinriz. Şehir Korosunu' radyodan dinlemek İmkânını verecek olan İstanbul radyosu müdüründen ve mÛ2İk direktöründen de aynı ricada bulunamaz mıyız?
Viyolonist Âli Sezin bu müzik akşamına altı küçük parça ile iştirak etti. Kanaatimize göre' bu altı eser yerine bir sanat ( çalsaydı daha uygun, düşerdi. ‘ Fakat çeşitli -zevklere hitap eden ve anlayışla karşılanan bu küçük programın kazandığı başarıya şahit olduktan sonra, viyolonistin bu altı parçayı seçmesi isabet oldu, diyeceğimiz geliyor. Hakikatte Brahma'm
Melânezyada sünnet töreni
Melânezya kabilelerinin çoğunda sünnet âdeti vardır. Sünnet büyük törenle yapılır
üyeline yanından şanis pıan- guuyur. biuuiu-».
İar, bu konserlerin ne pahası- [valsl, M. de Falla'nın (Yola) sı
na mal olduklarım bilirler.fve W. Kroil’m «Banjo and Dinlediğimiz konser hakkın- Fidlle) 1 gibi parçalar dinleyi-da: «Sesler mükemmel imtizaç cinin kalb yoiunu, meselâ bir etmişti; birbiri içinde eriyen sonata nispetle, daha çabuk ve sesler-.. Nüanslarda kılı kırk daha kolay buluyorlar. Bu ba-yaran bir titizlik dikkati çeki- 'kundan viyolonist Âli Sezin*! yordu; Planislmo'dan haşlayan haklı bulmak gerek.. Paganlım toemetll ses dalgalan ha- nl'nln (Caprlce) ylni piyanosuz tinde kabaran c rcscendö'lan' dinlemeği tercih ederdik. Bü-dinledik- İlh » diye Koronun yük kemancının Cparice'leri, başarılarını belirtebiliriz. Fakat öyle sanıyoruz ki. her hangi eserin kanavası diyebileceğimiz bir süsten müstağni kalacak; bu vasıfların üstünde müzik değerde ve güzelliktedirler; | dilinde «İnterpretation» dediği- hattâ bu süs Kreîsler'in usta mlz eserin -ifade» ve «tefsir*' eliyle dahi konmuş olsa.- j ciheti var ki asıl bunu ------- *
mevzuu etmek grrek. Bu genç, programına koyduğu altı eser ses topluluğunun, eserin «dış» ı-' ve gerek bls olarak çaldığı parpa hükmettikten sonra «İç» ine Çalarla bize şunu anlatmış ol-nüfuz ettiğini görmek insana ^u: Bu viyolonist dalma çalı-dalıa büyük ve daha tatlı û- S*11 ve arayan bir sanatkârdır, mitler veriyor.- j ~ *
Brahmsm dört şarkısı ve hu- ,er flbl Kendisini öğretim sa-suslle Zoltan Kodtlly'nln beş hasına vakfettikten sonra, u-halk şarkısı Koronun her vakit, nunu eleyip eleğini asmak ka-içta göğsünü gere gere progra- bilinden kemanını bir köşeye mrna koyabileceği başarılı e-, almamıştır. En güç, en parlak serlerdir. Halkımız için yepye-, eserlerde. bazı kemancıların nl bir musiki olan, bol bol dls- yaptı&ı Pbi göz boyayıp dınle-sonancelann yer aldığı Ko- rielyi atlatmaklarda, ağır baş-dâl/nin türküleri her defasın- 11 ve efendice bir çalışma ter-da şiddetle alkışlanıyor. Bunu clh etmiştir. Viyolonistin, an-Macar halk melodisinin zevki- cak devamlı ve titiz bir çalış-mize uygunluğu ve yatanlığıyle ma ayakta tutabildiği bir izah edebiliriz. Bununla bera- tekniği var. Fakat Âli Gezin'in ber klâsik ve modern müzik 3anat İmkânlarını köstekleyen eserleri arasında halkın moden hir kusuru da var; Fazla heye-eserleri daha kolay kavradığı canı- Konserin İlk- parçasından itibaren sinirlerine musallat □-vermedi.!
Viyolonistin selâmeti ve biz dinlevi-ilerinin İstifadesi için sayın ÂH Sezîn'e haddimiz ol-mıyarak bir tavsiyede bulunacağız: Bir konser mevsimi boyunca kendisini bir kaç defa dinletsin. Bu suretle heyecanını yatıştırmak mümkün olacağını kuvvetle ümit ediyoruz. Piyanoda Ertrican Saydam, bu genç ve valili piyanist solist olmadığını hatolasaydı daha iyi olurdu Kemanın sesini örtecek kadar kuvvetli çaldığı anlar çok oldu. Eşlikte, gerekirse silinip İkinci plânda kalmakla müşterek eser mükemmelliğe erişmiş olur.
Fikri ÇİÇEKGÖLU

bahis Viyolonist ÂH Sezin gerek »m.' nroftramına kovJ"*~ *—
Tanıdığımız bir çok öğretmen-
ve benimsediği de bir hakikat-, tir; şimdiye kadar yapılan tec- 'arı trac °na aman rübeler bunu göstermiştir. |
Koro konserinin son tasamda armonize edilmiş dört halk ' türkümüz (Adnan Saygun ve Muhlddln Sadak tarafından ' armonize edilmiş türküleri
dinleyiciler taralından ıs- ' raria alkışlandı. Şiddetle alkışlanan ve tekrar ' ettirilen eserler arasında halk türkülerimizle Kod&iynln halk 1 türkülerinin bulunması dikkati çekmesi gereken bir hâdisedir. Halk, öz malını ve kendi zevkine uygun olanı kolaylıkla aytrd ediyor ve ısrarla İstiyor. Musikimizin alacağı istikameti daha açık ve daha vuzuhla gösteren bundan daha beliğ blıj misal olur mu?
Bu evsaftaki konserleri ha-1 zırlayıp halka sunan Şehir Ko- i tosu Şefi Muhlddln Sadak'ı' tebrik ederken bir tahminde bulunmaktan da kendimizi a-
Elen Güzel Sanatlar Opereti
Bu Akşam
SÜMER’de
Saat 21 de VAFTİSTİKOS
Melânezyada oğlan çocuklar bulûğa, erdiklerinde sünnet o-Iurlar, hatlâ yeni evlenmiş genç Icrin dahi ou ufak çocuklarla beraber sünnet oldukları vakittir; çünkü bu gibi sünnet düğünleri köylerde sonede bir defa olur, sünnet için kâfi derecede namzet bulunmadığından, bozan kabileler arasında bu merasim birkaç senede bir yapılmaktadır Bazı mıntakalarda ise erkekler sünnet olmazlar.
Sünnet olacak çocuklar ve namzetler icln derhal bir perhiz kuru başlar. Bu perhiz müddeti bittikten sonra çocukların analarının ağlıyarak attıktan naralar ve erkekler tarafından çalı demetleriyle okşanarak sünnet meydanına getirilirler. Bu meydanda «Balum* denilen a-cayip mahlûkun kulübesi bulunur. Bu kulübenin İnşasında hattâ köy kadınlarının buradan geçmeleri yasaktır; bu itibarla buralardan geçmek zaruretinde kalanlar bu saha ve kulübeyi görmemek şartiyle diğer yollardan dolaşmaları zaruridir. Bu acayip mahlûk bu kulübede bulunduğu müddetçe kadınların ve çocukların köyde kalmaları caiz değildir; bunlar köy haricinde kalıp orada bulunan kulübelerde ikamete mecburdurlar ve sünnet olacak gençleri görmeleri memnudur. Aksi takdirde acayip mahlûk onları öldürür.
Bu acayip mahlûk, kendisini, tamtamlarla yapılan gürültülerle ve buna karşı erkek çocukların cevap olarak çaldığı bambu flütü İle, varlığını köy halkına haber verir, kadınların bu suretle buralara yaklaşmasına imkân verilmez; veyahut yoldan dönerler.
Sünnet çocukları Balum denilen acayip mahlûkun kulübesine yaklaştıkları zaman. Bölümün kulübesine mide derler. Balum ismiyle çağırılarak dışarıya çıkması istenir ve ağaç düdüklerle, midyeden mamul borazanlarla gürültüler yapılır, Balum dışarı çıkacağını haber verdiği anda, erkekler ağlamayı andıran bir nevi şarkılar söyler ve domuzlar kurban edilir; bu suretle sünnet olan çocukların sıhhatine dualar edilir.
Kesilen parça yeniyor!
Kadınlara, Balum'un bu çocukları yuttuktan sonra, onları gene dünyaya sıhhatli ve mert cengâverler olarak getirdiği anlatılır. Hakikatte ise çocuklardan sünnette kesilen parça yenmektedir. Balum'un kaçmaması ve köy halkını taciz etmemesi İçin kulübesi İplerle bağlanır ve bu kulübenin içinde sünnet yapılır.
Kazara bir çocuk sünnet esnasında ölüıse, ruhunu domuzların aldıkları söylenir ve domuzların onu gene dünyaya ge-
Vu(uduna dürme yapılmış Mclânczyalı bir kadın
tlrecekleri. bildirilir. Sünnet a-mcliyesi bitlikten sonra bu
gençler ikinci br ziyafet verilin-ciye kadar kulübelerde kalmağa mecburdular. Bu suretle serbes olan gençler bir sıra halinde köye geri dönerler ve Ibu merasimi mütaakıp kendileri de ileride yapılacak sünnet merasiminde misafir olarak bulunabilirler.
Yeni Gine’de
Yeni Gincde «Karesau* adasında sünnet düğünleri daha karışık ve müşküldür. Sünnet olacak çocuklar, evvelâ denizde iyice yıkandıktan sonra köyün dışında kurulmuş olan kulübelerde ikamete mecbur tutulur ve hiçbir kimse ile temas edemezler. Karılan tarafından hazırlanan pemckleri, çocukların vaftiz babaları tarafından getirilir. Birinci gecede denizlerden gelerek ruhların yaklaştığı haberi gelir, deniz Hindistan ce*ı vizl .çalılariyle dövülür, düdükler çalınır ve deniz kenarına kumlar üzerine münhanl çizgiler çizilerek acayip mahlûkların denizden dışan çıktığı gösterilir, bu suretle kuyruk İzleri yapılırdı.
Acayip mahlûk köy dışında bulunan sihirbaz kulübesine gider. sünnet olacak çocuklar ertesi günü bu kulübeye de sevk-olun urlar.
Sünnet olacak çocuklar bu kulübenin önündeki meydanlığa vardıklarında, kulübenin I-çinden ruhla n canlandıran ve kuşlara benziyen maske» insanlar dışarı fırlarlar ve bu andan itibaren bu sünnet olacak çocuklar, hayatta balık ve kuş etlerini ancak bu sihirbaz kulübesinde yiyebilirler. Yırtıcı kuşlar, maskeli ruhlar — sihirbazlar — kulübelerinden dışarı fırladıktan sonra, sünnet olacak çocuklar üzerine hücum ederler I ve onları parçalıyacak bir şekilde meydanda zıplarlar, aralarında bir dövüşme tasvir eder-11er; bu gösteriş bittikten sonra 1 (Arkası 7 nci sah i f ede)
Maznun uzun boylu, iri yapılı, temiz giyimli, ellisine yakın bir adam. Oturduğu yerde göğsünü şişire şişire derin derin solumasından belli ki öfkesini hâlâ yenememiş. Bizim kasketli delikanlı karsısında bir müddet dolaştıktan sonra çekinerek yaklaştı.
— Geçmiş olsun, beyefendi. Üzüntülü görünüyorsunuz.
öfkeli bakışlarla tepeden aşağı süzerek sordu;
— Sen içki içer misin, delikanlı?
— Eh, arasıra elime geçerse fırsatı kaçırmam.
Ses birkaç perde yükseldi;
— Niçin içersin o- zıkkımı?
— Hiddetlenme, amca bey. İçkinin tiryakisi değilim ben.
— Onu sormuyorum, efendi oğlum. İçkiyi ne maksatla içersin? Yani neşelenmek için mi, voksa somurtmak için mi içersin?
— Kararında içtiğim için neselenirm; somurtacak kadar içmem ki.
— Ha şöyle. İçki dediğin neşelenmek için içilir- Simdi bir sual daha sorayım sana: Rakıyı evde mi içersin, meyhanede mi?
— Nerede bulursam orada içerim.
— İşte bu olmadı. Rakı dediğin meyhanede içilir. Evde içmenin zevki yoktur. Meyhanenin kendine mahsus bir havası vardır. Fazla kaçırmamak şartiyle içtikçe neşelenir insan. Ben de her akşam içmem, fakat canım içmek istediği zaman meyhaneye giderim.
— Afiyet şeker olsun, Allah neşenizi arttırsın, amca bey.
Efendi amcanın gür kaşları çatıldı;
— Sus, sinirlendirme beni. Meyhanede neşe kaldı mı ki? İki kadelı rakı insanın burnundan geliyor.
— Neden öyle oluyor? Mezeleri mi beğenmiyorsunuz?
—- Saçmalama, oğlum. Ben meyhaneye meze yemek için değil, rakı içmek için giderim. Meze arzu edersem canımın istediğini dışarıdan alıp götürürüm.
— Meyhanede zevkinizi bozan nedir ya?
Kanşıda duran yüzü sarılı, zayıf adama bakarak dişlerini gıcırdattı.
— Su müziç mahlûka baksana. Bunlar sivrisinek gibi izac ediyorlar insanı. Yazın sivrisinekleri filit sıkarak kaçırıyoruz, şu müziç herifleri de meyhaneden kaçıracak bir ilâç bulunsa öyle sevineceğim ki.
— Ne yaptı o adam? Sarhoş olup kavga mı çıkardı?
