AKŞAM
Her giin 8 sahife
AKŞAM
AKŞAM’m
Kiiçük ilânları en verimli, en ııcuz vasıtadır.
Sene 30 — No. 10548 — Flatl her yenle 10 taruçtuf,
ÇARŞAMBA >S Şubat 1B48
—BM—.* J'Û ,_1 !'■»■■■ ■■■■ . ■ . ■ ,L «3.'«
S&hibk Nocmeddin Sadak — Ta® İşlerini fiilen idare eden: C, Bildik — Akşam Matbaası
Hükümet etmek önceden görmektir
Yazan: A. ADNAN - ADIVAR
İnönü Malatyadan
Ingiliz - Amerikan deniz kuvvetleri
Bu başlık XIX. asırda yatışmış bir Fransız gazetecisi olan EmÜe de Gfrtrrdin'in kullanıla kullanıla yıpranmış ve fakat taşıdığı afcı cevher İtibarile kıymetinden hiç kaybetmemiş olan meşhur GOıt-uemer c'est. prauotr.sözüdür. (Bu sözü eğer bir kaç sene evvel olsaydı hükümet basirettir diye tercüme eder geçerdik; fakat şimdi hükümeti hep biliriz ama basiretten anlıyanlarmuz pek çok olmasa gerektir). Gene bunun gibi XVII asırda meşhur Fransız ha tip ve vâizi Lemis Bourda-loue’rdn penselerinden birinde dediği gibi, tedbir ve ihtiyat bir hükümetin en büyük kuvvetidir. Şimdi burada bu sözlerin tahlil ve münakaşasına girmeğe asla lüzum yoktur; evvelden görmenin, tedbir ve ihtiyatın büyük kuvvet olduğunu kim inkâr edebilir?
Bu senek i Çukurova felâketi hiç şüphesiz M her sene olur a-leiâde bir taşma hâdisesi değildir Bu hâdisenin de ne zaman olacağım bir şene veyahut daha evvelden, kestirmek bugünkü ilim ile mümkün olmasa jereki.iT. Ancak şu varisi nehirlerin coğrafi vaziyeti ve arazinin şekli itibari le böyle taşma felâketlerinin arada bir vukua geleceğini bilmek büyük bir İlim ve bilgi İşi değildir. O halde Çııkurovayı bir deniz haline sokan son feci hâ disc-nin bu sene, gelecek sene veyahut daha sonra vukua gelmesi İhtimal, hem de geniş bir ihtimal dahilinde İdi, Nitekim kundan evvelde böyle hâdiseler belki daha küçük mikyasta olmuş (kimbiür aynı mikyasta olmuş da matbuat hürriyeti olmadığı için bîztef duymanuşızdır) ve orada halkın, netice itıbarile bütün milletin canını yakmıştır. Bu hâdiselerin istibdat, meşrutiyet devrelerinde olmadığını söyliyecek vaziyette değiliz. Belki bu felâketler o va-, ki iki daha kötü şerait içinde, memleketin o mübarek köşesini bastırıyordu ve buııa karşı ciddî bir teşebbüs yapılmamıştı. Fakat sonradan ne yapıldı? Son günlerin gazetelerine bakılırsa bir takım setler inşa edilmiş, kanallar açılmış, fakat bunlar va varım bırakılmış veyahut kâfi genişlik-' te vapılmaınıştır.
O halde yirmi senedenberi nıun tarara bir baraj sistemi niçin ya-yılamadı? O vakittenberi devlet bu su işini halledecek inşaat için para bulamadı dernek çok gülünç olur. Çünkü bu yirmi, yirmi iki sene içinde nerelere para tahsis etmedik: Bir nüshası on beş bin liraya malolan moda mecmuasından tutunuz da bin türlü İstirahat ve konforu İlıMva eden dev Jet daireleri, lüzumlu lüzumsuz diğer binalar ve dev gibi para yutarak pahalı mallar çıkaran azim fabrikalar vaphıağa, biribi-rl p ikası sıra Avrupaya tetkik seyahatleri tertip etmeğe, iki ecnebi misafire ziyafet vermek balıa- { nesile muazzam sofralar kurarak yetmiş selesen yeril misafir davet etmeğe para bulan, bütçemiz yirmi seneden beri bu su İşi için de para bulabilirdi. Neden bulamadı: çünkü Nafia Vekilleri memleketin başlıca iktisadi mahiyet: ziraat ve ziraat sanayii olduğunu kabul etmiş iktisat Vekilledir beraber Vekiller Heyetinde bu işi başarmak için tıpkı şimendifer yapmak için olduğu gibi ısrar etmemişler ve yaptıramavınca yerlerini bankalarına terkedip İstifa farının sebebini millete bildirmemişlerdir. Şimdi böyle bir iki isim Mineydik Çukurovanm bol suları teinde bııgün bir tek kum teselli olsun elimizde bulunurdu. Iİaİbu kl bu da yok. Şimdi bjitün felâketten. mesul aramağa kalkışırsak ve karşımızda henüz altı ay evvel Is başına gelmiş bir kabine ve bir Nalla Bakanı bulursak onlara yükleteceğimiz mesuliyetin zama nm kısalığı nisbetlnde küçük olması lâzım geleceğini unutmamalıyız.
Mesele evvelden beri düşünülmemiş de değildir. Hatırlıyorum 1941 veya 1942 senesinde acılan
bir sergide koca bir duvarı kaplı-yan büyük kabartma haritada şu Seyhan ve Ceyhan nehirleri setleri, barajları sanki yapılmış gibi gösterilmekte idi. O halde demek ki İş düşünülmüş, belki ecnebi (mütehassıslar celbölunmu? ve sonu gelmez, ucu bucağı bulunmaz projeler, plânlar hazırlanmış ve hattâ sanki hepsi yapılmış veyahut yapılmak üzere imiş gibi kabartma harita terin da bite gösterilerek reklâmı da edilmiş bir İşin karşısında mesul mevkide bulunan zatlar senelerden beri el bağlayıp durmuşlardır. İsimlerini kitabı mukaddesteki dört cennet ırmağından alan bu İki nehir İlmin bugünkü kuvvetle hüküm ve nüfuzumuz altına alın nuş olsalardı bugün Çukuro-varnızı. en feyyaz topraklarımızı cehennem haline getirmezlerdi. Bilâkis cennet kadar güzel bir vatan parçasının ortasından sakin, sakin akar giderlerdi. Ne yapalım kl hükümetin önceden gör inekle olacağına İnandığımızı şlmidiye kadar az yerlerde gösterdik ve nerede gösterdik İse piş man olmadık. Nerede kl haya-lAta, büyüklük sevdasına kapıldık ise oralarda bol paralar saffettik: bunlardan bugün elimizde gösteriş arzumuzu tatmin edecek gayet basit bir keyften başka bir şey kalmamıştır.
Çukûrovalılann, AdanalIların ağaç tepelerinden, ve damlarından İşitilen acı feryatları 1te hiç olmazsa bu keyfimiz bozulursa belki bira* İntibaha erişiriz.
A. ADNAN - ADIVAR
Eldzıga hareket etti
Bayındırlık bakanı, seylâp bölgesinde alınacak tedbirleri anlattı
Zarar 10 milyon lira tahmin ediliyor. Seylâp bölgesinde yapılacak inşaat için Amerikadan uzmanlar getiriliyor
Malatya 25 — Dün saat 11,30 da buraya gelen Cumhurbaşkanı İsmet İnönü., hararetle karşılanmıştır, İnönü liseyi ve erkek sanat enstitüsünü gezmiş, öğle yemeğini hususî vagonlarında yemiştir. Ycmektç Demokrat ve Cumhuriyet Halk Partisi Başkan-lan da davetli olarak bulunmuş, kendllerlle görüşmüştür. İnönü bu konuşmaları arasında yeni Seçim Kanunu gereğince gizli oy, açık tasnif sisteminin kabul edileceğini, bu surette bütün dedikoduların bertaraf edilmiş olacağım söylemiştir.
Cumhurbaşkanı, öğleden sonra kız sanat enstitüsünü, belediyeyi gezmiş, bilâhare mensucat fabrikasında geç valrta kadar tetkiklerde bulunmuştur. Belediye başkanı, İnönü’nün şerefine bir ziyafet vermiştir. İnönü dün gece fabrikada şerefine verilen ziyafette bulunduktan sonra gcceya-nsı Elâzığa hareket etmiştir.
Bayındırlık Bakanı Ankaraya döndü
Adana 25 — Bayındırlık Baka-
Dışişleri Bakanı
N. Sadak’m beyanatı
Amerikan yardımi — Milletlerarası bankadan i»-tikraz — Rusya ile miinasebahmız — Bulgarİstan-la çıkan son hâdise — Yunanistanın vaziyeti — Dünyanın sulh ve harb durumu
Dışişleri Bakanı gazetecilerle görüşürken
m Kısım Gölek buradaki tetkiklerine devam etmektedir. Bakan, HıdırU yarığını kapamak İçin ordunun İstihkâm latalarının da yardım edeceğini söyllyerek alınan. diğer tedbirleri anlatmış ve ezcümle detaiştir kl:
— Bu. au baştanında 700 bin döntım arazi üzerinde ekili bulunan mahsulün yansından fazlası zarara uğramıştır. Bu zarar 10 milyon lira tahmin edilmektedir. Önümüzdeki sene bu sel felâketinin tekerrür etmemesi için de esaslı tedbirler alınmaktadır. Bayındırlık Bakanlığının hazırlayıp Büyük Millet Meclisine sunduğu 105,000^)00 liralık tahsisat kanun tasanslte önümüzdeki sene bu havalide Seyhan nehrinin iki tarafındaki setlerden büyük bir kısmının yapılmasına imkân bulunacaktır.
Amerikan hükûmetlle temasa geçtik ve tanınmış uzmanlarından bir kaçının süratle memleketimize gelmelerini ve yapacağımız işlerde kıymetli Türk fen adamlannâ yardım etmelerini sağladık. Türkfyenln ve dünyanın en verimli mıntaklilarından biri olan Çukurovanm sellerden korunma ve sulama tesislerini kurarken aynı zamanda su kuvvetinden elektrik istihsali İşini de bit kül halinde mütalâa ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın bıı husustaki kıymet!! lrşatlorile bütün bu işleri esaalı bir kredi, ve müstakil bir idare mevzuu olarak mütalâa edeceğiz.»
Sular çekiliyor
Bayındırlık Bakanı uçakla Ankaraya dönmüştür. Kasım Gülek hareketinden evvel, felâkete uğrayan vatandaşların kallundınl-ması İçin bütün vasıtalardan istifade edileceğini, suların çekilmekle olduğunu, bütün köylerle irtibat tesis edildiğinden uçaklarla havadan yiyecek maddesi atılmasına lüzum kalmadığını söyle-: mi şiir.
Muhalefetin diri ve kuvvetli kalması milletin hayrınadır
Akdenizde müşterek manevralar yapacaklar
Cebeiüttank 24 (AA) — lngllta m Amerikan denta kuvvetleri gelerek hafta. Akdenisde birlikte manevralar yapacaklardır.
Bugün gelmesi beklenen Amerika» deniz birliklerinin sayısı ingtlıta birliklerinin sayısından fazladır.
şimdilik lnglllı kuvvetleri, burada bulunan bir kruvazörle dört torpido muhribinden İbarettir.
Diğer înglll* birliklerinin do manevralara katılması bclkeamektadh*.
Çekoslovak buhranı
Bütün kuvvetler
K omünistlerin elinde
Hudutlar kapatıldı, kimse çıkamıyor
Bakanlıklarda hareket komiteleri kurulmuş, ko» munisi olmıyan gazetelere el konmuştur
Londra 25 (R) — Bütün Çekoslovakya halkı, Cumhurbaşkanı M. Be-neş tarafından bu aksam söylenecek olan nutku endişe içinde beklemektedir.
Dün akşam komünist Başbakan Gotvald, M. Benekle arka arkayı İM defa görüşmüştür. M. Benoş'ln, sırf komünistlerden mürekkep bir hükümetin kurulman İçin yapılan te Mirleri reddettiği sbylenmrktedlr. Bir habere göre de, Ootvald, komünist ol-mıyan partilerden de bazı şahısları alarak yeniden bir koalisyon hükümeti teşkil etmiştir. Listeyi bu sabah Beneş’e verecektir.
B B C nln Prag şehrindeki muhabiri şftyle diyor:
Şu anda Prag'da esmekle olan sinirli hava ancak çok ciddi hadiselerin patlak vermesiyle nlh»yellenebilir. Komünistler, polisi, orduyu, aen-dikBlan ve radyoyu ellerinde tutmaktadırlar. Bütün çekoselovakyanm ü-mldl şimdi, Çek hürriyetinin müdafU addedilen Dr. Beneş'e çevrilmiş bulunmaktadır. Dr. Beneş henüz bir karar vermiş değildir. FBkat bu kararını t
Çekoslovakyamn Komünist Başbakanı Gotvald
geciktlreblleceğl de tahmin idllına-mektedır.
Londra 25 IR> — Prag şehrinden gelen haberlere göre, komünistlerin bütün memleket üzerideki baskılan fârfcası.sahite *•' sütun 1 ele)
iiTiîîiiTKTı
IÎÜ
Günlet Geçerken:

Şehrltnlude bulunan Dışişleri Bakanı B. Necmeddin Sadak dün saat 17,30 dı İstanbul Gazeteciler Cemiyetini ziyaret etmlf, bu ziyaret esnasında cemiyette hazır bulunan gale-tec İlerin Dışlşltrl meselelerlns dair kendisine sordukları muhtelif amallere cevaplar vermiştir.
Amerikanın yardımı
Dışişleri Bakanımıza sorulan il* sual şu olmuştur:
— Türklyeye yapılacak Amerikan yardımı hakkında çeşitli rivayetler ortaya çıkıyor. Son zamanlarda Amerikanın bize 500 milyon liralık bir askeri yardımda bulunacağı ııclan da bahsedilmektedir. Bu rivayetler ne dereceye kadar doğrudur?
Bu suale karşı, Dışişleri Bakanımın deınlşllr kl:
«— Amerikan yardımının, biliyorsunuz, 1*1 saf hası yardır. BİTİ doğrudan doğruya İS milletten biri olmaklığımız dolayısıyla Marshaü plânı çevresi İçinde kredi yardımı; İkincisi, tamamlyle bunun dışında bulunan askeri yardım.
Alaralıall yardımı halikında evvelce
Biiyük Millet Mecllslade uzun İzahatta bulundum. Yalnız şunu söyllyeylnl i«l. gerek Ankarada. Amerikan büyük elçisiyle aramızda, gerek Vaşlugton-da büyük elçimizle Amerikan hükümeti arasında temaslara devam edilmektedir, Ankarada mfltehassıslâr-dan mürekkep bir büro kurduk. Burada çalışan arkadaşlar Amerikan hükümeti tarafından bizden İstenilen yeni malûmat ve hesaplan mümkün olan süratin toplamakta Ve bunlar Amerlkaya tevdi edilmektedir.
Askeri yardıma gelince, geçen sene yapılmış olan ve 10û milyon doladık yardım adı verilen malzeme yardımına İlâveten Amerikan hükümetinin mali senesinin başı olan tem. muz ayında. Türkiye için mevcut kanuna dayanarak Kongreden yeni bir kredi IsliyeccjSl haber verilmektedir. Bu askeri yardımın miktarı hakkında henüz resmi malumat yoktur.» Milletlerarası bankadan istikraz
Bundan sonra gazeteciler, çeşitli konular üzerinde Bakaua aşağıdaki
(Arkası sahife 2; sütun 3 de)
Hikâye meşhurdur:
Müslümanla Hıristiyan kavga ediyorlarmış, ikisi de birbirine:
— A'lah seni kahretsin! - demişler.
Yahudlye fikri sorulmuş. Masum masum içini çekip:
— Dualari yerine yelsin! Sizin da yontumuz feraha çiksin! - demiş.
Şimdi de Demokrat Parti kısımlara ayrılıp, kendi arasında boğuşuyor! Bezirgân tarzında: •iki tarafa da Allah mtıvaffakl-ı/et versin!* demeğe kimsenin dl ti varamaz. Bitaraf olanlar da, Halk Partisinden olanlar da böyle söylemezler. Zira, siyası hayatımızda ciddi, meşru, vatanperver bir muhalefete hakikaten ihtiyar olduğunu silsi'e halindeki hâdiseler göstermiştir.
Yine meşhur hikâyedeki gibi:
Etmeyin ağalar! Kıymayın mollalar! - demekten gayri elden bir şey gelmiyor.
Narh üstü alış veriş
Bir zat, ötîdenberi alış veriş ettiğj kasabına uğramış. 260 kuruştan yarım kilo kıvırcık eti alınış. Dükkândan çıkarken biri sormuş: 'Eti kaçlan satın aldınız?» Doğrusunu söylemiş. Meğerse soran şalus sivil memurmuş; hemen zabıt tutmuş. Simdi kasap cezalandırılacak. Öyle va, bu etin faturasında 210 kuruştan alındığı yazılı; 260 a satmak insafsızlık, ihtikâr değil mİ? Değil. Zira o fatura hakikate uymuyor; kasan etin kilosunu 255 len almıştır. Nerede o bolluk ki halis kıvırcığı karaman Katine temLn edebilsin? Hattâ velevkl yolunu buldu da azıcık daha aşağısına aldı, neden karaman narhı üzerinden versin? Zaten hangimiz kendi kasabımızdan fiat soruyoruz? Malına ve sözüne güvendiğimizden ne derse veriyoruz; yahut nasıl isterse deftere yazıyor, sesimizi çıkarmıyoruz. Zira kıvırcık yerine karaman, dağlıç diye keçi eti yemediğimize memnun oluyoruz. Umumiyetle vaziyet böyle-dir; yani narhlara, kararlara, kontrollara. her şeye rağmen biz kasapla uyuşmağı tercih ediyoruz.
Zira meselenin esâsı ya zevkle yahut sıhhatle alâkalıdır ve İtimada dayanmaktadır. Kıvırcıktan başka eti kokusundan dolayı yiyemlyenler olduğu gibi midesi başka cins ete tahammül edem!yenler de çoktur Bir kere başımızdan geçmişti: Rast gele bir dükkândan hem de narh fazlasına aldığımız kuzu pirzolasını acayip kokusu yüzünden tlksine tikslne, güç belâ yemiştik ve bilmediğimiz kasaptan bir daha et almamağa yemin etmiştik. Kendi kasabamız ise semte taşınalı on sene oldu, bir kere hile kokulu et göndermedi. Şu da var kİ bütün malulle, narh üstü fiatle iyi cins et aldığı, aldanmadığı o kasaptan şikâyetçi değildir; hattâ hoşnuttur. Birbirimize söyle deriz: «Allah razı olsun! Verdiği et hakikaten temiz! Sığır diye manda, kıvırcık ismi altında marya satmadığına eminiz. Ağız tadıyla et yiyoruz.»
Pek iyi biliyoruz kl adamcağız bu nefis etleri 210 dan satın almıyor; müşterisine iyisini yedirmek için fatura harici para veriyor, fedakârlık ediyor.ve üstelik cezaya çarpılmak tehlikesine de katlanıyor. Fikrimce şikâyet olmadıkça mahalle arası kasapları hakkında zabıt tutmaktan vazgeçmelidir. Zaten et I?1 böyle üstünkörü, zabıtlarla, cezalarla yola sokulmaktan çok uzaktır. Belediye eşeğini dövemeyip hmcmı semerinden alan âciz ve şaş km adam vaziyetinde... Yersiz koutrollarla bul üstelik bir de iyi el yemekten mahrum etmeğe kalkışıyor,
Rep/r Ilalid KARAY
Sahlfe 2
A K 5 A M
25 Şubat 1C13
SÖZÜN OELIŞI
Hastanede sükût musiki
yerine geçer
azetelerde okudukça garibime gider: Bakarsınız, bir Halk-eıinln Temsil Kolu veya müziksel takımı çalgılarım, makyaj kutularım toplamış, Guraba. hastanesine, Haseki hastanesine ve-
ya Cerrahpaşa hastanesine gitmiş, orada hastalara oyunlar göstermiş. konserler vermiş, sonra da bir hayır İşlediklerinden, memnun ve müsterih Halkevlerine dönmüşler.
Hekimler ne der bilmiyorum ama Guraba gibi, Haseki gibi, Cerrahpaşa gibi türlü dertten mustarip, ateşli, ağrılı, ameliyatlı, dalgın, yaralı, ya‘alak hastaların bulunduğu binalarda tiyatro temsili veya konser bana yersiz gibi görünüyor. Gerçi musUdnhı bir tedavi vasıtası olarak kullanıldığı, bazı fasılların bazı hastalıklara İyi geldiği, hattâ musiki İle tedaviye İlk defa Türklerln Edime darüşşlfasında başladıkları zaman zaman iddia edilir. Fakat eğer musiki hastalık tedavisinde bugün do kullanılacaksa her haJde bunu Halkevlerinin konser takınılan değil, kliniklerin mütehassıs hekimleri bir metot dahilinde, tıpkı İlâç verir gibi usulü dairesinde yapacaklardır. Musiki İle tedavinin bugün kliniklere kadar girdiği de pek İddia edilemez. Tiyatronun İse, sağlığı yerinde insanlara mahsus bir eğlence vasıtası olduğu meydandadır.
Bu vaziyette tiyatro truplarının, çalgı takımlarının umumi hastanelerde, canlaıik uğraşan hastalara neçe vermekten ziyade hastanelerin huzurunu İhlâl ettiğini tahmin etmek güç değildir. Hattâ bizde, hasta yanında çalgı çalmak, oyun oynamak saygısızlık etmek sayıldığından hafif hastalar değilse de ağır hastaların bundan, kendilerine kimselerin aldırmadığı mânasını çıkarmaları da pek mümkündür.
Bu türlü gösterilerin belki nekahathanelerde yeri vardır. Hattâ belki fabrikalarda, öğle tatillerinde tşçîlerl eğlendirmek istihsalin artmasına btle sebebolabillr. Fakat bana öyle geliyor kİ umum! hastanelerde ancak sükût musiki yerine geçer.
Şevket Rada
Amerikadan dönen heyet
Celâl Bayar
İzmir© gitti
Getirilen eşyanın muayenesi devam ediyor
Seyahati, partisindeki ihtilâfla alâkalıdır
Mesken buhranını önlemeli için alınacak tedbirler
Dışişleri Bakanının beyanatı
Ucuz ev inşaatı için valinin şehir meclisinde izahatı
Umumi Meclis dün saat 16 te top-lanmrtır. Tekinlerin ald oldukları komisyonlara havalesinden sonra mesken buhranını önlemek maksadlyle, Azarlan B. Mola Alptekin’in verdiği takrir üzerine, bu iş İçin teşkil olunan komisyon mazbatasının görüşülmesine başlanmıştır. Bu hususta söz alan Azalar, mazbetanın esaslı bir tetkik mahsulü olduğuna işaret etlikten sonra, yapılması İstenen İşler için bazı kanunların kabul edilmesi gerektiğin! belirttiler.
Mazbatayı hazırlayan komisyon namına süa alan B. Muhlis, Belediyenin de bu hususta bazı şeyler yapabileceğini. elinde arsalar mcvcud olduğunu, bu arsalara su ve elektrik, vermek, ve bu bölgelerde yollar açarak buraların iskâna sallh bir hale konulacağına işaret ederek, İşe başlamak İçin gayet mütevazı tekliflerin İleri sürüldüğünü söyledi ve teklifler! saydı.
Evvelâ Belediyenin bir Mesken İdaresi kurması, sonra bu İdare 11c daim! temas halinde bulunmak üzere Umumi Meclis âzalarmdan mürekkep bir
maksadıyla kurulmuştur. Bunda kazan? aranmamaktadır. Bankanın bu İşe tahsis edeceği milyonlarca liralık sermayesi mevcuttur. Ancak in-
bir
şaaLın yapılacağı arsaların kadastrosunun yapılması lcab ettiğinden ve bu is de en az B uy devam edeceğinden. bu şartlar altında bu yaz bu işe başlıyamayız. Fakat Levent Çitliğinin imar pJfinı tasdik edildiği takdlrtls, bizim olan bu sahada sermayesi Emlâk Bankası tarafından verilmek suretiyle kısa bir zamanda ucuz evler inşasına başlanabilir. Hattâ bu arsa bankaya da devredilmek suretiyle burada vakit geçirmeden de İnşaata başlanabilir.
Başka suretle şehirde ucuz evler inşa etmek çok göçtür.
Levent ÇIfllğl arsasını 400 bin liraya bankaya satmak İstiyoruz. Biz bu arsayı bankaya, alın diyoruz. Bu. şehrin me nfat İnedir j
Bu hususta söz alan âzaların ekserisi bunun bir fırsat olduğuna belirttiler. Devam eden hararetli müzakerelerden sonra çlfliğln İmar mazbatası kabul edildi.
" -II HAVUI cıuıuı.
.teÇ!!nleS!2!.nU?ayeL^!: Tasdikten sonra 400 - 500 bin metre , murabbaı tutan bu arsa bankaya satılacaktır.,
‘ Burada her bir! 400 metre mıuabbnı bir sahayı işgal edecek olan Ankara-etek! gibi bahçeli evler inşa edilecektir. İnşaata bu baharda bnşlamak mümkün olacaktır.
Bundan birkaç gün önce «Çoruh* şilebiyle Amerikadan şehrimize geltn Devlet Demiryolları eski umum müdürü Pua! Zlaclrkırânın reflkasiyle birlikte getirdikler! 12 tevul esyn çilmrük mamurlan tarafından sıkı bir kontrola tab! tutulmuş ve bavullardaki edaların muayenesi diln sk-şvma kadar devam etmlşiir.
Ulaştırma Bakanlığı mubayaa he-- yetiyi- gidip . Amerlkada bir buçuk sene kalan Fuat Zinelrtaran'm buraya getirdiği eşyalar kıymet itlbnrl-le on binlerce lirayı bulmaktadır. Heyetin getirdiği eşya arasında 25 bin liralık bir kürk manto, üç çuval dolusu ve sayısı 150 ye yakın kadın şapkası. 30-40 çift kadın ayakkabısı, en nadide kumaşlar vardır. Bu eşyaların bir kısmı serbes bırakılmış, diğer bir kısmı da gümrük resmine tabi tutulmuştur.
Verilen malûmata göre bu İkinci kışını eşyaların gümrük resmi çok büyük bir yekûn tutmaktadır.
Diğer taraftan Maliye müfettişler! de bütün dosya ve evraklara el yup tet kik a başlamışlardır.
ko-
Ankara - İstanbul trenlerinde yeni tarife Ankara 24 (A.A.1 — Bize verilen malûmata göre 1/3/948 gününden iti bann /İnkara - İstanbul hattında ye-al tarife tatbik edilecektir. Bu tarifeye nazaran halen Istan buldan An-kamya sabahları saat 7.30 da gelen yolcu treni yeni tarifeye göre 7,20 de va 8.10 da gelen ekspres treni de yen! tarifeye göre saat 7,50 rta varacaktır, Diğer yolcu trenlerinde hiç bir değişiklik yoktur.
Diğer taraftan Haydarpaşa • Pendik ve Slncanköy - Ayaş banliyö tren terinin bazılarında küçük değişiklikler yapılmıştır.
İzmir 25 — Diln uçakla İstanbul-dan şehrimiz» gelen Celâl Bayar, a-landa Demokrat Parti Genel kurul üyeler!. D. P. milletvekilleri, partinin tamir teşkilât: Üyeleri ve kalabalık halk tarafından karşılanmıştır. 200 kadar otomobille İzmire doğru yola çıkılmış; 8eydlköyde bir müddet durulmuştur. Genel başkan burada köylülerle görüşmüştür.
Seydiköyden aonra Eşrefpaşn yeliyle tamire gelinmiştir. Kalabalık halk kütlesi Genel başkan CclâJ Ba-yann otomobilini Eşrefpaşa yokuşunu İnerken durdurmuş: bu arada «Sana İnanıyoruz!» diye bağıranlar olmuştur
Celâl Bayar. partinin İzmir teşkilâtı binasında bîr müddet istirahat ettikten sonra. Deniz Gazinosunda şerefine verilen ziyafette bulunmuştur. Yemekte vaü Sabrt Ada! da davetli olarak bulunmuştur.
Celfü Bayar. gazetecilerin:
— Seyahatiniz nasıl geçti? İntihalarınızı öğrenebilir miyiz? suallerine cevaben:
(— Filhakika söylenecek birçok şeylerimiz vardır. Şimdi görüyorsunuz ki yorgunum. Daha arkûda'la-rımJa da görüşmedim . Konuştuktan sonra sizden ricalarımız olacaktır. Esasen bugiln veya yarin teşkilâtımız için hazırladığımız bir tânum. parti-; mİ» genel merkezinden teşkilâta ve gazetelere verilecektir. Bundan birçok şeyler öğreneceksiniz,» demiştir.
Bir istifa

