40 Mikron kapısına su geçmez ve otomatiktir.
Türkij e mümessili >1. Akili. Ralıçekapı No. 6
AKŞAM
Sene 32 — No. 111715 —• Flatl: her yerde 10 kuruştur.
ÇARŞAMBA 23 Kasım 1949
Sahibi: Necmeddin Sadak - Yaza islerini fUlen idare eden: C. Bildik — Aksam Matbaası
Üniversite ideali
Yazan: HALİDE EDİB
Garp mütefekkirleri son yıllarda tahsilin, bilhassa ü-niversite tali silinin üzerinde en cok duruyorlar. Bu mesele üzerinde son senelerde bu sütunlarda, üniversite meselelerinin muhtelif safhakırı üzerinde biz de çok durduk ve daha da duracağız. Çünkü Dervişin fikri ne ise zikri de odur» derler. Bir üniversite mensubunun fikri üniversite olması tabii değil mi?
Garpta, üniversitelerin tereddisinden birçok bakımlardan mütemadiyen bahsedilmektedir. Bizde de bu meselenin düşündürücü bir va’ivet aldığına nazaran o-kı ıvuçular mütemadiyen
bundan bahsimizi inşallah mazur görürler.
Gerçi teknik bakımdan ilerlemeler kaydettik, fen kısımlarında da yüzümüzü a-ğartacak bir havli geaç yetişiyor. Fakat fikrî sahada basitleştik, hars sahasında ise elle tutulacak kadar b:.r gerileme göze çarpıyor. Meselâ Edebivat Fakültesinin son sınıflarına gelmiş pk grupa «Juvenal kimdir?-, diye sorar da «Bir gençtim cevabını alırsanız, ister isteme/ biraz sersemlesiKiniz.
Biliyorum ki, Amerika ve îngilterede üniversite sevi---------------------- -
yesınin aynı bakımdan düş- telerinıiz. İDtidaı bir memle-tüğü yalnız olgun kal,i- kette İngilizce yazan yerli lavdan değil, hattâ gençler-I (Arkası sabite,2 sütun 1 dc) den de çok işitiliyor. Fakat ————— ——----------------------
bu. o memleketlerin maraz-i » •• •• •
lanın teshis etmiş ve çare a-1 / JJ O fiil IIP
radıklarını gösterir bir ifa-, "
desi var. Halbuki bizde, onların düştükleri’'ve- şüiv' dİ bir ağızdan şikâyet ettikleri yanlış ve geçici cereyanları taklitten dolayı düştüğümüz hataları kabul etmek veya ettirmek çok müşküldür- «Mademki Amerika-da ve İngiltcrede şöyle veya böyle bir şey vardır, ur>izde de olmalı» gibi kötü bir taklit insiyakı kökleşmiş bir haldedir.
Bütün bunları düşünürken, şubemize yeni iltihak etmiş olan Prof Blackstone’ la Ingiliz Üniversiteleri hakkında bir konuşmak istedim. Profesör, yaş itibariyle genç sayılabilir, fakat kafa itibariyle olgun ve İngiliz fikir hayatında kendine mevki yapmış bir adamdır. Son e-seriyle İngiliz matbuatı çok alâkadardır, bunu ve daha evvelki eserlerini okumu?, cok haz duymuştum. Fakat bugün onun eserlerinden bahsi tehir ediyorum, çünkü İngiliz Üniversitelerine ait fikirlerini bizimkilere çok benzettim ve onlardan bahsedeceğim. Esasen Blackstone yetişmesi itibariyle bilhassa üniversitelerin fikri bakımdan durumlarını kav-rıyacak kabiliyettedir çünkü Garp medeniyetinin beşiği olan Akdenizlin fikri ve ilmi tekâmülünü İçinden kavramış, ve gene Garp medeniyetinin. en yükse'.: nişan tası olan 17 nci Asırla en fazİR meşgul olmuş bir hoca ve muharrirdi!’. Blackstone diğer İngiliz münevverleri gibi ilim ve fikir seviyesini düşüren geçici moda cereyanlardan cok müştekidir Dedi ki:
'Üniversite idealinin göçmesi zamanımızın siyasî, içtimai ve diğer karışıklıktan. L ayrılan kendi basma fikri ” bir hâdisedir.i)
«.Bu hâdisenin en mühim ' sebepleri sizce hangileridir? ' dıve sordum.
Evvelâ hükümetin üniversite talebesinin sayısını arttırmak siyaseti..... Bu-
nun neticesi olarak mizaç ve kabiliyetleri üniversite tah-•slline müsa.d olmıyan, bıı tahsilden istifadeleri mümkün olmıyan bir sürü genç üniversiteye giriyor. İnsanların hepsi aynı kabiliyette değildir, akademik tahsili hazmedeceklerin sayısı nispeten azdır. Gerçi bugünkü üniversitelerin durumu eski-1
lere benzemediği iddia edilebilir. Fakat İngiliz Üniversiteleri asırlardan beri maddi menfaate dayanmıyan bir 1-lim ideali taşımıştır Bugünkü üniversiteler (modem ve yenileri kastediyordu) şişirilmiş bir teknik mektepten ibarettir.™
Görüyorsunuz ya, bizdekî üniversite tahsilinin muvaffakiyetini yüksek rakama bağlamak cereyanı dahi zannedildiği gibi orijinal bir fikir değildir. Taklid ettiklerimizle aramızdaki fark, onların bu yüksek rakam markalı muvaffakiyeti üniversite tahsiline bir engel telâkki etmeleri, bizim ise. sayıyı kıymete tercihte ısrarımız* dır. O kadar ki üniversite namzedi talebenin adedi a-zalınca saçımızı basımızı yoluyoruz. Her halde Blacks-tone On yedinci Asrın büyük ulemasından Sir Th. Browne’ın tâ o devirde üniversitelerin seviye düşüklüğünden bahseden bir parçasını zikrettiği zaman insana gelen kanaat şu idi: Garpta, üniversite idealini hiçbir zaman kâfi yüksek bulmamışlar. mütemadiyen bunu yükseltmeğe çalışmışlardır.' Bİackstone devam etti:
• Eğer bu başladığımız yolda devam edersek üniversi-|
gönderilen
hindi
uça-
Hindiyi getiren çın saat 18 e doğru gelmesi bekleniyor
Erzurumdan gelen mektup hakkında tahkikat açıldı
Osman Bölükbaşı ile Fuat Amanın dün ifadeleri alındı
Karma komisyon Sadık Aldoğanın masuniyetini ka çırmamağa ittifakla karar verdi
Sanayi Bankası kurulmak üzere
Başbakan kalkınma bankası erkânından Johnson ile bu işi görüştü
Ankara 22 — Barbakan Şemsettin Günallay, bugün Milletten' arası imar ve kalkınma bankası erkânından Harold John-son'u kabul ederek iki saat karlar görüşmüştür.
Fuat Ama ile Osmaıı Böiükbaşı tahliye edildikten sonra
Nevyork 22 (AA.’ — «Afp):
36 buçuk libre ağırlığındaki canlı hindi. İstanbula gitmek üzere dün Nevyorktan kalkan 4 motorlu Pan - Amerikan uçağının ön kompartımanına yerleş t İrili niş tir.
100.000 hayvan İçinden seçilen bu hindi. Birleşik Amerikanın kuzey batı bölgesi hindi yetiştiricileri tarafından «Şükran günü» münasebetiyle Türkiye Cumhurbaşkanı İsmet Inönüye hediye olarak gönderilmektedir.
United» ismi verilen bu hindi hususi bir kafes içinde ve yeni kapanan Pasifik sahilleri hindi ■sergisi müdürü Gene Ma-lecki ile birlikte seyahat etmek tedir.
Uçağa her biri 25 libre gelen 2 hindi daha yüklenmiştir. Bun lardan biri gene başkan İnönü-ye, diğeri Cumhurbaşkanlığı ge peL sekreteri Cemal YeşU'e gönderilmekledir.
Hindileri getiren uçağın saat 18,30 da Yeşilköy hava meydanına gelecektri.
Ankara 23 — Cumhurbaşkanı çının yanında bulunan Fuat Ar-İsmet İnönü He Demokrat Parti nayı da lstlcv&b etmişlerdir. CM-Genel başkanı Celâl Bayata man Bölükbaşının İsticvabı iki karşı suikast tertiplendiği hakkındakl ihbar üzerine girişilen tahkikat, Cumhuriyet Savcılığı tarafından resmen durdurulmuş.-ademi takip kararı bir taraftan Adalet Bakanlığına. diğer taraftan da Büyük Millet Meclisine bildirilmiştir Evlerin aranmasında ele geçirilen evrak da. dün tahliye edilen Osman Bölıikbaşı ile Fuat Av-na’ya İade edilmiştir,
Diğer taraftan General Sadık Aldoğanın teşrii masuniyetinin kaldırılmasına lüzum olmadığı hakkında karma komisyonca karar verilmiş olduğuna göre, günlerden beri efkârı umuıhlye-yi meşgul eden komplo hâdisesinin bir cephesi kalmıştır ki. o da ihbarı yapan Denizli Milletvekili Reşat Aydınlı hakkında tahkikat açılması keyfiyetidir şimdi bu yolda hazırlıklara başlanmıştır, öğrenildiğine göre, bugün, Ankara Savcılığınca Osman Bölükbaşı ve Fuat Ar-nanın malûmatlarına müracaat edilmiştir.
Erzurumdan gelen mektup
Savcı yardımcılarından Osman Od abası oğlu İte Ankara Emniyet İkinci şube müdürü Ekrem Anıl ve diğer mamurlar, Osman Bölükbaşının evine giderek, o sırada Osman Bölükba-
Bir kaçakçı yakalandı
I
Kaçakçı Ali muharririmizle konuşuyor.
LYazmı ikinci sahilenılzde]
öğrendiğimize güre bir sanayi bankası Kurulması ve bu suretle milletlerarası imar ve kalkınma bankasının hususi teşeb büs ve sermayeye yardımda bulunması işi fiiliyat sahasına İntikal etmek üzeredir. Memleketle devlet sermayesi ile çalışan müesseseler dışında kalan teşebbüsleri hususi sermayenin
başarmasını hedef tutan ba projeye göre, banka kurulduktan sonra hükümet, hususi ser», mayo sahiplerine memleketindir hangi sahalarında ne gibi to-LJ sislere ihtiyaç bulunduğunoO-göstereeek ve yeni banka buCM yerlerde gerekli tesisleri kurn-'fc çaktır. Böylece memleketin it-O tlsadi ve sınai sahadaki kalkın- C masında hususi sermayeye ı:ö\O nJş imkânlar sağlanmış, önemli'(/) vazifeler verilmiş olacaktır. Ban Jjr kanın kuracağı sanayi için lü-zumlu dövizin milletlerarası bankadan sağlanması da bu su-retle mümkün olacaktır.
Dünkü
zelzele
Bir sual takriri
Heybeliada’da şiddetlice hissedildi
ı ‘ ____________
j Dîin saat 17.18 sularında bir zelzele olmuş, sarsıntı bilhassa adalarda ve bu arada Heybelide şiddetli hissedilmiştir. Hey* beiioda sakinlerinden bazı
ı kimseler evlerden bahçelere ve aokakîara fırlamışlardır-
Bûvükadâ'da Lse zelzele daha hafif duyulmuş Hır,
Büyük Dofu’nun neşriyatı ve Mümtaz Faik’in mahkûmiyeti meseleleri
>.
£>
O
OJ
S? O
saat. Fuat Amanın İsticvabı İse bir saat sürmüştür.
Bunların sorguya çekilmelerinin sebebi, evvelki gün yolda Hışladıkları Celâl Baya ra llsa-nen tecavüzde bulunurlarken Osman Bölükbaşının Erzurumdan çelen mektup hakkında söylediği sözlerin savcılıkça bir ihbar olarak telâkki edilmesidir.
Evvelki günkü hakaret hudl ■ sesi esnasında Osman Bölükba-şı, Bayar'a: «İnönü'yü öldürmek lâzımdır diye Erzurumdan vaktiyle gelen mektubu hasır-altı etmiştin. Şimdi de bize tuzak kurmak İçin girişilen bu teşebbüste bas artist rolünü ala-(Arkası sahife 2; şiitun 7 de)
■ • "’İI'.ÎIIL* "İSli
Zamane iktisadının yeni bir garabet cilvesi!
Şimdiye kadar, ithal edilen bir çok malların acayip fiğine bakıyorduk da söyleniyorduk:
— Bu naylon aynalar? Bıı liiks kürkler? Bu oyıın filM ve edevatı? Bu harcı âlem kumar çarkıfelekleri? Bu oneııklar, bonçuklar memlekete niçin sokulur ha sokulur.
Âllnıane izah ederek susturuyorlardı:
— Döviz..- Takas... Plâfon... Kontenjantemaıı... İhraç müsaadesi... (Ve bilhassa:) Eğer biz bunları ithal etnıe-sçk, müstahsil bölgelerimizin lıam maddelerini kimse alamaz...
Eh, akar sular duruyordu, öyle farzediyoduk ki, bütiiıı bu, ıvırzıvura para sarf e d enler, Anadolu köylüsünün na-1 fak asını sağlamış oluyorlar.
Şon Elimlerde bir haber;
İstanbula hariçten konserve balık ithal edilmiş .
İstanbulini 1 numaralı ihraç maddesi konserve balık i olmak lâzımken, İstanbula ithal .
Elbette devrimizin iktisat. . maliye, gümrük, liberal ticaret uleması, takasla, platonla eciş bücüş cümleler tertip-Ilevip bu acayibi de mantıkî
gösterebilmek kudreti ildedirler. Onıın için münakaşaya girişmiyoruz. Şimdiden pes!

