Gerekli Tarama
Gereksiz taramalardan kaçınan site
Ana Sayfa
Gazete Arşivi
Kitap Arşivi
Nasıl Yazılır
Köşemenler
Ulus - Ağustos 1935
Gazete içeriği aşağıdadır.
Kaynak:
Ankara Üniversitesi
ULUS 1. AClJSTOS 1935 PKRŞKMBB Cebelüttarık. .'II (4.4.) — Kurudu ıhın üülvden sonra. fıOII ton kumu beraberinde sürükliyen bir yvr kayması ot' muttur, ölen yoktur. ON ALTINCI YIL- No: 5033 Allımı/, .unlum/ılır IIit \iTilr .» kuru» Devrimin* ize hayranlık Habeşistan cicisi B. ve büyük önde düşünceleri İtalya - habeş anlaşmazlığı bütün dünya kamoyunu ilgilemekte devam ederken Habeşistan elçisi-le bir görüşme yapmak istedik, dört ay önce, Habeşistanın ilk Türkiye elçisi sıfatiyle şehrimize gelmiş olan B. Berhane Markos memleketinin ileri gelen diplomat ve aydınlarından biridir. Birçok ilmî çalışmaları olan. çok güzel ve pürüzsüz bir fransızca konu -şan B. Markos Habeşistan'da bü -yiik önemi olan posta ve telgraf genel direktörlüğünde ve dış işleri genel sekreterliğinde bulunmuş, birçok arsıulusal kongrelerde memleketini oruntamıştır. Birkaç aydanberi şehrimizde bulunan B. Markoa'dan, yakından tanımak fırsatını bulduğu memleketimiz hakkındaki intibalarıni torduk. Elci, büvük bir nezaketle cevab verdi: — Size cevap vermekle ve gazeteniz vasıtasiyle güzel memleketinize olan bütün hayranlığımı ilade etmekle bahtlıyım. Ve size memleketiniz hakkındaki hislerimi anlatırken bana daha fazla haz duyuran bir sebeb de. ulusal hayatınızın bütün önemli gösterilerinin ve bunlara olan hayranlığımın temelinde, evrensel kıymette bir şefin dehâlı ve devasa şahsî çalışmasını ve uzun zamandanberi dünya yüzünde örneği görülmemiş aydın ve sadık bir yardımcılar eki-pini görmektir. Bana bir tü k rönesansından, ve bunun hayr, 'e değer eserlerni-den bahsetmişi -rdi. Ben bir türk mucizesinden bahsedeceğim. Gerçek, sizinkiler gibi ve hele Atatürk gibi şefleri olan uluslara ne mutlu! Siz Atatürkünüzü özenle, kıskançlıkla, gözlerinizin bebeği gibi korumalısınız. Onun, size taliin ne büyük bir lûtfu olduğunu, temsil ettiği hazinenin kıymetini hiç bir zaman yeter derecede bilemiye-çeksiniz. Böyle adamlar, heyhat!, pek seyrek görünürler ve ancak iki üç asırda bir dünya yüzüne gelirler, öyle sanıyorum ki, tarih, harika/ı hayatının eşiğinde onu "ölmez Atatürk,, diye selamlıya-çaktır. Ya onun yardımcıları! Büyük asker ve büyük diplomat bir tsmet İnönü, kendisinde kıymetin ancak tevazu'la eşit olduğu bir Fevzi, en mükemmel bir diplomat olan ve zekâsı hiç bir zaman güçlük tanımayan bir Rüştü Aras hakkında ne söylemeli? Trajikten de üstün hâdiseler i-cinde bu adamların girişmiş oldukları yeniden kurma ve kalkınma eseri, ve ondan sonra metod ve ihtiyatla geliştirmesini bildikleri barışçıl siyasa, şimdiden yemişlerini vermişlerdir: Bugün tarihi rolünü ve her alanda evrim imkânlarını bilen Türkiye, eşsiz bir itibarla çevrili olarak, genç ve kuvvetli ulusların birinci safında yer almıştır. Onun dostluğu, barış ve hakkın kuvvet ve haksızlıktan ü-.tün tutulduğu her yerde aran-makta ve ona kıymet verilmektedir. Söylediklerime bir delil mi istiyorsunuz? îşte en uzak bir ülkeden. Cinden sonra, benimki gibi hu kadar uzak bir memleketin Tür. kiyede elçilik kurması... Sultanla rrn en ünlü zamanlarında bile, bugünkü Kemalist Türkiyede oldu Markos devrimimiz rimiz hakkında ııi anlatıyor gu kadar çok yabancı elçilikler var mıydı? Bunun içindir ki türk ulusu dikkati çekiyor, dünyanın hayran-Uğun kazanıyor. Türkün üsnor al Habeşistan elçisi l Markos hayatiyeti ulusal hayatının ilerli garantiJıi Onun için Türkiye, yalnız tarihçe değil ayni zamanda bu gün ve yarın da büyük olan uluslar arasında büyük bir yer almıştır. — Habeşistanla Türkiye arasındaki ilgileri nasıl görüyorsunuz? — Şunu söylemeliyim kî Habeşistanın tarihin her zamamnda {Sonu 3 üncü sayıfada) Bremen hâdisesinin yankıları Alnıanya. Amerikayı protesto etti Vaşington, 31 (A.A.) — Al man hükümeti, ayın 27 sinde Bremen vapurunun Nevyork limanından çıktığı sırada nasyonal - sosyalizme karşı yapılan gösteriden ötürü Amerika dış işleri bakan vekili B. Vilbür Kar'ın eseflerini bildirmiş olmasını yeter bulmıyarak protestoda bulunmuştur. Sağlam bir kaynaktan haber alındığına göre, alman hükümeti dış işleri bakan vekili B. Vilbür Kar'ın eseflerini bildirmiş olmasını yeter görmemiştir. Bununla beraber, alman notasının, Amerika'nın kesin olarak özür dilemesini istemedini sanılryor. (Sonu 2 inci sayıfada) Çek üniversite birliği Atatürke savcıla- rını s IIIKİII İstanbul, 31 (A.A.) — Ata • türk'e Çekoslovak üniversite birliği tarafından gönderilen saygı mektubu ile Cumur Başkanımız namına genel sekreterlik tarafın -dan verilen cevab aşağıdadır: Kâmal Atatürk Türkiye Cumur Başkanı, Çeh üniversite birliği, Türkiye Cumur Başkanına, modern Türkİ-yeyi yaratan dahiyane eseri önünde eğilen Çekoslovakya üniverst • telilerinin en derin saygdartm sunmakla şeref kazanır. Çek üniversite Birliği başkanı Batek ( Sonu 3. Üncü sayfada) Uluslar sosyetesinde Konseyin gizli toplantısı BB. Laval, Litvinof ve Eden anlaşmazlığı ko tarma şekli üstünde uyuştular. Cenevre, 31 (A.A.) — Uluslar sosyetesi konseyi italyan - habeş çekişmesine bakmak için bugün saat 17 de toplanmış ve gizli bir oturum yapmıştır. Bu lopla ıtı silâhsızlanma konferansının salonunda olmuştur. * * ¥ Cenevre, 31 f A.A.) — Royter Fransa dış bakanı B. Laval ile Sovyet dış bakanı B. Litvinof ve ingiliz delegesi B. Eden italyan -habeş İşinin kotarılmasına şu dört nokta üzerinde anlaşmışlardır: 1 — Uzlaşma usulü devam edecektir. 2 — Bu arada harb yapılmıya çaktır. 3 — Bir beşinci yargıç seçile • çektir. Birinci uraylar kurultayı Birinci teşrinde toplanarak olan kurultayın programı hazırlandı 24 birinci teşrinde Ankara'da toplanacak olan (birinci türk urayları kurultayı) nın çalışma programı hazırlanmıştır. Kurultay'da 520 türk urayır. da bulunmasıi iç bakanlıkça çok istenilmiş olmasına karşın bu toplantıya hepsinin örgütleri ve fi -nans durumları girmek imkânını vermediğinden büdceleri 20 bin lira ve daha yüksek olan urayla -nmız girebileceklerdir, Genel nüfus sayımı 20 birinci teşrinde bit -mis olaacğından gelen şarbayla -rın başşehirde yapılacak töreni görmeleri sağlanmıştır. Kurultayın programı şudur: 1 — Uraylarımızın bayındır -lık işi, A — Şehirlerimizin beşer »e -nelik bayındırlık programlarında neler bulunmalı ve nasıl başarıl malıdır? B — Belediyelerimizin tek başına yapamıyacakları plân, su, ışık, yol gibi işler için kurulacak belediye birlikleri ve bakanlıkta kurulan "imar heyetleri,, için etüd ler- 2 — Hayatı ucuzlaştırma: Uraylarımızın hayatı ucuzlatmak için kurulacak çarşı, pazar ve alanlar için etüdler. 3— Uraylarımızın gelirleri, büdceleri, barca usulleri: A — Uraylarımızın gelirleri ve bunların en az harca ile elde edilmesi çareleri, yeni gelir ara -m ak ve bunların üzerinde araştırmalar yapmak. B — Uray büdcelerinin yapıl -ma şekilleri. C — Uray paralarının harcanma usulleri. E — Uray «kat'ı hesablarının» yapılma şekli ve onaylama siste -mi hakkında etüdler... Bütün şarbaylar kurultay programında gösterilen üç kısım hak -kında kendi uraylarının finansal durumu ve uraylarının özlükleri -ne göre ve etüd konuları sırasınca hazırlıyacaklar üçer sayılı rapor -lan ilçebaylıklara ve ilbaylıklara verecektir. Raporların hazırlanmasında esas, urayların son yıl büdcesi o • lacaktır. Gelirlerin cinsleri ve her bîrinin tahsil yekûnları geçen yi -la göre kıyaslanmış şekilde bulu nacaktır. 4 — 1906 andlaşmasını imza eden devletler ara bulmaya çalışacaklardır. ¥ » * Cenevre, 31 (A.A.) — Oğle -den sonra B. Laval B. Eden ile görüşmüştür. Bu görüşmelerin ko -nusu sabahleyin, hele italyan ve habeş oruntaklarîyle yapılan ko • ruşmaların ortaya koymuş oldu -ğu duyaşlardır. İki devlet ada- -önümüzdeki konuşmalar sırasın • da alacakları tavır hakkında uyuş muşlardır. ( Sonu 2. inci sayfada) Fransa île tecim uzlaşmasını imzaladık Paris, 31 (A.A.) — Türkiye ile Fransa arasındaki tecim görüşmeleri bir uzlaşma ile sonuçlanmış • tır. Bu uzlaşma, iki tane olup biri tecim ve Öteki kliring uzlaşması • dır. Her ikisi de hemen imzalana -çaktır. Uzlaşmanın süresi 20 ay içindir. BAŞBAKANIMIZ Erzincanda Erzurum, 31 (A.A.) — Başba kan İsmet İnönü dün hastayurdu-nu ve doğumevîni gezmiş, hayvan sergisine giderek atları görmüş, yetiştirilen hayvanları beğenmiş -tir. • * ¥ Erzurum, 31 (A.A.) — Başbakan İsmet İnönü bu sabah Erzu -rum'dan Erzincan'a hareket «A -mistir. ¥ * ¥ Erzincan, 31 (A.A.) — Başba kan İsmet İnönü saat 16 da şehrimize gelmiştir. Burada biraz kal -diktan sonra hareket edecektir. Bayındırlık Bakanımız Gediz köprüsünü açtı izmir, 31 (A.A.) — Bugün saat 11 de Menemen yakınındaki büyük Gediz köprüsü, Bayındırlık Bakanı tarafından halkın cumur -luğa karşı duyduğu yüksek göste -rısi arasında açıldı. Törende İz -mir'de bulunan saylavlar, gazeteciler, çevrenin ilçebaylan ve il.rf gelen işyarlar ile halk bulunmuştur. Bu köprü Gediz çayı ve Mene men ovasında çok önemlidir. 98 bin liraya çıkmıştır ve beş gözlü -dür. 70 bin lirasını Bayındırlık Bakanlığı, arta kalanını da özel muhasebe direktörlüğü vermiştir. Eski tahta köprü kıtın tehlikeler gösteriyordu. Otomobiller, yolcular, Gediz çayını sallarla geçiyordu. Zaman zaman gidiş geliş tama -men kesiliyordu. Tören için hazır-( Sonu t. inci sayfada) Demiryolu Ergani madenine vardı Elaziz. 31 (A.A.) — Ergani'ye doğru uzamakta olan demiryolu nun ray döşenmesi bakır madenine varmıştır. Bu sebeble beş ağustosta ba -kır madeninde büyük bir tören yapılacaktır. Bu törende hazır bu -lunmak üzere Elaziz ve Diyarbe • kir'den salgıtlar gelecektir. Başının üstünde dola şan türk uçaklarının hiç olmazsa bir çivisini sen verdin. Bununla öv ünebilirsin. SAYIFA 2 ULUS 1 AGU.OfOS İÖJb » İskân kanunu ve ynrd -landırma politikamız 22-6-1934 de çıkarılan iskân kanunu Tutkiyede yurdlaştırma politikasının ana çizgilerini taşımaktadır. Bu kanunla şimdiye kadar yapılmış olan gelişi güzel yurdlaştırmayı planlı ve düzenli biz şekle tokmak istenilmiştir. Kanunun cn kuvvetli Urafı türk cemaatının topluluğunu ve türk kültürü nü göz önünde tutmuş, olman, ulusal, ekonomik ve soysal esaslara dayanmış bulunmasıdır. Türk kültürüne bağlı ol-mıyanlar göçmen olarak yurdlandırıla-m az I ar. I - 4). Kimlerin vc hangi memleketler halkının türk kültürüne bağlı sayılacağı ancak Bakanlar Kurulunun kararına bağlıdır. (§ 3) Kanun burada kültürü daha genel olarak ele almış ve nasyonal sosyalistlerin yaptığı gibi kültürü kana dayatmamıştır. Nasyonal sosyalistlerin başı olan Hitlere göre "çe-|:dli ırklardan toplanaa bir halk hayatını daimî surette aynı görüşler ve düşünceler özerine kuramat, anormal surette meydan gelen bu birlik er geç çözülür gider:,. x) tskân kanunu yalnız tUrk ırkından olanlarla olmıyanlar arasında yerleştirilmek bakımından ufak bir fark yapmıştır. (§ 7) İskân kanunu her şeyden evel göçmenlerin ve memleket içerisinde bir yerden diğer bir yere taşıttırılacak o-lan kimselerin nerelere yerleştirileceklerini saptıyor. (§ 2) Ml) Türk kültürlü nüfusun tekasüfü istenilen yerler. 2) Türk kültürüne temsili istenilen nüfusun nakil ve İskânına ayrılan yerler 3) Yer, sıhat, ekonomi, kültür, siyasa, asker ve İnzibat sebebleriyle boşaltılması İstenilen ve itkin ve ikamete yasak edilen yerler.„ Bu hükümlerden gayet açık olarak anlıyoruz ki. yurdlandırma politikamızın iki başlıca temeli vardır: A — Türk kültürünü kuvvetlendirmek, bunun için de memlekete türk kültürüne bağlı göçmen getirtmek ve türk kültürlü nüfusu sıklaştırmak ve aynı zamanda türk kültürüne bağlı olmıyan kimseleri bir yerden diğer bir yere taşındırıp, bunları türk kültürüne bağlamak vc türk kültürünü İçlendirmek. B — Ekonomik, aıyasal ve askerlik bakımlarından memlekette nüfusun da-ğnış şeklini değiştirmek. Bunun için de meseli topraksız veya az topraklı Çiftçileri, yasama şartlarının iyi bulunmadığı köyleri daha iyi yerlere taşındırmak. Kültür, siyasal ve askerlik bakımlarından da bazı yerleri boşaltmak. İskân kanununun bu hükmü ekonomik hayatımızda bir reform yapacak o-lan esastır. Çünkü asırlardanberi kendi Sevenlerinde, kendi akideleri ve üretim tarzları içerisinde yaşayan insanlar türk örneği içerisinde eritilmek isteniyor. Bu ulusal ekonomi İçin cn birinci şarttır. Bundan sonra da boş yerlerden ve nüfusu sık olmayan yerlerden daha çok faydalanmak için buralara yalnız türk kültürüne bağlı insanlar getirmek ulutal ekonomik üretim için çok faydalı olacaktır. Bugünkü ekonomik bakımdan gelişim imkânlarını taşıyan yerleri mesela Trakya ve Van vilayeti civarları gibi yerleri doldurmak t-:-'m için bir vazifedir. Kanun "Türkiye tabiiyetinde bulunan gezginci çingenelerin ve türk kültürüne bağlı olmıyan göçebelerin toplu olmamak üzere kasabalara serpiştiril-meşini,, (§ 9) söylerken "kanun aşiretlere hükmi şahsiyet tanımaz, bu husustaki bütün haklar, teşkilat ve taazzula-n kaldırmıştır. Gayrimcnkulleri devleti geçer ve bunlar muhacirlere, göçebelere, naklolunmalara, topraksız veya az topraklı çiftçilere dağılıp tapuya bağlanır,, diyor. (g 10) Kanunun koyduğu bu hükümlerin ekonomi poletik, soysal poletik ve küttür bakımlarından çok büyük önemleri vardır. Gezginci kabileleri, göçebeleri kendilerine uygun yerlere yerleştirmekle şimdiye kadar afirüp giden müesseseler yıkılmış oluyor. İç işleri ta) Walther Cehl: Dtr nafional so-Sİalistsche Staat. Brtslav 1933. Dr. ŞEREF NURİ Bakanı Şükrü Kaya'nın 14-6-1934 de Kamırtayûak- sözlerine göre memleketimizde bîr milyondan çok yarı ve yahut daimî göçebe vardır. Bu göçebelerin sürdükleri yaşama şekli iycabı olarak kültürden çok uzak kalıyorlar. Halbuki bugünkü devlet politikasının en başlıca davalarından biri memlekette herkesi kültÜrleştirmektir. Kültürü eksik olan insan işe iyi yara-mıyan insandır. Soysal birlikte faydalı olan insana kültürlü iman, her hareketini ve her İşini ölçebilen ve bu işlerin sonucunu görebilen insandır. Kanunun çeşidli yerlerine serpiştirilen hükümlerin genel anlamından çıkarttığımız sonuç, artık gelişi güzel vr plansız bir yerleştirme ve yurdlaştır-ma yapılamıyacağıdır. Gerek dışardan memlekete göçmen olarak geleceklerin vc gerekse bazı ekonomik, siyasal, soysal ve askerlik sebeblerine binaen memleket İçerisinde bir yerden diğer yere taşındtrılacakların o yerin iklim vc yaşayış ve üretim şartlarına uygun olmalarını göz Önünde tutuyor. Eğer tütün tarımı ile uğraşmış iseler, zeytinliklere ve dutluklara yerleştirilmeyecekler. Kanun yerleştirilen ve yurdlaştırı-lan kimselerin ekonomik vc finansal durumlarını da göz önünde tutuyor: "İtkin bir ayleye, nüfus ve ihtiyaca göre oturacak ev veya cv yeri, sanatkârlara ve tüccarlara ayrıca geçim getirecek dükkan veya mağaza yahut bu gibi yapı veya yeri mütedavil sermaye ve çiftçilere de ayrıca kâfi toprakla çift hayvanı alat ve edevatı, tohumluk, ahır ve samanlık veya yeri vermekle yapılır. Köylerde, kasabalarda sanatkârlara dukandan ayrı yarım İstihkak miktarı toprak da verilir.,, (§ 17) Bu hükmün gerek el işleri sanatlarında ve gc-rekae köy ekonomisinde büyük bir ö-naani vardır. Kanun köy ekonomisini kuvvetlendirmek, üretimini artırmak ve alım kabiliyetini yükseltmek İçin çiftçilerin toprağa olan ihtiyaçlarım düşünüyor. Bu aurctle memleketimizin tarım hayatında ve tarım işletmelerinde görülen kiracılık, yarıcılık ve ortakçılık gibi usullerin kaldırılmasına ad mı atılıma olacaktır ki, bunun çok büyük bir anlamı vardır. fşte ana çizgilerini gösterdiğimi'; iskân kanunu bizdeki scnelerdenberİ attrüp giden yerleştirme ve yurdlaştır-ma meselesini çok düzenli şekilde çö-zlyor ve devletlerin yurdlaştırma politikasında güttUğü hedefleri belli ve açık kılıyor: Nüfusun memleket içindeki dağılış uygunluğunu meydana fetirmek, göçebeleri kaldırmak, topraksızlara toprak vermek ve bunların hepsinin yükseğinde olan ulusal kültürü meydana getirmek ve onu derinleştirmek. Bayındırlık Bakanımız Gediz köprüsünü açtı (Başı I. inci sayfada) lıklar büyüktü. Taklar kurulmuştu. Menemen sarbayı ve bayındırlık baş mühendisinin diyevinden sonra. Bayındırlık bakanı "Atatürkün. İsmet İnö-nünün ve cumurluk hükümetinin adına köprüyü açıyorum., diyerek makasla kordelayı kesti. Halk bu dakikayı "Ya-şaam Atatürk, yaşasın cumurluk.. sesleriyle kutladı. Açımdan sonra Menemene dönüldü. Menemenliler bir şölen verdiler. Bu şölende Menemen parti başkanı bir söylev vererek Menemenin gerek Çetinkayanın gelişinden gerekse bu büyük köprünün açılışından duydukları sevinci anlattı ve bakanı selâmladı. Bakan kısa bir cevapla, cumurluğa, A tatürke ve ulusal davaya karşı gösterilen ilgiye teşekkürden sonra: "BuRÜn-kU eser ufak görünebilir, fakat onun ö-zelliği cumurluk devrine aid ve ulusal olusımdadır... dedi. Bir iki göretten sonra trmire döndü. B. Ali Çetinkaya yarın Balıkesire hareket edecek ve oradan Ankaraya geçrektir. DIŞ HABERLER Uluslar sosyetesinde /. İnci tayfada) B. Musotininin yazdığı tüylenen bir belhı Roma, 31 (A.A.) — Royter ajansı bildiriyor: Popolo D'ttalia gazetesi. B. Musolininin yazdığı söylenen bir bet-kede diyor ki: "İtalyan - babeş meselesinin ancak tek bir tesviye tarzı vardır ve bu mesele Cenevre ile birlikte, Cenevresiz, ve hatıâ Cenevreye karşı da olaa o suretle halledilecektir.* "Patırdılara son vermek için reddedilemez iki kanıtımız vardır. Bunlardan birisi italyan ulusunun hayatiğ asığları, öteki ele İtalyanın doğu Afrikasında &ü-el güvenliği meselesidir. Bu ikincisi kesindir.» Habeşistanın manda altına alınacağı yalan Londra. 31 (A.A.) — Rvtmiğ çeven-Icr, BB. Eden ile Laval'in dün Habeşistan üzerinde uluslar sosyetesi mandası kurulmasını düşünmüş oldukları haberini yalanlamaktadır. Esasen habeş imparatorunun böyle bir projeyi kabule yanaşması ihtimali yoktur. İtalyan uçakları Sudan re ingiliz Somalisİn de uçabilecekler. Londra. 31 (A.A.) — Avam kamara-rmda italyan uçaklarının Sudan üzerinden uçması için izin istenilip İatenİlme-' 11.: 1 hakkında yapılan soruya B. Hor, on beş uçak için izin istenilmiş olduğu cevabını vermiştir. İngiliz sorealısı üzerinden uçmak izninin istenilip istenmediği sorusuna B. Malçul Makdonald cevab vererek 23 uçak için izin İste • nilmiş olduğunu söylemiştir. Her iki halde de istenilen izinler verilmiştir. Ne konustutarY Paris. 31 (AA) — B Lav al ile B. Eden, dün saat 17 den 18 e kadar dış bakanlığında görüşmüşlerdir. Drş ba -kanlığı genel sekreteri B. Aleksis Lejc ile İngiltere'nin Paris büyük elçisi Sir Corç Klerk ve ingiliz dış bakanlığının uluslar sosyetesi dayresİ başkanı B. St • rang. bu görüşmede bulunmuşlardır. B. Laval. gazetecilere, bu görüşme -nin italyan - habeş davasryle ilgili olduğunu ve Cenevre'de bunun hakkında başka görüşmelerde bulunacaklarını söylemiştir. B. Laval İle B. Eden. geceleyin Ce -nevre'ye hareket etmişlerdir. Londra, 31 (A.A.) — Diplomasi çe-venler. İngiltere'nin uluslar sosyetesi konseyindeki durumunun tamamile, B. Laval ile B. Eden'in dünkü görüşme -leri sonucuna bağlı olacağını sanıyorlar. İtalya borç para arıyor Londra, 31 (A.A.) — Deyli Telgraf gazetesi, İtalya'nın ödünç para aramakta olduğunu yazıyor. / • Tana göre durumun çıkar yolu Paris 31 (A.A.)—Uluslar sosyetesinin habeş . İtalyan davasında neler yapma -sı lâzım geleceğini inceleyen Lö Tan gazetesi diyor ki: Önemli bir sonuç almak için yapıl -ması gerek tek şey, İpin Cenevre'de koparılmasından kaçınarak İleriyi gözet -mekrir. Bu husustaki durumun bugün daha iyi olduğu ve davalı noktalar üze -rinde anlaşmak umudu bulunduğu hak kmda beldekler vardır. Uluslar sosyetesinin otoritesi ve o-nuru adma. görüşmelerin genişletilmesine ve davanın tamamile incelenmesine lüzum olduğunu ingilizler hala faydalı görüyorlarsa, uzlaşma yollarının yeniden araştırılmasını mümkün kılacak bir metodun denenmesine de engel ol-mıyacakları anlaşılıyor. Şimdiki durumda davanın sonuçlanmasını savvaklamakla vakit kaybedili-yor demek değildir. Zira bu işte zaman da barışçıl bir sonuç İçin çalışmaktadır. Gelecek haftalar içerisinde, bir İtalyan — Habeş harbinin genel barış için nasıl tehlikeli bîr iş olacağı daha eyi anlaşılacaktır Bütün ilgili devletler eyi istek vc uzlaşma fikri gösterecek olurlarsa, ko-tarılmıyacak hiç bir siyasal mesele yok tur. Uluslar sosyetesi konseyinin şimdiki toplantısı, rl bîrlıgı vt barış siya-tası İçin kesin bir sınaç olabilir., uabeşistandn hazırlıklar Londrat 31 (A.A.) — Royter ajan -sının Adis Ababa aylan bildiriyor: Bir milyondan fazla habeş silahla-larını temizlemek veya bilemek sureti-1c harba hazırlanmaktadır. On. on bir yaşında çocuklar bile silah kullanması nı öğreniyorlar. İtalyanların memleketten ayrılması devam ediyor. Adit Ababa'da yalnız bir italyan kadını kal mıştır, İtalyan orta elçisinin imparatorun yıldönümü şenliklerine katılmaması burada büyük bir hakaret şeklinde telakki edilmekte ve bazı çevenler İtalya ile diplomasi münasebetlerinin ketilmetini tavsiye etmektedirler. Zira. bu hareket diplomasi ananaya uygun görülmemektedir. İmam Yahya Italyaya yardım etmiyor Aden, 31 (A.A.) — Burada dolaşan yayıntılara göre, italyanlar, italyan istihkâm kıtaatı için asker toplamak üzere İmam Yahya yanında girgidc bulun-muşlarsa da İmam Yahya bu girgiyi reddetmiştir. Diğer taraftan İmam Yariyayı gor -mek ve habeş ordusu için asker İstemek üzere bir habeş delegesi yoldadır. Ve tm.unın Habeşistana karşı teveccühü olduğu İçin bu önergeyi reddetmiyeceği sanılmaktadır. (lenevrede ton durum Cenevre, 31 A.A.) — Dün akşam burada daha akımsar bir bava esiyordu. Bir buhranın Önüne geçebilecek bir formül bulunabileceği umud edilmektedir. Habeşistana yeni Önergeler yapdmif Paris, 31 (A.A.) — Matin gazetesi, Lomlf.nl.m alıp neşrettiği bir telgrafta, Habeşistana yeni önergeler yapıldığı ve fakat bu Önergelerin nereden geldiğinin bilinmediğini haber vermektedir. Bu önergeler. Habeşistanın arsıulusal bir manda altına konmasını İleri sürmektedir. Bu manda. Italyaya ekonomik asığlarla bir miktar da toprak temin edecektir. İmparator, danışmanlarını, uluslar sosyetesinde üye bulunan devletler içerisinden seçmek hususunda hür olacaktır. İmparator, Habeşİttanın tam bir erkinlik içerisinde yoksul yaşamasından-sa, Avıupanın koruması altında gelişmesini tercih edeceğini sSylemiştir. Güney Afrika halkı italyan ve habeş ordularına asker yazılabilecek Pretaria. 31 (A.A.) — Bundan tonla habeş ordusuna yahud italyan ordusuna girebilecekleri .güney Afrika hal kına haber verilmiştir. Bununla beraber, harb çıktığı tak-.'İrde afrikalttar asker olmakla kanuna aykırı bir h ırekette bulunmuş olacaklardır Çünktl güney Afrikasında da muteber olan yabancı ordulara girme k-m-Pu ,ing;liz uyrutu olanlara. İngiltere ve imparatorlukla barışta olan bir Dikeye kars harb eden bîr orduya girmeği yassV etmektedir. Vzlaşnuı alanı bulunamazsa top İn 1111 sonraya bırakılacak Ca m vre. 31 (A.A.) — Daily Telgraf gazetesinin aytarı bildiriyor: Baron Aloiai ile B. Laval ve Eden arasında yapılan başlangıç konuşmalar bir uzlaşma alam hazırlayamazsa, uluslar sosyetesi konseyinin bugün öğleden sonra yapacağı toplantı herhalde so.v raya bırakılacaktır BU GECE NÖBETÇİ ECZA EVLERİ SEBAT YFNtSFHİK Ecza evleridir Bremen hadisesinin yankıları ifi-v * aylada) Çelikmigfer örgütü büsbütün euliyor Dreaden, 31 (A.A.) — Sakaor. ya iç bakanı "çelik miğfer,, üyelerinin üniforma giymelerini ve mi ting yapmalarını yasak etmiştir. Bu tedbiri haklı göstermek için neşredilen resmîğ bir bildir ğ çel k miğfer kurumunun, üyeleri -nın eğitime erkli olmadıkını ve kendilerine, yeni Almanya'nın felsefesini öğretemediğini söylemektedir. Aynı bildiriğ birçok devlet düşmanlarının çelik miğfer kurumuna sığınarak, nasyonal soaya -lizme karşı hareket ettiklerini ili -ve etmektedir. v Alman genetiği yarınki harbe hazırlanıyor. Münih, 31 (A.A.) — Münih silcl ok* lu direktörü yarbay SI ebert, 2000 ünl -versitçli talebenin önünde şunları söylemiştir: " — Gelecek savaş tam bir savaş olacaktır. Harbin ilâniyle beraber hücum da derhal bağlıyacaktır. Kovalama vc bombardıman uçaklariyle motÖrlU ba • taryalar ve uzun menzilli toplar, sınır • boylarında «ıralanıp hemen kınava geçecekler ve bu arada, kuvvetli telsiz İslav yonlan, düşmanın tinel kuvvetlerini kıracaklardır. En büyük uğraş düşman ulusun, son harptanberi hazırlamış olduğu savaşa hazırlıklarını kullanmasına vakit bırakmadan, onu can evinden vurmağa har -canacakor. Harbin yasası, ulusun bütün kuvvetlerini ordunun peşi sıra turukt! -yecektîr. Yeni harb tekniği, İen adamlarını da geceli gündüzlü çalıştıracaktır.. Bremen hâdisesine seheb olanlar adliyeye verildi Nevyork, 31 (A.A.) — Nevyork şarbayı B. Laguardia, Almanyanın dış bakanlığına karsı protestosundan sonra Bremen vapurunun üzerindeki naai bayrağını koparanların adliyece taklb edileceğini bildirmiştir. B, Laguardia. hadisenin başlangıcında vapur kaptanının, polisin yardımını reddetmiş olduğunu vc en son ameri • kah Moris Salmon adında birinin, bayramın koparılmasına engel olmağa çalıştığını söylemiştir I) AO İNİK II AHİ RLFR Almanya doğu paktına yanaşmıyor Londra, 31 (AA) — Sir Samuel Hoe Avam kamarasında dİyevde bulunarak II temmuzdanberi doğu paktı meselesine birçok defalar Almanya hükümetinin dikkatini çekmiş ve fakat şimdiye kadar Almanyadan açık bir cevap alamamış olduğunu söylemiştir Yeni Halanda kabinesi Lahaye. 31 (A.A.) — Coljn kabinesi, hemen hemen eski kabineni aynidir. Bakanlar devrime karşıt katolik parti, si ile, tarihi katolik. liberal vc liberal demokrat fırkalarındandır. Sü bakan/ yerini muhafaza etmiştir. İngiltere öteki devletlerin prog» ramları betti olmatlan kendi do niz programını bildirmiyor Londra. 31 (A.A.) — Amirallik lordu Sir Bolton Ayrea Monsell, avam kamarasında sorulan bir soruya cevap vererek denir yapı programının öteki de* .•tlrr programı belli olmadan önce parlamentoya verilmiycceğini söylemiş ve bu programın yeritilecek bir program olmayıp İngiltercnin bu iş hakkın • oa vaktiyle kendileriyle konuşmalarda ji'unduğu devletlere vereceği ilkel bir plândan ibaret bulunduğunu ilave etmû» us 2. AfiUSTOS Ct'MA a) \ı'111. I (A.A.) — Geceleyin bir ev ..vı/mış ve şimdiye kadar yıkıntı allından altı iilü çıkardmuttır. Yirmi kadar yaralı vardır. ON ALTINCI YIL. No: 5034 Atlımı/, aıulınıızılır İTALYA KARARA İTİRAZ EDECEK Mİ? Habeş kanı, uluslar sosyetesini lekeliyecektir Laval - Eden - Aloizi görüşmesinde anlaşmazlığın ortadan kaldırıldığı bildiriliyor Habeş askerleri süngü talimi yapıyorlaı Paris, 1 (A.A.) — Maten ga -zetesinin özel aytarı, Laval ile Edenin' karar projesi üzerindeki anlaşma evrelerini ve bu anlaşmanın esaslarını bildirmektedir. Uzlaşma ve yargıçlık usullerine devam etmeği sağlıyacak bir formül mevzuu bahistir. Bu for -mülün İngiltere'nin dileği üzerine bazı değişikliklere uğradığı söy -lenmektedir. İngiltere, İtalya'nın kuvvete başvurmıyacağı hakkın -daki yükenin' bir kere daha kuvvetle berkitm sini istemektedir. Bu yüken altı ıa girmeği kabul e -den Baron AlcLi, yükenin ancak bu ayın 25 ine kadar geçer olabi -leceği kaydını ileri sürmüştür ingiltere, habeş - italyan and-laşmasının beşinci maddesi gere -ğince, italya'nın zaman kestiril -meksizin bir yüken altına girdiği cevabını vermiştir. Maten gazetesi, gösterilecek beşinci yargıcın isveçli Hammars-jold olmasını muhtemel görmektedir. Bu arada Politis ile Urrutia' -nin adlarından da bahsedilmiştir. Habeş imparatoruna başvuran uçman Londra, 1 (A.A.) — Güney af-rikalı uçman ve sinema fotoğrafçısı Roy Tukett, sıcak ülkeler üzerinde uçarak edinmiş olduğu de- neçlerden faydalanılması için, ha beş imparatoruna telgrafla başvurmuştur. 1929 yılında Kroydon'da Kap sömürgesine uçup, birçok filimler almış olan Tukett, gazetecilere: « Hayatında bir değişiklik görmek istediğini» söylemiştir. Fransız, ingiliz karar projesi Cenevre, 1 (A.A.) —Röyter ajansı diplomatik aylarının öğren diğine göre fransız, ingiliz karar projesinde şu noktalar vardır: 1 — Uluslar sosyetesi konseyi, uzlaşma komisyonunun yetkisini bu komisyonun sınır buçlandırıl masiyle yükümlü olmadığı yolun -da olan italyan görüşüne uygun bir şekilde tefsir etmelidir. 2 — Bir beşinci yargıç atana cak ve komisyon, 1 eylüle kadar bir uzlaşmaya varmazsa, 1928 andlaşmasındaki usul üzerinde yürüyecektir. 3 — 1906 andlaşmasını imza eden, İngiltere, Fransa ve italya hükümetleri bir çözge bulunmasını kolaylaştırmak için hemen gö -rüşmelere girişeceklerdir. Habeş hükümetinin yardımı ile bu çözge, italya ile Habeşistan arasında eyi ilgiler kurulmasını sağlıyacaktır. 4 — Görüşmelere devam ede -cek olan ilgili taraflar bu hususta ( Sonu 2. inci sayfada) Şehrimizde uç maç yapacak olan Upeşt takımının bir kupa mmyind* nasıl çalış tığını bu resim canlı bir surette göstermektedir. Ankara karma takımının üpeşt ile yapacağı maçın önemini göz Önünde tutan gazetemiz takımın nasıl kurulması lizımgeleceğini sporcu okuyucularından sorm mağa karar vermiştir. Bunun için açtığımız ankete aîd tafsilat S inci saytfadadır C. H P. Geııyöııkuruli) Bildiriğ C. H. P. genyönkurulu dun belli toplantısını yaparak bazı il -çe başkanlıklarile İlyönkurul üyeliklerine seçilenlerin Ödevlerini in-celiyerek onayladı. Partinin iç işleri üzerinde görüşmeler yaptı. I'tırti bürosu Istanbıtla hareket elli C. H. P. genyönkurul üyelerinden şehrimizde bulunan zatlarla Parti bürosu işyarlarından bir kıs mı dün akşamki trenle tstanbula hareket etmişlerdi». Parti genyön -kurulu süresiz bir zaman İçin top-lantdarını İstanbul'da yapacaktır. B. Çaldaris Belgrada gidiyor Atina, 1 (A.A.) —Yugoslavya ve yunan hükümetleri arasın -da hasıl olan bir anlaşma üzerine B. Çaldaris, Prens Pol ve B. Sto -yadinoviç ile görüşmek üzere Ble-d'e gidecektir. Konuşmalar, iki ülke arasında henüz kotarılmayan meeslelerle Avrupa durumu hakkında olacaktır. B. Çaldaris bir kaza geçirdi Atina. 1 (A.A.) — Başbakan B. Çal-darisin otomobili Yunanistan bankası asdirektörü B. Konisin otomobiliyle çarpışmış vt bash.ıkan " başından hafif berclenmiştir. Bunun üzernc Evanzclis-mos hastanesine götürülmüştür. Başbakanın yarasının hiçbir tehlike göstermediği anlaşılmış ve kendisi evine giderek bir komite toplantısına başkanlık etmiştir. ingiliz seçimleri Londra, 1 (A.A.) — Havas a-jansı, ingiliz başbakanı B. Bald -vin'in şimdiye kadar seçim tarihini saptamamış olduğunu haber vermektedir. B. Baldvin azat sırasında arsıulusal durumla iç durumu incelemek ve hareket hattını buna göre saptamak tasarındadır. Kendisinin alacağı kararda etke olacak bazı işaretleri göstermek mümkündür. Muhafazakârlar, daha şimdiden sonbahar savaşı için hazırlıklarda bulunmaktadır, ikinci teşrinde hazır olmak için seçim dayrelerinde propagandalarını kuvvetlendirmeye çalışmaktadır -lar. Muhafazakârların yapmakta oldukları çalışmaların her ihtimale karşı hazır bulunmak gayesile yapılmış olması ihtimali vardır. Ancak seçim mekanizması çalış -maya başlar başlamaz ilk aldıkları hızdan faydalanmak için sonbahar seçimi zamanını saptaması için B. Baldvin üzerinde baskı yapmaları ihtimali vardır. Türk - macar tecim anlaşması Türk — Macar ticaret anlaş -ması bir eylül 935 e kadar uzatıl mıştır . Selanik sergisine gireceğiz Hükümetimiz Selanik'te eylû lün ilk haftasında açılacak sergi -ye katılmağa karar verdiğinden şimdiden gerekli olan hazırlıklara başlanılmıştır. KURU UZUM URUNUMUZ Fiat düşürmenin doğru olmadığı anlaşıldı Bu yıl kuru üzümlerimizin alivre satışları hakkında dış pazarla -ra yapılmakta olan Önergeler için en az fiatlar önce İzmir kuru mey-va satıcıları birliği tarafından konurdu. Bu birliğin başkan ve üyelerinin son günlerde toplanarak birliğe girmiş bazı tecimerlerin karşı gelmelerine ve bazılarının müstenkif kalmalarına karşın daha önce kararlaştırdıkları en az fiatı indirdikleri haber alınmış -tır. Bu fiat indirmesinde üzüm re -koltemizin yüksekliği ve önürdeş memleketlerin, dış piyasalara yaptıkları önergelerde, Hatlarını bir aydanberi indirmiş oldukları se -beb olarak gösterilmiştir. Türkofis merkezinin bu iş için dış kolları araciyle yaptırmış ol -duğu esaslı etüdler sonucunda Önürdeş memleektlerin alivre sa • tış Hatlarını indirmedikleri, hattâ bir aydanberi stabl bir halde bu -lundurdukları, fiatlan indirmeyi düşünmedikleri ve türlü memle -ketlerin bu yilki üzüm rekoltelerinin genel ihtiyacı ancak karşılıya-bileceği anlaşılmıştır. Şu hale göre de izmir kuru meyva çıkat-ıla-rı birliğinin üzümlerimizin fialla-rını kırmak hususunda ileri sürdüğü sebebler yersiz ve esassız olduğu sonucuna varılmıştır. Hamburg, Marsilya, Roter -dam, Londra gibi Önemli liman -lara ikide birde düşkün Hatlarla yapılan önergeler Türkiye dış te -ciminde dursuzluk bulunduğu hakkında yanlış bir fikrin doğmasına sebeb olmakta ve alıcıların mallarımızı almıyarak bir zaman durumun gelişimini bekledikleri görülmektedir. Berlin türk ticaret odası raporlarında ortada hiç bir ekonomik sebeb olmamak dolayı-siyle yalnız bazı şahsî asığlar için yapılmakta olan â la baîsse'lerden şikâyet etmektedir. Bu durumu göz önünde tutmak ve ürünlerimizi spekülatörlerin elinden kurtar mak zamanının gelmiş olduğuna hükmetmemek imkânsızdır. Türkofisin almakta olduğu tedbirler yakında yeritilmeğe başla -nacak ve yakında açılacak olan izmir borsası yeni ürün alım satım işlerine bir düzen verecektir. Türk - yunan tecim anlaşması Yunanistan'la aramızda yü rürlükte olan tecim anlaşması bu ayın on beşinde bitecektir. Yeni -den konuşmalar yapılması iki dosl devletçe arzu edildiğinden Pariste bulunan Ekoonmi Bakanlığı yÖ -netğeri B. Faik Kurtoğlunun baş -kanlığındnki salkurumuz döner -ken Atina'ya uŞrryacaktır. Mucurlu köylünün yaptığı Atatürk heykeli Mucurda bir köylü yuraaaştn Atatürk'ün mermerden oyma bir heykelini yaptığını yazmıştık. Bugün resmini koyduğumuz heykeli köylü yurddaş 5f günde yapmıştır. Heykelin asıl göze çarpan tarafı oyma mermerden olması ve bir köylü tarafından yapılmasıdır. Bu da ulusun büyük önderi kalbinde ve kafasında nasıl yaşattığını anlatan güzel bir belgedir. i Hava i \ tehlikesini Yoketmtk \ kin. | varımızdan I bzveritik \ gerektiğini unutmıyalım! 3AYIFA 2 Ürünlerimizin Almanya'ya gireti şartları jtimanyada bulunan yurttaşlarımız-«tan Orhan Tokunbet, iki alman arka -alasının yardımiyle (Alman - «ör* ta -¦ay» ve ticaret kılavuzu) adı altında tok değetlî ve faydalı bir eser mey -dana getirmiştir. Bu eter türkçe ve almanca ika kısımdan mürekkep olup türkçe kısmı ayrı bir cîld talînde çık -mıpır. Türk çevenlerini alman çıkat ekonomisi üter imde aydınlatmak gaye* siyle çıkarılsa bu eserin almanc* kıs -mı da alman giret tecimerlerine türk malları hakkında bilgiler verecektir. Bu değerli eserin türkçe kısmından memleketimiti ilgiliyen bir iki bahsi okurlarımıza sırasiyle vereceğiz. Bu e-terde, yukarki başlıkla çıkmış ve alman tarım direktörlerinden Coth Petroldün imzasını taşıyan yazı şudur: Türkiye çıkarının kıymet bakımın -dan yüzde doksanının tarımsal ürünlere ait olduğu göz önünde tutulursa, türk Ürünlerinin sürümünü hangi yolda ilerletmek ve genişletmek lazım geldiği kendiliğinden anlaşılır. Gözetilecek hedef, bugünkü , A..t mikdarını ge -nİşletecck, aynı zamanda boş duran çalışma imkânlarını harekete getirecek tarzda üretimi artırmak vc düzenlemek olabilir. Türkiye tarımı Almanyaya yıllardan-beri hep belli ürünlerini çıkarmakla kalmıştır. Halbuki daha bir takım tarımsal çıkat maddelerinin yetiştirilmesi Iml İn ı. :' Türkiyedc eskiden olduğu gî'ji bugün de vardır. En. umu vc şartları yakından takip eden herkes bilir ki, Türkiyede yaban-cı memleketlerin ihtiyacı olan tarım ü-rünlerinin mikdar itibariyle artırılması »Çin gereken imkânların hepsi vardır. Su hususta Üretim kuvvetlerinin ayrı -ra artırılmasına İhtiyaç yoktur. Tam -tersi, nüfus mevcudunun üçte birine ya kın bir mikdan tarımcılardan olan Türkiyede bu kuvvetten tam olarak fay -dalanılamadığı İçin gerek iç yoğaltım ve gerekse çıkat maddelerinin mikdarı üretilebilecek ürün mikdanna bakarak çok azdır. Sürümü sağlamak için yalnız ham maddelerin harcanma mikdarlarını ar -tıımak değil, daha fazla memleketin üretme kuvvet ve imkânlarını elden geldiği kadar tam ve mükemmel bir tan -da çalışmaya sevketmek ve düzenlemek gerekir. Şimdi yapılacak şey, karşılık kıymetler satın alabilmek için yalnız mikdar ile kalmıyarak kıymetlendiril • mis mallar çıkarmaktır. Kıymeti artırmak, çıkat mallarını daha iyi ve turlu türlü işlemeyi gerektirmektedir. Tarım la uğraşabilecek daha bir çok kuvvet -lerin mevcud olduğu göz önünde tu • tulursa bunların tarım ürünlerini işli-yebilecek şubelere getirilmesi çok İyi sonuçlar verecektir. Bu hususta şunu da söylemek lazımdır ki. şimdiye kadar Almanyaya çıka-rılagelmekte olan tütün, kuru meyva ve birkaç çrkat Ürününden başka daha bir çok tarımsal Ürünlerin bu suretle Almanyaya çıkarılmak imkânlarının bulunabileceğine pek fazla dikkat edil -me mi it ir. Aşağıdaki rakamlar Almanyamn dışardan aldığı bazı ham maddeleri göv temektedir. Bu rakamlarda Türkiye • nin payı ya çok az veya hiç yoktur. Bu Ürünlerin orada yetiştirilmesi sayesinde TÜrkiyeye düşen yekûnun çok ar -tırılması imkânlıdır. Dokuma için Almanyamn 1934 yı -lında aldığı maddelerden bazıları: Mark değerinde Kendir 7.853.000 Adi kendir 2.239.000 Adi ve iyi jüt 20.838.000 Çin kendiri 8.635.000 Yekûn 39.565.000 marklıktır. Geçen 1934 yılında Almanyamn bu maddelerden yapmış olduğu 395, milyon marklık giretten Türkİyenin payı an ¦ cak 139.000 mark gibi çok önemsiz bir yekûndur. Buna rağmen bu rakama gene önem vermek gerekir. ÇÛnkü 1933 senesin -de Turkiyeyc Almanyadan 150.000 marklık işlenmiş kendir maddeleri çı . karılmış olmasına karşılık Almanyaya bir liralık bile kendir gönderilmemişti, Şıaadı 1934 yılındaki çıkat bir başlangıç olduğu gibi artış ihtimalleri de göstermektedir. Türkiyede memleketin tabiiğ şartları ve durumu kendir yetiştirmeye çok uygundur. Yalnız üretme mikdarı-nm artınlmasiyle kalınmıyarak aynı zamanda yerli bir endüstri kurarak bu kendirleri çıkarma İmkânı olan İplik haline getirmek suretiyle kıymetlendir mek ve aynı zamanda ayrıca türk hal -kına yeni bir İş ve kazanç sahası temin etmek İmkânlıdır. Yağ çıkarmaya Özgü maddelerden Almanyamn 1934 yılındaki girerleri: Mark Raps ve rüpsem 2.501.000 Hardal 2.992.000 Arabktan fıstığı 44.715.000 Susam 410.000 Ay çiçeği tohumu 2.093.000 Kefen tohumu ve unu 39 490.000 Kendir tohumu 3.139.000 Soya fasulyası 69.121.000 Yekûn 164.461.000 Bu betkede yukarda sayıları maddelerin TUrkİyede yetiştirilmesi imkânlarım tedklk etmek imkânsızdır. Bu • rada Almanyamn bu maddeler girerinin 164.S milyon olmasına rağmen bu busu sa Türkiyede fazla önem verilmem;} olmasma işaret etmekle kalacağım. Yağ veren bu maddelerin bir çok yerlerde kullanılması bunların Türkiye de üretilmesinin artırılmasını gerektirdiği gibi aynı zamanda bu güzeyde Ö-nemli bir hammaddeye de sahib olmak sağlanmış olur. Bunun yanında tasfiyehaneler de ilerlerse bu suretle memlekette tarımla ilgili bir endüstri şubesi gelişmiş olur. Almanyamn 1934 de dışardan aldığı kuru sebzeler: Mark Fasulya 5.935.000 Bezelye 9.832.000 Mercimek 7.499 000 Nohud 6.508.000 DIŞ HABERLER Yekûn 29 842.000 Türkiyenin yemeklik için yetiştir -mekte olduğu bu maddeleri Almanya -ya şimdiye kadar çıkarmamış olması şaşmaya değer. Yabancı piyasalar Türkiyenin bu kuru sebzelerini tanımak -tadırlar. 1934 senesinde ilk defa ola -rak Almanyaya 400.000 mark kıymetinde nohud gönderilmiştir. Almanyamn milyonlara varan bu ihtiyaçlarmm sağlanması hususunda Türkiyenin büyük bir pay sahibi olması umulabilir. Bunlardan başka Türkiye tarım ü -rünlerinden olan darı, kuş yemi, yem • lik arpa. ve hattâ buğday gibi madde • İcrİn de fazla mikdarda Almanyaya çıkarılması imkânı vardır. Ve bunların umut verici başlangıcı geçen sene ol ¦ muştur. Türkiye dış teciminde Almanyaya Çıkarılması gözetilmemiş olan maddelerden 1934 senesinde Almanyamn gi-retleri: Mark 1.311000 626.000 589.000 3.679.000 Anason ve rezene Zişori Sarımsak Soğan Yekûn 6.205.000 Türkiye ile Almanya arasında te -cim sel ilgilerin ilerleme ve gelişiminde Türkiye toprak ürünleri önemli bir mevkie sahihtir. Bu hususta: 1 — Bu toprak ürünlerinin satışını sağlamak ve artırmak için vasıf ve ne-vilerinin alman piyasalarmda istenenlere uygun olması gerektir. 2 — Urun mikdar ve nevilerinin artırılması ve meselâ soya fasulyesi gibi yeni bazı maddelerin yetiştirilmesi lazımdır. Bu arzuların temini yalnız imkânlı değil, aynı zamanda fayda verici bir şeydir. Bu maddelerin satışlarının temini için karşılıklı tecim şartlannm gerekliğine uygun esasların mevcud olması lazımdır. Bu gereklik ve şartlar Türkiyenin üretim durumu İçinde pek iyi gerçekleşebilir. Çünkü genellikle tarımsal hammaddeler üretimine pek uygun olan Türkiyede göz önün • de tutulan mesele, üretim İşlerinden fazla sürüm tarafıdır. Halbuki hal ve (Sonu 3 üncü sayıfada) İtalya- Habeş anlaşmazlığı (Başı I. ioci sayfada) 4 eylülde bir rapor hazırlıyacaklardır. 5 — Konsey arada çıkacak hadiselere bakmaksızın 4 eylülde toplanacak ve durumu olduğu gibi baştan aşağı görü -şecektir. Anlaşmazlığı geciktiren sebeb Cenevre, 1 (A.A.) — Anlaşmayı hala geciktiren biricik nokta kuvvete bay vurmamak yolunda verilecek sözdür. Şimdiye kadar İtalya bu işte ısrardan vaz geçmemiştir. Uyuşulamazsa konsey cumaya kalacak Cenevre, 1 (A.A.) — İngiliz - fran-sız karar proje-i üzerinde İtalya île daha hiçbir anlaşma yapılmadığından u-luslar sosyetesi konseyinin toplantısı cuma gününe bırakılmıştır. Fakat B. Musolini bu «arar projesine karşı mukabil önergelerde bulunmuştur. Zorluklar ortadan kaldırılmış Cenevre, 1 (A A ) — Royter ajansının öğrendiğine göre. b:rge anlaşma yolunda ortaya çıkan büyük zorluklar Laval • Eden - Aloızi toplantısında ortadan kalkmıştır. İtalyanlar, başlıca iki ,cyı itiraz ediyorlardı. Birisi Habeşistanın 1906 anıtlaşmasını imza eden devletlerin konuşmalarına karışması, ve Öteki de uluslar sosyetesi konseyinin bu konuşmalarla ilgili olması ki, bu takdirde üç devlet arasında yapılacak olan görüşmeler Ce-nevrenin çerçevesi içine girmiş olacaktı. Laval - Eden - Aloizi toplantısının ilgili hükümetler tarafından oylanması şartiyle kabul ettiği uzlaşmaya göre karar projesinden yakardaki iki hüküm çıkarılacak ve onlarrn yerine Fransa, İngiltere vc ttalyanın ayrı ayrı yapacakları bir taraflı bİldîriğ geeçcektir. Bu bildiriğ ile bu üç hükümetten her biri mesele ile ilgili dört hükümetle 1906 andlaşması fikri içinde görüşmeye eğ-gîn olduğunu bildirecektir. Bu suretle Habeşistanın ismi karar suretinde geçmiyecek ve ingiltere esasta. İtalya da şekil bakrmmdan istediklerini elde etmiş olacaklardır. Laval, Eden ve Aloizi arasında4#u gece yemden bir toplantı yapılacak vc bu arada ilgili hükümetlerin kabul cevapları gelirse uluslar sosyetesi konseyi yarın toplanarak proje hakkında kararını verecektir. Habeşistanın bu kararı kabul edeceği sanılıyor. Alman basını umutsuz Berlin. 1 (A.A.) — Alman gazeteleri, Uluslar Sosyetesi konseyinde dün yapılan görüşmelerin karşılaştığı zorlukları yazmaktadırlar. Berliner Tageblat gazetesi diyor ki-"Cenevre'de karşılaşan asığların çokluğundan ötürü, en kuvvetriz tarafın, yani Habeşistn'ın boyun eğmek zorunda kalacağı tasmlanabilir. Fakat bu hadisenin, diplomatik başarısızlıklara mahsus bir şekilde geçmesi hiç de muhtemel değildir. Habeşistansa herhangi bir şekil, zorla kabul ettirilmek istenildiği takdirde, kan akacaktır. Vc bu kan, Uluslar Sosyetesini lekeleyecektir„ Kreuz Zeitung gazetesi diyor ki: "Fransa ve İtalya'nın Habeşistan hakkında güttükleri siyasanın anlamı, kesin olarak anlaşılıyor. Fransa. Avrupa'da Almanyaya karşı güttüğü siyasaya, İtalya'yı çekmek istemektedir.,. Bu gazete. Cenevre'nin önüne geçe-miyeceği bir harba İngilterenin göz yumması gerektiğini söylemektedir. Cenevre. 1 (A-A.) — •Havas" B. E-den'in tekliflerine uygun olarak ileri sürülen karam ön projesi üzerinde, B. Laval ve Eden'in akşama doğru uyuşmuş oldukları saat 1 de berk it ilmekte idi. Gece yarısına doğru B. Laval bu proje metnini B. Aloini'yc vermiştir. İngiliz çcvenlerî, İtalyanların itiraz e-dcceklcrini »anmaktadırlar. Laval B. Musoliniden barışı bozmamasını istedi Cenevre. I (AA.) — B. Laval telefonla B. Musolini ile görüşerek, artık İngiliz plânına karşı gelmemesini ve bir harbin önüne geçmesini kendisinden istemiştir. Royter ajansı aylarının söylediğine göre, B. Musolini. şu cevabı vermiştir: "Bu önerge bize çok örtünç görünmektedir. Coi üşmeler altı aydan fazla devam edebilir. Hangi tarihten önce harbin başlamaması gerektiğini uluslar sosyetesi saptasın.,, BS. Eden. Laval ve Aloisi arasındaki görüşmeler devam etmektedir. Başlıca delegeler saat 17 de yapılması kararlaştırılan konseyin genel toplantısında bir çozge gösteremedikleri takdirde, bu toplantının sonraya bırakılması gerekecektir. • • • Loncra. 1 (AA) — Royter ajansına haber verildiğine göre, İtalya'nın Londrada herdiler aradığına veya aramakta olduğu hakkında olan yaymtılar hiçbir esasa dayanmamaktadır. • • • Cenevre. 1 (A.A.) — Buradaki genel intiba, durumun daha az gergin olduğu ve 24 saate kadar bir uzlaşmaya varılacağı merkezindedir. Habeşistan manda istemiyor Adisababa. I (A.A.) — Bu sabah Royter ajansı aytarı ile konuşan dış işleri bakanı B. Belantin Gueta Heroug. Habeşistanın bir manda altına girmeği kabul edemiyeceğini berlrirmirtîr. İtalya - Fransa fikir birliği Milano. 1 (A.A.) — Bu sabahki i-talyan gazeteleri, Cenevredeki konsey toplantısı hakkında
hiçbir şey
yazmamakta ve İtalyanın herkesçe bilinen tezini tekrar ile kalmaktadrrlar. Stampa gazetesi, gündemin yazılışına aid fikir ayrılıklarından bahsetmekte ve bu hususta fransız. ve italyan delegasyonları arasındaki anlaşmayı kaydetmektedir. Popola d'ltalia gazetesi, italyan hükümetinin Ualual soravların incelenmesinin salımı hakkındaki görüşmeden vaz geçmediğini yazdıktan sonra, B. La valin italyan davasına tamamile arka olduğunu ileri sürmektedir. "Gazetta» , Ualual had «sesindeki so-ravlan karıştırmak hususunda Habeşistan tarafından yapılan girişimlere karşı İtalyanın şiddetle karşı olduğunu kaydetmektedir. Doğu Afrikasına gidenlerin çoklujhı Roma. 1 (AA.) — İtalya hükümeti, Budapeştedeki üniversite konkuruna girmemek yükümünde idi. Buna sebeb olarak, üniversite gençliğinin büyük bir krsm:nm Afrikaya gitmesi ve diğer kısmının da Musolininin emrine hazır bulunmak yükümünde olması gösterilmektedir. Arsıulusal sosyal demokratlar Italyayı suçlandırıyor Brüksel, 1 (A.A.) — Belçika bakanlar kurulunun ikinci başkanı B. Van-der Veld'in başkanlık ettiği arsıulusal sosyal demokrat partisinin yönetim merkezi, arsıulusal sosyalist sendİkalariyle birlik olarak neşrettiği bir bildiriğde I-t al yan - habeş anlaşmazlığında Italyayı saldırmış olarak göstermekte ve uluslar sosyetesini bu sosyetenin tüzüğünde yazılı berkitleri kullanmağa çağırmak -tadrr. Ingiln önergesinin aslı Cenevre. 1 (A.A.) — Bu sabah burada dolaşan yayıntılara göre, ingiliz ö-nergeleri, 1906 andlaşması f sasına göre yapılacak görüşüler sonuçsuz kalırsa, meselenin gelecek eylülde ulu?lar konseyince bütün cephelerinden incelenmesi lazım geleceği hakkında bir maddeyi taşımaktadır. Bu önergelerde harbe başvurmak yü-keni hakkında olan 1928 tarihli italya -Habeşistan ındlasmasına da işaret edildiği bİldirîHyot. RİKLKŞİR DEVLETLETDI ı Amerikanın yeni dcnU provamı Vaşıngton, 1 (AA.) — Deniz bakanlığı yönetgeri B Svanson. Amerika hükümetinin .simdi lasml. mm-ımış bir durumda bulunan buyuk denizdeki amerikan adalarında tahkimatta bulunmak *« öt:ki devletlerin harb filolarının «rtrr.a-*ır. '. n ötürü, yeni barb gemileri yap-ırak niyetinde olduğunu bildirmiştin. Fı'i-ın adaları ile Voke. Midvnv. Gtı; m cdrndîki Alutien adaljn: u tu-tükrnun korunmasını emreden VaTing-ton andırmasının sUre«i Silmeden venl yapılat a başlanmıyacaktır Amerika donanmasının kuvvetlenmesi Vaşington. I (A.A ) — B. Svanson gazetecilere diyevindc Vaşington and-laşmasının süresi bittikten sonra: "— Yeni zırhlı ve kruvazör yapmak-ta. İngiltere ile Japonyanın kınavmdan «inleneceğiz..., demiştir. Bu diyev, B. Ruzvelt tarafından ber kitilrniştir. Cumur başkanı, hükümetin diğer devletlerin yapılarına göre yeni harp gemisi yapılmasmı İncelemekte olduğunu söylemiş ve Vaşington andlaşması bittikten mora yapılacak tahkimat işini de gözden geçirmekte olduğunu bildirmiştir. Bununla be-aber B. Ruzvelt bu tab kim meselesinin tamamen teorik olduğunu ilave etmiştir. Amerika - Felemenk tecim anlaşması Vaşington, I (A.A.) — Felemenk sömürgelerine de şamil olacak bir A-merika - Felemenk tecim andlaşması t-«,n bugün görüşmelere başlanacaktır. Bir tren kazası Temple, -Amerika- I (A.A.) — Bir yük treni devrilmiş ve ateş almıştır. Trş nin altma gizlenmiş olarak yolculuk e-den 10 serseri ölmüş, 20 serseri de yaralanmıştır. Amerika limanlarındaki alman gemileri Nevyork, 1 (A.A.) — Doyç'.nd ». dmdaki alman vapurunun turadan ay-n'masına birçok polis ırüfrezelerı gözcü ofmuslardrr. Bununla beraber, vapura nazi bayrağı çekilmemiştir. Vapurun yola çıkması, hadise siz geçmiştir. LEHİSTAN'DA] Bir alman kruvazörü Polonyaya gelecek Varşova, 1 (A.A.) — Polonya donar, masrnm geçenlerde Kiele yapmış, olduğu görete kraşılık olmak Üzere alman Königsberg kruvazörü 72 ağustosta Gdiniaya gelecektir. Konseyin son toplantısı Cenevre, 1 (A.A.) — "D.M.B... ajansı aytarı bildiriyor: Uluslar sosyetesi sekreterliği bu^un --j.it 12de. ingiliz - iran sız önergeleri hakkında ttalyadan cevap almış değiW di. ^ İtalyanın alacağı durum tuk kında şimdilik ihtimaller yürütmekten başka bir şey yapılamamaktadır. Uluslar sosyetesinin habeş - italyan ilgileri hakkında olan bütün meselelerle uğraşmasına İtalyanın besin olarak İtiraz edeceği sanılmaktadır. Bundan başka, İtalyanın hangi tarihe kadar kuvvete baş vurmaktan kaçınacağı, meselesinde de büyük zorluklarla karşı taşırması kuvvetle muhtemeldir. B. Litvioofla B -Eden, bu sabah yeni bir konuşma y ipi ısrardır. Söylendiğine göre. bu humışnııda ancak büyük çizgileri saptanılan ingiliz - fransız formülünün bazı ayrıntıları görüşülmüştür. Konsey başkanı öğlcdco sonra, saat 17 de saptanan toplantının yapılıp ya- pılroıyacağı hakkında bir karar alacak-trr. Dün. en çok fransız çevenlerinde bu gün öğleden sonra yapılacak genel top-lantmın bu toplantı devr-sinl kapatacağı umulmakta idi. ULUS ON ALTINCI YIL. No: 5035 Adımı/, amlııııızılır 3, AttUSTOS 1935 İA¦MARTBMt tlypest takımına karşı çıkarılacak taktının nasıl almanı lâzım neldigi hakkında aktığımız anket*» Helen cevaplar beşinai sayı faniladadır. Hı-r MHİr ¦ kuru-* IV usolini konseyin kararını kabul etti Uluslar sosyetesi konseyi uzlaşma metnini hazırladı B. Ruzvelt, Amerika adına barışın korunmasını istedi - B. Laval uzlaşmanın sonucundan umutlu - İtalya'ya karşı Almanya ne durum alıyor? B. Ruzvelt Cenevre, 2 (A.A.) — B. Lau*l, B. Eden ve B. Alois gece yeni -den toplanmışlar ve karar proje-sinin kesin metni üzerinde uyuş -muşlardır.Şimdi B. Musolini'nin bu sabah anlaşılacak olan kararı beklenmektedir. Proje bundan sonra habeş de -legelerine ve kabil olursa, uluslar sosyetesi konseyine verilecektir. II. Ruzvelt de bariS}U\ korunmasını istiyor Vaşington, 2 (A.A.) — B. Ruzvelt, gazetecilere şunları söyle -mistir: « — Uluslar sosyetesi konseyi- nin italyan - habeş anlaşmazlığını barışçı bir şekilde kotarmak için tedbirler aradığı şu sırada, amerikan usulü ve hükümeti adına, dost ça bir kotarma yolu bulunacağı ve barışın korunacağı umudunu izhar ediyorum.,. Bu diyev, Amerika'nın, ulus -lar sosyetesine, ve İngiltere Büyük Elçisi Sir Lindsey'in dış bakanlı -gına yaptığı dünkü göret üzerine İngiltere'ye tinel bir yardım ola -rak görülmektedir. li. l.untl ınıunllıı Cenevre, 2 (A.A.) — B. Laval, dün akşma fransız gazeteci -lerine şu diyevde bulunmuştur: "— öyle sanıyorum ki gerçek zorluklar gösteren görüşmeleri -mİzin sonuna ermiş bulunuyoruz. Yakın saatlerde gerçekleştiğini umud ettiğimiz elverişli sonuçlar, bütün ilgili ülkelerin eseri olacak -tır. Anlaşmaya kesin bir şekil vermek için B. Aloisi'nin İtalya hü -kümetinden istediği cevabı bekli -yoruz. Yarın gayelerimizin sonu -cunu elde edeceğimize kuvvetle umudumuz vardır.,, Mısırda oturan italyanların yardımı Roma, 2 (A.A.) — Mısır'da oturan italyanların bir çoğu Is -kenderiye italyan konsolosluğuna İKİ )E VLETL E TECİMİMİZ İngiliz Tecim Bakam türk - ingiliz tecim anlaşması için ne diyor? Londra, 2 (A.A.) — B. Runsi-man, Avam Kamarasında bîr soruya cevap vererek demiştir ki: "— İstanbul'daki ingiliz terini B. Valter Runciman odasının son türk - ingiliz tecim anlaşmasından hoşnud olmadığı -nı, çünkü yaptığı bazı tavsiyelerin kabul edilmediğini biliyorum. Fakat bu önergelerin tama -men gözönüne alındığını sağlarım ( Sonu 2. inci sayfada) Türk - Fransız tecim anlaşması parafe edildi Paris, 2 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: « Türk - fransız tecim modos vivendisi ile klering anlaşması parafe edilmiştir . Âkidler hemen bütün mevad için en ziyade müsaadeye mazhar millet esasını muhafaza etmekte -dirler. Türkiye Büyük Elçisi B. Suad, müzakerelerin sonunda hâkim o -lan anlaşma ruhundan dolayı memnuniyetini bildirmiş ve anlaşmanın iki memleketin genel siya -sası üzerindeki önemini kaydeyle-miştir. » Anlaşma yakında imzalanacak Paris, 2 (A.A.) — Anadolu A jansının Özel aytarı bildiriyor: Türk - fransız tecim ve klering anlaşmaları parafe edilmiştir. Anlaşmaların birkaç gün içinde imzalanması bekleniyor. Te -cİm anlaşmasının hükümlerine göre fransızlar Türkiye'den yüzde 35 nisbetinde fazla mal alacaklar dır. Bunun için anlaşmaya gere -ken kayıtlar konmuştur. Fransız tecim bakanı B. Bon-net, Information gazetesine diye -vinde anlaşmaların bugünlerde imzalanacağını umduğunu söyle -mistir. giderek bütün altın aşyalarını, bilezik yüzük ve elmaslarını ana vatana armağan etmişlerdir. İtalyan - ispanyol dostluğıı Roma, 2 (A.A.) — B. Musoli-ni, Romada gezide bulunan ispanyol gazetecileri delegelerini kabul ederek iki akdeniz ulusu arasın -daki dostluk bağlarının her daim daha sıkı olması dileğinde bulun muş ve ispanyol basınının İtalya -ya karşı aldığı içtem durumdan dolayı kutlamıştır. ( Sonu 2. inci sayfada) B. Çetinkaya tzmirdep ayrıldı İzmir, 2 (A.A.) — Bayındır -lık Bakanı B. Ali Çetinkaya bu -gün şehrimizden hareket etmiştir. / / ı- loufnoi u m* 6- SPORTIVE COMPLETE TOUR DE FRANCE -» M» LINTRANSIGEANT Bir fransız gözü ile YENİ TÜRKİYE Operet memleketine veda Fransız yazarlarından Marsel Sovaj, Türkiye'de yaptığı uzun bir gezinin intibalarıni L 'Enstransi -jan gazetesinde hem "Türhiyenin iç yüzü,, , ve hem de "peçesiz Türkiye,, anlamlarına gelebile cek olan «La Turquie devoilee» başlıklı bir seri halinde yazmaya başladı. Aşağıda okuyacaklarınız bu serinin ilk betkesidir. Bunca anılar, kitaplar ve hayaller Suda açtığı çizgiler iki ihti -yar kıtanın her zaman genç kıyı -larını okşamıya giden geminin Önünde, birdenbire hakikat. — Geminin sancak tarafında hemen suyun hizasına bakınız. Çanakkale boğazı ve Marma -ıa geçildikten sonra; Halic'in bunca defalar tasvir edilmiş bu kıyı -sında sizi bir adam bekler, Istan -bulun gireğinde (methal), sultanların eski sarayının eşiğinde, bronz caketli bir adam. Ayaklar açılmış, sol yumruğu kalçasında, Avrupa'ya arkasını dönmüştür, fakat gelen avrupalı -lan yüziyle karşılar. Onları süzer İpnotize edici derin gözleri, jleri -de, gemilerin gidiş gelişleri ara -sında, boğazların ötesinde koca • man ve kaygu verici Asya'ya di -kilmiştir. (Sayıfayı çeviriniz) ANKARA'NIN BÜYÜK ESERLERİNDEN BİRİ DAHA Stadyomumuz eşsiz bir eser olacaktır Stadın mimarı B. Vietti bu güzel eseri anlatıyor Ankara stadının yapısı her gün biraz daha ilerlemektedir. Yur -dun devrimci gençliğini sinesinde toplıyacak olan büyük ve eşsiz eserin yapısının kontrolünü üze • rine alan Mühendis B. Vietti Violi Ceb lügatlerinin basım isi ilerliyor Türk dili araştırma kurumu -nun türkçeden osmanlıcaya ve os-manlıcadan türkçeye bastırmakta olduğu (cep lügati) nin basım işi itelemektedir. Bakanlık, bütün imkânlardan faydalanarak basım işinin biran önce bitmesine çalışmaktadır, lügatlerin her ikisi de beraber çıkacaktır. Lügatlere, bütün yurddaşla -rın alabilmeleri için 25 kuruş gibi çok ucuz bir fiat konulmuştur. 100 bin olarak basılan lügatlerin yet -miyeceği ve ihtiyaçtan az geleceği sanılmaktadır. Yunanistanda rejim Atina, 2 (A.A.) — B. Çaldaris hareketinden önce birçok general lerle görüşmüştür. Generaller, ordunun düzenini bozmak için yapılacak her türlü girgiye karşı geleceği hususunda ÇalHaris'e inanca vermişlerdir. B. Çaldaris ile liberal parti şefi Sofulİs arasında yapılan görüş mede rejim meselesinin Çaldaris-in dönmesinden sonra kotarılması hususunda hükümet ile ayrışık partiler arasında görüş yakınlığı olduğu anlaşılmıştır. Bazı çevenlerin fikrine görr bu konuşmalar, kıratlığın yeniden gelmesi fikrinden vaz geçilmesin den ibarettir. B. Vietti Vioîi İle bir konuşma yaptık ve stadyo mumuzun bugünkü yapı durumu ile, bittikten sonra alacağı şekil hakkında bizi aydınlatmasını ri -ca ettik. C. Vietti Violi yalnız İtalya'da «ekiz büyük ve Avruoa'da da en fazla ipodrom yapmış olan değerli bir mühendistir. İsmet İnönü İtalya yolculuğunda kendisinin eserlerini beğenmiş ve stadyom için açılan arsıulusal yarışmaya girmesini tavsiye etmiştir. Bu müsabakada B. Vietti birinciliği kazanmıştır. Italya'dakİ eserlerin -den başka ipodrom projelerini hazırlamak için güney Amerikasına, İspanyaya, Hindistana (Bombaya) teknik danışman sıfatiyle gitmiş • tir. Büyük Milano ipodromu ile yapılmakta olan Merano ipodro -munu kendisi yapmaktadır. Tri -bünleri 60.000 ikşiyi alacak kadar büyük olan bu ipodromun yapısı -nı kontrol etmek üzere bu ay içinde gidecek olan B. Vietti ey -lûlde şehrimize dönmüş olacaktır. Yeni kurulan ve eşsiz türk devrimine merkez olan başşehrin, büyük bir eserini yapmaya çok ilgen bulan ve daha uzun yıllar şehri -mizde kalmayı çok istediğini söy-liyen B. Vietti, stadyomumuz hakkında şunları söylemiştir: (Sonu S inci say ifada) Stadyomumuz bitince bu jckli alacaktır. SAY İFA 2 ULUS 3 AĞUSTOS 1$35 CU.vıÂı A HABERLER Eskiden, hoşnudluğunu belirtmek için sabırsızlanan yolcuya ilk önce Ayasofya'nın kubbesini gös şerirlerdi. Şimdi, ona, uzaktan, Sarayburnunda, prenslerin yerini halkın aldığı teras seklindeki bahçelerin altında Mustafa Kemal'in heykelini işaret ediyorlar. Mn/ı:« i külievi, müktehakkim bir heykel Arsıulusal dumanların minarelerden bîr ormana doğru gerindi -fi aksam kızıllığında, gemi Galata rıhtımlarına doğru döndüğü sırada, bu heykel, hayallerin ve anıların bir efsane yan karanlığında kımıldandıkları bütün bir acunu gözlerimizden siliyor. * a * Gazi. yani uîkan (muzaffer) Mustafa Yeni Türkiye, Avrupa'nın doğusunda devrimizin en büyük devlet adamlarından biri halinde yükselen, ve kendisini yeter derecede takdir edemediğimiz bu adamın aynı zamanda eseri ve romanıdır. Uçurumun kıyısına - ve belki de bir kıtanın ucuna • asılmış bir ulusun talii bu Şefin çehresine büründü, bir yumruk gibi sert, kapalı bîr çehre. Kuran'ın insan yüzünün tem -silini yasak ettiği bir yerde, bey -keli - bu topraklar uezrinde yükselenlerin ilki - her şekilde, bütün meydanlarda, Anadolu'nun ber şehrinde çoğaltılmış bir sabit fik rin sembolüdür. Burada, sarayların ve camilerin gölge mantosu altında bu I ey-kel, yeni galen için, deşkiinlügü batının en acı iştahlarını beslemiş olan bir imparatorluğa karşı yir -mi yıllık isyanı, büyük Avrupa devletlerinin sömürmesine ve tahakkümüne karşı yirmi yıllık çe -tin savası temsil ediyor. * * ¥ Partiya vapuru sessizce yolun -da ilerlerken Gazi'nin heykeli bize doğru yaklaşıyordu. Eskiye hiç acımadan, batı usulüne göre biçilmiş bir geleceğin sembolü olan güzel bronz c ak etini göster -mek istermiş gibi, bir mihver tüterinde dönüyor sanki. Canlanıyor ve eserinin oylu -muna uygun bir şekilde büyüyor -du. Dekorun muhafaza edilmiş büyüsü içinde, şimdi o kadar yalan ki, geminin parmaklıklarına yaslanmış kendisine bakanlarla konuştuğu işitilecek gibi. Ve o konuşuyordu.... Fakat ben onun sesini ancak Anadolunun ortasında, bozkırın kaybedilmiş ve yeniden bulunmuş kalbinde, Türkiyenin yeni hükü ¦ met merkezinde iştittim ve bu se -sin genişliğini ölçtüm. Bu, y ni bİr caddede, bankalar caddesinde, telsiz yaraçlan satan bir dükkânın önünde oldu. Kaldı -rımda, çölün dört köşesinden develerin ağır adımlariyle gelmiş geniş şalvarlı ve renk renk giyinmiş köylü kadın ve erkekler, ağrzı açık dinliyorlar • dı. Bu sesi, bilinmiyen bir dünyanın madenî ve tiz sesini ilk defa i-şitiyorlardı. Bir medeniyetin gurultusu ile oynuyorlardı. İste o zaman İstanbul'un eşiğinde, Sarayburnunda dikilmiş heykeli hatırladım. Uzünlü bozkır ve telsizin parazitleri arasından Mustafa Kemal konuşuyordu: — İstanbul'un cazibesi ve bin öldüren adam bitti. Sen bunda, buharı tanıma • dan 19 uncu asrı geçmiş, ve elektriği tanımadan 20 inci asırda yaşamış, vatanını adım adım yeni -den fethetmek zorunda kalmış, artık iskarpin, pantaion giyen, yakalık ve boyunbağı takan ve hat -tâ başına bir şapka geçiren diril - miş bir ulus bulacaksın. Eğer operet memleketine veda ettinac, aramıza hoş geldin, etme elime... Yerli yersiz yapıldığı gioî, türklerin yabancıdan nefret ettiklerini tekrarlamak hatadır. Onlar asla yabancı düşmanı değildirler, tam* er si. Fakat yalnız bir edebi görei veya biraz pitoresk peşinde istanbul'dan öteye geçmiyenteri sevmezler. Onların zararına olarak yaşanmış tantanalı Boğaziçi ve Göksu hayatı, onların üzerinde acı bir anı bırakmıştır. Kuşkulanıyorlar ve baklan vardır. Genç Cumuriyet Halic'in ha -vasini ve zevklerini terkederek karaların içerisinde, yüksek Anadolu yaylalarında yerleşti. Ve lâtin denizinin tatlılıklarının erişeme • diği sert Ankara hayatı, Türkiyenin çevresini büsbütün değiştirdi. Limana ineceğiniz sırada bir heykel size bunları haber verir, hatırlatır. Bundan böyle İstanbul olan Konstanlinopl mazidir. An kara, istikbaldir. Her halde türk • ler hararetle bunu diliyorlar, buna çalışıyorlar. Sizden hemen bunu anlamanızı istiyorlar: Neden buna yanaşmamalı ? Hususiyle ki ortada oynıyan, tuttuğunuz tarafa göre, doğunun veya batının anahtarıdır . Her halde bizim aleyhimize o-larak kurulmaya çalışan yeni kı -talar denkliğinde, bir ayağı Asya-da, bir ayağı Avrupa'da olan genç Türkiye günün birinde terazinin birinden veya ötekinden yana e ğilmesinde rol oymyabi'ir. (Bitmedi) İngiliz Tecim Bakanı türk - ingiliz tecim anlaşması için ne diyor? (Bası I. ci sayıfada) Ancak bu önergelerin tatbik de -geri olmadığı incelenirse anlaşılır.. Bakan sözlerini bitirirken: " Anlaşmanın ingiliz tecimi için faydalı olacağını haklı olarak umu d ederim.,, demiştir. B. Runsiman, başka bir soru • ya cevab vererek demiştir kİ: Şimdiki ahval içinde en eyi şartlar elde ettiğimizi sanıyorum.,. Soruda bulunan saylav, Istan • bul ingiliz tecim odasının "menşe şehadetnamelerinİn,, vize ve kayıt edilmesi hakkındaki önergesi kabul edilmek suretiyle Türkiye'den İngtltereve yapılacak cıkat kıymetinin İngiltere tarafından kontro-luna imkân verecek bir kaydın anlatmaya ilâve edilmediğini sor -muştur. Elçiliklerdeki sergiler Turkolis bazı elçiliklerde ulu -sal ürünlerimizin birer kolleksiyo-nunu bulunduracaktır. Bu suretle Avrupa memleketlerinde açılmakta olan arsıulusal panayırlara gönderilecek malların navlunundan tasarruf edilmiş olacaktır. * * * Berlin türk - alman tecim oda -sı Konigaberg ve Frankfurt'ta açılacak sergilerde birer türk pavyonu açmağa karar vermiş ve Türk-ofisten lâzım gelen malûmatla ulusal ürünlerimizin bir kolleksİyo -dudu istemiştir. Bunun için Türko fişçe iycabeden hazırlıklara baş -lanılmıştrr. RADYOLAR ANKARA 19.30 — Musiki: Vagner Romance Necdet Remsi: Keman Ulvî Cemal: Piyano 19.50 — Matbuat raporu 20.20 — Musiki: Bach Konserto Necdet Remzi: Keman Ulvi Cemal: Piyano H) *0 — Haberler. DIŞ İtalya - Habeş anlaşmazlığı (Bap t. inci tayfada) Cenevre, 2 (A.A.) — Uluslar sosyetesi konseyinin bu akşamki toplantısı geriye bırakılmıştır. * * * Roma, 2 (A.A.) — Royter bildiriyor: Yann çıkacak bir bit diriğde yeni iki tümen askerin ve 1912 sınıfından kalani rın silâh altına çağırıldığı bildirilecek - tir . Bu suretle lam dört sınıf yani 900 bin kadar asker silâh alında bulunacak tır. falya kulıııl etti Cenevre. 2 (A.A-) — Uluslar sosye -t esi konseyine verilecek karar projesi hakkimi.ı tam bir anlaşma elde edilmiş tir. İtalya proje metnini cn sonki biçimde kabul etmiştir. MıiHolinî - Haili- S-lâ^r gürüşmi'si Adisababa, 2 (A.A.) — İtalyan - ba-beş anlaşmazlığı üzerinde, açık bir görüşme yapmak üzere Musolini ile habeş imparatorunun bitaraf bir ülkede buluşmaları hakkmda yapılan oydam burada aytışılmaktadır. lı.ıU.ı ılostlarım umılııııyarak Roma, 2 ı A.A.) — Popoto d*ltalia gazetesi, ve belki de B. Musolini tarafından yazılmış bulunan bir Demesinde İtalyanın kendisine karşı Habeşistan meselesinde dostça hareket edecek ulusların hepsini dost bileceğini ve ötekilerinin aldıkları durumu da hiç bir zaman unutmıyacağını söylemektedir. Gazetenin bu betkesi, B. Hor'un saylavlar kurulunda yapmış olduğu söyleve bir cevap olarak karşılanmaktadır. Cevabın metni Cenevre, 2 (A.A.) — Royter ajansı aylarından: Musolinimn yeni karar projesine verdiği cevap, bir nevi kabul gibidir. Musolini, bu cevabında karar projesinde yalnız bazı hafif değişiklikler yapılmasını istemektedir. Bu değişikliklerin hiç bir zorluk doğurmıyacıÇı kuvvetle muhtemeldir. BB. Aloisi ve Laval eksperlerle birlikte cevab örerinde görüşmüşlerdir. Bazı noktalar aydınlatılınca yeni metin uluslar sosyetesine verilecek ve konsey de bu metni kabul edebilecektir. Bu bakımdan konseyin Özel toplantısının bu aksam yapılabileceği düşünülmektedir. Uzlaşma hakkmda tam bir anlaşmaya varılabileceği sanılmaktadır. Musolini-nin değiştirilmesini istediği noktalar, uzlaşmadan sonraki usul hakkındadır. B. Eden karar metnini görüp değiştirdikten sonra, bu metin habes dele gelerine sunulacaktır. / oplantdartn mınu Cenevre, 2 (A.A.) — B. Laval. Eden ve Aloisi dün akşam saat 19.15 ten 20.20 ye kadar fransız salkuru merkezinde bir konuşma yapmışlardır. Az sonra, karar projesinin yeni metnini yazmak üzere eksperler toplanmıştır. Bu arada B. Aloisi de B. Musolini ile telefonla görülmüştür. Mümkün olduğu kadar çabuk bir uzlaşmaya varmak istiyen B. Eden, B. Laval ve Aloisi, kendilerini aksam yemeğine çağıran Uluslar Sosyetesi genel sekreteri B. Avcnol'un bu çağırışına gidemiyecekıerini bildirmişlerdir. Umun durumu, tlmtfyayı sevinilirdi Roma, 2 (A.A.) — Yarı resmi g Gi-ornalc d'Italia* gazetesi. Almanyanm Habeşistana harb gereci vcrmiycccğini söyliyen resmiğ alman ajanstnm yeni bir bildiriğini çöze İçmektedir. Gazete, bu karardan dolayı pek hoş-nud olduğunu kaydederek, şunları yazmaktadır. "Alman hükümetinin, habeş - italyan anlaşmazlığında, tam bir tarafsız- lık göstermek istediğini Öğrenmekle büyük bir sevinç duyduk. Dostumuz olduklarını söylemiş olanların bize karşı duygularını sözlerinden değil, hareketlerinden ölçebilirim. Geçen aylar Italyaya, devletlerin kendisine karşı takındıklatı durum hakkında tam bir fikir edinmesi İmkânını vermiştir. Roma hükümeti, bu husustaki görüşlerini Önemle kaydetmektedir. Hıiı. -tshtn \nrdunu kttrumayu karar rerdi Adısababa. 2 | A.A.) — Adisabaıada çıkan "Habeş sesi„ gazetesi yazıyor: "Göstereceğimiz kuvvetsiz bir siyasa. It. lyayı bize saldırmağa şevklendirecektir. Ancak enerjik bir hareket tarzı ile barışı sağlıyabiliriz. Barışı İstediği takdirde. Italyayı dinlemeğe, harbi islerse, ona karşı gelmeğe hazırız.., Habeş ulusu, uluslar sosyetesinin vereceR» karan, sakinlikle beklemektedir Habe^ baş şehıı ve yöresindeki 40 kilisede ber gun. ve ulusal birliklerde pazar günü verilen söylevler, habeş halkının yurdseverliğini ispat etmektedirler. Genç adamlar ve birçok işyarlar, her ruban işlerine gitmeden evel. sokaklarla talimler ve süel hamlıklar yapmak-tadrrlar 800 itutyun uçağına karsı 10 /»m/m - ıt ı-1 Adisababa, 2 (A.A.) — Habeş hava kuvvetine komutanlık eden albay Julîan harp çıktığında italyan hava kuvvetlerinin Habeşistana karşı ezici bir üstünlüğü olacağını, çünkü italyanların 800 uaçğına karşı Habcşlerin ancak on uçağı bulunduğunu söylemiştir. Lavrens dirildi mi? Roma. 2 (A.A.) — Bazılarının Lav-ıcnı ve bazılarının da yüzbaşı Bremle^ I olduğunu savadıklan ctıarıngiz bîr şahıs, yanındaki askerlerle birlikte habej bo'gclerini dolaşmakta ve halka İtalya Uc harbe ve imparatora bayrı kalmağa propaganda yapmaktadır. Fransız basınının düşünceleri Paris. 2 (A.A.) — "PÖti Parisien., , "Eko dö Pari,, ve -övr., gazeteleri, Cenevre görüşmelerinin sonucu hakkında tasın lamalarda bulunmaktadırlar: Poti Parisiyen diyor ki: ''Karar İçinde. 1906 an di aşmasını imza edenlere meselenin esasını görüşmeği tavsiye eden cümlenin, kimseyi üz-mîyecek kadar elâstiki olacağını umud etmek gerektir. Görüşmelerin, diplomasi yolu ile ve andlaşmanın esası üzerine yapılacağı söylenmektedir. İleri sürülecek önerge-leı olgun bir hale gelince, ağustos sonunda üç taraflı bir konferansın toplanması kararlaştırılabilecektir. Bu konferans. İtalyan sınırına yakın bir yerde toplanacak ve orada B. Musolini. Laval ve Hor. son anlaşma metnini imza edeceklerdir.. B. Pertinaks, Eko de Paridcki yazısında daha ziyade karrmsal görünmek • te ve şunları yazmaktadır: "Henüz hiç bir şey elde edilmiş değildir. B Musolini, kendisine gece verilen metne ancak bu sabah cevap verecektir. B. Eden, iki noktada geri dönmüştür: Musolini kuvvete baş vurmamak yükeninin italyan karaoyu tarafından kabul cdilemiyeceğİni söylediğinden B. Eden Önce bu noktanın metne geçmemesini kabul etmiştir. Bundan başka B Eden. Habeşistanın 1906 andlaşmasının yeritilmesi hakkında yapılacak görüşmelere girmesinin sarihlestİrilmesini de kabul etmiştir. Saptanan metin, bu suretle ayrı ayrı anlamlarda yoranacaktır. Konseyin meseleyi oya koymasından miui kararsızlık eskisi gibi hüküm sürecek ve buhran devam edecektir. övr gazetesi, İtalyanın İngiltere ve Pransanın ayrısı karşısında kendi teci-met finansal. iç ve dış durumlarını güçleştirecek olan harbden var geçeceğini •.tırnakladır. Yol kazaları Amerika'da harbtan çokr adam öldürdü Nevyork. 2 (A.A.) — Nevyork polis direktörlüğü, seyritefer güvenliği için girişmiş olduğu savaşa devam etmektedir. Direktörlük şrhrin her tarafına harb kurbanları İle seyrüsefer kazalarında kurban olanları kıyaslayıcı afişin astırmıştır. Bu afişlerde şunlar yazılıdır: "Sıyıüsı frr kazaları bize harbtan daha pahalıya malolmaktadır. Harba giren kuvvetlerimiz 18 ay İçinde 50.310 Ö-lü. 182.674 yaralı vermiştir. 20 mayıs 1935 te biten 18 aylık bir devrenin sonunda seyrüsefer kazalarında 51.200 o-lu ile 1 304 000 yaralı kaydedilmiştir. Amerikada sıcaldar Nevyork, 2 (A.A.) — Birleşik Ame-rikada hüküm süren sıcak dalgası, şimdiye kadar 125 kişinin ölümüne sebeb olmuştur. öte yandan, Long-ısUnd üzerinden geçen büyük bir tayfun, ağaçlan devirmiş ve bunlar yolları tıkamıştır 20 balıkçı gemifi, siklonun te*ıril devrilmiş ve 100 kadar saldan da batma tehlikesi geçirmişlerdir. M.MVNYA ll\: Hindenburg'un ölümünün birinci yılı Berlin, 2 t A A — Almanya Cuanur Başkanı Mareşal Hindenburg'un olumunun birinci yıldönümü dolayisiyle bugün, bütün alman şehirleri, bir yas görümünü göstermektedir. Almanyamn her tarafından akıp gelen bfiyük bir kalabalık, büyük komutanın gömüldüğü, doğu Prusyasında Tancnbcıg savaş alanına dikilen ulusal daclnık haberler Bulgaristan'da yeni anasal kanun Sofya. 2 (A.A.) — Başbakan B Töse f. dün akşam Burgaz'da bir söylevde bulunmuştur. B. Tosef. bu söylevinde hükümetin programını anlattıktan sonra demişti.- ki "— Bulgar Utanın, pek yakanda yeni bir parlamentosu olacaktır. Ba parlamentoda geçmiş zamanların kusurları asla bulun mı y acıktır. Yeni parlamento, yalnız ulusun arzusunun bir ifadesi olmakla kalmıyacak aynı zamanda çalışkan, tutumlu bulgar ulusunun bütün enerjisini ve yaratıcı kuvvetini temsil edecektir^ Başbakan, yeni parlamentonun toplanmaya çağrılmasından önce yeni bir ana kanunu hazulıyacağını bildirmiştir, Kutup - Sovyet - Amerika hava yolu Moskova, 2 (A.A.) — Kuzay seyrüseferleri ofisi başkanı profesör Ot t o Schmitt. uçrran Levanievoski'nin girişeceği uçma girişimi hakkında şu d iv evde bulunmuşun: •*Bu uçuş, başarı ile sonuçlanırsa, uçman la rm getireceği bilgi, kutub yolı! Sovyetler Birliği ve Birleşik Amerika arasında düzenli seferler açmağa unki" verecektir... InsziUerenin Akdenis filosu Londra, 2 (A.A ) — İşçi saylav lal-dan B. Cocks'un bir sorusuna cevab veren denîz birinci lordu Sir Bottan By-res • M önseli, italyan - habeş ¦nlaaassı-lığmm m oh temel gelişimleri karşı surda Akdeniz filosunun bcrkirilmesi düşünülmediğini söylemiştir. 4n kara Bisiklet Kurulundan. Yarm saat seklide Ahoöpıü yolu ü /erinde birinci sınıf koyucular arasında sürat koşuları yapılacağı, accmilcı aracında da yeni bisikletçi bulmak için M kilometrelik başka biı yarış yapılacaktır. ULUS ON ALTİNCİ YİL. No: 5036 Adımı/, aııdımızdır 4, AfllJSTOS W3S PAZAR Jrtuğlu, :i (.4.4.) — (löktepe ormanında altı koldan çıkan yangının üç kolu söndürülmüştür. Ötekilerin de siintâ-riilmeii için çalışılmaktadır. Her y«-rdr 5 kuruş_ Gün ilelik \ ROI \R kl Kl LTAY1 Kamâl ÜNAL Önümüzdeki ilkteşrinde An-karada birinci türk uraylar ku -rultayı toplanacaktır, iç Bakanlığı kurultaydaki çalışmaların ko -nularını bir programla saptamış -tır. Uraylar şimdiden bu pro -gram üzerinde çalışacaklar , ra -porlarını hazırlıyacaklardır. Ana konular şunlardır: 1 — Uraylarda bayındırlık iş-Uri, 2 — Hayatı uouzlaştırmada urayların rolü, 3 — Urayların gelirleri, büd-caleri. harca usulleri . Bu konular birçok ikinci ve üçüncü derece işleri içine almıştır ki bunların herbirinin yurd bayın-dırlığındaki etkisi geniş olduğu kadar Önemlidir, İç Bakanlığının basın kurultayından sonra bir çok şarbayları • mızı başşehirde toplaması ve u -ray işleri üzerinde toplu konuş -malara imkân vermesi çok yerin -de bir iş olmuştur. Kamâlizm kurtuluş savaşının en çetin günlerinde, yurd işlerinde kurultaylara büyük değer ver -mistir. Erkinlik devrimizde ise siyasal parti kurultayları, her dört yılda bir, Atatürk'ün büyük ön -derliği altında Türkiyeyi yücel -ten yeni kararlar almaktadır. Tarih ve dil kurultayları türk kültürüne yeni yönler vermektedir. Bir çok ulusal kurulların yıllık kurultayları ise kendi alanlarında birer ilerilik adımı olmaktadır. Bunlardan birisini analım: Türk Hava Kurumunun altıncı kurultayı. Geçen mayısta Kamutay kurağında toplanan bu kurultay kür -süsünden Ba? bakan yurda hava -farımızın kor nması gerektiğini söyledi. " Eviaizin çatısı açıktır ve size hiç kime havanın daha ne kadar yağmursuz geçeceğini söy-liyemez,, dedi. Bu kurultaydan sonra başlıyan özverilik yarışı hızını artırarak ilerliyor. Yurddaş -lar her yerde vatanı korumağa koşuyorlar. Uraylar kurultayı da bütün kurultaylar gibi yurd için çok faydalı olacaktır. Orada şehirlerimizin bayındırlığı ve şehirde oturanla -rın sağlığı ve rahatlığı için çok önemli kararlar alınacaktır. Cumuriyet; bütün yurd işlerinde olduğu gibi, uraylar için de ana tedbirler almıştır. Urayların kurumunu düzenliyen yeni bir u -ray kanunu yapılmıştır. Bununla beş yıl önce kadınlarımıza şehir İşlerinde seçme ve seçilme hakkı da verilmiştir. Urayların gelirlerini artı -ran kanun daha yenidir, şehirlerdeki yolların ve yapıların ileri bir yurdda nasıl olacağını gösteren geniş bir kanun da geçen yıl çıkmıştır. Bir kaç yıldır uray büdcele -rinden azar azar alınarak toplanan bir kapital ile Uraylar Ban -kası kurulmuştur. Urayların bir yıllık büdceleriyle başaramıya -caklan büyük işleri; gelecek yılların gelirlerini karşılık tutarak Uraylar Bankasının iyi kredisiyle yapmaları, cumuriyetin şehir bayındırlığını artıran en iyi tedbirlerinden biri olmuştur. Şehir haritalarını, plânlarını yaptırmak, su yolları ve lâğımlar açmak da uray işleri arasında -dır. Uraylar tek başlarına bun -'arı başaramadıklarından devlet * ayı bir kurul eliyle bunları toplu- ' (Sonu 2 a ıv»/ n'.-j Barış korunacak mı? B. Musolini, bazı şartlar ileri sürdü . — «¦ ***¦«»*•** **¦ *» Musolini karar taslağı-* nı kabul ettikten son- j ra - karan habeşler de j \ kabul ediyorlar - Kon- ! sey 4 eylülde yeniden | toplanacak. Cenevre, 3 (A.A.) — Dün akşam, üzerinde uzlaşılmış olan ka -rar taslağı, Valual hadiseleriyle öteki hâdiselerin kotarılması için, tekrar uzlaşma usulüne dönülmesini ileri sürmektedir. Aynı za -manda, beşinci bir yargıç daha seçilecek ve habeş meselesini bü -tün olarak gözden geçirmek üzere uluslar sosyetesi konseyi, 4 ey -lûlde yeni bir toplantı yapacaktır. Karar taslağının ikinci bölü -mü, habeş - italyan davasının ko tarılması hakkında, konseyin 25 mayıs tarihli bildiriği ile ilgilidir. Konseyin bugünkü toplantısında, B. Litvinof, her üç devletin de 1906 tarihli andlaşma esasları üze rine konuşmalarda bulunmağı ka bul ettikleri hakkında bir bildi -riğ okuyacaktır. B. Aloisi konseyin 4 eylülde Özel surette toplanacağı hakkında olan fıkrayı onaylamıyacağım bildirecektir. Habeşistan'ın karar taslağı hak kındaki cevabı bugün beklen -mektedir. Konsey, bu karşılığı aldıktan sonra toplanacaktır. Zafer bayramı hazırlıkları bitti 30 ağustos zafer bayramı ha -zırlıkları bitmiş ve yapılacak tÖ -renin programı hazırlanmıştır. Kutubu aşacak kanadlar Rus uçmanı Levanevski 10000 Kilometrelik bir uçuş yapmak için Mos-kovadan San-Fransıskoya yollandı Moskova, 3 (A.A.) — Uçman B. Levanevski, bu sabah, bura saatiyle 6 da, Sanfransisko'ya git -mek üzere havalanmıştır. Oraya varıncıya kadar, aşağı yukarı 3000 kilometre cumudiye, 1000 kilometre de deniz aşacak ve şimdiye değin hiç bilinmiyen Kanada'-nın kuzay bölgesinin üzerinden uçacaktır. İlk ağızda, uçağın, saatte an -cak 150 kilometre uçabileceği kes-tirilebilmekte ise de uçak hafifleyip te, kutup yakınlarında karşı -taşması ihtimali olan sis tabakasının üstüne çıkınca, bu hız gittikçe artacaktır. Uçak, yola çıktığı sırada hava hakkında alınan malûmata göre, rüzgâr saatte 40 kilometre hızla, arkadan esmekte idi. Uçak Moskova'dan 40 kilomet- Levanevski* nin geçtiği yolların ham. re kadar ötede, hava alanından , , kn n ı ... ¦ pist vardır, alkmıştır. Burası çok geniş, suel c . , bir alandır. Ortas.nda bir buçuk Sabahın saat 4,35 inde biri kilometre uzunluğunda ve 40 met- ötek\de «üney tarafların p genişliğinde çimento döşeli bir da- ve" «özden geçirmek için ıkı uçak havalanmıştır. Bu sırada, kutup yolculuğuna çıkacak olan uçağın havalanıp havalanmıyaca-ğı henüz belli değildi. Çünkü Mos kova'nın 150 kilometre çevresinde zorlu bir yağmur yağıyordu. V»» nıı î#*. *nten çok yüklü bulu • nan uçak için bir tehlike idi. Lâ -kin biraz sonra yola çıkmak em -rinin verileceği anlaşıldı. Levanevski'nin uçağı, 40 met-ret uzunluğunda, kırmızı boyalı kanadlar taşıyan tek satıhlı bir u-çaktır. Orta kısmı kısa ve sivridir. Daracık kamarası, möakine kısmının ortasında âdeta kaybolmaktadır. Uçak havalanırken, B. Voroşi-lof, iç komiseri B. Yağoda, Arae- (Sonu 5. inci sayfada) Uçman S- Levanevski KÖYLÜMÜZE TÜRLÜ KAZANÇ YOLLARI BULMAK MESELESİ ipek böcekçiliği Ankara çiftçisi için yeni bir gelir kaynağı oluyor Tarımsal ürünlerimiz üzerin • de yapılan etüdlerin en büyük hedefi memleketi "mono kültür,, çerçevesinden kurtarıp türlü ürünler yetiştiren bir şekle sokmaktır. Tarım Bakanlığının hazırlandığı haber alınan beş yıllık tarım plânında en büyük bir yer ayrılan bu konu üzerinde mÜ3bet sonuçlar alı -nabileceğini, Ankara çevresin -da epiy zamanda^beri yapılan e - tüdler bize çok iyi anlatmaktadır. Geçen yazımız dünyanın en iyi bir kırmızı şarabını ve tatlı şırasını verecek değerde olan Kalecik ü -zümleıinin memleket için ne gü -zel bir gelir olabileceğine işaret etmişti. Bu yazımız Ankara'nın en büyük iki ilçesi olan Beypazarı ve Ayaş ilçelerinde yarın için bize önemli hir eelir kaynağı olmayı Bursada ipek böcekçiliği enstitûsa adayan ipek böcekçiliğini kısaca anlatmaktadır: 1 — Yüksek Anadolu ve hele bu kısmın ağaçlanmaya elverişli tarafları ipek böcekçiliğine çok elverişlidir. Kuraklık dolayısiyle zaman zaman sıkıntı çeken bu çevre için ipek böcekçiliği en emin ve sağlam bir gelir olabilir. Bu -gün türlü ekim yapan yerlerde bile (Bursa gibi) ipek böcekçiliği çifçi için yardımcı bir sanat ol -makta ve onu hiç aldatmamakta -dır. 2 — Bu kısım memleketimiz hemen hemen ağaçsızdır. Bu böl -gelerde en iyi yetişecek ağaç dut ağacıdır. Ankara merkezinde ve çevresinde, Beypazarı, Ayaş, ve Nallıhan'daki dut ağaçlarının ye tişme tarzı bunu göstermektedir. 3 — Yüksek Anadolu ve bu ııun amaçlanmağa elverişli bölge si yabi«tİr. Bu yerlerde ipek bö cekçîliği sanatının en güzel bir ge lişime kavuşacağını bugünkü elimizde olan ilmî esaslar isbat et - (Sonu 5. ı'neı sayfada) Başbakanımızın Erzincandaki etüdler. Erzincan, 3 (A.A.) — Şehri -mizde bulunan Başbakan İsmet İnönü, dün Erzincan'a 25 kilo -metre uzaklıkta bulunan çağlıyan-lan görmeye gitmiştir. Dönüşle -rinde hükümeti, urayı ve bugün de kurumları gezmişlerdir. t * t Erzincan, 3 (A.A.) — Dün halkevine gelen Başbakan İsmet İnönü toplanan halk ile üç saat kadar görüşmüştür. Başbakan, Erzincan'da bir halkevi yapılması için gereken plân ve projelerin hazırlanmasını em -retmişlerdir. İnönü, bugün saat beşte şehrimizden ayrılmışlardır. Başbakanımız Giresuna gitti Ş. Karahisar, 3 (A.A.) — Ba» bakan İsmet İnönü yanındakilerle saat üçte buraya gelmiş ve biraz dinlendikten sonra Giresun'a ha -reket etmiştir. Bay Ali Çetinkaya Ul an bu la gitti Aydın hattı ve batı Anadolu -nun bayındırlık işleri üzerinde etüd yapan Bayındırlık Bakanı B. Ali Çetinkaya İzmir'den Eskişe -hir'e gelmiş ve oradan da dün İstanbul'a gitmiştir. Beşiktaş Üpeşt'i 2-1 yendi İstanbul, 3 (A.A.) — Macar Uypeşt takımı ilk karşılaşmasını bugün Taksim stadında Beşiktaa-la yaptı. Stad epi kalabalıktı. Takımlar saat 17,40 da alana çıktılar. Oyun başladıktan sonra 10 dakika içinde iki takım da gelişi güzel oynadılar. Bununla beraber macarlar hafifçe üstündüler. Sağ taraftan akınlar yapan ma carların sağ açığı 21 ve 28 İnci dakikalarda Beşiktaş kalesine teh -likeler geçirtti. Sert rüzgârın macarlara fay -dası dokunuyordu. Yavaş yavaş açılan Beşiktaşlılar Hakkı'nın ayağiyle ilk gollerini yaptılar ve birinci devre 1 — 0 bitti. İkinci devrede beşiktaşlılar hü cuma geçtiler ve sonuna kadar ma (Sonu S. inci sayfada) ' ııor anketimize gelen cevablar içinde adı en çok gecen Gençler Birliğinden Cihat, Anka;a Gücünden Ali Rıza. Mu-h.ıfn Gücünden Bekir. (Yazısı beşinci sayıladsdır.) SAYIFA 2 ULUS 7 inci yerli mallar sergisi Yedinci yerli mallar sergisinin İs -tanbulda Galataurayın altkat salonlarında açıldığını on beş gün önce Melon haberi olarak vermiştim. Sonra Üç dön gün birbiri üstüne sergiyi gezdim, •ergiyi gezenlerle dolaştım. İn ti balanın hiç de fena değildir. Yedinci yerli mallar sergisi türk vatandaşlarına bugünkü türk endüstrisinin kalitesini »erecek bir değerdedir. önce; sergi İyi organize edilmiştir. Sergide kalabalığın geçen yıllardan da ka az olmasına rağmen halk koridorlarda, giriş çıkışlarda birbirini rahatsız etmeden yürüyebilmektedir. Sonra, sergide alınabilecek mal vardır. Yerli malı artık yalnız yerli olduğu için alınan mal değildir. Bı:günkU türk malı oir kalite malıdır. Yedinci yerli mallar sergisindeki türk pamuklusu, türk yünlüsü, türk ipeklisi, türk derisi, trikotaj işleri, yerli kıravat, yerli çanta, yeril eldiven beğenerek alınacak ve beğenerek kullanılacak eşyadır. Sergide, yerli mağ -denİğ eşya, yerli hasır eşya vardır. Bugünkü türk endüstrisi sergide sanayi birliğinin hazırladığı küçük pavyonda numuneler, rakamlar ve grafiklerle gösterilmiştir. Bu pavyon n kadar iyi hazırlanmıştır ki, içindeki eşyayı olduğu gibi saklamak ve Üzerine b'r 1935 rakamı koymak şartiyle, bi -• mı yıllık endüstrileşme davamızın bel-başlı bir vesikası olabilir. Yedinci yerli mallar sergisinde türk tl işçiliğinin aldığı hız da büyüktür. Sergide biri Kızılay, öteki İstanbul Halkevi tarafından idare edilen İki işlemecilik şubesinin ortaya koyduğu el İşleri renklerinin, motiflerinin güzelliği, zevklerinin ve işlerinin inceliği bakımından bütün Balkanlarda yapılan lardan hem çok daha güzel, hem çok daha ucuzdur. Burada, çay takımı, kadın çamaşırı, kadın eşyası olarak öyle İşler gösterilmiştir ki. bunları ancak, sanat tarihi turkler kadar zengin ve •eki olan bir ulus yaratabilir. Yalnız kuyumcuları beğenmedim. İşlemeleri bayağı motifleri yabancı İdi. İsteselerdi bunlar da iyi şey1*1" y*P«bl-Hrlerdİ. Onlar da mallarını işlemeciler gibi yabancılara beğendirerek satabilirlerdi. Kuyumculara anlatmak la • zımdır ki, bir türk halıcılığı, bir türk çiniciliği, bir türk işlemeciliği ilâh.... olduğu gibi bir de türk kuyumculuğu vardır. Bu kuyumculuk türk olmıyan motif, kullanmaz. Güç elişi ile kolay fabrika işinin taklidini yapmaz. İlah.... Yedinci yerli mallar »ergisinde en fok beğenilen şeylerden biri de devlet inhisarlarının rakamla, grafikle, Ör -nekle ortaya koyduğu 10 yıllık çalışma hesabi ardır. Bu hesablarda, tütün, içki, tuz, barut İçin söylenenler şunlardır: Gündelik URAYLAR KURULTAYI ca yaptırmağı ve sonra yavaş ya -vaş ödettirmeği üzerine almıştır. Urayların bu önemli işlerini çer -çeveleyen kanun geçen yıl çıkmıştır. Uraylar kurultayında; cumur-luğun uraylara verdiği bütün yeni durumlar ve bunların saptan -ma ve verim yönleri konuşulacaktır. Şarbaylar birer teknik adamı olmamakla beraber şehirlerinin Az ihtiyaçlarını yakından duymuş ve konulan kanunlarla alınan tedbirlerin saptanma yönlerini için -den görmüş olduklarmdan vere -çekleri kararlar da ayrı bir değer olacaktır. Kurultay üyeleri; Ankara da yalnız hazırlanan programın çerçevesi içinde konuşmakla kaimi yacaklardır. Onlar modern şehir bayındırlığının ana çizgilerini An karada yakından göreceklerdir. Şarbaylarımıza plânın ve ona sı -ki bağlılığın en çıplak bir tabiat •rtasında ne kadar güzel bir şehir yarattığını ve bu güzelliğin her Tütün İnhisarının işletmesinden 10 yılda devlet hazinesine 280.000.000 lira girmiştir. Ve 10 yılda köylüden 244 milyon liralık tütün alınmış, dış ülkelere 166.000,000 liralık tütün satılmış -tır. 10 yıldaki sigara satışı 376.000.000 liradır. Tütünün iyi yetiştirilmesi için, fidelikler yapılmış, kalitesini yükseltmek için de İşleme tarzı değiştirilmiştir. Devlet Türkiyede temiz ve kontrollü içki için mücadele yapmış, ve 1927 -1934 arasında devlete 40.000.000 lira gelir temin etmiştir. İnhisarlar İdaresinin Tekirdağın -daki şarab fabrikası, Örnek olarak ku -rulmuştur. Bu fabrika, türk üzüm yetiştiricisine iyi şarabın nasıl yapılacağını Öğretir. Ayrıca devlet, üzümcü -lere yardım için, şarabın litresinden aldığı resmi beş kuruşa indirmiş, anason ekicilere avans, şarab yapmak isti-yenlere para, makine vermiş, iyi cins üzüm için bağ yetiştirmiş, bağcılara bedaha çubuk dağıtmıştır. Devlet, biri, başka memleketlerde yapılanlardan daha fena olmamak üzere, likörcülük yapmış, bu yüzden, bir taraftan bahçe sahihlerine büyük yar -drmlar ederken diğer taraftan da memleket ekonomisinde belli başlı bir yer tutan içki parasının memleket içinde kalmasını temin etmiştir. İçki Türkiyede aynı zamanda bir devlet geliridir. Buna rağmen. Türkiyede içki pahalı değildir. İnhisar İdaresinin eline geçtikten sonra Türkiyede tuzlalar memleketin belli başlı zenginliklerinden biri haline gelmişler, istihsal masrafları ucuzla -mış, kaliteleri düzelmiş ve verimleri artmıştır. 10 yılda devlet tuzlalardan, 1,691.294 ton tuz çıkarmış, bunun bir milyon 477.471 tonunu satmıştır. Tuz -dan devletin on yılda aldığı gelir seksen dört milyon 624.162 liradır. Barut işi, 1934 temmuzunda devlet İnhisar İdaresine verildikten sonra, barut fiatlarında yüzde 23. av kovan -lan fiatlarında yüzde 25, av saçması fiatlarında yüzde 30 tenzilat yap timi?, memlekette avcılığın inkişafı, mağden-cilikte maliyetin ucuzlaması için ted • birler alınmıştır. Ankarada bir atıcılık pavyonu açılmıştır. Bu pavyon gittikçe memleketin diğer yerlerinde de açılacaktır. Serginin diğer pavyonlarından da buna benzer rakamlar toplamak İste -dim. Kimsenin böyle bir iş için hazırlığı yoktu. Devlet, burada da şahsi ğ teşebbüs denen, çelimsizin üstünde idi. Sergiden sevinerek çıktım N. H. Atay yıl nasıl arttığını Ankara isbat e-decektir. Şarbaylarımıza, salon duvarlarına plânlar asarak yeni Şehirlerin nasıl kurulduğunu, eskilerin nasıl modernleştirildiğini göstermek hatıra gelir, kurultay üyelerine hartalar üzerinde şehirlerin ar, sağlık, ekonomi bakı -mından nasıl kurulması gerekti -ğini belirtmek düşünülebilir. An -cak şarbaylarımız, şehircilik üzerinde en geniş ve en kesin anlamı Ankara'nın kendisinde» bulacaklardır. Kamâl ÜNAL ——^ • — Son düzeltmelere göre Kılavuzdaki yeni kelimeleri Nasıl kullanmalıyız? Bu adla çıkan kitapta (Ulus) daki (Kılavuz dersleri) toplanmış ve en son tüpkçe yazılardan Örnekler konmuştur. Kitabın sonunda 32 sayfalık bir endeks vardır. Burada kılavuzdaki birçok yeni kelimelerin türkçeden osmanlıcaya ve osmanlıcadan türkçeye karşılrkları gösterilmiş ve bunların örnek yazılarda hangi sayıfalarda kullanıldıkları da işaret edilmiştir. Kitap 168 sayfadır. İs tanbulda Ahmed Halid ve Ankarada Akba kitapcvlerinde 50 kuruşa satılmaktadır. DIŞ HABERLER İNGİLTERE'DE Avam kamarasının uzadı Londra, 3 (A.A.) — Avam kamarası 20.10 tarihine kadar azada girmiştir. Kamara kabul ettiği bir dilerge ile lüzumu halinde parlementomın toplanmaya çağırılması Ödevini kabineye brak-mıştır. Parlamento çevenleri bu süre içinde üsnomal bir toplantıya lüzum görüleceğini sanmaktadırlar. BİRLEŞİK DEVLETLERDE: Amerikada sıcaklar Nevyork, 3 (A.A.) — Sıcak dalgasından batı güneyinde ölenlerin sayısı 139 a yükselmiştir. Bundan başka doğu bölgesinde fmınadan on kişi ölmüştür. Knha. 1 mikanın elçisini islemiyor Santıyago, -Ku ..- 3 (A.A.) — Bap tİst kurumları federasyonu, Vatİkana Kûbanın elçi göndermesine karşı bulunduğunu, cumurluk başkanına bildirmiştir. Federasyon, bunu anasal kanuna ve Küba ulusunun demokratik prensiplerine aykırı bulmakta ve Vatikana elçi Çi gönderilmesini, yalnız katolik kilisesine karşı yapılacak bir ayrıt saymaktadır. Huzvelte saldıracak adam yakalandı Pittsfield -Aerika- 3 (A.A.) — Cumurluk başkanı B. Ruzvelte bir mektup gönderip, kendisine el ile tecavüzde bulunacağını haber veren Corc Jeffers a-dındaki adam polisçe yakalanmıştır. FRANSA'DA: Paris borsası Paris, 3 (A.A.) — Paris borsası, 2 ağustosta yersel kompartmanlarda ge -nel olarak, mutedil kazançlar kaydedilmekle beraber bazı kazançlar önemli bir nispette yükselmiştir. lehistan'da: Polonya dış bakanı Fenlandiya-ya gidiyor. Varşova, 3 (A.A.) — Polonya dış bakanı B. Bek, ayın sekizinde, Fenlan-diyanın başşehri olan Helsinkiye giderek üç .dört gün kalacaktır. Bu göret, geçen yıl Fentandiya dış bakanı B. Hekgel'in Varşovaya yaptığı görete karşılıktır. • * * Varşova, 3 (A.A.) — Polonya dış bakanı B. Bek, 10 dan 12 ağustosa kadar Fenlandiyaya ikinci bir görette bulunacaktır. Üanziğ - Polonya durumu gerginleşiyor Varşova, 3 (A.A.) — Hükümetçi "1-lu&trovane Kuriyer Sodziyenne,, gazetesi, geçen hafta başında Danziğ sena başkanı B. Greiser'in, Polonyaya karşı güdülecek siyasa hakkında anlaşmış olduğu hakkında çıkan yayıntıları kaydetmektedir. Ayni gazete, nazi orunlarının Danziğ nazi hücum kıtalarının bir yerde toplanmağa çağırıldıklarını haber veriyor. Uluslar sosyetesinin Danzİğdcki yüce komiseri B. Lester, iznini yarıda bırakıp Danziğe dönmüştür. Danzİg senasının, Polonyanın kesin protestosuna vereceği cevab. bekleniyor. Senanın pazarlığa girişmeğe yat-gın olduğu kestirilmektedir. Bıılgaristanda rumuriyet isteği Sofya, 3 (A.A.) — Cumuri -yat propagandası yapmaktan suçlu bir takım bulgar subaylarının yakalanmış ve yahut yunan top raklarına sığınmış oldukları hak -kında yabancı memleketlerde yayılmış olan bilgeti bulgar telgraf ajansı yalanlamaktadır. Ajans, ülke içerisinde olsun, orduda olsun, hiç bir cumuriyet isteği görülmemiş olduğunu söylüyor. AL M 4NYA*DAı Çelik miğferlere, katolik-lere ve yahudilere karşı geniş bir hareket başlıyor Berlin, 3 (A.A.) — Resmî kül tür gazetesi, işyarlara çocuklarını din okullarına göndermemelerini tavsiye etmektedir. MiiiHİriıı yeni adı Berlin, 3 (A.A.) — B. Hitler. Münih şehrine «ulusal sosyalist hareketinin merkezi» adını resmi olarak vermiştir. KatolikltTc karşı sava* Karlsruhe, 3 (A.A.) — Ro -bert Vagner. şatosu alanında sı -yasal katolikliğe karşı verdiği bir söylevde demiştir ki: «t — Din özgürlüğü kin sokmak ve kini körüklemek özgenliği de -mek değildir. Artık ne kilisenin hücumlarına, ne siyasalı katolik basınının ve ne de siyasa katolik gencalik veya din kurumlarının mevcud olmasına tahammül ede -miyeceğiz.,, Vagner. katolikleri yeni Al manya'ya kam dışarda vanlış haberler yaymakla suçlandırmış ve: « Bunlar memleektlerine karşı hayındırlar ve ancak ipe cekilme-ve lâyıktırlar» demiştir. Hava hücumunu karşı Almaııyu- da hazırlık Berlin, 3 (A.A.) — Hava hücumlarına karşı korunmak yollarını öğretmek için, bütün alman köylerinde gezgin Öğretmenler dolaşacaktır. En uzak köylere varıncaya kadar, kurslar yapılacaktır. Bunlar ,alman köylüsüne, ürünleri yangından ve hava bombardımanlarından korumanın yollrım öğreteceklerdir. Almanyudu hm n irhlikvsints karşı Berlin, 3 (A.A.) — Rayş Bufo Şutz-bund ismindeki ulusal cemiyet, hasattan sonra hava tehlikesine karşı korunmak hakkında köylerde dersler hazırlı-yataktır. Fenlandiya gemileri Kielde Kicl, 3 (A.A.) — Geçen çarşamoa-danbfri Kiel limanında bulunan FinUn-diy* naıb gemileri bu sabah Libau'ya gitmek Özere buradan ayrılmışlardır. Eski savaşçıların kutolik grupu Koblans, 3 (A.A.) — Eski savaşçılar katolik cemiyetinin Ren grupu dağıtılmıştır. Sebep, bu cemiyetin ulusal dayanışmaya zarar verebilecek ve eski savaşçılar arasında din anlaşmazlıkları çıkarabilecek mahiyette olmasıdır. İSVİÇRE'DE Faşizme karşın olan italyanlar Berne, 3 (A.A.) — Polis faşist karşını Gİustizialiberta kurumundan olup Pariste oturan bazı italyan siyasal mültecilerini yakalamıştır. Bunlar italyan sınırına komşu olan Tessir mevkiinden içinde Habeşistan harbine karşı bildi-riğler bulunan bir çok balon uçurmak istiyorlardı. İngiltere ile Çinin bir anlaşması Cenevre, 3 (A.A.) — Temmuz ayı i-Çİnde kaydedilen arsıulusal anlaşmalar arasında, İngiltere ve Çin taraflarından 27.10.934 de Nankinde imza edilen ve Hankeu ve Kuokuangdaki ingiliz topraklarında toprak rejimi ve emlak ve toprak vergisi hakkında olan anlaşma da vardır. DOLANDA'D A: Hollandada ıskonto fiatları Amsterdam, 3 (A.A.) — Holanda bankası ıskontoyu yüzde altıdan yüzde beşe indirmiştir. Florinin değeri Amsterdam. 