çeden 500 bin lira ayırarak bu İşe başlanması İstenmekteydi. Bu husus- j ta seTikdllen mütalâalardan sonra ı mazbata daha esaslı bir şekilde tet- | kik edilerek yapılacak İşler arasında 1 Belediyenin salâhiyet derecesinin j tesblt edilmesinden sonra tekrar Meeı İlse verilmek üzere Makama havalesine karar verildi,
- Bundan sonra Mecldiyeköy Levent çifllğl imar plânı üzerindeki mazba-bhtftnm müzakeresine başlandı.
Levnet ÇIfllğl vaktiyle Briedlye ta-rafındna 31 bin liraya satın alınan 500 dönüm bir maziden ibarettir. Be- ı lediye. burasını metre murabbauiL 75 ' kuruştan Emlâk Eankasma satarak. ( buraya Banka tarafından 1000 - 1500 saire gibi İstimlâki mukarrer yerlerde ucuz ev İnşasını temin etmeği muva-fıj( bulmaktadır.
Ucuz evler İnşası hakkında İzahat ] za. İnşaata müsaade edilmesi, veren Vali ye Belediye başkam _ ~ ' -------
LûtfI Kirdar dedi ki:
(— Elimizde Belediye ile Emlâk Bankasının teşkil ettiği bir İmar şirketi var. Banka, ucuz evler İnşası için yüzde 5 faizle sermaye verecektir. Ar-zu ettiğimiz takdirde bu şirkete evler İmar plânının mühim bazı kısımları İnşa ettirebiliriz. Emlâk Bankas». hü- da yeni şekle göre fiilen tâdil edilmiş kûmet tarafından ucuz evler İhsası bulunacaktır.

Şehir Meclisine mühim bir takrir
şehir Meclis! Kavanîn encümeni reis! avukat Ahmed Arif tyigll tarafından Meclise mühim bir takrir verilmiştir. Bu takrirde İkinci ve üçüncü beş senelik İmar programının* dahi! sahalardaki yeşil saha, park ve
I saire Rlbl jsumi&ta mukarrer yerıerae
I tasarruf hakkının daha u2un müddet
I temdld edilmemesi ve buralarda irra-aynı Dr. B. i sahalardaki Belediye mallarının satılması İstenmektedir.
Takrir Şehir Meclisinde mîlza.
kere edilecektir. Şayet Meclis, takriri kabul ederse, şehirde yeniden bir inşaat faaliyeti başlamış olacaktır.
Suat Hayrinin muhakemesi
Yüce divan, pazartesi sabahı toplanıyor
Anksradaki
Amerikan Savunma
Bakanı çekiliyor
Tokatta zelzele
Tokat 24 (AA) — Bugün saat 17.35 te on saniye «üren orta şiddette bir yer depremi olmuştur. Hasar yoktur.
Terme 23 (AA) — Bugün saat 17,4ü fa bnradg dipten gelen ve İki saniye sürm bir depıem ölmüştür. Hasar yeri •?.
Çekoslovakyada
(Baş tarafı 1 inci safı ff ede J saatten saate şiddetlenmektedir. Hükümet Bakanlıklarında ve ofislerde hareket komiteleri yeniden teşkil e-dllmiş ve komünist olmıyan üyeler atılmıştır. Bu hareket komiteleri komünist olnuyan bütün gazetelere de al koymuşlardır. Oanup Eohemyada-kl kâğıt fabrikaJarmdafa komüntsUor d», komünistlere karşı gelen gazete-' iere kâğıt vermemeğe karar vermişlerdir,
Komünistlerin «mrl altmda bulunan polis, tevkiflerine devam etmektedir. Hudutlar kapalı bulunduğundan. kimse dışarı çıkamamaktadır.
Vaşington 24 (AA.) — Savunma Bakanı James Forrestarin İstifası ihtimaline dair söylentiler, Trunıan'a yatan çevrelerde dahi İsrarla dolaşmaktadır. Şayialara göre, bu İstifayı Ordu Bakanı Kemeth Reyal’ln istifasının takip etmesi muhtemeldir.
Bilindiği gibi gerek Forrestal'ln gerekse bazı yüksek Amerikan askeri şahsiyetlerinin Birleşmiş Milletler Kurulu tarafından Fillstİnln taksimi hakkında verilen karara muhalefetleri çok defa bahis mevzuu olmuştur.
Ankara 24 — Yüce öivan pazartesi günü sabah saat 10 da yargıtay salonunda Halil Özyö-rüJriin başkanlığında toplanarak eski Tekel Bakam Suat Hayri ve 16 arkadaşının duruşmalarına başlıyacaktır.
Dosyanın çok yüklü olması ve zan altında bulunanların kalabalık olması dolayislle divanın sıra ile bir kaç gün iistüste toplanacağı anlaşılmaktadır.
Zan altında bulunanlar da savunmalarını çok uzun bir şekilde hazırlamaktadır.
Birleşmiş Milletler Kurulunda ortaelçi p&yesince bulunan ekonomi delegemiz Kemal Süleyman Vaner de Amerikadan memleketimize geri çağrılmıştır.
KĞmal Süleyman Vaner hatırlanacağı gibi, bu yargılamayla çok yakından alâkadardır. En bakımdan yüce divan kendinin ifadesine müracaat edecektir.
Patlak sandık sahibinin ortağı Ankaraya celbe dildi
Ankara 25 — Koyun pazarında evvelki giln vukua, gelen İnfilâkın tahkikatına devam edilmektedir. İnfBA-tan neden husule geldiği hâlâ kati o-larak tesblt edilememiştir. Sorguları yapılan ağır yaralılardan Nesim Ei-yaaar ve arabacı temall arabadan lk! sandık İndirirlerken kenarının yere çarpmasite infilâkın husule geldiğini söylemişlerdir, tnflJâtan teslrlle tama 11 ve Nesim dokua metre ileriye fırlamışlardır. Bugün geri kalan fiç san dik da açılmış fakat bunların içinde muhtelif hırdavat eşyasından başka bir şey çıkmamıştır. Diğer taraftan savcılık eşyaları Istanbuldan gönderen Nesimin ortağmm Ankaraya celbi İçin fstanbula telgraf çekmiştir.
Yaralıların durumu ağırdır.
Samaty ad a bu sabahki kaza
Bu sabah Samatyadn ehemmiyeti! bir kara olmuştur: On bîr yaşında Hayganuş adında bir kız, tramvaya yetişmek üzere, Arpacı yokuşundan koşa koşa aşağı inmekte İken, şoför Hakkının İdaresinde 2025 numaralı otomobil birdenbire önün a çıkmıştır. Şoför kıza çarpmamak İçin direksiyonu sola farmış] takat bu sefer de Yedlkuleden. gelen 20 numarah tramvay arabasına blndlrmlştlr. Bu çarpışma neticesinde Hayganuş kurtulmuşsa da, tramvay ve otomobil hasara uğramış; şoför da hatif surçttç ya-
MÜESSİF ÖLÜM
Kafkas eşrafından ve meşhur Ba-kû petrol sahiplerinden Hacı Zeyncl-abldln Tagl’nin kın, merhum Ali Esa-dullah'ın karısı, Gülnar Safyurtlu’-nun annesi ve tanınmış' tüccardan Mahmut Safyurtlu'nun kayınvalidesi; müteahhit mühendis Abdurrahman ,Tagı*mn hemşiresi;
LEYLÂ ESADULLAH
23 şubat 048 pazartesi akşamı kalb sektesinden ânl olarak vefat etmiştir. Cenazesi 25 şubat 048 çarşamba günü öğle namazını müteakip Teşvikiye camiinden kaldırılarak Feriköy kabristanına defnedilecektir. Allah rahmet eylesin.
Seçim kanununda yapılacak değişiklik Ankara, 25 — İçişleri Bakanlığında yeni seçim bununu tasarısı etrafında hazırlıklar devam etjnegtedlr. Yeni kanunda yapılacak değişiklikler daha ziyade gİ2İi oy, aleni tasnif prensibinin tahakkukuna mütedairdir. Bu kanunla yapılacak kısmi seçimlerden j sonra edinilecek tecrübelere göer asıl] seçim kanunır hazırlanacak ve knç nüfusa bir milletvekili isabet edeceği nlsbl seçim, usullerinin bünyemize u-yup uymıyacagı o zaman incelenecek 'tir. .
I
I
-• TAKVİM •
ReblüTâhir 14 — Kasım 110
imsak. Gü. Qğ!e ikindi Ak. y.ıt'-ı|
E. 11,09 12,48 «,33 8,38 12,00 151 I İV. 6,03 8.42 12.27 l»,30 17,45 10.24 I
(Baş tarafı i inci sahi] ede) sualleri sormuşlar; Bakan da kendilerin» bunlar Üzerinde geniş izahatla mukabelede bulunmuştur:
— Milletlerarası Bankadan n» sn-Tetle İstifade edilecektir?
— M ara hali plânı haricinde olarak Milletlerarası bankadan kalkınma pro jel erimiz İçin bir İstikraz yapmak niyetindeyiz. Zira! tetihsalltı ve maden çıkartılmasını arttıracak makinelerin Marshall plânı içerisinden verilmesini istiyoruz. Bunun haricîndeki İktisadi plânlanınız İçin Milletlerarası, Bankadan istifada niyetindeyiz. Bu kredinin bankanın usulü olduğu 0-zere, memleketimizin ne gibi kalkınma İşlerine sarf edileceğine dair projeler hasırlanması lcab ediyor. Hükümetçe hamlanan bu projeler Hazine müdürü tarafından Amerlkaya götürülmüştür, Evvelâ husus! toplantılarda bankanın v» bizim teknisyenlerimiz arasında tetkik edilecek ve projelerde noksan varsa gene husual surette tamamlanacak; bundan sonra bankaya tevdi olunacaktır. Alacağıma bu faedl su işlerine, elektrik santrallerini, yollara ve sair bu gibi bayındırlık işlerine iarfedilecektir. Bu kredinin miktarını henüz teshil etme dik. Bunun haricinde bu İşler îçln Ş kendi bütçemizden de sarfetmek tâ- ■ zundır. İstediğimiz, dış krediyi temin edecek paradır. Bunun İçin de projelerimizin rantabl olduğunu bankaya göstermek gereklidir.
Banka bize yalnız para verecektir. tçîer tarafımızdan yapılacaktır. Projelerimizin başarılmam için yük- I sek teknik mahiyetteki İşlerde milletlerarası değerde . teknisyenlerden İstifade edeceğiz.
— Yüz milyonluk kredi gecikil de-niyor. sebebi nedir?
. — YÜz milyonluk malzeme yardımı biraz geçikmlsse bu gecikme malzemenin diaha İyi cinsten seçilmesinden ve bir defa elden geçirilmesinden 1-lerl diniştir. 450 bin ton tutacağı tah mln olunan bu malzeme yafanda A-m er ikan limanlarında vaouîlaTa tah mil edileceği tahmin ediliyor. Mayıs ta bflvök faşmlan gelmiş olacak yarın da hepsinin önü alınacaktır.
Ruaya ile münasebetimiz
— Sovyetler ile münasebetlerfmiz-ne safhadadır?
— Sovyet Rusya llea münasebetimiz j de hiç bir değişme yoktur. İki yıla ya ( tan bir zamandan beri büyük elçileri mezun bulunuyor. Agreman istediler, verdik.
— Gelecek setir kimdir?.
— Kendisi sosyal ve ekonomik ilim ler profesörüdür. Harb esnasında Sof yada elçi İdi. Şimdi hâriciyede Balken işleri müdürü bulunuyor
— İngiliz Dışişleri Bakanının »on nutkunda temasettlği Doğu blokun-da bizim durumumuz nedir?
— İngiltere Dışişleri Ra kanının nutkuna göre, İngilterenln Doğu memleketlerinin her birile İngiliz -frak mukavelesi örneğinde muahedeler yapmak niyetinde olduğu an taşılı yor. Bu bir Doğu blofaı değildir, Türkiye ila İngiltere arasında bir İttifak muahedesi olduğu için memlekettin İH e yen! bir muahede bahis mevzuu olamaz.
Bulgaristanla çıkan son hâdise
— Bulgaristan’a çıkan son hâdls» nasıl bir safhadadır?
— Bulgar hükümeti kendisinden is tedlğimlz nottalonn büyük bir kısmını yerine getirmiştir. Bir iki nokta üzerinde henüz aramızda münakaşa mevcuttur.
— Bu hâdise Birleşmiş Milletlere aksedecek bir mahiyet taşıyor mu?
— Hayır.
Filistin meselesi
— Türkiye, Fülstln meselesi haktan da Arap memleketleri nezdinde bir teşebbüste bulunmuş mudur?
— Filistin meselesi hakkında Arap memleketleri nezdlnde hiç bir teşebbüste bulunmuş değiliz, Füiatinln tak simi aleyhinde rey verdiğimizi biliyorsunuz. Bu hâdiselerin İnkişaf tarzı da görüşümüze hak verdirmektedir. Filistin meselesi Orta Şarktaki bütün devletler, gibi Törkiyeyl de endişeye düşürür. Bu mesele, bir Iğtlşaş unsuru olmak istidadını gösteriyor. Bu ba tamdan bittabi bizde meselenin Arap lan tatmin edecek şeklide hallini arzu ediyoruz.
Yunanistanın vazıyeti
I — Yunanlstandakl çetecilere peyk devletler tarafından büyük yardımlar yapılıyor. Eğer Amerika ve îngil-t-ıre de Yunanlstana fiilen yardıma başlarsa biz de İş’Irak edecetantylz?
— Yunanlstana Amerika ve tnpllte renin askeri fiili yardımda bulunacağına dair hiç blî malûmatımla yoktur. Türklyenin Yunan hadiselerine derin ilgisi malûm olmakla beraber UUt yardım bahlsmevzuu değildir. Yu nanlstanın buna ihtiyacı da yoktur.
Balkanlardaki bloklar
— Balkanlarda son zamanlarda bir
bloklaşma var, bunun
. durumumuz nedir?
l — Tedafüi ittifak adı verilen ve an cak tecavüze karşı bir tedbir oMugi . söylenen bu mütemadi v» ılnclrlenı» arılaşmalar, hakikaten tedafüi ma 1:1-■ yette kaldıkça Tü taralından 1-( tiraza uğramaz. Fakat İdeolojik esas-. tara dayanan blokların, bunları ya-[ panterin dahi tahmin edemeyecekleri ! tehlikeli yollara vardığı görüldüğü , için Türkiye Balkan hâdiselerini ys-yet dikkâtle takip etmektedir.
— Buna karşı İtalyanın gireceği bir Akdeniı blokundan bahsediliyor, böyle bir teşebbüs var mıdır?
— Akdeniz emniyet sistem) bir gün. gerçekleşecek olursa çok İyi bir iş rney dana gelir. Bugün için Akdeniz birliği ancak uzun bir ideal mahiyetini tnri maktadır.
— 8on zamanlarda pek çok Türk’ler memelkeUmlze sığınıyorlar. Balkanlarda Türktere yapılan bu nlümler» karşı hattı hareketimle nedir?
— Hudutlarımıza iltica eden Turk-ler yalnız Yunanistandan gelmektedirler. Bulgaristan ve Yugoslavyadan gelebilen azdır. Banıyorum kİ bu da oradan gelmek ihtimalinin güç olmasındandır.
Dünyada sulh ve harb
— Dünya sulh ve harb durumu ne ı vaziyettedir, geçmiş yıllara nazaran harb ihtimali artmış mıdır?
— İçinde bulunduğumuz 1048 yılının harb sonrası devresinin en buhranlı yılı olduğu te olacağına kailim Fakat sulh ve harb İşlerinde daha ziyade âmil olduklarından dolayı, dahi ziyade mesuliyet ve relâhlyerie lo nuşan devlet ricali harb İh*, nıclln'n uzak olduğunu eöylüyor’nr Bizim bütün arzumuz böyle bir harbin olmamasıdır.
— Gazetelerin yardığına $ö-e. A-marlkada neşredilen bir brosfır Tür-klyenln büyük bir Bus tezylk! altında bulunduğunu yoayotmıış, nu husustaki fikriniz nedir?
— Türkiyenln İktisadi »aha la'da kİ bütün lhtlyaçianna ve zaruretlerine rağmen bütçesinin yarıs ın ml’.ll müdafaaya hasretmeğe mebur ol ".ası Avrupada en ziyade hastaya mar.’.z kalan devlet olduğunn göstermeğe kâfidir.
— Balkan memleketlerinde bir harn havası estiriliyor, Türkiye efkârının böyle bir tehlikeye hazırlanması İçin, ne yapmak lâzımdır?
— Bir tecavüz harbine kalkışmak.. gibi bir hareketin Türklyeden hlı; ’./.r zaman sâdlr olsuyacağını Türk milleti blhilği kadar bütün cihan efkârı umumlyesl de bedahet derecesinde bilmektedir.
Büyük kalkınma projesi
— Kabinenin bir uzvu olarak lc politikamız hakkında da bir kaç söz söy ler misiniz, hükümet programının !ç politikadaki esası nedir?
— Hükümet memleket içinde büyük bir İktisadi kalkınma projesi hazırlamaktadır. Bunun esâslar: tesblt edilmek üzeredir. Projenin bir kısmının M&rahaUl plânı İçinde yer alması İçin Amerika ne dinde teşebbüste bulunuyoruz, diğer tasmı Milletlerarası bankadan alacağımız kredi ile temin, olunacaktır. Bütçemizden de tahsisat ayıracağız, tşte bu çeşitli menbalar-dan alacağımız paralarla bu plânın tatbikine geçeceğiz. Doğu vilâyetlerimiz bu plânlar içerisinde esaslı bir yer al ma Atadır Doğu bölgesinin İktisadi v» medeni bakımdan kalkınması lşile uğraşmak üzere Bakanlar arası bir komite teşkil edilmiştir.
karlısındaki
Ist&nbul Borsasrun 24/2/1048 t la 11 eri
esham vb TAHVİLAT
% T Faizli Tahviller
61 vu - Erzurum 1 ıe.90
Sivas - Erzurum 2-7 20.4»
1941 Demiryolu I 20.10
1041 Demiryolu H 2L2O
1941 Demiryolu in 2o.ea
Milli Müdafaa I 2C.S0
MIH! Müdafaa H 21 29
Mili! Müdafaa m 20.00
MIH! Müdafâa IV 20.38
% 8 faizli Tahviller
Kalkınma I 95.70
Kalkınma H 95.70
Kaltamna m 95.75
1941 Demiryolu VI 95.70
% 5 faizli Tahviller
1935 Ergani >2.50
1938 ikramiyen 21.10
MUİ! Müdafaa 20.55
Demiryolu IV 9550
Demiryolu V »6.—
SARRAFLARDA ALTIN
Gulden Batış 36.25
Tiirk lirası 38 40
Sterlin 62.—
Külçe 5.54
Reşat «2.28
Çek flütlerinde değişiklik yü ktur
25 Şubat 1948
Sahi fe 3
Bir münazara dolayısile
AKŞAMDAN AKŞAMA
İstanbul, hayati