Milletlerarası gençlik konferansı ocahta Islanbulda toplanacak
Aukara 22 — Dört gündür devam etmente olan Türkiye milli talebe federasyonu fevkalâde kongresi bugün sona ermiştir.
Toplu olarak alınan kararlar şunlardır:
1 — Talebe birliklerinin teşekkülünün imkânsız olduğu vilâyetlerdeki talebe cemiyetlerinin de federasyona münferiden aza olmaları imkânını veren altıncı maddenin kabulünden sön ra İzmir yüksek ticaret ve ekonomi okulu talebe cemiyetinin federasyona iltihakı hakkında kı müracaatı ittifakla kabul e-dllmiştlr,
3 — Federasyon merkezi Ankara olarâk tesblt edilmiştir.
3 — Türkiye milli talebe federasyonunun azası olduğu bey nelnıllel W A. Y. teşkilâtı icaplarından olarak bir Türkiye mil li gençlik komitesi kurulması ittifakla kabul olunmuştur. Bu teşkilât okuyan, okumıyan ve çalışan gençliği bir araya toplamak gayesini gütmektedir.
4 — Federasyon başkanı se-
çiminde peryodlk seçim sistemi terkedilmiştir.
6 — İdare heyeti bünyesini değiştiren onuncu maddenin kabulünden sonra Talha Ermiş (Arkası sahlfc 2; sütun 5 te)
Ankara 23 (Akşam) — Kırşehir Milletvekili Sahir Kurullu-oğlü. Meclis Başkanlığına şu ö-nergeyi vermiştir:
el — tstanbolda İntişar eden Büyük Doğıı mecmuasında son günlerde Atatürk aleyhine vaki tecavüzler ve üniversiteli Türe öğrencilere ahlâk kaidelerini hiçe sayarak yapılan İsnatlardan dolayı ne gibi adli muamele yapıldığı;
2 t— Neşren İşlediği bir suçtan dolayı mahkûm olan ve aleyhindeki hüküm kanun yollarından geçerek katileşen Zafer gazetesi başyazarı Mümtaz Faik Fenik hakkıııdakf bu ilâmın: A — infaz edilip edilmediği B — İnfaz edilmemiş ise İnfazı geri bıraktıran sebepler nelerden I-barettlr? C — İnfazı ger) bıraktıran sebep sıhhi ise bu sebebi tesblt eden rapor mahiyetiyle raporun hangi mercilerden verildiği, hususlarının Adalet ve Sağlık Bakanlan tarafından sözlü olarak açıklanmasını rica ederim.»
Evvelki gece Beşik taşta Camlı köşk önünde devrilen otomobil
Tüccar Dcrneğtuüı dünkü lop l»u tısında bul uııau lordan bir grup (Y»ıuı 2 aoi sohifoatM*»
AKSAM
23 Kasım 1949
Eahlfe 3
Daha acelesi varken
Hür Fikirleri Yayma cemiyetinin «san günkrde An-k arada cereyan edeıı hâdiseler (WayısiyIe bir karara varmak üzere» Boalarını toplan lif a çağıran nânla-rmı gazetelerde okurken bu hâdiselerin. Hür Fikirleri Yayma cemiyetini alâkadar etmesi bakımından ne olabi-İneğini de merak ediyordum. Acaba suikast ihbarı hâdisesi nü, yoksa yeni hazırlanan Basın kanunu tasarısı mı bu toplantıda görüşülecekti? Kendi kendime «her halde İkincisi» dîye düşündüm. Ciinkfi Hür Fikirleri Yayma cemiyeti, adı üstünde, fikirlerin ser beşçe yayılmasını temin etmeğe çalışmak için kurulmuş bir cemiyettir. Fikirler de bilhassa gazetelerle, kitaplarla yayılır. Eğer fikir hürriyetini nizamlayan matbuat kanunumuzda fikrin serbesçe söylenmesini, tenkidin hiç bir endişeye kapılmadan yapılmasını güçleştiren bası hüküm Icr varsa Hür Fikirleri Yayma cemiyeti bu hükümler üzerine dikkati çekerek taşıdığı adın İcabım yerine getirecektir. Hakikaten bu sırada Ankarada Adalet Bakan-bğı veni bir Basın kanunu tasarısı hazırlamıştır. Yürüttükle olan kanunu ağır bulan gazeteciler yeni tasarıdaki hükümleri daha ağır fikirleri serbesçe yayma bakımından elverişsiz buldular. Adalet Bakanlığı (la yeni girdiğimiz demokratik bayata daha münasip bir Basın kanunu hazırlanmasına iştirak etmek üzere gazetecilerden mürekkep bir heyeti Ankaraya çağırdı.
Hür fikirleri yayma bakımından son günlerde Anka-ırada cereyan eden hâdise buidi ve Hür Fikirleri Yayma cemiyeti de her halde bu meseleyi mükazere ederek münasip gördüğü Basın kanunu etrafında Adalet Bakanlığına bir muhtıra vermek ürere acele ediyor sanıyordum. Aldanmışım. Cemiyet idare heyeti dün Ceza kanunu ve Ceza Muhakemeleri usul kanununun şahsi hürriyeti ve masuniyetin de ban eksiklikleri muhtevi olduğu hususunda ittifak . edildiğini bildirdi. Bu da iyi a m ı Meclise gitmek üzere olan yeni Basın kanunu projesi hakkında fikirlerini beyan etmek içhı cemiyet acaba ikinci bir acele toplantı yapacak mı dersiniz?
Şevket RA DO
• Baş tarafı 1 İnci «hilede) kâtipler sürüsü yetiştirmekten başka bir işe yaramıya-caktır. Bizdeki sıruf kalabalıkları, profesörün birinci derecedeki istidatları ayırd etmesine mâni oluyor. Bu sistem seçme talebe ile meşgul olmasına mâni oluyor Biz, aşağıdakileri yükseltmek değil, yukarıdaki kafaları tesviye etmekle meşgu-lıiz. Eu sistem içinde talebeden beklenilen şey, sınıfta öğ rendiklerinı tekrardan ibaret kalıyor. Tezler hazırlatmak, bir nevi ortamektep seviyesinde birçok imtihan kâğıdı okumak meşguliyeti arasında profesör, bu kâğıtlardaki istidatları keşfede-mivecek kadar meyus oluyor.»
Ben, hocaların sayısını art ttrmakla buna bir çare bulunup bulunamayacağını sordum. Dedi ki:
»Eğer harb sonrası yetişmiş, üniversitenin fikir inzibatına girememiş tedris unsurları alınacaksa, hayır. Bu nevi hocaların birçoğu makineden çıkmış bLr pedagog ve teknislyen serisinden ibarettir! Sürat, kemmiyet başta.,, Keyfiyet, karakter, fikir terbiyesi sıfır!»
Blockstone'a İngilteredeki bu veni modem üniversitelerde en fazla itiraz ettiği başka bir nokta olup olmadığını sordum. Dedi ki:
■■Sosyal bünyelerindeki başkalık, nltı asırdan beri İngiliz Üniversiteleri (bilhassa Oxford ’ ve Cam-bridge) hocalarının ve ilim adamlarının bir korporasi-yonu (Corporation) idi. Oradaki adamlar sadece “* nesinden koşarlar, ve hangi sınıf halktan gaveyi tanıyan talebe larch. Hoca bir mürşit _
yetinde idi. Şükür bu sistem hâlâ eski ve büyük üniversitelerimizde bakidir Ve bu sistem sayesinde şimdiye kadar dünyanın en büyük ilim kafaları yetişti ve İçtimaî havalımızın nâzamı oldular. Bu muvaffak olmuş «istemi, yeni açılan üniver-
Banka mzda.
TASARRUF HESABI
ilim her aynı alır-vazi-
Sah ah Gaz eteleri Ne Diyör ?
Her hareket muhayyerdir hele siyasette
SeBın Rayıp Emeç SON TOS-tMa yukanki başlıkla yazdığı makalede Fuat Ârna İle Osman Böl akbaşının Celâl Baya ra yaptıkları tecavüzden bahse-(Urek diyor U:
Ortalığı karıştırmak: Fuat Ama ve Osman Bölükbaşı gibi konuşma ölçüleri kıt insanları aktör olarak ele alan tertip: bugün, İçine düşmüş bulunduğumu! müessif ve gergin politika havasım yaratmıştır.
Bu variyette birinci mesulün muhbir Reşat Aydınlı olduğu meydandadır. Bu durumun diğer aonmlulan: bu tertibe kendilerini kolaylıkla kaptırmış görünen Fuat Ama ve Osman Bölükbaşıdır Vaktiyle bir Erzurum suikastı bahis mevzuu İken, buna alt mektubun Celâl Bayar tarafından saklanmış olduğu İddi asile başlıyan ve her türlü hakikati ihmal eden yalanlar anlatıyor ki, bu zavallılar, Halk Partisinin pek benimsediği bir tâbir veçhile, politik bir İstismarın gözü dönmüş aktörleridirler. Hareketlerini en şiddet» şekilde takbih etmek her vatandaşın borcudur.
Fiyasko ile biten bir ihbar
YENİ SABAH, bugün y*«-dığı başmakalede Reşat Aydınlı tarafından yapılmış olan sulksat İhbarıma neticesiz kaldığından bahisle diyor ki:
Höyük Millet Meclisinin ve encümenin ve ondan ayrılan tfill komisyonun teşrii masuniyetin kaldırılması bahsinde gösterdiği titizlik çok .takdire değer.
Bundan çok eski olmıyan tarihlerde. Devlet Rehine yapılacak bir suikast tertip ihbarı üzerine, ne türlü hareket edilebileceğini henüz kimse unutmuş değildir Bu defa kuru ve fevri bir heyecana kimse kapılmamış re Milletvekilleri hükümet talebinin İstinat ettiği delilleri etraflıca İncelemiştir Bu İnceleme sonunda ipuçlarının Milletvekilliği dokunulmazlığını kaldırmağı İcap ettirecek sarahatte olmadığı anlaşılmıştır. Bu şartlar altında hükümet de, bu işleğini geri almış bulunuyor.
Bu işler böylece hallonun-duktan sonra şimdi böyle bir İhbar ile yurdu ve dünyayı karıştıranın durumu incelenmek »ırası gelecektir.
Bir fırtınanın bilançosu
Ahmet Emin Yalman yazdığı baş makalede suikast ihbarının kopardığı fırtına, ve Fuat Arıui Ue Osman Rölükbaşının Celâl Bayara yaptıkları tecavüze temasla diyor ki:
Memleketin eski bir Başvekiline, uzun yıllar iktisadi hayatımıza büyük hizmetleri dokunan ve bugün bir siyasi partinin lideri sıfatiyle milyonlar- 1 ca vatandaş tarafından hürmet gören ve sevilen bir siyaset adamına sokak ortasında tecavüz ediyorlar ve basın kanununun neşrine İzin veremlye-ceği tarzda küfürler savuruyorlar. Şunu kavramıyorlar kİ böyle bir hareket: yalnız Ba-yar’ın şahsını değil, bütün dünya nazarında siyası hayatımızın şeref ve haysiyetini incitir.
Velhasıl İşe ne taraftan baksak, feci manzaralar görüyoruz. Biricik ümidimiz, bu çirkin hâdisenin, dedikodu salgınına kendini kaptıran ve muvazenesini kaybeden umumi hayatımızda bir İntibah dalgası yaratmasından ve gözlerimizdeki bağlan nihayet düşürmesinden ibarettir-
Şehirtiyatrosıında-ki ihtilâf halledildi
Verilen teminat üzerine diğer artistler de mukaveleyi imzaladı
siteler taklit etmedi. Bir nevi sözde demokrasi sistemi ile üniversitelerin İçtimaî âhengi bozuldu. Buyiin modern öıüversiteler fakültelerin (kolejlerin) ilmi siyasetine karışan talebe birlikleri ile doludur, bu birlikler samanlarını üniversitenin gidisine hâkim olmağa çalışmakla geçirirler, İlini den ziyade tenkid ve mücadele ile meşguldürler.»
Blackstone.bu yeni üniversitelerdeki sözde demokrasi sisteminin biraz da A-merikadan mülhem olduğuna, Amerikada muvaffak olsa da İngılterede muvaffak olamjyacağına kanidir Tabii Blackstone bununla talebenin hiç bir siyasi partiye girmiyecegtai, bir İlkler kuramıyacağııu kastetmiyordu. Çünkü eski İngiliz üniversitelerinde de talebe muayyen bir siyasi kanaat taşır. Onun tahakkuku için çalışır. Onun kastettiği şey, talebenin üniversitenin ilmi tarafını dikte etmesi gibi muzır bir ihtimaldi. Gerçi böyle bir şey henüz İngilterede görülmüş değildir, fakat demokrasinin kendi yüksek mefhumu değil de sötdesi hâkim olan müfrit totaliter veyahut Garp medeniyetinden uzakça kalmış memleketlerde bu vaziyet daima istismar edilmiştir. Gençlik avcılığı ile İorga gibi dünyaca tanınmış Alim bir hocanın sakalını yolup vücudunu delik deşik eden ve ona benzeyen hareketlerle gençliğin nasıl fikir hürriyetine karsı kullanıldığını ..............
gördük.
Burada __________________
sözlerine ilâve edilecek bîr şey yoktur. Yalnız, bizde muhtariyetin henüz intikal devrini yaşayan üniversitelerimizde. (intikal devirleri nin bütün mahzurlarına rağmen) hocaların ilmi salâhiyetini siyasî , tefsir ve tazyikten daima uzak tutulmasını temenni etmekle iktifa ediyorum
Halide Edib
yakın tarihte
Blackstone'uıı
olan müştcrlerinin
Faizlerinin
GELİR VERGİSİ -
Bankamız kendi bünyesinden
Ödemeyi kabul etmiştir
TÜRK TİCARET BANKASI
ıı
hakemleri
Cumartesi ve pazar günkü maçlarda hakemlik edecekler
Türkiye - Suriye milli maçını idare etmiş olan ve dün sabah Ankaradan şehrimize dön-muş bulunan İtalyan futbol hakemleri önümüzdeki cumartesi ve pazra günleri yapılacak lig maçlarında hakem durmak teklifini kabul etmişlerdir.
Dün akşam toplanan hakem komitesi, cumartesi yapılacak Vefa - Emniyet maçı orta hakemliğine Ermanno, Galatasaray - Beykoz maçı orta hakemliğine de Gundo'yu seçmiştir.
Pazar günü Fener - Beşiktaş maçını Gamba İdare edecek, Gundo İle Ermanno yan hakemliği yapacaklardır.
Seçim tasarısı
İlmî heyet bazı noktalar hariç çalışmalarını bitirdi
Hususi teşebbüs ve sermayenin gelişmesi
Tüccar Derneği dünkü toplantısında l u nıeseleyi münakaşa etli
İstanbul Tüccar Demeğinin | Bon olarak görüşülmesi gere-toplantısı dün Liman lokanta- ken piyasa krizi meselesinin ge-sında yapılmıştır, önce başkan lecek toplantıda ele alınmışına İnet A koşman toplantıyı arınış, karar verilmiş ve toplantı sona I sonra konuşan prof. Hazım Atıf , ermiştir.
kuyuca t. 1950 Türkiye iktisat kongrenin İhmal edilmemesini 'İstemiş, Bedri Göknil de aynı noktayı müdafaa ederek bu işle İdare heyetinin meşgul olmasını teklif etmiş, ve kanili edilmiştir. Bundan sonra, Ticaret ve Ekonomi Bakanlığı tarafından geçenlerde açılan 9 suallık ankete Dernek komisyonunun hazırladığı ve hususî teşebbüs ve sermayenin gelişmesi çarelerini araşman raporun okunmasına geçilmiş, umumi kâtip Ahmet Hamdı Başarın bu raporu okumasından sonra konuşan Tekinalp demiştir ki:
Memlekette müterakim sermaye bulunmadığını iddia etmek bir kavil mücerrettir. Nitekim bazı yurttaşlarımızın Amerika ve İsviçrede müterakim sermayeleri olmadığını da kimse İspat edemez. Yurtta birikmiş sermaye bulunmadığını söylemek, ecnebi sermayeyi de
Ankara 23 (Akşam) — Yar- --------------- ———
gıtay Başkam Halü Özyörüğün buraya çağırmak demektir.» başkanlığındaki ilmi heyet se-j Müteakiben konuşan Taran-çim kanunu tasarun üzerinde- bugünkü mevzuat karşısında ki çalışmalarım ufak tefek ba- cebinde para bulunan hiçbir va zı noktalar hariç, bitirmiş buJtendaşın bu parayı istihsale Ilınmaktadır. Heyetin bundan ’sarfetmiyeceğini söylemiş ve sonraki çalışmaları hazırlanan Tahsili emval kanununu şiddet-metnin tekrar göadeu geçirilme le tenkid ederek bu kanunla sine inhisar edecek ve mucip birUk,e P111 resmine alt lüzum-sebepler raporu kesin şeklini 5U2 formalitelerin kaldınlması-aldıktan sonra tadarı Ba§ba- nı istemiştir.
kanlığa verilecektir Öml heyet, Hâzım Atıf kuyucak da mû-memleketln anane, örf ve âdet- terakim sermayelerin ortaya lerinl dikkate alarak üzerine Slluna‘;ı ÎÇ’n önce İdare makam aldığı vazifeyi mütekâmil ’ eser halinde meydana mege gayret etmiştir-
İlmi heyet bu esaslar dahilinde hükümetin hazırladığı metinden şekil itlbarile farklı bir metin hazırlamıştır. Ancak bu fark esas prensiplerde de-SU, teskMlMıt.
Türkiye milli talebe kongresinin kararlan ' (Baş tarafı 1 iner sabilerle) başkanlığındaki idare heyeti tabii olarak İstifa etmiş ve yeni statüye göre Ankara üniversitesi talebe birliğinden Cankı-raç başkanlığa, İstanbul üniversitesi talebe birliğinden Dündar kalyoncuoğlu İkinci başkanlığa seçilmişlerdir.
Ankara 22 (AA.) — öğrendiğimize göre, Türkiye milli talebe federasyonunun teklif! üzerine memleketimiz yüksek tahsil gençlllği adına azası bulunduğu W. A. Y. 1950 konseyi, ocak ayı İçinde tstenbulda toplanacaktır. Konseyde 33 memleket gençliği, Unesco dahil 16 resmi ve müstakil cemiyet, 4 er asil, 4 er müşahit olmak üzere ceman 400 delege ile temsil edilecektir.
Bu suretle, memleketimizde İlk defa olarak Türkiye gençliği beynelmilel bir gençlik konferansı toplanış olacaktır.
bJr larının hususi teşebbüs hakkm-gelir- da besleülkleri zihniyetin derişmesi lâzım geldiğini, sonra hususî teşebbüslerin gelişmesine engel olan kanunların kalkması ve hususi ecnebi sermayenin gelmesi lüzumunu İddia etmiştir.
_ j—JT______ | Neticede başkan, muhtelif
“ İlmi'heyet raporunun aralık ayı başında hükümete tevdi —— --
edileceği ümit edilmektedir.
I Dışişl eri Bakanının Parti Grupunda izahatı
I Ankara 22 (AA.) — C. H. P.
I meclis grupu başkan vekJUiğln-I den:
I C. H P, meclis grupu genel I kurulu bugün (32.11.19491 Trab-I zon milletvekili Faile Aiunet I Barutçunun başkanlığında top-I landı.
| Büyük millet meclisinin ça-I lışmalaruıa ara verdiği tarih-I ten bugüne kadar cereyan eden I dünya olayları ve memleketimi-I zl İlgilendireli konular hakkın-da Dışişleri Bakanı tarafından verilen etraflı izahat dinlendi.
I Gündemde görüşülecek başka I kan olmadığından oturuma
•on verildi.
porun basılıp dağıtılmasını reye koymuş, bu teklif kabul edilmiş, müteakiben bu raporda bahis mevzuu meselelerin 1950 İktisat kongresinde ele alınması teklifi de reyle kabul edilmiştir.
Bir basketbol hakemimiz Nis maçlarında hakemlik edecek Ankara 22 (A.AJ — Beynelmilel sportif oyunlar federasyonu, Nls'te yapılacak basketbol maçlarında, İstanbul bölgesi ha kemlerinden Turgut Atakolun hakemlik etmesini federasyondan İstemiştir.
Ingiliz profesörünün konferansı
Şehrimizde misafir bulunan Ozford üniversitesi estetik cerrahi profesörü Mr Killner dûn sabah saat 11.30 da Dişçi okulunda, «damak - çene anoma-niieri» mevzulu konferansının son kısmını vermiştir.
Profesör Dr. Killner dûn akşamki ekspresle Ank araya hareket etmiştir.
Sayın Doktor ve Eczacılara
“CHINOIN,,
DEMALGON CIİOLPARİNE VİTAPLEK A
» A-D
> B amp. 50 mgr.
■ B tablettes
VİTAPLEK C anıpooles 1 ce
tableltcs
solutJon
A
Fabrikası
müstahzaratından
VTTAI'LEX C ampoules 5 D Drageeı D goultea D forte K tablette K ampoules N tablettes
»
gelmiş ve depolara dağtılın ıştır.
Türkfanna Müessesesi
cc
Dûn saat 13 te Şehir Tiyatrosunda bir toplantı yapılmıştır, şehir Meclisi vc Daimi Encümen üyelerinden Hamdl Raslm Bölün, Şehir Tiyatrosu müdürü Zeki ve kontratı İmzalamak Ls-temiyen artistlerden t Galip Ar can, Talât Arlcmel, Hâdl Hün, Sami Ayanoğlu, Mümtaz Ener, Ercüment Behzat, F. Egemen, Sam İye. Nevtn ve Perihan toplantıda hazır bulunmuşlardır.
Hamdl Rasim Bütün, Şehir Tiyatrosu artistlerine şikâyetlerini anlatmalarını söylemiş, artistler de ezcümle şunları söylemişlerdir:
«— Her şeyden önce bize empoze edilen kontratlar hukuki değildir; çünkü her türlü mukavelelerin karşılıklı vecibeleri olması İcab ederken, bunlar da hep birlerden istenmiş ve tek taraflı olmuştur- Biz artistlerin lehine bir madde bile ilâve edilmemiştir. Bizi İlgileyen ve artistler İçin bir nizamname hazırlanırken bizden hiç kimsenin fikri alınmamıştır Bize 20 günde kontrat imzalanacak diye emri vaki İhdas edilmiştir.»
Hamdl Raslm Bütün, hataların şubat toplantısında halledileceğini söylemiş ve «Yuvalarınızı icrketmeyln diyen vali ve Belediye Başkam Pah rrc! ilin Kerimin sözünü tekrarlamıştır
Artistler kurul üyelerinin beşten dokuza ®eya on bire çıkarılmasını da istedikten ’ sonra Hamdl Raslm Bütünün sözlerini teminat saydıklarını söyliye-rek kontratları imzalamışlardır.
Diğer taraftan bu artistler Vali ve Belediye Başkanı Dr Fahreddin Kerim Oökayı ziyaret etmişlerdir. Müteakiben kendisiyle konuşan gazeteci'ere vali, şunları söylemiştir:
«— Ziyaretime gelen artistlerden öğrendiğime göre, komisyonla görüşüp anlaşmışlar, Artistliğin ne olduğunu, artist psikolojisini tanıyan bir ruhiyatçı olarak, bu arkadaşların Şehir Tiyatrosunda çalışmaya devam etme kararını vermeleri, beni memnun etmiştir. Tiyatromuzun İnkişafı, sıraya koyduğumuz İşler arasındadır. Bu inkişaf şüphesiz tahakkuk edecektir.»
Erzurumdan gelen mektup
(Baş tarafı 1 İnci saki- •r' rak Kâzım Özalpla «belki muhafaza tedbirleri alırlar, tnöniı-ye bildiriniz» demek suretiyle hem İnönûye kur yapıyorsun hem de bizi eri, muvazaasız muhalefeti vurmak İstiyorsun demişti. İşte dünkü sorguda Erzurumdan gelen mektup hakkında fazla bilgi sorulmuş ve diğer beyanatları hakkında tamamlayıcı malûmat İstenilmiş olması muhtemeldir.
Ankara 22 — Reşat Aydınlı bu akşam yazıhanesinde bir basın toplantısı tertip ederek aleyhindeki İddiaları yine reddetmiş ve trende Celâl B.ıyar he yantiğı konuşma hakkında izaha t vermiştir.
Karma komisyonunun. A! doğan i lehindeki kara**!
Ankara 23 — Adalet ve Ann-
Bir kaçakçı yakalandı
Dün ’imanımızda mühim bir kaçakçılık hâdisesi olmuştur Mesele şudur: Denizyolları İdaresinin «Adana» şilebi dün saat 10 da Güney Doğu Akdeniz turundan İstanbula dönmüştür Gemi Galata Yolcu salonu o-nündeki nhtıma yanaşmış ve yolcular çıkmağa başlamışlardır. Bu sırada sivil gümrük muhafaza memurlarından biri, «Adana» nm yağcısı Ali Ustanın bir hamala verip taşıttığı büyük bir sepetten şüphelenmiş ve eşyaları çevirip araştırmıştır Bu arama sonunda kaçak olarak gümrükten geçirilmek istenç ikişer ve üçer dlzüik 196 kolye, 132 adet çakmak, 3 kilo 875 gram çakmak taşı, 2 ipek yatak örtüsü. 3 metrelik lâcivert bir İngiliz elbiselik kumaş, keza üç metrelik mavi bir İngiliz elbiselik kumaş, nç adet kadın İçin l-pek şemsiye, ® adet İpek eşarp, 4 adet beyaz İpek mendil, 4 ku-
tu kalsiyum ve 4 kutu ampul yasa komisyonundan mürkkep İlâç yakalanmıştır. karma komisyonu dün topten-
Geml yağcısı Ali Usta hakkın- «»>5 Sadık Aldıranın teşrii da gerekli kanuni takibata ge- masuniyetinin refl hususunda-çllmlştlr- talebi müzakere elmiş ve
kararını vermiştir.
Evrakın okunmasını mü’ea-, kip söz alan Tahsin Bekir Bal-
bjanhui Be.Ku.nm H/ıı/iMS n»ıı.u ta. Ekrem Oran, Fpyzullah us-| İn, Haşan Dinçer, AH Rıza Tû-Kıp^ ; rel kân delil olmaması İtibarJ-ıeıw le Aldoğan'm masuniyet teşrii-»w w1 yesinln kaldırılmasına
oao
M 12 30 W Ol n.«a.« nın s» kaldırılmasına mahal . madiğini karar altına
tır. Hazırlanan rapor ' Meclis umumi heyetine Jacakür.
Hükümet, Anayasa ve let komisyonlarından mürekkep Karma komisyonun verdiği bu karar üzerine general Aldoğan'ın masuniyeti teşrilye-sinln kaldırılması hakkında kİ teklifini geri !stemi*t1r. Bugünkü Meclis toplantısında bu husus Meclis umumi heyetine bildirilecektir.
Kabil sefiri
I Ankara 22 (AA.» — KâbU büyükelçimiz Ccvat Üstün Dışiş ieri Bakanlığında yüksek müşavirliğe nakil ve tâyin edilmiştir.
BORSA
ÇEKLER
Londra 1 Sterlin
New York 100 Dolar Parla 1W rranrı v
Stokholm 100 laveç Kr. Cenevre 100 İsviçre F. Ameaterdam 100 Florin BrUkKtl 100 Bele»* F. Lizbon 100 Eksimde»
ESHAM VE TAHVİLÂT
% J FAİZLİ TAHVILLEH
Sivas - Erzurum I İMİ Demiryolu U
IM1 Demiryolu t
Sivas - Eraıruro 1-7
İMİ Demiryolu IU Milli MddafM Milli Müdafaa U
Milli Müdafaa 111
Milli Müdafaa IV
mahal olmadığım İzah etmişlerdir.
1 Komisyon İttifakla Aldoğa-masunlyeti teşrllycsinln bulım-almış-bugün suna*
% I TAİZU TABVİLLtH KAlkınnu ı Kalkınma n Kalkınma 111 H8 İstikrazı I 94# istikram O imi Demiryolu çj 1949 i si İkrar ı r.
% S FAİZLİ rAHVİLLCA
1933 ErMnJ İ3 70
1933 ikramiyen »50
Milli MCdalaa 19 70
Demiryolu IV M35
Demiryolu V 100 40
% «4 FAİZLİ TAHVİLLER
M9 tahvili M.IS
M 75
07 15
ANADOLU DEMİŞ YOL Q QRUPD TahvlUer 1-1 107-
Hıssc «enetlen \ Ö0 Mümeaşl) »(net
. ŞhUtCT HİZ1ZLEAİ
Merkez Bankası
İS Baakmn T. Ticaret Bankan Arştan Çimento
Ad.ı-
Tiirk Ticaret Bankası
Sermayesi T. I„ 4.409 000
İhtiyatları T. L. 1.447.133
25 MI
S.10
1«M
Adalet Battaniyesi
(EUkete dikkaü
TAKVİM.
S(-(«r I — Kuuq |(
Tasarruf ve Vadeli Hesap Sahiplerine
1950 yılında
100.000 Lira
İkramiye dnğıtacalrtır.
İtK ÇEKİLİŞ; 10 Şubat İSISI)
Created by free version of 2PDF
2? Kasım
Bahire 3
Son politika manevraları
Büteçes? Karabük ve Yenişehir
Çamaltı tuzlası
—................ ■■-iiA - j
Varidat 36, masraf da 50 milyon lira
7 odalı bir evin aylık kirası 27 buçuk, 5 odalı bir apartıman katı 25 lira 25 kuruşI
Kes beygirin bacaklartnr!
Belediye bütçesi daimi encümende tetkik edilmektedir. Encümene verilen belediye bütçe-! si taslağı, 36 milyon liralık gelire mukabil, 50 milyonu bulan' masrafları ihtiva ediyor. Bu suretle bütçede 14 milyon liraya yakın bir açık mevcuttur. Bu açığın hükümet yardıınlyle kapatılabileceğini düşünmek beyhude olduğu kanaati umumidir. Bu itibarla belediye, ne yapıp yapacak ve denk bir bütçe hazırlayacaktır, deniliyor
Diğer taraftan elektrik İdaresinin her yıl belediyeye yap-