3 (A.A.) — Başbakan Kolijn. radyo ile yapılan bir diyevd* Holanda hükümetinin florini korumağı kesin olarak dölendiğini sdylemiştir. İTALYA — IIABKSİSTA N Habeş imparatoru yapılan önergeyi kabul ediyor Adisataba, 3 (A.A.) — RÖytcr ajansının özel aytanna diyevde bulunun habeş imparatoru, Cenevredcki delegesinin, uluslar sosyetesine B. Laval ve B. Eden tarafından yapılan önergeleri k*-bula memur ettiğini söylemiştir. Konsey kurarını verdi Cenevre. 3 (A.A.) — Uluslar sosyetesi konseyi, bugün saat 19.22 de açıl-mşı ve saat 20 de kapanmıştır. Konsey tarafından oy birliğiyle kabul edilen birinci karar suretinde, uylaşma ve yargıçlık komisyonunun Ua-lual bölgesinin iki taraftan şu veya bunun egemenliği altında bulunduğu meselesiyle uğrasmıyacağı, fakat Ualual hadisesi anlaşmazlığının Öteki unsurlarını inceleyeceği bildirilmekte ve iki tarafın uzlaşma usulünü takip arzusunda bulunduklarını bildirmiş oldukları kaydedilmektedir. Konsey, uzlaşma işinin dört eylüle kadar sonuçlanacağını düşünerek sonucu kendisine bu tarihten önce bildirmeye iki hükümeti çağırmaktadır. Konsey, yalnız ttatyanın istinkâfı-na karşı gene oy birliğiyle kabul ettiği İkinci karar suretinde, konseyin İtalya ile Habeşistan arasındaki ilgilerin bütür evrelerinde incelenmesini görüşmek ü-zere eylülde toplanmaya karar verdiği bildirilmektedir. Genel toplantı Cenevre, 3 (A.A.) — B. Musollninin karar taslağım kabul etmesinden sonra B. Laval ile Eden. B. Havariyate ile görüşmüşlerdir. Sanılıyor ki B. Havariyate, Fransa, İngiltere ve İtalya arasındaki uzlaşma metnine hiçbir itirazda bulunmamış, yalnız, hükümetine danışacağını söylemiştir. Konseyin genel toplantısının cumartesi günü öğleden sonra olması karar- )a}tiTilmıştır. Karar taslağının neşri diplomatik sebeblerden ötürü geciktirilmiştir. Adisababada keder Londra, 3 (A.A.) — Taymisin Adi-sabaha aytarı, son Cenevre haberlerinin Acı duygularla karşılanmış olduğunu bildirmektedir. Aytar diyor ki: "Bir takımları Habeşistanın aldatıldığını ve uluslar sosyetesi önünde, mevziinden kovulduğunu söylüyorlar. Cenevre andlaşmasının bir maddesine dayanan 1906 andlaşmasına göre müzakere açmak önergesi çok garib bir karşılıktır, deniyor. Hususiyle ki, İtalya bu görüşmelere Habeşistanın da katılmasına karşıdır. Komisyonun yetkileri hakkında yora ayrımları kotarılmadan ve-yahud kî bu yargıcın ödevi sarihtendi-rilmeden beşinci bir yargıcı atanmak fikri de tenkîd edilmektedir.,, italyan basını ve B. Sum itel Hor un diyevi Milano, 3 (A.A.) — Bütün gazeteler, ingiliz dış bakanı Sir Samuel Horun a* vam kamarasındaki söylevi hakkında şiddetli yoralarda bulunuyorlar. Yarı resmiğ Popolo d'italia gazetesi diyor ki: "Bu söylevin, habeş inadını arttırmaktan başka hiç bîr faydası yoktur. Aslında, herkes bilir ki, İngiltere, uluslar sosyetesini .ancak özel ergelerle harekete getirir. Sir Samuel Hor, italya-nın gelişmesini kabul etmekle beraber, bu gelişmeye gene kendi engel oluyor.,, SOVYETLER BlKLfftt'NDE Yeni bir rekor Moskova, 3 (A.A.) — Paraşütçü madam Piandnitzkaya ve Madam Şişmare-va oksijen makinesi olmadan 7.923 metre yüksekliğinden atlamak surenle arsıulusal rekor kurmuşlardır. Faşizmle savaş irin Moskova, 3 (A.A.) — Kominterm kongresinde B. Dimitrof faşizm taarruzu ve izci sınıfının birliği için faşizme karşı yapılacak savaşta kominter min Ödevleri hakkındaki raporunu okumuştur. B. Dimitrof hararetle alkışlanmıştır. Rapor hakkındaki görüşü bugün fransız delegesi Torezin bir diyevi İle başlanacaktır. ULUS 5, 1ÇUST0S 1935 l'\/\RTKSt Şarburg, I (.4.4.) — Prenses Ena in-Kiliz vapuru, Suthampton ile Yersey ara* Hindu tutuşmuştur . Yolvıtlnr boşaltılmıştır. İnsanın kayıp yafotur. ON ALTINCI YIL. No: 5037 Allımız, amlınuzdır Her yırıle ¦ kuruş Avrupa mektupları Türkiye bu değildir! Acaba bugün sergi kelimesinden ne anlıyoruz? — Pek az şey!- Cevabını vermemek için kendimi güç tutuyorum. Brüksel sergisi eylül sonuna kadar sürecektir. Şimdi ağustos ayının başındayız. Sergiye gelip gidenlerin sayısı, dün, 9 milyon kişiyi geçti. 9,000,000 avrupalının Brük -sel sergisinde tanıdığı Türkiye bîr tütüncü dükkânından iba -rettir. Bunu da İnhisarlar Ba -kanlığına borçluyuz. — Memleketinizde yalnız tütün mü çıkar? — Türkiyenin halı da yaptığını duyardık... Dükkânımızın içine girip çıkanların bir çoğundan buna benzer sözler duyulmaktadır. Gerçi İnhisarlar Bakanlığı pavyonunun güzelliği, düzeni, ve Türkiye tütün hartası ile, kendisinden l'illustration, Le Mois ve diğer dergi ve gazetelerde bahsettirecek kadar muvaffak olmuştur. Fakat bu kadardan p çıkar? Arsıulusal Brüksel sergisinde yeni, genç ve ileri Türkiye, Balkanları bırakınız, Mısır ve Iranın arkasında kalmıştır. Büyük sergilere memleketler, yalnız mal satmak, alıcı bulmak için değil, kendilerini fikir, girişim ve teknik kuvvetlerini tanıtmak için katılmaktadırlar, italyanlar bir reklâm sarayı yapmışlardır. Belçika pavyonlarının bir kısmı müzedir. Fransızlar, gezici kazanmak için pavyonlarının bir takımını canlı resimler, fotoğraflar ve kabartm; 'arla doldurmuşlar -dır. Acaba bi \ Türkiyeyi göster -m ek için 9,000,000 avrupalıyı bir arada nasıl toplayabiliriz? Toplasak bile hepsine birden türkiyenin nesini ve neresini gösterebiliriz? Bu 9.000.000 dan yüzde kaçının türkiyede kumral bulunduğunu bildiğini sanırsınız? Böyle bir sergide meselâ Ankara tarım enstitüsü ile kız enstitüsünün birer kabartması, bir demiryol grafiği. Kayseri fabrikasının yalnız fo -toğrafisi, bîr kaç Beykoz derisi ile bir iki top ipek ve pamuk dokuma göstermek bile büyük bir şeydi. Geç kaldığımız ve sapa dav -randığımız İçin bir tek tütün ve likör pavyonu için ne kadar para harcadığımızı biliyorum. Bu nun iki veya üç misli ile Ankara sergilerine benzer bir şey yapabilirdik. Bütün dünya gazetelerinde ayda, yılda bir defa adımız geçiyor. Propaganda için hemen hiç bir Şey harcamıyoruz. Halbuki propaganda parası bugünkü Av-'tıpada ulusal müdafaa masrafın-dan ayrdmtf bir f/ey değildir. Her sergiye değil, fakat, Paris, Brüksel, Londra gibi merkezlerde bir kaç yılda bir tekrarlanan büyük arsıulusal sergilere tam olarak katılmamız lâzımdır. Yukarda Ankara sergisi sözünü kullandım: Hemen şunu söylemeliyim kİ bizde henüz sergi tekniği kurulmamıştır. Biz, büyük bir avrupalı uzmanın kılavuzluğu ile bir de sergi kadro su yetiştirmek zorağındayız. Brüksel sergisindeki pavyonlar büsbütün yeni bir sanat, sergi sanatı eseridirler. F. R. AT4Y 1935 ağustosunda Brüksel sergisindeki eksikliğimizi fırsat edinerek bu kadar acı yazışımın sebebi var: 1937 de daha büyük bİr sergi, Paris sergisi açılacaktır. Paris sergisinde Türkiye bizim tanıtmak istediğimiz hakikati ile gösterilmelidir. Paris sergisine şu fikirlerle hazırlanmalıyız: A — ilk amaç, Türkiyeyi, eski ve yeni sanati, tekniği ve hakikati ile tanıtmaktır. Bunun için pavyonlarımızdan birini müzelerimizden alıp getirilecek e -serlere hasredeceğiz. B — Tarım ve endüstri ürünlerimizin her birinden Örnekler bulunduracağız. Bütün bunlarda satış ikinci plâna bırakılacaktır. Ekonomi Bakanlığı bütün mallarımızdan kendi seçecekle -rini satın alarak, yahut kendi sattırarak, pavyonlarımızın bütün hareketini eli altında bulundur -malıdır. C — Biz sergide belki ne kun-dra, ne çanta, ne bez sataca -ğız. Fakat türk fabrikalarında, türk usta ve işçilerinin yaptığı her şeyden birer örnek göstermeliyiz. D — Bol grafik, bol kabartma, bol fotoğrafi ile Türkiyenin bütün ilerleyişlerini, bir de turizm bakımından Türkiyenin bütün güzelliklerini göz önüne sürmeliyiz. E — Belki bütün memleketlerin yaptığı gibi, bizim de, en iyi türk muzikacılarının çalmakta, ve kendi yenecek ve içecek şeylerimizin satılmakta olduğu bir küçük gazinomuz bulunabilir. Bu gazinoda bütün satışlar, zarara olsa bile, ucuz olmalıdır. F — Bütün pavyonlarda bol yazılarla eski ve yeni türkiye a-rasındaki ayrımları her görene anlatmalıyız. Bir kelime ile pavyonumuzun bir kapısından giren, öbür kapıdan Türkiyeyi Öğrenerek ve bilerek çıkmalıdır Paris sergisindeki türk pav -yonlarmda: 1 — Eski ve yeni Türkiyeyi tanıtmak için kısımlar, 2 — Satılmayarak gösterilen eşya kısımları, 3 — Satış kısımları. Bulunacaktır. Fakat, hele son Üçüncüsünde, tecimerlerin eline düsmiyeceğiz. Türk pavyonlarında her ma -lın, resmin, grafiğin, eserin üs -tüne türk damgasını koyabilmeliyiz. Şehir plânları gibi işlerde batı kültüründen nasıl faydalandığımızı göstermenin değeri de büyüktür. Belçikalılar Brüksel sergisini gezenlerin sayısının 20 milyonu bulacağını söylemektedirler. 20 milyon, ve sergi hakkındaki yazılar, yüz binlerce lira ile ölçü-lemiyecek kadar büyük bir ka -zançtn*. Türk ulusunun dünkü î/eri'liği ve bugünkü ı/eri'liği bir arada tanıtılmak, Türkiyeye yapılacak o-lan en büyük hizmetlerden bîridir. BB. Laval - Cemal Hüsnü görüştüler Cenevre, 4 (A.A.) — Bay Laval dün Türkiye elçisi Bay Cemal Hüsnü île görüşmüştür. /** Başbakanımız Giresunda Giresun, 4 (A.A.) — 3 ağustosta Erzincandan hareket eden Başbakan İsmet İnönü Ş. Karahi-sara uğrayarak dün akşam Gire-suna varmıştır. Delilik bir türlü olmaz 1BOÜLH VMfDtN TORUNU KENDİNİ ÖLDÜRDÜ. Nevyork, 4 (A.A.) — Abdül hamidin otuz yaşındaki torunu Abdülkerim, Nevyork otellerin -den birinde kendisini öldürmüştür. Polis direktörüne yazdığı bir' mektupta Abdülkerim, zengin bir amerikalı kadın ile evlenemedi-ği için kendisini öldürmüş olduğunu söylemektedir. Abdülke -rim, bu kadının parası ile Çinli serserilerden bir ordu toplıyarak Türkiye tahtını ele geçirmek fikrînde imiş. Moskova - Sanfransisko hava yolculuğu geri kaldı Moskova, 4 (A.A.) — Kutuptan geçerek Amerikaya gitnvk üzere hareket eden Sovyet uçağı, Kola yarım adasının 300 kilo -metre kuzeyinde uçarken makinesi sakatlanmış ve geri dönmek zorağında kalmıştır. • Uçak saat 22/45 de Leningra-da gelmiştir. Uçma girişiminin bu yıl tekrarlanamıyacağı sanılmaktadır. DÜNKÜ SPOR GÜNL Galatasaray yendi Ankarada yüzme ve bisiklet yarışmaları yapıldı - Upeşt Ankara ya geliyor IS00 metre yarışın en Dün öğleden sonra saat on beşte bölge su sporları birinci -tikleri yapıldı. Karadeniz havuzu bu yarışmaları görmeğe ge -lenlerle dolu idi. Klüpler ve halk bu spora karşı derin bir ilgi gösteriyorlardı. Yüzme ve atlama -lar düzen içinde oldu. Yirmi sekiz sporcu bu yarışmalara katıldı. Yirmi bir puvanla Demirspor birinci, 18 puvanla Ankara Gücü ikinci, 15 puvanla Gençler Birliği üçüncü oldu. Yalnız re -korlar çok düşüktür. Türkiye birinciliklerine girecek yüzücülerin Almanyada yahudi ve katolik düşmanlı -ğı bütün şiddetiyle devam ediyor Berlin, 4 (A.A.) — Silezyada Luebeu'de hükümet bütün koy kapılarına şu ibareyi taşıyan afişler asılmasını emretmiştir: "Burada yahudîlerin yeri yoktur.,, Anbalt ilinin Rosslav şehri şar bayı, aylık sahibi olanlara yalnız Alman dükkânlarından alış veriş etmelerini, yoksa aylıklarının kesileceğini bildirmiştir. Uray yalnız Alman cephesi üyelerinden ve arî olan tecimerlere sipariş ver -mektedir. Essen, 4 (A.A.) — İş cephe- sinin yaptığı gösteri üzerine Al -man iç bakanı Doktor Frik demiştir ki: "— Nevyork yahudileri Al -manyaya karşı gösteri yapmak i çin para alan komünist serserileri kullanmakla Almanyada da soydaşlarına yardım ettiklerini sanıyorlar. Halbuki böyle yap -makla ters bir sonuca varacaklardır. Yahudi meselesi yavaş ya -vaş, fakat her halde nazi programına uygun olarak kotanlacak -tır.,, ( Sonu 2. İnci sayfada) heyecanlı bir dakikası gitmeden evvel çok çalışmaları gerektir. Istanbula götürüp orada çalıştırmak daha doğru olur. Bölge kurulunun bunu göz önüne alacağını umarız. Dereceleri yarışma sırasına göre yazıyoruz.: ( Sonu 3. üncü sayfada) Habeş işinin barış yoliyle kotarılması umudsuz Roma, 4 (A.A.) — Röyrer a-jansı bildiriyor: İtalyan çevenleri, süel hareket yapılmadıkça Habeşistan mese -leşinin hoşnutluğa değer bir su -rette kotarılamıyacağı düşünce -sindedir. Bu çevenler diyor kİ: Habeşistan, Italyanm kuvvetini denemeli ve öğrenmelidir. Bununla beraber, 160 bin kişinin silâh altına çağrılması hakkında olan bildiriğin yapılması ihtimal geriye atılacaktır. * » ¥ Cenevre, 4 (A.A.) — ingiltere, Fransa ve İtalya oruntakları, konseyin son toplantısından önce yaptıkları bir bildiriğde. italya — Habeş anlaşmazlığının kotarılma (Sonu 2. ci sayıfadai Yeni yapılan köprülerimiz Bayındırlık Bakanlığına illerden gelen haberlere göre bu bir kaç gün içinde iki yeni köprü üs-tenciye ihale edilmiştir. Bunlardan üç gözlü 97,5 metre uzunlu ğunda Adapazarı — Bolu yolu ü-zerindeki sakarya köprüsü en ö-nemlisidir. Bundan başka Bafra tütünlerinin taşınma yolu üzerin de olan Bakla köprüsü 7 kozlu ve her közü 35 metre uzunluktadır. Bu köprüler beton arme olarak yapılacaktır. Ankara — Kızılcahamam cad desinde, Ova çayı üzerinde 7 x 10 luk köprü, EU7Î7 — Erzincan caddesinde, Frat nehri üzerinde İliç köprüsü, Çıbık ilçesi önünde ve Çıbık çayı üzerinde diğtr bir köprü bugünlerde üstenciye ihale edilecektir. Bu köprüler de beton armedir. ( Sonu 2. inci sayfada) Samsun — Ordu yolundaki Balamaı* Köprüsünün üstten ve yandan görünüşü SAY1FA 2 ULUS 5 AĞUSTOS IStoö .1 Ulusal ekonomimizin Her uIumI ekonominin kendisine b*£\ olan bir karakteri vardır. Bu karakter o ekonominin dayandığı dünya (brütlerine, o ulutun kendi ekonomi-aiyle o lav İlcisine ve koyduğu türel ekonomîk düzenlere göre değişir. 1914 kavasından önce uluslar arasın-dakl ekonomik ilgiler daha ziyade kapitalist devletlerin siyasal vc ekonomik bakımlarından olan Uıtünlügü eaaaı ü-aerİne düzenlenmişti; fakat dünya tavafından sonra İş değişti Yeni doğan veya doğdurulan devletlerle, harbtan ¦araılı {ikan devletler ve ekonomisi geride bulunan devletler kendi ekonomi gelİşkenliklerini canlandırmak için türlu türlü yollar aramağa başladılar. Hepsinin gayesi kuvvetli ve düzenli bir ekonomi varlığı yaratmaktı. t|te bu gayeye göre her ulus kendi ekonomisini düzenlemeğe koyuldu. Artık liberalizmin kuralı olan dünya is. bolümü yerine ulut İçerisinde bir iş bölümü, ferdin çıkarı yerine de ulusun tıkarı ve faydalanması kabul olundu . Lozan anlaşmasiyle siyasal varlığını kurtaran Türkiye iae bu prensibi Heri süren devletlerin en başında geliyordu. Onun bu prensip altında güt • tüğü dava: " Türkiycnın ekonomik bakımdan kendine yeterliği ve ulusal erkinliğin ekonomik erkinlikle temelleştirilmesi,, Hr Bu davanın gerçekleşmesi için gi -dilecek iki yol vardı: 1 — Ekonomik alanda devletçilik. 2 — Organik surette kurulmuş u • luaal ekonomi yapısını meydana getirmek • ¦ • Türkiye cumuhyetının devletçi o-toşu ne bir görenek devletçilik ve ne de dünya harbmdan sonra etrafa sa • çılan sosyalizm düşüncelerinin meydana getirdiği bir hadisedir. Bu daha zi -yade Türkiyenİo ekonomi durumun -dan meydana gelmiş bir sonuçtur. E • konomık alanda devletçilik rejiminin neden ulusal bir dava olarak kabul edildiğini araştırmak İstersek, gözle r imi-¦i Türkiye cumuriyetinin osmanlı imparatorluğundan devir aldığı ekonomik yapıya çevirmckliğimiı lazım gelir. Osmanlı imparatorluğu zamanında Türkiyede kurulmuş bir ulusal ekonomi yoktu. Bunun sebebini o zaman bütün ekonomik girişimlere engel olan siyasa), tüzel ve ekonomik kapitülas -yonlarda aramalıyız Ekonomik alanların hangi taraf ma baksak, orada yabancıların paralarını, yabancıların giri-şunlennı görüyoruz: Tecim ve en fz-la dış tecim işlerinde, taşıma işlerinde bankalarda, mağdencilikte Bu böyle olunca Türkiyede ne bir ulusal kapital birikmesi ve ne de organik şekilde ulusal ekonominin kurul -ması mümkün oldu. Üretim gayet dağınık ve küçük alanlarda yapılıyordu. Türklerin uğrattığı biricik ekonomi alanı tarımdı. Bu da entansif işletmeler halinde olmadığı için kapitalin birikmesine yaramıyordu: halbuki ulusal bîr ekonomi yapısmın dayandığı en o -nemli tamclleHen birisi "kabital birikimi., dir. Türkiye Cumurİyeti böyle dağınık ve temelsiz bir ekonomi yapısiyle kar -şılaşınca onu dUrcnlendirmeğe çalıştı, çünkü bugünkü anlama göre ulus yal-nıı bir kültür birliğini anlatmaz, aynı zamanda o ulusun bir "ekonomik bü -rünlük,. de göstermesi lazım gelir. Bu temel prensip içerisinde ilk atılan adım ulusal ekonomimizi yabancı tilerden ve yabancı kapitallerden kurtarmak oldu. Bunun İçin de hammad-deciliğîn. endüstri İşlerinin, ulusal pazarın korunması lazım geliyordu, işte hu ilk adımla devlet ekonomi politikamızda koruyucu bir sisteme geçti. Bu sistemin gayesi Türkiye ulusal ekonomisini geliştirmek ve ileri götürmekti v 12. 1924 tarihinde kanun çıkartarak paraları genel büdcedcn ve yakut özel uray midcelerinden Ödenen elbise, ayakkabı gibi şeylerin ve aynı samanda işyarlarına ve yanlarında ça- tta ŞEHEt NURİ ııştırdığı kimselere bîr şekilde elbise ve ayakkabı giydirten kurum ve sosyetelerin yerli malı kullanmalarını yü -kumtel şekle koydu. Bundan sonra küçük endüstriyi korumak ve ileri gö -türtmrk için de W 5. 1927 de "teşviki »anayi,, kanununu çıkarttı. Hammaddesi memlekette yetişen endüstri işlerinde yapma maddelerin kullanılmasını yasak ve endüstri ürünlerine prim verilmesini kabul etti ve bunlardan başka dövis kontrolları. kontenjan usulü, takas iş'eri gibi önemli meselelerle uğraştı Fakat bütün bu alınan ekonomik tedbirler düzensiz ve dağınık olan ekonomimize istenilen gelişkenliği veremiyordu. Ekonomik durumda hâlâ bir alırlık göre çarpı -yordu. Bunun sebeblerini ve köklerini Özel girişimlerin arlığında, kapi -talin yokluğunda ve genel krizin etkisinde arayabiliriz, fakat ulusal ekonomi yapısını düzenlendirmek ve kuvvetlendirmek lazım geldiğinden devlet c-konomik girişimlere de el atarak dağınık ve köksüz girişimlerden toplu ve köklü girişimlere geçmek zorağındı kaldı. İşte bu suretle Türkiye ekonomi alanındaki devletçilik sistemi de, isteklerimizin, duygularımızın dışın -da bulunan bir zorluktan doğmuş oldu. yoksa bu önceden kurulmuş olan bir doktrinin yarattığı şekil değildir. Zaten Türkiye devriminin en karakteristik tarafı da. onun evelden konulmuş ve düzenlenmiş bir doktrinin üzerinde yürümeyip de, bayata ve yaşama şart -bnna göre yapılmış olması ve tam anlamda reel bulunmasıdır. işte bugün ekonomi işlerimizdeki devletçilik ulusal erkinliğin ekonomik erkinlikle temelleştirİlmesi prensibinden doğmuş ve bunun verimli olması için de bir programa bağlanmıştır. Bu programın gayesi kuvvetli bir ulusal ekonomi varlığı yaratmak ve gittiği yol organik surette kurulmuş ve disiplin -lendirilmiş ekonomi yolu olmalıdır. Yeni Yapılan köprülerimi/ (Haç/ /. inci sayfada) Hopa — Burçka — Kars yolunda 113 metre açıklıkta tek gözlü demir köprünün bu ayın altısında bütün yapı işleri tamamlarımı» olacaktır. Son gezilerinde Başbakan ismet İnönü bu köprüden ilk defa geçmişlerdir. Aşağıdaki köprülerin yapılması de-v«zn etmektedir: Samsun — Ordu deniz kıyısı yolunda Balaman köprüsü, Çanakkale — Ezine ynluncU Arşları köprüsü. Muğla — Fethiye arasında Dalaman köprüsü, Kırklareli — Edirne yolunda t-nece köprüsü, Muğla — Köycüğcr yolunda Namnam köprüsü, Malatya — ETâziz arasında Memihan köprüsü. Bunlardan en Önemlisi; yapısı hayli ilerlİyen Balman köprüsüdür. Bu köprünün bugünlerde kemer betonu dökülecektir. Köprü coşkun bir au üzerinde olduğundan sellerden sarsıl mayacak bir şekilde yapı İma katdır. Türk mühendisleri her zaman olduğu gibi köprüyü karıklar üzerine yapmayarak az masrafla bir iskele kurmuş -lardır. Rl ıLGARlSTAVUA: I tır mulnl. ı türen Sofya, 4 (A.A.) — Leh - macar kiralı Vladislavın anısı için hazırlanmış olan tören Varnada başlamıştır. Bu tören, bulgar - leh • macar birliğinin bir sembolü sayılmaktadır. Bu törenin hazırlanmasında önayak olanlar lehlerdir. Söylendiğine göre Lehistan, Bulgarisini islav birliği peşinde koşmaktan vaz geçirmeye çalışmaktadır Çekoslovaklarla yugoslavlar, kurul göndermekten son dakikada vaz geçmişlerdir. DIŞ HABERLER: ymanyatla yahudi \e katolik düşman.ı• ğı bütün şiddetiyle , devam ediyor (Bav /. inci sayfada) Bakan, Kürfurstedbamda bir yahudiye biraz fena muamele yapıldığı için dünya basınının gösterdiği heyecandan eğlenerek bahsetmişir. Bakan, din meselesinden bahsederek şunları ilâve etmiştir: "—Katolik ve protestan kili selerinin nazı hükümetini tutmalarını ve genel hayatın tamamile lâik olmasmı diliyoruz.,, Bundan sonra B. Frik, kısır -laştırma meselesindeki durumdan dolayı Observer Romano gazete sini tenkit etmiş ve çelik miğferlere de hücum ederek, bu kurum için en iyi çare ya dağılmak, ya hut da Alman askerleri genel bir ligine katılmak olduğunu söyle mistir. Kolonya, 4 (A.A.) — Nazilerin bir toplantısında, hükümet bakanlarından Alman türecileri şefi B. Frank siyasal katolikliğe şiddetle hücum ederek demiştir ki: "— Papasların egemenliği altında bir Almanyaya artık ta -hammül edemeyiz. Erke elimizdedir ve hiç kimse onu bizden a-lamıyacaktır. Düşmanlarımıza yılanlara yapılan muameleyi ya -pacağız, onları ezeceğiz.,, Yakalanan kadmlar Berlin, 4 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor- Sekiz yahudi İle arı cinsinden sekiz aTmari kadrhı "einsl kirletmek., suçundan Ötürü yakalanmış ve bir ha-pisevine yollanmışlardır. Yalnız başına sosyalizm Berlin, 4 (AA) — Ulusal aosya -ist partisi ekonomi ve siyasa komisyonu başkanı B. Toher. sosyalist prensipleri hak km da yaptığı bir söylevde yalnız başına sosyalistliğin hakikiğ tüzeyi kuramıyacağını söylemiştir. Bir atman üstem isi hakkında Kolonya. 4 (A.A.) — Polis, işçile rint karşı ulusal sosyalistlik duygu -¦arına uymayan bir tarzda muamelede bulunan bir tay, Ustencisinî tu taam ış- tır. Danziğflen Keçen Polonya malları Danziğ. 4 (A.A.) — Danziğdeki Polonya genel komiseri B. Pope, Danzi-ğe giren bazı mallardan alınan vergilerin kaldırılması hakkında istenilen izahat etrafında Özgür şehir senasından bir cevap almıştır. Sena, Varşova hükümetinin Danziğ yolu ile Polonyaya gidecek olan mallar vergilerinin Polonya gümrüklerine verilmesi hakkındaki 18.7 tarihli buyrultuyu kaldırmak istemeyişine eseflenmekte ve bu tedbiri Danziğ ekonomisi üzerindeki etkilerini önemle kaydetmektedir. Nota bundan başka, Polonyanın aldığı durumun Özgürlüğü Polonya hükümeti tarafından Versay andlaşmasiyle tanınmış olan Danziğ şehrinin hayatım tehlikeye koyduğunu söylemektedir. Son olarak sena tarafından alınan tedbirin yalnızca özgür şehrin hayat şart-lariylc ilgili olduğu ve ekonomik alanın dışına çıkmadığı yazılmaktadır. LFHtSTAPTDAı Danziğ için alınan tedbirler Varşova, 4 (A.A.) — Danziğ senası başkanı B. Greiser, Polonya komiserine verdiği bir notada senanın Po -lonya ile konuşmalara başlamaya hazır bulunduğunu bildirmekte ve Dan -zig tarafından alınan tedbirlerin Po -lonya finans bakanlığınca çıkarılan ion buyrultu ürerine özgür şehir için do -gah sıkıntılı durumun rorağlı bir sonu- SOVYETLER lUlUİCt*NDEı SoVyet Ilı ¦ ¦;Hll ı,Lt dlği / .¦ | Moskova, 4 (A.A.) — Kuzay deniz yolu genel direktörlüğü U R S.S. 25 u-Çağı tayfalarından bir rapor almıştır. Bu raporda uçağın benzin kaçırdığından önceki taamlardan fazla ben/in yoğaltılmış bulunduğu bildirilmektedir. Tayfalar, bu hadisenin sebeblerini bulamamış vc bunu ortadan kaldırmamış, yola devamdan vaz geçerek Leningrad bölge sindeki uçak alanlarından birine inmek için izin istemiştir. İzin verildiğinden uçak Leningradda yere inmiştir. Uçak karaya indikten sonra uçuş sı-rasında benzin dağıtılması sisteminin iyi işlememesini incelemek için bir komisyon kurulmuştur. BİRLEŞİK DF.VLFTLER'DF.: Amerikudu finansal durluk Nevyork. 4 (A.A.) — Halk Amerika ekonomik durumunun düzelmesi borsa piyasalarının yükselmesi, pt-rakeade satışla! ın artması ve çelik yapımının mevsime gorc önemli şekilde kendini gösteren eyileşmısi ile ilgili olmağa başlamıştır. Bayındırlık işlerinin hükümet eline alınması yahut kontrol edilmesi hakkındaki projeyi reddeden kongre karart, bu işlerin artmasına ve ekonomik düzelmeye ayak uydıır-nalarına sebeb olmuştur. !c çevenler tarafından B. Ruzvelt'in radikal danışmaların tam bir yenilmesi olarak yoranan kongren.n bu hareketi, hükümetin ekonomik siyasasına olan güveni artmış ve finansal durluk getirmiştir. Bir karikatürden dolayı japon elcisi Amerikayı protesto etti. Vaşington, 4 (AA.) — Japon büyük elçiliği yönetgeri B. S-ijori Noshîrava dış işleri bakanlığına giderek, "Vanifiy Tair.. gazetepinde çıkan ve japon imparatorunun Nobel barış ödenini bir çek-çek arabasına çektiğini gösteren bir karikatürü protesto etmiştir. Japon büyük elçisi B. Saito, japon ulusunun heyecanına sebeb olan bu Çİr-kin karikatürü protesto etmek için pazartesi günü B Hul'u göreceğini söylemiştir Oene bir zenıiyi Hacettiler Yreka. - Kalifornia . 4, (A.A.) — Zorla hapisevine giren yirmi beş kişi, Conson adlı bir zenciyi yaknlıyarak bir ağaca asmışlardır. Conson bir beyaz öldürmekle suçlu bulunuyordu. n.ifilSIK HABERLER: Avnstnryanın erkinliği Viyana, 4 (A.A.) — Federasyon başkam B. Miklas, yeni yolun açılma törenini yaparken verdiği söylevde Avustur-yanın gerek siy isal ve gerek kültürel e-gcmenlİ£ini korumaya dölenmîş olduğunu söylemiştir B. Starhemberg de bu yolda bir söylev vermiştir. Bu söylevlerin verildiği sırada B Pon Papen'în hazır bulunması bunlara daha büyük hir önem vermektedir. Mareşal Peten l.ondrada Londra. 4 (A.A.) — Mareşal Peten birinci teşrin ayında Londraya gelecektir. Mareşal. Lord Derby'nin konuğu olacak ve Fransa - İngiltere birleşik sosyetelerinin 23 birinci teşrinde verilecek olan yıllık şöleninde hasır bulunacaktır. B. Lava! Paris'te Cenevre, 4 (A.A.) — B. Laval otomobille Parise gitmiştir. Kir otomobil kazası Palermo. 4 (A.A.) — Graçi'den Kes-telbono'ya asker taşıyan süel bir otobüs bîr uçuruma yuvarlanmıştır. Yedi Asker ölmüş, bir küçük subayla iki asker yaralanmışlardır. Habeş meselesi {Başı I. inci say/ada) sı için yapılacak konuşmalara imkân olduğu kadar çabuk uaşla -mak kararında olduklarını söylemişlerdir. Konsey toplantısının mnurlnrı Cenevre, 4 (A.A.) — Uç devlet a-rasındaki yapılacak görüşülrıe bir kaç güne kadar Pariste başlanılacağı sanılmaktadır Konseyin üç çeyrek saat devam etmiş olan dün akşamki celsesi, B Jeze'nin Habeşistan adına yaptığı di-yev ile başlamıştır. Delege, Hahcşista-nın uluslar sosyetesi konseyinin önergelerini kayıt ve şartsız kabul etmek suretiyle acun barışından yana büyük bir Öıverilik yapmakta olduğu söylemiş ve anlaşmazlığın kotarılmasına çalıştıklarından dolayı devletlere teşekkür etmiştir. Konseyin dünkü toplantısında iki hadise belirmiştir. • 1 — fulyanın üç taraflr gÖrüşüyü karul etmesi. İyi bir kaynaktan Öğrenildiğine göre Habeşistan bu görüşüle-re girmiyecek ise de Habeş t s tana herhangi bîr kotarma suretinin zorla kabul ettirilmesi asla İleri sürülmüş değildir. 2 — Fransız - ingiliz ilgileri de iyileşmiş ve bu dostluk İngiliz - almaı deniz uzlaşmasının yapılmasından Ön cekî ramandaki halini almıştır. Itîrinei karar sureti Cenevre, 4 (A.A.) — Uluslar sosye tesl konseyinin birinci karar suretindi adı geçen 1928 tarihli italyan • habe\ andlısmasmın beşinci maddesi, bele iki hükümetin aralarında çıkabilecek bütün meseleleriçin yargıca gitmeyi yükeranJ| olduklarını bildirmektedir. Maddede ay» nl zamanda diplomasi usulü ile kotan-lamıyacak olan bu gibi meselelerin kotarılman için kesin olarak kuvvete baf vımılmıvaeığı kaydı da vardır. ¦ llahan hürüm kıtaları başkanı* nın mektubu Roma. 4 (A-A.) Dünya harbindekl İtalyan ordusunun hücum kıtaları federasyonu başkanı, önce kapatılan bu federasyonun tekrar kurulması dolayı, sile faşist partsi genel sekreterine bir mektup göndermiş ve durmadan art s makta olan gönülülerin Santa Gabriele, Ptave, Vittorio Veneto utkularına hakim olan ayni fikirle bu kerre siyah gömlekliler üniforması altında vatana Afrikada hizmet etmek hususundaki sarsılmaz dölenini bildlrmşitir. B. Edenin söylevi Londra. 4 (A.A.) — Bay Eden radyo ile yayılan bir söylevde demiştir ki: "Uç devlet arasındaki görüşmelerin durumu her ne olursa olsun, ulualar sosyetesi konseyi 4 eylülde toplanacaktır. Bu görüşmeler sonuçlanmazsa 1-onsey. Cenevre andlaşmasının bükümlerine göre hareket edebilecektir.,. /.'.,/.. .in.k/u fransıs misyonerlerinin evleri yakılmış Paris, 4 (A.A.) — Pöti Parizien gazetesi. Harrar'daki fransız katolik misyonerlerine aid evin silahlı habeş grup lan tarafından yağma edildiği ve yakıldığı hakkında Bosna'dan gelen bir haberi yaymaktadır. Bundan başka Sıdamo ve Ullamo'-da fransıı katolik misyonerlerinin olan binalarında son günlerde habeşle-rin hücumuna uğradıkları söylenmektedir. Calla'nın baş papası Jarusa tehdide uğramıştır. ÎM»\M \I)Aı Mitili itti- komünistle rtn gösterileri Madrid. 4 (A.A.) — Birkaç komü nistten katınç bir grup, şehrin merke zindeki caddelerden birinde gösteri yap mak istemiş ise de önceden tedbir alan polis tarafından dağıtılmıştır. Otuz dört kişi yakalanmış ve hiç bir hadîse çıkmamıştır. Yakalananlardan üçtü, tabanca ve birçok fişek taşımakta olan tehlikeli azıyanlardan idi. ULUS 6, Aftl'STOS 1935 S MI Girit te işçiler Uırıtfından yapıttın gre ve kargaşalık yunun hükümeti taraftı hemen alınan tedbirler sayesinde bostu 'mtfttr. ON ALThNGI Yit. No: 5038 Adımız, uııılımızdır Ilır yı-nlı- 5 kuruş it^fimpadan mektublar: 2 Dar-geçit Kilometre başına 1,50 frank! Brüksel taksilerinin kapı camla -rında bu ilanı okuduğunuz zaman, Belçika frangının 4 kuruştan biraz fazla değeri olduğunu düşünü -yorsunuz. 1,50 frank yedi kuruş! En büyük otel lokantalarında 6 franga yemek yiyebilirsiniz. Artık Belçika'daki hayat ucuzluğunu bu rakamlarla kıyas ediniz. Onun için şimdi bütün Avrupa batısı Brüksel'e akıyor. Brüksel'de 50 kuruşa yediğinizi Berlin ve Paris-t« 300 kuruşa ancak bulabilirsiniz. Belçikalılar franklarını yüzde 22 düşürdüler. Fakat hayat ancak yüzde 5 artmıştır. Hiç kimse vurgunculuk ve şaşkınlığa tutulma -mıştır. Frank düşüp sergi açılıncaya kadar Belçika derin bir ekonomi ve tecim darlığı içinde idi. Milyonlor harcanan sergi, binlerce Belçika işçi ve tecimerlerine büyük bir kazanç bıraktıktan sonra, temmuzun son haftasına ka dar bütün masrafını da çıkardı. Bizim Akdeniz'de Yunanistan ucuzluğu ne ise, buralarda Belci -ka ucuzluğu odur. Vaziyet odur ki şimdi bütün memleketlerde tu -rizm İlânlarının başında şu iki kelimeyi okuyorsunuz: «Ucuz ha -yat!» Düşük para ve çok satış! Kim der ki sabahtan gece ya -rısına kadar, bir Londra kalaba -lığı ve geliş gidiş akını gösteren Brüksel, sekiz milyonluk bir memleketin merkezidir ve nüfusu Is -tanbul kadardır. İstanbul'da taksi sayısının binlerden yüzlere düştüğünü gazete -lerde okuyoruz. Otomobil masrafının, zengin Avrupa memleketlerinde, tramvc / masrafına inmiş olduğu bir zaı ianda, Şişli'den Bü-yükdere'ye 4, 4 buçuk liraya git -mek hangi kesenin işine gelebilir. 4 buçuk lira, 100 Belçika frangı! Fakat hazır esvap vitrinlerinde 150 franga kostümler satılmakta • dır. Belçika'dan iki üç saat geride, herhangi bir alman şehrinde ise Hatların birdenbire birkaç misli arttığını görüyorsunuz. Gerçi al -manlar Reisemark yolu ile,bu pa -halılığı yabancılara daha az du -yurmak yolunu bulmuşlardır. Bil-mîyenlere Reİsemark'ın ne oldu -ğunu kısaca anlatayım: bir alman markı bizim para ile 50 kuruştur. Halbuki eğer istanbul veya An -kara'da paranızı Merkez Bankasına yatırır, ve bir kre -di mektubu alırsanız, markı burada yüzde 33 eksiğine almış olursunuz. Yani mark size 33,50 kuruşa gelir. Almanya' -da hergün adam başına 50 mark alabilirsiniz. Size bu markı esva almak veya spekülasyon yapmak için değil, yalnız otel ve lokanta -larda harcamak için verirler. Almanlar, memleketlerinde bir hafta oturmak şartiyle, tren paralarını da yabancılar için yarı fiattan fazla indirmişlerdir. Aşağı yuka -n, bir yabancı, aynı devletin pa -rası ite bir alman yurddaşının yarı fiatı ile yaşıyabiliyor, demektir. Memleketlerine gelecek yabancılara bu kadar kolaylık gösteren devletler, memleketlerinden gidecek yurddaşlar için pek sıkı ve serttirler. Bir alman ancak 5 türk lirası ile sınırlardan dışarı çıkabilir. Onun için Almanya dışında pekaz alman görürsünüz. Bütün bunlardan anlıyacağı -mız şudur ki her memleketin ekonomik düzeni kendi şart ve ihti -yaçlarına göre şekil almaktadır. Her yerde geçer kural ve kanun -lar devri ölmüştür. Belçika'da doğru olan Almanya'da yanlış, Fransa'nın işine gelen ingiltere için sakattır. Ekonomi buhranı dediğimiz Prerevolution = devrim, ağrılarına ve sızılarına artık alış mış olduğumuz bir hastalık gibi devam edip gidiyor. İstanbul ite Atina, Berlinle Brüksel, hiç bir zaman, tarihin en eski, en karanlık devirlerinde, eşyanın hayvan sırtında taşındığı, en ileri taşıt tekniği yelken ve hamut olduğu zamanlarda bile, biribirine bu kadar uzak, biri-birinden bu kadar aykırı değildi, insanların saatte 150 kilometre koşan şimendiferi ağır, telgrafı uzun, denizde 25 mili sıkıcı bul • dukları telsiz ve kanud asrı'nd.v hepsi aynı medeniyetten olan. hepsi bir türlü düşünüp bir türlü işleyen ve yaşıyan küçücük Avrupa kıtasının biribirlerinin nefeslerini duyan memleketleri arasın -daki bu akıl almaz ayrılıklar bir büyük devrimi göstermez de neyi gösterir ? Yanlış görenler bu dar geçit -ten geriye dönerek çıkmağa çalışanlardır. Emperyalizm ve liberalizm artayanları 'dır. insanlar, zorluk ve tehlikeler den, ne durarak, ne de geri dönerek, fakat, ancak ilerliyerek, yeni hakikatleri benimsiyerek, yeni ihtiyaç ve şartlara uyarak kurtula -gelmişlerdir. Harpta ve barışta ikisi tek memleket pibi yaşıyan, birleşen Fransa ve Belçika bile ekonomi meselelerinde asığ kav -gası yapmaktadırlar. Her memle ket kazançlı bir tecim dengesi kurmaktan başka bir şey düşünmiyor. Hic k imse başkası tarafından sömürülmek istemiyor. Herkes İsi ¦ nin ve alın terinin d*»«erİnî îstî -vor. F R ATA.Y BAŞBAKANIMIZ ORDUDAN GEÇTİ Giresun, 5 (A.A) — Bu gece binlerce halk önünde bando onun cu yıl marşını söyliyerek Başba -kan İsmet lnönüne candan sevgi ve saygılarını sunmak üzere rauat ettikleri İlbay konağının önüne giderek büyük gösteride bulunmuşlardır. Halkın yanına gelen bü -yük Başbakan bu taşkın gösteri -den hoşnud olduklarını ve herkese ayrı ayrı sevgilerini bildirmişler ve coşkun bir surette alkışlanmışlardır. Halk, onuncu yıl marşını söyliyerek dağılmıştır. Giresun, 4 (A.A.) — Başba -kan ismet inönü ve yanlarındaki zevat bu sabah onda Tirebolu'ya hareket etmişlerdir. Başbakan bu gezisinde Harşit köprüsünü, yolları ve Tepe köyündeki çimento alanı ile o çevrede ki diğer türlü mağdenleri gözden geçirecekler ve akşama Giresun'a döneceklerdir. ••• Ordu, 5 (A.A.) — Başbakan ismet inönü 4 ağustosta Tirebo -lu ve civarını tetkik etmiş bugün Giresun'dan hareketle öğleden sonra Ordu'ya uğramıştır. Cumuriyette suç cezasız katmaz ! İç Bakanlığının önemli bir genelgesi Iç Bakanlığı ilbaylıklara gönderdiği bir genelgede polis ve yönetim şefleri ile şahsi dostlukları olanların polis tüzü -güne karşı işledikleri suçlarda hoş görürlükle karşılandığının işitilmekte olduğu kaydedilmekte ve denilmektedir ki: « Polis şefleri ve işyarları iyi bilirler ki her kime karşı otursa olsun kanun yeritilirken yapılacak hoşgörürlük devle -tin otoritesi, cumuriyetin düzeni ve son olarak da soravlı şe -fin kesin emirlerine karşı işlenmiş bir suçtur. Cumuriyette suç cezasız kalmaz . . » Uçak denizi de egemenliği altına aldı. Biz onun en iyilerine sahib olacağız ;MÎİITE KONESY KARAR İNİN YANKILARI Karar, B, Musolini için bir başarı mıdır? Paris, 5 (A.A) — Pari Suvar gazetesinin sandığına göre, ital -yan - habeş yargıçlık komisyonu -na atanacak beşinci üye, Yunanis-tanın Paris elçisi ve Cenevre delegesi B. Politis olacaktır. Pari Suvar'ın Roma aytarının haber verdiğine göre, İtalya, bu ay sonunda, Avusturya sınırı üzerinde bulunan Trentin bölgesinde büyük süel manevralar yaptıra • çaktır. Kıral, Musolini ve genel kur • B. Şükrü Kaya geldi İç Bakanı B. Şükrü Kaya dün sabahki istanbul ekspresile şehri mize dönmüştür. Bakan istasyonda Bakanlar ve bakanlıklar ileri gelenleri tarafından karşılanmıştır. Süel yukanlama listesi Sü Bakanlığı 30 ağustos zafer ve tayyare bayramında ilân edilecek olan süel yukanlama listesini hazırlamağa başlamıştır. Yeni kontenjan listesi Ekonomi Bakanlığı 20 ağus -tosta ilân edilecek olan birinci te^ rin - mart aylarına ait kontenjan listesinin hazırlığını hayli ilerlet -mistir. İlbay geldi Bir aydanberi tstanbulda iznini geçirmekte olan ilbayımız B. Nevzat Tandoğan dün sabah Ani. raya gelmiş ve Ödevine başlamış tır. may şefi mareşal Badoglisın baş -kanlığı altında yapılacak olan bu manevralara 500 bin kişi girecektir. Ordunun teknik servisleri tara fından incelenecek yenilikler ara sında kara ve hava motörlerini derhal durdurabilecek esrarengiz bir ışık vardır. Bazı şartlar içinde kullanılırsa bu ışığın yöney hatlarını yok edebilecek bir kudrette olduğu söylenmektedir. Bu ışık, Habeşistan ile harb başlarsa kul -lanılabilecektir. İngiliz gazeteleri ne diyorlar? Londra, 5 (A.A) — Deyli Telgraf gazetesi, Cenevrede elde e -dilen gerçek kazancın bir aylık mühlet olduğunu yazıyor. Deyli Herald gazetesi, Cenevrede ortaya atılan hayatiğ prensip meselesinin uluslar sosyetesinin italya — Habeşistan anlaşmazlı -ğını incelemek hakkı olduğunu ve sosyetenin bunu kesin bir surette sağlamış bulunduğunu bildiriyor. Niyuz Kronikl gazetesi, bir ay için de olsa kollektif prensip otoritesinin sağlanmış olduğunu yazıyor. Mancester Gardiyen gazetesi, Cenevrede elde edilen sonucun B. Musolini irin yarı bir utku olduğunu sövled'kten sonra diyor ki: " Fransa ile Ingilterenin Ödevi çok muhtemeldir ki, italyan is teklerini en az mikdara indirmek ve Habeşistanın yapacağı tavizle ıi de en çok mikdara çıkarmak olacaktır.,. Grevcilerin çıkardığı bir patırdı çabucak bastınld. Atına, 5 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: Basının aldığı haberlere göre, Girit adasındaki Kandiye'de ku -ru üzüm işçisi içinde çıkan karı -şıklıklar bir azıma halini almıştır, Grevciler hükümet dayresini işgal ve büroları bozmuşlardır. Grevcilerle silâhlı kuvvetler arasındaki bir çarpışmada yirmi beş kişi yaralanmıştır. Bunlardan beşi jandarmadır. Girit komutanı takviye kıtalariyle Hanya'dan ha reket ettiği gibi iki torpido muh -ribi de Kandİye'ye doğru açılmıştır. İlbay iç bakanına çektiği tel -grafta grevcilerin siyasal etkeler-le hareket etmiş olduklarını bildirmiş ve bu sükûnun bugün yerine getirileceği kanaatini göstermiş -tir. Bir bombardıman uçak filosu da Hanya'dan hareket etmiştir. Röyter ajansı da bu haberi berkittikten sonra grevcilerin adada bir tersaneyi ele geçirdiklerini bildiriyor. Hadise önemsizdir Atina, 5 (A.A.) — Hanya'dan bildirildiğine göre, azıma hare keti, Kandiye çevresindeki bazı köylere de geçmiştir. Buralarda grevciler yersel hükümetleri ortadan kaldırmışlardır. Grevcilere karşı, Kandiye'de bulunan süel kuvvetlerin yeter gelmediği görüldüğü için Hanya -dan asker sevkedilmiş ve Pireden de iki torpido acele yola çıkarıl -mıştır. Kuvvetlerin bu akşam ha -dise yerine varacakları sanılmaktadır. Bu isyan hareketinin siya -sal bir erge ile yapıldığı şüphesiz olmakla beraber grevcilerin veni-zelist bir cereyan güddükleri he -nüz belli olmamıştır. Hükümet çevenleri, azıma hareketinin yersel kalacağı ve kuv -vetler gelir gelmez derhal yatıştırılacak kanaatindedir. Azıma hareketi telgrafla B. Çaldaris'e bildirilmiştir. * * * Paris, 5 (A.A.) —Röyter ajansı bildiriyor: Buraya gelen bir telgrafa göre Atina uçak karargâ hında 25 asker hükümete karşın tahriklerde bulunmak istemiş ve karışıklığı bastırmak için oraya gelen jandarmalar silâh ateşi ile karşılanmışlardır. Sükûn yerine gelmiş ve yakalanan 15 asker di -vanıharba verilmiştir. (Sonu 5. inci sayfada) ınKetimırae adı geçenrartJen Niyati (CB ). Abdûş (Ç. K ) thsan (G. F- S\YIFA 2 ULUS I Organik yapılı ulusal ekonomiye doğru Bugün bütün uluul ekonomilerin birbirlerine benriyen tarafları, her birisinin "ekonomik bütünlüğe,, doğru gitmeğe yeltenmiş olmalarıdır. Ekonomi bütünlüğüne doğru gidiş, dünya harbinin doğurduğu bir hâdisedir. Faşistler, nasyonal sosyalistler, bol-şevikler bir taraftan, ve bu sistemlerin arasında bulunan devletler diğer taraftan ulusal ekonomi bütünlüğünü bir prensip olarak kabul ediyorlar. Bu prensibin gerçeklenmesi için gidilecek yol ise, organik yapılı bir ulusal ekonomi yoludur, işte bu bakımdan bugün büıbn devletlerin güt tüğü plânlı bir ekonomi politikasmın gayesi ve organik şekilde kurulmuş bir ekonomi politikasıdır. Bu ana kurala göre artık ulusal e-konomi demek bir devletin sınırları içerisinde yaşayan insanların ekonomileri arasındaki ilgilerin turnemi olmayıp, bunun daha çok üstünde bir anlamı ve bir önemi vardır. Bu, başlı başına organik şekilde kurulmuş bir bütündür. Ekonomi bütünlük öyle kurulmuş olmalıdır ki, ulusun en iyi derecede yasama imkânını sağlayabilsin: fakat buradaki en iyi derecede yaşamadan ergimiz. liberal ekonomistlerin anladıkları gibi her insanın ucuzca mal edinmesi değildir. Eğer istenilen şey bu olsaydı, organik şekilde bir ulusal ekonominin kurulmasına da lüzum kalmazdı. Çünkü her memleket kendi ihtiyaçlarını daha elverişli üretime sahib memleketlerden gidermeğe kal -kar ve bu suretle de endüstri memleketlerle tarım memleketleri arasında devamlı şekilde bir alış ve veriş meydana gelirdi. Bu şekildeki ekonomik durumda ise yoğaltmanlar kendi İhtı -yaçlarını daha ucuzca giderebilirlerdi. Fakat ulusal ekonominin gayesi, şa -buların, yoğaltmanlartn ucuzca mal edinmeleri değil, daha çok ulusal ekonomi yapısının gerek içten ve gerekse dıştan yıkılmayacak, sarsılmayacak şekilde kuvvetli olmasıdır. Ulusal e-konominin kuvvetli bulunması ise, onun bir taraflı olmaması ve Monokul- Sene Tarım Şimali İrlanda İ92I 7,8 % olmaksızın Büyük Britanya Belçika 1920 19,3 % Avustralya 1921 22,7 % Birleşik Amerika 1920 26,3 % Fransa 1921 41,6 % isviçre 1920 26.0 % Almanya 1925 30,5 % Çekoslovakya 1921 40.3 7c İtalya 1921 55,7 % Macaristan 1920 58.3 % Polonya 1921 76.2 % Bulgaristan 1926 80,5 % Türkiye 1927 81,6 % Bu rakamlar kazanç alanında uğraşanların yüzde olarak nisbetlerini gösteriyor ki, bir tarafta endüstri ve tecim devleti olarak Büyük Britanya,' Belçika, İsviçre, Birleşik Amerika en kuvvetli olarak göze çarpmakta iken, diğer tarafta tarım devleti ola • rak di Bulgaristan, Polonya, Macaristan. İtalya, Türkiye gibi devlet • ler görülmekteedir. Bu rakamlar harb sonunu takib eden yıllardan alınmıştır. ( ı Bundan sonraki durum başka bir renk aldı. Arsıulusal iş bölümü yerine kendi ulusal ekonomisinin içerisinde bir iş bölümü kabul olundu ve bu bakımdan ııvumlu bir ekonomi yapısı kurulmağa çatışıldı.. Bunun sebebini, dünya harbinin ekonomi yapısı organik şekilde kurulmamış ve bir taraflı gelişmiş olan memleketleri güçlüğe sokmuş olmasında aramak lâzımdır. Ekonomi yapısı organik şekilde kurulmamış devletler diğer memleketlerle çok bağlı demektir. Harp anlarında bu bağlılıktan doğan sonuçlar ise çok tehlikeli ve kor* kunç sekil alabilir. Bu bakımdan her devlet Monokul-tur'e gitmekten ise, uyumlu ve orkanik kurulmuş bir ekonomiye doğru gitmeği faydalı gördü. Bir taraftan en- ( ) K. Thalheİm Dıe natürlîchon vnJ gessellschalılichen grundlagen der V/irrsıhj/t. Lripzİg - 1934 Dr. ŞEREF NURİ tur şekilde bulunmamasıdır. Bundan anladığımız şey, ulusal ekonomi yapısını meydana getiren endüstri, tecim, tarım ve taşıt gibi tam cüzüle-rin çok iyi ve organik şekilde birleş • mis olmasıdır. Bunların içerisinden birisi, diğerinin zararına olarak kuv -vetlcnir ve gelişirse, ulusal ekonomide aradığmuz uyum kaybolur gi -der. Libeıalistlerin ileri sürdükleri bu sistemde belki o memleket için bazı faydalar vardır. Eğer Monokultur şekildeki üretim sisteminde elde edilen şeyler pazar için iyi olur ve yüksek fiyatlar elde edilirse.... Fakat unutulmasın ki, bu, devamlı bir faydalanma değildir Bu şekilde kurulmuş bir e-konomi yapısı dar temcilere dayanan çok yüksek yapılara benzer; ufak bir sarsıntı onları bir daha kolay kolay düzelemiyecek şekilde baş aşağı gö -t ürür. Biz bu anlamda pratik bir Örnek olarak Şili'yi gözümüzün Önünde tutabiliriz. Büyük harbden Önce Şilinin eko -nomi işlerinin ve üretiminin büyük bjr parçası küherçele Üretim» idi. Şilinin bu ekonomi durumu o zaman ıç*.n hiç de korkulu görünmüyordu. Çünkü Şili bu üretim alanında dünya monopolü halinde idi. Fakat havadan küher-çelcnin çıkarılması ve büyük harbin etkisile bir çok memleketlerde azot endüstrisinin meydana gelmesi Şilinin ekonomik durumunu değiştirdi ve Şili bundan sonra da belini kolay kolay doğrultamadı. Her ne kadar Şilinin bu ekonomik durumunda görüldüğü gibi Avrupa memleketlerinde tam bir Monokultur göze çarpmazsa da tarımın zararına o-larak bir endüstrileşme, vardı. İlk endüstri hareketlerinin başlangıcı olan Merkantilizm devrinden sonra büyük endüstriye doğru bir akışın ilerlediğini görmekteyiz. 18 inci asrın sonlarına doğru bu akış tim aniamd.ı bir iş bölümüne lüzum gösteren f.ıbrİ-ka işTetmesi halinde kenrtisini'gösterdi. Büyük darbden sonra ise durum şu şekilde idi. Endüstri Tecim Diğer meslekler 51,3 % 22a %" 18.7 % DIŞ HABERLER bayrak yırtma meselesi 46,5 % MS% 33.4% 32,1 % 444 % 41.4 % 36.8 % 24.7 % 18.5 % 9,4 % 7.9 % 5,6 % 18.4 ' 24 J % 18.8 % 14.2 % 16,6 % 16.5 % 10,1 % 10.3 % 9.5 % 5,7 % 3.7 % 4.8 % 15.8 % t9J% 31.5 % 12.1 % 13.1 % 11.6 % 12.8 % 8.3 % 13.7 % 8.7 % 7.9 % 7.9 % düstrileşmiş memleketler yüzlerini tarıma çevirirlerken, diğer taraftan da tarım memleketleri endüstrileşmeğe kuvvet veriyorlar. Harp sonunda bütün devletlerin bu gidişi karşısında Türkiye Cumuriyeti de memlekette organik yapılı ulusal e* konomiye doğru gittiği İçin endüstrileşmeğe başlamış ve bunu plana bağlamıştır. Bu ekonomik gidiş tarımın zararına olmıyacaktır ve olmamalıdır I!. havai Parûte Paris, 5 (A.A.) — Gece Cenevreden dönen B. Laval, Önümüzdeki hakanlar kurulu toplantısının gündeliğini hazırlamak için finans, iç, bayındırlık ve iş bakanları ile görüşmüştür. Fransada bir saylav sevimini sosyalistler kazandı Klcrmont . Ferrand, 5 (A.A.) — ölen eski kültür bakanı radikal - sosyalist B Marcombes'in yerine, sosyalist B. Villedien 67765 oy ile saylav seçilmiştir. B. Villedien'in önürdeşi, VİIIedien*-den yana adaylığını geri alan ve 6.639 oy kazanan bir radikal sosyalist İdi. Seçim savaşında aşın solcularla halkçı yöneyi radikal adaydan yana bîr blok yapmışJardı. yabi (îöbcls ülkemizde ancı bir devletin bayrağı hic bir zaman yırtılmamifttır diyor Berlin, 5 (A.A) — B. Göbek dün Essende şu diyevde bulun -muştur: " — Gelecekte almanlarla ya hudilerin evlenmesine artık izin verilmiyecektir. Çünkü biz soyu-muzdaki düşüklüğün gelecek ne -sillerrte de devam etmesini kabul etmiyeceğiz. Kuvvetimizi tanıyoruz. Düşmanlarımızı da tanıyoruz. Bizden bahsederken, hep aldan -mış olan yabancı gazeteler, nas yonal - sosyalist buhranından bahsetmişlerdir Hayır, ortaya atılan şey, bîr temizleme işi, bir arıtma kürüdür. Bizi kışkırtan yahudi ¦ lerdir. Biz, onlara karşı büyük bir sabır gösterdik. Bu sabrımızı bizden yana olan bir çokları anlamamışlardır. Yahudilerin bize karşı atacakları duruma göre, biz de onlara aynı muameleyi yapa • cağız. Yahudi halkı ülkemizde konuk sıfatiyle kendilerine yeri -tilmekte olan kanunlara bas eğ • mendirler.,, B. Gobels, habeş işinden bahsederek, bir kaç yıl önce barbı kanun dışında ilan edici bir and-(atmayı imza eden devletlerle eğlenmiş ve yabancı ülke gazetele -rine kendi İsleri île uğraşmaları nı tavsiye ettikten sonra şunları ( söylemiştir: «— Evlere karşı mitralyÖz kullanan Almanya değildir. Ülkemizde yabancı bir devletin fvvrnğı asla zorla yırtılmamıstır. Bu ayral hareket, başka medenî uhtslara mahsustur. Yahudi mağaraların -da birkaç camın kırıldığım gör -mek için Londra'dan Berlin'e gelmek faydasızdır. Çünkü, Londra -nın yakınında Belfast'ta, herkesin gözü önünde evlerin yıkıldığını görmek kabildir. Fransızlara gelince, onlar kendi memleketlerinin iç işleri üzerine dikkatlerini dikebilirler.,, Mareşal Makeıızen Çelikmiğfer-lileı örterinden vekildi Berlin, 5 (A.A.) — Havas: Çelik miğfer birliği üyelerinden olan Mareşal Von Makeıızen, bu birlik ten çekilmiştir. Bu kararını izah eden Ma/eşal, Hitler tarafından kurulan ulusal birliğin asığları adına özel örgülün vücuduna se beb kalmadığını ve bunların, faydalı olmaktan ziyad? zararlı bir durum almış olduklarını söylemiştir. Almanyaya yabancı otomobil Hİrıniyecek Berlin, 5 (A.A.) — Otomobil endüstrisi birliği, ekonomi bakanından yabancı otomobilleri giritinin tamamen yasak edilmesini ve döviz i/ininin ancak Almanyada yapılamıyacak olan yedek parçalara hasrcdilmesinİ istemiştir. Birlik ayni zamanda, alman otomobillerinin çıkatım kolaylaştırmak için tedbirler alınmasını da istemektedir. Berlin nlirnpiyaıllariHa hazırlık Berlin. 5 (A.A.) — Olimpİyadlar komitesine ölüneeye kadar başkanlık e-decek olan Baron de Coubertin. radyo ile yayılan bir söylevinde 1936 Berlin n-limpiyadlarını kutlamış ve demiştir kî: "— Uluslardan biribirlerini sevmeleri ni istemek, yalnız bir nevi çocukluktur. Fakat yekdiğerine saygı göstermelerini istemek .bîr hayal değildir. Fakat saygr göstermek için tanışmak gerektir.,. Ölen dost denizcilerin ölü töreni Moskova, 5 (A.A.) — Ba- I tan denizaltı gemisinde ölenlerin ölü töreni Kronştat'da yapılmıştır. Sü yar komiseri, Tukaçenski, kızıl ordu deniz kuvvetleri şefi Ordof, Baltık filosu komutanı Galler, Leningrad Sovyet kurumlan başkanları, asker ve izci törende hazır bulunmuştur. Konulan çelenkler arasında komünist partisi merkez komitesince halk komiserleri kurulunun ve sü komiserliğinin çelenkleri göze çarpmakta idi. Rıısyada turistler için yeni kayıdlar Moskova, 5 (A.A) — Havas ajansı bildiriyor: Halk komiserleri kurulu, turistlerle devletin olan kurumların bundan böyle her türlü alım satım işleri için doğrudan doğruya yabancı ku • rumlarla ilgilerde bulunmalarına ka -rai vermiştir. Şimdiye kadar bu el -yem yabancı memleketlerdeki sovyet e-konomı salgıtları ve tecim komiserliği araciyle yapılıyordu. Sanıldığına göre verilen bu karar, hükümetin yavaş yavaş yabancı memleketlerde bulunan ekonomi kurumlarını kaldırmak niyetin de olduğunu göstermektedir. Hattâ bazı memleketlerdeki salkıtların kaldırılmasına daha şimdiden başlanmıştır. Turistlerle kuıumların girişecekleri yükenlerden dolayı hiç bir zaman ne adı geçen kurulların ve ne de dış tecim komiserliğinin finansal soravı ileri sürülemeyecektir. Şurası da kaydedilmek gerektir ki, kurumlarla turistler iç örgütleri bakımından çok önemli deği -Şİklİge uğramakta ve hattâ antrlmakta ve'ya kaldırılmaktadır. Yeni bir rekor Moskova. 5 (A.A.) — Sovyet plânö-risti Yudin 124 kilometre mesafe ürerinde yeni bir acun rekoru yapmıştır. I BULGARİSTAN'DA: Japon imparatorunun karikatürü siyasal bir badise oluyor Vaşington, 5 (A.A) — Bir a-merikan gazetesi geçenlerde ja -pon imparatorunun gülünç bir karikatürünü yapmıştı. Japon res -miğ çevenleri bu resimden gücen-mişlerdir. Tokyo hükümeti, bu meseleye o derece Önem vermektedir ki, Amerikadaki japon bü -yük elçisi amerikan hükümet o -runlariyle meseleyi görüşmek üzere izin süresini kısaltarak Vaşing-tona dönmek zorunda kalmıştır. Narden Sity (Nevyork,) 5 (A. A) — Japon imparatorunu gülünç bir şekilde göstererek Vaşington japon büyük elçisinin protestosuna sebeb olan karikatürü yapan "Vanity - fair., mizah dergisi di -rektörü B. Frank Brovninshield demiştir ki: " — Amerikalılar karikatürün ne demek olduğunu bilirler, der ı»î—iz:n sahsiveti, ItizumsuT kırtrn-tıkları ortadan kaldırmaya yet -melidir. Cumur başkanı B. Ruz-veltin yüzlerce karikatürünü yaptık. Başkan, bunları gülervüzle karşıladı ve arkadaşlarına dağıtmak üzere, karikatürü çıkmış o lan nüshadan yüzlerce satın aldı Böyle bir karikatür. cidrl:e bir de-«:de cıkmı* "'savdı. r*ePeî iti razlara ver olurdu... Direktör. kar:katür olan 'ayı dan yalnız 500 kad^rmın Japon yaya gönderilmiş olduğunu söylemiştir. Leh kralı Yladislavtn unun için t amuda dikilen anıt Sofya, 5 (A.A.) — Bulgar ajansı bil-diriyor- Varna yöresinde 1444 de Leh - Macar kiralı üçüncü Vladislav'ın komu-tanlığındakİ leh, macar. romen, sırp, çek ve slovak ordulariyle türk orduları arasında kıral Vladislav'ın ölümiyle sonuçlanan savaşın olduğu yerde kiralın ve bu harbta ölenlerin anısı için dikilen anıt dün törenle açılmıştır. Törende başbakan Toşef, bütün hükümet üyeleri, Lehistan hükümeti adına kültür bakanı Jendrezejeviç ve leh ordusu adına general Orliç Dresze'nin başkanlığındaki leh salgıtı, macar naibi ve macar hükümeti adına Macaritta-nın Sofya orta elçisi Matsuka İle macar ordusu adına general Marşalko'nun başkanlığındaki macar salgıtı, resmİğ şahsiyetler ve diplomatlar, bulgar sucl kıtaları ve binlerce Varna halkı hazır bulunmuştur. , Anıt kıral Boris tarafından açılmıştır. Kıral açma söylevinde, kıral VU-dislav zamanında harba hizmet etmiş olan bu şevkli ruh vc inanın, bugün barışa vc ulusların genliğine hizmet etmesi lâzırogeldiğini kaydetmiş «e demiştir kî: "— Bunun için hepimi* uluslar arasın-da içtem ve dostça bağların daima daha çok berk itil meşine çalışalım. Uğraşlarımız daima arsıulusal, kültürel ve ekonomik elbirliği için yaratıcı ve barışçıl bir kınava temel olsun. Kıral ti-çüncü Vladislavın ve harb eden her iki taraftan bu yerde ölen bütün kahramanların anttı önünde bulgar ulusu a-dına eğilirim. Onların şeref ve anıtı sonsuz olsun... Açılış töreninden sonra bir Öğle yemeği verilmiş ve yemekte başbakan To-srf ile B. Jendrezejeviç ve Mattıtka soylveler vermişlerdir. , U ICIMK HABERLE!?: Belçikanuı savlası için Brüksel, 5 (A.A.) — Belçika sü bakanı B. Deveze, dün Be içi kanın salgınının yıldönümü dolayısiylc radyoda verdiği bir söylevde şunları soy İcran) - tir: "Bütün yurddaşlarnmz, ulusal Kavgamızı üsnomal bir ihtiyaç şeklinde görmektedirler. Bu ihtiyacı baştan aşağı tamamen karşılamak zorundayız. Kuvvetli, eğitilmiş tükel sif*hlarla cihaz lanmış bir orduya ve müstahkem sav-ga hatlarına ihtiyacımız vardır. Bize bir salım yapıldığı ve ancak bis çağırdığımız /aman dost kuvvetler imdadımıza gelmelidir. Ve bu kuvvetler, gelinceye kadar biz. gerekeni yapmalıyız ki, onları topraklarımızın arkasında değil, fakat ö •nünde tutabilelim.,. Bugün yeritmekte olduğumuz programı tam bir şekilde bütün leyine ey e kadar güttüğümüz ve silah altında devamlı surette eğitim görmüş bir kuvvet bulundurduğumuz takdirde herhan gi bir salım İhtimali kalmıyacaktır. latgülerc vt-lialıtı Burgetde Le Bourget, 5 (A.A.) — İngiliz ve-liahtı, kendi özel uçağı ile Londradan buraya gelmiştir. M.uı-ı g«-çen yiİKiicülrT Kale. S (A.A.) — Kale yüzme knto-bünden olup bu sabah saat 6 da Dovres-den hareket eden 6 yüzücü, Manşı duraklı olarak gcçmişleı ve 18.30 da Kale yanında bulunan Sungate plajına ayak basmışlardır. Bir gemi. vur öcülerin arkasından gidiyordu. Bİl .U hiz k.l/.ı-l Cebclüttarık. 5 (A.A.) — "Methill -Hill., adındaki ingiliz gemisinin süvarisi vc 21 kişiden ibaret tayfası, "Cam-peador,. adındaki ispanyol vapuru tarafından buraya getirilmiştir. Denizde Jtes alan vc terkedüen ingiliz cemisinin tayfalarını "Camprad^r,, I kurrarmi'Mr. ULUS 7, ağustos 1933 (;ak\^V1IU Başbakanımız dün Sum sun'ilan geçmiştir. — Demiryolu Ergani bakırtna kavuştu. — İtalya, Afrika'ya asker göndermeğe dciHim ediyor. ON ALTINCI YIL. No: 5039 Adımı/. anilinimin lltr fCrde % kurun ilk trenimiz bakıra kavuştu Cumuriyetin bu yeni utkusu karşısında halk sonsuz bir sevine ve heyecan içindedir. Büyüklerimize minnet telgrafları çekildi: m ı \juzel ütRemizde demiryolu siyasası plânlaştırtltp yeritilmeğe başlanmadan evel, zenginlik kaynaklarımız, çıkat iskelelerimize, bir denize bakan kıyılarımız, öteki denize bakan kıyımıza hasret çeker, biribirinden ayrı kalır -ûV Cumuriyettn demirden eli vc çelikten irdesi yurdu demir ağlarla örmeye başlıyalı, çok olmuş değildir. Bununla beraber kısa bir süre içinde Akdeniz Karadenize kavuşmuş, er sarp dağlar delin -miş, en coş/A. n ırmaklar geçilmiş ve güzel türk Ülkesinin birçok yerleri biribirinı denetlenmiştir. Bugün vereceğimiz müjde, ötey gün ilk trenin Ergani bakır madenine kavuştuğudur. Yurdun bu taraflarındaki yurddaşlar iki günden beridir, sevinç içindedir -ter. Plânlı ve sürekli bir endüstri kalkınması döleninde olan türk cumuriyeti için kendi bakır kay -naklarma demir kollarını uzat -mak başarısının önemi üzerinde ne söylesek azdır. Aşağıdaki telgraflar, bu utkunun halk tarafından ne kadar sevinç ve heyecanla karşılandığını gösteriyor: Elâziz, 6 (A.A.) — Cumuriyetin çelik irdesinin bir utkusu da -.ha. Dün tren bakır madenine girdi. Elâziz'den, Diyarbekir'den ve çevre kövlerden pelen binlerce halkın katılmasîyle büyük türen yapıldı. Birinci genel ispekter B. Abidin Ûzraen ve Elâziz ve Di • yarbekir ilbayları törende hazır bulundular. Cumuriyetin demiryolu siyasasının kurucuları Atatürke Başbakan İsmet İnönü'ne, Bayın -dirlik Bakanı B. Ali Çetinkaya'ya şükran ve minnet telgrafları çekil di. Halkın sevinci sonsuzdur. Bayındırlık bakanını kutlama Bakır hattının açılması dola -yısiyle, Bayındırlık Bakanı B. Ali Çetinkaya aşağıdaki telgrafları al mistir: Ali Çetinkaya Bayındırlık Bakam Ankara Cumuriyetin bilgili enjeniyör-lerimizin büyük eserlerinden olan Diyarbeikr hattının Madene ka dar olan kumrum izinleriyle açı. ma törenini bugün binlerce hal kın minnet ve şükran dolu coşkun-luklariyle yaptık. Bu şerefli işi bana verdiğinizden dolayı da minnetlerimi şahr.î saygılarımla beraber sunarım. Birinci genel ispekter A. Üzmen Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya Cumuriyetin ulusal hızı büyük bir hedefine daha ulaştı. Kutsal tutumunuzla daha yüce hedeflere de varacaktır. Bakır madeni durağının açıl -ma töreni halkın yürekten kopun gösterileriyle yapıldı. Sonsuz saygılarımı sunarım. Elâziz ilbayı T. Gür Bayındırlık Bakanlığına: Bugün bakır hattının pozunu törenle açarken bu büyük eserin başarılmasında çok değerli emeği olan sizi saygı ile andık. Diyarbekir ilbayı Faiz Ergun Uypeşt cuma günü geliyor Macar Uypeşt takımı cuma sabahı saat 9,15 treniyle Ankara'ya gelecektir. Sporcu konuklarımız cumartesi günü birinci maçını Ankara şampiyonu Gençler Birliğiyle, ikinci oyunlarını geçen yılın şild birincisi Ankara Gücü ile yapacak ve gelecek salı günü de dört kulüp oyuncularından kuru -lacak karma takımla karşılasa -çaktır. İstanbul gazetelerinden birkaçı Uypeşt'in Galatasaray ve Be -şiktaşla yaptığı maçlarda yenil -meşini ele alarak takımın kuvvet siz ve işe yaramaz olduğunu yazmaktadırlar. Diğer taraftan bir -kaç gazete de Uypeşt'in son ay -larda gelen takımlardan hiç te aşağı olmadığını gÖzönüne ko yuyorlar. Bunları ayrı ayrı oku -yunca hangisine inanacağımızı bilemiyoruz. (Sonu i İnci sayıfada) Kandiye grevi bitti sükûn geri getirildi. Atina, 6 (A.A.) — Kandiye' -den gelen haberlere göre dirlik düzenlik tamamiyle kurulmuştur. General Bakopoulos'un yerinde işe karışması üzerine grev bitmiş ve ayrıca bir hadise de olmamış -tır. Açılan gerçin grev hareketiyle ilgili olduğu bazı çevenlerce iddia olunan siyasal kışkırtmaları mey -dana çıkarmakta gecikmiyecektir. • * * Atina, 6 (A.A) — Atina ajan sının haber verdiğine göre, Kan-diyedeki grev artık bitmiştir. Patronlarla işçiler arasında görüşmeler başlamıştır. Başbakanımı/. Samsundan gerçi i Samsun, 6 (A.A.) — Başba -kan İsmet İnönü deniz yolu ile bugün saat 8,30 da şehrimize gelmiş ve saat 14 de buradan ayrılmıştır. ——p«^^^» ¦ ^— Bir köylü kadını Hava Kurumuna nasıl yardım ediyor? Tosyamn Kargı kamunundu hava tehlikesi için gezen salgıtın anlattıkları büyük bir coşkunluk uyandırmış, Fatma adında bir köy lü Bayan, ekili olan 300 lira kadaı değerinde bir bamya tarlasını hava kurumuna armağan etmiş ve kamundan da 600 lira kadar tutan yüken kaydedilmiştir. Bu özverili köylülerimizin yurdseverligi bütün yurda örnek olacak bir deûerdedir. Afrika'da italyanlar Şimdiye kadar ne kadar asker gönderildi Londra, 6 (A.A.) — Deyli Telgrafın Kahire aytarı, doğu Afri -kasına gitmek üzere Süveyş kanalından geçen italyan gemilerinin 200 den fazla ve bunların taşıdıkları askerin de 116.000 kadar ol -duğunu bildirmektedir Aynı aytarın haber verdiğine göre, İtalya'nın süel hazırlıkları I- un yakın doğuda üsnomal bir alış veriş kınavı uyandırmıştır. Habeşistan Japonya'dan silah almıyor Tokyo, 6 (A.A.) — Habeş kuvvetlerine silâh ve cephane sağla -mak amacile Habeşistan ile Ja - ( Sonu 2. inci sayfada) Ankara Sergievinde Patinaj ve tenis alanı apmak isteniyor Ankara sergievi Ankara'mızın yakında bitecek olan stadyomu ile karşılanan spor ihtiyaçlarını tamamlayıcı bir gir gi yapılmıştır. Eski sporculardan Birkaç genç "ulusal artırma kurumu,, na başvurarak kışın birçok zamanlar boş kalan sergi evinde patinaj ve tenis sporlarının yapıl masına izin istemişlerdir. Verilen dilekçeye göre sergi nin büyük salonu hiç bir değişik -lik yapılmadan gerekince söküle -bilir bir enstalasyonla patinaj ve tenis İçin elverişli bir hale kona çaktır. Bu iş hakkında, girgi sahible- Hava tehlikesini çelik kanadlarla yoK taeceğiz rinden birisiyle görüştük bize de -di ki: "— Gayemiz yılın büyük bir kısmında boş kalan bu güzel yapıdan gençliği faydalandırmak ve bu yapının içinde kapalı yerlerde oynanabilecek her nevi sporları toplıyarak bîr kulüp şeklinde bu -rasını çevirmektir. Buna sebeb, her şeyden ziyade, içimizde eskidenberi sönmiyen spor aşkıdır. Avrupada böyle kapalı spor yerleri çoktur ve gençlik kış gelince yaz sporlarını bizde olduğu gibi bırakmazlar. Üstü örtülü havuzlarda yüzme yarışlarına, kapalı kortlarda tenis maçlarına, patinaja devam ederler. Eğer dilekçemiz gözönünde tutulursa yakında biz de bu işe yarıyacak enstalasyonu yapmağa başlıyaca- Arkadaşımızın, yapılacak ens-talasyonun açılacak sergilere en -¦•¦I olması ihtimali bulunduğunun hatıra gelebileceği yolundaki so - ¦ 'i-uın da: "— Hayır, demiştir. Yapmak istediğimiz enstalasyon, esasen sergi için de yapılan ve daima sergi için kullanılacak olan bu de -ğerli yapının bir çivisini bile de -îjiştirmİyeceği gibi her hangi bir sergide de bunları geçeğen bir zaman içinde kaldırmak kabil ola • laktır. Şimdilik fazla izahat ver mekten çekinirim. Çünkü henüz dilekçemiz incelenmektedir. Fakal (Savtfzvt cevİrtnir) SAY1FA 2 ıı . I.-- ULUS Donrada buğday\r tahıl üretimi Lt Jtfrsa/e D'Attn, Atına - JI.7JJS Rom a dan gelen bîr telgraf, arsıulu-Mi ı.'im enstitüsünün tahminlerine gore Avrupadaki bütün tahıl ürünü nün geçen yılın ürününden farla ola-cağını, ¦ t *1 - v ürününün de aşağı yu -kan 440 kentali bulacağını bildirmektedir. Komadaki arsıulusal tarım enstitüsünün ayda bir çıkarttığı "Arsıulusal tarım dergisi,, em mesele hakkında aşağıdaki irahları »ermektedir. Avrupada buğday ekilmiş olan topraklar gecen ay. 31.5 milyon hektar • dan biraz faıla ve geçen yıla göre yaran milyon daha fazla olarak, tahmin edilmiştir. Mayıs ayı içinde enstitüye galen ısıatııtiklerdeki rakamların bü -yük bir onemı yoktur; çünkü Fransı ve italya, ilkbaharda yapılıp, geçen yıla «öre 100.000 hektar eksik olan e -kimlerin tahminlerini bildirmişlerdir. Almanya ise. tohumların kışın uğradığı ve geçen yıl 100000 hektar (yani yüzde S.9 msbetinde) iken bu yıl yüzde 0,6 yı bulan tararların tahminini bildirmiştir. Buna göre geçen ay Avrupada buğday ekilen toprakların hepsi işin bildirilen sayıp değiştirmemek lazım gelir; çünkü son tahminlere göre ortaya çıkan değişikliklerin çoğu birbirlerini tamamlamakta ve sonunda, ortaya çok önemsiz bir değişiklik çı -karmaktadırlar. Bir rekor sayılabilecek olan bu mc-a-hada elde edilecek ürün için bir hüküm vermek zamanı daha gelmemiştir. Ge -çen ay, son beş yılın ortalama randımanına dayanarak, bu ekilmiş toprakların aşağı yukarı 425 milyon kental yani 414 milyon kental olan geçen yıl ürününden biraz daha fazla ürün vere-•eklerini bildirmiştik. Fakat sonuçların daha fazla mevsimin gidişine ve çeşitli memleketlerin randımanı üze -rinde doğacak meteorolojik etkclere bağlı olduğu da şüphesizdir . Mayıs ayı başlangıcında Avrupadaki ekimlerin durumu genel olarak epey düzgündü. Yağmursuzluktan sızlanan Akdeniz bölgesinden başka, Avrupa -nın öteki taraflarında nisan yağmur -lan normal gitmiş, bazı yerlerde normalden de üstün olmuştur. Sıcaklık b*ı tarafta epey değişik olmuş ve nisan sonu ile mayısın ilk ayı araaında aşağı yukarı her tarafta, donla beraber ba-aan bol kar getiren soğuk dalgaları görülmüştür. Kışın böylece birdenbire geri dönüşünün ekinlere zarar verme -sinden korkulrouşaa da hava bu şekilde çok devam etmemiş ve çok defalar bunun arkasından gelen yağmur, zarar lan çok ufak bir nisbete İndirmiştir. Mayısın ilk yarısında havalar bir çok yerlerde epey düzelmiş, yalnız Akde -mı bölgesinin muhtaç olduğu yağmurlar hira* geç yağmıştır: buna karşı sıcaklık normalin altında kalmıştır. Kıta Avrupasının hemen hemen her yerinde nisan ayının en büyük kısmiyle maymn ilk üç haftası içinde hüküm aüren soğuklar, ekinlerin bitmesini yavaşlaştırmıştır. Bu bitiş, genel ola -rak, normale göre epey geçikmi-ti. Gene genel olarak kış ekimlerinin ve hele buğdayla çavdarın durumu mayıs yarısında çok memleketlerde, geçen yılın aynı devresine uygun veya bundan üstündü İlkbahar ekimlerinin duru -mu daha ar hoşnutluk verici idi. Şu halde Avrupanın durumu en çok. hasat zamanına kadar mevsimin gidişine bağlıdır; çünkü Avrupanın bîr çok taraflarında İy randımanlar elde etmek için gürel bava ile sıcaklığın derece derece artması lazımdır. Sovyetler birliğinde ilkbaharın WşUfUjrcından mayısın yarısına kadar hüküm süren meteorolojik şartlar, ge -nel olarak tahıl ekimine elverişli idi. »e ekimin durumu iyî görülüyordu. Ta- şunu size inançlarım ki bu girgi mizi şimdiden çok yerinde bulanlar ve bizi bu fikrimizden dolayı kutlayanlar vardır.,, İşittiğimize göre ..ulusal arttır ma kurumu., yukarda sözü gecen dilekçeyi incelemeye koyulmuştur. Kurum Başkanı Balıkesir saylavı B Rnhmi'nİn gelmesi beklenil istektedir. bil ekilen bölgelerin kemen hemc a hepsine ara ile yağmurlar yağara* kış c -kimlerinin gelişmesini tohumları geçen yıla göre çok erken atılabilen ilkbahar ekimlerinin filizlenmesini kolaylaştırmıştır. Nisan sonu ile mayıs başlangıcındaki büyült soğuklar donlu kuray tarafında aeıi olmuş, bu taraflarda kış ekimi önemsiz olmuş ilkbahar ekimi de biraz gecikmiştir. Soğuklar ve don lar orta ve kuray bölgelerde az sert olmuştur. Ve buralarda zararların o-neminin ufak olduğu sanılabılir. Birleşik devletlerde. 1 mayıstaki ekim durumuna güre kış buğdayı ürünü için 117,5 milyon kental olarak yapılan tahmin, 1 nisanda hcsablanan ve 118.5 milyon kental olan tahmine göre azı -erk eksiktir. Bu tahmine göre 1935 kış buğday ürünü geçen yılın ürününü 7.2 milyon kental kadar aşacak, fakat 1929 dan 1933 e kadar alınan ortalama ürünün yüzde 75 ini bulacağına göre, pek de verimli olmıyacaktır. Bu fark, büyük ovalarda ve doğu tarafında ekinlere kışın donları ve ilkbaharın kuraklığı tarafından verilen zarar yüzünden meydana gelmiştir. Çünkü kış buğdayı-ürünü verecek olan toprağın hepsi 17,9 milyon hektar iken, yalnız 12,3 milyonluk yerden ürün alınacaktır ki. aradaki açık 5,6 milyon hektar, yani yekûnun yüzde 31 idir. Bununla beraber, havalar iyi giderse ürünün tah mininin de düzelmesi mümkündür; mayısın ilk yarısında ekilmiş bütün bölgelere bol ve iyi yağmurlar düşmüş ve ekinlerin büsbütün bozulmamış ol -duğu yerlerdeki buğdaya hakikiğ bir (ayda getirmiştir; bazı yerlerde yağ -murlar fazla bile geldiği için havala -rın düzelmesi İstenilmektedir. İlkbahar buğday ekimleri şimdiye kadar havanın elverişli gitmesinden faydalanmıştır ve hoşnutluk vermekte dır. Kış buğdayı ürününün az olmasından dolayı Birleşik Devletlerin iyi bir ilkbahar buğdayı ürününe çok ihtiyacı vardır, çünkü Amcrikada bu sı -ratarda olduğu gibi, eski yıllardan kalmış büyük buğday stokları bulur.v mıyacaktır. Kanadada nisan ayı içinde düşen bol yağmurlar, tohumların iyi filizlenmesi için toprağa gerekli olan yaşlığı sağlamış, fakat öte yandan da bu yıl Çok geciken tohum atma işine zarar vermiştir. 1 mayısta çiftçilerin ilkbahar buğ -dayı ekmek niyetinde oldukları toprak yüzünün 9230.000 hektar olacağı söyleniyordu; kış buğdayı ekilen yerler de hesaba katılmak suretiyle buğday ekilen yerlerin yekûnu bu yıl 9.450.000 hektarı bulacaktır. Bu rakam geçen yıla göre yüzde 3 eksik ve 1929 dan 1933 e kadar olan beş yılın ortalama rakamından 1.050 000 hektar daha ek -siktir. İngiliz Hindistamnda ürün iç ıh -tiyaçları karşıladıktan sonra dışarıya da gönderilecek az bir fazlalık bırakacak şekilde görünmektedir, öteki Asya memleketleri arasında Suriye ve Filistin, son haftalarda düşen bol yağmurlar dolayısiyle İyî ürünler beklemektedirler; Japonyada da ürün iyi olacaka benzemektedir. Kuzay Afrikasında. Cezayirde uzun bir kuraklıktan sonra düşen yağmur • lar, orada orta derecede olacak olan ürünü kurtarmıştı^ Tunusta da durum böyledir. Yalnız Marokda çok zayi* bir ürün beklenmektedir. Mısırda ise 1934 e hafifçe üstün bir ürün elde olunacağı sanılıyor DIŞ HABERLER SOVYFTI.KR lUltl.lCrNll Yeni Hindistan genel ilbayı ve ıh" hakanlık yönetgeri Londra. 6 (A.A.) — Marki Lerlit-hgov, ödevî nisanda bitecek olan Lor d Villintonun yerine hînd genel rlbaylı-ğına atanmıştır. Muhafazakâr saylavlardan Vikont Karnburg Baldvin dış bakanlığı parlamento yönetgeri olmuştur. Bu suretle dış bakanlığının iki yönetgesi olmuş o-lııyor. Diğeri Stashopten Baldvindir ki; yarın Aİ* - Les - Bain'e gidecektir Krndîsi bugün öğleden sonra B. Sa-muel Hor ve B. F-den ile Cenevre toplantısı hakkında uzun uzadıya görüşmüştür. Türk endüstri misyonu Kramatörsk'de Moskova, 6 (A.A.) — Türk endüstri misyonu Ukrsnyadn Krsmatorska varmıştır. Misyon, Krsmatorsk mekanik yapım fabrikasını germiştir. İki hırsı» idam cezası giydi Moskova. 6 (A.A.) — Tazyik edilmiş haavlı kauçuk fren boruları çalıp satan iki işçi idam ve suç ortaklarından dört kişi de on yıl hapis cezası giymişlerdir. \l MA\YVI\: Hır yahudi hindini öldürdü. Berlin, 6 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: Fölkişcr Beobahtcr gazetesinin Öğrendiğine göre. Kari Frenkel adında hayvanat tccimeıi fcİr yahudi yakalanmıştır. Bu adam. kendisini Munh.n -Gladbah hapisevinia Üçüncü katının penceresinden atmış ve ölmüştür. Bir çelik miğfer dergisi kapatıldı Berlin. 6 (AA) — Çelik miğferli-letm organı olan haftalık "Der Ştal-helm,, dergisi kapatılmıştır Berlin. 6 (AA) — Alman kültür odası, yahudi kültür ve ar birliklerini 31 ağustosa kadar, bir alman yahudi kültür birlikleri federasyonu kurmağa çağırmıştır. B tındın sonra ancak bu federasyona bağlı bulunan gruplar ça • lışabileceklcrdir. Bu tedbirin ne ya -hudi okullariyle ne de dinsel kültür cemiyetleriyle ilgisi yoktur. Bir papas daha hüküm giydi Berlin. 6 (A.A.) — Münıbdc turistlerin sandık emini pap.'i/ Sria*tiv^n A!gner( döviz kaçakçılığı yapmış olduğundan ötürü 4 yıl hapis ve 249.000 mark da para cezasına çarptırılmıştır. Sotingende hİtlercilere yapılanlar Berlin, 6 (A.A) — Kim oldukları bilinnüyen bazı kimseler. Ren bölgesin de, Solingcndeki hitlerci genç İrk oca -ğının bütün eşyasını parçalamışlar, evrakı yırtmışlar ve duvarlara: "öç alı • yoruz,, yazılı bir yafta yapıştırmışlar-' drr. "Katolik sporcuları Rcrlin ol i m pi yadlarına girmemelidir '.. Nevyork, 6 (A.A) — önemli Mı haftalık katolİk dergisi olan (Commo vealt), katolik sporcuların Berlin o -lı'mpiyadlarına girmemelerini istemek te ve şunlarr yazmaktadır: "Bütün katotiktere ve katolİk spor birliklerinin bütün dostlarına Berline gitmekten kaçınmalarını teklif ediyo - MMNSt'IM: Afrika da İlbaylar Variste toplanıyorlar Paris, 6 (A.A) — İç bakanı B. Pagan* r. B. Lavalin kanun hükmündeki karar namelerin ne yolda yeritileceği ve geçimi ucuzlatmak ve ekonomik kalkın mayı kolaylaştırmak için ne türlü ted birler almak gerektiği hakkında vereceği izahları dinlemek ü/ere bütün il baylan bu hafta sonunda toplantıya çağırmıştır. Hır vapur kasası. 70 ölü Paris, 6 (A.A.) — Matİn gazetesinin Brüksel avtarı, Möz nehri Üzerinde gezgin taşıyan bir vapurun, Vise'de devrildiğini haber veriyor. 70 kişi boğulmuştur. Bayan Bastin adındaki yüzücü bir kadm, 15 defa su ya dalmış ve her seferinde bir adam kurtarmıştır. HİRI.FSİK DEVİ ETLFirDFı (Mmuriyetçi ktırıımtar dagılıtmtyacuk Atına. 6 (AA.) — Hükümetin, cu murcu kurumları damıtmağa niyetli bulunduğu yalanlanmaktadır. italyanlar (Başı t. İnci sayfada) ponya arasında bir mukavele im -zalanmış olduğu hakkında habeş kaynağından çıkan haberler, Ja ponya dış bakanlığı tarafından yalanlanmaktadır. Aynı zamanda Habeşistan'a bir japon süel mis yonunun gönderilmekte olduğu hakkındaki haberlerin de yalan olduğu bildirilmektedir. İki tümen daha seferber Roma, 6 (A.A.) — Yeniden iki tümen asker, seferber edilmiştir. Habeş gazeteleri ne diyor? Adisababa, 6 (A.A) — Halk, uluslar sosyetesi kararını dün öğleyin haber almıştır. Cenevrede, Habeşistan hakkında gösterilen sempatiden Ötürü halkta biraz a-kımsarlık hasıl olmuştur. Habeş sesi gazetesi diyor ki: " Tanrının kurtarıcı kuvveti, dünyanın barışçıl kamoyunun sempatisini kendi üzerine çeken Habeşİstandan yanadır. Sis, dağılıyor. Işık doğmağa başlıyor. U -luslar sosyetesi, Ha beş i s tan ua er -kinliğini korumalıdır ki, Habeşistan da soysallık işine devam edebilsin.,, Vropugaıutu İHilianlıgınm bir bitdiriği Roma, 6 (A.A.) — tstcfanı ajansı bildiriyor: Propaganda bakanlığının 9 numaralı bildiriğinde deniliyor ki: Habeş kuvvetlerinin hazırlıklarının süratle ilerlemesi için Duçe. Assietta !¦ A**! ve tfıwr1jre Imperra' rinin seferber edilmesine lüzum görmüştür. Bu tümenlerden birincisine general Rikkardi. ikincisine de general Pintor komutanlık etmektedir. Kaseria tümeni 2 ağustosta kurulmuştur. Assietta tümeninin yerine de taenamiyle mo-törleştirilmiş olan trento tümeni konmuştur. Sı./ah gömleklilerden altıncı bir tümen daha kurulmak üzeredir. Bu tümen yabancı memleketlerde oturan italyan gönüllülerinden, eski savaşçılardan ve eski gönüllüler taburlarından kurulacaktır. Tümen Tevcre adını taşıyacak -c general Boskardi'nin komutanlığı altına verilecektir. Talebeden gönüllü yazılanları kısa bir kurstan sonra tümen kadrocuna gireceklerdir. Bütün bu işler tam bir düzen ile görülmektedir. Doğu Afrikasında 12 tümen var Roma. 6 (A.A.) — Yeni seferber edilen iki tümen ile doğu Afrikasında toplanmış olan tümenlerin sayısı 12 ye çıkmıştır. Bunlardan beşi siyah gömleklilerden müteşekkildir. HuSOİİnİnİn ilanındı da gidiyor Roma. 6 (A.A.) — Prop nda bakanı ve Musolinınin damadı kont Ga-¦ ¦.lo Cianonun yüzbaşı olarak gideceği haber verilmektedir. Ilulyıt ödüm para istememi» Roma, I (A.A) — Londra ve Paris finansal çevenlerinin fulyaya ödünç para vermekten kaçındıkları haberini Stefani ajansı ya Unlamakta drr. Ajans, İtalya hükümetinin ne Fransa ile în -gilterede. ne de başka hiç bir ülkede ödünç para almak £irgisindr bulunmadığını ilâve etmektedir. Önemli ödevi olan iki hah eş ilbayı Adisababa, 6 (A.A.) — İmparator Mallaga, Saio illerine iki yeni ilbay ata mıştır. Bunlardan biri Likamakues Man gahadır ki, bunun ödevi, savaşlarda a-det olduğu gibi imparatorun elbisesini giyip düşmanın hücumlarını kendi üre rine çekmektir. ötekî İlbay imparatorluk ordusu sağ van komutanı Decaz Matoh dur. Japon elçisi Mikadonun karikatürünü yapan deruisi protesto ediyor Nevyork, 6 (AA) — Japon büyük elçisi B. Sıito dün dış bakanlığına giderek, (Vanity fair) dergisinde çıkan japon imparatorunun karikatürünü' neşrinden ötürü r^miğ bir protestoda bulunmuştur. B. Hul. bu pörüsmeden sonra ga -zetecilere verdimi diyevde, Amerika hükümetinin eseflerini büyük elçiye Özel bir şekilde bildirdiğini ve hükümetin gazeteleri kontrol etmek hakkına ma lik olmadığından kendisini haberdar e* tiğini, bununla beraber, hükümetin, o teki uluslarla anlasamamazlıklara se-beb olacak hadiseleri esefle karşıla • makta olduğunu söylemiştir. Meksikalıların tedbiri ve Amerika Vaşington, 6 (A.A) — Dış bakan ¦ lığı adına diyevde bulunan bir zat, Meksika hükümeti tarafından Amcri-kaya verilmiş olan imtiyazın geriye lınması hakkında hiç bir haberi olm dığını söylemiştir. Bu zat. Amerika hükümetinin, g» tekince deniz üssü olarak kullanılacak bir bırakığ almak gırgisindc bulundu,, hakkındaki yayıntılara karşın Amerika nın Mağdelena körfezi bölgesinde herhangi bir bırakığa hiç bir zaman -a hib olmadığını kaydetmiş ve şunları ilave etmiştir: " — Meksikodan gelen haberin, o -zel bir sosyete ve yahut şahıslara verilen herhangi bir bırakığ ile ilgili ol -ması ihtimali vardır. Fakat Amerika hükümetinin bundan hiç bir zaman haberi olmamıştır... Amerikada zenginlik paylaşılacak mır* Vaşington. 6 (A.A) — Saylavlar Tfl?Wru"z9rn^frnW'WrpWm,,^im tır. Böylece, B. Ruzvelt. buyttk tecim ve endüstri şeflerinin kurmuş oldukları ayrışık yöneye karşı bir zafrr kazan -mış oluyor demektir. I ÇİN DE: Fransız imtiyazlı bölgesinde karışıklıklar Şanghay, 6 (A.A.) — Fransız imtiyazlı bölgesinde ciddi karışıklıklar olmuştur. Çinli hamallardan mürrkkcb bir çete birkaç transız jandarmasını Çİn topraklarına sürükliycrck hırpalamışlardır Hadise yerine acele yetişen bir fransu polis müfrezesi dipçik kullanmak sorunda kaldığı şiddetli bir çarpışmadan sonra jandarmaları kurtarmıştır. Hamallar, birkaç tramvayı taşa tutarak parçalamışlardır. Karışıklıklar, bu hamalların, kullandıkları çekçek arabalarının kaydedilmesi hakkında olan fransız tüzüklerine saygı gösterilmemesi üzerine fransıs makamlarının araba kullanmak için o-lan vesikaları geri almış olmasından çıkmıştır. Fransız konsolosu, Çin hükümeti ne? dinde protestoda bulunmuş, fransızla-rın. kendi imtiyazlı bölgelerinde arabaların kaydı hakkındaki hükümlerden vaz geçmiyeceklerini ve sert hareketler Önünde de boyun cğmiycceklerim söylemiştir. bi l;ak.stayi\: Varna panayırı Sofya, 6 (A.A.) — Bulgar ajansı bildiriyor: Başbakan B. Toçef, leb kültür bakanı, hükümet üyeleri bazı elçiler, birçok diğer şahsiyetler hasır olduğu halde, dün Varnada dordüncU Varna numuneler panayırını açmıştır. Hüküm giyen bulgar komünistleri Sofya, 6 (A.A.) - Gorna Coumayj süel hak yeri makedonyalı komünist gençlikleri üyelerinden 43 kişiyi bir ila 12 yıl arasında değişe" Hapis cerasına mahkûm etmiştir. Mahkûmlar, mahkeme salonunda gösteriş yapmışlar, (Ente-nasyonal) marşını okumuşlar ve kızıl bayraklar sallamışlardır ULUS 8. Ua.SlOS 194. l'KKSl MUI /."'i Juıl.nmıuı; Invbldll'llllll . t rm^ltr. — ftıı yıl pmmmk ürünü 150*970 balya nlumktır. — İtalya luırbtı nirisirte İngiltere Şüvmyt kanalının knuaıımasmı i*U-M'evk. ON ALTINCI YIL. No: 5040 Alllllll/.. ııı.]ıırıı/ıl Ilır vı ııl. ." kııııı ('a nılvlik Yl Kİ) İÇİNDE «.EZİLKK Her yılkı gibi bu yaz da; yurd-da geniş bir gezi heyecanı var. Son aylarda, işlerinin günlük akışını sağlı yan tecimer mağaza -sından, iznini alan işyar bürosundan, yaz tatiline kavuşan Öğret -men okulundan biraz olsun uzaklaştı. Bunların gidiş yönleri ayrı ayrıdır: Yurd kıyılarında serin deniz banyolarını alanlar çoktur. Sıcak su şehirlerimize, kış hasta -tıklarını şimdiden yatıştırmağa gidenler ise az değildir. Bunlardan başka bu yıl yurd -da yeni bir gezici sınıfı doğmuş tur: Bunlar toplu veya tek başla • rina demiryollarımız üzerinde ku-zay, güney, batı ve doğu yönlerin de dolaşmaktadırlar. Bu yeni gezicilik, devlet demiryollarında on beş gün, biray do -laşmak hakkını veren az ücretli biletlerle başlamıştır. Bu bileti alanlar, istedikleri yerde inerler, istedikleri zaman binerler ve diledikleri yönlerde yolculuk yapar -lar. Ankara son günlerde, bu yeni gezicilerin uğrağı olmuştur. Şeh -rimizdeki büyük yapıların önle • rinde, heykellerin eteğinde; giyinişlerinden, konuşurlarından, gezici oldukları kolayca anlaşılan birçok insanlar görüyoruz. Yeni sınıf gezicilere, şehirlerden çok demiryollarında kavuşulur ve onlarla uzun uzadıya vagonlarda konuşulur. Bunların heme de gör- dükla*i*i *hraıiTim içindedir. Kısa bir zaman İçindi, birçok şeylerden aldıkları duyguları, içlerinde saklıyamazlar. On -lan sizinle paylaşmak isterler. Sivas'taki Selçuk arı karşısında çok hayranlık durduklarını söylerken Kayseri'deki apıcıhk hummasını anlatmağa eçerler. Adana'da iken, yeni par uğun yüksek satılacağını öğrenmişlerdir. Bundan duydukları sevinci sizde de gör -mek isterler. Mersin limanının yapılması hepsinin dileğidir. Oradaki geniş Çalışmanın ne kadar artacağını şimdiden gözleriyle görüyorlar . mış gibi heyecanla anlatırlar. Orta Anadolu'daki ağaç azlığını konuşurken yüzlerinde acılar dola -şır «Bu geniş ovaları nasıl sula -malıyız, buralarda daha çok türk kolu ne zaman çalışacak. ...» diye sorarken sabırsızlıklarını gizli-yemezler. Samsun'un güzel göreyini hatırlayınca yeniden sevinç duyar -lar, Orta Anadoludan Karadeniz-; inerken görülen güzel tabiatı zevkle anarlar. Yeni sınıf gezicilerin bütün yurd köşelerindeki duygularını çerçevelemek mümkün değildir, ancak onlarla konuşanlarda do -ğacak toplu bir fikir vardır: yurd-daşlar memleket içinde böyle do -taştıkça, yurdun her işine daha geniş bağlanıyorlar. Bu gezişler onların ar duygularını inceltiyor, yurd sevgilerini artırıyor. Onun yokluklariyle ilgileniyorlar, varlık farından güven duyuyorlar. Devlet; böyle gezici biletleri usulünü korken bütün bu faydaları düşünmüştür. Bunun yolcu sa -yısını artıracağını birçok ekono -mik faydalar vereceğini hesabla-mıştır. Bugün de istatistik rakamla rîle artan gezici sayısını ölçebiliriz, ancak bu gezilerin kültürel fay -dalarını ölçecek şey; her birimi -zin yapacağı görüşlerdir (muşa -hede).. Biz bu sayfalarda bir görüşümüzü saptarken alınan ted -birin iyi sonucundan bir ölçü ve- MUSOLİNİ HARBA GİRMEKTE AYAK DİRERSE ingiltere Süveyşin kapatılmasını n 'stiyecek? Adana i3n bir görev Çukurovanın pamuk ürünü Bu yıl 13000balya fazlsile 150970 balyadır. Adana, 7 (A.A.) — Çevremizin yeni yıl pamuk rekoltesini gös teren ilk lasın raporu çıktı. Buna göre bu yıl Mersin'den başka Çu-kurovamızın pamuk rekoltesi geçen yıldan 13.000 balya artıgıyle 150.970 balya olacaktır. Bu ye kûn bölgelere şöylece ayrılmıştır. Adana merkez ilçesi: 57.435 balya. Bunun 11.125 balyası mı -sır, 5.115 balyası klevland. 41.195 ÎMx|i\K\Nnil/ Zonguldak yolumla İnebolu, 7 (A.A.) — Güneysu vapuru, Başbakan İsmet İnönü ve dış işleri bakanı B. Tevfik Rüştü Arası hamil olduğu halde, bu sa • bah beşte limanımıza gelmiş ve yedide Zonguldağa hareket etmiştir. balyası da yerli pamuktur. Kozan, Kadirli, Karaisalı ilce leri çevresi: 24.360 balya. Bunun 4.860 balyası mısır, 19.500 balyası yerli pamuktur. Ceyhan. Osmaniye, Dörtyol, Bahçe bölgesi: 33.500 balya. Bunun 15.470 balyası mısır. 17.080 balyası yerli. Tarsus bölgesi: 35.625 balya. Bunun 6.825 balyası mısır, 28.000 balyası yerli pamuktur. Çukurovanın buğday tasını 37.080, arpa tahmini 41.500. yu -Uf laisssssau ?fi ~-ftn sm.ııı — de 3.772 tondur. Havalar pamuk için çok güzel gidiyor. Bir çok yerlerde mısır pa mukları çiçekten pamuğa dönmüş olduğundan birkaç güne kadar toplamaya amele girecektir. Mı -ıı pamuğu satışları da devam ediyor. Şimdiden kilosu otuz beş kırk kuruştan alınmaktadır. Adisababa, 7 (A.A) — Ulus -lar sosyetesi tarafından Habeşis -tan üzerinde herhangi ekonomik bir manda şekli yeritilmesine izin verilip verilroiyeceği hakkında sorulan bir soruya Negus, şu cevabı vermiştir: — Uluslar sosyetesi, bir çok defa, üyelerinin siyasal erkinliğine zarar vermeksizin, onlara de ğerli ekonomik ve sosyal yardıı larda bulunmuştur. Bu şekilde yardımı reddedecek değiliz.,. Yabancıların Habeşistandakı durumlarına gelince, Negüs, ya -bancıların bulunduğu yerlerin yakınında harb veya süel hareket • ler olursa, onların baysallığını ve mallarını korumak üzere, hükü • metin özel tedbirler almayı düşündüğünü söylemiştir. Londra, 7 (A.A) — İtalyan — habeş anlaşmazlığının sonu bü -yük bir karamsarlıkla karşılan -maktadır. İtalyanın yeni kuvvetler toplaması, Musolininin de söylediği gibi, uluslar sosyetesinin buna karşın olmasına rağmen İtalyanın, "harekete geçmek döle mıu!. . bulunduğunu kesin olarak göstermektedir. Yarı resmiğ çevenler, Paris konuşmalarından bir sonuç, »1 de a -dilmesini ihtimal dışında görmektedirler. Bu çevenler, Habeşis -tanın erkinliğine ve siyasal bütünlüğüne dokunmaksızın Italyaya ancak ekonomik asığlar verilebileceğini tekrar pekiştirmektedir. 8. Musolini, şimdiki durumunda ısrar ettiği ve harbi açtığı takdirde, Ingilterenin uluslar sosye -tesinden Italyaya karşı tedbîr a- Trakya genel ı Frnsa'da karışıklıklar ıspekterlıg'} -? Binlerce işçi Brest ilbaylı»ına kızıl bayrak çektiler General Kiztm D/r/k Haber aldığımıza göre, sıhhi Özürleri dolayısiyle çekilmiş olan B. İbrahim Tali Ongören'in yerine Trakya genel ispekterliiğne İzmir ilbayı General Kâzım Diriğin a • tanması Başbakanlık tarafından onanmıştır. riyoruz. Bu görüş Ölçüsünün ileri -ki birçok yeni tedbirlere hız vereceğine de inanıyoruz. Kamâl UNAL Brest, 7 (A.A) — İlk on beş günlük gündeliklerin ödenmesi dolayısiyle tersane işçilerinin yasa hükmündeki kararlara karşı yap -mış olduktan gösteri bazı karışıklıklara sebeb olmuştur. Binlerle işçi, Paris sürat treninin kalkmasına engel olmuşlardır. Bunlar, demiryoluna akın ederek, makinisti treni durdurmak zorunda bırakmışlar, lokomotifi de trenden söküp depoya çektirmişler -dir. Daha sonra göstericiler, ilbay-lığın önünde toplanarak, fransız bayrağını koparmışlar ve onun yerine kızıl bayrak çekmişlerdir. İlbay Jak Hanri, tek başına o-larak avluya çıkmış ve bu azı bayrağını oradan söküp indirmiştir. Bu sırada, halk, haykmşmakta ve ilbaylığın camlarını taşlamakta idi. Başlıca sokaklardaki mağazalar, kepenklerini kapamışlardır. Göstericiler, deniz komutanlığının da kapılarını zorlamışlar, fakat atlı polis ve asker tarafından geriye püskürtülmüşlerdir. Göstericiler, bunun üzerine, Sadi Karmo alanında tersanenin bir kamyonunu ateşlemişlerdir. Tersanenin önünde deniz tüfek -çileri ve deniz topçu süel eratı sü- el bir savga hattı kurmuşlardır. Tersanede çalışan 6000 işçi -den 3000 i gösteriye katılmıştır. Saat 20 15 de sükûn tamamiyle yerine getirilmiştir. Göstericilerden bir kişi ağır yaralanmış ve bir saat sonra hastanede ölmüştür. Polislerden iki kişİ ağır, bir çoğu da hafif yaralıdır. Yeni hadiseler Brest, 7 (A.A) — Dün akşam yeni hadiseler baş göstermiştir. Deniz komutanlığına yaklaşmak istiyen işçiler, bir barikat yapmışlar, fakat jandarmalarla, deniz askerleri tarafından püskürtül müşlerdir. Saat 23 e doğru polis sokaklarda güvenliği yoluna koy muştur. 13 ü işçi 5 i muhafız ve 2 si jandarma olmak üzere deniz hastanesine 20 yaralı yatırılmıştır. Işçilprden biri, bu sabah Ölmüştür Kandiye grevi bitti Atina, 7 (A.A.) — Atina ajansı Kandiye'deki grevin henüz bİ mediği hakkındaki bir takım ga -zete büğetlerini yalanlamaktadır. Şehirde ve limanda, işçiler tekrar çalışmağa başlamışlardır. Her tarafta sükûn vardır. Süveyş kanalı lınmasını İstemesi muhtemeldir. İyi haber alan çevenlerin fikrine göre, meselâ Süveyş kanalı -nin kapatılması gibi yalnız ekono mik tedbirler ileri sürülecektir. Fransızlarla Tecim anlaşması nı imzaladık Bb'. Laval ve Su ad Paris, 7 (A.A.) — Anadolu Ajansının özel aytarından: Türk - fransız tecim ve kliring anlaşmaları B. Laval, Bone, Suad ve Kur-doğlu aralarında imzalandı. Per -şembe günü verişecektir. Uypeşt Perayı yendi İstanbul, 7 (A.A.) — Macar Uypeşt takımı bugün Taksim stad-yomunda Pera - Şişli karışık takı-miyle oynadılar. Birinci bölümü 2 -0 kaazndılar. İkinci bölümde karışık takım 2 macarlar bir gol yaptılar ve oyun 3 - 2 macarlartn kazanmasiyle bitti. Oyun çok heyecanlı ve zevkli oldu. Macarlar yarın Ankara'ya gi -decekler ve ilk oyunlarını Ankara birincisi Gençler Birliği ile cumartesi günü yapacaklardır. İtalyanın hükümetimize verdiği taze balık kontenjanı Türkofia başkanlığından: Yapılan teşebbüs üzerine İtalya hükümeti kendi ülkelerindeki konserve fabrikaları tarafından kullanılmak üzere ülkemize 30 bin kentıtltık taze palamut balığı kontenjanı ayırmıştır. 5AY1FA 2 Ulu â Bayındırlık programı ve ağaçlandırma Memleketimizi ekonomik, sosyal ve kültürel bakımlardan İleri götürmek i-çin yapılacak işlerden en Önemlisi bayındırlık hareketlerine kuvvet vermektir. Bir memleketin bayındırlığına verilen kıymet yalnız onu küzelteşt irmek ve göze hoş göstermek için değildir. Bir memleketin bir ülkenin bayndır olmasının önemi daha ziyade sosyal politik ve sosyal ekonomi bakımlarından a-raştırılır. Bayındırlık ve şehircilik işlerindi çok ileri gitmiş olan uluslar baytndırlıV meselesini sosyal politik bakımından düzenli bir şekilde başarmak için şehirleri, kentleri nüfusa göre bölüyorlar: 1) Nüfusu 2000 e kadar olanlar (küçücük şehirler) 2) Nüfusu 20.000 e kadar olanlar (küçük şehirler) 3) Nüfusu 100.000 e kadar ol.inl.ir («r-ta şehirler) 4) Nüfusu 600.000 e kadar olanlar (büyük şehirler) 5) Nüfusu 1.000.000 e kadar olanlar (çok büyük şehirler) 6) Nüfusu 1.000.000 dan yukarı olanlar (dünya şehirleri) Şehirleri ve kasabaları bu şekilde nüfusa göre ayırmak oldukça sübjektif olmakla beraber, şehirlerin bayındırlık plânlarının ve programlarının yapılması meselesinde büyük bir önemi vardır. Küçük şehirlerin plânlariylc büyüklerin arasında meydana gelen bu benzemezlik nüfusun mikdarından ve yerin başk^ başka olmasından doğmaktadır. Fakat derhal soylİycIİm ki, bu ayrılığı meydana getiren sebeb hiç bir zaman küçük şehirlerin ve kentlerin daha az önemli olmasını gerektirmez. Nüfusu az olmakla beraber, bulunduğu yer bakımından çok önemli ufak kentler vardır. Şu halde şehirlerin ve kentlerin bayındı-nlması meselesinde rol oynayan iki faktör var demektir: 1) Şehirdeki nüfusun mikdan 2) Şehir yerinin önemliliği » » * Türkiyedeki bayındırlık hareketleri devrimin doğurduğu hareketlerdir, çünkü devrimin güttüğü davalardan birisi 1 sosyal bayatımıza ve toplu yaşayışımıza bir iyilik ve düzenlilik getirmektir.., Bu ise ülkenin bayındır olmasına bağlıdır. İşte devrimin bu davası üzerinde yürümek isfiven hükümet memleketin genel bayındırlık işlerini ele almış ve kentlerin bayındırlanmasını da programının başına geçirmiştir. "Nüfusu on binden yukarı olan şehir ve kasabalarımızın müstakbel harita-ve iymar plânlarını, spor alanlarını artırma vc eksiltme kanunu dahilinde yaptırmak üzere îç Bakanlığınca bir belediyeler iymar heyeti teşkil olunmuştur.» Görülüyor ki, kurul bayındırlık ba-kımmdan yalnız nüfusu on binden yukarı olan kasabaları göz Önünde tutuyor. Türkiyede nüfusu on binden yukarı olan kasabalar vc şehirler ise oldukça azdır. 