AKŞAM

BU6ÛnQİNCİ SAYFADA
Sene 32 — No. 11145 — Fiatl: her verde 10 kuruştur.
PAZARTESİ 24 Ekim 1940
Sahibi: Necmeddin Sadak — Yazı İşlerini fiilen İdare eden: C. Bildik — Akşam Matbaan
Yunan işi bugün Birleşmiş Milletlerde görüşülecek
Uzlaştırma komisyonunun gayretleri niçin akim kaldı, Rusyanın ileri sürdüğü şartlar nedir?
Londra 24 (Radyo) — Yunanistan!, şimal komşulariyle uzlaştırma komisyonunun raporu, bugün Birleşmiş milletler siyasi komisyonunda müzakere edilecektir. Komisyon, mesaisi semeresiz kaldığından uzlaştırma gayretlerinden vazgeçmşlür. Raporun yegâne müspet tarafı, Yugoslavyanın gösterdiği uzlaşma arzusudur. Bulgaristan, ve Arnavutluk ile Yunanistan arasında uzlaşma zemini bulunamamıştır Belli başlı engeli Yunan - Arnavutluk hududu meselesi teşkil ediyor. Arnavutluk. bugunkü Yunan - Arnavutluk hudutlarının olduğu gibi tanınması istenmekte ve bu taleb de Rusya tarafından destenlekmektedir.
Yunan Koordinasyon Bakanı. çete harbinin Yunanistana 380 milyon dolar zarara mal olduğunu ve bunun yüzde 85 İnin Amerikan yardımlyle kapandığını söylemiştir.
Rusyanın ileri sürdüğü uzlaştırma şartları
Lake Success 23 (AA.) —
fAfpJ: Sovyet delegasyonu. Birleşmiş milletler uzlaştırma komitesine iki vesika vermiştir. Bunlardan biri Yunanistan durumunun tesviyesi hususunda esaslı saydıkları tedbirleri sıralamaktadır.
Bu tedbirler, geçen İlkbaharda Oromyko ile Tass ajansının ileri sürdükleri şartlan ihtiva eden belli başlı şu tedbirlerdir: Umumi af ilân edilmesi - Rusya dahil, büyiik devletler temsilcileri nezaretinde serbes umumi mebus seçimlerinin yapıl-bası - komşuları İle Yunan hudutlarını kontrol edecek büyük devletler karma komisyonu kurulması - Yunan hükümetine askeri yardımın kesilmesi -yabancı kıtaların Yunanistan'dan çekilmesi.
İkinci vesikada, Evatt'ın teklifleri, bilhassa «Arnavutluk ve Yunanistan. bugünkü hudutlarını kati huduttan olarak kabul etsinler» cümlesi üzerine bazı tadiller İhtiva etmektedir.
Bazı delegasyonlar, Yunanistan İç işlerini müzakereye komitenin yetkili olmadığı kanaatini izhar etmişlerse de bir anlaşma zemini bulmak hususunda Evalt vesikası He Sovyet tâdil teklifleri müzakerelere esas teşkil etmiştir. Komite, E vatt projelerinin ana hatlarına uygun yeni bir metin hazırlamıştır. Evatt'ın projesinde Yu-(Arkası satıife 2 sütun 2 de)
Esir edilen Yunan çetecilerinden bir grup
Suriye buğdayları
Suriye bize 50 bin ton buğday satmak istiyor
Ankara 24 (Akşam) — Bu defa S ur İyeden hükümetimize yapılan buğday satışı teklifi 50 bin ton içindir.
Teklif Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı tarafından tetkik edilmektedir. Bugünlerde bu hususta bir karar alınacağı ve cevap verileceği tahmin edilmektedir.
Yapılan teklifte Suriye hükümeti buğday karşılığı İngiliz llraslyle Akredetif açılmasını ve bununla memleketimizden çeşitli mal almak arzusunda olduğunu bildirmiştir.
Yeni gümrük kanunu
Ankara 24 (Akşam) — Kasımın on birinden İtibaren yürürlüğe girecek olan yeni gümrük kanunu tatbikuıa alt hazırlıklar bitmek üzeredir. Yakında keyfiyet bütün gümrüklere bildirilecektir, Diğer taraftan yeni gümrük kanununun tatbiki için gümrük memurları arasında açılmış olan kurs da bugünlerde sona erecektir.
Millî bayram resmi geçitleri
Sivil halk ve teşekküller iştirak edemiyecekler
Ankara M (Akşam) — Alınan yeni bir kararla gerek Cumhuriyet bayramında, gerekse mllö bayramlarımızda yapılacak o-laıı resmi geçitlere sivil halk ve teşekküller İştirak attirllıniye-cektlr.
Resmi geçitlere yalnız ordu, askeri mektepler ve izciler iştirak edeceklerdir.
İngilterede tasarruf 250 - 500 milyon sterlinlik bir tasarruf temin edilecek
Ingiliz Başbakanı Altlee
D. Parti seçim tasarısının esasları
Cumhurbaşkanı İsmet İnönü
Ankara 23 — Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, bugün Çankaya’ da Şemsi Kuserll başkanlığında İstanbul yüksek öğretmen okulu Talebe birliğinden 10 kişilik bir heyeti kabul etmiştir.
Üç Bakan gitti
Adalet Bakam Fuat Sirmen, Millî Eğlt-lıu Bakam Tahsin Banguoğlu, Milli Savunma Bakanı Hüsnü Çakır dün akşamki ekspresle Ankaraya gitmişlerdir.
Fransada buhran
Muhalefet partisi umumi seçimlerin ekimde yapılmasını, rey sandıklarının arttırılmasını, sandık başlarında silâhlı kuvvet bulundurulma masını istiyor
Ankara 23 — Demokrat Partinin hazırladığı Seçim Kanunu layihası, İlmi heyet başkanlığına verilmişti. Lâyihanın metni bugün de gazetelere verilmiştir.
Bu layihada yapılan teklifler şunlardır: 40 bin seçmen yerine 50 bin seçmene bir milletvekili intihabı. Böylece Büyük Millet Meclisindeki 465 milletvekilinin adedi 388 ya İnmiş olacak: bu şekilde milletvekili tahsisatından tasarruf temin edilecektir.
8eçlm sandıklan yerlerine mahallin en yüksek hâkiminin tftylnl, bir sandığa 1000 kişi yerine 700 kişinin rey atması, bu miktarın köylerde 500 olması, Ankaradakl Yüksek seçim kurulu başkanlığına, Yargıtay Tevhidi İçtihat heyeti tarafından giril reyle bir başkan seçII-
meal ve gene gizli oyla âza ln-tihab olunması ve siyasi partilerin göndereceği birer temsilcinin de bulunması,
Seçim günü, ekim ayının 2 n-
Titoya karşı çete harbi başlamışını?
Bir habere göre hududu geçen çeteler, üç Yugoslav köyünü işgal etmişler
Trleste 23 (Nafen) — İtimat edilir kaynaklardan öğrenildiğine göre Yugoslavyaya karşı komınform memleketlerinin İdaresini üzerlerine aldıkları akıncı çelecLlerin hücumları başlamıştır. Yugoslav, Romanya ve Macartstanın hudutlarının birleşmekte oldukları çevrede iki akıncı kafilenin 3 tank refakatinde Macar hududunu geçtikleri bildirilmektedir. Mütecaviz çeteler hudut civarındaki Veltka Kikinda şehrine bağlı 3
Londra 24 (Radyo) — İngiliz Başbakanı Attlee, sterlinin kıymeti İndirildikten sonra masraflarda yapacağı tasarruflar için hazırladığı plânı, bugün öğleden sonra Avam Kamarasında İzah edecektir. Yapılacak tasarruf, 250 - 500 milyon sterlin arasında tahmin edllmekte-tedlr. Avam Kamarasında müzakere çok çetin olacaktır.
Lûtfi Kırdar Istanbula geldi
Dr. Lûtli Kırdar, kendilini knrşılıyan yeni Vali ve Belediye Reisiyle belediye vo Vilâyet erkânı arasında
Seçmenleriyle temaslar yapmak üzere Manlsaya gitmiş olan eski İstanbul Valisi, Manto» Milletvekili Dr. Lütfl Kırdar. dün saat 16,30 da Ordu vapurlyle şehrimize dönmüştür.
Dr. Lûtfi Kırdar, Galata rıhtımında Vali ve Belediye Başkanı Ord. Prof. Dr. Fahreddln Kerim Gokay, Vali ve Belediye Başkan yardımcıları. Emniyet Müdürü. Şehir Meclisi üyeleri, dostları ve ktılabalık bir halk kütlesi tarafından hararetle karşılanmıştır.
ci pazar günü olması ve sandık başlarında .iilâhlı kuvvet bulunmaması. Rey verme saati sa-
Bidault yeni kabineyi kurmağa memur edildi
bah 7 den 17 ye kadardır. Seçimlerde yolsuzluk yapanlar için para ve hapis cezaları konması ve tehdit, cebir ve şiddet fiilleri silâhla işlendiği tekdirde bir seneden beş seneye kadar hapis karan verilmesi istenmektedir. Zabıtlarda hile ve tahrif yapanların cezası 7 sene olmalıdır.
Teminatsız hâkimler, seçim İşleriyle vazifelendlrlldlkleri tarihten İtibaren bir sene müddetle teminatlı yargıçların bütün haklarını haiz bulunmalıdırlar.
Celâl Bayar, Malatya'ya gidiyor Ankara 23 (AA.) — Demokrat
Partl Genel Başkanı Celâl Bayar bugün saat 11.15 de güney ekspresiyle Malatya'ya hareket etmiştir.
köyü İşgal ederek merise* İttihaz etmişlerdir,
Aynı akıncı çeteler Yugoslav hudut muhafız kıtaları tararından püskürtülmüş, fakat a-kıncıtor bu 3 köyü ateşe vermişlerdir.
Mütecavizler çekilirken 32 memuru beraberlerinde harb esiri olarak götürmüşlerdir.
İtalyan istihbaratına göre hudut bölgelerindeki Yugoslav kıtaları bu harekketten haberdar edilmiş vc müdafaa tertibatı almışlardır.
DİK K ATLER
Yeni validen başlıca dileklerimiz
1 — Gece yansından biraz evvel ve gece yansından bira* sonraki saatlerde, Beyoğlu caddelerinden geçerek sarhoşların halini tetkik buyurunuz. Namuslu bir kadın, yanında kocası olsa bile, caddelerimizden geçemiyor.
2 — Son vapurları da aynı noktadan tetkik buyurunu*.
3 — Zâtı âlinizin öteden beri hususi otomobiliniz de vardır: binaenaleyh, makam otomobili ne kadar lüks olsa da cazibesine kapılmıyacak-smız. Lütfen, arada sırada, evvelce de yardığımı* gibi, tramvaylarımıza, taksilerimize, otobüslerimize, muhtelif mevkideki tren vagonlarımıza, vapurlarınusııı alt kamarasına teşrif etmek nezaketini gösteriniz.
4 — Meşhur semtlerimizin metruk mahallelerinden şöyle ayda, yılda bir geçiniz.
5 — Başlıca gıda maddeleri piyasamız olan Balıkpa-zanna, süratli bir çekidüzen verdikten sonra, zifos yok mu? Çirkef yok mu* Lâğımlar akmıyor mu? Turplar ve balıklar hangi sularda yıkanıyor? diye sık sık uğrayı-DUL
Sabahları meselâ saat do-kiKd*. Galalada, ziraat
Bankasının önünde durarak seyrüsefer kargaşalığını tetkik ediniz. Ana yolumuzu tıkayan iltimaslı otomobillerin, Kadıköy iskelesi ağzım ne lıale soktuğunu bizzat tesbit buyurunuz.
(Arkası sahife 2 sütun 7 de)
Paris. 24 (Radyo) — Fransartf Cumhurbaşknat Auriol. Ren» ra» Mayer'in kabineyi kurmağa t_ muvaffak olamaması tızerinflC^ eski Dışişleri Bakanı Bidault*]* yeni kabineyi kurmak vazifesini vermiştir. Partisi. Bldaulfye istediği gibi hareket etmeğe salâhiyet vermiştir.
Rusya’nın Müslümanları yaptığı mezalim
Arap dünyasında derin akisler yarattı, komünizme karşı sıkı tedbirler
Kahire 24 (Nafen) ____ Nalen
hususî muhabirinin bildirdiğine göre, Sovyet Rusya topraklarında oturan halka yapılmakta çılan mezalim Arap dünyasında gayet derin akisler uyandırmıştır.
Bir taraftan Arap hükümet adamları kendi memleketlerinde komünistlerin, sızmalarına karşı ciddi tedbirler almağa uğraşırlarken. diğer taraftan İslâm dininin yüksek şahsiyetleri de Arap lıalkmı komünist teh-Ukeslne karşı müteyakkız olmaları hakkında icab eden ikazları yapmaktadırlar.
Beyni ita cFalwa» müftüsü Şeyh Muhammed el Arabi Lübnan halkını komünizmin takib etmekte olduğu akidelere karşı müteyakkız bulunmaları hakkında tenvir etmiş ve şöyle demiştir:
«Müslüman dünyasının bazı kısımlarında halk komünizm doktrin ve prensipleriyle iğfal edilmiş bir haldedir. Bu gibiler muhakkak olarak aralarına kadar girmiş olan komünist ajanların komünizmin yaratmak İstediği muhayyel bir cennetin ve bunun kurbanları mevkiine düşmektedirler.
Komünistler bllhaasa İslâm dünyasında okur yazarları û4-Buyanlar »ezelinde kullandıkla" n en. kuvvetli silâh İse kendilerinin dünya sulhunun en mik-him ve tek müdaflleri bulunduklarına ikna etmek için gayret sarfedlyorlar.
Fakat açık bir surette bariz bir nokta vardır kİ, o da dünyada karışıklık ve huzursuzluk» tek istiyenler komünistlerdir, Çünkü bu suretle dünya milletlerinde kargaşalık ihdas ederek kendi hâkimiyetlerini kurmak en mühim emelleridir. Dünyada hâlâ sulhun teessüs edememesinin en mühim sebebi ise komünist boyunduruğu altında inlemekte olan peyk memleketlerde kİ acı vaziyettir.
Komünistlerin yayılmasını istedikleri sol prensipl ancak insanları demir perde arkasında yaşıyan milletlerin esaret sulhuna kavuşturmaktır.»
Müftü, demecini bitirirken Islâm dünyasına hitab etmiş ve İslim dininin demokratik olan prensiplerinin hiçbir zaman Komünist akidelerini kabul etmemesi icab ettiğine dikkat nazarı çekmiştir.
(Arkası sahife t sulun 1 d®1
BepkU, kAleU, Wr tthllk.rl »tusIutuj»! LVazm Iklasl sUÜIeuımlol
8ahlfe 2
24 Ekim 1949

Faydalı mı? Zararlı mı?
Sterlinin ve onunla beraber birçok memleketlerin paralan kıymetten düşürülünce herkesi bir meraktır almıştı. Acaba bu hâdisenin bizim İktisadî hayatının üzerine tesiri ne olacaktır? «Çok iyi olacaktır, hayat ucuzlar» diyenler bulunduğu gibi, «Hiç iyi olmıya-cak, hayat pahalılaşaçak» iddiasını ileri sürenlere de tosladık.
Niçin iyi olacak? Veya neden fena olacak? Bunu ~ - ; ’ ■ «•-»— «•-«-*—* parasının
kıymeti üzerinde” bir değişiklik yapmamak suretiyle — 7 Eylülde sütten ağzımız yandığı için — her halde iyi etmiştir. Fakat meşhur sual hâlâ ortada dolaşıyor. Aradan uzunca bir müddet geçtigi dünyanın heyecanla karşıladığı
hâlâ anlamış değiliz. Yalnız hükümet Tiirk kıymeti üzerinde bir değişiklik yapmamak
piyasada, kıymetini
halde.
_________ _____________ ,_________„ para
düşürme hâdisesinin, iddia edildiği gibi, müspet veya menfi neticesini henüz görmüş değiliz. Onun için hâlâ ■oran sorana: Diinvada birçok memleketler paralarının kıymetini düşürdüklerine ve biz paramızın kıymetini değiştirmediğimize göre, vaziyetimiz iyi mi olacak, kötü mü olacak?
Dün bu suali bir meraklı, iktisatçılardan mürekkep bir toplantıda, iktisadi meseleleri izah edişteki kudretine herkesin hayran olduğu bir zata sordu. Ben de orada idim. İktisatçı biraz düşündü ve şu cevabı verdi:
«Bir çifçi tasavvur et ki tarlasını sürmemiş, tohum da ekmemiştir. Bir aralık yağmur başlayınca herkese soruyor: Bu vağmtir acaba bizim tarla için faydalı mıdır, yoksa zararlı mıdır?»
Cevabı (1 ini i yenler kahkahayı kopardılar. İçlerinden bîri suali soran meraklıya:
«— Senin anlıyacağın: Ne faydalı, ne de zaralı, dedi. Şemsiyeni al, istediğin kadar dolaştı
Şevket RADO
Esrarengiz bir alev
Bir ailenin elbiselerini yakmakta, fakat insanlara zarar vermemektedir
:■/
Dün yapılan lig maçlarında
ti
il
Çetelerin götürdükleri Yunanlı çocuklar
Rus mezalimi
(Baş tarafı 1 inci sahifede)
Diğer taraftan Suriyeden gelen son haberlere göre, Suriye hükümeti komünist hareketlerine karşı almakta olduğu tedbirleri sıklaştırmış ve bundan 10 gün evvel Suriye polisinin Çamda basmış olduğu bir matbaada 10 komünist propaganda broşürü elde etmiştir. Aynea da ileri gelen Suriyeli komünistlerden Muvaffak el Haffer ve Ab-dûlkerim Maklama’ı tevkif etmiştir
Bu tevkifler üzerine, Çamdaki Sovyet elçisi evvelâ Suriye Dış Bakanını ziyaret etmiş ve ondan sonra da İçişleri Bakanını ziyaret etmiştir. Bu mesele hakkında hiçbir açıklama olmamış ise de tahmin edildiğine göre. Sovyet elçisi bu iki şahsın serbes bırakılmasını İstemiştir. Faka: Suriye hükümetinin Sovyet propagandasına karşı taklb etmekte olduğu cezri tedbirlerden dolayı bu teklif isaf edilmemiştir.
Yunan işi
Paris Büyükelçimiz
■Paris büyük elçisi Numan Me-nemencioğlu dün saat 13,30 da Fransız Havayolları uçağıyle şehrimize gelmiştir.
Numan Mencmcncloğlu. dün akşamki ekspresle Ankaraya gitmiştir._________
Talebe birliğinin eski ve yeni valilerle yanacağı toplantı
İstanbul Tenlk Üniversite Talebe Birliği, eski Vali Dr. Lûtfl Kırçlar’a vedâ ve teşekkür etmek maksadiyle ve yeni Vali Ord’ Prof. Fahreddin Kerim Gökay'a da yeni vazifesinde başarılar dilemek gayesiyle, bugün saat 17 de Birlik lokalinde çaylı bir toplantı tertiplinde çaylı bir toplantı tertiple-Iantıya eski ve yeni valilerimiz İştirak edeceklerdir.
Eski devirlere ait bir define bulundu
Ankara 23 — Sabuncu bucağına bağlı Sırnören köyünün Demirli mevkiinde Mehmet Kayağan İsimli bir çoban tarafından tunç bir kavanoz İçinde eski devirler alt 127 adet küçük ve muhtelif altın, aort adet gümüş yüzük, dört adet gümüş küpe. 210 adet gümüş para İle bir miktar İnciden İbaret olan küçük bir define bulunmuştur.
Kavanoz muhteviyatı ile alâkalı makamlara teslim edilmiştir.
(Baş tarafı 1 nci sahifede) goslavya, Bulgaristan. Arnavutluk vc Yunanistan arasında üç karma hudutlar komisyonu kurulması İle Yunanlstanla komşularından ber birinin birbirlerinin hudut bütünlüğüne karşı her türlü kuvvet kullanmaktan veya her türlü tehditten karşılıklı sakınmaları teklifi vardır.
Komiteye yapılan telkinler dışında Yunan delegasyonu, komite vasıtasiyle Arnavutluk hükümetinin Birleşmiş milletlerin Arnavutlukta silahsızlandırılmasını teftişe tabi tutmasını kabul edip etmediğini sormuştur.
Arnavutluk delegesi, çeteciler silâhtan tecrit ve entenre edildiklerine göre Birleşmiş milletler müşahidi gönderilmesine lüzum görmediği cevabını vermiştir.
Yunanistan, bu telkinlere cevap vermiştir.
Yugoslavya da diğer İlgililerin görüşlerini öğrendikten sonra kati (fikrini söylemek hakkını mahfuz tuttuğunu bildirmiştir.
Bu telkinleri gecikerek kabul eden Bulgaristan da her hangi bir Yunan - Bulgar anlaşmasının ilgili Balkan memleketler) arasında varılacak umumî bir inektedir, anlaşma kadrosu içinde yapılabileceği İhtiyatî kaydı ile kabul etmiştir. Fakat Arnavutluk, verdiği cevapta Yunan - Arnavutluk hududunun hali hazır şekil İle kesin kabulünde ısrar etmiştir.
Uzlaştırma gayretleri, Evatt gayretlerinin girdiği çıkmaza girdiğinden, komite aczini İtiraf etmiştir.
Rapor, pazartesi günü öğleden sonra Yunan meselesinin müzakeresine devam edeceği zaman siyasi komisyona verilecektir.
Çete faaliyetinin devam ettiği bildiriliyor
Londra 23 (R) — Atina’dan gelen haberlere göre, Yunan -Bulgar hududunda çetelerin faaliyeti devam etmektedir. Yunan hükümeti çetelerin çekildikleri ve huduttan uzaklaştıkları hakkındakl haberlerin doğru olmadığını bildiriyor.