Şu son suikast 4- ihbar -4- iftira 4- tevkif 4- masuniyet 4- tahliye) mevzuuna bakarak, yeni demokrasimiz lehine iyi lıir ııot vermeğe imkân vardır.
Devamlı okuculannı bilirler ki. ben ötedenberi, nikbin tablolar avcılığına çıkmışun-dır. Kıyıda köşede, bir iyimser levha buldum mu, âlâyı vâlâ ile hemen alıyor, sütu-
numun baş köşesine buyurtuyor, karşısına geçerek «Ma şallah pclı peh!... Bize ne yaraşıyor!^, diye öğüyorum!!
Bu seferkinden de, öyle bir öğiinnıe vesilesi çıkarmağa çabalayacağım. Fakat bu «suikast ihbarı iddiası hâdisesi- öyle bir netameli mesele ki, saatten saate borsa rakamları gibi tepreşiyor, değişiyor; müsbetler menfi, menfiler nıüsbet oluyor. Ben bu satırları yazdığım saatlerde ortalık günlük güllİS-taıı bir hale gelmişti. (Dikensiz gül olmaz: Celâl Ba-yar'a sokak ortasında yapılan taarruz gülün dikeni!) Bâri gazetemiz basılıtıcaya kadar havalar yine dön nıese ..
Her ne iıal ise, şimdilik, demokrasimiz, sınıfını geçi' Üssü mizanı doldurdu. Yakın tarihimizde olsaydı, bir Babıâli baskını ile, bir Harbiye Nazırım vurmakla, bir Polis müdürünü müdüriyet makamına yollamakla hükümet darbesi yapılabilirdi. Aksi tekdirde, yani yapılamadı mı kurulsun sehpalar . Hattâ, karşı tarafın teşebbüse girişmesine, aklından suikast geçirmesine dahi hacet yok: Hükümet başındakiler bir kumpas kurup aleyhtarlarını tantuna geti-l rebilirlerdi.
Gazetelerin, adliyenin, efkârı umumiyenin süzgecinden vanlış. yalan, dolan her martaval geçirilir, bilene de. bilmeyene de, anlayana da. anlayamayana da yutturulur, hic değilse gargara et-. t irilirdi.
Şimdi, kısa zamanda hakikat ortaya çıkıyor ki. kimse yıldır ilama makta, sindiıi-leınemektedir. Tahliyesi lâzım gelenler tahliye ediliyor, yanlış hesap Bağdada varmadan geri dönüyor.
Son devirlerde iç politikada cok çene calindi, çok mürekkep. gazete kâğıdı harcandı. Lâkin bunca emekler beyhude değilmiş, şükür! Kabul etmeli ki, meğer arpa boyu ileri gidilmiş... Demokrasi usullerimizde bir terak-( ki vardır. Millet işlerinin, büviik bir kısmı karakuşi hükümler ve kararlarla, metazori yürütülemiyor. Bunu isteseler dahi hükümet ve, ------------—
muhalefet yapmıvacak bir vlçre ve İnglltereyle bu husus-durııma ha yaklaştılar, ha 11 ,l"
yaklaşıyorlar. Aman, gayret, bir adım daha...
Bunun böyle olması, memleket hesabıma büyük kazançtır. Bu kazancı. Türk milletinin elinden, inşallah hic kimse geri alaınıyacak-tır. Çünkü bir çeyrek asırdır harb edilmedi: bunca mektep açıldı, adam yetişti, aklı eren halkın miktarı fazlalaştı. Bu vakaların netice üzerindeki tesiri büyüktür. Halkımıza siyahı beyaz, beyan siyah göstermek mümkün olamıyor. Demokrasinin asıl garantisini bu aklı eren, gücü yeten halk teşkil ediyor. Milletin gözünden bir şev kaçmıyor: kaçmayınca, da. politikacı manevraları dört adım giderek kapakla nıyor.
Demir tüccarlarının şikâyetleri — İmkânsızlıklar ve mah-
1 zurlar — Yenişehirin güzelliği — 140.000 liraya cami — 4264 i; işçi ve memur — Kahvede şekerleme ve müracaat bürosu — j Karabük fabrikasında memur olamadığınıza esef edecek»!- ( j niz amma, ne çare!

Ankara'dan Karabük'e gelirken trende beş altı demir tüc-carlle görüştüm. Hemen hemen hepsinin de ittifak ettikleri 2 resııun ner yu oeıeoıyeye yap-! Şikâyetleri vardı: 1 — Verdikle-lığt 2,5 milyon liralık yardımı, rl siparişleri bir türlü vaktinde idarenin bu yıl yapamıyacağı! alamıyorlamnş! 2 — Fabrikaya anlaşılmıştır. Esasen idare bu-'Birmck. “ker* b,r *»*«*-
nu belediyeye bildirmiştir. E-'ye girmek kadar zormuş! lektrik ve tramvay İdaresi, blr( Onlar İstiyorlardı ki ne çeşit müddet evvel İşçi ücretlerine (mal sipariş ederlerse hemen yapılan zamlar dolayısiyle büt- yapılsın, fabrika içinde de serçesinde 300 bin liralık yeni bir best dolaşsınlar...
masrafa girmiştir. Son yapüanj Karabük Dedir - Çelik fabrl-zamdan. da bir senede idarenin müdürü Muhiddin Erkan ödeyeceği fark bir milyon U-' ra tutmaktadır. Belediyeye ya-J pılan 2,5 milyon İLralık yardımın yansından fazlası bu su- J retle idare bütçesinden masraf (__________ ___________
olarak gitmektedir. Kalan blrpen malın derhal yapılması,
İti hin Hra Ha | küçük mikyasta siparişler ver-“c‘ü dikleri için, «imkânsız» dır. Bu L °" arada şunu da tespit etmiş bulunmaktayım ki yalnız tüccar-1 ların değil, hariçten ziyarete ge lenlerln bile fabrikaya kollarını sallaya sallaya serbesçe girmeleri, atelye atelye dolaşmaları da fabrikanın emniyeti bakımından »mahzur» ludur.
Bu iki şikâyet mevzuuna, fabrikayı gezerken tekrar temas pdip «İmkânsız» tıklarla 'mahzur» ları belirteceğim için şimdi size, Karabük hakkında aldığım notlardan bu ağır sanayi bölgemizi tanımanıza yardım edecek malûmatı vereyim.
Karabük
ile konuştuklan [*J vc fabrikayı gezdikten sonra anladım kİ, yol arkadaşlarım tüccarlar, yukarıda işaret etliğim şikâyetlerinde i haksızdırlar. Çünkü sipariş edi-
milyon iki yüz bin lira da hükümetin kömüre ve nakliye T retlerine yaptığı zam farkı larak gösteriliyor.
tütünleri
Tekel eski pazarları elde etmeğe çalışıyor
| Tekel İdaresi son zamanlarda dış pazarlarda tütün ve ai-: gara satışına büyük bir ehemmiyet vermekte, barbten önce, Türk tütününe bağlı bulunan. , Avrupanın bazı mühim piyasa-1 | îanıu tekrar elde etmeğe ça-j 3 nisan 1937 tle. o zaman baş-' l İrmaktadır. Harb sonrasının( vekil bulunan ismet İnönü ta-lilk yıllarında büyük güçlükler- rafından temeli atılan Korale karşılaşılan bu mevzuda 1- biüc Demli- - Çelik Fabrikası, , dare şimdi daha geniş İmkân- ktıruoa İngiliz firmalarının ne-' lara sahip bulunmaktadır. Fil-'*“
haklka harb içinde bütün Av-!2| rupa piyasaları Amerikan tütününe alışıp Türk tütününü unutmuş olmakla beraber bugün şartlar değişmiş ve elinde artık kâf» dolar kalmıyan bu memleketler tekrar Türk tütününe dönmeğe başlamışlardır. Tütün ihracatı bakımından tekele büyük imkânlar hazırlayan bu yeni şartlardan İdare ________________
J azami İstifade teminine çalış- de olmuş;
MarshalI plânından faydalanarak genişletilecek
Hikâye meşhurdur: Gelini at üstünde güveyinin evine götürmüşler, avlu kapısından sığmamış. Ne yapmalı? Celin kapının önünde kala-
Yazan: Cemateddin Bildik I»
zareti altında Türk teknisyen ve İşçOörinin gayrelite iki yıldan az bir zaman içinde İkmal olunmuş Ve 1939 dan sonra kt-
FabrikatBn temeli atıldığı zaman. 17 kerpiç evden İbaret o-ları Karabük köyünün halkı, koyiin az ilerisinde yapılan İstasyon binası civarında evler inşasına başlanuf, bunlara diğer köylerden iştirak edenler ,________J böylelikle yepyeni
makta ve Türk tütününün İçi- blr Karabük nahiyesi teşekkül mini tekrar eski pazarlarında, elmi, &ski 17 evIl Karabük kö-alıştırmağa uğraşmaktadır. I-darenin şimdiki halde Irak. îs-
Tekel idaresinin tuz islUısalû-
tını anta-maK solundaki ç.ln- 7'‘“, V*, "j01? ku™P maları devam etmektedir. Bu «■ ■»—v
arada Çamaltı tuzlasının tevsii suretiyle istihsalin arttırılmasına ve bunmı için MarshalI■ plânından istifade edilerek ge-j rekll tesislerin yapılmasına ça-' lışılmaktadır. İdarenin bu suretle İstihsal edeceği fazla tuz ihracata tahsis edilecektir. Te-1 kel idaresinin bu maksatla A- j merikadan getirttiği mütehsasıs Mr. Wolf memleketimizdeki tet-j kiklerin! bitirmiş ve tiraj hak-1 kından istifade imkânlarım a-!
raştırmak üzere Pransaya yollanmıştır. İlgililer bu İşin yakın blr zamanda tahakkuk ede-1 ceğinl talimin etmekte vc bu hususta kati blr şey söylemek! için Mr. Wolt'ur. İstanbul! dönmesini beklemektedirler.
Tamire giren vapurlar
Denizyolları idaresinin yirml-. ye yakın gemisi İstlnye ve Ha-' üçte tamir edilmek İçin sıra ^beklemektedir. Bunlardan «Ar-dahna* şilebinin tamiri 15 ara-lıkak, cîkbal. in tâmlr iyse 30 o-takta. sana erebilecek Lir.
Devairin
Vali, memurları kontrol ediyor
Yeuişehirde işçilerin yaptırdığı cami ve memur evlerinden bir görünüş
veret ederek karar vermişler: «Gelinin kafasını keselinin. Besmeleyi çekip kafayı uçurmuşlar, fakat gelinin l kafasız gövdesi at üstünde ıffene kapıdan girmemiş. I Tekrar meclis kurup meşveret eylemişler, bu sefer de ’i beygirin bacaklarını kesmişler!
I Kıssadan hisse: Istanbu-lun seyrüsefer işi de at iis-1 tünde kapıya dayanan geline döndii. Şehir büyük ve I kalabalık. Fazla nakil vası-1 tasına ihtiyaç var. Otomobil.
I işliyor, otobüs işliyor. traın-““ | vay işliyor, yük taşıyanLJ ! kamyonlar, arabalar işliyorû-fakat bugün mevcut vasıta-CM lar ihtiyaca kifayet etmiyorM-Buna mukabil şehrin dara- O cık caddeleri de bu kifayet-q siz vasıtalara kâfi gelmiyor, 0 yollar tıkanıyor.
Ne yapmalı? İdare adam-ı— larımiz sık sık meclis kurup 0 meşveret ediyorlar, tedbir-^ ■ 1er tasarlayıp 'tatbikata gi- 0 rişiyorlar. fakat buldukları 0 tedbirler gelinin kafasnn^ kesmekten farksız. Gövde gene sığmıyor. _Q
Duraklar kaldırıldı, tramvayla Taksimden Tepebası-J? na aktarılan halk Istikl.'ıljB caddesindeki işini görmek ı (Ü cin yürüyerek geriye dön-£) mek mecburiyetinde kaldı * *
Utunca bir tecrübeden'** sonra Nasreddin Hacanın pekmezli kar helvası gibi, yaptıklarını kendileri de beğenmediler. kaldırdıkları durağı tekrar koydular.
Haftada vedi defa otomobillerin yolları değiştiriliyor, bu da fayda vermiyor.
Gelin kapıdan sığmı yoı veşselâm!
İdare adamlarımız
Vali ve belediye başkanı doktor Fahrettin Kerim Gökay. dâireleri teftiş etmekledir. Bu teftişler bilhassa memur ve â-mirlcrln dairelerine vaktinde gelip gelmediklerini kontrol et-1 _ inek içindir. . idare adamlarımız bil-
Vali «e belediye ba«um. n- mcm kl(rl„cl d..(a .emden lerl bMtada bulu».rayan me- ,„ec|is kurup meşveret et-...> .... j... u». ... .. n.jşie, reni yeni tedbirle,
I tasarlaını^lur Gazetelerden öğrendiğimize nazaran bu seferki tedbirler çok e-hemmiyetli imiş ve başlıca hedef, şehirde nakil vasıtalarının adedini azaltmak-1 m,s-
I Fabrikanın işçi ve memur sayısı ile ev kiraları
Tesbit ettiğime çöre ...^________
Karabük Demir-Çeltk Fabrika-! nıurlara ilk defa tcnbiıh ile ik- nî^fer, "venTyeni tedbîrler sıııda 2802 işçi. 843 usta, nm fiF“ 1 - -" • - ‘ ■
mütehassıs usta. * da £ mütehassıs olmak üzere işçi vardır
35 mühendis, 20 kimya mü-! müracaat bürosundan elde al- nendisğ 31 fen memuru ve tek-' kısım işletmeye açılmıştır, tikleri neticeye göre blr hattı tUsyen, 17 ressam. 303 memur hareket tâyin edip vakitlerini oima^ üaere (ıe 406 memur bu-öldürmüyoriar. , ı.mm^k(Artır Yani Karabük ,
v . . . , | fabrikası 4284 İşçi ve memurla,
Yenışehıre çıkarken iŞİemektecUr.
Trenden çıkınca gözüme İlişen hu mürcaaat bürosuna baş vurdum. Oradaki nöbetçi memur, müdürün fabrikaya saat sekizde ineceğini söyleyince İki saat zarfında Karabükü gezebileceğimi düşündüm. Bir otomobil ile Yenişehlrc doğru ha-.
■ dan aort ianesi muaur ve mu-
n*,( edip de Ml.ll yltard. a,|nKrme mJhsM ye41_,
şer odalıdır, aylık kiraları da 37,
t« 1K1 »e mşmut ».l«ıle ;«ı Ul, M odah M
apartıman dairesi var kİ kira- , ları hra 25 kuruş... Başkaca; da aylık kirası 19 lira 80 kuru-1 şa dörder odalı 32 apartıman katı, 13 lira 20 kuruş kiralı ü-| çer odalı 20 apartıman katı bulunmaktadır. Üçer odalı 55 ta- _ ne kâgir ev var; kiraları 17 11-,^ üniversitesi rektörü |r& 40 kuruş, İkişer odalı 9o ev,prof Sarç
Yolda U-rtemta bir cami gö- var‘ U llra M kuru9a ” y'ne ----------------- -----------
9&fere soruyo-
edilmiş! Tabii durulur mu eur-j tık... Lüzumuna bizzat kani 'I-duğu »müracaat bürosu» nu hemen açmış... Şimdi fabrika He işi olanlar, bu bürodan ve içindeki fabrikaya bağlı telefondan istifade ediyorlar. Bu sayede de Eminönü - Ortakayı arası kadar yolu boş yere yürümek zahmetinden kurtuluyorlar nBoş yere» diyorum, çünkü
hilen
., 207 t ifa etmektedir.
ecnebi Valinin bu teftişleri üzerine 3858 daire müdürleri, memurlarım toplıyarak mesai saatlerinde her memurun işi başında bulunması lüzumundan bahsetmişler ve buna aykırı hareket

yü de bu nahiyenin küçük bk mahallesi halinde kalmıştır... I
, Fakat bugünkü Karabük ııalıL-yesl de fabrika memurları Ve işçileri İçin yapıtım apartıman-' hayaleasuıa ilerledikçe, sıra sı-lar semti İLe ikiye ayrılmış, ma- "" '** “ ”
Ev kiralarını öğrendiğiniz zauıan Karabük fabrikasında memur olamayışınıza esef ede- j çeksiniz ama ne çare... Kadrosu dolu olduğundan bir tek yeni memur almalarına imkân yokmuş... Yenlşehlrde tamam
edenler hakkında başka ted- çck besmeleyi, kes gelinin . birlere baş vurulacağını bildir- kafasını!
)“ - o.
!
Diş tababet
mislerdir.
Vali ve belediye başkanın t n teftişleri devam etmektedir.
Evvelâ, jehirler arasında işliycn vük kamyonlariyle yolcu otobüslerinin gündüzün şehre sokulnranıası düşünülüyormuş. Yük kamyonlarına diyecek vok. Beklesinler ve gece caddeler tcu-haJaştıktan sonra şehre girsinler. Fakat otobüsler nasıl olacak? Yolcular otobüs i-çinde geceyi beklsvenıîye-ceklerine göre, durakta inecekler ve ellerinde sepetleriyle, bavııllarivle şehre girip zaten bize kâfi gelmiven tramvaylara, otobüslere binmek istiyecckler.
Haydi onu da hos görelim aınma İstanbulun ana cad-. . . delerini tıkayan nakil vası-
Vall ve belediye başkanı Prof. ta|arı bunlar mıdıv?
FihMttta Kerim CH*ax. latan- T,sarla,„,n mühim Ud birlerden biri de. tramvavla-rın Köprüden geçmemesi. Bankalar raddesinde isle-
okulu
998 ikametgâh vardır. Bunlar- • •
daa dört tanesi müdür ve mu-, Kuruluşunun 41 mel
ha ta anlaşmaları mevcut olup İlgililer hem bu anlaşmaları genişletmeğe, hem de yeni anlaş- __________
malar yapmağa çalışmaktadır- nıur evıerillln iminnduklan ye- blr yer olarak tahayyül ettiğim lar. Geçenlerde Londradâ açı- IC nYcnişehir» adı vOrilmişllr. I Karabük, kayboldu Birer, lki-| şer ka* köşk gibi evler, üçer
----------- —-----------* I katlı şft apartımanlar... Her
Ankaradan gidişle tren Ka- evin ve apartnnanın, güzel de-rabük istasyonuna saat 6 3u- mir parmaklıklarla çevrilmiş larında muvasalat ediyor. Fab- bahçeleri bulanması da, pınl rika müdürü Muhiddin Erkan, pmi asfalt yolların kenarların-Kırıkkale fabrikacının nıbdürü da ayn btj. güzellik... İken blr iş için Karabük fabrikacına gelmek istemiş ve saba-lun saat altısında trenden inin- «üme İlişiyor, ce meydanda kalmış!... Aşağıda anlatacağım safha müdürü tı aynen başından geçmiş -Oracıktaki kanvelcrden birimde köşeye çekilen müdür, çantasını dizlerinin üstüne koymuş, dltşekleçini bu çantaya dayıyarok yanaklarını avuçlarına İstinat ettirip gözlerini kapamış ve blr buçuk saat kadar kestirmiş, Kahvehanenin, sabah müşterileri için demlenmiş ilk çayını içerken kendi kendine konuşmuş: «Fabrika, İstasyonda neden blr müracaat bürosu yaptırmamış acaba? Burada böyle blr büro bulunsa fabrika İle işleri olanlar orada otururlar. Büroya bir de telefon konur, İş sahipleri bu telefon sayesinde fabrika İle temasa geçmek imkânını bulurlar.. Nihayet şu kararile teselli bulmuş: Karabük fabrikasının müdürü olaam. bu müracaat bürosunu hemen kurarım...
1 Şu garip tesadüfe bakın kİ aradan az zaman geçmiş, Kırıkkale fabrikasının müdürü Muhiddin Erkan Karabük Demir -Çelik fabrikasına müdür tâyin
lan bir sergiye İştirak ederek
tütün satışında yeni bazı Ira- Fabrika bÜFOSU kânlar sağhyan idare şimdi de yakında Briikselde açılacak blr sergiye İştirake karar vermiştir. İlgililer bu sergiye büyük bir ehemmiyet vermekte ve bu suretle Benelüks devletlerine de Türk tütünü satmak yollarını araştırmakladırlar
Ankara - Rize telefonu
Rize (Akşam) — Rlzenln şimdiye kadar mahrum kaldığı muhabere servislerinden telefon hattının Ankaraya kadar uzatılması Rizeliler için büyük bir bayram olmuştur,
Başmüdürlük Rize İçin yüzlük bir santral göndermiş ve bu arada kadroyu takviy etmiş, konuşma kulübesi ve buna mü-teferri ihtiyaçların kâffesl te-'Tjmln olunmuştur- Aynı zaman-c e i da şehir İçi mükâleme de te-(Makslm salonların- . d), . bulunmaktadır.
(Vâ - Nû)