1932-33 istatistik yıllığının verdiği bilgiye göre bunların sayısı 69 dur. Şehir bayındırlığı işinin memlekette daha geniş bir alan tutabilmesi için bu mikdarın daha az tutulması ve kentlerin bulundukları yerlerin önemliliğinin de göz önünde bulundurulması gerekmez mi? *•» Şehir ve kentlerin bayındırlık programı su meselesini, yolları ve spor a-lanlarını içerisine alırken, şehrin ağaçlandırma problemini de hiç bir zaman göz önünden uzak tutamaz. Memleketimizin bayındırlanması meselesinin ayrıca bir özelliği vardır; bu da bayındırlık işlerinde ağaçlandırmanın en başta gelmesidir. Her zaman vc her yerde tekrar ettiğimiz gibi Türkiyede bir a-ğaçlandırma davası vardır. Bu dava ne bir ferdin ve ne de ormancıların davasıdır. Bu dava ulusal bir davadır. Türkiyedeki orman mikdarının az olması ve bunların hiç de İyi bir tekilde dağılmayışları bizi bir ağaçlandırma po-lİtkasına sürükleyor. Türkycdc bütün genişliğe nisbetle %9.7 mikdarında orman vardır. Bu mikdarın bazı yerlede ite bütün genişliğe nisbetle % 1 ve hatta % 0.01 e kadar düştüğü görülür. Türkiyenin ormanca ne kadar yoksul Dr. Şeref Nuri olduğunu daha iyi ve canlı bir surette anlıyabilmck için yakın memleketlerin orman durumlariyle kıyaslama yapalım: Orman nisbeti (x) Romanya % 22,8 Bulgaristan % 27.9 Yunanistan % 12.0 İtalya % 17.0 Yugoslavya % 30,3 Iran % 10.0 Türkiye % 9.7 (Bizce Tku aAjfeom da doğru değildir.) Diğer memleketlerle yaptığımız bu kıyaslamadan anlıyoruz ki. Türkiye ormanca çok yoksuldur. Bir taraftan ormanın toplu yaşayış ü-zerinde yaptığı iyi etkiler, diğer taraftan onun memleketimizdeki azlığı bizi bir ağaçlandırma meselesi karşısında bırakıyor. Bu meselenin ite Bayındırbk iş -leriylc ve cn çok şehirlerin bayındırtl -ması İşiyle çok yakından ilgisi vardır. Orman kentin süsüdür. Orman kentin sıhhat bekçisidir. Orman günlük hayatımızın yorgunluklarım giderme ye-ridi. Bİr kentte sokak ne ise orman da odur. Ormansız şehir olamaz. Bu bakımdan ağaçlandırma bayındırlık işinin t.', ortasındadır. Ona göz yummak bayın -dirlik işini yarım yapmaktır. Biz tekrar ediyoruz: Ortada bir ağaçlandırma meselesi vardır ve bu mesele bayındırlık İşiyle elele yürüyecek bir meseledir, çünkü ağacm bittiği yerr hayat girer. (x) H. W. Weber -Forstvvirtshaft: pohuk Ncudamm 1926. S. 41 KUMAM VDA: Romanyatla rtiivis kurakçılıuı Bükreş. 7 (A.A) — Belçika sosyetesi hesabına döviz verilmesi mestle -sinde soravlı sena asbaşkanı B. tlies-koyu etkerliğini ^ahtiğ a&.jlarına a -let etmiş olmaktan suçlu görerek sorguya çekmiş, vr «onrı orgür bırakmı* tır. Şimdi eeza evinde hulımnn hasırca iki suçludan yana ulusal bankada ilk girişimde bulunmuş olan B. flîet-kodur. Kendisi suçunu yıdı«amakfadır. Gerçin bitmiş ve dosya genel savaman-lığa verilmiştir. japonya'da: Jüpon imuarutorunun kurikııtıı-riinden ötürü Ameriku eseflerini bildirdi Tokıo, 7 (A.A.) — Tokiodaki amerikan büyük elçiliği yönetgeri bugün dış bakanı yardımcısını görerek Vaniıy faiı dergisinde japon imparatoruna karşı a-sağlayıcı bir karikatür neşrinden ötürü ¦amerikan hükümetinin eseflerini bildirmiştir. Yönetgcr, Amcrikanm japon u-lusunun imparatoruna olan bağlılık ve bayrılık duygularına saygı duyduğunu ilâve etmiştir. Japonyamn Cinden istedikleri Tokyo, 7 (A.A.) — Luanchud hadisesi dolayısiyle Japonya. Çin'den bunları istemeğe karar vermiştir. 1 — Mesulün cezalandırılması. 2 — Buna benzer hadiselerin bir daha çıkmayacağı hakda inanca verilmesi, 3 — Yat süel bölgede güvenliğin muhafaza edileceği hakkında inanca verilmesi.. Mıtmuıi Cinde bir diplomasi o-ıııataklığı kuracakmış Tokio, 7 (A.A.) — Tokionun büyük gazetesi olan "Asahai - Şİnbum,, un verdiği bir habere göre, Mançuri hükümeti, yakında kuzay Cinle ekonomik ve diplomatik iş birliği hazırlamak erge-siyle orada süresiz bir diplomasi orun-i aklığı kuracaktır. Bu haber henüz oer-kitilmemistir. İRAN'DA: DIŞ HABERLER Iran - Irak sınır anluşmuzlıgı Tahran, 7 (A.A.) — Irak dış bakanı Nuri Said Paşa, 5 ağustosta Tahrana gelmiş vc Iran dış bakanı B. Kâzımi ile iki Ülkeyi ayıran amir anlaşmazlığı hakkında görüşmelere başlamıştır. ttalya - Habeş anlaşmazlığı Habeşistana gelecek yabancılar Adisababa. 7 (A.A) — Ülkenin ekonomisine gelişim vermiye yarıyacak bir uluslar sosyetesi kontrolü hakkın -daki soruya imparator, bu meselenin ileri sürülmediğini söylemiştir, imparator, Habeşistanın aslında kendi seçtiği yabancı danışmanlara tahib oldu • ğunu ilave etmiş ve Habeşittan tara -fından. Italyaya özel ekonomik atığlar bahşedilemiyeceğini, çünkü fransız -habeş andlaşmasının, devletler arasında bir eşitlik rejimi kurduğunu, siyasal asığlara İtibar edilemîyeceğinî söyle -mistir. Negüs. ciddiğ ve namuslu bir ıuret-te çalışmak üzere Habeşittanda yerleşmek istiyen bütün yabancıların iyi kar şılanacağını. bu gibilerin orada en -düstrilcr, tarım ilcri. kontuarlaı karabileceklerini vc garanti gösterebilen Icrin toprak satın alabileceklerini soy-liyerek sözünü bitirmiştir. tmp.ırator, demiryolları yapısından bahsederken, otomobil yolları yapmanın, demiryolu yapmaktan 'laha faydalı olduğunu söylemiştir. ö. Ku zifttin işe karışması isteniyor Vaşington, 7 (A.A) — İş federasyo ntı konseyi, başkan B. Green'den İtal-yanın Habeşistana karşr yapmak iste diği salgın harbini durdurmak için B. Ruzvelte baş vurmasını rica etmiştir. B. Green, B. Ruzvelt katında şah -sen girişimde bulunmak üzere Vaşing-tona hareket rtmektedir. erıiden kuvvet gidiyor Napoli, 7 (A.A) — iki vapur, ask»r 6c g«r«* ,..-.:.»-„ Afrikasına hareket tum^iıt. bu vapurların batı Trablus tın ı uğrıyarak yerli asker de alacakları sanılmaktadır. İtalyan veliııhdıaın yeni ödeı i Roma, 7 (AA) — Veliahd Umber-tun iii; yakında korgeneral atanacağı ve Floranda kolordusu komutanlığını ele alacağı söylenmektedir. İ4iffia haberler Adisababa, 7 (A.A) — Resmiğ bir bildiriğc göre. Hararda Dubbodaki fran sız kurullarına karşı güya bir salın yapıldığı hakkında olan duyumların aslı yoktur. Bu türlü dedikodular, kamoyu ürkütmek ve Habeşistana karşı dur -durmak hedefiyle yapılmaktadır. Habeş ordusuna giren I-»»/ prensi Adisababa. 7 (A.A) — İrakta Cillo aşireti başkanı, asuri prenslerden Ma -tik Cambar, öğretmen subay olarak habeş ordusuna girmiştir. Yakında Vol -lagadaga ili ordusuna atanacaktır. İtalyan basını re limitlere i' Londra, 7 (A.A) — Dcyli Telgrafın haber verdiğine göre. ingiliz dış bakanlığı, italyan basınının İngiltere karşı yaptığı hücumlardan Ötürü B. Grandinin dikkatini çekmiştir. Dış bakanlığı, aynı zamanda ingi • liz basınının bugüne kadar ttalya hakkında çok nazik davranmış olduğunu işaret etmiştir. Musolini Habeşistanlı hanı hücumu yapacak Roma. 7 (A.A.) — Royter ajansı bildiriyor: B. Musolininin, savaş başladığı vakit, Habeşistana karşı büyük bir hava hücumu yapmak niyetinde olduğu bildiriliyor. Bu habere göre. 400 uçak haıekete geçecek ve ilkin gözleri sulandıran gazlar ve sonra da ieab ederse zehirli gazlar kullanacaklardır. Fakat italyan süel orunları insel sebeblerle zehirli gazlar kullanmaktan mümkün otlukça sakınmak arzusundadırlar, italya halkı kaybetmek istemiyor ve dostça klonizasyon arzu ediyor. Saatte 300 mil çabuklukla gidebilecek ve beş yüz gaz bombası taşıyabilecek uçaklar yapılıyor. Bunlardan elli tanesi şimdi denenmektedir. Her italyan askeri bir gaz maskesi ile cihazlandınlacaktır. Adisnbabaya gelenler ve gidenler Adisababa, 7 (A.A.) — Yeni alınan haberler, Adisababadan Cibutiye dolu trenler hareket ettiğini bildiriyordu. Burada sarahatla söylendiğine göre. giden avrupalıların sayısı, mayısta 54. hazı randa 79 ve temmuzda 85 kişidir. Tren yolcuları, birkaç gün için Cibutiye giden iş adamları, sayfiyeden gc len işyarlar ve izinli giden habeşlerdi' Adisahabaya 30 kadar gazeteci M sinemacı gelmiş ve bu suretle gelen yolcu sayısı biraz arrmstu. Habeş ordusuna airecek juponlaı Roma, 7 (A.A.) — J^pon hükümetinin Habeşistana harb gcrcçı vermi-yeceği hakkında olan bildiriği, bura-la ihtiyatlı bir memnuniyetle karşılanmak tadır. Japonyamn. güya silah sattığı hakkındaki haberlerin yalanlanması dürüst bir durumun diyemi sayılmaktadır Romada, hadiselerin sözlere uygun olduğu ve Japonyamn, İtalya ile Japonya arasındaki dostça ilgileri bozacak şekilde hiç bir harekete giıişmiye-ceği umudu beslenmektedir. Bununla beraber, Japonya hükümet adamlarından birinin "her japon yurd-daşı habeş ordusuna girmekte tamamiy-le özgürdür., yolundaki son diyevi, burada dedikodu uyandırmıştır italyan ordusu nasıl hurbedecek? i-ondra, 7 (A. A.) — Roma ' -dan Royter ajansının bildirdiği - n cor biîvü'n bir ordu tnp'a- makta olan italya Hıbe'istan h.^Ju^ da kazanmak istediği başarıları ancak hava silahlarından beklemektedir. Söylendiğine göre. B. Musolini. toplu bîr hava saldırımı yaparak, harb başlangıcında Habeşistanı ezmek niyetindedir Bunun için 400 uçağın çarpışma başlangıcında göz yaşı döktüren gaz bombaları kullanılacağı söylenmektedir, t-talyan ordusu zorda kalırsa, zehirli gaz-lcrle klorinli ve hardallı gazler de kullanacaktır. Bununla beraber italyanların, evrensel kamoyda uyandıracağı yankılardan Ötürü ve insel bakımdan bu gazleri kullanmamaları lâzımdır. Herhalde bütün italyan askerleri, sıcak bölgelerde kullanılmak üzere yapılmış o-lan gaz maskelerile cihazlandırılmıştır. İtalyan ulusu harb istiyor. San Remo, 7 (A.A.) — "Cosseria,, tümenini silah altına alındığını öğrenen şehir halkı, coşkun gösterilerde bulunmuştur, Dıvarlar. Musoliniyi ve doğu Afrikasına gidecek olan kuvvetleri kutlayan afişlerle örtülüdür. Resmiğ ve özel binalar dün akşam donatılmıştı. Binlerce kişinin katıldığı alaylar, azıcı şarkılar söyliyerek harb Ölüleri antına gitmişlerdir. Faşist birliği sekreteri ile eski harbçılar başkanı, söylevler vererek, ttalyanın Habeşİstan-Ida yayılmak hakkına sahib olduğunu berkitmişlerdir. Vintimille, Bordighero, Imperiada ve San Remo, ilinin bütün köylerinde buna benzer gösteriler yapılmıştır. Her gün binlerce kişi Afrikaya gitmek üzere gönüllü yazılmaktadır. ingiltere falyayı protesto etti. Londra, 7 (A.A.) — İtalyan gazetelerinin tngiltereye karşı neşriyatını İngiltere hükümetinin 26 temmuz tarihinde protesto etmiş olduğunu resmiğ çe-ven ancak bugün ilSn etmektedir. italya hükümeti henüs cevab vermemiştir. bulgaristan'da: Bir bulgar gcnerıdi öldü Sofya, 7 (A.A.) — önce piyade genel ispekterliğinde ve 1911 den 1913 e kadar sü bakanlığında bulunmuş olan yedek general Nikiforof, yetmiş yedi yaşında olduğu halde Ölmüştür. \IA1AMY Vll\: Bir yahııdi neden yakalanır? Berlin. 7 (A.A.) — Havas ajansı uıi-u.tıyor: Nazi partisi ileri gelenlerinden Dr. Zamak. Şvarzeş Korfs gazetesinde kİ - hücum kıtalarının organıdır - bir almanın nc gibi hallerde bir yahudiyî yakalıyabllcccği hakkında bilgiler vermektedir. Yakalama, en çok umumî rezalet mahiyetinde olan hallerde yapılabilecektir. Ya/ı sahibi diyor ki: " Ba gibi haller şunlardır: Bir yahudinin a*man konukseverü-pnden '..-r.ı. ı. k bir atman kadını ile Halk srasiM çıkması, bir yahudinin baloda küstah:? bir surette gürültü çıkar -matı. bf' yahudinin atman kaplıcalarından her I'a.'gi birinde gürültü çıkaracak tavırlar takınması bu suretle hareket •-den y;ıh'.ıdi. genel düzoni bozmuş sayılır Bundan oaska, alman ruhu uyanah-"•. C'.«a alman hislerinin yaralanmasına sebeb olan bütün hallere teşmil edilmek gerektir. Eğer yahudi, karşı gelecek olursa almanın mertliğe başvurmaya hakkı vardır Umun askerleri ulusal birliği Berlin. 7 (A.A) — Alman subayları ulusal birliği bütün yersel şubelere yeni üye kaydetmelerini yasak etmiştir. Birliğin bu kararı, şimdi proje halinde bulunan, fakat gerçekletmesi geçi kmiyecek olan "alman askerleri ulusal birliği,, nin kurumunu hazırlamak niyetinde olduğu sanılmaktadır. Haris üzerinden geçen gök taşı PJHS. / {AA) — Maten gaacteâ, dun, saat 20,30 da kocaman bir gök taşı (haceri semavi) nin, kuzey doğudan güney doğuya doğru, Paris ile yöresi nin üzerinden geçip gittiğini yazıyor Bu taş, iki parlak parçaya bo) urunu*" ve arkasmda ışıklı bir iz btrakmrştır. Paris borsası Paris, 7 ı A A. i — 7 ağustos tarihli Paris borsası: Borsa, daha fazla bir düzensizlik ve alivre yekûnunda hafif bir fazlalaşma gösteriyor. Piyasa, yeni karartan bekliyor ve yeni girişmelerden Çekiniyor- Para piyasası daha canlıdır. Fransız eshamı durumu çok iyidir. Royal Deutch aranmaktadır. 1 v.tl tfrf'de: Ingilterede büdce geliri Londra. 7 (A.A.) — Finans yılının geliri 192.638.187 ve hacası 257.947.452 sterline yükselmiştir. 1934 geliri de 194.231.739 ve harca-sı 248.907.078 ve açık da 54.675.339 sterlin idi. b. Brüning imerikııya gidiyor Londra, 7 (A.A) — İşten çekildiği gündenberi Holanda ve Ingilterede yaşamakta olan eski başbakan Brüning, bir kaç konferans vermek üzere yakında Amerikaya gidecektir. B. Brüning. gelecek bahardan önce Avrupaya dönmiyecektir. tngilteredeki işsizler Londra, 7 (A.A) — İşsizlik hakkında tutulan istatistiklere göre, 22 tem -muzda İşsizlerin sayısı 1.972.941 dir Bîr ay evelisi bu sayı 2. 110.000, geçen yılın aynı günlerinde İse 2.126.260 idi. Bu rakam beş senedenberi kaydedilen en aşağı rakamdır. B. Musolini bir yazıcıyı bağışladı Roma, 7 (A.A) — B. Musolini. siyasal sebeblerden dolayı beş yıl burgu-ne kasanık tanınmış yazıcı Malopane'ı bağışlamıştır. Malopartc'ın önce sıb -hiğ sebeblerden ötürü Palerm'de oturmasına izin verilmiştir. ULUS 9, İĞUSTOS 1935 CUM Başbakanımız İstanbul'a gel misti f.~r=^ Nazilli fabrikamızın iistermeleri başlamıştır. 1— Koca Sinan irin bir anıt yapılacaktır. -Habeş unlusunun 630 bini huhlaffv bildiriliyor. ON ALTINCI YIL. No: 5041 \lll1lllZ. ı ¦ ı . İ ı 'i ı ı / . ı ¦ ı Her yerde 5 kuruş YENİ BİR FABRİKAMIZIN ÜSTERMELERİNE BAŞLANDI Nazilli fabrikasında lOOOkişi çalışacak yılda 20 milyon metre basn a yapacak Bundan bir iki ay Önce hiikü -metimiz tarafından hazırlanmış *' "i beş yıllık endüstri plânının leri yapılmakta olan kısımların bitmesinden sonra başlanacaktır. Dün bu is hakkında yetkili rU Nazilli fabrikamızın maketi yeritiminden bahsederken Sümer Bankın da Nazilli'de büyük bir basma fabrikası kuracağını söylemiştik. Dündenberi Sümerbank'ın bu yeni fabrikasının üstermelerini yapmış, kurulmasına başlamış bulunmaktadır. İlkönce direktör evinin, işyar apartmanlarının kantin binasının depoların ve demiryollarının kurulması için üstermeler yapılmaktadır. Asıl fabrika binasına birinci teşrinde bu ilk plânda üsterme- rektÖrlerin aytarımıza verdiği bilgiye göre yeni kurulacak Nazilli fabrikasının diğer kısımları da Avrupa'nın en iyi fabrikaların -dan alınacaktır. Nazilli fabrikası mn işlemesi için lâzım gelen kö -mürü Nazillide işletilmekte olan kömür ocakları verecektir. Fabrika bir yılda 18 le 20 milyon metre arasında basma çıkaracak ve bundan başka da ayrıca ufak barr alacalı dokumalar yapacaktır. İşçilere, esasen aşağı Nazilli nin yakınında kurulacak olan fab rikadan şehre dönmeleri kabil oU cağı için ayrıca evler yapılmasına lüzum kalmamıştır. İşyarlar için yapılmasına başlanılacak 4 apar-tımanın ikisi 8 dayreli diğer ikisi de 4 dayrelidir. Burada 24 ayle -nin oturması sağlanmıştır. Fabrika Kayseri'ıleki bez fabrikasının dörtte üçı büyüklüğünde olacak ve makiiıt. .,:.Tıarı da kayseri fabrikasındaki makinelerden eksik olmıyacağı gîbi boyacılık ve büyük tablo makineleri atölyeleri daha zengin bir şekildedir. Yeni Nazilli basma fabrikası -nin pamuk ihtiyacını Nazili pa -muk ürünü ile karşılanacaktır. Gene yetkili direktörlerden öğ rendiğimize göre endüstri plânı -nin yeritimİ yolunda kurulmuş olan fabrikalarımızın yaptıkları üretim bugün için henüz yurdu -muzun bütün ihtiyacını karşıla -yamamaktadır. Bunun için kurulmuş olan fabrikalarımızı yüzde yüz büyütmek yolunda çalışmalar yapılmakta ve esasen fabrikalarımızın ekonomik durumu çok sağlam bulunmakta dır. Sümer Bank ayrıca memleketimizde toprak ve kimya endüstrisinin kurulması yolunda Anadolu nun birçok yerlerinde incelemeler yapmaktadır. 2 açttstös tarihli Jurnal dd Moshu da Nazilli fabrikası için şunları yazmakladır: (Sonu S. inci sayfada) BAŞBAKANIMIZ tstanbulda İstanbul, 8 (A.A.) — Doğu gezisinden dönen Başbakan İsmet İnönü, beraberlerinde Dış Baka -nı Dr. Tevfik Rüştü Aras olduğu halde bugün saat 12 de Güneysu vapuru ile şehrimize gelmiştir. Başbakan boğazda vapurdan çıkarak Sakarya motörüne binmiş ve doğruca Dolmabahçe sarayına giderek Atatürk'e saygılarını sunmuştur . Kötü maksadla verilen ilânlar Suçlulara karşı şiddetli tedbirler alınacak Gazetelere verilen iş ve hizmet ilânlarından bazılarının kötü maksatlara hizmet için yapıldığı bîr -kaç Örneğinden anlaşılmıştır. Meselâ, daktilo aramak bahanesile bazı muhtaç genç kızların baştan çıkarılmak istendiği görülmüş ve suçlu hakkında takibata başlan -mistir. Bu gibi ilânların dürüstlüğünü araştırmak ilgili makamlar tarafından gazete ve Hancılardan rica edildi. Fakat bunu yalnız gazetelere ve Hancılara bırakmak hem kendilerini fazla külfete sokmak olacağından ve hem de rae -selenin takibini temin etmiyece -ğinden bu gibi ilânları verenlerin ve ilânla sermaye anyanların po -lisçe arasıra hüviyetleri tesbit ve ciddiyetlerinin yoklanması ve hakikaten gençleri baştan çıkarmak veya para dolandırmak maksatları anlaşılırsa müddei umumilere teslim edilerek tevkif ettirilmesi Ic Bakanlığınca uygun görülmüştür Türkkuşu çalışmaları verimli bir evreye girdi Planör çekllirkeı Birkaç gün önce Rusya'dan Türk Kuşu için planör paraşüt ve kule kısımlarının getirileceğini ve Ankara Türk Kuşu alanının m o -dem bir şekilde kurulacağını yazmıştık. Dün de bir aylarımız Türk Kuşunun Öğretmenleri ile konuşmuş ve alana giderek talebelerin uçuş larnı görmüştür. Uzun yıllardanbe ri hava sporlarına büyük bir önem vermiş olan memleketlerin dere -cesine pek yakında erişecek tale -beler yetiştirmeğe çalışan bu kıymetli kurum yaradılışda kapasiteli elemanlarla çalışmaktadır. Bugün Ankara Türk Kuşu Üyeleri - nin sayısı 270 i bulmuştur. Şimdiye kadar günde bir sabah bir akşam olmak üzere alana iki servis yapıldığı halde dündenberi 2 sabah ve iki akşam olmak üzere 4 servis yapılmaya başlanmıştır. Uçuşlar hakkında öğretmen -lerden biri: "bunlar ilk çalışma -larımızdır. Şimdiki alanımız A ve B uçuşları yapmak içindir. C uçuşları için alan bulduktan sonra asıl planör sporcusunu yetiştireceğiz.,, demiştir. Ayrıca öğretmenlerin verdikleri haberlere göre Rusya'dan yakında iki kişilik paraşütle atla -mak için iki istandard uçağı gelecektir. KOCA SİNANA ANIT YAPILACAK B. Şükrü Kabanın baş kanlığında dün bir toplantı yapıldı. CaHssssm— - -.ssssssssssss^s^sâ roplantıya oaşkanlık eden /ç Bakanımız B. Şükrü Kaya Türk mimar ve mühendisleri dün İç Bakanı B. Şükrü Kaya'nın i Koca Sinan başkanlığı altında toplanarak mi mar Koca Sinan için bir anıt ya - pılmasını kararlaştırmıştır. Türk mimarisinde başlı başına bir ta -rih olan Koca Sinan'ın değeri ve ünüyle uygun olması istenen bu anıt için toplantıda bulunanlar aralarında bir komite seçmişler -dir. Büyük türk dâhisinin eşsiz eserlerinin hayranları ile bütün arsevenler komitenin tabiiğ üyesi sayılmışlardır. Memleketin bütün aydmların-ca Sinan'a yakışır bîr halde yük -selmesi gönülden istenen ve sık sık ileri sürülen fikrin, mümkün olduğu kadar çabuk yeritilmesine karar veren komite dündenberi etüdlere başlamıştır. Koca Sinan, türk sanat tarihinin şerefli bir sembolü olduğundan anıtın yeri ve büyüklüğü Türk Tarihi Araş -tırma kurumu İle birlikte saptanacaktır. Komite bir yandan para toplıyacak bir yandan da bu anıt için biri düşünüş, diğeri proje için olmak ü^ere iki arsıulusal konkur açacaktır. Dünkü toplantıda mimar ve mühendislerimizden Ankara'n bayındırlama direktörü B. Semih ile BB. Bedri, Mehmet Galip, Abdurrahman Naci, Zühtü, İrfan, Fehmi, İbrahim, Kudret ve Hur-şit bulunmuşlardır. Fransızlarla tecim anlaşmalarımız Bugünün bütün ihtiyaçlarına cevab veren anlaşmaların esasları nedir? Paris, 8 (A.A.) — Anadolu Ajansının özel aytarı bildiriyor: Pazartesi günü imzalandığım bildirdiğim türk - fransız tecim ve kliring anlaşmalarının esasları hakkında türlü kaynaklardan aldığım haberleri aşağıda sıralıya -cağım. Yalnız bu esasların iyice anlaşılabilmesi için, daha Önceki durumun kısaca hatırlanmasında fayda vardır: " 1933 de Londra'da toplan -mış olan arsıulusal para ve eko -nomi konferansının anlaşamamaz-lıktan dağıldığı 27 temmuzda Türkiye ve Fransa bir modüs, bir de kliring anlaşması imzalamış -lardı. Bu ismet InÖnii hükümeti - nin müdafaa ettiği tediye muva -zenesi esasına bağlı ilk anlaşma idi. Ve ticaret mukaveleleri poli -tikamızda esaslı bir değişimin baş langıcı oldu. Ondan sonra imzaladığımız anlaşmaların hiç biri -sinde bu prensipten ayrılmadık. Bu mukavele ile iki memleket arasındaki siyasal dostluk ticarî ve iktisadî imkânlarla kuvvetlenmiş ve dünya ticftret işlerinin gidişi ortasında iki taraf Londra'da beraber müdafaa ettikleri bir pren-sipi tahakkuk alanına iletmiş oluyorlardı. Bugün de sürüp giden cihan {Sayrfayı çeviriniz)' SAYIFA 2 ULUS buhranı başladıktan sonra bu biçimde ilk anlaşma 1930 ortalarında Macaristan ve Avusturya'dan doğdu, fakat bu memleketlerde yaşayamadı. Mal trampası sağlam iktisadi bünye istiyor. Türkiye ve Fransa daha sonra bu yola girdi -ter. Fakat iki memlekette ayrı ayrı istikametlerde inkişaf etti ve ancak Türkiye'de muvaffak oldu. İftiharla sÖyliyebiliriz ki türk sistemi gerek ilim, gerek teknik bakımından başlı başına özellikleri olan bir sistemdir. Türkiye bu yoldan hemen bütün ithalât eşyasına şamil olan kontenjanı yılda yedi yüz bin liralık bir mikdara indirdi, başka tabirle tamamen süpürdü. Fransa ile intihap mülâhazalarını hesaba katmıya mecbur siyasal çeşitli fırkaları vc kısaca iç politikası yüzünden kontenjan sistemini günden güne genişletmeye doğru yürüdü. Bundan dolayıdır ki yapılmış anlaşmaların 1935 ortalarına kadar olan tatbikatı. Türkiyenin daima kolaylık göstermiş olmasına rağmen Fransanm. meselâ almayı teah-aüt ettiği tütünü bile pek geç almak, vermeyi teahhüt ettiği kontenjanları vermemek neticesİyle karşılaştı. Fransanm yüz milyon frangı aşan matluba-tı memleketimizde toplandı. Fransa bu parasını ancak memleketimizden türk malı alarak çıkarabilirdi. Heyetimizin Parise vardığı gün dört memleket Fransa ile umumî kliring, ithalât resmi fazlalarının ref'i kontenjanların tezyidi ve teahhüdü gibi esaslar üzerinde üç aydır münakaşada bir anlaşma zemini bulamı-yarak burasını terke hazırlanıyordu. Filhakika bu memleketlerle inkıta gecikmedi. Hükümetimiz modüsü. Fransa ile kliring anlaşmasını feshetmişlerdi. Fransızlar yüzde otu znisbetindekİ tünk fazla ihracatı kaydına ve bedellerinin cumuriyet merkez bankamız emri-ne verilmesine İtiraz ediyorlardı. Laval kabinesinin 29 kararnamesindeki prensiplerine göre de yeni bir anlaşma imkanı çok güçleşmiş bulunuyordu. Bu çetin şartlar içinde başlıyarak, bayram ve tatiller hariç olmak üzere fasılasız on beş gün süren müzakerelerin vardığ ıneticeler şöylece hulasa e-dı lebi lir: 1 — Umumt kliring esası muhafaza edilmiştir. 2 — Türk kliring sisteminin hususiyeti olan geniş hususî kliring yani takas esası kabul edilmiştir. 3 — Kontenjanlar artırılmıştır. Ve bazı maddeler için yeniden kontenjan alınmıştır. 4 — İthalât munzam resimleri kaldırılmış, yani malalrımızdan alınmakta olan yüzde 6 ithalât takası yüzde ikiye indirilmiştir. 5 —Evelki anlaşma devresinden kalana yüz milyon küsur frank tutarında olan ve kliring muamelelerinin önünde tıkaç teşkil eden fransız ticari alacakları ayrı bir hesaba alınarak, Türkiyeden Fransa ya ihraç edilecek Fransada kontenjana tâbi ve yeni alınmış kontenjanlarla yıllık tutarı on milyon frangı bulan ithalâtımızla tedricen tasfiyesi esası kabul edilmiştir. Bunlardan başka sürümü güç muayyen bir kısım mallarımızın hususî takas yoluyla bu tasfiye işinde kullanılması da temin edilmiştir. Yani hem yeni kliringin işlemesi, hem eski alacakların uzun vadeli faizsiz bîr ticarî kredi haline inkilâbı, hem de sürümü çetin muayyen mallarımıza prim temini kabul olunmuş, nihayet bu surret-le elinde en az sekiz sene bu para faizsiz kalacak olan cumuriyet merkez bankamızın ıskonto ve ticarî finansıman işlerine bu parayı hasretmesi imkânı elde-edilmiştir. 6 — Cumuriyet merkez bankası serbest emrine tahsis edilecek olan döviz nisbeti devlet ve belediyeler mübayia-tr, husus! ve umumî kliringler ve eski alacakları da şamil olmak Üzere yüzdf otuzdan yüzde otuz beşe çıkarılmıştır. 7 — İstikrarı temin için anlaşma müddeti yirmi aya çıkarılmıştır. 8 — Fransız rejisinin bundan Önceki anlaşma ile kabul ettiği mikdar fevkinde her sene tesbİt olunmuş mikdarda muntazaman tütün satın alması temin olunmuştur. "Tezayüt nisbeti yüzdde el lidir^ 9 — Modus ve kliring anlaşmaları, müddet ve.meriyet itibariyle biribirine bağlanmıştır. Anlaşmanın hükmü 13 ağustostan itibaren yürümiye başlıya -caktır. Yeni anlaşmanın başlıca anahtarları bunlardır. Fransız kompansasyon ofisi müdürü B. Jolly bu anlaşmaların şimdiye kadar yapılmış benzerleri arasında teknik ve tatbikat kıymeti en yüksek bir mükemmeliyette bulunduğunu ve türk sisteminin Fransa İçin de bir tekâmül olduğunu söylemiştir. Nihayet memnuniyetle ilâve etmeliyiz ki 1933 de olduğu gibi yeni politikasından sonra da İlk olarak Fransa, memleketimiz le böyle bir anlaşma imzalamış bulunuyor ve bu yeni fransız ticaret nazırının da ilk mukavelesidir. Hele müzakere müddetinin kısalığı sahiden bir rekordur. Fransız resmi tebliğinin de kaydettiği gibi, heyetimize reislik eden büyük elçimiz Suad Davas, böyle bir anlaşmanın iki memleket için olduğu kadar arsıulusal siyasa bakımından da önemini vc değerini anlatan beyanatta bulunmuştur. İsmet İnönü hükümetinin kendilerine verdiği büyük ve güç vazifeyi her iki memleketin hayrına olarak başarmasını bilen müzakereci heyetimizin elde ettiği önemli ve değerli netice hiç şüphe yoktur ki iki mîllet arasındaki dostluğu temelleştirmeye ve tecimstl münasebetlerimizi genişletmeye çok yar dım edecektir.,. fransa'da: Brestte yeni gösteriler Brest, 8 (A.A.) — Tersane işçilerinin grevi, dün Öteygünkü kadar olmıyan bir takım hadiselere sebeb olmuştur. Göstericilerin sa -yısı daha azdı ve polis bunların şehrin ortasına kadar ilerlemelerine engel olabildi. Sabahın sat birine doğru dii -zen yerine getirilmiştir. Polisler enternasyonal türküsünü çağıran ve güvenlik tertibatına karşı ağızlarına geleni havkı ran ve ellerine geçeni atmakta n -lan göstericileri geriye püskürtmüş lerdir. Birkaç kişinin önemsiz surette yaralandıkları bildiriliyor. Gös -tericilerin arasında en ziyade iş -sizlerle çocuklar bulunuyordu. Brest'te durum Brest, 8 (A.A.) — Sabahleyin şehirde sükûn hüküm sürmekte idi. Umumî grev tehditlerine rağmen bütün umumî işler, nomal bir surette yapılmıştır. •** Paris, 8 (A.A.) — Son haberlere göre Brest şehrinde sükûn vardır. Paris • Midi gazetesi, İkinci bir yaralının hastahanede öldüğünü haber vermektedir. Şehir halkı sabahları sokağa çıkmamaktadır. Sanıldığına göre, işçiler çalışmak ü-zere bu sabah tezgâh kapılarına gelmişler, fakat kapılar hükümet tarafından •kapatıldığı için içeri girememişlerdir. Evelki günkü çarpışmalarda ölen bir İşçinin ölü alayı bugün öğleden sonra şehir mahallelerinden bîrinde yapılacaktır. Hükümet, nizamın muhafazası soravını alayı tertip edenlere bırakmıştır. »** Brest, 8 (A.n.) — Salı günkü pa-tırdıda ölmüş olanların cenazesinde Brcstli işei ile yakın köylerden gelen bir çok işçi hazır bulunmuştur. Cenaze türübünde bir çok resmî şahıslarda katılmışlardır. Bresi hadisesinin yankdarı Paris, 8 (A.A.) — Bu sabah gazeteler, "ayaklanma,,, "azıma,, ve "azıcı hareket., gîbi başlıklar altında Brest hadiselerine sayıfalar dolusu yazı ayırmaktadırlar. Bu hadiselere önayak olanlara karşı ciddiğ tedbirler alınmasını istiyen Ma-tin gazetesi diyor ki: "Brest hareketi, anı bir tepki olmayıp, komünist ve sosyalist politikacılar tarafından hazırlanmıştır.,, Aynı fikirde bulunan "jur„ gazetesi, gerek Brest ve gerek Toulon'da çıkan hadiselerin, gündeliklerinin artırılmasını istiyen bîr işçi savaşı olmadığı- DIŞ HABERLER Paris konferansı toplanıyor ingiltere protestosuna cevab bekliyor saya emir verildiği etrafında çı -han haberler doğru değ:ldir. Yeni giden kuvvetler Napoli, 8 (A.A.) — Napoli ile Ma -savva arasında düzgün posta yapan Mazzini vapuru, bugün bazı subaylar, sömürge askerleri ve harb gereci ile, Doğu Afrikasına gitmek üzere buradan kalkmış ur. Subaylar aracında, Napoli faşist partisi assekreteri, teğmen Fcrnando Dclo ile. Kültür bakanının oğlu teğmen Cio Cio de Vcki bulunmaktadır. İtalyan basmı »İngiltere ulusların jandarması değildir,, diyor -İtalya 250-500 bin balya pamuk alacak - Habeşistan ordusunu 630 bine çıkardı. - Vehib i paşa için asılsız haber l Roma, 8 (A.A.) — Giornale d'ltalya gazetesi İngiltere'nin ha -beş meselesinde İtalya'ya karşı olan durumunu inceliyerek di -yor ki " Ingilterede İtalya'ya düşman partilerin devlet adamlarının yanında İtalya'nın davasından yana kuvvetli bir kamoy bulunuyor. İtalya, kendisinden yana olanla ra minnettardır.,, Bu gazete yazısını şöyle bitiri yor: Dünyanın mukadderatı se -çim işleriyle karıştırılmamalıdır. Ve gene emperyalizmi de İngiltere'nin uzun seneler süren silâhlı savaşlarla elde ettiği hakları di -ğer uluslar için yadısayacak derecede ileri gidilmemelidir. İsteklere bir had çizilmeli ve diğer memleketlerin dostluğu ve çalışma bir ligi takdir olunmalıdır. Halbuki, dünyanın her tarafı.t-da birçok ve güç meselelerle kar -şılaşmak yükümünde bulunan In -giltere'de Avrupa'da barış ve dur-luk inancalarına muhtaç bulun maktadır. Bu inancalar Streza'da başlamıştı. Ve bunlar genişletilebİlirdi, İtalya bu inancalardan biri olabilirdi. Ancak, ondan hayatiğ ihti • yaçlarını feda etmesi ve esasen bütün isteklerini elde etmiş bulunan başka memleketlerin faydaları uğrunda jandarmalık yapması istenemez.,, Vehib Paşa hakkında esassız haberler Ankara, 8 (A.A.) — Vehib Paşa'nın bugünkü Tür -kiye Cumuriyeti hükümeti ile hiç bir ilgisi olmadığına bu hususta Anadolu Ajansının önce neşretti ğİ haber de bir belgedir. Habeşistanda bir ödev kabul etmesi için Ankara'dan Vehib Pa- rti, fakat br azıma başlangıcı sayılabilecek vc inciden inceye hazırlanmış siyasal gösteriler olduğunu yazmaktadır. Genel iş konfederasyonu neşrettiği bir kararda Brest gösterilerini haklı bulmaktadır. Komünst "Humanite,, gazetesi, karışıklıklarda Ölenlerin gömülmesi ilgisi ile bugün bir genel grev yapılacağını ve bu grevin kesin olarak yerİtileccğini yazmaktadır. Fransanm büyük işleri Paris, 8 (A.A.) — Bugünkü bakanlar konseyi, iş bakanının, büyük işler hakkındaki bir program saptayacak o-lan kararlar hakkındaki Önergelerini in-celiyecektir. Venizelos Fransadan ayrılıyor Paris, 8 (A.A.) — Giriştiği hükümet darbesinin yanda kalması üzerine Fransa'ya sığınmış olan Venizelos, ex-celsior gazetesi yazıcılarından birine. Normandic'yi yakında terkederek yaz' azatını Fransa dışında, "başka bir iklimde,, geçireceğini söylemiştir. İtalya pamuğu niçin istiyor? Vaşington. 8 (A.A.) — Amerikan gi-rit ve çıkat bankasının haber verdiğine göre. bazı amerikan çıkatçılan bankaya başvurarak italyan endüstrisine yapılacak pamuk çıkatına para yatırılması için kısa vadeli krediler istemişlerdir. Banka, bu pamuğun mühimmat ya -pılmasında kullanılmıyacağını araştır -mak üzere çıkarcıların dileklerini ince -den inceye inceledikten sonra kredileri verilebileeelİni söylemiştir. Konferansa hazırlık Paris. 8 (A.A.) — B. Laval. dün öğleden sonra, ingiliz elçisi Sir George Clerk ve italyan elçisi Kont Pigmatti Morano di Custozza ile görüşmüştür. Görüşme. 16 ağustosta Paris'te konuşulmuştur. İlgili hükümetlerin cevabı, henüı gelmediği için bu konferansın toplanma tarihi kesin olarak saptanmamıştır. Yetkili çevenler. konferansın ger -çekte BB. Laval. Eden ve Aloisi arasında bir haberleşme mahiyetinde olacağı fikrindedirler . italya pamuk alacak Nevyork. 8 (A.A.) — "Sun., gazetesinin haber verdiğine göre, İtalya, Bü -yük miktarda Amerika pamuğu satın al mak üzere. Nevyork borsası ile paazrlı-ğa girişmiştir. İtalya'nın satın almak istediği pa -mak, 250.000 ile 500.000 balya arasın -dadır . İtalyan ordusuna girmek istiyen yaba ncılar Roma, 8 (A.A.) — Yabancı uyrular tarafından gönüllü olarak askerlik hizmetine girmek için gösterilen isteki..in Çokluğundan ötürü. İtalya'nın bir "ya -bancı lejiyon.. kurulması meselesini in -celediği yayıntısı dolaşmaktadır. İtalyanın istekleri Roma, 8 , A.A. — Paris konferansının sonuçlan hakkındaki tasınlar şimdi daha uygun bulunmaktadır. İtalya, önce bu konferansın derhal toplanması; j itiraz etmişti. Fakat şimdi italyan hüktı meti, toplantı için saptanan tarihin, türlü görüşmeler arasında bir yakınlık bul-mıya ve İngilterenin italyan istekler" daha iyi anlamasına elverişli olduğu fikrindedir. İtalya cevab vermezse Londra, 8 (A.A.) — Hükümet, italyan gazetelerinin İngiltere'ye karşı gi -riştikleri savaştan ötürü, 26 temmuzda yapmış olduğu protestoya İtalya'nın uy gun bir cevab vereceğini umud etmek • tedir İtalya, bu protestoya cevab verme • diği takdirde, İngiltere yeni bir gİrgid" bulunacaktır. Bu İkinci girgiden son-ı da bir cevab alamazsa, Londra hükümet, meselâ italyan gazete aylarlarının geri gönderilmesi gibi bazı tedbirler almayı düşünecektir. Habeş ordusunun kuvveti Adisababa, 8 (A.A.) — Havas ajansı aylarının bildirdiğine göre. habeş süel kuvvetleri "7.. ordudan katmçtır. Her orduda, üçer bin kişilik 30 alay vardır. Bu hesab ile habeş ordularının bütünü 630.000 kişiye çıkmaktadır.. Bunlann ancak 250.000 1 hükümet tarafından verilen tüfek ve cephane ile cihaziıdır. Habeşistan'ın aşağı yukarı türlü tiplerde 200 topa sahib olduğu sanılmak - Almanya Tuna paktına hangi şart larla girerek? Viyana, 8 (A.A.) — Vch Biattin Berlin aytarının bildirdiğine göre, B. Hitlcr, dış ba kanı Von Noyrath, Sü Bakanı B. Von Blomberg, B. Görin^ ve B. Göbbels, Tuna andlaşması hakkında olan yeni fransız - italyan projesi üzerinde uzun uzadıya incelemelerde bulunmuşlardır. Bunlann "Almanya, baş-langıçtanberi, hak eşitliğine sahib olmadan hiç bir andlaş-maya girmemeğe karar vermiştir.,, yolundaki 13.5 tarihli görüşü savgamak üzere soz birliği ettikleri söylenmektedir.- B. Göbbelsin bu görüşme sonunda, Avusturya mukadderatının Romacla belli olacağını fakat Avusturya rejimi hakkındaki son kararm Berlinin elinde bulunduğunu söylediği söylenmektedir. B. Göbbels, A-vusturyanın, Almanyaya katışması halinde büyük bir devlet haline geleceğini ilâve etmiştir. «/V/„V\/WWWVAA/WWWl'VVVWtv tadır. Bu topların bazıları 1860 da ya • pılmışur. Habeşistan bundan başka 400 kadar makineli tüfek, bir o kadar da oto matik tüfeğe ve 8 uçağa sahihtir. Bu uçakların ancak 6 sı havalanabilmekte -dir. Habeş kuvvetlerinin kuzay illerde toplanması, hükümetin bir emri gereği olmadığı söylenmektedir. - Bu toplanma, habeş savaşçılarının tehdide en fazla maruz bildikleri bölgelerdeki şeflerin emri altına girmek hu -susundakİ eglimleri şeklinde izah edil-Tiektdîer. İtalyan genel kurmay başkanı Parise geliyor Paris, 8 (A.A.) — Matin gazetesinin Roma'dan aldığı bir habere göre, italyan genel kurmay başkanı B. Badoglio. fransız genel kurmay başkanı B. Gamelin ile Roma'da başlanmış olan görüşmelere devam etmek üzere yakında Paris'e gidecektir. Lö Jurnal gazetesi, bu iş dolay isiyle son zamanlarda İtalya tarafından alınan süel tedbirlerin, italyan kuvvetlerinin tekrar gruplandırılması hakkında ve Fransa ile bir işbirliği esasına dayanan plânın bir kısmı şeklinde göründüğünü ileri sürmektedir. Roma'dan gelen bir ajans haberine göre, sü bakanlığı gerek italyan gerek yabancı, hiç bir gazetecinin, Brenner boğazı sınırında yapılan manevralarda bulunamıyacağı emrini vermiştir. 1 tınlıs bir huber Londra, 8 (A.A.) — Taymis gazetesi. Mısırdaki ingiliz yüce komiserinin Kahire'den ve Irak büyük Britanya elçisinin Bağdad'dan hareketlerinin, I-talyan - habeş anlaşmazlığı için Londra'da toplanmasına karar verilen bir konferansa katılmak ergcsiyle olduğu hakkında bir gazete tarafından verilen haberin doğru olmadığını bildiriyor. Taymis, böyle bir onicransın ne toplantıya çağrılmış, ne de çağrılması düşünülmüş olduğunu yazmaktadır. Taymis'in dediğine göre, yüce komiserle elçi, sadece azat gezisine çıkmış olup, kendilerini ilgilendiren meseleler üzerinde görüşmek ergesile, her yıl olduğu gibi, İngiltere dış bakanlığına uğnyacaktardır. Japonyanın Adisababa işgüderi Tokyo, (A. A.) — Japonyanın Roma büyük elçiliği sekretcllcrinden B. Haru-manın Adisababa işgüderliğine gönderileceği haber alınmıştır. ULUS 10. vcustos I M VKTKSİ ON ALTINCI YIL. No: 5042 Adımız, andını izdir Tarım Hal.tınımız pamuk siyasamızı anlatıyor. — Fransa'tUı yeni karışıktıklat oldu. — İtalyanlar "Cenevre'nin gevezeliğine atdırmıyacağız!» diyorlar. — KÖ-mür üretimi rekoru hu yıl kırdıyor, _£_Ijrr yerdi- r kııru^ Avrupadan mehtublar: 3 (.enevreden Parise F. R . ATAY Trende, otelde, kahvede, tramvayda bütün gözlerin habeş ha -herleri üstünde durduğunu görüyorsunuz. Sanki herkes, hergün ayni sözleri tekrar eden telgraf sa -tırlarının altında; kendisi için, bir şey sezinmeğe çalışıyor. —1918 den sonra ilk harba, Avrupa devletleri arasından yenin i ş olan bir devlet başlarsa, yenilmiş olanların harb hazırlığına nasıl itiraz edebilir? Biri yanındakine doğru eğili -yor: — Meselenin dikkat edilecek tarafı, Uluslar Sosyetesi'nin ingi -liz ananaları içine karışmış olmasıdır. Şimdiye kadar habeş davasından Süveyş kanalı şirketi ile yoksul bir alman sinemacısı kazan mıştır: İtalyanlar haziran ve temmuz içinde kanala bizim paramızla otuz milyon lira ödemişlerdir. Alman sinemacısına gelince, bu genç bir kaç yıl önce Habeşista -na giderek bir çok resim çıkar -mıştı. Dönüşünde şeridlerini kimseye satamadı. Halbuki şimdi bütün dünya sinemalarında bu film gösterilmektedir. On parasız so -kakta dolaşan sinemacı, bu yüz -den zengin olmuştur. İtalyan başbakanı Musolininin kulaklarda çınlıyan sözünü hatırlarsınız: "Dosdoğru hedefe gideceğiz. Cenevre ile, Cenevre'siz Büyük bir utkunun yirminci yıldönümü Yirmi yıl önce bugün, Atatürk Conk bayırından düşmanı geriye yuvarlamaştı. o gun, Conk bayırında, turkun sav tegız. v.enevre ııe, Cenevre sız ı ı..ı - j , .... , ______ n iı ı n- ¦ ulmaz dolenındcn en buyuk dar IT —SÜT yf kar«İ^J|ır_ın-, ^y^ .« uikuJa» ,„„ra, di giliz gazetesi b» cümleye cevafe veriyor: "Uluslar sosyetesini kurtaracağız. Musolini ile, Musoli -ni'siz veya Musolini'ye karşı!,, İnsan, Avrupada kimin talii ile oynandığını ayırmakta epey zorluk çekiyor: Cenevre'nin talii mi, Adisabak ı'nın talii mi? Dava, hrkikatte, büyük bir emperyalizm davasıdır. İtalya da İngiltere ve Fransa kadar büyü -mek istiyor. İngilizler, Akdeniz'in ortasına sarkan yarımadanın, bir köprülük ara ile, Afrika kıtasın -da büyük bir toprak birliği kurmasından çekiniyorlar. Beyaz ve kırmızı denizi birleştiren bu sömürge, Sudan ve Mısır'ı arkadan sar -mış olacaktır. İtalya, denizlerde oynayan bütün devletlerin, hele sömürge politikasında ingiliz imparatorluğunun gölgesi altında kalmasına kızıyor. Bunun sebebi nedir? İngiliz donanması mı? Fakat şimdi kanad var. İtalyan kanadları Cib-raltar ve Süveyş'i kolayca tehdit edebilirler. İngiliz gazeteleri, en iyi uçaklarla en yiğit pilotların da ingiliz olduğunu söyliyerek buna cevap veriyorlar. Gene bu son günlerin haberleri arasında, bir kara ile do -ğüşerek italyan şerefini kırmış o-lan italyan boksörü Karnera'ya pasaport verilmediğini duymuşsunuzdur. Bu haber çıktığı vakit, bizim Brüksel'deki konferansta eski bir fransız bakanı olan kara bir saylav, kürsüden, italyan delegelerine, büyük harbta karaların beyaz medeniyete hizmetinden bahsediyordu. Kardeş latin ulus -(arından biri beyaz tarafından karanın yumruklanmasına bile izin vermiyor, öteki ise Paris'te bir beyazlar bakanlığını kara bir afri -kalıya veriyor! Kıral öldü, yaşasın kıral! Ce -nevre kurtuldu ise de, habeş da -vasi, olduğu gibi, hiç bir noktası -ıa dokunulmamış olarak, Paris'e geliyor. Hâlâ, İtalya, hep bildi - a tat Ork (Miralay Mustafa Kcm. , Çanakkale siperlerinde 10 Ağustos. Baştan başa şanlı, şerefli anılarla dolu türk tari -hinin sayılı günlerinden biridir. Büyük harbta Çanakkale'yi zor -layan üç büyük devletin en kor kunç silâhlara sahib kuvvetleri düşmanlar tarafından Çanakkale'nin terkedilmesi artık bir olut (emri vaki) haline gelmiştir. Bundan yirmi yıl önce bugün, Anafartalarda, tanyerinin ağar -masiyle başlıyan yıldırım gibi ânî bir türk taarruzu, gene bir yıldırım hıziyle inkişaf ederek tarihin kaydetmiş olduğu en parlak zaft. lerden biriyle bitmiş ve sarsılmaz sandıkları siperlerin böyle bir hamlede düşmesi hiç durmadan yükselişine devam edecek olan Ur ismi Ogünkü düşmanlarımızın hafızasına yerleştirmişti: MUŞTA -FA KEMAL. Birkaç yıl sonra siyasa ve devrim adamı olarak bir memlekete yeniden can verecek ve dünyayı dehasına hayran edecek olan bir kumandan, harb ilmindeki dehasının derinliğini bu büyük utkuy la büyük Avrupa devletlerine tas dik ettiriyordu. 28 temmuzda Atatürk'ün ku -mandasındaki yiğit türk askerle rînin Conk bayırında düşmana indirdikleri darbe, İstanbul'un düşmesine en çetin engel olmuş ve ğimiz sebeblerle, bütün Habeşis-tanı almak istiyor; hâlâ, İngiltere, gene bildiğimiz sebeblerle, bütün Habeşistanı kalyaya vermek istemiyor! Fransa, henüz yeni dostluğunun bal yılında bulunduğu kardeş lâtin ulusu ile sınırlarının Ren'de başladığını sÖyliyen dost anglo - sakson ulusu arasında, çırpınıp duruyor. Fransa için bunun ne kadar büyük bir özveri olduğunu anlamak için, fransız iç poli -tikasının buhranlarını görmek lazım gelir. Hakikatte şimdi Fran sanın memleket dışında hiç bir işi olmamalı idi. Mösyö Laval'in memleketinden değil, başbakan • lık odasından çıkmağa vakit bulabilmesi şaşılacak şeydir. Habeş meselesinin masa güç • lükleri, harb güçlüklerini geride bıraktı. Bakalım Paris'te ne ola cak? Çanakkale ve Conk bayırını gösteren harta türk t.--ihini lekeliyecek olan bü yük bir yüzkarasının önüne geç -misti. Kazanılan bu utkuda en bü -yük süel başarı, bunun tam bir baskın şeklinde yapılmış olması ve pek az kaybederek düşmanın çok önemli kuvvetlerini büsbütün yok-etmesidir. Atatürk, o taarruz sabahı, düşman siperlerinin onbeş yirmi adım - Bicsafrde bulunmasına rağmen, ileri fırlayıp kamçısiyle hücum işaretini vermekle de as -kerterine türk kahramanlığının ve cesaretinin en güzel örneğini bağışlamıştır. Atatürk, harb içinde, Ruşen Eşrefe vermiş olduğu bir mülâ • katta bugünü şöyle anlatmıştır: (Sonu 2 inci savı fada) TARIM BAKANININ ULUS'A DİYEVİ Pamuğumuz dünyanın en iyi pamuğu olacak Büyük devlet endüstrisinin kurulması, tarım maddelerin- izde kalite yüksekliğini bir zorağ haline getirmiştir. Her gün gelişen ve teknikleşen endüstrimize yarıya-cak ve onunla başbaşa giden ileri vasıflı tarım maddelerini yetiştirmeyi üzerine alan Tarım bakanlığı-tartm kurumları ve arıtım istas • yonlart araciyle bu Önemli davayı ulusal asığlara uygun olarak ko -tarmak için bir sıra tedbirler al -mtffı. Türk köylüsünün hayatında bir genlik devrimi yapacak ve ulusal ürünlerimizi iç ve dış piyasalarda değerlendirecek olan bu tedbirlerin ilk müsbet sonuçlarının, en Önemli bir çıkat maddemiz atan pamukta alındığını haber aldık. Bu sonuçları «ULUS* a anlatmasını rica ettiğimiz Tarım Bakanımız B. Muhlis Erhmen bir aylarımızın sorularına şu cevablart vermişti' — Pamuk ürünlerimiz ve ar tılma işlerimiz hakkındaki düşün çelerinizi anlattı mısınız ? — Pamuk, çıkat ürünlerimizin en önemlilerinden biri olduğu gibi tiluSMİ d«k»imn .¦n-liı-l in 7İ« de öz maddesidir. Eskiden önu dış memleketlere satmakta iken son yıllarda büyük bir kısmını yurdumuzda kullanmağa başla -dik. İlk tedbirler Fakat eskiden yetiştirdiğimiz pamuklar aşağı kalite oldukların- MUSOLİNİ, HARB PLÂNINI HAZIRLAMIŞ Gazeteler "italya, Cenev renin gevezeliğini dinlemiş ecektir,,, diyorlar Habeşistan, sınırlara asker yığıyo r. — Ingilterenin yeni durumu. Roma, 9 (A.A.) — «Giornale d'ltalia» gazetesi, basın ve propaganda bakanlığının 9 sayılı bildiricinden bahsederken, duce'in Doğu Afrikası için alınmasını emrettiği süel tedbirlerin, ihtiyaçlara uygun olarak, düzenle ve sıkı bir surette yerîtildîğini yazıyor. Gene aynı gazete diyor ki: " Cenevre gevezeliğe ve teh -dide istediği kadar devam etsin, büyük imparatorlıkların vücude getirdikleri misalleri dünya tari -hinden sileraiyecektir. Bu işte biricik hakim, faşist hükümetidir. Aytışmalar ve araya girmeler, ancak karışıklığa sebep olabilir. Bu gazete, son günlerde alı -nan tedbîrler sonucu olarak doğu Afrika'ya gönderilmek üzere ordudan 7 tümen île, siyah gömlek -literden 6 tümenin seferber edldi-ğinî ve ayni zamanda, giden kıta l*ı ıı yerini tutmak üzere, bir o kadar yeni tümenler kurulduğunu ilâve eylemektedir.,, Giornale d'ltalia, son seferber- likte en göze çarpan hadisenin, silâh altına alınan son yeni tümenlerden bîrinin eğcil gönüllü' 'en ve son harpta vurulmuş olan eski savaşçılardan katınç olduğunu, bunun ise, hükümet rejimi ile ulus arasındaki tam kaynaşmanın bir belgesi olduğunu kaydetmektedir. ( Sonu 2. inci sayfada) dan yalnız kalın dokumalara ya • rayabiliyorlar, dış piyasalarda da pek az para ediyorlardı. Halbuki yüksek kalite pamuk yetiştireme-yişîmiz topraklarımızın verimsiz- Tırrm Bakanımız 8. Muhlis Erkmen liginden değildi. Cumuriyet devri biri bir taraftan kurumlar açarak pamuk tohumlarını arıtmağa, di -ğer taraftan da pamuk ürününü arıtmağa savaştı. İlk arıtma işine 926 da kurulan ilk kurumla Ada -na'da başlanılmıştır. Fakat o zaman daha dokumacılık endüstri -miz esaslı olarak kurulmuş olma -dığından pamuğu yalnız iyi bir çıkat ürünümüz olması için arıt -mağa çalışıyorduk. Halbuki son yıllarda onun ulusal endüstrimize yarayabilmesi de bir ülkümüz ol -muştur. ( Sonu 2. inci sayfada) G. H. P. Genyönkurulu toplandı Bildiriğ: Dün İstanbul C. H. P. ilyön -kurul kurağında toplanan C. H. P. Genyönkurulu Partinin iç işleri üzerinde görüşülerde bulundu ve gereken kararları verdi. Yugoslavyanın yeni elçisi Manevra yapan habeş askerleri Belgrad, 9 (A.A.) — Yugoslavyanın Varşova orta elçisi B. Bran-ko Lazareviç, Yugoslavyanın Ankara orta elçiliğin e atanmıştır. Şimdiki Ankara elçisi B. Yanko viç bakanlık emrine alınmıştır. ^UGÜMCÜMAİ^ Macaristan'ın tanınmış amatör kulüplerinden Uypeşt üç maç yapmak üzere Ankara'ya geldi. Busun Ankara Gücü alanında saat 17.30 da ilk oyununu Ankara şampiyonu Gençler Birlim ile yapacaktır. Maç hakkındaki yazımız beşinci •iayıfamızdadır. SAYIFA 2 ULUS Büyük bir utkunun yirminri yıldönümü (Bası I. inci sayfada) « O kahramanlar, başlarında fedakâr zabitleri olduğu halde gayri kabili tevkif savletleriyle Un düşman hattını bire kadar boğdular. Bundan başka önlerine te -aadüf eden, imdada gelen bütan düşman kıtalarını perişan ettUer. Hattâ bizim münferid aksamımız boş buldukları istikametlerden denize kadar gitmişlerdir. Bence maksat hasıl olmuştu. Karşımda bulunan ingilizleri kamilen imhaya kalkışacak kadar, şeraiti mü -salt tasavvur etmiyordum. Onun için verdiğim emirlerle taarruzu kestim. Conk bayırında ve Şahintepe de yerleştik, kaldık. Bu muharebe de düşmana binlerce maktul, binlerce mecruh verdirdik. Birçok es liha aldık. O cephede bulunan makineli tüfeklerini iğtinam et -tik. Birçok da esir aldık. Bu hücumumuz Sir Hamilton'u bazı mübalâğalı tasvirlere sevket-miş. Bunu sonra, raporunu oku -duğu m zaman anladım. Bakınız müşarileyh diyor ki: "Askerlerini biz mevcud bilcümle toplartmtzla topa tutturmuşuz.,. Bu doğru de -ğil, tabanca bile attırmadım. Çün- kü atttrsaydtm o zaman baskın tarzında yaptırmak istediğim hücum muvaffak olamazdı. Zaten onun askerleriyle benim askerle -rim değil, bizzat benim ve kumandanlarımın onlarla arasındaki mesafe ancak 15-20 hat ve idi. Bu kadar yakın mesafede düşman hattına topçu endahtına imkân ol-mıyacağı erbabınca malûmdur; bahusus gece vakti.... Bir de Ha-milton iki taburunun boğazlanıp hakühelâke serildiğinden bahsediyor. Bu doğrudur. Fakat bizim 28 temmuzda (eski tarih) Conk bayırında yaptığımız hücumla mağlûp ettiğimiz ingiliz kuvveti Arıburnu ve Damakçık bayırı arasında bulunan tekmil kuvvetleri -dır. Bu meydanı harpta şan ve şeref kazandıklarından bahsettiği Ceneral Kayley, bütün erkânı har-b'yesiyte beraber maktul düşen Ceneral Baldwin, tehlikeli suret te yaralanan Ceneral Koper nele -re kumanda ediyorlardı, yalnız iki tabura mı? ı Biz. Atatürk'ün, utkunun bü -yüklüğünü anlatan sözlerine bir şey katacak depİlİz. Türk tarihi, bu şerefli güniyle her zaman öğü-nebîlir. Tarım Bakanının ULUS a dîyevi (Bası /. İM sayfada) Verimli sonuçlar Adana 926 ya kadar ancak telleri 18-20 milimetre uzunluğunda aşağı bir kalite yetiçtirebiliyordu. Fakat 926 dan 931 e kadar süren aralıksız, sayısız de-neçlerle amerikan Clevland, 5 pamuk soyunu bu bölgeye uygun bulduğumuz için iki yUdanberi geniş Ölçüde üretil-mesıne başlanmış, gelecek yi! ise soyları bozulmuş (iane) pamuklarırun yerine tamamen yeni kalitemizin geçirilmesi ktainleşritiknişûr. Bununla Adana bölgesine aid özel plânımızın ilk bölümü başarılmış olacaktır. Ve artık ondan sonra bu plânın ikinci bölümü olan üretmeyi genişletmek çalışmalarına başlanılacaktır. İkinci pamuk bölgemiz de Ege bölgesidir. 933 yılı Nazilli'de açtığımız arıtma istasyorüylc yurdun bu Çevresinde de ise başlamış olduk. O vakitte nberi yaptığımız deneçlcr telleri 29-30 milimetre uzun olan Acala amerikan pamuk soyunun bu bölgeye uygunluğunu gösterdiği için Amerikadan tohumlarını getirterek Nazilli'de yem kurduğumuz üretme çiftliğine ektirdik. Ve Eğenin ayrı ayrı özellikler gösteren Manisa, Kasaba, Akşehir, Kırkağaç, Bergama gibi önemli tarım yerlerinde de denettirdik. Bu çeşidin buralarda yetişen ürünleri âdeta birer basan örneği oldular. Yeni pamuk bölgeleri bulduk Acala pamuk tohumlarını Ege alanlarının bütün elverişli bucaklarına yaymak, buralarda da vasıflan yüksek, ince dokuma işlerine uygun bu soy pamuğu yetiştirmek hedefimizdir. Toprağı yüksek vasıflı pamuk üretimine elverişli görülen (Sakarya) vadisinde de yüksek kalite pamuk yetiştirmeğe plânlı ve sistemli bir surette çalışmaktayız. Bu bölgedeki arıtma istasyonumuz da 932 denberi yaptığı deneçlerle A çalanın elverişliliği sonucuna varmış; geçen yıl Amerikadan getirttiğimiz bu çeşid tohumlarının üretilmesine başlanmış, bu yıl geniş ölçüde Acala ekimi yaptırılmıştır. Bu ekim 937 yılı bu alanda özel plânımızda çizili genişliği bulmuş olacaktır. Vır i? için üretim Her üç bölgede de ulusal endüstrimizin önemle istediği yüksek vasıflı kalite çcşidlerini başarı ile ürettik. Ve artık çalışmalarımız gittikçe büyüyen endüstrimizin ileri yollarını açmak, geniş Ölçüde satış yapmak için üretme işine hasrettik. Fakat yeni ekim alanları arama yollarını da terketmedİk. Geçen yıl Malatya ve Elazizde başladığımız dcneçlcrc aralıksız devamdayız. Antalya, Silifke, Muğla, Diyarbekir, İğdır, Trakya ve orta Anadolunun yeşil ve Kızılırmak bölgelerinde de yüksek vasıflı pamuk yetiştirme dencçleri yaptırıyoruz. Plânlı dölenli çalrşmalarımıs yakın bir ileride yüksek cins pamuk ürünümüzü de cumuriyetin eşsiz eserleri araşma koyacaktır. — Yeni pamuk tohumlarını köylüler nasıl karşıladılar? — Büyük bir sevinçle ve istekle.. Yeni tohumların yüksek vasıflarını, tarla verimlerini, para edişlerini gören çiftçiler bu tohumlardan kendilerine de verilmesi için bakanlığımıza başvurmak, fadırlar. Biz dc pamuk plâzuııuaıu. çerçevesi İçinde onlara pamuk tohumunu dağıttık, isteklerinin içtemliği. bütün fenniğ ödevleri yapacaklarına kendiliklerinden sened verişlcrİyle belgeleniyordu. Çiftçilerimiz yeni pamuk çeşid-lerinin değerini hemen kavramışlardır. Geçen yıl hepsinin isteğini yerine getirememiştik Fakat bu yıl üretme alanımızı genişletmiş olduğumuz için isteklerin büyük bir kısmını karşılayabileceğiz. Köylünün emeğini ktvştUyacağız Yeni yetişme pamukları sun dar iz e ederek her balyayı vasıfları bir pamuklardan vücuda getirmek de gayelcrimit-dendir. Balyalarda karışık pamuklar bulunmayınca bunlara fiat biçilmesi de güç oVmıyacak ve standarize pamuklarını pazara çıkaran köylü mutlaka emeğinin hakkına kavuşacaktır Bu büyük işle önemine göre savaştayız. Bu savaşın peşini dİç bir vakit bı-rakmıyacağız.,, B. EDEN Parise gidiyor Londra, 9 (A.A.) — B. Eden Paris'e salı günü gelecek ve per şembe günü açılacak olan üçler konferansının italyan ve fransız oruntakları ile çarşamba günün den başlıyarak gÖrüşülerde bulunacaktır. Yunanistanın Paris elçisi B Politis, Valuval hadisesi ile uğra şacak olan uzlaşma komisyonu nuo beşinci yargıçlığını kabul et -mistir. Uluslar sosyetesi konseyi, ey -lül başlangıcındaki toplantısında, o vakte kadar uzlaşma komisyo rmnda görülen işlerin Paris'teki üç devlet konuşmaları hakkında ya -zılraış olan raporları gözden geçi recektir. DIŞ HABERLER Paris borsası Paris, 9 (A.A.) — 8 ağustos tarihli Paris borsası: değerler borsası, rİo fin-to ve royal duteh'un yükselmesi etkisi altında ve fransız eshamının mükemmel durumu üzerine genel surette iyi bir durum göstermektedir. Musolini harb plânını hazırlamış (Başı I. inci sayfada) llubes hazırlıklın ı bitmek iızııv Roma, 9 (A.A.) — Haucsistanın harb hazırlıkları hakkında Giornale Dİtalya gazetesi aşağıdaki haberleri vermekte-dir- Eritre cephesinde Tigrayda habisler siper ve istihkâmlar yapmışlardır. Bu istihkâmlar en çok Makallc bölgesinde yol ağlariyle biribirine bağlanmıştır. Sınır yakınında cephane ve harb gereci dağıtmak üzere merkezler yapılmıştır. Habeş kuvvetleri Eritrc cephesine 1000 ve 2000 kişilik küçük gruplar halinde gelmektedir. Bunlar mitralyözler-le silahlandırılmışlardır ve hemen her gün Adisababadan silah ve cephane kervanları cepheye hareket etmektedir. Diğer taraftan imparator italyan or-dusundaki zenciler arasında kaçmak hareketi uyandırmaya adamları aracıla çalışıyor. Adisababada hava satımlarına karşı savga tedbirleri alınıyor. Somali cephesinde, habeş hazırlıkları son evresine gelmiş bulunmaktadır. Bu cepheye silah ve cephane gönderilmesi hızaltılmış ve gerek silah, gerek asker şimdi otokarlarla yollanmaya başlamıştır. Tasınlara göre; temmuz sonunda Eritre ve Somali cephelerinde 110 bin habeş askeri toplanmış bulunuyordu ki. bıınlarm seksen bini Eritreye karşıdır. 26 temmuzda imparator her iki cephede de hütün toplantıların ve hazırlıkların en son 12 eylüle kadar bitmiş olmasını emretmiştir. Ingiltrrenin çıkardığı güçlükler Roma, 9 (A.A.) — Yarı resmiğ "Af-fari Esteri,, dergisi, ulusal komisyonun habeg meselesini kota ramjyacağını ya-ziyor. Bu dergi, bir in£Hie. ı tvatyan konferansının çok faydalı olabileceğini fakat İm konferansın, lngilterenin durumu dolayısİyle çok büyük güçlüklerle karşılaşacağım İlâve etmektedir. Habeşistanda baysallık vur! Adisababa, 9 (A.A.) — Veliaht prens Asfau - Vossen'in Dcssic'dc azıdığı hakkındaki haberleri, hükümet kesin o-larak yalanlamaktadır. Bu sözde azıma-yı bastırmak üzere uçakla hareket ettiği savanan sü bakanı Ras mulu Gcta, Adisababadan ayrılmış değildir. İtalyan onlusunu girmek İstiyeıı ingiliz subay Um Londra, 9 (A.A.) — İtalyan ordusuna girmek istiyen eski subaylardan ve ingiliz italyan birçok kimseler italyan büyük elçiliğine başvurmaktadırlar. Bu hizmet sunumlarının anlamını değerleyen büyük elçilik, bir karar verilmek üzere, bu başvurmaları hükümetine bildirmiştir. Mısır ve ingiliz emperyalizmi İskenderiye, 9 (A.A.) — "Ahram.. gazetesi, ingiliz emperyalizminin Mısır İşlerine karışmasını protesto mahiyetinde yazdığı bir makalede, Mısırın lngilterenin elinde şuursuz bir alet olmaması gerektiğini yazmaktadır. Fransada yeni karışıklıklar Toulon, 9 (A.A.) — Dün akşama doğu yeniden önemli bir kargaşalık olmuştur. İşlerini bitiren işçiler sükûnetle tersaneden çıkmışlardır. Az sonra, şehrin merkezine yakın meydanlarda halk grupları görünmeğe başlamış, ve bunları püskürtmeğe çalışan hükümet kuvvetledinc taş ve İskemleler atılmıştır. Süresiz dağıtılan göstericiler, yan sokaklarda yeniden toplanıyorlardr. Saat 20 ye doğru durumda bir sükûn görünmekte idi. Geceleyin gösteriler daha büyük bir şiddetle tekrar başlamıştır. Her iki taraf ateş açmış, 2 kişi ölmüş, 50 kişiye yakın yaralanmıştır. Saat 22 ye oğru kargaşalık en hâd devresini bulmuştu. Hükümet kuvvetleri göstericilere karşı saldırışlar yapıyordu Sokaklarda barikatla yükselmiş ve evler yağma edilmeğe başlanmış tir. "Petit var,, gazetesi yönetgesi. göstericiler tarafından yıkılmıştır. Saat 23 te çağırılan süel kuvvetler baysallığı sağlanmışlardır. Bu sabah Toulonda her zamanki sükûn yerine gelmişti. Tulonda s eni durum Ttılon. 9 (A.A.) — işçiler, bu sabah tersaneye nomal bir şekilde dönmüşlerdir. Hiç bir hadise olmamıştır. Şehirdeki sükûn tedbirleri, muhtemel gösterilerden ötürü .."'ı: im -lir Resmiğ çevenler ve İşçi çevenleri. yeni hadiseler çıkmıyacağım tasınlı-yor. EİM Niirünberg kongresine gidecekler. Berlin, 9 (A.A.) — Alman haber alma ajansı bildiriyor: "Eylülün onundan on altısına kadar Nürünbergdc toplanacak olan nasyonal - sosyalist partisi kongresinde bu yıl hazır bulunmak istiyen vc Almanyada oturmayan yabancı gazeteler oruntakları nın yazar, neşreden, direktör yahud omntakları.., kongreye girmek, oturmak ve saire hakkındaki dileklerini mümkün olduğu kadar çabuk ve en geç 20 ağustosa kadar. "Berlin w 8, VVilhelsmstrasse 69 adresi ile nasyonal sosyalist partisi yabancı basın ofisine bildirmeleri ve ayrıca hüviyet varakalarına yapıştırılmak üzere iki fotoğraf göndermeleri rica olunur. Paris. 9 (A.A.) — Bakanlar kuru.ü dün, ekonomi işlerinin yeniden başlamasını sağlayan yeni bir kararnameler serisi hazırlamıştır. Memleketin her noktasında, şimdi-dcu bir milyar frank değerinde bayındırlık işlerine başlanacaktır. Bundan önceki karamamelein yeri-tilmesi üzerine, komünler ve iller tarafından elde edilen ortırrmlar. komün vc bölgelerin asığı için yapılacak işlere ayrılacaktır. Hükümet, işsizliğe karşı savaşmak üzere bir deniz Komitesi kurulacaktır. Kararnameler, sahtekârlık ve güvenliğin bozulmasın m şiddetle önüne geçmek, sosyete yönetim kurulu üyelerinin soravlarım arttırmak vc simsarlığa düzen vermek surctile amirimi korumaktadır. Perakende fiatları indirecek üç Önemli kararname bardır. Ekonomi işlerinin yemden başlanu-sına engel olan formaliteleri sadeleştirmek için tedbirler düşünülmüştür. Fransa ulusal bankasının iskanla fiatları Paris, 9 (A.A.) — Fransa ulusal bankası iskonto fiyatını üç buçuktan ü-Çe, külçe altın üzerine avansı yediden altıya, esham üzerine avansı beşten dörde ve otuz günlük avansı üç buçuktan üçe indirmiştir. İTALYA'DA Kazada kimler öldü? Roma, 9 (A.A.) — Kahire yakınında italyan kültür bakanının bayatına mal olan uçak kazasında artı kişi daha Ölmüştür. Bunlar arasında önlü italyan keşşaflarından Baron Franşetti de vardır. hülyan ınyığt nasıl düştü? Roma. 9 (A.A.) — Dün, kaybolduğu bildirilen italyan uçağı Kahîreye yakın bir yerde yere düşmüştür. 4 kişi olan tayfası ile 3 yolcusu ölmüştür, italyan baymdulık bakanı B. Luigi Razze de Ölen yolcular arasındadır. Uçak, binbaşı Raffaele Boetani'nin güdemi altında bulunuyordu. lURLKŞlk DKVLKI I i R !" : Nevyorkta 150.000 işçinin karıştığı bir grev Nevyork, 9 (A.A.J — Hükümet, işlerinde çalıştırılan yapı işçileri ».ndı-kası grev ilân etmiştir. Greve katılan işçi sayısı 150.000 dir. Nevyorkun yeni bayındırlık direktörü olan. ulusal kalkınma yönetiminin eski dinktörü Hug-les Johnson, greve engel olmak Ü2ere son derece çalışmıştır. Hughe* Johnson, işçilerin, profesyonel muharrikler tarafından aldatıldığını ve hükümetin verdiği gündeliklerin özel işlerde verilen bugünkü gündeliklerden yüksek bulunduğunu söylemiştir. Iş federasyonu başkanı B. Villiam Guen, Boston, Şikago. Filadetlfi. Kan-sos Siti, Klevland. San Fıansisko ve Saettle'de de ayni cinsten grevler çıkması tehlikesi olduğunu söylemiştir JAPON i ADA: Çin - japon anlaşmasına doğru. Tokyo. 9 (A.A.) — Japon gazetelerine göre, B. Hirota Cinle görüşü açmak fikrindedir. Bu görüşüler Mançukonun Çin tarafından tanınması vc Japonya ile Çin arasında daha sıkı bir ekonomik el birliğinde bulunulması için yapılacaktır. İki memleket arasndaki çalışma birliği şu esas üzerine kurulacaktır: Japon tekniği Çinin buğday ve pamuk yetiştirmesine ve Çin madcnlerly-le taşının gelişmesine yardım edecek, eski çin - japon gümrük anlaşmasını yeniden tatbik için yeni Çin gümrük kanununun değiştirilmesi çareleri araştırılacaktır. Japonya ilk maddelerini Cinden satın alacak ve Çin de Japon-ya dan yapılmış eşya .ilişini artıracak-tr. linkin, . (A A.) — Hükümetir. de-ğişmesi Kuomintang'ın 20 eylülde top* lanacak olan kongresine kalmıştır. Şimdilik başbakanlığı taşın bakanı B. Kungsiangsi üzerine alacak ve dış bakanlığı da asbakan B. Hsunv çevire* çektir. İngiliz - Japon konferansı Tokyo. 9 (A.A.) — Dış bakanbğı, Uzak Doğu meseleleri için bir ingiliz -japon konferansı toplanacağı hakkında olan söylentileri yalanlamaktadır. LEHİSTAN'DA: Danzig sena baskımı B. Belde görüşecek. Varşova, 9 (A.A.) — Danzig başkanı B Geeizer, Penlandiyaya gidecek olan Lehistan dış bakanı B. Bek ile görüşmek özere Gdinia'ya hareket etmiştir. B. Bek ile B. Greirer arasında. Danzig meselesi üzerinde bîr anlaşma olmuş. gibi görünmektedir. Danzig - Polonya anlaşması Varşova, 9 (^A.) — Polonya ile Danzig arasında bugün bir uyuşma parafe edilmiştir. Bu uyuşmaya göre Danzig senası dışardan gelen eşyaya konulan son re* simleri kaldırmakta ve Polonyada 18 temmuz buyrultusunu geri almaktadır. Danzig anlaşmasının içyüzü Varşova. 9 (A.A.) — Pat ajansı, Polonya - Danzig andlaşanasiyle ilgili resmiğ bildiri k hakkmda aşağıdaki tafsilâtı vermektedir: 1 — Son gümrük tedbirlerinin kal-dınld.gı hakkında senato ta raf m dan yazılmış beyanname, 2 — Danzig flören i ne verilecek düzenin Polonya tecimine engel olmaması için konuşmalar yaprlacağvnı bildiren bir protokol. 3—18 temmuzda alman gümrük tedbirlerinin kaldırıldığını haber veren vc Polonya hükümeti tarafından yazılan bir bildi rik. 4 — Gerektiği takdirde para çıkarabilecek bankaların görüşmeler yapacağı hakkmda Danzig cırnaklarının diyesri. ULUS 11. \a sms 1935 i»\z\k Gençler Birliği Uy peşti ~* • .1 yendi. - - Turizm islerimiz halkımla fi. Me.cdt*t Alkin in anlattıkları. — Konyaıla H9 milyon ton su alacak iki hava) yapılacak. ON ALTINCI YIL. No: 5043 \ ılı in İZ. .indim ı • 111 İler verile kıırıiM YURDUMUZ BİR TURİST MEMLEKETİ OLACAK Bu kazançlı ve önemli işi nasıl başaracağız ? Türkojis Haşkumnın gazetemize unuttukları Turizm, fartı programında kendisine verilen Önemli yerle, devletin ana siyasasına girmiştir. Tabiiğ ve tarihiğ değeri bakı -mından eşsiz olan memleketimiz için çok verimli bir gelir kaynağı olacak değerde olan turizmden yurdu" faydalandırmak ve onu büdcemiz için aktif bir varlık haline sokmak gayesiyle toplanan "Bakanlıklar arası turizm konferansı,, uzun etudlerden sonra yarınki turizm siyasamızın ana çizgilerini hazırlamıştır. Memleket için yeni olduğu kadar da kamusal olan ve herkesi ilgilendiren bu önemli konu üze -rinde konferansa başkanlık eden Türkofisin değerli başkanı dok -tor B. Mecdet Alkin ile bir konuşma yaptık ve Ulus okurları için etüdlerinin sonuçlarını rica ettik : " — Bakanlıklar arası turizm konferansı, gündemi içindeki türlü meseleleri gereği gibi incele -mek için, biliyorsunuz ki beş komisyon seçmişti. Pasaport, mün? kalat, gümrükler ve döviz, sü yasak bölgeler, ve siyasal turizm üzerinde etüd yapan komisyon -lar, uzun süren toplantılar ve e-tüdlerini kararlara bağlamışlar vt genel kurula sunmak üzere hazırlamışlardır. Siyasal turizm komisyonu • nun incelediği meseleler arasınd-olan ve men '^kerîn turistik bakımdan önemin' Hisarda belirtecek ve bu işi kendi ıe ödev sayacak bir kurumun meydana gelmesine misyonunda başlıca iki fikir or -vanuj olduk. Komisyonların k= r Türkofıs başkanr B. Mecdet Alkin rını yeritecek ve memlekette teknik, ilmiğ bir turizm sistemi güdecektir. İki önerge ' Bunun için siyasal turizm kotaya atılmıştır. Birincisi devletin korumasında bir turizm cemiye -tinin kurulmasıdır. Tüzüğü, yö -netim kurulu, bulunacak olan cemiyet kendi ülküsüne bağlı üye -terinin vereceği para ile devletin (Sonu 5. inci sayfada) Afrikaya giden italyan askeri 250.000 kişiyi buldu Bunlardan 1S00 tutularak geri Roma, 10 (A.A.) — Palemont prensi, "Volturno,, tümeninin manevra yaptığı bölgeden Napoli'ye dönmüştür. Prens, kıral sarayın -da, macar süel koleji okurların -dan bir grupu, ondan sonra ital -yan ve amerikalı 230 talebeyi kabul etmiştir. Bunlar, önlerinde Amerika ve İtalya bayrakları ol -duğu halde, kıral sarayına, alay halinde gelmişlerdir. Başlarında bulunan Monsen -yör Oangedo, yurdsever bir soy • lev vermiştir. tanesi malaryaya ye dönmüştür Kaçan italyan askerleri hakkındaki haberler Roma, 10 (A.A.) — Bir yaban-cı haberalma ajansı son günlerde bir haber yaymıştır. Bu haberde Insburk'daki yayıntılara göre bir çok italyan asker kaçaklarının her gün Tirole gelmekte oldukları vi bunlardan ikisinin sınırı geçmek isterken öldürüldükleri bildiri! -mektedir. Bu haberin aslı, esası yoktur. (Sonu S. inci sayfada) Zonguldakta Elektrik fiatlan Başbakanımızın emrile yan-yanya indirildi Zonguldak, 10 (A.A.) — Büyük Başbakanımız Zonguldaga şerel verdikleri gün, inceledikleri önemli memleket işleri arasında elek-tirikle de ilgilenerek, şimdiye kakar halka kilovatı on kuruşa satılan elektiriğin uzuzlamasını işaret buyurmuşlardır. Bunun üzerine bugün şarkurul üsnomal bir toplantı yaparak ve büyük yapıcının buyruğuna uya -rak elektirik fiyatının beş kuruşa indirilmesine karar vermiştir. Bu kararı sevinçle karşılayan halk, büyük Başbakanımıza telgrafla teşekkür ve saygılarını sunmuştur. Kurulumuzun Mos-kovadaki etüdleri Moskova, 10 (A.A.) — Türk endüstri kurulu, Zaporojie'ye gelmiş ve Dinyeper nehri üzerindeki elektrik santralı ile alüminium fabrikasını, elektro-metalürjik fab rikalarını ve çelik atölyelerini gezmiştir. DERS YILI YAKLAŞIYOR Lise ve Orta okullarda Talebe ne zaman kaydolunarak, sınaçlar »e zaman yapılarak? Kültür Bakanlığından: Lise ve ortaokullara yeni nam zet talebe kaydı, yoklamaların ya pılma ve okulların açılma günle, aşağıda gösterilmiştir. 1 — Lise ve ortaokullara nam zet talebe yazılmasına 20 - 8 - 935 salı sabahı başlanacak 31 - 8 - 935 cumartesi saat 13 de bitirilecektir. 2 — Lise ve ortaokulların 1, 2, 3, 4 ve 5 inci sınıflarının bütünle me ve engel yoklamalarına 2-9 935 pazartesi başlanacak 16 - 9 -1935 pazartesi akşamı bitirilecektir. 3 — Lise son sınıf bütünleme ve engel yoklamalarına 2 - 9 - 93. paazrtesi başlanacak 10 - 9 - 335 salı akşamı bitirilecektir. 4 — Olgunluk yoklamasiyl' eski öğreneğe göre yapılacak olan lise ve ortaokul mezuniyet imti -hanlarına 11 - 9 - 935 çarşamba günü başlanacak 21 - 9 - 935 cu -martesi günü saat 13 de bitirile - çektir. 5 -— Parasız yatı talebesi se -çim sınaçlarına 23 - 9 - 935 pazartesi başlanacak: a) 23 - 9 - 935 pazartesi türkçe - Edebiyat, b) 24-9-935 salı riyaziye, c) 25 - 9 - 935 çarşamba Tarih - Coğrafya, Sınaçları yapılmak şartile 25 -9 - 935 çarşamba bitirilecektir. 6 — Derslere 30 - 9 - 935 pazartesi günü başlanacaktır. 7 — Parasız yatı talebesi se -çim sınaçları, mezuniyet imtihanları ve yoklamalar hakkında da -ha çok bilgi edinmek istiyenler bulundukları şehirlerdeki Kültür Direktörlüklerine veya lise ve ortaokul direktörlüklerine başvurmalı -dırlar. Uupeşt'in Ankaradaki ilk maçı Gençler birliği M acarları 5-3 yendi Dün 17.30 da Ankaragücü alanında şehrimizde bulunan macar Uy-peşt takımı Ankara Şampiyonu Gençler Birliği ile ilk maçını yaptı. Alan şimdiye kadar görmediğimiz derecede kalabalıktı. Ortaya ilkönce macar takımı çıktı. Oyuncular eflâtun - beyaz çizgili forma Gençler de bu arada bir İki fırsat kaçırdılar. Taraflar biribirine denk oynıyorlar. İlk golü yapıyoruz Derken 17 inci dakikada sağ açık Selim'in havadan kaleye doğru gönderdiği bir atışı Niyazi gü H.ıbeşısfonj giden italyan askerleri vapura yerleştirilıyoı uencler Birliği ve Uypeşt giymişlerdi. Onlardan sonra Gençler Birliği alanda yerini aldı. iki takım halkı selâmladılar ve çok alkışlandılar. Her zamanki tören -den sonra yargıç Bay Sedat'ın idaresinde maç başladı. Macar takımı : Kuyaj II - Rona I, Sondur - Ko-lejvarı, Kuyaj I, Carfaş - Zolih, Rona II, Aramyoşi, Hovalt, Umk vari. Gençler Birliği takımı: Cihat - Asım, Halit - H. Ahmet Rasim, Salâhattin - Selim, Ali, Ali ; Riza, Niyazi, İhsan. (tyun haşladı İlk vuruşu Gençler yaptı. İki taraf da biribirini yoklıyor ve çekingen oynıyorlar. İlk tehlikeli akını Gençler yaptı. Fakat firikik ten faydalanamadı. Sonra macar ların Gençler kalesine kadar İn diklerini gördük Rona II nin gü zel bir sütunu Cih*t ^akaUdı takımları bir arada zel bir baş vuruşu ile gol yaptı. Bu Gençlere kazanmak için umud verdi ve çok çalışmağa başladılar. 25 inci daikkada konuk takımın bir şutu direkten direğe çarparak az daha gol oluyordu. Şans bu kötü sonuçtan Gençleri kurtardı. Bir az sonra Gençlere bir de korner oldu. Sağ açığın güzel bir korner çekişini gördük. Üç dört akıncı -nin arasından bu muhakkak golü irene Cihat kurtardı. Oyun neyecunlttıııyor Oyun çok heyecanlı geçiyor, iki taraf da güzel akınlar yapıyor lar. Macarlar havadan oynıyorlar. Bundan Gençler Birliği çok fay -dalanıyor. Bekler akınları kolay -lıkla kesebiliyorlar. Gençler Birliği de topu hep yere indiriyor ve Ankara birincisine yakışır bir o -yun gösteriyor. 33 üncü dakikada macarKr Rona II yi takımdan çıkardılar. Rona I sol içe geçti. Yerine Foris oyuna girdi. Gençlerden Kü-ik Ali de dışarı çıktı. Yerine Cahit girdi. 37 inci dakikada Selim he -men hemen yedi sekiz kişiyi çalım la geçerek Uypeşt kalesine kadar İndi. Fakat ne yazık ki sayı çıkaramadı. Bundan biraz sonra kar -şık bir durumda Niyazi'nin attığı gole yargıç ofsayıt dedi. * İkinci ve üçüncü goller 2 inci bölümde gene oyuna eir«_n K. Ali daha birinci dakik»d* 'h*a-(Sonu S. inci savf»da) Dimkû .-ı.fı Cihadın vüzel bir kurtarışı s\Yir"A 2 •ULUS / i ıiı.ııi bahisleri Endüstrimizi kuraAen tarıma da önem vermeliyiz "Türkiye bir tarım memleketidir... Sor ünü öıedenberi işitiriz. Endüstrisi yok denecek dereceye inmiş olan Osmanlı imparatorluğu devrinde bu söz belki bir takım dar görüşlü insanları a-vutabilirdi. Bunlara göre Türkiyede endüstrinin ileri gitmemiş olması memleketin tarımcı olmasından ileri geliyar du. Fakat ne yazıktır ki her şeyden önce tarımcı olduğu söylenen Türki -yenin tarım üretimi metodları geri, köylüsü "aşar,, denilen bir belânın e-siri idi. Bundan başka tarımcı osmanlı imparatorluğu her yıl dışardan milyonlarca liralık un ve buğday alıyordu. Cumuriyet Türkiycsİ ulusun bel • kemiği olan köylüyü "aşar» dan kur -tarttıktan sonra dışardan yaptığımız un vc buğday giritleri azalmış vc hele şu son beş yıldanbcri çıkat yapılmağa bile başlanmıştır. Türkiyenin tarımcı bir ülke olduğu sözü de ancak kendi ekmeğimizi kendi buğdayımızla yap -mağa başladığımız şu son yıllarda hakikat olmuş oluyor. 1927 sayımında Türkiyede nüfusun % 81 inin tarımla. % 5. 6 smm endüstri ile, % 4,8 inin tecimle ve % 7,9unun da öteki işlerle uğraştığı anlaşılmıştır. Bu kadar ezici bir çoklukla tarımcı o-lan bir ulusun her şeyden önce tarım işlerine Önem vermesi gerektiği bellidir. Gerçi ekonomik bütünlüğümüzü sağlamak için bugün plânlı bir endüstri kurmaktayız. Devletin ve ulusun büyük bir hevesle giriştiği bu yolda ber gün biraz daha ilerliyoruz. Fakat unutmayalım ki bu endüstrinin temeli idün olduğu gibi bugün de. yarın da her zaman tarım olacaktır. Çıkatlarımızın hemen hemen hepsi tarım ürünleridir. Bundan sonra ge -lişecefc olan endüstrimize gereken ham maddelerin çoğunu da tarımdan alacağız. Tarımımızın ilkel durumdan kurtarılarak daha verimli bir hale getirilmesi köylümüzün kalkınması için olduğu kadar endüstrimizin iç pazarının büyüyebilmesi için de birinci derecede gerekli işlerdendir. Meseli, kurulması bitmiş olan dört şeker fabrikamız iç pazarın bugünkü darlığından dolayı ancak 65 bin tonluk üretim yapabil -mektedir. Şeker çıkatı yapmaklığunıza ise imkân yoktur, çünkü bir takan Özel şartlar sayesinde dünya piyasasında bizden çok daha ucuza şeker satan ülkeler vardır. Şeker için olduğu kadar dokuma endüstrimizin de rantabl bir şekilde işliyerek gelişmesi iç pazarla -rımız alım gücünün artırılmasına bağlıdır. Ulusumuzun yüzde 81 inin tarımcı olduğu göz önünde bulundurulursa köylümüzün kalkınmasını sağlamanın ulusal ekonomi için ne kadar büyük bir hedef olduğu kolaylıkla anlaşılır. Zaten bu haki katları çok iyi bilen cumuriyet hükümeti köylüye elinden gelen yardımı yapmakta gecikmemektedir. 1 — Köylünün ürünlerinin yok pahasına satılmasının Önüne geçmek için geçen yıl çıkarılan bir kanunla unun kilosundan iki kuruş vergi alınması vc bu paranın buğday üretmenlerine dağıtılması sağlanmıştı. 2 — Ote taraftan başka bir kanunla köylünün krizden önce (1931) Tarım Bankasına olan borçlan yüzde 3 üremle on beş yıl uzatılmıştır. Tarım Ban -kasma hükümet bunun İçin her yıl bir milyon lira ödemektedir. 3 — Tarımın ilerlemesi için gerekli şartlardan biri de kültürün geniş halk arasında yayılmasıdır. Bu ihtiyacı karşılıyabilmek için bir çok tarım okulu ve örnek çiflikleri açılmış ve çok iyi sonuçlar alınmıştır. Bu okullar sayısının gittikçe artırılarak mümkün ol • duğu kadar çok köylü çocuğunu bilgili tarım yapmağa alıştırmak ülkemiz için pek faydalı olacaktır. 4 — Daha düne kadar Türkiyede buğdayı depo edecek silo ambarları -mız yoktu. Geçen yıl Konya, Ankara. Sivas ve Eskişehir büyük siloları ile yedi ambar yapılmış ve o çevrelerdeki buğdayların temiz bir surette saklanması sağlanmıştır. Bu yıl da yeniden Dr. ORHAN CONKER yirmi silo ve ambar yapılmasına baş -lanmıştır. 5 — Ürünlerimizin kalitelerini yükseltmek için de ciddiğ çalışmalar yapılmaktadır. Meselâ, en önemli tarım ü-rünlcrimizdcn olan pamuğun kalitesinin yükseltilmesi İçin devletçe bir kontrol kurulmuştur. Pamuğun ekimi ile birlikte ayıklanmasının sağlam metod-lara bağlanması için devletçe yapılan çalışmalaı sonucunda bu ürünün kalitesi epey düzeltilmiştir. Tarım Bakanlığı bugün yalnız iyi cins pamuk ekilmesine izin vermekte vc bu suretle aşağı kaliteli pamuk yc ¦ tiştirilmcsinin önüne geçilmektedir. öteki ürünlerimiz üzerinde de araştırmalar yapılmaktadır. Mecslâ, geçenlerde orta Anadolu için en elverişli buğday tipinin bulunduğunu büyük bir hoşnutlukla duyduk. Şu saydığımız tedbirlerden başka ürünlerimizin dış pazarlarda sürümünü sağlamak için de "Türkofis .. kurulmuştur. Türkofis yakın doğudan baş-hyarak türk ürünlerine yeni pazarlar açmak için Hindistan, Çin ve Japon -yaya bile ajanlar yollamıştır. Görülüyor ki gidilen yol türk ekonomisini kendi üzerine büzülmüş bir otarşi değil fakat dışarısı ile bol bol alış veriş yapar bir hale götürmekte -dir. Tarımımıza layık olduğu Önemi vererek ürünlerimizin üstünlüğünü dün yaya tanıttığımız zaman arsıulusal tecim alanındaki yerimiz yükselecektir. Endüstrileşmemiz bizi tarımda çalışmaktan alıkoymamalıdır. DAfilMK haberler: Riyamda kargaşalık Singapour, 10 (A.A.) — Bangkok'-dan gelen haberler. Siyamda bir kargaşalık çıkmış olduğunu bildirmektedir. b. Musolini deniz manevralarında ı^aspezia, 10 (A.A.) — B. Musolini kendi güdeminde olan bir uçak ile bu raya gelmiş ve hemen torpidoya binerek Zara kruvazörüne gitmiştir. Başbakan filonun son manevralarını buradan seyrettikten sonra saat 13.40 da gene u-çakla Romaya hareket eylemiştir. MascağnVnin bulunduğu temsil Budapeşte, 10 (A.A.) — Bestekâr Mascagni, Szeged şehrinde "Cavalleria Rusticana., nin oynanmasını kendisi yönetmiştir. Milan Skalındaki şarkıcılardan üçü bu oyuna girişmişlerdir. Tiyatroda italyan hükümeti adına. Marki Lepri bulunmakta idi. RADYOLAR ANKARA 19.30 — Eğitim saati 19.40 — Musiki: Haydn Sonate Ferhunde Ulvi: Piyano 20.10 — Arıcılık saati 20.20 — Musiki: Mozart Sonate Necdet Remzi- Keman Ferhunde Ulvi: Piyano 20.40 — Dans musikisi 20.50 — Haberler istanbul 12.30 Hafif musiki ve dans musikisi (plak) 18.30 Dans musikisi (plak) 19.30 Çocuk saati. Hikayeler. Mesut Cemil. 20.— Ziraat bakanlığı namına bağcılığımız hakkında söylev: Atıf Nedim 20.30 Radyo caz ve tango orkestraları. 21.35 Son haberler - borsalar. 21.45 Bayan Garipyan şan. piyano ile. 22.10 Plak neşriyatı DIŞ HABERLER SOVYETLER BİRLİĞİNDE: Arsıulusal fiziyolog-lar kurultayı açıldı Leningrad, 10 (A.A.) —Dün, birçok hükümet üyelerinin ve bir çok davetlilerin bulunmasile on -beşinci arsıulusal fiziyologlar ku -rultayı açılmıştır. Kurultaya 900 den fazlası 37 türlü memleketi oruntıyan yabancı ilimmen olmak üzere 1.500 den fazla delege katılmıştır. Turultayın başkanlık bürosu ııa, Sovyet Rusya akademisi üyelerinden Profesyr Pavlof, fransız Profesör Rapique ve ingiliz pro -fesor Hil seçilmiştir. Akademi üyesi Pavlof, alkış -lar arasında kurultayı selâmlamış ve genç ilim nesillerinin yetişmesinde bu kurultayın büyük hizmet lerde bulunacağını söylemiştir. Pavlof, Sovyet Rusya hükümeti -nin gençleri ilme teşvik etmek ve ilme büyük yardımlarda bulun -mak yolundaki çalışmalarını ileri sürdükten sonra, kurultayı savaşa karşı bulunmaya çağırmış ve *a -vaşı, "hayatın güçlüklerini kotar mak için hayvanca çare,, diye va-sıflandırmıştır. Bundan sonra sağlık isleri halk komiseri B Akulov. hükü -met adına kurultayı selâmlamış ve kurultayın, verilen Önem sebebiyle fizyoloji ilminin çok ilerle mekte olduğu Sovyet Rusya'da toplanmasından dolayısiyle kıvan cını bildirmiştir. B. Akulov, Sov -yet Rusya'da İlİm alanında gösterilen kınav hakkında da izahat vermiş ve son olarak delegelere, insanlımın iyiliği için yapacakları işlerinde büyük başarılar dilemiş tir. :. . ' { t » B. Akulov'dan sonra, ilim akademisi başkanı B. Kaprinski ile Leningrad sovveti başkanı B. Ko datzki de kurultayı selâm lam ıslardır. Diyevlerden sonra kurultay, amerikan delegesi Profesör Can -non'un raporunu dinlemiştir. Rıısyada ekilen toprak Moskova. 10 (A.A.) — Resmiğ istatistiklere göre. 5 ağustos tarihinde Sovyet Rusyada 40 348.000 hektar ekin biçil mistir. Bu mikdar bütün Sovyet Rusya toprağmm yüzde 48 zidir. almanya'da: i hm ziııiıı Polonya ile dostluğu Berlin, 10 (A.A.) — Siyasal çevenler, Lehistan ile Danzig arasındaki gerginliğin gevşemesinden dolayı hoşnut-durlar. Bunun Danzig hükümeti tarafından yapılan girgi ile olduğunu kaydetmektedirler. "La Correspondance Politique et Diplomatique„ , bu hususta şunları yazıyor: "Danzig ve Lehistan, anlaşma isteğinde olduklarını isbat ettiler. Bu suretle yalnız kendi ekonomik asığlanna değil, ayni zamanda Avrupa barışına da hikmet etmiş ve alman - leh ilgilerinde çıkacak güçlükler yüzünden bu barışın bozulmasını istiyen bazı tarafların umudunu kesmiş oldular.,, Danziu anlaşmasının ana vasfı Varşova, 10 (A.A.) — Lehistan ile özgür Danzig şehri arasında 8 ağustosta imza edilmiş protokoldan önce çıkan gümrük hadiselerini birer birer gözden geçiren Gazeta Polska. bu protokolün özgür Danzig şehrinin para siyasasının sonucunu vermiş yani dövizler işlerinin hazırlanmasına yaramış olduğunu yazmaktadır. Rayşbankın altın parası Berlin. 10 (A.A.) — Reichsbank, yedek altın parasını son hafta İçinde 10.640.000 mark arttırmış ve 104.636.000 marka çışarmıştır. Bu artmanın, Rusya-dan gönderilen altınlardan ileri geldiği «an''r'iaVta!'r. birleşik devletlerce: Amerikada yeni bir kanun Vaşington, 10 (A.A.) — Dün sena, son yıllar amerikan tarihinde gayet Ö-nemli bir kanun projesini onaylamıştır. Bu kanuna göre, patronlar ve işçiler, ihtiyaç halinde bulunanlara ve en önde analara ve çocuklara yardım etmek suretilc işsizlere yükümsel surette yardımda bulunacaklardır. Kanun, ayni zamanda, sağlık işlerinin daha ziyade geliştirilmesini de göz önünde tutmaktadır. Bu kanun yakında cumur başkanı B. Ruzvelte imza için sunulacaktır. Amerikada sıcaklar Nevyork. 10 (A.A.) —Louisiana'da Batonruj hapisyurdu yanındaki çiftlikte çalışırlarken, beş zenci kasanık sıcaktan ölmüş, diğer sekiz tanesi de bayılmıştır. Kansas ile cenub illerinde sıcaklık 38.5 dereceyi geçmektedir. Amerikada işçi grevi devam ediyor. Nevyork, 10 (A.A.) — Bayındırlık işlerinde kullanılan 700 işçi, işi bırakmışlardır. Ayrıca 10.000 işçinin, cn yükseği ayda 93 buçuk dolar olan gündelik baremini protesto etmek üzere onlara uydukları söylenmektedir. Filadclfiya tersanesinde de bir grev baş göstermiştir. Nevyork federal bayındırlık servisi direktörü B. Johnson, grevcileri, yerlerine başkalarım almakla tehdid etmiştir. Bu zat, işçilerin grevinden komünistleri soravlı tutmaktadır. General Conson ne diyor? Nevyork, 10 (A.A.) — İşsizlere yardım yönetgesi tarafından kullanılmakta olan yüz bin İşçiden yalnız 727 si bu sabah grev ilân etmişlerdir. General Johnson, tekrar işleri başına gitmiyecek olan işçinin işsizlik oyı-tmı alamıyacaklarmı söylemiştir. Filadelfiyada da buna benzer bir grev ilân edilmiştir. B. Kellogun bir mektubu Senpol, (kuzay Amerika) 10 (A.A.) — Kellog andlaşmasını yapan eski bakan B. Kellog, bu andlaşmayı imza e-den bütün devletlere karşı bir mektub neşretmiştir. Bu mektupta şöyle denilmektedir: "İtalya ve Habeşistan'ın aralarındaki an'aşmazlığı düzeltmek için harbe girmelerine hiç bir sebeb yoktur. Bu andlaşma, bugün İtalya ile Habeşistan arasındaki anlaşmazlığa uma-mivle ycrîtilebİlir. Kellog andlaşması, sadece bu iki ülke arasında bir bağlantı değil, bu ülkelerden her birinin diğerile olan anlaşmazlığım barış yollarile, yani arsıulusal hakyerinin veya bir yargıç komisyonu-iun kararile kotarmaları yolunda büt:in 'Kinya uluslarına karşı yüklendiği bir yükendir . Andlaşmada imzası bulunan bütün uluslardan, banşnı korunmasını ve and-laşmanın emrettiği yükenlere baş.'ğil-mesini istemek .her ulusun hakkıdır.., Kır uçağın deneçleri Aîared. (Kaliforniya) 10 (A A.) — Birkaç hafta önce, Pasifik denizinde dene; uçuştan yapan büyük Flin^ O-lipper uçağı, dün saat 19 da Hono'ulu -ya gi'mek üzere havalanmıştır ilk uğnyacağı yer, Vake-Island'dır. İSPANYA'DA: İspanyol işçilerine iş bulmak irin Madrid, 10 (A.A.) — Sü bakam, yalnız Amerikada yaşayan ispanyolların faydalanacağı 16.9.1931 tarihli kanunu Avmpada oturan ispanyol işçilerine kapsıyan bir kanun projesi vermiştir. Bu kanun, ispanya dışında oturan gündelikçi ispanyolları askerlik hizmetinden istisna etmektedir. Bu gibiler, asker toplama zamanında, konsolosluğa görünmekle yetsıne-ceklerdir. Bu tedbirin hedefini, gençlerin, askerlik hizmetinde bulundukları sırada işlerini kaybetmelerine ve bu suretle ispanyada issizliğin artmasına engel olmaktadır. İNGİLTERE'DE: tngiltkrkdk seçim hazırlıjii Londra, 10(A.A.) — Siyasal kurumlar, gelecek birinci teşrin sicimini hazırlamak için büyük bir çalışma gösteriyorlar. Bugün mevcut adaylıkların tutan 490 muhafazakâr, 50 simonîst li beral, 28 ulusal işçi. 505 işçi. 400 liberalsamuelist olmak üzere 1470' dir Bu rakamlar, tekrar gözden geçirilecektir. Diğer taraftan B. Loyd carç, ''New deal,. etiketi altında ad^y gösterip göstermeyeceğini henüz bilmediğini söylemiştir. Mahafazakârların ergesi, liberal simunist ve ulusal işçi omn-taklarını arttırma ve bazı muha-fızkâr adaylara el çektirmektir. Evvelce, B. Baldwin tarafın dan da meydana konulmuş oUn bu erge seçimin ulusal mahiyetini kuvvetlendirmek yolundaki arzuyu karşılamaktadır. Hükümet, bu "ulusal,, etiketi altında, seçicilerin kendisine gü -venini tazelemesini istemiştir. İngiltere borç alacakmış Londra 10 (A. A.) — Nev Kronicle gazetesi, finınsal çe -vcnlcrde dolaşmakta olan bir yayıntı kav dermektedir. Bu yayıntıya göre hükümet, ulusal savgası ihtiyacı için iki yüz milyon liralık bir borç yapacaktır. FRANSA'DA; Fransada hayat ucuzluğu Paris. 10 (A.A.) — Dün. üçüncü cu murluk tarihinde ilk defa olarak, Fransanm bütün ilbayları toplsndîlaT. Ken dilerini bu toplantıya çağırmış oltn B. Laval, kararnamelerin ve hele bunlardan, hayat pahalılığını ucuzlatmak hakkında olanların yeritilmesine ırnir ve-rilmiştir Brest ve Ttdona giden gerçin komisyonları Paris. 10 (A.A.) — Sol partiler say lavlarının bir toplantısında Brest ve Tulona gerçin komisyonları gönderilmesine karar verilmiştir. Bu komisyonlar gelecek salı günü yapılacak olan bif toplantıda, raporlarım okuyacaklardır- Tulomla sükûn var! Toulon, 10 (A.A.) — Dünkü gün. tam bir sükûn İçinde geçmiş, nc tersanede, ne Şehirde hiçbir hadise olmamıştır. Bir işçi delegasyonu, deniz komutanlığına giderek, kendilerinin azı çıkaran İşçilerle karıştırılmamasını rica etmiştir . Şarbay, halkı sükûna çağıran bir bildirîği astırmıştır. Ceza hakyeri, 42 kişi hakkındaki tutsaklık kararını onaylamıştır. Brest, 10 (A.A.) — Tersane işçileri, dün işlerinden gürültüsüzce ayrılmışladır. Sokaklarda htebir gösteri yapılmamıştır. Pari*. borsası Paris. 10 (A.A.) — 9 tarihli Paris borsası: Değerler borsasında durum, uygun olmakta devam ediyor. Fakat halâ alivre çok seyrektir. Fiatlar. genel olarak az oynamıştır. Sovyetlerin l'aris eltiliği yönetgeri öldü Metz, 10 (A.A.) — Otomobili. Fou-lİgny kasabası yöresinde bir ağaca çarpan Paris sovyet elçiliği yönetgeri B Divikovakî, hastahanede Ölmüştür. İngilizlerin Hunktsgt mermiler Arras, 10 (A.A.) — Onarılmakta o-lan bir demiryolunun altında, ingiliz topçularının eski bir mermi deposu bulunmuştur. 170 milimetrelik 250 tane mermi, ka zasız olarak çıkarılmıştır. ULUS 12. \CA STOS 193.*» P\Z\RTKSİ İnkara Gücü LypeşCe 1-2 yenilmiş» lir. — l'arlekiz siimiirsilerinin paylaşıl^ rağı halterine karşı Lonılrnılul.i l'artekl* • lıiı hir hilılirik cıkartlt. ON ALTINCI YIL. No: 5044 Aılıını/. anilinimin II. r vrnlc Git tulelik Kİ I M NMİS PAMI K Mersin'de bir lecimevi, geçen yıl Almanya'daki bir firmaya pamuk satıyor ve malları. Bremen'e gönderiyor. Alıcı balyaları açıyor, görüyor ki bunların ortaları çürümüş, ve küflenmiştir. Eksperler, çürükten doğan zararı Ölçüyorlar, az bir şey değil. Bu zararı kim çekecek, alış verişe komisyoncu -luk eden ev, sigortaya baş vuru -yor. Sigorta; bu çürükler, bekle -nilmeyen bir şeyden doğmuş de -ğildir, ödeyemem diyor. Sigortaya göre Mersin'deki satıcı, malın tartısını artırmak için pamukları ıs -(atmıştır. Islak pamuklar, görül -meşin diye balyaların ortalarına konulmuş ve Bremen'de alıcının deposuna girinciye kadar bunlar birer küf yığını halini almış. Sigortanın tekniğe dayanan bu iddiası üzerine iş Türkofis eliyle Mersin'de Kırk tüzesine bırakıl -mıştır. Bütün bu söylenenler hak-yerinde incelenecek ve bir hüküm verilecektir. Gene acıyle öğreniyoruz ki Mersin'deki bu evin, İsviçre'ye de numunesine uymıyan bir buğday satışı vardır. Zurih'deki alıcı, bu gönderilen şey, buğday değil hayvan yemidir diye her yere başvu -ruyormuş. Biribiri ardınca ağır suç sayılacak böyle işler, yalnız bugün yapılıyor değil. Pek eski yıllardanberi dış tecimimiz kont -rolsuz. çıkat işlerindeki devlet anlamı pek dardı. Yurd asığlarına karşın olan dış tecim kötülükleri, kanunlara göre, ancak İki kîşi arasında çözülecek bir zarar konu -su idi. Cumuriyet, böyle düşünemezdi ve düşünmedi. Çıkat işle -ri, devletin dışla olan değet-lerinde bı yük yer aldı. Dışarıya, çok ve Jcğeriyle mal satma -tiydik. Bun ı.ila yurd bayındırla -şacak, yurddaşlar genliğe ere -çekti. Bütün bunların üstünde Tür kiye'nin korunması için, dış alış verişinin değerce ve sayıca artması gerekti. Çok ve değerinde mal satmak için, çıkatlarımız iyi, temiz ve örneğinde olmalıdır. Te -cimerlerimizden, çıkat işlerinde bu ana vasıflara önem vermelerini isteriz, ancak bu çerçeveyi ge -niş ve herkesin kendi düşünüşüne de bırakamayız. Başka ülkelerde de bu işler için yüzyılların örgütlediği kontrol sistemleri vardır. Bunları oralarda iş ve ertik adam lan kendi aıığlarını topluca sağ -lamak için yapmışlardır. Türk tecimerleri de zamanla bu yokluğu duyar ve bir kontrol kurumu yapardı. Ancak rejimi -mizde beklemek yoktur. Zamanın ve çevrenin yapmadığını, devlet güciyle ve uzmanların yönetîmile başarmak ana prensipimizdir. Ulusal bayındırlığımızı da. özel sermayeler dışardan gelsin veya içerde toplansın diye gecik -tirmemiştik. Kamâlizm bir yetiştirme ve yaratına davasıdır, sürekli devrimciliğimizden bunu anlarız. Cu muriyet kanunları, dış tecim ¦finde, ulusal asığları sağlıya cak berkiteleri (müeyyide) içi ne almıştır. Ekonomi Ba kanlığı hergün artan hızla iç ve dış tecime yeni bir güç veriyor. Onları koruyor. Ancak bu koruma tecim ve endüstriyi yurddaş zara -rina işler birer kurum yapmak için değildir. Böyle hallerde onları sıkı kontrolü altında nomal çalışmaya zorlar. Dördüncü tecim odaları kongresinde Ekonomi Bakanının tecim ve endüstride kontrol Fransızlar hesabına almanlan utandıran hir hareket Berlin. 11 (A.A.) — Alman haber alma bürosu bildiriyor: Tu-lon karışıklıklarında fransız işçilerine karşı Senegallı zencilerin gönderilmiş olmasından bahseden alman gazeteleri bunun hakika -ten kültürel bir ayıp olduğunu yazıyorlar. Germania diyor ki: " Sosyal fransız ulusu, zencileri yalnız başka medenî uluslara karşı değil, kendi halkına karşı da kullanıyor. On sene Ren'de siyah Senegallıların bulunuşundan fay dalanmış olan almanlar bile böyle bir hareket karşısında söyliyecek söz bulamıyorlar.,, Ankara Gücü M acarlara 2-1 yenildi Bununla beraber Uy mi/, kuvve Uypeşt ikinci maçını dun Ankara Gücü ile yaptı ve oyunu 2 - 1 kazandı. Öğleden sonra baş lıyan yağmur seyirci sayısını epi ce azaltmıştı. 17,40 da oyun başla dı. Uypeşt dünkü kadrosiyle oy -nuyordu. Ankara Gücü iyi bir takım kuramamıştı. Bazı değişmeler den sonra takımı şöyle gördük : Natık, Ali Riza, Salih. Enver. Cevdet. Bilâl. Mustafa Abti, Mu zaffer Seyfi, Ömer . Oyunun yargıcı Ankara alan larında yeni gördüğümüz Bay peşt takımı şehrimizde görme\i üzlediği-tli teknik takımlardan delildir. Alâattin idi. Bay Alâattin, bu maçın zevksiz ve heyecansız geçme sine sebeb oldu. Ankara'da şim diye kadar denenmiş, bilgisi ve idare*i bilinen birçok yargıçlar zeldi. Eğer Salih kaleciye pas vereyim derken kendi kalesine bir gol atmasaydı, kendisinden çok şeyler beklediğimiz Ankara Gücü belki iyi bir sonuçla alanda/* *n - Almanya'da Nazi düşmanlariyıe savaş Ekonomik durumdaki güçlük memleketle hoşnudsuzluk mu üyandınyormuş? Berlin, 11 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor. Türlü bölgelerde, nasyonal sosyalizm düşmanları yakalanmıştır. Tssen'de bir pastanede, hükümetin yahudi ve katoliklere karşı olan siyasasından sızlanan bir kadın yakalanmıştır. ¦ m Bundan başka Osnabrük'de bîr afişi yırtmaktan suçlu bir genç köylü ile bir çilingir tutulmuştur. Kolonyada, bir ev sahibi rejime karşı söz söylemek ve altı çocuktu bir ayleye sıhhate zarar verecek şekilde bir evi kiralamak suretiyle ırkı kirletmek suçların -dan ötürü yakalanmıştır. Virsen'de, katolik gençliği şeflerinden ikisi üniforma taşınması na ve sokaklardan alay halinde geçilmesine izin verdikleri için yüz elli mark para cezasına çarpılmışlardır. Libovski adında bir yahudi va- B. Coftr/v nındaki işyarlara para verme den dolayı yakalanmıştır. (Sonu S. inci sayfada) diğin İtalyan gazeteleri İngiltereye karşı şiddetle hüeumlarına devam ediyorlar Roma, 11 (A.A.) —Giornale d'italya gazetesi, tüze maskesi altında Ingilterenin Habeşistana silâh verilmesi yasağını kaldırma -sından bahsederek diyor ki: " Tüze aynı zamanda tarafsızlık da demektir. Eğer italya büyük harbin ilk yılında tarafsız kal mamış olsaydı İngiltere zaferini daha bir kaç yüz bin ölü ve ulu -sal kaynaklarının daha kötü sar -sılmasiyle ödemiş olacaktı. Sonra ingiliz imparatorluğunun başka bir çok hadiseleri karşısında bu tüze adına ingiliz düşmanlarına üzerine söyledikleri henüz kulaklarımızdadır. Bu konuda onun dediklerine eklenecek pek az şey vardır. Cumuriyet, yurd asığları -na uygun her işi önemle korur, ancak yurda ve yurddaşa zarar ve recek her su u da, kim yaparsa yapsın ve nerede olursa olsun çok ağır cezalandırır. Bu yurdun öz çocukları, kendi rejimlerinin bu karakterini, ruhlarında duyarlar ve temiz çalışırlar. Mersin'deki iş leri yapanlar rejimin bu yüce sert ligini ruhlarında duyamıyacakla rina göre, tüzenin kararında gÖ receklerdir. Kama! ÜNAL silâh vermekten kaçınmamış ol -saydı. İngiltere'nin savaşı çok daha güç olurdu. İngilizler şunu ( Sonu 2. inci sayfada) vardır. Bunlardan biri seçilebilirdi. Oyun bazı dakikalar bir kör döğüşü halini aldı. Karşılıklı çar pışmalar, çelmeler, ve birçok şey ler gördük. Yargıç bunların önü -ne geçemedi. Maç birinci bölümde ilk yarım saat çok çabuk oy -nandı. İki tarafın akınları da gü takımları bir arada kaçaktı. Bu gol çocukları biram ümidsizliğe düşürdü. Ve arkası arkasına birçok fırsatlar kaçırdılar. İkinci bölümün 12 inci dakikasında Uypeşt santrforu takı -minin ikinci golünü yaptı. İste bundan sonra oyundan da hayır (Sonu S. inci sayfada) Portekiz sömürgeleri paylaşılmak mı ıstenmışf Paris, 11 (A.A.) — Eko de Pari gazetesi, Afrikadaki Porte -kİz sömürgelerinin, tazminat kar şılığında Almanya ile İtalya ara -sında paylaşılması meselesi hakkındaki yayıntılara dair Londra daki Portekiz elçiliğinin şu diye • vini neşretmektedir: 1 — Bu sömürgeler ulusal toprakların ayrılmaz birer parçası -dır. Ve ne bir diplomatik konuş -maya, ne de finansal işlere konu olamaz. 