1 ek kürekle kayık yürüme f!
Her türlü zulüm olabilir; Babanın evlâda zulmü; evlâdın anaya zulmü; bir şahsın, bir Partinin, bir Meclisin, bir sınıf ve zümrenin bütün bir millete zulnıiL
Eu arada, sarbes fikir hareketlerine sağ cereyanların zulmü; ananeye ve sükûn ile asayişe j?ol cereyanların zulmü de olabilir, llh.„
Zulüm vaiz nasihatle önlenemez. Bir müeyyide, bir kontrol cihazı lâzımdır ki her iş muvazenede olsun, hiç bir unsur, öbür Unsura haksız bir baskı yapanlasın.
Demokrasi nizamında da, her lodosun bir poyrazı vardır. Fazla sıcak bastı ım, soğuk rüzgârlar eser; fazla kar yağdı mı cenuptan rayiha ve hararet taşıyan bir hava gelir. Böyle bir denkleşme olup, iklim normal şekilde devam etler.
Siyasî rejimimiz için şöyle bir hükme vardık:
— Tek parti olmasını Tek parti İstiklâl mücadelesi gibi, Atatürk inkılâplar! gibi temellere dayansa dahi, karşısında ille bir murakabe ve muhalefet teşkilâtına lüzum vardır.
Cumhuriyet Halk Partisi, kendine muhalif bir kuvvetin doğması için, «gayret sarfetmiştir» demek, ihtimal mübalâğa olur amma; her halde, kat! şekilde söylenebi’ir ki «engel olmamıştır.. Eöylece, memlekette bir muhalefet zuhur eder etmez, «bir dokun bin ah dinle kâse! fağfurdan* fehvasınca ne tezaliümler duyuldu! Demek, gönüllerde bun ca memnuniyetsizlikler birikip kalmış; memnuniyetsizliklerin ap açık ifade edildiği, yüreğin alabildiğine boşaldığı rejim demokrasidir. Çünkü bir kontrol cihazı mevcuttur. Her isteyen ondan faydalanır. Hükümranlık mevkl-Jnd? bulunanlar kulak asmak zorunda kalırlar.
Aynen onun gibi:
Sağ hareketlerin kontrolü, — poliste değil, jandarmada değil, aynı n atinde olan — sol hareketlerdedir. Ve sel hareketlerin kontrolü, sağ hareketlerdedir. Nasü tecrübe edilmiş tek paıtl nizamı devam edemedlyse, tek yönde sağ hareket, sağ fikir, mu-rakabesiz. alabildiğine gelişemez. Gelişirse, Atatürk inkılâbının bütün başarılarını teker teker kaybedip Osmanlılığa doğru, hattâ Yeniçeri fikir ve hareketlerine doğru tereddi ederiz;
— Nereye, yahu? - diyecek bir muvazene unsuru; ancak sol hareketlerdir. sol fikirlerdir. Demokrasi bünyesi içinde sol fikir ve hareketler behemehal mevcut olmalıdır; bizzat din. milliyet, ananenin kendi kendini karşıdaki bir aynada seyrederek cemiyet şartlarına ne dereceye kadar intibak ettiğini görebilmesi için türlü sosyal ıslahatçılara, sosyal İnkılâpçılara, bunların gazetelerine, partilerine ihtiyaç vardır.
Keza, solcuların kuracakları sendikalar, yapacakları mitingler. grevler, tâdilini yahut vazını İsteyecekleri kanunlar millî bünye ile. görenek ve gelenekle zararlı şekilde’ihtilâf haline düşüyor mu diye, muhafazakârların, ana-nccllerln mihekkine İhtiyaç vardır.
Cemiyet, böylelikle, iki tarafından çerçevelenmiş, kenetlenmiş, şekillenmiş olur. Bir tarafın mevcudiyeti, Öbür tarafın hem zulüm etmemesine hem tereddiye düşmemesine vesiledir.
iki taraf, atacağı adımları, birini ilerini hesaplayarak atar; adımlar uçuruma doğru gitmez. Bozguncu, yıkıcı ifratlar olmaz. Fakat bunun İçin, her şeyden evvel İki tarafa ihtiyaç vardır. Tek kürekle kavık vürümez Olduğu yerde dönekalır.
(VS ■ nû)
Edirne Ticaret orta okulu lise oluyor
Edirne (Akşam) — Şehrimizde üç yıl önce açılmış olan Ticaret orta otu lunun MS - 48 den yılında lise haline İfrağ edilmesine karar verilmiştir. Bu haber büyiik memnunluk uyandırmıştır.
★ şehrimiz Sağlık ve Sosyal Yardım müdürü doktor B. Faik Yargıcı, dün Anadolu cihetine geçerek mevcut safilik müesseslerini kontrol etmiştir. B. Faiij Yarpc, arada civar köylere de giderek sağlık İşleriyle meşgul olmuş ve köy fırınlarındaki ekmek, imal iştnl de gözden geçirmiştir. Müdür, geç vakit şehrimize dönmüştür.
kuruşluklar
Ufaklık bulmak grüçlOSü yakında ortadan kalkacak
Darphane v* Damga matbaa» müdürü yeni bir kuruşluklar hakkında yapılan baaı yayınlar münasobe-tiyle aşağıdaki açıklamada bulunmuştur :
— Yeni bir kuruşluklar henüz kâfi miktarda piyasada bulunamadığından bunların eski nikel bir kuruşluklar gibi sanayida kullanılmak ürere toplanmakta olduğuna dair vakit vakit bazı gazetelerde yazılar görülmektedir.
Eski nikel kuruşluklar 80 milyon adet olarak basılmıştı. Bunlar madeni kıymeti dolayısıyla harb senelerinde toplanmış vo muhtelif sınai işlerde kullanılmış olduğu İçin büyült mikyasta ufaklık par» darlığı yaratmıştı.
Bu defa ortası delik ^ıı| bir 3fu-ruşluklar yüz milyon adet olarak darbedliecck ve basıldıkça piyasaya çıkarılacaktır. îkl aydanberl .tedavüla çıkarılmış olan yOnl bir kuruşluklardan şimdiye kadar (300.000) adedi Ankarada, (150 000) adedi ismlrde v« 3.200.000 adedi de tstftnbulda tedavüle çıkarılmış bulunmaktadır.
Darphane halen günde 400 000 adet para basmakta olup şimdiye kadar bunun 100.000 adedini pirinç, 300.000 adedini gümüş para teşkil ediyordu, üç dört gündenberl pirinç miktarı 150.000 adede yükseltilmiştir. Gümüş kısmı İkmal edilmek üzere olduğundan pirinç para darblyatı çok yakında mlihlm miktarda artacaktır
Eski nikel bir kuruşluklardan İstanbul piyasasında 15-18 milyon adet çıkarılmış olduğuna göre bu defa basılmakta olun ortan delik san ku-mşluklar da bu miktara -.aklaşınca bittabi bugünkü darlık kelmıyaeakf.ır.
Bu münasebetle şu noktayı tebarüz ettirmek faydalı olıır. Ortası delik sarı bir kuruşluk!erimizin halitasının esasını bakır ve tutya teşkil etmektedir. Halitası kolaylıkla yapılabilen bu maddenin bir kilosundan 440-445 adet bir kuruşluk elde edilmektedir. Bakırın kilosu 150-150. tutyanın kilosu 100-120 kuruş olduğuna göre bu maden! çok daha ucuzo mal edebilmek İmkânı varken sanayide kullanılmak üzere bir kuruşlukları toplamak vârit olamaz.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi ye- ]
Eski bir öğretmen diyor ki: «Okullarda yabancı dil öğretimine ayrılan müddet altı yılda on aydır. Bu müddet içinde bir yabancı* dil öğretile-mez. Sınıfların bilgi seviyeleri de- gezginci talebe yüzünden her yıl değişmektedir.»
Bugün Ukokul öğretmenleri Eminönü Halkevinde mutat münazaralarından birim dalıa yapıyorlar. Mevzu şudur: İlkokulun İkinci devresinde, yani dördüncü, beşinci sınıflarda çocuklara bir yab&ııeı dil öğretmeli mİ, öğretmemen mİ?
Hangi tezi müdafaa edenler kazanacak bilinemez ama, ortaokulunda, lisesinde, hattâ- üniversitesinde yabancı dil tedris edildiği halde öğreli-lemeyen bir memlekette, llokullaıda da yabsneı dil öğretmeye kalkmanın, tartışma Jimnastiği gayeJİle bile olsa, konuşulması İnsanın tuhafına gidiyor. İlkokullarda yabancı dil öğretmek her holde bir kaç bakımdan ya İmkânsız, ya lüzumsuz, yahut dn zararlıdır. Fakat orUokul ve liselerde lüzumlu vo faydalı olduğu halde öğreti İçmemejl, altı sene yabancı dil okuyan gencin bu bahiste hiç bir şey bilmeyerek üniversiteye girmesi ve tekrar A kursundan yabancı dile başlamaya mecbur kalması bizim asıl büyük meselemizi teşkil etmektedir. Çünkü orta öğretimde neticesi ekseriya sıfır olan yabancı dil öğretmek gayreti devlete hayli pahalıya mol olmakta ve bir kere kadrolarda yabancı dil öğretmenlerine yer ayrılınca bu yerleri no olursa olsun doldurmak lâzım geldiğinden MU11 Eğitim Bakanlığı en büyüle sıkıntıyı hoca bulmakta çekmektedir Yabancı dil öğretmek İçin bir yabancı dili lâyı-klyle bilmenin dahi kâfi olmadığı düşünülürse sıkıntının derecesi kendiliğinden meydana çıkar.
Kaldı ki yabancı dil bahsinde nıüş-klllerl bundan da İbaret değildir, Ga-latMaraydan mezun. liselerde senelerdir yabancı dil öğretmeye çalışın eski bir öğretmen bakın bu müşküller! nasıl sıralıyor:
| Talebe ve progfram
___________ z._ Blr orta öğretim talebesinin altı nl blr kurıulukl^ı’n"nedreti "toplan- y,Ida olfu(lu^ (10, yabancı dil dersi, masından değil, henüz piyasaya kâfi '"tH’ -*»u—
miktarda Çıkarılamamış olmasından mütevellittir.
Mamafih 1 ve 2,5 kuruşlukların — ---.....- - -----1. „ .
»»«ılmsuın» hu vrrüml, oldujund.n gibi roüarl. alı, y,l İçlads mnUeMekl »urlara, bu mahnır a«ha
. ■ ■ ■ • ... . _ çlAı't Hn» «.r h... I. «aU» OZdl RunılTl Hlr narA«l hıalıırmava» Ht.
sarfedllen vakit nihayet sekiz, 011 ay- • hk blr müddetten ibarettir. Bu da devamlı değildir, altı yıllık blr zaman lçlnda en farLn on aydır. Kaldı ki sınıflarda flo. hattâ bozan 100 talebe vardır. Talebenin yüade doksan dokusu yabancı dil d-ı-slnln dışında Belemek İçin hiç blr yardımcı bulamaz.
Okullarda, yabancı dile ayrılan bu müddetler İçinde edebi veya teknik blr metni anlayacak kadnr yabancı dil öğernmek mümkün delildir.» öğretmenler
Orta öğretim kadrosunda yer alan yabancı dil öğretmenlerine gelince.'
ayda yirmişer dersten hesap edilince altı yıl İçinde dört aydan bir taç gün fazla bir saman tular. Talebenin kendisi de vazife yapmak ve derse,
■ aynı zat teessür lçlndt şunları «öylü-
■ yor:
ı Yabancı dil öğretmenleri klm-
, terdir vo bunların «Tasında İşinin
■ cidden ehil olnnlar ne kadar bezgln-. dlıier tasavvur edemezsiniz. Size bir
misal vereyim:
■ Bir sınıf okuluyormınuz. Gençsiniz, , büyük bir faaliyet ve aşkla çalışıyor- sunuz. Altmış kişilik bir sınıfla kırk - kişiyi fikren hesapladığınız bir nok-. taya kadar eriştlriyorşumi». K rtert . seneye. daha ertesi seneye bunların , İstediğiniz şekli bulacaklarını unıa-
■ rak teselli buluyorsunuz. Fakat... Ertesi sene sınıfta yirmi beş yeni talebe buluyorsunuz. Eskilerden de ellili mevcut. Eldeki talimat ıınıfın sevlye-sine uymanızı emreder. Halbuki . nıf değişmiştir. Ya yenileri bırakacaksınız. ya eskileri. İkisinin ortasını bıl-mak sizi de, sınıfı da yen! bir müşkül karşısında bırakacaktır. Yenilerin içinde sizin tahmin ve tasavvur ede-mlyeceftlnlz kadar geri olanları vardır. Çünkü üniversitede yabancı dilden dönen bir talebe, İlse mezunu sıfatiylo orta öftrettmde yabancı dil öğretmen vekllllftl yapabilmiştir ve bv hal yalnız öğretmen bplanuyan taşra okullarında değil, tstanbulda de olmuştur.»
Verimsizlik
Sınılınız» yeni gelen çocuklar da bunların talebeleridir, ,
«Halbuki yabancı dU. öğretim bakımından cidden artist hocalar İsteyen bir derstir. Öftrettlftf dili bir zevk haline getirmeği bilmesi İcabeden bu zümre zamanla öyle bedbin, o kadar bezgin bir hale gelmiştir ki «örmeyin...
«Bu bezginliğin zcbebl verimsizliğe mahkûm olmanın acısıdır. Suya yan yazmak, akıntıya kürek çekmek lorunda kalarak yaşamak kntft bir şeydir. Üstelik not veremiyeceRlnİz çocukların bile hoca olduklarını görmek ve bunların talebelerinin mektep mek tep gezip bütün bir emek mahsu ıi olan sınıfların derecelerini altüst etmelerine tahammül etmek... Eski «ul-
çok yakında bu darlık giderilmiş olacaktır.
el-
Eski Yugoslav Başkonsolosu gitti
Yugoslavyanın Ankara büyük Çlsl Bojln Slmlç geçenlerde Belçradda
yapılan bir toplantı münasebetiyle memleketine dönmüş va İİgtU çevrelerde büyük elçinin komlntormda yo-ni bir vazife aldığı söylentileri dolaşmıştı.
Yugoslavyanın İstanbul eski bat konsolosu Mllan Rujiç de Yugmlev bandıralı «Zugenberg» vanurlylc dün sabah memleketimizden ayrılmıştır. Yugoslav konsolosluğunun «geri çağırıldığı İçin» gltlğlnl söylediği Mllan Rujlç memleketimizde lk| buçuk se-nedenber! bulunuyordu Fskl baş konsolosun yerine gelen Mustafa VI-lovlç bir buçuk aydanberl resmen vazife başında bulunmaktadır.
Akar Tankeri petrol almağa gitti
Devlet Denizyolları İdaresinin «Akar» tankeri Petrolofls hesabına akaryakıt almak ilzer» dün Abadana hareket etmiştir.
Kaşar peyniri ihracı
Hükümet takas suretiyle kaşar peyniri İhracına İzin verdiği İçin bir kaç memleketle bu hususta anlaşmalar yapılmaktadır. Formaliteleri tamamlanan anlaşmalarla son bir haftA zarfında yeniden 50 ton kaşar peyniri ihraccdllmlştlr. Bu suretle İhra-cedilen miktar 100 tonu bulmuştur.
Elde mevcut koşar peyniri stoklarının fazla olması dolayıslyip İhracatın İç piyasa flatlerlne müessir olmı-yacağı Uerl sürülmüşse de son günlerde bakkallarda bu cins peynirin perakende kilosu 380 kuruşa kadar yükselmiştir.
İstanbul vapuru bugün geliyor
Denizyolları İdaresinin «İstanbul» yolcu gemisi bugün saat 14.30 da Marsllyadan dönecektir.
Müstamel kamyon ithal edilecek
Komiteler, komisyonla?,
Tütün mukabili ithal edilecek bu kamyonlar
İçin ekspertiz raporu lâzım
Ticaret Bakanlığından a lir. an bir yazıdan anlaşıldığına, gör* tütün ihracını sağlamak mu ksadlyla tütüne münhasır olmak üzere takasla tütün İhracı karşılığında kullanılmış kamyon İthaline de müsaade edilmektedir.
Ancak getirilecek kullanılmış kamyonların az kullanılmış ve ije yarar bir variyette bulundukları Robert Kants. Veritas veya Loyd müesieae-lerlnden alınacak bir ekspertiz raporu ile tevsik edilecektir. Ayrıca iş* yararlığını ve eksiklik derecesini tâyin maksadlyle İthalât bürosu belediye fen heyeti ve İstanbul jçln Teknik üniversitesi mümessilinin ve İzmir ve Mersin İçin de ticaret ve «-1 züj nayl odalarının göstereceği birer mü-tehtvuu mümessilin İştirakiyle kurulacak hususi bir heyet tarafından kontrol ve muayene edildikten sonra ekspertiz raporları İthalât bürosunun bu husustaki mütalâası He birlikte Ticaret Bakanlığına gönderilecektir.
AKİSLER
Zarurî bir izah
dört beş ay kadar çalışırsa bu İş İçin aBdl- Bunun bir çaresi bulunmazsa bu i İş düzeltilemez.
«Bir de enstitüde yabancı dil og-ertmenl yetiştiren şube vardı. Burası lk| senede yabancı dil öğretmeni yetiştirmiştir IQ o da başka bir meseledir.»
— Peki çaresi?
Yürümeyen bir dâvanın İrinde bulunan .ve yürümemeslnln ıstırabını her an çeken bu eski, tecrübeli öğretmene göre çaresi, öğretmende ve talebede kemmlyote doğra defti) de keyfiyete doğru giden bir lamasıdır.
Her halde çok mühim bir dâva Ue karşı karşıyavız.
Şevket Ra(h
Belediye murakıplarına peso verilecek mi?
Belediye murakıplarına, otobüs vc tramvaylar da parasız seyahat etmeler! İçin paso verilmesi hakkında umumi mecuse bir takrir verilmişti. Belediye, alâkalı dairelerle temas ederek murakıplara paso vermek imkânının mevcut olup olmadığını tetkik ettirmektedir.
Diğer taraftan belediye murakıpları, yaptıkları kontroller esnasında yol parası ve diğer zaruri masraf olarak harcadıkları paraları muntazaman alamamakladırlar. Murakıplar arasında 1940 yılına alt harcırahlarından alacağı olanlar vardır.

Refik Ahmet Sevengil’ın
Kadıköy Halkevindekî konferansı
Rerik Ahmet Sevengll 2« şubBt perşembe günü saat 18.30 da Kadıköy Halkevinde Kadıköylill-rin merakla beklediği «eski edebiyatımızda nükte ve mizah* mevzulu mühim konferansını verecektir.
Kamarot Haydar hakkındakı tahkikat dosyaları «İstanbul» vapurunda kaçakçılık yaptığı İddiası He hakkında önce gümrük muhafaza başmûdUriajd, sonra Bakanlık teftiş heyet! tarafından tahkikat yapılan Haydar Çınarın dosya» savcılığa verilmiştir. Müfettişler tararından yapılan tahkikat neticesinde ıkl dosya hazırlanmıştır. Bunlardan döviz kaçakçılığına ait olanı, dinme dûvasını tahr’k etmek Salâhiyeti kambiyo merciine alt oh duftu İçin oraya verilmiş, kambiyo müdürlüğü de savcılığa yollamıştır.
Dlfter dosya da doğrudan doğruya savcillfta verilmiştir. Halen savcılık tahkikatı devanı etmektedir. Denizyolları İdaresinin de idari bakımdan yaptırmakta oldufeu tahkikat devam ediyor.