Sayın
milletvekillerine
İlçemiz kongresi 28/11'1949 pazartesi akşamı saat 21 d-Taksimde da1 yapılacaktır.
İstanbulda bulunan
Milletveklllerimizin I teşriflerini rica ederiz.
CH P. Beyoğlu ilçe ldaı kurulu
sayın kongreyi
. mln edilmiş bulunmaktadır.
Ankara servisinin açılması posta idaresine başvuranların adedini arttırmıştır Ancak Ankara telefon rehberinin olmaması yüzünden güçlük çekilmekte. bu hal ttiemnuniyetslz-I üftl mucip olmaktadır. Umum (müdürlük bu İşleri kuvveden fi'le çıkarmağa çalışırken aynı gamanda İstanbul ve Ankaraya1 telefon rehberini vaktinde daha evvel göndermesi
Tiirk - Yunan temsili
Muammer Karaca İle şehrimizdeki Yunan Operet trupu- „„„ nun tertibe»tikleri Türk - Yu-'alt nan temsili evvelki gece Sü- ve but sinemasında verilmiş vc icâbeder. büyük blr rağbet görmüştür. | Rehberin celbi yolunda mii-
Temsilde vali ve belediye racaat edilmiş olup genel mü-başkanı profetör Fahreddln Ke- dürlügün derhal bunu nazarı riın Gökay da bulunmuştur. tdikkate alacağını umarız.
i
yılını kutladı
Dia tababeti okulunun kuru-i luşunun 41 inci yıldönümü mü-netse betiyle dün sahalı saat 1Q I da Üniversite talebe birliğinin İ Marmara lokalinde blr tören . yapılmıştır
Tasarlanan mühim tcd-
__________ _________ Prof. îlaelXiya Cemal Aksoy, ord. Prof, kira-_____15____PrnV Sı>-
ikişer odalı 140 ev var kİ kira- ,vıfred Kantorowich Prof. Su-. mçmesi ve hatlü şehirden r | ları 9 Ura GO kuruş .. Hele o İki-, ad Gürkan sıraslyle soz tramvav nakliyatının tanın
rum- ı**r w û5er od‘d‘ blok ev,er "ı alarak birer kusa hitabede bu- miy]e kaldırılması imi?.
— Bu cami, yeni yapılmış o- Bunların da aylık kiraları 9 11- ]Unm.u§lar, dişçiliğin yeryûzün- Tramvayların yerine işlet-
lacak!. |«* W Çv,erdıe” deki öneminden ve diş tababe- m(fk d(1 yjjr otobüse îh-
— Eh, diyor, bir iki senelik ? ]lra 20 kuruq birer o-' derek Öğrencilere
canıl... B«nu fabrika ImUpfI ____a
kendi aralarında topladıkları
paralâi'la yaptırdılar.
ı Sonra fabrika müdürü Mu-
hiddin Erkan'dan da öğreniyorum kiı şoförün verdiği malûmat doğrudur. İşçiler aralarında 12ü bin lira, toplamışlar. 20 ka İki misafirhane, blr otel, Mr bin lira da Sümcrbank vermiş,' okul binası, blr «İnema, blr ku-14û blıı liraya cami yapılmış.' lüp vardır.
Ramazandan ramnaann. verdik-, Bir dahaki yasalarda geecnıs-L(iEl ikişer lira Uo de İşçiler, ca- mi» devam adar, fabrikaya da minin bakımını temin «diyor- gLrarfcz.
larnuş- Cemaleddln BİLDİK
lıtcak!.
w ... acKJ oneınınaon ve aı§ w»ou.oe-
. ikişer odalı 26 tanesinin aylık okulunun tarihinden bahse-
- . ... _____ üniversite
tahsil devresinde ve daha son-birer odalı 50 tanesinin kirala- ra hayattaki çalışma sahasında u da 480 kuruş... Ayrıca 17 bl- başarılar çüİAmlŞİerdir.
Bunu fabrika işçileri d(dl 95 tanesinin kiralan 8 ura.
Sinemacılar ve fı-limciler Ankaraya bir heyet gönderdiler
Ankara 2 (Akşam) — Türkiye Sinemacılar ve Ft-llnıoiler Derneğinden Mr heyet belediyeleri sinemalardan aldığı yüzde 70 belediye rüsumunun tndlrilmasl
1 için İçişleri Bakanlığı He tema-[•I İta kouusm.j» >(t yu. v, seçmet mut.adıy.s jobrlaıl-
| dünkü Aksumda çıkmıştır.
Mze gelmiştir.
n ua tov r,uıu$... n wı ,
nada 120 odadan mürekkep pavyonlar var kİ, bunların aylık kiraları 43û er kuruş.
Yenişehir de bunlardan baş-

Tashih ve itizar
Ekrem Reşld Rey'ln dünkü nüshamızdaki «Şehir Tiyatrosunda yenilikler» başlıklı yazısının son kısmında nıânayl değiştiren bir yanlış olmuştur. «Türk tiyatrosunun yolunu kim çizecek? İstikbalini kim hazırlayıp temin edecek? Şehir Tiyatrosunun kıdemli aktörü mu?» oümleslndekt kıdemli kelimesi komedi olarak dizilmiştir. Tashih eder ve özür dllûrlü. |
ı
Kari Mektupları

Ekmeklerden şikâyet
Bon günlerde ekmekler bozuldu, hamur vc kora kepeği fazla çıkıyor. Mide ağrısı başladı. Acaba belediye hekimleri fırınları teftiş edip un numunesi almıyorlar mı? Çoktanberi dikkat ediyorum, her gün aldığımız ekmekler çok bozuktur. Beyazıtta ve Çarşıkapıdakl fırınlardan aldığımız ekmekler iyi değildir Hattâ bazılarının vezni de eksiktir.
tiyac varmış. Belcdive. Mar-shall plânı vardınimdan faydalanarak otobüs temini teşebbüsüne girişmişse de I nıiispet netice alamamış.
| Sn mühim keşifler karşısında zillinler durur, akan sular kurur! Otohiis gibi me d eni vasıta dururken modası geçmiş tramvaya ne lüzum var? Sök rayları, salıver otobüsleri! Gel gelelim, haspa otobüslerin kanadhsı henüz icad edilmedi, onlar da yerde yürüdükleri için ta-hiatiyle gene caddelere sığ-mıyacaklar.
; Ne yapmalı?
Hasarı YILMAZ Beyazıt Ordu caddesi
Düşünecek. üzülecek ne var, a efendim? Mademki kapıyı genişletmek akla gel' mivor veya zoı görünüyor, kes beygirin bacaklarını! Tramvaylar da kalksın, otobüsler de islemesin, otomobiller de vaşak edilsin; bir yaya vüriimeğe katlanır:», elverir ki evlivai umur ü-füniürten kurtulsun!
Cemal Refik
Sahile 4
H K Ş m
23 Kasım 1949
Farmason localarına
MARMARA Sinemasında
Bugün matinelerden itibaren 2 İlim
— 1 —
Zevkli neşeli sahnelerle dolu
benziyen garip cemiyetler
Bu cemiyetlere giriş şekilleri — Yapılan merasim, garip .bir vaftiz resmî — Korkunç bir âyin
G**el yarmadarnDda yerliler


■i
Ki S/? -
Mclaııezyada gizh cemiyetler farmason locahumm bir nevidir. Bu cemiyetler yetlilere bir çok iyilikler temin eder. Fakat, gençlerin bu kurullara iltihakı dolayısiyle bazı kabilelerde, haftalarca süren merasim ve eğlenceler yüzünden, kabilenin bütün varlığını tüketir. Meselâ Flyrlver adasında merasim güneş batarken başlar ve sabaha karşı güneş doğarken nihayet bulur. Bu bir gecelik merasimde danslar en mühim olaydır. Sabaha kadar büyük meşalelerle yüzleri ve göğüsleri boyanmış, saçlarında renkli kuş tüyleri, omuzlardan sarkan yine renkli nebat lifleri, yeşü yapraklardan mamul bir eteklik, kollara ve bacaklara sarılmış hasır bileziklerle süslü erkekler ellerinde ince uzun tamtamları hep birden ayni tempoda vurarak şarkılar söylerler. Bu şarkıların bazan hiçbir melodisi yoktur. Tam mânaslyle bir yaygaradan İbarettir, yerliye bir korku verir ve gaye budur. etrafındakl-nl kabil olduğu kadar korkutmak. ziyafetler vesilesiyle yerlinin yetiştirdiği domuzları yemek ve varlığını sömürmektir- !
Eski Alman müstemleke! arin-den Bismnrk adalarında diğer’ bir nevi gizli cemiyet vardır, bunlara İngiet denir, bu ceml-’ yetin başında en. büyük sihirbaz bulunur. Yerlilerin batıl İtikadlanna göre bu sihirbaz, ruhlara müessir olabilir, etrafa kireç serptirir, zencefil yedirir' ve sihirli sözler söyletir. Bu büyük sihirbaz o mmlakanın ayni zamanda doktorluğunu yapar ve bir hastalık vukuunda müdahale edebilir
Duk-Duk3arda olduğu gibi bu İngiet mezhebine bağlı o-la.nl arın da kendilerine mahsus mahrem toplantı mahalleri1
■ r Çeviren:
i i Hami BEKEM j
, vardır ve buraya herhangi bir yabancının girmesi; mevzuu-bahls ruhların gazabına uğra-. yarak o yabancının ölümünü intaç eder. Bu mahallerin etrafı çalılarla çevrilmiştir. Meydanlığın bir tarafında taşlardan veyahut ağaçlardan mânini korkunç heykeller buiu-. nur. Bunlar insan, timsali ba-ı Una. köpek balıklan, yırtıcı kuşlar şeklindedir. Bu gizli mahalle baş sihirbazdan başka , kimsenin girmesi memnu olduğundan, namzed âzalar da
, buraya giremezler. Bu itibarla bu namzed âzalar, bu mahalle İlk geldiklerinde kendilerini korumak mecburiyetindedirler.
Bunu temin için zencefil çiğnerler. v« ellerinde zencefil çalısının dallarını taşırlar ve boyunlarına bu dalları sararlar. Garip bir vaftiz resmi
Bu namzedler baş sihirbazın önüne gelir ve bu şahsi nam-zedlerin üstlerindeki zencefil l dalları kalmak şartiyle zence-ı i fil ve kireç İle karıştırılmış I
- 49 -
Moriı güçlükle kendisini Arlanın kollarından sıyırmağa çabalanıyordu.
— Dinle Morls. Bu saadetimin ne kadar devam edeceğini bilmiyorum. Şunu da ilâve edeyim kl Jorj bana hiç bir vaaelde bulunmadı, ne evleneceğine ve ne de her zaman yanımda bulunacağına dair bir şey söylemedi. Şu halde bırak da hayattan koparabildiğim şu birkaç günü saadet içinde geçireyim. Ne kadar ıstırap çektiğimi biliyorsun Morls. Sen de benimle beraber çektin.
— Peki, peki öyle olsun. Anladım. Gidiyorum. Bir daha ismimi bile lşitmlyeceksln, Nasıl memnun oldun mu?
— Böyle söyleme Morls. Senin de mesut olmanı temenni ederdim. Fakat mesut da olma-“* rahat bir hayat sürdüğünü içlUrsem çok sevineceğim. Neden Adriamn yanma dönmüyorsun? Kollarını açarak seni karşılardı,
— Bu, sana alt bir iş değil. Ben ne yapacağını, Adria ne yapacakmış, seni alâkadar et-
Baş rolde: VAN JOIINSON — JUNE ALLVSON — 2 —
Renk ve sanat hârikam
-İTATLI MİRAS
' — (RENKLİ) -----------
Baş rolde; BETTY GRABBLE
Cidden görülmeğe lâyık 2 şaheserden mürekkep zengin programda yer bulmak İçin muhakkak surette tam seans saatlerinde gelinmesi Dikkat: Geceleri koltuk numaralıdır, k f*
Kadıköy HALE Sinemasında
Senenin 2 muhteşem şaheseri bir programda Bugün matinelerden İtibaren 1 — En nefis bir aşkın en şahane bir mevzu
VAHŞİ GELİN-
ANNA
■ leıuatarıuaa iki büyük gala suareal TOLOTOİ'nin ölmez eseri olup
Vivian Leigh Ki eron Moore
KARENİNE
emsalsiz filmini takdim ediyorlar.
Reji- Düvivîer - Sahneye koyan:
ALKKANDRE KORDA
- Muhteşem Macera -
Baştanbaşa renkli
LARY PARKS — EVELYN KEYS
Bu şaheserde Amerikanın en büyük caz. dans ve senfonik orkestralarını dlnJiyecekslnlz.
2 — Baştan sonuna kadar heyecan dolu bir ilim
j ASYft ATEŞLER İÇİNDE
Baş rolde; Büyük sanatkâr: CONRAD VEÎD

bir nevi boya He yüzlerini ve vücutlarını boyar ve ağzıyle bunların vücutlarına bu maddeyi püskürür ve ayni zamanda mevcut heykellere de bu madde İle yeniden püskürtülür. Bu suretle namzedlerln cemiyete almm31arı İçin lüzumlu vaftiz merasimi başlar
Bu merasimde baş sihirbaz, bir muayyen nebatın daimin yapraklarım namzedin etine verir ve dalın sapını kendi e-llnde tutar, sihirbaz bu dalı namzedin elinden sıyırarak çeker ve sihirli sözlerle namzedin cemiyette hayırlı bir âza olması için dualar eder. Bu suretle namzed bu gizli mezhebin âzası olur.
Bu yukarıdabahs ettiğimiz İki gizil mezhebi e Mclânezyada mevcut gizli cemiyetlerin mik- , tan son bulmaz. Bunlardan maada daha bir sürü mezheb-I ler vardır kİ hepsinin âza kabul merasimi ve eğlenceleri başka başkadır. Bunlar büyük | ateşler yakarak, tamtam tempoları arasında, kendi âzaları-na ve namzedi ere sonsuz bir korku verirler.
(Arkası 7 mel sabifede)
Bu gün: Matinelerden İtibaren
ALEMDAR - MiLLî’de

Senenin en muhteşem programı
Kuvvetli bir heyecan... Korkunç vakalarla dolu fedakârlıklar ve kahramanlıklar şaheseri
KAHRAMAN KILAVUZ
(Türkçe)
Baş rolde:
JOHN HALL — MİCHAEL O’SHEA — BUSTER GRABBE
Ayrıca: DİLE DÜŞEN KADIN
Z •
[MÜ S İL. F Say m halkımızdan gördüğü
SİNEMASINDA büyük rağbet üzerine
Metro - Goldwyn - Ma yer Şirketinin şaheseri
İLK ARZULAR
(Luxury Lyner) — (Renkli) Baş rollerde: JOAN POWELL — GEOIIGE BRENT
DAHA BİR HAFTA TEMDİT EDİLMİŞTİR. Km

S
Galatasaray Lisesi Müdürlüğünden
Yatalı öğrencilerin ikinci taksitlerinin 1 Aralık 949 da tinim ası ilan olumu. (15865)
Bugün insanların beklediği tek şey, «Sulh içinde yaşamaktır...» Fakat onları Harp rahat bırakır mı? Bu bitmeyen çılgınlığın sebebi nedir? Bu müthiş mücadelelerden sonra acaba sulhta «Yaşamak arzusuna kavuşacaklar hm? Bu olayları; BU AKŞAMDAN İTİBAREN
I IL O I Z Türkçe Ş K Sinemalarında
YAŞAMAK ARZUSU
Fransızca
Sayın avcı arkadaşlara
İlimiz hudutları dahilinde nesiller) pek azalan sülün, karaca ve kekliğin üremesi için bu mevsim avlanmaları 11 Av Kurulunca men’edilmlş vç merkez av kurulu bu karan tasdik ederek keyfylct gazeteleri» İlân olunmuştur.
Ancak bazı avcıların kanuni yasağa rağmen il hudutları dahilinde yine memnu avlan vurmakta oldukları esefle İstihbar edilmiştir Hem kanunun tatbikini sağlamayı, hem de avcılar arasında ahenk ve tesanüdü takviye etmeyi ra? zile bilen kulübümüz bu gibi avcıları ilgili makamlara İhbar ve takip etmek vazifesini üzerine almağa karar verdiğinden memnu hayvanların avlantldıgına şahit olan arkadaşlardan vakayı tafsil âtiyle ve yazılı olarak kulübümüze bildirmelerini memleket avcılığının İstikbali bakımından bilhassa rica ediyor ve bekliyoruz.
İSTANBUL AVCILAR VE ATICILAR KULÜBÜ İDARE —YETİ
I
1) Tahmin edilen bedeli 10765 lira olan beş kalemden ibaret ilâç 30/kasım/949 günü saat 10.30 da Harbiye Lv. Amirliği Sat Al. Komisyonunda açık eksiltme ile satın alınacaktır.
2) Geçici teminatı 807,40 Ura olup şartnamesi komisyonda
görülür. 4411-16161
îst. Lv. Amirliği İlânları

i
1) Tahmin edilen bedeli 7750 lira olan 5006 kilo numune ve şartnamesi dahilinde parça bez 5 Aralık 949 günü saat 11 de Harbiye Lv âmlrllği Sat. Al. Komisyonunda açık eksiltme ile satın alınacaktır.
2) Geçici teminatı 581.25 lira olup şartnamesi ve numunesi
komisyonda görülür ( (44(15 — 16345)

1- ) ö kalem mefruşat (yazıhane vesaire) pazarlıkla satın alınacaktır. Tahmin edilen bedeli 1763 lira, oıılp kesin teminatı 264 lira 45 kuruştur.
2- ) Pazarlığı 25/kasım '948 günü saat (16.00) da Harbiye-
de Lv. A Sat. Al Kom. da yapılacaktır. Şartnamesi komisyonda görülebilir. 4603-16665