— Hâşaaa.... Sarhoşluğun ne demek olduğunu bilirim ben. Sarhoşu kandırıp meyhaneden çıkarmak pek zor i bir İş değildir. Fakat şu he-J liflerden yakayı kurtarmak , imkânsız. Bir defa musallat j oldular mı, sakız gibi yapışıyorlar. Baksana, haddini bildirdim amma benim de | başım derde girdi, j — Kavga ettiniz demek? I — Herif kavgaya çanak ' tutuyor, azizim. Dün akşam
canım istedi, birkaç kadeh içmek için rasgele bir meyhaneye girdim. Evvelâ ses şada yoktu. Orada Tasladığım bir ahbapla karşı karşıya sohbet ederek demlenmeğe başladık. Biraz sonra şu herif koltuğunun altında kırık bir keman kutusiyle içeriye girdi, evvelâ koynundan çıkardığı büyücek bir kâğıdı duvara astı: (Saz başlayınca söz durur-». Sonra bizim masanın biraz ilerisindeki köşeye oturup kemanını çıkardı, akorda başladı. Teler cızırdadıkça tüylerim dikenleniyor, fakat dişimi sıkıp susuyorum. Derken e-fendim. fasıl başladı- Aman, ne fasıl, ne fasıl! Çatlak keman gıcırdıyor, herifin sesi ondan daha kerih Ölüye ağlar gibi iniltili bir hava tutturdu. Gene sabrettim, bir şey söylemedim. Onun ardından başka bir kasvet havası çöktü. Kemanı cazırdatarak; «Derdimin dermanı yok» diye inim İnim inledikçe içime sıkıntılar basıyor, nefesim tıkanıyor. Nihayet dayanamadım; ^Arkadaş, biz buraya dert iniltisi dinlemek için değil, iki kadeh içip neşelenmek için geldik. Neşe verici, gönül açıcı bir hava bilvorsan cal. yoksa gürültüyü kes. Kac kuruş istiyorsan vereyim de bizi rahat bırak» dedim. Herifin umurunda bile değil. Bîr taraftan rakı içiyor, bir taraftan inliyor. Gürültü çıkarmak istemediğim için herifin yakasuıı bıraktım, vanamdaki ahbapla sohbete koyuldum. Bu sefer kendisi sululuğa kalkmaz mı! Kemanı bıraktı, masaya bir yumruk vurup haykırdı: E-fendiler. görüyorsunuz ki şu levhada, saz başlayınca söz durur, diye yazılı. Ben burada fasıl yaparken sizin konuşmanız ayıptır. Terbiyesizliğin lüzumu yok. Sazdan anlamıyorsanız rakı paralarınızı ben vereyim de buradan defolunuz! •
Bu vaziyette benim yerimde sen ol da tahammül et le olmaz, böyle olur de-bakalım. «Ulan, saz faslı övmemle beraber yerimden fırladım, kemanı elinden kaptığım gibi...
Mübaşir seslendi, efendi amca sözünü, tamamlıvama-dı amma neticenin en olduğu kemancının yüzündeki sargılardan belli İdi!
Ce. Re.
klanbul B«İccUyo«I SohU Tiyatrosu Bb akşam Saat 20 de • ORAM KISMI BİR KOMİSER GELDİ Yazan: 3. B Prlestley Türkçesi: Prof, trfan Şahinbaş
KOMEDİ KISMİ
BEBEK
Yazan: Maurice Braddel, Ani ta Kart
Türkçesi: Hakkı Bigeç
MUAMMER KARACA OPERET)
Maksimde
Saat 20.30 da
RAKIM 185
Matineler: Ctımar tesi pazar 15 te
- 51 —
— Kannız mı dediniz?
— Evet. Çok sevimli, çok güzel bir kadın. Onunla barışmak istiyorum Bir an evvel yanına gitmek için yol masrafına ihtiyacım var.
O kısa boylu terzi hayretle Moris’in yüzüne bakıyordu:
— Maalesef Moris, dedi, size hiç bir suretle yardım edemem. Şu anda paraya fazla İhtiyacım var. Hem de niçin matmazel Artandan borç İstemiyorsunuz? Bileğinde altından Öyle kalın bir bilezik saati var ki. yalnız onun paraslle bütün dünyayı dolaşırsın-
Moris düşündü: «Evet adamın hakkı var. Bu da bir fikir. Neden Artandan para isteml-yeyim? Borç alır, sonra deririm »
Terziyi selâmladı, çıktı, da yine düşünceye daldı:
«Parayı mösyö Jorjdan rim... “
— Maalesef Moris dedi, yerinize çoktan başkasim aldım. Eonra sizi çok zayıflamış, çok hırpalanmış buldum. Artık elbiseler, arkanda eskisi gibi iyi durmaz. Hasla mıydınız yoksa?
Moris başını eğmiş, düşünüyordu- Adam sözüne devam etti:
— Geçen gün senin dostuna, o matmazele rasgcldlm.
— Sahi mi? Nerede gördünüz? Mösyö Mlchel?
— Parisle bulunan Jannette Mac Donald şerefine verilen bir mûsamerede. Seninki çok şişmanlamış, toplanmış. Arkasında son moda bir elbise, ba-şuıcla da Reboux modeli bir şapka vardı. Sesini tşltmesey-dim tanıyamıyacnktım.
— Ya. öyle demek?
— Mûsamerede şarkı söyledi. Doğrusu güzel sesi var.
Moris:
— Artık, dedi, onunla aramızda bir alâka kalmadı. Şimdi ben TLalyadakl karımın yanma dönmek İçin lâzım olan'yanma dön"**51 parayı arıyorum.
ISatın alınmış kalb
YAZAN LUCIANA PEVEMLU- ÇEVÎBEN NAZIM PUSAN
mahallesine gelmişti. Arkasından koşa koşa terzi yetişti, fikrini değiştirmişti:
—• Moris, dedi ben meşgul iken sen, bir müddet dükkânda kalır, müşterileri eder, onlarla pazarlık
Kabul elti, maaşı da
eltiler. Lâzım olan parayı bir kenara koyuncuya kadar terzinin yanında kaiftcaktı. Terzi:
— Haydi şimdi iç başına de-dL Moris bu yeni vazifesine hemen başladı.
kabul yapar
teshil

gön-
Yol-
iste-
Veyalıut yfne Artanı korkutur, altnm. Bu defa başıma çekici değil, bileğindeki saati fırlatacaktır, işin ehemmiyeti bir an evvel
'im-ktln

vm
Eienl, Adrianın karşısına o-turmuş, söylediklerini dikkatle —kanmın dinliyordu. Her İki kadın blri-ı yanına dÖn“biim,‘ktlrı.. birlerinin gözlerine bakmaktan
| Vurüye jurujc Si Hunorf' ceklnljortadk ¥,nıea odasın-
dakl mobllyeler, intizamla yerleştirilmiş, örtülmüştü. Adrla-nın arkasında açık gri bir elbise vardı, saçlarını alagarson kestirmişti. Elenlye:
— Sana karşı çok müteşekkirim, dedi. Her zaman bana yardımı esirgemedin. Ne demek istediğimi biliyorsun-
Elem, soğuk bir eda İle:
— Evet, dedi Fr-kat ben burada yine kalabilirdim. Ne de olsa birblrimisd görmek fırsatı olmazdı.
— Neden bunu söylüyorsun?
— çünkü benimle senli benli konuşmağa başladığın günden beri beni, başından atmak İçin bahane arıyorsun.
— Yanlış düşünüyorsun Ele-ni. Hem bütün ömrünü fabrika İslerine tahsis etmekte, o yorucu ve sıkıca buru lşierilc
uğraşmakta bir mâna yok değil mİ? Bekisin, gençsin, evrak arasında küflenir, ihtiyarlarsan sana yazık olur.
Eienl müstehziyane:
— Çok alicenapsın madam, dedi.
— Alayı bir tarafa bırak E-lerjL Hakkını, tamamen verdim, ihtimal sen bunun fazlasına lâyıksın. Bu para ile hayatını kurmağa bavlıyabilirsin. Eteninin, saçlarına dikkat ettiğini farketü:
— Nasıl buldun? Beğendin mi? dedi, berber pek kısa kesti. Saçlarımın çoğu zaten beyazlanın işti Onun için hepsini kül rengine boyadı.
Artık bu renkle bırakacağım. Böyle daha rahat ederim. Çünkü İkide birde berbere gitmek canımı sıkıyor. Berberin aslri
olmaktan dalma kaçınmak İstedim. İnsanı gençleştireyim derken daha fazla ihtiyarlatıyorlar değil mi?
— Hayır, madara. Bilâkis bn defa shd gençleştirmiş. Tenin pek gergin ve pembe. Yüzünde güller bitiyor.
— Ömrüm huzur İçinde geçiyor da ondan. Her akşam sekizde yatağa giriyorum. İçim rahat
Eienl etrafına bir göe. gezdirerek:
— Çok mükemmel bir iş yaptınız, madam. Bunu biliyorum.
— O kadar da parlak değil. Yalnız bir kenara milyonlar attım, bu para ömrümün sonuna kadar ben! ferih fahur geçindirir. Fabrikanın müstakbel işleri üzerinden de bir komisyonum, olacak ve eminim işler iyi gidecek. Bilhassa büyük bir yükü başımdan atmış oldum.
— İşsizlikten canmız siklimı-yncak mı?
Adria güldü:
— Sıkılmak mı? Hayatta yapılacak bir çok fevkalâde İşler bulunduğunu keşfettim. Seni temin ederim, sınılarak vakit
kalmıyor. Meselâ şehirde venl yaptırdığım evle meşgul olmak zevkli İnsana bu bile yeter. Görsen çok güzel bir ev Eienl benim için belki biraz büyük, mimarın biri, bana yardım e-dlyor. İnce ruhlu zevk sahibi, sempatik bir adam. Birbirimizle dost olduk
Biraz durakladıktan sonra sözüne devam etti:
— Artık bu evde oturamazdın». Bir çok sebepler var. Belki burada çok ıstırap çektim de ondan. İnsan çektiği ıstırapları düşündükçe içine fenalık geliyor değil mİ? Artık geriye dö-nemiyeceğinl. o ıstıraplara bir daha kanlanamıyacağını hissediyor. Bilhassa bu ev İçinde gördüğün şeylerin bir çoğunu ben seçmiş değilim. Bunun da büyük ehemmiyeti var. Bunları bir tarafa bırakalım. Sen gene arasıra gelir beni görürsün. Elcilinin birdenbire agbyacağı tuttu:
— Hayır, hayır geimlycceğim dedi. Birbirimizi aldatmıyahm. Beni bir daha görmek istemezsin, bunu biliyorum
(Arkası vata
Çin Hindistanında iç harb
Bir bomba patladı
Sükûn tesisi için yarım milyon askere lüzum var
İki kişi yaralandı, bir kişi öldü
İkinci Dünya harbinin sona erdiği zamandan bert Fransa Çin Hindistanında. her gün artan, güçlüklerle karşılaşmaktadır. Bu kıtanın en mühim parçası olan Viet Nam’da halkın büyük bir kısmı ayaklanmıştır. Başlarında Ho Chi Minh bulunan ayaklananlarla anlaşma için yapılan teşebbüsler hiç bir netice vermemiştir. Fransa bıınun üzerine bir taraftan askerî harekâtta bulunurken diğer taraftan Çin Hindlstammn eski hükümdarları Bao Dal yi buraya göndermiş, bunun halk üzerinde mânevi bir tesir yapacağını ummuştu- Halbuki beklenilen netice elde edilemedi. Hâdiselerin arkası kesilmiyor.
Cin komünistlerinin Çin Hindistan'ı hudutlarına yaklaşması endişeleri arttırmıştır. Bir İsviçre gazetesi bu münasebetle diyor ki:
125 bin Fransız askeri az miktarda yeril kıtalarla birlikte Çin Hindlstanında sükûne-j Un tesisine çalışıyor. Fransız askerleri, zahiren Viet Nam'ın büyük bir kısmını ellerinde tutuyorlar. Halbuki hakikatte bunlar yalnız büyük şehirlere hâkimdirler. Hattâ bunlar da, , meselâ Saigon'da bile vakit vakit bombalar patlıyor. |
Çin komünistlerinin Çin Hin- ( distanı hududuna yaklaşmaları. ( çete harbtnln artması, yeni
Fransız Kabinesinin bir mutavassıt aradığı şayiaları Çin
Hindistan meselesini Fransa-mn hususi bir dâvası ni m a ut an , çıkarmış, milletlerarası bir me-l, sele haline koymuştur.
Geçenlerde bir ajans telgrafı Hindistan hükümetinin Berin "e [ gönderdiği raporda Fransa'nın; Viet Nam politikasını tenkld ettiğini bildlriyordo. Bunun doğru olmadığı anlaşıldı. Raporu veren, bir kaç ay evvel t azledilen Çin Hindistam -yüksek komiserliği eski memurlarından biridir.
Mamafih vaziyet ciddidir, bir anlaşma şekil bulunmam ihtimali gün geçtikçe güçleşiyor-Yerll halk Fransız artık kurtarıcı göziyle yor. Ho Chi Minh müzaheret ediyor,
Fransa eski İmparator Bao. Daiyı iş başına getirmek sure-tlle bir tecrübede bulunmuş, I fakat bu tecrübe de neticesiz kalmıştır. Bunun İki sebebi vardır: 1 — Bao Dal halk tarafından sevilmiş değildir, 2 — Viet Minh’İ n karşı harekâtı yalnız bir istiklâl harbi değildir, aynı zamanda ihtilâlci ve İdeolojik bir harekettir. Ho Chi Mlnh'in etrafında gerçi komünist olmıyan-lar da vardı. Fakat şimdi bunlar uzaklaştırılmakta, Çin’de komünistlerin zaferi üzerine bu hareket gittikçe hızlanchnl-mak tadır.
Fransa’nın Bao Dal İdaresini tanıtmak için teşebbüsleri neticesiz katmıştır. Avustralya, Yeni Zelanda. Hindistan ve Filipin'ler bu idareyi tanımamışlardır. Çin Hin dışlanın dan gelen bir zabit diyor ki: ..Bao Dal hakkında halkın fikri sorulacak olursa bu zat katiyen ekseriyet kazanamaz. Esasen Bao Dai'n iş başına getirilmesinin biç bir şeyi halletmlye-ceğl daha evvel bildirilmişti.»
Çin komünistleri vaziyetlerini kuvvetlendirdikçe Çin, Hindistan! Fransa'yı alâkalandıran bir mesele olmak tün çıkarak Sovyet RuBya ile Amerika arasında bir mesele halini almaktadır Amerika şimdi Çin Hlndislanı İşlerine daha fazla alâka gösteriyor.