Sen Jozef lisesinden yetişenler Derneği çayı
Son Jozef Lisesinden Yetişenler Derneği tarafından 2S, 2. 1048 cumartesi günü saat 14.30 dan 19 a kadar Talolın belediye gazinosu salonlarında bir danslı çay verilecektir.
Fırınların kontrolü
Belediye, fırın kontrollanna ehemmiyet vermektedir. Dün de İktisat işleri müdürlüğü murakıplarından teşkil edilen dört kişi, otomobillerle Bakırköy, Samatya, Yedlkyle, Halıcoğ-lu, Hasköy, Kasımpaşa ve Y nlma-hallcdckl fırınları kontrol etmişlerdir. Dört saat kadar devam öden bu kontrollar sonunda 14 fırıncı hakkında noksan vezinde vo homur ekmek çıkarmaktan dolayı zabıt varakaları tanzim edilmiştir.
- Cüzide muharrir Vâ-NÛ, gc,ze-ı temizi ziyarete gelen müşterek l bir dostun muharrir arkadaşlar-i la yaptığı samimi bir hasbihal sı-i razında ileri sürdüğü bazı diiştin-. çelerini, kendi sütununda oldukça sert bir üslûpla tenkld eıti. Bu hasbıhalde ben de hazır bulunduğum ve hattâ bu düşünceler 1 hakkındaki intihalarımı bu sü-
• tunda kısaca ifade elmiş olduğum ■ için haksız yere hırpalandığını 1 zanneden bu dostum ziyaretime c geldi; yanlış anlaşılmış ve unla-1 iılmış olan fikirlerinin bir kere r daha izahını benden istedi ve de-• di kir
, — Ben, aman dikkat, umumi
’ efkârı fena hazırlıyoruz. Neşri. yat yüzünden sükûn te istikrarın bozulacağından korkuyorum, denedim. Hele Türk gazeteleri *bo-zulsun diye değil bozulmasın di. ye çabalamaktadır» tarzında sert ‘ bir mukabeleye müstahak olmak için gûya bunun aksini iddia et’ miş olmanı lâzım gelir ki böyle ’ bir şeyi ne söyledim ne de aklım-‘ dan geçirdim. Bilâkis açık ve müs pef tenkidin lüzum ve faydasına kani^n. Bu vâdideki neşriyatı ’ sevinç ve takdirle karşılarım;
1 elimden geldiği kadar böyle ten' bitleri kendi kalemimle de yaparım.
Benim iliştiğim nokta bambaşkadır-. Son günlerde bazı ga-çetelerde çok umumi mahiyette neşriyat oluyor. Bunlar muayyen ve müspet mevzulara temas eden tenkitlerin dışında kaldığı, müphem ve bulanık bir üslûba bürün düğü için okuyucu kitlesi iizerin-, de memleket idaresi mesuliyetini taşıyanların hepsi hakkında top yekûn bir şüphe ve itimatsızlık yaratan bir zemin hazırlıyor. Bu müsait zemine de ezeli düşmanlarımızın sinsi ve kudretli propagandası zehirli tohumlarını kolaylıkla ekmek fırsatını buluyor. insaf edilsin, benim çok bariz müşahedelere dayanan bu ramim' düşüncelerimle aziz dostumuz Ve - Nû'nun bana atfettiği mütalâalar arasında nc münasebet var? Demokrasi rejiminin en iteri örneklerinde)', biri olan İsviçre gazetelerini talebeliğim-denberi intizamla takip ederim. Onlarda tenkid diye böyle umumi mahiyette, halkın zihinlerini bulandıracak ve mukadderatını el-terine emanet ettiği idare adam-tarım top yekûn şiiphe ve töhmet ' altında bırakacak tarzda yazılı ] bir tek sahra raslamadım. Birim gazetelerin tenkidde itidal un- \ suru olmalarını ise hiç doğru ' bnlnıam: bu takdirde onlar vazifelerini hakkiyle yapmamış olmak durumuna düşerler. Bi'âkis tenkidin mümkün olduğu kadar kuvvetli ve şiddetli olması taraftarıyım; fakat vazih, sarih ve müşahhas olmak şart ile... İşte, konuşma sırasında belki lâıp.Hle ifade edemediğim, takat anlatmak istediğim fikir budur.
O günkü hasbıhalin özünü ifade ederi, kendi düşüncelerime de tamamile uygun olan dostumun bu izahını aynen sütunuma nakletmeği vazife saydım. — B.
Doğru ise vay halimizeI Sabah gazetelerinden birine verilen Ankara haberine nazaran. Bakanlar aıası komite, hani şu ayi:ır-dan beri ümit bağlayıp beklediğimiz «Hayatı ucuzlatma komitesi* müstacel olarak ele alınıp görüşülecek mevzuları kararlaştırmış. Bu hususta Bakanlıklarda kurulacak komitelerin İncelemeleri için sarih hükümler' ihtiva eden direktifler verilmiş.
Demek ki aylardan beri devam eden İncelemelerden ser-ra bu İş ikinci bir inceleme safhasına giriyor. Öyle de karışık İncelemeler ki okurken insanın zihni arap saçına dönüyor.
Bakanlardan mütevekkil komitenin kararlan. Bakanlıklarda münferit olarak kurulacak komisyonlarla ayrıca teşkil edilnce)ı |j_ Bakanlıklar arası korıisynnJara... q Afi -vn.ilniz, ben İpin ucunu ka- kp çırdım, beyhude yere sizin zihni-nlzl de karıştırnuyayım. Uzun sft-2ün kısası, Bakanlıklarda, aralık-lavda, bilmem nerelerde kurulan veya kurulacak olan’ komisyonlar, komiteler ştı mevzuları n’san ayı başına kadar İncelilerek neticeyi bllr’lreceklemılş,
1 — Büyük müstahsil kütlayl İlgilendiren ve dışarıdan İthal edilen malların nakliyatını kolaylaştırmak ne derecede mümkündür? Bu çeştt . malların gümrük resimlerinde ne mlk far İndirme yapılabilir? Bu malla» hakkında muamele vergisi bakımından re şekilde Un zil i t kolaylıkları
"cü
2 — inşaat işleri ekonomik şartlara uygun bir sisteme nasıl bağlanabi-
Mr ve bunlar mail İm kânlarım ita gü- U re rasıl ayarlanabilir? Başlanmış İşlerden lötltuall arttıracak mahiyette olanlardan Hangilerine devam olunabilir?
Gazele fetı iki esaslı mevzuda» gayri, inceleme tezgâ ıına girecek daha baa meseleleri de sıralıyor. Bu arada, gıda, İlâç, tıbbî müstahzarat, girim eşyası, mesken buhranı ve nakliyata ait hayat pahalılığına tesir eden unsurların kaldın iması ve hafifletilmesi üzerinde de durulacakmış.
Hepsi iyi. güzel amma bu kadar çapraşık, dolambaçlı işlerin İçinden nasıl çıkılacak acaba? Eelden ele, masadan masaya, odadan odaya, komisyondan komiteye uza yıp giden inceleme sürüncemesini bir yana bırakalım, çizilen programın bilâhare sıntın&-(ı mukadder elan aksaklıkları şimdiden göze batıyor. Meselâ ilk hamlede büyük müstahsil kitlesinin istifadesi ele alınıyor, şimdiye kadar yapılan binlerce tecrübe He sabittir kİ müstahsil kitle Define alınan her tedbir, tatbikat beceriksizlikleri veya iyi hesaplanmamak yüzünden, yalnız mutavassıt vaziyette o!an açık gözler zümresine âzami menfaatler sağlıyor, m üs tahsil hiç bir fayda görmediği gibi üstelik müstehlik kitle büyük zararlara giriyor İthal edilen malların nakliyatını kolaylaştırmadan evvel ithalâtın arttırılması lâzımdır, kİ bu İmkân şimdilik uzak görünüyor.
ithalâtta gümrük ve muamele vergisi tenzilâtına gelince, varidat. faslının ıruazzam açığı istikraz payandalarına dayanan bütçenin masraf fasıllarında bu yıl irinde nasıl ve ne miktar tasarruf temin edilebilir ki gümrük ve muamele verelerinde hayat ucuzluğuna tesir edecek şcklldo tenzilât yapılsın?
Başlanmış işlerde, istihsali arttıracak mahiyette olanlardan han Silerine devam olunabileceği incelenecekmiş. İstihsali arttıracak mahiyetle bir işe başlanmış olduğundan haberdar değiliz. Yeni bir başlama hamlesi yapılamadık ea bu incelemelerden müspet netler beklenemiyeceğl Aşikârdır.
Üzerinde durulacağı söylenen hayat pahalılığına müessir unsurların kaldırılması ve hafifletilmek nıevzııunun üzerinde yıllardan beri duruluyor ve duruldukça o unsurlar ağırlaşıyor. Durulmaca. vüriinse daha İyi olur. Bu yürüyüşün müspet neticeye ulaşabilmesi için de kuvvetli bir kontrol teşkilâtının vol göstermesi lâzım.
Cemal Refik
Amerikaya krem ihracı
Haber verildiğine göre Denizyolları İdaresinin halen limanımızda bulanan »Çoruh» ve «Kastamonu» şilepleri bir haftaya kadar İsken dorundan külliyetli miktarda krom yükleyip Amerikaya gideceklerdir, Yftlrnı tÇoruh» un götüreceği krom 80TÖ tondur.
O $2 (D > 0

tahıl •• 4
25 Şubat 1943
MAHKEME KORİDORLARIMDA:
Ayol, bu yaştan sonra ben nasıl çocuk doğururum?
Z'
Bu sene İatanbul taralında hlc bir filme naslb olmayan rağbet ve zafer rekorunu
Bu hafta MİLLİ - ALEMDAR Sinemalarında
KARA KARTAL

cıdı; «Size yazık değil mİ, çocuklar? Bankaları yeni elbiseler, yeni pabuçlar giyerken siz niçin böyle geziyorsunuz? Öte mahallede zengin bir ihtiyar kadın yeni evlendi, bir oğlan çocuğu doğurdu. Bunun İçin şimdi fakir çocuklara elbise dağıtıyor. Hadi, siz! de oraya götüreyim de yeni elbise alınız» dedi. Sevindik arkasına takıldık. Sokağın köşesine gelince adam bizi durdurdu; «Çocuklar, dedi. Sizin sırtınızda İyi kötü elbiseler var. Gideceğiniz ka dm hem çok zengin, hem de merhametlidir, Çıplak çocuklara çok acır. Şimdi siz elbiselerinizi, ayak kaplarınızı çıkarıp şuraya bırakınız, ben bekli y ey im. O hanım sizi çıplak görünce elbiseden başka para da verir.» Elbiselerimizi çıkarıp aâama verdik, sonra titreyerek gidip kapıyı çaldık. Hanım teyze bizi görünce şaşırdı. Çocuk doğurduğunu söyleyince evvelâ
Evin kapısı çalınmış, MahLre hanım teyze açmış. Kimisi ceketsiz, kimisi pantalonsuz, yalın ayak, başı kabak, sekiz on yaşların da dört be? çocuk boyunlarını lükmüşler:
— Biz de İstiyoruz, hanım tey-
ze.
Mahire hanım hayretler içinde:
— Ne İstiyorsunuz?
— öbür çocuklara verdiklerimizden bize de veriniz.
— Hangi çocuklara ne vermişim? Benim haberim yok,
— Nasıl haberin yok, hanım teyze? Sen on beş gün evvel çocuk doğurmuşsun ya.
Mahire hanım teyzenin kan beynine sıçramış,
— Ulan, «iz benimle alay mı
ediyorsunuz, yumurcaklar? Ben altmış yaşına gelmişim. Bu yaştan sonra çocuk doğurur mu insan? Cenabı Allahın hikmetinden sual olunmaz. Murat ederse _ „ , .
yetmişinden sonra da İnsana böy- öyle kızdı kİ hepimizi azarladı, le bir mürüvvet ihsan eyleT amma I Sabıkalı Racl suçu kabul etmi-bizlm rahmetlik efendi öleli on yor.
beş sene oldu. Zaten onun sağlığında da evlât mürüvvotl görmedim, On beş sonedir dul oturuyorum. Nasıl çocuk doğururum? Meryem Ana mıyım ben?
Çocuklar blrlblrlerine bakarak titreşiyorlar. -
— BLze ne kızıyorsun, hanım teyze? Sen yeni evlenmişsin, bir oğlan çocuğu doğurmuşsun. Onun için fakir çocuklara elbise, ayakkabı dağıtı yom ussun. Bizim de elbisemiz yok. Üşüyoruz baklana. Bize de elbise ver, sevaptır.
Mahire haruw teyzenin İçine bir şüphe düşftyor. Kendi kendine; «fesübhanallahl diyor. SAyll-ew bakma, söyletene bak, der-
. Yoksa Ovnabı Hak bana bir kısmet çıkardı da şu masum çocukları müjdeci olarak mi gönderdi? öyle ya, kısmetimin ne za- 1 man açılacağını Allahtan gayri kimse bilmez ki»
Merakla çocuklara soruyor-
— Oğlum, bu lâfları siz® biri mİ öğretti, yoksa sizin gönlünüzde bSyle bir şey doğdu da kendl-MğlrJzden mİ söylüyorsunuz? Keşke Cenabı Hak bana böyle bir mürüvvet gösterse de sizi tepeden tomağa kadar giydirip kuşatsam.
Çocukların en büyüğü cevap veriyor:
— Bu laflan kendimiz uydurmadık, hanım teyze. Biz, muhalle mirdeki arsada oynarken bir adam geldi, bu sözleri bize söyledi, hepimizi ardına katıp buraya getirdi. karsıdan sizin evi gösterdi.
Aldığı cevaptan meyüs olan Mahire hanım teyze bu işin İçinde bir hilekârlık olduğunu anlı-yarak çocukları alıp karakola götürüyor orada variyeti anlatıyorlar, Bir müddet sonra da Racl adındaki açık göz yakalanıyor ve mahkemeye getiriliyor.
Koridorda çocuklarla konuştuk. Mahire hanım teyzeye İzahat vere’-, çocuk bize de şunları anlattı:
— Mahalledeki arsada arkadaş larla beraber oynuyorduk Yanımı ta bir adam geldi; «Çocuklar! Sizin paltolarınız, yeni elbiseleriniz, yeni ayakkapiannız yok mu?» diye sordu. «Bizim babalarımız zengin değil kİ venl elbisemiz olsun. Sı-t muzdaki! erden başka bir j şeyimiz yok» dedtk. Herif bize a-
ŞAHESERLER ŞAHESERİ KAZANDI.
Görülmemiş bu coşkun rağbet, emsalsiz İzdiham »e sürekli istek karsısında -rlahl PuşkinTn. bu olnus eserini herksin görm terini temi*'
BUGÜN MATİNELERDEN *Ttr‘ DFV ? SİNEMADA BÎRDE] J
MARMARA’(la
KARA KARTAL
ORİJİNAL KOPYASI
Ayrıca ikinci filim olarak
YUMRUĞUNUN ADAMI
Müzikal scrıize.ri filmi
terini temin maksadile
■......J GÖSTER H.HCEftîNİ SAYIN HA î Tl MTZ\ MÜJDELERİZ:
alemdar - MıLLî’de
KARA KARTAL
TÜRKCB KOPYASI
Yer bulmak için lütfen tam seans -saatlerinde gelinmesi, izdi’.:
Avuca ikinci flitin olarak
MASRELi SÜVARİ
Kan!; ma^ıa ı.r filmi
— Yalandır. Piç kurulan bana iftira ediyorlar.
— Çocukların elbiselerini soyup almışsın, satarken polisler yakalamışlar.
— İnanma bu lâflara, bey kardeşim. Ben kimsenin elbisesini «oymadım. Sokakta dolaşırken bir arsada üst üste yığılmış eski elbiseler gördüm. Oradaki çocuklara sordum: «Bunların sahibi yok. Eski olduğu İçin sokağa atmışlar» dediler. Ben de: «Yazık olmasın, şunları alayım da fakir çocuklara vereyim» diyerek aldım. Sonradan çocuklar İftira ettiler.
— Bu İşten senin sabıkaların da varmış.
— Boş ver öyle lâflara. Sabıka başka, bu iş başka, insanın başın dan bir kaç defa kaza geçerse hemen soyguncu mu olur?
Mübaşir İşaret etti. Racl öfkeli öfkeli kalkıp uzaklaştı.
Ce. Re.
X.
Teşekkürname
19 Şubat 1948 gecesi İstanbul’da Mercan yokuşunda kâin 61 No. lı mağazamda vukua gelen yangın dolayıslle hasara uğrayan malların tazminatını derhal ve memnuniyet verici bir tarzda ifa eden Britlsh and Overseas Insurance Company've aleni teşekkü-raturun İblâğına sayın gazetenizin tavassutunu dilerim.
Yeni Türk Dikimevi PEPO J. PEREZ Askeri terzihanesi
TEŞEKKÜR
Alla büyüğümüz merhum SAİD HALMAN'm cenaze merasimine bizzat iştirak etmek. çelenk göndermek, telgraf, mektup ve telefonla tnzlyetlerinl bildirmek suretiyle derin acılarımızı paylaşmak lûtfunda bulunan sivil ve askeri erkân ile meslek arkadaşlarına, kara ve deniz birliklerine, akraba ve dostlarımıza teşekkürlerimiz! sunmaya gazetenizin delâletini rica edt-rla. Ailesi
Amiral
İstanbul Belediyesi şehir Tlyatroeu BSaat 20 de
Dram Kısmı EVİN ÜfîTÜNDKKİ BULUT
Komedi Kısmı BÜYÜK CEMAAl
TEŞEKKÜR
Kızım Dr. Fahlre Battalgulnln rskltsla ölümü İle bizi perişan eden acısı içinde gerek Ankarada cenazesini teşyle gelen sayışta; başkanı ve yargıtay âzalarına, Rektör, Dekan, Profesör, öğrenci ve arkadaşların* ve diğer zevata: Haydarpaşada aziz evlâdımızın cenazesini istikbal eden üniversite ailesine ve bütün dostlarımıza gerekse cenaze töreninde bulunan sayın valimiz LÛtlI Kırdar, İstanbul üniversitesi ve teknik üniversite Rektör. Profesör, Doçent, Asistan ve öğrencileriyle Ticaret mektebi profesörleri elektrik umum müdürü ve arkadaşları, Devlet Demiryolları yataklı vagon ve Devlet Denizyollarından iştirak eden zevatla törende bulunan diğer dostlarımıza telgraf, telefon ve mektupla tazlyette bulunanlara çelenk gönderenlere Partimiz İdare kurulu fLzalarına derin minnet ve teşekkürlerimizi arzederken en büyük tesellimiz kadrlşlnas İlim alemimizin bu acımıza gösterdiği büyük alâka olmuştur.
Ayrı ayrı teşekkürlerimizin İblâğına bu acı İçinde imkân bulamadığımız İçin gazetenizin tavassutunu rica ederim. Ord. Prof Dr.
Ethem Akif Battalgazl
MAKSİM'de.
Muammer Koraca Opereti KÂTtBTN KARISI Revü operet: Saat 20.30 da
* Telefon: 42033
ıami önlemek için tertibat alınmıştır
VEFAT
Eski Girld Defterdarı İbrahim Ethem Beyin oğlu. Esbak Şurayı Devlet âzasından Ahmet Cemal ve. Doktor Aii Süreyya Beylerin Biraderi, E.T.T. İşletmesi Umum Meclis Murakıbı Haşim Altan, Belkis Nazif Erad, Saadet Harun Salalıor, Nevzat ve Rauf Eratam.1 Hikmet Cemal Güneyden ve Ley- [' lâ Eratam’ın amcaları
DOKTOR H. RAUF
(Paşa) Monte-Carlo’da vefat etmiştir. İstanbul vapuru ile gelen cenazesi Nişantaşı. Teşvikiye Camiinde, 26 Şubat Perşembe günü öğleyin I namazı kılındıktan sonra Karaca AhmetteM aile mezarlığına def - ’ nedilecektir. Çelenk gönderilme-; mesl rica edilir.

KUMRULAR
Aşk ve macera romanı
rasnn.- cemal refİE Tefrika Na 33
-
d* gayet samimi. Yapmacık yaltaklanmalarla, müraiyane methiyelerle doidurmaınış, kalbinin samimi duygularını İfadeye çalışmış. Fakat...»
Başını çevirdi:
— Yazmıyac&gım. Elenll Bir müddet daha düşüneceğim w belki hiçbir saman cevap yazmıyacağım.
Çatık kaşla devam ediyor:
— Mektupla bir nokta nazarı dikkatimi celbetti, Elenll Nihat; i Bundan sonra hiçbir engel bizi birbirimizden ayıramıyacak» diye yazıyor. Bu cesaret! nereden alıyor? İlk mektubuna cevap yermedim. Ben evli ölr kadınım. Kendisine karşı duygularımın ne olduğunu nasıl biliyor Nihat? Yoksa sen bir şey mi söyledin?
— Yok efendim. İstavro* (bitlinde yemin koyarlm ki İç bir sey «öyleme-misim ben. Nihat bey bir buyuk ask »aplyor sizin için, böyle yazıyor. la-fcanbıılda iken ne uman sormuş bana
İd; «Fahriye han um'kocasına çok je-vlyorî» Ben söyledim; »Bilmiyorum efendim. Belklm biraz blraı «evlyor koc as İn 3, fakat zan etmiyorum kİ bir buyuk nsk yaparak. Çilnkhn Raylf bey bir ehttyar adam.»
— Bana lortnadan niçin böyle şeyler söylüyorsun, Elenl?
— Ma ben size görmedim elendim. Ne zaman kİ birinci tefa konuslyo-runı Nihat bey İlen, o raklt oluyor böyle bir lâflar.
— îyi yapmamışsın, Elenll tik konu şma da böyle şeyler söyler mİ insan?
— Yoktur bir zarar, efendim. Egerktm -siz istemiyorsunuz Nihat bey, İç bir tefa yazmlyacakslnta mektup. o da ağntyacak elbet.
Fahriye cevap vermedi.
•••
□ece köşkün bahçesinde Badi İle .karşı karşıya oturuyorlar, Drilkanb
AŞKTAN’da ÜŞTÜK
(* İlk defa karşı karşıya
CARY GRANT - İNGRiD BERGMAN
ALFRED HİTCCHCOOK'un yarattığı
(NOTORİOU8)
Filminde bu anahtarın her hangi bir katilin bıçağından daha tehll-3■■K3KSEIMB *te'! olduğunu ispat edeceklerdir.
VEFAT
Tüccar Ekrem Topaloglu, tüccar" müteahhit İhsan Topaloğlu, Tallali Güvoner »e Makbule Topalogiunur. I babaları; emekli albay Kayreddln' Cüver-erln ve muteber tüccarlardan merhum Hacı Mustafa efendinin kerimeler! bayan Seylân Topal oğlunun kayınpederleri maruf tüccarlardan REFET TOPALOĞLU
23/2 948 günü geçirdiği bir kriz neticesinde bu fani dünyaya gözlerini yummuştur.
Cenaze namazı 25/2/94g günü öğle namazını müteakiben Beyazıt camii şerifinde kılınacak ve Edlrnekapı Şehitliğindeki ebedi Istlrahatgâhma tevdi edilecektir.
Allah rahmet eylesin.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından:
Silifkede Asliye mahkemesi reisi bapMehmet AH- adına yazılı D. sınıfı birlik 13522 numaralı bir adet bankamız hisse senedi kaybedilmiş olduğundan artık hükmü kalmamıştır
Yerine başka numaralı yeni senet verileceği -bildirilir.
(2228)

Bugün matinelerden İtibaren TURAN Bu sene Beyoğlu nd& en çok rağbet kazanan Mevsimin
İki büyük şaheser filmi bir arada : VİCTORİEN SARDü’nun meşhur romanından alınmış büyük bir Hayat Faciam
1 — F E D O R A (Türkçe Sözlü)
Binlerce Figüran — Zengin dekorlar — Muanam saraylar İçerisinde geçen ve tarihe mal olmuş büyük bir aşk re Aşkla • gururla çarpışmasından hasıl elan bir filim.
Dünya komikler kralı BUD ABBOT — LOÜ COSTELLO'nun en son çevirdikleri
ÎKt AÇIK GÖZ ASKERDEN DÖNÜYOR Sîzleri İM saat aglatırcasnıa güldürecekler — Başlan başa zçvk — Neşe *®nHBKWK3MEEjt3El ’• kahkahalar İlimi.