1- ) Pazarlıkla 200 kutu Slraens marka elektrokardiyoğral cihazlarına uygun hassas kâğıt satın alınacaktır- Tutarı 2460 lira olup kesin teminatı 369 liradır.
2- ) Pazarlığı 3O.'kas:m/94fi günü saat (1130) da Harbiytcle
Lv. A Sat. Al. Kom. da yapılacaktır. Şartlaşma komisyonda görülebilir. 4599-16666
tnınDul Balediymi 5*ölr rtyauıora Bu akşam Saat 20 de
DRAM KISMI BİR KOMİSER GELDİ Yazan; J. B Prlestley Türkçe&i: Prof. İrfan şahinbaş
KOMEDİ KISMİ
BEBEK
Yazan: Maurlce Braddel, Anita Kart Türkçed: Hakkı Blgeç
MUAMMER KARACA OPERET) Maksimde
Saat 20,30 da
İKOINSERLER
filmde heyecanla seyredeceksiniz.
Oyntyanlar: ALDO FABRiZi - JOHN KITZMiLLER - GAR MOORE
■Mtin Yerlerinizi evvelden aldırınız. Tel: Şark: 40380 — Yıldız: 42847 YURDFİLM ebembei
RAKIM 185
KONSERVATUAR Türk Musikisi Konseri Konservatuar taralından verilmekte olan Türk musikisi konserlerinden üçüncüsü önümüzdeki 29 kasım salı günü saat 18 de şehir Komedi tiyatrosunda, tam kadronun iştirakiyle ve zengin bir programla verilecektir.
Bu konserde Şedaraban laslj icra edilecektir.
Created by free version of 2PDF
mez. Allaha ısmarladık Arlan. 8onu İyi biten komedyalar gibi sana saadet temenni etmekten başka, bana bir şey düşmüyor.
Süratli odunlarla kapıya doğru yürüdü. Arlan, yetişeyim diye arkasından koşarken ayağındaki terliklerden biri hrladı.
— Bana bak Morls. Böyle hiddetle ayrılmamızı İstemiyorum.
— Yal Peki nasıl ayrılmalı imişiz? Sevgilim, hayatta her şey istenemez. Bu hakikati şim-dll bana sen öğrettin.
Kapıyı açtı, Arlan onu durdurmak istedi.
— Bekle Morls, rica ederim a-cele etme. Belki bir daha birbirimizi görmlyeceğlz. Sana...
— Rica ederim, bırak, şu senin .Torjun gelmeden evvel gideyim. Yoksa herifle yüzyıize gelinsek pataklar, paldır küldür merdivenden aşağı yuvarlarım.
Tehdit, tesirini yaptı. Elini Morlsln kolundan çekti. Morls kapıyı açtı.
— Beni affet Morla
— Bu müstekreh cümleleri ağzına alma, rica ederim. Arlık âdi, sefil bir mahluk olduğunu anladım... Bu gibi sözler ağzı-
na yakışmıyor.
Hızlı hızlı merdivenleri İndi. Apar liman dan çıku.
.★
Morls, kendi kendine kotrış-mak İtiyadına kapılmıştı Arlanın ihanetinden sonra aklı fikri şimdi Adriada İdi Muhatsın hep o İdi.
«Bak, Adria, taparcasına sevdiğin çocuk ne hale geldi. Gördün mü? Beni bir dev zanıtr-der. benden korkardın. Halbuki bir sineğe, hattâ kendime tüe fenalık yapmaktan âclzinı. Geni tekrar görsen belki hanine acırsın. Hayatta sana muhtaç olduğumu söylemekte pek haklı imişsin, Ben sensiz tnohvuüııuş bir çocuktan-başka bir şey üe ğllim>
Artık Herbertin stüdyosuna dönmemişti. Bir gün Menllmon-tantta dolaşıyor, arasıra ona para yardımında bulunan arllsL arkadaşlardan birini arıyordu, stüdyodaki kapıcı ile karşılaştı. Mor ise:
— Hey arkadaş, bsna bak, dedi. Epey zamandır İtiyatları size gelmiş bir mektup var. Bunu mösyö Herberte vermedim, çünkü o Amerikaya gitti. Stüdyoya uğrayınız, vereyim. Ben her zaman oradayım.
İtaiyadan bir mektup. Her halde Adriadan. Acaba para da göndermiş olmadın. Âdeta içi hopladı.
— Eğer oraya gichyorsan, ben de seninle gelirim.
— Kasıl isterseniz.
Yanyana yürüdüler. Ne ko-I nuşacaklarmı bilmiyorlardı. Bir j
ara İhtiyar kapıcı sordu:
— Görüyorum, hiç de keynnız yok. Neden?
Morls cevap vermedi. Yalnız:
— Mektup gelen çok mu oldu?
Diye şortlu.
— On gün kadar olacak. Gelip aramalı idiniz, dostum.
Nihayet stüdyoya geldiler. Kapıcının uzattığı mektup Adriadan değildi. Kırmızı mühürle mühürlenmiş, o kocaman san zarf, avukattan geliyordu. İçinde boşanma lifimi vardı.
Morls kendi kendine mınldan-daııdı: «İçimden öyle geliyor kl şu menhus zarfı, param parça edeyim. Bu İlâm çıkmamış olsaydı Adria hâlâ kftnm olurdu, ben de her türlü hak İddiasında bulunabilirdim.»
Zarfın içinde, kendisi tara-
fından imza edilip İade edilecek bir vesika vardı. Kapıcıdan hokka kalem istedi. Vesikayı sarfın içine koydu ve arkasına okunmaz bLr yazı ile «mûrselün-Heyh tarafından raddedİtmiştir, Mürslle lâdesi» İbaresini yazdı, altını İmzalamadı, Kapıcıya:
— Bu mektubu tekrar îtaJya-ya sevkedebilir misin? dedi. Adresimi sil. Zarfın başlığına da mürekkeple'bir zarp İşaret) çek, yeter.
— Neden siz postaya götürmüyorsunuz?
— Çünkü kaybedecek vaktim yok.
Morls ceplerini karıştırdı. Bozukluk bir kaç parası vardı, hepsin) masa üzerine koydu.
— îşte bu da zahmetin için.
— Pelrl, başka pul lâam mı?
— Zannetmem. Şayet borcum kalırsa başka bir gün uğrar veririm.
— Pekâlâ.
Morls çıktı, dalgın dalgın yürümeğe başladı. Yine düşünmeğe başladı:
«Şimdi serbes, bağsız bir a-damım Artık evli bir erkek değilim. Evrakı imzaladım. Vfc-danun müsterih. Vazifemi yap- I
tim. O kağıt parçasını taahhütlü olarak İade edecek kadar param yoksa kabahat bende de-İ1L»
Kendi kendine güldü. Yolun dönemeç noktasında JoseJyne’o rasladL JdBelyne şen bir kızdı, bir gece Morls) odasında misafir etmişti. Kıza fena muamele etmiş, üstelik para da vermemiş olduğu halde o. endişeye kapılmamıştı. Uzun boylu, İril gözlü bir kızdı. Dişleri hem bozul:, hem de fazla sigara İçmekten alyahlanmışti. Parası olmadığı İçin üstüne başına çek! düzen veremiyordu.
Morlse rasladığına memnun oldu. Morls, onu görür görmez:
— Bonjur Joselyne dedi, nasılsın? Nasıl para tuttun mu? Bana bol şaraplı bir yemek yedirir misin? ,
Kız çantasını şöyle bir yokladı;
— İki bin frank kadar param var. dedi, fakat bilmem nasıl olur...
— Anladım, bir genel beslemek hoşuna gitmez Onu söyleyeceksin değil mf? Tabii hoş bir [şey değil. Bütün arkadaşların (Arkası var)
^Jarihten Sayfalar
Iran Şahının seyahati
Istanbulda zelzeleler
Şah bir ziyafette bir nutuk söyledi
Bugünden, Dünden
KASIM
İstanbul şehri Blzannhlar sa-■mnınci.'inberi türlü tabiî âfetlere uğramıştı.
Acayip .şekilli yıldızların görünmesi. güneşin kararması, kan rengi yağmurların yağması dentzl donduran korkunç kaşların hüküm sürmesi ve büyük tahripler yapan aelaeleler şehirde derir devir dehşet ve heyecan yaratmıştı.
376 Milâdi seseslnln 36 ocak tarihinde İstanbul da şiddetli Mr zeLzele olmuş Te bir çok büyük binalar yıkılmıştı
Yirmi sene sonra Wr peee vakti bir yer sarsıntısı tesblt edilmiş ve şehirliler göğün kırmızı bir renk aldığına da şahit muşlardı.
402 senesi şubatında bazı mabet! I erin harap oi misiyle neticelenen bir selzete vukulmuş-Uı/Bcş j-ıl sonra bir yer sarsıntısı »t şiddetli bir bora herkesi heyecana vermiş ve denizde bir çok gemilerin batmasına sebep olmuştu.
C2 yılındankl zelzeleden bir sene sonra 7 nisanda kaydedilen deprem şehir halkını çok korkutmuş ve kilisiere gidilerek bu âlete karşı Allahtan istimdada başlanılmıştı,
15 eylül 43» yılındaki zelzele en ziyade Sam at ya taraflarında tahribat yapU. Sekiz yıl içLnde yine bir eylül ayında İstanbul zorlann m bir kısmını yıkan bir deprem kaydolundu
6 kasım 447 de »ukubulan şW-deUl zelzele surun elli yedi kulesini yıknuşü.
26 ocak 4â0 senesinde bazı binaların yıkılması ve kuyuların sularının çekilmesiyle neticelenen bir deprem daha oldu. 25 eylül 477 de Büyük çarşının mühim kısınılan sakatlandı,
Fakat İstanbullular 24 eylül 4M de başlayan zeteele ile büyük ve devamlı bir rorfcu geçirdiler. Şiddetle başlayan bu yer rarsın tısı tam kırk gün devam etti. Sekiz sene sonra vukulan zelzelede ise şehrin muhtelif yerlerinde yıkıntılar oldu. Fakat en ziyade bugiınkü Üniversitenin bulunduğu mevkldeki binalar zarar gördüler
494 haziranında olan yer «arsın-Lııtmın uyandırdığı korku İİC şehir halkı Balıklı taraflarına kaçmıştı 530 yılı kasımında ts-tanbulda ve civar vilâyetlerde tesirini ■ gösteren bir deprem olda,
533 kumunda Istan buldaki yer sarsıntısı neticesinde birinci Kostantinin ve Teodosyosun heykelleri yıkıldı. Sekiz sene sonra temmuz ayında vukubu-Jan depremde İse Yedikule suru büyük tahriplere uğramıştı.
545 ekim ayındaki barekeü aru biiyûk seller takip etti ve bu sellerden ziraat çok zarar gördü, 4 şubat 548 de İstanbul balkı yeni bir zelzelenin dehşetine uğradı. Bu defa yer sarsıntısı İle beraber şiddetli bir şimşek ve yıldırım velvelesi büyük bir korku uyandırmışta.
545 senesi ocak ayında aelze-lenin şiddetinden deniz üzerinde bir takım meçi ve cezirler otmuş ve elli senc-denberi İstanbul bahkçtlarıça ve gemicilerine büyük garlar veren Profirion namındaki balık karaya vurmuştu. Ahali lafından hücum edilerek öldürülen bu balığın uzunluğu otuz ve genişliği on arşındı.
i» »gusto» 553 senesindeki zelzele Ayaaofyanin kubbesiyle, bazı hamamların ve diğer binaların harabiyetlne sebep olmuştu, 11 temmuz 555 deki deprem Yedikule kapısının kemerini yıktı, iki sene sonra nisan ayında bir hareketi arz daha kaydolundu
14 aralık 557 de gece yarısı yeraltından acayip şesjer İşitil-mlş ve kukürte benzer koku da bir duman halinde bütün şehri kaplamıştı. Bunu takip eden depremde bazı binalar ve surun .şark İle garba bakan kısımları yıkıldı.
10 mayıs 583 de L2 lan bulda bir deprem daha oldu. 20 nisan 611 zelzelesinde halk korkularından Bahariye semtine kaçmıştı.
26 ekim 740 tarihindeki depremde bazı manastırlar. Edime-kapısı suru ile surların diğer kapıları üzerindeki heykeller yıkıldı. 9 şubat 790 tarihinde halk yeraltından korkunç şadalar işitil, herkes evlerini terke-dip bahçelere sığındı.
796 zelzelesi şiddetli olmuş. 797 de zelzele başlayınca güneş ortadan kaybolup şehir gece halini almıştı. »14 zelzelesi bazı mabedlerde büyük tahripler yapu.
Bunlardan başka bu asır İçinde İstanbul yed] zelzeleye daha maruz kalmıştı Bu zelzelelerden muhtelif binalar, surlar, mabed ve Büyük çarşı zarar görmüş, meşhur sütunlar ve heykeller yıkılmıştı.
Onuncu asırda üç zelzele olmuş, bunlardan ekim 976 tarihin dekinde Ayasofya kubbesi İle Bozdoğan kemeri ve surun bir çok kuleleri yarılmıştı.
Bir kamyon kazası
3 ölü, 5 yaralı var, Hindilere bir .şey olmadı
Emet (Akşam) — Emetln tire ne Lk nahiyesine bağlı Şeyhler köyünden Derviş Altınoka alt kamyon, bir kazaya uğramıştır. Kamyon altı tonluk şeker pancarı yükü ile ve şoför Mehmet Şense? idaresinde olarak, Emirler istasyonuna saat 23 te hareket etmiştir. Yolda uğ 1 radığı köylerden de kadın erkek sekiz müşteri yolcu ve on hindi almıştır. Gece fazla karanlık ve sisli olmasına rağmen, kamyon yoluna devam etmiştir
Sis gittikçe kesifleştiğinden araba Susuzkaya mevki indeki virajı dönememlş. hendeğe yuvarlanarak, şose menfez köprüsüne şideUe çarpmıştır. Bu kaza neticesinde İki erkek ve bir kadın yolcu anide ölmüşlerdir. Yolcuların dördü ağır yaralıdır. Bir de hafif yaralı vardır. Şoföre bir şey olmamıştır'
Aynı zamanda çok garip bir de hâdise olmuş, on hindi İkişer üçer ayakları bağlı olduğu halde, kaza yerinden otuz metre
Ou birinci asırda şehirde oo bir zelzele vukubuldu. Bunlardan en şiddetlisi 13 ağustos 1032 de olmuş ve bir çok misafirhane İte hsatane, öcezehane, eylam-hanenin yıkılmasına sebebiyet vermişti.
1038 ocak ayında başlayan zelzele ise tam Lki ay hafif sarsıntılar halinde devam etmişti.
Istanbulda 1064 sen teinden 1296 senesine kadar zelzele olmadı. 1 haziran 1296 da mabed-leri, evleri ve bugünkü Fatih civarındaki büyük bina lan yerle bir eden büyük bir deprem vukua geldi.
16 ocak 1332 zelzelesini şiddetli bir bora takip etmiş, deniz dalgalan büyük bir dehşetle kıyılara hücum ederek sahil surlarını yıkmıştı.
14 eylül 1501 deki zelzele İle surun bazı kuleleri ve kapıları tahrip oldu.
îstanbulun büyük zelzelelerinden biri 1510 da vukua gelmiş, bu felâketli hâdise on binden ziyade insanın ölümüne sebep olmuştu. Camilerin mühim bir kısmı yıkılmış, Çarşı kısmen, İstanbul suru da umumiyetle harap olmuştu. Yavuz Sultan Selim cami, medrese, kütüphane, tekke, türbe, hamam gibi binaların kâglr ve bunlardan maadasının ahşap olarak İnşa olunmasını İrade etmişti.
İstanbutda bundan sonra muhtelif şiddetle 1582, 1597, 1599, 1608. 1630, 1646, 1650 ve 1655 zelzeleleri olmuştu. 1765 zelzelesinde Eğrlkapıdan Yedl-kuleye kadar duvarlar, bazı taş binalar ve hanlar yıkılmıştı, 22 ekim 1802 depreminde İse bilhassa küçük camiler tahribata uğradı.
1310 zelzelesi diye anılan 28 haziran 1894 depremi de şiddetli olmuş, büyük camiler. Çarşı ve sair binalar mühim zararlar görmüştü.
Italyan sömürgeleri
Libya ve Somali hakkında karar verildi
Nevyrok 22 (R.) — Birleşmiş Milletler Kurulu İtalyan sömürgeleri hakkında dün gece karar vermiştir. Karara göre Libya iki, Somali ıo yıl zarfında müstakil birer devlet olacaklardır. Bu suretle Dünya devletlerine İki hükümet daha katılacaktır. 48 devlet karar lehinde oy vermiş, 9 devlet müntenklf kalmıştır. Yalnız Habeşistan aleyh te oy vermiştir-
Somali bu on yıl sarfında İtal yan vesayeti altında bulunacaktır, Libyaya İki sene için bir komiser tâyin edilecektir. Komisere, ekalliyetleri temsil eden 10 kişilik bir istişare komitesi yardım edecektir.
Eritre hakkindakl karar gelecek toplantıya bırakılmıştır.
kadar geride toplu halde bir tarla kenarında bulunmuştur.
Savcılık işe ei koymuştur. Şoför Mehmet şenoerin ehliyeti olmadığı meydana çıkmıştır.
Nevyork 22 (AF) — İran Şahı, hususi bir teşekkül olan «Dış Münasebetler Konseyimin kendisi şerefine verdiği ziyafette demiştir ki:
«Bu toplantıda bulunanlara. İranın müdafaasının, bütün Orta Doğu İçin mühim bir sta-tejlk ehemmiyet taşıdığını hatırlatmama ihtiyaç yoktur.»
İranın, medeniyete yapmış olduğu eski hizmetlerden bahseden Şah, «Şimdi, gayrikâfl müdafaa vasıtaları yüzünden. İranın bekasının tehlikeye girmesi yazık değil midir?» sualini sormuştur.
Modern müdafaa vasıtalarına sahlb olmanın her memleketin tabii hakkı olduğunu tebarüz ettiren şah, bundan hiçbir diğer memleket İçin bir çekinme vasıtası çikanlanuyacağını söyledikten sonra, «İran, milli müdafaasının İcapları, İktisadi kalkınması ve İstihsalin arttırılmasına dayanan İçtimai kalkınma programının tahakkuku için. Amerikanın yardımına muhtaçtır» demiştir.
Cinsî mevzular üzerindeki tedrisatın neticeleri
Londra 22 (Nafen) — Brlstûi üniversitesinden profesör Parry tarafından verilen bir konferansta açıklandığına göre, mekteplerde cinsi mevzular üzerinde yapılan tedrisat İyi değil, fakat aksine gayet kötü neticeler doğurmaktadır. Bu profesörün belirttiğine göre bu husustaki deseler sırası geldiği vakit aileler tarafından verilmelidir.
ı»aiırm
İSTANBUL RADYOSU
öğle programı 1L57 Açılı? ve programlar. 13.00 Haberler.
13.15 Ara mOr.lRI fPI)
13.30 Şarkı ve türküler 1P1.V.
13.30 Çeşitli hatif mOılk (Fİ.)
13.50 Şarkılar re tOrkUİM. Okuyan: Mustafa Kovancı,
14.30 Serbes «ant.
14.45 Dans mOrlğl fPI.). 13.00 Prormm ve kapanış
AKŞAM PROCRM®
JTfll Açılış ve proernm.
18.00 Dans mOrlJİ (PLİ, 18J0 Hrcdct KoyutOrk orkestramdan TDrkçe tangolar.
18.45 Şarkı ve türküler (PL).
18.00 Haberler.
15.15 Hafif ara mQ/.l8l (PK).
19J0 ktanbul Kon» vatuvan Türk Mu kİ kiri İcra Heyeti koni eri.
30.00 Hafif orkertralnrdan çeşitli melodiler (PI.).
20.15 İstanbul Xon«ervatuvan Şehir Koronu konseri.
20.35 Hrıtlf Örk. anlolan fFl.l.
20.45 Dinleyici İşlekleri (Halli Batı
mtlzlffll. ■
21.15 Şarkılar ve 10 r İçtiler.
21.46 ûperadn bir anal.
2145 Haberler
23.00 Dana mOıJJtl «M.l.
23.30 Prorrnm ve kopana
ANKARA RADYOSU
Aksam prctrmmı
17,58 Açılış ve program 18.00 M S. ayarı ve lartalar.
1830 Konuşma.
18,43 fak orkestralarından: lrvlnC Miller fPI.».
15.00 W S. oyarı ve Haberler.
19.15 CecmlSfe BufiOn
10.10 Opera aryaları |PL).
19.33 Konuşma ıMally» Bakanlığı adına).
19.50 Türküler ve oyun havalan.
20.19 Radyo Goreteaİ.
30J0 Serbcs anat.
20 35 Tarihi Tür* mOrlgl.
31.19 Konulma
11.30 Telia Mende »«oh n - Re MaJOr yaylı sazlar kuarteti.
22,00 Konuşma B M M saati. 221» Dana parçalan (PL)
2X49 M S ayan V« Haberi».
f.» I Kasım kelimesi — Müneccimhası takvimlerine göz •ezdirilince — Sayfiyelerden İ I şitaiyelere göç — Bağ. balıçe düşkünlerinin işi gücü —Bir birleriyle sohbetleri — |
Kasımda doğanlara Kasım adının konması...
Birkaç yıldan bert teşrinisaniye kasun adını taktık. Bugün ayın 23 ü, esiri kasımın da 18 sidir. Maşallah havalar mülayim; nazar değrucain pastırma yazı gereği gibi hükmünü İcrada, Baylar paltosuz, bayanlar mantosuz dolaşıp duruyorlar.
Kasım kelimesi Arapçadır. Lügatte taksim eden .ayıran mi-nasındadır. Eskiler, seneyi ikiye ayırırlarmış. Kasım başından Hıdrelleze kadar kİ zamanı kış. ondan sonrasını da sayarlarmış. Rumi teşrinievvelin 26 sında kasım girer, 189 gün sürer: rumi nisanın 23 ûr-de hıdrellez buyurur, 186 gün devam ederdi.
Bir vaktin Münccclmbaşı takvimlerine göz gezdirirsek şunlara Taslarız:
Kasımın iptidasında güneşin doğuşu ezanı saatle 1.39 da, batışı bermutaıl 12 de, günün uzunluğu 10 saut 21 dakikadır.
Kasım fırtınası sayılılardandı. Marttaki llusum. Koz kavuran; nisandaki Çiçek, Filizkıran fırtınalarına taş çıkarır, yeri göğü birbirine katardı. Hızı savulun e a arkasından selâm ün a-leyküm diyenler de var: Sabahları ortalığa kırağı yağması; cenup rüzgârlarının esmesi; Marnı arayı dağlara çıkarması; Qa-şaratın gizlenmesi; Koç katımı, Ülker fırtınaları...
Kasım girmeden sayflyehleı telâşa düşer, göç hazırlıklarına başlarlardı. Yazı yalıda geçirenler, Boğaziçi havas inin sertliği ve rutubetliliğinden eylülün haftasında derlenir toplanır. İstanbul veya Beşiktaş civarındaki konaklarına taşınırlar: Kadıky yakası. Bakırköy. Yeşll-köyde köşkü olanlar bir ay kadar daha gecikir, birden ayaklanırlar, çene yanştınriardı:
— Handiyse kasım ce’ diyecek, güz meltemleri tozu dumana kalacak- Yağmur da bardaklardan boşanırcasına sökün etti mİ haftalarca kesilmez
— Ne duruyoruz, ne bekllyo-
_ Yazan: 1
;Sermet Muhtar ALUSj
ruz ayol? Akluııızı uynatlıkîü Pabucubüyûğe okunalım bari!
— Allahın bu kuş uçmaz, kervan geçmez sahralarında işimiz ne? Burada keçe yok, soba yok, oda kapılarında pamuk perde yok. Alimallah üşür, tir Ur tltrl-yerek donar, hepimiz zatürrleye tutuluruz ayol!
Mükellef yalılarda, köşklerde oturanlar İçin göç tasası olmazdı. Sayfiyeler yazlık eşya ile, $1-lalyeler kışlıklarla tıklım tıklım. Yalnız mevsimlik çamaşırlar, elbiseler, torunların oyuncakları; dadıların, bacıların, halayıkların bohçaları kabilinden az çok hafif yükler beraber götürülürdü.
Boğazın Anadolu kıyısında bulunuluyorsa, bunlar bir kayıkla Hayrcddin İskelesine veya Unkapanma nakledilip hamalların sırtına yükletilir; Boğazın Rumeli tarafından, yahut Acıbadem, Feneryolu, Göztepe, Erenköy cihetlerinden tasımlıyorsa bir öküz arabasına doldurulup Üsküdardan araba vapu-riyle Kabataşa. Sirkeciye, oradan da evç aktarılırdı. ,
4-
Bağa. bahçeye fazla meraklı, kendi eliyle çiçek fldesi. meyva ağacı, sebze yetiştiren zevat, eğer hanede kazak İseler (Kasım yaklaşıyor; yarın öbür gün ha damladı, ha dam Uyacak; cümlemizi eze koyup büze koyacak, tandır başına dize koyacak) gibi çoluk çocuğun ağız tamburalarına aldırış etmez, kıllarını layırdatmaz, teşrinisani ayını bile çıkaranlar bulunurdu.
Oene bahçl erine düşkün, takat uysal huylu, daha doğrusu karısının, kaynanasının bir dediğini İki etmlyen bazıları da:
— Bu keyfiyette sahibi rey ve mütalâa bizim hatun ile validesidir. Mumalleyhalann karalarına cemin» ve ata’nai
demek eşlem tariktir! sözünü yapıştırarak boyun eğerlerdi.
Kışlığa taşındıktan sonra lâ-akaJ haftada İki. hattâ üç gün erkenden köşkün, yalının yolunu tutar, akşama kadar orada kalır; kollan, paçaları sıvar, bahçıvanın ensesinden ayrılmazlardı. Daireler cumaları zaten kapalı; pazarlan da uğramızsan olur; çarşambaları da kaçamak yapsan soran kim’
Kasımın lıuiûllyle Işou haza-rata çok iş çıkardı. Vapurda, trende, dairede, yekdiğeri ziyarette. sohbetterinl dinle artık’
— Kameriyemizin, kaskath havuzumuzun etrafı erbaasm-daki kasımpııiarınm seyrine doyum olmuyor mirim Öyle günagûn renkteler. öyle geliitl-le ki btiâ nubalâğa ay çiçeği ebadındaJar. Evvelâ. Allahın lütuf ve İhsam; saniyen ben &ç*-zln. salisen bahçıvanım Zeyfie! ağanın eseri gayretli...
Bir başka zat lûta karışır:
— Bilirsiniz a. bizim Göztepe havalisinin toprağı kesmedir, kayalıktır. Klrizme mirızme kâr etmez. Kiraz, vişne mlsiilû meyva ağaçları yedi sekte, i ene mürurunda kuruyor: venîle’lnl carsetmek mecburiyeti hasıl oluyor. Çukurlarını şimdiden kazdırıyorum.
— Aman istical buyurun mev-lâna. Malûmu ihsanınız kânunuevvel hulrtl eder, hele yarılanırsa eşean müsmire kolay kolay tutmaz, kök salmaz, verilen emek heba olup gider.
— Ne diyecektim, ne diyecektim? Ha, hattrıma geldi Selâmlık bölüğümüze mûlâsık. hâşa meclisten dışarı ahırın Reririn-dekl tarlayı capalattım, gübrelettim; kırmızı turp, bayır turpu dikeceğim. Turpun her İKİ nevi de vücuda nafldir gafildir, hazımdır.
— Mevcut bağ kütüklerini kamilen söktünüz, yerlerine Amerikan çubukları İkame eylediniz mİ? Ben gecen yıl uyanık davrandım. Göztepe İle FenervolJ
(Arkası 7 nci sahifede)
Created by free version of 2PDF