Çin’i komünistlere bıraktıktan sonra Çin Hindistan! Amerika için daha fazla ehemmiyet kâ- J sanmıştır. Amerika'nın Çin HJndsi tanına harb levazımı göndereceğinden bahsedilmiştir. Tahakkuk elmiş olmamakla beraber bunun ihtimali vardır.
Ho Chi Minh gün geçtikçe isteklerini arttırmakladır. Rad-yosiie ynptığı neşriyatta memleketi tamnmilf' kurtuluncaya kadar harbe devam edeceğini bildirmiştir. Ho Chi Mlnh'in | şimdi komünist Çin'in yardımı-' na dayandığı, buradan malzeme j
İskenderun 24 (Akşam) Reyhanlıda çok feci bir kaza oldu. Bahri İle Mehmet adlarındaki çocuklar, tarlada oynarlarken bir Fransız bombası bularak e-ve getirmişlerdir. Bir demir parçası zannettikleri bomba ile oynarlarken bomba patlamış. Bahri ve Mehmet ağır surette yaralanmışlardır. Orada bulunan Mahmut isminde birinin gözüne isabet eden misket parçası, beyninde seyrederek ölümüne sebep olmuştur.
Çin Hindistanını gösterir harita
beklediği anlaşılıyor.
Bugünkü vaziyet şudur: Ho Chi Minh’İ mağlûp etmek İçin 500 bin asker lâzımdır. Bu kadar kuvvet göndermek mümkün değildir. Diğer taraftan HO Chi Minh’de Fransız askerlerini mağlûp edebilecek gibi görünmüyor.
I şimdilik ortada bir hal çaresi vardır: Tavassut veya hakemlik... Birleşmiş Milletler Kurulunun bir müdahalesinden bahsediliyor- Fakat bunun. İçin iki tarafın verilecek karan kabul etmesi lâzımdır. Buna pek .imkân görülmüyor Şu halde 1 bugünkü harbin daha 117110 i müddet devam etmesi muhtemeldir.
Ankarada kızıl
Ankara M (Akşam) — An-karada 12 günde 45 kızıl vakası görülmüştür.
Erzincan ve Erzurum belediyelerine ikraz
Ankara 24 (Akşam) — Erzincan ve Erzurum belediyelerine üç milyon yüz bin lira İkraz e-dürnesl hakkındakı kanunun taksit sürelerinin 1955 ytlındaD başlamasına dair olan tasan Meclis gündemine alınmıştır. Tasarıya göre taksitin ödeme tarihi 1955 te başl.yacak ve e-şit taksitlerle 40 senede ödenecektir. Bu tasarıya komisyonda İstanbul Milletvekili Adnan A-dıvar muarız kalmış ve büyük bir tabiat hâdisesi İle karşılaşmış olan ErzLncana verilen paranın hibe edilmesi fikrini İleri sürmüştür.
öuffyAPA-b ±^,1
Halley, 35 »ene sonra tekrar gözükecek
İlk defa 1910 senesinde görülen Halley kuyruklu yıldızı, bundan 35 sene sonra, yani 1086 da tekrar görülecektir. Halley kuyruklu yılda, 1910 sonesinde görüldüğü vakit yıldızın zuhuru bazı kötü ve uğursuz vakalara sebep olacağı iddia edilmiş, ve hakikaten dört sene sonra birinci dünya harbi patlamıştı. Bu sebepten, şimdi bazı nikbin siyasetçiler üçüncü dünya harbinin tarifini 1986 o-larak göstermektedirler.
Halley kuyruklu yidızı çıplak gözle görülebilmektedir Yıldızın kuyruğu 18 milyon mil u-zunluğundadır.
İnşaat telefonu
Nevyork şehrinde İnşa edilmekte olan Birleşmiş Milletler Daimi merkezinde yapı İşlerine hız vermek gayesiyle bir inşaat telefon sistemi kurulmuştur.
inşaat yerinde milyonlarca basamakta iniş çıkşı bertaraf e-den bir telefon santralı tesis e-dilmiştlr. İnşaat idaresinin ta-! lebi üzerine santral memuru bl nanın herhangi bir kısmında bulunan bir ustaya veya herhangi bir kimseye yükseltici sis temile lüzumlu mesajı ulaştırabilmektedir. Böylece, 6,8 hektar lık arazi kaplıyan Birleşmiş Mil Jetler Daimi Merkez Binası ya pısında, İnşaat âmiriyle herkes arasında İrtibatı temin eden bir İnşaat telefon sistem! kullanılmak tadır.
Gel ir Vergisi hakkındaki müşküllerinizi bbbb Malıya Bakanlığı Baş Hukuk müşaviri SADIK ARDA
tarafından yazılan
Gelir Vergisi Kanunu
izahları
İsimli kitapta halledilmiş bulacaksınız. Tevzi yeri: Ankara-daAKBA, İstanbülda İNKUAP kitabevleridlr Her kitapçı-da bulunur.
iyi geçinen kan kocalar
askerine bakmı-1 rejimine |
Jll 1 tarihinde rafûdân tngiltcredE kurulan bir âdete göre, bir sene ve bir gün İyi geçinmiş olan karı ve kocaya domuz pastırması hediye e-dillr. Hediyeler verilmeden evvel, bir mahkeme huzurunda
tesbit edilir, kız ve erkek bekârlardan bir grup, evlilere muhtelif sualler sorar-
Rtslmde Essezte Dunmow şehrinde bu münasebetle kurulan mahkeme huzurunda 4 çift
Suriye mektupları
Suriye - İrak birleşmesi günün en mühim meselesidir. Gelecek haftaların mühim hâdiseler doğurması muhtemeldir
Şam'da bir sandık başuıda seçmenler bekleniyor, aşağıda ve sağda ilk defa rey veren kadın seçmenler
Şam (Husus! muhabirimizden! — Seçim kanunu mucibince kazanmak İçin seçmenlerin yüzde kırkının reyini almış olmak lâzımdır; ou nisap kasımın 15. 16 ve 17 nci ile 18 nel günlerinde bütün seçim mmta-kalarında — telgrafla da ar-zettiğimiz gibi 7 m m tak a müstesna — elde edilmiştir. 23 ka->$ımda bu 7 sandalya için seçime devam edilecektir.
Son sayımda Sııriyenin nüfusu: 3,600,000 olarak ilân edildi: müseecel seçmen sayısı: Bir milyon (bunların 10,000, kadarı ... İlk mektep şahadetnamesini! Yukarıda bahsi geçen ve nl=
haiz kadın seçmen):
H₺t 35.000 kişi bir mebus çıkarır: kurucular meclisindeki mebus sayısı: İH; bu seçmenler neticesinde lideri; hukukçu, eski muhaliflerden şimdiki İçişleri Bakanı genç faal Rüştü Kehya olan Şaab partisi 43 sandalye İle çoğunluk partisi oluyor: müstakillerin sayısı
ise (42) olmakla beraber bunlardan (20) sİ de yine Şaab hizbine meyyal olduğundan bu parti memleket mukadderatında baş rolü oynamağa namzettir.
sap kazanamıyan 7 sandalyenin de sağlanacağı tarih olan 23 kasımı takip eden İki üç gfın Zârfmda Bakanlar Kurulu saylavlara) listesini resmen ilân edecek ve aynı kararnamede de kurucular meclisinin toplantı tarihi bildirilecektir:
Seçim memleketin her tarafında umumiyetle sakin geçmiştir. Bir maktul ve 40 kadar yaralı olmuşsa da bu sayı, âdi günlerde âdi zabıta vukuatı sayısına yakın telâkki edildiğinden ehemmiyeti yoktur Seçimler cidden müdahalesiz ve (Arkası 8 mel şahifedcl
SUSANAN KABAUATLIflN
» HEYECAN Ajt VF MACERA ROMAN! ♦
rjtgh o foldan bahifhnek îst-ıljorurm
çanım biimemezLıkTen uet me u-n (e. Paçl» »
Cfcel Sltîıfe tteyılmı ıdı?
hq evet FakaT simdi ere (?ırrr Mokam boy* hada,' Z.fl'ia'-e-»rferîMir onu gürebil"’-
incitmediklerine dair yemin ettikleri, omuzlarda taşman iyi giyinmiş kan kocalar ve müsabakayı kazanan bir çiftle kendilerine hediye edilen domuz pastırması görülüyor-
SAPAM TON PEK ALApAMt CÖAirKV ■
ypn- —’—'
-TOMUtJ LLIflPEK KAÇMAÇ-A MPPAPPAK O-LAN PAOlA. KO&A filAZA OTELİNE
DöNDis 8V £>£PA . ALPIL-I TALİMAT UUH* KAPICI GtiiEK MİLE AfAKŞfLAD/^
BaifMivn marmazel Salaha ıjsçlniz ■ Mühen dit ne>-e -de ise şeiir.JitAndilini bukle-
Habeş İmparatoru Londra Hayvanat bahçesine küçük bir eşek hediye etmiştir Alacalı, nadir bir cinse mensup olan bu hayvan Adlsababadan Lonclraya uçakla nakledilmiştir. Yukarıda eşeği seyreden çocuklar görülüyor.
Created by free version of 2PDF
AKŞAM
25 Kasım 11/49
Sahtfe 6
Amerikada genç kızların çoğu bu okullara devam ederler
Zarafet ve cazibe
öğrenilen okullar
KucsK'nİtıtau^
İBTİçre tfergibindeu çeviren: B AK.SM.
— 3
dükleri tahsil ve edindikleri bilgi sadesinde bu İçleri banarı ile yapan bayanlardan istifade
Ordu için atonı bombanı ne kadar mühltn bir sLloh ts-e kadınlık için cazibe ve zarafet __ --------------
ayni derecede ehemmiyetlidir, ederler. Zarafet kolejleri denl-Anıerikall anneler yetişmekte t ' 1
olan kızlarına bir çok zorluklara bu silâh sayesinde galebe çatınabileceği hakkında telKin-lerde bulunurlar. Bizim AvrupalI kadınların erkekler için süslenip güzelleştikleri malûm İse do Atlantlgin öbür tarafındaki huriler bu işleri yalnız kendileri İçin yaptıklarını iddia ederler. Kim nt derse desin ihtişamlı Amerikan kadınları yanında bizim AvrupalI kadınların sönük ve gölgede kaldığı _. _
muhakkaktır. Bu hakikati tes- oldukları meselesi muhitte çok Hm etmek mecburiyetinde ka- büyük bir alâka uyandırır. Bu Um Avrupah kadınlar: Biz A- alâka Avrupada uluslararası merikalı kadınlar gibi sade spor maçlarımın uyandırdığı he-kendlsinl düşünen, bütün za- yecan »e ölçülebilecek dcrece-manlannı kendileri İçin sarfe- de büyüktür. Onun için Amerl-değlUz. ikada büyük bir müessese tara-yüksek fıadan (manken) olarak seçll-
len bu mekteplerde yetişen kızlardan bazılarının reklâm İçlerinde çalışmakta olmaları bu müesseselerin şöhret re kıymetlerine zarar vermez Çünkü gerek reklâm gerek bilim (man ken) İlk deyip geçtiğimiz ve Avrupada bani t aile kızlarının gördükleri vaatfeler Amerikada çok İyi ailelere mensup bayanların çok rağbet gösterdikleri mümtaz işlerdendir. Amerikada bir moda defilesi ve bu gibi defilelerde kimlerin neler giymiş
HKR ŞEKİLDE İTİMAT EDİLİR — Bir er kadını İyi bir aile nezdlnde dadılık veya ev ıji arıyor Harbiye. Al tın bakkal Çayır »kak No ıSOi Ho çere müracaat 310 — 1
SATILIK ALMAM PİYANOSU — iyi Vaziyette, Ç«|>rMt telli, içi ilam İr bir Alman piyanonu satılıklır. Beraat. Mllatpnya Cad. No. D. Her (ün I - IX 444—1
SATILIK STVL BALOM TAKIMI —
Ingiliz nıavun Bordo kadife kaplı dokuz parça telefon 81993 sabah I den evvel akşam ■ den sonra,
BOZKURT EMLÂK — FonCaHlda tramvay caddesinde 9.5 metre cephe 40 metre derinliğinde T katlı apartı-mana mOraadcIl kelepir arsanın metresi B lirııAr Telefon 83532
4X3 —
I
LİSE MEZUND — Askerli 2ini y*r>-mil bir *«1Ç 1» arıyor Az ücretle iler L|le çalışabilir. Akvamda «A B.Ca rumuzuna müracaat.
DAKTİLO ARANIYOR — Seri daktilo yazar bay veya bayan bir memura İhtiyaç vardır, isteklilerin Galata posta kutusu 1050 a y«( He müracaattan. 37U
SATILIK — Kontav bir fotofrul makinesi objeklU 1. 3. 3. bütilh t«-Cerruatık SİXTUS fotometre, ag-randiMlör. V. S. Panorama apnrliman Mele caddesi No. 39.9 TaksLm.
429 — 1
BOZKURT EMLÂK — FerlköyUnde
3 odalı 2 katlı evlerimiz I'IOOO Hradır.