2 — Portekizin, örnek diye gösterilebilecek olan bugünkü finansal durumu, onun hiç ihtiyacı olmadığı her türlü finansal tazminat düşüncelerini mantıksız gös termektedir. 3 — Portekizin yüzlerce yıl -danberi işgalinde bulunan, ve yönetim şeklinin öteki sömürgelerin herhangi birinin yönetim şeklile ölçülmesİnden çekinmediği bu denizaşırı ülkeler üzerindeki ege -menlik haklarının aytışılması için hiç bir sebeb gösterilemez. 4 — Portekiz topraklarından herhangi bir parçanın her kimden yana olursa olsun, barış yoluyla elinden alınması ihtimalini akla getirmek hayalden başka bir şey değildir. Çünkü böyle bir hal olur-s« Portekiz hükümeti, haklarını sonuna kadar müdafaa etmek üzere harekete geçecektir. ilçelerimiz için en büyük şeref kendi adlarını taşıyan uçakların göklerimizde dolaşmağıdır ULUS 11- Al** -O ı J.-o r A. s . ¦ ¦ ıu. V£açlaııdırma politikamız Bir memleketin ağaçlandırılması o memleketin ormancılık politikasını doğrudan doğruya ilgiliyen bir meseledir, çünkü ağaçlandırma dıştan görül -düğü gibi yalnız teknik bir hareket ve teknik bir iş değildir. Bunun bir de hukuki (mülkiyet meseleleri bakımın -dan), ekonomik (ağaçlandırmanın randımanlı olup olmaması meseleleri bakımından ) ve estetik (şehircilik »e şe -hir korularının kuruluş şekli bakımın -dan) tarafları vardır. Bütün bu meseleler ise ormancılık politikasını ilgili -yen noktalardır. Memlekette ağaçlandırma işinin iyi bir şekilde başarılması İçin bu problemi bir taraflı olarak ele almak yanlıştır. Bu bir bütündür ve bu bütünün her tarafını elemek lazımdır. Bizde yıllardanberi yer tutmuş o -lan düşünüşe göre: Ormancılık, orman yetiştirme teknik, ve hem de kaba bir teknik işidir. Hayır.. Bu, yanlış ve ilkel görüşün doğurduğu fikirdir. Ormancılık sosyal ekonominin içerisinde bir cüzdür. Bunun endüstri ile. tarım ile. daha ileri giderek şehircilik ile, sıhhat ile ilgisi vardır. Bu kadar ge -niş bir alanın üzerinde duran bu işin yapılması ve başarılması da elbette basit bir teknik işi değildir. Orta Avrupa memleketlerinde (Al -manyada, Fransada, Avusturyada ve Is viçrede) ağaçlandırmanın ve hattâ plânlı, düzenli şekilde bir ağaçlandırmanın eski bir tarihi varken, memleketimizde ilk ağaçlandırma hareketlerinin doğu • şunu yarım asır önceye kadar götürebiliriz. İlk hareket Halkalıda bir yapma onman işiyle başlar, fakat bu hareket sınırlarını genişletemediği gibi, bütün bir memleketin ağaçlandırma me -selesini de içerisine alamadı. Bu belli yerde doğdu ve gene orada öldü. Bundan sonra meşrutiyet devrinde ve büyük harbtan sonraki yıllarda yer yer ortaya çıkan ağaçlandırma hareketleri göse çarpmağa başladı. Kâğıdhane sırtlarında, Çata İcada bir ağaçlandırma işine başlandı. Avusturyanın Karst mıntakasından 500.000 çam fidanı getirtildi. Her il çeveninde. köylerin kenarlarında fidanlıklar kurulmak istendi, fakat fidanlar kurudu ve fidanlıklar istenilen, beklenilen sonucu veremedi. Sebebi gayet açık: iyi bir a-ğaçlandırma politikasının güdülmeme-si ve işi ele alanların bu işten iyice anlamaması. Bir işten iyi sonuç ala -bilmek için o işin iyi kurulmuş olması ve iyi kurabilmek İçin de o işi iyi tanımak ve bilmek gerektir. Hükümetimizin bugünkü politikası her alanda plânlı yürümek vc plânlı hareket etmek olduğundan, mernfekette-ki ağaçlandırma işini de [.. olarak başaracaktır. Bu meselenin plânlı olarak başarılması için İşe ağaçlandırmanın iki taraflı bir iş olduğunu unut -mamak lazımdır: 1) Ağaçlandırmanın teknik tarafı, 2) Ağaçlandırmanın ekonomik ve sosyal tarafı. Orman natürün bir parçasıdır. Bu bakımdan ağaçlandırmanın da ona uygun olması lazımdır. Biz natürü elimizdeki teknik ile zorlayabiliriz, fakat bu belli bir sınıra kadardır. Ondan ötesi ne ekonomik olur ve hattâ ne de mümkün olur. Ağaçlandırmanın tekniğinden erge-miz onun yapıldığı çevene. yere (standart) uygun olmasıdır. Ormancılıktaki ve ağaçlandırma işindeki (standart) altında ise: 1 — İklim 2 — Toprak 3 — Topoğrafik ve morfolojik durumu. anlarız. Her ağaç nevi her iklime ve her toprağa uymadığı için gelişi güzel bir a -ğ2çlandırma yapılamaz. Eğer yaş yerlerde yetişen çam ağacı nevilerini bozkır karakterini gösteren yerlere geti -rir dikersek, alacağımız sonuç bir hiç olur. Her ağacın kendisine özgü olan bir vatanı vardır. Bir yerden kaldırılıp, diğer yere getirilen ağaç fidanı -nın gelişkenliğini bozmamak gerektir. Ağaçlandırma işinin teknik tarafından ağaçlandırma İşinden sonra gelen bakım meselesi vardır. Bu çok önemli olan bir İştir. Bizde çok defalar görüldüğü gibi, ağaçlama yapılır, fakat bakım olmaz. Bunun için de sonuç gene hiç olur. Bakım meselesi bir organizasyon meselesidir. Dr. ŞEREF NURİ Ağaçlandırmanın teknik tarafı karşısında ekonomik ve sosyal tarafı da vardır. Bu oldukça karışıktır, çünkü İşin bu tarafında ağaçlandırılacak ala -nın mülkiyet meselelerinin, memleketteki odun endüstrisinin hangi yola doğru gideceği meselesinin, iç ve dış odun pazarlarındaki durumların ve şehir korularının bayındırlık plânlariyle nas.l bir uyumda bulunacağının ayrı ayrı gözetilmesi ve araştırılması gerektir. Teknik bakımdan ağaçlandırmaya elverişli olan her yeri ağaçlandırma* baran hiç de doğru olmaz, çünkü ağaçlandırma o yer için rantabl değildir. Fakat bu böyle iken, diğer taraftan sel yataklarında, dağ yamaçlarında en • düstri şehirlerinin civarlarında orman kurmak zorağı vardır. Biz bu şekild; ağaçlandırmadan, hakikiğ bir işletme ormanından beklediğimiz kârı alama • yır. Bunların başka karakterleri ve başka ödevleri vardır. An karada ki Orman çi::'iğinde kurulan ağaçlar buna en canlı bir Örnektir. Bunun en büyük ödevi sosyal bakım-ödevi sosyal bakımdandır. Bunun ise dolayısile ekonomiye etkisi vardır. İste memleketimizde plânlı ve dü -•enli bir ağaçlandırma işine geçtiğimiz zaman, bu İşin ekonomik ve sosyal tarafındaki incelemek zorağında bulunduğumuz noktalar şunlardır: 1) Memlekette ağaçlandırılacak a -lanın genişliği ne kadardır? 2) Bunların mülkiyet bakımından olan durumları nasıldır? 3) Bu alanlara dikilecek ağaç fidanları hangi esaslara göre seçilecektir? (Odun endüstrisinin gittiği istikamet, pazarların durumu) 4) Ağaçlandırma işi devlet, uray, özel kurumlar ve yahut şahıslar tarafından yapıldığına göre durum ne şekil -de olmalıdır 5) Ağaçlandırma işinin özel kurumlar ve şahıslar tarafından yapılıyorsa, devletin ne gibi ödevleri ve yardımları olabilir? (Fidan verme, toprak vergisin den bağışık tutma, prim verme) Türkiyedeki ulusal bîr dava şeklinde kendisini gösteren bu ağaçlandır -ma işini başarmak kolay değildir, fakat büyük ve pek büyük işleri başaran hü -ki-met bunu da başaracaktır. Elverir ki buna adım atılmış olsun ve ormancılık politikası esaslarından yürünülmüş olsun. RADYOLAR ankara 19.30 Meşhur pehlivanlarımız İp.40 Musiki: Raff (Dölce) Wieniawsky (Chanson po|^*-laire 20.— Ziraat Vekâleti saati 20.10 Musiki: Plâkla orke&tra konseri 20.30 Dans musikisi 20.50 Haberler. İSTANBUL 18.30 Bayanlar için jimnastik dersleri. Bayan Azade Tarcan. 18.50 Fransızca ders. 19.10 Bcthofen altıncı senfoni. Plâk 19.50 Romen halk musikisi. Estcga-ço orkestrası, tarafından, 20.20 Son haberler, borsalar 20.30 Bayan Bedriye Tüzün. lürk-çe sözlü eserler. Radyo caz ve tango orkestraları. 21.35 Son haberler - Borsalar. 21.45 Bayan Kâzıme. Keman solo. 22.— Hafif musiki plâk. Tamburacı Osman Pehlivan radyoda İki akşamdır Ankara radyo -sunda müzik sevenlerimizin ya -kından tanıdıkları ve ulusal halk şarkılarımızı kendine hâs bir çaş-niyle çalan Tamburacı Osman Pehlivanı dinliyoruz. Enderun musi -kişinden büsbütün başka, içinde yarınki türk müziğinin ana motif lerini saklıyan içli ve özlü Anadolu türkülerimizi içtem bir coşkunlukla çalan Tamburacı Osman Pehlivan radyo dinleyicilerine Anadolunun güzel havalarını din letmekte devam edecektir. DIŞ HABERLER ingiltere'de: Inuilierede yeni bir siyasal urup mu kurutacak? Londra, 11 (A.A.) — "Observer,. gazetesinin sandığına göre, liberal düşün-celi bir sol merkez siyasal grupunun kurulması gelecek on beş gün içinde kararlaştırılacaktır. Bu gazete, Bay Loyd Corc. Sir Sa-müel Hor ve daha bazı şahsiyetlerin pazartesi günü verilecek olan bir yemekte toplanarak işçi partisi ile bir seçim kurmak İmkânlarını görüşeceklerini haber vermektedir. Observer, Loyd Corc ile Sir Hor arasında olacak bir yakınlaşmanın liberalizmin yarını için önemli bir hadise teşkil edeceğini yazmaktadır. Inuiliz - Mısır Sultanının nötür-lüğiinii korumalı irin. Londra. 11 (A.A.) — Sunday Dişpaç gazetesinin haber verdiğine göre, Sudan - habeş sının bölgesinde bulunan süel kuvvetlere beş tabur İlâve edilmiştir. Bu yeni kuvvet, harp çıkarsa ingiliz • mısır Sudanının nötürlüğünü koruyacaktır. ingiliz ordusunda yeni bir tip tüfek Londra, 11 (A.A.) — Sunday Dis-paç gazetesinin haber verdiğine göre, ingiliz ordusunda kullanılan (Riffle) adlı tüfeklerden hafif, ve dakikada elli kurşun atan yeni tip bir tüfek, ikisi yabancı marka taşıyan beş yeni model arasından seçilmiştir. Ordudaki tüfeklerin değiştirilmesi, üç milyon lirava mal o-lacaktır. italya'da: hülyada hava manevraları Rama, 11 (A.A.) — Venedik ve Pa-dova bölgelerinde, 8 ve 9 ağustos hava manevraları yapılmıştır. Bu manevralara seksen uçak girmiştir. Manevraların esası, kuzay hava limanlarından gelip sınırı, yukarı Adij bölgesinden aşarak geçen bombardıman uçaklariylc Milanoya hücum etmekti. Milano ve Breseia uçak alanlarından havalanacak olan iki avcı uçağı grupu. bu hücumu karşılayacaklardı. Çıkarılan bildiriğ, manevraların, u-çakçılığa ve hele, Mİlanoyu, modern gereç ile hava hücumlarına karsı gerçekten müdafaa etmek İmkânları hakkında birçok meseleler ortaya attığı bildirilmektedir. Uçaklar, yüksek dağlarda, bulutların vc kuvvetli hava akıntılarının birikmesi dolayısiylc elverişli olmıyan hava şartları içinde ortalama beş bin metre yüksekten uçacaklardır. Bildiriğde, doğu Afrikaya yedek askeri göndermek üzere giden ikiz grupunun yerini tutmak İçin kurulan beş bombardıman uçağı grupundan hoşnud lukla bahsedilmektedir. almanyada: ' Alman ulusunun haklarını baş-kaloriyle paylu-jumuyız... Berlin, 11 (A.A.) — Bir nazi toplantısında Bay Ley şu diyevde bulunmuştur: "Biliyoruz kî Almanya uğrundaki savaş henüz bitmemiştir. Dikkatli davranmamız lâzımdır. Bu ulusun haklarını aramak için yetkili olanlar ancak bi/-leriz ve bu hakları başkalarîyle paylaşmağa hiç de niyetimiz yoktur. Kitle* her zaman baş olarak kalacaktır. Biz de ona sonuna kadar sadık kalacağız.,, Mııkenzen Çelik miğfer,, den ayrılmıyor. Berlin. II (A.A.) — Ban yabancı gazeteler tarafından, mareşal von Ma-kenzen'in çelik miğferliler kurumundan çekilmek zorunda bırakıldığı hakkında verilen haber yalanlanmaktadır. Genç almanlar kurumunun eski şefinin Öldürüldüğü hakkındaki haber de yalanlanmaktadır. hah an gazetelerinin İngiltereye hücumu (Bası 1. inci sayfada) unutmamalıdırlar ki, dünyanın uru Adisababa'da değildir ve tarih de italyan - habeş anlaşmazlığında kapanmıyor.,, I İnsim sosyetesinin toplantısı Cenevre, 11 (A.A.) — Uluslar sosyetesi genel sekreterliği sosyetenin 88 inci toplantısının süresiz gündemini neşretmiştir. Bu toplantıda italyan - habeş anlaşmazlığına bakacak Lahey tüze divanının ölen japon üeysi yerine bir başkasını seçecektir. I K tNSA'DA: Ölenlerin ölü alayt Tulon, 11 (A.A.) — Geçenki gösterilerde ölen iki işçinin ölüm alayında 20 bin kişi bulunmuştur. Alay tam bir sükûn içinde yapıl mıştır. Variste yeni hir otostrad Paris. 11 (A.A.) — Lö Burje hava limanı ile Paris arasına modern bir otostrad yapılacaktır. Bu suretle hava limanı ile hükümet merkezî arasında vakit kaybetmenin önüne geçilecektir. Bunun yapılmasına yakında başlanacaktır. Otomobiller büyük güvenlik içinde çok büyük sürat elde edebileceklerdir. Yol iki şoseden ve oir ıruş ile bir de yokuştan mürekkep olacaktır. Bunların het biri dokuz metre genişliğinde olacak, ve aralarında biı metre genişliğinde aralık bulunacaktıı Bu suretle, karşılıklı gelen iki otomobil arasında çarpışma ihtimali kalmıyacaktır. Şosenin her iki tarafına ağaçlar dikilecektir. SOVYETLER BİRLİOİMM ı Rusyada suiistimalden suçlu iki adama ölüm cezası verildi Moskova, 11 (A.A.) — Leningrad hakyeri, kooperatif direktörü ile şeker leme atelyesi yapım şefini Ölüm cezasına çarpmıştır. Bunlarla Katzenolsonve fabrikası kapıcısı dört yıl içinde, bir milyon rubla değerinde mal ihtilas- etmekle suçlu bulunuyorlar. Suiistimal suçunun ölüm cezasiyle cezalandırılması. Rusyada ilk defa vaki olmaktadır. Hakyerİ, öteki suçluları beş yıl ile on yıl arasında derişen hapis cezalarına mahkûm etmiştir. LEHİSTAN'DA: Ihmziûin dövizleri hakkındaki protokol Varşova. 11 (A.A.) — 8 ağustos tarihinde imzalanan ve Danzigde dövizleı hakkında konulan tahdidat üzerine ortaya çıkan anlaşmazlığı bertaraf eden protokol yürürlüğe girmiştir. KELÇİK v'IH Brüksel sergisinde yangın Brüksel, 11 (A.A.) — Serginin eğlence bahçesinde, saat 1.30 da bir yangın çıkmış, çabuk söndürülmüştür. Birkaç küçük bina yanmıştır. bulgaristan'da: Polonya kültür bakanı Bulgarin tandan ayrıldı. Sofya. 11 (A.A.) — Polonya kültür bakanı Bulgaristanda iki hafta kaldıktan sonra Bclgrad yolu ile Polonyava dönmüştür. isveç'de: General Fon Blomberg Stokholımle Stokholm, II (A.A.) — Alman sü bakanı General Von Blomberg deniz yolu ile buraya gelmiştir. Generalin go-reti özel olup bir hafta sürecektir. DAftINIK II VBKR1 I R- Bay Bek I inlaııdiyudtı Helsingfors. 11 (A.A.) — ı .lonya dış bakanı B. Bek sabahleyin resmiğ företler yaptıktan sonra öğleyin Finlandiya egemenliği kahramanlarının mezarına bir çelenk koymuş ve öğleden sonra da parlamentoya gitmiştir. Parlamento başkanının, "hoşgeldi-niz„ söylevine cevabında bu göretin yalnız iki memleket arasındaki iyi siyasal ilgilerin değil ayni zamanda iki ulusu biribirine bağlayan dostluğun da bîr belgesi olduğunu söylemiştir. **• Helsingfors, II (A.A.) — Fenlandi-ya ajansı Polonya dış bakanı B. Bekir yaptığı göretin bir nezaket eserinden başka bir şey olmadığını ve Fenlandİya başbakanı B. Hakzelin mayısta Polon-yaya yapmış olduğu gÖrete bir karşılık olduğunu bildirmektedir. Gazetelerin bir çoğu iki memlekrt arasında hiç bir asığ aykırılığı olmadığını kaydetmekte ve bu göretin doğu Avrupasmda barışı berkiteceğini yazmaktadırlar. B. Hakzel bir söylevinde demiştir ki: "— Finlandiyalılara göre. bayındır bir Polonyanın varlığı Pİnlandiyantn erkinliği ve arsıulusal karışıklıkların dışında kalması için başlıca şartlardan biridir. 63 çamurda boğuldu Manilla, 11 (A.A.) — Büyük yağmurların sebeb olduğu toprak kayması sonucunda. Balongon şehri halkından 63 kişi çamurlar altında kalarak Ölmüşlerdir. Tuna paktı konuşmaları ne halde Prag. 11 (A.A.) — Tuna paktı konuşmalarının tekrar başlaması hakkında Narodni Politika gazetesi diyor ki: "Bu meseleler, ağustos sonunda Bled şehrinde toplanacak olan küçük andlaş-ma oruntakları tarafından görüşülecektir. Küçük andlasma hükümet adamları anşlusun önüne geçmek için bir tek çare olduğuna kanığdırlar ki, bu da Paris, Roma ve Moskova'nın tekrar tahta geçmeleri lüzumsu. olacak, ve bu yapılmazsa, Habsburglar her halde anşlusun Ö-nune geçemiycceklerdir. Küçük anlaşma konseyinin toplantısı Bclgrad, 11 (A.A.) — Küçük and-Uşma ve süel konseyinin. Tuna and-laşması Habsburgların Sovyet Rusya ile Yugoslavya tarafından tanınması meselelerini görüşmek üzere Blcd'-de, 27 veya 29 ağustosta toplanacağı sanılıyor. birleşik devletlerde: Ameıikudu ekonomik durum Nevyork. 11 (A.A.) — Genel ekonomi durumunun düzeltilmesi bu hafta da devam etmektedir. Borsa fiatları sağlamdır. Hafta sonu, mayıstanbcri görülmemiş derecede bir seansla kapanmıştır. Genel durumun başlıca vasfı, halkın cn çok tarım bölgelerinde, perakende alış verişteki satın alma kapasitesinin çok artmış olmasıdır. Bununla beraber besin ürünlerinin perakende Hatlarındaki yükseliş, olduk-çfi kaygı verici sonuçlar gösteriyor. Bazı yerlerde yoğaltmanlar birtak:»r mallara, hele ete boykot'yapmaktadır-lar. Endüstri, gittikçe artan bir kınav kaydetmektedir Fakat tarım durumu belli değildir. Ürün .hükümetin tahminlerini geçecek gibi görünmektedir. İmerika İle Japonya arasında yeni biı hûılisr Vasington. II (A.A.) — Japon işgüderi Bay Seiro Yoshizava. Seattle'de oynatılan piyeste japon imparatorunun Haile Selassie'yi gülünç bîr şekilde bir çek-çek arabasında taşıdığını gösteren bir sahne üzerine dış işleri bakanlığının dikkatini çekmiştir. Bu hafta içinde Bay Yoshizava. b.ı hâdisenin. Japonyaya karşı yapılmış i-kinci bir hareket olduğunu Bu hareketlerden birincisi, imparatorun Vanit Fayr dergisinde çıkan karikatürü idî. ULUS 13, \(A 9TOS 1935 SALI ON ALTINCI YIL. No: 5045 Atlımız, anıl un izdir Hain s imparatorunun diyevleri "Harp yaklaşmıştır. Kendimizi koruyacağız.„ İngiltere gerekirse Süveyşi kapayacak - Habeşistan da süel hazırlık genelleştirildi - italya ne istiyor? Adisababa. 12 (A.A.) — Habeş kiralı, vermiş olduğu Önemli bir söylevde Habeşistanın çağrılmamış olduğu üç taraflı Paris kon-'p-ansı görücülerinin sonucu hak- " — Habeşistan, erkinliğine vurulmak istenen herhangi bir darbeye karşı gelmektedir. Bununla beraber. Habeşistan, italyan prestijinin de azalmasını istemez. rubesistanda italyan hareketinden yana Romada yapılan bir halk gösterisi, Levhaların üzerinde okunanlar: "latİnler bire yardım edinir,., "ünlü Adua ölüleri,. "Musolini daima haklıdır,» "Musolini sözü topa bırak,,, "Duçe, top ne zaman konuşacak?,, "Kahrolsun binlerce yıllık Roma medeniyetinin düşmanları., sözleri okunmaktadır. kında şimdiden bîr şey söylemek mümkün olmadığını bildirdikten sonra şöyle demiştir: "— Yağ:nur mevsimlerinin sonu yaklaşıyor. İtalya ile aramızdaki anlaşmazlığın barışçıl bir su rette kotarılması için harcanan bü tün emeklere karşın ttalya, komşu iki sömürgeye asker ve gereç göndermekten geri durmuyor. Harp tehlikesi, git gide ciddiğ bir şekil alıyor. Bununla beraber umudu -muz, uluslar sosyetesindedir.,, Habeşistan uysal olmak istiyor Adisababa, 12 (A.A) — Habeşistan imparatoru, Havas ajansı aytarına şunları söylemiştir: Ekonomik ve finansal asığlara karşı topraklarımızın bîr kısmını bırakmağa hazırız.,, Ogaden'in bir kısmının kalyaya verilmesi imkânlı olduğunu söyliyen imparator, bu esas üz* B. Hitler on beş yû savaş istemiyor Rosenheim, 12 (A.A) — B. Hitler, nasyonal sosyalist partisi yersel grupunun 15 inci yıldönü -münü kutlamak üzere gelen, "eski muhafızlar,, a verdiği söylevde: " — Düşmanlarımız, istiyor larsa savaşırız. Fakat onları, 15 yıl için savaş fikrinden vazgeçire-cek şekilde ezeceğiz.,, B. Hitler, şu sözleri ilave et -mistir: "— Grupunuz kurulduğu za -man, ona karşı bir kişi idik. Bun -dan 15 yıl önce, elimde yalnız irde ve inanım vardı. Bugün nasyonal sosyalizm, Almanya demektir. Bu iş, tanrının yardımı olma -»a. gerçekleşebilir miydi? Alman-yayı yıkmış olanlar, tanrının yar -dımı ile bunu yapmış olduklarını söyliyebilirl er mi? İki yıldanbe-ri, Almanyanın, dünyada yeni bir durura sahibi olduğundan kimse şüphe edemez. Ferdleri, yabancı irdelere boyun eğen bir devlette sosyal mutluluk olamaz. Sadece bu hadise, barışa, bütün söylevle rin hepsinden ziyade yardım ede -"«ktir... Habeş İmparatoru tahtında rinde bir anlaşmaya varılabilmesi için bir çok ikinci derecedeki meselelerin konuşulması gerektiğini ilave etmiştir. Habeşistanın yabancı finans -lara karşı vereceği inanca hak -kında söz söyliyen imparator, ül -kenin gelişimini başarmak istiyen habeş hükümetinin kanunların ye-ritilmesine çalıştığını söylemiştir. Pariste toplanacak üçler kon -feransının, 1906 andlaşması ile sağlanmış olan habeş erkinliğini koruyacağı umudunda bulunan (Sonu 2 inci sayı fada) «e Habeş im /ku (ttorıı. harb yıl.îaştı. diyor. — Hitler on he$ yıl hariç istiyor. — Kıı yıl antikiteler ve müzeler atanında çatışmalar verimli leeçti. Mer yerde ¦» kuru* Fransa'da baysallık B. Eryo k; düzenin lıio bozülmıyacağını söyliyor Montröy - sür - Mer, 12 (A.A.) — Dün, B. Dekreküi'nin saylavlığa seçilmesi dolayısiyle radikal sos -yalistler tarafından verilen şölende on bİn kişi bulunmuştur. B. Eryo'nun bir karikatürü B. Eryo şölene başkanlık et -miş ve verdiği söylevde demiştir ki: "— Frangı koruyacağız. Büd-ceyi denkleştirmek için, B. Laval (Sonu 2 inci sayıfada) Bir japon generali, yardımcısı tarafından vuruldu Tokyo, 12 (A.A) — Süel işler genel direktörü Genral Naga -ta, sü bakanlığındaki bürosunda, yardımcısı tarafından biçakla yaralanmıştır. G. Nagatanın durumu çok tehlikelidir. Bu haber, Tokyoda büyük bir heyecan uyandırmıştır. Çünkü G. Nagata, filiğ olarak ordunun yö netim şefi ve sü bakanı B. Haya • sinin siyasasına çok vanat bir as- benli. B. Hayasının, ordunun pek ileri derecedeki ulusçu duygularını hoş görmediği bilinmektedir. B. Hayaşi, Mançuride ve ku zay Cinde bağınsız bir harekete sebeb olan bu eğlimi kontrol altına almaya karar verdiğini söylemiştir. G. Nagata ile yardımcısı ara -sında göçen sert bir aytışma sonunda, yardımcının kılıcını çekip karşısındakini yaraladığı anlaşılmıştır. ( Sonu 2. İnci sayfada) Yeni romanımız Levis ve iren Yazan: Geçen yıl, ila s'ila çıkmış olan, illi IV Ş İMPİYONL İKİ romanının müellifi l POL MORAN Türkçeye çeviren İNASUHİ BAYDAR Pek yakında başlıyor Bergamada meydana çıkarılan ünlü Kırıl Avlu • 1 • Antikiteler ve müzeler alanında bu ıİki çalışma Bu yıl memleketimizde eski medeniyet eserlerini çıkarma yolunda yapılan araştır malar çok verimli olmuş ve bir çok yeni hakikatleri meydana koymuştur. Dün, bir arkadaşımız, bu çalışmalar hakktnda müzeler genel direktörü Bay Ha -mit Zübeyir ile konuşmuştur. Müzeler genel direktörü çalışmaların Özünü kendisine şöyle anlatmıştır: \ — Profesör C. Blgen 4 yıl -danberi Cincinnati üniversitesi a-dına Truva'da yapmakta olduğu kazıya bu yıl da devam etmiştir. Ve gene bu yıl elde ettiği sonuç inebilir ki 4 yıldan beri yaptığı ri olduğu için burada cilâlı taş çağına kadar güney Anadoluda varlığı ihtimal içinde olan bütün kültür tabakalarının çıkması lâzım gelmektedir. 3 — Bir alman antikiteler eru- Trova yıkıları kazı başlamadan önce çalışmaların asıl verimi olmuştur. Evela bulunmuş olan 9 şehir yıkıları arasında şimdiye kadar çıkan eşyanın kontrol edilmesi ve bir kronolojinin saptanması kabil olmuştun 0te yandan, bulunmuş olan bu şehirlerin hangi devirlere ilgili olduğu meselesi de değişime uğramıştır. 2 — Tarsus'ta H. Goldman tarafından Harvart üniversitesi ve bir kollej adına yapılmakta olan araştırmada üst tabakalardan baş lanarak Selçuk ve Romen tabakaları kaldırılmış ve Eti tabakasına varılmıştır. Bulunan birkaç şehir bu tabakalarda daha önemli eserlerin varlığını işaret etmektedir. Zat*n Tarsus eski bir yerleşme ye- tîtüsü üyesi bulunan Ziegenavs bu yıl gene Bergama'da kazıya de -vam etmiş ve kızıl avlunun iç yüzünün saptanmasına çalışmıştır. Sürekli çalışmalar bu alanı gez -menleri çekecek bir açık müze haline koymuş bulunuyor. Yapısı biten Bergama müzesi de alman uzmanlarının yardımlarîyle açılmak üzeredir. 4 — Istanbulda Isviçrenin ta -nınmış arkeologlarından Profesör Schalzman F.dirnekapı'da ya -nık odalarda yaptığı sondajlarla üstüste Bizans medeniyetinin bir kaç tabakasını ortaya çıkarmıştır. Buradaki freskler İstanbul müzelerinin değerlerini daha çok artı -racaktır. (Sonu S. inci sayfada* AyasoCya kazısınmn ft( gürosiOf SAYIFA 1 ULUS IS AĞUSTOS ' Avrupa işleri Bay Göbelsin bir söylevi Son aylar içinde Alrmnyıdtki k -tohklerle ulusal sosyalistlerin arası çok açılmış bu arada bir çok yerlerde çar-pısamaJar olmuş, işlerin içine yabudiler mm karışmıştı. Alman propaganda bahanı bir kaç gün önce Esen şehrindeki kıt loplıntıda hu işleri aydmlatan usun hir a6yl*T verdi. Bu söylerin Önemli gördüğümü* yerlerini FÖlkîşer Ben • kabter gazetesinden alarak aşağıya koyuyorum: Bazı yabam. ı ülkelerin gazeteleri CHMftrnfaeri bildiğimiz metodUrU bu ay yeniden, iyileşmiş o Un elman kamusal yaşayışında bir buhran bulmak için aUbildiğinc çalışmağa koyuldular. Bnicı. Almanyada temizlik yapmağı başladığımızın her defasında yabancı memleketler birde bir buhran seziyor -Ur. Hele yanılıp da bir yahudiyc do-kunmıyalım. Fakat, yahudilik, hükü -met merkezinde bile. kendilinin hoşuna gitmiyen bir filmi protesto etmeğe kalkarsa, hareketlerimizin ne kadar yerinde olduğu çabucak anlaşılmış olur. Nc yapalım ki, "çirmeden yukan çı -kılamaz!., deenek zamanı artık gelmiştir. Yaptığunır işlerin sonuçlan, bi -¦m bıleceğimmz bir »eydir Alman yad* Tftbnncı memleketlerin gueteleri de -g ¦), bir hüküm sürüyoruz. Tehlike içine düşmüş olan devlet değil, devleti arkadan vurmak Ut i yen küçük bir çetedir. AçıkgÖslerin on sıralara geçmelerine ve eskidenberi uğraşanların arkaya itilmelerine biç dayanamayıa. Bu, beyle ak—Mi beraber, bu küçük gru-pa o kadar çok önem vermeğe değmez. Kuvvetimizin bir kısmını karşılarına dikince, 1933 şubat ve martmda olduğu gibi, gene hepsi çıktıkları fare delilerine girerler. Parti, ordu ve devlet bir granit bloku gibi bunlar m karsı lamada duı—akladır. Bu bloka karsı a-UcakUrı sonuç dişlerini kırmaktan başka bir şey olmıyacaktır. Yahudi meselesine gelince, herke-ae sormak isterim: Kışkırtan biz mi -yi», yoksa yahudiler mi? İki yıldanbcrî bir kuzu gibi bütün bu olan biten kış-ktranaUra seyirci kalan kimdir? Bü, bu arsıulusal ırkın tehlikesini alman ulusuna öğretmekten yorulma • yacağız. A İmanlar U y ah udilerin evlenmelerine bundan böyle hatlanıbnıya • taktır. İrkın, gelecek nesillerde de bo ¦uk olarak sürüp gitmesine artık izin vermiyoruz. Doktor Gobels din işlerini de ete alarak demiştir ki: Ulusal sosyalist hareketi, pozitif bir hıristiyanlık esası üzerinde duruyor vc duracaktır. Fakat biz. nasıl ki bizler pozitif hıristiyan isek, kiliselerin de siyasal olarak pozitif ulusal -sosyalist olmalarını istiyoruz. Bize yalnız dudak araamda kalmış bir inan yetmez ; biz filiyatta da inan görmek isti-yo*... Eğer bugün Almanyada kiliseler bulunuyorsa, bu, bizim, bolşevikli-ğı ezmemiz sayesinde mumkun olmuştur. Katolik merkez partisinin böyle bir şeyi başarmak için zayıf olduğu söyle dursun, zaten böyU bir harekete geçmek de istemiyordu; çünkü kendini, bizden çok bolşevikliğe yakın hissediyordu. Sanmasınlar ki, biz eskiden işlenmiş olan günahları unuttuk. Biz her türlü dinsel kanaatları sayarız. Yalnız yeni bîr enkizisyona dayanamayız. Ortaçağda olduğu gibi, kendimizden kafa tası yığınları yaptıramayız. Herkes istediği gibi tinel bir düşünce ve duygu taşıyabilir. Gençliğin din ter • biyesi ile kilise uğraşsın. Fakat, gençliğin siyasal terbiyesi bizim işimizdir 1 Vestefaliyadaki pe ika pota karşı küfürlerle dolu bildiriğler dağıtıldı, a -randı, tarandı ve sonunda bunların katolik kilisesi kurumları tarafından hazırlanmış olduğu meydana çıktı. Buna a. t eşle oynamak derler. Fakat memleket İçinde böyle bozgunculuk yapanlara oyle bir ders vereceğiz kî, onlar gibi hareket etmek istiyenler bir daha böyle bir şeye kalkışmak heveslerini kay-Udeteklerdİf. I rtu; savası kışkırtıcılarının nere- lere saklanmış oldukları görülüyor. BunUr, kemlilerine neler yapacağımızı gelecek haftalar içinde göreceklerdir. Herhangi bîr yahudinin döviz kaçır -mastım kıç şaşılama». Çünkü can çıkmayınca huy da çıkmaz. Ancak, ine ilden şaacBiyan papasın c nöbetinin as ¦ farına döviz doldurarak sınırı aştığını gelip tsa görse, kamçıyı kapar ve ha-ymlık eden bu gibileri hıristiyanlık -tan atardı. Kilise için bir tek çare vardır: Kendi dini ile uğraşmak. Kiliseler Tanrı için çalışsınlar; fakat biz ulusa hizmet ediyoruz. Devlet içinde arya -sal isteklerin bir tek sahibi vardır, o da bizim barebetimizdir. Bazı yabancı gazeteler Almanyada bu olan biten şeylere "devlet buhranı,, adını veriyorlar. Bu bir devlet buhranı değil, sadece bir temizliktir. Çoktan -beri yapılması gerek olan şeyleri şimdi birer birer yapmağa başladık. Ya -bancı memleketlerin gazeteleri pireyi deve yapıyorlar. Yanılıp da biri, Ber-lindc bir yahudiye yan baksa, koparılan kıyametin yankısı tâ Londra vc Pc -kinden geliyor. Eğer yabancı memleketlerin gazeteleri sanrasyon arıyorlarsa, bu hususta ilgi uyandıracak Alman v adan daha başka çalışma alanları vardır. Dokta Gobels örnek olarak Habeşistan harbini, Mosknvadaki arsıulusal toplantıyı, Irlandadaki karışıklıkları göster mistir. YUNANİSTAN'DA: Yımanistan hakkında yalan haberler Atina. 12 (AA) — Atina ajansı bil-dirmiştir: Bütün siyasal çevenler. Ve-süselotçu Patris gazetesi hadisesinden Ötürü eseflenmekte ve fakat son zamanlarda Vcnizeloaçu basın tarafından kullanılan tahrik edici lisan, fikirleri o derece karıştırmakta vc hükümet yanallarının hissiyatını o derece yaralamaktadır ki, buna karşı gelmesine sebeb olansın ılın esasen korkulduğunu bildir-¦ekten geri durmamaktadır Ur. Bu ga-sctelcr, kirala vc aylesi üyesine kar-; şiddetli ve hakaretli savaştan başka, hf-gün Napoliye Paristen geçen mart anmasının başlıca suçluları ile görüşmeler ve en inanılmryacak masallar neşretmektedirler. Bu maaaular, şimdiki hükü-:net üyesine karşı en yanlış telmihler ve kıral ve aylesi hakkında da en hayaliğ haberlerle doludur. Hatta bir Venizelos-çu gar ete güya Paristen aldığı bir habe rİ neşretmiştir M. bu haberde kıral Jor jur. Fransa, Yugoslavya ve Romanya hükümetleri aracı ile Venizelosa baş vurarak bir anlaşma için en inanılmıyacak şaıtlar önerğelediği bildirilmektedir. Şuanı esefle kayda değer ki bu ma sallar yabancı ay t ar lar tarafından toplanarak ciddiğ ajans vc gazetelere çekilmekte »e bu ajans ve gazeteler de bu kabil yayıntıları neşretmektedirler. Alına ajansa, kendi ajans ve gazetelerin.n dikkatlerini çekmek için hâdiseleri hemen yalanladığı en küçük bir hadiseyi büyütmek istİycn heyecan hırslı gazetecilerin bu hareketlerine karşı, büyük ajansların ve ciddîğ gazetelerin sakmlı davranenaUrını dilemektedir. Bir japon generali yardımcısı tarafından vuruldu (Başı birinci şayiada) General netlen öldürüldü? Tokyo, 12 (A.A.) — G. Nagatanın öldürülmesinin kendisinin takip etmiş olduğu siyasanın doğurduğu anlaşmazlıklar sonucu olması ihtimal içinde görülmektedir General Öldü. Tokyo. 12 (A.A.) — Nagata bu sabah Ölmüştür. Suçlu yakalanmıştır. DIŞ HABERLER BIKTI Mk 1)1 \ IIIII İM» : KK VNS.VDA: ISornıandiden büyük iki vupur Ncvyork, 12 (A.A ) — Tecim gazetesine göre, kraliçe Mari ve Normandi vapurlarından daha büyük ve daha hızlı İki amerikan vapurunun yapılması İncelenmektedir. Bu vapur Ur dan her biri elli milyon dolan mal olacaktır. H. it u ver yeni serime lııızıı hını \ m . Şikago, IZ i A A i — Eskİ cumur başkanı B. Haver, şu diyevde bulunmuştur ** — Rurvelt yöoctgesi. anasal kanunun erkenin merkez leştir ilmesi yolunda değiştirmek isteğini gösteriyor. Hükümetin, anasal kanunda ne gibi değişiklikler yapmak niyetinde olduğunu, kongrenin azadından önce, bilmek u lusun hakkıdır... Vaşingtondaki cumuriyet ve demokrat çcvrnteri, bu diytvi, B. Huverin 1936 da cumur başkanlığma aday gösterilmesini sağlamak üzere bir araş -tırma s.ıy maktadırlar. B. Ruzvcltin. kongrenin azadından önce anasal kanunda değişke önerge -sinde bulunması muhtemel değildir. Ut M! K V'DA: Avusturyaya tielen gezmenler Viyana, 12 (A.A.) — Avusturya, Salzburg panayırının kuruluşunun kutlanması dolayısile. erkinlik hususunda ki döleninİ meydana koymuştur. Fransa, ingiltere ve italya elçileri, gayet parlak eğlencelere vesile oUn bu kutlama töreninde harır burunmuşlardır. Salzburg ilbayı. Almanya tarafından Avusturyaya karşı yapılan turist boykotunun Salzburga rarar vermek şöyle dursun, dünyanın her tarafından gelen gezmenlerin gittikçe artan kala-baltklığı sayesinde onun için önemli bir tazminat sağladığım »eylemiş ve hn bayramların Avusturya'nın erkinliğini koruma dölenini is bat ettiğini ilâve etmiştir. Federasyon başkam B. kfiklas, panayırın siyasal güçlüklere karşm ileri doğru olan yürüyüşünü işaret etmiştir. ilbay ve federasyon başkanı. Sal/ burgun gelişimi için çalışan yahudi artistleri ve yararlan Ölmüşlerdir KOMWYVP4 : Romrrnyrr'nırt dış tecimi düzeliyor Bükreş, 12 (A.A.) — Romanyanın ilk altı aylık drş trcfmi bilançosu Ro-raanyadan yana bir milyar 472 milyon ley'İk bir fazlalık tösterrrekteâ-r Halbuki 1934 yılmm ilk altı aylık bilançosunda 4 milyon leylik bir açık vardı. ululanan yuhuıliter Dortmond. 12 (A.A.) — Havas *~ jansr bildiriyor: Polis bir yafaudi pansiyonunun direktörü ile üç yahudi muş teriyi yakalamıştır. BunUr genç alman kızlarını kirletmekle suçludurlar. Bir kurum kapatıldı. Hamburg. 12 (A.A — Yahudi iş yaılar kullanan bir kurum "genel gevenlik,, i korumak içiı kapatılmışt.r. Japonyada şiddetli yağmurlar Tokyo. 12 (Aa\) — Orta Japonya da 24 saat süren çok şiddetli yağmur • Urdan sonra, ciddiğ su basmaları ol -muştur. 20 ahi, 30 ağır yaralı vardır Osakada aşağı yukarı 60 bin, Kyottod» 10 bin ev sular altında kalmıştır. Za • rar, birkaç milyon yen tasınUnıyor. Jüpon im/taratorunun bir kari-kutürü ve Çin başvurması Şanghay, 12 (A.A) — Şanghaydaki japon general konsolosunun baş vur • ması Üzerine, bu şehrin çin hükümet o-runlan, bir zaman Önce japon impara-I torunun bir karikatürünü yapmış olan "Vanity F.ıir„ adlı amerikan dergisinin ağustos sayısının satışını yasak etmiş -lerdir, Frunsuyı Parise baghyun yeni tip trenler Paris, 12 (A.A) — Paris — Havr demiryolu üzerinde yeni tipte bir lo -komotif işletilmiştir. Bu suretle oto • mobillerdcki aerodinamik prensiplerin buharla hareket eden lokomotiflerde yerîtilmesi İlk defa olarak denenmiştir. Demiryolu ile otomobil arasındaki kuvvetli önürdeşme, büyük demiryolu sosyetelerini, Parİsi önemli fransız tecim ve endüstri merkezlerine bağlıyan çok hızlı ve çok konforlu özel trenler işletmek zorunda brrakmrştır. Bu trenler sayesinde iş adamları, aynı günde İş merkezlerine gidip gel -mek imkânını elde edeceklerdir. Trenlere en çok hızı vermek için yapılan araştırmalar, ciddiğ teknik zorluklarla karşılaşmaktadır. SOI M 11 İR BÎRİ h.lMH : Sendiktdarın hirge çalışması Moskova. 12 (A.A.) — Komintern kongresinde kırmızı sendikalar enternasyonali başkanı Lugavakı sendikalar yönetgesinde de bir birge yöney kurulması lüzumunu ileri sü*müştür. Rusyuda suçları btığtşİanan işyarlar Moskova. 12 (A.A.) — Tas ajansı bildiriyor: 1932 ve 1933 buğday stoklama» devresinde bazı işyarlar kulakların stoklama hususunda devlete karşı olu yüken-lerini yapmamalarına karşı duramadıktan başka ödevlerini devlet zararına olarak savsadıklarından dolayı hakyerine verilmişler ve türlü ceza Ura çarpılmış Urdı. Sovyetler birliği merkezi yürürüm komitesi, İşyaların şahsiğ a«ıg duygu-U-i.e değil, ödevleri hakkında tana bâr bilge sahibi olmadıklarından dolayı böyle o r«ket ettiklerini göa önünde tutarak, bunların geri kalan cezalarını bağışlamaya «arar vermiştir. tşvarlar ayni zamanda bu hükümlerin sonuçladığı buçlamalardan da kurtulacaklardır DAOlMk II Mil KM I K: Kuhirede bir kaza Kahire. 12 (A.A.) — Bir otokamyc». kanalda bulunan bir geminin üzc ine düşmüştür. Yirmi kişi boğulmuş ve bir çok kişi yaralanmıştır. Yan A in kabinesinden bir çekiliş Nankin. 12 (A.A) — Pekin süel kon seyi başkam ve su bakanı general Ha- yingşin, çekilmiştir. Hisiklet birincilikleri Brüksel. 12 .AA. — Belçikalı bi • sıklet binicisi Şrens profesyonel düny-hız şampiyonluğunu kazanmış, atman Rihter ikinci gelmiştir. Alman Markens. amatöı hız şam -piyonluğunu almıştır. Eski i\am kralı hiç bir ise karışmıyor. Londra. 12 (A.A) — Surrey'de otu ran eski Siyam kiralının sekreteri, kiralın tahttan indiği gündenberi nc doğrudan doğruya, ne de herhangi bir a -raçla ülkesi ile değette bulunmadığını ve şimdi Siyam devletinin işleri ile ilgili olmadığım söylemiştir. Siynınıla Imy saltık Bangkok, 12 (A.A.) — Siyamda karışıklıklar çıktığı hakkındaki yayıntı • lar tamamtyıe asılsızdır. Bangkokd' baysallık vardır Iç bakanı B. Luang -pradî, dün t.ondraya hareket etmiştir. BU GECE NÖBETCt ECZA EVl HAMAM ÖNÜNDE HALK •caa evidir Fransada baysallık t Batı I. üma sayfada) kuvvetli kararlar vermiştir. Bu kararların sonucu olarak hazne nin durumu düzelecek ve buhran kalkacaktır... B. Eryo. dış durumun iyileştiğini söylemiş ve ülke içinde dü -zenliğin devam ettirilebileceğini aksi halin. rejimin ve radikal sosyalist partinin sonu demek obaca ğını ilave ederek sözünü bitirmiştir . Hazır bulunanlar B. Eryo'yu alkışlamışlardır. » a ¦ Tulon, 12 (A.A) — bon karışıklıklar hakkında araştırma yapmaya gelen sol partiler salkımı u yeleri, iş borsasında toplanmış -fardır. Gösterilerin sebebi ve bu gösterilerin işçi örgütlerine ya bancı unsurlar tarafından kemdi faydalarına kullanılması hakkın -da, işçi yönetim kurullarında a -rastı imalar yapmak üzere komü -nist saylav Midolu atayacaklar -dır. Habeş ijTiparatorunuıı diyevleri (Başı /. İnci şayiada) imparator, uluslar sosyetesi h.m • şeyinin 4 eylülde habeş meselesinin tamamını konuşacağını söylemiş ve bu husustaki sevincini kay dettikten sonra: "Uluslar soeye tesinin kararlarını yerine getirmekle bahtiyar olacağım.,, demiştir. » * 9 Adısababa, 12 AJU — Habeş Kiralı. Havas Ajansı aytanna diyevinde şu sözleri ilâve etmiş - tir t — Bizim en çok umudumuz. Büyük Britanya ve Fransadadır. Habeşistan ırk ve mezhep ayrımı gözetmeksizin kendisi île elbirliği yapacak bütün uluslar ile çatışma beraberliğine hazırdır. Yalnız Habeşistan erlrfnHğini bozacak başatlık haklarını zayıflatacak ve imparatoru ile ulus ve ordusunun prestijini bozacak hiç bir şeyi kabul etmiyecektir. Habeş kiralı, sözlerini şu su -retle bitirmiştir: — Bir harp çıkacak olursa Ha -beşistan, kendisini son nefesine kadar savgayacaktır . -Süreyi knpunucuk mı? Paria, 12 (AA) — Eko dö Pa-ri'nin Londra aytarı, Britanya hükümetinin italyan - habeş anlaş -mazlığında aldığı durumun kesin olduğunu bildirmektedir. Ingîlİz hükümeti, gereğince Süveyş kanalını kapamağa karar vermiştir, aynı zamanda Amerika tecim evlerinin İtalya'ya kredi açmamalarını sağlamak üzere Va -şîngton'da ısrarda bulunmaktadır Amerikalıların pamuk vermel* ten geri dtırduklarr bellidir. Bundan başka International Nîckel, B. Musolini'nin nikel almak hususundaki isteklerini kesin olarak reddetmiştir. I tul yun - habeş unluşmazttğınn 4 m er ika'dan kurşıniar Jerseycity, 12 (AJk.) — Yüa kadar italyan ve zenci, ellerinde bıçaklar ve sopalar olduğu halde şehrin sokaklarında vuruşırutğa başlamışlardır. Etrafta toplanan 500 seyirci, bunları yaygaralarla teşvik etmekle idiler. Polis kuvvetleri, döğüşenleri dağıtmak üzere gözyaşı döktüren gazlar kullanmışlardır. Döğüşenlerden 5 i yaralanmış tır. 11 kişi yakalanmıştır. Doğuşun sebebi, italyan - ha -beş meselesi ve aenci boksör Joe Luisin. italyan boksörü Kamerayı döğmüş olmasıdır ULUS 14, AĞUSTOS HMS i ABŞAMttA inluıra Gücü ite Vypeşl 2-2 beraber* kaldılar. — B. Kdem Paris'e aitti. — Genel nü in Mryimı hazırlıkları ilerliyor. — Belçika ve Portekiz sömürgeleri paytanıbuyıU N ALTİNCİ YIL. No: 5046 Umu/, aııdımızılıı ll« r v ııl* . kıını- Genel nüfus sayımı hazırlıkları tamamlanıyor Nüfusumuza yeni milyon lar katıldığını göreceğiz Genel sa mu lan beklenilen sonuçlanıl eksiksiz olması için ne gibi tedbirler alındı İlk genel nüfus sayımı olan sun ne kadar arttığını anttyac çok az bir zaman kalmıştır, bir hâdise olarak, sekiz yılı Cumuriyet Türkiyeti, nüfusun tabitmiştir?.. Bunu tam bir sıhhatle öğre sayımın eksiksiz vs tam olması miftır. Memleket için yepyeni etrafındaki ton hazırlıkları an tatisttk genel direktör vekili şöylece anlatmıştır: « — Nüfus sayımı hazırlıkları bütün yurdda en canlı ve sıcak çağına girmiştir. Şimdiye kadar elli dört ilbaylıkta genel direktörlük işyarları tarafından hazırlıklar kontrol edilmiş bulunmaktadır. Bu kontrol, numerotaj ve bölge kurulması, sayım işyarları bulunması, özel zorlukların kotarılma yolları, sayım gününden önceki tedbirlerin alınıp alınmadığının kontrolü gibi işlerdir. Kontrolörler aynı zamanda her ilçede sayımın gaye ve ergelerini anlatmakla da yükümlüdürler. Butun kontrol ve teftişlerin gayesi tayımın her yerde aynı esas ve şartlar içinde yeknesak olarak yapılmasını sağ-U maldır. 927 den bu yıla kadar nüfusumu -ağımız gün olan 20 birinci teşrine Son asır tarihimizde az görülen baysallık ve sükûn içinde geçiren a, acaba yeniden kaç milyon ka- nmeye karar veren devlet, yeni için gereken bütün tedbirleri al -bir konu olan bu önemli mesele tatmasını rica ettiğimiz değerli is mız 6*. Celâl hazırlık çatışmalar,ri' 'İstatistik genel direktör vekilimi.-Bay Celal dileklerimize uygun olarak de -vam etmektedir. Hazırlıklarında eksiklik ve yanlışlık görülen yer - **ıze sayımın aonucUrını üç günde bildirecek olan İstatistik Genel Direktörlüğünün soo sistem İki delme ve toplama mmkinasr Bütün il ve ilçelerle, yol uğrağı olan kamun ve köyler birer bi -rer gözden geçirilmiştir. Sayım hazırlıklarında geri kalan pek az yerlerden başka yurddaki çalışma. Küçük antantın yıllık toplantısı Bükreş, 13 (A. A.) — Ha-vas Ajansı Küçük antan -tın yıllık konferansının 27 ve 28 ağustos tarihinde toplanacağını haber vermekteyse de resmiğ çe-venler bu konferansın toplanma tarihinin 29 ve 30 ağustos olarak saptanmış olduğunu bildirmekte -dir *•• Bükreş. 13 (A. A.) — Küçük antantın 28 ağustosta toplanacak basın konferansına girecek olan romen gazetecileri kurulu 26 a-ğustosda Bilede hareket edecek tir. Bir çok fransız. ingiliz.alman. italyan ve amerikan gazetecileri küçük antantın basın konfransı-nın önemli çalışmasına gireceklerini bildirmişlerdir. lere tekrar kontrol işyarları gön • derilmektedir. Sayım işi hakkında halkı ay -dınlatmak için köy ve şehirlere yüzbin dıvar afişi dağıtılmıştır. Ayrıca 60 bin ve üç çeşit salon afişi de halkın uğrağı olan bütün dayre, kurum, tecimge ve taşın araçlarına dağıtılacaktır. Memleketteki bütün gazeteler ayın 25 sinden başlıyarak genel direktörlüğün hazırladığı sayımın faydalarını anlatan ve özeten öz-sözler neşre başlıyacaklardır. On-beş eylülden başlıyarak da memleketteki bütün sinemalarda projeksiyon suretiyle sayım hakkın -da propaganda yapılması için hazırlıklar yapılmıştır. İstanbul'da Taksim alanında -ki ışıklı elektrik gazetesi beş günde bir değişmek üzere sayım hakkında propaganda yazıları göster-miye başlamıştır. 25 eylülden başlıyarak memleketin yüksek şahsiyetlerinin sayım hakkında yazdık (Soimj S. inci tayfada) Ingilterede seçim Partiler geniş ölçüde hazırlık yapıyorlar Londra. 13 (A.A.) — B Bald vin. 4 ilkteşrin'de Burne Muth'ta toplanacak olan konservatör parti konferansında bir söylev verecektir. Bu söylev, seçim savaşının başlangıcı olacaktır. Ulusal hükümet şimdiye kadar yeritilmemiş bir genişlikte propaganda savaşlarına girişmek için plânlar hazırlamaktadır Başlıca şehirlerde 16 önemli toplantı yapılacaktır. Bu toplantıların çoğuna kabine üyeleri baş -kanlık edecektir. Seçimlerin yapılacağı tarih hakkında henüz hiçbir karar veril memîştir. Fakat sanıldığına göre. B. Baldvin, Eksleben'e hareketinden önce bu mesele hakkında baş {Sonu 5. ı'ncı sayfada) Anadolu Ajansı Genel Direktörü Moskovada Moskova, 13 ı A.A. i — Ana -dolu Ajansının genel direktörü B. Menemencioğlu Muvaffak bugün Moskovaya gelmiş, durakta Tas Ajansı direktörü B. Doletzky ve yabancı memleketlerle kültür münasebetleri sosyetesi delegeleriyle. Türkiye elçiliği ve sovyet gazete -çileri oruntakları tarafından karşılanmıştır. Berliuden İs! an İn ila Rekor yapmak için uçan alman kadını İstanbul, 13 (A. A.) — Bir rekor uçuşu yapmak üzere bu sabah saat 4, 30'da Berlin'den uçakla kalkan bayan Elli Benhorn, bu sabah saat 10. 30'da Yeşilköy hava istasyonuna inmiştir. Bayan Fili Benhorn, benzin almak için bir saat kalmış ve gene Berlin'e doğru havalanmıştır. Sömürgelerin paylaşılacağı söyleniyor Barış uluslar sosyetesinin hayatıdır Pariste ingiliz - italyan asığlan mı karşılaşacak? - İtalya boyuna tahıl alıyor. - B. Eden Paris'e gitti. Londra, 13 (A.A.) — İyi ha -ber alan çevenlerde söylendiğine göre, Negüs'ün havas ajansının Adisababa aytarına en son verdiği diyev, burada genel olarak or tadaki tasınları pekiştirmektedir. Bu tasınlar B. Eden'in 24 ha -ziranda B. Musolini'ye yaptığı önergelerin hâlâ değerini taşıdığını ve Paris konuşmalarının bu Dünkü futbol maçı Ankara Güeü Uypeştle berabere kaldı Dün Uypeşt takımı Ankara'da son maçını yaptı. Bu maç önce bu takımı getirten dört kulübün kar masiyle yapılacaktı. Ankara Gü -cü oazar günü beklenilmiyen biv sonuç alınca üçüncü oyunun gene iki kulüp arasında yapılması kararlaştırıldı. Saat on yedide oyun başladı. Alanın dört çevresi her zamankinden daha kalabalıktı. Tüze Baka nı Bay Şükrü Saraçoğlu, Gümrük ve Tekitler Bakanı Bay Ali Rane Tarhan, birçok generallar, saylavlar, yabancı elçilikler büyük iş -yarları da oyuna bakmağa gelmiş lerdi. Yargıç Bay Saımdi. Macar lar 14 kişilik kadrolarından on biriyle alanda yerlerini aldılar. İki bölüm içinde bunlardan bazıları nı değiştirdiler. Ankara Gücü Be kir, Mustafa, İbrahim ve Abduşla kuvvetlendirilen iyi bir takım kur muştu. 40 dakika oynanılan birinci bölümde bir ve dördüncü dakikalarda Ankara Gücü Muzaffer ve (Sonu 3 üncü *avıe*d*) Erltre'de hir önergeler çevresinde olacağı kezindedİr. 1906 tarihli andlaşma, habeşıs-tan topraklarının tamamını "italyan etgerlik bölgesi,, şeklinde ta • nınladığı halde, bu andlaşmanın onayladığı 1902 tarihli ingiliz - habeş anlaşmasında, ne Tsana gölü sularının ne de Mavinil sulan ya • tağının değiştirilemiyeceği söylenmektedir. Habeş meselesi hakkındaki görüşmelerin şimdi en nazik bir noktaya geldiği sanılmaktadır. Roma hükümetinin, Büyük Britanya tarafından Habeşistan'da elde edilmiş olan bırakığlan (Sonu 2 inci sayıfada) t", Yeni romanımız Pol IVloran m Levis ve İre adındaki yirminci asır romanı \ Türkçeye çeviren 1IASUHİ BAYDAR Yarın başlıyor ıleclti bir goı kurtarırken ? • FA 2 ULUS 14 AÛUÂTOS 193S ÇAk*j; I rı - uyasııt Çanakkale Türktür Genel savaşta türk onlusunun, eti önemli talerlerinden biri Çanakkale olmuştur. Çanakkale nasıl yapılmıştır ve kimin taralından yapılmıştır? Çanakkaleyi yapan hangi ordudur, kumandan hangi kumandandır? Bunlara yalnız türk tarihi değil, ayni zamanda türk ordusu ile Çanakkalede karşılaşmış olanlar da cevap vermiştir.'Çanak-kale muharebelerini anlatan bir ingiliz kitabının ingiltere hükümeti tarafından Atatürke nasıl bir ithafla sunulduğunu hep hatırlarız. Türkiye lehinde olduğu hiç de ileri sürÛlemiyecek olan yüzbaşı Armstrong "Boz kurd,, unda, Ça-nakkalvnin kimler tarafından yapıldığını yazarken yalan söyliye-memiştir. Çanakkalede yenen ordunun türk ordusu ve bu orduyu en son kesin talere götüren kumandanın da Atatürk olduğunu ispata çalışmak güneşin her gün doğduğunu herkese anlatmak istemeğe ben-ter. O kadar lüzumsuzdur. Bu böyle olduğu halde alman basınında zaman zaman bazı imzalar türeye-rek Çanakkale destanını alman silâhlarına bağlamak istedikleri görülür. Ve türk basını bu şan ve şerci intihallerine karşı daima nazik bir dille cevap vermek mecburiye* tinde kalır. Hemen işaret etmek lâzımdır ki alman basınında tatman zaman türeyen bu imzalar hiç tanınmamış imzalardır. Bunlar genel savaşta sevkıyat zabitliği ya-kut boJÛk veya tabur kumandanlığı attikten son-a 1918 de kadro dışında kalmış, bir takım eski muharip teşkilâtlarına yatılmış, bir takım işsizlerdir. Fakat bu ispitlerin, o zamanlar os manii imparatorluğunda bulundukları için, 6u sefer kendilerine edindikleri bir iş vardır ki o da hatırlarında ne kadar kalmış malzeme ve akıllarının ne derece erdiği süsl bilgi varsa, bunları bin bir i ne katarak etlerine geçirdikleri bir takım gazete sütunlarında çatakalem: türk ordusunun ve türk kumandanı AtatÛr kün Çanakkaıe zaferini alman süel tarihînin İçine taşımaktan ibarettir. Güpe gündüz ve göz Önünde yapılan bu intihal teşebbüslerinden bir yenisi ile bu sefer Leiptiger İl-hiTtrierte'nin 8 ağustos 1935 tarihti sayısında karşılaştık. Yazıda temel düşünce şudur: Çanakkale, türk neteri ile atman kumandanının ve türk cesareti ile alman mermisinin eseridir. Yazının bir tek yerinde türk kumanda heyetinin salâhiyetinden ve yararlıklarından bahis yoktur. Analartaları yapanın adı yoktur. Liman fon Sandersle bir iki alman kumandanından bahsedilmektedir. Yazının sahibi Kail Mühlmann yalnız şunu itiraf ediyor ki: İngiltere'nin yakm şarkta Türkiye ye karşı ayırdığı her tüfeğe ve her topa karşı alman ordusu lehine bîr tüfek ve bir top eksiliyordu. Öyle ki Çanakkale cephesi alman cephelerini yarım milyon düşmandan hafifletmiş bulunuyordu. Bu itiraf, genel savaşta Çanakkale ile alman ordusunun münasebetini gerçekten ifade eder. Fakat bunun dışında kalan bütün müta-lealar yalnız yersiz değildir, bir u-lusun bu gibi zaferleri kucağına almağa ötedenberi alışık tarihine karsı saygısızlıktır. Bir süet zaferin şu veya bu kumandana atfedilmesi tarihte görülmüştür. Fakat bir zaferin bir o-1 ustan alınarak bir diğerine verilmesi marifetini şimdiye kadar ancak birkaç tane alman gazete süel yazarı göstermiştir. Kaldı ki Çanakkale gibi bir zaferin ordusu da meydandadır, eşsiz kumandanı da. Şu cümle parçalarını okuyalım: "Çanakkalede bulunan alman-ların sayısı yedi yüzü geçmez (1) (1) Bi/im bildiğimiz 100ü geçmez. fakat bunların karada ve denizdeki kumandalarının tesiri netice tayin edici olmuştur.,, ".. Çünkü Çanakkale müdafaasını idare eden ve oradaki zaferi kazanan alman zeki ve kafası oh muştur.,, "Fakat oıdu kumandanının sinirleri çeliktendir ve kendisi gerilmek nedir bilmez.,,, "Kumandadaki tesirin zafer ü-zerindvki tesiri hiç bir yerde burada olduğu kadar görülmemiştir... "Fakat alman kumandanını sarsmak kabil olmamıştır.,, "Ordu kumandanının sükûneti ve nefsine emniyeti, kıtaya da sirayet ederek onu üsnomal basanlara w ket mistir... 'Hîı alman generali 1918 e kadar ve bir alman amirali türkler mütareke yapasıya kadar Çanakkale müdafaasını idare etmişlerdir... Bu cümleleri ayıklayıp koymağa lüzum gördük; çünkü gazete süel muharriliği eden mütekait menzil zabitleri yeniden cevaba davranarak diyebilirler ki: "Çanakkaleyi almanlara mal etmedik, yalnız alman zabitlerinin o şeref* teki hisselerinden bahsetmek istedik.,. Yazının tutumu öyledir kı bunun bir adım daha ilerisi al m m kumandası altında vuruşan bir sömürge ordusunun şu yahud bı yerde kazandığı herhangi bir zaferini nakletmek demek olur. Bu gibi yazıları cevapsız bırakmak da kabildi^. Şu var ki basını devletçe kontrol edile ı 4 /manyada Laipziger îllustrierte ayarında bir gazetede bu oyunun devam etmekte olması dostumuz Almanyamn dikkat nazarını celbetmemi ti tutumlu gösterecek kadar mühimdir. Volkischer Beobachterde ya tan Wilmerterle Leipziger lllu h triertede yatan Mühlmanntar tüık süel tarihine karışmasalar çok da ha iyi olur. Burhan BELGE DIŞ HABERLER almanya'da: Ahnanyada yahudi l«*re hayat hakkı kalmadı Berlin. 13 (A.A.) — Naillerin yahudi düşmanlığı havarisi B. Jul yüs Strenher ın bu ayın 15 inde vereceği söylev büyük bir merakla beklenmektedir. Spor sarayında şimdiden 18.000 kişilik yer satılmıştır. Nazi parti»! direktörlüğü, başka bir büyük salonun da toplantıya ayrdacağım ve söylevin, o salona, oparlörle verileceğini ilân etmiştir. B. Strenher'in. bu söylevinde, yakında Almanya'daki yahudile -rin soysal haklarım buçlryacak kanuniğ tedbirler alınacağından ve hususiyle, B. Göbels tarafından önce bildirildiği üzere yahudile -rin ar! soydan olan kadınlarla ev lenmelerinin ve Almanya'da top rak ve bina satın almalarının ya -sak edileceğinden bahsedeceği sanılmaktadır. Urksiku yuhudilerinin boykotu Meksiko, 13 (A.A.) — Meksi ko yahudileri alman ürünlerine karşı boykot yapmağa karar ver -mislerdir. Bunlar, Meksika'nın kendilerine gösterdiği konukse -verliğe karşılık olmak üzere en çok Meksika malı almaktadırlar . Berlin Nasyonal - sosyalist kongresi Berlin. 13 (A.A.) — 1935 yılında toplanacak olan nasyonal - sosyalist kongresi, bir "büriyet kongresi., olacaktır. Bu kongre, alman hükümetinin süel egemenliğipi elde ettikten sonrs toplanan ilk kongredir. B. Bekin Fenlandiya göreti Hclsıngfors, 13 (A.A.) — Dün öğle vakti cumur başkanı tarafından kabul e-dilen Lehistan dış bakanı B Bek, başkana Lehistanın en büyük nişanı olan beyaz kartal nişanın' sunmuştur. Cumur başkam. B Beki oğle yemeğine alıkoymuş vc bu yemekte başbakın ile Fenlandiya dıs bakanı hazır hu lun-nvıstur ••» Varşova. !3 (A A.) — B. Bek dün Citsryn adındaki îch vapıı.u ile PoIjp-yaya hnreket etmişt'r. B. Bek şerefine terilen şölenler Hclsıngfors, 13 (A.A.) — Basın o-runtakları konferansında dîyevde bulunan B Bek, goretten son derece ho»-nud olduğunu söylemiştir. Bek, bu göreti sırasında Fenlandiv* devlet adamları ile birlikte ıkı mtmlr ket arasında esaslı fikirlerde mevcud olan uygunluğu belirtebildiğini söylemiş vc her iki memleketin erginliklerine olan derin bağlılıklarını ve tırak ve yakın komşularına karşı arı vc içtem İyi-cilliklerinden bahseylemiştir. B. Bek, Lcbıstanın siyasasının pek basit olduğunu ilâve etmiştir. Helsingfors, 13 (A.A.) — B. Bek ile gelen leh gazetecileri B Hackaell Ura fından kabul edilmişlerdir. B. Haokıell. diyevde bulunarak Fenlandiya ile Lehistan arasında hiç bir anlaşmazlık ol madiğini tamtersi devamlı bir dostluğun iki memleketi biribirine bağlamakta bulunduğunu söylemiştir. Arsıulusal •ınUşmazlıklar dışında kalmak arzusun da bulunan Fenlandiya, aralarında Le histan da bulunan bir takım memleketlerin bari|in en kuvvetli tikeleri olduğunu bilme? değildir. Varşova, 13 (A.A.) — B Bekin Hel-singforta göreti hakkında Kurjer Po-rannU gazetesi, bu göretin Fenlandiya genel oyu üzerinde pek iyi vc dostça bir etki bırakmış olduğunu ve bugün Lehistan - Fenlandiya dostluğunu sağlama ve hakiki esaslara dayandığını gösterme bulunduğunu yasmaktadır. Bu göret, mareşal Pilsudskinin sağlığında kuzty memleketlerine yapılmış olan gcsiler zıncuırun bu halkasıdır vc bu bakım dan mareşal tara tından kurulmuş ve geleceklere miras olarak bırakılmış olan ve tüae ve kuvvet duygusuna dayanan sryasanın devam etmekte olduğunu gösteriyor. Lehistan ile Fcnlandıyanın barışçıl siyasalarının biribirinin ayni olduğunu önemle kaydeden bu gazete, bu siyasaların hiç bir zaman hiç bü ulusa kar Şin paktlar veya uzlaşmalar akdini he de* tutmamış olduğunu yazmaktadır. Birçok tuğlar icabı Baltık bavıası ile ilgili olan Lehistan. Baltık havzasında barış meselesine büyük hir önem vermektedir. B. Bekin kuzay memleketlerine ge zılcrinın gayesi barışı en bakikiğ ve en devamlı bir şekilde sağlayabilecek obın bu mesele hakkında müşterek bir noktv nazar araştırmak olmuştur. Norveç. Danimarka, İsveç ve Fenlandiya dış bakanlar» toplanıyorlar Oslo. U ı A.A ¦ — Norvey. Daaumaı-aa. İsveç ve Fenlandiya dış işleri bakan ları .ülkelerini yakından ilgilendiren meseleleri görüşmek üzere 28 ve 29 ¦-ğustosta Osloda toplanacaklardır Bakanlar, bundan başka, italyan -habeş anlaşmazlığr 4 eylülde uluslar sosyetesinde görüşüldüğü sırada bu anlaşmazlığa karşı alacakları durumu da görüşeceklerdir. Polanyamn dış tecimi Varşova, 13 (A.A.) — Temmuz avı içinde gizil 73 milyon ve çıkat 76 mil von Zloti tutmuştur. Sömiirjit'Ii'iiıı payla şıla*a£ı sö) leniyor (fijşı I inci sayıfada) bozmak isteğinde olup olmadığı ve Britanya hükümetinin Afrika-nin bu bölgesindeki asıklarına ha-yatiğ bir değer verip vermediği henüz bilinmemektedir. Ingilterenîn değismiyen önergeleri Paris, 13 (A.A.) - "Matin,. gazetesini fikrine göre, İngiltere hükümeti Paris konferansında: Siyasal etgerlik bölgelerinin bölünmesi, İtalya'ya toprak verilmesi, İtalya tarafından bir demiryolu yapılarak işletilmesi, Ha -beşistan'a bir liman verilmesi gibi Önergelerde bulunacaktır. İngiltere'nin bir habeş borçlan masına eğgin olmadığı söylen - ni' kl.dır Sömürgelerin bölünmesi Londra. 13 (A.A.) — B. F.dcnın üç devlet arasındaki konferansta müsbet önergelerde bulunacağı bcrkitilmekte-dir Mornıng post gazetesi, h Edenin italya harbe girmemeği yükendiği takdirde, sömürgelerin bölünme şeklini değiştirmeği önergeyeceği hakkındaki söylentileri yaymaktadır. Devli Telgraf, gazetesinin fikrine göre. ingiliz delegeleri .ingiliz etgerlik dayresini genişletmeden Habeşistanın ekonomik gelişimini kolaylaştıracak bir plin önergeleyeccklerdir. Londra, 13 (A.A.) — İngilterenin Ccnevrede daha metin bir siyasa gütmesini sağlamak için giriştiği savaşa devam eden uluslar sosyetesi birliği, Habeşi st andaki durumu incelemek Üzere yürürüm konseyini toplanmaya (Ağarmıştır. Loru Cccilin başkanlığı alurula toplanan komite tarafından verilen kararda şunlar vardır: Yürütüm konseyi 4 eylülden önce uluslar sosyetesi konseyine başvurmakla sosyete tüzüğünü imza etmekle kabul ettiği yükenleri yerine getirmekle yükümlü olduğunu kesin olarak bildirmesini ingiliz hükümetinden İster. Bu, gerek İngiltere, gerek uluslar sosyetesinin öteki üyeleri için bir şeref meselesidir. Ne kadar şiddetli olursa olsun, ingiliz ulusu, bu şerefin korunması için girişilecek her harekette kendine düşeo ödevi yapmaya hazırdır. İtalya arpa alı\or Londra. 13 (A.A.) — İtalya hükümeti. Afrikadaki asker kıtalarının bes-İnemesi için. Sovyet Rusya'ya 9.000 ton arpa ısmarIsınıştır. Eksiltmede, Sovyet Rusya, Kanada* Arjantin ve Tuna birliğine karşı üstünlük kazanmıştır. teni ortaya çıkan bir ingiliz -italyan anlaşması Londra, 13 (A-A.) — Pariste basılan "Nevyork Herald., gazetesi, dünkü sayısında. 1935 te imzalandığı söylenen bir italyan - ingiliz andlaşmasının varlığını haber vermekte idi. Gazetenin yazdığına göre. fngllte-re. bu andlaşma ile, Habeşistanın güncv - batı bölgesindeki italyan ekonomik etgerliğini tanımakta ve ttalyanm, E-ritreyi italyan Somalisine bir demiryo la ile bağlamak hususundaki plinınj arka olmakta idi. Buna karşı ttalyada. Tsana gölü bölgesindeki "özel İngiliz asığlarına» arka olmağı, yûkenmekte idî. Royter ajansı, böyle bir andlaşma olmadığını kaydettikten sonra diyor ki: "İtalyan ve ingiliz hükümetleri 192i yılında söylenilen anlaşmaya varmak er gcsiyle notalar vermişlerdi. Ayni mesele üzerinde Londra ve Roma ile Paris arasında da notalar verişilmiş ve Frans? hükümeti hu proje BİRLEŞİK IH \ I I I! I li lifti Ameril.ıının \ııptııneağl hum üsleri Vaşington. 11 (A.A.) — Ü. H altı hava üssü yapılması h-kî"nd.ı -.lan kanun projesini İmzalamıştır. B. Ruzvelt bu ka^un pzojtssVI ı«ra larken bu hava ü'lınnin hansttl ve *¦ -mamen yapılması t.v. rvetfndı ıl 'ia dığını yalnız geleerk s v.ıs yi ¦ ık ergesile imzalamakta hıüurıetırğanti - y lemistir B. Hut Liberal tecim ia/ivm Vaşington, 13 (A.A.) — IJlu 'ar arasındaki anlaşmazlıkların b»rıı yttu İle kotarılmasını isteyen B Hul. dek sanın siyasal, ekonomik ve fin^nsıl c en duygusuna ihtiyacı o'd -ığugnu vc vr-et uluslar tecimel harp aletlerini hir ¦ - ı ı bırakarak bunlann yerine iyi komşr'dk esasına dayanan hir liberal tecim siya -sası koyarlarsa dünyanın daha çahnk ivj lige kavuşmasının mümkün ol.ica~mı bildirmiştir. HUNSl IH: Fransada bir ormıın yangını Eks-an provans, 13 (A.A.)) — Dün Sen - Zaşari kömür ormanlarında yangın çıkmıştır. Yangın, ancak bu sabah söndürülebilmiştir. 900 hektardan fazla orman ve çam ağacı yanmıştır Paris borsası Paris, 13 (A.A.) — 12 ağustos tarih-ü Paris borsası: Değerler borsa unda geçen hafta kaydedilen iyi durum korunmakta ve bazen hissedilir dereceye varan nisbetlerle iyileşmektedir. Frsn -sis ulusal eshamının tutumluluğunda, yersel piyasa oldukça ilerleyiş kaydetmektedir. Arsıulusal değerlerde husu-sile Rio Tinto. Royal Deutch ve Süveyş eshamında da önemli yükselmeler kaydedilmiştir. nin bir sonuca varmamasın ı sevinçle karşılamıştı. Bu durum, karsısında Habeşistan hükümeti, mutedil uır lisanla Cenevrede sızıda bulunmuş, fakat derdini dinletememiştir. Şimdi 1925 italyan - ingiliz andıas-ma girgilinin Paris görüşmeleri sırasında yeniden görüşülüp görüşülmiye-ceği belli değildir. B. Eden Paris'e gitti. Londra, 13 (A.A.) — B. Eden Paris'e hareket etmiştir. Royter ajansının haber aldığına göre, bir italyan - habeş harbinin doğuracağı tehlikeli sonuçları ber gün daha fazla kavrayan ingiliz hükümeti, Paris'te yapılacak görüşmelere büyük bir Önem vermektedir. Şimdi gergin bir safhada bulunmasına rağmen italyan • h*beş anlaşmazlığına barışçıl bir çözge bulunabileceği sanılmaktadır. Ancak bu anlaşmazlığın sakin ve metodlu bir İnceleme safhasına girmiş olması gerekmektedir. İngiliz hükümeti, ınlaşmarlığm barışçıl şekilde kotartlmafTnı sağlryabile-cek bütün elemanları incelemiştir. Bu elemanları arasında, her iki tara fin da kabul edebileceği ekooomik e-sasTarı bulmak, Parts konuşmalarına girenlere düşen bir ödevdir. Londrada düşünüldüğüne göre, iki taraftan birinin ötekini bir çözge kabul etmek sorunda tutması mevzuu bahso-laznaz. Amerika ile Japonya, diplomasi yola üc Paris görüşmelerinden haberdar edi leceklerdir. tsviçrede yasak edilmn bir kongre Bern, 13 (A.A.) — Federal konsey, ana kanununun devletin güvenliği hak -km da ki bükümlerine dayanarak, İS a • ğustosta Bal şehrinde toplanacak olm ve bir italyan . habeş harbına karşı ar -sıuhısal kongrenin İsviçre'de toplanma-S'nı yasak etmiştir. Bu kongrede bulunmak üzere gelecek yabancılar m da tsviçreye gitmesi yasak edilecek .önceden gelenler geri çevrilecek ve tsviçrede yerleşmiş "'ip da bu kongreye girecek olanlar da t*i\-leketten çıkarılacaklardır ULUS 15. AfîUSTOS 1935 PBKŞEMB1 Hükümet İstanbul telefon sosyetesini satın almıştır. Hükümet, bedeli 20 yılda ö-denmek üzere sosyeteye t yıl sonra baş -lumak üzere her yıl kırk bin İncili zlirast ödeyecektir. ON ALTINCI YIL. No: 5047 Adımız, i'i j 11 m ı /. 1111 * IIit verile S kuru-. Gü ndelik IİÜ1ÜK MESELELER Geçenlerde italyan başbaka -nı Mösyö Musoİini'nin, Avrupa -daki lâtin uluslar hakkındaki ya -zısını bizim gazetelerimizde neşrettiler. Musolini bu yazısında bü -yük lâtin birliği'n'ı kolay görme -mekle beraber, bu ulusları birleş -tiren ve ayıran esaslar üzerinde dikkatle durmuştur. Musoİini'nin yazısı italyan - fransız anlaşma -sından sonra çıktı. Fransız gazetelerinin alttan al ta, ingiliz gazetelerinin açıktan açığa anlattıklarına göre italyanlar ve fransızlar süel birliğe doğ -ru ciddi bir adım atmışlardır. İngiliz adalarının burnu dibinden başlıyarak İtalya yarımadasının sonuna kadar giden bu lâtin hattı, Avrupa'yı, Manş denizi île Akdeniz arasında ikiye bölüyor demektir. Bu birlik, italyanca da ve fran-sızca da, alman tehlikesine karşı ba sit bir korunma tedbiri olarak izah olunabilir. Fakat ingilizce dilin -de, imparatorluğun Akdeniz gü -venliğine ve Hind yoluna karşı bir tehlike sayılmakta olduğunu da biliyoruz. Biz şimdiye kadar denizde bü yük kıyıları olan devletlerin, Bü -yük Britanya imparatorluğu politikasına karşıt bir siyasa gütme -mek esasından ayrılmadıklarını görmeğe alışmışızdır. Bu devlet -ler için denizaşırı hareketlerde başlıca şart, ingilizlerle anlaşmak ve anlaşık kalmaktır. İngiliz im paratorluğu, kendi güvenlik plân ve hesablarını bozmamak. kend; si ile denizler hegemonyası yarı şına çıkmamak şartı ile, aynı dev letlerin sömürge davalarına karşı cömert davranmamıştır. Şimdi İtalya bu zenciri kırıyor İngiliz imparatorluğu ile bir he -gemonya ka «asma giriştiğini söylemiyorsa d ı, İtalya'nın, denizaşırı genişleme hareketlerinde, yalnız kendi kuvvetlerine dayanacağını ve yalnız kendi ihtiyaçlarına ve ideallerine uyacağını söylüyor. Italyanın genişleme hareket leri, eğer İngiltere isterse, onunla beraber, eğer istemezse, ona karsı da olabilir. Fransızlar Avrupa kıtasındaki güvenlikleri davası için italyan -larla ne kadar birleşebilirlerse bir-leşsinler, ingiliz imparatorluğunu kuşkulandırmak bahsında pek çekingen duracaklarına şüphe yoktur. İkİ devletin Avrupa'daki asığ-ları arasında aşağı yukarı bir denge kurulabilir. Fakat denizler ve sömürgeler meselesinde iş böyle değildir: Fransa, Avrupa dışında da, Avrupa'da olduğu gibi, şimdilik kendi istatükosunu banmaktan başka bir şey düşünmiyor. İtalya ise, Avrupa dışında eski Roma imparatorluğu değilse de, bugünkü ingiliz ve fransız imparatorluklarından biri kadar büyümek isti -yor. İmdi, bir yanda Asya'nın gö -beğine doğru uzanan Japonya, bîr yanda dünyayı paylaşmış olan İngiltere ve Fransa'dan sonra, üçün cü bir imparatorluk, ya biri ile anlaşarak Ötekilerine karşı, yahud yalnız başına hepsine karşı yürü tütebilecek olan bir davadır. Nasıl Oual - Oual asıl Habeşis tan meselesinin yanında bir küçük gölgeden başka bir şey değilse. Habeşistan meselesi de, belki, asıl büyük davanın yanında ikin ci derece bir iştir . Paris konuşmalarının büyük önemi işte bu sebeblerden çelî -yor. Avrupa kıtasının tarihi ve ta-lii meraklı buhranlarından birini daha eecirmek*»dir. F. R. ATAY î zümlerimizin dolgun Hatlarla satılması için alınan yeni tedbirler Son günlerde İzmir ve Istan bul gazetelerinde Türkiye üzüm -lerinin alivre satışları hakkında çıkan yazılar birçok dedikodular . sebeb olmuş ve İzmir kuru mey -va çıkatçıları birliğinin fiatlan kırmak hususunda vermiş olduğu karar ilgili orunları da esaslı te I Kirler almağa sevkeylemiştir. Yaptığımız incelemelere 9*-* İzmir'de yapılan alivre satışlar hakkında yazılanların içyüzü şöyle özetilebilir: İzmir kuru meyvacılar birliği 21 haziranda toplanarak bu yıl yabancı memleket piyasalarına yapılmakta olan alivre satış Hatlarının en aşağı derecelerini şu şekilde saptamıştır. 100 zer kilosu sif kontinan limanları Numara T. L. 7 14 8 15 9 16,5 10 19,5 11 22,5 Bu fiatlar dış piyasalarda ve en çok Almanya pazarlarında iyi bir surette karşılanmış ve alıcı firmalar yapılan önergelere göre önemli mikdarda alivre satışlara bağlanmışlardır. Durum bu tarzda devam ederken İzmir kuru mey (Başı 2. inci sayfada) T. Hava Kurumuna 40.000 liralık yardımda bulunan bir yurddaş Ankara, 14 (A.A.) — Adını bildirmek istemiyen bir vatandaş Başbakan İsmet İnönü vasıtasiyle Türk Hava Kurumu -na kırk bin liralık bir veritte bu • lunnıııstur. Bu p »ra ile alınacak uçağa, kendi arzusu üzerine, - Mudanya mütarekesi - nin bağıtlan • dığı yerin adı olarak - Mudanya -konulacaktır. Türk Hava Kurumu, hava tehlikesine karşı şuurlu bir duyganlık gösteren ve yardımını çok beğeni lecek bir özgeçenlikle yapan bu değerli türk çocuğunu heyecan ve teşekkürle alkışlar İTALYA HABEŞİSTANA SALDIRIRSA 9 ingiltere avrupa işlerinden çekilecekmi Fransa, barışı korumak yolunda İngiltere ile elele vermezse, bir alman tehdidi karşısında da İngilterenin Fransaya hiç bir yardımda bulunmayacağı sanılıyor Paris, 14 (A.A.) — B. Eden, dün akşam buraya gelmiştir. * * * Londra, 14 (A.A.) — Deyli Telgrafın diplomatik yazarı bir yazısında diyor ki: " Sanırım ki, B. Eden, İtalya ile Habeşistan arasında harb başladığı takdirde, İngiltere'nin, bu hareketi, Cenevre'nin baysallık sistemine vurulmuş öldürücü bir darbe olarak göreceğini ve bunun İngiltere'nin, Avrupa işlerinden çekilmesine sebeb olacağını, B. Laval'e anlatacaktır. İtalya'nın, görüşmeleri, uzlaş-dırma komisyonunun raporundan sonraya kadar uzatmağa çalışması ihtimali vardır. Britanya delegasyonu, bu manevralara asla ya naşmıyacaktır. Yazar. B. Aloisi'ye verilen emrin, onu İngiltere'ye karşı, tahrik edici bir yol tutmak zorunda bırakabileceği fikrindedir. * * * Paris, 14 (A.A.) — Bugünkü Bulgaristanın yeni anasal kanunu Sofya, 14 (A.A.) — Başbakan B. Toşef, hazırlanmakta olan anasal kanun projesinin eylülde ha -sırlanacağını söylemiştir. • Habeşistan nmaa gazeteler, Paris'te toplanacak olan üç devlet konferansında, en çok İngiltere'nin alacalı- durumdan kaygılanmaktadır. Bulgar Başbakanı B. Toşef Bakanlar kurulu, yetkili şahsiyetler ve seçilen parlamento üyeleri bu projeyi gözden geçireceklerdir. Karar bir geneloy ile değil, parlamento tarafından verilecektir. B. Toşef, yeni bir seçim yasa sı da hazırlanmakta olduğunu ilâ ve etmiştir. Parlamento seçimi, ikinci kânundan veya şubattan önce yapılmıyacaktır. Nolare felâketi Bir su şeddi yıkıldı, yüzlerce kişi boğuldu Torino, 14 (A.A.) — Alessan dria çevresindeki Nolare köyü hal kından yüz kadar adamın bir sed din yıkılması üzerine boğulduğu ve yüz evin yıkıldığı haber veril -inektedir. (Sonu 2. el sayıfada) İtalya. Sicilya ve Sardunya ile Habeşis tanın mesahalarını kıyaslayan harta Pöti Parizyen gazetesinin Lon dra aytarı şunları yazıyor: " Bütün ülke, üyelerinden birinin diğerine saldırmasına izin İstanbul Telefon Sosyetesi satın alındı Bayındırlık Bakanı B. Ali Çetînkaya'nın diyevi istanbul. 14 (Telefon) — Ba -yındırlık bakanının başkanlığı al tında telefon sosyetesi oruntakla-rile bazı uzmanların katıldığı bir toplantı olmuş ve B. Ali Çetinka ya bu toplantı hakkında şunları söylemiştir: ( Sonu 3. üncü sayfada) Ye nı romanımız Levis ve iren Bugün başladı Beşinci sayıfada okumalarını okurlarımıza tavsiye ederiz. vermemesini uluslar sosyetesinden istemekte, ve arsıulusal örgüte böyle bir darbe vurulmasına karşı koymak üzere hükümetin, elin* den geleni yapmasını kesin ola • rak dilemektedir. Bu duygu o ka-dar kuvvetlidir kî, genel seçim yarın yapılacak olsa, bu mesele onun esas noktası olacaktır.,, Eko dö Pari'nin Londra aytarı gazetesine şu telgrafı çekmiştir: " B. Eden'in, Laval nezdinde (Sonu 2 inci sayıfada) Bükreş polisi Eşsiz bir haydudun peşinde Bükreş, 14 (A.A:) — Havas Ajansı bildiriyor: Moldavya ili polis ve jandarması seferber haldedir, kriminel serüvenleri ile Ro manya'da tanınmış olan azılı hay dut Corolu, yanındaki bekçisi İle birlikte Botosani hapievinden kao mıştır. Bir vıl önce Corolu, Mol -davya ve Bukovina zenginlerini haraca kesen haydutların korkutucu şefi idi. Corolu kendisine *'za. yıfların ve ezilenlerin koruyucusu* adını vermişti. Haydud, geçerken fakir köylülere yardım etmekte idi. Bundan dolavı köylerde kendisine büyük bir ün yapmıştı. Corolu bundan birkaç ay önce oolis tarafından yapılan geniş bir imha sonucunda çetesinin dağıtılması üzerine teslim olmava karar vermiş ve polis hikmetinde calış-mavı öneroemîsti Teslim olduğu jandarma bas cavusu Corolu'nun alay ettiğini sanarak kendisini dinlemek istememiştir. Sözlerine inandırmak ve bu jandarmanın 'Cendistni yakalamasını saklamak için Cirolu bütün inandırma kuvvetini harcamak zorunda kalmıştı. Corolu ölüt suçu ile ve gıyaben sonsuz küreğe kasanılmıştı. Poliste hizmet etmek Önergesi kabul edilmediği için. Corolu yakında aftır ceza hakyeri Önüne çıkacaktı. Hükümet orunları kaçan haydudun başını getirene ikramiye verecektir. SAYIFA 2 Italyan-Habeş meselesi (Başı t inci say ıf ad s) {u kuvvetli kanıtı ileri süreceği .ondra'da gizlenmemektedir: " Eğer Fransa ingiliz tezine arka olmaz ve italya'nın Habeşista-na girmesine karşı gelmezse, bu, Avrupa kollektif güvenlik siste -mine indirilmiş öldürücü bir darbe olacaktır. Bu takdirde İngiltere, bir alman tehdidi karşısında Fransaya bundan böyle yardım et mekten çekinecek ve hele Avut -turya egemenliğinin korunması meselesile olan ilgisini kesecek -»ir.,, Pöti Jurnal diyor ki: " Şimdi anlaşılması gereken noktalar şunlardır : 1 — İngiltere kararında ne de rece ileri gidecektir? 2 — İtalyan ısrarı ne derece -ye kadar devam edebilecektir. Aynı zamanda, üç devlet arasında anlaşmazlık çıktığı takdir -de, şimdiye kadar fikri sorulmı -yan, fakat bu meselede oy sahibi olmak hakkını taşıyan habeş imparatorunun da cevabını ' bekle -mek gerektir . İtalyanlar çalışıyorlar Roma, 14 (A.A.) — Giornale d'ltalia gazetesi. Masavva limanındaki kınavın altı ay içinde, günde 600 tondan, 36000 tona çıktığını haber vermektedir. 109 kilometre yol onarılmış 306 kilometre iyeni yol yapılmış, 79 kuyu açılmıştır. Şkndj, nüfusu 4500 den 55 bine çıkan Otmara için bir bend yapılmaktadır. na göre bir ilerlemedir. Bu ilerlemenin B. Eden'in eseri olduğu ve uzlaştırma yolundaki gayretler boşa gittiği takdirde, bunun Uluslar sosyetesi ve birgc güvenlik için ağır sonuçlara sebeb olacağını anlatmak sorunda kaldığı sanılmaktadır. thıil.i ıııiaıin durum Atina, 14 (A.A.) — Röyter ajansı bildiriyor: On iki adada rumlar hakkında sıkı bir kontrol yeritilmektedir. Bu adalarda örfî idare ve muhasara durumu vardır. İtalyanlar tarafından tahkim edilen Leros adası silah ve mühimmat deposu halindedir. Rodos vc Leros sdasınds birçok evlere el konmuştur. Bunlar E-ritredeki italyan cephesinden gelecen hasta ve yaralılara ayrılmıştır. Dışardaki italyanlardan kurulan lejiyon Roma, 14 (A.A.) Röyter ajansı bildiriyor: B. Musolini yabancı memleket-lepde yaşıyan italyanlardan mürekkep bir siyah gömlekliler lejiyonu kurulmasını istemiştir. I.ejiyona girmek için şimdiye kadar on bin kişinin baş vurduğu bildiriliyor. Yanlış bir haber Bükreş. 14 (A.A.) — Bir habeş İşya-rınm eski Avusturya - Macaristan imparatorluğu subayları arasında kayıt muamelesine başladığı hakkında yabancı memleketlerde çıkan haber yalanlanmaktadır. HABERLER İtalya ve dünya kornoyu Nevyork, 14 (A.A.) — italyan - habeş anlaşmazlığını çö re ley en Nevyork Tay mi a gazetesi, ttalyanın Habeşistan-da elde edeceği bazı küçük kazançlara karşı bütün dünyanın sızı ve nefretini uyandırır**, bu kazançlardan nasıl bir fayda elde edeceğini sormaktadır. Bu garerr diyor alı: "— ttalyanın, gelecek aylar içinde, eski Roma imparatorluğunun emperyalist fütuhat fikirlerinden vaz geçmesi, ve Habeşistan da girişmek istediği hareketin tehlikeleri hakkında soysal dünya kamoyunun görüşlerine katılması lâ-sımdrr. Bu tehlike, bütün soysal dünyayı tehdit etmektedir. İngiliz delegelerinin aldığı emir Paris, 14 (A.A.) — Maton gazetesinin Londra aytarı, Uç taraflı konferanstaki İngiliz delegelerinin her iki taraf için kabul edilebilecek bir ekonomik kotarma yolu aramak emrini aldıklarını bildirmektedir. Bu, ingiliz bakanlarının, aytışmala-rı, çok genişletmeden, metinlerin hukuki bakandan incelenmesine hasretmek istedikleri son günlerin durumu- (Başı 1 inci sayıfada) vacılar birliği 3 temmuz 1935 de tekrar toplanarak üzüm rekolte -sinin fazlalığı ve önürdeş memle ketlerin daha aşağı Hatlarla önergelerde bulunduğunu sebeb göstererek enaz fiatları aşağıda göste -rildiği tarzda düşürmeğe karar işlerdir. Numara r. l. 7 12 8 13 9 14,5 10 17 11 20 Birliğin bu kararı gerek iç ve gerekse dış piyasalarda menfi etkiler bırakmıştır. Türkofis'te dış kolları ve Berlin türk tecim odasiy le yaptırdığı etüdlerde önürdeş -lerin üzüm Hatlarını kırmadıkları anlaşılmıştır. İzmir gazeteleri pek de ciddiğ ve ekonomik bir sebeb yok iken İz mir birliğince verilen bu kararı şid detle tenkid etmekte ve bu fiatla- Truhlus gönüllü alayının sancağı Palermo, 14 (A.A.) — Sömürge as-başkanı B. Lessona, Trablus gönüllü a-layının taşımış olduğu bayrağı doğu Afrikası için kurulmuş olan gönüllü alayına törenle vermiştir. B. Lessona, gönüllülerin bu savaş Kayrağını tıvgay»ral«1;yına ve şerefe MirUyeeeklerine güveni olduğunu'veT bütün italyan gençliğinin tek bir hedefe, utkuya yürüdüğünü söylemiştir. BB. Laval ve Eden görüştüler Paris, 14 (A.A.) — Aralarında yaptıkları bir saatlik bir konuşmada B. Laval ve Eden, Uç devlet konferansı ile ilişikli planları görüşmüşlerdir. İki hükümet adamı cuma günü .açılacak konferanstan Önce yeni bir oylaşmada bulurun ı ya çaktır. B. Laval ve Eden, yarın sabah Pa-rîste bulunacak olan B. Aloısiyi bek'e-mektedir. B. Eden bugün öğleden sonra B. Politis İle görüşecektir. Konuşmalardan umut yok Paris, 14 (A.A.) — Fransa ile İngiltere arasında bugün yapılmakta olan ilk konuşmalar hakkında büyük bîr giz- rm üretmenin mal olma fiatları -m ancak karşılaya bileceğini yazmaktadırlar. İlgili orunlardan öğ -rendiğimize göre Ege bölgesinin bu yilki kuru üzüm rekoltesi hava ların kurak gitmesi yüzünden ilk taamlardan 20 - 25 eksik ola çaktır. Üzümlerin memleket içinde fazla mikdarda yoğaltımı için de ciddiğ tedbirler alınmaktadır. Tekitler, sü ve kültür bakanlıkları ihtiyaçları olan kuru üzümleri piyasadan alacaklardır. İzmir ve Manisadan tarım bankası şubelerine birer kiloluk kutular içine ko nulmuş üzüm ve incirler gönderilmek suretiyle satışlar yapılması ve bu ürünler için yılda bir gün bayram kararlaşması da düşünülmektedir. Bu tedbirlerden başka Yu -nanistanda olduğu gibi üzümlü ekmek yapmak meselesi de eozö-nünde bulundurulmaktadır. Usürr (erimizin devletin almakta olduğu esaslı tedzirler sayesinde bu sene-ki safısın üretmeni memnun bira-kacak dolpun f'ıaklı bir satış yılı olması b^kl-n;irn^kt»'d'r. ULUS DIŞ lilik korunmaktadır. Bu hususta dışarıya hiçbir haber sızmamasına dikkat e dilecektir. Hele fransıı çevenleri, B. Edenin müspet önergelerle gelip gelmediğini anlamak hususunda sabırsızlık göstermektedirler. Bununla beraber tasınlar daha riyade menfidir. Yeniden gülen italyan askerleri Napoli, 14 (A.A.) — Dün. Mcrano vapuru, 480 asker ve gereç yükliyerek Musavva'ıya hareekt etmiştir. Bugün de Genge vapuru. 58 subay ve 2065 asker götürecektir. Ilabeşistantn bir protestosu Cenevre, 14 (A.A.) — Habeş hükümeti, İtalya açıkça bir "fütuhat,, harbi hazırlarken .uluslar sosyetesi üyelerinin Habeşistana silah gönderilmesine izin vermemelerini sosyete nezdinı^e şidedtle protesto etmiştir. Habeş notasının usulen 4 eylül toplantısında konseye sunulması ihtimali vardır. İngiltere konuşmaların sonun ilan önce bir karar vernıiyeceU Londra, 14 (A.A.) — Resmiğ Gevenlerde, tngiîterenin Habeşistana gidecek silahlara konulmuş olan ambargo meselesindeki durumunun son habeş protestosiyle değişmiyeceği söylenmektedir. Uç devlet arasında Paris'te yapılmakta olan konuşmalar sürdügU müddetçe İngiltere ambargoyu tutacaktır. Eğer bu konuşmalar boşa çıkarsa o vakit İngiltere hareket özgürlüğünü tekrar ele alacak ve dilediği gibi yapacaktır. SfigüsÜTİ baldızı da öldü Adisababa, 14 (A.A.) —Negüsün baldızı, Madam Voiziro Assafalech Ölmüştür. İki çocuk bırakmıştır. Cenazesi, "bu sabatı lıuyuk loıchlc JulJ.* .Ucaht'i Ölen Prenses, Menelik'in karısı im-paratoriçe Taitu'nun gömülü bulunduğu Adisababa yöresindeki bir tepede bulunan kiliseye gömülecektir Anlaşmazlık ancak barış yoluyla kotartlacakmtş Paris, 14 (A.A.) — B. Laval ingiliz, delegesi B. Edenle bugün yaptığı görüşme sırasında İtalyan - habeş anlaşmazlığına kesin olarak barış yolu İle bir sonuç vermek gerekeceğini bildirmiştir. Bulunacak kotarma şekli tabiatiyle İki taraftan hiç birine zorla kabul ettirilmek yoluna gidilmiyecektir, B. Laval Fransanın bu meseledeki ancak prensip durumunu anlatmıştır, italyan delegesi B. Aloisinin de aynı durumu alması kuvvetle umulmaktadır. II. Eden Politisle görüştü Paris, 14 (A.A.) — B. Eden .italyan - habeş işine yakında üsnomal hakem seçilmiş olan B. Politisle görüşmüştür. B. Polîtİs daha önce B. Laval ile bir görüşme yapmıştır. I'JI I doğumlular ila uskvıı nlınıyoı Roma, 14 (A.A.) — 1914 doğumlular üç ay askerlik etmek üzere silah altına çağırılmışlardır. Bu sınıf kura er-Icİnin filen silah altına alınmaları âdet değildir. İKAİVSVDA Tulon karışıklığında hapis cezası alanlar Tulon, 14 (A.A.) — Geçen perşembe günkü karışıklıklardan sonra yakalanan yedi gösterici iki aydan rekiz aya kadar hapis cezası yemişlerdir. Eskİ şarkurulu komünist Üyesi de iki ay hapis yatacaktır. Brest ve Tulon kargaşalıkları hakkında rapor Paris, 14 (A.A.) — Parlamentonun sol delegasyonu, son kargaşalıklardan sonra, Tulon'da ve Brest'te İnceleme yapmayı memur ettiği üyelerinin verdiği raporları dinlemiştir. İSVİÇRE'DE: Irredantistlcrc karşı bir gösteri Lugano, 14 (A.A.) — İsviçre telgrat ajansı, dün, uray binası önünde Irre-dantislcrin hareketlerine karşı protestoda bulunmak üzere, uray tarafından hazırlanan bir gösteri yapıldığını bildir mektedir. Lugano şarbayı, B. de Filips, saı kurulu üyelerinden birçokları binlerce ki-silik bir kalabalık karşısında söylev rer mis'erdir. B. Filips, özel ve resmiğ italyan unsurları tarafından himaye gören lı redantîst tehdidlerine karşı şiddetle hücum etmiş ve: "Tesen kantonunun konfederasyonunu diğer kantonlarile İlgisini keseceğini "siyasal ananaları ve tarihi ile bağdaması mümkün olmıyan bir hükümet şekli kabul edeceğini tahmin edenler yahud ettirenler ancak Tes-senlilerin ruhunu bilmiyen veya asığ duygusu ile hareket eden kimselerdir... demiştir. İsviçre profesörleri nuzi olamtyucak Bern, 14 (A.A.) — Asılları alman o-lan üniversite profesörlerinin nasyoıul sosyalist faaliyetlerde bulunmaları ü-zerine, Bern kantonu devlet konseyi profesörlerin bu hareketlerinin ödevleriyle bağdanamıyacağını departmanlarına bildirmiştir. BİRLEŞİK PKVİ.ETLKK'DE: I aşingtonda bir patlama Vaşington. 14 (A.A.) — Hazne bakanlığı yanında bir elektrik transfor matörü patlamıştır. Bu patlama, tam o sırada bürolarından çıkan binlerce işyar arasında korkunç bir panik doğut» muştur. İki kıdın yaralanmıştır. ihnanyanm bir protestosu Boston. İ4 (A-A.l - Röyter «ianâr bildiriyor: Alnvm w\ konsolos-^, dür Masaçüset devleti parlement ocunda At-manyadaki ırk ve dîn hareketlerini fcÖ-tüleyen bir karar ;uret! kab'il edilmesi dolayısile. psrlamento başkanlığında protestoda bulunmuştur Başkan, verdiği cevapta, bu kara; suretinin asla Almanyanın iç işlerine karışma mahiyetinde olmadığını vc 83-dece acunsal bir ilgi uyandırmış olan oİr mesele hakkınd? bir kısım yurddas-ların görüsünü ifade ettiğini bildirmiştir. I I İİİSIAN l)V B. Bekin gezisinin iı mizii Varşova. 14 (A.A.) - Gazeta Pols-ka, Polonya dış bakanı B Bek'iı. Hel-singfors'a yaptığı gez: etrafında yabancı memleketlerde yayılan haberlerden bahsederek diyor k "— Polonya dış bakanı B. Bek ile Fenlandiya bakanı B Kakzel'in gazetelere verdikleri diyev bil haberlerin esassız olduğunu göst'"r Polonya ka-moyu. Polonyanın bu *ıb» kurucu her işinde bir takım şeylerin ortaya atılmasına alışıktır. Polonya Baltık kıyılarındaki durumu dolay.«iv'* barış eserine devam edecektir « Ha yolda hareketinin şu veya hun '* hoşuna gidip gitmediği kaygısın* lı üüsmiye- cektir... li. Bekin gÖreti t ? Umanyû Berlin, 14 (A.A.) — siyasal çeven-ler, B. Bek'in görüşmeleri hakkındaki Hatsingfors bildiriğin- hoşnudlukla kar şılamışlardır. Fenlandiya nukümetırun yabancı sj yasa hakkında olan görüşlerinin. Hit-lerin barıj ve anlaşma sıyasasındaki prensiplerine K hedeflerine uygun olduğu söyleniyor. Korcespondanzc Politik et Diplomatik, Leh - Fenlandiya dostluğunun, bundan dolayı, Almanyada eyİ karşılandığını yazmaktadır. Polon \ udu seçim hazırlıkları Varşova. 14 (A.A.) — 8 eylülde yapılacak olan genel saylav seçimi için bugün bütün seçim bölgeleri delege kurumları adaylarını seçeceklerdir. lo M.u.)ll^ I9İ5 HtK^Kf-AJi-- Nolare felâketi (Başı /. inci sayfada) Torino, 14 (A.A.) — Nolare felâketi, çoğu evlerinde ansızın su baskınına uğrıyan kadın ve ço -cuklar olmak üzere, kırk kişinin ölümüne sebeb olmuştur. Diyarları yıkılan göl Cenova fabrikalarını çalıştıran elektrik santralını işletmekte İdi. * * * Torino, 14 (A.A.) — 700 nü -fnsu olan Nolare köyüyle bâtUn muhabere ve muvasale kesilmiş olduğu için ölenlerin sayısı kesin olarak belli destidir. Biribirine zıt olan haberlere ve bu haberlerden birine vjnre ölenlerin savısı 500 e yükselm-UtpHir. alm v» -vm\: 4lmaıı\adaki elçiler orasında Berlin. 14 (A.A.) — Yugoslavyanın yeni ort* cicisi B. Puriç Berline gelmiştir. ftalyamn Berlin elçisi B. Cerruttî İtalyaya dönmüş ve yerine atanan B, A t'ali.--- ict»embe günü buraya gelecektir *** Berlin. 14 (A.A.) — italyan elçisi B. Vittorio Cerruti, Paristeki yeni ö-devine başlamak üzere Berlindcn ayrıt» mıştır. B. Vittorio Cerruti, Pariste kont Pıgnatti Morano di Custoza'nın yarini tutacaktır. Döviz kuçukçılurınm duruşması Berlin, 14 (A.A.) — Bugün Berimde esham ve dÖvİ2 kaçakçılığı hakkında iki dilevîn gÖrUlmesine başlanmıştır. Birçok din adamları ile iki sivil suçlu bulunmaktadır. Ahnnnyıda bit kodum hapis cezası Karsruhe, 14 (A.A ) — Anfss» .13 Mari cemiyeti üyesi Viktoria Kentj "siyasal katoliklik,, hakkımdaki bir nazfl dıvar İlânını yırttığından Molayı iki sf hapis cezasına çarpılmıştır. DAftIMK haberler: Yeni Belçika uenel kurmay şefi Brüksel, 14 (A.A.) — Lö Suvar gazetesine göre, şimdi yeritilmekte olan tınır savga plânının inceleme ve hazır* lanmasında faal bir rol oynayan geners! Van Den Bergen, gelecek yıl, genel kurmay şefi general Cumout'un yerin* atanacaktır. Ingiltvredc yeni bir hava üssil Londra. 14 (A.A.) — Evening Standard gazetesine göre. hava bakanlığı i-Ic "împcrİ3İ Airanys,, sosyetesi, Ports-mouth yakınında geniş bir hava üstü kurmak niyetindedirler. RADYOLAR ANKARA 19.30 - Sıhhiye vekâleti saati: Vitaminler ve çocuklarda gıda hıfzı*-sıhhası 19.40 - Musiki: Bocr: Ardante Boer: Scherzo Necdet Remzi: Keman Ulvi Cemal! Piyano £0. - Sporcu konuşuyor 20.10 - Musiki: Vivaldi: Konscrto Necdet Remzi: Kemar Ulvi Cemal: Piyano 20.30 - Dans musikisi 20.50 . Haberler İSTANB1 l 18.30 Bayanlar için jimnastik. Bayan Azade Tarcan 18.50 Almanca ders. 19.10 Dans musikisi (plak) 20 Konferans, doktor Etem Vas-saf. Şehrimiz içme suları hakkında 20.30 Stüdyo orkestrası. Dirije: profesör Laşenski. 21. Radyo caz ve tango orkestraları. Şan Avni 21.35 Son haberler - borsalar 21.45 Plak nesrİvatı Üzümlerimizin dolgun fiatlarla satılması için abnan yeni tedbirler ULUS 16, AOliSTOS 1935 CUMA ) m diı sıılıımn işleri bityiik bir hızla İlerliyor. — Habeşistan meselesi hakkında Paris'te üç derletin yapacağı konuşmalar buttun sual 10.110 da fransız Dışı İşleri liw kanlığında hasltyacal.tır. ON ALTINCI YIL. No: 5048 Adımız, andtmjzdır lliT rıri( . kuru* Gündelik SİRA PORTEKİZ'İN ll? Bir iki gün önce, ajans haber - -leri arasında okumuş olacaksınız, Londra'daki Portekiz elçisi gaze -telere bir diyevde bulunuyor bu -nun ana çizgileri şunlardır: 1 — Sömürgelerimiz, ana vatanın ayrılmaz birer parçasıdır. 2— Bunları, satamayız. Finan simiz başkalarına örnek olacak kadar iyidir, para sıkıntımız yoktur. 3 — Sömürgelerimizi iyi yönetiyoruz, bu yönetim şekli herkesle boy ölçüşebilecek kadar ileridir. Buralardaki egemenlik hakkımız söz götürmez. Gazeteler, elçinin bu sözleri niçin söylediğini de aydınlatıyor lar. Portekiz sömürgelerinin, para ile Almanya ve İtalya arasında paylaşılması düşünülmüştür. Bu iki devlet başbaşa vererek bunu düşünmüş değillerdir: Ancak yıllar danberi sömürge isteyen İtalya ile Almanya'yı o\r kolayını bulup yatıştırmak istiyenler vardır. Bunlar kimlerdir ve niçin Portekiz sömürgelerini düşünmüşlerdir. Yu karıki haber verilirken bu nokta aydınlanmış değildir. Ancak Portekizliler, yerinde bir sezişle şimdiden seslerini yükseltiyorlar. Kendi öz mallan sandıkları sömürge -lerden karşılık bol para verilse de ayrılmak istemediklerini söylüyorlar "sömürgeler yönetmekde biz başkaları kadar haklıyız,, diyor -lar söz, bir de sömürgeleri paylaşmak i«tivf*nlf»r» lw*»ln*«r«" birçok sebebler bulacaklardır. Ancak Portekiz'in sömürge sahibi en küçük ve en güçsüz bir devlet olduğunu hiç söylemiyeceklerdir. ingilizlerle italyanlar, habeş üzerindeki k ırşılıklı aytışma (münakaşa) ve a ışmalariyle 1935 emperyalizminin literatürünü yapı -yorlar; Fransa bu iki devlet ara -sında bir kombinezon bulmak için çabalıyor. Arasıra Adisababa'dan, yarı yalvaran, yarı da meydan okuyan sesler yükseliyor. Kırallar kiralı Cenevre'den alamadığı er • kinlik kararını şimdi Paris'ten bekliyor. Cenevre'nin içinde ve dışında olan milletlerse, gözlerini sahne -ye dikmiş, heyecanla işin sonunu bekliyorlar. Yeryüzünün bu çetin durumu arasına bir de Portekiz sömürgeleri karışıyor. Geçmiş yıllannki gibi 1935 in siyasal literatürü de erkinliklerini koruyamayan Afri -ka ve Asya uluslarına, güçlü ol -maktan doğan bir hakla yapılan saldırışları anlatacaktır. Küçük bir Avrupa devletinin sömürgelerini büyüklerin paylaş ması bu yılın belki yeni bir üslû bu olacaktır. Paylaşmaya Portekiz'den baş (anılmak istenilmesi, gücü en az sömürgeli devletin Portekiz olmasındandır. Ondan biraz daha güçlü olan sömürgeli küçük devlet -ler vardır. Bu üslûb yürürse sıra onlara gelecek ve bu yürüyüş kim bilir nerede duracaktır. Her bü -yük güç, küçük gücü bastırarak sömürgeleri paylaşırsa sonunda bütün sömürgeler sayılı birkaç devlete bölünmüş olacaktır. Belki sömürgelerin kurtuluş güneşi de, artık çok şişkin ve sayılı güçlerin aralarında kopacak çarpışmadan doğacaktır. Kamâl ÜNAL Yerden fışkıran şehir ANKARA B. Griiner devrimimizden hayranlıkla bahsediyor İstanbul, 15 (A.A.) — Baraj ve su işlerinde büyük uzuğu olan Isviçre'li Dr. Grüner, Konya ilba -yının çağrısı üzerine 20 gün kadar önce ülkemize gelerek Konya-ya gitmiş ve orada lâzım gelen baraj etüdlerini yaptıktan sonra ilk baraja ait sözbağını imzalamıştır. İsviçreli uzman, dün akşam memleketine dönmek üzere hareketinden önce kendisiyle görüşen bir yazarımıza, Türkiye hakkındaki duyuşlarını şöyle anlatmıştır: "— Memleketinize önce de gel mistim. Bu defa Konya'yı, Ereğ -liyi, Ankarayı ve şehrinizi gör -düm. Bir ulusun yaşamak ve ilerlemek hususundaki dölenini anlamak için Ankara'yı görmek yeter. Modern bir şehrin bu kadar az vakitte yerden fışkırır gibi yaratıl -ması bir harikadır. Buna benzer birçok harikalar yaratan Büyük Şefiniz arsıulusal büyük bir şahsiyettir ki, bugün bütün dünya içinde bulunduğu en sıkıntılı devrede bile onun yarattığı tansıklarla uğ raşmakta ve ona hayrandır. Ben dç_YÜcude getirilen büyük ve u*-i'; ^İnilmez eserleri, şah*en derin bîr hayranımı* Ho____ sanlık, tariniğ türk ulusunu kut -luyor. Memleketinizin en önemli işlerinden biri, beyaz kömür, yani, su meselesidir. Ben dünyanın her tarafında ve bilhassa sıcak mem-leektlerde, İspanya'da, Cezair'de, Mısır'da büyük su meselelerile uğ rastım. Bu uzuğumdan faydalanmak için, Konya ilbayı tarafından yapılan çağrı üzerine Konya'ya geldim ve yaptırılacak barajların projelerini hazırlamağı yüken -dim. bu iş, memleket için çok büyük faydalar sağlıyacak bir iştir. Başka su İşlerile de uğraşma ğı çok arzu ederim. Çünkü su işleri, memleketin genlik ve bayındır lığına en çok faydası olan en önemli bir iştir. Bugün başarılan işlere bakarak, yapılan şimendiferlerinizi, yollarınızı görerek, vü-cude getirdiğiniz fabrikaları göz önünde tutarak, onlarla başbaşa yürüyen su işinde de büyük bir başarı gösterileceğine kaniim.,, Bulgaristanda Romen düşmanlığı Bükreş, 15 (A.A.) — Özel ay-tanmızdan: Romen gazeteleri, son zamanlarda Bulgaristan'da Dobriçe adı altında çalışan irre -dantiste örgütünün geçen hafta Romanya'ya karşı yapmış olduğu gösteriler doKyısiyle şiddetli ya -zılar yazmaktadırlar. Üniversul gazetesi, bu gösterilerin Varna'da Polonya kiralı La dislas adına dikilen anıtın açılma töreninden sonra yapıldığını kay-dederekı Bulgarlar tarafından Romanya'ya karşı gösterilen düş manca duyguların romenler üzerinde çok fena bir etki bıraktığını yazmaktadır. Üçler yavaş yavaş konuşuyorlar İniltin umudlar B. Laval in anlaştırma kapasitesine bağlandı - Negüs. Fransa ve İngiltere bizi paylaştırmazlar, diyor C. H. P. BB. Aloisi. Laval vc Eden bîr arıda. Paris, 15 (A.A.) — Gazeteler, Paris görüşmelerinin oldukça durgun bir hava içinde geçeceğini söylemekle beraber, basının genel görüşü iyidir. Zaten basın, en büyük umudunu B. Laval'm gelişme işlerindeki j- kapasitesine ba£İ*mı$tır. Pöti Parîziyen Ji*** ki: « — italya ve İngiltere'nin görüşleri arasındaki ayrılık ve B. La-val'ın uzlaştırıcılık ödevi ne ka dar zor olursa olsun, gene umud verici bir nokta vardır ki, o da, devletlerin harbi önlemek hususundaki birge istekleridir.» Pöti Pariziyen'in başyazarı, B. Mussolini ile yaptığı bir görüşmeden sonra, onun sözlerini gezeteye geçirmemekle beraber, İtalyan -Ha beş meselesinden bahsederek karamsar söylentilere karşı, harba önge olmak hususunda İngilterenin tedbirleri siyasasına, Muso -lini'nin zekâsındaki denkliğe ve B. Laval'ın inandırma hususundaki kapasitesine güveni olduğunu yazmaktadır. Lö jurnal, ingilizlerin yeni ö-nergelerde bulunacaklarını tasn. ladığını söyliyor ve Maten • de aşağı yukarı ayni fikirde bulunuyor. Lö jurnal diyor ki : B. Eden'in Roma'da yaptığı önergelerin sonuçsuzluğa uğramasından sonra İngiltere vaktından önce açılmıyacaktır. Diğer taraftan, B. Eden, B. Laval'ın harbe engel olmak için imkân nisbetinde herşeyi yapmağa dölenmîş olduğunu anlamıştır. "Eko dö Pari,, fazla akımsar görünmekte ve: " Şayed B. Aloisi, B. Eden gi- bi toptan isteklerde bulunacak o lursa, konferansın sonu hakkın daki umud pek azalacaktır.,, (Sona 2. a sayıfada) Genyönkuruhı toplantısı İstanbul, 15 (A.A.) — Bildi -riğ: C. H. P. Genyönkurulu bugün «aat 14 te İstanbul ilyönkurul kurağında belli toplantısını yaptı va parti işleri üzerinde görüşülerde bulunarak kararlar verdi. mm m ı— ı B. Loyd Corc yeni bir hükümet istiyor Londra, 15 (A. A.) — Bay Loyd Corç işçi birliklerinin ulu sal kulübünde verdiği bir söylevde hüküme -tin ekonomi ve d ¦ ş siyasasını şiddetle tenkid etmiş ve bugünkü durumun ye ni bir hükümet ve yeni bir parlamento istediği ni söylemiştir. H. Loyd Corc Yurdumuzun sulanma işi Türlü yerlerdeki kanal ve barajlar milyonlarca dönüm toprağı sulayacaktır Bayındırlık Bakanlığı tarafından onarılan ve yeniden yapılan kanallar üzerinde bir İnceleme yapmak üzere illere gönderilen bakanlık sular genel direktörü B. Süleyman Akyüz bir arkadaşımı- Ova kısmındaki bu durumun önüne geçilmek üzere 1929 sene -sinde gereken yeğritim üstenciye verilmişti. Bugün türlü tarzlarda yapılan kanallarla ovada olması ihtimali olan taşmaların önüne «• Amalyad* "Kırkgöz" ün za gezisi hakkında şunları söyle • mistir: — Bursa ovası ötedenberi Nilüfer deresinin taşması dolayısiyle za -rar görmektedir. Buna Deliçay, Kaplıkaya, Gök derelerin getir mekte olduktan kum ve çakıllar da katılınca pek çok arazi verim kapasitesini k^hetmektedir. prnaroaşı kaynakları çilmiş Nilüfer deresinin getirmekte olduğu teressübatın durdurul -ması için mihrablı teressübat havuzu ve rekütatörü yaptırılmıştır. Bundan başka da ovanın sulan -ması için de Gölbaşı bendi yaptı -nlarak 15 milyon metre mikâbı suyun toplanması sağlanmıştır. (Sonu S inci savıfada) Uursao* iğreti bendlerden bırı, yıKtırıl mardan Ünce tdenaereften taşan sular tarlaları basarken ,) nn - m\ ..