Yenl Delhi 23 (AA.) — AFP: Dün akşamdan beri garip bir hâdise, bütün şehrin hayretini mucib olmakladır. Hindistan hükümetinin memurlarından birinin evinde cereyan eden hâdise şundan ibarettir:
Esrarengiz bir alev, Işıklar bayramı olan dünden beri bu ailenin elbiselerine musallat o-larak onları yakmakta, fakat İnsanlara zarar vermemektedir. Ateş, evin muhtelif odalarında kendi kendine yanmaktadır. Memurun çocukları bir komşunun evine kaçmışlar, fakat alev orada da yetişmiş ve bu sabah yıkanmak üzere elbiselerini çıkardıkları sırada bunları yakmıştır. Aile, birçok din adamlarına müracaatla, bu halin ö-nüne geçmek istemişse de, bunların duaları tesinl göstermemiştir. Hikâye kulaktan kulağa yayıldığından, binlerce İnsan evi ziyarete gelmiştir. O derecede ki, polis burasını kordon altına almağa mecbur olmuştur.
France Presse muhabirinin yaptığı tahkikata göre, geçenlerde bir fakir, bu aileye müracaatla bir elbise istemiş, fakat İstediği verilmediğinden, fakir, bu aileyi telin ederek, mademki bana elbise vermiyorsunuz. Sizin de sırtınıza giyecek elbiseniz kalmasın; demiştir.
Bu sözler, fen ve mantık kaidelerine uymıyan bu hâdisenin şimdilik yegâne İzah şekli gibi görünmektedir.
Yenibir ku'ak
makinesi
Bununla fısıltılar bile uzak mesafeden duyulacak
Nevyork 23 (Nafen) — A-merikali bir mucldin yeni t'“ «kulak makinesi» İcat ettiği bildirilmektedir. Yalnız bu makine sağırlar İçin değil fakat kulağı iyi İşiten kimseler tarafından. kullanılabilecektir. Fısıltıları bile uzak mesafelerden kulağa kadar 'getirebilen bu makinenin kapıdan dinlemeye alışmış kimseler tarafından I kapışılacağı da tahmin edil-
Bir kadın başına düşen kalasla yaralandı
Şişlide Âbldel Hürriyet caddesinden geçmekte olan 52 yaşında İnci Yanar isminde bir kadın, bayan FChlme Yıldızın 141 numaralı apartımanı önünden geçmekte iken beşinci kattan düşen bir kalasın başına isabetiyle ağır surette yaralanmış ve zabıta tarafından Etfal basta -nesine kaldırılmıştır.
Muayyen şartlara riayet etmeden ve bina etrafına bir tahta havale çekmeden inşaat yapılmakta olması dolayıslle savcılık tarafından takibata girişilmiştir,
Beşiktaş 6 - Vefa 2,
K’sımpaşaO-Emniyet 0
Anıerikada yapılan toplantıda ' u çocukların iadesi talep edildi
klkasında gene Galibin bariz hatasından faydalanan Beşiktaşlılar, Bülendin ayağıyle galibiyeti sağlıyım gollerini yapınca Vefalılar adamakıllı bozuldular. Vefalıların darmadağınla oyunundan İstifade etmesini bilen usta Beşiktaş forveti 16 net dakikada Fahreddlnin ayağıy-le dördüncü, 31 inci dakikada Kemalin kafa vuruşiyle de beşinci gollerini kazandılar.
33 üncü dakikada Vefa kalecisi Şükrü sakatlanarak oyundan çıktı, yerini Bülent aldı.
38 İnci dakikada Beşiktaşlı
Dün İnönü stadında üçüncü hafta lig karşılaşmalarının, ikinci gün maçları Beşiktaşla Vefa, Kasımpaşa İle de Emniyet arasında yapıldı.
Vefalıların 57 dakikalık Beşiktaş karşısındaki güzel oyunu, ikinci devrenin 12 nci dakikasında Galibin üst üste yaptığı hatalarla bozuldu ve nihayet fecî bir mağlûbiyete uğramalarına sebeb oldu.
Mamafih Vefa kalecisi Şükrünün sakatlanarak oyundan çıkması ve 5 seneden beri kaleci oynamıyan Büledin kaleye geçmesi de Vefanın mağlûblye- Bülent, altiDCi golü de tatonu-tlni İntaç eden sebeplerden biri olduğu da şüphesizdir.
Rakiplerini silindir gibi ezen bîr hücum, hattına malik olan Beşiktaşlılar, günden güne takımlarını düzeltmektedirler.
Dûn Vefaya karşı kazandıkları 8 - 2 Uk üstünlüğe. Vefanın 57 İnci dakikadan İtibaren çıkardığı bozuk /e 10 kişilik oyunu ne kadar müessir olduysa, şüphesiz kİ Beşiktaş hücum hattının da fevkalâde güzel o-yununun da o kadar tesiri dokundu.
Bu maçtan evvel oynanan Kasımpaşa • Emniyet karşılaşması, tahminlerin hilâfına olarak neticelendi. Bu netice, Ka-sımpaşalılar için ne kadar acı olduysa, Emniyetliler için de o kadar sürprizli oldu.
Dünkü iki maçı idare eden Feridun Kılıçla Hüsameddln Böke oldukça İyi idiler. Maçların tafsilâtı şudur:
Emniyet 0 Kasımpaşa 0
İnönü stadında günün İlk karşılaşmasını Hüsameddln Bökenin hakemliğinde Kasımpaşa ile Emniyet yaptı, İki takım maçı şu kadrolarla oynadılar:
Kasımpaşa: Abdullah - Ali, .Cihat - Murtaza, Satahaddln. _ ismet - Hüsnü, Necmi, Niyazi, B-.ırhan, Salim.
Emniyet: Mehmet - Muammer, Cahit - Vedat, Celâl, Hadi - Sabahaddln, Süreyya, Necdet, İbrahim, Kemal.
Karşılaşmanın İlk devresi çok sakin ve durgun geçti. Kasım-paşalılar geçen İki haftaki o-yunlarını unutturacak bir maç çıkardılar ve devre golsüz bitti.
İkinci devrede aynı cansız o-yun devam etti. Bu devrede Emniyetliler, Kasım paçalılara nazaran daha hâkim oynadılar. Bu arada 14 üncü dakikada Sa-baiıaddlnin çektiği şut Kasımpaşa kalesinin direğine çarparak gol olmaktan kurtuldu. Ve oyun, da iböylece 0-0 berabere sona erdi.
na kazandırdı ve oyun da böy-lece Beşiktaşlıların, Vefalılara 6 - 2 gibi açık farklı galebesiyle sona erdi. Beşik taşlıların bu galibiyetinde hücum hatlarının tesiri kadar Vefalı Galibin çok bozuk oyunu da müessir olmuştur.
EL SAN
En son puan durumu
Beşiktaş 3 3 0 0 14:3 0
Kasımpaşa 3 12 0 (:İ 1
Galatasaray 3 1 2 0 4:2 7
Fenerbahçe 3 1 2 0 4:3 7
tstanbulspor 3 0 2 1 2:5 5
Vefa
Beykoz
3 0 1 2 2:6 4
Dünkü basketbol maçları
Dün sabah Eminönü Halke-vinde yapılan basketol teşvik maçlarında Fenerbahçe, Vefayı 70 - 48, Moda da Denlzgücünü 57 - 37 yenmişlerdir.
New-York 23 (A.P.) — Kuzey ve giıney Amerika ve Amerikan HeLlenlc teşkilâtı Yunan Ortodoks kilisesi faal başkanı piskopos Germanos, Yunan iç harbinde komünistler tarafından götürülen 28.000 çocuğun tekrar ladesi için bir talepte bulunmuştur.
olarak kabul edilmiştir ve o gün bu mücadeleyi umumileş-, tirmek maksadiyle ya Lake Şuccess'te yahut da Jajifihjng’te Yunan çocukları bir geçit resmi yapacaklardır.
Muhtelif Yunan kiliseleri ve Kardeşlik teşkilâtı temsüclle-lerinln hazır bulunduğu bir basın konferansında Germanos, 1 çocukların ladesi işinin «siyasi değil, insani bir iş* olduğunu söylemiştir. Konferansta New -York ortodoks kilisesi federas- , yonu. Amerikan - Yunan emek- : İlleri teşkilâtı temsilcik-’ de hazır bulunmuştur. Kilise fe- ; derasyonu başkanı James B. stuart şöyle demiştir: «Amerl-kada aslen Yunan olan bir buçuk milyondan fazla İnsan bu mücadeleyi desteklemek İçin birleşmiştir. Mesele Birleşmiş Milletlere arzolunacaktır. 28 e-klm tarihi milli protesto günü 1
St.uart'ın söylediğine göre, 7-8 eylül târihleri arasında 18.060 kız ve erkek Yunan çocuğu komünistler tarafından a-hnarak Yugoslavya, Arnavutluk, Polonya. Bulgaristan ve Çekoslovakyadaki temerküz kamplarına gönderilmiştir'
Çocuklara burada komünist fikirleri aşılanmaktadır. Erkeg çocuklar diğer memleketlere asker olacak şekilde terbiye edilmektedir. Çocukların kaçırılmasına karşı gelen anne ve babaları komünistler tarafından öldürülmüşlerdir.
Geriye alman çocukların aileleri çacuklanna bakamıy.ıcak kadar fakir oldukları takdirde bu İşi Yunan hükümeti üzerine alacaktır.
Arap güvenliği
Kadastro mühendisliği
Created by free version of 2PDF
Mısır, Siyonizm tehlikesine karşı bir pakt teklif etti
Teknik Üniversitede kadastro şubesi açıldı
İslanbul Teknik okulunda yüksek derece ve dört sınıflık bir kadastro mühendisliği şubesi açılmasına karar verilmiş ve bu şube, bu ders yılından itibaren tedrisata başlamıştır. Boy-lece kadastro faaliyetinin muhtaç olduğu teknik eleman meselesi ha! yoluna girmiş bulunmaktadır. Buradan çıkanlar yüksek mektep mezunu addedi-
İsrail' Rusyadan kredi istedi
Teiâviv 23 (AA.) — AFP: İsrail Dışişleri Bakanı Moshe Sharctt, bir Sovyet inananının memlekete geldiğini bildirmiş ve lik defa olarak İsrail devletinin Sovyet Rosyn dan uzun vadeli kredi İstediğini İtiraf etmiştir.
Danimarka İsveç! 3-2 yendi
Kopenhag 23 (AA.) — (Afp): Bugün Kopenhag'da yapılım milletlerarası futbol maçın d* Danimarka. İsveç’i 3-2 ynnmi,-Ur.
Bilek damarları kesilen İngiliz konsoloshanesi kâtibi öldü Şehrimizdeki İngiliz başkonsolosluğu kâtiplerinden John Mc Cann’ın odasından gelen iniltiler üzerine —--
memurları hâdise He alâkalanmışlar ve kâtibin bilek damarlarıma kesilmiş olduğunu görerek derhal Alman hastanesine nak) etmişlerdir.
Hastanede yaralının dam fırlan dikilmek suretiyle tehlike Önlenmek İstenmiş fae de yoralı saat 20 de ölmüştür. — usulen ravahğa haber mlşttr.
Kodlan, sefareti dahilinde vukua ta h İri fa-a t tamamen ait İRdunmattate-
Bîr çocuk bîr yüzük yuttu
Londra 23 (Nafen) — İngll-terede bütün bir aile Jlmmy Donavan İsminde dört yaşındaki bir çocuğun etrafından ayrılmamakta ve her harekelini büyük bir dikkatle takip etmektedir. Buna sebep bu dört yaşındaki çocuğun annesinin pırlantalarla süslü nişan yüzüğünü yutmuş olmasıdır. Alman radyografi pırlantalarla kaplı , altm çemberin çocuğun mide-sefarethane sinde bulunduğunu göslermiş-
ur.
Nevyork üniversite-AÎnde Türldye hakkında konferans Nevyork » fA_A.) — Türk habarter bürosundan Nuri Eren dün akşam New-York ünlver-rtteainıie öğretmenler için açı-Ur kunta Tûrktyoye dair btr komerans vermiştir.
ÎM saat attren konferansın «cmmrfa -rihMye yg hh Wr n. (ta gasternmiştir.
Beşiktşa 6 - Vefa 2
İnönü stadında günün İkinci maçını Feridun Kılıcın hakemliğinde Beşifctaşla Vefa oynadılar. iki rakip sahaya şu şekilde çıktılar:
Beşiktaş: Mehmet - Yavuz, M anili - Nusret, Ali İhsan. Hüseyin - Süleman, Kemal, Bülent, Fahreddin, şükrü.
Vefa: Şükrü - Melih, Rahmi -Mustafa, Galip, Zeki - Hikmet, Aziz, Suphi, İsmet, Bülent
Oyun başlar başlamaz birinci dakikada Galibin büyük bir hatasından İstifade eden Bülent. Beşiktaşı galip duruma getiren golü yapmakta güçlük çekmedi.
6 nci dakikada bir komer atışında Aziz, Vefanın beraberlik golünü yaptı. Oyun karşılıklı hücumlar arasında oynanıyor ve süratli oluyordu.
Vefalılar gittikçe açılıyorlar ve Beşiktaşlılara nazaran daha güzel oynuyorlardı.
38 İnci dakikada Vefalılar gene bir korner atışı kazandılar. Hikmetin çektiği kornere güzel bir kafa konduran Suphi, Vefaya ikinci golü de kazandırdı.
41 İnci dakikada Beşiktaşlılar da bir korner kazandılar. Galibin hatası tekerrür ettiğinden. Şükrü, Beşiktapn ikinci golünü de yaptı ve devre de boylece 2-2 berabere bitti.
İkinci devreye Beşiktaşlılar hızlı başladılar. Galibin dünkü kötü oyunu ber an Vefalıları müşkül durumlara düşürüyordu.
Nihayet oyunun en kritik ân: gewj. tkind devrenin 12 nal da-
Birinci küme maçlarından daha zevkli ceYeyan eden bir ikinci küme maçı
Dün sabah Şeref stadında zevkli bir maç idare ettim, ikinci kümeden Adalet ile Sarıyer arasında cereyan eden bu karşılaşma o kadar güzel ve heyecanlı oldu kİ maçın hakemi olduğuma âdeta üzüldüm ve seyirci olarak bu maçı takibede-mediğime esef ettim. Çünkü hakem durduğumuz maçlarda yapılan halaları kaçırmamak için oyunun güzelliğini lâyıkly-lc takibenleyiz.
Böyle olmasına rağmen zaman jaman oyunun cereyanına kendimi kaptırdığım ve hayranlıkla maçı seyrettiğim oldu.
Açık söylemek lâzımdır kİ gerek Adalet ve gerekse Sarıyer takımları fevkalâde ve İstediğimiz şekilde futbol oynuyorlar. İkinci küme takımları diye her zaman ihmale uğrayan bu teşekküllerin bu kadar geliştiğine doğrusu ya hayret ettim. Bu takımları yetiştiren ve böyle olgun hale getiren antrenör ve İdarecilerini samimiyetle tebrik ederim. Okuyucularıma ufak bir misal vermiş olmak İçin cumartesi günü yapılan Galatasaray - tstanbulspor ve Fenerbahçe - Beykoz maçlarının dünkü Adalet - Sarıyer maçı yanında çok sönük kaldığını İddia edebilirim.
Adalet t&kimiûl tamamen teknik buldum. Yerden paslan ve zamanında oyunu açıp kapamaktaki olgunlukları, ceza sahasına girdikleri anda kaleye şut atmaktaki meharetieri takdire lâyıktır. Yegâne kusurları biraz fazla drlpllnge kaçmaları. Buna mukabil Sarıyer çok enerjik. Baştan nihayete katlar nefesli şeklide oynadı, tçlerinde birinci kümenin bütün kulüplerinde hor zaman oynayabilecek elemanlar var. Bilhassa boşuma giden taraf her İM takım o-y uncularının da şampiyonayı tâyin edecek olan bu maçta tam bLr sportmen gibi kuşeti fe-vulsüa. kavgasız, itirazsız oynama) arıdır. Kendilerini tekrar, tekrar tebrik ederim.
SlUi TB2CAN
Kahire 23 fA.A.) — AFP: Mısır tarafından Arap Birliği Konseyine teklif edilen kolektif güvenlik paktı, Arap Birliği paktına nazaran de.ha ziyade ve daha sarih bir surette Slonlst tehlikesine karşı mukavemeti arttıracak bir anlaşma olacaktır. Tasanda:
1 — Bütün Arap ordularının
yeknasak bir surette eğitimi ve receklerdir. Kadastro lisesnlden teçhizi: j mezun olanlar, bu şubenin bi-
2 — Arap kuvvetlerinin eğiti- ' rinci sınıf derslerinden imtihan
mİ için müşterek bir genelkur- —- -
may ihdası;
3 — Arap memleketleri arasında her memleket parlamentosunca tasdik edilecek askeri anlaşmalar yapılması derpiş dilmektedir.
verdikleri takdirde doğrudan doğruya ikinci sınıra alınabileceklerdir.
e-
Kilis’te büyük bir yangın çıktı
Kilis 23 — Dün akşam saat yirmide bir hızar fabrikasında başlıyan yangın, civarındaki on kadar kereste dükkânını sararak âfet halini almıştır.
Yangının çarşıya sirayet etmemesi İçin çalışılmaktadır.
Civar şehirlerden yardım İstenmiştir. Hâlen zarar ve ziyan yarım milyon llira kadardır. Tahkikata savcılık el koymuştur;
Ordu takımımız bugün geliyor
Dünya Gençlik birliği delegemiz bugün gidiyor
Dünya Gençlik Birliği İcra komitesi ikinci toplantısını 28 ekim İle 5 kasım arasında Brüksel’de yapacaktır. Müteakip toplantılar gene Brüksel’de ocak, nisan ve temmuz aylarında yapılacaktır. Dünya. Gençlik Birliğinde memleketimiz gençliği adına âza bulunan Türkiye Milli Talebe federasyonu delegesi İTÜTB. başkanı Mükerrem Taşçıoğlu. komite içtim alarma katılmak üzere dün tayyare He Yeşilköy'den Brüksel'e hareket etmiştir.
Fransada muhtelif memle- Yeni Validen başltca ketler arasında yapılan turpu-' va maçlarında ikinci gelen Ordu takımımız, bugün saat 14 de Ankara vapurlyle İstnabula lecektlr.
dileklerimiz
(Baş tarafı 1 nci sahifede)
7 — Anadolu Marmara sayfiye sahillerimizin. birbirine bitişik hususî malikânelerle, kilometrelerce uzun-Iunkta bir ara sokak fasılası vermeksizin halka tama-miyle tıkandığını ve bu imar faciasının Prost devrinde vukua geldiğini gidip görünüz ve hatayı tashih ediniz.
8 -= Boğazın ve Marmara-nm diğer kısımlarında hangi bos sahil kaldıysa, lütfen derhal tetkik ettirip 7 numaradaki facianın buralarda da tekrarlanmamasını temin buyurunuz. Devrinizin en hayırlı işlerinden birini yapmış olacaksınız.
9 — İmar hareketinin birinci maddesini, İstanbul fakir fıkarasma mesken temî-
■ rü sayınız-
Ihsan Hilmi ALANTAl 10 — Fethin 500 üncü yı-
lma, şatafatlı bir program-Avrupa yolculuğundan döndü, dan ziyade, sefalet manza---------------------------ramızı ortadan kaldırarak GOD SVENSK RADİO----------!«?'•
minnettar kalırız Muhterem yeni Valimiz, esasen sizin n«»ktai uaznrı-
ge-
Ankara’da lig maçları
Ankara 23 (AÂ.> — Bugün Ankara’da lig maçlarına devam edilmiştir. Birinci kümede, Hacettepe Elarb Okulu'na 2 1 - galip gelmiştir. Gençleblrllği İle Havagücü arasında oynan maç oldukça heyecanlı olmuş, ikinci haftayime 2-1 vaziyette başlı-yan Gençler bir dakika İçinde arka arkaya 2 gol atarak 3-2 galip vaziyete geçmişlerdir. Bunu Havagücünün 1 ve Gençlerin 3 golü takl betmiş ve oyun G - 3 Gençler lehine sona ermiştir.
Bu, İsveç milleti tarafından
LuSor Radyosuna verilen isinı-
. 1 ıı*'n(.îu ıı-
cttr. Hakikaten manası gibi En nızla, bizim dileklerimiz a-*** Radyocudur, Pikapla- yasında br tezat yoktur, fs-
nnın tetünrtğü takdir ettiğiniz tanbulun tarihi serefilr mu-bo_m^r>taj>tn Rdâyo mo- tenasip bir hayat vasnma-deDeri&l ete tavsiye edarta. , ımzı temin buyurunuz.
24 Ekim 1f»49
AKSAM
AKŞANtdifrAKŞAMı
Şehirde ucuz arsa satışı
Sab ah Gaz eteleri Ne Diyor ?
Ne kendi arzu eder, ne de (bizim reklâm yapmamız muvafık düşer. Bir gazeteci arkadaşının, şöyle bir numara alıyor;
Kendisinin bazı fikirleri vardır; bu fikirler yüzünden ı tehlikeye düşmüştür; faknt yazmakta devam etti: rağbet kazandı. Bu arada para da kazandı. Derken, halkın hâdiseleri anlayış tarziyle, onun anlayış tara birbirine uymadı: o gene bildiklerini yazmakta devam etti; bu tefer zarara girdi. Yalnız devlet balındakilere dalkavukluk edilmez; halk efendiye de dalkavukluk edilir. Arkadaşımız, vaktiyle, Şefe tabasbus etmedi, şimdi de ahdiye etmiyor- Bu tatbikat halinde bir idealistliktir.