4 III t odalı kiralık apartımanlarunu mevcut ve otomobil (atlılarımız devamdadır. Telefon 8X531.
424
DİKKAT — İpotek isleyenlere la-vasaut eder. Emlâk, arazi alım satımı ile vekâlet İşlerini kabul eden herkesin itimadını kazanmış olun Suhulet Emlâk Zarif Özalp Beyoilu Bfl-yükpormakkapı kösebaıı No. 4. Telefon; 42396. 78 • 24
BİR HANIMIN YEMEKLERİNİ YAPACAK — Ortn yasta, daün! bir aşçıya İhtiyaç vardır, isteklilerin Bü-yükada Çarkıfelek sokak 38 numaraya müracaatları. lOö —
ÇAML1CADA FEVKALADE MANZARALI SATILIK ARSA — Küçük Çamlıca, Subaşı. Acıbadem caddesine yakın. 150 metre cephesinde. İçinde kuyusu bulunan 10 dönümlük arsa satılıktır. Konuşmak İçin Tel: 33373, görmek için 2'1 No. ya müracaat,
414 — 2
deıi egoist mahluklar
Bizim onlarınkinden —
kültürümüz ve daha yüksek o- nıek İçin binlerce dolar sarfe-İMI kalbimiz bize kâfidir. de- derek bahsettiğimiz nıektepler-tnekledLrier. de zarif ve câzibell olmak tah-
Dlkkat edilirse Atlantiğln iki sili yapmış olmak kap etmek-yakasındaki cinsi lâtife men- ₺edir sup sekene arasında alttan al- Bir çok bayanlarda tatbiki ta bir mücadelenin devam edip zarafet ve cazibe »mî tedris o-gltmekte olduğu sezilmektedir, lunan bu mekteplere hayatını Amerikan kadınlarının bir kıs- kazanmak için bir meslek samında gördüğümüz zarif ve se- hibl olmak gayesi ile değil de, vlmll edâ ve Rita Hayworth diplomalı sosyete gülü yetişmek vâıi cinsi cazibe bunların hep- üzere girerler Programlarında sine tabiat tarafından doğuş- günün en son teknik seklilerine farmda lûtfolunmuş bahşa- moda, giyim, makıyaj ve kadın yi? değildir. Tabiat bu hu- sporlarına ait en son yenilikle-aubta fazla rcsmlyane hareket re çok yer verilen bu mektep-etnıemlştlr. Tabiatın bu hase- lerde bir kadının sosyete Içln-U cinsi lâtif üzerinde insan c- de bulunduğu zaman takmaca-Uyle de işliyerek İmkânın mü- ğı tabii ve sevimli vâz ve etvar saadesl nispetinde ilâveler yap- üzerinde bilhassa ehemmiyetle inak için mü esseler açmış olan durulur. Merdivenden İnerken Amerikan İş adamlarına yara- bir kızın alması gerekli şahane maktadır. Bazı fotoğraflar için, pozu benimsemesi gibi basit ve modellik yapmak veya meyda- ehemmiyetsiz görülen hareket-na getirilen modanın teşhiri 1er üzerindeki tecrübeler de dessasında (mankeni İlk etmek falarca tekrar ettirilir.
Amerikada çok kazanç temin Nefse itimad, tereddüt ve eden ehemmiyetli mesleklerdir, mahcubiyeti bir tarafa bırak-Bu sahalarda vazife alabil- mak ve şahane yürüyüşü âdet mek için bayanların bir çok haline getirine hususları mek-musraf iktihaın ederek bahset- tep müdavimlerinin zihinlerine tlğimlz müesseselerde uzun za- iyice yerleştirilir. Cazibe ve za- ~ Z
man talısil etmeleri icap et- rafetten olgunluk diploması a- OTOMOBI1_ acele satiuktir -inektedir. Çünkü böyle bir mek- I arak mektepten ayni anlar için Almak Miycnier 23379 tciefaoj mu-tepten geçmemiş olan bir ba- saçların ne kadar kısa kesilme- ] immUmi. ms
yan sadece güze! olmakla bir si lâzım geleceğini, kâhkiillerln fotoğraf objektifine doğru ba- alnın hangi tarafına sarkıtıldın artistik bir şekilde çevril- masının daha iyi yakışacağını ntfsi işini muvaffakiyetle başa- şeftali pembesi ten renginin ramıyacağı gibi insanı teshir e- hangi renk rujla temin oluna-den tatlı gülüşlerin içten gelir-, bileceğini kestirmek işten bile mişçeslne tabii bir tarzda ya- değildir.
num.5ım da pek betaramz. | el0 uk,lm ,„prkkl>„n,„
Birçok fabrikalar reklâm iş- her gün. tekrarladığı «Daima le.i İçin yaratılışları bakımın- güler yüzlü ol!» hikmeti de' dan bu hususta pek parlak bir mektep tahsili sırasında tale-şansa mâlik olmakla beraber .beye behemehal hazmeltiril-bu çeşitten mekteplerde gör- miş otan bir esastır
SATILIK BOŞ EV — Beyofclu Bülbül sokak No. 18. İki mutfak, bes oda. tam konfor Bahçe ve sarnıç da var. içindekilere müracaat
KELEPİR SATILIK ARSA — Cihangir camisinin yatımda denişe nasır 300 raJ 3 arza, Müracaat yeri Taksim Abdüllıaklıâmlt caddesi Blren Ap. kapıcı İsmail. 412 — 1
— 2
SATILIK APARTIMAN - Şehzade-bnçinda Milli sinema arkasında 35 bin lira. Müracaat: İstanbul Yenıpos-tane caddesi No. 19 Yazı makineci Fevzi. 401 — 2
TECRÜBELİ DADI ARANIYOR -Bir yadındaki çocuğa bakacak ve te km il işlerini görecektir. İstanbul. Bahçekapıda Cermanya hanında 4-S numaraya mürc.ıat. 379
— İ
KAHVEHANE SATIŞi - MtlÇtçrlsi bol .kazancı iyi bir kahvehane azimet dolaytsıyle devren verilecektir. Meslekten anlayanla ortaklık da yapılır. Aksaray Atatürk bulvarı Doğu kıraathanesine müracaat, 282
POSTA VE YAZIHANE İÇLERİNDE ÇALIŞACAK — 14 - ıs yaslarında bir hlt bir erkek çocuk aranıyor. Sirkeci Kafkas Geçidi 3fl 3?Ş — 1
TEZGAHTAR BAYAN AKANI-YOR — Kitap evinde çalışacak yardımcı tetgıUttar »Ûnacûklır Ankara Cad. No. 85. İstanbul. 30Ş —
YALNIZ BİR BAYIN — Er islerine nezaret edecek bir bayan aranıyor. Her aksam 7 - 8 arasında Beyazıt Tiyatro caddeni Azık apartıman 43 No. ya müracaat. (27 —
*1 S VTI VVESYA)]
DOKUMA FABRİKALARI İÇİM — I Her nevi kâğıt masura yapan otoına-. tik makine yeriyle Veya yersiz SatıLlk-tir. MUraeiut: Fincancılar Mahmudiye
AZİMET DOLAY1SİYLE - Bcyog kinurt iyi bir yerludokallnrı ayrılmış apariıman seklinde altı kat kâgir bina acele satılıktır. Talipledir 42396 ya telefonla müracaat. 281 — I
İNŞAAT YAPTIRACAKLARA — Her nevi Irsaal. tamirat. UidiMI teminatlı olarak yapılır. Paraca Oramı kolaylık gOıterlIlr. Telelon. (0884 Ga-lata PcrşenlM oararı Arslâh han kat: tıB. 723 - 6
SATILIK EV — Çubukluda Rıfat Pa»a sokak No. 10. 8 oda. hamam, mutfak, çamaşırlık. maa bahçe ehven fiatle satılık ev MOcacaat: Kanlıca Hisar caddesi W No bay İbrahim.
SATILIK BÜYÜK BİNA — Otel han pansiyona müsait manzara hava 17 oda 4 dükkân ÇarıSıktıpı Hüseyln-çığa Cami sokak 10 No ya.
319
1204» LİRAYA 19 ODALI İRAT— BeşlktaşU Boğa nsıır 4 katlı, havadar, güneşli, elektrik, terkos. kuyu, her katta ayrı helâ ve sofalar, tramvay. otobüse 3 dakika, Hamidiye Çeş-mcainc 50 metre dâire daire kiralanmağa elverişli bol Irattı, Kılıçall Don-çel 4 numaralı ev acele satılıktır. Mürcaat Kadıköy Yeldcğırıııen Urun-hâfiz W numarada Bolkal,
419 — 9
İNŞAAT SAHİPLERİNE MÜJDE — Ramide kâin tuğla harmanı tasfiye edileceğinden mevcut tuğlalar ucuz fialle acele satılıktır. Harman dahi, ti senelik ruhsat! le beraber, devren kiralıktır. Müracaat: Galata. Necati Bey Cad, No I5S Tel. 42103
414 — S
KÜÇUKYALIDA — Trene bir dakika bütün Adalara hâkim eski Bui-dat caddesinde U No, lı evler satılıktır. Müraenşt Küçükyatıda Mustafa Erelveleke Telefon 50120
411
— 1
i
SATILIK ARSA — Bostancıda asfalt yanında 120 m2 arsa İnimi veya kamyonla tebdil edilir. Müracaat Üsküdar Iskeleiirıde benzinci Mitlıat Zorlu. Telefon: 60597. 4Û2 — 1
KİRALIK APARTIMAN — Güzel ■nunzara. mutedil hava. lüzumlu konfor. tramvaya, ölebilir, vapura yakın uygun tora. Mdracaal Arr.avulköy AkmUbumu Boyalıkl^k ınkak No 7fl Alt kal 432 —
BEBEKTE KtRALIK APAHT1-MAN — öç Nif İM»1 banyo, ha- vagazı ve elcklrltl bulunan bir daire kiralıktır. Müracaat Bebek tramvay caddcai No 3«. Tel: 3B/S «338 m — 1
DEVREN S ATILIK DÜKKÂN — Şehudebafi caddtMnde «nemalar yânında mcpıur kuru kâhv«l ve tü-tüncö dûkkinı azimet dvlayıziyle uygun fiatle »»tılıfctır. Adreı sehzade-buıı No. 83 e mtlracaa 4» — 3
ARSASI FlATÎNE SATILIK BOS TESLİM İKİ EV — Teşvikiye Fırın caddeıl İl No. 7 odalı bahçeli man-raralı lamirsızdir. DlCerl Çdlşlkafrid* HUscyiıtaBa mahallcalrıde Cami «akak No. 12. 8 odalıdır. Yukardakl adrese mllracaal. 425 3
DİKKAT: — Emlâk almak, satmak, inikat, '.amiral, kiraya vermek, ktru-Jumak. bilumum ihtiyaçlarınızı karşılayacak olan dürül! müessese Dofan İS. Mu sokak 25 numaraya oflrama-nız menfaatiniz icabıdır 381
KİRALIK DAİRE — Bej Odalı konforlu bir daire kiralıktır Telefon 23035 CaŞaloglu Çatalçesme sokak No. 44. 371
KİRALIK KAT - Kadıköy Cevizlik Emlnbey sokağı 30 numaralı bahçe içindeki apatlımamn bol güneşti, havadar Uç oda ve mutlaktan ibaret mUalaklt alt kat dairesi 90 liraya kiralıktır. Aynı apartımanın üçüncü katına müracaat. 504 — 1
KISIKLI — Nam ar gâh civarında İki bostan kuyulu asri ahırları Hizmetçi
odalı onbej dönüm arazi satılıktır. Kışıklıda emekli bahriyeli Ali Deniz ALPA müracaat. 2öt - — S
SATILIK AHŞAP EV — AC kare bahçe fidan lılc güllük iki katlı dört büyült oda. iki büyük hol. katlarda helılııı. iki kuyusu, elektriği verdir. İçindekilere müracaat, Aksaray Horhor caddesi Ragıpbey sokak No. 4. 36» - 1
SATILIK APARTIMAN - ÇarnW tramvayına on ndun, betonarme bodrum hariç Üç kal beser oda. 60 bln lira. Kadıköy Altıyol kahvesinde Muatalaya. N»
SATILIK DÜKKÂN - ArMVUlkoy t ram vay caddesi 81 No nalbur dükkân ve malzeme! inşa iye devren satılıktır. Dükkana mOracat J»72 — 1
SATILIK EV ARANIYOR - Kadl-köyün Mühürdar. Bahariye Moda, semtleriyle rıhtım tülü ve civarındaki mahallerde ve İstanbul semtinin de Fındıklıdan Bejiktaaa. Sultanili-metten Akaaraya kadar olan muhitlerinde 4 - ii odalı tv veya b • T Odalı iki katlı apnrtıınnn tipi sanlık ev is-lıyorunı. Mtirjcaat- Kadıköy posta
■tını I1M ■ BU HIR
U>
MB YAĞLI BOYA TABLO MERAKLILARINA MÜJDE ;
Emsalsiz bir tablo koleksiyonu satılıyor, önümüzdeki pa -2ar günü Taksimde Aydede caddesinde 10 No. lı Ülkü apartmanında icra edilecek satışta mevcut müze müdürü mer-num Hamdi beyin. Şevket Dağın, Bahriyeli İsmail Hakkı’-nın. Samiııln. Ayvazovskinin. ve diğer meşhur ressamların yağlı bvya emsallsiz tablo koleksiyonunun, en güzel eşyaların teferuatlı mezat ilânı yarınki nüshamızda behemehal okuyunuz. Fâzla tafsilât İçin A Bablkyan'a müracaat Tel: 41221'
Bir Aşk Gecesi
Yazan: Karen Btamson Tercüme eden; Vâ - Nû
L----Tefrika No. 38
•— Sen beni evvelki gibi sevmiyorsun!* — diyordu.
Aman Allahım! Bu yeknasak cümle, insana kaç defa tekrarlanır? Buna rağmen, genç avukat, eski metresine karşı mümkün olduğu derecede müşfik davranıyordu. Malesef, seven bir kadının âşığındaki aşk ve alâkayı ölçmek İçin, âdetâ görünmez bir âleti vardır. Kadınlar, sahte şefkat ve muhabbet tezahürlerlle körleşmezler.
Ruban bu derece kuvvetli o-• lan ve mazideki her kötü şeyi unutmuş bulunan bu Rus kadını, unutmak sırrını ona da öğret eb ilse... Unutmak istiyor Jacqes! Unutmak... Bilhassa o küçük çocuğu unutmak .. Hummalı ve meyüz gözterlle bakan o küçük kızı! Zavallı hasla kızı Hayali, onu takip ediyordu Onunla zihnen me-^aul olmaksızın beş dakikası geçmiyordu.
Created by free version of 2PDF
tecrübeli yüksek küm OIS — Kârlı bir t* İçin sermayeli tak arıyor. Acele Aktım’ ahhlt» ı-ümuzuna mdracaM
Zayi — 13 Nisan 1949 tarihinde almış olduğum 640/210169 sayılı pasaportumu zayi etmiş olduğumdan ve yeninin! çıkaracağımdan eskisinin hükmü kalmadığını İlân ederim
Herant üslük
A. Salih Behlç Tüzmeo
ORDİNO KATİBİ — 174891 numaralı ordinomu kaybettim. Keyfiyeti kömür terzi müesse-sesine bilidririm- Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yok-
Ssi.r 4 — K.
ARSA SAHİPLERİNE — 2 od .4
mutfak hela hamam 3 blıı liraya 3 oda ı bin liraya evler Inpşatı. İstanbul Alemdar caddesi Gültıanc parkı krajısı 13/1- H. T. İnrjat »Itİtetl.