¦ «m/ Avrupanın geçirdiği tehlike Avrupanın önemli bir tehlike geçirdiğini, birkaç zamandır avru-palı yazarlar ileri sürmekten çekinmiyorlar. Hem de bunun için ko. caman kitaplar kaleme alıyorlar. (1) "Asyadan gelen yeni tehdit,, adlı kitabında fransız yazarı Sieg-(rid, bu tehlikenin ne olduğunu ve neden ileri geldiğini pek güzel anlatmaktadır: "..On dokuzuncu asırda Avrupa medeniyeti en yüksek doruğuna varmıştı Avrupa, o ram an bütün kıtaların kiralı idi. Beyaz adama, bütün dünya üzerinde bir koloa gibi bakılıyordu. O. kendi dileklerini ve buyruklarını hem Afrikada, hem de Asyada yaptırıyordu, O, dünyanın en lengin topraklarına göçmenler yolluyor .orayı bir sömürge haline getiriyordu. Kendi oturmıyacagı yerlerin de madenlerini ve bütün zenginliklerini, ham maddelerini, istediği gibi, sÖmürüyordu.,, İşini böylece tıkırına koyan Avrupa, zenginleşmek çaresini, gene Siegfried'in itirafına göre şöyle bulmuştu: "...öteki kıtaların bütün rolleri, Kobdcnit teorisine göre Avrupaya ham madde göndermekti. Avrupa bunları yapılmış bir hale getirip gene onlara satıyordu. Bu durumdan Avrupa çoğay o-larak asığlanıyordu.,, Bunu, yapan Avrupa idi fakat bunu yöneten büyük merkez, ingiltere idi. tşte bunun içindir ki bütün on dokuzuncu yüzyılın Av. rupa medeniyetine, ingiliz finans ve silâh hegemonyası altında gelişmiş "Avrupa emperyalizmi,, a-dmı verebiliriz. Genel savaş, bu emperyalizmde tngilterenin, kendine önderlik rolü ile beraber sÖ. mürgelerde aslan payını ayırmasından ileri gelmiştir. Nitekim buna dair en son edebiyat örneklerini en son tarihli italyan gazetelerinde okuyabiliriz. Demek oluyor ki. tngilterenin önderlik rolü ile aslan payı almasına karşı yapılan 1914 kanlı protestosundan sonra dahi, "Avrupa emperyalizmi,, işi pek yoluna konamamıştır. Bir yanda Japonya ve bir yanda da İtalyanın sömürgeler istatükosunda kendileri için değişiklikler istemeleri ve bu değişiklikleri hattâ silih gücü ile gerçekleştirmeğe kalkışmaları, Avrupanın bir za. manki kudret ve saldırıcı egemenliği kadar bugünkü pısırıklığını da anlatan faktörlerdir. • * • Avrupanın geçirmekte olduğu bir tehlike var mıdır? Avrupa, saldırıcı haksızlıklarından vaz geçer ve ulusların hakkını tanırsa, ne tehlikesi olacak? Dünyanın rahata kavuşmasından başka... Fakat Avrupa, ulusların hakla, nnı tanımaktan uzaktır. Ve, şuna benzer korkulurüyalar geçirmektedir: "İslâmlık, yüzlerce değişik şiar peşinde toplanarak batı'nın üzerine yürümeğe hazırlanıyor. Afrikanın en son erkin devletinin başında bulunan Haile Selase'nin protestosu, New York'taki. zenci mahallesinde olduğu kadar Ankara'da (?), Tahran'da, Arabistan'da. Hindistan ve Japonyada da heyecanlı akisler uyandırmıştır. Lahurdaki camiin önünde silâhlar patlamıştır. Ve, Yoko-hama'dakİ çayhanelerde, Nil kaynakları başında tehlikede kalan renkli ırkların hakkı kendine ifadeler bulmuştur. Bütün bu sarsıntıların ve kaynaşmaların birlbirlerile olan ilgisini artık araştırmak zamanı gelmiştir. İşte aytarımız Rolland Strurık adındaki aytarımızı bunun için Asya ve Af-fikada uzun bir geziye çıkarıyoruz.,, Bu sözleri yazan da Völkischer Beobachter adlı alman parti gazetesidir. " {t) Ulus'un 14 bu ay tarihli sayı. sında "Yabancı gazetelerde okuduklarımız,, başlıklı sütunumuzu okuyunuz. New York'taki zenci mahalle-siîe Ankara (ötekilerine karışmayı onların hakkına bir saldırım sayarız.) arasında bir ilgi araştıran Rolland Strunk, Ankara'ya da uğ-nyacakmış. Uğrarsa, Ankara kendisine, bir "Avrupayı yutmağa ha. zırlanan Asya,, masalına inanmadığını anlatacaktır. Bundan başka da, ileri bir insanlığa inandığını anlatacaktır. İnsanları hayvanlar gibi ve ırklara göre pınarın başında yahud pınarın altında sıraya koymayan bir insanlığa inandığını anlatacaktır. Yalnız şu görülüyor ki, Avru. pada kimi kafalar, geçen yüzyıl i-çinde Avrupa dışındaki memleketlere ve uluslara karşı yapılan haksızlıklar üzerinde durarak bunları düzeltmeğe çalışacaklarına, kendi insanlarına bir modern haç seterinin yeni şiarlarını aşılamayı daha faydalı buluyorlar. Fayda! Bu acayip şeye körükörüne bağlılık değilmidir ki. dünkü Avrupayı bugünkü hale koymuştur! İnsan ve insanlar, ulus ve uluslar için "fayda., dan daha yüksek bir şey yok mudur? "Hak,, , sokağa atıl mış kemik parçası kadar da mı u-cuzlamıştır? Burhan BELGE BELÇİKA'DA Belçika - Almanya paktı haberi Brüksel, 15 (A.A.) — Dış bakanlığı, Belçika ile Almanya arasında bir pakt yapılmasının görüşüldüğü hakkındaki haberleri yalanlamaktadır. Lokarno do-layısiyle esasen Belçika ile Almanya arasında bir saldırmazlık andlaşması vardır. İNGİLTERE'DE: B. l.oyd tortun savaşı Londra, 15 (A.A.) — New deal savaşına 5 eylülde Pleymouth'da başlıyacık olan B. Loyd Corc, bu savaşa hangi tarihte yapılırsa yapılsın genel seçim sırtımda da bizzat devam etmek niyetindedir. İTALYA'DA Orlea felaketi nasıl oldu? Roma, 15 (A.A.) — "Orlea,, gölü sularından meydana gelen yapma gölün boyunca ilerleyen beş kilometre uzunluğundaki sed yıkıldığı sırada, gölde İS milyon metre mikâbı su bulunmakta idi. Yıkıntı sonunda 200 ev harap olmuştur. Yüzlerce kişi Öldüğü tasmlanıynr. Yıkıntı altında birçok insan ölüleri kal mıştır. AVUSTURYA'DA B. Şuşnig çekilmedi Viyana, 15 (A.A.) — United Presin Başbakan B. Şuşnigin çekilmek tasarında olduğuna dair verdiği haber asılsızdır. isviçre'de; Bir İsviçre teğmeni askerlikten çıkarıldı Lucerne, 15 (A.A.) — Kolordu komutanı VVilley'yİ yazdığı bir eserde vatan hayınlığı ile suçlulayan teğmen Ha-genbuch divanı harbçe askerlikten çıkarılmıştır . LEHİSTAN'DA: 8. Bek döndü Varşova, 15 (A.A.) — Dış bakanı B. Bek Fenlandiya gezisinden Gdyiniay.-dönmüştür. BU GECE NÖBETÇİ ECZA EVÎ Anafartalar caddesinde İSTANBUL :cza evidir DIŞ HABERLER Üçler yavaş yavaş konuşuyorlar (Faşı /. İnci sayfada) dîye yazmaktadır. "Figaro,, genel düşünceleri için diyor ki: Bugünkü hava oldukça kas -vetliclir, bir anlaşma yapılması imkânı oldukça şüphelidir. Fakat umudsuzlanmağa lüzum yoktur. B. Laval, zorlu görüşmelerde bü yük bir ustalık göstermiştir. Bu işte, kendini küçültmek istemiyece-ği besbellidir.,, İmparator ne diyor? Londra, 15 (A.A.) — Nevkronİ!;!,, gazetesinin bir aytarı ile konuşan habeş imparatoru, Habeşistanın, topraklarını sav gama k için sonuna kadar savaşmak hususundaki kararını yeniden pekiştirmiştir. Paris konuşmaları hakkında imparator şunları söylemiştir: "— İtalya'nın bize karşı yapmış olduğu haksızlıklara Fransa ile tngilterenin yeni bir haksızlık katacağını sanmıyoruz. Bu devletler, güvenliğimizi yüken-miş olduklarından, Habeşistanı paylaşmak üzere plânlar hazırlanması fikri hiç bir suretle ileri sürülemez.,, Dışarduki italyanlardan bir alay Roma, 15 (A.A.) — B. Musolini yabancı memleketlerde oturan italyanlardan dört bin kişilik bir siyah gömlekli gönüllü alayı kurulmasına izin vermiştir. Konuşmalar devam eıleeel, Paris, 15 (A.A.) — öğleden sonra B. Laval ile B. Aloisi görüşmüşlerdir , Görüşmenin sonunda fransız başbakanı gazetecilere şu d^yevde bulunmuş- tur- "— B. Aloisi ile İlk bir görüşme y-ıp tık. Yarın sabah 1906 uzlaşmasını imzalamış olan devletlerin oruntaklan bıı toplantı yapacaklardır.., Paris, 15 (A.A.) — Laval • Aloisi arasındaki ilk konuşmaları bir saat bir Çeyrek sürmüştür, iki hükümet adamının bu görüşmesi hakkında şimdiye kadar hiçbir haber alınamamıştır. Ingilterenin anlaşma formülü Londra, 15 (A.A.) — Deyli telgraf gazetesi, B. Politisin B. Eden ile yap tığı özel görüşme sırasında, Von Sittar-din Ualual hadisesi hakkındaki italyan tezini çürütmesi imkânsız olarak gördüğünü söylemiş olduğunu sanmakta dır. Ayni gazete B. Edenin dün B. La-vala İtalya tarafından girişilen yera'ma harbinin ağır sonuçlar doğuracağım ve böyle bir harbin herşeyden Önce u-luslar sosyetesinin etgerliği ve andlaş-maların yürürlüğü noktasından zararlı olacağını orta ve doğu Avrupasıınn baysallığından gayeleri mahvedeceğini. İtalya için ekonomik zararları uzun man devam edecek bir harbin tam bir felâkete sebeb olacağını ve Fransa. Cenevre prensiplerini, korumadığı takdirde, fngiltereyi uluslar sosyetesi esasına dayanan bîr siyasaya devam edememe1» zorunda bırakacağım söylediğini s?n-maktadır. Deyli telgraf gazetesinin sarihlen-dirdiğine göre B. Eden, bir nevi tehdld yapmak için değil, fakat derin kanaatini söylemek için bu sonuçları birer, birer göstermiştir. tngilterenin yalnız şu iki çözgey-mümkün gördüğü söylenmektedir: Ya barışçıl bir kotarma yolu bulmak için görüşmeler yapmak, yahud, bütün duruma yeritilecek usulün incelenmesini, uluslar sosyetesine bırakmak. * * * Paris. 15 (A.A.) — RÖyter ajansının öğrendiğine göre. tngilterenin ltalva-dan yana habeş tavizleri plânı dün fransız hükümetine verilmiştir. B. Musolini bunları kabul ettiği takdirde, Fransa ve İngiltere hükümetleri haocş imparatorunun oydaşını kabul etmek i-çin Adisababada etgerliklerinİ kazana- caklardır. B. Laval bugün B. Aloisiyi kabul edecektir. Lavalİn öğleden sonra da Edeni kabul etmesi muhtemeldir. İlk konuşmalar nasıl geçti? Londra. 15 (A.A.) — Paristeki İlk konuşmalardaki hava. gazetelerin biraz akımsar yoralarda bulunmasına sebeb olmuştur. Taymis gazetesi, ingiliz delegelerinin. Laval ve danışmanlarım çok uysal ve birgc bir gÖrUş elde etmek hususunda istekli gördüklerini sevinçle kaydetmektedir. Deyli Tlgraf gazetesinin Paris aytarı B. Edenin Fransa ile Ingilterenin barışı korumağa karar vermiş olduklarını göstermek için çalıştığını kaydetmekte vc bu hususta tasınlandığınd m çok önemli bir uzlaşmaya varıldığ.n* yarmaktadır. Elli bin italyan askeri daim Roma, 15 (A.A.) — B. Musolini dı-şarda oldukları için veya diğer sebeb-lerle henüz silah altına alınmamış olan 1911. 1913 ve 1914 doğumlu italyanları silah altına çağırmıştır. Bunların saysı elli bine yükselmektedir. /(. Lavalin söyledikleri Paris, 15 (A.A.) — B. Lavalin ingi İİ7 delegeleriyle olan konuşmaları s«t 19 a kadar sürmüştür. B. Laval bu görüşmesinden sonra gazetecilere demiştir ki: "1906 habeş anlaşmasını imza eden üç devlet delege--'eri cuma günü dış bakanlığında ^aat 10 30 da toplanacaklardır. B. Edenle yaptığım konuşmalar sadece bu toplantıda takib olunacak iş metodu hakkında olmuştur. „ Habeş delegesi liB. Edan ve Lavalle konuştu. Paris. 15 (A.A.) — Habeş delegesi B Tekle Havariatc, bugün B. Eden't görüştükten sonra B. Lavallr konuşmuş tur. ttaryin - h^beş, anUîm*zrrgTnrfa ıi*— nomal yargıç seçilen B. Politıs de LavU ile uzun uzadıya görüşmüştür. Laval - thtisi konuşmaları Paris, 15 (A.A.) — B. Laval ile S Aloisi, yalnız olarak başbaşa görüşmüşlerdir. B Laval. öğleden sonra B. Edcnlr görüşerek B. Aloisi ile yapmış olduğu görüşme hakkmda kendisine bilgi verecektir. Sanıldığına göre B. Aloisi, bilinin tezini izah ederken gayet genel bir aiüiı üzerinde yürümüştür. Üçler konferansının arifesinde Ingilterenin uluslar sosyetesi paktını sav ('ırmağı sağlamak kaygısında olduğu ve İtalyanın Habeşistana ekonomik bakımdan yanaşmayı göz Önünde bulundurduğu sanılmaktadır. İngiltere gibi Fransa da barışı sağ lamak arzusundadır. B. Laval, her İki tı-rafça kabul edilebilecek, Italyayı geniş ölçüde tatmin edecek ve harba engel o-laealc bir çözge bulmaya çalışacaktır. I r\\s.-vda: Frunsada bir tepreın Klcrmun - Ferran. 15 (A.A.) — Burada oldukça kuvvetti bir teprem olmuş fakat hiç bir hasar yapmamıştır. Franaada bir gümrük kaçakçılığı Paris. 15 (A.A.) — Sorgu hükünv-ııi. telsiz lâmba vc yaraçlarının gümrükt-" kaçırılması işinde Havr'ın büyük taşıma ve transit sosyetelerinden birin'r direktörü olan Foligni'nin tutnanrna»'-nı emretmiştir. romanya'da: Kurakçdık yapan uçak Bükreş. 15 (A.A.) — özel aylarımızdan: Sud - France uçak sosyetesinin malı bulunan bir uçağın olt sancağınla Dragancşti köyüne yakın bir tarlaya habersizce konduğunu haber alan polis, lu hususta yaptığı gerçinde. u çaktın çıkarılan bazı paketlerin otom l bil ile Bükreşc sevkedildiğini Öğrenerek, otomobili Bükreşc girerken yakalamış ve İçinde 85 kilo ipekli kumaş bulmuştur. hirlesik devletler de: Cindeki felâkete Amerikadan yardım Vaşington, 15 (A.A.) — Amerika kızıl haç cemiyeti, Yangçe su baskınUrı yüzünden olan zararlardan, çİn hükümetine içtem duygularını bildirmiş ve felâkete uğrayan halka dağıtılmak üzeıe yüzbin dolarlık yardımda bulunmuştur. imerikada büyük orman yangım Spokam, 15 (A.A.) — (Vaşington) — Dağlarda binlerce hektar arazi kaplayan orman yangınları, bütün uğraş:ıa lara karşın henüz söndürülememiştir. Ateş karşısında kaçışan ayılar ve diğer vahşi hayvanlardan bir çoğunun yandığı sanılıyor. Japon imparatorunun karikatürü meselesi Vaşington, 15 (A.A.) — Japonyanın büyük elçisi B. Saito, B. Filips ile görüştükten sonra artık başka hiç bir hadisenin iki memleket ilgilerine zarar vermiyeceğini umduğunu söylemiştir. Bu görüşmede japon İmparatorunun Amerikan gazetelerinde çıkan karikatürleri meselesi görüşülmüştür. \M1 vny ada: 30 haziran azısının son suçluları Berlin. 15 (A.A.) — Temmuz 1934 deki Hitler azısının son evresi olan sı* yasal dava. harb divanı huzurunda 28.8. tarihinde başlıyacaktır. Harbdİvanı. adı Rintelen kabine pro jeti listesinde yazılı olan Viyana eski güvenlik direktörü Steinhausel'in duruşmasına başlıyacaktır. Önce hüküm giymiş olanlardan birçokları, davaları görüldüğü sırada Steinhausel'in ısım arkasın^ sığınmışlardı Essen de bir hadise Essen, 15 (A.A.) — Bir milis aske-ı_ Ca*»w "vrr-»,n«ic un otelde siyaha) düşmanlarile. arasında çıkan bir döğüş sonucunda bıçakla yaralanmış ve ölmüş tür. Völkişer Beobahter gazetesinin yoz* dığına göre. başka iki milis askeri, parti ve iş yöneyİ işaretlerini taşıdıkları halde, ölen arkadaşlarının cenazesinde bulunmuşlardır. Bu aralrk nasyonal -sosyalist remizlerine karşı yapılan bir tahkir sebebile, bir döğüş çıkmış, bazı Hitler karşınları yakalanmıştır. Aısııtruya göçmenleri için propaganda Berlin. 15 (A.A.) — Avusturya goç-:n-nlerine yardım cemiyeti, tekrar propagandaya başlamağa karar verm'ştir. Königsbcg şubesi başkanı, yakmda büyük alman radyo merkezleri aracile konferanslar verecektir. Propaganda, ikinciteşrin ve birinci-kânun aylarında artırılacaktır. thnunyudııki yıdıııdilerin Mty.sı Berlin. 15 (A.A.) — "Völkişer Beobahter,, , alman yahudileri hakkında Önemli bir statistik neşretmiştîr. Bu statistiğe göre, Almanyada yaşı-yan yahudilerin sayısı 499.682. olup. bunların üçte biri hükümet merkezinde oturmaktadır. Bu mikdar. Berlin halkının yüzde dördünü teşkil etmektedir. PACIMK HMU.RLER: Konferansın toplanması haberi yaUm mı? Londra. 15 (A.A.) — Resmi ingiliz cevenleri. Tokyodan gelen vc Ingilterenin beş devlet tarafından imza edi'-miş olan Vaşington andlaşmasında imzası bulunan devletlerin akdetmeleri tasarlanan deniz konferansının birinci teşrin ayında yapılmasını Japonyaya öner-gemiş olduğunu bildiren haberin asıl ve esası olmadığını bildirmektedir Böyle bir konferansın Fransa, İngiltere, italya ve belki de Sovyn Ru» ya tarafından deniz meselesinin genel surette görüşüşü için esaslar bulunmı-dıkça yapılmıyacağı sarihtendiriİmekte- ULUS 17. \;IST» 10.6-, II M\IM|s| Arnavutluk'lıı bir azı hareketi çtkmtş-fır. Arnavutluk huhi'rulnıa bürosunun bu izinin bastırıldığını bildirmesine kurşj, Uelurud'dan, azıyanlarm Tiran üstüne yü-ı mi ııl.îr t i hittlirilntrhtedir. ON ALTINCI YİL. No: 5049 \ı| un / . anılunı/ı lir Ilı-r nlı kuru-; 1 .tun!,hl. K\Kİ l'\lV OM M \ F. R. ATAY Ne Avrupadaki memleketin, ne de Türkiye'deki dairenin ismini söylemeksizin, bir hadiseden bahsetmek isterim: Bu daire o memleketteki eşine yıllardanberi sitajiyer gönderir. Bürolar için yabancı sitajiyerlerle çalışmak, sı kıntılı bir şeydir. Hatır için, şeref için daire şefi bu sıkıntıyı kabul eder. Fakat bir gün der ki: "— Pe-key ama, buradan geri gönderdiklerimizi denize mi atıyorsunuz?,. Çünkü boyuna aynı iş için a dam geliyordu. Çoğu dil bilmediği için, tam söylenen şeyi sezin meğe başladığı vakit sitaiını bi -tirmif oluyordu. Acaba Avrupadaki talebemi -zin hakikiğ durumu nedir? Kim -seyi kırmamak için bu meseleyi de burada pek deşmek istemiyorum. Fakat bu işleri bilir bir İrade adamı olan Saffet Arıkan'dan Avru -pada uitaj ve okuma davasına bize uygun bir plân içinde sıkı bir dü -zen vermesini dilemekten kendi -mi alamıyacağım. Bizim talebelerimiz Almanya-da, Fransada, kendilerini kaç yerde okutacaksak, oralarda, toplu, geceli bir okulda olduğu kadar, toplu ve kontrol altında bulundurulmak, öğrenecekleri veya ta -mamlıyacakları şey önceden ve kesin olarak saptanmak, ve hepsi, bura kurum ve üniversitelerinde yabancı konuklar değil, yerliler rejimine bağlanmak lazımdır. Büyük şehirlerde talebelerimiz için birer büyük yapı tutmalıyız. Hepsinin ayrı ayrı vermekte oldukları kiralar toplanarak, bu yapıla -rin kirasını 1 aşılayabilir. Talebelerimize her ırlu eğlenceler için verilecek gece ve gündüz izinleri kontrol edilmelidir. Çalışmayan genç, hiç acınmaksızın memlekete geri gönderilmelidir. Talebelerimiz toplu bulundu -rulursa, bir toplanma salonları o-lursa, başlarındaki Kültür Bakanlığı enspektörünün onların bir çok eksiklerini tamamlamalarına yardım etmesi imkânı da elde edile bilir. Şunu söylemekten çekinmemeliyiz ki Avrupadaki bir yabancı memleket talebesinin, memle -ketine getirmiş olduğu herhangi mühürlü ve gösterişli kâğıdın de -geri, bazı hallerde, hiç denecek kadar azdır. Yabancı talebelerle yerli talebeler, gerek profesörler gerek okul ve üniversite yönetimleri tarafından birbirinden büsbütün ayrı görülür. Avrupada bir gencin iyi veya kötü bir sonuç alması, kendi hevesine, vicdanına ve hissine bağlı bir şeydir. Ancak sert bir disiplin ve kontrol, büdcemize oldukça ağıra mal olan Avrupada sitaj ve okuma davasını kökünden kotarabilir. Bizden Avrupaya gelen gençlerin, yerli ve yabancı diğer gençlerden daha sıkı bir çalışma düzenine bağlanmasının başka bir sebebi de, orta mekteblerimizle li-selerimizdeki eksiklerdir. Bizim gençlerimiz, burada, uzun müddet belki günlerinin yarısını bu ek -sikleri tamamlamağa verecekler -dir. Yalnız dil öğrenmek için iki yıl kadar kahve ve sokaklarda dolaştıktan sonra, herhangi bir derdini anlatmak için gittiği yer -den: — "Bir dilmaç getiriniz!,, cevabını bir genç, şu son iki ay içinde almıştır. ( Sonu S. üncü . ıyt id,) ÜÇLER KONFERANSININ İKİNCİ GÜNÜ ingiliz ve italyan tezlerinde göze çarpan büyük ayrılıklar var İtalyanın topladığı asker bir milyonu buldu - Dünya zencileri de harekete geçtiler - Konuşmalar durgun bir hava içinde devam ediyor Adisababa, 16 (A.A.) — Hü kümet merkezinin şarbaylığı, şehirde bulunan bütün işsiz habeş -lerin şarbaylığa bildiriğ vermelerine karar vermiştir. Bu gibiler bir şefin emri altına verilecek ve üc -ret alacaklardır. İmparator, ya -bancı gazetecileri kabul etmiştir. Barış istiyenler Cenevre, 16 (A.A.) — Barış dostlarının arsıulusal konseyi ve Nevyork'taki habeş dost lan arsıulusal konseyi ulus -lar sosyetesi genel sekreterli -ğine gönderdiği bir andıçta Afrika zenci devletleri arasında erkinliklerini korumuş son memleket olan Habeşistan'ın ortadan kaldı Trabzon bir yılda 4,5 milyon liralık fındık sattı Trabzon, 16 (A.A.) — Yeni fındık ürünü törenle Tari vapuruna yüklenmiştir. Havalar güneşli gittiğinden ürün iyi kurutulmak -tadır. On gündenberi fındık fabrika larında büyük bir çalışma vardır. Fabrikalar dış piyasalara gide cek iç fındıkları hazırlamaktadır. Bu yıl yabancı memleketlere Trabzon iskelesinden dört buçuk mil -yon lira değerinde İSO bin çuval fındık gönderileceği tasınlanıyor. Borsada, kabuklu fındık 23. içfın-dık 46 kuruştan satış görmektedir. rılmasının Afrika ve iki Amerika zencileri üzerinde yapacağı fena etkiler üzerine konseyin dikkatini çekmekte -dir. Andıçta, Habeşistana taraf -sız bir komis -yon gönderile -rok durumu in -celemesi ve sınırlar anlaş maçlığı hakkında 4 eylülden önce bir rapor hazırlanması istenmektedir. Harrar - Habeşistanda -, 16 (A.A.) — Adisababa'dan Harrar B Eden ve Diredavaya bir gezi yapan royter özel aytarı hararetli süel hazırlıkları görmüştür. Harrar yö resinde 25 den fazla düzenli ve düzensiz askerden katınç bir gar nizon vardır. Harrar Jijiga ve Ger-logubi arasına yerleştirilen asker sayısı 100 bin tasınlanmaktadır. Jijiga. italya'nın somali cephesin den gelecek salıma karşı en Önemli habeş savga noktalarından biri olarak görülmektedir. Burada Önemli miktarda harp gereci toplanmıştır. Londra, 16 (A.A.) — Deyli telgrafın özel aytarı Bay Percival Philips, gazetesine yazdığı bir ( Somı !• --ei say/ada) Arnavutlukta azı Haberler biribirini tutmuyor Tiran. 16 (A.A.) — Arnavut basın bürosunun verdiği bir habere göre, ordu ispekteri General Gi lardi, şimdiye kadar anlaşılmıyan sebeblerden ötürü, muvakkaten bulunduğu Fietri kasabasında öl -durulmuştur. Bu hâdise, şehirde (Sonu 2 inci sayıfada) (inli haydutlar İngiliz gazetecisini öldürdüler Pekin. 16 (A.A.) — İngiliz ga zetecisi Jones, kendisini kaldıran haydutlar tarafından öldürülmüştür. Üç kurşunla delinmiş olan cesedi, haydutları kovalamakta olan kuvvetler tarafından Paochang çevresinde bulunmuştur. Jones'io 12 ağustosta öldürüldüğü maktadır. (Sonu S. İnci sayfada} Dokumacüık endüstrimiz için iy ve da\ nıklı yapağı veren merinos koyunu yetiştireceğiz Dokumacılık endüstrisinin, hele yünlü kumaş fabrikalarının en önemli ilk maddesi ince ve güzel yapağı örnekleridir. Bir zamanlar, makine endüstrisi daha İlk devresinde bulunduğundan fabrikalar -da her şeyden önce daha ince kalitede bulunan çuha yapağıları -nin kullanılması yer bulmuştu. Fakat makine endüstrisinin büyük bir ilerleyiş göstermesi üzerine dokuma fabrikalarında daha aşağı Türk yumurtacılığı Yumurta satışımız alınan tedbirlerle gün geçtikçe gelişiyor Dış tecimimizde önemli bir yer tutan yumurta, Türkiye'nin dahili yoğaltım maddesi olmaktan çok, bir çıkat maddesidir. Ülkemiz -de 9 10 milyon tavuk vardır. Be -her tavuktan ortalama olarak yıl -da 60 yumurta alındığı hesaplandığına göre bir yıldaki yumurta üretimimizin tutarı aşağı yukarı 540 ile 600 milyon arasındadır. Bunun yuvarlak bir hesapla yarı -sının içerde harcandığını, yarısı -nin da yabancı ülkelere gönderildiğini söyliyebiliriz. 1930 yılında Türkiye'den ya -bancı ülkelere ihraç olunan yu • murta 25.000 tonu bulmuştu. O yıl bu çıkat teciminden yurda giren para 10 milyon 357 bin türk lirasıdır. ( Sonu S. Üncü sayfada * kalitede bulunan yapağılarla iyi kumaşların yapılması imkân içine girdiğinden, yavaş yavaş kaba ya pağıların sürümü artmış, bu «uret- halde tellerin çıkıntıları görülmektedir. Kamgam ipliklerinin yapılması için büyük enstallasyonlara. o»*k Uluasl ürünleri mitin başımTa gelen yumurtatarrmız sandıklanırken 92a yılında Macaristandan getirilen le merinos koyunlarının yetiştirilmesinde büyük bir değişiklik ol • muştur. İlkönce Avrupada baş lıyan bu değişiklik Avusturalya. Kanada ve güney Amerîkasında pek geniş bir yetiştirme alanı kazanmış, yüz milyonlarca koyun bu yolda yetiştirilmekte bulunmuş tur. Tarak yapağı yolu dediğimiz bu yetiştirme yönü bugün meri • nos yetiştirmesinde en önemli ve evrensel bir değerde bulunmaktadır. Eskiden çuha yapağısı yolunda yetiştirilen koyunlar bugün Çok azalmış ve verimleri çok geri kalmıştır. Şimdi merinos yetiştiren, ve yahut merinos yetiştirme sine yeni başlıyan uluslar bu yolu gütmekte ve tarak yapağı koyun larını yetiştirmektedirler. Dokumacılık endüstrisinin kullandığı iplik örnekleri iki kısma ayrılmaktadır. 1 — Straygarn 2 — Kamgam Straygarn iplikleri; kolay ya pılan ve yapılmasında külfet ol mıyan iplik örneklerinden olup bu ipliklerin üzerinde tüvl-nm.ı» bir macar tarak yapağı koçlarından çok dikkate ve ayni zamanda uzun tellî yapağıya ihtiyaç bulunmaktadır. Bu ipliklerin yapılması için Önemli kapitallerin yatırılması gereklidir. Ancak en iyi kumaşlar kamgam ipliği ile yapıldığından bu gibi ipliklere çok geniş bir sü-(Sonu 5. inci sayfada) tiu yıl Almanyadan getirilen et ve yaftanı merinos koçu SAYIFA 2 ULUS Harardık bahisleri Havacılık yolunda yapacaklarımız Günün en göz aha meselesi heryerde havacılıktan doğuyor.. Modern ve genel hiç bir toplantı yok ki uçak yahut uçak-çılık davaları onun belkemiği olmasın. Eğlenceden en ciddiğ işle-re kadar soysal ve siyasal havaya daima uçaklar egemen oluyor. Yeni sinema filmlerinde en beğenilen ve heyecanla seyredilenler, senaryoları uçak ve uçmanla dolu olandır. Hava, yeni nesli kendine bağlamıştır. Hükümetlerin çalışma programlarında ve iş başına geçmek i-çin çalışan partilerin türlü bil-diriklerinde havacılık cn karışık ve arsıulusal meselelerle bir değerde anılmaktadır. Gelecekten söz açanlar, u -tuşların anlaşması ve yakınlaşması kadar çarpışmaları ve boğuşmaları ihtimallerini karşılaştırırken uçaklara dayanmaktadırlar. Hangi memleket var ki .halkı, hava silahına ve havadan gelecek tehlikeye karşı sessiz ve hareketsiz olsun. Hava korkusu ve havaya bağlılık kahvelerin günlük konusunu yaratmaktadır. Hava meseleleri her yerde halkın malı olmuştur. Bizi. öteki uluslardan ayıran en iyi tarafımız ulusal savga yoluna olan bağlılığımız, ulusal savga yolunda türlü Özveriye seve seve atıl-tnamızdır. Yurdun iyiliği, üstünlüğü ve erkinliği için yapılanlar, bizde, özveriden daha çok, övünmeye değmeyen bir borcun ödenmesi duygusunu yaratır. Ve şimdi Türkiye için mesele, havacılığı ulusal savga bakımından değerlendirerek halka, türk e-rine maletmededir. Ve hava tehlikesini karşılamak ve türk bava ordusunu meydana getirmek isteklerimizin gerçekleşmesi buna bağlıdır. Bundan dolayıdır ki çalışmalarımızdan çıkan üstün veya geri sonuçların onuru kadar soravı da halktan ziyade bize ait olduğuna içtem inanıyoruz. Birçokları gözlerimizin kapalı ve kulaklarımızın tıkalı olduğundan yana yakıla dem vururlar. Bunlar, halkın ancak iyi şey istediğini ve bundan başkasına duygularını bile düğümlediğini bilmi-yenlerdir ve halk, kötü ve tapon dinlemek ve okumaktan bıktığı i-çindir ki yoğurdu üfliyerek içmek yolunu tutmuştur. Halkın hakikat peşinde olduğunu, iyi ve üstün dileğinde olduğunu anlayamıyanların durumunu biz çok acıklı buluruz. Bunlar, de-nı/ı bilmiyen denizcilere benzet-tr. Halktandırlar, halkın içinde yaşailar, ve halkı tanımazlar. Ve işte günün en büyük ulusal davası olan hava tehlikesini anlatırken, bütün bu bir sürü meseleleri yanyana getirip tedbir almanın gerektiğini görmekteyiz. Halka, bugün söylenenlerin, söylenmekte olanların gözünü açıp dinlemesi ve öğrenmesi lâzım gelen bîr değerde olduğunu duyurmak için, ona, gerçekten değerli çok şeyleri birçok zaman ve birçok defalar söylemek icap ediyor. Halk konferanslara gelmiyor diye acınan zavallılara halka konferans diye ne kadar boş İki dinletilmiş olduğunu hatırlatmak doğrudur.. Artık ve hiç olmazsa bu ulusal havacılık işinde, bunun böyle ol madiğini göstermek zorundayız. Halkı toplanmağa ve konferanslara koşar bir duruma ulaştırmağa a-lıştırmak için bugün elimizde rad yo var. Radyo, işinin başından, hattâ kahveden ayrılmadan, halka, söylenenlerin değerli olduğu nu kolayca Öğretecek bir araçtır. Memleketin iyiliği adına radyodan faydalanmayı bildiğimiz gün, günün meselesi hızlı bir yürüyüş alacak ve halk artık dinlenir şeyler söylendiğine inanacaktır. Hava tehlikesi, korkunç sonuçlar doğuracak kadar ciddiğ bir meselemiz ise bu hakikati, sokak başlarına, meydanlara, toplantı yerlerine bol bol yerleştireceğimiz radyolarla halka anlatmak, artık geriye bırakamıyacağımız bir iş o-larak ele alınmalıdır. Büyük havacılık davamızın yürümesi, dileklerimizin gerçekleşmesi davanın, halkın malı olmasına ve bizim radyodan faydalanmağı bilmemize bağlıdır. Şakir Ha/ım GÖKMEN B. Ştrnylıer söylerini verdi. Almamada \ahu-dilik eziliyor Berlin ,16 (A.A.) — Royter ajansı bildiriyor: Yahudilere karşı yapılan gösteriler, dun imo binlerce balkın St ray her taralından verilecek konferansı dinlemek üzere toplandıkları sırada en had derecesini bulmuştur. Münİhtc de ayrıca yahudilere karşı gösteriler yapılmıştır. Askerleri* dolu kamyonlar, Münih sokaklarını dolaş makta idi. Halk, kahrolsun siyasal ka-toliklik, kahrolsun kara irtica, diye ba-ğırryorda. Yahudilerle alışveriş edenler Ş verin, r6 (A.A.) — Havas bildiri yor - Meklenburgda Vıanur şehrindeki pazar yerinde hücum kıtaları oruntak-lan tarafından üzerinde yahudilerle a-lış veriş eden alınanların ilimleri yazılı olan bir afiş asılmıştır. Afifin asılısı, parti kurumlan da hazır olduğu halde törenle yapılmıştı! Hücum kıtaları şeflerinden biri, ya hudilerle alış veriş yapan devlet duama nı alınanların adlarını okumuş ve Utte-vi direğe asmıştır. Bir Hitlerciye saldırım Königaberg. 16 (A.A.) - Havas bildiriyor: Völkişcr Beobahter gazetesine göre, Marienborug Hitlercilerinden bir genç. katolik cemiyetinden olanlar tarafından ağır surette yaralanmıştır. Bu saldırıma karşılık olarak bir katolik papazı yakalanmıştır. Cobourg. 16 (A.A.) — Havas bildiriyor: Şarbay. bütün uray ışyarlarilc u-ray işçilerine, her ne sebcble olursa olsun, yahudilcrİ korurlar veya yakınlaır ni koıurlarsa. yerlerini kaybedecekleri ni bidirmİstir. Berlin, 16 (A.A.) — Royter ajansı bildiriyor: Dün Berlindc yahudilere karşı jahıi şiddet hareketleri de kaydedilmiştir. Yahudi Liderleri, yahudilere evlerinden çıkmamalarını tavsiye etmişlerdir. Strayher söylevinde, yabancı basına şiddetle hücum ederek demiştir kl: "— Bu gazeteler, savaşımızı görmeden bu savaş hakkında yarı yasıyor Yahudilerin başına gelen her tatsız şey bu basında haykırmalar doğuruyor. E vîmizi temizliyorsak, bundan sîze ne' Strayher. Amerikada «encîlere yapılan linçlere karşı dikkati çekmiştir. Bu akşam yahudİlerin gittiği bütün kahve ve lokantalar bomboştu BU GECE NÖBETÇİ ECZA EVİ SAMAN PAZARINDA MI HM / •eza evidir DIŞ HABERLER' ('eler konferansının ikinci günü (Bmşı 1 inci sayılada) mektupta diyor ki: "Somalilerin babeşlere karşı besledikleri büyük sempati, Cibutideki fransız orunlarını italyan - habeş harbi başladığı takdirde düzeni korumak için ciddiğ ve özel tedbirler almağa şevket-mektedir... Aytar, pazar günü Cibuti'ye bir kruvazör ile on uçağın gelmesi beklendiğini iljve etmektedir. Limana ve kıyıya hakim olan Haron Adukad adasına altı pusluk 4 top konulacağı gibi. çöl tarafında şehrin arkalında bulunan garnizondaki yerli kuvvetler de bin senc-galll ilftvesile pekiştirilmiştir. İtalya nemi atıyor Amtterdam. 16 (A.A.) — italya, hükümeti Gclria adıncl,ı 13.86* tonluk Felemenk gemisini satın almıştır. Bu gemi, asker naklinde vc seyyar has tay ur-du olarak kullanacaktır. Italyanm askeri bir milyon Roma, 16 (A.A.) — ftalyada şimdi bir milyon kişinin silah altında bulun Huğu resmen bildirilm- ktedir . Inuiliz re ilahım lezlerindel.i ayrılık Paris. 16 (A.A.) — Gazeteler, K sanın aralarında çok karşıttık olan italyan vc ingiliz tezlerini anlattırmak hususundaki nazik rolünü Önemle kaydetmektedirler. Lö Jurnal diyor ki: "Laval - Aloisi konuşmasının ton unda da bu iki hükümet adamının gösterdiği düşünceli tavır, çok ror bir kon it-rans karşısında kalındığı hakkındaki taamları yalanlamıyordu. Görülecek iş. gerçekten karışık ve uzun incclemeleıc muhtaçnr. Bundan ötürü, genel toplan ulardan ziyade özel konuşmalar yapmak gerekecektir.., Lö Maten, şunları yazıyor: 'Şimdiki durumdan alınan duyu|, italyanların azami dilcklcıde bulunduk lan ve Habeşistanın vereceği bırakımların imparatorun son diyevinde işaret ettiğinden daha geniş olacağı merkezindedir. Bununla beraber yakınlaştı-rılmaları gereken ingiliz ve italyan görüşleri arasında derin bıı aykırılık vardır.* İtalya'nın durumu hakkında bu gazete şunları yazıyor: "önceden kararlatmış belli bir durumdan vaz geçilerek daha yumuşak dav-r» .ılması tunudları kuvvetlidir... Akımsarlığını koruyan Eko dö Pa rı diyor ki: 'İtalya, istediğim dilemekte, fakat bu hedefe varmak için kullanılacak araç lara aldırmamaktadıi İngiltere ise, ne İstediğini biliyor lakat konferanstaki «onsuz pazarlıkların en son ilgili tarafları biribirinden uzaklaştıracağı ilk konuşmalardan anlaşılmaktadır.., • B. 4toisi B. Hilenle aörüştii Paris, 16 (A.A.) — B, Aloisi. saaı 19.30 da İngiltere elçiliğine giderek B Eden ile görüşmüştür. Lçuk kazası nasıl oldu? Roma. 16 (A.A.) — Stefani ajansı general Pellegrini ile albay Brunonun B. Razza ve arkadaşlarının ölümiyle sonuçlanan uçak kazası hakkmda verdikleri raporu yaymaktadır. Rapor, felâketin gerçek sebebinin derin bir karanlık içinde kaldığını kay dermek suretile bitmektedir. Italyanm bulduğu formül Paris, 16 (A.A.) — Üçler konferao II için yapılan ilk görüşmelerde B. A-loisînin B. Lavale italyan terini bildir-lıği berkitilmekttdir. ttalya, kendisini tatmin edecek barışçıl bir çözgt bulunmadığı takdirde Kuvvete baş vurmağa karar vermiştir. Genel olarak sanıldığına göre Italy»-Habeşİstanda fransız ve İngiliz ekonomik ^sığlarını jrhzrtmrk sartile genel bir tıyasal ctgerlik kurmak niyetindedir. Diğer taraftan, habeş imparatorunun, ltalyaya vermek niyetinde olduğu bırakımları genişletmeğe eğgin olduğu sanılmaktadır. "Habeş harbi, bir dünya harbi olalıilir... London - Ontarİo - 16 (A.A.) — Lİ berallerin lideri eski başbakan B. Mac-kenzfe King siyasal bir toplantıda bir söylev vererek Habeşistan buhranının bir dünya harbinin tohumlarını taşımakla olduğunu bildirmiş ve demiştir ki: "— İngiliz İmparatorluğunun türlü kısımlarında habeılerin mensup oldukları ırktan milyonlarca insan vardır. Şayet diğer bîr memleket siyah ımpa ratorun memleketini alacak olurlarsa bu hal İngiliz İmparatorluğu için kötU sonuçlar doğurabilir.H B. Lavatin verdiği şölen Paris. 16 (A.A.) — B. Laval B E-den ile B. Aloisiyc bir öğle şöleni vermiştir. İtalya ve İmin - önemeleri Paris. 16 (A.A.) - üçler görüşme-sinin saat 15 ile 17.30 arasındaki aralığı sırasında B. Aloisi'nin Roma ilt görüştüğü sağlanmaktadır. Esas meseleye bu sabah temas edilmiş ve ıngılıa ve fransız önergeleri B. Aloiri'yi hükümetiyle temas etmeye «evketzniştir. 1-talvan delegesi, italyan işleklerinin m.ıhiyeti vc şümulü hakkında yeni izahlarda bulunmuşsa da bu istekler henüz tamtamına belli değildir. Bununla beraber, Habeşistanın italyan sömürgeleri ile Habeşistanda yaşıyan italyanlar hakkında inanca vermeye ve türlü işletme, yapı ve tarım İslerinde kolaylıklar göstermeye hazır olduğu bilinmektedir. Verilmesi mümkün olan tavizleri amirinin gizini henüz uçmamış oları rsbeş İmparatorunun Habeşistan egemenliğinin tehlikeye konulmasına izin ermemesi İhtimali vardır Sabahki tophıntııta nt konuşuldu? rant, 16 (A.A) — Bu sabah B. ı*a-..i İle B. Eden ve B. Aloisi arasında yapılan görüşmeler hakkında açık bilge almak mümkün olmamakla beraber eaas 'neşelenin görüşülmüş olduğunu sanmak doğru olabilir Filhakika üç devlet idamının görüşmüş oldukları salona bitişik salonda bulunan uzmanlar ikide »irde mensup oldukları talgıtların şefleri tarafından teknik izahlar vermek 0,*ere çağırılmışlardır. Sonuç- menfi değildir Paris, 16 (A.A. — Salahiyettar bir kaynaktan haber bcrildiğine göre, dün sabah yapılan konulmalar sonucundaki intiba. tamamİyle menfi değildir Lavalin diyevi Paris, 16 (A.A.) — Üçler görüşmesi saat 19.30 da tekrar başlamıştır. B. Laval, yanında elçisi ve Eden olduğu halde, gazetecileri kabul ederek şu Jiyevde bulunmuştur: "— Bugün yaptırımız toplantılarda uç memleketin Habcşıstanla olan ilgileri hakkındaki türlü belgeleri tetkik ve tahlil ettik. Bundan »onraki toplantılarda italyan - habeş anlaşmazlığını barış yoluyla çözece'k araçları arıyacağız „ İNGİLTERE'DE: Deniz konferansına hasırlık Londra. 16 (A.A.) — Resmiğ çevtn-lerde söylendiğine göre, Büyük Britanya hükümeti. Vaşington andlaşmasım imza etmiş olan devletlere deniz konferansının toplanması hakkındaki görü--Mnu bildirmiştir. Vaşington andlaşraaaında kararlaştırılmış olan konferans, toplantıya ça-ğırılmadan Önce, Rusya İle Almanyanm fikirlerinin alınman ihtimali vardır. Çağtrılıların, Birleşik Amerika ta tafradan gönderilmesi ihtimali vardır. Londra. 16 (A.A.) - Hülrümet. V.» tıngton deniz andlaşmasım İmzalamış o lan devletlere bir memorandom göndererek onları iki taraflı görüşmelerim biı .in rince bitirmeve çağırmıştı. Arnavutlukta azı (Raşı / inci sayıfada) bazı kargaşa hareketleri doğurmuştur Hükümet, bunların Önüne geçmek için hemen tedbir almıştır. Birçok azıyan yakalanmış vt şehirde sükûn geri gelmiştir. Tiran. 16 (A.A.) — Arnavutluk hı -sın bürosu bildiriyor: Bir küçük jandarma subayının idaresinde bazı kimselerin teşviki üzerine Fi-eride çıkan karışıklık hadiseleri birkaç saat içinde bastırılmıştır. Yetkeli bir m.ıhkeme hâdisenin se -bebini aydınlatmak üzere hemen Fİeri' -ye gidecektir. Şimdi bütün Arnavutlukta tam bir baysallık hüküm sürmekte • dir Belgrad, 16 (A.A.) — Pravda gazetesinin Arnavutluk avun. SsPerin hü • kumet kıtalarına basarı ile karşı durd"k-lartm bildiriyor. Azıyanlann »etleri Cemal Ardas Ölmüttur. A ziyanlar Tiran ürerine yürüyorlar. Belgrad. 16 (A.A.) — Pravda gazetesine göre. amanl.ırın başmda eski Arnavutluk başbakanlarından Bel Verlatsi bulunmaktadır. BİRLEŞİK DEVLETLER DE: Andlaşmn parafe edildi Vaşington, 16 (A.A.) — Cumur başkanı. Birleşik Amerika ile Panama arasında 1903 te imzalanan andlaşma yerine geçecek olan yeni and taşmayı parafe etmiştir. Amerika - Polonya dostluğu Vaşington, 16 (A.A.) — Panama için tam bir egemenlik tanıyan bir andlaş-manın Amerika İle Panama arasında filen yapılmış olduğunu yazan Nevyork Taymis gazetesi şu haberi vermektedlrı "Amerika Panamanın erginliğini artık yükümlemlyeceğl gibi Panama şehrinin baysallığını korumak için gerekince arşıma hakkından da vazgeçecektir. Andlaşmada Panama kanalı için verilmekte olan 250 bin altın dolar kira bedelinin ödenmesi hakkmda da hüküm ler vardır . Berlin olimpiyatlarına girecek amerikan e kipi Vaşington, 16 (A.A.) — Nevyork demokrat saylavı B. Deller, Berlin c-limpiyadlarına girecek Amerikan ekiplerine hükümetin para yardamın da bulunmamasını dileyen bir karar sureti önergemişlerdir. B. DeÛer, bu tedbirin alman hükümeti tarafından katoliklere, yahudilere. liberal protestanlara ve franmasonlara karşı alınan durumu protesto İçin olduğunu söylemiştir. YUNANİSTAN'DA: Yunan halkçıları re rejim Atina, 16 (A.A.) — Gazetelerin yat-dığına göre halk partisi parlamento U-yelerinden birkaçı arkadaşlarına bir mektup imzalatmışlardır. Bu mektupta başbakandan kıralcıltk İçin yapılacak geneloyun daha uygun bir zamana bırakılması istenmektedir. VI (İOSLAVYA'DA: Yugoslavya uçak atıyor 16 (A.A.) — "Financial Times., in haber verdiğine göre. bugünlerde Yugoslavya sü bakanı ü ingiliz firmaları arasında yapılmakta olan görüşmeler bazı mukavelelerin İmzalanması ile sonuçlanacaktır. Bu mukaveleler, hepsi 200.000 Ingitir lirası değerinde ve Hanker tipinde 10 uçak ite 75 motorun tatm alınması içindir. W MANYADA: Almanyadaki yükümsel is hiz metinin etkileri Berlin, 16 (A.A.) — Almanyada kabul edilen yükümsel iş hizmeti ttalya İngiltere ve Amerikada büyük bir ilgi uyandırmış vc bu memleketler bu servisi İncelemek için Almanyaya bir komisyon göndermişlerdir. ULUS 18, acustos I«I.tîi*azar İngiltere ve Fransa H. Mıısolini'den kesin cevab istetti. — Portekiz. Afriku'-dahi topraklarından bir karış bile vermi-9m%eİ*n* söylüyor. — Tiirkofis başkam panayırda bulanmak üzere İzmir'e gitti- ON ALTİNCİ YIL. No: 5050 Adımız, anılımızdır Her yenle 5 kmu» B. LAVAL GAZETECİLERE DURUMU ANLATTI İtalyanın kesin cevabı bekleniyor İtalyan basını, tngiltereyi tenkidde devam ediyor - B. Muso-lînî açık ve kesin konuşac akmış - Gazeteler ne diyor? Paris, 17 (A.A.) — Üç dev -let arasındaki konuşmalar tekrar 17,30 da başlamış ve 19,30 da bit mistir. B. Laval, yanında B. Ed«»n legesi italyan isteklerinin genişliği ve mahiyeti hakkında yeniden izahlarda bulunmuştur. Bununla beraber italyan istekleri henüz ta- B. Laval ve Aloisi olduğu halde odasında gazetecileri kabul ederek şunları söylemiştir. «— Bugün yaptığımız toplantılarda memleketlerimizle Habe -Şİstan arasındaki ilgilere ait olan türlü siyasal belgeleri etüd ve gözden geçirdik. Bundan sonra yapacağımız toplantılarda da beraberce italyan - habeş anlaşmazlığını barışçıl bir surette kotarmak ça -relerini arıy ıcağız. » B. Aloisi Roma ile görüştü Paris, 17 (A.A.) — Bugün saat 15 ten 17,30 a kadar devam eden iki celse arasında B. Aloisi'-nin Roma ile görüştüğü pekiştirmektedir. Meselenin esasına bu sabah dokunulmuş ve ingilizlerle fransızlar tarafından yapılan oy -damlar B. Aloisi'yi Roma ile konuşmaya sevketmiştir. italyan de- fi'. Eden mamiyle sarihlendirilmemiştir. Habeşistan'ın italyan kolonile ri ile ve Habeşistan'da yaşıyan italyan uyrusu hakkında inan ver ineğe ve İtalya tarafından yapılacak yapım ve tarım İşlerinde ko -laylık göstermeğe hazır olduğu bilinmektedir. îngilterede erkekten çok kadın işçi var Londra, 17 (A.A.) — 15 10 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni seçmenler defteri, seçmenlerin otuz bir milyondan fazla olduğu -nu gösterecektir. Bu sayı, şimdiye kadar hiç bir zaman elde edilmiş değildir. Ka -din seçmen sayısı 16500.000 olduğu halde erkek seçmenler on beş milyondur. Pendikteki bakteriyoloji enstitümüzün çalışmaları İçinizde Istanbula gitmiyen ve tabiatın bu memlekete verdiği güzellikleri görmiyen yok gibidir. İşte Ankara'dan İstanbul'a gezi -niz sırasında bu şirin memleketin temiz havasını ilk defa ciğerlerinize kadar sunmağa başladığınız Pendik'tir. İstanbul banliyösünün, buradan giderken, ilk istasyonu olan bu yerden geçtiğiniz vakit gözü -nüze ilişen ve üzerinizde kalın harflerle Pendik Bakteriyoloji Enstitüsü,, yazısiyle süslenmiş o lan bir sıra kurağlar görürsünüz. Güzel yapılı bu şirin kurağla • nn içinde ne işlerle uğraşıldığım hiç düşündünüz mü? Pendik bakteriyoloji enstitüsü Tarım Bakan (Sonu 5. inci savfada) İtalya'ya verilecek bırakığ -ların genişliği hakkında bîr şey söylememiş olan imparatorun, habeş egemenliğini tehlikede bırak- B Aloİzî mak istemiyeceği kuvvetle muhtemeldir. Husolininiri dontodt asker oldu Roma. 17 (A.A.) — Mu sol i nİ-nin damadı ve İtalya propaganda bakanı yedek pilot yüzbaşısı Kont Ciyano, silâh alına çağırılmış ve doğu Afrikası kuvvetlerine verilmiştir. İngiltere ve Habeşistantn erkinliği Paris, 17 (A. A.) — Üçler konferansı bugün, Romanın istediği şeylerin genişliğini ve İtalyanın Habeşistan'da yerîtmek istediği genel siyasal etkerli«in şeklini anlamaya çalışmıştır. B. Aloisi, konferansın başarı ile sonuçlanma sının esası olan bu noktayı tama-mİle aydınlatmış değildir. Uzun sürmesi muhtemel olan görüşüler henüz durumu yoklama evresin dedir. Arsıulusal isçiler toplantısında habeş işi Brüksel, 17 (A. A.) — Pöpl gazetesi, dün akşam başlayan arsıulusal işçi sosyalist toplantılarının pazar akşamına kadar süreceğini yazıyor. Bugün siyasal durum, en çok italyan - habeş meseleleri üzerinde olmuştur. Verilen kararlar toplantının sonunda yayılacaktır. ( Sonu 2. inci savfada) Portekiz Dış Bakanı, «^frikadaki toprağımızdan bir karış bile vermeyiz! diyor. Lizbon, 17 (A.A.) — Portekiz dış bakanı, Diarie de Noticiais ga zetesi aytarına diyevde buluna -rak Afrika'da olup biten şeyler -den hiç birisinin büyük bir Afrika devleti olan Portekiz'i ilgisiz bi -rakamıyacağını söylemiş ve de -mistir ki: "— italya ile Habeşistan arasında bir harp çıktığı takdirde sömürgelerde yerlilerin Avrupalılara karşı ayaklanmaları gibi ciddiğ bir tehlike olduğuna inanmıyo -rum. Bununla beraber harbin önüne geçmek için her çareye baş vurmak bizim asığımız gereğidir. Dış bakan, bundan sonra Af -rika hartasının değiştirilmesi er -gesile bir kongre toplanmasını ile ri sürülemiyeceğini ve her halde Portekiz'in hak bakımından kendisinin olan toprağın bir karışını bile terketmemeye karar vermiş ol -duğunu ilâve etmiştir. Finansal güçlükler, sömürgeler yönetimindeki eksiklikler ve siyasal hayattaki anarşi gibi Porte kize yüklenen kusurlar hakkında sorulara dış bakanı, bütün bunların geçmişe ait olduğunu söyle -mistir. Pendik bakteriyoloji enstitüsünün yaptırdığı işyar erlertnûen ikisi Sovyet - Japon sınır hadisesi Tokyo, 17 (A.A.) — B. Hiro ta ile Sovyetlerin Tokvo büvük el çisi arasında sınır hadiseleri mese lesi hakkında or**nsip itibarile bir anlaşma olmuştur. Sovyet elcisi sınır hadiseleri ni düzeltmek için bir iapon - sov yet - Manc-k"" K komisyon k"»rı«lması hakkındaki projevi ver mistir. B. Hirota ho*n»«d olduğu M*ncukuo hükümetinin ovtınu al diktan sonra son cevabını verec-«ini söylemiştir. Arnavutluktu baysallık tabamı basının Arnavutluktaki azıyı devam eder göstermelerine karşın Ar-navtultık basın bürosu her şeyin yolnuda olduğunu bildiriyor. Belgrad, 17 (A. A.) — Ar -navutluktan ge -len haberlere yo re, azıyı boğ -mak üzere hü -kümet kuvvet -lerinin komuta -sı kendisine verilmiş olan Ge -neral Chiraldi. azıyanlarla ya -pılan bir savaş -ta öldürülmüş -tür. . ölenlerin sayısı azıyanlar arasında 50. hükümet kuvvetlerinde de 11 kadardır. Hükümet yeni kuvvetler sevk-etmektedir. * * * Paris, 17 (A.A.) — Pöti Pari-ziyen gazetesinin Belgrad aytan. Arnavutluk'taki ayaklanma hadi- (Sonu 2. ci sayıfada) Kıral Zogo Yarının Kütahyası Hazırlanan öntasar. Kütahyaya Modern ve ileri bir şehir tipi vermektedir Şehirlerimizdeki bayındtrlas -ma savaşı; bütün yurdda ayrasız ve genel bir hareket doğurmuştu*. Kamutayın bu devrede çıkardığı en önemli kanunlardan biri ile kurulan «şehirleri imar heyeti" , uraylar kurultayının toplanması. Belediyeler Bankasının çalışmasını günün ihtiyaçlarına cevap ve • recek şekle sokması gibi hadiseler bu bayındırlaşma davasını en hızlı ve verimli bir hale getirmiştir. Şehirlerimizin tabiiğ güzellikleri onlara az para ile bu işleri başar-malarına imkân vermektedir. Bu arada orta Anadolunun tarihiğ ve ekonomik kınavt geri sayılamıya-cak şehri olan Kütahya da, tanınmış urbanistlerimizden B. Celâl Esadı, şehir plânını yapmak üzere Kütahya'ya çağırmıştır. Kütahya özel aylarımız B. Celâl Esad'ı gÖ -rerek Kütahyanın bugünkü durumu ile yarın verilmesi düşünülen şekil hakkında bir konuşma yap - . . , . - . . , * d n ı-ı r j is-Im l » ı Kûtahyada Atatürk heykeli mt*ttr. B. Celal tsad, Kütahya nin valmz tarihi? eserler bakımından I sonra şehrin gelecekteki durumu deeil, artistik ve pitoresk görüş - I ve plânı hakkında demiştir ki: l-'J-n de değerine işaret ettikten İSonu 5 inci sayfada) Ş/r/n KntanyaniD genel görünüşü SAYİ fa 2 ULUS Bir fransız gözü ile yeni Türkiye (ötey günkü sayımızdan devam) Az çok otoriter bir rejime sahip o-Un memleketlerde, çocukların, memeyi bırakır bırakma» üniforma giymeleri, kılıç kuşanaak ulusal bayrağı dalgalandırmaları artık bîr kaide haline gelmiştir. Yirmi sıırlık medeniyet onlara ancak bu oyuncağı vermektedir. Zavallı yavrucuklar daha ayakta duracak halde delillerken onlara, en genç veya en yaşlı, fakat herhalde en şerefli Ve tek ulusun yiğitleri oldukları Öğretiliyor. Onlar, disiplinli Örgütmelere yağdırılmakta ve, muhakeme edilmesi kendilerine düşmeyen ve içinde ferd Özgürlüğünün kaybolduğu bir hürriyet adına yarına sevkolunmaktadırlar. Çocuğun sahip olduğu en asığsır, en güzel, en temiz hisler böylece siyasaya alet ediliyor ve bu zihniyetin dünyayı ne hale getirdiği meydandadır. Hemen kaydetmeyi hakikate borçluyum ki Türkiyede İ/ci ve saire gibi örgütlerin önceden sandığım kadar büyük bir önemi yoktur. Buna karşılık Kemalistler tarafından çocukluk ve gençlik için girişilmiş muazzam işleri gördüm ve bunlara hayran kaldım Başka yerlerde rastlanan taşkın ve bağınaz ulusçuluktan burada eser yok. Ve, eski kölemenliğinden kurtulmuş o-lan türk kadını asıl bu alanda en güzel rolünü vc n iyi ödevini bulmuştur. ••• Avrupanın hiç bir memleketinde çocuk meselesi Türkiyede olduğu kadar büyük bir Önemle ortaya çıkmış değildir. Bunun sebebi de, dünyanın bu kölesinde, -ir devrin ve bir imparatorluğun uzun harplar ve sayısız iç buhranlardan sonra ardında ancak karışıklık ve sefalet bırakarak sona ermiş olmasıdır. Fakat işte bugün bu mesele artık hemen büsbütün halledilmiş bulunuyor. — 1923 de kurulan Himayei Etfal Cemiyetinin ilk işi, bir çocuk hakları bildiriği neşretmek oldu. Başka bir memlekette buna benzer bir şey mevcut olduğunu bilmiyorum. Hükümet adına Gazi tarafından imzalanmış olan bu bildirişe manen V.m.-n hükmünü kazandı ve bütün Tılıkiydc çalışmalar başladı. iler bir: ya bir resmi komitenin, ya bir öksüzler yurdunun, ya özel bir cemiyetin, ya da bir sanst okulunun direktörü olan aort beş kadın beni kabul i-çin toplanmışlardı ve içlerinden biri hz-la İlerliyen bu çalışmaların örgüt ve mekanizmasını bana anlattı. — Başlangıçta elbise, kundura, ilâç, ve süd dağıtan ancak yüz otuz kadar şubemiz vardı. Bugün .'utun Anadolu-da. bunların sayısı, anayurdları. kreşler, poliklinikler ve süd nine okullarile 500 den fazladır. Elimizden geldiği kadar her yerde öksüz yurdları açmaya Çalıştık. Ve Ankarada bütün yurda örnek olacak 'Çocuk sarayı» nı açmayı başardık. "Her şehirde, genel kuruma yardım eden kadın cemiyetleri teşkil edildi, bunların asıl ödevleri köylere sıhhî ve kontrol turneleri yapmaktır. " Hükümetin yardımı ile bir çocuk haftası kabul edildi. Her yıl bir hafta halkta çocuk sevgi vc saygısını uyandırmak için gösteriler, çocuklar için eğlenceler tertip edilmektedir.,. Mutlu Türk çocukları. Kendilerine karşı bir gün daha fazla saygı duymaları için sayılmaktadırlar. Ve bunun i-Çindir ki butun okullarda ecza veya ö-den kaldırılmıştır, daha doğrusu kendi füzeleriyle uğraşmak kendilerine bırakılmıştır. Ve bu şaka değildir: Ödevlerini büyük bir ciddiyetle yapan sekiz yaşında çocuklar gördüm. Çocukları esirgeme kurumunun ve i-çindc hayat bir içtem arkadaşlık havası alan öksüz yurdlarının yerini, çocuklar büyüdüğü zaman, halkevleri sunakta/ Orada büyüklerle küçükler kardeştiler. Halkevleri en yerinde ve cumuriye-tin en fazla övündüğü yeniliklerden biri olmuştur. 1932 de kurulan 14 halkevine 1933 de yeniden 41 tane, 1934 de 25 ve yakında daha 2J tane eklenmiştir. Bu kurum- Yazan: Maramt Sovaj lar. siyasal kaygulardan uzak olarak, talii çoktandır gülmemiş olan bir ulusa faydalı veya zevkli olabilecek her şey* le uğraşmaktadırlar. Halkevlerinin dokuz şubesi İçinde, birçok yerlerde doğruluğunu kendim tahkik ettiğim rakamlara göre, en iyi çalışan spor olmuştur. 1923 de Türkiyede bir düzine kadar spor alanı ve dörtte üçü Istanbulda olmak üzere yirmi kadar kulüp vardı. Sporcuların sayısı bini geçmiyordu Bugün, halkevlerinin çalışmaları ve urayların yardımı güzeyinde, memleketin 29 bölgesine dağılmış 170 spor a-lanı, 175 kulüp ve 11000 sporcu vardır. Tabiidir ki bu alanlarda cins farkı gözetilmez ve gençler spora karşı, ingiliz veya isveçli antrenörlerin mutedil-leştirmcyc çalıştıkları aşkın bir aşk göstermektedirler M* Halkevlerinde ayle çeveni içinde temsiller verilir, konferanslar, müzik, bayramlar tertip edilir. Piyes, konferans veya konser başarı kazandıkları zaman, bunlar, bütün bölge içinde köy köy dolaşılarak tekrar edilir. Çünkü bir halkevinin içinde hazırlanan hiç bir iş birkaç kişinin imtiyazı olarak kalmamaktadır. Bu suretle, halkevi ile bozkır köylüsü arasında bir fikir kaynaşması oluyor ve iki tarafın da entelektüel seviyesinin yükselmesinde amil oluyor. Halkevlerinde çocuklar kendilerine lüzumlu kitapları bulurlar, yoksullar gazete okumak için toplanırlar, ve Türk tarihinin büyük günleri burada kutlanır. Samsundaki halkcvinde bir süvare-de hazır bulundum. Burada eski bir şair, Yunus Emre kutlanıyordu. Kadın, erkek, çocukların ağzına kadar doldurdukları salonda on kadar aytaç, büyük jestler ve küçük kfiğıtlar-la geçit ysptılar. "Bülbül,, kelimesi ikide bir dudak larından dökülüyordu. Benî buraya getiren doktordan bu adamların kimler olduğunu ve ne söylediklerini sordum. — İşçiler, işyarlar, diye cevap verdi. Ve bülbül sesini seven bir şairden bahsedildiği için Yunus için yazdıkları şiirlerde bülbül kelimesi sıksık geçiyor. Böylece eski şairin şerefine on yedi riir okundu ve her birini gök gürültüsüne benzer alkışlar tskip etti. Bu şiirler pek mükemmel miydi bilmem. Fakat hiç bir yerde ve hiç bir zaman Türk ulusu bana bu kadar sevimli görünmemişti. MI 1.;\KİSTAN*D4: Sovyet - Bulgar tecim konuşmaları sonuçlanmadı. Sofya. 17 (A.A.) — Epey zamandan, beri Sovyet Rusya ile Bulgaristan arasın da bir tecimel sözleşme için yapılmakta olan konuşmalar geriye kalmıştır. Bulgar ulusal bankasının çıkat ve gi-ritlcr hakkında ileri sürdüğü bazı ana hükümleri Sovyet delegeleri kabul etmemişlerdir Her iki taraf için de elverişli bir sonuç elde edilmesi imkanları belirinceye kadar konuşamalardan vazgeçilmesi kararlaştırılmıştır. IH \NSV1\: Tulonda \ukalanan şüpheli hir adam Tulon. 17 (A.A.) — Polis, son kar gaşalıklar sırasında, pencerelerden askerler üzerine ateş açmakta suçlanan şüpheli bir çiftçi yakalamıştır. \\hll KYVDA: Avusturyalı sporcular almanlar la yarıs m ivaçtıklar Viyana. 17 (A.A.) - Asbaşbıkan Prens Şta'bemberg, avustutyalı sporcuların Almanya ile yapılacak yarışmalara girmelerini yasak etmiştir. Bunun sebebi Beobachter gazetesinin Avusturya hükümetine karşı yaptığı hücumlar dıı DIŞ HABERLER B. Laval gazetecilere durumu anlattı i Haii birinci şayiada) Roma. 17 (A.A.) — Stefani ajansı bildiriyor: Ciornale Ditalya gazetesi Habeşistan hakkındaki 13.12.1906 tarihli ingiliz - fransız - italyan andlaş-masına karşı İngiltere tarafından yapılan birçok karşı koymalar hakkında geniş belgeli bir betke neşretmiştir. Betke Taymis gazetesinin B. Musoliniyi bu uzlaşmayı bormakla kınayan son yazısına cevaptır Gazete İngiltercnin "Abisyan Kor-poreyşin.. adında ve ingiliz endüstri bakanlığının bir işyarının başkanlığında bir sosyete kurulması için Habeşis-tanda yaptığı anlaşmanın üçler andlaş-:n.. .ı :.. doğrudan doğruya karşın olduğunu söylüyor ve bu gibi birçok karcı gelmeden andlaşmayı. büyük bir kısmı bakımından değerden düşürdüğünü v« İngiltercnin şimdiye kadar Habeşistan deki hareketinin bu memleketin erkinlik ve bütünlüğüne kesin surette karşın olduğunu İleri sürüyor. Ciornale d'ltalianın ikinci helkesi Roma. 17 (A.A.) — Giornale d'lta lıa gazetesi, "ttalyaya karşı siyasal şantaj girişimi,, başlığı altında yazdığı U kinci betkeyi Taymis gazetesine cevab olarak yazmaktadır. Bu betkede hele şöyle denilmekte dir: 'İtalya bugüne kadar 1906 ını Iî sı hükümlerini harfi harfine aaydjgi halde, ingiltere. Habeşistana karşı aynı andlaşmanın göze batar ve devamlı bir bozulması demek olan bir politika güd-müştür. Bunu açıkça söylüyor ve ispat ediyoruz... Gazete, bundan sonra iddiasını ispat yollu bir sUrü hadiseler anlatmakta ve tngilterenin ekonomik kınav adı altındı bir sokulma politikası gUdmck suretiyle italyan ve fransız asığlarını saymadığını göstermeğe çalışmaktadır. Vc. taraflı uÖrüşmeler ve fransız itasını Paris. 17 (A.A.) — Uç taraflı görü? melerin ilk günü, gazetelere yeni umutlar vermektedir. Fakat basın, her şeye rağmen, ilk görüşmede, azami isteklerden başka bir şeyle karşılaşmanın güç olduğunu ve karşılıklı durumların daha az sert olmasının, ancak ileride ini-kin içine girehİleceğini kabul etmektedir. Jurnal gazetesi diyor İri: "Görüşme günü bir soru İşaretli? bitmiş gibi görünmektedir Görüşmelerin güç olacağı görülüyor. Konuşmalar, dün. kesin bir ıHfttaj liik içinde geçmiştir. İçtemlikten bah-«etmiyclim.. Matcn gazetesi de )öyle yazmaktı dır: "Görüşmeler uzun sürmek tehlikeni-ni gösteriyor. Henüz barıştan bahset menin sınan gelmemiştir. Durumlar e yi alınmıştır Ve ortadaki bazı mukavelenameler, ancak ayrımlılara girişildik-çe, azar azar gevşiyecektir. Bir topdan kotarma fikri henüz bırakılmış değildir Çünkü Habeşistamn çok büyük özverilerde bulunmaya hazır olduğu söy lenmektedir... övr gazetesi diyor ki: "Hiç bir konferans bu kadar drama tik şartlar içinde açılmış ve hiç bir zaman, harb, bu kadar yakın bir ihtimal olarak görülmüş değildir. Bundan, durum, kotarılması güç olarak görülmekledir. Bununla beraber, barış veya harb-ten yana bir bahse girmek gerekse, barıştan yana bahse girecek ve belki d kaybedecek olan pek çok kimse bulunacaktır... Ayni gazete. İngiltere ile Fransamn kefilliğinde ve uluslar sosyetesi kadrosu içinde yapılacak bir italyan - habeş uzlaşmasının herkes için en iyi kotarma yolu olacağını ancak, bunun için de NegUs'Un muvafakatinin *art olduğun-ı ilâve etmektedir. Arnavutlukta baysallık (Başı 1 inci sayı/ada) seleri hakkında bazı yayıntı vererek azı-yanlann elinde çok miktarda silâh ve cephane olduğunu bildirmektedir Bu ayların bildirdiğine göre, isyan rejimi tehdid etmekte ve azıyanlar bütün Berat ilini almış bulunmaktadır Kıral Zogonun tahta çıkışından »onn 1924 yılında Italyaya göçmek zorunda Man esVi **aşbak»n Şevket Begur'atİ azıyanları güdemektedir. Bo zat. zengin bir gelir sahibi olup kızını Kırai* nişanıamı^ -di. Nişan bozulduktan ton ' Begurlaizi kirala büyük bir kin bağ lamıştır. uüney Arnavutlukla harp ke silmiştir, vuruşma devam ediyor. L'ko dö Pari gazetesinin Londra ay t m. Arnavutluktaki kargaşalıkların ı-' ı'v-ın - habeş anlaşmazlığının yankı lan olduğunu ve Arnavutluğu. İtalyan boyunduruğundan kurtarmak istiyen ve Italyaya karşın olanlar tarafından yönetildiği sanmaktadır. Kargaşalıkta ölenlerin sayısı 150 İşınlanıyor. Irnuvtutuk azısı bastırılmış. Tiran. 17 (A.A.) — Arnavutluk basın bürosu, Fieride çıkan ayaklanma hı-reketinın. birkaç saat içinde tamamil* bastırıldığını bildirmektedir. Yetkili hakyeri. azının çıktığı yere gidectktir. Bütün Arnavutlukta tam bir sükûn vardır. Ayni büro. ayaklanma hadiselerinin uasıl olduğunu izah ederek, azıyan bir grupun. ufak ereceli bir jandarma subayının komutu altında 35 jandarmayı ve birkaç sivili sürükliyerek Fİerî'yi c-le geçirmeğe muvaffak olduğunu ve Lushufo üzerine yürüyerek oradaki jandarmaları kaçırttığını söylemektedir. Asker kuvvetleri, azı ocağına, kan dökmeden ulaşmışlardır. Azının biricik kurbanı, kargaşalıktan habersiz. Poyz-niye gitmekte bulunan general Şilardî-dir. Kirala karşı suikasd havadisi yalanlanın ıştır. t ram tuluk azısı re Eko dö PoH Paris. 17 (A.A.) — Eko do Pari gazetesi Arnavutluk hadiselerinden bahsederken Öldürülen general Gilardİnin eski Avusturya - macar ordusunda bir hırvat subayı olduğunu ve sonra esasen dostu olan kıral Zogonun hİ/metine geç fiğini yazmaktadır. Saldırıma uğradığı sırada kıralm o-tomo'-ilındc bulunmakta idi. Ve belki de kirala atılmış olan bir kurşunla Ölmüştür. Bu bölgede örfi idare ilân edilmiştir. Arnavut orunları, suikasdın elebaşısını yakaladıklarını söylüyorlar. M\ YKTLKR BİRLİ«'.I*M)K: Tas'ın eski bir işyarı öldü Moskova, 17 (A.A.) — Tas ajansıı.m en eski işyarlarından ve eski Türkiye ayları Yablonski uzun bir hastalıktan funra ölmüştür. 14 W YVDA: ı eni toplana Paris. 17 (A.A.) — Üç devlet konferansı, öğleden sonra toplanacaktır. Sabahleyin toplantı »e görüşme olmamıştır. Görüşmelerin birdenbire bu surette kesilmesinden gaye. B. Aloisİy* Roma ile görüşmek fırsatını vermek olduğu sanrl maktadır. Paris. 17 (A.A.) — Dün B. Aloisiye v.ıpıtmış olan önergelerin hedefi uzlaşma meselesini tamamiyle kotarmak olmayıp daha ziyade ilerideki görüşülcr için müspet bîr şekil hazırlamaktan ibaret bulunduğu sanılmaktadır. B. Muso-linin isteklerinin mahiyet ve kapsamım açıkça bildireceği umulmaktadır ttalyanın ekonomik tedbirleri hakkımla bir bildiriğ Roma. 17 (A.A.) — Resmıg bildirip hükümetin, tecimel yükenlerı çabucak arıtmak için aldığı tedbirlerin müspet mahiyetinden şüphe eder yollu yabancı basın haberlerinin garezkir vc yanlış o-larak tanımlamaktadır. Haziran ayındanbcri, İtalya, yalnu ödenmemiş olarak kalan borçların değil, belki yeni ciritlerden ileri gelen boıç-ların da büyük bir kısmını od-mistir. -Sn baskınında ölenlerin cenaze alayı Ovada. 17 (A.A.) — Dün. su baskım kurbanlarının cenaze töreni hükümet, faşist gençliği ve talebe oruntaklan da hazır bulunduğu halde yapılmıştır. B. Musolini, faşist partisi sekreteri, ilbaylar, şarbaylar ve sendikalar çelenk göndermişlerdir. Felâkete uğrayan halka yardım etmek üzere tedbirler alınmıştır. Mühendislerden katınç bir grup. felâket yeri-r.e gitmiştir. I\(;İLTLREIE: Kont Bellen Lonılrada Londra. 17 (A.A.) — Budapeşteden buraya gelen Kont Bethlen, kendisinin Arşidük Ottonun delegesi olduğu hakkında dolaşan yayıntıları yalanlamıştır. I'\(',IMK H vblrler: Öldürülen ingiliz gazetecisi Pekin. 17 (A.A.) — İngiltere büyük elçiliği. Kalgandaki çin orunlarının Pa-ochiang çevresinde bir yabancı cesedi bulunduğunu elçiliğe haber verdiklerini bildirmektedir. İngiliz gazetecisi Garcth Jones'in öldürüldüğü haberi böylece teyid edilmiş oluyor. Deniz konferansına hazırhk Vaşington. 17 (A.A.) — Dış bakan lığı, deniz konferansına girmek üzere İngiltereden henüz çağrı almam ,"r. Hükümet, bugünkü durumu muhafaza etmek hususundaki fikrinde ısrar etmektedir. Deniş konferansı ve Amerika Paris. 17 (A.A.) — tyi haber alan çcvenlerîn verdiği bilgiye göre, deniz konferansı meselesinde uyuşma olmazsa Birleşik Amerika devletleri Alleusiyeo adalarında tahkimat yapmak ve Pasifik-deki amerikan adalarında yeni deniz üsleri kurmak niyetindedir. Japonlar deniz yapılarım budandır-mağı kabul ederlerse Amerika hükümeti prensip bakanından Japonları tatmin etmeğe eğgİn bulunmaktadır. I in aıiMi başbakanı çekiliyor Kaunas, 17 (A.A.) — Lİtvanya Başbakanı, M. Tubetis'in siyasa hayatından çekilmesi ihtimali vardır. Son aylardaki fazla çalışmalar, Tubelîsi pek ziyade yormuştur. Sıhhati bozuktur. Kendisi, başbakanlık ödevinden başka, finans bakanlığı, parti şefliği Ödevlerine bakıyor, dış ve sü bakanlıklarına da vekillik ediyordu. Tubelis'in, devlete, finansal bilgileriyle hizmette de devam edeceği söylenmektedir. Tubelis, Litvanys devlet bankası direktörlüğüne atanan vc hükümetin, spekülatörlerin gayretlerine karşın altın değerini muhafıza etmek kararında olduğu nakit piyasasını durluk yolunda çalışmalarına devam edecektir. Gordon Bonet kupası Varşova. 17 (A.A.) — 13 balonun katılmasiyle gelecek eylÛl ayı içinde yapılacak olan Gordon Bonet kupası yarışmalarına yedi memleket girecektir. Almanya. Belçika. Amerika, Fransa, Holanda. Lehistan, isviçre. BU GECE NÖBETÇİ ECZA EVİ w kara tm evidir ULUS 19, \(.ı sıos ıv pv/aim ist İtalya'nın eevubı Paris konferansım yarıda hıruklı. •— General Kondilis kırul-lık isliyor. — l'ruylar bankasının yeni ça-tışm/ı programı. — Mülayim, Dinarh'yt yendi. ON ALTINCI YIL. No: 5051 Aflınıız. anriımızriır Ilır \.-ı-ılı ~ kuru Gündelik EGE ÜZÜMLERİ İzmir'de dış pazarlara kuru üzüm ve incir satan tecimerlerin bir birliği var. Birlik 21 haizran -da toplanıyor, yeni yıl kuru üzüm alivre satışlarının en az hangi fi atlarla yapılacağını kararlaştırı -yor. Fiatlar yabancı piyasalarda iyi karşılanıyor. Alıcı firmalar önemli mikdarlarda alivre satışlara bağlanıyor. Yurd içinde ise ka-rarlaşan fiat azımsanılmıyor. Birük 3 temmuzda bir daha toplanıyor. Üzüm rekoltesi ilk taamlardan daha bol olacaktır di -yor ve önürdeş memleketlerin dış piyasalara daha aşağı Hatlarla önergelerde bulunduğunu ileri sürerek 13 gün önce kararlaştırdığı fifitları indiriyor ikinci karar, üzümle ilgili çe -venlerde şaşkınlık ve perişanlık doğuruyor. Dış piyasalarda ilk Hatlarla üzüm alanlar olmuştur. Bunlar yeni düşük fiatlar karşısında za -rara uğrıyacağız diye sızlanmağa başlıyorlar. Bir daha türk Hatlarına nasıl inanırız diyorlar. Pekçoğu bağcılıkla geçinen Ege halkı, üzümlerini son düşük Hatlara mal edemediklerini soy -lüyor, bütün yıl toprağa verdiği -miz emek. boşa gidiyor diye fer -yat ediyor. Türkofis, ikinci kararın yersiz olduğunu biliyor. Bu yıl rekolte bol değildir diyor kendi incelemelerine göre de önürdeşlerimiz dış piyasalarda bizimkinden aşağı fi-atlarla mal satmak istememişler -dir. Dış alıcılarımızla, üzüm yetiş -tiricilerimizin ve türkofisîn söyledikleriyle İzmir'deki birliği, - gönlümüz istemi/e istemiye - suçlu buluyoruz. Geçmiş yıllarda çıkat tecimer lerimizin bir çoğu biribirinden habersiz, ve birçok kötü oyunlara ve hırslara kapılarak iç ve dış piyasalarda ürünlerimizi hiçe indirmişlerdir. Bunlar henüz unutulmı-yacak kadar yakındır. Bu yönden İzmir'de dış pazarlara kuru mey -va satanların bir birlik yaparak çalışmalarını saygı ile karşılarız. Ancak birlik halinde de verilmiş olsa tecimerlerimizin kararların -da yurd asığlarına aykırı hiç bir şey bulunmaması üzerindeki ti -tizliğimizden de vaz geçemeyiz. Birlik, rekolteyi iyice ölçmedeki zorluğu ve dış duyumlar ara -sında en gerçeğini hemen seçiver-medeki güçlüğü ileri sürebilir. Ancak Hatların indirilmesi kararı verilirken Türkofisten hiç bir şey sorulmadığını sanıyoruz. Üzümün bağcılarımıza neye malolduğunu ise kendileri herkesten iyi bilirler. İzmir'deki kuru meyva çıkat tecimerlerinin kararlarında mazur olmalarını çok isterdik. Çıkat tecimi, ekonomi alanındaki çajışmaların, en gücü bu se -beble de en değerlisidir ve bu de gerledir ki dış tecimerlerimizin başarılı çalışmalarına yardım bü -yük Parti programında ayrı bir yer almıştır. Dış pazarlarda mal -larımızı satanlar, çoğaltmanların emeğini değerlendirmiş, ve genli -ğmi artırarak yurdun korunması -nı ve yücelmesini sağlamış olur -lar. Bu yönden kendilerine üstün bir saygı duyduğumuz tecimerle -rimizin ulusal ödevleri de ağırdır. Kendilerine bütün varlığiyle yurdun herşeyi emanet edilmiştir. Ürünlerin, son yoğaltım yerine kadar iyiliğini, temizliğini, işe yararlığını o koruyacaktır. Yapılan (Sonu 3. üncü sayıfada) İtalyanın cevabı üçler kon f eransını sonuçsuz bıraktı Bir resmiğ bildiriğ çıkarıldı - üç devlet delegeleri anlaşmazlığı barış yolu ile kolaranm araklarını bildirdiler. Paris, 18 (A.A.) — B. Laval saat 15,30 da başlamış olan üç devlet konferansının kesime uğradığını ve bu akşam saat 20 de bir resmiğ bildiriğ çıkarılacağını ga -zetecilere söylemiştir. Bu kesimin genişliğini şimdi -den kestirmeye imkân yoktur. Ancak genel görüş çok karamsardır. Resmiğ bildiriğte konferansın kesime uğradığı ve B. Eden ile Aloi-zi'nin hükümetleriyle görüşmek üzere memleketlerine dönecekle - rinin bildirilmesi muhtemeldir. * * * Paris, 18 (A.A.) — Dış bakan lığından saat 17,30 da ayrılan italyan delegesi B. Aloizi saat 19 da tekrar gelmiş ve hemen B. Laval-in yanına girmiştir. B. Aloizi be^ dakika sonra dış bakanlığından ayrılmıştır. Resmiğ bildiriğ Paris, 18 (A.A.) — B. Laval saat 20 de konferans hakkındaki bildiriği okumuştur. Bu bildiriğde deniliyor ki: " Uç devletin delegeleri anlaşmazlığın barış yoliyle kotarılma -sına imkân verecek bir görüşme esası bulamamışlardır. Konuşmalar sırasında ileri sürülen önerge -lerin etüdlerinde rastlanılan zor -luklar girişilen incelemelerin geriye bırakılmasını gerekleştirmiştir. Bu incelemelere diplomatik yollarla devam edilecektir.,, »** Londra, 18 (A.A.) — Sunday Kronikl gazetesi, bir aylarının, habeş imparatoru ile yaptığı gö -rüşmede, Negüs'ün şu sözleri soy -lediğini yazıyor: " — Büyük Britanya'nın dost -luğunu hoşnudlukla kabul ediyo -ruz. Erkinliğini korumak isteyen habeş ulusunu koruyacağınıza inancımız vardır. Ben, İtalya ile Habeşistan arasında bir harp olmıyacağına hâ -lâ inanıyorum. Fakat büyük felâ -ketin başımıza gelmesi kutsal öz-genliğimizi savgamak için son ferdimize kadar ölmeğe hazırız. italyan korumasını hiç bir za -man kabul etmiyeceğiz. Harbin Önüne geçilebilir. Uluslar sosyetesi, İtalya'nın sa vaşçı projelerine sed çekebilmek erkindedir. B. Kondilis ne diyor? Cumuriyetin gerçekleştiremediğini kıral gerçekleştirecektir Atina, 18 (A.A.) — Hellenis-mos adındaki gündelik yeni gazete General Kondilis'in bir yazısını yaymaktadır. Kondilis bu yazısın da "cumuriyetin gerçekleştirmediğini kıral Jorj başaracaktır.., demektedir. Bu yazıda, Jorj'un eyilik, tüze ve doğruluk duygu -lariyle dolu olduğu ve bütün he -tenlerin kiralı olacağı söylen -mektedİr. Uluslar sosyetesinin bir ital -yan - habeş harbi çıkacak olursa bu erkini göstermek için ciddiğ gayretler harcayacağına inanıyo -rum. / asisi imparatorluğu kuruluncaya kadar Beneveto, 18 (A.A.) — B. Mu-solini, Afrika'ya gitmek üzere bulunan siyah gömleklileri selâmla-mıştır. B. Musolîni bundan sonra il -baylığa gitmiştir. Yollarda çok kalabalık halk yığınları sevinç gösterilerinde bulunmuştur. Pettoranello tümeni siyah göm leklileri karşısında söz söyliyen B. Musolini, İtalya'nın, faşist im -paratorluğunun kuruluşuna kadar kendisine çizdiği yolu kovalayaca ğını söylemiş ve siyah gömleklilerin sonuna kadar ödevlerini yapacaklarına inandığını ilâve etmiş -tir. B. Musolini yarın hava alanındaki kuvvetleri gözden geçirecek tir. Cevap bekleniyor Paris, 18 (A.A.) — B. Aloisi, Roma'dan beklediği emirleri he -nüz almamıştır. Görüşmeler, Ro -ma'nın cevabına bağlı olduğu için. yarın devam edip etmiyeceği bi -linmemektedir. B. Laval, B. Eden ve B. Aloisi arasıra birleşmektedirler. ( Sonu 2. İnci sayfada) Uraylar bankasının yeni çalışma plânının esasları Esas tüzükte yapılacak değişiklikte özel yönetkelere, yardım imkân içine girmiş olacaktır. bayındır hk ve endüstri politikasi-le baş başa giden yardımcı bir el Uraylar bankası 5 eylülde ge -nel kurul toplantısını yapacaktır. Kuruluş kanununun özlüğü ve ken di çalışma alanında tek olması, ve urayların çalışmalarını plân -laştırmak gibi kamusal hayat üze rinde önemli işlerle uğraşması u -raylar bankasının önemini artır -maktadır. Bu yazı ihtiyaçları da -ha iyi karşılamak için tüzüğünde değişiklikler yapılması düşünülen bankanın kuruluşundaki gayeyi ve bir yıllık çalışmasının verimlerini anlatmaktadır: Uraylar bankası, öteki finans kurumları gibi türlü özel hizmet -lerle uğraşmayıp yalnız urayları -mızın asığlarına uygun işlerle uğ -raşmaktadır. Zaten bankanın kuruluşun -clakî hedef de kamusal hizmetler bakımından önemli Ödevler yük • lenmek zorunda olan uraylarımızi, yurdu bayındırlaştırma siyasasında devletin güttüğü gayeye yar -dımcı yapmak ve yersel konular ve ihtiyaçlar üzerinde programlı ve sistemli çalışma bağları altın • da iş görebilecek hale sokmaktır. Bütün şehir işlerini belediye -leştirmek gayesiyle uraylar kanununa ek olarak bir kanun projesi hazırlamış ve Kamutaydan bu proje ile devlet urayları, halkın ası -gına yarıyan bir kurum haline koyarak bir taraftan uraylar için büyük gelir kaynakları sağlamak Öteyandan da urayları da devletin yapmaktır. Kamutayca onaylanan bu kanun hükümlerine göre uray kanunu yeritilen ve bugünkü nüfuıu Uraylar bankasının çalıştığı eski bayındırlık bakanlığı binast on binden yukarı bulunan yerlerin haritaları, bayındırlık plânları, ve içme sulariyte spor alanları gibi işleri "belediyeleri imar heyeti,, tarafından yapılacak program day-¦ esinde yeritilecektir. f Sonu 2. inci sayfada) Kırşehir den gelen kurul ne istiyor Ankara'da bir Kırşehir meyva satış yeri açılacak Kırşehir ilbayı Bay Mitat'ın Kırşehir, bol ve geniş bahçeleriy-başkanlığı altında defterdar Maz- le Anadolumuzun zümrüt yerle -har Tuz ve bayındırlık direktör rinden biridir. Her gün artan ba-vekili Bay Mazhar Demirkuş'un yındırlık çalışmaları ili pek yakında bulunduğu bir kurul ötey gün da ileri bir şehir haline gelecektir, şehrimize gelmişlerdi. Dün kendi- Şimdi 172241 nüfuslu bir şehir o- Bayındırlık yolunda ilerleyen siyle görüşen arkadaşımıza Kır -şehir ilbayı Ankaraya gelişlerinin sebebini anlatmış ve Kırşehir hakkında istenilen bilgiyi vermiştir. Kurulun şehrimize gelişi ilin güzelliği ve bayındırlığı için uğ -randan bazı ufak engellerin ortadan kalkmasına lazım yardımı istemek ve direktif almak içindir. Kırşehirde yapılan bir bina lan Kırşehir ili 20 kilometre uzunluğunda bir alanı meyva bahçelerİ-le örtmektedir. İlin evlerini yemyeşil dallardan seçebilmek hemen imkânsızdır denilebilir. Hin ceviz, elma, badem, erik. armud ve ayva ürünlerinin ve hele patates ürününün her yıl artan üretimi karşısın- ( Stnu ? İnci savfada) Başbakanımız izmir e gidiyor İstanbul, 18 — Başbakan Is -met İnönü Izmİr arsıulusal sergi -sini açmak üzere izmir'e gidecektir. Başbakan Nazilli fabrikasının temelatma törenini de yapacaktır. Başbakan İzmir'de önemli bir söylev verecektir. Yahudi yurddaşlarımız Uydurulan yalan haberleri çok fena karşıladılar Eksçenç Telegraf ajansı, ya • hudilerin Türkiye'de fazla baskı gördüklerini ve bu yüzden başka memleketlere göçmek yükümün -de kaldıklarını uyduran bir tel graf yaymıştı. Bu uydurma habe -ri öteygünbü sayımızda yalarda mışttk. Bunun hakkında başka türkçe gazetelerde de bir takım yazılar çıkmıştır. Bu yalan ve uydurma telgraf. Türkiyedeki musevi t-irk yurddaş tart üzerinde çok fena etkiler yapmış, çok kötü yankılar uyan -dtrmışttr. Ankara'da bulanan yahudi türkler adına bize bîr mektup gönderen Ankara musevi okulu vc buradaki musevi cemaatı başkanı Bay Harun Araf Oanyel, diyor ki: ( Sonu 2 inci sayfada) SAY1FA 2 ULUS I» AuUofÜi 1935 r*A/. \., i «. kır* hirdrn gelen kurul ne diyor? (flaşı I /ncı %ay ifada) .i.» satışı çoğaltmak ve fiatları düşürmemek için yenİ bn\kooperatif krııulması düşünülmektedir. Bu a-rada Arrkarada da bîr Kırşehir meyva satış yeri açılması karar -laştırılacaktır. İlde bugün 50 bin liralık yersel bir tecim bankası vardır. Bayındırlığa susamış halk ilde eski 400 dükkânı yıkarak yerlerine yeni ve modern dükkânlar kurmağa başlamışlardır. Şimdiye kadar yıkılan 400 dükkândan 120 sinin yerine 43 yeni, geniş ve modern mağaza kurulmuş ve bunlar için halk urayın yardımını beklememiştir. Şehirde 17 ilk okul vardır. 127 öğretmen bu okullarda 6062 talebeyi yetiştirmektedir. iki tuzlası ve kömür, demir, fluşbat, kaolin, kuvartıs madenleri ve hele kaplıcaları ilin ayrı ayrı birer gelir kaynağıdır. II bir yılda Terme, Karakurt, Bulamaçtı, Kozoğlu kaplıcalariyle 80.000 gezmeni kendisine çekmek tedir. Kaplıcaların bayındırlığı üzerinde incelemeler yapılmakta ve bunların da tez zamanda mo dem bir hale konulmasına çalışıl maktadır. Bugün Çiçekdağı kö -mür madeni işliyor, yarın da sa -tın alınan demir madeni yeni bir sosyete tarafından işletilecektir. İle bağlı 360 köy vardır. İçi vc dışı kireçle ve beyaz toprakla sı -vanmış olan bu 360 köyde her yıl olduğu gibi bu yıl da yapılmış o • lan temizlik yarışması henüz so -nuçlanmamıştır. Şimdiye kadar temiz olarak ayrılan köylerden birinciliği ve ikinciliği alacak köy saptanacaktır. Gelecek yılkı yarış malarda evlerin yedek kireç ve beyaz toprak bulundurması şart ko-nulmuştnı. Memleket hastanesi tamiri işi haşlamış ve bu yıl geçen yıla göra budcesinİ artırmıştır. Meyva ağaçlarındaki hastalıklarla savaş bütün hıziyle yürümektedir. Ankara, Yerköy, Kayseri, A-vanos yolları üzerinde çalışmalar ilerlemekte ve Hele Ankara ve Yerköy yollarının düzeltilmeleri işinin bu yıl sonuçlanmasına çalı şılmaktadır. Yeni yıldan sonra eski okul binalarının yeniden kurulmasına başlanacak ve şehrin içinde yapılmış olan yollardan başka yeni bayındırlık işleri basanla -çaktır. Yeşil Kırşehırde güler yüzlü ve neşeli olan halk azad günlerini geniş bahçelerin çiçek, meyva kokuları arasında kurulmuş beyaz ve tertemiz küçücük evlerinde turlu eğlencelerle geçirir. Bayındırlık yolundaki bugünkü değerli çalışmaların bu güzel ve tabiiğ imkân bakımından çok el -verişlİ olan şehri orta Anadolunnu bir gezeği yapacağını umabiliriz.,, I raylar Bankacının yeni çalışma planı (Bası I inci sayı/atla) Bu program gerekince yapılacak işlerin karşılığı ilgili urayların her yıl bUdccsine konularak bankaya gönderilecek ve gÖnderibnezae urayların yüzde on gümrük hisseleriyle Pînans Bakanlığınca toplanan munzam kesirler doğrudan doğruya bankaya yatırılacak ve gerekince bu işlerin karşılığı da bankaca borç veya kefillik suretiyle ¦ağlanacaktır. Bu durum ve iymar heyetinin sürel ödevi, şehirlerin program dayresinde bayındırlaştırmasını güdeceğine göre bank.ının yarınki şekli bir "bayındırlaştırma bankası.. olacağına hiç şüphe yoktur. Geçen 934 yılı içinde bankanın yaptığı işlerden biri de esas lüzügiinün bazı maddelerinde görülen fazlalık veya müphemlİğin kal d inim ast ve bazı maddelerinin daha kolaylıkla yürütülebilmesi ve eldeki kapitale gerekince kı-navlı bir hareket verilebilmesi gibi işler için yönetim kuruluna yetki verilmen* yolundaki ek ve değişikliklerdir Tüzükte yapılması istenilen bu tefti' sikliklerin başlıcasr: A - Uraylaıca büdceye karşı inanca gösterilen gümrük yüzde onlarının İÇ Bakanlığınca bankaya verilmesi. B - ödevleri Üç yıl olan yönetim kurulu başkan ve üyelerinin son devre hizmetlerinin genel heyetin toplanmasında bitmesi. C - Banka adına alınacak taaıtsız mallar hakkmda yönetim kurulunda karar verilebilmesi. Ç • Usnomal yedek akçenin nasıl üretileceğinin saptanması. D - Banka kapitali beş milyon lirayı astıktan sonra genel kurulun onamaaile ayrılacak bir paradan otel yönetgelere avana verilebilmesi. E - Dayrc ve şahıslar tarafından bankaya yatırılacak paranın ürem had-dinin bclîtilmcsi. F - Yedek kapitallerin hükümet aksiyonlarının satın alınabilmesi. G - Gene) kurulun her yıl toplanma zamanının saptanması ile buna benzer değişikliklerdir. 934 yılı içinde şehircilik hakkında uzaylara faydalı olabilecek ilmiğ bahisleri alan vc urayların bankanın yardımı ile yaptıkları ve yapacakları işlerle, bankanın muamelelerinin gelişimini göstermek üzere "Belediyeler dergisi,, adiyle bir dergi 935 yılının haziranından başlıyarak çıkarılmaktadır. 934 yılı tonuna kadar 113 uray bankadan borç para İstemiştir. Bunlardan 72 urayın ya inancası eksik veya ödeme kapasitesi az veya evraklarının tamamlanmamif ve bazılarının da para almaktan vazgeçmiş olmalarındn dolayı i itekler i henüz sonuçlndırılmamıstır. Ankara urayının bankaya vermeye yükümlü olduğu hisseye karşı, bu urayın arsalarından alınması düşünülmüş ve İç Bakanlığmn onayından geçen bu şekil dolayısiyle yapılacak opera meydanının yanında 1090 metrelik bir kısım alınmıştır ki buraya bankanın binan yapılacaktır. Yahudi yurddaşlarımız (Bjşi I inci sayıfada) Bir iki gün içinde gazetelerde okuduğumuz bazı haberlerde güya Türkiyede v .ılımlı İn ıti baskı gördükleri ve bu yüzden göçmeye mecbur kaldıkları bildirilmektedir Bu haber asılsız ve yalandır. Bunun yalan olduğunu şöylece isbat edeceğim: Ben urun zamandanberi Ankara Türk Musevi İlk okulun yönetim kurulu ve musevi cemaati başkanıyım. Yönettiğim türk okulumuzda türlü unsurlara mensub talebeler vardır. Baskı şöyle dursun çocuklara memleketimizin reomiğ dili. türk tarih ve coğrafyası öğretilmekle beraber özgür olarak »abah akşam din dersleri verilir; Kültür Bakanlığının resmiğ emri üzerine ibrani -ce ve fransızca da öğretilmektedir. İbadethanemiz açık ve örgürdür. Tecimimizin yolunda bulunduğunu herkes bilir. Batkı gören bir unsurun okulu böyle mi ohır? Biz yabudiler u/un zamandanberi turklcrden sayısız iyilik göTmüsüzmir Biz yahudiler Türkiyede sığınak bulduk. Biz yahudiler dünyanın bazı yerlerinde zulüm, fakat burada rahat yüzü gördük, ve görmekteyiz. Dolayısiyle Türkiyede güven içinde yaşıyor, çalışıyor ve gelişiyoruz. Hiç bir memlekette görmediğimiz bu yüksek iyiliklerden dolayı en küçüğümüzden en büyüğümüze kadar minnet duyguları duyarız. Türkiyede yaşryan yahudilcrûı türk hükümetinden memnun olmadığını Avrupa y s göstermek için uydurulan yalan haberleri bülün varlığımızla yalanlarız. I l tNSA'DA; İnlim hadiaetinin suçluları Tulon, 16 ı A A ı — Ağır ceza hak-yerİ. »on hadiseler sırasında yakalanan IS kişiyi hakyerine vtrmistir. Sekiz kışı İki aydan beş aya kadar ve ötekiler bi' ay ve bir aydan ar hapis cezalarına çarpılmışlardır. DIŞ HABERLER Italyanm cevabı konferansı yarıda bıraktı (Başı /. inci sayfada) Habeş ordusuna uirmek istîyen ulman t* Japonlar Berlin, 18 (A.A.) — Berlinde yerleşmiş bulunan birçok Japonlar, habeş ba§ konsolosluğuna baş vurarak Negü-s'Un ordusuna asker yazılmak istemişlerdir. Aynı zamanda içlerinde eski imparatorluk ordusundan yüksek ereceli birçok subayların bulunduğu binlerce adam habcşlcı için harbe girmek isteğini gösterdikleri söyleniyor. Habeş baş konsolosluğu bu önergelerin hepsine menfiğ cevap vermiş ve esas itibarile. hiç bir yabancının habeş ordusuna kabul edılemiyeceğini bildirmiştir. 1 'm bir hadise mi oldu'/ • Paris, 18 (AA.) — Gazetelerin .italyan kaynaklarından alındılını ve Londra d an öğrenildiğini yazdıkları bir telgrafa göre, habeş oymakları dün fransız Somalisini aşarak Adogal yakınında bulunan Ossaimara oymağı adamlarına saldırmışlardır. Frnsız sömürgesi yerlilerinden birçoğunun bu hücumda Ölenler arasında bulundukları söylenmektedir. Fransız sömürge başkanlığı bu hadiseden haberi olmadığını bildirmekte ve Adogalin fransız Somalisınde değil, fakat habeş topraklarında olduğunu söylemektedir. hülyadan cevabı istenen sorulur Haris, 18 (A.A ) — B. Aloisi aracile B. Musoliniye sorulan ve henüz cevabı beklenmekte olan sorular, önce fransız önergelerine ikinci derecede ingiliz istekleri hakkındadır. italya hükümetinin Habeş ist an la sınır komşusu olan sömürgeleri için vc Habeşistanda yerleşmiş bulunan kendi uyruğunun güvenliği ne gibi inancalar istediği sorulmaktadır Ote yandan doyulan söylentiler, siyasal bırakığlarda bazı fikirler bulunduğunu göstermekte ve italyanlar anlaşmaların siyasal etkisi Özerinde ısrar etmektedirler. İtalyan salkuru, bugün fransız ve ingiliz »alkurlartna bu hususta bir nota vermiştir. Adisababa. la (A.A.) — Habeş orunları italyan Somalısi ile Haoeşıstanı bi- ribirinden ayıran sınır üzerinde geçen hadiseden babeı&udirlcr. Haheyİslanm ladiinmesi mi? Viyana, 18 (A.A.) — Avusturya ka-moyu, Paris göı üşmelerini ızderkcn bütün Avrupamn ve hususiyle Tuna Av-rupasının bu görüşmelerin müsbet biı sonuca varmasiyle İlgili olduğu kanaatini beslemektedir. Noye Fraye Prese diyor ki: 'İlk çarpışmalar henüz başlamış bu-lunuyoı İngıltercnin. dünya ışlerile ilgisini keseceği tehdidi ciddiğ karşılanamaz fc Lojık bakımından. Paris konferansı-ı.ın italyan - habeş harbim ortadan kaldıracak pareyi bulması lâzımdıı. Fakal lojik her ı«nun üstün gelir mi? Kon feransın yüklendiği ödevin tarıhığ biı önemi vaıdır «e bunun sonucu Umur. uluslara dokunabilir.,. Etki başbakan Steeravitz, Rayspos-da yazdığı bir yazıda, harbin. Habeşistanın bölünmesi suretile Önüne geçileceğine kanağatı olduğunu söylemektedir Son sos R. Musolini nin.. Roma, 18 (A.A.) — B. Aloisi dış bakanlığı ile devamlı surette telefonla go-lüşraüştur. Yetkili çevenler şimdiki görüşmeler hakkında fikir söylemekte çekingen davranmaktadır . ı \ ... iı ve fransa tarafından, italyan hükümetine, önemli Önergelerde bulunulduğu için. italyan dış bakanlığının B. Musolini ile acele görüşmek istediği sanılmaktadır. Fakat bu görüşmeye imkan bulunamamıştır ÇürrkÜ B Musolini Afrikaya gönderilmek üzere seferber edilen siyah gömleklileri teftiş etmek ergetiyle birdenbire lsrinya'ya ve Lugarnoya gitmiş bulunmaktadır. Konulmalar devam ediyor Paris. 18 (A.A. — Laval - Aloisi konuşmaları bu sabah erkenden başlamış ve 11.45 e kadar sürmüştür. B. Aloisi Romadan kendisine gelen bir telgrafı almak için ttalya elçiliğine giderken B. Eden dış bakanlığına gelmiş ve hemen Laval'in yanına girmiştir. t tul yay a paraca yardım Paris, 18 (A.A.) — Royter bildiri yor: 1925 ingiliz . italyan ve 1935 italyan - fransız uyuşmalarını berkitmek veya genişletmek için yapılan ekonomik önergelerden başka Etiyopyada italyan ekonomisinin gelişmesi için Fransa ve ingiltere tarafından İtalyaya paraca yardım edilmesi önergesinde bulunulmuştur. Bu yardım, her üç devletin el birliğiyle işletme işlerini yapmaları »eklinde olacaktır. BB. Laval. Eden ve Aloizi, ekono mik tavizlerde tamamiyle uygun bulun makla beraber büyük Britanya Frans.ı nin habeş imparatoru tarafından kabul edilmek şartİyle ileri sürdüğü siyasal tavizlere karşı durmaktadır. Habeş idaresinin bir takım şubelerinde ve orduda italyan müşavirlerinin bulunması bu cümledendir. Ilalya ııluslur sosyeteai çerçevesinde kalnııyacak Paris, 18 (A.A.) — BB. Laval ile Aloizinin konuşmaları dün Romadan i t.ılyan delegesine verilen emiıdekİ a-ğırlığın bıraktığı fena etkiyi ortada-ı kaldıramamıştır. B. Aloizi'nin fransız bışbakanına söyledikleri, konuşma! ırm kadrosu ile B. Edenin anlaşmazlığın barış yoluyla kotarılmasını kabul için ne gibi siyasal İnancalar İstediği hakkında yaptığı soruya italyamn ketin cevabı mahiyetinde idi. üç devlet konferansı saat on b.şte tekrar toplanmış ve Italyanm ingiliz -fransız önergelerine karşı aldığı menfiğ durum konferans çevenlerînde büyük bir hayret uyandırmamışım italya. Habeşistanda genel bir siyasal etgerlik istemekte ve Fransa, tngil-terc. Italyanm Habeşistan ite olan ilgilerini saptayan andlaşmalara siyasal bir mahiyet vermek suretiyle habeş hakkındaki projelerine meşru bir şekil vermek düşüncesindedir. İtalyaya göre fransız - ingiliz Önergelerini kabul etmek uluslar sosyetesi andlaşmasının çerçevesi içinde kalmak ve dolayısiyle fütuhat projelerinden vaz geçmek demektir. Amerika durumdan haber istiyor Paris. 18 (A.A.) — Amerikan iş güderi B. Marimer. bu sabah İngiltere büyük elçiliğine giderek B. Edenle r°rü*-müş ve italyan - habeş anlaşmarlığı etrafında vapılmakta olan konuşmalardan haber almıştır. Ötedenberi siyasal meseleler hakkın da Londra ve Vaşington hüküm'-tlcri bıribİrinden haber almayı adet edinmiş bulunmakladırlar. Itlltl IİK OEVLETI.r KOK ı H. Ruzvelte verilerek yetki Vaşington. 18 - A.A — Parlamento dış komisyonu başkanı M. Mac Reynold. Birleşik Amerikanın tarafsızlığı hakkında bir sistem bulunmasını sağlamak Üzere yeni bir proje vermiştir. Bu projede, cumur başkanının; 1 — Harp eden uluslann borsa değerlerinin Birleşik Amerika topraklarında alınıp satılmasını, 2 — Bu ulusa cephane gönderilmesini. 3 — Amerika limanlarına yabancı deniz altı gemilerinin girmesini yasak etmesi ve Amerika vatandaşlarının harbeden uluslann bayrağını taşıyan gemilerle yolculuk etmemeye davet etmesi istenmektedir. \U\ W I TM Kvl\: '"im Arnavut generali nömiddii Tiran, 18 (A.A.) — Arnavutluk basın bürosu general Ghİlardinİn cenazesinin dün kaldınldığmı haber vermektedir. Cenaze büyük süel törenle kaldırılmıştır. Cenazeye kıral adına bir oruntak. saylavlar, diplomasi ileri gelenleri, »ivil vc süel orunlar delegeleri katılmışlardır. Alayın geçdiği yol üzerinde Imvuk bir kalabalık toplanmıştır. Ulusal savga genel komutanı .ölünün iyiliklerini anan sözler soyemistir Cenaze ordu delegasyonunun huzuru ile Parrella şatosuna gömülmüştür. M \i \K|sr\\ MA: Macaristan ıhı nazi partisi Budapeşte. 18 (A.A.) — Resmıg ol-mıyan '-Poster Liod., gazetesi, nasyonal sosyalist fikirlerim macar ı .restleri esası üzerinden tatbik edecek olan macar- nasyonal sosyalist partisinin teşekkülünü haber vermektedir. Yeni parti üyelerinin ecdatları içinde temiz ırktan en aşağı iki macar bulunması şarttır. Ana tarafından bu cedten çocukları macar olmayan iri. alman, slav yahud lâtin ırklarından olabilirler fakat atla ya-hudİ olamazlar. Bu harekete başkanlık eden B. Yan Pasztidir. Yeni partinin U-yclcri ancak halis âri tecimenlerden ve sanat sahiplerinden alışveriş edeceklerine and içeceklerdir. /{. GömhÛş, kıratlılarla tförıcşfü Budapeşte. 18 (AA.) — Başbakan B. Gömböt. Otto ile görüşen kıralıcılık şeflerinden papas Grîger İle etki dış bakanı Gvatr'ı kabul etmiştir. Papas Grîger. başbakanla görüştükten sonra gazetelere diyevde bulunarak başbakan ile yaptığı görüşmeden sonra iç siyasal havanın çok dan düzeleceği ümidinde olduğunu söylemiştir. SOS \ ETLER BİRLtCrNDE: Moskocada planör denerleri Moskova. 18 (A.A.) - Moskova yakınlarında İlk kere bir planör çeken balonun uçuş sınaması yapılmıştır. Planör 3000 metr^ yükseklikte balondan ayrılmış ve nomal o!arak vere İnmiştir. Arsıulusal fiziyoloji kongresi Moskova. 18 A.A ) — Arsıulusal on beşinci fizyoloji kongresi delegeleri dün Leningrad'dan Motko -vaya" gelmışlcı vc kongtenin son oturumunu yapmışlarda. 16 inci kongrenin 1938 de Zürih'te toplanmasına ve sürel bir sekreterlik kurulmasına karar vermişlerdir. Bu sekreterlik Londra'da bulunacaktır. Iskoçyalı profesör Bargcr. yabancı delegeler adına söylevde bulunarak kon grenin çok güzel hazırlanmış olmasından ve kendilerine gösterilen çok candan ve dostça kabulden dolayı Sovyet hükümetine teşekkür etmiştir. *»• Moskova. 18 (A.A.) — B. Molotof, büyük Kremlin sarayında on oeinci ırsıulusal fizyoloji kongreti delegeleri şerefine bir kabul töreni yapmış ve bunda hükümet üyeleriyle 1500 den fazla delege hazır bulunmuştur. B. Molotof. kısa bir söylevden sonra Stilinin sağlığına kadehini kaldırmış ve bütün kongreciler Sovyet Ru«yanın büvük tefini ayakta telamlamıslardır. Fransız ve Sovyet salkurtarı Moskova. 18 (AA.) — Bir Sovyet süel salkuru son bahar manevralarında bulunmak üzere yakında Fransaya gidecektir. Buna karşılık olarak bir fransız süel salkuru da eylül ayında Mos-kovaya gelecektir. Gene yakında, bir Sovyet süel delegasyonu italyan kurulunun 1934 senesinde yaptığı gorete karşılık olmak ürere yakında italyaya gidecektir. ULUS 20, \C:\ sıos ı»:ıs sah Nazilli dokuma kombinasının açıtı* töreni Başbakanımız tarafından 2'd ağustosta yapılacak, türende Ekonomi Bakanımız H. Celâl Bayar da bulunacaktır. ON ALTINCI YIL. No: 5052 Adımı/, a tul anızdır Her yerde 5 kuru?