Yukarıda, bu zatı bir kişi olarak gösterdim. Çok şükiir ki. böyle adamlar bir kişi değildir.
Ve böyle adamlar, birçok sahalarda var. Yalnız gaze- . fecilikte değil. Matbuatın diğer şubelerinde de bunlardan bazılarını misal olarak sayabilirim-
Dnğan Kardeşi ve etrafın- , daki neşriyatı zikretmekten . çekinmiyeceğim.
İlk bakışta, çocuk neşriyatı çok masumanedir. Fakat, bunun da kötü insiyaklara, dalkavukluk etmek suretiyle menfaat cerredcn kısımları eksik değil. Meselâ, çocukta, bir haydutluk, hırsızlık. kaatillik meyilleri bulunabilir. Gangster roman- ; lan. bunları alabildiğine teşvik ediyor. Çocuk, kendini fena yola sevkedecek hikâyelere merak sardığından, resimlerle maceralarla „ „ ballandırılmış eserlerin sürümü de çok oluyor. Çocıık mecmuası ve neşriyatı ile hayatlarını kazanmak üzere müessese açanların. sırf havra çalışmaları bu bakımdan idealistliktir. Yukarıdaki gazeteci misalini, nasıl sempati ile karşılarsak, çocuk neşriyatında feragatle çalışan Doğan Kardcşçi arkadaşlarımızı da aynı sempati ile karşılamak lâzım gelir.
Elimizde bu arkadaşların gönderdikleri bir seri var:
«Nedir? Niçin? Nasıl?» serisi.
Ayrı ayrı broşürler:
1 — Ses nedir? 2 — Yer çekimi nedir? 3 — Hava nedir? 4 — Ateş, nedir? 5 — Bulut, yağmur, kar nedir?
Bunlardan, meselâ, «Yer çekimi nedir?» i açıyorum Güzel resimlerle bezendirilmiş bu eser, çocuğu, bir masal okurcasına ilgilendîr-nte’.le beraber, doğrusu büyük adamı da cezbetmiyor değil.
Dileriz..,
■CUMHVKİYET- te Madir Na-
_ .... «t » r, » ıc n.noır
Buraiarda 16 " 18 hm di; «Dileriz» başlığı »e yazdığı yazısında, yeni vali doktor Fatı-reddin Kerimi henüz tebrik etmemiş olduğunu söyliyerek bunun sebeplerini izah ediyor ve otuz senelik ömrünü uğranda çürüttüğü ilmi terk ederek valiliği kabul etmiş olmasından dolayı onu tebrik değil, teselliye muhtaç addediyor. Vc şu sözleri ilâve ediyor:
ev yapılabilecek
Yeni Vali ve Belediye Başkanı Dr Fahreddin Kerim'in şe-Jhir İşlerine yeni bir istikamet vermek arzusunda olduğu anlaşılmaktadır. Yeni Vali bazı u-mtıml meclis vc daimi encümen âzaları ve Belediye nıuavlnleri-le uzun bir görüşme yapmıştır. [
Bu KOTusmMt Dr. Fahnddln «3e«nlenle rarlste Uaaddren Kerim. şehrimizi en eljade tamdıtm Fransa r.lklalrl üs-muatarlp eden İki önemli K umarından Dor. Barrr »ana seleyi İlk olarak ele almak nl- °n(taa bahse*™!».
, yetinde olduğunu söylemiş ve zekâsını, enerjisini ve kabill-bunları halletmek İçir, her im-(yellerini övmüştü, şimdi ben i kândan istifade edeceğini be-'tU(SBm ve Dr. Barer'e bir nıek-ı İletmiştir. Yeni Valinin ehem- tup yazsam ve «Geçenlerde o î' "»Ihlnl saptıemu müs--^k—ı—ı-ı ' terek dostumuz, sayın, ordinor-
ıyüs profesör Kerim Gökay ü-nlvcrslteyi bıraktı. İstanbul I şehrine vali vc belediye reisi oldu.» desem, acaba meşhur Fransız asabiyecisi ne düşünür? ___________I Üstadı tebrik mi eder? Türk II-edîleblJeceğl| 1 adl,,ft Û2ün₺ü mu duyar?
■ Yoksa halimize acır mı?
Ne istediğimizi VB w“™-k »aiahiymı-
. .. > ııe mİ dokonulmuşlur? Kadınla -
bilelim |TUnııruı ve kızlarımızın meklep-
YEN SABAH yukıırıki başlık-. ve üniversitelere girmele-la yazdığı başmakalesinde ta-irine engel olunmak mı istenmektedir? Kadınlar hâkim mi. avukat mı, muharrir mı, doktor mu olamıyacaklar? Yok. . Bunların hiç biri değil, bu sene 29 ekimde birkaç kadın, alıştıkları bir baloda bulunamıyacak-lar. Bu kadar m astım bir tasarrufa da dil uzatılırsa tasarruf lâkırdısını, bir daha nasıl ağıza alacak veya kaleme getireceğiz.
üniverste sitesi
Sahtfe S
Ah ni vâ hî’vch
bezendirilmiş, yağlandırılıp
Nasreddin Hoca hikâyeleri
Aynı Doğan Kardeş'çi dadaşlarımız, şair Orhan Veli'nin muvaffakiyetle nazım laştırdığı Nasreddin Hoca hikâyelerini, Aile mecmuasında neşrediyor:
YAZISIZ MEKTUP Derler ki; «Düğün var
falanca yerde Kazanlar dolusu pilâvla zerde! Galiba şimdi de yemek
zamanı! —*
Görmeyin hocadaki heyecanı Bir anda zihni allak bullak olur Ne yapsa da gitse düğün evine? Düşünür taşınır çareyi bulur. Çabucak bir zarf alır eline; Alı al, moru mor. kapıya damlar. Açıp ne istediğini sorarlar.
— t Bir mektubu var
ev sahibinin; Onu getirmiştim...» — «Eh!
Buyurun girin.» Sırtında samur bir kürk, görünür ev sahibi. Hoca zarfı etine tutuşturduğu gibi Geçer kurulur sofranın başına; Çala kaşık dalar düğün aşına Adam bakar bakar zarfın üstüne; Sonra Hocaya deı kİ: — «Yahu, bu ne’ ■üzeri yazılı değil bu zarfın.» Hoca içine gömülüp hoşafın:
— «Acele geldi, der, af
buyurun: tçl de yazıla değildir onun.»
İşler hakikaten şehrimizi en ziyade sıkıntılı hale getiren mesken işlle pahalılık meselesidir.
İstanbulda halka ucuz ve u-zun vâdell arsa satışı yapılması İçin devlet müessesclerine ait arsaların tesbit edilmesi İşine evvelce başlanmıştı. Bu tamamlanmıştır. Tevzi e anlaşılan sahada 16 - 18 bin ev yapılabileceği hesaplanmıştır. Yeni VaU bu çok mühim işe hal çaresi bulmağa muvaffak olursa halka hakikaten büyük bir hizmette bulunmuş olacaktır.
sarraf lüzumundan bahsediyor re diyor kl:
Günaltay hükümeti, memleketin içinde kıvrandığı ıstıraplara ve seri nıız acılara hürmeten Cumhuriyet balolarının mamasına karar verdi ruf yolunda alınan bu güzel karar bize en az milyona yakın bir menfaat sağlıyacaktır. Bunu ufak görmek ve tasarrufa balodan mı başjanırdı diye tenkit eylemek bizce haksızlık ve mantıksızlığın âlâsıdır Çünkü lüks İşlerden, eğlence ve sefahetten de tasarrufa müsaade edilmezse kısıntı ve kesinti nereden yapılabilecektir. Bazıları baloların İlgasını, âdeta inkılâba ve rejime karşı İşlenmiş bLr günah ve suç gibi göstermek istiyorlar. İnsafsızlığın bu derecesine hayret etmemek kabil değildir. Cumhuriyet baloları verilmezse kadınlara haklar sağlayan devrim bozulmuş mu olur? Kadınların milletvekili
Millî Eğitim
Bakanının demeci
halinde uğradığı-bu yıl yapıl-Tasar-
k
Şehrimize geldlğ'nt yazdığımı? Milli Eğitim Bakanı Tahsin Baneuoğlu. bazı tetkiklerde bulunmuş ve gazetecilerle görüşmüştür,
i Bakan, İstanbul ve Aıtıkarada kurulacak üniversite sitelerinin yerlerinin devletçe temininin düşünüldüğünü, siteyi te3la e-decek olan pavyonların bir yandan Milli Eğitim, bir yandan Belediye ve Vilâyet tarafından İnşa edileceğini, ünlver-, siteye teberruda bulunmak istt-yenlerln, sile plânının bir par-
, çanını İnşa ettirmek suretiyle
Belediye teftişi
Bu iş daha iyi şekilde tanzim edilecek
İçişleri Bakanlığı son zamanlarda gene havut pahalılığına karsı yakın bir alâka göstermeğe başladı. Bu mevzu üzerinde görüşerek tedbir almak üzere muhtelif vilâyetlerin Belediye reis ve mümessillerinin iştirâ-kivle Ankarada yapılan toplantıyı İçişleri Bakanı kısa bir nutukla açmış. Gazetelerde hulâsasını okuduğumuz açış nutkunda savın Bakan bu toplantının, belediyelerin hayat pahalılığıy-le savaşmaları için kanunlarda ne gibi tâdiller yapılması uygun olacağının ve bugiin kontrol işlerinde karşılaşılan zorlukların yenilmesi mevzularının tetkiki gayesiyle yapıldığını anlatıyor.
Hayal pahalılığıyle mücadele volunda girişilen bu nevi gayretlerin, arasıra nükseden hastalık arazından hiç farkı yok. Gûya hayatı ucuzlatmak için tedbir almak gayesiyle gösterilen ve titremeyi andıran kımıldanma gayretleri şimdiye kadar yüzlerce defa tekrarlandı ve hiçbir muvaffakiyet elde edilemedi.
Gayretlerin muvaffakiyetle neticelenmemesi tabiidir, çünkü hükümet bu işi daima tek cepheden mütalâa ediyor, hayat pahalılığı mücadelesini, sadece murakabeyi kuvvetlendirecek kanun tadilâtı mevzuunun dar çerçevesi içinde ete alıyor.
910 senesinden beri fasılasız yükselişlerle devam e-dcgclcn hayat pahalılığı hakikaten belediye kontrolü mevzuuna sıkıştınlabilccck basit bir dâva olsaydı, şimdiye kadar yüzlerce defa baş vurulan çeşitli tedbirlerin az çok tesiri görülür, hiç değilse pahalılığın artışı önlenebilirdi. Umumiyetle ticari ve iktisadi sahalardaki kargaşalık. isabetsiz kararlar ve sık sık tedbir değişikliğinden mütevellit istikrarsızlık önlenmeden pahalılık mücadelesini muayyen şehirlerin belediye hudutları içinde murakabe tazyiki ile yürütmeğe çalışmak akıntıya kürek çekmekten farksızdır.
Bir Bakan sözde pahalılıkla mücadeleye çalışırken diğer bir Bakan, bütçe açığı, masraf artışı bahanelerivte pahalılığı körüklivecek kararlara baş vuruyor.
Ankarada pahalılıkla mücadele için yapılan toplantı havadisini Anadolu Ajansı bildirdiği gün gazeteler, tJ-laştırma Bakanlığının trenlerde volcu naklive ücretlerine zam yaptığını haber verdiler. Bu zamlarla gar masrafları karşılanacakmış.
Şu şartlar altında pahalılık mücadelesinden fayda beklemek safdillik değil de nedir?
Cemal Refik
Yaz boz tahtası...
«VATAN» da Ahmet Emin Yalman ; «Yazboı Tahtası» başlıklı yansında kurulan bazı _____________
işe yarar müessesçi erin günün pu hayırlı İse kanşablleceklcrl-birinde insafsızca verilen bir n|f umumi sile inşaatına bu kış kararla yıkıhverdiğine temas ' başlanılacağını söyledikten son -etmekte, bu arada Denizbank 1 ra diğer bazı mevzulara temas ve Denizyolları mevzularını ele etmiştir.
I Tahsin Banguoğlu. bu arada I Beden terbiyesi öğretmenleri
için Galatasaray lisesinde 6 aylık kurs açılacağı, buradan I mezun olanların maaşla tâyin edileceklerini. Beden Terbiyesi Umum müdürlüğünün lağvının mevzuubahis olmadığını. Anka-rada İlahiyat Fakültesinin bütün hazırlıklarının bittiğini, buradan mezun olacakların yüksek dini hizmetlerde çalıştırılacağını, İstanbul Üniversitesinde de olr etalâm Tetkikler! t ra diğer bazı mevzulara da te-j mas etmiştir.
I Milli Eğitim Bakam, sözleri u-j rasmda İstanbuldan nakledilen öğretmenlerin kadro bulundukça tekrar Istanbula tâ-' 1 yin edilebileceklerini. 1943 İdlerin İlkokullara almmasUe kad j ı-o darlığı olmadığını da beyan. eylemiştir.
ı Tahsin Banguoğlu, bu akşam Ankaraya dönmektedir.
___________________ î. Öğretmen okullarını geniş bir, Almnnynya satıl&c&k olan Q- ’e İmkânsız olduğu İp- f£rerj|er cemiyetin-
innmıc vc ^î»miA»*ı.. b*e»Hi ur.ııiat Lidadon malûm usullerin teerü- ı ■ • »
deki toplantı «Öğretmen Okullarım Biti-kavuşacak... Acaba bu zavallı renler Cemiyeti» İdare heyeti toplanmıştır. Bu toplantıda j okulları mevzuu görüşülmüş ve bu mü-esscsclerin İstanbulda tekrar açılması Milli Eğitim Bakanlığı ve bazı milletvekilleri nezdlnde teşebbüslerde bulunulması ka-rarlaşmıştır.
Bundan başka Anadoluya ve uzak köylere tâyin edilen öğret- • menlerin durumu da bahis mevzuu olmuş, bu hususta te-şebbüsata geçilmesi karar altına alınmıştır.
Mütaakıben yapılan tdare heyeti seçiminde, istifa eden Faika Onaıı’m yerine yedeklerden Cemal Ozgeçen, başkanlığa Cemal Gültckin. başkan vekilliğine de i Hakkı Erkmen seçilmişlerdir.
Üziim satışları için Almanlarla anlaşma
II
Almanlar iki buçuk milyon lira’ık üzüm alacaklar
almakladır. Ahmet Emin Yal-1 man, makalesinin Vlr yerinde:
Created by free version of 2PDF
Türkiyede şahıslar gibi mü-; esseelerin de nihayetsiz maceraları vardır. Oturulup bunların romanları yazılabilir Bu a-rada macera rekoru hiç şüphe yok kl Denizyolları idaresinde-dlr. Bu müessese; (İdarel Mahsusa), (Seyrisefaln) adları altında geçirdiği havsalaya sığmaz garabetleri aşa aşa nihayet bir gün saadete ve İkbale kavuşur gibi olmuş, banka tekniği içinde hayırlı gelişme istidatları göstermiştir. Fakat çilesi dolmamış olacak kl ondan sonra da tekrar vasilik zincirine vurularak cahil kimselerin tecrübe tahtası, haline İndirilmiştir, diyor ve Yalman yazısını şöyle bitiriyor:
Dünkü gazetelerde bir ha-
İzmir — Almanlara yapılacak beklenen Ticaret ve Ekonomi
olan üzüm satışı hakkında ce-' Bakanlığı tarafından verilecek --------------- ....— —.
reyan eden müzakerelerin m üs- olan ihraç lisanslarının ne ka- ber: denizyollarını işletmek İçin pet bir sonuca bağlandığı aııla-[ darının üzüme ayrılmış bulun- m'h'on hra sermayeli
şılmaktadır. Bu habeı duyulur duğudur. |blf baı'lk:a kurulacak, müessese,,
duyulmaz piyasada geniş biri Almnnyaya satü&eak olun ü- ver™slz ve imkânsız olduğu lp-memnuniyet ile karşılanmış ve zıimlerin kısmı küllisi memle-1 Lidada:n malum usullerin teerü-lhracatçılanmıza geniş bir ne- ketten çıkmış Almanyaya var-, be tahtası olmaktan kurtula-fes aldırtmıştır, mış durumdadır. Bu bakımdan cak* lklt5adl ruhlu oir idareye
Haber aldığımıza göre Al- şimdiki halde tüccarlarımız en-' kavuşacak... Acaba bu zavallı manların Türklyeden şimdilik dişe etmekten kurtulmuş vazi-.Idûren,n ve mukadderatmı ona
I_^ı_ . i bo.ı»!lVHiı hlnlnrnn TSırlz
Belediye, teftiş ve murakabe işlerini daha iyi şekilde tanzime karar vermiştir. Bu sebeple yeni bir çalışma programı tes-bit edilecektir Belediyeye tâyin edl|en yeni reis muavini Celâl Izgi bu işlerle meşgul olmaktadır.
Bugün öğleden sonra Belediye müfettişlerde mürakiplçr, -------------- —EWUKn
Celâl Izgi’nln başkanlığında ! almak İstedikleri üzüm, incir ve' vettcdlrler. toplanacaklar vc en İyi çalışma şeklini tesbit edeceklerdir.
Yine bu meseje İle alâkalı o-larak kaymakamlar da yakında bir toplantıya çağırılacaklardır. İlçelerde murakabe İşlerine yeniden ehemmiyetle başlamak üzere Belediyenin merkez teşkilâtı ile İlçeler işbirliği yapacaklardır.
| bağlıyan binlerce Türk denizel- , kapatılan öğretmen
I Almanlara yapdacak üzüm sinln «Uesl do,du mu dersiniz? mevzuu rririıoülmüs v Bakanlığınca 4 milyon liralık satışının müspet bir safhaya ^ca^a onlar ve memleket İçin (
aımau ıstecıııueri uzum, incir ve
fındık için Ekonomi ve Ticaret]
Bakanlığınca 4 milyon liralık aauı^uu»* uıugpu* uır suınaya . ---------- -*—ı
lisans verilmiş bulunmaktadır. İntikal edişinden sonra üzüm n*ha^et yenl blr ™n doğacak, Bu lisansların 18 veya 24 ekim piyasası çok hararetlenmlştir. n”^ fl*R1ası,,a ^un edelim. ....... > . ... I - -- .... DlIn.UJ,^ .. I.--________
tarihlerinde tevzi edilmeğe baş-1 9 No üzüm 65 ve 10 No. üzüm E,lmlzdca duadan başka lanacağı bildirilmektedir. Al- ' manlar üzüm ithali için iki buçuk milyon lira ayırmış bulunmaktadırlar. Şimdi tüccarlar arasında
a Ifu- U4U1II ıra »l- İti no. uzum
j de G7 kuruşa kadar yükselmiş-(8el,r? İtlr. Fakat buna rağmen satıcı- ~ lar çekingen hareket etmekte pıyasaau ve mallarını du flatlere dahi merakla satmak istememektedirler.
ne
Serseriler toplattırılıyor
Emniyet müdürlüğü şehirde yersiz yurtsuz başıboş dolaşan şahıslan yakalayıp teslim etmekte devam etmektedir. Dün de bunlardan altı kişi yakalanmış, adliyeye verilmiş. asliye ceza mahkemesinde yargılanarak ikişer ay müddetle nafıa hizmetlerinde çalışmaları kararlaştırılmıştır.
Yeni bir yerli filim: ÇETE
Sergi haberleri
Cumartesi günü sunt 16.30 dan pazar günü saat 16.30 a kadar İstanbul sergisini 36.640 kişi gezmiştir. Sergi, her gün saat 10 dan 24 e kadar fasılasız a-çiktır. Nâkil vasıtalarında
ad 11 ye ye
31 Ekim 949 akşamına kadar
TÜRK TİCARET BANKASI A. Ş.
Kurulusu 1914
Gişelerimizde en az 100 liralık bir tasarruf hesabı açan veva he canlarında en az 100 lirası bulunan tasarruf hesabı sahiplerine,
10 Kasım 94 !> güııii kııra ile
25000
Lira ikramiye dağıtılacaktır.
Nq₺: Fazla izahat için lütfen gişelerimize müracaat e-dinîz.
etmiş oluyor. Hocayı aptal mevkie düşüren hikâyeleri değil, akıllıca olanlarını seçmiş, külliyat haline getirmiştir, Doğan Kardeşçi arkadaşlar da, idealistçe çıkarttıkları Aile mecmuasında, hu hayırlı neşir vazifesı-
Şair Orhan Veli. Nasrcd- I... __
din Hoca hikâyelerini nazını ni'üzerlerine almışlar, çerçevesi içinde böyle tesbit] (Vâ - Nû)
bilet
Feci bir kaza
Fatih’te Hocaüveys mahalle-
sinde Ktnahzade .oknğında 2i Kasar peyniri fırlıyor numarada oturan Nureddln Snn* „iınlnr,lt. kîısnr Temizsoy ailesi dün başka bir eve taşınırken Nurrddln'in eşi Zehra, kocasına alt ve evde bulunan tabancayı kendisine vermiştir. Nureddln, tabancanın şarjörünü çıkararak tekrar eşya arasına koymak Elerken namluda kalan bir kurşun kazaen ateş alnıış ve çıkan kurşun Zehra'nın çenesine İsabet ederek ağır şekilde yaralanmasına sebep olmuştur.
Yaralı kadın. Haseki hastanesine kaldırılmış, tahkikata savcılık el koymuştur.
Son günlerde kaşar peyniri flütleri süratle yükst Imektdeir. Buna sebep de Ticaret Vekâletinin bir müddet evvel bir miktar kaşarın İhracına müsaade etmiş olmasıdır. Bu müsaadeden evvel 320-350 ve 380 kuruşa satılan peynirler son günlerde fiatlerl süratle yükselmektedir.