DEVREN SATILIK BAKKALİYE — iki kauınclı olup müşterini bol azimet dolayuiylc içindeki bütün mallan İle birlikte (5000i liraya satılıktır. Kurlu-luş Sinemköy Şalı
f,
SATILIK ARSA - Şuncliy
uddeııi Şapcınbakkal tramv:
39 No. 1u bir dönllm arsa
Müracaf Sasktnbakkal Karakol sokak 4/4 Fethi. 374 - I
SATILIK — »17 model Ianılmış Morla taksi ab caat: ÇemberlilU V«i ı'uva gidesi No. 2 ye.
Yl
KİRALIK DEPO — 2Ö0 M2 yeni betonarme üç kapılı büyük bir depo — ralıkUr. Su, elektrik mevcuttur, İs-tlyenler 23402 ye müracaat.
1115 —4
harbiye emlAk CADDESİNDE , SATILIK ARSA — 17 metre cepheli, ı- ı kâmlleıı denize nazır, 475 metrekare İnşaat rulısainamesl alınmış ara İlktir- Posta kutu 4M Ulanbut
KARAKOYUN İŞLEK YERİNDE — rnobltyeli bir yazıhane devren kiralıktır. Müracaat; Kapaâıçarii Kalpakçılar No. »» Saat 10 den sonra 32412 No. ya telefonla. S75
SATILIK YENİ LÜKS ÖTOMO
BİL — »4» snodcli Süper BulCk. M-civert kaloriler, vanuiâtör. dejiv-j rör, MUraeaaf itfaiye cadde*' No. 44 -----------------------------------
ikinci kat Fatih. 381 — | SATILIK APARTIMAN — Ankara-
----------------- ' - ' da Bahçcllevkrde on be-, bin lira f J.— .1- |jına ?Uj o(|lz bln lifjya
lıklır. Mur.-ıc.ul mektupla posta kutusu 5 Sıjlı Müh. İstanbulluya.
430
ACELE SATILIK YALI — Ileybcll-adada deniz sahili mükemmel manza-i rnlı kâgir Ay yıldız cad S8 No.lu yalı l dükkânlariyle satılıktır. LapalıçarşıtU Kuyumcular caddesi No. 49 a müracaat. S®1 — 7
KİRALIK YAZIHANELER
dalı 3-2 tek odalı yazıhaneler ayrıca 300 metrelik bir salon kiralıktır. Galata Veli Alemdar hanında Veli Alemdar yaaıhanealne müracaat.
m -34
EYUPTE — Sanayi mınllıkMinda t. CAdde üzerinde denize yakım yerde: 1 170 metrekare arsa üzerine 3.5 metre | ırtifaıuda bir bodrum ve dbtdcr metre irilfaında 3 kaili beton artne. elektrik ve tı-rkosu mevcut, fabrika ACELE SATILIK OTOMOBİL —' FIRSAT — Yertl Küçük ap b|r k4tı veya depo yapmağa müıalı yeni bir 937 model Ltnkpln işler variyette Ad- boş iki daireli. Beşiktaş Ihlamur Dere bina inşaatı bitmek Üzcredı res Osmanbey Pasaj taralında Bur- Cad. No. Ü& Bnlıaratçı Muynilere. için telefon No, 31132. lıaneddm Sol'a müracaat 410 —4 J92 —
[ Ateş devam etmekte vc dok-; lor hastalığı teşhis edememekteydi. Kız. göz göre zayıflıyordu. Ağzına bir şey koymayor. oyun oynamıyordu. Gülümsenıeği de unutmuştu.
Bütün bu levhalar ve düşünceler Jacques'ın zihninden geçtiği sırada, Tanya, gitmek üzere ayağa kalktı.
Avukat birdenbire önüne geçerek:
— Hemen gitmeyiniz, çok rica ederim.
Kadın, gülümsedi.
— Efendim, kâfi derecede o-turmadım mı? Fazla işgal ettiğimden özür bile dilemeğe hazırlanıyordum.
— Sizinle konuşmak, pek hoşuma gidiyor, madam. Hayatımın hayli güç... Bir devresinde-yim. Üzerime çok İş aldım Kâfi derecede uyuyamıyorum. Sinirle rlm iyi durumda değil. Affedi-
SATILIK KEMAN -marka nâdulc bir. kcnıaı (Stradıvarıüsı rümuzunı müracaat
XIRAL1K DAIRE - Taksim Park Otel dibinde, telefonlu ve mobllyelı 3 odalı daire kiralıktır. Tel 85118
I
— 2

SATILIK VEYA KİRALIK DEPO. ATELYE — Sin metre murabbat beri İzahat tonarmc her ı»e elverişli bina, ayrıca |7jo metre arsam ile birlikle. Tl. 40711 M — 1 müracaat 399 — 1
niz; Kendimi baş ağrılarından bahseden ihtiyar bir kıza benzettim. Sıhhi dununum sizi hiç İlgilendirmese gerektir
— Niçin, efendim? Niçin öyle söylüyorsunuz? Sız. beni alâkadar ediyorsunuz. — diye. Taıı ya, pek basit şeklide cevap verdi.
Jacques, devam etti:
— Saçma sapan izahatım ortasında diyeceklerimi de şaşırdım, En iyisi, benden değil, sizden bahsedelim... Sizinle daha fazla baş başa kalmak beni teskin ediyor,
Tanya, yerine tekrar oturdu.
— Bunlun öğrenmekle memnun oldum. Sizinle konuşmak benim de hoşuma gidiyor.
Genç avukat:
— Mersi* — dedi
Rus kadınının elini öptü.
— ... Demin bana bir cümle söylediniz, madam, dikkatime şiddetle çarptı: «Sevgili ölülerim. bent mesut görmekle me-sulturlar.» dediniz... Şimdiki hayatımızdan sonra başka bir hayatımız olacağına sahiden i-nanıyor musunuz?
Tanya gülmeğe başladı.
I —Ne tuhaf sual... Sanki bun-
dan şüphe edilebilirmiş gibi... Benim elimde delil bile var...
— Delil di?
— Evet... Vicdan azabım.
— Anlamıyorum... Vicdan azabınızın. ölümden sonraki hayatla ne münasebeti olabilir?
— Şu münasebeti var kİ, e-ğer. öltımden sonra da hayat devam etseydi, ne demeğe vicdan azabı çekecektik? içimizde bizi kamçıhyan acayip bir endişe var. Dimağımız ve bilgilerimiz. bizi, muhtelif şeyler yapmağa mezun kılıyor. Yaptık mı vicdan azabına yakalanıyoruz. İleriden korkumuz, İlerideki bir hayattan korkumuz olduğunu ispat eder.
Jacques. endişeli bir tebes-. sümle gülümsedi.
— Gerçi, katiyet ifade eden bir delil değil! — dedi.
— Bunu niçin böyle görüyorsunuz. biliyor musunuz? Çünkü siz garplılar, şehirlerde yığılmış, toplu oturuyorsunuz. Hassaslığınız kayboluyor Her şeyin başlangıcını unutuyorsunuz. Etrafınızdaki manzara, bir takım taş evlerdir. Sonra da. makineler... Bizler, dünyanın şark tarafında oturanlar, ta-
biate daha yakınız. Taşların, dağlara ait parçalar olduğunu biliyoruz. Evlerin kapılan, büyük ormanlarımızda biten a-ğaçlardı. Bunu da biliyoruz. Sizlerin zekânız, ihtimal bizimkinden üstündür; fakat bizler, sizden daha iptidai olmanın faikiyetine sahibiz. Yani insiyak ve sevkı tabiîlerimiz, sizinkinden üstündür. Bizim bir Allaha ihtiyacızım var. Allah vasıtasiyle her şeyi izah etmek arzusundayız. Meselâ ben, bir çiçeğe bakınca. «Öğrenmiş, bilmiş bulunurum.. Topraktan çıkan bir çiçeğin harikuladeliği1. Onu yaratmış bulunmanın zevki, artistik hasleti ve dehâsı... Sonra, yaşamak uğrunda mütemadiyen mücadele eden narin kafalı küçük bir böcek.,. Bütün bunları icadetmek ve tahakkuk ettirmek için, tasavvura sığmaz büyüklükle bir Allahın mevcudiyeti şarttır. Buna katiyen eminim. Sonra, kendimiz, düşüncelerimiz, meylilerimiz, aşklarımız, iyilik yapmak arzularımız, fenalıklarımız, pişmanlıklarımız... Canım, bütün bunlar, hiç yoktan yere nasıl mümkündür? İyiler nasıl mü-
kâfatsız,' fenalar nasıl müca-zalsız kalabilir? Her şeyin bir karşılığı vardır. Ya bu dünyada, ya öbür dünyada! Bunun böyle olduğunu ben biliyorum.
Kadın devam etil.
— Vicdan azaplarımızın, pişmanlıklarımızın da ne olduğunu size anlatayım: Sevgili ölülerimizin kulağımıza fısıldadıkları şeylerdir. Beni ikaz etmek, hatalarımızı tashih ettirmek istiyorlar. Sevgili ölülerimiz, dalma etrafımızdadırlar. Onlar, sadece, büyük seyahate bizden biraz evvel çıkmışlardır. Mesele bundan ibaret! İlk durakta bizi bekliyorlar. Yanlarına alacaklar. Yeni ülkelerde bize rehberlik edecekler... Çok defa bunun rüyasını görürüm. O ülkeler öyle bir güzelliktedir ki, biz fânilerin gözleri kamaşır.
Jacq,ues:
— Siz, tıpkı şairler gibi konuşuyorsunuz, madam! — dedi. — Hayalinizin genişliğinden dolayı size hayran kalıyorum, ölüm gibi çirkin bir şeyi ne güzel şekle soktunuz Halbuki ö-iüm, benim nazarımda pek çirkindir.
Neşeli konuşmak için gayret
şartedlyordu. Lâkin yüzü ıstırapla gerginleşiyordu.
Kadın, erkeğe baktı:
«— Cidden bu da bedbaht bir insan! —■ diye düşündü. — Hayatından bir vaka geçmiş. O-na ıstırap çektiriyor O vakanın ne olduğunu öğrensem... Çünkü bu adam bana pek sevimli göründü,»
Zaten Tanya. ıstııap çekmiş ve çeken herkesi sevimli bulurdu. Onlarla kendi arasında bir nevi akrabalık sezerdi. «Halbuki bahtiyarlar, hodbin insanlardır, Yalnız kendilerini ve öz çıkarlarını düşünüller.» Onun için, bahtiyarlardan nefret e-derdi. Bahtiyarlar, ona. bütün bu siyasi bâdireleraen evvelki kendi halini hatırlatırdı. Lâ-kayıt, zengin, arzu edilen, kaprisli... Kısacası, hodbin...
Harb. istilâ, ihtilâl, inkılâp, ona şifa, reha vermişti. Vaktiyle smaimadığı birçok şeyleri şimdi anlıyordu Kendi saadet içindeyken, başkalarının sefalet içinde yüzdüklerini öğrenmişti, Halbuki eskiden, böyle
(Arkası var)
25 Kısım 1949
AKŞAM
8ahlfe 7
Fransada malî
Heyecanla uyandım. Etrafım-1 vermek isterken karın ona Na-_ .>-------- —-u»------1—e- taj] n(jjnl takacak.
Evine hâkim olmak Isüyecek. Kaynananla da sık sık kavga edeceksin. İtiraz etmeğe cesaret etmlyeceksln. Kaynananı görmemek İçin sık sık evinden gaybubet edeceksin. Bu arada Valentin lüksü ve çılgın mas-raflariyle seni borçlara boğacak. Sen, ne sadar İktisat tavsiye edersen o durmadan daha fazla harcıyacak. Alacaklılar, sent’ takibedeceklerdlr. Hayatın hakiki bir cehennem olacaktır.
Bir akşam evine yorgun argın döndüğün zaman karınla kaynananı. merdiven başında seni pürhlddet bekler bulacaksın. Karın gözleri dönmüş bir halde:
— Herif! Bu saatte nereden geliyorsun, metresinden mİ? diye soracak? Sen de:
— Hayır Valentinim! Yemin ederim İd... diye cevap vermeğe başlarken kaynanan, yüzüne karşı:
Sus rezil, alçak! Kızımı öldürecek misin? diye avazı çıktığı kadar bağıracak, aranızda dehşetli bir kavga çıkacak. Onlar tarafından gölge gibi ta-kibedümeden bir adım bile a-tamıyacaksın. Dayanılmaz bir hayat!
Derken bîr gün kannın sana karşı çok nazik vç mültefit kesildiğini görecek ve bu beklenmedik değişikliksin, senin Valentinln aldatmakta olmasın-
da toplanmış ve siyahlar giymiş İnsanlardan biri tatlı bir sesle:
— Cesaret Trilla! Af hakkı n-dnki istidan reddedildi, dedi. Meseleyi derhal anladım. Zaten bunu bekliyordum da...
— Başka bir şey söyhycctğin var mı Trilla? diye sordular.
— Günahsızım. Beni idam etmekle cinayet lşüyeceksiniz, ervahını verdim,
Yatağımdan kalktım. Hafif aydınlanmış pencereye bakınca tüylerim diken diken oldu. Bana ikrani ettikleri sigara üe bir kadeh konyak, sinirlerimi kuvvetlendirdi.
— Nişanlım nasıldır? diye sordum.
— Zavallı kızcağız! Dün kederinden intihara kalkıştı. Son arzun nedir? diye sordular.
— Hatıratımı yazmak İstiyorum. dedim. Bu cevap Ue hem sonuna kadar cesur görünmek, hem de biraz vakit kazanmak İstiyordum, Beni hapishanenin avlusuna göt ür üp, kurulmuş Giyotin makinesini karşımda görünce:
— Günahsızım, suçsuzum Beni öldürmeyiniz diye haykırdım
Cellât bina yan gözle baka ve meşum makinesin! incelemeğe devam ederken birdenbire:
— Hay kör şeytan hay! Makinenin bıçağı bozuldu diyerek bana döndü:
— Biraz sonra tekrar gelmek
zahmetine katlanacaksınız affı- dan ileri geldiğini anlamakta ma dilerim, dedi. I gccikmfyeceksln.