} İtalya'nın eritreli yerli askerleri hat yan subaylarının kumandasında manevrada KONFERANSİN DAĞILMASINDAN SONRA DURUM B. Musolini italyanın bütün engelleri sıkacağını söyledi Fransa, bir anlaşmaya varmak için gene uğraşacak - İni»i Üz kabinesinin toplanma ihtimali var Paris, 19 (A.A.) — Aksama doğru yetkili cevenlerde söylendiğine göre, üç taraflı konferansın sonraya bırakılması, yapılan gö -rüşmelerin kesin bir sonucu olarak görülmemelidir. Filhakika bu konferans, Cenevre çalışmalarını ta -mamlayıcı görüşmeler mahiyetinde idî. Bu çevenler, Fransa'nın ulus -lar sosyetesine karşı olan durumunu değiştirmediğini söylemekte -dirler. Fransız siyasasının ana prensipleri Fransa'yı, Cenevre çerçevesi iç'nde ingiltere ile bir -leştirmektec r. Fakat Fransa'nın İtalya'ya kaşı duyduğu dostluk hisleri, bir çözge bulunması yo -lunda Fransa'yı çok büyük gay -retler harcamağa sevketmiştir. Fransız delegasyonu elindeki bü-.un imkânları tüketinciye kadar îu gayretlerine devam edecektir. italya bütün engelleri yıkacak! Benevent, 19 (A.A.) — "Yir -mi sekiz birinci teşrin,, adındaki tümeni teftiş eden B. Musolini, bu çok önemli anda italyan ulusunun ileriye atılacağını ve bütün engelleri yıkacağını söylemiştir. Adisababada dinî da veya gelecek hafta başında top lanacaktır. Paris, 19 (A.A.) — Italyan-ha-te/t uzlaşma ve yargıç komisyonu ki toplantısı meselesine de dokunmuştur. Paris'te, İtalya'nın, tezini mü • dafaa etmek üzere, 4 eylülde C ayınlar Adisababa, 19 (A.A.) — Dünkü gün, her tarafta dinî ayınlarla geçmiştir. Senjorj kilisesinde ya -pılan öze! ayında büyük bir halk yığını arasında imparator da bu -lunmuştur. İmparator çıkarken halk tarafından çok alkışlanmış -tır. Patrik Habeşistan ve bütün dünya için barış dileğinde bulun nuştur. tngiliz kabinesi toplanacak Londra, 19 (A.A.) — Birçok gazeteler, Paris görüşmelerinin suya düşmesi yüzünden ingiliz kabinesinin hemen toplanacağını sanmaktadırlar. Oeyli Meyi gazetesine göre, ingiliz kabinesi ya bu hafta sonun - B. Laval bir kongreden çıkarken ken dişini kuşatan gaaeteciler arasında bugün saat 17 de Parizyen otelinde toplanacaktır. Laval - Eden konuşması Paris, 19 (A.A.) — B. Laval bu sabah îlkin B. Eden ve sonra da B. Aloizi ile görüşmüştür. Bu görüşmelerde, ingiliz ve italyan delegeleri kendisine, üçler koni", ransı sırasında yaptığı şahsî gay -retten dolayı teşekkür etmişler -dir. B. Laval uzlaştırma ödevine bu sabahki görüşmeler sırasında da devam etmiş ve pek tabiiğ ola rak uluslar konseyinin Önümüzde - nevre'de hazır bulunması arzu edilmektedir. Habeşistan Diredaua'ya asker gönderiyor Londra, 19 (A.A.) — Royter ajansının bildirdiğine göre, Oga-den bölgesinde, yanındaki 5.500 askerle italyanlara karşı ilk mu -kavemeti yapması ihtimali olan başlıca habeş şeflerinden biri, emrinde büyük mİkdarda silâh ve cephane olduğu halde, Diredaua bölgesini teslim almak üzere hareket etmiştir. ( Sonu 2. inci sayfada) Yargutay Ankaraya taşınıyor Şimdiye kadar Eskişehir'de ça lışmakta olan yargutayın Yenişe-hirde devlet mahallesinde yapılan kurağa taşınması işi bugün yarın bitmek üzeredir. Yargutayın Eski şehirde yalnız nöbetçi hakyerleri kalmıştır. Onlar da en son 25 ağus tosta şehrimize gelmiş bulunacak lardır. Avukatlar birliğinin kurultayı Geçen yıl ilk defa izmir'de top lanan avukatlar birliğinin ikinci kurultayı bu yıl 26 ağustosta An -kara'da toplanacaktır. Bu yoldaki hazırlıklar bitmediğinden ve hak yerlerinin azadları da eylülün haf tasına kadar süreceğinden kurultay 15 birinri trsrine kalmıştır. Königsberg panayırında ürünlerimiz çok beğenildi Königsberg, 19 (A.A.) — Anadolu Ajansının özel aytarı bildiri yor: Arsıulusal Königsberg pa nayırı dün törenle açılmıştır. Alman ekonomi ve finans bakanla riyle Berlin büyük elçimiz B Hamdi açılma töreninde hazır bu lunmuşlardır. Çıkat ürünlerimizin örnekler bulunan türk pavyonu çok beğe nilmiş ve ürünlerimize karşı bü -yük bİr ilgi uyandırmıştır. Ankara - Zonguldak telefonu Şehirlerimizin aralarını tele -fonla birbirine bağlamak işi ha*-, lanan programa göre ilerlemek -tedİr. Bugün yapılmakta olan Ankara - Zonguldak telefon hattının Ankara'dan Kızılcahamam'a ka -dar olan kısmı bitmiştir. Bu hatta eleneçler yapıldıktan sonra tele -fon halka açılacaktır. Kızılcana -mam - Zonguldak hattı da kış mevsimine kadar yapılmış olacaktır. tki fikir Ur. Şaht ve alman tüze bakanının yahudilikle Katoliklik için biribirine uy-mtynn düşünceleri Berlin, 19 (A.A.) — Ekonomi Bakanı B. Şaht, Königsberg pa -nayırının açılışı dolayısiyle bir söylevde bulunarak bazı ulusal sos -yalistlerin yahudilere karşı gösterdikleri intizamsız düşmanlığı ve dinî baskıları tenkit etmiş ve bun ların büyük iş yaratım eserini bal taladığını söylemiştir. B. Şaht dalgalı borçların ber-kitilmesi gibi başarılacak daha büyük bir iş kaldığını ve bunun ise ancak artırımın yardımı ile yerine getirilebileceğini kaydetmiş tir. * * * Berlin, 19 (A.A.) — 11 inci arsıulusal ceza kongresinin açılışı dolayısiyle verdiği bir söylev d., tüze bakanı B. Frank, demiştir ki: "— Dünyanın fikriğ kültürü • nü, onu tehdid eden arsıulusal ya-hudilik ve bolşeviklikten korumak düşüncesi, kongredeki alman de (eğelerinin, kabul etmeleri gere -ken düstur olmalıdır.,. Bakan şu sözleri ilâve etmiştir: "— Suçlular mevzuu bahsol-duğu zaman insanîğ kayıdlar ta nımayan devlet, onlarla harb ha Ündedir.,, Yunanistanda rejim Kıral naibi getirilml yecek ve B. Zaimis cekilmiyecektir Atina, 19 (A.A.) — Başba -kan B. Çaldaris, Atina'ya döndüğü zaman kırallıktan yana oldu -ğunu bildirirse cumur başkanı B. Zaimis'in çekileceği ve bu takdir-'» de Prens Nikola veya kiralın tf. Zaimis amcası Andre'nin naibliğe geçeceği hakkında yayıntılar dolaşması üzerine, gazeteler etkili kaynak -lardan aldıkları aşağıdaki notu yaymaktadırlar. " B. Zaimis, siyasal anlaşmazlıklardan her zaman uzak dura -rak, yeminine bayrı kalmaktadır. Her zaman uzlaşma prensiplerinden esinlenen cumur başkanı no -malliğin pekiştirilmesi uğrundaki uğraşlarına devam edecektir.,. Numerotaj kontrolü ay sonunda bitiyor Haber aldığımıza göre, Yoz • gat, Niğde, içel. Adana hariç ol -mak üzere yurdun her tarafında numerotaj işleri, ilçe ve kamunla ra varıncaya kadar bütün kontrol edilmiş ve bu kontrol esnasında yönetim başkanlarına sayım İşi hakkında şahsen izahlar verilmiştir. İsmi sayılan dört ilde de bu ay sonuna kadar kontrol yapılacak -tır. Kontrollar sonucu, halkın va yönetim örgütlerinin bu işe iste -nen ilgiyi gösterdiğini meydana çıkarmıştır. istanbul şehrinin sayım işlerini düzenlemek üzere kurulan özel sayım bürosu yarın resmen faaliyete geçecektir. Gazete ve sinemalarla propaganda işi 1 eylülden başlamak üzere tedbir alınmıştır. Sayımda saptanacak nüfus t gün her yerde ve şahsen hazır bulunan nüfustur. "Nüfusu mukime,, ayırd edilmiyecektir. Sayım işleri hakkında görüş ve düşünüşlerini bildirmek üzere danışman sıfatiyle angaje edilen isviçre istatistik genel direktörü B. Brusvayler 20 eylülde memle -ketimize gelecek ve 30 ilk teşrine kadar kalacaktır. (A.A.) Dr. s.ı t* Gaz kursları Şehrimizde ilk öğretim sekre -terleri, baş Öğretmenleri için açı -lan gaz kursu yirmi altı ağustosta bitecektir. Kurs öğretmeni kimya ger Bay Nuri Refet dersleri pratik ve teorik bir şekilde anlatmakta -dır SAYIFA 2 ULUS 20 AOUbTOS 1935 bAL' Kitaplar nıasımTa Okunacak kitab Bir fransız dergisi, geçenlerde, okurlarından soruyordu: "büyük harbtanberi mükâfat kazanan romanlar içinde en iyisi hangisi -dir?.. Bizde böyle bir konkur açılsa soru şöyle olmak lazım gelir: "harbtanberi yazılan kitablar için. de en iyisi hangisidir?,, O kadar az yazıyoruz ki bası • lan kitabları sınıf sınıf ayırmağa kalkışacak olursak bir çok konu -lar üzerinde hiç yazmadığımız an. laşılır. Bunun, kitab yazana, basana, satana ve okuyana göre sebeb-leri vardır. Bunları burada araştı -racak değilim. Okumayı seven bir türk gibi soruya dönelim: "harbtanberi yazılan kitablar içinde en iyisi han • gisidir?,. Basılan kitablanmız sayılı ol -inakla beraber içlerinde eğlendi -renleri, edebî zevkimize cevap verenleri, bilmediklerimizi öğreten . teri, düşündürenleri yok değildir. Bunlardan en iyisini nasıl seç -meli? Seçmek için okumak gerektiğine göre neleri okuyorsak ancak onların en iyisini ayırd etmeğe çalışabiliriz. Ben kendi hesabıma, eğlenmek ve edebi zevkimi almak için ancak akşam yemeğiyle uy ¦ ku arasında, zaman zaman, bir saat bulabiliyorum. Bundan dolayı, yerimde kim olsa. bu çeşit kitab -lardan yetki ile bahsedemez. Fa -kat bilmediğimiz ve bilmediğim o kadar çoktur ki öğrenmek ve dü -şünmek için, iş arasında bile, öğ. reten ve düşündüren kİtabları o -kumak çaresini aramak bir ödev oluyor. Böyle bir kitabı daha yeni okudum. Bunu "konkurda birinciliği kazanacak tek kitab,, diye değil, fakat böyle bir konkurda adı her. halde geçmek lazım olan bir ki -tab diye tanıtmak istiyorum. Şakir Hazım Gökmen'in yazdığı "Hava tehlikesi ve korunma çareleri., adındaki eseri okuyunuz; "harbtanberi yazılan kitablar için. de en iyisi hangisidir?., konkurunda hatırlıyacağınızı çok umarım. Havalarımız tehlikededir! Mavi. bulutsuz gökyüzü; sa -bahleyin cıvıldaşarak uçuşan kuş. ların yurdu, bize güzel kokuları getiren rüzgârların esdiği gökyü -zü; akşam görülmemiş renklerin şölenini veren, gece üzerimize elmaslı ve serin bir tül gibi gerinen gökyüzü, her edebiyatın fü-kenmez kaynaklarından bîri olan gökyüzü... Lamartin'i düşününüz: Akşamın solgun yıldızı Uzakların habercisi... Ahmed Haşimi hatırlayınız: Mehtab kemer taze belinde. Üstünde sema gizli bir örtü. Yıldızlar onun güldür elinde.... Gökyüzü tehlikededir! Gökyüzü? Yani onun altında yaşayan bizler asıl tehlikedeyiz. Uçakçthk o kadar ilerlemiştir ki A/manyadan sabahleyin uçağına binen genç, güzel bir kadın, kom susuna gider gibi. Istanbula gelip akşam gene evine dönüyor. Bilmem nereden kalkan yüz -lerce uçak bize. o güzel kadın gi. bi dudaklarının gülümsemelerini ve dişlerinin incilerini değil yı. kıçı, yakıcı, zehirleyici bombala-tiyle ölümü getirebilirler. Hava ordusu, şimdiye kadar bil. diğimiz ordular gibi. harbi ilan e-den, sınırı falan yerden geçen, cebhe kurarak ilerliyen bir ordu değildiı. Umulmayan bir taraftan ve gözlerin göremiyeceği yüksekliklerden geçip cebhe gerisine a -kı\ eren yıkıcı bir kuvvettir ki sınırdaki askerden çok sınır gerisindeki sivil halka korku saçar, mo . ralini ezer bitirir, evini barkını yıkar, çoluğunu çocuğunu yok eder. Havalarımız tehlikededir. Büyük Başbakanın. Türk Ha - ?a Kurumu kurultayında açık yü-rekle vc hiç bir hakikati gizlemi -yerek söylediği sözler hatırımız -dan çıkabilir mi? Şakir Hazım Gökmen kitabında, bu tehlikelerin neler olduğunu ve onlardan nasıl korunabileceğimizi — havalarda uçmuş, havalarda döğüşmüş — bir eski uçman bilgi ve görgüsü ile birer birer anlatıyor. Kitabtan bir kaç bölümün baş -lığını alıyorum: Korunma işi nasıl doğdu, nasıl büyüyor Tehlike ile karşı karşıya. Havacılığın yapabilecekleri. Tayyareciliğin öldürücü vasi talan. Hava tehlikesine karşı mü -dafaa Korunma vasıtaları. Hava harblarında her yurdda-şın üstüne, en az, kendini koru -ma ödevi düşecektir. Bu kitab ondan dolayı "herkesin kitabı,, dır ve bunun için de "harbtan sonra yazılan kitabların en iyisi hangisidir?., konkurunda kendinden ya. na çok oy bulacaktır. "Hava tehlikesi ve korunma çareleri,, okunacak bir kitabtır. N. BAY D AR DIŞ HABERLER SOVYETLER BİRLİĞİNDE: Moskova'da uçak günü senlikleri Moskova. 19 (A.A.) — Dün Mosko-vada uçak alanında uçak günü şenlikleri yapılmıştır. Uçaklar, parti vc hükümet başkanlarının, diplomatların ve yüz binden azla seyircinin Önünde güç akrobasi hareketleri yapmışlardır. Uçakçılığın ilerleme ve teknik gelişimini gösteren bu hareketlerden sonra yolcu uçakları, motorsuz uçaklardan katınç hava trenleri parlak bir geçit yaptılar. 150 paraşütçü altmış uçaktan aynı zamanda atladılar. Şenliğin sonuna doğru üç balon alan üzerinden uçtu. Bundan başka, şehrin butun parklarında yüz binlerce halkın girdiği büyük şenlikler yapılmıştır. ¦m Moskova, 19 (A.A.) — Bütün gazeteler, Sovyetler Birliği uçak günü do-layısiylc. birçok betkeler yazarak Sovyet uçakçılığırun ilerleme ve gelişmesini göstermektedirler. Sivil uçakçılık başkanı, B. Kaçcf. Pravda gazetesinde diyor ki: "Sovyet hava hatlarının uzunluğu 70 bin kilometreyi geçmektedir. Uçaklar, 935 de 111 bin yolcu ve 11.500 ton posta ve eşya taşımışlardır. Uçaklar 120 bin hektar toprak ekmişler, 600 bin hektar üzerinde zararlı böcekleri öldürmüşlerdir, üç milyon hektar bataklığı «ıhhi hale sokmuşlardır. Jzveatİya gazetesi de şunları yazıyor: "Sovyetler Birliğinde bugün 113 hava kulübü vardır. Bunlarda binlerce gene durmadan uçuş öğrenmektedir. 1934 de 1400 plânerizm kulübü 18.000 kişiye uçuş öğretmiştir... Bir gazeteci Rusya'dan çtkarıtryor. Moskova, 19 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: Pat ajansı ile Cazetta Polkanın aytarı olan B. Otmar'a 48 saat içinde Sovyet Rusyadan çıkması hakkındaki emrin bildirildiği resmen söy-lenilmektedir. M U.VKKl \VI\: Arsıulusal üniversite spor oyunları Budapeşte, 19 (A.A.) — 29 ulusun oruntaklarını bir araya toplayan arsıulusal üniversite spor oyunları bugün bitmiştir. Gelecek toplantının 1937 yılında Pa-riste yapılması muhtemeldir. DAftlMK HABERLER: Beş haydut öldürüldü Pciping. 19 (A.A.) — Çin jandar-malarile ingiliz gazetecisi Jons'u öldüren haydutlar arasında yapılan çarpışmada h.ı\'duMard»n S j ölmüştür. Konferansın dağılmasından sonra durum (Bası 1 İnci say ifada) B. Samuel Hor Londraya dönüyor Londra. 19 (A.A.) — B. Samuel Hor, B. Eden ile görüşmek üzere bu akşam Londraya dönecektir, tki bakan kabine arkadaşlarına birge izahlar vereceklerdir. Buna göre B. Batdvin. kabinenin toplantıya çağırılması lüzumu hakkında bir karar verecektir. BB. Eden ve I.m alin gürelleri Paris. 19 (A.A.) — Bay Eden ingiliz büyük elçiliğinde habeş elçisi B. Tekle Havariyatı kabul ederek kendisine konferans hakkında uzun uzadıya bilgi vermiştir. BB. Laval ile Eden arasında yapılan görüşmede, ingiliz ve fransız hükümetlerinin, uluslar sosyetesi konseyinin 4 eylüldeki toplantısına hazırlıklar için devamlı bir dikkat göstermeleri ve bu hususta .diplomatik yol ile sıkı sıkıya teması muhafaza etmeleri kararlaştırılmıştır. Bay Lavalin italyan delegelerine yaptığı göret daha ziyade şekle aitti. Fransız bakanı ile italyan delegeleri a-rasında yapılan bu konuşmada, ençok gazete aytışmalarında karşılıklı soğuk kanlılık tavsiyelerinde bulunulmuştur. İtalyan - habeş yargıç komisyonu saat 17 de burada toplanacaktır. ingiliz ve italyan delegasyonlarının bu akşam Paristen ayrılmaları ihtimali vardır. Habeşistan elçisi ne diyor? Paris, 19 (A.A.) — Röyter ajansı aytariyle yaptığı bir konuşmada Habeşistan elçisi B. Tekle Havariat şunları söylemiştir: "— İngiltere çok dürüst hareket etti, konferans hakkında bundan fazka bir şey söyleyemem. Bu konferansın men-fiğ bir sonuca varması hakkındaki düşüncemi de size söylİyemcm Daha doğrusu, bu hususta kesin olarak biç bir düşüncem yoktur. Eylülde Cenevrede Habeşistan adına bulunacağım.,. İtli. Sumüel Hor ve Eden neler konuşacak? Londra, 19 (A.A.) — B. Eden ile B. Samuel Horun yakında yapacakları görüşmede Uç esaslı mesele konuşulacaktır. 1 — Habeşistana ve Italyaya gönderilecek silahlar üzerine ambargo konulman ; 2 — Adisababadakî ingiliz elçiliğinin korunması. 3 — Habeşistana komşu olan ingiliz sömürgelerinde toplanmış, olan süel kuvvetlerin artırılması. tki ingiliz devlet adamı, aynı zamanda ingiliz - italyan ilgileri meselesini de göz önünde bulundurcaklar, ve uluslar sosyetesi konseyinin önümüzdeki toplantısında alacakları tavrın ne olacağını da görüşeceklerdir. Resmiğ çevenler. tngilterenin Cenevrede güdeceği tutum hakkında İngiltere hükümetinin Fransanın durumunu anlamadan Önce hiç bir şey sap-tamıyacağını bildirmektedir. İngiliz kabinesi toplanacak Londra. 19 (A.A.) — B. Eden saat 10.45 de Kroydon uçak alanında beklenmektedir. Sir Samuel Hor bu akşam Norfolk'tan Londraya dönecektir. Nor-folkta bulunduğu sırada Sir Jlor, gerek şimdi Eksleben'de bulunan B. Bal-dvin. gerekse B. Mak Donald ile telefonla değeti muhafaza etmiştir. Kabinenin özel toplantıya çağrılması İçin iğreti tedbirler alınmıştır. Sanıldığına göre, kabine on gün içinde toplanacaktır. Ilutpesistanın yeni önergeleri Adisababa. 19 (A.A.) — Hbvss ajansı bildiriyor: İyi bir kaynaktan sızan haberlere göre Habeşistan son gurüşülerde Erit-rc ve Somaliye bitişik olan topraklarından önemli bir kısmını bırakmağa vc geniş ekonomik imtiyazlar vermeye hazır olduğunu dolayısiyle önergemiş-tir. İngiltere - Amerika tutnışmaları Londra. 19 (A.A.) — İtalyan - Habeş anlaşmazlığı hakkında İngiltere ile Amerika arasında yapılan danışmalarda bir değişiklik yoktur. Görüşmelere bir zamandanberi diplomatik yol ile devam edilmektedir. Amerikanın Londradaki büyük elçisi azatını geçirmek üzere gideceği yazlığa hareketinden önce, dış bakanlığa giderek türlü meseleler hakkında görüşmüştür. Sanıldığına göre. B. Eden dün Paris teki amerikan maslahatgüzarı B. Ma-rinner ile görüşerek kendisine son durum hakkında izahat vermiştir. Amerika ile ingiltere arasında bu kabil temaslara devam edileceği r»h'-min edilmektedir. Fransız gazetelerinin düşünceleri Paris, 19 (A.A.) — Pöli P.ırizyen, Bko do Pari ve övr gazeteleri. Paris görüşmelerinin yarıda kalmasının kötü sonuçlar vereciğini, bir Afrika harbinin karışıklıklara sebeb olacağını ve 1-talya'nın uluslar sosyetesinden çekilmesini gerektirebileceğini sanmaktadırlar. Bu gazeteler, fransız siy vasinin, Cenevre prensiplerine dayanmakta devam edeceğini bildiriyorlar. Eko dö Paıİ diyor ki: "Duçe'nin daha fazla, Adua bozgununun Öcünü almak ve nüfuzuna bir de süel başarı eklemek istediği sorusu akla gelebilir. Eger, Duçe buna karar vermişse. onu hiç bir kuvvet durduramaz... Ayni gazete B. Edenin, 4 eylül tarihinde. Cenevrede italyan soravının dosyasını açacağını vc B. Lavalin knn sey kararlarına katılması lâzım geleceğini sanmakta ve bu takdirde. Ifalyanın uluslar sosyetesinden çıkacağım sanmaktadır. Bu gazetenin sandığına göre, uluslar sosyetesi böyle bir buhrana belki de dayanamıyscak ve birge güvenlik sis-teinin batması üzerine, Fransa alman baskısının Avusturya Üzerinde daha fazla arttığını görecektir. Avrupadaki durum pek kolay kötüle-şebilir. Fransa, bu ihtimali önceden düşünerek tngilterenin yanında kalmalı ve aynı zamanda Roma ile değerini de kaybetmemelidir. Çünkü, Italyanın barış disiplinlerine karşı isyan ederek, karışıklık çıkaranlar arasında Almanya-ya katılmasına meydan vermemek gerektir. Yeniden 1000 topçu. 50 subay ve gereç gitti. Napoli. 19 (A.A.) — Önemli miktarda harp gereci ile 50 subay ve 1000 topçu neferi taşıyan iki gemi Massau-aya gitmek üzere hareket etmiştir. B. De Vtdera da Cenevreye gidiyor Londra. 19 (A.A.) — B. De Vale-ra. uluslar sosyetesinin eylül toplantısında bulunmağa karar vermiştir. Bu toplantıda barışın ve Habeşistan erkinliğinin muhafazası İçin aarfe-dİlcn gayretlerde, hükümetin uluslar sosyetesi ile tamamile elbirliği yapmağa hazır bulunduğunu söyliyecektir. ıIALYA'DA: Uçak kazası kurbanlarının cesetleri Napoli, 19 (A.A.) — Kahire yöresinde italyan uçağın düşmesi sonucunda ölen bakan Ragza ile öteki kurbanların cescdleri. Diaz kruvazörü ile buraya getirilerek, kısa bir törenden sonra Roma-ya sevkedilmiştir. fransa'da; Ölen bir bakan için ana dikildi Verdun. 19 (A.A.) — Harb. sömürge ve tekaüt bakanlığı etmiş olan çavnş Majin adına dikilen anıtı cumur başkanı B. LöbrÖn açmıştır. Sü bakanı B. Fahri, bundan dolayı verdiği söylevinde demiştir kî: '•— Doğu ve kuzay - doğu sınırlarımızın savgası eserlerini zamanında gerçekleştirmiş olması onun için ilerde biı şeref olacaktır. Tahkim edilen bölgeler, çok iyi gereçlerle silâhlanmış ve iyi yetiştirilen askerlerle doldurulmuş olarak topraklardan yükselmektedir Majino'nun adı bu istihkamlarda olduğu kadar bugün çok önemli araçlara ve çok geniş hareket alanlarına malik bulunan ilk motorlu kıtaların kurulmasına da bağlı kalacaktır. Biz. onun girdiği yol üzerinde barışı arıyoruz. Bu yol sınırlarımızda güvenlik yoludur. Bu yoldan hiç bîr zaman ayrılmayacağız.- Bir utyık kasası Arkaşon. 19 (A.A.) — Biı süel racak denize düşmüş ve İçinde bulunan iki uçman boğulmuştur. Mile. Laval evlendi Paris. 19 (A.A.) — Başbakanın kızı Bayan Jose Laval ile Kont dö Şara-bfönün evlenme töreni bugün yapılmıştır. Bir kaçakçılık meydana çıkarıldı Havr. 19 (A.A.) — Bir sandığın düşüp kırılmaaı sonucunda, Londra ila Paris arasında yapılan bir tütün kaçakçılığı meydana çıkarılmıştır. BİRLEŞİK DEVLETLER de: Büyük süel manevralar hastada Nevyork, 19 (A.A) — Barış zamanında Birleşik Amcrikada yapılmakta olan manevralar, bu sabah ünlü "demir tümen,, İn muhayyel düşmana bir hücumu ile başlamıştır. Hafta sonunda manevralara gelmiş olan binlerce sakere sert sıcaklar dokunmuştur. Manevralar* 50 bin kişi girmiştir. Kongre nsatı baştıyacak. Vaşington. 19 (A.A.) — B. Ruzvelt-in gelecek haftanın sonundan önoe kongrenin azat yapmasını onayacağı söylenmektedir. B Ruzvelt. büyük servetlere vergi konulması hakkındaki projede beraber olduğu halde bazı kanun projelerinin birkaç gün içinde kabul e-dîlmesini istemiştir. İHey Post'la Hocers'in cesetleri FayrbarJcs, Alaska - 19 (A.A.) — Viley Post ile Roccrs'in cesedlerini taşıyan uçak. bugün Öğleden sonra Kanada da. Zovvs bölgesindeki Thintehor-dc şehrine gitmek üzere havalanmıştır. Amerika deniz konferansına çağırılmadı Vaşington. 19 (A.A.) — Hükümet, toplanacak olan deniz konferansı için tn-gilteredcn hiç bir çağrı almadığını ber-kitmiştir. BirUjik Amerikanın Londra elçisi, ingiliz dış bakanı tarafından, konferansa girmek üzere bir çağrı aldığı hakkındaki haberlerin asılsızlığına ve İngiltere hükümetinin başlangıç görüşmelerinin organize edilmesi lüzumuna kani bulunduğu hakkında basına verilen diyevi, hükümete bildirmiştir. İNGİLTERE'DE. Buldvin Eksleben'de Chamberg, 19 (A.A.) — İngiliz başkanı B Baldvin ile bayanı bngün öğleden sonra Eksleben'e gelmiştir. ULUS 21. \t.\ sTosnat.-) :utşuıı;\ Habeşistan sınıra asi,er gönderiyor. — İlk fınılık arana dün vapura yüklendi. —• Iterlinde radyo sergisinde bir yangın çıkmış. Metroda da bir tünel eökmüstür. ON ALTINCI YIL. No: 5053 Adımı/:, antlınıızılır Her verile ."» kurun SAYIM GUNU Dün İnkara da teftişler yapıldı İstatistik genel direktör vekili B. Celâl Aybar. muamelât direk -törii Bay Hüsnü Uysal ile birlik te yarın Yozgad'a gidecekler ve il merkeziyle ilçelerin nümerotaj işleriyle sayım hazırlıklarını gözden geçireceklerdir. Sayım için il ve ilçelere gönderilmesi gerek olan kâğıdların çoğu yerlerine varmıştır. Geri ka -lan az kısım da on güne kadar tamam olarak gönderilmiş buluna -çaktır. İstatistik genel direktörlüğünde dün bir komisyon toplanmıştır. Bu komisyona genel direktör ve kili Bay Celal Aybar başkanlık etmiş ve asbaşkan B. Sabit Aykut Ankara nüfus drektörü Bay Kâ -zım, il yönetge kurulu üyesi Bay Cevat, Ankara nümerotaj işleri başkanı Bay Şefik katılmışlardır. Ankara'da sayımın tam bir düzen içinde ve imkânı olduğu kadar çabuk yapılması için gere -ken hazırlıkları bu komisyon saptayacaktır. Dün Ankarada sayım işlerinde esaslı bir rol oynıyan nümerotaj durumunu gözden geçir -mek için teftişlere başlanmıştır. 21 sokağın teftişi bitmiş, nümero-tajın yanlışsız ve öğreneğe uygun olduğu görülmüştür. Teftişlcı daha bir kaç gün sürecektir Nüme -rotaj yapılırken içinde barınılabilir hiç bir yer gözden uzak tutulmamaktadır. Ev. kulübe, çadır, knvuk ve hattâ oturulacak hale getirilmiş vagonlar ve otomobillere bile numara konulmaktadır. ^ eni Kontenjan kararnamesi Birinci teşrin 1935 den 1936 sonuna kadar yürürlükte kalmak üzere hazırlanan kontenjan ka • rarnamesi Bakanlar Kurulunca onaylanmıştır. Bu kararname süresi dokuz aya çıkarılmıştır. Eski kararnamedeki getirilecek malların bedellerini Merkez Bankasına yatırmak hakkındaki 12 inci madde kaldırılmış ve yeni kararnameye şu madde eklenmiştir: ¦ Madde 26 — Dahilden tedarik edilemediğinden dolayı kliring veya tevazün esaslı bir anlaşma ile bağlı olduğumuz veya iktisadi muvazene vaziyeti lehimize bulu nan bir memleketten getirilmesinde zaruret görülen ve mer'î hü kümlere göre serbestçe ithal olu -namıyan veya kontenjana tâbi bulunan eşya, siparişlerinden evel behemehal iktısad vekilliğinden izin alınmak şartile tahdid harici memlekete sokulur. Bu eşya için. menşeine göre serbest döviz verilmesi icabeden ahvalde siparişten evel Malive Vekilliğinin de muvafakatini almak lâzımdır. » İspanyanın seferberlik projesi Madrid. 20 (A.A.) — Sü ba nr, bir seferberlik projesi hazır-••¦tu lir Bu proje, meclis toplanır toplanmaz görüşülecektir. B. Laval elçimizi kabul etti Paris, 20 (A.A.) — B. Laval, dun akşam Türkiye Büyük Elçisi B. Suad'ı kabul etmiştir. İstanbul - Londra turizm yolu Bundan iki ay önce macar hükümeti, hükümetimizi 10 eylül 1935 de Peşte'de açılacak ve 4 gün sürecek kongreye çağırmıştı. Bu kongrede gÖr-şülccek mese -leler arasında Londra - İstanbul büyük turizm yolunun her yönden gelişimi çareleri ve turistlere gösterilecek arsıulusal kolaylıklar ve gümrük formalitelerinin kolaylaştırılması meseleleri vardır. Macar hükümetinin bu çağrı -sı, ilgili bakanlıklara bu arada e-konomi, gümrük, ve tekitler ba -yındırlık ve iç bakanlıklarına bil dirilmişti. Ekonomi Bakanlığı bu çağrının memleketimiz için çok faydalı olacağını düşünmüş Gümrük ve Tekitler bakanlığı ile Ba -yındırlık Bakanlığına kongreye delege göndermelerini tavsiye et -mistir. Bayındırlık Bakanlığı şose ve köprüler idaresi başkanı Bay Ta lib'i Gümrük ve Tekitler Bakanlı -ğı da "iıınn:k'--ı genel direktör vekili Bay Mahmud'u seçerek Peşte-ye göndermeğe karar vermiştir. B. Talip ve Mahmud yakında kongreye gideceklerdir. Habeşistan sınır boylarına asker göndermiye başladı İngiliz kabinesi toplaımoı - Dünya çe\ enleri barıştan ve bir anlaşma yolu bulmaktan um m Harım keştiler. Londra, 20 (A.A.) — Kabine, önümüzdeki perşembe günü toplanacaktır. B. Baldvin, yarın Lon -dra'ya gelecektir. B. Makdonald da hemen Lossemouth'dan döne -çektir. îlalyan çevenlerî susuyor Roma, 20 (A.A.) — Yarı res -miğ çevenler, gazetelerin, Paris konferansının iflâsı, adını verdikleri hâdise hakkında bir şey söylemiyorlar. Bu çeven, geleceği sü -kûn ile beklemektedir * * * Roma, 20 (A.A.) — Paris konferansının menfi sonucunu Gior -nale d'ltalya başyazısında bekle -nilen bir sonuç olarak görmekte ve bu mesele dolayısiyle Taymis. YENİ FINDIK ÜRt İNLERİMİZ Giresun ve Ordunun ilk ürünü törenle vapura yükletildi Giresun, 20 VBJJââââUMEtMUaBBOti**?-(A. A.) — 1935 yılı yeni fındık ürününden ilk parti 638 çuval fındık içi bugün Erzurum vapu • runa törenle yük lenmiştir. Süs -lenmiş fındık çuvallarının ar -kasında jandarma okulu ban • dosiyle bir müfreze jandarma - mız il ve şarbaylar tecim odası başkan ve üyeleri, bütün fındık tecimenleriyle çok kalabalık halk olduğu halde iskeleye verilmiş süslenmiş mavnalara yüklenmiş fındıklarımız vapurun selâm düdükleri ve halkın coşkun gösterisi arasında yurd dışına çıkışı selâm- lanmş ve uğurlanmıştır. * * * Ordu, 20 (A.A.) — İlimizin bu yılki fındık rekoltesi on milyon iki yüz bin kilo tasınlanı -yor. Bugün yeni üründen 63 çuval da beş bin kilo iç fındığın Erzu • rum vapuriyle Hamburg'a gönde rilmesi dolayısiyle pek parlak tö ren yapılmıştır. İskele, motörler. Deyli Telgraf, Nevs Kronikl gazetelerine cevap vermektedir. P-B. Eden, Laval ve Aloizi'nin tememiş ve bir konferansın toplantıya çağırılmasını arzu etmemiş olduğunu yazmaktadır. Bu gazete ttaly yapmış oldukları görüşmelerin zaman kaybolmasına yaramış olduğundan şikâyet eden Tayms gazete sine cevap veren Giornale d'ltalya İtalya'nın hiç kimseden bir şey is- Fındık memleketi Ordu'nun genel görünüşü. bayraklarla dolmuş olarak binlerce halkın akışrarı arasında mavnalara yüklenmiştir. İncir ürünü borsııdu izmir, 20 (A.A.) — Bu yılın incir ürünü borsaya gelmiş ve beş buçuk kuruşla onbir kuruş ara -sında satılmıştır. naoeş davasını ingiliz - fransız . italyan dİplomafarı kotaramayıntm... ye göre, İtalya, İngiltere'nin daha ciddiğ ve daha ziyade gözonune alınmaya değer olacağını sanmış olduğu İngiliz önergelerini dinlemeye hazır olduğunu söylemişti. Paris'te yapılan görüşmeler sonucunda görülen görüş anlaşmaz -lığının^şeklî olmaktan ziyade esası olduğu anlaşılmıştır. 1906 tarihli üç devlet anlaş -masını Habeşistan'ı da sokmak su retiyle dört devlet anlaşması şek -line sokmaktan bahseden Deyli Telgrafa cevap veren Giornale d'italya böyle bir işin İtalyanın ötedenberi istemekte olduğu gü -venlik gayelerine tamamen aykın bir anlaşma olacağını yazmakta -dır. Çünkü on seneden fazla bir za mandanberi Habeşistan komşu -larına ve hele İtalya'ya saldırmak ergcsile durmadan silâha başvur maktan geri kalmamaktadır. Taymis gazetesinin uluslar ku rumunun geleceğinin B. Musoli' ni'nin takınacağı tavır ve harekete bağlı olduğunu söyleyen bu ga B. Ruzvelt'in önemli bir başarısı 9 Vaşington, 20 (A. A.) — B. Ruzvelt. bugün parlamentonun Linyit endüstı i -si için küçük mikyasta bir kat kınma yönetge -si kurulması 1« ¦! kındaki proje • nin parlamento tarafından 168 oya karşı 394 oy la kabul edilme sî üzerine önem li bir başarı kazanmıştır. (Sonu 2. inci sayıfada) B Rurvelt (Son Berlin radyo sergisi yandı Berlin, 20 (A.A.) — Radyo sergisindeki yangın çok büyümü* tür. Üç pavyon alevler içindedir. Asansörü har." S olan emisyon kulesi içindeki lokantada 13 kişi iki saat kapalı kalmış ve en sonra kurtarılmışlardır. Yangın nasıl oldu? Berlin, 20 (A.A.) — Resmiy bildiriğe göre, radyo sergisi yan -gını, salonlardan birindeki kursir-küiden ileri gelmiştir. Muhafızlar, yangını söndürmeğe çalışmışlar • (Sonu 2. inci sayıfada) Yugosla\ \ada yeni bir siyasal parti Yeni parti hükümeti arkahyacaktır Belgrad, 20 (A. A.) — Avala ajansı bildiriyor. ''Yugoslav radikal birliği,, adında yeni bir parti kurulmuş ve bir bildiriğini iç bakanlığa vermiştir. Bu partinin çoğunluğunu, baş ta B. Atza Stanoyviç olmak üzere radikaller, başlarında B. Spaho olmak üzere Bosna müslumanları ve başlarında MonsenyÖr Koro-şetz olmak üzere de slovek kleri kalları vardır. Başka güruhların ve bu arada sağ yön demokratları ile erkin demokratların ve hırvat ulusal klu-bünün de yeni partiye katılmaları bekleniyor. Bunun için yeni parti ¦ Yugoslavya'da kurulmn* en büyük 1 siyasal parti olacaktır. Parti, Sto- (Sonu 2. inci sayıfada' ... İş ıtaıytn habes mskerterlyU subaylarına mı kalacak? jAYIFA 2 U L L D (ı ı u/Ki ir İPİ:. Bugünkü Türkiye 12 ağustos 1935 tarihli Noyes Winer Tageblat (Viyana) dan: Bugün topraklarının Önemli bir kısmı Arupa kıtasında bulun-duğu halde hemen hemen hiç ta-nınmıyan bir memleket vardır ki o da Türkiyedir. Bir çok kimselerin pek sathi surette bildikleri, eski osmanh imparatorluğunun yıkılarından çıkan bu memleket, son on yıl içinde, yakından ince -lenmesi çok enteresan olan bir gelişim takip etmiştir. Akıbeti üzerinde o kadar büyük bir rol oynı. yan 1923 yılındanberi (Lo/an and. laşmasınm im/alanması) memleketin içinde ve sınırlannda bansın korunmasına çalışan Türkiye hakkında sade iyi ve hayranlık u-yandırıcı şeyler işitiyoruz. Asır -lardanberi devam eden şark teo -krasisinin ortadan kaldırılması, kadın haklarının umudun üstün -de gerçekleşmesi, yabancı kapitaller işleyen imtiyazlı demiryollarının satın alınması, Latin alfabesinin kabulü, yeni yollar açan bir dil ve kültür hareketinin başlaması ve müslüman dininde kökleşen cuma günü yerine, resmiğ dinlenme günü olarak arsıulusal pazar gününün kabulü, işittikleri -mizin bir kısmıdır. Bugün devlet adamları içinde, siyasal ve ekonomik bakımdan a-ğır ve soravh ödevleri arasında, ulusunun dil ve kültür meselele -riyle uğraşmak için vakit ve im -kân bulan bir tek kişi vardır. îşte asrın en İnatçı ve geri bir idaresini bir darbe ile ortadan kaldırarak onun yerine, Iıİc bîr tarafta daha esaslı ve modern bir şekline rast. lanmıyan bir demokrasi getiren bu adam, Cumur Başkanı Kamâl Atatürk'tür. Cesur, ilerisini gören ve herhangi bir sınıf mücadelesi tanrmadığı gibi. dahiyane bir devletçilik plâniyle böyle bir hareketin baş göstermesine karşı koyan bu devlet adamı, aynı zamanda — tıpkı eski yunanlılar ve Gothe gibi — günün düşünce ve duygularına uymayan eski kıymetlerin yerine yenilerini koyacak kadar da âlicenap ve iyi kalplidir. Cumur Başkanı Atatürk bugün iki başka başka hareketin başında bulunuyor. Bunlardan birisi, türk dilini yabancı kaide ve kelimeler -den kurtarmağa gayret ederken, ötekisi de. eski türklerin tarih ve kültürünü incelemesidir. Çok haklı olarak birer kültür devrimi sayılabilecek bu iki hareket, memleketin gençliğini ta-mamiyle teshir etmiş gibidir. Dil hareketlerine bakarsak, eski türk edebiyatından iyice farklı, canlı ve hayat dolu yeni bir halk edebiyatının yavaş yavaş gelişmekte olduğunu görürüz. Tarih araştırmalarına gelince, eğer bunlardan elde edilecek sonuçlarm acun tarih incelemelerini baştan başa altüst edebileceğini iddia ey-lersek, herhalde mübalağa etmiş olmayız. Bundan başka kadının, genel hayatın her alanında ve ailesi içinde erkeğin seviyesine yükselmesi (bilindiği üzere eskiden kilit ve kafes arkasında hapis olunan türk kadınının "kalp ve şahsiyet,, sahibi olmasına mü -saade edilmezdi) ve şimdiye ka -dar irrasyonel bir şekilde ham maddeler üretmekle tanılan bir memleketin bugün modernleşmesi ve endüstrileşmesi, Cumur Başkanı K. Atatürk'ün tamamile siyasal ve kültürel mahiyetteki meseleleri kotarmak yolunda gösterdiği mahareti, ekonomik hayatta da kullandığını ispat eder. Kesin olan bir şey varsa o da şudur: Bugünkü Türkiyenin hiç bir yabancı malda ve memlekette gözü yoktur. Türkiyenin tek iç-tem arzusu, bir taraftan "kendi e-vinde,, sükûn- ve düzeni mu ha -faza ederken, diğer taraftan da arsıulusal barışm sağlamlaşması, tek ideali de, kelimenin en haki -kiğ anlamiyle medenî, sıhhatli ve mutlu bir ulus yetiştirmek ve asır-lardanberi ihmale uğnyarak, felaketli savaşlardan geçerek fakirleşen bir memleketin canlanması ve ilerlemesidir. Bugünkü Türkiye -yi durmaksızın kurulan bîr e-ve benzetmek kabildir. Mimar K. Atatürk, yaptığı bina için çok kıymetli bir malzemeye maliktir, o da türk ulusunun kendisine karşı beslediği sonsuz güvendir. Yugoslavyada yeni bir siyasal parti (Başı 1. inci sayı fada) yadinoviç hükümetini tutacak ve bu suretle hükümet, arkalarında kurulu hiç bir siyasal parti bulunmıyan eski hükümetlerden farklı olacaktır. Yeni partinin çoğunluğunu eski radikal partisi teşkil edeceği için. aynı zamanda hem hükümet başkanı hem de radikal şef Stanoyeviçin başlıca iş arkadaşı B. Stoyadinoviç'in ye ni partinin siyasasında en önemli rolü oynıyacağı düşünülebilir. Yeni partinin örgütü için bir yürii-tüm komitesi kurulmuş vc bu komiteye B. Stayoneviç. Sıovıyadinovıç. Koroşetz ve Spaho seçilmişlerdir, örgüt çalışma sına pek yakında başlıyacaktır. Yeni partinin programı ulus için siyasal Özgünlük ve şimdiki dış siyasası -nin devamıdır- Parti monarşi, Karacorceviç aylesi dinastisi. ulusun birliği ve yersel oto -nomi taraftandır. Yeni partinin çok tan beri beklenen kuruluşu memleketin her tarafında de -rin bir hoşnudlukla karşılanmıştır. Berlin radyo sergisi yandı (Başı /. İnci say ifada) sa da. ateş. holü vc içindeki alıcıların bulunduğu lokantayı sarmıştır. Her tarafın alevlerle kaplanmış olmasına rağmen, itfaiye askerleri alıcıları kurtarmağa muvaffak olmuşlardır. Yangının şiddeti, asansörün mekanizmasını patlatmak tehlikesini göstermiştir. Uç kurtarıcı, bir servis gardiyanı ve iki itfaiye, düşen taşlar ve cam kınklariylc a-ğır surette yaralanmışladır. Yaralıların sayısı 20 den ibaret olduğu söylenmektedir. Çünkü yangın, holler kapandıktan sonra çıkmıştır. 4 numaralı hol tamamiyle yanmıştır. Radyo kulesi ve lokantanın bîr kısmı, alevlere karşı koymuştur. Sergi 1 ve 2 numaralı hollerde devam etmektedir. Yangın saat 23.30 a doğru a-zalmış ve sabahın 2 sinden önce tamamile söndürülmüştür. Yüz binlerce meraklı, yangın yerinin etrafına toplanmıştır. Polis, kalabalığı güçlükle zaptedebilmektedir. B. Göbels ve polis direktörü Helldorf. yangınnı yaptığı zararı görmek üzere akşama doğru yangın yerine gelmişlerdir. 2 ölü vur. sergi yeniden açddı. Berlin. 20 (A.A.) — Telsiz sergisi yangınında yaralanmış olan iki işçi ölmüştür. Polis felâketin sebeblerinîn ne olduğunu araştırmaktadır. Sergi, harap olan salonlarda çarçabuk yeniden vü-cude getirilmiştir. '¦ • — B. Ruzvelt'in önemli bir başarısı (Başı t. inci sayılada) Vaşington. 20 (A.A.) — Parlamento, maden kömürü endüstrisi İçin küçük mikyasta bir kalkınma yönetgesl kurulması hakkındaki Guffcy proıcsini kabul etmiştir. PİŞ HABERLER Habeşistan sınır boylarına asker gönderiyor (Başı 1. inci sayıfada) ¦etenin şu fikrine katılmamaktadır. Bu gazete diyor ki: "Hak sahibi ve bundan dolayı kuvvetli olan B. Musolini Cenevre'yi hic rahatsız etmeksizin kendi yolunu takip etmektedir. Uluslar sosyetesinin geleceği daha ziyade Japonyanın Çin toprak larını almasından sonra da hayatta kalmış olan bu kurumun kendisinin sınırlarını saptamak istemiyen. hatta haklarını kendi savgamak için bir oruntak seçmek kapasitesinde bulunmıyan vahşi bir memleketi savgaya sevketmek İstiyen kimselerin gidişlerine bağlıdır. Küçük devletlerin koruyucusu durumunu takınmış olan Ncvs Kronik) gazetesine cevap veren Giornale d'ltalva. I etonya. Litvanya ve Estonyamn u-luslar sosyetesine kalın I edilmesine kargı rey vermiş olan îngiltercye karşı ilk karşı koyan devletin ttalya olduğunu hatırlatmaktadır. 1 Giornale d'ttalva, son olarak ıliynr ki: "Anlaşmazlığı iltri sürülen mesele, bir renk veya bir büyüklük anlaşmazlığı meselesi değildir. Bir sosyallik anlaş mazlığı vardır. Bu meseleyi de ortaya çıkaran, italyanların hayatım, malları-ve mülklerini ve menfaatini tehdit ettiği vesaikle sabit olan Halıe*isMndır.„ B. Baldvin Eksİebcıı'ılen ayrılıyor Ekleben. 20 (A.A.) — B. Baldvin buradan yarın saat ikide ayrılacağı, yahut daha az zaman kalacağı söylenmektedir. B. Eden Londraya xiıti l.e Burge, 20 (A.A.) — B. Eden dün s «.al 18.32 de Londraya hireket etmiştir. RB. Itor ve Etlen görüştüler Londra, 20 (A.A.) — B. Hor ile B. Eden, dış bakanlığına gelmişler ve ı-talyan - habeş anlaşmazlığı hakkında görüşmelerine başlamışlardır. İngiliz kabinesinin toplantısına hazırlık Londra, 20 (A.A.) — B. Baldvin. bütün kabine Üyelerine, gelecek toplantıda hazır bulunmaları gerek olduğunu bildirmiştir. Royter ajansına göre. bu toplantının 23 ağustosta yapılması muhtemeldir. Bugünkü gün Fransada bulunan B. Baldvin ve lsviçrede bulunan B. Çamberlaynla beraber kabinenin bütün üyelerinin bu toplantıda bulunması lâzımdır. Parlâmentonun şu sırada toplantıya çağırılması ihtimali yoktur. Fakat durum çok fazla fenalaşacak olursa, bu toplantı yapılacaktır. Bu da. uluslar sosyetesinin 4 eylül tarihinde yapılacak olan konsey toplantısında belli o-lacaktır. Sor Hor, Londraya dönmeden önce, kiralı görmek için Sandringhamda duracak ve yarın sabah dış bakanlığında B. Eden ile görüşecektir. Kabine B. Edenin raporuna dinliyerel: Londra, 20 (A.A.) — Sor Samucl Hor, Sandringhamda kıralla görüştükten sonra akşam üstü Londraya dönecek ve yarın B. Edenin raporunu dinleyecektir. B. Mak Donald, yarın Londraya gelecektir. Başbakan Baldvin, Londrada olmadığı için hafta orta veya sonunda toplanacak olan bakanlar kuruluna Mak Donaldın başkanlık etmesi muhtemeldir. T sana gölü ve İngiltere Lcndıa, 20 (A.A.) — Yabancı mm-tekerlerden gelen ve İtalyanın Habe-şistana harp ilân ermesi halinde tn-gilterenin Tsana gölü bölgesini süel işgal altına alacığını bildiren haber dış bakanlık tarafından kesin olarak ya-tanlanmaktadrt. İngiliz Somatisinde tedbirler Berbara, 20 (A.A.) — -İngiliz So-malisinde- Yersel hükümet, bugün Ha-hesistanın Harrar İlinde bulunan bin- lerce ingiliz uyrusunun veya ingiliz korumasında bulunan kimselerin, harb halinde, buraya gelmeleri için hazırlık larda bulunmaktadır. Şimdilik hiç bir kimse İlbayın İzni olmadan ingiliz So-maüsine girememektedir. idisababofda dutum Adisababa, 20 (A.A.) — Paris konferansının kesime uğraması dolayısiy-•e resmiğ çevenler durumun her samandan ziyade kötü olduğunu söylemektedir. Bu çevenler, uğranılmış olan Iıayal kırıklığım sükfın ve yiğitlikle karşılamıştır . Oymaklar artışındaki harp haberi yalım Adisababa, 20 (A.A.) — Habeş hükümetinin bir bildiriğindc habeş so-malisî oymaklariyle fransız somalisi oymakları arasında bir çarpışma yapıldığı hakkındaki hatxri kesin surette | yalanlamaktadır. 100.000 habeşe kurşı 200.000 italyan Paris. 20 (A.A ) - B. Aloisi. bugün gazetecilerin sorularına verdiği cevapta. İtalyanın Eritre vc Somalide «00. bin silâhlı habeş karşısında 200,000 i-talyan askeri tahşid etmiş olduğunu söylemiş «e şunları ilâve etmiştir: "— İtalyanın Afrikadaki süel hareketleri, onun Avusturyaya karşı o-lan siyasal durumuna -lokunamaz. B.ı hususta Fransa ve İngiltere ile aynı fikirdeyiz. Aynı /amanda bu iki devletle Tuna paktını gerçekleştirmek için gayretlerimizi birleştirmek niyetindeyiz. B. (/«Minin gazetecilere »imledikleri Patis. 20 (A.A.) — B. Aloisi Komaya hareketinden Önce saat 19 da gazetecilere diyevde bulunarak. İtalyanın" konferansı sırasında oydamlarda btıTun-madığı bakkındaki haberleri yalanlamış ve ilerideki diplomatik görüşmelerin sonucu üzerinde şüpheli olduğunu söylemiştir. B. Aloisi .bundan sonra üç devletin soravh delegelerini bir araya getiren toplantının başarısızlığından bahsetmek ile beraber ingiliz ve italyan delegasyonları arasında her zaman içtemlik olduğunu ilâve etmiş ve italyan itirazlarının, B. Edenin Romaya yaptığı gezi sırasında doğrudan doğruya Musolini tarafından B. Edene İzah edilmiş olduğunu hatırlatmış, ayni zamanda. İtalyanın başlıca hedefi sömürgelerinin güvenliği olduğunu kaydetmiştir. *** Paris, 20 (A.A.) — B. Aloisi, gazetecilerin yeni sorularına verdiği cevapta, ttalyanın. yargıç, komisyonunda 1928 andlaşması hükümlerine uymakta olduğunu söylemiştir. Kotarma bakımından yeni bîr aytışma temeli olup olmadığı sorusuna. B. Aloisİ. "hiç böyle bir şey göremiyorum.., demiştir. ardıçların toplantısı Paris, 20 (A.A.) — italyan - haheş uzlaştırma komisyonunun dört yargıcı yüksek bir yargıç seçmek hususunda görüşmek için toplanmışlardır. Beşinci yargıç Paris. 20 (A.A.) — İtalyan - habeş yargıç komisyonu özel bir toplantı yapmıştır. Komisyon, ancak bir uzlaşmaya varamadığı takdirde beşinci yargıca başvuracaktır. Bu yargıcın politİs olması kararlasm ıştır. Yargıç l.omisyımu nasıl çtdışaeak ? Paris. 20 (A.A.) — İtalyan - habeş uzlaştırma komisyonu yapmış olduğu toplantıda çalışmasına bırakmış olduğu noktadan haşlamaya karar vermiştir. Komisyon, ayni zamanda iki hükümetin ajanlarının söyliyeceklerinİ münı kÜn olduğu kadar yakın bir zamanda dinlemeye karar vermiştir. Amerika ve habeş işi Vaşington. 20 (A.A.) — Dış Bakanı B. Hull. Paristeki amerikan işgüderinden bir telgraf almıştır. Bu telgrafta B. Edenin kendisine italyan -habeş anlaşmazlığında Amerika hükümetiyle danışılacağım söylediği hakkındaki haberlerin tersine olarak B. Edenin yalnız Paris görüşmelerinin gelişimini izah etmekle kaldığı bildirilmektedir. Amerikan gazetelerinin düşüncesi Nevyork. 20 (A.A.)— "Nevyork Tay mis... italyan - habeş durumundan bahsederek diyor ki: "B. Musolini'nin, arsıulusal konferanslar hakkındaki kanaati, herhalde bu konferansların kendisine her bakımdan boyun eğmesi ve kendisinin ise hiç bir Özveride bulunmaması yolanda olsa gerektir. B. Musolini'nin. Avrupa kamoyuna meydan okuması, gerek kendisi vc gerek ordusu için ağır olabilir. "Herald Tribün,,, İtalyanın, arsıulusal ilgileri, egoizm, fırsat kollayıcıhk ve kuvvet haline getirdiğini soyuyor. Bu gazete, Uluslar Sosyetesinin, bu denece dayanabileceğini şüpheli görmektedir. Fransız basını, durum naziktir, diyor. Paris. 20 (A.A.) — Gazeteler, italyan - habeş anlaşmazlığının birkaç gün* de dostça kotarılması imkânlarını gör* menin zor olduğunu yazdıktan sonra, durum ne kadar esefli olursa olsun, dev letlerin Avrupa barışından yüz cebir-memeleri lâzım geldiğini kaydetmektedirler. Pöti Parisien gazetesi, genel olarak kabul edilen fikri anlatarak diyor ki: "İngiliz çcvenJe rinde olduğu gibi fransız dış bakanlığında da kimse, diplomasi yoluyla yapılacak görüşmelerin sonucu hakkında hayale kapılmamalıdır. Ne kadar ciddiğ olursa olsun habeş meselesi son derece acrklı bir durumda gösterilmemelidir. Harp patlarsa şüphesiz ki bu, gayet kötü bir hadise olacaktır. Fakat, diplomatlar her şeyden önce bunun etkilerini Afrikada yersel-leştirmiye çalışmalıdırlar. Avrupa, anlaşmazlığı ortadan kaldırmak için gereken herşeyi yapmakla beraber, ayni zamanda, kendisini de düşünmelidir. Siı -.i konferansına hakim olan düşünüş, bugün İtalya ile İngiltere arasındaki ağır anlaşmazlık yüzünden e-peyce sarsılmış olmakla beraber, bu düşünüş. Avrupa işleri alanında gene hakim bir durumda tutulabilir. Bu da, arsıulusal bakımdan en esaslı bir iştir. Jurnal gazetesi şunları yazıyor- "Asıl önemli olan İş. ingiliz — italyan — fransız dayatışmasını devam ettirmek ve yeniden Londra ve Stresa projelerini ele alarak Avrupa meselelerinin önemini İtalyaya hatırlatmaktadır.,, Maten diyor ki: "Dünkü görüşmelerden anlaşıldığına göre. üç devlet Stresa politikasına devam etmek hususunda içtemlik göstermişlerdir. Bu da en önemli hadiselerden biridir. İtalyan - habeş meselesi ve küçük anlaşma Paris. 20 (A.A.) — B. Osuski, B. E den ile yaptığı bir görüşmede, uluslar sosyetesinin, italyan - habeş anlaşmazlığının kotarılması için yapılan gayretlerle en fazla ilgili en faal üyesi olan küçük anlaşma devletleri adına Paris görüşmeleri hakkında malûmat istemiştir. BU GECE NÖBETÇİ ECZA EVİ KOYUN PAZARINDA EGE seza *"îdir ULUS 22. aoustos ıms l'ERŞEMfMr—^ İngiliz kabinesi italyan - habv*; anbif-mtızlığı hakkımla konuşmak ivin bugün toplanacaktır. — Hükümetimiz köylüye arıtılmış tahıl dağıtmağa karar ver -mistir. ON ALTINCI YIL. No: 5054 Vtlınıı/. .milimi/»I ıı İler ııI» .» kurur* Gündelik KÜLTÜREL »R »ŞTTRM \LAR Kültür Bakanlığı son aylarda, eğitim ve öğretim alanlarında geniş bir araştırma ve inceleme ya -pıyor. Bay Arıkan'ın çalışmaları üzerinde gazetelerin vermekte oldukları haberler; bir ana prog -ramla yapılan bu araştırmaların bize gelen günlük parçalandır. Bunları sürekli okumayanlar veya bugün okuduklarını dünün haberlerine bağlamıyanlar belki bu ça lışmaların toplu bir ergesi oldu -ğunu sezmiyeceklerdir. Kültür Bakanlığı, ilk önce bu tun bakanlıklardan Öğretim üzerindeki düşünüşlerini sordu. Devlet örgütlerinde yer alacaklar hangi vasıfta yetiştirilmelidir. Bir çok devlet kollarının yaptığı hizmetlerden iyice faydalanması için ulusa hanpi derecede bir eğitim verilmelidir. Siyasal hakkını kullanırken, ekonomi alanında çalı -sırken, tüzel işlerini kovalarken yurddaş en az neleri bilmelidir. Kamusal sıhati korumada, sosyal hayatı ilerletmede devletçe alına -cak tedbirlerin ana çizgilerine uyabilmesi için yurddaşı yetiştir me prensipi ne olmalıdır. Bütün bunlar üzerinde bakanlıkların verecekleri cevablar çok faydalı olacaktır. Birçok öğretmenlerimizle okullarımız da, şu günlerde kültür bakanlığının geniş sorularına cevablar hazırlamaktadırlar. Bir öğretmen ders yılı sonunda veya her hangi bir teftişle birlikte kendi görüşlerini, bağlı olduğu yere bildirebilir, anrftk bakanlığın ÜU yıî~ birçok Öğretmenlerimizden sor -dokları, daha geniş ve ileride alınacak karar'ar için çok önemlidir. Kültür işerimiz üzerinde, yalnız devlet örgütiyle öğretmen kadrosunun ilgisi yeter diye dü -şünecekler hemen yoktur. Yurd -sever karakteriyle her türk kül • tür işleri için de bütün ulusal ça -lışmalardaki özverili ilgisini esirgemez. Ulusal çalışmamızın en büyük ve en geniş kadrosu, Cumuriyet Halk Partisidir. Parti, devrimin başındanberi bütün yurddaşların yalnız siyasal kınavlarını başarılı yapmış değildir . Kültür ve ekonomi alanında da yurddaşlar düşünüş ve duyuşlarını Parti çevre -sinde toplamışlar ve bir prensip içinde genliğe ve yüceliğe doğru atılmışlardır. Geçen mayısta Parti dördün -cü büyük kurultayı son programı onadı. Ulusal eğitim üzerindeki ana fikirler bunda daha geniş olarak saptandı Kültür Bakanlığı dfe araştırmalarını bu ana fikirlerin hayata geçmesi için yapıyor, bü -tün incelemeler, çabuk ve çok verimli tedbirlerle programın yeri -ne getirilmesi yolundadır. Kültür Bakanlığının bu çalışmaları üze -ı mil. İm yurddaşların geniş ilgisi, birçok yollardan daha faydalı bir şekle sokulabilir. Gazeteler bunlara çok yer ayırabilir ve ilgilerin hızını artırıcı tedbirler bulabilir . Bakanlık da, kendi uzmanla rının yurd içinde yapacağı geniş değetlerle her yerin özel düşünüş ve duyuşunu toplayabilir. Arsıulusal teknik icabların bizde nasıl yerİtileceği bütün bu araş tırmalardan sonra ortaya konmuş olacaktır. K.mâl UNAL Köylülere arıtılmış lahıl damıtılarak Yeşilköy tohum arıtma istas -yonu tarafından arıtılan tahılların çabucak üretilip bütün Trakya çiftçilerine dağıtılmasını sağlamak için Tarım Bakanlığı şeker fabri -kalan tarım genel direktörlüğü ile anlaşmıştır. Şeker fabrikaları koy lülere dağıtmak üzere çiftliklerinde pancar tohumu yetiştirmekte -dirler. Pancar ekilen tarlaları dinlendirmek için de ertesi yıl bura lara tahıl ekilmektedir. Bu tahılların tohumları Yeşilköy arıtma istasyonundan alınacak ve üretildikten sonra köylülere dağıtıla -çaktır. — • — B. Celal Bayar İzıııire ^itti İstanbul. 21 (Telefon) — Eko nomi Bakanı Bay Celal Bayar İz -mir sergisinin açılış töreninde bu lunmak üzere izmir'e gitmiştir. Bakanın yanında Sümer Bank genel direktörü Bay Nurullah Sü -mer'le bazı gazeteciler vardır. I inans Bakanının tüdlerî Istanbul, 21 (Telefon) — Is -tanbul'da bulunan Bay Fuad Ağ -ralı yetkili finans işyarlariyle gö -rüs—ekte ve versriler veritilme se - killeri üzerinde düşüncelerini öğrenmektedir. Bakan en çok ka zanç ve muamele vergilerinden yapılan şikâyetler hakkında bilge istemiştir. Maden kömürlerimiz Avııstıırvada da satılarak Viyana'da iki Avusturya fır -ması türk maden kömürlerini al • mak istemektedir. Ekonomi Ba -kanlığının yaptığı girişim sonu -cunda tecimerlerimiz bu Avustur ya firmalariyle anlaşmışlardır Pek yakında kömür gönderilmeğe başlanacaktır. Atatürküıı Çankırıyı şereflendirdiği gün Çankırı, 21 (A.A.) — Cuma günü Atatürk'ün Çankırı'ya ilk gelişinin onuncu yıldönümüdür. Bugünün anısını sonsuzlaştırmak için Atatürk adıyla açılacak bul -varın yapı işine 28 8 935 cuma günü törenle başlanacaktır. Mülayim ve Kara Ali Avrupada turneye çıkıyorlar İstanbul. 21 (A.A.) — Sayıl, alaturkacı pehlivanlardan Mülayim, Romanya, Macaristan ve Al -manya'da bir turne yapmak üzere, Romanya vapuru ile bugün Kös -tence'ye hareket etmiştir. Alaturka baş pehlivanı Kara Ali de, Bükreş'te Mulâyim'e katılmak üzere yarın konvansiyonelle hareket edecektir. İNGİLİZ KABİNESİNİN BUGÜNKÜ TOPLANTISI ÖNEMLİ ingiliz kralı barışın korunması için çalışılacağını söyledi. İtalya hir yandan asker ve gereç yollıyor - Amerika silâh satımını kontrol edeeek - ttalyada hüyük süel manevralar B htak Donsld • ingiliz kabinesi üyelerinden birkaçı: Baldvin. B Çamberlayn. B. Eden Sır S Hor Paris, 21 (A.A.) — Gazeteler, bütün dikkatlerini Londra kabine sinin yarınki toplantısına çevir -mektedirler. lurnal diyor ki: tehlikesinde bulunacağını yaz -maktadır. Hükümetin seçim bakımından duyduğu kaygu, kendisini daha metin bir tarzda harekete sevke-decektir. İhtimal ki hükümet, h» •u süel bir geçit alayında İngiliz Bakanlar kurulu, hele İtalya ve Habeşistan'a silâh satıl -ması izninin yarıda bırakılması meselesini bir sonuca bağlamakla uğraşacaktır. Bazı Londra çevenlerinin sava dıklarına göre, silâh satışı üzerine konulan yasak, İtalya'ya zarar ver mediği halde Habeşistan'a zarar verdiği bahanesi ile ortadan kal -dırılacaktır... Maten şunları yazıyor: " Ambargonun kaldırılması -nin İtalya tarafından dostluğa aykırı bir hareket olarak görüleceği besbellidir.,, Maten gazetesinin Londra ay tarına göre, Sir Samuel Hor'u, Sandringham şatosunda kabul eden İngiltere kiralı "Büyük Bri -tanya'nın uzlaşma için çok enerjik hamleler yapmak ve görüşmelerin ilerisi için faydalı olacak hiçbir kolaylığı esirgememek zorunda bulunduğunu,, önemle söylemiştir. Eko dö Pari gazetesi, ulusal hükümetin, kamoy karşısında ulu; lar sosyetesi prensiplerine bayrı kalmak zorunda olduğunu ve bu nu yapmadığı takdirde işçi parti -lerinin karsınlı^ı ile karşılaşmak roketlerinde özgür bulunsaydı, bu kadar sıkı bir yol tutmak istemi -yecekti.,, Ekselsiyor gazetesi de "Paris- teki kısa aytışmalarda ingilizler tarafından yapılan yönetim ve pi-sikoloji yanlışlıklarına bir de ko -ruma tedbirlerine başvurmak gibi ağır bir yanlış mı eklenecek?,, sorusunu sorduktan sonra şunu ilâve edivor: " Bu yolda bir tedbir, italya -nin fena duygularını şiddetlendir mekten başka bir işe yaramıyacak ve İngiltere, uzun yıllar için, bayrı bir dostunu ve yerini doldurmak kabil olmıyan bir alıcısını kaybetmek tehlikesine düşecektir.,, Aslında, hızlı bir süel seferi, uzun sürecek bir imha savaşına çevirmeğe yol açmak. Habeşis -tan halkının da asığı gereğinden değildir.,, B. Edenin vereceği rap Londra, 21 (A.A.) — Kabinenin yarın yapacağı toplantıdan önce kabinenin dış işleri komis -yonu Paris'teki üç devlet delege -ler konferansının uğradığı kesit hakkında görüşülerde bulunmak üzere bir toplantı yapacaktır. B. Eden B. Mak Donald'ın ba» kanlığı altında toplanacak olan kabineye bir rapor verecektir. B. Baldvin'in Londra'ya bu ak şam gelmesi beklenmektedir. (Sonu 2 inci sayfada) Habeşistana gönderilen İtalyan aİkerlerî (direkte Musolininin büyük bir r«'smi görülmektedir. SAYIFA 2 ULUS Düşünüşler Kitablar içinde bir kitab Birkaç arkadaş bir pastanede oturuyorduk. A rkadaşlardan biri "gördünüz mü. dedi, yeni bir edebiyat tarihi çıkmış, hem de manzum... Şaka ediyor sanarak inanmadığımızı görünce fırladı ve biraz sonra elinde bir kitabla ge -ri döndü. Ve taze makineden çıkmış, ince, cılız bir cild, hemen o-topsi için yatırılan bir kadavra gibi, önümüzdeki masanın soğuk mermerleri üstüne düştü. Ve kahkalıalar başladı. Uzun zamandır bu kadar candan, bu kadar bol. bu kadar sürekli güldüğümüzü hatırlamıyorum. Cülünmiyecek gibi değil ki. gelin sizinle beraber "Ozanlar" adım taşıyan bu kitapçığın sayıfalarım karıştıralım. İçinde her biri sö -zümona bir türk şairine hasredil -miş 300 kadar kıta var. tşte ilki: Fuzuli Türk idi allından şair Tanınmıştı evet beynelaşair Neler yazmıştı o divana dair Fakat Mıktada benıer mi şiirde. Fuzulfnin bile şiirde kendisine benziyemiyeceği ve Miktad a-dım taşıyan bu dâhi kim diye mi soruyorsunuz? Tabii eserin sahibi. Türk edebiyatında adı geçen veya dergi sayıfalarında rastlan -mış bütün isimler böylece birer kıta ile glorifiye edilmiş, ve fakat eskiden padişahlara "senden bü -yük Allah var,, denildiği gibi, şa ¦ irlerin fazla gurura kapamamaları için kendilerinden büyük bir Miktad bulunduğu tam üç yüz de-la tekrar edilen aynı mısrala her birine ayrı ayrt haber verilmiş. Şairler içinde kimler yok: Hamdullah Subhi, Ahmed Rasim, Yakub Kadri, Hüseyin Rahmi, Ruşen Eşref, Fuad Köprülü V. S., adlarına rastlandıktan sonra şiirle uğraşıp uğraşmadıkları tahkika bile lüzum görülmemiş. Orhan Scyfi ile Ömer Seyted-din birbirine karışarak Ömer Sey-fi olmuş: Omcı Scyfi yazar neariyk nazmı Kolaydır şiirinin efkirda hazmı Mükemmeldir onun fikrinde azmi Fakat Miktada benzer mi şiirde. Bu üç yüze yakın isim için bir sıra aramayın, kıtadan kıtaya atlarken asırları da beraber ileri veya geriye doğru atlıyorsunuz. Ben, kendi hesabıma, şair Fazlı ile Si • nan Ümmi isminde tanımadığım — cehaletime veriniz — iki yol arkadaşın arasına sıkışmışım. Hani şiir yazılı bir defter, sağ veya sol taraf diye ortadan ayrılarak ahbablara niyet tutulur. Bu -tada da eşin. dostun payına niyette ne rastladığını büyük bir me -rakla arayoruz. İşte Falih Rıfkı: Fatih Rıfkı kudurmuş bir kemandır Onun şiri ne müthiş pek yamandır Hemen dinle onun şirin emandır Fakat Miktada benzer mi şiirde. Ve bütün Mehmed'ler Muham-med olmuş. Hoca ağzı, kusura bakılmaz: Muhammed Ekrem, Muham -med Behçet. Muhammed Sıdkı. Kitabın sonunda Mehmed Akilin istiklal marşı güftesinin bozuk düzen bir kopyası olan bir istik ¦ lal marşından sonra son sayıfa geliyor. Başında, "Söylev,, kelimesini görünce birdenbire şaşkınlıkla duruyorsunuz, acaba sayın ya -zar bunu "hatime,, falan gibi bir anlama mı almış. Ve sonra gözleriniz hayretten taftası gibi açıl -mış olarak şu satırları okuyorsunuz. Sabır dilerim: SÖYLEV Butun okullarda ayaklı tözleri a -yak sulara çevirmek yoksulluğuna karşı "Ozanlar,, ın hangi bir parçası elverişli olacağından o türlü açığın kapanmış olman büyük bir irimdir. Bundan »aşka bilgiçler ozanlarımız için toplu- ca bilge edinecekleri gibi ayaklı tözler demek yollarını da kolayca öğrenmiş bulunacaklardır. Ancak izerimin birinci bitiğine giremiyen yol arkadaşlarımın kıtaca sözleriyle soyadları bildirilir», ikinci bitikte yazılıp serpin olarak yayılması bence bir ödevdir. Bunda görülecek yanlışlıkların basım yurdunda yapılmış olduğuna verilmesini saygılarımla dilerim. 16. 8. 1935 Ankaı Trabzon kız orta okul türkçe öğretmeni A. M. Poyraz Bir şey anladınız mı? Acaba hem şairler hakkında talebeye bilgiler vermek ve hem de öğret -menlere manzum yazmak usulünü öğretmek için kitabın faydalı olacağını mı söylemek istiyor? Yok canım, şaka ediyor herhalde, fa -kar anladığınız bir nokta var, bu kitaba alınmamış olan sayın ertik-deşlerimiz üzülmesinler, hemen adlariyle soyadlarını eser sahibine bildirsinler, cömerd karihasından kendileri için de birer kıta ba-ğışlıyacak. Yeter güldük, işin asıl ağlıya-cak tarafına yeni geliyoruz. Bu kitabı çıkararak aklın almıyacağı tuhaflıkları yapan ve yazdığı on satırda doğru dürüst meramım anlatabilecek kadar türkçe bilmi-yen adam bir orta okul öğretmenidir. Orta okulun son sınıfında bir talebe bu satırları yazsa sınıfta kalmaz mı? Başka bir şey ila -ve etmeye bilmem ki lüzum var mt? Yaşar NABÎ FRANSA"!) V DIŞ HABERLER İıı»iIiz kabinesi bugün toplanıyor. Fransoda iki alman çaşıtı yakalandı. Metz. 21 (A.A.) — Polis iki alman Çaşıtı yakalamıştır. Bunlar suçlarım İtiraf etmişlerdir . Bayan Jöne I.and in evlenme töreni Paris, 21 (A.A.) — Başbakan B Lava)'ın kızı Bayan Joze ile Roma büyük elçisi Kont de Chambron'un yeğeni bugün evlenmiştir. Törende bütün elçiler ve birçok kimseler hazır bulunmuş, tur. Fransa işçi sendikalarında Paris, 21 (A.A.) — Genel iş konfe • derasyonunun buyrultulara karşı yaptığı protesto toplantısı beklenilen sonucu vermemiştir. Dört sendikadan başka bütün diğer sendikalar toplantıya gel ¦ memişlerdir. LEHİSTAN'DA: Tas ve Isvestiyanın f ar şova ay tarlan Varşova. 21 (A.A.) — Lehistan hü kümeti, tzvestiya gazetesi ve Tas ajan sı aylarlarının Varşova'da oturmak hakkını geri aldığını, diplomatik yollarla Moskova'ya bidirmiştİr. , Lehistan da bir rus aylarına vize vermiyor. Varşova. 21 (A.A.) — Tas Ajansı ay tan B. Jozef Kavahki. Sovyet Rusya -da izinli olarak bulunduğu İçin leh vi -resi almıyacaktır. Arsıulusal tenis yarışmaları Varşova. 21 (A.A.) — Dün burada arsıulusal tenis yarışmaları başlamıştır. Satranç turnuvası yapan bir kadın öldü. Poznan. 21 (A.A.) — Turnuvasına girmek ürere uçakla Londra - Varşova gezisini yapmakta olan Mis Agnes Ste-fenson Poznanın Lavika uçak meydanında ölü olarak bulunmuştur. Kafa tası pervaneden yaralıdır. Tüze işyarları hemen gerçin açmışlar ve ceset morga kaldırılmıştır. Bu acıklı hadise şehirde büyük biı Üzün uyandırmıştır. {Başı t. inci sayıfada) B. Mak Donald Londraya döndü. Londra, 21 (A.A ) — B. Makdonald bu sabah kabine toplantısı için Londraya dönmüştür. B. Mak Donald durumun (ok ciddiğ olduğunu söylemiştir. İt. Mıık Donald ne diyor? Londra. 21 (A.A.) — Iskoçya'dan dönen Bsy Makdonald şimdiki duru -mun çok ciddiğ hattâ 1914 yılındanbcri karşılaşılan durumların en vahimi olduğunu söylemiştir İngiliz kabinesinin toplantısı Cenevre, 21 (A.A.) — İngiliz kabinesinin daha ziyade vakit kazanmak i-çin uluslar sosyetesinin, 4 eylülden, yani Habeşistandaki yağmur, mevsimi sonundan önce özel toplantıya çağırılması önergesini Heri sürmesi gerektiği fikri yürütülmektedir. Londra. 21 (A.A.)— BB. Eden ve Samuel Hor, duyuşlarını karşılaştırdıkları bir görüşmeden ve öğleden sonra, Avus turalya'mn Londra'da bulunan üsnomal komiseri B. Bruce'ü B. Ostin Çamberlin ve birleşik devletler elçiUği danışmanı B Otberlan'ı kabul etmişlerdir. BB. Eden ve Hor perşembe günü diğer bakanlara vermek üzere bir rapor hazırlamışlardır. Bakanlar kurulunun başlıca işi. her şeyden önce uluslar sosyetesinin 4 ey -lûl tarihli toplantısında tutulacak yolu belitmektir. İngilizlerin, kuvvetinden hiç bir şey kaybetmiş olmıyan uluslar sosyetesi tüzüğüne uygun hareket etmek kararında oldukları ve tek başlarına bir harekette lailunm.il.irmm mev/uu bahsolamıyaca gı sanılmaktadır. Dominyonlara durum anlatıldı Londra, 21 tA-A.) — İmparatorluk kbiılcıaııaı uUk' miky*»uı üır toplantı yapmıştır. B. Eden İle B. Hor. yeni Ze -landa yüksek komiseri B. Jamezpar De Avusturalya yüksek komiseri B. Bruce ve Kanada oruntağı miralay ValnirrV durum hakkında malûmat vermişlerdir Italyu konseyde bulunacak. Roma. 21 (A.A.) B. Aloisi Romaya döndükten sonra ttalyanın. uluslar sosyetesi konseyinin 4 eylül tarihli toplantısında bulunması, kesin denecek kadar kuvvetle sanılmaktadır. 2000 siyah gömlekli Roma. 21 (A.A.) — 2000 siyah gömlekli, bu akşam Napoli'de gemiye bin • mislerdir. Başka bir vapur, uçak yüklü olarak kalkmıştır. Faşist örgütleri sekreterleri de itilmek istiyorlar Roma. 21 (A.A.) — Bütün italya daki faşist örgütleri sekreterlerinin toplantısında parti genel sekreteri, partinin işleri hakkındaki raporunu okumuşun Bütün kongreciler hemen doğu Afrika-sına gönüllü kabul edilmelerini tekra^ istemişlerdir. B. Musolini zamanı geldiği vakit biı isteği yerine getireceğini bildirmiştir. 1 eııideıı beş tümen gidiyor Roma. 21 (AA.) — Yeniden beş siyah gömlekli pek yakında doğu Alrika -sına hareket edecektir. İtalyan maıtevrıdarı başlıyor. Roma. 21 (A.A.) — Sü bakanlığı, a gustosun son 10 günü içinde manevra lar yapılacağını bildirmektedir Bu manevraların Sannio'da Alplarda, doğu Friulide ve Bolzanoda. ayrı bir önemi olacaktır Bundan başka, ordu komiteleri ve komutanlarla kurmaylar tarafından o-runtanan diğer cüzütamlar. talimler*-gerçek bil harb görünümü vermek üzere bu manevralara katılacaklardır. Italyanın yeni hava kadrosu Roma. 21 (A.A.) — Bundan sonra, havacılık kadrosunda iki filo komut nı yerine 5 komutan, 10 general yerine 21 general, 22 albay yerine 68 al bey. 57 yarbay yerine 66 yarbay. 43 binbaşı yerine 160 binbaşı ve 93 yüzbaşı yerine 673 yüebaşı bulunacaktır. iargıç komisyonu gene toplanacak Paris. 21 (A.A.) — İtalyan habeş yargıç komisyonu habeş delegesi Jczeyı dinlemiş italyan delegesi Lessonan'ın is teğİ üzerine bazı şahıslarla görüşmek üzere yakında Bern'e gitmeye karar vermiştir. B. lAtıal yargıçları kabul edeeek Paris. 21 (A.A.) — B. Lava», öğle den sonra, italyan ve habeş yargıçları -nı kabul edecektir. tm, ı ıl.u Kellog paktını iteri sürmiyeeek Vaşington. 21 (A.A.) — Yabamı memleketlerden gelen haberlerin tersine olarak yetkili kaynaklar, birleşik devletlerin italyan - habeş anlaşmazlığında. Briyan . Kellog andlaşmatını ileri süı • meği şimdiye kadar asla düşünmediklerini açıkça bildirmektedirler. Amerika silâh salacak mı? Vaşington. 21 (A.A.) — Dış işleri komisyonu tarafından harb başlar başlamaz harb gereçleri satışının yasak edilmesine ve bu yasağa karşı gelenlerin onbin dolara kadar para cezası ve beş yıla kadar hapisle cezalandırılmaları hakkında verilen karar için. bugün sena da ayrışmalar yapılması İhtimali vardır. Sena. amerikalılarm, savaşçı ülkelerin gemilerile gezi yapmalarını yasak etmek üzere cumur başkanına yetki verecektir. Bu şekilde yolculuk etmek la-tiyenler, soravı kendilerinin olmak u -/ere bu yolculumu yaparaktaı ve bu -bilvic uv^y üJktUıî ibtkcUucTcıTıçu» doksan gün mühlet verilecektir. Sena .bundan başka, bakanlardan birinin başkanlığı altında, hazine, sü. de niz ve tecim bakanlariyle bu bakanlık -ların parlamentodaki komisyonları Üyelerinden katmç bîr harp gerrçleri kon -trolü komitesi kuracaktır. Habeş ordusunun «iyisi artıyor. Adisababa. 21 (A.A.) — Habeş ordusunda harb etmek üzere hizmete girmek İstiyenlerin sayısı o kadar çoktur ki, hükümet bu işe bakmak için yeni bir büro açmağa mecbur olmuştur. t ilintide habeş stokları Adisababa, 21 (A.A.) — Habeşista - nın iç tecimenleri. Cibuti'de stoklar yapmakta ve birçok mallan şimendiferle s e vk etmektedirler. Hnbesistanda etkaeok jmrıdurın kontrıda Adisababa. 21 (A.A.) — Habeş hü kumeti kapitalin memleketten kaçmasının önüne geçmek için piyasadan yabancı paralar alım ve satımını kontrol etme ye karar vermiştir. BELÇİKA'DA: Fransız sosyalistlerinin isteği Brüksel. 21 (A.A.) — Sosyalist en. ternasyonalinin yürütüm komitesi yeni fransız sosyalistlerinin örgüte girmek için yaptıkları isteği reddetmiş vc fa • şisttik harbin a karşı birge bir harekett' bulunmak için sosyalist ve komünist enternasyonalleri arasında değet imk.1nı nı gelecek toplantıda aramayı kararlaş. tırmıştır. İNGİLTERE'DE: B. Lan siniri dış işler bakanlığında Londra. 21 (A.A.) — Ayrışık parti lideri B. Lansburi, dıs İşleri bakanlığın.* gitmiştir. XXX Londra. 21 (A.A.) — B. Loyd Corç dıs isleri bakanlığına gitmiştir SOVYETLER BlRLlf.l NDE: 7. inci komünist kongresi kapandı. Moskova, 21 (A.A.) — Yedinci enternasyonal komünist kongresi dün çalışmasını bitirmiştir. Kongre, 46 üye ve 33 namzetten katışık yürütüm komitesi ile 20 üyelik bir kontrol komisyonu seçmiştir. Husyadan «ıhındım gazeteci Moskova. 21 (A.A.) — Pat ajansı aytarı B. Otmar. dün akşam hareket etmiş ve İstasyonda, yabancı ectikdcşlcriy le Lehistan elçiliği işgüderi ve Lehistan konsolosluğu işyarları tarafından uğur -lan mıştır. \l M \M \l)\: Berlin metropolitenimlekl çöküntünün sebebi Berlin, 21 (A.A.) — Metropoliten galerisi kazası hakkında verilen haberlere göre, galerinin tahta kısımları kumun basıncıyla çökmüştür. Bunun sebebi, esasen pek sıkı olmıyan Berlin soka klan topraklarının arabalar dolayısiyle sarsıl, mış bulunmasıdır Berlindeki çöküntüde ölenler Berün. 21 (A.A ) — Göring Srasse'-deki toprak çöküntüsünün temizlenmesi devam ediyor. Şimdiye kadar 4 yaralı çıkarılmıştır. 14 İşçi ortada yoktur BİRLEŞİK 1)1 \ 11111 K DE: Jna' \ n \ ıı gülecek amerikan generali Vaşington. 21 (A.A.) — Japonya'y. resmiğ olmıyan bîr gezi yapacak olan başkan vekili Garner'İn. Japonlar tara -fından resmiğ surette karşılandığı tak» dirde, Ruzvelt adına cevab vermeğe hazır olduğu sanılmaktadır. ,ıkınılan ingiliz gemisi Vaşington, 21 (A.A.) — Resmen haber verildiğine göre. Olempik adın -daki büyük ingiliz gemisi, Kion Mari'* nin suya indirilmesinden önce parçalanmak üzere satılığa çıkarılacaktır. Olempikin büyük harpte, düşm-n denizaltı gemilerini mahmuzlıyarak bav tırdığı ve komutannnn harb madalyası ile mükâfatlandırıldığı hatırlardadır. / /. inim ıh taşkınlık Nevyork. 21 (A.A.) — Nevyork Taymis gazetesine gelen bir telgrafa göre, Ekvator cumuriyetinde büyük bir taşkınlık vardır. Ancak, şimdiye kadar hiç bir şiddet hareketi olmamıştır. Azı -nın kan d ölçülme ksirin bastırılacağı sa -nı (maktadır. İl AL»A DA Tuna paktı ve İtalya Paris, 21 (A.A.) — Övr gazetesinin haber verdiğine göre, Bay Aloisİ Bren-ner cephesinin kuvvetlendirildiğİni ve B. Musolininin Tuna konferansı hakkında ilk konuşmalara girişmeğe hazır olduğunu B. Lavala hatırlatmıştır. B. Aloisînin bundan başka Tuna kon. feransınm, uluslar sosyetesinin toplantısından 10 gün önce. Roma veya Flo-ransada İmza edilecek bir anlaşma İle sonuçlanmasını sağlamak için ilk görüşmelerin Cenevrede yapılmasını öner-gediği söylenmektedir. Diğer taraftan B. Laval gazetecilere Tuna paktı için esaslı çalışmalara bi kaç gün sonra başlangıcını söylemiştir. eni bir deniz altı uemisi Taranto, 21 (A.A.) — Yeni Pictro Micca denizalu gemisi çok parlak dalma deneçlcri yapmış vc 108 metre de -rinliğe kadar inmiştir. Italyuyu gelen jııiMin satgılı Torino. 21 (A.A.) — General Ito -nun başkanlığı altındaki japon süel sal-gıtı buraya gelmiş ve başlıca endüstrici kurumlarım gezmeye başlamıştır. ULUS 23, AĞUSTOS i tWMA Hakanlar kurula dün Atatürk'ün y ¦ rııriııVı toplanmıştır. — İzmir panayırı E konomi Balianı tarafttuUtn uçıldı. — /n-giltere habeş meşelerini Uluslar Sosyeto-si paktına göre kotarmak islesindedir. ON ALTINCI YIL. No: 5055 Vdınıız. uııdımızdır Her yerde 5 kuruş Kabine A ta türkün yanında toplandı Lüzumlu tedbirler hemen alınacak ve gerekenler için kamutayın bu devresinde kanunlar çıkartılacaktır İstanbul, 22 (A. A.) — Bas-bakan İsmet InÖ nü, doğu ve Karadeniz böl -gelerinde yaptı -ğı etüdleri, gör -düklerini, der • hal yapılması lâ zım gelen içleri Cumur Başka • nına anlatmıştı. Tedbirleri hak kında Atatür -kün yüksek ona-mını aldıktan sonra bakanları İstanbul'a ça -girmiştir. Dün 21 ağustos çarşamba günü Florya de-nizevinde Ata -türk'ün buzu * runda toplanan bakanlara Baş • bakan, gördük -lerini ve yapıl * ması gereken işleri anlatmıştır. Devlet yönetmesinin her noktasını ilgilendi ¦ ren işlerden bakanlar, yetkilc * rınîn içinde o * Unlarının der * hal yeritilmesi, yapılması kanun ile Te bütçe ila ilgili olar'arı -nin da şinu'îden lazırlanara . kamutayın ilk top-antısında ka • nunlaştırılması ?gun görüldü, Atatürk, Başbakan'ı ve bakanları akşam yemeğine alıkoymuş tur. Bayuıdırhk Bakanımızın İstanbul telefon sosyetesinin satın alınması hakkındaki diyevi İstanbul. 22 (Telefon) — Ba -yındırlık Bakanı B. Ali Çetinkaya İstanbul Telefon mukavelesinin imzası ve sosyetenin satın alınması hakkında şunları söyledi: « — Bundan bir müddet evel rfefttKtfinrle toplanan heyetle şir -ket delegeleri arasında asıl esaslı nokta olan telefon tesisatının sa -tış bedeli üzerinde uyuşulmuştu. Birkaç gün evvel murahhas -(arın ve hukuk müşavirlerinin karşılıklı çalışmaları sonunda esaslı noktalardan artakalan teferruat üzerindeki konuşmalar tamamlandı ve tam bir anlaşma hasıl oldu. Şirket hesablarının tetkikatı ve bütün malzemesini, devralacağımız kısımlar ile şirket hesabına bırakacağımız kısımlar tamamen tesbit edildi. Bundan başka şir -ketin bize geçtikten sonra alacağı vaziyet üzerinde çalışılmış, bazı idarî kısımlarla ecnebi memurların vaziyetleri gözden geçirilmiştir. (Sonu 2 inci sayıfada) İTALYA - HABEŞ ANLAŞMAZLIĞI Negüs. harbin kesin bir habeş utkusu ile biteceğini söyledi " İngiliz kabinesi kurarını M rdi: Irklar arasındaki harp, İngiltere'nin ekonomik ve *ty asal usığlarını bultalayıuyikttr. Büyük Britanya Uluslar So syetesi paktına kesin olarak baş eğilmesi lüzumuna varmıştı r. .-ondra, 22 (A.A.) — Habeş, imparatoru, Deyli Telgraf gazetesine verdiği bir diyevde demiş -tir ki: " — Bir italyan - habeş harbinin, diğer devletler arasında, 1914 harbına benzer bir harba sebep olduğunu görmek benim için çok acı olacaktır. Habeşler yeter derecede cesur ve dayanıklıdır, tinel tarafları, savaş yükünü yalnız başlarına taşı -malarına yetecek kadar kuvvetli -dir. Şayet barış yolundaki gayret -ler maalesef boşa gidecek olursa, ordumun yapacağı harbin zaferle biteceğinden hiç şüphe etmiyo -rum. Ekonomik tedbirler alınacak mı Londra, 22 (A.A.) — Kabine ileri gelenleri hükümet ve parla -mento partileri arasında Cenevre-de dölenli bîr yol tutmak husu -sunda tam bir anlaşma yapılmış gibi görünmektedir. Fakat ekonomik tedbirlere baş vurulmasının kabul edilip edilmiyeceği mesele -sinde, kabine üyesi arasında bile fikir ayrılıkları görülmektedir. Bazı kabine üyesi bu gibi tedbirle rin harb demek olacağı düşünce -sindedir. italya İngittereye meydan mı okuyor Londra, 22 (Â.A.) — Taymis gazetesi, uluslar sosyetesinin ital yan - habeş işinde kökten tedbir -ler yeritmesini istemekte ve şim Ekonomi bakanımız beşinci arsıulusal izmir pana\ ırını dün bir söylevle açtı. Saat yirmide halka açılan panayırı iki saatte yirmi bin kişi gezdi - Bu yılki panayır geçen yıllara göre çok güzeldir İzmir, 22 (Panayır için İzmir'e giden aylarımızdan) — İzmir bir bayram çünü manzarası gösteri - mıştır. Bu seneki sergi şimdiye kadarkilerinin hepsinden kat kat oüzeldir. Sümer Bank'm Ziraa» -« sıulusal panayırının açılma töreni bugün 18,30 da yapılmıştır. Tören- (Sonu 5. inci sayıfada) İmparator Hayle Selâsie dilik 16 ıncı maddenin yeritilmesi düşünülmüyorsa, buna karşı İtal -ya'ya harb için zorağlı olan pet rol, kömür, nikel, kauçuk, pirinç gibi maddelerin gönderilmesinin yasak edilmesi kabilinden menfi veya buclayıcı tedbirler alınması gerektir demektedir. Diğer zorağlı tedbirler bundan sonra düşünülebilir. Deyli Herald gazetesi de, bu gibi tedbirlerin yeritilmesini uy -gun bulmakta fakat Morning Post, ıtalya'nın aldığı durumu tngilte -re ye karşı meydan okuma mahi * yetinde görerek Süveyş kana • linin kapanması gibi radikal tedbirler yeritilmesini istemektedir. Bununla beraber, basın, genel ola. rak kamuyu sükûnete çağırmak • tadır. (Sonu 2 inci sayfada) C.H.P. Genyönkurul toplantısı istanbul, 22 (A.A.) — C. H. P. Genel Sekreterliğinin bildiriği: C. H. Partisi genyönkurulu İstanbul ilyönkurulu kurağında belli toplantısını yaptı. Çanakkale' -nin Lapseki ve Gelibolu başkan -lıklarına seçilenlerin Ödevini onayladı. Partinin iç işleri üzerinde cörüsüler yaparak kararlar verdi. nçler Birliği bııgü n Eskişehire gidiyor Grup birinciliklerinde Afyon, Eskişehir ve İsparta ile karşılaşacak Ankara şampiyonu Gençlerbir-Hği bugün Eskişehir'e gidecektir. Orada Afyon ve Eskişehir, İsparta bölgeleri şampiyonları ile karşılaşacaktır. Bu maçların sonunda ¦'Esl-işehir L'rupu,, şampiyonu bel- li olacaktır. Geçen yıl Afyon şampiyonunun Konya'da yaptığı maçları görmüştük. Bu oyunlar Afyon sporunun futbolda henüz Ankara ve Eskişehirle karşılaşacak kuv -(Sonu 2. inci sayıfada) yor. Saat sekizde halka açılan panayırı iki saat içinde yirmi bine yakın insan gezdi. Şehre dışardan gelenlerin sayısı elli binden faz -ladır. Otellerde boş yatak kalma Iş Bankalarının pavyonlarını ''»a . ta saymak lâzım. Sovyet pavyonu en muvaffak eserlerden biridir. izmir, 22 (A.A.) — 9 eylül ar Tıırnryr akan Gençler Birliği takımının eski bir resmt SAYIFA 2 DIŞ HABERLER Yankılar Bir başka Dünyada her şey denk olmalıdır. Çocukların "tahtıravalli,, dedikleri oyununa bakınız: ortası tnanivelalı tahtanın iki ucuna oturan iki çocuktan biri ağır, öteki ha-lit olursa oynıyanlardan birinin hep havada ve ötekinin hep yerde kalması şaşılacak bir şey değildir. Bacakların kuvveti? Evet, ama hatif olan çocuğun ağırı kaldır -mak için harcayacağı pazı zoru devam edemez ve oyun da çabu -rai biter. Lazım olan oyunun devamıdır Bulgar kültür bakanı general Radef. Utro gazetesine yeni bul -gar kültür siyasasının ana çizgilerini anlatırken: « Harb tan beri bulgar nüfusu % 15 ve bulgar aydınları da % 300 artmıştır. Bu kadar çoğalan aydım yerleştir meğe memleketin iş kapasitesi izin vermiyor; bunun imi, bu yıl liselere ve üniversitelere gireceklerin sayısını sınır -(ayacağız, »diyor, ve ilave ediyordu: « Köylerimizden şehirle -rimize doğru — daha iyi ha -yat şartları bulmak için — bir akın vardır. Bunun önüne geçmeğe ve köylü aydını köyüne döndürmeğe çalışmalı -yrz. Onlar, doğdukları yer -lerde daha faydalı unsurlar olacaklardır; halbuki şehir lerde kalsalar, işsizler kalabalığını çoğaltmaktan ve kendilerini bahtsız sayarak, her şeyi karamsa yan birer karı -şıklık unsuru olmaktan baş -ka bir işe yaramryacaklar -dır. » Bir memleketin genel dengesi içinde toprağı sürenin, buğdayı ö-ğüdenin, ekmeği pişirenin, sata -nin ve yiyenin ayrı ayrı rolleri olduğuna göte toprağı sürenlere karşı ekmeği yiyen sayısının ço -ğahp durması, yahut bunun tam-tersi, memleketin yönetiminde rolü olanlara karşı yönetilenler sayısının artması, başka başka, fakat, kurula dengeyi bozmak dolayısiyle, sonucu bir, tehlikelerdir. Ve bu bakımdan general Radef'i haklı bulmamak imkânsızdır. Ulus, bir bakımdan da, ekonomik bir bütündür ve kültürel fonksiyonlarında bile, ekonomi kanunlarına bağlıdır, aydın veya bilgi -siz olmakta sunum ve istem (arz ve taleb) kanununun hükmünden kendimizi nasıl kurtarabiliriz? Avrupa ve Amerikanın iş borsa -karı. ertikdeş kulübleri — ve biraz daha ileriye giderek — sınıf kav -galan bu kanunla ilgili görülmelidir. Bin hakyerine başkanları, üyeleri, yardımcı üyeleri, işyarları ve avukatlariyle yirmi bin ka -nun adamı pek çoktur; bunun ya -rısı yeter bir kadro sayılabilir. Yirmi elektrik fabrikası için beş yüz elektrik mühendisi lüzumsuzdur. Belki bunun yarısı da çok -tur. Şu halde elektrik işlerinin kapasitesi bilinen bir memlekette o işler için kaç mühendise ihtiyaç vardır? Tarım işleri örgütlenmiş bir ülkede kaç tarım mühendisine iş bulunacağı bilinmiyecek bir şey midir? Görülüyor ki aydınlık ve bilgisizlik davası, bir memleket için, bir kontenjans, bir sayı, bir istatistik, ve en son, bir ekonomi davasıdır. Bunun da iki "çünkü,, sü vardır. a — Aydın olanın, ihtiyaçları-vardır; bu ihtiyaçların "tatmini,, düşünülmeden aydın sayısını azal-tamıyacağımız gibi sonsuz çoğal -tamayız da.. b — Sayı işlerinde "aşağı yu -karı,, nin "belki,, nin veri vok gi- tehlike! bidir. Bin hakyerine, yirmi elek -trik kurumuna, tarım örgütlerine — öleni, kalanı, ihtiyatı ile — yılda kaç kişi lazımdır; bunu bilme-mezlik edemeyiz. Eski zamanlarda, liberal eko -nominin "Laisser faire, Laisser aller,, lerinin birer değişmez kural gibi, zihinlerde yer ettiği günlerde, bütün bunlar belki düşünülmi-cek şeylerdi. Fakat ulusal ekonomilerin yolları, elleri puslalı ve yetkili kaptanlarca gösterilmenin bir zorağ olduğu bu devirde, "ekonomik ferd,, , tuttuğu erûk ba ¦ kımmdan, nasıl başıboş bırakıîa • bilir? Kültür Bakanlığımızın, kültür işlerimiz hakkında devlet orunla • rmdan sorduğu sorulara cevapları verilirken bu gibi düşüncelerin yersiz sayılmıyacağı umulmak gerektir. n. baydar Gençler Birliği Eskişo.îire gidiyor tBaşı I. inci ssytfada) vettc olmadığını göstermiştir. İçlerinde değerli futbolcular bulunan Afyon takımı Önürdcşle -rine çok kolalıkla yenilmişti. Bu yıl durumun ne olduğunu şimdiden kestirmek imkânı yoktur. Çünkü Af . yon bölgesi şampiyonunun şu veya bu bölge futboiculariyie karşılaştığına ve aldığı sonuçlara dair bir şey bilmiyoruz. Yalnız bir yıl içinde Eskişehir ve Ankara futbolu derecesine çıkmasının ûa imkânı yoktur. Bu bakımdan Afyon şampiyonunun ilk partide yenileceği ihtimali çoktur. İsparta, iki yıl önce İzmirde İyi bir ün bırakmıştı. Fakat geçen yıl Bursa maçlarında pek ça -buk ortadan çekildi. Bu takımın da Afyonlular gibi yenilenler arasına katılması beklenebilir. Bizce Eskişehir grup unun kuvvetli önürdeşleri Eskişehir şampiyonu Detnirspor ile Ankara birincisi Gençlerbirliğidir. Demirspor geçen yıl Konyada Çan-kayaya biraz güç yenildi, istanbul ve İzmir in tanınmış bir çok futbolcuları işleri dolayısiyle ELİişehire toplanmışlar ve Demirsporu kuvvetlendirmişlerdir. Bu yıl başka bölgelerle bir kaç maç yapmış ve bu oyunlarda iyi sonuçlar almıştır. Hele iki açıklan çok çabuk ve tehlikeli olan iyi bir forved hatları vardır. Beklerinden biri ve kalecileri futbolu kavramışlardır. Orta hafları da takımın belkemiğidir. Uzun ve derin pasla oynuyorlar. Nefesleri yerindedir. Yalnız kısa pasla ve yerden oy. nıyan bir takım karşısında bucalayacak-larını sanırız. Gençlerbirliğini bütün Ankaarlılar tanır. Diyebiliriz ki. bölgenin en tek -nik bir takımıdır. Bu takımın geçen yıllara göre bir çok eksikleri vardır Daha doğrusu bazı elemanlardan faydalanmayı bilemyiorlar. Eğer eldeki futbolcularla güzel bîr takım kurarlar ve bu takımda Güneşe ve Uypeşte karşı olduğu gîbi oynarsa grup birinciliği • nin gene Ankarada kalacağını şimdiden kabul edebiliriz. Ali Rızanın herhalde bek hattında oynaması ve forved hattının da ne o -lursa olsun gençlerden kurulması ak -lımıza gelen tedbirlerden birisidir. Salahaddini de haf hattında görmek, bize sonuç hakkında bir güven verecek, tir. Herhangi bir yarışmada Ankarayı oruntamak az bir şey değildir.Onun için Gcnçlerbirliği futbolcularının ba . nu daima göz önünde tutarak maça çıkmalarını temiz ve güzel bir oyunla muhakkak kazanmalarını dileyoruz. Böylece Gcnçlerbirliği adını yük -selürken Ankara sporu da bundan çok faydalanacaktır. Ankaramn sporda İleri olusu memleket sporu için kazanç -ların en üstünüdür. Çençlerbirliğinden Eskİşehirden grup şampiyonluğunu a_ larak Istanbula gittiklerini ilk ve son haber olarak bekliyor ve kendilerine başarılar dileyoruz. İTALYA-HABEŞ (Başı l. İnci sayıfada) Londra, 22 (A.A.)—Bugün B.Bald- I vinin başkanlığında toplanan kabine ' dört eylüle kadar uzlaşma çarelerine baş vurulmasını ve bu gayretler boşa çıktığı takdirde Cenevreden uluslar sosyetesi paktının olduğu gibi yeritilme. sini istemeyi kararlaştırmıştır. Kabine uzlaşma ihtimallerini güçleştirmek için silâh ambargosunu tutmayı ve Habeşistan etrafındaki ingiliz sömürgelerine şimdilik yardımcı kuvvetler göndermeye karar vermiştir. Ancak ingiliz kabinesi İtalya ile Habeşistan arasında çıkacak bir harbin muhtemel sonuçlarını da incelemiştir. Bu sonuçlar şu olabilir: Irklar arasında harp, ingiliz imparatorluğunun ekonomi bakımından sarsılması ve uluslar sosyetesinin zayıflatılması. Bunun içindir ki. ingiliz kabinesi uluslar sosyetesi paktına kesin olarak bas eğilmesi lüzumuna varmıştır. Dış işler komisyonunun kabineye tavsiyeleri Londra. 22 (A.A.) — Royter Ajansının öğrendiğine göre. dün akşam toplanan kabine drş işleri komitesi bu sa -hah toplanacak olan kabineye aşağıdaki sıvasayı tavsiye etmektedir: ingiliz hükümeti, uluslar sosyetesi paktmdan çıkan yükenlerinc kesin ola -rak bağlı kalacaktır. Bu karar, son çare olarak, eğer uluslar sosyetesi konseyi de mutabık kalırsa italya'ya karşı radikal tedbirlerin kullanılmasını gerektirir. Eyi haber alan ingiliz çevenleri Fransa-nın ingiltere tarafından alınması tasar -lanan gidişten yana bulunduğu kanaa -tindedirler. Sir Hnr'un dün türlü parti, grup ve liderleriyle yafftrgı^Brfiçmelerin hedefi kabinenin bu sabahki toplantısı sonu • cunda güdülmesi muhtemel bulunan sı 'asanın ana hatlarından kendilerine ha ber vermekti Tabiiğ otmıyan bu görüş -melerin hükümetin 29 ilk teşrinden önce parlamentoyu toplamaya çağırmak ¦ nivetinde olmadığını göstermektedir. Adisababadaki ingiliz elçiliğini korumak için Londra, 22 (A.A.) — Reımiğ olarak bildirildiğine göre, ufak bir ingiliz kıtası Adİsababa'daki ingiiiz elçiliğinin koruyucularını kuvvetlendirecektir. İngiltere dış işleri komisyonunun toplantısı Londra, 22 (A.A.) — Dış işleri ba • kanlar koaıitesi, bugün Öğleden sonra B. Baldvin'in başkanbğında toplanmıştır Paris zencilerinin gösterisi. Paris. 22 (A.A.) — Paris'teki zenei-ler Habeşistan'dan yana bir toplantı yapmışlardır. Bunlardan yirmi kadarı so -kaklarda gösteride bulunmak istemişler ve polis hüviyetlerini tahkik için beş ki siyi yakalamıştır. Amerika karışmıyucak Vaşington. 22 (A.A.) — Bir italyan - habeş harbi takdirinde Amerika'nın tarafsız kalması hakkınaki kanunu sena kabul etmiştir. Amerikanın tarafsızlık kanunu Vaşington. 22 (A.A.) — Sena tara -fmdan kabul edilen tarafsızlık projesi nin parlamento »rafından da kabul edilmesi muhtemeldir. Savaş halindeki ülkelere Amerika nasıl silâh verecek? Vaşington. 22 (AA.) — Sena ikinci defa oya başvurulmaksızın, harb halin -de, savaşçı ülkelere silâh verilmesini kanun dışına çıkaran ve saldırgana kar şı bir ayrım gözetilmesini ortadan kal dıran karar suretini kabul etmiştir. B. Ruzvelt'in söyKyeceği bir şey yok. Vaşington. 22 (A.A.) — Amerikanın tarafsırlığt ve dış durura hakkında*» i bir ANLAŞMAZLIĞI 9 soruya cevap veren B. Ruzvelt. gülerek demiştir ki: — Bu dakikada söyliyeceğim hiç bir şey yoktur. ''Amerika barışı korumalıdır!" Nevyork. 22 (A.A.) — Nevyork Tay. mis gazetesi, tarafsızlık projesinin, ihtilâflar çıkarmak ihtimalini taşıdığını söyliyerek tenkid etmektedir. Amerikanın elinden gelen herşeyi yaparak bir memleketi harb çıkarmaktan vazgeçirmek yükümünde olduğu düşüncesinde bulunan bu gazete diyor ki: Kesin tedbirlerin yeritİlmesine ka. tılmak için kati veya kanunî hiçbir zo-rağımız yoktur. Fakat tinel bir yükümümüz de yok mudur .„ Herald Tribün gazetesi şunları yazıyor: "İngiltere ve Fransa Amerikanın yardımı olmadan yeritcbilccekleri radikal tedbirler buçlamrya yükümlü olacaklardır. Amerikanın Avrupa işlerine karışmak zoruna düşmeksizin ve esas politikamız olan tarafsızılğı terketmek-sizin İtalyaya, Habeşistana veya diğer herhangi bir devlete karşı cezaî bîr harekete katılması imkânsızdır... İspanyanın ııhlıâı tedbirler Barcelona. 22 (A.A.) — Bir italyan-habeş harbi takdirinde İspanyanın tarafsızlığını koruması için hükümet ö-nemli noktaları pekiştirmek üzere süel hazırlıklarda bulunmaktadır. Katalonya garnizonundan topçu alayları Endülüsc ve Balier adalarına gönderilmiştir. İki barb gemisi devamlı o-larak Barselona'da bulunacak ve diğer iki harb gemisi de Balaîer adalarını gözetecektir. so\ y etler birlicı'nde: Sovyetlerin son altı aylık endüstrisi Moskova. 22 (A.A.) — Kesin istatistiklere göre. bütün Sovyetler Birliği endüstrisinin 1935 yılı ilk altı ayı İçindeki üretimi ve yaptığı iş 1934 yılından yüzde 19.4 fazlasiyle 23 milyar 498 milyon rubleye yükselmiştir. Enternasyonal kom intern in şetimleri Moskova. 22 (A.A.) — Enternasyonal komînistİn yeni seçilen merkezi yü-' rütüm komitesi, ilk toplantısında başkanlık divaniyle sekreterleri seçmiştir. B. Dimitrof oybirliğiyle genel sekreterliğe seçilmiştir. Kominin nin gelecek kongresi Moskova. 22 (A.A.) — Komintern'in gelecek kongresinde tüzüğün ulusal bölümlere daha büyük serbestlik veren bir temel üzerinde yeniden yapılması için bir proje hazırlanacaktır. Kongrenin son toplantısında komın-tern üyelerinin 1928 de sayısı 1.680.000 iken 1935 de 3.150.000 olduğu anlaşılmıştır. UZAK DOCli'DA: Bir italyan kruvazörü Şanghay, 22 (A.A.) — İtalyan kruvazörü Quarto. Petaitho'dan hemen Şanghaya hareket emrini almıştır. Kruvazörün yakmda Avrupava gideceği sanılmaktadır. Cinde iki milyon aç var Pekin. 22 (A.A.) — Resmiğ bir bil-dîriğe göre, Şangkong"un batısındaki tasmalardan kaçarak sığınanların sayısı ikî milyonu geçmektedir. Sığınanlara yardım için her ay lâzım olan 10 milyon frangı bulmaktaki güçlükten dolayı hükümet karışıklıklar çıkmasından korkmaktadır. ALMAN. \'l)\; Königsberg panayırında Pavyonumuz büyük bir başarı kazandı Königsberg. 22 (A.A.) — Anadolu Ajansının özel aytarı bildiriyor: Burada açılan arsıulusal panayırdaki türk pavyonuna karşı büyük bir ilgi gösterilmiştir. Pavyonumuza karşı gösterilen ilgi her türlü tasının üstündedir. Bundan ötürü türk pavyonu, önümüzdeki pazara kadar uzatılmıştır. Dört gön içinde pavyonumuzu 150 bin kişi gez -mistir. Ceza türesi kongresinde atmun tezi Berlinı 22 (A.A.) — Arsıulusal ceza türesi kongresinde arsıulusal ceza siyasasından bahseden alman türe akademisi başkanı Dr. Frank bazı siyasal sığıntıların kendi memleketlerinde yapılan bir takım davalara karşı davalar hazırladıklarını söylemiş ve kongrenin bu mesele ile de uğraşması lâzım geldiğini ilave eylemiştir. Dr. Frank'a göre bu gibi gösteriler devletler arasında bir anlaşma ile ko-tarılmalıdır ki, bu da, bütün hükümetlerin siyasal bir karşını kanun dışı ilan etmemelerini gerektirir. Dr. Frank, ceza hukuku alanında arsıulusal imkânları artırmak üzere bir komiıe kurulmasını da Önergemiştir. dacımk haberler: Amerikan donanmasının manevrası Vaşington. 22 (A.A.) — Donanmanın 1936 yılı nisan ve mayıs aylarında yapacağı manevralar. Panama kana İm rn batı taramdaki ağzı ta raf m da olacaktır. Belci kanın silâiı çıkalı. Brüksel 22 (A.A.) — Bugün çıkan bir buyrultu Belçika'dan silah ve cep ¦ hane çıkatını husmi izne bağlı tutmak • tadır Deniz görüşmeleri ve Japonya Tokio. 22 (A.A.) — öğrenildiğine göre, büyük Britanya hükümeti son günlerde birinciteşrinde Londrada bütün devletler arasında yapılacak olan deniz görüşmelerine tekrar başlamak hususunda japon hükümetini istimzaç etmiştir. Söylendiğine göre, japon kabinesi Londradakî büyük elçisi aracryla Japon yanm tonaj meselesinin en çok haddi hakkındaki İsteğini ingiliz hükümetine hatırlatmağa karar vermiştir. Baymdnlık Bakanımızı! İstanbul telefon sosyetesinin satm alınması hakkındaki diyevi (Başı t. inci sayıfada) Bu islerle1 uğraşan murahhaslarımızı ve hukuk müşavirlerimizi, bugün kabut e-derek bîr müddet son vaziyet hakkmda malûmat aldım. Bakanlar Heyetince Telefon sosyetesi ile olan anlaşma mukavele sureti için proje tasvib edildiği takdirde yarın veya öbürgün mukave. leyi imza edeceğiz. Böylelikle bîr çokları gibi telefon şirketi de Öz türk idars-sine geçirilmiş olacaktrı... RADYOLAR ankara 19-30 — Çocuk saati 19.40 — Musiki: Ulvi Cemal: Piyano Su oyunları Ulvi Cemal- Piyano Avrupadan nakil (kısa dalga) 20. — Ev kadınına Öğütleı 20.10 — Musiki: Brahma Rhapsodİe Ferhunde Ulvi: Piyano 20.30 — Dans musiksi 20.50 — Haberler. ULUS 21 \a vros İM Ekannmİ İmi ı.mınız llttkuma I nnıhır.'i ı- nın temel alma töreninde bulunmak ivin Nazilli'yv gitti. — Punaytr dolayısiyle İzmir farbayt kutlama telgrafları alili. ON ALTINCI YIL. No: 5056 Aılııııı/. aııılınıızılır Ilt*r VCMc .» kuru** Panayır, büyüklerimiz ve Sovyet dostlarımız Başbakan, kamutay Başkanı, Bayındırlık Bakam ve B. Kaı abanla,Moskova Tecim Odası Başkanının sevgi telgrafları İzmir, 23 (A.A.) — Arsıulu sal beşinci İzmir panayırını açmı-ya davet edilen Başbakan İsmet İnönü ile panayırın açılma töre -ninde bulunmaya çağrılan Kamu-»•* Başkanı B. Abdülhalik Renda İzmir, 23 (A.A.) — Arsıulu -sal beşinci İzmir panayırının açılması dolayısiyle dost Sovyet bü -yük elçisi B. Karahan ile Moskova tecim odası başkanı tarafından panayır başkanı İzmir şarbayı D*-. İsmet İnönü ve Bayındırlık Bakanı B. Ali Çe - tinkaya tarafından panayır başkanı ve İzmir Şarbayı Dr. Behçet Uz'a aşağıdaki telgraflar gönde -rilmiştir: Dr. Behçet Uz İzmir Şarbayı, Değerli ş r - bayım, Güzel Izmi - rin hayırlı ve ö- nemlİ teşebbüsü olan panayırı bu sene de aç - mayı ne kadar arzu ettiğimi bilirsiniz Ancak leciktirilmesi ka bil olmıyan ba -zı işlerim mani olmaktadır. Eko -nomi Bakanı arkadaşım bu zevkli açılışı hepimiz namına yapacak -tır. Size her zamanki gibi verimli başarış diler hepinizi yürekten selâmlarım, sevgili doktorum. Başbakan İsmet İnönü Behçet Uz İzmir panayır başkanı Davetinizi memnuniyetle al dım. Gözleri -min rahatsızlığı yüzünden dok -torlar seyahati -ma müsaade et mediklerinden panayırın açılış töreninde bulu - namıyacağım . kederle hepini - ze saygılarımı sunarım. Kamutay başkan, Abdülhalik Renda Dr. Behçet Uz İzmir Şarbayı, 22 ağustos - ta açılacak olan arsıulusal panayırın parlak ve verimli olması - nı diler, sevgi - ler sunarım. Bayındırlık Bakanı Ali Çeti n Kaya B Abdülhalik Renda B. Ali Çetinkaya Karahan Şarbayı Dr. Behçet Uz. Behçet Uza aaşğıdaki telgraflar fonâerilmiştir. B. Behçet Uz Panayır Komitesi Baş -kanı ve izmir Şarbayı, Lütufkâr davetinize icabet ede miyeceğimden ve panayırın a -çılma töreninde bulunamıyaca -ğımdan çok müteessirim.Pek ha raretli olarak teşekkür eder ve tam muvaffaki -yet dilerim. Ar -sıulusal İzmir panayırı Türki -yenin ekonomsal gelişmesinin bü tün samimî dostları nazarında bir ispatı olacağı gibi güzel İzmir'in müstakbel inkişafına da hadim olacaktır. Karahan B. Behçet Uz Panayır Komitesi Baş -kanı ve İzmir Şarbayt. Arsıulusal panayırın açılışı münasebetiyle büyük muvaffakiyet ler dileriz. Eminiz ki Sovyet teş -kilâtının panayıra iştiraki aramızdaki ekonomik ve dostluk bağlarını daha ziyade sağlamlaştıra -çaktır. Moskova Ticaret Odası Başkanı B. Celal Bayar Na/iHive »itti İzmir, 23 (A.A.) — Ekonomi Bakanımız B. Celal Bayar bugün öğleden sonra C. H. P. Başkanı ve üzüm, incir çıkatçıları ile üret menlerin oruntakları arasında yapılan bir toplantıya başkanlık ettikten sonra saat 13,30 da Nazilli dokuma kombinasının temel atma töreninde bulunmak üzere Nazil -liye hareket etmiştir Kabinede Değişiklik haberleri yalandır İç Bakanımıza Atatürk'ün ve İsmet İnönünün güveni vardır. İstanbul. 