Milli
Çete filminden bir sahne: İhsan Evrim, Neriman Koksal, Kadri Üzetmaıı, Hulusi Kon t m en
Liseler ve orta okullara kayıt Ankara 23 (Akşamı — Eğilim Bakanlığı 049 - 950 öğ-
retim yılına mahsus olmak tize rc İlse ve orta okullara kaydolunacak öğrenclle'ln yaş farkına bakılmaksızın okullara ka-
Tanınmış muharrirlerden Re-1 ilk Halici Karay'ın Çete romanı: Duru filim tarafından filme' alınmıştır. Rejisörlüğünü çetin Karaman beyin yaptığı bu e-serde rol alanlar şunlardır:
Neriman Koksal. İhsan Evrim, Orhan Anburnu. Kadri Ögelman. Hulüsl Kenlmen, Atıf Kaptan, şadl Şener. Filim üç ayda çevrilerek henüz bitirilmiştir. Muhtelif iç ve dış sahneler için İstanbul ve Ya-lovada çalışılmıştır Bir çok figüranın çalıştığı bu eserde çc-| şltll asker tiplerini canlandır Imak gayesile yirmi zenci figiı-‘[ran da bulunmuştur. Eseri filime almak için iki makine ile çalışılmıştır.
Bundan başka muhtelif askeri sahneleri canlandırmak gayesile ordu birliklerinin yardımı sağlanmıştır. Ayrıca yine bir sahneyi canlandırmak için bir günlüğüne kiralanan bir itreue baskuı yapılarak bu salı-i
ne de filme alınmıştır. Oransızlara alt sahneleri kusursuz çekebilmek maksadlle Fransız sefaretinin malûmatına müracaat edilmiştir. Filim bu kış istanbulda gösterilecektir-


Otomobil çarptı
Şadan isminde birinin İdare-1?1* ve kabullerinin yapılmasına sinde bulunan »Havza 7» plû-1 karar vermiştir.
kalı bir otomobil diin Fatih'te
Tomas adında altnııç yaşında Ziya Gökalp'ı anma bir şahsa çarparak ölümüne' ...
sebep olmuştur. I törem
| Türk Kültür Ocağı. Mualllm-Şadnn yakalanmış, tahkikata ter Birliğiyle müştereken büyiiK savcılık el koymuştur.
SAYIN DOKTOR ve ECZACILARA
CHINOIN
Fabrikası müstahzarlarından:
ULTRASEPTYL Ampoııleş 6x2 cc
ULTRASEPTYL 1» 6X5 CC
ULTRASEPTYL 50x5 cc
ULTRASEPTYL Comprimes 24 lük
ULTRASEPTYL Comprîmes 500 lük
ULTRASEPTYL UREE 12 ffr.
ULTRASEPTYL UREE 75 gr.
gelmiş ve depolara dağıtılmıştır.
TtİRKKARMA, İstanbul, P. K. 651

milliyetçi vc mütefekkir Ziya Gökalp'ın ölümünün 25 İnci yıldönümü münasebetiyle 25 ekini salı günü saat 17 de Eminönü Halkevlnde bir onma töreni terttb etmiştir. Bu törende Ocak adına Nihat Sami Banarlı konuşacaktır. Bütün Türk Kültü; Ocağı mensuplarının merhumun kabrini ziyaret için, o gün saat 16 da rurbe Tramvay durağında bulunmaları rica ediliyor. _________________

Sergi uzatıl mıyacak
İstanbul sergicinin uzatılacağı hakkındaki şayialar doğru değildir. Sergi evvelce Uân e-dildiğl gibi 31 ekim’l 1 kasım'o bağlayan pazartesi günü gecesi saat tanı 24 te kapanacaktır.
Erbaa ortaokulu öğretmen bekliyor Erbaa (Akşamı — Erbaa'nın yüz bin lirayı aşan yardımları İle geçen senedenberi temel ve çatı inşaatı hızla gelişen Erbaa ortaokulu, yardımın kifayetsizliği dolayısiyle blr müddet devam eden duraklama devresi geçirmiştir.
Memleket dahilindeki tetkik seyahatleri dolayısiyle Erbaa'ya uğrayan bayındırlık bakanı Şevket Adalan okulu ziyaretinde noksan kalan İnşaatın ta-ınnmlıınmasına harcanmak Çizere otuz bin liralık yardımda bulunmuş ve bu yardımla okulun kapı, pencere, sıva İşlerinin kısa blr zamanda İkmaline çalışılmağa başlanmış olup pek yakında derslere yeni okulda başlanacaktır.
Hâlen okulda öğrenci sayısı 150 yl aşmakta ve öğretim beş şubeye ayrılarak yapılmakta, bu arada mühim blr mesele 1le karşılaşılmaktadır: öğretim
kadrosu kifayetsizliği... Bu kifayetsizlik yüzünden derslerin mühim blr kısmı boş geçmekte ve tabletiyle çocuklar da derz görememektedir. Bakanlığa geldiği gündenbert orta öğretime büyük bir önbrn verdiğine şahit olduğumuz milh eğitim, bakanı Tahsin Biuıguoğluhun Erbaa ortaokulu kadrosundaki noksan öğretmenlerin tâyinlerinin blr an önce sağlanmasına emir vermesini ErbaaTilat rica çimektedirler.
RnhlfP
sanıre (_^====^===
f Gazeteler, Gazeteciler L. ' ■ ■-
Übeydullah efendi Hapishaneden çıkarılmasına kızan adam!
AKŞAM
İkinci diinya harbinde..
Evvel zaman içinde.
Bekirağa bölüğünde — Übeydullah efendinin en mesut günleri —- Çay köşesi Tahliye kararı ve üstadın hiddeti
Talât bey ve Übeydullah efe udi ile diğer mebuslar Kıral sarayından çıkıyorlar
gelenlerini tevkil ettirmişti. Übeydullah efendi de bunların arasında İdi.
Hükümet bu tevkif İşinde büyük bir beceriksizlik göstermişti. Tevkif edilenler komlte-cililtie, İttihat ve Terakkinin
Übeydullah efendi 1908 de, meşrutiyetin ilânını müteakip. Aydın mebusluğuna seçildi ve Mecliste ince, zarif konuşması le derhal dikkati çekti. Talât beyin (Talât paşa» reisliği altında bir heyet Londra'yı ziyarete gittiği zaman Übeydullah efen-1 sevk ve idaresile alâkası olmı-di de heyete dahildi. İngilizler yan kimselerdi. İçlerinde poll-bu sarıklı, cübbeli, zeki bakışlı. lika ite uğraşmıysnlar. hattâ insana büyük alâka gösterdi-1İttihatçı olmıyanlar bLle vardı, ier. Heyet reisi Talât beyden sonra her tarafta ikinci geii-! yordu.
Hele İngilizce konuşmağa başlayınca İtibarı bir kat daha: arttı. Kabul resimlerinde etra-1 fında büyük bir kalabaUk top-1 lanıyoTdu. tngilterede bir çok ı tanınmış şahsiyetlerle dost ol-1 du. Mamafih bu dostluk birinci dünya harbinden sonra yaka- j lamp Malta adasına sürülmesine mâni olmadı Oradaki hayatından ileride bahsedeceğiz.
En mesut günler
Übeydullah efendinin hayatında en mesut devre Balkan yarbt esnasında tevkif edilerek Bekirağa bölüğünde geçirdiği günlerdir [•] O zamanlar iş başında bulunan Kâmil paşa Kabinesi uğradığımız mağlubiyet üzerine her tarafta baş gösteren hoşnutsuzluğun bir ayaklanmağa sebep olmasındea korkmuş ve İttihatçıların ileri
-—■---------- _ I
Buna mukabil İttihat ve Terakkiyi asıl idare edenler yakalanamamışlardı. Bunlar âdeta ser beşçe geriyor, faaliyetle rine devam ediyorlardı...
Enis Tahsin TİL
(Arkası 7 nci sabifede)
Prof. Halide Edip Adıvar'ın ATEŞTEN GÖMLEK Romanı Türk milli edebiyatında bir İnkılâp yaratmıştır.
ATEŞTEN GÖMLEK Filmi de Türk sinemacılığının bir Lnkılâp söhlfesl-nl yaratacak ve İstiklâl tarihinin şeref destanını canlandıracaktır.
İPEK Film Stüdyolarında bu büyük eserin hazırlanmasına hararetle devam edilmektedir.
■■■■■ KALE Film ■■
Düşman hatlarının gerisine paraşütle inenler
Uyu - J!tsu dersi öğretmenimiz Japon ve sessizce öldürme işlerinde üstat «Şanghay haydudu» bizi bLrkaç hafta içinde korkunç adamlar haline getirmişlerdi. Olimpiyatlar için hazırlanan şampiyonlar gibi yetiştiriliyorduk. Hor gün bir doktor gelip bizi muayeneden geçiriyordu. Şimal denizinin buz gibi soğuk sulan içinde yüzebilecek, dik yarlara tırmanacak, süratle giden trenden atlıyacak. ağır kunduralarla yumuşak kumlar veya diz boyunda sular İçinde saatlerce yürüyebilecek bir hale gelmek mecburiyetinde İdik. İki ay İçinde vücutlarımız tam formuna girdi. Hiçbirimizde bir gram fazla »ağ '-almadı. En a-ğır işlere iki üç gün tahammül edebilecek duruma girmiştik. Pek kısa zaman dinlenmek bize kâfi geliyordu. Sert remin üzerinde birkaç saat uyumak bize zindeliğimizi İade ediyordu.
Bu ağır tâlim ve terbiyeyi geçirmemize rağmen programda sıra paraşütle atlama bahsine gelince, İçime bir korku geldi İlk atlamaları arkadaşlar yanında korkak vaziyetine düşmemek İçin zoraki yaptım. Bazdan paraşütle atlam aklığın çok İyi bir spor olduğunu söylerlerse de bu lâf lan ya «tıraş» olarak almak veya böyle diyen adamların fevkalâde yaradılışta olduğunu kabul etmek lâzım. Vakıa İyi havada çok yükseklerden aşağı doğra kaymak insanda tatlı bir his uyandırmakta İse de nihayet yere gelip çarpmak hiç de hoş bir şey değil. Üçaktan atlamadan evvelki saniyelerin kâbusu korkunç bir şey olduğu gibi, boşluğa atıldıktan sonra paraşüt açılmadan
geçen birkaç saniye de İnsana pek uzun sûren bir zaman gibi gelmektedir.
Paraşüt tâlimlerini geceleri blnnlsbe az irtifalarda yaptık İçimizdeki öğrenlci arkadaşlardan biri sükûnetle atlıyor gibi görünmekte İken bayılmış. Paraşütü otomotlk bir şeklide sıçılmış. Bu arkadaşı yerde ayılttıktan sonra kendisine atlamasının fevkalâde mükemmel olduğunu söylediğimiz zaman hayretler İçinde saldı. Bir daha uçağa ayak basmak İstemiyordu.
Kursumuzun en cesuı talebesi olan bir PolonyalI ilk iki derste uçaktan paraşütle atlamak için kendisini çok zorladı ise de bir türlü yapamadı. Asabiyetten ağlıyordu. Bu arkadaş paraşüt
öğretmenine kendlslln arkadan İtilmesi için çok rica ettiyse de bu hareket meıûnu olduğundan yapılmadı. Bu PolonyalIyı üçüncü derste kursta bulunan kardeşiyle aynı uçağa bindirdiler ve atlama İşareti verildiği zaman kardeşi İterek kendisine yardım etti. Beş ders devam e-den muhtelit şekilde paraşütle atlamalarda bu PolonyalI kardeşinin yardımından müstağni kalamadı.
Son hazırlıklar
Kursu ikmalden sonra Fran-sadak! gizil ajanlar harekâtım İdare eden Londradakl karargâha müracaat ettim. Burada beni yapacağım İşe göre teçhiz
(Arkası 7 nci sahifede)
Sinema dünyasının birbirine yakışan İki yıldın "
SREER SâRSON WALTEIR PIDOEON
■ Yine en nefis ve en mükemmel bir filmde buluştular: | AŞKSIZ YILLAR V» Yakında MELEK'ta
Türk filknciliğinde ileri bir hamle
BuoCn Matinelerden itibaren
RENKLİ ve TÜRKÇE
RENKLİ ve İNGİLİZCE Orijinal nüshası
Sinemalarında birden gösterilecek olan muazzam ve muhteşem şaheser
Biraz da dedikodu
Arap Abdullah ve düşünceleri — Haydar Molla ve muziplikleri — Reçellere karıştırılan müshil — Bir mukabele
Her hakkı mahfuzdur
Semih Mümtaz S.
1*1 Simdi yerinde Tıp fakültesinin teşrihhaneyi bulanan Bekirağa bölüğü örfî idarenin merkezi idi. Meşrutiyetin ilâ nından sonra siyasî mevkuflar burada bulundurulurdu. Üst kat divanı harbe aitti. Mevkuflar, pek rutubetli ve yan karanlık olan alt kata sevkcdilirlcrdi. Fakat İttihatçılar şiddetli protestoda bulunarak kendilerine üst katta iki korus tahsisini temin etmişlerdi.
Birinci dünya harbinden sonra Mustafa paşa divanıharbı de bn binada iş görmüştü.
Satılık piyano
Az kullanılmış Bechstcin marka bir Kuyruklu Piyano satılıktıtr. Taksimde Mete caddesinde Suren aparlımanının U nıımnrulı dairesinde her gün saat on üçe kadar görülebilir.
tıfanbul B«l«diyo3İ Ş«hlr Tlyatro«n
Bu akşam saat 20 de KOMEDİ KISMİ NEHO BANKASI
Pazartesi okSAmlan Dram KumııuU Salı akşamlan Kame-u Kısr.unda lemsi! yoktur
KILIÇLARIN 6ÖL6ESİNDE
(Captaln From Castlle» başlıca yaratıcıları: TYRON EPOWER JEAN PETERS En muazzam ve muhteşem sahneler. Binlerce figüran. — Büyük bir mevzu.
Filmin fevkalâde uzunluğu hasebile Seanslar: 2 — 430 — 7 — ve 9.30
Arap Abdullah isimli bir efendi vardı. Biraz evvelki zaman içinde İstanbulun pek meşhur Onlkilerinden biri, belki birlncLslydl. Ben İstan-bııldan pek genç ayrıldığım ve babamla valisi olduğu Beyruta gittiğim İçin kendisini orada tanıdım. Hoşgû bir adamdı. Beyrut Rüsumat Nazırı Kâmil efendi biraderiyle birlikte bizim eve geldikçe dikkatle dinlerdim. Bir sürü hikâye anlatırdı. Hisse kapılacak kıssalar naklederdi. Yaptıklarının bir çoğunda da pek haklı olduğunu iddia ve İspata gayret eylerdi. İnsanın başına öyle şeyler gelir kİ onu bizzat hal ve tesviye lâzımdır, hattâ zaruridir derdi.
Tuhaf da bir adamdı bu Arap Abdullah efendi... Kulakları ağır lşltirdl. Fakat kulağına Arablstanda istimal edilen İnce ve kırmızı bir nargile mar-pucunun delikli bir ucunu yerleştirmek öbür ucunu da söz soyliyenin tarafına doğru tutmak sayesinde karşısındakini asla sıkmazdı. Bizzat tesviyesi zaruridir dediği şeyler üzerinde şöyle misaller de verirdi. Meselâ derdi... Gazete şöyle bir şey yazsa da dese ki bir kan koca gezmeğe çıkmış. Biraz sonra da karşılarına üç adam çıkmış. Heriften kadını istemişler. Koca «kadın kanındır» demiş yalvarmış. Hattâ size para vereyim demiş. Dinlerler mi hiç? Bakmış çare yok tabancasını çekmiş yol kesenlerden birini katletmiş, ötekiler de firar etmişler. Fakat bu adam bu katli işlemiyecektl. İstimdat edecekti. Bağırıp çağıracaktı. Düdük çalacaktı filân falan.
Gazetenin bu ukalâlığı doğru mudur? Üç haydut herif bağı-i nrken, düdük çalarken elleri bağlı onu mu betalyecekler? Hayır. Bu gibi vakalarda kabahat ölendedir ve dünyadaki medeni memleketlerde nefsini ve ırzını muhafaza ve müdafaa için vukubulan cerhler ve katiller cezadan muaftır. Böyle olmasaydı başıma gelen ilk vakada ben değil herif beni temizlerdi Düdüğümü çalacakmışım o da ne demek? Hay düdük muharrir hay. (Bu Arap Abdullah efendinin Beyrutta iken bana da anlattığı hikâyeleri ayrıca arzedeceğim).
Haydar Molla
Akşehirli denmekle maruf llasan Fehmi adlı bir sarıklı vardı. Bu Haşan Fehmi efendi git gide Sultan Abdülâzizin hocası sonraları da Şehlslâmı olmuştu. Bu zatın bir de eski sarıklı Kazasker zadelere falan (Molla) dedikleri için Haydar Molla İsminde bir mahtunm vardı. Tıpkı meşhur Vellefendi zade gibi muziplikleri çok sever babasına gelen misafirleri âdeta İZRÇ ederdi. Söylemediği yapmadığı kalmazdı ve ne söylerse ne de yaparsa İstanbula. dağılırdı. Herkes duyardı. Fakat o tuhaflıklara doymazdı.
Hele yaptığı muzipliklerden bir adedi sahihi her hesabı aşmış haddini taşmıştı. Şehirde hayli de kllükall bals olmuştu. Bu da neydi? Arzedeyim. Bakın Haydar Mollanızın aklına ne gelmişti- Bir ramazan gecesi Şehislâm babasının iftar misafirlerine reçellere karıştırılmış dehşetil gaz ve sancı veren bir müshil kanştırtmış. Tam teravih namazı eda edilirken sancılara tutulan biçare ihtiyar Kazaskerler ve hocalar ve bir sürü misafir kıvrım kıvrım kıvranmışlar çekmedikleri azap kûlmamışl
Etme bulma dünyası
Gel zaman git zaman Sadrâzam Kıbnzlı Kâmil paşa (merhum» izmirde vali İken devren Manisaya gitmiş. Senelerdenbe-rldlr ikamete memurmuş gibi Manisa kadılığında bulunan bu Haydar Molla İle de bittabi görüşmüş iltifat etmiş. (İkinci Sultan Abdülhamit Haydar Mollayı Manisaya nefy etmişti zira) valinin yanında oğlu Salt paşa da varmış. Hikâyeyi o da bildiği için babasının şerefine verilen bir ziyafette Mollanın şerbetine emsali bir müshil kâ-nştınvermiş ve yemekten hemen sonra şimendifere de binil diği için eski biçim vagonların kompartımanında ve Kâmil paşanın karşısında Molla beyin de çekmediği azap kalmamış ve tren istasyonun birinde durur durmaz kendisini güç hal İle dışarıya atmış perişan bir hatde. Oğlunun da ödü kopmuş babası duyacak diye. Çünkü Kâmil paşa böyle şakaları sevenlerden değildi-
8. IHL S.
Created bv free version of 2PDF
— 19 —
— Kim?
— Arlane.
— Sen deli oldun galiba.
Mütecaviz bir edâ ile verdiği bu cevap Adria'yı güldürdü.
— Neden deli olâcakmışm? Otelin dışında rasgeldim, buraya çaya davet ettim. Çay ve bis-küi ikram ettim. Bir elbisemi de hediye etmek istedim amma kabul etmedi.
— Sen herkese dilenci gibi muamele ediyorsun.
Bu cümleden İçerledi Ayağa kalktı:
— Herkesi? Kimleri kasdedi-yorsıın?
Moris omuzlarını silkerek cevap verdi:
— Şimdi de Ariane’nın yüzünden kavga mı edeceğiz? Yani demek İsliyorum kİ sen artistleri tanımıyor, anlamıyorsun. Onlara hep bayağı kimseler gibi muamele ediyorsun. Belki bunda haklısın, çünkü büsbütün başka bir dünyada yaşadın. Bunları bir tarafa bırakalım, bu nkşam ne yapacağız? Söyle.
Adrla tekrar koltuğa oturdu.
— Benim istediğini burada,
odada rahat rahat oturmak.
Morla sesini çıkarmadan Ad-rlaya baktı. Bakışları hasmane İdi. Adrla:
— Wolf, dedi, gözlerin tıpta, kurtlannklne benziyor. Kurtların fosforlu gözleri gibi parıldıyor.
— Bilmiyorum. Geceleyin ormanlara gittiğim zaman aynaya1 bakmıyorum.
— Ateşli gözler. İnsanı her halde korkutur.
Moris, yanına oturdu, uzattığı bacaklarım kollariyle yakaladı:
— Adrla, bu çocuklukları bir tarafa bırak, dedi. Neden bir kaç gün içinde böyle değiştin? Sebebini söyler misin? Burada, Paris’te ilk günleri o kadar iyi ve sevimli İdin kİ... Hoş ve zarif bir arkadaştın... Şimdi değiştin... Artık eski benliğini bulamıyorum.
Adrla, sükûnetle güldü. Sesine pek tabii bir ton vererek:
— çünkü Moris, dedi, yakında bir çocuğum olacak,
Moris, birdenbire ayağa kalktı:
— Hayır, diye bağırdı, mümkün değil.
ıWviSatm alınmış kalb
iMg^^HYAZANlüCMNA P£Vfl?fZlM ÇEVİREN'MZ/M MKM,
.Adrla, sakin s&kln güldü:
— Neden mümkün değilmiş? Beni bir çocuk doğuramıyacak kadar yaşlı mı zannediyorsun?
— Hayır, bunu demek İstemiyorum... Fakat... Hiç bunu düşünmemiştim de. Müthiş bir şey değil mİ?