■■■»sn Mm™ YARIN AKŞAM
SAHA Y Sinemasında
Mevsimin müzikal süper filmi
GÜZELLERİ
(Two sisters from Boston •
Sinemanın en güzel kadınlarının Iştlraklle Metropolitan Operası Sopranosu — KATKRYN GRAY80N
JUNE AJjLISON ve Tenora! *•
JIMMY DURANTE - LAUFENZ MELCHIOR tarafından yaratılan musiki, şarkı ve dans filmi başlıyor, musiki inkılâbı HKaiBiBDnMnE
BO Sİ ON
Ekremöz Alınacak
Deri Ceket Alınacak
Yüksek denizcilik okulu müdürlüğünden
Okulumuz için nümün esme tevfikan yedi adet içi müflonlu deri caket pazarlıkla satın alınacaktır. Vermeğe İsteklilerin teklifleriyle birlikte 1/3/948 pazartesi günü saat 14 de müdürlüğümüzde toplanacak satma! m a komisyonuna müracaatları. (2230)
İstanbul Belediyesinden
Ekmek, Simit, Börek ve sair unlu maddeler İmal etmek üzere yeniden fırın açılmasına Belediyyemizce müsaade edilmeyeceği hakkındakf İşitilen yorumlar hakikate uygun değildir.
Her vatandaş Belediye zabıtası talimatnamesine ve bu husustaki mevzuata uygun olarak fırın açmakta serbesttir.
Görülen lüzum üzerine keyfiyet, ilgililere ilân olunur. (2263)
dalgın görünüyor, arada bir acı acı gülümslyerek baştnı sallıyor.
— Hayrola, Sadi bey! Bu akşam müteessir görünüyorsunuz.
— Hakikaten zihnim karışık. Bize bir şey söyllyeceglm, hayret edeceksiniz. Ben gene ftkrlml, kanaatimi değiştirdim, yeniden şüpheye düştüm. Bu işte anneniz haklı gibi görünüyor
Fahriye telâşla doğruldu:
— Annem haklı mı görünüyor? Ne vakit konuştunuz? Size bir şey mİ söyledi?
— Geçen hafta ben Naylonu methederken: «Sis gençsiniz, her gördüğünüz şeve aldanırsınız.» demişti ya.
— Haa. a mesele mi? Pek!, ne olmuş NayTon?
— Ondan sonra kendisini bir daha görmedim. Fakat Tasladığım başka bir hâdise dolayıslyle Naylon hakkın-dakl kanaatim tekrar değişti.
— Bir şey mi duydunuı?
— Hayır. Anlatacağım hâdisenin Naylonla alâkası yok. Fakat o kadar garibime gitti kİ, Naylona karşı da İçimde yeniden şüphe uyandı. Anlatayım: Geçen akşam Nihat isminde bir arkadaşımla...
— Nhat mı? Nereli bu Nihat? İstanbullu mu?
— Evet, İstanbullu. Benim eski bir arkadaşımdır. Kendisini tanıyor musunuz?
_ Ne münasebet, Badi bey? Staln arkadaşınızı ben nereden tanıyacağım? Anaodluda İken benim Nihat isminde bir süt kardeşim vardı. 3ene-lerdcnberl kendisini görmedim. Şimdi siz Nihat deyince birdenbire hatırıma bizim Nihat geldi... Evet. Sadi beyi Sizi dinliyorum.
— Gece Beyoğlunda dolaşıyorduk. Nihat biraz yaramaz, çapkın bir çocuktur. Caddede giderken tıpkı Naylon gibi sade giyinmiş, güzelce bir kadına rosladık. Bir küçük çocuğun elinden tutmuş, etrafına bakmadan, ciddi bir tavırla karşıdan geliyor. Nihat onu görünce; «Sadi! Müsaadenle ben ayrılacağım. Baksana, bir kısmet geliyor. Belki yakalarım» dedi. Hayretle sordum: cTanıyor müsün o kadını?» «Tanımıyorum amma tanışmak zor değil ya» demez mi? Heyretlm büsbütün artta: «Yahu de-.dlm. Bu gece sen zorla başını belâya sokmak istiyorsun galiba. Baksana, o kadıncağız ne kadar ciddi. Başını kaldırıp etrafına bile bakmıyor, ço-cuğıyle beraber gidiyor. Süslenip pös-lenip sokaklarda kınlan kadınlara
I Ark.. »ı rar)
Türkiye Zirai Donatım Kurumu Umum Müdürlüğünden:
Kurum Merkezinde. İstanbul ve. İzmir Depo Müdürlüğünde mevcut şartnamesinde yazılı şart.ar dairesinde ve bedeli sterlinle ödenmek şartlle (300) adet EKREMÖZ için isteklilerin teklif vermeler! ve Kurumun eksiltme ve arttırma kanununa tâbi olmadığı ve malı satın alıp almamakta serbest bulunduğu İlân olunur.
(2425)
Teknik Okulu Satınalma
ansı Komisyonundan:
Miktarı Tah. Fi Geçici Tem. Saat!
Pirinç 7000 KÜO 132 Krş. 693 lira 15.—
Beyaz Peynir 2506 kilo 200 Krş. 623 lira 15.15
Kaçar peyniri 1000 Kilo 330 Krş.
Koyun etf 150GÜ Kilo 220 Krş.
Kuzu eti 3000 Kilo 238 Krş.
Sığır eti 1000 Kilo 170 Krş 3110 Ura 15.30
Okulumuzun 1948 yflı İhtiyaçlarından olan yukarıda cins, miktar, tahmin flat re geçici teminatları yanlı maddelerin 17 re 18 X 1H8 ₺s-rlhltrlnde yapılan kapalı zarf eksiltmesinde teklif edilen hatlar yüksek görüldüğünden 6 3. 1948 cuma günü yanlarında gösterilen saatlerde mevcut şartnamelerine göre İstanbul Cağolofiiunda Yüksek Okullar saymanlığında toplanacak komisyonda ayrı ayn paaarlıkla ihaleleri yapılacaktır
İsteklilerin geçici teminat makbuzu ve cari yıl ticaret veya esnaf odası belgelerllfl komisyona gelmeleri 12420)
Şapka diktirilecek
Jandarma Satınalma Komisyonu Başkanlığından
Kumaşı imalâthaneden verilmek üzere kıyafet kararnamesine uygun olarak J. Gd. erbaşları için «182» adet şapka pazarlıkla yaptırılacaktır, Ktrrrıuı» iri nümuneslne göre kullanılacak malzeme müteahhide aittir. İsteklilerin 177 Ura 60 kuruşluk geçiri teminat makbuzu ile birlikte İhale günü olan 26 Şubat 043 perşembe günü saat 16 de Taksimde, J. Müfettişliği binası İçindeki kurulumuzda bulunmaları va şartnameyi kımılda görebilecekleri ve beher şapkanın tahmin ftatlnLn «400» kuruş olduğu Hân olunur. (2402)
Tashih
İstanbul Defterdarlığından»
23 şubat 848 tarihli Akşam gazetesinde çıkan «Satılık Emlâk* başlıklı İlânda 52301/4050 dosya numaralı arsa mesahasının 47 M2 olması lâzım gelirken g&zeteda hiç gösterilmemiştir.
Yine aynı lîfinda 52301/7500 dosya numaralı arsanın kapı numarası en eski 41 olması lâzım gelirken etki 41 olarak yayınlanmıştır. Tashih ve tavzih olunur.
TARİHTEN SAHIFELER j
19. Asırda Istanbulda Ingiliz Biyiik Elçileri
jşjş yılında Ozmanlı imaratariu-fıyl» Çarlık Rusya arasında İmzalanın Hünkâr tektlud muahedesi tn-glliı ziyuMtlnd» »hemmty«tii bir d*-|ls İtliğin husulünü Icab «ttlrdl.
Mıı m.: 1» Türk - Huı hır-binden Huri Ingiltere. Rtııyanm. Franıanın Sar» AkdenJzd» fasla nü-j.JZ sahih! olmalan tehlikesine karşı T-Ork mceelelerlyl» yakından alakadar olmağa başlamıştı. Oamanlı İmparatorluğu için b'r büyük Ruj tahlilcinin mevcut- olduğunu ve neticede tr.gUteır» manfaatlerintn şiddetle s: rsıln cağını İlk defa gören Ingiliz e.yosîleri îstanbuldakl büyük elçi CnnrJ.ng 11e Hariciye Narin PalmerS-•on’du.
ttl devlet münasebetlerinde çok bereketli geçen 18. asır bir acı hâdise He başlamıştı. Mısır seferinde beraber ©iduğumua bltsorduya, donanmaya ve Nelson’un kahraan hâttralarmft beslenen duygular İngiliz morunun İstanbul finüne gelerek şehri tehdld etmesiyle sarsıîdı. Cl)
îstanbuldakt Ingiliz elçisi Arbot-not. Rusya De yantığunız »eferl durdurmamızı bir nota İle bize bildirerek Ingiliz filosuna çekilmiş ve oradan Babrtllye ikinci notasını gSn d ermişti.
Topçuların bayram namazında oldukları bir sırada Çanakknledan geçen yabana filo. Istanbulda asker, sivil tütün haltı şehri v» haklarını müdafaaya hazır buldu. Ve çaresi» bir halde gerisin geriye döndü, Bundan İki sene sonra B ocak lSOfl da İngitMer bizimle Çanakkalede bir tedafüi muahede İmzaladılar.
BabıâlI bu İttifaka temayül etmişti. Vahld Efendi Ingiliz murahhasly-!e gBrüşmek üzere gizilce Çanakkale-ye gönderildi. ingin? murahhası Bir Robert Adafr bir firkateyn ile Boğaz dahilinde Giz limanına gelerek Vahld Efendiyle (Kadim iade) tiftiğinde buluştu Üçüncü görüşmenin sonunda lttifaknameler teatt edildi. Bu suretle Ingflfrier Napoiyonun kendi a-levhlerln* taklb ettiği fdentz muha-■arasıî riyasetine şarkta bir rahne açmış oluynriardı.
Bu anlaşmadan kuşkulanan ve telâşa düşen Fransız maslahatgüzarı EabıâUye müracaatla tehdld edlrl sözler sarhna kadar varmıştı
Anlaşmanın imzasından sonra İngiliz firkateyninden Coplar atılmış ve büyük elçi Robert Adalr İstanbul* dönmüştü. Bu tarihte murahhas heyetinde başkâtip olarak bulunan Cannlng de Adalr İle beraber İlk defa tstanbula geliyordu. Başkatip, o yılın yazında Anaodlu şehirlerinde, eski medeniyet merkezlerinde bir seyahat yaptı.
Büyük elçi Bir Robert Adalr 13 temmuz 1810 da lstanbuldan ayrılırken Cannfngü müsteşar olarak bırakmıştı-
tstanbula büyük elçi nfatlyle Robert Ustun “un gelmesi üzerine Can-ntng 28 haziran 1813 da memleketine ddndü ve on üç senelik bir ayrılıktan sonra 1835 ekiminde büyük elçi olarak TÜrklyeye tekrar geldi.
Istanbulda H. Mahmut tarafından büyük bir merasimle kabul olunan Cannlng 1857 yılında yerini Slr Robert Gordon'a bıraktı.
Bir yıl sonra başhyan Ttlrk Rus harbi, Rusların Fdlrneye kadar girmeleriyle ve büyük bir mağlûbiyetle neticelenmişti. Bu sıralarda Türk -Yunan hududu meselesi de bir müzakere kapısı açmış bulunuyordu. İngiltere hükümeti bu meselenin müzakeresine Canningl memur etti. Eski büyük elçi bu muvakkat vazifesinin bitiminde H. Mahmut tarafından B"v!erbeyi sarayında huzura kabul ediUp tekrar Izmdraya döndü.
Slr Gordon 1871 da Türk - Rus sulhunu Haliçteki tntflfz firkateyninde tertiplediği bir balo İle tesldcdlyor v0 bu baloya padişahın müsaadesiyle İlk defa Osnıanh devlet adamları Iş-tlrâk etmiş bulunuyordu.
Mısır İsyanında ve BabıâlInLn büyük buhran yıllarında Istanbulda tn-gütereyi Pousonby temsil ediyordu. İngiliz büyük elçisi kendi devletinin ▼e Fransanın takındıkları tavır karşısında Ormanlı imparatorluğunun Rusyaya temayül etmek ve bir ittifak akdetmek İhtimalini Londraya bildirdi.
Büyük elçinin bu raporu Hariciye Nazın Palmerston’u ürkütmüştü, Na-»r 1 ağustos 1833 de Ponsonby’ye, bir mektup yazarak eultan Mahmuda Rusya ile hiç btr ittifak akdetmeme-rini, böyle bir halin Ingiliz itimadının kaybedilmesine sebebiyet vereceğini
tarafından tasdikinin ününe ivgini asini istiyor da
Büyük alçl bu mektubu ancak Hünkâr lskelasl mu »hederinin tudikın-dan sonra alabildi.
Şark meşeleri hakkında İki ««ne mütereddit bir pollUka Uklbetmlş olan Palmerston, HHakir Lıkelari an-laşm asiyle »ar silmiş ve Türkiye meselelerine karşı katı bdr hareket tarımın lüzumunu anlamıştı. İngiliz Hariciye Nann büyük elçi Ponsonby'ye yazdığı mektupta (IngUterenln, Tür-klyenln hakiri dostu olduğunu, çünkü bu dostlukta îugil teren İn hiç bir toprak menfaati bulunmadığını sultana anlatmasını) İstiyordu.
Evvelce Türkiye meselelerine ehemmiyet vermemiş olan Palmers-ton artık ona bütün Akdeniz ve Hindistan siyasetinin esas mtmbaı olarak bakıyordu.
Mısır seferinin açtığı gaile, Hünkâr iskelesi muahedesiyle Rusyanın kazandığı siyasi muvaffakiyet Ponson-by*nln Babı Sil nezdlndakl fevkalâde mehnret ve gayretiyle akim bırakılmış oluyordu.
Pansanby'nln bu parlak faaliyet senelerinden sonra 1842 do Cannlng tekrar İstanbul* büyük elçi olarak geliyordu. Türk dostu diplomat kısa bir fksıla istisna edlHrse 1858 yılına kadar on altı sene Istanbulda tngll-tareyl temsil ettL
Düşüncelerinde ve hareketlerinde samimi olan ve Tür kİ eri büyük bir açık kalplilikle seven Cannlng, tahakkümünden ve fazla »erbeallğ» kaçan yaradılışının tesirlerinden kendisin! her vakit kurtaramamış ve çok defalar hislerine bağlı kalmıştır. Bunun İçin Istanbulda kazandığı dostluk ysuımda müdahaleci riyasetinden bizar olan şikâyetçilerin sayuı da artını» ra bunların başında bulunan Ait paşanın teşebbüsleriyle Tfirkiyeden ayrılmaya mecbur olmuştur.
Cannlng, krrallçentn dostu olan Abdûlmeeldl kendirine datm* müzahir bulmuş re Koç Reşit paşa İle büyük bir dostluk tesis etmişti. Mutun-lan Istanbulda!! nüfuzundan dolayı kendisine (İngiliz sultan) diyorlardı. tt!
Cannlng*)» Istanbulda geçen on altı senesi OsmanlI tmparatorluğiyle İngilterelin riyari münasebetlerinde mühim inkişaflara yol açtı. Kırım harbine tekaüdüm eden hâdiselerde ve bu harbi» Parti konferansı sıraların dn Cannlng siyasi sahada mühim roller oynamış bulunuyordu.
İstin buldan «on defa mayıs 183S tarihinde ayrılırken yerine Bir Henry Lytton Bu)wer geldi. İngiltere Hariciye Nazırı Palmerston bu İngiliz diplomatını daha 1838 yılında İstanbul sefaretine başkâtip yapmak suretiyle şark meselelerinde yetiştiriyordu. O tarihte Istanbulda sefir bulunan Pon-aonbyü de Bulwer*4e büyük bir kabiliyet görüyordu.
Dört sene Istanbulda büyük elçilik yapmış bulunan Bulırer zamanında İngllIzlcTİ» 1681 tarihli ticaret muahedesi İmzalanmıştı. Büyük elçi İstanbul un uzak semtlerin! »erer ve buralara tenezzühler yapardı. Kartal açığındaki Hayırma adayı »atın «İmiş ve bıı ada üstünde bam binalar yap-tırtmışıtı. lstanbuldan ayrıldıktan sonra »da ve binalar Mısır Hfdlvl tarafından alındı.
10 ağustos 1865 tarlhlnda İngiltere hükümeti İstanbul sefaretine Rlchard Bickerton Pem * 1 gönderdi. Bunu e temmuz 1827 Türk meseleleriyle yakın alâkası olan Henry George El-Hol laklbetmlşll.
Abdülâzlzln son dokuz senesinde büyük elçi olarak bulunan Slr Elllot hal' vakariyle de alâkadar olmuş ve bilâhare Türkçcye de (İntÛıar mı, lmate mİ) ismiyle çevrilen hfcliralarını neşretmlştl.
Elllot Abdülâzhdn hal'l ûzerlo» tahta çıkan V. Murat nczdlne 0 haziran 1876 tarihli itimatname Ue yeniden büyük elçi tâyin edilmiş, üç ay sonra n. Abdaihamldln tah'.a çıkma-a üzerine 3 ağustos 1876 tarihi* iti-uiatnameslnt yeni hükümdara takdim eyltmlşU.
TL Abdülluunlt kendisini de alâkadar eden dahili siyasi hâdiselerimho kanşan ve bilhassa Abdaiâzizin intiharcı* kan] bulunan ve veliahtlığından beri sultan Muratla muarefesi olan İngiliz elçisinin Istanbulda tu-
Türkiye gençlik federasyonu
Ankara Demekler! ar atında İd ihtilâf henttl hblledilemedl
Türkiye gançUk /•darasyonuAiu. kurulması hususunda temaslarda bulunmak üşer» Ankaray» gitmiş olan Milli Türk Talebi Birliği ftzalan şeh-rlmlse dönmüşlerdir.
Asalar Ankoradakl talebe dernekleriyle muhtelif görüşmeler yaparak Ankara dernekleri arasındaki gerginliği kaldırarak bir federasyon kurulman seminin! temine çalışmışlardır.
Ankara demekleri arasındaki ihtilâf derneklerin »üniversite TaJebe Birliği» mahiyetini terkedlp «Yükeek Tahsil Talebe Birliği» mahiyetini iktisap etmesi meselesinden doğmaktadır, Dil-Tarlh, Fen, Tıp fakülteleri Talebe demekleri üniversiteden gördükleri yardımı kaybetmemek için Yüksek Tahsil Talebe Birliği İsmi altında aralarına fllyajol Bilgiler okulu Talebe Derneği ve diğer demeklerin dahil olmalarına taraftar değillerdir. Bu sebeple bu üç dernek Ankara üniversitesi Talebe Birliği İsmi ulunda birleşmiştir, Siyasal Bilgiler okulu Talebe Birliği Qe Ankara Hukuk Derneği bn Birlikten hariç kalmıştır. Milli Eğitim Bakanlığının da kurulmasını desteklediği Gençlik Federasyonunun teşkili İçin Ankaradaki bu dernekler arasında bir anlaşma olması gerekmektedir. Şimdiye kadar bu hususta bir anlaşmaya varılamamıştır. Diğer taraftan Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü Talebe Derneği ise Ankaradaki birliklerin hiç birine dahh olmamaktadır.
M.T.T.B mümessilleri Ank arada külli Eğitim Bakanı ve Seferbertlk müdürü Nurettin Boymanla da temas etmişler. Birliğe Istanbulda bir lokal, talebeye yardım için maddî vasıta ve teşkil »ditecek bir kütüphane için Bakanlığın bastırdığı bitaplardan İstemişlerdir. Talebelerin bu arzulan müsait karşılanmış ve «ehTlntae te-len N Boymnn bu işle meşçvl olmaya başlamıştır,
M.T.TB. mümessilleri burada d* üniversite Talebe Birliği 11e mö^»kereler» geçecek ve birleşme lmkSnlan-nı arayacaklardır.
ANKARA RADYOSU Bu akşamki program
İS M. S. ayan ve Kanşık şarkılar, 1840 Konuşma. 18.43 Tangolar (Pl ). 13 M. B. ayan ve Haberler, lü.15 Geçmişte bugün, 1SJ20 ince «af, 20.15 Radyo gazetesi. 20,3Q Serbest saat, 2048 Yurttan »esler, 21 Kitap saati, 211ü Müzik: (PL), 22 Konuçma: B. M. M. saati, 32.15 Dans müziği (P1), 22 45 M. B. ayan ve Haberler
Yonn robaA re öğle programı
740 M. 8. ayan v» Marşlar IPL», 7,43 Haberler, 8 8az eserleri (PL), SJ5 Çeşitli hafif müzik (PL), 8 45 Hafltf melodiler (PİJ
1240 M. 8 ayarı ra Çarkılar. 13 Haberler, W.19 Radyo Balon orkestran.
tahnasma taraftar olmamıştı.
>1 mart 1877 do Austen H. Layart Ingilla büyük elçisi vekili olarak latan bula geldi. Ve aynı yılın aralık ayında bu vazifeye asaleten tâyin edildi. Fakat anttık İki senelik bir memuriyetten sonra yerini yeni büyük «içi E. B. Malet'e bırakarak İa-tanbuldan ayrıl*. (31
m 1807 şubatı.
(îî (Stratfori dr RfdtUlle) Can-ninç'in tttanbuldakî ripdri fcartyef-lerf hakkında fasla malğma* içfn l/fc/S45 torihM Vatan gatetesindekt tetkik maÂaiesffle müracaat edersi.
İSİ MafetYen sonra 19. astr tonuna kadar htanbulda bulunan İnpllU btfyflfc ti^aeri rtrarf'jle şu utlardır:
8 mapu 1880 de fnkalûdt bflyü*
I elft olarak G. f. Goschen, M maya 1881 de Frederlck Trmplo, 1 aralık 18M te Str K Tharntm. İÜ nisan 1*85 te W. A Whtte. re aym sene Slr H. D. WoW (hrr iktst dr orta elçt olarak, 1! eJHm 1886 da kalddo btvflk »içi olarak Sfr W A, Khtte ay .ı eat I ocak 1887 de bflvflk olçl olarak, 12 ocak 1892 de elçi Str Claro Ford. 21 ocak 1892 de K D,. V. Fana (vekâleten orta elçt olarak), 1 ocak 1*94 te P. W. Currte, 1 temmur 1898 de Sfr N. R. O'Cannor (bfit/fik elçi Sfr O’Connor 18 mart 1968 tarihinde fı.lanbnlda vaslfert bşııt-da vefat etmtitf.)
İşkembe çorbacıları Çorbacılara kimler gider, hangi çeşitleri tercih eder? 40 kuruşla doymak mecburiyeti!
. |~Yazan: Cemaleddin BİLDİK _
En erken saatten en geç saate kadar açık dükkânlar — Eski bir çorbacı | müfterileri dört sınıfa ayırıyor — İçki sofrasından kalkanlar — Amelenin j rağbet ettiği çorba — Çeşitler üzerinde de bir tetkik — Tandır olmuş | başların müşterileri — Sokak sokak gezip saatlerce lâf eden kadınların r eve dönüşü — Sakatçılarla çorbacıların farkı... (