flIMEMI KABAHâTLİflîn
EsJlîşcJui Bava Okulu’nun pilot kısmından 948 - 949 yılı döncıuloıto mezun otan subay ve erbaşlar
B M Program *« kapara».
Varın «abab w Odla
I, 30 M. S ayan.
TJ1 Vale. Polka V« Poo* Dvbteter (Pl,J,
1.45 Haberler ve hava rapora SjOO Köçckçcler (Pl.l.
•J1 FlUm mdUklarl (Fİ.).
M3 GOnlln programı
Hadi orkestra caarlecl (PLİ.
9,00 Kapanı».
II, 28 Açılı» ve prozram.
1U0 M S ayan: Pe-jrav v« »arkılar.
13.00 Haberler
LU0 öflla Gaseleu.
1A49 Radyo salon ork^rMntrto (W-
11.00 Aksam programı kava raporu
YENİ YAYINA
AV VE DENİZ BPOHLAM
I» Oncu «ayısı çıkıı
Merkez av kumLsyonu kararlarını. BV terk er «idinin jn-flmmaslılıll iri yeni uıtullerl, yeniden tezkere alacak olanların tabi tutuldukları atılı-

Sâhlfe 8
Mahkeme Koridorlarında
Bir sigaranın zevki bana kaça mal oldu?

ı Hele rüzgârlı havada yaka-■ bilirsen aşkolsun. Ceketimin ; vakasını kaldırın çakmağı altına sokuyorum, sokak ortasında fırıl fini dönerek
• kırk defa çakıyorum, bir tür-ı lü yanmak bilmiyor haspa.
Sinirden patır patır patlıyorum.
, — Mahkemede ne işiniz
var, efendi amca? Çakmağa
; mı öfkelendiniz yoksa?
ı — Sorma halimi. Sigara yüzünden çekmediğim kalmıyor. Kibrit sıkıntısından kurtuldum diye sevinirken bu sefer de çakmak yüzün’ den basım derde girdi. Ak. sam üstü eve giderken bir sigara tellendireyim dedim. Sigarayı ağzıma aldım, çak-
. inağı çıkardım, cak bre çak. Marazlı adamlara benziyor
. mel'un. Hafif bir rüzgârdan müteessir oluyor, yanmak bilmiyor, Pardesümün göğ1-I sünü açtım, ceketimin yaka-n.M. lan 1 ■ naİBBM nnlran
Efendi amca tükürükten yarı yerine kadar ıslanıp sararmış sigarasını üst üste çekip dumanlarını yüzümüze .savurararak gülümsedi:
— Şu zıkkımdan hiç memnun değilim amma içmeden duramıyorum. Eski alışkanlık. Sigaraya başladığım zaman on yasında ya tardım, ya yoktu m.
Gözlerini kınsa kırpa sağ elinin parmak boğumlarını sayarak hesaplar yaptı:
— Tamam kırk teş senedir içiyorum mel'unn-
— Maşali ıh, amca bey. Demek elliyi aştınız Halbuki hiç göstermiyorsunuz. Sizi gören kırk beşten fazla tahmin edemez.
— Eh, bu da Cenabı Hak-
kın bir nimetidir. Yaşıma bakma, elli sekizi aştım anıma gençliğimi kaybetmedim. Otuz yaşındaki deli-, kanlılarla varis ederim j
— Sigaradan şikâyetçisi- sini kaldırdım, sakır şakır
niz demek? ! çakmağa başladım- İnadı
— Eskiden hiç şikâyetim, tuttu bir defa. Yanmaz da
yoktu. ZeyRle içip keyfime yanmaz. Ona karşılık benim bakıyordum Fakat sekiz on de inadım tuttu, sigarayı seneden beri ağzımın tadı yakmağa ahdettim. Sağa so-bozuldu. I la dönerek çakmak yakma-
— Yaş ilerledikçe öyle o- ğa uğraşırken su adam yanı lur. amca bev. Malûm ya, ma sokurdu; «Beyefendi, seneler geçtikçe vücudun çakmağınız bozuk galiba, kuvveti azalır, bilhassa böy-. Müsaade ederseniz sigaranı-le zehirli şeylerden miıtees- zı ben yakayım • diyerek ce-sir olur. i.-..-- ••------- —
— Yoook, sen yanlış anlı-
yorsun, efendi oğlum. Ben sigaradan şikâyetçi değilim-Hele yemek üstüne bir sigara tellendirdim mi. değme keyfine. Pek hoşuma eider. Gel gelelim, sigarayı vakm-cıva kadar anamdan emdiğim şüt burnumdan geli- .. .
vor Yandı canım şu kibrit-' yakinin halinden lerden. Sigara yakı.cağını Senin sigaranı yakmadan zaman kibrit kutusunu a-1 buradan ayrılmama diyerek carken içim titriyor Kimi- ısrar etti ve nihayet dediğisin! çakarsın, çöpü kırılır, ni yaptı, sigaramı yaktı. Ben kimisinin bası kopar Bazısı de kendisine bir sigara ik-da kestane fişeği gibi çıtır ram ettim, teşekkürlerle ay-pıtır sesler çıkararak etrafa rıtdım.
sıçrar, benim sigaramı ya-| _ Allah afiyet versin, e-kacak yerde, gider de kar- fendi amca. Zevkine kavuş-sımdakinin gömleğim
binden kibrit kutusunu çıkardı. ellerini ceketimin yakasının altına sokup birkaç defa çaktı. O melunun inadı zaten malûm. (Vazgeç, azizim. Kibritlerin şakası yok, sigara yakayım derken elbisemi yakarsın» dedim. ?Me-rak etmek, beyefendi. Ben de sigara tiryakisiyim, tir.................... anlarım.
. . ya- tun demek-
kar. Bir aralık canıma tak ...........
dedi, kibrit vüzünder. siga-, _____,_______w_______
ravı terketmeğe karne ver- sigaranın zevki bana kaça din:. Bereket versin, kararı- maloldu biliyor musun? mı tatbik edeceğim sırada1 _ Geçmiş olsun, amca çakmaklar imdada yetişti bey. Sigara... de zevkimden mahrum kal-| _ madun.
— Çakmaktan rahat etti-
niz öyle mi?
Cebinden bir çakmak çıkardı. kasketli delikanlının burnuna doğru uzatın çaktı fakat yanmadı. Bizim delikanlı kahkahayı bastı:
v— Çakmağınız da pek ra-
Yüzünü buruşturdu:
— Kavuşmaz olaydım. Bir
— Dur, anlatıyorum işte. Sigaramı vakan adamdan ayrıldıktan sonra eve gittim, ne görsem beğenirsin?
— Kibritten gömleğin mi yanmış?
— Gömlek yansa can kurban. Ellerini koynuma sokup kibriti çakarken ceple-
’— vaMiıafiıınz u(ı jjck ıa- . - . , ,r '
hat bir seve benzemiyor., ™nı. boşaltmıj henl Ne »a-amca bey? I cüzdanım kalmış, ne sas-
t'lon/l. oın.ın 4rat«tc-l>
ı.
TECRÜBELİ
Yüksek terılhanierda m »kaslar tık vc prova iğlerini yapmak istiyor. An-karaya d» gidilebilir. Akga'nüa B.T. rnU5-*c*»L Mi
700». İSTANBUL TARAFINDAKİ -Fabrika, toptancı, büyük bakkaliyelerde 7000 liramı l»letmek ve gece bekçillftl. kontrolör gibi if arıyorum. Akgorn'da T.A. rümuzuna.
391
- 3
askerliğimi YAPTIM - Elimli» bilumum ehliyetim vardır. Hususi ve taksilerde İJ araıyorum. İçki katiyen kullanmam. Adres Moclrllyeköy isçiler lokantası bay Ahmet »llyle Recep Bala, 371 —
MİLLİ EĞİTİM B AK ANLIĞININ DİPLOMASINI TASDİK ETTİĞİ — Hususi dıkiy yurdundan kadın dikip diken bayan da (Öndelikle çahymak Akyam da B.S.B rOmuzun
mezunum. ieıD yanın-İstiyorum. ıi müracaat.
389 —
SÂYAM DAKTB33 ARANIYOR Kiki Türkçe yazıyı hilen, ser: daktilo yazan memure Uzundır. Müracaat. Bankalar caddesi. Dönüp Sigorta han No. 4,'fi Telefon: 40740
3S0
SATILIK YEKİ LÜKS OTOMO BİL —- MS modeli Süper Bulck. Lâcivert. kaloriler. vantilatör. dejlv-rör. Müracaat; itfaiye c»ddcs' H«. 44 ikinci kat Fatih. JSl — 1
ACELE SATILIK YALI — Keybelt-*4«U denli sahih mükemmel manzaralı kâfir A/yıldız cad 8» NoJu yalı I dükkânlarıyla Milliktir. K»p»lıçarfid» Kuyumcular caddesi No. 49 a müra-CUl. MA — ■
OTOMOBİL MERAKLILARINA — Fabrikadan yeni gel mi» hiç kullanılın uni| 1944 - İMA modeli fi silindiril 4 kapıl! bir adet 9TYL1NE dö Lük» Sevrole otomobili acele satılıktır. Müracaat Muzaffer Unsal Galata Yilk-ackkaldırııu çıkı»! 70/1 Selâmet han (Yapı »e Kredi bankası bitişiği).
saba müracaat.
DAKTILO ARANIYOR — Seri daktilo yasar bay veya bayan bir memura ihtiyaç vardır. İsteklilerin Galata posta kulunu 10S9 a yazı He müracaatları. 370 — 1
KASİYER BİR BAYAN ARANIYOR— Eminönü Nimet Abla Gıjnl sırası Foto Sönmez No. 7. 390 —
TECRÜBELİ DADI ARANIYOR — Bir yasındaki çocuğa bakacak ve tekmil islerini görecektir. İstanbul. Bahçekapı da Ccrmuya batımda 4 - S numaraya mlircaat. 379 — □
POSTA VE YAZIHANE İŞLERİNDE ÇALIŞACAK — 14-15 yağlarında bir kız bir erkek çocuk araıı.;,or. Sirkeci Kafkas Geçidi 3/1 385 — 2
tezcAktar bayan abani yor — Kitap evinde çalınacak yardımcı tezgâhtar alınacaktır. Ankara Cad. No. 85 İstanbul. 395 — 1
B^OT1» WIA J
BATİLIK OTO - Azmet dulayısb-|e 4 kapılı ve çok ekonomik bir oto satılıktır. Müracaat: Galata Tersane caddeal No. »L Tel: 49439
323
BEy6ğLU - Alyon Geçidi Merkez apartımaııı birinci kıl dört oda tam konfor kiralıktır. Caddeye yirmi adımdır. Üç numaran dairesine mü-racaal. 344
SATILIK ARSA — Maltepe Küçük Yalısında asfalt» yüz metre Süreyya Plajına bes dakika 3678 mZ manzaralı arsa maktuan MOO liraya. Sahibine müracaat. Tel: 13234 M2
ACELE SATILIK KÖŞK - Kadı-koyünde. iki dönüm camii. meyveli, balıçe içinde ıkl bina. Penise, İskeleye yakın. Konforlu. Flatl ehven. Bog teslim 23566 ya telefonla.
SATILIK BOŞ EV — Beyoğlu Bülbül sokak No. 18. İki mutfak, bes oda. lam konfor Bahçe ve sarnıç da var. İçindekilere müracaat.
xw
- 3
SATILIK APARTIMAN — Galatasaray, 6 katlı bos ve ehven llaUe. Telefon: 20970. 347 - 3
ARSA SAHİPLERİNE — İst an bulu n muhtelit semtlerinde arsası olanların: Ahdülhakhimlt caddesi 34 No. Iı Gayret aparlımanınm ikinci dairesinde Y. mühendis Hayrl Aybara tafsilatlı mektupla müracaatları
353
BEYOĞLU O»MANBEY — Matbaacı Osmanbey caddeal Jt No. İt Birlik apartımanının üçüncü dairesinde bir oda kiralıktır. Saat birden altıya kadar aynı daireye müracaat
303 —
fi ATILIR EV — ÇubuMug» 1W«» Pal» »okAk No. t». • od», hamam mutfak, famatırlık. moa b»hç« »hv»n H»tle Mtılık ev. MUracaal: Kınlıca Hisar «0 No b*y Ibratıln. 3M - 1
AK5ARAY — Valide caınl sok «3 No. T oda her katt» yQ* numara mutlak elektrik terkoa havagazı sarnıç satılıktır. MdrKUt ÇamberUUg Verir han caddeal No. i Halk Lokantası. 314
SATILIK APARTIMAN - 3411de tramvaya yakın fevlcUde montarab bfchctil 3 katlı dUkklnlı aparlıman 43 bin liraya acele ıstıhklır Tedlyat-la lraml kolaylık gösterilecektir. Müracaat: Beyoğlu i »t ikili caddesi 1»/1. Aga cami tramvay durağı karsısında 204
BATİLİK EVLER — Eıllh Nisanca Bakkalzadc sokak 13 ve 13/1 numaralı 2 ev. Elektrik İcrkosJyle dörder oda mutfak ve bahçeleriyle birisi «, diğeri (bog teslim) 7 bin liraya satılıktır.. Sokak babındaki bakkala mOra-caal. M6
KELEPİR EV — KUcükpaiir Mektep *ok»4>rnJa 2(5 No bos teslim »a-tılıkur. Bahçesi İki apartımanlıktır. MOrcaat: $LşU Samanyolu sokak Esen apurlınıanı 123/3 Meliha Seıer. 357
GALATA ĞUMBÛCÛNE TAKIN -50 metrekare kiralık dükkân Galata Veli Alemdor hanı kahvecisine müracaat. 156 - 34
SATILIK BÜYÜK BU4A - Otel han pansiyona müsait manzara hava 17 oda 4 dUkhfin Çarjıkapı Hüseyin-jg» Cami sokak 10 No ya. 319 - 1
DEVREN SATILIK BAKKALİYE — iki kazancU olup müfiteflsl boı azimet dolayısıyla içindeki bütün mallan ile birlikte (5000) liraya satılıktır. Kurtu-luj Slnemköy Şahin sokak No. 49. 3SS - 1
SATILIK ARSA — Suadlye Bağdat codılcsl Şa^kınbakkal tramvay durağı 339 No. lu bir dönüm arsa satılıktır. Müraeaf Şaşkınbakkal Karakol sokak 4/4 relin 374 — 2
KARA KOYUN İŞLEK YERİNDE -mobilyell bir yazıhane devren kiralıktır. Müracaat: KapalıçarŞI Kalpakçılar No. 68 saat V> den sonra 82412 No. ya telefonla. SÎS — 1
DİKKAT: .— Emlâk almak, satmak, ruja at, tamirat, kiraya vermek, ktra-amak. bilumum İhtiyaçlarını» k»rsı-syacak olan dürüst müetsesg Doğan
niz menfaatim.- icabıdır 361 — 1
KİRALIK DAİRE - Be; odalı kun-forlu bir daire kiralıktır Telefon 13035 Cafdlaglu Çatalçeame sokak No. 46. 371 - 1
KİRALIK KAT - Kad.koy Cevlr.llk Eminbey sokağı 30 numaralı bahçe Cindeki apartımanın bol cünesll. havadar üç oda vc mutfaktan ibaret mlUtakıl alt kat dairesi 90 liraya ki-ralıkbr. Aynı »partımanm üçüncü katına müracaat. «M - l
KISIKLI — Namazg.in cıvarınd» İki bostan kuyutu asri ahırları hizmetçi odalı onbes dönüm aru-.-l satılıktır Cısıklida emekli bahr6-elı Alı Deniz
ALPA müracaat 262 - - fi
BATİLIK AHŞAP EV — 423 kare bahçe fidanlık güllük rkı katlı dürt büyük od», iki büyük hol katlarda ıclfisl. iki kuyusu, elektriği vardır çlmlekilere müracaat. Aksaray Horhor caddesi Ragıpbey sokalı No. 4. 368 -2
— 1
FIRSAT — Yeni küçük ap bir katı boj lld daireli. Bet»lkta_, İhlamur Dere Cad. No, », Baharatçı Muzaffere 392 - 1
HARBİYE EMLÂK CADDESİNDE ŞAKİLİK ARSA — İT metre cepheli, kimilen denüe nazır, 473 metrekare inşaat nıh»atnamesl alııımıj ar(a satılıktır. Posta kulu 4»4 İstanbul. un — 1
Kadıköy M Önen.
Created by free versıon of 2PDF
KİRALIK YAZIHANELER — 5 O-d»lı 3-3 tek odalı yazıhaneler ayrıca 3O> metrelik bir salon kiralık'tu'. Galata Vdl Alemdar hanında Veli Alemdar yazıbanealne müracaat. _______________________________3TT - 33
MXN LİRAYA KULLANIŞLI EV — Yüz metre Üzerinde 3 genig od», kapalı bol. mutfak, hamam, bahçe, elektrik. terfcoa. Vesaite yakın, derhal te»-lim. Çarşamba Btycrft;: cadde*! Kaleci Çıkmazı 13 karsısındaki 5 No y».
394 —
KİRALIK DAİRE — Taksim Park Otel dibinde, telefonlu vc mobllyctl 3 odalı daire kiralıktır. Tel B511J
38S — 1
Zayi — Beyoğlu nüfus memurluğundan almış olduğum ve İçinde askerlik muamelelerim yazılı nüfus kağıdımı şayi ettim. yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.
1331 doğumlu
Anastas oğlu Kostanlin Mangu
Devlet Denizyolları ve Limanları işletme Genel Müdürlüğü ilânları
Batı Akdeniz seferlerini yapmakta olan Ankara vapuru, bir defaya mahsus olmak üzere Karadeniz hattına ilâve bir sürat postası yapacıktır t
Gemi bıı seferine 30 Kasım 949 çarşamba akşamı yolcularını alarak 1 Aralık 949 perşembe sabahı saat 5 00 de İstan-buldan hareketle gidişte İnebolu, Samsun, Ordu, Giresun ve Trabzon iskelelerine uğrayarak Hopaya gidecek dönüşte de Rize. Trabzon, Giresun, Ordu. Samsun, İnebolu ve Zonguldak i» kelelerine uğrayarak S Aralık 949 salı günü saat 15.00 de îstan-bula dönecektir.
Gemi bu seferinde yalnız muhtelif mevkilerde kamara yolcusu alacak güverte yolcusu ve yiık almayacaktır Fazla malûmat için acenteliğimize müracaat olunması sayın yolculardan saygı İle rica olunur. 1İ6«16>
SATILIK VİLLÂ — Bostancıda, asfalta ve denire nAcır. İki katlı, batı-çell. tim konforlu bir Villa salılıklır. I Tel: 42351 256 -
1M« MODEL PEJO MARKA HUSUSİ ----- _
.. OTOMOBİL ACELE SATILIKTIR — | MÖBLELİ MÜSTAKİL BİR ODA
m, yumdu gözünü- «Bu ya* Almak tstıyenler *1379 telefon» mü- | 100 LİRAYA KİRALIKTIR — Hergüıı sa kadar içtin de ne fayda- 330 ~ 1 j-Mal 13 - 11 «raunda sıraneiviier bn-
. - n ■> .-' • ' ' " lllrcu sokak 4 numaralı binanın üst
garayı içmesen daha iyi ol- H^Mvrûg'fmuu^'^an oiZmZ ! ” ***--------------------
ra cüzdanım kalmış, ne saa-
»va ucv : ..
Etendi amca telâşlı telâş- tlm- B'“m hamrn açtı aSa-
■ , .............. nı vıımrlıı crntnınıı .Rıı va-
- T
k çakmağının fitilini üfledi:
— Dur, a^ole etme. Benzi- .. ,.. ■ _ ,, . --------------------------
ni fazlaca kovdum da fitil s,n* ff°r.dun Su zıkkım sı- DOKO1(A fabrikalari için -
ıslandı. Benim çakmağım saat gibi işler.
Birkaç defa daha çaktı ve nilıavet çakmaktan isli alev-
I maz mt? Av basına kadardık makine yeriyle veya yersiz »alılık- | KADIKOYUNUN MERKEZİ YE- I para SIT, pulsuz ne vapaca- tlr *Wr»«»»l: Fincancılar Mahmudiye , RmDE ’ 3 büyük 1 küçük odalı.]
.. .. . ___1 nc» . oaııvolu kjrir ev havnrm »l^lrtriv
ğız?» dive söylemediğini bı-ler savrulnuğa başladı- E !,l'aS,S?r; Evt'n
(endi amca memnun: | *»«^01» »«"»■ Ş»'
- Görüun va. kandil bahlenn hmfı yamaladılar
• ... . _ amma paralar bulunamadı.
Sabıkalının biri imiş kereta.
Mahkeme açıldı, maznunla konuşamadık. (7e, Re.
gibi varuyoı mübarek. Fa kat simdi böyle yandığına bakıp da a danma ba. Ba-zan bunun da inadı tutar
tır. Müracaat: Fincancılar Mahmudiye , - •» _
Han numara 1. 3$B — 1 ] Mnyolu kigir ev havogau. elektrik.
------------------—■—■_---------------- terkw. boy tealim 13.509 liraya saiı-
SATILIK OTOMOBİL - Aı kulla- lıktır. Altıyold» kalıveac İbrahim’e tıılmıy iğler vaı^ette Olu Ford takıl acele aatıhkur, Tİfce6nı 4C097.
SS7 — 1
3M
KAHVEHANE SATIŞI — Müjterlsi bol .kazancı lyl bir kahvehane azl-...... —...uci-ren verilecektir. Meslekten anlayanla ortaklık da yapılır. Aksar: .............
kıraathanesi!
SATILIK — 947 model temuc kul- met dolzyıaiyle devi lanılmış Muris takıl otoıııolıılı. Müracaat: Çemberli tu.» Vezir han caddesi Yuva giyesi No S ye. 389 - i
SATILIK APARTIMAN - Carsıkapı tramvayına on adım, betonarme bodrum hariç Üç kot beşer oda. Ol biri Alalütk bulvarı Doğu lira. Kadıköy Altryol kahvesinde müracaat, 292 - MuaUtaya. 355 - 1
Açık Asistanlık
İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekanlığından
Fakültemiz su yapıları kürsüsüne bir asistan alınacaktır. İsteklilerin Yönetmeliğin üçüncü maddesindeki şartları balı olduklarına dair belgeierile dil imtihanlarının yapılacağı 12/12'949 pazartesi giinü sabahına kadar dekanlığa yazılı müracaatta bulunmaları ilân olunur. (165001
Bîr Aşk Gecesi
Yazan: Karen Biamson Tercüme eden; Vâ - Nü
l TVfrlre M., 1C ____
Harbde sille rl... Kim bilir yııııdan buıava sığırmış o!a cak!» diye düşündü.
Mesele şuymuş: Kadın kıymetli bir kolyesini, 'alsın -liye bir mücevherciye bırakmış Bu hareketiyle, büytık bir hatada tutunduğunu itiraf ediyor, çünkü kolyesinin ekspertizini yaptırmamış, Mücevherciye öylece bırakmış. Aylarca bekledikten sonra, dükkâncı, kolyeyi iade ediyor, arzu edilen ftaıi bulamadığını söylüyormuş Soma.
yemişlerden tl-hanri hudut bo-
— Korkarım tavsiyede
ki, batta bir buluna myıacaks iniz, üstat?
— Maalesef, galiba hayır, e-iendhn. — diye Jacques cevap verdi. — Mücevherlerinizin çalındığını ispat etmek üzere elinizde bir delil yoktur, İhtiyat-sızlk yapmışsınız, parl şu mücevherat komisyoncusunun İsmini, kendisine emaneti bırak-UÇınız zamanı ve rair tafsilâtı verin de bir şey yapabilir miyiz, bakalım...
— Tesekkût ederim, efendim!
Rus kadını, bu kolyenin ha- Çok nazik vc lûtuilrârsır.tz. A-kiki mücevherlerinin calıncli§ı- vukatım bu mesele ile meşgul nı. yerine yalancılarının konul- olmağa zaten başlamıştı. Lâkin dugunu keşfetmiş. I birdenbire Ötüverdi. İşte onun
Jacgues, Rus kadınım pek içindir ki size başvuruyorum
• güzel buldu. Yabancı iv esiyle I Onun yazıhanesine etraflı ma-konuşuşu hoştu, Kendi yanlış, lûnıat vermn'lm İLtlmal ora-hareketıyle alay edip duruyor-fdan istemcr. z nır v ındür, ö-du 1 tümünden şonra sı*, devrelsin-
§byle diyerek, sözünü bilirdi: tU‘r.
Jacque8r sarardığını hissetti:
— Avukatınız öldü, öyle mi, efendim?
— Evet, avukatını bay Luclen Martel'di. Zavallı adam! Ga-|zelelerde okuyunca çuk heyecanlandım. üzüldüm. Halbuki, ölümünden bir gün evvel kendisini görmüştüm. GayeL sıhhatli. manen de iyiydi. Hiç de-I gitse on dakika konuştuk. Gülümsüyor. duruyordu Kendilerini görmemden p?k az sonra | insanların ölüvermrlerl pek (fenama gider. Nahoş şeydir. Zavallının intihar ettiğini söylüyorlar. Doğru mudur, dersiniz? Gazeteler intihar diyorlar ama, inanmalı mı’
Jacqtte5. şaka ctnıek tecrübesinde bulundu.
— Gazetelerin bütün yazdıklarına inanmanın yoluna bakmalı.
— öyleyse niçin intihar et-.ıniş olabilir? Yazıhanesi pekâlâ Tsliyordu. Çok para kazanırdı, Şüphesiz btr aşk meseldi ola-alc. Kendisini tanır myıdınu, us iat?
' — Evet.
— Ajk uğrunda İntihar etmek ,ne cinnet! —diye, güzel Rus
Şadını haykırdı — Ve aşk uğrunda adanı vurmak da cinnet! (Yüzü, tekrar, hazin bir ifade aldı.) Bedbaht memleketinde ne vakalara şahit oldum O kadar dramlarla karşı karşıya geldim ki...
Sustu Bir müddet düşünceli düşünceli durdu, sonra devam etti:
— Eğer aşkın ne olduğunu iyice tahlil edersek böyle fevkalâdeliklere degmiyecegi hükmüne varırız... İnanınız bana... Şunu hatırladım ki, İdam sehpası önünde...
Jacques:
— Demek, aşka kıymet vermiyorsunuz? — dedi.
— Alı, efendim, hayatta benim gördüklerimi siz de görmüş olsaydınız. . Bütün sevdiklerim. bağlandıklarım hep öldüler: Ailemin fertleri, dostlarını... Bu nıelûn hurb ve istilâ sırasında, bu silsile halindeki inkılâplarda, layıklarda, mahrumiyetler, açlıklar çekerek, . indanlura girdik.,, ölmeden | evvel öyle bir ân var kİ. İnsan, aşkın hiç bir mâna İfade et-1 ınediğlııi, hayatta tek şeyin I «yaşamakv olduğunu anlıyor.
Bunu biliyorum: çünkü ben de kurşuna dizllecektim. Sotı dakikada tahliye edildim. (Gözlerini kapadı.» Yaşamak istedim... Nefes almak, mevcut olmak istedim.
Jacgues. kendi kendine düşünüp duruyordu.
— Bana bu sözleri niçin söylüyor? Niçin söylemeğe mecbur kalyor? Bu da mukadderatın bir oyunu.
Nitekim işte, kendisi de alçaklık etmişti. Çirkin bir yalan sayesinde mücriminden kaçmış, yakayı sıyırmıştı. Cenaze alayında ve daha sonra, birçok meslekdaşlarına: «Lucine'ln İntihan ne fena oidu! Zavallı I — demişti ve ilâve etmişti: — Her halde, borsâda çok paralar kaybetmiş olacak!» Ne sahtekârlık!
Şu anda. Jacques, mânen pek perişandı. Bu bayan Balenoff'un odaya girdiğini gördüğü andan İtibaren, onun kendi hayatı üzerinde müessir olacağını anlamıştı, Hattâ «arkadaşı Mar-tel’in ölümü dolayisiyle onun buraya geldiğini, öğrenmeden evvel dahi bu hakikati kestlr-nüşll. Demek, bu Rus kadını
da, buraya, Lucien öldüğü için geldi? Çok müthtş bir şey hazırlanıyor! Acaba bu kadını buraya bizzat Lucien mi gönderdi? Bundan maksadı nedir? Elbette bir fenalık olsuun (tiyedir. Lâkin fenalığı ne yolla Işllyebllecek bu kadın?
Silkiniverdi: Bu sabit fikirlerden kurtulmak lâzım! BLr müşterinin kendisini yazıhanesinde ziyarete gelmesinden daha tabiî fi e var? Böyle şeyleri izam etmemeli! O avukat ölmüş; Rus kadını bu avukata geliyor. Gayet normal vaziyeti... Bir dâvavekiline gelmişken, mazisinden bahsetmesi de aynı şekilde tabii...
Öyleyse, bu kadının karşısında niçin bu derece heyecan duydu? Rus kadını cazipti. Fakat erkeğin heyecan duyuşun» sebep, cazlpiiği değil. Jacquea, ona bakarak ürpertiler duyuyor. Yüzünün beyzillgi ne güzel! Bu çehre siyah saçlarla çerçeveleniyor. Gözlerse mavimsi yeşilimsi. Bu kadının herkesin-klne beıızcmlyen bir benliği olduğunu meydana koyuyor! Yüzüne bakuuo, bu kadının samimi Olduğunu anlamamak lm-
kânsız! Jacques, onda derin çatar tevehhüm ediyor.
— Hayatıma beni alâkadar etti. Daha fazla tafsilât veriniz! - dedi. — Söylediklerinizi dinlemek hoşuma gidiyor. Korkaklık, alçaklık et:iğinizi söylüyorsunuz. Ne suretle bunu yaptınız? Eaıin olunuz kİ, hayatta bu şekilde davranan bir siz değilsiniz! Tehlike lie karşılaştıktan zaman kendi mevcudiyetlerini dünyadaki bütün diğer kıymetler üstünde sayanlar çoktur. Bir giz değilsiniz.
— Biliyorum: Dünyanın yegâne alçak adamı ben değilim. Fakat bu hükmü vermiş olmak da Hazin! Ben, hayatta çok iğrenç, çok iğrenç bir şey yaptım. O hâtıra, beni fevkalâde taciz ediyor. Beynimin İçinde bir yara açılmış gibidir Kendi kendimden nefret edlyorum-Yaşamak hakkını haiz değilini. Ben... (Durdu ve kızardı.) A-mm yaratabil Acaba size bütün bunları niçin anlatıyorum. Sizi pek az tanıyor um. Benim pek garib bir insan olduğuma düşüneceksiniz.
(AtIlbm vu)
23 Kasını 1949
B&hire 7
&