— Korktuğun kadar müthiş değil!
— Fakat Adrla...
Bir aşağı bir yukar odanın İçinde dolaşmağa başladı.
— Bu, bütün güzel projelerimizi, İstikbale alt bütün plânlarımızı altüst ediyor.
— Belki, Moris... Fakat bunu daha evvel düşünmeli idin, değil mi?
Moris, İçini çekerek:
— Başımıza kocaman bir tuğla düşmüş oluyor!
Sakin ol Moris. Bu bir felâ-
ket. değil Tamiri mümkün olmı-yan bir kaza, belâ değil, biliyorsun.
Moris durdu, bir kaç defa karısının yüzüne baktı. Halinden utanır gibi İdi. Güldü:
— Görüyorsun... dedi... Samimi olarak söylüyorum. Bende biç baba olacak bir hal yok...
— Hiç bir kimse çocuğu olmadan kendisini baba hissetmemiştir.
— Adrla, sen, sen. buna ran mısın?
— Moris, rica ederim Rızadan, tevekkülden oahsetmeme-llsln. Biz çocuklar gibi İşin alayında idik. Allah bize mevkll-mlzl vazifemizi hatırlatmış oldu.
Bunun üzerine Moris:
— Şu halde, dedi, ne yapmalıyız?
Adrla, büyük bir tatlılıkla ve
sükûnetle konuştu:
— Pek başit bir şey sevgilim. Evimize dönmek. Bu gebe halimde beni şuraya buraya götürüp gezdirmeni istemiyorum.
— Fakat bir çare de düşünebiliriz... şey...
Kadının gözlerinden şimşek çaktı.
Moris:
— Aptallık doğrusu, dedi... Milyonlarca masam çocuk bu harbde kurban gitti. Biri daha gitmiş ne olur?
— Sus, canımı sıkma. Bir daha böyle bahis açarsan seni o-zfadan koğanm. Gitmesini istediğin çocuk, senin çocuğun. Bunu biliyor musun?
Moris, biraz yumuşar gibi, oldu.
— Buraya geleli daha bir ay oldu. Yine o mahut kasabaya,
dönmek, o mel'un makinelerin gürültülerini İşitmek...
Adrla, yine sabrını takınarak:
— Moris, biraz mâkul oL Dönmemiz maddeten de lâzımdır. Yakında çocuğumuz olacak, işlerle daha yatandan alâkadar olmalıyız. Elenl, işlerin fena gittiğini yazıyor. Netice, bizi o derece müteessir etmez Fakat çocuk için öyle değU. İstikbalini düşünmek mecburiyetindeyiz.
Genç, asabi asabi ellerini u-ğuşturuyordu. Adrla'ya:
— Pekâlâ, dedi, biliyor musun ne yapalım? Sen o suratsız evine, sivrisinekler, tozlar arasına dön. Ben burada kalayım.
Kadın, cevap vermedi, yalnız yüzüne baktı,
— Hayır, hayır... Bana para göndermek mecburiyetinde kaimiyse aksın. Müsterih ol. Ben, kazanmanın yolunu bulacağım. Benim gibi bir çoklar, burada pekâlâ geçiniyor. Onlardan a-şağı kalmanı.
Adrla, sükunetle:
— Sen benimle beraber geleceksin, evime dönecek, çocuğun doğmasını bekliyeccksin.
Moris, avucunu sıkarak yüzü-
ne karşı haykırdı:
— şu halde... Ben senin esirin miyim?
— Hayır, sevgilim. Sadece koçanısın.
IV
Asabi, asabi odanın içinde dolaştığını hissediyordu. Bazan kapıyı hiddetle açıp kapatıyor, sadmeden bütün ev sarsılıyordu. Bazan da evi derin bir sû-ktıt kaplıyordu.
Ses kesilince Adrla, yataktan doğrularak arkasındaki yastığa dayanıyor, çinden: «Gitti; dedi. bana selâm bile vermeden çı tap gitti, belki dönmiyecek.» Halbuki Moris uyuyordu. Can sıkıntısını gidermek İçin uykudan başka çare bulamamıştı,
Bazan Adria: «Görüyorum, derdi .canın sıklıyor. Bâri biraz piyano çal, bana da arkadaşlık edersin»
— Burada yalnız hazin, çan sıkıcı şeyler çalabilirim. Piyanoyu hiç gözüm görmek istemiyor.
Bazan Adrla'nın odasına gelir. bir koltuğa oturur, ayaklarını uzatır, ağzından bir lâkırdı çıkmazdı.
(Arkası var)

-HASTAYA IPTCiJEH vgREfJ APTAL A/M
f/ASLL TAHAYYÜL EDHRDfK... >
ŞlHOH SÛZSU-IH
PAMAliOMASlM/ i tak DM LD/Lp 11 . KUZ /I
- SU PA MZ ? YAZACA MAYOYLA MİSİ-gnOR&UM? „
-MS VAPAV/Ml.MV SSCSD/e PVTAPA K&JDIM! PLAJDA e,öPuvopyjM-
Km>Voc>aki şuan! HITA ') DSflizs rsse^Kue z-/ OTH/Z ÜSTAT J
KAR/KATl/RLEH.
Created by free version of 2PDF
Diyarbakır yolunda
Şehirde yeni hayat eski şehrin dışına fışkırıyor
— İkine* mektup —
Sürat, İntizam ve zaman kaybetmemek endişesiyle u lâkırdı. fok iş... İşte Garpta co sık gördüğümüz, Şarkta en az ras-ladığımız dört şey!... Dört basit şey amma ılc-rl bir cemiyetin (anasırı erbcası) diye sayabiliriz...
şu cümleleri Çetlnkaya istasyonunda kampaLımarıımın içinde yazıyorum. Karşıdan gelecek treni bekliyoruz. Ankaradan da dûn bir buçus saatten fazla bir gecikme ile yola çıkmıştık! Niçin?... Sormağa çelmez! Çünkü alâkadarlar bin sebep İleri sürüyorlar ve His bakışta hepsi mâkul. Fakat bunların başında bir tane var kİ unu bir lüriU söylemek İstemiyoruz Zira tıpkı topçunun barutuna benziyor .. Hakikat şudur- Hiçbir Garp müessesesl, Şarklı zihniyetle iyi idare olunamaz!... Yalaklı vagonun içi şu anda is-tanbuhın kenar mahallelerinden birini andırıyor: Gürültü, patırdı ve ner perdeden çocuk ağlaması... Ondan sonra koridor bir (koşa - yeril ve cirit meydanı halinde! .. Arasta mahallesinin altına dört tekerlek koyunuz: lam bizim yalaklı vagon olacak!...
İngilizler vakit nakittir derler. Şu hesaba göre, bi2 her saniye milyarlar sarfeden bir müsrifler jrdusuyuz. Dünden beri dikkat ediyorum; etrafımdaki kadın, erkek yurttaşlar lirasında. hiçbir şeyle meşgul ulan kimse yok!. Bir boşluk I-çtnden yirmi diirt saattir kayıp gidiyoruz. Mesafeler ezeli tenhalığı içinde sessiz ve bayatsız-biz yolcular yalnız kendi dert
lerimizin. hapishanesine tıkılmış gibi her şeyden ümidimizi kesmiş görünüyoruz! Tevfifc Flkre-tin mısraı hatırıma geldi. Bir kelime değiştirerek buraya yazıyorum:
«Zemin boş, âsiiman boş, kabu - irfan boş!»
Anadolunun yoksul, fakat cömert ıssızlıklarına eskiden beri aşınayım. Yarım asırdan fazla bir zaman, onun muhtelif köşelerinde dolaştım. At, katır, mahfe, kelek, araba, otomobil ve şimendiferle... Gördüğüm şu oldu: Lokomotif, küskün yalnızlıklar ortasından koşarken akşamlar ve geceler, birbirini kovalıyan boş ufukların üzerine meşum ve karanlık bir kapak gibi kapanıyor ve buraların ezelden beri sahllderi çevrilen, hüzün ve tevekkül defterine bir siyah yaprak riahu ilâve ediyor. Ay. yerlerin matemini teftişe çıkan semavî bir gözcü gibi hazan solgun nazarlarını buralara u-zatm aktadır. Fakat c kadar! Gene mesafeler, gene boşluklar...
Yarım asırdım beri içime mc-lâl! dolan bu sevgili, fakat mahzun tautalie gene karşı kargıyayım. Önümde kaç günlük ömür var? Bana hayal vermiş olan bıı toprağın bağrında biraz sonra yokolacağım! »Peki amma ben bu yurda şimdiye kadar ne verebildim?» Bu sorguyu kendime sorunca başım önüme eğilmektedir! Ne büyük enerjiye, ne yıpramaz sabırla çalışmağa İhtiyacımız var Yarabbi! Bu ödevin genişliğini dii-
şunünce önümdeki sahralar bile gözüme dar görünüyor.
Seher vakti vagonun perdesini kaldırdım: Fevkalâde nefis bir şafak sokuyor. Diyarbakınn berrak seması üzerinde yalnız bir pırlanta var. Sabah yıldızı Yarım asır önce bu tarihi şehre ilk defa gene böyle bir saatte giriyordum. Ve şimdi bana semadan bakan bu nurlu nazar gene orada İdi, Faik Alî üstadımızın tâ çocukluğumuzdan beri hafızamızın ufuklarını ışıklandıran mısraını hatırlıyorum:
«Uyur necini seher âğûşı Külcünündü esharın»
Vaktiyle D* yar bakına bütün varlığı, muazzam surların, ebediliğe nemzçt kalın duvarları içinde mahbustu. Surun dışında görülen tek şey, levend minarelerin duvarlar üstünden başlarını göklere kaldıran güzel endamı idi. Şimdi yeni hayat, eakl şehrin dışına fışkırmaktadır. Sıhhi ve modern mahalleler, geniş sokaklarını, ağaçlı yollarını, kübik ulnaJaruu sahraların sinesine diriyor... Yanm asır önce zavallı anam, kendisini bohçalaştıran kalın bir çarşaf İçinde ve peçesinin altında bunalarak surun kapısından bir katırcı hayvanı üzerinde şehre giriyordu. Bugün uçak meydanından, şimendifer İstasyonundan, lise binasından, kız enstitüsünden çıkan birçok erkek ve kadın görüyoruz. Gene yarını asır evvel şu hâdisenin şahidi oldumdu: Bir gece babamla be
Türkiye limanları
Tetkikler yapan heyet Ankaraya döndü
If^lSUSARŞAN KABAHATLİSİN
ADA SAl7fDH?5AN-g5A???AlAM,
Ankara 23 (Akşam) — Milletlerarası Kalkınma Bankasının mümessil ve uzmanlarından
Türkiye Umanlarını İnşa ve ıslah bakımından tetkikler yapan heyet dün Ankaraya dönmüş ve İlgili daireler uzmanlariyie birlikte raporlarını hazırlamağa başlamışlardır.
Bu raporları yakında bir taraftan bankalanna, diğer taraftan hükümete vereceklerdir Uzmanlar Anıerikaya dönmeden evvel tsl&nbulda bir müddet kalarak İstanbul Liman işletmesini de tetkik edeceklerdir.
Mezbaha ve hal faaliyeti tetkik ediliyor
Mezbaha ve hâlin kndrolarllc faaliyetleri tetkik edilmekledir Belediyenin bu İki ehemmiyetli teşkilâtından daha fazla İstifade edebilmek İmkânları araştırılmaktadır. Şehrin ihtiyacını karşılayan sebze ve mey-vnlnrın mühim kısmı hâlden satıldığı için buradaki rintlerin doğru olarak tesbltl ve bunların şehrin muhtelif semtlerinde normal kâr hadjeriyle satılmalarının takibi istenmektedir. Tetkiklere devam olunmaktadır.
Fenalık Şukf bvhicN Ş'mdı
raber o zaman vali olan zatın evine yemeğe çağırıldık. Tam ziyafet ortasında bir çığlık koptu. Hemen öğrendik ki vali beyin ailesi efradından birini akrep sokmuş. En büyük endişe ne oldu bilir mininiz? Hastaya fenni müdavatı tatbik edecek bLr doktor aramak değil! Tam aksi! Herkes kendi bildiği bir üfürükçü adım vererek, en İyi okuyan hoca o olduğunu söylüyordu!!
Fâzıl Ahmet AYRAÇ
SeMfCH eg -4-CASHItÛA MAHlO DA VAA-fiAKlAY rA£ASA&.V£>AV A'ALAb'A^J S£YD£D>YOR.
Bu kosobodo böyle gık. ve Mbavo-dam buA/noCağ'1" pak mın e+mc-
24 Ekim 1949
Mahkeme Koridorlarında
ACELE SATILIK KONAK rayda 14 odalı bir konak büyük balı- içindeki malıyla
Kt—ı.n— »««»i .,lt, *>.„ , aesle
«kar sokakta
çeriyle birlikte yirmi sekiz Mu liradan satılıktır Müraoaat Aksaray Cerrahpaşa oastdcal NO. *4 9H
Polisler benim misafir lerime göz dikiyorlar!
karşı karşıya oturup tatlı tatlı muhabbet ediyoruz.
— İçki fiilin da bulunuyor mu?
— Deli gibi konuşmamana. Benim evim meyhane mi?
— Bs'ığfunıll&h. Öyie bir şey sdyietnedlm ben Belki misafirlere İkram edersin demek istedim
— O kadareık olur elbette, Hetfces benim keyfimin kâhyası değil ya İkram ederim tabii.
— Polisler niçin karışıyorlar
— Aklan ermiyor ki- Misafirler biraz eğlenseler kabahat oluyor. Onlar eğlemelerini kendileri getiriyorlar Ben hiç bir şey yapmıyorum ki.
— Anlıyamadım. nasıl eglen-
Yanakları kirden yıpağılaş-■nş inim» dudak boyasını ve panak siliğini İhmal etmemiş •erişinin pörsüklüğünden, yüz •allarıma derinliğinden belli (1 süfli sefahst Âlemlerinde fasla yıpranmış. Sırtında gri faanto. boynunda kırmızı eşarp, başında yaparak yeşil başörtû-«B Ufak tefek, balık etinde, •Ivelek Mr şey Cami yıkılmış-M d» mihrap yerinde. Vakitle haylice gönül çeldiği besbelli, fand armanın yanında duruşu pek çalımlı Maznun değil, dâ-racı edası var.
Yaklaştık, baygın bakışlarla «üzdü. Bizim kasketli delikanlı sohbete girişti:
— Hayır ola. hanım abla. Mahkemelik mİ oldun?
Bakışları sertleşti, Çantasın- ce getiriyorlar? dan bir köylü sigarası çıkarıp jn—
yaktı, derin derin çekip dumanı yüzümüze doğru savurdu, dipleri küflü, çarpık dişlerini göstererek sırıtkan bir tavırla başım salladı.
Bizim kasketli delikanlı Jkşlt
— Dargın mıyız, hanım abla? Neden konuşmuyorsun?
Nezleli, cırlak sesle homur-(landı:
ı' — Bu dünyads herkesin ■ kendine göre bir keyfi vardır. , Sen neden hoşlanırsın?
— Tatlıyı çok severim.
, — Hep boğazını mı düşünür-
sün sen? Keyiften aalamajı mısın? İçki ile aran nasıl?
| — Fena değil amma her zaman ele geçmiyor- Rakı pahalı malûm ya.
Müstehzlyan
— Rakıdan başka İçki
— Beni nereden tanıyorsun mu. enayi? Rakıya paran
gen? itişmiyorsa ucuzuna bak.
— işte burada gördüm ya, — Bu işin inceliklerine
konuşuruz, tanışırız. Bilirsin kİ lım ermiyor, hamın abla, koyunlar koklaşa koklaşa, in- — Sende akü olduğundan sanlar konuşa konuşa dost o- şüpheliyim zaten. Biraz aklın Jurlar. I olsa ömrünü boşuna geçirmez-
Hanım ablanın yoluk, çatık sin, keyif ederek yaşarsın. Şim-kaşlart düzeldi, şırıltı: (diye kadar nefes çektin mİ
— Dilli düdüğe benziyorsun hiç?
' — Bektaşi nefesi mi?
— Vay salak vay! Bektaşî de
yı-
sen Çok gevezesin anıma tatlı-i ca konuşuyorsun- Lâkırdın dinlenir. Ne iş yaparsın bakalım? ne oluyormuş? Kara sakızı so-
Detikanlı ellerini uguşturarak ruyorum sana. Yant çifte kâ-gerdan kırdı: Şatlı.
— Buralarda pabuç eskitiyo- — Hımnun.
tuz, hanım abla. öyle mi?
— Oh. Allah versin, ekmek — Ha şunu hileydin?
elden, su gölden yaşıyorsun de- — Mahkemeye niçin getirtilmek. Dansı başımıza. 1er seni? Nefes işi mi?
— Sormak ayıp olmasm am- — Ben öyle işlere karışmam ma sen ne işlerle uğraşıyorsun? kİ. Misafirler nefeslerini ken-Bir yerde mİ çalışıyorsun? ‘dileri getirirler, bizim evde
Hanım abla biraz şaşalar gi- muhabbet ederiz. Benim ne ka- . bi oldu. Sualden memnun kal- bahatim var bunda Amma ve- : madıftı yüzünden anlaşılıyor. lâkin, bu sefer Çarpık Niyazi-Oözlerinl kapadı, biraz düşün- nln numarasına kurban oldum. . dükten sonra dudak büküp mı-rıhtandı:
— Bizim işimiz belli Geçinip gidiyoruz işte.
Omuzlarını oynatarak
di. esnedi, titrek sesle etti
-— Rahatlık
Esrar nefesi
Bana göz koydu serseri- Öylelerine metelik verir miyim? olmaz. Kendisine yüz vermediğime 1-çeriedl, kancıklık yaptı bana, gerin- _ Me yaptı bakalım?
Uftve _ Misafirlerim vardı. Niyazi
de geldi Çok geçmeden polis-vermiyorlar kİ. ıCT baskın verdiler. Odada ay-PolLiinln de. beicçUir.in de g«- namın arkazmda Mr kaç paket leri bize dikilmiş İr
— Gözlerini dikip de ne ya- I pıyorlar. ne İstiyorlar senden?,
— Bilmem kİ. Ne istedikleri-'
□l kendilerine sormalı kapısından içeriye bir girse bekçinin, polisin batıyor.
beyaz buldular
— Nedir o beyaz?
— Çok enayisin. Beyazı da bilmiyorsun öyle mi? Orayin Evimin gonn^in mi hiç? misafir _ . . .,
Süsüns - h"°'n
ı — Ne zannettin ya? çarpık'
V«h vah! Senli, misafir- ’fl’na Satirdi»! orayla
lerindvn hoşlanmıyorlar dr- P»1"»"1"' «■»-
mrk Niçin kuskulnmyorlar a- k°™"’ Bsnlnl
catıa? , haberim bile yoktu. Amma ve-
Omuz silkti- lâkin, polisler lâf dinlemiyor-
- Ne bllevta ten? Onu da 1M U S“ç',nl budu‘ 1’te' Ba’ kendllrrtne sor. Polisin tekel- kal,m hiltlm ne nln keyfîne Börr misafir seti-1 MuB«lr W*rdı, hamur, abla rec.-k doSlilm ya I yanî' seîe" «'t»™”™ duvara
- Misafirler sinin evde ne tos'mB söndürdükten sonra
yapıyorlar? artığı tekrar çantasına koydu,
— Lâfa bak. Bu ne biçim söz y“™dü-ayol? Misafir evde ne yapar?