sında bizim dükkânlara düşerler. Bu onlar için hem öğle yemeğidir, hem d« akşam...»
Aşağı yukan 35 yıldanberi işkembe çorbacılığı 11* meşgul olduğunu kaydeden muhatabım, müşterileri üzerinde yaptığı bu tetkiklerle uzun tecrübelere dıyandıftmı süyllyerek diyor ki:
«— Saat 18 dan sonr* gelen dördüncü Knıf müşteri!erimiz bir hayli karışıktır Dairelerin tatil saatine rasladığı İçin bunlar arasında az maaşlı bekâr memurlar da vardır. Fakat ekseriyeti İnşaatta çalışan amelelerle, gümrüklerde ve istasyonlarda çalışan hamallar teşkil eder. Bu kafilenin en aonunculan da — kİ sut 22 den sonra gelmeğe başlar — yine içki sofrasından, İçkili saz yerlerinden kalkanlardır. Yatmağa giderlerken uğrayıp bir çorba içlvermeyl hem daha pratik hem de keselerine daha uygun bnlorlar.»
Çeşitler
Bu işkembeci dükkânında listeyi tetkik ediyorum: «Sade işkembe çorbası. terbtyvlt işkembe çorbası, tuzlama. doğrama» olmak üzere dürt çeşidi var Bir kâse sade İşkembe çnr-bssı 25. trrttyellri 95 kuruş... Bir tabak tuzlama 30. doğrama da 90 turna .
işkembenin İri kıyılmışına tuzlama diyorlar, Bu, tabağa konduktan sonra üstüne biraz da su ve biberi! yağ gradtrüerek yapılıyor.
Doğramanın işkembe tle pek alâkası yok... Bir Mscra krrrtjaşt doğranan ekmek dolduruluyor ve üstüne de içinde işkembe kaynayan büyük karardan çuknr kepçe He ahmtn su dökülerek ekmekler İyice ıslatılıyor
Dükkânda aahlb! İle konuştuğum bir şaat zarfında dikkat ettim, en ziyade sade tekembe çorbasına rağbet var. Arada yumurta İçin 10 kuruş
Sabahın en erken natierinden akşamın en geç saatlerine kadar faaliyette bulunan dükkânlardan biri de şüphesiz «işkembe çorbacılar» diT. Kışlan, gündüz veya gece, ne zaman o dükkanların Önünden geçsem «Taka taka fik tık tak—» temposunu bozmadan devam e t Üren çorbacınla satır aealerlnl duyar, rlcrln camlarını da buğulanmış halde görürüm. Takalarını kaldırdıkları paltolarının İçinde büzülmüş, Aheste »donlarla dükkâna yaklaşan müşteriler, kapıyı hafifçe İterek İçeriye girince dışarıya kalın bir buğu tabakası, tandır olmuş baş kokuslyle karışık İşkembe çorbası ve sarmısak kokusu yayılır— Fakat bu çorbacılara gelen müşterilerin günün sabah, fiğle ve akşam ürünlerine göre ayrıldıklarını bilir misiniz?
Dört sınıf müşteri varmış!
Kendisi İle konuştuğum bir eski işkembe çorbaosı izahat vererek:
« — Bizim dükkânların, diyor, müşterisi dört sınıfa ayrılır. Sabahın saat beşinden sekizine kadar gelenler, içkiyi fazla kaçırdıklarından dolayı bol ekşili ve sarımsaklı çorba İçmeği itiyat edinenlerdir, Çorbaya «oooh» diye diye öyle bir kaşık »alışları vardır k! görülmeğe değer... Dükkân açışımıza göre bu gibileri birine! nnıf olarak kabul edelim.
Gelelim İkinci sınıfa .. Bunlar saat 12 İle 14 arasında gelirler. Ekserlfl de mahalle bekçisi, küçük memur ve az kazançlı esnaflardır kİ Öğle yemeklerini 30-40 kuruş İçinde topMlayı-vermek isterler.
üçüncü sınıf müşterilerimiz, saat 14-19 arn-nnda gelen isriz talnmlRn-dır. Bunlar kahvede şurada burada vakit geçirirler. İskambil tavla gibi oyunlara daldıktan İçin yemek zamanının farkına varamazlar ve böyle en uygunsuz bir saat olan 14-18 ara-
A!diterine, ocaktan çorba gidiyor
fark olduğundan terbiyelisini Is:-----
ler pek az._ Bu da gösteriyor ■ --
kembe çorbası İçmeğe gelenler, n kuruşu arayacak kadar ar k.-.-;.- rh kimselerdir ve çorbacıda kenn doyurmak. mümkün cflduğn kadar ucuza temin edilmek isteniyor.
Çeşitler üzerinde bir tetkik
Kendisi İle konuştuğum bu eski İşkembe çorbacısı yalmz müşterileri değil, nftştvtierden kimlerin hahflâ, çeşitleri terrth ettlklen-inl de tetkik elmiş, izahat vererek:
«— Memurlardan çoğu terbıyeh çorba teterler. Amele ise terbiyeli çorbaya pek aldırış etmez. Onların İçinde öyleleri rardır W tirandan yarım ekmeği »lir ve dükkâna gelerek bir utte çorba ısmarlar. Yarım *(-mek 123 kuru», bir küse sade çorba da 25. ett! mi 37.5 kuruş... Ifte bu 375 kuruşla karnını doyurur ve dükkândan çıkar.. Doğramaya da en ziyade rağbet edenler amelelerle hamallar-«br.»
— Peki dedim, ya şu iri kıyılmış İşkembeyi, tuzlamayı kimler yer?
«— Buna rağbet edenlerden Cuğu da. terbiyeli çorbayı terolh eden memurlardır. Çok defa dikkat etn»Windir. Bir hamal veya amele 35-37J kuruştan tezla para bırakmak örtemez Memurlar da aşağı yukarı 4050 kuruşla kârınlarını doyurmak -o-lıımı tutariarj
Başlar ne oluyor?
Aşağı yukarı her işkembe çorbaeı-suda letrdır elmuş koyun ve kuzu başlan da bulurnır. Muhatabımdan bunların ne olduğunu soruyorum-
«— N» olacak diyor, onların da maşterlteri var. Fakat baş yemek öyle her babaylfil'ln kân değildir Öyle ya bir kızarmış beyinsiz baş şimdi 120 kuruş, müşteri yarını baş yese 65-70 kuruş bırakmak zorunda kalır. Bunlara rağbet edenler dc yine memurlar oluyor. Ameleden baş ylyenter drved* kulak kabfttndendtr »
Dükkân sahibi gayet enteresan bir noktaya temas edeceğini söyllyerelc
«— Kadınlarımız, deril, bu sözlerimden dolayı bana kızacaklar amma ne yapayım-.»
Başla fcadmlarımız arasında bir münnsebet göremlyertk:
_ Yola®, dedim, baş yiyenlerden ekseriyet! kadınlar mı t-eskil ediyor?
c - Hayır! öyle değil,.. Bazı kadınlar vardır kİ erinin yemeğini İş edinemez. Komşu komşu gezmekten, gittiği yerlerde de saatlerce oturup çene atmaktan kendilerini menede-mKler. işte bu gibilerin can kurtaranı tandır olmuş başlardır Akşnr.ı «v-lerfne dönerlerken uğrayıp bir baş alırlar, ayıklayıp tabnöa korlar, bîr tabak da salata uydurdu mu soî-ayı kurmuş demektir. Bu dn tecrübelerimle sabittir ve tizdeki kızarmış koyun başlanmn en büyük müşterileri (Arkası 6 mcı sahijede)
8ahife 6
4 O * (
25 Şubat 1948
HİKÂYE
Virginia’nın namusla şakası yok
4. Frgçcaroli'den
— Ben d» başının dönmesine tıB.-s&ad» ediyorsun, Öyle .nl Virglnla? ıtecd.
Zadının cevabı alaylı olmadı. Seri bir tonla:
— Pol; dedi; eft^r bu taçı alamaa-jun, şayet bu taca hiçbir zaman malik olamıytcağıma emin olursam, seni Umln ederim., mahcubiyetten Ölürüm.
Pol koderll kederli karısına bıktı ▼M
— Benim, güzel Vlrglnlacığıni; neden, benden mümkün olmıyan bir şeyi istemekle banimle eğleniyorsun?
— tstlyene, mümkün olmıyan »ey yoktur.
— Bunlar lâf sevgilim. O tacın kıymeti en aşağı bir milyon pesoa’tur. Bütün servetimi bir arayı, getirsen bu kadar tutmaz. Şu halde bu tacı naaıl alabilirim?
Virglnla, kocasına müşflkana ve aynı zamanda halnane bir bakışla baktı:
— Sana satuı al diyen vır mı? Ne yaparsan yap, bana bunu temin et.
— Peki, satın almazsam, onu sana nasıl hediye edebilirim?
— Çok münakaşa etm». Bilirsin kİ münakaşada o kadar kuvvetli değilsin. Ben sana yalnız şu tacı İstiyorum dedim □ kadar.
Kocası İtiraz etti:
— Canım, bu nasıl olur?
Virginianın canı sıkıldı ve Pol’a:
— tyl bir kocanın vazifesi karisini mesud etmektir, şimdi benim yaptığım gibi, kadın mütevazıane bir şey arzu ederse, kocanın vazifesi onu derhal memnun etmektir., dedi.
— Fakat mümkün olmazsa? Parasını vermeden ben nasıl tacı alabilirim?
— Ooof, sende bir »ey anlamıyorsun. Demek kİ beni sevmiyorsun.
Pol'ün içi titredi. Taparcasına sevdiği Birginlayı sevmemekle İtham e-dllmest çok gücüne gitti. Bu haksıs İthama nasıl tahammül etmeli? Düşündü, taşındı, nihayet kanamın maksadını onlar gibi oldu, Fakat bu çok müthiş bir şeydi, öyle amma te-reddüd edebilir miydi? Eğer kadının! kaprisini yerine getirmezse büyük aşkını, hayattaki idealini kaybetmiş o-lacaktı. Karar verdi ve hareket» geçti.
O gün karisiyle başka bir şey konuşmadı, hattâ bütün öğle üzeri görünmedi, o gece de eve geç döndü. Neden bu kadar gecikmişti, dışarıda ne işi vardı? 8ır!.,. Sabahleyin Vlrgl-nia. uykudan uyanınca komodinin üstünde parıldıyan tacı buldu.
Memnuniyetinden kocasının boynuna sarıldı.
Bu güzel mücevheri hemen prova etmek istedi. Aynanın karşısında güldü ve ciinl dudağına götürerek, aynadaki hayaline bir öpücük gönderdi. Memnun ve mesuttu. Kocasına:
— Düşün bir kere, sırtımda zengin, şık bir astragan manto olursa bu taç bana ne kadar da çok yakışacak!
Pol hayretle sözünü kesti:
— Hangi astragan manto?
— Bu de ne biçim sual? Tabii benim mantom.
— Fakat »enin astragan manton yok ki.
Pol o kadar heyecanlanmıştı kİ, kadın müştlkane ona baktı:
— Azizim, bırak da sözümü bitireyim. Dün akşam Florlda caddesinde Paez’ln vitrininde gördüğümüz o gü-
Bayın İsmi Pol’dü. Çocukken ona bu l*ml takmışlardı; tabiat sahibi bir adam olduğu İçin İsmini daflştLrmcz istemedi. MağrutAne:
— Mademki Pol'üm, dedi, bütün haya t unca Pol kalacağım.
Pol’ün başka faziletleri d» vardı. Hiçbir şeyden korkmıyan tiplerden biriydi. Mümkün vs gayrlmûmklln hâdiseler de hep bu gibi tiplerin başına gelir.
Af likadaki ormanları dolaşırken, büyük denizleri aşarken başından bir çok hâdiseler geçmişti. Bir defa seyahat ettiği vapurun en güzel ve en zarif yolcusu bayanın birdenbire kendisin! denize attığını gördü. Acaba ne gibi esrarengiz bir hâdise Onu bfty-lo bir âkıbete sürüklemişti? Neden gençliğine, güzelliğine böyle feci bir surette kıyıyordu? Derhal kendisini denize attı, kadını kurtardı.
Heyecana kapılan kadını
Siz», dedi, hayatımı borçluyum. Ne arzunuz varsa yerine getirmeğe hazırım.
Kadın, nihayet Pol’ün karısı oldu, Vlrglnla, zarif, kibar bir kadındı. Pol'tt müşfikime geviyordu. Pol de aynı hissiyatla karısını seviyordu.
Virglnla, bir gün Buenos Aires’te bir kuyumcunun vitrininde bir elmas taç gördü. O kadar pat:l parti parlıyordu ki tahmin edemezsiniz. Kadın içini çekti,
— Neye içini çekiyorsun sevgilim?
— Çünkü bu dünyada, hakikaten mesud olabilecek kadınlar bulunduğunu düşünüyorum.
Kederlenmeğe başlıyan Pol hayretle sordu:
— Sen mesut değil misin sevgilim.? Benimle beraber olmaktan saadet hissetmiyor musun? Halbuki ben bll-sen no kadar mesudum.
Vlrgtnin:
— Ne münasebet; dedi; ben başka saadetten bahsediyorum.
— Karı ile kocanın birbirlerini sevmekten başka bir saadetleri olur mu?
— Sen çok monotonsun, Pcd. Sevişmek hiç şüphesiz bir saadettir. Iskat bereket versin yegâne saadet değildir.
— öteki de hangisi?
—. öteki mi? Bir tana değil kİ... Ben şimdi dünyadaki en güzel mücevherleri satın alabilecek mesut kadınların saadetinden bahsetmek istiyorum.
— Demek bunun için mi İçini çekiyorsun?
— Tabii değil mİ?
— Sevgilim, sen de bilirsin ki İnsan her istediğini lıer zaman1 Alamaz. Yegâne saadet kolayca alınanllecek şeyleri İstemektedir.
Kadın hafifçe omuz silkti, parıldı-yan elmes taca, daha hırslı nazarlarla baktı:
— Seninki, dedi, mahçup adamların nazariyesl. Bu gibiler hayatın büyük zevklerine İntibak etmeği bilmezler ve kendi mahcubiyetlerini saadetle mübadele ederler.
— Ooo, Virglnla, ne felsefeler yilrtütüyorsan!
— Ben, şimdi karşımdaki vitrinö» gördüğüm mücevherin karşısına getireceğin her hangi bir kadın ne düşünürse, onu düşünüyorum. Azizim, düşünüyor Ve diyorum kİ bu kadar güzel, bu kadar kıymetli bir taç her hangi bir kadının başını döndürecek kadar zevkli bir şeydir.
Pol, alay olsun diye:
VİRAN KULE
Aşk ve macera romanı
Terciime eden: Vâ - Nû No. 28 ■■■■
dum. «Hay Allahım l — dedim. — İşte, tam bizim kulübü coşturacak bir dna yet!>... Peki oma, bu Barbara Morelll kim? — diye gözlerini Miles'» çevirdi. — Ve, acaba bu Barbara Moreli. blaim cinayet kulübünün toplantısını niçin sekteye uğrattı?
Rlgaud, ellerini uyuşturarak:
— A, evet, bu mevzu beni de İlgilendirir. — dedi. — Barbara Moreli kimdir?
Mile» Itiras etti:
— Bana böyle bakmayınıal Ben d» sizden fazla bir şey bilmiyorum.
— Peki, onu evin» siz götürmedinlr mİ?
— Evine götürmedim, metroya kadar götürdüm.
— Bu mevzuu kendisiyle münakaşa etmediniz mİ?
— Hayır... Yani...
Profesör, delikanlıya »üphtü bir üaZartA baktı.
Yazan: Jetin D. Carr
............................. Tefrika
Dr. Fell:
— Bulsanız da büyük bir faydası olacağım sanmam. — -dedi. — Ancak İnsanlar, bazı mevcutları pertavsızla muayene ettikleri takdirde, daha ehemmiyetli, daha. ciddi bir İş yaptıkları hissini verirler, o kadar. Höh hö... İşittiğime nazaran, kının İçinde kan lekeleri varmış.
Profesör: ,
— Evet, — dedi, — Diin, o lekeleri, bayan Mörell 11» bay Hammûnd'a göstermiştim. Slza de bu sabah söyledim. Bundan ne netle» çıkartacaksınız?
Kabarık, kır saçlarını sallıyarak Dr. Fell:
— Hiç. — dedi. — Bü, sadece. İşaret edilmesi fcabedeu bir noktadır.
Ceplerini araştırıp bir kâğıt çıkardı. Miles, bu kâğıdı derhal tanıdı.
Rlgaud, bu sabah, bana, bu raporu getirdi. Büyük bir alâka İle oku-
zel mantoyu bana hediye ittiğin saman, benim d» astragan mantom o-lacak.
Bizim âşık Pol, bu defa kendisin! zaptedemedl, isyan etti;
— Sevgilim, sen aklını mı kaçırıyorsun? O kürk kim bilir kaçadır?
— Ne zar an var? Kaça olursa olsun. Benim sana olan aşkıma bir kıymet biçebilir misin?
— Hayır, hayır, yapamam. Dahi dün, senin tehlikeli bir kaprisini yerine getirdim.
— öteki isteğimi de yap da memnuniyetim tam olsun.
— Hayır, hayır: o kürkü sana satın alamam.
Virglnla, 13tlhfaflı bir bakışla kocasına baktı:
— Sana satın al diyen var mı?
Pol, nihayet, bu kürklü, hattâ kürkten sonra karısının devamlı ısrarları karşısında bir inci gerdanlığı da temin etti.
Virgin!», bu zengin hediyelere konduktan sonra hocasına sordu:
— Benim sevgili Pol’üm; her hangi bir kadını mesud edebilecek bu güzel hediyeleri nasıl temin edebildin?
Pol. biraz bozulur gibi oldu. Karısının bunu anlamamış olmasına hayret etti. Fakat kolları arasında tuttuğu kadının saadetinden mesud olan Pol. cevap verdi:
— Ben senin İçin hangi fedakârlığa katlanamam sevgilim? Hangi ‘eh ilkelere atılamam? Karar vermek biraz güç oldu doğrusu, Fakat ne ya.-* payım? Arzu ettiğin o kıymetli şeyleri elde etmek İçin İçimdeki isyanları baktırdım. Va çaldım. Senin İçin çaldım sevgilim,
Kadın, birdenbire Pol’ün kollarından sıyrıldı. Hayret ve nefreti» karışık bir eda ile:
— Ne dedin, ne dedin? dedi; çaldın mı?