Beni hapishanedeki hücreme Bu hal, sen! çileden çıkara-geri götürdüler. Biraz daha ya- cak. tabancanı kaptığın gibi şamaktan duyduğum aevlnçMıonu öldürmek İçin VolentlnLn heyecandan kafam sersemle- odasına koşacaksın. Dehşetli mışıl. | bir sahneden sonra o, korku-
Haptshane müdürünün em- sundan delirecek Sen de tam riyle gardiyan Trik. idam edl- yirmi yıl ona bakmağa mecbur.
îinceye kadar bana hücrede ar- I olacaksın. O, öldükten sonra kadaşlulc edecekti. Bu gardiyan, ’ fazla yorgunluktan ve uykusuz-esra ren giz ve anlaşılmaz bir tip-, laktan çıldırmak sırası sana ti. Bütün mahkûmlar, falcılık- gelecek. Baklyel ömrünü timar-taki maharetinden hayranlıkla hanede geçireceksin bahsediyorlardı. El falına ba- | Diğer hususlarda başına nakarat İnsanların başına gele- |hoş bir olay gelmıyecek. Sağ çekleri şayanı hayret bir’ Isa- kalsaydjn süreceğin hayat ise belle keşfedenmiş. Bilmem na- bu olacaktı.
sı! oldu, içimde onunla şaka-1 Falcı gardiyanın bu korkunç Taşmak arzusu uyandı, gülerek -------------- *-------
ona sordum:
— Benim istikbalimi de söy-liyebilir misiniz?
Büyük bir lâkaytli ve soğukkanlılıkla:
— Maalesef senin mukadderatın önceden beni oldu Fakat ısrar edersen sana bir şey ya-[ber vermeğe geldiler, pabilirim. Yani hayatta kalıp ’ * seni İdam cezasına mahkûm et-meseydiler istikbalinin ne olabileceğini söyliyebilirim.
Falcı gardiyanın bu teklifini sevinçle karşıladım. elimi açarak kendisine uzattım. Gardiyan Trik, avucumun İçine bakarak söylemeğe başladı;
— Valentin denilen bir kızla nişanlısın. İlkbaharda evlenecektiniz. Bu kızın gençliği, güzelliği. fakat fena bir huyu vardır Sen güzel Ve akıllı olmamakla beraber İyi kaibllsln. Kızdığın zamanlar canavar kesilir ve on insanı öldürebilirsin. Halbuki sakin iken karıncaya bile dokunmak İstemezsin.
Bir gün onunla evleneceksin. Karın dansı çok sever, dehşetli derecede müsriftir. Bu yüzden aranızda sık sık kavgalar olacak. Valentin hamile kalacak. Sen oğlan isterken o, kız doğuracak Sen kıza Zlzel ismini
kehaneti karşısında:
— Madem ki yaşasaydtm, böyle bir hayat sürecektim, îdam edilmekle ucuz kurtuldum desene... diye sevinçle haykırdın.
Tam o sırada İdam makinesinin tâmlri bittiğini bize ha-? Bu defa
idam sehpasına metin ve sakin adımlarla yürüdüm Yegâne I korkum Giyotin makinesinin bozulması ve idamımın gene geri kalması keyfiyeti idi.
Sehpaya çıkmışken hapishanenin avlusuna yıldırım süratiyle giren avukatımın gür sesi ortalığı çınlattı:
— Cellât dur! Trilla suçsuzdur.
Avukatım, masumiyetimi İspat etmişti. İdamdan kurtulmuştum.
Cellât ile yamakları, beni yarı baygın bir halde sehpadan aşağı İndirdiler. O zaman avukatla beraber ceza evine gelmiş olan nişanlım Valentin boynuma sarıldı ve bizi bekli-yen istikbalden habersiz:
— Sevgilim. Alaha şükür kurtuldun. İkimiz ne mesut bir hayat süreceğiz, diye sevinçle haykırdı.
Çeviren: A. HİI.ÂLİ
YILfcASI
KEŞİDEMİZ
( / CPENkÖYde
•• BİR
KÖŞK
(Baş tarafı I üncü sahifede derhal kulübelerine geri döner ve kulübelerini kapatırlar. Bunu mütaakıp sünnet olacak çocuklar birer birer deniz kenarındaki bir meydanlığa getirilirler, burada onlan İki erkek bekler, sünnet olacak çocuğun vaftiz babası çocuğu derhal İki elinden, geriye doğru tutar ve başı kabil olduğu kadar geriye doğru, önünde olandan bitenden haberi olmadan, sünnet e-dllir. Sünnet parçası bir karın- ; ca yuvasına veyahut toprağa , gömülür.
Ufak erkek çocukların tenasül âzasına bir delik deiinir, çocuklar sünnet cdllmelzer. Yalnız evli otan delikanlılarda, sihirli ' eve girmek Lstiyenler kati surette kesim suretiyle sünnet merasimi yapılır. Ameliye esnasında aksilik eden delikanlılar, mızrak ve hançerle tehdid olunarak sünnet edilmeğe razı edilirler. ' Aynı zamanda sünnetle bera- ‘ ber çocuklara ciddi nasihatlar verilir, bu merasimi gayet gizil tutmaları bilhassa tavsiye olu- . nur.
Sünnetten sonra...
Sünneti mütaakıp çocuklar ; derhal denizde yıkanırlar ve bu olaya kadar çıplak gezen çocuk- | lar, bu andan itibaren bir peş- , icmal gibi kalçaları ve tenasül âzasını örten bir bezi bellerine sararlar. Bunu mütaakıp sihirli j eve geri dönerler ve orada çocuğun vaftiz babası ou çocuk- ' lann bu merasim hitam bulun-cıya kadar, kadınlarla temas etmemeleri, badema kızlarla da oynamamaları, erkeklere küfretmemeleri sıkı sıkı ihtar olunur. Her bir çocuk İçin, sihirli evin karşısında, bir yatak serilir. Çocuklar burada güneşin yakıcı şuaları altında saatlerce yatmağa ve belkemeğe mecburdurlar. Bir müddet geçtikten sonra köpek ulumasını andıran bir düdük öter, çocuklar yattıkları yerlerde gözlerini açar ve konuşmağa başlarlar. Arada aynı zamanda Bambüs düdükleri İle de köyün içinde kadınlara, sünnet olanların, sihirbazın karnında oldukları İlân olunur ve birkaç saat sonra kurtulacakla-n bildirilir.
Çocuklar hu ezadan kurtulduktan sonra ormanın İçinden silâhlı İnsanlar çıkar ve yayla yenle yatan çocuğun sağ omuzunun yanına toprağa birer ok fırlatırlar. Bu, çocuğun derhal yerinden kalkması ve merasimin sona erdiği İşaretidir. Fakat bu suretle de merasim sona ermez
Güneş battıktan sonra sünnet olanlar ram nevinden Kal-pem denilen bir nevi ağacı keserler. Dallarını budarlar. Ağacın kabuğu soyulur ve ağaç siyah, kırmızı ve beyaz halkalarla boyanır. Sonra bu ağaç tüylerle ve saire İle süslenerek bir yere saplanır Bu kazığın her İki tarafına da birer kazık daha çakılır. Bunlar, ortadaki büyük kazığa hasırlar ve Hindistan cevizi yapraklan ve hasır örmelerle bağlanarak süslenir
Bu süslenme bittikten sonra sünnetliler bütün gece kabilelerinin bilumum şarkılarını soy-liyerek sabahı bulurlar ve sabahleyin güneş doğmağa başlayınca sihirli kulübeye çekilir, uyurlar Bu olaydan sonra köyden birkaç erkek gelir, dikilen bu süslü kazıklan yerinden söker ve üstündeki süs ve tüyleri alarak giderler,
Bâtıl itikatlar dolayısiyle bu sünnet merasimleriyle bağlı o-iarak lüzumundan fazla merasimler yapılır; bazan ağaçlardan elde edilen usare He köy meydanında büyüler yapılır veyahut da zıpkınlarla balık avlanır veyahut da kırmızı bir boya ve Hindistan cevizi yağından bir melhem ile saçlar boyanır veyahut bazı iyi kokulu ağaç ve çalı yapraklanndan vücuda sürmek için güzel kokular elde edilir. Bu kokular da merasimle vücuda sürülür, genç erkeklerin kızlara karşı şanslarının olması için büyüler yapılır.
ı
KAZANDIRABİLİR
EMLAK BANKASI!
Seyyar diplomasız dişçi savcılığa verild
Bir otomobilin içjpde ve sokak ortasında, gelip geçenlerden dişi ağrıyanların dişlerini çeken ve onlara çeşitli ilâçlar tavsiye eden diplomasız bir dişçi yakalanmıştır. Sağlık Müdürlüğüne getirilen bu zattan, lcrayi şanat etmesine müsaade edildiğine dair vesika sorulmuş ve böyle bir vesikası olmadığı anlaşılması üzerine, dişlerini çektiği kimselerin şahadeLlyle Bavcılıga sevkedilm İştir.
ve İktisadî güçlük
Kabineler değişiyor, fakat bu güçlüklerin hal imkânı bulunamıyor
Fransada mali ve iktisadi güçlük devam ediyor. Le Monde gazetesi bu münasebetle yazdığı bir makalede diyor ki:
Knblneler değişiyur, fakat İktisadî ve malî meseleler olduğu gibi ortada duruyor. Bidault hükümeti İşe başlar başlamaz bundan evvelkilerin maruz kaldıkları güçlüklerle karşılaşmıştır. Başlıca güçlük mali vaziyet ve bütçenin hazırlanması husu-sundadır. Kabinede muhtelif Bakanlar arasındaki ihtilâf güçlüğü arttırıyor. Her nazır kendi bütçesine dokunulmam asını istiyor, bütçede indirme yapmak lâzım gelince bunun, diğer bütçelerde olmasını Jleri sürüyor. Yeni kabine kurulduğu zaman Başbakanla başlıca Bakanların 1950 bütçesinin umumi hatları hakkında otsun anlaşmaya varmış olmadıkları'anlaşılıyor.
Yeni bütçe aşağı yukarı 1,500 milyar fraktır. 400 milyarı as- korkuluyor, keri masraflara alddir Diğer | Diğer taraftan hükümet me-devair tahsisatı 650 milyardır, murlan da bu primden Istifa-Bımun 240 milyarı harap olan de etmek İstiyorlar. Primin az 'yerlerin imarına dairdir. maaşlı memurlara da teşmili o
Mamafih Maliye ve Midi Sa- kadar çok masraflı olmıyacak-vunma Bakanlıkları her,üz an-|lır. fakat memur maaşıârı Işîn-iaşamamışlardır. Diğer taraftan de birçok güçlükler ve memur* 1949 senesinde 270 milyar tah- . *nr «m.>(«*.__
sisntı olan harap yerleri İmar Bakanlığı 1950 bütçesinde 380 | milyar istiyor, 240 r.ıllyan yeter I görmüyor. Başbakan bu hususta i alâkalı Bakanlarla görüşmüş- ı tür.
Maliye Bakanı, muhtelif Bakanlıklara verilecek tahsisat ne : olursa olsun, bütçenin umumi ; yekûnunun değişmemesini isti- t yor. Bu yekûnda bile masraf ' varidattan 260 milyar frank , fazladır. Açığın daha fazla olacağını, büğünfcü telimi nin fazla İyimser Olduğunu İddia edenler raftan vardır. | naylln
Bu vaziyet karşısında vergiler! büyük neticeler verecek gibi gö-arttırmak lazım geliyor. Fakat rünüyor.

İki mühim tebşir
Sular idaresi - Yollar idaresi
bu. hayatı yeniden pahalılaştı-racağjndan başka çareler aranıyor. Teknisyenler gündeliklerden alınan verginin, muamele resminin, şirketlerin te-mettüünden alınan verginin arttırılmasını İsliyorlar. Partilerin bir kısmı buna şiddetle itiraz ediyor. Her parti kendi programını ve mensuplarına karşı taahüdünü düşünüyor.
Gündelikler meselesinden dolayı hem mail, hem de siyasi güçlükler çıkması bekleniyor. Ayda 1& bin franktan az kazananlara fevkalâde bir prim verilmesi karan bugünkü güçlüğü muvakkaten ortadan kaldırmıştır. Bu prim müşterek mukaveleler yapılmasına lnllzaren muvakkat bir tedbirdir. Fakat bu mukavelelerin yapılması U-zun zamana ihtiyâç gösterdiğinden muvakkat primin daimi bir aylık halini almasından
’~r .sendikala riyle ihtilâfları vardır.
En mühim mesele hayat pa- 1 halılığının artması endişesidir. Bu takdirde bütün ücretleri arttırmak lâzım gelecektir. Buna mâni olmak İçin ithalât arttırılacaktır. Fakat şimendifer, havagazı ücretlerine zam yapılmasından vazgeçilecek midir? Vazgeçilirse şimendifer ve havagazı kumpanyalarına tahsisat vermek lâzım gelecektir. Yalnız milyar
şimendiferler İçin 3Û Icabeölyor. Diğer ta-mlllHeşllrlIınlş olan sa-açığı İktisadi ve siyasi
Çlıı'de demirli bulunduğu nehirden hareket ederek iki kıyıdaki bataryaların ateşine rağmen kurtulmaca muvaffak olan İngilterenin Amethtat kruvazörü Londra'ya y.elmlş, kruvazörün zabitleriyle mürettebatı şehrin sokaklarından gelmiştir. Londra halkı İki sıraya dizilerek bunları alkışlamıştır Yukarıda bu geçit resminden bir sahne görülüyor.
Son günlerin siyasi gürültüleri arasında Ankaradao alınan pek mühim bir haber l&yık olduğu ehemmiyeti alamamış gibi görünmektedir. Halbuki bu ha-1 herlerin mevzuu gerek bizzat kendisi Ve gerekse memleket kalkınması ve delalet ettiği zihniyet dolayısiyle memleket içte bütün lâf gurültü.'-ünden ve münakaşalardan kat kat fay-' dalıdır.
Bu habere nazaran Mı 11 etler-1 arası İmar bankasının da yar-
• dimi ile memlekette bir sular ' İdaresi kurulacak ve bir de ay-1 rica müstakil bir yollar idaresi 1 tesis edilecektir.