MUHASEBEYE BİHAKKIN VAKİT BUl GENÇ — GOnOn muayyen naat-lertnS» tWareUıanolar«l« nıuhaaebayr tMKmak taUyor Aktam'da «M. S.» rıtamuu ıtveklupl» mbracaat
LİBE MEZUNU — Al tarh âla! yap-naı*. Fronıııca muhaaabe. dakUlo bilir ceta deposunda ç*bjmı.i. la arıyor Akaann'd» Z. Y. romunun» yanla Telefon: 80037 M — 2
ŞEHRİMİZİN TAHİNMİŞ — Anelelerinden birine menıup askerlik hl«-m«Unl Ha etmiş bir 8«nç tleiHİ mll-caecselerde falıpnak *r>u ediyor. Alâkalıların Akoamda «N. H M M. rü-muzuna müracaatları 58 —
MLASYE — Tecrübeli, piyasada .»nınmı* 15 seneden beri bu İlle tgtl-K«l etmlt lUıalAt ve ihracat İnlerinde mümarescli. eksper, tekmil ecnebi fabrikalarla Is yapan komisyoncuların yanında ve dahili Ijler pllâeyellkle-rlnden lg aramaktadır. P. kutusu 270 «5 —
BİLUMUM İMALÂT — e» sanayi İllerinden çok lyl anlı yan tahsilli bir Rum genel U arıyor. »-12 arasında 20236 ya telefon edilmesi 47 — 1
İNGİLİZCE VE FRAN8İZCAYA — vakti bir Türk doktoru saat â - 14 arasında müessese, şirket. H ım lerde çalınmak Utiyur. Ankara caddesi No. 36 ya mektupla veya 17 - 10 arasında müracaat. 67 —

!■ 14II B.t »17
BAYAN MEMUR ARANIYOR — Galalada. ciddi bir milesscscnln lisan ve daktilo bilen bir bayan memura ihUyat'l var. Taliplerin algıdaki ad-re« lereümel hallerini tildlrmeleri l- İ2S3 22 — 1
FOTOĞRAFHANEDE ÇALIŞMAK -ve meslekte yaUgUriIinek üzere nır Li/c-ad. Postacılar sokak No. 1 Fotofon Beyoğlu 11 — 1
İNGİLİZCE TERCÜME — yapabilen vc daktilo yazan bir kitıbe ihtiyaç vardır. İsteklıllr tercüme hallerini Beşiktaş 19 posta kutusu adresine göndermeleri. 46 — 1
İYİ FRANSIZCA — veya İtalyanca ticari muamelât lan anlat r bayan veya bay islerinin müsaat sarılerinde çalışmak tlzere vc ayrıca not tutmak gibi İğler yapabilir bir bayana da ihtiyaç vardır Saat (9* dan 111 e. üçten altıya kadar Bayezlt Gençer han No 28 Örnek Türk İlhlât şirketine mü-
MEMUR ARANIYOR — İsteklilerin müracaatları. Corgıkapı Lekeciler »ok. Gençer han kat 1 No. 6 53 —
BAYAN ALINACAK — Yazıhanede telefona bakmak üzere 16 - 24 yaşlarında bayana is verilecektir. Saat 16 -İt aram »>1W No ya telefon edilmesi 03 — 1
TARİHİ ESERLERİ — İbadet yer erini tamir, yenilerini yaptırma ee-miyetı başkanlığından Bayan ve bay memurlara ihUyaç vardır. Müracaat: Yeglldırefc Yakut han Nv 7 06 — 2
İŞÇİ KADIN ARANIYOH — Kolonya iğlerinde çalışmak Ürere İsçi kadın aranıyor- MOracsat . Bılj uk Pov-Inne caddesi No. 5/1. 64
rDARECt BAYAN — Yeni bir mü-essesenin İdaresini bagatacak tahsUli. tercihen daktilo ve lisan bilir bir bayan alınacaktır. Tel: 84403. 68 — 1


SATILIK — 937 model 4 kapılı spor Buık otomobili. İyi vaziyette. Tel: •HW6 — 53.UJ. M7 - l
ACELE SATILIK ŞTAYİR MARKA — 48 model kamyon - motordan arızalıdır. Sirkeci güven Diyarbakır o-leli mâsteeirine müracaat. 6 — 3
SATILIK BU HAH KAZANI — PLret, 230 Kg lık bükül ve Fransız el pilaryası Galata Tünel Medrese sokak No. 1». it — İ
KELEPİR TAKSİ - Taksim ianılmış B4« model içler halde her »e-yl tamam oto Milliktir. Şijlıdc Hanım-o21u sokağında şt#lı garajına müracaat. as — 1
SATILIK PİYANO — Kuyruksuz, gayet İyi, har gün 14 - 19 arasında Aksaray Atatürk Cad Akdemir Ap. No. 78 daire: 8. Telefon 35867.
GENÇ KİMSELER — İçin müsait bir fıatle küçük bir piyano satılıktır. Aksaray Lânga lnctrty mahallesi Ko-çıbey »okak No. 33 Tuncay »par t imanı k*t 3 yo müracaat. » — 1
AZİMET DOLAYISIYLE SATILIK OTOMOBİL — Playmot marka 40 model büyük argo saatli, temiz kullanılın m. hAlen takside çalışır Taksim Ayaapagada Askeri hastanesi yanında Kkacsiyon apartımanı sokağında tamirci Yoreo ustaya m 9 ra
Ce. Re.

Bir Aşk Gecesi
Yazan; Karen Bramson Tercüme eden: Vâ • Nû
■ Tefrika
A«ünelte, ona hayretle baktı.
— Nasıl? Ne dedin? Bugün o kadar hararet ve samimiyetle konuştuğun sırada sanığın suçlu olduğuna kani miydin yoksa?
— Tamamiyle.
Sevgilisine âdeta kortmuşçasına baktı.
— Beni inkisara uğratıyorsun. Gerçi, avukatları, ekseriya, düşüncelerinden başka türlü konuştuklarını bilmez değilim. Fakat sen? Vallahi senin söylediğin her suze inanıyordum. O zavallı adamdan ne demeğe şüphelendiler diye bayağı kızmıştım.
Jacques. neşeli:
— Komplimanına teşekkür ederim! — dedi. — O da benim sanatım. Bir mücrimi müdafaa etmekten cidden hoşlanırım Nazarımda bütün mücrimlerin kendilerince mazeretleri vardır.
No. 8--------- - J
Kim! irsiyetten, kimi tahsil ve terbiyeden, intikam hissinden, sefaletten ve buna benzer mücbir sebeplerden cürüm İşlerler. Ben, bir mücrimin müdafaasını üzerime aldım mıydı, artık onu suçlu görmemeğe ve mücrim olan adalet tarafından beyhude takibata uğramış bir biçare diye görmeğe mecburum. Sanık, yalanlar ormanına dalar, canavar cellâtlar onu kovalar. Giriştiği mücadele yamandır. Bütün bir cemiyete karşı tek İnsan! Korkunç adalet cihazına karşı! Zincirli, bitkin, kan Te dehşet İçinde... Pek yaman spor! Muhteşem bir manzara! Bozan müdafaa ettiğim bu evsaftaki sanıklara gıpta bile ederim. Bu sporu ben de yapmağı isterim, doğrusu. Tek baş una, bütün cemiyete karşı! Bakalım, ikimizden hangisi kuvvetti?
— Ya korkunç bir kaatiise?j
KİRALIK MAC AZA - Matbaa ve fabrika kurmağa elverlglt İthalât ig-11erine müsait telefonlu yazıhanesiyle beraber Gnlatn Tünel Medrese sokak No. 10. » — «
OSMAN BEYDE bucuk dakika. ıkl kat üzerinde, iki sofa, altı oda. banyo, mutfak, ufak bahçeli, kargır ev kiralıktır Müracaat telefon 80984 «M
SATILIK ÇAMLIK ARSA — Göztepe İstasyonunda M m. cepheli kuyulu. ünü saf alt cad. ve yejil sahadır 1»2 mİ Telefon «23St W — 1

ACELE SATILIK EV — BayCzit h Bankası arkasında- » oda. mutfak, elektrik, terkos, »l«gap •» tamiratı 10 bin liraya. İrfan Bitik Lâleli 218 18 — 1
İNGİLİZCE OEM - Kolej mezuna tecrübeli, ciddi bayan. Koleje talebe hazırlar Ayrıca bOyOkiere 3 ayda pratik titretir ücret 3 lira. Akyam'da «Kolejli» rtimuzuıu. 1# — 1
MECİDİYEKÖY İKİNCİ TAŞOCAftt — Caddesinde No. M iki oda kiralıktır. Müracaat Çemberi Hat Gazi AUk Alı Paga avlusunda No 18 müezzin Mehmet Aliye. İS — I
■t;
İnşaat, tamirat, tadilat teminatlı olarak yapılır. Paraca Azami kolaylık gösterilir. Tclclon. 4P3IH Galata Perşembe nazarı Artılan han kat: t/B. m - u
DİKKAT — Fabrika, depo ve garaja müsait ve bos teslim etmek üzere yerler ve bir dalıc apartıman kiralıktır. Müracaat: Telefon. 21580.
923 ----
ASANSÖRLÜ. KALORIFERLİ
OSMANLI BANKASI
19,000 LİRAYA — şişlide ik. daireli üçer odalı büyük bahçeli ıkl dairesi bo’s satılık Ap. Flgt 1716. Gazgirkctl kargısında Öze! EmlAk. Tel: 43370,
35 — 1
75,000 LİRAYA — Cihangirin İyi yerinde 4 daireli beger odalı saflık Ap. Fiş: 1318. Beyoğlu Gazgirkett karguın-ac özel EmlAk. Tel: -13376 36 — 1
Created by free version of 2PDF
VOLKAN EMLÂK — Taksim Fcrl-diyede alt kısmı dükkin Üstünde üç kat konforlu ayda (K»ı lira gelirli apartıman acele satılıktır, Talimhane Şehitmuhtar 23. 81 — 2
KİRALIK 4 ODALI APARTIMAN DAİRESİ — Bebek injirah sokak M No. banyolu Ve fevkalâde manzaralı. Müracaat İçindekilere ve 4-1684 No. telefon. 869
Türk Anonim Şirketi
Tesis tarihi: 863
Sermayesi:
VOLKAN EMLÂK - Tarlabap caddesine yakın (220) lira aylık gelirli bes kât konforlu apartunon acele satılıktır. Talimhane Şchıtmuhtar 23.
62—2
ACELE SATILIK — Sülcymaniye Ayşekadın hamam sokak 17 numaralı üç kat altı oda, geni* sofili ahşap bir bina bahçesiyle birlikte satılıktır. Her gün saat on beşe kadar içindekilere müracaat edilmesi 42 — 2
İŞLER VAZIYETTE — Bütün mal-lariyle devren satıük kadın çantası mağazası. İcabında matsız da devro-lunur. İstiklal cad. Yeşltçam sok. No, 26'1 Ar sinemasının yanında, tı »hat için Eminönü Asmaaltı Kalçın sok. No 26 ya müracaat. Saat 12-13 arasında. »92
GALATA — Alıpasa Değirmeni sokağında altında deposu olan 12-14 bina 11000 liraya acele Milliktir. Müracaat. Mumhane cad. No. 10» Telt 40375 972 - ■
Merkezi idaresi:
İstanbul — Galata
Istanbulda: Yenıcamı
ucuz SATILIK EV — Edirne kapı Tekfuroaray Şiyehane taddeal 65. Kâ-glr mermer antreli mu.pmt» düşeli essiz manzaralı elektrikli, banyolu İki bölük 1h>5 tealim her gün 14 den 16 ya kadar. Cumartesi, pazar sabahtan akşama kadar görülür 44 — 3
ACELE SATILIK APARTIMAN — Bcyoğlunda bej katlı Müracaat Kadıköy Mühürdar caddesi No. 2 Apusto'U müracaat. a«l
BEŞIKTAŞTA — Çarşıya yakın İki daireli bir dairesi bos teslim aylık 150 lira gelirli satılık apartıman. Müracaat: 30346 telefon. 42 — 5
Beyoğlu. Kadıköy ve Şişi) de ve Tûrkdyenin başlıca şehirlerlle...
Paris Marsilya Londra Mançester, Mısır Kıbrıs (rak. Filistin ve Maverayı ttrdünde
SATILIK VEYA KİRALIK DEPO. ATELYE — 570 metre mUrııbaaı betonarme her işe elverişli bina, ayrıca 750 metre arsası ile bitlikte. Tl: 40741 müracaat. -18 — 2
DEVREN SATILIK PANSİYONLU OTEL — Beyoglunun kibar bir semtinde tam konfor ve lokantalı, pansiyonlu otele ortak aranmakta. Arzu edenlere lamamı devredilmektedir. Müracaat: sirkeci Muradiye caddesi
No 27. Şeref oteli. Tl: 25754.
5 1 — 1
SAREYERDE — Çırçır suyunun halen senede 108 lira icare getiren *8 de 3 hissesi satılıktır. Sarıyer otobüs durağı kargısında tütüncü Remziye müracaat. M —
ACELE SATILIK KÂRGİR EV -Beş oda. mutfak, elektrik, lerkos ve kuyu. Fındıklı TaımerdlVefi »Oktk No. 4 18-18 arası İçindekilere mü
racaat. 983
SATILIK HANE — Un kap anı Gazi bulvarı üzerinde yarım kâglr üç odalı, elektrik, tulumba ve bahçeli vg içi boyalı iki odası bos teslim Müracaat; Unkapanl Atlamatafl Hıztr cami sokak 0 numaralı hanede Nevzad’a öğleye kadar. 56 — 1 SATILIK DEPO VE EV — Bakırköy'ü Tayhan caddesi Taş iskele sırasında sahilde Qç yilz metre kare arsa üzerine dört odalı ev ve fabrika İçin mllsaıı büyük depo bog satılıktır. Müracaat Karaköy 15 Can mezecisi Nlkoya. 991 -
SATILIK EV — Çembcrtitas Kar»-bab» sokalı No 9 İkisi küçük 4 oda. elektrik, su. havagazı, tramvay, otobüse yarım dakika, mevkii güzel, küçük bahçeli ev. Görmek İçin içindekilere ve BazıMl Cemalnadlr sokağı 12 No. ya. 57 — 1 ACELE SATILIK KÖŞK — Kadı köyünde, iki dönüm çamlı, meyyali, bahçe içinde iki bina Denize, iskeleye yakın Konforlu. FLatı ehven Boş tealim. 22566 ya telefonla. . . 982
ŞİLE OTOBÜSLERİ DURAĞINDA -Her bâyle müsait bakkaliye devren satılıktır. Üsküdar Selmanpâk caddesi No. 16/1. Aynı dükkâna müracaat m
AVASPAŞADA BOŞ TESLİM — Ayasjmjâ Ülker sokak 4 No. lu 2da-Iresl tara konforlu apartıman bos ms-
Hm satılıktır. 32ÛÖ0 Her gun yerinde gurülebULr. 58 — 4 SATILIK PLÂSTİK ATELYESI -Piyasaya yakın trifaze cereyanlı hft-
ACELE SATILIK — 40000 liraya Beyglunun merkezi bir yerinde 5700 Ura senelik Iradı olan dukkâıılı apar-liman, Tarlabagı S kot dörder oda bir kati bos teslim apartıman 36.000 lira dört katlı, 7 odalı, geni» cepheli__________________________________ ________________________-________....
14 000. Ikl kotiı banyolu üç oda iki | UYCUN FİATLE KİRALIK EV — len çeşitli mevzuları» çatışan plâstik bollu olan Jcâglr yeni ev 14.000 liraya. Erenköy Elhcmcfcndi caddesi No. 33. ateİyesi askerlik dolayınlylc satılıktır. Beyoğlu Sakızağacı caddesi 8/1. I üç oda. kâglr. bahçeli. Kösedeki bak- Müracaat posta kutusu 1223 Galata
55 — 1 kal bay Hüseyin? müracaat. 41 — 2 1 *
öldürdüğü İnsanı düşünmüyor musun? — diye antolnelte, İsyan etti.
Jacoues, omuz silkti:
— Kaatliin ceza görmesi ma-alsef maktule hayatını iade etmiş olmuyor, öyle değil mi? Diğer taraftan, kimbilir, zavalk maktul, belki de mesut bir İnsandı; korkunç kaatliin ise sc-filâne bir hayatı vardL (Gülümsedi,) Cenabıhak, işte böyle takas tukas yaptı.
Antolnette. konuşan sevgilisine dikkatle bakıyordu. Aman Yarabbil Bu adam ne kadar da çok seviyor! Bu ince, asılâne hatlar, kıvılctm saçan bu siyah zeki gözler; bunlar bir an İçinde İstihzadan şefkate, derin bir ciddiyetten şaşırtıcı bir ihtirasa geçebiliyorlar.
— Konuşmakta devam et, rica ederim. — dedi. — Söylediğin sözlerden hoşlanıyorum. Ben, mücrimlerden nefret ederim, öldüren İnsanlar, tüylerimi diken diken kabartır. Lâkin gözlerimi senden ayıramıyorum. Sana xk kadar çok baksam, seni [O kadar çok seviyorum.
Erkek, genç kadını İhtirasla kucakladı:
— Vay, demek kİ sen mücrimlerden nefret ediyorsun? Fakat bu hissin doğru değil, çünkü beni seviyorsun.
Gülüyordu:
— Ben de bir mücrimim. — diye cümlesini tamamladı.
Genç kadın, âşığını hafifçe okşadı:
— Jacques, sevgilim! Hoşlanmadığım şakalar yapıyorsun!
Erkek:
— Doğruyu Oyluyorum. — dedi. — Çünkü işte böyle gece yarısı arkadaşımın evine kan-Bini çalmak için, hırsız adımlarıyla girdim. Her namuskâr İnsan, benim bu hareketimi mahkûm edilmeğe lâyık canlyane bir hareket sayan Tasdik ediyorum: Bunda dn hakkı vardır Yaptığım bu 1&, çok fena bir iş. Bununla beraber... (Keyifli keyifli güldü.) Bununla beraber, jüri heyeti, seni görünce beni berael e₺tirecektir. Çünkü, senin zerafetfn ve senin olgun yemişler gibi o güzel dudakların...
Uzun uzun öptü. Ve sonra, aklı başından gitmiş gibi ayağa kalktı:
— Kuzum, ben buraya niçin geldim. Adalet hakkında nutuklar vermeğe mi? Umarım ki, bu maksadla geldiğimi zannetmezsin?
Kadını tekrar kolundan tuttu:
— Haydi odana gidelim, güzelim. — diye mırıldandı — Bu kıymetli zamanımızı kaybetml-jellm.
Antolnette’in ahenkli vücudu, âşığının kucağındaydı. Genç kadın yine de sendeliyordu. Etrafındaki dünya artık kaybolmuştu. Yalnız ikisi, yalnız bu erkekle kadın kalmışlardı. Sevdiği erkeğin kolları arasında, havsalasına sığmayan bir saadet duyuyordu. Bütün benliğini, artık ona bırakmak istiyordu.
Ve bu aşk gecesi, sabaha kadar böyle sürüp gidecekti.
Tam o sırada, sokak kapısı gürültü ile açıldı ve tekrar kapandı.
Antolnette. sarhoşluğundan silkindi; dehşet İçinde kekeledi:
— Aman Yarabbi! Kim acaba? Kim geldi?
Ara odanın kapısına doğru fırladı ve haykırdı:
— Kim var orada?
Luclen. kapıyı açtı ve içeri girdi. Sevimli ve müstehzi bir sesle:
— Yabancı değil, benim, güzelim. — dedi.
Antolnette, tek kelime İle dahi cevap veremedi; donmuş gibi oracıkta kaldı.
— Slal rahatsız ettiğimi görüyorum, Ve bundan dolayı pek ınüteesslflm.
Güldü. Alnının damarları şişiyordu.
Jacques, sapsan kesildi.
Demek ki tuzağa yakalanmış? Ne ahmaklık bu onunkisi! Vaziyeti önceden kestirmesi, her şeyi tahmin etmesi icabederdl. Biçare sevgilisini nasıl büyük bir tehlikeye maruz bıraktı, şim dİ nasıl himaye edecektir? Her şeyden evvel soğukkanlılığını muhafaza etmesi lcabedlyor.
Bu, hayatının en müthiş anı idi. Utanıyordu... Ulanıyordu...
Sükûnette dedi kİ:
— Beni burada bulacağını
şubeleri:
Suriye »e Lubnanda FiLyalleri vardır
Her türlü banka
muameleleri yapar
Çok müsait taiz şarliurtıe tasarruf ve mevduat hesaplan açılır
Tasarruf hesapları için üç ayd3 oir ikramiye ke ş! del eri yapılır
Daha fazla malûmat almak için Osmatılı Banka sı Gişelerine müracaat edilmelidir
umuyordun. Vaziyetinden öyle anlıyorum.
— Evet, nihayet kati bir ka-nate varmak İstemiştim.
Antolnette, kocasının takallus eden ellerine bakıyor; deli gözleri misali dışarı uğrayan gözlerine bakıyor; bLr tek ılkirden kendini kurtaramıyordu: Kocasının cebinde tabanca var' Dehşetinden kendim kaybetti; ve ne dediğini bilmeksizin haykırdı;
— Yalancı!... Ah, nasıl yalancı insanmışsın sen! Seyahate çıkışın yalandır! Tren , seyahat hazırlıkları... çirkin bir komedi oynamışsın! Demek ki. bütün bunlar bizi yakalamak içinmiş?
Jacques, sevgilisini susturmak için kolundan kavradı. Sükûn İçinde, Lucien'e dedi ki:
— Mndem her şeyi biliyordun. sana verilecek izahatım yok.
— Evet, her şeyi biliyorum.
Uzun bir sükût hüküm sürdü.
Luclen, başı yere eğik, yumruklan sıkılmış; odanın içinde dolaşmağa başladı
(Atkası var)
A K S A M
Sah 1 re 7
24 Ekim 1949
Ağır başlı mösyöler, şık vc zarif bayanlar mezad salonunun etrafındaki sandalyelere oturarak satışların DaştanMnıi! bakllyorl&rdı. Bu salonlarda mobilyalar, çay ve yemek ta-tamlan. tablolar, biblolar, vazolar, eski ve yeni aynalar, halılar. mücevherler velhasıl biri-birine benzemlyen bin türlü eşya satılıyor. Bunların arasında aile yadigârı olan ve büyük bir loymetl haşir bulunalar eksik değil.
Yaşlı, uzun boylu, çehresi yorgun, saçları ağarmış ağır başlı bir erkek ön sırada oturuyordu. Mezad memuru, önünden geçerken gülümseyip kendisin) selâmladığına göre burasının daim! müşterilerinden olması lâzımdı. Bu yaşlı re ağır başlı erkeğin kıymeti hala antikalara büyük zaafı vardı. Hoşuna giden bir şeyi alıp koleksiyonuna katmak için en yüksek fiati vermekten çektnmes-dl.
Bu defa, eski bir masa saatine göz koymuştu. Saatin kaidesi bronzdu, etrafı eski devrin şövalyeleri ve markizlerini temsil eden küçük heykellerle süslenmişti. Ak saçlı mösyö, bu saati ne pahasına olursa olsun almağa azmetmişti. Acaba niçin? Evvel emirde saat hoşuna gitmişti. Çalışma masasının üzerinde güzel bir süs teşkil edecekti. Saniyen, bu saat takriben otuz yıl evvel hayatında rol aynamış saate çok benziyordu.
ınadmaaell İsminizi söyler misiniz?
— Bora Halin!
— Annenizin adı ne?
— Marya.
— Marya mı» Babasının soyadını da söyler misiniz?
— Var! eni
— Vartan mi? Marya Vartan bal
Farelll. bu malûmatı aldıktan sonra kendisine hayrette bakan genç knrın yanma oturdu.