23 (A.A.) — Kabi -nede değişiklik olacağı hakkında bugünlerde neşredilen haberler doğru olmadığı gibi, iç bakanının değiştiği hakkındaki haberin de kesin olarak aslı yoktur. Bunun tam tersi olarak, iç bakanı B. Şükrü Kaya, bugün düşünülen yeğritimi başarmak yolun -da Atatürk'ün ve İsmet inönü'nün güvenini taşımaktadır. HarpuUa Atatürk anıtı Elâziz, 23 (A.A.) — Harput kentinde yapılan Atatürk anıtı -nin açılma töreni dün yapddı. Törende binlerce halk, birinci genel ispekter Abidin Özmen, ilbay Tev-fik Gür ve köylerden gelen kurullar bulundular. Halkın sevinci sonsuzdur. Bııîîla imiz memle- kete yetişiyor Türkofise gelen haberlere göre son zamanlarda Avrupa bor -salarında buğday fiatları yüksel -mistir. Piyasalara rus buğdayla -inim çokça gönderilmesi fiatların daha yükselmesine engel olmaktadır. Buna karşılık bu yıl buğday ürünümüz İhtiyacımızı tamamen karşılamaktadır. Memleketimiz -de buğday Hatlarının nomal ol -duğu kesin olarak saptanmıştır. Nüfus sayımında çalışacak olanlar 20 birinci teşrinde yapılacak genel nüfus sayımında iş alacak Ankara işyarlarının adları her dayrece ayrı ayrı saptanmıştır. Pamuğun memlekete getireceği para ilgili çevenlerin yaptıkları ta -sınlara göre bu yıl memleketimiz -de pamuk üretimi 220 bin balya -yi bulacaktır. Bunun getireceği pa ra orta bir hesabla 10 milyon liraya yaklaşmaktadır. Bugün İ l« Mi ıfularımızda olun unuz: j İkinci sayıfada: : Her şeyden önce doğru istatistik İ üçüncü sayıfada: İzmir sergin En eıki türklerde tarım Dördüncü sayıfada: • Yabancı gazetelerde okuduklarımı; • Biliyor musunuz ki? • Komşularımızda neler oluyor? Beşinci sayıfada: Memleket pottası B. MUSOLİNİ GENE KONUŞTU " Ceza tedbirleri Harb demektir.,, B. Eden tekrar Parise git miyecek - B. Makdonald ,.biz barış adına konuştuk gönlümüz rahattır,, diyor Londra, 23 (A.A.) — Fransa hükümetine, ingiliz kabinesinin dün yaptığı toplantıdan, diplo -matik araçlarla bilge verilmiştir. İtalya hükümetinin de ingiliz hükümeti tarafından bu toplan* * toplantısında B. Eden, Paris'teki üçler konferansı görüşmeleri hakkında uzun boylu bir rapor ver -mistir. Hatırlardadır ki, Paris toplantısından sonra B. Eden, Büyük Britanya hükümetinin 4 eylülde yapılacak olan uluslar sosyetesi konseyinin toplantısına kadar, Fransa hükümetiyle süel bir te ¦ ması olacağını ve iki hükümetin italya hükümetiyle diplomatik araçlarla anlaşmazlığa barışçıl bir çözge bulmak için görüşmelere devam edeceklerini bildirmişti Bugünkü duyuşa göre, bu kararlar onanmıştır. Ve İtalya hükümetiyle diplomatik araçlariyle görüşmeler yapılması hakkındaki karar, temmuzda İtalya ve Habeşistana silâh çıkatına izin verilmemesi hakkında verilen karar da bir değişiklik yapmayacaktır. Royter ajansına göre, verilen kararın, silâh çıkatı yasağı hakkındaki emrin 4 eylüle kadar yürürlüğü devam edeceğine gelmediğini öğretmektedir. ., (Sona S. inci sayıfada) B. Musolıninin bir alman dergisinde gördüğümüz, kâğıt kesilerek yapılmış gürel bir karikatürü dan haberdar edildiği hakkındaki söylentiler hiç bir esasa dayan -mamaktadır. ingiliz hükümeti, İtalya hükü -metine özel herhangi bir bildirimde bulunmak niyetinde değildir, B. Eden'in Paris'e yeni bir gö-ret yapacağı hakkında olan ha • berler yalanlanmaktadır. İngiliz elçisi aracile habeş hükümeti ile süel değet muhafaza edilmektedir. İki vapur ilaha gitti. Napoli, 23 (A.A.) — Modda Verece ve Gala vapurları piyade kuvvetleriyle, yük hayvanları ve harb gereci yüklü olarak Musav -va'ya hareket etmişlerdir. Şimdiden 4 eylüle hazırlık Londra, 23 (A.A.) — Röyteı ajansının taşınma göre, kabine Alla 4000 kilometre! Türkmenlerin Aşkabad -Moskova yürüyüşü Moskova, 23 (A.A.) — 34türk-men kolhoz köylüsü atla Aşkabad tan Moskova'ya kadar 4.000 kilometre üzerinde yapmakta olduk -¦arı kahramanca yürüyüşü dun bi-tirmişlerdir. Grup, Aşkabad'tan mayısın 30 unda kalkmış ve yolda Kara kum çölü ile Steplerde büyük zorlukları yenmek zorağında kalmış-lardı. Moskova'ya varışlarında türk-men atlıları ulusal savga halk as-komiseri B. Tukaçevski, Türkİs -tan cumuriyeti yürütüm komitesi başkanı B. Astakof ve binlerce halk tarafından karşılanarak se -lâmlanmışlardır. Atlıların sıhhati gayet eyidİr. Atların durumu da çok eyidir. Habeş askerleri manevralarda ÜAYIFA 2 O L U b Her şeyden önce doğru istatistik Olan ve biten hadiselerin ra -Kamla gösterilmesi ve bunların birbirlerine ve yahut da bunlarla ilgisi olan diğer bir şeye nisbet e -dilmesi rakamlarla hadiseleri a -raştırmak ve istatistik yapmak demektir. Toplu yaşayış içerisin • deki bütün hadiseler istatistik ismini verdiğimiz ayna üzerinde kendilerim gösterirler. Bütün a -tanlarda verilecek herhangi bir hüküm ve atılacak herhangi bir a. dım için dayanılacak temeller kütle görümlerinin ve hadiselerin birbirleriyle kıyaslamalarından çıkarılacak sonuçlardır. Buğday Halının yükselmesiyle suçların artması arasındaki ilgililiği bize göste-recek rakamlı kıyaslamalardır, istatistiğin bu önemliliğinden ötü -rü ilim hayatında, yönetim haya -tında ve devletin iç ve dış politikasında büyük rolü vardır. Biz bütün bilgi alanlarında (biyoloji, botanik, antropoloji, tecrübi psi -koloji, türe, ekonomi, meteoroloji, sosyal politik ve saire) istatistiklerin yardımına lüzum gördüğümüz gibi, devlet de güdeceği ekonomi ve sosyal politikte buna ihtiyacı vardır. Rakamlarla hadiselerin araştırılmasına ne vakit başlandığı ta-mamen belli değildir, fakat bu başlangıç devletlerin örgütlenmi-ye başladıkları ve yönetsel orga -nizasyona sahib oldukları zamana kadar götürülebilir, çünkü her devlet üzerinde bulunduğu alanın genişlik derecesini, kendisine bağ lı olan insanların azlığını ve çokluğunu bilmek ister, işte tarihteki rakamlarla hadiseleri araştır -mak da ilk defa bu ihtiyaçtan doğ. muştur. Miladdan 3050 yıl önce harb kuvvetini ve vergi vermek kudretinde olanları anlamak için Mısırda rakamla araştırmalar yapıldığı gibi. Iranda Darius ve Xer-xes tarafından daha inceleyici nüfus sayımları ve hattâ tarım, sa • nat istatistikleri yapılmıştır. Bü -tün bunlar kaba bir sayımdan baş. ka bir şey değildiler. Asıl istatistiğin ilme ve bilgiye yaraması ve onun önem kazanması 16 ıncı asırdan sonradır. Bundan evelki devirlerde istatistik yalnız devletin güttüğü bazı hedeflere ve işlere yarıyordu, istatistik 19 uncu asırdan sonra daha fazla önemlendi ve devlet istatistikleri yanında Ö-zel kurumların istatistikleri de yer aldı. Bugün istatistiklere da. yanmadan kıyaslamaların ve bu kıyaslamalardan çıkarılacak hü -kümlerin ve sonuçların kıymeti pek azdır. Bütün hadiselerin birbirleriyle kıyaslanması laftan zi -yade rakamlara, grafiklere daya -nıyor. M emleketimizde istatistiğin hakikiğ anlamı henüz herkes tarafından iyice kavranılmış değildir, istatistik işleri için bir organizasyonun kurulması ve memleketteki ekonomi ve sosyal hadiseleri ra -kamla ölçmeğe kalkışıp bunlar -dan ilmiğ hükümler çıkarılmağa başlanması çok yenidir. Her ne kadar 1297 yıllarında küçük Saidpaşa'nın Türkiyede bir istatistik yapılması arzusunu u -yandırmış olması ve bu alanda da bir tüzük çıkartılıp ilçelerde, li -valarda ve illerimizde birer istatistik komisyonunun meydana getirildiği göze çarpıyorsa da, bu hakikiğ anlamdaki istatistik hareketini doğurmuş değildi. Türkiyede gerçek anlamda bir istatistik işine 1927 yılında baş -landı. Bu hareket düzenli ve me-tod/u istatistik isinin başlangıç Dr. Şeref NURİ noktasıdır. Hükümet 25. 6. 1927 tarihinde çıkarttığı kanunla istatistik işlerinin düzenlenmesi hu -susunda hükümet işyarları ve müstahdemleri ile Özel yersel yimet-gelere ve oraylara ve özel kurumlara düşen Ödevleri göstermekte -dir. Bundan sonra çıkan kanunla da istatistik işlerine ve örgütüne bugünkü yöneyini vermiştir. Bu -gün memleketimizde düzenli ve plânlı şekilde kurulmuş bir İsta. tistik örgütü ve onun başında da çok kıymetli bir insan vardır. Fakat bütün bunlarla beraber mem -leketimizin tarım, hayvancılık ve ormancılık gibi alanlarında hâlâ isabetli ve doğru rakamlar görül -müyor. Herkes kendi görüşüne göre ortaya bir takım rakamlar a-tıyor. Bunlar birbirleriyle karşı . lastiği zaman aralarındaki fark yüzümüze karşı sırıtıp duruyor ve biz bu durum karşısında hangi rakamı ele alacağımızı düşünüyoruz. Bu hususta bir çok misaller gös -termek mümkündür, fakat biz bunlardan en önemi olanını burada söyliyelim : Türkiyedeki orman genişliği: Hektar Hamdi Sadi'ye göre 6200,000 Ali Kemal'e göre 7,400,000 Şevket Sürayyaya göre 8.407,000 1930-32 istatistik yıllı, gına göre 8,816299 Bu sırayı daha fazla çoğaltmak hiç de imkânsız değildir. Tarım alanında da böyle garipliklere rastlanır. Bundan başka vereceğimiz hükümler için aradığımız istatistikler de yoktur: Mülkiyete ve işletmelere ait istatistikler.. Bunlar bilinmeden ne doğru bir tarım siyasası ve ne de ormancı, lık siyasası güdülebilir. Mülkiyet meselesinin türel şekilleri ve iş letme tarzlarının durumu bilin -melidir ki ormancılık ve tarım a • lanmda isabetli adımlar atılabil -sin. istatistik rakamlarında rastladığımız bu yanlışlıkları doğuran şey. metodlu araştırmaların yapıl, mamasıdır. Ortada bir metod ol -madiği için, herkes gelişi güzel rakam toplamakta devam ediyor. Bunun önüne geçilmek İçin her şeyden önce özel ekonomi alanlarında doğru ve isabetli rakamlar toplamak lazımdır. Bu ise ekonomi yapımızın içerisine düşen her tam cüzü alanında istatistiğin ö -rel bir iş alanı olarak kabul edil -meşine bağlıdır. Amiral Kondoryotis'in cenaze töreni Atina, 23 (A.A.) — Atina Ajansı bildiriyor: Dün Pol Kondoryotis ve Leon torpidolarının yanında olduğu halde Hydra vapuru ile Hydra adatma götürülmüş olan Amiral Pol Kondoryotis'in cesedi, Con Uriotis aylesinin evinin tarihi salanuna konulmuştur. Atinadan gelmiş olan hükümet ileri gelenlerinden başka yersel işyarlar vcHydra adasının bütün halkı naşin önünden geçmiştir. Bu sabah saat 10 da ölü töreni yapılmıştır. Aynı saatte Atinanın büyük kilisesinde Ölünün rahatı için bir ayın yapılmıştır. Bu ayında rahatsı* olduğundan hazır bulunamamış olan Cumur Başkanı oruntakları ile hükümet ileri gelenleri ve Atinanın bütün garnizonu hazır bulunmuştur. Garnizon ayından sonra bilinmez asker anıdı önünde bir geçid alayı yapmıştır. Yas Uç gün sürecektir. Bugün bütün resmiğ dayreler kapanmış ve bayraklar yarıya indirilmiştir. Gazeteler, elen denizlilerinin en iyi bir örneği olarak kalacak olan amiralin anısını yazan heyecanlı hctkcler-le Hnhıdıır. DIŞ HABERLER polonya'da: Bir idimin kruvuzdrü l'ıdonyuda Varşova, 23 (A.A.) — Komandor Şmundt'ın komutasındaki alman kruvazörü König&berg. dün Gdinya limanına girmiştir Kontr amiral Unrug alman konuklar şerefine bir akşam şöleni ver -miişir. Kontr amiral ve alman komutanı verdikleri söylevlerde iki memleket denizcisinin göretleri bu memleketler arasındaki dostluk ilgilerinin en eyi kanıtı olduğunu kayt ve bu dostluğun da-ha ziyade derinleşmesini temenni eyle -mislerdir. Polonya - Ihıntzig ilgileri Varşova. 23 (A.A.) — Lehistan -Dantzîg görüşmeleri iki taraf görüşlerinin sarihlcndirilmesini mümkün kılmıştır: Dantzig delegeleri görüşme sonuçları hakkında senaya izahat vermek Üzere Dantzig'e gitmişlerdir. Görüşmelere yakında Dantzig'de devam edilecektir. timini sııhıışlarınııı kııyılıığıı çelenk Varşova. 23 (A.A.) — Alman deniz subayları başlarında komutan Şmunt bulunduğu halde. Varşovaya resmİğ gö-retlerde bulunmuşlar ve meçhul askerin merarına bir çelenk koymuşlardır. \l l\\\ \ l)\: Çittin alman hükümetine tenliği tablolar Berlin. 23 (A.A.) — Berlin'deki Çin Elçisi Lİn Sung-Şin, hükümeti adına alman hükümetine 1934 Berlin sergisinde gösterilmiş olan 16 yağlı boya Çin tablosunu armağan etmiştir. Tablolar. Bcrlindeki Asya sanatları müzesine konulacaktır. I estafalyada an gazete kapatıldı, Dusseldorf, 23 (A.A.) — Vestafal-ya'da 10 gazete birden üç gün için kapatılmıştır ingiltere'de: B. Şaltt InıC'dte reden »mim aramışa mı gidecek? Londra, 23 (A.A.) — Deyli Herald gazetesine göre. Almanya finans bakanı B. Şaht, Londrada kolaylıkla bir ödünç alabilmek umudiyle ingiliz şehirlerinde bir seri konferans verecektir. B. Şaht'-m B. Montagu Norman ile bu hususta görüştüğü böylenmektcdir. Bir ingiliz süel uçağı Londra, 23 (A.A.) — Bir ingiliz süel uçağı Kristhurh körfezinde denize düşmüş vc batmıştır. Pilotun ne olduğu belli değildir. Lan,İrada \ eni tip taşın araçları Londra. 23 (A.A.) — Londra omni-bÜsleri ile diğer büyük taşın araçları ve taksiler yavaş yavaş kaldırılarak bunların yerine yağla işliyen motorlu vasıtalar konacaktır. IH.U.Ik \*ı\: Belçika birge güvenlik istiyıır. Brüksel, 23 (A.A.) — Libre Belgik gazetesi Lokarno andlaşma&ının inancası olan büyük devletler arasında ayrılık çıkması ihtimallerinden korkarak diyor ki: Bizim memleketimiz gibi her türlü tehlikeye karşı bulunan bir küçük memleketin herkesten fazla birge güvenlik sistemine ihtiyacı vardrr. Bir belçika gazetesinin kaygısı Brüksel. 23 (A.A.) — Libre bcljik gazetesi, büyük devletler arasında bîr dağılma ihtimalini ileri sürerek, bu ih -timalin Lokarno paktındaki inançları 'avıfta'ac-ığı kaygısını eöstermrktedir. B. Radek'in Leh basınından sorusu Moskova, 23 (A.A.) — Tas ajansı bildiriyor: Radek, Izvestiya gazetesinde yazdığı bir betkede, Leh ajansının ve Ga-zeta Polska'nın Moskovadaki aytarı Berson'un Sovyetler Birliğinden çıkarılması hadisesinin Leh basını üzerindeki yankılarını inceleyerek diyor kî: Bu yankılar. Leh ajansının bu hadisenin resmiğ sebebini gazetelere bildirmiş olmasından ileri gelmektedir. Bcr-son Sovyetler Birliği hakkında karaç larla dolu haberler vermeyi kendine uzuğ edinmişti. Yazdığı yazılar Sovyet • Leh ilgilerini fenataştırabilecck uydurma şeyleri kapsıyordu. . Tas ajansının ve tzvestiya gazetesinin Varşova aytarı Kovalskİnin Lchis-tana dönmesine irin verilmemesine gelince; ne Leh hükümeti ne dc Leh hasını. Sovyet basınının Leh ulusuna karşı bu aytar tarafından verilmiş hiç bir fena gayeli haberini gösteremezler. Lehistan resmiğ orunlarının, Berson'un yerine dürüst hareket edecek bir aytarı Moskovaya göndermesi için kendi yan resmiğ naşirlerine tavsiyede bulunacak yerde, Berson'un savgasını yapmalarından ve bunun iki memleket ilgilerini bozacak hattı hareketini onamış olmalarından dolayı eseflenmekteyiz. Pravda gazetesi diyor ki: Leh hükümetinin Kovalski hakkında aldığı tedbir asla yerinde değildir. Leh hükümeti bunu yapmakla Berson-¦ n gidişini onamış olmaktadır. sovyetler uirlicı'nde: BİRLEŞİK DEVLETLE» DEı Munçuko - Moııgol anluşması Moskova. 23 (A.A.) — Ulanbator'dan Tas ajansına bildiriliyor: ,. Mançuko dış bakanlığı siyasal şubesi direktörü, Mongol önergesine cevabını, Mongo) kurulunun başkanına vermiştir. Mançuri hükümeti bu cevabında iki taraftan, yalnız sınır hadiselerinin kounlmasiylc uğraşmak üzere, delege elçilerin atanması hakkındaki Mongol önergesini kabul etmektedir. Mongol cumuriyeti bu notaya cevab vererek delege elçiler aranması ve sınır komisyonları kurulması hakkmda yerleştiklerini bildirmiştir. Kutupları aşarak tmerikııya n- çıış gelecek yıla kaldı. Moskova, 23 (A.A.) — Levancskı nin uçuşu tekrar etmesi hakkında şu bilge alınmıştır. Uçağı gözden geçiren teknik kurul uçakta yapım eksiği olmadığını ve yalnız yağ dağıtma kısmında bazı işleme bozuklukları bulunduğunu görmüş vc bu kısımlar onarılarak Leva-neski başarılı bir kaç deneç uçuşu da yapmıştır. Ancak hava bu kadar çetin bir uçuşa elverişli değildir. Bununla beraber ağustosun ortaları kuzay kutub yoluyla uçuş için son tarihtir. Sonbaharda burada olan çok çabuk ve şiddetli hava değişiklikleri tehlikeyi çoğaltmaktadır. Bunu için verilecek biricik karar, uçuşu gelecek yıla bırakmak olabilirdi. ^ I GOSLA1 \*D\: Yunan - yugosfav tecim anlaşması Bclgrad, 23 (A.A.) — Yunanistan ile Yugoslavya arasında Belc'dc başla -mış olan tecim görüşüterine bugün Bel-grad'ta yeniden girişilmiştir. ) tımihlarya'ila italyan gazeteleri Belgrad. 23 (A.A.) — tç işleri ba -kam, Gazetta del Popolo ve Giornale d'ltalya adındaki ga/eteler hakkındaki yasağı kaldırmıştır. Amerikan manevralarını görmek için Pinecanp, 23 (A.A.) — (Nevyoık hükümetinde) - Aralarında tngilterc, Fransa, Almanya, Sovyet Rusya, Japonya. Çin vc Meksika atasemilîtcrleri de bulunan 16 yabancı ataşamİliter. şim-d;yc kadar Birleşik Amerika'da bu derece geniş ölçüde yapılmamış olan büyük manevralarda hazır bulunmak üse-re buraya gelmişlerdir. İTALY VI) \: İtalyanın ileniz manevraları Roma, 23 (A.A.) — Büyük deni/ manevraları .yarın Bari ile Napoli arasında başlıyacaktır. Manevraların hedefi büyük harb gemilerini salımda kullanmaktır. . İtalya vapur ıdıyor. Berlin, 23 (A.A.) — Hamburg - A-merika kumpanyasının Rcsolute vapuru bir İtalyan sosyetesine satılmıştır. Dağınık haberler Ekvator azısı Londra. 23 (A.A.) — Ekvatör'deki azr hareketinden bahseden Taymis ga -zetesi, cumur başkanı ile kongre arasında bir anlaşmazlık bulunduğunu yaz -maktadır. Dün yeni bir seçim yapılması düşü • nültnüş, fakat süel kıtalardan bir kısmı cumur başkanından yana hattâ onun diktatörlüğünü ilân etmişse de ordunun çoğunluğu bunu reddetmiştir. Ordu genel ispekteri Albay Solis, îbarvao'yu kan dökmeksizin tutsaımştır. Albay Solis. süresiz başkanlığı Üzerine almıştır tztyanlar erkeyi aldılar. Paris, 23 (A.A.) — Poti Pari ven gazetesinin Londra'dan alıp yaydığı bir habere göre EkvatÖr'de patlak veren azı. başarı İle sonuçlanmıştır. Cumur başkanı, yakalanmıştır. ÇEKOSI U\ VrO VDA: Uç uçuk fHirçalandı Prag, 23 (A.A.) — iki uçak Ccyo kasabası üzerinde çarpışmışlardır. U-cüncü bir uçak hava alanına düşerek parçalanmıştır. Uç pilot yaralanmıştır. Arnavtulukta baysallık Paris, 23 (A.A.) — Arnavutluk elçiliği durumun karışık olmakta devam ettiği hakkında çıkan haberleri kesin olarak yalanlamıştır. Sarı nehir «işiyor Şanghay, 23 (A.A.) — Kıyangsu ilinin kuzayında bulunan Hoşav'dan bildirildiğine göre, bu bölgedeki San Ne -hrin sulan kabarmakta ve bendlerin yıkılması ile suların tehdidi altında bulunmaktadır . Jüpon ordusunun ılüzenfenınesi. Tokyo, 23 (A.A.) — Rengo ajansın, dan: Ulusal savga kurulu, B. Nagatanın öldürülmesi dolayısiyle sü bakanı general. Hayaşiye ordunun kontrolünü birleştirmek ve ordudaki disiplini kuvvetlendirmek hususunda yapacağı çalışma, da arka olmaya karar vermiştir. ^ asak edilen toplantı Bern. 23 (A.A.) — Faşizm vc doğu Afrika anlaşmazlığına karşı yapılması tasarlanan genel toplantı yasak edilmiştir. Bu toplantıda birçok aytıçlar soy -levler verecekti Romanyaıla bir ipek kaçakçım hapse çarpılılı Bükreş, 23 (A.A.) — Olt hakyeri kendisi tarafından yönetilen uçak ile Romanya'ya kaçak suretiyle 85 kilogram ipek sokan B. Döbruton'a altı ay hapis cezası vermiştir. B. Döbruton. Li-yon'da bir ipek fabrikasının sahibi ve güney Fransası hava seferleri kumpan-vası başkanıdır. ULUS 25. AĞUSTOS 193S PAZAR ISazilli dokumu fabrikasının İrmelini Ekonomi Hükmünüz H. Celâl Boyar allı. — B. Musolini Habeşistan işinin basit bir zabıta meselesi olduûuna söylüyor. ON ALTINCI YIL. No: 5057 Alil 11117.. ;ı Ki I ı llll/.ıl II II. ıh- 5 kuru Gündelik DOCA I\ Hükümetin doğu illerimiz için yeni kararlar almış olduğunu Anadolu Ajansı bildiriğinde okuduk. Anadolu'nun doğusu demek, osmanlı imparatorluğundan devraldığımız yurd topraklarının en bakımsız, en geri parçası demek -tir. Biz cumuriyetçiler bu memlekette bir sömürge bayındırlığı, yani bizi kuru çölden ve yoksul halktan ayıran Paraı/anaTar yapmak istemiyoruz. Biz ekonomik ve sosyal kurumları ile, üstünde 20 inci asır insanları yaşayan mo -dem bir yurd kurmağa çalışıyo -ruz. Anadolu toprakları ve halkı için böyle bir ideal, ancak türk olanın kafasında doğup gönlünde yerleşebilir. Kökten bir kalkınma hareketi içindeyiz. Kök, halktır, köydür. Osmanlı imparatorluğu halka ve köylüye, sömürgeciler gözü ile baktı. Onun uyanmasından, top (anmasından, el emeğinin pahalılaşmasından korktu. Biz. bunun tamtersi. büyük yığını Kamalist rejimin bütün davalarının temeli olarak almaktayız. Kamalist re -jime ulusçuluğun üstünde insaniğ bir değer veren özellik budur. Bizim halkçılığımızın başlıca ayırmacı köyde devletçilik olmak lâzım gelir. Köy nerede bırakılırsa orada kalır: demiryolu, kırk yılda, Sincan köyünü kırk adım ileri yürütemedi; Ankara'da on şu kadar yıldanberi bir devlet merkezi pazarının bütün imkân -lan Kalaba Öyünü yerinden oy -natamadı. D vlet, ne rayı, ne yo -lu, ne elektri.; Sattım, ne su kanalını köyün kapısına getirip bira -kamaz: Devletin köydeki işi bunlarla bitmez, bunlarla başlar. Devletin Anadolu doğusunda bir reorganisation işine başlama -sından sevinmeyecek türk ulusçusu yoktur. Bu toprakların yolsuz, okulsuz, bakımsız kalmasından biz suçlu değiliz: Fakat ilerlemesinin şerefi bizim olacaktır. Her medeniyetin en göze çar pan vasfı, tekniğidir. Büyük halk yığınları hangi teknikle işleyor -larsa, o tekniğin medeniyetinde -dirler. Bizim köylümüzün bu medeniyetin tekniği ile yabancılığı, kapasite eksikliğinden mi geli -yor? Gidip en yeni makineleri kullanan fabrika işçilerine bakınız: Hepsi, eğer doğrudan doğruya değillerse, bir göbek aşırı köylüler -dir. Ankara'da çocuk bakar gibi bahçe yetiştiren insanların çoğu -nun belki yakın hısımları, henüz, köyünde orman yıkıyor ve ağaç söküyor. Türk köylerinde bir asra bağlı gibi görünen büyük kalkınma, hakikatte kısa yıllara bağlı -dır. Büyük meseleyi Kamalistler cesareti ve ölçüsü ile ele alalım. Yönetim mekanizmasında yeni bir ödev unsuru yaratalım. Halkçılı -ğı, folklor hava ve koşmaları içinde tadıp, gübreden ve kerpiçten kaçan türk gencini köyde çalıştı -ralım. Genç cumuriyetin en yaşlı ana nası karar verince başarmak'Ur. Anadolu Ajansının, ancak, genel hatlarını bildirmiş olduğu doğu -Anadolu siyasasının pek yakında canlı ve parlak sonuçlarını göre -ceğimize güvenimiz tamdır. F. R. ATAY DOKUMA ENDÜSTRİMİZİN İKİNCİ TEMEL DİREĞİ Nazilli kombinasının temeli atıldı Halk sevinç içindedir - B. Celâl Bayar, söylevinde eksiksiz bir eser olan fabrikanın kuruluşunu sa ğlıyan türk - sovyet dost lueunu saygı ile andı Nazilli, 24 (A. A.) — Ekonomi Bakanı B Celal Bayar i id saat yedi bu -çukta Nazilli'ye geldi. Yanında Ege illeri say -lavları ile Ay -din ilbayı, Si -mer Bank genel direktörü, Tas Ajansı aytarı istanbul ve Izmir-den gelen gazeteciler vardı. Is tasyonda Aydın dan ve bütün ilçelerden gelen salgıtlarla şehirli ve köylü ka -din erkek bin -lerce halk toplanmış, memleket »cin çok önemli olan bu fabrika Temeli dtılan Nazilli (lokuma kombinasının alacağı şekil Nazilli kombinasının temelini atan B. Celal Bayar nin temellerini atmak üzere gelen Ekonomi Bakanını bekliyordu. Halk, Bakanı çok candan alkışlat la karşıladı. İlçebaylık ve şarbay-lık konuklarını çok güzel bir proy ramla karşıladı. Halkevi Aydın bandosu çalıyordu. Ekonomi Bakanı ve yanındakiler halkevinde fabrikanın Rusya'dan getirilen plânlarını gözden geçirdikten sonra fabrikanın kurulacağı alana gittiler ve fabrika direktörü ile sovyet ve türk mühendisleri tarafından karşılandılar. Burada Nazilli halkevi başkanı nazillililer a-dına bir söylev verdi. Bundan sonra B. Celal Bayar, Önemli söy • levini verdi. Daha sonra saylavlar da söylevler verdiler. B. Celal Bayar'ın birçok kısımları sürekli alkışlarla kesilen söy -levi şudur: « — Aziz nazillililer; bugün Nazilli kombinasının temellerini atıyorum. Nazilli kombinası sanayi programımızda cok ehemmiyet li yer alan büyük bir endüstri müessesesidir. Bakırköy bez fabrikasından ve bugün bütün dünya iti İNGİLİZ KABİNESİN İN KARARINA KARŞI B. Musolini Habeşistanı almayı bir zabıta hadisesi sayıyor İtalya'nın Maltaya saldırması ihtimali - Yeniden 16.000 asker gönderiliyor - Pserimos adası süel hasta yur du oldu. Deyli Londra, 24 (A.A.) — Telgraf diyor ki: " B. Musolini Habeşista'nın işgalini adî bir zabıta hadisesi o -larak görmektedir. İtalyan hükümetinin, Adisaba-ba'daki elçisini geri çağırmak niyetinde olmadığı, fakat, italyanın elçiliği muhafaza kuvvetlerini arttırmak üzere oraya bir tabur as ker göndermeği kuvvetle istediği söylenmektedir. B. Musolini, gayelerine engel olmağa matuf birge hareket yolundaki ingiliz elbirliğinin yeni görünüşlerini özen ile incelemektedir. B. Musolini, bununla beraber, hiç bir şeyin kendisini hedefinden ayıramıyacağı kanaatindedir.,, Ilnheşisiunu gidecek hekim kurulu Londra, 24 (A.A.) — Harp çıktığı takdirde Habeşistan'a doktor kurulu eöndermek üzere, Loıı dralı bir cerrahın başkanlığı al -tında bir doktorlar komitesi ku -rulmuştur. (Sonu 2 inci sayfada) italyanın büyük süel manevraları Roma, 24 (A.A.) — Bolzano. Udine ve Bergame bölgelerinde büyük manevralar başlıyacaktır. Dört generalin komutasında bulunan yarım milyondan fazla asker bu manevralara girecektir. En önemli manevralar, dan hücumu hareketlerinin hepsini toplıvan manevralardır. İki gündenberi Siano'da baş ¦ ka manevralar da yapılmaktadır. Öte yandan varın sekİ7 bin si yah gömlekli Afrika'ya hareket edecektir. Yakında on sekiz va pur, on altı bin siyah gömlekli eÖ türncektir. bariyle mükemmel bir eser olan Kayseri ve Ereğli kombinaların -dan sonra sıra buraya geldi. Na/' li kombinasının ayrı ve hattâ diyebilirim ki, bizim cephemizden söylenecek bir hususiyeti vardır. Diğer pamuklu mensucatımız hususi vasıtalarla şu veya bu tarzda yapılmış bulunuyordu. Hükümc pamuklu meselesini ele almak su retiyle memleketin umumi ihtiva -cını karşılamayı düşünürken, hususi olarak da basmaya ehemmi -yet vermişti. İşte buradaki kombi na türklerin ilk defa kuracakları basma fabrikası olacaktır. Fabrİ (Scnıı 5. İnci sayıfada) Yugoslav kabinesinin den üç bakan çekildi Beigrad, 24 (A.A.) — Kabinede, üç bakanın çekilimi dolayısiyle yapılması gereken değişiklik, küçük anlaşma konferansı toplanmadan önce yapılacak gibi görünmektedir. Bazı söylentilere göre, hiç bek-lenmiyen bazı güçlüklerin bir buhran doğurması ihtimali vardır. Bakanlardan Yankoviç bu akşam Bohinge'ye giderek arkadaşlarının çekilimini kıral naibi pren-' se bildirecektir. Beigrad. 24 (A.A.) — Avala a-jansı bildiriyor: Sıhhat ve sosyal yardım bakanı B. Ureka ile tüze bakanı B. A-uer ve ormanlar ve madenler ba kanı B. Stefanoviç, yeni ''Yugoslav radikal birliği,, partisine gir B. Stoyadinovıç mı,cceklerini bildirerek bu sabah cekilimelrini vermişlerdir, Beigrad siyasal çevenleri, Sto-yadinoviç kabinesinde değişiklik bekliyorlar. 1 oldun: izmir yolunda Komşu memleketlerde bil etüd yolculuğuna çıkan arkada -şımız Yaşar Nabi, arsıulusal panayır dolayısiyle izmir'e de uğramış ve oradan ilk yazısını göndermiştir: Ankara - İstanbul hattında Bi- İzmir'in yarı yolundayız. Ar - lecik geçildikten sonra görü nasıl tık gözlerimizle beraber içimizi birdenbire değişiyorsa, izmir e ge- de hüzünle dolduran sonsuz çıp -lirken de bozkır peyzajının Af- - laklık bitmiştir. Yol boyunca ağaç yondan itibaren yavaş yavaş kay- ve İnsana rastlıyoruz, bolduğunu görüyoruz. İnsanın toprağa bir nebat benzerliğiyle bağlılığının derecesini anlamak için bir yol -culuk yetiyor. Bozkırda nebat ve hayvan gibi insan bile bodur ve cılızdır. Afyon aşıldıktan sonra yolun iki yanından akan sinema şeridinde birer figü -ran sessizliğîyle rot alan köylüler tren ilerledikçe, boylanıyor, gelişiyor. Ve bir za -man geliyor ki artık nankör toprakların yoksul btrakttit üstleri lime lime İnsanlara ras'l^maz oluvorsa nuz. Toprakla beraber ihsanlar da giyiniyorlar. Çorak bozkır, nankör bozkır, kendisiyle uğraşmaya kalkışan Uzaklardan güzel İzmir'in insanlara bu cüretlerini pek pa -halı ödetiyor. Halbuki öte yanda, cömert toprak, bol ve olgun ye -mislerini, elini uzatanın emrine hazır tutuyor. Şehirlerde öbek öbek saklanan kadın, burada papatya gibi tarlalara serpilmiştir. Köylü kadın, er- { Sonu 3. Üncü sayfada^ SAYIFA 2 O L U J Avrupa ve bh Doğu Prusya panayırında Türkiye 16 ağustos 193S tarihli Berliner Ta-geblat (Berlin) dan: Türk - alman tecim ilgileri (idha-kst vc ihracat) 1933 yılına nisbetle 1934 yılında yüzde 60 nisbetinde bir fazlalık göstermiş ve 1935 yılının ilk altı ayı içinde de yüzde 70 artmıştır! Fakat bu süre 1933 yılının ilk altı ayı İle karşılaştırılacak olursa, o zaman yüzde 122 nicbetinde bir fazlalık oldu. gu görülür. Alman dış teciminin genel alarak azaldığı bir »ırada karşılaşılan bu vaka, hele Türkiyenin doğu pana -yırında 200 metre murabbaı bir alan ü-lerinde memleketimize sattığı madde . leri her zamankinden daha geniş ve daha zengin bir şekilde göatermctindc-ki önemi berkitmektedir. Fakat Tür • ¦iyenin doğu Prusyada iLk defa olarak bir sergiye girmesi yetkili orunların da İtiraf ettikleri gibi, aynı «amanda gü -ney doğuau yöneyinden de uluslar ara-sında ekonomik bir aracı olduğunu is-bat ediyor. Almanyada türk tecim odasının genel sekreteri Bay Osman Zeki Köniz-berg oruntağ anızla olan bir konuşması sırasında. Türkiyenin endüatrileş . me gayretlerinin, her iki memleketin tecim ilgilerine zarar vereceği hakkında bazı kimseler tarafından ileri sürülen kaygıların yersiz olduğunu etraflıca anlatmıştır. Tamterai. Türkiyede ulusal endüstrinin gelişmesi, teeİmel ilgileri pekiştirecektir. Bu Birada er -ge ve gaye, şimdiye kadar Türkiyede üretilmediği halde hayatiğ bir önemi olan maddelerin tedarikidir. ((Büyük savaş sırasında Türkiyede bir kilo se -ker 50 altın marka satıldığı vc akla gelmiyecek kadar yüksek fiatlar verildiği halde kumaş bulunmadığı sıra • Urda çekilen kıtlık hâlâ hatırdadır) E-sasen Almanya, bu yeni endüstrileşme kınayın in gerektirdiği makine ve ya_ raçları sağlamak itibariyle çok yakından ilgilidir. Meselâ, demiryolu ağının genişletilmesinde kullanılan gerecin yüzde 95 i Almanyadan alınır. İşte doğu panayırındaki türk pav -yonu, oraya gelen doğu prusyalılarına ve diğer gezicilere, gerek çıkat ve ge. rek girit bakımından eldeki zengin imkânları göstermek suretiyle, esasen çok canlı olan türk • alman tecimel ilgi . İcrinin daha ziyade gelişmesine yardım edecektir. Almanyada pek çok kimseler, en belli başlı tiftik ve keçi kılı us. fencisinin Türkiye olduğunu, aynı zamanda önemli mikdarda pamuk gönderildiğini ve sert buğday arpa gibi ta . hıl da sattığını bilmezler. Türkiye bun dan başka doğu panayırında debagata ait ham maddeler, türlü maden cevherleri (Manganez, krom) nebatat yağla -rt (gıda maddesi ve endüstri yağı ola. rak en önünde zeytin yağı gelir) bü -tün dünyaca tanınmış türk halıları, el İşleri, meyvalar, tütün, genel olarak Türkiyenin kapasitesi hakkında açık bir fikir vererek yeni imkânlara yol ¦-çacak en Önemli değiş maddesi gÖs -termektedir. Fakat işin en ziyade dikkate değer tarafı Türkiyenin panayıra sade bir satıcı stfatiyle girmemesidir. Geçen yıl doğu panayırını etraflıca inceliyerek o zaman elde ettiği bilgiye dayanarak bu Özel sergiye girilmesini sağlı yan ge -nel sekreter Bay Zekinin de söyled'ği gibi, Türkiye kendi tarım ekonomisi nin gelişimi için. doğu Prusyasının tarımından ve hayvan cinslerini yeğrltira usullerinden de faydalanmak niyetindedir. Bu suretle doğu Prusyaya yeni bir surum alanı açılmış oluyor. Çiftçi, ler birliği başkanı direktör Lilİent -hal'in Türkiyeye yaptığı iki geziden sonra, türk koyun cinsini yeğritmek vc bu suretle daha fazla yün üretmek er-gesiyle doğu Prusyadan iki yüz tane 'koyun gönderilmiştir ki, bu suretle dc Almanyaya daha fazla yün satmak im. kânı olacaktır. Esasen qikalın verimli olacağı anlaşıldığı takdirde, TUrkiye -de bir çok maddelerin daha ziyade ü-rctilmesi mümkündür. Hayvanlarının yeğritimine ve bakımına çok büyük bir önem veren Türkiye, Prusyada yetkili çevcnlerle sıkı bir iş birliğine girişe . rek, sıcak kanlı Troken cinsinden at • lan memlekete sokarak yerli hayvan -ların cinsini yeğritmek fikrindedir. Türkiye, meselâ hayvan haatalıklarıylc savaş gibi, hayvan yetiştiriminde ö -nemli olan alanlarda da, doğu Prusyada gördüğü örnek ve tedbirlerden faydalanacaktır. "Türk - alman tecim ilgileri son zamanlarda o kadar İlerlemiştir ki, bu ilgileri daha ilerletmek ve derinleş -tirmek İçin, hiç bir harca ve zahmet -ten kaçınmamaklığımız gerektir.,, Ge. nel sekreterin bu sözleri, çok canlı bir şekilde düzenlenen türk sergisinin Ö-nemini anlatıyor. Bunun İçin serginin alman . türk teciminin ilerlemesine yardım etmesini istiyor ve diliyoruz. Gerek Türkiye elçisinin ve gerek te -cim odası başkan ve yardımcısının, alman doğu panayırında hazır bulunma -lan. bu işe verilen Önemi açıkça göster, mektedir. Üzüm r ler im Izmirde Ekonomi Bakanının yanmda bir toplantı yapıldı. Üretmenler koruma kanunu istiyorlar tamir, 24 (A.A.) — Dün Cumuriyet Halk partisi kurağında ekonomi bakanı B. Celâl Bayann huzuruyla Eğe bölgesi üzüm üretmenleri oruntaklan ve İzmir kuru meyve çıkat birliği üyeleri tara. fından bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda, üzüm fiyatlarının düşüş sebepleri araştırılmış ve alınması gereken tedbirler görüşülmüştür. Üretmen oruntaklan ü. züm fiatlannın daha fazla düşmesine karşı almması gereken tedbirlerin alınması ve aşağı fiat sap. tanması hususunda Türkofise yet ki vermişlerdir. Üretmenler orun-taklannın dilekleri arasında buğdayı koruma kanununa benzer bir üzüm koruma kanunu projesi hazırlaması da vardır. Ekonomi bakanı B. Celâl Bayar, bu toplantıda memleketin e-konomî durumunun her yıldan daha sağlam ve gelişime doğru gitmekte olduğunu belitmiş ve bu diyev üretmen oruntaklariyle çı-katçılar birliği üyeleri üzerinde e-yi bir etki bırakmıştır. Bakan, bundan sonra ürünlerimizin satılmı-yacağı hakkında ileri sürülen kay. gılann hiç varid olmıyacağını bil. dirmiştir. Toplantı sonunda Ekonomi bakam Nazilli fabrikasının temel atma töreninde bulunmak üzere Nazilliye satmıştır. Dönüşte Cumuriyet Halk Partisinin Do-laplı kamun yapısıyla işçi ve esnaf birliklerinin açılışını yapacaktır. DIŞ HABERLER İngiliz kabinesinin kararına karşı (Başı /. inci sayıfada) Bu komite, habeş kızıl haç kurumu ile arkı bir el birliği yaparak çalışmak, tadır. Hiç bir siyasal mahiyeti olmıya-rak, sırf insel ülkülerle, sekiz doktor, sıhhi taşıt işlerini organize etmeğe mc. mur beş kişi ve pek çok hasta bakıcı bir araya gelmişler ve bugün, yarın yola çıkmağa hazırlanmışlardır. Organizasyon komitesi, genel bir kayıt defteri açmak niyetinde bulunmuşsa da, dış işleri bakanlığının araya girmesi üzerine şimdilik bundan vazgeç, mistir. Doğu tfrikotlaki sthat işleri Roma, 24 (A.A.) — Sena üyesi profesör Kaşeli i, doğu Afrika sıhiğ servis, lerini gözetme işlerine düzen vermek ödeviyle, yüksek ııhat danışmanlığına atanmıştır. 6000 siyah gömlekli gitti. Roma, 24 (AA) - Zi mart turneni komutanlığının yönetimi altında bulunan altı bin siyah gömlekli bugün Na-poliden doğu Afrikasma gideceklerdir. Hareket hakkınca haberler bugün saat 17.45 de İtalyanın radyo merkezle rinin hepsi tarafından verilecektir. Romanın asabiyeti re fransız basını Paris, 24 (A.A.) — Gazeteler, ingi-lız kabinesinin görücülerinden uzun u-radıya bahsederek verilen kararların yu muşaklığından dolayı hoşnudluk gos tennekle beraber, bunun habeş anlaş mazlığı genel durumunu pek fazla düzelteceğini sanmamaktadır lar. Le Jurnal diyor ki: "Kabine, biri derhal, digcrı de ilende yeritilmek üzere iki karar vermiştir, fakat bu kararların her ikisi de itidale -ğlimlidir. Bu, mutlu bir gösteridir. Çünkü Ro-mada çok asabiyet vardı r.„ PÖtit Paritien vc diğer gazeteler dün, komiteye, sü ve deniz bakanlariy. le birlikte gelen eksperlerden bahsederek diyorlar ki; Kabine, güttüğü siyasayı pekiştirmek lazım geldiğini kararlaştırmıştır. Fakat yükenlerinin gerektireceği sonuçlar kendisini meşgul etmektedir. Londrada Britanya hükümetinin bari] yoluyla bir kotarma yapmak hususunda hiç bir şey sav sama ma kla beraber, dosyasının en önemli unsurunu teşkil edecek olan ceza tedbirleri, meselesini inceden inceye takib edeceği düşüncesi yürütülmektedir. İtalya M al taya mı saldırarak? Nevyork, 24 (A.A) — Royter ajansı bildiriyor: İtalyanın Maltaya karşı muhtemel bir salımı hakkında İtalya basını verdiği haberlerle Akdenizde ingiliz savgasınm pekiştirilmesi hakkında olan Londra haberleri Nevyork gazeteleri tarafından neşredilmektedir. Herald Tribün gazetesi, bu haberler hakkında tefriratta bulunarak diyor ki: "Hattâ Musolininin bencilliğinin bile, kendisini İtalyada felâketli yankılar yapacak olan böyle bir harekete sevket-mesi ihtimali dışındadır. Maltaya salım aklın kabul etmiyeceği şeydir, meğer ki Musolini aklını kaçırmış olsun.,, Mollada alman tedbirler Malta, 24 (A.A.) — Hükümet adanın her bölgesine hava hücumlarına kaışı halka mahsus sığınaklar yapılmasını emretmiştir. Polis dağıttığı bildirimlerde gaz hücumu esnasında ne yapılması lâzırogeldiğini 'ulka anlatmaktadır. Bir harpte Amerikanın durumu. Vaşington, 24 (A.A.) — Londra telgraflarının devamından haber alındığına göre, orada bulunan Amen'sa seni üyelerinden B. Pope, birleşik devletlerin, muhtemel bir harbta, açıkta kjluı-amıyacağını söylemiş ve demiştir kİ: "Sena üyelerinden hiç birisinin yabancı memleketlerde, sena'nın veya sena komisyonlarından birinin retmiğ ve- ya resmiğ olmıyan delegesi sıtatiyle doğrudan doğruya veya araçla söz söylemeğe yetkisi yoktur.,, .Amerikanın tarafsızlığı Vaşington, 24 (A.A.) — Parlamentonun kabul ettiği tarafsızlık projesi sena tarafından kabul edilen ve Birleşik devletlerin savaşçı memleketlere silâh göndermesini süre olarak yasak eden projeden, bazı noktalarda farklıdır. Parlamentonun projesi, bu yasağı, yirmi dokuz şubat 1936 tarihîne kadar şamil tutmaktadır. Projenin, parlamento tarafından kabul edilen şekli Bay Ruzveltin istekle, rine tamamiyle uygundur. Ruzvelt. toplantının sonundan önce kesin bir proje hazırlamak için vakit bulunmaması dolayısiyle, kanunun süresiz olmasını istemişti. Hasta yurdu için hoşullılan ada. Atina, 24 (A.A.) — Royter ajansı bildiriyor: İtalyan İşyarları .on iki a. dadan Pscrimos adasındaki halkı çıkarmışlardır. Bunun sebebi bu adayı — İklimi ve havasını serin vc gölgeli kılan ağaçlarının çokluğu dolayısiyle — süel bir hasta yurdu nvrkezi yapmaktır İngiliz misyonerlerine ı irilen emir Londra. 24 A( A.) — Habeş.İstandan uzaklaşmaları ve memleketin orta kısımlarına gelmeleri hakkında ingiliz misyonerlerine yapılan tavsiyeden *» ka, Habeşistandaki ingiliz uyrusuna memleketi boşaltmak hususunda hiç bir emiı verilmiş değildir İngiliz uçak bakanlığının italyan habeş anlaşmazlığı ile ilgili olarak ona doğuda özel hiç bir trdbİz almayı düşünmediği kaydedilme ktedh. BİRLEŞİK DEVLETLER DE ı İNGİLTERE'DE: Deniz konuşmaları hışlıyor ma? Londra. 24 (A.A.) — Deyli Telgraf, eylülde toplanması düşünülen ve bir çok devletlerin gireceği Jeniz görüşmelerinin yapılmaması kuv/etle muhtemel olduğunu haber vermektedir. Bunun başlıca sebebi, Japonların, Amerika ve İngiltere ile eşitlik tezinin kabuı edildiğini görmek isteğinde olmalarıdır. dac1nık HABERLER İsveç sularında sovyet gemileri Stokholm, 24 (A.A.) — Okland ada-sı kuzayında. Sovyetlere aid olduğu sanılan denizaltı gemilerinin, balıkçı ağlarını paraladığı haber verilmektedir. Dört rus distroyer görülmüştü. Bu gemilerin, isveç sulaında bulunup bulunmadıklarını anlamak üzere, birkaç uçak ve bir römorkör gönderil, mistir. Arnavutluk azısı nasıl bastırıldı? Beigrad. 24 (A.A.) — Tirandan Politika gazetesine bildirildiğine göre geçenlerdeki azı hareketinin vukua gelmiş olduğu Fieri hakyeri 3 küçük subay ile 8 jandarmayı yoğatıma. diğer sekiz jandarmayı da 15 yıl hidemattı şakkaye kasamıştır. Diğer bîr takım ka-sanıklık kararları daha verilmesi bek. lenmcktcdir. Arnavutluktan gelen haberlere göre azı hareketinin pek şiddetli bir surette bastırılmış olduğu an. laşılmaktadır. Yığın halinde tııtsamalar yapılmıştır. Arnavutluk azısının duruşması. Tiran. 24 — Arnavutluk basın bürosu bildiriyor: Fierİ hareketi hakkında yapılan gerçin sonucunda, bunun Arnavutluğu itibardan düşürmek ergesiyle karışıklık çıkarmak istiyen bazı tahrikçilerin eseri olduğu anlaşılmıştır. Dün başlıyan duruşma birkaç gün sonra sonuçlanacaktır. Ilıı hur i »tanda prelol ve tuz özgürlüğü Sofya. 24 (A.A.) — Bakanlar kuru. lu, petrol vc tuz tekitlerinin kaldırılması hakkında kararnameyi kabul etmiştir. Altın meselesinde Amerikanın tedbirleri Vaşington, 24 (A.A.) — Altın meselesi hakkında hükümete karşı hiç bir dava açılmıyacağına dair olan kanun projesi hakkındaki konferans raporu, sena tarafından onaylanmıştır. Kanun projesi, parlamentoya şimdiki şekliyle gönderilmiştir. Bu şekle göre ancak önümüzdeki ikinci kânun ayına kadar dava hakkı verilmektedir. Amerikanın sosyal güvenlik kanunu Vaşington. 24 (A.A.) — B. Ruzvelt, sosyal güven kanununda düşünülen büyük programı yeritecek olan yönetge -nin başkanlığına Nev Hampşayr devletinin eski cumuriyetçi ilbayı B. Vi-nant'ı atamıştır. B. Vinant, bu yıl başlangıcında An. -t ika arsıulusal iş bürosuna girdiği zaman bu büronun asdi-rektörü olmuştur. ¦\M1-\NY VI»A: Alman sü balumltğı yönetgerliğ Berlin. 24 (A.A.) — SU bakanlığı yönetgeri general Von Rcichenan bir komutanlık almak üzere orunundan ayrılacaktır. Bakanlıktaki yerine kimin geleceği henüz belli değildir. Almanyamn aUıcağt borçlar Berlin. 24 (A.A.) — Resmiğ bir bil. dirikte, her biri beş yüz milyonluk iki nevi ödünçalma tahvili çıkarılacağı bildirilmektedir. Bu öd üoç a İmaların biri halktan yapılacak ve yüzde dört buçuk üıem getirecektir, öbürü de artırım sandığından yapılacak, flrcm nisbeti diğe. rınin aynı olacaktır, / «, buçuk günıle 14 hin kilometre JJerlın, 24 (A.A.) — la ay önce Almanya ile güney Amerika arasında kurulmuş olan düzenli haftalık posta servisinin yüzüncü uçuşu yapılacktır. Çok düzenli ve güvenli olup üç buçuk günde 14 bin kilometre aşan bu servisle bugüne kadar 4 milyon mektup taşınmıştır. Fransız talebeleri Almanyada Stettin. 24 (A A.) — Alman arka-daşlariyle birlikte Uzedom adasında 4 haftalık kamp hayatı geçirmiş olan fransız talebeleri memleketlerine dön-müşlerlir. Talebeler hareketlerinden önce gerçek Almanyayı tanımayı Öğrendiklerini söylemişlerdir. POLONYA'DA: leh - Atman dostluğu Varşova. 24 (A.A.) — Deniz şefi kontr amiral Svirskl. alman deniz subayları şerefine dün bir şölen vermiştir Şölende alman büyük elçisi Fon Moltke de hazır bulunmuş ve kontr amiral İle elçi verdikleri söylevlerde iki memleket arasındaki iyi komşuluk ilgilerini kaydetmişlerdir Lehistan - Danziğ dostluün Varşova. 24 (AA.) — Pat ajansı y* bancı basında çıkan haberlerin tersine olarak. Danziğ - Lehistan görüşülen sırasında Danziğ parasının herhangi bir değişiklik için Lehistan tarafından ö-nergede bulunulmadığını ve leh kurulunun yalnız iki memleket arasındaki tecim değişmesindeki zorlukların kal. dırılması için iki memleket bankalarının ekonomik meseleleri incelemesi i-çin önergede bulunduğunu bildirmek, tedir. Satranç »timpiyadı /arşova, 24 (A.A.) — Satranç olim-piyadı: İsveç 28 puvnala başta gelmektedir. Uç parti henüz tamamlanmamıştır, tsveçten sonra gelenler: 24 buçuk puvanla Lehistan (Üç parti bitmemiştir» 24 puvanla Çekoslovakya (bir parti bitmemiştir) 23 buçuk puvanla Amerika (dün parti bitmemiştir) 2.1 puvanla Vu-poslavva füç parti bitirilememiştir.) 26. AĞUSTOS I*».'*!» l»AZ\RTKSİ Bugün, ulutul erkinliğimizin başlangıcı olan 26 ağustos taarruza ile, ekonomik erkinliğimizin başlangıcı olan İş han kasının kuruluşunan yılılöniimiidiir. ON ALTINCI YIL. No: 5058 Vılımız. anıl imizdir II er yer de 5 kı bir gfinfln I dönümü Kurtuluş savaşını sona erdiren büyük saldırım, on üç yıl önce bugün başladı Gündelik 26 AĞUSTOS F. R.ATAY Her 26 ağustos sabahı, 25 ağustos 1922 salı gününü hatırla -ymtz. O tarihli İstanbul ve Avrupa gazetelerinden bir kaçını ma -sanız üstünde açınız. Şimdiki Türkiye'nin ne kadar güç bir şey olduğunu ancak böyle anlıya-bilirsiniz. 25 ağustos 1922 de kimsenin nanmadığı Dumluptnar, bu Türkiye'nin başlangıcı idi. H a r -b ı bitirenler, ellerinin ateşi ile, büyük d a v a'ya sarıldılar. Birinin adı nasıl erkinlik harbi İse, Ötekinin adı erginlik davası idi. Harbi kazanmak, yaşayabilmek imkânlarının hepsini değil, başlı-cası da oha, yalnız birşey elde et m ek idi. Türk kurtuluşu davasının bü -yüklüğünü ve hele bütünlüğünü yalnız, Atatürk görüp kavramıştı. Bu asrın kültür ve tekniği son türk köyüne yertcşinciye kadar, bir uçtan öbür uca, bütün memleket, bu asır medeniyetinin ci -hazlariyle kaplanıncaya kadar, bu dava bitemezdi. Türkiye'de geri düşman, gerilik tehlikedir. Hasta bu 'day veren tarlamızda, hasta ı üşünen kafamızda, geçmiş olan 'arihten yaşamakta olan dilimize kadar, kurtuluş davasının içine girmeyen hiç bîr şey yoktur. Hayatı, avutucu hayallere kapılmakla değil, yaratıcı hakikc tt aramakla geçen Atatürk, jenisi kadar özmalt olan zaferi ile. Başına taç olarak değil, Yeni savaşlar için eline silâh olarak aldı; ve her yeni zaferin:, onun gibi, halk hizmetine verdi. Üstüste birçok kaleler alınmıştır; birçok sancaklar düşürülmüştür: Dava kavgası henüz bitmiş değildir. Henüz Atatürk başbuğ -dur, halk onun ordusudur; henüz hepimiz silâh altındayız. Elektrik girmeyen tek köy. teknik görmeyen tek tarla, ger'ı olan tek türk kaldıkça, Devrimin ne zaman biteceğini sormayınız. Biz, arsıulusal önemi, ulusal önemi kadar büyük olan, Nasıl başarılacağını yalnız hesabımıza bizim değil, Belbağladtkları sakat ve yan -lış fikirler hesabına bütün batı medeniyeti adamlarının heyecanla bekledikleri bir dava içindeyiz. 26 ağustos başbuğunun emrin de, 26 ağustos çocuklarının inan ve şevki ile çalışalım. Asılsız bir haber İzmir, 25 (A.A.) — «Zaman" gazetesinin 25 ağustos 1935 tarih ve 424 No. lu sayısının birinci sa yıfasında İç İşleri Bakanının de -ğiştiği hakkında istanbul'dan İz mir'de bulunan Ekonomi Bakanı na bir telgraf geldiği şeklinde ya zılan haber üzerine Anadolu A -jansı Ekonomi bakanından keyfiyeti gerçînlemiş ve B. Celâl Ba yar böyle bir telgraf almadığım ve yazılanın yalan olduğunu söylemiştir. I n ö n ü'nda 11 milletin talü makûsunu ye -nen „ , Sakar -ya'da " bir ha -sim âleminin ba şan umudları -nı kıran., başkumandanlık mu harebe meyda ¦ nında emperyalist hülyalara öncü olmak baht tsızlığı ile Anadolu'ya çıkan düşman ordularını " vatanın harimi ismetinde boğan,, türk, Atatürk bütünü bir ulusa şeref verecek kadar büyük zaferle -rini anarak bu -günlerde bay -ram yapıyorsa, bu yenilmişleri aşağı gördüğünden değildir . Zaferleri-mizi. kutlu ba -şanlarımızı, bi -zimle kahraman ca harb etmiş ve yıllarca can ve kan vermek - ten çekinmemiş cesur bir düşma -nin ağırlığı ile Ölçüyor ve öyle kutluyoruz. 26 ağustosun ve ötekilerin yıl dönümlerini yarının çocuklarına karşı borçlandığımız ödevi yerine getirmek ve büyük zaferin yaratı cısına ve onun silâh arkadaşları na, ulusumuza karşı duyduğumuz Başbuğ saygı ve bağlılığı tekrarlamak için anıyoruz. 26 Ağustosta taraflar : Türk azminin kurtuluş yolunda yaptığı büyük taarruza başlangıç olan 26 ağustos gününü iki tarafın genel durumunu gözönüne getirerek hatırlamak gerekiyor. (Sonu 5. inci sayıfada) Fransız gazetelerinin İngiltereye bir sorusu ALMANYA İTALYAYA HAK VERİYOR İtalya asker yığmakta devam ediyor - Adisaba-bada hava hücumuna karşı hazırlık Adisababa, 25 (A.A.) — İm paratorun yapmış olduğu bir bildi riğ, bir hava hücumu takdirinde ormanlarda barınmasını halka tavsiye etmektedir. Otuz beş hindli ayle pazartesi günü buradan hareket etmek üzere pasaportlarını vize ettirmişler -dir. 5.000 asker daha Roma, 25 (A.A.) — Bütün tel siz postaları, 5.000 asker ile B. Musoİini'nin iki oğlunu ve dama dini Afrika'ya götüren Saturnia gemisinin hareketini haber ver mektedirler. IngÜterenin hedefi ve Fransa Paris, 25 (A.A.) — Basın, bugün az düşünce yürütmektedir. Bazı gazeteler italyan - habeş anlaşmazlığı hakkındaki görüşme ler hususunda Fransa'nın alma -sını istedikleri durumu izaha ça -lışmaktadırlar. Maten diyor kİ: " Rusün İngiltere'nin bütü" gayreti Fransa'yı, ortaya çıkacak arsıulusal karışıklıklar ne o* olsun, kendi işlerine karıştırmağa inhisar etmektedir. Gazete, bunn karşı su itirazları ileri sürmekte -dîr: " Fransa, İngiltere'nin zoriyle bir tarihte, bir takım inançlar yapmıştır. Fransa, İngiltere derece sinde bayrılık ve dostluk borçları altındadır. Düşüncesizce yapıla -cak bir hareket büyük etkiler uyandırabilir. Fransa, fena sonuç lar doğurabilecek karaçları ortadan kaldırmak için elinden geleni yapacaktır. Fransa'ya onun te -(Sonu 2. inci sayıfada) SPOR Sporcularımızın memleket içinde ve dışında yaptıkları yarışmalar hakkında son haberler (2) inci sayıfamız-dııdır. Türkiye Iş Bankası BUGÜN ON İKİ YASINA GİRDİ 9 Bugün 26 ağustos, ayni zamanda Türkiye İş Bankasının, yıldönümü, dür. Türkiye İş Bankası hem 26 ağustosunu, hem 26 ağustosu yapmış olama eseridir. Afyon yılının 25 ağustosunda bütün dünya sanıyordu ki türk ordusun* da taarruz kabiliyeti yoktur. Jl ağustosa kadar geçen 6 gün bu kanaati kökünden yıktı. İş Bankasının temeli atılırken gene bütün dünya sanıyordu ki türk zekâsı banka mekanizması gibi modern kurumları işletmeğe e/veremez. Kapitali ve bütün iş unsuru türk olan banka, türklüğün finans, eko* nomi ve tecim kabiliyeti hakkındaki menfi kanaati de gene kökünden yıkmıştır. İş bankasının, kurulduğu gündenberi. ulusal kredi işlerinden başka, endüstri ve tecim işlerinde Türkiyenin ekonomik gelişimine ettiği yardı, mm ne kadar büyük olduğu, 1924 tarihine kadar geri dönülüp o günkü Türkiye durumu göz Önüne alınmakla ölçülebilir. İŞ Bankası Atatürk'ün ve cumuriyet hükümetinin kendisinden istediği ve beklediği hizmetleri yerine getirmiş olmakla öğünebilir ve her yıl dö. nümünü bir öncesinden daha haklı bir gurur ile kutlayabilİr. Geçirdiği her yılda türk ekonomisine yeni bir eser veren banka, bu yıl da cam işini başarmıştır. Önümüzdeki kış için sömi _ kok"u hazırlıyor. İpekten cama kadar, hangi işe elini dokundurdu ise, onu halkın faydasına ilerleten bankanın gelecekte yapacağı hizmetler, geçmişte yaptıklarından daha as olmıyacaktır. * • * Bugün onbir çalışma yılını bitirip on ikinci sine giren Tür ¦ kiye İş Bankas. bu güzel günü, şubelerinin bu -lunduğu bütün şehirlerimizde kutlamaktadır. Ulusun ben - ligine dayana - rak gelişen bankanın on bir yıl içinde nasıl büyüdüğünü şu rakamlar pek güzel izah etmektedir: 1924 yılında bir milyon lira olan kapital 1934 de beş milyona yük selmiştir. 1925 de yalnız 227 bin 985 lira olan yedek akçeler, İş Bankası Genel Direktörü B. Muammer Eriş ruşa, yani 1200 kere fazlasına çıktığını düşünmek yeter. 1933 de bankaya yatırılan paralar yekûnu 49.006.224 lira 68 kuruş iken 1934 sonunda 51.894.199 lira 32 kuruşa çık -mış ve böylelik- /- Bankasının ulusal artırıma büyük 934 de 2.690.000 liraya çıkmıştır. Bankanın ulusun ne kadar güveni ni kazandığını anlatmak için artırım (tasarruf) hesaplarının 924 yılında 12.554 lira 11 kuruştan on yıl sonra 15.096.072 lira 56 ku- yardımı olan buluşu: kumbaralar. le ulusun güveni ve sevgisi Iş bankasının kasasına 2.887.000 lira daha getirmiştir. İş Bankasının ekonomik kalkınmamızda üzerine aldığı en önemli bir iş de şüp -(Sonu 4 üncü sayıfada) iş Bankası tarafından kurutan ve işe başlayan tstanbıılds Camîş fabrikası u L ü S llavucttık bahisten İngiliz hava endüstrisi DIŞ HABERLER Geçen ayın son günlerinde Hcndon'da yapılan ulusal havacı, lık bayramının hemen ardından 6 temmuzda ingiliz süel uçakçıhğı da 350 uçağiyle güzel bir toplantı yaptı. Ve bu toplantıda Büyük Britanyanın hava işlerine verdiği önemi göstermek üzere de kıral ilk deta olarak hava mareşali ü -r.itormasını giydi. Milyondan fazla adamı hay -ranlıklara boğan bu iki bayram -dan Hendonda yapılanı, ingiliz hava endüstrisinin yarattığı uçakların görülmesi fırsatını vermiş . tir. Benim burada /e almak istediğim konu son uçuklarda güdülmüş olan rüel gayeyi canlandır • mak, ingiliz hava endüstrisinin başardığı büyük devrimi anlat • maktır. Her şeyden önce, söylememiz lazımdır ki, ingiliz uçmanı genel savaşta, daima sert ve yılmaz bir karakterle çetin bir düşman ola -tak kendini göstermiş ve yeni sa. vaş metodfariyle birlikte hava harbi anlamı en iyi olarak Büyük Britanyalı taralından kavranıl -mıştır. Bununla beraber harbsonra -sının, bu memlekette, her gün havacılığın zayıfladığı sonucunu yermekle geçtiği muhakkaktır. Bu, benim inanıma göre, ortaya bir hava silahı yarışı çıkmasına tebeb olarak, adaların karşısında bulunduğa tehlikeyi boş yere büyütmemek gizli isteğinden doğuyordu. Çünkü, bütün ingiliz hava vazırları gibi, ingiliz ulusu da bi. liyor ki, bu zengin ve dört tarafı açık adaları, en küçük bir hava kuvvetine karşı bile korumak imkânsızdır ve Avrupa devletlerinin ocaklarını artırmalarına önayak olacak herhangi bir hareket tngil-terenin sararmadır. Bunu, Mak Donald plânından hava lokarnolarından ve bava silâhlarını azaltmayı hedef üyen bütün konuşmalardan da kolayca anla yai liriz. îşte, hava harbi anlamını çok ve en iyi kavram ş olduğunu yazdığım Büyük Britanyanın, havacılık bakımından olan geriliğinin verdiği anlamın özü budur. Bugün, Hendonda rastlanan uçakları, artık bava silahı yarışının önüne geçilmez bir hakikat olduğunu ve bu yarışa ingiltere -nin katıştığını açıkça gösteren kuvvetli deliller olarak ele alabiliriz. Hava yarışı başlamıştır ve ingiltere bunda geri kalmamak azmindedir. Hendonda halkın gözü Önüne konan güzel r-aklar arasında uçuş kapasitesi artırılmış Hendley Pa-ge ve Faire 'in kara uçakları, Bristol ve Avro*nun bombardı -man, Havher'in av uçakları üze -tinde Önemle durulacak bir değer göstermektedirler. içlerinde top, her yana hattâ kuyrukta dümenlerin de arkasından ateş eden bol makineli tüfeklerle silahlı ve hızlı ağır uçakla -ıın yanında dört yüz kilometre -den daha büyük bir hızla uçan ve tepu olan avcılar, gerçek, gelecek olmak durumundadırlar. Düşman içine girecek ve kendini yalnız başına her türlü saldı -rımlara karşı iyice koruyacak bombardıman uçağının yahut da düşman memleket üzerinde, düş -man uçaklariyle — düşürülmek korkusu duymadan — harbede -yapılacağını anlatan güzel bir ders harbi gibi hava harbinin da nasıl cek muharebe uçağının türlü ka -rakterlerini bu ingiliz uçakların • da bulmakta hiç bir güçlük yok . tur ve bunun gibi, topsuz uçağın anlamsızlığını da bu güzel bilim örneklerinde görmemek imkânsızdır. Hvndon bayramında toplanan yeni ingiliz uçakları ingiliz hava endüstrisinin çalışmalarına bü -yük bir hu verdiğini ve yarattığı örneklerle de havadan gelecek tehlikeyi ve hava harbinin nasıl olduğunu gösteriyor ve dünyaya öğretiyor. Bana öyle geliyor ki, havacı -lık davasının ana çizgileri dünyanın dört bir tarafında göze çarpan çalışmalarla kuvvetle belirmekte-dır. Hava ordusunun saldıran ve harbi kazanan bir öz olduğu, hava ordusu olmıyan memleketlerin hiç bir iı.iiİki. ne saldırım, ne savga harbına atılamıyacakları artık herkesin öğrendiği bir hakikat olmuştur. Hendondakİ uçaklar bu hakikat kadar. Büyük Britanya hava endüstrisinin yüksek duru -munu göstermişlerdir. Ben buna inanıyorum. Şakir Hazım GÖKMEN skor Türkiye birincilikleri sonuçları Balıkesir, 25 (Özel aytarunızdan) — Şimdiye kadar görülmedik bir kalabalık önünde bugün Türkiye futbol bi. ri netlikleri ne general Ali Hikmet alanında taflandı. Direğe bayrak çekilir-İten,'bando mızıka erkinlik marşını çal. dı vc sporcular bir ağızdan marşı soy. ledücr. Şampiyon takımlar; Balıkesir idman yurdu, İstanbul Fenerbahçe, Çanakkale türkgücü. Bandırma Gönen id. man yurdu, Bursa 'lemirspor alkışlar arasında geçid töreni yaptılar. Birinci maç, Bursa şimpiyonu De. mirsporla Bandırma şampiyonu Gönan idmanyurdu arasında oldu. Bursalılar oyunu 5-1 kazandılar. İkinci maçta İstanbul şampiyonu Fenerbahçe, Çanak, kale şampiyonu türkgücünü R-0 yendi. Şampiyonumu* I* par layı, Eskişehir Afyonu yendi. Eakiachir. " (AJ\.) — Bugün Türkiye grup birinciliklerine başlandı. Eskişehir Demir spor Afyon birincisini 4-1 yendi. Ankara şampiyonu Cender-birliği İsparta birincisiyle yaptığı maçı, üstün ve beğenilen bir oyunla OJJ kazandı. I «i/. - Aydın maçı Aydın, 25 (A.A.) — Bugün başlayan grup birinciliklerinde Uşak Gençler Birliği Aydın şampiyonunu 1-6 yendi. Güreşçilerimizin başarısı istanbul, 25 (A.A.) — Viyanalı güreşçiler bugün ikinci yarışmalarını yaptılar. Teknik sonuçlar şunlardır: 56 kiloda: — Kenan Yelineki puvan hesabiyle yendi. 61 kiloda: — Erik Finsus Yaşarı 6 dakika 10 saniyede tuşla yendi. 66 kiloda: — Saim Joscfi 6 dakika 38 saniyede tuşla yendi. 72 kiloda: — Hüseyin Antonu puvan hesabiyle yendi. 79 kiloda: — Hans U dakikada Nuri yi tuşla yendi. 87 kiloda: — Mustafa Fransı gözle görünür bir üstünlükle yendi. Ağır siklettc: — Çoban Mchmcd Edvard'ı puvan hesabiyle yendi. Çoban üstün başladı ve üstün devam etti. Viyanalı minderden kaçmak suretiyle zevksiz güreşiyordu. GıdatıiMiray Kumanyada yenildi. Bükreş, 25 (— Galatasaray O-boa stadında Romanya birinci takımlarından Uniria ile yaptığı maçta 4.1 yenilmiştir. Kumanyada bisiklet turu Bükreş, 25 (A.A.) — Romen federasyonu tarafından hazırlanan uluslar arası bisiklet yarışı sabah saat dokuzda başladı. Türk ekipi ile beraber fransız. yu-goslav, bulgar, polonyalılar da yarışa katılmışlardır. Bisikletçilerin sayısı 108 dir. Türk bisikletçileri Niyazi. Talât, Cavit. Orhan, Kİzrm ve Mikaelyadır. Yarış 11 etaba ayrılmıştır. 1750 kilo. metredir. Eylülün sekizinde Bükreşte biteektir. Bugünkü yarış 170 kilometredir. IstanbuUlaki at koşuları istanbul. 25 (A.A.) — Bugün Velİ-efendi kosu alanında at yarışları yapıl- POLONY A'DAı Krakovi ekspresine yağınç Varşova, 25 (A.A.) — Varşovarun 9 kilometre ötesinde doğu Molopolaka-sına gitmekte olan Krakovi sürat katarı bîr yağınca uğramıştır. Hüviyetleri daha belli edilmemiş kimseler birkaç kilometre boyunca rayların vidalarını sökmüşler dir. Makinist son dakikada frenleri işletmiş ve bu suretle çok Önemli bir karanın ününe geçmiştir. Hemen gerçln-İçmelere başlanmıştır. Yağıncın, Polonyanın bu bölgesinde kınav gösteren meniiğ unsurlar tarafından hazırlandığı sanılmaktadır MACARİSTAN'DA Iranın Peşte elçisi Peşte, 25 (A.A.) — Kıratlık naiDİ amiral Horthi iran'ın Peşte elçisini törenle kabul etmiştir. Elçi güven roektu-blannı ve Önceki elçinin Ülkeye çağrılış mektublarını vermiştir. Peşte, 25 (A.A.) — Azadım Bala-lon gölünde geçiren Avusturya dış itleri bakanı yarın Macaristan '•% bakanı ile görüşecektir. ITALA YA'DA: Bir uçak kasası Roma. 25 (A.A.) — Arsıulusal mitingde uçuş yapan uçaklardan biri düşmüş ve içinde bulunan Üç kişi yaralanmıştır. ALMANYA'DA: Ceza kongresinıle görüşülenler. Berlin. 25 (A.A.) — 11 İnci artıulu-f.ıl ceza kongresi bugün çalışmalarını bitirmiştir. Alman ve yabancı delegeleri, intikam isteğiyle yapılan suçlara karşı yeritilecek cezalar hakkında şiddetli aytışmalarda bulunmuşlardır. Yabancı delegeler bu husustaki alman projelerini açıkça tenkid etmişlerdir. Kongrede talebeye aid olan cezalar için de uzun boylu aytışmalar ohmış vc talebeye verilen ceza metodlan ile kısırlaştırma ve hadım etme usulleri tenkide uğramışlardır. HİKLKSİK DEVLETLER DE: Hazne borçlan için karar Vaşington, 25 (A.A.) — Kongre, hazne borçları için, hükümete karşı dava açmağı 1936 tarihindenberi yasak e- den kararı, imzalamak ürere, B. Ruz-velte göndermiştir. Amerikan senasının uzadı Vaşington. 25 (A.A.) — Kongrenin bu aksam azat edilmesi beklenmekte i-İ- Fakat tarım meseleleri üzerinde iki kurul arasında çıkan şiddetli aytışma. dan Ötürü sena azadın gelecek hafta yapılmasını kararlaştırmıştır. YUNANİSTAN'DA; ) unanlstanda rejim menelesi Atinaf 25 (A.A.) — gazeteler, parlamentonun halkçı partiden 92 oruntak tarafından İmza edilen ve kıratlığın yeniden kurulması hakkında olan bildirici yaymaktadırlar. Cumuriyetçi çevenler bu İmzaların halkçı partinin ancak 36 oruntağı arasında toplanmış olduğunu söylemektedirler. dı. Birinci koşu: — Birinci, Prens Halimin Churbrac'ı ikinci, bayan Bİna'İn Barıs'ı. İkinci koşu: Birinci Prene Halimin lbni Hattal'ı, ikinci Vuralın Okrayı. İJeÜncü koşu: — Birinci, Talat A«ı. karanın Sarıkuşu, ikinci. Yusufun Al-ceylanu Dördüncü koşu: — Birinci, K. Atlı. nm Toplusu, ikinci. Kümemin Gonku. Beşinci koşu: Birinci, Mehmcdin Güzel Bandırması, ikinci Prensi Hali. mi» Poruj'u. Fransız gazeteleri nin tngütereye bir sorusu {Başı I. inci sayıfada) menni etmediği tehlikeleri paylaşmak önergenindi bulunamaz. Stresa cephe, •ini sarsan Fransa değildir... Kaçan italyan askerleri Panv ?5 (A.A.) — Maten gazetesinin Londra'dan aldığı bir habere göre. bu şehirdeki İtalyan konsolosu, ingiltere'de oturan italyanların italyan ordu -•una gönüllü girmek için yaptıkları di îrkleri Roma'ya bildirmektedir. Aynı gazetenin Cenevre'den aldığı bir habere göre. Habeşistan'a sevkedilc-cek olan Bolzanolu üç italyan eri kaç mıstar, fakat yakalanarak Sen Morîs şatosuna hapsedilmişlerdir Hükümet bunlar hakkında bir karar verecektir. 19 ağustosta kaçmış olan Trieste böl -ge« halkından üç er de yakalanmış vs Or*ieres'«V hapsedilmişlerdir Doyçe Algemayne Çaytıınpun bir yazısı Berlin. 25 (A.A ) — Doyçe Alge -mayne Çaytung diyor kî: * italya'nın, sömürgelerin ir fieoİş-lemesi hususundaki ihtiyaçları tamamiy-le haklıdır. Anlaşmaya katılması hususunda yapılan gizli andlaşmalara kar -Şm. srra paylaşmaya gelince ttalya. el -leri boş dönmüştür İtalya'yı sonradan verilen asığ'ar onu hoşnud edecek bir tekilde değildi Japonya gibi, italya da nüfusunun çoğalmasından sınırları içinde havasız kalmıştır. Afrikamn sömürge topraklarının paylaşılması şimdi kararlaştırıldığı tak -dirde Almanya, bu paylaşmaya girmek hakkına sahiptir^. Gazete. Veraay andlaşmasınm Al -manya'yt, daha farla daralmış olan nrf Avrupa'ya attığım yazmaktadır. İlk maddelere kesin bir ihtiyacı olar. Almanya'nın, her halde sömürge elde ederek genişlemesi gerekmektedir. Alman gazetesi bundan başka, alman sömürgeleri meselesinin 1 o kanto görüşmelerinde ve Yung plânr İçin Paris'te yapılan konuşmalarda ileri sürüldüğünü ve bazı politikacı! alman sömürge kınavmrn tekrar Kışlamasını haklı gördüklerini hatırlatmakta dır . Gazete sömürge eşitliği hakkındaki alman dileğinin sağlam bir esasa da -yandığını ilave etmektedir. B. Mtısalininin iki oğlu re damadı kitti Roma. 25 (AA | — Duçe'nin iki büyük oğlu Bruno ile Vİttorio, gönüTü olarak doğu Afrikasma hareket etme -den Önce ikinci mülâzım elbisesini giyerek Parioli spor sosyetesinin bîr toplantısında bulunmuşlardır. Bu toplantıda faşist partisi genel sekreteri ile italyan olimpiyat sosyetesinden zatlar ve komite direktuvan üyeleri hazır bulunmuştur. Genel sekreter B Starece, çok heyecanlı ve coşkun bir hava içinde Bruno ve Vîttorio'ya parti tarafından armağan edilmiş olan silâhlan vermiştir. * * » Trablus. 25 (A.A.) — Trabuls har -bında topraklarını bırakmış olan bîr çok aylelerin yurdlanna dönmeleri devam etmektedir. Gönüllü giden general Roma, 25 (A.A.) — Doğu Afrikasına gönüllü olarak gitmek üzere tlaeb-ler devam etmektedir. Kendisine altm süel yetkil madalyası verilmiş olan General Kont Mararro Della Racea, gö • nüllü olarak doğu Afrikasına gitmek üzeredir. Orada kendisi gibi gönüllü olarak giden iki oğlu ile birleşecektir. Amerika senası tarafnıztık projesini onayladı. Vaşington. 25 (AA.) — Tarafsızlık projesine karşı ileri sürülen çok şiddetli tenkidlere rağmen senato, saylavlar kurulundan bazı değişiklikler İle geri gelen İki proievi ikive karsı 77 oyla ka- YLCOSLAVYA'DA: B. Stoyadinoviçin sağbım durumu Belgrad. 25 (A.A.) — Kabine değişikliği hakkında hükümet çevenler inde, B. Stoyadİnoviç'in. yakında mütecania bir kabine başkanlığına geçeceği aöy lenmektedir. Bcıgrad. 25 (A.A.) — Bakanlardan B Yankoviç, öğleden önce. naib tarafından, Slovcnya'daki yazlık köşkte kabul edilmiştir. Belt.-ad, 25 (A.A.) — Tüze Mam Auer, sağlık bakanı Preka vc orman vc madenler bakanı Stefanoviç'in çekilmeleri Rejrn tarafından kabul edilmiş ve başbakan n önergesi üzerine tüzeye Nişkulin, orman ve madenlere devlet bakanı renkoviç. ve sağlık bakanlığı vekâletine de beden eğilimi bakanı Ko-nenoviç getirilmiştir. Siyasal çevenler kabinedeki bu değişikliklerin başbakan B. Stoyadinoviç için büyük bir başarı olduğunu vc böylece daha ziyade kuvvetlenmiş olan hükümetin İş programına yeni bir atılganlıkla devam edeceğini kaydetmektedirler. Bakanları, i çekilmesi Hırvaüs-tanda etki yapmadı. Belgrad, 25 (A.A.) — Pravda gazetesinin Zagrebden aldığı haberlere göre hırvat bakanlardan Auer ve Preka'nın kabineden çekil-ncai Hırvatiatanda hiç bir etki uyandır-namıştır. FRANSA'DA: Fı -asada büyük bayındırlık işleri Paris, 25 (A.A.) — Bayındırlık bakanı bugün, itsizliğe karsı gelmek üzere yapılacak büyük bayındırlık işlerini saptamak İçin toplanan teknik komisyona başkanlık etmiştir. Komisyon bazı büyük yollar v« be. İT arsıulusal bir mahiyet taşıyacak olan Otosradlar yapıbnaaını karar la ştırmıa-Or. Yüz elli milyon frank harcanacak o. lan bu işlerde 16 bin İsçi çaliftırılacabv tır. Kral Aleksandrın ölümü dolayısiyle yapılan yakalamalar Marsilya, 25 (A.A.) — Hapsedilen üç bırvat, kıral Aleksandrın öldürülmesine katılmış olmak tuçu ile kendileri, ni ağır ceza hakyerine sevkeden suçla, ma kurul kararını temyiz edeceklerdir. Bir dünya rekoru kırıldı. Istr, 25 (A.A.) — Uçman Dalmottc kapalı dayre içinde bin kUomctrelik dünya çabukluk rekorunu kırmıştır. Uçman saatte 450 kilometre 382 metre bir hızla uçmuştur. Eski rekor 447 kilometre 371 metn idi. ARNAVUTLUK'TA: Arnavtuluk azı yanları asıtıtı. Tiran, 25 (A.A.) — Arnavutluk basın bürosunun haber verdiğine göre, Fierİ siyasal hakyeri, azıya karışan on jandarmaya ölüm cezası vermiştir. Bu hüküm yerine getirilmiştir. bul etmiş vc imza t dilmek üzere Bay Ruzvelt'e göndermiştir. Senato bu projenin barış yolunda bi hareket olduğu düşüncesinde bul ur muş tur. Taraf sizli 1: kanunu Vaşington. 25 (A.A.) — Tarafsız»* kanunu kabul edildikten sonra, demokrat lideri Rolins-^n j j diyevde bulunmuştur: "— Birleşik devletler hükümetinin, Avrupadaki anlaşmazlığı düaeltaneğ* barış Öğütlerinden ba%ka şekilde, DÜfua. ça ve paraca katılacağım sanan bir av. rupalı ulus varsa, bu düşüncesinde aldanmaktadır^ İtalya altın satıyor Vaşington. 25 (A.A.) — Tocim bakanlığından bildirildiğine güre İtaly» 10 hazirandan 20 temmuza kadar devamlı olarak artan bazı özel giritlerin ödemek için 300 milyon liretlik »İtin mıştır. ULUS 27, ağustos ı.;r. sau ft. ı «•/,// Boyar, Izmirde. iş hayalı ıa dış tecimde hedeflerimizi anlam* — B. Muinlini İtalya geri dönmiyecektlr, diyor. — -Sri*»/ manevralarımız başarı ile bitti... ON ALTINCI YIL. No: 5059 N.lıııı./. uiHİmıızılır Her yerde 5 kuruş Ciinılflik pikini İŞLERİ Kamâl UN AL Son on yıl içinde, Anadolu -nun biraz süreklice sulanabilen yerlerinde, yeni bir tarım kolu, bütün verimliliğiyle ilerlemiştir. Bu kol, her yıl alanı biraz daha genişliyen pirinç ekimidir. Pirinç ekiminde çalışan köy -lüler, buğdaya göre biraz daha güç de olsa. pirincin emeklerim daha çok korudunuğunu görüyor ve ona daha çok sarılıyorlar. Pi -rinç ekilen yerlerde uzun sulama kanalları açılmak ister Toprakları ufak olan köylüler bunu başara-mıyorlar. Ekim, daha çok büyük toprağı olanların elindedir. Bu toprak sahihlerinin pirinç ekimi -ne verdikleri değer köylününkin -den üstündür. Bunların geniş top raklarının verimi artmış, değeri yükselmiştir. Pirinç ekiminden bir çok şe -birler de faydalanmaktadır. Bu -ı-alarda pirinci kabuğundan ayı -ran çeltik fabrikaları kurulmuş -tur. Bu şehirlerdeki birçok adamlar, kabuklu pirinci çoğaltmanlar-dan toplar, fabrikalarda işlettikten sonra iç pazarlara verir. Çeltik fabrikaları işçi çalıştırdığından halk da bunları saygı ile karşılar. Şehirleri bayındırlaştır -dığı gibi biraz gelir de verdiğin -den belediyelerle Özel idareler de fabrikaların artmasına yardım e-derler. Gümrük duvarlariyle korunan pirincin verimli genişleyişi, bütün yurdu sevindirecek bir konudur. Gerçi o, incir, üzüm gibi bize dışardan bir şey getirmiyor, unut -mamalıdır ki, cumurluktan ön -ceki devirlerde pirinç için ya -bancı ülkelere çok para veriyor -duk. ( Som, 3. Uncu sayfada) ERKİNLİK SAVAŞI Büyük saldırımın ikinei günü nasıl geçmişti 26 ağustos günü, sabahtan ak şam geç vekitlere kadar devam eden çetin muharebeler, düşman ordusunda türk ordusunun bu de- IMS* ««easr?*^ Iff /«J*. "affa Taarruzun ikinci -ünü Kırmızı çizgiler ordularımızı gösteriyor fa kesin sonuç almak karariyle saldırdığı kanaatini meydana getirmiş ve asker, subay, komutan, bütün ordunun maneviyatını te -melinden kırmıştı. 27 ağustos sabahı erkenden başlayan harba, ihtiyat fırkaları mızdan ikisi daha girmiş, yıllar -danberi telörgü ve siperlerle müstahkem bir mevki haline gelmiş olan Afyon ve Afyon garbına uzanan ilk müdafaa hattı akşama kadar süren boğazlaşmalardan sonra tamamen düşmüştür. Afyon'un kurtuluşunu temin eden 27 ağustosun önemli olan tarafı düşman ordusunun bütün intizamını kaybederek, büyük bir hızla bozuk düzen gerilere koş -mak durumuna düşmesidir. Bu (Sonu S. inci sayıfada) (t B. Musolini kesin kararını bildirdi Bize karşı tedbir almak istiyenler, bü tün bir ulusun silahlı düşmanlığı ile karşılaşacaklardır.. İtalya Uluslar Sosyetesin sız sosyalistleri B. Litvin Londra, 26 (A.A.) — Deyli Meyi gazetesi, Roma Özel aytarı -Din B. Musolini ile yaptığı bir görüşmeyi yaymaktadır. Musolini şunları söylemiştir: " — İtalya, geri dönmeye -çektir. İtalyan hükümeti durumunu değiştirse bile şimdi doğu Afrikasında bulunan iki yüz bin italyan askeri kendiliklerinden harekete geçeceklerdir. Bize karşı tedbirler alınması Cenevre'de kararlaştırıldığı tak -dirde İtalya, uluslar sosyetesin -den derhal çekilecektir. Şunu anlamak gerektir ki, İtalya'ya karşı tedbir almak istiyenler, bütün bir ulusun silâhlı düşmanlığı ile karşılaşacaklardır. Uluslar sosyetesi, bir sömürge savaşını, tatmin edilmemiş hırslara kapı açacak bir A» . ta harbi şekline sokacak kadar ihtiyatsızlık gösterirse, böyle bir harba milyonlarca hayat kurban gitmiye -cek midir ? Böyle bir felâketin soravı doğrudan doğruya uluslar sosyetesi - 1 ne ait olacaktır. Bütün dünyaya, İtalya'nın durumunu kesin olarak açıkça anlatmak niyetiyle uluslar »1 den çekilecektir. - Fran-of'dan meded umuyorlar sosyetesi konseyine bir delegas yon göndereceğim. Orada birçoî ff. Musolini hiç bir kuvvetin ttalyay, durduramtyacağını soyliyor belgeler ve fotoğraflarla dava -mızın haklı olduğunu gösterece -giz. (Sonu 2. inci sayıfada) Iş hayatı ve dış tecimde hedefimiz B. Bayat İ/mirde iki söylevde iş kanunu üzerindeki çalışmaları ve çıkatta devletin işleklerini anlattı İzmir, 25 (A.A.) — İşçiler birliğini açma töreninde Ekonomi Bakanı B. Celal Bayar'ın verdiği söylev şudur: « — Arkadaşlar, hepimizin bilaistisna müttefik olduğu bir nokta vardır. Bu. memlekette iş hayatının biran evvel tanzimidir. Şüphesiz bu hayat asırlardanberİ ihmale uğramıştır. Bunun millî iktisadiyatımıza tamamen uygun bir şekilde tanzimi için vakıttan kaybedildiği muhakkaktır. Hepi -niz bilirsiniz ki. cumuriyet halk partisi iş hayatına büyük ehemmi yet vermekte ve hükümet te bun - TRAKYADAKİ MANEVRALAR Büyük bir başarı ile sonuçlandı istanbul. 26 (Telefon) — Birkaç gündenberi Trakya'da garnizon manevraları yapan ordumuz ma • nevralarını bitirmiş ve bugün Kırklarelinde eenel kurmay baş -kanı Mareşal Fevzi Çakmak ile ordu ispekterlerinİn huzurunda büyük bir geçit töreni yapmıştır. Geçit töreninde Trakya genel isppkter vı-kİli ıç Bakanlık vonet geri B. Vehbi Demirel, Kırklareli ve Tekirdağ ilbayları, işyarlar ve binlerce halk bulunmuştur. Geçide ordunun butun savg.t kuvvetleri iştirak etmiştir. Kah -raman ordumuzun geçidi eşsiz bir başarı örneği olmuş ve binlerce halk, yiğit askerlerimizi dakikalarca alkışlamıştır. Genel Kurmay başkanı Fevzi Çakmak manevralardan sonra verdiği söylevde, eeçit manevra -larında gördüğü düzen ve başa ı ilan anmış ve bundan dolayı subayları ve efradı tebrik etmiştir. Sü ve Tarım Bakanları geliyor İstanbul, 26 (Telefon) — Sü Bakanımız Kâzım Ozalp'la, Ta -rım Bakanımız B. Muhlis Erk-men bu akşamki trenle Ankara'ya hareket ettiler. Maear ulusal havramı dolavısile verişi-len telgraflar Ankara, 26 (A.A.) — Cumur Başkanı Atatürk, maear ulusal bayramı dolayısiyle kıral Naibi Amiral Horti'ye gön -derdiği kutlama telgrafı ile buna gelen cevab aşağıdadır: Macar ulusal bayramı dolayı -sile altesinizden candan tebrik -terimin ve özel gönencinizle asîl dost ulusun genliği için besledi -ğim dileklerin kabulünü rica ederim. Kamâl Atatürk Son ekselans Kamâl Atatürk, Türkiye Cumur Başkanı, Ulusal bayram münasebetiyle İzhar etmek lütfunda bulundukları iyi temennilerden dolayı en hararetli teşekkürlerimi kabul etmenizi ekselansınızdan rica ederim. Macaristan kıral naibi Amiral Hart i da kuvvetli bir hassasiyet göster -mektedir. Gene bilirsiniz ki, esas prensiplerimizden birisi sây ile sermaye arasında tevazün husule getirmektir. Ne sermayenin sây'e, ne de sây'İn sermayeye karşı gayri adilâne bir faaliyet ve hakimi yetini istemiyoruz. Mütevazin bir usul ve prensip kurduktan sonra -dır ki iş hayatını bütün ehemmi • yeti ile ele almış olacağız. Bu arzu ve ahdimizi yerine getirebil mek için en mühim müeyyide tabiidir ki iş kanunu olacaktır. İş kanunu nrdrn gecikti? — Matbuatta zaman zaman okuduğunuz iş kanununun kamutaydan çıkması gecikmiştir. Bir kaç defa kamutayın heyeti umumiyetine de gelmiş fakat, şimdi arze-deceğim mecburiyetler dolayısiy -le gecikmek zarureti hasıl olmuş -tur. Fakat, herhalde bunun bir haddi olmak lâzımdır. Is kanunu projesinde müteaddid defalar tet-kikat yaptırıldı. Evvelâ Yüksek İktisat Meclisi çalıştı. Mütalealar aldı. Şûrayı Devlet projeler üze -rinde kararlar verdi. Ve şimdi de kamutayda bulunmaktadır. Pro • jenin bir an evvel çıkması için de kamutayın formalitesi haricinde tetkik ediliyor. İlgileri olduğu için projenin kamutayın bütün encümenlerinden geçmesi mecburi yeti bulunmakta idi. Bunun için de uzun zamana ihtiyaç hasıl olabileceğinden muhtelit bir encü -men ayrıldı ve faaliyete geçti. Kamutayın son içtimaında bu projeyi bu celsede çıkarıp çıkarmamak isteyip istemediğimi bana sordu -lar. Kendilerine verdiğim cevab aynen şudur: hunini eksiksiz hir csı-r alnı aktır. Iş kanununun bir an evel çıkarılmasını şüphesiz ki arzu ediyo -ruz. Fakat bu arzu hiç bir zaman kanunun ehemmiyeti dahilinde tetkikatına mani olmamalıdır. Zararı yok, kanunu 935 yılı içinde herhalde çıkaralım. Fakat biraz (Sonu 2. inci sayıfada) General Kâzım Dirik diyor ki: (Izmire giden arkadaşımız -* dan) — Yeni Trakya genel i ipekten General Kâzım Dirik Istan -bul'a geldi. Kendisinden Ulus'a duygularını bildirmesini rica et -tim. Kâzım Dirik dedi ki: '*— Şu anda içimde aynı kuvvetle sevinç ve hüzün hisleri çar-pışmaktadrı. On yıldanberi üze -(Sonu 2 inci sayfada) Yoldan: Arsıulusal izmir Panayırı izmir'e giden arkadaşımızdan : B. Celal Bayar'ın, ekonomimizin gelişimi için yeni müjdeler veren ve türk devletçiliğinin özel karakterini gösteren önemli soy-teviyle açtığı arsıulusal İzmir pa -nayırı dölenli ve metodlu bir ça -lîşmanm eseri olduğunu İlk bakışta hissettiriyor. Gece, panayır gazinosunun terasından elektrik ışıkları içinde ptrd pırıl yanan türlü pavyonları seyrederken göğsüm sevinç ve gururla kabardı. İtiraf edelim: Şimdiye kadar mvrrjeketimizde seyretmiş olduğu- muz sergilerin hiç biri bu kadar başardı değildi. Ekonomik bah -ran yüzünden pek az yabancı memleketin iştirak etmiş olması serginin arsnılusalltk vasfını za -ytflatmtş olsa bile, gerek organı • zasyon ve gerekse pavyonlarının plastik ve dekoratif güzelliğiyle, panayırı, hele İzmir ölçüsüne gö -re, çok ileri ve mükemmel bir eser sayabiliriz. Bizim pavyonlarımız arasında Is Bankasiyle Sümer Bank ve inhisarlar tnkileı i başta tutmalıyız. (Sonu 5. inçi sayıfada) Panayırda /$ Bankası, tnhisart.ıı Yunanman. ttstvat pavyonU SAVIFA 2 ULUS İş ha\atı vedış tecimde hedefimiz (Başı I. inci sayıfada) geciksin. Arkadaşlar Tetkikat safhası bundan ibarettir. Açıkçası, lâyihayı bu «evrede muhakkak ve mutlak çıkaraca, gır. Ve isçiye mal edeceği*. Bundan başka memlekette işçi dediğimiz sınılJa beraber çalışan ve az çok farklı görü. men bir sınıf vardır. El emeği ile çalışan küçük sermayeli esnaf ve sanatkâr, lar. Banlar üzerimde ayrıca tetkikıt yapmaktayım. Hayatı bize benzeyen, benzemeyen ekseri memleketlerin bun ¦ lara ait usul. prensip ve karı onlar mı tet-kika başladık. Mütehassıslar getirttik. Tetkikat yaptınyorut. Ayni lamanda memleketin içtimai, iktisadi hayatını bildiğimizi de iddia edebiliriz. Bunlardan bünyemi *e göre kati bir netice alacağı T. Hakanlığın iş bürosu İŞ kanununun projesinden bahsederken sice vekâletin teşkilatından da bah-sermekliğİm lirim. Bakanlıkla sureti mahsusa d a teşekkül etmiş bîr büro var. dit ki. adı İş ve işçiler bürosudur. Bu büronun yapacağı işleri çok önemli ad-dediyorur. Vc bu vesile iledir Oci bu bü-10ya memur eniğim gençler. Avrupada sureti mahsusa da bu işi tahsil etmiş olan gençlerdir. Bunu da kâfi görmedim. Cenevrede cemiyeti akvam mesai bürosundaki bîr svrupalı mütehassıs ge. drerek büro ile hizmetini birleştirdim. Kanunu eline alınca bu büro çok yakından isçilerle alâkadar olacaktır Kanun Çıkınca bu büro da faaliyete geçecektir. ay ot zamanda küçük sanatlar bürosu da arzettiğim tetkikat sonunda işe başlıyacaktır: biraz evel söylediğim gibi işçi hayatındaki sistemâmİr parti program-U:-7r.itdi sarahaten yazılıdır. O da ne •ayın hakkını sermayeye ne de sermayenin hakkım saye geçirmiyerek mü-Sfvmzta vc Adil bir politika takip etmektir. işçiler için kttoperosyon Bunu da mutlaka temin edeceğiz. Küçük sanatlar İçin ayni zamanda iddia ediyorum ki. işçiler tçin kooperas. Ton — ki tesanüd manasına alıyorum — eok faydalıdır. Bu tesanüd de kredi ihtiyaç Ur rain temin edilmesi keyfiyetidir. Hariçteki balam fais ysumesüı jıru den ve bilhassa kucak sanatkrfcların bu faiz bunaltısından duyduğu ıstırabı ve . hattâ fsir bulamadığını da biliyorum. İhtikarla mücadele İçin tedbir «İdik. Fakat bu mücadelenin sadece menfi o-tarak yurum- sinin bir fayda vtrrmyecc-ğini de evcice anlamıştık. Hakiki krediyi bilhassa lüçu « krediyi tanzim için, ona "müspet bir istikamet, vermek için teşkilât lâzımdır. Bunun için de halk sandıklan yapacağız. Kanunu da çıkmıştır. Kanunun tatbsbs için maddî bir kuvvet ve efkar arıyoruz. Ve buna da bulacağız. YaJoıs İhtiyatkâr olarak aöyliyebilirim ki, şimdiden bunun zamanını tayinden âcizim. Fakat mutlak olarak bu kanunun emrini yerine getireceğiz. Bu kanun küçük krediyi bulmak ve ihtikârla mücadele etmek esas. lan İle beraber esnaf ve isçilerin kredi hizmetim için onların teşkilâtı ile be. raber yürüyecektir. I kurumun iş birliği Şu halde esnaf müesseseleriyle beraber bııım halk hizmet müesseseleri ve halk bankasının mesai iştiraki imkânları mevcuttur. Kredi işlerine ne kadar ehemmiyet verilirse yeridir. Nazariyatın, hayalin maddi iş kadar netice •ermiyeceğini hepimiz biliriz. Ve ber işimiz gibi de reel. nuisbet iş nok. tasında yani hakikat ve fiil noktai nazarından düşünmeliyiz. Birkaç insan m bir araya gelmesi için sevgi esas olabilir. Fkai bunun yanında şahsi menfaatleri ve bunun zımnında da memleketin menfaatlerini şamil Wr teşesdrüle vücut verilirse o teşekkül yaşar. Ve sar. •ıhnaz. Biz işçi ve esnaf teşekküllerimizin kuvvetli elmasını istiyoruz. Pas. timâa ve hükümet iş ve işçi hayalına küçük esnafa lâzım olan önemi vermek kararındadır. Bunun da tezahüratını yakında göreceğiz. Temenni ederim ki, diğer büyü* işlerdeki muvaffakiyetimizden buna da bir pay ayırmak imkân ve saadetim bulalım.,, İzmir, "¦ (AA.) — Şehrimiz tecim »e endüstri odası tarafından Rkonomi Bakanı B. Celâl Bayar şerefine bir şölen verilmiştir. Verilen bu öyle şöleninde B. Celâl Bayar önemli bir diyev. dr bulunmuştur Şölenden sonra Bakan B. Celâl Bayar. doğruca Sakarya vapuruna gitmiştir. Vapur saat on altıda hareket etmiştir. General Kâzım Dirik de bu vapurdadır. Celâl Bayarın verdiği söylev şudur: **— Aranızda kaldığım pek kısa bir zaman İçinde gördüklerimi ve duyduk, larımı halâsa etmek isterim. Ege mıntakası umumi ve tabiî bazı tesirlere rağmen, geçen yıla göre daha varlıklıdır Pamuğa, tutuna, inciri ve üzümü itibariyle zaten cn mühim istîh-salit ve ihracatımızı da bunlar teşkil eder. (m.l.niımıluım ulusal ödevleri Arkadaşlar, her zaman tekrar ettiğimiz servet, hattâ devlet büdcesinin intizamı, harici ticaretimizin milli mm-faatla beraber yürümesine bağlıdır. İyİ hatırlarım, Ankara'da toplanan umumi ticaret odaları kongresinde tüccarlarımızın bilhassa dışarı recimle uğraşan ların vaziyeti büyüktür, onlar bizim c-min ellerimizdir. demiştim. Bu sözümü burada tekrar ederim. Fakat asıl mesele ellerindeki işi yalnız şahsi saadet ve servetlerini temin etmek için değil ken-dilerine tevdi edilen bu vediayı aynı zamanda memleketin ulusal rmenfaatma uygun olarak kullanmaktır. Birim millî gayelerimizden istediğimiz budur. Kendilerine katiyetle ifade ederim ki, sadece kendi liberal düşüncelerine göre, tecrübelerine göre hareket etmek genel bir refah yolu değildir. Heyeti u-mumiyeyi gören bir adam sıfariyle kendilerine tavsiye ederim. Hükümetin e-mirlerine intibak etmek zarureti vardır Liberalizm, ölmüştür. huğun butun acun tecimi bir taraflı değildir. Hepimiz biliyoruz ki, tecam herkes için serbest bir saha idi. Herkes kendisine kendi şahsına göre bir menfaat payı ayırabilirdi. Takib ettiğimiz siyasayı açıkça soyuyoruz. En salahiyetli ağızlardan da birçok defa bunu işitmek suretiyle hepimi biliyorsunuz ki, eski serbest rejime avdet etsek bile karşrmndakiteri bu sistemde bula-mıyacağız. Bizon de acun ekonomi a-hengine uymak zarureti bizi hükümetin bu husnzmetVeıle takib ettiği ekonomi politikasına göre yürümeğe mecbur eder. Bu dostluğu herkes hakkında riyanın ve âdil bir şekilde kullanmaya çalışacağız. Hayat sürprizlerle doludur. Gsrvretlerimizin bu sekilini nazarı itibar* alacaklarına şüphe yoktur. Kendilerinin hesabi arı ne olursa olsun bir de hükümetin hesabı vardır. Fakat, hayat sürprizlerle doludur. Hadisatm beklenmedik tebeddülüne karşı size teminat verecek vaziyette değilim. Bu dakikada harici ticaretimizi ele aldığımız takdirde tüccar ve müstahsillerimizin kuvvei mancviyclerıni asla bormıyarak (alışmaları lârrtngelîr. Şu halde tabiî şerait içinde mahsullerimizi elden çıkarmak gibi şeyler düşünmemelerini ternennİ ederim Bunu da bana bu içtimai temin eden tüccarlardan beklerim. . Şahsım, vekâletim, hükümetim ve milletim namına ulusal ekonomi namına tüccarlarımızdan beklerim, tekrar ediyorum: Şahsi kazanç ile umumi menfa-fatı telif etmeleri lâzımdır. Ve kendilerine de umumi hareket tarzının bundan başka bir soy ohnıyacağına da kaniim. Bana bu sözleri söylemeğe fırsat verdikleri için ve çok değersiz şahsım hakkında muhabbet göstermek için bu yemeği tertib ettiklerinden dolayı kendilerine teşekkür ederim. Atatürk ve İsmet İnönü Atatürk ve ismet inönü- Atatürk bütün cihanca sevilen bir şahsiyettir. Türk olsun, Atatürk'ü sevmesin bu olamaz. Nazillide söylemiş olduğum hir tıkıa aklıma geldi. Hoşuma gittiği için burada tekrar edeceğim. Atatürk'ü sermek daimi bir ibadettir. Bunun herkes tarafından kabul edilmesini isterim. Bu ibadeti her zaman yapaJrm. tsmet inönü, öyle bir şahsiyettir ki, zekâsiyle. irfaniyle, yaptıklarım hir tarafa bırakacak olsak bile milyonlarca eser kendilerinin büyüklüğü hakkında hişlıbaşına bir fikir vermeğe kâfidir. DIŞ HABERLER B. Musolini kesin kararım bildirdi (Başı 7. İnci sayıfada) Bugün bile esir tecimi yapan habeş İtrin barbarca yaşayışlarına aid bir sandık dohasa kîtab göndereceğim. Bu vesikalar, incelendikten sonra uluslar sosyetesinin Habeşistan'la İtalya'yı eşit tutan bir muamele yapamrya cağını iddia edebilirim. İtalya, lokarno ve Stresa paktlarının sının içinde elbirliği yapmak hususun -daki amifunn ıshat etmiştir.„ Paris. 26 (A.A.) — Bugünkü gaze telerin biç birisinde. İtalya işlerine dair hiçbir düşünce yok gibidir Bununda beraber, bu işlerin önemi azalmış gÖ • rünmemektedir .Gazetelerin çoğu. özel aylarlarının hazır bulunduğu italyan manevralarına, birçok *i tunlarını ayırmışlardır italya meşelilerine daîr düşünce 'yürüten ancak sosyalîsilcrdir lader T.coo Blum. Pojıüler gazetesinde. İtalya'ya yargıçlığın zorla kabul ettirilmesini is -temekte devam ermektedir. T-oon Blum. diyor kî: "— Arsmlus;; 1 Icamoy yargıçlığın kabulünü veya ı »İtlini, bir kabul ya -hud karşı, ve yargıç tararını saldırmak veya saldırmamariığın sarsılma; bir miyarı gibi görecek bir eğitim derecesine yükselmiştir. Yargıç önergesini reddedecek olan devlet gi/lı kotu düşüncelerim açığa vurmuş olur . İngiltere, yargıç önergesinde bulu -nabihr Bunu yatısın. Fransa ve Rusya kera bu önergeyi yapabilirler, y ıpsınLır Bu hakkı şahsan taşıyan bir adam vardır. Bu adam. uluslar sosycfsİnin bugünkü başkanı olan I-itvinortur. Briand. dünya banşı için bundan da ha az tehlikeli r mı yan durumlarda bu hakkı nasıl kullanıyorsa, Litvlnof da şimdi Uylr kuTlan-nj'drr. Içci tırt.pH başkanı Londra, 26 (A.A ) — Avam kamarası işçiler partisi grvptı başkam bin ¦ başı Thale*. Paris'e giderek B Leon Blum üe habeş h ihram hakkmda görüşmüşlerdir Binbaşı. Ceon Bhım ile göriii»VrinI karşılatır. tıklarını vr durumu toplu o -tarak avtıstrktarnv •örtemistir l.eeli Saymenîn lıazzrUtdığı Parts. 26 (AA) — B Musolini. Deyli Meyi gazetesine verdiği bir di -yevde. Cenevre'ye. Habeşistan hakkmda beslediği doyguların e^aslr şerhlerden ileri geldiğini rsbat eden bîr sandık dolusu belge gcnık-rcc*. |bsj söylemiştir Maten gazetesi, bunu izah ederek diyor ki: " İtalya delegelerinin Cenevre'ye götürecekleri faublar vc belgeler arasra -da, köleliğe karşı senelerce savaşmış olan. İngiltere eski dış bakanının kınsı Ledi Saymen t a raf m dan toplanan ve Habeşistan'da hâla kanunsuz muamele ler yapıldığını isbat eden bütün belgeler bulunmaktadır.,, DA6BVK II Alif.KI.KR. Komünistler hapis fezasına çarpıldı Darmstadt. 26 (A.A.) — Komüniçt-gençlikleri kurmak istiyen 18 kişi üç buçuk seneden altı aya kadar hapse mahkum edilmişlerdir. Polonya anlamında manevra Varşova. 26 (AA.) — Manevralara gKmrkte olan bir ptvade tümeni ile diğer müfrezeler ve deniz kıtaları büyük bir ayından sonra ordu enspektörü general Bruhardt Bukackinin Önünde bir geçid resmi yapmışlardır. Şu dakikada arkasında şeretli ı ıuazzam bîr tarih vardır. Ba gibi yetişen mua7 zam evlatlarla iftihar etmeliyiz. Her yerde gördüğüm sevgiyi ve düşüncele tinizi Atatürk'e ve hmet tnönÜne söylemeğe çalışacağım. Cene yakın bir ese manda sevgili Ege mıntakasına 'C size kavuşmak temennisiyle size veda edi-vorum... tstanlml - Londra yolu Kongre 10 eylülde toplanıyor Budapeşte. 26 (A.A.) — Londra ile İstanbul ansında, kıtalar arası bir yol yapılması için toplanacak olan arsıulusal kongre, bu yolan geçeceği topraklara sahib ulusların da katılmasiyle 10 eylülde açılacaktır. İngiliz, fransız. yugoslav, bulgar. turk ve be İç ika eksperleri, yolun yapılmasına dair olan meseleleri görüşeceklerdir. Arsıulusal turizm birliği, arsıulusal yol cemiyeti kmlhaçlar arsıulusal kurumu delegeleriyle, uluslar sosyetesi seyrüsefer komitesi delegeleri. 14.9 tarihinde bitecelr «lan kongre çalışmalarına katılacaklardır. Vf COSİAVYA'DA: B. Stoyatlûutz-iç'i tenkid Bclgrad. 36 (AA.) — Kraguyevsç*-ta birleşik avrrşrk partiler tarafından yapılan bir mitingde 50.000 kişi toplanmıştır Etki harb demokrat partisi başkanı Davidoviç. Stoyadinoviç kabinesini tenkit etmiş. Sırplarla Hırvatlar arasında bir anlaşma yapmak kabil olduğunu söyleyerek demiştir ki: "Zagrebde olduğu gibi Belgrad'da da herkes bu memleketin mutluluğunu istiyor... Davidoriç. söylevinin dış siyasa baıtkındaki kısmında. Fransa, küçük ani..-ııa. Balkan anlaşmsı ile elbirliği yapmak ve Bıılgaristanla bir yakınlaşma vücude getirmekten yana sözler söylemiş ve Sovyet Cumur i yetinin tan rama -«m da ileri «Drmüştür. / nı.ı ... - m/-..-/di dostluğu Paris. 26 (A.A.) — Yugoslavya başbakanı B. Stoyadinoviç, Pöti Parisıven gazetecine verdiği bir dıyevdc, demiştir İri: ."Fransa ile olan siyasamız, sarsılmaz. Fransa ile Yugoslavya arasında ancak dostluk vc birlik vardır. Ve bu dostlukla birlik, yalnız geçmiştekiler derecesinde değil, hattâ imkan olursa, ondan daha sı kidir. IAPO.N i A'DA: th niz -jımtşmrleriııde jurnal tezi Tokyo, 26 (AA.) - Deniz bakanlığından bildirildiğine göre Japonya 22 ağuftosta İngiliz hükümetine bir nota vererek gelecek deniz konferansı hakkınaki görüsünü anlatmıştır. Japonya filolar arasında nisbet sistemini tutacak olan konuşmalara dayanan bir konferansı faydasız görür. Ancak Japonya tutar tonilatolar üzerinde beraberlik esası üzerinde her türlü silâhsızlanmayı görüşmeye hazırdır. Japonya bütün tonilatolarda buclaraa yapılmadıkça gemilerin keyfiyet itibarile '«uclanmasını reddeder Harb dedikoduları içinde barış Tokyo. 26 (A.A ) — Deniz bakanlığı ileri gelenlerinden biri Havas A-ıansına şunları söylemiştir: Biz ilk önce salım gemilerinin sssVf itibarile ve keyfiyetçe buclanmasını vc ondan sonra savga gemilerinin yalnız mecmu bir tonilato saptanmak sure-tile keyfiyetçe değil kemiyetçe buclan masını istiyoruz. Bizim arzumuı kararlaştırılacak en yüksek mecmu tonilatoda İngiltere ve Amerika ile beraberlik elde etmektir. Bütün devletler için aynı mecmu tonilato prensipir-ie ısrar ediyoruz. Diyevinin sonunda demiştir iri: Bana kalırsa bir deniz konferansının toplanması Habeş - İtalyan meselesine bağlıdır. Bir taraftan harbden bahsedilirken öteden silâhsızlanmayı görüşmek biraz güçtür. IU.I.CİKA D\: Katoliklerin toplantısı Brüksel. 26 (A.A.) - Genç katolîk-ler yıllık kongresinde. 100.000 genç bulunmuştur. Anı* rika Sovyetleri protesto etti Vaşington. 26 (AA.) — Dış bakanlığı, arsıulusal komünist kongresi sırasındaki bazı krvanları vc o kongrede bazı delegeler tarafından, komünist örgütlerinin gütmeleri gerektiği ileri rürülen programı protesto etmek üzere. Sovyet Cumuriyetin* hir nota vermiştir Varinçton, bu hareketin, diplomatik ilcilerin kuru İma* • t.rsı:.-, :« Sovyet Cumuriycti tarafından alınan yükenleri bormak demek olduğu kanaatini b» s İçmekte ve iki ülke arasındaki nomal vc dostça ilgilerin devamının, her iki hükümetçe, birbirlerinin İç işlerine karışmamak yolundaki yükinlerini yerine getirmekle kabil olduğunu göz önüne koymaktadır. *** Nevyork. 26 (AA.)) — Vaşington gazeteleri aytarlan. Moskova'ya gönderilen Amerika notasınm bir protestodan daha önemli bir mahiyeti olduğunu bildirmektedirler. Silah satışının durdurulması Londra. 26 (A.A.) — Amerika senası üyelerinden B. Pape Londra göre-tinin hiç bir resmiğ mahiyeti olmadığını ve dolayısile kendi adına soı söylediğini kaydetmiştir. B. .Pape Amerika pariamentosunun kabul ettiği silâh ambargosunun faydalı olduğunu ancak barblcrin Önüne geç. mek için Amerika hükümetinin diğer devletlerle beraber çalışmakta daha ileri gitmesi lâzım geldiğini söylemiştir. Wl MI Kı A'DA : Bir otokar kazası Viyana. 26 (AA.) — Viyana güne* yinde bir tren, geçid yerinde bir otokara çarpmış ve ezmiştir. 6 ölü. 24 yaralı vardır. Kazada kaç kişi öldü ? Viyana, 26 (A.A.) — Otokar kazası kurbanlarından 18 kişinin durumu ağırdır. Bunlardan birkaçının hayatından umud kesilmiştir. ölenlerin yedi kişi olduğu anlaşılmıştır. Otokar 50 mttrc öteye sürüklenmiştir. Imdad geldiği zaman toprakla Örtülmüş bulunuyordu. Çarpan treoia yolcuları, yaralılara yardan etmek I» uğraşıyor. Otokarda bulunanlar, Viyana ormanı tepesinde yapılan dolffus kilisesine gitmekte idiler. Kiliseyi yapan mimarın karısı da bu kaza sonunda Ölmüştür. ALMANYA'DA; Almun /Mirasının sağlamlığı Leİpzig, 26 (A A.) — Almanya fİ-nans bakam, serginin açılışı dolayısile verdiği söylevde. "Paramızın değerini düşürmeği reddediyoruz ve ciddiğ eko-nomileı yapmağı tercih ediyoruz..,. de« mistir. General Razını Dirik diyor ki: (Başı 7. inci sayıfada) rinde ahnteri dökerek çalıştığım -o her karış toprağını ayrı ayrı tanıdığım ve sevdiğim İzmir'den aynbştan duy -duğura hüznü, daha büyük bir ödeve geçmenin verdiği sevinç karşılıyor. Act, tatlı birçok hatrrslannı yaşadığım İzmir ili ve orada kazandığım sevgi ve görgünün değerini hiç unutmıyacağıro. Yeni çalışacağım bölge hakkında şim-diden bir şey söyleyemem. Fakat Atatürk'ün yarana ve kurucu devriminden aldığım hızla eski ödevündc ne kadar özen ve dölenle çalıştıysam yeni işimd* de aynı inanış ve feragatle çalrşacağım lahüdir. „ General Ki um Dirik İstanbul'da biı müddet kalarak şeflerin emirlerini al diktan, tarım ve cudüstri kurumlarında Yeşilköy tohum istasyonunda incelemeler yaptıktan sonra FMirne've gidecektir. ! 28, AttUSTOS 1935 K.VVMttA Florya ileniz evimle Türk larİh kurur mumın çağırışı üzerine yapılan ve iv ve kah.ıı Hakanları ile Kurum isbuşkum Hayan ifelin re hıısın ar anlaklarının bulunduğu toplantıda halktı tarih zevkim aşılıya-cak neşriyat yapılması kararlaştırılmıştır. ON ALTINCI YIL. No: 5060 Aılıını/, aiHİınıızılır Her t*rclr .» kuruş Habeşistan mermi fabrikası yapıyor B. Musolini'nin söylevi İngilterede fena karşılandı Bolzano, 27 (A.A.) — B. Mu volini, sü bakanını kabul etmiş ve kendisinden manevralar hakkın -da izahat almıştır. Fransız basım ne diyar'/ Paris, 27 (A.A.) — Basın, B. Musolininİn Deyli Meyi gazetesi nin aytarına verdiği diyevi büyük bir önemle karşılamaktadır. Bu diyevin başlıca noktaları iri harflerle dizilmiştir, fakat nisbeten az düşünce yürütülmektedir. Figaro gazetesi, diyevin en ö nemli parçasının B. Musolini ta rafından, ingiltere kamoyuna ka-şı bir nevi meydan okumayı gös -teren parça olmayıp Cenevre'de ergesini anlatmak kararında bu lunduğunu bildirdiği kısım oldu ğu fikrindedir. Bu gazete diyor k;- " İnsanın, hele şükür d iyece ği geliyor. Çünkü, ingiltere'nin altı haftadanberi istediği de bu dur. İngiliz kabinesi şekillere başe ğilmesini, Itaiyanın hazırlandığı yasav tedbirlerini, hadiseleri sayarak haklı göstermesini istiyor. O takdirde, işler, İtalyanın, habeş topraklarına ihtiyacı olduğu için Habeşistana saldırması halinden daha başka şekilde gözükecekti. (Sonu 2. inci sayıfada) Büyük saldırımın uçünçü günü durum ne idi? 26 ve 27 ağustosta verdiği narhlarla kötü bir duruma düş -müş olan yunan ordusu, bu Öldü - meden, nefes almağa vakit bırak madan kovalıyor ve süvari kolordusu, yunan ordusu arasında do - Büyük ¦¦.'