Pol, artık hiçbir »ey anlamadan, ona bakıyordu. Şaka ediyor zannetti
— Evet sevgilim çaldım. Sına hediye etmek için o güzel şeyleri çaldım. Beni, bu yola sevkeden sen değil misin?
Kadın, hiddet ve nefretle cevap verdi:
— Ben mİ? Sen rüya görüyorsun. Ben senden masumane birkaç hediye İstedim. Bunları almağa kudretin yoktuysa, pekâlâ reddedebilirdin, Ben lâftan anlar. İnsaflı bir kadınım. Ben senden hediye İstedim, yoksa çalınmış bir mal değil. Sen İş» çaldın. Hırsız!.. Evet hırsızsın!., Aman ya Rabbl ne ayıp! Bir hırsız! Ben bir hırsızın yanında mı vaşıyacağım? Ne müthiş bir şeyiHırsızlg yaşamak! Asla, asla!
Bu anlaşılmaz hiddet sahnesin! Pol sükûnetle seyrediyordu. Rüya görüyor zannetti. İtiraz edecek luıvvet buldu,
— Canım hangi şeyden şikâyet e-dlp duruyo-sıın? Senin telkinin, senin emrinle hareket etmek »imdi bir kabahat mı oldu? Sen. bana no yaparsan yap İlle bu hediyeleri tenlin et demedin mi? Ben de bu hediyeleri satın alabilecek kudrette olmadığımı sana İtiraf ettiğim zaman, bana: «Sana satın al diyen var mı? Ne yaparsan yap bana bunları temin et» demedin mİ? Şu halde, bana sirkat tavsiyesinde bulunan sen değil ml-
İşkembe çarbacıları
(Baş tarafı 5 hıoi sakifede)
Erez mehteri yemek yapmağa vakit bu-ınuyan ov kadınlsrıdır. Bir d» |u-rada burada pansiyoner olmvj bekâr delikanlılar... Onlar da akşamları •vlerlne dönerlerken ya oturup burada yarım koyun başı yerler, yahu’, da kağıda sardırıp odalarına götürür-ler .»
Başlar çok pahalı
Kupkuru, beyinsiz bir koyun haçının 120 kuruca çak pahalı öldüğünü söyleyince dükkân sahibi-
c— Hakkınız "varI dedi. Fakat bu yüzden para kazananlar nlz değiliz, sakatçıiardır. Mezbahadaki tüccardan bir koyunun ciğerini, İşkembesini, ayaklarını ve başını 3.5 - t liraya alırlar. Bu parayı yalnız ciğeri satarak çıkarırlar. Üst tarafı kendilerine kâr kalır ki bir başı bize 100 kuruşa, beynin! çıkarıp lokantalara 50-00 kuruşa, işkembesini da yine bize 100-150 kuruşa satarlar, Ne etti? 100 baş, 50 beyin., 100 işkembe, 25 kııruş da dört ayak 2”5 kuruş... Sakatçı aldığı 3,5-4 liralık maldan 2"5 kuruş kir temin eder.»
Bu dükkândan çıkarken 25 senelik çorbacı:
« — Bunca yıldır başımı sokacak bir evi daha yen! yapabildim. Takat dört beş senelik sakattılar İçinde apartman dikenler as değildir.» diyor ve sakatçının mı yoksa çorbacıların mı daha fazla kazandıklarını ayır d etmeği bana bırakıyordu.
Cemtflcddtn BİLDİK
• ••
BİR TASHİH
Dün bu sütunda «fstanbıılun hanları» başlığı İle çıkan yazıda Sacir* handen bahsedildiği halde »Sağır han» diye bir tertip hatası olmuştur, özür dlleria.
C. H. P. KONGRELERİ
O. H. P. İl İdare Kurulundan:
Bugün v» yann toplonacak ocak
kongrelerinin yeri v» saati aşağıda-
dır:
25/2/1948 Üsküdar ilçesi (Vanlköy) ocağı
saat 10 Ocak binasında
Üsküdar ilçesi (Kandilli) ocağı
saat 12 Ocak binasında
26/2/1948 Beyoğlu Ileçsl (Pangallı) ocağı
naat 20 Rumeli cad. Bucak binasında.
Zayi — İstanbul Uttum başkanlığından aldığım' G, 2/372 sayılı kıyı kaptanı ehliyetim! zayi ettim yenisini alacalımdan eskisinin hükmü yoktur. Sezgin motörü kaptanı
Hasın Sezgin
Bir müddet sonra:
— Bu küçük bayan MorelJ'l hikâyeme karşı çok alâkadar gördüm. Kendisini göz hapsinden asla ayırmadım. Fay Setonhı tanıyormuş gibi geliyor bana... Ona kargı büyük bir tecessüsü var.
Mile»:
— Aldanıyorsun!». = dedi. — Bayan Seton, Barbara Morell’l» hiç karşılaşmadığını iddia etti. Hattâ onun ismin! bile İşitmemiş.
— Size öyle m! söyledi?
— Evet.
— Ne zaman?
— Bu akşam, kütüphanede... Suali bizzat ben sordum.
Profesör, marakLt delikanlıya bakarak:
— Demek id, siz, Tay Şaton'un kurbanları arasında, onu İstintaka cüret •eden yegâna şahıssınız?
— Evvelâ, niçin kurbanları arasında bulunayım? Sonra, da: Kendisin! İstintaka kalkan ben değilim, hâdiseyi bana o anlatmaya başladı.
Dr; Fell:
— Kuzum Hammondl — dedi — Şayet, bana, bu kısın, sana neler anlattığını tekrar! ıyacak olursan pek memnun olacağım. Bu iyiliğinizi ğa
sin? Şimdi çıkardığın bu rezalet ne oluyor?
Kadın, manyetize etmek İster gibi dikkatle kocasına baktım:
— Dedim yâ. sen rüya görüyorsun, şimdi de bu namussuzca hareketinden beni mesul tutmak alçaklığında bulunma. Bari bir azıcık olsun utan.
Pol, hayretle dinliyordu Kadın devam etti:
— Bu sözlerinle mukaddesatımı, namusumu lekeliyorsun. Çamura düş möş zavallı adam; belki de namusun ne olduğundan haberin yok.
Ve dudağını yakan o kelimeleri gene saymağa başladı:
— Hırsız! Hırsız! Sen bir hırsızsın! Yazık kİ şimdiye kadar Jılr hırsızın yanında yaşamışım.
Acela sırtına astragan kürkü geçirdi, elhıaa tacı, inci gerdanlığı çantasına yerleştirdi ve hemen çıkıp gitti. Namusla »aka olur mu? Asla!
Çeviren: Nâzım Dersan
unutmıyâcağım. Lâkin, anlattıkların] mümkün olduğu kadar onun ifadeleri İle, onun tâbirleriyle tekrarlamahsın.
Miles, vaktin hayli gecikmiş olması icabettlğlnl düşündü. Marion. şüphesiz, kütüphanenin üstündeki odasında uyuyordu. Pay da, temin katındaki odada uyuyordu.
Boğazı kurumuştu. Canı da konuşmak İstemiyordu. Buna rağmen, delikanlı, doktorun ricasını reddedemedi.
Ancak bir seferinde. Dr, Fell. onun sözünü kesti:
— Jlm Moreli mİ? — diye haykırıp profesörü yerinden nçrattı. — Harry Brooke, Jtm Morallin pek yakın dostuydu. bilirim, Her hafta mektupla-şırlardı. SLı de Jlm Morelll tanıyor musunuz, profesör?
Riga od, başım solladı:
— Hayır, bu Ista! hiç İşitme mlştim.
— Demek. Harry Brooke, arkadaşından, şirin yanınızda hiç bahsetmemi» ti?
— Hiç bahsetmemişti.
— Bvet, raporunuzda Jlm Morallin İsmi geçmiyor. — diye Fell, elindeki kâğıdı salladı. — Halbuki, Harry Brooke »ey günü... Şey günü jlm MonU*» mektup yasmış... Her ne UrJboet nsr)
Türkiye iş Bankasının
Tasarruf hesapları İçin hazırladığı 1MB yılı İkramiye plânının birinci çekilişi bir mart pazartesi günü yapılacaktır. Bu çekilişe büyük İkramiye olarak konan bahçeli evin resmini neşrediyoruz. 184/1 kapı numarasını taşıyan ou ev, İstanbulda Erenköy'ünde Etbem Efendi ced-deslndcdlr. Bakımlı bahçesi, geni» taraşları İle bu semtin en zarJ villâlarından biridir. Evde iki büyük salon, İki yatak odası, bir hiametçl odası, bir banyo dalr.sL bir mutfak ve bir çamaşırlık bulunmaktadır. Duvarla çevrili 904 metro karelik bahçesinde meyva v» süs ağaçlan vardır.
Satılık arsalar *
İstanbul Defterdarlığından!
Kıymeti Teminata
Dosya No. Cinsi Lira Lira
51217-1114/103 Beyoğlu, Mecldlyeköy, A. 9 pafta B3 ada,
5 parsel 3703 M2 arsa. 12887 «78
51217-1114/88 Beyoğlu, Mecldlyeköy, A. 9 pafta, 82 ada.
1 parsel 3537 M2 arsa. 3537 M5
51217-1114/11)7 Beyoğlu, Mecldlyeköy, A. 9 pafta. 86 ada.
3 parsel 2982 M2 arsa. 14910 111»
51217-1114/86 Beyoğlu, Mecldlyeköy, A. 8 pafta, M ada, 24 parsel 1584 M2 arsa. 3960 297
51217-1114/77 Beyoğlu, Mecldlyeköy, A. 8 pafta, 57 ada, 49 parsel 3917 M2 arsa. (İçinde ağaç da vardır.) 11751 888
55IM-I043 Beyoğlu, İnönü mah. Dolapdera cad. 604
ada. 3 parsel eski 80 yen! 68 taj 18 kapı sayılı 57.25 M2 arsa. 973 78
5510(1/6158 Beyoğlu, Koca tepe mah. Küçük Mumha-ne 30. 542 açta. 10 parsel eski 25 yeni îl kapı sayılı 62.25 M2 »Tsa. 435 88
55100/5571 Beyoğlu, eski Tatavla yem Yenişehir mah.
eski Keresteci yeni Keresteci Alt so. eski 22 yen! 68 kapı sayılı 60.84 M2 rsanın. 1/4 payı. 61 S
52301/6259 Kınalıda, Kınalı Hamam ve Çarşı cad. 19 ada. 5 parsel yeni 96 kapı sayılı 224 M2 arsa. 1344 10!
Yukarıda yazılı arsalar 12/3/948 cuma gOnü saat 15 i de MHB Em
Müdürlüğündeki komisyonda ayrı ayrı açık arttırma 11e satılacaktır. İsteklilerin nihayet saat 15 e kadar yatıracaktan teminat makbuzları v» nüfus efizcrniarllc satış günü komisyona, fazla bilgi İçin sözü geçen müdürlüğe başvurmaları. (Teminatlar önceden de yatırılabilir,! (228!)
5 Kalem yangın malzemesi alınacak İstanbul Jandarma Sa tın alma Komisyonundan ı
1 adet arabalı yangın tulumbası (Komple)
5 adet yangın baltası
ö adet yangın kancası
10 adet yetişen marka yangın söndürme aleti
10 -adet Boyalı yangın kovası
Yukanda cins ve miktarları yazılı ve evsafnamemize uygun baş kalem yangın malzemesi taksim Ayazpaşada kİ komisyonumuzda 1 mart $48 pazartesi günü saat on beşte yapılacak pazarlıkla isteklilerine ihale olunacaktır İsteklilerin pazarlıktan evvel komisyonumuzda evsaf ve şartlan öğrenerek muayyen vakitte pazarlığa iştirakleri. (2238)
Di ytı rba kır Valiliğinden:
1 — Diyarbakır - Lice yolundaki menfezlerin yapımı işi kapalı zarf yolu İle eksiltmeye konulmuştur. Keşif bedeli 169B0 lira 54 kuruş olup İlk teminatı 1268 lira 51 kuruştur.
i — Keşif, şartname, proje ve diğer evraklar parasız olarak İl Daimi komisyonu kaleminde görülebilir.
3 — İsteklilerin İlk teminat makbuzları!» ihaleden ÜÇ gün ewei Bayındırlık müdürlüğünden,alınmış ehliyet vesikalarını teklif mektuplarlle beraber lo Mart 943 çarşamba günü saat ona kadar Daim! komisyon başkanlığına vermeleri lâzımdır. Saat ıı de aarf açılarak muvafık görülecek teklif Üzerine İhalesi yapılacaktır.
4 — Posta gecikmeleri kabul edilmez. Mektupların kabul zamanı için ayarlanmış bulunan salondaki saat esastır,
Maden Direği vagon yükleme işi
Ereğli Kömürleri İşletme Genel
Müdürlüğünden:
i Devlet orman işletmesinden satın alınarak M. Kemalpaşa İstasyonuna depo edilecek olan tahminen «5000 — 6000» metreküp maden direğinin vagonlara yükletilmedi İş! İsletmemize» müteahhide verilecektir.
1 — Talipler, şartnamedeki esaslar dairesinde muvakkat teminat mektup veya akçesini,
2 — Ticaret odalarında kayıtlı olduklarına dair alacakları vesikalarını teklif mektuplarlle birlikte İşletmemize vereceklerdir.
3 — Talipler bu İş» ait şartnameyi Zonguldak'ta İşletmemiz djrek ve İstanbul’da Eti Bank İstanbul şubelerinden ve Bandırma’da direk Tesellüm ve Sevk bürosundan alabilirler.
4 — Teklifler 10/3/1948 çarşamba günü saat 15 ■ kadar kapalı zarf içerisinde Zonguldak'ta işletmemiz başkâtipliğin» tevdi olunacaktır.
Postada vuku bulacak teehhürler nazın İtibara alınmaz.
5 — İşletme idaresi İhaleyi İcrada serbesttir. (2404)
İstanbul Beşinci Noterliği açılmıştır
Adalet Bakanlığından:
imtihansız ve İmtihanla Noter olmak nitelik ve şartlarını taşıyan İstemlilerin Noter kanununun değişen 7 ne! maddesinde yazılı belgeleri!» birlikte bLr ay İçinde Bakanlığa müracaatları İlân olunur. (2253)
SkMte 7
î>5 Sv.hat ÎC4R
K w Ç&# Rl
_ î$ ARAYANLAR
FRANSIZCA, İNGİLİZCE — Amerikan ve Fransız mekteplerinden diplomalı bİT kimse husuri müessese-Itrde Iş aramaktadır. Bu lisanlarda hususi dere de verir. Akşam gazete-tinde (F. E Di rümuzuna. 946 J FRANSIZCA BİLEN — Tecrübeli bir ermen! bayan ticarethane re yazıhanelerde hesap ve ya-ıı İşlerinde çalışmak tetlyor. • Akşam (D. A. O.) rtmuauna mektupla müracaat. 982 — 8
2 İŞÇİ ARAYANLAR
BAYAN — Müstahzarat amballj işlerinde çalışacak» bayan aranıyor. Ziya Boycr Eczanesi - Tünel yanı, Karaköy. 858 —
UMUMİ MENFAATLERE HADİM — Bir cemiyetin aldat ve teberrtllerlnl toplamak ve tahsilat nispetinde ücret verilmek şartiyle birkaç memura İhtiyaç vardır. Taliplerin Galata rıhtımında Kefeli Hüseyin Han 2 numaralı yazıhaneye müracaatları. Telefon' 43840 869 — ’
14-15 YAŞINDA — Okuyup yatması olup, İş arayan; Ankara caddesinde Yeni Şark kütüphanesine sorsun. 8 —
BİR ŞİRKETİN — Ticari muhaberatını bihakkın başarabilecek ve iyi İngilizce Men tecrübeli bir bay veya beyana ihtiyaç vardır. Aynca Fransızca da bilen tercih edilir. Taliplerin referansları ve İstedikleri üc--etle beraber İstanbul 727 posia kutusuna müacaatlan, 1 —
MUAYENEHANEDE ÇALIŞACAK — Genç bir bayan aranıyor. Sirkeci Muradiye caddesi No. 8 de Diş tabibi Şadi*yp müracaat. 995 — 1
EN AZ ORTA MEKTEP MEZUNU — Ve nskerllkle uwl olmayan bir memura. ihtiyaç vaıdır. İsteklilerin Kadıköy Türkiye Kltabevlne müracaatları 994 — 2
BAYAN ARANIYOR - Diş mayc-nehaneslnde çaJışaaüc 18 -20 yaşlarında bir bayan iAnmcbr. ûahçekıpı, Titret Borsaşı karşısı Yıldız han No 8 - 9 - 10 977. — 1
İLÂN — Teklrdafi Memleket has-taiiMİ İçin «eksen lira ücretle tilerde yüz olacaktır) kadın hastabakıcı alınacaktır. Taliplerin lüzumlu vesika-larl’e baş tabiplice müracaattan. 9 — 0
q ALIM-SATIM (Eşya)
KULLANILMIŞ — Veya bozuk gramofonlar İyi flatie alırur. (Galata. P.K İÛ96 - V B.) adresine yazılman 762 - 21
İNŞAAT VEYA RIHTIM YAPACAKLARA FIRSAT — Büyük ebatta mun-faram kesme taşa İhtiyacı olanların Beyazıt Sağanağa mahallesi Tulumban Ç’kmaundaki mahalle müracaattan 945 _ 1
SATILIK PİYANO — F. Römer marka demir iskelet çapraz Alman piyanosu. Nişantaşı Güzelbhçe tokacı No. 27/2 de görülebilir. filB
SATILIK TAKSt — 1939 Hudaon marka İşler vaziyette bir taksi satı-lıkLır. İsteyenler Lfılell garajında görebilirler 940 -
HIND işi — Nadide yeni bir sabahlık ve yatak takınu almak tdi-yenlerin Bey oğlunda İstiklâl caddesinde 85 07 »Emger.» «partimanı kapısın Mahire müracaatları, 991 — 2
SULTANHAMAMI VEYA CİVARINDA - Devren veya satılık telefon arıyoruz. Galata P. K. 13C3 * mektupla müracaat 984 — 1
TAKSİTLE OTOMOBİL BATIŞIMIZ
BAŞLAMIŞTIR — Kesenize uygun oto mobUler bulunur. Kıs* ₺lr zaman (k?am edecektir. AND Otomobil Bürosu Beyoğlu BekAr Sok. o 982 — 2
DGQ MARKA — 47 modeli hususi as teuUanılnuş yeni bir *ra.bft satıhk-t«r. Tepebil Garajı sahibi bay Bfl-leymana müracaat çiş _ 2
KİMÎK - TEKNİK ENSİKroPEDİ-6İ — (Muspratt, Alman) 1» kitap cildi, ve başka Atman Klmlk - Teknik kitapları satılık. Akşamda Ecnebi Mühendis rümıtzuna yakılması. 975 —
— Kiralık —.Şahlık
DİKKAT -i Emlik almak ve 901-’nal- ipotek yanmak (sflyer.lcre. «1-T"**5 .3yrsn Suhulet r.mlOk Zarif Orahı ı-nnsTjt eder Bcv.-i’hı Bü-flk Pırmskk^pı ç 4y9(ı
SATILIK APARTIMAN — O altta-saray Suterazl sokağında on İki daireli beş dükkanlı yedi kat yeni kirası fazlara kaloriferli Çalış apartt-mantnın tamamı yahut dolu v» boş birer katı stılıktır. Kapıcıya.
917 - 6
SATILIK ARSA — Beylerbeyinde, ev ve bostan yapmaya müsait bir arsa acela satılıktır. Müracaat Selimiye şair Nesimi sokak No. 1
986
— 2
SATILIK ARSA KİRALIK KAT -Şişlinin en güzel yerinde 104 metro arsa, kiralık banyolu 3 oda Şişil iskele sokak 19 5 Karinaya
6
1
PARAST NOKSAN OLANLARA — Her neti inşaat tamirat, tadll&t yapılır şerait ve parada çok kolaylık tösterllir. OatatA Sermet han ikinci kat 8, 9 telefon 42298 953
SATTI.IK BOŞ TESLİM — Evler, arsalar ve npartımantar Şişil, Nişan taş. Maçka mevklltTtnde var Pangaltı İnci tineması yanındaki pasajda. Neşet Kaya. 942 — 3
DENİZE NAZIR — .Asansörlü, kaloriferli (100) Di (300) metre kore konforlu sal on tarta, muhtelif adette ç İçe ve tek odalı yazıhaneler kiralıktır Galata Rıhtım caddesi Veli Alemdar han. 936 — 11
BAKKALİYE — Gttael bir bakkaliye devren satılıktır. Galata Bili Orhan 14; Telefon: 41733 • müracaat. 947
BATİLIK EV — Amavutköyünde;
rparttman tertibi yarım kûglr beş oda nezareti mükemmel; yağlı boyalı; muşıunbah elektrik; ter koşu var boş teslim. Çıkış Gümrüğünde Kadri Bmreye müracaat. 930
PİYASANIN EN İŞLEK SEMTİNDE — Uygun şeraitle bir kunduracı dükkânı devroiımacakto. Taliplerin (Kundura) rümuzuna yazmaları. 929
ACELE SATDalK ARSA — Göztepe Tütüncü Mehmet ef. aafalt üserinde 1309 m2 dört yol ağzı. Müracaat: Ay-\u caddede No. 21 Sabri SöyleT. 926
BATİLIK KÖŞK — Ortaköyde müstesna manzaralı ve her türltl konforu havi bir köşk, büyük bahçesi İle satılıktır. Her gün 17 - 19 arası 41483 No. ya telefon. 990 — 1
SATILIK KELEPİR APARTMAN — Talimhanede konforlu bir ap artım an acele satılıktır. Her gün öğleden sonra 41483 e telefon. »37 — 1
SATILIK — Boş tealim 7 odah. bahçeli kâglt hane: Fatihte, köşe bati. denize nazırdır. Üsküdar d a Ulıtlc-ye yakın sekiz arsa 1060 er liraya Telef: 41871. 972 —
BATİLIK — Lüks apar tuna n kah: Nişantaşının VaJI konağı eaddulnde geniş salonlu, 7 odalı, parke, kalorifer ve asansörlü lüks bir kat. Telefon: 41871. »73 —
crHANGİRDES — Denize nazır ayda 000 lira gelirli, bir kata boş, 4 katlı a-
partıman satılıktır. Müracaat: Beyoğlu Balo S. Balo Ap. J/l ünala. -971 - 1
ARSA SAHİPLERİNE — 2, 3, 4 oda, geniş hnl. mutfak, hamam; bahçe. 4500. 8900. 8000 liraya evlere sahih olmak istiyorsanız: Halk Tipi Evler İnşaatı Kolektif Şirketi. Merkezi: Beyoğlu Balo sokak No. 34/1. 967 — 1
KİRALIK — Pansiyon od* aranıyor: Kiralık odası olanlar İstanbul Posta kutusu 143 adresine mektupta yazsınlar p(js _
İŞLEK OTEL DEVRETMEK İ3Tİ-YENLER — İstanbul Posta kutusu 149 adresine mektupla yazsınlar, 9G4 _
SULTANAHMET — Dlzdariy» yokuşunda köşe başında 1 numara, 6 odalı, dahilen ahşap, haricen kagir bahçeli ev satılıktır. Müracaat: Bıra-servller 60. Telefon: 43079. 963 - 1
KADIKÖYDB — Hatlık kftgdr ev: Boş tealim; üç oda; terkos. havagazı elektrik, banyo. Müracaat: Tel: Î2279 Sirkeci Mimar Vedat caddeal No. 34. »62 -
BATİLIK KÖŞK — Bir dönüm bahçe içinde meyva ağaçlı, İki kat üzerine 6 odalı. Flor yanın güzel yerinde, Pongaitı İnci sineması yanındaki pasajda Neşet. &m _
Satılık arsalar — Göztepedo tramvay durağına pek yakın Yapı ve Kredi Bankasının yaptırdığı evlerin bulunduğu yerde fevkanide nezaretli birer dönümlük müfrez aTsalar satılıktır. Telefon 23847 090 — 3
DEVREN SATILIK ÇİVİ İMALATHANESİ — Müracaat telefonla 24095
985 — 5
GÖNENİN BAYRAMİÇ KÖYÜNDE — Genlşbahçeslle 4 odalı ev. elli dönüm arazi, baf vo bahçelerlle satılıktır. Mecidiye köyünde 4/1 e müracaat 983 —
95.000 LİRAYA — Şişlide tramvaya bir dakika 4 kat 6 şar oda, bahçeli •ç 8 Iradh aport, aatıhktır. Ada Em-Iftk Telef. 82817 978 — 1
SATILIK ÜÇ KATLI İPOTEKLİ VE j BANYOLU APART1MAN - Tramvay | durağına bir dakika Şişli son durak İskele sokak 15/5 madam Karinaya müracaaı. 4 —2
KELEPİR NATAMAM APARTTMAN— Nişantaşı İki (İç odalı İki kat hail hacriyle veya İkmal suretiyle satılıktır. Oalata Bürük Millet Han No. 2e e —
YAZIHANE ARANIYOR — Yaaıhn-ne İçin 2-3 odn aranın aktadır. Devretmek Istlyenler Galata Posta kutusu 1311 e yatsınlar. 1 — 4
bsyazitta devren kİraltk DÜKKÂN — Hâlen çok İyi İşler bir vaziyette olan ıtriyat ve kırtasiye mağazası devren ktralıktır. Müracaat Tel: 23481 974 — 2
KİRALIK DEPO — İki tatili beher katı temts olarak 170 metre murab-bada betondan yeni inşa edilmiş depo ve ardiye ve her türlü atelye ve fabrikaya elverişli İki kapılı ter-kos ve elektrik tesisatı mevcut meyva hâli yakınında bina kiralıktır. Taleplerin Halıcılarda Yeni Han kaplamda yemişçi Avram Mayoğluna müracaat. 980
Ij -MÜTEFERRİK
İNGİLİZCE DERS - Londralı în-Kİlla bayan tarafından yeni oıetot (konuşma) Adres: Mrs. Vlnnl 939, İstiklâl caddesi Yardun apartıman No. t (Rus Befaretl yanında) 749 ~ 1
İŞLER HALDE BULUNAN - Bir ticarethane küçük hırdavat, cam eşya işlerinden İyi anlar bit ortak aramaktadır, İsteklilerin bir miktar sermayeye Iştirâk lâzımdır. Milliyet aranmamaktadır. Tahtakale Tomruk sokak 64/! numnîada Kfimtl Erlce. 955 - 1
İKİ ODA — Bir mühendis aile içinde uygun S -8 oda veya apar-tıman arıyor. Beyoğlu, Harbiye, Os-manbey semtleri, p. K. 1387 ye müracaat. W7 —
EĞER HAKKIYLE ÇABUK İNGİLİZCE ÖĞRENMEK İSTİYORSANIZ - Tecrübeli İngiliz bayı, en son. kolay, pratik metodia ders verir. A(-şam’da «E. L.» rumuzuna mektupla müracaat. 908 — 1
MÜTERCİM — Mükemmel Fransızca bilir. İyi muharrir, Türkçe, tn-glllzce. Almanca da bilir. Lisan ve konuşma dersleri, iş mektuplaşma. Bütün gün serbesttir. Akşamda Mükemmel rümuruna 981 — 2
FEVKALADE KAZANÇLI BİR FABRİKASYON İŞİNE ORTAK ARANIYOR — (200001 lir* ile günde 120 -İM lira kazanç temin edebilen muamele vergisine tabi olmayan bîr fabrikasyon İşine sermaye yatırablle-: çeklerin Akşam’dn tOentsmen) rtl-SATILIK O - Kartal», T^rtMU' rauMİMi. «« -
SATILIK KAGİR YENİ EV — Beş teslim Fatih parkı elvannda Htlse-ir.edchn Bey Gemcüer sokak 32 No. h ’ İki kat. Fiat 18,000 llntafer. Müracaat , İçerisine 998 — 2>
I------------------------------------------
Bava# sokağı 87/1. Dört oda, hava- İNGİLİZCE DERS — Çok iyi İngf-Ran, elekCrigl, tterkosu banyosu ve H«ce Mlen bir bayan, evlerde çocuk-ferah bahçeli boş teslim. İçindekilere lira, talebelere İngilizce konuşma Te müracaat.
İŞLEK Caddede — Üstlerinde ‘ odaJarile İki dükkln acsie satılıktır. Adres: Beyaaıt Çadırcılar caddesi No. 143 - 168. Müracaat: Mahmut-pa.şa caddeni No. 68 Mehmet Durduya 1000 — 9
dersleri verir. M. D. Posta kutusu
No. 660 İstanbul rümuzuna
988
— S
KÜÇÜK ARSA ARANIYOR - Nişantaşı, Teşvikiye civarında tercihan köşe başı M HA M metrekare arsası olup da satmak latlyenlerin sokak ve lapı No. si üs Hallerini vs görüşmek üaare adreslerini Akmamda (Güneş) 1 (İm uzuna hfldlrmelcri. J — 1
İNGİLİZCE — Amerltada okumuş ve Amerikan mekteplerinde İngilizce öğretmiş bir genç flç ayda lisan Öğretir. Akgam’da (D. 8.1 rflnıuzunr
«80 — İ
ERENKÖYDE — Asfalt Örerinde Tunuslunun bağı nemiyle maruf mahalde ikişer dönümlük mürr» nera-retll analar satılıktır. Telefon 2384’
918 - 4
I
MEKTUPLARINIZI ALDIRINIZ Gazetem 12 idaren a nesim adres olarak gftstermlı olan karileri m Izdep
D. R. K — Atelye - Teknik tctc 11 m e _ H.G _ Orhan O öl er — Çlfllk — D. 8 — Bonservis — Kundura —
oamUrına gelen mektuplun tdu rcbanemlzdrn aldırmaları rles olunur