Parelil, hayatının otan sene evvelki safhasnu, yani gençlik ve henüz mevki yapmamış devresini düşündü. Doranm şahsında, Maryanın otuz sene önceki güzelURlnl gözlerinin önüne getirdi. O samanlar, Maryanın evine &k sık gidLyordu. Bugiin meaadda satan aldığı çalar saati, Maryanın konsolu üzerinde görmüş olduğunu hatırlıyordu. Bu, kıymeti! bir aile yadikân İdi. Farelll. gençlik devresinin bir çılgınlık Anında o aşta tekmelemiş, kendisini çıldırasıya aeven solgun benizli Maryayı kalbinin en hassas noktasından yaralamış, öç sene sonra ailesi tarafından genç kızın zorla evlendirildiğini öğrenmişti.
Gümüş kakmalı antika bir çekmece satıldıktan sonra sıra masa saatinin satışına geldi. Mezad memuru, saati arttırmaya çıkarırken:
— Bayanlar, baylar, bu saat fevkalâde bir sanat eseridir. Müzayedeyi yüz bin fraktan açıyorum. Arttıran var mı?
— Yüz elli bin frank!
— iki yüz bin frank.
Arkada oturan ihtiyar, buru-ruşuk yüzlü bir kadın:
— Benden ûç yüz bin frank! diye haykırdı.
Yaşlı erkek başını çevirerek ihtiyar kadına baktı. Onu tanıdığı için selâmlaştı. Böyle antika eşyanın müzayedelerinde kendisine dehşetli rakip kesişiliyordu Be? on kişi daha masa saatine pey sürdükten sonra nrttımıa mücadelesi yaşlı erkek İle İhtiyar kadın arasında cereyan etmeğe başladı Yaşlı erkek arttır* attıra bir milyon franga çıktı. İhtiyar kadın arttırmaktan vaz geçti. Mezad memuru üç defa:
— Satıyorum, diye haykırdıktan sonra elindeki küçük çekici masanın üzerine vurdu.
— Saati, mösyö Parelllye bir milyon franga sattım, diye ilâve etti.
Müzayede bittikten sonra salonda eşya satın almış olan bir kaç kişi kaldı. Mezad memuru, ak saçlı erkeğe:
— Mösyö Farelll saatinizi lütfen alır mısınız, diyerek yanına çağırdı.
Farelll, memurun yanına giderek saati memnuniyetle evirip çevirdi, uzun uzadıya tetkik etti. Memur:
— Bu saat, bir milyon franktan fazla değer, dedi.
— Belki doğrudur, fakat bu gibi eşyan m değeri alıcısının arzusuna göre değişir. Eğer ihtiyar kadın, arttırmakta ısrar etseydi, bu saat İçin beş milyon franga çıkmaktan çetanmlye-cektim.
Farelll. çek defterinden kopardığı bir çek senedini doldurup lmlaladı ve memura tıkattı Memur çeki atarken:
— Bu saatin sahibi, şu karşıta köşede oturan siyahtı madma-■eldlr, diyerek parmağtyte İnce, zayıf, solgun ve mahzun çehre!! bir km gösterdi
Farelll. memurun gösterdiği tarafa bakar bakmaz kalbi heyecanla çarptı. Bu çehre fcen-(ftetne yabancı gelmiyordu Hayır, hayır! Bu MJzönJü ve «olgun yftzti çok iyi hatarhyur-du. Kendisini totamıyarak genç krem yanma gidip mam usun tetkik etti Evet, bu çehrenin hattannı da tanıyordu Üst du-(tagu»n sol tarafında eskiden Çok İyi blldlöt siyah ben do genç kızda mevcuttu.
Ak saçlı erkek genç tara nezaketle sordu:
— Mndmazei. bu saat mi?
Kız, bu sualden hayrete düşerek cevap verdi :
— Evet mösyö!
— Saygısızlığımı affedersiniz
Gazeteler,Gazeteciler
İkinci dünya harbinde. .
Temmuzda Rio de Janeyro’da yapılacak müsabakalar dolayısiyle bu seneki temaslara fazla ehemmiyet veriliyor
Dora, babasının öldüğünü söylediği zaman gözleri nemlendi. Farelll alâka 11e »ordu ,
— Babana öleli Çok mn oldu Dora?
— Bir yıl evvel!
— Size servet bırakmış mı?
Dora:
— Fakat bunlar-, niçin soruyorsunuz. diyerek hıçtanklara boğuldu,
Farelll. heyecandan titreyen bir sesle .
— Affedeniniz kızım! İste-mlyerek ran* hüzün verici bas olaylar hatırlatıyorum. Fakat ben, sandığına kadar size yabancı değilim. Bu saati siz dünyaya gelmeden evvel ben gördüm, dedi ve gözlerinden İki İri yaş damlası aşağı süzüldü.
Dora ana hayretle bakarak sordu:
— Demek annemi tanıyorsunuz öyle mİ?
— Şimdi değil, otuz yıl evvel senin yaşında Te tıpta sana benzerken tanıdım.
— Evet, anneme çok benzediğimi söylüyorlar. Fakat zavallı şimdi çok İh Uyarlamıştır. Üç aydan beri hastadır. Bu saati, katiyen satmak istemiyordu. Fakat ne yapalım ki...
— Anlıyorum kızım!
Biraz sonra mezad dairesinden çıktılar. Doya elinde bte milyon franklık çeki FareDi de bir kutu içine yerleştirilmiş saati tutuyordu. Bir aralık ak saçlı ihtiyar, Doraya döndü;
— Siz söylemeseniz bDe, annenizin, bn saatin evinizden eksilmesini lstemlyeceğlnl biliyorum. Bu saati size hediye etmeme müsaade eder misiniz tazım?
— Fakat bu hediyeyi nasıl kabul edebilirim. Biz saati size sattık.
— Biliyorum. Saat benimdir. Fakat rica ederim bu saati şimdi size vereceğim bir çiçek bû-ketl ile beraber annenize götürünüz re eski bir aile dostu tarafından gönderildiğini kendiline söyleyiniz.
— Annem^ ismlnlai sorarsa kendirine ne diyeceğim?
— Kendirine Farelli tarafından gönderildi ğinJ söyleyiniz. İhtimal an nen h* lamlmi hatırlar. Allaha ısmarladık tazimi
Ak saçlı İhtiyar, yanından ayrılan genç kızı caddenin müntehaaında gözden kaybo-hıncaya kadar nazarlarlyle takip etti.
Çeviren: A. HİLÂLİ
AKŞAM
ara
re takımı, bütün hatalar nnda en yakın İrtibata dayanan kısa paslı ananevi İskoç stiline göre oyununu kurmağa çalışmakladır. Seyri çok cazip bu stil, son maçta muvaffak o-İnmnm ıştır 7.1 rn bu Oyun ÇOk fazla soğukkanlı ve plâse hareketlere dayanmakta re nihai hücumları yavaşlatmaktadır. Geçmişteki büyük İskoç üstatlar. Mc. Menemy. James Dunu, Gallagher ve diğerleri oyunun her İnceliğin! bilir ve bundan faydalanırlardı, fakat aynı zamanda pasların karşı müdafaada yarattığı uvertürlerden de faydalanmak, ve bu boşlukları Anide bulmak üstatlığım gösterirlerdi. Topun bu büyük sa natkûrlan, bir muhasımj yanlış İstikamete koşturan fertlerin uzmanı olup, kendileri pek faz 1* koşmaz topu koştururlardı. Netice almasını da bilirlerdi. Kurdukları oyun sistemi, artistliği müessir bir finişle kombine I ettiği İçin neticede bütün Av-rupaya model teşkil etmiştir
İngiliz futbolunun İlk yıllarında büyük talkımlar bu stili tatbik etmişlerdir. O devirlerde evvelâ Preston North End, Sun-d eri and ve Nevcastle, sonradan Aston Villa, Llverpool ve Black bura Rovcrsler, İakoçyada, Glasgow'un eşsiz Rangerslcri, asgari deplasmanlı bir oyunla sahalarda paslarlyle resimler çilerler ve netice aklardı. İsveç milli takımı kısa paslı, yerden şimşek gibi bir oyun çıkarmakta mahirdir. Geçen yıl Londra Oilmpiyadlannda bunun mükafatını görmüştür. Danimarka. İtalya, İsivçre ve Fransa takım ları da seri paslaşmalı ve kusursuz bir pozisyon oyunu, İsabetli bir top kontrol una sahip olmakla beraber İngiliz takımlarına karşı oynadıkları maçlarda sıkı bir müdafaayı delecek kadar kudretti! olmadıkları görülmüştür.
Londra'dan yanlıyor: Milletlerarası futbol, bu mevsim dünyanın her tarafındaki meraklılar İçin olağanüstü bir ilgi ar-zedecaktlr. Mevsimin milletlerarası müsabakaları her bakımdan gelecek temmuzda Rio de Janeyro’da yapılacak Dünya Futbol Kupası turnuvaslle İlgilidir. Kupaya, «Jules RLmet» kupası da denilmektedir İngiliz adalarında, İngiltere, tskoçya, Onl vc Kuzey İrlanda takımları arasında eleme maçları yapılacaktır. Elre CSerbes İrlanda Cumhuriyeti) de bu eleme turnuvasına girmiştir.
Netice lUbarile Büyük Britanya'da, İngiliz ve Elre (İrlanda) takımları arasında yapılan mevsimin ilk milletlerarası maçı, veya 21 eylülde Uverpool da oynanan İngiltere - İrlanda maçı, İdareciler İçin, çıkarılacak milli takımın form ve ümitleri bahamda bir mikyastan İbarettir.
Büyük Britanya'da yapılacak bu eleme temaslarının iki lideri, yani en fazla puron alan İki lakım. Brezilya da cereyan edecek final tura kalacaklardır Elre - İngiltere maçının neticesi bu eleme turnuvası üzerinde tesirsiz olup İngiltere İçin genç elemanlar ürerinde tecrübeler yapmak fırsatını sağlamıştır. Maçın başlıca gayesi, ileride karşılaması melhuz daha çetin imtihanlar için genç elemanları denemek vc yetiştirmekti.
Bu bakımdan Elre onblrlnin, tecrübe edilmekte telan İngiliz takımını 2-0 yenmesi İngiliz seçiciler ve oyuncular için kötü bir sürpriz teşkil etmekle beraber, ezici bir darbe olmamıştır. Elre takımı, daha basit fakat netice peşinde koşan bir stille fmatUardan faydalanmasını bilmiş ve müdafaa bir hayli bunalmakla beraber, tııgiilriere gol attırmam ıştır.
Geçmişte İngiltere buna benzer acı fakat sonradan şifa verici tecrübelere maruz kalmıştır. Arada sırada İngiliz onbl-riyle karşılaşan takımlar canlarını dişlerine takarak re yenilmemek azmiyle oynamışlar, maruf yıldızlardan müteşekkil bir takıma boyun eğmemek İçin uğraşmışlardır.
Elre'ln kazandığı beklenilme- —«-•---j- a— dik muvaffakiyettin sim şudur: şampiyonluğunu nldığı zaman. | Galipler, kendi öz meharetlerl- ‘ eskl ’e J"’n‘ stili, esU temkin ne fazla bel bağlamamakla be- ve soğukkanlında. modern dalı ] raber, tam bir takım oyunu çı-,cıhk ve hareket kombinezonla-karmışlar, buna mukabil ken- riDl raezceden mükemmel bir dişine fazloslle güvenen İngiliz sLUc kavuşmuş gibi görünmekle «biri, artistik bir oyuna kaç- ldk lnplllz onblrlnin de. Dünya mış ve sanki böyle bir oyun ne- ' KuPa« finaline kalmak husu-ticezlnde gollerin kendiliğinden SUQaaW emelini tahakkuk cl-güreceğinc inanır gibi davran-! irebilmesi için büyük İngiliz iniştir. İngiliz oyuncular saha- bolunu yeniden yaşatması da artistik kombinezonlar Ut- ,‘Uüm gelmektedir.
Mk etmişler, futbol kitabındaki bütün in çelikleri döktürmüşler, Birleşmiş Milletler top kontrolü, paslaşma sanatı1 ve İncelikleriyle karşılarındaki takımı şaşırtandılar, faktıl butun bu hareketleri bitiremedik- _
leri için gol çıkaramamışlardır. dııen M ekim gününün bütün Kire kalesini keskin bir derecedeki okullarımızda kul-bombardunajı altına alamamış- lanması Milli Eğitim Balkanlılardır. Bun* mukabil İrlandalI- ‘ gmca ilgililere tamlnı edilmiştir lar daim* mütecaviz, temiz bir, o gün okullarda, Birleşmiş futbolla kaleye inen en kıs* yo- Milletlerin kuruluşu, tarihçesi. ' *" ~ başarılan ve gayeleri hakkında
konuşmalar yapılacaktır. Ayrıca yıl okul müfredat programı-
,
İngiltere - Elre maçında Fin-ney ve Mannlon, kargı müdafaada açıklar yaratmak bahsinde hayati olan futbol sanalı vc
inceliğini güstermallerdir, fakat takım bir kül olarak gerekli netice alıcı enerjiyi tatbik edemezse, şahsi meharet faydasızdır.
Geçen mevsim lakoçya onblrl İngUtereyl yenip İngiliz adaları
(Baş tarafı 4 üncü sa büfede) Hükümetin tevkif ettirdikleri Beklrağa bölüğüne nakledilerek üst katta İki büyük kovuşa yerleştirilmişlerdi. Herkes evinden yatak, yorgan getirtmişti. Kovuşların ortasına yemek vesaire için masalar yerleştirilmişti. Mevkufların aileleri her gün sefertasları İle yemek gönderi yarlardı.
Übeydullah efendinin köşesi
Kovuşlardan birinde Übeydullah efendiye bir köşe ayrılmıştı. Üstat evinden yalnız semaverini getirtmiş, küçük bir masanın üzerine yerleştirmişti. Yatak, yorgan, yemek İhtiyacı ru mevkuf dostlan temin ediyorlardı... Übeydullah efendi muayyen saatlerde semaverin! yakıyor, çayını demlendiriyordu. Çay pişirmekte hakikaten üstatta, çay hazır olunca politika İle hiç uğraşmayan ve neden dolayı tevkif edildiğini bir türlü anlıyamıyan, Hüseyin Suat bey (Hüseyin Cahit beyin büyük biraderi) bunu yüksek sesle ve zarif kelimelerle herkese haber verir, çay meraklıları bardaklarını alarak sema verin başına koşarlardı.
Übeydullah efendi yiyor içiyor, sevdiği İnsanlarla tatlı tatlı sohbet ediyordu. Daha ne İsterdi?.. Pek memnun. pek mesuttu. Kendilerini tevkif ettirdiğinden dolayı hükümete karşı âdeta şükran hisleri duyuyordu!—
Tahliye kararı
Fakat her saadetin bir sonu vardır. Bu mesut günler dc bLr gün sona erdi; şiddet göster mek İsteyen hükümet daha fazla İleri gldemlyerek mevkufların serbes bırakılmasına karar verdi. Karar geç vakit kendilerine tebliğ edildi... Gûnler-denberl ailelerinden uzak kalmış olanlar çoluk çocuklarına bir dakika evvel kavuşmak İçin eşyalarını bıraktılar, hattâ vedalaşmağa bile vakit bulamadan kendilerini dışarıya attılar. Übeydullah efendi koca kovuşta tek başına, yapyalnız kaldı !_
Üstat, oyuncağı kırılan bLr çocuk kadar mahzundu, iskemlesinde hareketsiz duruyor, boş kovuşa dalgın gözlerle bakıyordu. Yarım saat evvel o kadar hareketli, o kadar neşeli olan kovuşta şimdi büyük bir sessizlik vardı. Übeydullah efendi Adete İçin için ağlıyordu.
İlk hiddeti
Düşman hatlarının geri sine paraşütle inenler
■ t
Biraz sonra paraşüt açıldı. Benim inmek üzere olduğum mevkie doğru bir adamın koşmakta olduğunu farkedlyordum. Bir çayırın İçine inince derhal yanımdaki revolvere davranarak emniyetini açtım ve bana doğra yaklaşmakta olan adamı bekledim. Bu adamla benim aramdaki paraşüt bir şemsiye gibi tedricen kapanınca yakına gelmiş olan adam meydana çıkarak: »Franoaya hoş geldlnlzv diye elini uzattı vc »Silâhınızı yerine koyunuz. Burada tehlikede rie-ğilsinhk» dedL
Bir İsviçre dergi»inden çeviren:
B, 4 K F E L
(Baş tarafı 4 üncü sahifede) ettiler. Bir Fransız tendsl üzerime Fransız kumaşlarından bir elbLse yaptı. Elbisenin düğmelerinde (La belle Jardlnlürei markalan vardı. O tarihlerde Fransada kimse ısmarlama elbise giyecek bir durumda olmadığından, bana dikilen elbiseye de hazır alınmış bir elbise şekli vermek için orasını burasını kasten kusurlu yaptılar, Buna verilen kundura, tarata t, çamaşır ve çoraplar da Fransız ma-mulâtı İdi. Bütün itirazlanma rağmen İngiliz pipomu da Fransız marka bir pipo ile değiştirdiler.
Bir başka oüronıin memuru bana verilecek hüviyet etralny-!e İaşe karnelerini hazırlamışta. Bu memurun asistanı benim için hazırlanan evraka, bu evrak öteden beri kullanılmaktan eskimiş ve fersude bir hale gelmiş manzarası verme İşini temin etti. Üçüncü bir memur benim güya Fransız ordusundan almış olduğum terhis vesikalarını tamamladı.
Bana verilen nüfus cüzdanına nazaran, ben Şimalî Fransa-da bulunan bir şehir ahalisinden İdim. Bu şehrin nüfus ka-yılları Alman işgali esnasında yanmış olduğundan, nüfus evrakımın kontrolü imkânı yoktu. ' Tedricen kendimi bana verilen 1 hüviyete alıştırmağa çalışıyordum. Şimdi ben pek eld-dlce bir hayat im rar mİ yen yaşı ilerlemiş kâr bir Frensizdim. Fara Cüz-yat lmrar etmlyen yaşı ilerlemiş bekâr bir Frensizdim. Para cüz aarumda bir tabun tadın »sı «nlrenltr
İMiyordum. ctadsmmda »İr do1 * . .
Ftanr» «terlerine düjüp tel- BlrUO Btafaal^nnta. ta» Mitten sanı» rmnt» ta h“ab‘"a Jok’”r
ltadn wtı rt no rtn«-nolr m dınlarmdan biri tarafından ya- /.— .
zilmiş bir aşk mektubu ve bun- , dan başka 'Mil bombardımanı esnasında ölen ve güya benim amcazadem olan bir Fransız posta müvezzil ile birlikte çekil- Wfetle rica olunur, miş bir fotoğraf bulunuyordu.
Fransız posta mûvcnil ünlfor- I * | jk S j|
mnh ve pos bıyık bu adamın ha takatte bir İngiliz olduğu asta tahmin edilemezdi.
Bittabi gözlüğüm dan getirilmişti. Frar.saya ha- 1800 [ rcket edeceğim gun bir Fransız berberi gelerek iki aydan beri
Bu sırada kapı açıldı, içeriye uzatmış olduğum saçlarum ıSJ5 Fransız tarzında kesti Bu nıüd »->« det zarfında bıyıklarım da ol-dtıkça gelşmlşti. [
Büyük şfün
Nihayet büyük gün gelip çatta. Aldığım mahrem vazifeden babama bahsedebilmek için müsaade almıştım Babam kendisine bıraktığım evlilik yüzü, _ laktı
t ve gülerek bana tyl yolculuk ve muvaffakiyetler temenni etti. ■ Benim de yetişmiş bir oğlum bulunduğu için vazife aldığım
- İlk aylar zarfında babamın çek- tlği ıstırabın derecesini tahmin i edebilirim. Tekrar İngiltereye
- döndüğüm zaman babamı saç-lan bembeyaz olmuş buldum.
) Zaman zaman hayatta ofap olmadığımı soran babama mu-I fevklerimin benden hiçbir haL ber olmadığı şeklinde cevap . vermelerini çok gayrilnsan! bu. larak asla mazur göremenı. Hakikatte mafevklerim benden ( muntazaman malumat alıyor. lardı. Bir ajanını kurtarmak ı-çin elinden gelen her şeyi yapan İngiliz naber alma teşkilâtının. ajanların ailelerine karşı takındığı vaziyet cidden saçma ve çok insafsızca idi.
Bir akşam otomobille uçan meydanına getirildim Burada birlikte Fransaya gideceğimi» beş arkadaş vardı Teçhizatıma son bir defa teftişten geçirildi. Bize silâh ve bazı İlâçlar tevzi edildi. Bu meyanda insanı («Si saniye içinde öldürebilen arşen sen) haplan da verildi. Mehtaplı bir gecede bir bombardıman uçağıylc Fransa istikametinde yola düzüldük. Uçak komutam iıçerli grup halinde uçaktan at-lıyacağımızı tebliğ etmişti. Fransa üzerine gelince bir şosa ve sonra bir demiryolunu takib ettik. Hareketimizden bir çeyrek kadar sonra bulunduğumuz yerin, üstündeki kırmızı ışık çaktı ve çavuş: «Birinci üçlü grup!» diye bağınjı. Uçak molörü daha ağır İşlemeğe başlamıştı. Benim de bulunduğum ikinci grup İçin İşaret ve emir verilince, sonuncu olarak ben de ellerim! göğsüme kavuştur»-1 rak kendimi boşluğa bıraktim
tevkifhane erkânından bir zabit girdi ve sestendi:
— Haydi efendim çabuk olun, bir dakika evvel çıkıp gidin. Işıkları söndürcceğlzl
Übeydullah efendinin kan başına sıçradı. Üstat ömründe İlk defa olarak hiddetlendi. Kendisini hapishaneden çıkararak serbes bırakmak İstedik- ğümû saatinin zincirine leri için!... Bu hiddetin sevkile bağırdı:
— Şuradan şuraya gitmiye-ceğinı... Bizi münasebetsiz ra manda tevkif eder, yine münasebetsiz zamanda serbes bırakırsınız Bari bunun usulünü âdabını öğrenin... Gecenin bir vakti buradan çıkıp ne yaparım?... Hayır biç bir taraf* gitmiycccftim.