Amerikanın ve Milletlerarası bankanın da müzahereti Ue I memleketin esalı dertlerinden İkisine bu yolda birer bal şekli verilmesi memleketin İstikbali noktai nazarından fevkalâde ı mühimdir
Şimdiye kadar memleketin . birçok yerlerinde akıp giden ve , onlardan istifade etmesini bil-, mekiğimizden dolayı bize fayda . yerine zarar getiren suların, . bizde de — diğer müterakki | memleketlerde olduğu gibi — ! memleket halkına muhtelif cihetlerden faydası dokunacak bir hale getirilmesi çokta nberi bir zaruret halını almış buiunu-, yordu, ‘ Bunlardan civar erazly! fenni bir surette sulama tesisatı yapılarak kuraklıklardan kurtulmak İmkânı olduğu gibi da-. ha evvelce de bir baraj yapıia-I rak elektrik İstihsal etmek ve civar şehir ve kasabalarını tenvir ve yakın sâııayle kuvvel
• elektriklye temin eylemek kabildir.
Adana, konya, Karaman ovalarında olduğu gibi şark vUâ-1 yellerinde de birçok — şimdilik faydasız bir surette akan — sulardan civardaki yerlere hayat verebilecek şekilde istifade etmek mümkündür ! İşte hükümetin Meclise vermek üzere olduğu bir kanun lâythasiyle ıriemk-ket böyle müstakil bir sular idaresi kazanmak üzeredir.
Ayni suretle bir müstakil yol-I lar idaresi tesisini İstihdaf etmekte otan ikinci bir kanun projesi de Meclise verilmek üzeredir.
Bu ikinci projenin memleket itibarîyle nc kadar mühim ol- , duğunıı anlayabilmek İçin «Bir memleketin derece! medeniyetinin yollarının had ile ölçmek kabildir» düsturunu hatırlamak lcabeder. Bizde maalesef yol şebekesi şimdiye kadar ya askeri ihtiyaçlar İçin yapılmış ve yahut bazı vilâyetlerde arada bir tesadüf edilen yapıcı valilerin himmeti eseri kalmış yollardan ibaret İdi Yol yapmanın yanındaki tâmiratı mütemadi- x“~~’ -
ye meselesi ise hemen tama- 2'u bu Kanoc' hûnsachr.
men mclrük bir haldeydi ■ Bcyn| yoklur- 8Özler‘ Lepesmde-
Hnlbukl yol bir memleketin djF'
İktisadî hayatında olduğu ka-1 dar kültürel ve İçtimaî haya- ] tında da esas rolü oynıyan bir unsur vazlyetlndedlr j
ı Avrupada seyahat edenlerimizin gördükleri veçhile orada her yolun mütemadi nezareti ve hemen İlk görünen yerde tamiri işi ile meşgul blı teşkilât vardır Bu teşkilât sayesinde de yollar her tarafta muntazam bir durumda olmakta devam e-der. Bizde ise maalesef büyük masraflarla bir yol yapıldık-I tan sonra bunun tamirini ancak yolun tamamen bozulup işlemez bir hale gelmesine kadar tehir ederiz.
Bazı yerlerde ve meselâ İstanbul - Çekmece yolu üzerinde bu tâmiratı mütemadiye işçilerine mahsus olarak bizde de kârglr barakalar yapılmış olduğu görülür. Fakat bunlar meskûn olmadığından daha ertesi ay kapı ve pencereden vc ekseriya da damlarının kereste ve kiremitlerinden eser kal- Yukarıdan ıgaŞıyıu ı — Vrı«m maıştır- Oralara mütemadi tâ- üosiuiıjiı. a — T«rsi tiöjuimüj yUn-miral. amelesi koymamış olmak k,lll“ ‘ Kom|Ş yolu yunanın kubohall. fakat' 2 '7.'
.böyle umumi bir fayda İçin wro. j - Buneier. o - Kaydet -inşa edilmiş yerlere riayet et- | ufakta dciıi. i - Bir cins «b. h
, memek de tabii halkımızın ca-. *>AeJ4iiıjıcı - T««ı diuarcrvk.
Böyle mühim kalkınma teşkilâtlarında — bize dostça «M»* uzatmakta olan Amerikalıların I tecrübe ve bilgisinden İstifade edebilmek bizim için hakiki bir fırsattır.
Yalnız gönül arzu eder kİ bu söz konusu ettiğimiz iki teşekkül, şimdiye kadar iyi neticeler vermemiş olduğu âşikûr olan resmi devlet İşletmeleri şeklinde kırtasiyecilik ve memur bolluğuna ve zihniyetine boğulmıya-cak bir surette lertibedilsin. Bu hususla elimizde dediğimiz gibi Amerikalı dostlarımızın faydalı tecrübelerinden istifade etmek imkânlar, olduğu gibi başka memleketlerde çok-tanberi İşlemekte olan müesseslerin misalleri de vardır.
Maliye Bakanlığı, Sollar idaresi için şimdiye kadar kabul etmemiş olduğu bir prensip fedakârlığı yapacak imiş. Yani yollar için her hangi şekilde o-lursa olsu tahsil edilecek vergi ve rüsumun yalnız bu İdarenin ihtiyacatına sarf edilin esini kabul edecekmiş.
Bu fedakârlık, pistik iş çıkarmak bahsinde derpiş olunan yeni bir zihniyetin eseridir Binaenaleyh şimdiye kadar değiştirmemekte ısrar etmiş olduğumuz bazı prensiplerde yapılacak fedakârlıkların vücuda getireceği usullerle muhtelif memleket menfaatleri temin etmeğe muvaffak olacağımızda şüphe yoktur.
Hemen her fırsatta rasyonel çalışmadan bahseder dururuz-t RasyoneL çalışmanın diğer memleketlerde gitmiş olduğu vollar bizim İçin dc faydalı neticeler verecek yollardır. Bundan istifade etmeliyiz.
Bu yolda yapılacak birkaç müspet neticenin, bizim diğer devlet İktisadî teşekküllerinin de ünü ve rasyonel bir yola girmesi bahsinde bize faydalı olacağını ömldetmek doğru olur.
O. K. GÖK ENER
Yeni muhavvile merkezleri
Elektrik Tramvya İdaresinin Sllâhtarağadaki elektrik fabrikasını tevsi ve takviye etmekte olduğu malûmdur Bu sebeple şehrin muhtelif semtlerinde yeni muhavvile merkezleri kurulmaktadır. Bunlardan bilisi Zytinburnundu diğeri Kadıkö-yündedlr. Her biri altı yüzer bin liraya yapılan yeni merkezler yazın açılacaktır.
Hilkat garibesi
İskenderun 24 ı Akşam > — Tayyare meydanı sokağında o-turan Recebin karısı Asiye, bir hilkat garibesi doğurmuştur.

■jıışa edilmiş yerlere riayet eL- | memek de tabii halkımızın cır-.
OL MU ' Z1M1I -
\ lıil kısnuıun kabahati olmak- '
Bir Fransız heyeti Commandanl Charcot vapuru H Kutbuna hareket etmiştir. Noelden ewai Kutba vaemAğı ümiL eden heyet orada bir buçuk şene kalacaktır. Yukarıda heyeti götüren vapur hareket etmek üzere iken görülüyor.
Suldıuı u>&u 1 — Manyatlune >le telcin. î — İkilerden birer farla. 3 — Bir erkek adı. ( — Zer'edrml-ycn. 5 — Teni büyUk vilâyet, e — Kalemin bıusı - Senelik sadaka. ? — Kvem demir - Teni halkf ctefcıl. 8 — Tekrarlanma parça parça demektir - TcnU bıçak mnb Paşam, •> — Tersi bir nevi balo elbisesi. 10 — Şalısa mahsus - Talk değil.
ÇEÇEN BULMACANIN HALLİ
tan kurtulamaz.
Ümit ederiz kl yen! tasarlanan yollar ıdadesî bu acı tecrübeleri nazarı lüuara alarak bir taraftan yolları yapmakla beraber diğer taraftan da on-I Yukarıdan upgıya: ı - Knrmnııyc lann idame ve tamiri mesele- ’»• - — **'• 3 — Fucin. Name. ı -lerlnl göz önünde bulundururi;' 3 ~ Tlli Dlr- " ' ve fikri takıp ile temin eder- ' 7 ~ 8
Soldan oj».! 1 — Kafu|a»ı( • —
Aslatriyc. 3 — Rical. Lc. I — inltıft», ₺ — Aram. Atnl. (i — Nı. Adile. 7 — Yankılar, 8 — Oya. Roma, S — Lı-mt, Lav. İÜ — Atcsyakü.
Created by free version of 2PDF
ünhlfe R
* KŞAM
25 Kasım 1949
Suriye nı
(Bas tarafı 5 ncl sahifede) ’ tazyıkslz geçmiştir Bugünku rejimin kurucusu ve korucusu general Sami Hinnavl. ma iye'.i erkânı ite gerek seçimden evvel v- gerekse seçim günlerinde fırıl fırıl memleketin her tarafını dolaşmış, gezinle ve ordu mensuplarını seçim İşlerine karıştırmamağa muvaffak olmuştur. Umumiyetle kendisine karşı saygı beslenmektedir. (İstitrat - memlekette ordunun dört ay ara Ue iki darbe yapabilmesi genç askerleri bira» şımart nuştır. ıMeselâ bazın sinemalarda bilet alınırken bunların sıraya riayet etmlyerek tte kak* bilet almağa kalkışmaları veyahut tramvaylarda mevkilere İltimasla tanıdıkları yolcuları bilet parası vermeksizin oturttukları görülmektedir. Bununla beraber zaptu rapta ehemmiyet verenlerin ■ayısı, gençlik çağının tabii feveranlarına ve asabiliklerine kapılanlara nispetle pek çok iiıtündür.)
Eskiden (Şükrü Kuvvetli! nin başkanlık ettiği Vatani hizbi selimleri boykot etmiş idi. Halkın da seçimlere İştirak etmemesi için yaptığı kuvvetli propaganda en ziyade tesirini Şamda göstermiştir. Kazandığım yazdığımız- Şaab partisinin de teşkilâtı henüz tamamlanmış değildir. Hele gençlerin teşkilâtları hemen hemen yoktur. Bundan dolayı en kuvvetli sanıldıkları yerlerde meselâ (Hama). da dahi kazanamamışlar ve muhafazakâr - feo-dalistlere yenilmişlerdir. Şimdiki rejime muhalif olanların bazılarının Lübnana gidip türlü vasıtalarla bazı Lübnan matbuatını lâlıik Suriye hükümetine ve seçimlere karşı harekete geçirdikleri söylenmektedir. Gerçekten bu gazeteler seçimlerin tazyikle yapıldığını, Kabineye dahil partilerin açLk alınla gür sesle seçmenlerinin karşısına çıkıp iç ve dış politikada takip edecekleri yolu bildirmediklerini yazmaktadırlar Bu gazeteler sansür tarfaindan memlekette sattınlmamalrta-dır.
Müstakil nalrak adaylığını koymak niyetinde olan bir »at, beyanatında 'bu gece istihareye yatacağım. Mavi görürsem hayra, kırmızı görürsem şerre delâlet edeceğine niyet edeceğim Rüyamda mavi görürsem adaylığımı koyacağım.» demiş ve bir çok kişileri güldürmüş-tiir.
İlk mektep şahadetnamesini haiz, olmayıp da bunu şimdi İmtihanla elde etmek ve boylere adaylığını koymak hakkını kazanmak isteyen birisine de vilâyetteki imtihan heyeti coğrafyadan «kîirrelarz üzerinde kaç kıta vardır?» sualini sormuş, elli yaşındaki öğrenciden şu cevabı almıştır: (Asya. Asyayı Suğra. Filistin ve Mısır!
Kadınlardan ilkmektep şahadetnamesi ve reyi haiz olanların sayısı dokuz bin küsûr-dur. Bunlar İçin hususi seçim daireleri yapılmış ve erkeklerin bunların bulundukları yerlere girmeleri yasak edilmiştir. Kadınlar genç ve içtimai devrim taraftarı unsurlara rey verdilerse de bu da gençlik gruplarının yenlltislne mâni olamamıştır.
Suriye halk partisi (Hlzbul-Kavmu*-8uri> nin meşhur Lübnanlı lideri Autun Saade uyanla suçlandırılarak geçen (ommuş ay bıaşmda (Beyrut» ta mohakemeslz, müdafaasız kurşuna dizilmiş idi Bilâhare de 8 taraftarı daha İdam edilmiş idL Hüsnü Zaim bu »atı himaye vâdede rek Surlyeye davet etmiş, kendisine silâh ve mühimmat vermiş ve âzami müzaheret vâdetmlş idi. Halbuki sonradan kendi eliyle bu zatı verdiği şeref sözüne rağmen. sarayına davetle bir pusuya düşürmüş ve Lübnan zabıtasına teslim etmiş İdi. Bu kah-belik Suriyelileri can evinden vurmuş, haysiyet ve şereflerini sıfıra indirmiş İdi, Çiınkû An-tan Saade Lübnanda kalsaydı hayatlarını liderleri uğruna feda etmeğe hazır olduklarını bir çok defa fiilen İspat etmiş olan taraftarları Lübnan topraklarında senelerce gizlenebilirdi. Suriyeliler, Hüsnü Zazim tasfiye edildikten sonra. (Antun Saade) nin dul zevcesini Surl-yede izaz ve ikram etmişlerdir. Dul bayan Saade hâlen burstadır. Ve bu partinin yüzlerce wnç ve fakat gıyaben muhte-tf cezalara mahkûm olan men-.Miplarına fahri başkanlık etmektedir.
'ktupları
İşte Suriye halkı bir defa I kendi topraklarında cereyan etmiş olan bu utandırıcı facia- ( nin kefareti olmak üzere bu partiye mensup bir adayı, (t-sam al Mahayriı yi seçmişlerdir. Hattâ bu grupun. lAntun Saade) nin idamı İşinde baş mesul telâkki ettikleri Lübnan Başbakanı ( RAyazuMulh) a muziplik olsun diye (Lıam al Muhayri seçildi. Gözün aydın» i mealinde bir telgraf çektikleri de tevatüren söylenmektedir. |
Bugün seçimlerde kazanan-, lordan müstakil olanların evlerinde ve bir partiye mensup olanların İse parti merkezlerinde tebrikleri kabul ettiklerini gazetelerle ilâıı etndşlredir. Kazananların bazıları da hattâ gündüz bile elektrik ampul-lerlle evlerinin cephelerini donattıkları görülmektedir.