f
HER AKŞAM BİR HİKÂYE
Annem gibi seveceğim
■ baht olmam, bir kadının kararına bağlıdır, dedi.
Suzan tatlı ve okşayıcı sesle sordu:
' — Kadının vereceği karardan
niçin şüphe ediyorsunuz?
— Çünkü sevdiğim kadın, bü-na soğuk davranıyor vs yanına yaklaştırmıyor. Bütün bal ve hareketleri, bana karşı tama-mile lâk ayı t olduğunu gösteriyor.
Kadın, delikanlıya eğildi ve teşvik edici bir sesle:
— Sen çocuksun Rober! dedi.
— Ne dediniz? Kadının benimle alâkadar olduğunu mu . sanıyor sunuz?
. — Bundan katiyen eminim-
— Beni sevimsiz bulmuyor mu?
— Ne münasebet dostumI Bilâkis sisi çok sevimli buluyor
Şimdi delikanlı daha büyük bir emniyet ve cesaretle konulmağa başladı:
— Allah aşkına çabuk söyleyiniz madamı dedi.
I Mizan:
— O da sisi seviyor cevabın ı verdi.
ı ___Demek mesut olmama mâ-
Inl hiç bir engel yok öyle mİ?
Suzan bu defa emniyetli bir sesle cevap verdi:
— Hiç bir mâni yok. Bundan [■minini
— Ondan korkmadan ve redde uğramadan bir talepte buluna bilir miyim? .
— Bu hususta size teminat ve „ _______rebillrtm dostum I
o dakikayı' Aralarında bir kaç dakikalık ı,ret vp moral - bir sessizlik hüküm sürdiL Sonra Haber [»lluuu talU ™ ‘ büyük bir ciddiyetle bir reverans yaparak:
I — Madam, kerimenizin desti İzdivacını İstemekle büyük bir şeref duyarım...
I Demek Rober kendisini değil de daha düne kadar çocuk sayılan yirmi yaşındaki kızı Zlziyl seviyordu-
Süzan, yere düşmemek için koltuğa tutunmağa mecbur kaldı Bir kaç saniye içinde bütün. emeDeri sönmüş, bütün hayal-Ileri yıkılmışta. Şimdi artık aşktan elini çekmesi lâzımgelen yaşlı bir kadın olduğunu anlıyordu. Artık sevmeğe bir a.»k hayatı kurmağa hakkı yoktu (Nihayet bu beklenmedik darbenin şiddetine dayanamıyarak ! çocuk gibi hıçkırmağa başladı, i Göz yaşlan, yakıcı bir mayi gibi yanaklarından aşağı süzûlîi-, yordu. Bütün bu fenalığın se-i bebl olan Rober, beklemedl-i ği bu manzara karşısında, za-valh kadına son darbeyi de in-. ' dlrmekte bulunduğunun farkında olmıyarak Süzanın saçlarını okşamağa ve:
— Rica ederim madam ağlamayınız. Üçümüzün de ne kadar mesut Taşıyacağımızı göreceksiniz. Sizi annem gibi bütün kalbimle seveceğim, sözlerini mırıldanmağa başladı.
Çeviren: A. HİiAlI
Bir insan göründüğü kadar genç olmadığım anlamak İçin madam Susanı yakından görmesi lâzımdır. Bununla beraber, bir genç kn gibi halâ çevik ve çalâktır, çehresi de teaellğlni kaybetmemiştir.
Madam Susanı bir akşam Can ne*. şehrinde Rlty otelinde verilen baloda Rober Fervall tanıttı. Rober, bir diplomattır. Fakat İstikbali müphem ve meşkûktür. Çünkü ıdyaset kendisini hiç ilgilendirmez, bu sahada faaliyet ve enerji göstermez. Hâlâ hariciye nezaretindeki memuriyetine devam ediyorsa bu işsiz kalmamak içindir. Zengin ve yakı şıklık bir genç olduğu 1-çin kadınlara ve eğlenceye bayılır ve sevk sürmek için sık sık nezaretten mezuniyet alır.
Madam Susan. delikanlının kvndislle ahbaplık kurmak İstediğini çabucak anladı. Buna pes tabii buldu ve kadınlık gururu kabardı. Bu kadar erkeği mest vc teshir eden bir kadm. otuz beşine bassa bile kendisine flört > edilmesinden hoşlanır.
O akşam hava, harlkul&de gü seldi, yıldızlar, gökyüzünde pı-1 nl pırıl parlıyor, koca Akdeniz bir aynaya benziyordu. Otelin | yan karanlık taraşında geniş i ve konforlu koltuklarında yan yana oturmuş oian Suzan He Rober. yanaklarını okşıyan se- ■ rin rüzgârı teneffüs ederek sessiz duruyorlardı
Suzan, vücudunda lallı bir | heyecan duyuyor, bir hâdise olacağını seziyor ve ı revk verici bir ha;
la bekliyordu:
Rober:
— Ne harikulade gece! diye , mırıldandı. Suzan:
— Evet. Pek güzel sözlerde delikanlıyı tasdik etti.
— Yalnız bir aşk şarkısı eksik’
Suzan, okşayıcı bir sesle:
— O aşk şarkısını siz niçin söylemiyor sunuz diye sordu.
Delikanlı:
— Bu. şiir gibi bir şey... Şayet emin olsaydım... cevabını verdi.
— Bu da nasıl söz?
____ Sözümü kesmeden beni dinli yeceğinlzi vudedersenlz soy lerim. Çünkü mühim bir mesele mevzuu habistir.
— Suzan, sap san kesildi re heyecandan titreyen bir sesle.
— Sizi derin bir alâka Ue din-Hyeceğlm. Sİyllyeceğinlri söyleyiniz sözlerini fısıldadı.
Rober:
— Size söyliyeceğim o kadar basit bir şey kİ. . Bu, her gün i İşittiğiniz, hikâyelerdendir. Seviyorum. âşıkını!
Suzan, yüreğinin hoplamağa başladığım hissetti. Delikanlı, daha metin bir stsle sözüne devam ederek:
— Evet seviyorum. Bu anda sevdiğimden emin değildim. Fakat şimdi anlıyorum ki kalbim aşkla doludur. Mesut veya bet-'
bir
Milletlerin garip âdetleri
haldeki denla kenarında yıkanırlar.
Güneş dolarken bu namzed-ler hepsi köyün yakınında bulunan cemiyet mahalline giderler. burada onları hısım ve akrabaları beklerler. Yolun ortası büyük bir hasırla kapalıdır, namzedler bu hasırın bir tarafında. diğer tarafında bilumum taallûkatı bulunur.
Bilumum namzedler buraya vannea hasır bir anda yoldan çekilir ve geçenler artık tam erkek olarak hısım ve akrabaları karcısına çıkarlar, bu suretle birbirlerine kavuşan bu genç ler]c taallûkatı büyük eğlenceler tertip ederek sevinçlerini gösterirler. Delikanlılar artık evlenme çağma geldiklerinden vücutlarına - kız İlâcı - melhe-ml sürerek, sevgililerini ziyarete gider vs evlenme talebinde bulunabilirler .