Bunu söyllycrek, pek sevdiği çayını bile içmeden, yatağına girdi, yorganı çekti.. Hıçkırık-tarla ağlamak İsler gibi bir hail vardı...
Bu garip variyet karşısında
— v—~ .»»..M». , zabit şaşkın bir tavırla kovuş-
Futbolda stiller değişmekte- nn bu konu ile ilgili hasislerin tan çıktı, kapıyı çekti!
dlr. Görünürde şimdiki Inglite- konulması kararlaştirılnuştir. I Enis Tahsin TİL
günu
Ankara 22 (AA.) — Birleşmiş Milletler günü olarak kabul e-
et-be-
Bir kadın kendisine taarruz eden bir erkeği öldürdü
Konya (Akşam) — Bey şehrinin Bademli köyünde bLr kadın, kendisine taarruz eden bir erkeği tabanca İle öldürmüştür.
Bademli köyünden Şimşek adında bir erkek, aynı köyde oturan Mustafa Baldatıın gece evine girmiş. erkeğin evinde bulunmamasından trtifade ederek genç karısı Arzu ya taarruz etmiştir. Bu tecavüzüden sonra genç kadın yatağın altında sakladığı tabancayı kaparak taarruz edeni bir kurşun sıkmak suretile öldürmüştür. Kadın İşlediği bu cinayetten sonra koy muhtarına •Ben. bir köpek öldürdüm, yerek hâdiseyi haber tir
koşarak, di-verin ış-
Talebe Sümer-
______ talebelerin yurt ve ödenek meseleleri 'görüşüleceğinden, pazartesi gü-! nü saat 13.15 te Birlik Lokalinde yapılacak toplantıda burslu talebelerin bulunmaları ehem-
lu seçmişler ye bomba gibi volelerle İngiliz kalecisini İki kere aldatmışlardır.
Futbolda stiller değişmekte-
İSTANBUL RADYOSU akşam PMocaaau
de Fransa- um Açın» re Pro(T«m. nahertar.
Şarkılar vc lörkUler (F1> Viyana çocuk Mr-
kıtar IPD
Duke EllinKtan orlcestrau ıPl_> Kamıpna: tUrlernl» Slılirfter Kûnû mllna’cbcilj lc Pr-.i Hnırn Altf Büyücek tararından.
'»15 KdçDk orkc»tro(tau e«ı1ll ®v-foditar,
3035 Şarkılar vc türküler IFLI 21 (rt Halk tülltileri ıFI l
21 15 Faali «Nihavent faslı» Pc-tv -Zülfün gfcrcnlcrln - Sctıl bilk-mfl «tel - NuriffSdım - O;nrü-mtt BOntûmll - r«usı>? • Ey nihaJI enıeltaulc - Ru^ r unn at nlkabı • Feryat >1» - Sar te-
21 iO Cıarles Leva orfccstrarınUan ^mDaUır İPİ I
2200 W. A. Morart «Davet lımeoU» No. 11» çalan Haıülton Uortv idarelinde LonJ-n HlSnnoni orkestrası (PL»
SJ3 Dflrt B0xcldrn şariutaı» iPll
23 35 Tedılj1 Poıvel oıKnuanı ıPI.I
22 45 Haberler EM» Dans müaıti fPI > Î3.'D Prcçram ve kapatın
ANKARA RADYOSU Aksam rrsjtsa;
■13B Açılıj ve projrnm
18.00 M S, ayarı vc Dans müilil lOJ 18 30 Konulma.
18.U Mdrlk Melodiler İPİ)
13 00 M, S, ayar» ve Haberler.
18 İS Geçmişte bürün,
15.30 Mllzık Opera potpurileri (PU 15*5 Tarihi Türk miüu*ı.
»15 Radyo Harelen.
»30 Serbe» saat-sn 35 Radyo senfoni orkestran: IPopüler program): 1 — Rossinl: Sevil Berberi uvertOril; 1 — J. SlrauK; Şahane vata; 3 — Heuberger: Opera Bnloiu uver-tUrü; * — Bsahıni. Macar dans, lan No. 5 vc 8: 5 — 3. Straıuı: Viyana ormanları efsoneai.
S 1.30 Konuşma: IBlrlevml® MlUcUer rüna dolayısiyle!
31J5 Peşrev ve şarkılar. UM Dans mûritt (Pİ J
22 45 MS ayarı ye Haberler.
23 «0 Program vc Kapanı* ra aabah ve öÇl» pyogruu M S. ayan.
Hafif uvertürler (PLI Haberler w Hava raporu.
TûrkOJar (Pl.) Havai mttdklcrl (FU
GOnOn programı.
Müzik: Vahi. Polka. Paaa dubleler (PLİ
Hafif ınclod.Uer fP5»J
Created by free version of 2PDF
Tanınmtş sinema artisti Ereri Fiyn Avrapaya gelmiştir. Artist genç prenses Ülıyca ile nişanlanmıştır. Vakanda hususi motorbotuyla nişanlısını gerdirirken görülüyor.
Kadın talerinden şarkılar.
Haberler.
Salon orkestralarındım raelotfl-kr tPl.) öMc rnrcteal.
Müzik: Daü havaları fPI)
Aksam ı>r.ı||ı,-ım>, Haya rapora «e kapan»*.
Rahlta fl
Rafflfe 8
AKSAM
M Wm ÎMB
MI AMAD6A
BULMACA!
İVAPURLAR;
Soldan »•#»: 1 — Mektep Romûııît t — Umumi «loııyan intihap, S — Salhatar. 4 — Fiyaka - Hama. S — Tersi üstünden atlayan - B.»»ma «B» gelirse Kaikaaynda bir şehir, (itlik • Kflçük körleş. 7 — V • — Bir okul - N«M. S Nota, 19 — hır islin ■ Bir vilayetimiz.
Yukarıdan wfriT»: 1 — Ankara civarında bir köy cnsUtUaü. 2 — Mck-fcede bir da£. - Tersi bir erkek adı. S — Kalmadı bitti - Tersi porselen Corlıa tan. 4 — Bir peygamblr - Anlat yanın bir kazası. 5 — Üstün *ek» -Etki bir silâh. 6 — hainli emniyet, 7 — Kaybolmuş - Otlak. 0 — Bir «hin - Zuhur eden.
GEÇEN BULMACANIN HALLİ
Soldan sağa: 1 — Kumpanya. 2 — AlaJm. Ar. 3 — Nusret. 4 - Karacı 5 — AlaminUt. S — Lirik, Ada. Er. B - Koloncl. 9 — U 10 — Rar. Dere.
Yvkatıdan ajağıy*: l — Ktmcalıkur, î — Ulu, Li, Oya. 3 — Maskaralar, 4 — Piramidim. 5 — Amerikan. 6 — Tan. El>e. 1 — Ya. Cüceler, S — nuıtrir. la-
PARAMZr İSRAF ETUZMİK z ILİVİIKDİR
TUNGS

RADYO LİN
Sabah - öğle - akşam
Her yemekten sonra dişlerinizi RAOYOLİN Diş macunu ile fırçalayınız.
DABKOVİÇ
Vapur Acentesi TRANSMARİN
Muntazam İsveç Postası Şimali Avrupa - Akdeniz • Türkiye ve Karadeniz arasında azimet ve avdet LONDRA — HAMBURG — BREMEN — ROTTF.RDAM vc ANVERS için yakında hareket ede-cek vapurlar
FLORA vapuru 30 ekimde GUDRUN vapuru sunda
BECKY vapuru sunda HERA vapuru 24 GUNDA vapuru 30 kasımda
STAUBO LtNE Muntazam Norveç Postası NEW - YORK — AKDENİZ — İZMİR — İSTANBUL arasında son derece modern vapurlarla yolcu ve eşya t ticariye için azimet ve avdet.
NEW - YORK için yakında hareket edecek vapurlar :
ELİN HORN vapuru 31 E-klmde
HAV vapuru 15 kasımda ELİN HAVEN vapuru 8 aralıkta
GORTHON LİNE Muntazam İsveç Postası CENUBİ AMERİKA — AKDENİZ — İZMİR — İSTANBUL — KÖSTENCE arasında azimet ve avdet. CENOVA — RİO de J.1NE-İRO — MONTE VİDEO ve BUENOS AYRES için yakında hareket edecek vapurlar:
ALİDA GORTHON Vapu-nı 12 kasımda
JUGOLİNİJA
Muntazam Yugoslavya Postası ADRİYATİK — İZMİR — İSTANBUL arasında azimet ve avdet. ?
Beklenen Vapurlar : HERCEGOVİNA vapuru 30 ekimde
SOLİN vapuru 15 kasımda Galatada Frank Han'da umumi Acenteliğine mfl-■■ racaat. Tel: 44708-7 ■■ ■
DABKOViÇ Vapur Acentesi Stevenssn Lirse
SAYIN VATANDAŞ
Cumhuriyetin 26 ncı yıldönümünü kutla-a r ___ * mak için İhtiyacıma olan şanlı Bayrağı-
kw mızı mü esse semizden sağlam, temiz ve u-PR ıuz 0,arak ^-mln edebilirsiniz. Taşraya ö-
njjl demeli gönderilir.
■ H Adres: Feyzullah Göçek, Galata, Mahtnu-
W 8f V öl ye caddesi No. 106,
• Telefon: 49161, Telgraf: Feygöç.
DEVLET DEMİRYOLLARI
İLANLARI
11 ka-
kışımda
KADIN ÇAMAŞIRLARI wBEYAZİS
En son Paris modellerini getirdi.
Şişli Halâskâr Gazi Cad. Sırmalı Apt. 332/1 »nt»
Mahkeme, tapu, icra ve noter ilânları Bedelleri hususi şahıslar tarafından ödenen mahkeme, icra, tapu ve noter ilânları gibi resmi İlânlar eskiden olduğu gibi doğrudan doğruya «AKŞAM» idaresi tarafın-dan kaovi edilmektedir
Muntazam Amerikan Postası
Şimalî .Amerika — Alideniz — İzmir — İstanbul arasında .azimet ve avdet yolcu ve eşya! ticariye için
PİRE — TRtYESTE — CEBELİTARIK ve NEWYORK
için yatanda hareket edecek vapurlar ;
Vapuru 30 Ekimde
Vapuru 30 Kasım'da
T. J. STEVENSON CHARLES PADDOCK
Galatada Frank Han’da racaat.
umumî acenteliğine mü-Tel: 44708 - 7.
TÜRKİYE DEMİR ve ÇELİK FABRİKALARI
Müessesesi müdürlüğünden:
1. Kasım. 194S tarihinden itibaren verilecek asld siîltirik siparişlerinde aşağıdaki fiyatların tatbik olunacağı muhterem müşterilerimize İlân olunur.
66 bomelik tonu 250 lira 60 bomelik tonu
140 lira
Gaziantep ilinden
HUDUDU Mahallesi Müştemilâtı
Sağı: Buğday Arsası, Solu: Boyacı Camii, Arkası: Sabunhane, önü: Umumi yoi.
Yahni
Altta: Oda. 21
Üstte: Oda, 44
Yakarıda mahalle, hudut ve müştemilâtı yazılı Kürkçü hanının mülkiyet satışı kapalı zarf u.sullyle arttırmaya konulmuştur.
Muhammen bedeli 180000 lira ve geçici teminatı 10250 liradır. İhale 8 Kasım 949 sah günü saat 10 da Gaziantep İl Daimi komisyonunda yapılacaktır.
Zarfların İhale saatinden bir saat evveline kadar alındı mukabilinde komisyon başkanlığına verilmiş olması lâzımdır.
Postad avâkl olacak gecikmeler kabul edilmez. (15138)
Avaryalı Pamuklu Mensucat Satışı
Ticaret Ofisinden
Cins ve miktarları. Ofisimizin Yeni Valde Han 5. d katta giriş kapısı yanındaki levhada asık listede gösterilen avarya-lı pamuklu mensucat 9 Kasım 949 Çarşamb agünü saat 15 de pazarlıkla satılacaktır.
Mallan görmek isteyenlerin, pazar hariç her gün pazar-hğa katılacaklarını belirten gün ve saatte İç Ticaret Şubemize müracaat etmeleri İlân olunur.(15177)
Tekel Kastamonu Başmüdürlüğünden
Kargı İdare binasının 40.729.32 lira keşif bedelli
İnşaatı ihalesinin 7.10.949 günü kapalı zarfla yapılan eksiltmesine tahp çıkmadı Çından ihalesi evvelce ilân_
şartlarla 7.11.940 tarihine raetlayan pazartesi günü saat 16 de pazarlıkla yapılacaktır.
Şartnameler her gün İstanbul — Ankara ve Kastamonu tekel başmüdürlüklerinde görülebilir.
İsteklilerin mezkûr gün ve saatte belgeleriyle Kastamonu tekel başmüdürlüğüne mü raca atarı ilân olunur, 14741
DOKTOR
FETHİERDEN
LABORATUVARI (Bakteriyolojik, Biyolojik ve kimyevi tahliller yapılır.
Beyoğlu Taksime giderken Meşeli sokağı Ferah Apartımanı Tel, *0534
İkmal ikinci olunan
Lokman Hekim
(Dr; HAFIZ CEMAL)
Dahiliye Mütehassısı
Divanyolu No. 104 Muayene saatleri Pazar hariç ber gün ZA - S
Tel: 23398
Balast alınacak
D. Dm. Yolları 8. İşletme Satmalına Komisyonundan:
1 — Aşağıda mevki, miktar ve muhammen bedelleri hizalarında gösterilen iki yerden alınacak balast kapalı zarfla eksiltmeye konulmuştur.
2 — ihaleleri sırasiyle 31/Ekim/949 pazartesi günü saat 15. de İzmir - Alsancak’da 8. İşletme 'binasında toplanacak komisyonca yapılacaktır.
3 — İsteklilerin kanunun tâyin ettiği mu t ad vesikalarla son ticaret odası vesikasını ve bu gibi İşleri muvaffakiyetle başardığına dair bonservislerini havi tarif atı kanuniye dairesinde hazırlayacakları teklif mektuplarını geçici inanca makbuzlarıyla birlikte muayyen saatten bir saat evveline kadar ilmühaber mukabilinde komisyon başkanlığına vermeleri veya bu saatten evvel ele geçecek şekilde İadeli taahhütlü olarak posta İle göndermeleri lâzımdır. Vâki olacak gecikmelerden komisyonumuz mesuliyet kabul etmez.
4 — Bu husustaki şartlaşma vc sözleşme projeleri komisyonumuz kaleminde görülebilir. (14894)
Sıra Mevkii Mik- M. Bedeli Geç. İnanca
No. M3 Lr. Kr. Lr. Kr.
1 İzmir-Alaşehir hattı Kim.
77 + 300 deki Çobanlsa ocağı 4000 24920 00 1889 00
2 İzmir - Dinar hattında
Sağlık, Selçuk ve Kim. 79 arası ocaklardan alınacak ocak ve toplama balastı 4000 22800 00 1695 00

45.000 kilo ham kauçuk alınacak
Devlet Demiryolları Merkez 9 uncu Komisyon Başkanlığından :
1 — 15.000 kilo ham kauçuğun satın alınması (kapalı zarf) usulü ile eksiltmeye konulmuştur.
2 — Malzemenin muhammen bedeli 30.150 ve geçici teminatı 2261.25 liradır.
3 — Şartnameler bedelsiz olarak Ankarada malzeme dairesinden ve Haydarpaşada malzeme teslim alma ve yollama müdürlüğünden verilir.
4 _ Eksiltme Ankarada İdare binasında malzeme dairesinde
toplanan merkez 9 uncu satınalma komisyonunca 7/11/1949 pazartesi günü saat 15 de yapılacağından isterilerin tekhflerl-le kanunun tâyin ettiği belgelerini ayni günde nihayet saat 14 de kadar makbuz karşılığında adı geçen komisyon başkanlığına vermeleri (veya belli vakitten önce ele geçecek tarzda İadeli taahhütlü olarak posta İle göndermeleri) 15004
Açık Arttırma ile Mülkiyet Satışı
Gaziantep Vakıflar Müdürlüğünden
Kethüdazade Asiye Hatun vkafından. Şeyhcan mahallesinin Karagöz caddesinde bulunan 495 No lı Garajın mülkiyeti açık arttırma ile satılacaktır.
1 — Tahmin bedeli 35000 oluz beş bin Uradır.
2 — İstekliler yüzde yedi buçuk nispetinde olan 2625 lira muvakkat temintaı İdare kasasına yatıracaktır,
3 — İhale bedelj ihalenin tastlklnden sonra peşin olarak verilecektir.
4 — Hususi şartlar İdareden öğrenilir.
5 — İhalesi 14 Kasım 949 pazartesi günü saat on beşte vakıflar idaresinde yapılacaktır.
Keyfiyet ilân olunur. (14874)
İ. E. T. T. İşletmelerinden
1 — Aşağıda cins ve miktarları yazılı malzeme 31/10/949 tarihinde pazarlık suretlle mübayaa edilecektir.
Cinsi________Miktarı Muh. Bedel Muv. teminat Tarih ve saat
Arap sabunu 10.000 Kg. «500.— id. 637,50 LL 31/10/049 10.—
Created by free version of 2PDF
»^“■■Fırsatı Kaçırmayınız
“V General Elektric Radyosu —
ALTINEL ELEKTRİK EVİ
Ayda 20 lira taksitle satışlara başlamıştır.
Bankalar Cad, No. 3 Galata Yapı Kredi bankası karşısında
Devlet Orman işletmesi Sinop Müdürlüğünden
1 — Devlet Orman İşletmesi Sinop müdürlüğü sahasmda İnşa edilen İdare binası ve memur lojmanı, tavla ve garajla bu sahada onanını yaptırılalı 9,12,13 numaralı üç binaya yok tretuvar. Kanalizasyon, harici ve dahilî elektrik .dahili su ve sıhhi tesisat yaptırılacaktır. İlk keşif bedeli (30418) Ura (97ı ku ruş olup muvakkat teminat (2281) Ura (42ı kuruştur.
2 — Şartnameler; bilumum projeler, seridöpriler mukavele projesi, eksiltme şartnamesi, Bayındırlık işleri genel şartname si, yapı İşleri umumî tennl şartnamesinden İbaret olan keşif dosyası İstanbulda Orman İşletme müdürlüğünde, Ankarada Orman Gene) müdürlüğü inşaat şubesinde ve Sinop devlet Orman İşletmesinde görülebilir
3 — Eksiltme 2-11-949 çarşamba günü saat 15 de Devlet Orman işletmesi Sinop müdürlüğü binasında toplanacak komisyon huzurunda yapılacaktır.
4 — Eksiltmeye girebilmek için istemlerin (2281) Ura « kuruşluk geçici teminat vermeleri ve bu işin teknik ebenım-yetlnde bulunan diğer bir işi muvaffakiyetle başardığına veya idare ve denetlediğini Isbata yarar belgelerile birlikte eksiltme nln yapılacağı günden en az (tatil günleri hariç) üç gün evvel yazı İle Bayındırlık Bakanlığına, Sinop veya İstanbul Bayındırlık Müdürlüklerine baş vurarak bu İşin eksiltmesine gir mek için yeterlik belgesi almaları ve bu belgeyi göstermeleri şarttır. Bu süre İçinde belge İsteğinde bulanmıy anlar eksiltme ye giremezler.
5 — İsteklilerin teklif mektuplarına eksiltmenin yapılaca-
ğı saatten bir saat öncesine kadar Sinop Devlet Orman İşlet mesl Müdürlüğüne makbuz karşılığında vermeleri lâzımdır p» tada olan gecikmeler kabul edilmez. 14902
Kurşun mühür 1500 » 3150.— > 238.25 » » 10.15
Çini ve Fayans
döşenmesi işi. 76 M2 2700.— • 202.50 ■ B 10,30
2 — Bu işe ait şartnameler Metro Han Levazımında pa-
rasın tedarik edilebilir. (15053)
Elektrik tesisatı yaptırılacak ve su Motopompları,Değirmen motoru satın alınacak iller bankasından
1 — Niğde iline bağlı Dertnlruyu kasabası Içta şartnamesine uygun olmak üzere su motopompları, değirmen motoru. değirmen taşı ve 1 adet 4o - 45 beygirlik dizel grubu satın alınacak ve alçak gerilim şebekesi yaptırılacaktır;
2 — Bu işlerin keşif bedeli 72.677.2Ö Uradır.
3 _ Geçici teminat 4,879.- Uradır.
4 — Zarflar makbuz mukabilinde en geç lT/Kasım/MS perşembe günü saat 17 ye kadar bankamıza teslim edilmelidir.
5 — Kapalı teklif zarflan, 18'Kasım/949 cuma günü, saat ıs de toplanacak bankamız satmalına komlsyobû tarafından a-çıl ataktır,
6 — Postada vâki gecikmeler nazarı itlbare alınmayacaktır.
7 — Bu İşe ait şartname ı5.4) Ura mukabilinde bankamız muhasebe müdürlüğünden temin edilebilir.
8 — Bu işe alt bilcümle devlet ve belediye vergi ve resimleri, noter ve harç masrafları İşi alana ait olacaktır.
9 — Teminat mektubu mukabilinde avans verilemez.
18 — Banka ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine vermekte serbesttir. 14281

Comments (0)