SATILIK KÖŞK — PaşabahçedC i Şekerpare sokak 5 No. Jı 3 katta 7 oda 2 sofa 3 belâ bahçe ahır odunluk kuyu elektrik telefon İskeleye 6 dakika, man müştemilat köşk satılıktır. Akşamda (Köşk) rümuzuııa mi1-racası 687 —2]
HELLENIC LINES LIMITED
Türkiye - İngiltere - Belçika arasında muntaaam Posta 27 Şubata doğru i imanımızda beklenen
Yunan bandıralı R O D O P I Vapuru Hamulesini boşalttıktan sonra doğru LİVERPOL, LONDRA ve ANVERS İçin eşyal ticariye yüküyecektlr.
4 Martta doğru limanımızda beklenmekte olan îsveç bandıralı DİANA Vapuru doğru LONDRA ve ANVERS (İhtimal ROTTERDAM) İçin eşya! ticariye yükllyecektir.
Umumi acen talan: S. TOPER et CO.
Galata, Veli Alemdar Han 1. cl kat, Tel: 41829
Tasfiye Halinde
Süngercilik 7.4. Şirketi
Testiye Memurluğundan:
Şirketimiz genel kurulunun âdi yen toplantısı 18 mart 1941 tarUılne rastlayan cuma giinnü aaat 16 da Fındıklı Meclisi Mebusan caddesi 131 numarada kâin şirket merkezinde yapılacaktır. Ortakların asaleten »ey a vekUeten sahip oldukları hisselerini toplantı gününden en m bir hafta evvel şirketimize tevdi ederek duhuliye kartı almaları ilftn olunur.
GÜNDEM:
A — 1. 1. 1947 ■ 31. 12. 1947 devresine alt tasfiye memurları ve dine tçî raporunun okunması ve tasdiki.
B — 31. 12. 1947 tarihindeki hesap maiyetinin tetkik ve onanması,
C — Tasfiye memurlarının yukarda yazılı devreye alt muamelâttan dolayı tamamen İbraları,
D — 21. 8, 1947 tarihine kadar uzatılmış bulunan tasfiye müddetinin İşbu genel kurul toplantısı tarihinden Itlbarenblr sene daha uzatılması ve tasfiye memurları İle denetçiye verilmekte olan ücretlerin yeni devre İçin de aynen tasvibi.
Yarım sert karbonlu yuvarlaktır çelik çubuk satın alınacak Eti Bank İstanbul Şubesinden:
Bankamız İhtiyacı İçin 39500 Kg. muhtelif eb’adda yarım sert karbonlu yuvarlak çelik çubuk satın alınacaktır.
Taliplerin en geç 3/3/948 Çarşamba günü saat 17 ye kadar tekliflerini kapalı zarfla bankamıa holündeki teklif kutusuna atmaları.
Müfredat listeleri her gün satmalma servisinden alınabilir.
Banka ihaleyi kısnftn veya tamamen yapıp yapmamakta serbesttir, (2286)
Tarlatan bezi alınacak
Ankara Niimune Hastanesi Baştabipliğinden : Mlklan Muhammen metre ftati kuruş Tîö
Cinai
Tarlatan bezi 4900 (90 Santim eninde)
Muvakkat Tutarı teminatı
Lira Kr. Lir* Kr, İhale günfl «■100 00 330 00 3/3/948 Ç r-
ş&mba günü - azat (11) de.
1 — Ankara Nümune hastanesinin 1948 yılı İhtiyari olan dört bin metre Tarlatan beti açık eksiltme nsullie eksiltmeye konulmuştur.
2 — Taliplerin muayyen saatte hastanede müteşekkil komisyona m&-rsallan.
3 — Şartnameler her gün hastanede ve ştanbul Sağlık Müdürlüğücd»
görülebilir. 1870
Gaz idrofil alınacak
Ankara Numune Hastanesi Baştabipliğinden: Mlktan Muhammen metre flatl kuruş
Gaz İdrofil 40.000
(90 santim eninde)
Cinai
Tutan
Lira Kr.
70 28000 —
Muvakkit teminatı Lira Kr.
ihale günü
2100 — 3/3/948 Ç*t-
şamba günü
sat 11 de
1 — Ankara Numune hastanesinin 1948 yılı ihtiyacı olan kırk bin metre Gaz İdrofil kapalı zarf usullle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Talipler kanun tarlfatı dıİrerinde hazırlayacakları mühürlü teklif mektuplarını belli olan saatten bir saat evveline kadar hastanede müteşekkil komisyona vermeleri.
3 - Şartnameler her gün hastanede ve stanbu! Sağlık Müdürlüsünde
gÖriilebHLr, 1869
Fırın işlettirilecek
Türkiye Demir ve Çelik Fabrikaları
Müessesesi Müdürlüğünden:
Müessesemîz fırınının bir sene müddetle İşletilme İşi açık eksiltme sureti!e İhale edilecektir.
Eksiltme 28 Şubat 1948 Cumartesi günü saat 11 de Karabük'te Müessesemîz Satmalına komisyonunda yapılacaktır.
Şartnamesi İstanbul’da Sümerbank satmalına Müdürlüsünde Ankara ve Zonguldak İrtibat Memurluklarımızda Karabük'te Müessesemîz Ticaret Şefliğinde görülebilir.
Taliplerin belirli gün ve saatte Müessesemîz Satmalına komisyonuna 5000 liralık temlnatlarlle birlikte müracaatları HAn olunur.
Müessesemîz İhaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğini yapmağa serbesttir ve Artırma ve eksiltme kanuna tabi değildir.
(2321)
I
Amonyaklı ozalit muşamba alınacaktır
İller Bankasından:
Bankamız İhtiyaçtan İçin 10 metre uzunluğunda ve bir metre genişliğinde İki top ve ıo metre uzunluk, 0,15 metre genişlikte elli top olmak üzere cem'an elli İki top siyah veya kahverengi kopya veren cinsten amonyaklı ozalit muşamba alınacaktır.
Cins, Hat ve teslim müddetleriyle diğer şartlan gösterir yazılı tekllf-lelm 3 Mart çarîtmba gilnft ;.fcşaırina kadar Birik.-.ya verllmcri lüzumu re postada vaki gecikmelerin nazari dikkate ahnamıyaeağı f'ftn otunur.
(2238)
Kalorifer tesisatı kapalı zarf eksiltmesi
İstanbul Bayındırlık Müdürlüğünden:
1 — İstanbul Arkeoloji müzesinde yapılacak kalorifer tesisatı kapah zarf usullylc eksiltmeye çıkarılmıştır.
* Keşif bedeli «35624» Ura «68» kuruştur.
Eksiltme 5/3/948 tarihinde cuma günü saat İS de İstanbul Bayır.dîr-bk müdürlüğünde toplanacak komisyon tarlamdan yapılacaktır.
2 — Bu işe alt evrak şunlardır! Mukavele eksiltme. Bayındırlık İşleri, genel hususi ve fenni şartnameleri, proje keşif hülÜMsüe buna müteferri diğer evrak dairesinde görülecektir.
3 — Eksiltmeye İştirak etmek İçin taliplerin «2671» lira «85» kuruşluk muvakkat teminat yatırdığına dair makbuz İbraz etmesi ve 948 yılında Ticaret odasında kaydı bulunduğuna dair belgeyi hamil olması eksiltme gününden tatil günleri hariç gün evvel vilâyet makamına müracaat ederek ehliyet vesikası alması ve yukarıda İkinci maddede yazılan evrakı görüp eksUtme şartnamesinde yazılı kayda göre kabul ettiğine dntr İmzalaması ve buna alt 2490 sayılı kanun mucibince hazırlayacağı teklif sunarını 5 3 1948 cuma günü saat 14 de kader İstanbul Bayındırlık müdürlüsüne verilmesi lâzımdır. (1801)
Cinsi
Muhammen Miktarı flatl Kalem Llrn Kuruş
Eczayı Tıbbiye 17-1 43190 00
İhale tarihi

»Lt,YAĞSIZ llUMUMİı), i -j lfcwtu*"' yvR ATL£,öE*('
HClfclR. CİLDİ 8ESL6R Vl TAIFLfâ GENÇ-? RLİ3l(4İZİ İ*Öfc.lOEIt CAIİBfHİZİ ARTIRIR.)
Eczayı Tıbbiye Alınacak
Ankara Niimune Hastanesi Baştabipliğinden: Muvakkat teminatı
Lira Kuruş
3614 25 11,3/949 perşembo
Saat 14,30 cbı
1 — Ankara Numune hastanesinin 1048 yılı ihtiyacı olan (174) kalem Eczayı Tıbbiye kapalı zarf usullle ckslilmeye konulmuştur. .
2 — Talipler kanun tarlfatı dairesinde htızırlıyacaMari mühürlü teklif mektuplarını belli olan simtten bir saat evveline kadar hastati'edo müteşekkil komisyona vermeleri.
3 — Şartnameler her gün hastanede ve İstanbul âafelık Müdürlüsünde görülebilir. (2334)

Sahife 8

• 23 Şubut 1948
GRİP - BAŞ - DİŞ ve ROMATıZMA
AĞRILARINA HARSI
İstanbul C. Savcılığından:
An Çotu FUU Muhammen bedeli Geçici t. Pazarlık
Clnrt Miktarı Miktarı Lir* K. IlreK L. K.___________L. K.________gün va saati
Dağlıç eti 2500 8000 1 00 ’ 5000 8000 450 S/J/048 Saat 15
Sığır eti 950 1000 1 B( 1WI 1E40 118 50 3/3/948 Sut 15.30
İstanbul Cesa re Tevkif evinin 048 yılına alt yukarda cine ve mlktariarUe muhammen bedel ve geçici teminatı yazılı İhtiyacı eluUtmeya konulmuş İse de isteklisi çıkmadığından bu karra hizasında gösterilen gün ve saatte İstanbul Cea* ve Tevkif evinde puartığı yapılacakür. İstekliler bunİAr* alt şartnameyi hor gün çalınma, saatleri içinde İstanbul Ceza ve Tevkif evinde görebilirler. İsteklilerin Ticaret odası vesikası, Unvan tezkeresi ve muvakkit teminat rnakbuzlartle birlikte yukarıda yazılı gün ve saatte İstanbul Ceza ve Tevkif evindeki Satın alma komisyonuna baş vurmaları. . (1929)
MÜSTAHZARATI KİMYEVİYE:
90 50/80 v» % 10 25/15 nı/m.
Kg. da 290 1li 305 litre asetilen
Metalik fıçı
Ct» • e Evsafı: Büyük v» orta parçalar halinde
OZISŞI . % 98 - 99, CV SO4 + I H1 O
Slld'iostîk; % 91 - 98 NAOH
MÜRACAAT:
L. D. BERESİNER
. Evsafı: %
karpit : t
AmbalAlı:
İstiklâl caddesi 87, Beyoğlu (İstanbul)
Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğünden:
Tilrklyede yangın, nakliyat, kaza ve hayat sigorta İşler ile meşgul olmak üzere kanuni hükümler dairesinde tescil ve İlân edilerek bugün faaliyet halinde bulunan Cilven Türk Anonim Sigorta sosyetesi bu karre müracaatla İstanbul Acenteliğine şirket namına yangın, nakliyat, kaza ve hayat sigorta isleriyle meşgul olmak ve bu Işlerıftn doğacak dâvalarda bütün mahkemelerde dâvacı, dâva edilen ve üçüncü şahıs sıfatlyle hazır bulunmak üzere Tutum Bankası Tilrk Anonim ortaklığını tâyin eylediğini bildirmiştir.
Keyfiyet Sigorta şirketlerinin teftiş ve mürakabesl hakkındakl 25. 8. 1927 tarihli ve 1149 sayılı kanun hükümlerine uygun bulunmakla yayımlanır.
HER ECZANEDE SÜLÜN UR
ÖKSÜRÜĞÜ $
KESER


Tekel Genel Müdürlüğü İlânları |
’ evazım Alım Komisyonundan : — Tatvan idare binası ve anbar İnşaatı kapalı zarf usulü İle ek-dJümeye konmuştur.
2 — Muhammen bedel 148.400.93 lira olup geçici teminatı 8.813-05 liradır.
. 3 — Eksiltme 17, 3. 1948 çarşamba günü saat 11 de Kabataşt* Tekel genel müdürlüğü levazım alım komisyonunda yapılacaktır,
4 — Şartnameler her gün levazım şubemizden 7.45 lira mukabilinde Alınabilir. Ayrıca Ankara, İzmir, Sivas, Bitlis başmüdürlüklerinde görülebilir.
5 — İsteklilerin eksiltmeye girebilmeleri İçin 120.000 liralık yeter İlk belgelerini eksiltme gününden 3 gün evveline kadar genel müdürlük İnşaat şubesinden almaları şarttır.
8 — Taliplerin mühürlü Bat teklif mektuplarını kanuni vesaikle güvenme parası makbuzu veya banka teminat mektupları İhtiva edecek olan müdürlük levazım alım komisyonu başkanlığına makbuz mukabilinde vermeleri ilân olunur.
7 — Postada vukua gelecek gecikmeler kabul edilmez. (2279)
Tasfiye Halinde
İSTANBUL TÜRK ANONİM
SU SİRKELİ
Asşikürazior.i Ceııerali Han No. 2
Voyvoda Caddemi Galata HİSSEDARLARA İLÂN;
Hisse senetleri sermayesi üzerin den 1 Nisan 1933 tarihinde tediye mevkiine vazedilmiş olan (23) frank lık altıncı tevziatın 1 Nisan 1948 tarihinde mururu zamana uğrayacağı ve bedellerinin hazîneye tevdi edileceği tasfiye halinde İstanbul Türk Ano nlm Su Şirketi hissedarlarına bildirilir.
Mamafih Türklyö haricinde otu ran hissedarlar ’lçln mezkûr altıncı tevziat 10 mayıs 1938 tarihinde başla mış olduğundan bunlar hakkındakl mururu zaman müddeti ancak 10 ma yıs 1948 tarihinde tekemmül edecektir.
NOT: Bu tevziata alt tedlyat dalma Tilrklyede ve Fransada OSMANLI BANILASI tarafından yapılmaktadır. TASFİYE MEMURLARI
Zayi — Bandırma nüfus memurluğundan aldığım nüfusumu zayi ettiğimden yenisin! çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoktur.
Karagümrük Mimar Sinan mahallesi 337 doğ. Recep oğ. Necmettin Yalpı
Zayi — İstanbul Giriş gümrüğünden 4 adet elektrik gurubuna alt almış olduğumuz 5/7/946 günlü 261304 sayılı 98 Hra 26 kuruşluk gümrük makbuzunu zayi ettik. Yenisini alacağımızdan eskisinin hükmü olmadığını İlân ederiz.
Suphi Erkin ve Şükrü Komandit __________-şirketi - İzmir
““s'ÂtTlÎT”'
Çlftehavuzlarda denizin en güzel yerinde çamlık ve meyvalık bahçe içerisindeki Köşk ve Evler satılıktır. Taliplerin 40358 rıu-maraya telefon etmeleri rica olunur.
SATILIK ECZANE
Edlrnenln Keşan kazasında İşi çok iyi. Cumhuriyet Eczanesi. sahibi tarafından satılıktır. İsteyenlerin mezkûr Eczaneye müracaatı.
TÜRKİYE İMAR BANKASININ 1947 SENESİ BİLANÇOSU
AKTİF PASSİF
KASA VE MERKEZ BANKASI 266.555,52
KANUNÎ KARŞILIKLAR KASASI 703.050,—
(Bankalar Kanunu mucibince)
BANKALAR 323.905,12
SENEDAT CÜZDANI 470.028,03
ESHAM VE TAHVİLÂT CÜZDANI 1.830.588,50
BORÇLU CARI HESAPLAR 777.815,08
MUHTELİF BORÇLULAR 10.072,49 e
İŞTİRAKLERİMİZ 284.995,—
SABİT KIYMETLER
Menkuller: (50.000 lira üzerinden
sigortalıdır) 4.089,71
Gayrtmenkuller (200.000 lira
üzerinden sigortalıdır) 102.666.73 106.776,44
SAİR AKTİFLER 492.441,51
YEKÛN 5 267 128,59
NÂZIM HESAPLAR 5.817,810,98
SERMAYE 1.000.000,—
İHTİYATLAR:
İleride vukuu muhtemel zarar karşılığı 108.950,34
(Bankalar Kanunu madde 31)
Kanunî ihtiyatlar 131,386,36
Fevkalâde İhtiyatlar 126.419,31 366.756,01
KARŞILIKLAR 212.361,12
TAAHHÜTLERİMİZ 246.452,98
MEVDUAT VE CARÎ HESAPLAR:
Tasarruf mevduatı 947.611,13
Diğer mevduat 1.939 024,48 2 936.635,61
MUHTELİF ALACAKLAR 15.687,58
SAİR PASİFLER 71.665,68
KÂR
1947 senesi kân 417.569,61 417.569,61 YEKÛN 5267.128.59
NÂZIM HESAPLAR
1 — Kefaletlerimiz 2 156.192,10
2 — Sair nâzım hesaplar 3.661.618.88 5.817,810.98
Türkiye İMAR Bankasının 1947 senesi Kâr ve Zarar Hesabı
ZİMMET MATLÛP
PERSONEL MASRAFLAR 83.93S.50
VERGİ VE. HARÇLAR 19,44
SAİR MASRAFLAR 27.107,40
VERİLEN FAİZ VE KOMİSYONLAR 112.218,13
AMORTİSMANLAR 5.855,91
AKTİF KIYMETLER TENEZZlİLLERt 24.572,03
MUHTELİF ZARARLAR
.İmar hanı masrafı, muamele vergisi re pul, 48.713,81 KÂR 417.569.01
ALINAN FAİZ VE KOMİSYONLAR 120.324,16
ESHAM VE TAHVİLÂT CÜZDANI GELİRLERİ 183.443.59
BANKA HİZMETLERİ MUKABİLİNDE
ALINAN ÜCRET VE KOMİSYONLAR 94.554,78
İŞTİRAKLERİMİZ 215.550,37
MUHTELİF KÂRLAR 106.121.95
YEKÛN 719.994.85
YEKÛN 719.994.85
Düzeltme ilânı
Takriben 450 ten ağırlığında: 28 150 metre havagazı borusuna alt şartnamede değişiklikler öldüğünden, bundan evvel yapılmış olan İlânlar, hükümsüzdür. Yeni itin şartları aşağıda bildirilmiştir.
Ankara Elektrik ve Havagazı
işletme Müessesesinden:
1 — Değişik çap ve uzunlukta 28 150 metre asfalt izoleli havagazı borusu ve bunlara alt İrtibat parçalan tekiıt verme usulü ile aa-tın alınacaktır.
2 — Yukardaki malzemeye alt şartname 3.— lira bedel mukabilinde Müessese Alım Satım Şubesinden alınacaktır. Evvelce şartname bedelini yatırmış veya posta İle göndermiş olanları, vezne makbuzunun İbrazı veya posta havalesi tarih ve numarasının bildirilmesi
suretlle kendilerine yeni şartnama verilecektir.
3 — Teklifler, 30/4'1948 tarihine «kadar Müessese Umum Müdürlü-güne verilmiş olacaktır.
İnglhz ve Amerikan
Eczacılık tekniğine göre yeni baştan tanzim ve tebdil edilen
TAKSİM Eczanesi
Yakın Şark ve Balkanların en büyük ve en modern eczanesidir. Avrupa ve Amerika Fabrikaları İlâç ve sıhhi malzemesinin zengin çeşitleri... *
TAKSİM Eczanesinde
•4B®tS®H8BSaK5M*SS Emrinize Amadedir.
Maliye ve Muhasebe Mütehassısları ve Murakipler Cemiyeti Riyasetinden:
Cemiyetimizin senelik umumi heyet İçtimai 27, 2. 948 cuma günü saat 4 de Tepe başında Alp oteli salonunda yapılacağından mukayyet İzanın teşrifleri rica olunur.
RUZNAME: Heyeti idare vb hesap müfettişleri raporu, yeni İdare heyeti ve haysiyet divanı ve hesap müfettişleri İntihabat).
Gayrimenkul Satış ilânı
Sultanahmet Üçüncü Sulh Hukuk Yargıçlığından'. 947/15 öl ünüyle terekesine mahkemem izce el konan ve terekesen tasfiyesine karar verilen Artvinli Muradın batapu mutasarrıf olduğu Aksaray Haseki Keçthatun mahallesi açıkgöz sokak en eski 27 mü. eski >S yeni 29 31 kapı No. lu 1129 ada 45 parsel 273 kütük sahlfeslode kayıtlı 354 metre mıırabbaı miktarında olan ve tamamına 2632 lir a kıymet takdir olunan arsa icra iflâs kanunu hükümleri dairesinde müzayede İle satılacaktır. Birinci açık arttırması 15. S. 1948 pazartesi saat 10-12 ye kadar İstanbul defterdarlığı karşısında Tomruk binasının alt katında Sultanahmet üçüncü sulh hukuk kaleminde icra edileceği cihetle mezkûr gün vv saatte teklif olunacak arttırma bedeli tahmin edilen kıymetin % 78 şinl bulduğu takdirde en çok arttırana bulmadığı takdirde en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartlyie arttırma on gün daha uzatılarak 38. 3 1948 cuma günü aynı yerde ve aynı saatte 10 dan 12 ye kadar İcra edilip bu arttırmada en çok pey sürenin üzerine İhale! katlyesl İcra kılınacaktır. İpotek sahibi alacaklılarla diğer alâkalıların ve İrtifak hakkı sahiplerinin bu gayri menkul üzerin dek! haklan hususiyle fala ve mu-rafa dair olan İddialarını işbu ilân tarihinden İtibaren on beş gün içinde evrakı müsblteleriyle birlikte satış memurluğuna bildirmeleri aksi halde hakları tapu sicilliye sabit olmadıkça satış bedelinin paylaştınlma-sından hariç tutulacaklardır. Bu gay rl menkulün müterakim vergileri, çöp, fener resimleri müteveffaya ve sair resim ve vergileri de alıcıya aittir. Müzayedeye İştirak edeceklerin muhammen kıymetin % 7 buçuğu nispetinde teminat akçesi yatırmala n veya milli bir bankanın bu miktar teminat mektubunu getirmeleri lâzımdır, ilânın neşri tarihinden İtibaren gerekil izahatı almak lstlyenlertn her gün saat S dan 12 ye kadar satış, memuru Ahmet Tüfekçiye müracaatları ve satış gütıü tzıhat alınmaması ve müzayedeye İştirak edeceklerin bütün şartlan bilerek müzayedeye girmiş sayılacakları usulen İlân olunur.

Comments (0)