(Baştarafı 4 üııcn sahifede)
Korkunç bir âyin
Bu gizil cemiyetlerden Torres adalarında bulunan bir mezhep bahsolmağa çok değer, bu şimdiye kadar bahsettiğimi» cemiyetlerden tamamen başkadır Bu mezhebde her namzed, kaydolma merasimi müddetince, vücudu her gün İsle boyanır ve sivri çatılı hasırdan m&mul bir çadıra sokulur, bu çadır namzedin vücuduna bağlanır. Çadırın boyu o kadar kısadır kİ, içine giren ancak melere k. İçinde durabilir. Namzed ce-ziyeLte bir ay kadar hapsedilir, ne oynayabilir ve ne de kimse ile konuşabilir. Bu buranın vahşetinin ne derece olduğunu tam mftnaslyle gösterir, çünkü bu eziyet ve işkenceye tahammül edemiyenter. kısa bir müddet sonra ölürler, tahammül edenler ne babalan Ue ve ne de herhangi bir kadınla konuşamazlar, bunlar sıkı bir taraş-su d altında, her akşam güneş balarken bir eve götürülür ve
ertesi günü güneş doğarken, çadıra sarılmış bir halde mezhep mahalline getirilir- Bu gidiş gelişte yalnız ayaklar dışardan gözükür.
Bu bir aylık müddet zarfında namzedlere meslıep hakkında dersler verilir. Ve mezhepteki olaylan İfşa edenlerin ölecekleri yakın olduğu kendilerine anlatılır ve hattâ bu devrede delikanlılara kadınlarla münasebetler hakkında ve bir kına kalbini kazanmak İçin lüzumlu sihirli sözler öğretilir. Bu gibi sihirbazlıklarla beraber, bir nevi büyü yapmakta âdetti, meselâ delikanlı sevdiği bir klan kulübesinin civarındaki topraklardan bir mikturını mızrakla çıkarır ve mütemadiyen kızm ismini söyler durur.
Diğer bir büyü de - kıs ilâcı -denilen bir maddedir kİ bu da tütünle karıştırılır ve sevgiliye takdim olunur. Veyahut delikanlı vücudunu bu madde Ue ovar ve bunu vücudunun her tarafına sürer. Bu devre geçtikten sonra bir gece büyük ateşler yakılır, korkunç gürültüler yaygaralarla tamtamlar çalmağa başlar, ııamzedlerln ( bu adam yanlarından geçerken üstündeki çadırlar çıkarılır ve derhal yere kapanarak yanın-gençler derhal, ağaç yaprakla- dan ancak yerde sürünerek geriyle keselenerek en yakın ma- çerler.
Garip maskeler
Yerliler bu gibi cemiyetler için pek garip ve acayip oian maskeler imâl ederler. Bu maskelerin saklanması için birdeki müzeler gibi hususî kulübeleri vardır. Böyle bir kulübe iki katlı olur, üst katında boyca liran olan maskeler, bu meyanda ölü maskeleri ve alt kısmında ise dans maskeleri sıralanır, maskelere sahibinden başkasının el sürmesi kabil değildir, zira maskeler sihirli ve büyülü-
dür. Sahibinden başka diğer bl- ' ri bu maskelere el sürse ya der- , hal başına bir felâket gelir veyahut ölür.
Bu yerlilerde en şayanı dikkat bir nokta da köyde her-j kesin kendi komşusunun veya-but köylüsünün malına ve varlığına hürmet etmesidir. Herhangi bir yerlinin diğer bir , yerlinin kulübesine girip hırsızlık etmesi âdeta imkânsızdır. Çünkü bâtıl Itlkadlar gereğince i böyle bir harekete teşebbüs e-j denler derhal çaıpılrr, ya hastalanır veyahut da ölür.
Köyün baş sihirbazı, ayni za-j manda köyün doktoru ve köyün her şeyidir, bazı mıntaka-larda halk baş sihirbazın yüzüne bakam azlar, bundan dolayı
Ankara Belediye Başkanlığından:
1 — Otobüs İdaresi için alınacak 10 adet 42-47 modeli maa şanjıman 95 İlk komple Ford motörü İle buna ait parçalan 15 gün sûre ve kapalı sarf usulü Ue eksiltmeye konulmuştur.
2 — Muhammen bedeli (23.000) liradır.
3 Teminatı (1890) liradır
4 — Teminat Otobüs İdaresi veznesine yatırılacaktır.
5 — Şartnamesi bergün Tutanak ve muamelât müdürlüğü kaleminde görülebilir.
6 — İhalesi 5-12-949 pazartesi günü saat 16 da Belediyede toplanan Komisyonda yapılacaktır.
7 — isteklilerin 2490 sayılı kanunun 32 İnci maddesi sara-
hati veçhile hazırhyacaklan teklif mektuplarını belli günde saat 15 e kadar komisyon başkanlığına makbuz karşılığında vermeleri ve lhaled' hazır bulunmaları lâzımdır. 16297
inşaat ilânı
Basın — Yayın ve Turizm genel Müdürlüğünden :
1 — Etimesgut civarında Çakırlar Çili İğinde yeni kurulmakta olan Radyo İstasyonu yanma yaptırılacak KARK/.-J tipi bir bina temel, taban, ava badana, boya, pencere ramı. çatı kiremidi. helâ, banyo ve mutfak tesisatı kapalı sarf usullyle eksiltmeye konmuştur.
2 — işin keşif bedeli 10931 40 ve muvakkat temin» u 1309.10 Hradır.
3 — İhale 5.12.140 tarihine leaadfif eden pazartesi günü saat 15 le AiıaUrtalar caddesi Konya sokak Tarko Handa Genel Müdürlüğümüz Batın «İm a Komisyonunca yapılacaktır.
4 — Dalıa fazla İzahat ve parasız şartname nimr.ı- tstl-
yenlerin mezkûr binada İdari İşRer Müdürlüğüne müracataJan ve taliplerin muayyen gün ve saatten 1 saat evveline kadar şartnamedeki belgeleri de ihtiva eden kapalı sarflarını komls-yon başkanlığına vermeleri lüzuma lift Dolunur (16360)
Bugünden, Dünden
(Baş tarafı 5 nel sahifede) arasındaki Numune bağından 575 adet çubuk aldım. Gayet de ucuzuna, âdeta bedavasına. Pek aklımda değil amma hepsi ya 1200, ya da 1300 kuruşa maloi-du. Filoksera nam mel*ur>un 6-nflne geçmek ancak 'bu suretle mümkün. Şunu da derhatar ettireyim: Anaçlanmış elma, armut, ayva ağaçlarını budamanın tam Mmanındayuı
— Hay hay birader, unutur muyum hiç?... Ve mlnelhava-dlsf başa gelenleri sorma. Harem bölüğümüzün kıble cihetine elceğizhnle badem, kayısı, zerdali çekirdekleri gömmüştüm. (Uç gösterdiler mİ soğuktan kavrulurlar; üzerlerini boş konserve kutulariyle ört!) diye bahçıvan çırağına sıkı sıkı tembihler ettim. Geçende gidip ne göreyim? Semtin muhacir ç.j-cuklan duvardan aylıyarak. çekirdeklerin nepsinl çıkarıp, taşla kırıp kınp İçlerini zlftlenme-mlşler mİ? Oel de tabanı yarık keratayı kapı dışan dehleme...

VİLLASI
KEŞİDEMİZ
v
K05K
SİZE
CRENUÖYde •• BİR
Created by free version of 2PDF
EMLAK BANKASI
inşaat ilânı
Sümerbank Genel Müdürlüğünden:
■--1 — Bursa Yünlü Sanayii Müessese si Dokuma binası inşaatı
birim fi.ati esasiyle ve kapalı zarf usulüyle eksiltmeye konulmuştur.
2 — Yapılacak İnşaatın keşifi (4.425.000.—1 hra ve geçici teminat mlktan (146 500. —,»liradır.
3 — Ekslitme evrakı Ankara'da Sümerbank Genel muamelât Müdürlüğünden (100) liraya alınabilir.
4 — Eksiltme 15 Aralık 1949 perşembe £ünü saat 16 da Ankara'da Sümerbank Genel Müdürlüğünde poplanacak komisyon marifetiyle yapılacaktır.
5 — İstekliler teklif evrakı arasına, şimdiye kadar yapmış oldukları bu gibi işlere ve bunların bedellerine, firmanın teknik teşkilâtının kimlerden teşekkül ettiğine dalı belgeler koyacaklardır.
6 — Bu eksiltmeye iştirak edeceklerin bir taahhütte (3.000.000.—) liralık benzeri inşaatı bizzat ikmal ederek kabullerini yaptırmış olmaları şarttır.
7 — Banka İhaleyi dilediği şekilde icrada serbesttir. (16495)
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanlığından:
Fakültemiz tecrıibl Psikoloji kürsüsü için bîr asistan alınacaktır.
Yabancı dil imtihanı 12.12.949 pazartesi günü saut 10 da Fakültede yapılacaktır.
İngilizce bilenler tercih edilir. İsteklilerin Psikoloji sertifikası alınmış bulunması lâzımdır Tecrubt Psikolojiden bir imtihan yapılacaktır
İsteklilerin hangi yabancı dili bildiklerini açıklayan bir dilekçe Ue en geç 26/11/949 cumartesi gününe kadar aşağıda yazılı belgelerle Dekanlığa müracaatları,
1 — Memurin kanununun 4 cû maddesinin A. B C. H. V. Z. fıkralarında yazılı şartlan haiz olduğunu gösterir belgeler
2 — Görev alacağı bilim dalı İle ilgili bir yüksek öğı(
diploması. (16639)
Satılık Köşk
Bağdat caddesi üzerinde Göztepe durağında 4400 metre kare nadide SÜS, MEYVA AĞAÇLARİYLE ve SEBZE PAH ÇEKİYLE bezenmiş 938 senesinde FEVKALÂDE MALZEME ve ÇOK -TEMİZ BİR İŞÇİLİKLE şalisi İkamet için inşa c-dllmlş Hazık Zlyal'a ait köşk 949/1339 dosya numaraJylc 21711/940 pazartesi günü saat 14 de Kadıköy icra dairesinde kati olarak ;atılacıktır. Bina İçerisinde kalorifer ve sıcak su tesisatı vardır, çok mükemmel bir mülk edinmek istiyenlerc arzolunur. mMBBHnM
Okuluna öğrenci alınacaktır
1 — Ankarada bulunan Zırhlı Birlik Gedikli Erbaş Okuluma 950 - 9S1 ders yılı için aşağıdaki şar ilan, haiz öğrenci almaç aktır.
2 — Okul yatılı ve parasızdır. Öğrencilerin Jaşe ve giyimleri okulca temin edilir.
3 — Okulu muvaffakiyetle bitirenler Zırhlı Birlik Gedikli Çavuşu olurlar.
4 — Mûracaât için Ankarada bulunanların doğruca Okula Ankaradan dışarda buluru..Zarın da bulundukları yerin Askerlik şubelerine başvurmaları lâzımdır.
5 — Kayıt ve kabul işlerine 1 Kasım 949 tarihinde başlanarak 28 Şubat 959 tarihinde son verilecektir. Okula girmeğe İsteklilerin bu müddet zarfında evrakım tamamlamış olmaları lâzımdır.
6 — Aranılan şartlar şunlardır:
A) Türk uyruğundan olmak
B — Orta okulu bitirdiğine dair okul diploması veya daha yüksek okuldan tastikname almış olmak.
C — Tahsili terketmlş durumda İken müracaat edenlerin «n çok İM sene terki tahsil etmiş Olması lâzımdır,
D — Yaşı 18 - 21 olmak.
7 — Lüzumlu evrak. •
a) Okula girmeğe İstekli olduğunu bildirir dilekçe,
b> Aşı kâğıdı.
c) Kendisinin ailesinin velisinin İyi ahlâk sahipleri olduklarını gösterir doğruluk kâğıdı. (Mahalli Hükümet Başkanlığından).
di Nüfus cüzdan.* veya lastikli örneği.
e> Sıhhi durumu Tank sınıfında çalışmağa elverişli olmak. (Tam teşekküllü sıhhî kurulu olan Askeri Hastanelerden As. Okula girer diye sağlam rapor almak.
f) Gedikli Erbaş okuluna kabul olunduğu taktirde okulun tâbi olduğu kanun, nizam talimat ve emirlere riayet edeceğine ve mecburi hizmetini doldurmadan ordudan ayrılmayacağına dair velisi tarafından verilmiş noterlikçe musaddak taahhüt senedi.
8 — Evrakını tamamlamış olanlara Okuldan verilecek sıra numarası öğrencinin ev adresine gönderilir. 3üalıare Okula kabul edilenlerin adreslerine bilgi verilmek suretile staja başlanmak üzere Okulda bulunacakları tarih bildirilir.
9 — Okula kayıt vc kabul edildiği anlaşılanların bulundukları yerlerden Okula gelinceye kadar yol masraf la riyle Okula geldikten sonra her hangi bir şekilde girmeyeceği nnlsjıianla-nn dönüş yol masruflan kendilerine aittir.
10 — Zırhlı Birlik Gedikli Erbaşlarının Terfileri ve aldıkları maaşlar üzerinde bilgi aşağıya çıkarılmıştır.
Gd. Çvş. Üst Gd. Çvş. Baş. Çvş.
153 37
138 30
Maaş 121 76
Tankçı zammı 15 54 21 62
Toplam 137 24 151 92
Baş Gd. 1. Temdit . 2. Temdit. 3. Tem.
170 33
187 21
220 97
260.03
26 81
180 18
37. 53
42 41
40 30
224 74 263 38 300 93
(4318 - 15878)
İstanbul Levazım Amirliği ilânları
Aşağıda yerleri yazılı muhtelif İnşaat kapalı sarfla hizaların d a yazılı gun, saat ve nıa-haPerdeki As Sa Al, Ko da eksiltmeleri yapılacaktır. Taliplerin kanuni vesikalarlle teklif mektuplarım İhale saatindin bir saat evveline kadar alt oldukları komisyonlara vermeleri.
Cinsi Mlkdan Kilo Tutarı Lira Teminatı Ura İhale gün, saat ve mahalli
Transformatör binaları İnşası 57388,82 4119,40 2/A ra iık/949 18 Bandırma.
As. Şb. binası inşası 24599 80 • 1875 30 Ka -nn > 16 Samsun.
As. Şb, binası İnşası 24599.80 1875 30 » > 15 Samsun
Aku Şarj binası inşası 1614» 37 1211,13 28 > > 11,30 Merzifon.
Uçuş kulesi inşası açık eksiltme ile 18213.00 1366 29 » s 15 Erzincan.
4339 - 4343 — J5923
*
Aşağıda cins ve mlkdan yazılı maddelerin kapalı zarfla eksiltmeleri hizalarında yazılı gün, saat ve muhallerdeki As Sa. Al. Ko. da yapılacaktır. Taliplerin kanuni vesikalarlle teklif mektuplarını İhale saatinden bir saat evveline kadar alt oldukları komisyonlara vermeleri.
Mlkdan Tutan Teminatı
Cinsi Kilo Lira Ura Oıale gün, saat ve mahalli
- Sığır eti 100 090 130,000 7750 12 Aralık 949 15 Çorlu 117.
Havuç 28 800 8.352 827 5 > > 11,45 T Kapı Davutpaşa
Prasa 55,500 11.100 833 5 > ■ 10,45 T. Kapı Davutpaşa
Ispanak 7,200 2.088 157 5 » > 16 T, Kapı Davutpaşa
Lahana 28.800 5,472 411 5 » » 15 T Kapı Davutpaşa
(4509 — 4513 — 16487)
Aşağıda cins ve mlkdan yanlı maddelerin pazarlıkla eksiltmeleri hizalarında yazılı gün.
saat ve ma!ı ■ 1-ı tlekl As Sa. Al. Kc dıı yapılacaktır Taliplerin belli giin ve saatlerde ait ol-
dukları komisyonlara müracaatları,
Miküarı Tutarı Teminatı
Cinsi Kilo Lira T Ira İhale gün, saat ve mahalli
Mucbak tamir maken esi 12 kal m (-■) 54,08 25 Kasım 549 ıl T. Kapı Davutpaşa
Ok^ilpn Tün 5)
KûTflçc çivisi kilo 70)
Çıralı çam tahta M 3. 4) 156,00 29 » > 14,30 Anadolukavağı.
Kuru Bakla 10,000 375 2 Aralık . 14 )
Kuru Bakla 10.000 375 2 » 14.15)
Kuru Bakla' ıu.ûoo 375 5 » » 14 )
Kuru Bakla 10.000 375 5 * » 14.15) Anadolukavağı.
l458â — 4587 — IGOıi'dı
INNOXA
Kömür kullanan sınai miiesseselere
İstanbul Bölge Ekonomi Müdürlüğün (en:
Sınai Müesseselerinln 1950 yılı kömür ihtiyaç beyannamelerini almak üzere İlgililerin Müdürlüğümüze müracaatları ilân İlân olunur. (16640)
F-Mfe b
AKŞAM
23 Kasım 1949

1949'Modeli Kamyonlann en Dayanıklısı AUSTİN din
UNLARI
Besler Kuvvet verir
5 Tonluk AUSTİN
Kamyonun çekme kudreti 4 Litrelik ve 6 silindirli molorte temin edilmiştir.
Motoru kolaylıkla çalıştırabilmek ve arabaya ışık vermek için 12 voltluk akü* mülâtörle teçhiz edilmijtir. Arabayı tam manasile durdurmak için servo tertibatlı İki adet «üstakil balatalı Lockheed sistemi Idrolik İr enlidir. Diferansiyeli, kolaylıkla tamir edebilmek için sökülüp takılabilir'cinsten bir kutuya yerleştirilmiştir. Tekerlek lâstiklerini çabukça şişirmek için otomatik bir hava pompası kamyonun Standard takımları meyamndadır.
AUSTİN daha fazla dayanır AUSTİN'e güvenebilirsiniz.
>
Yedek parçatetTve bakımı
AUSTİN’İM baktın ve servis teşkilâtı bütün dünyaya yayılmış olduğundan AUSTİN sahipleri her yerde yedek parça hususunda olsun servis ve tamir bakımından olsun bu kamyonlara güvenebilirler.
Bütün tafsilât ve izahatı a yağıdaki odreıten hemen alabilirsiniz ı
TEKTAŞ
TEKNİK VASITALAR TİCARET T. A. Ş.
Beyoğlu, istiklâl cad. No. IÛ3
Telefon: 4106?
Created by free version of 2PDF
P>aa_ * C/'^-CCVAvaA'
ne (KaA-(K
1 UNÖSRAM

TUNGSRAM
EN AZ PARA YA
E N BOL AYDINLIK
VEŞİLAMBAIAJLAHADİKKATİ
, daha hızlı vasıta yoktur
do Broıil Cenubî Amerika-
İSTANBUL. Oelow«r
Paio. Ol.ll M >«•'
»nkaSa • *
.n büyük kovwoll("*(- ıa ,„.lik normd ~«Jik del u,aklo. »«• ıonl«‘ a„5„d. ««((•'. U"Tİ
. PAN AMERICAN
oceniala WORLD AİRMIAYS.
PANAİR do BRAStL
İstanbul İkinci Tera Memurluğundan: 349/3634
Evvelce Beyoğlu Tokatlıyan otelinde ve bilâhare Beyoğlu Refik Saydam caddesi Hacı Recep apartımanı 9 No. lu dairede mukim iken şimdi nerede olduğu billnmiyen Duvlt Musa Şayo'ya :
Dairemizin 949/3634 sayılı dosyasiyle aleyhinize vâki takibat üzerine ödeme emri yerini tutmak üzere üânen yapılan tebligattan sonra kesinleşmiş olmakla, tasarrufunuz altında bulunan Beyoğlu Tom tonı mahallesi İstiklâl caddesinde kâin 317 ada. 20 - parsel numaralı. 3 dükkanlı kâglr a-partımanın yarı hûsesi tahtı 1 hacze alınmış ve bilirkişi marifetiyle yapılan vaziyet ve takdiri kıymet muamelesi sonunda gayri menkulün tamamına 562.925 lira kıymet takdir edilmiştir
İşbu haciz ve takdir^ kıymete karşı bir diyeceğiniz varsa, İlân tarihinden itibaren 20 . gün İçinde dairemize yazı ile veya şifahen bildirmeniz lüzumu, İcra ve iflâs kanununun 103 üncü maddesine tevfikan . ve merci yargıçlığının olbabtaki karan dairesinde Hanen tebliğ I olunur. 16875
Türkiye Kızılay —
DERNEĞİ GENEL MERKEZİNDEN
Türkiye Kızılay Demeği 1949 yıü kongresi, 25 kasım 1949 cuma günü saat 10 da. An karada Yenlşehirdekl Kızılay binasında toplanacaktır.
KONGRE GÜNDEMİ :
1 — Kongrenin başkan ve başkan vekilleriyle kâtiplerinin seçilmesi. (■
2 — Ana tüzüğün (40ı mcı maddesi (a> fıkrası gereğince, biri hesap ve diğeri dilekler için 7 şer kişilik İki komisyon seçilmesi,
3 — Bu komisyonların verecekleri raporlar üzerine, 1/1/948 tarihinden Bl/lZ^lB-ta tarihine kadar yapılan İşler hakkında, genel merkez kurulu raporu ile bilanço ve kesin hesaplarının ve denetleme komisyonu raporunun İncelenmesi ve kabulü, halinde genel merkez kurulunun ibrası.
4 — 1950 yılı bütçesinin onanması,
5 — Ana tüzüğün 44 oncu maddesi gereğince genel merkez kurulundan kıdem sır fisiyle çekilecek beş üyenin yerlerine beş asıl üye ve beş yedek üye seçilmesi,
6 — Denetleme komisyonu üyelerinin ve yedeklerinin seçilmesi.
7 — Oenel merkez kurulu tarafından yapılan tekliflerin görüşülmesi.
SOC. Pes *Z. Ol NAVİGAZİONE ■ VENCZIA
YAKINDA HAREKET EDECE KVAPURLAR
Ticari hat:
C A R S 0
CENOVA
OTRANTO X.
Vapuru 23 Kasunda eşyayı ticariye alarak doğru MARSİLYA'?* gidecektir. "-----1 26 Kasımda beklenmektedir.
28 Kasımda eşyayl ticariye atarak ve VE NEDİR'e gidecektir.
Muntazam seri posta:
25 Kasımda
TRİYESTE
P Aı)| FTT& VaPuru 50 Kasımda saat 18 da DnltLLI IH yûıCu ve eşyayi ticariye atarak
beklenen _ -
PİRE — BRENDİZİ — VENEDİK ve TRİYESTE ye hareket edecektir. Fazla tafsilât için Galatada Mumha-nede ADRİATİCA S. A. di NAVİGAZİONE
Umumi acentalıftuıa müracaat. Tel: 44877 - 44878
SULFADERME
YARAMERHEMi
YARA. YANIK; ÇATLAK ve ÇİBANA KARŞI

9 Dentol
g/r MİCU/tMU MÜMİNİZ



—A
Asabi ağrılarla Romatizmadan mütevellid rahatsızlıkları derhal teskin eder.
4 lük kutularla 20 Ulc tüplerde eczahanelerde arayınız.
Sayın Halkımıza
ER AS MIC, PALMOLİV. COLGATE, KİLLİAMS Traş. Sabun ve Kremleri ile
LUX, CAMAY, PALMOLiV
rualet Sabunları Amerikadan gelmiştir.
ZAMAN MAĞAZASI
Bahçekapı No. 37
Beşiktaş Bekçi İşleri Komisyonu Başkanlığından
1 — Beşiktaş ilçesi gece bekçileri içindi adet koyu renkte muşamba pazarlık suretiyle alınacaktır.
2 — Bu İşe alt şartname her gün Bekçi İşleri komisyonunda görülebilir.
3 — İhalesi 25 11 949 euntz günü saat 15 de Komisyon başkanlığında yapılacaktır.
4 — Taliplerin belirli gün ve saatte birer nümün# ve 330 liralık teminat makbuzları İle hazır bulunmaları.
5 — Kûmi*yuu ihaleyi yapıp yapmamakta »erbeeUr. 142M

Comments (0)