Suriye - Irak birleşmesi meselesi yalnız Suriyenin değil bütün Arap devletlerinin bu-, günlerde en önemli dâvasıdır Kurucular meclisi adayları bütün seçmenlerinin üzerinde yapacağı tesir hakkında tereddütte bulunmaları haseblle, bu dâva hakkında bugüne kadar müspet veya menfî bir rey ve bir fikir beyan etmekten çekinmişlerdir. Arap Birliği hâlen uyuşuk bir haldedir. Filistin mağlubiyeti karasını hâlâ yüzünden silememiştlr. Bugüne kadar bu Birliğin yaptığı yegâne İş, bol bol lâf atmak ve hiç maddi bir müeyyidesi olmayan vâitlerde bulunmak olmuştur. Suriye haklı olarak bu Birliğin can evt telâkki edilmektedir. Buradan bu birelş-meğe ait çıkacak müspet ve hemen tatbik sahasına çıkan bir karar, bu uyuşukluğu giderecek ve diğer Arap devletlerini uyandırıp siyasetlerini yeni bşatan objektif bir tarzda gözden geçirmeğe ve bir karar vermeğe İcbar edecektir Gelecek haftaların yalnız Suriye için değil bütün Arap develtlerl için mühim, esaslı vakalara gebe olacağı muhakkaktır.
Şakır ÇEÇEN
RADYO
İSTANBUL RADYOSU
12.51 Açılış w program.
13,W HaOerter.
13,»S Halil ar» mUzkgif Pl.l. 1120 Dana mte>*ı (Pl.l
13.N Şarkılar ve türkOlar. Okuyan: LQUı Güneri.
11,39 Serbos aaal
14.45 Hafif orite,İralardan çeçlUl melodiler (Pl >.
15.0» Program ve kapanış.
17.57 Açılış ve program. 18.00 Dans müziği (Pl. .
18. » Piyano soloları (PLİ.
18.15 Çeşiui luftf mfttlk (Pl > , 1900 Haberler.
19.15 Halil aru miniği (Plj.
19. » Radyo Sen (om vtkestran kon-
seri.
29.00 Dinleyici istekleri (Türk mü-
20.15 Hatif orkestralardan çeşitli me-JndLier (PL>,
20. » Ud soloları. Çalan: Şerit Mu-
hıddın Targan.
30.45 Opera aryaları (Pl.l.
21.00 W, A- Morart «B»e küçült akşam müriiı-
21.15 Fasıl «Mahur IaaK>.
31.59 Sark» ve türküler (4U.
22,00 Konçertolar İPİ l
32,33 Varyete mUrlÇı m».
22.45 Haberler.
23.00 Dana mau*« (Pl_
23.30 Pruğram ve kapaıuş.
ANKARA RADYOSU
Akşam progımı
17.58 Açılı} ve program
18.00 M. S ayarı ve tnceaar Beyatt Araban faslı». .
18» Konulma
İŞ,45 Ffllra yıldnları söyldyor (PLİ. 19.00 M. S. ayan ve Haberler
19.15 Geçmişte Bugün
19.» Varyete müzikleri (Pil.
19.35 Konuşma: (Maliye Bakanlı*! adınaı
19.50 Şarkılar.
20.15 Radyo GaseteM. ,
».30 Şerbet Saat.
M.3S Tarihi Türk mürl*L
21.05 Konuşma: (Pusla kutum).
312» Beethoven - Re Majör keman konçertosu (Pl.l.
UM Konuşma B M M saati.
22.15 Dans mUxi*i (Pil,
22.45 M S. »yarı ve Haberler. 23,00 Program ve kapanış.
Yarın sabah va ö*la program, 7J0 M S. ayarı
7jı Hatif melodiler (Pl i.
7.45 Haberler ve hava raporu.
8.00 Şarkılar (Pl.)
8,15 Potpuriler (Pl I.
8.25 Günün programı
B30 Çeşitli müzik (P1.1.
S00 Kapanış.
122S Açılış Ve program.
12.30 M. S. ayan ve (Radyo işlon orkestrası).
13,00 Haberler.
13.15 şarkılar, türküler.
13.30 Öğle Gazetesi
13.45 Şarkıların devamı.
14.00 Cumhurbaşkanlığı Armoni mu-Zllusi-
14.4Ö Şen parçalar .Pl i.
14.55 Konuıım»
15,00 Akj «ıprvcramı. bava raporu ve kapMuş.
GRİP - NEZLE ve KIRIKLIĞA KARŞI
En haşamla İlâç olan
KİNİNLİ
GRİPİN
ALIRKEN
Kutuların üzerinde muhtelif dünya gergilerinde kazanmış olduğu madalya resimli kutuları ısrarla isteyiniz.
MAZON
Meyva Tuzu KABIZLIK, HAZIMSIZLIK
MÎDE EKŞİLİK ve yanmalarına karşı fazla veya İçkili bü yemekten sonra hissedilen ağrılara ve şişkinliklere karşı rararsır ve faydalıdır.
IIOROS Markasına dikkat.
Zayi — 31-50060 sayılı ikamet tezkeremi kazaen kaybettim. Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü olmadığını ilân ederim. İngiliz tebaasından N. A. Paton
YENİ'VMA-YANIK MERHEMİ
YEŞİL AMBALAJLARA DİKKAT
1 Sayın Halkımıza
ERASMİC, PALMOLİV, COLGATE, WİLLİAMS Traş. Sabun vc Kremleri ile
LUX, CAMAY, PALMOLİV
l'ualei Sabunları Amerikadaıı gelmiştir.
ZAMAN MAĞAZASI
Bahçekapı No. 37
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanlığından:
Fakültemiz tecrüb» Psikoloji kürsüsü için bir asistan alınacaktır.
Yabancı dil imtihanı 12.12,949 pazartesi günü saat 10 da Fakültede yapılacaktır.
İngilizce bilenler tercih edilir, İsteklilerin Psikoloji sertifikası alınmış bulunması lâzımdır. Tecrübi Psikolojiden bir İmtihan yapılacaktır.
İsteklilerin hangi yabancı dili bildiklerini açıklıyan bir dilekçe ile en geç 26/11/949 cumartesi gününe kadar aşağıda yazılı belgelerle Dekanlığa müracaatları.
1 — Memurin kanununun 4 cii maddesinin A. B. C. H. V. Z. fıkralarında yazılı şartlan haiz olduğunu gösterir belgeler
2 — Görev alacağı bilim dalı ile ilgili bir yüksek öğrenim
diploması. (166391
İst. Lv. Amirliği İlânları
, t adet 30 beygirlik ve 2 adet 70-60 beygirlik su motopompu kapalı zarfla 16 Aralık 949 gün ü saat 11 de Ankara M.S.B. Sa Al. Ko.da ihalesi yapılacaktır. 30 beygirliğin tutan 9000 lira 70-80 beygirliğin. 13,000 lira hepsinin tutarı 35,000 lira olup te-mfnatı 2625 Uradır. Şartnamesi İst. Lv. A.de görülür. 175 kuruşa komisyonda satılır. Talip îerin kanuni veslkalariyle teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evveline kadar korniş yona vermeleri. Bu motopomplar ayn ayrı ihale edLUr.
4207 — 15548
Kapalı zarfla aşağıda cins ve miktarı yazılı 4 kalem sıhhi malzeme 28-11-949 günü saat 11 de Ankara M.SH.Sa.Al.Ko.da satın alınacaktır. Tutarı 7520 Lira olup teminatı 564 liradır. Şartnamesi İst, Lv Âde görülür, Taliplerin kanuni vesikalarİle teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evveline kadar komisyona vermeleri.
Cinsi Miktarı Flatl Tutarı
Zayi — Tayfası olduğum ve 30/9/949 tarihinde Köprüden çıkacağı sırada batan Mehmet kaptanın Kızılkaya adındaki minöründe mevcut eşyanı arasında nüfus ve Uman cüzdan-lanın da batmıştı Yemlerini alacağımı ilân ederim 1304 doğumlu
Mehmet oğla Haşan Kalankan
Zayi — Rize kazasının Kap-tanpaşa köyü ilkokulundan 941 yılında almış olduğum şeha-detnamemi kaybettim Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Süleyman oğlu Sami İyibaş (
10. C.C.lik Rekor şırngasi 500
Tercübe tüpü 8000
Ağlütinasyon tüpü - 3000
PresLpitasyon tüpü 1000
¥
1200 0000
13 1040
11 330
15 150
4359 — 15978
11 Tamamına tahmin edilen bedeli 222657 lira 85 kuruş olan muhtelif roda ve burgatada Uf halat Ue el incesi ve sancak savlosu 9/Aralık/940 günü saat 11 de Harbiye Lv. Amirliği Sat. Al. Komisyonuda kapalı zarfla satın alınacaktır-
2» Geçici teminatı 12382,89 lira olup evsaf ve şartnamesi komisyonda görülür. .
3» isteklilerin teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evveline kadar komisyona vermeleri. 4471-16292
¥
1) Tamamına tahmin edilen bedeli 5842 lira 50 kuruş olan 8 kalemden İbaret Band bezi. Lâmba fitili, Nışadır vesalr malzeme 12 Aralık 949 günü saat 11,30 da Harbiye Lv. Amirliği Sat. Al. Komisyonunda açık eksiltme Ue satın alınacaktır.
2) Geçici teminatı 438,25 Ura olup şartnamesi Komisyonda
görülür. (4833 - 18738)
¥
Aşağıda cins ve mikdarı yazılı maddelerin pazarlıkla eksiltmeleri hizalarında yazılı gün. saat ve muhallerdeki As Sa. Al. Ko. da yapılacaktır. TallplCerin belli gün ve saatlerde alt oldukları komisyonlara müracaatları.
Cinsi Mikdarı Kilo Tutarı Lira Teminatı Lira thale gün. saat ve mahalli
Kuru ot 500.00ü 68,750 1687.5 1
Kuru ot 500,000 03,250 4412,5 1 2 Aralık 949 15 Sarıkamış.
Odun 30,000 213,75 8 » » 14,30 Anadolukavağı.
Odun 700.000 33,670 5O5O.Ü • v • 11,30 Hadım koy 79
14027 — 4629 — 187371
inşaat ilânı
Sümerbank Genel Müdürlüğünden:
1 — Bursa Yünlü Sanayii Mûeuesesi Dokuma binası mşaate birim flati esasiyle ve kapalı zarf usulüyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Yapılacak inşaatın keşifl (4,426,000 —) lira ve geçici teminat miktarı (146 500. —-»liradır.
3 — Eksiltme evrakı Ankara'da 8ümerbank Genel muamelât Müdürlüğünden (100) liraya alınabUir.
4 — Eksiltme 15 AraLık 1949 perşembe günü saat 16 da Ankara'da Sümerbank Genel Müdürlüğünde toplanacak komisyon marifetiyle yapılacaktır.
5 — İstekliler teklif evrakı arasına, şimdiye kadar yapmış oldukları bu gibi işlere ve bunların bedeUerine, firmanın teknik teşkilâtının kimlerden teşekkül ettiğine dair belgeler koyacaklardır.
6 — Bu eksiltmeye iştirak edeceklerin bir taahhütte (2,000.000.—) liralık benzeri inşaatı bizzat ikmal ederek kabullerini yaptırmış olmaları şarttır.
7 — Banka ihaleyi dilediği şeklide icrada serbesttir. (164951
Tarım ilâçları tarifesinin yürürlükten kaldırıldığı hakkında :
D. Demiryolları Genel Müdürlüğünden:
Tarım ilâçlarına ait 204 sayılı tarife 25/12/1948 dan itibaren yürürlükten kaldırılacaktır Karabük ve Ülküden gönderilecek madeni ve kimyevi gübre için aynı tarihte yürürlüğe girmek üzere yeni bir tarife İhdas edilmiştir.
Fazla bUgi istasyonlardan alınabilir. (167291
Created by free version of 2PDF
Devlet orman işletmesi Adana müdürlüğünden
1 __işletmemiz telefon şebekesi için kapalı zari usulü ile
mübayaa edilecek telefon malzemesi 27/11/949 tarihinden itibaren 10 gün müddetle kapalı zarf usulü Ue eksiltmeye konmuştur.
2 _ Eksiltme 7/18/949 çarşamba günü saat 15 de Adana
devlet orman İşletmesi müdürlüğü binasında toplanacak olan komisyon önünde yapılacaktır.
19 kalem telefon malzemesinin muhammen bedeli 7422 Hra
60 kuruş ilk teminatı 566 Ura 70 kuruş (Teminat mektuplarını İhaleden bir saat önce yatırmaları)
3 — Bu işe ait şartname orman genel müdürlüğünde Ankara, İstanbul. Mersin orman işletmesi müdürlüklerinde görülebilir
4 — İsteklilerin belli gün ve saatle müsbıt evrak ve ilk teminatları lfe komisyona müracaattan. 16746
Font boru ve parçalan alınacaktır
Pendik Belediye Başkanlığından :
1 — Pendiğe getirilecek su için muhtelif kuturda 13100 metre Font boru ve parça kapalı zarfla eksiltmeye konulmuştur.
2 — Keşif bedeli 89802 Hra 10 kuruştur. Şartname her gün Belediye dairesinde görülebilir.
3 — Eksiltme 28/11/049 pazartesi günü .saat 14 de dır Ek-
siltmeye girmek isteyenler 949 senesi Ticaret odası vesika» ve 6735 lira 16 kuruşluk muvakkat teminat mekbuz» veya mil-11 bu- banka mektubu ve 2490 sayıh kanuna uygun olarak lıanr-layacaklan teklif mektuplarını aynı gün saat 12 ye kadar komisyon Başkanlığına vermeleri. (16185
■^^^DEVLET ZİRAAT İŞLETMELERİ KI RUMÜ MM LÜLEBURGAZ TÜRKGKLDİ ÇİFIJĞINDEN:
1 — Çifllğimlzin İstihsali 270 ton SAP açık arttırma Mtre-tiyle satışa çıkarılmıştır.
2— Şartname ve saplar ihale gününe kadar çifMkte görülebilir.
3 — Yalnız şartnameyi görmek lstlyenler: İstanbul Balık-pazarı No. 83 teki büromuzda görebilirler.
4 — Açık arttırma 2.12.1949 cuma günü saat 15 te çtfllk idare binasında yapılacaktır
5 — İhaleyi yapıp yapmamakta çiflik idaresi sertesUr
■I

Comments (0)