¦: 'm üçüncü gününde durum rücü ve Önemli vaziyetten kur -tulmak için erat, subay, kumandan bütün enerjisini harcıyarak da -yanmak, toplanmak ve kendine hızla çekidüzen vermeğe çabala -dığı duyuluyordu.. Fakat, aylarca dayanacağı söylenen müstahkem hatlardan sökü lüp ovalara atıldıktan sonra, ya -pılacak çok az tedbir düşünüle -bilirdi. Türk ordusu, hasım ordu -siyle arasında, hiç bir aralık ver- Dün sabahki trenle Sü Bakanımız General Kizım Ozalpla /"ar/ra Bakanınut Muhlis Erkmen tstanbuldan şehrimize gelmişler, durakta asker, bakanlıklar ri gelenleri ve dostları tarafından karştlanmıştaıdır. İnsan enerjisi, bütün enerjilerin en büyüğü ve en yükseğidir. Çünkü bütün enerjileri insan yaratır. 20ILKTEŞRİN PAZAR GENEL NÜFUS SAYIMI Rize türk ulaşımdaki bu enerjilerin en doğru sayışım 6 tanıtacaktır. BAŞVEKÂLET J İSTATİSTİK UMUM MÜDÜRLÜĞÜ laşarak, rastladığı kafileye kılıç sallıyordu. Süvari kolordusu, kumandan -larda karar, kıtalarda maneviyat kuvvetini temelinden kırıp atmış tı.. iki fırkasiyle sabahleyin er kenden eğrete hücum ediyor, ikinci yunan kolordusu île doku -/uncu fırkasının karargâhlarının bulunduğu köyü heyecana veriyor ve sonra. Afyon'dan şimale doğ ru ilerliyen bir otomobil kolunu ele geçiriyor. Üçüncü fırkasiyle de dördüncü kolordunun şimal*-atmak ist^dici kıtaları gerisinden vurarak dağıtıyor.. (Sonu 3. üncü sayıfada) Kiîeisk anlaşma kon-feransı toplanıyor Belgrad, 27 (A.A.) — B. Sto -yadinoviç, 29 ağustosta açılacak olan Küçük Andlaşma konferan -sına girmek üzere. Belgrad'tan Bled'e hareket etmiştir. Konfe -ransın sürdüğü sürece orada ka -(araktır. B. Benes, 29 ağustos sabahı Prag'dan doğrudan doğruya Ble -de gelecektir. B. Titülesko, yazı geçirmek -te olduğu Badgostein'dan, 28 ağustos günü öğleden sonra gelecektir. Küçük Andlaşma süel konse -yinin toplantısından önce 28 v. 29 ağustosta bir basın konferansı yapılacaktır. B. Muvaffak Mene-meneioğlu geliyor Moskova, 27 (A. A.) — Ana dolu ajansı ge -nel direktörü B. Muvaffak Mene mencioğlu, bu -gün Kief ve O-desa yolu ile istanbul'a hare -ket etmiştir. Durakta Türkiye Büyük El -cisi B. Zekâi Ap aydın, Tas Ajansı Genel direktörü B. Doletzky, Büyük Elçilik ileri gelenleri, ve Sovyet gazeteleri -nin delegeleri hazır bulunmakta idi B Muvaffak Florya Deni/evînde önemli bir toplantı istanbul, 27 (Telefon) — Türk basını oruntakları bugün öğleden sonra, Türk Tarihi Araştırma Ku ¦ umunun çağrısı üzerine, Florya denizevinde toplandılar. Toplan -tıda İç Bakanı B. Şükrü Kaya ile Kültür Bakanı B. Saffet Arıkan. Türk Tarihi Araştırma Kurumu asbaşkam Bayan Afet ve başkan lık divanı üyeleri bulundular. tç Bakam B. Şükrü Kaya'nın başkanlığı altında yapılan bu Ö nemli toplantıda, türk basınında türk ulusuna ulusal tarihin ana hatlarını, zengin ve büyük türk kültürünü tanıtacak ve halkta tarih okuma zevkini ve sevgisini *rttır^cak yazılar çıkarılması ka rarlastırılmıştır. Yapılacak yavın hakkında, as-başkan Bayan Afet gazetelerin her cün veva haftanın belli gün lerinde. halka tarihî eserleri, es ki kültürü tanıtacak, tarihin, ta rihî eserlerle beraber ulusun bir -ge malı olduğunu anlatacak, halkta tarih okuma zevkini ve tarihî eserlerini koruma sevgisini arttıracak yazı ve resim neşriyatı ve ta rih anketleri yapmalarını; kurum genel sekreteri B. Muzaffer tarihi tefrikalarda tarihî şahsiyetlerin hakikî simalariyle canlandırılmalarını; üyelerden B. Şemsettin ta-(Somı 3. üncü sayıfada) B. RUZVELTE KARŞI Cumtıriyetçiler adam arıyor Vaşington, 27 (A.A.) — Cumuri-yetçiterin karşılaştıkları başlıca güçlük bir aday bulmaktır. Huver. yönetim basında bu- BB Ruzvelt ve Huver lunduğu devre sırasında buhran yüzünden halk gözündeki önemini kaybettiği için adaylığını her -halde koymayacaktır. Muhtemel aday olarak eski Hinois ilbayı Lo-wden ile Mayland ilbayı ve Sika -go Nevs gazetesi sahibi ilbay Knoks'un isimleri ileri sürülmek -tedir. Bazı cumuriyetçiler, milyonlar- (Bası i. inci sayfada) Nazilli fabrikasının temeli nasıl atıldı? Aydın bölgesinde yetişen pamukla Rusyada örnek olarak yapılan pamuklu ve basmalar çok iyi sonuç verdi ve beğenildi (Aydın Özel aytar.mızdan) — Nazilli basma fabrikasının teme -Tine konulan şişede şu yazı vardı: reninden önce Parti salonunda fabrikanın küçük Örneği ve fab -rikamızın makinelerine benze-»- Ekonomi Bakanımız Nazillide fabrikanın yapılacağı alana girerken (Türkiye cumuriyetinin Ekonomi Bakam Celal Bayar Sümer Bankın kurduğu ilk ve büyük basma fabrikasının temelini bugün burada koydu.) 23 8/93S Celal Bayar Nurullah Sümer Şişe temele konduktan sonra sayın Celal Bayar mala ile üzerine harç dökerken Nazilli şarbayı B. Emin Bilge beş gümüş lira koydu. Celal Bayar'dan sonra sırasile İz mir saylavı Rahmi, İsparta saylavı ibrahim, Aydın ilbayı özde -mir, İzmir tecim odası başkanı Hakkı Balcıoğlu, Aydın saylavı Nazmi Topçu, Sümer Bank direktörü Nurullah Sümer, Aydın parti başkanı Etem Kadri, Fabrika di -rektörü Fazlı ve ispekter Sami temele harç koymuşlardır. Örnekler çok güzeldir. Dün fabrikanın temel atma tsV makinelerde Rusya'da yapılan pa zen ve basmalar gösterilmiştir. Direktör B. Fazlı; bu Örneklerin, Nazilli pamuk ıslah istasyonunda (Sonu S. inci savıfada) B Sami söylevini veriyor SAYIFA 2 ULUS 28 AUUaıOS 1935 ÇARŞAMBA Avrupa ve biz Türk tarım ürünlerinin çıkat imkânları 14 ağustos 193S tarihli Fölkiştr Beobahter'den: Türkiye dış teciminde yemiş ye her ııtvi güney mcyvaları (Narenciye) ihracatı, büyük bir yer «lir. Türkiyenin en büyük müşterisi olan Almanya, 1932 yılında 1589 milyon RM. değerinde 26.709 ton ve 1933 yılında da 1.676 milyon RM. değerinde 34.912 ton kuru ü-züm. incir, taze üzüm, kabuklu fındık, ceviz ve kabuksuz fındık almıştır. Son iki yıldanbcri. Türkiye tarımın nazik durumunun hafiflediği iddia o-lıınabilir. Bundan az bir zaman evel hükümet, köylülerin borçlarını, yüzde üç üremle IS yıllık bir vadeye bağlamıştır. Umum borcun yekûnu takriben 20 milyon türk lirasını bulmaktadır ki .bu da 40 milyon RM. yapar. Şimdi güdülen gaye, tarım ürünlerinin fiatını yük -«elemektir. Bugün bir köylü 100 kilo sultanın için 6 türk lirası, yani 12 RM. alıyor. Eğer bu yüz kilo sultanın'i el . de etmek için 800 - 1000 kilo taze üzÜ -me ihtiyaç olduğu düşünülecek olursa, o zaman bu altı liranın ancak maliyet fiatını karşılıyabileceği anlaşılır. ingiltere ile Türkiye arasmda yapı. lsn bir anlaşmadan sonra, ingilizler, türk incirleri üzerinden alınan gümrük vergisini yüzde 30 nispetinde İndirmiş, ler ve aynı zamanda, sultanın, incir ve kabuksuz fındık almayı taahhüd eylemişlerdir. Bu yıl 20.000 ton mikdann. da sultanın satılacağı vc incir vc ka . buksuz fındık ihracatının da yüzde S0 nisbetinde fazlalaşacağı tasınlanıyor. Bundan bir saman evel normal bir Üretim yılı beklenirken, şimdi haylı-danberi devam eden sıcakların karşı . smda, yapılan tahminlerde biraz daha ihtiyatkâr olunmağa başlanmıştır, çünkü şimdiye kadar elde edilen tecrübelere göre bu gibi şiddetli sıcaklardan sonra, çok zarar veren şiddetli yağış . lar m gelmesi, hemen hemen muhak . kaktır. Bu sebebi e önümüzdeki yılın sultanın rekoltesi 55-60.000 ton olarak hesab edilmektedir. Fındık ve ceviz rekoltesi ihtimalleri de pek elverişli de ğildir. Gerek Romanyanın ve gerek cenubî Slavyanın bu yıl hemen hemen sade ceviz ihraç edecekleri Türkiyece de malûm olduğu için, türk İhracatçı. Un, daha uzun vadeler için, ofret yapmayı tehlikeli buluyorlar. Çekoslovakya, Avusturya, Macaristan, İskandinav, memleketleri ve Hollanda ile yapılan kuru yemiş işleri, çok elverişli bir şe -kilde inkişaf etmektedir. Türkiye hü • kümeti. son günlerde, Sü ve Kültür Bakanlıklarının, ispirto ve İspirtolu içki -ler inhisarı tarafından okullar ve ge -nel kurumlarda yoğaltılmak üzere, eylül, birinci ve ikinci teşrin aylarında, önemli mikdarlarda sultanın almaları kararlaştırılmıştır. Tarım Bankası son baharda fazla mikdarda kuru yemiş ar-sedilmesine meydan bırakmamak için, üzüm, incir, fındık ve ceviz ürünlerine mutedil bir narh koyarak, piyasa fiatını evciden tesbit edecektir. Geçen yıl. dan kalma stokların da harcandığına göre. önümüzdeki aylar içinde bu mad. delerin fiatının hafifçe yükseleceği tah min olunmaktadır. (Gene bu mevzula ilgili olmak üzere Berlinde çıkan Fachblattfür Textil_ Industrie adındaki gazetede, "Türkiyede beş yıllık pamuk yetiştirme plânı,, başlığiylc bir yazıya rastladık aynen alıyoruz). Türkiye Ekonomi Bakanlığı, beş yıllık endüstri plânı gereğince, doku • ma fabrikalarının ham madde ihtiyacını yerli mahsulatla karşılamak ve pamuk ekiminin inkişafını temin etmek gaye -siyle şimdi İkinci yılına basan beş yıllık pamuk yetiştirme plânı hazırlamıştı. Daha geçen yıl, Kilikys ovalarında 6400 hektar ve Sakarya ovasında da 400 hektarlık bir arazi üzerinde, elyafının uzunluğu 32 milimetre olan bîr nevi amerikan pamuğu ekilmiştir. Bu dcneçlerle elde edilen tohumlar ise, Tarım Bakanlığı tarafından Kilikya o-vasında 13.000 hektar ve çiftçiler tarafından da 30.000 hektar üzerine pamuk yetiştirilmesinde kullanılmıştır. Aynı zamanda izmir hinterlandında aynı iş İçin 500 hektar tahsis olunmuştur. Sa .. karya ovasında da pamuk ekimine da . ha büyük bir yer ayrılmıştır. 1936 yı- lında, Sakarya ovasında 25.000 hektarlık bir toprakta köylüler tarafından pamuk yetiştirilecek, bu mikdar j937 yılında 130.000 hektara çıkacaktır. Kilikya o -vasmda 1936 yılı içinde 200.000 hektar araziye yeni tohumlar ekilecek, aynı yıl İçinde İzmir hinterlandında da hiç olmazsa 8600 hektar pamuk yetiştirdikten sonra, bu mikdar 1937 yılında 150 bin hektara çıkarılacaktır. Türkiye Tarım Bakanlığı, bu plânların takibi ve kontrolü için alman pa -muk uzmanlarından V. Vcber'in yardımını temin etmiştir. Uzun yıllardanbcri Afrikada bulunduktan sonra bu alanda büyük deneçler elde eden V. Veber pamuk yetiştirme meselesinin incelenmesi için gçen yıl Türkiycye giden komisyon üyelerindendir. ROMANYA'DA: Romanya du yahudÜeri istemiyıtr Bükreş. 27 (A.A.) — Eski başbakan Yorganın ulusal çiftçi topluluğu ile profesör Cuza'nın yahudi karşınlığı birliğinin birleşmesile hasıl olan ulusal hı-ristiyan partisi, ilk kongresini Basarab. yada Kicshnavda toplamıştır Pr. Cuza, yeni partinin programını hulâsa etmiş. Romanyanın tekmil nüfusunun aşağıyukarı yüzde beşini teşkil eden fakat. Basarabyanın bazı yerlerinde, yerli nüfusun yüzde 45 İni bulan yahudi azınlığına hücumda bulunmuştur. Pr. Cuza, demiştir ki: "— Basarabya yahudilerin tehdidi altındadır. Bunların etkisine karşı ko-mak ve Versay and 1 aşması gereğince Romanyaya verilmiş olan hakları yahu-dİIere de veren temel yasanın 133 üncü maddesini bozmaya uğraşmak ödevimiz, dir.,, B. Yorga ve Pr. Cuza tarafından ha. rekete getirilen ulusal ırkçılık faaliyeti, erki başbakan Vaida VoevodeVın fa. aliyetile muvazi olarak ilerlemektedir. Fakat bu senenin başında daha büyük mikyesta başlayan bu son faaLİyet, kuv. vetinden epey kaybetmiş bulunmaktadır. Şefler arasındaki Önürdeşme bu i-ki ayrı faaliyetin bir araya getirilmesi yolundaki teşebbüslerin başarı ile bitmesine engel olmuştur. YUNANİSTAN'DA; Eski kral Balkan paktını Övüyor. Atina, 27 (A.A.) — ElLimismos gazetesi, eski kıral Jorj'un bîr beyanatını neşretmektedir. Eski kıral diyor kl: "— Balkan paktı, Yunanistanın durumunu pek ziyade kuvvetlendirmiştir. Balkan devletleriyle dostluk hayati bir lüzumdur.., Kral }or\ - Pesmezoğlu konuşması Atina, 27 (A.A.) — Ellinikon Mellon gazetesinin haber verdiğine göre, eski kıral borj ile finans bakanı B. Pcz-mezoğlu, bugün Londra'da konuşacak lardır. Gazete, bu görüşmenin çok önemli olacağını ve sonuçlarının B. Pesmezoğlu tarafından B. Çaldaris'e bildirileceğini ya/maktadır. Yunan azıyantıırma verilen ölüm cezaları Atina, 27 (A.A) — 1 nisan izl yanlarına karşı divanı harbler tarafın -dan verilen ölüm cezaları, kanunî itiraz süresi geçmiş olduğundan kesinlcnmiş. tir. Yunan çiftçilerinin gösterisi Atina, 27 (A.A) — Messine ilinde, çiftçiler, kuru üzüm satış fiatının artırılması için gösterilerde bulunmuşlardır. Polis işe karışmak sorunda kalmıştır. Beş kişi yaralanmış, güvenlik buk yerine gelmiştir. DIŞ HABERLER Habeşistan mermi fabrikası yapıyor YUGOSLAVYA'DA: Radikal birliğin örgütleri Belgrad. 26 (A.A) — Yeni yugoslav radikal birliği partisi, bütün ülkede örgütüne devam etmek Uzerc İzin almıştır. (Başı t, inci sayıfada) Çünkü, bu hareket, ingiliz kamoyunu haklı olarak kızdıracak mahiyettedir.,, Figaro, şu sözleri ilâve ediyor: "Herhalde, zecri tedbirler İleri sürü. lemez. Duça, zecri tedbîrlere karşı ateş püskürüyor. Fakat, ayni zamanda Cenevrede ortaya bir dosya koyacağım bildiriyor. Musolini bu suretle İngilte-reyi tatmin etmekte ve zecrî tedbirler tatbiki ihtimalini, hususiyle Ualual hadisesi hakkındaki yargıç kararı Habeşistana karşı olduğu takdirde - ki hiç dc uzak bir ihtimal değildir . ortadan kaldırmaktadır. İtalya ile İngiltere arasındaki ger. ginliğin bundan *onrâ azalacağını umud ederek memnun olabiliriz.,, Pöti jurnal da şunu yazmaktadır: "ltalyanın durumu, geri dönülmez bir şekilde tesbit edilmiş gfbi görünmektedir. Roma, Habeşİstanın. İtalyan sömürgeciliğine kapılarını açmasmı istiyor. Londradan gelen haberler, ingiltercnin.. artık Musolinİn dileklerine i-yice kanaat getirdiğini göstermektedir... "Bununla beraber, ortada ağır bir hava vardır ve Cenevre toplantısı büyük bir rahatsızlık içinde açılacaktır... Arsıulusal nendikalaı barış İsliy m Paris, 27 (A.A.) — Arsıulusal sendikalar federasyonu delegclerile arsıulusal sosyalist federasyonu delegelerinden katınç karma bir komisyon, italya _ habeş anlaşmazlığının bugünkü evresini tesbit etmek üzere toplanmış ve u-luslar sosyetesinin devletleri paktlara ve diğer andlaşmalara başeğdirmek ve İcabında. İtalya aleyhinde her türlü zecrî tedbirlere baş vurmak zorunda olduğu hakkında Önce verilmiş olan kararları onaylamıştır. Komisyon, aynî zamanda yürütüm genel konseyini üsnomal toplantıya ça_ . ğırmağa karar vermiştir Habeşter hava hücumuna hazırlanıyor. Londra, 27 (A.A.) — Taymis gazetesinin Adisababa'dan aldığı bir habere gÖre^ imparator neşrettiği bir bildi-riğde, düşmanın hava taarruzunu haber vermek üzere üç kere top atılır atılmaz, ormanlara yahut çayırlara sığınmasını halka emretmektedir. Yerlilere göre. bu ihtar, harbin kesin olduğunu göstermektedir. Hükümet, haydutların tehlike İşareti vererek boşalan evleri soymamaları için şehri kuvvetli bir muhafaza altında bulundurmaktadır. Taymis gazetesi. habeş ulusunun her zamankinden daha birleşik olduğunu önemle kaydetmektedir. emende Habeş, konsolosluğu Adisababa, 27 (A.A.) — İmparator, Yemcn'de bir habeş konsolosluğu kurulmasını kararlaştırmıştır. İtalyan hükümeti 14 yunan vc ital -yan aylesinİn 12 adaya dönme harcasını ödemiştir. Habeş bankası bundan böyle hiçbiı yabancı döviz satmıyacağını ilân etmiş -tir. ltalyanın hava manevraları Bolzans, 27 (A.A.) — Havanın fenalığından Ötürü evcice faaliyet göstere-miyen uçak kuvvetleri dün harekete geçmişlerdir. Mavi ordunun hava filosu, kınmm ordunun geri hattının önemli merkezlerini bombardıman etmeğe muvaffak olmuştur. Kırmızı kuvvetler de Veroueh garı ile hava alanında önemli tahribat yapmışlardır. Bütün ışıklar söndürülerek karanlığa gömülmüş olan Bolzans şehrinde tehlike düdükleri öttürülmüş ve gaz maskesi takan itfaiye neferleri yangın etkisini vermek için şehrin orta kısımlarında yakılan ateşleri söndürmüşlerdir. Mavi ordu, son günlerdeki utkularını müıbet bir sonuca bağlamak İçin bugün harekete geçecektir. Bu ordunun erkesi, nehrin batısında bulunan kırmızı kuvvetleri sıkıştırmaktır. Leouessa tümeni ile dördüncü kolordu Belzano tarafındaki düşman hatlarını parçalamağa çalışacaklardır. Öteki taraftan kırmızı ordu, mavi ordunun hücumlarını kırmak için arka hatlarda kurulan savga tertibatına dayanarak düşman tazyikinden kaçınmağa çalışacaktır. Beraberinde yabancı gazeteciler bulunan B. Musolini. süel kuvvetleri teftiş edeeektir. Habeşistan mermi fabrikası yapıyor Londra, 27 (A.A.) — uazeteıcrın A. dİsababa aytarları, yerli ve yabancı halkın takım takım göçmeğe başladıklarını yazmaktadırlar. Bu aylarlar; İtalya elçilik işyarlarının hareket hazırlığı gör. düklerini bildirmektedirler. Ncvs Kro-nikl gazetesinin aytarı, Habeşİstanın silâh ve cepane tedariki hususunda kendisine bir erkinlik kurmıya çalıştığını ve dört ayda biteceğûasınlanan bir fabrikanın yapılmasına başlandığını bildiriyor. Bu fabrika, habeş ordusuna lâzım olan mermileri, misketleri ve obüsleri yapacaktır. Fabrikanın makineleri yabancı bur memlekete sipariş edilmiştir. Yapım bir ingiliz eksperi tarafından yönetilecektir. İlintililer yııkııhmıh Londra. 27 (A.A.) — Adcndcn Röyter ajansına bildirildiğine göre. ingiliz uyrusundan 15 hindlinin italyan hükümet makamları tarafından yakalandığı Massaouah'dan haber alınmıştır. Bu hindliler. Aden'deki iş aylarlarından, bundan böyle Erİtreye mal göndermemelerini telgrafla istemiş olmakla suçludurlar. Asker yiğini ilenim ediyor Napoli. 27 (A.A.) — Bin sekiz yüz milis askeri İle 80 subay taşıyan Naza • rios gemisi Masavva'ya hareket edecektir. İki günde 17 gemi Londra. 27 (A.A.) — Kahire'den röyter ajansına bildirildiğine göre. son İki gün içinde asker ve işçi yüklü 17 italyan gemisi Süveyş kanalından geçmiştir. B. Musolini'nin iki oğlu ile damadını taşıyan Saturnia gemisi kanaldan ge • çerken Port-Said italyan kolonisi coş -kun gösterilerde bulunmağa hazırlandığından polis, önemli yasav tedbirleri almak zorunda kalmıştır. Hizmet istiyen italyanlar Bolzano, 27 (A.A.) — Doğu Afrika-sı baş komutanlığına atanan Dük Do Bergame, parlamento başkanı Siyano ve komutan Rizzo ve Pagano'dan bir mektup almıştır. Genel barbta denizlerde büyük işler gördüklerinden dolayı ahu. süel madalya kazanmış olan her üçü de İtalya'ya karşı denizden tehlike gerçekleştiği takdirde hizmete alınmalarını İstemektedir. İtalyan kabinesinin toplantısı Roma, 27 (A.A.) — Kabine. 28 ağustosta Bolzano'da toplanacaktır. Çok önemli ekonomik kararlar verilmesi bekleniyor. Japon gazeteleri ve habeş meselesi Roma. 27 (A.A.) — Jumal d'Italya gazetesi, japon gazetelerinin italyan -habeş anlaşmazhğındaki durumunda bü yük bir değişiklik olduğunu ve bunun bu tarihî hadisede italya İle Japonya arasında bir anlaşmamazlığa imkân bu. Ummadığını yazmakta ve böyle bir ha disede iki ulusun ancak birleşebilecek -lerini kaydetmektedir. Habeşistan ) unanistanı protesto etti. Mi'..... 27 (A.A.) — Kateremini gazetesine göre, Habeşistan Yunanistan üzerinden italyan tayyarelerinin uçmasına müsaade ettiğinden dolayı Atina nezdinde protestoda bulunmuştur. Yunan hükümeti buna verdiği cevab-ta, İtalya harb halinde olmadığı için bu müsaadenin arsıulusal taamüle uygun olduğunu bildirmiştir B. RUZVELT'E KARŞI (Başı 1. İncİ sayıfada) ca oy toplıyacak olan Lindberg'in adaylığını Önergemektedir. Zaten her iki taraf, sağ vc sol cenahların arasındaki anlaşmazlıklardan ötürü karışık bir durumda bulunmaktadırlar. Senanın demokrat üyelerinden B. Hueylong, B. Ruzvelt'c karşı şiddetli bir savaş açmıştır. Bununla beraber B. Ruzevlt'in yeniden cumur başkanlığına seçilmesi muhtemel görünmektedir. Batı, kuzay ve Middlevest endüstriyel hükümetlerinin cumuriyetçilİğe dönmeleri beklenmektedir. Fakat demokratlar, güney ve doğudaki tarımcı hükümetleri muhafaza etmektedirler. IİİKLEŞİK DEVLETLER DEı 4 m eri kan protestosu ve Sovyet elçisi Vaşington. 27 (A.A) — Dış bakanlığının Moskovada toplanan komintern kongresinde verilen söylevler hakkın -daki protestosundan bahseden sovyet el. çisi, Moskovanın gösterdiği duygula -rın Birleşik Devletlerde yapılan sürekli sovyet karşınlığı propagandasına kıyas edilince manasız kalacağını söylemiş ve hükümetinin, dış bakanlığının protestosuna cevap vereceğini ilave etmiştir. Japon - amerikan görüşmeleri Vaşington, 27 (A.A ) — Birleşik Devletlerle Japonya arasında yapıla -cek olan ve filipinlere pamuk ve dokuma maddeleri ihracını Japonlara inhisar ettiren dostça bir anlaşma hakkındaki görüşmelerin, B. Hull ile Japonya eL çisi arasında devam etmekte olduğu haber verilmektedir. FRANSA'DA; R. Lebnın farise geldi Paris. 27 (A.A) — B. Lebrun. Brüksel'den dönmüş ve yanında kâtibi ile ya veri olduğu halde gece Par ise gelmiştir. Mareşal Balbo Paris'te. Paris, 27 (A.A.) — Mareşal Balbo -nun yeni yapılan Paris . Roma hava hattı hakkında incelemelerde bulunmak üzere Fransa'ya geldiği haber veril -mektedİr. ARNAVUTLUK'TA: Arnavutluktaki hadise tama -miyle bastırdm ıştır. Tiran. 27 (A.A) — Arnavutluk ajansı bildiriyor: Bazı yabancı gazeteleri, tamamiyle bastırılmış olan Fİeri hadiselerine bü « yük bir şümul ve Özel bir önem vermekte ısrar ediyorlar. Bu gazeteler, son kargaşalıkları çıkaranlara karşı Fieri*. de açılmış olan davaya bir takım siya -sal şahsiyetlerin de dahil olduğunu iddiaya çalışıyorlar. Arnavudluk basın bürosu, Arnavudlukta durumun tama m miyle normal olduğunu ve hali hazırda devam etmekte olan davanın ancak kargaşalıkların hakikî suçlularına karşı ya pılmakta bulunduğunu bir kere daha aydınlatır. BELÇİKA'DA: Belçika frangının durumu Brüksel. 27 (A.A) — Ulusal bankanın altı aylık toplantısındaki diyevinde banka direktörü B. Franck, Belçika frangının bugünkü sağlam durumun -dan dolayı hoşnudluğunu bildirmiş ve frangı tutmak için konulmuş olan bir milyardan tek bir frank bile harcanmadığını söylemiştir. Ihınziude karışıklık Varşova. 27 (A.A.) — Sosyalist Bsil-lin nazi grupunda yahudilerin bulundu, ğunu söylemesi üzerine Danzig divet kurulunda bir kargaşalık olmuş, nazi-lcr BrİH'e hÜcûm etmişlerdir. Dİyet kurulu, ayrışık partinin dağılma önergesini reddetmiştir. ON ALTINCI YIL. No: 5061 ULUS 29, ACliSTOS 193.% IT.KŞKılİflE Tarım Hakanımız yıııın Karadeniz kıyılarında ve doğu illerindv kir etüd gezisine çıkıyor. — H. Musolini İtalyanın Ingîl-terenin asığlarına saygı göstereceğini söyledi. — Türk antrasiti eylülde piyasaya QU\ıyor... Aılıını/,, uııılınıızılır IİIT )tle 5 1 n tı- Gündelik İŞ K \M M Kamâl UNAL Kamâlizm rejiminin iş, kanu -nu henüz çıkmamıştır. Bu çıkma -yış; rejimin yurdda kendi açtığı yeni iş hayatının sürekli bir akış alması içindir. Cumurluktan önce de Türkiyede bir iş nizamı vardı. Ancak bu, osmanlı devrinin bünyesindeki yarı sömürgeliğin bütün özellik -lerini içinde taşıyan bir nizam idi. Iş; memlekette, hemen hepsi de yabancı sayılabilecek kapital ler elinde idi. Bunlar her şeyden önce emeği ucuzlatmağı düşünü -yordu, işleyenin değeri, türk »e yabancı olduğuna göre değişirdi. Devlet, işçiyi koruyacak tedbirler almakta özgür değildi. Yabancı kapital; para güciyle veya siyasal kuvvetle, devleti, değil iş ve işçi için, birçok ulusal asığlar için de bir karar almaktan her zaman alıkoyabilirdi. Böyle bir devrin esirliğe yaraşan iş ni zamı ancak yok edilmeğe değerdi. Kamâlizm endüstrisinin her yılkı genişleyiş ölçüsüne göre, iş hayatını da kendi rejimine uyar şekilde düzeltmektedir. Büyük parti programlarında işçiyi ilgilendiren hükümler, her kurultayda biraz daha genişlemektedir. Üçüncü kurultayın 1931 mayısında onadığı programın işçiye ait hükmü şun -dan ibaretti: "Milliyetçi türk amelesi ile iş -çilerinin hayat ve haklarını ve menfaatlerini gözSnünde tutaca ğız. Say ile sermaye arasında ahenk tesisi ve bir iş kanunu ile ihtiyaca kâfi hükümlerin vaz'ı Fırkanın mühim işleri arasında görülür. Madde 5 fıkra 2 ,, 1935 kurultayında Büyük Parti, iş ve işçi i in daha geniş kararlar almıştır. I*u genişliği metinler üzerinde gönnek daha iyi olaca -ğından program maddesini olduğu gibi alıyoruz : " Hiç bir ekonomik girişim ka-mugasıya olduğu kadar, ulusal vc özel bütün kınavlar arasındaki uyuma da karşıt olamaz. Iş veren lerle işçilerin çalışma birliğinde de bu uyum esastır. İş kanuniyle işçiler ve iş verenler arasındaki karşılıklı ilgiler düzenlenecektir. İş anlaşmazlıkları, uzlaşma yoluy 'a sn buna imkân olmazsa devle-t:- kuracağı uzlaştırma araçları » yargıçlığı ile kotarılır. Crev ve lokavt yasak olacaktır. Ulusçu türk işçilerinin hayat ve hakları ile bu esaslar içinde ilgileniriz. Çıkarılacak iş kanun -larımız bu esaslara uygun olacaktır. Madde: 14.,, Programın son dört yıl içinde iş yönünden aldığı bu genişlik, bize, rejimin iş ve işçi üzerindeki sürekli çalışmasını gösterir. Yur -dun ilerileyişinden hız alan bu çalışmaların en nomal yerîtilme (tatbik) aracı, iş kanunu olacaktır. Bunun hazırlığı ile üçüncü Parti kurultayından beri uğraşılmaktadır. Birçok devlet örgütle rince ayrı ayrı incelenen taslak. (Sonu 2. inci sayıfada) B. MUSOLİNİ YENİ BİR ŞEY SÖYLEDİ "İngiliz asığlarına sagı göstermiye hazırız..,, İtalyan basını, Faşist İtalyanın her zamankinden kuvvetli bir granit blok halinde yükseldiğini söyledi - Negüs ne zaman harb ilân edecek? Londra, 28 (A.A.) — Deyli Meyi gazetesi. B. Musolini'nin B. Vard Prays'a verdiği diyevden şu sözü nakletmektedir: " Bugün Bolzano'da yapılacak olan kabine konseyinden sonra italya hükümeti, Britanya impa ratorluğunun bütün haklarını say «uya hazır olduğunu ve italya'nı'1 italyan askerleri doğu Afrikasma giderlerken Britanya menfaatlerine zarar verebilecek hiç bir niyet beslemedi ğini. bir bildirikle neşredecektir... fSegüs ne zaman harp ılım ederek? Londra, 28 (A.A.) — Deyli Ordu terfi listesi 30 ağustos zafer bayramı dolayısiyle (.umur başkanının yüksek onaylamasından geçerek terfi eden sabitlerimizin isimlerini yazıyoruz; Cumur Başkanlığının yüksek tasdiklerine iktiran eden ordu ter fi listesi şudur: Korgeneral Kâzım Orlay ge -nerallığa. Tüm general Ömer Halis kor generallığa. Tüm general Sabit korgenerallığa. Tüm general Mustafa Galib korgenerallığa. Tüm general Mümtaz korgeneral Tuğgeneral baytar Sadrettin Tümgenerallığa, Tuğgeneral doktor İbrahim Mazlum Tümgeneral- (Sonu S. İad sayıfada) ' V *tT^C3sQsa»3ac3ltt 20ILKTEŞRIN PAZAR GENEL NÜFUS SAYIMI V (T) ffi Cumuriyet rejiminin türk nüfusu üzerinde yaptığı tesiri'] ve vardığı en m ün bet neticeleri göstereceği için, yalnız bizleri]] ..değil bütün dünyayı da ilgilendirecektir. başvekalet İSTATİSTİK UMUM MÜDÜRLÜĞÜ İ ; : : Telgraf gazetesinin Adisababa, aytarı, imparatorun, Habeşistan'a karşı yapılması muhtemel olan ilk hareketleri basit bir inzibat tedbiri gibi göstermeğe matuf olan manevraları bozmağa karar verdiğini az kuvvetlerle hücuma başladıkları takdirde habeşler. bunları, sınır dışına süreceklerdir. Fakat, şayet italya, geniş ölçüde saldıracak olursa, imparator dip -lomatik ilgileri derhal kesecek ve harb ilân edecektir. Faşist Iini Minin kuvveti Roma, 28 (A.A.) — Hemen hemen bütün yüksek italyan şahsiyetlerinin doğu Afrikası ordusuna gönüllü olarak kabul edilmele- (Sonu 2. inci sayıfada) Tanın Bakanı gidiyor Bakanın yanında kimler bulunacak? Tarım Bakanımız B. Muhlis Erkmenin doğu illerinde ve Karadeniz kıyılarında bir etüd gezisine çıkacağını yazmıştık. Haber aldığımıza göre Bakan, yarın akşam gidecektir. Tarım Ban kası genel direktörü Bay Kemal Zaim, teftiş kurulu başkanı B. Mitat, orman genel direktör vekili B. Fahri, zeotekni şube direk -torlerinden B. Nurettin ve ihsan, Yeşilköy tohum arıtım istasyonu direktörü B. Mirza ve B. Atıf da bakanla beraber gitmektedirler. Orman genel direktör vekilı-le Zeotekni şubesi direktörleri bugün hareket edeceklerdir. B. Bakanın da yarın hareket ederek Samsun'dan kalkacak vapura yetişmesi ihtimali vardır. Gezi aşağı yukarı bîr ay kadar sürecektir. Doğu illeri için hazırlanacak olan tarım plânı, genel durum uzmanlar tarafından incelendikten ve sürplas etüdler yapıldıktan sonra kararlaşacak ve hazırlana çaktır. Antrasitimiz çıkıyor Zonguldak'ta kurulan Sömi kok fabrikasının eylül sonların da türk antrasitini piyasaya çıka racağını haber aldık. Fabrika yılda elli beş bin ton antrasit, 500 ton benzin. 350 ton mazot, 2500 ton yol katranı çıkaracaktır. Alman ve ingiliz antrasitleri vasıflarında ve aynı kalitede olacak olan antrasitimiz; her soba da, kaloriferde, maltızlarda ko laylıkla ve cüruf bırakmadan ya nabilecektîr. Fiatı tabii antrasitlerin yarısına vakın olacaktır. Bu bakımda--, yerli ve yabancı koklara nis betle yüzde otuz beş ile elli, bir artırım kabil olacaktır. Çıkacak antrasitler ona yirmi yirmiye otuz; otuza kırk; kırka altmış; altmışa yüz yirmi boyla rında olacaktır. Büyük saldırımın dördüncü günü durum ne idi? Kurtuluş sa vaşında 29 a -ğustos sayılı bir gün olmuştu. 30 ağustosta öğ leyin bu günde, şimşekleşmiş türk ordusunun, ne kadar büyük harikalar yarat mış olduğunu görmek için 29 ağustos harita -sına şöyle bir göz atmak ye -ter... Yemeden yatıp uyumadan hattâ su içme -den kızgın ağııs tos güneşi allında ilerlîyen ve koşan türk or -duşu o ğün mo törlü arabala -rın yetişemedi - ği bir hızla kendine verilen emri yerine getirmeğe çalışmıştı. Koskoca tümenler, tek adam gibi. tek emirle oradan oraya kırk elli kilometre uzaklara yetişiyor ve sanki o gün ilk defa harba giriyor muş gibi., düşmana saldırıyordu . Piyade tümenleri, süvarilerle yarışa girişmişti, denilebilir... Yaya Memetcik atlı kardeşi gibi yo rulmak bilmeden saldırıyordu. 29 ağustosta yapılan harblaı da, gerileyen düşmanı uçuruma götüren büyük bir ustalığın bü -tün sırlarını açıkça görmek müm kündür, artık çevirm'tamamlant yor ve akşam olduğu zaman ma kas, kaoanmak için son bir hare ketrîV bekliyordu... Düşmanın beş tümeni artık hiç bir tarafa kıpırdanamaz bir halde Çalköy, Adatepe... civarı -na yığılmakta ve Afyon'dan kur 29 ağustostaki durumu gösterir harita tulan erken davranmış bazı kıta -lar da Dumlupınar'da son bir harpla ermek için garb yolunda yıp -ranmakta idiler. (Sonu 5. inci saytfada) Sovyet Rusya ameri kan protestosuna cevab verdi Moskova, 28 (A.A.) — Ta» ajansı bildiriyor: B. Krestinskı, Moskova'da toplanan yedinci enternasyonal komünist kongresinin çalışması dolayısiyle Sovyetler Birliğinin Amerika'nın iç işlerine karışmamak yükenini güya boz • mak istemesine karşı B. Bullit tarafından verilen notaya dün ce -vab vermiştir. (Sonu 2. inci sayıfada* VLMANYA - İSTANBUL - ALMANYA IMadmazel Elli B aynlıorn son yolculuğunu anlatıyor 13 ağustosta yukarı SUezya'da tı uçağıyla istanbul'a gelen ve hiç nereh 3750 kilometreyi 12 saatte bu yolculuğundahi duygularını Yukarı Silezya'daki Galyvitz uçak alanında, sabah, saat üçü kırk geçiyor. Ufukta belirmeğe başlıyan şafaktan önce hareket edeceğim. De ¦ ,mi „ polan tıklım tık lım dolu bir u-çakla ilk defa yola çıkmıyo -rum. Fakat şimdiye kadar 180 metre gibi kısa bir mesafeden hiç bir zaman havalanmamış -tim. Uçağımın bacaklarını içe • riye çektikten sonra, her ihtİ male karşı bu uzun yolculuk için yanıma al -dığım içi hava dolu yastıkları -mın arasına ra -hatça yerleştim. Her şeyin yolun da olup olmadığını anlamak için, distribü* yon tablosunda Glayvitz'den kalkarak Tayfun ad durmadan aynı günde Berlin'e d/taşan Madmazel Elli Baynhom, şöyle anlatmaktadır : ki komütatörü açtım. Hareketimden biraz sonra, yük sek Tatra'nın şahane tepe ler i n- (Sonu 5. inci sayıfada) af e/. Elli B,ıynhorn Şerlinde kır%ıhmr*en 99?1 S4VIFA 2 ULUa Tarım bahisleri Kuraklık tesirsiz bırakılabilir! Ulusları binlerce yıltardanberi yer yer ve zaman zaman korku -tan, sarsan ve yakan afatların ba. şında kuraklık birinci sırada ge -lir. Kuraklık öyle bir afattır ki insanları umutsuzluğa düşürür ve onları yerlerini bırakarak başka yurd aramağa sürükler. Kuraklı -ğın doğurduğu sıkıntılar, her felaketin üstünde görülür. Ulusla -rın varlıkları ve enerjileri üzerine onun yüklediği ielaket yüküne dayanılmaz. İşte bu bakımdan ku raklık, afatını gökyüzünden sil -mek, dolaylarından uzaklaştırmak gerektir. İnsanların zekâ ve enerjisi her zaman tabiatı yenmekte -dir. Eskiden kuraklıktan ürken ve yılan uluslar toplu bir halde yurd. larını bırakıp daha elverişli yer -leri ele geçirir, yaşarlardı. O ta -rih kapıları çok zamandanberi kapanmıştır. Şu halde her ulus bu -lunduğu ve yaşadığı yerlerde ta. biatla baş başa kalarak onun kötü tarallariyle döğüşmeyİ ve en son onu yenmeyi düşünmektedir. Binlerce yıllardanberi, ulusları e-zip yıkan kuraklık afatı hiç de ye-minici bir kuvvet değildir. O yalnız bir heyuladır. Onun -la mücadeleyi göze alan ulus gene tabiatın öğrettiği tedbir ve çare ¦ lerle onu yenmenin her zaman imkân içinde olduğunu bilir. Yalnız tabiatın dilinden anlaması lazım • dır. bu pek de anlaşılmaz bir dil değildir. Onu dinlemek ve bir az onunla uğraşmak, onu anlamak için, yeter. Kuraklığı yenmek için sulamak, kolayca söylenecek bir sözdür ama, yapılması paraya ve zamana muhtaçtır. Buna hiç bir zaman istiğna gösterilemez ve zaman, zaman kabil olan yerlerde, herhalde yapılmalıdır. Sulama. Gündelik iş kanunu {Bası 1. inci sayıfada) Kamutay encümenlerine gelmiş -tir. Önümüzdeki kıt iş kanununa kavuşacağımızı tüylerken tatla -ğın geçen zaman içinde ilk şeklî -ne göre çok genişlediğini ve bu Ölçüde de yararlığının artmış ol -duğunu hatırlatmalıyız. İş kamı -nunun bugüne kalmış olmasından üzülenler vardır. Bunlar düşün -melidirler ki, yurdun her gün biraz daha genisliyen ve yükselen ekonomik varlığı, ona her gün yeni bir hız verecek özellikte, tam ¡e devrimci bir iş kanunu ister. Böyle bir kanun c?a ancak uzun bir emekle ortaya gelir. _Kamâl ÜNAL avusturya'da i Avusturya iç bakanı yaralandı. Viyana, 28 (A.A ) — tç bakanı. Viyana civarında geçirdiği bir otomobil kazasında yüzünden oldukça ciddi bir yara almıştır. Bununla beraber, tıhhf durumu, kaygı .erecek şekilde değildir. Dolfusu öldürenlerin duruşması Viyana. 28 (A.A.) — Dolfüsün ÖL durulzneai hakkında Uç vatan Kayınlığı davalından tonunucutu, harb divanı huturunda başlryacaktır. Viyana zabıtası, amirlerinden danışman Stinhocrsel 7.34 tarihindeki Hitlerci anmasına girmek auçu ile du. ruşacaktır. Suçlunun cürmü pek ağır olmadığından hükmün hafif olacağı ta. ¦ulmaktadır. suyu olan yerlerde yapılabilir. Susuz yerlerde bu tedbirden bahs bi. le edilmez. Şu halde sulama tedbirinin dışında kalmış çareleri e-le almak, onlarla uğraşmak ve tabiatın çetinliklerine bu yönden galebe çalmak ister. Kuraklıkla savaşmak için nasıl bir tedbir a • lınmalıdır? Dünyanın bir çok yer. lerinde, kuraklıkla çarpışmış ve onu yenmiş uluslar çoktur. O u -lusların çarpışma usulleri belki başka memleketlere uymayabilir. Yalnız metodlarından faydalam -labilir. Bir memlekette kuraklıkla temelli çarpışmak için ilkönce o memleketi bilmek, hiç olmazsa o memleketin yirmi yıllık tarım tarihinin geçtiği yolları araştırmak, onlarla biraz uğraşmak ister! Bu, içinden çıkılmaz bir iş değildir. Bu araştırma ve incelenme yapılacak olursa görülecektir ki, bugün türk köylüsünün bir yılda çalıştığı gün ve saatların sayıları hiç de çoğaldılmamaksızın en kurak sayılan yıllarda bile almakta jlduğu gelirin çok üstünde bir sonuç elde edilmiş olur. Sözlerimiz isbat edilemez iddialar değildir. Bunlar oldukça uzun sayılacak yılların iş alanında öğrettiği kanaatlardır. Ben bu ba • kımdan yurdumun bir kaç bölge -sinde zaman zaman çıkan kurak lığ'n. yenilmez b'.r kuvvet ve afat olduğuna hiç de inanır değilim. Hükümetimiz kuraklığın etkilerini azaltmak için bir çok tedbirler düşünmektedir. Şüphe edilmez ki kuraklığın ruhlar üzerinde bı -raâftığı acılıkları vardır. Türk köylüsü inansın ki kuraklık deni. len ezeli afat türk yurdunda etkilerini yapamıyacaktır. O günler pek de uzak değildir. Kastamonu saylavı Tahsin COŞKAN birleşik devletlerde: Amerikanın deniz büdeesi Vaşington, 28 (A.A.) — Kongre tarafından 1935 - 1936 devresi için kabul edilen deniz ayrımı, 1934-1935 devresine göre 270 milyon fazlasiyle 806 milyon 447 bin dolardır. Bu fazla mîkdar. yeni deniz efradı kaydine, harb gemileri yapılmasına, hava kuvvetlerinin artırılmasına ve harb gereçlerinin modernleştirilmesine ayrılacaktır. Ulusal savga ayrımının yekûnu şu şekilde bölünecektir. Deniz ve ordu kuvvetleri 173 ve 97 milyon fazla ile 483 ve 368 milyon dolar. Deniz kadrosunda bugün 82.500 tu-bay ve efrad mevcud olup bu sayıya 10.000 kişi daha katılmıştır. Ordunun 118.750 olan mevcudu 165.000 olacaktır. YUNANİSTAN'DA ı Yunanistan hakkında esassız haberler Atma, 28 (A.A.) — Atina Ajansı bildiriyor: Bazı ajans ve gazete aytarlan meşeni (nisyon) hadiselerini oldukça büyütülmüş bir halde göstermişlerdir. Hadise, üretmen köylüler tarafından tertip edilen protesto mitingleridir. Bu protestolar tamamen yersel ve ertiksel Hr mahiyettedir. Yalnız esefe değer olan biricik hadîse dün Püos'da olan vc beş kişinin yaralanmasına sebeb olanı -dır. Meşeni bölgesinde bir salmı tedbiri olarak örfi idare itan edilmiştir. Meşeni jandarma komutanı Kalamara, Piloa'da sükûnun tekrar yerine getirildiğini te -lefonla iç bakanlığa bildirmiştir. Üret -menler bazı taşgın arkadaşlarına olduğu kadar belki de gazetelerin yazdıkları gibi, bazı zararlı umurlara uyarak bu mitingleri tertip etmişler ve bu tirada barı göttericiler de kanuntuz hareketlerde bulunmuşlardır. DIŞ HABERLER Sovyet Rusya amerikan protestosuna cevab verdi (Başı I inci sayfada) B. Krcstinski bu notada diyor ki: "Sovyetler Birliği hükümetinin yaptığı yükenlere karşı en büyük riayeti göstermiş ve her zaman göstermekte olduğunu kesin olarak kaydetmeyi İÜ. zumlu görürüm. Bu yükcnler arasında 16.11.935 tarihinde verişilen notalarda yazılı olup B. Ruzvelt'le B. Litvinof a-rasındakİ görüşmeler sırasında uzun. boylu konuşulmuş olan ve iç işlere ka. rışılmamasına dair olan karşılıklı yü-kenlerİnde de mevcut olduğu açıktır. 25 ağustos tarihli notanız. Sovyet hükü ır.! iı tarafından yükenlerin bozulduğu, nü gösterebilecek hiç bir vakıayı ihtiva etmemektedir. Diğer taraftan. Sovyetler birliği hükümetinin enternasyonal komünist hak. kında hiç bir yüken kabul etmediğinin ve cdemiyeceğinin Birleşik Amerika devletleri hükümeti için yeni bir şey olmadığı açıktır. Bu suretle. 16.11.935 tarihli notada yazılı yükenlerin Sovyetler birliği hükümeti tarafından bozulması iddiası iki tarafın kabul ettiği yükenlerden doğmuş değildir. Bundan ötürü protestonu/u kabul etmemek zorundayım. İç işlere kesin bir karışmamak memleketlerimiz arasındaki dostluğun de. % .mu için esas olduğu hakkındaki Bir. leşik Amerika devletleri hükümetinin düşüncesine içtem olarak katılan ve bunu pratik alanda da kesin surette tatbik eden Sovyetler birliği hükümeti, i. ki memleket menfaatlerine uygun ve genel barış İçin büyük bir önemi bulu. nan Sovyetler birliği • Amerika dostça iş beraberliğinin bundan sonraki gelişimine çalışmal ta olduğunu bildiririm. Amerika ne düşünüyor? Vaşington. 28 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: B. Hull. Sovyet cumuriyetinin Amerika protestosuna vereceği cevap hak. kında B. Ruzvelt ile görüşmüştür, ly» haber alan çevenler. birleşik devletlerin diplomatik ilgileri keseceğini sanma, makta, yalnız elçiliğin muhafaza edilmesiyle beraber, izinli bulunan elçinin geri çağırılması .ilgilerin sadece mutad muamelelere inhisar ettirilmesi, yahud hadiseye sebeb olan propagandanın ay. rıntılarını bildiren İkinci bir nota verilmesi şekillerinden birini tatbik etmesi ihtimali oldu mı söylemektedirler. Ingilterenin verdiği nota Londra. 28 (A.A.) — Havas ajansı bildiriyor: Resmiğ çevenler. Komintern kına. vı hakkında ingiliz elçisi tarafından Sov. yet hükümetine verilen 19 ağustos tarihli notanın, elçi ile sovyet hükümeti oruntakl*rı arasında bir görülmeden i. baret olduğunu söylemektedirler. Bu çevenlerin söylediğine göre. Moskova, dün. ihtar kabul edemiyecc. ğini bildirmiştir. İNGİLTERE'DE /*. Vesmezogltt l.nndrıula Londra. 28 (A.A.) — Yunan finans bakanı B. Pesmczoğlu. tecim görüşmelerine devam etmek üzere dün Londra ya gelmiştir. R. Pesmezoğlunun Londrada otur. masından faydalanarak hala burada bulunmakta olan eski yunan kralı Jorjla görüşeceği sanılıyor. Bakanın, krallığa yanat olan halkçı partiye bağlı olduğu malûmdur. B. Petmezoğlu. gazetelere her tür. İÜ dİyev vermeği reddetmiştir. Krala, yunan kamoyu hakkında malûmat vermesi muhtemeldir. Buradaki yunan çevenler! .İm görüşmelere az önem v*r-mı-ktedİr, B. MUSOLİNİ YENİ BİR SEY SÖYLEDİ {Başı I. İnci sayıfada) h için B. Musolini'ye gönderdik -leri mektuplardan bahseden İtal -yan basım, hakkından kuvv t alan İtalya'nın bu hakkını saydırmaya dölenmiş olduğunu kaydetmektedir. Gazeteler diyorlar kî: "Mükemmel surette silâhlanmış bu. lunan faşist İtalya, kendi yolunu her kim isterse ona karş bu silâhlarını kullanmaya hazırdır, italya, boş yere yapılan korkutma teşebbüsleri karşısında her zamandan daha kuvvetli olarak ve bir granit bloku gibi yükselmektedir... 1400 siyah gömlekli Napoli. 26 (A.A.) — "İtalya., vapu. ru. birçok subay ve 1400 siyah gömlekli olduğu halde doğu Afrikasına hareket etmiştir. Kampania vapuru da harb levazımı ile dolu olduğu halde gene doğu Afrikasına Kogliariden hareket etmiştir. B. Edenin vereceği diyet Londra. 28 (A.A.) — B. Eden ve Sir Samuel Hor. ingiliz delegasyonunun Cenevrcdc güdeceği yol hakkında gö. rüşmüşler ve B. Edenin 4 eylülde kon. şeyde yapacağı diyev veya vereceği raporu gözden geçirmişlerdir. Diyev veya raporun metni Fransa hükümetinin fikri alındıktan sonra tet-bit edilecektir. Paritteki ingiliz büyük elçiliğine Fransa hükümetini istimzaç etmesi için talimat gönderilmiş olması muhtemeldir. İtalya, Habeşistanın uluslar sosyetesinden çıkarılmasını istediği takdirde, büyük devletlerin alacakları durumu incelemek üzere Parİse bîr ingiliz notası gönderilmesi mevzuubahs değiL dir. Kilisf federasyonlarının kaygusu Londra, 28 (A.A.) — Kanterburg piskoposu ve terbett İncil kiliseleri federasyonu moderatörü Berry. italyan habeş hadisesinin barış yolu ile düzeltilmesine dua etmek üzere birge bir bil-diriğ çıkaracaklardır. Bu bildiriğde. Cenevrede konuşu, lacak meselelerin kötülüğünden bahsedilecek ve dünya barışının belki de bu görüşmeye bağlı olduğu söylenecektir. Habeşistanda tecinıel durum Adisababa, 28 (A.A.) — Banka mu. ameleleri ile yabancı dövir satışı inhi. sarına sahib olan habeş bankasının yabancı döviz satmaktan çekinmesi ürerine «çimerler, bonolarını Ödemek ve mallarını gümrükten çıkarmak imkânsızlığı karşısında kalmışlardır. Cirit durmuştur. İdisaİMiİHidıı sığınaklar hazırlanıyor Adisababa, 28 (A.A.) — imparatorun muhtemel bir hava hücumu hakkın, daki buyrultusu üzerine binlerce kişi sığınaklar hazırlamak Üzere kırlara gitmişlerdir. İlahe* tintuşıınılzıieı re ingiliz sigortalan Londra, 28 (A.A.) — Gazeteler. I-talyan - habeş hadisesi karşıtında ingiliz sigorta kumpanyalarının gösterdiği reaksiyon hakkında tafsilât vermektedir. Buhranın başlangıcındanbe-ri sigortactlaı. harb tehlikesine karşı sigorta muamelesi yapmakta ve filen yasak olan prim dileklerini reddetmek, tedirlcr. Buna karşı tecim gemilerindeki yükleri nomal şekilde sigorta etme. ğe devam ediyorlar. Konturatlarda her zaman olduğu gibi. harb tehlikelerine aid bîr madde bulunmaktadır. Primler, nonulıdır. Bununla beraber, konturatlarda on günden önce haber vermek şar. tiyle tigorta kumpanyasına fetih hak. kını vererek de bir madde daha derce-dimiş bulunmaktadır. tialyanın süel manevrastsr\ Bolzano, 28 (A.A.) — B. Mutolinı. bugün yanında franaız ve ingiliz tüel talgıtları şefleri general Meyrand ve general Haining ile her iki ülkeye tub gazeteciler bulunduğu halde rr raları teftişe devam etmiştir. anev. /• l.aval iudyan ve ingiliz elcilerde görüştü.. Paris. 28 (A.A.) — italyan vc ingiliz elçilerinin B. Lavalin göretine verilen Önem sırasında, batın .anlaşmazlığı budamak ve hususiyle Avrupada sebeb olacağı akıbetlere meydan vermemek hususunda açık bir kaygı göstermekte, dir. Pöti Jurnal gazetesi diyor ki: "Laval • Klark görüşmesi, anlaşmaz, lığın artmasın- Cenevrede arsıulusal bir anlaşmazlık vücuda getirmesine engel olacak yeni bir gayretin hareket noktası olmaktadır. Maten şöyle söylemektedir: "ingiltere, harba engel olmak için, uluslar sosyetesi tüzüğünün ketin tu. rette tatbiki gerektiği fikrindedir. Fransa, harba meydan vermemek üzere, zecrî tedbirlerden uzak durmak lâzım geldiğine kanaat getirmiştir. Uluslar sosyetesinin Fransa ve İngiltere müstesna olmak ürere büyük devletler tarafından terkedildiğini ve bundan ötürü zayıfladığını görmekten, se. onun şerefini korumak daha iyi oL maz mı? Müsaadeli davranmadan ve Özel unsurları göz Önünde tutarak, bir Avrupa harbinin önüne geçmek lâzımdır. Bir sömürge haeketinin, büyük devletler ara. sında mutlaka büyük bir harba sebeb ol-ması lazım gelmez.» övr diyor ki: "Baş bakanlıkların gösterdikleri gay. rttler. Londra, Paris ve Roma kabine, lerinin. bîr italyan - habeş harbi çrktığı takdirde. c*kî sömUrge narhları hudutlarını sıkı sıkı muhafazaya ve bu an. laşmazlığın, biç bir suretle bîr Avrupa harbine sebeb olmamasını sağlam.ğa çalışacaklarını tasınlandırmaktadır . Cenevre konseyi açılıncaya katar başbakanlıkların tuttuğu yol, anlaşmaz, lığı bu ela mak kaygısı olacaktır.., Eko dö Pa.-ı. şunları yazmaktadır: "Londra, belki de zecri tedbirler rehdidi karşısında Musolininin duracağını sanmaktadır. Bu zan, Duça'nın ah. lâkını ve İtalya hakkındaki büyük e. metlerini bilmemek demektir. Bu hayal devam edecek olursa, onarılması kabil olmryacak diplomasi bstalan yapılmayacaktır. Fransa hükümeti, bu meselede, böyle bîr tehdid usulünün barışa 'ayda vereceğini sanmamaktadır. Ce-nrvredek! diplomatların bütün gayreti alınlığa meydan vermiyecek bir utul bu'mağa ve durumu son derece acıklı ^'•stermemege matuf olmalıdır. İngilizler, Habeşistanılan çıkıyorlar Cibuti. 28 (A.A.) _ Royter ajansı nin bildirdiğine göre, Habeşistanda bulunan ingilizler, dört gün içinde Ha -beşittan-dan çıkmak için kontolotluk -»an emir almışlardır. ~ — i ugoslavyanın hazırladığı genel af Belgrad. 28 (A.A.) — Hükümetin, kralın öldürüldüğünün birinci yıldönümü dolayısiyle tıyasal cürümler için geniş genel bir af hazırladığı söylenmektedir. BUNŞVDA: H. terrraf ıhş isterini anlatarak. Paris, 28 (A.A.) — Yarın toplana cak olan bakanlar kurulu, bithaaaa B Lavalin dış işleri hakkında yapacağ* dîyevi dinliyeccktir. Kurul, Cenevreye gidecek olan fransız kurulunun teşekkül tarzını kararlaştıracak ve hayatı ucuzlatmak İçin ha rırlanan kararnameleri ine. liyecckıir. ULUS .10. -\CrSTO.S l'M.m u \ Bugün bütün yurd SC ağustosu kutlayacaktır. — İtalya, önemli finııns tedbirleri alıyor. — Şu bakanımız Bulgaristan hakkındaki dostluk duygularımızı anlattı. — Belçika Liralı, .i bir otomobil kazasında öldü... ON ALTINCI YIL. No: 5062 Vlınıız. andımı/ılır Hı:r yrrılı; 5 kıırıı» iki bayramı birden kutluyoruz 30 Ağustos düşmanın4* Va tanın harimi ismetinde „ boğulduğu gündür. 30 ağustosta, kurtuluş harbi -nin ilk parçası sona erdi.. Emper yalist hülyalar peşinde Anadolu-ya çıkarılmış bir ordu. kötü politi- ağustosta gösterdiği özveriyi say gı ile anmak lâzımdır. Siper yapmıya. sakınmaya lü zum görmeden saldıran türk as J0 ağustos günündeki durumu gösteren harita ka adamları yüzünden, bütün ana kuvvetlerini harcıyarak, yokoldu.. Fakat, yıllar ve yıllar, korkunç güçlükleri yenerek harbetmiş olan türk ordusunun büyük erginlik davasını artık kesip atmak îçİn, 30 Büyük bayram na sil kutlanacak? Geçid alayı — r'eneralayı — Hava kurumunun uçak haftası — Halkevinin ar plastik sergisi — Toplantılar, eğlenceler ve sinema.. Devrim tarihimizin en büyük uir günü olan 30 ağustos bu yıl da törenle kutlanacaktır. Kurtuluş savaşımızın kesin bir zaferle so -nuçlandığı bu büyük günü gerektiği gibi kutlamak ve anmak için. süel geçit alayına hava kurumu, Türkkuşu talebeleri ve planör de katılacaktır. Ayrıca Halkevi de. büyük günü kutlamak için güzel bir program hazırlamıştır. Tören Cumuriyet alanında olacaktır. Geçid alayına süvarileri -miz takım kolunda, sahra batar -yaları yanaşık safta subaylar büyük üniforma ve askerlerimiz se -fer kıyafetile bulunacaklardır. Tö (Sonu S. inci sayı/ada) Fkonomi Bakanı İ/mitte İzmit, 29 (A.A.) — Ekonomi Bakanı B. Celal Bayar dün şehri -mize gelerek ilbayla birlikte ya -pılmakta olan kağıt fabriaksım gezmiştir. Ordu ve jandarma terfi listelerini dördüncü sayıfamızda bulacaksınız kerine, gizlenmeden açıkta ateş eden türk topçusuna, 26 ağustos tanberi, uykusunu bile atının üs İtinde uyuyarak, durmadan lalır sallamış olan türk atlısına ne ka dar çok şey borçlu olduğumuzu hatırlamak bile zevk ve sevinç veriyor.. Çalköy'de toparlanmış olan düşman ordusunun, son umudlan-m beslemek yolunda döktüğü kan, basan İçin verdiği emekler önünde de saygı duymamanın imkânı yoktur. Kırkpınar, Çalköy, Asılhanlar. Hasandere, Arpadağ gediği hat -tında 61, 16, 11, 5, 23 ve üçüncü tümenlerimiz ve süvari kolordu -muzla çevrilmiş olan düşman (Sonu 5. inci sayıfada) Belçika kıraliçesi bir otomobil kazasında öldü Otomobil bir ağaca çat ju-rak suya düşmüştür. Kral yaralıdır. Lusern. 29 (A.A.) — Lusern yakınında, Küsnaht'da Belçika kı-raliçesinin Ölümü ile sonuçlanan Bctşiku kıraliçesi Astrid bir otomobil kazası olmuştur. Bu kaza olduğu sırada kıral otomo -bili kendisi kullanmakta ve kıra -liçe yanında oturmakta idî. Şoför arka tarafta bulunuyordu. Yolun bir dönemecinde kiralın direksiyonu iyice kullanamamasının kazaya sebeb olduğu sanılmaktadır. Kıraliçenin, başı ağaca çarparak ant bir şekilde ölmesinden, oto mobilin de bu ağaca çarparak devrildiği tasınlanmaktadır. (Sonu ? inci sayfada) İtalyan kabinesinin uluslara İti İd ir iği Zecrî tedbirler almak kötü sonuçlar verir. İtalya önemli finans ted birleri alıyor - Yabana devletlere yapılmış kredi ler devlete maledilecektir Bolzano, 29 (A.A.) - Stefani ajansı bildiriyor: Bakanlar kurulu, Duçe'nİn başkanlığı altında toplanmıştır. Bu toplantı hükümet konağında ya -pılmıştır. Duçe her şeyden önce, uçuş sı -rasında ölen bakanlardan B. Raz-za ile beraberinde ölenlerin ve iki gün önce ölen senato üyesinden ve eski bakanlardan Albert Pocco' -nun anılarını hatırlatan bir iki söz söylemiştir. Duçe, bundan sonra arsıulu sal durum hakkında izahlar ver -mistir. B. Musolini, italya'nın 4 eylüldeki uluslar sosyetesi konse yinin toplantısında bulunacağını ve bu toplantıda Habeşistan me -selesini, bütün dünyanın bu meseleyi adam akıllı kavrayabilmesi için etra fiyle izah ve anlsr»nc*ğını bildirmiştir. Itaiya - Habeşistan meselesi karşısındaki durumu izah için bir bildiriğ çıkaracaktır. Bu bildiriği, daha şümullü bir memorandom takip edecektir. Bu memorandomda; italya ile Ha -beşistan arasında elli senedenberi olan ilgiler ve aynı zamanda ital -ya ile Habeşistan'ın hemhudut olduğu diğer devletlerin ilgileri mevzuu bahsedilecektir Bu memorandomdan açık bir surette anlaşılacağına göre üccial-li andlaşmasından beri italya'nın sömürge bakımından Habeşi» -tan üzerinde bir üstünlük olduğu kabul ve teslim edilmiştir. Bu me- BULGARİSTANA KARŞI YALNIZ DOSTLUK HİSLERİ BESLİYORUZ Dış Bakanımız, gerçekleştirmekle övündüğümüz dostluk halkasının içinde Bulgaristamn da bulunmasını gönülden istediğimizi bir daha söyledi istanbul, 29 (A.A.) — Bul -garistan dış bakanının diyevi do -layısiyle yanına gönderdiğimiz bir aytarımıza dış bakanı Bay Dr. Tevfik Rüştü Aras şu diyevde bulunmuştur: « — Bulgaristan Hariciye Nazırı dostum M. Köse Ivanof'un münasebattmtz hakkında bu sa -bah bizim gazetelerimizde de intişar eden beyanatını büyük bir memnuniyetle okudum. İki ulusun harsıhhlı itimad ve saygıya isti-nad eden dostluk ve sevgî içeri -sinde yaşamasını temin etmek ve son zamanlarda araya giren bazı yanlış tefehhümleri dağıtmak için bütün gayretiyle çalışacağı hak • kındaki sarih sözler bizim samimî duygularımızın ve arzularımızın tıpkısı ve samimî bir makesidir. Herkesçe malûmdur ki Cumuri -yet hükümetinin harici siyaseti -ntn ana hattı umumiyetle bütün dünya ile iyi geçinmektir. Ve hu -susiyte komşularımızla karşılıktı itimad ve sevgi üzerine müstenid iyi komşuluk hayatı yaşayabil -mektir. Yakın komşularımızdan olan Bulgaristan'ın bizim tarafı mızdan bu temel siyasamızın ha ~îrİnde bulunmasına asla arzu P rız. Aksi halde çok müteessir He muztarip oluruz. Biribirini iyi ta nıyan ve sayan milletlerimizin sevgi içinde iyi geçinmelerine ça lışmakladtr ki ancak vazifelerimi zi iyi yapmış oluruz. Ben de bn kanaatle çalışmaktayım. Yanlış tefehhümleri tenvir ı»f izale ederek iki tarafın bu karşı -likit beyanatla İzhar ettiği dost tuk ve iyi komşuluk yolunda yürü mek arzu ve gayretlerine iki tara1 matbuatının büyük yardımda bu Ilınacaklarına güvenmekteyim. $ morandom ile birlikte bir de ufak ve fakat çok yeni ve seçkin alman fransız ve ingiliz yazarlarının Ha (Sonu 2. inci sayıfada) C. H. P. Genvönkıırul toplantısı istanbul, 29 (A.A.) — C. H. P Genel Sekreterliğinin bildiriği: C. H. P. Genyönkurlu haftalık belli toplantısını İstanbul ilyönku-rulu konağında yaptı, içel ilyön kurul başkanlığına seçilen B. Mahmut Develi'nin başkanlık Ödevini onayladı. Partinin iç işleri üzerinde kararlar verdi. BAŞBAKANIMIZ Önemli bir diş operasyonu geçirdi, sıhatlan çok iyidir İstanbul. 29 (A.A.) — Bera berinde Saraçoğlu ve Doktor Aras bulunan Başbakan İsmet İnönü bugün saat on yedide diş okuluna gitmiş ve önemli bir diş operasyonu geçirmiştir. Buraya geldiğini gören ve haber alan birçok vatandaşlar Başbakanın diş okuluna gelmesi sebebini öğren -misler, ilgi İle sonucu beklemişlerdir. Başbakan geçirdiği zorlu ope * rasyona karşın okuldan neşeli olarak çıkmış ve halk tarafından sı -cak selâmlanmış ve uğurlanmıstır. Operasyon başarı ile sonuçlanmış arıza kalkmıştır. Sıhhat ve rahatı yerindedir. ULUS: Savın Başbakanımıza geçmiş olsun deriz.. Dış Bakanımız «jtti İstanbul. 29 (A.A.) — Dış işleri bakanı Doktor Aras, Başba-kan'a veda ettikten sonra Florya deni^evinde Atatürk'ün huzuruna kabul edilmiş ve uzunca eörüştük-ten sonra Florya'dan Semplon ek«nresine binmiştir. FNrya duranında kendisini Cumur Ba«kanlılM ve hükümet ileri «el»nl»n ve arkadaşları uğurla -*"i«l««rdır. 20ILKTEŞRIN PAZAR GENEL NÜFUS SAYIMI Dış Bakanının B. T. R. Aras temayülümüz yoktu. Karşılık! iyi niyetlerle tahakkuk ettirebil -mekle müftehir o'duğumuz dost luk halkası dahilinde Btdçaris tw'm bulunmağını göniılden tsfe (K Cumuriyet rejiminin türk nüfusa üzerinde yaptığı tesiri ' re vardığı en müsbet neticeleri »österereği için. yalnız bizleri-.değil bütün dünyuyt da ilgilendirecektir. İ BAŞVEKALET 1 .STATİSTİK UMUM MÜDÜRLÜĞÜ * SAYIFA 2 ULUS 30 AĞUSTOS 1935 CUMA iiîııim ve biz. KamâliznJn yeni bir eseri 18. 8. 935 tarihli Buııü Abtndblat -tan: Ankaradan bir kaç kilometre uzakta Çubuk vadisinde yapılmakta olan barajın yapılması bitmek üzeredir. Yeni Tüıkiyenin hükümet merkezi olup bir kaç, yıl içinde en modern tehirler . den birisi olacak olan Ankarsnın !.¦'.. bir derdi vardır: Susuzluk. Eğer yeter m&darda ve muntazam dağıtılan iu mcvcııd olsaydı bu takdirde şehrin etrafındaki koca çöl hemen ekilmiş bir toprak halini alır ve Ankara sokaklarının toz ve çamurları hemen kayfcolur • du. Bunun içindir ki 10 yıldanberi su meselesi şehir için en büyük rolü oynamıştır. Çubuk barajına İse 1929 son baharında başlanmıştır. Ankaranın hükümet merkezi olmasından sonra derhal uz -manlar eliyle içme suyu İncelenmesine başlandırıldı, çünkü hızla büyüyen bîr tehir için suyu daima fıçılar ve dama -camlar içinde tstanbutdan getirtmek akla sığmazdı. Bir italyan uzmanının raporuna göre Ankaıanın bir kaç kilometre kuzayında bulunan Çubuk vadi. sinde bir baraj kurulmasına karar veril- di. Bunun için dc iptidada 2.324.299 türk lirası masraf tahmin edilmişti. Fakat sonradan bir Holandalı uzmanınki — hâlâ buradaki yapıyı bu adam idare etmektedir — barajın nehir yatağın • dan 10 metre değil, 22 metre yüksekliğinde olması lazım geldiğini İsbat edince inşaat masrafı 4.775.000 türk lirasına Çıkmıştır. Baraj havuzunun su alma kudreti 13.500.000 metre mikâbı olacak ve aynı zamanda 18 milyon metre mikâbı su almaya da elverişli buluna . çaktır, bu mikdardan 6 milyon metre mikâbı hükümet merkezinin İçme suyu olacak ve geriye kalan 12 milyon met-re mikâbı da sulama işleri için kulla • nılacaktır. îçme suyu. bugün ancak 60 bin nüfusu olan Ankara 200 bin nüfus, lu bir şehir olunca nüfusu başına 200 litre su düşecek derecede hesap edilmiştir. Barajın su biriken alanı 6 kilometre uzunluğunda ve 300 met -re derinliğinde olacak ve bu suretle 18 kilometre murabbaı bir sathı buluna -çaktır. Barajın özlü bir toprağı olan yeşil bir vadide bulunması sayesinde burası Ankara halkı için ycşîl bir gc -zİnti yeri olacaktır. Vatan müdafaası uğrunda fedakârlık DIŞ HABERLER İtalyan kakulesinin uluslara luldirigi .5 ağustos 1935 tarihli Deutsche Wo-cbenschau'dan: Başbakan İsmet inönü'nün ateşli bir vatan sevgisiyle dolu olan söylev -terinde, durmadan gelişen hava silahı, nın bütün memleketler İçin sürel bir tehlike gösterdiğinden bahsedelî, iki ay geçti. Başbakan o zaman "bîr mem -İr ket ne kadar dağlık arazi Üzerinde o. lursa olsun, düşmanının taarruzlarını muvaffakiyetle menedecek kadar uçağa malik olmadığı takdirde, şehirlerinin ve kasabalarının tahrib edilmesine mani olamaz; çünkü boalar kolaylıkla yaklaşırlar, bombalarını atarlar vc ge. ne kolaylıkla geri dönebilirleri,, deniş ve Türkiyeyi korumak için lazım ge -len "bin kanad., dan bahsetmişti. Memleket büdcesi, bu gayeyi temine yete . cek derecede, kültürel ve ekonomik a-hvnlardaki ödevlerin yerine getirilmesi ne ayrıldığı için. İsmet Inonünun. halkı ellerinden geldiği kadar yardanda bulunmaya çağırması, butun memlekette derin akisler uyandırmıştı. Bunun üzerine hava tehlikesini bİ -tenler cemiyeti kuruldu. Kamil Au • türk 10000 türk lirası verdi. Her taraftan önemli şahsiyetler, kendisini takip ederek, büyük paralar vermek suretiyle bu cemiyetin üyeler listesinin başı -na geçtiler. Anadolunun cn uzak köşe. terinden baş vurmalar oldu. Ancak bir türk kadar artırımlı bir insanın yaşa -yışıns elverişli olacak derecede az maaş alan devlet ve uray işyarları, aylık, larının yüzde ikisini bu cemiyete ver -g-" .. ¦ —— —^———- • 1 ¦ = KUMANYADA: diler. Tıpkı bir zamanlar bizim alman çiftçilerinin bulundukları yer kadar zor bir ekonomik durumda bulunan türk köylüsü de geri kalmak istemedi. Adana çiftçileri yıllık ürünlerinin yüzde Üçünü hava kurumuna ayıracaklarını bildirdiler. Samsun tütün ekicileri yıllık ürünlerinin yüzde ikisiyle katıldılar. Hatta* fabrika işçileri bile zaten çok az olan gündeliklerinin belli bir kısmını bu maksada ayırdılar ve türk kadınları da. lstanbulda Taksim meyda nmda hava kurumu İçin gösterilerde bulundular. Hava kurumu birliği, bir buçuk ay sonra kasasmda 1.174.629 tUrk lirası toplandığını bildirdi. Yapılan ta. sınlara göre, sade işyarların aylığından birikecek para. hir yılda 1.700.000 li • rayı tutacaktır. Eğer Türkiyenin 1935-30 büdcesİDİn 194.882.727 lira olduğu göz önünde tutulacak olursa, o zaman bu paranın hakikiğ kıymeti anlaşılır. Hava kurumuna yardım etmek İçin gösterilen ilgi hail devam ediyor. A nadolunun tâ içlerinden, İnsanların zor şartlar İçinde hayatlarını kazanabildik. lerİ yerlerden akan yardım sızıntıları, kent ve şehirlerin dertleriyle birleşiyo. Hükümet, bu süetle meydana gelen geniş nehirden .istediği kadar alarak, memleket ve halkı, silahsızlanma vc silahların budanması gibi meseleler Uze. rinde tam bir anlaşma olmadığı müd -detçe, en barışçıl bir devlet adamının bile engel olamıyacağt bir tehlikeden koruyabilecektir . Küçük anlatma konseyi ne konuşacak? Bukıcş, 29 (A.A.) — Yarın Yugos-bvyada Bled'de toplantılarına başlıya-cak olan küçük andlaşma sürel konseyinin toplan t *.£;"ia, siyasal çcvcnleri ilgilendirmektedir. Bu çevenler görüş, melerin başlıca konusunu. Trianon anlaşmalının süel maddelerinin tekrar gözden geçirilmesi, Habsburgların tahta dönmesi ve Sovyetlerle olan ilgeliler meselesinin teşkil edeceğini sanmakta, dırlar. Romanya'nın tezi, Avusturyanm erkinliğini korumak için yapılacak olan Tuna paktının bütün İlgili devletlere kuvvetli güvenlik inancaları vermesi gerek olduğu merkezindedir. Avuıturyanın ihtimal içinde olan silâhlanması meselesi öteki Avusturya meselelerine sıkı surette bsğlı bulun, ¦taktadır. Habsburgların tahta dönmesine ketin surette karşı olan Romanya, bu fikrinin küçük andlaşma ya dahil öteki devletler tarafından da kabul edileceğini utmak tadır. ALMANYA'DA; Bir tren otobüse çarptı. Berlin. 29 (A.A.) — Bertinin kuzayında Bernan yolu üzerinde bir demiryolu geçidinde bir tren bir otobüsle Çarpışmıştır. 1 kişi ölmUş, 9 u ağır ol. mak üzere 29 kişi yaralanmıştır. Berlin yeraltı şimendiferlerimle ölenlerin cenazesi Berlin. 29 (A.A.) — Berlinde yapılmakta olan yeraltı şimendiferleri kazasında ölenlerin cenazeleri cuma günü kaldırılacaktır. Bütün bayrakların cuma günü yarrya çekilmesi için iç bakanı e-mİr vermiştir. M \l\Khl\VH\: Amiral Horti'nin söylevi Budapeşte. 29 (A.A.) — Kıral naibi Amiral Horti. macar - yugoslav sınırı yakınında Mohacz mevkiinde, bellisiz asker adına dikilmiş olan anıtın a. çılma töreni dolayısile yarm bir söylev verecektir. Küçük andlaşma devletleri arasındaki konferansın toplanacağı bir günde verilecek olan bu söylev, büyük bir ilgi ile beklenmektedir. (Başı 1 inci say/ada) beşistanın durumunu olduğu gibi gösteren eserlerinin de bir özeti verilecektir. Bu eserlerde Habeşistan şöyle gösteriliyor: Tamamen geri kalmış ve esirliğe mahkûm oymaklardan katınç bir yığm. merkezi kuvveti olmayan bir yığın. italya, kendi ihtiyaçları, kendi güvenliği vc hayati asığları İle İlgili olan davasını son noktaya kadar sav. gayacaktır. Çünkü hükümet ileri gelenlerinin hepsi y.umın ihtimallerine kar. şı soravlarını kavramış bulunmaktadır. Duçc. bazı İngiliz çevenlerinin takındıkları tavır ve hareketten bahset tikten -,1.1li ¦ demiştir ki: "— İngiltere'nin, italya tarafından Habeşistan'a doğru takip edilen siyasadan korkmasına yer yoktur. İtalya'nın siyasası ne doğrudan doğruya ne de dolayısİyte büyük Britan'ya nın menafiini tehdit etmemektedir. Ba»ı Çevenlerin çıkarmakta oldukları özel er-gelere dayanan te'as eserleri tamamilr ve kesin olarak yersiz ve saçmadır. ltalyanın Habeşistan ile kouracağı Hr tek meselesi vardır, ttalva ile hüvük Ratanya arasında hiç hir mesele yoktur, italya büyük Britanya ile gene! savaşta vc sonra lokarnoda vr daha sonra Streaa'da Avrupa hanşı-nm durluğu bahsinde çok önemi olan bir çatışma beraberliğinde bulunmuştur Fasİst hükümeti, kendia:nr aid bir sömürge mı • ! rsinüı Avrupa'da bir takım yankılar dotjuracaĞına kani değil dir. Meğer ki ttalva eibi hüvük bir dev letin en vahşice hir esirliğin ve en inti dal hayat şartlarının hüküm sürmek" olduğu grnis bir ülkede güvenliği sağ lamak istemesine engel olmak ve yeni -den genel bir harp çıkarılmanı arzu edile. Uluslar sosyetesi »arıfmdan »Imma-sı tasarlanan zecri tedbirler meselesin' gelince. Bakanlar kurulu, İtalya ulunu ile di ğer uluslara bildirir kî, böyle tedbirler den bahsetmek, kötü sonuçlara gidecek bir uçurum başına gelmek demektir. Bununla beraber faşist hükümeti, uluslar sosyetesi konseyinde İtalya gibi bir ulusa karşı her türlü zecri tedbirler alınmasına karşı koyacak soravlı ve ş-' urlu bir takım insanlardan katınç bir grupun bulunacağına ve bu grupun sos yetenin buna benzer daha kötü halleri zecri tedbirleri tatbik etmek şöyle dur sun bu tedbirleri derpiş bile etmemiş olduğunu hatırlayacaklarına kani bulun -maktadır . Faşist hükümeti, italyan ulusuna a-şağıdaki noktaları bildirmeyi ödevi gc-reki saymaktadır. Zecri tedbirler meselesi, faşist rejiminin en yüksek ileri gelen askerleri tarafından her bakımdan İncelenmiştir. Harbcı mahiyette olan muhtemel zecrî tedbirler hakkında çoktanberi gereken kararlar alınmıştır. Aynı zamanda i falyanın ekonomik dayamklrğını zaman altına almak için ulusal hayatın bütün ihtiyaç ve rorağları meselesi de uzun zamandanberi düşünülmektedir. ltalyanın yiyecek ihtiyaçları bu yılın buğday ve pirinç bakımından gayet verimli olan rekoltesi ile sağlanmıştır. Endüstri maddelerine gelince, bakanlar kurulu endüsriyel mahiyetteki yoğaltımın bugünkü ve yarınki süel zorluklardan sonra gözönüne alınmasına karar vermiştir. Bu gereklere dayanarak bakanlar kurulu aşağıdaki kararları almıştır: 1 — Yabancı memleketler üzerine yapılmış krediler sorağlı olarak hükümete devredilecektir. Yabancı esham ve yabancı memleketlerde çıkarılmış olan italyan eshamı yüzde beş faizli yeni hazne bonolarına mecburi surette değiştirilecektir. 2 — Uç yıl içinde hiç bir kar. yatırılmış kapitalinin yüzde altısını geçmi-yecektir. 3 — Gerek hükümet gerek sosyeteler Özel kurumlar tarafından çıkartılmış olan ada yazılı yahut hamiline aid her nevi ıksivonların kir ve ttremleri üzerine yüzde on bir ıcıim konulcak tır. 4 — Kollektif taşında kullanılan bütün taşın araçları gazojen motörlc-rl İle İşliyecek ve yahut maddei kaime ile işliyecek karbüranlan olac-ıktır. Toplantı bitmeden Önce gönüllü olarak doğu Airikasına gitmiş, olan bakan Cinno'a hir selam tvlgrafı yollanmıştır Saat 20 de toplantıya son verilmiştir. Bakanlar kutulu 14 eylülde tekrar toplanacaktır. /Viihi da harp istemiyor Vatikan. 29 (A.A.) — Papa. 27 ulusun 2.000 hasta bakıcı kadınını kabul ederek italyan - habeş anlaşmazlığı hakkında demiştir ki: *"— İtalya yapacağı harbin haklı olduğunu çünkü bunun sınırların müdafaasına ve genişlemek ihtiyacından doğduğunu söylemektedir. Genişlemek ihtiyacı ne kadar gözetilecek bir vakıa ise sınırların müdafa.ısı da suçlu olmamak için gözetilecek olan bir şeydir. H.nıt.ın başka bütün çarelerle bu anlaşmazlığın kotarılmasını dileriz... İtalya nın yeni l'ıtris elcisi Paris, 29 (A.A.) — Yeni italya büyük elçisi B. Vittoria Cerruti, Cumur mı B. Lebrun» güven mektubunu vermiştir. Bu münasebetle B. Lebrun fransız -italyan dostlusundan bahsederek demi,tir ki: "Strcsa'da berkitilen bu dostluk genel barışa yaraıyacaktır. Fransa bütün emeklerini bu yolda harcayacaktır. Mımerrut'ir nanıl olda? Bulzano. 29 (A.A.) — Manevralar bitmiştir.. Yerlerini bırakmış olan kıtalar, öbürgün B. Muslininin kendilerine bü* geçid yaptıracağı Ronzonc'da toplanacaklardır. Duçc bütün gün türlü bölgeleri dola vn ıştır. Yabancı salgıtların subayları kirala tanıtılacaktır. Saat 17 de generaj Ago. B. Mussoli-niye raporunu vermiş ve manevraların hareket harbi usuliylc cereyan ettiğini ve makinalı araçların etkisini gösterdiğini izah etmiştir. İngiltere ile Itıdya arasında yeni bir anlaşma mı? Londra, 29 (A.A.) — Röyter ajansının Koma'dan haber aldığına göre. L. talyanın Habeşistana karşı yapacağı hareketten İngiltercnin kaygılanmaması gerektiğini söyleyen B. Musolininin dünkü diyevi hakkında ingiliz hükü--reti italyan hükümetinden tafsilât almıştır, tki hükümetin, uluslar sosyete-s konseyinin toplanmasından Önce ye ni durumun gerektirdiği ve Tsana golü !e İlgili olan yeni bir andlaşma yapacakları sanılmaktadır. İtalyan onlusunu kundura. Londra. 29 (A.A.) — Taymis gazetesi Morthampton kontluğundaki bir fabrikaya, italyan ordusu için 100.000 çift kundura sipariş edildiğini ve yakındı yeni siparişlerin yapılacağını yazıyor. I zlaştırma komisyonu bir şey \ıpamadı. Paris. 29 (A.A.) — italyan . habeş uzlaştırma komisyonunun 4 delegesi aralarında uyaşamadıklanndan B. Politis -ten kendileriyle beraber çalışmasını it -lemislerdir. B. Politit, bu isteği kabul etmiştir. Uluslar sosyetesi ne istiyecek? Bolrano, 29 (A.A.) — iyi haber alan çevcnlerde söylendiğine göre, ancak son uzlaşurma girgilerinin yarıda kalma -sından ve yahut harbin başlamasından sonra Cenevredeki delegasyonlar arasında geçecek görüşmeler sonucunda uluslar sosyetesi, ya paktın şiddetle veya mülayim bir şekilde tatbikini *a-rarlaştırabİlecektiı. Belçika kıraliçesi hir olomohil kazasında öldü (flaşı / inci sayfada) Bu acıklı kazadan sonra kral lon d-rece heyecanlı olduğundan, kaza hakkında kesin olarak hiç bir sey söylememiştir. Kazanın olduğu yer hiç tehlikeli olmadığı irin kazanın sebebi kesin oUrak anlaşılır*; değiMir. Hadise saat ona d*ğru olmuş, tuı. Otomobili kuMsuan kır*-'ın kazadan az Önce göle j ¦ 1 -n dar dönemer**n geçmek ittedîŞî sa -nıl-«nktadır. Kıral yaralarının ivilettîrilme-aî için L»»t*rn a •»'**"••»«'«vıiisiür. Kaza nnsıl oldu? Lusern. 29 (A.A.) — Polisin Röyter ajansma bildirdiğine göre Belçika kıralı-nm otomobili ağaca çarparak göle düşmüştür. Kazanın olduğu yerde göl suyunun derinliği azdı. Kazayı gören hiç kimse yoktur. B. I.aval cenazede hutunıuıık Paris. 29 (A.A.) — B. Laval'm kıra-Hce Astrid'in cenaze töreninde hazır bulunmak ü-ere Brüksel'e gideceği kesin olarak söylenmektedir . Bir dakikalık dikkatsizlik Lucerne, 29 (A.A.) — Belçika kiralının verebileceği ilk izahata göre, kıra-liçe. otomobilin hangi yoldan geçmekte olduğunu anlamak için karta bakmak istemiş, kıral da bir dakika için o tarafa doğru İgİlerek bakmıştır. Bu bir dakikalık dikkatsizlik otomobilin yoldan çıkmasına kâfi gelmiştir. Lucerne, 29 (A.A.) — Belçika kiralı. Sen-gotar ekspresi ile saat 22.15 de Brüksele hareket etmiştir. Kıraliçenİn ölüsü de aynı trende bulunmaktadır. Kraliçenin ölüsü Brüksel, 29 (A.A.) — Belçika Başbakanı B. Van Zelland. uçak İV I«viç-reye hareket etmiştir. Kiralı ve kıraliçenin ölüsünü getirmekte olan treni karşılamak üzere özel hir tren aksam üzeri Brüksel'den Ar-lon'a doğru yola çıkmıştır. Brüksel. 29 (A.A.) — Kiralı ve kıraliçenin Ölüsünü getiren tren yarın sabah saat 8,50 de buraya varacaktır. Bütün şehirde halk derin surette yas içindedir. Ingilteredeki acı.. Londra, 29 (A.A.) — Kıralıçe Att -rid'in Ölüm haberi kendisinin pek sevildiği bütün ingüiz çcvenlerinde derin bir acı uyandırmıştır. Yaz azatlarını geçirmek üzere şîm -di kiriyle beraber Iskoçya'da bulunmakta olan Hollanda kıraliçesi, kıraliçe As trid'in acıklı akıbetinden dolayı derin kederlerini bildirmiştir MKI.KMK MKVLFTLEKTlv Amerikada hükümete karşı açılan davalar Vaşington. 29 (A.A.) — Hükümet* karşı altın hükümlerine dayanarak davaların görülmesini yasak eden kanun projesi cumurbaşkanı tarafından imzalanmıştır. İNC.İLTERE'PE: B. I'esmezoğlunun bitdiriği Londra. 29 (A.A.) — Yunan ekonomi bakanı B. Pesmezoğlu, bir bil diriğ-de diyor ki: "Kısa iznimden faydalanarak Yunan ve ingiliz tecim ilgilerinin durumu hakkında Yunan hükümetinin görüşlerini ingiliz tecim bakanına bildirmek için Londraya geldim. Başka hiç bir Ödevim ve hele eski kral JorJ İs ilgili hiç bir işim yoktur.» İngiliz - yunun terim antaşmust. Londra. 29 (A.A.) — Yımanistanın Londra elçisinin resmiğ diyevine göre B. Pesroezoglunun Ingiltereyi ziyaretinin hedefi, Yunanistan hülcümetinin Yunanistan ile ingiltere arasındaki tecim ilgileri hakkında ingiliz tecim ha kanına İzahat vermekten başka bir şry «etildir ULUS Özel ay Un luı muzdun ı,- u, ... i ..ltîı-*ımız telgraflar, hiiyiik bayramın yıırUıın en ufuk ve uza!, köşelerine varınvnya kadar her yenle uyni sevinç ve içtemtikte. i.ut-Ilındığını unlutnuıktudtr. ON ALTINCI YIL. No: 5063 Adımız* anılımızdır ller yerdi- 5 kurııg 30 Ağustosu, dün tek gönül halinde kutladık— Otuz ağustos ve uçak bayramları bütün yurdda, derin bir içtemlikle kutlandı. - Geçid alayı, Halkevi ve Hava kurumu rnüsamereleri, fener alayı çok güzel ve canlı oldu. Dün, 30 ağustosu Ankara, her yılki gibi candan gösterilerle kutladı. Şehir, büyük günlerin kılığına bürünmüş, türk bayraklariyle süslenmişti. Törenin başlama saati ol»n on buçuktan çok önce, Cu- muriyet alanı, dört bucaktan ge • len halk yığıniyle dolmıya başla -mıştı. Törene programda bildirilen saatte başlandı, Erkinlik marşı, büyük zaferin gönüllere ver&ftj gurur ve sevgi fle dinlendikten sonra Sankışla'daki alayın en genç subayı olan Bay Nuri Cuylan güzel bir söylev verdi. Bunun ar -kasından, Hava Kurumu adına, Bay Doktor Ragıb'ın söylevi gel -di. Ve en sonra tümkomutan Ge -neral Kemal Kökçe çok alkışla -nan söylevini verdi. Süel geçit çok güzel oldu. Ve kahraman pivadejerimiz, taylan süvarilerimiz, yiğit topçularımı? dakikalarca alkışlandı. Türkku -şu talebeleri. Kayseri fabrikasın da yapılmış planörle geçtiler. Ankaralılar, yarınki ileri türk hava -cılığımn türk eliyle yapılmış olan bu güzel sembolünü benimseye -rek alkışladılar. Kahraman askerlerimiz, süel fabrikalar — durak — ulusal egemenlik alanı yolu ile yerlerine gi -derken caddelere dökülen halle tarafından saygı ile selâmlandı. Gece iki koldan yapılan fener -alayları çok güzel ve neşeli geçti. Gece Halkevinde verilen tem -siller, hava kurumunun şehir bahçesindeki eğlencesi ankaralılara yılın unutulmaz günlerini yaşat - m. " y * * * Dün verilen üç söylevden biri genç neslin devrimin sayılı günle ri karşısında duyduğu heyecanı; ikincisi yurdun korunmasını ba sarmaya andiçmiş ulusal bir ku -(Sonu S. inci sayıfada) İtalyanın finans durumunu İngiltere n a s ıl g o r u y o i .9 Dünkü geçîlle: Sü Bıkanı General Kâzım Özalp, uçaklarımız, nlânörcü gençlerimiz.. Negüs sükûn istiyor - Fr 60 kişinin ölümile sonuç Londra, 30 (A.A.) — Deyli Telgrafın Adisababa'ya gönder diği özel aytarı, imparatorun son günlerde hemen salıma geçilmesi ni tavsiye eden aşırı elemanlara karsı geldiğini bildirmektedir. İmparator, buna benzer hareketlere engel olmak için genç su -baylara karşı inzibat tedbirleri al mıştır. Aynı aytar, dün Cibuti şimen düferinîn korunmasını sağlamak için bir konferans yapıldığını d; haber vermektedir. Londra, 30 (A.A.) — Deniz, çevenleri, habeş harbinin finansa! imkânları hakkında Bolzano'da neşredilen bildirici şüpheli bir şe kilde yormaktadırlar. Deniz tecimi ile çıkata ilişik yazılar yazan haftalık Syren And Şippîng dergisi, italya'nın, habeş ansız somalisi sınırında lanan bir hâdise oldu. harbinin finansal tarafını sağla -mak için, Almanya'nın finans usullerini kabul ettiğini yazmaktadır. Deyli Telgraf gazetesi, italya nin finansal bakımdan zor bir du rumda olduğunu kaydettikten sonra şunları yazmaktadır: " Bu zor durum devam ederse yakında, İtalya için bir tek ingi -Üz gemisine mal yüklemek veya ingiliz kömürlerinin en ufak bir parçasını bile satın almak imkân sız olacaktır.,, Deyli Telgraf gazetesi, italya hükümetinden alacaklı olanların para almak için uğradıkları zor luklardan sızlanmakta olduklarını ve dün aralarındaki bir konfe -ransta şiddetli tedbirler almağa düşündüklerini haber verdikten sonra şunları ilâve etmektedir: (Sonu 2. inci sayıfada) B. T. R. Aras Sofyada hulgar Dış Bakanı ile görüştü Sofya, 30 (A.A.) — Türkiye Dış Bakanı Doktor Tevfik Rüştü Aras bugün 13,40 da Sofya garına gelmiş ve durakta kıral adına sa -ray bakanı, başbakan adına özel büro şefi ile dışişleri bakanı B Köse Ivanof, Romanya, Yugoslav ya, Yunanistan ve Türkiye elçile-(Sonu 2 inci sayfada) Kıraliçe Astridin ölümü her tarafta acı uyandırdı Lusern, 30 (A.A.) — Kaza ye rine ük gelenlerden biri tarafın -dan. Royter Ajansına verilen habere göre, kazadan sonra, Kıraliçe. kafatasının sağ tarafı ezilmiş olduğu halde, yerde yatmakta Kıral da bir apacın dibinde yerde bulunmakta idi. (Sonu ?. inci sayıfada) ııunkıı törende soyfev verenler: Yukarda general Kemal KöJcçe, oruûa en genç subay Nuri Cuylan. altında B. Dr. Ragif SAYIFA 2 U L U i izmir panayırı. Panayır, bir memleketin özel ürünlerini ve ekonomik üretimlerini en canlı surette gösterten bir aynadır. Biz gözlerimizin Önüne konulmuş olan bu ayuadan o memleketin ulusal ekonomisinin karakterini, durumunu ve onun nereye doğru gittiğini görüp an -layabiliriz. Memleket panayırla -rının iç ve dış tecim ve pazar ha. reketleri üzerinde, derinlik ve genişlik bakımlarından pek büyük bir etkisi vardır. Bundan dolayı -dır ki. panayırlar bir memleketin ekonomi örgütleri içerisinde en önemli yeri tutarlar ve hükümetler de kendi panayırlarının kuru. luşlariyle yakından ilgilenirler. Eski yüzyıllarda ve orta çağda panayırlar kilise ayinlerini müte-akib kurulur ve doğrudan doğru • ya mal değiştirmeğe yararlardı, çünkü bu suretle belli zamanlarda ve belli yerlerde kurulan pa . nayırlarda. halk kendisine lü -zumlu olan şeyleri başka şeylerle değiştirebilirdi. Taşıma ve haber verme araçlarının iyi olmaması yüzünden meydana gelen ve o zamanki ihtiyaçla sıkı sıkıya ilgisi bulunan panayırlar bu karakterlerini tâ 17 inci yüzyılın nihayetlerine kadar saklayıp gitmişlerdi. Eşya panayırlarının asıl hakikiğ gelişmeleri bu devirden sonra baş. lar. Bugün panayırların ve sergilerin ekonomik karakterleri değişmiş ve bunlardan beklenilen tay -dalar da daha genel bir şekil al -mıştır. Biz ulusal ekonomi bakı. mından panayırların faydalarını şöylece sıraltyabilirizt A. îç ve dış pazarlardaki alış ve veriş imkânlarını çoğaltmak. B. Panayıra kendi üretim ve yapımlarını koyanların, aralarındaki önürdeşmeyi daha canlt su -rette göstertmeyi sağlamak ve onları plânlı hareket etmeğe şevket mek. C. Fiatlar arasında bir denklik meydana getirerek, araya giren simsarların hilelerinden korun, mak. D. Üretim ve yapım ile pazar arasındaki ilgililiğin ne şekilde olduğunu göstererek üretim faktür-lerini ona göre kullanmayı sağlatmak. tşte biz bu faydaları, 22 ağustosta açılan ve bütün dünyanın en uzak köşelerinden katışılan Leip-zigfin büyük panayırından tutun da en küçük bir memleket pana - yırından bile bekleriz. **• Siyasal varlığını ekonomik var. tıkla temelleştiren Türkiye Cu -muriyeti panayır ve sergi meseleleriyle pek yakından ilgilenmek -tedir. Sebebi, memleketimizde kurulan panayır ve sergilerin ulusal ekonomimizin gelişkenliğine yardım etmesidir. Bunlardan bir kısmı yersel ve özel sergiler olup, daha ziyade ekonomi yapımız içe. risindeki herhangi bir tam yetkiyi temsil etmektedir. (Tarım ve endüstri sergileri gibi), diğeri ise genel ve arsıulusal karakterde olup, ekonomi yapımızı meydana getiren bütün varlıkları temsil etmektedir. İşte t z mirde kurulan pana -yır da bu çeşittendir. Bu iki çeşitteki sergilerin go -zettiği gayeler aynı noktanın çe-veninde toplanıyorlarsa da, genel ve arsıulusal panayırın bizce da -ha büyük bir kıymeti vardır, çün. kü biz böyle bir panayırda yep . yeni temeller üzerine kurulan Türkiye ekonomisinin çeşitli 3 -rünlcrini dünyanın gözü önüne koyabiliyoruz. Bu kadar da değil.. Biz bu panayırda ulusal ekonomi yapımızın nasıl kurulduğunu ve onun nasıl ve nereye doğru ilerleyeceğini bütün yabancı uluslara gösteriyoruz. Bir tarafta tarım ve toprak ürünleri dururken, diğer Dr. Şeref NURİ tarafta memleketteki endüstri hareketlerini gösteren canlı levha -lar var. Ulusal ekonomimi/ kendi sınır, lan içerisine çekilmiş vc arsıulu -sal mübadeleden uzak bir karak -fer taşımıyor. O bütün diğer ulusal ekonomilerle münasebettedir, çünkü Ekonomi Bakanı Bay Ce -lal Bayar ın da çok doğru olarak söylediği gibi "türk ekonomisi di. ğer ulusal ekonomiler gibi bu buhranın tazyikinden w sademe-lerinden sıyrılmak ve kurtulmak yolunu arsıulusal mübadelenin muvazene esası dahilinde geniş -lemesinde ve memleket içindeki iş hacminin artmasında görmektedir.,. Ekonomi Bakanımızın for -müle ettiği bu temel prensipinin gerçekleşmesi için çalışıldığını, dış tecim münasebetlerimizi gös. teren istatistiklerden anlaşılmaktadır. Türk — alman tecim mü -nasebetleri gün geçtikçe artmak -ta devam ediyor. Bu 1933 yılına nisbetle çok göze çarpacak şekilde dır. Diğer yabancı uluslarla da yapılan tecim anlaşmaları ekonomi münasebetlerimizi artıracak olan birer bağdırlar. tşte bu bakımdan Türkiye ile arsıulusal pazarlar arasındaki il -ginin derinliğine ve genişliğine olmak üzere ilerlediği ve kuvvetlendiği bir sırada, memleketimizin çeşitli ürünlerini dünyanın gözü önüne seren tzmir panayırının pek büyük bir önemi vardır. Kıraliçe Astridin ölümü her tarafta an uyandırdı (Başı I. inci sayıfada) Kıral kendine geldiği zaman. Kıra-liçeyİ sormuş »e yanına gelenlerin yar -dimiyle kıraliçenin yanına giderek, önünde diz çökmüf, elini ellerine alarak ¦(¦denmiştir. Kıraliçedcn cevab alama -yine a kollan arasına alarak kucakla -mtf kıraliçe de birkaç saniye sonra kiralın kollan arasmda can vermiştir. B. Huzreltin başsağı telgrafı Vaşington. 30 (A.A.) — B. Ruzvelt. Kral Leopold'a çektiği bir telgrafta, a-merİkan ulusunun. Belçikantn idealini, çok güzel bîr incelikle şahsında topla-yan Kıraliçe Astridin ölümünden Ötürü, belçikalıların duyduğu kedere ka* tıldığını bildirmiştir. İsveç sarayında yas Stokhalm, 30 (A.A.) — İsveç kiralının yeğeni olan Belçika kıraliçesi As. trid'in Ölümü dolayısiyle, kıral sarayda dört hafta yas tutulmasını emretmiştir. Ölü alayında Prens ılö dit da bulunarak Kan, 30 (A.A.) — Şimdiye kadar karar verilmemiş olmakla beraber, ingiliz veliahdının, kıraliçe Astrid'in ölü -töreninde hazır bulunacağı ketindir. Inuiltere sarayında yns Lucerne. 30 (A.A.) — İngiltere tara yi. Uç hafta yas .tutacaktır, İtalyan kraliçesi Lusern de Napoli. 30 (A.A.) — Ana kıraliçe ile Prenses dö Piemun. bu akşam Lu. serne'e hareket edeceklerdir. Brüksel. 30 (A.A.) — Kıraliçenin cesedi ile kiralı getiren tren, dokuza doğru buraya gelecektir. Halkın kederi sonsuzdur. Cenaze töreninin salı günü yapılman ihtimali vardır. Pariste acı Paris, 30 (A.A.) — Paris farbayı, Belçika kiralına bir telgraf çekerek Fransa hükümet merkebinin kiralın ve Bclçikamn acısına katılmakta olduğunu bildirmiştir. DIŞ HABERLER İhtivanın finans d nasıl (Başı /. inci* sayıfada) " En girgin gemi amatöricrİylc ko • mur tccjmcrleri bile. İtalya De ise girişmek meselesinde durulamaktadırlar. Bunların, peşin para almak şartîylc yapacaktan satışlar dışında pek yakmda İtalya ile her türlü işe girişmekten çekinmeleri ihtimali vardır. Meğer ki, italya. İngiliz gemisi kullanmak veya ingiliz kömürü »atın almak ihtiyacından urak kalsın. Bunu da ileride göreceğiz. ., I'zinama komisyonu gene loptandı Paris, 30 (A.A.) — İtalyan - Habeş uzlaşma komisyonu B Poliıis'le birlikte iki toplantı yapmıştır. Bir oymak luıbeş sınırını geçti Adisababa. 30 (A \ ) — Resmiğ bir kaynaktan haber v; inij'Ine göre. so-malinin fransız böl,;esinde yerleşmiş o-"» itaat oymağı, hıbeş tftrraklarına geçerek habeşlerle harb etmiş ve 60 kadar ölü bırakarak püîkürtülmUşlcrdİr, ¦t» Paris, 30 (A.A.) — Sömürgeler bakanlığında, Isaas oymağının habeş topraklarına salımı hakkında hiç bir haber yoktur. İngiltere izah isledi mi? Londr. 30 (A.A.) — Resmiğ çevenler. B. Mutolininin diyevi hakkımla tavzih istemek için Roma'ya herhangi bir başvurmada bulunulduğu hakkında bilgisizlik gösteriyorlar. B. Mtıaotini fransız baynığtnı selâmladı. Bolzamv 30 (A.A.) — B Musolini Fraruuya karşı sembolik bir harekette bulunmuş ve Brcnner'e çıkarak oradan ilerdeki frantır karakolunun bayrağım selamlan) ışlır. i ulaşmanın tek yolu Roma, 30 (A.A.) — Stefani ajansı bildiriyor: B. Mutolininin kabine toplantısında arsıulusal durum hakkındaki raporu bütün italyan ulusu tarafından drrin bir sevinçle karşılanmış ve bu raporu basan gazeteler başyazılarında hep bundan bahsederek büyük önemini vc Ital- h'runstz basınının yazılıkları Paris. 30 (A.A.) — Belçika dincisinin uğradığı yeni yas. Fransada derin bir acı uyandırmıştır. Bütün gazeteler, bundan bahsetmektedirler.' Kıraliçe Attrİd'in hayatının, hele kıraltçeliğe aid evrelerine sayıfalar a. yılmaktadırlar. Bu acrklı ölümün, bel-çijtaîılaı kadar kuvvetle teshir etmiş olduğu fransız kalplerinde uyandırdığı acı. bu yazıların her satırında okunmaktadır. Kral iyileşti Lusern. 30 (A.A.) — Kıral. muayene edilmiş ve vücudunda hiçbir iç arıza olmadıkı anlaşılmıştır. Gösterdiği şuursuz durum, duyduğu somuz acının bir sonucu olarak görünmektedir. Kıraliçenin ölüsü Briiksele geldi Brüksel. 30 (A.A.) — Kıraliçenin cenazesi, saat 8.40 da Kuzay garına gelmiştir. Trenden biraz Önce inen kıral, otomobile binerek bilinmez bir tarafa doğ-iu hareket etmiştir. Polonya da yas tutuyor Varşova, 30 (A.A.) — Gazeteler, Belçika kıraliçesinin acıklı ölümü dolayısiyle betkılerle Lehistanın dost u • lusun yasını paylaştığını ve Belçikanın uğradığı bUyük darbenin Lchistanda derin bir surette hissedildiğini yazıyorlar. Dün Belçika elçiliğine bütün gün başsağı telgraiUn yağmıştır. Cumur Başkanı, kıral Leopolda. başbakan Sla-vek ile dış bakanı Bek de başbakan ıı rıınııııııı İncilin c görüyor? yanın gerek Habeşistan, gerek uluslar sosyetesi ve lngiltercyc karşı olan durumunu anlatmakta gösterdiği içtcmU-ği kaydetmektedirler. Gazeteler diyorlar ki: "İtalyanın yaptığı bütün barış yo-liyle rokulmak veya ekonomik tavizler elde etmek girişimleri, Habcşistanın an-lamamazlıgı yüzünden hep suya düştüğünden meselenin tek bir kotarılma yolu kalmıştır ki, o da bu memleketi süel işgal vc siyasal kontrol altına almaktır. Botna hiç bir uirişinı yapmamış. Londra, 30 (A.A.) — Romada herhangi bîr gırgi yapıldığına dair olan haberler. Londıanm yetkili çcvenlerin-de yalanlanmaktadır. B. I.avalle görüşenler Paris, 30 (A.A.) — B. Laval. italyan büyük elçisini kabul etmiştir. Başbakan bundan başka, arsıulusal durumu incelemek ic.in Avrupada bulunan amerikan senası dış İşleri Komisyonu üyelerinden B. Pope u da kabul etmiştir. Issuııa hadisesinin yankıları Adisababa. 30 (A.A.) — İtsaas oymağından 60 kişinin Ölümü İle sonuçlanan çarpışmanın, sınır birliği oymaklar arasmda su merkezlerinin paylaşılamamasından doğduğu sanılmaktadır. Bu hadisenin yankı uyandırmıyacağı umud ediliyor. İtalya ile Inuiltere uranında süet birlik aberi Kahire, 30 (A A.) — Başbakan, italyanlarla ingilizler arasında güya iürl bir birlik yapıldığı hakkmdaki yayıntıları yalanlamaktadır. Başbakan, aynı zamanda Mısır hükümetinin, italyan - habeş harbi açılırsa örfî yönetim ilân etmek tasarında olduğunu da yalanlamıştır. İtalyan denizaltı gemileri Malta yakınında Paris. 30 (A.A.) — Maten gazetesi, 60 italyan denizaltı gemisine, Mılta yakınında deniz manevralarına hazır bulunmak emri verildiğini bildirmekte ve Sicüya kıyısında önemli uçak toplulukları yapıldığını sanmaktadır. Vanzilanda başsağı telgrafları göndermişlerdir. konura. 30 (A.A.) — Britiş Brodka-oting Korporoyşin dün akşam verdiği konserde Belçika ulusuna karşı sempati beldeği olarak kıraliçenin anısına saygı olarak Belçika ulusal marşını çalmıştır. **• Brüksel. 30 (A.A.)) — Sosyalist partisi yönetim kurulu, harba karşı yapmayı tasarladığı gösterişi geri bırakmı-ya karar vermiştir. Parti kirala bir telgraf çekerek başsağıda bulunmuş ve bağlılığını bildirmiştir. B. II\ıl un İMişsağısı Vaşington, 30 (A.A.) — B. Hul dün akşam Belçika İşgüderini görerek Belçika kıraliçetinin ölümü dolayısiyle başsağıtarını bildirmiştir. B. T. H. Aras Sof yada luılgar Dış Bakanı ile jjomştu (Başı t inci sayfada) ri tarafından selâmlanmışlar drr tki dış bakanı trenin durakta dur - masından faydalanarak görüşmüşler ve 14.30 da tren Sofya'dan hareket etmiş -tir. Bulgar dış bakanı sınıra kadar B. Tcvfik Rüştü Aras'a arkadaflık etmek Üzere Sofya'dan ayrılmıştır. Türkiye -nin Sofya elçisi de sınıra kadar bakan -la beraber gitmiştir. iki bakan gardaki göriismelerind-n sonra basına birge olarak şu diyevd* bulunmayı kararlaştırmışlardır: " Türkiye ile Bulgaristan arasındaki dostluk münasebetleri normal seyrini takib etmektedir. İki memleket matbuatından barı gazetelerde son zamanlarda çıkan menfi yanlarla bu yarılara sebeb olan gayri dostane tezahürler, her iki hükümetin görüş ve arzularına uygun bulunmamak tadır. İki devletin iyi anlaşılmış menfaat -l*ri her iki ulus arasındaki dostluk ve ivi komşuluk münasebetlerinin inkişaf ve tarsinini emretmektedir . iki taraf münevverlerinin gayretlerini karşılıklı olarak gerek bulgar ve ge rek türk efkârı umumiyetinde bir dostluk ve iyi anlaşma havası yaratmıya tevcih etmeleri şayanı temenni olur. iyi niyet beslemekte olan her iki hükümetin, iki ı ırafça bütün şikâyet sebeblerini ortadan kaldırmaya ve bütUrı menfi teşebbüsler? mani olmaya muvaf fak olacaklarım ümîd etmekteyiz. SOV1 (Tl ir BÎRLlCfNDI : ingiltere'de: İngiltere kralının üçüncü oğlu nişanlandı Londra, 30 (A.A.) — ingiltere kıral ve kıraliçesînin üçüncü oğulları Dük dö Glouçester ile Bucelench and Suecn-sburry dük ve ''Uşesinin kızları Ledİ Alice Montagu Doguglas'ın nişanlan-drkları haber verilmektedir. B. Baldvin Londraya dönüyor. Londra, 30 (A.A.) — B. Baldvİnin perşembe günü Londraya döneceği haber verilmektedir. Komünizm alman faşizmi ile savaşacak Moakova. 30 (A.A.) — Pravda gazetesi kominternin zamana uygun yeni bur siyasa tuttuğu duygusunu veren bir kararını neşretmektedir. Bu kararda, her Ülkede bir hareket birliği, birleşik bir isçi cephesi, bir halk cephesi ve faşist hlikümetîne karşı bir cephe kurulması fikri ileri sürülmekte ve alman faşistliğine karşı savaş açılması tavsiye olunmaktadır. Bir toprak alma harbi yapılacak o lursa, komünistler, bu harbi ülke I-çinde bir harp şekline çevirmek için ellerinden gelen herşeyi yapacaklardır. Kızılordu, bir salım karşısında sos. yalistliği savgamak zorunda kalırsa, komünistlerin Ödevi, her araca baş vurmak suretile kızılordunun utkuya ulaşmasına yardım etmek olacaktır. Ihım ı Barbus Öldü Moskova, 30 (A.A.) — Tanınrai| fransız yazarlarından Henri Barbua, bu sabah zatülrecdcn Ölmüştür. Sovyetlerin tahıl rekoltesi Moskova. 30 (A.A.) — 14 ve 25 a-ğ us tos arasında Sovyetler birliğinden 69 milyon hektar tahıl biçilmiştir. Plânın yüzde 82 sini tutan bu miktar 1934 yılının aynı tarihinde 62 milyon idi. Mançuko - Mongol anlaşmazlığı, Moskova, 30 (A.A.) — Ulanbator"-dan bildiriliyor: Mançuko hükümeti, Mongol hükümetinin önergesine İS ağustosta cevap vererek, bir sınır komisyonu kurulmasını ve sınır anlaşmazlıklariylc uğraşmak üzere karşılıklı oruntaklar atanma tını kabul etmiştir. Sovyetler - Iran tecim anbışmaa* Moskova, 30 (A.A.) — Sovyetler birliğinin trandaki büyük elçisi B. Çernik İle İran dış bakanı Kâzimİ Han 27 ağustosta bir tecim andlaşması vc tarıma zararı olan çekirge ve öbür böceklerle savaşmak için veteriner anlaşmalar İmza etmişler ve iki Ülke arasında doğru ve transit demiryolu taşını hakkında notalar alıp vermişlerdir. Aynı zamanda Sovyetler birliği tecim delegesi de finans bakaniyle kontrato-lara bağlanmıştır. Bu kontratolar İrana sovyet eşyasının satılması vc birçok fabrikalar için makina ve yaraç ısmarlanması hakkındadır. Öteki girdiler için de konuşulmaktadır.
Tweet
Sonraki Kayıt
Önceki Kayıt
Ana Sayfa
Bu Blogda Ara
Popüler Yayınlar
Mevlit - Tam Metin
Süleyman Çelebi'nin Vesiletü'n-Necat (Kurtuluş Yolu) adıyla kaleme almış olduğu, Mevlit adıyla bilinen eserin tam metni: I. ...
TDK İmla Kılavuzu
TURK DİL KURUMU YAYINLARI: 525 İMLA KILAVUZU Hazırlayan: Prof. Dr. Hasan Eren Ankara 1985 Türk Tarih Kurumu Basım Evi TÜRK DİL KU...
Cengiz Han Yasasi
Dr. Curt ALINGE'nin tespit ettiği kadarıyla Cengiz Han'ın yasası şu hükümleri içermektedir: 1. — Zâni ister evli olsun ister olmas...
Yeni Sabah - Kasım 1940
Gazete içeriği aşağıdadır. ...
Yeni Sabah - Mayıs 1949
1 Mayıs 1949 tarihli gazete - 2 Mayıs 1949 tarihli gazete - 3 Mayıs 1949 tarihli gazete - 4 Mayıs 1949 tarihli gazete - 5 Mayıs 1949 tar...
Yeni Sabah - Eylül 1949
1 Eylül 1949 tarihli gazete - 2 Eylül 1949 tarihli gazete - 3 Eylül 1949 tarihli gazete - 4 Eylül 1949 tarihli gazete - 5 Eylül 1949 tar...
Yeni Sabah - Ağustos 1949
1 Ağustos 1949 tarihli gazete - 2 Ağustos 1949 tarihli gazete - 3 Ağustos 1949 tarihli gazete - 4 Ağustos 1949 tarihli gazete - 5 Ağusto...
Yeni Sabah - Temmuz 1949
1 Temmuz 1949 tarihli gazete - 2 Temmuz 1949 tarihli gazete - 3 Temmuz 1949 tarihli gazete - 4 Temmuz 1949 tarihli gazete - 5 Temmuz 194...
Süreli Yayın Arşivi Arama Sayfası
Arama motorunu kullanarak 1929-1950 yılları arasında çıkmış süreli yayınlar içinde arama yapabilirsiniz. Doğrudan belli bir ayın süreli y...
Heraklit (Haydar Rifat'ın Anatole France'tan çevirisi)
( Ctrl + F ) tuşlarına basarak kitap içinde metin araması yapabilirsiniz Önsöz Biri riyaziyeci, öteki ünlü filozof olmak üzere iki...
Hiçbirşey Nasıl Yazılır
Heryer Nasıl Yazılır
Göktürkçe Türk Yazısı
Blog Arşivi
Blog Arşivi
Temmuz (428)
Haziran (1147)
Mayıs (683)
Mart (1)
Ocak (1)
Ağustos (1)
Eylül (1)
Mayıs (1)
Şubat (2)
Aralık (5)
Kasım (1)
Temmuz (110)
Haziran (1)
Ağustos (1)
Ekim (2)
Temmuz (2)
Mayıs (1)
Nisan (1)
Eylül (103)
Ağustos (3)
Mayıs (1)